İndir - Kıbrıs Türk Sanayi Odası
Transkript
İndir - Kıbrıs Türk Sanayi Odası
Sütü; toplayan, inceleyen, kalite kontrolu yapan, dağıtan ve hatta gerekirse uyaran kurum: KKTC Süt Endüstrisi Kurumu KKTC Süt Endüstrisi Kurumu (SÜTEK), her gün sofralarımıza koyduğumuz, tatlılarımıza yemeklerimize katık ettiğimiz süt ve süt ürünlerinin biyolojik kaynağından üretim aşamasına kadar olan süt zincirinini elinde tutan kuruluş. Doğal gıda maddeleri arasında en hassas ürün olan süt, soframıza gelene kadar birçok aşamadan geçiyor. Daha çok besleyici özelliğiyle tercih edilen süt, hassas yapısı nedeniyle mikroplara ve bakterilere çok açık bir ürün. SÜTEK, sütün soframıza daha sağlıklı ve daha kaliteli ulaşması için çaba harcayan bir kurum. SÜTEK’in süt sorumluluğu ağıldan fabrikaya kadar olan uzun bir zinciri kapsıyor. Sağlıklı ve kaliteli süt için bu zincirin halkalarının eksiksiz olarak birbirini tamamlaması şart. SÜTEK bu halkaların kopmaması ve birbirini tamamlaması için son zamanlarda çok önemli atılımlar gerçekleştirdi. Laboratuvar donanımını dünya standardına taşıdı, sütün nakliyesi için özel yapım tankerler devreye konuldu. Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı olarak faaliyet gösteren SÜTEK, 12 Ocak 1977 tarihinde yasayla kuruldu. Kurum, kurulduğu yıldan beri KKTC’nin her köşesinde üretilen inek, koyun ve keçi sütlerini toplayarak imalatçıya ulaştırmakta, bu sütlerin kalite kontrolunu yapıp üreticiyi ödemekte. SÜTEK bu görevini süt üretimi yaklaşık %15 artmasına rağmen aksatmadan 27 yıldır yürütmekte. Kurum, pazarladığı sütten aldığı primle oluşan döner sermaye ile faaliyet göstermekte ve yedi kişilik yönetim kurulu tarafından yönetilmekte. SÜTEK Genel Müdürü ve aynı zamanda Ziraat Mühendisi olan Kemal Öztürk, kurum amaçları arasında süt ve süt mamüllerinin çeşit, miktar ve kalitesinin geliştirilmesi için ileriye dönük araştırma ve faaliyetlerde bulunmak, ürünlerin halk sağlığına uygun bir şekilde üretim ve pazarlamasını temin için gerekli ilkeleri koymak ve denetlemek bulunduğunu söyledi. Genel Müdür Kemal Öztürk, “Çiğ sütün soğuk zincir içerisinde üretilip taşınması için yatırımlar hızlandı. Şu anda 4 adet özel donanımlı süt tankeri hizmette. Önümüzdeki bir yıl içerisinde üretilen çiğ sütün yüzde 50’si, üç yıl içerisinde de hemen hemen tüm ülke sisteme dahil edilecek” dedi. Kemal Öztürk, bunun paralelinde SÜTEK laboratuvarına yapılan yatırımlarla çiğ sütün içerisindeki bakteri yoğunluğunu önümüzdeki yıllarda ml’de 100 binin altına çekmeyi hedeflediklerini ifade etti. Öztürk, “Süt sektöründe ve SÜTEK’in kendi faaliyetlerinde, ISO 9001 ve HACCP gibi Avrupa standartlarının uygulanması hedeflerimiz arasındadır SÜTEK son teknolojinin kullanıldığı bir de laboratuvara sahip. 150 köyden 49 nakliyeci aracılığı ile toplanan ve 75 sürekli imalatçıya pazarlanan sütlerden, sütçülük teknisyenleri tarafından alınan, yaklaşık günde 200-250 süt örneği kalite kontrol Laboratuvarında analiz ediliyor. Çıkan sonuçlar doğrultusunda süt kalitesi tespiti ve fiyatlandırılması yapılıyor. Donanım ayrıca hayvanın meme sağlığını da ortaya koyuyor. Kurum 2004 yılı itibarıyla üreticinin 84 bin 430 ton sütünü pazarladı. Soğuk zincir nedir? Mikroorganizmalar çok geniş bir ısı aralığında üreyip, gıdaların bozulmasına neden olur. Bu nedenle gıda ürünleri mutlaka belirli ısılarda muhafaza edilmelidir. Soğuk zincir, gıda maddelerinin, üretim aşamasından başlanarak, depolama, nakliye dahil, tüketime sunulana kadar geçen tüm aşamalarda düşük ısılarda mhafazası şeklinde ifade edilir. Temel gıda maddesi olan süt ün, bu sistem içerisinde sağlıklı, hijyenik bir şekilde sağılıp, +4 derecede muhafaza edilerek tüketiciye sunulması için, Tarım Ve Orman Bakanlığı Kıbrıs Türk Süt Endüstrisi Kurumu Süt Üreticileriyle birlikte büyük bir seferberlik başlatmıştır.Bu gün soğuk zinciri süt üretiminde yaşama geçirmek için atılan adımların meyvesinin alınacağı güne gelinmiştir . Süt Kurumunun tankerleriyle tamamlanan, Sütte Soğuk Zincirin yaygın uygulanması için kararlılık sürmektedir. Sütün kalitesini koruyup dayanıklılığını artıran ve ülkemizdede hızla uygulanmaya konacak olan soğuk zincir sisteminde, “Kaliteli süt sağlıklı memeden, sağlıklı hayvandan ve temiz ortamda elde edilir” prensibi büyük önem kazanmaktadır. Kirli, bakteri ve somatik hücre sayısı yüksek sütlerin soğuk sisteme konmasının bir anlamı yoktur. Günümüzde birçok ülkede bakteri ve somatik hücre sayısı, süt fiyatında belirleyici rol oynamaktadır. Bu unsur soğuk zincir uygulandıkça ülkemizde de önem kazanacaktır. Meme sağlığı bozulan yani mastitisli (meme iltihabı veya meme yangılı ) memeden elde edilen süt çok sayıda bakteri ve somatik hücre içermektedir. Aynı zamanda sütün kimyasal bileşimide olumsuz yönde etkilenmektedir. Sağım sırasında bazı kuralların doğru ve düzenli olarak uygulanmaması meme hastalıklarının başlıca nedenidir. II. Teknoparklar Zirvesi Birincisi geçen yıl IEEE ODTÜ ve TÜBİTAK’ın organizasyonuyla ODTÜ’de yapılmış olan Teknoparklar Zirvesi bu yıl KKTC’de gerçekleştiriliyor. Türkiye, KKTC ve Avrupa’nın çeşitli AR-GE kurum ve kuruluşlarının yetkililerinin katılımıyla gerçekleşecek olan II. Teknoparklar Zirvesi 6-7 Ekim 2005 tarihlerinde Gazi Mağusa Teknoloji Geliştirme Bölgesinde yer alacak. Zirvenin ilk günü, KOSGEB tarafından genç girişimcilere yönelik geliştirme eğitimi verilecek. İkinci gün ise, Teknoparklar’da Uzmanlaşma, Bölgesel Kalkınmada Teknoparkların Rolü, Ulusal ve Uluslararası Araştırma Fonlarından yararlanmak için Teknoparklar Arası İşbirliği ve Teknoparklarda başarı ölçütleri konularında ulusal ve uluslararası konuşmacıların yer aldığı paneller yapılacaktır. KKTC ekonomisinin gelişimine ivme kazandırması ve Üniversite mezunlarına kaliteli iş olanakları sağlaması beklenen Gazi Mağusa Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nin açılışı bu zirveyi daha da anlamlı kılıyor. KKTC’de Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’nin kuruluş, işleyiş, yönetim ve esasları, 2005 yılı Ocak ayında çıkartılan “Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Yasası” ile düzenlenmekte ve üretici şirketlere tanınacak vergi muafiyetleri ve teşvikler yine bu yasayla belirlenmektedir. Zirvede, diğer konuların yanısıra, GaziMağusa Teknoloji Geliştirme Bölgesinin KKTC ve Türkiye’ye teknolojik ve ekonomik katkıları irdelenecek. İlki IEEE ODTÜ ve TÜBITAK’in organizasyonuyla ODTÜ’de gerçeklestirilen Teknoparklar Zirvesinde, Teknoparkların ve Araştırma Kurumlarının katılımıyla, teknoparkların ülke ekonomisi üzerindeki önemi ve avantajları, teknoparkların kuruluş amacına uygun olarak uygulanabilecek strateji ve politikaların neler olabileceği tartışılmış, başarılı uygulamalarda izlenilen metodlar vurgulanmıştır. Zirve’de Üniversite-Teknopark, ŞirketTeknopark, Sivil Toplum Kuruluşları - Teknoparklar ilişkileri irdelenmiş, Yasa ve Uygulamada karşılaşılan sorunlar dile getirilmiştir. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki Teknoparkların, Araştırma Kurumlarının, Akademisyenlerin, Devlet Yetkililerinin ve AR-GE yapan Sanayi Kuruluşlarının katılacağı II. Teknoparklar Zirvesi’nde Teknoparklar’da Uzmanlaşma, Bölgesel Kalkınmada Teknoparkların Rolü, Ulusal ve Uluslararası Araştırma Fonlarından yararlanmak için Teknoparklar Arası İşbirliği ve Teknoparklarda başarı ölçütleri konuları tartışılacaktır. Uluslarası panelist ve konuşmacıların da yer alacağı bu Zirve’de, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilk Teknoloji Geliştirme Bölgesi olan Gazi Mağusa Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nin açılışı yapılacak. I. Teknoparklar Zirvesi çerçevesinde üniversite öğrencileri tarafından başlatılan, “Sanayi Yakınlaşması Projesi” kapsamında, Türkiye’nin çesitli üniversitelerinden davet edilen ögrenciler ile KKTC Üniversitelerinin öğrencilerine Girişimcilik Seminerleri verilerek, gençlerin Teknoparklarda yeni şirketler kurmaları ve AR-GE çalışmalarına özendirilmesi hedeflenmekte. Zirve etkinlikleri çerçevesinde AR-GE tabanlı ürünler geliştiren firmaların ürünlerini sergilemeleri için standlar temin edilecektir. Zirve etkinlikleri sırasında sunulacak konusmaların içerikleri bir kitapçık içerisinde basılarak katılımcılara dağıtılacak. MÜSİAD üyesi odamızı ziyaret etti Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Yönetim Kurulu üyesi Ali Can Cebeci odamıza bir ziyaret gerçekleştirdi. 