Dropshipping - Lojistik Ekipmanları

Transkript

Dropshipping - Lojistik Ekipmanları
610107
9 772147
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Yıl: 6 / Sayı: 54 / NİSAN 2015
Fiyatı: 10 TL
Bu TIR’lar nasıl duracak?
Ağır ticari araçlarda yaşanan ve zaman zaman basına da yansıyan “park freni
kazaları”nın el freninin yanlış çekilmesinden kaynaklandığını söyleyen Makine Yüksek Mühendisi Alpay Lök, kamyondan çekiciye geçen sürücülerin büyük kısmının,
çekicilerdeki el freni sistemi hakkında bilgi sahibi olmadığına dikkat çekti.
üne düştü
Park halindeki TIR evin üst
şaldı
Park halindeyken freni bo
TIR dehşet saçtı
DOSYA
OTOMOTiV YAN SANAYi
Dropshipping
Fırsat
mı?
Kandırmaca mı?
İSTİFLEME
VE KALDIRMA EKİPMANLARI
www.scania.com.tr
Bakım anlaşmanız varsa
Her şey
yolunda
Tüm bakım ve onarım ihtiyaçlarınız için Scania Yetkili Servisleri’ne gelin, Scania’nızı
onu en iyi tanıyanlara emanet edin. Scania Bakım Anlaşması dahilinde periyodik
bakımlarınızı yaptırın, maliyetleriniz sabitlensin, siz sadece işinize odaklanın.
Trafik Hayattır | Doğuș Otomotiv | Scania Finans | DOD Ağır Vasıta | 444 72 44 (444 SC 44)
Scania aktif bir ürün geliştirme politikası izlemektedir. Bu nedenle Doğuş Otomotiv ve Scania model, tasarım, renk, aksesuar ve teknik özellikler ile diğer tüm bilgileri
önceden bildirmeksizin değiştirme hakkını saklı tutar. Doğuş Otomotiv ve/veya Scania tarafından ürünü tanımlamak için kullanılan işaret veya numaralarla ilgili olarak bir
hak iddia edilemez. Bu ilanda kullanılan şekil ve görseller, standart donanıma dahil olmayan aksesuarlar ve özel donanımlar içerebilir. Baskı işlemlerindeki sınırlandırmalar
nedeniyle kağıt üzerindeki renkler ürünlerin gerçek renklerine göre farklılık gösterebilmektedir. Bazı ürün ve hizmetler ulusal ve AB yasaları veya iklim koşulları gereğince
tüm pazarlarda sunulamamaktadır. Scania ürün ve hizmetlerini satın alırken ulusal kanuni gereklilikler göz önünde bulundurulmalıdır. Bu bağlamda daha fazla bilgi almak
için lütfen Scania Yetkili Satıcıları ve Servisleri ile iletişime geçin veya www.scania.com.tr adresini ziyaret edin. Bu ürün ve hizmetler kapsamındaki avantajlar, aynı anda
uygulanabilecek başka bir kampanya, ürün ve hizmetlerin avantajlarıyla birleştirilemez. Doğuş Otomotiv bahsi geçen bakım anlaşmasının içeriğini değiştirme ve istediği
herhangi bir zamanda sonlandırma hakkını saklı tutar.
GÖREV TAMAMLANDI.
şaldı
Park halindeyken freni bo
YENİ DAILY. 2015 YILININ VANI.
TIR dehşet saçtı
Bu TIR’lar nasıl duracak?
28
Hem zamandan hem
alandan tasarruf
ettiriyor!
Jungheinrich’in bu yıl pazara
sunduğu lithium-ion akülü EJE 112i
transpaletler, sahip olduğu özelliklerle
kullanıcısına avantaj sağlıyor.
36
“7 metre 15 santim
genişliğinde yükle
Avrupa’ya gidebilen
tek nakliyeciyiz”
Uluslararası nakliyeciye
asgari ücret bildirim
şartı getiriliyor
1 Ocak 2015 itibariyle
Almanya’da yürürlüğe giren
saatlik 8.5 Euro asgari ücret
bildirim şartı, Almanya’dan
transit geçişlere de
uygulanacak.
Upitrans Yönetim Kurulu Başkanı
Halit Özyurt, “Türkiye’nin proje
taşımacılığındaki yüzde 15’lerde
olan payı bizimle birlikte 7580’lere çıkmıştır.
40
46
Yusen Logistics’in OCM
uzmanlığı firmalara
%100 doluluk getiriyor
Çok sayıda tedarikçiden mal
alan firmaların tedarik sipariş
yönetimi (OCM) diye açıklanan
lojistik kolunda uzman bir Japon
kuruluşu faaliyet gösteriyor. 2012
yılında Türkiye’de de faaliyetlerine
başlayan global firma, geçen yıl İnci
Lojistik’in bir kısmını bünyesine
katarak dikkatleri üzerine çekmişti.
45
AUTOPORT,
yeniden açıldı
Otomotiv sanayii, Ro-Ro gemi
işletmecileri için kritik bir tesis
hüviyetine sahip olan AUTOPORT,
işletme faaliyetlerine yeniden başladı.
42
Dr. Ramazan İnci
20
Ağır ticari araçlarda yaşanan ve zaman zaman
basına da yansıyan “park freni kazaları”nın el
freninin yanlış çekilmesinden kaynaklandığını
söyleyen Makine Yük¬sek Mühendisi Alpay Lök,
kamyondan çekiciye geçen sürücülerin büyük
kısmının, çekicilerdeki el freni sistemi hakkında
bilgi sahibi olmadığına dikkat çekti.
52
Dropshipping
Fırsat mı
kandırmaca mı?
Ambarlı Limanı’na
demiryolu geliyor
Master plan taslağına
göre şehrin kilitlenmemesi
ve limanın sorunsuz
hizmet verebilmesi için
Ispartakule’de bir terminal
kurulacak ve limana
demiryolu çekilecek.
Taklitçiliğin ve kolay para kazanma hırsının
oldukça popüler yöntemler olarak karşımıza
çıktığı ülkemizde, dropshipping yöntemi de yoğun
bir menfaat saldırısı altında.
DAHA İYİ YAKIT
EKONOMİSİ
Ecopack ile %14e varan
yakıt tasarrufu
DAHA İYİ YÜKLEME
KAPASİTESİ
%19,6 m3 e kadar
DAHA ERGONOMİK
675 mm basamak
yüksekliği
DAHA ÇEVİK
10,5 m dönüş çapı ve
mükemmel kullanım
kolaylığı
“IVECO DAILY, rekabetin en fazla olduğu yıl Avrupa ‘dan ticari
araç basınını temsil eden 23 juri üyesinin 1. tercihi oldu.”
J. Sweeney, Chairman International Van Of The Year
W W W . I V E C O . C O M
Halkalı komedisi
T
ürkiye’de gümrük denilince akla
en yoğun potansiyele sahip Halkalı
Gümrüğü gelir. Halkalı, yıllarca
Türk ihracatının en önemli mihenk
taşları arasında yer almıştır. Daha
sonra büyüklerimiz, yorulduğuna
kanaat getirince, daha modern bir
yerde hizmetlerini sürdürmesine
karar verildi. Ama her ne hikmetse
ismi değişmedi adı yine Halkalı ama
kurulduğu yer Çatalca.
Evet ismi değişmeyecek, adı yine
Halkalı Gümrüğü olacak. Gümrük ve
Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, İstanbul Halkalı Gümrük Müdürlüğü’nün
taşınacağı yeni gümrük tesisinin
alan çalışmasının tamamlandığını,
yol yapımının biraz geciktiğini, bu
durumun ihale sürecinden kaynaklandığını söylüyor. Canikli, yer tespitinin
yapıldığını ve müteahhidin çalışmaya
başladığını ifade ederek, “Mayıs ayı
gibi bitirilmesi sözünü aldık. Orası
birkaç açıdan çok önemli. Tüm ürünlerin x-ray’den geçmesi projemizin
ilk uygulama yeri Halkalı Gümrüğü
olacak. Oraya yaklaşık 21 x-ray cihazı
koyacağız, tüm eşyalar geçecek ve
yüzde 100 tespit yapacağız” ifadelerini
kullanıyor.
MAYIS DENİYOR, EN AZ
EYLÜL’Ü BULUR
Şimdi bir de gerçeklere bakalım.
Daha planlamalar yapılmadı, binalar
bitti, müteahhit ‘bitirdim’ dediği halde
parasını alamıyor ve bundan dolayı
zorda olduğu söyleniyor. Bunun yanı
sıra, yollar yeni yeni yapılmaya başlandı. Yol yapımının en az 6 ay sürmesi
bekleniyor. Çünkü E 6’nın altından
bir köprü yapılması lazım. Küçük bir
köprü var, trafiği kaldırması
mümkün değil. Yol var
ama otomobille zar zor
gidiyorsun, TIR trafiğini
nasıl kaldıracak?
Bedelini ödeyip
yerini alan mükellefler
yükümlülüklerini getirdi,
taşınmayı bekliyor ama planlar kaçıncı
kez değişti kimse bilmiyor. Erdoğan
Bayraktar döneminde planlar hazır
ve Bayraktar’ın imzası altındaydı.
Üzerinden iki bakan geçti, hala planlar
üzerinde mutabık kalınamadı. Yol
güzergahları birkaç kez değişti. Bize
özgü bir komedi durumu yani.
Camia büyük kayıp yaşıyor. Gerçek
Halkalı zaten kifayetsiz. Özellikle
cumartesi-Pazar kırmızıya düşen bir
aracın Halkalı’ya girip çıkması yılan
hikayesi gibi. Cumartesi günü 14-15’te
depodan çıkan bir TIR’ın Halkalı
Gümrüğü’nün içine girmesi 22-23’ü
buluyor. Ondan sonra mesai bittiği
için pazartesiye kalıyorsun. Bu da
ek yakıt ve şoför maliyeti anlamına
geliyor.
YENİ YER SEÇİMİ ÇOK
DOĞRU AMA…
Aslında yeni Halkalı Gümrüğü yapı
olarak çok uygun. Şehrin trafiğine
girmeyeceksin, araç geriye gelmeyecek. Hadımköy’deki bir nakliyeciyi
düşünün geriye dönüp Halkalı’ya
gidecek, oradan da yine geriye yoluna
devam edecek. Bu araçlar su yakmıyor,
hepsi birer milli servet. Sıkıntı devam
ediyor. Bitmişe yakın bir tesis var, bu
tesis plansız bir tesis. Nasıl yaptılar,
kim yaptı bilinmiyor. Tesis yaparken
yollar da öncelikli düşünülmeli ve
paralel olarak yollar da yapılmalıydı
ama yol daha yeni yapılıyor.
E 6’nın altından köprü açmanız lazım. Öte yandan, malum yaz geliyor ve
o yol yazlıkçıların geçiş alanı. Yol çalışmaları esnasında inanılmaz bir trafik
yoğunluğu yaşanacak. E 6’nın bir
şeridini kapatmak zorunda kalacaklar.
O çalışmalar kışın yapılamaz mıydı,
diye sormadan edemiyor insan…
Sözün özü, tam bir Halkalı komedisi
yaşanıyor. Allah, düşük navlunlarla
hayatta kalmaya çalışan nakliyeci
kardeşime acısın.
Saygılarımla.
Selçuk Onur
İmtiyaz Sahibi
LOJİMEDYA Basın Yayın Reklam
Pazarlama Org. Tic. Ltd. Şti.
adına
Selçuk ONUR
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Burak GÜNER
Genel Yayın Koordinatörü
Emine Ayşe ONUR
Reklam ve Halkla İlişkiler
Evrim Elif CEDİZ
Yeşim AKIN
Görsel Yönetmen
Semra KÖYLÜ
BENELUX Satış Temsilcisi
Hüseyin AKYEL
Yayın Danışmanı
Atilla YILDIZTEKİN
Danışmanlar Kurulu
Denizyolu: Kapt. Ayhan ÇEKİÇ,
Kapt. Savaş ERCAN, Geza
DOLOGH, Can BESEV
Karayolu: Zahit SAĞLIK,
Şenol ÇAK, Mine KAYA
Havayolu: Musa ALİOĞLU
Demiryolu: İbrahim ÖZ,
Yaşar ROTA
Gümrük: Osan BAŞTA
Almanya Temsilcisi
Doğan PÜRSÜN
Hollanda Temsilcisi
İlhan KARAÇAY
İngiltere Temsilcisi
Tahsin ÖZALAN
Yayın Türü
Ulusal Süreli
Yayına Hazırlayan
LOJiMEDYA
Büyükşehir Konutları, Çamlık Cd.
A:28 Bl. D:28
Beylikdüzü - İSTANBUL
Tel: 0212 251 86 70
0212 853 34 00
e-mail: [email protected]
[email protected]
www.lojiport.com
CTP ve Baskı
Murat Ofset Matbaacılık
San.Tic.Ltd.Şti
Davutpaşa Cad. Emintaş
Davutpaşa Matbaacılar Sitesi
No:101/272 Topkapı/İstanbul
Tel: 0212 567 52 24
Fax: 0212 567 90 69
Dergimizde yayınlanan yazı ve
fotoğraflar izinsiz kullanılamaz.
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
8
DENİZ TİCARETİ
“VTS zammı
cruise turizmini vurur”
M/V Maersk Jurong,
17 milyon dolara Arkas’ın
Dünyanın en büyük 28.
konteyner hat operatörü olan İzmir
Merkezli Arkas Denizcilik, Japon Ocean
Harmony Shipholding’in mülkiyetinde
bulunan 2 bin 824 TEU kapasiteli
M/V Maersk Jurong isimli konteyner
gemisini 17 milyon dolara satın aldı.
Torba Tasarı görüşülürken,
Kıyı Emniyet Genel Müdürlüğü’nün
önümüzdeki aylarda İzmir, Mersin
ve İzmit Körfezi’nde uygulamaya
başlayacağı ‘Gemi Trafik Hizmeti Ücret
Tarifesi’, denizcilik sektöründe büyük
endişe yarattı. İMEAK Deniz Ticaret
Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu
Başkan Yardımcısı Savaş Ercan, bu yeni
maliyet nedeniyle kruvaziyer turizminde
hamle yapmayı hedefleyen İzmir’in
önünün kesileceğini söyledi. Ercan, “Bu
tarife kruvaziyerde 3 bin kişilik gemide
sefer başı 6-7 bin dolar, 4 bin kişilik bir
gemide 11-12 bin dolar ilave maliyet
oluşturacak. Yük gemilerinde ise net
tonaja göre 3-5 bin dolar arasında ek
maliyet ortaya çıkacak” dedi.
Tüm partiler, denize
teşvikte birleşti
Türk P&I teminat limitini
1 milyar dolara yükseltti
İkinci yaşına girerken büyük
bir yeniliğe imza atan Türk P&I,
dünyada çok az sayıda P&I Kulübünün
sağlayabildiği 1 milyar dolar limitli
teminatı Türkiye’de ilk defa sektörün
hizmetine sundu. Böylece Türk P&I
Sigorta sorumluluk limitinde dünyadaki
sayılı P&I Kulüpleri arasına katılmış oldu.
