S18. Elektrik Hasarına Bağlı Yanık Meydana Gelmiş Çocuk ve

Transkript

S18. Elektrik Hasarına Bağlı Yanık Meydana Gelmiş Çocuk ve
Elektrik Hasarına Bağlı Yanık Meydana Gelmiş Çocuk ve
Erişkin Hastaların Değerlendirilmesi: Bir Merkezin Deneyimi
Kaan İlter, Doğuşcan Kurular, Ayşe Duygu Tufan, Berkan Karabuğa, Ekin
Konca
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Cem Aydoğan
ÖZET:
Amaç: Elektrik yanıkları, genellikle deriyi ve derin dokuları tutan harap
edici bir termal yaralanmadır. Elektrik yanıklarının diğer termal yaralanma
tiplerinde görülmeyen katarakt, sonradan görülen spinal kord defektleri
gibi kronik sonuçları vardır. Bu çalışmanın amacı Başkent Üniversitesi
Yanık ve Yangın Afet Enstitüsü’ndeki bu tip yaralanmaların klinik
özelliklerini analiz etmek ve önleyici tedbirlerin alınmasını araştırmaktır.
Yöntem: Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Yanık ve Yangın Afetleri
Enstitüsüne bağlı Yanık Tedavi merkezlerinde 1997-2013 yılları arasında
tedavi edilen 209 elektrik yanıklı erişkin ve pediatrik hasta çalışmaya dahil
edilmiştir.Hastaların kayıtlarından retrospektif olarak demografik veriler,
anatomik lokalizasyon ve yanık genişliğini, cerrahi prosedürler,
komplikasyonlar, ve klinik sonuçlar değerlendirilmiştir. Veriler SPSS
versiyon 11.0 yardımı ile ki-kare ve Fisher’s test kullanılarak analiz
edilmiştir.
Sonuçlar: Hastaların yaş ortalaması 24.84 1.14 yıl idi. Yüksek voltaj, ark
ve düşük voltaj yaralanmalarının yüzdeleri sırasıyla %63.7, %25.8 ve
%10.5’tir. Mevsimsel dağılıma göre kazalar en sık yaz aylarında (%34.7)
görülmektedir.
Pediatrik hastalarda yüksek voltaj, düşük voltaj ve flash yaralanmaların
yüzdeleri sırasıyla %89.7, %8.6 ve %1.7’dir. Pediatrik grupta kazaların en
sık meydana geldiği yer dış mekanlardır. Hastaların %20.5’inde elektrik
yanığı ile birlikte ek travmalar mevcuttur. Kafa yaralanması en sık
rastlanan ek travmadır (%34.8)
Hastaların %36.3’ü konservatif olarak tedavi edilmiştir. Geri kalan hastalar
graft, flap ve eksizyon prosedürleri ile tedavi edilmiştir. Fasiyotomi ve
amputasyon yapılan hastaların yüzdeleri sırasıyla %11.1 ve %22.7’dir.
Ortalama hastanede kalma süresi 28.18 1.59 gündür. Mortalite oranı
%10’dur. En sık ölüm nedeni sepsistir.
Yorum: Ekstremitelerin viabilitesinin yakın takibi, erken fasyotomiler,
nekrotik dokuların erken debridmanı ve graftve/veya flapler ile kapatılması
bu özellikli travmada daha ileri komplikasyonları önlemek için çok
önemlidir. Elektrikçilere ek olarak inşaat iççileri ve dış cephe boyacıları bu
travmada Türkiye için risk gruplarındandır. Elektrik yanıklarında ayrıca ek
travmaların olabileceği her zaman göz önünde bulundurulmalıdır.
Anahtar Kelimeler: Elektrik yanığı, komplikasyonlar, klinik sonuçlar
GİRİŞ
Elektirik yanıkları genellikle deriyi ve derin dokuları kapsayan termal
yaralanmaların en harap edicilerindendir. Birincil olarak genç çalışan
erkekleri etkiler. Elektrik yanıkları yanık servisindeki en sık amputasyon
nedenidir. Ek olarak elektirikçiler ve inşaat işçileri de özel risk altındadır.
