Yeniden Seçime Giderken

28 Ekim 2015 -
Yıl: 20 Hafta: 42 -
Sayı: 971 -
HAFTALIK YEREL SİYASİ GAZETE
- KURULUŞ: 10 NİSAN 1995 - www.domanicgazetesi.com
-
Fiyatı:1.00 TL.
Türkiye yeniden seçime giderken, 1 Kasım Erken Genel Seçimlerine bir hafta kala tüm siyasi parti temsilcileri ilçemize gelerek parti politikalarını anlattılar. Mevcut İktidar Partisi Ak Partili vekiller ve başbakan yardımcısı Selçuk Özdağ, Muhalefeti, hayırcı ve
blokçu siyaseti yapmak ve kalkınmaya engel olmakla suçlarken, 13 yılda Türkiye’ye kazandırdıklarını anlattılar. Muhalefet partileri
ise, İktidarın yanlış politikalarından dolayı, etrafımızda komşumuzun kalmadığını, terörün arttığını, kutuplaşmanın tehlikeli boyuta
ulaştığını dillendirerek, kendi iktidarlarında halkın daha huzurlu olacağını söylediler.
Yeniden Seçime Giderken...
Türkiye 1 Kasım‟da yeniden
lediğini, dış güçlerin „Made İn
seçime gidiyor. 7 Haziran se- Türkey‟ yazısının görmeyi kaçim sonuçları hiçbir partiye tek bullenemedikleri için Ülkeyi
başına iktidar olma yetkisi vermemiş. Koalisyon görüşmeleri
de sonuçsuz kalmıştı.
ve derin kuyu gibi projelerinde 28 yaşındayım ve 21 aylık çoDomaniç için yapıldığını anlat- cuğumu eve bırakıp memleket
tılar.
meselesi için yollara düştüm.
Herkes elini taşın altına koymalı . Ülkemiz iyi yerlere gitmiyor” dedi.
Bunun üzerine Cumhurbaşkanı yeniden seçim kararı aldı.
Siyasi partiler, köy, kent dolaşıp partileri için oy toplamaya,
parti propagandalarını anlatmaya çıktılar. Ancak artan terör olayları nedeniyle Ülkede
yeni bir seçim atmosferi oluşmadı.
İlçemize de gelen siyasiler,
kendi partilerinin vaatlerini dillendirdiler.
Bakalım Bu Sefer Sandıktan Hangi
Parti Çıkacak !?
YaĢlı ve Engellilerin Seçmen Sandığına
UlaĢma Çilesi Bu Seçim de de devam edecek
karıştırdıklarını söyledi. Dünyanın en büyükleri arasında
AK PARTİ, Başbakan yardım- olacak, Havaalanı, baraj gibi
cısı Selçuk Özdağ ve Kütahya projelerinin engellenmek istenMilletvekili adayları ile ilçemiz- diğini söyledi.
de küçük bir miting düzenledi.
Mitingde partililere konuşan
Gazetemizi ziyaret eden Ak
Özdağ, Ak Partinin ülkeye ka- Parti Kütahya Milletvekili adayzandırdıklarını anlattı. Muhale- ları, 13 yılda Domaniç‟e getirifetin hayırcı ve blokçu zihniye- len yol, su, kaldırım, gibi hiztinin koalisyon kurmayı engel- metlerin yanında gölet, baraj
MHP Kütahya Milletvekili
adayları, Alim Işık, Agah Lütfü
Bilen ve son olarak Av. Buket
Güngör , Heyeti de ilçemiz
esnafını ziyaretin ardından
gazetemize gelerek Domaniç
için sorunları hakkında görüş
alışverişinde bulundular.
Sadet Partisi ekibi ise İlçe esnafını, halkı ve köyleri dolaştıktan sonra gazetemize gelerek Kütahya için durum değerlendirmesi yaptılar. Sadet Partisi Kütahya Belediye eski başkanı Süleyman Canan; “ Ak
Parti ülkeyi çok gerdi, basına
yapılan baskılardan dolayı
basın tarafsız ve ilkeli gazetecilik yapamaz hale geldi. Basını susturmak, halkı ve muhalefeti susturmaktır. Valiler ve
kaymakamlar Ak Parti Teşkilat
Başkanı gibi davranıyorlar
ama bu halk er yada genç
uyanacak ve bu gidişle dur
diyecek” dedi.
CHP, Kütahya Milletvekili
adayları ve il ilçe teşkilatları
ise köy ve ilçe merkezinde
MHP Kütahya 4. Sırdan Millet- halkla bire bir buluşarak partivekili olan Av. Buket Güngör; lerinin vaatlerini anlattılar.
DOMANİÇ GAZETESİ
28 Ekim 2015
ÇUKURCA BELEDĠYESĠ SU ĠSALE HATTI YENĠLEME ÇALIġMALARINI TAMAMLADI
Çukurca Belediyesi Kızılsaray TaĢoluk mevkiinde 13 km.lik su isale hattı yenileme çalıĢmalarının kazı ve boru döĢeme iĢini tamamladı.
