BRÜKSEL`DE BİR HAFTA
Transkript
BRÜKSEL`DE BİR HAFTA
11 T e m m u z 2 0 1 6 2016 / 28 BU SAYIDA : AB - ABD AB ÜLKELERİ AB KÜRESEL STRATEJİSİ NATO ZİRVESİ SİBER GÜVENLİK TÜSİAD BUSINESSEUROPE ÜYESİDİR ISTANBUL ANKARA BRUSSELS BERLIN LONDON PARIS BEIJING WASHINGTON DC AVRUPA İŞ DÜNYASI KONFEDERASYONU [email protected] [email protected] [email protected] [email protected] [email protected] [email protected] [email protected] [email protected] www.tusiad.org 13, AVENUE DES GAULOIS B-1040 BRUXELLES T: +32 2 736 4047 HAZIRLAYANLAR : Dilek İştar Ateş – Dilek Aydın AB - ABD - AB – ABD arasında veri akışlarını düzenleyen ve Ekim 2015’te AB Adalet Divanı tarafından geçersizliğine hükmedilen Güvenli Liman Anlaşması’nın yerini alacak olan Gizlilik Kalkanı (Privacy Shield) Anlaşması üye ülke temsilcilerinden oluşan ve 31. Madde Komitesi olarak adlandırılan komite tarafından onaylandı. Böylece kararın AB Komisyonu tarafından resmi olarak kabul edilmesinin önü açılmış oldu. Dijital Tek Pazardan sorumlu AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Ansip ve Adalet, Tüketiciler ve Cinsiyet Eşitliğinden sorumlu AB Komiseri Jourová’nın gerçekleştirdiği basın açıklamasında yeni anlaşmanın veri transferi gerçekleştiren şirketler için net ve sağlam yükümlülükler belirlediğine ve kuralların uygulamasına ilişkin kontrol ve güvenceleri sağlamlaştırdığına vurgu yapıldı. Ek olarak tarihte ilk kez ABD’nin kamu makamlarının emniyet ve ulusal güvenlik gerekçeleriyle verilere erişimine ilişkin net sınırlamalar getirileceğine, güvence ve denetim mekanizmaları oluşturulacağına, yanı sıra AB vatandaşlarının verilerine yönelik ayrılık gözetmeden kitlesel gözetim gerçekleştirilmeyeceğine ilişkin yazılı güvenceler ilettiği kaydedildi. İnternet bağlantısı için - AB ve ABD arasındaki Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması (TTIP) müzakerelerinin 14. turu 11-15 Temmuz haftasında Brüksel’de gerçekleştirilecek. Müzakerelerin öncesinde AB tarafında gerçekleştirilen “Danışma Grubu” toplantısında tıbbi cihazlar, kozmetik ürünler, tekstil, otomotiv, kimyasal maddeler sektörlerinin yanı sıra dijital ticaret konusunda AB müzakerecilerinin AB tarafına iletmesi gereken konular ele alındı. AB Komisyonu, Başkan Obama’nın görev süresinin dolmasından önce TTIP müzakerelerinin tamamlanmasını hedefliyor. Ticaretten Sorumlu AB Komiseri Cecilia Malmström 29 Haziran’da - 2 – Washington’da yaptığı konuşmada Birleşik Krallık’ta yapılan referandumun TTIP müzakerelerinin gidişatını etkilemeyeceği yönünde güvence vermiş ve müzakerelerin yılsonuna kadar tamamlanması yönündeki hedefi yinelemişti. İnternet bağlantısı için - ABD Başkanı Barack Obama, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker NATO Zirvesi sırasında gerçekleştirdikleri toplantının ardından ortak bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Liderler konuşmalarına Dallas’ta gerçekleşen saldırılar sebebiyle üzüntülerini ve hayatını kaybedenlerin ailelerine taziye mesajlarını paylaşarak başladılar. ABD Başkanı Barack Obama konuya ilişkin değerlendirmelerini takiben, Birleşik Krallık vatandaşlarının AB’den ayrılma yönünde oy kullandığı referandum sonrası AB entegrasyon sürecine ve son gelişmelerin Transatlantik ilişkilere etkisine