kıyamet

Transkript

kıyamet
KIYAMET
(20-01-2010) - Editör * Halit Özdüzen - Son Güncelleme (20-01-2010)
KIYAMET
* Halit Özdüzen
kaldýrma ve isyan manalarýnda olan “kýyam” sözcüðünden türetilmiþ olup, çeþitli mecazi anlamlarý olmakla berab
Ýslam inancýnda genel tanýmýyla, dünya yaþamýnýn son bulup ahiret yaþamýnýn baþlayacaðý büyük olay olarak anlaþýlmaktad
Kýyamete inanmak, Hz. Adem’le baþlayan Ýslam inanç sisteminin altý inanç ilkesinden biridir. Kur’ân-ý
Kerim’de , “kýyamet kopma zamaný” anlamýnda sâat kelimesi kýrk yerde geçmekte, vukuu ve sonuçlarý
ayrýntýlý olarak anlatýlmaktadýr. Ayný þekilde Tevrat ve Ýncil’de de belirtilen ahiret hayatý, Hz. Muhammed’in
hadislerinde de geniþ yer bulmaktadýr. Ýnsanýn vefatýyla kendisi için kýyamet yaþamý baþlamýþ olduðundan, buna küçük kýyam
anlamýnda “Kýyamet-i Suðra” denilmektedir.
Yazýnýn ilerleyen pasajlarýnda Ýslam’ýn kýyamet inanç ve anlayýþýna deðineceðiz ve öncelikle -son yýllarda üzerind
spekülasyonlar yaratýlarak insanlarýn kafasý karýþtýrýlmak istenen- Maya takvimi ve ona atfedilen “Kýyamet 2012&rdquo
kehanetleri
üzerinde durmaya çalýþacaðýz.
MAYALAR
Güney Amerika kýtasý halklarýndan olan Mayalarýn köklerini tarihçiler M.Ö. 2000’li yýllara kadar götürmektedir. Kayn
Maya kültürünün M.S. 250-950 yýllarý arasýndaki dönemini onlarýn altýn çaðý olarak gösterir. Siyasal ve sosyal kültürlerini 16. yü
sürdüren Mayalar, Ýspanyol istilasýndan sonra Amerika Kýtasýný diðer yerlilerinin yaþadýðý gibi soykýrým, zorla Hýristiyanlaþtýr
ve servetlerinin yaðmalanmasý gibi, karþýlaþtýklarý barbarlýklar sonucu, azýnlýða düþerek çeþitli kavimlerin arasýnda erimiþler
Maya halklarýndan kalanlarýn sayýsýnýn 300.000 civarýnda olduðu sanýlmakta, yoðunluklu olarak Güney Meksika ve Guatemala
çevresinde yaþamakta, genellikle tarým ve dokumacýlýkla uðraþmaktadýrlar. Mayalardan o günün þehirleri Uxmal, Copan, Pete
baþkent Tikal’den günümüze önemli kalýntýlar intikal etmiþ olup, saray ve piramit þeklindeki mabetler ve arkeolojik kazýla
çýkan buluntular, yaþadýklarý çaðda komþularýna kýyasla kültür ve sanatta ne kadar ilerde olduklarýný göstermektedir.
Maya uzmaný bilim adamlarý, Mayalarýn kullandýklarý hiyeroglif yazýnýn Orta Amerika bölgesinin en geliþmiþ yazýsý olduð
belirtmektedirler. Bu gün için Mayalara ait olduðu belirtilen takvim, Maya öncesi Orta Amerika halklarýnýn kullandýðý ortak
takvimdir. Maya hiyeroglifleri ile günümüze ulaþtýðýndan “Maya Takvimi” olarak bilinmektedir.