6. Yerli Ürünler Fuarı’nın açılışında katılmak üzere ülkemizde bulunan Cebeci, 2 Eylül tarihinde odamıza bir ziyaret gerçekleştirerek Başkan Salih Tunar ile görüştü. Ziyarette, Sanayi Odası ile MÜSİAD arasında daha sıkı ilişkiler geliştirilmersi konuları ve son gelişmeler ele alındı. Kırgızistan Ankara Büyükelçisi odamızı ziyaret etti Kırgız Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Mambetcunus Abilov’un Kuzey Kıbrıs’a yaptığı iki günlük ziyaret gerçekleştirdi. Büyükelçi, 25 Ağustos’da odamızı da ziyaret ederek Başkan Salih Tunar ile görüştü. Büyükelçiye, Kuzey Kıbrıs’ta yatırım olanakları ve iş dünyası ile ilgili bilgi veren Salih Tunar, iki ülke arasında ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi için her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirtti. Kırgız Büyükelçi de, Kuzey Kıbrıs’ta gördüğü ilgiden memnun kaldığını ifade ederek, önümüzdeki dönemde ilişkilerin geliştirilmesi için çalışacaklarını muhtemelen önümüzdeki yıl bir işadamı heyetiyle buraya gelebileceklerini söyledi. Elçi Mambetcunus Abilov’a bu ziyarette işadamları Hasan Sungur ve Haydar Özbek eşlik etti. Japon Prof. Dr. Mananori Naito odamızı ziyaret etti Kıbrıs’a bir ziyarette bulunan Japonya Hitotsubashi Üniversitesi, Global Çalışmalar Enstitüsünden Prof. Dr. Mananori Naito ve Türk-Japon Derneği Genel Sekreteri Yuko Omagani odamızı ziyaret etti. Oda Başkanı Salih Tunar ile görüşen Naito ve Omagani’ye 24 Nisan Referandumu sonrası ortaya çıkan yeni durum ve Kuzey Kıbrıs’taki son gelişmeler, AB-Türkiye ilişkileri ele alındı. Sanayi Odası ile Halep Ticaret Odası arasında işbirliği protokolü imzalandı Tunar: “Halep Ticaret Odası‟nın KKTC‟ye yapmış olduğu bu ziyaret Kıbrıs Türk üreticisinin dışa açılması yönünde önemli bir adımdır.” Badenjik: “Bu anlaşma iki ülke arasındaki ilişkiler için iyi bir başlangıç olacak” Kıbrıs Türk Sanayi Odası ile Suriye'nin Halep Ticaret Odası arasında 2 Eylül’de işbirliği protokolü imzalandı. Sanayi Odası'nda gerçekleştirilen imza töreni sırasında Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar ve Halep Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Abdullatif Badenjki'nin yanısıra, her iki odanın yönetim kurulu üyeleri de hazır bulundu. İki oda arasında imzalanan ve 14 maddeden oluşan "Kardeş Oda Olma Sözleşmesi"nde, iki oda arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi, karşılıklı ve ticaret maksatlı ziyaretlerin yapılması ile iki ülke arasındaki ticaretin geliştirilmesi öngörülüyor. Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar burada yaptığı konuşmada, Suriye'den gelen Halep Ticaret Odası'na KKTC'ye ve odaya yaptığı ziyaretten dolayı teşekkür etti. Kıbrıs Türk Sanayi Odası olarak Kıbrıs Türk üreticisinin dışa açılması yönündeki abalarının devam ettiğini vurgulayan Tunar, "Halep Ticaret Odası'nın KKTC'ye yapmış olduğu bu ziyaret, Kıbrıs Türk üreticisinin dışa açılması yönünde önemli bir adımdır" dedi. Salih Tunar, oda olarak bölge ülkeleriyle "Ticaretin karşılıklı gelişmesi ve ilişkilerin artması" yönündeki çalışmalarının devam edeceğini belirterek, bu anlamda Halep Ticaret Odası'nın ziyaretinin kendileri için çok önemli bir nokta olduğunu kaydetti. Heyetin 4 gün boyunca adada bulunacağını aktaran Tunar, bugün de iki oda arasında "Kardeşlik Anlaşması" imzalanacağını söyledi. Heyetin bugün açılacak olan fuarı da ziyaret edeceğini ifade eden Tunar, bu sayede de heyetin Kıbrıs Türk üreticisini daha yakından tanıma fırsatı bulacağını vurguladı. Tunar, bu anlaşmayla iki oda arasındaki işbirliğinin geliştirilmesinin, karşılıklı ticaret maksatlı ziyaretlerin yapılmasının ve iki ülke arasındaki ticaretin öngörüldüğünü kaydetti. Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar, ayrıca iki ülkenin aynı coğrafya içerisinde olması ve komşu olmasının da iki ülke arasındaki ticaret ilişkilerinin gelişmesi için bu anlaşmanın imzalanmasının da önemli bir adım olduğunu ifade etti. Halep Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Abdullatif Badenjki de, Salih Tunar'a kendilerini KKTC'ye davet ettiği için teşekkür ederek, KKTC'de bulunmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti aktardı. Bugün iki oda arasında imzalanan "Kardeşlik Anlaşması" nın hem KKTC'ye hem de Suriye'ye hayırlı olmasını dileyen Badenjki, bu anlaşmanın iki ülke arasındaki ilişkiler için iyi bir başlangıç olacağını ifade etti. Badenjki konuşmasının sonunda Kıbrıs Türk Sanayi Odası başkanı ve yönetim kurulu üyelerini Suriye'ye davet etti. İki oda başkanı konuşmalarının ardından birbirlerine günün anısına birer anı plaketiyle, anı hediyeleri takdim ettiler. "Kardeş Oda Olma Sözleşmesi” Kıbrıs Türk Sanayi Odası ile Halep Ticaret Odası arasında imzalanan ve 14 maddeden oluşan "Kardeş Oda Olma Sözleşmesi"nin maddeleri şöyle sıralanıyor: "Madde 1: Halep Ticaret Odası ve Kıbrıs Türk Sanayi Odası bugünden itibaren kendilerini kardeş oda olarak beyan eder. Madde 2: Bu birliktelik Kuzey Kıbrıs ve Suriye arasındaki dostluk ve tarihsel bağlar üzerine kurulmuş ticari ve kültürel bir ortaklıktır. Madde 3: Kardeş odalar, yürürlükte olan bu resmi yazı ile aşağıda belirtilen başlıca hedeflere ulaşmak için geleceğe dönük düzenlemelerini yapacaklardır. a-İki oda arasında çok yakın işbirliği kurarak, mümkün olan karşılıklı en fazla katkıyı koyarak üyeler arasındaki ekonomik ilişkileri –ticari, endüstri ve hizmet- geliştirmek ve ait oldukları bölgeye uygun hale getirmek, b-Sanayi, endüstri, ulaşım, hizmet, yatırım tanıtımı yapmak, yeni teknoloji metotlarının kullanımını sağlamak, genel olarak her alanda uygun olan işbirliğini genişletmek ve değişimi yaratmak, c-Bölgelerdeki çeşitli organizasyonlar arasında kültürel ilişkiler kurarak, turizmi geliştirecek tanıtımlar yapmak. Madde 4: İki tarafın, Kuzey Kıbrıs ve Suriye'nin ekonomik ve ticari gelişimi hakkında bilgi değişimi yapacaklar. Aynı zamanda piyasa hakkında fikir alışverişi yaparak ortak yayınlar çıkaracaklar, ülkelerine yönelik ticari kılavuzlar hazırlayıp yasa, tüzük, yönetmeliklerine uygun olarak düzenli ticareti geliştirmeye yönelik ve işbirliğini artıracak, yatırımı yönlendirecek piyasa araştırmalarının çalışmasını yapacaklar. Madde 5: İki taraf da karşılıklı işbirliğini geliştirmek için ülkeler arası aynı sektördeki kuruluşların anonim şirketler kurmasını teşvik edici reklamlar yapacaklar. Ülkeler, ticaret adamlarına danışmanlık ve koordinatörlük yaparak sanayi, üretim, ticaret ve servis sektörüne dayalı ortak uygun projeler hazırlanmasını sağlayarak, karşılıklı fikir alışverişi yaparak anonim şirketler kurup Kuzey Kıbrıs ve Suriye hükümetlerinin de desteğiyle iki taraflı yatırımlar yapacaklar. Madde 6: İki taraf da kendi bölgelerindeki dernekler, teşebbüsler ve organizasyonları yönlendirerek, özellikle karşı taraftan uygun eş bularak, sanayi ve teknik işbirliği kurmalarını sağlayacaklar. Madde 7: İki taraf arasında ticari ziyaretler düzenlenerek fuarlar ortanize edilecek, reklam kampanyaları düzenlenecek ve ticaret haftaları yapılacak. İki ülkedeki ticari ve ekonomik kurumlarda sanayi, ticaret ve turizm işbirliğini artırmaya yönelik konferans, seminer ve atölye çalışmaları gerçekleştirilecek. Madde 8: İki taraf odalarını geliştirici, yeniden yapılandırıcı, üyelerini eğitici tecrübe ve bilgi değişiminde bulunacaklar. Madde 9: İki taraf arasında yapılacak ticari aktivitelerde ortaya çıkacak sorunlarda karşılıklı dostluk ve iyiniyet çerçevesinde