Ak Parti, CHP ve MHP denizcilik
sektörü için sürpriz bir ittifak
gerçekleştirdi. Buna göre yaşlı
gemilerin hurdaya ayrılması
teşvik edilecek. Hurdaya
ayrılmasına karar verilen
geminin yerine asgari yüzde 35
yerli katkı oranıyla Türkiye’de
inşa edilmek ve asgari 5 yıl
Türk bayraklı işletilmek şartıyla
yeni gemi yapılacak. Destek
oranı hurdaya ayrılma fiyatını
aşmayacak. Yeni gemi yapımı 3
yıl içinde tamamlanacak ve 5 yıl
satılamayacak.
KISA KISA DENİZ TİCARETİ
Armatörler Birliği’nin Yeni
Başkanı Bedri İnce
Armatörler Birliği Yönetim Kurulu,
Başkan Şadan Kalkavan’ın vefatından
sonra yapılan genel kurulun ardından
görev dağılımını yaptı. Buna göre Ahmet
Bedri İnce, Yönetim Kurulu Başkanı, Erol
Yücel de Yönetim Kurulu Başkan Vekili
olarak görev yapacak.
DENİZ, HAVA VE KARA
MARKALARINIZI TAŞIR.
Yusen Logistics firmaların veya üreticilerin ihtiyacı olan çıkış noktasından varış noktasına
tedarik zincirini sağlamaktadır.
Veri kalitesinin, öngörülebilirlik ve vizyonun, tedarik zincirinde karar verme sürecini desteklediğini biliyoruz.
9633-Yusen_Sector_PO_A1
22/3/11
15:05
Page 3
Tel +90 (212) 259 3777
Yusen Logistics TURKEY Lojistik Hizmetleri Ltd. Şti.
Süleyman Seba Cad. BJK Plaza A Blok No: 48/1-B Beşiktaş-İstanbul
[email protected]
www.eur.yusen-logistics.com/retail
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Bizi Twitter’dan takip edin
10
FİRMALARDAN
Goodyear: “Ortaöğretimde
yol güvenliği eğitimi zorunlu olsun”
Dünyanın lider lastik üreticilerinden
Brisa, ticari segment ürünlerini
filo müşterilerine tanıttı
Türkiye lastik pazarı lideri Brisa, farklı
şehirlerdeki filo müşterileriyle bir araya gelerek
ticari ürünlerini tanıtmak amacıyla toplantılar
düzenliyor. Gaziantep Divan Otel’de düzenlenen
ilk toplantıya iş ortakları, filo müşterileri ve
basın mensuplarından meydana gelen 170
kişilik bir davetli grubu katıldı. Toplantıda
Brisa’nın markaları Bridgestone ve Lassa’nın
yeni ticari lastikleri ve filo yönetim çözümü
Profleet tanıtıldı.
Goodyear, orta dereceli okulların
yol güvenliği eğitimi vermesinin,
sorumluluklarının bir parçası olması
gerektiğini vurguluyor. Goodyear
tarafından yürütülen araştırmanın yeni
bulgularına göre Avrupa genelindeki
ailelerin yüzde 84’ü çocuklara
erken yaşta yol güvenliğinin temel
prensiplerinin öğretilmesi gerektiği
kabul ederken, Goodyear’ın bu konudaki önerisini
destekliyor.
Thermo King, 2015’te de iddialı
Satış grafiği ve pazar payını daha da yukarılara taşımak
Michelin’den kış
sertifikalı yaz lastiği
Michelin mühendisleri
tarafından 36 ay gibi kısa bir
sürede geliştirilen ve Mayıs
ayından itibaren yollarda olacak
CrossClimate, hem yaz hem de
kış lastiklerinin üstün yanlarını
tek bir lastikte birleştirerek
sürücülere alışılmışın dışında bir
deneyim sunuyor.
isteyen Thermo King yetkili satıcıları, 2015 yılı stratejilerini
belirlemek için bir araya geldi. İzmir’de gerçekleşen Thermo King
Yetkili Satıcılar toplantısına 14 bayiden toplam 16 kişi katıldı.
Doğuş Otomotiv Thermo King Genel Müdürü İlhami Eksin, aynı
amaç için bir araya gelmiş ekipler olarak markalarını en üst
noktaya çıkartmayı amaçladıklarını söyledi.
Supsan’dan 2 bini aşkın sektör çalışanına eğitim
Supsan, Şubat – Mart aylarında gerçekleştirdiği 9 Supsan Bölge
Toplantısı etkinliği kapsamında bayiler, tamirciler, kapakçılar,
rektifiyeciler, perakendeciler ve otomobil sanayi çalışanları bir
araya geldi. Bölge toplantılarında 2 bini aşkın otomotiv yan sanayi
çalışanlarına eğitim veren Supsan, 10 milyon adetlik yıllık supap
üretim kapasitesiyle Türkiye pazarının önemli bölümünü elinde
bulunduruyor.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
12
TİCARİ ARAÇLAR
Isuzu, NPR 10 XLONG
ile daha da uzattı
Depo lojistiğinde
100% Made in Germany kalitesi!
Tüm hizmetleri tek elden alın
Tüketici ihtiyaç ve taleplerini
değerlendiren Anadolu Isuzu, daha
fazlasını taşımak isteyenler için şimdi
de NPR10 XLONG’u piyasaya sundu.
Özellikle havaleli yük taşıyan ve daha
uzun kasa ihtiyacı olan tüketicilerin iş
yükünü hafifletecek NPR10 XLONG,
kullanıcılarının hem karlılığını arttıracak
hem de zamandan tasarruf sağlayacak.
•
•
•
•
•
Mitsubishi’den avantajlı servis kampanyası
4 yaş ve üzeri Mitsubishi binek ve ticari araç sahipleri
için geçerli kampanyada, çeşitli indirimler ve hediyeler
bulunuyor. Kampanya kapsamında 13 Nisan ile 16
Mayıs tarihleri arasında Temsa Motorlu Araçlar yetkili
servislerinde işçilikte yüzde 30, yedek parça ve yağ
değişiminde yüzde 20 indirim uygulanıyor.
dülü” yine Otokoç’un
Ford’un “Başkanlık Ö
Ford Motor Company nin satış
eri
tarafından her yıl bayil
kalitesini
t
me
hiz
sı
nra
so
ve satış
,
düzenlediği yarışmada
değerlendirmek üzere
kleri
rdi
ste
gö
i
ler
msun şube
Otokoç Eskişehir ve Sa
’ı
ard
Aw
Chairman’s
üstün başarı sonrası
aya hak kazandı.
alm
)
ülü
(Başkanlık Öd
Scania’dan indirimli
“Bakım Anlaşması”
Scania, Satış Sonrası Servis
Yerli otobüste TEMSA-ASELSAN işbirliği
Müşteri odaklı yaklaşımları ile büyük başarılara imza atan ASELSAN
ve TEMSA, otobüs üretiminde yeni bir dönemi başlatacak adımı birlikte
atıyor. İki dev şirket, yüzde yüz yerli üretim olacak elektrikli otobüsü
geliştirme projelerinde işbirliğine yönelik anlaşmayı imzaladı.
Hizmetlerinde yeni uygulaması
“Bakım Anlaşması” ile müşterilerine
avantajlı bakım fırsatı sunuyor.
“Scania Bakım 100”, “Scania
Bakım 200”, “Scania Bakım 300”
ve “Scania Bakım 400” olarak 4
farklı alternatifle sunulan “Bakım
Anlaşması” hizmetini satın
alan Scania kullanıcıları, kendi
belirlediği süre boyunca aracının
bakım işlemlerini, Scania Yetkili
Servislerinde daha uygun koşullarda
yaptırabilecek.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Dizel ve elektrikli makinelerde geniş ürün gamı
Satış ve kısa/uzun dönem kiralama opsiyonları
Yeni makine ve yenilenmiş ikinci el alternatifleri
Raf ve depolama sistemleri
Satış sonrası hizmetler
14
LOJİSTİK
DHL Express Türkiye en iyi işveren seçildi
DHL Express Türkiye, insan kaynakları alanında gösterdiği
üstün performansla ve çalışan memnuniyeti konusundaki
yaklaşımıyla “En İyi İşveren” unvanına layık görüldü.
Etis’e ADR Belgesi
Etis Lojistik, Merkez,
Yarımca ve İskenderun ofisleri
için sektörde ADR olarak
bilinen “Tehlikeli Madde
Faaliyet Belgesi” aldı. 13
Şubat 2015 tarihli belge 5 yıl
süreyle geçerli olacak.
Webnak’ta yükünüz
100 bin TL’ye kadar
ücretsiz sigortalanıyor
Taşımacılık sektöründe
GEFCO, İspanya’da
30’uncu yılını kutluyor
yük alan ve yük vereni bir
araya getiren Webnak, yük
verenin yüküne 100 bin TL’lik
ücretsiz sigorta kampanyasını
başlattı. Webnak’ı şu anda
3100 kamyoncu ve 900 şirket
kullanıyor.
30 yıl önce faaliyetlerine
başlayan GEFCO’nun İspanya
iştiraki, ülkedeki rekabetçi
lojistik pazarında güçlü bir
konuma gelmeyi başardı ve
zorlu ekonomik ortamda
sektörün en büyük üç
şirketinden biri oldu.
MarCom’dan OMSAN’a
2 ödül birden…
Lojistik sektörünün öncü
firmalarından OMSAN, iletişim ve
medya alanındaki çalışmaları ile
dünyanın en önemli pazarlama
ve iletişim programlarından
biri olan uluslararası MarCom
Ödülleri’nde 2 kategoride birden
ödüle layık görüldü. 2010 yılında
hayata geçirdiği Arabam Tatilde
projesi ile OMSAN, Bütünleşik
Pazarlama Kategorisinde Platin
Ödül’e, kurumsal ilan çalışmaları
ile de Kurumsal Reklamcılık
Kategorisinde Altın Ödül’ü
almaya hak kazandı.
Mars Logistics
Türkiye’de ilk 10’a girdi!
Tüm entegre lojistik
hizmetlerini kusursuz olarak
sunarak sektörde sayısız
farklılıklar yaratan ve sürekli
büyüyerek müşterilerine yenilikler
sunan Mars Logistics; ikinci
Sürdürebilirlik Raporu’nu GRI A+
seviyede yayınlayarak, Türkiye’de
bu seviyede rapor yazan ilk 10
şirketten biri oldu.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
18
Aktaş Holding yine zirvede
Türkiye’nin en fazla patent üreten firması ödülü bu sene de Aktaş Holding’e gitti
Aktaş Holding,
Türkiye’nin
en fazla patent
üreten firması
“Sürdürülebilir Başarıya
Büyük Önem Veriyoruz”
Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarına büyük
önem verdiklerini Aktaş Holding İcra Kurulu
Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Sami
Erol, “Aktaş Holding olarak hedeflerimiz
doğrultusunda sürdürülebilir başarıyı çok
önemsiyoruz. Ar-Ge alanında çok ciddi
yatırımlarımız söz konusu. 2023 yılında
sektörde dünya liderliği hedefiyle çıkmış
olduğumuz bu yolda, kazanmış olduğumuz
bu ödüller, bizi hedefimiz doğrultusunda
daha da fazla motive ediyor” ifadelerini
kullandı.
Hava süspansiyon sistemi üretiminde dünyanın en büyük
firmaları arasında yer alan Aktaş
Holding, TAYSAD 37. Olağan
Kongresi’nde, dernek üyesi firmalar
arasında yapılan değerlendirmeye
göre, “Patent” alanında geçtiğimiz 2
yıl olduğu gibi, bu sene de zirvenin
sahibi oldu.
Aktaş Holding, Türk otomobil tedarik
Alan, zaman ve maliyetlerinizden tasarruf edin.
sanayisinin dünyadaki etkinliğini ve ülke
ekonomisine olan katkısını arttırmaya yönelik
faaliyetler gerçekleştiren Taşıt Araçları Yan
Sanayicileri Derneği (TAYSAD) tarafından,
dernek üyesi firmalar arasında yapılan
değerlendirme sonucu, “Patent” alanında
birincilik ödülüne layık görüldü.
Shuttle VLM: Dar alanlarında yüksek hacimli
depolama için akılcı ve dinamik çözüm.
TAYSAD Başkanı
Mehmet Düdaroğlu
Yan
sanayi
TAYSAD 37. Olağan
Kongresi’nde yapılan
ödül töreninde, Aktaş
Holding adına ödülü,
İcra Kurulu Başkanı ve
Yönetim Kurulu Üyesi
Sami Erol aldı.
Bursa, 13.03.2015 - Hava süspansiyon körüğü
sektöründe Türkiye’de lider, dünyada da ilk üç
firma arasında yer alan Aktaş Holding, ulusal ve
uluslararası alanda birçok platform tarafından,
sektör temsilcilerine yönelik düzenlenen ödül
törenlerine adeta damgasını vuruyor.
Daha fazla bilgi için bizi arayın:
0216 3868256
Yüksek yoğunluklu depolama: Depolama alanlarından % 85’e varan tasarruf
Sipariş Toplama Otomasyonu: % 60’a varan verimlilik
Kardex Remstar, daha az alanda, daha az işgücüyle, otomatik depolama ve
sipariş toplama çözümleri üreten dünyanın lider otomasyon çözüm firmasıdır.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
www.kardexremstar.com
20
Römork park freni
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
21
Park halindeki TIR evin üs
tüne düştü
şaldı
Park halindeyken freni bo
Bu TIR’lar nasıl duracak?
Ağır ticari araçlarda yaşanan ve zaman zaman basına da yansıyan “park freni
kazaları”nın el freninin yanlış çekilmesinden kaynaklandığını söyleyen Makine Yüksek Mühendisi Alpay Lök, kamyondan çekiciye geçen sürücülerin büyük kısmının,
çekicilerdeki el freni sistemi hakkında bilgi sahibi olmadığına dikkat çekti.
“Park halindeki TIR evin üstüne
düştü”, “Park halindeyken freni
boşalan TIR dehşet saçtı” şeklindeki
haberlerle mutlaka karşılaşmışsınızdır.
Peki, nasıl oluyor da park halindeki bir
çekici kendiliğinden hareket etmeye
başlıyor ve insanların canına ya da
malına zarar veriyor? 36 yılını fren
sistemlerine adayan Fren Teknik Şirket
Müdürü ve aynı zamanda Makine
Yüksek Mühendisi olan Alpay Lök’e
göre bu tür kazaların çekicilerdeki el
freni sisteminin yeterince iyi bilinmiyor
olmasından kaynaklanıyor.
“ÇEKİCİ VE KAMYONUN
SİSTEMLERİ FARKLI”
Çekici ile kamyonun el freni
sistemlerinin birbirinden farklı
olduğunu söyleyen Alpay Lök,
çekicilerde el freninin çekildikten
sonra uygulanması gereken bir dizi
aşama bulunduğunu kaydetti. Lök,
“Kamyon, otobüs ya da otomobilde el
frenini çekip gidebiliyorsunuz. Ancak
çekiciler gibi römork taşıyan araçlarda
el freni sisteminin farklı bir şekilde
işliyor. Bu tür araçlarda el freninin
bir test konumu var. Ardından ise
römork park freni geliyor. Bu aşamalar
uygulanmadan sadece el freni çekilirse
bir süre sonra römorkun havasının
azalmasıyla araç kendiliğinden hareket
edebiliyor ve talihsiz kazalara yol
açabiliyor” diye konuştu.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
“EHLİYET
KURSUNDA BİLE
GÖSTERİLMİYOR”
Bu tür kazaların
fren sisteminin yanlış
kullanılmasından
kaynaklandığın çok az kişi
tarafından bilindiğini ifade
eden Lök, bu kazaların
tamamının sürücülerin eğitim
eksikliğinden kaynaklandığını
vurguladı: “Sürücüler
genellikle kamyondan
çekiciye geçiyorlar. Trend de
kamyondan çekici kullanımına
doğru gidiyor. Dolayısıyla
kamyon kullanmaya alışan
ve bunun eğitimini alan
sürücüler, çekici kullanmaya
başladıklarında bunun
eksikliğini yaşamaya başlıyor.