Elektrik yanıklarının diğer termal yaralanma tiplerinde görülmeyen kronik
sonuçları vardır (katarakt, sonradan görülen spinal kord defektleri gibi).
Morbidite, hastanede kalma süresi, cerrahi sayısı yanık bazında
beklenenden çok daha fazladır1. Bu çalışmanın amacı Başkent Üniversitesi
Yanık ve Yangın Afet Enstitüsü’ndeki bu tip yaralanmaların spesifik
özelliklerini analiz etmek ve önleyici ölçülerin alınmasının mümkün olup
olmadığını incelemektir.
GEREÇ VE YÖNTEM
Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Yanık ve Yangın Afet Enstitüsü’nde 1997
ve 2013 yılları arasındaki elektrik yaralanmaları hakkındaki deneyimlerimiz
retrospektif olarak gösterilmiştir. Bu çalışma, merkezimizdeki elektrik
yanıklı bütün pediatrik ve erişkin hastaları içermektedir. KA13/106 no’lu
çalışmamız Başkent Üniversitesi Tıp ve Sağlık Bilimleri Araştırma Kurulu
tarafından onaylanmış ve Başkent Üniversitesi Araştırma Fonu’nca
desteklenmiştir
Elektrik yanıklı hastalara yaklaşımımız Tablo 1’de özetlenmiştir. Ayrıntılar,
hastaların kayıt kartlarından retrospektif olarak incelenen demografik
veriyi, yaralanma olayını, lokasyon ve yanık genişliğini, cerrahi
prosedürleri, komplikasyonları, hastanede kalma süresini ve klinik
sonuçları içermektedir. Data SPSS versiyon 11.0’da ki-kare ve Fisher’s test
kullanılarak analiz edildi. p<0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi.
Değerler ortalama±SEM(oran) olarak belirtildi.
Tablo 1. Başkent Üniversitesi Hastanesi’nde Yanık Yaralanmalarının
Müdahalesi
İlk Müdahale
Hastanın havayolunun açılması ve kardiyopulmoner fonksiyonların
değerlendirilmesi
Giriş ve çıkış bölgelerinin değerlendirilmesi
Kas nekrozu ya da künt travma ihtimalinin değerlendirilmesi
Öykünün dikkatlice alınması, hastaların gözlem için hastaneye yatırılması
Monitorize etme
EKG
Arteriyel ve venöz basınç( pulmoner arteriyel kateter düşünülmesi )
İdrar çıkışı, idrar miyoglobin
Serum elektrolitleri, miyoglobin, CPK ve koagülasyon faktörleri
Kompartman sendromuyla ilgili ekstremitelerin değerlendirilmesi
Distal ekstremitelere kan akışının yakın takibi ( Doppler sonografi ve fiziksel
incelemeyle)
Santral ve periferal sinir fonksiyonlarının değerlendirilmesi
Sıvı Müdahalesi
Laktat Ringer Solüsyonunun verilmesi, gerekliyse kolloid ve kan ile birlikte
Mannitol infüzyonu verilmesi ( bolus 12,5 g’ı takiben her 2-4 saatte bir)
IV solusyona sodyum bikarbonat eklenmesi (idrar pH’ını>7 ve kan pH’ını 7.5
tutmak);
Fazla miktar sıvı gerekliyse düşük doz dopamin vermek;
Pigment birikimi devam ediyorsa kıvrım diüretiği vermek
Enfeksiyon Kontrolü
Hasta stabil olur olmaz yarayı debride etmek;
Tetanoz profilaksisi vermek;
Yanmış bölgeye topikal antibiyotik uygulamak.
Eskarotomi ve Fasiyotomi
Çevresel derin yanık varsa ve distal perfüzyon bozulmuşsa (eskaratomi);
Cilt altı dokularda hasar veya kompartman basıncı yükselmişse fasiyotomi.
