Tem-Aust ne olur son-4

Transkript

Tem-Aust ne olur son-4
a¤›n
DÜŞÜN VE SANAT DERGİSİ
e-mail: [email protected]
web sitemiz: http://ankaraagindernegi.org
TEMMUZ-AĞUSTOS 2012
a¤›n
DÜfiÜN VE SANAT DERG‹S‹
A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Yay›n›d›r
Temmuz-A¤ustos 2012 Y›l:26 Say›: 247-248
Bask› Tarihi: 28/09/2012
***
A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Ad›na
Sahibi
Ahmet ÇET‹N
***
Genel Yay›n Yönetmeni
Dr. Ahmet Nihat DÜNDAR
***
Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü
Mustafa Kamil ATEfi
***
Yaz› Kurulu
Mevlüt ÖKSÜZO⁄LU-Samettin AKBAfi-Alper B‹LG‹N
Ahmet DEM‹RKOL-Mehmet U⁄UR
‹letiflim: Ömer ÖZTÜRK
***
Yönetim Merkezi:
A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i
Hofldere Caddesi, Akasya Apt. No: 41-2 A
Y.Ayranc› / ANKARA
Tel: 0 312 426 75 90 Faks: 0 312 354 78 38
e-mail: [email protected]
web adresimiz: http://ankaraagindernegi.org
***
A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i,
PTT 101843 no.lu Çek Hesab›
T.C. Ziraat Bankas› Ankara Yeniflehir fiubesi
IBAN No: TR59 0001 0004 7139 7751 6850 02
Hesap No: 39775168-5002-0471
Yeniflehir-ANKARA
***
‹zin al›narak al›nt› yap›labilir.
Gönderilen yaz›lar yay›mlans›n, yay›mlanmas›n
iade edilmez ve telif ücreti ödenmez.
Dergide yaz›n›n yay›mlanmas› yazar›n görüflünün
paylafl›ld›¤› anlam›na gelmez.
Yaz›lardaki fikirler yazarlar›na aittir.
***
Yay›n Türü: Yerel Süreli Yay›n
***
Grafik-Tasar›m
Banu KAHRAMAN
0 554 918 37 47
***
‹Ç‹NDEK‹LER
3-4
Elaz›¤’›n En Geliflmifl ‹lçesi . . . . . . . . . . .
Dr. Ahmet Nihat DÜNDAR
5-6
Nihat ASYALI’y› Anarken . . . . . . . . . . . .
Mustafa Y›lmaz ONAY
7-9
‹çimizden Biri (Tanyol GENÇOSMAN) . .
M. Kamil ATEfi
Vatan Namus’tu (fiiir) . . . . . . . . . . . . . . . . . .
Mustafa SELÇUK
10-12
Yaflanm›fl Hikayeler “Finco” . . . . . . .
Ahmet SAMUR
A¤›n’da Bahar (fiiir) . . . . . . . . . . . . . . . . . .
‹smail BEYDEM‹R
An›lardaki ‹zler . . . . . . . . . . . . . . . . .
fi. Necmi ÖZEN
***
A¤›n Düflün ve Sanat Dergisi muhabirleri
A¤›n - Suat UYANIK • ‹stanbul - Ahmet SAMUR
‹zmir - Ak›n ERGÜL • Malatya - Sait YALÇIN
Kapak Foto¤raf›
Miraç ÖZMEN
12
13-16
Yar (fiiir) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
Mustafa YORULMAZ
16
17 Nisan 1940’da
Kurulan Köy Enstitüleri . . . . . . . . . . .
Hasan Güner GÜLER
17-18
19
‹zmir’de A¤›n’› Yaflad›k ve Yaflatt›k . . . . .
Hasan KARATAfi
Güneflin Do¤uflunu
Venköyü’nden ‹zlemek . . . . . . . . . . . . . . .
Mustafa AKBAfi
Ben Ö¤retmenim . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
Hadi ÖNAL
Alo 182 . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
Derleme
Yusuf’un Hikayesi . . . . . . . . . . . . . .
Selçuk AYBEK
20
21
22-23
A¤›n Dergisi ve A¤›nl›lar . . . . . . . . . . . . . .
Ahmet DEM‹RKOL
Bask›
HAS-SOY Matbaac›l›k Bas. Tas. Tan. Ltd. fiti.
Kaz›m Karabekir Cad. 95/60 ‹skitler- ANKARA
Tel: 0 312 341 59 94 / 384 03 04
9
24
25-27
28
Do¤umlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .29
Evlenenler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .30
Vefat Edenler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .31
K›sa... K›sa... K›sa... Haberler . . . . . . . . . .
Elaz›¤’›n
En Geliflmifl
‹lçesi A¤›n
Kirpi yavrusunu PAMU⁄UM diye severmifl,
batan, oklu tüyleri oldu¤u halde...… Kuzgun’a
da yavrusu ku¤u gibi gözükürmüfl... Anneler,
babalar, çocuklar›na göre en iyi anne, baba...…
Çocuklar da annelerine, babalar›na göre en iyi
çocuk...
Emniyet Genel Müdürlü¤ü’nde Daire Baflkan› olarak görev yapt›¤›m dönemde floförlü¤ümü yapan bir polis memurumuz rahats›zland›¤› için doktora muayene ettirmek üzere
6 yafl›ndaki çocu¤unu daireye getirmifl. Çocuklar› severim. Odama ça¤›rd›m, kendisine
kantinden içecek ve yiyecek ald›rd›m, aram›z
iyi... Konufluyoruz... 6 yafl›ndaki ‹smail, önce
odada merak etti¤i her fleyi sordu, bilgisayar,
telsiz ve telefonlarla ilgilendi, sonra döner
koltu¤a oturdu ve konufltu:
- Gürefl tutar m›s›n?
Tutar›m dedim.
- Babam seni yener de¤il mi? dedi. Babas› zay›f ve çelimsizdi ama düflündüm.
- Yener. dedim.
- Bu odadakilerden babama da verirler’mi...
- Babam da senin gibi müdür olur de¤il
mi? dedi. Düflündüm
- çal›fl›rsa olur. dedim sevindi. Evet o
onun babas›. Baba en güçlü, en çal›flkan, en
çok bilen...
Bunlar› niye anlatt›m, yaz›m›z›n bafll›¤›ndan dolay›...… Baz›lar›n›n gülümseyerek “eh bir
A¤›n’l›dan da bu beklenir” dedi¤ini duyar gibi
oluyorum. Evet A⁄IN bizim do¤du¤umuz
Temmuz
: 2012
A¤ustos
Dr. Ahmet Nihat DÜNDAR
yer...…Geçmiflimiz...… Ama yaz›lar›m›z› duygular›m›zla yazmay›z, 64 y›ll›k çizgimizi de bozdurmay›z... Biz araflt›rma ve incelemelerimizi
“bilimsellik” temeline ve verilerine dayand›rmak zorunday›z. Bu bafll›¤› da onun için att›k.
2011 y›l›nda yap›lan ‹llerin Sosyo -Ekonomik Geliflmifllik s›ralamas›nda ELAZI⁄ 39. s›rada yerini alm›fl durumda. ‹stanbul, Ankara
ve ‹zmir ilk üç s›ray› paylafl›rken GAKKOfi’ lar›n diyar› ilimiz ELAZI⁄ 39. ncu s›rada...…
Kuflkusuz bu s›ra di¤er illerle mukayese edildi¤inde (Örne¤in bu s›ralamada Malatya 42,
Afyon 43, Hatay 46, Kastamonu 47,Kahraman Marafl 60,Van 75, Mufl 81. nci s›rada yer
almakltad›r)iyi ama kan›mca yeterli de¤il...
Türkiye’de ‹lçelerin Geliflmifllik S›ralamas› ile ilgili ilk bilimsel araflt›rma da Devlet
Planlama Teflkilat› Müsteflarl›¤› taraf›ndan
de¤iflik tarihlerde yap›lm›fl ve sonuçlar›
23.9.2003 tarihinde yay›nlanm›flt›r. Araflt›rma sonuçlar›na göre TÜRK‹YE’de o tarihte
toplam 872 ilçe bulunmakta, A⁄IN ilçesi geliflmifllik s›ras› olarak toplam 872 ilçe içinde
276 s›rada bulunmaktad›r. A⁄IN’›n geliflmifllik endeksi 0,062256, geliflmifllik grubu 3
dür. Geliflmifllik grubu 1 olan ilçeler içerisinde
Ayd›n Kufladas›, ‹zmir Çeflme, Mu¤la Bodrum,
geliflmifllik grubu 2 olan ilçeler aras›nda ise
Edirne Keflan, ‹zmir Kemalpafla gibi ilçeler
bulunmaktad›r.
‹lçelerin ba¤l› olduklar› il içindeki geliflmifllik s›ralamas›nda ise A⁄IN ilk s›radad›r.
3
1.A⁄IN
(Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 233),
(Vikipedi Ansiklobedisinde bu s›ra 276 olarak gösterilmektedir)
2.Keban
(Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 323)
3.Kovanc›lar
(Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 429)
4.Karakoçan
(Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 599)
5.Maden
(Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 615
6.Alacakaya
(Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 626)
7.Sivrice
(Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 687)
8.Baskil
(Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 691)
9.Palu
(Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 757)
10.Ar›cak
(Türkiye ilçeleri aras›ndaki s›ras› 831) fleklindedir.
A⁄IN hakk›ndaki bu de¤erlendirmeler afla¤›daki SOSYO- EKONOM‹K GÖSTERGELER ölçü
al›nmak suretiyle yap›lmaktad›r.
Türkiye Genelinde
Ölçüt
‹lçe S›ralamas›ndaki Yeri
1.Nüfus
5246
858
% 68.43
103
15.67
244
4.Nüfus Yo¤unlu¤u
38
538
5.Nüfus ba¤›ml›l›k
% 53.35
584
4.16
642
7.Tar›m Sektöründe Çal›flanlar
% 65.49
605
8.Sanayi Sektöründe çal›flanlar
% 4.50
390
9.Hizmet Sektöründe çal›flanlar
% 30.02
206
10.‹flsizlik Oran›
12.15
80
11.Okur Yazar Oran›
87.01
330
12.Bebek Ölüm Oran›
18.18
840
13.Fert Bafl›na Gen. Bütçe Geliri
22.205
58
2.fiehirleflme Oran›
3.Toplam Nüfus Art›fl H›z›(Binde)
6.Ortalama Hane Halk› Büyüklü¤ü
Bu konuya sonraki yaz›lar›m›zda da de¤inece¤iz. Sa¤l›kl› kal›n…
“A⁄IN da NE YET‹fi‹R?” diye soranlara “A⁄IN da ADAM YET‹fi‹R” diye cevap veren büyüklerimizi mahcup etmemek, OKUMAK…OKUTMAK için YARDIM ET…………
E⁄‹T‹M ve Ö⁄RET‹M KRED‹S‹ ‹Ç‹N BA⁄Ifi YAPILAB‹LECEK HESAP NUMARALARI:
Z‹‹RAAT BANKASI A⁄IN fiUBES‹ Hesap No: 39775168-5004
Z‹RAAT BANKASI ANKARA YUKARIAYRANCI fiUBES‹ Hesap No: 39775168-5005
4
2012 :
Temmuz
A¤ustos
Yeri Doldurulmaz
De¤erli Yazar›m›z
Nihat Asyal›’y› Anarken
Geçen y›l 23 Eylül’de yitirdi¤imiz sevgili Nihat,
benim en yak›n akrabalar›mdand›. Asl›nda benim
akran›m, onun kardefli Prof. Dr. Nevzat Asyal›’d›r.
Nihat, çocuklu¤umuzda ikimize de a¤abey gibiydi.
Ama, yafl ilerleyince flimdi, birkaç y›ll›k farklar›n
kayboldu¤unu ve bir yandan hemflerili¤in, akrabal›¤›n, öbür yandan ayn› alanda (tiyatro ve edebiyat)
çal›fl›yor ve ürün veriyor olman›n, bizi hem Nihat’la, hem de küçük kardefli ünlü tiyatro sanatç›m›z Rüfltü Asyal› ile daha çok bir araya getirdi¤ini
fark ediyorum. Gerçekten de, gerek ben 1960’ta
‹TÜ’yü bitirip Ankara’ya döndü¤ümde Nihat’›n da
kurucular› aras›nda yer ald›¤› Sinema Tiyatro Derne¤i’nde onun G. Boccaccio’dan (“Dekameron”daki
öykülerden) sahneye uyarlad›¤› komedyada oynarken, gerekse hemen sonra “Tiyatro Sevenler Gençlik Cemiyeti”nde Münip Senyücel’in sahneledi¤i
“Yanl›fll›k”ta (Albert Camus) ayn› rolü paylafl›rken,
Nevzat, ziraat alan›nda akademik kariyere yönelmifl bulunuyordu. Daha sonra “Ankara Deneme
Sahnesi” ad›n› alan ayn› kurumda benim sahneledi¤im “Savafl Oyunu”nda, henüz çok genç yafl›nda
olan Rüfltü ise, o harika sesiyle öne ç›karken, Nihat
da oyunculuk, rejisörlük ve daha ziyade yazarl›k
çal›flmalar›n› yürütmekteydi.
Ard›ndan Rüfltü, sanat yaflam›n› Devlet Konservatuvar› ve Devlet Tiyatrolar›’nda sürdürdü, Nihat’la ben ise, bir yandan (ben Bay›nd›rl›k Bakanl›¤›’nda, Nihat Dan›fltay’da) çal›fl›rken, bir yandan da
Deneme Sahnesi’nde esas ifl edindi¤imiz tiyatro çal›flmas›n› zevkle yap›yorduk. Nitekim onun1965’te
Yaflar Kemal’in “Yer Demir Gök Bak›r” roman›n›
sahneye uyarlayarak kaleme ald›¤› “Uzun Dere”
oyununu ben sahneye koymufltum, kendisi de en
önemli rollerden Taflbafl rolünü üstlenmiflti ve iflte
Temmuz
: 2012
A¤ustos
Mustafa Y›lmaz ONAY
o oyunla, 1965-66 Nancy Uluslararas› Tiyatro Festivali’nde Deneme Sahnesi, büyük ödülü paylaflm›flt›. O festivalin güzel öyküsünü sizlere en iyi anlatacak olan dostumuz ise, ayn› oyunda önemli karfl›t rol “Muhtar”› baflar›yla oynam›fl bir baflka de¤erli hemflerimiz Nihat ‹spir’dir.
Daha sonra Nihat’la yolumuz, 1975’te Rüfltü
ile birlikte kurulufluna kat›ld›¤›m›z, Ankara Ça¤dafl
Sahne’de yeniden birleflti. Kuruluflta henüz ad›
“Oyuncular Birli¤i” olan tiyatronun flirket müdürlü¤ünü sevgili hemflerimiz Do¤an Sönmez yüklenmifl, rahmetli doktorumuz Vak›f Özkul da hissedarlardan biri olarak unutulmaz çabalar›yla kuruluflu paylaflm›flt›. ‹flte Nihat, o tiyatroda giderek bizim “yazar›m›z” olmufltu. Sevgili efli Süheyla da
her zaman oldu¤u bu iflinde ona hem moral yönünden, hem de örne¤in el yaz›s› ile yazd›¤› metinleri
makineye çekerek fiilen destek oluyordu sa¤ olsun.‹kinci y›l (1975-76) Naz›m Hikmet’in “Yusuf
ile Menofis” oyununun yan›nda, ünlü Tofafl grevini
konu alan “Grev” oyununu, güzel oyuncumuz rahmetli Yusuf Da¤üstün’ün de kat›l›m› ile Nihat Asyal› kaleme alm›flt›. Sonra da üçüncü y›l, Galdkov’un
ayn› adl› roman›ndan “Çimento”yu, enfes bir metinle sahneye uyarlam›flt› (y›llar geçti ama örne¤in
o oyunda flark›s›n› yapt›¤›m›z “Ak›p gidiyor zaman”
fliiri hâlâ dilimdedir).
Derken faflist 12 Eylül cuntas› geldi, pek çok
geliflmeyi ve pek çok birlikteli¤i paramparça etti.
Nihat’la arada bulufltu¤umuzda fliirlerini dinliyordum, bence birçok “flair”inkinden daha çok “fliiri”
olan o eserlerini yay›nlamay› nedense hiç istemedi.
Sonra 1980’li y›llar›n sonunda Nihat’›n Naz›m
Hikmet üstüne yazd›¤› “Yanar Elleri”ni, Devlet Tiyatrolar› Vakf›’n›n yap›mc›l›¤›nda ve Ankara Devlet
5
Tiyatrosu oyuncular›n›n gönüllü kat›l›m›yla Naz›m
rolünde de bizzat Rüfltü olmak üzere sahneleme
onuru bana verildi¤inde Nihat’la yolumuz bir kez
daha birleflmiflti. Art›k sonunda Devlet Tiyatrolar›’n›n Ankara fiinasi Sahnesi olmufl olan Ça¤dafl
Sahne salonundaki o bir kerelik muhteflem gösteri
hâlâ gözlerimin önündendir.