Asıl düşündürücü olan ise bu
sistemin ehliyet kurslarında
da gösterilmiyor olması.”
YAPMALI?
Alpay Lök, park edilen araçların
fren sorunu yaşamaması için izlenmesi
gereken yolu şöyle anlattı: “Çekici
mekanik fren yaparken, römork havalı
fren yapar. Çekicinin el freni çekildiğinde
fren körüklerinin yaylı kısımları devreye
girer ve tamamen mekanik olarak
durur. Çekicinin, çiftli körük içindeki
yaylar kırılmadığı sürece -ki bu yaylar
emniyet parçası sayılır-, el freninin
boşalması mümkün değildir. Çekici ve
römork yokuşta park edilecek olursa,
römorkun hava kaçağı miktarına bağlı
olarak, römorkun freni zamanla zayıflar
ve bir süre sonra bırakır. Çekicinin yaylı
körükleri tek başlarına en fazla yüzde
12’lik bir eğime kadar eğime kadar aracı
durdurmaya yeterli olabilir. Fazlasında
ise römorkun fren sistemindeki havanın
boşalmasıyla birlikte araç kendiliğinden
hareket eder. Bu yüzden römorkun
da park freni sisteminin devreye
sokulması gerekiyor. Çekicinin el freni
çekildikten sonra aracı terk etmeden
önce sürücünün, römorkun da fren
sisteminin kumanda düğmesini dışarı
doğru çekerek çiftli körüklerin yaylı
kısımlarını devreye alması gerekiyor. Bu
şekilde römorkun hava devrelerindeki
bir hava kaçağı nedeniyle “el freninin
boşalması” yani el freni sisteminin iptal
olması olasılığı ortadan kalkacaktır. Bu
son işlemden sonra aracın lastiklerinin
önüne takoz yerleştirilmesini tavsiye
ediyorum.”
“RADARLI SİSTEMLER
UYUKLAMAYA BAĞLI
KAZALARI YÜZDE 70
ORANINDA AZALTACAK”
Türkiye’de yılda 12 bin kişinin trafik kazaları
nedeniyle hayatını kaybettiğini hatırlatan Alpay
Lök, 500 milyonun üzerinde nüfusa sahip Avrupa
Birliği ülkelerinin toplamında bu rakamın 26 bin
civarında olduğunu söyledi. Türkiye’de trafik
kazalarından ölüm oranının diğer AB ülkelerine
göre bir hayli yüksek olduğunun altını çizen Lök,
“Türkiye’de trafikte can güvenliğini artıracak
ciddi tedbirler almak gerekiyor. Bu önlemlerin
için de fren sistemleri de önemli bir yer teşkil
ediyor. AB, 2020 yılına kadar trafik kazalarından
kaynaklanan ölümleri 5 bin civarına indirmeyi
hedefliyor. Türkiye’nin de bu tarihe kadar
bu sayıyı 3-4 bin gibi daha makul seviyelere
indirmesi gerekiyor. Neden her sene 8-9 bin
kişinin hayatı kurtarılmasın? Bu sayıyı düşürmek
için de trafik kurallarına uymaktan, eğitimden
fazlası gerekiyor. Teknik anlamda da araçların
mükemmelleştirilmesi ve sistemlerinin gerektiği
şekilde kullanılması lazım. 2016 yılında ağır ticari
araçlarda yeni güvenlik sistemleri zorunlu olacak.
Örneğin, güvenli takip mesafesi sağlayan ve
sürücülerin uyuması halinde aracın kendiliğinden
durmasını sağlayan radarlı sistemler önümüzdeki
yıl araçlarda standart olarak yer alacak. Yapılan
araştırmalara göre bu sistemler arkadan
çarpmalı trafik kazalarına yüzde 70’e kadar
engelleyebiliyor” dedi.
NİSAN - 2015
Römork park freni
“Park freni kazaları el freninin yanlış çekilmesinden kaynaklanıyor”
TIR dehşet saçtı
NE
‘’Strat
ejik İş
Ortağ
ınız - Y
our St
rategic
B
usines
s Partn
er ’’
MULTIMODAL & INTERMODAL TAŞIMACILIK
YÖNETİMİ UYGULAMASI
Yenilikçi ERP çözümümüz ile tüm taşımacılık operasyonlarınızı
tek bir sistem üzerinde kontrol etmenizi sağlıyoruz
@
Otomotiv sektöründe muadil ürünler orijinal parça yerine kullanılabilecek
Otomotiv
24
Eşdeğer parça uygulaması
Sadece Onarım Değil.
Delphi Onarımı.
Eşdeğer parça uygulaması
1 Haziran’da başlıyor
Başlayacak olan Eşdeğer Parça Uygulaması ile, otomotiv sektöründe
muadil ürünler orijinal parça yerine kullanılabilecek.
Otomotiv yan sanayiinde, “Eşdeğer
Parça” uygulaması, 1 Haziran
tarihinde başlatılıyor. Böylece; ilk
2 yıl Türk Standardları Enstitüsü
(TSE), daha sonra ise akredite
edilmiş belgelendirme kurumlarınca
onaylanacak muadil ürünler orijinal
parça yerine kullanılabilecek. TSE
önümüzdeki günlerde, ‘eşdeğer
parça belgesi’ başvurularını almaya
başlayacak.
Hazine Müsteşarlığı’nın 13 Ocak
2015 tarihinde yayımladığı tebliğ
çerçevesinde, 1 Haziran 2015 tarihinde
otomotiv yan sanayiinde “Eşdeğer
Parça” uygulamasının başlatılacağı;
böylece; ilk 2 yıl TSE, daha sonra
ise akredite edilmiş belgelendirme
kurumlarınca onaylanacak muadil
ürünlerin orijinal parça yerine
kullanılabileceği belirtildi.
OTOMOTİV SEKTÖRÜNDE
YILDA 140 BİN BELGE
VERİLİYOR
“Enstitü, otomotiv sektörü ile ilgili
2002 yılından bu yana test kuruluşu
(MARTOY) ve Onay Kuruluşu (AİTM
Hakkında Yönetmelik) olarak hizmet
sağlayarak yılda yaklaşık 140 bin
belge vermektedir. Bu kapsamda
TSE laboratuvarları, eşdeğer parça
tanımında yer alan malzeme, kütleboyut ve işlevsellik yönüyle araç
parçalarını test edebilecek kabiliyete
sahiptir. Enstitü, uluslararası geçerli
bin 700 adet akredite test kabiliyeti
ile sahasındaki en geniş kapsama
sahip kuruluştur. Eşdeğer parça
belgelendirmesi de bu kapsam ve
kabiliyetlerimiz içerisindedir” denildi.
FAZLA ÖDEME
ENGELLENECEK
TSE’nin, Türkiye’nin 2023 vizyonunda
yer alan yerli otomobil üretimi
hedefi çerçevesinde; yerli otomobilin
sertifikalandırılması (tip onay) süreci
için Otomotiv Test Merkezi projesi ve
bölgesel bazda kurulmakta olan Araç
Kontrol Merkezi (AKM) çalışmalarının
da devam ettiği belirtildi. “TSE’nin
Eşdeğer Parça Belgelendirmesinde
üstlendiği rol, ülkemizin ve insanımızın
olması gerekenden çok daha fazlasını
ödemesine engel olacak, haksız çarkın
devamını sonlandıracaktır. Enstitümüz
önümüzdeki günlerde, Başbakanlık
Hazine Müsteşarlığı onayı ile 1 Haziran
2015 tarihinden önce ‘eşdeğer
parça belgesi’ başvurularını almaya
başlayacaktır” denildi.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Elektronik Parça Enjektörlerimiz, güç verdikleri uygulamalar gibi ağır işlere uygundur.
Delphi Elektronik Birim enjektörler güç verdikleri motorlar kadar güçlüdür. Ancak sıra servise
geldiğinde, hassas ellere ihtiyaç duyarlar. Ancak iş tamire geldiğinde, hassas ellerde onarılmaları
gerekmektedir Delphi onaylı tamirciler, doğru ve uygun maliyetli bir onarım hizmeti sunabilmek için
özel cihazlar, üst düzey eğitim almış teknisyenler ve orijinal yedek parçalar kullanırlar. / Delphi Yetkili
Servisleri son teknoloji onaylı ekipmanları, eğitimli teknisyenleri ve orijinal yedek parçalarıyla etkili
ve bütçenize uygun onarım sunarlar. Ağır işlerin üstesinden gelebilmek için, Delphi Dizel Merkezi
servis ağını kullanın. / Ağır vasıta dizel onarımlarınız için Delphi Yetkili servis ağını seçin.
delphiautoparts.com
Yan
Sanayi
26
Akülü forklift pazarı
İlken Enerji, ILift ile
büyüyecek
Özel taşıma koşullarına ve bozuk
yollara uygun olarak optimize edilmiş
İlken Enerji, 2006 yılından bu yana Federal Power markası ile tanınıyor
İlken Enerji, yine kendi markası ILift forkliftleri ile hem
dizel hem de akülü forklift pazarından payını alıyor.
Bu yıl en önemli hedeflerinin
akülü grup bandını biraz daha
geliştirip, dizel bandı da piyasaya
sunmak olduğunu söyleyen İlken
Enerji Forklift Satış ve Pazarlama
Müdürü Barkev Kılıncoğlu, yine
bu yıl içinde 17 metrekareye
kadar dar koridor istif araçlarını
fason olarak Avrupa’da üretip,
satışına başlayacaklarını açıkladı.
Kılıncoğlu, “1920 den beri
kompakt akülü forklift üretimi
yapan dünya devi V. Moriotti
firması ile ikili ilişkilerimizi
geliştirip, onların ürünlerini
Türkiye’de en iyi şekilde
pazarlamak gibi bir hedefimiz de
var” diye konuştu.
İlken Enerji’nin, 2006 yılından bu
yana Federal Power markası ile
sektörde iyi tanındığını kaydeden
Kılıncoğlu, 9 senedir hem forklift
hem de jeneratör pazarında
kendi markaları ile yer aldıklarını
hatırlatarak, ILift markası ile ve
geniş ürün yelpazeleri ile 2015
yılına damga vuracaklarını ifade
etti. Üretim bandını geliştirme
çalışmalarının sürdüğüne dikkat
çeken Kılıncoğlu, “Çorlu’da 11 bin
metrekarelik büyük bir fabrikamız
var. Üretim bandımızı genişletmek,
ürün çeşitliliğimizi artırmak için
çalışmalarımız devam ediyor.
Akülü forklift ve yeni nesil dizel
forklift gruplarımız var. Ayrıca
depo içi ekipmanlar, yine ILift
markamız ile müşteriye sunuluyor.
Bu gruba, akülü istif ve akülü
transpalet, sistem araçları,vb
ürünleri dahil ediyoruz. Başlangıç
için, yıl içerisinde yüzde 3-5 arası
bir pazar payı hedefimiz var” dedi.
“500-700 adet
ilk aşamada
rakamsal
hedefimiz”
Barkev Kılıncoğlu “500700 adet ilk aşamada
rakamsal hedefimiz. Üretici
olmanın tüm avantajlarını
kullanacağız. Ancak hidrolik
ekipmanlar bu adete dahil
olmayacak” dedi.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Yeni
SAF INTRA
CUSTOM DESIGN
• 9 ton havalı süspansiyon,
disk veya kampanalı fren
• güçlendirilmiş 80 mm konik
makaralı tekerlek rulmanı
• bozuk yollara uygun
özel amortisör
• aks kovanına kaynaklı,
güçlendirilmiş ve bakıma
ihtiyaç duymayan makas sistemi
“Ürünlerimiz için
81 ilde bayilikler
ve servislikler
verilecektir ”
Bayilik ve servis ağı için
bu sene planlamalar
yaptuklarını dile getiren
Kılıncoğlu sözlerine şöyle
devam etti: “Biz anahtar
teslim bir firmayız. Üretim,
satış, pazarlama, satış
sonrası her birim bizim için
çok önemli. Bu sene tüm
aşamalara hakim olacağız.
Bayi ve servis ağımıza,
ailemize yeni üyeler
kazandırmak niyetindeyiz.”
SAF HOLLAND Otomotiv San. ve Tic. Ltd. Şti.
İmes Sanayi Sitesi C-Blok 302. sok. No: 15
Yukarı Dudullu - Ümraniye 34776 İSTANBUL
Tel +90 216 5407100 Fax +90 216 5407105
www.safholland.com.tr
Kaldırma
ekipmanları
28
Jungheinrich, lithium-ion akülü e 60 je 112i’yi pazara sundu
Jungheinrich’in bu yıl pazara sunduğu
Alev Bülbül Zorlu
lithium-ion akülü EJE 112i transpaletler,
sahip olduğu özelliklerle kullanıcısına avantaj
sağlıyor. Akü yapısıyla dikkat çeken EJE 112i
transpaletlerin akü çekmecesi sayesinde evrak
çantası şeklindeki 14 kilogram ağırlığındaki
aküyü kolay bir şekilde yerleştirip çıkarabilmenin
mümkün olduğunu söyleyen Jungheinrich
Pazarlama Sorumlusu-Alev Bülbül Zorlu, “Ürünün
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
29
özel geliştirilen şarj cihazının hızlı ve ara şarj
kabiliyeti sayesinde çoklu vardiya işletiminde
de esnek kullanım mümkün oluyor. Lithiumion akülü EJE 112i transpaletler yaklaşık yarım
saatte yüzde 50, yaklaşık 80 dakikada da yüzde
100 doluluk seviyesine ulaşabiliyor. EJE 112i’nin
bir diğer özelliği ise son derece küçük yapısı
sayesinde dar depo alanlarında en uygun şekilde
manevra yaptırılabilir olması” diye konuştu.
Hem zamandan hem alandan
tasarruf ettiriyor!
Eje 112ı transpaletler, hem zamandan hem alandan tasarruf ettiriyor
Jungheinrich bu sene pazara sunduğu lithium-ion akülü EJE 112i
transpaletler ile kullanıcılarına hem zamandan hem de küçük yapısı
sayesİnde alandan tasarruf ettiriyor…
33 ülkede satış ve servis firması
ile dünya çapında 11 bin 600
üzerinden kişiye istihdam
“YÜZDE 100 KENDİ SERMAYESİ İLE
HİZMET VEREN TEK YABANCI FİRMAYIZ”
Taşeron firma kullanmadan,
kendi elemanları ile servis
hizmeti sunan ve tamamen kendi
sermayesi ile sektördeki tek
yabancı firma olduklarına dikkat
çeken Zorlu, Jungheinrich’in dünya
sıralamasında en büyük 3 forklift
üreticisinden biri olduğunun da
altını çizdi. Zorlu, sözlerini şöyle
sürdürdü: “Tek elden Lojistik
hizmeti sunuyoruz. Farkımız
da ‘ilk’ olmak. Sektörümüzde
tüm Türkiye’ye taşeron firma
kullanmadan, kendi elemanları
ile servis hizmeti sunan ve yüzde
100 kendi sermayesi ile yer alan
tek yabancı firmayız. Müşteri
memnuniyetini ön planda tutan
ve onlara daima en iyi hizmeti
sunmayı ilke edinen bir firmayız.