Belediye BaĢkanı Ġlyas TOSUN’un yaptığı açıklamada ; 2014 yılında baĢlamıĢ olduğumuz ve baĢlangıç
olarak 1000 m’lik kısmını tamamladığımız Kızılsaray TaĢoluk bölgesinde Su isale hattı yenileme çalıĢmalarında 2015 yılında devam edilerek 2015 yılında 12000 m.lik kısmının 140 mm çapında su isale hattı
yenileme çalıĢmalarının kazı ve boru döĢeme iĢinin tamamlandığını ve su hattından gelen suyun beldemize aktığını belitti. YaklaĢık üçyüzbin TL maliyete mal olan çalıĢmada emeği geçen ve yardımlarını esirgeİletişim: 0274 661 45 05
meyen belde halkına teĢekkür eden BaĢkan Ġlyas TOSUN ayrıca 2016 yılında su isale hattının devamı
Tamer: 0541 531 42 09
olan Çukurca’ya 1 adet 400 ton, Ilıcaksu Mahallesine 200 ton olmak üzere iki adet su deposu yapımı için
Serdar: 0545 716 32 21
E posta: [email protected] ön hazırlık çalıĢmalarının baĢlatıldığını belirtti.
SATANA KADAR 10 LİRA
Satmak istediğiniz ikinci el eĢya, ev, araba,
tarla ne varsa, binlerce kiĢiye ilanınızı duyuruyoruz.
SATILIK KAPILAR
Ġkinci el oda kapısı satılıktır
ĠletiĢim: 0546 568 35 67
SATILIK ARABA
1997 Model Fiat Tipo 1.4 ie Enjeksiyonlu
Hidrolik Direksiyon
ĠletiĢim: 0546 640 41 13
ÖNEMLĠ TELEFON NUMARALARI
Jandarma
156
0274 661 30 10
Polis
155
0274 661 36 79
Hastane
112
0274 661 31 11
Ġtfaiye
110
0274 661 30 01
Orman ĠĢletme
177
0274 661 34 02
Kaymakamlık
0274 661 30 22
Belediye
0274 661 30 03
Hisar Eczanesi
0274 661 30 74
Domaniç Eczanesi
0274 661 45 25
Genel Yayın Yönetmeni
Mustafa YĠĞĠT
Yazı ĠĢleri Müdürü
Tamer YĠĞĠT
Sayfa Editörü
Serdar Yiğit
Muhabir
Selma YĠĞĠT
Ġnegöl Temsilcisi
Mehmet GÜN
Domaniç Santral
Domaniç GSM
Ġnegöl GSM
0274 661 45 00
0530 766 19 29
0530 766 19 30
DÜRÜMLAND
Ġġ:
Gsm1:
Gsm2:
Gsm3:
0274 661 26 45
0554 437 47 40
0535 774 60 63
0545 268 68 72
HABERİNİZ
VARSA ?
SATILIK ARABA
GARAJ TAKSĠ
NAZMĠ ĠNÖNÜLÜ
0274 661 44 77
0536 644 30 60
1990 model temiz Lada Niva 1600 cc
ĠletiĢim No:
0532 443 85 52
MUHABİRİMİZ
OLUN !
TURAN TAKSĠ
KADĠR ERKAN
0532 799 82 00
ĠSMAĠL USTA
ĠĢ :
GSM:
0274 661 31 98
0542 511 61 39
YAġAR TEKNĠK
ĠĢ:
Gsm:
0274 661 22 40
0541 867 22 17
AV. AHMET KUMUZ
Gsm:
0538 267 63 51
ĠSMAĠL
KARAMAN
0274 66137 56
0542 842 86 82
SATILIK BALYA SAMAN
KüçükbaĢ -büyükbaĢ hayvan yetiĢtirenlere
duyurulur. Balya yapılmıĢ yonca balyası
ÇuvallanmıĢ yonca toz samanı
Selamettin YILMAZ 0542 733 62 41
SATILIK DAĠRE
Hisar Mah. Atatürk cad. Bulunan Müstakil 2
katlı 4+1 daireler 140 m2 arka taraf bahçeli
ev satılıktır.
ĠletiĢim: 0534 344 47 69
CENGĠZ TÜRKMEN
Domaniç Terminal
Sahibi
Mefaret YĠĞĠT
DOY DOY
DÖNER
HABERİ PAYLAŞIN
Cep: 0533 2004 913
e posta:
Ġrtibat
Bursa Cd. No:61/A
0274 661 45 05
0533 200 49 13
0541 531 42 09
0545 716 32 21
www.domanicgazetesi.com
[email protected]
Basım Yeri
Domaniç Gazetesi Baskı Tesisleri
Gazetemizde yer alan köşe
yazarlarının sorumluluğu
yazarına aittir.
DOMANĠÇ GAZETESĠ
[email protected]
BASIN AHLAK
YASASINA UYAR
www.domanicgazetesi.com
Yerel Süreli Yayındır.
DOMANİÇ GAZETESİ
28 Ekim 2015
Bu Gelenek Hala Devam Ediyor !
Bu köşe de sık sık değindiğimiz konulardan biridir. „ Domaniç‟ten Bir Şey Olmaz‟ söylemi.
Bu söyleme yıllardır karşı çıktık ama
biz de artık pes etmeye başladık..!
Dedem rahmetli anlatırdı….