Ama o y›llar ben ‹stanbul’a nakletmifltim, Nihat Ankara’dayd›, birbirimizi ancak ben Ankara’ya
gitti¤imde görebilir olmufltuk. Gerçi onun giderek
daha verimli hale gelen de¤erli kaleminden ç›kan
eserlerin birbiri ard›na Devlet Tiyatrolar›’nda sahnelendi¤ini duyup seviniyordum, ama arada geçirdi¤i kalp rahats›zl›¤› gibi sa¤l›k sorunlar›n› duyunca da kayg›lan›yordum. Derken yafl ilerledikçe
benim de bafl›ma bu ilerleyici Parkinson türü olan
PSP hastal›¤› gelip, hareketlili¤im ister istemez
azal›nca, pek görüflemez olmufltuk ki, bir akflam
Nihat’›n ölüm haberini duydum. ‹nanmak istemedim, hatta inanamad›m da! Ankara’daki dostlar›
arad›¤›mda, maalesef ac› haberi do¤rulad›lar, ama
hastal›¤›m nedeniyle bana bildirmemifller, olay›n
üstünden günler geçmiflti. Yani ayaklar›mdaki bu
menhus hastal›k yüzünden o güzel, o çok de¤erli
hemflerimin ve meslektafl›m›n son yolculu¤una
u¤urlan›fl›nda bulunamam›flt›m. Ama belki iyi de
olmufltu, çünkü onu yitirdi¤imize hâlâ inanmayabiliyorum ben.
Hiç unutmam, rahmetli ‹mam Day›’n›n cenaze
törenine Nihat’la birlikte kat›lm›flt›k ve ölümün kesin iflareti olan o tabutun omuzlarda götürülüflüne
tan›k olmufltum. ‹flte Nihat’ta buna tan›k olmaktan beni Ankara’daki dostlar kurtarm›flt› yani bu sinir bozucu hastal›¤›m bir orada ifle yaram›fl gibi
oluyordu.“Gibi” diyorum, çünkü böyle yararl›l›k olmaz olsun kuflkusuz.
Evet, inanal›m, inanmayal›m, Nihat Asyal›’m›z
yok art›k, ama iflte yazd›klar›yla, güzel eserleriyle
var. Evet, belki en verimli y›llar›nda yitirdik, yani
art›k yeni eserler alamayaca¤›z kendisinden, ama
mevcut yarat›lar›n› yeniden yeniden de¤erlendirerek yaflatmak elimizde. Ifl›klar içinde yats›n, ruhu
fladolsun!
Ankara A¤›n Kültür ve Derne¤inin Bayramlaflmas›
Ankara A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤inde Bayramlaflma Töreni Hofldere caddesindeki dernek
merkezinde yap›ld›. Hemflerilerimizin büyük bir ço¤unlu¤unun tatilde olmas› nedeniyle kat›l›m›n az
oldu¤u bu bayramlaflmada dostlar bir arada bu güzel günü kutlad›lar.
Kufladas› Davutlar’daki Hemflerilerimizin Bayramlaflmas›
Kufladas› Davutlar tatil yöresinde yazl›¤› bulunan A¤›n’l› hemflerilerimiz bayram gibi özel günlerde
kendi aralar›nda yapm›fl olduklar› organizasyonla bir araya gelmektedirler. 2012 A¤ustos ay›na denk gelen Ramazan Bayram’›nda bayramlaflma töreni düzenleyerek, hasret gidermifllerdir.
6
2012 :
Temmuz
A¤ustos
‹çimizden Biri
Mustafa Kamil ATEfi
MUSTAFA KAM‹L ATEfi’‹N
TANYOL GENÇOSMAN
‹le yapt›¤› sohbet.
De¤erli hemflerilerimiz derginin yeni yay›n döneminde ‘‹Ç‹M‹ZDEN B‹R‹’ isimli bölümünde Ankara A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤inin kurulufluna kat›lm›fl, dernek çal›flmalar›na maddi, manevi
katk›da bulunmufl, üyelerimizden yafl durumu göz
önüne al›narak sizlere tan›tmaya çal›flmaktay›z.
Böylece insanlar›m›z› bir dergi sayfas› ile tarihe
not düflürdü¤ümüze inan›yoruz. Bu bölüm içerisinde ilçemize yat›r›m yapan, istihdam yaratan ifl
adamlar›m›z› da tan›tmak, bizim için görev olmaktad›r.
Bu say›m›zda A¤›n Deri Fabrikas›n› sat›n alarak, A¤›n ekonomisine önemli katk› yaratmas› ve
42 kifliye ifl olana¤› sa¤lamas›ndan dolay› hemflerimiz Tanyol GENÇOSMAN bir söylefli yapmak istiyorum
Temmuz
: 2012
A¤ustos
K. ATEfi: Say›n Tanyol GENÇOSMAN yukar›da
aç›klad›¤›m›z gibi sizi A¤›n ‹lçesine yapm›fl oldu¤unuz katk›lardan dolay› özellikle sizi tan›mayanlar
için, ailenizi tan›t›r m›s›n›z?
T. GENÇOSMAN: A¤›n Tatara¤as› mahallesinden babam Hayri Gençosman, annem ise Ö¤rendik
(Granni) Köyünden Türkan Özer’dir. Amcam Cevdet Gençosman, Halam ise Behice’dir. Ailemin tek
çocu¤u olarak 1958 y›l›nda dünyaya geldim.
K. ATEfi: Çocukluk, gençlik dönemleri ve e¤itim y›llar› nas›l gerçekleflti?
T. GENÇOSMAN: Çocukluk y›llar›m›n bir k›sm› ve ilkö¤retim y›llar›m annemin köyü olan Ö¤rendik Köy’ünde geçti. ‹lkokulu 1970 y›l›nda bitirdim. Ortaokulu Sivas Ö¤retmen okulunda tamamlad›m. Bu y›llarda ‹stanbul’a tafl›nmam›zdan dolay›, liseyi ‹stanbul Paflabahçe Ferit ‹nal Lisesinde
okudum. 1977 y›l›nda liseden mezun oldum. Üniversite s›navlar›na kat›ld›m. Sanata olan ilgimden
dolay› ‹stanbul Fikir tepe E¤itim Enstitüsü’nün Resim Bölümünün yetenek s›navlar›n› kazand›m. O
y›llarda geliflen baz› olumsuzluklardan dolay› e¤itimimi devam ettiremedim. 1977-78 Ö¤retim y›l›nda 1. s›n›fta iken üniversite ö¤renimine son verdim. Böylece e¤itim ve ö¤retim yaflam› tamamlanm›fl oldu.
K. ATEfi: 20 Yafl›na gelmifl oldunuz, ö¤rencilik y›llar› da bitti. Bu durumda askerlik dönemi gelmifl oluyor. Sonras› da ifl yaflam› olacakt›r. Bu zor
dönemler nas›l, nerede bafllad›, ifl yaflam› nas›l gerçekleflti?
7
T. GENÇOSMAN: Art›k askerlik önündeki engel kalkm›fl oldu. Ö¤renim yaflam› sonland›, art›k ifl
yaflam›na bafllayabilmem için önümdeki en önemli
engel olan askerli¤i tamamlamam için 1980 y›l›nda
Samsun S›hhiye acemi birli¤inde askerli¤e bafllad›m.
1982 y›l›nda terhis oldum. Ayn› y›l ‹stanbul Kapal›
Çarfl›s›nda Kuyumcu Ezel Dinçer’in yan›nda ifle bafllad›m. Bu mesle¤i ö¤renmemde büyük katk›s› olan
ustam, yard›msever, bende çok eme¤i bulunan bu
insan› sayg› ve minnetle anmak istiyorum. 1986 y›l›nda mesle¤i ö¤renmifl, bir kifli olarak ‹stanbul Beykoz’da kendi kuyumcu dükkan›n› açmaya kara verdim. Bu mesle¤i 1994 y›l›na kadar burada sürdürdüm. Bu y›l A¤›n Deri Fabrikas› icra yolu ile alacakl› kurumlar taraf›ndan sat›fla ç›kar›lm›flt›.
K. ATEfi: A¤›n Deri Fabrikas›n›n sat›fla ç›kmas›, sizin yaflam›n›z›, ifl hayat›n›z› de¤ifltirmenizde
önemli bir yol ayr›m›n› getirmifle benziyor. Bu
olaylar nas›l geliflti? Fabrikan›n A¤›n ekonomisine
katk›s›, çal›flan iflçi say›s› ne kadar?
T. GENÇOSMAN: 1994 Y›l›nda A¤›n Deri Fabrikas› çeflitli nedenlerden dolay› çal›flamaz duruma
düflmüfl, bankalara (‹fl bankas›, Etibank, Ziraat
Bankas›) ve çeflitli kurumlara olan borçlar›n› ödeyemez konumuna gelmesi nedeniyle icra yolu ile
sat›fla ç›kar›ld›. ‹haleye kat›larak fabrikay› sat›n ald›m. ‹lk birkaç y›l fabrikada bulunan makinalar›
kullanarak üretimi sürdürdüm. Farkl› bir ifl kolunda, çal›flman›n zorluklar›n› bilerek, azimle y›lmadan üretimi sürdürdüm. Fakat yeni teknoloji ile
üretim yapmak, kaliteli ürünler üretmek gerekmekteydi. Bunun için Dünya Bankas›, çeflitli teflvikler yard›m› ile fabrikadaki tüm makinalar› yeniledim. Art›k istedi¤im kalitede, istenilen standartlarda keçi derisini, iflleyerek ayakkab› derisi üretmeye bafllad›m. Fabrikam›za gelen ham keçi derisi ifllenerek, renk ve istenilen kalitede ayakkab› yap›m›nda kullan›lan mamul deri haline getirip, yurt
içinde pazarlamas›n› yap›yoruz. Fabrikada tam
gün sigortal› olarak 42 tane iflçi çal›flmaktad›r. Bu
8
iflçilere ayl›k olarak yap›lan ödeme miktar› 35.000
TL. dolay›ndad›r. Bu ödeme A¤›n ekonomisine katk› sa¤lamaktad›r. Sadece ayl›k olarak kulland›¤›m
elektri¤in ödentisi 4.000-7.000 TL. olmaktad›r.
Bu iflçiler ailesi ile A¤›n nüfusuna en az 100 kiflinin
kat›lmas› demektir. Fabrikan›n y›ll›k cirosu
4.000.000 TL. bulmaktad›r. Sigorta pirimler, maliye kazand›r›lan gelir vergisi, çeflitli, hizmet al›mlar›, ham deri ve ifllenmifl derinin tafl›nmas› A¤›n
ekonomisine yap›lan katk›lard›r. Köprü ilçemiz
için ve fabrikam›z içinde maliyet ve zaman kayb›
yaratmaktad›r. Köprünün bir an önce hizmete girmesi bizim içinde önemli olmaktad›r. Ayr›ca fabrika nedeni ile özel kargo flirketleri ilçemize haftan›n üç günü hizmet vermekte olmas›, A¤›n için
önemlidir. Fabrikan›n çal›flmas› ilçemiz için çok
önemlidir.
K. ATEfi: A¤›n Deri Fabrikas›n›n ilçemiz için
önemini daha ayr›nt›l› olarak ö¤renmifl oluyoruz. Bu
çal›flmalar›n›zla, ekonomiye, nüfusa katk›lar›n›zdan
dolay›, teflekkür eder sa¤l›kl›, baflar›l›, bol kazançl›
nice y›llar dileriz. Konuyu biraz de¤ifltirelim. Askerlik borcunu ödemifl, kuyumculuk gibi bir mesle¤i kazanm›fl oluyoruz. Yuva kurma zaman› geldi. Evlenme, arkas›ndan çocuklar anlat›r m›s›n›z?
T. GENÇOSMAN: ‹stanbul’da kuyumculuk
yapt›¤›m y›llarda aslen Malatya’l› olan Filiz Han›mla evlendim. Bu evlilikten 4 tane çocu¤um oldu.
Çocuklar›m büyükten küçü¤e do¤ru, Gözde bu y›l
liseyi bitirdi. Üniversite s›navlar›na kat›ld›. Sonuçlar› bekliyoruz. O¤lum U¤ur lisede okumaktad›r.
K›z›m Özge ise ilkö¤retim okulunda, en küçük k›z›m ise 5 yafl›ndad›r. Eflim ve çocuklar ‹stanbul’da
yaflamaktad›rlar.
K. ATEfi: Çocuklar›n›z, eflinizle nice sa¤l›kl›
mutlu günler geçirmenizi dilerim. Son zamanlarda
A¤›n gündeminde 3B yani Ba¤c›l›k, Badem ve Bal
kavramlar› girdi. Bu projeler için neler söylemek istersiniz?
T. GENÇOSMAN: 3B projeleri ve benzeri
2012 :
Temmuz
A¤ustos
A¤›na ekonomik katk› sa¤layacak, isdihtam yaratacak tüm projeleri destelemekteyim. Özellikle ba¤c›l›kta Öküzgözü üzümü bol günefl isteyen bir
üründür. Bol günefl ise bizim bölgede bolca bulunmaktad›r. fiarap yap›m›nda öküzgözü üzümünün
önemi çok büyüktür. Bu avantaj›n kullan›lmas› gerekti¤ine inan›yorum. Ayr›ca A¤›n’a özgü olan ‘A¤›n
Leblebisinin’ de ele al›nmas›, el ile üretilmesi teflvik
edilmelidir. Türkiye’nin pek çok yöresindeki kuruyemiflçilerin vitrinlerinde A¤›n Leblebisi bulunmaktad›r.
K. ATEfi: A¤›n ilçe merkezinde yaflayan bir kifli olarak Ankara A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i, yay›nlam›fl oldu¤u A¤›n Düflün ve Sanat dergisi
için düflüncelerinizi ö¤renmek istiyorum.
T. GENÇOSMAN: Dernek çal›flmalar›n›n, dergi
ç›karman›n ne kadar zor, emek ve özveri gerekti¤ini çok iyi biliyorum. Özellikle dergi hemflerilerimiz aras›ndaki diyalo¤un sürmesini, fikirlerin, duygu ve düflüncelerin paylafl›lmas› aç›s›ndan çok
önemli oldu¤una inan›yorum. Eme¤i geçenlere çok
teflekkür ederim. Çal›flmalar›n devam etmesini istiyorum. Dernek yönetimine baflar›lar diliyorum.
K. ATEfi: A¤›n gönül vermifl, A¤›n’›n kalk›nmas›
için çaba harcayan bir kifli olarak, hemflerilerimize
söylemek istedi¤iniz son sözlerinizi alabilir miyim?
T. GENÇOSMAN: Tüm A¤›n’l› hemflerilerime
sesleniyorum. A¤›n topraklar›n› terk etmeyin, buralar› unutmay›n. Senede bir hafta da olsa A¤›n’a
u¤ray›n, eflinizi, çocuklar›n›z› bu topraklara getirin. Memleketlerini tan›s›n, sevsinler. Bu bizim
atalar›m›za, rahmetli anne ve babalar›m›za olan
borcumuz oldu¤unu düflünüyorum. Elinde kamu
olanaklar› olanlar, özel sektör veya kiflisel olanaklar› olanlar›n bu topraklar›n kalk›nmas› için katk›lar› olmas› gerekti¤ini düflünüyorum. Oto yollar›m›z›n (yap›m›na bafllad›) kesintiye u¤ramadan tamamlanmas›, köprünün de h›zla gerekli malzemelerin yol yap›m› bitinceye kadar tamamlanmas› ve
en k›sa zamanda da imalat›n bitmesini bekliyoruz.
Bu hizmetleri hak etti¤imizi düflünüyorum. Tüm
insanlar›m›za selam ve sayg›lar›m› sunuyorum.
K. ATEfi: Ben de Ankara A¤›n Kültür ve Dayan›flma Derne¤i ve dergisi ad›na yapm›fl oldu¤umuz
bu söylefli için teflekkür ederim. Size sa¤l›kl›, mutlu bol kazançl› günler dilerim.
VATAN NAMUSTU
Özgürlük sudur, havad›r, aflt›r
‹nsan ancak, ba¤›ms›zsa özgürdür.
Umut da¤›n ard›nda olsa bile
Gene anacak, umut zafer getirir.
Ülkesi olmayan millet geliflmez
Böyle milletin kaderi de¤iflmez
Bolluk ancak rüyad›r dar› ambar›nda,
Bu dar›y› ömür boyu yesen bitmez.
Ba¤›ms›zl›k zafer kazanmadan olmaz
Akmayan çeflmeden hiç testi dolmaz.
Geliflmek için çok çal›flmak gerek
Çünkü bu güzel ülke, dünyada bulunmaz.
Mustafa SELÇUK
Temmuz
: 2012
A¤ustos
9
F‹NCO
(Yaflanm›fl Hikaye)
Ahmet SAMUR
‹ki müfettifl, teftifllerini bitirmifllerdi. Her
geldiklerinde kesilip, piflirilen tavuklar› da mideye indirince, en yak›n köyde çal›flan ö¤retmenler hakk›nda bilgi istediler sultan sofras›n› (!) haz›rlayan ö¤retmenden.
Farho köyünü, köyün ö¤retmenlerini teftifl edeceklerdi, iki ilkö¤retim müfettifli. Farho köyü... Eski ad› bu... Elaz›¤ ili, Karakoçan
ilçesi, ‹sabey buca¤›n›n Farho köyü... Türkçe
bileni, o zaman olmayan...
