İndir - ÇOMÜ Gazete - Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi

Transkript

İndir - ÇOMÜ Gazete - Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Bilim ve iş dünyasına hitap
eden yeni bölümler açıldı
Akademik anlamda sürekli gelişim gösteren Çanakkale
Onsekiz Mart Üniversitesi, yeni açılan bölümlerle bilim
ve iş dünyasının gereksinimlerini de karşılayan bir
üniversite haline geldi.
Konu ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Rektör Prof. Dr. Yücel
Acer, yükseköğretim kurumu olarak ciddi çalışmalar yaptıklarını belirtti
ve “Üniversitemiz son 1 yılda özellikle iş dünyasına hitap eden yeni
bölümlerin açılmasına büyük önem verdi” dedi.
COMU
s3
GAZETE
16 MAYIS 2016
Sayı: 14
gazete.comu.edu.tr
ÇOMÜ Bayrağı
Antarktika’da
İlk Türk
Antarktika
Araştırma
Seferine katılan
Üniversitemiz
öğretim görevlisi
Melike İdil Öz,
ÇOMÜ bayrağını
Antarktika’da
dalgalandırdı.
kilometrelik buzullardan oluşan, ulaşılması zor,
Y üzlerce
dünyanın en soğuk ve rüzgarlı kıtası Antarktika’ya
araştırma yapmak üzere giden 14 Türk bilim insanı
arasında yer alan ÇOMÜ Gökçeada Uygulamalı Bilimler
Yüksekokulu Balıkçılık Teknolojisi Bölümü Öğretim
Görevlisi Melike İdil Öz, araştırma gözlemlerini paylaştı.
Öz, “Bu önemli organizasyonda görev almak ve Çanakkale
Onsekiz Mart Üniversitesi’ni temsil etmekten gurur duydum.
Üniversiteme desteklerinden dolayı teşekkür ederim.
Bayrağımızı Antarktika’da dalgalandırmak benim için bir
onurdu” dedi.
Turizm Fakültesi Mezuniyet
Töreni Gerçekleşti
s14
Ödüllü Üniversite
Radyosundan
Bir Başarı Daha
11
s
Proje Koordinasyon
Merkezi Meyvelerini
Vermeye Başladı
TÜBİTAK 2209-A “Üniversite Öğrenci-leri
Yurtiçi Araştırma Projeleri” kapsamında
üniversitemizde 4’ü Ziraat Fakültesi, 2’si
Mühendislik Fakültesinde olmak üzere 6
öğrenci projesi TÜBİTAK tarafından
desteklenmeye layık görüldü. Prof. Dr.
Yücel Acer, projesi TÜBİTAK tarafından
kabul edilen öğrenciler ve bu projelerde yol
gösteren proje danışmanı hocalarla Senato
Salonu’nda bir araya geldi.
s16
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
(ÇOMÜ) Turizm Fakültesi mezuniyet
töreni İlahiyat Fakültesi ÇOMÜ İÇDAŞ
Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ahmet
Erdem ve Prof. Dr. Metehan Uzun;
fakülteyi ilk 3 derecede bitiren Aydın
Kayhan, Nazlı Ayan ve Serkan Yiğit’e
plaket takdim ettiler.
s4
“En Büyük Engel
Sevgisizliktir”
Etkinliği ÇOMÜ’de
Gerçekleştirildi
s6
Engelliler Haftası kapsamında
ÇOMÜ ve Çanakkale Gençlik
Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü İle
birlikte organize edilen “En Büyük
Engel Sevgisizliktir” etkinliği
BESYO Spor Salonunda gerçekleşti.
2
s
gazete.comu.edu.tr
COMU
GAZETE
16 MAYIS 2016
ÇOMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’ne
MR Uyumlu Anestezi Cihazı Kazandırıldı
ÇOMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’nde
yenilikler devam ediyor. Son olarak
Tıp Fakültesi Hastanesi’ne MR
uyumlu Anestezi Cihazı kazandırıldı.
22. Japon Günleri
Gerçekleştirildi
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Türk Japon Dostluğu Topluluğu
tarafından düzenlenen Japon
Günleri’nin 22.si Anafartalar
Kampüsü’nde gerçekleştirildi.
“Küçük Japonyamız” sloganıyla
hazırlanan ve Çanakkale’den Japonya’ya bir kapı aralayan 22.
Japonya Günleri, yoğun bir katılımla gerçekleştirildi. Her
yaştan kesime hitap eden ve Japonya’nın kültürlerini
Çanakkale ile buluşturan Japonya Günleri’nde, Kendo (Japon
Kılıç Teknikleri), Origami (Kağıt Katlama Sanatı), Sadou
(Japon çayı töreni), Shodo ( Japon Kaligrafisi Sergisi), Japon
yemekleri, film-anime gösterilerinin yer aldığı yaklaşık 15’e
yakın etkinlik yer aldı. Etkinlikler sırasında dağıtılan
Japonya’nın geleneksel yemeği ‘Kara - age’ ve bu yıl bölüm
öğrencileri tarafından hazırlanarak ikinci sayısı çıkarılan
Manga dergisi ‘Mangaman 2’ büyük beğeni topladı. Renkli
gösterilerin gerçekleştirildiği Japonya Günleri’ne öğrencilerin
ilgisi yoğundu. Günleri’ne öğrencilerin ilgisi yoğundu.
Y
üksek maliyetli olan bu cihazı ÇOMÜ Tıp
Fakültesi Hastanesine ve Çanakkale’ye
kazandırmanın mutluluğunu yaşadıklarını
belirten Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz
Demiraran “MR’ın olması yeterli değil, buna
uyumlu "bir monitör sistemi" ile hasta 45 dk
süresince güvenli bir şekilde izlenebilmektedir.
Ayrıca, anestezi uygulanabilmesi için MR uyumlu
anestezi cihazı da donanıma eklenmiştir. Bu
cihazın alınmasına niye gerek duyuldu? Bu
cihazlar, yoğun bakım ünitesinde yatan hastalar,
yeni doğan bebekler, nörolojik, Alzheimer ve
demansiyal problemli hastalar ile kapalılık korkusu
olanların MR görüntülenmesini çektirirken
hastanın hareket etmemesini sağlamak üzere
tasarlanmış cihazlardır. MR’da onları güvenli bir
şekilde çekebilmemiz mümkün değil. Anestezi
cihazına bağlıyoruz, güvenli bir şekilde çekiyoruz”
şeklinde konuştu.
Cihazın Türkiye’de büyük merkezlerde olduğuna
dikkat çeken Demiraran “İstanbul Tıp Fakültesi
Hastanesi'nde bile randevular 1,5 yılı buluyor.
Çanakkale ve etrafındaki illerde böyle bir yöntem
bulunmadığını ifade eden Dekan Prof. Dr. Yavuz
Demiraran “Hasta güvenliği açısından önemli. Bu
işlem 45 dk sürüyor ve hasta derin bir anesteziye
ihtiyaç duyuyor. Bu nedenle hastalarımızı anestezi
altında güvenli bir şekilde cihaza bağlayıp hastanın
kalp atımını, tansiyonunu, nabzını, vücutta dolaşan
oksijen miktarını gözlemleyebilecek bir telemetrik
bir sistemle görüntüleyebiliyoruz “ dedi.
Dekan Demiraran ; bu kazanımda emeği geçen
başta Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ve BAP’ tan
sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metehan
Uzun’a teşekkür etti.
ÇOMÜ Yönetimi, Gökçeada Meslek
Yüksekokulunu Ziyaret Etti
ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel
Acer, Rektör Yardımcısı Prof. Dr.
Ahmet Erdem, Genel Sekreter
Sami Yılmaz ve Senato Üyeleri,
Gökçeada Meslek Yüksekokulunu
ziyaret ettiler. Ziyarette, Rektör
Prof. Dr. Yücel Acer tarafından
yüksekokuldan emekli olan
koruma güvenlik memuru Mehmet
Fuzoğlu’na teşekkür belgesi
takdim edildi. Ayrıca Yüksekokul
Müdürü Öğr. Gör. Erkan Bil,
Mehmet Fuzoğlu’na bugüne kadar
göstermiş olduğu özverili
çalışmalarından ve katkılarından
dolayı plaket takdim etti.
16 MAYIS 2016
COMU
GAZETE
gazete.comu.edu.tr
3
s
ÇOMÜ Yeni Bölümleri İle İş
Dünyasının Nabzını Tutuyor
süredir açık olan ama öğrenci alamayan İnşaat
Mühendisliği Bölümü kuruluşundan beri ilk defa bu
Eylül’de öğrenci alacak hale geldi. 60 öğrenci
kontenjanını yine YÖK onayladı. Ziraat Fakültesi
Tarımsal Yapılar ve Sulama programı, Çan Uygulamalı
Bilimler Yüksekokulu'nda İş Sağlığı ve Güvenliği
Programı, Ezine Meslek Yüksekokulu Gıda Kalite
Kontrolü ve Analizi Bölümü, Yenice Meslek
Yüksekokulu Ormancılık ve Orman Ürünleri Bölümü
bu yıl faaliyetlerine başlayacak.
Akademik anlamda sürekli gelişim
gösteren Çanakkale Onsekiz Mart
Üniversitesi, yeni açılan bölümlerle
bilim ve iş dünyasının
gereksinimlerini de karşılayan bir
üniversite haline geldi.
öğrencisiyle her geçen gün büyüyen
46 bin
ÇOMÜ'de Rektör Prof. Dr. Yücel Acer, yeni
Araştırma ve Uygulama
Hastanesi'nde Yeni Klinikler
Hizmete Başladı
bölümler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi hem bilim
dünyasında hem de iş dünyasındaki gelişmelere ayak
uydurabilen bir üniversite olmak zorunda. Şüphesiz ki
yükseköğretim kurumu olarak bu bağlamda son bir
yılda yaptığımız ciddi çalışmalar oldu. Bu çalışmaların
sonucunda ciddi gelişmeler ve ilerlemeler sağlandı.
Özetlemek gerekirse bir üniversitenin mutlaka takip
etmesi gereken hususlardan bir tanesi de günümüzün
bilim dünyasına ve iş dünyasına hitap eden yeni bölümler
açmaktır. Bu bağlamda üniversitemiz son bir yılda
özelikle iş dünyasına hitap eden yeni bölümlerin
açılmasına ciddi önem verdi.
Bilim ve İş Dünyasına Hitap Eden
Yeni Bölümler Açıldı
Henüz öğrenci alma aşamasına gelmemiş ama
açılmış bölümler var. Çanakkale Uygulamalı Bilimler
Yüksekokulu bünyesinde Bilgisayar Teknolojileri ve
Bilişim Sistemleri Bölümünü, Moda Tasarımı
Bölümünü açtık. Yine dinamik fakültelerimizden bir
tanesi olan Turizm Fakültesi'nde Gastronomi ve
Mutfak Sanatları Bölümü yeni açılan bölüm oldu.