çözüm üretilecek ve uzlaşım içinde yürütülecek. Madde 10: Taraflar yılda iki kez ortak toplantı düzenleyecek. Oda üyelerinin ve temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirilecek toplantıların biri Suriye'de diğeri Kuzey Kıbrıs'ta olacak. Madde 11: Bu anlaşma tarafların üçüncü bir tarafla işbirliği yapmasında engel teşkil etmez. Madde 12: Bu anlaşma iki taraf arasında yeniden düzenlenebilir. Düzenlemeyi talep eden taraf diğer tarafa, yazılı olarak yapacağı değişiklikleri önceden bildirmelidir. Madde 13: Bu anlaşma imzalandığı günden itibaren geçerli sayılacak ve taraflardan biri anlaşmayı feshetme talebinde bulunana dek, ki bu 3 ay önceden bildirilmelidir, geçerliliğini koruyacaktır. Bu resmi yazıda alınan kararlar odalar arasında etkin olarak kabul görecek. İki Başkan arasındaki toplantı bu resmi yazıda belirtilen şekilde olacak ve pratik yöntemlerle, önceden alınan kararlar uygulamaya geçirilecek. Son olarak iki odanın işbirliği öncelikle ülkelerin ekonomik gelişimine katkı koyarak, Kuzey Kıbrıs ve Suriye arasında bağları ve en önemlisi iki ülkenin iş adamlarını olumlu şekilde etklileyecek. Madde 14: Odaların her ikisi de AB-Kuzey Kıbrıs ilişkilerinin ve Suriye Avrupa İş Merkezi'nin gelişiminde teşvik ve destekte bulunacaklar." 5 sanayicimize “İhracat Başarı Ödülü” Talat: "Ekonomimizi güçlendirmek zorundayız, çünkü olası bir çözümün ekonomik yükünü ve gelecekteki Kıbrıslı Türkler‟in rekabt gücünü üst düzeye çıkarmamız gerekiyor” Soyer: "Üretim araçlarına uygulanan KDV‟nin sıfırlanması için meclise sunulan tasarı yeni dönemde yasallaşacak” Deniz: "3-4 yıl önce „Sanayi nereye gidecek, ne olacağız‟ şeklinde olan o karamsarlığın yerini, „biz daha iyisini yapabiliriz, daha iyisini yaparız‟ sözleri aldı” Kıbrıs Türk Sanayi Odası'nın, 2004 yılında en çok ihracatgerçekleştiren 5 sanayiciye vermeyi uygun gördüğü "2004 İhracat Başarı Ödülleri" 7 Eylül akşamı gerçekleştirilen ödül töreniyle sahiplerini buldu. Buna göre 2004 yılında KKTC'den en fazla sanayi ürünü ihracatı gerçekleştiren 1. kuruluş 3,898,773 Amerikan Doları ile Akgöl (Süt ürünleri) Ltd. olurken, 2. kuruluş 3,770,884 Amerikan Doları ile Taşel Ltd. ve 3'üncülüğü ise 3,065,206 Amerikan Doları ihracat ile Balkan London Ltd. aldı. Nicole Manufacturing Ltd. 2,765,313 Amerikan Doları ihracat ile 2004 yılının en fazla ihracat yapan 4. kuruluş ödülünü alırken, Avunduk Süt Ürünleri Ltd. ise 2,099,870 Amerikan Doları ihracat ile 5'inci en fazla ihracat yapan kuruluş oldu. Kuruluş temsilcilerine ödülleri, saat 19.30'da fuar alanındaki havuz başında düzenlenen resepsiyonda verildi. Ödül törenine, Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Başbakan Ferdi Sabit Soyer, Ekonomi ve Turizm Bakanı Derviş Kemal Deniz, Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Canan Öztoprak, iş adamları ile sanayiciler ve bazı devlet yetkilileri, Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar ile oda yetkilileri de hazır katıldı. Sanayi Odası Başkanı Tunar'ın açılış konuşmasıyla başlayan ödül töreni, Ekonomi Bakanı Deniz, Başbakan Soyer ve Cumhurbaşkanı Talat'ın konuşmasıyla devam etti. Tören, 2004 yılında KKTC'den en fazla sanayi ürünü ihracatı gerçekleştiren 5 kuruluşa ödüllerinin verilmesi ve toplu hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ödül töreninde yaptığı konuşmada, ekonomik mücadelenin ekonominin gelişmesinin, çok önemli bir siyasi yansımasının olacağının unutulmaması gerektiğini, ekonomik gelişmenin çözümde rolünün önemli olduğunu belirtti. Talat, sanayide ve yerli üretimde bir ferahlama dönemi yaşanmasına karşın izolasyonların etkisinin görüldüğünü belirterek, yerli üretim düzeyinin gelecekte çok daha iyi koşullara ve çok daha iyi bir gelişmeye ulaşacağından emin olduğunu vurguladı. Talat, konuşmasına şöyle devam etti: "Sanayimiz, sanayicimiz, üreticimiz, müteşebbistir, çalışıyor, geleceği kurmaya çalışıyor, geleceği görüyor ve yatırımlara ağırlık veriyor. En ağır koşullarda bile yapılan yatırımlar, önümüzdeki daha rahat olacağına inandığım, daha uygun bir ekip olacağına inandığım koşulları da daha büyük boyutlara ulaşabilecektir ve biraz önce sayın başkanın ortaya koyduğu ihracat rakamları çok daha yukarılara çıkabilecektir buna inanıyorum. Tabii bugünün koşullarında, ekonomik mücadelenin, ekonomik gelişmenin çok önemli bir siyasi yansıması olduğunu da unutmamamız gerekiyor. Eğer Kıbrıs sorunu çözülecekse ve bu sorunun çözümü ile bir yeni iklim doğacaksa, bu iklimde rekabet edebilmemizin koşulu bugün iyi bir ekonomik seviyeye ulaşmamızı gerektirir, koşul budur." Cumhurbaşkanı Talat, KKTC ekonomisini geliştirmek ve güçlendirmek zorunda olduklarını, çünkü hem olası bir çözümün ekonomik yükünü, hem de gelecekteki Kıbrıslı Türkler’in rekabet gücünü üst düzeye çıkarmaları gerektiğini vurguladı. Talat, ayrıca bunun yapılacak olan çözüm pazarlığında da önemli olduğunu ifade ederek, çözüm pazarlılığında da ekonomi kadar veya ekonomiye dayanarak pazarlık yapacaklarını kaydetti. Dolayısıyla KKTC ekonomisini güçlendirmek, geliştirmek, ihracatı artırmak ve Kıbrıs Türk halkının refah seviyesini yükseltmenin gelecekteki çözümün de lehlerine oluşmasına önemli bir katkı olacağını vurgulayan Talat, bu anlayışla Kıbrıs Türk ekonomisine katkı yapan herkese bu yarışta, ihracatta ilk beşi ve daha sonrasını paylaşan tüm kuruluşlara başarılar dileyerek, teşekkür etti ve kuruluşlara bundan sonraki ekonomik yaşamlarında başarılar diledi. Başbakan Ferdi Sabit Soyer de ödül töreninde yaptığı konuşmada, dünyanın globalleşen şartlarında, artık ulusal sınırlarla kurulan ve ulusal sınırların gerisinde bir koruma politikasıyla bir ekonominin ya da toplumsal düzenin varolmasının olanaklı olmadığını belirterek, bu globalleşme çağında, ulusal sınırların aşıldığı, bilim ve teknolojinin geliştiği bu dönemde, önemli olan noktanın, "dünyadaki ekonomik değerlerle rekabet edebilecek, bilim ve teknolojiyle bu alanda yarışabilecek, hayatın her alanındaki üretimi ve buna bağlı olarak organizasyonu, toplum yaşamında tek tek insanların yaşamına dönük olarak da gerekli düzenlemeleri başarabilmek" olduğunu söyledi. Bu noktada ise eşit koşullarda yarışabilmenin şartlarının yaratılması gerektiğini vurgulayan Soyer, konuşmasında şunları kaydetti: "Bu bakımdan yıllardır bir yandan ağır enflasyon, dönem dönem devalüasyon ve özellikle devam etmekte olan izolasyon altında varolan bir ekonomide, böylesine eşit koşulları yaratmak oldukça zordur. Ancak Kıbrıs siyasal sorununda meydana gelen çok önemli değişimlerin, toplum yaşamımıza getirdiği önemli katkı ve değişimle birlikte, toplum ekonomisinde devlet yapılanmasında ve dışa açılmada büyük bir avantaj, bizi bulmuş durumdadır. Bu avantajı kalıcı bir hale döndürüp daha da geliştirmek ve eşit koşullarda ülke ekonomimizin rekabet edebilme şartlarını yaratmak, yalnız hükümetlerin değil, ama en başta hükümetlerin, fakat muhakkak toplumun bütün kesim ve katmanlarının birlikte hareket edeceği zemin olmalıdır. Bu bağlamda, önemli ölçüde bir kısım politik gelişmeler olmuş olsa bile, sayın başkanın belirttiği gibi özellikle yerel üretim alanında daha aşmamız gereken noktalar var. Bunların bir tanesi de üretim araçlarına uygulanan KDV’nin sıfırlanması ve buna bağlı KDV iadeleri noktasının gündeme getirilmesidir. Bu konuda yasayı hazırlayıp meclise sunduk ve bu yeni yasama döneminde süratle bu yasa meclisten geçecek ve bu konuda sanayicimizin rekabet edebilme ve yatırım yapıp, teknolojiyi geliştirebilme imkanlarına büyük bir katkı daha sağlayacak." Başbakan Soyer, bunun arkasından navlunların dezavatajını giderecek katkıları gündeme getirmeleri, bunun için de devlet gelirlerini artırmaları gerektiğini belirterek, KKTC'de ilk defa 2004 yılında cari bütçenin %36’sını Türkiye’den gelen yardımlarla bütünleyebilme noktasına ulaştıklarını kaydetti. Geçtiğimiz yıllarda bu oranın %50 olduğunu, dolayısıyla devlet gelirlerini artırarak