Kaynaklara göre yerel lisanla “Haab” adýný taþýyan takvim, bazý farklýlýklarla bugün kullandýðýmýz güneþ tak
benzemektedir. Bir yýl, 20 þer günlük 18 ay ve 5 ek günü kapsayan 365 gün olarak belirlenmiþtir. Takvim baþlangýcý Miladi Takv
M.Ö. 21 Aralýk 3113 yýlýna denk gelmektedir. “Uinal” olarak adlandýrýlan bu 20 günlük aylarýn toplamý 360 gün
tutmakta, Maya zaman ölçümünde buna “tun” adý verilmektedir. Takvim 5000 yýllýk periyodu kapsayacak þekilde
144.000 (bak) “tun” olarak düzenlendiðinden süreç 2012 Aralýk ayýnýn 21’inde son bulmaktadýr.
Mayalarýn da gök bilimi ve yýldýzlarý takip konusunda Sümerler gibi geliþmiþ bir millet olduklarý bilinmektedir. Rahiplerinin s
ve astroloji bilgisi yanýnda gizli bilgiler olarak nitelenen ezoterik bilgilerle uðraþtýklarý, o kavmin devamý olan toplumlarca
günümüzde de -yasaklanmýþ olmasýna raðmen- hala yaygýn olarak kullanýlmasýndan anlaþýlmaktadýr.
Mayalar hiçbir zaman 21 Aralýk 2012’nin kýyamet tarihi olduðunu belirtmedikleri gibi, tarihin sonu olduðunu da
söylememiþlerdir. Ayrýca gerek o ýrktan gelen araþtýrmacýlar ve gerekse de Maya uzmanlarýnýn çoðunluðu da böyle bir iddiada
bulunmamaktadýr. Öyleyse popüler kültürün ürünü olan bu sav nereden çýkmýþtýr? Meksika’nýn Tabasco bölgesinde M
alanýnda bulunan klasik döneme ait tabletlerden bazýlarý günümüzde 2012 kýyamet teorisinin en önemli kanýtý olarak tanýmlan
çýkar amaçlý kullanýlmýþtýr. Altýncý Tortuguero Anýtý'nda Maya zaman dilimine göre takvimin son bölümü olan 13. “tün&
sonu yukarýda da belirtildiði gibi bu günkü Gregoryen takviminde 2012 yýlýna karþýlýk gelmektedir. Maya uzmaný Mark Van Sto
yazýtýn üzerinde “13. (bak)tun sona erecek...” yazýsýndan sonra “siyah...kaplayacak ,gökten
gelecek...” yazdýðýný söylemiþ, ancak yazýlarýn hasarlý ve silik olmasý yüzünden net bir açýklama yapýlamayacaðýný b
Buradan yola çýkan bazý açýkgözlerin, yazdýklarý bilim-kurgu kitaplarýnýn liste baþý olduðunu gören Hollywood yapýmcýlarý, ol
sinemaya aktarmýþ ve bolca reklam pompalayarak yeþil dolarlarý ceplerine indirmiþlerdir! Bütün ülkelerde eþzamanlý olarak vizy
giren filmin Türkiye sinemalarýnda üç haftada bir milyon seyirciye ulaþtýðýný söylersek, yapýtýn ne kadar sanatsal ve bilimsel(!)
kadar dolarsal deðerde olduðu anlaþýlacaktýr.
Hiç kuþkunuz olmasýn, yakýnda bu ve benzer konular daha cafcaflý tavalarda ýsýtýlýp
-yeni mönüymüþ gibi -önümüze
Bu geliþmeler olurken, astroloji ve ezoterik (gizli bilgi iddiasý) þarlatanlarý “Kýyamet 2012” tellalý kesilerek
basýnda baþ köþelerde yer alýrken, bilim adamlarýnýn karþýt düþünce ve görüþleri, ya yer bulamamýþ ya da televizyonlarýn gec
yazýlý basýnýn iç sayfalarýnda verilmiþtir. Tartýþmalar alevlenip yetiþme çaðýndaki çocuklar ve gençler üzerinde olumsuz etkile
baþlayýnca, ABD Ulusal ve Havacýlýk Dairesi (NASA) bilim adamlarýndan David Morrison “Kýyamet 2012” filmine
yönelik tartýþmalardan sonra bazý sorulara tatmin edici yanýtlar vererek, ortamýn þimdilik kýsmen de olsa sakinleþmesini saðlam
Þimdilik diyoruz çünkü: Yayýnevleri bu tarz kitaplarýný satacak okur buldukça, yazýlý ve görsel basýn, tiraj ve reyting hesaplarýy
þarlatanlara yer verdiði sürece, “reklam verenler” de medya mahallesindeki deðirmene su taþýmaya devam
edeceklerdir.