Ayrıca Çanakkale Uygulama Bilimler Yüksekokulu
bünyesine Balıkçılık Teknolojisi ve Gıda Teknolojisi
Bölümlerini ekledik. Bilim dünyasında ve iş
dünyasında önemli bir yer edinmiş olan enerji
meselesi bizim yakından takip ettiğimiz bir mesele.
Bu açıdan Türkiye'de sadece bir vakıf üniversitesinde
bulunan Enerji Yönetimi Bölümünü Çanakkale
Onsekiz Mart Üniversitesi'nde açarak devlet
üniversiteleri içerisinde bir ilke imza attık.
Araştırma ve Uygulama Hastanesinden de bahsetmek
istiyorum. Hastanemizde son bir yıl içerisinde o kadar
Merkezdeki İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi yeniden
ciddi
gelişmeler oldu ki bunları gerçekten bir çırpıda
yapılandırılarak isminin Siyasal Bilgiler Fakültesi olarak
söylemek
zor. Faaliyet göstermeyen klinikler, yaptığımız
değiştirilmesi meselesi ciddi bir süreçti. Bu yapılandırma
çalışmalar
neticesinde hizmet vermeye başladı. Patoloji ve
üniversitemize değer katan gelişmelerden birisi oldu. Tabi
Çocuk
Cerrahisi
Klinikleri aktif halde değildi. Sualtı ve
bunlar özetleyebildiklerim. Görüldüğü gibi günümüz
Hiperbarik
Tıp
Anabilim
Dalı ki bu bölge için gerçekten
bilim ve iş dünyasına hitap eden yeni bölümlerin
çok
önemli,
hem
dalış
sporları
ile ilgili yaşanan sağlık
kurulması meselesi önem arz ediyor. Zira dünya
problemlerinin tedavisinde hem de ciddi
yaralanmaların tedavisinde faaliyet gösteren önemli bir
bilim dalı. Yıllar önce kurulmuştu ama hep atıl ve
kapalı bir durumdaydı ilk defa biz açtık. Onkoloji
Bilim dünyasında ve iş
Kliniği son bir yıl içerisinde aktif hale geldi.
dünyasında önemli bir yer
Romatoloji, Plastik Cerrahi, Organ Nakli, Çocuk
Yoğun Bakımı ve Histoloji bunların hepsi
edinmiş olan enerji meselesi
hastanemizde yeni açılan klinikler oldu. Hastanenin
daha da gelişmesi için önümüzde ciddi projeler var.
bizim yakından takip ettiğimiz
Çocuk endokrin ve çocuk psikiyatri Klinikleri yakın
bir mesele. Bu açıdan
zamanda açılacaklar.
Türkiye'de sadece bir vakıf
üniversitesinde bulunan
Enerji Yönetimi Bölümünü
Çanakkale Onsekiz Mart
Üniversitesi'nde açarak devlet
üniversiteleri içerisinde bir
ilke imza attık.
Tıp Fakültesi'nde Kurulan Yeni
Laboratuvarlarla Eğitim Kalitesi
Artırıldı
Hastanenin yanı sıra Tıp Fakültesi'ne de önemli
değerler katmış olduk. Son bir yıl içerisinde mesleki
beceri laboratuvarı açıldı. Uygulamalı MR eğitim
yapmamızı sağlayan cihazlar alınmış oldu. Bütün
bunlar gösteriyor ki hem Tıp Fakültesi eğitim-öğretim
anlamında hem de araştırma ve uygulama hastanesi bu
Diş Hekimliği Fakültesi 10 Bölümü
değiştikçe, bilim değiştikçe, iş dünyası değiştikçe bazı
yeni açılan bölümleriyle, anabilim dallarıyla, klinikleriyle
İle Eğitime Başlıyor
bölümlerin önemi azalıyor. Bu sebeple üniversitelerin çok gerçekten son bir yıl içerisinde ciddi bir ilerleme gösterdi.
dinamik olması gerekiyor.
Bir üniversite hastanesine, araştırma uygulama
hastanesine yakışır nitelikler kazanmaya başlamış oldu.
Uzun süredir sürüncemede kalan Diş Hekimliği Fakültesi
Hastane binasının tamamlanması ile bunlar çok rahat
teklifimiz vardı. Bir yıl içerisinde yaptığımız çalışmalarla Açılmış Durumda Ancak Atıl Olan
faaliyet gösteren birimler olacak.
bu fakültenin kurulmasını sağladık ve üniversitemiz
Bölümler Faal Hale Getiriliyor
bünyesinde artık bir Diş Hekimliği Fakültemiz var. Bu
fakültenin eğitim öğretime başlaması önümüzdeki ciddi
çalışmalardan bir tanesi olacak. Fakülte bünyesinde
Üniversitemizde açık olduğu halde hoca alınamadığı için
açtığımız 10 ayrı bölümle öğretim üyesi sayısını
faaliyete geçmemiş bölümler bulunuyor. Mesela Bayramiç
oluşturduktan sonra eğitim öğretime başlayacağız
Meslek Yüksekokulu’nda Spor Yönetimi Bölümünün 1.
inşallah.
öğretimi ve 2. öğretimi öğrenci alır hale geldi. Bu
Eylül’den itibaren 50’şer kontenjanlı toplam 100 öğrenci
alıyor olacak. Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve
Siyasal Bilgiler Fakültesi
Kamu Yönetimi Bölümü 2. öğretimine öğrenci alacak.
Bu karekodu akıllı
Üniversitemize Değer Katan
telefonunuza okutarak
İktisat bölümü 2. öğretime öğrenci alacak. İşletme
haberin videosunu
Bölümü toplam 60 kontenjanla bu Eylül’de eğitim
Gelişmelerden Birisi Oldu
izleyebilirsiniz
öğretime başlayacak. Mühendislik Fakültesi'nin çok uzun
4
s
gazete.comu.edu.tr
COMU
GAZETE
16 MAYIS 2016
Turizm Fakültesi Mezuniyet
Töreni Gerçekleştirildi
KADİR KENAR
Rant ve işsizlik!
Çanakkale bu iki şeyi konuşuyor, yaşıyor. Genç
nüfusun sorunu işsizlik. Yaşını başına almış
Çanakkalelinin sorunu ise rant! Çünkü Çanakkale'nin
her yeri rant ar k. Eski Çanakkale'den çok farklı her
şey. Tek katlı evlerin yok olduğu, yan yana büyük
apartmanların dikildiği yer Çanakkale. Henüz
altyapısı bile hazır olmayan, Kepez tepelerinde
yüzlerce daire yapılan sitelerin yükseldiği yer
Çanakkale. 100 bin liraya 1+1 dairelerin sa ldığı yer
ar k Çanakkale. 1+1'lerin 600 liraya kiraya verildiği
yer ar k Çanakkale. Merkezinde, ilçelerinde binlerce
öğrencinin yaşadığı yer. Emeklilerine, dev hastaneler
dikilen yer.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ)
Turizm Fakültesi mezuniyet töreni İlahiyat
Fakültesi ÇOMÜ İÇDAŞ Kongre Merkezi’nde
gerçekleştirildi.
Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ahmet
Erdem ve Prof. Dr. Metehan Uzun,
Genel Sekreter Sami Yılmaz ve
ÇOMÜ’lü idarecilerin yanı sıra çok
sayıda velinin katıldığı tören, saygı
duruşu ve İstiklal Marşı’yla başladı.
Dekan Kelkit öğrencilere; edindikleri donanımı
öncelikle kendi hayatları, sonrasında turizm sektörü ve
nihayetinde yaşadıkları topraklara faydalı bireyler
olarak kullanmaları tavsiyesinde bulunan
Kelkit; mezun olan öğrencilere fakültenin
mezunlar derneğine üye olma çağrısını yaptı.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metehan Uzun
ise yapmış olduğu konuşmasında mezuniyet
törenlerinin; mezun olanların, ailelerin, onları
yetiştiren hocaların ve üzerlerinde emeği
geçen herkesin gurur duyduğu törenler
olduğunu belirterek “Turizm Fakültesi bizim
Fakülte öğrencileri tarafından sunulan
şehre dönük olan yüzümüz. Şehirle irtibat
müzik dinletilerinin ardından Fakülte
kurduğumuz, şehre dokunduğumuz alanlardan bir
Birincisi Aydın Kayhan duygu ve düşüncelerini
tanesi” dedi. Dünyada hakkı ödenemeyecek olan iki
paylaştı. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ahmet Erdem
kesimden birinin aile diğerinin ise bize hayatı ve
ve Prof. Dr. Metehan Uzun; fakülteyi ilk 3 derecede
mesleği öğreten hocalar olduğuna dikkat çeken Uzun
bitiren Aydın Kayhan, Nazlı Ayan ve Serkan Yiğit’e
plaket takdim ettiler. Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. “Bu hakkı helal edebilmek, teslim edebilmek açısından
bir nebze olsun bu ülkeye ve insanlığa hayırlı insanlar
Abdullah Kelkit hızla gelişen ve giderek büyüyen
evlatlar olabilirsek bu hakkı vermiş olabiliriz diye
öneme sahip olan sektörün gereksinim duyduğu,
düşünüyorum. Mezun olan tüm öğrencilerimizi tebrik
yetişmiş turizm elemanlarını sektöre kazandırmak
amacıyla eğitim- öğretim faaliyetlerini sürdürdüklerini ediyorum” şeklinde konuştu.
Protokol tarafından öğrencilere mezuniyet belgeleri
belirtirken fakültenin kuruluşundan günümüze geçen
takdim edilirken, kep atma töreniyle mezun olan
süreç hakkında bilgiler verdi.
öğrencilerin büyük coşku yaşadığı gözlendi.
COMU
GAZETE
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Adına Sahibi
Rektör PROF. DR. YÜCEL ACER
16.05.2016
Sayı: 14
İletişim Adres:
Çanakkale Onsekiz Mart
Haber Merkezi
Üniversitesi
ÇOMÜ MEDYA
ÇOMÜ MEDYA
Basın Halkla İlşkiler Koor.
Ösem Binası 3. Kat
Çanakkale
Sayfa Editörü / Grafik Tasarım 0 286 218 00 18 / 2728
TUĞBA KANTARCI
[email protected]
Genel Yayın Yönetmeni
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
VURAL BULUT
Basım Yeri: İhlas Gazetecilik A.Ş.
Adres: Merkez Mah. 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No.11 A/41
Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL Tel: 0 212 454 30 00
Evet Türkiye gibi Çanakkale'de büyüyor. Yeni Türkiye
gibi yeni Çanakkale'de bir cazibe merkezi. Ama,
okutup büyü üğümüz çocuklarımıza iş bulamıyor
Çanakkale. Bahçeli evini verip, üç daire alan
Çanakkaleli çocuğuna iş bulamıyor. CHP ve AK
Par 'nin kapılarına gidiyor analar babalar.
Belediyede bir iş. Hastanelerde bir iş. Ormanda bir iş.
Gözümüz nurumuz, olmasaydın ne yapardık
dediğimiz GESTAŞ'ımızda bir iş.