yönelik görüşlerini paylaştı. ABD Başkanı şu noktalara dikkat çekti: Birleşik Krallık ve AB pragmatik ve işbirliğine dayalı bir anlayışla geçiş sürecinin sorunsuz ve düzenli olarak gerçekleşmesini sağlayacaktır. Müzakerelerin uzaması ve çekişmeli geçmesi kimsenin yararına değildir. AB entegrasyonu modern zamanların en büyük siyasi ve ekonomik başarısıdır ve bu başarının korunması gerekmektedir. Demokratik ve birleşmiş bir Avrupa ABD’nin önemli oranda yararınadır. ABD 70 yıldır olduğu gibi AB entegrasyonunun önemli destekçisi olmaya devam edecektir. Liderlerin basın toplantısında ele aldığı diğer konular özetle şu şekildedir: AB, ABD ve NATO küresel düzenin merkezi unsurlarıdır, birbirlerini tamamlayıcıdır. Yabancı terörist savaşçıların hareketleri ve terör eylemlerinin önlenmesi yönünde karşılıklı bilgi paylaşımı sürdürülecektir. NATO ülkeleri Afganistan’da güvenlik için ülkeye destek sağlayacaktır. Ukrayna’da siyasi ve ekonomik reformlar desteklenecek, AB ve ABD’nin Rusya’ya yönelik yaptırımları Minsk Anlaşması uyarınca tüm yükümlülükler Rusya tarafından yerine getirilinceye kadar sürdürülecektir. Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılması sürecinin ciddi jeopolitik sonuçları olabilir. Yeni dönemde AB ve Birleşik Krallık arasında yakın ilişkilerin korunması AB ve ABD’nin çıkarları için önemlidir. AB ve ABD Birleşik Krallık’ta referandum sonuçları üzerinde de etkisi görüldüğü şekilde küreselleşme ve ekonomik entegrasyon sürecinin olumlu etkilerinden faydalanamayan vatandaşların endişelerini ele alacak adımlar atılması gerektiği konusunda hemfikirdir. Resmi kurumlar daha hızlı hareket edebilmeli, bürokrasi azaltılmalı ve sıradan vatandaşların gerçek ekonomik ilerlemesi desteklenmelidir. Atlantik’in iki tarafında da antidemokratik eğilimler, ulusal egoizm, izolasyon ve AB karşıtlığı eğilimleri artmaktadır. AB ve ABD liberal demokratik değerleri korumalıdır. Avrupa - Atlantik ittifakının temelini oluşturan ortak değerlerin; insan hakları, özgürlükler, demokrasi ve tüm bunların önkoşulunu oluşturan hukukun üstünlüğü ilkesinin pekiştirilmesine yönelik bağlılık gösterilmelidir. Ekonomik büyümenin hızlandırılması için altyapı, eğitim, yenilikçilik ve güvenlik gibi alanlarda kamu yatırımları, yanı sıra eşitsizliğin ve işsizliğin azaltılması için mesleki eğitim çalışmaları büyük önem taşımaktadır. ABD, AB’nin enerji güvenliğinin güçlendirilmesi yönünde destek sağlamaya devam edecektir. Zorluklar göz ardı edilmemekle birlikte iş yaratımı ve büyüme için Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması’nın - 3 – tamamlanması için çalışmalar sürdürülecektir. Anlaşmanın ana bölümlerinin bu yıl içerisinde tamamlanması istenmektedir. Göçmen ve sığınmacı krizi kapsamında NATO, AB’nin Ege Denizi ve Akdeniz’de sürdürdüğü deniz operasyonlarına desteğini artırmalıdır. İklim değişikliği alanında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Paris Konferansı kapsamında sağlanan anlaşmanın tüm AB üyeleri tarafından onaylanması beklenmektedir. İnternet bağlantısı için AB Ülkeleri - AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker NATO Zirvesi sırasında AB – ABD liderlerinin gerçekleştirdiği ortak basın toplantısında Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılma sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Juncker öncelikle Birleşik Krallık ile AB üyeliğinden ayrılığın şartları ve yeni ilişki modeline ilişkin müzakerelerin AB Kurucu Anlaşması’nın 50. Maddesi uyarınca Birleşik Krallık yönetimi tarafından resmi bildirim gerçekleştirilmeden başlatılamayacağını yineledi. Juncker bu kararın “düşmanca” bir yaklaşımla alınmadığını belirterek, AB ve Birleşik Krallık’ın savunma ve askeri alanın ötesinde, ticaret öncelikli olmak üzere uluslararası düzeyde tüm ilgili alanlarda ortak çıkarları bulunduğuna dikkat çekti. Öte yandan herhangi bir ülkenin AB Tek Pazarı’na serbest erişim sağlamak istemesi durumunda, çalışanların serbest dolaşımı dâhil olmak üzere Tek Pazar’ın dört temel özgürlüğüne saygı göstermek zorunda olduğunu hatırlattı. Birleşik Krallık artan göç oranları temelinde çalışanların serbest dolaşım özgürlüğü konusunda kısıtlamalar getirmek istemiş, bu konu aynı zamanda AB’den ayrılma yönünde kampanya yürüten kesimlerin temel tezleri arasında yer bulmuştu. Juncker konuşmasında son olarak Birleşik Krallık’ın NATO içerisinde güçlü bir müttefik ve AB için üçüncü ülke olarak güçlü bir ortak olarak kalmasının AB’nin ve tüm dünyanın yararına olduğunu vurguladı. İnternet bağlantısı için - AB Komisyonu İspanya ve Portekiz’in öngörülen süre içerisinde aşırı bütçe açıklarını düzeltmediklerini teyit etti. Portekiz’in öngörülen son tarih olan 2015’te bütçe açığını düzeltememiş olduğuna karar veren AB Komisyonu üyeleri İspanya’nın da 2016 olarak belirlenmiş olan tarihe uymasının mümkün olmadığına karar verdi. Söz konusu süreler 2013 yılında AB Konseyi tarafından belirlenmişti. Yapılan tespitler sonrasında AB’nin İşleyişini Düzenleyen Antlaşma’nın 126(8) numaralı maddesi uyarınca AB Komisyonu’nun bu ülkeler için ceza önerisinde bulunması gerekecek. AB Komisyonu ayrıca her iki ülke için ayı ayrı mali uyum yol haritası taslağı oluşturacak. Yapılan değerlendirmeler iki ülkenin sadece geçmiş dönem mali verileri göz önünde bulundurularak gerçekleştirildi. Her iki ülke de mali konsolidasyon alanında önemli aşamalar kaydetmiş olmakla birlikte AB Konseyi tarafından belirlenmiş olan hedefleri özellikle yapısal mali gereklilikler alanında yakalayamadı. İspanya’nın 2009’da %11’e ulaşan bütçe açığı, 2012’de %10,4’e ve 2015’te de %5,1’e düştü. 2015 yılı için bütçe açığı hedefi %4,2 olarak önerilmişti. Hükümetin bütçeyi dengelemek için 2013 – 2015 döneminde GSYH’nın %0,6’ı kadar tasarruf ettiği, AB Konseyi önerilerinde ise bu rakamın %2,7 olarak belirlenmiş olduğu tespit edildi. 2014’te %99,3 olarak belirlenen kamu borçlanma düzeyi 2015’te değişmeyerek %99,2 olarak belirlendi. Portekiz’in bütçe açığı 2010’daki %11,2’lik seviyeden 2015’te %4,4’e düşmüş olmakla birlikte 2015 için belirlenen hedef olan %2,5’in üstünde gerçekleşti. Kamu borçlanma seviyesi ise 2014’te GSYH’nın %130,2’si olarak en üst noktaya ulaştı; 2015’e gelindiğinde GSYH’nın %129’u olarak yüksek seviyede kalmaya devam etti. Küresel ekonomik krizden çıkış çabaları sonucunda geçtiğimiz yıllar içerisinde AB ve Euro Alanı’nda kamu maliyesi olumlu yönde gelişme gösterdi. Euro Alanı’nda kamu açığı 2009’daki %6,3’lük seviyeden 2015’te %2,1’e indi; 2016 sonu için %1,9 öngörülüyor. - 