ÝDDÝALARA CEVAPLAR
NASA uzmaný David Marrison’a sorulan sorular ve verdiði cevaplar orijinalinden tercüme edilerek aktaran
kaynaklardan þöyle özetlenebilir:
1. Soru: 2012 yýlýnda kýyametin kopacaðý nereden çýktý ve Mardukla baðlantýsý nedir?
Cevap: Marduk ve kýyamet söylentilerinin kökeni Sümerlilere dayanmaktadýr. Sümerliler bu gezegenden Anunnaki isimli
uzaylýlarýn dünyayý ziyaret ettiðine inanmaktaydýlar.
2. Soru: Sümerliler astronomide geliþmiþ bir uygarlýktý. Bu öngörüleri doðru çýkamaz mý?Cevap: Uranüs, Neptün ve Plüton&
keþfeden Sümerliler, Dünya’nýn Güneþ etrafýnda döndüðünü dahi keþfedemediler.
http://www.kriter.org - www.kriter.org
Powered by Mambo
Generated: 13 October, 2016, 15:38
3. Soru: Marduk’un 1983 yýlýnda “Gezegen X” olarak keþfedildiði ve kayýtlara geçtiði doðru mudur?
Cevap: 1983 yýlýnda IRAS uydusu tanýmlanamayan bir þey görüntüledi; daha sonra bunun bir galaksi olduðu anlaþýldý. Fakat b
bunu yeni bir gezegen olarak ilan etti.
4. Soru: Ýnternette yayýnlanan birçok Marduk fotoðrafý var. Bunlar gerçek midir?
Cevap: Bu fotoðraflarýn çoðunda Marduk’un güneþin arkasýna saklanmýþ olduðunu göstermek ve bu görüþü destekleme
yakýn gösterilmiþ. Ancak bu fotoðraflarýn tamamý fotoshop ürünüdür.
5. Soru: Marduk bir aldatmacaysa NASA neden bununla ilgilenmekte ve ABD hükümeti neden bir açýklama yapmamaktadýr?
Cevap: Maalesef iddialarý NASA ile iliþkilendirilmeye çalýþýyorlar ve internette de bunu engelleyebileceðimiz herhangi bir yasa
bulunmamaktadýr.
6. Soru: Marduk görüntülerini ve koordinatlarýný Google Sky ve Microsoft Telescope gibi uydularýn kararttýðý iddia ediliyor; b
doðru mu?
Cevap: Dünya sürekli hareket halindedir. Bu yüzden bir gezegen sürekli ayný noktada görünemez. Ayrýca Microsoft ve Google
eksik veri yüzünden o bölgeleri boyadýðýný açýklamýþtýr.
7. Soru: Maya Takvimi neden 2012 de son bulmaktadýr?
Cevap: Mayalar çok zeki bir kavimdi. Karmaþýk bir takvim geliþtirdiler ve dünyanýn bu zamana kadar yaþayacaðýný öngöremedi
2012 de sonlandýrdýlar.
8. Soru: 2012′de tüm gezegenler ayný hizaya gelecek. Dünya da Samanyolu’nun tam ortasýnda yer alacak.
Bu dünyanýn çekim kuvvetini tersine döndürür mü?
