Haziran-Sayı: 147 - Adalet Bakanlığı
Transkript
Haziran-Sayı: 147 - Adalet Bakanlığı
Seslenis Haziran 2014 Yıl: 13 • Sayı: 147 • Ücretsizdir • Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete Ayda bir çıkar Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Yayınıdır TUTUKLU VE HÜKÜMLÜLERİN EĞİTİMİNE BÜYÜK DESTEK Maddi imkanı olmayanların sınav giderleri karşılanacak Bakan Bozdağ “Amaç onları yeniden topluma kazandırmak” Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, hükümlü ve tutukluların eğitim-öğretim kayıt ücretleri ile sınav giderlerinin karşılanmasına ilişkin işbirliği protokolü imzaladı. Protokole göre maddi imkansızlığı bulunan tutuklu ve hükümlülere bu imkanın sağlanması planlanıyor. İmza töreninde konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ “Türkiye’de uygulanan ceza infaz anlayışının en önemli hedefi temel, mesleki eğitim ve rehabilitasyon programlarıyla hükümlülerin yeniden suç işlemelerini önlemek ve onları sorumluluk duygusuna sahip bireyler olarak yeniden topluma kazandırmaktır.” dedi.. İş Yurtları satış mağazasının açılışında konuşan Müsteşar Kenan İpek, ceza infaz kurumlarının artık birer üretim merkezi haline geldiğini söyledi ve ekledi: “Ceza infaz kurumlarında üretilen ürünleri tüketiciyle buluşturduk” Hükümlü ve tutuklular tarafından üretilen ürünler, Adalet Bakanlığı Ek Binasında açılan satış mağazasında tüketiciye sunuldu. Hükümlü ve tutuklular tarafından üretilen ürünler, Kızılay’da açılan satış mağazasında tüketici ile buluştu. Hükümlü ve tutukluların ülke genelindeki işyurtlarında üretmiş oldukları ürünlerin tanıtım ve satış mağazası, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek’in katıldığı açılış töreniyle hizmete girdi. Kızılay’daki Adalet Bakanlığı ek binasının giriş katında hizmete açılan satış mağazasında el emeği ürünlerin yanında gıda, hazır giyim ve hediyelik eşya çeşitlerine kadar geniş bir ürün yelpazesi bulunuyor. >>> 9’da Genel Müdür Yıldırım “Denetimli Serbestlik ceza infaz sisteminde önemli bir yere sahiptir” Denetimli Serbestlik Hizmetleri Değerlendirme Toplantılarının üçüncüsü 26-29 Mayıs 2014 tarihleri arasında İzmir Seferihisar’da gerçekleştirildi. Toplantıya Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Genel Müdür Yardımcıları Ali Yıldız ve Erhan Polat, Denetimli Serbestlik Daire Başkanı İbrahim Usta, Destek Hizmetleri Daire Başkanı Adnan Korkmaz, tetkik hâkimleri, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Doğru, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcısı Celal Kocabaş, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Akar Karasu, Seferihisar Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Yavuz, İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Orhun Sezer, Cumhuriyet Savcısı Aydın Apaydın, denetimli serbestlik müdürleri, müdür yardımcıları ve müdür vekilleri katıldı. >>> 8’de Nazeer’den Yıldırım’a işbirliği ziyareti Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, bir takım temaslarda bulunmak üzere Ülkemize gelen Pakistan Cezaevleri Genel Müdürü Mian Faroog Nazeer’i kabul etti. Genel Müdürlük makamında gerçekleşen görüşmelerde iki ülkenin infaz sistemlerinini yapısı ve uygulamarı konularında karşılıklı görüş alışverişinde bulunuldu. SPOR CTE Futbol Takımı Turnuvada 4. oldu Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Futbol Takımı, Kamu Futbol Turnuvasını 4. olarak tamamlarken oynadığı futbolla taraflı tarafsız herkesin takdirini kazandı. >>> 16’da Genel Müdür Yıldırım, Elazığ E Tipini ziyaret etti Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Enis Yavuz Yıldırım, bazı temaslarda bulunmak üzere Elazığ’a gitti. >>>> 9’da Enis Yavuz YILDIRIM Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü AKTÜEL PERSONEL VE AİLELERİ İÇİN ÖZEL PROGRAM “İstanbul CTE Personeli ve Aileleri Buluşuyor” Programı, 20 Haziran 2014 tarihinde İstanbul Cem Karaca Kültür Mezkezinde düzenlendi. Genel Müdür Enis Yavuz Yıldırım’ın da katıldığı program büyük ilgi gördü. >>> 10’da SÜRDÜRÜLEBİLİR EĞİTİM Ceza infaz kurumlarında yapılan eğitim çalışmaları, bir çok kamu ve gönüllü kurum, kuruluş ve gerçek kişilerle işbirliği içinde başarılı bir şekilde yürütülmektedir. >>> 3’te Seslenis Sayfa 2 Haziran 2014 Genel Müdür Yardımcısı Yıldız, Bitlis’te incelemelerde bulundu C eza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Ali Yıldız, Bitlis E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Genel Müdür Yardımcısı Yıldız’a ziyaretinde Denetimli Serbestlik Daire Başkanı İbrahim Usta, Tetkik Hakim İlyas Kuvel, Bitlis Cumhuriyet Başsavcısı Murat Özcan, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Nurullah Bodur ve Cumhuriyet Savcısı Behçet İşlek eşlik etti. Ceza İnfaz Kurumu hakkında Kurum yetkililerinden bilgi alan Genel Müdür Yardımcısı Yıldız, Kurum- Altın Bilezik Projesi yoğun ilgi gördü da sürdürülen çalışmaları yerinde incelerken, tutuklu ve hükümlüleri de ziyaret ederek sorunlarını dinledi. Kurumdaki incelemelerin ardından toplantı salonunda personel ile bir araya gelen Yıldız, personelin sorunları ile ilgili soruları cevapladı. Genel Müdürlüğün ceza infaz kurumları ve personeline yönelik çalışmaları hakkında bilgiler veren Yıldız, sorunsuz hiç bir iş alanının bulunmadığını, ancak ceza infaz kurumu personelinin sorunlarının çözümü için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini belirterek, personele özverili çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Toplantı sonunda Genel Müdür Yardımcısı Yıldız’a, Bitlis Valiliği, Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığı ve Bitlis E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu koordinasyonunda yürütelen “Umutlar Yitirilmesin” adlı SODES Projesi hakkında bilgi verilirken, Proje kapsamında yapılan faaliyetler ve ürünler tanıtıldı. Genel Müdür Yardımcısı Yıldız, daha sonra yapımı devam eden açık ceza infaz kurumunu inceleyerek yetkililerden çalışmalar hakkında bilgi aldı. Bayburt M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başlatılan SODES Altın Bilezik Projesi büyük ilgi gördü. Cumhuriyet Başsavcısı Erkan Kalkan ve Cumhuriyet Savcısı Cem Saklıca ile Kurum Müdürü Halil Güneş’in desteklediği ve koordinatörlüğünü Öğretmen Murat Şimşek’in yürüttüğü projeyle hükümlülere salıverilme sonrasında kendileri için iş fırsatları oluşturulması amacıyla donanım ve kabili- yetlerinin geliştirmeleri hedefleniyor. Geniş kapsamlı bir içeriği sahip olan Altın Bilezik Projesi 6’sı meslek ve 2’si sosyal-kültürel olmak üzere toplam 8 kurstan oluşuyor. Proje kapsamında arı yetiştiriciliği, girişimcilik, erkek terzisi, ahşap hediyelik eşya yapımcısı, minyatür, saç sakal kesimi, yüzey boyama elemanı ve bağlama eğitimi alanlarında eğitim veriliyor. “Masallar İnsanlar Bir de Türküler”, şimdiki durak Çifteler Devlet Tiyatrosu sanatçılarından Turgay Tanülkü’nün başrolünü oynadığı, “Masallar, İnsanlar Bir de Türküler” isimli tiyatro oyunu, Çifteler Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda sahnelendi. Sait Faik Abasıyanık’ın “Son Kuşlar” isimli eserinden uyarlanarak yazılan ve Ünlü Sanatçı Turgay Tananülkü’nün Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü ile ortaklaşa yürüttüğü sosyal sorumluluk projesi kapsamında sahnelenen oyunun son durağı Çifteler Kapalı Ceza İnfaz Kurumu oldu. 29 Mayıs 2014 tarihinde, Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda düzenlenen gösteriye Çifteler Kayma- kamı Süleyman Çelebi, Cumhuriyet Savcıları Süleyman Sarı ve Ferhat Yavuz Taşolar, İlçe Jandarma Komutanı Mehmet Ali Yılancı, Çifteler Belediye Başkan Vekili Hatice Doyuk, Kurum Müdürü İhsan Taçyıldız, İdare Memuru Erhan Eryılmaz, Kurum personeli ile hükümlü ve tutuklular katıldı. Doğa sevgisi, insan sevgisi, yaşam sevinci ve gelecek umudu taşıyan öykülerinden oluşan “Masallar, İnsanlar birde Türküler” adlı oyun, bireyin büyük kentlerdeki yaşam alanlarında kendisinden kopuşunu, yabancılaşmasını dile getirmekle birlikte içeriden dışarıya, dışarıdan içeriye bakış açısıyla örülü masallar; insanın içsel özgürlüğünü yaşatan bir türküyü, bir insanı, bir masalı da anlatırken tematik mesajların verildiği anların alkışlandığı, neşeli ve hüzünlü anlarda da duyguların gizlenmediği bir ortamda sahnelendi. Oyunun kimi bölümlerinde mahkum psikolojisine hassas dokunuşlar yapan usta oyuncu Tanülkü, duygu dolu anlar yaşattı. Oyunun sonunda Tanülkü’ye günün anısına İlçe Kaymakamı Süleyman Çelebi tarafından hükümlü ve tutuklular tarafından yapılan yağlı boya tablo hediye edildi. KISA... KISA... SİLİFKE’DE TİYATRO ŞÖLENİ Silifke M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda düzenlenen tiyatro gösterisi izleyiciden büyük alkış aldı. 23 Mayıs 2014 tarihinde, Mersin Üniversitesi Silifke Uygulamalı Teknoloji ve İşletme Yüksek Okulu öğrencileri tarafından sosyal, kültürel ve iyileştirme faaliyetleri kapsamında tutuklu ve hükümlülere “Bize Bir Şeyhler Oluyor” adlı tiyatro gösterisi düzenlendi. Büyük beğeni ile izlenen oyunun sonunda Kurum Müdürü Eşref Başekin ve 2.Müdür Mustafa Yeşilyurt tarafından tiyatro gösterisini gerçekleştiren öğrencilere ve hocalara teşekkür belgesi verildi. PERSONELE İLETİŞİM SEMİNERİ Niğde E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, personele beş grup halinde iletişim semineri verildi. Niğde Üniversitesi Öğretim Üyesi Şükriye Turan tarafından verilen seminerin açılış konuşmasını yapan Niğde Cumhuriyet Başsavcısı Hayreddin Akçıl, verilen bu iletişim seminerinin kurum personeline faydalı olacağına inandığını söyledi. Bir hafta boyunca süren seminerde kurum içinde yönetim iletişimi, hükümlü ve tutuklularla olan iletişim şekilleri ve personelin birbirleriyle olan iletişimleri üzerinde duruldu. GENÇLİK MERKEZİNDEN “REİS BEY” OYUNU Kocaeli Uluslararası Gençlik Merkezi tiyatro ekibinin hazırladığı Necip Fazıl Kısakürek’in “Reis Bey” adlı oyununu Kocaeli 1 Nolu T Tipi Ceza İnfaz Kurumunda sahnelendi. Kurum salonunda sahnelenen oyun, Kurum personeli ile hükümlü ve tutuklular üzerinde oldukça duygu yoğunluğu oluşturdu. Necip Fazıl Kısakürek’in aynı adlı eserinden alınan oyun; Gençlik Merkezi Tiyatro çalışmalarını yürüten İnfaz Koruma Memuru Hikmet Ağ tarafından yönetildi ve hazırlandı. Oyundaki 26 karakteri Gençlik Merkezinden 22 oyuncu canlandırdı. Kurum eğitim servisi tarafından organize edilen oyunda genç sanatçılar performanslarıyla büyük alkış aldı. Oyunda; adli bir vaka ile ilgili yargılama esnasında, verilen idam kararının infazından sonra, olayın asıl failinin ortaya çıkması ve bundan dolayı davanın yargıcında meydana gelen vicdani muhasebe neticesinde sosyal yapının merhamete ve iyiliğe duyduğu ihtiyaç anlatılıyor. Seslenis Haziran 2014 C SÜRDÜRÜLEBİLİR EĞİTİM eza infaz kurumlarında yapılan eğitim çalışmaları bir çok kamu ve gönüllü kurum, kuruluş ve gerçek kişilerle işbirliği içinde başarılı bir şekilde yürütülmektedir. Hükümlü ve tutukluların örgün ve yaygın eğitim hizmetlerinden yararlanmaları amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı gibi kamu kurum ve kuruluşlarıyla işbirliği protokolleri imzalanmıştır. Bizler, her zaman yönetim anlayışımız ve ilkelerimizle idari personelimiz, öğretmenlerimiz ve tüm memurlarımızla birlikte ortak akıl ve “biz” ruhuyla kurumlarımızda sürekli ve sürdürülebilir bir değişim, gelişim ve iyileştirme gayretinde bulunacağız. Kurumlarımız, misyonunun bir gereği olarak mahkemelerce verilen tutuklama ve hapis cezalarını yerine getirirken aynı zamanda kurumlarımızda geçici kalan hükümlü ve tutukluların ilgi ve ihtiyaçlarını da göz önünde bulundurarak eğitim faaliyetlerini çok ciddi ele almak durumundadır. Ceza infaz kurumlarında gerçekleşecek her türlü değişim ve gelişim sadece bireyleri ve kurumları değil, aynı zamanda Ülkemizi etkileyebilecek bir yapıya sahiptir. Bu çerçevede, sorumluluğumuzun fazla, yükümüzün ağır olduğunun bilincindeyiz. Tarihimizden aldığımız, kültürel ve sosyal zenginliğimiz ile bugün var olan beşeri zenginliğimiz sürdürülebilir bir gelişim sağlama noktasında bize güç ve kuvvet vermektedir. Geçmişte daha çok olumsuz haberlerle ve cezaevi isyanları ile gündeme gelen Adalet Bakanlığı, bugün, AB ve uluslararası kuruluş yetkililerinin hazırladıkları raporlarda uluslarara- Enis Yavuz YILDIRIM Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü sı standartları vurgulanan ceza infaz kurumları ve bilgisayar teknolojilerinin kullanımında devlet kurumları arasında birincilik ödülü alan projeleriyle gündeme gelmektedir. Bütün bunlar toplumun hemen her kesimi tarafından takdir edilmekte, artık geçmişte şikayet eden kesimler bile bu çalışmalar dolayısıyla beğenilerini ifade etmektedirler. Bilindiği üzere, hükümlü ve tutukluların yeniden topluma kazandırılması ve suçun tekrarının azaltılması açısından eğitim ve iyileştirme faaliyetleri oldukça önemlidir. Kurumlarda eğitim öğretim çalışmalarını çağdaş uygulamalar doğrultusunda daha ileriye götürmek amacıyla, yaşam boyu eğitim kavramı infazın temel amaçlarından biri ve en önemlisi olarak benimsenmiş, infaz rejiminin de bu temelde gerçekleştirilmesi yoluna gidilmiştir. Nitekim, ceza infaz kurumlarında, bütün eğitim olanaklarına tüm tutuklu ve hükümlülerin erişebilmeleri yönünde düzenlemeler yapılmaktadır. Aile ve Sosyal Politikalar Bakakalığı ile Bakanlığımız arasında maddi durumu yetersiz hükümlü ve tutukluların açık öğretim ortaokulu, açık öğretim lisesi, açık öğretim fakültesi, kayıt ücretleri ile sınav giderlerinin karşılanmasına ilişkin var olan işbirliği protokolü yeni ihtiyaçları karşılayacak şekilde güncellenip bu kapsamda imzalanmıştır. Hedefimiz, personelimiz ile hükümlü öğrencilerimiz için özgür bir eğitim ortamı; huzur ve kardeşliğin hâkim olduğu; yenilikçi ve girişimci kurumlar kurgulamaktır. Mo- Sayfa 3 dern eğitim yaklaşımlarıyla öğrenciyi merkeze alan, idari çalışanlarıyla “birliktelik ruhunu” oluşturan, tüm paydaşlarıyla “biz merkezli” çalışmalar yürütebilen, geleceği bugünden öngörerek planlamalarını yapan, aziz Ülkemizin kalkınmasında rol oynayan kurumlar oluşturmaktır. Kalkınma ve gelişme gayreti içerisinde ciddi mesafeler kat eden ceza infaz kurumlarının arzu edilen gelişmişlik düzeyine ulaşması ancak herkesin ortak çabası ile mümkün olacaktır. Ülkemizin kadirşinas insanlarına karşı temel borcumuz yenilikçi projeler üreterek, örnek bir koordinasyon ve işbirliği sağlamak, tüm hükümlü ve tutukların kurumda en verimli şekilde zaman geçirmelerini temin ederek topluma karşı sorumluluk bilinci içerisinde salıverilmelerine zemin hazırlamaktır. Bu anlamda yapılan ve yapılacak tüm çalışmalarda paydaşlarımıza