1 BOR RAPORU

Transkript

1 BOR RAPORU
BOR RAPORU
Baz ülkeler dierlerine göre maden kaynaklar açsndan, doalarndan kaynaklanan, baz
avantajlara sahiptirler. Örnein, Arap ülkelerinin çou birer petrol, ili bakr, Brezilya
demir ve Türkiye bir Bor ülkesidir. Bu ülkeler, sahip olduklar bu hammadde kaynaklar
sayesinde, potansiyel olarak en azndan batan avantajl durumdadrlar.
Maden kaynaklarnn çok önemli bir özellii vardr. Madenler, yenilenebilir nitelikli deil,
ktlaabilir hatta tamamen tükenebilir türden doal kaynaklardr. Bütün tarm ürünlerini,
her hasat mevsiminde, yeniden üretip pazara sürebiliriz. Yine orman ürünlerini de, aradan
on yllar geçse bile, yeniden yetitirebilir, keser, biçer ve tüketime sunabiliriz. Ne var ki,
gemiler dolusu kömür sevk ettiimiz bir maden ocann rezervleri tükendiinde, oradan
bir kamyon daha kömür bile çkartamayz. Bu nedenle, madencilik ile ilgili politikalarn
gelecek nesillerin haklarnn da kollanarak tayin edilmesi gerekmektedir.
Öte yandan bugün Dünyada üretilen hammaddelerin fiyatlar genelde üretici ülkeler
tarafndan deil, daha çok bunlar tüketen ve/veya bu alanlarda gerekli teknolojik bilgi
birikimine sahip sanayilemi ülkeler tarafndan denetlenip ve yönlendirilen bilinen
mekanizmalar aracl ile belirlenmektedir. Dier bir deyimle, hammaddelerin sahibi olan
ülkeler bu doal kaynaklarn gerçek deerlerinden pazarlama olanana genelde sahip
olamamaktadrlar.
Öyle ise, ülkelerin kendi kaynaklarndan ülkeleri çkarna azami fayda salamalar için tek
seçenekleri, onlar mümkün olduu kadar katma deerlerini daha da yükseltecek nihai
ürün haline dönütürerek pazarlamalardr.
Çünkü:
D Madenler yenilenemeyen kt kaynaklardr,
D Ekonomik rezervler belirli bölgelerde younlamlardr,
D Aranmalar, üretim için gereken yatrmlar ve iletilmeleri youn mali kaynak ve
zaman gerektirirler,
D Yatrm bedelinin çou makine, elektrik ve inaat kalemlerini oluturduundan,
madencilik bir bakma sanayilemenin lokomotifi konumundadr,
D Madencilik emek youn bir istihdam gerektirdiinden, göçleri önleyici ve gelir
dalmn düzenleyici bir etkisi vardr.
ayet bir ülke kendi kaynaklarnn yurt içinde ilenmesine yönelik politikalar gelitirip
uygulayamyorsa; bu ülke sanayilemi ülkelere ucuz hammadde salamak, dier bir
deyimle bir bakma ülke zenginliklerini gerçek deerlerinin çok altnda yurt dna
aktarmaya mecburdur.
Anadolu’muzun her tarafnda, madenciliin ilk olarak bu corafyada baladn gösteren
izler olmasna ramen, ülkemiz, iddia edildiinin aksine, iletilebilir maden kaynaklar
açsndan çok zengin bir ülke deildir. Varolan baz kaynaklarn, özellikle Cumhuriyet
öncesi dönemlerde verilen tavizler veya ayrcalklarla, bazen de hileli bir ekilde, bat
ülkelerine tanp tüketildii bilinmektedir. Bugün ülkemizin Dünyada daha fazla söz sahibi
olabilecei kskançlkla sahip çkaca belli bal bir kaç kayna kalmtr, bunlardan en
önemlisi Bor’dur.
En büyük maden varlmz olan Bor Osmanl Devletinin son dönemlerinden beri yabanc
arlkl irketlerin denetiminde kalmtr. Dank ve küçük ölçekli firmalarn neden olduu
rekabet, bordan elde edilen ulusal geliri düürmesi üzerine, 1978 ylnda çkartlan 2172
Sayl Yasa ile Borla ilgili tüm faaliyetler tamamen Devlet adna Etibank’n tasarrufu altna
girmitir.
1970'li yllar Etibank’n sahip olduu rezervlerin katma deerlerini, dünya pazarlarndaki
gelir payn artrmak için Bor madenciliinde önemli yatrmlara karar verip uygulamaya
koyduu yllardr. Bu çerçevede 1970’li ve 1980’li yllarda Krka Bor Türevleri Tesisleri,
Bandrma Sodyum Perborat Fabrikas, Boraks ve Borik Asit Tesisleri Tevsii ve II. Borik Asit
1
Tesisi devreye girmitir. Ancak yaplan engellemeler nedeniyle hiçbir ülkeden teknoloji
transferi mümkün olmad gibi literatür aratrmalar ile bilgi eriimi de
salanamadndan, her iki tesiste de üretim faaliyetinde ciddi darboazlar yaanm,
yllar süren iyiletirme çalmalarndan sonra Etibank’n kendi mühendislik gücü ile kurulu
kapasitelere ulalabilmitir.
1968’de kurulan ilk Boraks ve Borik Asit fabrikalarndan bu yana Etibank’ta Bor
iletmecilii konusunda önemli bir bilgi birikimi olumutur. I. Bor Türevleri Tesisi’nde
ortaya çkan sorunlarn tümü ülke ve kurum içindeki mühendislik deneyimleri ve bilgi
birikimi ile ksa zamanda çözümlenebilmitir. Yine kurum elemanlarnca, ÜniversiteEtibank ibirlii sonucunda, gerçekletirilen proses ve mühendislik hizmetleriyle Krka’da
kurulan II. Boraks Pentahidrat Tesisi 1996 ylndan bu yana üretime devam etmektedir.
Dier taraftan, Krka’daki 160. 000 Ton/Yl kapasiteli III. Boraks Pentahidrat Tesisinin
yatrm tamamlanm olup iletmeye almak üzere deneme çalmalarna devam
edilmektedir, Emet’teki 100. 000 ton/yl kapasiteli II. Borik Asit Tesisinin ise 2003 ylnda
tamamlanmas planlanmaktadr.
Öte yandan, 1978’den önce ancak 40-60 US$/ton fiyatla ihraç edilebilen baz Ham Bor
tuzlar, bugün 160-200 US$/ton fiyatla satlr hale getirilmitir. Eti Holding bünyesindeki
Bor iletmelerinde yaratlan tüm olumsuz koullara ramen 1999 faaliyet döneminde
yaklak 22 Milyon US$ iç, 238 Milyon US$ d piyasa satlar olmak üzere, toplam 260
milyon US$ sat geliri elde edilmi olup, bu gelirin en az % 50’si kar olarak
gerçeklemitir.
Yllardr maden kaynaklarmz istedikleri gibi yönlendirmi ve en azndan Bor sahasnda
imtiyazlarn kaybetmi birkaç uluslararas irketin; ülkemiz insanlarnn madenlerine sahip
çkmasn, katma deerlerini yükseltecek yatrmlara girip Dünya pazarlarndan daha fazla
pay kapmasn, ksacas sahip olduumuz bu zenginlii ülkemiz çkarlar için kullanmaya
kalkmasn çeitli yollarla engellemeye çalp, yakn zamana kadar da bu arzusunu
gerçekletiremeyince, yerli ibirlikçileri vastasyla dikte ettirdikleri planlar hazrlayan,
kredilerini Bor madenlerimizin özelletirilmesi kouluna balayan, IMF ve Dünya
Bankas’nn da dayatmasyla, 150 yldr mücadele konusu olan Bor madenlerimizi tekrar
ele geçirmeye çalmaktadrlar.
1 - BOR NEDR ?
Kökeni Arapça da Buraq/Baurach ve Farsça da Burah kelimelerinden gelen ve Simgesi
(B) olan Bor’un atom numaras 5, atom arl 10,81 ve ergime noktas 2190 ± 20 oC
olup, periyodik sistemin üçüncü grubunun banda yer almaktadr. Yer kabuunda toprak,
kayalar ve suda yaygn olarak bulunan kristal yada amorf yapdaki Bor miktar ortalama
10 ppm mertebesindedir. Doada bulunan Bor, kütle numaralar 10(%19,8) ve
11(%80,2) olan iki kararl izotopun karmndan olumaktadr. Canllarn bu elementin
varlnda evrim geçirdii ifade edilmektedir.
Bor ilk defa 1808 ylnda Gay-Lussac ve Jacques Thenard ile Sir Humphry Davy tarafndan
Bor Oksit’in Potasyum ile stlmasyla elde edilmitir. Daha saf Bor ancak bromit veya
klorit formlarnn tantalyum filamenti vastasyla hidrojen ile reaksiyona sokulmalaryla
elde edilmektedir. Kimyasal olarak ametal bir element olan Kristal Bor, normal
scaklklarda su, hava ve hidroklorik/hidroflorik asitler ile soy davran göstermekte,
sadece yüksek konsantrasyonlu nitrik asit ile scak ortamda Borik Asit’e
dönüebilmektedir. Öte yandan yüksek scaklklarda saf oksijen ile reaksiyona girerek Bor
Oksit(B2O3), ayn koullarda Nitrojen ile Bor Nitrit (BN), ayrca baz metaller ile
Magnezyum Borit (Mg3B2) ve Titanyum Diborit (TiB2) gibi endüstride kullanlan bileikler
oluabilmektedir.
2
Çizelge 1 ÖNEML BOR MNERALLER VE BULUNDUU YERLER
KMYASAL
B 2O 3
MNERAL ADI
FORMÜLÜ
BULUNDUU ÜLKELER
(%)
TNKAL
KERNT
KOLEMANT
ÜLEKST
PROBERTT
SZAYBELT
PANDERMT
DATOLT
SASOLT(Doal B. Asit)
GÖL SULARI
Na2B4O7. 10H2O
Na2B4O7. 4H2O
Ca2B6O11. 5H2O
NaCaB5O9. 8H2O
NaCaB5O9. 5H2O
MgBO2 (OH)
Ca4B10O19. 7H2O
Ca2B4Si2O12. 2H2O
H3BO3
ERM TUZLAR
36,
51,
50,
43,
49,
41,
49,
26,
56,
5
0
8
0
6
4
8
7
3
Türkiye-ABD-Arjantin
ABD-Arjantin
Türkiye-ABD-Meksika
Türkiye-ABD
ABD
Kazakistan-Çin
Türkiye
Kazakistan-Rusya
talya
ABD-ili-Bolivya
Bor tabiatta serbest olarak bulunmaz. Bor elementi, doada deiik oranlarda Bor
Oksit(B2O3) ile 150'den fazla mineralin yaps içinde yer almasna ramen; ekonomik
anlamda Bor mineralleri kalsiyum, sodyum ve magnezyum elementleri ile hidrat bileikler
halinde teekkül etmi olarak bulunur. Bor minerallerinden ticari deere sahip olanlar;
Tinkal, Kolemanit, Üleksit, Probertit, Borasit, Pandermit, Szyabelit, Hidroborasit ve
Kernit’tir.
Çizelge 2 ÜLKEMZDEK BOR MNERALLER VE REZERVLER
Cevher
B 2O 3
Bulunan Bor
l/lçe
Rezervi
Tenörü,
Mineralleri
(1.000 ton)
%
Balkesir
Bigadiç
Kütahya
Emet
Eskiehir Krka
Bursa Kestelek
Kolemanit (en çok)
Üleksit (yan ürün)
Kolemanit (en çok)
Üleksit (yan ürün)
Meyerhofferrit (yan ürün)
Probertit (yan ürün)
Tünelit (yan ürün)
Hidroborasit (yan ürün)
Tinkal (en çok)
Üleksit (2. derece)
Kolemanit (3. derece)
Kernit (yan ürün)
Kolemanit (en çok)
Probertit (yan ürün)
Hidroborasit (yan ürün)
Meyerhofferrit (yan ürün)
Üleksit (yan ürün)
TOPLAM
B2O3 tibariyle
Rezerv
(1.000 ton)
1.029.722
35
360.403
886.743
35
310.360
518.535
25
129.634
8.142
35
2.850
2.443.142
803.247
Kaynak:Eti Holding A..
Ekonomik boyutlardaki Bor yataklar, Borun oksijen ile balanm bileikleri halinde daha
çok Türkiye, ABD, Arjantin, Rusya, Kazakistan, Çin, Bolivya, Peru ve ili’nin kurak,
volkanik ve hidrotermal aktivitesi olan baz bölgelerinde bulunmaktadr.
Ülkemizde bulunan ekonomik mineraller yaplarnda bulunan kalsiyum, sodyum ve
magnezyum elementlerine göre snflandrlrlar. Sodyum kökenli olanlar Tinkal, Kalsiyum
kökenli olanlar Kolemanit, Sodyum-Kalsiyum kökenli olanlar ise Üleksit olarak
isimlendiriyoruz.
3
Çizelge 3 DÜNYA BOR REZERV ve ÜLKELERN REZERV ÖMRÜ
ÜLKE
TÜRKYE
ABD
RUSYA
ÇN
L
BOLVYA
PERU
ARJANTN
SIRBSTAN
TOPLAM
GÖRÜNÜR
EKONOMK
REZERV
375. 000
45. 000
28. 000
27. 000
8. 000
4. 000
4. 000
2. 000
3. 000
496 000
TOPLAM REZERV
(GÖR. +MUH. +MÜM. )
BN TON B2O3
644. 000
105. 000
140. 000
36. 000
41. 000
19. 000
22. 000
9. 000
3. 000
1 019 000
GÖRÜNÜR
EKONOMK
REZERV
ÖMRÜ(YIL)
TOPLAM
REZERV
ÖMRÜ
(YIL)
240
33
16
17
5
3
3
1
2
317
412
76
78
23
26
12
14
6
2
652
Kaynak:Eti Holding A..
Tablolardan da görülecei gibi imdiye kadar yaplan arama sonucuna göre, % B2O3
baznda ülkemizin toplam Dünya toplam Bor rezervlerindeki pay % 63, Dünyadaki en
büyük üretici durumundaki US Borax'n kontrolü altndaki Bor rezervlerinin(ABD ve
Arjantin’deki rezervler) pay ise % 11 civarndadr. Bu veriler Türkiye’nin Dünyann en
büyük Bor kaynaklarna sahip olduunu açkça göstermektedir. Fakat, belirtilen bu
deerler devletletirmeyi müteakip Eti Holding’de toplanan yaklak 20 000 Km2’lik
imtiyazl sahalarda tespit edilmi, 15-20 yl öncesine ait, ksmi çallm Bor havzalarna
ait verilerdir. Konu ile ilgili uzmanlar Eti Holding’in imtiyaz altndaki sahalarda yaplacak
yeni arama çalmalaryla, ülkemiz rezervlerinin en az iki katna çkacan
belirtmektedirler.
Rezerv ömürlerine baktmzda durum çok daha çarpcdr. Görünür Ekonomik Rezerv
baznda Dünya tüketimini tek bana karlama süresi yönüyle ülkemizin yataklar u anda
US Borax kontrolündeki rezervlerin yaklak 7 kat olup, analistlere göre son yllardaki
tüketim art hz da dikkate alndnda 80 yl sonra ülkemizin yataklarnn Dünyada tek
Bor kayna olma olasl çok yüksektir. Bor ve Bor ürünleri ile ilgili olarak Dünya’da bir
rezerv sorunu bulunmamaktadr. Bu sebeple, büyük rezervlere sahip olmak kendi bana
bir anlam ifade etmemektedir. Bu rezervden salanacak faydann en üst seviyeye
çkarlabilmesinin artlarn oluturmak çok daha önem kazanmaktadr.
Ülkemiz rezervlerinin arlkl olarak Kolemanit ten olutuunu bilinmektedir. Ülkemizde
1,4 Milyar Ton dolaylarnda Kolemanite karlk dier ülkelerdeki toplam Kolemanit rezervi
miktar ise 100 Milyon Ton civarndadr. Bu deerler, üretimde Kolemanit kullanmnn
daha ekonomik ve/veya zorunlu olaca alanlarda ileride salanacak büyük avantajmz
da ortaya koymaktadr.
2 - BOR VE ÜRÜNLERNN KULLANIM ALANLARI
Bor bileii olarak, ilk tannan ve kullanlan bileik olan Tinkal’in (Sodyum TetraboratBoraks) baz medeniyetlerce çok eski zamanlardan beri kullanld bilinmektedir. Sümerler
ve Etiler dönemlerinde metallerin yüzeyindeki oksit tabakasn çözme ilevi nedeniyle Altn
ve Gümü iletmeciliinde lehim eleman olarak, yine Mezopotamya ve Msr
medeniyetlerinde antiseptik olarak, Çin’de seramik ve cam üretiminde, Romallarda
arenalarn tabanna dezenfektan olarak ve cam yapmnda, Arap doktorlarn ise ilaç olarak
Boraks kullanldna dair kaynaklar bulunmutur. Bu dönemlerdeki Bor bileenlerinin
Tibet’ten getirildii belirtilmekteyse de, Romallarn Anadolu kaynaklarn da kullanm
olmalar büyük bir olaslktr.
4
Çizelge 4 BOR ÜRÜNLERNN KULLANIM SEKTÖRLER
KULLANIM ALANI
Askeri & Zrhl Araçlar
Cam Sanayi
Elektronik ve Bilgisayar
Sanayi
Enerji Sektörü
Fotorafçlk ve Görü Sis.
laç ve Kozmetik Sanayi
letiim Araçlarnda
naat Sektöründe
Kat Sanayi
Kauçuk ve Plastik Sanayi
Kimya Sanayi
Koruyucu
Makine Sanayii
Metalürji
Nükleer Sanayi
Otomobil Sanayi
Patlayc Maddeler
Seramik Sanayi
Spor Malzemeleri
Tarm Sektörü
Tekstil Sektörü
Tp
Uzay ve Havaclk Sanayii
KULLANIM YERLER
Zrh Plakalar, Seramik Plakalar, Ateli Silah Namlular vb.
Borosilikat Camlar, Laboratuar Camlar, Uçak Camlar, Borcam, Pyrex, zole
Cam Elyaf, Tekstil Cam Elyaf, Optik Lifler, Cam Seramikleri, ie, dier
Düz Camlar, Otomotiv Camlar vb.
Mikro Chipler, LCD Ekranlar, CD-Sürücüleri, Akm Levhalar, Bilgisayar
Alarnda; Isya-Anmaya Dayankl Fiber Optik Kablolar, Yar letkenler,
Vakum Tüpler, Dieletrik Malzemeler, Elektrik Kondansatörleri, Kapasitörler,
Gecikmeli Sigortalar, Bataryalar , Laser Printer tonerleri vb
Güne Enerjisinin Depolanmas, Güne Pillerinde Koruyucu olarak, Hücre
Yaktlar vb
Kamera, Mercek Camlar, Fotoraf Makinalar, Dürbünler ve Film malatlar
Dezenfekte Ediciler, Antiseptikler, Di Macunlar, Lens Solüsyonlar,
Kolonya, Parfüm, ampuan vb
Cep Telefonlar, Modemler, Televizyonlar vb.
Çimentoya Mukavemet Artrc ve zolasyon Amaçl olarak
Beyazlatc Olarak
Naylon vb Plastik Malzemeler vb.
