Dropshipping - Lojistik Ekipmanları
Transkript
Dropshipping - Lojistik Ekipmanları
610107 9 772147 LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Yıl: 6 / Sayı: 54 / NİSAN 2015 Fiyatı: 10 TL Bu TIR’lar nasıl duracak? Ağır ticari araçlarda yaşanan ve zaman zaman basına da yansıyan “park freni kazaları”nın el freninin yanlış çekilmesinden kaynaklandığını söyleyen Makine Yüksek Mühendisi Alpay Lök, kamyondan çekiciye geçen sürücülerin büyük kısmının, çekicilerdeki el freni sistemi hakkında bilgi sahibi olmadığına dikkat çekti. üne düştü Park halindeki TIR evin üst şaldı Park halindeyken freni bo TIR dehşet saçtı DOSYA OTOMOTiV YAN SANAYi Dropshipping Fırsat mı? Kandırmaca mı? İSTİFLEME VE KALDIRMA EKİPMANLARI www.scania.com.tr Bakım anlaşmanız varsa Her şey yolunda Tüm bakım ve onarım ihtiyaçlarınız için Scania Yetkili Servisleri’ne gelin, Scania’nızı onu en iyi tanıyanlara emanet edin. Scania Bakım Anlaşması dahilinde periyodik bakımlarınızı yaptırın, maliyetleriniz sabitlensin, siz sadece işinize odaklanın. Trafik Hayattır | Doğuș Otomotiv | Scania Finans | DOD Ağır Vasıta | 444 72 44 (444 SC 44) Scania aktif bir ürün geliştirme politikası izlemektedir. Bu nedenle Doğuş Otomotiv ve Scania model, tasarım, renk, aksesuar ve teknik özellikler ile diğer tüm bilgileri önceden bildirmeksizin değiştirme hakkını saklı tutar. Doğuş Otomotiv ve/veya Scania tarafından ürünü tanımlamak için kullanılan işaret veya numaralarla ilgili olarak bir hak iddia edilemez. Bu ilanda kullanılan şekil ve görseller, standart donanıma dahil olmayan aksesuarlar ve özel donanımlar içerebilir. Baskı işlemlerindeki sınırlandırmalar nedeniyle kağıt üzerindeki renkler ürünlerin gerçek renklerine göre farklılık gösterebilmektedir. Bazı ürün ve hizmetler ulusal ve AB yasaları veya iklim koşulları gereğince tüm pazarlarda sunulamamaktadır. Scania ürün ve hizmetlerini satın alırken ulusal kanuni gereklilikler göz önünde bulundurulmalıdır. Bu bağlamda daha fazla bilgi almak için lütfen Scania Yetkili Satıcıları ve Servisleri ile iletişime geçin veya www.scania.com.tr adresini ziyaret edin. Bu ürün ve hizmetler kapsamındaki avantajlar, aynı anda uygulanabilecek başka bir kampanya, ürün ve hizmetlerin avantajlarıyla birleştirilemez. Doğuş Otomotiv bahsi geçen bakım anlaşmasının içeriğini değiştirme ve istediği herhangi bir zamanda sonlandırma hakkını saklı tutar. GÖREV TAMAMLANDI. şaldı Park halindeyken freni bo YENİ DAILY. 2015 YILININ VANI. TIR dehşet saçtı Bu TIR’lar nasıl duracak? 28 Hem zamandan hem alandan tasarruf ettiriyor! Jungheinrich’in bu yıl pazara sunduğu lithium-ion akülü EJE 112i transpaletler, sahip olduğu özelliklerle kullanıcısına avantaj sağlıyor. 36 “7 metre 15 santim genişliğinde yükle Avrupa’ya gidebilen tek nakliyeciyiz” Uluslararası nakliyeciye asgari ücret bildirim şartı getiriliyor 1 Ocak 2015 itibariyle Almanya’da yürürlüğe giren saatlik 8.5 Euro asgari ücret bildirim şartı, Almanya’dan transit geçişlere de uygulanacak. Upitrans Yönetim Kurulu Başkanı Halit Özyurt, “Türkiye’nin proje taşımacılığındaki yüzde 15’lerde olan payı bizimle birlikte 7580’lere çıkmıştır. 40 46 Yusen Logistics’in OCM uzmanlığı firmalara %100 doluluk getiriyor Çok sayıda tedarikçiden mal alan firmaların tedarik sipariş yönetimi (OCM) diye açıklanan lojistik kolunda uzman bir Japon kuruluşu faaliyet gösteriyor. 2012 yılında Türkiye’de de faaliyetlerine başlayan global firma, geçen yıl İnci Lojistik’in bir kısmını bünyesine katarak dikkatleri üzerine çekmişti. 45 AUTOPORT, yeniden açıldı Otomotiv sanayii, Ro-Ro gemi işletmecileri için kritik bir tesis hüviyetine sahip olan AUTOPORT, işletme faaliyetlerine yeniden başladı. 42 Dr. Ramazan İnci 20 Ağır ticari araçlarda yaşanan ve zaman zaman basına da yansıyan “park freni kazaları”nın el freninin yanlış çekilmesinden kaynaklandığını söyleyen Makine Yük¬sek Mühendisi Alpay Lök, kamyondan çekiciye geçen sürücülerin büyük kısmının, çekicilerdeki el freni sistemi hakkında bilgi sahibi olmadığına dikkat çekti. 52 Dropshipping Fırsat mı kandırmaca mı? Ambarlı Limanı’na demiryolu geliyor Master plan taslağına göre şehrin kilitlenmemesi ve limanın sorunsuz hizmet verebilmesi için Ispartakule’de bir terminal kurulacak ve limana demiryolu çekilecek. Taklitçiliğin ve kolay para kazanma hırsının oldukça popüler yöntemler olarak karşımıza çıktığı ülkemizde, dropshipping yöntemi de yoğun bir menfaat saldırısı altında. DAHA İYİ YAKIT EKONOMİSİ Ecopack ile %14e varan yakıt tasarrufu DAHA İYİ YÜKLEME KAPASİTESİ %19,6 m3 e kadar DAHA ERGONOMİK 675 mm basamak yüksekliği DAHA ÇEVİK 10,5 m dönüş çapı ve mükemmel kullanım kolaylığı “IVECO DAILY, rekabetin en fazla olduğu yıl Avrupa ‘dan ticari araç basınını temsil eden 23 juri üyesinin 1. tercihi oldu.” J. Sweeney, Chairman International Van Of The Year W W W . I V E C O . C O M Halkalı komedisi T ürkiye’de gümrük denilince akla en yoğun potansiyele sahip Halkalı Gümrüğü gelir. Halkalı, yıllarca Türk ihracatının en önemli mihenk taşları arasında yer almıştır. Daha sonra büyüklerimiz, yorulduğuna kanaat getirince, daha modern bir yerde hizmetlerini sürdürmesine karar verildi. Ama her ne hikmetse ismi değişmedi adı yine Halkalı ama kurulduğu yer Çatalca. Evet ismi değişmeyecek, adı yine Halkalı Gümrüğü olacak. Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, İstanbul Halkalı Gümrük Müdürlüğü’nün taşınacağı yeni gümrük tesisinin alan çalışmasının tamamlandığını, yol yapımının biraz geciktiğini, bu durumun ihale sürecinden kaynaklandığını söylüyor. Canikli, yer tespitinin yapıldığını ve müteahhidin çalışmaya başladığını ifade ederek, “Mayıs ayı gibi bitirilmesi sözünü aldık. Orası birkaç açıdan çok önemli. Tüm ürünlerin x-ray’den geçmesi projemizin ilk uygulama yeri Halkalı Gümrüğü olacak. Oraya yaklaşık 21 x-ray cihazı koyacağız, tüm eşyalar geçecek ve yüzde 100 tespit yapacağız” ifadelerini kullanıyor. MAYIS DENİYOR, EN AZ EYLÜL’Ü BULUR Şimdi bir de gerçeklere bakalım. Daha planlamalar yapılmadı, binalar bitti, müteahhit ‘bitirdim’ dediği halde parasını alamıyor ve bundan dolayı zorda olduğu söyleniyor. Bunun yanı sıra, yollar yeni yeni yapılmaya başlandı. Yol yapımının en az 6 ay sürmesi bekleniyor. Çünkü E 6’nın altından bir köprü yapılması lazım. Küçük bir köprü var, trafiği kaldırması mümkün değil. Yol var ama otomobille zar zor gidiyorsun, TIR trafiğini nasıl kaldıracak? Bedelini ödeyip yerini alan mükellefler yükümlülüklerini getirdi, taşınmayı bekliyor ama planlar kaçıncı kez değişti kimse bilmiyor. Erdoğan Bayraktar döneminde planlar hazır ve Bayraktar’ın imzası altındaydı. Üzerinden iki bakan geçti, hala planlar üzerinde mutabık kalınamadı. Yol güzergahları birkaç kez değişti. Bize özgü bir komedi durumu yani. Camia büyük kayıp yaşıyor. Gerçek Halkalı zaten kifayetsiz. Özellikle cumartesi-Pazar kırmızıya düşen bir aracın Halkalı’ya girip çıkması yılan hikayesi gibi. Cumartesi günü 14-15’te depodan çıkan bir TIR’ın Halkalı Gümrüğü’nün içine girmesi 22-23’ü buluyor. Ondan sonra mesai bittiği için pazartesiye kalıyorsun. Bu da ek yakıt ve şoför maliyeti anlamına geliyor. YENİ YER SEÇİMİ ÇOK DOĞRU AMA… Aslında yeni Halkalı Gümrüğü yapı olarak çok uygun. Şehrin trafiğine girmeyeceksin, araç geriye gelmeyecek. Hadımköy’deki bir nakliyeciyi düşünün geriye dönüp Halkalı’ya gidecek, oradan da yine geriye yoluna devam edecek. Bu araçlar su yakmıyor, hepsi birer milli servet. Sıkıntı devam ediyor. Bitmişe yakın bir tesis var, bu tesis plansız bir tesis. Nasıl yaptılar, kim yaptı bilinmiyor. Tesis yaparken yollar da öncelikli düşünülmeli ve paralel olarak yollar da yapılmalıydı ama yol daha yeni yapılıyor. E 6’nın altından köprü açmanız lazım. Öte yandan, malum yaz geliyor ve o yol yazlıkçıların geçiş alanı. Yol çalışmaları esnasında inanılmaz bir trafik yoğunluğu yaşanacak. E 6’nın bir şeridini kapatmak zorunda kalacaklar. O çalışmalar kışın yapılamaz mıydı, diye sormadan edemiyor insan… Sözün özü, tam bir Halkalı komedisi yaşanıyor. Allah, düşük navlunlarla hayatta kalmaya çalışan nakliyeci kardeşime acısın. Saygılarımla. Selçuk Onur İmtiyaz Sahibi LOJİMEDYA Basın Yayın Reklam Pazarlama Org. Tic. Ltd. Şti. adına Selçuk ONUR Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Burak GÜNER Genel Yayın Koordinatörü Emine Ayşe ONUR Reklam ve Halkla İlişkiler Evrim Elif CEDİZ Yeşim AKIN Görsel Yönetmen Semra KÖYLÜ BENELUX Satış Temsilcisi Hüseyin AKYEL Yayın Danışmanı Atilla YILDIZTEKİN Danışmanlar Kurulu Denizyolu: Kapt. Ayhan ÇEKİÇ, Kapt. Savaş ERCAN, Geza DOLOGH, Can BESEV Karayolu: Zahit SAĞLIK, Şenol ÇAK, Mine KAYA Havayolu: Musa ALİOĞLU Demiryolu: İbrahim ÖZ, Yaşar ROTA Gümrük: Osan BAŞTA Almanya Temsilcisi Doğan PÜRSÜN Hollanda Temsilcisi İlhan KARAÇAY İngiltere Temsilcisi Tahsin ÖZALAN Yayın Türü Ulusal Süreli Yayına Hazırlayan LOJiMEDYA Büyükşehir Konutları, Çamlık Cd. A:28 Bl. D:28 Beylikdüzü - İSTANBUL Tel: 0212 251 86 70 0212 853 34 00 e-mail: [email protected] [email protected] www.lojiport.com CTP ve Baskı Murat Ofset Matbaacılık San.Tic.Ltd.Şti Davutpaşa Cad. Emintaş Davutpaşa Matbaacılar Sitesi No:101/272 Topkapı/İstanbul Tel: 0212 567 52 24 Fax: 0212 567 90 69 Dergimizde yayınlanan yazı ve fotoğraflar izinsiz kullanılamaz. C M Y CM MY CY CMY K 8 DENİZ TİCARETİ “VTS zammı cruise turizmini vurur” M/V Maersk Jurong, 17 milyon dolara Arkas’ın Dünyanın en büyük 28. konteyner hat operatörü olan İzmir Merkezli Arkas Denizcilik, Japon Ocean Harmony Shipholding’in mülkiyetinde bulunan 2 bin 824 TEU kapasiteli M/V Maersk Jurong isimli konteyner gemisini 17 milyon dolara satın aldı. Torba Tasarı görüşülürken, Kıyı Emniyet Genel Müdürlüğü’nün önümüzdeki aylarda İzmir, Mersin ve İzmit Körfezi’nde uygulamaya başlayacağı ‘Gemi Trafik Hizmeti Ücret Tarifesi’, denizcilik sektöründe büyük endişe yarattı. İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Savaş Ercan, bu yeni maliyet nedeniyle kruvaziyer turizminde hamle yapmayı hedefleyen İzmir’in önünün kesileceğini söyledi. Ercan, “Bu tarife kruvaziyerde 3 bin kişilik gemide sefer başı 6-7 bin dolar, 4 bin kişilik bir gemide 11-12 bin dolar ilave maliyet oluşturacak. Yük gemilerinde ise net tonaja göre 3-5 bin dolar arasında ek maliyet ortaya çıkacak” dedi. Tüm partiler, denize teşvikte birleşti Türk P&I teminat limitini 1 milyar dolara yükseltti İkinci yaşına girerken büyük bir yeniliğe imza atan Türk P&I, dünyada çok az sayıda P&I Kulübünün sağlayabildiği 1 milyar dolar limitli teminatı Türkiye’de ilk defa sektörün hizmetine sundu. Böylece Türk P&I Sigorta sorumluluk limitinde dünyadaki sayılı P&I Kulüpleri arasına katılmış oldu. Ak Parti, CHP ve MHP denizcilik sektörü için sürpriz bir ittifak gerçekleştirdi. Buna göre yaşlı gemilerin hurdaya ayrılması teşvik edilecek. Hurdaya ayrılmasına karar verilen geminin yerine asgari yüzde 35 yerli katkı oranıyla Türkiye’de inşa edilmek ve asgari 5 yıl Türk bayraklı işletilmek şartıyla yeni gemi yapılacak. Destek oranı hurdaya ayrılma fiyatını aşmayacak. Yeni gemi yapımı 3 yıl içinde tamamlanacak ve 5 yıl satılamayacak. KISA KISA DENİZ TİCARETİ Armatörler Birliği’nin Yeni Başkanı Bedri İnce Armatörler Birliği Yönetim Kurulu, Başkan Şadan Kalkavan’ın vefatından sonra yapılan genel kurulun ardından görev dağılımını yaptı. Buna göre Ahmet Bedri İnce, Yönetim Kurulu Başkanı, Erol Yücel de Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak görev yapacak. DENİZ, HAVA VE KARA MARKALARINIZI TAŞIR. Yusen Logistics firmaların veya üreticilerin ihtiyacı olan çıkış noktasından varış noktasına tedarik zincirini sağlamaktadır. Veri kalitesinin, öngörülebilirlik ve vizyonun, tedarik zincirinde karar verme sürecini desteklediğini biliyoruz. 