her türlü destek ve katkıyı sunmalı; bu yöndeki girişimlere sürekli yüksek düzeyde yardımcı olmalıyız. Hükümlü ve tutuklularımızın sorumluluk bilinci, bilgi, deneyim ve donanıma sahip olarak kurumdan ayrılmaları için bütün imkânlar kullanılmakta; tüm personelimiz bu uğurda her türlü özveriyi göstermektedir. Sadece eğitim ve öğretim konusunda değil, sosyal ve kültürel alanlarda da çok çeşitli imkânlar sunarak, sosyal ilişkilerinin gelişmesine katkı sağlamaktayız. İnanıyorum ki, hükümlü ve tutuklularımız da kendilerine sağlanan bütün mekan ve imkanların bilincinde olarak, sorumluluk anlayışıyla hareket edecektir. Bu değerlendirmeler ışığında, yeni Protokolümüzün tüm paydaşlarımıza ve kurumlarımıza başarı ve mutluluk getirmesini diliyorum. Saygı ve sevgilerimle… Hükümlü ve tutuklular bilişim teknolojilerini öğrenecek ‘HükümlüGençlere21.YüzyılBecerilerininBilişimTeknolojileriYardımıylaKazandırılmasıProjesikapsamındaEskişehirHTipiKapalıCezaİnfazKurumundaoluşturulanTeknoloji sınıfınınaçılışındakonuşanCezaveTevkifevleriGenelMüdürüYıldırım:“Günümüzdeteknolojininçoksüratlideğişiminidüşünürsek,busürecindışındakalmalüksümüzyok” lojinin çok süratli değişimini düşünürsek, bu sürecin dışında kalma lüksümüz yok. Aslında bu kurumlarda bir nedenle bulunanların bu sürecin dışında kalmaksızın teknolojinin imkanlarını kullanabilme kabiliyetlerini kazanabilmeleri noktasında ciddi bir çalışma ortaya koymuştur. Çağdaş infaz anlayışına bağlı olarak yapmaya çalıştığımız şey, bu kurumlarda her hükümlü ve tutuklunun kurumda geçirdiği süreyi çok iyi değerlendirmesi ve mutlaka bu süreyi eğitim ve iyileştirme anlamında somut sonuçlarla geçirip o şekilde toplum içerisine, A dalet Bakanlığı, Gençlik ve Spor Baakanlığı ve Anadolu Üniversitesi (AÜ) iş birliğiyle hükümlü ve tutukluların topluma kazandırılması, toplumsal kalkınmalarını sağlamak amacıyla bilgisayar ve bilgisayar programlarını öğretmek için Eskişehir H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda bilişim teknolojileri sınıfı açıldı. Açılış törenine Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan, Eğitim Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Turhan kendi ailesine, ülkesine, milletine yararlı birey olarak buradan çıkmasıdır. Belli bir süreyi ceza infaz kurumunda dört duvar arasında geçirtip, sonra tahliye etmekten ibaret bir infaz anlayışı dönemini doldurmuştur. Artık, çağdaş infaz anlayışı çerçevesinde mutlak surette kişilik gelişimi, kişinin donanımındaki gelişim, eğitim ve kültürel seviyesindeki gelişim, çağdaş infaz anlayışının hedefleri arasına girmiştir.” Konuşmanın ardından Genel Müdür Yıldırım ile beraberindeki heyet, bilişim ve teknoloji sınıfını gezerek incelemelerde bulundular. Turunç, Cumhuriyet Savcısı Mehmet Müsebbih Ergin, Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Metin Güler, Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Ömer Uysal ve Kurum Müdürü Veysel Yüksel katıldı. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, cezaevindeki çok amaçlı salonda düzenlenen etkinlikte yaptığı konuşmada, hükümlü ve tutukluları ceza infaz kurumundan topluma yararlı bir birey olarak çıkmasınım hedeflendiğini belirtti. Görevlerinden birisinin ceza infaz kurumundakilerin kişisel gelişimini sağlamak olduğunu ifade eden Yıldırım, şöyle konuştu: “Günümüzde tekno- EMEKLİ OLAN ARKADAŞLARINI YALNIZ BIRAKMADILAR Manisa T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumumuzda emekli olan İnfaz Koruma Başmemuru Osman Tekman’e veda yemeği düzenlendi. Yemeğe Kurum Müdürü Veysel Demir, İkinci Müdürler Haydar İbiş, İlhan İrgin, İdare Memuru Yunus Güngör, ve kurum personeli katıldı. Başmemur Tekman’a bugüne kadar vermiş olduğu hizmetleri nedeniyle Kurum Müdürü Demir tarafından teşekkür belgesi verildi. Veda yemeğinde oldukça duygusal anlar yaşandı. Maltepe Açık Ceza İnfaz Kurumumuzdan tayini çıkan ve emekli olan personeller için Pendik Gülistan Sofrasında veda yemeği düzenlendi. Tayini çıkan ve emekli olan kurum personeli için verilen veda yemeği, Maltepe Açık Ceza İnfaz Kurumu personelinin yoğun katılımı ile gerçekleşti. Açılış konuşmasını kurum öğretmeni Oktay Başdoğan’ın yaptığı yemekte, Kurum Müdürü Ünal Şaşmaz’da kısa bir konuşma yaparak; tayini çıkan ve emekli olan personele yapmış olduğu değerli hizmetlerden dolayı teşekkür ederken, hepsine yeni görev ve yaşamlarında başarılar diledi. Veda yemeğinde İnfaz ve Koruma Memuru Serkan Kanmaz tarafından söylenen türküler geceye ayrı bir renk kattı. Gecede tüm personel gönüllerince eğlenerek güzel bir birliktelik örneği sergiledi. Sayfa 4 Seslenis Haziran 2014 Konya’da ‘Ortaokullar Arası Futbol Turnuvası’ ödül töreniyle sona erdi Konya Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce bu yıl 4.'sü düzenlenen ‘Ortaokullararası Futbol Turnuvası’ 5 Haziran 2014 tarihinde yapılan final maçı ve ödül töreniyle tamamlandı. Turnuvada Ertuğrul Gazi Ortaokulu birinci, Karatay Ortaokulu ikinci, Zeki Altındağ Ortaokulu üçüncü ve Mustafa Bülbül Ortaokulu dördüncü oldu. K onya Denetimli Serbestlik Müdürlüğü'nün girişimleriye Konya Cumhuriyet Başsavcılığı Koruma Kurulu tarafından 4.'sü düzenlenen ‘Ortaokullararası Futbol Turnuvası’ 5 Mayıs 2014 - 5 Haziran 2014 tarihleri arasında Şehit Muharrem Samur ve Dumlupınar çim sahalarında gerçekleştirildi. KISA.... KISA.... “Boyalı Eller, Gülen Yüzler” Projesinde katılımcılara belgelere törenle verildi MUŞ Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve SODES iş birliği ile hazırlanan “Boyalı Eller, Gülen Yüzler” projesi sertifika dağıtım töreni 9 Mayıs 2014 tarihinde yapıldı. Törene Muş Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Kaya, Muş Belediye Başkanı Feyat Asya, Muş Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet Hamdi Bayar, Muş İl Emniyet Müdürü Faik Aksu ile Muş İl Protokolünde yer alan kurum ve kuruluşların müdür ve amirleri katıldı. Kursa katılan 20 kişiye, iki modül halinde toplam 264 saat teorik eğitim verildi. Kursiyerler, uygulama eğitimi kapsamında üç taziye evinin boya ve badanasını gerçekleştirerek, sertifika almaya hak kazandı. Tunceli’de üniversite öğrencilerine DS semineri düzenlendi TUNCELİ Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce, Tunceli Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğrencilerine “Ceza İnfaz Sisteminde Denetimli Serbestlik Hizmetleri, Kurumsal İşbirliği ve uzman personel İstihdamı” konulu seminer düzenlendi. Seminere Denetimli Serbestlik Müdürü Mehmet Aksu, Tunceli Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Murat Cem Demir, Yrd. Doç. Dr Yavuz Çobanoğlu, Öğretim Görevlileri Savaş Dede ve Olcay Tire ile öğrencilerin katılımı ile gerçekleşti. Denetimli Serbestlik Müdürlüğünde görevli Sosyolog Atanur Demir ve Öğretmen Hüseyin Baydil tarafından çağdaş ceza infaz sisteminde denetimli serbestliğin yeri, teşkilat yapısı ve yapılan infaz ve rehberlik faaliyetleri ve kurumlar arası işbirliği,denetimli serbestlikte uzman personelin istihdamı ve görevleri konularında bilgilendirmede bulunuldu. 5 Haziran 2014 tarihinde gerçekleştirilen final maçı ve ödül törenine başta Vali Muammer Erol, Cumhuriyet Başsavcısı Neyzen Özcan, Bölge İdare Mahkeme Başkanı Oğuz Yağlıcı, Karatay Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Torlak, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Namal, İl Jandarma Komutanı Albay Emin Dursun, Karatay Kaymakamı, Mustafa Altıntaş, Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu Başkanı Remzi Ay, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Mustafa Elduran, kamu kurum ve kuruluşlarından temsilciler ile vatandaşlar katıldı. Final maçının ardından konuşma yapan Konya Denetimli Serbestlik Müdürü Zafer Gün, çocuklara yönelik gerçekleştirilen futbol turnuvasıyla farklı kurumların ortak bir amaç etrafında toplanması noktasında diğer kurumlara örnek bir çalışma olduğunu belirterek, “Önleyici adalet hizmetleri kapsamında geleceğimiz olan çocuklara yönelik olarak düzenlenen bu turnuvayla çocukların spora yönlendirerek zararlı alışkanlıklardan uzak tutulmaları, ilimiz merkez ilçelerinde farklı sosyo-kültürel ve farklı ekonomik yapılarda bulunan öğrencileri aynı proje kapsamında buluşturarak kaynaşmaları, bu buluşma ve kaynaşmanın yeni dostlukların, spor kardeşliğinin önünü açarak olumlu sosyal etkileşime vesile olmasını hedefliyoruz.” dedi. Turnuvayla ilgili sözlerine devam eden Gün, turnuvaya Konya'da bulunan 89 ortaokulun katıldığını ve turnuvada 1335 ortaokul öğrencisinin mücadele ettiğini kaydederek, “Turnuvaya katılmış olan 1335 öğrencinin tümüne ayrı ayrı eşofman takımı, spor tişörtü, spor şortu verilmiş olup, turnuvada ilk dörde giren okullardan 1. olan okula 2.500 TL, 2. olan okula 2.000 TL, 3. olan okula 1.500 TL, 4. okula 1.000 TL değerinde spor malzemesi ve ilk 4 takıma laptop bilgisayar ve 4 okulun takım antrönerlerine tablet bilgisayar hediye edildi.” dedi. Gün, projenin hayata geçirilmesi sürecinde her türlü maddi ve manevi desteği veren Gençlik ve Spor Bakanlığına, Konya Valiliğine, Konya Büyükşehir Belediyesi Başkanlığına, Konya Cumhuriyet Başsavcılığına, Koruma Kurulu Başkanlığına, Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürlüğü ve Spor Kulübü Derneğine, turnuvanın teknik sorumluluğunu başarıyla tamamlayan Tertip Komitesine ve emeği geçen öğretmenlere teşekkür etti. Turnuvanın ardından düzenlenen ödül töreninde; Turnuvada 4. olan Mustafa Bülbül Ortaokuluna madalya ve hediyelerini; Konya Cumhuriyet Başsavcı Vekilleri Hayrettin Semerkant, Adem Önay ve Şadan Sakınan verirken, 3. olan Zeki Altındağ Ortaokulu takımına kupa, madalya ve hediyelerini Karatay Kaymakamı Mustafa Altıntaş, Amatör Spor Klüpleri Federasyonu Başkanı Remzi Ay verdi. Turnuvada 2. olan Karatay Ortaokulu takımına kupa, madalya ve hediyelerini Karatay Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Torlak, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Namal ve İl Jandarma Komutanı Albay Emin Dursun teslim ederken, şampiyon olan Ertuğrul Gazi Ortaokulu takımına kupa, madalya ve hediyelerini ise Konya Valisi Muammer Erol, Konya Cumhuriyet Başsavcısı Neyzen Özcan ve Konya Bölge İdare Mahkeme Başkanı Oğuz Yağlıcı takdim etti. Ödül töreni, kupa ve hediyelerini alan çocukların sevinç gösterileriyle sona erdi. Almanya ve İsveç’e çalışma ziyareti BURDUR Cumhuriyet Başsavcılığı Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün koordinatörlüğünde hazırlanan ve ulusal ajans tarafından onaylanan proje gereği 25 Mayıs 2014 - 7 Haziran 2014 tarihleri arasında Almanya ve İsveç’e çalışma ziyareti gerçekleştirildi. Burdur Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, Emniyet Müdürlüğü, Milli Eğitim Müdürlüğü, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı, İnsan Gücü Geliştirme Derneği temsilcilerindan oluşan toplam 16 kişilik iki ekip İsveç ve Almanya’da bir dizi incelemelerde bulundu. Almanya Rheınland-Pfalz bölgesinde Lutwigsahven ve Mainhaim şehirlerinde Gençlik Polis Merkezi, İŞKUR, 14-21 yaş arası hükümlülerin kaldığı Ceza İnfaz Kurumu, Madde Kullananlar Derneği, Ludwigsahven Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nü ziyaret eden heyet, denetimli serbestlik hizmetlerinin işleyişi, ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülere yönelik eğitim-öğretim faaliyetleri, uyuşturucu madde kullananlara ilişkin kurulan derneğin verdiği destek ve İş-Kur'un eski hükümlülere sağladığı iş olanakları hakkında yetkililerden bilgiler aldı. Heyete Almanya’daki ceza infaz sistemi ve denetiimli serbestlik çalışmalarından örnekler sunan yetkililer, Almanya’da kişilerin eğitimine çok önem verildiğini, özellikle ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülere meslek edinmeye yönelik kurslar düzenlendiği ve sertifika sahibi olduklarını, bu sertifikalarla İŞKUR'a müracaat ederek bir işe yerleştirilebildiklerini, madde kullananlara destek amacıyla kurulan dernekte madde kullanan kişilere rehberlik hizmeti verildiğini ve çeşitli tedavi hizmetleri uygulandığını aktardılar. İkinci heyet ise denetimli serbestlik alanındaki çalışmalar kapsamında İsveç'e gitti. Ziyarette İŞKUR Derneği personeliyle bir araya gelerek eski hükümlülere ne tür iş yardımında bulunulduğu konularında görüşmeler yapan heyet, ayrıca yerel mahkemeyi ziyaret ederek cumhuriyet savcısından bilgi aldı. Heyet ziyaret kapsamında, Parlemantoyu da gezerek burada Türk Milletvekilleri ile de bir araya geldi. Heyet son olarak Kriminal Walden Denetimli Serbestlik Müdürlüğünde incelemede bulunarak çalışmaları yerinde inceledi. Seslenis Haziran 2014 Sayfa 5 Hükümlüler ve polisler piknikte buluştu Etkili ve Verimli Hayvancılık Semineri Yükümlüler operatörlük eğitimi aldı VAN Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, Toplum Destekli Polisle işbirliği neticesinde denetim serbestlik tedbirine tabi olan 30 hükümlüye piknik düzenlendi. Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve Toplum Destekli Polis iş birliği ile gerçekleştirilen etkinlikle; hükümlülerin topluma uyum sağlaması, yeniden suç işlemelerine engel olmak, yeteneklerini geliştirmek ve toplumsal hayatta verimli olması için imkânlar sunmak ve yeniden topluma kazandırmayı hedefliyor. Daha güvenli ve huzurlu toplumlar oluşturmak amacıyla yapılan etkinliklerle hedeflerin daha da pekiştirilmesi planlanıyor. Bu hedefler kapsamında Van Edremit Polis Kampında bir piknik organize edildi. Etkinliğe, hükümlülerin yanı sıra Toplum Destekli Polislik Şube Müdürü Doktor Fatih Demir ve ekibi ile Denetimli Serbestlik Müdürlüğü uzmanlarından Yusuf Erdil ve Veysel Işık katıldı. Piknik esnasında hep birlikte mangal ve semaver yakıldı. Izgaralar hazırlanırken hep birlikte yöresel müzik eşliğinde halaylar çekildi. ISPARTA Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve Isparta İŞKUR İl Müdürlüğünün birlikte yürüttüğü proje kapsamında düzenlenen iş makinası operatörlüğü kursuna katılan eski hükümlü ve yükümlüler, başarıyla tamamladıkları kurs sonunda sertifikalarını törenle aldılar. Isparta Denetimli Serbestlik Müdürlüğünde düzenlenen törene İşkur İl Müdürü Hüseyin Ergin, İş ve Meslek Danışmanı Melikşah Şirin, Isparta Denetimli Serbestlik Müdürü Cuma Hakan Yılmaz ve Denetimli Serbestlik Uzmanları Ahmet Çiçen, Şeyma Taşkın ve Fadime Salman katıldı. Tören İŞKUR İl Müdürü Hüseyin Ergin’in konuşmasıyla başlarken, konuşmaların ardından yükümlülere sertifikaları teslim edildi. Tören İş ve Meslek Danışmanı Melikşah Şirin’in İş Güvenliği konulu semineriyle sona erdi. DİNAR Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından düzenlenen seminer oldukça yararlı geçti. Dinar Belediyesi Toplantı Salonunda düzenlenen seminere konuşmacı olarak, Dinar Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğünden Veteriner Hekim Şuayip Özkan katıldı. “Etkili ve Verimli Hayvancılık” konulu seminerde hayvancılıkla ilgili püf noktalarını anlatan Veteriner Hekim Özkan, Dinar merkez, köy ve kasabalarında hangi tür hayvancılığın etkili olacağı, hayvan yetiştiriciliğinde nelere dikkat edilmesi gerektiği, küçükbaş ve büyükbaş hayvancılıkta beslenme ve barınma koşullarının nasıl olması gerektiği ve besicilik ve süt üreticiliğinde yaşanan teknolojik gelişmeler ve hayvancılık sektöründe yaşanan yenilikler hakkında bilgiler verdi. Ayrıca; hayvancılık alanında üretimi teşvik amacıyla yapılan Devlet desteklemeleri hakkında hayvancılıkla uğraşan yükümlülere çeşitli bilgi verildi. Tavşanlı Denetimli Serbestlik Müdürlüğü yeni hizmet binası törenle açıldı Yeni hizmet binasının açılışı 23 Mayıs 2014 tarihinde, Cumhuriyet Başsavısı İbrahim Keskin, Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanı Selçuk Bütün, Belediye Başkanı Mustafa Güler, J.Yzb.