Müfettifllerin karn›n› doyuran ö¤retmen:
- Efendim bu y›l yeni geldiler. Kar› koca
A¤›n’l› iki ö¤retmenler...
Ö¤retmen sözünü bitirmeden, Zülfükar
Bey, heyecanla:
- Hangisi sabahç›, hangisi ö¤lenci?
- Han›m› sabahç›, bey, ö¤lenci efendim,
diye cevaplad›.
Müfettifl, arkadafl›na:
- Sen git; ben ö¤leden sonra gelirim dedi
difllerini s›karak.
Arkadafl› erkenden yola koyuldu, sabahç›
ö¤retmenin ilk dersine yetiflmek için.
Müfettifl, ö¤leden sonra ilk derse, Farho
köyündeki A¤›n’l› ö¤retmenin ilk dersine yetiflmek için yürürken, kendi kendine söyleniyordu.
- Bekle beni A¤›n’l›, az bekle!.. Daha evvel
baflka bir A¤›n’l›dan yedi¤im flamar›n ac›s›n›
ç›karma zaman› geldi flimdi. Tahkikat açacak
bir sebep yaratmazsam, bir A¤›n’l›dan ahd›m›
almazsam namerdim!..
Ad›mlar›n› daha s›k at›yor, soluk solu¤a
10
homurdanarak yürüyordu Farho’ya do¤ru...
Neler yapaca¤›n› tasarl›yordu bir bir...
Farho Köyünde, ö¤retmen, mevcut yoklamas›n› yapm›fl, deftere iflliyordu. S›n›f›n kap›s› büyük bir gürültüyle aç›larak duvara çarpt›.
Tekmeyle kap›y› açar açmaz, müfettifl:
- Hoca!.. ‹flte seni s›n›fta otururken yakalad›m! ‹nkar edemezsin!..
Ö¤retmen ve çocuklar neye u¤rad›klar›n›
flafl›rm›fllard›. Ö¤retmenin aç›klamas›na f›rsat
b›rakmadan:
- Ben müfettiflim, hiç inkar etme hoca,
ders yapm›yor, daha ilk derste keyif çat›yorsun. Yaz›k günah de¤il mi bu çocuklara, utan
utan!..
Hoca utanm›flt› gerçekten. Bir e¤itimcinin, bir e¤itimciye yapt›¤› davran›fltan utanm›flt›. Çocuklardan utanm›flt›...
- Kaç›nc› s›n›f bunlar hoca kaç›nc› s›n›f?
- Efendim 4-5 ve 1. s›n›flar...
Müfettifl çocuklara dönerek:
- Birinci s›n›flar, aç›n defterleri!..
Çocuklar korku içinde, ö¤retmene çevirip
gözlerini, yard›m bekliyorlard› emri uygulamak için. Ö¤retmen derin bir gö¤üs geçirip,
gözleri ve bafl›yla “Dinleyin onu” der gibi iflaret verince defterleri açt›lar.
Müfettifl, bu günün e¤itim teknikleri içinde bile birinci s›n›fa sorulmayan, tamamlamal› iki cümleyi, tahtaya da yazmadan:
- Yaz›n! “Atatürk nokta nokta noktay›
kurdu. Yurdumuzu nokta nokta noktadan temizledi.”
2012 :
Temmuz
A¤ustos
Öylece baka kald› çocuklar... Ayn› cümleyi
birkaç kez tekrar ettiyse de bir sonuç alamad› müfettifl. Ö¤retmen aç›klama için hamle
yapt›ysa da, müfettifl eliyle “hay›r” anlam›nda
sertçe durdurdu onu:
- Hoca gör halini; okuma yazma yok. Yaz›k bu çocuklara...
Dördüncü ve beflinci s›n›f çocuklar›na dönerek:
- Aynen benim yazd›¤›m gibi yaz›p toplama yapacaks›n›z.
Tahtaya flu garip tabloyu yazd›.
1932
10
325
8
Çocuklar, garip de olsa ayn›s›n› yazd›lar
korkuyla. Ö¤retmene aç›klama f›rsat› vermeden, s›ra aralar›nda dolafl›p ”hepsi yanl›fl, hepsi yanl›fl” diyerek tahtan›n önüne gitti. ‹flaret
parma¤›yla ö¤retmeni afla¤›lar flekilde:
- Gel hoca gel, diye ça¤›rd›. Sen bunlara
göstermedin mi toplamay›?
- Efendim bu s›n›f toplamada gayet iyi.
Siz de¤iflik yaz›p, öyle istediniz. De¤ifltirmelerine izin vermediniz ki...
- H›››.. bak sen biliyorsun.. ama bunlara,
bu zavall›lara göstermemiflsin. Bunlar›n günah› boynuna olsun senin... Matematik hiç
yok, yaz›yorum.
Müzik dersine geçildi. Müfettifl;
- Okul flark›s› istemiyorum. Günlük flark›lardan istiyorum.
Diyerek s›n›f›n en geliflmifl k›z›na iflaret
etti. Gülflah aya¤a kalkt›. Gülflah’›n can›na
minnet... Hem, sevdal› oldu¤u da f›s›ldan›r
zaman zaman... Yan›k bir hava tutturdu üst
perdeden, yar› Türkçe, yar› Kürtçe müfettiflin
çok hofluna gitmifl olmal› ki bir daha, bir daha söyletti. Efkar da¤›t›yordu besbelli...
Temmuz
: 2012
A¤ustos
Yeniden çocuklara dönerek, temizlik yoklamas› istedi. Aralarda dolafl›rken, saçlar› do¤ufltan çok k›v›rc›k ve kabar›k olan Fincan’›n
(k›z›n ad›) yan›nda durdu. Ö¤retmeni tahrik
etmek, olay ç›kartmak için yeni yollar ar›yor
olmal›yd›. ‹flte bu nedenle, flahinin serçeyi,
pençesiyle kapt›¤› gibi, o da Fincan’›n saç›n›
kap›p yukar› do¤ru h›zla çekti. Taranmam›fl
ve da¤›n›k oldu¤unu sanarak:
- Bu ne hoca, bu saç ne? diye gürledi.
Ö¤retmen niyetini anlam›fl difllerini s›k›p
derin derin soluk almaktayd›.
Müfettifl Fincan’›n saçlar›n› henüz b›rakm›flt› ki, bütün çocuklar Fincan’›n s›ras›n›n alt›n› parmaklar›yla iflaret ederek:
- Ö¤retmenim F‹NCO, ö¤retmenim F‹NCO.
Diyerek hayret, korku ve flikayetlerini dile
getiriyorlard›.
Zavall› Finco korkudan ve ac›dan alt›na
iflemiflti...
Bir dengesiz yüzünden Ömür boyu bunun
ezikli¤ini duyacak F‹NCO belki de... Sesimizi
duyaca¤›n› bilse, “Üzülme F‹NCO”m üzülme... O ve onun gibi ilkel beyinlilerin, beyinlerini ›slatmak yerine sen alt›n› ›slatm›fls›n
terbiyeni bozmadan” diye seslenece¤im, ancak duymasan da sesimizi, biz gene hayk›r›yoruz... F‹NCO’m...
‹flte o yüzü, beyni ›slak adam ve arkadafl›,
akflam ö¤retmenlerin evinde kalacaklard›
utanmadan... Yemek için, istekleri do¤rultusunda tavuklar kesilip piflirildi, bin türlü lanetlerle...
Çantas›ndan eksik etmedi¤i rak›s›n› da çekip, kafay› tütsüledikten sonra:
- Hoca, türkü söyleyen k›za haber sal; bir
iki türkü söylesin bize.
diye diretti ise de kabul ettiremedi.. Gecenin geç saatlerinde, kalk›p kendilerine ayr›-
11
lan odaya geçtikten sonra, ö¤retmen ve efli
kendi odalar›na çekilip, olan sandalyeleri kap›lar›n›n arkas›na y›¤›p yatmaya çal›fl›yorlard›.
Ak›llar›ndan neler geçmiyordu ki... Afla¤›lanm›fllar, hem kendi, hem çocuklar›n›n haklar›n› savunamam›fllard›. Arkalar›nda haklar›n› koruyacak devlet var m›yd›. Güçlüyü mü,
hakl›y› m› tutard› bu ücra köy yerinde?..
Sopay› eline yiyip “ah arkam, ah arkam”
diye ba¤›ran›n niçin “arkam” diye ba¤›rd›¤›n›
flimdi daha iyi anl›yorlard›... “Arkada dayana¤›m olsa, F‹NCO’mu, Finco’lar›m› bu durumlara düflürür müydüm...” diye diye sabah› etmifllerdi Farho köyünün ö¤retmenleri...
Islak beyinli: “fiu tuvaletleri kontrol etmemifltik” dedi¤inde, di¤er arkadafl›: “Hocan›n
her ifli dört dörtlük, gerek yok” diyerek, o günün sabah›n› da berbat etmekten kurtard›.
Köyden iki at bulundu. Art›khan dura¤›na
kadar gitmek için iki ö¤renciyle yola koyuldular; köyde koca bir kin b›rakarak... Tunceli’den gelip Kovanc›lar’a gidecek otobüste,
vicdan› varsa e¤er, çok rahat etmifltir...
- Oraya intikam için gittim. Elimden gelen her fleyi yapt›m. Adamda peygamber sabr› varm›fl kardeflim, amac›ma ulaflamadan
döndüm.
Diye dert yan›yordu. Karakoçan yat›l› Bölge Okulu ö¤retmeni Ahmet Y›ld›r›m’a...
Elaz›¤’l› olan Ahmet Y›ld›r›m ve Farho köyünün ö¤retmenleri daha sonraki y›llarda, yat›l› bölge okulunda birlikte çal›flt›lar. Aileler
biri birilerini kardefl kabul ettiler o y›ldan bu
yana...
Yaflas›n sevgi ve dostlukla kurulan ba¤lar.
Yaflas›n ve güçlensin ki sevgi yumaklar›, F‹NCO’lar üzülmesin, F‹NCO’lar ezilmesin...
12
A⁄IN’DA BAHAR
De be deli gönül, ne güne durun,
Hodri meydan denilecek zamand›r.
Payam çiçe¤ine dayanmaz burun.
Çelebi’ye inilecek zamand›r.
Gün Pulur’dan bizim ele do¤anda,
Karanl›¤› Ala Da¤’dan ko¤anda,
Gün burnuna çi¤ damlas› ya¤anda,
Hoflirik’e inelecek zamand›r.
Hop’un bafl› nede güzel görünür.
Yaz›larda ince sisler sürünür.
Osman bafl› ala renge bürünür,
Yoncalar› yenilecek zamand›r.
Bö¤ürtlen deresi koyu serindir.
Fellahlarda kollar›n› gerindir.
Nerde olsa gönül, A¤›n yerindir.
E¤in a¤z› çal›nacak zamand›r.
Kuzgeçe’de horozlar›n ötende,
Dallar›nda taze yaprak bitende,
Ne burada, nede daha ötende,
Tam içinde olunacak zamand›r.
Yamaçlarda sultan navruz kokuflur
Hekemat’ta eflkiceler ç›k›fl›r
Mezarl›kta g›diklerin tokuflur
Karl› pekmez yenilecek zamand›r.
Kaz›klarda çezmelerin çezilir
Masuralar iki s›ra dizilir
Yüz on arfl›n çezme nas›l gezilir?
Sütlü kuymak yenilecek zamand›r.
Beydemir der vard›m k›rk üç yafl›na
B›rak saç›, aklar düfltü kafl›na
Beni senden ko¤anlar›n bafl›na
Yumruk yumruk vurulacak zamand›r.
‹SMA‹L BEYDEM‹R
2012 :
Temmuz
A¤ustos
An›lardaki ‹zler
fi. Necmi ÖZER
San›r›m 1946 senesiydi. A¤›n ‹lkokulundan
mezun olup diplomalar›m›z› ald›k. Sanki bir üniversite bitirmifliz gibi sevinçle köylerimize döndük. Nas›l sevinmeyelim ki, o tarihlerde ilkokuldan mezun olmak bizler için çok gurur verici bir
olayd›. Çünkü her köyde bir elin parma¤› kadar
ilkokulu bitiren ya bulunur ya da bulunmazd›.
Bunun böyle olmas›na en büyük etken de köylerde ilkokul olmamas›yd›.
Çocuklar›n okumak için, o zaman A¤›n’da
bulunan okula gitmesi gerekiyordu. Her köylünün de orada çocuklar›n› okutmaya maddeten ya
imkân› yoktu ya da köyde çal›fls›n diye göndermezlerdi. Bahsetti¤im tarihlerde köylerimizde
çocuk say›s› oldukça çok olmas›na ra¤men maalesef okul yoktu. fiimdi gördü¤üm ise bunun tamamen tersi olmufl. Okul var, ö¤retmen var fakat flehirlere göç nedeniyle okutulacak çocuk
yok! Bu yüzden köylerde aç›lan ilkokullar birer
birer kapanm›fl, kap›s›na kilit vurulmufl oldu¤unu gördükçe üzülmemek mümkün mü?
Köylerimiz kökleri kurumaya yüz tutmufl
meyvesiz a¤açlara benziyorlar... Dallar›nda tek
tük kalan sararm›fl yapraklar› da yaflamak için
direnip duruyorlar. Ama, ne yaz›k ki Yaratan›n
de¤iflmez kanununa uyarak hafif bir yel de düflerek topra¤a kar›fl›p gidiyorlar. Bütün kalbimle
temennimiz kap›s›na kilit vurulan okullar›n tekrar aç›lmas›na ve küçücük dima¤larda okuman›n
yan›nda, vatan ve millet sevgisinin kök salarak filizlenmesidir. ‹mkânlar elverse de bir yerine iki,
iki yerine dört okul açman›n gayreti içinde olmal›y›z ki medeni dünyadaki yerimizi alabilelim.
‹nsan hayat›nda sabah› olmayan geceler yok-
Temmuz
: 2012
A¤ustos
tur. Vatan›m›n her gelen sabah›nda do¤an güneflin bir öncekinden daha parlak olaca¤›na inan›yor
ve güveniyorum. Çünkü görünenler bunun flahididir.
fiu okuyaca¤›n›z sat›rlarda, yine eskilere dönük olarak bir sayfa aç›p sizleri geçmifle götürmek istiyorum ki o günün flartlar›nda köylerimizin durumunun biraz›n› dahi olsa bilesiniz.
1939 veya 1940 y›llar›ndayd›k. Köyümüzde
daha okul aç›lmam›flt›. Herhalde 5 - 6 yafllar›ndayd›m. Akl›m art›k baz› fleyleri yavafl yavafl kavramaya bafllam›flt›. Rahmetli babam, o tarihlerde eski ve yeni yaz›y› okuyan ve yazan, kendini
yetifltirmifl, hemen hemen elinden gelmeyen ifl
yok denecek kadar becerikli biriydi. Köyde birisinin saban› m› k›r›ld›, t›rafl m› olacak, efle¤imi
nallanacak, ayakkab›s› tamir mi edilecek, mektubu mu okunup-yaz›lacak haydi Kankulgilin
Ali’ye... Babam hiç üflenmez gelenlerin ifllerini
yapar, para almazd›. Gelenler bunu bildiklerinden evimizin çeflitli ifllerine yard›m ederlerdi.
Bunlar›n içinde babama en kolay gelen mektup
okumak ve cevab›n› yazmakt›.
Bizim köyden baflka Havna, Ecüzlü hatta civar köylerden bile gurbet ellerindeki yak›nlar›ndan gelen mektuplar› okutmak ve cevab›n› yazd›rmak için evimize gelenler çoktu. ‹ster eski veya yeni yaz› olsun babam için fark etmezdi. Okuma bittikten sonra mektup sahipleri, ne olur Ali,
bunun cevab›n› da yaz derlerdi. Gelenlerin hepsi
tan›d›¤›m›z kimseler oldu¤undan hiç sormadan
onlar›n a¤z›ndan döflenirdi, mektup yazmaya.
Bitti¤inde ilâve edilecek bir fley olabilir diye sesli
olarak okurdu. Can kula¤›yla dinleyen mektup
13
sahibi, “Benim yazd›racaklar›m›n hepsini yazm›fls›n. Eline diline sa¤l›k.” diyerek, dua ederek
giderlerdi.
Bu an›lar›m› yazmaktaki maksad›m, o günkü
ve bugünkü köylerimizin e¤itimdeki durumunu
karfl›laflt›rarak nereden, nereye geldi¤imizi görmemizdir. Bu okuduklar›n›z› asla hayal mahsulü, gerçek d›fl› fleyler sanmay›n›z. Vefakâr ve cefakâr anne ve babalar›m›z›n o günün flartlar›na
göre durumlar› maalesef böyleydi. fiimdi siyahbeyaz televizyona burun k›v›ran bizler, o tarihlerde radyonun ne oldu¤unu görmeyen ve bilmeyen birçok insan›m›z›n mevcut oldu¤unu biliyor
muydunuz?
Yok bu olamaz diyorsan›z ve s›k›lmazsan›z
buyurun lütfen okumaya...