ve yayarak cari bütçedeki yerel yerlerle oluşan pozisyonu artırıp, Türkiye’den gelen yardımı, sektörel bazda büyüterek artırabilme pozisyonuna ulaşılması gerektiğini aktaran Ferdi Sabit Soyer, "Bunun için ekonominin kayıt altına alınması ve aynı zamanda buna bağlı olarak zamların, vergilerin, özellikle yerel üretimi çıkmaza sokmayacak politikalarla birlikte düşünülüp, hayatın her alanında daha ucuz bir ekonomiyi yaratmamız gerekiyor" dedi. Soyer, böylece hem insanların alım gücünü artırmak, hem de Güney Kıbrıs’la rekabet etme ve onlardan daha ucuz bir KKTC yaratma hedefini gündeme getirmeleri gerektiğini, bunun da turizmle ve diğer ekonomik bütünlüklerle birlikte bütünleşerek, ekonominin her alanında sürdürülebilme zeminini geliştirmeye çalışacaklarını, bu politikaya bağlı olarak da, iş adamlarının bu temel hedef doğrultusunda, hükümetin aldığı kararlara eksik olanların tamamlanmasına dönük görüş, öneri ve eleştirilerini katmaları gerektiğini kaydetti. İş adamlarının ayrıca alınan kararların da süratle yaşama geçmesini sağlayarak, yapacakları katkı ile bu ülke ekonomisinin rekabet edebilme kabiliyetini ve gelişebilme gücünü daha da artırmak olanaklarını ve istihdam imkanını artık devlette değil, gelişen özel sektörün, uygun koşullarda yaratacağı potansiyelle ülke gençlerini memlekete bağlayacak yeni iş ve aş imkanlarını yaratacak bir zeminle bütünleştirmeleri gerektiğini vurgulayan Başbakan Soyer, "İşte bu duygu ve düşüncelerle hareket edip başaracağız ve 21. Yüzyılın başında Kıbrıs Türk halkı, Kıbrıs’ta siyasal eşitlik temelindeki bir çözüm hedefiyle birlikte, demokratik, üretken ve bütün dünya halklarının önemli değerlerine sahip, bu dünyada ve bu adada başkaları gibi siyasal anlamda eşit olarak var olma hakkını da sonsuza kadar taşıyacağına inanıyorum, hepsinize başarılar ve saygılar" diyerek konuşmasını tamamladı. Ekonomi ve Turizm Bakanı Derviş Kemal Deniz de yaptığı konuşmada, KKTC sanayisinin yavaş yavaş ileriye gittiğini ve 3-4 yıl önce "sanayi nereye gidecek, ne olacağız, dar boğazlar nasıl aşılacak" şeklinde olan o karamsarlığın yerine, "biz daha iyisini yapabiliriz, bundan sonra daha da ileriye gideceğiz ve daha iyisini yapacağız" gibi olumlu sözlerin söylenmeye başladığını kaydetti. Deniz, bu söylenen sözlerin, hükümet üyelerini ve hükümeti çok mutlu ettiğini, çünkü bu olayın kendilerini "demek ki doğru yoldayız ve doğru yolda kararlar almaya da devam edeceğiz" şeklinde düşüncelere ittiğini vurguladı. KKTC sanayicisinin bulunduğu konum itibarıyla hem şanslı, hem de şanssız olduğunu da ifade eden Deniz, konuşmasına şöyle devam etti: "Şanslıdır, çünkü Orta Doğu’nun stratejik bir bölgesinde. Siyasi koşulların halledilmesi halinde, Orta Doğu ülkelerine en büyük ihracatı yapan bir konuma gelebilecektir. Şanssızdır çünkü, bilhassa çevresinde olan ve kendisine rekabet unsuru sağlayacak gerek her ne kadar Anavatanımız olsa dahi Türkiye Cumhuriyeti sanayicisi, gerekse Güney Kıbrıs sanayisi bugün bir rekabet unsuru sağlamaktadır. Ancak bu rekabet koşulları, dünya ekonomisinin ve ekonomik şartların kesinlikle mecburi getirdiği şeylerdir. Bizim ve sanayicilerin, hükümet olarak bizim öncelikle gerekli yasaları meclisten geçirip, bu rekabet koşullarını daha iyi düzenleyen bir duruma getirmemiz gerekiyor. O bakımdan rekabet yasası Başsavcılığa sunulmuştur, eğer anayasal bir eksiklik olmazsa Başsavcılık’tan geldikten sonra, sadece Bakanlar Kurulu’ndan meclise de sunulacaktır." Deniz, tabii yalnız bununla da bitmeyen ve yine çevresel rekabet unsurlarından arınması ve ülkenin gerekli rekabeti sağlaması açısından da hazır olan "Anti Damping Yasası"nın da süratle meclisten geçirilmesine ellerinden geleni yaparak çalışacaklarını belirterek, bunun dışında da sanayicilere ve mevcut olan kaliteyi artırmak, dünyaya uydurmak ve dünya şartları içerisinde rekabet edilecek bir duruma gelmesi için kendilerinin yapacağı bir işlem olduğunu kaydetti. Bu bakımdan hükümet ve sanayicinin kendi yollarında ve kendi içlerinde yapacakları düzenlemelerde, sanayici iş adamlarına daha iyi imkanlar vereceklerini söyleyen Ekonomi Bakanı Deniz, "Bu bakımdan tüm sanayicilere, bugün ödül alacak olanlara veya ödül alma dışında KKTC’de faaliyet gösteren sanayicilere, bu anlattığım şartlar içerisinde yaptıkları çalışmalar ve gösterdikleri başarılar ile ülkemizi tanıtmadaki önemli rollerinden dolayı hepsine tebriklerimi sunarım" dedi. Ödül töreninin açılış konuşmasını yapan Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar, 6. Yerli Ürünler Fuarı Programı içerisinde ilk defa 2004 yılında en fazla ihracat yapan 5 firmayı ödüllendirmek için toplanıldığını belirterek, son dönemde herkesin de bildiği gibi 2000 ve 2001 yılında yaşanan krizlerin atlatıldığını ve ekonominin büyüme trendine girdiğini ifade etti. Tunar, bu büyüme trendinin sürdürülebilir olması için de gerekli ekonomik kararların süratle alınması gerektiğini, bununda ülkenin kalkınmasına daha süratli bir şekilde sağlanacağını düşündüğünü belirtti. Salih Tunar, 2004 yılı ithalat ve ihracat rakamlarına bakıldığı zaman, bir önceki yıla göre %50 artış oranında büyüme görüldüğünü ve italatın 853 milyon dolara, ihracatın da 61.50 milyon dolara yükseldiğini söyledi. "Avrupa Birliği’nin 1994 yılında aldığı ambargo kararı ve izolasyonlara, bugün navlun fiyatının yüksek olmasına, taşımacılıkta sıkıntılar yaşanmış olmasına rağmen, bu ihracatta bu rakamlara erişmek büyük bir başarıdır" diyen Tunar, üretim girdilerinin ucuzlatılması, taşımacılığın dünya standartlarına çekilmesi, haksız rekabetin önlenmesi, kobilere uygulanan desteklerin sağlanması halinde bu rakamların 100 milyon dolarlara, hatta daha yukarılara çıkacağından emin olduğunu vurguladı. Sanayi Odası Başkanı Tunar, eşit üretim ve pazarlama şartları olması halinde, Kıbrıs Türk üreticisinin dünya üreticileriyle aynı şartlarda pazarlama imkanlarına ve aynı başarıyı göstermeye aday olduğunu ifade etti. Tunar, başarılı firmalara gelindiği zaman, Cypruvex firmasının narenciye ihracatında birinci sırayı aldığını, ancak Sanayi Odası'nın değerlendirmelerinin tarım ürünleri dışında, sanayi ürünleri arasında olduğunu ve Cypruvex haricindeki sırayla gelen tüm firmaların tamamen üretim firmaları olduğunu aktardı. Salih Tunar, bu firmaların başında da Akgöl Ltd.'in süt ürünleri ihracatında 3 milyon 898 bin 773 bin dolarla birinci sırayı aldığını, Taşel Ltd. alkollü içki ihracatında 3 milyon 770 bin 880’le ikinci, Balkan London Ltd. 3 milyon 65 bin 206 bin dolarlık ihracatla üçüncü, konfeksiyon ihracatında Vicole Manufacturing Ltd. 2 milyon 765 bin 313 bin dolarla dördüncü ve Avunduk Süt Ürünleri de süt ürünleri ihracatında 2 milyon 99 bin 870 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini konuklara aktardı. Bu beş firmanın ihracatının 61 milyonluk ihracat içerisinde, 15 milyon dolarlık bir ihracatla önemli bir yer tutuğunu ifade eden Tunar, bu firmaların yanında Reha Süt Ürünleri'nin 1 milyon 758 bin, ypruvex Manufacturing Ltd.'in 1 milyon 590 bin, Sonteks Ltd.'in 1 milyon 447 bin, Koop Süt'ün 1 milyon 356 bin, Kıbrıs Türk Tütün İşletmeleri'nin 1 milyon 377 bin, Süt-İş Gıda'nın 1 milyon 216 bin, Borsav Ltd'in. 1 milyon 206 bin, Gülcan Ltd.'in 1 milyon 211 bin, Dardanel Cyprus Ltd.'in 1 milyon 269 bin, Longteks Ltd.'in 980 bin, Icp Cyprus ilaç firmasının 945 bin, Selim ve Oğlu Ltd.'in 748 bin ve Mey İçki Şirketi'nin 720 bin gibi yüksek rakamlarda ihracat yaptığını ve firmaların KKTC'ye göre yüksek rakamlarda ihracat gerçekleştirdiklerini kaydetti. Kıbrıs Türk Sanayi Odası Yönetim Kurulu'nun da almış olduğu bir kararla bu yıl 2004 yılında en fazla ihracatı gerçekleştiren 5 firmayı ödüllendirmeye karar verdiğini söyleyen Tunar, "Ben 5 firma yanında diğer 13 firmanında başarılı olduğunu ve söylediğim rakamlarda da ihracat gerçekleştirdiğini ve onlarla gurur duyduğumuzu, tüm ihracatçılarla gurur duyduğumuzu belirtmek