Ömer Turan ve Emniyet Müdürü Saffet Özdemir tarafından yapıldı. T avşanlı Denetimli Serbestlik Müdürlüğü yeni hizmet binası törenle hizmete açıldı. Tavşanlı Cumhuuriyet Başsavısı İbrahim Keskin'in ev sahipliğinde gerçekleşen açılış törenine Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanı Selçuk Bütün, Tavşanlı Belediye Başkanı Mustafa Güler, J. Yzb. Ömer Turan, Emniyet Müdürü Saffet Özdemir ve protokol üyeleri ile birçok davetli katıldı. Açılışta konuşan Tavşanlı Belediye Başkanı Mustafa Güler, "Türkiye'de bir çok ilçede olmayan bu tür kurumların ilçemizde hizmet etmesi bize gurur vermektedir. Yeni ve farklı bir kurum olmasından dolayı ilçemize taze soluk getirmiştir. Yeni hizmet binasının hayırlı olmasını dilerim." dedi. Tavşanlı Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Keskin ise konuşmasında; hedeflerinin denetimli serbestlik konusunda en üst seviyede hizmet verebilmek olduğunu belirterek “Bakanlığımızın da katkılarıyla kiralamak suretiyle yeniden düzenlediğimiz binamızı bugün hizmete açmış bulunuyoruz. Denetimli ser- bestlik kurumu çağdaş dünyadan örnek alınarak oluşturulmuş bir infaz sistemini içermektedir. Çağdaş infaz görevleri doğrultusunda Müdürlüğümüz Bakanlığımızın hedeflediği amaca en üst seviyede ulaşacaktır. Denetimli serbestlik AĞRI Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce düzenlenen ağaç dikim etkinliğinde yüzlerce fidan doğayla buluştu. Cumhuriyet Başsavcısı Sadi Doğan, Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hamdi Vural, hâkimler ve Cumhuriyet savcıları, Denetimli Serbestlik Müdürü Ser- kan Güler, M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Ali Çağlayan, Kurum ikinci müdürleri, Ceza İnfaz Kurumu ve personelinin katılımıyla ağaç dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Cumhuriyet Başsavcısı Sadi Doğan etkinlikle ilgili yaptığı sisteminin dünyadaki geçmişine bakıldığında 100 yıldan fazla geçmişe sahiptir, ülkemizde ise sadece 9 yıllık süre içerisinde aynı deneyime kavuşmuştur. 9 yıldır denetimli serbestlik sistemiyle yargı, suçun önlenmesi noktasında so- rumluluk üstlenmiştir. Denetimli serbestlik birimleri cezanın infazı alanında adeta sorumluluğu tek başına üstlenmiş Hükümlülerden en anlamlı kamu hizmeti açıklamada; Denetimli Serbestlik Yasası kapsamında son bir yılını dışarıda geçiren hükümlülerin cezalarının infazıyla ağaç dikme, yeşillendirme ve temizlik gibi kamuya yararlı işlerde çalıştırılmaya başlandığını, bu kapsamda onların cezalarını infaz etmeleri anlamın- da Adliye ormanı hazırlamak için bir proje başlattıklarını söyledi. Projenin ilk ayağı olan temsili ağaç dikimini, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü görevlileri, Adliye çalışanları, hâkim ve Cumhuriyet savcıları ve Kurum personeli gerçekleştirdi. olan Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevlerine bu zamana kadar yaklaşık iki yüz elli bin hükümlünün infazını yaparak büyük katkıda bulunmuştur. Dikkat edilmesi gereken en önemli nokta ise bir taraftan suç işleyenlerin suç işlemesinin önüne geçmeye çalışılırken bir taraftan da genel anlamda suçun önlenmesi için hassas gruplara yönelik uzmanlarımız tarafından önemli çalışmalar gerçekleştirimesidir. Toplumun birçok kesimi bu müdürlükler vasıtasıyla farketmiştir ki hükümlülerin tekrar topluma kazandırılması, suç işlemiş olanların tekrar suç işlemelerinin önlenmesi gerekmektedir. Denetimli Serbestlik Müdürlüğümüzde koruma kurullarının destek ve projeleriyle, uzmanlarımızın müdahele programlarıyla hükümlüleri hayat için değiştirmeye çalışarak çok önemli bir toplumsal misyonu üstlenmektedir.” diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından Müdür Vekili Hasan Çalı tarafından açılışa katılan Protokol üyeleri ve misafirlere hizmet binası gezdirildi. Müdür Vekili Hasan Çalı, " Bugünkü Türkiye koşullarında, ideale yakın olan bu binamız: müdür odası, 2 uzman ve 3 memur odası, 1 bireysel görüşme odası, 25 kişilik seminer salonu, 15 kişilik toplantı salonu, bekleme yeri ve mutfaktan oluşmaktadır. Suçun önlenmesi ve kişileri topluma kazandırmak için Tavşanlı Belediyesiyle yaptığımız işbirliği ile 28 Mayıs 2014 tarihinde Yunus Emre ile ilgili tiyatro gösterisine tüm misafirlerimizi davet ediyorum." dedi. Sayfa 6 Seslenis G ündem Haziran 2014 Dinar T Tipinde Türkçe Şöleni Oldukça Renkli Geçti Dinar T Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunda, Dinar Ceza İnfaz Kurumu İzleme Kurulu işbirliği ile “Türkçe Şöleni” yapıldı.Bu yıl “Adalet” temasının seçildiği şölende Usta Yazar Necip Fazıl Kısakürek’in “Reis Bey” adlı kitabı belirlenerek yarışmacılara ücretsiz olarak dağıtıldı. Toplam 151 yarışmacının mücadele ettiği şölende ilk sırayı alan yarışmacıya 500 TL, ikinciye 400 TL, üçüncüye 300 TL, dördüncüye 200 TL ve beşinciye 100 TL para ödülü verildi. Kitap okuma yarışması şeklinde formatlanan yarışma, Kurum dershanelerinde personel gözetiminde yapıldı. Yarışma sonrası dereceye girenler için bir ödül töreni düzenlendi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan törene Dinar Kaymakamı Avni Kula, Dazkırı Kaymakamı M. Beşir Nursaçan, Başmakçı Kaymakamı Ali Polat, Dinar Belediye Başkanı Saffet Acar, Garnizon Komutanı J. Ast. Kıd. Bşçvş. Hamdi Bircek, Cumhuriyet Başsavcısı Müslüm Arslan, Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Levent Mutlu, Cumhuriyet Savcısı Mustafa Ateş, İzleme Kurulu Başkan Vekili Mehmet Öztürk ve Kurul üyeleri, Dinar Milli Eğitim Müdürü Hasan Tahtaoğlu, Dazkırı Milli Eğitim Müdürü Mehmet Küçük, Nüfus Müdü- rü Mustafa Hilmi Özkan, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü İrfan Yüksel, Halk Eğitim Merkezi Müdürü Yaşar Sağlam, Kurum Müdürü Hamza Avcı, 2. Müdürler Seval Kösal ve Hüseyin Taşkıran, Kurum Öğretmeni Kenan Kartal, Sayman Cuma Yamalı, Psikolog Duygu Özcan, infaz koruma başmemurları ve infaz koruma memurları ile hükümlü ve tutuklular katıldı. Kurum Müdürü Hamza Avcı’nın açılış konuşmasıyla devam eden törende dereceye giren yarışmacılara ödülleri Protokol üyeleri tarafından verildi. Program, Dazkırı Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı Ayhan Karakuş tarafından hazırlanan ve hükümlü ve tutuklularca sahnelenen “Kaan’a Karışık Salata” adlı tiyatro gösterisi ile sona erdi. EngellilerHaftasınedeniylekurumlardaçeşitlietkinliklerdüzenlendi.ToprakkaleAçık’tadüzenlenenmavikapakçalışmasıiseörnekolacaknitelikteidi ENGELLİLERE UMUT OLDULAR SİLİVRİ AÇIK’TA ENGELLİLER UNUTULMADI Silivri Açık Ceza İnfaz Kurumunda Engelliler Haftası münasebetiyle ceza infaz kurumu çok amaçlı salonunda bir program gerçekleştirildi. Programa Cumhuriyet Savcıları Metin Arda ve Ertuğrul Sarıyar, Kurum Müdürü Yusuf Altun, Kurum ikinci müdürleri, idare memurları, personel ve hükümlüler katıldı. Programda engellilerin hayat mücadelelerini konu alan “Hayata Dokunmak” adlı belgesel film izlendi. Toprakkale Açık Ceza İnfaz Kurumu personeli tarafından herkese örnek gösterilecek bir çalışma yapıldı. Osmaniye Engelli Bireylere İş ve Meslek Edindirme Derneğinin başlattığı mavi kapak kampanyası kapsamında mavi kapak toplayan Kurum personeli, mavi kapaklarla 2 adet tekerlekli sandalye aldı. Tekerlekli sandalyeler, ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmak üzere Kurum Müdürü Hatemi Sevinç ve personel tarafından Dernek Başkanı Şehriban Özer’e teslim edildi. EL ÜRÜNLERİ SERGİSİNE YOĞUN İLGİ Ceza infaz kurumlarında önem kazanan eğitim ve öğretim faaliyetleri hızla gelişim gösterirken, ceza infaz kurumları mesleki eğitim faaliyetleri çerçevesinde atölye çalışmaları yaparak bireylerin tahliye sonrası yaşamlarına uyum sağlamalarını kolaylaştırıyor. Bu çalışmalar kapsamında Ereğli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu tarafından Halk Eğitim Müdürlüğü işbirliği ile açılan takı tasarımı kursunda üretilen el emeği ürünler, Ereğli Park Alışveriş Merkezinde halkın beğesinine sunuldu. Ereğli Parksite Alışveriş Merkezinde gerçekleştirilen sergiye, Ereğli Kaymakamı Şakir Erden, Halkapınar Kay- makamı Mehmet Kocabey, Ereğli Cumhuriyet Başsavcısı Serdal Yıldırım, Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi ve Adalet Komisyonu Başkanı Mehmet Taze, hakim ve savcılar, İlçe Jandarma Komutanı Uğur Efe, İlçe Emniyet Müdürü Yücel Kaya, Askerlik Şubesi Başkanı Ülker Garip, İlçe Milli Eğitim Müdürü Rahim Çimen, kamu kurum ve kuruluşlarından temsilciler ile vatandaşlar katıldı. Sergide, hükümlü ve tutuklular tarafından üretilen takılar ve boncuk süslemesiyle yapılan ürünler, ahşap boyama ve süsleme ürünleri sergilendi. Sergiye vatandaşlar büyük ilgi gösterdi. KARAMAN M TİPİNDE TİYATRO ŞOV Karaman M Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunun açık ve kapalı bölümlerinde bulunan hükümlü ve tutuklular için Semerkand Vakfı işbirliği ile İstanbul Didar Tiyatro Topluluğu tarafından “Keşke Yapmasaydım” adlı tiyatro oyunu sahnelen- di. Hükümlü ve tutuklular tarafından beğeniyle izlenen oyunu; Cumhuriyet Savcısı Mehmet Sami Çağlayan, Kurum Müdürü İshak Yıldırım, Kurum II. Müdürleri, kurum personeliyle beraber yaklaşık çok sayıda hükümlü ve tutuklu izledi. Oyunda; hayattan çok beklentisi olmayan ve kötü alışkanlıklara sahip iki kafadarın yaşadıkları anlatıldı. Hayatlarını çok büyük değişikliğe uğratan olaylar zinciri içine düşen iki kafadarın, insanca yaşamayı öğrenme macerası, trajikomik bir dille sahnelendi. ANNELER GÜNÜ’NDE OPERA ŞÖLENİ İzmir 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda “Anneler Günü” münasebetiyle İzmir Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü işbirliği ile Opera Şöleni düzenlendi. İzmir Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğünün gerçekleştirdiği ekinliğe, Adalet Bakanlığı Kontrolörü Ahmet Bozdoğan, Stajer Kontrolör İsmail Toslak, Kurum Müdürü Bülent Başer, Kurum 2. Müdürleri Ahat Çakmak ve Emin Baykal, öğretmenler, psikologlar, sosyal çalışmacılar, idare memuru, personel ile çok sayıda hükümlü ve tutuklu katıldı. İzmir Opera ve Balesi sanatçıları, salonu dolduran hükümlü ve tutuklular ile personele unutulmaz anlar yaşattı. 1 piyanist, 8 solisten oluşan sanatçı grubu, türkü ağırlıklı repertuarlarının yanında, İtalyanca, Fransızca ve Türkçe Napolitenler ile arialar seslendirdi. Özellikle Çanakkale Türküsünün söylenmesi esnasında coşkulu anlar yaşanırken, program sonunda sanatçılar ayakta alkışlandı. Opera konseri sonunda Kurum Müdürü Bülent Başer, İzmir Devlet Opera ve Balesi sanatçılarını temsilen şef Hüseyin Genç’e çiçek takdim etti ve sanatçıları tek tek tebrik etti. POZANTI’DA YANGINLA MÜCADELE EĞİTİMİ Pozantı M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda “Yangınla Mücadele “ adlı Eğitim faaliyeti düzenlendi. Meydana gelebilecek yangınlarda yapılması gerekenlerin anlatıldığı eğitime Kurum Müdür Vekili Sebahattin Kaya, Kurum 2. Müdürleri Metin Gökçek ve Metin Ozan ve Kurum personeli katıldı. Adana Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı eğitmenlerinden Sedat Başaran’ın sunumu ve Ramazan Köktekir’in katkıları ile düzenlenen Yangınla Mücadele Eğitiminde, yangına müdahale araçlarının kullanımı, teçhizatın hazırlanışı ve kullanımı personele uygulamalı olarak gösterildi. Seslenis Haziran 2014 G ündem Sayfa 7 METRİS’TE ZEKAİ TUNCA RÜZGARI ESTİ VALİ CENGİZ, HÜKÜMLÜLERLE BİR ARAYA GELDİ Mardin Valisi Ahmet Cengiz, Mardin E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret etti. Vali Ahmet Cengiz’e Kurum ziyaretinde Cumhuriyet Başsavcısı Hakan Dündar eşlik etti. Ziyarette Kurumda yapımı tamamlanan çok amaçlı salonunun açılışını da yapan Vali Cengiz, Kurum idari kısmı ve derslikleri ziyaret ederek sürdürülen çalışmalar ve projeler hakkında Kurum Müdürü Kasım Turna’dan bilgi aldı. Daha sonra çok amaçlı salonda düzenlenen etkinliğe geçen Vali Cengiz ve beraberindeki heyet, burada mahalli sanatçılar tarafından verilen konseri izledi. Oldukça keyifli geçen etkinlikte personel ile tutuklu ve hükümlüler gönüllerince eğlendiler. Eller Soma Şehitleri için semaya kalktı Manisa’nın Soma ilçesinde özel bir firmannın işlettiği maden ocağında meydana gelen kazada hayatını kaybeden şehitler için Sivas E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda Mevlid-i Şerif programı düzenlendi. Kurum çok amaçlı salonunda düzenlenen program- da eller Soma’da hayatını kaybeden maden işçileri için dua etti. Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından, Mevlid-i Şerif ve ilahiler okunarak hep birlikte dua edildi. Mevlid-i Şerif’e Ceza İnfaz Kurumu Vaizi Yılmaz Gürlevik’in Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlandı. Daha sonra İmam Hatip Davut Genç ve ekibi tarafından Mevlid-i Şerif ve ilahiler okunarak maden kazasında hayatını kaybeden 301 şehit için dua yapıldı. Programın sonunda konuşma yapan Kurum Müdürü Osman Birol, hayatını kaybeden şehitlere Allah’tan rahmet dilerken, ailelerine sabırlar diledi. Soma için anlamlı pankart 2. Amatör Küme’de mücadele eden Beycuma Cezaevi Spor Kulübü, Kurum Müdürü Ensar Çelik, İkinci Müdürler Hasan Savaşçı ve Sayım Tiktaş önderliğinde sosyal sorumluluk projelerine katkı vermeye devam ediyor. Zonguldak M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Beycuma Cezaevi Spor Kulübü, Manisa’nın Soma ilçesi’nde meydana gelen maden faciasına destek vermek amacıyla maç sonrasında pankart açtı. Soma’da şehit düşen madencilerin acılarını paylaştıklarını pankartları ile dile getiren Ceza İnfaz Kurumu futbol takımının bu davranışı, tribünlerden de büyük destek gördü. GEVAŞ’TA SOMA ŞEHİTLERİ İÇİN DUALAR EDİLDİ Soma’da meydana gelen kazada şehit düşen 301 madenci için hükümlüler, hayatını kaybedenlerin ruhuna bağışlanmak üzere vakit namazlarından sonra mescit de toplu dua ettiler Yasin-i Şerif okuyarak bağışladıkları şehitlerimiz için ayrıca Mevlid programı düzenlendi. Programda Kurum Öğretmeni İbrahim Meçin, Gevaş Eğitim, Kültür, Sanat ve Öğrencilere Yardım Derneği Yetkilisi Muhammet Şahin ve İlahiyatçı Yazar Salih Suruç ile Hafız Mehmet Fatih Torun’un Kuranı-ı Kerim tilaveti ve diğer hükümlüler tarafından 50 Yasin-i Şerif ve edilen dualar, maden kazasında hayatını kaybedenlerin ruhuna bağışlandı. Program sonunda konuklara çeşitli ikramlar yapıldı lokum katılanlara dağıtılmıştır. Kurum Müdürü Kağan Gençer yaptığı konuşmada, okunan Kuran-ı Kerim ve edilen dualarla birlikte şehitlere Allah’tan rahmet dilerken, bu acı tablonun bir daha yaşanmamasını diledi. Metris 2 Nolu T ve R Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda kurum personeline yönelik olarak “3. Değerlendirme Toplantısı ve Moral Konseri” gerçekleştirildi. Etkinlik kapsamında TSM Sanatçısı Zekai Tunca personele muhteşem bir konser verdi. Kurumun çok amaçlı salonundaki etkinliğe Cumhuriyet Savcısı Fuat Arı, Kurum Müdürü Erol Özbulut, Kurum 2.Müdürleri Abdullatif Acar, Oktay Beşağıl, Orhan Koç, Halil İbrahim Pelit ve Ahmet Sarıkaya, Kurum personeli katıldı. Etkinlik kapsamında Türk Sanat Müziğinin güçlü sesi Zekai Tunca tarafından personele muhteşem bir Türk Sanat Müziği konseri verildi. Yıllardır dillerden düşmeyen şarkılarını Metris çalışanları için seslendiren Tunca, izleyenlere nostalji yüklü, duygu dolu dakikalar yaşattı. İzleyenleri yoğun alkışları ile süren programın sonunda Cumhuriyet Savcısı Fuat Arı sanatçıya teşekkür ederek, bakır kabartma bir “Metris Hatırası” plaket takdim etti. Kurum Müdürü Erol Özbulut’un çiçek takdim ettiği etkinlik alkışlar ve çekilen hatıra fotoğrafları ile sona erdi. LLP HEYETİNDEN ÇALIŞMA ZİYARETİ Hayat Boyu Öğrenme Programı (LLP) Grundving Projesi kapsamında 5 farklı Avrupa Birliği ülkesinden oluşan bir heyet, 22 Mayıs 2014 tarihinde, Uşak E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna bir çalışma ziyareti yaptı. Belçika, Yunanistan, İtalya, Estonya ve Macaristan’dan katılımcıların bulunduğu heyete, Cumhuriyet Savcısı Mesut Öztürk ile Kurum Müdürü Nuri Güven, Kurumda yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdiler. Belediye başkanı, kurum müdürü, öğretmenler ve psikloglardan oluşan ve “Mentoring Teachers in Prison Education” isimli proje için Uşak E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna gelen konuk heyet, eğitim birimi ve iş-meslek atölyelerinde incelemelerde bulunduktan sonra, Ceza İnfaz Kurumunda üretilen deri mamüllerinden alışveriş yaparak Kurumdan ayrıldı. Sayfa 8 Seslenis G ündem Haziran 2014 EĞİTİMDE İŞBİRLİĞİ PROTOKOLÜ A dalet Bakanı Bekir Bozdağ ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, hükümlü ve tutukluların eğitim-öğretim kayıt ücretleri ile sınav giderlerinin karşılanmasına ilişkin işbirliği protokolü imzaladı. Adalet Bakanlığı Merkez Bina’da gerçekleştirilen imza töreninde konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye’de uygulanan ceza infaz anlayışının en önemli hedefinin, temel, mesleki eğitim ve rehabilitasyon programlarıyla hükümlülerin yeniden suç işlemelerini önlemek ve onları sorumluluk duygusuna sahip bireyler şeklinde yeniden topluma kazandırmak olduğunu vurguladı. Adalet Bakanlığı olarak ceza infaz kurumlarındaki hükümlü ve tutukluların topluma kazandırılması ve sorumluluk bilincinin artırılması konusunda çok önemli çalışmalar yürüttüklerini bildiren Bozdağ, bu konuda en önemli ortaklarından birinin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olduğunu dile getirdi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının cezaevlerinde bulunan hükümlü ve tutukluların eğitimden istifade ederken yapmaları gereken harcamaları karşıladığına işaret eden Bozdağ, “Protokolde maddi imkansızlığı bulunan tutuklu ve hükümlülere bu imkanın sağlanacağı ifade ediliyor ama uygulamada cezaevlerinde bulunan herkesin talep halinde bu imkandan yararlandırılması sağlanmaktadır” dedi. Bundan sonra da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile çalışmalarını sürdüreceklerini anlatan Bozdağ, iki bakanlığın, hem kadın tutuklu ve hükümlüler hem de çocuklarla ilgili konularda da çok başarılı işbirlikleri bulunduğunu sözlerine ekledi. Aile Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam ise yaptığı konuşmada, protokolün hükümlü ve tutukluların, maddi imkansızlıklar dolayısıyla okuyamama durumunu ortadan kaldırmak üzere hazırlandığını söyledi. Bakan İslam, şöyle konuştu: “Eğitim seviyesini yükseltmek için yaptığımız bu protokol, çok iyi sonuçlar veren bir çalışma. Açık öğretim fakültesi, açık öğretim lisesi ve açık öğretim ortaokuluna devam eden çocukları, gençlerimizi kapsıyor. Sosyal dayanışma fonu kaynaklarıyla bunu ödüyoruz. Bütün işlemler, bize yapılan müracaatlardan sonra vakıflar aracılığıyla gerçekleştiriliyor. Protokolün devamının hayırlı olacağını düşünüyoruz. Onun için yenileme noktasında bugün tekrar imzalarımızı atacağız.” Protokolün imzalanmasının ardından Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Toplantıda Adalet Bakanlığı Müsteşarı Müsteşarı Kenan İpek, Müsteşar Yardımcısı Mustafa Erol, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım ve Bakanlık bürokratları da hazır bulundu. Denetimli Serbestlik Değerlendirme Toplantısı İzmir’de yapıldı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım’ın da katıldığı toplantıda; son bir yıl içinde yürütülen denetimli serbestlik çalışmaları değerlendirilerek, denetimli serbestliğin dünü, bügünü ve geleceğine ilişkin saptamada bulunuldu. D enetimli Serbestlik Hizmetleri Değerlendirme Toplantılarının üçüncüsü 26-29 Mayıs 2014 tarihleri arasında İzmir Seferihisar’da gerçekleştirildi. Denetimli serbestlik hizmetlerinin son bir yılının değerlendirildiği toplantıya Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Genel Müdür Yardımcıları Ali Yıldız ve Erhan Polat, Denetimli Serbestlik Daire Başkanı İbrahim Usta, Destek Hizmetleri Daire Başkanı Adnan Korkmaz, Tetkik Hâkimleri, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Doğru, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcısı Celal Kocabaş, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Akar Karasu, Seferihisar Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Yavuz, İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Orhun Sezer, Cumhuriyet Savcısı Aydın Apaydın, denetimli serbestlik müdürleri, müdür yardımcıları ve müdür vekilleri katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Genel Müdür Enis Yavuz Yıldırım, denetimli serbestlik hizmetlerinde son yıllarda büyük gelişme kaydedildiğini, ceza infaz kurumlarından tahliye edilip denetimli serbestlik uygulanan yükümlülerin gerek sosyal yaşama uyumu gerekse rehabilitesi ve mesleki edinimleri açısından denetimli serbestlik hizmetlerinin çok önemli bir misyona sahip olduğunu vurguladı. Dünyadaki denetimli serbestlik uygulamarından da örnekler veren Genel Müdür Yıldırım, modern çağın gereksinimlerini göz önünde bulundurarak denetimli serbestlik çalışmalarında bütün teknolojik gelişmeler yanında bilimsel teknikleri de kullandıklarını kaydetti. Toplantıda; Denetimli Serbestlik Daire Başkanı İbrahim Usta ve Daire Başkanlığı şube müdürlükleri son bir yıl içerisinde yapılan çalışmalar ve hedefler hakkında sunum gerçekleştirdi. Toplantının daha sonraki bölümünde İstanbul Anadolu Denetimli Serbestlik Müdürü Nejmettin Yağmur’un başkanlığında, Bakırköy, Kayseri, Sincan, Sinop, Şanlıurfa Denetimli Serbestlik Müdürlüklerinin yıllık faaliyet sunumlarıyla “Denetimli Serbestlikte Dış Kurumlarla İlişkiler ve İletişim” başlıklı bir panel AVRUPA KONSEYİNİN “ÇOCUK DOSTU ADALET İLKELERİ İLE İLGİLİ STRATEJİK PLAN OLUŞTURULMASI” TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİRİLDİ düzenlendi. Panelde ayrıca katılımcılara “Denetimli Serbestlikte Elektronik Çözümler ve Parmak İzi ile Denetim” konusunda bilgilendirme yapıldı. Toplantının ikinci ve üçüncü gününde denetimli serbestlik müdürleri, “İhlal Standartları” ve “Standart Formlar” konularında beş grup halinde çalışmalar yaparak grup görüş ve değerlendirmelerini katılımcılarla paylaştılar. 11 Mayıs 2014 tarihinde Avrupa Konseyi tarafından “Çocuk Dostu Adalet İlkeleri İle İlgili Stratejik Plan Oluşturulması” toplantısı Paris’te gerçekleştirildi. Avrupa Konseyine üye ülkelerden uzmanların katıldığı toplantıda Ülkemizi Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer temsil etti. Toplantıda, 2010 yılında Avrupa Konseyi tarafından kabul edilen ve 148 maddeden oluşan “Çocuk Dostu Adalet İlkelerinin” uygulamaya aktarılması konusunda yapılması gereken çalışmalar konusunda görüşmeler yapıldı. Avrupa Konseyi Yasal İşbirliği Bölüm Başkanı Simon Tonelli’nin Başkanlığını yaptığı toplantıda, “Çocuk Dostu Adalet İlkelerinin” gerek soruşturma aşamasında gerekse kovuşturma aşamasında suça sürüklenen çocuğun haklarının korunması bakımından uygulanmasının önemli olduğu belirtilerek, gerek bu alanda çalışan bütün görevlilerin bilgilendirilmesinin önemli olduğu ifade edildi. Seslenis Haziran 2014 G ündem Sayfa 9 Tutuklu ve Hükümlülerin el emeği ürünler için Bakanlık’ta satış mağazası açıldı İşyurdu satış mağazası hizmete girdi Hükümlü ve tutuklular tarafından işyurdu faaliyetleri kapsamında, üretilen ürünler, Kızılay'da açılan satış mağazasında tüketicilere sunuldu. Ülkemizdeki değişik ceza infaz kurumlarında üretilen başta gıda olmak üzere giyim, hediyelik vb. ürünlerin satış ve tanıtımının yapılacağı mağazanın açılışı Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek tarafından yapıldı. H ükümlü ve tutuklular tarafından üretilen ürünler, Kızılay'da açılan satış mağazasında tüketici ile buluştu. Hükümlü ve tutukluların ülke genelindeki işyurtlarında üretmiş oldukları ürünlerin tanıtım ve satışının yapılacağı mağaza, Müsteşar Kenan İpek'in katıldığı açılış töreniyle hizmete girdi. Kızılay’daki Adalet Bakanlığı ek binasının giriş katında hizmete açılan satış mağazasında el emeği ürünlerin yanında gıda ve kuruyemişe kadar geniş bir ürün yelpazesi bulunuyor. 16 Haziran 2014 tarihinde düzenlenen açılış törenine Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek, Müsteşar Yardımcıları Basri Bağcı ve Mustafa Erol, Yüksek Müşavirler Nevruz Üstün, Rafetullah Karakaya, Abuzer Duran ve Muammer Namazcı, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, İşyurtları Kurumu Daire Başkanı Talat Akbaş ve İşyurtları Kurumu yetkilileri, Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Ali Karadağ, İkinci Müdür Mecit Demirci ve Muhasebe Yetkilisi Sebahattin Derecik katıldı. Açılış kurdelesini kesen Protokol üyeleri daha sonra mağazayı gezerek incelemelerde bulundu. Ceza infaz kurumlarının birer üretim merkezi haline dönüştüğünü ve bunun ülke ekonomisine büyük katkı sağladığını belirten Müsteşar Kenan İpek, işyurdu çalışmalarının hükümlülerin topluma kazandırılması açısından önemli olduğunu vurguladı. Kalecik, Foça ve Edirne Açık Ceza İnfaz Kurumlarında süt ve ürünlerinin çok önemli bir üretim faaliyeti olduğunu hatırlatan İpek, son sistem teknolojik imkanlar kullanılarak ve hijyen kurallarına riayet edilerek üretilen ürünlerin gönül rahatlığıyla tüketilebileceğini söyledi. İpek, mağazanın hizmete girmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti. Alt katı 95, üst katı 36 metrekare alana sahip olan mağazada peynir çeşitlerinden zeytinyağına, bayan çantasından hediyelik eşya çeşitlerine kadar yüzlerce ürün bulunuyor. Genel Müdür Yıldırım’ın kurum ziyaretleri sürüyor Ceza infaz kurumlarının çalışma koşulları, personelin durumu ve fizikî imkânların yerinde incelenmesi amacıyla ziyaretlerini sürdüren Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Yıldırım, son olarak İzmir 2 No’lu F Tipi Yüksek Güvenlikli ve Elazığ E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumlarını ziyaret etti. C eza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Elazığ E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek, kurumda sürdürülen çalışmaları yakından incelerken, yetkililerden çalışmalar hakkında bilgi aldı. Elazığ E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek incelemelerde bulunan Genel Müdür Enis Yavuz Yıldırım'a ziyareti esnasında Elazığ Cumhuriyet Başsavcısı Musa Çatal ve Kurum Müdürü Mahmut Okumuş eşlik etti. Kuruma gelişinde personel tarafından karşılanan Genel Müdür Yıldırım'a, Kurum Müdürü Mahmut Okumuş tarafından fiziki yapı, hükümlü ve tutuklu sayısı ile personel durumu ve sürdürülen çalışmalar hakkında sunum yapıldı. Elazığ E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ziyaretinin ardından inşaatı devam eden ceza infaz kurumları yerleşkesini ziyaret eden Yıldırım, yetkililerden devam eden çalışmalar hakkında bilgi aldı. İzmir 2 Nolu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ziyareti Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım ve beraberindeki heyet, İzmir 2 Nolu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret ederek incelemelerde bulundu. 26 Mayıs 2014 tarihinde gerçekleşen ziyarette Genel Müdür Enis Yavuz Yıldırım’a Genel Müdür Yardımcısı Ali Yıldız ve Daire Başkanı Adnan Korkmaz eşlik ederken, heyeti kuruma gelişlerinde İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Doğru, Cumhuriyet Savcısı Fatih Mehmet Öztürk, Kurum Müdürü Necmi Üçler, Kurum 2. Müdürleri ve personel karşıladı. Genel Müdür Yıldırım ve beraberindeki heyet, kurumda yaptıkları incelemelerde sürdürülen kursları gezerek burada çalışan hükümlü ve tutuklularla sohbet ettiler. Kurum kütüphanesinde incelemelerde bulunduktan sonra yeni yapılan açık spor sahasını gezen Genel Müdür Yıldırım, daha sonra personel ile bir araya geldi. Kurumların ve personelin sorunlarını yakından takip ettiklerini ifade eden Yıldırım, dış güvenlik yasası, özlük hakları, görevde yükselme ve emeklilik sonrası maaşlar hakkında sürdürülen çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu. Sayfa 10 Seslenis E tkinlik Haziran 2014 Genel Müdür Enis Yavuz YILDIRIM; Genel Müdürlük olarak personel eğitimine büyük önem veriyoruz Ankara Eğitim Merkezinde hizmet öncesi eğitimleri devam eden idare memurluğu öğrencileriyle bir araya gelen Genel Müdür Enis Yavuz Yıldırım, kurumların yönetiminde bilginin ve tecrübenin önemli olduğunu, bunun yanında idarecilerin güçlü iletişim becerilerine, kuvvetli problem çözme yeteneklerine sahip olması gerektiğini ifade etti. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Genel Müdür Yardımcısı Ali Yıldız ve Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer ile birlikte, Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Ankara Eğitim Merkezinde, İdare Memurluğu Öğrenciliği Eğitim Programının açılışına katıldı. Yeni alınan 100 idare memurluğu öğrencisinin hizmet öncesi eğitim gördüğü programın açılışında konuşan Genel Müdür Yıldırım; ceza infaz kurumlarında kurum müdürlerinin, ikinci müdürlerin ve idare memurlarının yönetim servisinde görev yaptıklarını, bu kapsamda idare memurlarının üç yıl içinde müdür olabileceklerini, kurumların yönetiminde bilginin ve tecrübenin önemli olduğunu, bunun yanında idarecilerin güçlü iletişim becerilerine ve problem çözme yeteneklerine sahip olması gerektiğini ifade ederek, eğitimin bu yönden ayrı bir öneme sahip olduğunu söyledi. Yıldırım, öğrencilere eğitim merkezlerinde bir yandan kurumların idaresi için gerekli teorik bilgilerin verileceğini, teorik eğitime ilave olarak ceza infaz kurumları ziyaret edilerek uygulamaların yerinde görüleceğini ifade etti. ÇOCUK ADALET SİSTEMİ İLE İLGİLİ ULUSLARARASI UYGULAMALARIN YERİNDE İNCELENMESİNE DEVAM EDİLİYOR Eğitimden Sorumlu Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer, Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü Tetkik Hakimi Ziya Bekir Buğucam, İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Yusuf Arslan, Kayseri Cumhuriyet Savcısı Abdulrahim Alan, ceza infaz kurumları başkontrolörü Ali Macit, Antalya Denetimli Serbestlik Müdürü Yavuz Kaya, Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığında görevli öğretmen Suat Kılıç, Hatay Denetimli Serbestlik Müdürlüğünde görevli psikolog Serkan Çimen, Pınarhisar Ceza İnfaz Kurumunda görevli psikolog Tugçe Ciğerim, Samsun Denetimli Serbestlik Müdürlüğünde görevli infaz ve koruma memuru İlknur Sosyal, 25-29 Mayıs 2014 tarihleri arasında, İsveç’e Çocuk Adalet Sistemini incelemek amacıyla çalışma ziyaretinde bulundu. Ziyaret kapsamında suça sürüklenen çocukların; yargılandığı çocuk mahkemesi, tedbir kararlarının verildiği idare mahkeme, soruşturma işlemlerinin gerçekleştiği çocuk savcılığı, denetim altında bulunan çocukların rehabilitasyon işlemlerinin gerçekleştiği Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, haklarında kapalı kurumda kalmasına karar verilen çocukların barındırıldığı Raby Çocuk Merkezi ziyaret edilerek ilgililerden bilgi alındı. Ziyaret sonunda gerçekleştirilen değerlendirme toplantısında konuşma yapan Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer; ziyaretin iki ülke arasında karşılıklı Çocuk Adalet Sistemi konusundaki tecrübelerinin paylaşımı konusunda önemli bir çalışma olduğunu, ziyaret süresince İsveç’teki uygulamaların yerinde görüldüğünü, uzmanlardan bilgi alındığını aynı zamanda Türkiye’deki uygulamalar hakkında bilgi verildiğini, bu anlamda her iki ülke açısından yararlı olduğunu, ülkelerin Çocuk Adalet Sistemi konusundaki bilgi ve tecrübe paylaşımının önemli olduğunu ifade etti. PERSONELE VEDA VE TİYATRO ŞENLİĞİ Nevşehir E Tipinde İstanbul’un Fethi kutlandı İstanbul’un fethinin 561. yılı kutlama etkinlikleri çerçevesinde Nevşehir E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, “İstanbul’un Fethi ve Fatih Sultan Mehmet” konulu konferans düzenlendi. Nevşehir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr Seyhun Şahin tarafından çok amaçlı konferans salonunda gerçekleştirilen konferansın açılışı İstanbul slaytları eşliğinde İstanbul’u Dinliyorum şiiri ile yapıldı. Ardından Yrd. Doç. Dr. Seyhun Şahin, 1 saate yakın süren konferansında İstanbul şehrinin tarihi önemi üzerinde durdu. Peygamber Efendimizin İstanbul’u fethetme yönündeki müjdeleyici sözüne layık olma düşüncesinin İstanbul’un kuşatmasında önemli rol oynadığını belirten Şahin, İstanbul’un alındıktan sonraki farklı milletlerdeki bireylere gösterilen hoşgörünün önemi üzerinde durdu. Konferans bitiminde kurumda Açık Öğretim Lisesinden mezun olan öğrencilere diplomaları Yrd. Doç. Dr. Seyhun Şahin tarafından verildi. Kurum öğretmeni Hakan Tokgöz, tarihe geçen önemli günlerde kamu kuruluşları ve sivil toplum örgütleri ile işbirliğini artırarak hükümlü ve tutukluların sosyal kültürel yönden gelişimlerine daha fazla katkıda bulunacaklarını dile getirdi. Karaman M Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunda bazı personelin naklen tayin olması ve iki personelin emekliye ayrılmaları nedeniyle yemek ve eğlence programı düzenlendi. Karaman Öğretmenevi Sosyal Tesislerinde düzenlenen yemeğe; Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Kemal Çokdinç, Cumhuriyet Savcısı Mehmet Sami Çaldağı, Kurum Müdürü İshak Yıldırım, Kurum 2. müdürleri, cezaevinde görev yapan çok sayıda personel ve aileleri ile sivil toplum örgütlerinden davetliler katıldı. İnfaz ve Koruma Memuru olarak görev yapan Ahmet Duman ile Mehmet Gür emekli olmaları, İnfaz ve Koruma Beşmemuru Vedat Mert ile Halit Ünlü, İnfaz ve Koruma Memurları Mustafa Sayan, Tekin Doğan, Fatih Elibol, Adem Akyurt, Yasin Aktaş ve Sevda Kerbalı ile Cezaevi Katibi Seçil Çolakoğlu naklen tayin olmaları nedeniyle mesai arkadaşlarına veda ettiler. KEŞKE YAPMASAYDIM ADLI OYUN SAHNELENDİ Karaman M Tipi Kapalı Açık Ceza İnfaz Kurumunda İstanbul Didar Tiyatro Topluluğu tarafından “Keşke Yapmasaydım” adlı tiyatro oyunu sahnelendi. Beğeniyle izlenen oyunu; Cumhuriyet Savcısı Mehmet Sami Çağlayan, Kurum Müdürü İshak Yıldırım, Kurum 2. Müdürleri, kurum personeliyle beraber yaklaşık çok sayıda hükümlü ve tutuklu izledi. Kastamonu’da konser programı Kastamonu E Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunda, hükümlü ve tutuklulardan oluşan ekip tarafından Değerler Eğitimi Projesi çerçevesinde konser ve skeç programı düzenlendi. Programa Cumhuriyet Başsavcısı Tarık Gür, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Emin Kürşat Demiralay, İdare Mahkemesi Başkanı Ahmet Demir, J. Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğg. Ali Çardakçı, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Cumhuriyet Savcısı Selim Uzun, hakim ve Cumhuriyet savcıları, idare amirleri, personel ile hükümlü ve tutuklular katıldı. Moral ve motivasyonu artırmak amacıyla gerçekleşen skeç ve müzik dinletisinde, katılımcılar oldukça keyifli anlar yaşadı. Program Değerler Eğitimi Bilgi Yarışmasında dereceye girenlerin ödül töreni ve sertifika dağıtımı ile bitirilirken, konser sonrası açıklama yapan Cumhuriyet Başsavcısı Tarık Gür, konser ve skeçle geçen bu sürede keyifli anlar yaşadığını, etkinlikte emeği geçen tüm personel ile hükümlü ve tutuklulara teşekkür etti Haziran 2014 Seslenis E tkinlik Sayfa 11 “İstanbul’da Görevli CTE Personeli Bir Araya Geldi” “İstanbul CTE Personeli ve Aileleri Buluşuyor” Programı, 20 Haziran 2014 tarihinde, İstanbul Cem Karaca Kültür Mezkezinde düzenlendi. Kurum personeli ile ailelerinin de yoğun ilgi gösterdiği programda personel ve aileleri gönüllerince bir akşam yaşarlarken, kah şarkı söyleyip ritim tuttular, kah şiirlerle duygusal bir yolculuğa çıktılar. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü İstanbul Eğitim Merkezi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen etkinliğe Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Eğitim Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer, Silivri Cumhuriyet Başsavcısı Lütfi Dursun, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili Zulkarneyn Kısık, Cumhuriyet Savcısı Metin Arda, kurum müdürleri, denetimli serbestlik müdürleri ile personel ve aileleri katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Genel Müdür Enis Yavuz Yıldırım, böylesine birlik ve beraberlik içerisinde geçen gecelerin sayısının artmasından büyük bir mutluluk duyduklarını belirterek, ceza infaz kurumları ile denetimli serbestlik müdürlükleri personeli ile bir arada olmaktan onur duyduğunu söyledi. Zor ve stresli bir mesleği icra eden personelin bu sıkıntılarının bilincinde olduklarını anlatan Genel Müdür Yıldırım, büyük bir aile olan CTE ailesinin üstlenmiş olduğu sorumluluk ve görevleri yerine getirirken kendilerini önemsemeyi, paylaşmayı, birlikteliği unuttuğunu, oysa personelin birlikte zaman geçirmeye ihtiyacı olduğunu vurguladı. Konuşmasında eğitimlerinin teorik aşamasını tamamlayan 100 infaz ve koruma memuru öğrencisine de hita- ben eden Genel Müdür Yıldırım, öğrencilerin bilgili ve kendilerini sürekli geliştiren personel olmalarının önemine işaret ederek, üstlenecekleri görevlerin öneminin farkında olarak görev yapmalarını, merhamet duygusuna mutlaka sahip olmaları gerektiğini, merhamet duygusuna sahip olmanın mevzuatın uygulanmasına engel olmadığına değindi. Kendilerinin de ceza infaz kurumları personeli adına kendilerine düşen sorumlulukların farkında olduğunu ifade eden Yıldırım, Meclis Alt Komisyonu ve Adalet Komisyonundan geçen Dış Güvenlik Yasa Tasarısının, TBMM Genel Kuruluna sunulma aşamasında olduğunu, bu kanunun yasalaşması ile ceza infaz kurumları personelinin yönetenler nezdinde ne kadar önemsendiklerini somut olarak görecek- lerini ve TBMM’nin bu iradeyi ortaya koyacağına ilişkin inancını ifade etti. Programda Halil İbrahim Kara, Sinan Gözalıcı, Kerem Kızılcık ve Uğur Günhan birbirinden güzel şiirleri ile etkinliğe renk kattılar. Programda Türk Halk Müziği parçaları ile izleyenleri coşturan Murat Kurt, Yalçın Aydın, Olgun Saymaz ve Alev Güneş birbirinden güzel türkülerle konuklara muhteşem bir türkü ziyafeti çekti. Programda sahne alan zeybek ekibinin sahne şovu izleyenlerce dakikalarca alkışlanırken, Anadolu Rock Müziğinin birbirinden güzel eserlerini kendilerine has tarzları ile seslendiren Grup CTE ayakta alkışlandı. Programda sahne alan Şarkıcı Tuğba Özay ise, birbirinden hareketli parçalarla müzikseverlere unutulmaz bir konser verdi. GÖNÜLLÜ AVUKAT GRUBUNDAN KADIN VE ÇOCUKLARA BÜYÜK DESTEK Sosyal sorumluluk projesi kapsamında avukat ve hukukçulardan oluşan grup, Ankara Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda kadın hükümlü ve tutuklular ile çocuklarına kıyafet ve günlük kullanım malzemelerinden oluşan hediyeler verdi. Ziyarete; Nazlı Hilal İpek, Mehmet Akif İpek ile Kerem Uslu, Gülhan Ergin, Mehmet Sonugür, Ece Can Çorbacıoğlu, Şeyda Elaşkar, Gülçin Koçak, Ceren Saraç, Şeyma Saraç ve Ayşegül Ağırbaş katıldı. Kurumda, psiko sosyal servis görevlileri tarafından hukukçu gönüllü grubuna Ceza İnfaz Kurumunda yürütülen eğitim iyileştirme çalışmaları hakkında bilgi verildi. Grup adına konuşma yapan Avukat Nazlı Hilal İpek, ceza infaz kurumlarında bulunan kadınlar ile çocuklarının topluma kazandırılması çalışmalarının önemli olduğunu, bu çalışmalara her türlü desteği vermek istediklerini, Kurumda bulunan kadınlar ve çocuklarıyla bir araya gelerek ihtiyaçlarını belirlediklerini, yaptıkları çalışmalarla bu taleplerin karşılandığını, grubun bu ve benzeri konularda çalışmalarını sürdüreceğini, ceza infaz kurumlarında olanlara her türlü desteği vermeye hazır olduklarını sözlerine ekledi. Seslenis Sayfa 12 İSVEÇ ÇOCUK ADALET SİSTEMİ Çocuk Adalet ve İnfaz Sistemi * Çocuk Ceza Mahkemeleri * Giriş İsveç Çocuk Adalet Sistemi hakkında bilgi vermeden önce genel hatları ile İsveç İnfaz Sistemi hakkında açıklamalarda bulunmak istiyorum. Bu Ülkede ceza infaz kurumları ve denetimli serbestlik müdürlüklerinin idaresinden “İsveç Ceza İnfaz Kurumları ve Denetimli Serbestlik Müdürlükleri Genel Müdürlüğü” sorumlu olup, bu kurumlar yönetim açısından altı bölgeye ayrılmıştır. Bu bölgelere ilave olarak “nakil servisi” adı altında birim bulunmaktadır. Genel Müdürlüğün idaresinden Genel Müdür, bölge müdürlüklerinin yönetiminden bölge müdürü sorumludur. İsveç’te mahkemelerce; para, hapis, şartlı hapis, denetimli serbestlik ve özel bakım amacıyla hapis cezaları verilebilmektedir. Şartlı hapis cezası, kamu yararına çalışma tedbiri ve denetimli serbestlik tedbiri ile birlikte hüküm altına alınabilmektedir. İsveç Ceza İnfaz Kurumları ve Denetimli Serbestlik Müdürlükleri Genel Müdürlüğü; hapis cezası, koşullu salıverme ile birlikte kamu yararına çalışma tedbiri ve denetimli serbestlik tedbirlerini yerine getirilmesinden sorumludur. Bu Ülkede hapis cezaları iki hafta ile on yıl arasında değişebilmektedir. Mükerrer suçlular veya birden fazla suçun birleşmesi halinde bu süre on sekiz yıla kadar uzayabilmektedir. Ömür boyu hapis cezalarında farklı bir uygulama bulunmakta olup, hükümlü on yıl sonra Örebro’da bulunan Bölge Mahkemesine başvurarak ceza süresinin belirli bir süre olarak tespitini isteme hakkı bulunmaktadır. İsveç’te ceza sorumluluk yaşı 15 olarak belirlenmiştir. 18 yaşından küçüklere istisnai durumlar dışında hapis cezası verilmemektedir. Ömür boyu hapis cezası 21 yaşından küçükler için uygulanmamaktadır. 2012 yılı itibariyle İsveç’te; 52 ceza infaz kurumunda 4.850 hükümlü, 31 tutukevinde 1.800 tutuklu bulunmaktadır. Denetimli serbestlik altında 7.200 kişi takip edilmektedir. Bu Ülkede 147 hükümlü hakkında ömür boyu hapis cezası kararı verilmiştir. Bu hükümlülerin 5’i kadın olup, en yaşlı hükümlü 84, en genç hükümlü 25 yaşındadır. İsveç’te 18 yaşından küçüklerin işledikleri en az altı ay hapis cezası gerektiren suçlardan dolayı iki hafta içinde yargılamaları başlamaktadır. İlk duruşmada karar verilmektedir. Kararda cezanın; orantılı olmasına, insancıl bulunmasına ve kişiye uygun olmasına dikkat edilmektedir. Çocuklara genellikle şiddet içermeyen suçlarda; 20 saatten 150 saate kadar kamu yararına çalışma tedbiri, şiddet içeren suçlarda; gözetim tedbiri, kamu yararına çalışma tedbiri ve para cezası birlikte verilebilmektedir. Ayrıca, şiddet içeren suçlar için kapalı kurumda barınma tedbirine karar verilebilmektedir. * İdare Mahkemeleri 450 çeşit dava ile ilgili uyuşmazlıkların çözüldüğü Malmö İdare Mahkemesinde yılda 21.300 davaya bakılmaktadır. Bu davalar arasında “Gençlerin Zorla Bakım Altına Alınmasına” ilişkin davalar önemli yer tutmaktadır. Mölmö İdare Mahkemesi altı daireden oluşmakta olup, her daire “Gençlerin Zorla Bakım Altına Alınmasına” ilişkin her yıl ortalama 100 davaya bakmaktadır. Bu konudaki talep, belediyelerin “Sosyal İşler Birimi” tarafından yapılmaktadır. Mahkemece bu kararın verilebilmesi, çocuğun yaşadığı yerin çocuk için olumsuz sonuçlar oluşturması, psikolojik durumu nedeniyle kendine zarar verme olasılığının bulunması ve çocuğun gereksinim duyduğu desteği gönüllü olarak kabul etmemesi koşullarından birinin sürekli gerçekleşmiş olmasına bağlıdır. Vehbi Kadri KAMER Daire Başkanı wwww * Savcılık İsveç’te savcılık kurumu ilk kez Malmö’de kurulmuş olup, 40 savcı görev yapmaktadır. Bu savcıların üç tanesi çocuk soruşturmalarında görev almaktadır. 