Agresif Cerrahi Tedavi
Hasta hemodinamik olarak stabil hale gelir gelmez nekrotik dokuların debridmanı
Nekrotik ekstremitenin amputasyonu
BULGULAR
1997’den 2013 yılına hospitalize edilen 1305 yanık hastasından, 209 hasta
(16,01%) elektrik yaralanmalarına maruz kalmıştır. Hastaların çoğu
erkektir (85,2%). Ortalama yaş 24,84±1,14’tür (Aralık 1-71 yaş). Dekad
bağımlı yaş dağılımına göre hastaların çoğu ikinci dekad (29,4%) ve
üçüncü
dekadtadır
(23,2%)
(Şekil
1).
Yüksek
voltajlı
akım
yaralanmalarının yüzdesi, flash yaralanmaları ve düşük voltajlı akım
yaralanmalarının yüzdesi sırasıyla 63.7%, 25.8% ve 10.5% idi.
Hastalarımızın yanıktan etkilenmiş vücut yüzey alanları ve 3.derece yanık
alanı ortalaması sırasıyla 24.12±0.95% (Aralık 0-50) ve 12.66±0.95%
(aralık 0-60)’tir. Hastaların merkezimize ortalama başvuru zamanı
1.72±0,16 (aralık 0-10) gün idi. Hastaların yüzde %40’ı merkezimize ilk
24 saatte başvurmuş, 24.7%’si kazadan sonraki gün başvurmuştur (Şekil
2). Mevsimsel çeşitlilik anlamlıydı. Elektrik yanıkları yaz mevsiminde çok
yaygın idi(34,7%), ardından ilkbahar(26,3%), sonbahar(20.1%) ve
kış(18.9%) izlemekteydi (p<0.05).
Sadece 2 hastada (22,2%) düşük voltajlı yaralanmalar iş ortamında
meydana geldi ve kalan 8 hastada düşük voltajlı yaralanmalar evde
meydana geldi. Bunun yanında flash yaralanmalarını da içeren yüksek
voltajlı yaralanmaların %60’ı (118 hasta) iş ortamında meydana geldi ve
yüksek voltaj yaralanmalarının kalan %40’ı (81 hasta) işle ilgili değildi
(Tablo 2). Hastaların meslek dağılımı Tablo 3’te gösterilmiştir.
Şekil 1:
Şekil 2:
Tablo 2. Hastaların yaralanma tipine ve yerine göre dağılımı.
Yaralanma tipi
Düşük-voltaj
Flash
Yaralanmaları
Yüksek voltaj
Toplam
Ev
8 (80%)
6 (10%)
İş
2
48
30 (20.8%)
44 (20.5%)
70 (49.2%)
120 (57.9%)
(20%)
(88%)
Dış mekan
0
1 (2%)
Toplam
10
55
44 (30%)
45 (21.6%)
144
209
Tablo 3. Hastaların yaralanma tipi ve mesleklerine göre dağılımı
Meslek
Düşükvoltaj
0 (%0)
4 (%40)
0 (%0)
Flash
Boyacı
Endüstriyel
çalışan
Çiftçi
İşsiz
Emekli
Ev hanımı
Okul öncesi
Demiryolu
çalışanı
Çoban
Toplam
0 (%0)
0 (%0)
10
Elektrikçi
Öğrenci
İnşaat işçisi
Toplam
27 (%49.1)
2 (%3.6)
1 (%1.8)
Yüksek
voltaj
29 (%20.1)
48 (%33.3)
23 (%15.9)
0 (%0)
2 (%20)
18 (%32.7)
4 (%7.2)
2 (%1.4)
6 (%4.1)
20
12
0
0
0
0
4
0
2
1
0
0
11 (%7.6)
8 (%5.5)
7 (%4.8)
5 (%3.4)
1 (0.7)
11
10
8
5
5
0 (%0)
2 (%1.4)
2
0 (%0)
55
2 (%1.4)
144
2
209
(%0)
(%0)
(%0)
(%0)
(%40)
(%0)
(%3.6)
(%1.8)
(%0)
(%0)
56
54
24
64 hasta 17 yaşından daha küçüktür. Bu hastaların ortalama yaşları
11.14±0.44 yaştır (Aralık 2-16 yaş). Yaşı 10’dan büyük olan pediatrik
hastaların yüzdesi %32,8 (21 hasta), 9 yaşından küçük olanlarınki de
%67,2’dir(43 hasta). Pediatrik hastalarda yüksek voltaj, düşük voltaj ve
flash yaralanmalarının yüzdeleri sırasıyla 89,7% (57 hasta), 8,6% (6
hasta) ve 1,7% (1 hasta) idi. Pediatrik grupta kazaların en sık meydana
geldiği rapor edilen yer dış mekanlardı (53,4%, 34 hasta). Pediatrik grupta
dış mekânları ev (36,2%, 23 hasta) ve işyerleri (10,3%,7 hasta) takip etti.