Ve bekliyor gençler okulunu bi rmiş öğretmenler
gibi. Yeni devlet hastanesinin bitmesini. Bi ğinde
yaklaşık üç bin kişinin çalışacağı üniversite
hastanesinin bitmesini. Bekliyor gençler.
Vali Hamza Erkal!
Geçen yıl Eylül ayı başında Çanakkale'ye gelen yeni
valimiz Hamza Erkal'ı, radyomuza misafir e k.
Arkadaşlarımız bol bol 'öz çekim' yap . Mutlu
oldular. Yani radyomuz vali gördü! İşin şakası bir
yana. Valimiz Hamza Erkal'ı yakından tanıma rsa
bulduk. Güzel bir program oldu.
Ve orada gördük ki, Vali Erkal üniversitemizle de çok
yakından ilgileniyor. Neredeyse tüm etkinliklerde
yanımızda oluyor. Rektörümüz Yücel Acer ile uyumlu
bir ikili olmuşlar. Devle temsil noktasında Vali ve 50
bine doğru giden büyük bir aile olarak üniversitenin
uyum içinde olması ve de çalışması Çanakkale için
büyük bir şans. Çanakkale ile üniversitenin
bütünleşmiş yapısının daha sağlıklı işlemesi ve
ilerlemesi için de öyle.
Ve yine gördük ki; Vali Erkal ar k Çanakkale'nin
sorunlarına ve önceliklerine hakim vaziye e. Mesela
GESTAŞ'da büyük bir revizyona imza atmış durumda.
Ve açıkça söylüyor ki, 'yapamayan gider'! Bu işin
ciddiye ni gösteriyor. Diyeceğim o ki, insanlara kapısı
açık bir vali. Konuşan, dinleyen, inceleyen bir Vali.
Kendisiyle barışık bir insan ayrıca. Daha ne
bekleyebilir ki.. Kolaylıklar dileyelim.
16 MAYIS 2016
COMU
GAZETE
gazete.comu.edu.tr
5
s
TÜB Lisansüstü Öğrenci
Kongresi Gerçekleşti
Trakya Üniversiteler Birliği’nin (TÜB) birincisini
organize ettiği Lisansüstü Öğrenci Kongresi’nin açılış
töreni Troia Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Kongrenin açılış törenine Çanakkale Valisi Hamza Erkal, Çanakkale Onsekiz
Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, TÜB Genel Sekreteri
Prof. Dr. Fatih Konukçu ile ÇOMÜ’lü idareciler ve lisansüstü öğrencileri
katıldılar. Açılış konuşmasını TÜB Lisansüstü Öğrenci Kongresi Düzenleme
Kurulu Sorumlusu Prof. Dr. Levent Genç yaptı. Prof. Dr. Levent Genç
konuşmasında şunları söyledi: “101 yıl önce barış için savaşan bu ülkenin
evlatlarının torunları insanlık için çalışan, bilim üreten gruplar haline gelmiştir.
Bu bizim onur ve gurur kaynağımız olmuştur. Bugün bu onur ve gururu sizlerle
paylaşıyoruz.”
Trakya Üniversiteler Birliği Sekreteri Prof. Dr. Fatih Konukçu ise TÜB ve
TÜB’ün faaliyetleri hakkında bilgi vererek lisansüstü çalışmaların önemine
değindi. Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ise konuşmasında TÜB’ün getirdiği
işbirliği çalışmalarının önemine değinerek şunları söyledi:
“Trakya Üniversiteler Birliği’ni ciddi anlamda önemsiyoruz”
“Üniversitemiz hem kendi içinde yer alan fakülteler, yüksekokullar, bölümler
ile hem de Türkiye’deki ve uluslararası alandaki üniversitelerle işbirliği
yapmak zorunda. Zira bilim gerçekten çok farklı yaklaşımları, bakış açılarını
gerektirir. Bir üniversitenin kendi içine kapanması kendini büyük oranda geri
bırakması anlamına gelir. Bu anlamda Trakya Üniversiteler Birliği’ni ciddi
anlamda önemsiyoruz. Akademik işbirliğimiz gittikçe çeşitleniyor.”
Lisansüstü programların yükseköğretimin önemli bir unsuru olduğuna dikkat
çeken Prof. Dr. Yücel Acer “Hem master hem de doktora eğitiminin
yükseköğretimde ciddi bir anlamı var. Ama ikisini birbirinden ayırmak lazım.
Yüksek lisans her şeyden önce bir üniversite mezununa bir bilimsel araştırma
nasıl yapılırı öğreten bir süreç. Şüphesiz ki biz yüksek lisanstan ciddi bilimsel
çalışmalar beklemeyiz. Yüksek lisans yapan öğrenciler değerli, bilimsel değeri
yüksek bilgiler, düşünceler ortaya koyarlar” şeklinde konuştu.
Üniversite hocalarının aynı zamanda bir öğretmen olduğunu da ifade eden
Rektör Acer “Eğer bir üniversite hocası aynı zamanda bir öğretmense o zaman
bildiklerinin yanı sıra nasıl öğrettiği de çok önemlidir. Bildiklerini iyi, etkili
aktarabilen hocalarımız, öğrencilerimize daha faydalıdır. Yüksek lisansta
öğrenciler bilimsel araştırmanın nasıl yapıldığını öğrenirken, bildiklerini nasıl
etkili sunabileceklerini öğrenmelerini de bekleriz. Doktora eğitiminde ise
öğrencilerimizden özgün bir bilimsel çalışma bekleriz. Ortaya çıkan çalışma o
alanda yeni bir bilgi, yeni bir düşünce üretsin onu bekleriz. Ve şüphesiz ki
doktora eğitiminde de öğrencilerin bildiklerini nasıl daha etkili
sunabileceklerini öğrenmelerini bekleriz. Bu bağlamda bu sempozyumun
gerçekten büyük bir önemi var” dedi. Vali Hamza Erkal ise konuşmasında
lisansüstü eğitim yapmanın önemine değinerek öğrencilerin lisansüstü eğitim
alırken kendi teorilerini oluşturabilmesi, literatüre yeni katkılar yapılabilmesi
gerektiğini kaydetti.
Çanakkale Valisi
Hamza Erkal
Teleferik Proje Filmi Tanıtım
Toplantısı Gerçekleşti
Teleferik Proje Filmi Tanıtım Toplantısı Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ)
Rektörlük Senato Odası’nda gerçekleşti. Toplantıya ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer,
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mirza Tokpunar, İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail
Tarhan, Mimarlık Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdullah Kelkit, İletişim Fakültesi
Öğr. Üyesi Doç. Dr. Hülya Önal, Proje Koordinasyon Merkezi Koordinatörü Doç. Dr.
Sibel Tan, Genel Sekreter Sami Yılmaz, Genel Sekreter Yardımcısı Kenan Yücel, Öğr. Gör.
Gökhan Akça, Çağlar Doğru, Proje Koordinatörü Yücel Baştan katıldı.
Proje Koordinasyon Merkezi ve İletişim Fakültesi’nin çalışmalarıyla hazırlanan Teleferik
Proje Filmi izleyenlerden büyük beğeni topladı. Yönetmenliğini İletişim Fakültesi Öğr.
Üyesi Doç. Dr. Hülya Önal’ın yaptığı Teleferik Proje Filmi’nde kamera ve kurgu da Öğr.
Gör. Gökhan Akça, animasyonların hazırlanmasında ise Çağlar Doğru yer aldı.
6
s
gazete.comu.edu.tr
COMU
GAZETE
16 MAYIS 2016
4. Ulusal Yabancı Dil Eğitimi
Kurultayı Yapıldı
Anafartalar Kampüsü Süleyman
Demirel Konferans Salonu’nda 4.
Ulusal Yabancı Dil Eğitimi
Kurultayı’nın açılışı yapıldı.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Yabancı
Diller Eğitim Bölümü, ULEAD ve UDEAD işbirliği ile
düzenlenen kurultayın açılış konuşmalarını sırasıyla
Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dinçay Köksal,
Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Arif
Sarıçoban ve ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer
yaptı.
Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dinçay Köksal
konuşmasında şunları söyledi:
“Yabancı dil eğitimi ülkemizde önemli bir sorundur.
Maalesef çok özel gayretlerin dışında yabancı dil
öğrenme – öğretmede başarılı değiliz. İhtiyaç analizi
yapılmadan, paydaş görüşleri alınmadan eksik üretilen
programların doğal olarak ürünleri de eksik olmaktadır.
Bu çerçevede bu kurultayın bu alanda tüm paydaşların
sorunlarına ışık tutacak sonuçlar üretmesini
beklemekteyiz. İki gün sürecek kurultayda, küçük
çalışma grupları ile öğretmen yeterlilikleri, öğretmen
programları, akreditasyon uygulamaları, ölçme
değerlendirme, materyal geliştirme, öğretim
teknolojileri ve öğretmen eğitimi standartları ele
alınacaktır. Kalite bir kez elde edilince, sona erecek bir
süreç değildir. Kaliteyi elde etmek ve sürdürülebilir
kılmak kalite güvencinin esasını teşkil eder. Bu
kurultayın sonuçlarının hayırlı olmasını diliyorum”.
Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Arif
Sarıçoban ise kurultayın tarihçesi ile ilgili bilgiler
verirken, sempozyumun düzenlenmesine sunduğu
desteklerden dolayı Rektör Prof. Dr. Yücel Acer’e ve
Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dinçay Köksal’a
teşekkür etti.
Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ise kurultayda
bulunmaktan büyük mutluluk duyduğunu
ifade ederek şunları söyledi:
“Ben de burada bulunan birçok hocamız ve
öğrencimiz gibi hayatının belli bir döneminde
uzunca bir süre İngilizce öğrenmeye çalışmış
birisi olarak karşınızda duruyorum.
Üniversiteye başladığım ilk yılları
hatırlıyorum. Öğrenim gördüğüm lisenin
İngilizce öğretme düzeyi yetersizdi ama üniversiteye
geldiğimde çok yoğun İngilizce kullanılması gereken
bir bölüme gelmiştim. Ankara Üniversitesi Siyasal
Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü. Orada
fark ettim ki Türkiye’nin İngilizceyi çok iyi öğreten
liselerinden gelmiş öğrencilerle aynı sınıfı
paylaşıyorum. O zaman doğrusu İngilizce öğretme ve
öğrenme anlamında Türkiye’nin en kötü ve en iyi
okulları arasındaki farkın ne kadar büyük olduğunu
gördüm. Doğrusu bu açığı kapatmak için ciddi bir
İngilizce öğrenme tecrübem oldu. Devlet bursu ile
İngiltere’de 6 yıl okuma fırsatım oldu. O zaman bir
yabancı dili öğrenmenin ne demek olduğunu daha iyi
görmüş oldum. İngilizce anadili ya da eğitim dili
olmayan bir ülke olarak Türkiye’nin yabancı dilde
eğitimi kalite anlamında ciddi bir biçimde arttırması
gerekiyor. Zira yabancı dil ve özellikle de İngilizce
bizim için bir amaç değil şüphesiz ki çok değerli bir
araç. Öğrencilerimizin bu gözle bakması lazım. Bugün
dünya dili haline gelmiş olan İngilizceyi biliyor olmak
herhangi birisinin elindeki en değerli silahlardan, en
değerli araçlardan birisi. Silah tabirini şu anlamda
kullanıyorum. Günümüz gerçekten bilginin yarıştığı bir
yüzyıl ve bundan sonra bu hep böyle olacak. O anlamda
gerçekten elimizdeki gerçek silahın da yabancı dil gibi
unsurlar olduğunu asla unutmamamız lazım. İşte bu
anlamda gerçekten böyle bir sempozyumun 4.’süne ev
sahibi olmak bizim üniversitemiz için büyük bir gurur
vesilesi.”