4 – Bu oranlar AB genelinde sırasıyla %6,7 ve %2,4 olarak tespit edildi; 2016 için %2,1 öngörülüyor. İnternet bağlantısı için AB Küresel Stratejisi - AB Komisyonu Başkan Yardımcısı ve Güvenlik ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, Avrupa Birliği’nin Güvenlik ve Dış Politika Küresel Stratejisi’ni açıkladı. Terörizm, yasa dışı göç, iklim değişikliğinin önlenmesi gibi güncel sorunların yer aldığı Küresel Strateji, Avrupa Birliği’nin bu konularla ilgili dışarıda gerçekleştireceği eylemleri kapsıyor. AB Küresel Stratejisi dört ilke temelinde oluşturuldu: Ulusal çıkarlar ve AB düzeyindeki çıkarlar arasında farklılık bulunmamaktadır. AB vatandaşlarının yararına olan konuların ele alınmasında üye ülkeler ve AB kurumları birlikte çalışmalıdır. Avrupa Birliği küresel piyasalarda ve küresel kuralların oluşturulması süreçlerinde aktif rol almalıdır. Güvenlik, çevre ve hammadde alanlarında yürütülen politikalarda iç ve dış politika dinamikleri birbirinden ayrılmamalıdır. Avrupa Birliği çatışmaların, yoksulluğun ve insan hakları mücadelelerinin temel sebeplerinin ele alınması konusunda büyük bir sorumluluk bilinci içerisinde olacaktır. Avrupa Birliği küresel düzenin kurallar temelinde işlemesine katkı sağlamak amacıyla ortaklıkların gelişimi yönünde yatırımlarını sürdürecektir. Küresel Stratejide AB’nin dış eylemlerinde öncelik vereceği alanlar şu şekilde sıralanıyor: güvenlik, AB’nin doğusunda ve güneyinde bulunan bölgelerdeki (Orta Asya ve Orta Afrika gibi) devletlerin ve toplumların krizlerle başa çıkabilecek dayanıklılığa sahip olması, Suriye ve Libya’da olduğu gibi kapsamlı ve çok taraflı çözüm gerektiren krizlerin ele alınması. Stratejide Avrupa Birliği’nin Rusya ile ilişkilerine de yer veriliyor. Rusya ile ilişkilerin yönetiminin bazı güçlükler içerdiği belirtilerek, AB’nin Rusya’ya yönelik politikasının istikrarlı olması gerektiği, tüm üye ülkelerin birlik içinde hareket etmesi gerektiği vurgulanıyor. Rusya’nın Kırım’ı yasadışı olarak kendisine bağlaması ve Ukrayna’nın doğusunda istikrarsızlığa yol açılmasının kabul edilmez olduğunun altı çiziliyor. Strateji belgesinde AB’nin Rusya ile ilişkilerini sürdüreceği, görüş ayrılıklarını tartışacağı ve çıkarların kesişmesi durumunda da işbirliği yapılacağına yer veriliyor. Akdeniz, Orta Doğu ve Sahra Altı Afrika Bölgesi’ndeki çatışmaların yakın gelecekte çözümlenemeyeceğinin öngörüldüğü Strateji belgesinde çatışmaların çözümü, kalkınma ve insan haklarının teşvik edilmesinin özellikle terörizm tehdidinin ortadan kaldırılması açısından önem taşıdığı belirtiliyor. Strateji belgesinde AB’nin güvenlik açısından önem verdiği şu başlıklar yer almakta: Avrupa Birliği ve üye ülkeler siber tehditlere karşı koruma önlemlerini artırmayı hedeflemektedir. Üye ülkeler arasındaki teknik ve operasyonel siber işbirliği AB düzeyinde ele alınacaktır. Siber güvenlik alanında ABD ve NATO ile işbirliğinin kapsamı genişletilecektir. Avrupa Birliği, Enerji Birliği’nin hedefleri doğrultusunda enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesine öncelik verecektir. Avrupa Birliği’nin enerji diplomasisiyle enerji üreticisi ve güçlendirilmesi geçiş ülkeleriyle hedeflenmektedir. ilişkilerin kapsamında yeni ortak çalışma modelleri ve daha