Tablo 4 pediatrik hastaların mesleğe göre yaralanma tiplerini
göstermektedir. Yukarıda bahsedildiği gibi pediatrik hastalarda meydana
gelen yaralanmalarda yüksek voltaj yaralanmaları en çok karşılaşılan
yaralanma tipi ve dış mekânlarla birlikte evler en sık rapor edilen
mekânlardır. Yüksek gerilimli elektrik hatlarından kopan tellerle oynama,
yüksek gerilim elektrik direklerine tırmanma, açık alanlarda uçurtma gibi
oyuncaklarla oynama, evin balkonu veya terasta, apartmanların
yakınındaki yüksek gerilim elektrik hatlarına yakın olma, balkondaki veya
çatıya yakın yüksek gerilim elektrik hatlarındaki televizyon anteni ile
oynama pediatrik hastalardaki kazaların klasik hikâyeleriydi.
Tablo 4. Pediatrik hastaların yaralanma tipine ve mesleğine göre
dağılımı
Meslek
Düşük
Flash
Yüksek-voltaj
Toplam
voltaj
yaralanma
Öğrenci
2 (33.4%) 1 (100%)
47 (82.4%)
50
Anaokulu
4 (66.6%) 0
1 (1.7%)
5
öğrencisi
İnşaat çalışanı 0
0
3 (5.2%)
3
Çiftçi
0
0
2 (3.5%)
2
Çoban
0
0
2 (3.5%)
2
Endüstriyel
0
0
1 (1.7%)
1
çalışan
İşsiz
Toplam
0
6
0
1
1 (1.7%)
57
1
64
Ağaca, telefon direklerine, yüksek gerilimli elektrik direklerine tırmanan
veya balkonlarında veya çatılarında yüksek gerilime maruz kalan hastalar
yüksek voltaj yaralanması dışında başka potansiyel tehlikelere de açıktır.
Bunlar, yaralanmadan dolayı gelişen travmalardır. 40 hasta (19.1%)
yüksekten düşmüştür. Elektrik yaralanması haricinde ek travması olan
hasta oranı %20.5’tir (43 hasta). Kafa travması en sık karşılaşılan ek
travmadır (34,8%), ekstremitelerde kırıklar ve yumuşak doku hasarı kafa
travmasını takip etmektedir. Tablo 5 elektrik yanığı hasarlarına ilaveten ek
travmaları göstermektedir.
Tablo 5. Ek Travmalar
Bölge
N
Kafa hasarı
15
Ekstremiteler
8
Toraks
Omurga
Abdominal
2
2
2
Yumuşak
hasarı
Akut oküler
Toplam
doku
11
3
43
Açıklama
N
Kafatası kırığı
7
İntraparankimal kanama
2
Anoksik beyin hasarı
3
Subdural hematom
2
Beyin sarsıntısı
Alt ekstremitede kırık
1
3
Üst ekstremitede kırık
Pnömotoraks
Lumbal vertebrada kırık
Pelvik kırık
Splenik Rüptür
5
2
2
1
1
Yırtılma
6
Çürük
Subkonjonktival kanama
5
3
43
182 hastada üst ekstremite yanığı, 78 hastada alt ekstremite yanığı, 49
hastada gövde yanıkları, 71 hastada baş-boyun yanığıı ve 45 hastada
genital bölge yanığı vardır. 153 hastada çoklu bölge yaralanması olmuştur.
