Gümrük ve Ticaret Müsteşarı Sayın Cenap AŞCI Gümrük ve Ticaret

Transkript

Gümrük ve Ticaret Müsteşarı Sayın Cenap AŞCI Gümrük ve Ticaret
> Arif KÜMBÜL – Gümrük Müşaviri
Gümrüğün Gözünde Lojistik
> Nadir ELİBOL – AGMD Yönetim Kurulu Başkan Vekili
Dünden Günümüze Gümrüklerimiz (Bugün)
MAKALE
> Remzi AKÇİN – Gümrük ve Ticaret Müsteşar Yardımcısı
MAKALE
MAKALE
MAKALE
Gümrük ve Ticaret Müsteşarı Sayın Cenap AŞCI
Gümrük ve Ticaret Bakanı olarak görev aldı.
Kendisine başarılar diliyoruz.
İlave Gümrük Vergisi Uygulaması İle Serbest
Bölgelerde Yaşananlar
> Selçuk KARAGÜL
İşletmelerdeki Monotonluk Sorunu
Editörden
p AŞCI
yın Cenaald
steşarı Sa
v ı.
Ticaret Mükanı olarak göre
Gümrük ve
Ticaret Badiliyoruz.
ve
ük
mr
Gü
başarılar
Kendisine
ÜL – Gümrük
E
n Gözünde
E
MAKAL
AKÇİN –
Gümrüğü
Yardımcısı
Lojistik
MAKAL
E
L – AGMD Yönetim
> Nadir ELİBO
Kurulu Başkan
Vekili
iz (Dün)
MAKAL
E
MAKAL
> Remzi
Müsteşar
Müşaviri
est
ası İle Serb
Uygulam
rük Vergisi
İlave Güm
Yaşananlar
Bölgelerde
> Arif KÜMB
Ticaret
Gümrük ve
> Selçuk
KARAGÜL
nu
otonluk Soru
rdeki Mon
İşletmele
rüklerim
ümüze Güm
Dünden Gün
Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği Dergisidir.
Sürelidir – Ücretsizdir
SAHİBİ
Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği Adına
Aslıhan ÇELEBİ
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Halit Ufuk BOYALI
EDİTÖR
Halit Ufuk BOYALI
YAYIN KURULU
Halit Ufuk BOYALI
Gürkan ÇORBACI
Şebnem ÇELENK
Şükran BADEM
Kerem AYVACI
FOTOĞRAFLAR
M. Tuğcan YILDIRIM
TASARIM
www.grafikchi.com
BASKI
SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
Tel: 0312 384 26 85
Yayın İdaresi Merkezi ve İletişim Adresi
Anıt Caddesi Şafak Apartmanı
No: 8/7
Tandoğan/ANKARA
Telefon : 0 312 213 52 51
Faks : 0 312 213 18 87
ISSN: 1305-8711
Dergimiz Basın Ahlak Yasasına uymayı taahhüt eder. Dergide yer alan makalelerdeki görüşler yazarlarına aittir. Derneğimiz
ve dergimizi bağlayıcı değildir. Dergide
yayımlanan yazılar, kaynak gösterilmek
koşuluyla diğer yayın organlarında
yayımlanabilir. Dergimize gönderilen
yazılar, yayımlansın, yayımlanmasın iade
edilmez.
H.Ufuk BOYALI
Merhaba,
20. sayımız ile yeniden birlikteyiz.
Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği olarak, göreve başlayan yeni Gümrük
ve Ticaret Bakanımız Sayın Cenap AŞCI’ yı tebrik eder çalışmalarında başarılar
dileriz.
Bu sayımızda yine Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirleri konusunda yapılan
düzenlemelerle ilgili yürütülen çalışmaları okuyacaksınız.
Yönetim Kurulumuz 02 Haziran 2015 tarihinde Orta Anadolu Gümrük ve
Ticaret Bölge Müdürlüğü’ ne atanan Sayın Serkan Işık’ ı makamında ziyaret etmiş ve hayırlı olsun dileklerini iletmiştir.
Ramazan ayı dolayısıyla Derneğimiz tarafından hazırlanan yardım kolileri
ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmıştır.
05 Mayıs 2015 tarihinde Ankara, Bursa, İstanbul, İzmir ve Mersin Gümrük
Müşavirleri Dernekleri Başkanları ve Yönetim Kurulu üyelerinden oluşan heyet
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nda temaslarda bulunmuşlardır.
13 Mayıs 2015 tarihinde İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneği’nin ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya, Derneğimizi temsilen Yönetim Kurulu
Başkanımız Sayın Aslıhan ÇELEBİ, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Sayın
Nadir ELİBOL ve Yönetim Kurulu üyemiz Sayın Fahri YAĞCI katılmışlar ve gündemdeki konularla ilgili beş derneğin izleyeceği yol hakkında fikir alışverişinde
bulunmuşlardır.
Derneğimizin eğitim faaliyetleri aralıksız devam etmektedir.
Bu kapsamda;
16 Mayıs 2015 tarihinde Ankara Ticaret Odası eğitim salonunda TEB Dış Ticaret Müdürü Sayın Özdil ÜÇÖZ tarafından;
- KKDF uygulaması
- Gümrük yazılarının düzenlenmesinde bankaların uygulamaları
- Akreditiflerin genel tanımı ve uygulamaları.
- Karşılaşılan ilginç ve riskli vakalar
Konularında üyelerimize konferans verilmiştir.
Sayın Atilla ŞAHİN tarafından;
- 30 Mayıs 2015 tarihinde Batı Akdeniz Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Antalya
eğitim salonunda “ Menşe kuralları ile Gümrük Kıymet ve Uygulamaları”
- 20 Haziran 2015 tarihinde ATO eğitim salonunda “Gümrük Kıymet ve Uygulamaları”
- 27 Haziran 2015 tarihinde Samsunport Liman İşletmesi Samsun eğitim
salonunda “ Menşe Kuralları ile Gümrük Kıymet ve Uygulamaları”
- 12 Eylül 2015 tarihinde Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Salonunda,
T.C. Ekonomi Bakanlığı Dış Ticaret Uzmanı Sayın Tahir YEŞİLOVA, Dış Ticaret
Uzmanı Sayın Kaan KÖKTÜRK ve Dış Ticaret Uzman Yardımcısı Sayın Ayşegül
ULUHAN tarafından” Ürün Güvenliği ve Denetimi, TAREKS Uygulamaları, CE
İşareti,
Eğitimleri verilmiştir.
T.C. Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdür Yardımcısı Sayın Sibel KAPLAN’a Ürün Güvenliği ve Denetimi, TAREKS Uygulamaları,
CE İşareti eğitiminin düzenlenmesi için verdiği desteklerden dolayı teşekkür
ederiz.
Gümrük ve Ticaret Müsteşar Yardımcısı Sayın Remzi AKÇİN, Gümrük Müşaviri Sayın Arif KÜMBÜL, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sayın Nadir ELİBOL
ve Sayın Selçuk KARAGÜL’ ün makaleleri de dergimizin sayfalarında yer almaktadır.
Meslektaşlarımızın yaşadığı sorunlar hakkında bakanlıkla yapılan yazışmaları da bu sayımızda okuyabilirsiniz.
Dergimizin yayınlanmasında emeği geçen herkese teşekkürler.
Gelecek sayılarda buluşmak üzere.
İÇİNDEKİLER
4
10
MAKALE
Remzi AKÇİN
Gümrük ve Ticaret Müsteşar Yardımcısı
MAKALE
Nadir ELİBOL
AGMD Yönetim Kurulu Başkan Vekili
Gümrüğün Gözünden Lojistik
Türkiye Lojistiğine Genel Bir Bakış
24
MAKALE
Arif KÜMBÜL
Gümrük Müşaviri
İlave Gümrük Vergisi Uygulaması;
Türkiye’deki Serbest Bölgelerde
Üretilen Uygulama Kapsamı Eşyanın
Vergilendirilmesi
Dünden Günümüze Gümrüklerimiz (Bugün)
28
MAKALE
Selçuk KARAGÜL
İşletmelerde Monotonluk Sorunu ve Alınabilecek
Önlemler
İÇİNDEKİLER
08
ZİYARETLER VE TOPLANTILAR
22
EĞİTİMLER
23
DERNEKTEN HABERLER
32
BİLGİLENDİRME VE
YAZIŞMALAR
59
DERNEKTEN HABERLER
60
HEP HATIRLANACAKLAR
Remzi AKÇİN
Gümrük ve Ticaret Müsteşar Yardımcısı
Gümrüğün Gözünden Lojistik;
Türkiye Lojistiğine Genel Bir Bakış
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
4
U
luslararası ticarette sürdürülen kıyasıya rekabette, eşyanın bedeli kadar
lojistik durumu da önem taşımaktadır. Lojistiğin önemi, sadece maliyetten ibaret değildir. Bir eşyanın rekabet edilebilirlikte fiat elbette en önemli unsurdur. Eşyanın
ihracat mekânından ithalat mekânına kadar taşınması da bir maliyet unsuru olduğuna göre, lojistik bu yönüyle rekabet edilebilirlikte önemli bir
unsurdur. Asıl önemlisi ise, ulaşım imkanlarının
olması veya verimli olmasıdır.
tarafının denizlerle çevrili olması nedeniyle ülkemizde tüm taşıma türlerinin kullanılması mümkün bulunmaktadır. Bu taşıma türlerinin etkin kullanılıp kullanılmadığını bir tarafa bırakırsak, tüm
taşıma türlerinin gerek tek başına, gerekse farklı
taşıma türlerinin bir arada kullanılmasını mümkün kılmaktadır. Bu haliyle, iyi bir organizasyon
sağlanması halinde daha ekonomik alternatiflerin
oluşturulması her zaman mümkündür.
Makale
Ülkemizde uluslararası taşımacılıkta en büyük payı denizyolu taşımacılığı almaktadır. Bunu
Türkiye lojistik açıdan, özellikle de kara lojisti- sırasıyla karayolu ve havayolu taşımacılığı takip
ği açısından stratejik öneme sahip bir noktadadır. etmektedir. Maalesef, demiryoluyla yük taşımacıHer şeyden önce, Asya ve Avrupa kıtalarının yer lığında ülkemiz performansı oldukça düşüktür.
aldığı geçiş noktası niteliğindedir. Asya, Avrupa ve
Bu genel girişten sonra, kara taşımacılığı konuOrtadoğu ticaretinde, kara taşımacılığında olmaz- sunun daha detaylı değerlendirilmesinde fayda
sa olmaz bir noktadadır.
görmekteyiz.
Bu gün, Türkiye’nin batısında yer alan Avrupa
kıtası dünya nüfusunun % 11’ini oluşturmakta,
ancak dünya ticaretinin % 40’ını yürütmektedir.
Batısında yer alan Asya kıtası ise dünya nüfusunun % 61’ini oluşturmakta ve dünya ticaretinin
% 25’ini yürütmektedir. Bu rakamlar bile bize tek
başına Türkiye’nin lojistik alanda önemini ortaya
koymaktadır.
TÜRKİYEDE ULUSLARARASI KARAYOLU TAŞIMACILIĞI
Türkiye’de karayolu taşımacılığı oldukça gelişmiş bir durumdadır. Bunun doğal sonucu olarak
kara taşımacılığında güçlü filo ya sahiptir.
Diğer taraftan, üç tarafının denizlerle çevrili olması ve genç nüfusu ile 350 milyonun yaşadığı bir
Diğer taraftan, coğrafik konumu yanında üç ekonomik pazar tarafından çevrelenen Türkiye’de
Makale
ğında bir kalite artışı da gerçekleştirilmiştir. Dünya Bankası’nca hazırlanan ve
160 ülkenin lojistik performanslarının
değerlendirildiği «Lojistik Performans
Endeksi» (LPI) raporunda belirlenen 6
kritere göre ülkelerin lojistik performansı
tespit edilmektedir. Bu kriterlerin başında “Gümrüklerin ve Diğer Sınır İşlemlerinin Etkinliği” kriteri yer almaktadır.
Bu bağlamda uluslararası taşımacılık
ve lojistik hizmetlerinin ayrılmaz parçalarından birinin gümrük hizmetleri olduğu
anlaşılmaktadır.
Lojistik sektöründeki işlemlerin hızlandırılması gümrük işlemlerinin verimli
ve kaliteli yürütülmesine bağlıdır.
2014 yılı Lojistik Performans Endeksinin uluslararası kısmında yer alan altı
bileşenden ilki olan “Gümrük İşlemlerinin Verimliliği” alanında Türkiye 160 ülke
arasında 34 üncü sırada yer almıştır.
Ülkemizin transit sistemlerine taraf olması, tek
beyanname ve tek teminat sisteminin getirdiği
5
Makale
Bu gelişmelere paralel olarak kara taşımacılı-
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
2014 LPI Endeksine göre, Türkiye “Lojistik Hizmetlerin Yeterliliği ve Kalitesi”
taşımacılık ve lojistik son yıllarda büyük gelişme
alanında 2012 yılına göre dört sıra yükgösteren sektörlerin başında gelmektedir.
selerek 160 ülke arasında 22 inci sırada yer almışDış ticaret hacmimizin artması sonucunda, tır.
kara taşımacılığı filosunun büyümesini zorunlu
Türkiye bu alanda 3,64 puan almış ve lojistik
kılmıştır. Elbette bunda ticaretimizin ağırlığının hizmetlerin yeterliliği ve kalitesi “iyiye yakın” olaIrak ve Avrupa Birliği ülkeleri gibi yakın ve kara- rak değerlendirilmiştir.
yoluyla ulaşımın uygun olmasının payı büyüktür.
KARAYOLU TAŞIMACILIĞINDA GÜMRÜK İŞFilonun büyümesi ve güçlenmesi, bu konudaki LEMLERİNİN GELİŞİMİ
yatırımların artması sonucunu doğurmaktadır ki,
Günümüzde, küreselleşmeye paralel olarak,
sektör, Mart 2015 itibarıyla yaklaşık 2.500 firmateknolojinin
de yardımıyla ülkeler arasında germız 1.000.000’a yaklaşan araç sayısı ile (çekici, römork, yarı römork) uluslararası taşımacılık yapar çekleşen mal ve hizmet ticareti ile sermaye hareketleri hız kazanmıştır. Dış ticaret faaliyetinin en
hale gelmiştir.
önemli unsuru, mal ya da hizmetin doğru lojistik
Taşımacılığımız iki taraflı yürümektedir. 2014 uygulamalarıyla sağlıklı bir şekilde transfer edileyılında gerçekleştirilen toplam 1.569.793 adet ka- bilmesidir.
rayolu taşımasının,
Ülkemiz konumu itibariyle çok önemli bir tranYaklaşık %35’i Batı Aksında,
sit ülkesi olduğundan transit sistemlerinin gelişiYaklaşık %65’i Doğu Aksında
mine katkı sağlamış ve bu sistemlerin en önemli
kullanıcılarından birisi olmuştur.
Gerçekleşmiştir.
Makale
kolaylıkları neticesinde gerek gümrük idarelerine
gerekse taşımacılara transit işlemlerinde önemli
avantajlar sağlamaktadır.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
6
Makale
TIR sistemi belge basmak ve bu belgelerin satılması esası üzerine kurulmuştur. Belge satımı
nedeniyle NCTS sistemine göre daha maliyetli bir
Türkiye transit taşımacılık alanında gelişmele- sistemdir. Ayrıca, kağıt esaslı yürümesi nedeniyle
ri takip etmiş, bu konudaki gelişmelere ayak uy- hem daha zaman alıcı ve ilave iş yüküne sebep oldurmuş ve öncülük yapmış ve yapmaya devam maktadır. Bu nedenle, TIR karnelerinin elektronik
ortamda yürütülmesine yönelik çalışmalar yürüetmektedir.
tülmekte, bu çalışmalarda da ülkemiz öncü rolü
Kara taşımacılığı açısından bu konudaki geliş- oynamaktadır.
meleri üç başlıkta incelemek mümkündür.
b) Ortak Transit
a) TIR Sistemi
Ortak Transit Rejimi 1987 tarihli Ortak Transit
Bilindiği üzere TIR sistemi Birleşmiş Milletlerin Sözleşmesine dayanan ve AB üyesi ülkeler, EFTA
koordinesinde basit bir yöntemle çalışmaktadır. Ülkeleri (İsviçre, Norveç ve İzlanda) ve Türkiye
Uluslararası
gaarasındaki taşımarantör olan IRU TIR
larda
kullanılan
karnelerinin basıtransit sistemidir.
mını yapmakta ve
Topluluk ve EFTA
ulusal garantör kuarasında en az bir
ruluşlara satmakakit taraf sınırı getadır. Ulusal garançildiği rejimdir.
tör kuruluşlar ise
Ortak Transit
nakliyatçılara bu
Rejiminin amacı
karneleri satmakSözleşmenin bir
ta, karneler gümakit tarafında açırük geçişlerinde
lan transit beyangümrük beyannanamesinin, verilen
mesi olarak kullateminatın ve tanılmakta ve vergi
nınan basitleştirkaybı olduğu dumelerin diğer bir
rumlarda garantör
akit tarafta geçerli
kuruluş bu vergiyi
olması ve bu ülkegümrük idaresiye girişte ayrıca bir
ne ödemekle yütransit beyanında
kümlü olmaktadır.
bulunulmasına
Dolayısıyla,
TIR
gerek kalmadan
karnesi kapsamı
ortak transit işletaşımalarda transit
minin
kesintisiz
bir
şekilde
tamamlanmasıdır.
rejimi için teminat aranmamaktadır.