9633-Yusen_Sector_PO_A1 22/3/11 15:05 Page 3 Tel +90 (212) 259 3777 Yusen Logistics TURKEY Lojistik Hizmetleri Ltd. Şti. Süleyman Seba Cad. BJK Plaza A Blok No: 48/1-B Beşiktaş-İstanbul [email protected] www.eur.yusen-logistics.com/retail LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Bizi Twitter’dan takip edin 10 FİRMALARDAN Goodyear: “Ortaöğretimde yol güvenliği eğitimi zorunlu olsun” Dünyanın lider lastik üreticilerinden Brisa, ticari segment ürünlerini filo müşterilerine tanıttı Türkiye lastik pazarı lideri Brisa, farklı şehirlerdeki filo müşterileriyle bir araya gelerek ticari ürünlerini tanıtmak amacıyla toplantılar düzenliyor. Gaziantep Divan Otel’de düzenlenen ilk toplantıya iş ortakları, filo müşterileri ve basın mensuplarından meydana gelen 170 kişilik bir davetli grubu katıldı. Toplantıda Brisa’nın markaları Bridgestone ve Lassa’nın yeni ticari lastikleri ve filo yönetim çözümü Profleet tanıtıldı. Goodyear, orta dereceli okulların yol güvenliği eğitimi vermesinin, sorumluluklarının bir parçası olması gerektiğini vurguluyor. Goodyear tarafından yürütülen araştırmanın yeni bulgularına göre Avrupa genelindeki ailelerin yüzde 84’ü çocuklara erken yaşta yol güvenliğinin temel prensiplerinin öğretilmesi gerektiği kabul ederken, Goodyear’ın bu konudaki önerisini destekliyor. Thermo King, 2015’te de iddialı Satış grafiği ve pazar payını daha da yukarılara taşımak Michelin’den kış sertifikalı yaz lastiği Michelin mühendisleri tarafından 36 ay gibi kısa bir sürede geliştirilen ve Mayıs ayından itibaren yollarda olacak CrossClimate, hem yaz hem de kış lastiklerinin üstün yanlarını tek bir lastikte birleştirerek sürücülere alışılmışın dışında bir deneyim sunuyor. isteyen Thermo King yetkili satıcıları, 2015 yılı stratejilerini belirlemek için bir araya geldi. İzmir’de gerçekleşen Thermo King Yetkili Satıcılar toplantısına 14 bayiden toplam 16 kişi katıldı. Doğuş Otomotiv Thermo King Genel Müdürü İlhami Eksin, aynı amaç için bir araya gelmiş ekipler olarak markalarını en üst noktaya çıkartmayı amaçladıklarını söyledi. Supsan’dan 2 bini aşkın sektör çalışanına eğitim Supsan, Şubat – Mart aylarında gerçekleştirdiği 9 Supsan Bölge Toplantısı etkinliği kapsamında bayiler, tamirciler, kapakçılar, rektifiyeciler, perakendeciler ve otomobil sanayi çalışanları bir araya geldi. Bölge toplantılarında 2 bini aşkın otomotiv yan sanayi çalışanlarına eğitim veren Supsan, 10 milyon adetlik yıllık supap üretim kapasitesiyle Türkiye pazarının önemli bölümünü elinde bulunduruyor. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ 12 TİCARİ ARAÇLAR Isuzu, NPR 10 XLONG ile daha da uzattı Depo lojistiğinde 100% Made in Germany kalitesi! Tüm hizmetleri tek elden alın Tüketici ihtiyaç ve taleplerini değerlendiren Anadolu Isuzu, daha fazlasını taşımak isteyenler için şimdi de NPR10 XLONG’u piyasaya sundu. Özellikle havaleli yük taşıyan ve daha uzun kasa ihtiyacı olan tüketicilerin iş yükünü hafifletecek NPR10 XLONG, kullanıcılarının hem karlılığını arttıracak hem de zamandan tasarruf sağlayacak. • • • • • Mitsubishi’den avantajlı servis kampanyası 4 yaş ve üzeri Mitsubishi binek ve ticari araç sahipleri için geçerli kampanyada, çeşitli indirimler ve hediyeler bulunuyor. Kampanya kapsamında 13 Nisan ile 16 Mayıs tarihleri arasında Temsa Motorlu Araçlar yetkili servislerinde işçilikte yüzde 30, yedek parça ve yağ değişiminde yüzde 20 indirim uygulanıyor. dülü” yine Otokoç’un Ford’un “Başkanlık Ö Ford Motor Company nin satış eri tarafından her yıl bayil kalitesini t me hiz sı nra so ve satış , düzenlediği yarışmada değerlendirmek üzere kleri rdi ste gö i ler msun şube Otokoç Eskişehir ve Sa ’ı ard Aw Chairman’s üstün başarı sonrası aya hak kazandı. alm ) ülü (Başkanlık Öd Scania’dan indirimli “Bakım Anlaşması” Scania, Satış Sonrası Servis Yerli otobüste TEMSA-ASELSAN işbirliği Müşteri odaklı yaklaşımları ile büyük başarılara imza atan ASELSAN ve TEMSA, otobüs üretiminde yeni bir dönemi başlatacak adımı birlikte atıyor. İki dev şirket, yüzde yüz yerli üretim olacak elektrikli otobüsü geliştirme projelerinde işbirliğine yönelik anlaşmayı imzaladı. Hizmetlerinde yeni uygulaması “Bakım Anlaşması” ile müşterilerine avantajlı bakım fırsatı sunuyor. “Scania Bakım 100”, “Scania Bakım 200”, “Scania Bakım 300” ve “Scania Bakım 400” olarak 4 farklı alternatifle sunulan “Bakım Anlaşması” hizmetini satın alan Scania kullanıcıları, kendi belirlediği süre boyunca aracının bakım işlemlerini, Scania Yetkili Servislerinde daha uygun koşullarda yaptırabilecek. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Dizel ve elektrikli makinelerde geniş ürün gamı Satış ve kısa/uzun dönem kiralama opsiyonları Yeni makine ve yenilenmiş ikinci el alternatifleri Raf ve depolama sistemleri Satış sonrası hizmetler 14 LOJİSTİK DHL Express Türkiye en iyi işveren seçildi DHL Express Türkiye, insan kaynakları alanında gösterdiği üstün performansla ve çalışan memnuniyeti konusundaki yaklaşımıyla “En İyi İşveren” unvanına layık görüldü. Etis’e ADR Belgesi Etis Lojistik, Merkez, Yarımca ve İskenderun ofisleri için sektörde ADR olarak bilinen “Tehlikeli Madde Faaliyet Belgesi” aldı. 13 Şubat 2015 tarihli belge 5 yıl süreyle geçerli olacak. Webnak’ta yükünüz 100 bin TL’ye kadar ücretsiz sigortalanıyor Taşımacılık sektöründe GEFCO, İspanya’da 30’uncu yılını kutluyor yük alan ve yük vereni bir araya getiren Webnak, yük verenin yüküne 100 bin TL’lik ücretsiz sigorta kampanyasını başlattı. Webnak’ı şu anda 3100 kamyoncu ve 900 şirket kullanıyor. 30 yıl önce faaliyetlerine başlayan GEFCO’nun İspanya iştiraki, ülkedeki rekabetçi lojistik pazarında güçlü bir konuma gelmeyi başardı ve zorlu ekonomik ortamda sektörün en büyük üç şirketinden biri oldu. MarCom’dan OMSAN’a 2 ödül birden… Lojistik sektörünün öncü firmalarından OMSAN, iletişim ve medya alanındaki çalışmaları ile dünyanın en önemli pazarlama ve iletişim programlarından biri olan uluslararası MarCom Ödülleri’nde 2 kategoride birden ödüle layık görüldü. 2010 yılında hayata geçirdiği Arabam Tatilde projesi ile OMSAN, Bütünleşik Pazarlama Kategorisinde Platin Ödül’e, kurumsal ilan çalışmaları ile de Kurumsal Reklamcılık Kategorisinde Altın Ödül’ü almaya hak kazandı. Mars Logistics Türkiye’de ilk 10’a girdi! Tüm entegre lojistik hizmetlerini kusursuz olarak sunarak sektörde sayısız farklılıklar yaratan ve sürekli büyüyerek müşterilerine yenilikler sunan Mars Logistics; ikinci Sürdürebilirlik Raporu’nu GRI A+ seviyede yayınlayarak, Türkiye’de bu seviyede rapor yazan ilk 10 şirketten biri oldu. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ C M Y CM MY CY CMY K 18 Aktaş Holding yine zirvede Türkiye’nin en fazla patent üreten firması ödülü bu sene de Aktaş Holding’e gitti Aktaş Holding, Türkiye’nin en fazla patent üreten firması “Sürdürülebilir Başarıya Büyük Önem Veriyoruz” Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarına büyük önem verdiklerini Aktaş Holding İcra Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Sami Erol, “Aktaş Holding olarak hedeflerimiz doğrultusunda sürdürülebilir başarıyı çok önemsiyoruz. Ar-Ge alanında çok ciddi yatırımlarımız söz konusu. 2023 yılında sektörde dünya liderliği hedefiyle çıkmış olduğumuz bu yolda, kazanmış olduğumuz bu ödüller, bizi hedefimiz doğrultusunda daha da fazla motive ediyor” ifadelerini kullandı. Hava süspansiyon sistemi üretiminde dünyanın en büyük firmaları arasında yer alan Aktaş Holding, TAYSAD 37. Olağan Kongresi’nde, dernek üyesi firmalar arasında yapılan değerlendirmeye göre, “Patent” alanında geçtiğimiz 2 yıl olduğu gibi, bu sene de zirvenin sahibi oldu. Aktaş Holding, Türk otomobil tedarik Alan, zaman ve maliyetlerinizden tasarruf edin. sanayisinin dünyadaki etkinliğini ve ülke ekonomisine olan katkısını arttırmaya yönelik faaliyetler gerçekleştiren Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) tarafından, dernek üyesi firmalar arasında yapılan değerlendirme sonucu, “Patent” alanında birincilik ödülüne layık görüldü. Shuttle VLM: Dar alanlarında yüksek hacimli depolama için akılcı ve dinamik çözüm. TAYSAD Başkanı Mehmet Düdaroğlu Yan sanayi TAYSAD 37. Olağan Kongresi’nde yapılan ödül töreninde, Aktaş Holding adına ödülü, İcra Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Sami Erol aldı. Bursa, 13.03.2015 - Hava süspansiyon körüğü sektöründe Türkiye’de lider, dünyada da ilk üç firma arasında yer alan Aktaş Holding, ulusal ve uluslararası alanda birçok platform tarafından, sektör temsilcilerine yönelik düzenlenen ödül törenlerine adeta damgasını vuruyor. Daha fazla bilgi için bizi arayın: 0216 3868256 Yüksek yoğunluklu depolama: Depolama alanlarından % 85’e varan tasarruf Sipariş Toplama Otomasyonu: % 60’a varan verimlilik Kardex Remstar, daha az alanda, daha az işgücüyle, otomatik depolama ve sipariş toplama çözümleri üreten dünyanın lider otomasyon çözüm firmasıdır. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ www.kardexremstar.com 20 Römork park freni LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ 21 Park halindeki TIR evin üs tüne düştü şaldı Park halindeyken freni bo Bu TIR’lar nasıl duracak? Ağır ticari araçlarda yaşanan ve zaman zaman basına da yansıyan “park freni kazaları”nın el freninin yanlış çekilmesinden kaynaklandığını söyleyen Makine Yüksek Mühendisi Alpay Lök, kamyondan çekiciye geçen sürücülerin büyük kısmının, çekicilerdeki el freni sistemi hakkında bilgi sahibi olmadığına dikkat çekti. “Park halindeki TIR evin üstüne düştü”, “Park halindeyken freni boşalan TIR dehşet saçtı” şeklindeki haberlerle mutlaka karşılaşmışsınızdır. Peki, nasıl oluyor da park halindeki bir çekici kendiliğinden hareket etmeye başlıyor ve insanların canına ya da malına zarar veriyor? 36 yılını fren sistemlerine adayan Fren Teknik Şirket Müdürü ve aynı zamanda Makine Yüksek Mühendisi olan Alpay Lök’e göre bu tür kazaların çekicilerdeki el freni sisteminin yeterince iyi bilinmiyor olmasından kaynaklanıyor. “ÇEKİCİ VE KAMYONUN SİSTEMLERİ FARKLI” Çekici ile kamyonun el freni sistemlerinin birbirinden farklı olduğunu söyleyen Alpay Lök, çekicilerde el freninin çekildikten sonra uygulanması gereken bir dizi aşama bulunduğunu kaydetti. Lök, “Kamyon, otobüs ya da otomobilde el frenini çekip gidebiliyorsunuz. Ancak çekiciler gibi römork taşıyan araçlarda el freni sisteminin farklı bir şekilde işliyor. Bu tür araçlarda el freninin bir test konumu var. Ardından ise römork park freni geliyor. Bu aşamalar uygulanmadan sadece el freni çekilirse bir süre sonra römorkun havasının azalmasıyla araç kendiliğinden hareket edebiliyor ve talihsiz kazalara yol açabiliyor” diye konuştu. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ “EHLİYET KURSUNDA BİLE GÖSTERİLMİYOR” Bu tür kazaların fren sisteminin yanlış kullanılmasından kaynaklandığın çok az kişi tarafından bilindiğini ifade eden Lök, bu kazaların tamamının sürücülerin eğitim eksikliğinden kaynaklandığını vurguladı: “Sürücüler genellikle kamyondan çekiciye geçiyorlar. Trend de kamyondan çekici kullanımına doğru gidiyor. Dolayısıyla kamyon kullanmaya alışan ve bunun eğitimini alan sürücüler, çekici kullanmaya başladıklarında bunun eksikliğini yaşamaya başlıyor. Asıl düşündürücü olan ise bu sistemin ehliyet kurslarında da gösterilmiyor olması.” YAPMALI? Alpay Lök, park edilen araçların fren sorunu yaşamaması için izlenmesi gereken yolu şöyle anlattı: “Çekici mekanik fren yaparken, römork havalı fren yapar. Çekicinin el freni çekildiğinde fren körüklerinin yaylı kısımları devreye girer ve tamamen mekanik olarak durur. Çekicinin, çiftli körük içindeki yaylar kırılmadığı sürece -ki bu yaylar emniyet parçası sayılır-, el freninin boşalması mümkün değildir. Çekici ve römork yokuşta park edilecek olursa, römorkun hava kaçağı miktarına bağlı olarak, römorkun freni zamanla zayıflar ve bir süre sonra bırakır. Çekicinin yaylı körükleri tek başlarına en fazla yüzde 12’lik bir eğime kadar eğime kadar aracı durdurmaya yeterli olabilir. Fazlasında ise römorkun fren sistemindeki havanın boşalmasıyla birlikte araç kendiliğinden hareket eder. Bu yüzden römorkun da park freni sisteminin devreye sokulması gerekiyor. Çekicinin el freni çekildikten sonra aracı terk etmeden önce sürücünün, römorkun da fren sisteminin kumanda düğmesini dışarı doğru çekerek çiftli körüklerin yaylı kısımlarını devreye alması gerekiyor. Bu şekilde römorkun hava devrelerindeki bir hava kaçağı nedeniyle “el freninin boşalması” yani el freni sisteminin iptal olması olasılığı ortadan kalkacaktır. Bu son işlemden sonra aracın lastiklerinin önüne takoz yerleştirilmesini tavsiye ediyorum.” “RADARLI SİSTEMLER UYUKLAMAYA BAĞLI KAZALARI YÜZDE 70 ORANINDA AZALTACAK” Türkiye’de yılda 12 bin kişinin trafik kazaları nedeniyle hayatını kaybettiğini hatırlatan Alpay Lök, 500 milyonun üzerinde nüfusa sahip Avrupa Birliği ülkelerinin toplamında bu rakamın 26 bin civarında olduğunu söyledi. Türkiye’de trafik kazalarından ölüm oranının diğer AB ülkelerine göre bir hayli yüksek olduğunun altını çizen Lök, “Türkiye’de trafikte can güvenliğini artıracak ciddi tedbirler almak gerekiyor. Bu önlemlerin için de fren sistemleri de önemli bir yer teşkil ediyor. AB, 2020 yılına kadar trafik kazalarından kaynaklanan ölümleri 5 bin civarına indirmeyi hedefliyor. Türkiye’nin de bu tarihe kadar bu sayıyı 3-4 bin gibi daha makul seviyelere indirmesi gerekiyor. Neden her sene 8-9 bin kişinin hayatı kurtarılmasın? Bu sayıyı düşürmek için de trafik kurallarına uymaktan, eğitimden fazlası gerekiyor. Teknik anlamda da araçların mükemmelleştirilmesi ve sistemlerinin gerektiği şekilde kullanılması lazım. 2016 yılında ağır ticari araçlarda yeni güvenlik sistemleri zorunlu olacak. Örneğin, güvenli takip mesafesi sağlayan ve sürücülerin uyuması halinde aracın kendiliğinden durmasını sağlayan radarlı sistemler önümüzdeki yıl araçlarda standart olarak yer alacak. Yapılan araştırmalara göre bu sistemler arkadan çarpmalı trafik kazalarına yüzde 70’e kadar engelleyebiliyor” dedi. NİSAN - 2015 Römork park freni “Park freni kazaları el freninin yanlış çekilmesinden kaynaklanıyor” TIR dehşet saçtı NE ‘’Strat ejik İş Ortağ ınız - Y our St rategic B usines s Partn er ’’ MULTIMODAL & INTERMODAL TAŞIMACILIK YÖNETİMİ UYGULAMASI Yenilikçi ERP çözümümüz ile tüm taşımacılık operasyonlarınızı tek bir sistem üzerinde kontrol etmenizi sağlıyoruz @ Otomotiv sektöründe muadil ürünler orijinal parça yerine kullanılabilecek Otomotiv 24 Eşdeğer parça uygulaması Sadece Onarım Değil. Delphi Onarımı. Eşdeğer parça uygulaması 1 Haziran’da başlıyor Başlayacak olan Eşdeğer Parça Uygulaması ile, otomotiv sektöründe muadil ürünler orijinal parça yerine kullanılabilecek. Otomotiv yan sanayiinde, “Eşdeğer Parça” uygulaması, 1 Haziran tarihinde başlatılıyor. Böylece; ilk 2 yıl Türk Standardları Enstitüsü (TSE), daha sonra ise akredite edilmiş belgelendirme kurumlarınca onaylanacak muadil ürünler orijinal parça yerine kullanılabilecek. TSE önümüzdeki günlerde, ‘eşdeğer parça belgesi’ başvurularını almaya başlayacak. Hazine Müsteşarlığı’nın 13 Ocak 2015 tarihinde yayımladığı tebliğ çerçevesinde, 1 Haziran 2015 tarihinde otomotiv yan sanayiinde “Eşdeğer Parça” uygulamasının başlatılacağı; böylece; ilk 2 yıl TSE, daha sonra ise akredite edilmiş belgelendirme kurumlarınca onaylanacak muadil ürünlerin orijinal parça yerine kullanılabileceği belirtildi. OTOMOTİV SEKTÖRÜNDE YILDA 140 BİN BELGE VERİLİYOR “Enstitü, otomotiv sektörü ile ilgili 2002 yılından bu yana test kuruluşu (MARTOY) ve Onay Kuruluşu (AİTM Hakkında Yönetmelik) olarak hizmet sağlayarak yılda yaklaşık 140 bin belge vermektedir. Bu kapsamda TSE laboratuvarları, eşdeğer parça tanımında yer alan malzeme, kütleboyut ve işlevsellik yönüyle araç parçalarını test edebilecek kabiliyete sahiptir. Enstitü, uluslararası geçerli bin 700 adet akredite test kabiliyeti ile sahasındaki en geniş kapsama sahip kuruluştur. Eşdeğer parça belgelendirmesi de bu kapsam ve kabiliyetlerimiz içerisindedir” denildi. FAZLA ÖDEME ENGELLENECEK TSE’nin, Türkiye’nin 2023 vizyonunda yer alan yerli otomobil üretimi hedefi çerçevesinde; yerli otomobilin sertifikalandırılması (tip onay) süreci için Otomotiv Test Merkezi projesi ve bölgesel bazda kurulmakta olan Araç Kontrol Merkezi (AKM) çalışmalarının da devam ettiği belirtildi. “TSE’nin Eşdeğer Parça Belgelendirmesinde üstlendiği rol, ülkemizin ve insanımızın olması gerekenden çok daha fazlasını ödemesine engel olacak, haksız çarkın devamını sonlandıracaktır. Enstitümüz önümüzdeki günlerde, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı onayı ile 1 Haziran 2015 tarihinden önce ‘eşdeğer parça belgesi’ başvurularını almaya başlayacaktır” denildi. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Elektronik Parça Enjektörlerimiz, güç verdikleri uygulamalar gibi ağır işlere uygundur. Delphi Elektronik Birim enjektörler güç verdikleri motorlar kadar güçlüdür. Ancak sıra servise geldiğinde, hassas ellere ihtiyaç duyarlar. Ancak iş tamire geldiğinde, hassas ellerde onarılmaları gerekmektedir Delphi onaylı tamirciler, doğru ve uygun maliyetli bir onarım hizmeti sunabilmek için özel cihazlar, üst düzey eğitim almış teknisyenler ve orijinal yedek parçalar kullanırlar. / Delphi Yetkili Servisleri son teknoloji onaylı ekipmanları, eğitimli teknisyenleri ve orijinal yedek parçalarıyla etkili ve bütçenize uygun onarım sunarlar. Ağır işlerin üstesinden gelebilmek için, Delphi Dizel Merkezi servis ağını kullanın. / Ağır vasıta dizel onarımlarınız için Delphi Yetkili servis ağını seçin. delphiautoparts.com Yan Sanayi 26 Akülü forklift pazarı İlken Enerji, ILift ile büyüyecek Özel taşıma koşullarına ve bozuk yollara uygun olarak optimize edilmiş İlken Enerji, 2006 yılından bu yana Federal Power markası ile tanınıyor İlken Enerji, yine kendi markası ILift forkliftleri ile hem dizel hem de akülü forklift pazarından payını alıyor. Bu yıl en önemli hedeflerinin akülü grup bandını biraz daha geliştirip, dizel bandı da piyasaya sunmak olduğunu söyleyen İlken Enerji Forklift Satış ve Pazarlama Müdürü Barkev Kılıncoğlu, yine bu yıl içinde 17 metrekareye kadar dar koridor istif araçlarını fason olarak Avrupa’da üretip, satışına başlayacaklarını açıkladı. Kılıncoğlu, “1920 den beri kompakt akülü forklift üretimi yapan dünya devi V. Moriotti firması ile ikili ilişkilerimizi geliştirip, onların ürünlerini Türkiye’de en iyi şekilde pazarlamak gibi bir hedefimiz de var” diye konuştu. İlken Enerji’nin, 2006 yılından bu yana Federal Power markası ile sektörde iyi tanındığını kaydeden Kılıncoğlu, 9 senedir hem forklift hem de jeneratör pazarında kendi markaları ile yer aldıklarını hatırlatarak, ILift markası ile ve geniş ürün yelpazeleri ile 2015 yılına damga vuracaklarını ifade etti. Üretim bandını geliştirme çalışmalarının sürdüğüne dikkat çeken Kılıncoğlu, “Çorlu’da 11 bin metrekarelik büyük bir fabrikamız var. Üretim bandımızı genişletmek, ürün çeşitliliğimizi artırmak için çalışmalarımız devam ediyor. Akülü forklift ve yeni nesil dizel forklift gruplarımız var. Ayrıca depo içi ekipmanlar, yine ILift markamız ile müşteriye sunuluyor. Bu gruba, akülü istif ve akülü transpalet, sistem araçları,vb ürünleri dahil ediyoruz. Başlangıç için, yıl içerisinde yüzde 3-5 arası bir pazar payı hedefimiz var” dedi. “500-700 adet ilk aşamada rakamsal hedefimiz” Barkev Kılıncoğlu “500700 adet ilk aşamada rakamsal hedefimiz. Üretici olmanın tüm avantajlarını kullanacağız. Ancak hidrolik ekipmanlar bu adete dahil olmayacak” dedi. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Yeni SAF INTRA CUSTOM DESIGN • 9 ton havalı süspansiyon, disk veya kampanalı fren • güçlendirilmiş 80 mm konik makaralı tekerlek rulmanı • bozuk yollara uygun özel amortisör • aks kovanına kaynaklı, güçlendirilmiş ve bakıma ihtiyaç duymayan makas sistemi “Ürünlerimiz için 81 ilde bayilikler ve servislikler verilecektir ” Bayilik ve servis ağı için bu sene planlamalar yaptuklarını dile getiren Kılıncoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Biz anahtar teslim bir firmayız. Üretim, satış, pazarlama, satış sonrası her birim bizim için çok önemli. Bu sene tüm aşamalara hakim olacağız. Bayi ve servis ağımıza, ailemize yeni üyeler kazandırmak niyetindeyiz.” SAF HOLLAND Otomotiv San. ve Tic. Ltd. Şti. İmes Sanayi Sitesi C-Blok 302. sok. No: 15 Yukarı Dudullu - Ümraniye 34776 İSTANBUL Tel +90 216 5407100 Fax +90 216 5407105 www.safholland.com.tr Kaldırma ekipmanları 28 Jungheinrich, lithium-ion akülü e 60 je 112i’yi pazara sundu Jungheinrich’in bu yıl pazara sunduğu Alev Bülbül Zorlu lithium-ion akülü EJE 112i transpaletler, sahip olduğu özelliklerle kullanıcısına avantaj sağlıyor. Akü yapısıyla dikkat çeken EJE 112i transpaletlerin akü çekmecesi sayesinde evrak çantası şeklindeki 14 kilogram ağırlığındaki aküyü kolay bir şekilde yerleştirip çıkarabilmenin mümkün olduğunu söyleyen Jungheinrich Pazarlama Sorumlusu-Alev Bülbül Zorlu, “Ürünün LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ 29 özel geliştirilen şarj cihazının hızlı ve ara şarj kabiliyeti sayesinde çoklu vardiya işletiminde de esnek kullanım mümkün oluyor. Lithiumion akülü EJE 112i transpaletler yaklaşık yarım saatte yüzde 50, yaklaşık 80 dakikada da yüzde 100 doluluk seviyesine ulaşabiliyor. EJE 112i’nin bir diğer özelliği ise son derece küçük yapısı sayesinde dar depo alanlarında en uygun şekilde manevra yaptırılabilir olması” diye konuştu. Hem zamandan hem alandan tasarruf ettiriyor! Eje 112ı transpaletler, hem zamandan hem alandan tasarruf ettiriyor Jungheinrich bu sene pazara sunduğu lithium-ion akülü EJE 112i transpaletler ile kullanıcılarına hem zamandan hem de küçük yapısı sayesİnde alandan tasarruf ettiriyor… 33 ülkede satış ve servis firması ile dünya çapında 11 bin 600 üzerinden kişiye istihdam “YÜZDE 100 KENDİ SERMAYESİ İLE HİZMET VEREN TEK YABANCI FİRMAYIZ” Taşeron firma kullanmadan, kendi elemanları ile servis hizmeti sunan ve tamamen kendi sermayesi ile sektördeki tek yabancı firma olduklarına dikkat çeken Zorlu, Jungheinrich’in dünya sıralamasında en büyük 3 forklift üreticisinden biri olduğunun da altını çizdi. Zorlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tek elden Lojistik hizmeti sunuyoruz. Farkımız da ‘ilk’ olmak. Sektörümüzde tüm Türkiye’ye taşeron firma kullanmadan, kendi elemanları ile servis hizmeti sunan ve yüzde 100 kendi sermayesi ile yer alan tek yabancı firmayız. Müşteri memnuniyetini ön planda tutan ve onlara daima en iyi hizmeti sunmayı ilke edinen bir firmayız. Müşteri ilişkilerin de diğer önemli bir konu da, saygınlık oluşturmak. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Bu yüzden her zaman müşteri çıkarlarını zirvede tutuyoruz. Kuruluşundan bu yana teknolojinin ve yeniliklerin takipçisi olarak kendini geliştirme stratejisi izlemiş olan firmamızın yapmış olduğu AR-GE çalışmaları neticesinde çok geniş bir ürün yelpazesinde sahip olmuştur. 33 ülkede bizzat satış ve servis firması ile dünya çapında 11 bin 600 üzerinden kişiye istihdam sağlamaktadır. Firmamız kendi bünyesinde yer alan teknisyenleriyle mükemmel bir teknik servis desteği vermektedir. Almanya da iki merkezi yedek parça depomuz ile Norderstedt’den, Almanya, Danimarka ve Benelux ülkelerine, Lahr’dan Strasbourg, Fransa, Avusturya, İsviçre ve İtalya ya yedek parça sevkiyatı yapmaktadır.” NİSAN - 2015 Vinç 30 Konteyner elleçleme LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ İZMİR’DEN 46 ÜLKEYE İHRACAT 1991 yılında kurulan Güralp Vinç’in İzmir, Güralp, 20’lik veya 40’lık konteyner elleçleme sistemlerini piyasaya sürecek İstanbul, Bursa, Ankara ve Konya olmak üzere beş bölgede faaliyet gösterdiğini belirten Ali Durgut, ürünlerinin tamamını İzmir Torbalı’daki 35 bin dönüm arazi üzerinde kurulu fabrikalarında yaptıklarını dile getirdi. Yaklaşık 46 ülkeye ihracat yaptıklarını aktaran Durgut, “Üretimimizin yüzde 35’ini ihraç ediyoruz. İhracat yaptığımız ülkeler arasında Almanya, Polonya, Belçika, Romanya gibi Avrupa Birliği ülkeleri ön plandadır. Yurtdışında çeşitli ülkelerde kurduğumuz ve kuracağımız iş birlikleri ile de ihracatta büyük bir atılım içinde olmayı hedefliyoruz” diye konuştu. AR-GE ÇALIŞMALARINI GELEN TALEPLER YÖNLENDİRİYOR Şirketin yeni konteyner elleçleme Güralp Vinç’ten lojistik sektörüne özel ürünler Lojistik sektörüne yönelik Ar-Ge çalışmalarını sürdüren Güralp Vinç, senenin ortalarında 20’lik veya 40’lık konteyner elleçleme sistemlerini piyasaya sürmeye hazırlanıyor… sistemlerinin, senenin ortalarında piyasadaki yerini alacağını kaydeden Ali Durgut, 20’lik veya 40’lık konteyner ataçmanlarının projelerinin son aşamaya geldiğini söyledi. Durgut, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gelişen teknolojiyle birlikte işletmelerin kapasite talepleri günden güne artıyor. Bu konuya ilişkin olarak da kendi Ar-Ge grubumuzla mevcut taleplere özel çözümler yaratıyoruz. Özellikle lojistik sektörüne yönelik Ar-Ge çalışmalarımız devam ediyor. Konteyner elleçleme sistemleriyle ilgili 20’lik veya 40’lık konteyner ataçmanlarının projeleri tamamlandı. Bu ürünlerimiz de 2015’in ortalarında piyasadaki yerini alacak.” Kaldırma, taşıma, otomasyon sistemlerinde Türkiye’nin önde gelen üreticilerinden biri olan Güralp Vinç ve Makina Konstrüksiyon Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, lojistik sektörüne yönelik Ar-Ge çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor. Şirketin yeni konteyner elleçleme sistemlerinin, senenin ortalarında piyasadaki yerini alacağını duyuran Marmara Bölge Müdürü Ali Durgut, 20’lik veya 40’lık konteyner ataçmanlarının projelerinin son aşamaya geldiğini söyledi. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Ali Durgut “1991 YILINDA SATILAN ÜRÜNÜN YEDEK PARÇASINI BİLE SAĞLIYORUZ” Özellikle etkili oldukları 5 bölgede satış ve satış sonrası servis organizasyonumuz tam faaliyet yürüdüğü için müşterilerine her zaman yakın hizmet verdiklerine dikkat çeken Durgut, bu avantajın kendilerini rakiplerinize göre bir adım önde tuttuğunu ifade etti. Firma bünyesinde 9 gezici servis araçlarının bulunduğunu dile getiren Durgut, “Bu servis araçlarımızla müşterilerimize hem servis hem de periyodik bakım hizmeti vererek ürünlerimizdeki olası arıza ya da aksamaları da önceden gideriyoruz. Firmamız yasal gereklilikler gereği olan 10 yıl yedek parça bulundurma zorunluluğunun çok ötesinde, kurulduğu 1991 yılında satışı gerçekleşmiş ve çalışması devam eden ürünlerine yedek parça ve hizmet sağlayarak hizmet kalitesini üst düzeye çıkardı” dedi. “ÇALIŞMA BAKANLIĞI YETERSİZ KALIYOR” Sektörün en büyük düşmanının “merdiven altı” olarak tabir edilen kayıtdışı ve kalitesiz üretim olduğunu söyleyen Ali Durgut, çözüm olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı gösterdi: “Sektörümüzde maalesef denetimsizliğin getirdiği, ‘merdiven altı’ diye tabir edilen bir üretici fazlalığı var. Şu an Türkiye’de “vinç yapıyorum” diyen 300’e yakın firma var. Dolayısıyla da her “vinç yapıyorum” diyene güvenmemek gerekiyor. Vinç ve taşıma-kaldırma ekipmanları işletmelerde kritik öneme sahiptir. Denetimsiz üretim ve düşük kalite gibi durumlarda işletmecinin hem malı hem de çalışanlarının canı tehlikeye girer. Güralp Vinç olarak biz, İstif Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği (İSDER) ve Elektrikli Vinç İmalatçıları Birliği Derneği (TEVİD) gibi bağlı bulunduğumuz derneklerle, vinç alımında dikkat edilmesi gereken hususları tüketicilerimizle, son kullanıcılarla ve fabrikaların teknik satın alma birimleriyle çalışma faaliyetleri yürütüyoruz. ışmaması için yaptırımlar uygulanması gerekiyor.” NİSAN - 2015 31 Konferans 32 1. Kardex Lojistik Günleri LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Kardex Remstar, müşterileriyle Lojistik Günleri’nde buluşacak Özellikle dikey depolama sistemlerinde sektörün önde gelen isimleri arasında yer alan Kardex Remstar, 1. Kardex Lojistik Günleri’yle müşterileriyle bir araya gelmeye hazırlanıyor. 1. Kardex Lojistik Günleri’nde potansiyel müşteri grupları ve mevcut müşterilerine Kardex Remstar çözümlerini detaylı olarak anlatacaklarını kaydeden Kardex Remstar Ülke Müdürü Emre Yenal, “Kardex Remstar olarak Türkiye’de her sene 2-3 fuara katılıyoruz. Bu sene ise farklı bir organizasyon yapmayı hedefledik. 9 Nisan’da İstanbul Hilton Doubletree Moda’da yapacağımız konferansta, Kardex Remstar’ın en son teknoloji ürünlerini, yazılımlarını ve satış sonrası hizmetlerini tanıtacağız. Bu konferansı, birçok projede beraber çalıştığımız ILA Konveyör Sistemleri ile ortak düzenliyoruz” diye konuştu. “Dar alanda büyük işler” Dar alanlarda mevcut olan maksimum yüksekliği kullanarak, en az alanda en yoğun depolama yapmaya olanak veren dikey depolama sistemleri ürettiklerini söyleyen Emre Yenal, sundukları çözümlerle çok önemli işlere imza attıklarını kaydetti. Lojistik, otomotiv, perakende, ilaç, makine, havacılık ve savunma sanayi başta olmak üzere pek çok farklı sektörden hem büyük hem de KOBİ tarzında müşteriye otomasyon çözümleri sağladıklarını ifade etti. Yaklaşık 22 yıldır Türkiye’de faaliyet gösteren şirketin temelinin 1873 senesinde Amerika Birleşik Devletleri’nde atıldığını belirten Yenal, “1950’lerde dikey depolama çözümleri geliştiren ve 1980’lerin başında bu sistemleri bilgisayarlar ile entegre ederek sadece bir makine değil, aynı zamanda entegre çözümler sunan şirketimiz, o günden bu yana depolama ve otomasyon konusunda yeni teknolojiler üretmeye devam ediyor. “İŞLETMELERİN OTOMASYON SÜREÇLERİ KONUSUNDA BİLİNÇLENMESİ GEREKİYOR” Türkiye’deki işletmelerin lojistik ve otomasyon süreçleri konusunda bilinçlenmesi gerektiğine vurgu yapan Yenal, “İşletme karlılığında hedeflenen rakamlara ulaşılması için sektördeki yeniliklerin ve çözümlerin takip edilmesi ve işletme dinamiklerine uygun sistemlerin belirlenmesi büyük önem taşıyor. 1. Kardex Lojistik Günleri ile hedefimiz, sektör profesyonellerine doğru aktarımlarda bulunmak, yeni trendleri ve çözümleri anlatmak ve onlardan gelen geri bildirimlerle sektörümüzü daha da geliştirmek” dedi. Emre Yenal LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ “YENİLİKLERİ BİZ SUNARIZ RAKİPLERİMİZ TAKİP EDER” Kardex Remstar’ın, sektöründeki ürünlere ismini vermiş, depolama sistemlerinin mucidi bir şirket olduğunu kaydeden Emre Yenal, “Pazardaki her türlü yenilik Kardex Remstar tarafından sunulur ve rakipler tarafından takip edilir. Örneğin, dikey depolama sistemlerini ısı kontrollü (-20 den +60 dereceye kadar) iklimlendirebiliyor ve aynı zamanda istenilen normlarda bu sistemleri “temiz oda” olarak da sunuyoruz. İçeriden yangın söndürmeli sistemler ise yine Kardex Remstar’ın sektörde öne çıkmasını sağlıyor. Bunun yanında dikey otomasyon sistemlerinin konveyör ve sorter hatlarıyla full otomatik olarak entegre edilmesi yine Kardex Remstar tarafından pazara sunulan bir uygulamadır” diye konuştu. “SANAYiNiN YÜZDE 80’NE HiZMET VERiYORUZ” Kardex Remstar ürünlerinin en önemli özelliklerinden birinin de sağladığı tasarruflu enerji harcaması olduğunu dile getiren Yenal, gerek ihtiyaç duyulduğunda devreye giren aydınlatmaların, gerekse de tasarruflu motorların kullanıcıya maliyet avantajı sağladığına dikkat çekti. Sanayi alanlarının yaklaşık yüzde 80’ine hizmet veren geniş perspektifli bir şirket olduklarının altını çizen Yenal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Satış sonrası hizmetler, bir ürünün kullanım süresini mümkün olduğu kadar uzatan hizmetler bütünüdür. Kardex Remstar İstanbul ve Marmara Bölgesi dışında, Ankara ve İzmir’de de servis altyapısını kurdu. Böylece sanayinin yüzde 80’ini kaplayan bir alanda hızlı hizmet sunan Kardex Remstar müşteri ihtiyaçlarına özel bakım paket anlaşmaları da sunuyor.” NİSAN - 2015 33 34 HMF Makina, Win Fuarı’ndaydı… LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ 35 HMF Makina’dan WIN Fuarı’nda gövde gösterisi 19-22 Mart tarihleri arasında düzenlenen Avrasya’nın lider sektör etkinliği WIN Material Handling Fuarı sektörün profesyonellerini İstanbul Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi›nde buluşturdu. Automation, Electrotech, Hydraulic & Pneumatic ve Materials Handling konularını tek çatıda toplayan, 30.680 metrekarelik alanda ziyaretçilerini ağırladı. Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman’dan yeni ürünleri için iddialı hedef: “150 binlik forklift lastiği pazarında 100 bin satarız” Forkliftlerin distribütörlüğünü üst üste aldığı ödüllerle, başarıyla sürdüren HMF Makina 6. Salonda yer alan standında üstün yeni özelliklere sahip red dot tasarım ödüllü 9 serisi akülü Hyundai forkliftleri ve Hyundai dizel forkliftlerini sergiledi. HMF Hyundai forkliftlerin yanı sıra Endüstriyel ürünlerin en yeni markası Airo personel yükseltici platformlar yaklaşık 10 yıldır distribütörlüğünü sürdürdüğü Atlet depo içi ekipmanlarını ziyaretçilerin beğenisine sunan HMF Makina pazar trendlerini ve son teknolojiyi her zaman yakından takip ederek, büyüyen Material Handling pazarının yeniliklerini geniş ürün gamı ile WIN fuarında ziyaretçileri ile paylaştı. Brisa Genel Müdürü Hakan Reyhan Uğurlu Yücel Bayman “Kalite, ve dayanıklılıkta %100 performans seviyesiyle tüm rakiplerimizin önündeyiz. Fiyatımız da, şu anki pazar liderininkiyle aynı. Tüm bu artılarımızla Türk forklift lastiği pazarı 150 bin olmasına karşın, hedefimizi 100 bin olarak belirledik” diye konuştu. 3 FARKLI MARKA İLE KATILDILAR Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman, dolgu lastiklerin önemli merkezi Sri Lanka’da üretilen forklift lastikleri satışında çıtayı en tepeye koydu HMF Makina Pazarlama, İş Geliştirme ve Endüstriyel Satıştan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Reyhan Uğurlu Yücel: “WIN fuarı, HMF Makina olarak depo içi ekipman, personel yükseltici platform ve forklift ürünlerimiz ile katıldığımız sektörün en büyük fuarlardan birisidir. Bu sene distribütörlüğünü üstelendiğimiz 3 farklı markamız ve 8 makinamız ile katılım gerçekleştirdik. WIN fuarlarının inovatif paylaşımlar, yeni iş ortakları arayan firmalar için etkili bir platform olduğunu düşünüyoruz.” Artan pazar ile yoğun talep gören Avrupalı Airo markası WIN fuarında personel yükseltici ihtiyacı olan firmaların ve kiralama yapan firmaların tüm dikkatlerini üzerine çekti. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ 2006 yılından beri HMF Makina garantisi ile Türkiye’de satılan Atlet depo içi ekipmanlar fuarda akülü transpalet ve istif makinası modelleri ile boy gösterdi. “DOLGU LASTİK PAZARI BÜYÜYECEK” Brisa, 17 Mart Salı günü düzenlediği lansman toplantısıyla Kinesis markası altında satışa sunacağı dolgu forklift lastiklerini basın mensuplarına ve iş ortaklarına tanıttı. Toplantının ev sahipliğini üstlenen Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman, Kinesis ile lojistik firmaları başta olmak üzere lastik sektörüne yeni bir marka sunmaktan ve Türkiye ekonomisine katkıda bulunmaktan mutluluk duyduklarını dile getirdi. Bayman, Kinesis’in dayanıklılığı ve uzun kullanım ömrüyle forklift pazarında çevresel sürdürülübilirliliğe de dikkat çekti. Toplantıda yaptığı konuşmada, Brisa olarak, müşteri odaklı anlayışları çerçevesinde, her zaman pazardaki ihtiyaçları öngörmeye ve bu ihtiyaçları karşılayacak ürün ve hizmetler sunmaya çalıştıklarını dile getiren Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman, uzun zamandır dolgu forklift lastiklerini portföylerine katmak için çalışmalar yürüttüklerini belirtti. “Özellikle Almanya’nın başı çektiği gelişmiş Avrupa ülkelerindeki sürdürülebilirlik trendlerine baktığımızda, ülkemizde de kapalı alanda depolama faaliyetlerinde akülü forklift kullanımının artacağını öngörüyoruz. Türkiye ekonomisinin ve sanayisinin büyümesi de bu alandaki ihtiyacı arttıracak. Kinesis ile, lojistik firmaları başta olmak üzere, tüm filo müşterilerimize sunduğumuz 360 derece çözüm anlayışımız doğrultusunda, ürün portfoyümüzdeki önemli bir eksikliği de tamamlamış oluyoruz. Yeni markamızla aynı zamanda Türk ekonomisine de katkı sağlayacağımız için mutluluk duyuyoruz” diyen Bayman, buna paralel olarak, dolgu lastikler pazarında da hızlı bir büyüme beklediklerini ifade etti. NİSAN - 2015 Brisa, forklift lastiği üretti HMF’nin ürünleri Win Fuarı’nın gözdesi oldu 2003 yılından bu yana Hyundai “Türkiye’nin proje taşımacılığındaki payı Upitrans ile yüzde 75-80’lere çıktı” Lojistik 36 Gabari dışı taşımacılık LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ “7 metre 15 santim genişliğinde yükle Avrupa’ya gidebilen tek nakliyeciyiz” Gabari dışı taşımacılıkta Avrupalının pazar hakimiyetine son verdiklerini öne süren Upitrans Yönetim Kurulu Başkanı Halit Özyurt, “Türkiye’nin proje taşımacılığındaki yüzde 15’lerde olan payı bizimle birlikte 75-80’lere çıkmıştır. Avrupa yollarını aşarak, 7 metre 15 santimlik bir bağlantı direğiyle Münih’e giren tek Türk firmasıyız” diyor. Gabari dışı taşımacılık, ihtisas gerektiren ve her nakliyecinin ‘yaparım’ diyemeyeceği bir taşıma türüdür. Türkiye’de de bu işi layığıyla yerine getiren çok güzide firmalarımız bulunuyor. Ama tereciye tere satarak, proje taşımacılığında uzmanlaşmış Avrupalının, fiyakasını bozan işlere imza atan bir de Türk firmamız var: UPİTRANS. Upitrans Yönetim Kurulu Başkanı Halit Özyurt, başarı öykülerini şu sözlerle özetliyor: “Taşımacılık bize babadan kaldı. 1987 yılında babamlar arabaları satınca, 1 Nisan 1988 tarihinde şirketi kurdum. 2005 yılında Turan Kasımoğlu’ndan Upitrans’ı satın aldık ve uluslararası boyutta işler yapan bir firmaya dönüştürdük. Benim yönetimimde ama aile bireylerinin de içinde olduğu bir şirketten söz ediyoruz. Sıfır araçla başlayıp bugün 32’si lowbed, 42 araca kadar çıktık. Upifrigo adlı diğer bir şirketimiz daha var. Ben ağır taşımaya odaklandım, kardeşim ise gıda taşımacılığına. Araç yatırımlarımızı proje endeksli yaparız. Çünkü, çok araç, çok da dert anlamına gelir. Şoförün istihdamı, aracın çalışmasa da bitmeyen ihtiyaçları bizi böyle davranmaya itiyor.” 37 Upitrans’a hangi yüklerinizi taşıtabilirsiniz? Firma tanımında “Uluslararası karayolu taşımacılığında ağır ve gabari dışı proje taşımacılığı yapan C2 yetki belgesine sahip tam donanımlı ağır nakliye firması” sözleriyle ifade bulan Upi Trans taşımacılık aşağıdaki yükler konusunda ihtisas sahibi… Üretim amaçlı fabrikaların makine ve yedek parçaları Ağır tonajlı taşımalar n Proje taşımaları n Fuar standları ve ekipmanı n Geniş, uzun, yüksek her türlü ağır ve gabari dışı yükler. n n “10 YILDIR SIFIR VUKUATLA ÇALIŞIYORUZ” “PROJE TAŞIMACILIĞINDA AVRUPA YOLUNU BİZ AÇTIK” Upitrans’ın gabari dışı taşımacılıkta öncü olduğunun altını çizen Özyurt, “Türklerin proje taşımacılığındaki payı yüzde 7580’lere çıkmıştır ve bundaki en büyük pay da Upitrans’a aittir. Türkiye’de son 4-5 yıldır herkes lowbetci oldu. Eskiden lowbetçinin kim olduğunu bilir miydiniz? Türkiye’nin en önemli treyler markası TIRSAN’a bile lowbeti anlatan benim. TIRSAN, üç dingilden büyük araç yapmazdı 4, 5, 8 dingil benimle beraber başladı; biz de bu konuda en yetkin olduğunu bildiğimiz firmayı tercih ediyoruz. Bu nedenle filomuzdaki tüm araçlar TIRSAN’dır. Kısacası Upitrans, proje taşımacılığında yolu açtı, paralar da ülkede kaldı.” 2005 yılından bu yana gabari dışı taşımacılık yaptıklarını ifade eden Halit Özyurt, şöyle devam etti: “Çarpıcı bir istatistik vermek gerekirse 2015’e kadar sıfır vukuatla çalışan bir firmayız. Sıfır vukuat, sıfır hasar. Çünkü yaptığımız işin tüm aşamalarını titizlikle izleriz. Hangi araba yüklenecek, hangi ülkeden nasıl geçecek; nasıl izin alacaksın bu prosedürleri Avrupa’da hemen her ülkede var olan partnerlerimiz sayesinde çözeriz. Sektörde mutlaka kulağınıza bizim pahalı olduğumuz gelmiştir. Bizi pahalı bulanlara diyorum ki; ‘Ben Vakko’dan giyiyorum 100 lira, sen Mahmutpaşa’dan giyiyorsun 10 lira.’ Ben izinleri alınmamış arabayı yürütmem. Avrupa’daki kuralların dışına çıkmam. Avrupa’da ceza yiyip aracı bağlanan çok firma duymuşsunuzdur. Biz de tek bir araba olmamıştır. Almanya’da Fransa’ya otobanın dışındaki yan yollardan gidebilirsiniz. Otobandan giderseniz 4 bin Euro, yan yoldan giderseniz 2 bin Euro’ya taşıyabilirsiniz. Adam yan yoldan gece vakti kaçak geçer, gider ama yakalanırsa, ciddi ceza alır. Ben de onlar gibi yapıp kârımı yükseltebilirim. İlk yıllarda bir sefer denedik gittik, köprüye çarptık o gün bugündür neyse kurallar onu uyguluyoruz.” devam LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ NİSAN - 2015 Lojistik 38 Gabari dışı taşımacılık “TOULON HATTI, BACAĞIMIZA SIKTIĞIMIZ KURŞUNDUR” “Türkiye’nin proje taşımacılığındaki payı Upitrans ile yüzde 75-80’lere çıktı” Taşımalarını genel olarak karayolunu kul- lanarak yaptıklarını kaydeden Özyurt, “Fransa Toulon Ro-Ro hattı kurulduktan sonra Avrupa’ya ulaşım daha kolaylaştı. Bu da bizim navlunlarımızın düşmesi sonucunu getirdi. Şu an ağırlıklı olarak Ro-Ro hattını kullanıyoruz. Trieste varken, UND Deniz’de Toulon hattını kuran ekibin içinde yer alarak kendi bacağımıza kurşun sıktığımızı söyleyebilirim. Çünkü, bu hat kurulmasaydı, rakip sayımız bu denli artmayacaktı. Eskiden Türkiye, Bulgaristan, Romanya, Macaristan, Avusturya, Almanya güzergahından gidiyordum ve bütün ülkelerde adamım vardı. Şimdi Almanya, Fransa film bitti. İnsanlar eskiden bu işleri öğrenmek veya yolu tam çözebilmek için yıllarca uğraşırlardı. Bugün aylar içinde yaptığı iki seferle çözüyor. Hangi güzergahtan gidilir, kiminle muhatap olunur… Avusturya belgesi bitiyordu alamıyordun, dönüyordun Slovakya ya da Çek Cumhuriyeti’ne, yani uğraşıyordun. Şimdi öyle değil, bin Ro-Ro’ya buradan Toulon’da in. Belge sorunu zaten yok sadece izinleri çıkartman lazım. Bir malzeme üretiliyor ve bir ülkeye satılabiliyorsa o mal muhakkak bir şekilde taşınır. Bunu bazen karayoluyla, bazen intermodal yöntemlerle çok sıkışırsan da uçakla yaparsın. Proje taşımacılığı yatırımlarla büyür, şu an ise Türkiye’de yatırımlar durma noktasında. Bu yıl 2014 gibi geçerse yandık. 2012 gerçekten güzel bir yıldı. 2014’ü eksi ciroyla kapattık. 2015’ten de pek umutlu olduğumu söyleyemem. 2014’ü yakalayabilirsem ne ala. Şubat ayındayız hala alınmış ciddi bir proje yok. Normalde bu aylarda 2-3 proje alırdık. Seçime kadar rölantide gidecek gibi gözüküyor, ama ileriye dönük ne olur fazla yorum yapamıyorum” açıklamasıyla da ihtisas sahibi oldukları proje taşımacılığına yönelik karamsar bir tablo çizdi. 7 METRE 15 SANTİM GENİŞLİKLE AVRUPA YOLLARINDA Hemen hemen her türlü yükü taşıyabileceklerine dikkat çeken Özyurt, bu sözlerini de çarpıcı iki örnekle taçlandırarak şu açıklamayı yapıyor: “Örneğin, 6 yıl önce 7 metre 15 santimlik genişliği olan bir bağlantı direğini Münih’e taşıdık. O gün herkese 1 hafta evvelden bildiri dağıttık bunlar kontrat dışı masraftır. Bizim sözleşmemizde 4.5 metre genişliği geçen yüklerde özel bir madde bulunur. Böyle bir durumda yol güzergahı boyunca sökülecek tabelalar da; ödenecek park parası veya tamir bakımların hepsi ayrıca fatura edilir; ilaveten de eğer polis escortu gerekirse bu da sonradan faturaya eklenir. Yükünü taşıdığımız firmalar da bunu bilir. Çünkü yapılan bu masraflar, ilgili devletin kurumlarından alınan birebir faturadır. Bağlantı direğini taşırken, aracın geçeceği yoldaki park eden tüm arabaların park paralarını bile ödedim, tabelaları söktürdüm sabah 4’te geçtim teslim ettim bu bizim rekorumuzdur. 7 metre 15 santim genişlikle Avrupa’ya giden tek nakliyeciyiz. Bunun haricinde 80 ton, 100 ton, 200 ton da taşıdığımız oldu. Hatta, farz edelim burada kurulu bir fabrikanız var onu söküp, taşıyıp montajını yapıp başka bir bölgede size teslim ederiz. Bünyemizde her ürünü tanıyan bir ekip barındırırız. Sıfır bir fabrika kurulacaksa; getirilecek ekipman listesini alır; izinleri ayarlar, geçeceği güzergahları belirler, navlunu da buna göre tespit ederiz. Biz çok LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ önemli bir şey daha yaptık. Önceleri ithalatçı ya da ihracatçımız, ara yükleri 13-60’lık bir TIR’a sığdırmaya çalışırdı. Biz, gabari dışı taşımaya başlayınca, firmaları daha fazla istihdam ve montaj işçisi maliyetinden kurtardık. 3 metrelik bir yükü iki arabada getiriyorlardı. Karşı taraf da, yurtdışından çağırdıkları teknik adamlarla hazır olurdu. Araç gelir, geç kaldığında binlerce dolar demoraj bedeli ödemek zorunda kalınırdı. Ama bugün, müşterimize ‘sen bize yükünü anlat, hangi ölçü ya da boyutta olursa olsun biz taşırız’ diyoruz. Yine bir örnek verecek olursam, yükü denize hassas olan bir müşterim vardı. Malın, mutlak surette deniz suyu ile temas etmemesi gerek. Öyle ki, denizden çıkan buhar dahi kimyasal olarak yükü etkiliyor. Ben bu yükü hiç denizi kullanmadan karayoluyla, bazen de tuzlu sudan oluşmadığı için Tuna Nehri üzerinden getirdim. Daha sonradan birileri bizim o müşterimize talip oldu. Bizim 20 Euro’ya yaptığımızı 15 Euro’ya yapma taahhüdü vermişler, işi de almışlar. ‘Kesinlikle denizden getirmeden bu maliyetlerle taşımayı yapamazlar’ dedik. Dediğimiz de çıktı, ilk taşımanın ardından sıkıntı yaşadılar, yük deniz suyu ile bir şekilde temas etmiş. Şu anda bizden başkasıyla çalışmıyorlar. İnsanlar eskiden bir tane motoru uçağa yükleyip getiriyor ve 300 bin Euro ödüyorlardı. Şimdi, 20 bin Euro ile sorunu çözüyorlar. Bunlar proje taşımacılığının geliştirilmesiyle gerçekleşti.” Gücü isminde . . . i l giz CENGAVER NAKLİYAT SAN. VE TİC. A.Ş. Rami Kışla Cad. Erka Sok. Erciyes Emintaş San. Sit. No: 125/115 Bayrampaşa / İSTANBUL [email protected] www.cengavernakliyat.com Tel: 0212 674 18 77 GSM: 0530 975 56 00 40 Tedarik sipariş yönetimi LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Yusen Logistics’in OCM uzmanlığı firmalara %100 doluluk getiriyor Çok sayıda tedarikçiden mal alan firmaların tedarik sipariş yönetimi (OCM) diye açıklanan lojistik kolunda uzman bir Japon kuruluşu faaliyet gösteriyor. 