Baz Kimyasallarn ndirgenmesi, Elektrolitik lemler, Flotasyon laçlar,
Banyo Çözeltileri, Katalistler, Atk Temizleme Amaçl olarak, Petrol Boyalar,
Yanmayan ve Erimeyen Boyalar, Tekstil Boyalar, Yaptrclar, Soutucu
Kimyasallar, Korozyon Önleyiciler, Mürekkep, Pasta ve Cilalar, Kibrit,
Kireçlenme Önleyicileri, Dezenfektan Svlar, Sabun, Toz Deterjanlar, Toz
Beyazlatclar, Parlatclar Mumyalama vb
Ahap Malzemeler, Aaçlarda Koruyucu, Boya ve Vernik Kurutucularnda
Manyetik Cihazlar, Zmpara ve Andrclar Kompozit Malzemeler, vb.
Kaplama Sanayiinde Elektrolit Olarak, Paslanmaz ve Alaml Çelik,
Sürtünmeye-Anmaya Kar Dayankl Malzemeler, Kaynak Elektrotlar,
Metalurjik Flaks, Refrakterler, Briket Malzemeleri, Lehimleme, Döküm
Malzemelerinde Katk Maddesi olarak, Kesiciler Kompozit Malzemeler,
Zmpara ve Andrclar vb.
Reaktör Aksamlar, Nötron Emiciler, Reaktör Kontrol Çubuklar, Nükleer
Kazalarda Güvenlik Amaçl ve Nükleer Atk Depolayc olarak,
Hava Yastklarnda, Hidroliklerde, Plastik Aksamda, Yalarda ve Metal
Aksamlarda, Is ve Ses Yaltm Salamak Amacyla, Antifrizler vb
Fiek vb.
Emaye, Sr, Fayans, Porselen Boyalar vb
Kayak Aksamlar, Tenis Raketleri, Balk Oltalar, Golf Sopalar, vb.
Biyolojik Geliim ve Kontrol Kimyasallar, Gübreler, Böcek-Bitki Öldürücüler,
Yabani Otlar vb.
Isya Dayankl Kumalar, Yanmay Geciktirici ve Önleyici Selülozik
Malzemeler, zolasyon Malzemeleri, Tekstil Boyalar Deri Renklendiricileri,
Suni pek Parlatma Malzemeleri, vb.
Ostreopoz Tedavilerinde, Alerjik Hastalklarda, Psikiyatride, Kemik
Geliiminde ve Artiritte, Menopoz Tedavisinde BNTC Terapi Yöntemiyle
Beyin Kanserlerinin Tedavisinde, Manyetik Rezonans Görüntüleme
Cihazlarnda vb
Sürtünmeye-Anmaya ve Isya Dayankl Malzemeler, Roket Yakt,
Uydular, Uçaklar, Helikopterler, Zeplinler, Balonlar vb
5
Yeknesak ve çok spesifik kimyasal karakteristiklerinden dolay, özellikle II. Dünya
Sava’ndan sonra Bor Kimyasnn hzla gelimesi sayesinde, bugün hammadde, rafine
ürün ve nihai ürün eklinde, en az 200’ünde alternatifsiz olmak üzere, adeta beikten
mezara kadar diyebileceimiz 250’yi akn kullanm alan olumutur. Bor, ilave edildii
malzemelerin katma deerlerini olaanüstü derecede yükseltmekte, bu nedenle bugün
sanayiinin tuzu olarak adlandrlmaktadr. Gelien teknolojiler, Bor kullanmn ve Bor’a
bamll artrmakta, Borun stratejik mineral olma özellii giderek daha da
belirginlemektedir.
Çizelge 5 BOR ÜRÜNLERNN KULLANIM ALANLARI
ÜRÜN
Amorf ve Kristal Bor
Bor Esterleri
Bor Flamentleri
Bor Halidleri
Bor Karbid
Bor Karbür
Borazon
Borik Asit
Fluoborik Asit
Kalsiyum Bor Cevheri
(Kolemanit)
Özel Sodyum Boratlar
Sodyum Bor Cevheri
(Üleksit ve Probertit)
Sodyum Bor Hidrürler
Sodyum Metaborat
Sodyum Pentaborat
Sodyum Perborat
Sodyum
Tetraborat(Boraks)
Susuz Boraks
Trimetil Borat
KULLANIM ALANLARI
Askeri Piroteknik, Nükleer Silahlar ve Nükleer Güç Reaktörlerinde Muhafaza,
Metallerde Alam Eleman ve Deoksidan, Bakr ve Alamlarnda Gaz Giderici,
Alüminyum Dökümlerinde Tane Rafinasyonu, Yar letkenlerde vb.
Polimerizasyon Reaksiyonlar için Katalist, Polimer Stabilizatörleri, Yangn
Geciktiricileri
Havaclk ve Spor malzemeleri için Kompozitler
laç Sanayii, Katalistler, Elektronik Parçalar, Bor Flamentleri ve Fiber Optikler
Kesme Ekipman Bileyicileri, Endüstriyel Yataklar, Çok Yüksek Scaklklarda
Korozyon ve Oksitlenme Direnci Gerektiren ekipmanlar.
Askeri araçlarda Zrh Plakalar, Uzay Mekiklerinde D Yüzey Koruyucu,
Andrclar, Tesviye Aksamlar, Yüzey Parlatclar, Yüksek anma Direnci ve
Esnemezlik Gerektiren Dier Alanlar.
Yüksek Hzl Kesiciler
Antiseptikler, Göz Damlalar, Bor Alamlar, Nükleer, Yangn Geciktirici, Naylon,
Fotorafçlk, Tekstil, Dericilik, Gübre, Nikel Kaplama, kimyasal Katalist, Cam,
Cam Elyaf, Emaye, Sr, vb.
Kaplama Solüsyonlar, Fluoborat Tuzlar, Sodyum Bor Hidrürler
Tekstil Kalite Cam Elyaf, Bor Alamlar, Cüruf Yapc, nükleer atk muhafazas
Fotorafçlk Kimyasallar, Yaptrclar, Tekstil, “Finishing” Bileikleri, Deterjan
ve Temizlik Malzemeleri, Yangn Geciktiricileri, Gübreler ve Zirai Araçlar
Yaltm Cam Elyaf, Borosilikat Cam
Özel Kimyasallar Saflatrma, Kat Hamurunu Beyazlatrma, Metal Yüzeylerin
Temizlenmesi
Yaptrc, Deterjan, Zirai laçlama, Fotorafçlk, Tekstil
Yangn Geciktirici, Gübre
Deterjan ve Beyazlatc, Tekstil
Lehim ve Kaynak lemlerinde, Metal Yüzeylerinin Temizlenmesi, Seramikler,
Srlama, Yüksek Mukavemetli Camlar vb.
Gübre, Cam, Cam Elyaf, Metalurjik Cüruf Yapc, Emaye, Sr, Yangn Geciktirici
Kaplama Solüsyonlar, Fluoborat Tuzlar, Sodyum Bor Hidrürler
Dünya Borat tüketiminin 43%’ü Fiberglas ve Cam Sektöründe yaklak 640.000 tpy B2O 3,
19%’u Deterjan Sektöründe yaklak 270.000 tpy B2O3, 11%’i Seramik Sektöründe
yaklak 166.000 tpy B2O3 tüketilmektedir. Kuzey Amerika da Cam Endüstrisi tüketimin
50%’sini, Avrupa da Deterjan Endüstrisi tüketimin 85%’ini tüketir. Seramik Endüstrisinde
tüketim Latin Amerika ve Asya da Avrupa ve Kuzey Amerika dan fazladr. Ülkemizde Bor
tüketimi çok düük seviyelerde olup dünya tüketiminin 1-2%’si civarndadr. 2000 ylnda
ülkemizin Bor tüketimi 19.546 ton B2O 3 olup, bunun 27%’si demir çelik, 12%’si cam ve
6
cam elyaf, 38%’si seramik ve firit, 12%’si deterjan, 5%’i kimya ve 6%’s da dier
sektörlerde tüketilmitir. ABD’de 1999 ylnda 416.000 ton B2O3 tüketilmi olup bu
tüketimin 73%’ü cam endüstrisinde, 6%’s sabun ve deterjan endüstrisinde, 3%’ü
tarmda, 4%’ü yangn geciktirme endüstrisinde, 3%’ü seramik ve firit endüstrisinde ve
11%’i dier sektörlerde kullanlmtr.
Özellikle Uçak ve Uzay Sanayilerine yönelik olarak arlkl olarak ABD, Avrupa, Rusya ve
Japonya’da yaplmakta olan aratrma uygulamalar dikkat çekicidir. Bu aratrmalar daha
çok aksamlarda kullanlan yap elemanlar ve yaktlara yöneliktir. Ancak büyük bir gizlilik
içinde yaplan aratrma ve uygulamalar ile ilgili bilgilere maalesef ulalamamaktadr.
Yine de çeitli kaynaklara szan baz gelimeleri özetlemek yararl olacaktr.
1960’larda ABD Hava ve Deniz Kuvvetlerince ortaklaa yürütülen Zip Yaktlar Projesi
çerçevesinde gelitirilen yaktlar, yaklak ayn tarihlerde üretilen XB-70 Valkyrie "Boron
Bomber" bombardman uça ve SR-71 Blackbird süpersonik stratejik bombardman
uçaklarnda Pentaboran ve Etilboran olarak isimlendirilen Bor katkl yakt kullanlarak
uçaklarn hem hzlar hem de uçu mesafeleri artrlmtr. Daha sonra gelitirilen F-117
“Stealth Fighter” Meteor (MRAAM) uçaklar ve General Dynamics firmas tarafndan
üretilen BGM -109 Tomahawk, UGM-109 Tomahawk füzeleri‘nde de Bor katkl yaktlar
kullanlmaktadr. Bugün ABD ordusu tarafndan kullanlan ileri teknoloji ürünü savunma ve
saldr silahlar ile sava uçaklarnn tamam Zip yada Hermes olarak adlandrlan projenin
ürünüdürler. Örnein; U-2, SR-71 Blackbird, F-117 Stealth Fighter, F-22, B-52 sava
uçaklarnn tamam Zip projesi kapsamnda üretilen XB-70’in gelitirilmi tasarmlardr.
Çizelge 6 Borat Kullanm Alanlar (1.000 ton B2O3)
ABD Bat Avrupa Dier
zolasyon Fiberglas
168
97
37
Deterjan
21
242
17
Borosilikat Cam
51
55
73
Seramik
13
69
80
Tekstil Fiberglas
67
7
87
Tarm
17
14
27
Dierleri
84
208
77
TOPLAM
421
692
398
Toplam Miktar
302
280
179
162
161
58
369
1.511
Pay %
20
19
12
11
11
4
24
100
Kaynak: Roskill-1999
Bor üzerinde yürütülen aratrmalar sadece ABD ile snrl deildir. Örnein Avrupa Uzay
Ajans da ayn zamanda Bor ve Borlu yaktlar üzerine çalma yapan bir baka kurumdur.
Anlan ajans’n gelitirdii üç tip Borlu yakt Avrupa Patent Ofisine tescil ettirerek
Patentini almtr. Bugün Ariane roketlerinde kullanlan yaktlar da Borlu yaktlardr.
Uçak ve havaclk endüstrisinde Bor kullanm giderek artan bir seyir izlemektedir
Aerodinamikteki gelimeler, yüksek hz kanat uygulamalar, yüksek sya dayanml gövde,
düük arlk yüksek kapasite ve benzeri uygulamalar üzerinde yürütülen tasarm ve
gelitirme çalmalar havaclk ve uzay sanayinde kompozit malzeme kullanmn oldukça
yaygnlatrmtr. Havaclk sanayinde üretilen araçlarda kullanlan malzemenin büyük bir
bölümü Borlu kompozit malzemeler tekil eder. Radarlarda görünmezlii salamak
amacyla gelitirilen Tomahawk füzeleri, F-15, F-14, B-1, U-2, SR-71 Blackbird, F-117
Stealth Fighter, F-22, B-52 sava uçaklar, Blackhawk serisi helikopterler ve Fransz
Mirage uçaklar ile Airbus ve Boeing Yolcu uçaklarnda yap elemanlar arlkl olarak Bor
katkl kompozitlerden yaplmaktadr. Öte yandan özellikle uzay sanayiinde Bor
kullanmnn önemli boyutlarda olduu aça çkan Rusya’nn gelitirdii Rus uzay
mekiine Bor (Boron Space Suttle) adnn verilmesi dikkat çekicidir.
Bor minerallerinin Kara ve Deniz ulamnda kullanlan araçlarda da (otomobil, kamyon,
lokomotif, gemiler) yap elemanlarna ilave olarak dier yaktlarla karlatrldnda
7
yüksek younlukta enerjiye sahip olmas nedeniyle yakt olarak ta kullanm konusunda
yaplan aratrmalar olumlu sonuçlara gitmektedir.
Bor’un yanc fakat tutuma scaklnn yüksek olmas, yanma sonucunda kolaylkla
aktarlabilecek kat ürün vermesi ve çevreyi kirletecek emisyon aça çkarmamas ulam
araçlarnda bir avantaj olarak kabul edilmektedir. Hatta ktalararas seyahat edebilecek
”Bor Arac” tanm da yaplmaya balanmtr. (www. bath. ac. uk/boron. htm)
Tüm bunlardan sonra Bor için stratejik bir maden deildir denebilir mi?
3 - BOR PAZARI
Bugün, Eti Holding A.. ve US Borax ikilisi toplam Dünya Bor arznn 70%’ine yaknn
karlamaktadr. u anda Bor ürünleri ile ilgili olarak Dünyada bir rezerv sorunu da
bulunmamaktadr. Bu nedenle, Dünya Bor pazar, snrl üretici olmas ve ürün grubunun
birbirlerini ikame edebilme özelliklerinin ürün çeitlendirmesi gerektirmesi nedeni ile dier
maden ve metal pazarlarndan çok ayr bir yapya sahiptir. Dünya bor pazarnn dier
maden veya metal borsalarnda, piyasa artlarnda oluan fiyatlara göre alm-satm
ilemlerinin gerçekletirildii bir Pazar olarak deerlendirilmesi büyük bir yanlgdr. Bu
piyasadaki fiyatlar ürün ve pazar artlar dikkate alnarak belirlenen yapay denge
fiyatlardr. Dolays ile sahip olduumuz yüksek miktar ve kalitedeki rezervlerden
salanacak faydann en üst düzeye çkarlabilmesi için katma deerleri daha yüksek
ürünlere yönelmek ve Ülkemizde borlu sanayileri kurmak büyük önem tamaktadr.
Dünya bor üretimi B2O3 baznda 1.5 milyon ton olup bu üretimin %39’u US Borax
(Arjantin’de sahip olduklar ile beraber %42.8), %31’i de ülkemizde Eti Holding A..
tarafndan gerçekletirilmektedir.
Çizelge 7 Balca Borat Üreticileri (1.000 ton B2O3)
FRMA
ÜLKE
ÜRETM MKTARI PAYI
Rio Tinto Borax
US Borax
Borax Argentina
NACC
Eti Holding
Devlet Kurulular
JSC Bor
QUIBORAX
SQM Salar
Sucersal Argentina
Inca Bor
Dierleri
TOPLAM
ABD
Arjantin
ABD
Türkiye
Çin
Rusya
560
27
60
475
140
73
60
16
30
13
57
1.511
ili
Arjantin
Peru
%42.8
%31.4
%9.3
%4.8
%5.0
%2.0
%0.8
%3.8
%100.0
Kaynak: Roskill-1999
Bugün dünyada yaklak 1.2 milyar $’lk B2O3 pazar bulunmaktadr. Eti Holding bu pazarn
parasal bazda ancak 20-23 %’üne sahip olabilmitir. Rakibimiz US Borax irketi bu
pazarn parasal bazda 65-70 %’ine sahiptir. Buradaki gelirle ilgili çeliki yi Eti Holding’in
bu pazar yeterince kontrol edememesi ve rakip irketin brakt alanlarda hareket
etmesinin yan sra US Borax’n pazarda sadece rafine bor ürünleri satmas ( ham bor
satmamaktadr) Eti Holding in ise pazarda hem rafine hem de ham bor satmas diye
düünebiliriz. Bor üretiminde 1970’de 770.000 tonun altnda olan üretim deeri, 1995’den
itibaren ylda 1,5 milyon tona yükselmitir. Bu durum, büyük ölçüde Türkiye’deki üretim
artndan ileri gelmektedir. Ülkemizde bor üretimi 1970’de 122.000 ton B2O3’ten, son
yllarda 475.000 ton B2O3’e ulamtr. ABD'nin bor üretimi ise tersine, nispeten sabit
8
kalarak ayn dönem için üretim deerleri 510.00-730.000 ton B2O3 arasnda deiim
göstermitir. Tüketim deeri, üretim gibi 1970’den bu yana ikiye katlanm olup, bu
deere sabit yllk artlarla deil, daha ziyade youn talep dönemlerinin sonucu olarak
ulalmtr. Dünya bor tüketim pazarn gelimi ülkeler oluturmaktadr, tüketiminin
büyük bir ksm Bat Avrupa ve Kuzey Amerika’dadr bu iki bölge tüketimin yaklak
%75’ini oluturmaktadr dolaysyla Türkiye ihracatnn büyük çounluunu bu bölgelere
yapmaktadr..
Çizelge 8 Ülkelerin Rafine Bor Tüketim Miktarlar (ton/yl)
ÜLKE
BORK AST BORAKS DEKA BORAKS PENTA
TOPLAM
AVRUPA
150-200.000
25.000
420.000
595-645.000
JAPONYA
34.000
-------35.000
69.000
PR ÇN
30.000
30.000
10.000
70.000
HNDSTAN
9.000
14.000
23.000
46.000
TAYVAN
15.000
1.000
5.000
21.000
KORE
15.000
-------15.000
30.000
UZAKDOU
13.000
17.000
28.000
58.000
RAN
8.000
2.000
12.000
22.000
SKANDNAVYA
8-10.000
1.500
25.000
34.5-36.500
TÜRKYE
10.000
5.000
7.000
22.000
ABD
150-175.000
30.000
500.000
680-705.000
TOPLAM
442-519.000
125.500
1.080.000
1.647,5-1.724.500
Kaynak: Eti Pazarlama ve D Tic. A.., Roskill
Dünya Bor pazarnn yaps nedeniyle Bor ürünleri üretim teknolojileri, dier birçok üründe
olduu gibi kolay ulalan teknolojiler deildir. Daha önce deinildii gibi Eti Holding,
bilinçli engellemeler nedeni ile dardan temini mümkün olmayan teknolojileri büyük
masraflar yaparak, snama-yanlma yoluyla gelitirmek zorunda kalm ve bu alanda
önemli bir mesafe kat etmitir. Türkiye’nin rafine ürün üretimi alanndaki ilk yatrmlar,
Bat Avrupa’nn teknoloji transferindeki ketum tutumu nedeniyle o zamanki Dou Bloku
ülkelerinin nispeten daha geri teknolojilerinin alnmas ile gerçekletirilebilmitir.
Bu arada özellikle 1980 ylndan sonraki Eti Holding yönetimlerinin tüm olumsuz personel
politikalarna ve sahip olduu nitelikli personeli yok sayan uygulamalarna ramen, çada
teknik elemanlarn yapt özverili çalmalar ve Üniversiteler ile yaplan ibirlii
neticesinde, üretim sorunlarna çözümler getirildii gibi özgün teknolojilerin gelitirilmesi
dahi mümkün olabilmi ve kayda deer bir bilgi birikimi ve deneyim kazanlmtr. Bu
sayede, bugün çou uygulamalarda Bat Avrupa’dan teknoloji transferi, sadece
karakteristikleri Eti Holding tarafndan belirlenen ekipmann temini ile snrl kalmaktadr.
