Kitabın Genel Özeti ve Önemli Konuları
Transkript
Kitabın Genel Özeti ve Önemli Konuları
Kitabın Genel Özeti ve Önemli Konuları Nizam’ül-Mülk İle İlgili Olarak Alp Arslan döneminde 10 yıl,Melikşah döneminde 30 yıla yakın vezirlik yapmıştır. Melikşahın tahta geçmesinde -Amcası Kavurda karşı destekleyerek- büyük rol oynamıştır. Eğitim alanında Nizamiye medreselerini kurmuştur. Alp Arslan döneminde askeri anlamda orduyu düzene sokmuştur. Öğrencilere yurt ve burs sağlanmasını ilk uygulayan kişidir. Toprak idaresi konusunda ikta sistemini geliştiren kişidir. Batıni lideri Hasan Sabbah tarafından öldürülen ilk büyük devlet adamıdır. Kitabın Genel Özellikleri Kitabın orijinali 50 Fasıldan meydana gelmektedir. Melikşah’ın devlet adamlarından özel isteği üzerine yazılmıştır. Nasıl ideal bir hükümdar olunabileceğinin yanı sıra ideal bir hükümdar olarak nasıl kalınabileceğini açıklar. Çoğu fasılda dönem öncesine ait,konuyu destekleyici hikayeler bulunur. Kitabın temeli ‘’halkın refahı devletin devamını sağlar’’ ilkesine dayanmaktadır. Padişaha bir çok nasihatlerde bulunulur ve adalet kavramı her şeyin üzeride tutulmuştur. Dönemin ve Padişahın Özellikleri Din ve Devlet kardeş gibi tanımlanmıştır. Padişah bütün haklarını Tanrıdan alır ve sadece Tanrıya karşı sorumludur. Padişahın işlerine aceleci ve kızgınlıkla yaklaşmasının kötülüğü belirtilmiş,sağduyunun ve sabrın iyiliği üzerinde durulmuştur. Dönem gereği Padişahın İkta sahiplerini(Tımar sahiplerini),devlet memurlarını ve eyalet emirlerini sürekli soruşturması önerilmiştir. Devlet alimlerine danışılmasının hem Padişahın kötü yola sapmamasında hem de Şeriat düzenini öğrenmedeki önemi üzerinde durulmuştur. Padişahın halkı sürekli olarak huzuruna kabul etmesinin hem adalet için hem de devletin bekası için gerekliliği, Padişahın her zaman orta halli olması gerektiği ve hak edenin hakkının verilmesi gereğide ayrıca anlatılmıştır. Güvenlik ve Adalet İçin Öngörülenler Adaletin işleyişinden sorumlu kadıların paraya tenezzül etmeyen güvenilir kişilerden seçilmesi istenmiştir. Bu kişiler görevi üstlenmese bile zorla getirilmesi gerektiği açıklanmaktadır. Padişah,kadılarında üstünde olduğu için kritik davalara onun bakması ve kararı onun vermesi daha uygun bulunmuştur. Devlet memurlarını hata yaptıklarında azarlamak yerine kibarca uyarmanın iyiliğinden bahsedilmiştir ki; Bu şekilde memurların saygısı kazanılabilecek,isyan ve kötülük düşünmelerinin önüne geçilebilecektir. Güvenlik için kapı bekçilerini,vilayet emirlerinin,devlet memurlarının gizlice soruşturulması gerektiği, Bu kişiler için sadece padişaha karşı sorumlu gulamların(Askeri anlamda bir nevi köle) gönderilmesi öngörülmüştür. İkta sahiplerinin her 1-2 yılda yerlerinin değiştirilmeside güvenlik için önem teşkil etmektedir. Gizli İstihbarat Habercilerine Dair Kitapta 3 Farklı haberciden bahsedilmektedir. Birincisi devletin içinde ve dışında görev alan tüccar,derviş vb. kılığındakiler ki; Bunlar hem Hükümdara karşı bir komplo girişiminde hem de diğer devletlerin bir düşmanlık beslemesinde haber alınması için önemlidir. İkincisi devlet memurlarını ve ikta sahiplerini araştırması için gönderilen gulamlar ki; Halkın hiçbir şekilde doğrudan zulme maruz kalmaması için Padişaha sürekli olarak haber gönderirler.Şikayet gibi özel zamanlarda gönderilebilirler. Son olarak yakın mesafelerdeki vilayetlerden seri haberdar olunması için gönderilen ulaklardır onlar sadece halkın durumunu araştırırlar. Bu üçünün ortak noktası doğrudan padişaha bağlı olmasıdır. Devletin ve Padişahın Prestijine Dair Devletin gücünü elçilere göstermek için altın ve mücevherden silahlar yapılması öngörülmüştür.Benzer bir uygulamayı Bizansta görmüştük. Padişahın sofrası dönem itibariyle elinin açık olduğunu göstermek için önemlidir.