NCTS sistemi, bir ön bilgi alışverişine dayalı
TIR karnesi, kapsamı taşımalarda standart gümrük işleminin yürütülmesi ve teminat aranmaması olan ve bu bilgi alışverişinin her aşamada elektronedeniyle yaygın olarak kullanılmaktadır. Türkiye nik olarak gerçekleştirilmesi öngörülen bir işleyişe
TIR karnesi kullanımı konusunda ilk sırada yer al- sahiptir.
maktadır. Dünyada kullanılan toplam TIR karnelerinin % 20’sini Türkiye kullanmaktadır. Ancak son
dönemde NCTS sisteminin yaygınlaşması ile TIR
karnesi kullanım sayısı giderek düşmektedir.
Bu elektronik sistem, NCTS, Ortak Transit
Sözleşmesi’ne taraf tüm ülkeler tarafından kullanılmakta olup, ülkemiz gümrük idarelerinin
Avrupa’da yaklaşık 3000 idareyle elektronik en-
Makale
tegrasyonunu sağlamaktadır.
işlemlerinin basitleştirilmesi ve uyumlaştırılması
Hareket ve varış idarelerinde yapılan sevk ve yoluyla İpek Yolu güzergâhı boyunca sınır geçişkontrol işlemlerinin yanı sıra beyannameye ilişkin lerini kolaylaştırarak, bölgede ticaretin kolaylaştıaraştırma ve tahsilat işlemleri de NCTS üzerinden rılması, dolayısıyla İpek Yolunun dış ticaret erbabı
için bir cazibe merkezi haline getirilmesidir. Bu itimesajlaşmalar yoluyla kolaylıkla yapılabilmektedir.
barla söz konusu girişim çerçevesinde;
Bu bağlamda, Türkiye’den bir AB ülkesine ya- Bölge ticaretinde, ticaret erbabının önündeki
pılacak karayolu taşımasında örneğin Ankara’dan
yasal
ve uygulamaya dönük belirsizliklerin ortaaçılacak bir transit beyannamesi ile Hamburg
dan
kaldırılması
ve böylece tahmin edilebilirliğin
ya da Londra’ya kadar eşyanın tek bir beyan ile
taşınması mümkün olabilmekte; aynı şekilde, arttırılması,
Rotterdam’da açılacak bir transit beyannamesi de
- Sınırlarda bekleme sürelerinin azaltılması,
başkaca bir işleme gerek olmaksızın Konya’daki
- Gümrük idareleri ile ticaret erbabı arasındaki
gümrüğümüzde sonlandırılabilmektedir.
işbirliğinin arttırılması ve bu yolla karşılıklı bekÜlkemizde açılan bir beyannamenin sevki ile
birlikte NCTS üzerinden gönderilecek bir mesaj
ile varış idaresi beyanname bilgilerine eşya henüz
kendisine gelmeden erişebilmekte, varış idaresine gelen eşyaya ilişkin transit rejiminin yine sistem üzerinden sonlandırıldığına dair tek bir mesaj
ile teyit mekanizmasına gerek kalmaksızın transit
rejimi ibra edilebilmektedir.
lentilerin karşılanması,
- Ülkelerin gümrük uygulamalarının basitleştirilerek birbirine uyumlu hale getirilmesi,
- Gümrüklerde yolsuzlukla ve yasadışı faaliyetlerle ortaklaşa mücadele edilmesi; şeffaflığın ve
etik değerlerin hâkim kılınması, hedeflenmektedir.
7
Makale
İpek Yolu Girişimi’nin temel amacı; gümrük
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
Daha sonra bu durumun fiiliyata geçirilmesi
Taşımacılarımıza hem taşıma maliyetinde indi- amacıyla, Kervansaray Projesi ile girişim somutrim hem de araç giriş-çıkış veya gümrükte bekle- laştırılmıştır.
me sürelerinin azalması nedeniyle, diğer transit
Kervansaray projesi ile İpekyolu güzergahı
sistemlerine göre, zaman tasarrufu sağlamaktadır. üzerine yer alan ülkelerin kara kapılarının altyaGümrük idareleri açısından ise eşyaya ait bilgiler pılarının geliştirilmesi ve gümrük işlemlerinin
aracın hareketinden önce varış idaresine iletildi- standartlaştırılması ve basitleştirilmesi amaçlanğinden risk analizleri ve kaçakçılık önlemlerinin maktadır. Bu doğrultuda, ülkemizin başını çektiği
daha etkin bir şekilde yapılması sağlanmaktadır.
bu çalışmayla tarihi ipek yolunun canlandırılarak
Ortak transitte uygulanan teminat sistemi sa- Çin’den Avrupa ve Amerika kıtalarına yapılacak tayesinde eşyaya ait tüm vergi ve diğer yüklerin şımalarda bu güzergahın kullanılmasının gerçekteminat altına alınması, böylelikle de kamu alaca- leştirilmesi amaçlanmaktadır.
ğında tamamının güvence altına alınması sağlanDünya Gümrük Örgütü, Türk Konseyi, IRU ve
maktadır.
Çin Halk Cumhuriyetinin desteklediği bu projeBu avantajları karşılığında, kullanımı gittikçe yay- de, ulaşım altyapısında ve gümrük geçişlerindeki
gınlaşmakta ve yavaş yavaş ülkemizin batısına yapı- sorunların çözülmesi sonucunda, TIR karnesi sisteminin kullanımıyla alternatif bir güzergâhın olulan taşımalarda TIR karnesinin yerini almaktadır.
şacağına inanılmaktadır.
c) İpekyolu Girişimi ve Kervansaray Projesi
Bu amacın gerçekleşmesi halinde, Asya’nın bir
Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlık- ucundan Avrupa’nın diğer ucuna gerektiğinde
larını kazanmalarından sonra, doğudaki üretimin tüm taşıma türleri ve transit sistemleri kullanılarak
batıya taşınması suretiyle ticaretin geliştirilmesi taşımacılık gerçekleştirilecek ve Türkiye’nin strateve tarihi İpekyolu’nun tekrar canlandırılması ama- jik konumu daha da önem kazanacaktır.
cıyla İpekyolu Girişi başlatılmıştır.
Ziyaretler ve
Toplantılar
05 Mayıs 2015 tarihinde; Ankara, Bursa, İstanbul, İzmir ve Mersin Gümrük Müşavirleri Dernekleri Yönetim Kurulu Başkanları ile Yönetim Kurulu Üyelerinin oluşturduğu heyet Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı Sayın Fatih METİN, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı
Müsteşarı Sayın Sezai UÇARMAK, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sayın Remzi AKÇİN, Gümrükler Genel Müdürü Sayın Cenap AŞCI, Tasfiye Hizmetleri Genel
Müdürü Sayın Harun USLU ile Risk Yönetimi ve Kontrol Genel Müdürü Sayın Hacı Hasan
Murat ÖZSOY’u ziyaret etmiştir. Ziyaretlerde sektöre ilişkin konular görüşülmüştür.
Fatih METİN
Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
Cenap AŞCI
Gümrükler Genel Müdürü
Sezai UÇARMAK
Gümrük ve Ticaret Müsteşarı
H.Hasan Murat ÖZSOY
Risk Yönetimi ve Kontrol Genel Müdürü
Remzi AKÇİN
Gümrük ve Ticaret Müsteşar Yardımcısı
Harun USLU
Tasfiye Hizmetleri Genel Müdürü
8
Ziyaretler
Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Aslıhan ÇELEBİ
Başkanlığındaki Yönetim Kurulu Heyetimiz,
Orta Anadolu Gümrük ve Ticaret Bölge
Müdürlüğü’ne atanan
Sayın Serkan IŞIK’ı 02 Haziran 2015 tarihinde makamında ziyaret ederek
yeni görevinde başarılar
diledi. Görüşmede ayrıca mesleğimiz ve meslektaşlarımızın sorunları
da dile getirildi.
Ziyaretler ve
Toplantılar
09 Eylül 2015 tarihinde; Ankara Gümrük Müşavirleri
Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Aslıhan ÇELEBİ,
Bursa Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Orhan KATTAŞ, İstanbul Gümrük Müşavirleri
Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Serdar KESKİN
ve İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sayın Nizamettin AĞAR, İzmir Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sayın
Taşkın DALAY ve Mersin Gümrük Müşavirleri Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Hüseyin SARIDAĞ’dan
oluşan heyet Gümrük ve Ticaret Bakanı Sayın Cenap
AŞCI’yı ziyaret etmiştir. Ziyaretin anısına yeni Bakanımız Sayın Cenap AŞCI’ya tüm Gümrük Müşavirleri Dernekleri adına plaket takdim edilmiştir.
İGMD’nin ev sahipliğinde diğer dört dernek başkanlarının
ve yöneticilerinin katılımı ile 13 Mayıs 2015 tarihinde
istişare toplantısı gerçekleştirildi.
Orta Anadolu Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü Sayın Serkan IŞIK,
02 Eylül 2015 tarihinde derneğimizi ziyaret etmiştir. Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Aslıhan ÇELEBİ, Genel Sekreterimiz Sayın
Erdoğan ÇELİK, Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın Fahri YAĞCI ve ATO
Meclis Başkan Vekili Sayın Süleyman YOLCU’nun hazır bulunduğu
ziyarette, görüş alışverişinde bulunulmuş, mesleğimiz ve meslektaşlarımızın sorunları da dile getirilmiştir. Bölge Müdürümüz Sayın
Serkan IŞIK’a ziyaretlerinden dolayı teşekkür ederiz.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
Toplantıya Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı Sayın Aslıhan ÇELEBİ, Başkan Vekili Sayın Nadir ELİBOL ve Yönetim Kurulu
Üyesi Sayın Fahri YAĞCI, Bursa Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı Sayın Orhan KATTAŞ, İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı Sayın Serdar KESKİN ve Başkan Vekili Sayın Mümin GÜNLER,
İzmir Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı Sayın Taşkın DALAY,
Başkan Vekilleri Sayın Nihat KOBAŞ ve Cüneyt ERYÜREKLİLER, Mersin Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı Sayın Hüseyin SARIDAĞ,
Başkan Vekili Sayın Hüseyin TANER ve Genel Sekreter Sayın Mehmet AKSAK katıldı. Gündemdeki konular ile ortak izlenecek yol
hakkında fikir alışverişinde bulunuldu.
9
Ziyaretler
İstanbul ve Ankara Gümrük Müşavirleri Dernekleri Yönetim Kurulu
Başkanları TASİŞ Genel Müdürü Sayın Harun USLU’yu, 08 Eylül 2015
tarihinde makamında ziyaret etmiş, gümrük mesleğinin sorunları
dile getirilmiş ve görüş alışverişinde bulunulmuştur.
27 Mayıs 2015 tarihinde Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği Kurulları toplantısı yapılarak güncel konular hakkında görüş alışverişinde bulunulmuştur.
Nadir ELİBOL
AGMD Yönetim Kurulu Başkan Vekili
Dünden Günümüze Gümrüklerimiz
(Bugün)
Gümrüklerin ve İnhisarların
gelirleri 1881 yılından bu
yana Düyun-u Umumiye’ye
bırakılmıştır.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
10
Makale
manlı padişahı Büyükhan II.Abdülhamit, bu kısa
boylu adamı küçümsemiş, ülkesinin parçalanmasına ve Kurtuluş Savaşı sonrasında yeni Türkiye
Cumhuriyeti’nin kurulmasına neden olacağını
bilmeden, onu huzurdan kovmuştu ya, bilmiyordu ki, huzurdan kovduğu Rothschild’in arkasında
eçen sayımızda Cumhuriyetimize Rockfeller, JP Morgan, Paul Worrburg ve Jacom
kadar gümrüklerimizin oluşumu Schift aileleri yani Amerika vardı.
ve gelişimini anlatmaya çalışmış,
İşte o Amerika, diğer borç veren sömürgeci
İstanbul’u fethetmek ve Bizans’la akdevletlerle
birlikte gümrüklerden tahsil edemediraba olmaktan, pişmanlığımızı, Tanzimat Fermanı,
I. ve II.Meşrutiyetler, Düyun-u Umumiye, Rusumet ği paralarını tahsil için tüm işletme ve madenleri
Eminliği, Padişah Abdülmecit ve ilk Rusumat Emi- ele geçirmesine rağmen, bu kez de, borç verdiği
ni Kani Paşa’yı hatırlamış, borç batağında parça- paraları için İngiliz, Fransız ve İtalyan ile arkasına
lanmış, perişan halde Osmanlı Devletimizi göz- durduğu Yunanlı’ları Anadolu’ya dört koldan sallerimizin önüne getirmiş, yokluk içinde I.Dünya dırttı. Biz onları tarihte saldırgan, sömürgeci ülkeler olarak, I. Dünya Savaşı’nın itilaf devletleri olaSavaşı ve Kurtuluş Savaşı’mıza kadar gelmiştik.
rak öğrendik, ama gelenler öyle değildi. Gelenler
Gördük ki; gümrükler elden gidince, sessizce borç verdikleri paraları geri alamadıkları için şimdi
ülke de bitiyormuş.
bu toprakları elde etmeye plan ve program yapıHani, Osmanlı’ya 1853 Kırım savaşı’nda İngilte- yorlardı.
re vasıtasıyla 3.000.000 sterlin ve sonra 5.500.000
Borçlarımızı ödeyemedik diye paylaşılan ülkealtın lira borç verdiren, Mısır’dan gelecek vergi ge- miz toprakları, müthiş bir Kurtuluş Savaşı mücalirlerini, Suriye ve İzmir gümrüklerinin gelirlerini delesi ile 1919 ve 1922 arasında kanlı ve büyük
teminat isteyen Bay Rothschild vardı ya! Hatırla- bedellerle korunmuş, Türkiye Cumhuriyeti’nin
dınız mı? Sultan II.Abdülhamit’e gidip “Kudüs şeh- varlığı ancak 1924’den sonra Lozan Antlaşmasıyrinin, Filistin’in, Suriye’nin ve Güneydoğu Anadolu la kabul edilmiştir. Borçların geri ödenmesinin
Bölgesi’nin yeni kurulacak olan Yahudi devletine kabul edilip imzalanmasıyla, 24 Ağustos 1854
verilmesi karşılığında Osmanlı Devleti’nin tüm dış yılından başlayan borçlanma ile alınan borç paraborcunu silme ve Balkanlarda, Afrika’da kaybettik- ların ödenme taahhüdüyle yeni devlet kurulması
leri topraklarını geri verme” teklifini yapmıştı ya, 1920’de kabul görmüş, 25 Mayıs 1954 yılına kadar
işte o adam Amerika Birleşik Devletlerini temsil borçlarımız ödene ödene zor bitirilebilmiştir.
ederek konuşuyormuş, mağrur ve gururlu OsCumhuriyet tarihinde gümrüklerin ne kadar
G
Makale
önemli olduğunu anlayabilmek için, şimdi Cumhuriyet dönemimizin güç koşullarına bakalım :
Günümüzü anlatacağımız “BUGÜN” başlığında
yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin gümrüklerinin teşkilatlandırılmasını, Lozan Anlaşması’yla
Osmanlı borçlarını ödemeyi taahhüt edişini, gümrük ve inhisarların gelirlerini toplayarak bunları
yabancı alacaklılara geri ödeyecek olan Osmanlı
Bankası yerine, Gümrük ve İnhisarlar Vekaleti’nin
kuruluşunu, sonra da bu bakanlığın borç ödemesini tamamlayışını, önce geliri toplayan, borcu geri ödeyen bu Bakanlığın görev değiştirerek,
ülke kalkınması ve demiryolu inşasına katkılarını,
Avrupa ile uyumlu çalışma sonrasında birliğe dahil olmakta gayretlerini, bu dönemde görev ve
görevsizlik süreçlerini, Maliye’nin içinde bir dönem kayboluşunu, bir dönem Müsteşarlık olarak
AB’ye uyum sağlama çalışmaları ile uğraşmasını,
12 Eylül 1980 ve 11 Eylül 2001 olaylarıyla ekonomik güç dengelerini yeniden düzenlediğini sizlere
hatırlatmak isteyeceğim.
“Gördük ki;
Devlet hiçbir şey yapmaz hale gelmiştir. 6 Ekim
1875’de Osmanlı Devleti iflas etmiştir. 1875’den
1881 yılına kadar hiçbir dış borç ödemesi yapılamamıştır. Artık yabancı alacaklıların gözü Anadolu toprağındadır. Anlayacağınız 1875’den 1915’e
kadar borç verenler 40 yıl zor sabretmişlerdir.
Düyun-u Umumiye-i Osmaniye Varidatı Muhasasa İdaresi, İngiliz, Hollanda, Fransa, Almanya,
Avusturya, İtalya ve Osmanlı Devleti temsilcileri
ile kurulmuş, Osmanlı Bankası’nın yönetimine bırakılmıştır. Rusumat Umum Müdür ve İnhisarlar
Umum Müdürlüklerinin tüm gelirleri bu idareye
teslim edilmiştir. Yönetimde Fransa %40, İngiltere %29, Holanda %7,6, Almanya %4,7, İtalya %2,6,
Avusturya %0,9 ve Osmanlı %7,9, diğer ülkeler
%7,3 pay almakta idiler.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
11
Makale
1919’da savaş kaçakları ve terhis edilen ordunun boşta gezen askerleri kaçakçılığın artmasına
neden olduğundan, halk,
reji idaresinin kolcusu ve
bu kaçak ve kaçakçılar
gümrükler elarasında kırılıp geçmekte
den gidince, sessizce ülke de
Şimdi, Osmanlı’nın bu
idi. Düyun-u Umumiye’nin
borcunu nasıl yaptığını?
bitiyormuş.”