Müşteri ilişkilerin de diğer önemli
bir konu da, saygınlık oluşturmak.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Bu yüzden her zaman müşteri
çıkarlarını zirvede tutuyoruz.
Kuruluşundan bu yana teknolojinin
ve yeniliklerin takipçisi olarak
kendini geliştirme stratejisi izlemiş
olan firmamızın yapmış olduğu
AR-GE çalışmaları neticesinde
çok geniş bir ürün yelpazesinde
sahip olmuştur. 33 ülkede bizzat
satış ve servis firması ile dünya
çapında 11 bin 600 üzerinden
kişiye istihdam sağlamaktadır.
Firmamız kendi bünyesinde yer
alan teknisyenleriyle mükemmel bir
teknik servis desteği vermektedir.
Almanya da iki merkezi yedek parça
depomuz ile Norderstedt’den,
Almanya, Danimarka ve Benelux
ülkelerine, Lahr’dan Strasbourg,
Fransa, Avusturya, İsviçre ve
İtalya ya yedek parça sevkiyatı
yapmaktadır.”
NİSAN - 2015
Vinç
30
Konteyner elleçleme
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
İZMİR’DEN
46 ÜLKEYE İHRACAT
1991 yılında kurulan Güralp Vinç’in İzmir,
Güralp, 20’lik veya 40’lık konteyner elleçleme sistemlerini piyasaya sürecek
İstanbul, Bursa, Ankara ve Konya olmak üzere
beş bölgede faaliyet gösterdiğini belirten Ali
Durgut, ürünlerinin tamamını İzmir Torbalı’daki
35 bin dönüm arazi üzerinde kurulu fabrikalarında
yaptıklarını dile getirdi. Yaklaşık 46 ülkeye ihracat
yaptıklarını aktaran Durgut, “Üretimimizin yüzde
35’ini ihraç ediyoruz. İhracat yaptığımız ülkeler
arasında Almanya, Polonya, Belçika, Romanya gibi
Avrupa Birliği ülkeleri ön plandadır. Yurtdışında
çeşitli ülkelerde kurduğumuz ve kuracağımız iş
birlikleri ile de ihracatta büyük bir atılım içinde
olmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
AR-GE ÇALIŞMALARINI GELEN
TALEPLER YÖNLENDİRİYOR
Şirketin yeni konteyner elleçleme
Güralp Vinç’ten lojistik
sektörüne özel ürünler
Lojistik sektörüne yönelik Ar-Ge çalışmalarını
sürdüren Güralp Vinç, senenin ortalarında
20’lik veya 40’lık konteyner elleçleme
sistemlerini piyasaya sürmeye hazırlanıyor…
sistemlerinin, senenin ortalarında piyasadaki
yerini alacağını kaydeden Ali Durgut, 20’lik veya
40’lık konteyner ataçmanlarının projelerinin son
aşamaya geldiğini söyledi. Durgut, sözlerini şöyle
sürdürdü: “Gelişen teknolojiyle birlikte işletmelerin
kapasite talepleri günden güne artıyor. Bu konuya
ilişkin olarak da kendi Ar-Ge grubumuzla mevcut
taleplere özel çözümler yaratıyoruz. Özellikle
lojistik sektörüne yönelik Ar-Ge çalışmalarımız
devam ediyor. Konteyner elleçleme sistemleriyle
ilgili 20’lik veya 40’lık konteyner ataçmanlarının
projeleri tamamlandı. Bu ürünlerimiz de 2015’in
ortalarında piyasadaki yerini alacak.”
Kaldırma, taşıma, otomasyon sistemlerinde
Türkiye’nin önde gelen üreticilerinden biri olan Güralp
Vinç ve Makina Konstrüksiyon Sanayi ve Ticaret Limited
Şirketi, lojistik sektörüne yönelik Ar-Ge çalışmalarını tüm
hızıyla sürdürüyor. Şirketin yeni konteyner elleçleme
sistemlerinin, senenin ortalarında piyasadaki yerini
alacağını duyuran Marmara Bölge Müdürü Ali Durgut,
20’lik veya 40’lık konteyner ataçmanlarının projelerinin
son aşamaya geldiğini söyledi.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Ali Durgut
“1991 YILINDA SATILAN
ÜRÜNÜN YEDEK PARÇASINI
BİLE SAĞLIYORUZ”
Özellikle etkili oldukları 5 bölgede satış
ve satış sonrası servis organizasyonumuz tam
faaliyet yürüdüğü için müşterilerine her zaman
yakın hizmet verdiklerine dikkat çeken Durgut, bu
avantajın kendilerini rakiplerinize göre bir adım
önde tuttuğunu ifade etti. Firma bünyesinde 9
gezici servis araçlarının bulunduğunu dile getiren
Durgut, “Bu servis araçlarımızla müşterilerimize
hem servis hem de periyodik bakım hizmeti
vererek ürünlerimizdeki olası arıza ya da
aksamaları da önceden gideriyoruz. Firmamız
yasal gereklilikler gereği olan 10 yıl yedek parça
bulundurma zorunluluğunun çok ötesinde,
kurulduğu 1991 yılında satışı gerçekleşmiş ve
çalışması devam eden ürünlerine yedek parça ve
hizmet sağlayarak hizmet kalitesini üst düzeye
çıkardı” dedi.
“ÇALIŞMA BAKANLIĞI
YETERSİZ KALIYOR”
Sektörün en büyük düşmanının “merdiven
altı” olarak tabir edilen kayıtdışı ve kalitesiz üretim
olduğunu söyleyen Ali Durgut, çözüm olarak
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı gösterdi:
“Sektörümüzde maalesef denetimsizliğin getirdiği,
‘merdiven altı’ diye tabir edilen bir üretici fazlalığı
var. Şu an Türkiye’de “vinç yapıyorum” diyen
300’e yakın firma var. Dolayısıyla da her “vinç
yapıyorum” diyene güvenmemek gerekiyor. Vinç
ve taşıma-kaldırma ekipmanları işletmelerde
kritik öneme sahiptir. Denetimsiz üretim ve düşük
kalite gibi durumlarda işletmecinin hem malı
hem de çalışanlarının canı tehlikeye girer. Güralp
Vinç olarak biz, İstif Makinaları Distribütörleri
ve İmalatçıları Derneği (İSDER) ve Elektrikli Vinç
İmalatçıları Birliği Derneği (TEVİD) gibi bağlı
bulunduğumuz derneklerle, vinç alımında dikkat
edilmesi gereken hususları tüketicilerimizle, son
kullanıcılarla ve fabrikaların teknik satın alma
birimleriyle çalışma faaliyetleri yürütüyoruz.
ışmaması için yaptırımlar uygulanması gerekiyor.”
NİSAN - 2015
31
Konferans
32
1. Kardex Lojistik Günleri
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Kardex Remstar, müşterileriyle
Lojistik Günleri’nde buluşacak
Özellikle dikey depolama sistemlerinde sektörün önde gelen
isimleri arasında yer alan Kardex Remstar, 1. Kardex Lojistik
Günleri’yle müşterileriyle bir araya gelmeye hazırlanıyor.
1. Kardex Lojistik Günleri’nde potansiyel
müşteri grupları ve mevcut müşterilerine
Kardex Remstar çözümlerini detaylı olarak
anlatacaklarını kaydeden Kardex Remstar Ülke
Müdürü Emre Yenal, “Kardex Remstar olarak
Türkiye’de her sene 2-3 fuara katılıyoruz.
Bu sene ise farklı bir organizasyon yapmayı
hedefledik. 9 Nisan’da İstanbul Hilton
Doubletree Moda’da yapacağımız konferansta,
Kardex Remstar’ın en son teknoloji ürünlerini,
yazılımlarını ve satış sonrası hizmetlerini
tanıtacağız. Bu konferansı, birçok projede
beraber çalıştığımız ILA Konveyör Sistemleri ile
ortak düzenliyoruz” diye konuştu.
“Dar alanda büyük işler”
Dar alanlarda mevcut
olan maksimum
yüksekliği kullanarak,
en az alanda en yoğun
depolama yapmaya
olanak veren dikey
depolama sistemleri
ürettiklerini söyleyen
Emre Yenal, sundukları
çözümlerle çok önemli
işlere imza attıklarını
kaydetti. Lojistik,
otomotiv, perakende,
ilaç, makine, havacılık ve
savunma sanayi başta
olmak üzere pek çok
farklı sektörden hem
büyük hem de KOBİ
tarzında müşteriye
otomasyon çözümleri
sağladıklarını ifade
etti. Yaklaşık 22 yıldır
Türkiye’de faaliyet
gösteren şirketin
temelinin 1873
senesinde Amerika
Birleşik Devletleri’nde
atıldığını belirten
Yenal, “1950’lerde
dikey depolama
çözümleri geliştiren ve
1980’lerin başında bu
sistemleri bilgisayarlar
ile entegre ederek
sadece bir makine
değil, aynı zamanda
entegre çözümler sunan
şirketimiz, o günden
bu yana depolama ve
otomasyon konusunda
yeni teknolojiler
üretmeye devam ediyor.
“İŞLETMELERİN OTOMASYON SÜREÇLERİ
KONUSUNDA BİLİNÇLENMESİ GEREKİYOR”
Türkiye’deki işletmelerin lojistik ve otomasyon süreçleri
konusunda bilinçlenmesi gerektiğine vurgu yapan Yenal,
“İşletme karlılığında hedeflenen rakamlara ulaşılması
için sektördeki yeniliklerin ve çözümlerin takip edilmesi
ve işletme dinamiklerine uygun sistemlerin belirlenmesi
büyük önem taşıyor. 1. Kardex Lojistik Günleri ile hedefimiz,
sektör profesyonellerine doğru aktarımlarda bulunmak,
yeni trendleri ve çözümleri anlatmak ve onlardan gelen geri
bildirimlerle sektörümüzü daha da geliştirmek” dedi.
Emre Yenal
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
“YENİLİKLERİ BİZ SUNARIZ
RAKİPLERİMİZ TAKİP EDER”
Kardex Remstar’ın,
sektöründeki ürünlere
ismini vermiş, depolama
sistemlerinin mucidi bir
şirket olduğunu kaydeden
Emre Yenal, “Pazardaki
her türlü yenilik Kardex
Remstar tarafından sunulur
ve rakipler tarafından
takip edilir. Örneğin, dikey
depolama sistemlerini
ısı kontrollü (-20 den
+60 dereceye kadar)
iklimlendirebiliyor ve
aynı zamanda istenilen
normlarda bu sistemleri
“temiz oda” olarak da
sunuyoruz. İçeriden
yangın söndürmeli
sistemler ise yine Kardex
Remstar’ın sektörde öne
çıkmasını sağlıyor. Bunun
yanında dikey otomasyon
sistemlerinin konveyör
ve sorter hatlarıyla full
otomatik olarak entegre
edilmesi yine Kardex
Remstar tarafından pazara
sunulan bir uygulamadır”
diye konuştu.
“SANAYiNiN YÜZDE
80’NE HiZMET
VERiYORUZ”
Kardex Remstar ürünlerinin en önemli
özelliklerinden birinin de sağladığı tasarruflu enerji
harcaması olduğunu dile getiren Yenal, gerek ihtiyaç
duyulduğunda devreye giren aydınlatmaların,
gerekse de tasarruflu motorların kullanıcıya maliyet
avantajı sağladığına dikkat çekti. Sanayi alanlarının
yaklaşık yüzde 80’ine hizmet veren geniş perspektifli
bir şirket olduklarının altını çizen Yenal, sözlerini
şöyle sürdürdü: “Satış sonrası hizmetler, bir ürünün
kullanım süresini mümkün olduğu kadar uzatan
hizmetler bütünüdür. Kardex Remstar İstanbul ve
Marmara Bölgesi dışında, Ankara ve İzmir’de de
servis altyapısını kurdu. Böylece sanayinin yüzde
80’ini kaplayan bir alanda hızlı hizmet sunan Kardex
Remstar müşteri ihtiyaçlarına özel bakım paket
anlaşmaları da sunuyor.”
NİSAN - 2015
33
34
HMF Makina, Win Fuarı’ndaydı…
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
35
HMF Makina’dan
WIN Fuarı’nda gövde gösterisi
19-22 Mart tarihleri arasında düzenlenen Avrasya’nın lider sektör etkinliği WIN Material Handling
Fuarı sektörün profesyonellerini İstanbul Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi›nde buluşturdu. Automation,
Electrotech, Hydraulic & Pneumatic ve Materials Handling konularını tek çatıda toplayan, 30.680
metrekarelik alanda ziyaretçilerini ağırladı.
Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman’dan yeni ürünleri için iddialı hedef:
“150 binlik forklift lastiği pazarında
100 bin satarız”
Forkliftlerin distribütörlüğünü üst
üste aldığı ödüllerle, başarıyla
sürdüren HMF Makina 6. Salonda yer
alan standında üstün yeni özelliklere
sahip red dot tasarım ödüllü 9
serisi akülü Hyundai forkliftleri ve
Hyundai dizel forkliftlerini sergiledi.
HMF Hyundai forkliftlerin yanı
sıra Endüstriyel ürünlerin en yeni
markası Airo personel yükseltici
platformlar yaklaşık 10 yıldır
distribütörlüğünü sürdürdüğü Atlet
depo içi ekipmanlarını ziyaretçilerin
beğenisine sunan HMF Makina
pazar trendlerini ve son teknolojiyi
her zaman yakından takip ederek,
büyüyen Material Handling pazarının
yeniliklerini geniş ürün gamı ile WIN
fuarında ziyaretçileri ile paylaştı.
Brisa Genel Müdürü Hakan
Reyhan Uğurlu Yücel
Bayman “Kalite, ve dayanıklılıkta
%100 performans seviyesiyle tüm
rakiplerimizin önündeyiz. Fiyatımız
da, şu anki pazar liderininkiyle aynı.
Tüm bu artılarımızla Türk forklift
lastiği pazarı 150 bin olmasına karşın,
hedefimizi 100 bin olarak belirledik”
diye konuştu.
3 FARKLI MARKA İLE KATILDILAR
Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman,
dolgu lastiklerin önemli merkezi Sri
Lanka’da üretilen forklift lastikleri
satışında çıtayı en tepeye koydu
HMF Makina Pazarlama, İş Geliştirme ve Endüstriyel Satıştan sorumlu
Genel Müdür Yardımcısı Reyhan Uğurlu Yücel: “WIN fuarı, HMF Makina olarak
depo içi ekipman, personel yükseltici platform ve forklift ürünlerimiz ile katıldığımız
sektörün en büyük fuarlardan birisidir. Bu sene distribütörlüğünü üstelendiğimiz 3
farklı markamız ve 8 makinamız ile katılım gerçekleştirdik. WIN fuarlarının inovatif
paylaşımlar, yeni iş ortakları arayan firmalar için etkili bir platform olduğunu
düşünüyoruz.”