İsa dan önce fi tarihlerinde, iki kardeş
babaları öldükten sonra tüm tarlalarını
satıp biri Tavşanlı‟ya diğer kardeş te
Domaniç‟e yumurta çiftliği kurmuşlar.
30 kuruşa satılan yumurtayı Tavşanlı‟da 50 kuruşa, Domaniç‟te maliyet düşük olduğu için 40 kuruşa satmaya
başlamışlar.
Tavşanlılılar esnaflarına ve bu hizmete
hemen sahip çıkmışlar. Kütahya ya gidip 30 kuruşa yumurta almaktansa
kendi memleketlerinden 50 kuruşa yumurta almaya başlamışlar…
Domaniçliler ise, 30 kuruşluk yumurtayı
40 kuruşa veren yeni esnaflarına
„Kazıkçı‟ diye pek yüz vermemişler.
Tavşanlı‟da satışlar artıkça maliyet düşerken Domaniç‟te satış beklenen seviyeye ulaşamamış. Yumurta alanlarda
veresiye alıp borçlarını ödememişler.
Tavşanlı‟da tüm kurum ve kuruluşlar
İlçe esnafına destek için seferber olup
tüm yumurta ihtiyaçlarını pahalı da olsa
Tavşanlı esnafından almaya başlarken
Domaniç‟ de ki kurum ve kuruluşlar, ise
halkın kazıkçı diye nitelendirdiği esnafı
dışlamaya ve işlerini zorlaştırmaya
başladıkları gibi, Kurumların yumurta
ihtiyaçlarını da; ‟daha ucuz‟ diye dışarıdan almaya başlamışlar.
Domaniçli zavallı yumurtacı, 40 kuruşa
mal edip kırk kuruşa verdiği yumurtaların giderlerini karşılayamaz hale gelirken borç batağına girmeye başlamış.
Bankadan kredi, eşten dosttan borç almış. İşletmeyi ayakta tutabilmek için….
Tavşanlı da yumurtacılık yapan kardeşi
ise halktan ve kurumlardan aldığı destekle hızla büyümeye ve güçlenmeye
başlamış. Satışlar arttıkça maliyetler
düşmüş; Piyasa da 30 kuruşa satılan
Yumurtayı, 10 kuruşa mal edip 15 kuruşa satmaya başlamış.
İş yeri o kadar büyümüş ki; Onlarca
Tavşanlılıya da iş imkanı sunmaya
başlamış. Dev bir şirket haline gelen
Yumurtacı İlçede Kaymakamlığın, Belediyenin, Müftülüğün, Milli Eğitimin,
Emniyetin her türlü etkinliğine, sponsor olmaya başlamış.
Bu arada Domaniç‟teki kardeşin Yumurta üretim işletmesi, krediyi ödeyemez, aldığı borç parayı veremez hale
gelmiş ve iflas etmiş.
O, iflas edince, O‟na kefiller olanlarda ,
borç verenler de batmış.
„Kazıkçı‟ yumurtacının battığına çok
sevinen Domaniçliler, “ Zaten üçkağıtçıydı. Ucuz kurtulduk” diye; ilçede kırk
gün kırk gece bayram ilan etmişler.
Resmi, gayri resmi ne kadar kurum ve
kuruluş varsa bu kutlamaya destek olmuşlar. Zamanla bu kurumlar kapanırken köye dönüşen Domaniç halkı da
Tavşanlı‟daki yumurtacının yanına askeri ücretle işe girmişler. İşte tarihten
gelen bir Domaniç gerçeği ve geleneği.
En acısı da bu geleneğin hala devam
etmesi !!!
DOMANİÇ GAZETESİ
28 Ekim 2015
BELEDĠYE AġURE DAĞITTI
ÇAMLICA’DA AŞURE DAĞITILDI
Çamlıca Köyü Muhtarlığı tarafından 1000
kişilik aşure dağıtıldı.
HARAM LOKMA YEMEYİN
Fatih Sultan Mehmed dönemi velilerinden
Ebûl Vefa hazretlerinin küçük ama çok sevimli bir oğlu vardı. Çocuk iyiydi hoştu da
bir ara sakalara takmıştı. Mahalle sucularının yolunu bekler, çuvaldız ile kırbalarını
(su tulumu) delerdi. Kimbilir, belki de fıskiye gibi akan sular hoşuna giderdi.
Saka bir sabretti, iki sabretti, baktı ki olmuyor, tuttu eteğini, çıktı Ebûl Vefa hazretlerinin huzuruna.
-Affınıza sığınıyorum efendim, vaziyet böyleyken böyle!..
Ebûl Vefa hazretleri çok şaşırdı! Kırbaların
parasını fazlasıyla ödedi. Sucudan ağlaya,
yalvara helallik diledi.
Ebûl Vefa hazretleri oğluna hiçbir şey demedi. Hanımına;
-Ey hatun. Durum böyleyken böyle... İyi
düşün, biz ne yaptık da bu çocuk böyle oldu?
O gün ikisi de çok düşündüler... Uyku
muyku girmedi gözlerine... Hanımı sabaha
karşı “Tamam bey!” dedi, “Galiba buldum!”
-Anlat hele hatun?