76 hasta (%36,3) primer onarım ve minör cerrahi müdahalelerle
konservatif olarak tedavi edildi. Kalan 133 hasta (%63.7) eksizyon ve
grafting prosedürlerini gerektriyordu. Yaralanma ile debridman arasındaki
ortalama süre 4.47 0.14 gündü (Aralık 0-8 gün). Fasiyotomi ve
amputasyon olan hastaların sayısı sırasıyla 23 (%11.1) ve 47 (%22.6) idi.
Fasiyotomi olan 23 hastanın 11’inde (%47.8) amputasyon gerekliydi.
Amputasyon gerektiren 46 hasta (%97.9) yüksek-voltajlı elektrik yanığı
hasarı geçirmişti (p<0.05). Sadece 1 düşük voltajlı elektrik yanığı hasarı
olan hasta ampute edildi. Tüm fasiyotomiler yüksek voltajlı elektrik yanığı
yaralanması olanlara yapıldı (p<0.05). Tablo 7 ampute edilen bölgeleri
göstermektedir. Toplamda 546 cerrahi prosedür 151 hastaya uygulandı.
Operasyonlar cerrahi debridman, grafting, amputasyon, fasiyotomi,
flapleme, laminektomi (2 hastada), laparotomi (1 hastada) idi (Şekil 3).
Tablo 6. Hastaların operasyona ve elektrik hasarı tipine gore
dağılımı
Operasyon
DüşükFlash
YüksekToplam
P
voltaj
voltaj
Graft
and 6 (4.6%)
31 (23.3) 96
133
P<0.05
Eksizyon
(72.1%)
Fasiyotomi
0
0
23 (100%) 23
p<0.05
Amputasyon 1 (2.1%)
0
46
47
p<0.05
(97.9%)
Tablo 7. Ampute edilen bölgelerin dağılımı
Ampute edilen bölgeler
N
Baş parmak
4
El parmakları
5
Ayak parmakları
17
Tek Kol (omuz sonrası)
4
Çift Kol (omuz sonrası)
1
Tek Önkol (dirsek sonrası)
9
Çift Önkol (dirsek sonrası)
2
Tek Bacak (diz sonrası)
4
Şekil 3:
Ortalama hastanede kalma süresi 28.18 1.59 gündür (genişlik 1-114).
Düşük voltajlı yaralanma, flash hasar ve yüksek voltajlı yaralanma için
ortalama hastanede kalma süresi sırasıyla 11.77 3.5, 22.06 2.69 ve
31.46 22.71 gündür (p<0.05). 3 hastanın (%1.4) inhalasyon sıkıntısı ve
25 hastanın mekanik ventilasyona ihtiyacı vardır.
Bilinç kaybı 31 hastada görüldü (%14.8). 31 hastanın 3’ünde kardiyak
arrest görüldü ve bu hastalar hipoksik ensefalopatiden öldüler. Bu üç
hasta serebral nedenli ölüm grubuna dahil edildi.
Miyoglobinüri 60 hastada gösterildi. Bu 60 hastanın hepsi yüksek voltajlı
elektrik yaralanması geçirmiştir . Mannitol infüzyonu 58 hastaya yapıldı.
Sıvı verilmesi ve mannitol infüzyonu 2 hasta hariç tüm hastalarda renal
yetmezliği önlemiştir. Bu iki 2 hasta hemodiyaliz terapisi aldılar ve
nekrotik kol amputasyonundan sonra iyileştiler. Periferal sinir hasarı,
sepsis ve invaziv yara enfeksiyonu en çok karşılaşılan komplikasyonlardır.
Tüm komplikasyonlar tablo 8’de gösterilmiştir.