Cevap: Gezegenlerin ayný doðrultuya gelmesi özel bir çekim alaný oluþturmaz. Dünya zaten Samanyolu’nun merkezinde
30 bin ýþýk yýlý uzakta bulunmaktadýr.
9. Soru: 2012 yýlýnda çok güçlü düzeydeki güneþ fýrtýnalarýnýn dünyanýn manyetik alanýný mahvedeceði tahminleri doðru m
Cevap: Güneþ fýrtýnalarý yaklaþýk olarak her 11 yýlda bir gerçekleþmektedir. Bundan önceki güneþ fýrtýnalarý 2001 yýlýnda me
gelmiþtir ve bir sonrakinin ise yaklaþýk 11 yýl sonra yani 2012 civarýnda meydana gelmesi öngörülmektedir. Bu tip fýrtýnalar ve
patlamalar insan veya Dünya üzerindeki herhangi bir canlý için tehlike oluþturmamaktadýr. Dünya’nýn magnetosfer tabak
uzaydan veya güneþten gelen herhangi bir tehlikeyi tutmakta veya saptýrmaktadýr. Bu nedenle manyetik kutuplarýn
savrulmasý, ters dönmesi gibi bir durum beklemek bugün için yersizdir. Böyle bir manyetik dönüþüm sadece 400.000 yýlda bir ke
olmaktadýr.
10. Soru: 2012 yýlýnda Dünya’ya meteor çarpacak mýdýr?
Cevap: Dünya, kuyruklu yýldýz ve gök taþý çarpmalarýna her zaman maruz kalmaktadýr. Bununla beraber çarpmalarýn büyük ça
zararlarý çok nadirdir. Son büyük çarpýþma 65 milyon yýl kadar önce olmuþ ve bu dinozorlarýn yok olmasýna sebep olmuþtur. H
boyutta bir tehlike belirlenmemiþtir.
Gaybý, Yüce Allah’tan baþkasýnýn bilmesi mümkün deðildir. Bu nedenle kýyamet saatinin ne zaman gerçekleþeceð
Sümerlerin ne de Mayalarýn bilemeyeceði gibi, teknik ve teknolojinin bunca geliþerek uzayýn kapýlarýnýn aralanmasýna raðmen
Beng teorisini test eden çaðýn âlimleri de belirleyemeyecektir. Birçok alametin gerçekleþmiþ olduðu kesin olmakla beraber, Hz.
Peygamberin hadislerinden anlaþýldýðý kadarýyla, yeryüzündeki salih kullarýn miktarýnýn yüksek olduðu bir dönemde kýyamet
kopmayacaktýr.
Yaþayanlar görecektir ki 2012 tarihi geldiðinde takvim hatasý olduðu belirtilip 2014’e ertelenecek; o tarihte de vuku
bulmayýnca yeni bir teori ile yeni kehanetlerde bulunulacaktýr. Nitekim bazý felaket tellallarý, daha önce Dünya’ya bir
gezegenin çarpacaðý tarihi 2003 olarak belirlemiþlerdi; gerçekleþmeyince 2012’ye ertelediler. Bir atasözümüz vardýr:
“Bir delinin kuyuya attýðý taþý, bin akýllý çýkaramamýþ.” Fakat bir gerçek var ki insanoðlu çevreyi tahrip edip ekolo
dengeyi bozarak ozon tabakasýnýn yýrtýlmasýný saðlayýp küresel ýsýnma ve iklim deðiþikliði gibi sebeplerle kýyametten önce
sonunu hazýrlamaktadýr!...