-Çocuğumuza hamileydim. Kız kardeşim
bir yere uğrayacaktı. Elindeki meyve sepetini bize bırakmıştı. Zerzevat arasından bir
limon parladı. Canım nasıl çekmişti anlatamam. Kardeşimi biliyorsun. Bir şey istemeye gör, canını verir. Limonun lâfını etsem,
mutlaka bize bırakacak, kendi limonsuz
dönecekti evine. Aklıma başka bir yol geldi: “Limonu iğneyle delip, emeyim” dedim
ve aynen öyle yaptım. Ama unuttum gitti.
Evet, evet! Hata bende, limonunu delerek
emdiğimi söylemeliydim kardeşime!...
-Kalk hanım, hemen kardeşine gidiyoruz.
-Bu saatte mi?
-Evet, evet bu saatte!
-Ne diyeceğiz?
-Helallik dileyeceğiz.
Sonrası malum; çocuk bu huyu kendiliğinden bırakır ve hatta dost olur sakalarla...
Evet dostlar, bakımıyla sorumlu olduğumuz çocuklarımıza helal ve temiz nesnelerden yedirmek mecburiyetindeyiz. Devir
değişip de herkes gayri meşru yollarda bulunsa da biz aile fertlerimize haram ve
şüpheli şeyler yediremeyiz. Bugün olmasa
da gelecekte bir gün yenilen ve dikkat edilmeyen o kazançlar mutlaka başımızı ağrıtır ve problem olarak karşımıza çıkıverir.
Ebeveyn olarak annenin hamileliğinden
çocuğun belli bir yaşa gelinceye kadarki
döneminden bizler sorumluyuz. Biz inancımız gereği dünyaya gelen her çocuğun temiz fıtrat üzerine doğduğunu ve kötü işlere
kapalı bir yönünün olduğuna inanırız. Ancak yediğimiz haram, içtiğimiz haram, giydiğimiz haram ve hayatımız haramlarla iç
içe ise kendi hayatımızı mahvettiğimiz gibi
çocuğumuzun saadet ihtimalini de yok etmişiz demektir, Sorumsuzca vuku bulan bu
hareketler nedeniyle “Şeytan insanın damarlarında kanın hareketleriyle hareket
eder. “ fehvasınca o, insanın kan damarlarında dolaşabilecek geniş caddeler bulur.
Alyuvarlarına, akyuvarlarına biner. Dolayısıyla nesle de nesebe de bütün pisliklerini
bulaştırır.
Onun için eğer ileride çocuğumuz ile ilgili
problemler yaşamak istemiyor, aksine gelecekte pırlantavari bir neslin inşasında rol
almak istiyorsak önce kendi yaşantımızda
sonra da çocuklarımızın yetiştirilmesinde
hayatı kılı kırk yarar derecesinde dikkatli
yaşarken, haram-helal dengesini iyi kuran
Müslüman insanlar olmak zorundayız.
Domaniç Belediyesi her yıl geleneksel olarak Muharrem
ayında düzenlenen Aşure günü Parkta aşure dağıttı.
Çamlıca Köyü Muhtarı
ve Saadet Partisi İlçe
Başkanı Numan Yaşar,
Çamlıca köyü olarak Muharrem Ayı münasebeti ile 1000
kişilik aşure yaptıklarını ve dağıtımını gerçekleştirdiklerini
belirtti.
Çamlıca‟da düzenlenen aşure dağıtımına, Domaniç Kaymakamı Bünyamin Karaloğlu, İl genel Meclis Üyesi Mustafa Şimşek, İlçe Özel İdare Müdür Ramazan Çelikten,
İlçe Milli Eğitim Müdürü Halil İbrahim Zengin, Ziraat Odası Başkanı Ahmet Özoğul ve vatandaşlar katıldı.
Pazartesi günü ilçe meydanındaki Hayme Ana parkına kurulan stantta hazırlanan aşureler, Belediye Başkanımız Sahvet
Ertürk‟ün katılımıyla halka ikram edildi.
Yoğun katılımın olduğu Aşure gününün bundan sonra da
devam edeceğini belirten Başkan Sahvet Ertürk halkın katılımlarından dolayı teşekkür etti.
SANDALYE GİYDİRME DE BULUNUR
1976’dan Bugünlere Siz Değerli Müşterilerimize Hizmet Etmekten Onur Duyarız.
Adres: Hisar Mah. Atatürk Cad.
No:2 DOMANĠÇ
ĠletiĢim:
0274 661 38 53 0541 925 15 80
DOMANİÇ GAZETESİ
28 Ekim 2015
DOMANİÇ DAĞLARINDA
YÜRÜDÜLER
Yılda yerli yabancı binlerce ziyaretçiyi ağırlayan Domaniç dağları, ATV kullanıcılarının, off road severlerin,
bisikletçilerin, trekking faaliyetlerinin ilgi odağı haline
gelen Domaniç dağlarında trekkingciler tarafından son
sonbahar görüntülerini fotoğraflamak için Domaniç
dağlarını kilometrelerce turladılar.
Domaniç dağlarına gelen Yeşil Bursa Dağcılık kulübü ve
Ayak İzi Dağcılık doğa sporları kulübü tarafından Pazar
günü organize edilen iki farklı yürüyüşe toplamda 66 kişi
ziyaret etti.