isterim" dedi. Tunar, "Bu rakamlar gösteriyor ki Kıbrıs Türk sanayicisi, imkan verilmesi halinde başaramayacağı hiçbirşey yoktur" görüşünü belirterek, konuşmasına şöyle devam etti: "Kıbrıs Türk üreticisi müteşebbistir ve son beş yıl içerisinde katedilen yola bakıldığı zaman, gerek ambalaj kalitesinden, gerek ürün kalitesinden, gerek fiyatlandırmada da büyük yol katedildiği görülmektedir. Beş yıl önce düzenlemeye başladığımız Yerli Ürünler Fuarı, bundan sonra da mutlaka kendi üretimimizi halkımıza tanıtmak, teşvik etmek ve başarılı iş adamlarımızı da basınımızın önüne getirmek suretiyle bu çalışmalarımız devam edecektir. Ben burada isimleri saymadığımız tüm üreticilerimize, tüm ihracatçılarımıza, söylediğimiz rakamlarda ihraç ederek başarı gösteren tüm ihracatçılarımıza teşekkür ederim ve bundan sonraki çalışmalarında daha böyle de daha başarılara imza atmalarını dilerim." Halep Ticaret Odası heyeti Bakan Deniz‟i ziyaret etti Kıbrıs Türk Sanayi Odası'yla protokol imzalamak, Sanayi Fuarı'nın açılışına katılmak amacıyla KKTC'de bulunan12 kişilik Halep Ticaret Odası heyeti Ekonomi ve Turizm Bakanı Derviş Kemal Deniz'i ziyaret etti. Halep Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Abdüllatif Badenjki başkanlığındaki heyete 2 Eylül saat 11:30'daki ziyaretlerinde Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar da eşlik etti. Kabulde yaptığı konuşmada ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Deniz, son zamanlarda KKTC'nin yurt dışına açılma politikasının neticesinde KKTC'ye duyulan ilginin arttığını kaydetti ve önemli grupları KKTC'ye getirmeyi başaran Kıbrıs Türk Sanayi Odası'na temaslarından dolayı teşekkür etti. Deniz, Sanayi Odası'nın hem Rum kesimine yönelik olarak gerçekleştirdiği tanıtımın hem de yurt dışında yürüttüğü etkin faaliyetlerinin KKTC hükümetinin yürüttüğü çalışmalara katkı sağladığını söyledi. Büyük zorluklarla bir yerlere gelmeye çalışan KKTC sanayisinin yurt dışına açılımının sağlanması için büyük gayret sarf ettiklerini de söyleyen Deniz, ekonomideki tüm sektörlerin geliştiği bir ortamın hedeflendiğini söyledi. Deniz, bu gelişimin ancak yurt dışında faaliyet gösteren örgüt ya da işadamlarıyla yapılacak temaslar neticesinde mümkün olabileceğini de dile getirdi ve karşılıklı ziyaretlerin önemini vurguladı. 1970'li yıllarda Suriye ile KKTC arasında ticari faaliyetler bulunduğunu da hatırlatan Deniz, sonraki yıllarda bunun yok denecek düzeye geldiğini belirtti ve Suriye ile ticaret ve sanayi alanındaki işbirliğinin ekonomiye fayda sağlayacağını kaydetti. Deniz görüşmeleri sırasında Halep Ticaret Odası'nın geleceğe yönelik niyetlerini de öğreneceklerini söyledi. Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar da Halep Ticaret Odasıyla işbirliği protokolü imzaladıklarını, dolayısıyla kısa bir süre sonra iade-i ziyarette bulunacaklarını söyledi ve Suriye'yle yapılabilecek işler olduğunu belirtti. Geçmişte KKTC'den Suriye'ye narenciye satışı yapıldığını söyleyen Tunar, Halep'in, içerisinde büyük yatırımlar barındıran bir şehir olduğunu kaydetti. Halepli işadamlarıyla tekstil alanında da işbirliği yapılabileceğini ifade eden Tunar, heyet mensuplarının bu istemlerini dile getirdiklerini ve bunun iyi bir başlangıç olacağını söyledi. Heyete hem KKTC'deki üniversiteleri hem de sanayi tesislerini gezdireceklerini kaydeden Tunar, Kıbrıs Türk ekonomisinin dışa açılması çabalarını sürdüreceklerini belirtti. Halep Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Abdüllatif Badenjki de kendilerini kabul ettiği için Bakan Deniz'e teşekkür etti ve KKTC'yle işbirliği yapmak istediklerini belirtti. Kıbrıs Türk Sanayi Odası'yla işbirliği yapacaklarını da kaydeden Badenjki, iş ilişkilerini karşılıklı olarak geliştirmenin her iki ülkeye de fayda sağlayacağını söyledi. 6. Yerli Ürünler Fuarı açıldı 02-08 Eylül tarihleri arasında yapılan fuarda çeşitli etkinlikler yer alırken, halkımız bir kez daha yerli ürünleri yakından görme fırsatı buldu “Ürettiğini Tüketmeyen Toplumlar Yok olmaya Mahkumdur” sloganıyla başlayan fuar 08 Eylül tarihinde sona erdi. Yerli ürünlerin tanıtımı ve kullanımının teşviki için Kıbrıs Türk Sanayi Odası öncülüğünde düzenlenen 6. Yerli Ürünler Fuarı, 2 Eylül akşamı Lefkoşa'da Atatürk Kültür Parkı ve Fuar Alanı'nda açıldı. Açılışını Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın yaptığı fuar 8 Eylül'e kadar sürdü. 77 firmanın katılarak ürünlerini sergilediği fuarda, promosyonlar, kampanyalı satışlar, müzik ve çeşitli etkinlikler yer alıdı. Fuarın açılış törenine Cumhurbaşkanı Talat ve eşi Oya Talat, Başbakan Ferdi Sabit Soyer, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Aydan Karahan, Ekonomi ve Turizm Bakanı Derviş Kemal Deniz, ABD'nin Lefkoşa Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Jane Zimmerman, İngiliz Yüksek Komiserliği Ekonomi Ataşesi Michael Dixon, Suriye'nin Halep Ticaret Odası'ndan 12 kişilik heyet, Türkiye'den İstanbul Ticaret Odası, Adana Ticaret Odası, Mersin Sanayi ve Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği yönetim kurullarından heyetler de katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'yla başlayan fuar açılış töreninde açılış konuşmalarını Cumhurbaşkanı Talat, Başbakan Soyer, Ekonomi ve Turizm Bakanı Deniz ve Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar yaptı. Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Talat kurdeleyi keserek fuarı açtı. Bu sırada Girne Belediyesi Halk Dansları Ekibi gösteri sundu. Daha sonra Talat ve öteki yetkililer, fuardaki stantları gezerek sanayicilerle sohbet etti, ürünlerini inceledi. Talat: “Gelişen ekonominin göstergesi” Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, fuarı gittikçe gelişen ekonominin göstergesi olduğunu belirterek, Kıbrıs Türk ekonomisinde ciddi gelişmeler gözlemlendiğini söyledi. Talat, bu gelişmeyi kalıcı ekonomik büyümeye dönüştürmenin yolunun, mal ve hizmet üretiminin artırılmasından geçtiğini vurgulayarak, yerli ürünlerin desteklenmesinin, kalite ve miktarının artırılmasının ekonomik açıdan son derece önemli olduğunu anlattı. Türkiye'nin AB'la müzakerelere başlayacak olmasından dolayı devam eden tartışmalarda odak noktasını Kıbrıs'ın ve Kıbrıslı Türklerin oluşturduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıslı Rumların gücendirilmemesi için Kıbrıslı Türklerin haklarının kurban edilmesini talep edenler bulunduğuna işaret etti. Cumhurbaşkanı Talat, "Türkiye pazarlık masasına otururken, Kıbrıslı Türklerin haklarını kurban etmek, Kıbrıslı Türkler açısından kabul edilemezdir. Türkiye'nin, Kıbrıslı Türklerin bulunmadığı bir Kıbrıs Cumhuriyeti'ni tanıması söz konusu değil çünkü böyle bir Kıbrıs Cumhuriyeti meşru değil, referandumdan sonra yasallığı da tartışılır hale geldi" dedi. Talat, böyle bir anomaliyi tanıyarak Kıbrıs sorununun zemininin değiştirilmesinin olası olmadığını kaydederek, sıkıntılı günler yaşamalarına rağmen, geleceğe güvenle baktıklarını ve Türkiye'nin böyle bir anomaliyi kabul etmeyeceğinden şüpheleri olmadığını söyledi. Hükümetin görevinin Türkiye'yle birlikte ekonomiyi mümkün olan en güçlü konuma taşımak olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, bugüne kadar düzenlenen Yerli Ürünler Fuarlarının tümüne katıldığını ve üretilenleri görmekten büyük heyecan duyduğunu, bugün de gurur ve mutluluk yaşadığını dile getirdi. Soyer: “Halk ayakta kalmayı başardı” Başbakan Ferdi Sabit Soyer, Yerli Ürünler Fuarı'nın, Kıbrıs Türk halkının emeğinin nereye ulaştığını gösterdiğini belirterek, zor günler geçiren ve kendi varlığını sürdürmek için devinim gösteren Kıbrıs Türk halkının kendi dinamizmini korur ve potansiyelini geliştirirken, Türkiye'nin desteğini yanında bulduğunu söyledi. Soyer, pek çok zorlukları aşan halkın, ağır enflasyon, devalüasyon ve izolasyonlara rağmen ayakta kalmayı başardığını ve bugün kalkınma hızını yüzde 15'lere ulaştırdığını anlattı. Başbakan Ferdi Sabit Soyer, üretim