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocuklar için polis en geç 3 ay içinde soruşturmayı tamamlamaktadır. Bu süre içinde belediyenin sosyal işler müdürlüğüne bilgi verilmektedir. Savcı kendisine gelen soruşturma dosyası ile ilgili en geç altı hafta içinde dava açmaktadır. * Belediyelerin Sosyal İşler Birimi İsveç’te çocuk ceza adalet ve infaz sisteminde belediyelerin sosyal işler birimi önemli rol oynamaktadır. Malmö belediyesi sosyal işler bakımından beş bölgeye ayrılmış olup, Güney Malmö bölgesinde 170 personel görev yapmaktadır. Bu personelin 65’i çocuk ve gençlerden sorumludur. 15 yaşından küçüklerin cezai sorumluluğu bulunmamakla birlikte, bu çocuklar hakkında yukarıda belirtilen koşulların gerçekleşmesi halinde “Zorla Bakım Altına Alınması Kararı” verilebilmektedir. Sosyal işler bölümü üç ayrı alanda çalışmalarını sürdürmektedir. Bunlardan birincisi yaşlı ve engellilere yönelik sosyal hizmet çalışmaları, ikincisi ekonomik sıkıntısı olan bireyler için ekonomik destek faaliyetleri, üçüncüsü ise madde bağımlısı gençlere sosyal destek verilmesi ve evi bulunmayanlara barınacak yer sağlanmasıdır. Mahkemenin bu kararına karşı itiraz mümkün olup, karar kesinleştikten sonra belediyelerin “Sosyal İşler Birimi”, çocuğun hangi kurumda bakım altında bulunacağını belirlemektedir. Bu kapsamda, çocuklar “koruyucu aileye” veya “kuruma” yerleştirilmektedir. Bu birime; çocuğun kendisi veya ailesi tarafından başvuru yapılabilmektedir. Yine vatandaşlardan biri tarafından da müracaat gerçekleştirilebilmektedir. Bu başvuru üzerine araştırma yapılmakta ve çözüm modelleri oluşturulmaktadır. 15 yaşını bitirmemiş çocuklar için belirli bir “bakım süresi” bulunmamaktadır. Bu çocuklar için “bakım tedbiri” 21 yaşına kadar devam edebilmekte ve her altı ayda bir mahkemece çocuğun durumu değerlendirilmektedir. Suça sürüklenen çocuklar ile ilgili olarak savcılık makamı bu birimden inceleme yapılmasını ve inceleme sonunda rapor hazırlanmasını isteyebilmektedir. Mahkemelerde yargılama sözlü yapılmaktadır. Yargılamaya sosyal işler biriminden gelen temsilciler, avukatlar, çocuk ile çocuğun anne ve babası katılmaktadır. Sosyal işler birimi acil hallerde mahkeme kararı olmadan çocuğu ailesinden alıp bakım altına alabilmektedir. Bu acil haller; mahkemeye başvurulduğu takdirde arada geçecek süre dikkate alındığında çocuğun sağlığı D üşünce Haziran 2014 ve gelişimi konusunda olumsuzluk oluşması ile çocuk hakkında devam eden bir soruşturma ile ilgili olarak soruşturmanın engellenmesidir. Bu halde sosyal işler birimi dört hafta içinde mahkemeye başvuru yapmalıdır. Bu süre içinde mahkemeye başvuru yapılmaması halinde çocuk hakkındaki bakım tedbiri hükümsüz hale gelerek çocuk ailesine verilmektedir. Belediyelerin “Sosyal İşler Birimi” koruyucu ailelerin belirlenmesi konusunda araştırma yapmakta ve çocuklara “bakım hizmetlerine” uygun aileleri belirlemektedir. Koruyucu aile olarak belirlenenlere bu iş karşılığında aylık ücret verilmekte ve yaptıkları masraflar karşılanmaktadır. * İsveç Ulusal Rehabilitasyon Kurumu Bu Kurum, haklarında mahkemelerce “Zorla Bakım Altına Alınması Kararı” verilen 12-21 yaş grubu çocuk ve gençler ile madde bağımlısı olan yetişkinlerin rehabilitasyonundan sorumludur. Yine 15-17 yaş grubu suça sürüklenen çocuklar ile ilgili hizmetler bu kurum tarafından yürütülmektedir. İsveç Ulusal Rehabilitasyon Kurumu, çalışmalarını kamuya yararlı dernekler aracılığı ile yerine getirmektedir. Bu derneklerden biri de Lund’da kurulu bulunan “Raby” isimli dernektir. Bu Kurum 1838 yılında hizmete girmiştir. Psikolog, sosyal hizmet uzmanı, doktor, öğretmen ve hemşirelerin görev yaptığı bu Kurumda, çocuklar ile ilgili üç ayrı değerlendirme aracı kullanılmaktadır. Bunlar; suç işlememiş çocuk ve gençlere ihtiyaçlarını belirleyen YLS/CMI, şiddet suçu işleyen çocuk ve gençlere SAURY ve cinsel suç işleyen çocuk ve gençlere ERASOR isimli değerlendirme araçlarıdır. Bu araçlar; Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada’dan alınmış ve Ülke şartlarına uyarlanmıştır. Değerlendirme sonuçlarına göre çocuklara ihtiyaç duydukları programlar uygulanmaktadır. Bu programlar; üç modülden oluşan Öfke Kontrol Programı ART, yirmi görüşmeden oluşan Önce Düşün Programı, on-on beş görüşmeden oluşan Alkol ve Madde Bağımlılığı Programı, madde bağımlısı gençlerin motivasyonunu artıran ve altı görüşmeden oluşan ACT, Bireysel Danışmanlık Programı, Eğitim Programı, on iki görüşmeden oluşan Cinsel Sağlık Programı, İyi davranışların Ödüllendirilmesi Programı ve Aile Eğitimi Programıdır. EMANET PARA Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde kalmakta olan hükümlü ve tutuklular, Genel Bütçe’den karşılanan temel ihtiyaçları dışındaki diğer gereksinimleri için kurum kayıtlarında kendi adlarına açılan hesaplarda bulunan paralarını kullanmaktadırlar. Soru şudur: “ Bizim paramızın faizi ne oluyor ? ” Burada yapacağımız açıklamalar, hükümlü ve tutuklular tarafından sık sık sorulan bu soruya açıklık kazandırmak ve bazı tereddütlere neden olan bilgi eksikliğinin giderilmesini sağlamaktır. Kurumlarda kalan hükümlü ve tutukluların şahsi paraları, aslında çok kapsamlı bir çalışmayı ve çok yoğun bir hesap hareketinin takibini gerektirmekte ve sadece bu işle ilgilenmesi için tüm kurumlarda yaklaşık 500 personelin görevlendirilmesine neden olmaktadır. 2014 yılı itibariyle kurumlarda ortalama 152 bin hükümlü ve tutuklunun bulunduğunu, ayrıca her yıl yaklaşık 100 bin kişinin girip çıktığını ve her birisi için en az haftada birer kez tahsilat ve ve reddiyat makbuzu düzenlendiğini dikkate aldığımızda, yılda yaklaşık 25 milyon makbuz düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu kayıt ve evrak tanzimi sonucu oluşan toplam nakit para ise bankada kurum adına açılmış bir hesapta toplanmakta, kişi bazında ise banka kayıtlarında değil kurum kayıtlarında takip edilmektedir. Bu nedenle; Hesaplara tahakkuk eden faizler, banka tarafından kişi bazında değil toplam tutar üzerinden hesaplandığından kime ne kadar faiz tahakkuk ettirildiği bilinememektedir. Hükümlü ve tutukluların paralarının kendi nam ve hesaplarına bankaya yatırılması ve bu hesaplardan çekilmesi ile kişi bazında bankadan ayrı ayrı takiplerinin kurum idaresince yapılması mümkün olmasa da, kurumda kalan hükümlü ve tutukluların özel harcamaları için para kullanmak zorunda olmaları, bu konuda bir düzenleme yapılmasını zorunlu kıldığından, Bakanlığımızca hazırlanan “Hükümlü ve Tutukluların Emanete Alınan Kişisel Paralarının Kullanımına Dair Yönetmelik” 13 Temmuz 2005 tarih ve 25874 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu Yönetmeliğe göre; hükümlü ve tutukluların kuruma ilk gelişlerinde üzerlerinde bulunan veya daha sonra posta ya da havale suretiyle gönderilen veya ziyaretçileri tarafından hükümlü ve tutukluların hesabına yatırılan paralar, görevlendirilen bir personel tarafından makbuz düzenlenmek suretiyle, kurumda tutulmakta olan bir deftere kişi bazında ayrı ayrı kaydedilmekte, toplanan paralar ise yukarıda açıklandığı üzere bankada kurum adına açtırılan hesaba yatırılmakta ve bu yolla banka hesabı kurum hesabı olarak takip edilirken, kurum defter kayıtları kişi bazında ayrı ayrı takip edilebilmektedir. Peki! Neden böyle yapılmakta, niçin hükümlü ve tutukluların paraları kişi bazında bankaya yatırılıp faizleri kendi hesaplarına intikal ettirilmemektedir? Bu soruya verilecek cevap çok net olup, bu olumsuzluk idarenin hatalı uygulamasından değil, mevcut hukuki mecburiyetlerden kaynaklanmaktadır. Çünkü: Ceza infaz kurumlarında kalmakta olan tutukluların bankalara yatıracakları ya da çekecekleri paralar için noter onaylı vekalet vermeleri ve bankacılık işlemlerinin vekil tayin ettikleri kişiler tarafından yerine getirilmesi gerekmektedir. Hükümlülerin ise bu gibi bankacılık işlemlerini vasi aracılığıyla yapmasında zorunluluk bulunmaktadır. Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 407 nci maddesinin birinci fıkrasındaki; “Bir yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkûm olan her ergin kısıtlanır.” hükmü ile ikinci fıkrasındaki; “Cezayı yerine getirmekle görevli makam, böyle bir hükümlünün cezasını çekmeye başladığını, kendisine vasi atanmak üzere hemen yetkili vesayet makamına bildirmekle yükümlüdür.” ifadesi uyarınca, hükümlünün kişiliği ve mal varlığı ile ilgili bütün menfaatlerini Yusuf Kenan ÇAĞLAR Kontrolörler Kurulu Başkanı korumak ve hukuki işlemlerde onu temsil etmek üzere bir vasi tayin edilmektedir. Bu nedenle; ceza infaz kurumlarında kalan hükümlü ve tutukluların banka hesapları üzerindeki tasarruf yetkisi ceza infaz kurumu idarelerinde olmayıp, vekil veya vasileri aracılığıyla yerine getirilebilmekte, dolayısıyla kurum idareleri tarafından para çekme ve yatırma imkanı hukuken söz konusu olamamaktadır. Kişi adı belirtmek suretiyle idare tarafından ayrı ayrı banka hesabı açılabilmesinin mümkün olmadığını dikkate aldığımızda, halen kurumlarda mevcut 152 bin hükümlü ve tutuklunun yapacakları harcamaların karşılanabilmesi için iki yol bulunduğu anlaşılmaktadır. Birincisi; vekil ya da vasilerinin her hafta bankaya giderek hükümlü veya tutuklu adına açılmış hesaba para yatırmaları veya hesaptan para çekmeleri ve kuruma gelip ödeme yapmaları gerekmektedir. İkincisi ise; yukarıda da izah edilen “Hükümlü ve Tutukluların Emanete Alınan Kişisel Paralarının Kullanımına Dair Yönetmelik” ile düzenlenmiş olan mevcut uygulamadır. Birinci yolu tercih eden hükümlü veya tutuklular, banka hesapları kendi vasi veya vekilleri aracılığıyla takip edileceğinden, kurum idareleri ile bir ilişkisi olmayacak ve her türlü faiz gelirleri kendi hesaplarına intikal edecektir. Ancak; hükümlü veya tutuklunun kurumdaki ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için her seferinde vasi veya vekilin kuruma gelmesi gerekeceğinden, bu durumun uygulamada mümkün olamayacağı değerlendirilmektedir. İkinci yolun tercihi ise idareler tarafından yapılmış olup, hükümlü ve tutukluların para hareketlerinin takibinde başka bir usul bulunmamaktadır. Bu kayıt şeklinde, her ne kadar kişi bazında faiz geliri tespiti mümkün olmasa da, bankada tutulan paraların faiz gelirlerinin harcanmasında gerekli hassasiyet gösterilmiş ve adı geçen Yönetmeliğin 12 nci maddesinde yapılan düzenlemede, biriken faiz gelirlerinin sadece hükümlü ve tutukluların eğitim ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanması ile iyileştirilmeye yönelik faaliyetlerinde kullanılabileceği hüküm altına alınmıştır. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, mevcut uygulama tamamen hukuki nedenlerden kaynaklanmakta olup, hükümlü ve tutukluların faiz gelirlerine el konulduğu gibi bir yaklaşım söz konusu değildir. Aksine; hükümlü ve tutukluların ihtiyaçlarını karşılayabilmelerini sağlamak için, idarelerin yaklaşık 500 personelin mesaisini bu işe ayırdığının ve elde edilen faiz gelirlerinin de sadece hükümlü ve tutuklulara harcandığının bilinmesinde yarar bulunmaktadır. Burada kurum idarelerine de düşen bir görev bulunduğunu, bu bağlamda; banka hesabına tahakkuk eden faiz gelirlerinin nerelere harcandığı konusunda hükümlü ve tutukluların zaman zaman bilgilendirilmesi gerektiğini hatırlatmak isterim. Sonuç olarak; Soru: Neden banka faizi hesaplarımıza geçmiyor? Cevap: İdareler banka hesaplarını hükümlü ve tutuklular adına değil kurum adına açabildikleri için faiz kurum adına tahakkuk ediyor. Soru: idare neden bankada adımıza hesap açamıyor? Cevap: Hukuki zorunluluklar nedeniyle, hükümlü ve tutukluların bankacılık işlemleri sadece vasi ve vekilleri aracılığıyla yerine getirilebiliyor. Soru: Bizim paramızın faizi ne oluyor ? Cevap: Paranızın faizi yine size harcanıyor. Seslenis Haziran 2014 diyerek cevaplandırmış; Nietzsche’de bu konuda, “Bana yalan söylemiş olman değil, artık sana inanmamam sarsıyor beni” demiştir. Hepimizin bildiği, ‘Yalancı Çoban Masalı’da bu olayı çok güzel anlatır. YALAN Yaşamımız, yalanlarla iç içe. Aldatılıyor ve kandırılıyoruz. Bunları sorguluyor muyuz? Önümüze konulanlardan şüphe duyuyor, akıl ve bilim süzgecinden geçirerek irdeliyor muyuz? Bunları yeterince yaptığımız söylenemez. Belki de yaratılışımız gereği bize iyi bir gelecek vaat eden söylemlere inanmaya eğilimliyiz. Peki, biz yalan söylüyor, aldatıyor ve kandırıyor muyuz? Ne kadar kendimize yakıştırmasak ve reddetsek de çoğumuz zaman zaman yapıyoruz. Hayatta sığınaklarımızdan biri de söylediğimiz yalanlardır. Türk Dil Kurumu yalanı, doğru olmayan, gerçeğe uymayan söz olarak tanımlıyor. Şarkıların, türkülerin, hikâye, roman ve şiirlerin baş konularından birisi olan yalan, ahlaki açıdan kötü bir hareket olarak kabul edilir. Toplumları yozlaştıran, arkadaşlıkları ve dostlukları bitiren, iş ilişkilerini bozan ve aile yaşamını sonlandıran bir neden olarak gösterilir. Dinler de, yalanı günah saymışlardır. Evde ailemiz, okulda öğretmenlerimiz, çevremizde büyüklerimiz, bize hep yalan söylememeyi öğütlerler. Ancak, bebekken ağzımıza yalancı meme tıkıştırır, biraz büyüyünce cinlerle öcülerle korkutur, yalan söylersek Pinokyo gibi burnumuzun uzayacağını söyleyerek kandırırlar. Aksini savunuyor olsalar bile kendileri de, zaman zaman yalan söylemekten geri kalmazlar. * * * Ali Suat ERTOSUN Yargıtay Üyesi Ara sıra yalan söyleyen kişileri, yalancı saymak doğru değildir. Yalan, her zaman çıkar sağlamak veya zor bir durumdan kurtulmak için söylenmez. Bazı kişiler sadece ilgi çekmek için de yalan söylerler. İnandırıcı yalanlar, zekâ, hüner ve bellek gerektirir. Özellikle iddia sahibi insanlar, örneğin bazı politikacılar, yalana daha yakındırlar ve sık sık bu yolu kullanırlar. Algı yönetimlerini kullanarak politikalarını oluşturur, halkı etkiler ve yeni bir tarih yazarlar. Geçmişte de emperyalist güçler, yeni devletler kurmak için hayali cemaatler oluşturarak, bunlara bir geçmiş yaratmış ve tarih bilinci vermişlerdir. * * * Yalan sadece konuşarak söylenmez. Mimiklerimizle, davranışlarımızla veya gerçeği söylememiz gerekirken eylemsiz kalıp susmakla da yalan söyleyebiliriz. Uzmanlar, yalan söylemekte kadınlarla erkeklerin oranının aynı olduğunu; kadınların, başkaları ile ilgili, erkeklerin kendilerine yönelik yalan söylediğini belirtmektedir. Özgüveni olan kişiler, yalana daha az başvururlar. Alınan eğitimin yalan söylememe üzerinde olumlu etkileri vardır. Ancak her zaman için, “Eğitimli olanlar yalan söylemez” denilmesi