Yeşil Bursa Dağcılık kulübü faaliyet sorumlusu Orhan Topal ve Murat Cem Doğançay tarafından 30 kişilik ekip 20
km yürüyerek darı tepesine kadar ulaştı, yine aynı gün
Ayak İzi ve Dağcılık Sporları Kulübü başkanı ve faaliyet
sorumlusu Tekin Keskin tarafında 36 kişilik ekip 22 kilometrelik bir gezi düzenledi.
Ayak İzi ve Dağcılık Sporları Kulübü başkanı ve faaliyet
sorumlusu Tekin Keskin, „Domaniç Dağları her mevsim
harika, Domaniç‟e dört mevsim doğa sporları düzenliyoruz. Yürüyüşlerimize Bursa ve İnegöl‟den Doktor, Avukat,
İş adamı yüzlerce insan getiriyoruz. Sonbahar ‟da dört tur
daha Domaniç'e düzenleyeceğiz.‟ dedi
ZAYĠ ĠLAN
Fevziye Bilgili (YeĢilköy)
25 Ekim 2015 Tarihinden itibaren Nüfus Cüzdanımı Kaybettim. HÜKÜMSÜZDÜR
DOMANİÇ GAZETESİ
28 Ekim 2015
SİYASETSİZ HAYATLAR
(Ali Kuşcu)
Milletler veya devletler, millet olabilmek için kimi zaman şöhretli kahraman
veya şanlı tarih icat etmeye çalışırlar.
Model görme ihtiyacı duyan nesillerine, potansiyel olarak bu kahraman ve
tarihlerini örnek göstermek suretiyle
geleceği inşa etmelerini beklerler. Bizler ise doğal bir kültürel doku ve zengin bir tarihe sahibiz. Tarihimiz ruh
asaleti ve derinliğine sahip, insan kitlelerini fazilet şahikası haline getirmeyi
başarmış kültür, ilim, fikir ve devlet
adamı gibi hazinelerimiz olan büyüklerimiz ile doludur. Bu yüzden ne hayâlî
kahraman ne de hayâlî tarih icat etmeye ihtiyaç vardır.
“Kadir bilen milletler içinden kadri
bilinecek insanlar çıkar.” Sözü, Türk
Milleti‟nin içerisinden onlarca ilim ve
bilim adamının çıktığının bir işaretidir.
Bunlardan biriside Ali Kuşcu’dur.
Ali Kuşçu'nun doğum tarihi ve yeri kesin olarak bilinmemekle beraber, 15.
yüzyıl başlarında Semerkand yahut o
civarda doğmuş olduğu söylenebilir.
Dînî ve iptidaî tahsilini Semerkand'da
yaptığı gözönünde tutulursa, doğum
yerinin Semerkand olabileceği görüşü
ağırlık kazanmaktadır. Pederi Muhammed, Timur İmparatorluğu‟nun 4. Sultanı, Türk Matematikçi ve gökbilimci
Uluğ Bey'in doğancıbaşısı olduğundan, lakabları Kuşçu olmuştur.
Türk-İslam Dünyası astronomi ve
matematik alimleri arasında, ortaya
koyduğu eserleriyle haklı bir şöhrete
sahip Ali Kuşçu, Osmanlı Türkleri'nde, astronominin önde gelen bilgini sayılır. Batı ve Doğu Bilim dünyası onu 15. yüzyılda yetişen müstesna bir alim olarak tanır. Öyle ki;
müsteşrik W .Barlhold, Ali Kuşcu'yu
"On Beşinci Yüzyıl Batlamyos'u"
olarak adlandırmıştır.
Uluğ Bey, 1421 yılında kurulan Semerkant Rasathaneye müdür olarak
Ali Kuşcu'yu görevlendirmiştir.
Fatih'in ısrarıyla İstanbul'a gelen Ali
Kuşcu, Ayasofya Medresesi'ne müderris olarak tayin edilir. Bunun yanında ayrıca kendi hususi kütüphanesinin müdürlük görevini de verir.
İstanbul Medreseleri'nde astronomi
ve matematik dersleri veren Ali Kuşçu'nun çalışmaları neticesinde, Osmanlı Devletinde Astronomi ve matematik alanında büyük gelişmeler
olur. Bunda medsreselerde matematik derslerinin okutulmasının önemli
rolu olmuştur.
İstanbul'un enlem ve boylamını ölçmüş ve çeşitli Güneş saatleri yapmıştır. Derslerine İstanbul'un meşhur alimlerinden; İlim sahasında hizmet ve adları ile ün yapmış olan Hoca Sinan Paşa, Molla Lütfi ve Ali
Kuşçu'nun oğlu Mirim Çelebi gibi
alimler katılmış. Ali Kuşçu yalnız
eserleriyle değil, çalışma ve yol göstermesiyle devrini aşan büyük bir
alimdir.
İlme hizmet eden bu değerli alimimiz
1474 yılında İstanbul'da vefat etmiştir
Domaniç’ten Dünyaya Yayılan BarıĢ Sempozyumu Yapıldı
TavĢanlı Turizm ĠĢletmeciliği ve
Otelcilik Yüksekokulumuz ve TürkArap Ekonomi ve Stratejik ĠĢbirliği
Derneği (TASCA) tarafından 17
farklı ülkeden konuĢmacının katıldığı “Domaniç’ten Dünyaya Yayılan
BarıĢ Uluslararası Osmanlı Kültür
ve Medeniyeti Sempozyumu” düzenlendi.