KIYAMET NE ZAMAN KOPACAK
Yüce Allah (C.C.) Casiye Suresinde “Kýyamet kopunca, iþte o gün batýlda olanlar hüsrana uðrayacaklardýr.”(
45/27) buyurduktan sonra, Ahirette sorguya çekildikleri zamanki þaþkýnlýklarýný da þöyle haber vermektedir: “Gerçekte
Allah’ýn vaadi haktýr, kýyamet saatinde hiçbir kuþku yoktur.” denildiði zaman siz: “Kýyamet saati de neymiþ
biz bilmiyoruz; biz yalnýzca bir zanda (ve tahminde) bulunup zannediyoruz; biz kesin bir bilgiyle inanmakta olanlar
deðiliz.” demiþtiniz. (45/ 32) Bir baþka ayette ise mealen: “Sana ne zaman gelip çatacak diye kýyamet saatini
soruyorlar. De ki ona iliþkin bilgi Rabbimin katýndadýr.”(Araf 7/187) buyrulmaktadýr.
Bir kere daha altýný çizerek belirtmek gerekirse, gerek Kur’anda, gerekse de hadislerde kýyametin kopuþ zamaný
konusunda bilgi verilmemiþ, ancak o zamanýn öncesinde ve gerçekleþme sürecinde ne tür olaylarýn olacaðý konusunda bazý bil
aktarýlmýþtýr. Bunlardan en önemlileri: Dâbbetü’l arzýn çýkýþý (en-Neml 27/82), Gökten insanlarý saracak bir duman (du
yayýlmasý (ed-Duhân 44/11-12) ve Ay’ýn yarýlacaðý (el-Kamer 54/1) ayetlerde geçmektedir. Ayetlerin yorumundan
“duman” ve “Ay’ýn yarýlmasý”nýn kýyametin kopuþundan itibaren vuku bulacak olaylar
olduðu anlaþýlmakta olup, Ahmet Bin Hanbel ve Müslüm’de yer verilen bir Hadis-i Þerifte, “Dabbe”nin bu
olaylardan önce vuku bulup, bazý temel gerçeklerin kesin olarak anlaþýlmasýný saðlayacaðý belirtilmektedir. “Dabbe&rdq
konusunu âlimler Müteþabihat olarak ele alýp, ona çeþitli anlamlar yüklemiþ fakat mahiyeti hakkýnda, görüþ birliði saðlayamamý
Elmalýlý Hamdi Yazýr “dabbe” sözcünün üzerinde durarak, “Bu ayette geçen ‘dabbe’ nekre
(belirtisiz isim) olarak geldiðinden bunun bildiðimiz dabbelerden baþka bir dabbe olmasý akla gelir.” diyerek, konuya
yeni bir anlayýþ ve yorum getirmiþtir. Buradan yola çýkan bazý sözlük düzenleyicileri, “kelime olarak
‘dabbe’nin hareket eden teknik alet ve nesneleri de kapsadýðýný” belirtmiþlerdir. Bu nedenle yeni
araþtýrmacý ve yorumcular “dabbe”nin radyo, televizyon, bilgisayar ve internet olabileceðini savunmuþlardýr.
Dabbetü’l Arz’dan Kur’an-ý Kerimde þöyle bahsedilmektedir: “O söz, baþlarýna geldiði zama
yerden bir dabbe(canlý) çýkarýrýz, o da insanlarýn ayetlerimize kesin bir dille inanmadýklarýný söyleyecektir.” (Neml 27/8
http://www.kriter.org - www.kriter.org
Powered by Mambo
Generated: 13 October, 2016, 15:38
Ayette varlýðýn canlý olduðu belirtilmiþ, ancak hayvan olduðuna dair herhangi bir ibare konmamýþ olmasýna raðmen, tefsir
âlimlerinden bir çoðu ayette geçen “dabbe”nin hayvan olduðunu ileri sürmüþlerdir. Bu güne kadar üzerinde görüþ b
saðlanamamasýnýn önemli sebeplerinden biri de, ilk dönem araþtýrmacý ve alimlerinin “canlý varlýðý” mitolojik h
ve Yuhanna'nýn Vahy kitabýnda (bap 13-14) geçen ve Ýsrailiyyat kaynaklarýnda olaðanüstü bir varlýða benzetmelerinden
kaynaklanmýþtýr. Bazý kitaplarda o yaratýk anlatýlýrken gerçekmiþ gibi resimlerle de süslenmesi, akýllarý iyice karýþtýrmýþtýr.