Reji İdaresi devletin tek haNasıl Devletin iflas ettiğini?
kimi olmuştu. Yokluk içinParasız pulsuz Anadolu’nun
de büyüyen kaçakçılar ile
yoksul halkının muhteşem
reji idaresi arasında kalan halkın 20.000 kişisi bu
zaferine göz atalım. Sonra bu borçları geri öde- çatışmalarda ölmüştür.
mek için görevlendirilen gümrüklere ve gümrük
Osmanlı’nın borcunun ertelenmesi veya ödenpolitikalarını değerlendirelim :
memesi gerekiyordu ama, milli mücadele için de
Kurtuluş Savaşı’na girerken, savaş stokları yok- acele para lazımdı. Balıkesir kongresinde (26-30
tur, halk ve asker için, gıda, pamuklu ve yün iplik Temmuz 1919) Teşkilat-ı Maliye ve Levazım Kuyoktur, ancak küçük atölyeler ve ev ekonomileri rulları kuruldu. Aşar ambarlarındaki ürünlere el
ile giyecek temin edilebilmektedir. 1919 yılında, konuldu. Nazilli Kongresi 08.08.1919 Heyet-i Milİstanbul’da memur maaşları ödenemez durumda- liye örgütü kuruldu, bu örgüt ayni ve nakdi tedır. Osmanlı Bankası ile 3.000.000 lira ek borçlan- berrü toplamaya başladı. Alaşehir Kongresi’nde
ma yapılıp, birikmiş maaşlar ödenebilmektedir. ise, 16-25 Ağustos 1919 ordu için mali kaynaklar
Bütçe açığı 94.509.235 Osmanlı lirasıdır.
aranmaya başladı. Hasılat-ı Milliye Talimatnamesi
Gümrüklerin ve İnhisarların gelirleri 1881 yılın- hazırlandı.
dan bu yana Düyun-u Umumiye’ye bırakılmıştır.
Kuvay-i Milliye Isparta, Burdur, Aydın derken,
1854 Kırım savaşı’yla borçlanma başlamıştır. 1874 Ege dışına doğru Gebze, Şile, Kartal, Beykoz, Koyılına kadar 15 kez borçlanma gerçekleştirilmiş, caeli, Adapazarı, Bilecik ile gelişti ve Anadolu’ya
ancak bir sonraki alınan borç ile en yakın borç yayıldı. Ayni ve nakdi bağışlar, Hâl (Oktruva), mezve faiz ödemesi kapatıldığından, 127.000.000 baha ve Pazar resimleri ile belediye gelirleri arttırıOsmanlı lirası alınan borç, 239.000.000 lira hali- larak, savaş için yeni mali kaynaklar arandı. Ancak
ne gelmiştir. Buna rağmen 1875 yılı bütçesi ge- yoksulların savaşının en önemli geliri, aşar’a el kolirleri 25.000.000 iken, yalnızca dış borç taksidi nulması ile Osmanlı ve Ziraat Bankaları’nın perso13.000.000, dalgalı borçlar ise 17.000.000 liradır. nel giderleri dışında tüm gelirinin Heyet-i TemsiBöyle olunca 30.000.000 dış borç ödemesinde
Makale
liye adına Mustafa Kemal’in imzaladığı tamim ile
devralınması oldu. Bu bankaların Anadolu’daki
şubeleri vasıtasıyla Düyun-u Umumiye ve Reji İdarelerinin İstanbul’a para göndermeleri engellendi.
Meclisin ilk Maliye Nazırı Hakkı Behiç Bey,
Düyun-u Umumiye İdaresi’nin Ankara Mümessili Ali Cevat Bey’i makamına davet ederek; “Biz
savaş halindeyiz. Vergileri yine siz toplayın, bize
verin, yönetim masrafınızı içinden alın, sulh olunca hesaplaşırız” dedi ve Düyun-u Umumiye bu
teklifi kabul edip, savaş sonrası yabancı alacakların ödenmesini garanti altına alınca, tüm geliri
Heyet-i Temsiliye’ye aktarmaya başladı. Bu mutabakat yoksul ülkenin artık zafer kazanacağının ilk
göstergesiydi. Yeni Türk devleti Anadolu’da kurulacaktı.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
12
• Tüccar ve halk elindeki mamül veya yarı mamül malların %40’nı devlete sonra ileride bedeli
ödenmek üzere verecek ise (veresiye satış),
• Halk elindeki taşıt ile orduya ait malzemeyi
parasız taşıyacak ise (hizmet vergisi),
• Halk elinde bulunan silah ve cephaneyi orduya verecek ise (müsadere uygulaması),
• Ülkeyi terk edenlerin tüm malları orduya teslim edilecekse (Medeni yasa)
• Sanat erbabı verilen mal ve malzemeyi üretmekle görevlendirilecek ise,
Osmanlı ve Ziraat Bankası’nın borç ertelemesi
yapmasında artık eli mecburdu ve yaptılar.
Makale
Bu emirler Ankara’da yayınlanan “Hakimiyet-i
Yeni Türkiye Cumhuriyeti, bu güç durumda Milliye” Gazetesi’nde yayınlanıyor, 11.09.1920 tasavaş anında dahi en büyük gelir kaynağının Ru- rihli 21 sayılı İstiklal Mahkemeleri’nin kuruluşuna
sumat ve inhisarlar Umum Müdürlüğü olduğunu dair “Firariler Hakkında Kanun”un hemen yanında
görmüştü. Savaş yıllarında transit eşyasının güm- yayınlanıyordu. Bu emirlerle gelirler doğru toplarük vergisini 5 misli, depolardaki ardiye ücretini 10 nınca ve dış borç ertelenince, savaşmak mümkün
misli artış yaptı. Altın ve gümüşe el koydu. Kömür hale gelecekti.
ihracatında tonda 3 lira vergi koydu. İhracat malBunun yanında, 21 Temmuz 1914’de ilan edilarında kilo ve adet üzerinde yeni vergiler oluş- len Osmanlı’nın genel seferberliğinin devam etturdu. Damga vergisini 3 kat arttırdı. Sigara kağı- tiği 8 Haziran 1920 günlü ve 24 sayılı kararname
dı, kibrit, oyun kağıdına zam yaptı. Depolardaki ile yayınlandı. Osmanlı dış borçlanması ve faizleri
Aşar’a el konulduğundan, mültezimlerin devlete ile taksit ödemeleri tamamen durdurulmuş oldu.
olan borçlarını hemen ödemeleri halinde, gecik- Düyun-u Umumiye’ye borç ödemelerinin sonra
me faizlerini affetti.
yapılacağı taahhüt edilince, toplanan gelirlerine
Bütün bu tedbir ve düzenlemelere rağ- de el konulabildi.
men Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk bütçesi (1920)
Sevr’de İngiliz, Fransız ve İtalyan temsilcile28.02.1921’de kabul edildi. Gelir 51.388.626 lira, rinden oluşan Maliye Komisyonu bütçeyi hazırgider 63.018.350 lira idi. Açık 11.629.732 lira ol- layacak, Düyun-u Umumiye (genel borçlar) idamuştu. Bu açık Osmanlı Bankası’ndan geçici resi ve Osmanlı Bankası ile anlaşarak Türkiye’nin
avans alınarak bütçe denklenecekti. Düyun-u para işlerini düzenleyecek ve düzeltecek olduğu
Umumiye’ye 7.680.696.-TL borç ödemesi de buna ve gelirleri toplayacak olan Gümrüklerin de, Madahil idi.
liye komisyonunca yönetileceği kararlaştırılmıştı. Savaş sonunda ise, Mart 1921’de yeni Türkiye
Aşar gelirinin
13.641.079 lira
Cumhuriyeti’nin komisyona müdahil olacağı, Mart
Gümrük vergisi
10.361.221 lira
1922’de ise Maliye Komisyonu’ndan vazgeçileceHayvan vergisi
5.783.586 lira
Tekel gelirleri
4.738.244 lira dikkate alının- ği, İtilaf devletlerine olan savaştan önceki borçlaca, bu dört kalemin toplam 34.524.130 lira ile tüm rın ve aşırı olmayan bir tazminatın ödenmesinin
gelirin (51.388.626 liranın) %67’sini teşkil etmekte de Türk hakimiyetine bırakılacağı, Mustafa Kemal
idi. Şimdi bir daha hatırlayın! 19.05.1919’da (bir yıl tarafından Nutuk’ta anlatılırken; savaştan önceki
önce) Osmanlı’nın dış borcu 303.700.000 lira idi ve Düyun-u Umumiye Komisyonu’nun olduğu gibi
yeni devletin tüm geliri ise sadece 51.388.626 lira bırakılacağı, bir tasfiye komisyonu kurulacağı da
ifade ediliyordu, ancak Lozan Anlaşması’nda 24
kadar idi.
Temmuz 1923’de bağlayıcı tüm bu hükümler kal• Halk istenen malları devlete verecek ise (ayni vergi), dırıldı, 24 Ağustos 1923’de Meclis’te onaylandı.
Makale
Yeni Cumhuriyet kendi iradesiyle borçları ödeye- yacak ve ülkenin gelişimini katkı yaparak, ülkeyi
cekti. Savaş sonunda 5 yıl ödeme yapılmayarak, koruyup kollayacaktı.
1931’de itibaren ödemeler başladı.
Mustafa Kemal iki adama çok güveniyordu. HerGümrükler, Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasına kes Mustafa Kemal’e sorar ve danışırdı. Ama devrimler ve bağımsızlık için Mustafa Kemal yalnızca iki
nasıl yardımcı oldu? Onu gördük.
Şimdi Gümrükler bu yeni ülkeyi nasıl oluştura- adamı çok önemser, onlara danışır, sorar ve dinlerdi.
cak, nasıl ülkenin büyüyüp gelişmesine yardımcı Biri Milli Eğitim Nazırı Mustafa Necati, diğeri Gümrük
olacak ve Gümrükler Cumhuriyet’e neler kazandı- ve İnhisarlar Nazırı Ali Rana Tarhan idi.
Mustafa Necati 1924 yılında Türkiye CumhuriMustafa Kemal Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti’ne yeti 2.nci hükümetinde Adliye Nazırı iken, T.C.’nin
Lise 1,2,3,4 sınıfları için Tarih Kitabı hazırlama tali- 4ncü ve 5nci Hükümetlerinde Maarif Vekilliği yapmatı vermiş, bazı bölümlerini Türk kültür ve inan- mış, ancak 1927’de ölmüştür. Atatürk, Mustafa
cına uygun bulmayınca, giriş ve bazı bölümleri Necati’nin cenazesinde “devrimler sana emanetti,
kendisi kaleme almıştı ya, şimdi 4nci sınıf için yaz- çok erken ayrıldın Mustafa” diyecek ve Türk halkı
dığı Tarih kitabında ne diyor? Önce ona bakalım : onu ilk kez ağlarken görecekti.
Mustafa Kemal; Avrupa’nın, Almanya ve İtalya
“Cumhuriyet 1920 yılından, Lozan Anlaşması’na
ile
iyice
ısındığını görünce ve 1930 ekonomik buhkadar (1923) İstiklal harbi dönemi (Kurtuluş dönerandan
ülkesinin etkilenmemesi, kurulan yeni ve
midir) 1923’den sonraki dönem ise (1946’ya kadar)
yerli
sanayilerin
ve fabrikaların yaşayabilmesi için,
Kuruluş dönemidir. Her iki dönemde de yabancı
devletlerin Osmanlı’daki sömürü faaliyetlerine Kurtuluş Savaşı’ndaki gibi tüm sınırların kapatılizin verilmeyeceği esas alınırken, “Gümrükler, masına karar vermiştir. Başbakan İsmet İnönü’nün
memleket zararına yabancı eşyası için Osmanlı’da 8. T.C. Hükümeti’ne 20 Eylül 1937’de aksayan ve
açık kapıydı” diyerek, Gümrüklerle yabancı eşyaya güçleşen dış borç ödemelerini yapabilmek için
engel koyarken; İnhisarlar vasıtasıyla da yerli ürü- Rusumat ve İnhisarlar Umum Müdürlüğünü Maliye Nazırlığı’ndan ayırarak, kurdurduğu Gümrük
ne yönelme sağlanmıştır.
ve İnhisarlar vekaletinin başına Ali Rana Tarhan
Kurtuluş Döneminde askeri ve siyasi zafer öne beyi geçirmiştir, Tarhan onun en güvendiği ikinci
çıkarken, kuruluş döneminde “siyasi ve askeri za- adamdır.
ferler ne kadar büyük olursa olsun, iktisadi zaferle
taçlandırılmadıkça kalıcı olamaz” diyerek Mustafa
Kemal durumun önemini herkesten önce anlayacak, üreticiyi koruma, ihracat ticaretini koruma,
milli sanayi ve işçiyi koruma, demir yolu siyaseti
diye kuruluş döneminin dört amacını belirleyecektir. İktisadi siyasette ana esas : “Milli mal olarak
dışarıya sattığımızdan fazlasını dışarıdan almamak olmalıdır” diyecektir.
racak onu görelim :
ALİ RANA TARHAN
Ali Rana Tarhan, Bakanlar Kurulu’nda Başbakandan sonra protokolde 2.sıradadır. Mustafa
Kemal’in ölümüyle, İnönü Cumhurbaşkanı olunca
kurulan 9.T.C. Hükümetinde Celal Bayar Başbakan,
Gümrük ve İnhisarlar Vekili Ali Rana Tarhan yine
Makale
Mustafa Kemal için yeni devletin iki önemli
bakanlığı olmuştu. O her şeyle ve her Bakanlıkla
bizzat ilgileniyordu, ancak Milli Eğitim Vekaleti ile
Gümrük ve İnhisarlar Vekaleti onun için en önemli
Bakanlıklar idi. Biri devrimlerini başlatacak, uygulayacak, yeni bir nesil yetiştirecek, diğeri ise, ülke
bağımsızlığını, ülkenin kendine yeterliliğini sağla-
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
Bu nedenle genç Cumhuriyet kuruluş döneminde gümrüklerin üzerine eğilecek Gümrüklerimizi çok önemseyecektir, günümüzde bunu kimse hatırlamayacaktır.
13
Makale
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
14
Makale
2.sıradadır. Celal Bayar’ın 10ncu hükümetinde de
protokolde 2.sıradadır. Refik Saydam’ın 11nci hükümetinde II.dünya savaşı başlamış, Ali Rana Tarhan yine 2.adam ve Gümrük ve İnhisarlar vekaleti
de, 2.sırada en önemli vekalettir. 12nci hükümet
kuruluşunda Başbakan vekilliği oluşturulunca,
Başbakan vekili Ahmet Fikri Tüzer’den sonra 3.sırada Gümrük ve İnhisarlar Nazırlığı’nda yine Ali
Rana Tarhan yer almıştır. 1942 Şükrü Saraçoğlu,
13ncü hükümete Başbakan olunca, yine Ali Rıza
Tarhan 3.sırada protokolde yer almıştır.
Mustafa Kemal için, Gümrükler ve İnhisarlar,
neden yeni Cumhuriyette çok önemliydi, biliyor
musunuz? Düyun-u Umumiye’nin görevini üstlenen borç ödemelerini takip eden Osmanlı Bankası, yapılan anlaşma ile savaş sonrasında ödenmek
üzere topladığı vergileri Kuvayi Milliye’ye yani milli mücadeleye teslim ediyordu. Buna karşılık yeni
Makale
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Osmanlı Devleti’nin
borcunu üstlenmiş ve reddetmeyeceğini taahhüt
etmişti ya; savaş bittiğinde Lozan’da da bu anlaşma resmiyet kazanmıştı. Lozan Anlaşması’na bağlı
ek ticaret anlaşmasına göre, anlaşmanın yürürlüğe giriş tarihinden itibaren 5(beş) yıllık süre sonunda kararları 1929’da uygulamaya başlayacaktı,
bu beş yıl içinde gümrük resimlerini arttırmayacaktık. Ancak, 1933 yılında çıkarılan 2255 sayılı kanunla vergiler arttırılmaya başlanabilecekti.
1660 sayılı kanun ile inhisar idare ve işletmeleri
de 29.03.1932 günlü 1989 sayılı kanunla Maliye
Bakanlığı’ndan alınarak Gümrük ve İnhisarlar Vekaletine bağlandı.
15
Makale
1126 sayılı “Kaçakçılığın Men’i ve Takibine
Dair Kanun” arkasından, 1.6.1929 tarihli 1499
sayılı “Gümrük Tarifesi Kanunu” düzenlenmiş,
01.10.1929’da yürürlüğe girmiş, ancak spesifik
vergilendirme esası benimsenince, (bu gümrük
kanunu; 14.05.1964 tarihinde 474 sayılı Gümrük
Giriş Tarife Cetveli Kanunuyla “advelorem” esasına
Tarihte benzersiz bir iş yapılıyordu. Belirli iş için, dönecektir) kaçakçılık “ekonomik buhran” dönebelirli gelir ayrılıyordu. Bunu da Gümrük ve İnhisar- minde hızla büyümüş, 1126 ve 1510 sayılı Kaçaklar Vekaleti gerçekleştirecekti. Bu nedenle 1909’da çılığın Men-i ve Takibine Dair Kanunları hazırlasak
kaldırılan Rüsumat Emaneti, Maliye Nazırlığı’nda, ta, Lozan Anlaşması şartlarından dolayı müeyyiRüsumat Umum Müdürlüğü olarak görevini 22 yıl desiz bu kanun pek önem arzetmeyecektir. Müdevam ettirmişken; Rusumat Umum Müdürlüğü
Savaş sonrası hem bu ödemeler takip edilmeli, hem dünyanın yaşadığı ekonomik kriz, gümrük
ve inhisarlar vasıtasıyla kolayca atlatılabilmeli idi.
Ayrıca yoksulluğu önlemek için istihdam yaratılmalıydı, bunun yanında yatırımlar bu gelirlerle
mümkün olmalıydı.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
Bu nedenle; Gümrük ve İnhisarlar Vekaleti
Cumhuriyetin en önemli Bakanlığı konumuna
gelmişti, düşünün savaş sonunda halk öyle fakir
ve muhtaç idi ki, halka ekmek vermek için 19181919’da Osmanlı Devleti 3.000.000.-TL borçlanmıştı. Osmanlı’nın hazine ve gelirini takip eden
1923’den itibaren 9 yıl sonra 1931’de inhisar muhteşem Maliye Nazırlığı’nın protokoldeki sırası
örgütü dağıtılmadan, dış borç ödemesinin, İn- ise, bu dönemde bazen 8nci-9ncu sırada bazen
hisarlar Umum Müdürlüğü vasıtasıyla yapılması de sondan ikinci, bazen de üçüncü sırada idi, çünkü fakir toplumdan topkararlaştırılmıştı. Yeter ki,
lanacak geliri olmayınca,
savaş sırasında Düyun-u
Bakanlığın da önemi yoktu.