1950’li y›llardayd›. Ders dönemi bitti¤inden,
tatilden istifade ederek Ankara’dan köyüm olan
Küzne’ye geldim. Haber alan akraba, dost ve
sevdiklerimiz göz ayd›nl›¤›na evimize gelmeye
bafllad›lar. Rahmetli babam›n Ankara’dan getirdi¤i pilli radyoda o günkü haberler bir erkek spiker taraf›ndan okunuyordu. Ayvanda bulunanlar
haberleri dinlediklerinden radyonun sesi de oldukça aç›lm›flt›. Bu s›rada, çok sevdi¤im akrabam›z Havnal› Behram Amcam›n han›m› Ayfle Bac›m (Her ikisine de Allah rahmet eylesin) merdivenlerden ç›karak ayvana geldi. Getirdi¤i ç›k›n›
anneme uzat›rken baflörtüsünü de daha da s›k›flt›rarak örtünmeye bafllad›. O anda orada bir erkek olmad›¤›ndan onun bu hareketlerine annem
bir mana veremedi. “G›z Bac›, burda erkek yok.
Niye böyle s›h› s›h› örtinirs›n, dedi¤inde; Ayfle bac› yavafl bir sesle, “G›z Fatik duymir misin, burada yabanc› bir erkek goniflir.” Annem onun iradiyo denen bir aletin içinden geldi¤ini söyledi¤inde
daha çok örtüsünü büründü. Nerdeyse iki gözü
görünüyordu. Sonradan anlad›k ki radyonun içinde bir insan›n oldu¤unu sanarak (Oraya nas›l s›¤d›¤›n› düflünmeden) günah olmas›n diye böyle
yapm›fl. Çok mahcup olmas›na ra¤men saf saf
14
hem bunu anlat›yor, hem kendini hem de bizi
güldürüyordu. Havna’ya döndü¤ünde bu durumu
o¤lu Osman’a da gülerek anlatm›fl.
Yaz›lar›m›zda hep geçmiflten bahsederek
sizleri s›km›fl olabilirim düflüncesiyle aff›n›za s›¤›n›r›m. Bunlar› yazmaktaki maksad›m, yafl›tlar›mla birlikte mazinin unutturmaya çal›flt›¤› tatl› ve ac› hat›ralarla dolu günlerinde flöyle bir gezinti yapmakt›. Ayn› zamanda da flimdi yetiflen
gençlerimize 65-70 sene öncesi köylerimizin yaflant›s›ndan kesitler sunmakt›.
Rahmetli Nefletgil’in Mehmet Day›n›n bir tek
öküzü oldu¤u için, boyunduru¤un bir taraf›na
efle¤i bir taraf›na da öküzü koflarak kara sabanla
tarlas›n› sürerdi. Yorgun arg›n akflam eve döndü¤ünde evin önündeki tafla oturup çar›klar›n› ç›kar›r, yorgunluk gidermek için bir sigara sar›p tüttürmeye bafllard›. “Nas›l eflek çifte gidiyor mu?”
diye soruldu¤unda “Beni muhannete muhtaç etmiy ya. Hem çiftimi sürim hem de beni ve öteberiyi tafl›mada en büyük yard›mc›m oliy. Allah›ma çok flükür...” diyerek bunu kabullenmifl görünürdü. Çünkü ayn› durumda baflkalar›n›n da
oldu¤unun bilincindeydi. Acaba flimdi köylerde
flöyle bir gezinti yap›lsa gözlerimiz böyle bir
manzara ile karfl›lafl›r m›? Ne gezer!.. Köylerimizde çiftçilik yok denecek kadar azalm›fl, yapanlar da ifllerini motorla, patosla hallediyorlar.
Karasabanlar art›k tarihe kar›flm›fl...
Hep eskiden bahsedecek de¤iliz ya. Müsadenizle birazda yenilerden bahsedelim, ne dersiniz?
Sene 1993, Ekim ay›n›n 7’si, günlerden Perflembe... Masamda 657 say›l› Devlet Memurlar›
Kanunu’na tabi olarak Sand›¤›m›zla ilgili yeni ifle
girmifl olanlar›n, emeklilik sicil numaralar›n› kurumlar›na ve ilgililere tebli¤i için gelen dosyalar›
imzalamakla meflgulken, kap› aç›larak içeriye hemen hemen hepimizin tan›d›¤› A¤›n’›n maskotu
diyebilece¤imiz Kenan Çobano¤lu (H›rik) girdi.
Yerimden kalkt›m, sar›ld›k. Sa¤ olsun Kenan Kar-
2012 :
Temmuz
A¤ustos
deflim Ankara’ya her geldi¤inde ifl takibi olsun veya olmas›n beni görmek ve hat›r›m› sormak için
muhakkak yan›ma u¤rar,oralardan bahsederiz.
Hoflbeflten sonra kendisine, “Hayrola flimdi
A¤›n’›n hangi iflini halletmeye geldin.” diye gülerek sordum. “Necmi bir fotokopi makinas› ayarlayabilmek, bir de mümkün olursa Beyaz Saray’›
hastane yapmak için giriflimlerde bulunaca¤›m”
dedi. ‹nflallah muvaffak olursun.” dedim. Benden
Ankara’da ikamet eden A¤›n’l›lardan bildi¤im
kimselerin telefon numaralar›n› yazmam› istedi.
Türkiye’nin her yerinde yaflayan A¤›n’l›lar›n telefon numaralar›n› içeren bir rehber yapacakm›fl.
Bir liste halinde yaz›p kendisine verdim. Saat
16:30 s›ralar›yd›. Odan›n kap›s› çal›narak içeriye
35-40 yafllar›nda kelli felli güzel giyimli birisi girdi. Yan›ma yaklaflarak hafif bir sesle, Necmi Abi,
beni tan›d›n m›? Çok u¤raflt›msa da bir türlü kim
oldu¤unu hat›rlayamad›m. Zaten gelenlerden baz›lar›n› tan›mam da mümkün olmuyordu. Çal›flt›¤›m yerin icab› olarak hemflerilerimden olsun, tan›d›k, efl dosttan olsun ziyaretçiler eksik olmad›¤›ndan hepsini hat›rlamam›n mümkün olmad›¤›n› kendisine izah ettimse de, “Yok, düflün” Sözlerini ›srarla sürdürdü. Muhakkak tan›yacaks›n.
Menfi flekilde kafam› sallad›m. Nereli oldu¤unu
bir türlü söylemedi. Ancak; “Sizin kazan›za yak›n
bir yerdenim.” dedi. Israrlar›m netice vermeyince,
“E¤inli misin?” diye sordum. “Bildiniz... Babam
E¤inli, annem Erzurumlu... Ad›m da Nedim Sar›kaya.” dedi. Daha önceleri bir ifl takibi için yan›ma geldi¤ini, flimdi de yolu düfltü¤ünden ziyaret
için u¤rad›¤›n› aç›klad›. Çaylar›m›z› yudumlarken sohbeti koyulaflt›rd›k. Kendisi cana yak›n,
konuflmas› da düzgündü. Köy ‹flleri Bakanl›¤›’nda
Daire Baflkanl›¤› yapt›¤›n›, 5-6 ay önce de vazifeli olarak hal› dokumac›l›¤›n›n ne alemde oldu¤unu kontrol için A¤›n’a gitti¤ini, kaymakam ve
di¤er yetkililerle Beyaz Sarayda incelemelerde
bulundu¤unu söyledi, “Nedim” dedim, “fiu gördü¤ün arkadafl A¤›n’›n muhtar›. Sen bunu orada
Temmuz
: 2012
A¤ustos
görmedin mi?” Hat›rlayamad›¤›n› söyledi. Kenan
da, “Allah Allah... ben de seni görmedim, Böyle
bir kontrol veya aç›l›fl olsayd› haberim muhakkak
olurdu. Demek ki o gün Elaz›¤’a gitmifl olaca¤›m”
diye cevaplad›. Nedim bu kez Kenan’a flunu sordu, A¤abeyci¤im, Beyaz Saray’da Ali miydi, Mehmet miydi ismini tam olarak hat›rlayamad›¤›m,
flef oldu¤unu söyleyen birisinin han›m› hemflireymifl, tayin için bana ricada bulundu flimdi durumu
nedir?. Kenan biraz düflündükten sonra, “O, falan
köydendi çoktan ayr›ld›.” diye cevap verdi. Bu flekilde her ikimizle de samimiyeti ilerletti. Hatta o
anda odam›zda bulunan bir arkadaflla siyasi fikir
münakaflas›na girifltiler. Arkadafl›m, onun dairesinde birlikte çal›flt›klar› büyük zevatlar›n ço¤unu
tan›yordu. Kenan da, ben de bu hareketli tart›flmay› dinliyorduk, Neticede tart›flman›n devam›n›
pazartesine b›rakt›lar.
Tekrar bizlere dönerek, “Hemflerilerim bugünlerde iflim çok fazla, memur ve iflçi imtihan›
var. Ben de imtihan heyetindeyim.” demesi üzerine, “Üniversite son s›n›fta okuyan o¤lumu bu
imtihana soksak nas›l olur?” diye sordum. Nedim Bey, “Ne demek nas›l olur. Pazartesi gelsin
girifl belgelerini haz›rlay›p vereyim. ‹mtihan› da
kazanm›fl bilin. Sizlerin iflini yapmayaca¤›m da
kimin iflini yapaca¤›m.” diyerek daha çok bizleri
kendisine ba¤lad›.
Benim o¤lan›n ifli olur da niye Kenan’›n ifli olmas›n. Bir fotokopi makinas› ayarlamas›n› istedik. Kendi Dairesinde olmad›¤›n›, fakat birkaç
Daire’ye telefon ederek bunu da kitab›na uydurup
hibe olarak Kenan’a verebilece¤ini kesin bir dille
ifade etti. Laf› uzatmayal›m, yolcu etmek için d›flar› ç›kt›k. Özel arabas›n›n bir ifl için Ulus’a gitti¤ini, gelip kendisini alaca¤›n› söyledi. Yolda gidip-gelirken elini cebine atarak 250 bin bütün
bir parayla 40 bin lira kadar bozukluk ç›kar›p,
“Necmi Abi, bozu¤un var m›?” diye sordu. Cebimdeki paray› ç›kard›m. 350 bin lira civar›ndayd›. “Bütün paran bu mu?” diye sordu?
15
“Evet... Ay sonu yaklaflt› malum. Bizler orta direklerdeniz.” dedim. Biraz durdu, düflündü.
“Abi... Bu para çok az, flu anda benim iflimi görmez. Bin dolar›m var onu bozdurmak istemiyordum. fiimdi art›k mecburiyet oldu, onu bozdururum. Sen paran› cebine sok. Mesaine de geç kalma, beklemene gerek yok. Araba gelir beni
al›r...” diyerek vedalafl›p ayr›ld›k.
Odama dönerken oldukça düflünceliydim.
Çünkü para bozdurmak bahanesiyle cebimdeki
para miktar›n› ö¤renmesi midemi biraz da olsa
buland›rm›flt›. Odama geldi¤imde, “Kenan bu
adam için ne dersin? Vallahi bilemiyorum, çok
at›yor. Bunlar ifl yapar ama göreceksin senden
de, benden de para isteyecektir.” Gülerek, “Bildin” dedim ve onunla afla¤›da geçen konuflmalar› anlatt›m. Senden bu paray› hemen alacakt›.
Allahtan ki cebimdeki paray› az bularak istemedi. O¤lumun ifli için fazla olsayd› ve isteseydi herhalde verirdim. Hepimizi öyle inand›rm›flt› ki.
Sen de havan› ald›n ben de. Verdi¤i adres ve telefon numaras›nda ne bu isimde birisi çal›fl›yor ne
de, böyle bir telefon numaras› bulunuyordu. Bunlar›n do¤ru olmad›¤›n› yapt›¤›m›z araflt›rmalardan anlad›k. Bunlar modern doland›r›c›larm›fl.
Hemflerilerimiz benim gibi bunlarla karfl›laflabilirler düflüncesiyle dikkatli olmalar› bak›m›ndan bizzat flahit oldu¤umuz bu hadiseyi sizleri
s›kacak kadar teferruatl› yazd›m. Demeyiniz ki
biz senin gibi hemen kanar m›y›z? Vallahi öyle
inand›r›c› yerlerden ba¤l›yordu ki akl›n›za asla
doland›r›c› oldu¤u gelmez. Yaln›z bizleri de¤il o
anda odada bulunan iki müdür arkadafl› da kendisine öyle inand›rm›flt› ki flu kadarc›k olsun bir
flüphe hiçbirimiz hissetmedik. Yaln›z baz› hususlarda biraz att›¤›n› sand›k.
Sohbetimiz oldukça uzad›. Deminki, bir eskinin temiz ve safl›¤› ile bir de yeninin akla
gelmez fleytanl›¤›n› sizlere aktaray›m, dedim.
Güzel ve ayd›nl›k günler hepinizin olsun.
Kal›n sa¤l›cakla.
16
YAR
Sevdim seni ta gönülden
Y›llarca kofltum peflinden
Tam yakalad›m derken
Kaç›veriyorsun elimden
Bazen kuzu bazen ceylan gibisin.
Kimi defa dönüp bakars›n
Ahu gözlerinle beni yakars›n
P›nar olup oluk oluk akars›n
E¤ilip suyun içeyim derken
Bazen bal bazen zehir gibisin.
Kaç mevsim geçti bilmem
Gözlerim yafl doldu gülemem
Senden baflkas›n› sevemem
Bahar›n gelmesini beklerken
Bazen yaz bazen k›fl gibisin.
Gün olur dilinden bal akar
Gün olur gözlerin atefl saçar
Ruhumda bilinmez yaralar açar
Deli miyim divane miyim derken
Bazen melek bazen fleytan gibisin.
Gönül buymufl sana vuruldu
Ad›n› anmaktan dilim kurudu
Rüyalar›mda hep sen olurdun
Uyan›p kendime geldi¤imde
Bazen gerçek bazen hayal gibisin.
Mustafa YORULMAZ
29 Haziran 2006
2012 :
Temmuz
A¤ustos
17 Nisan 1940’da
Kurulan Köy Enstitüleri
Hasan Güner GÜLER
“14 Ocak 1995’te kaybetti¤imiz 1947 Akçada¤
Köy Enstitüsü ilk mezunlar›ndan Vahflenli Fuat Erben ve tüm Köy Enstitülü ö¤retmenlerimizin an›s›nad›r.”
Türkiye’de ö¤retmen yetifltiren kurumlar incelendi¤inde 1848 ve 1870 y›llar› öncelik al›r. Nedeni:
1848’de aç›lan Erkek Ö¤retmen Okulu, 1870’te aç›lan K›z Ö¤retmen Okulu’dur.
Yukar›da belirtilen y›llardan Cumhuriyet dönemine gelindi¤inde bu okullar›n say›s› azal›rken, buna paralel olarak ö¤retmen say›s›n›n da düfltü¤ü görülür.
1924’ten sonra bu konuda çal›flmalar h›zland›r›larak az olan ö¤retmen say›s›n›n ço¤alt›lmas› düflünülür. Bu amaçla 1926’da ortaokul mezunlar› meslek, kurslardan geçirilip ö¤retmen yap›l›r. 19271928’de ö¤retmen gereksinimini karfl›lamak amac›yla “Köy Muallim Mektepleri”, “ Millet Mektepleri” ve
“ Halk Evleri” aç›l›r. 1930’dan sonra say›lar› giderek
artan okulsuz köy; okul olan yerlerde ise ö¤retmen
yetersizli¤i sorun olur.
Cumhuriyetin kurulmas›yla her alanda yenili¤e koflan Atatürk’ün, ulusun ayd›nlanmas› yönündeki u¤rafl›lar›n›n en önemlilerinden biri de e¤itimi köye- köylüye
yönlendirme iste¤idir. Bu nedenle dönemin Milli E¤itim Bakan› Saffet Ar›kan’a gere¤inin yap›lmas›n› emreder. Saffet Ar›kan k›sa zamanda yak›nlar›n›n önerileriyle ad›ndan çok söz edilen, Gazi E¤itim Enstitüsü ö¤retmenlerinden ‹smail Hakk› Tonguç’u ‹lkö¤retim Genel Müdürlü¤üne atar.
Tonguç, 1933’te “ ‹fl ve Meslek Terbiyesi” adl› yap›t›yla gündemde olan bir e¤itimciydi. O, “% 80’i
köyde yaflayan bir ulusun okullaflmas›, e¤itimi ve ö¤retimi köye ve köylüye göre olmal›d›r.” derken Atatürk’ün de isteklerini dile getiriyordu.
1935 y›l›nda göreve bafllayan Tonguç, yazd›klar›n› ve düflündüklerini yaflama geçirmeye çal›flt›. “Köy
E¤itmenleri Yetifltirme Projesi” baflar›l› olmufl, deva-
Temmuz
: 2012
A¤ustos
m›nda köyde aç›lan dört ö¤retmen okulundan olumlu sonuçlar al›nm›flt›.
1938’de Milli E¤itim Bakanl›¤›na Hasan Ali Yücel
getirildikten sonra çal›flmalar daha da h›z kazand›.