Sempozyum açılıĢı öncesinde, sempozyuma katılan yabancı konukların
ülke bayrakları ve Mehter Takımı
korteji yerli ve yabancı misafirleri
büyüledi.
Sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçen
tüm isimlere teĢekkür eden Vali ġerif Yılmaz,
sempozyumun kuruluĢun toprağı Kütahya’da
önemli bir birlikteliğe sebep olduğunu kaydetti.
'Domaniç’ten Dünyaya Yayılan BarıĢ Uluslararası Osmanlı Kültür ve Medeniyeti Sempozyumu’ sayesinde bölgedeki eksiklerin muhasebe
edilmesi imkanına kavuĢulduğunu belirten Vali
ġerif Yılmaz, konuĢmasını Ģöyle sürdürdü:
“Üniversitemizle beraber aslında güzel bir organizasyona ev sahipliği yapıyoruz. 3 günlük sempozyum inĢallah yine o çınarın doğduğu topraklarda, o çınarın gölgesinde yeni çınarların doğmasına vesile olur. Üniversitemizi tebrik ederim.
KuruluĢtan itibaren o çınarın köklerini saldığı ve
gölgesinin hüküm sürdüğü tüm bölgedeki insanlarımızın bugün burada tekrar bir araya gelmesine vesile oldu. ĠnĢallah bu birliktelikler bundan
sonra da devam eder.
Görev yaptığım süre içerisinde Dumlupınar Üniversitemizde bu kültürün gerektirdiği, kültürümüzün bu topraklarda temelini atan kiĢilerle
ilgili 4-5 sempozyum yapıldı. Dumlupınar Üniversitesi Ġlahiyat Fakültesi’ne kurucu dekan
olarak atanan ve Bursa Uludağ Üniversitesi Ġlahiyat Fakültesi’ndeki görevine geri dönen Öğretim üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli hocamı da
gıyabında teĢekkürle anmak istiyorum. Gönül
mimarlarımızın tekrar anılmasına, gün yüzüne
çıkarılmasına vesile oldu. Bunlar Sunullah Gaybidir, Ergun Çelebi’dir, Ahteri’dir, Abdullah-i
Ġlahi’dir, Gedizli Mehmet Efendi’dir ve niceleri.
Bu sempozyumun yapılmasının çok ayrı bir
önemi var. 700 yıllık o barıĢ ikliminden sonra
bizim dıĢımızda, irademiz dıĢında oluĢturulan
suni sınırların maalesef bugün ne kadar gerçeğe
aykırı olduğu tüm dünya kamuoyu görmekte. Ve
bugün o gönül coğrafyası dediğimiz, o çınarın
köklerinin gittiği, gölgesinin hüküm sürdüğü o
bölgelerde o kültür ve medeniyetin ayrılmasından sonra oluĢturulan farklı kültürlerin bu insanlara ne kadar faydalı, ne kadar zararlı olup olmadığını bugün tüm dünya görmekte. Maalesef
bugün tüm o bölgelerimizde, kendi sınırlarımız
dahil olmak üzere oluĢturulmaya çalıĢılan kaos
bu kültürden ne kadar uzaklaĢtığımızı açık bir
Ģekilde ortaya koymakta. Belki bu sempozyum
sayesinde bugün içinde yaĢadığımız, bu bölgelerde yaĢanan eksiklerimizi tekrar muhasebe
etme imkanı olur. Bugün gidemediğimiz, ulaĢamadığımız o bölgelerimizin belki bizleri bir
araya getirmesine vesile olur” diye konuĢtu.
Rektörümüz Prof. Dr. Remzi Gören konuĢmasında Ģunları söyledi: “Ülkemizin birliği, dirliği ve
huzuru için istiklal ve istikbal mücadelesi veren
siyasi liderlerimizin, dini ve milli önderlerimizin, Ģehitlerimizin manevi huzurlarında; gözden
uzak, ama gönlü bizimle olduğundan emin olduğum ortak kaderi paylaĢan Ümmet-i Muhammed’in siz değerli ilim, fikir ve bilim insanlarının Ģahsi huzurlarında saygıyla eğiliyorum.
Allah’a hamd olsun ki; Süleyman ġah gibi, Orhan Gazi gibi, Osman Gazi gibi, Murad Hüdavendigar gibi, Fatih, Kanuni, Abdülhamit gibi
ümmetin hadimi Ģahsiyetlerin torunlarıyız. Allah
hiçbir millete böyle nezih bir geçmiĢ, biz torunlara böyle mükemmel bir miras bırakmamıĢtır.
Değerli misafirler; ben bu sempozyumun çok
önemli çıktıları olacağına, burada oluĢacak manevi atmosferin, tahmin dahi edemediğimiz,
öngöremediğimiz büyük etkilere yol açacağına,
en azından yeni bir Osmanlı ruhunun oluĢmasına
neden olacağına yürekten inanıyorum.