âlimleri ve araþtýrmacýlar dabbeyi: kýyamete doðru insanlarýn bazý gerçekleri anlamasýný saðlayacak, o güne kadar bilinenlerin
bir canlý varlýk olarak tanýmlanmaktadýrlar.
Bu konuda üzerinde durulmasý gereken görüþlerden birisi de daha önce “Kýyamet Saatinde Deb-betü’l Arz, M
ve Hz. Ýsa” isimli makalede yer verdiðim Adýyamanlý müteveffa âlim, Kazým Yardýmcý’nýn yorumudur.
“Tanrýnýn Dab-betü’l Arz buyruðu, yerin özelliði anlamýnadýr. Yerin özelliði atomdur. Dinimizin iþaret ettiði Dâbbet
Ard (z) atomun bölünüþüyle zuhur etmiþtir. Atom bölünmüþ, yerin özelliði ortaya çýkmýþtýr. Dâbbetü’l Arz olan atomun bö
yok olmayýp tersine sonsuzlaþmasý, aðýrlýk ve boyutlarýndan çýkýp ýþýða dönüþmesi ve her þeyin aslýnýn bir tek nur olduðunu
bunun apaçýk iþaretidir. Artýk anlaþýlmýþtýr ki: Ýki þey yoktur; her þeyin aslý bir tek nurdur ve bu nur kenarsýz ve sonsuzdur. At
bölünüþü, “Âlemin yokluktan var olduðu”(düþüncesindeki ) “Akýlcý Ýslam Feylesoflarýnýn” görüþünü
Onlar (atom için), “Cüz’i la yeteceza“ yani parçalanmasý mümkün olmayan, parçalanýnca da yok olacak ola
parçayý nazari olarak kabul etmiþlerdi. Atomun bölünüp yok olmadýðý, aslýnýn ýþýk – nur- olduðu ve sonsuzluða karýþtý
anlaþýlýnca, bu gün artýk klasik teoriler iflas etmiþtir.” (Varlýk s.52,53)
Atomun parçalanmasýndan sonra insanlýk þimdi de en küçük zerrecik olarak nitelenen evren birimini aramaktadýr; o birimin nu
olduðu ve koca evrenin o zerrede gizli olduðu anlaþýldýðý gün, Ýlahi iradeyle varlýkta var olunduðunu ve ölümle yok olunmayac
anlaþýlacaktýr.
KIYAMETTE GERÇEKLEÞECEK OLAYLAR
Kur’anýn haber verdiðine göre: Kýyamet saati gelip çattýðýnda, onun gerçekleþmesi için dört büyük melekten biri o
tarafýndan iki kere Sur’a üflenecektir. Tefsir alimleri Sur’un boru þeklinde bir alet olduðunu belirtmektedirler.
Melek ilahi bir varlýk olduðundan üfleyeceði alet de mutlaka ilahi özellikler taþýyan bir alet veya vasýta olacaktýr. Nitekim
Sur’un üflenmesi sonrasýnda çýkacak ses, yeryüzünün her yanýna ulaþacaðý gibi cinler, melekler ve ruhlar aleminde de
duyulacaktýr. Bu birinci üfleme kýyamet saatinin baþladýðýnýn ilanýdýr. “Sura üflenildiðinde; Allah’ýn dilediði kimse
göklerde ve yerde ne varsa çarpýlýp yere yýkýlýr.”(Zümer 39/68) Ýsrafil (A.S.)’in çýkardýðý melekuti sesin þiddetin
gökteki bazý varlýklar baygýn, yerdeki varlýklar ölü konumuna gelecektir.