Artan pazar ile yoğun
talep gören Avrupalı Airo
markası WIN fuarında
personel yükseltici ihtiyacı
olan firmaların ve kiralama
yapan firmaların tüm
dikkatlerini üzerine çekti.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
2006 yılından beri HMF
Makina garantisi ile
Türkiye’de satılan Atlet depo
içi ekipmanlar fuarda akülü
transpalet ve istif makinası
modelleri ile boy gösterdi.
“DOLGU LASTİK PAZARI BÜYÜYECEK”
Brisa, 17 Mart Salı günü düzenlediği
lansman toplantısıyla Kinesis markası
altında satışa sunacağı dolgu forklift
lastiklerini basın mensuplarına ve
iş ortaklarına tanıttı. Toplantının ev
sahipliğini üstlenen Brisa Genel Müdürü
Hakan Bayman, Kinesis ile lojistik
firmaları başta olmak üzere lastik
sektörüne yeni bir marka sunmaktan
ve Türkiye ekonomisine katkıda
bulunmaktan mutluluk duyduklarını dile
getirdi. Bayman, Kinesis’in dayanıklılığı
ve uzun kullanım ömrüyle forklift
pazarında çevresel sürdürülübilirliliğe
de dikkat çekti.
Toplantıda yaptığı konuşmada,
Brisa olarak, müşteri odaklı anlayışları
çerçevesinde, her zaman pazardaki
ihtiyaçları öngörmeye ve bu ihtiyaçları
karşılayacak ürün ve hizmetler
sunmaya çalıştıklarını dile getiren Brisa
Genel Müdürü Hakan Bayman, uzun
zamandır dolgu forklift lastiklerini
portföylerine katmak için çalışmalar
yürüttüklerini belirtti. “Özellikle
Almanya’nın başı çektiği gelişmiş
Avrupa ülkelerindeki sürdürülebilirlik
trendlerine baktığımızda, ülkemizde de
kapalı alanda depolama faaliyetlerinde
akülü forklift kullanımının artacağını
öngörüyoruz. Türkiye ekonomisinin
ve sanayisinin büyümesi de bu
alandaki ihtiyacı arttıracak. Kinesis
ile, lojistik firmaları başta olmak
üzere, tüm filo müşterilerimize
sunduğumuz 360 derece çözüm
anlayışımız doğrultusunda, ürün
portfoyümüzdeki önemli bir eksikliği
de tamamlamış oluyoruz. Yeni
markamızla aynı zamanda Türk
ekonomisine de katkı sağlayacağımız
için mutluluk duyuyoruz” diyen
Bayman, buna paralel olarak, dolgu
lastikler pazarında da hızlı bir büyüme
beklediklerini ifade etti.
NİSAN - 2015
Brisa, forklift lastiği üretti
HMF’nin ürünleri Win Fuarı’nın gözdesi oldu
2003 yılından bu yana Hyundai
“Türkiye’nin proje taşımacılığındaki payı Upitrans ile yüzde 75-80’lere çıktı”
Lojistik
36
Gabari dışı taşımacılık
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
“7 metre 15 santim genişliğinde yükle
Avrupa’ya gidebilen tek nakliyeciyiz”
Gabari dışı taşımacılıkta Avrupalının pazar hakimiyetine son verdiklerini öne süren
Upitrans Yönetim Kurulu Başkanı Halit Özyurt, “Türkiye’nin proje taşımacılığındaki
yüzde 15’lerde olan payı bizimle birlikte 75-80’lere çıkmıştır. Avrupa yollarını aşarak,
7 metre 15 santimlik bir bağlantı direğiyle Münih’e giren tek Türk firmasıyız” diyor.
Gabari dışı taşımacılık, ihtisas
gerektiren ve her nakliyecinin ‘yaparım’
diyemeyeceği bir taşıma türüdür. Türkiye’de
de bu işi layığıyla yerine getiren çok güzide
firmalarımız bulunuyor. Ama tereciye tere
satarak, proje taşımacılığında uzmanlaşmış
Avrupalının, fiyakasını bozan işlere imza atan
bir de Türk firmamız var: UPİTRANS.
Upitrans Yönetim Kurulu Başkanı Halit
Özyurt, başarı öykülerini şu sözlerle
özetliyor: “Taşımacılık bize babadan kaldı.
1987 yılında babamlar arabaları satınca, 1
Nisan 1988 tarihinde şirketi kurdum. 2005
yılında Turan Kasımoğlu’ndan Upitrans’ı
satın aldık ve uluslararası boyutta işler
yapan bir firmaya dönüştürdük. Benim
yönetimimde ama aile bireylerinin de içinde
olduğu bir şirketten söz ediyoruz. Sıfır araçla
başlayıp bugün 32’si lowbed, 42 araca kadar
çıktık. Upifrigo adlı diğer bir şirketimiz daha
var. Ben ağır taşımaya odaklandım, kardeşim
ise gıda taşımacılığına. Araç yatırımlarımızı
proje endeksli yaparız. Çünkü, çok araç, çok
da dert anlamına gelir. Şoförün istihdamı,
aracın çalışmasa da bitmeyen ihtiyaçları bizi
böyle davranmaya itiyor.”
37
Upitrans’a hangi
yüklerinizi taşıtabilirsiniz?
Firma tanımında “Uluslararası karayolu
taşımacılığında ağır ve gabari dışı proje taşımacılığı
yapan C2 yetki belgesine sahip tam donanımlı ağır
nakliye firması” sözleriyle ifade bulan Upi Trans
taşımacılık aşağıdaki yükler konusunda ihtisas sahibi…
Üretim amaçlı fabrikaların makine ve yedek parçaları
Ağır tonajlı taşımalar
n Proje taşımaları
n Fuar standları ve ekipmanı
n Geniş, uzun, yüksek her türlü ağır ve gabari dışı yükler.
n
n
“10 YILDIR SIFIR VUKUATLA ÇALIŞIYORUZ”
“PROJE TAŞIMACILIĞINDA
AVRUPA YOLUNU BİZ AÇTIK”
Upitrans’ın gabari dışı taşımacılıkta
öncü olduğunun altını çizen Özyurt, “Türklerin
proje taşımacılığındaki payı yüzde 7580’lere çıkmıştır ve bundaki en büyük pay
da Upitrans’a aittir. Türkiye’de son 4-5 yıldır
herkes lowbetci oldu. Eskiden lowbetçinin
kim olduğunu bilir miydiniz? Türkiye’nin en
önemli treyler markası TIRSAN’a bile lowbeti
anlatan benim. TIRSAN, üç dingilden büyük
araç yapmazdı 4, 5, 8 dingil benimle beraber
başladı; biz de bu konuda en yetkin olduğunu
bildiğimiz firmayı tercih ediyoruz. Bu nedenle
filomuzdaki tüm araçlar TIRSAN’dır. Kısacası
Upitrans, proje taşımacılığında yolu açtı,
paralar da ülkede kaldı.”
2005 yılından bu yana gabari
dışı taşımacılık yaptıklarını ifade
eden Halit Özyurt, şöyle devam
etti: “Çarpıcı bir istatistik vermek
gerekirse 2015’e kadar sıfır
vukuatla çalışan bir firmayız.
Sıfır vukuat, sıfır hasar. Çünkü
yaptığımız işin tüm aşamalarını
titizlikle izleriz. Hangi araba
yüklenecek, hangi ülkeden nasıl
geçecek; nasıl izin alacaksın
bu prosedürleri Avrupa’da
hemen her ülkede var olan
partnerlerimiz sayesinde çözeriz.
Sektörde mutlaka kulağınıza
bizim pahalı olduğumuz gelmiştir.
Bizi pahalı bulanlara diyorum
ki; ‘Ben Vakko’dan giyiyorum
100 lira, sen Mahmutpaşa’dan
giyiyorsun 10 lira.’ Ben izinleri
alınmamış arabayı yürütmem.
Avrupa’daki kuralların dışına
çıkmam. Avrupa’da ceza yiyip
aracı bağlanan çok firma
duymuşsunuzdur. Biz de tek bir
araba olmamıştır. Almanya’da
Fransa’ya otobanın dışındaki
yan yollardan gidebilirsiniz.
Otobandan giderseniz 4 bin
Euro, yan yoldan giderseniz 2 bin
Euro’ya taşıyabilirsiniz. Adam yan
yoldan gece vakti kaçak geçer,
gider ama yakalanırsa, ciddi
ceza alır. Ben de onlar gibi yapıp
kârımı yükseltebilirim. İlk yıllarda
bir sefer denedik gittik, köprüye
çarptık o gün bugündür neyse
kurallar onu uyguluyoruz.”
devam
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
NİSAN - 2015
Lojistik
38
Gabari dışı taşımacılık
“TOULON HATTI, BACAĞIMIZA
SIKTIĞIMIZ KURŞUNDUR”
“Türkiye’nin proje taşımacılığındaki payı Upitrans ile yüzde 75-80’lere çıktı”
Taşımalarını genel olarak karayolunu kul-
lanarak yaptıklarını kaydeden Özyurt, “Fransa Toulon
Ro-Ro hattı kurulduktan sonra Avrupa’ya ulaşım
daha kolaylaştı. Bu da bizim navlunlarımızın düşmesi
sonucunu getirdi. Şu an ağırlıklı olarak Ro-Ro hattını
kullanıyoruz. Trieste varken, UND Deniz’de Toulon
hattını kuran ekibin içinde yer alarak kendi bacağımıza
kurşun sıktığımızı söyleyebilirim. Çünkü, bu hat
kurulmasaydı, rakip sayımız bu denli artmayacaktı.
Eskiden Türkiye, Bulgaristan, Romanya, Macaristan,
Avusturya, Almanya güzergahından gidiyordum ve
bütün ülkelerde adamım vardı. Şimdi Almanya, Fransa film bitti. İnsanlar eskiden bu işleri öğrenmek veya
yolu tam çözebilmek için yıllarca uğraşırlardı. Bugün
aylar içinde yaptığı iki seferle çözüyor. Hangi güzergahtan gidilir, kiminle muhatap olunur… Avusturya
belgesi bitiyordu alamıyordun, dönüyordun Slovakya
ya da Çek Cumhuriyeti’ne, yani uğraşıyordun. Şimdi
öyle değil, bin Ro-Ro’ya buradan Toulon’da in. Belge
sorunu zaten yok sadece izinleri çıkartman lazım. Bir
malzeme üretiliyor ve bir ülkeye satılabiliyorsa o mal
muhakkak bir şekilde taşınır. Bunu bazen karayoluyla,
bazen intermodal yöntemlerle çok sıkışırsan da uçakla
yaparsın. Proje taşımacılığı yatırımlarla büyür, şu an
ise Türkiye’de yatırımlar durma noktasında.
Bu yıl 2014 gibi geçerse yandık. 2012
gerçekten güzel bir yıldı. 2014’ü
eksi ciroyla kapattık. 2015’ten de
pek umutlu olduğumu söyleyemem.
2014’ü yakalayabilirsem ne ala.
Şubat ayındayız hala alınmış ciddi
bir proje yok. Normalde bu aylarda
2-3 proje alırdık. Seçime kadar
rölantide gidecek gibi gözüküyor,
ama ileriye dönük ne olur fazla
yorum yapamıyorum” açıklamasıyla
da ihtisas sahibi oldukları proje
taşımacılığına yönelik karamsar bir
tablo çizdi.
7 METRE 15 SANTİM GENİŞLİKLE
AVRUPA YOLLARINDA
Hemen hemen her türlü yükü
taşıyabileceklerine dikkat çeken
Özyurt, bu sözlerini de çarpıcı iki
örnekle taçlandırarak şu açıklamayı
yapıyor: “Örneğin, 6 yıl önce 7
metre 15 santimlik genişliği olan bir
bağlantı direğini Münih’e taşıdık. O
gün herkese 1 hafta evvelden bildiri
dağıttık bunlar kontrat dışı masraftır.
Bizim sözleşmemizde 4.5 metre
genişliği geçen yüklerde özel bir
madde bulunur.
Böyle bir durumda yol güzergahı
boyunca sökülecek tabelalar da;
ödenecek park parası veya tamir
bakımların hepsi ayrıca fatura
edilir; ilaveten de eğer polis escortu
gerekirse bu da sonradan faturaya
eklenir. Yükünü taşıdığımız firmalar da
bunu bilir. Çünkü yapılan bu masraflar,
ilgili devletin kurumlarından alınan
birebir faturadır. Bağlantı direğini
taşırken, aracın geçeceği yoldaki park
eden tüm arabaların park paralarını
bile ödedim, tabelaları söktürdüm
sabah 4’te geçtim teslim ettim bu
bizim rekorumuzdur. 7 metre 15
santim genişlikle Avrupa’ya giden
tek nakliyeciyiz. Bunun haricinde 80
ton, 100 ton, 200 ton da taşıdığımız
oldu. Hatta, farz edelim burada kurulu
bir fabrikanız var onu söküp, taşıyıp
montajını yapıp başka bir bölgede
size teslim ederiz. Bünyemizde her
ürünü tanıyan bir ekip barındırırız.
Sıfır bir fabrika kurulacaksa; getirilecek
ekipman listesini alır; izinleri ayarlar,
geçeceği güzergahları belirler, navlunu
da buna göre tespit ederiz. Biz çok
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
önemli bir şey daha yaptık. Önceleri
ithalatçı ya da ihracatçımız, ara
yükleri 13-60’lık bir TIR’a sığdırmaya
çalışırdı. Biz, gabari dışı taşımaya
başlayınca, firmaları daha fazla
istihdam ve montaj işçisi maliyetinden
kurtardık. 3 metrelik bir yükü iki
arabada getiriyorlardı. Karşı taraf
da, yurtdışından çağırdıkları teknik
adamlarla hazır olurdu. Araç gelir,
geç kaldığında binlerce dolar demoraj
bedeli ödemek zorunda kalınırdı. Ama
bugün, müşterimize ‘sen bize yükünü
anlat, hangi ölçü ya da boyutta olursa
olsun biz taşırız’ diyoruz.
Yine bir örnek verecek olursam, yükü
denize hassas olan bir müşterim vardı.
Malın, mutlak surette deniz suyu
ile temas etmemesi gerek. Öyle ki,
denizden çıkan buhar dahi kimyasal
olarak yükü etkiliyor. Ben bu yükü
hiç denizi kullanmadan karayoluyla,
bazen de tuzlu sudan oluşmadığı için
Tuna Nehri üzerinden getirdim. Daha
sonradan birileri bizim o müşterimize
talip oldu. Bizim 20 Euro’ya yaptığımızı
15 Euro’ya yapma taahhüdü vermişler,
işi de almışlar. ‘Kesinlikle denizden
getirmeden bu maliyetlerle taşımayı
yapamazlar’ dedik. Dediğimiz de çıktı,
ilk taşımanın ardından sıkıntı yaşadılar,
yük deniz suyu ile bir şekilde temas
etmiş. Şu anda bizden başkasıyla
çalışmıyorlar. İnsanlar eskiden bir tane
motoru uçağa yükleyip getiriyor ve
300 bin Euro ödüyorlardı. Şimdi, 20
bin Euro ile sorunu çözüyorlar. Bunlar
proje taşımacılığının geliştirilmesiyle
gerçekleşti.”
Gücü
isminde
.
.
.
i
l
giz
CENGAVER NAKLİYAT SAN. VE TİC. A.Ş.