de mümkün değildir. Eğitim düzeyi yüksek olan bilgili kişiler bile zaman zaman yalan söyleyebilmektedir. Yalan söylemenin en büyük sonucu karşımızdaki kişiye verdiğimiz güvensizliktir. Anı kurtarayım derken yarını kaybederiz. Aristo bunu, “Yalan söylemekle ne kaybederiz” diye sorduklarında, “Doğruyu söylediğinizde bile karşınızdakini inandırmayı kaybedersiniz” SEVİYORUM ÇÜNKÜ SEVGİYE UMUT Bir soru sorsalar ve deseler ki bütün güzel şeyleri kendisinde toplayan ve o güzel şeyleri kendisiyle ifade eden bir kelime söyleyebilir misin? Hiç düşünmeden “SEVGİ” derdim. Kalbine böyle müstesna bir tohum eken kimse aynı zamanda mutluluğu da yakalamıştır. Sevebilmek kalpleri birbirine sıkı sıkıya bağlayan bir kuvvettir. Kalpleri sevgi ve muhabbetle birbirine bağlanmış kimseler, kalpleri dağınık olan ordulardan daha güçlüdür. Kişinin veya kişilerin kalplerinde sevgiye yer vermemesi aslında kendisini bilinmezliğe terk etmesi, gözüyle gördüğü ve içerisinde bulunduğu hayatın dışına çıkarak yalnızlığa sürüklenmesi anlamına gelir. Kalplerde sevgi olmazsa tahammül olmaz. İnsani ilişkilerimizin hepsinde maddi kalıplar ön planda olur. Sevginin girmediği yere kavga, kıskançlık, kaygı, şüphe ve düşmanlık girer. Her şey güvensizlik üstüne inşa edilir. Bu hastalık fertlerden topluma bulaşır ve toplumsal bir davranış halini alır. Bu alışkanlık toplumları önce manevi ve fikri çöküşe sonra da helaka sürükler. Öyle ki denizin üzerindeki çer çöp gibi olurlar. Kalplerini yaşadıklarına rağmen katılaştırmayarak sevgiyle dolduranlar, içerisinde bulundukları toplumu da sevgiyle inşa eder ve fikri kıymetlerini korur manevi durumlarını yükseltirler. Birlik, dayanışma, merhamet ve benzeri her şey onlarda görülür. Sevgi kötülükten arınmış kalbe girer. Sevgi istiyorsak önce sevmeyi öğreneceğiz, sevmeyi isteyeceğiz. Çünkü seversen sevilir mutlu olursun.. Muhittin Bilbik Sinop E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Canım, sevdiğim, yüreğim... Bu duvarlar yetmiyor bizi ayırmaya bilesin, Bu parmaklıklar, bu demir kapılar , Bu hava inan. Bazen bir yumrukla yıkacak kadar güçlü, Bazen bir serçe gibi güçsüzsem, Bir nedeni vardır elbet. Hangi zorluğu yenmemiş insanoğlu? Hele taşıyorsa içinde, bu insanca sevgiyi. Güzel günler, zorlu duraklardan geçer sevdiğim Damla damla birikiyor insan, Damla damla sevgili! Birgün akıp gideceğiz hayata, Duvarlar yıkılacak, Açılacak bütün kapılar bilesin. Benim yüreğim sensin şimdi! Seni vurup durur, Ve yine, Damla damla çoğalıyorsun içimde. Emrah Altundağ Hatay E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Sayfa 13 E edebiyat Bazen doğruyu söylemeye cesaret edemediğimiz, bazen sorumluluktan kaçtığımız, bazen de karşımızdaki insana değer vermediğimiz için yalan söyleriz. Ama en önemlisi, söylediğimiz yalanların sonucuna katlanmamız gerektiğidir. Anton Çehov, “Yalan kadar insanı alçaltan bir şey yoktur.” diyor. Unutmayalım, hiçbir yalan sonsuza kadar sürmez ve gerçekler bir gün mutlaka ortaya çıkar. Atalarımız bunu, “Yalancının mumu yatsıya kadar yanar.” diyerek, ifade etmişlerdir. * * * Yalan, ahlak ve ahlak(etik) felsefesinin, en önemli konularından biridir. 15 ve 16. Yüzyıllarda İtalya’nın birliğini sağlamak için her araca başvurmayı meşru gören, bunun için yalanı da kabul eden Machiavelli’nin görüşleri, zaman içerisinde geliştirilerek “Amaca giden her yol mübahtır” şeklinde faydacı bir düşünce sistemine dönüştürülmüştür. Buna karşın Kant, koşullar ne olursa olsun yalan söylemeyi asla kabul etmemektedir. kimlikleri dışında doğruyu söyleme yükümlülükleri yoktur. Savunmalarında yalan söyleyebilirler. Yalan söylemek, savunma hakkının bir kullanım şekli olarak kabul edilmektedir. * * * Hep yalanın kötülüklerinden söz ettik. Yaşamda hoş görülebilecek ve etik değerleri zedelemeyecek yalanlar da vardır. Bunlara masum yalanlar, beyaz veya pembe yalanlar diyebiliriz. Bir musibetten, felâketten ve kötülükten kurtulmak; kimseye zarar vermeden bir kişiyi mutlu etmek veya üzmemek için ona yalan söyleyebiliriz. Bazen de karşımızdaki kişi bizden yalan söylememizi ister. Orhan Pamuk’un, tutkulu, takıntılı ve bunalımlı bir aşkı anlattığı, ‘Masumiyet Müzesi’ isimli romanında; kadının, sevdiği erkeğe, “Bana yalan söylemeni isterdim aslında… Çünkü insan ancak kaybetmekten çok korktuğu bir şey için yalan söyler.” demesi; Özdemir Asaf’ın, ‘Lavinia’ başlıklı şiirinde, gitmesini istemediği sevgilisine incinirsin uyarısı ile birlikte, “Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim” dizeleri, bunun örnekleri değil midir? Güzel Sözler Psikiyatrist ve psikologlar, yalan söyleme nedenlerini aşağılık, suçluluk, kıskançlık ve saldırganlık duyguları ile açıklamakta ve sınıflandırmaktadırlar. Aldırma söylenenlere: Varsın görenler seni bir ot sansın. Sen gül ol da, uğruna ölmeyen bülbül utansın. Mevlana Yalan, sosyal bir olgu olması nedeniyle sosyologları da yakından ilgilendirmektedir. Sözcüklerin gücünü anlamadan, insanların gücünü anlayamazsınız. Konfüçyus Yalan, adaletin de en büyük sorunlarından biridir. Yalan tanıklık, kanunlarımızda yasaklanmış ve suç sayılmıştır. Sanıklarla ilgili çeşitli görüşler bulunmakta, ülkelere ve sistemlere göre değişiklikler göstermekle birlikte, bizde MADENCİDEN SEVDİĞİNE Zifiri karanlıklarda yürüdüm, Sevdiğime rızıklar bulabilmek için. Toprakları ellerimle eşeledim, Sevdiğimi kimseye muhtaç etmemek için. Her taraf karanlık gözler görmez oldu, Sevdiğim kadınım yolumu gözler oldu. Madencinin yolu özlemin adı oldu, Kömür gözlüm sevdiğin melek oldu. Akıtma gözlerinden mahsun gözyaşlarını, Ruhum sonsuz yolculuğa çıktı. Al sevdiğim biliyorum yüreğim sende saklı, Bu dünya olmazsa berzah alemine kaldı. Sabahları seni düşünür işe başlardım, Karanlıklar olurdu seninle aydınlığım. Anama dostuma artık sen sarılırsın, Metanetli ol sevdiğim çocuklarımız için. Adına yazdığım tüm şiirleri oku içtenlikle, Kafiyeler yüreğimde oluşur seni düşününce. Rabbimiz’ den geldik gidiyorum sensizce, Ne olur sevdiğim gittiğimde üzülme. Barış İmenç Trabzon E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Gölgesiz güneş yoktur ve geceyi tanımak gerekir. Albert Camus Düşmanına benzediğin zaman, savaşmanın anlamı kalmaz. Aliya İzzetbegoviç Seslenis Haziran 2014 Yıl: 13 Sayı: 147 YAYIN KURULU Ali YILDIZ Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı (Yayın Kurulu Başkanı) V. Kadri KAMER Eğitim Daire Başkanı Alperen ÖZTÜRK Tetkik Hâkimi Tülay ÇELEBİ Şube Md. (Psikolog) Habil KANOĞLU Şube Md. (Psikolog) Ramazan GÜNŞAN Şube Md. (Öğretmen) Yayın Koordinatörü Recai YILDIZ Öğretmen Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Naci BİLMEZ Öğretmen Grafik Tasarım Fatih ŞAFAK Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Adına Sahibi Ali Turan KARADAĞ Kurum Müdürü Matbaa-Baskı Şefi: Salim KILIÇ - Montaj: Zafer KARAKAYA Dizgi: Hasan KORKMAZ - İsa KİBAROĞLU Baskı: Şeref KARAAĞAÇ - Turan ÇELİK İdare Yeri: Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu İstanbul Yolu 15. Km Hava Müzesi Karşısı Şaşmaz Ankara Tel: (0312) 278 76 10 Faks: 278 25 68 Baskı: Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Matbaası Yayın Türü: Yerel Süreli Yayın Basım Tarihi: 07.07.2014 www.cte-seslenis.adalet.gov.tr Sayfa 14 E edebiyat USTALARDAN SEÇMELER ANADOLU BAHAR İlkbaharı geldi Anadolu’nun, Silifke’de çiçek açtı nar şimdi. Her tarafı yeşillendi Bolu’nun, Sultandağı benek benek kar şimdi. Eğri yollar yaylaların kuşağı Çayır, çimen sevgililer döşeği, Hora teper Sürmene’nin uşağı, Dadaşların oynadığı bar şimdi. Durgun çayı köpüklendi Daday’ın, Palmiyeler zümrüt tacı Hatay’ın Çukurova cennetidir bu ayın; Aydın ili efelere dar şimdi. Gönül dile gelir kaval sesinde. Boz martılar düğün yapar Mersin’de, Isparta’nın renk renk gül bahçesinde Bülbüllerin neşesini gör şimdi. Cıvıl cıvıl, sessiz duran yuvalar, Kelebekler birbirini kovalar. Halı gibi nakışlandı ovalar... Bölük bölük sarı, yeşil, mor şimdi. Seslenis Haziran 2014 SEVGİYİ ANLAMAK Kelimelerinde insanlar gibi bir özgeçmişleri vardır. Doğarlar, yaşadıklarıyla bir anlam bulurlar ve zamanla yan anlamlar kazanırlar. Böylece tek birşey değil çok sey olurlar, tıpkı “Sevgi” kelimesi gibi... Sevgi: “Sev” kökünden gelir yani “var” dır. Sevgide varmak istediği tek yer kendisidir, insanlığın var olduğu günden itibaren aradığını bulmaya çalıştığı hep kendisidir. Bir yanıyla duygusaldır aslında. Sessizlik, sükunet, huzur, mutluluk hatta birlik, bütünlük hep onun çağrıştırdıklarıdır. Yanlızca çağrıştırmaz, çağırır da. Adının anılmasından ziyade daha çok haykırılmak ister. Bu yüzdendir ki gururlu ve mağrur da olsa hiçbir hayalin gölgesinde kalmayı kendine yakıştıramaz, hiçbir gölge de onun üstüne düşmeyi istemez. Güneşin o güçlü tükenmez yakıcılığından da güçlüdür etikisi. Asidir ele avuca sığmaz. Doğduğu günden itibaren savaşa, düşmanlığa, kötülüğe, zulme karşıdır. Huzurun olmadığı yerleri bulur nerde bir çocuğun umudu çalınsa, nerde bir gencin hayalleri yok olsa, sevdalı kanatları kırılsa, nerde bir aşka yasak konsa koşarak gelir. Acının param parça ettiği yüreklere yerleşir. Önce susar, dinler, çığlıkları dindirir, sonra konuşur, anlar, yüreklendirir ve ayağa kaldırır. Sevginin öğretttiği dili konuşalım, anlayalım. Hepimiz çağıralım, daha güçlü haykıralım, yol alalım, yürüyelim güzel bir yere varalım, birbirimizin yüreklerinde konaklayalım, birbirimizi ziyaret edelim durulalım, ama durmayalım, elden ele karanfiller uzatalım, sınırları yok sayalım. Bırakalım da kâinat’ta hak ettiği gibi bütün görkemiyle yürüsün ve yücelsin o kutasl duygu, yani “SEVGİ”... Mustafa Kemal Göçmen Karaman M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu BULMACA Aşıklar diyarı Elbistan ili... Olur bu mevsimin bağ-ı İrem’i, Her çeşmenin üç-beş tane güzeli, Her çiçeğin bir arısı var şimdi. Çıkıp baksan Çamlıca’nın başına, İki kıt’a bir boğazda aşina... Karakoç’um, gel, yorulma boşuna, İstanbul’u tarif etmek zor şimdi. Abdurrahim KARAKOÇ <<<< HAYATI >>>> 1932 yılının Nisan ayında Kahramanmaraş ili, Elbistan ilçesinde dünyaya geldi. Dedesi, babası ve kardeşleri de şair olduğu için küçük yaşlarda şiire merak sardı. İlk yazdığı şiirleri 2 kitap olacak hacimde iken beğenmeyip yaktı ve 1958 yılından itibaren yazdıklarını ‘Hasan’a Mektuplar’ ismi altında 1964 yılında 10.000 adet bastırdı. Fedai Yayınları arasında çıkan bu eser kısa zamanda tükendi ve 2. baskısını yine 10.000 adet bastırdı. 1958 yılında bulunduğu kasabada belediye mesul muhasibi olarak memuriyete girdi. 1981 yılı Mart ayında emekli oldu. Mücadeleci şiirlerinin çokluğu şartlardan kaynaklanmaktadır. 27 Mayıs Darbesi, zinde güçler, demokrasi maskaralığı ve haksızlıklar hiciv şiirlerini besledi. 30’a yakın mahkemeye verildi, hepsinden beraat etti. Avukat tutmadı, hep kendi kendini savundu. Hiçbir iktidarla barışık olmadı. Şiirlerinde esas unsur insandır. Serdengeçti, Töre-Devlet, Ocak, Yeni Düşünce, Yenisey, Alperen yayınları olarak şimdiye kadar 12 şiir kitabı, bir tane de makalelerinden derlenen nesir kitabı çıktı. 1985 yılından beri gazetecilik yapmaktadır. Bir ara siyasete girdi ve ayrıldı. Niçin girip, niçin ayrıldığını bir röportajda şöyle cevaplandırdı: ‘Allah rızası için girmiştim, Allah rızası için ayrıldım’. Akciğer rahatsızlığı nedeniyle Ankara’da bir hastanede tedavi görmekte iken 7 Haziran 2012 tarihinde vefat etti. Soldan Sağa: 1- Bir iş, oluş veya hareket bildiren kelime - Vilayet 2-Bir sesli harf - Bir sayı 3Şiirde dize sonlarındaki ses benzerliği 4- Bir harf - Çift, iki tane 5- Sıfat Fiil yapan bir ek - İşaret zamirlerinden biri 6-Sessiz harfle bitip sesli harfle başlayan iki kelimenin birleşikmiş gibi okunmasına verilen ad 7- Bir sessiz harf Varlıkları karşılayan kelimeler 8- Kelimelerden oluşan ve bir yargı bildiren dil birlikleri - Bir sessiz harf. 9- Bir harf Şart kipi eki - (Tersi) Bir sayı 10- Bir harf - En şerefli varlık. Yukarıdan Aşağıya: 1- Gazetelerde yayınlanan günübirlik yazılara verilen ad - p,ç,t,k ünsüzlerinin yumuşamasıyla dönüştükleri sessizler 2- Bir sesli harf - Bir sesli harf - (Tersi) Akıl - Bir sesli harf 3- Bir harf - Belli eklerlefiil tabanlarından türeyen, isim, sıfat ve zarf olarak kullanılan kelimeler 4-Fiil sözcüğünün son harfi - (Tersi) Bir bağlaç - Ormanların kralı 5- Beğenilecek nitelikleri taşıyan - Bir “Hırs” sözcüğünün son harfi 6- Aklının ve beynini iyi kullananlar için söylenir - (Tersi) Filleri olumsuz yapan ek - yaşanılan zaman 7- (Tersi) Vilayet - İşaret zamiri -Bitiş. GeçenSayıdakiBulmacanınÇözümü SOMA’YA “ Çizmeleri mi çıkarayım mı ? Sedye kirlenmesin “ Sen bu sözünle gönüllerdesin... Yer altındasın diye mi unuttuk seni ? Sesinizi duymayanlar şimdi neylesin ? Çizmen kirli değil ki, dert etmeyesin. Kirli olan kalbimiz bunu bilesin... Belki de biz mecbur bıraktık seni, Ölümden dönen insan neden böyle desin ? Evladın görmemiş yüzünü senin, Sen bu yüzden mi resimlerdesin ? Bu felaketle mi andık biz seni ? Kalbi kömür olan, seni ne bilsin ? Edebin, tevazuun ağlattı bizi... Ya senin gözyaşını kimler silsin ? Saatler geçmekte, umut bitmekte... Sık dişini SOMA, kalbimizdesin. Yusuf Korkmaz 2. Müdür Trabzon E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu BOĞAZ KÖPRÜSÜ Temel boğazda tekneyle turist gezdiriyor, bir gün bir Amerikalı’yı alıyor başlıyorlar gezmeye... Turist falanca sarayı görüyor. - “Bu ne kadar zamanda yapılmış” diyor. Temel de: “5 yılda” diye cevap veriyor. Amerikalı: - “Yazık bizde olsa 1 yıl...” Biraz sonra filan camiyi görüyor. - “Bu ne kadar zamanda yapılmış” diye soruyor. Temel de: - “ 2 yıl” diye cevap veriyor. Amerikalı: - “ Yazik be bizde olsa 3 ayda biterdi.” diyor. Temel uyuz oluyor duruma. Biraz sonra bir tarihi yapı daha görüyorlar. Yine soruyor turist: Temel “2 ay” diyor. Adam gene yazık be bizde olsa 1 haftada biter, diyor. Temel iyice deliriyor, tam o sırada boğaz köprüsünün altına geliyor.. Adam yukarıyı göstererek “Bu köprü ne kadar zamanda yapıldı?”diyor. Temel şaşkın bakışlarla kafasını kaldırıp: - “Hangisi? Bu mu? Bilmem, bu dün burda yoktu...” ÖZLÜ SÖZ Bilgi size güç verir, ancak saygıyı karakterinizle kazanırsınız. Bruce Lee Bir anda herşeyden vazgeçip gitmek kolaydır nasılsa; Ama marifet değil. Aşk gitmekten vazgeçip sevmektir aslında. Özdemir Asaf Ve herşey bittiğinde hatırlayacağımız şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacaktır Aliya İzzetbegoviç İnsanlar herşeyden, herkesten kaçabilirler ama; Hiç kimse kendi yüreğinden kaçamaz. Paulo Coelho Seslenis Haziran 2014 E edebiyat Sayfa 15 SİZDEN GELENLER YALAN AŞK UTANSIN Bilirim bir dağ durur seninle aramda, Aşılıp