Umumiye’nin net tahsila“Bu emirler Ankara’da yatı milli mücadeleye aktayınlanan “Hakimiyet-i Milliye”
Mustafa Kemal’in 1923rılsın idi. Maliye Bakanlığı
1931 liberal döneminden
Gazetesi’nde
yayınlanıyor,
bünyesinde iki ana gelir
sonra, 1929-1930 ekono11.09.1920 tarihli 21 sayılı İskaynağı vardı, biri hazine
mik kriz ve büyümeye baştiklal Mahkemeleri’nin kuruve hazinenin içinde gümlayan Almanya ve İtalya’nın
rükler, diğeri de inhisarlar
luşuna dair “Firariler Hakkınyeni siyaseti ile Devletçi
idi. Cumhuriyet, Devlet
da Kanun”un hemen yanında
dönemi başladı. (1931gelirinin %13-15’ini topla1939) Gümrük ve İnhisarlar
yayınlanıyordu. Bu emirlerle
yan gümrükler ile (Bursa,
vekaleti de en ihtişamlı ve
gelirler doğru toplanınca ve
Erzurum, Tokat, Diyarbakır,
güçlü dönemini 1931-1939
Edirne- Osmanlı’da Bağdış borç ertelenince, savaşdevletçi döneminde yaşadat, Şam, Halep, Belgradmak mümkün hale gelecekti.”
dı.
kara gümrükleri ile İstan1939-1945 yılları arası
bul, İzmir, Mersin, Trabzon,
İkinci
Dünya Savaşı yıllarıySamsun ve Ereğli limanları)
dı,
herkes
ve
her
ülke
için
en
güç
günlerdi. Gümrük
yine gelirin %18-20’sini toplayan inhisarları (tuz,
tütün, tömbeki, barut, ispirto ve içki, afyon, posta, ve İnhisarlar Vekaleti ülkenin ayakta kalabilmesi
telgraf, çay, kahve, sigara kağıdı, oyun kağıdı, sıh- ve ekonomik bağımsızlığın sağlanması için yine
hi ilaçlar, kibrit, şeker, av fişekleri) borç ödemesi en önemli ve en öncelikli Bakanlıktı. Bu Bakanlık;
için ayrılmıştı. Hem gelirin %35 dış borca gidecek, savaş sonrası Dünya ekonomik krizini Türkiye’nin
en az zararla geçiştirmesini sağlayacaktı.
hem de artan kısmı ile demiryolu yapılacaktı.
Makale
Sanığın dava boyunca tutukluluk hali, müsadere ve cezalar ağırlaştırılarak, 1918 sayılı “Kaçakçılı1929 yılında BKK ile yeni “Gümrük Tarifesi Kanu- ğın Men-i ve Takibine Dair Kanun” 1932 tarihinde
nu” hazırlanmaya başladı. Lozan Anlaşması’ndan 1510 sayılı Kaçakçılık Kanun’u değiştirilerek yenidolayı gümrük resimleri arttırılmadığı için ka- den düzenlenmiş, suçlar yeniden belirlenmiş, ceçakçılık ta had safhaya geldi. Bunun üzerine zanın ertelenmesinin mümkün olmadığı, davanın
27.07.1931 tarihli 1841 sayılı Kanun ile “Gümrük tutuklu olarak devam edeceği, sürgün ve ağırlaşMuhafaza Umum Komutanlığı” kuruldu. Gümrük tırılmış cezalarla dönemin güç şartları ülkenin zor
Muhafaza Umum Komutanlığı da 29 Aralık 1931 durumu giderilmeye çalışılmıştır.
Gümrük memurları için de ağır cezalar 7 Ocak
tarihli 1909 sayılı kanunla kurulan Gümrük ve İn1932
tarihli 1920 sayılı kanunla düzenlenmiş,
hisarlar Vekaleti’ne bağlanarak Devletin, sınır ve
gümrüklerini kontrola başlamasıyla, Maliye’nin gümrük memuruna, suçludan daha ağır cezalar
bütçede oluşan açığını gideren bir büyük bakan- ve memuriyetten çıkarma cezaları getirilmiştir.
lığa dönüştü. Alt yapı ve demiryollarının geliştirilŞimdi bir kez daha büyük resme bakalım :
mesi, sanayi yatırımlarında kamu harcamalarının
Muhteşem milli mücadele yılları ile ülkenin
finansmanı da bu Bakanlıkça sağlanmaya başladı.
kurtuluşu, bağımsız yeni
Dünyanın yaşadığı ekodevlet kuruluşu, örgütlennomik kriz, Almanya’da
mesi her şey tamamdı ama
Hitler’i, İtalya’da Mussolini’yi
“Vekalet teşekkülü adı alyokluk, yoksulluk, bu kaiktidara taşırken; Mustafa
tında toplanan Gümrük ve
bul edilemezdi. Ekonomik
Kemal aldığı tedbirlerle,
bağımsızlığın yokluğunİnhisar
işlerinin
tevhit
ve
merkurduğu Gümrük ve İnhida devletin olmayacağını,
kezi nakli neticesinde bütsarlar Vekaletiyle vasıtasıyla
Mustafa Kemal ve arkadaşçeye ayrıca bir külfet tahmil
bu süreç ülkeye ve Türk inları biliyordu. Yokluk, yoksanına zarar vermeden koedilmeyeceği aşikardır. Bu
sulluk, üretim düşüklüğü,
layca aşılabilmesini sağladı.
yetersiz finansman kaymaksat ve gereklerle Gümrük
nakları, eğitimsiz yurttaşTeşkilat ve vazifelerine
ve İnhisarlar vekaleti ünvanı
lar ile karşılanamayan ihdair kanun ise, ancak 2825
altında ihdası faydalı görültiyaçlar, yeni cumhuriyetin
sayılı 09.10.1935’de hazırmüştür.””
önünde en büyük engeller
lanabilmiştir. Teşkilat gümidi, böyle olamazdı.
rük kısmında Başmüdürlük,
Müdürlük, Başmemurluk,
1931 yılında Gümrük ve
İdare Memurluğu şeklinde örgütlenirken, Muha- İnhisarlar Vekaleti’nin kuruluşuyla, 1945 yılına kafaza kısmında ise; Başmüdürlük, Müdürlük, Bölge dar her şey devletin varlığıyla, bu büyük güçlükleAmirliği, Kısım Amirliği şeklinde il idaresine bağlı re rağmen aşılmaya çalışıldı. 1945’de savaş sonrası
olmaksızın düzenlenmiştir.
ekonomik güçlükler devam ediyordu, ekonomik
eyyidelerin hafifliği 1918 sayılı Kanunu’na (1932)
kadar devam edecektir.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
16
Makale
16.06.1936 tarihli 3023 sayılı kanunla İstanbul, İzmir ve Trabzon limanlarındaki ambarlar,
Denizbank’a devredildi, antrepo işletmeciliği de
devlet tekeline alındı. Gümrük İdareleri, THY, Denizcilik İşletmeleri ve TCDD antrepo işletmesini
1994 yılına kadar 58 yıl tekel altında tuttu, 1994 yılında bu tekel kaldırıldı ve devlet antrepo işletmeciliğini bırakarak, denetim ile yetinmeye başladı.
2008 yılında denetimin yetersizliği ileri sürülerek
yetkilendirilmiş gümrük müşavirlerine verilen bu
denetim yetkisi ile Devletin antrepolarda izlenebilirlik ve denetlenebilirlik tekrar arttırılmış oldu.
bunalım daha da artmıştı, kaçakçılık en üst düzeye çıkmıştı. Bunun arkasında 1946 devalüasyonu
geldi, ekonomi çöktü, ülke gibi, Bakanlıkta önemini yitirdi. Ancak 1954’e kadar yalnızca yabancı dış
borç ödeme görevini yürüttü.
Avrupa savaştan çok yaralı çıkarken; Gümrük
ve İnhisarlar Vekaleti sayesinde, Devletin tekelinde, kontrol ve takibinde bu çok güç günler genç
Türkiye Cumhuriyetince çok az zararla böyle aşıldı. Ancak Gümrük ve Tekel Bakanlığı’na eleştiriler
çoğaldı, Devlet, kaçakçılık olaylarını azaltmak için
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nin değer-
Makale
li bilim adamı Ord.Prof.Dr.Alfred İsaac’dan rapor tim Genel Müdürlüğü eklenerek Gümrük ve Tekel
istedi. Hazırlanan çalışmalar uzun sürdü. 1949 Bakanlığı büyüyerek teşkilatlandırıldı.
yılında Cumhuriyetin ilk uluslararası (5383 sayılı)
19.07.1972 tarihli 1615 sayılı Gümrük Kanunu
Gümrük Kanunu hazırlandı.
ile 5383 sayılı Gümrük Kanunu kaldırılarak, bu
Mustafa Kemal sonrası dönemde, (özellikle çok yeni kanun 1 Şubat 1973 yılında yürürlüğe konulpartili dönemle birlikte) Dünya ekonomisinin can- du.
lanabilmesi için Cenevre’de 1947 yılında Gümrük
Bu arada Bakanlık 13.12.1983 günlü 178 sayılı
Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması imzalanıp KHK ile Maliye ve Gümrük Bakanlığı’na dönüştü(GATT) (Bugünkü Dünya Ticaret Örgütü) kurulun- rüldü. Ayrıldığı Maliye Bakanlığı’na 52 yıl sonra
ca ve 1948 yılında faaliyete geçince, Türkiye he- gümrükler geri dönüyordu. Bağımsızlık ve Devmen üye olmuştu.
let olmanın sembolü olan Gümrükler kuruluştaki
Bunun ardında gümrük formatilerini incelemek, ülkeler arasında mukayeseler yapmak,
uygulanabilir ortak normlar oluşturmak ve benzer sorunlara ortak çözümler oluşturmak üzere,
Brüksel’de önce “Daimi Gümrük Konseyi” teşkil
edildi. Gümrük İş Birliği Konseyi kuruluşuna ilişkin sözleşme ile Brüksel’de 1950 yılında kurulan
Gümrük İşbirliği’ne de; (Bugünkü Dünya Gümrük
Örgütü) Türkiye hemen üye oldu.
Unutuyorlardı !
“Gümrük muamelatının aldığı hususi ehemmiyet, inhisar işlerinin kesbettiği vüs’at, (genişlik, bolluk) kaçakçılık için alınacak ciddi tedbirler,
bütün bu işlerin Maliye vekaletinin asli hizmetlerinden ayrı olarak tedvir ve takibinde devlet için
daha faydalı olacağından, mesaisini münhasıran
bu veçhelere tahsis eden bir vekaletin teşkili muvafık görülmüş ve maruz muamelatın layık olduğu
iktisadi ve inzibat, noktalardan da bu teşekkülün
Devlet için menfaatli olacağı teemmül edilmiştir.
Vekalet teşekkülü adı altında toplanan Gümrük ve
İnhisar işlerinin tevhit ve merkezi nakli neticesinde bütçeye ayrıca bir külfet tahmil edilmeyeceği
aşikardır. Bu maksat ve gereklerle Gümrük ve İnhisarlar vekaleti ünvanı altında ihdası faydalı görülmüştür.”
17
Makale
Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması’nın
(GATT) VII.maddesi hükümlerine göre Gümrük İşbirliği Konseyi’nce hazırlanan Brüksel Kıymet Sözleşmesi de “Nomanklatür ve kıymet sözleşmesi”
07.01.1955 tarihli 6449 sayılı kanunla kabul edildi,
yürürlükteki 5383 sayılı “Gümrük Kanunu”nda yapılan değişiklikle spesifik tarife terk edilerek, advalorem sisteme geçildi. (İleride bu kıymet sözleşİfadesi, düşüncesi veya gerekçesi 52 yıl sonra
mesi “Cenevre Gümrük Kıymet Sözleşmesi” olarak yok sayılmıştı.
değiştirilecek ve 1994 yılında ulusal mevzuatımıOysa; Dünya Gümrük Örgütü veya Dünya Ticaza aktarılacaktır)
ret Örgütü’nün gelişmesiyle, global dünya ekono16.07.1956 yılında 6815 sayılı Kanunla, “Güm- misi daha teknik kurallara ve özel uygulamalara
rük Muhafaza Umum Komutanlığı” kaldırılıp, sınır- geçmiş, gümrükler gelir tahsilatı değil, ekonomik
ların güvenliği ve kaçakçılık olayları Jandarma’ya kriterlere yönelmişti. Teşvikler, serbest bölgeler,
(İçişleri Bakanlığına) devredilirken; gümrük kapı- lojistik merkezleri, damping uygulamaları, gümları, hava ve deniz limanları, Marmara denizi, Ça- rük idaresine yeni teknik özellikler kazandırmışnakkale ve Karadeniz (İstanbul) boğazlarındaki tı. 1931 gerekçelerinden daha önemli kriter ve
görev Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğü adı amaçlarla kuruluşunun yeniden yapılandırılması
altında yeni Gümrük ve Tekel Bakanlığı’na bırakıl- gerekirken; gizli bir el 1983 yılında gümrükleri
mıştı.
sahneden çekiyordu.
1972 yılında Çaykur, 1975 yılında Kontrol Genel
Sonra siyasi karar organları 1983’deki bu gizMüdürlüğü, Dış Antlaşmalar Genel Müdürlüğü, li amacı terk ederek, 1993’de 485 sayılı kanun
Tasfiye Genel Müdürlüğü (1981), Personel ve Eği- hükmünde kararname ile 10 yıllık ölü dönemin
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
Dünya Gümrük Örgütü’ne giriş için 2 Mayıs
1949 tarihli 5383 sayılı yeni Gümrük Kanunu düzenlendi. Bu Cumhuriyetin hazırladığı ilk uluslararası uygulamalara uyumlu Gümrük Kanunu idi.
amacını unutarak, tekrar gelir toplayan (padişahın
hazinesine katılan) diğer dolaylı ve doğrudan toplanan gelirlerin arasına karıştırılmak isteniyordu.
Makale
sonunda bu kez gümrüğü Maliye’den tekrar ayırarak, Başbakanlığa bağlı bir Müsteşarlık haline
dönüştürüyordu.
İleride gerekçelerini sıralayacağımız yeni
bir düzenleme Müsteşarlık döneminde sahneye konulmuştur. Daha sonra 27.10.1999 tarihli
4458 sayılı Gümrük Kanunu düzenlenmiş, gelişen şartlarla 4910/26.06.2003-5217/14.07.20045622/05.04.2007-5810/12.11.2008,
5911/18.06.2009 ve 6455/18.03.2013 sayılı kanunlarla değişiklikler yapılmıştır.28.09.2006/126303
R.G. yayınlanan Türkiye ile Avrupa Topluluğu arasında oluşturulan Gümrük Birliği’nin uygulamasına ilişkin 2006/10895 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı
hazırlanmış, ardından 1932 tarihli Kaçakçılığın
Men’i ve Takibine Dair Kanun yeniden ele alınmış
4926 sayılı 10.07.2003 sayılı kanun hazırlanmış,
bu kanun da 21.03.2007 Tarihli 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile değiştirilerek yeniden
düzenlenmiştir.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
18
Makale
Müsteşarlık bu kez de Ticaret Bakanlığı’nın
bazı birimleriyle birleştirilerek 08.06.2011/27958
R.G.’de yayınlanan 640 sayılı KHK ile Gümrük ve
Ticaret Bakanlığı haline dönüştürülerek, iç ticareti
şekillendiren, geliştiren gümrükler haline getirilmiştir. Amaç, gümrük denetimine ve iç ticarete
konu eşya hareketinin etkili ve verimli bir şekilde
planlanması ve uygulamasına yönelik çalışmaları
koordine etmek olmuştur. (Bunun ardından da
Ekonomi Bakanlığı altında toplanan teşvikler, Dış
Ticaret ve Hazine’nin dağıtılarak, teşvikler ve dış
ticaretin eskisi gibi ticaret çatısında, Gümrük ve
Ticaret Bakanlığı’na bağlanacağı, Hazine’nin de
tekrar Maliye’nin içinde yer alacağı döneme doğru gidileceği, artık kolayca anlaşılabilmektedir.)
Ne oldu da Türkiye’de Gümrük ve İnhisarlar Vekaleti Kuruluş Dönemi’nden (1946) sonra, Maliye
Bakanlığı’na bağlandı, sonra Müsteşarlık oldu. Bu
tarihsel süreci yaşadı,şimdi onu izleyelim :
Türkiye Cumhuriyeti, kurduğu Gümrük ve
İnhisarlar Vekaleti vasıtası ile verdiği Kurtuluş
Savaşı’nda dahi Avrupa’dan aldığı dış borçları üstlenmiş, Avrupa’nın ekonomik buhranını yakinen
izlemiş, Avrupa’nın yarattığı II.Dünya Savaşı’ndan
sessizce etkilenmiş olmasının nedenlerini anlamak için, savaş sırasında ve sonrasında Avrupa’yı
dikkatlice izlemek gerektiği kolayca anlaşılabilecektir.
Avrupa’da gümrükler için, eşya kotlanıyor ve
sistematiğe bağlanıyordu, eşya tarif edilmeye
başlanmıştı. İlk çalışma Belçika’da 1831’de başladı.