ve gelişmenin önemine işaret ederek, verilerin bu konularda potansiyel varlığını gösterdiğini dile getirdi. Kıbrıs Türk Sanayi Odası'nın Güney Kıbrıs'taki fuara katılarak büyüklüğünü gösterdiğini, Rumların 6. Yerli Ürünler Fuarı'na katılmamasının ise "onların kalitelerini gösterdiğini" belirten Başbakan Soyer, Kıbrıs Türk halkının kaliteli duruşunu devam ettirerek, çözüme istekliliğini göstererek, AB yolunda Türkiye'yle uyumlu politikalar ve akıl yoluyla ileriye taşınacağını kaydetti. Deniz: "Sanayimiz rekabet edecek hale geldi” Ekonomi ve Turizm Bakanı Derviş Deniz, KKTC'de sanayi sektörünün yavaş yavaş rüştünü ispat ettiğini ve dünyadaki gelişmelere ayak uydurduğunu belirterek, en büyük rakipleri Türkiye ve Güney Kıbrıs'taki firmalarla rekabet edebilecek hale geldiğini söyledi. Deniz, bir yıldan beri ekonominin temelini oluşturmaya çalıştıklarını kaydederek, Rekabet Yasası'nın son şeklini alarak görüş için Savcılığa gönderildiğini, anti damping, leasing ve factoring yasalarının da yeni yasama yılında yürürlüğe gireceğini bildirdi. Sanayicinin daha da iyi konuma gelebilmesi için çok önemli adımlar atılacağını ifade eden Bakan Deniz, inşaat ve turizm yatırımlarında son dönemlerdeki müthiş artışla, yerli sanayinin sağladığı imkânların da arttığını kaydetti. Deniz, ekonomide sürdürülebilir ve liberal koşullar için çıkaracakları yasalarla daha etkin rol oynayacaklarını belirtti. Tunar: "AB verdiğ sözü tutmalı” Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar da 6. Yerli Ürünler Fuarı'nın açılışında yaptığı konuşmada, odanın, Kıbrıs Türk üreticisinin dışa açılma çabalarına katkılarını sürdüreceğini vurguladı. Tunar, AB'nin 26 Nisan 2004'te taahhüt ettiği Mali Yardım ve Direkt Ticaret Tüzüklerinin geçirilmesi için mutlaka bir çözüm bulmasını ve Kıbrıs Türk halkına verilen sözün tutulmasını istedi. Yeşil Hat Tüzüğü'nün geliştirilmesi çalışmalarına devam edeceklerini belirten Tunar, geçen mayıs ayında Güney Lefkoşa'daki 30. Kıbrıs Uluslararası Fuarı'na katıldıklarını, odalarının düzenlediği 6. Yerli Ürünler Fuarı için Güney'deki firmalara katılım çağrılarının cevapsız kaldığını anlattı. Bunun, uzattıkları dostluk elinin havada kaldığını gösterdiğini belirten Salih Tunar, "İki toplum işadamları arasında ekonomik ilişkilerin gelişmesi, Kıbrıs'ta her iki tarafın da kabul edeceği adil bir çözüme katkı koyacaktır" diye konuştu. Tunar, 2002'den sonra ekonominin hızlı bir büyüme trendine girdiğini belirterek, "Ancak bu ekonomik büyümenin sürdürülebilir olması için gerekli ekonomik kararların süratle ve bir bütünlük içinde alınması gerekmektedir. Kalkınma, mal ve hizmet üretiminin artırılması ile mümkündür. Bunu yapacak olan da özel sektörün yatırımlarıdır. Devlet özel sektörün rakibi değil, ekonomide düzenleyici ve destekleyici olmalıdır" dedi. Haksız rekabetin önlenmesini, eşit koşullarda üretim ve pazarlama ortamı yaratılmasını istediklerini vurgulayan Sanayi Odası Başkanı Tunar, standart dışı ithalata, KKTC'ye tek kuruş ödenmeden yapılan TV reklâmlarına karşı olduklarını ifade etti. Rekabet yasasının çıkarılmasını, dampingli ürünlerin piyasaya girişine önlem getirilmesini istediklerini anlatan Tunar, yüksek navlun sorununa da çare talep etti. Tunar, serbest pazar ekonomisinin tüm kuralları uygulanmazsa, haksız rekabetin ortadan kalkmayacağına işaret ederek, üretim için teşvik ve destek istedi. Salih Tunar, ekonomiyi kendi ayakları üzerinde durabilen güçlü bir hale getirmek zorunda olunduğunun unutulmaması gerektiğini belirterek, "Üreticimiz eşit üretim ve rekabet ortamında, ürettiğini pazarlama imkânı sağlanması halinde, süratle ekonomik büyüme ve refahı yakalayacak bilgi ve beceriye sahiptir" diye konuştu. Tunar, bu yıl ilk kez oda yönetiminin aldığı bir kararla, tarım dışında geçen yıl en fazla ihracat yapan 5 firmayı ödüllendireceklerini açıklayarak, halka da yerli ürünlerin birinci tercihleri olması çağrısı yaptı. Hafta boyunca birçok renkli etkinliğe ev sahipliği yapan fuarın ilk gecesinde klasik otomobil şovu ve Lefkoşa Belediye Orkestrası Konseri sunuldu. 3 Eylül akşamı Lefkoşa Türk Belediyesi'nin katkılarıyla saat 20.30'da Grup Bozulan Sessizlik Konseri ve saat 22.00'de Bailamos dans gösterisi sunuldu. Arda Gündüz ve orkestrası 4 Eylül'de saat 20.30'da sahne aldı. 5 Eylül'de saat 21.00'de ise, Günkut Ajans'a bağlı Kuzey Kıbrıs Best Modelleri Yerli Ürün Defilesi ve şovu sunuldu. 2004 yılında en fazla ihracat yapan başarılı 5 sanayi kuruluşuna ödül töreni ve resepsiyonu 6 Eylül Salı akşamı saat 19.00-20.30 düzenlendi. Aynı gece ayrıca, yine Lefkoşa Türk Belediyesi'nin katkılarıyla Mustafa Alkapon ve orkestrası sevenleriyle bir aradaydı. Gurup Trafic konseri ise 8 Eylül Perşembe akşamı fuar alanında ziyaretçilere müzik ziyafeti sundu. Fuar süresince ayrıca, çocuklar için iki oyun parkı ücretsiz olarak eğlence hizmeti verdi. Heyetler odayı ziyaret etti Konuk heyetler, İstanbul Ticaret Odası, Adana Ticaret Odası, Mersin Sanayi ve Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası odamızı ziyaret ederek yönetim kurulu üyeleriyle görüş alışverişinde bulundu. Heyet temsilcileri, her zaman Kıbrıs Türk halkının yanında olduklarını ve olmaya devam edeceklerini vurguladı. Konuk heyetler odamıza çeşitli plaket ve hediyeler verdi. Endüstri Mühendisliği Odası Endüstri Mühendisliği, insan, malzeme ve makineden oluşan bütünleşik sistemlerin tasarım, kuruluş ve geliştirilmesini görev edinen mühendislik dalıdır. Çalışmalarında matematik ve sosyal bilimlerdeki bilgi ve becerilerini mühendislik, analiz ve tasarım ilke ve yöntemleriyle birleştirerek, bu sistemlerden elde edilecek sonuçları en iyi şekilde belirlemek, öngörmek ve değerlendirmek için uğraşır. Endüstri Mühendisliği Dalı, 1800'lü yılların sonunda, Endüstri Mühendisliğinin babası olarak da bilinen Frederick W. Taylor’un işçilerin verimliğini artırmaya yönelik çalışmalarıyla başlar. 1911 yılında, çalışmaların eseri olarak BİLİMSEL YÖNETİM İLKELERİ (The Principles of Scientific Management) kitabı, iş-işçi ikilisi üzerine yazılan ilk bilimsel yayın olarak ortaya çıkar. Daha sonraları insan faktörünü ortaya koyan iş ve zaman etüdü çalışmaları, ikinci dünya savaşı sonrasında Japonların kaliteyi arttırıcı çalışmaları ile birlikte Endüstri Mühendisliği kavramı doğar. Bunlar sonucunda, üretimin girdileri olan hammadde, yardımcı malzeme, enerji, makine ve işgücü gibi kaynakların en verimli şekilde kullanılması ve kalitesi yüksek, maliyeti düşük ürün elde edilebilmesi için planlama ve denetleme çalışmalarını yapan kişilere de Endüstri Mühendisi denilmektedir. Endüstri mühendisleri ürün veya hizmet üreten tüm kamu ve özel işyerlerinde görev alabileceklerinden iş alanları çok geniştir. Günümüz K.K.T.C.’si Avrupa Birliği uyum sürecinde, tüm sektörlerde başta kalite olmak üzere her alanda standartlaşmaya yönelik çalışmalar yapılmaktadır. Bu uyum sürecinde bir Endüstri Mühendisinin yeri sadece kalite standardının alınması ile sınırlı değildir. Örneğin, bir fabrika kurulumu veya yeniden düzenlenmesinde, tesis dizaynında, işyeri ve bankaların bilgi-işlem merkezlerinde veri tabanlarının oluşturulup işe yarar bilgilerin elde edilmesinde, ve pazarlama stratejilerinin belirenmesini gibi daha birçok alanda Endüstri Mühendisleri yararlanılacak kişilerdir. K.K.T.C.’de Endüstri Mühendisleri sayısının yüksek olmasına rağmen, bugüne kadar bu meslek dalının Makine Mühendisliği adı altında yer alması, mesleği tanıtıcı herhangi bir çalışmanın yapılmaması ve ülkemize uygulanan ambargolar sonucu Endüstri Mühendisliğine ihtiyacın var olduğu fark edilememiştir. Kıbrıs’daki AB sürecinin başlaması ile değişik meslek dallarına ihtiyacın doğması ülkemizde tanınmayan birçok meslek dalını gündeme getirmiştir. Bu meslek dallarının en önemlisi olan Endüstri Mühendisliği de diğer Mühendislik dallarının yanında fark edilmeye başlanması yeni oluşumların ortaya çıkmasına yardımcı