Tablo 8. Hospitalizasyon Süresince Komplikasyonlar
Komplikasyonlar
Hasta Sayısı
Derin kas tutulması
60
Periferal sinir hasarı
32
Bilinç kaybı
31
Sepsis
23
İnvaziv yara enfeksiyonu
21
Travmatik beyin hasarı
8
Erişkin tipi solunum yetmezliği 5
sendromu
Oküler
5
Kardiyak arrest
3
Pnömoni
3
Basınç ülseri
3
Akut renal yetmezlik
2
Omurilik hasarı
2
Splenektomi
1
Gastrik ülser kanaması
1
%
28.7
15.3
14.8
11
10
3.8
2.4
2.4
1.4
1.4
1.4
0.9
0.9
0.5
0.5
Mortalite oranı %10’dur (21 hasta). Neredeyse ölen tüm hastalar erkektir
(20 hasta). Ölen pediatrik, erişkin ve geriatrik hasta sayıları sırasıyla 7
(%33.3), 13 (%61.9) ve 1 (%4.8) idi. Ölen 18 hastanın (%85.7) ve 6
hastanın (%28.6) sırasıyla ventilasyon desteği ve ek travması vardı
(p<0.05). Ölüm sebepleri tablo 9’da gösterilmiştir.
Tablo 9. Mortalite
Ölüm
n
%
Nedeni
Sepsis
11
52.4
Serebral
5
23.9
ARDS
3
14.3
Pnömoni
ÇOY
Toplam
1
1
21
4.7
4.7
100
Flash
Yaral
anma
(n)
Yüksek
Voltaj
Yaralan
ması (n)
Ortalama
TBSA
(%)
Ortalama
Hastanede
Kalım
(gün)
1
10
42.81
22.8
5
32.80
3.4
1
2
55.62
4.66
35
30
35
9
2
1
1
19
Ort
ala
ma
Ya
ş
(yıl
)
19.
1
20.
2
28.
6
56
65
TARTIŞMA
Bilinç düzeyinde değişiklikler yüksek voltaja bağlı hasarda yaklaşık
hastaların yarısında bildirilmiştir2. Bizim çalışmamızda bilinç düzeyindeki
değişiklikler hastaların %14.8’inde tespit edildi. 31 hastada bilinç kaybı
gözlendi. Bu insidansa yakın raporlar da bildirilmekle birlikte bizim çalışma
grubumuzun sayısının az olması ve göreceli olarak flash hasarının fazla
olması bu durumu açıklamaktadır.
Elektrik yanıklarının %70’inde sinir sisteminde geçici bir hasar meydana
gelir. Koma, nöbet, körlük, sağırlık veya afazi gibi nörolojik hasarlar
meydana gelebilir. Direk travma subfasiyal ödeme bağlı kompresyon veya
tromboz ve iskemiye bağlı olarak gecikmiş ve persistan nöropati
görülebilir. Yüksek voltajlı elektrik hasarı serebral ven trombozuna neden
olarak erken veya geç beyin hasarı yapabilir3,4. Ayrıca, spinal kord
tutulumlarına bağlı olarak assending paraliziler, spastik parapleji
bildirilmiştir. Bizim çalışma grubumuzda iki hastada elektrik yanığından 5
ve 7 gün sonra spinal kord hasarı gelişti ve bu hastalar o dönemlerde
solunum kaslarının da tutulması sebebiyle entübe edilerek mekanik
ventilasyona ihtiyaç gösterildiler. Takiplerinde bir hasta paraplejik ve diğer
hasta quadiplejik olarak hastanemizden taburcu edildiler. Özellikle
paraplejik hastada spinal korda meydana gelen hasar antiödem tedavi ile
geriledi ve mekanik ventilasyon ihtiyacı ortadan kalktı.
Periferik sinir hasarı bizim hastalarımızın %15.3’ünde görüldü. Bizim
çalışmamızda periferik sinir hasarı nekrozla eşlik etmeyenlerde uzun
dönem fizyoterapi neticesinde geriledi.
Bizim çalışmamızda mortalite %10’du. Literatürde belirtilen mortalite
oranları %3 ile 15 arasında değişmektedir. Bizim nispeten yüksek olan
mortalite
oranımızın
hastaların
merkezimize
geç
ulaşmasından
kaynaklandığını düşünüyoruz. Literatürden bildiğimize göre elektrik yanığı
hasarlarının 1/3’ü ev ortamında ki bunlar çoğunlukla düşük-voltaja bağlı
oluşmaktadır, ¼ kadarı da dış ortamlarda veya endüstriyel çevrelerde
oluşmaktadır. Düşük-voltajlı hasarların çoğu evde oluşmaktadır, bizim
çalışmamızda da düşük-voltaja bağlı hasar çoğunlukla ev ortamında
meydana gelmiş (%80). Flash hasarı çok büyük bir çoğunlukla (%88) iş
ortamında, yüksek voltaja bağlı hasarın %49.2’si iş ortamında meydana
gelmiştir. Burada ilginç olarak tespit ettiğimiz bir nokta ev ortamında
yüksek gerilime bağlı hasar hastaların %20.8’inde meydana gelmiştir.