1854’de ilk gümrük tarifesi oluşturuldu. Avusturya,
Macaristan ilk uygulayan devletlerdi. Fransa onu
izledi, Avrupa’nın ortak tarifesi 1869’da Lahey’de
konuşuldu. 1872’de Saint Petersborug’da bir
daha konuşuldu, onu Budapeşte izledi ve Paris’te,
Washington’da gelişti. İlk ortak tarife 1891’de uygulandı. Almanya, Avusturya, Macaristan, İtalya,
Belçika, İsviçre, Sırbistan, Romanya ilkler arasında
yer aldı. Bundan sonra sıra gümrük birliğinde idi.
İlk fikir 1828’de Prusya’nın diğer Alman Devletleriyle ilişkisinden doğmuştu. Lüksemburg buna
katıldı. Bulgaristan-Sırbistan Birliği 1905’de, Belçika-Lüksemburg Birliği 1921’de sağlandı. 1947 yılında gümrük tarifeleri ve ticaret genel anlaşması
(GATT) düzenlendiğini “DÜN”ü anlatırken dile getirmiştik.
Bu anlaşma, Avrupa’da 1951 yılında Almanya,
Fransa, İtalya, Belçika, Hollanda ve Lüksemburg’un
Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğunu (AKCT) oluşturmasını sağladı. Ardından 1957 yılında bu ülkeler, Avrupa Atom Enerjisi Topluluğunu (EURATOM)
ve Avrupa Ekonomik Topluluğunu (AET) kurulması ile yollarına devam ettiler. Bugün günümüzde
bunun bir ekonomik birlik olduğu, Türkiye’yi de
içlerine ekonomik birliğe alacaklarını söylüyorlar
ya, bu iş böyle değildir. Savaş sonrasında ABD’nin
himayesinde “Avrupa Barışı” başlıklı konferanslar
başladığında İsviçre’de Neuchâtel şehrinde Sir
Winston Chruchill şöyle diyordu : “Bir gün mutlaka “Avrupa Birleşik Devletleri”ni kurmalıyız.” Avrupa kıtası “Amerika Birleşik Devletleri” gibi olsun
isteniyordu. Alt yapısı, sanayi ve ekonomi iç içe
geçmeliydi. Günümüze kadar ki çalışmalarda ekonomik alt yapı ortak çalışır hale getirilmiştir. Ancak önümüzdeki 10-20 yılda bu “Avrupa Birleşik
Devletleri” kurulabilecektir.
Türkiye’de 31 Temmuz 1959’da AET’ye (Bugünkü adı ile Avrupa Topluluğu veya Avrupa Birliği)
giriş için başvurdu, müzakerelerin ardından 12
Eylül 1963’de imzalanan Ankara Anlaşmasıyla 1
Aralık 1964’de ortak üyelik ilişkisi başladı. “Hazırlık dönemi” (01.12.1964-31.12.1972) 8 yıl sürdü,
23.11.1970 tarihinde imzalanan karma protokolün 01.01.1973 tarihinde yürürlüğe girmesiyle
“geçiş dönemi” (01.01.1973-31.12.1995) 22 yıl sürdü ve Avrupa Topluluğu 36 ncı Ortak Konseyi’nin
Makale
06.03.1995 günlü kararı ile 01.01.1996 tarihinde
de Türkiye; Gümrük Birliği’ne üye kabul edildi.
vesinde) devam ettiği kolayca görülmektedir.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
19
Makale
Gümrük Birliği dönemi 1963 ile başlayıp hükümetlerce
yavaş yavaş sürdürülürken, “Geçiş
Avrupa Topluluğu ile Türkiye arasında malların
serbest dolaşımı sağlandı, gümrük vergileri karşı- Dönemi”nde (01.01.1973-31.12.1995) Türk taralıklı kaldırıldı, üçüncü ülkelere karşı aynı gümrük fının görev ve sorumluluklarını hızlandırmak gevergileri uygulanmaya başlandı, Türk gümrük rekiyordu. Dikkat edilirse; bu dönemde 1973 tamevzuatı, birliğin gümrük mevzuatına uyarlandı. rihi ile mevzuat tekrar ele alınırken; Avrupa Birliği
Halen devam eden “son dönem”dir ve günü- hedefli Gümrük Birliği öne çıkarılıyordu. Ancak
müzde Avrupa Topluluğu, Türkiye ile önü açık Türkiye içinde bulunduğu siyasi ortam fevkalade
“Tam Üyelik” müzakerelerini sürdürmektedir. karışık hale gelmişti. Sağ-sol adı altında bölünBöyle söylenecek ama; resme dikkatli bakılırsa, 3 me başlamış ve kargaşa ortamı yaratılmıştı. Bu
Ekim 2005’de 33 başlıkta müzakere süreci başla- ortamda Gümrük ve Tekel Bakanlığı’nın bürokratılmış ve 2 başlık nihai kabulde ele alınacağından sisi kenara çekildi, yerine işi bilmeyen kişiler ge31 başlık değerlendirilmeye alınsa da, ancak 13 tirildi. Bakanından, memuruna kadar çok büyük
başlık müzakereye alınabilmiş, bir tek “bilim ve değişiklikler yapıldı. “Mültezimler”e gümrüklerin
teknoloji uyumu” kabul edilmiş, 12 başlığın mü- satılması gibi kapılar kötüye kullanım ve kaçakzakeresi “Kıbrıs Rum Cumhuriyeti”nin vetosu ile çılık yapabilmek için paylaşıldı. Ekonominin yasa
dışı büyümesine imkan
sonlandırılmıştır. 3 Ekim
hazırlandı. Kaçakçılık hızla
2005’de Türkiye ile birlikarttı, kimsenin terör ve site müzakereleri başlatılan
“Şimdi, Osmanlı’nın bu boryasi olaylardan bu durumu
Slovakya’nın 2012 tarihincunu
nasıl
yaptığını?
Nasıl
gözlemesi mümkün değilde birliğe tam üye kabul
di. Hızla Avrupa’nın eski ve
Devletin iflas ettiğini? Parasız
edilmiştir. Her şeye rağmen
kullanılmış sanayi makinapulsuz Anadolu’nun yoksul
üçüncü ülkeler karşı AB’nin
ları sanayiciye temin edildi
ortak gümrük tarifesi 1996
halkının muhteşem zaferine
ve hammaddesi de kaçak
yılından bu yana uygulangöz
atalım.
Sonra
bu
borçları
yollarla ekonomiye sokulmaktadır.
du. Sermaye birikiminin
geri ödemek için görevlendiBugün “imtiyazlı ortak”
artması sessizce ve belli etrilen gümrüklere ve gümrük
önerilerine dönüşen “birlik
meden sağlandı.
politikalarını değerlendiretam üyelik” durumu, mali
12 Eylül 1980 ile her şey
lim”
ve siyasi sonuçları olmasa
değişti.
Bilinçli politikasızdahi, sanayi ve ticaret açılığa
rağmen,
bu kez Gümsından Gümrük Birliği ile
rük Ve Tekel Bakanlığı’nın bu ağır, müsamahakar
kısmen amacına ulaşmıştır.
ve yavaş davranışı, zenginler kulübünce beğenilTürkiye Cumhuriyeti AB ile olan ilişkilerinde meyince veya yeterli bulunmayınca, ülkede ekohem gümrük mevzuatını geliştirmiş, hem de AB nomik sıkıntılar öne çıkarılarak, sınıfsal çatışmalar
mevzuatına uyarlamıştır. Dolayısıyla global ti- yaratıldı, Batının ve ABD’nin desteğiyle ekonomik
carette çok önemli bir yer edinmiştir. Tarihsel kararlara şekil ve hız vermek için, askeri harekat,
süreçte görüleceği gibi, her şey Türkiye’nin elin- terörizmi bahane ederek siyasete ve ekonomiye
de değildir. Her hükümet, ister AB taraftarı, ister müdahele etti.
karşıtı olsun gelişen ve yaşanan sürece göre şekil
Çoğu yasa dışı oluşan yavaş, çekingen ve ürkek
almıştır. Osmanlı dönemindeki kapitülasyonlarTürk
sanayi ve ekonomisi için 1983 yılında Turgut
la sonuçlanan ve devletin yıkılmasıyla noktanın
konulduğu gümrük politikasızlığı; Cumhuriyetin Özal dönemi ile hızla sermaye birikimi sağlanmak
ilk dönemlerinde geliştirilen gümrük politikaları istendi, ihracat artışı adı altında ülkeye “hayali ihile tam bağımsızlık simgesi olarak görülmesine racat” ile (önce eşyanın kıymeti yükseltilerek, 10.rağmen, 1945’li yıllardan sonra günümüzde yine $’lık eşya 25-30.-$’a çıkarılarak, sonra taşıta eşyayı
Avrupalıların politikaları ile (AB politikaları çerçe- az konularak, 10 koli yerine 7 koli koyarak, sonra
10 kolinin faturasını takiben taşıta hiç eşya koyma-
Makale
dan evrak üzerinde ihracat yapılmıştır) döviz girişi
hızlandırıldı, Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu değiştirildi ve ihracat ile ödemeler dengesi açığı kapatılmak istendi. Gümrüklerin yetişmiş
personeli devre dışına bırakılarak, konuyu bilmeyen siyasi bağlantılı, ekonomik destekli sözde liberal görüşlü Bakanlığın yeni bürokratları ile her
şey alt üst edildi. Bakanlık, (Osmanlı dönemi gibi)
gümrük geliri topluyor denilerek, bu gerekçe ile
1983’de Maliye’ye bağlandı ve ekonominin dışına
itildi. Devlet eliyle hayali ihracatçılara göz yumuldu, orta direğin elindeki küçük tasarruf bankerlerce toplandı. Sanayiciliği bilmeyen bu ihracatçıların elindeki paranın yönlendirilmesi için de
yeni teşvikler geliştirildi, para bu kez ihracatçıdan
sanayiciye aktarıldı. İşte bu beklentilerden dolayı
Gümrükler ehil olmayan ve bilgisiz kişilere bilerek
teslim edildi, bu kişiler siyaseten korundu ve serbest ticaret hızla geliştirildi. Bu müsamahakar sistemde bankalar devreye sokuldu. 2000’li yılların
başında bu kredi kullandıran bankaların iflasına
neden olundu. Gümrük ve Tekel Bakanlığı’nın 10
yılı Maliye’de, 8-10 yılda Müsteşarlık adıyla harcandı, çünkü bu süreçte Bakanlığa ihtiyaç yoktu.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
20
ğı olarak teşkilatlandırıldı, Cumhuriyetin 1930’lu
yılları gibi gümrükler yeniden önemsenerek ele
alındı.
Hızla Gümrük Kanunu, Kaçakçılık Kanunu çalışmalarına geçildi. Çünkü 1995’de Avrupa Topluluğu 36 ncı ortak konsey toplantısında Türkiye
için karar oluşturacaktı. Karar öncesinde mevzuatın uyumu çalışmaları öncelik kazandırıldı. Parçalanan gümrük mevzuatı ve yetkileri sessizce
toparlandı. Yurtdışı eğitime hız verildi. (Dış ticaret,
teşvikin ileride bu düşünce ile gümrüğün içinde
tekrar toplanacağının temelleri atılıyordu) 1993
yılında 485 sayılı KHK ile Müsteşarlık haline döndürüldüğümüzde, Cenevre Gümrük Kıymet Sözleşmesini 1994 yılında gümrük kanunumuza dahil
edildi, arkadan da “Gümrük Formalitelerinin basitleştirilmesi, uyumlaştırılmasına ilişkin uluslararası
KYOTO sözleşmesi” de mevzuatımıza yerleştirildi.
Makale
Şimdi sırada gümrük hizmetlerinin modernizasyonu olmalı idi. Avrupa Topluluğu 1977 yılından beri otomasyona çalışırken, yeni üye olacak
Yunanistan ve Türkiye’ye mevzuatlarını AB’ye
uyumlu hale getirmesini öneriyordu. Fransa
Gümrüğü’nde otomasyon başlamıştı, onun adı
Ancak, Avrupa Birliği, Türkiye’yi Gümrük “SOFIA” idi. Latince bu hoş kelime 2000 yılında
Birliği’ne zorluyordu. Tanzimat Fermanı sonrasın- ülkemizde aynı adla “BİLGE” olarak Türk Gümdaki Maliye’nin ve Adliye’nin yeniden düzenlen- rüklerinde devreye sokuldu. Böylece Türkiye
mesi gibi, ticaretin de yeniden düzenlenmesi ge- Cumhuriyeti’nin kamu yönetiminden önce gümrekiyordu ve eşyanın kontrolü, takibi Avrupalı için rüklerde büyük değişim başladı, artık her şey otoçok önemli idi, Gümrük İdareleri sermaye birikimi masyona geçiyordu.
görevini tamamlamıştı. Maliye’den 1993’de ayrıl2000’li yıllara geldiğinde, finansman ve bankadı. Başbakanlık bünyesinde Gümrük Müsteşarlıcılık işleri yabancılar için düzene
konuldu. (Tıpkı Tanzimat Fermanı gibi). AB’nin, Türk mallarına
talebi hızlandı, satmak istediği
malı da yeni gümrük rejimleriyle
hızla sattı, onların istediği serbest ticaretti ve ticaretin engellenmemesiydi. Her şey düzgün
hale getirilmişti, ta ki 11 Eylül
2001 tarihine kadar.
O güne kadar, Dünya dış ticareti ve gümrüklerin yönetimi;
sanayici, hammaddeci büyük
devletlerin serbest ticaret anlayışı üzerine düzenlenmiş ve hiçbir ülke onların ticaretini engelleyici, önleyici tedbirler alamaz
Makale
iken; Global dünyanın oluşması, tüm dünyada hız ve rahatlık sağlanmış iken;
Gümrüklerin yokmuş gibi uygulanması hedeflenBugün, “Yeni yaklaşım” “yeni gümrük politikası”
miş iken; New York’taki ikiz kuleler saldırısı 11 Ey- adı altında otomasyonla ortak risk değerlendirlül 2001, Gümrüklerde Milat oldu.
mesi, ortak yönetim, bilgi paylaşımı, mal transitinin takibi, kontrolu, (ortak transit uygulaması) serPeki, 11 Eylül 2001’de ne oldu?
Gelişmiş ülkeler bu kez, diğer ülkelerin mal ve best bölge ve antrepoların YGM ile sıkı denetimi,
insan, serbest dolaşımının terörün elinde vasıta sorumlu ve yetkili operatörler oluşturulmasına
olduğunu söylemeye başladılar. Böyle diyerek dönüştü.
Ne değişmişti, bir günde? Kendi yararına işleyen sistemin, kendine zarar verdiği görülünce;
Ticaret sistemi ve gümrük sistemi tamamen değiştirilivermişti. Düne kadar yalnızca sanayide
kullanılan otomasyon, hızla yaygınlaştı. Google
ve internet ile bilgi toplanması ve izlenmesi esas
oldu. Devletlerin bildiği, sanki herkesin bildiği haline getirildi. Herkes derken, bilgi gelişmiş ülkelerin elinde değerlendirilmeye başlandı, risk kriteri
öncelik kazandı, analiz gücü arttı.
Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi, Yayını 2006, (638 sf.)
2- Kemal Atatürk, Tamim, telgraf ve beyannameler IV Cilt, Atatürk Kültür Dil, Tarih, Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi 1991, (721 sf.)
3- Atatürk’ün Bütün Eserleri, Kaynak Yayınları (1929) Cilt 23 (530 sf.),
(1930) Cilt 24 (490 sf.), (1931-1932) Cilt 25 (460 sf.)
4- Tarih IV, Kemalist Eğitimin Tarih Dersleri (1931-1941) Dönemi, Türk
Tarihi Tetkik Cemiyeti tarafından yazılmıştır. 1934 İstanbul Devlet matbası
(orijinal baskı, Kaynak Yayınları, Ocak 2014 İstanbul (390+152 sf.))
5- Türk Gümrük Tarihi, Dr. Turan Atan, Türk Tarih Kurumu yayınları, 1978
(336 sf.)
6- Başbakanlık Devlet Arşivleri
7- Gümrük ve İnhisarlar Vekaleti Müfettişlerinin Haziran 1939’da
Ankara’da yaptıkları toplantıya dair raporlar, T.C. Gümrük ve İnhisarlar Vekaleti Neşriyatı, Ankara Devlet Matbaası, Ankara 1939
8- Alptekin Müderrisoğlu, Kurtuluş Savaşı’nın Mali Kaynakları, Atatürk
Araştırma Merkezi, Ankara 1990
9- Cihat Çetinkaya, Yoksulların Zaferi (Kurtuluş Savaşı’nın Maddi ve
Mali Kaynakları), 07.05.2015 makale, (124 sayfa)
10- Oğuz Anter “Dünyadaki Gelişmeler ve Dünden Bugüne
Gümrükler”in makalesi 01.08.2009, Gümrük Müfettişleri Dergisi 68.sayı
11- Gümrük ve Tekel Bakanlığı Dergisi, Cumhuriyetin 60ncı yılı özel sayısı, 29.10.1983 Ankara (183 sf.)
12- Gümrük ve Ticaret Bakanlığı web sayfası Tarihçe Bölümü
13- Mersin Gümrük Müşavirleri Derneği Web sayfası Gümrük Tarihçesi
bölümü,
14- Dokuz Eylül Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü,
Sinan Demirbilek, Tek parti döneminde İnhisarlar (1923-1946) tezi, İzmir
(30 sf )
Dolayısıyla küçülen dünyamızda güçlü olan
daha güçlü hale geldi, işçisi ucuz olan, hammaddesi ucuz olan, teknolojisi yüksek olan ve lojistik
Artık hem gümrüklerin, hem de ticaretin kont- düzeni olan üstünlük kazandı, diğerleri daha çok
kaybetmeye başladı. Artık her şey güçlü ve varlıkrolünü istiyorlardı.
lılar için denetim altına alınıyordu. Gümrük MüsTüm mal ve insan hareketi takibe alındı.
teşarlığının görevi sona ermişti.