Rakip konumundaki US Borax ise 1800’lü yllardan bu tarafa sürekli gelitirdii üretim
teknolojisi ve yeni ürünlerin yan sra Bor kullanm alanlarnn geniletilmesine yönelik
çalmalar ve köklü yaps ile de gerçek bir dev konumundadr. Dünya Bor pazarnda
parasal olarak % 65 ile en büyük paya sahip olan US Borax firmas; Dünyada bir çok
merkezde yürüttüü üretim, depolama, datm ve pazarlama faaliyetlerini, Eti Holding
benzeri fakat karlatrlmayacak derecede daha büyük bir organizasyon yaps ile tek
elden kontrol eden 80 den fazla ülkede örgütlenmi bir kurulutur. US Borax’n sahibi RT
(Rio Tinto) , 1873 ylnda Jardine Matheson firmas tarafndan kurulmutur. irkette en
büyük hisse Rothschild ailesine aittir ve ngiliz kraliyet ailesinin de hissesi bulunmaktadr.
Jardine Matheson 1800’lü yllarn bandan itibaren Türkiye’den Çin’e “afyon” ticareti
yapan bir firmadr. 1837 Panii’nde dier afyon tüccarlar Russel ve Perkins firmalarnn
zor duruma dümeleri ve Rothschildlere bavurmalar üzerine, Jardine Matheson, Russel
Co. ve Perkins Co. birletirilerek Rothschild ailesine ait J.P. Morgan denetiminde afyon
karteli oluturuldu. 1839 ylnda Çin ile ngiltere arasndaki Afyon Sava’nn Çin’in
malubiyeti ile sonuçlanmas üzerine Hong Kong ngilizlere brakld. Burada, Rothschildler
tarafndan kurulan Hong Kong Shangai Bank Corporation (HSBC) afyon ticaretini finanse
9
etmeye balad. Jardine Matheson firmasnn afyon ticaretinden kazanlan paras ile
kurulan Rio Tinto, bu gün dünyann en büyük madencilik firmalarndan biri olup, dünya
maden üretiminde % 12.5’lik pay ile birinci sradadr., Bor cevher ve ürünleri yannda,
birçok ülkede titanyum, talk, elmas, bakr, gümü, boksit, demir cevheri, uranyum, altn,
çinko, kurun, molibden, kalay, Trona vb. birçok alanda üretim ve sat yapan, Dünya
titanyum pazarnda % 40, talk ve elmas pazarnda ise % 20 gibi çok büyük paylara sahip
olan çok uluslu bir firmadr. Bu firma, sahip olduu çok geni olan pazar alarn da
kullanarak üretim kapasitelerini sürekli artrp teknolojilerini gelitirmekte, bu sayede
gerektiinde rakiplerinden daha ucuz ve kaliteli mal piyasaya sürebilmektedir. US Borax,
bugün için, Bor üretim ve tüketiminin bulunduu bütün ülkelere bazen ürün gelitirip
pazar da yaratarak muhtelif kanallarla girmi bulunmaktadr. Dünya Bor tüketiminin
yaklak % 75’ini gerçekletiren ABD ve Bat Avrupa pazarnda ise kurduu etkin bir
pazarlama a sayesinde toplam Bor pazarnn yaklak % 50’sini kontrolü altnda
tutmaktadr.
1978 ylndan itibaren Türkiye’deki Bor madenlerinin iletilmesi ve pazarlanmas Eti
Holding A.. tarafndan yürütülmektedir. 1978’den önce ancak 40-60 US$/ton fiyatla ihraç
edilebilen baz Ham Bor tuzlar, bugün 160-200 US$/ton fiyatla satlr hale getirilmitir. Eti
Holding bünyesindeki Bor iletmelerinde, kurulularda yaratlan tüm olumsuz koullara
ramen 1999 faaliyet döneminde yaklak 22 milyon US$ iç, 238 milyon US$ d piyasa
satlar olmak üzere, toplam 260 milyon US$ sat geliri elde edilmi olup, bu gelirin en
az % 50’si kar olarak gerçeklemitir. Eti Holding’in ürün portföyündeki ham Bor ürünleri
için ortalama brüt kar marj % 150 civarnda oluurken, baz Bor ürünleri için brüt kar
marj % 500 seviyelerini de at ifade edilmektedir. Boraks Pentahidrat, Boraks
Dekahidrat, Borik Asit gibi rafine Bor grubu ürünleri için ise; ticari kar marjlar; ortalama
% 30-150 aralnda olumaktadr. Bunun nedenlerinden birisi; dank ve snrl pazar
nedeniyle daha önce Bor sahasnda faaliyet gösteren birbirleriyle rekabet halindeki
yabanc irketler tarafndan yönlendirilen yerli küçük ölçekli firmalar yerine, üretim,
depolama, datm ve pazarlama faaliyetlerinin Eti Holding tarafndan tek elden
yürütülmesiyle salanan avantaj, ikinci neden ise Eti Holding’in rafine Borlarda üretimi
artrmak için hzlandrd yeni yatrmlar deerlendirebilmek, Dünya Bor pazarlarndaki
payn artrabilmek, küçük tüketiciye daha etkili ve ekonomik ekilde ulaabilmek amacyla
1980’li yllardan itibaren pazarlama an gelitirmek için yapt çalmalardr.
Bu çerçevede, Lüksembourg’da Etimine SA, Finlandiya’da Eti products OY ve ABD’de
Etimine USA Inc. pazarlama irketleri kurulmutur. Ayrca, spanya, Japonya, Tayvan,
Singapur, Güney Afrika Cumhuriyeti ülkelerinde de sat ajanlklar oluturulmutur.
Türkiye'de Bor madenciliinin balad 1860'lardan itibaren son dönemlere kadar,
Türkiye'den Avrupa piyasasna yaplan Bor satlarnn ham Bor arlkl olmas ve söz
konusu ürünlerin Avrupa'da ilenerek nihai tüketiciye sunulmas nedeniyle, Avrupa'da Eti
Holding srtndan geçinen bir Bor öütme-ileme ve datm endüstrisi gelimitir. Bu
firmalardan birisi 1998 ylndan itibaren Bor ve Trona ile ilgilenmeye balayan Citicorp
Venture Capital firmasdr. Citibank’n finansal desteinde olan bu firma Larderallo firmas
kanalyla Eti Holding’ten ylda 70.000 Tondan fazla Bor satn alp borik asit haline
getirdikten sonra Eti Holding ile rekabet konumunda pazarlamaktadr.
Daha öncede deinildii gibi sektördeki en büyük rakip olan US Borax’n ürün portföyü
tamamen rafine Bor ürünleri ve Bor kimyasallarndan olumakta olup, hiç ham Bor sat
yapmamaktadr. Planlanan yatrmlarla Eti Holding’in 1. 200 bin Ton rafine Bor üretim
kapasitesine ulamas durumunda; halen 250 Milyon US$/yl civarnda olan sat haslat 2
katna çkaca beklenmektedir. Bor madenlerinin özelletirilmesi durumunda ülkemizin bu
deerli kaynann iletme, üretim ve pazarlama hakknn u veya bu ekilde farkl firma
isimleri ve kimlikler ardnda en büyük aday olan RT tarafndan kullanlaca ve kontrol
edilecei kaçnlmaz bir sondur. Bu durumda irket dünya pazarn tamamen eline geçirip,
tek irket konumuna gelecektir. Çok düük bir ihtimal dahi olsa ülkemizde ortaya
çkabilecek bir çok küçük veya orta ölçekli, sermaye, teknoloji ve tecrübe birikiminden
10
yoksun firmalarn bu hakk kullanmas ve kontrol etmesi durumunda ise bu firmalarn
Dünya pazarnda geçmite olduu gibi birbirleriyle rekabete girme çabalar neticesinde;
Bor ürünlerinin ikame özellii yüzünden sat fiyatlarnda önemli düüler görülecek ve
ülkemizin Bor ihracat gelirleri de ayn ölçüde gerileyecektir. Bu durum; Eti Holding
tarafndan benimsenen "Ham Bor yerine rafine Bor üretim ve sat" ile "Dünya ölçeinde
datm ve pazarlama" politikalar kapsamnda giritii, uç ürünlerin üretimi ve uluslararas
datm ann güçlendirilmesine yönelik yatrm ve organizasyonlar da sekteye uratarak,
ülkemizin Bor madenlerinden salayabilecei büyük katma deer potansiyelini yok
edecektir.
Özetle, Bor tüketimi 1975 ylndan 2000’li yllara yaklak 1.2 Milyon Ton B2O3 seviyesine
ulamtr. Fazladan sattmz her Ton, bir anlamda güçlü rakip US Borax’n pastadaki
payndan bir miktar kapma ve dolaysyla, US Borax’n Pazar paynn azalmas demektir.
Monopol konumundaki rakip karsnda, küçük hisselere bölünmü bir Bor irketi ile bunu
gerçekletirebilmek olanakszdr. Bu durum da göz önüne alndnda ülkemizin en deerli
yeralt kayna durumundaki Bor tuzlarnn ülke ekonomisine katksnn azami seviyelere
yükseltilerek, istikrarl bir yap içerisinde, ülkeye döviz girdisinin kalc ve uzun vadeli
devamllnn garanti altna alnmas için, Bor Madenlerinin üretimi ve pazarlamasnn tek
merkezden Devlet eliyle yaplmasna devam edilmesi, hem yasal hem de Türkiye'nin
çkarlar için bir zorunluluktur.
çinde bulunduumuz dönem itibariyle, özelletirme yada yapsal deiim, madencilikte
hzla Cumhuriyet kazanmlarn tüketmeye balamtr. Dün Desmazüres, Mavrokardato
kardeler, Ugine-Kuhlman, Gürana, Pechiney, Borax Consolidated,... gibi yabanclar
ülkemizin topraklar altnda yatan zenginliklerimize hangi gözle baktlarsa, üzülerek
söylemek gerekir ki bu gün de ülkemizin kimi insanlar, bizlere dayatlan küreselleme
gözlüklerinden ayn gözle bakmaktadr. Hammadde satan sömürge bir ülke
görünümümüzü hala koruyor korumakla da kalmyor pekitiriyoruz. Tpk bir mirasyedi
gibi ülkemizin yenilenemez nitelikteki madenlerini yabanc endüstrilerin çkarna cömertçe
israf ediyoruz. Özellikle bor madenleri açsndan neredeyse iki yüz yldr tam anlamyla bir
fasit daire içerisindeyiz. Zor kazanyor, geç kavryoruz. Bilgiye asla itibar etmiyor,
teknolojiyle uzaktan yada yakndan ilgilenmiyor, ilgi duymuyor, aratrmyoruz. Varsa
yoksa topraktan ben çkaraym ben sataym, paralarda benim olsun, eklindeki üçüncü
dünya zihniyeti yaklam ciddi bir handikap olarak önümüzde durmaktadr. 1978 ylnda
devlet tarafndan yaratlan bor madencilii konusundaki Anayasann öngördüü yasal
düzenin varl hep itiraz konusu olmaktadr. Hatta kimimiz 1978 ylnda özel sektöre ait
bor iletme ruhsatlarnn iptal edilerek bor madenlerinin iletmesinin devlet tarafndan
yaplmasn öngören 2840 sayl yasadan hareketle, Türkiye’nin Komünist bir uygulama
yapt iddiasnda bulunmaktadr. Kimimiz söz konusu yasal düzenlemelerin nasl bertaraf
edilerek bor pazarlamas imtiyaz salarmn peindedir. Bazlarmzda 2840 sayl yasay;
IMF Bakanl, IMF Board of Governors, IMF – Executive Board , Dünya Bankas
Bakanl’na ikayet ediyor. Hiç kimse uluslararas pazarlama ve datm alar ve
kartel denetimi, konusunda en ufak bir bilgiyi telaffuz etmiyor. Hiç kimse ülkemizden
çkan bor madenlerimizin nihai ürüne dönüünceye kadar neler yaadnn, neleri
gördüünün farknda deil. Yada farknda olmak istemiyor.! Sonuçta özelletirme
çabalarn ulus ötesi bir tröst ve finans kapital kendi köesinde trnaklarn birbirine
sürterek keyifle izliyor. En çok güldükleri ise bor madenlerine talip olanlarn rekabet
edecekleri iddias. Çünkü onlar dünyann tek ham bor satcsnn Türkiye olduunu
biliyorlar.
IMF Türkiye Masas efi WOODWARD dönemin iletmeler Bakan Kenan BULUTOLU’na
öyle açklyordu:
“Bizi herkes, her ülke kendi içilerine karmakla suçluyor ve öyle görüyor. Ancak konunun
iki yönü var. Biri uluslararas bankalar, dieri baka ülkeler ve hükümetler. Bankalar
paralar için güvence aryorlar. Ve önemli bir güvence olarak bizi görüyorlar. Hükümetler
ise baka bir yol izliyorlar. Hiçbir hükümet kalkp size belli bir politikay dorudan
önermez. Ama, bu önerileri gelip bize söylüyorlar, gidip unlar söyleyin diyerek. Bize
11
empoze edilen politikalar da, biz size ve anlamaya oturduumuz ülkelere empoze
etmek, aktarmak zorundayz. ” (IMF Kskacnda Türkiye, 1946-1980, Yalçn DOAN, s. 18)
1950 ylnda Türkiye yeni bir borçlanma ve yabanc sermayeye imtiyazlar tanma
devresine girmitir. te, ilevleri kendi azlarndan açkça dile getirilen bu finans
kurulular, ulus ötesi emperyalist tekellerin istemleri dorultusunda yeni-sömürge ülkeleri
yönlendirmeleriyle yaplan anlamalar sonucu elde edilen borç ve krediler karl baz
doal kaynaklarmz ipotek edilmitir.
Demokrat Parti iktidarnn daha ilk aylarnda madencilik alannda önce 1938 ylndan beri
Desmond Abel Smith’in elinde bulunan Sultançayr’ndaki ve yeni Bor sahalar 27 Ekim
1950 tarihinde 3/12002 Sayl kararname ile “Dünya Tekeli” hüviyetindeki Borax
Consolidated Ltd.'e devredilmitir. Borax Consolidated Ltd. irketi, Demokrat Parti
zamannda çkartlan yasalardan daha fazla yararlanmak için 25 Kasm 1955 tarihinde isim
deitirmi, adnn bana “Türk” kelimesini koyarak, sermayesinin % 94’ü merkezi
ngiltere’de bulunan Borax Consolidated Ltd. irketine, % 2’si Türk ortaklara, % 4’ü de
ngiliz ortaklara ait olmak üzere, “Türk Boraks Madencilik A.. ” adn alm, Sultançayr
Bor maden imtiyazn da 6 Ocak 1956 tarihinde yeni oluturulan ekli üzerine tescil
ettirmitir. irket, ülkemizdeki Bor madeni sahalarnda ciddi bir arama faaliyeti yapmam
veya bulduu baz rezerv miktarlar düük göstermitir. Örnein, irket Krka’nn
Sarcakaya bölgesinde yapt sondajlar sonucu tespit ettii rezervi 10 Milyon Ton olarak
beyan ederek 45 yllk imtiyaz talep etmi, ancak üpheler üzerine ayn bölgede MTA
tarafndan yaplan aratrmalarda rezervin 400 milyon ton olduu ortaya çkarlmtr.
1967 ylnda ise Krka Bor sahasnn 1 milyar ton rezervli çok zengin bir saha olduu
anlalmtr. Yaplan ilave çalmalar sonucunda Krka Bor tuzu yataklarnn, dünyann en
büyük ve en zengin yataklar olduu ortaya çkmtr.
Borax Consolidated Ltd. irketi cevher sahalar bulan yerli giriimcilerin bazlarnn
ellerinden de bu sahalarn ruhsatlarn iletmemek üzere satn almtr. Fakat Türkiye’deki
üretimi, dünyann baka yerlerindeki yataklarn kullanlma durumuna göre, çkarlarna
uygun, fiyat ve sat politikalar ile yönlendirmeye devam eden irket, bir yandan Bor
madeni sahalar kapatmaya çalrken, öte yandan üretimi 12.000 tondan 3.000 ton’a
indirmi ve 1950 ylndan sonra da üretimi tamamen durdurmutur. Nasl olsa Türkiye’deki
Bor madeni yataklar güvence altndadr. Bu “rezerv” günün birinde bir ekilde yine
kendileri tarafndan kullanlacaktr.
Etibank Bor tuzlaryla 1950’li yllarn ikinci yarsnda ilgilenmeye balamtr. 1956 ylnda
MTA’nn Emet’teki maden arama çalmalar srasnda bulduu Kolemanit sahalarnn
devredilmesinden sonra 29. 05. 1958 tarih ve Yönetim Kurulu'nun 163/3 Sayl karar ile
Etibank ilk Bor antiyesini Emet'te kurup, 12. 07. 1958 tarihinde ilk Bor cevheri üretimine
geçmi, o yl 3 900 Ton üretim yaparak 44 US$/Ton fiyattan 1 500 Tonunu ihraç etmitir.
Böylece, ngiliz irketinin Bor cevheri üzerindeki ve ihracatndaki tekeli, 1959 ylnda
Etibank’n Dünya Bor Pazarna ikinci ihracatç irket olarak çkmasyla krlmtr.
Bor minerallerinin hammadde olarak ihrac yerine, yar ürün ve ürün hale getirilerek
deerlendirilmesinin ülke ekonomisine daha büyük yarar salayaca düüncesinden
hareketle “Birinci Be Yllk Kalknma Plan”nda Boraks ve Borik Asit tesisleri yatrm
yaplmas kararlatrlmtr. Bu karar gerei balatlan Etibank’n ilk Bor Rafine Tesisleri
kurma giriimleri tüm aamalarda oyalama taktikleriyle sürekli engellenmi, Bat
Avrupa’da bu konuda söz sahibi ülkeler Türkiye’ye bu alanda teknoloji transferine ve tesis
kurma giriimine yanamamlardr. Bunun üzerine, yaplan uzun süreli aratrmalar ve
görümeler sonucu, Ham Bor cevheri karl, ülkemizde rafine Bor tesisi kurmak üzere
bir Polonya irketiyle anlama imzalanmtr. Türk Boraks Madencilik A.., bu giriimi,
NATO’dan karar çkartarak, 3 yl geciktirmi olmasna ramen, Bandrma'da alnan arsa
üzerinde Polonya'nn Polimex firmas destei ile 01 Haziran 1964 günü 20. 000 ton/yl
kapasiteli Boraks ile 6. 000 ton/yl kapasiteli Borik Asit tesislerinin kurulu faaliyeti
balatlp, 1968 ylnda üretime geçilmitir.
12
Macar Profesör Erno Napy’nin SSCB’nin 1,5 Tonluk Sputnik roketinin Bor ve hidrojen yakt
kullandn belirten rapora ve Alman bilim adamlarnn bu amaca yönelik yaptklar
aratrma sonuçlarna dayanlarak, 1953 yl banda ABD’de uzun menzilli füzeler, uçaklar
ve uzaya gönderilmesi tasarlanan uydular tayacak roketlerde kullanlmas gereken
yüksek enerji yaktl aratrma projelerine Borlu yaktlar da dahil edilmitir.