“En Büyük Engel Sevgisizliktir”
Etkinliği ÇOMÜ’de Gerçekleştirildi
Engelliler Haftası kapsamında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ve
Çanakkale Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü İle birlikte
organize edilen “En Büyük Engel Sevgisizliktir” etkinliği BESYO Spor
Salonunda gerçekleşti.
BESYO Spor Salonunda gerçekleştirilen
etkinliğe Çanakkale Onsekiz Mart
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel
Acer, Rektör Yardımcısı Prof. Dr.
Metehan Uzun, Gençlik Hizmetleri ve
Spor İl Müdürü Nüammer Uslu, Gümrük
Müdürü Zeynel Kahraman, BESYO
Müdürü Yrd. Doç. Dr. Necati Cerrahoğlu
özel sporcular ve aileleri, protokol,
akademisyenler, öğrenciler, sivil toplum
kuruluşları katıldı. Yapılan konuşmaların
ardından gerçekleştirilen etkinlik
bölümünde Rektör Acer, Rektör
Yardımcısı Uzun, Gençlik Hizmetleri ve
Spor İl Müdürü Uslu ve diğer katılımcılar
tekerlekli sandalye maçında engellilerle
birlikte basket maçı yaptılar. Etkinlikte
özel sporcular - BESYO Gönüllüler
basketbol maçı, protokolün de yer aldığı
tekerlekli sandalye basketbol gösteri maçı
ile Goalball gösteri maçı yer aldı.
Etkinlikten sonra pilav ikramı yapıldı.
Rektör Acer, yabancı dil eğitiminin büyük oranda kişisel
çabaya dayandığının da altını çizerek şunları ifade etti:
“Yapacağınız kişisel çalışmalar, yabancı dile
hayatınızda ne derecede yer ayırdığınız bu anlamda çok
önemli. Bu sempozyumda asıl olarak yabancı dil
öğretmeyi tartışacak hocalarımız. Acaba ülkemizde
yabancı dili daha iyi öğretmenin yöntemleri neler
olmalarıdır konusu bence çok önemli. Geçen bir
arkadaşımız şaşırarak ‘ÇOMÜ Kreş’tede mi yabancı dil
öğretmeye başladılar?’ demişti. Gerçekten öyle, bizim
üniversitemiz kampüsünde yer alan ÇOMÜ Kreş’te
haftada 2 saat İngilizce eğitim var. Şimdi kreşte
öğretmeye başlayıp da üniversiteyi bitiren
öğrencilerimizin İngilizcesinin veya yabancı dilinin hala
yetersiz olduğunu söylüyorsak ortada çözmemiz
gereken bir sorun var demektir. Şüphesiz ki Türkçe’nin
köken olarak Batı dilleri kökeninden gelmiyor olması
bizim Batı dillerini öğrenmemizi zorlaştırıyor. Ama bu
zorluk aşılamayacak bir zorluk anlamına da gelmiyor.
İşte bu sempozyum ve burada bulunan bu alana emek,
gönül vermiş hocalarımızın çabaları çok önemli.
Onların görüşlerini bir araya getirmek, yaygınlaştırmak,
duyurmak Milli Eğitim Bakanlığı da dâhil olmak üzere,
YÖK dâhil olmak üzere hepimizin ortak çabası olmalı.”
Rektör Acer, kurultayın düzenlenmesinde emeği geçen
herkese teşekkür ettiğini ifade ederek konuşmasını
sonlandırdı.
Bu karekodu akıllı
telefonunuza okutarak
haberin videosunu
izleyebilirsiniz
16 MAYIS 2016
COMU
GAZETE
gazete.comu.edu.tr
7
s
5. Uluslararası Ornitoloji
Kongresi Yapıldı
Bu karekodu akıllı
telefonunuza okutarak
haberin videosunu
izleyebilirsiniz
Çanakkale Onsekiz Mart
Üniversitesi (ÇOMÜ) ev
sahipliğinde Hacettepe
Üniversitesi, Akdeniz Üniversitesi
ve Mehmet Akif Ersoy
Üniversitesinin de destekleri ile
gerçekleşecek olan 5. Uluslararası
Ornitoloji Kongresi başladı.
Türkiye’nin ve dünyanın değişik
ülkelerinde yürütülen onkolojik araştırma
sonuçlarının tartışılacağı kongrenin açılışı
Troya Kültür Merkezi’nde gerçekleşti.
Açılışa ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel
Acer, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet
Erdem, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Hüsnü Baysal, Genel Sekreter
Yardımcısı Kenan Yüksel, Kuş Fotoğrafçısı
Zafer Beşikçi, idari ve akademik personel
ile çok sayıda öğrenci katıldı. Kongre saygı
duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının
ardından, Doç. Dr. Ersin Karabacak, Okt.
Mehmet Ali Emir, Cengiz Sarıkaya ve
Müzik Bölümü öğrencisi Melike Sözlü’nün
sunduğu müzik dinletisi ile başladı.
Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölüm
Başkanı Prof. Dr. Bülent Gündüz yaptığı
açılış konuşmasında şunları aktardı;
‘’Bu kongre kuş biliminin, gerek eğitimde
ve gerekse araştırmalarda gelişmesinde
ayrıca bir önem taşımaktadır. Değişik
bölgelerden gelen bilim insanlarının
tanışması, birbirlerini dinlemesi ve
gelecekle ilgili plan yapmaları açısından
stratejik bir öneme sahiptir. Bu sayede
ülkelerinin kuşlarla ilgili politik kararlarına
etki edebilecek ve ekolojik dengelerinin
sürdürülebilirliğinin sağlanması yönünde
katkı sağlayacaklardır. Kuş biliminin
detaylarıyla inceleneceği bu kongrede
bizleri yalnız bırakmayan Üniversitemiz
yöneticilerine ve akademisyenlerimize
ayrıca teşekkür ediyorum.’’
‘’Hazırlık süreci iki yıl süren kongremizde
çok yoğun bir program bizi bekliyor. Bu
anlamda bilimsel çalışmalarını bizimle
paylaşan bilim insanlarına, katılımcılara,
program hazırlığı kapsamında destek olan
Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr.
Murat Tosunoğlu ve ekibine katkıları olan
sponsorlara ve destekleri için Rektör Prof.
Dr. Yücel Acer’e çok teşekkür ederim.’’
40 yılı aşkın bir süredir ornitoloji
çalışmaları yürüttüğünü ifade eden 5.
Uluslararası Ornitoloji Kongresi Başkanı
Prof. Dr. İlhami Kiziroğlu bu alandaki
gelişmelerden dolayı mutlu olduğunu ifade
etti. Kiziroğlu, Anadolu coğrafyasında
kuşlarla iç içe olduğumuzu ama çoğumuzun
kuşların isimlerini bile bilinmediğini
söyledi ve bu noktada kendilerine çok iş
düştüğünü belirtti.
Rektör Prof. Dr. Yücel Acer kongrede
yaptığı konuşmada şunları aktardı;
‘’Üniversitemizin birçok bilimsel etkinliğe
ev sahipliği yaptığını gururla takip ediyor
ve destekliyoruz. Üniversite yönetimi
olarak bizim görevimiz, sizlerin rahat,
huzur içerisinde bir araya gelip değerli
fikirlerinizi paylaşabileceğiniz verimli
olabilecek bir ortam oluşturmak. Ama asıl
yük bu etkinlikleri hem fikir hem de
hazırlık aşamasında emek harcayarak
oluşturan hocalarımızda. 5. Uluslararası
Ornitoloji Kongresi’nin konusu birçok
açıdan özel bir anlam ifade ediyor. Öyle
çalışma alanları var ki hepimizin hayatının
ayrılmaz bir parçasıyla ilgili olabiliyor.
Organizasyon Komitesi Başkanı Prof. Dr.
Ali Erdoğan ise konuşmasında kongreye 17 Kuşlar ile ilgili bilimsel çalışmalarda tam
olarak bu alanlardan bir tanesi. Doğanın ve
ülkeden 124 bilim insanının 107 bilimsel
bizlerin böyle önemli bir unsurunu bilimsel
bildiri ile katılacağını söyledi ve ekledi;
Deniz Teknolojileri MYO’dan
Uluslararası İşbirliği
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Deniz Teknolojileri Meslek
Yüksekokulu Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Barış Özalp'in girişimleri
ile İtalya’nın Politecnica Delle Marche Üniversitesi ile ikili işbirliği
anlaşması imzalandı.
Denizel biyoçeşitlilik ve bentik habitatlar (sert mercan, gorgon, sünger, koralijen)
konusunda gerçekleştirdiği üstün nitelikli sualtı araştırmaları ile bilinen Yaşam Bilimleri
ve Çevre Departmanı, ÇOMÜ Deniz Teknolojileri Meslek Yüksekokulu ve ÇOMÜ Deniz
Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi, Temel Bilimler Bölümü, Deniz Biyolojisi ABD ile
birlikte yurt dışı destekli uluslararası proje, arazi çalışması destekli denizel canlı
gözlemleri, bilimsel dalış ve ROV, HROV, AUV destekli derin su araştırmalarına ilişkin
önemli çalışmalar gerçekleştirmeyi hedeflemektedir.