E¤itim tarihimizin mihenk tafl›, Dünya Pedagoji Ansiklopedilerinde “ Türk Buluflu Kurumlar” olarak yer
alan Köy Enstitüleri, Hasan Ali Yücel ve ‹smail Hakk›
Tonguç’un çabalar›yla 17 Nisan 1940’da 3803 say›l›
yasayla e¤itime bafllad›.
1941 y›l›nda ç›kan 4274 say›l› “sa¤l›k memurlar›
ve ebeleri” yasas›yla da köye yararl› di¤er mesleklerin
enstitülerde e¤itim görmesinin yolu aç›lm›fl oldu.
Atatürk’ün iflaret etti¤i, Tonguç’un gelifltirdi¤i
proje do¤rultusunda, Köy Enstitüleri’nin kurulmas›
gereken yerler belirlenirken, köy okullar›n›n ve köyün
geliflmesinde etkili olacak flekilde yap›land›r›lmas›
amaçlanm›flt›.
Bu çerçevede bakanl›k taraf›ndan merkezi bir
Köy Enstitüsü program› haz›rland›. Buna göre okutulacak dersler üç ana bölümde topland›: 1-Kültür dersleri, 2-Tar›m dersleri, 3-Teknik dersler ve uygulamalar›d›r. Bu anlay›fl ve ilkelerle yola ç›kan Köy Enstitüleri gelece¤e ›fl›k olmufltur.
Köylerde ›rgatl›¤a, gündelikçili¤e, çobanl›¤a tutsak edilmifl genç beyinler Köy Enstitüleri sayesinde
yeni bir dünya ile bulufltular. Kütüphane ile tan›fl›p
dünya klasiklerini özümsediler. Notalarla tan›fl›p,
müzik aletlerini yaln›zca dinlemeyi de¤il dillendirmeyi de ö¤rendiler. Birlikte her yörenin halk oyunlar›n›
ö¤renip oynad›lar. Dostlu¤u, arkadafll›¤›, dayan›flmay›
ö¤rendiler. Topra¤› ifllemeyi, duvarc›l›¤›, demircili¤i,
ar›c›l›¤› vb. kavrad›lar. Tüm bunlar› gelifltirerek bozk›ra, köylerine tafl›d›lar. Yaparak yaflayarak ö¤renme
ve ö¤retme ilkesiyle yar›nlara ›fl›k saçmay› bu okullarda ö¤rendiler.
Böylece yurdun her yöresine, cumhuriyetin tüm
de¤erlerini içine sindirmifl, akl›n› iyi kullanan, yorum
17
gücü yüksek, ayd›nlanmac›, ça¤dafl ö¤retmenler gönderiliyordu.
21 Köy Enstitüsünde k›sa zamanda 17 bin 341
ö¤retmen, 8675 e¤itmen, 1248 sa¤l›k memuru yetiflmiflti. Bu çal›flmalar daha da ileri seviyede gelifltirilip devam ettirilseydi ilkö¤retim sorunu günümüze
gelmeden çok önce çözülmüfl olurdu.
21 Temmuz 1946’daki yerel seçimler sonras›
Köy Enstitüleriyle ilgili karalamalar giderek ço¤ald›.
Bu okullar komünist yuvas›, kurucular› komünistlikle
suçland›. Toprak sahiplerinin ve baz› milletvekillerinin “ Bu okullar yüzünden köyde çal›flt›r›lacak adam
bulamad›klar›” sav›na ortak olan iktidar, bask›lara dayanamad›.
5 A¤ustos 1946’da Hasan Ali Yücel Milli E¤itim
Bakanl›¤›ndan, 21 Eylül 1946’da da ‹smail Hakk›
Tonguç görevlerinden ayr›ld›lar. Milli E¤itim Bakanl›¤›na Reflat fiemsettin Sirer getirildi. ‹smet ‹nönü’nün
“Cumhuriyetin eserleri içinde en k›ymetli ve en sevgilisi” gördü¤ü Köy Enstitüleri yaz›k ki lay›k oldu¤u de¤eri göremedi.
1950’de Demokrat Parti iktidar olunca, Köy Enstitüleri için daha önce yap›lan suçlamalar artarak daha da h›z kazand›. Tüm bu suçlamalar›n sonucunda
önce karma e¤itime ( k›z ve erkek ö¤rencilerin birlikte e¤itim almalar›na) son verildi. 1952-1953 ö¤retim y›l› bafl›nda Dünya Pedagoji Ansiklopedilerinde yer
alan bu e¤itim kurumunun yaflam›na son verildi.
U¤ur Mumcu’nun deyifliyle “Kuvay› Milliye ile birlikte iki büyük halk hareketinden biri haline gelen Köy
Enstitülerini savunmak, özgür ve demokrat bir yaflam aray›fl›nda olanlar›n namus borcudur.” Köy Enstitülerinin kurulufl y›ldönümünde bu e¤itim kurumlar›n› ve bu okullarda e¤itim alm›fl de¤erli e¤itimcileri
hem anmak hem de onlar› yeni kuflaklara anlatmak
(tam olamasa da) bu borcu ödemek olacakt›r.
“Köy ve Ziraat kalk›nma ifli, köylü ve çiftçi ile elele baflar›lmas› gereken büyük milli ifltir. Bu davay› ve
bu azmi yaymak için Atatürk’ün muhtelif tarihlerdeki vecizeleri bir araya getirilerek güfte ve bestesinin
tespiti ifli, Behçet Kemal Ça¤lar ve A. Adnan Sayg›n’dan rica edilmifl ve her ikisi, ilk defa Cumhuriyetin
15. y›l›nda Ankara’da Atatürk’ün heykeli önünde Yüksek Ziraat Enstitüleri talebeleri taraf›ndan söylenen
ve bilâhare Ziraat Vekâleti ad›na radyoda yap›lan ko-
18
nuflmalar sonunda da tekrar edilmifl bulunan besteyi
ve metni vücuda getirerek bunu, Türk köylüsü ad›na
ithaf etmifllerdir.”
KAYNAKÇA:1978 Demokratik E¤itim Kurultay›
2. cilt
KÖY ENST‹TÜLER‹ (Z‹RAAT) MARfiI
Sürer, eker, biçeriz, güvenip ötesine
Milletin her kazanc›, milletin kesesine,
Topland›k has çiftçinin Atatürk’ün sesine,
Toprakla savafl içini ziraat cephesine.
Biz ulusal varl›¤›n temeliyiz, köküyüz,
Biz yurdun öz sahibi, efendisi köylüyüz.
‹nsan› insan eden, ilkin bu soy, bu toprak.
En yeni aletlerle en içten çal›flarak,
Türk için yine yak›n dünyaya örnek olmak,
Kafa dinç, el nas›rl›, gönül rahat, aln› ak.
Biz ulusal varl›¤›n temeliyiz, köküyüz.
Biz yurdun öz sahibi, efendisi, köylüyüz.
Kuraca¤›z öz yurtta, dirli¤i düzenli¤i.
Y›k›yor engelleri, ulus egemenli¤i
Görsün köyler bollu¤u, rahatl›¤›, flenli¤i.
Bizimdir o yenilmek bilmeyen Türk benli¤i.
Biz ulusal varl›¤›n temeliyiz, köküyüz.
Biz yurdun öz sahibi, efendisi, köylüyüz.
Güfte: Behçet Kemal ÇA⁄LAR
Beste: Ahmet Adnan SAYGUN
2012 :
Temmuz
A¤ustos
‹zmir’de A¤›n›
Yaflad›k ve Yaflatt›k
Hasan KARATAfi
10 Haziran 2012 Pazar günü ‹zmir A¤›nl›lar
Kültür ve Dayan›flma Derne¤inin düzenlemifl oldu¤u geleneksel piknik flöleni Buca Gölet mevkiinde
bulunan Hüseyino¤ullar› piknik alan›nda yap›lm›flt›r,
A¤›nl› hemflerilerimiz, A¤›nl›lar ile bu güzel
günü birlikte geçirmek isteyen ve bundan mutluluk duyduklar›n› belirten misafirler, ‹stanbul’dan
gelen bir grup Kemaliye’li (E¤in’li) misafirler ile
‹zmir Elaz›¤ Kültür ve Dayan›flma Derne¤i Baflkan› Say›n Enver ULUCAN, ‹zmir Elaz›¤l› Sanayici
ve ‹fl Adamlar› Dernek Baflkan› Say›n Nejat AK
onur konu¤u olarak pikni¤imize renk katm›fllar-
d›r. Elaz›¤ Derne¤i Folklor ekibi, Nakfli KARAKAfi,
Mehmet SUCU ve Mustafa TORUN yöresel türkülerimiz ve oyun havalar› ile tüm kat›l›mc›lar›n güzel bir gün geçirmeleri için büyük bir gayret göstermifllerdir.
Bu nedenle Say›n Enver ULUCAN, Nejat AK,
Elaz›¤ Folklor ekibinden Oktay D‹fi‹BÜYÜK ve ekip
arkadafllar›na, Bu güzel günde bizleri sazlar› ile
coflturan Nakfli KARAKAfi ve ekibine, tüm kat›l›mc›lara, eme¤i geçen herkese teflekkür ediyor bir
sonraki etkinliklerde buluflmak dile¤i ile sayg›lar›m›z› sunuyoruz.
TEfiEKKÜRLER
Kimimizin Dede’si, Kimimizin Babas›, Kimimizin Efli
Bizlerinde Baba yar›s› Amcam›z
Semflettin ERTU⁄RUL’un,
01.05.2012 tarihinde ebediyete intikal’i dolay›s›yla, gerek cenaze törenine, gerekse evimize kadar gelerek ve telefonla bizleri ar›yarak ac›m›z› hafifletmeye çal›flan tüm dostlar›m›za, bu
günümüzde bizlere destek veren Dergimiz Yönetimine en derin teflekkürlerimizi sunar›z.
Tüm Ertu¤rul’lar ve onlara ba¤l› olanlar ad›na ye¤enleri
Nihat ERTU⁄RUL, Recai ERTU⁄RUL
Temmuz
: 2012
A¤ustos
19
Güneflin Do¤uflunu
Venköyü’nden
‹zlemek
Mustafa AKBAfi
Bu y›l uzunca ve doya doya bir bahar yaflad›k.
O nispette yeflillikler, ötücü kufllar ve her türlü
mahlûkat (canl›) haddinden fazla idi.
Bir sabah namaz›n› müteakip (sonras›) venköyüne* (venk Önü) kufl c›v›ldaflmalar›n› dinlemeye
indim. Day›m (Cemal YALÇIN** )’›n defninin ahir
(ertesi) sabah› idi. Beni o senfoniyi dinlemeye çeken
gönül dünyamdaki duygusall›k m›, yoksa day›m›n
yan›k flak›yan ses tellerinden dökülen na¤melerini
aray›fl›m m›? Bilemem. O eli kula¤a atmalar, iflin
çekilmezli¤i ve mütemadili¤i (devaml›l›¤›) içinde
bir ç›k›fl aray›fl›m›, yoksa bütün ruhaniyeti ile varl›¤›n›n ve yarat›lm›fll›¤›n›n flükür nidas›m› bilemem.
Bilemem amma bazen kayal›k evinin serenat
(konser) balkonunda, bazen de so¤ukpahar misillü
(benzeri) aç›k sahralarda yank›lanan sesinin yad›
ad›na o sabah venköyüne güneflin do¤uflunu izlemeye indim.
Bu inifl ve duyufl güneflin do¤uflunu izlemenin
ötesinde tabiat›n kendisini sesle lanse(takdim) ediflini dinlemeye dönüfltü. Bülbül, çal›kuflu, uzunkuyruklar›n ötüflü ile p›nardan ark boyu akan suyun sesi adeta birbirinin mütemmim (tamamlay›c›) cüzü
gibi kendine celp (çekiyordu) ediyordu.
Ah! Day›, toplum içinde çok çekingen ve s›k›lgan idin... Ancak, duygu selini zaman zaman ve
yer yer ses tellerini titreterek o hava zerrelerine
yüklemeni; rahman suresinde tekrar eden nakarat
ayetleri ile, ve de her günefl do¤uflunun flükrünü
mütemadiyen (devam eden) eda eden kufl sesleri
ile özdefllefltirdim. Kayabafl›n›n flak›yan bülbülü,
dünyada gülizar›na meftun idin, gülüne müfltak
(özlemek) olarak ahretine gittin.
Kufldilinde haberleflmeyi duymuflumda acaba
kufl flak›mas›n› kaleme döken alfabe icat oldumu?
Karga ötüflündeki bed ses, o kufl na¤meleri içerisin-
20
de güzelliklerin kulakla alg›lanmas› için yarat›lm›fl
olsa gerek diye düflündüm. Ancak o sesin de o senfonide bir yeri ve de¤eri vard›. Kendisini tasnif ve
tarif edemeyece¤im nice ötücü kufllar›n ses harmonisinde (uyum) güneflin do¤ufluna flahit oldum.
Belgesellerde bu ötüfller varl›¤›n kendini karfl›
cinse lanse etmesi olarak dillendirilirdi. Ancak sabah›n o saatinde ve mütemadiyen her güneflin do¤ufl
saatlerindeki bu ses flöleninin icras›, kendini ispat
de¤il; olsa olsa yarat›lm›fll›¤a flükür ve nimetlerin
hamd› saadetince dillendirilmesi olsa gerek diye alg›lad›m.
Bir fleylerin sezgisi ruhumu okfluyor. Bu bir
sezgi ça¤layan›., kiflinin sezdi¤ini düflünürken, düflündü¤ünü ifadelendirmesi ne zormufl. ‹fade ederken konu hakk›ndaki literatüre vuzuhumuzun
(aç›kl›k) da yetersizli¤ini idrak etmek ne yaman
çeliflki. Bu sabah do¤a arya sahnesine dönmüfl; day›ma temenna duruflunda, a¤aç ve yapraklar, yeflil
otlar bile reverans (selamlama) gösterisi sunmakta, kufllar ihtiraml› (sayg›l›) bir hal içerisinde...
Gördü¤ümün bende yaratt›¤› intiba ile yapmaya çal›flt›¤›m aç›klama birbirinin ayn›s› olmayacak,
biliyorum... Dilimizi ne kadar mükemmel hale getirirsek getirelim söylediklerimizin bizim gördü¤ümüz gerçe¤i hiçbir zaman aynen yans›tmayaca¤›n›
yeni fark ettim.
Tabiata ve topluma ait de¤iflimleri tamamen
tahribe yönelik alg›lamak hataym›fl. Zahiren
(kuflkusuz) tahrip ve ölüm olarak gördü¤ümüz düzen ve hikmette tekâmüle bir geçifl varm›fl.
(05.06.2011)
*Venköyü :fienp›nar mahallesinin hemen alt›nda bir p›nar.
**Cemal YALÇIN: E¤in a¤z› mahalli ses icrac›s› VEYSEL
DAYI’n›n o¤lu.
2012 :
Temmuz
A¤ustos
Ben Ö¤retmenim...
Hadi ÖNAL
Ben ö¤retmenim;
Düflüncelerim,
P›nar suyundan öte.
Sevgim: Hem kat›¤›m, hem ekme¤im.
‹lmin gergefinde ilmik ilmik
Can dokur,
Can örerim.
Ben ö¤retmenim;
Renkler, güzelliklerim.
Ayd›nl›k derim, ›fl›k derim.
Dostluk için, bar›fl için,
Can kafesimde
Ak kanatl›
Güvercinler beslerim.
Ben ö¤retmenim;
Bulutlan›nca gözleri Mehmet’imin,
Üzüntüsünü
Ta yüre¤imde duyar
Hissederim.
Mutlulu¤um:
Bak›fllar›ndad›r Ayfle’min.
Ben ö¤retmenim;
Bulut olur,
Ya¤mur olurum.
Anadolu’mun
En ücra köflelerinde açan
K›r çiçeklerini
Can suyumla sular,
Umutlar›mla beslerim.
Ben ö¤retmenim;
Çaresize çare,
Dals›za dal olurum.
Yorulurum, k›r›l›r›m;
Ama e¤ilmem.
Haks›zl›¤a, adaletsizli¤e, zulme, zalime
Boyun e¤mem, e¤emem.
Yanl›fla do¤ru demem, diyemem
Ben ö¤retmenim;
Do¤ruluktur, güzelliktir,
‹yiliktir, erdemlerim.
‹nsand›r, insanl›kt›r
Önceliklerim.
Gül gönüllerdir hedefim.
Gecenin flerrinden korktu¤u için,
Ayd›nl›¤a sevdal›d›r gözlerim.
Temmuz
: 2012
A¤ustos
Ben ö¤retmenim;
Göynük’te Akflemsettin
Aziziye’de Nene Hatun
Marafl’ta fiahin’dir gözlerim.
Çanakkale içinde Aynal› Çarfl›
Sivrihisar’da Taptuk Emre
A¤›n’da Abdullah Lütfi
Anafartalar’da Mustafa Kemal’im.
Ben ö¤retmenim;
Çocuklar›n› ülkemin
Vatanlar› için
Milletleri için
Ba¤›ms›zl›klar› için bezerim.
Dillerini
Kültürlerini
Al, beyaz renkle süslerim.