SSCB’nin Sputnik I ve II projeleri çerçevesinde yakt üretiminde kullanlan Borun Türkiye
kaynakl Bor cevheri olduunun anlalmas üzerine, Gözler Türk Borlarna çevrilmi,
SSCB’nin Avrupa üzerinden Türk Borlarn almasnn önüne geçilmek üzere Türkiye’den
ihraç edilen Bor cevherlerini tayan gemiler ve yükleri Çanakkale boazn geçip
Uluslararas sulara girer girmez ABD donanmas tarafndan müsadere edilmeye
balanmtr. Nitekim, Hüsamettin Yakal’a ait “Yakal Madencilik” tarafndan Yunanistan’a
satld belirtilen 4 000 Ton Bor cevheri yüklü gemi Amerikan Donanmasna bal
gemilerce çevrilerek mala el konulmutur.
1958-1961 yllar aralndaki süreçte ABD ve NATO tarafndan Bor, Stratejik Maden olarak
deerlendirilerek pazarlanmas kontrol altna alnm, “COCOM” olarak bilinen tedbirler
kapsamnda Sosyalist Blok’a Bor ihracn yasaklanmtr.
Ülkemiz Bor sahasndaki bu gelimeler, bu servetimizin milliletirilmesi gerei
tartmalarn gündeme getirmesi srasnda Borax Consolidated Ltd. irketi hazrlad
raporda sektörle ilgili aadaki hususlar vurgulamtr. irkete göre 1963 yl itibariyle;
1. Türkiye’de Bor mineralleri tükenmitir,
2. Türkiye’nin en çok 20 bin ton sat ans vardr,
3. Türkiye’de Ancak 3 firma 60 bin ton üretim yapabilir,
4. Türkiye Avrupa piyasasna yalnz Borik asit üretimi için Bor cevheri verebilir,
5. Avrupa piyasasnn Borik asit üretimi 45 bin ton cevhere karlk gelen 30 bin ton Bor
cevheri ile sabittir.
6. Türkiye ancak zararna Bor endüstrisi kurabilir. 3 bin tonluk rafineri ancak
sübvansiyonla yaar,
7. Türkiye’nin Bor rezervlerine Borax consolidated ortak edilirse Bor endüstrisi
kurulacaktr.
8. Avrupa endüstrisinde Türk cevheri kullananlar, fiyat rekabeti ile Amerikan cevherine
dönerlerse Türkiye bu sahay kaybeder,
9. Türkiye Amerikan rekabetini üstüne çekmemelidir,
10. Amerikan Bor cevherleri sodyumludur, Türk Bor cevherleri kalsiyumludur buda
Türkiye’nin rekabet imkann ortadan kaldrr.
irket baz bilgileri gizleyerek yetkilileri yanltmaya çalmtr. Çünkü raporda sodyumlu
olarak deyinilen Tinkal’in varl 1959 ylnda Krka bölgesinde tespit edilmitir. O srada
Etibank’a ait sahalarda aratrma yapan MTA’da görevli bir mühendis tarafndan Tinkal’in
varl MTA yerine, u anda Balkesir Sanayi Odas Bakan olan Rona Yrcal’nn Morta
Grubu ve US Borax’a ait Türk Boraksa bildirilmitir. Daha sonra, bölgede aratrma yapan
Türk Boraks’n görevlendirdii jeologlar da 1960 ylnda Krka’daki tinkaln varln
dorulamlar, Krka’daki keifte 600 milyon tonluk, 50 metre kalnlnda dünyadaki en
zengin tinkal rezervinin yeri tespit edilmitir. Fakat bu bulgular MTA dahil uzun süre resmi
olarak açklanmam, hazrlanan raporlara da girmemitir. Hatta, Borax Consolidated
Ltd’nin Yönetim Kurulu Bakan Rt. Hon. Lord. Clitheroe, Türk Boraks’n faaliyetlerini de
anlatan raporun yaynland 25 ubat 1966 tarihli Financial Times’daki yazsnda da,
Tinkal’den hala hiç söz etmemitir.
1960 sonrasnda, Tinkal’i pazarlamak amacyla kurulacak ortak irket için Türk Boraks ile
Morta arasnda yaplan antlamaya göre, irkette Morta büyük hissedar olacak,
çkarlacak maden ile Borax Consolidated Ltd’nin (US Borax), Avrupa’daki boraks ve asit
borik rafinelerinin ihtiyaçlar karlanacakt. 1964 ylnda, Yabanc Sermaye Tevik Kanunu
çerçevesinde, 40 milyon dolar sermayeli irket için müracaat edilmi, fakat Krka’daki
13
bulu hakknda yaylan söylentiler üzerine, basnn olay “Uluslararas bir bor irketinin
Krka’daki önemli sodyum boraks yataklarn cebe indirme giriimi” olarak politik bir konu
hale getirmesinin de etkisiyle, müracaat 1965 ylnda reddedilmitir.
Türkiye’nin Bor mineralleri piyasasna girmesini engellemeyi amaçlayan ve o yllarda
Türkiye genelinde ald 500 kadar Bor tuzu arama ruhsatyla Bor tuzu olmas muhtemel
sahalar Türk madencilerin arama faaliyetlerinden uzak tutmaya çalan bu irket artk Rio
Tinto Zinc’in bir alt kuruluudur.
Sayn smet NÖNÜ’nün yabanc irketlerin Bor imtiyazlarnn Etibank’a devri srasnda
yapt bir konumada; Borlarmza göz diken tekellerin gerçek niyetlerini çarpc bir
ekilde açklamaktadr:
“Bugün memleketimizdeki Boraks cevheri üzerinde yabanc bir oyun planlanmaktadr.
Oyunun hedefi Türkiye’yi bu kaynandan mahrum brakmaktadr. Bunun oyuncular kap
kap dolamaktadrlar. Herkese ihtar ederiz ki, bu oyunu neticesiz brakmaya, Türkiye’nin
Boraks üzerinde hiç bir tekel kurdurulmamasna kesinlikle kararlyz. Gerekirse, açacamz
kampanyann tesir ve öneminden kimse üphe etmemelidir. ” (smet nönü /13. 01. 1968 CHP
stanbul l Kongresi)”
Yine o dönemde Devlet Planlama Tekilatnda çalan daha sonra uluslararas sermayenin
sözcülüüne soyunan, 1979 ylndan günümüze kadar uygulanmakta olan ekonomi
politikalarn ba mimar Turgut Özal’n itiraflarnda Bor konusunda ad geçen tekelin
emelleri açk bir ekilde dile getirilmitir:
“...Bir bor konusu Türkiye’nin en büyük rezervidir, yani, “Dünyann en büyük rezervlerine
sahibiz” diye iddia ediyoruz, ama acaba bor satlar maden olarak deil, hammadde
olarak deil, nihai mamul olarak satlarnn yüzde kaçna sahibiz? Yüzde 10’una yüzde
15’ine sahip miyiz? Ben zannetmiyorum; yani nihai mamul olarak, katma deeri ilave
edilmi olarak sahip deiliz. 1960’l yllarn sonuna doru bu konu üzerine Planlamada
eildiimiz zaman karmza bir büyük monopol sistem meydana çkt. Üzerinde çok
durduk, bu gün gibi hatrlyorum, hatta bir takm anlamaya yaklamtk. öyle bir
anlama; ....Hepinizin de bildii gibi, “Amerikan Boraks” diye Kaliforniya’da bir grup, daha
dorusu Kaliforniya’daki rezervleri ileten grup, aa yukar dünyann o tarihlerde yüzde
80’ine sahip durumdayd ve birtakm patentleri de var. Nihai mamulleri yapyor.
Pazarlamas gayet güçlü. O tarihlerdeki aratrmalarmzda, ya rakiplerine gidecektik, ya
da onlarla bir ortaklk kuracaktk; yani monopol olacaksak, beraber monopol olalm diye
düündük. Bu ekilde bir anlamaya varma imkan gözüktü, bu söylediim 1970 ylna
dorudur. 1970 yl dahil, bu yabanclarla dünyay ikiye bölmek, Avrupa’y ve Amerika’nn
dousunu Türkiye’den beslemek; Japonya, Uzakdou ve Amerika’nn batsn
Kaliforniya’dan beslemek – ekonomik oluyor tabii, mesafeler bakmndan ekonomik
oluyor- böyle bir anlamaya varmak üzereydik; ama maalesef o zaman Türkiye’deki
devletletirme havalar, illa her eyi biz yapacaz havalar bu gelimeye mani
olmutur....Tabii ileri ki yllarda ülkemiz bunun skntsn çok çekti, döviz yokluunun ana
sebeplerinden biri, bu politikalarn 1970’li yllarn bandan itibaren uygulanamamas,
özellikle 12 Mart’tan sonra uygulanmamasdr.” (Turgut Özal /I. Madencilik uras, 1990 -1970
Ylndaki Ans).
Borax Consolidated’in Krka’da sahip olduu sahalar alnndaki usulsüzlükler nedeniyle
bir bir iptal edilirken Bor konusunda Cumhuriyet Senatosunda bir Bor Aratrma
Komisyonu Kurulmutur. Bu Komisyona ngiliz irketin gönderdii dilekçede yer alan baz
ifadeler enteresandr:.
Türk Borax A., Türk kanunlarna göre kurulmu ve 6224 Sayl Yabanc Sermayeyi Tevik
Kanunundan faydalanan bir kurulutur. (...)yerli sermaye ve teebbüslere tannan bütün
haklar, muafiyetler ve kolaylklardan, ayn sahalarda çalan yabanc sermaye ve
teebbüsler de ayn artlar dahilinde istifade etmesi iktiza eder dendii halde, bütün iyi
14
niyet ve samimiyetle memleket ekonomisine daha geni ölçüde faydal olmak ve daha
fazla döviz geliri temin etmek gayretiyle senelerden beri yaplan türlü teebbüslerimiz,
muayyen bir zümrenin, daimi ve sistematik engellemeleriyle karlamtr. Bu fiillerin
neticesi olarak, irket zarar gördüü kadar, Türk ekonomisi de ehemmiyetli miktarda,
döviz gelirlerinden mahrum braklmtr. ....Kah mensup olduklar müesseseyi güya
rekabetten kurtarmak, kah yaptklar verimsiz yatrmlarn olumsuz sonuçlarn örtbas
etmek ve kah da bir takm siyasi görülerin baarsn temin için, irketimize kar
mesnetsiz ithamlarda bulunmay adet edinmi olan bu zevatn, son günlerde, muhterem
komisyonunuzca, malûmatlarna müracaat edilen kimseler arasnda bulunduklar
görülmütür(...)”
Türk ekonomisinin önemli miktarda döviz gelirlerinden mahrum brakld iddiasnn
doru olmad Maliye Bakanl’nn 9 Kasm 1963 tarih ve. 593545-23/441999 Sayl
Yazsna Ek Raporunda açkça anlatlmaktadr:
“(...)Bugün Bor cevherlerinin ortalama ihraç maliyeti FOB 14$ civarnda olmasna ramen
ihraç fiyatlar çok yukardadr. 1950 ylnda 60$, 1958 de 40 $’a bugün (1963 yl) 27 $’a
dümü olmasna ramen, yabanc teebbüse Ton bana 13$ brakmaktadr. Yabanc
irket bunu 27$’a ihraç etmek suretiyle buna tekabül eden dövizi önce getirse bile bunun
13 $ lk ksmn yabac sermayeye göre kar transferi yoluyla tekrar götürecektir. Tekel
tesisi için fiyatlar düürdüü takdirde dier müstahsillerin de buna uymas mecburiyeti
hasl olur. Bu maksatl düürme, firma için kardan feragat sureti ile 17$’a kadar kolayca
yaplabilir. Bu mücadelede de baarl olmak için Bor ihraç fiyatnn 17 $ /ton dan daha
aa fiyatlara düürülmesi de ihtimal dahilindedir.(...) Borax Consolidated Ltd. irketinin
yabanc sermaye yatrm talebinin Bor cevheri ihracat imkanlarmza yeni bir güç
kazandrmayacak ve ham cevher istihraç ve ihraç eden yerli firmalarn imkanlarnn
daraltlmas pahasna, Türk Boraks Madencilik A.. nin ihracat paynn artmasn
salamaktan baka bir fayda getirmeyecektir. Bu itibarla yabanc sermayenin Bor madeni
iletmecilii konusunda ödemeler dengesine olumlu bir etkisi beklenmemektedir. Bilakis,
Bor cevherinin Ton maliyeti 14$, sat fiyatlar ise Ton bana 27$ olduu dikkate alnrsa
bu günkü durumda, yerli teebbüslerin ihracatnda net döviz geliri olarak memlekete giren
27$, Türk Boraks irketinin ihraç paynn artmasyla 14$’a inecektir. Gerçekte Türk Boraks
irketinin yapt ihracat üzerine, Ton bana, önce 27$ girecekse de, bilahare, yabanc
sermaye kar transferleri yoluyla (27$ -14$ )=13$ ödemeler dengesinden Londra’daki
Borax Consolidated Limited(Rio Tinto) irketi’ne ödeneceinden Türkiye’nin her Ton Bor
madeni ihracatnda fiilen 13$’ lk döviz kayb olacaktr. Sonuç olarak, Londra merkezli
Borax Consolidated Limited irketi’nin Türk Boraks Madencilik A.. ’nin sermayesini
arttrmak suretiyle yapm olduu yabanc sermaye yatrm talebinin, memleket ekonomisi
ve ödemeler dengesi bakmndan mahzurludur. ”
Görüldüü gibi ngiliz irketini iddia ettiinin aksine Türkiye Cumhuriyetinin yabanc
sermayeyi tevik kanunlaryla yabanc sermayeye salad haklar sistematik bir ekilde
kötüye kullanarak Türkiye ekonomisi aleyhine her türlü ykc faaliyette bulunmakta, Bor
ihraç fiyatlarnn sürekli aaya çekilmesinde aktif bir ekilde rol almakta, buna ramen
Cumhuriyet Senatosu Bor Mineralleri Aratrma Komisyonu’ndan aleyhine yaplacak
beyanlara itibar edilmemesini, bu beyanlarn tarafl olduu, politik mülahazalarla hareket
edildii, konunun Bor deil yabanc sermaye dümanl olduunu iddia etmektedir.
C. Senatosu Bor Mineralleri Aratrma Komisyonu çalmalar sonucu düzenledii raporda
Krka Bor havzas ile ilgili olarak; “ Komisyonumuz bu sahann toptan Türk Milleti
yararlarna tevcih olunmasnda, isabet mütalaa etmektedir. Ancak bu havzada, Maden
Kanununun müsaade ve tariflerine müstenit ve 6224 Sayl Yabanc Sermaye Kanununa
göre Türkiye’ye gelen ve madencilik icra eden özel ahs ve irketlerin müktesep haklarna
seslenen, birçok ruhsat poligonlar mevcuttur. Komisyonumuz, özel hukuka merbut ve
müstenit ve iletme deerleri yüksek kymetlere bali olan bu sahalarn, Devlete ait bir
hüviyete intikal ettirilmesini, milletin mütemadi ve müteselsil bir milli gelire
kavuturulmasn isabetli bir tatbikat olarak görmektedir. ” fadelerini kullanmtr.
15
Bu gelimeler üzerine Bakanlar Kurulu kararyla bu irketin elinde bulunan imtiyazlar
1968 ylnda Etibank’a devredilmitir. Böylece Krka Bor sahalar ve maden iletmecilii
tamamen Etibank ve Türk uyruklu kii ve/veya kurulularn eline geçmitir.
1970'li yllar Etibank’n sahip olduu rezervlerinin katma deerlerini, böylece Dünya
pazarlarndaki gelir payn artrmak için Bor madenciliinde önemli yatrmlara karar verip
uygulamaya koyduu yllardr. Bu çerçevede, 1968 ylnda Bandrma’da Yllk 20 bin Ton
Boraks dekahidrat fabrikas ile yllk 6 bin Ton kapasiteli Borik asit fabrikasnn inaat ve
montaj tamamlanarak Etibank tarafndan üretime balanm, 1972 ylnda I. Krka Bor
Türevleri Tesisleri’nin yatrm karar alnm, 1975 ylnda yine Bandrma’da 20. 000
Ton/Yl kapasiteli Sodyum Perborat fabrikas üretime balam, kurulu Boraks ve Borik Asit
tesisleri tevsi edilerek üretimleri artrlm, 1975 ylnda II. Borik Asit Tesisi projeleri
yürürlüe sokulmutur. Krka’daki tesis 1984 ylnda, Bandrma’daki II. Borik Asit Tesisi ise
1987 ylnda tamamlanmtr. Ancak yaplan engellemeler nedeniyle hiçbir ülkeden
teknoloji transferi mümkün olmad gibi literatür aratrmalar ile bilgi eriimi de
salanamadndan, her iki tesiste de üretim faaliyetinde ciddi darboazlar yaanm,
yllar süren iyiletirme çalmalarndan sonra kurulu kapasitelere ulalabilmitir.
Artk sektöre rafine ürünler de girmitir. Boraks Dekahidrat fabrikasndan 1968 ylnda
yaplan 6.700 ton üretimin 500 tonu, 1969 ylnda 17.800 tonu, 1970 ylnda 11.400 tonu
ihraç edilmitir. 1969 yl Borik asit ihrac 7.000 ton, 1970 ylnda ise 6.700 ton olarak
gerçekletirilmitir. Rio Tinto’nun Türk Bor rafineri tesisleri için ileri sürdüü, ”Türkiye
ancak zararna Bor endüstrisi kurabilir. 3 bin Tonluk rafineri ancak sübvansiyonla yaar,
Türkiye Amerikan rekabetini üstüne çekmemelidir, Amerikan Bor cevherleri sodyumludur,
Türk Bor cevherleri kalsiyumludur bu da Türkiye’nin rekabet imkann ortadan kaldrr”
ddialarnn da geçerli olmad çok ksa sürede ortaya çkmtr.