Özellikle bu alanda iyi isim yapmışsa. Adaletin üst düzey sağlanmasının tüccarları ve zanaatçıları teşvik edeceğine, Verilen cezaların suçluların ve düşmanların gözünü korkutacağına da değinilmiştir. Ayrıca derdi olanlara adalet dağıtılmasının bir düzen içinde olmasının bile elçilerin gözünde bir artı olacağından bahsedilmektedir. Son olarak padişahın nedimlerinin iyi seçilmiş olması gerekir,elçinin gözünde Nedimin kişiliği nasılsa Padişahın kişiliği de odur diyebiliriz. Elçilerin Önemine ve Durumlarına Dair Elçiler dokunulmazdır.Devletler arasında savaş dahi çıksa elçilere dokunulamaz onlar işlerini sorunsuzca yürütebilir. Dönem itibari ile elçiler kusur arayıcıdır bu yüzden geçtikleri ve kalacakları yerler verimli ve düzenli olmalıdır. Taşıdıkları asıl haber dışında gittikleri devletin açığını bulmaya,zayıf yönlerini ortaya çıkarmaya çalışırlar. Elçiler mutlaka karşılanmalı ve onlara verilen önem hissettirilmelidir.(Prestij içinde önemlidir) Nizam’ül-Mülk için elçinin mert bir asker olması özel olarak istenmiştir böylece karşı tarafa bütün askerlerimiz böyledir mesajı verilebilecektir. Elçiler stratejik açıdan da önemli,çoğu zaman devletlerin önden bir elçi gönderip zayıflık ilettikleri ardından sert bir darbeyle karşı tarafı bertaraf ettiği kitapta anlatılmaktadır. Nizam’ül-Mülkün Elçilerinde Aradığı Bazı Özellikler Padişaha söz söyleyebilecek kadar cesaretli, Hitabet yeteneğine sahip, Paraya tenezzül etmeyecek, Kumara ,kadınlara ve içkiye ilgisi olmayan, Dinine ve mezhebine sıkı sıkıya bağlı, Kısacası doğrudan güvenilir, Alim ve yaşlı olursa daha iyi, Savaşçı ve güçlü bir asker olursa daha da iyi,şeklinde açıklanabilir. Devlet İşlerinde Taviz Verilmemesi Gereken Bazı Konular Kadınların devlet işlerine bulaştırılmasına kesinlikle karşı çıkılmıştır. Yabancı dinden ve mezhepten kişilerin devlet işlerine hiçbir zaman alınmaması gerektiği, Öyle kişileri kendi emrine alan biri olursa derhal cezalandırılması gereğinden bahsedilmiştir.Sultan Alp Arslan’ın bu konuda hiç taviz vermediğinde anlatılmıştır. İyi bir vezirin gerekliliğinden daha önceleri her mükemmel Hükümdarın iş bilen bir veziri olduğundan bahsedilmiştir. Bir işin birden çok kişiye buyurulmasının yanlışlığı dile getirilmiş bunun gibi bir yanlışın devlet işlerinde aksamaya sebep olacağı üzerinde durulmuştur. Saraydan,fermanların etkisini azalttığından, gerekmedikçe ferman verilmemesi, Aynı şekilde gulamlarında başı boş bir şekilde bir yere gitmemesi gerektiği anlatılmıştır.Giderse Fermanla çıkması gerekmektedir. Hep söylediğimiz gibi İkta sahiplerinin ve devlet memurlarının halka zeval gelmemesi içi mutlaka araştırılması gerektiği de önemli meselelerdendir. Devlet İşlerinin Düzeni İçin Önerilen Bazı Konular 2 Hazine öngörülmüştür; Asıl hazine vergilerin çoğunun konulduğu kötü durumlar için ayrılan hazinedir,sadece borç usulü para çıkabilir. Sarfiyat hazinesi ise vergilerin daha azının konulduğu maaşlar,hediyeler vb. ödemelerin yapıldığı hazinedir. Memurların ve Komutanların emrindeki askerlerin, bu kişilerin önemini azaltacağı düşünülüp,doğrudan Padişahla görüşmeleri uygun görülmez.(Haberciler hariç) Bir ırktan(Türklerden) oluşan bir ordunun zamanla disiplinini yitireceği öngörülmüş,her ırktan ordu kurulması öngörülmüştür. Lakapların artık çok dikkat edilen bir konu olmadığından,lakabın bir ödül olarak verilmesi gerektiği, Lakabın o kişinin değerini ortaya çıkardığı anlatılmış ve bu konuya önem verilmesi istenilmiştir. Türkmenlerin devlet kademelerinde meşguliyetler verilmesinin çıkardıkları isyanları azaltacağından bahsedilmiş ayrıca devlet için iyi düşüneceklerinden bahsedilmiştir. En başta söylediğimiz gibi Padişahın orta halli olması yani düşmanına ne çok yakın ne de çok uzak,hem dünya işleriyle hem de öbür dünya işleriyle meşgul,ne çok güler yüzlü ne de çok asık suratlı olması vb. konularda öğütler verilmiştir. Kaynakça Siyasetname (Nizam’ül-Mülk) Gösterdiğiniz Sabır ve Saygı İçin Teşekkürler Hazırlayan & Sunan ; Murat ÜNVER Osmanlı Diplomasi Tarihi (2014) Doç. Dr. Barış ÖZDAL