Bir gün önce mal ve insanın serbest dolaşımı,
“Gümrük denetimine ve iç ticarete konu eşya
hatta denetimsiz dolaşımı, hatta bilinip ses çıkahareketinin
etkili ve verimli bir şekilde planlanrılmaması savunulurken, birdenbire eşyanın dolaşımın gözetimi, izlenmesi ve denetimi ön plana ması ve uygulanması ile söz konusu eşyanın taşınçıkarılmıştı. Gümrükler ile ticaret kontrol edilmek ması, depolanması ve kontrol altında tutulmasına
yönelik çalışmalarda bulunmak, koordine etmek,
isteniyordu.
lojistik merkezlerin kurulması ve işletilmesi” amaBu iş gümrüklerin kontrolü ile bitmiyordu, cıyla 08.08.2011 günlü 649 sayılı Kanun Hükmünticaretin de takibi gerekiyordu. Dünya Ticaret de Kararname ile Bakanlığın yeni adı “Gümrük ve
Örgütü’nün çalışması, global ticareti arttırıyordu, Ticaret Bakanlığı” oldu.
ama takip edemiyordu, devreye Dünya Gümrük
KAYNAKÇA
Örgütü girdi.
1- Kemal Atatürk, Nutuk (1919-1927), Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek
Dün “İhracata dayalı ekonomik model” gümrük politikasının esası iken ve tarife dışı engellerle mücadele edilmesi, ülke sınırlarında değil, iç
gümrüklerde denetimin yapılması istenirken ve
gümrük işlemlerinin basitleştirilmesi amaçlanırken, serbest bölge ve antrepolar da sınırlı denetim ile özgürleştirilirken; mal ve eşyaya serbestlik,
21
Makale
Bunun sonucunda, dün gümrük denilince, ithalat ve ihracat anlaşılırken, bugün malın hareketi,
üretimi, stok durumu, yeri, zamanı önem kazandı.
2005 öncesinde Gümrük Birliği ve tavizlerle karşılıklı arttırılan ticaret, kontrollü ticarete dönüştü.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
gümrük duvarlarını yükseltip, kapıları güçlendirseler, kendileri ve mallarının hareketi engellenecek ve ticaretleri için bu doğru olmayacaktı, şimdi
gümrüklerde denetimin ve takibinin arttırılması
gerekiyordu. Adı da “dünya düzeyinde çevrenin
korunması, insan sağlığının gözetilmesi, sınırlı gıdanın ülkeler arasında kontrollü dağıtılması” konuldu.
Eğitimler
Üyelerimize yönelik olarak, 16 Mayıs 2015 tarihinde 14.00-16.00 saatleri arasında Ankara Ticaret
Odası (ATO) eğitim salonunda Sayın Özdil ÜÇÖZ
(TEB Dış Ticaret Merkezleri Müdürü) tarafından
- KKDF uygulaması,
- Gümrük yazılarının düzenlenmesinde bankaların uygulamaları
- Akreditiflerin genel tanımı ve uygulamaları
- Karşılaşılan ilginç ve riskli vakalar konularında
konferans verildi. Konferansa yoğun katılım oldu.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
22
Eğitimler
Eğitim komisyonumuzun üyelerimize yönelik
olarak düzenlediği eğitimler çerçevesinde, Sayın
Atilla ŞAHİN tarafından verilen “Gümrük Kıymet
ve Uygulamaları” başlıklı eğitim; 20 Haziran 2015
tarihinde, 14.00-17.00 saatleri arasında Ankara Ticaret Odası (ATO) eğitim salonunda yapıldı. Yoğun
katılımın olduğu eğitimin sonunda sorular cevaplandırıldı. Katılımcılara katılım sertifikaları verildi.
Eğitim komisyonumuzun üyelerimize yönelik
olarak düzenlediği eğitimler çerçevesinde, Sayın
Atilla ŞAHİN tarafından verilen “Menşe Kuralları”
konulu eğitim; 25 Nisan 2015 Cumartesi, 14.0017.00 saatleri arasında Ankara Ticaret Odası (ATO)
eğitim salonunda yapılmıştır.
Dernekten
Haberler
Dernek üyelerine eğitim verilmeye devam edildi
Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği tarafından üyelerimize yönelik
olarak icra edilen eğitim
faaliyetleri kapsamında,
12 Eylül 2015 tarihinde
Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Salonunda,
T.C. Ekonomi Bakanlığından Dış Ticaret Uzmanı
Sayın Tahir YEŞİLOVA,
Dış Ticaret Uzmanı Sayın
Kaan KÖKTÜRK ve Dış Ticaret Uzman Yardımcısı
Ayşegül ULUHAN tarafından Ürün Güvenliği
ve Denetimi, TAREKS Uygulamaları ve CE İşareti
eğitimi verilmiştir.
23
Dernekten Haberler
Derneğimiz tarafından düzenlenen eğitimler
çerçevesinde, 30 Mayıs 2015 tarihinde 13.0016.00 saatleri arasında, Antalya’da Antalya
üyelerimize yönelik olarak, Sayın Atilla ŞAHİN
tarafından “Menşe Kuralları ile Gümrük Kıymet ve Uygulamaları” başlıklı eğitim verilmiştir. Batı Akdeniz Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü Antalya Eğitim Salonunda icra edilen
eğitimin sonunda sorular cevaplandırıldı. Katılımcılara katılım sertifikaları verildi.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
27 Haziran 2015 Cumartesi günü 10.00-13.00
saatleri arasında, Samsun’da Sayın Atilla ŞAHİN
tarafından “Menşe Kuralları ile Gümrük Kıymet
ve Uygulamaları” başlıklı eğitim, Samsun Port
Liman İşletmesi-Samsun Eğitim Salonunda verilmiştir.
Arif KÜMBÜL
Gümrük Müşaviri
İlave Gümrük Vergisi Uygulaması;
Türkiye’deki Serbest Bölgelerde Üretilen
Uygulama Kapsamı Eşyanın Vergilendirilmesi
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
24
Ü
lkemiz
tarafından
uygulanan
gümrük vergilerinin dayanağı,
14.05.1964 kabul tarihli 474 sayılı
Gümrük Giriş Tarife Cetveli Hakkında Kanun’dur. Anılan Kanun, Kanun’un eki Cetvelde yer alan eşyaların gümrük vergisi had ve nispetlerini sıfıra kadar indirebilme veya % 50 sine
kadar artırabilme konusunda Bakanlar Kurulunu
yetkili kılmıştır. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası anlaşma hükümlerinin saklı olduğu hükmüne
de Kanunda ayrıca yer verilmiştir.
gümrük tarifesinden bir sapma olarak, 474 sayılı
Kanunun çizdiği sınırlar dahilinde mevcut gümrük vergilerine ek olarak ‘ilave gümrük vergisi’ getirildiği görülmektedir.
Makale
Bu yazıda, son bir yılda giderek artan ilave
gümrük vergisi uygulamaları üzerinde durulmuş;
ülkemizdeki serbest bölgelerde üretilen ilave
gümrük vergisine konu eşyanın hangi esaslara
göre vergilendirileceği konusunda yaşanan ve ancak Gümrükler Genel Müdürlüğünün 03.08.2015
günlü tasarruflu yazısıyla ortadan kaldırılabilen
20.12.1995 tarihli ve 95/7606 sayılı Bakanlar tereddütler dolayısıyla biriken sorunların nasıl giKurulu Kararı ile yürürlüğe konulan İthalat Rejimi derilebileceğine ilişkin düşüncelerimiz ifade edilKararına ekli II sayılı listede sanayi ürünlerine uy- miştir.
gulanacak gümrük vergisi oranları ile genelleşti1. İlave Gümrük Vergisi Uygulamalarımız
rilmiş tercihler sistemi (GTS) kapsamında tanınan
İlk olarak 2011 yılında 2011/2203 sayılı Bakantavizli vergiler yer almaktadır. Bu listede yer alan
vergi oranları esas itibariyle AB ile aramızdaki lar Kurulu Kararı ile mensucat ve konfeksiyon ithagümrük birliği anlaşması nedeniyle AB ortak ta- latına getirilmiş olan ilave gümrük vergisi uygularifesini yansıtmaktadır. Söz konusu tarife her yılın ması, son bir yılda giderek yoğunluk kazanmıştır.
2014 yılı Ağustos ayından itibaren, sırasıyla ayakbaşında buna göre yenilenmektedir.
kabı, demir ve çelikten dövülmüş çubuklar ve el
Bununla birlikte, son yıllarda, anılan listede yer dokuması halı; bu yılın başından itibaren de, yine
alan bir kısım sanayi ürünlerinde ithalatı frenle- ayrı ayrı kararnamelerle peş peşe, demir ve çelikmek, yerli sanayiciyi korumak maksadıyla, ortak ten el aletleri ve el arabası, mobilya ve mobilya ak-
Makale
Bunun anlamı şudur: Söz konusu eşyanın AB
üyesi ülkelerden A.TR 1 Dolaşım Belgesi eşliğinde
gelmesi ilave gümrük vergisine konu olmaması
için tek başına yeterli olmayacaktır. Bu verginin
alınmaması için, o eşyanın aynı zamanda AB üyesi
İlave Gümrük Vergisine ilişkin kararnamelerin ülkeler veya Türk menşeli olması ve bunun beyan
incelenmesinden, söz konusu verginin, AB üyesi edilmesi ya da (Pan Avrupa Akdeniz ve Batı Balülkeler, EFTA üyesi ülkeler, aramızda serbest tica- kan) menşe kümülasyon sistemine dahil ülkeler
ret anlaşması olan ülkeler (İsrail, Makedonya, Bos- menşeli olduğunun tevsiki gerekecektir. Aramızna-Hersek, Fas, Batı Şeria ve Gazze Şeridi, Tunus, da STA anlaşması olmakla beraber herhangi bir
Mısır, Gürcistan, Arnavutluk, Ürdün, Şili, Sırbistan, çapraz menşe kümülasyon sistemine birlikte dahil
Karadağ, Kosova, Güney Kore ve Morityus) dışın- olmadığımız Şili, Güney Kore gibi ülkeler menşeli
daki ülkeler; başka bir deyişle, Genelleştirilmiş eşya AB üyesi ülkeler üzerinden A.TR Dolaşım Belgesi eşliğinde gelse dahi
Tercihler Sisteminden Yailave gümrük vergisine
rarlanacak Ülkeler Grubuna
“Bu yazıda, son bir yılda
tabi olacaktır.
dahil ülkeler ve diğer ülkeler
samı, şilte mesnetleri, yatak takımı eşyası vb. eşya
elektrikli aydınlatma cihazları, elektrikli süpürge
ve su ısıtıcıları, bavul valiz, çantalar vb. eşya ile demir ve çelikten teller ve çubukların ithalatına ilave
gümrük vergisi getirilmiştir.
2. Türkiye’deki Serbest
Bölgelerde Üretilen İlave
Gümrük Vergisine Konu
Eşyanın Vergilendirilmesi
İlave ve gümrük vergisine ilişkin kararnameler,
özellikle bu kararnamelerin tamamında yer alan
A.TR dolaşım belgesi eşliğinde ithal edilen Avrupa
Birliği ve Türk menşeli olmayan eşyadan ‘Diğer ülkeler’ sütununda belirtilen
Bununla birlikte, son
oran üzerinden ilave gümcümleye bir istisna olarak,
rük vergisi alınacağına dair
bu kararnamelerin tamaifade, özellikle 23.05.2015
mında, A.TR dolaşım belgesi
tarihli Resmi Gazete’de yaeşliğinde ithal edilen Avrupa Birliği ve Türk menşeli olmayan eşyadan ‘Diğer yımlanarak 2015/7699 sayılı Kararname ekinde
ülkeler’ sütununda belirtilen oran üzerinden ilave mobilya ve mobilya aksamı, şilte mesnetleri, yatak
gümrük vergisi alınacağı, ancak Türkiye’nin taraf takımı eşyası vb. eşya için getirilen ilave gümrük
olduğu Serbest Ticaret anlaşmaları çerçevesinde vergisi kararından sonra, Türkiye sınırları dahilinbir çapraz menşe kümülasyon sistemine dahil ül- de bulunan serbest bölgelerde gerçekleştirilen
kelere menşeli eşyadan tercihli menşeinin tevsiki üretim sonucunda Türk menşei kazanmış olan
halinde ilave gümrük vergisi alınmayacağı, eşya- eşyanın Türkiye’ye ithalinde ilave gümrük vergisi
nın menşeinin doğru beyan edilmesinden itha- alınıp alınmayacağı sorusunu beraberinde getirlatçının sorumlu olduğu hükmünün getirildiğini miştir.
görüyoruz.
25
Makale
giderek artan ilave gümrük
vergisi uygulamaları üzerinde durulmuş; ülkemizdeki
serbest bölgelerde üretilen
ilave gümrük vergisine konu
eşyanın hangi esaslara göre
vergilendirileceği konusunda yaşanan ve ancak Gümrükler Genel Müdürlüğünün
03.08.2015 günlü tasarruflu
yazısıyla ortadan kaldırılabilen tereddütler dolayısıyla
biriken sorunların nasıl giderilebileceğine ilişkin düşüncelerimiz ifade edilmiştir.”
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
için getirildiği görülmektedir. İlave gümrük vergisine
konu eşya, serbest dolaşımda olduklarını gösterir A.TR
1 Dolaşım Belgesi eşliğinde
AB üyesi ülkelerden veya
menşeli olduklarını gösterir
belgeler eşliğinde STA anlaşmamız olan ülkelerden
geliyorsa esas itibariyle bu
verginin alınması söz konusu olmayacaktır.
Makale
‘Bu karar hükümlerini Ekonomi Bakanı yürütür.’ hükmünü taşıyan söz konusu kararnamelerin
hazırlanıp çıkarılmasına öncülük eden Ekonomi
Bakanlığı’nın (İthalat Genel Müdürlüğü), kendisine intikal eden bu sorular karşısında, evvela, maddede yer alan ‘Türk menşeli’ olmayan hükmünün
ülkemiz menşeli eşyanın ithalatında söz konusu
ek verginin uygulanmaması amacıyla derç edildiğini belirterek ülkemiz serbest bölgelerinde üretilen Türk menşeli eşyanın anılan muafiyet kapsamında olduğu değerlendirmesini sözle ve yazıyla
ifade ettiği; Kararname hükümlerinin uygulayıcısı
durumundaki Gümrük ve Ticaret Bakanlığı (Gümrükler Genel Müdürlüğü) tarafından, bu değerlendirmelerinin diğer mevzuat hükümleri karşısında
bir değer ifade etmeyeceğinin kendilerine hatırlatılması üzerine söz konusu değerlendirmelerinden vazgeçtikleri bilinmektedir.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
26
olma kriterine göre belirlenmiş bir tercihli tarife
de bulunmadığından, serbest bölgelerde serbest
dolaşımda bulunmayan girdiler kullanılmak suretiyle üretilen eşyaya, Türk menşei kazansın kazanmasın İthalat Rejimi Kararı eki listelerin “Diğer
Ülkeler” sütunundaki oranlar üzerinden gümrük
vergisi uygulanacağı belirtilerek;
Makale
2015/7699 sayılı Kararnamede eki kararda
yer alan ‘Bu karar kapsamı ilave gümrük vergisi
hakkında gümrük vergisinin tabi olduğu usul ve
hükümler uygulanır’ hükmü dikkate alındığında, serbest bölgede serbest dolaşımda bulunmayan girdiler kullanılmak suretiyle üretilerek
Türkiye’ye ithal edilmek istenilen eşyanın Gümrük
Yönetmeliği’nin 431 inci maddesi çerçevesinde
nihai ürün üzerinden vergilendirilmesinin beyan
sahibi tarafından tercih edilmesi ve nihai ürünün
de 2015/7699 sayılı Karar eki tabloda yer alması
Sonunda, Gümrükler Genel Müdürlüğü (GGM) halinde Karar eki tablodaki “Diğer Ülkeler” sütunundaki oran üzerinden
tarafından tüm Gümrük ve
ilave gümrük vergisinin
Ticaret Bölge Müdürlükleri“Söz
konusu
eşyanın
AB
üyesi
üluygulanması
gerekene dağıtımlı 03.08.2015 takelerden
A.TR
1
Dolaşım
Belgesi
eşceği talimatı verilmiştir.
rih ve 9582430 sayılı yazıyla
liğinde gelmesi ilave gümrük vergiBu talimat, her ne kadar
yukarıdaki paragrafta dile
sine
konu
olmaması
için
tek
başına
2015/7699 sayılı Kararnagetirilen konuya açıklık geyeterli
olmayacaktır.