Rami Kışla Cad. Erka Sok. Erciyes Emintaş San. Sit. No: 125/115
Bayrampaşa / İSTANBUL
[email protected]
www.cengavernakliyat.com
Tel: 0212 674 18 77
GSM: 0530 975 56 00
40
Tedarik sipariş yönetimi
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Yusen Logistics’in OCM uzmanlığı
firmalara %100 doluluk getiriyor
Çok sayıda tedarikçiden mal alan firmaların tedarik sipariş yönetimi (OCM) diye açıklanan lojistik
kolunda uzman bir Japon kuruluşu faaliyet gösteriyor. 2012 yılında Türkiye’de de faaliyetlerine başlayan
global firma, geçen yıl İnci Lojistik’in bir kısmını bünyesine katarak dikkatleri üzerine çekmişti.
başladıkları 2012 yılının
Eylül ayından bu yana deniz,
hava, kara ve kontrat lojistiği
denilen depolama ve dağıtım
hizmetlerinin yanı sıra, OCM
konusunda uzman bir kuruluş
olarak faaliyet gösterdiklerini
ifade eden Yusen Logistics
Türkiye Genel Müdürü Hakan
Meriç, “Tedarik sipariş yönetimi
ülkemizde henüz çok yaygın
olmayan bir lojistik faaliyeti.
Yurt dışında bir firma düşünün
binlerce tedarikçisi var. Örneğin,
Türkiye’de 100 farklı firmadan
mal alıyor. Biz onu, web tabanlı
kendi yazılımımızla alıcı adına
tüm firmalarla irtibata geçip,
ihtiyaçları doğrultusunda
lojistiğini planlıyoruz. Ana firma,
farklı farklı tedarikçilere sipariş
veriyor, Üretici diyelim ‘1000
siparişin 900’ü sevke hazır ’ diyor
tabi bunların hepsini telefon ile
değil sistemlerle yönetiyoruz.
Biz, tüm bu olasılıkları
birleştirip konteyner
ise konteyner, karayolu
ise kara, havayolu ise havadan
gönderimini %100 doluluk
stratejisiyle planlıyor ve bir
verimlilik sağlıyoruz” dedi.
Yusen Logistics’in, %100
Japon sermayeli bir kuruluş
olduğunu ifade eden Meriç,
“Türkiye, 5 ana bölgeden biri olan
Amsterdam’a bağlı. Türkiye’deki
birçok Japon firması ile zaten
işbirliği halindeyiz. Bunun dışında
ilk 500 içindeki çalıştığımız
kuruluş sayısı oldukça fazla,
ayrıca bir çok uluslararası ve
Türk firmalarından da talepler
alıyoruz ve kendimizi anlatıyoruz.
Bu da işimizi iyi yaptığımızı ve
doğru yolda olduğumuz anlamına
geliyor. Firmalar, kendi lojistik ve
tedariğini yönetebilmek adına
personel almak durumunda
kalıyor; yatırım yapacaklar, her
tedarikçi ile ayrı ayrı bağlantı
kuracaklar. Tüm bu işlemleri biz
onlar adına gerçekleştirebiliyoruz.
Çünkü, ana firmanın işi kendi
ticaretini geliştirmek olmalı.
Malım ne zaman varış yapar, nasıl
gelecek, eksik mi yüklendi fazla
mı yükledi diye ayrı ayrı soruların
önüne geçiyoruz. OCM, süreci
yönetemeyecek kadar büyüklüğe
ulaşanlara hitap eden bir
sistem. 5-10 tedarikçiden hizmet
alıyorsanız, bunu kendi içinizde de
çözebilirsiniz ama bu sayı 50’ye,
100’e hatta 1000’e çıkarsa işte
o zaman işler karışıyor, orada
da biz devreye giriyoruz”
açıklamasını yaptı.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
JAPON KURULUŞU OLMAMIZ BİZİ
BİR ADIM ÖNE ÇIKARIYOR
Japon kuruluşlarının tedarik ve finans bazında
tüm dünyada uluslararası akreditasyonları olan,
güvenilir firmalar olarak tanındıklarının altını çizen
Hakan Meriç, “Türkiye’de de bir Japon kuruluşuyuz
deyince bir adım önden başlıyoruz. Bunu da KPI
dediğimiz, ne yaptığımızı gösteren performans
kriter ve kontrol sistemleri ile geliştiriyor ve takip
ediyoruz. Müşteriye zamanında geri bildirim verilmiş
mi? Mal zamanında gitmiş mi? gibi kriterlerlerin
sonucunda yüzde 95+ ve üstünde kalabiliyor iseniz iyi
performans gösteriyorsunuz demektir. Bu bakımdan
da ulaştığımız yüksek performans ve değerlerle hem
işbirliğimizi sıcak tutuyor, hem de güvenirliliğimizi
pekiştiriyoruz” dedi.
“GÜMRÜKLEME HİZMETİ DE
VEREBİLMELİYİZ”
Türkiye’nin Gümrük Birliği’ne tabi olduğundan,
ticareti engelleyen sıkıntılar yaşamadıklarını
vurgulayan Genel Müdür Hakan Meriç, şöyle devam
etti: “Fakat, yaşadığımız sıkıntıların en büyüğü,
bir forwarder-lojistik hizmet sağlayıcı- olarak
gümrükleme hizmetini kendi faaliyetimiz dahilinde
veremememiz. Halbuki, lojistik hizmeti yapıyorsanız,
gümrük hizmeti de verebilmelisiniz. Bu, Japon
yetkililerimizin alışık olmadığı bir durum. Ama
üzerinde çalışmalar yapılıyor. Bu sorun da mutlaka
zamanla aşılacaktır. Öte yandan, IATA üyesi de olan
Yusen Logistics, özellikle havayolunda çok üst düzey
işler yapıyor. Kendi ULD’sini yapabilecek yetkinlikte,
yani uçakların içindeki kargoların konulduğu paletleri
hazırlayıp yüklenmesinden söz ediyorum. Ama yine
mevzuat gereği, bu hizmeti yapmamıza da şu an
için izin verilmiyor. Eğer bu formalite de çözülürse,
lojistiğin de önü açılacaktır diye düşünüyorum.”
“İNCİ LOJİSTİK’İ ALMAMIZ
PAZAR PAYIMIZI BÜYÜTECEK”
Her taşımacılık modunda en iyi
olmayı hedeflediklerini söyleyen Meriç,
“Dünyadaki ilk 15 forwarder arasındayız.
2 milyon metrekare depolama alanına
sahibiz. 800 bin TEU konteyner hacmimiz
var. Türkiye’de İnci Lojistik’in belli bir
yüzdesini satın aldık. Bunu yaparken de,
global firma olduğumuzun bilincindeydik
ama Türkiye’de çok fazla tanınmıyorduk.
Bizimle çalışmak isteyen, deneyimlerimizi
merak eden çok sayıda Türk firması var.
Biz de altyapısını kullanacağımız;
Türkiye’de depoları olan, dağıtım ağına,
sosyal sorumluluğa sahip, kendi insan
gücünü kullanan bir firmanın belli bir
kısmını bünyemize katma yolunu seçtik.
Altyapılarını kullanacağız, bizim know
how’ımızı da paylaşacağız. Onlar da,
yurtdışı trafiğinde Yusen Logistics’in
gücünden faydalanacak. İki firmanın gücü
de pazar payının büyümesi sonucunu
getirecek” açıklamasını dile getirdi.
dsfsdfsdfdsf d sdfdsf ds dsfdsfds dsf
Yusen Logistics, tedarik sipariş yönetimi ile verimliliği artırıyor
Türkiye operasyonlarına
41
NİSAN - 2015
Lojistik
42
Uluslararası nakliye
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
43
bulan bir trafik kazasında muhakkak Almanya’da
yerleşik bir hukukçu, tercihen de Türkçe’yi bilen
biri ile çalışılması çok önemli. Çünkü büyük hak
zafiyetleri yaşanabiliyor. Sigorta kuruluşları,
tazminat miktarında haklı-haksız, gerekli-gereksiz
kesintiler yapıyor. Polislerin tuttuğu tutanaklarda
yanlışlıklar olabiliyor. Şoför arkadaşlarımız Almanca
ya da İngilizce’ye vakıf olmadıkları için kendilerini
ifadede zorluk çekebiliyor. Bunlardan dolayı hak
mahrumiyetleri yaşanabiliyor. Lojistik şirketi
yöneticilerinin kendi menfaatleri icabı, özellikle
Almanya’da bir olay vuku bulduğunda telefon açıp
ulaşabilecekleri bir hukukçuyu aramaları çok önemli.
Sadece trafik kazası değil, sınırda yaşanabilecek idari
uyuşmazlıklar, şoför arkadaşların çalışma saatlerine
aykırı hareketleri gibi durumlarda da bir hukukçuya
danışılmasında yarar var. Çünkü, yanlış bir uygulama
yapıldıysa, mahkeme kararıyla bozabiliriz” diye
konuştu.
Asgari ücret bildirim şartı uluslararası nakliyeciyi zorlayacak
GÜVENLİ OLMAYAN TIR
PARKLARI
Uluslararası nakliyeciye asgari
ücret bildirim şartı getiriliyor
1 Ocak 2015 itibariyle Almanya’da yürürlüğe giren saatlik 8.5 Euro asgari ücret bildirim
şartı, Almanya’dan transit geçişlere de uygulanacak. Ancak, geçişlerin takibinde yaşanacak
zorluklar göz önünde bulundurularak karar ‘şimdilik’ kaydıyla ertelendi.
Uluslararası nakliyeci; geçiş belgesi, Ro-La, vize
derken bir formaliteyle daha tanışmak zorunda kalacak.
Lojistik şirketleri, bundan böyle Almanya varışlı ve
çıkışlı yükleri taşıyan sürücülerin saatte 8.5 Euro asgari
ücret aldığını ibraz etmek ve istenmesi durumunda
belgelemekle yükümlü.
1 Ocak 2015 itibariyle Almanya’da daha önce olmayan
asgari ücret uygulamasının başladığını vurgulayan
Avukat Dr. Ramazan İnci, “Alman hükümetinin getirdiği
yasal şartlar gereği, lojistik sektörüne yönelik olarak,
Almanya’dan transit geçişler de dahil olmak üzere 8.5
Euro’luk asgari ücret uygulanacak. Fakat, uygulamanın
henüz çok yeni olması ve Almanya’daki bütün sektörleri
kapsadığı için idari takipte zorlanmalar yaşanacak. Daha
önce temizlik ve gastronomi sektörlerinde saatlik 8.5
Euro asgari ücret uygulanmıyordu. Almanya’dan transit
geçişlerin takibinde yaşanacak zorluklar ve bazı Avrupa
Birliği Ülkeleri´nin Avrupa Birliği Komisyonuna yaptığı
itirazlar göz önünde bulundurularak uygulama transit
geçişlerle alakalı şimdilik ertelendi. Almanya varışlı ve
çıkışlı yükler içinse, ilgili makamlara gerekli bildirimlerin
yapılması gerekiyor. Bunun da pratikteki uygulaması
hakkında sıkıntılar var giderilmeye çalışılıyor. Önümüzdeki
6 ay içinde kesin bir standarda kavuşması bekleniyor.
Şu an itibariyle Köln’deki Gümrükler Mali Müdürlüğüne
Almanya’ya girmeden önce yazılı bildirim yapılıyor. İlgili
daireler, bu durumu yönetmeliklerle belirler; ama henüz
tam oturmuş ve şeffaflaşmış değil” açıklamasını yaptı.
CMR KONUSUNDA UZMAN,
KARAYOLUNA HAKİM
Dr. Ramazan İnci, yoğun olarak karşılaştıkları en önemli
sorunun Almanya içerisinde yaşanan trafik kazaları
olduğunu vurgulayarak, “Bu durumda CMR değil, ilgili
ülkenin hukuk mevzuatı uygulanır. Eğer, şoförün açık
kural ihlali varsa, o zaman cezai fiil işlemi yapılır. Genel
itibariyle bu durumda şirket sahibine bir yaptırım
uygulanmaz. Özellikle Almanya sınırları içinde vuku
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Dr. Ramazan İnci kimdir?
Hamburg Üniversitesi Hukuk Fakültesi
bölümünden 2004’de mezun olan Dr. Ramazan İnci, uzun
bir akademik kariyerin ardından kendi bürosuna taşınarak
avukatlığa başladı. Üniversiteyi bitirdikten sonra 3 yıl ceza
hukuku asistanlığı ve akabinde de 4 yıl aynı üniversitede
öğretim görevlisi olarak görev yapan avukat Dr. İnci’nin
müvekkilleri arasında Türkiye’de yerleşik birçok lojistik
şirketi bulunuyor.
Hukuktaki ağırlıklı çalışma alanını Uluslararası Ticaret
ve Taşıma ve Nakliye Hukuku olarak izah eden Dr. İnci,
“Taşıma ve Nakliye Hukuku uzman avukatlık kurs ve
sınavlarını başarıyla tamamladım” açıklamasını yaparak,
lojistik konusundaki yetkinliğini ortaya koyuyor. Dr.
Ramazan İnci avukatlığın yanı sıra Yeminli
Tercümanlık diplomasına da sahip
olması nedeniyle Avrupa’daki birçok
meslektaşının aksine Türkçe ve Türk
kültürüyle sıkı bağlarını koparmamış
durumda.
Dr. İnci, trafik kazaları dışında yaşanan en önemli
sorunlardan birinin de, sürücüden kaynaklananlar
olduğuna dikkat çekerek, “Örneğin, Türkiye kökenli
bir nakliye şirketimizin şoförü, Almanya’da veya
güzergah üzerindeki başka bir ülkede bir TIR parkına
girer. Ve TIR’da bir soygun yaşanır. Sigorta şirketi
de oluşan zararı ödemeyi reddeder. Çünkü, şoför
arkadaşımız sigortanın ‘güvenli’ diye derecelendirdiği
bir TIR parkına girmek yerine, güvenli olmayan bir
parka girmiştir. Bu gibi olaylarla çok sık karşılaşıyoruz.
Bu durumda, sigortanın şartnamesine bakılır ve
istisnai durumların tanımı yapılır. Müvekkillerime
özellikle şunu tavsiye ederim; konu mahkeme
boyutuna gelmeden, sigortalarla işi uzatmamak
lazımdır. Çünkü, süreç uzadıkça iki taraf için de
yeni masraflar oluşur. Çoğu zaman, bu gibi davalar
anlaşma yoluyla kapatılabilir. Mesela ortada milyon
Euro’luk bir hasar var. Sigorta bu hasarı ödememekte
haklı gibi gözüküyor. Ama, konu yargıya intikal
ettirildiğinde, sigorta küçük de olsa bir riski yaşar.