8
s
gazete.comu.edu.tr
COMU
GAZETE
Çanakkale Araştırmaları Türk
Yıllığı’nın 20. Sayısı Yayımlandı
16 MAYIS 2016
SERCAN DEĞİRMENCİ
Radyo TON Program Koordinatörü
[email protected]
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Rektörlüğü'ne bağlı olarak faaliyet yürüten
Atatürk ve Çanakkale Savaşlarını Araştırma
Merkezi (AÇASAM), "Çanakkale Araştırmaları
Türk Yıllığı'nın, 20. sayısı yayımlamıştır. Bu
sayıda okuyucu şu makaleler beklemektedir:
Şerafettin Deniz “Kerim Han'ın Şiraz'ı İmar ve
İhyası”
Kezban Acar “Rusça Kaynaklarda Gelibolu ve
Beyaz Ruslar”
Bilge Karbi “Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı
Devleti ve Avusturya- Macaristan Askeri
Yardımlarına Bir Örnek: Osmanlı Birliklerinin
Galiçya Cephesi'ne Gönderilmesi Kararı
Etrafındaki Tartışmalar”
Feyza Kurnaz Şahin “I. Dünya Savaşı Yıllarında İki
Felemenk Temsilcinin
Afyonkarahisar Üsera
Garnizonu Hakkındaki
İzlenimleri: Dirk Johannes Van
Bommel ve Dr. Emile Ernest
Menten Raporları”
Özkan Keskin “Bozkırda
Teknik Eğitim Teşebbüsü:
Ankara Sanayi Mektebi”
Naim Ürkmez, Selahattin
Tozlu “Modernleşme
Dönemi Osmanlı Taşrasında
Eğitim Kurumları
(Gümüşhane Örneği)”
Ertan Gökmen “Gediz
Nehrinden İstifade İle Menemen
Ovasını Sulamaya ve Köylerine İçme Suyu Temin
Etmeye Yönelik Bir İmtiyaz Teşebbüsü”
Gülçin Oktay “Selma Rıza'nın Uhuvvet Romanında
“Toplumsal Cinsiyet” ve “Sınıf” Yapıları
Cahide Sınmaz Sönmez “Çanakkale Cephesi'nde
Sağlık Kuruluşları ve Kızılay Arşiv Belgelerine
Göre Hilâl-i Ahmer Cemiyeti'nin Faaliyetleri”
Alptekin Yavaş “Bayramiç Hadimoğlu
Konağı”
Emrah Naki “XVI. Yüzyılda Latin
Amerika GümüşününOsmanlı-İspanyol
Rekabetindeki İktisadi Rolüne Dair Bazı
Düşünceler”
Uğur Altuğ “Fatih Sultan Mehmed
Döneminde Gelibolu Sancağındaki
Kaleler”
Yusuf Sağır “Vâlide Turhan Sultan'ın
Muhallefâtı”
"Uluslararası İndeksler Tarafından Taranan
Hakemli Dergi" statüsündeki Çanakkale
Araştırmaları Türk Yıllığı, Çanakkale şehri ile
çevresinin sosyal, ekonomik, kültürel mirasına ait
bilimsel makaleleri; tarihsel süreci barındıran ve
sosyal/beşeri bilimleri ilgilendiren bilimsel
araştırma makaleleri kabul etmektedir.
8. Uluslararası Eğitim Araştırmaları
Kongresi Gerçekleşti
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
(ÇOMÜ) ve Eğitim Araştırmaları Birliği
(EAB) tarafından düzenlenen 8. Uluslararası
Eğitim Araştırmaları Kongresi, Troia Kültür
Merkezi’nde gerçekleşti.
Dekanı Prof. Dr. Dinçay Köksal, EAB Başkanı Doç.
Dr. Mustafa Yunus Eryaman, ÇOMÜ Rektörü Prof.
Dr. Yücel Acer ve Çanakkale Valisi Hamza Erkal bir
konuşma yaptı.
Rektör Acer kongrede yaptığı konuşmada şunları
söyledi. “Uluslararası kongrelerde bizlere ait değerler
Müzik dinletisiyle başlayan Kongreye, Çanakkale
ortaya çıkarılmalı ve eğitimde de değerlerimiz
Valisi Hamza Erkal, Rektör Prof. Dr. Yücel Acer, Mili
kullanılmalı. Her ne kadar uluslararası metotları
Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr.
tartışmamız gerekse de içerik yerel konulardan
Ahmet Emre Bilgili, Çanakkale Protokolü, ÇOMÜ
oluşmalı ve yerel değerler unutulmamalı. Böylesine
yöneticileri, akademisyenler ve çok sayıda davetli
önemli bir kongreyi ÇOMÜ’ de yapmaktan gurur
katıldı. Kongrede, ÇOMÜ adına düzenleme eş
duyuyoruz. Alt başlığının “yükseköğrenimde kalite”
başkanı Doç. Dr. Salih Zeki Genç, EAB adına
olması da büyük önem oluşturuyor. Kongrenin
düzenleme kurulu eş başkanı Yrd. Doç. Dr. Enver
gerçekleşmesine verdikleri katkıdan dolayı emeği
Yolcu, INASED adına düzenleme kurulu eş başkanı
geçen hocalarımıza da teşekkür ediyorum.”
Yrd. Doç. Dr. Martina Riedler, Eğitim Fakültesi
‘Kocaman’ Çocuk!
Ahmed...
Suriye'li. 8 yaşında...
5 kardeşi var. Halep'ten gelmiş.
Onu Barbaros Mahallesinde, Yeni Kordon'da elinde siyah
bir poşet ve o poşe n içinde tanesi 1 liradan sa ğı
mendillerle, görüyorum hep. Arada sohbet ederiz.
Ahmed'i Beşiktaş'lı yapmaya çalışırım. Bizim mahallenin
çocuğu oldu ar k yani. Ahmed diyorum, Keyfe haluke?
'Elhamdülillah abi' diyor. Okula gidiyor musun diye
sordum, hayır dedi. Az biraz da Türkçe öğrenmiş, 50'ye
kadar sayabiliyor.
Ahmed henüz çocuk yaşta. Ama kocaman bir çocuk.
Neden mi?
Yeri geldiğinde 10
kuruşun hesabını
yapan ama
icraatlarına
bak ğımız zaman
10 kuruş bile
edemeyen takım
elbiseli "insanlar";
siz bir kaç defa
okuyun burayı...
12 Mayıs Perşembe günü Ahmed bana bir mendil sa .
Benim mendille falan işim olmaz. O çocuk dilenci de değil
zaten, bazıları parayı verip mendili almıyor. Bunun
karşınızdaki insanı ‐ hele ki bu bir çocuksa ‐ nasıl rencide
edebileceğini düşündünüz mü? Ahmed'i masaya davet
e m. O kadar ahbap olduk, muhabbe miz var bir çay
içeriz diye düşünmüştüm. Utana sıkıla geldi, biraz da ısrar
e m. Ben Arapça bilmiyorum, Ahmed Türkçe bilmiyor.
Ama bir şekilde muhabbet ediyoruz. Sonra benim aklıma
bir kardeşim geldi. Fawzi, üniversitemizde okuyor.
Türkçesi iyi. Fawzi'yi aradık ve Ahmed ile ile şime
geçmek için kendisinden yardım istedik. Bir süre
aralarında sohbet e ler. Onlar sohbet ederken karnı
aç r diye Ahmed'e bir şeyler söyledik. Ahmed telefonu
bana uza , Fawzi'ye sordum nedir, nasıldır ne ister ne
yapar diye. Fawzi çok uzun tutmadı konuşmayı. "Çocuğun
üzerine fazla gitmeyin, gurur yapıyor dedi." Ne
yapacağımı bilemedim. Simi en bir parça aldı, meyve
suyundan iki yudum aldı, kalkarken de ne yap biliyor
musunuz? En başta ondan aldığım mendilin parası olan 1
lirayı çıkar p masaya koydu.
Ülkesindeki savaş nedeniyle mecbur kaldıkları için
ülkelerini terk edip, yer yurt bilmedikleri topraklarda
yaşamak mecburiye nde olan yüzbinlerce Ahmed var. Bu
çocukar okula gidip iyi bir eği m almak, büyüyünce ne
olacaksın diye sorulduğunda yakışıklı meslekler söylemek
istemezler miydi? İsterlerdi. Peki biz ne yapıyoruz?
Günlük haya n telaşına düşmüş vaziye e, onca boş işe
kafa yorup TV programlarında kim kiminle evlenmiş, kim
ne giymiş ya da hangi dizide kim kimi aldatmış diye adeta
bir robo an farksız şekilde milenyumu yaşıyoruz.
Etra mızdaki Ahmed'lere bakıyoruz her birimiz bundan
eminim, ama görmüyoruz. Onlar bizin için 'Suriyeli'.
Bu kadar, hepsi bu. Değil mi?
s9
COMU
InnoCampus İnovasyon ve Girişimcilik
Programı Projeleri Görücüye Çıktı
GAZETE
16 MAYIS 2016
şbirliğine dayalı inovasyon ve
girişimcilik deneyimlerini
üniversite öğrencilerine
yaşatmak amacıyla tasarlanan ve
Türkiye’nin çeşitli bölgelerinin
yanı sıra Terzioğlu Kampüsü’nde
2 aydır çalışmalarını sürdüren
InnoCampus İnovasyon ve
Girişimcilik Programı’nda ortaya
çıkan projelerin sunumları Rektör
Prof. Dr. Yücel Acer ve Kale
Grubu Kurumsal İletişim Müdürü
Asiye Bodur’un katıldığı
programda tanıtıldı.
İ
Troia Kültür Merkezi önündeki
InnoCampus yerleşkesinde
gerçekleştirilen sunumların
öncesinde konuşan InnoCampus
Yöneticisi Dr. Memet Ünsal
projeleri hazırlayan ekiplerin 2
aydır büyük heyecanla
çalıştıklarını belirtirken
“Arkadaşlar hem eğitimlerini
gördüler hem YapLab’ı
kullandılar. 8 takımımız var.
Bugün artık demo günü.
Projelerin sunumlarını yapacaklar.
Aslında anlatacakları çok şey var
ama bunları 3-5 dakikada sizlere
özetleyecekler” dedi.
Ünsal, InnoCampus adına
kendilerini kampüste misafir ettiği
için Rektör Prof. Dr. Yücel Acer’e
ve sponsorluğu için Kale
Grubu’na teşekkür etti.
Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ise
Çanakkale Onsekiz Mart
Üniversitesi olarak Terzioğlu
Kampüsü’nde InnoCampus’e
evsahipliği yapmaktan büyük
mutluluk duyduklarını ifade
ederek “Zeynep Hanım bu konuda
beni ilk aradığında henüz Memet
Bey ile tanışmamıştık. Bize bu
sistemi anlattılar. O zaman fark
ettim ki bu öğrencilerimizin
ufkunu açacak bir şey. Fizik ve
Fen Bilimleri konusunda önemli
çalışmaları olan İsmail Tarhan
Hocamız sahip çıktı ve
üniversitemiz adına ne
gerekiyorsa takip etti” şeklinde
konuştu.
InnoCampus’ün yenilikçi
düşüncelerin geliştirilmesi için
fırsat olduğuna dikkat çeken
Rektör Prof. Dr. Yücel Acer
“Buradan mucizevi bir şey
beklemiyoruz ama bence olan şey
gazete.comu.edu.tr
de mucizevi bir şey. Farkında
olmak…İnovatif, yenilikçi
düşünceler geliştirmeye çalışmak
ve bunu uygulama imkanı
bulabilmek, en azından böyle
birşeyin tanıtılması, mantalitenin
geliştirilmesi anlamında çok ciddi
bir katkı sağlamıştır diye
düşünüyorum. Sadece
öğrencilerimizin %1’ine bile hatta
binde birine hatta onbinde birine
bile ulaşmış olsa; 3-5 kişiye bile
ulaşmış olsa bence büyük bir
kazançtır. Büyük başarıların
arkasında ben hep şunu gördüm.