Bugünlerde sadece Türkiye olarak değil, aslında
ümmet olarak verdiğimiz istiklal ve istikbal
mücadelesinde, bu varoluĢ mücadelesinde, kutsal mücadelede yalnız bırakmadığınız için hepinize teĢekkür
ederim.
TavĢanlı Turizm ĠĢletmeciliği ve
Otelcilik Yüksekokulu Müdürümüz
Yrd. Doç. Dr. Bülent Cırık konuĢmasında Ģunları söyledi: Domaniç’ten
dünyaya yayılan barıĢ diyoruz. 17
farklı ülkeden, Osmanlı coğrafyasından katılımcılarımız var. Akademisyenler, Suudi Arabistan Eğitim Bakanı MüsteĢarı, Mali’den gelen milletvekili var. Burada Osmanlı barıĢı
nasıl tesis etmiĢ? Nasıl bu kadar farklı milletten
insanı, dinden insanı, mezhepten insanı bir arada
tutmuĢ, bunları tartıĢacağız. Belki de içinde bulunduğumuz zaman ve mekanda üzerinde düĢünmemiz gereken en önemli konuların baĢında
geliyor. Bunun için böyle bir sempozyum düzenliyoruz. Ayrıca Ģunu da eklemek isterim. Uluslararası hakemli dergi çalıĢmamız var. Siz değerli
katılımcıların değerli çalıĢmalarını bu dergimizde görmek isteriz. Bütün katılımcılarımıza teĢekkür ediyoruz.”
Türk-Arap Ekonomi ve Stratejik ĠĢbirliği Derneği BaĢkanı Dr. Muhammed Al-Adil Ģunları söyledi: “Osmanlı sadece Türklerin değil bizim de
devletimizdir. Yüzyıllardır beraber yaĢadık, el
eleydik. Bizi batılılar parçaladı. Bize bölecek
fikirleri yerleĢtirdiler. Biz tek yumruk olmalı, bu
sıkıntıları gidermeliyiz. Osmanlı tarihini biz
yazamadık, Ġngilizlerin belgelerinden okuduk.
Osmanlı sadece Türk Ġmparatorluğu değil, Evrensel Ġmparatorluk’tur. Çanakkale Ģehitliğinden
her yerden gelen Müslüman Ģehitler var.
Ayağımız yere basmalı ve öğrencilerimizi kültürle bütünleĢtirmeliyiz. Üniversiteler iĢ birliği
yapmalıdır. Çünkü birlikten güç doğar. Kendimize dönmeliyiz. Osmanlı dünyanın yarısından
fazlasına hükmetmiĢtir. Bunu nasıl baĢarmıĢ?
Yeniden Osmanlının diriltilmesi için çalıĢmalıyız. Biz Osmanlıdan esinlenmek istiyorsak o
sancak altında barıĢ içinde yaĢayarak bilgi edinmek istiyoruz. Tarihini bilmeyen geleceğini
bilemez. Sadece siyasetle devletler kurtarılamaz,
geçmiĢimizi sahiplenmeliyiz. Doğrudan doğruya
birbirimizi anlamalıyız ve birbirimizi tanımalıyız. Ayrıca 21 Kasım’da yabancı konuklar Güzel
Sanatlar Fakültemizi gezerek incelemede bulundular. Türk el sanatları hakkında GSF akademisyenleri tarafından bilgilendirildiler.
DOMANİÇ GAZETESİ
28 Ekim 2015
"CENNETE GĠTMEK ĠÇĠN ÖLÜMÜ BEKLEMEYĠN,
CENNETTEN BĠR KÖġE DOMANĠÇ’E GELĠN"
Aslında bu hafta “Domaniç’te kadın olmak” baĢlığı altında bir yazı yazmayı düĢünüyordum. Özellikle Domaniç kadınının iĢ hayatında yaĢadıkları
zorluklar üzerinde duracaktım. Nerede tamamlanacağını öngöremedikleri bir mücadeleyi her
alanda sürdürmek zorunda kaldıkları; Evde ev kadını olmanın, okulda öğrenci olmanın, iĢ dünyasında çalıĢan olmanın, siyasette seçilmeyen olmanın ne demek olduğunu, yani hayatın her noktasında durup dinlenmeden “Ben de varım” diye
haykırmak zorunda kaldıklarını anlatacaktım.
Gücüne sahip çıkmak, dik durmak, acıyı ızdıraba
dönüĢtürmemeye çalıĢarak ayakta kalmayı baĢarmak için çabalayan kadınlarımızdan bahsedecektim. Fakat VizyonTürk TV’deki program bu konuyu diğer haftalara kaydırmama neden oldu.
VizyonTürk’deki programın güncelliğini koruması nedeniyle bu hafta bu konuya yer ayırdım.
Bu hafta VizyonTürk Tv’de Yörük Kızı programına katıldık. Programa ben de katıldım. Domaniç Belediye BaĢkanı Sahvet Ertürk, Domaniç Kayı Derneği BaĢkanı Muharrem Tunç, mahalli sanatçılarımız ve bir çok Domaniçli hemĢerimiz
programa katıldı. Ayrıca canlı telefon bağlantılarıyla, SMS göndererek birçok hemĢerilerimiz destek verdi.