Bu da çoğunlukla işlerine gelmez. Böyle olunca da,
hiç alamayacağınız bir meblağı, anlaşma yoluyla
sigortadan edinme şansınız doğabilir. Konu davalık
olursa, çoğu zaman böyle teklifler gelir. “Davayı
geri çekin, zorunlu olmamak ve hakkınız olmamak
kaydı şartıyla şu kadar ödüyoruz” diyebilirler. Böyle
durumlarda, o ülkenin taşıma ve nakliye hukuku
müktesebatını iyi bilen bir hukukçu bulmalarında
yarar vardır” durumu ortaya koydu.
devam
NİSAN - 2015
44
Uluslararası nakliye
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
İŞVERENLERE ÖNEMLİ TAVSİYE
Türkiye’nin ilk otomotiv
ihtisas limanı
Türk lojistik kuruluşları yönetici ve sahiplerinin
çoğunlukla yazılı sözleşme yapmadıklarının altını
çizen Dr. Ramazan İnci, bu konuda da şunları
aktardı: “Nakliyeci arkadaşlarımızın çoğunlukla
yazılı sözleşme yapmadıklarını görüyoruz. Ya
da, yazılı sözleşme yapıyorlar ama dil Almanca
olduğu için sıkıntılar yaşanabiliyor. Alman X
şirketi, Türkiye’den bir mal alıyor ve Türkiye’deki
bir lojistik kuruluşuyla Almanya’ya taşıtıyor. Türk
firmasına kendi şartnamelerini gönderiyor ve
sözleşme metni genelde Almanca oluyor. Buradaki
nakliye şirketimiz de işi almak adına, ya hiç
tercüme ettirmiyor, ya da yetersiz tercüme edilmiş
metnin altına imzayı atıyor. Bu duruma çok dikkat
etmek lazım. Kendilerine sunulan bir nakliye
sözleşmesi ya da şartnameyi muhakkak çok iyi
anlamalıdırlar. Ülke Almanya ise ve CMR’ye tabi bir
taşıma yapılıyorsa, muhakkak Alman hukukunu ve
CMR’i iyi bilen birine tetkik ettirmelidirler.”
Autoport
yeniden
kapılarını
açıyor
Autoport, ilk olarak 2008 yılında faaliyete
Saati
8.5 Euro’luk
asgari ücret
bildirim şartı ne
anlama geliyor?
Türk lojistik sektöründeki
firmaların büyük çoğunluğu
sürücülerine asgari ücret verir.
Şoförler, yurtdışına çıkışlarında
da harcırah alırlar ve aldıkları
harcırahla birlikte aylık
maliyetleri minimum 1.5002 bin Euro’ları bulur. Şimdi
istenen bu bedelleri Türkiye’deki
asgari ücret skalasından değil,
Almanya’da uygulanan saati
8.5 Euro olan asgari ücretten
beyan etmeleri. Bu da daha
fazla muhtasar, daha fazla stopaj
ve daha fazla vergi anlamına
gelecek.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
geçmesini müteakip, üçüncü bir şahsın Maliye
Bakanlığına karşı açtığı dava nedeniyle 2013 Eylül ayından beri hizmetlerine ara vermiş
bulunmaktaydı. Arkas Holding Hukuk Direktörü
Av.Hasan Ünal’ın verdiği bilgiye göre; dolgu
ve iskele alanı için yapılan kullanım hakkı
sözleşmesi ile ilgili dava sonuçlandıktan sonra
Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü
tarafından Mahkeme kararındaki gerekçeler
yerine getirilerek kullanım izni sözleşmesi 2058
yılına kadar geçerli olmak üzere yenilenmiş
olup, söz konusu dolgu ve iskele alanı
Autoport’a tahsis edilmiştir.
dsfsdfsdfdsf d sdfdsf ds dsfdsfds dsf
Asgari ücret bildirim şartı uluslararası nakliyeciyi zorlayacak
Otomotiv sektörünün özel liman
ihtiyacını karşılamak üzere inşa edilen
Arkas Holding iştiraklerinden Autoport
otomotiv sektörünün önemli bir çözüm
ortağı olarak hizmet verecek.
Bitmiş araç lojistiğinde stratejik
bir konumda bulunması ve önemli
bir park kapasitesine sahip olması
nedeniyle otomotiv sanayii, Ro-Ro
gemi işletmecileri için kritik bir tesis
hüviyetine sahip olan AUTOPORT,
işletme faaliyetlerine yeniden başladı.
NASIL ULAŞACAKSINIZ?
Almanya’da Türkiye’deki gibi noter aracılığıyla
avukata vekalet verme diye bir durum yok.
Almanya’da bu iş çok daha kolay yapılıyor.
Dr. Ramazan İnci, kendisiyle nasıl irtibat
kurulabileceğini de şöyle dile getiriyor: “Benim
web sayfamda www.inci-law.de vekaletname
örneği var. Bunun çıktısını aldıktan sonra imzalayıp
bana faks ya da e-mail ile ulaştırmaları yeterli.
Ben o faks ile birlikte Almanya’da onların yasal
vekilleri olarak, onlar adına belirtilen yasal
işlemleri yapabilirim.”
DANIŞMA ÜCRETE TABİ DEĞİL
Almanya’da yürürlükte olan avukatlık ücret
yasasının bazı noktalarda fiyatlarda oynama
selahiyeti verip, bazılarında vermediğini belirten
Dr. Ramazan İnci, “Fiyatlarda elastikiyet ancak
mahkeme öncesi mümkün. Belirli bir çizelge
vardır ve davaya konu olan miktar üzerinden
avukatlık ücreti hesaplanır. Bir üst sınır vardır
ve yasanın öngördüğü ücretler alınır. Ayrıca, bir
trafik kazasına karıştınız ve sizin olayda hiçbir
etkiniz yok. İşlemleri de bir avukat vasıtasıyla
yürütüyorsanız, haklı olan taraf da sizseniz, hiçbir
mali yükümlülüğünüz yoktur. Avukatlık ücreti
de, o kazadan ötürü oluşmuş bir zarar olduğu
için davayı kaybeden ya da sigortası tarafından
karşılanır. Haksız taraf müvekkilim ise, ücretimizi
de müvekkilimiz öder. Ayrıca, bize telefon açıp bir
soru sorulduğunda, Alman hukuk bürolarından
farklı olarak hemen hukuki danışmanlık ücreti
adı altında bir ücret de talep edilmez. Çünkü, biz
kendi insanımızla kısa vadeli değil, uzun soluklu
çalışmalar hedefliyoruz” açıklamasını yaptı.
45
Kocaeli’nin Yeniköy Beldesi’nde 150 bin
metrekare alan üzerine kurulu terminal konumu
itibari ile Doğu ve Güney Marmara’da yerleşik
otomotiv üreticileri ve distribütör firmaların
tesislerinin kesişme noktasında yer alıyor. Yıllık
400 bin araç elleçleme kapasitesi bulunan,
uluslararası standartlarda Türkiye otomotiv
endüstrisinin ihtiyaçlarına göre tasarlanan
terminal, ithal ve ihraç edilen tüm markalara
hizmet veriyor. Otomotive uygun fiziksel
altyapısının ve işletme sisteminin üst düzeyde
olmasından dolayı otomotiv firmaları ve gemi
işletmecileri tarafından tercih ediliyor.
NİSAN - 2015
Liman
46
Ambarlı’ya günde 10 bin kamyon gelecek
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
AKARYAKIT TERMİNALLERİ EREĞLİ YOLCUSU
Ambarlı Limanı, 8 yılda günlük 12 bin kamyon ve 124 bin ton yük trafiğine sahne olacak
POAŞ SATIŞA
ÇIKARDI BİLE
Master Plan Çalışması’nın
taslak raporu akaryakıt
tesislerinin liman
bölgesinden gönderilmesini
öngörürken, OMV Petrol
Ofisi’nin (POAŞ) harekete
geçtiği görüldü. Şirket
ihale ilanına çıkarak, liman
bölgesindeki terminalini
satışa çıkardı.
Etrafında şehirleşme olduğu için yaklaşık 1.5 milyon metrekare alanda
kurulu Ambarlı Limanı’nın genişleme imkânı bulunmuyor. Ancak boyutları
giderek artan yük gemilerinin ihtiyacını ve artacak toplam talebi karşılamak
için yeni yerin “içeriden” kazanılması yoluna gidilecek. Bu yüzden liman
sahası ve çevresinde faaliyet gösteren akaryakıt terminallerinin Marmara
Ereğlisi’ne taşınmaları zorunlu tutulacak.
YÜKLER DEMİRYOLUYLA
MEKİK ÇEKECEK
Taslak raporda öngörülen
düzenlemeler gerçekleşirse öncelikle
demiryoluyla doğrudan bağlantısı
olmayan Ambarlı Limanı’na hat çekilecek.
Ispartakule’ye bir konteyner depolama
terminali kurulacak. Ispartakule’den de
Ambarlı’ya hat çekilecek. Bunun için iki
alternatif öngörülüyor. TCDD’nin daha
önce gündeme getirdiği ama maliyeti
yüksek olduğu için başlanamayan proje
doğrudan demiryolu hattı ilk alternatif
Master plan taslağına göre şehrin kilitlenmemesi ve limanın sorunsuz hizmet verebilmesi için
Ispartakule’de bir terminal kurulacak ve limana demiryolu çekilecek. E-5 ve TEM genişletilecek,
limanla E-5 arasında yeni duble yollar yapılacak ve akaryakıt terminalleri Marmara Ereğlisi’ne
gönderilecek. İki alternatifli demiryolu hattından biri 3 kilometrelik tünel içeriyor.
Ambarlı
Limanı’na
demiryolu
geliyor
Türkiye’nin en büyük, dünyanın 39. büyük konteyner
limanı olan Ambarlı’ya girip çıkacak yük trafiği 2018-2023
arasında günde 10 bin kamyonla 100 bin tonu geçecek.
2023’te günde 124 bin ton yük ve 12 bin kamyona ulaşacak.
Hem limanın düzenli hizmet vermeye devam edebilmesi hem
de İstanbul’un batısının kilitlenmemesi için bölgede büyük imar
faaliyetleri planlanıyor. İstanbul’un nüfus yoğunluğu yüksek
Beylikdüzü ve Avcılar bölgeleri doğrudan etkilenecek. Eksikliği
reel sektörde büyük şikâyet konusu olan Türkiye’de limanların
demiryolu bağlantısı kurulması için proje hazırlıkları devam
ediyor. Ulaştırma Bakanlığı, son olarak hazırlıkları devam eden
Limanlar Geri Saha Karayolu ve Demiryolu Bağlantıları Master Planı
Çalışması’nın taslak sonuç raporunu incelenip görüş bildirilmesi için
sektörel oyunculara gönderdi.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
olarak planda yer alıyor. İkinci alternatif
ise ilkinin batısında yer alıyor. İkinci
alternatifte Ispartakule’ye kurulacak
konteyner terminaliyle liman arasında
sadece yük taşınacak. Mekik tren
hattı adı verilen hattın yapımına karar
verilirse, 3 kilometrelik bir tünel inşa
edilecek. Ayrıca limanın E-5’le mevcut
bağlantısını sağlayan Kumcular Yolu’nun
karayoluyla birleştiği bölgeye büyük bir
araç parkı kurulacak.
TEM VE E-5’E 2X4 ŞERİT İLAVESİ
Demiryolu bağlantısına rağmen Ambarlı, liman dışında kısa mesafeye hizmet verdiği için
kamyon trafiği gelecekte de önem asli ulaşım unsuru olacak. Trafiği rahatlatmak için halen
limanın tek bağlantı yolu olan Kumcular Caddesi, 2x2 şerite bölünmüş yola çevrilecek.
Ayrıca limanın batısındaki marinanın kuzeyinden geçecek ve E-5’le bağlantıyı sağlayacak
2 kilometrelik yine 2x2 bölünmüş şeklinde yeni yol yapılacak. Artacak kamyon trafiği
nedeniyle TEM ve E-5’e 2x4 şeritlik ekleme yapılacak.
NİSAN - 2015
47
Saf-Holland’tan eğitim atağı
SAF-HOLLAND, kalitesini
son kullanıcıya anlatacak
Alman SAF ile ABD’li HOLLAND’ın birleşmesiyle doğan dünya devi
SAF-HOLLAND, alınan global stratejik karar doğrultusunda ürünlerinin
avantaj ve kalitesini lojistik filoları ile paylaşıyor. Mersin’den start verilen
ilk bilgilendirme toplantısında katılımcılara, ‘Üreticilerden, premium
kategorisindeki ürünlerimizi kullanmalarını talep edin’ çağrısı yapıldı.
SAF-HOLLAND Türkiye
Genel Müdürü Bilal Azizoğlu,
bölgesel olarak 4 farklı
bölgede filo toplantısı yapmayı
planladıklarını kaydederek,
“Marmara, Akdeniz, İç Anadolu
ve Ege’de gerçekleştireceğimiz
toplantılarda ürünlerimizi
tanıtmak ve bunların katma
değerlerini anlatmayı
planlıyoruz. Filolara yönelik
ürünlerimizi dorselerinde
kullananlar bu ürünlerle
ortaya çıkan avantajları,
örneğin yakıttan nasıl tasarruf
edecekleri ni, pazardaki en
hafif ürünlerin kendilerine
nasıl avantajlar sağlayacağını
anlatacağız. Bildiğiniz üzere
Treyler maliyetinin 1/3’ünü
dingil oluşturuyor. SAFHOLLAND ithal aks pazarının
yüzde 35’ine hakim. Avrupa’da
pazar lideriyiz. SAF-HOLLAND,
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Integral disk ile daha uzun ömürlü balatalar
Nakliyeci ihtiyaçları ve onlardan gelen geri dönüşlerle oluşturulmuş
ve hafiflik prensip alınarak nakliyecinin daha fazla ürün taşımasına
olanak verme prensibiyle üretilmiş. Bu sistemde flanşlar yüzde 60 daha
geniş. Bu genişlik, daha fazla havalandırma, daha az ısınma anlamına
geliyor. Fren diski iki parçadan oluşuyor. Tüm hava kanalları sayesinde
maksimum soğutma ve daha az balata kullanımı ile daha uzun balata
ömrü hedefleniyor. Isınma azaltıldığında birçok sorunu önlüyor ve temel
parçaları soğutuyorsunuz. Bu da nakliyeciye daha az masraf, daha az
maliyeti getiriyor.
piyasada en rekabetçi fiyatlara
sahip firma. Ürünlerimiz
Premium kategorisinde
değerlendirecek kalitededir.
Önümüzdeki dönemde Türkiye
çapında birçok Lojistik firmasına
yönelik ürün tanıtma faaliyetine
odaklanacağız. İnanıyorum
ki bu yoğunlaştırılmış tanıtım
faaliyetleri sonucu markamızın
bilinirliliği daha da artacak ve
Lojistik filoları SAF-HOLLAND
ürünlerini kullandıklarında
kendilerine birçok avantaj
sağlayacağına inanmış olarak
üreticilerden SAF-HOLLAND
ürünlerini talep edeceklerdir.
Bu tanıtım faaliyetlerimiz
çerçevesinde talep edildiği
takdirde ulusal veya
uluslararası çalışan filolara
kendi bulundukları illerde de
eğitim vermeyi sürdüreceğiz”
açıklamasını yaptı.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
49
Saf-Holland’tan eğitim atağı
Dünya devi Saf-Holland, ürünlerinin avantaj ve kalitesini lojistik filoları ile paylaşıyor
48
NİSAN - 2015
50
Klima üretimini Türkiye’de yapacaklar
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
ALJ, Türkiye’yi yatırım
üssü ilan etti!
Bosch, servo fren kapasitesini
2,2 milyona çıkardı
ALJ Holding ve dünyanın lider otomotiv yan sanayi markası DENSO
ortaklığı ile İzmir’de kurulan DJ Cool Klima ve Soğutma Cihazları üretim
tesislerinin resmi açılışı yapıldı.
Yaklaşık 40 yıldır Bursa’dan dünyaya fren sistemleri üreten Bosch’un üretim hattı
yenilenen ve kapasitesi artırılan Fren Sistemleri Fabrikası, Bilim, Sanayi ve Teknoloji
Bakanı Fikri Işık’ın katılımıyla Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nde açıldı.