Araştırdığınız zaman 1-2 kişiye
ulaşırsınız. İşte bu 1-2 kişi
önemlidir. O anlamda ben bunun
yansımalarının büyük olacağını
biliyorum” dedi.
Kale Grubu’nun bunu
Çanakkale’de sürekli hale getirme
yönünde işbirliği teklifi olduğunu
da belirten Rektör Acer, bu
işbirliğinİ kurum olarak
önemsediklerini belirtti ve
sözlerini şöyle sürdürdü:
Kale Grubu’ndan Zeynep Hanım
istiyorlar ki böyle birşeyi
Çanakkale’de sürekli hale
getirelim. Bu konuda
üniversitemiz ile işbirliği yapmak
istiyorlar. Biz de bu işbirliğini
önemsiyoruz. İnşallah onu da
gerçekleştireceğiz. İbrahim Bodur
adının Çanakkale’de bu şekilde
yaşatılması bence ayrı bir önem
taşıyor. Türkiye’nin yetiştirdiği
büyük işadamlarının aynı
zamanda büyük girişimciler,
büyük yenilikçiler olduğunu
biliyorum. Yanımızda bulunan
öğrenciler için modern tabiriyle
rol model olmalarını sağlamamız
gerekiyor. Onlar o kısıtlı şartlar
içinde yapabildiyse, bugün
örneğin Kale Grubu Savunma
Sanayi’nin en uç noktalarında
çalışabiliyorsa bu Türkiye’nin
başarısıdır, İbrahim Bey’in
oluşturduğu mantığın başarısıdır”.
Kale Grubu Kurumsal İletişim
Müdürü Asiye Bodur ise emeği
geçenlere teşekkür ederek
“Hepimiz çok güzel şeyler
öğrendik. Kale Grubu olarak bunu
Çanakkale adına, ÇOMÜ adına
sürekli hale getirme çalışmalarına
başladık” dedi.
Haber ve Fotoğraflar: Tuncay AK
10
s
COMU
gazete.comu.edu.tr
GAZETE
Kendi Elini Kendi Üreten Fransız,
ÇOMÜ’de Öğrencilerle Buluştu
16 MAYIS 2016
Geçmişin İzleri
Yer Bilimleri ve
Doğa Tarihi Müzesi’nde
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Mühendislik
Fakültesi Yer Bilimleri ve Doğa Tarihi Müzesi,
sergilediği 1000 farklı türle Türkiye’deki 4
yerbilimleri ve doğa tarihi müzesinden biri.
Türkiye’nin internet ortamında da gezilebilecek ilk ve
tek yer bilimleri müzesinde milyonlarca yıllık fosiller,
kayaçlar, mineraller ve yer bilimlerinde kullanılan
aletler sergileniyor. Dünyanın dört bir yanından
ziyaret edilen müzeye son olarak hediye edilen Pasifik
Okyanusunda yaşamış olan 1 milyon yaşındaki dev
istiridye kabuğu ile ise geçmişin izleri derinleşiyor.
Bu karekodu akıllı
telefonunuza okutarak
haberin videosunu
izleyebilirsiniz
O
nsekiz yaşında geçirdiği bir kazada elini
kaybettikten sonra kendi elini yapmaya
karar veren Nicolas Huchet, Ankara’daki
TİM İnovasyon Haftası’na konuşmacı olarak
katılmasının ardından, Çanakkale Onsekiz Mart
Üniversitesi’nde (ÇOMÜ) öğrencilerle buluştu.
Bir süredir, Troia Kültür Merkezinin önünde,
girişimcilik deneyimlerini ÇOMÜ’lü öğrencilere
yaşatmak amacıyla hizmet veren InnoCampus projesi
kapsamında ÇOMÜ’ye gelen Nicolas Huchet,
öncesinde ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer’i
makamında ziyaret etti, ardından da Mühendislik
Fakültesi Turgut Özal Konferans Salonu’nda
deneyimlerini öğrencilerle paylaştı.
İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Tarhan,
program öncesinde yaptığı konuşmada, gelişmenin
önemli ayaklarından birinin girişimcilik ve inovasyon
olduğunu söyleyerek genç beyinlerin girişimcilik
fikirlerini paylaşması açısından İnnoCampus’ün
Nicolas Huchet’i ÇOMÜ’ye davet etmesinin mutluluk
verici olduğunu ifade etti.
Maddi imkansızlıklar nedeniyle kendi elini üretmeye
karar veren Huchet, bilimkurgu filmlerinden
esinlendiğini belirterek çalışmaya başladığı bir
laboratuvarda sürekli teknolojiyle uğraşan bir
grubun içinde bulunduğunu ve bu sayede
robotik bir el üretmek için çalışmalara
başladığını söyledi.
Kendi tasarımını açık kaynak olarak web
sitesinden tüm dünya ile paylaşan Huchet,
ürettiği biyo-elektrik elin nasıl çalıştığını
sunumlarla öğrencilere aktardı. 2012 yılında
kendi elini yapmaya karar veren Huchet, bu
protez eli tamamen 3 boyutlu yazıcıdan
bastığı parçalardan, açık kaynak donanımla
ürettiğini ve tasarladığı devre ile kolundaki
kaslardan aldığı sinyallerle elini hareket
ettirdiğini belirtti. Her parmak için içinde bir motor
bulunan elin, tüm parmakları hareket ettirebildiğini
söyleyen Huchet, akıllı telefon kullanarak parmakların
nasıl hareket edeceğinin belirlenebildiğini de ifade etti.
“Sahip olduğumuz zayıflıkları saklamak yerine bununla
ilgili neler yapılabileceğini keşfetmemiz gerekiyor”
diyen Huchet, kendi elini yapmasından dolayı kendine
olan güveninin arttığını dile getirdi.
Tüm dünyada yapılan benzer çalışmalar hakkında da
öğrencilere bilgiler aktaran Huchet, konuşmasının
sonunda öğrencilerin sorularını yanıtladı.
Program sonunda Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof.
Dr. Emin Yılmaz ve İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
İsmail Tarhan, Nicolas Huchet’a hediye takdim ettiler.
Bionico Hand adını verdiği tasarımla Roma, Paris, San
Francisco ve New York’taki çeşitli tasarım sergilerinde
ödüller kazanan Nicolas Huchet, aynı zamanda M.I.T.
Üniversitesi 35 yaş altı mucitler yarışmasında da ödül
kazandı. Huchet, şimdilerde “My Human Kit” Vakfını
kurarak engellilere yönelik açık kaynak ve ekonomik
ürünler üretmeyi amaçlıyor.
1 Milyon Yaşındaki Dev İstiridye Fosili ÇOMÜ’de
Yrd. Doç. Dr. Ayten Çalık en son gelen örneğin
Pasifik Okyanusunda yaşamış 1 milyon yaşındaki dev
İstiridye fosili olduğunu belirterek; “Kaptan, armatör
Mustafa Can Bey tarafından müzemize hediye edilmiş
bir örnektir. Bu büyüklükte dev bir istiridye
kabuğunun müzemizde olması büyük bir avantaj.
Müzemiz büyük ölçüde desteklerle oluşan bir müze ve
dünyanın birçok yerinden örnekler var. 28 milyon
yaşındaki Gelibolu’dan çıkarılmış olan balina
fosilimiz, Batı Avustralya’dan 800 milyon yaşındaki
su yosunu fosilimiz, Doğu Toroslardan gelen 350
milyon yaşındaki mercan fosilimiz bu örneklerden
sadece bir kaçı” dedi.
Yrd. Doç. Dr. Çalık; öncelikle ÇOMÜ öğrencilerine,
Çanakkale ve çevresindeki eğitim kurumlarındaki
öğrencilere, doğa bilimcilere, doğaseverlere, yer
bilimlerine ilgi duyanlara doğayı ve yer bilimlerini
tanıtmak için hazırlanan müzenin küçük bir sergi
dolabı ile başladığını, bugün ise müzenin dünyada tek
örneği burada bulunan fosillere ev sahipliği yaptığını
vurguladı.
Kendi Alanında İlk E-Müze
Sadece fiziksel ortamda değil sanal ortamda da hizmet
verdiklerini vurgulayan Çalık, bu sayede hangi
ülkeler tarafından hangi örneklerin ne kadar
tıklandığını görebildiklerini, E-müzeyi birinci sırada
Rusya’nın, ikinci sırada ise Amerika Birleşik
Devletleri’nin takip ettiğini sözlerine ekledi.
16 MAYIS 2016
COMU
GAZETE
BESYO Müdürlüğü Fatih Terim
İle Verimli Görüşmeler Yaptı
gazete.comu.edu.tr
11
s
İnfertilite Tedavisinde Güncel
Yaklaşımlar Ve EbeHemşirenin
Rolü Konulu Panel Gerçekleşti
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF)
Fatih TERİM önderliğinde 03 Mayıs
2016 tarihinde Riva Hasan DOĞAN
Milli Takımlar Kamp ve Eğitim
Tesislerinde "Üniversiteler Buluşması"
adı altında toplantı düzenlendi.
Toplantıda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesini
BESYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Necati
CERRAHOĞLU ve BESYO Müdür Yardımcısı aynı
zamanda Futbol Antrenörü Öğr. Gör. Hasan
ABANOZ temsil etti. Toplantıda söz alıp görüş
beyan eden Çanakkale delegasyonunun sunduğu
öneriler not edildi ve ilerdeki çalışmalarda
Çanakkale ekibinden istifade edilmek üzere TFF
Merkezine davet edileceği deklere edildi. Toplantı
sonrası BESYO Müdürü Cerrahoğlu ile baş başa
görüşme yapan Fatih TERİM Çanakkale'ye ve
Rektör Prof. Dr. Yücel ACER'e selamlarını iletti.
Euro 2016 sonrasında Çanakkale BESYO
Müdürlüğünü ziyaret edeceği sözünü veren Fatih
TERİM, Fransa'da ki Avrupa Şampiyonası için çok
yoğun çalışma programı içerisinde olduklarını
beyan etti.
Ödüllü Üniversite
Radyosundan
Bir Başarı Daha
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İlk Nefes
Topluluğu ve Sağlık Yüksekokulu Ebelik Bölümü
işbirliği ile Ebelik Haftası etkinlikleri kapsamında
“'İnfertilite Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar Ve
Ebe/Hemşirenin Rolü ” konulu panel gerçekleşti.
Safiye Hüseyin Elbi Konferans Salonu’nda
gerçekleşen etkinliğe öğretim üyeleri, sağlık
çalışanları, öğrenciler ve davetliler katıldı.
Etkinlikte Ebelik Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Ayten
Dinç ve Sağlık Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Gülbu
Tanrıverdi açılış
konuşmalarını yaptı. Müzik
dinletisiyle başlayan etkinlik
Ebelik 3. Sınıf öğrencilerinin
hazırlamış olduğu “Çocuğum
olmuyor “ konulu kısa film
gösteriminin ardından
panelistlerin konuşmaları ile
davam etti.