Sur’un üflenmesiyle kýyamet baþlamýþ olmaktadýr. Kýyamet müminler için o kadar korkulacak bir son deðildir; üflenen
muttakiler için, Hz. Mevlana’nýn bahsettiði Þeb-i Arus’un baþlangýcýdýr. Birinci Sur’un üflenmesinin
arkasýndan Dünya, Ay ve Güneþ sistemi ile yýldýzlar âlemi, maddi yaratýlýþýn tersi olan çözülme evresine girecektir. Kâinatta h
kozmolojik düzenin bozulmasý, Ay’ýn yarýlmasý ve Güneþ’in batýdan doðmasý gibi bir takým kozmik olaylar
baþlayacaktýr. “(O) Gün olur göðü yazý tomarlarýný dürer gibi düreriz. Ýlk yaratýlýþta baþladýðýmýz gibi onu baþtan yapa
(Enbiya 31/104) Kur’an’da olacaklar sayýlýrken : “Daðlarýn yerlerinden sökülüp dünyayla çarpýþacaðý&rd
(69/14, 73/14) “Daðlarýn toz duman olacaðý” (56/6), “Yerin sarsýlarak yarýlýp aðýrlýklarýný dýþarýya çýkar
(99/1-5), “Denizlerin kaynayacaðý” (81/6, 82/3); “Göðün yarýlýp erimiþ yað gibi ve kýpkýzýl bir gül rengini
olacaðý” (55/37), “Yýldýzlarýn kararýp döküleceði” ( 81/2) … bildirilmektedir.
Bu olaylar yaþanýrken yeryüzü, sarsýntý ve depremlerle çözülerek maðmanýn dýþarý çýkmasýndan sonra, denizlerin ka
buharlaþmasý, patlamalarla Dünya’nýn kýzýl bir ateþ yýðýnýna dönerek uzaya savrulmasý kaçýnýlmaz olacaktýr. Ayný þe
Dünya’nýn çekim kuvvetinden kurtulan Ay’ýn da Dünya’yla çarpýþarak yok olmasý veya Dünya gibi çözüler
uzaya saçýlmasý doðaldýr. Güneþ sistemindeki düzenin bozulmasýyla beraber Güneþ ve yýldýzlarýn birbirleriyle çarpýþarak gö
erimiþ kýzýl alev kitlesine dönüþmesi kaçýnýlmaz olacaktýr. Rabbü’l Alemin’in maðfiretinden, insanlar ve canlýlar
olduklarý için, hiçbir canlý o korkunç olayý kurgu roman ve filmlerde olduðu gibi seyrederek yaþamayacaktýr!
Bu felaketler sonrasýnda gerçekleþecek zincirleme reaksiyonlarla yeniden oluþacak büyük patlama ile maddi alem yaratýþ
öncesinde olduðu gibi, evren birimiyle kaplý sonsuz nur denizine dönüþecektir.