Yine Domaniç rüzgarı estirdik. Domaniç’ in tanıtımı adına çok harika verimli bir
program oldu. Domaniç’in tarihi kültürel doğal
güzellikleri ulusal bir kanalda yine uzun bir saatle
tanıtılmıĢ oldu. Bu programın hazırlanmasında
emeği geçen baĢta program yöneticilerine ve
program sunucuları FatoĢ Kadıoğlu ve hemĢerimiz Ġsmail Erçek’ e çok teĢekkür ederim. Domaniçliler olarak çıkartma yaptığımız programda FatoĢ Kadıoğlu ve Ġsmail Erçek bizleri çok iyi ağırladılar.
Gazetemizin sahibi Mustafa Yiğit’in hazırladığı
tanıtım videosu da programa renk kattı. Yıllardır
Domaniç’i tanıtma mücadelesi veren ve her alanda maddi-manevi fedakarlık yapan Mustafa Yiğit
için bir reklam fırsatı özelliği taĢıyan bu olaydan
dolayı mutlaka mutluluk duymuĢ, memnun olmuĢtur.
Hatırlarsanız VizyonTürk TV Domaniç’in güreĢlerini de canlı vermiĢti. Daha önce de bir çok defa
Domaniç ile ilgili programlar yapmıĢlardı. Sanki
VizyonTürk eĢittir Domaniç TV. Yöneticilerine
ve emeği geçenlere teĢekkür ederiz. VizyonTürk
TV Domaniç için bir nimet. Daha öncede yazmıĢtım: Kütahya’nın yükselen değeri Domaniçimizin
tanıtımına büyük katkı sağlayan “Yörük Kızı”
programı gibi programlar Domaniç’in geliĢimi ve
tanıtımı açısından çok büyük önem arz etmektedir. Çünkü yapılan araĢtırmalara ve eldeki verilere
göre televizyonlarda yapılan reklam ve tanıtımların getirisi daha fazladır. O zaman Domaniç’i ulusal ekranlara taĢımalıyız. Darısı bundan sonraki
diğer ulusal kanalların baĢına. ĠnĢallah yine Domaniçliler olarak çıkartma yapar Domaniç’in tanıtımı adına milyonlarca insana ulaĢırız.
Bu arada Yörük Kızı programında bana da fırsat
verildi ve bir iki kelam konuĢma yaptım. Burada
Domaniç’in tanıtımı için kullandığım bir cümle
fenomen oldu, büyük alkıĢ aldı. Birkaç dini hassasiyeti olan vatandaĢ tarafından da eleĢtiri aldım.
Cümle Ģöyleydi: “Cennete gitmek için ölümü beklemeyin, Cennetten bir köĢe olan Domaniç’e gelin”. Niyetim milyonlarca insanı Domaniç’in tarihi, kültürel, doğal güzelliklerini görmesini sağlamaktı. Ama dini hassasiyeti bakımından birkaç
vatandaĢ bu cümlenin doğru olmadığını iddia etti.
Bende normalde Türkiye’de bütün güzel beldeler
için “cennetten bir köĢe” “ölmeden önce görülecek yerler” cümlelerinin kullanıldığını söyledim.
Herkes herhangi bir güzel yer için cennetten bir
köĢe benzetmesini yapar, hatta cennet ismini kızlara verir.
AKAY UN-YEM
Balıkesir Yolu 3. Km
Tavşanlı / KÜTAHYA
28 Ekim 2015 - Yıl 20 Hafta: 42 Sayı: 971
Vizyon Türk’ü
Yine Salladık
Domaniç Vizyon Türk Kanalına, Vizyon Türk kanalı da Domaniç‟ e abone oldu. İkimizin
Şarkısı Mersinli İsmail ile başlattığımız Domaniç Tanıtım
Gecelerine Yörük Kızı Fatoş
Kadıoğlu da katıldı.
Muratlı üzüm Festivali ile de
Köy TV ve Samanyolu TV de
yer alan ilçemizin tanıtımı için
tüm Domaniç kol kola çalışıyor.
Belediye başkanımızın turizmden gelmesinin faydasını görmeye başladık. Başkanımız;
Vizyon Türk te yaptığı konuşmasında son derece olumlu
ve tanıtıcı bir yaklaşım sergilemesi hepimizi mutlu etti.
Yıllar önce Domaniç Gazetesi
ve Kaymakam Mehmet Boztepe önderliğinde ortaklaşa
kurulan Kültür evi için Tavşanlı‟nın Sesi Gazetesi ile hazırladığımız ve o zamanlar belediyeden destek alamadığımız
yapımı bir yıl süren ve Domaniç te 4 mevsimi kaplayan
belgeselimizin yayınlanması
da bizi onure etti. Her ne kadar keşke izin alınsaydı ve ya
en azından bir teşekkür edilseydi diye içimizden geçirsekte yine de mutlu olduk.
Dernek başkanlarına yeterince söz verilmemesi bizi üzse
de sık sık yaşanan ses ve
görüntü aksaklıklarına rağmen Osman Demiröz ve folklor ekibimiz gözlerimizi yaşarttı. Aliye Öztürk teyzemizin
yaşına rağmen Domaniç için
ta oralara gitmesi bizim için
çalışması ise ayrıca takdire
şayandı.
Umarız bu tür etkinliklerimiz
artarak devam eder.