Bor Madenlerimize sahip çkmak, bu kaynaklarmzn ülkemiz ekonomisine azami katk
salamasnn tek yönteminin ancak devletletirme olduunu belirten kii ve sivil toplum
kurulular, 1970 li yllarn balarnda Atatürk ve Cumhuriyet dümanlar olarak
suçlanmlardr. Eylül 1972 ylnda, Süleyman Demirel’in Bilecik konumas ibret vericidir;
“(...)Türkiye kalknmas nasl yaplr, nasl çabuk yaplabilir? sualine cevap aramak baka
itir, Türkiye kalknmasn böyle yapamaz deyip, bu düzenle yapamaz deyip, Türkiye
ancak “Mao ile Bor’la” kalknr demek baka itir. Birincisi Cumhuriyet içerisinde daha iyiyi
araytr, ikincisi Cumhuriyetin yklnn özleniidir. Birincisinde zihinleri açma, ikincisinde
zihinleri ykatma ve bu suretle rejim dümanl yaratma maksad gizlidir. Aslnda burada
ne kadar büyük inançszlklarn içinde bulunulduu deil, ne kadar büyük yanllarn ve
hatalarn beyin ykamaya hizmet edebildiini iaret etmek istiyorum. ddialar; Türkiye Bor
madeni yataklarn devletletirir ise buradan elde edecei ihracat ile iktisadi meselesini
halleder, eklindedir. Senede yüzlerce Milyon Dolar döviz temin eder eklindedir. (...)Bu
iddiada ne kadar geçerlilik vardr. Evvela dünya ne kadar Bor kullanr? Dünya 2 Milyon
Ton Bor kullanyor, bunun deeri bugünkü rayiçler üzerinden 70 Milyon Dolardr. Türkiye
dünyann kulland Bor’un hepsini verse 70 Milyon Dolar alr. Bunun yarsn Birleik
Amerika, dörtte birini Rusya zaten istihsal ediyor. Geriye kalan pazar imkan dünya
ihtiyacnn dörtte birisidir. Türkiye’deki Bor yataklarnn % 95’i devletin elindedir. % 5’i
ahslar tarafndan iletilmektedir. hracata gelince, Türkiye’nin Bor ihracatnn % 75’ini
özel teebbüs, % 25’ini de devlet yapmaktadr. Bor hikayesinin iç yüzü budur. Mao
hikayesinin iç yüzü de bundan farkl deildir. Aslnda bu “Mao ve Bor’u” araytan ziyade
Cumhuriyet ve Atatürk’ten kaçtr. ”
1974 dünya petrol bunalm Türkiye’yi bir yol ayrmna getirmitir. Enerji hammaddeleri ve
özellikle petrol açsndan da baml olan Türkiye, bunalmdan büyük ölçüde etkilenmi
ve döviz sknts yaamaya balamtr. Dünya rezervlerinin yüzde 70'ine sahip
olduumuz, nitelii(kalitesi) yüksek olan Bor madenlerimizin fazla üretimi ve buna bal
16
yanl fiyat politikalar sonucu ucuz biçimde yurtdna ihracnn önüne geçilmesi ve
gelirimizin arttrlmas hedeflenmitir. 1974 ylnda, Ticaret ve Enerji Bakanl’nn 25-30
US$/Ton fiyatla satlan Bor cevherlerimizin sat fiyatlarn ülkemiz aleyhine bir uygulama
olduu gerekçesi ile 90 US$/ton seviyelerine kadar çkarmasna ramen, Etibank Bor
alanndaki tüm faaliyetlerin Devlet eliyle yaplmasna kadar, bu yllarda çou yabanc
irketlerin güdümünde olan dank, küçük ölçekli ve çou paravan yerli özel firmalarla
rekabetin getirdii düük fiyatlar yaamaya devam etmitir.
Bu nedenle daha sonra kurulan III. Ecevit Hükümeti(05 Ocak 1978–12. 11. 1979)
programnda elektrik enerjisi üretiminde ulusal kaynaklara öncelik verilmesi, yeralt
kaynaklarnn bütün yurtta ulusal yararlara en uygun biçimde deerlendirilmesi için
öncelikle önemli Linyit Yataklar ile Demir Cevheri ve Bor Tuzlar’nn kamu kurulularnca
iletilmesi stratejisi benimsenmitir:
1. “(...)Yeralt kaynaklar bakmndan Türkiye’nin geni olanaklar bulunmakla birlikte, bu
olanaklar imdiye kadar yeterince deerlendirilmemitir. Yer yer özel kesim eliyle yaplan
deerlendirmeler de çok yetersiz düzeyde kalmaktadr ve kaynak israfna yol açmaktadr.
Hükümetimiz, yeralt kaynaklarnn bütün yurtta ulusal yararlara en uygun biçimde
deerlendirilmesine büyük önem verecektir.
2. Enerji ve sanayideki atlmlar dorultusunda hammadde girdilerinin büyük ölçüde ülke
doal kaynaklarndan verimli ve güvenilir bir ekilde salanabilmesi için öncelikle önemli
linyit yataklar ile demir cevheri ve Bor tuzlar kamu kurulularnca iletilecektir.
3. Madenlerimizin ulusal sanayiimizde deerlendirilmesi ve ilenmi olarak ihrac için
gerekli yatrmlar ksa sürede gerçekletirilecektir. O yoldan döviz gelirimiz artaca gibi,
ülkemizde yeni çalma alanlar da açlm olacaktr(...)
4. Özellikle petrol, takömürü, linyit, demir, fosfat, tuz ve benzeri maddelerin üretiminin
artrlmas için gereken çabalar ve son zamanlarda beliren tuz skntsnn en ksa zamanda
giderilmesi için yatrmlar geniletilerek hzlandrlacaktr. Bu gibi doal kaynaklarmz
gereince deerlendirilirken ulusumuzun kendi snai olanaklarndan ve teknik gücünden
yararlanlmasna özen gösterilecektir(...)
5. Maden Yasas yeralt kaynaklarmz Anayasann 130. maddesine uygun bir anlayla
ulusal
yararlar
dorultusunda
deerlendirme
olana
salayacak
biçimde
gerçekletirilecektir.
6. Temel madenlerimizin ve tüm doal kaynaklarmzn biran önce ve güvenilir ekilde
saptanmas ve deerlendirilmesi için arama çalmalarna daha büyük kaynaklar
ayrlacaktr. “
Dünya Bor görünür rezervlerinin u anda % 63’ünü elinde bulunduran ülkemizin, Bor
üretimini artrmas, nihai ürünlere yönelmesi ve Dünya pazarnda zamanla artan oranda
söz sahibi olmas politikasnn olumlu sonuçlar ve Bor sahalarnda faaliyet gösteren özel
sektör kurulularyla yaanan rekabetin ülkemize bedeli özellikle TMMOB’ye bal meslek
odalarnn öncülüünde gerçekletirilen çeitli platformlarda gündeme getirilmi, Bütün bu
araylar sonucunda, 1978 ylnda Babakan Bülent Ecevit’in banda olduu hükümet
tarafndan hazrlanan 2172 Sayl Devletçe letilecek Madenler Hakknda Yasa Tasars
Babakan Bülent Ecevit, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Deniz Baykal, Kültür Bakan
Ahmet Taner Klal’nn da aralarnda bulunduu hükümet üyelerinin imzalaryla TBMM
gündemine getirilmitir.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl'nda, aralarnda dönemin TBMM Anayasa Komisyonu
Bakan Prof. Dr. Muammer Aksoy’un da bulunduu on kiilik bir bilim kurulu tarafndan
hazrlanan Yasa tasarsnda amaç; ülkenin enerji sorununun çözümlenmesi için linyit,
demir-çelik sanayiinin gereksinimini karlamak için demir ve ihracat gelirlerimizi arttrmak
için de Bor yataklarnn devlet kurulular eliyle iletilmesini salamak üzere, bu konuda
daha önce verilen izinlerin Bakanlar Kurulu kararlaryla kaldrlmasna olanak salanmas
biçiminde ortaya konulmutur. Yasa, TBMM'nin olaanüstü toplantya çarlmas ve özel
gündemle görüülmesi sonucunda, 04.10.1978 tarih 2172 Sayl Yasa ile Bor madenlerinin
17
Devlet tarafndan aranmas ve iletilmesine, eski Bor maden ruhsatlarnn da Devlete
devredilmesine karar verilmi, Devlete ait Bor ruhsat sahalarnn hiçbir hakk, gerçek ve
tüzel kiilere devretme yetkisi verilmez kayd getirilmitir. Böylece ülkemiz için hayati
önem tayan Bor madenlerinin ruhsatlar, bu Yasayla gerçek sahibi olan ülke halk adna,
iletilmek üzere Devletin tasarrufu altna alnmtr. Tasar TBMM'de 21 Eylül 1978
tarihinde görüülmeye balanm, Millet Meclisi'nde yalnz iktidarn katld oylamada 226
oyla kabul edilmitir. Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan, Alparslan Türke, Korkut
Özal ve Faik Türün oylamaya katlmayarak muhalefet etmilerdir.
Yasann hem Millet Meclisi’nde hem de Cumhuriyet Senatosu'nda görüülmesi srasnda
en önemli tartmay, bunun bir devletletirme Yasas olup olmad ile madenlerin
mülkiyetinin kime ait olduu konusu oluturmutur. Yasann bir devletletirme Yasas
olmadn savunan Prof. Dr. Muammer Aksoy aadaki ifadeleri kullanmtr.
’'(...)Bu sadece Atatürk milliyetçiliinin kaçnlmaz sonucudur ve Atatürk, bütün 1 Kasm
nutuklarnda da hep milli maden ve madenlerin devletletirilmesi üzerinde durmutur.
(...)Görütüümüz bu kanun, yalnz Türkiye'de Borakslarn devletletirilmesini salayabilse
dahi belki tarihte hiçbir kanunun Türk devletine salayamad büyük yararlar salanm
olacaktr. (...)Bu bir devletletirme deil, iznin geri alnmasdr'' (1978 TBMM 169. Birleim
Tutanaklar)
Yine bugün özelletirme uygulamalarnn gerekçesi olarak ileri sürülen, kamu
iletmelerinin verimsiz çalt iddias, o dönemde tam tersi bir biçimde özel sektör için
ileri sürülmü, enerji sektörü ile sanayiinin gereksinimlerinin bu yap nedeniyle sorun
yaratt üzerinde durulmu, Yasann Cumhuriyet Senatosu’nda görüülmesi srasnda;
“(...)ülkemizde mevcut 5-6 Milyar ton linyitin halen yüzde 70'i özel sektör elinde
bulunmaktadr. Özel sektör, elinde mevcut bulunan bu büyük linyit yataklarn halkmzn
ve ülkemizin gereksinmesini karlayacak ekilde modern teknolojiye göre
çaltramamaktadr ve hatta ellerindeki linyitin yüzde 40 kadar toz olarak telef edilmekte
ve bir ksm da yanarak yok olmaktadr. '' (C. Senatosu 3. 1. 1978, 76. Birleim) ifade edilmitir.
Prof. Dr. Nermin Abadan Unat (kontenjan üyesi) ise konuyu Alman düünürü Goethe’nin
'Hür olmakszn kendini hür sanandan bahtsz köle olamaz'' sözleri ile özetlemitir
(C. Senatosu 3. 1. 1978, 76. Birleim)
Görümeler srasnda pek çok konumac Yasann mülkiyet hakk ile ilikisi olmad,
topran altndaki madenlerin devletin mülkiyetinde olduu görüünü savunmutur. Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakan Deniz Baykal ise ; ’'Ruhsat, kamulatrma konusu olur mu?
Rezerv, kamulatrma konusu olur mu? Rezerv zaten devletin, ahsn deil. (...)Boraks da
devletçe iletmek istiyoruz, bu görüte olanlar vardr, olmayanlar vardr. (...)Bunu açkça
söyledik, kimseyi de aldatmadk. Bu iddia ile yola çktk'' ifadelerini kullanmtr. (C. Senatosu
3. 1. 1978, 76. Birleim)
1985 ylnda Babakan Turgut Özal Hükümeti zamannda Morgan Guarantee Bank
tarafndan hazrlanp kabul edilen Özelletirme Ana Plan gereince, özelletirilmesi
gereken kurulular kapsamna ülkemizin madencilik politikalarn yönlendiren ve adeta
sektörün lokomotifi konumuna gelen Etibank ta alnmtr. Kurumdan önce Bankaclk
ayrlarak finansal destek kolu yok edilmi, daha sonra 26 Ocak 1998 tarihinde
parçalanarak özelletirmenin altyapsn hazrlamak amacyla, Eti Holding A.. ve yedi
genel müdürlük olarak yeniden yaplandrlmtr.
Eti Holding’in özelletirme uygulamasna, önce Eti Bakr A.., ksa bir süre sonra da kurum
da kalan alt ortaklktan Eti Gümü A.., Eti Krom A.., ve Eti Elektrometalurji A..
Özelletirme daresine devredilmitir. Sra Eti Alüminyum A.. ile birlikte asl hedef olan ve
150 yldr üzerinde mücadele verilen Bor sahalarna gelmitir. Nihayet, kamuoyu ve
meslek kurulularnn tüm tepkilerine ramen çkartlan 20 Aralk 2000 tarih ve 2000/92
Sayl Özelletirme Yüksek Kurulu (ÖYK) Karar’nda, baz dier iletmeci KT’lerle birlikte
18
Eti Holding A’nin özelletirme kapsamna alnmas ve hazrlk ilemlerinin 6 ay içinde
tamamlanmas karar alnmtr. Oysa VIII. Be Yllk Kalknma Plan (20012005)Madencilik Özel htisas Komisyonu-Bor Madenleri Alt Komisyonu Raporu’nda da bu
önemli konuya, stratejik ve ekonomik boyutu nedeni ile deinilmi, ’'Borlarn
özelletirilmesi, kamu yarar açsndan sakncal olarak görülmektedir. Çünkü Borlarn
kullanm alanlar çok yaygn, katma deeri ve marj çok yüksek ve Türkiye yüksek kaliteli
rezervlere sahip olmas nedeniyle tekel durumundadr'' ifadeleri kullanlmtr.
Bir Kamu Kurumu olarak ülkemizin madencilik politikalarn yönlendiren ve adeta sektörün
lokomotifi konumuna gelen Etibank’n bu ilevi, maden sahalarmzda da zaten gözü olan
uluslararas tekelleri rahatsz etmitir. Özellikle 1980 ylndan sonra, bata Bor olmak
üzere maden kaynaklarmza göz koyan ve yllardr sürdürdükleri bu yöndeki mücadele
için her türlü arac kullanan, uluslararas irketlerin IMF ve Dünya Bankas vastasyla
ülkemize dayattklar ekonomik programlar uygulayan iktidarlarn atadklar bürokratlar
eliyle yaplan politik ve son yllarda rant salama amac da eklenen kadrolamalar sonucu,
kurum ypratlarak zamanla artan bir hzda ilevsiz bir duruma getirilmeye çallm,
gerçekleri göz ard ederek yaplan youn propagandalarla toplumumuza dier KT’ler gibi
bu kurumun da özelletirilmesi sorunlara bir çözüm yolu olarak benimsetilmeye
çallmtr.
4 - HER SYASAL ve EKONOMK DÜZEN KEND BÜROKRASSN
YARATIR
Etibank’ta özelletirme uygulamas için hazrlanan plan gereince, Kurumdan önce 1993
ylna gelindiinde özelletirilmek üzere Etibank bünyesinde bulunan bankaclk bölümü
Etibank Bankaclk Anonim Ortakl adyla bamsz bir bölüm halinde Özelletirme
daresine devredilmitir. Böylece önce 1935 ylndan beri yürütülen bankaclk ayrlarak
finansal destek kolu yok edilmitir. Ayn yl Karadeniz Bakr letmeleri A.. ve Çinkur A..
de özelletirilmek üzere Özelletirme daresi Bakanl’na devredilmitir. Kalan Etibank
Madencilik Genel Müdürlüü ise 4 ubat 1998 tarih ve 23248 sayl Resmi Gazetede
yaynlanan 26 Ocak 1998 tarihli Bakanlar Kurulunun 98/10552 Sayl karar ile,
“madenciliin önündeki engellerin alarak, sektöre dinamik, üretken ve rekabetçi bir yap
kazandrlaca” eklinde klfl bir gerekçeyle, günün yöneticilerine ortaklk statüsü de
verilerek Eti Holding A.. unvan ile yeniden yaplandrlmtr. Etibank Genel Müdürlüü,
Holding çats altnda Eti Bor A.., Eti D Ticaret ve Pazarlama A.., Eti Alüminyum A..,
Eti Gümü A.., Eti Krom A.., Eti Bakr A.., Eti Elektrometalurji A.. adlaryla 7 ayr
irkete bölünmütür. Böylelikle hem kurumun özelletirilmesi için gereken altyap
hazrlanm, hem de yaratlm olan ek 150 adet üst düzey kadrolara kendi yandalar
atanarak paye datlm ve hazrlanan kurumu ypratma ve özelletirme sürecinin daha
da hzlanmas için gerekli ortam yaratlmtr.
Gelen tepkiler üzerine, Bakanlar Kurulu Kararyla Etibank Genel Müdürlüü’nün “Eti
Holding A. ” olarak bu ekilde yeniden yaplanmasnn 233 Sayl Kamu ktisadi
Teebbüsleri Hakknda Kanun Hükmünde Kararnamenin 3. maddesine aykrlk oluturup
oluturmad hususu ile, Bor cevheri aramak, iletmek, zenginletirmek ve Bor bileikleri
üretmek üzere ad geçen Teebbüse bal olarak kurulan Eti Bor A.. 'nin sermayesinde
bulunan özel ahs hisseleri nedeni ile Bor tuzu sahalarnn bu irketçe iletilmesinin 2840
Sayl Kanuna uygun olup olmad hususlarnda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlnn
talebi üzerine Babakanlkça Dantay’dan stiari görü isteminde bulunulmutur.
stiari görü istemiyle ilgili olarak, Dantay Birinci Dairesi’nin 1999/66 Esas, 1999/93
no’lu kararnda konu detayl olarak irdelenerek “(...)2840 Sayl Kanunu'nun 2.
maddesinde Bor Tuzlar, Uranyum ve Toryum madenlerinin Devletçe iletilecei hükmü
yer aldna göre bu madenlerin sermayesinde özel kiilerinde pay sahibi olduu bir
Anonim irket eliyle iletilmesinden söz edilemez(...) Etibank Genel Müdürlüü’nün Eti
19
Holding A. biçiminde yaplanmasnn. 233 sayl KHK’ nin 3. maddesine uygun
bulunmadna; Eti Bor A.’nin sermayesindeki özel kii hisseleri nedeniyle Bor tuzu
sahalarn iletmesinin 2840 sayl yasaya aykrlk tekil edecei(ne) oy birliiyle karar
verildi” eklindeki görüüne ramen, yasaya aykr olan bu karar düzeltme yoluna
gidilmemitir.
Yasaya aykr bu yaplanmaya ramen hazrlanan plann uygulanmasna devam edilmi,
önce Eti Bakr A.., ksa bir süre sonra da kurum da kalan alt ortaklktan Eti Gümü A..,
Eti Krom A.., ve Eti Elektrometalurji A.. Özelletirme daresi’ne devredilmitir. Sra Eti
Alüminyum A.. ile birlikte asl hedef olan ve 150 yldr üzerinde mücadele verilen Bor
sahalarna gelmitir. Nihayet, kamuoyu ve meslek kurulularnn tüm tepkilerine ramen
çkartlan 20 Aralk 2000 tarih ve 2000/92 Sayl Özelletirme Yüksek Kurulu (ÖYK)
Karar’nda, baz dier iletmeci KT’lerle birlikte Eti Holding A’nin özelletirme kapsamna
alnmas ve hazrlk ilemlerinin 6 ay içinde tamamlanmas karar alnm, ancak 6 aylk
hazrlk süresince kamuoyundan gelen iddetli tepkiler üzerine bu karar geri alnm,
kurum özelletirme kapsamndan çkarlmtr.
Özellikle 1980 sonrasnda izlenen rantç ekonomi politikasn uygulamak üzere kamu
kurulularnn bana getirilen üst düzey bürokrat tercihinde, nitelik deil rant salamaya
yönelik olarak hakim siyasal erk ile ibirliine gidecek kiisel ve/veya ideolojik yaknlk tek
faktör haline gelmitir. Bir taraftan “benim memurum iini bilir” gibi yaklamlarla
çürümülük yaygnlatrlm, kamu hizmetleri akamete uratlmaya çallm ve varolan
varlklar pasta niyetine bölütürülmü, öte yandan denetim mekanizmalarnn
çaltrlmamas için yasal ve sözüm ona yeniden yaplandrlma ad altnda gereken
altyaplar hazrlanmtr. Tüm bu süreçler daha çok dardan tepe noktalarna getirilen
bürokratlar eliyle yürütülmütür.Sonuçta, mülkiyeti halka ait olan ne varsa onlar
yamalayan; soygun ve talann hakim olduu bir mekanizma ile Devlet igal edilmitir.