SURUN ÝKÝNCÝ ÜFLENMESÝ
Sur’a üflenme sonrasýnda Güneþ sistemi yok olup, “Yer baþka bir yer; göklerde baþka gökler haline
getirileceði” (14/48) için, bu oluþ evresinde ne kadar zaman geçeceðini bilmek oldukça güçtür. Aslýnda zaman, yerini
zamansýzlýða terk edeceðinden zamandan bahsetmek de yanlýþtýr. Yüce Rabbin iradesiyle baþlayan süreçte yeni âlemin, eski â
hiçbir ilgi ve benzerliði kalmayacaktýr. “Gökleri ve yeri yaratan, onlarýn bir benzerini yaratmaya kadir deðil mi? Elbette
(öyledir); O yaratandýr ve her þeyi bilendir. O bir þeyi istediðinde onun buyruðu “Ol” demektir. O da hemen
oluverir.” ( Yasin 36/81,82)
Bu oluþum sonrasýnda yeni bir tecelli gerçekleþerek Ýsrafil ikinci sefer Sur’a üfleyecektir. Bu üfleyiþ yeniden diriliþin
müjdesidir. “… Sura bir daha üflenmiþtir onlar ayaðý kalkmýþ( dirilmiþ) durumda çevreye bakýnýyorlar.” (Züm
39/68)
Yeniden dirilen kavimler bölük bölük kendileriyle görevli meleðin çaðýrdýðý yerde toplanýnca, sýra yüce divanýn kurulmasýna
Herkes toplandýktan sonra Melekler sýra sýra dizilecektir. Her þey hazýr olunca Yüce Divanýn Hâkimi Allah ( C.C.) , divaný
yönetmek için ilahi tecellisiyle teþrif ederek, Divaný þereflendirecektir. Onun geliþi ve güzelliðinin nuruyla her yer binlerce kat tekr
parlayýp aydýnlanacaktýr… Derken Yüce Divan açýlýp kitap ortaya getirilerek herkesin yaptýðý iþlerin kayýtlarý açýlacaktýr
sýrasýnda sadece kayýtlarla yetinilmeyip yargýlanan þahsýn ve ümmetlerin baðlý olduðu peygamberler ve þahitler (Peygamberle
varisi olan takva sahibi âlimler) de o celsede hazýr bulunacaktýr. Yargý sýrasýnda herkese sonsuz savunma hakký verilehttp://www.kriter.org - www.kriter.org
Powered by Mambo
Generated: 13 October, 2016, 15:38
cektir.(Yaptýðýmýz iþler ayrýntýlý olarak ortaya konulduðunda kimin savunmaya takati kalabilecek ki!) Yüce Allah’ýn Adil,
Rahman ve Rahim isimleri tecelli ederek, yapýlacak yargýlama sonrasýnda insanlar arasýnda tam bir adaletle hüküm verileceði
va’dedilmiþtir. Hüküm verilmeden önce “Allah’ýn izin verdikleri” þefaat haklarýný kullanacaklardýr.
(Ýslam geleneðinde dayanaðýný Bakara Suresi 255. ayetten alan görüþe göre, baþta Peygamber Efendimiz olmak üzere, diðer
peygamber ve veli kullarýn Allah’ýn izniyle þefaat yetkisi olduðu, çoðunluk tarafýndan kabul edilmektedir.) Herkes yaptýð
karþýlýðýný tam bulup bazý yüzler sevinçten gülerken, bazý yüzleri korku ve hüzün kaplayacaktýr. (Ayrýntýlý bilgi için Bkz: Züme
Divan ve yargýnýn bitiminde yüzü gülenleri sevinçli ve mutlu bir yaþam beklerken, hüzünlüleri de kasvetli ve elemli bir yaþam
beklemektedir. Yüce Divanýn sonunda Melekler Rabbimizin Arþ’ýný çevreleyerek O’nu tesbih etmeye baþlayýp, ye
göðü inleten tezahüratta bulunacaklardýr. “Aralarýnda Hak ile hüküm verilmiþtir. Ve: ‘Alemlerin Rabbine
Hamdolsun’ denilmiþtir.” (Zümer 39/75)
Yüce Allah o günümüzde yardýmcýmýz olsun. O ne güzel Mevla, ne güzel yardýmcýdýr…
_______
* Özdüzen’in çalýþmalarýndan Aþk Yolcusu, Tasavvuf Yolcusu ( Ötüken Yayýnlarý/Ýst.) ve Esmaü’l Hüsna ( Bey
Yayýnlarý/Ank.) yayýmlanmýþtýr. Ayrýca çok sayýda þiir, makale ve denemesi gazete, dergi ve Internet sitelerinde yayýmlanmak
Þiirlerinden bir bölümü çeþitli formlarda bestelenmiþ olan yazarýn, araþtýrmalarýnda kitaplaþanlardan bir kaçý yayýmlanmak içi
sýra beklemektedir.
http://www.kriter.org - www.kriter.org
Powered by Mambo
Generated: 13 October, 2016, 15:38

Benzer belgeler