Ben ö¤retmenim;
Kavak a¤açlar› boyu,
Gülsün diye ö¤rencilerim;
Peygamberlik mesle¤idir,
Mesle¤im derim.
Bütün dertlerimi içime gömer,
Her çileye gö¤üs gererim.
Ben ö¤retmenim;
Günefle dönüktür yüzüm,
Hep ona yürür, ona koflar›m.
Kal›ncaya kadar,
Ayaklar›mda derman
Gözümde ferim
Ben ö¤retmenim;
B›rakaca¤›m bayra¤›
Ö¤rencilerimin
‹leriye hep ileriye
Tafl›yacaklar›ndan eminim.
Ö¤rencilerim,
Canlar›m benim.
Her biri vatan topra¤› kadar aziz
Can çiçeklerim.
Sizde bu inanc› gördükçe
Aç›k gitmez gözlerim.
Ben ö¤retmenim.
21
ALO 182
Hastanelerden Randevu
Derleme
RANDEVU NASIL ALINIR?
Ev, ifl, ankesör ve cep telefonlar›ndan 182 numaral› Sa¤l›k Bakanl›¤›, Merkezi Hastane Randevu
‹stemi (MHRS) Ça¤r› Merkezini aray›n›z.
Ça¤r› merkezi operatörüne gerekli bilgilerinizi
vererek, size en yak›n hastaneleri ya da istedi¤iniz
hekimin hekim çal›flma cetvelindeki randevu listesinin size iletilmesini bekleyiniz.
Size sunulan hekim çal›flma cetvelinden ald›¤›n›z randevuyu not ederek randevu saatinden 30
dakika önce mutlaka hastanede bulunan MHRS
hasta kabul bölümüne baflvurunuz.
MERKEZ‹ HASTANE RANDEVU S‹STEM‹
(MHRS) NED‹R?
Merkezi Hastane Randevu Sistemi (MHRS);
Sa¤l›k Bakanl›¤› taraf›ndan ilimizde pilot uygulamas› bafllat›lm›fl olan ve daha sonra tüm Türkiye’de
yayg›nlaflmas› planlanan bir uygulamad›r.
Telefonla 182 ça¤r› merkezini arad›¤›n›zda size en yak›n hastaneden diledi¤iniz bir hekimin hekim çal›flma cetvelinde bofl olan zamana randevu
verilecektir. Böylece hastanedeki bekleme süresi
ortadan kalkacak ve hastalar›m›za daha h›zl› hizmet verilmesi sa¤lanm›fl olacakt›r.
RANDEVU NASIL ‹PTAL ED‹L‹R?
Randevunuzu geçerli bir mazeretten dolay› iptal etmek istedi¤inizde;
Ev, ifl, ankesör, kontörlü ve cep telefonlar›ndan
182 numaral› Sa¤l›k Bakanl›¤› MHRS Ça¤r› Merkezini aray›n›z.
Sizi karfl›layan ça¤r› merkezi operatörüne,
randevu ald›¤›n›z hastane ve hekim ismini vererek,
22
Alma Sistemi
size ayr›lan randevuyu boflalt›p s›rada bekleyen
hastalar›m›z›n randevu almas›na yard›mc› olunuz.
NOT: VATANDAfiIMIZ KEND‹S‹NE VER‹LEN RANDEVU ZAMANINDAN 30 DAK‹KA
ÖNCE ‹LG‹L‹ HASTANEN‹N MHRS HASTA KABUL BÖLÜMÜNE BAfiVURUR.
ALO 182’Y‹ ARAYIN ZAMANDAN KAZANIN
MHRS; vatandafllar›n Sa¤l›k Bakanl›¤›na ba¤l›
2 ve 3. Basamak Hastaneler ile A¤›z ve Difl Sa¤l›¤›
Merkezleri için 182 MHRS Ça¤r› Merkezini arayarak canl› operatörlerden kendilerine istedikleri hastane ve hekimden randevu alabilecekleri bir uygulamad›r.
HASTA HAKLARI
Bu sa¤l›k kurulufluna, sa¤l›k hizmeti almak için
baflvuran herkesin;
Hizmetten genel olarak faydalanma: Adalet ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde sa¤l›kl› yaflaman›n teflvik edilmesine yönelik faaliyetler ve koruyucu sa¤l›k hizmetlerinden faydalanmaya,
Eflitlik içinde hizmete ulaflma: Irk, dil, din
ve mezhep, cinsiyet, siyasi düflünce, felsefi inanç,
ekonomik ve sosyal durumlar› dikkate al›nmadan
hizmet almaya,
Bilgilendirme: Her türlü hizmet ve imkan›n
neler oldu¤unu ö¤renmeye,
Kuruluflu seçme ve de¤ifltirme: Sa¤l›k kuruluflunu seçme ve de¤ifltirmeye ve seçti¤i sa¤l›k
kuruluflunda verilen sa¤l›k hizmetlerinden faydalanmaya,
Personeli tan›ma, seçme ve de¤ifltirme:
Sa¤l›k hizmeti verecek ve vermekte olan tabiplerin
ve di¤er personelin kimliklerini, görev ve unvanlar›n› ö¤renmeye, seçme ve de¤ifltirmeye,
2012 :
Temmuz
A¤ustos
Bilgi isteme: Sa¤l›k durumu ile ilgili her türlü bilgiyi sözlü ve yaz›l› olarak istemeye,
Mahremiyet: Gizlili¤e uygun bir ortamda her
türlü sa¤l›k hizmetini almaya,
R›za ‹zin: T›bbi müdahalelerde r›zan›n al›nmas›na ve r›za çerçevesinde hizmetten faydalanmaya,
Reddetme ve durdurma: Tedaviyi reddetmeye veya durdurulmas›n› istemeye,
Güvenlik: Sa¤l›k hizmetini güvenli bir ortamda almaya,
Dini vecibelerini yerine getirebilme: Kuruluflun imkanlar› ölçüsünde ve idarece al›nan tedbirler çerçevesinde, dini vecibelerini yerine getirmeye,
Sayg›nl›k görme: Sayg›, itina ve ihtimam
gösterilerek, güler yüzlü, nazik, flefkatli bir yaklafl›mla sa¤l›k hizmeti almaya,
Rahatl›k: Her türlü hijyenik flartlar sa¤lan›p,
gürültü ve rahats›z edici bütün etkenler bertaraf
edilmifl bir ortamda sa¤l›k hizmeti almaya,
Ziyaret: Kurum ve kurulufllarca belirlenen usûl
ve esaslara uygun olarak ziyaretçi kabul etmeye,
Refakatçi bulundurma: Mevzuat›n, sa¤l›k
kurum ve kurulufllar›n›n imkanlar› ölçüsünde ve tabibin uygun görmesi durumunda refakatçi bulundurmay› istemeye,
Müracaat, flikayet ve dava hakk›: Haklar›n›n ihlali halinde, mevzuat çerçevesinde her türlü
müracaat, flikayet ve dava hakk›n› kullanmaya,
Sürekli hizmet: Gerekti¤i sürece, sa¤l›k hizmetlerinden yararlanmaya,
Düflünce belirtme: Verilen hizmetler konusunda düflüncelerini ifade etmeye, hakk› vard›r.
HASTA SORUMLULUKLARI
1) Genel Sorumluluklar
Kifliler kendi sa¤l›¤›na dikkat etmek için elinden geleni yapmal› ve sa¤l›kl› bir yaflam için verilen tavsiyelere uymal›d›r. Kifli uygunsa kan verebilir ya da organ ba¤›fl›nda bulunabilir. Basit durumlarda kifliler kendi bak›mlar›n› yapmal›d›r.
Temmuz
: 2012
A¤ustos
2) Sosyal Güvenlik Durumu
Hasta; sa¤l›k, sosyal güvenlik ve kiflisel bilgilerindeki de¤ifliklikleri zaman›nda bildirmek durumundad›r. Hasta; sa¤l›k karnesinin (Ba¤-Kur, Yeflil
Kart gibi) vizesini zaman›nda yapt›rmak zorundad›r.
3) Sa¤l›k Çal›flanlar›n› Bilgilendirme
Hasta; yak›nmalar›n›, daha önce geçirdi¤i hastal›klar›, yatarak herhangi bir tedavi görüp görmedi¤ini, e¤er varsa halen kulland›¤› ilaçlar› ve tüm
sa¤l›¤›yla ilgili bilgileri tam, eksiksiz vermelidir.
4) Hastane Kurallar›na Uyma
Hasta; baflvurdu¤u sa¤l›k kuruluflunun kural ve
uygulamalar›na uymal›d›r.
Hasta Sa¤l›k Bakanl›¤› ve di¤er sosyal güvenlik
kurumlar›nca belirlenen sevk zincirine uymal›d›r.
Hastan›n; tedavi, bak›m ve rehabilitasyon süresince sa¤l›k çal›flanlar› ile iflbirli¤i içinde olmas›
beklenir.
Hasta; randevulu hizmet veren bir sa¤l›k tesisinden yararlan›yorsa randevunun tarih ve saatine
uymas› ve de¤ifliklikleri ilgili yere bildirmesi gerekir.
Hasta; hastane personelinin, di¤er hastalar›n
ve ziyaretçilerin haklar›na sayg› göstermelidir.
Hasta; hastane malzemelerine verdi¤i zararlar› karfl›lamak zorundad›r.
5) Tedavisi ‹le ‹lgili Önerilere Uyma
Hasta; tedavisi ve ilaçlarla ilgili tavsiyeleri dikkatle dinlemeli ve anlayamad›¤› yerleri sormal›d›r.
Hastan›n; tedavisiyle ilgili önerilere uyum sa¤layamama durumu söz konusu ise bunu sa¤l›k çal›flan›na bildirmesi gerekir. Hasta sa¤l›k bak›m ve
taburculuk sonras› bak›m plan›n› beklendi¤i gibi
do¤ru anlay›p anlamad›¤›n› belirtmesi gerekir.
Hasta; uygulanacak tedaviyi reddetmesi veya
önerilere uymamas›ndan dolay› do¤acak sonuçlardan kendisi sorumludur.
23
A¤›n Dergisi ve
A¤›n’l›lar
Ahmet DEM‹RKOL
1954 Y›l›nda Ankara’ya geldim liseyi Ankara’da bitirdim.
Ankara’ya geldi¤im y›llarda A¤›n’l› hemflerilerimiz ço¤unlukla Samanpazar›, Ulucanlar, Hamamönü, Kurtulufl, ‹ç Cebeci, Demirlibahçe semtlerinde kendi bütçelerine uygun bulabildikleri Ankara evlerini tercih etmifllerdir.
Ekonomik durumlar› biraz iyi olan hemflerilerimiz yeni oluflan semtlerde oturmay› tercih
ederlerdi.
Daha sonra yerleflime aç›lan Balgat ve Yenimahalle semtlerine tafl›nanlar oldu. Emlak Bankas›’n›n konut kredisi vermesiyle bankadan kredi
alarak K.Esat ve Seyran ba¤lar› semtlerinde birçok hemflerimiz konut sahibi oldular. Bugün aram›zda olmayan daima rahmetle sayg› ile and›¤›m›z hemflerilerimiz, ay›r›m yapmaks›z›n A¤›n’l›s›,
köylüsü bir birilerine o kadar samimi ba¤l›l›klar›
ile her gün olmasa bile haftada bir, iki gün bir
araya gelir, hasret giderirlerdi. Evleri yak›n olanlar akflam misafirliklerini mutlaka yaparlard›.
Özellikle dini bayramlarda salon tutulur, tüm
hemflerilere duyurulur ve bayramlaflma toplant›s›
yap›l›r, hemen hemen toplant›ya % 90 ifltirak
edilirdi. Toplant›da Ankara’ya yeni gelen hemfleriler varsa tan›flt›r›l›rd›. Bayram yeri bir A¤›n dü¤ünleri havas›na dönüflür gelenler mutlu olurlard›.
‹flte hemflerilerimizin güvenli sayg›l› birliktelikleri sonucunda A¤›n’›n ve A¤›n’l›n›n sesi olan
A¤›n dergimizin ç›kart›lmas›na vesile olmufltur.
Dergi giderlerini banka reklam gelirleri ile eksikler de dernek imkanlar› ile karfl›lan›rd›.
24
Sayg›de¤er hemfleriler düflünebiliyor musunuz dergimizin yay›na bafllad›¤› y›llarda yüz
binlerce nüfusa sahip kaç ilimiz dergi ç›kar›yordu. Bugün bile 30-40 ilimiz dergi ç›karabiliyor.
A¤›n dergisi 1500-2000 nüfuslu küçük bir beldenin dergi ç›karabilmesini sizlerin yorumuna
b›rak›yorum. Elbette dergimiz yaflayacak ve yaflamal›d›r. Her A¤›n’l› hemflerimiz dergi abonesi
olmal›d›r. Zaman zaman üye say›m›z yükseliyor
veya azal›yor, azalmamal›, ço¤almal›d›r. Ancak
üzülerek flunu hemflerilerimize duyurmak istiyorum, baz› hemflerilerimiz bizlerin A¤›n’la bir
ba¤› kalmad› dergi neyimize, çocuklar›m›z
A¤›n’› bile tan›m›yor duyumlar›n› al›yoruz. Bu
söylemlerin do¤rulu¤una inanmak bile istemiyoruz. Dergimizin 700 civar›nda üyesi olup
yar›ya yak›n›n›n sa¤l›kl› ev adresi, ev telefonu
veya cep telefonu bulunmuyor. Baz› üyelerimiz
2, 3 y›ll›k dergi borcunu göndermemifl veya
ihmalkarl›k sebebiyle ödememifllerdir. Umar›m
borçlu üyeler en k›sa zamanda dergi ücretlerini
göndereceklerdir. Yönetim bu borçlar› utanarak
telefonla veya efl dost arac›l›¤› ile istemeye
çal›flmaktad›r. Buna f›rsat vermeyeceklerini
umuyoruz, bizlere yak›flan da budur diyelim.
Ben dergi konusunu gündemde tutmaya
kararl›y›m. Aksi takdirde bizlere emanet eden
ve aram›zdan ebediyen ayr›lan hemflerilerimize
haks›zl›k etmifl oluruz. Lütfen sa¤l›kl› adreslerinizi ev ve özellikle cep telefonlar›n›z› dernek
adresimize 0312 426 75 90 nolu telefonumuza, dernek internet adresine mail olarak veya cep
telefonu arac›l›¤›yla ulaflt›rabilirsiniz. Hoflçakal›n
sa¤l›kl› kal›n.
2012 :
Temmuz
A¤ustos
Yusuf’un Hikayesi
Selçuk AYBEK
Bu gece hiç bulut yok... Y›ld›zlara bak sa¤daki,
afla¤›da olan yaln›z... O, benim y›ld›z›m. Hava da
so¤uk!.. Dükkâna gitsem... Uzak flimdi oras›... Vakit geç oldu... Alt›mdaki karton, biraz ince... Battaniye de öyle...
Üflüyorum... fiimdi hamamda olsam... Oooh!
S›cac›k!..
Parktaki a¤açlar çok büyülü... Yan›mdaki okaliptüsün gövdesi yaral›...
Yaz ne güzeldi!.. Ayaklar›m üflüyor... Bir battaniye daha bulsam... Yar›n hamama gidece¤im...
Gözlerim kapan›yor...
Dur!.. Havlamay› b›rak Karabafl... Uyuyal›m hadi...
- Annee! Herkesin babas›, eve neler getiriyor...
Bizde bir fley yok!.. Ben de köfte, peynir, pekmez
istiyorum. Okulda arkadafllar›m alay ediyor. Ayakkab›m y›rt›k, su al›yor!.. Benim gibi olan az. Zehra’dan çok utan›yorum... Üstüm eski diye arkada
oturuyorum. Ben, okula gitmek istemiyorum!..
Gözyafl›m yana¤›ma süzülüyor, h›çk›r›ktan zor
konufluyordum.
- O¤lum!., ak›ll› o¤lum!.. Bak ben de çok üzülüyorum.. Öyle konuflma! Temizlikten ald›¤›m, ancak ekme¤e yetiyor. Kaç ayd›r kiray› veremedik.
Baban olacak, hay›rs›z›n teki! Geberesice! Kazand›¤›n› flaraba veriyor! Ne var bu bokta?!.. Burama
geldi! Bir gece meyhaneyi basaca¤›m!..
Durumumuz kötüydü... Günden güne daha kötüledik. Derken, bir gün, iki gün, üç gün... Babam
gelmedi. N’oldu? Diye tan›d›k kap›lar› çald›k yoktu.
Meyhane arkadafllar› da bilmiyordu. Kaçm›flt› herhalde... Yoklu¤una çabuk al›flt›k...
Gün boyu evlerde temizlikten annem bitkindi.
Temmuz
: 2012
A¤ustos
- Olsun!.. Diyordu. Hiç olmazsa evde d›rd›r yok.
fiikâyetçi de¤ildik... Böyle giderken, bir akflam,
eli kolu dolu geldi... Elma, kaflar peyniri! Aaaa!
Muz da alm›fl. Burama kadar yedim. Yatmadan
önce:
- Gel, dedi. S›rt›mda eli.
- Biraz konuflal›m. Ne diyecek?.. Merakland›m.
Oturduk.