iddialı hedeflerin belirlenmesi gerektiği dile getiriliyor. Daha güçlü bir NATO ve daha güçlü bir AB’nin birbirini destekleyen unsurlar olduğuna dikkat çekiliyor. Ortak ve komşu ülkelerde istikrarın desteklenmesinin NATO ülkeleri ve AB’nin güvenliği ve bölgede barış ve refah için önem taşıdığı hatırlatılarak, söz konusu ülkelerin karşı karşıya oldukları zorlukları ele almaları için NATO ve AB’nin bu ülkelerin bağımsızlığı, egemenliği ve toprak bütünlüğüne, yanı sıra reform çalışmalarına sağlanan desteğin sürdürüleceği belirtiliyor. Bu hedefler doğrultusunda acil olarak atılması gereken adımlar şu şekilde listeleniyor: İnternet bağlantısı için NATO Zirvesi - AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg imzalı AB – NATO Ortak Bildirisi NATO Varşova Zirvesi kapsamında 8 Temmuz’da yayımlandı. Bildiride NATO – AB stratejik ortaklığının yeniden canlandırılması ve içeriğinin genişletilmesi gerektiği vurgulanıyor. Avrupa – Atlantik toplumlarının Güney ve Doğu kaynaklı ve tarihte benzeri görülmemiş zorluklarla karşı karşıya olduğu belirtiliyor. Ortak zorluklar ve güvenliğin bağlantılılığı temelinde AB – NATO işbirliği - 5 – Hibrid tehditlerle mücadele kabiliyetinin artırılması: Zamanında bilgi ve uygun olduğu durumlarda istihbarat paylaşımı ile analiz, önleme ve erken tespit alanında ortak çalışmaların artırılması, stratejik iletişim ve müdahale alanında işbirliği yürütülmesi gerekiyor. Eşgüdümlü prosedürler belirlenen eylemlerin uygulamasına önemli katkı sağlayacak. Denizlerde ve göç alanında operasyonel işbirliğinin genişletilmesi: Denizlerde durumsal farkındalık paylaşımlarının artırılması, Akdeniz ve diğer bölgelerde faaliyetlerin koordinasyonu ve pekiştirilmesi gerekiyor. Siber güvenlik ve savunma alanında çalışmaların eşgüdümünün artırılması: Bu alanda misyon ve operasyonlar, tatbikatlar, yanı sıra eğitim alanında işbirliğinin artırılması gerekiyor. AB ülkeleri ve NATO müttefikleri tarafından tutarlı, birbirini tamamlayıcı ve birlikte işlerliği bulunan savunma yetenekleri ve çok taraflı projeler geliştirilmesi planlanıyor. Savunma sanayinin, savunma araştırmalarının ve Avrupa içinde ve Atlantik eksende sanayi işbirliğinin güçlendirilmesi gerekiyor. Tatbikatlarda eşgüdümün artırılması: İlk adım olarak hibrid tehditlere yönelik tatbikatlar dâhil olmak üzere 2017 ve 2018 yıllarında uygulanmak üzere paralel ve eşgüdümlü tatbikatların geliştirilmesi planlanıyor. Doğu ve Güney bölgelerinde ortak ülkelerin savunma ve güvenlik kapasitelerinin geliştirilmesi ve dirençlerinin artırılması: Denizlerde kapasitenin güçlendirilmesi dâhil olmak üzere tamamlayıcı rolü olacak belirli projelerin geliştirilmesi hedefleniyor. Bu alanlarda işbirliğinin AB ve NATO için stratejik öncelik olduğu ve hızla uygulamaya geçilmesinin elzem olduğu vurgulanıyor. Belirlenen alanlarda somut eylemlerin ve personel koordinasyon mekanizmalarının geliştirilmesi gibi uygulamaya yönelik seçeneklerin geliştirilmesi yönünde Avrupa Dış Eylemler Dairesi ve NATO personelinin AB Komisyonu’nun ilgili bölümleriyle işbirliği içerisinde çalışacağı belirtiliyor. Bu çalışmanın sonuçlarının Aralık 2016’da liderlere sunulacağı not ediliyor. İnternet bağlantısı için - AB Komisyonu Başkanı, AB – NATO Ortak Bildirisi