”
me ile bağlantılı olarak vetirilmiştir.
rilmişse de, aynı hükümleri
Söz konusu yazıda:
içermeleri nedeniyle tüm
Gümrük Yönetmeliğinin ‘Vergilerin hesaplan- ilave gümrük vergisi kararnameleri konusu eşyaması’ başlıklı 431’inci maddesinde yer alan ‘Ser- lar için de geçerli olacağı tartışmasızdır.
best bölgede üçüncü ülke menşeli girdiler kullanıGGM’nin bu yazısıyla kafalardaki soruya açıklık
larak üretilen eşyanın serbest dolaşıma sokulmak
istenilmesi durumunda beyan sahibinin talebi ha- getirildiği görülmekle beraber; uygulamada yaşalinde Kanunun 161 inci maddesi, talep olmaması nan mağduriyetler ve sorunların giderilebilmesi
halinde ise aynı Kanunun 15 inci maddesi hüküm- için, hala her iki Bakanlığın da yapmaları gereken,
lerine gümrük vergileri hesaplanır.’ hükmünden bu yazının kaleme alındığı tarih (24.08.2015) itibariyle hala yapılmamış olan şeyler vardır. Şöyle ki:
bahisle;
Yukarıdaki yazıya dayanak teşkil eden GümSerbest bölgelerden Türkiye’ye eşya ithalinde vergilendirmenin nihai ürün üzerinden ya- rük Yönetmeliğinin 431’inci maddesi hükmü,
pılmasının tercih edilmesi durumunda; serbest hala bazı Serbest Bölge Gümrük Müdürlüklerinde
bölgelerde üretilen nihai ürün için tercihli tarife maddede öngörüldüğü şekilde uygulanmamakuygulaması söz konusu olmadığından ve İthalat tadır. Genel Müdürlük talimatında da belirtildiği
Rejimi Kararında eşyanın yalnızca “Türk menşeli” üzere, anılan maddenin ‘Serbest bölgede üçüncü
Makale
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
27
Makale
ülke menşeli girdiler kullanılarak üretilen eşyanın sonra 03.08.2015 tarihine kadar ilave gümrük verserbest dolaşıma sokulmak istenilmesi durumun- gisi ödenmesi gerektiği halde ödenmeksizin gerda beyan sahibine isterse girdiler üzerinden de- çekleştirilen işlemler için girişilecek ek tahakkuk
ğilse nihai ürün üzerinden vergileri ödeme seçe- ve ceza kararlarının hukuka uygun olmayacaklaneği sunduğu; ilk seçenek seçildiğinde nihai ürün rı, bu kararlara muhatap olacaklar tarafından kaüzerinden vergi (bu arada ilave gümrük vergisi) nun yollarına gidildiğinde sonuç alınacağı, orada
ödenmesi söz konusu olmayacağı açık olduğu alınamasa dahi Anayasa Mahkemesine bireysel
halde kimi gümrük müdürlüklerinin mükelleflerin başvuru hakkı kullanıldığında bu kararların mutbu seçeneği kullanmalarına izin vermedikleri, ni- laka yüksek mahkemeden döneceği değerlenhai ürün üzerinden beyanda bulunmaya ve vergi- dirilmektedir. Bu itibarla, Ekonomi Bakanlığının,
leri buna göre ödemeye zorladıkları bilinmektedir. Kararnameyi yürüten Kurum olarak, bu soruna çöAnılan yönetmelik maddesinin kanuni dayanağı- züm araması, en sağlamı Kararnamenin yürürlüğe
nın tartışmalı olduğu tarafıgirdiği 23.05.2015 tarihinmızca da kabul edilmekteden geçerli olacak şekilde
“Diğer bir konu, 23.05.2015 taridir. Bununla birlikte, böyle
bu durumdaki mükellefhinde
yürürlüğe
giren
Kararname
bir Yönetmelik maddesinin
lerin sorunlarını giderici
hükümlerini
yürütmekle
görevli
var olduğu da şüphesizmahiyette hüküm ilavesi
Ekonomi Bakanlığı tarafından bile
dir. Bu itibarla, Gümrükler
için üzerine düşeni yapöngörülemeyen, gümrükçü olmayıp
Genel Müdürlüğü’nün bu
ması gerektiği mütalaa
bilmeyenler
için
ancak
Gümrükler
soruna da el atarak anılan
edilmektedir.
Genel
Müdürlüğü’nün
03.08.2015
tahükmün uygulanmasını ayrihli yazısıyla açıklığa kavuşan konurıca talimata bağlamasına
ya dair bilgisizlik dolayısıyla iki tarih
ihtiyaç vardır.
arasında ilave gümrük vergisi ödeDiğer
bir
konu,
meden gerçekleştirilmiş olan işlem23.05.2015 tarihinde yüler hakkında ne yapılacağıdır.”
rürlüğe giren Kararname
hükümlerini
yürütmekle
görevli Ekonomi Bakanlığı tarafından bile öngörülemeyen, gümrükçü olmayıp bilmeyenler için ancak Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün 03.08.2015
tarihli yazısıyla açıklığa kavuşan konuya dair bilgisizlik dolayısıyla iki tarih arasında ilave gümrük
vergisi ödemeden gerçekleştirilmiş olan işlemler
hakkında ne yapılacağıdır. Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru sonucunda vermiş olduğu
Kararlarında da vurgulanan, vergi uygulamasında, Kanun ve Kararname metinlerinin açık ve net
bir şekilde ‘belirlilik’ ve ‘öngörülebilirlik’ esaslarını
yerine getirmesi gerektiği kuralının, bu olayda en
başta yerine getirilmediği; öngörülemezlik durumunun ancak GGM’nin anılan yazısıyla 03.08.2015
tarihinde giderilebildiği ortada olduğundan; Kararnamenin yayımlandığı 23.05.2015 tarihinden
Selçuk KARAGÜL
İşletmelerde Monotonluk Sorunu ve
Alınabilecek Önlemler
Anahtar Kelimeler: Monotonluk, Verimlilik ,
Sağlık hizmetlerinin sunumunda temel he- Performans , Duyarsızlaşma, Kişisel-Kurumsal Badef, daha kaliteli bir sağlık bakımı vermektir. Bu şarı
da işletmelerin en önemli amaçlarından biri olan
1- GİRİŞ
verimliliğin en etkili düzeye çıkması ve çalışanMonotonluk iş görenler için bir şikâyet ve tatların işlerinde istekli ve motive olmuş bir şekilde minsizlik kaynağıdır. Diğer bir anlatımla; iş göçalışmaları ile mümkündür. Ancak; yoğunlaşan renlerin şikâyet ve tatminsizlikleri arttıkça, işten
rekabet koşulları ve gelişen teknoloji çalışma bıkkınlık, yorgunluk artacak, sonuç olarak da moşartları üzerinde olumsuz etkilerinden biri olarak notonluk ortaya çıkacaktır. Bu kapsamda araşmonotonluk, tekdüzelik olarak kendini gösterir. tırma öncelikle monotonluk konusunu içeren kuMonotonluk, iş stresini artırıcı ve organizasyo- ramsal bilgilere yer verilerek düzenlenmiştir..
nun sağlıklı faaliyeti açısından önemli bir tehdit
İnsan ilişkilerinin daha önemli olduğu hastaoluşturmaktadır. Düşük çalışma performansı, işe
devamlılık oranında düşüşler, tukenmişlik, duyar- nelerde, iş yerindeki monotonluğu giderecek çesızlaşma, çalışanlar genelinde artan hoşnutsuzluk şitli yöntemler, öneriler geliştirerek, iş görenlerin
ve azalan motivasyon, yetkin işgücünün de kay- verimliliğini arttırma ve işten bıkkınlık duygusubolmasına yol açan iş bırakma oranındaki artışlar nu yok etme çabalarına ihtiyaç vardır. Bu noktave buna bağlı olarak oldukça maliyetli yeni işçi dan hareketle çalışmada; hastanelerde çalışan
bulma ve eğitim faaliyetleri monotonluğun yarat- personelin işlerinden duydukları monotonluk
tığı iş stresinin ortaya çıkardığı olumsuz durumla- derecesini tespit etmek, eğer monotonluk varsa
buna neden olan faktörleri belirlemek ve çözüm
ra örnek olarak gösterilebilir.
önerileri getirmek amaçlanmıştır. Bu amaçla AnBu çalışmada; Ankara ve Konyada bulunan bir kara ve Konya’daki birer üniversite hastanesinde
üniversite hastanesinde görev yapan personel- alan araştırması yapılmıştır. Araştırmanın verileri;
lerin monotonluk düzeyleri irdelenmiş ve mono- SPSS.20.0 paket programı yardımıyla değerlenditonluk sorununun kaynağını belirleyerek soruna rilmiştir. Çalışmada Ki-Kare istatistik tekniği kullayönelik çözüm önerileri getirmek amaçlanmıştır
nılmıştır.
ÖZET
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
28
Makale
Makale
2. LİTERATÜR TARAMASI
Monotonluk, bir işin aynı tempoda ve sürekli
tekrarlanarak yapılmasının verdiği yorgunluk ve
bıkkınlık durumlarına denir.
b) İşçinin monotonluğa karşı duyarlılığı
c) İşyerinin manevi ortamı
d) İşçinin psikolojik durumu
Monotonluğun Nedenleri:
giderici bir rol oynar. (EREN, Erol, Örgütsel Davranış ve Yönetim Psikolojisi, s.197)
b)İşçinin monotonluğa karşı duyarlılığı: İşçilerin kişisel özelliklerine göre de monotonluk duygusu değişmektedir.
Monotonluğun nedenlerini çeşitli yönlerden
İşçiler zekâ düzeylerine göre az zeki olanlar,
incelemek mümkündür. Burada dört ana neden çok zeki olanlar diye ayrıldığında, monoton işler
üzerinde durulacaktır. Bunlar;
az zeki olanlara uygun gelmektedir. Zekâ puanları
arttıkça güç işlerden daha çok zevk, kolay işlerden
a) İşin özellikleri
ise bıkkınlık duyulduğu ve monotonluğa karşı du-
29
Makale
Monotonlukla ilgili çalışmalar, her zaman
her ülkede yapılmış olmakla beraber, özellikle
İngiltere’de 2’nci Dünya Savaşından sonra araştırmacılar tarafından devam ettirilmiştir.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
a)İşin özellikleri: İşleri özelliklerine göre, otomaMonotonluk sorunu ilk başta sanayide maki- tik, yarı otomatik ve otomatik olmayan işler diye
neleşme karşısında aşırı işbölümü yaratması so- üç gruba ayırabiliriz. Ayrıca yine özellikleri gereği
nucunda ortaya çıkmıştır. İşbölümü konusuyla ilk bazı işler daha çok dikkat gerektirdikleri halde, diilgilenen düşünür, Adam Smith, iş bölümüne ta- ğer bazıları ise, daha az dikkat gerektirir. Herhangi
raftar olmakla beraber, yaptığı bir eleştiride: “Ba- bir iş, bu ayrımlardan birkaç özelliği birden içesit ve rutin işlerde çalışan insanların iş yaparken rebilir. (ÖZBAYDAR, S., İş Psikolojisi Ders Notları,
fazlaca zihinsel çaba sarf etmelerine gerek yoktur.
1968, İstanbul, s.44)
Çünkü teknoloji sayesinde
Devamlı ve çok dikkat
birçok güçlükler ortadan
“Monotonluk
iş
isteyen işler sıkıcı ve daha
kalkmıştır. Böylece insan
görenler için bir şikâyet
monotondur. Bunun neişte yaratıcı gücünü kulladeni aklın tam olarak işle
ve
tatminsizlik
kaynağıdır.
namaz ve yeteneklerinin
meşgul olmamasındandır.
çoğunu kaybeder duruma
Diğer bir anlatımla;
İşlerin karmaşıklığı veya
gelmiştir” (Smith.A, Uluslaiş görenlerin şikâyet
güçlüğü
monotonluğu
rın Zenginliği, 2008) demişve
tatminsizlikleri
büyük ölçüde azaltan bir
tir.
arttıkça, işten bıkkınlık,
husustur. Kanada İstatisBirinci Sanayi Devrimi sıtik Dairesine göre en fazyorgunluk
artacak,
sonuç
ralarında Adam Smith’den
la rağbette olan işlerden
olarak da monotonluk
başka Buret, Sismondi ve
birisi de yapılan yanlışları
ortaya çıkacaktır. Bu
Fourier de işbölümünün
düzeltenlerin yaptıkları işkötü etkilerini incelemişlerkapsamda araştırma
ler olduğudur. Bu rağbetin
dir.
öncelikle monotonluk
nedeni; yapılan işin güç
Sonuç olarak diyebiliriz
olmasıdır. Güç işler, iş gökonusunu içeren kuramsal
ki, ilk sanayi devriminden
renin göz önünde yaptığı
bilgilere yer verilerek
bu yana, monotonluk soruişin önemini yüceltmekte
düzenlenmiştir.”
nu iktisatçıların ve davranış
ve monotonluğu ortadan
bilimcilerin dikkatini çekkaldırmaktadır. (EREN, E.,
miştir. Makinelerin bütün düşünsel davranışları Örgütsel Davranış ve Yönetim Psikolojisi, İstanbul
yok edeceğini iddia etmişler, tek bir kişinin, bir iş 1998, s.189)
üzerinde düşünerek duygularını kattığı ve bitirip
İş sürekli bir ritme bağlı, basit, az dikkat isteyen
tamamladığı eski sanatkârlar devrinin özlemini ve otomatik bir niteliğe sahipse, iş görenin hayal
çekmişlerdir.
kurma, konuşma olanağı vardır. Bu monotonluğu
Makale
yarlılığın artığı görülmektedir.
İşte, monotonluğun giderilmesi ve önlenmesinde
iş süratinin değiştirilmesi çeşitli işlere ve bu
c) İşyerinin manevi ortamı: Monotonluk duyişleri
yapan
kişilere göre özellikler göstermektegusunun ortaya çıkmasında işyerinin manevi ortamının da büyük rolü vardır. May Smith, birbir- dir. (STRAUSS, G., Personel: The Human Problems
leriyle tamlaşan, işbirliği eden, neşe içinde işlerini of Management, 1961, s.46)
yapan, birbirinin dertlerini dinleyip, üzüntülerini,
d) Müzikten Yararlanma: Monotonluğun önlensevinçlerini paylaşan personel arasında en mono- mesinde önemli olan etmenlerden biride “ruhun
ton işin bile monotonluk duygusuna engel olaca- gıdası” diye de nitelendirebileceğimiz müziktir.
ğını öne sürmektedir.
Günümüzde birçok şirket, çalışma esnasında ord) İşçinin psikolojik durumu: Bir işin monoton- taya çıkan yorgunluğu ve işin rutinliğini ortadan
luğu, işçinin psikolojik durumuna göre değişir. kaldırmak için personele müzik dinletme yolunu
İşin iş görene sevimli gelmesi, zevk vermesi ya da seçmektedirler. Böylece çalışanların, yaptıkları işmonoton ve sıkıcı gelmesi, kişiye, yere ve zama- lerde daha verimli olduğu gözlemlenmiştir.
na göre değişen duygusal hayatın dinamizmine
önemli ölçüde bağlıdır.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
30
Makale
e) Dinlenme Sürelerini Programlı Bir Şekilde
Ayarlama: Monotonluğun önlenmesinde dinlenMonotonluğun Giderilmesinde Alınabilecek me sürelerinin moral ve verimliliği arttırıcı niteliğe
sahip olduğu görülmüştür. Dinlenme sürelerinin
önlemler
programlı bir şekilde ayarlanmasının birçok yararı
a)İşi Genişletme (Job Enlargement): İş genişlet- vardır. Bunlar:
me, bir iş görenin sadece tek bir iş üzerinde ihti- Fiziki yorgunluğun etkisini azaltır.
saslaşması yerine onun birkaç işi öğrenerek icra
etmesi anlamına gelir. Bu nedenle iş genişletme
- İşte değişiklik sağlayarak monotonluğu giderir.
uzmanlaşmanın yararlarını azaltır, sakıncalarını
- Sosyal ilişkilerin gelişmesini sağlar, çalışanlar
ortadan kaldırır. Ve monotonluğu önemli ölçüde arasındaki iş arkadaşlığını güçlendirir.
azaltır.
Yapılan araştırmalar ayrıca en yaralı dinlenme
b) İş Değiştirme (İş Rotasyonu): İşlerin son dere- sürelerinin verimin düşmeye başladığı zamanlarce özelleşmesi sonucu ortaya çıkan monotonluğu da verilenler olduğunu ortaya çıkarmıştır.
bir dereceye kadar azaltmak için yöneticiler işçiProgramlı dinlenme sürelerinin bulunmadığı
leri değişik işlerde çalıştırma yoluna gitmektedirçalışma
çerçevesinde iş görenler ya işini yavaşlaler. Bu tür uygulama sonucu çeşitli işlerde çalışan
tarak
veya
tuvalete giderek bir süre dinlenme olaişçiler monotonluktan kurtulmakta ve ek yetenek
kazanma şansına sahip olmaktadırlar. Ayrıca bir nağı elde etmeye çalışır. Bu sebeplerle, işin niteişçi çeşitli işleri yapmayı öğrendiğinden işlerin ak- liğine göre dinlenme sürelerinin programlanması
gereklidir.
saması bir dereceye kadar önlenmiş olmaktadır.
f ) Çalışma Saatlerini Kısaltma: Monotonluğun
İş değiştirme, hastanelerde; ön büro bölümünde çalışan bir personelin, gerektiğinde faturalan- önlenmesinde dikkate alınması gereken diğer
dırma ya da anlaşmalı kurumlarla iş yapabilme ye- önemli bir husus günlük çalışma süresinin iyi bir
teneğine sahip olması gibi bir anlam taşımaktadır. biçimde belirlenmesidir. Kimi zaman çalışma süreleri uzatılarak, kimi zamanda kısaltarak verimlic)İşin Yapılma Süratini Değiştirme: Monoton- liği arttırmak mümkündür.
luğun önlenmesinde iş süratinin düzenlenmesi
Çalışma saatlerinin uzatılması bir dereceye
de dikkatle ele alınmalıdır. Eğer işçi arzu ettiği
kadar
verimliliği arttırmakta fakat ortaya birçok
durumlarda iş süratini kendisi ayarlama şansına
sorunlar
çıkmaktadır. Çalışma saatlerinin saptansahip ise, bu durum onda robot olmadığı fakat
kendisine insan gözüyle bakıldığı hissini, yaratır. masında iş görenlerin cinsiyetleri, nitelikleri, farklı
İş ona çok daha çekici gelecek ve kendine olan çalışma koşulları ve işlerin özellikleri dikkate alınmalıdır. Önemli olan sadece çalışma sürelerini
güvenini arttıracaktır.
kısaltmakla verimin artacağı ve çalışma çerçeve-
Makale
sinde dayanışmanın, huzurun sağlanacağının dü- sağlandığı ölçüde, kendini etkileyen plan ve kaşünülmeyeceğidir. Süre kısaltılırken iş görenleri rarların oluşturulmasındaki rolü artacak işinden
güdüleyecek tedbirlerin de alınması zorunludur. daha yüksek doyum duyacak ve monotonluk
g) İşi Tamamlama Duygusu Yaratma: İşi ta- duygusu azalacaktır.
mamlama duygusunun yaratılması da monotonluğun giderilmesinde önemli bir yer teşkil eder. İş
görenlerin işi tamamlama duygusuna ihtiyaç duymasının çeşitli psikolojik nedenleri vardır. (FRİEDMAN, G., Industrial Society, s.140)
- İnsanlar belirli amaçlar için çalışmak isterler.