- Bak! Ben turflu gibiyim, yatt›¤›m yeri bilmiyorum. Benim de biraz rahat etmek hakk›m de¤il
mi?.. Ben de evimde oturmak isterim... Sen ak›ll›
çocuksun! Söyle! Hakk›m de¤il mi?..
Annemin sözleri beni flafl›rtt›.
- Biz ne yiyece¤iz o zaman?.. Ben de çal›flay›m. Mendil satar›m. Ertan Amca iyi biri, dükkanda ç›rakl›k ederim!..
- Yok o¤lum! Öyle geçinemeyiz. Nas›l desem!..
Biri beni istiyor... Evimize erkek laz›m; çal›fl›p kazanacak, eve ekmek getirecek, iyi biri... Seni okutacak!.. Sana bayraml›k alacak!... Ona var›rsam rahat ederiz... Komflu teyzende gördüm, iyi biri... Ne
dersin?
fiafl›rd›m. Evde yabanc› biri... Benim annemin
yata¤›nda... Nas›l olur?! Aptallaflm›flt›m. Elim, a¤z›m oynuyor ama do¤ru dürüst bir fley söyleyemedim.
- Anne! Ben de çal›flaca¤›m!
- Olmaz! O¤lum! Benim ak›ll› o¤lum! Okulun
var... Sen okuyacaks›n... Büyük adam olacaks›n.
Ben ne kadar tepindiysem de annem,
- Olmaz!.. Dedi.
- Kim seni isteyen?..
- Demiryollar›nda memur. ‹yi adam, diyorlar.
Rahat ederiz. Sen de okuluna gidersin.
25
O gece beni uyku tutmad›.
Sabahleyin erkenden limana kofltum. Dalgak›randa tafla oturup, yüzümü denize çevirdim... Belki bir saat, iki saat... K›vrand›m. Benim annem...
Nas›l olur?.. Nas›l olur?.. Sabah ayaz› sulanan gözlerime iyi geldi. Eve döndüm.
Nikâh belediyede k›y›ld›. ‹ki komflu flahitlik yapt›. Ben de elini öptüm annemin kocas›n›n. ‘Baba’ diyemedim. Benim babam vard›; kötüydü ama vard›.
O akflam köfte yedik, sonra sütlaç. Geceleyin
kula¤›m odalar›ndayd›. Sessizli¤i bozan iniltiden,
pek uyuyamad›m. Mahsus mu yap›yordu yoksa...
Kulaklar›m› yorganla, ellerimle t›kad›m.
Sabahleyin annem, kocas›n› u¤urlad›. Sonra gene yatt›. Kalkt›¤›nda yüzü sakindi.
- Gel, kahvalt›m›z› yapal›m... Bak! Peynir, reçel, yumurta... Hepsi var.
- Can›m istemiyor, anne!..
- Aaaa!.. Olmaz! Hadi güzel yavrum! Ye bakay›m. Yoksa üzülürüm.
Annem, ifle gitmek için, giyinmemiflti. Zorla,
birkaç lokma t›k›nd›m.
- Art›k bitti. Evdeyim. Daha çok beraber olaca¤›z.
- Olsun!.. Ben, ‘baba’, demem.
- Sen ne dersen yavrum!..
- Amca, derim. ‘Mehmet Amca’...
Yeni yaflant›m›z iyiydi. Evde kavga gürültü
yoktu. Annem, ev iflleriyle u¤rafl›yor... Komflularla
gidip gelmeler... Benim okulum...
Derslerim de iyiydi. Üstüm bafl›m düzelmiflti.
Zehra’n›n çözemedi¤i problemlerde yard›m ediyordum. Kocaman, kara gözleri vard›... Sesi de güzeldi... Ad›m› söylemesi çok hofltu!
Ama ben, flanss›z çocu¤um!.. Annemlerin odas›ndan, bir gece, konuflmalar duydum.
Kahvalt›dan sonra annem;
- Gel bakal›m, küçük adam, dedi. Konuflal›m.
Mehmet Amca’n›n sen kadar o¤lu, ninesindeymifl.
Ama, iyice ihtiyarlad›¤›ndan art›k bakamayacakm›fl. Bize gelecek... Daha iyi. Birlikte çal›fl›r, oynars›n›z... Eeee! Ne dersin?..
26
fiafl›rd›m. fiimdi, bir de bu! Ev de¤ifliyordu. Birisi daha!.. Ama, soka¤a at›lacak de¤il ki... Ne yapal›m... Elimden bir fley gelmez. Demek, onu, annesi b›rakm›fl. Ac›d›m.
Olur. Beraber oynar›z... Okula gideriz. Ama
nerde kalacak?..
‹lerde, büyük eve ç›karsak, senin de, onun da
odas› olur. ‹nflallah olur! fiimdilik, senin odanda,
beraber kal›rs›n›z. Ben, ikinize de yeni karyola alaca¤›m. Bir masa koyaca¤›m. Bir de kitap dolab›.
Güzel olur, de¤il mi?!..
Sesimi ç›karmad›m. Düflündüm. O da benim gibiydi.
- Peki, dedim. Kaç yafl›nda?
- On bir, senin kadar.
- Ad› ne?
- Ahmet!
Ahmet geldi. O nas›l yüz öyle!.. Çirkin! Sesi de
viyaklama gibi.
- Olsun, dedim. Ne yapal›m... Allah öyle yaratm›fl.
Odama yerleflti. Bir hafta geçmeden ortaya ç›kt›. Dolab›, kap›y› tekmeleyip ask›dakileri yere at›yordu. Yeme¤i yere döküyordu.
Ben bafllarda, bir fley diyemedim. Annem de
görüyordu. Tatl› dille uyarmas›, para etmiyordu.
Kula¤›n› çekmek isteyince, elime vurup kaçt›.
Mehmet Amca, annem, ikisi de çare bulam›yordu. Sonu ne olacak, bilmem?.. Evin rahat› kaçm›flt›...
Odam›zda küçük bir TV vard›. O, akflamlar›,
kumanda elinde, istedi¤i kanal› aç›yor, beni takm›yordu. Ben, vahfli do¤ay›, uzak memleketleri merak ediyordum... O, vurdulu k›rd›l›. gürültülü filmleri...
Bir hafta sonuydu. TV’de Fener/Befliktafl maç›n› seyrediyorduk. Fener gol at›nca, eliyle ‘Nah!’
yapt›. Ben, Kara Kartal’l›yd›m. Durmad›. ‘‹flte böyle geçiririz!’ gibilerden laflar etti. Ben kalk›nca, itti. Düfltüm. Gürültüye annem geldi. Bizi ay›rd›. ‹kimizi de azarlad›.
- Nedir Allah’›m! Bafl›m›n çilesi! Ne yap›yorsunuz?! Ay›p de¤il mi... Off! Off!
2012 :
Temmuz
A¤ustos
Aram›z iyice bozulmufltu. Ben yatt›¤›mda o
yatm›yor, gürültü yap›yordu. Uykusuz uykusuz
okula gitti¤im günler çoktu.
Baz› günler bofl bofl bakard›. Hasta gibiydi, ne
yapt›¤›n› bilmiyordu... Annem, cebinde Bali bulunca:
- Bu uyuflturucuya al›flm›fl! Bali çekiyor! Diye
feryat etti. Allah’›m! Bu da m›? Nedir benim çilem!..
Akflam evde ç›ngar ç›kt›. Mehmet Amca Ahmet’i dövdü. Ahmet, evden kaçt›.
- ‹nflallah gelmez! Dedim.
Geç vakit uyuyabildim. Ne kadar geçti bilmem... Nefes alam›yordum! Üstüme biri oturmufl,
yüzüme yast›k bast›rm›flt›. Ç›rp›nd›m, üstümdekini devirdim. Ahmet’ti!!! Bo¤ulan ci¤erlerime hava
girdi. O küfrediyordu boyuna. Gürültüye gelen annem ve Mehmet Amca, sararm›flt›.
- Beni bo¤maya çal›flt›!!! Ç›¤l›k att›m.
Ahmet, yerde, s›rt›n› duvara dayam›flt›. ‹ri patlak gözleri, titreyen dudaklar› korkutucuydu.
Onu kald›r›p silkeledi Mehmet Amca, tokatlad›.
Ba¤›ra ça¤›ra salona götürdü, kanepeye uzatt›.
O geceden sonra uyuyamad›m. Korkuyla s›çr›yordum. Onu, yan›ma sokmad›lar. Ben de uzak
durdum.
Kaç kereler, onu azarlad›lar, ‘Yapma!’ diye. Bana da:
- Sen ak›ll› çocuksun! Ona uyma, dediler. Ama
olmad›...
Bir gün, annemlerin kap›s›n›n önünden geçerken, konuflmalar dikkatimi çekti. Duyulmas›n diye
kap›y› kapam›fllard›. Beni fleytan dürttü, kula¤›m›
kap›ya yap›flt›rd›m.
‹kisi birlikte olmayacak!.. Ne yapmal› bilmem?
Ninesi hasta, Ahmet’e bakamaz. Bak›m Yurdu almaz... Alsa da bir haftada atarlar, soka¤a düfler...
Ben Yusuf’uma k›yamam!.. Ölürüm de vermem!
Ne yapaca¤›z peki?!
Anlafl›lan daha önceleri de bizi konuflmufllar.
Annemin h›çk›r›klar› geldi.
- Çare nedir han›m? Sen söyle ...
Temmuz
: 2012
A¤ustos
Sessizlik oldu. Neden sonra Mehmet Amca’n›n
sesi geldi.
- Ne yapal›m?
- Bak›m yurdunda tan›d›¤›m var. Sen üzülme!
Ben takip ederim. Sen de s›k s›k görmeye gidersin.
Baflucumdan kaynar su dökülmüfltü. Anneee!
Anneci¤im! Ç›¤l›k atarak, merdivenlerden soka¤a
f›rlad›m. Soluk solu¤a oraya kofltum. Giriflin yak›n›nda, büyükannemin mezar›na kapand›m.
Gözyafl›ma bulaflan topraklan temizleyip kalkt›¤›mda, saat ilerlemiflti.
- Ben, talihsiz zavall› çocuk! Yaln›z çocuk! Kanatlar› ç›kmam›fl yavru kufl! Önce babas›z, flimdi
annesizdim.
Baflka çözüm bulam›yorlard›. Üzüldü¤üm bir
fley daha vard›.
Annemin karn› büyümeye bafllam›flt›. Baflta
fark etmemifltim. Demek ki böyle oluyordu... Can›m s›k›ld›; benim annemden baflkas›n›n çocu¤u...
- Ben istemiyorum, dedim. Ald›r bu çocu¤u!!!
Bafl›n› e¤di. Üzgündü. Akl›ndan neler geçti...
Belki benim, kendisinden so¤uyaca¤›m› veya evden
kaçaca¤›m› düflündü... Belki Mehmet Amca’yla aras›n›n bozulaca¤›n›... fiimdi onu, daha iyi anl›yorum,
anneci¤im çok üzülmüfl.
Birlikte kad›n doktoruna gittik. Ben bekledim.
Kap› aç›ld›, d›flar› ç›kt›lar. Annem ameliyat olmufl
gibi de¤ildi. Yan›na gittim.
‘Ne oldu?’ diye merakland›m. Daha a¤z›m› açmadan doktor geldi.
Merhaba delikanl›! Durdu, yüzüme bakt›.
‹kiz kardeflin olacak! Ameliyat yapmad›m, annen ölebilirdi. Geçmifl olsun!!
Muayenehaneden birlikte ç›kt›k. Önü bahçeydi...
Çiçekler, çimenler, a¤açlar... Birkaç koca kafa ayçiçe¤i, sar› sar› bana bak›yordu. Kendimde de¤ildim.
Eve geldik. Olan biteni, o gece, hep düflündüm.
Doktora gitmekle annem, bana sevgisini göstermiflti. Onu, daha fazla üzmemeliydim. Konuyu
unutmaya çal›flt›m.
(Devam› di¤er say›da)
27
K›sa... K›sa... K›sa... HABERLER
♥ A¤›n Aliufla¤› Mahallesi’nden Hepbegilin
♦A¤›n Müderris Hüseyin Efendi Mahalle-
Zabite ve Müzdat KAYA’n›n o¤lu Mustafa ile
Korkmaz ailesinden Hatice ve Hasan KORKMAZ’›n k›zlar› Zeynep 22.08.2012 tarihinde
Ankara-Keçiören Özgümüfl dü¤ün salonunda
yap›lan dü¤ün merasimi ile yaflamlar›n› birlefltirmifllerdir.
Genç çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz.
♥ A¤›n Müderris Hüseyin Efendi Mahallesinden Songül-Nihat YANDIMATA’n›n o¤lu Burak YANDIMATA ile Ayla-Etem AKKAYA’n›n k›z› Ceren AKKAYA, 30 Haziran 2012 tarihinde
Gölpazar’›nda, 7 Temmuz 2012 tarihinde
A¤›n’da yap›lan dü¤ün töreni ile dünya evine
girmifllerdir.
Genç çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz.
♥ A¤›n Samançay› (Küzne) Köyünden Servet-Yusuf Kenan ÖZER’ in o¤lu Cenk ÖZER ile
Gülüzar-Tuncay TUFAN ailesinin k›z› Dr.Gözde TUFAN 14 Temmuz 2012 saat 19.30 da
Ankara Etiler Orduevinde yap›lan dü¤ün merasimiyle yaflamlar›n› birlefltirmifllerdir.
Genç çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz.
♥ Malatya A¤›nl›lar derne¤i baflkan› Yusuf
Sümer YALÇIN'›n o¤lu Mustafa Cüneyt YALÇIN
Malatya'da düzenlenen dü¤ün töreni ile dünya
evine girmifltir. 26.08.2012 Pazar saat 20.00
de Malatya Baflhar›k mahallesinde yap›lan A¤›n
dü¤ününde, çok say›da A¤›n'l›lar›n kat›l›m› halaylar çekilerek güzel bir gece yaflanm›flt›r.
Genç çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz.
si’nden Hepe Ablagil’lerden Sa¤›r Abdullah Day›n›n küçük o¤lu,Murat, Ahmet Selim, Fatih ve
Soner TÖZÜN’ün babalar›, Sidret TÖZÜN ‘ün
efli,Hakim Metin TÖZÜN ‘ün amcas› Halit TÖZÜN 16 May›s 2012 Tarihinde ‹zmir’in Buca ilçesinde vefat etmifl, ertesi gün ayn› yerde topra¤a verilmifltir.
Merhuma Allah’tan rahmet, yak›nlar›na bafl
sa¤l›¤› dileriz.
♦Elaz›¤ Hankendi Sar›l› Köyünden enifltemiz Avukat Osman ÖZ'ün abisi 1933 do¤umlu
Cevdet ÖZ 28.07.2012 tarihinde Ankara'da
vefat etmifltir. Merhum 29.07.2012 tarihinde
Ankara Karfl›yaka Mezarl›¤›nda topra¤a verilmifltir.
Merhuma tanr›dan rahmet, yak›nlar›na
baflsa¤l›¤› dileriz.
♦A¤›n Kuzgeçe Mahallesinden Nadire, fieref Bedri ERDEM'in o¤lu Ümit Güzel, Habib,
U¤ur ve Edip ERDEM'in abisi. Lebib R›za ERDEM’in teflhisi tam konulamayan hastal›k nedeni ile 26.06.2012 tarihinde Ankara'da vefat
etmifltir. Merhum Ankara Karfl›yaka Mezarl›¤›nda topra¤a verilmifltir. Bu vefattan 40 gün
sonra L.R›za ERDEM'in Gazi Üniversitesi T›p
Fakültesi 5. s›n›f›ndan fiizofren Hastal›¤› nedeniyle ayr›lan k›z› Aygün ERDEM 04.08.2012
tarihinde Ankara Dikmen semtindeki yüksek
bir binadan atlayarak intihar etmifltir. Merhume Ankara Karfl›yakja Mezarl›¤›nda topra¤a
verilmifltir.
Merhum L.R›za ve Murhume Aygün ERDEM'e tanr›dan rahmet, yak›nlar›na baflsa¤l›¤›
dileriz.
28
2012 :
Temmuz
A¤ustos
DO⁄UMLAR
MAHALLE/KÖYÜ
ÇOCU⁄UN ADI SOYADI
BABA ADI
DO⁄UM YER‹
DO⁄. TAR‹H‹
Sarayc›k Köyü
Hurflit Emir KARAO⁄LU
Rasim
Elaz›¤
16.05.2012
Sarayc›k Köyü
S. Eflref KELEfiTEMUR
Cüneyd
Elaz›¤
31.05.2012
Alt›nayva Köyü
Elif Naz AKTAfi
Mustafa
Elaz›¤
19.06.2012
Sarayc›k Köyü
Jan Arjin B‹L‹R
Kubilay
Maltepe
22.06.2012
Yenipayam Köyü
Efil Mina KAYA
‹smail Gökhan
Pendik
26.06.2012
Modanl› Köyü
Ecrin Hira ÖZER
Murat
Konak
28.06.2012
Afla¤›yabanl› Köyü
Tuna Eflref TÜRKO⁄LU
Fatih
Sincan
28.06.2012
Sarayc›k Köyü
Ayfle Ecrin GÖZTOK
Necat
Pendik
29.06.2012
Akp›nar Mah.