oldu. 2004 yılı sonuna kadar, Endüstri Mühendisleri Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) üyesi olan Makina Mühendisleri Odası çatısı altıında aktif olarak yer almışlardır.16 Aralık 2004’de Makine Mühendisleri Odasından ayrılarak, yine KTMMOB altında Endüstri Mühendisleri Odası (ENMO) olarak kurulmuştur. Kurulma amacı Endüstri Mühendisliği meslek dalını ülkemize tanıtmak ve mevcut olan Endüstri Mühendislerini bir çatı altında toplamaktır. ENMO, Ağustos 2005 itibari ile kayıtlı 20 üyeye sahiptir. Bugün K.K.T.C.’de yaklaşık 75 Endüstri Mühendisi vardır ve bu sayı üniversitelerde okuyan Endüstri Mühendisi adaylarının mezun olmaları ile birlikte artmaktadır. ülkemizde mevcut Endüstri Mühendislerinin sayısı, şu an ENMO’ya kayıtlı üye sayısının kat kat üzerindedir. Bunun en büyük nedeni ise K.K.T.C.’de gerçek anlamda mesleğini yapan Endüstri Mühendisi sayısının neredeyse yok denecek kadar az olmasıdır. ENMO kurulum aşamasından hemen sonra ülkemizde var olan Endüstri Mühendislerinin sayısı ve çalışma alanları ile ilgili birtakım istatistiki veriler elde etmiştir. Bu istatistiki bilgiler aşağıdaki tablo ve açıklamada belirtilmiştir. ÇALIŞTIĞI ALANA GÖRE KKTC'DEKİ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLERİNİN DAĞILIMI 25% 20% 15% 10% 5% M E E M E İL İN B T LE KL İ EN Y E D A İR AN EV AŞ D M A TI R Sİ A K S İŞ G B Ö R İZ İ EV K İR Ş L E Ğ R Ü N İ. A R Ö N İ. Ü Lİ S ET R E Ö ZE G Ö R Tİ M SK VL İ E D T U R Y A I IŞ R İ YE Ş İİ D K EN Sİ 0% K.K.T.C.’deki Endüstri Mühendislerinin 8%’i kendi işyerinde çalışmakta, 21%’i yurt dışında yaşamakta (bu kişilerin bir kısmı dünyanın çeşitli yerlerinde eğitimine devam etmekte, bir kısmı da çalışmaktadırlar), 5%’i K.K.T.C.’deki üniversitelerde ders vermekte, 4%’ü şu anda vatani görevini yerine getirmekte, 12%’si ise özel şirket ve sanayi kuruluşlarında görev yapmakta, 7%’si yıurt içindeki okullarda yüksek öğrenimlerine devam edip (master veya doktora) araştırma görevlisi olarak çalışmakta, 15 %‟i kadar büyük bir oranı işsiz, 5%’i bankaların çeşitli bölümlerinde, 7%’si ise devletin kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapmaktadırlar. Bu verilere ek olarak 15% ile irtibata geçilemediğinden çalışma alanları ile ilgili herhangi bir bilgiye ulaşılamadı, ve 1% oranındaki Endüstri Mühendislerinin de devlet dairesinden emekliği olduğu saptanmıştır. Bu veriler ışığında; ENMO, çalışmalarını Endüstri Mühendisliğini ülkemizdeki kurum, kuruluş ve ilgili odalar nezlinde tanıtma ve gerekli olan yasal düzenlemelerin yapılmasını sağlama üzerine yoğunlaştıracaktır. Ayrıca işverenlere, Endüstri Mühendislerini hangi alanlarda kullanabilecekleri veya bilir kişi olarak yararlanabilecekleri konusunda bilgilendirme yönünde de çalışmalarını sürdürecektir. Eğitim Vakfı, Cypri-Cola ve Ten Ten Gıda ile protokol yeniledi Eğitim Vakfı, Cypri Cola Ltd ve TENTEN Gıda Mamülleri Ltd'le 7 Eylül tarihinde protokol yeniledi. K.T. Eğitim Vakfı Mütevelli Heyeti Balkanı Mustafa Özgü, Cypri Cola DirektörüMusa Sönmezler ve TENTEN Gıda Mamülleri Ltd Direktörü Salih Tunar arasında imzalanan protokole göre her iki kuruluş da sattığı ürünler üzerinden Eğitim Vakfı'na belli oranlarda bağışta bulunucak. Cypri Cola bağışları, 6 ayda bir, TENTEN Ltd. 3 ayda bir faturalanan ürünler üzerinden yapacak. Protokolün imzalanmasının ardından, önceki yılki protokol uyarınca Tunar 12 bin YTL, Sönmezer de 15 bin YTL tutarındaki bağış çeklerini Özgü'ye teslim etti. Protokolün imzalanması sırasında konuşan K.T. Eğitim Vakfı Mütevelli Heyeti Balkanı Mustafa Özgü, Eğitim Vakfı'nın, KKTC'de eğitim ve kültüre katkı koymak için kurulduğunu ve yatırımların kendi kaynakları ve bağışlarla sağlandığını ifade etti. Eğitim Vakfı'nın bügün imzaladığı protokollerle eğitimde yeni bir sayfa açılacağını belirten Özgü, imzalanan protokollerin ayruntıları hakkında bilgi verdi. Özgü, Eğitim Vakfı'nın faaliyetleri ve bağışlarla eğitime yaptıkları katkıları anlatarak tüm KKTC halkının desteğini beklediklerini kaydetti. TENTEN Gıda Mamülleri Ltd Direktörü Salih Tunar ise, Eğitim Vakfı’nın eğitime verdiği katkıların herkes tarafından bilindiğini söyledi ve bu katkıların halkın ve firmaların destekleriyle mümkün olduğunu vurguladı. Tunar, geçmişte olduğu gibi bu yılda TENTEN LTD'in okullarda tüketilen TENTEN ürünlerinin her paketine karşılık Vakıf'a katkıda bulunacağını ifade etti. 1976 yılından beri üretimde olan firmalarının eğitim ve kültüre yaptığı katkıların sadece Eğitim Vakfı'na yaptığı bağışla sınırlı olmadığını dile getiren Tunar bu katkıların bundan sonra da farklı alanlarda devam edeceğini belirtti. Tunar, Yerli Ürünler Fuarı düzenlenen bu hafta içerisinde böyle anlamlı bir olayın parçası olmaktan mutluluk duyduklarını belirtti ve tüm yerli ürünlerin daha fazla tüketilmesini temenni etti. Cypri Cola DirektörüMusa Sönmezler ise konuşmasında, Cypri Cola'nın 4 yıldır Eğitim Vakfı'yla protokol imzaladığını anımsatarak, firma olarak her zaman eğitimin öneminin bilinciyle davrandıklarını ifade etti. Sönmezler, toplumlarda eğitimin önemine değinerek, önemli olanın eğitimli kişileri istihdam etmek olduğunu vurguladı ve bu konudaki görevin en büyüğünün hükümete düştüğünü kaydetti. Cypri Cola'nın bugün imzalanan protokol haricinde de Eğitim Vakfı'yla anlaşması olduğunu söyleyerek, firmalarının eğitime yaptığı katkılar ve verdiği burslar hakında bilgi verdi. Sönmezler, KKTC'deki diğer firmalara da çağrıda bulunarak eğitime katkı koymalarını istedi. Prof. Dr. Bıçak ve işadamı Güryel odamızı ziyaret etti DAÜ Ekonomi Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Ali Bıçak ve İngiltere’de faaliyet gösteren Bromcom Computer Yönetim Kurulu ve Genel Müdürü Ali Güryel 25 Eylül tarihinde odamızı ziyaret etti. Oda Başkanı Salih Tunar ile Kuzey kıbrıs’ta yatırım imkanlarını görüşen Güryel, Mağusa’da yeni faaliyete geçecek Teknoloji Geliştirme Bölgesi Teknopark’ta uygun koşullar oluşması halinde faaliyet göstermeyi planladıklarını söyledi. 6. Yerli Ürünler Fuarı 6. Yerli Ürünler Fuarı’nın bu yıl 2-8 Eylül tarihlerinde 75 firmanın katılımı ile düzenledik. Katılımcı firma sayısının geçmiş yıllardan az olmasına rağmen, başarılı olduğunu ve hedefine ulaştığını söyleyebiliriz. Katılımın geçmiş yıllara göre az olması, son dönemde özel sektör fuarlarının çok sık düzenlenmiş olmasından kaynaklandığını söyleyebiliriz. 6. Yerli Ürünler Fuarı, bir defa daha sanayicilerimizin son dönemde karşılaştıkları sorunların en üst düzeyde ele alınmasına neden olmuştur. Bu sorunları ben de buraya aktarmak istedim. - Sanayicimiz, haksız rekabetin ortadan kaldırılarak eşit koşullarda, üretim ve pazarlama ortamının yaratılmasını istemektedir. Sanayicimiz, standart dışı tüketiciyi aldatmaya yönelik ithalatın haksız rekabetiyle karşı karşıyadır. Standart dışı ithalatı denetleyecek veya önleyecek bir yasal düzenleme yoktur. Sanayicimiz, KKTC’ye yönelik TV reklamlarında ülkemize tek kuruş ödemeden yapılan reklamlara da karşıdır. - Piyasada eşit rekabeti sağlayacak, Rekabet Yasası çıkarılmamış, dampingli ürünlerin piyasaya girişi karşısında önlem alınmamıştır. - Kayıt dışı ekonomi ve kaçakçılık haksız rekabet ortamı yaratmaktadır. Bu konuda başlatılan çalışmalar hızlandırılmalı, kaçakçılığa mazaret üretilmemelidir. - KOBİ’lere finansman imkanları daha da artırılmalıdır. - KKTC’nin tanınmamışlığından dolayı, taşımacılıkta hem hammadde ithalatında, hem de ihracatta karşılaşılan yüksek navlun sorununa mutlaka bir çözüm getirilmelidir. Sanayicimiz uluslar arası navlun fiyatları ile hammadde ithal edebilmeli ve ürününü ihraç edebilmelidir. - Bu yıl sanayicimiz Yerli Ürünler Fuarı’na buruk katıldı. Çünkü ithalat ucuzlatılırken, yerli üretim maliyetleri iyileştirilmemiştir. Bitmiş birçok üründe KDV sıfır iken, üretim amaçlı makine ithalatında KDV ödenmektedir. Tüm dünyada KOBİ’lere uygulanan destekler bizde lafta kalmaktadır. Serbest pazar ekonomisinin