geçilmez yamaçlarından. Zamanın bu keskin hesaplarında, Zehirli bir son düşer dudaklarından. Yoruldum peşinden koşmaktan, Sıkıldım bir güzel söz duyamamaktan, Hani ayrılmazdı et tırnaktan, Umursamaz gözlerin eller utansın. Bilinen o eski türkü çalmaya başlar, Yılışık, yapışık yürek tırmalayan. O dağ gül değil leş gibi kokar, Bir sarp çile olur ayak paralayan. “Hain sorular gelir” bu ne sevgidir? Aşkı bedenlere hapsedenlere. Hazza değmezse aşk aşk değildir, Diye bir hüküm düşer gibi bilgiç dillerden. Koşarım serap peşinden yorulur dizim, Önümde dağ diklenir hayasız yüzüyle. Tam buldum derken kaybolur izin, Dünya çıkar karşıma o zehirli hükmüyle. Derki aşk dediğin bedende gizli, Görülmez başka rengi bu diyarlarda. “Hayır” derim aşk dediğin arsız değil ki, Sonra aşkım görülür bu sehpalarda. Artık buralarda durulmaz derim, Çeker giderim bir gün vakitsiz. Bilemem oralarda sever miyim? Doğar mı ömrüme bir güneş sensiz. Turan Kanat Sivas E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Maviye boyadım tüm resimleri, Unutmak istiyorum kirli yüzleri, Geride bıraktım kötü günleri, Yorgun dünüme girenler utansın. Böldüm ekmeğimi mutlu ol diye, Ara sıra hatırla; bu gurur niye? Bu sana sunduğum, en son hediye, Gamlı gönlümde, sevdan utansın. Dura dura sevdim, ben aşkını, Delidumrul oynattın bana şaşkını. Artık eğmem bu dertli başımı, Sana duyduğum saygım utansın. Kibiri bırak, bak etrafına! Kim inanır, artık lafına. Kopsa da senden sonra deli fırtına, Utanmaz bir dille tüküreyim suratına. Şener Özdoğan Kocaeli 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu İNANAMADIM ADI YASEMİN’Dİ Bir mektup, bir yüzük koyup masaya, Kadehleri kırıp gitti dediler. Mutluluk resmine son defa bakıp, Ardına bakmadan gitti dediler. Güllerde çalardı sevda şarkımız, Ellere örnekti büyük aşkımız , Yıkıldı mabedim, göçtü tahtımız, Neden nasıl niçin? İnanamadım. Beyaz tülbendini beline sarmış, Seke seke suyun başına varmış, Bir cilvesi var ki yüreğim yakmış, Adı Yasemin’di lakabı lili... Kara gözlerine sürme çekerdi, Bir anlık nazarla kalbim delerdi, Gül bahçesi gibi her dem gülerdi, Adı Yasemin’di lakabı lili... Evinin önünden her gün geçerdim, Görebilmek için dua ederdim, O bir gülüşüne serden geçerdim, Adı Yasemin’di lakabı lili... Eğilirdi sebil sudan içerdi, Çekinmez herkesle dalga geçerdi, Kimseyi beğenmez kibir ederdi, Adı Yasemin’di lakabı lili... Ekmek kuyruğunda elini tuttum, Heyecandan küçük dilimi yuttum, Kalbim durdu benliğimi unuttum, Adı Yasemin’di lakabı lili... Bazen etek giyerdi bazen de fistan, Cenazede güler anlamaz yastan, Yüzü kızarmazdı eşten ve dosttan, Adı Yasemin’di lakabı lili... Yürürken dönerdi şöyle bir bakardı, Mahalleyi toplar peşine takardı, Hepimizi bir kazığa bağlardı, Adı Yasemin’di lakabı lili... Rabbim kalemini eline almış, Tornaya mı sokmuş kalıp mı atmış? Sanki onu özenmişde yaratmış, Adı Yasemin’di lakabı lili... Bir gün eve geldim haber verdiler, Malihulyan evden kaçmış dediler, Sanki yüreğimi okla deldiler, Adı Yasemin’di lakabı lili... Oy lili lili lili gözümün feri lili, Aklım başımdan gitti ele gittin gideli, Vay lili lili lili ömrümün nuru lili, Baharım kışa döndü sen bu ilden gideli. Nurullah Tuksal Denizli D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Sadık Demirkıran İzmir 3 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Hani ben Kerem’dim sen ise Aslı, Gözlerin nemliymiş, yüreğin yaslı, Kapandı demişsin sevdanın faslı, Bırakıp gitmişsin inanamadım. Yaşayan ölüye döndürmek neden? Bütün ışıkları söndürmek neden? Aşkınla var oldum öldürmek neden? Elveda demişsin inanamadım. Üstümü örtmüşsün, yuvamı yıkıp, Hoşça kal yazmışsın, imzanı atıp, Ölümsüz bir aşkı, hasrete katıp, Sen nasıl gidersin inanamadım. Kader ağlarını örsün diye mi? Leyla yarasına sürsün diye mi? Gözlerim mahşeri görsün diye mi? Yıkıldım sayende inanamadım. Sevda yarası bu, ruhum ayrılmaz, Bir aşk sarhoşuyum, kalbim ayılmaz, Sensiz cennet bana, ödül sayılmaz , Unutur demişsin inanamadım. Hasreti doldurup gönül tasıma, Bulutlar boşaltıp sevda yasıma, İhanet eyleyip büyük aşkıma, Öylece gitmişsin inanamadım. SEVGİM ... Kuru bir toprak gibidir benim sevgim, Yağmur olmadan yapamam. Ufak bir serçe gibidir benim sevgim, Sana fazla yaklaşamam. Görüş günü gibidir benim sevgim, Saatlerce mutlu olamam. Kardelen çiçeği gibidir benim sevgim, Güneşle birlikte yaşayamam. Memleket gibi esir ve yoksuldur benim sevgim, Sana kucak açamam. Ne olur git artık seni sevip de dünyaya, Esir olamam... Erdi Dede Tekirdağ 1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu SENİ SEVMEK Erimek, tadılmamış hazların ortasında, Sevgiden kanatlarla bir boşluğa yükselmek, Yaşamak dolu dizgin ve her gün biraz ölmek, Zevklerin sonsuzluğa açılan sofrasında. Akar ta içimize çeşmelerinden suyun, Dupduru göllerinde gezer beyaz bir kuğu, Huzur; o sevilmeyen kalplerin unuttuğu, En eski bir şaraptır ellerinle sunduğun. Bir rüyadan silkinip görürüz tek gerçeği, Çeker bizi o tutku eşiğinden ölümün. Anlarız hayallerin bizi terk ettiği gün, Dünyada tek gerçek var, Seni sevmek gerçeği... Bayram Çakmak İnebolu M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu YORULDUK ARTIK Depreşti hüzünler içimizde, Türküler ağırlaştı yine, Ayrılığa durdu sevgiler. Güle döndü ayrılık, Sararmış solmuş güllere, İçimize akan kapkara küllere. Dokunduğumuz güller, Dokundu yüreklerimize. Yürekler yangın yeri şimdi. Yangınlar savurdu her yeri şimdi, Yangınlar savurdu her birimizi, Bir ateşti ayrılık. Sardı her yanımızı duman, Hamdık, yandık, piştik, Kavrulduk elhamdülillah. Biz bu ocaklarda, Ekmek sevdamızın peşinde, Vurdukça çapayı derine, Yorulduk da yorulduk. Bir derin uykudayız şimdi... Nevzat Kökçak İnfaz ve Koruma Başmemuru Çanakkale Açık Ceza İnfaz Kurumu CTE SPOR Seslenis Silivri Açıkta Spor Şöleni S ilivri Açık Ceza İnfaz Kurumunda Mayıs ayı spor ayı oldu. Gençlik ve Spor Bayramı münasebetiyle tertip edilen spor turnuvalarına gerek personel ve gerekse hükümlüler tarafından katılım yoğundu. Turnuva kapsamında masa tenisi, satranç, voleybol, üç sayılık basketbol ve futbol maçları gerçekleştirildi. Hükümlü, personel kaynaşmasına vesilen olan turnuva maçları aynı zamanda büyük mücadelelere sahne oldu. CTE FUTBOL TAKIMINDAN BÜYÜK BAŞARI Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Futbol Takımı, 78 takımın mücadele ettiği Spor Toto Kamu Futbol Turnuvasında aldığı başarılı sonuçlarla dikkatleri üzerine çekti. Mavi beyazlı ekip turnuvayı 4. olarak tamamlarken, oynadığı futbolla taraflı tarafsız herkesin takdirini kazandı. C eza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Futbol Takımı, 3. Spor Toto Kamu Futbol Turnuvasını 4. olarak tamamlarken, oynadığı futbolla taraflı tarafsız herkesin takdirini kazandı. 78 takımın mücadele ettiği turnuvada 4. olan mavi beyazlılar, turnuva boyunca oldukça başarılı sonuçlara imza attı. TOPLAM 78 TAKIM MÜCADELE ETTİ Genel Müdür Yardımcısı Ali Yıldız ile Tetkik Hakimleri Bülent Bağcı ve Ekrem Bıyık’ında forma giydiği kırmızı beyazlı ekipte Muhammed Şimşek, Bülent Özdek, Mehmet Kundak, Recep Güngör, Ali Doğan, Hüseyin Hacısalihoğlu, Hakan Kırhan, Çetin Başaran, Duran Önder, Yunus Emre Turan, Zafer Kaya, Halis Demir, Erkan Ziya Koçer, Arif Demirel, Süleyman Sırrı Yemenoğlu, Ömür Murat Eylen, Uğur Yıldırım, İhsan Gökhan Gürel, Engin Gökbulut, Murat Yaya, Cesur Bolat ve Fatih Köytepe turnuva boyunca takımın başarısı için ter döktü. Takımın Teknik kadrosu ise Tetkik Hakimi Kasım Dural, Tahir Çiftgül ve Cemil Gayretli’den oluştu. GRUBU İKİNCİ SIRADA TAMAMLADILAR Ankara Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünce düzenlenen 3. Spor Toto Kamu Futbol Turnuvası, bu yılda çok çekişmeli karşılaşmalara sahne oldu. 7’şerli 11 grupta toplam 78 takımın mücadele ettiği Kamu Futbol Turnuvasında, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Futbol Takımı 4. Grupta yer aldı. Oynadığı 6 maçta 5 galibiyet ve 1 mağlubiyetle grup 2. si olarak bir üst tura yükselen mavi beyazlılar, 2. kademe maçlarında Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğünü 4-1 yenerek 3. kademeye yükseldi. 3. Kademe karşılaşmasında zorlu rakibi ASKİ Genel Müdülüğünü 4-3 ile geçen CTE, 4. Kademe eşleşmelerinde Sosyal Güvenlik Kurumu ile karşılaştı. SGK’ yı zorlu geçen müsabakada 3-1 gibi net bir skorla mağlup eden mavi beyazlılar, 5. kademe karşılaşmalarında Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürlüğü ile eşleşti. Normal süresi 1-1 biten karşılaşma sonunda rakibini penaltı atışları sonucu mağlup eden CTE yarı finale yükseldi. YARI FİNAL HEYCANI NEFESLERİ KESTİ Yarı finalde Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü ile eşleşen Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü, baştan sona üstün götürdüğü karşılaşmada gol yollarında etkili olamadı. 90 dakikası berabere biten maçta penaltı atışları sonucunda rakibine mağlup olan CTE, final şansını kaybetti ve turnuvada 3. lük maçı oynadı. 3. lük maçında Ankara Büyükşehir Belediyesi ile karşılaşan mavi beyazlı ekip, karşılaşmada atak bir oyun ortaya koymasına karşın bulduğu fırsatları cömertce harcadı. Karşılaşmadan 2-1 mağlup ayrılan Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Futbol Takımı, bu sonuçla turnuvayı 4. sırada tamamladı. Futbol Turnuvası nefesleri kesti Genel Müdür Yıldırım, CTE Futbol Takımını kabul etti Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Spor Toto Kamu Futbol Turnuvasında 4. olan CTE Futbol takımını kabul etti. Kabulde, Genel Müdür Yardımcısı Ali Yıldız futbol takımı adına 4. lük kupasını, Genel Müdür Yıldırım’a takdim etti. Turnuva da takımın almış olduğu başarılı sonuçlar- dan övgüyle bahseden Yıldırım, sporda kupalardan çok birlik ve beraberlik duygusunun önemli olduğunu kaydetti. Yıldırım, bu başarıların kurumlar adına sürdürülebilir olmasını istediğini ifade ederek turnuvadaki başarısından dolayı bütün takımı kutladı. AÇILIŞ GOL KRALINDAN Bozüyük Açık Ceza İnfaz Kurumunda düzenlenen Futbol turnuvası sona erdi. 8 takımın katıldığı turnuvada şampiyon Terzispor oldu. Oldukça heyecanlı karşılaşmaşlara sahne olan turnuva sonunda finale kalan iki takım seyir zevki yüksek bir karşılaşma izlettiler. Karşılaşmayı Cumhuriyet Başsavcısı Togay Akdemir, Garnizon Komutanı Binbaşı Alper Koç, Jandarma Bölük Komutanı Yüzbaşı Süleyman Can, İlçe Sağlık Müdürü Dr. İbrahim Tütüncüoğlu, Kurum Müdürü Kerim Çiflikli, 2. Müdürler Yaşar Doğu Yıldıran, Hakan Turan, Sadi Kartal ile personel ve hükümlüler izledi. Malatya’da Voleybol Turnuvası Malatya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu ve hükümlülerin moral motivasyonlarını artırmak amacıyla 19 Mayıs Voleybol Turnuvası düzenlendi. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı kutlama etkinlikleri kapsamında düzenlenen turnuvanın final maçı oldukça çekişmeli geçti. Kurumun çok amaçlı spor salonunda yapılan ve 18 takımın katıldığı turnuvada C-5 ve C-10 takımlarının mücadele ettiği ve oldukça çekişmeli setlere sahne olan maç sonunda rakibini mağlup eden C-5 takımı şampiyon oldu. Hükümlü ve tutuklular ile personelinde izlediği izleyiciler arasında olduğu turnuva sonunda şampiyon olan takımı tebrik eden Kurum 2. Müdürü Gülbahar Polatkan, centilmence geçen turnuvaya katılan tüm hükümlü ve tutuklulara teşekkür etti. Gemlik Açık Ceza İnfaz Kurumu futbol sahası düzenlenen törenle hizmete açıldı. Kurumda bulunan hükümlülerin yeniden topluma kazandırılması çalışmaları kapsamında Bursa Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle yapımı tamamlanan futbol sahasının açılış törenine Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Abdullah Karadağ, Gemlik Kaymakamı Cahit Işık, Gemlik Belediye Başkanı Refik Yılmaz, Gemlik Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Ayaz ve Bursaspor Şöhretler takımı katıldı. Açılış konuşmalarını Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Abdullah Karadağ ve SMAÇLAR ŞAMPİYONLUK İÇİN Şampiyon Ani Müdahale oldu Denizli D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu tarafından düzenlenen II. Bahar Ayı Futbol Turnuvası mücadele gücü yüksek karşılaşmalara D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Hasan Erbil Eğitim Merkezi, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, Sarayköy Açık Ceza İnfaz Kurumu ve Bozkurt Kadın Açık Ceza İnfaz Kurumu takımlarının da mücadele ettiği turnuvada Denizli Faal Futbol Hakemleri Derneğinden lisanslı hakemler görev aldı. 2 grupta toplamda 12 takımın mücadele ettiği turnuvada şampiyonluğu İdare Takımını Finalde mağlup eden “Ani Müdahale” takımı kazanırken, “İdare” takımı ikinci, Denetimli Serbestlik takımı da üçüncü sırada yer aldı. Turnuvada 15 gol atan Ani Müdahale takımından İnfaz Koruma Memuru Hurşit Bektaş Gol Kralı olurken, Bozkurt Kadın Açık Ceza İnfaz Kurumu en centilmen takım ödülünü aldı. Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Ayaz yaparken, konuşmaların Ardından kurumda bulunan hükümlülerden oluşan futbol takımı ile Bursa Şöhretler Takımı arasında dostluk müsabakası yapıldı. Oldukça çekişmeli geçen müsabaka sonunda Bursaspor Şöhretler Takımına ve Bursa Büyükşehir Belediyesine katkılarından dolayı plaket takdim edilirken, Bursaspor Şöhretler Takımı oyuncularından Eski Milli Futbolcu ve Gol Kralı Okan Yılmaz, Cumhuriyet Başsavcısı Ayaz’a imzalı Bursaspor forması hediye etti. Tokat T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda koğuşlar arası voleybol turnuvası düzenlendi. 40 takımın mücadele ettiği turnuva oldukça çekişmeleri maçlara sahne oldu. Turnuva final maçını Tokat Cumhuriyet Başsavcısı Özkan Gültekin, Adalet Komisyonu ve ACM Başkanı Ercan Adalı, İdare Mahkemesi Başkanı Mehmet Karakuş, Cumhuriyet Savcısı Turgut Türkmen, Kurum Müdürü Hacı Aydinç, Ceza İnfaz Kurumu Bölük Komutanı J. Kd. Üstğ. Selçuk Öztürk, kurum personeli ile hükümlü ve tutuklular izledi. Oldukça çekişmeli geçen final maçında, B1-2 ile B1-6 koğuşları karşı karşıya geldi. Centilmenliğin ön safta yer aldığı final maçında, rakibini 3-1’lik skorla yenen B1-2 koğuşu, kupayı almaya hak kazandı. Turnuvanın fair-play ödülüne ise, Cumhuriyet Savcısı Turgut Türkmen’in kurduğu çocuk hükümlü ve tutuklulardan oluşan takım layık görüldü. Final maçının ardından oyunculara kupa, madalya ve hediyelerini Adalet Komisyonu Başkanı Ercan Adalı ile Başsavcı Özkan Gültekin takdim etti. Başsavcı Gültekin, maçın ardından yaptığı konuşmada, takımları ayrı ayrı tebrik ederken, hükümlü ve tutukların topluma kazandırılmaları açısından bu tür sosyal aktivitelerin önemli olduğunu ifade ederek emeği geçen herkese teşekkür etti.