Yusuf UZUNO⁄LU
Salim Burak
Elaz›¤
02.07.2012
Akp›nar Mah.
‹rem Nur TURHAN
Mustafa
Elaz›¤
04.07.2012
Sarayc›k Köyü
Mustafa Berat ‹K‹NC‹
Murat
Elaz›¤
05.07.2012
Bahad›rlar Köyü
Ça¤la KOÇO⁄LU
Yasin
Osmangazi
07.07.2012
Tatara¤as› Mah.
Fatih ERCAN
Mehmet
Elaz›¤
09.07.2012
Bademli Köyü
Enis ÖZER
Deniz
Konak
15.07.2012
Afla¤›yabanl› Köyü
Elifnur AKTAfi
Serhat
Karaba¤lar
16.07.2012
Dibekli Köyü
Muhammet Ali KILIÇ
Erkan
Gaziosmanpafla
21.07.2012
Balkayas› Köyü
Beren ERGÜL
Özgür
Küçükçekmece
23.07.2012
Müd. Hüs. Ef. Mah.
Zeynep Beril ÖZKAN
Fahri
Elaz›¤
23.07.2012
Samançay Köyü
Yusuf Emir KORKMAZ
Mehmet
Esenler
24.07.2012
Alt›nayva Köyü
Defne GÜLER
Ayhan
Befliktafl
25.07.2012
Akp›nar Mah.
Neva KARAMAN
Mustafa
Selçuklu
25.07.2012
Beyelmas› Köyü
Tuna Mehmet ÜNAL
Ahmet
Malatya
29.07.2012
Sarayc›k Köyü
Arda Eren ‹K‹NC‹
Murat
Küçükçekmece
30.07.2012
Afla¤›yabanl› Köyü
Meryem Rana UZUNO⁄LU
Mustafa
Malatya
01.08.2012
Demirçar›k Köyü
Ahmed Ensar ÇEL‹K
Osman
Fatih
01.08.2012
Pul Köyü
Yi¤it Ensar K‹L‹NÇ
Okan
Alt›nda¤
03.08.2012
Uzungil Mah.
Uzay ALKAN
Evren
Konak
04.08.2012
Tatara¤as› Mah.
Gülten KARADA⁄
Gültekin
Elaz›¤
06.08.2012
Akp›nar Mah.
Ahmet Eren YAVUZ
Nürettin
Elaz›¤
06.08.2012
Pul Köyü
Zeynep Reyyan ORHAN
Mustafa
Alt›nda¤
06.08.2012
Beyelmas› Köyü
Nurefflan YILDIRIM
Mehmet Murat
Hatay
10.08.2012
Beyelmas› Köyü
Ecenur Zeynep B‹L‹R
Ahmet Niyazi
Elaz›¤
13.08.2012
Kuzgeçe Mah.
Fatma Kübra YILMAZ
Mehmet Kürflad
Fatih
15.08.2012
Dibekli Köyü
Ali Mert fiAH‹N
Fuat
Sultangazi
15.08.2012
Akp›nar Mah.
Elif Yaren UZUNO⁄LU
Serhat
fiehitkamil
18.08.2012
Uzungil Mah.
Melisa SAYAR
Ufuk
Seyhan
23.08.2012
Bahad›rlar Köyü
Elif Mira AYHAN
Mehmet
Sincan
27.08.2012
Hac›yusuf Mah.
Ǜnar Metin ULAfi
Mehmet
Yenimahalle
27.08.2012
Sarayc›k Köyü
Harun Emin fiENGÜL
Selahattin
Güngören
29.08.2012
Dünyaya yeni gelen yavrular›m›za yaflam boyu sa¤l›klar dileriz.
Temmuz
: 2012
A¤ustos
29
EVLENENLER
MAHALLE/KÖYÜ
fienp›nar Mah.
Dibekli Köyü
Balkayas› Köyü
Afla¤›yabanl› Köyü
Bahad›rlar Köyü
Baflp›nar Mah.
Uzungil Mah.
Samançay Köyü
Beyelmas› Köyü
Ö¤rendik Köyü
Balkayas› Köyü
Akp›nar Mah.
Pul Köyü
Ö¤rendik Köyü
Hac›yusuf Mah.
Müd. Hüs. Ef. Mah.
Müd. Hüs. Ef. Mah.
fienp›nar Mah.
Afla¤›yabanl› Köyü
Kuzgeçe Mah.
Samançay Köyü
Samançay Köyü
fienp›nar Mah.
Samançay Köyü
Yediba¤ Köyü
Yediba¤ Köyü
Beyelmas› Köyü
fienp›nar Mah.
Sarayc›k Köyü
Yediba¤ Köyü
Demirçar›k Köyü
Hac›yusuf Mah.
Afla¤›yabanl› Köyü
Akp›nar Mah.
fienp›nar Mah.
Beyelmas› Köyü
Yenipayam Köyü
Modanl› Köyü
Akp›nar Mah.
Balkayas› Köyü
Yediba¤ Köyü
fienp›nar Mah.
Baflp›nar Mah.
Akp›nar Mah.
Yenipayam Köyü
Uzungil Mah.
30
ADI SOYADI
Melek YALÇIN
Serap KILIÇ
Emin ERDEM
Bahad›r MURAT
Tevfik KARAA⁄AÇ
Boran ALPASLAN
Ekin N‹KSARLI
Mehmet APUfiMALI
Bülent AKSOY
Öznur ÖZTÜRK
Nurhayat ERCAN
Ata ÖZD‹L
Adem ÖZER
Adem KARADAYI
Mustafa Cüneyt YALÇIN
Burak YANDIMATA
Serdar ÖREN
Mehmet Timuçin ERDEM
Mustafa TÜRKER
Selen SAKALLI
Cenk ÖZER
Gamze KÖPRÜLÜ
Mehmet D‹R‹CAN
Dilek KÖPRÜLÜ
Cihan Y‹LMAZ
Hüseyin KÖKSAL
‹lker YORULMAZ
Pelin Damla KÖSEO⁄LU
Ülkü YALÇ‹N
Handan KAYA
Mehmet AVCI
Münire Asl›han H‹ÇCAN
Emre TÜRKER
Aysun DEM‹R
Ezgi fiENPINAR
Hüseyin AKBAYIR
Nadide KAYA
Halil AKARCAN
Ayfle Nur DURAN
Yasemin ERCAN
Savafl ÇET‹N
Mahizer Nermin YILMAZ
fienay ALPASLAN
Asl› GÜNDO⁄DU
Tuba BOZKURT
Mustafa KAYA
EVLENEN‹N ADI SOYADI
Fatih ERDO⁄AN
Mahmut Bar›fl ÖZDEDE
Burcu KESG‹N
Hale EKE
Ferda DUNDAR
Duygu S‹ND‹R‹R
Zeynep Lara OTRU
Zeynep AYHAN
Meral POLAT
U¤ur ÜZEK
Ersin ÇAPAR
M. fiehnaz ÇÖRTO⁄LU
Suzan DÜZG‹T
fieyda GÜLTEK‹N
Merve YET‹fi
Ceren AKKAYA
Esra BAKICI
Nazl› fiENER
Aydan ELÇ‹
Münir Semih ‹PEK
Gözde TUFAN
Ahmet ÇAP
Nurdan BULUT
Murat ERfiAH‹N
Canan ÖRÜN
Esma AKTAfi
Eda ALTUNTAfi
Sandor M. HENDR‹KS
Mustafa ERCAN
Mehmet Ali ÖNCEL
Özge GÜDEN
Selahattin ERC‹YAS
Didem KARACA
Fuat KARACA
Selman ÇET‹N
Çi¤dem S‹SO⁄LU
U¤ur SEV‹NÇ
Sanem EREN
Burak KÜPEL‹
‹smail GÜVENÇ
Hülya UDUM
Öner Cihad ADIGÜZEL
Bayram TOPALO⁄LU
Özay ÖZ
Sencer KALAY
Zeynep KORKMAZ
EVLENME YER‹
Elaz›¤
‹lkad›m
Karaba¤lar
Konak
fiahinbey
Befliktafl
Befliktafl
Malatya
Malatya
Elaz›¤
Ümraniye
Çankaya
A¤›n
A¤›n
Malatya
Gölpazar›
Kepez
Yenimahalle
Buca
Konak
Isparta
Karaba¤lar
Elaz›¤
Karaba¤lar
Fatih
A¤›n
Malatya
Çankaya
Karakoçan
Karaba¤lar
Karaba¤lar
Sincan
Buca
Bornova
Ayd›n
Elaz›¤
Pendik
Karaba¤lar
Do¤anflehir
Karaba¤lar
A¤›n
A¤›n
Çankaya
Malatya
Arapgir
Etimesgut
EVL. TAR‹H‹
20.06.2012
21.06.2012
22.06.2012
23.06.2012
24.06.2012
24.06.2012
24.06.2012
26.06.2012
26.06.2012
27.06.2012
27.06.2012
28.06.2012
29.06.2012
29.06.2012
29.06.2012
30.06.2012
30.06.2012
30.06.2012
01.07.2012
01.07.2012
01.07.2012
02.07.2012
05.07.2012
08.07.2012
08.07.2012
09.07.2012
12.07.2012
12.07.2012
12.07.2012
12.07.2012
14.07.2012
15.07.2012
15.07.2012
17.07.2012
18.07.2012
19.07.2012
19.07.2012
30.07.2012
01.08.2012
02.08.2012
06.08.2012
07.08.2012
08.08.2012
17.08.2012
20.08.2012
22.08.2012
2012 :
Temmuz
A¤ustos
Afla¤›yabanl› Köyü
Alt›nayva Köyü
Balkayas› Köyü
fienp›nar Mah.
Uzungil Mah.
Ö¤rendik Köyü
Müd. Hüs. Ef. Mah.
Akp›nar Mah.
Modanl› Köyü
Beyelmas› Köyü
Mustafa GENÇER
‹smail KAYAR
Gülay EK‹C‹
Kemal GÜNDO⁄DU
Zeynep N‹KSARLI
Oktay YILDIZ
Duygu ERCAN
Orbay YAMAN
Abdullah Onur ACAR
Gökhan ARICAN
Zeynep GÖLCÜK
Fatma ‹Y‹GÜN
Serdal YILMAZ
Asl› AKSOY
Mahmut Kerem ATAMAN
Burcu ERGÜN
Altan fiIRAY
Zehra ÇEL‹K
Eda ASLAN
Gülçin AYÇ‹ÇEK
Malatya
Uflak
Karaba¤lar
Melikgazi
Çankaya
Keçiören
Mamak
Tokat
Buca
Bal›kesir
22.08.2012
23.08.2012
23.08.2012
25.08.2012
25.08.2012
25.08.2012
28.08.2012
29.08.2012
31.08.2012
31.08.2012
Çiftleri kutlar, yaflam boyu mutluluklar dileriz.
VEFAT EDENLER
MAHALLE/KÖYÜ
Modanl› Köyü
Kaflp›nar Köyü
Bademli Köyü
Pul Köyü
Balc›lar Mah.
Kuzgeçe Mah.
Ö¤rendik Köyü
fienp›nar Mah.
Uzungil Mah.
Alt›nayva Köyü
Müd. Hüs. Ef. Mah.
Akp›nar Mah.
Akp›nar Mah.
Alt›nayva Köyü
Müd. Hüs. Ef. Mah.
fienp›nar Mah.
Sarayc›k Köyü
Sarayc›k Köyü
Modanl› Köyü
Alt›nayva Köyü
Uzungil Mah.
Afla¤›yabanl› Köyü
Modanl› Köyü
Modanl› Köyü
Modanl› Köyü
Uzungil Mah.
Modanl› Köyü
Tatara¤as› Mah.
Ö¤rendik Köyü
Tatara¤as› Mah.
Dibekli Köyü
ADI SOYADI
Ayfle YILMAZ
Fatma KARAKAfi
Osman YILMAZ
Faruk KARAKAfi
Ayfle ÖZDEM
Süleyman D‹RL‹K
Mehmet MURAT
Ahmet Naim Okan ERTÜRK
Ahmet Erol N‹KSARLI
Pakize ERDO⁄AN
Halit TÖZÜN
Zeynep ÖZTÜRK
Mustafa Gökhan ÇAKMAK
Emine AKTAfi
Ömer Faruk YAVUZ
Fahire GÜLER
Lütfi YALÇ‹N
Hasan Tahsin KARAO⁄LU
Zeynep YILMAZ
Rahmi ÖZER
Türkan B‹LG‹N
Ayfle ÜÇER
Saime YILMAZ
Zekiye BUDAK
Muhittin ACAR
Abdullah Murat ÖZAN
Emine ACAR
Bekir SARIGÜL
Mustafa KARADAYI
Halil K›l›nç DAYIO⁄LU
Ergül ÜSKÜNER
DO⁄UM TAR‹H‹
12.10.1945
02.05.1930
25.02.1945
05.10.1938
01.07.1924
01.07.1927
24.03.1941
12.09.1950
05.01.1942
01.07.1926
01.09.1927
01.07.1925
28.08.1962
01.07.1924
06.04.1942
01.03.1931
08.02.1955
02.05.1953
01.02.1976
17.01.1951
01.08.1932
01.07.1937
10.12.1951
01.07.1927
03.04.1960
27.04.1976
01.07.1916
05.12.1937
13.08.1972
01.07.1937
03.04.1960
ÖLÜM YER‹
Buca
Fatih
Sincan
fiiflli
Bahçelievler
Malatya
Malatya
Alt›nda¤
Ümraniye
Fethiye
Buca
Çankaya
fiahinbey
A¤›n
Keçiören
Malatya
Ba¤c›lar
Maltepe
Malatya
Üsküdar
Balçova
Ka¤›thane
Elaz›¤
Büyükçekmece
Balçova
Yenimahalle
Gölcük
Fatih
Fatih
Yenimahalle
Maltepe
ÖLÜM TAR‹H‹
15.06.2012
19.06.2012
24.06.2012
25.06.2012
27.06.2012
28.06.2012
02.07.2012
03.07.2012
04.07.2012
10.07.2012
16.07.2012
21.07.2012
22.07.2012
23.07.2012
24.07.2012
24.07.2012
26.07.2012
26.07.2012
26.07.2012
26.07.2012
31.07.2012
01.08.2012
01.08.2012
03.08.2012
06.08.2012
08.08.2012
13.08.2012
13.08.2012
18.08.2012
22.08.2012
24.08.2012
Ölenlere Tanr›’dan rahmet, tüm yak›nlar›na baflsa¤l›¤› dileriz.
Temmuz
: 2012
A¤ustos
31
Bünyamin CUMURCU
1951 y›l›nda Elaz›¤ ' da do¤an sanatç›, 1972 ' de Ö¤retmen Okulunu bitirdi. Rize,
fi›rnak ve Elaz›¤'›n muhtelif okullar›nda yirmi befl y›l ö¤retmenlik yapt›ktan sonra
1998 ' de emekli oldu.
Ö¤rencilik y›llar›nda ve meslek hayat› süresince resimle hep iç içe yaflayan sanatç›, kendine özgü bir tarz oluflturamadan uzun y›llar gelifli güzel çal›flt›. Sanatç› bu
süreci aray›fl dönemi olarak de¤erlendirmekte ve k›smen de bofla geçmifl bir zaman
dilimi olarak görmektedir. Çünkü onun amac›, sanata yeni bir soluk, yeni bir boyut
getirmekti. Bu, konu veya teknik aç›dan olabilirdi. Nihayet 1985 y›l›nda, bir da¤ köyünde görev yaparken tafllar› yak›ndan tan›ma f›rsat› yakalad›. Tafllar›n büyüleyici renkleri dikkatini çekti. Bunlar› resimde kullanmaya karar vererek farkl› büyüklükteki
tafllarla çal›flmaya bafllad›. 5 y›l gibi uzun bir süre denemelerle geçti.
Resimlerin yap›laca¤› zemin; tafllar›n büyüklü¤ü, ba¤lay›c›lar›n seçimi ve di¤er malzemelerin kullan›m›... Hepsi
bafll› bafl›na birer araflt›rma konusu idi. çünkü bunun ö¤renilebilece¤i bir kaynak yoktu. bir ifli s›f›rdan al›p
gelifltirerek belli bir noktaya tafl›mak belki de en zor iflti. Her ne olursa olsun sanatç› zoru seçti. sonuçta baflar›l›
oldu. Ö¤renciler yetifltirdi. Bu tekni¤in (DO⁄ALTAfi TEKN‹⁄‹) sanat dünyas›nda tan›nmas› ve bilinmesi için
yo¤un bir çaba harcad›. Sergiler açarak eserlerini sanat severlerle buluflturmaya bafllad›. sergileri ilgiyle ve hayranl›kla izlendi. Olumlu tepkiler ald›.
Ankara, ‹stanbul, ‹zmir, Bursa, Eskiflehir, Kütahya,Manisa, Afyon, Elaz›¤, Malatya, fianl›urfa, Mersin ve Ordu
illerinde toplam 29 kiflisel sergi açt› Birçok karma sergiye kat›ld›.

Benzer belgeler