tüm kuralları uygulanmazsa, haksız rekabet ortadan kaldırılamaz. Üretimin rekabetçi bir yapıya getirilmesi için, tüm dünyada ve Türkiye’de uygulanan teşvik ve destekler ülkemizde uygulanmaktan kaçınılması ve sorun sadece fon ve geçici tedbirlerle aşılmaya çalışılışılması halinde, geçmişte olduğu gibi işletmelerimiz kapanmaya devam edecek ve tüketici bir toplum olmaktan kurtulamayacağız. Bu yıl ilk defa yönetim kurulumuzun aldığı bir karar uyarınca fuar süresince 2004 yılında tarım ürünleri haricinde en fazla ihracat yapan 5 sanayici firmaya ödül verilmiştir. Ulaşımda sıkıntıların yaşandığı bir dönemde, binbir zorluğa rağmen ihracat yaparak, ülke kalkınmasına katkıda bulunan ve istihdam yaratan tüm kuruluşları kutlarız. Kuzey Kıbrıs’ta yayınlanan tek uzun ömürlü sektör dergisi olan “Sanayi Dergisi”nin 44. sayıdan itibaren Türkçe-İngilizce yayınlamaya çalıştığımızı biliyorsunuz. Dergimizin şu anki 47. sayısı bazı teknik nedenlerden kaynaklanan gecikme nedeni ile Ağustos ve Eylül sayısını birlikte sizlere sunuyoruz. Bu nedenden dolayı tüm okuyucularımızdan özür dileriz. KKTC-Azerbaycan İş Formu yapıldı KKTC-Azerbaycan İş Forumu 29 Temmuz’da yapıldı. Forum sırasında, Azerbaycan Türk İşadamları Birliği (ATİB), Kıbrıs Türk Sanayi Odası ile KKTC Bankalar Birliği ve Azerbaycan Bankalar Birliği arasında iki işbirliği protokolu imzalandı. KKTC'ye Bakü'den direkt uçuşla gelen Azerbaycanlı ve Türkiyeli işadamları ile Kıbrıslı Türk işadamlarının katılımıyla gerçekleştirilen KKTC-Azerbaycan İş Forumu, YDÜ Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde yer aldı. Azerbaycan şirketlerinin standartlarının izlenmesinin ardından saat 10.45'te başlayan forumda ilk olarak, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı ile Azerbaycan Milli Marşı okundu. Protokollar YDÜ Rektör Yardımcısı ve Azerbaycan Kültür ve İktisadi İşbirliği Merkezi Başkanı Farettin Sadıkoğlu'nun formu açış konuşmasından sonra, Azerbaycan Türk İşadamları Birliği (ATİB), Kıbrıs Türk Sanayi Odası arasında işbirliği protokolu imzlandı. Protokola ATİB Başkanı Ahmet Erentok, Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar imza koydu. Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar, imza töreninden sonra yaptığı konuşmada Kuzey Kıbrıs'ın uzun süredir izolasyonlara tabi olduğuna işaret ederek, dünyanın, bu haksız uygulamayı kabul etmesine rağmen giderilmesi konusunda hiçbirşey yapmadığını söyledi. AB Konseyi'nin izolasyonların kaldırılması ve KKTC'ye ekonomik yardım kararının hayata geçmediğini kaydeden Tunar, Azerbaycan'la işbirliği protokolü ve direk uçuşlardan büyük memnuniyet duyduklarını ve devamını beklediklerini belirtti. Protokolun imzalanmasının ardından konuşan Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Ali Erel, protokol metninin oda ile istişare edilmeden hazırlandığını belirterek, bu konuda Ekonomi ve Turizm Bakanlığı'na bilgi verdiklerini kaydetti. Protokollerin karşılıklı mütekabiliyet çerçevesinde karşılıklı menfaatler çerçevesinde yapıldığını ifade eden Erel, aldıkları bilgiye göre protokol metninin Azerbaycan'da hazırlandığı yönünde olduğunu ve protokolü daha sonra düzeltilmesi kaydıyla imzaladıklarını söyledi. Bunun üzerine, başta Erentok olmak üzere salonda bulunan bazı Azerbaycanlı işadamları Erel'e tepki gösterdi ve bu da salonda gergin bir havanın olulmasına neden oldu. Forum sırasında ikinci imzalar, KKTC ve Azerbaycan Bankalar Birlikleri arasındaki işbirliği protokoluna konuldu. Bu protokolu, KKTC Bankalar Birliği'nden Taştan Altuner ile Azerbaycan Bankalar Birliği Direktörü Eldeniz Mammadov imzaladı. Altuner, işbirliği olanağı yaratılmasından dolayı katkısı olanlara teşekkür etti ve bu gibi imkanların KKTC için önemli olduğunu söyledi. Mammadov da, yıllarca izolasyon altında kalan Azeriler'in, Kıbrıslı Türkler'in durumunu en iyi anlayan halk olduğunu ifade etti ve KKTC'nin izolasyonlardan kurtulması için ellerinden geleni yapacaklarını kaydetti. Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar, yapılan toplantının iki ülke arasındaki ilişkileri daha ileriye götüreceğine inandığını belirterek, "KKTC üzerindeki izolasyonun kaldırılmasına yönelik bu adım daha ileriye götürülmeli" dedi. Azerbaycanın tüm kurumları ile işbirliğine hazır olduklarını ve bunun her iki ülkenin de menfaatine olduğunu kaydeden Salih Tunar, Azerbaycanlı işadamlarına Kuzey Kıbrıs'taki yatırım alanlarını tanıtıp, Kıbrıs Türk işadamlarının da Azerbaycan'a gidip imkanları araştırması gerektiğini söyledi. "Azerbaycanla başlatılan ilişkiler önemli bir adım" diyen Tunar, KKTC ekonomisinin gelişmesinin çözüme büyük katkı yapacağını vurguladı. Sektör toplantıları yapıldı KKTC-Azerbaycan sektör toplantıları yapıldı. Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapılan sektör toplantıları saat 15.00'de başladı.BankacılıkFinans, Turizm, İnşaat, Tarım ve Köyişleri ile İmalat ve Ticaret olmak üzere 5 farklı başlık altında, 5 faklı odada yapılan toplantılara, Azerbaycan Türk İşadamları Birliği (ATİB) ile bu sektörlerin KKTC'deki önde gelen temsilcileri katıldı. ABD kongre ve senato danışmanları KKTC‟de incelemelerde bulundu Amerikan Birleşik Devletleri (ABD)'nin beşi Kongre, ikisi Senato üyesinin danışman ve yardımcılarından olaşan heyet 8 Ağustos akşamı İstanbul üzerinden ülkemize geldi. Oda Başkanı Salih Tunar tarafından Ercan Havalimanı'nda karışlanan 7 kişilik danışman ve senatör yardımcılarının gelişlerini kalabalık bir gazeteci grubu izledi. Heyette bulunan ABD Kongre ve Senatör danışman ve yardımcıları ilgi karşısında olşaşırdıkları gözlemlendi. Sanayi Odası Başkanı Salih Tunar ziyaretle ilgili olarak Ercan'da yaptığı açıklamada, ABD heyetindeki 7 danışman ve Senatör yardımcılarının isimlerini açıkladı. Tunar, ziyaretin ekonomik amaç taşımadığını, Kıbrıs ve Kıbrıs sorununun anlatılması nedeniyle yapıldığına işaret ederek, ziyaret çerçevesinde ABD heyetinin, Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Meclis Başkanı Fatma Ekenoğlu, Başbakan Ferdi Sabit Soyer, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş ile Sivil Toplum Örgütü temsilcileriyle bir araya geleceğinin söyledi. Tunar, ABD heyetinin Kongre ve Senatörlerin danışman ve yardımcılarından oluştuğunu belirterek, ziyaretin Kıbrıs'ı anlatma için önemli bir fırsat olduğunu kaydetti. ABD Kongre/Senatör danışma ve yardımcılarının Salih Tunar tarafından basına açıklanan isimleri şöyle: "LeAnne Holdman, Megan Medley, Sean Hughes, Stephen Schatz, Sarah Greer, Ike Brannon, Elizabeth McDonnell." ABD heyeti KIBSO'yu ziyaret etti ABD Kongresi danışman ve senatör yardımcılarından oluşan 7 kişilik heyet KKTC temaslarını sürdürüyor. Heyet bu çerçevede, 9 Ağustos’ta, Kıbrıs Türk Sanayi Odası'nı ziyaret ederek başkan ve yöneticilerle görüştü. Heyet adına konuşan Ike Brannon, Kuzey Kıbrıs'ı ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Kıbrıs Türk tarafını görmekten dolayı çok heyecanlı olduklarını belirtti. Tunar ise, ziyaretin amacının Kıbrıs konusunun Kongre gibi önemli yerlerde daha iyi anlaşılmasına yardımcı olmak ve güzel adayı göstermek olduğunu söyledi. Tunar, heyetin sivil toplum örgütleri, hükümet ve muhalefet yetkilileriyle, üniversitelerle temaslarda bulunacağını kaydederek basının ilgisine teşekkür etti. Brannon, konuşmaların sonunda Tunar'a ziyaretin anısına bir armağan sundu. Oda, misafir ettiği ABD heyeti onuruna Girne’de 10 Ağustos’ta bir akşam yemeği verdi. Sanayi Odası Yönetim Kurulu üyeleri ile heyetin katıldığı yemek oldukça samimi ve sıcak bir havada geçti. ANVGA 2005 Gıda 08-12 Ekim Köln/Almanya CAULALUS BUILD Yapı malzameleri ve teknolojileri 13-16 Ekim Tiflis INTERTEXTILE SANGHAI Kumaş ve aksesuar 26-29 Ekim Cin/Sangay IKK 2005 Isıtma ve soğutma malzemeleri 02-04 Kasım Hannover/Almanya Interfood and Drink Yiyecek-içecek 02-05 Kasım Sofya/Bulgaristan Bağdat 38. Uluslar arası Sanayi ve Ticaret Fuarı Genel 01-10 Kasım Bağdat/Irak