dolayısıyla gerçekleştirilen ortak basın toplantısında AB’nin güvenlik tehditlerine yönelik mücadelenin güçlendirilmesine yönelik çalışmalarına ilişin bilgi verdi. Juncker bu kapsamda gerçekleştirilen ve planlanan girişimleri şu şekilde listeledi: AB Güvenlik ve Dış Politika Küresel Stratejisi: Söz konusu belge bölgede güvenlik ve istikrar alanında mevcut siyasi iradenin göstergesidir. - 6 – Hibrid tehditlere yönelik strateji: Bu konuda AB strateji belgesi Nisan ayında yayımlandı. Avrupa Dış Eylemler Dairesi ve NATO özellikle hibrid tehditlerin tespit edilmesi ve bu tehditlere yönelik müdahalede yakın çalışma yürütmektedir. Siber güvenlik: Siber güvenliğe yönelik tehditlerle başa çıkabilme çalışmalarına hız vermek amacıyla yeni bir kamu-özel sektör ortaklığı girişimi bu hafta başlatıldı. Girişim kapsamında önümüzdeki dört yıllık dönemde 1,8 milyar €’luk yatırımın harekete geçirilmesi hedefleniyor. Avrupa Savunma Sanayi: 2016 yılı içerisinde yayımlanmak üzere Savunma Eylem Planı hazırlıkları sürüyor. Üye ülkeler arasında daha güçlü bir savunma sanayi için işbirliğinin artırılması önem taşıyor. Eylem Planı kapsamında savunma alanında işbirliği ve savunma sanayine yönelik politikalar, programlar ve finansman seçenekleri ele alınacak. Araştırma: AB araştırma programları savunma sanayinin desteklenmesi için teknoloji geliştirme odaklı araştırmalara destek vermeye devam edecek. 90 milyon €’luk hazırlık programı üzerinde anlaşma hâlihazırda sağlanmış bulunuyor. Üçüncü ülkelerle ortaklıklar: Birbiri ile bağlantılı olan kalkınma ve güvenlik alanında komşu ülkelerle işbirliği geliştirilmeye devam ediliyor. Bu bağlamda AB İstikrar ve Barış Aracı kapsamında yapılan değişiklikler ile 2016 – 2020 arasında ortak ülkelere askeri yetenekler dâhil olmak üzere güvenlik yeteneklerinin geliştirilmesi için 100 milyon €’luk mali destek sağlanacak. Göç ve sığınmacı krizi kapsamında AB – NATO işbirliği: Ege Denizi’nde yasadışı göçmen geçişlerini ve göçmen ve sığınmacı kaçakçılığı faaliyetlerini durdurmak için yürütülen AB askeri operasyonu, Sofya Operasyonu ve AB sınır yönetimi ajansı Frontex ile NATO arasında işbirliği etkili olmuştur. Juncker konuşmasını AB – NATO işbirliğinin artırılmasının acil olduğunu, karşılaşılan istikrarsızlık karşısında iç gözlem ve izolasyon zamanı olmadığını vurgulayarak bitirdi. İnternet bağlantısı için - AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi ve AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Federica Mogherini NATO Zirvesi dolayısıyla bulunduğu Varşova’da Afganistan Cumhurbaşkanı Ghani, İcra Heyeti Başkanı Abdullah ve Dışişleri Bakanı Rabbani ile bir araya geldi. Toplantıda bölgede durum, göç dâhil olmak üzere ortak zorluklar ve 4-5 Ekim tarihlerinde Brüksel’de gerçekleşecek olan Afganistan Konferansı’nın hazırlıkları ele alındı. Mogherini ve Ghani Afganistan ve bölgede istikrar ve barışın teminin ortak bir sorumluluk, güvenlik ve kalkınmanın bağlantılı unsurlar olduğunu vurguladı. Afganistan için Brüksel Konferansı’nda devlet ve kurumsal gelişim, sürdürülebilir uluslararası destek ve fonlar, barış için bölgesel destek ve sınırlar arası işbirliğinin iyileştirilmesi gibi siyasi ve mali destek odaklı konuların ele alınacağı belirtildi. Taraflar