Yeni Düşünceler
Konferansı
Gerçekleştirildi
Ş
ubat 2016'da
Türkiye'nin en
prestijli radyo
ödüllerinde
dinleyicileri tarafından yılın
en iyi üniversite radyosu
ödülüne layık görülen
Radyo TON, 6 Mayıs Cuma
günü gerçekleştirilen
OYDAR Radyo Oscarları 2.
Akademi Ödül Gecesi'nde
aldığı ikincilikle şehrimizin
ve üniversitemizin adını bir
kez daha ulusal anlamda
duyurmayı başardı.
Rakiplerine göre genç bir
radyo olan ÇOMÜ Radyosu,
kısa sürede elde ettiği
başarılarla adından sıkça söz
ettiriyor. Çanakkale'nin medya alanında yükselen yıldızı
konumundaki üniversite radyosu, bir sene içinde
Çanakkale'nin adını ikinci kez Türkiye'de duyurmayı
başararak, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinin
diğer bir çok alanda olduğu gibi bu alanda da ülkemizde
öncü bir üniversite olduğunu tekrar göstermiş oldu. 30'u
Türkiye Selçukluları Devleti ve
Beyliklerin Kuruluşları Hakkında Yeni
Düşünceler Konferansı Gerçekleştirildi.
aşkın üniversite arasından, sadece Facebook hesabı
üzerinden kullanılabilinen oylarla ikincilik elde eden
ÇOMÜ Radyosu ve çalışanları, üniversite radyosunun
kalitesinin tüm ülke tarafından ulusal organizasyonlarla
takdir toplayıp tescillenmesinin kendilerini daha da
motive ettiğini belirttiler.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen
Edebiyat Fakültesi (FEF) Tarih Bölümü tarafından
"Türkiye Selçukluları Devleti ve Beyliklerin
Kuruluşları Hakkında Yeni Düşünceler" konulu
konferans gerçekleştirildi. Troya Kültür Merkezi'nde
gerçekleştirilen ve Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Kayhan’ın
sunum yaptığı konferansa, akademisyenler ve
öğrenciler katıldı.
12
s
gazete.comu.edu.tr
COMU
GAZETE
16 MAYIS 2016
ÇOMÜ’de İlk Kez Aynı Gün İçinde
2 Böbrek Nakli Gerçekleştirildi
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
(ÇOMÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Organ
Nakil Merkezi, aynı gün içinde iki böbrek
hastasına nakil gerçekleştirerek bir ilke
daha imza attı.
Gönen Devlet Hastanesi’nde beyin ölümü gerçekleşen
68 yaşındaki bir bağışçıdan alınan böbrekler; iki böbrek
hastası kadını yeniden hayata bağladı. Ayvacık
Babakale’li 30 yaşındaki işitme ve konuşma engelli Seda
Bektaş ile Ezine Çetmi köyünden 43 yaşındaki Züleyha
Özel’e; bağışlanan organların nakilleri ÇOMÜ Tıp
Fakültesi Hastanesi Başhekim Yardımcısı Yrd. Doç. Dr.
Faruk Özkul ve ekibi tarafından gerçekleştirildi.
Başarılı operasyonların ardından bir açıklama yapan
Özkul “Hem işitme engelli hem böbrek yetmezlikli
hastamızın en azından böbrek yetmezliğini organ
nakliyle tedavi etmiş olmamız sevindirici. Bir günde
aynı anda iki böbrek nakli yapar hale gelmiş olmamız da
Organ Nakil Merkezi’miz için önemli bir gelişme. Organ
nakillerinin Çanakkale Organ Nakil Merkezi’nde
sayısının artması ve de bekleme listesinde hastaların
uzun süre beklememesinden dolayı özellikle ulusal
basında yer almamız tüm Türkiye’de başvuruları arttırdı.
Merkezimize Konya’dan İstanbul’dan ve Ankara’dan
kayıtlı hastalarımız var. Bekleme listesindeki
hastalarımız uzun süre organ beklemiyorlar. 6 ay ile 1 yıl
içerisinde mutlaka kendilerine organ çıkıyor. Bu da hem
Çanakkale’de hem de Batı Marmara bölgesinde organ
bağışlarının daha gelişmiş olmasından, halkımızın organ
bağışına verdiği destek ve duyarlılıktan kaynaklanıyor.
Merkezimizde hem canlıdan canlıya hem de kadavradan
yapılan nakillerin %100 başarıyla gitmesi, şimdiye dek
taktığımız tüm organların çalışır olması ve hastaların
iyileşmiş olması hem yerel hem de ulusal basında yer
aldı. Bu da başarımızı tescillemiş oldu. Dün itibariyle
aynı anda ilk kez 2 nakil birden gerçekleştirdik.
Desteklerinden dolayı Rektörümüz başta olmak üzere
Dekanımız ve Başhekimimize ve tüm destek veren
hocalarımıza teşekkür ediyorum” dedi.
Öğrenciler, Merkür’ün Güneş'in
Önünden Geçişini İzlediler
Çanakkale Onsekiz Mart
Üniversitesi Astrofizik Araştırma
Merkezi’nin (ÇAAM) organize
ettiği etkinlikte öğrenciler,
Merkür’ün Güneş’in önünden
geçişini izlediler.
ÇAAM Müdürü Prof. Dr. Osman
Demircan rehberliğinde, ÖSEM
önünde gerçekleştirilen etkinlikte
öğrenciler akşam saatlerine kadar
Merkür’ü izleme fırsatı buldular.
Merkür’ün bir sonraki Güneş’in
önünden geçişi, 11 Kasım
2019’da gerçekleşecek.
16 MAYIS 2016
COMU
GAZETE
gazete.comu.edu.tr
13
s
Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Haftası’nı Kutladı
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
(ÇOMÜ) Sağlık Yüksekokulu’nun
hemşirelik haftası münasebetiyle ;
sağlık kurumları ve ÇASEMDER ile
ortaklaşa düzenlediği program ÇOMÜ
Troia Kültür Merkezi’nde
gerçekleştirildi.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın
okunmasıyla başlayan programın açılış
konuşmasını ÇOMÜ Sağlık Yüksekokulu
Müdürü Doç. Dr. Gülbu Tanrıverdi yaptı.
Tanrıverdi konuşmasında şunları ifade
etti:
Uluslararası Hemşireler Birliğinin 2016
yılı için hemşirelik Teması “Hemşirelik
Değişim için bir güç: Sağlık sisteminin
dayanıklığının geliştirilmesi” olarak
belirlenmiştir. Hemşirelerin değişim için
bir güç olabilmesi için dünyadaki ve
ülkemizdeki değişimin farkında olması,
yenilikleri takip etmesi, girişimci olması
ve yeni yaklaşımlar geliştirmesi
gerekmektedir. 2000’li yalların başına
kadar biz Bilişim, Tele, Avukat, Seyahat,
Göç, Konsultasyon Liyezon,
Kültürlerarası Hemşire ve daha birçok
hemşirelik alanlarından bahsetmiyorduk.
Eğitim sürecinden başlayarak
hemşirelerin değişimin farkında olması
ve bu değişimlere ayak uydurması
gerektiğinin bilincinde olması kaçınılmaz
bir gerçektir.
Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ise yaptığı
konuşmasında hemşirelik kavramını
duyduğumuzda hepimizin içinin
ısındığını belirtirken “Hemşirelik zor bir
meslek. Bu zorluk bence mesaiden,
yoğunluktan kaynaklanan bir zorluk
değil. Mesai ve yoğunluk anlamında
daha zor mesleklerde vardır. Hemşireliği
Bu karekodu akıllı
telefonunuza okutarak
haberin videosunu
izleyebilirsiniz
onlardan daha zor yapan yönü
sanıyorum; beklentilerin çok yüksek
olması. İnsanların kendini en kötü
hissettiği anlarda yani hastaneye düştüğü
anlarda karşısında en sık gördüğü
kişilerin doktorlar olmadığını daha çok
hemşireler olduğunu biliyoruz. Bu da
hemşirelerden beklentiyi çok yüksek
kılıyor. Hemşirelerden her zaman
güleryüz, ilgi ve alaka beklenir. Her an
ve her şartta, sizin özel hayatınıza ilişkin
şartlar ne olursa olsun, günün hangi saati
olursa olsun hasta için hiç fark etmez;
sizden her zaman güleryüz beklenir. Bu
tabi bu işin en zor tarafı. Hepimiz insanız
ve her zaman güler yüzle etrafa
bakabilmek mümkün olmayabiliyor.
Buna rağmen bunu becermeye çalışmak
ve becermek işin en zor ve meşakkatli
tarafı. Bu açıdan hemşireler büyük bir
desteği, ilgiyi hakediyor.
görüyorum ki yurtdışında kaldığım
ülkelerin bir kısmını sağlık sektöründe,
sağlık hizmetlerinde geçmiş olmamız
doğrusu bu ülke vatandaşı olarak beni
mutlu ediyor.
ICN 2016 temasıyla gerçekleştirilen
panelin başkanlığını yürüten Prof. Dr.
Gülten Özaltın’a günün anısına çiçek ve
plaket takdim eden Rektör Prof. Dr.
Yücel Acer, panele özellikle öğrencilerin
yoğun ilgisi karşısında memnuniyet
duyduğunu ifade etti.
Doç. Dr. Gülbu Tanrıverdi
Belli bir süre yurtdışında yaşamış sonra
Türkiye’ye dönmüş, yurtdışına çıkmadan
önce de Türkiye’de sağlık sektörünün ne
halde olduğunu bilen birisi olarak
ülkemizde sağlık sektörü ciddi mesafe
katetti. Bu beni mutlu ediyor, inşallah bu
daha da ileriye gidecek. Gururla
Panel başkanlıklarını Prof. Dr. Gülten
Özaltın ve Sağlık Yüksekokulu Müdürü
Doç. Dr. Gülbu Tanrıverdi’nin yürüttüğü
program Yrd. Doç. Dr. Gülnur Akkaya,
Yrd. Doç. Dr. Selma Atay, Öğretim
Görevlisi Sevda Efil, Uzman Hemşire
Handan Alan ve Hemşire Rukiye
Tunç’un sunumlarıyla devam etti.
Ziraat Fakültesi Kariyer Günleri Gerçekleşti
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat
Fakültesinin düzenlemiş olduğu Kariyer
Günleri gerçekleşti.
Açılış oturumu programı saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın
okunmasıyla başladı. Tarım Koop. Genel Başkanı Mehmet
Özkurnaz, Çanakkale Ticaret Borsası Başkanı Kaya Üzen ve
Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Mendeş tarından
yapılan açılış konuşmalarından sonra Kariyer Günlerinin
Panel ve Söyleşiler kısmına geçildi. Prof. Dr. Kenan
Kaynaş’ın oturum başkanlığında yapılan açılış panelinde
Suvla Kilye Firma Sahibi Selim Zafer Ellialtı, Alara Tarım
Genel Müdür Vekili Belit Balcı ve TKDK Koordinatörü
Ümit Ortan; öğrencilere meslek hayatları boyunca onları
bekleyecek zorlukları, şimdiden başlayarak yapmaları
gerekenleri, daha sağlam ve hızlı bir kariyer elde etmek için
nelere ihtiyaç duyabilecekleri konusunda bilgilerini ve
deneyimlerini paylaştılar. Yaklaşık 25 Firmanın sunumlarıyla
katıldığı ve 2 gün boyunca çok yoğun bir öğrenci katılımı ile
gerçekleşen kariyer günlerinde Türkiye İş Kurumu ise
gerçekleştirdiği eğitimlerin sonunda katılımcı öğrencilere
katıldıkları eğitimlerin karşılığında birer sertifika verdi.