Bosch Grubu’nun, 2010 yılından bu yana Bursa’ya 500
İzmir’deki tesis ayda bin adet klima imal edecek kapasitede olacak
milyon Euro’nun üzerinde doğrudan yatırım yaptığını vurgulayan Bosch Türkiye ve Orta Doğu Başkanı Steven Young,
“Yeni üretim hattı, Bosch’un Türkiye’ye duyduğu güveni
temsil eden prestijli yatırımlarından biridir” dedi. Bosch
Fren Sistemleri, yenilenen üretim tesisiyle 1,3 milyon araçlık
servo fren kapasitesini 2,2 milyona çıkarırken, otomotiv sektörünün heyecanla beklediği ileri teknoloji ürünü Tie-Rod 4
Servo Fren tipi üretimini de ilk kez burada gerçekleştirecek.
ALJ Holding Türkiye’deki üretime
yönelik yatırımı, otomotiv yan sanayinde dünya devi olan Japon Denso
ile İzmir’de gerçekleştirdi. Atatürk
Organize Sanayi Bölgesinde kurulan
DJ Cool Klima ve Soğutma Cihazları
üretim tesislerinin resmi açılışı ALJ
Türkiye Başkanı Fady Jameel, ALJ
Holding Türkiye CEO’su ve DJ Cool
Yönetim Kurulu Başkanı Ali Haydar
Bozkurt, Denso Global Yönetim
Kurulu Üyesi Masahiko Ito, ve DJ
Cool Yönetim Kurulu üyesi ve Genel
Müdürü Burak Beşer’in katılımı ile
gerçekleşti açılışa ALJ ve Denso’nun
üst yöneticileri de eşlik etti.
Denso ve ALJ Holding’in Türkiye’deki
üretime dönük ilk yatırımı olan DJ
Cool Klima ve Soğutma Cihazları
tesisleri, 5 bin m2 arazi içinde 3 bin
m2 kapalı alana sahip bulunuyor.
Aylık bin adet ünite üretim kapa-
Yeni fabrikasıyla Fren Sistemleri üretim kapasitesini yüzde 61
oranında artıran Bosch, Türkiye’de faaliyet gösteren otomotiv üreticilerinin servo frenlerini üretimine devam edecek.
Geçtiğimiz yıl Türkiye’deki yaklaşık 1 milyon araç üretimine
karşılık fren ihtiyacının yüzde 70’ini karşılayan Bosch Fren
Sistemleri’nin yeni fabrikası bu ihtiyacın iki katını karşılayabilecek kapasiteye sahip oldu. Young; “Türk otomotiv endüstrisi 2023 vizyonuna göre belirlenen hedeflere ulaşması
durumunda yeni fabrika bu ihtiyacı da karşılayacak.” dedi.
sitesine sahip tesislerde, Türkiye
pazarının yanında ihracata yönelik
üstün teknolojik ürünlerin üretimi de
gerçekleştiriliyor.
“KLİMA
VE SOĞUK
DJ Cool Genel Müdürü Burak
Beşer sürdürülebilir hizmet kalitesi ile klima ve soğutma sistemleri
sektörünün güvenilir çözüm ortağı
olmayı amaçladıklarını belirterek
“Fabrikamızda, yolcu taşımacılığında
minibüsten başlayıp, otobüse kadar
ulaşan yelpazedeki araçların yanı
sıra gıda taşımacılığında 1.5 m3
den başlayıp, 50 m3 e kadar olan
taze ve donuk ürün taşımacılığında
kullanılan frigo araçlar ve medikal
taşımacılığına uygun tüm ünitelerin
üretimini gerçekleştiriyoruz. Dj Cool
olarak müşterilerimize en yakın
noktada hizmet verebilmek amacıyla
servis yapılanmamız da durmaksızın
sürüyor. Şu anda 70 noktada servisimiz bulunuyor” dedi.
ZİNCİRİN TÜM
AŞAMALARINDA
OLMAK
İSTİYORUZ”
“BURSA’YA 500 MİLYON EURO’DAN
FAZLA YATIRIM YAPTIK”
Bursa’daki ilk yatırımlarının 1972 yılında gerçekleştiğini ifade
eden Bosch Türkiye ve Orta Doğu Başkanı Steven Young,
şöyle konuştu: “Bosch Grubu olarak Türkiye’deki ilk fabrikamızın hizmete girmesinden bu yana geçen 43 yılda 2 milyar
Euro’nun üzerinde yatırım gerçekleştirdik. 2010 yılından bu
yana Bursa’ya 500 milyon Euro’nun üzerinde doğrudan yatırım yaptık. Bosch Türkiye olarak, bugün Türkiye ihracatının
yüzde 1’inde pay sahibi olduk ve bundan gurur duyuyoruz.
Bosch’un buradaki çalışmaları Bursa’nın adını tüm dünyada
duyurdu. Bosch’un genlerinde olan Ar-Ge faaliyetlerimizi
Türkiye’de 3 ayrı merkezimizde, 390 çalışanımızla sürdürüyor, dünyaya Türkiye’den Ar-Ge ihracatı yapıyoruz. ”
“TIE-ROD 4 SERVO’YU İLK KEZ
BURSA’DA ÜRETECEĞİZ”
Yeni fabrikayı 38 hafta gibi kısa bir sürede
tamamlayarak yüksek teknoloji bir üretim hattı
kurduklarını belirten Bosch Fren Sistemleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Frieder Megerle, “Otomotiv sektörünün heyecanla
beklediği ileri teknoloji ürünü Tie-Rod 4 Servo
Fren tipi üretimine 2016 yılında ilk kez Bursa’da
başlayacağız. Fabrikada mevcut üretim hattına ek
olarak üretilecek yeni ürünümüz, ani frenlemede
daha hızlı reaksiyon vererek güvenli durdurmayı
sağlıyor” diye konuştu.
Burak Beşer
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
NİSAN - 2015
51
54
KADRAJ
Doğru, dropshipping fazla
Dropshipping
Fırsat mı, kandırmaca mı?
Taklitçiliğin ve kolay para kazanma hırsının
oldukça popüler yöntemler olarak karşımıza çıktığı
ülkemizde, dropshipping yöntemi de yoğun bir
menfaat saldırısı altında. Plajda bol renkli kokteylini
yudumlarken bir eliyle de e-ticaret yöneten kadın
ve erkeklerin yer aldığı “Kolay para kazanmak ister
misiniz?” başlığıyla çıkan internet reklamlarını sıkça
görmüşsünüzdür. Keşke o kadar kolay olsaydı…
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
sermaye gerektirmeyen bir iş. Ancak
bu alandaki en büyük sorunlardan
biri de dropshipping’in kolay para ile
ilişkilendirilmesi. Tamam, fazla maliyet
gerektirmeyen bir yatırım olabilir
ama bir o kadar da emek ve zaman
gerektiriyor. Dropshipping sürecini
yönetmek gerçekten bir emek, özveri ve
disiplin isteyen bir iş aslında. İnternet
üzerinden stoksuz e-ticaret yapmak
istiyorsanız ürün tedarik edeceğiniz
firmaları iyi seçmeli ve e-lojistik sürecini
iyi yönlendirmelisiniz. Üreticiden
müşterinizin kapısına kadar hem de…
Aksi halde satış sonrası doğrudan
olarak sizle muhatap olan müşterileriniz
arasında pek de hoş olmayan diyalogların
yaşanması muhtemel olabilir.
Türkçe’deki karşılığı stoksuz satış
olarak ifade edilebilen dropshipping,
stok tutmak yerine, gelen siparişleri
tedarikçi firmaya yönlendirerek,
ürünleri tedarikçinin deposundan
müşteriye ulaşması üzerine kurulu bir
iş modeli olarak dikkat çekiyor. Vergi
kaçakçılığından güvenilmezliğe kadar
birçok suçlamaya maruz kalan bu ticaret
sistemi, her şeye rağmen büyümesini
sürdürüyor. Ülkemizde dropshipping
satış sisteminin varlığından haberdar
olanlar çok az kişi olsa da, yurt dışında
dropshipping ticaret yöntemini
kullanarak tam zamanlı çalışan ofisler
ve onlarca insan istihdam eden kişilerin
sayısı gittikçe artıyor. Sistem, düşük
sermaye ve işletme giderleri gibi
avantajları nedeniyle ülkemizde online
ticarete yeni başlayan girişimci adayları
tarafından ilgi görüyor.
Sistemin en büyük avantajlarından
biri depolama, stoklama,
faturalandırma gibi birçok derde hiç
bulaşmayacak olmanız. Çünkü hizmet
aldığınız tedarikçi firmalar bunları
zaten sizin yerinize yapacak. Bunların
yanı sıra depo ve envanter yönetimi,
ürün paketleme, kargo anlaşması
gibi size ekstra maliyet getirecek
uygulamalar da sizi teğet geçer. Tabi
ki dropshipping sisteminin en cazip
tarafı, yüklü bir bütçe ayırmadan ürün
satışı yapabilmeniz. Yani sermayesiz
bir şekilde internette ticaret gayet
mümkün. Yapmanız gereken tek şey
ise bulduğunuz tedarikçi firmanın
sahip olduğu ürünleri e-ticaret siteniz
üzerinden satışa sunmak. Ancak burada
da yeni bir zorluk çıkacak karşınıza;
pazarlama…
Pazarlama, zaten başlı başına
yetenek ve uzmanlık isteyen bir iş iken
hiç görmediğiniz bir ürünü, üstüne üstlük
internet üzerinden pazarlamak yoğun
çaba ve tanıtım gerektiren bir iş. Bu
amaçla daha kazanmaya başlamadan
Google reklamları gibi küçük yatırımlar
yapmak zorunda kalabilirsiniz.
Bir diğer dezavantaj ise tek güvenceniz
tedarikçi firma olması. Müşterinizin
istediği ürün konusunda firmaya
güvenmek zorundasınız çünkü başka
bir şansınız olmayacak. Bunlara
ilaveten, sattığınız üründe tedarikçi
firmadan kaynaklı bir stok problemi
yaşayabilirsiniz. Üçüncü bir kuruma
bağlı olduğunuzdan müşterinize anında
cevap verememe gibi bir durum da söz
konusu tabi ki…
Dropshipping sisteminin artıları ve
eksileri bunlar. Oldukça uzun ve
karmaşık gibi görünen bir ticaret
sistemini en yalın haliyle sizlere
aktarmaya çalıştım. Gelecek ay tedarik
zincirinin başka bir konusuyla aynı
kadrajda buluşuncaya dek…
Lojistikle kalın…
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
NİSAN - 2015
55
56
TESLİMAT
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Almanya merkezli özel yük
Alman Reiser Schwertransport’un
tercihi Kässbohrer
taşıma hizmetleri sağlayıcısı Reiser
Schwertransport GmbH, Kässbohrer’in
Goch tesislerinde K.SLH 8, Kässbohrer 8
dingilli hidrolik low-bed’ini teslim aldı.
130 ton taşıma kapasitesi ile Kässbohrer’in
8 dingilli hidrolik dümenleme sistemine
sahip low-bed’i, K.SLH 8, her tür ağır yük
taşımacılığına uygun olarak geliştirildi.
Alışan, filosunu Tırsan Maxima ile büyüttü
Alışan Lojistik FiloTIR Araç Satış ve Kiralama A.Ş.’den kiralamasını gerçekleştirdiği 30 Tırsan Perdeli
Maxima Semi-Treyleri Tırsan Adapazarı Fabrikasında düzenlenen tören ile teslim aldı.
Alışan Lojistik Yönetim Kurulu
Başkan Yardımcısı Damla Alışan
basın toplantısında yaptığı
konuşmada, “Alışan Lojistik 1985
yılında kurulmuş büyük bir firma,
30. yılımızın ilk aktivitesi olarak da
filomuzu 30 araç ile büyütüyoruz.
2015 yılı zor bir sene fakat bizim
lojistik sektörüne olan inancımız
tam ve firma olarak uluslararası
nakliye, depolama, likit ve enerji,
yurtiçi dağıtım ve katma değerli
hizmetlerde büyümeye devam
edeceğiz” dedi.
“Adanalı üretiyor, dünya yollarına çıkıyor”
Temsa, bu kez Avenue
otobüsünü kendi şehri ile
buluşturmanın heyecanını
yaşadı. 20 Avenue, Adana
Büyükşehir Belediyesi’nin
ulaşım filosuna törenle
katıldı. Büyükşehir filosuna
teslim edilecek Avenue
sayısı 100’ü bulacak.
Van’ın kentiçi ulaşım tercihi de
Temsa Avenue
Avenue, Adana, İstanbul, İzmir, Malatya, Mersin’in
ardından Van ulaşımına kalite ve konfor katacak.
Van Büyükşehir Belediyesi, ulaşım filosuna engelli
donanımına uygun, konfor ve güvenlik donanımı üst
düzeyde olan 32 yeni Temsa Avenue kattı.
DAF-TIRSAN Genel Müdürü
Ferda Özmen yaptığı açıklamada, “Alışan
Lojistik, lojistik sektöründe sürdürülebilir
bir başarı yakalamış ve çok önemli işlere
imza atmış bir firma. Alışan Lojistik ile
olan iş birliğimizden dolayı çok memnunuz. Teslimatını gerçekleştireceğimiz
30 aracımızın şasi ve panelleri kataforez
kaplamalı olup 10 yıl paslanmazlık garantisi
altındadır. Bunun yanı sıra, Tırsan Perdeli Maxima semi-treylerleri Code XL Yük
Emniyet sertifikasına sahip. Biz bu araçların
teslimatını yapmaktan dolayı çok memnunuz ve hayırlı olmasını diliyoruz” dedi.
Scania’dan yılın ilk
büyük teslimatı
Martaş’a
Scania, yaklaşık 10 milyon
dolar tutarındaki ve bu yıl ilk
kez Scania Finans tarafından
kredilendirilen en büyük
teslimatını Martaş Lojistik’e
yaptı. 2015 yılında tamamı
Martaş filosuna katılacak 100
adet G 400 LA 4x2 çekicinin
70’i törenle Martaş yetkililerine
teslim edildi.
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Kıraç Turizm’in Temsa filosu
300 araca ulaştı!
Filosunun tamamı Temsa marka araçlardan
oluşan Kıraç Turizm, 2015 yılına yönelik 40 Safir, 60
Prestij olmak üzere toplam 100 adetlik alımının ilk
partisi olan 40 Safir’i teslim aldı. Firma 60 adetlik
Prestij Super Deluxe yatırımı daha yapacak.
Değer Lojistik, 25 Ford 1846T ile filosuna güç kattı
Ankara’nın en büyük filolarından
birine sahip olan Değer Lojistik, 25
adet Ford 1846T otomatik vites ADR’li
satın alarak araç filosunu güçlendirdi.
Ford Trucks Türkiye Satış Müdürü Berk
Mumcu ve Ford Trucks İç Anadolu
Bölge Müdürü Mete İnceer ile satışı
gerçekleştiren Başer Otomotiv Ford
Trucks Şube Müdürü Ömer Faruk Başer
ve Satış Şefi Turgut Başer, düzenlenen
törenle Değer Lojistik Yönetim Kurulu
Başkanı Abdullah Değer’e 25 adet Ford
1846T aracı teslim etti.
NİSAN - 2015
57

Benzer belgeler