Afganistan kaynaklı yasadışı göçün ve göçe kaynak oluşturan sebeplerin ele alınması için daha fazla çalışma gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguladı. İade ve geri kabul alanında etkili işbirliğine yönelik diyaloğun devam ettirilmesi kararlaştırıldı. İnternet bağlantısı için Siber Güvenlik - AB Komisyonu, siber güvenliğe yönelik tehditlerle başa çıkabilme çalışmalarına hız vermek amacıyla yeni bir kamu-özel sektör ortaklığı başlattı. Yeni ortaklık çerçevesinde gerçekleştirilecek çalışmaların 2020’ye kadar yaklaşık 1,8 milyar €’luk yatırımı harekete geçirmesi bekleniyor. işletmelerin dijital ekonomiye olan güveninin sarsılmasına neden oluyor. AB Komisyonu ise Dijital Tek Pazar Stratejisi’nin bir parçası olarak siber güvenlik alanında sınır ötesi işbirliğini güçlendirmeyi ve bu alanda yeni ve güvenli teknoloji ve ürünlerin geliştirilmesini hedefliyor. Avrupa Birliği kurulan kamu-özel sektör ortaklığına Ufuk 2020 Programı’ndan 450 milyon € katkı koyacak, siber güvenlik pazarında yer alan ve Avrupa Siber Güvenlik Örgütü (ECSO) tarafından temsil edilen paydaşların bu tutarın üç katına ulaşan bir katkı koyacağı öngörülüyor. Kamu-özel sektör ortaklığında ulusal, yerel, bölgesel kamu idareleri, araştırma merkezleri ve akademik çevreler de yer alacak. Ortaklığın yürüteceği çalışmalar ile enerji, sağlık, ulaşım ve finans gibi sektörler için siber güvenlik çözümleri bulunması amaçlanıyor. ECSO ile imzalanan ortaklığın yanı sıra AB Komisyonu AB siber güvenlik pazarındaki farklılıkları ortadan kaldırmak üzere bir takım önlemler aldı. Hâlihazırda bilgi ve iletişim teknolojileri alanında faaliyet gösteren şirketlerin birden fazla üye ülkede ürün ve hizmetlerini satabilmesi için değişik sertifika süreçlerinden geçmesi gerekiyor. Uzun ve maliyetli olan bilgi ve iletişim teknolojileri ürünlerinin sertifikalandırılması süreçlerinin sadeleştirilmesi için AB Komisyonu olası yöntemleri ele alacak. Komisyon ayrıca siber güvenlik alanında faaliyet gösteren küçük işletmelerin finansmana erişimlerini kolaylaştırmak amacıyla AB Yatırım Planı çerçevesinde olası seçenekleri değerlendirecek. İnternet bağlantısı için *** BRÜKSEL’DE GELECEK AY Yakın zamanda gerçekleştirilen bir ankete göre Avrupalı şirketlerin yaklaşık %80’i geçtiğimiz yıl içerisinde en az bir defa siber saldırıya maruz kalmış; tüm dünyadaki işletmeler açısından bakıldığında 2015’te en az bir defa siber saldırıya maruz kalan işletmelerin sayısı toplam işletme sayısının %38’ine karşılık geliyor. Siber saldırılar küçük ya da büyük tüm - 7 – AB Kurumları 11 Temmuz, Eurogroup Toplantısı 12 Temmuz, Ekonomik ve Mali İşler Konseyi 18 Temmuz, Tarım ve Balıkçılık Konseyi 18 Temmuz, Dışişleri Konseyi 18-19 Temmuz Rekabetçilik Bakanları Gayri resmi Toplantısı 24-25 Temmuz, Genel İşler Konseyi Gayri Resmi Toplantısı Konferanslar 11 Temmuz, “Feasibility and Added Value of a European Unemployment Benefits Scheme”, www.ceps.eu 12 Temmuz, “Immigration and national identity What strategies for integration?”, www.theepc.eu 18 Temmuz, “China, Europe and Economic Transformation”, www.friendsofeurope.org 13 Ekim, “EPC 20th Anniversary Conference”, www.theepc.eu 9 Kasım, “What Policy Mix for a thriving European Capital Market”, www.ceps.eu - 8 –