Özelletirme uygulamalaryla birlikte balayan bu KT’leri yamalama sürecinde kendilerini
bu göreve getiren yerli ve yabanc sermaye çevrelerine kul-köle olmu en üst düzey KT
yöneticileri ve özelletirme iini yürütenler, bu kurumlarda tam bir batan geminin mallar
anlayyla davranmlar, ülkenin çkarlarn korumak, halka hizmet etmek ve ekonomiyi
gelitirmek gibi öelerden tam anlamyla uzak kalmlardr. Ksacas, 1980 yllar ile
uygulamaya balanan siyasal ve ekonomik sistem kendi bürokrasisini yaratmtr.
Daha önce, bor sahasnda iletmecilik yapamaz eklindeki raporlara ramen, Eti Holding
A..(Etibank)’nin bir kamu kurumu olarak yurt dndan mühendislik hizmeti almadan
rafinasyon tesisi kurabilmesi ve gelitirme potansiyeline sahip olduunun görülmesi özel
giriim ideologlarn rahatsz etmi, kurumun özelletirilmesi giriimi hzlandrlmtr.
Etibank’n Eti Holding A.. unvan ile yeniden yaplandrlmasndan sonra çkan yasal
sorunlar, bu nedenle, özelletirme bezirganlar ve ibirlikçileri tarafndan, hiç dikkate
alnmamtr. Çünkü yabanc sermayenin bu basksndan yararlanarak yeni yaplanma
sayesinde kurum üzerinden salayacaklar, bazlar daha sonra ayyukaya çkan, rantlar
vardr.
1998 ve 1999 yl Eti Holding A.. faaliyet raporlarnda ve 4 Aralk 2000 tarihinde stanbul
da Türkiye Madenciler Derneinin toplantsnda da Eti Holding A.. Genel Müdürü aynen
“Etibank 1998 ylnda yeniden yaplanma sürecine girdi. Burada Özelletirmenin alt
yapsnn oluturulmasn amaçladk. Eti Holding A.. adn aldk. 7 adet A.. oluturduk.
Yeniden yaplanma ile yerinden yönetim saland, bürokrasi–krtasiye ortadan kalkt.
Ancak beklemediimiz bir anda 4 kuruluumuz özelletirme idaresine devredildi. Bizim için
ani gelime oldu....” “Devletin u günkü bak açs ile bu Kurumlar gitmiyor. Hantal bir
yap var. Anlay deiiklii gerekiyor. Paramz var ama yatrm yapamyoruz. Müthi
politik müdahalelere maruz kalyoruz. Dier yandan teknik elemanlarmz yetersiz...”
“.....örnein Seydiehir Alüminyum Tesislerine 1983’ten buyana tek bir çivi
çaklmam!....Bana göre Devletin buraya yatrm yapmas yanl. Popülist yaklamlar
var.” “Dünya rezervlerinin %65’nin bizde olmas çok anlaml deil.......Bu konu bir çok
20
Genel Müdürü yerinden eder.....2840’ unutun......Bor konusu bir ateten gömlektir.
Türkiye de bir özel firma bu konu ile ilgilense yand!....Keke bir özel sektör bor madeni
bulsa da iletse!......Pazarlamamz bu yapyla yetersiz kalyor. 2840 sayl yasa ve 3213
sayl Maden Kanununa atfen "vahi kapitalizm 1985 öncesinde vard da (3213 sayl
Kanunun çk tarihi) bu tarihten sonra yok mu oldu? 3213'ün 49. ve 50.maddeleri neden
kondu. Ah! bir özel sektör bor madeni bulsa da iletse.... Özel Sektörün hareket
kabiliyetine sahip deiliz.....u anda Yönetim Kurulumuz bile siyasi tablonun izdüümü
durumunda. Bence burada özel sektör temsilcisinin bile bulunmas yararl olur.....Yeniden
yaplandmz dönem sonras bir takm ahslarca Dantay’a dava açld. Bu nasl bir
zihniyettir anlamakta zorlanyorum.....” demesi(Madencilik Bülteni Say :61/Ocak-ubat
2001) ve hiçbir tutarll olmayan bu yaklamlarn çeitli platformlarda sürdürülmesi
dikkat çekicidir. Örnein, stanbul’daki toplantda nitelikli personele sahip olmadn
belirtmi olmasna ramen Ankara Dedeman Oteli’nde ve MTA da yaplan panellerde bu
yaklamn inkar ederek “elinde bor konusunda tesis kuracak düzeyde nitelikli mühendis
kadrosu olduunu” ifade etmitir. Yine ayn panellerde, sanki 2840 sayl yasay delmeye
çalan ekibin banda deilmi gibi yasay iddetle savunarak, bu yasann delinmesine
kesinlikle izin vermeyeceini, özel sektörün bu yasa yürürlükte olduu sürece bu sahaya
el atmalarn unutmalar gerektiini vurgulamtr. Daha önce “özelletirmenin altyapsn
oluturduk” diyenler son aylarda bu yönde uygulamalara kar bir tavr sergilemekte,
“bedenimi çinemeden içeri giremezsiniz” nidalaryla kükremektedir. Hatta Bor konusunda
çeitli etkinlikler düzenlenmesini de tevik etmekte, kendi personeline özelletirmeye kar
gösteriler yaplmasn dahi telkin etmektedirler.
Ancak 25.Aralk.2000 tarihinde Cumhuriyet Gazetesinde çkan bir haberde de cesedini
çinetenlerin yaptklar marifetler aça çkartlyordu...
2840 SAYILI, BORUN ARAMA VE LETM HAKKININ DEVLET TEKELNDE
OLDUUNU DÜZENLEYEN YASA, DETRLMEYE ÇALIILIYOR. BORDA
ÖZELLETRME OYUNU...Eti Holding Yönetim Kurulu'nun 23 Kasm 2000 tarihinde,
2840 sayl yasann yeniden düzenlenerek ''Ruhsatlar, fiyatlar belirleme ve pazar
politikalar Eti Holding'de kalmak artyla özel sektörle ibirlii (yatrm ortakl) yaplmas
olanann aratrlmas'' kararn ald ortaya çkt. Borlarn özel sektöre devredilmesi için
son yllarda sürdürülen giriimler hzlandrlyor.
IMF'nin istei üzerine Eti Holding'e bal olan kurumlarn Özelletirme daresi'ne
devredilmesinin ardndan bor ve alüminyumun da özel sektöre braklmas için uralyor.
2840 sayl borun arama ve iletiminin devlet tekelinde olduuna hükmeden yasa
deitirilerek stratejik öneme sahip olan borda özelletirmenin yolu açlmaya çallyor. Eti
Holding Yönetim Kurulu'nun 23 Kasm 2000 tarihinde, 2840 sayl yasann yeniden
düzenlenerek ''Ruhsatlar, fiyatlar belirleme ve pazar politikalar Eti Holding'de kalmak
artyla özel sektörle ibirlii (yatrm ortakl) yaplmas olanann aratrlmas'' kararn
ald ortaya çkt.
Borlarn özel sektöre devredilmesi için son yllarda sürdürülen giriimler hzlandrlyor.
Etibank Genel Müdürlüü, önce Etibank'n ayrlarak satlmas ve Etibank Genel
Müdürlüü'nün Eti Holding'e dönütürülüp parçalanmasyla özelletirme sürecine sokuldu.
Etibank Genel Müdürlüü'nün Eti Holding olarak örgütlenemeyeceine ilikin yarg
kararna karn yasalara aykr bu durum halen düzeltilmedi.
IMF'nin istemleri dorultusunda bu yl içinde Eti Holding’e bal Eti Krom A, Eti Bakr A,
Eti Gümü A, Eti Elektrometalurji A Özelletirme daresi'ne devredildi. IMF'ye
gönderilen 3. ek niyet mektubunda bu 4 kurum dnda Eti Holding’in bütünüyle
özelletirme kapsamnda gösterildii ortaya çkt. Böylece alüminyum ve bor da
özelletirme kapsamna alnmaya çallrken Devlet Bakan ükrü Sina Gürel 'in itiraz
21
üzerine bu durumun engellendii belirtiliyor. 2840 sayl yasa, borun özelletirilmesine
olanak tanmyor.
Borun özelletirme giriimlerinde, Turgay Ciner 'in çeitli irketlerle yapt bavurular
dikkat çekti. Boru iç pazarda öütme tesisi kurarak iletme ve yurtdna da satma giriimi
engellendi. Ancak baka firmalarn da benzer bavurularda bulunduu örenildi.
Eti Holding, Dantay'dan 2840 sayl yasann ''bor tuzlarnn iletim hakknn devlet
tekeline verilmesinin'' kapsamyla ilgili istiari görü istedi. Dantay'dan, Eti Holding'in de
verdii görüler dorultusunda, ''Ticari açdan bir deerlendirme yapldnda ham bor ve
rafine bor ürünlerinin yurtiçinde de satnn yaplabilmesi gerektii sonucuna
ulalmaktadr'' denildi.
Ancak Dantay'dan alnan bu görü de, yorum yoluyla 2840 sayl yasann alarak borun
özelletirilmeye açlmasn salamad. Ciner, ilk olarak Serena A'yle yapt bavuruyu,
Dantay'dan alnan görüün ardnda Ceyta firmasyla yineledi. Ciner'in Dantay'n
görüünü kullanarak yapt bu bavuru da reddedildi. Dantay'dan çkarlan görüün de
borun özelletirilmesi için yeterli olmadnn ortaya çkmas üzerine, 2840 sayl yasann
deitirilmesi konusundaki basklar artt. Eti Holding'in 23 Kasm 2000 tarihli karar da
2840 sayl yasann deitirilmeye çalldn kantlyor. Eti Holding Yönetim Kurulu'nun
kararnda, ''2840 sayl yasa çerçevesinde (yürürlükte kald sürece) hareket edilerek Eti
Holding'in bor pazarnda belirleyici olmasnn gerçekletirilmesi'' ifadesi yer alyor.
Parantez içine konulan ''2840 sayl yasann yürürlükte kald sürece'' erhi, yasann
deitirileceini gösteriyor. Zaten kararda açk olarak da yasann deitirilecei öyle ifade
ediliyor: ''2840 sayl yasada yeni bir düzenlemeye gidilerek (yasann ana fikrini
deitirmeden) ruhsatlar, fiyatlar belirleme ve pazar politikalar Eti Holding'de kalmak
artyla özel sektörle ibirlii (yatrm ortakl) yaplmas olanann aratrlmas.''
Kararda, Eti Holding'in geliimini salayabilecek u hedefler yer ald:
''Rafine ürün kapasitelerinin bor pazarndaki öncelikleri dikkate alnarak 1 milyon 200 bin
tona çkarlmas, ayrca uç ürünlere de yatrm yaplmasnn salanmas. Mevcut tüm
tesislerin gözden geçirilerek yenileme yatrmlarna balanlmas. Pazarlama ve satlar
konusunda bütün tüketicilere holdingin tek elden sat yapabilmesini teminen Avrupa'daki
pazar yapmzn deitirilerek ABD ve Uzakdou pazar sat ann kurulmas konusunda
örgütlenilmesi.'' (25.Aralk.2000 Cumhuriyet Gazetesi)
5 - ET BOR A..’Y ÖZELLETRME URAILARI
Eti Holding A..’ nin bünyesinde kalan Eti Bor A.. ve Eti Alüminyum A..’ nin de
özelletirilmesi için hazrlklar da tamamlama aamasna getirilmi, IMF’ye verilecek III.
Niyet Mektubu’nda özelletirilecek kurumlar listesine Eti Holding A..’ nin de girecei ifade
edilmitir. Özellikle Borlarmz ile ilgili olarak özelletirme kart olmayan baz kesimlerin
bile tepkisine yol açan bu özelletirme çalmalar toplumumuzda hemen yanksn bulmu,
konu çeitli platformlarda tartmaya açlmtr. Borlarn özelletirilmesi ile ilgili gösterilen
tepkilere bata Eti Holding A..’ nin bal olduu Devlet Bakan Sayn ükrü Sina Gürel
olmak üzere birçok Bakan da katlarak, kendilerinin onaylar alnmadan alnacak
özelletirme kararna kar çkacaklarn kamuoyuna açklamlardr.
Ama sayn Devlet Bakan’nn gücünün üstünde, ülkemiz ekonomisini yönlendiren
uluslararas finans güçleri vardr. Borlarmz bu kurulularn verecekleri borçlara ipotek
edilmitir. Netice olarak, tesadüfen (!), Türkiye’nin en uzun resmî tatilinin arifesinde,
yangndan mal kaçrrcasna çkartlan 20 Aralk 2000 tarih ve 2000/92 Sayl Özelletirme
Yüksek Kurulu (ÖYK) Karar’nda, Eti Bor A.. ve Eti Alüminyum A.. dier baz iletmeci
KT’lerle birlikte “...Eti Holding A’nin özelletirme kapsamna alnmas ve hazrlk
ilemlerinin 6 ay içinde tamamlanmas...” karar alnm, bu karar 06 Ocak 2001 tarih ve
24279 Sayl Resmi Gazetede yaynlanmtr.
22
Bu karar toplumda adeta bir infiale yol açmtr. Kararn geri alnmas için kurulan çeitli
organizasyonlar, meslek odalar, sendikalar ve dier sivil toplum kurulularnn
düzenledikleri sempozyum, panel, basn açklamalar ve açk hava toplantlar gibi
etkinlikler büyük yank uyandrmtr. Bakanlar arasnda kamuoyu önünde yaplan sert
tartmalar ve ithamlar, TBMM Genel Kurulu ile parti guruplarnda yaplan konumalar ve
hatta baz parlamenterlerin “ölüm orucu” na bile gidebilecekleri eklinde demeçleri,
zorunlu olarak medyann da konuyu sk sk gündeme getirmelerine neden olmutur.
Normalde muhalefet ile iktidarn farkl görüleri savunmasna altmz TBMM çats
altnda, bu kez iktidarn bir ksm ile muhalefetin ortak yaklamlar karsnda Bakanlar
Kurulu özel bir gündemle bu konuyu görüme zorunda kalmtr.
Devlet Bakan Sayn ükrü Sina GÜREL Bor madenlerinin bulunduu Kütahya ve
Eskiehir’e yapt ziyaretler srasnda yapt konumalarda “Hükümet Bor madenlerinin
özelletirme kapsamndan çkarlmas yönünde ilke karar almtr(...).Bor madenleri
1978’de Ecevit hükümeti zamannda devletletirilmitir. imdi de yine Ecevit hükümetinin
Bor madenlerinin özelletirilemeyecei konusundaki iradesinin kesin olarak ortaya
çkmtr.(...)Madenlerin tekelde ve devlette bulunmasnn stratejik önemi vardr.
(...)Çinkur özelletirildikten sonra kapand. Oradan çkarlan içilere hala yer bulmaya
çalyoruz. (...)Özelletirme amaç deil araç olmas gerekir, IMF ne derse desin
özelletirme bir araçtr. (...)Bor madenlerinin özelletirilmesi üzerinde bu denli durulmasn
nedenini üretime balanlan rafine ürünlerle bu yl spanya ve talya’daki baz tesislerin
kapanacak olmasdr. bu yüzden özelletirmenin yaplmas için baz çevreler tarafndan
bask yaplmaktadr. (...)Madende özelletirmeyi zorlarsanz iin ucu kötüye gider.”
fadelerini kullanarak, Eti Holding’in tümünün özelletirme kapsamndan çkarlmas için
önümüzdeki günlerde yeni bir ÖYK karar çkarlmas gerektiini söylemitir.
Ancak Sayn Bakann topluma sunduu bu taahhüde aadaki bir gazete haberini
okuyunca nasl ve hangi gözle bakalm? Ne düünelim?
......ancak basnn “Ecevit’in itiraf” balyla yanstt bir habere göre
Babakanmz Sayn Bülent Ecevit, Bor sahalarn kamulatrdna piman
olmutur. Sayn Ecevit’in gerekçesi de ilginçtir. Basndan aktaralm:
“25 Haziran 1996’da DSP Genel Bakan Ecevit, 1978 ylnda CHP hükümeti tarafndan
devletletirilen madenler için, bir itirafta bulunuyor ve ‘Hata yaptk’ diyor. Ecevit bu itiraf
Ankara Sanayi Odas’nn (ASO) Meclis Toplants’na katld esnada yapyor. Fakat Ecevit’i
itirafa iten ise bir iadam. Ayn zamanda ASO eski bakan ve madenci olan Sözer Özel.
‘Sözer Özel, Ecevit’in babakanl döneminde ilk ve son devletletirmenin
gerçekletirildiini, uygulama ile özel sektördeki baz madenlerin devlete geçtiini
hatrlatt.
Özel,
Ecevit’e
soruyor:
Babakanlnz
döneminde
madenleri
devletletirmitiniz?. imdi bu derin yaray kapatmak için eski sahiplerine verilmesi
amacyla kanun teklifi vermeyi düünüyor musunuz?’ Ecevit’in cevab: ‘Ben 1960’larn
bandan beri eski partimden farkl bir yol izlemeye baladm. O zaman CHP’nin devleti
kuran bir parti olarak biraz ideolojik koullanmaya dönmü devletçilii devam ediyordu.’
Devamla Ecevit, madenlerin iadesi için bir kanun teklifi vereceklerini söylüyor.”(26 Haziran
1996 Yeniyüzyl Gazetesi)
Kamuoyunun gittikçe artan basklar sonucu konu Bakanlar Kurulunda yeniden
görüülmü, Eti Holding A..’ nin özelletirme kapsam dna çkartlmas kararla-trlm,
ÖYK’ nn 16.07.2001 tarihli kararyla Eti Holding A.. eski statüsüne iade edilmitir.
"Özelletirme en genel ifadesiyle kamu mülkiyetinde bulunan baz üretim araçlarnn
ksmen veya tamamen özel kesime devredilmesi ya da özel kesimin kamu kesimi aleyhine
alan kazanmasdr. Böyle bir politikann kapitalizmin bu aamasnda ortaya çkmas ve
özelletirme için ileri sürülen savlarn salam ekonomik temellerden yoksun olmas,
konunun teknik olmasndan ziyade ideolojik olduunu ortaya koyar. Bu ideoloji önce bat
dünyasnda ülkelerin içinde bulunduklar koullardan kaynaklanarak ortaya çkm, daha
sonra da bu ülkeler ve bu ülkelerin etkin olduklar uluslararas sermaye örgütlerince
23
gelimekte olan ülkelere telkin edilmekte hatta dayatlmaktadr.(...) Özelletirme;
uluslararas sermayeyi ar d ve iç borç yükü altnda bulunan siyasal kadro ve hakim
güçler ile yerli sermayeyi, çkarlarnn çakma noktasnda birletirmitir.(...) Devletin
küçülmesi tezi, bir yandan devletin kamusal ve sosyal fayda açsndan hizmetleri ve
yükümlülüklerini ortadan kaldrarak sosyal devlet olgusunu budarken; geni bir halk
kitlesini piyasa güçlerine terk ederek, youn bir sendikaszlamaya, kâr lehine ücretlerin
dümesine ve fiat artmasna yol açacak ve ilerde sosyal devlet görünüünden yoksun olan
bu politikalar gelir dalmnn daha da bozulmasna ve çok ciddi sosyal patlamalara neden
olabilecektir."(Özelletirme ve Türk Silahl Kuvvetleri.-Harp Akademisi yaynlar, Mays
1998)
Hepimizin bildii gibi ülkemizdeki KT’ler yaanan tarihsel ve toplumsal koullardan
domu, Cumhuriyetimizde ekonomik kalknmann lokomotifi olmu ve ülkemizin bugünkü
seviyelere erimesine önemli katklar salamlardr. Özellikle demir d madencilik
alannda faaliyet gösteren Eti Holding gibi kurulular, çalma alanlarnn özellikleri
nedeniyle sadece doal kaynaklarmzn deerlendirilmesi fonksiyonunu yüklenmemi,
sanayileme, istihdam, bölgesel kalknma, gelir dalm dengesi, kaynak yaratma ve belli
sektörleri destekleme gibi çok yönlü ilevleri yannda üretim için gerekli nitelikli istihdamn
zorunlu kld eitim, beslenme, konut vb. gibi alanlarda da farkl derecelerde de olsa
büyük yararlar salamtr.