- Amaçlara eriştiklerinde tatmin olurlar ve erişemedikleri zaman tatminsizlik duyarlar.
- Amaçlarına ulaşmada ne kadar gelişme sağladıklarını bilmek isterler.
Günlük hayatımızda da, tamamlama hissi çok
önemlidir. Yapmamız gereken iki ödevden birini tamamladığımızda rahat bir nefes alır ve ikincisine büyük bir istekle başlarız, çünkü biricisini
tamamladığımız için kendimize güven duygusu
oluşmuştur.
KAYNAKÇA:
ÇEKMECELİOĞLU, H.G. (2005) Örgüt İkliminin İş Tatmini ve İşten Ayrılma
Niyeti Üzerindeki Etkisi, C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 6, Sayı 2
EREN E., (1998) Örgütsel Davranış ve Yönetim Psikolojisi, İstanbul
FRİEDMAN G., (1955) Industrial Society, London
FRİEDMAN, (1960) Anatomy of Work,
KAPLAN Ç.,TOKMAK C., TÜRKMEN F.,(2011) Journal of Bussiness Research, issue 1/2011
ÖZBAYDAR S., (1968) İş Psikolojisi, İstanbul
STRAUSS G. (1961) And Leonard R. Sayles, Personel=The Human Problems of Management,
WATERS M. David, Modern İdarede Beşeri Münasebetler, Çeviren; Tahir
Aktan
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
h) Karara Katılma Olanağının Verilmesi: İş görene iş yerinde yönetsel kararlara katılma olanağı
İş gören grup halinde karar verme sürecine
katıldığı ölçüde kendisi de önerilerde bulunduğu
takdirde, işine bağlanacak ve işletmenin sorunları
ile daha yakından ilgilenerek elinden gelen kolaylığı gösterecektir. Kendisini işletmenin bir parçası
olarak görecek, grup içinde alınan kararlara karşı
gelenlerle mücadele edecektir.
31
Makale
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
Tarih: 01/07/2015 Değerli Üyelerimiz, Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirliği mesleğini olumsuz etkileyen 30.06.2015 tarihli 29402 sayl Resmi Gazetede yaymlanan Gümrük Yönetmeliği’nde değişiklik yaplmasna dair Yönetmelik ile ilgili, Türkiye Gümrük Müşavirleri Dernekleri olarak Av. Olgun Tuncay AYVACI yetkilendirilerek konu 01 Temmuz 2015 tarihinde yargya intikal ettirilmiştir. Davann takibi ve diğer gelişmeler konusunda bilgilendirme yaplacaktr. Sayglarmzla, ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
32
Aslhan ÇELEBİ Orhan KATTAŞ Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği Bursa Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yönetim Kurulu Başkan Serdar KESKİN İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Taşkn DALAY İzmir Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Bilgilendirme ve Yazışmalar
Hüseyin SARIDAĞ Mersin Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
33
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
34
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
35
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
36
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
37
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
38
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
T.C.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI
Gümrükler Genel Müdürlüğü
ÇOK İVEDİ
Sayı
Konu
:
:
82858591/010.06
2012/33 ve 2014/32 sayılı Genelgeler
DAĞITIM YERLERİNE
İlgi:
09.07.2015 tarihli ve 82858591-010.06/00009190120 sayılı yazımız.
Neşet AKKOÇ
Müsteşar V.
39
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Dağıtım:
Tüm Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlükleri
Dumlupınar Bulvarı No: 151 Eskişehir Yolu 9. Km 06800 Çankaya/ANKARA
Tel:+90 312 449 3243
Bilgi İçin: ÖZKAN KOCABIYIK GÜMRÜK VE TİC. UZMAN YRD.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
İlgi'de kayıtlı yazımızda bahsi geçen Genelgeler'in 30.07.2015 tarihinden itibaren
geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırılacağı bildirilmişti. “30.06.2015 tarihli ve 29402
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Gümrük Yönetmeliğinde Değişiklik
Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1,3,4,11,16 ve 17. maddelerinin iptali ve yürütmesinin
durdurulması” talebiyle Danıştay 15. Dairesinin E:2015/5712 sayılı dosyasında
Bakanlığımız aleyhine açılan davada verilen ve Bakanlığımız'a 21.07.2015 tarihinde tebliğ
edilen 07.07.2015 tarihli karar ile dava konusu işlemin yürütülmesinin durdurulmasına karar
verilmiştir. Bu itibarla, İlgi'de kayıtlı yazımızın dikkate alınmaması hususunda;
Bilgi ve gereğini rica ederim.
E-Posta:[email protected]
Fax:+90 312 449 3101
Evrakın elektronik imzalı suretine http://e-belge.gtb.gov.tr adresinden cbbb08b2-e2ab-43f7-8b9b-f78031e8e6c9 kodu ile erişebilirsiniz.
Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanuna göre güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
40
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
41
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
42
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
43
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
44
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
45
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
46
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
47
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
48
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
49
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
50
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
51
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
Tarih : 04.06.2015
Say : 2015 / 805
Konu : 4458 Sayl Gümrük Kanunu Madde 238
T.C.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI
(Gümrükler Genel Müdürlüğüne)
4458 sayl Gümrük Kanununun 238. Maddesi 1. fkrasnda;
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
52
“1. (Değişik: 28/3/2013-6455/15 md.) 241 inci maddenin üçüncü fkrasnn (h),
(l) ve (m) bentleri, dördüncü fkrasnn (g) ve (h) bentleri ile beşinci fkrasnn (b)
bendinde belirtilen durumlar hariç, dâhilde işleme rejimi, gümrük kontrolü altnda
işleme rejimi ile geçici ithalat rejimine ilişkin hükümlerin ihlali halinde eşyann
gümrüklenmiş değerinin iki kat, tam muafiyet suretiyle geçici olarak ithal edilen
özel kullanma mahsus taştlar için gümrük vergileri tutarnn dörtte biri orannda para
cezas verilir. Ancak, dâhilde işleme rejimi kapsam ithal eşyasnn, işleme
faaliyetindeki hali veya işlem görmüş ürün hali de dâhil olmak üzere rejim
çerçevesinde izin verilen yerlerde tespiti halinde, ithal eşyasnn gümrük vergileri
tutarnn iki kat orannda para cezas verilir. Bu cezann ödeme süresi içinde eşyann
gümrükçe onaylanmş başka bir işlem veya kullanma tabi tutulmamas halinde
eşyann gümrük vergileri tutarnda para cezas tahsil edilir.” denilmektedir.
Söz konusu maddede geçici ithal rejimine tabi tutulan veya ATA Karnesi
kapsamnda geçici girişi yaplan eşya için de “ihlal halinde eşyann gümrüklenmiş
değerinin iki kat ceza” uygulanmaktadr. Geçici İthalat Rejimine eşyann
mülkiyetinin ithalat yapan firmaya geçmemiş olmasndan dolay ve eşyann yurtdş
edildiği hallerde (Gümrük kanununun 241 inci maddenin üçüncü fkrasnn (l) bendi
ve dördüncü fkrasnn (g) bendi hariç) eşyann ithalat vergilerinin iki kat ceza
uygulanmas üyelerimiz ile mükelleflerin mağduriyetlerini giderecektir.
4458 sayl Gümrük Kanununda değişiklik çalşmalar esnasnda konunun
dikkate alnarak gereğini takdir ve tensiplerinize arz ederiz.
Sayglarmzla.
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Aslhan ÇELEBİ
Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği
Yönetim Kurulu Başkan
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
53
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
Gümrük ve Ticaret Bakanlğ
Özel Kalem Müdürlüğü
Say : 91711170 – 474
Tarih : 18.06.2015
Tarih : 18.06.2015
Say : 2015 / 878
Konu : Gümrük Müşavirliği Yeterlilik Snav Sonuçlar
Sayn Nurettin CANİKLİ
Gümrük ve Ticaret Bakan
İLGİ: Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği’nin Gümrükler Genel Müdürlüğü’ne
hitaben yazlan, 15.05.2015 tarih ve AGM-BŞK/732/2015 sayl (15.05.2015 tarih
ve 7991616 kayt nolu) yazs.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
54
İlgide kaytl yaz ile; 31.03.2015 tarihinde gerçekleştirilen gümrük
müşavirliği yeterlilik snav, snav kağtlarnn Dernekler temsilcisi olarak Ankara
Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkannn da katlm ile oluşan
komisyon tarafndan 14.04.2015 tarihinde okunarak imza altna alnmş olduğu,
daha önce Bakanlkça yaplan duyuruda snav sonuçlarnn en geç 24.04.2015
tarihinde açklanacağnn ilan edilmiş olmasna karşn halen snav sonuçlarnn
duyurulmadğ, bu durumun adaylar arasnda belirsizliğe yol açtğ ve dernekler
olarak sürekli bu konuda adaylardan şikayet aldğmz belirtilerek, zaten
değerlendirmesi komisyon tarafndan yaplmş olan snav sonuçlarnn bir an
önce açklanmas veya açklanacağ günün yeniden ilan edilmesi ve komisyon
üyesi olarak imzalanmş olan değerlendirme tutanaklarnn bir suretinin verilmesi
talep edilmiş ise de, aradan geçen zaman zarfnda snav sonuçlar açklanmadğ
gibi, açklanacağ tarih de belirlenmemiş, imzalanmş snav değerlendirme
tutanaklar da teslim edilmemiştir.
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkannn, snav
değerlendirme komisyonu tarafndan yaplan değerlendirmenin bizzat içerisinde
bulunmas nedeniyle, yaplan snav sonuçlarnn 14.04.2015 tarihinde komisyon
tarafndan değerlendirmelerinin kesin olarak tamamlanmş olduğu hususu bilgisi
dâhilindedir. Snav tarihinde mevcut ve yürürlükte olan mevzuat gereğince, yazl
şekilde gerçekleştirilecek olan gümrük müşavirliği yeterlilik snavnn, komisyon
tarafndan snav sonuçlarnn değerlendirilmesinden başka yerine getirilmesi
gereken herhangi bir başka aşamas bulunmamaktadr.
-1-
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
Değerlendirme aşamas 14.04.2015 tarihinde tamamlanmş olan snavn,
aradan geçen iki aylk sürede halen açklanmamş olmas, adaylar açsnda
mağduriyete sebep olduğu gibi, akbeti bilinmeyen bir sürece girildiği konusunda
tedirginliğe neden olmaktadr. Takdir edileceği üzere bu durum, bireylerin idare
karşsndaki güvenliğini sarsc olup, idarenin sürekliliği, hukuk devleti ilkesine de
ters düşmektedir.
Bu sebeple, Gümrükler Genel Müdürlüğü'ne Ankara Gümrük Müşavirleri
Derneği Başkan Aslhan Çelebi'nin ilgi yaz ile yapmş olduğu başvuru üzerine
herhangi bir sonuç alnamamas göz önünde bulundurularak, daha önce
komisyon tarafndan değerlendirmeleri tamamlanmş olan snav sonuçlarnn,
snav tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat gereğince snavda başka bir aşama
da söz konusu olmadğndan açklanmasnn sağlanmasn takdir ve
tensiplerinize arz ve talep ederiz.
Sayglarmzla.
Orhan KATTAŞ
Bursa Gümrük Müşavirleri Derneği
Yönetim Kurulu Başkan
Serdar KESKİN
İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneği
Yönetim Kurulu Başkan
Taşkn DALAY
İzmir Gümrük Müşavirleri Derneği
Yönetim Kurulu Başkan
-2-
55
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Hüseyin SARIDAĞ
SARIDA
Mersin Gümrük Müş
Müşavirleri Derneği
Derne
Yönetim Kurulu Başkan
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
Aslhan ÇELEBİ
Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği
Yönetim Kurulu Başkan
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
56
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
57
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Bilgilendirme
ve Yazışmalar
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
58
Bilgilendirme ve Yazışmalar
Dernekten
Haberler
Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirliği Hakkında
Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirliği sisteminde gelinen son noktanın irdelenmesi ve izlenecek yol haritası konusunda Gümrük Müşavirleri Dernekleri (Ankara, Bursa, İstanbul, İzmir, Mersin) İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneğinin ev sahipliğinde ortak bir toplantı yapmıştır.
Toplantıda özetle; 02 Aralık 2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 5 sayılı tebliğ ile başlayan süreç ve
sonrasında çıkarılan 2014/30 sayılı genelge ve en son olarak da Gümrük Yönetmeliği düzenlemelerine
karşı davalar açılmış ve bilindiği üzere yürütmeyi durdurma kararı alınmıştır. Bu doğrultuda yaptığımız
görüşmelerde YGM sisteminin, Danıştay 15’inci Daire tarafından esastan karar verilinceye kadar aynen
devam etmesi gerektiği konusunda görüş birliğine varılmış, Bakanlığımız tarafından YGM sistemini
etkileyecek düzenlemeler yapıldığında izlenecek yol haritası belirlenmiştir.
Dernekler olarak öncelikle ülkemiz menfaatleri doğrultusunda YGM sistemi ve Gümrük Müşavirliği
mesleğinin geleceği konusunda tüm kurumlarla uzlaşma noktasında hazır olduğumuzun bilinmesini,
uzlaşma sağlanamadığı taktirde, camiamızın haklarının hukuki yollarla savunulması konusunda görüş
birliğine varılmıştır. Siz değerli üyelerimizin bilgilerinize rica eder, işlerinizde başarılar dileriz.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
Ramazan ayında ihtiyaç sahipleri için hazırlanan
60 adet erzak kolisi dağıtıldı
59
Dernekten Haberler
Yalnız Değilsiniz
Mesleğimize yönelik her türlü sorun ve sorunuzda, bizimle iletişime geçebilirsiniz. 0 312 213
52 51 numaralı telefonumuzu aradığınızda veya agm.org.tr adresli web sitemizde sağ altta
bulunan Sorun Cevaplayalım menüsünden iletinizi gönderdiğinizde, soru veya sorununuzla
ilgili size dönüş yapılacaktır.
Hep
Hatırlanacaklar
28.09.2015 tarihinde üyemiz Gümrük Müşaviri Fadime BAŞOL’un annesi Meknuze
BİLGİN vefat etmiştir. Cenazesi 29.09.2015 tarihinde Ankara Karşıyaka Camiinde kılınan ikindi namazını müteakip Karşıyaka Mezarlığında defnedilmiştir. Merhumeye
Allahtan rahmet kederli ailesine sabır ve başsağlığı dileriz.
13.09.2015 tarihinde Ankara Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı
Aslıhan ÇELEBİ’nin amcasının oğlu kalp cerrahı Op.Dr. Mehmet SUSAM vefat etmiştir. Cenazesi 18.09.2015 tarihinde Ankara Karşıyaka Camiinde kılınan öğle namazını
müteakip Karşıyaka Mezarlığında defnedilmiştir. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli
ailesine sabır ve başsağlığı dileriz.
03.08.2015 tarihinde üyemiz Gümrük Müşavir Yardımcı Kazım MEYDAN’ın eşi Melek Gökay MEYDAN vefat etmiştir. Cenazesi 04.08.2015 tarihinde Tekirdağ Çorlu Merkez Camiinde kılınan ikindi namazını müteakip defnedilmiştir. Merhumeye Allahtan
rahmet, kederli ailesine baş sağlığı dileriz.
ANKARA GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİ DERGİSİ
60
09.07.2015 tarihinde üyemiz Gümrük Müşavir Yardımcı Asım USANMAZ’ın ağabeyi Ali USANMAZ vefat etmiştir. Cenazesi 10.07.2015 tarihinde Ankara Karşıyaka
Camiinde kılınan ikindi namazını müteakip Karşıyaka Mezarlğına defnedilmiştir.
Merhuma Allahtan rahmet, kederli ailesine baş sağlığı dileriz.
07.07.2015 tarihinde üyemiz Gümrük Müşavir Yardımcı Gazi ATASEVER’in kayınvalidesi Gülizar DOĞAN vefat etmiştir. Cenazesi 08.08.2015 tarihinde Ankara Karşıyaka Camiinde kılınan ikindi namazını müteakip Karşıyaka Mezarlğına defnedilmiştir.
Merhumeye Allahtan rahmet, kederli ailesine baş sağlığı dileriz.
Hep Hatırlanacaklar
01.07.2015 tarihinde üyemiz Gümrük Müşavir Yardımcı Aynur ÇALIŞKAN’ın kardeşi Adnan CANCI vefat etmiştir. Cenazesi 02.07.2015 tarihinde Ankara Karşıyaka Camiinde kılınan ikindi namazını müteakip Karşıyaka Mezarlğına defnedilmiştir. Merhuma Allahtan rahmet, kederli ailesine baş sağlığı dileriz.
01.07.2015 tarihinde üyemiz Gümrük Müşavir Yardımcı Hulusi DALKILIÇ’ın kardeşi
Muzaffer DALKILIÇ vefat etmiştir. Cenazesi 02.07.2015 tarihinde İstanbul Yenibosna
Aksa Camiinde kılınan ikindi namazını müteakip Karşıyaka Mezarlğına defnedilmiştir. Merhuma Allahtan rahmet, kederli ailesine baş sağlığı dileriz.
10.06.2015 tarihinde üyemiz Gümrük Müşavir Yardımcı Asım USANMAZ’ın ağabeyi Ali USANMAZ vefat etmiştir. Cenazesi 10.07.2015 tarihinde Ankara Karşıyaka
Camiinde kılınan ikindi namazını müteakip Karşıyaka Mezarlğına defnedilmiştir.
Merhuma Allahtan rahmet, kederli ailesine baş sağlığı dileriz.

Benzer belgeler