Bizim çalışmamızda pediatrik hastalarda meydana gelen elektrik hasarının
%82.4’ü yüksek gerilime bağlı olarak meydana gelmiştir. Pediatrik
hastalarda meydana gelen yüksek gerilime bağlı hasar çoğu dış ortam ve
ev ortamında meydana gelmiştir. Açık elektrik telleriyle oynanması yüksek
gerilim hatlarının çocuk parkları üzerinden geçmesi, yüksek gerilim
hatlarına oyun amaçlı tırmanılması, açık alanlarda uçurtma gibi
oyuncaklarla oynanması, elektrik hatlarına yakın balkon ve teraslarda
metal araçlarla oynanması pediatrik hastalardaki klasik travma
hikayesidir. Pediatrik hastaların düşük voltaja bağlı yaralanmaları daha çok
ev ortamında metal araçların prizlere sokulması neticesinde gelişmiştir.
Düşük voltaja bağlı hasar aynı zamanda otomobillerin akü sistemine bağlı
da oluşabilmektedir. Bizim çalışmamızda 2 hasta bu şekilde yaralanmıştır.
Elektrik yanıklarının çoğu iş ortamında meydana geldiği göz önüne alınırsa
elektrik teknisyenleri, inşaat işçileri, çiftliklerde çalışan işçiler, demiryolu
işçileri, kamyon şoförleri ve bireysel olarak yüksek gerilim hatlarına yakın
antenleri tamir eden işçiler risk grubu olarak belirlenmiştir5,6. Bizim
çalışmamızda en fazla elektrik hasarı elektrik işiyle uğraşan teknisyen ve
işçilerde, daha sonra öğrencilerde bu da pediatrik yaş grubunda meydana
gelen yaralanmalara bağlıdır. İnşaat işçileri ve boyacılar bizim
çalışmamızda diğer mesleki risk gruplarındandır. Yanlış planlanmış yüksek
gerilim hatlarına yakın yanlış planlanmış inşaat yapımlarında çalışan
işçilerde yüksek gerilime bağlı hasar sık meydana gelmektedir. Yine
boyacılarda göreceli olarak flash hasarını (%32,50) daha sık görmekteyiz.
Yüksek gerilim hatlarına bağlı inşaatlarda dış çephe boyamalarında metal
araçların kullanılmasıyla bu hasarlar meydana gelmektedir.
Yüksek voltaj hasarı değişen derecelerde deri yanıklarına sebep olurken,
daha da önemlisi kas gibi derin dokularda şiddetli hasar meydana
getirebilmektedir. Bu da ekstremitelerin kaybı veya böbrek yetmezliğiyle
sonuçlanabilmektedir. Biz sadece geçici olarak 2 hastada akut renal
yetmezlik saptadık. Bu hastalar geçici hemodiyaliz tedavisi ile iyileştiler.
Çalışmamızda 60 hastada (%28.7) derin kas tutulumu mevcuttu. Bu
hastalar agresif sıvı resistasyonu ve idrar alkalizasyonuyla ve gerektiğinde
plazmaferez ile medikal olarak tedavi edilmiştir.
Mümkün olan en kısa sürede nekrotik dokuların eksizyonu ve bu eksize
edilen açık yaraların da flap veya greft ile erken dönemde kapatılması
amputasyon insidansını ve ekstremite bütünlüğünü ve fonksiyonunu
korumak için gereklidir7. Bizim çalışmamızda 280 debridman ameliyatı,
177 greft ameliyatı, 46 amputasyon, 23 fasiyotomi, 17 flap ameliyatı
gerçekleştirildi. Çalışmamızda 46 amputasyon yapıldı ve bunların yüksek
gerilime bağlı yaralanmaydı. En fazla ampute edilen bölgeler ayak
parmakları ve dirsek altı ön kol bölgeleriydi. Çalışmamızda 23 yüksek
gerilime bağlı hasara uğramış hastaya fasiyotomi yapılmıştır. Zamanında
açılan fasiyotominin ekstremiteyi kurtarabileceğine en azından tutulan
ekstremitenin daha distal bölümlerinin ampute edilmesi açısından yararlı
olduğunu düşünüyoruz.