KT’lerin bu ilevlerinden ideolojik olarak rahatsz olan kapitalist ülkeler, bilim ve teknoloji
alanlarndaki gelimelere paralel olarak kazandklar yeni olanaklara sermaye birikimlerini
de katarak dünyaya empoze etmeye baladklar “yeni dünya düzeni”, “küreselleme” vb.
adlarla tanmladklar, aslnda emperyalizmin yeni bir versiyonu olan ideolojilerinin
uygulanmas için gereken altyaplar hazrlamak, sömürüyü kaynandan itibaren
denetlemek için d pazarlarda, özellikle stratejik ürün sahalarnda üretici olarak bizzat
bulunmak, yabanc ülkelerde iddial olduklar sahalarda güçlü kamu iletmeciliinin
kaçnlmaz rekabetini ortadan kaldrarak yeni yatrmlar yapmak yerine stratejik alanlarda
hazr üretim tesislerini satn alma yoluna gitmeye balamlardr. Bu amaçla, ülkelerdeki
egemen snflarla d ve iç borç, enflasyon, isizlik ve dengesiz gelir dalm eklinde aça
çkan ve kurulu düzeni tehdit eden iç bunalm kendi lehlerine çözmek, sosyal devlet
anlayn ve sendikal faaliyetleri tasfiye etmek ve nihayet kendisi için rekabette artk bir
ayak ba haline gelen KT’lerin varln ideolojik olarak daraltmak amacyla ibirliine
gitmilerdir. Böylece, uluslararas tekellerinin bu ibirlikçileri, temsil ettikleri snfn siyasi
temsilcileri olarak artk halkta büyük tepki gören politikalarn “yeni düzen” ad altnda tüm
topluma benimseterek, kendi örgütlülüklerini ve uzun vadeli çkarlarn koruma olanana
kavumulardr.
Bu süreç içerisinde özellikle imalat sanayi, madencilik ve tarm sektörlerinde faaliyet
gösteren KT’lere sadece üretimin idamesi için asgari yatrm izini verilmi, fakat rekabet
koullarn iyiletirecek yeni teknolojilere adaptasyon için gereken yenileme ve
modernizasyon yatrmlar yaptrlmamtr. Sonuçta KT’ler bir taraftan kaçnlmaz olarak
yüksek maliyet-düük gelir kskacna sokulmular, dier taraftan üretimi sürdürmeleri için
aldklar krediler nedeniyle bilinçli olarak ar borç batana itilmilerdir.
Özellikle 1980 sonrasnda izlenen rantç ekonomi politikasn uygulamak üzere kamu
kurulularnn bana getirilen üst düzey bürokrat tercihinde, nitelik deil rant salamaya
yönelik olarak hakim siyasal erk ile ibirliine gidecek kiisel ve/veya ideolojik yaknlk tek
faktör haline gelmitir. Bir taraftan “benim memurum iini bilir” gibi yaklamlarla
çürümülük yaygnlatrlm, kamu hizmetleri akamete uratlmaya çallm ve varolan
varlklar pasta niyetine bölütürülmü, öte yandan denetim mekanizmalarnn
çaltrlmamas için yasal ve sözüm ona yeniden yaplandrlma ad altnda gereken
altyaplar hazrlanmtr. Tüm bu süreçler daha çok dardan tepe noktalarna getirilen
bürokratlar eliyle yürütülmütür.Sonuçta, mülkiyeti halka ait olan ne varsa onlar
yamalayan; soygun ve talann hakim olduu bir mekanizma ile Devlet igal edilmitir.
24
Özelletirme uygulamalaryla birlikte balayan bu KT’leri yamalama sürecinde kendilerini
bu göreve getiren yerli ve yabanc sermaye çevrelerine kul-köle olmu en üst düzey KT
yöneticileri ve özelletirme iini yürütenler, bu kurumlarda tam bir batan geminin mallar
anlayyla davranmlar, ülkenin çkarlarn korumak, halka hizmet etmek ve ekonomiyi
gelitirmek gibi öelerden tam anlamyla uzak kalmlardr. Ksacas, 1980 yllar ile
uygulamaya balanan siyasal ve ekonomik sistem kendi bürokrasisini yaratmtr.
Egemen çevreler, çokuluslu tekellerin yönlendirdii ideolojik uygulamalar sonucunda
halkn içinde bulunduu olumsuz koullarn nedeni olarak kamu kurulularn ve devletçi
politikalar göstermi, çözüm olarak gösterdikleri özel giriimi ve serbest piyasa
ekonomisini kitlelerde yüceltmek amacyla ideolojik teröre dönüen youn bir propaganda
yürüte gelmiler, kamuoyunu ikna etmek için çok uluslu balantlar genellikle gizleyip,
özelletirmeyi ulusal ekonominin, dolaysyla halkn yaad tüm sorunlarn çözümüne
yönelik bir anlay biçiminde sunmulardr.
Böylece, balangçta kamuoyunun özelletirme yönündeki desteini kazanmak üzere
güçlendirilen aslsz önyarglar, uygulanan ekonomik politikalar sonucunda kaçnlmaz
biçimde oluan verimsizlik ve giderek büyüyen açklarn da yardmyla bu yaklamlar
temellendirilmeye çallmtr. Bu iki yönlü politika, hem kamuoyunun özelletirme
konusunda doru yönde bilgilenmesi önlemi, hem de zaten kronik hale gelmi bulunan
enflasyon ve isizlik sorununun arlamasna ve kamu varlklarnn tahribatna yol
açmtr. Özelletirmeden hiçbir yarar olmayan toplum kesimleri bile giderek KT’lerin özel
sermayeye devredilmesini ya da kapatlmasn, özellikle hayat pahall ve isizliin
önlenmesinde seçenei olmayan biricik çözüm yolu gibi alglamaya balamlardr. Kamu
kurulularndaki halkmz dorudan etkileyen siyasi kadrolama nedeniyle süregelen
verimsizlik ve yaplan aleni yolsuzluklar bu anlayn benimsenmesine büyük katk
salamtr.
Bir Kamu Kurumu olarak ülkemizin madencilik politikalarn yönlendiren ve adeta sektörün
lokomotifi konumuna gelen Etibank’n bu ilevi, maden sahalarmzda da zaten gözü olan
uluslararas tekelleri rahatsz etmitir. Özellikle 1980 ylndan sonra, bata Bor olmak
üzere maden kaynaklarmza göz koyan ve yllardr sürdürdükleri bu yöndeki mücadele
için her türlü arac kullanan, uluslararas irketlerin IMF ve Dünya Bankas vastasyla
ülkemize dayattklar ekonomik programlar uygulayan iktidarlarn atadklar bürokratlar
eliyle yaplan politik ve son yllarda rant salama amac da eklenen kadrolamalar sonucu,
kurum ypratlarak zamanla artan bir hzda ilevsiz bir duruma getirilmeye çallm,
gerçekleri göz ard ederek yaplan youn propagandalarla toplumumuza dier KT’ler gibi
bu kurumun da özelletirilmesi sorunlara bir çözüm yolu olarak benimsetilmeye
çallmtr.
1985 ylnda Turgut Özal Hükümeti zamannda Morgan Guarantee Bank tarafndan
hazrlanp kabul edilen Özelletirme Ana Plan gereince, ülkemiz ekonomisini ayakta
tutan devlet kurulularn ekonominin srtnda bir kambur olarak gören bir anlayn ürünü
olarak gündeme getirilen Kamu kurulularnn özelletirilmesi kapsamna, 65 yl önce
Atatürk’ün direktifleri ile kurulmu, kaynak yaratan ve itahlar kabartan büyüklükte
olanaklar olan Etibank ta alnmtr. Bal birçok kurulua sahip olan Etibank’n blok halde
satlamayaca gerçei göz önüne alnarak, kurumun parçalara ayrlarak elden çkarlmas
önerilmitir. Bu öneriler paralelinde kurumdan önce Bankaclk ayrlarak finansal destek
kolu yok edilmi, daha sonra 26 Ocak 1998 tarihinde parçalanarak özelletirmenin
altyapsn hazrlamak amacyla, Eti Holding A.. ve yedi genel müdürlük olarak yeniden
yaplandrlmtr. Eti Holding’in özelletirme uygulamasna, önce Eti Bakr A.., ksa bir
süre sonra da kurum da kalan alt ortaklktan Eti Gümü A.., Eti Krom A.., ve Eti
Elektrometalurji A.. Özelletirme daresine devredilmitir.
25
6 - BOR’DA YEN OYUNLAR
Ülkemizin doal kaynaklar, ülkemizi içinden zor çklr bir borç batana saplayan ve imdi
de düzlüe çkmak için ulusal düzeyde top yekün bir üretim ve tasarruf seferberlii ilan
edecei yerde, hesapsz kitapszca daha çok borçlanmay tek yol ve çözüm gibi savunan
zihniyetlerce alnan borçlar karl ipotek edilmitir. BU nedenle, her ne kadar baz bakan
ve bürokratlarn “Borun özelletirilmesi diye bir konu gündemde yok” demelerine ramen,
hükümetin IMF’ye verilen taahhüdü yerine getirebilmek için Bor’un özelletirilmesinin
önündeki yasal engeli kaldracak düzenlemeler için baz çalmalar yapt bilinmektedir.
Çünkü, Eti Holding’in elindeki bor havzalarnn 2840 sayl kanun kapsamnda devlet eliyle
iletilmek zorunda olunduu, kanun deimedikçe özelletirilmesi, yerli ve yabanc
müteebbislere devredilmesi mümkün olmad, ayrca daha önce devletletirilen sahalarla
ilgili olarak, eski sahiplerinin ön alm hakk bulunduunu, bunun da özelletirmenin
önünde ciddi bir hukuki engel tekil ettii ortaya çkmtr. Eti Holding A..’ nin faaliyet
sahas içinde bulunan baz alanlara mükerrer ruhsat verilmesi, yeni bir irket kurularak
bor sahalarnn bu irkete devredilmesi, 2840 sayl yasann deitirilmesi üzerinde
çallan dier yöntemlerdir.
IMF’ ye verilen taahhütlere yönelik hedeflere çok daha ksa sürede ulaabilmek için
Austos 2001 aynda Bakanlar Kurulundan geçip TBMM’ne sunulan “Endüstriyel Bölgeleri
Yasas” gerçek niyeti kamufle edecek bir yapdadr. “Bürokratik engelleri kaldryoruz” ad
altnda, yabanc sermaye yatrmlarn tevik etmek ve yabanc sermaye giriini artrmak
amacyla hazrlanan “Endüstriyel Bölgeleri Yasas” tasars, yabanc sermayeyi tevik adna
ülkenin ulusal deerleri ve birikimini, çevreyi korumaya yönelik bütün kstlamalar ve
yasalar etkisiz klmakta, Sermayeye ulusun kaynaklar hiçbir kstlama olmadan açkça
peke çekilmektedir. Kanun tasars incelendiinde ulusal ve toplumsal çkarlarn
gözetileceine dair bir ibare bulunmamas ve kamu yarar ilkesinin yer almamas tam
Sevr'i çartrmaktadr. Uygulama için yetkili klnan kurulun üniversite ve meslek odalar
yerine Bakanlk yetkililerinden oluturulmasnn öngörülmesi, siyasal tercihlerle ülkemizin
ulusal, evrensel, kültür ve çevre deerlerini yok edecek giriimlere prim verebilecek bir
ortam hazrlanabileceini de göstermektedir. Gazetecilerin bir sorusu üzerine Bülent
ECEVT ”Ekonomik ve sosyal olumsuzluklar gidermek için hzl Meclis çalmas
yaplacan, yerli ve yabanc sermaye yatrmlarnn önünü açacak olan Endüstri Bölgeleri
Yasa tasarsyla yatrmlar önündeki bürokratik engelleri alacan ve çevre salna (!)
büyük katkda bulunacan, bu nedenle hazrladklar Yasa tasarsnn öncelik tadn”
söylemitir. Nitekim bugün IMF ve Dünya Bankasnn talimatlar dorultusunda bu yasa da
meclisten geçirilmitir.
Bor’un öyküsü yüzyl aan bir büyük sömürü ve talan tarihinin öyküsüdür. Bu öykü
günümüzde emperyalizmin yeni sömürü incelikleri ile daha da pervaszca sürdürülmek
istenmektedir. Dünya kapitalist sistemi, içine girdii yapsal kriz nedeniyle sermaye
ihtiyacna çözüm olarak neo liberal ekonomi politikalar dayatmaktadr. Bu politikalarla az
gelimi ülkelerdeki kalknmac, giriimci sosyal devleti uluslararas irketlerin
gereksinimlerini karlayacak ekilde, yeniden yaplandrmaya çalmaktadr. Yoksullardan
varsllara, az gelimi ülkelerden emperyalist metropollere yeni kaynak aktarm anlamna
gelen bu politikalarn temel araçlarndan biri de özelletirmelerdir. IMF ve Dünya Bankas
gibi imdilerde neredeyse “hayrsever kurulular” olarak görülen emperyalist sistemin
organik kurumlar az gelimi ülkeleri daha çok borçlandrmak amacyla ulusal KT’lerin
özelletirmesine zorunlu kldlar. Bugünlerde 22. yldönümünü yaadmz 24 Ocak
kararlar neo liberal ekonomi-politikalarn Türkiye uygulama programdr.
Günümüzde Bor madenlerinin özelletirilmesi operasyonunun IMF niyet mektubunda yer
alyor olmas, bu kaynaklarn dorudan çok uluslu tekellere devri anlamna gelen MAIMIGA-Tahkim sürecinin planland gibi yürüdüünü göstermektedir. Bor madenlerinin
özelletirilmesi giriiminin asl önemi, bir siyasal müdahale olarak “özelletirme”nin ne
anlama geldiini binlerce kitaptan daha çarpc bir ekilde anlatyor olmasdr.
26
Özelletirmelere demagojik gerekçe olarak sunulan hiçbir olumsuz koulun bulunmad
Bor iletmelerinin IMF niyet mektuplarna girmesi “kurdun kuzuyu her halükarda yeme”
isteinin resmidir. Kamu açklarnn kapatlmas gerekçesi ise tam bir çarptmadr. 24 Ocak
kararlarn uygulamaya konulduu 1980 ylnda ülkemizin d borçlar 13 milyar $’dan 21
yldr azgn bir srarla uygulanmasna karn 150 milyar $’a yükselmitir. Paradigma iflas
etmitir. Gelir dalmndaki korkunç adaletsizlik, isizlik, yoksullama, sendikaszlama,
salksz i ve yaam koullarnn yaygnlamas bu politikalarnn iflasnn dier yüzüdür.
Eti Holding A.., dünya ekonomik krizini izleyen yllarda devletçilik politikasnn bir
yansmas olarak, 1935’de kurulan Etibank’n parsellenerek sata çkartlan ksmlarndan
günümüze kalabilen parçasdr. Önce bankaclk bölümü satlan Etibank’n madencilik
bölümü de yeniden yaplanma bahanesi ile özelletirme sürecine sokulmutur. 1998
ylnda Eti Holding A.. ’ ye dönütürülen kurum, anonim irket statüsünde yedi ayr genel
müdürlüe ayrlm, böylece bir bütün olarak özelletirilmesinde çkabilecek sorunlar en
aza indirilerek kurum kolaylkla yutulabilecek küçük lokmalar haline getirilmitir.
Cumhuriyet tarihimizin halkn emek ve özveri ile yaratt en önemli KT’lerinden biri olan
Etibank’n özelletirilmesi giriimi bütünüyle “d mihraklarn” bir dayatmasdr.
Uluslararas boyutta, Ham Bor olarak en az 750 milyar dolar deerinde olan Bor
rezervlerimize talip olabilecek kurulular ya Eti Holding A.. ile Dünya pazarn paylaan
US Borax’n % 100 hissesine sahip halihazrda Trona arama bahanesiyle ülkemizde de
faaliyet göstermekte olan Rio Tinto, ya da ülkemizin doal kaynaklar ve iletmelerine
gözünü dikmi, geçmii karanlk kiiler vastasyla satn aldklar baz iletmelerle ülkemize
de halihazrda girmi olan Frankocermen irketleri olacaktr.
Yllardr önce, Hanson, daha sonra srasyla, William Vitall, John Oven Red, Lord Meven
Mervil, Desmond Abel Smith, Borax Consolidated Ltd.. ve Türk Boraks Madencilik A.. US
Borax gibi çeitli ad ve klklarda karmza çkan, bugün hala Bor kaynaklarmza göz
dikmi ve maalesef önemli bir aama kaydetmi olan, bu sömürgecinin gerçek ad Dünya
Bor sahasndaki u andaki rakibimiz Rio Tinto . (RT)‘dir. RT’ nin ülkemizdeki Bor
madenlerine göz koymalarnn en büyük nedeni, Bor ürünlerinin fiyatlarn istedikleri gibi
belirleme olanana kavuma niyetleridir. Çünkü, yllarca pazarlama alannda çalan bir
bürokratn da dedii gibi: “pazar geniletemeyecei için tüketiciye mal istedii gibi
sunabilmenin yolu, alternatifi ortadan kaldrmak ve tek olabilmektir. irket ya Türkiye’deki
rezervlere sahip olacak ve iletecek, bu ekilde kullanm sahasn artracaktr ya da hiç
iletilmemesini salayacak ve kendisinin ürünlerini sunacaktr. RT’ nin 1997’de
Kaliforniya’daki yataklarnda büyük bir deiiklik yaparak bütün maden ileme
yöntemlerini gelitirmi ve kapasiteyi artrmtr. Türkiye’de de 1997’den bu yana Borun
özelletirilmesi gerei gündeme getirilmitir. Bunun bir tesadüf olduunu söylemek çok
büyük bir saflk olur.