2012 yılında Türkiye’de de faaliyetlerine başlayan global firma, geçen yıl İnci Lojistik’in bir kısmını bünyesine katarak dikkatleri üzerine çekmişti. başladıkları 2012 yılının Eylül ayından bu yana deniz, hava, kara ve kontrat lojistiği denilen depolama ve dağıtım hizmetlerinin yanı sıra, OCM konusunda uzman bir kuruluş olarak faaliyet gösterdiklerini ifade eden Yusen Logistics Türkiye Genel Müdürü Hakan Meriç, “Tedarik sipariş yönetimi ülkemizde henüz çok yaygın olmayan bir lojistik faaliyeti. Yurt dışında bir firma düşünün binlerce tedarikçisi var. Örneğin, Türkiye’de 100 farklı firmadan mal alıyor. Biz onu, web tabanlı kendi yazılımımızla alıcı adına tüm firmalarla irtibata geçip, ihtiyaçları doğrultusunda lojistiğini planlıyoruz. Ana firma, farklı farklı tedarikçilere sipariş veriyor, Üretici diyelim ‘1000 siparişin 900’ü sevke hazır ’ diyor tabi bunların hepsini telefon ile değil sistemlerle yönetiyoruz. Biz, tüm bu olasılıkları birleştirip konteyner ise konteyner, karayolu ise kara, havayolu ise havadan gönderimini %100 doluluk stratejisiyle planlıyor ve bir verimlilik sağlıyoruz” dedi. Yusen Logistics’in, %100 Japon sermayeli bir kuruluş olduğunu ifade eden Meriç, “Türkiye, 5 ana bölgeden biri olan Amsterdam’a bağlı. Türkiye’deki birçok Japon firması ile zaten işbirliği halindeyiz. Bunun dışında ilk 500 içindeki çalıştığımız kuruluş sayısı oldukça fazla, ayrıca bir çok uluslararası ve Türk firmalarından da talepler alıyoruz ve kendimizi anlatıyoruz. Bu da işimizi iyi yaptığımızı ve doğru yolda olduğumuz anlamına geliyor. Firmalar, kendi lojistik ve tedariğini yönetebilmek adına personel almak durumunda kalıyor; yatırım yapacaklar, her tedarikçi ile ayrı ayrı bağlantı kuracaklar. Tüm bu işlemleri biz onlar adına gerçekleştirebiliyoruz. Çünkü, ana firmanın işi kendi ticaretini geliştirmek olmalı. Malım ne zaman varış yapar, nasıl gelecek, eksik mi yüklendi fazla mı yükledi diye ayrı ayrı soruların önüne geçiyoruz. OCM, süreci yönetemeyecek kadar büyüklüğe ulaşanlara hitap eden bir sistem. 5-10 tedarikçiden hizmet alıyorsanız, bunu kendi içinizde de çözebilirsiniz ama bu sayı 50’ye, 100’e hatta 1000’e çıkarsa işte o zaman işler karışıyor, orada da biz devreye giriyoruz” açıklamasını yaptı. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ JAPON KURULUŞU OLMAMIZ BİZİ BİR ADIM ÖNE ÇIKARIYOR Japon kuruluşlarının tedarik ve finans bazında tüm dünyada uluslararası akreditasyonları olan, güvenilir firmalar olarak tanındıklarının altını çizen Hakan Meriç, “Türkiye’de de bir Japon kuruluşuyuz deyince bir adım önden başlıyoruz. Bunu da KPI dediğimiz, ne yaptığımızı gösteren performans kriter ve kontrol sistemleri ile geliştiriyor ve takip ediyoruz. Müşteriye zamanında geri bildirim verilmiş mi? Mal zamanında gitmiş mi? gibi kriterlerlerin sonucunda yüzde 95+ ve üstünde kalabiliyor iseniz iyi performans gösteriyorsunuz demektir. Bu bakımdan da ulaştığımız yüksek performans ve değerlerle hem işbirliğimizi sıcak tutuyor, hem de güvenirliliğimizi pekiştiriyoruz” dedi. “GÜMRÜKLEME HİZMETİ DE VEREBİLMELİYİZ” Türkiye’nin Gümrük Birliği’ne tabi olduğundan, ticareti engelleyen sıkıntılar yaşamadıklarını vurgulayan Genel Müdür Hakan Meriç, şöyle devam etti: “Fakat, yaşadığımız sıkıntıların en büyüğü, bir forwarder-lojistik hizmet sağlayıcı- olarak gümrükleme hizmetini kendi faaliyetimiz dahilinde veremememiz. Halbuki, lojistik hizmeti yapıyorsanız, gümrük hizmeti de verebilmelisiniz. Bu, Japon yetkililerimizin alışık olmadığı bir durum. Ama üzerinde çalışmalar yapılıyor. Bu sorun da mutlaka zamanla aşılacaktır. Öte yandan, IATA üyesi de olan Yusen Logistics, özellikle havayolunda çok üst düzey işler yapıyor. Kendi ULD’sini yapabilecek yetkinlikte, yani uçakların içindeki kargoların konulduğu paletleri hazırlayıp yüklenmesinden söz ediyorum. Ama yine mevzuat gereği, bu hizmeti yapmamıza da şu an için izin verilmiyor. Eğer bu formalite de çözülürse, lojistiğin de önü açılacaktır diye düşünüyorum.” “İNCİ LOJİSTİK’İ ALMAMIZ PAZAR PAYIMIZI BÜYÜTECEK” Her taşımacılık modunda en iyi olmayı hedeflediklerini söyleyen Meriç, “Dünyadaki ilk 15 forwarder arasındayız. 2 milyon metrekare depolama alanına sahibiz. 800 bin TEU konteyner hacmimiz var. Türkiye’de İnci Lojistik’in belli bir yüzdesini satın aldık. Bunu yaparken de, global firma olduğumuzun bilincindeydik ama Türkiye’de çok fazla tanınmıyorduk. Bizimle çalışmak isteyen, deneyimlerimizi merak eden çok sayıda Türk firması var. Biz de altyapısını kullanacağımız; Türkiye’de depoları olan, dağıtım ağına, sosyal sorumluluğa sahip, kendi insan gücünü kullanan bir firmanın belli bir kısmını bünyemize katma yolunu seçtik. Altyapılarını kullanacağız, bizim know how’ımızı da paylaşacağız. Onlar da, yurtdışı trafiğinde Yusen Logistics’in gücünden faydalanacak. İki firmanın gücü de pazar payının büyümesi sonucunu getirecek” açıklamasını dile getirdi. dsfsdfsdfdsf d sdfdsf ds dsfdsfds dsf Yusen Logistics, tedarik sipariş yönetimi ile verimliliği artırıyor Türkiye operasyonlarına 41 NİSAN - 2015 Lojistik 42 Uluslararası nakliye LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ 43 bulan bir trafik kazasında muhakkak Almanya’da yerleşik bir hukukçu, tercihen de Türkçe’yi bilen biri ile çalışılması çok önemli. Çünkü büyük hak zafiyetleri yaşanabiliyor. Sigorta kuruluşları, tazminat miktarında haklı-haksız, gerekli-gereksiz kesintiler yapıyor. Polislerin tuttuğu tutanaklarda yanlışlıklar olabiliyor. Şoför arkadaşlarımız Almanca ya da İngilizce’ye vakıf olmadıkları için kendilerini ifadede zorluk çekebiliyor. Bunlardan dolayı hak mahrumiyetleri yaşanabiliyor. Lojistik şirketi yöneticilerinin kendi menfaatleri icabı, özellikle Almanya’da bir olay vuku bulduğunda telefon açıp ulaşabilecekleri bir hukukçuyu aramaları çok önemli. Sadece trafik kazası değil, sınırda yaşanabilecek idari uyuşmazlıklar, şoför arkadaşların çalışma saatlerine aykırı hareketleri gibi durumlarda da bir hukukçuya danışılmasında yarar var. Çünkü, yanlış bir uygulama yapıldıysa, mahkeme kararıyla bozabiliriz” diye konuştu. Asgari ücret bildirim şartı uluslararası nakliyeciyi zorlayacak GÜVENLİ OLMAYAN TIR PARKLARI Uluslararası nakliyeciye asgari ücret bildirim şartı getiriliyor 1 Ocak 2015 itibariyle Almanya’da yürürlüğe giren saatlik 8.5 Euro asgari ücret bildirim şartı, Almanya’dan transit geçişlere de uygulanacak. Ancak, geçişlerin takibinde yaşanacak zorluklar göz önünde bulundurularak karar ‘şimdilik’ kaydıyla ertelendi. Uluslararası nakliyeci; geçiş belgesi, Ro-La, vize derken bir formaliteyle daha tanışmak zorunda kalacak. Lojistik şirketleri, bundan böyle Almanya varışlı ve çıkışlı yükleri taşıyan sürücülerin saatte 8.5 Euro asgari ücret aldığını ibraz etmek ve istenmesi durumunda belgelemekle yükümlü. 1 Ocak 2015 itibariyle Almanya’da daha önce olmayan asgari ücret uygulamasının başladığını vurgulayan Avukat Dr. Ramazan İnci, “Alman hükümetinin getirdiği yasal şartlar gereği, lojistik sektörüne yönelik olarak, Almanya’dan transit geçişler de dahil olmak üzere 8.5 Euro’luk asgari ücret uygulanacak. Fakat, uygulamanın henüz çok yeni olması ve Almanya’daki bütün sektörleri kapsadığı için idari takipte zorlanmalar yaşanacak. Daha önce temizlik ve gastronomi sektörlerinde saatlik 8.5 Euro asgari ücret uygulanmıyordu. Almanya’dan transit geçişlerin takibinde yaşanacak zorluklar ve bazı Avrupa Birliği Ülkeleri´nin Avrupa Birliği Komisyonuna yaptığı itirazlar göz önünde bulundurularak uygulama transit geçişlerle alakalı şimdilik ertelendi. Almanya varışlı ve çıkışlı yükler içinse, ilgili makamlara gerekli bildirimlerin yapılması gerekiyor. Bunun da pratikteki uygulaması hakkında sıkıntılar var giderilmeye çalışılıyor. Önümüzdeki 6 ay içinde kesin bir standarda kavuşması bekleniyor. Şu an itibariyle Köln’deki Gümrükler Mali Müdürlüğüne Almanya’ya girmeden önce yazılı bildirim yapılıyor. İlgili daireler, bu durumu yönetmeliklerle belirler; ama henüz tam oturmuş ve şeffaflaşmış değil” açıklamasını yaptı. CMR KONUSUNDA UZMAN, KARAYOLUNA HAKİM Dr. Ramazan İnci, yoğun olarak karşılaştıkları en önemli sorunun Almanya içerisinde yaşanan trafik kazaları olduğunu vurgulayarak, “Bu durumda CMR değil, ilgili ülkenin hukuk mevzuatı uygulanır. Eğer, şoförün açık kural ihlali varsa, o zaman cezai fiil işlemi yapılır. Genel itibariyle bu durumda şirket sahibine bir yaptırım uygulanmaz. Özellikle Almanya sınırları içinde vuku LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Dr. Ramazan İnci kimdir? Hamburg Üniversitesi Hukuk Fakültesi bölümünden 2004’de mezun olan Dr. Ramazan İnci, uzun bir akademik kariyerin ardından kendi bürosuna taşınarak avukatlığa başladı. Üniversiteyi bitirdikten sonra 3 yıl ceza hukuku asistanlığı ve akabinde de 4 yıl aynı üniversitede öğretim görevlisi olarak görev yapan avukat Dr. İnci’nin müvekkilleri arasında Türkiye’de yerleşik birçok lojistik şirketi bulunuyor. Hukuktaki ağırlıklı çalışma alanını Uluslararası Ticaret ve Taşıma ve Nakliye Hukuku olarak izah eden Dr. İnci, “Taşıma ve Nakliye Hukuku uzman avukatlık kurs ve sınavlarını başarıyla tamamladım” açıklamasını yaparak, lojistik konusundaki yetkinliğini ortaya koyuyor. Dr. Ramazan İnci avukatlığın yanı sıra Yeminli Tercümanlık diplomasına da sahip olması nedeniyle Avrupa’daki birçok meslektaşının aksine Türkçe ve Türk kültürüyle sıkı bağlarını koparmamış durumda. Dr. İnci, trafik kazaları dışında yaşanan en önemli sorunlardan birinin de, sürücüden kaynaklananlar olduğuna dikkat çekerek, “Örneğin, Türkiye kökenli bir nakliye şirketimizin şoförü, Almanya’da veya güzergah üzerindeki başka bir ülkede bir TIR parkına girer. Ve TIR’da bir soygun yaşanır. Sigorta şirketi de oluşan zararı ödemeyi reddeder. Çünkü, şoför arkadaşımız sigortanın ‘güvenli’ diye derecelendirdiği bir TIR parkına girmek yerine, güvenli olmayan bir parka girmiştir. Bu gibi olaylarla çok sık karşılaşıyoruz. Bu durumda, sigortanın şartnamesine bakılır ve istisnai durumların tanımı yapılır. Müvekkillerime özellikle şunu tavsiye ederim; konu mahkeme boyutuna gelmeden, sigortalarla işi uzatmamak lazımdır. Çünkü, süreç uzadıkça iki taraf için de yeni masraflar oluşur. Çoğu zaman, bu gibi davalar anlaşma yoluyla kapatılabilir. Mesela ortada milyon Euro’luk bir hasar var. Sigorta bu hasarı ödememekte haklı gibi gözüküyor. Ama, konu yargıya intikal ettirildiğinde, sigorta küçük de olsa bir riski yaşar. Bu da çoğunlukla işlerine gelmez. Böyle olunca da, hiç alamayacağınız bir meblağı, anlaşma yoluyla sigortadan edinme şansınız doğabilir. Konu davalık olursa, çoğu zaman böyle teklifler gelir. “Davayı geri çekin, zorunlu olmamak ve hakkınız olmamak kaydı şartıyla şu kadar ödüyoruz” diyebilirler. Böyle durumlarda, o ülkenin taşıma ve nakliye hukuku müktesebatını iyi bilen bir hukukçu bulmalarında yarar vardır” durumu ortaya koydu. devam NİSAN - 2015 44 Uluslararası nakliye LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ İŞVERENLERE ÖNEMLİ TAVSİYE Türkiye’nin ilk otomotiv ihtisas limanı Türk lojistik kuruluşları yönetici ve sahiplerinin çoğunlukla yazılı sözleşme yapmadıklarının altını çizen Dr. Ramazan İnci, bu konuda da şunları aktardı: “Nakliyeci arkadaşlarımızın çoğunlukla yazılı sözleşme yapmadıklarını görüyoruz. Ya da, yazılı sözleşme yapıyorlar ama dil Almanca olduğu için sıkıntılar yaşanabiliyor. Alman X şirketi, Türkiye’den bir mal alıyor ve Türkiye’deki bir lojistik kuruluşuyla Almanya’ya taşıtıyor. Türk firmasına kendi şartnamelerini gönderiyor ve sözleşme metni genelde Almanca oluyor. Buradaki nakliye şirketimiz de işi almak adına, ya hiç tercüme ettirmiyor, ya da yetersiz tercüme edilmiş metnin altına imzayı atıyor. Bu duruma çok dikkat etmek lazım. Kendilerine sunulan bir nakliye sözleşmesi ya da şartnameyi muhakkak çok iyi anlamalıdırlar. Ülke Almanya ise ve CMR’ye tabi bir taşıma yapılıyorsa, muhakkak Alman hukukunu ve CMR’i iyi bilen birine tetkik ettirmelidirler.” Autoport yeniden kapılarını açıyor Autoport, ilk olarak 2008 yılında faaliyete Saati 8.5 Euro’luk asgari ücret bildirim şartı ne anlama geliyor? Türk lojistik sektöründeki firmaların büyük çoğunluğu sürücülerine asgari ücret verir. Şoförler, yurtdışına çıkışlarında da harcırah alırlar ve aldıkları harcırahla birlikte aylık maliyetleri minimum 1.5002 bin Euro’ları bulur. Şimdi istenen bu bedelleri Türkiye’deki asgari ücret skalasından değil, Almanya’da uygulanan saati 8.5 Euro olan asgari ücretten beyan etmeleri. Bu da daha fazla muhtasar, daha fazla stopaj ve daha fazla vergi anlamına gelecek. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ geçmesini müteakip, üçüncü bir şahsın Maliye Bakanlığına karşı açtığı dava nedeniyle 2013 Eylül ayından beri hizmetlerine ara vermiş bulunmaktaydı. Arkas Holding Hukuk Direktörü Av.Hasan Ünal’ın verdiği bilgiye göre; dolgu ve iskele alanı için yapılan kullanım hakkı sözleşmesi ile ilgili dava sonuçlandıktan sonra Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından Mahkeme kararındaki gerekçeler yerine getirilerek kullanım izni sözleşmesi 2058 yılına kadar geçerli olmak üzere yenilenmiş olup, söz konusu dolgu ve iskele alanı Autoport’a tahsis edilmiştir. dsfsdfsdfdsf d sdfdsf ds dsfdsfds dsf Asgari ücret bildirim şartı uluslararası nakliyeciyi zorlayacak Otomotiv sektörünün özel liman ihtiyacını karşılamak üzere inşa edilen Arkas Holding iştiraklerinden Autoport otomotiv sektörünün önemli bir çözüm ortağı olarak hizmet verecek. Bitmiş araç lojistiğinde stratejik bir konumda bulunması ve önemli bir park kapasitesine sahip olması nedeniyle otomotiv sanayii, Ro-Ro gemi işletmecileri için kritik bir tesis hüviyetine sahip olan AUTOPORT, işletme faaliyetlerine yeniden başladı. NASIL ULAŞACAKSINIZ? Almanya’da Türkiye’deki gibi noter aracılığıyla avukata vekalet verme diye bir durum yok. Almanya’da bu iş çok daha kolay yapılıyor. Dr. Ramazan İnci, kendisiyle nasıl irtibat kurulabileceğini de şöyle dile getiriyor: “Benim web sayfamda www.inci-law.de vekaletname örneği var. Bunun çıktısını aldıktan sonra imzalayıp bana faks ya da e-mail ile ulaştırmaları yeterli. Ben o faks ile birlikte Almanya’da onların yasal vekilleri olarak, onlar adına belirtilen yasal işlemleri yapabilirim.” DANIŞMA ÜCRETE TABİ DEĞİL Almanya’da yürürlükte olan avukatlık ücret yasasının bazı noktalarda fiyatlarda oynama selahiyeti verip, bazılarında vermediğini belirten Dr. Ramazan İnci, “Fiyatlarda elastikiyet ancak mahkeme öncesi mümkün. Belirli bir çizelge vardır ve davaya konu olan miktar üzerinden avukatlık ücreti hesaplanır. Bir üst sınır vardır ve yasanın öngördüğü ücretler alınır. Ayrıca, bir trafik kazasına karıştınız ve sizin olayda hiçbir etkiniz yok. İşlemleri de bir avukat vasıtasıyla yürütüyorsanız, haklı olan taraf da sizseniz, hiçbir mali yükümlülüğünüz yoktur. Avukatlık ücreti de, o kazadan ötürü oluşmuş bir zarar olduğu için davayı kaybeden ya da sigortası tarafından karşılanır. Haksız taraf müvekkilim ise, ücretimizi de müvekkilimiz öder. Ayrıca, bize telefon açıp bir soru sorulduğunda, Alman hukuk bürolarından farklı olarak hemen hukuki danışmanlık ücreti adı altında bir ücret de talep edilmez. Çünkü, biz kendi insanımızla kısa vadeli değil, uzun soluklu çalışmalar hedefliyoruz” açıklamasını yaptı. 45 Kocaeli’nin Yeniköy Beldesi’nde 150 bin metrekare alan üzerine kurulu terminal konumu itibari ile Doğu ve Güney Marmara’da yerleşik otomotiv üreticileri ve distribütör firmaların tesislerinin kesişme noktasında yer alıyor. Yıllık 400 bin araç elleçleme kapasitesi bulunan, uluslararası standartlarda Türkiye otomotiv endüstrisinin ihtiyaçlarına göre tasarlanan terminal, ithal ve ihraç edilen tüm markalara hizmet veriyor. Otomotive uygun fiziksel altyapısının ve işletme sisteminin üst düzeyde olmasından dolayı otomotiv firmaları ve gemi işletmecileri tarafından tercih ediliyor. NİSAN - 2015 Liman 46 Ambarlı’ya günde 10 bin kamyon gelecek LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ AKARYAKIT TERMİNALLERİ EREĞLİ YOLCUSU Ambarlı Limanı, 8 yılda günlük 12 bin kamyon ve 124 bin ton yük trafiğine sahne olacak POAŞ SATIŞA ÇIKARDI BİLE Master Plan Çalışması’nın taslak raporu akaryakıt tesislerinin liman bölgesinden gönderilmesini öngörürken, OMV Petrol Ofisi’nin (POAŞ) harekete geçtiği görüldü. Şirket ihale ilanına çıkarak, liman bölgesindeki terminalini satışa çıkardı. Etrafında şehirleşme olduğu için yaklaşık 1.5 milyon metrekare alanda kurulu Ambarlı Limanı’nın genişleme imkânı bulunmuyor. Ancak boyutları giderek artan yük gemilerinin ihtiyacını ve artacak toplam talebi karşılamak için yeni yerin “içeriden” kazanılması yoluna gidilecek. Bu yüzden liman sahası ve çevresinde faaliyet gösteren akaryakıt terminallerinin Marmara Ereğlisi’ne taşınmaları zorunlu tutulacak. YÜKLER DEMİRYOLUYLA MEKİK ÇEKECEK Taslak raporda öngörülen düzenlemeler gerçekleşirse öncelikle demiryoluyla doğrudan bağlantısı olmayan Ambarlı Limanı’na hat çekilecek. Ispartakule’ye bir konteyner depolama terminali kurulacak. Ispartakule’den de Ambarlı’ya hat çekilecek. Bunun için iki alternatif öngörülüyor. TCDD’nin daha önce gündeme getirdiği ama maliyeti yüksek olduğu için başlanamayan proje doğrudan demiryolu hattı ilk alternatif Master plan taslağına göre şehrin kilitlenmemesi ve limanın sorunsuz hizmet verebilmesi için Ispartakule’de bir terminal kurulacak ve limana demiryolu çekilecek. E-5 ve TEM genişletilecek, limanla E-5 arasında yeni duble yollar yapılacak ve akaryakıt terminalleri Marmara Ereğlisi’ne gönderilecek. İki alternatifli demiryolu hattından biri 3 kilometrelik tünel içeriyor. Ambarlı Limanı’na demiryolu geliyor Türkiye’nin en büyük, dünyanın 39. büyük konteyner limanı olan Ambarlı’ya girip çıkacak yük trafiği 2018-2023 arasında günde 10 bin kamyonla 100 bin tonu geçecek. 2023’te günde 124 bin ton yük ve 12 bin kamyona ulaşacak. Hem limanın düzenli hizmet vermeye devam edebilmesi hem de İstanbul’un batısının kilitlenmemesi için bölgede büyük imar faaliyetleri planlanıyor. İstanbul’un nüfus yoğunluğu yüksek Beylikdüzü ve Avcılar bölgeleri doğrudan etkilenecek. Eksikliği reel sektörde büyük şikâyet konusu olan Türkiye’de limanların demiryolu bağlantısı kurulması için proje hazırlıkları devam ediyor. Ulaştırma Bakanlığı, son olarak hazırlıkları devam eden Limanlar Geri Saha Karayolu ve Demiryolu Bağlantıları Master Planı Çalışması’nın taslak sonuç raporunu incelenip görüş bildirilmesi için sektörel oyunculara gönderdi. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ olarak planda yer alıyor. İkinci alternatif ise ilkinin batısında yer alıyor. İkinci alternatifte Ispartakule’ye kurulacak konteyner terminaliyle liman arasında sadece yük taşınacak. Mekik tren hattı adı verilen hattın yapımına karar verilirse, 3 kilometrelik bir tünel inşa edilecek. Ayrıca limanın E-5’le mevcut bağlantısını sağlayan Kumcular Yolu’nun karayoluyla birleştiği bölgeye büyük bir araç parkı kurulacak. TEM VE E-5’E 2X4 ŞERİT İLAVESİ Demiryolu bağlantısına rağmen Ambarlı, liman dışında kısa mesafeye hizmet verdiği için kamyon trafiği gelecekte de önem asli ulaşım unsuru olacak. Trafiği rahatlatmak için halen limanın tek bağlantı yolu olan Kumcular Caddesi, 2x2 şerite bölünmüş yola çevrilecek. Ayrıca limanın batısındaki marinanın kuzeyinden geçecek ve E-5’le bağlantıyı sağlayacak 2 kilometrelik yine 2x2 bölünmüş şeklinde yeni yol yapılacak. Artacak kamyon trafiği nedeniyle TEM ve E-5’e 2x4 şeritlik ekleme yapılacak. NİSAN - 2015 47 Saf-Holland’tan eğitim atağı SAF-HOLLAND, kalitesini son kullanıcıya anlatacak Alman SAF ile ABD’li HOLLAND’ın birleşmesiyle doğan dünya devi SAF-HOLLAND, alınan global stratejik karar doğrultusunda ürünlerinin avantaj ve kalitesini lojistik filoları ile paylaşıyor. Mersin’den start verilen ilk bilgilendirme toplantısında katılımcılara, ‘Üreticilerden, premium kategorisindeki ürünlerimizi kullanmalarını talep edin’ çağrısı yapıldı. SAF-HOLLAND Türkiye Genel Müdürü Bilal Azizoğlu, bölgesel olarak 4 farklı bölgede filo toplantısı yapmayı planladıklarını kaydederek, “Marmara, Akdeniz, İç Anadolu ve Ege’de gerçekleştireceğimiz toplantılarda ürünlerimizi tanıtmak ve bunların katma değerlerini anlatmayı planlıyoruz. Filolara yönelik ürünlerimizi dorselerinde kullananlar bu ürünlerle ortaya çıkan avantajları, örneğin yakıttan nasıl tasarruf edecekleri ni, pazardaki en hafif ürünlerin kendilerine nasıl avantajlar sağlayacağını anlatacağız. Bildiğiniz üzere Treyler maliyetinin 1/3’ünü dingil oluşturuyor. SAFHOLLAND ithal aks pazarının yüzde 35’ine hakim. Avrupa’da pazar lideriyiz. SAF-HOLLAND, LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Integral disk ile daha uzun ömürlü balatalar Nakliyeci ihtiyaçları ve onlardan gelen geri dönüşlerle oluşturulmuş ve hafiflik prensip alınarak nakliyecinin daha fazla ürün taşımasına olanak verme prensibiyle üretilmiş. Bu sistemde flanşlar yüzde 60 daha geniş. Bu genişlik, daha fazla havalandırma, daha az ısınma anlamına geliyor. Fren diski iki parçadan oluşuyor. Tüm hava kanalları sayesinde maksimum soğutma ve daha az balata kullanımı ile daha uzun balata ömrü hedefleniyor. Isınma azaltıldığında birçok sorunu önlüyor ve temel parçaları soğutuyorsunuz. Bu da nakliyeciye daha az masraf, daha az maliyeti getiriyor. piyasada en rekabetçi fiyatlara sahip firma. Ürünlerimiz Premium kategorisinde değerlendirecek kalitededir. Önümüzdeki dönemde Türkiye çapında birçok Lojistik firmasına yönelik ürün tanıtma faaliyetine odaklanacağız. İnanıyorum ki bu yoğunlaştırılmış tanıtım faaliyetleri sonucu markamızın bilinirliliği daha da artacak ve Lojistik filoları SAF-HOLLAND ürünlerini kullandıklarında kendilerine birçok avantaj sağlayacağına inanmış olarak üreticilerden SAF-HOLLAND ürünlerini talep edeceklerdir. Bu tanıtım faaliyetlerimiz çerçevesinde talep edildiği takdirde ulusal veya uluslararası çalışan filolara kendi bulundukları illerde de eğitim vermeyi sürdüreceğiz” açıklamasını yaptı. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ 49 Saf-Holland’tan eğitim atağı Dünya devi Saf-Holland, ürünlerinin avantaj ve kalitesini lojistik filoları ile paylaşıyor 48 NİSAN - 2015 50 Klima üretimini Türkiye’de yapacaklar LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ ALJ, Türkiye’yi yatırım üssü ilan etti! Bosch, servo fren kapasitesini 2,2 milyona çıkardı ALJ Holding ve dünyanın lider otomotiv yan sanayi markası DENSO ortaklığı ile İzmir’de kurulan DJ Cool Klima ve Soğutma Cihazları üretim tesislerinin resmi açılışı yapıldı. Yaklaşık 40 yıldır Bursa’dan dünyaya fren sistemleri üreten Bosch’un üretim hattı yenilenen ve kapasitesi artırılan Fren Sistemleri Fabrikası, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın katılımıyla Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nde açıldı. Bosch Grubu’nun, 2010 yılından bu yana Bursa’ya 500 İzmir’deki tesis ayda bin adet klima imal edecek kapasitede olacak milyon Euro’nun üzerinde doğrudan yatırım yaptığını vurgulayan Bosch Türkiye ve Orta Doğu Başkanı Steven Young, “Yeni üretim hattı, Bosch’un Türkiye’ye duyduğu güveni temsil eden prestijli yatırımlarından biridir” dedi. Bosch Fren Sistemleri, yenilenen üretim tesisiyle 1,3 milyon araçlık servo fren kapasitesini 2,2 milyona çıkarırken, otomotiv sektörünün heyecanla beklediği ileri teknoloji ürünü Tie-Rod 4 Servo Fren tipi üretimini de ilk kez burada gerçekleştirecek. ALJ Holding Türkiye’deki üretime yönelik yatırımı, otomotiv yan sanayinde dünya devi olan Japon Denso ile İzmir’de gerçekleştirdi. Atatürk Organize Sanayi Bölgesinde kurulan DJ Cool Klima ve Soğutma Cihazları üretim tesislerinin resmi açılışı ALJ Türkiye Başkanı Fady Jameel, ALJ Holding Türkiye CEO’su ve DJ Cool Yönetim Kurulu Başkanı Ali Haydar Bozkurt, Denso Global Yönetim Kurulu Üyesi Masahiko Ito, ve DJ Cool Yönetim Kurulu üyesi ve Genel Müdürü Burak Beşer’in katılımı ile gerçekleşti açılışa ALJ ve Denso’nun üst yöneticileri de eşlik etti. Denso ve ALJ Holding’in Türkiye’deki üretime dönük ilk yatırımı olan DJ Cool Klima ve Soğutma Cihazları tesisleri, 5 bin m2 arazi içinde 3 bin m2 kapalı alana sahip bulunuyor. Aylık bin adet ünite üretim kapa- Yeni fabrikasıyla Fren Sistemleri üretim kapasitesini yüzde 61 oranında artıran Bosch, Türkiye’de faaliyet gösteren otomotiv üreticilerinin servo frenlerini üretimine devam edecek. Geçtiğimiz yıl Türkiye’deki yaklaşık 1 milyon araç üretimine karşılık fren ihtiyacının yüzde 70’ini karşılayan Bosch Fren Sistemleri’nin yeni fabrikası bu ihtiyacın iki katını karşılayabilecek kapasiteye sahip oldu. Young; “Türk otomotiv endüstrisi 2023 vizyonuna göre belirlenen hedeflere ulaşması durumunda yeni fabrika bu ihtiyacı da karşılayacak.” dedi. sitesine sahip tesislerde, Türkiye pazarının yanında ihracata yönelik üstün teknolojik ürünlerin üretimi de gerçekleştiriliyor. “KLİMA VE SOĞUK DJ Cool Genel Müdürü Burak Beşer sürdürülebilir hizmet kalitesi ile klima ve soğutma sistemleri sektörünün güvenilir çözüm ortağı olmayı amaçladıklarını belirterek “Fabrikamızda, yolcu taşımacılığında minibüsten başlayıp, otobüse kadar ulaşan yelpazedeki araçların yanı sıra gıda taşımacılığında 1.5 m3 den başlayıp, 50 m3 e kadar olan taze ve donuk ürün taşımacılığında kullanılan frigo araçlar ve medikal taşımacılığına uygun tüm ünitelerin üretimini gerçekleştiriyoruz. Dj Cool olarak müşterilerimize en yakın noktada hizmet verebilmek amacıyla servis yapılanmamız da durmaksızın sürüyor. Şu anda 70 noktada servisimiz bulunuyor” dedi. ZİNCİRİN TÜM AŞAMALARINDA OLMAK İSTİYORUZ” “BURSA’YA 500 MİLYON EURO’DAN FAZLA YATIRIM YAPTIK” Bursa’daki ilk yatırımlarının 1972 yılında gerçekleştiğini ifade eden Bosch Türkiye ve Orta Doğu Başkanı Steven Young, şöyle konuştu: “Bosch Grubu olarak Türkiye’deki ilk fabrikamızın hizmete girmesinden bu yana geçen 43 yılda 2 milyar Euro’nun üzerinde yatırım gerçekleştirdik. 2010 yılından bu yana Bursa’ya 500 milyon Euro’nun üzerinde doğrudan yatırım yaptık. Bosch Türkiye olarak, bugün Türkiye ihracatının yüzde 1’inde pay sahibi olduk ve bundan gurur duyuyoruz. Bosch’un buradaki çalışmaları Bursa’nın adını tüm dünyada duyurdu. Bosch’un genlerinde olan Ar-Ge faaliyetlerimizi Türkiye’de 3 ayrı merkezimizde, 390 çalışanımızla sürdürüyor, dünyaya Türkiye’den Ar-Ge ihracatı yapıyoruz. ” “TIE-ROD 4 SERVO’YU İLK KEZ BURSA’DA ÜRETECEĞİZ” Yeni fabrikayı 38 hafta gibi kısa bir sürede tamamlayarak yüksek teknoloji bir üretim hattı kurduklarını belirten Bosch Fren Sistemleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Frieder Megerle, “Otomotiv sektörünün heyecanla beklediği ileri teknoloji ürünü Tie-Rod 4 Servo Fren tipi üretimine 2016 yılında ilk kez Bursa’da başlayacağız. Fabrikada mevcut üretim hattına ek olarak üretilecek yeni ürünümüz, ani frenlemede daha hızlı reaksiyon vererek güvenli durdurmayı sağlıyor” diye konuştu. Burak Beşer LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ NİSAN - 2015 51 54 KADRAJ Doğru, dropshipping fazla Dropshipping Fırsat mı, kandırmaca mı? Taklitçiliğin ve kolay para kazanma hırsının oldukça popüler yöntemler olarak karşımıza çıktığı ülkemizde, dropshipping yöntemi de yoğun bir menfaat saldırısı altında. Plajda bol renkli kokteylini yudumlarken bir eliyle de e-ticaret yöneten kadın ve erkeklerin yer aldığı “Kolay para kazanmak ister misiniz?” başlığıyla çıkan internet reklamlarını sıkça görmüşsünüzdür. Keşke o kadar kolay olsaydı… LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ sermaye gerektirmeyen bir iş. Ancak bu alandaki en büyük sorunlardan biri de dropshipping’in kolay para ile ilişkilendirilmesi. Tamam, fazla maliyet gerektirmeyen bir yatırım olabilir ama bir o kadar da emek ve zaman gerektiriyor. Dropshipping sürecini yönetmek gerçekten bir emek, özveri ve disiplin isteyen bir iş aslında. İnternet üzerinden stoksuz e-ticaret yapmak istiyorsanız ürün tedarik edeceğiniz firmaları iyi seçmeli ve e-lojistik sürecini iyi yönlendirmelisiniz. Üreticiden müşterinizin kapısına kadar hem de… Aksi halde satış sonrası doğrudan olarak sizle muhatap olan müşterileriniz arasında pek de hoş olmayan diyalogların yaşanması muhtemel olabilir. Türkçe’deki karşılığı stoksuz satış olarak ifade edilebilen dropshipping, stok tutmak yerine, gelen siparişleri tedarikçi firmaya yönlendirerek, ürünleri tedarikçinin deposundan müşteriye ulaşması üzerine kurulu bir iş modeli olarak dikkat çekiyor. Vergi kaçakçılığından güvenilmezliğe kadar birçok suçlamaya maruz kalan bu ticaret sistemi, her şeye rağmen büyümesini sürdürüyor. Ülkemizde dropshipping satış sisteminin varlığından haberdar olanlar çok az kişi olsa da, yurt dışında dropshipping ticaret yöntemini kullanarak tam zamanlı çalışan ofisler ve onlarca insan istihdam eden kişilerin sayısı gittikçe artıyor. Sistem, düşük sermaye ve işletme giderleri gibi avantajları nedeniyle ülkemizde online ticarete yeni başlayan girişimci adayları tarafından ilgi görüyor. Sistemin en büyük avantajlarından biri depolama, stoklama, faturalandırma gibi birçok derde hiç bulaşmayacak olmanız. Çünkü hizmet aldığınız tedarikçi firmalar bunları zaten sizin yerinize yapacak. Bunların yanı sıra depo ve envanter yönetimi, ürün paketleme, kargo anlaşması gibi size ekstra maliyet getirecek uygulamalar da sizi teğet geçer. Tabi ki dropshipping sisteminin en cazip tarafı, yüklü bir bütçe ayırmadan ürün satışı yapabilmeniz. Yani sermayesiz bir şekilde internette ticaret gayet mümkün. Yapmanız gereken tek şey ise bulduğunuz tedarikçi firmanın sahip olduğu ürünleri e-ticaret siteniz üzerinden satışa sunmak. Ancak burada da yeni bir zorluk çıkacak karşınıza; pazarlama… Pazarlama, zaten başlı başına yetenek ve uzmanlık isteyen bir iş iken hiç görmediğiniz bir ürünü, üstüne üstlük internet üzerinden pazarlamak yoğun çaba ve tanıtım gerektiren bir iş. Bu amaçla daha kazanmaya başlamadan Google reklamları gibi küçük yatırımlar yapmak zorunda kalabilirsiniz. Bir diğer dezavantaj ise tek güvenceniz tedarikçi firma olması. Müşterinizin istediği ürün konusunda firmaya güvenmek zorundasınız çünkü başka bir şansınız olmayacak. Bunlara ilaveten, sattığınız üründe tedarikçi firmadan kaynaklı bir stok problemi yaşayabilirsiniz. Üçüncü bir kuruma bağlı olduğunuzdan müşterinize anında cevap verememe gibi bir durum da söz konusu tabi ki… Dropshipping sisteminin artıları ve eksileri bunlar. Oldukça uzun ve karmaşık gibi görünen bir ticaret sistemini en yalın haliyle sizlere aktarmaya çalıştım. Gelecek ay tedarik zincirinin başka bir konusuyla aynı kadrajda buluşuncaya dek… Lojistikle kalın… LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ NİSAN - 2015 55 56 TESLİMAT LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Almanya merkezli özel yük Alman Reiser Schwertransport’un tercihi Kässbohrer taşıma hizmetleri sağlayıcısı Reiser Schwertransport GmbH, Kässbohrer’in Goch tesislerinde K.SLH 8, Kässbohrer 8 dingilli hidrolik low-bed’ini teslim aldı. 130 ton taşıma kapasitesi ile Kässbohrer’in 8 dingilli hidrolik dümenleme sistemine sahip low-bed’i, K.SLH 8, her tür ağır yük taşımacılığına uygun olarak geliştirildi. Alışan, filosunu Tırsan Maxima ile büyüttü Alışan Lojistik FiloTIR Araç Satış ve Kiralama A.Ş.’den kiralamasını gerçekleştirdiği 30 Tırsan Perdeli Maxima Semi-Treyleri Tırsan Adapazarı Fabrikasında düzenlenen tören ile teslim aldı. Alışan Lojistik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Damla Alışan basın toplantısında yaptığı konuşmada, “Alışan Lojistik 1985 yılında kurulmuş büyük bir firma, 30. yılımızın ilk aktivitesi olarak da filomuzu 30 araç ile büyütüyoruz. 2015 yılı zor bir sene fakat bizim lojistik sektörüne olan inancımız tam ve firma olarak uluslararası nakliye, depolama, likit ve enerji, yurtiçi dağıtım ve katma değerli hizmetlerde büyümeye devam edeceğiz” dedi. “Adanalı üretiyor, dünya yollarına çıkıyor” Temsa, bu kez Avenue otobüsünü kendi şehri ile buluşturmanın heyecanını yaşadı. 20 Avenue, Adana Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım filosuna törenle katıldı. Büyükşehir filosuna teslim edilecek Avenue sayısı 100’ü bulacak. Van’ın kentiçi ulaşım tercihi de Temsa Avenue Avenue, Adana, İstanbul, İzmir, Malatya, Mersin’in ardından Van ulaşımına kalite ve konfor katacak. Van Büyükşehir Belediyesi, ulaşım filosuna engelli donanımına uygun, konfor ve güvenlik donanımı üst düzeyde olan 32 yeni Temsa Avenue kattı. DAF-TIRSAN Genel Müdürü Ferda Özmen yaptığı açıklamada, “Alışan Lojistik, lojistik sektöründe sürdürülebilir bir başarı yakalamış ve çok önemli işlere imza atmış bir firma. Alışan Lojistik ile olan iş birliğimizden dolayı çok memnunuz. Teslimatını gerçekleştireceğimiz 30 aracımızın şasi ve panelleri kataforez kaplamalı olup 10 yıl paslanmazlık garantisi altındadır. Bunun yanı sıra, Tırsan Perdeli Maxima semi-treylerleri Code XL Yük Emniyet sertifikasına sahip. Biz bu araçların teslimatını yapmaktan dolayı çok memnunuz ve hayırlı olmasını diliyoruz” dedi. Scania’dan yılın ilk büyük teslimatı Martaş’a Scania, yaklaşık 10 milyon dolar tutarındaki ve bu yıl ilk kez Scania Finans tarafından kredilendirilen en büyük teslimatını Martaş Lojistik’e yaptı. 2015 yılında tamamı Martaş filosuna katılacak 100 adet G 400 LA 4x2 çekicinin 70’i törenle Martaş yetkililerine teslim edildi. LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Kıraç Turizm’in Temsa filosu 300 araca ulaştı! Filosunun tamamı Temsa marka araçlardan oluşan Kıraç Turizm, 2015 yılına yönelik 40 Safir, 60 Prestij olmak üzere toplam 100 adetlik alımının ilk partisi olan 40 Safir’i teslim aldı. Firma 60 adetlik Prestij Super Deluxe yatırımı daha yapacak. Değer Lojistik, 25 Ford 1846T ile filosuna güç kattı Ankara’nın en büyük filolarından birine sahip olan Değer Lojistik, 25 adet Ford 1846T otomatik vites ADR’li satın alarak araç filosunu güçlendirdi. Ford Trucks Türkiye Satış Müdürü Berk Mumcu ve Ford Trucks İç Anadolu Bölge Müdürü Mete İnceer ile satışı gerçekleştiren Başer Otomotiv Ford Trucks Şube Müdürü Ömer Faruk Başer ve Satış Şefi Turgut Başer, düzenlenen törenle Değer Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Değer’e 25 adet Ford 1846T aracı teslim etti. NİSAN - 2015 57