Elektrik yanıklarında eşlik eden travmalar hiç de azımsanacak boyutta
değildir. Elektrik hasarının meydana getirdiği hasarın yanında yüksekten
düşme gibi durumlarla sık karşılaşılmaktadır. Ona bağlı olarak iç organ
yaralanmaları, kafa travmaları, laserasyonlar ve ekstremite kırıkları
bildirilmiştir4,8,9. Elektrik yanıklarında kırıklar yüksek gerilime bağlı ani
kasılma ile de olabilmektedir.
En sık olarak yüksekten düşmeye bağlı kafa travmasına rastladık. Bunu
yumuşak doku hasarı ve ekstremite kırıkları izlemiştir.
En sık ölüm sebebi sepsis ve serebral kaynaklı olanlardır. Serebral
kaynaklı olanları yüksek gerilimin nörolojik dokularda yaptığı hasara bağlı
olduğunu düşünüyoruz. Sepsisten ölen hastalarımızın ortalama yanık
vücut yüzey alanları %42.8’dir. Bu hastaların yanık genişlikleri fazla
olduğu için sepsise yakalandığını düşünmekteyiz.
SONUÇ
 Elektrik hasarı sistemik etkileri olabilen bir multitravma yaralanma
şeklidir. Tedavisi özelleşmiş merkezlerde ve multidisipliner
yaklaşımla yapılmalıdır.
 Erken dönemde hastaların özelleşmiş merkezlere sevkinin yapılması
daha sonra meydana gelebilecek komplikasyonları azaltacaktır.
 Elektrik yanıklarında yanık merkezine ulaştıktan sonra en majör
problem morbiditedir. Bu nedenle en önemli mesele hasarın
öncelikle oluşmamasıdır.
 Hasarın önlenmesi için özellikle pediatrik yaş grubunda ailelerin ve
halkın elektrik kullanımı, elektriğin meydana getirebileceği zararlar
ve elektrikli ev aletlerinin kullanımına yönelik sürekli eğitim
verilmelidir.
 İş kazalarını önleyebilmek için risk gruplarına düzenli eğitim
yapılması gerekmektedir
KAYNAKLAR
1. Lee RC. Injury by electrical forces: pathology, manifestations and therapy.
Curr Prob Surg 1997;34:738-40
2. Grube BJ, Heimbach DM, Engrav LH, Copass MK. Neurologic consequences
of electrical burns. J Trauma 1990;30:254–8.
3. Hussmann J, Kucan JO, Russel RC, et al. Electrical injuries morbidity,
outcome and treatment rationale. Burns 1995;21:530–5.
4. Haberal M, Bayraktar U, Ozturk S, et al. Early neurologicalcomplications in
electrical burns. Annals of the MBC 1990;3:114–5.
5. Pruitt BA, Mason AD Jr, Goodwin CW. Epidemiology of burn injury and
demography of burn care facilities. In: Gann DS, ed. Problems in general
surgery. Vol. 7, No. 2. Philadelphia: JB Lippincott; 1990. p. 235–51.
6. Baker SP, O’Neill Ginsberg NJ, et al. Occupational injury. In: The Injury
Fact Book. 2nd ed. New York: Oxford University Press; 1992. p. 114–33.
7. Xiao J, Cai BR. A clinical study of electrical injuries. Burns 1994;20:340–6.
8. Zubair M, Besner Ge. Pediatric electrical burns: Management strategies.
Burns 1997;23:413–20.
9. Haberal M, Ucar N, Bayraktar U, et al. Visceral injuries, wound infection
and sepsis following electrical injuries. Burns 1996;22:154–61.

Benzer belgeler