Son olarak sadece yurtsever kurum mensuplarnn özverileriyle Eti Holding A.. yani eski
ad ile ETBANK’n yaptklarndan bazlarna bakalm;
1. Devletletirme sonras bulunan rezerv, geçmite özel sektörün deklere ettii rakamn
115 kat kadar artmtr. (yaklak 2.1 milyar ton)
2. Rafine ürün kapasitesi hzla artm, ilkel ykama tesislerine karlk gelimi konsantre
tesisleri kurulmutur,
3. Çevre artlar hiçe saylarak yaplan iletmecilik yerini, çevre kurallarna titizlikle
uyulan tesislere brakmtr,
4. Hem üretici hem satc konumunda olan Eti Holding, ham ve rafine bor cevherlerini
kullanm alanlarna uygun olan pazara kanalize ederek fiyatlandrma sureti ile bugüne
kadar bor ürünlerinin ikame unsurunu birbirine kar dengelemeyi baarmtr. Rafine bor
ürünleri için ortalama %30-150 aralnda kar marjlarna ulalabilmesi üretim, datm,
depolama ve pazarlamann Eti Holding tarafndan tek elden yürütülmesi sayesinde
fiyatlandrmada salanan disiplin ile mümkün olabilmitir,
5. Eti Holding 1978 yl sonrasnda balad rafine ürün üretimi çalmalar sonrasnda,
20 yl biraz akn bir süre içinde, 140 yldan fazla bir süredir bu pazarda olan ve tüm
27
teknik ve geni datm kanallarna sahip olma üstünlüü bulunan US Borax’a ramen;
Avrupa pazarnn %51’ini, dünya pazarnn %36’sn almay baarmtr,
6. Gerek rafine gerekse konsantre bor ürünleri üretimi amac ile kurulan tesisler
kurulduklar yöre ve çevresine önemli bir sosyal fayda salamlar, istihdam olanaklarnn
yannda eitim, ulam, salk, sosyal ve kültürel yaam alanlarnda bu gelimelerin etkisi
hissedilmitir,
7. Bugün eriilen noktada yatrm, üretim ve pazarlama alanlarnda herhangi bir önemli
darboaz yaanmamaktadr. Konularnda oldukça deneyimli elemanlar yetimi ve özgün
teknoloji gelitirme konumuna gelinmitir. Yatrmlar edinilen bilgi birikimi dorultusunda
gerçekletirilmekte, hedeflenen üretim deerlerine ulalmakta ve hedeflenen sat
miktarlar gerçekletirilmektedir.
8. 1978 ylna kadar Bor cevheri pazarlamasnda kaba ykama dnda hiçbir ilem
yaplmamtr. Satlan cevherler Avrupa ve Amerika’da ilenerek o ülkelerde i sahalar
yaratm, ürettikleri rafine ürünler ithal edilmitir. 1978 ylndan itibaren kamu yararn
gözeten yeni bir mühendislik anlay ile yaplan çalmalar sonucunda birçok rafinasyon
tesisi kurularak, buralardan salanan bilgi ve deneyimlerle Bor teknolojisi alannda
azmsanmayacak bir düzeye gelinmitir:
9. Madencilik anlamnda en belirgin özellik bor yataklarnn en deerli zengin cevheri
içeren bir damarn iletmek yerine, ekonomik olarak ilenebilen cevherlerin tamamnn
rezerv hesaplarna alnmas ve iletilmeye balamas olmutur. Bu olgu ayrca çok az
olarak gösterilen cevher miktarnn aslnda dünyann en fazla rezervlerini ülkemizde
olduu olgusunu da bilindii halde gizlendiini ortaya koymutur. Böylece bor
cevherlerinin ksa süreli karlar için yok edilmesi yerine günün ekonomik koullarna uygun
üretim yaplarak ülkemize bugünkü piyasa artlaryla daha 1000 yln üzerinde hizmet
edebilme olana salanmtr. Hantal ve i görmez suçlamalarna karn kamu
iletmecilii gerek insanmza önemli sayda i ve gerekse i alan salamaktadr.
10. Borlarn rafine ürüne dönütürülerek ihrac konusundaysa durum daha da baarl bir
noktadadr. Bat ülkelerinden alnamayan teknolojiler Dou Blou ülkelerden temin
edilmeye çallm ve çok büyük güçlüklerle kurulu kapasitelere hiç bir zaman ulamayan
üretim problemleri yaanmtr. Ancak bu tesislerde yaplan çalmalar büyük bir bilgi
birikimi oluturmutur. Üniversitelerimizin de katklaryla Eti Holding çalanlarnn yapm
olduu tesisler, giderilebilecek nitelikte baz sorunlara karn çalabilmektedir. Bu
tesislerin yapmnda uygulanan yöntemlerle anahtar teslimi piyasa fiyatnn 1/3 fiyatna
tesisler mal edilmekte ve devreye alnmaktadr. Bu balamda yaplan iyiletirme
çalmalaryla Bandrmada Kurulu kapasiteye büyük oranda yaklalmtr. Krka da mevcut
tesisler ise kapasitesini tam kullanabilir hale gelmitir. Yeni tesisler ise çok daha modern
teknoloji ve sistemlerle kurulmaktadr. II Bor türevleri Etibank mühendisliinin gücünü
ortaya koyan en iyi örnektir. Tesis 2,5 yl gibi bir sürede tamamlanarak devreye girmitir.
Hemen ardndan çalmalar balayan III tesisi ise tüm engelleme çabalarna karn % 80
seviyelerine getirilmitir.
11. Üniversiteler ile uzun yllardr yaplan çalmalar sonucunda tesislerde metal kurtarma
verimini artracak ve konsantre kullanmadan tüvanan cevherden direk rafine ürüne
geçecek bir proses gelitirilmi ve ilk endüstriyel uygulamas devreye alnmtr.
12. Orpiment ve realgar içerii nedeniyle fiyatndan ceza düülen, düük tenörlü
kolemanitlerin de deerlendirilebilecei bir proses tasarmyla 100.000 ton/yl borik asit
üretecek tesisin yapmna balanm ve Emet ilçesinde kurulan tesisin 2003 ylnda
devreye alnmas planlanmaktadr.
ET HOLDNG dünyadaki iki büyük bor üreticisinden biri olup, dünya bor rezervlerinin
büyük ve zengin bir ksmnn elinde olmasnn verdii bir imkana sahip iken, rakip firma
çok uluslu bir irketin bir parças olmas sebebi ile ileri teknoloji, geni bir pazarlama-sat
ve üretim a avantajna sahiptir. ET HOLDNG dünya bor rezervlerinin %63’üne sahip
iken dünya bor pazarnn parasal anlamda ancak %20-22 ’sini elinde bulundurmaktadr.
Dünya bor pazarnn en az %50’sine sahip olmas gereken ET HOLDNG maalesef
bugüne kadar bunu baaramamtr.
28
Bunun nedenleri ksaca öyledir:
a- ET HOLDNG bugüne kadar pazarlama deil sat yapmtr.
b- Yurt dnda kurulmu bulunan irketler pazarlama irketleri olarak çalmam, ET
HOLDNG’in Avrupa ülkelerindeki mevcut müterileri ile ilikileri sürdürmülerdir. Yeni
pazarlar yaratamamlardr.
c- ET HOLDNG’in satt Bor ürünleri arasnda fiyat korelasyonu tam yaplmad için
baz fabrikalarn ürünleri hiç satlmayp tamamen stoka çalrken, baz müesseseler
kapasitelerini zorlayarak kalitesine baklmakszn üretim yapmlardr.
d- ET HOLDNG’in Pazarlama ve Sat ta çalan elemanlarnn uzman olup olmadna
hiç baklmam ve uzmanlatrlmas içinde bir çaba sarf edilmemitir. Sadece yabanc dil
bilmesi tercih sebebi olmutur.
e- ET HOLDNG’in rakibi US Boraks üyesi olduu çok uluslu irketler grubu RT (Rio
Tinto)’nun dünyann çeitli ülkelerinde ve bölgelerindeki datm andan yararlanarak
pazarla iç içe olmaktadr. Eti Holding 20 yldr dünya ölçeinde böyle bir a sistemi
olutura-mamtr
f- US Boraks potansiyel bir Pazar olarak gördüü bölgelerde kendi ürününün girdi olarak
kullanlabilecei üretim yatrmlarn ve faaliyetlerini tevik etmekte, kredi yardm
salamakta, ortak olmakta, know-how ve üretim teknolojisi kullandrmaktadr. Eti Holding
brakn baka ülkelerdeki yatrmlara kendi ülkesinde ki yatrmlara öncülük edememitir.
Bu nedenle;
1. IMF’nin direktifleriyle özelletirme kapsamna alnmasna karar verilen Eti Holding ve
dolaysyla maden sahalar ve iletmelerinin dünyadaki emperyalist madencilik tekellerinin
ve onlarn yerli ibirlikçisi sermaye gruplarnn eline geçmesi anlamna gelen özelletirme
uygulamasndan vazgeçilmelidir.
2. 8 bin yllk madencilik geçmii olan ülkemizde, artk maden aranmas, bulunmas ve
iletilmesi zorlamaktadr. Bu anlamda madencilik çalmalar daha fazla bilgi, yatrm ve
koordinasyon gerektirmekte ve yatrm riski tamaktadr. Bu durum madenlerin kayman
yiyen, sadece karn artrmay düünen ve iin kolayna kaçan özel giriimciliin yerine
ülke çkarlar ve kamu yararn gözeten kamucu anlay rasyonel klmaktadr. Yeralt
kaynaklarmzn gerçek sahibinin halkmz olduu bilinciyle sahip olduumuz madenler
kamu eliyle iletilmelidir.
3. çilerin, çalanlarn sigortasz ve sendikasz karn tokluuna çaltrld özel
iletmeler yerine sendikal, grevli, toplu sözlemeli çalma ilikilerinin görece korunduu
kamu kurulular kamu yararnn gerçeklemesinde esas olmaldr.
4. Salt kalknmac bir söylemle, insan ve çevreyi dlayan, her eyi ekonomiye indirgeyen
bir çerçevede alglayarak “ acil ve azami kar” uruna ülkemizi ve gezegenimizi yaanmaz
hale getirecek olan uygulamalardan acilen vazgeçilmelidir.
5. Maden ürünlerinin hammadde olarak ihraç edilmesinin önüne geçilmeli ve mamul
ürünler üretilmesi için gerekli olan iletme yatrmlar yaplmaldr.
6. Dünya rezervlerinin en az % 63’ünün ülkemizde bulunduu Bor madenlerinin
üzerinde oynanan oyunlardan derhal vazgeçilmeli, halkmzn ve çocuklarmzn gelecei
Citicorp, Rio Tinto
ve dier emperyalist madencilik tekelleri ad altnda karmza
çkanlara ve onlarn yerli kapitalist ibirlikçilerine yamalattrlmamaldr.
7. Bor madenlerinde devlet tekeli madenin cevher olarak çkartlmasndan mamul
ürünlere ilenmesine kadar sürdürülmelidir.
8. Madenlerin pazarlanmas srasnda meydana gelen ayak oyunlarna frsat verilmemeli,
devlet eli ile, effaf olarak yaplmaldr. 2840 sayl yasada yer alan anlam ile bor
madenciliinin Eti Holding tarafndan yürütülmesine devam edilmelidir. Uluslararas
pazarlarda tüm gelimi teknolojik üretimlere girdi olan rafine bor ve ileri ürünleri
konusunda üretimden yatrma, pazarlamadan sata bir master plan oluturularak tek
elden uygulanmaldr. Üretim, pazarlama ve sat sisteminin tek elden ve profesyonelce
yürütülmesi gerekmektedir.
9. Pazar payn arttrmak ve rakip US Borax firmasnn Pazar payna daha büyük bir
yüzde ile ortak olabilmek için rafine ürün kapasitemizi arttrmak gerektii açktr. Ancak
29
rafine bor ürünlerinin birbirini ikame özellii ve her ürünün bir yönden dierinin rakibi
olduu göz önüne alndnda bunun yine Eti Holding tarafndan yaplmas bir gereklilik
olarak görülmektedir. Daha önce de bahsedildii gibi Eti Holding bir kalsiyum borat olan
Kolemanit cevherinden Borik Asit üretmekte, bir sodyum borat olan tinkal cevherinden ise
boraks pentahidrat, boraks dekahidrat, susuz boraks ve sodyum perborat üretimlerini
gerçekletirmektedir. Kullanldklar alanlara göre bu ürünlerin, sodyum perborat dnda,
birbirlerinin yerine kullanlmalar mümkün olup hepsi birbirinin rakibi konumundadr. Bor
sektöründe US Boraks da ayn ekilde hareket etmektedir. Dünyada ürettikleri ürünün
üretim ve pazarlamasn tek elden kontrol eden birçok devlet kuruluu mevcuttur. Bu
nedenle üretim ve pazarlamann tek elden devlet eli ile yaplmas arttr.
10. Sanlann aksine US Borax’n dünya pazarndaki paynn büyüklüü özel bor ürünleri
üretiminden deil rafine bor ürünleri üretim kapasitesinin yüksekliinden
kaynaklanmaktadr. Pazar paymz arttrmak için öncelikle rafine ürün kapasitemizi US
Boraks seviyelerine çkarmak esastr. Ancak ürün kapasitesini arttrmann yannda rafine
bor ürünlerinin kullanld alanlara yatrm tevik etmek ve bu ürünlere dayal sanayi
gelitirmek de önemlidir. Bu amaçla AR-GE faaliyetlerine kaynak ayrlmal, üniversitelerle
birlikte yaplan çalmalar sürdürülmelidir.
11. Bu durumlar göz önüne alnarak; Ülkemizde de bor madenlerinin özelletirilmesi deil,
özel sektörün bor ürünlerinin hammadde olarak kullanld sanayi alanlarnn gelimesine
yönelik olarak yatrm yaplmas konusunda tevik edilmesi ve Eti Holding’in bor ürünleri
üretimi konusunda bugüne kadar edindii bilgi birikiminden bu amaçla yararlanlmas
gündeme getirilmelidir.
12. 2840 sayl yasadaki “Bor Madenleri Devletçe letilecektir” hükmü asla
deitirilmemelidir. Ruhsatlar, fiyatlar belirleme ve Pazar politikalar kamuda kalmakla
birlikte yine de özel sektör ile ibirlii yapmaya çatlak aramak özelletirmenin ve
kaynaklar aktarmann bir dier biçimi olacandan bu yollara müsaade edilmemelidir.
13. Ürün pazarlamas söz konusu olduunda ilk akla gelen özellik “dinamik bir yapnn”
gerekliliidir. Bu gün için Eti Holding’in mevcut yaplanmasnn bu gereksinime yant
verebildiini söylemek mümkün deildir. Pazarlama anlaynn çada normlara uygun
hale getirilmesi dier bir deyile manevra kabiliyetinin yüksek düzeyde tesisi için gerekli
düzenlemelerin acilen gerçekletirilmesi zorunludur. Personel seçimi ve istihdamnda bilgi
ve becerinin ön planda tutulduu, yeterliliin sürekli gelitirilip sorguland bir
yaplanmann ortaya konmas ile kirlenmeye frsat tanmayacak organizasyonlarn ve yasal
düzenlemelerin yaplmas gereklidir.
14. Dünya ve Türkiye’nin Bor sanayisi bugün gelinen noktada yeniden ve aklc bir ekilde
deerlendirilmelidir. Ham ürün üretip ihraç etme anlay terk edilmelidir. Devlet, öncelikle
Eti Holding’le Borlu ileri sanayi ürünleri üretmeye yönelik yatrmlar gerçekletirmelidir (bu
görev 2840 sayl yasada ve Eti Holdingin kurulu yasasnda tanmlanmtr). Hatta bu
konuda ülkemizde mevcut ciddi özel sektör kurulular ile karlkl çkar ekseninde effaf
ve ilkeli ibirlii koullar yaratlabilir. hraç edilebilecek borlu ileri sanayi ürünlerine ilikin
Türkiye’de yaplacak yatrmlar ülkemize daha fazla katma deer salayacaktr.
15. Türkiye’de maden üretimleri istenilen kapasitede ve uç ürünlere yönelik nitelikte
deildir. Madencilik sanayiinde mevcut üretim kapasitelerinin bile tam anlam ile
kullanlabildiini söylemek mümkün deildir. Madencilik sektöründe gerek kamu gerekse
özel sektörün çeitli problemleri mevcuttur. Özünde madencilik sektörünün temel sorunu
mülkiyet kamuda m yoksa özel sektörde mi olmas deil, sektörde kamu ve özel sektörü
bütün olarak kavrayacak ciddi ve tutarl bir madencilik politikasnn uygulanmamasdr.
sonuç olarak sanayileen bir Türkiye’ nin deerlendirecei maden kaynaklar mevcuttur.
ülkemizin gelimesinde doal kaynaklarmzn ekonomik katksn verimli ekilde
salayacak ciddi, tutarl bir madencilik politikas nn uygulanmasna ihtiyaç vardr.Türkiye
Cumhuriyeti Anayasasnn 168. Maddesinde de belirtildii üzere “Madenler Devletin
Hüküm ve Tasarrufu altndadr”. Devlet madencilik sektörünün gelitirilmesi
dorultusunda etkin bir yönlendirme görevini süratle üstlenmelidir.
30
Uyguladklar politikalar sonucunda meydana gelen ekonomik krize çözüm olarak talep
edilen krediler karl ipotek edilen, halkmzn mal ve çocuklarmzn hak sahibi olduklar
Bor madenlerinin, bir Bakan’n deyimiyle igüzar bürokratlarca 150 yllk mücadele sonucu
altn tepside sunulmas ise tarif edilemeyecek ölçüde düündürücü, üzücü ve Vatan
Hainlii ! ile edeerdir. Kurumun, yllardr türlü güçlüklere ramen uluslararas pazarlarda
mücadele ettii rakiplerine satlmak istenmesi ne ekonomik, ne politik, ne de yeni dünya
düzeni masallar ile açklanamayacak ölçüdedir ve kurum çalanlarnn bu kararlar alacak,
meruiyeti tartlan otoriteyi altnda ezecek arl vardr.
62 yldr vatan ve ulusumuzun kaderini elinde tutan Yeni Tanzimatç iktidar sahipleri
Ulus’un toplam gelirinden çok, 200 milyar dolar aan bir borç batana ülkemizi
saplamlardr. Tpk 1881’deki Osmanl Dönemi’nin “Düveli Muazzama Düyunu
Umumiye”si gibi, 2001 ylnda da “Yeni Dünya Düzeni”nin (Emperyalist Haçl Ruhlu
Bat’nn) “Dünya Bankas ve IMF Kurullar”, Cumhuriyet Devrimi’nin Bakenti Ankara’da
Yönetim ve Tahsilat Bürolar’n açmlardr. Bu bürolar ‘haçl emperyalizminin ve
ibirlikçilerinin’ defalarca ödenmi olduu halde bir türlü bitmeyen alacaklarn; içini
boalttklar hazinemizi yeniden borçlandrarak, Vatanmzn ve Ulusumuzun bütün
ekonomik kalelerini ele geçirerek ödettirme programn fiilen uygulayan ve uygulattran
merkezlerdir, Türk Ulusu’nun mezar kazclardr. Bu ulusumuza dayatlan “Yeni Düyunu
Umumiye”dir.
Genelde çocuklarmzn da hak sahibi olduu doal kaynaklarmz, özelde ise Bor
Madenlerimizin uluslararas tekellere peke çekilmesine kar mücadele vermek
Ulusumuzun boynunun Borcudur. Bu mücadele yeni balam da deildir. Bu mücadele bir
ngiliz irketi ile önce Osmanl mparatorluu ve sonra da Türkiye Cumhuriyeti arasnda
150 yldan bu yana sürüp giden bitmeyen bir kavgadr. Bu kavgada ülkesinin haklarn
sonuna kadar savunanlar yenemiyeceklerdir. Çünkü biz maden mühendisleri dün olduu
gibi bugün de;
DOAL KAYNAKLARIMIZIN GERÇEK SAHB HALKTIR.
iarnn arkasndayz.
31

Benzer belgeler