14
s
gazete.comu.edu.tr
COMU
GAZETE
16 MAYIS 2016
”ÇOMÜ Bayrağını Antarktika’da
Dalgalandırmak Benim İçin Onurdu”
İlk Türk Antarktika Araştırma Seferine katılan Üniversitemiz öğretim
görevlisi Melike İdil Öz, ÇOMÜ bayrağını Antarktika’da dalgalandırdı.
Ç
OMÜ Gökçeada Uygulamalı
Bilimler Yüksekokulu Balıkçılık
Teknolojisi Bölümünde görev
yapan Öz, Antarktika'nın, zor şartlara
uyum sağlamış olan sıra dışı canlıları ve
okyanus-iklim dengesindeki önemli
rolüyle dünya sisteminin kilit
bölgelerinden birisi olduğuna işaret etti.
Öz, dünyada mevcut tatlı suyun yüzde
70'ini buzullarında, tahmini 50 milyar
varil petrol rezervini denizlerinin dibinde
muhafaza etmesiyle Antarktika'nın
oldukça ilgi çekici bir yer olduğunu,
uğruna hiç savaşılmamış, hiçbir devlet ya
da kişinin hâkimiyeti altında olmayan bu
toprakların, bilim ve barış gibi iki
evrensel kavram altında korunmaya
alındığını söyledi.
Türk Antarktika Araştırma Seferi (TAAS
2016), Ukrayna üssünde çalışmalar
yapmak üzere Ukrayna Ulusal Antarktik
Bilim Merkezi (NASC) ile İTÜ Kutup
Araştırmaları Uyg-Ar Merkezi (PolReC)
ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı
(TÜDAV) arasında, geçen yıl imzalanan
anlaşma sonucu 29 Mart-16 Nisan 2016
tarihleri arasında yapıldı.
Sefer liderliğini Prof. Dr. Bayram Öztürk
(İÜ, TÜDAV), sefer lideri
yardımcılıklarını Doç. Dr. Burcu Özsoy
Çiçek (İTÜ, PolReC) ve Doç. Dr. Halim
Aytekin Ergül (KOÜ) ’ün yaptığı, TAAS
2016’nın, 7 üniversite ve TÜBİTAK'tan,
farklı konularda uzmanlaşmış bilim
insanlarının bir araya gelip ekip
oluşturmasıyla gerçekleştirilen ilk sefer
olarak bilim tarihine geçtiğine dikkat
çeken Öz, şöyle konuştu:
"Denizel türler, karasal türler, yabancı
canlı türleri, deniz buzulları, kirleticiler,
iklim değişikliği, jeoloji ve sağlık
konularında çalışan ekip üyeleri, gerek
seyir esnasında, gerekse Antarktika'da,
karada ve denizde örneklemelerini
başarıyla gerçekleştirdi. Örneklerin
bilgiye dönüştürülmesi ve bilim
dünyasına sunulması gerekliliğinin
bilinciyle, yurda döner dönmez
laboratuvar çalışmalarına başlandı.
Doğadaki birçok canlı, özellikle de aşırı
şartlara uyum sağlamış olanlarının
insanoğluna ilham kaynağı olmaya devam
ediyor. Uzmanlık alanım olan derin deniz
balıklarıyla bazı özellikleri benzerlik
gösteren, buz balıkları Antarktika’nın 2oC’ye kadar soğuyan sularında
yaşamlarını sürdürebilen sıradışı türlerdir.
Bu dayanıklılıklarının nedeni olan
glikoprotein, deniz biyolojisinin yanı sıra
tıp ve biyomedikal mühendisliği
uzmanlarının da ilgisini çekmektedir.
Örneklediğim bireylerin, biyo-ekolojik
özelliklerinin tespitinin yanı sıra yağ
asitleri, protein ve genetik incelemelerini
yapmak üzere laboratuvar analizlerine
başladım.
Bu önemli organizasyonda görev almak
ve Çanakkale Onsekiz Mart
Üniversitesi’ni temsil etmekten gurur
duydum. Üniversiteme desteklerinden
dolayı teşekkür ederim. Bayrağımızı
Antarktika’da dalgalandırmak benim için
bir onurdu.”
COMU
16 MAYIS 2016
GAZETE
gazete.comu.edu.tr
15
s
ÖZEL RÖPORTAJ
Sabrın ve Özverinin
Mesleği: Hemşirelik
12-18 Mayıs Hemşirelik
Haftası münasebetiyle
Çanakkale Onsekiz Mart
Üniversitesi Sağlık
Yüksekokulu Hemşirelik
Bölüm Başkanı Doç. Dr.
Gülbu Tanrıverdi ile röportaj
gerçekleştirdik.
Öncelikle kendinizi tanıtır mısınız?
Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü öğretim
üyesiyim. Aynı zamanda Yüksekokul Müdürlüğü ve
Hemşirelik Bölüm Başkanlığını da yürütüyorum.
Lisans ve lisansüstü eğitimimi Atatürk Üniversitesinde
Hemşirelik alanında tamamladım. 1984 yılında
hemşirelik eğitimine lisede başladım. Üniversiteyi gece
hemşirelik yaparak okudum. Mezuniyet sonrası 8 yıl
Sağlık Meslek Lisesi'nde öğretmenlik yaptıktan sonra
2000 yılında akademisyenliğe geçiş yaptım. 2011
yılında Hemşirelik alanında Doçent oldum. Uzmanlık
alanım Halk Sağlığı Hemşireliği, üzerinde yoğun olarak
çalıştığım alan ise Kültürlerarası Hemşireliktir. Aynı
zamanda Kültürlerarası Hemşirelik Derneğinin kurucu
başkanıyım.
Türkiye'de hemşirelik eğitim sürecinin gelişimini
kısaca anlatır mısınız?
Türkiye'de hemşirelik Lisans eğitimi ilk olarak 1955
yılında Ege Üniversitesi'nde, yüksek lisans eğitimi 1968
yılında, doktora eğitimi ise 1972 yılında Hacettepe
Üniversitesi'nde başlamıştır. Hemşirelik lisansüstü
eğitimi 9 anabilim dalında yürütülmektedir. Bunlar Halk
Sağlığı Hemşireliği, Kadın Sağlığı Hemşireliği, Cerrahi
Hastalıkları Hemşireliği, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Hemşireliği, Hemşirelik Esasları, İç Hastalıkları
Hemşireliği, Psikiyatri Hemşireliği, Hemşirelikte
Yönetim ve Hemşirelikte Öğretim Anabilim Dallarıdır.
Türkiye Avrupa'da hemşirelik alanında yüksek lisans
eğitimine başlayan ilk ülkedir. 2007 yılında erkeklerin
eğitime dahil edildiği hemşirelik eğitimi birçok
üniversitede Hemşirelik Fakültelerince devam
ettirilmektedir.
Hemşirelik mesleğinin toplum için önemini biraz
açıklarmısınız?
Bunu kendi uzmanlık alanım üzerinden açıklayabilirim.
Ben Halk Sağlığı Hemşireliği alanında öğretim
üyesiyim. 1992 yılından beri bu alanda hemşirelik
öğrencisi yetiştiriyorum. Halk Sağlığı hemşireliğinde
öğrencilerimize öğrettiğimiz temel yaklaşım şudur
“Hemşire her zaman, her yerde ve herkese bakım
verir”.Evde, okulda, fabrikada, cezaevinde,
huzurevinde, çocuk yuvasında, bakım evlerinde,
alternatif tedavi merkezlerinde, evde bakım
merkezlerinde ve daha birçok yerde… Hemşire nerede
olursa olsun karşıdakine profesyonel katkı sağlayacak
bir yaklaşım içinde olmalıdır.
On yıldır Çanakkale'de yaklaşık 1000 eve konuk olduk,
gebe izledik, yaşlı, özürlü, bebek, çocuk, ergen, kronik
hasta ve birçok farklı vaka... Zihinsel engelli çocuğu
olan emekli öğretmen baba çocuğuyla bir kez bile
utandığı için dışarı çıkmamıştı bizim ev ziyaretlerimiz
sonrasında ailece dışarı çıktılar, onlarca kundaklanan,
gözlerine sürme çekilen bebeklere bu uygulamaların
yapılmaması noktasında farkındalık oluşturduk.
Gittiğimiz ailelerde erken dönemde kanserin
tanımlanmasına, sigaranın bırakılmasına, zararlı
geleneksel uygulamalardan vazgeçilmesine, emzirme
sürecinin erken başlaması ve devam ettirilmesine, gebe
kadının sezaryen değil de normal doğum yapmasına,
etkin aile planlaması kullanmasına ve daha birçok
olumlu davranışların gelişmesine neden olduk. Her yıl
ortalama 2500-3000 kişiye eğitim vermek için
ulaşıyoruz. Kaldı ki bu anlattıklarım hemşireliğin dokuz
alanından sadece birisi olan Halk Sağlığı Hemşireliği
için birkaç detaydan ibaret.
Bu örnekleri hemşireliğin
bütün uzmanlık alanları
için artırabiliriz. Yataklı
sağlık kurumlarında ise
bambaşka bir boyutu vardır
hemşireliğin. Bireyle en
uzun ve en yakın iletişimde
kalan bireye sözcülük,
savunuculuk yapan onu
temsil eden, çoğu zaman
sadece kendisine söylenilen
bilgilerle tanı sürecine
katkı sağlayan tanı konulup
tedavi süreci başladığı
zaman tedaviyi bakımla
bütünleştiren, hastanın
taburculuk süresini
kısaltan, hastane
enfeksiyonlarını önleyen,
düşme riskine yönelik
Doç. Dr. Gülbu Tanrıverdi
girişimler ve riskleri belirleyen, tedavinin amacına
uygun zaman ve dozda yapılmasını sağlayan, hastanın
mahremiyet duygularını, inancını ve yaşam biçimini
ötekileştirmeden bakım veren bir meslek grubudur
hemşirelik.
12-18 mayıs Hemşireler haftası için neler söylemek
istersiniz?
12 Mayıs Modern hemşireliğin kurucusu Florance
Nightingale'in doğum günü olduğu için tüm dünyada
hemşirelik haftasının başlangıcı olarak kabul edilmekte
ve 12-18 Mayıs hemşirelik haftası olarak tüm dünyada
kutlanmaktadır. Her yıl Uluslararası Hemşireler Konseyi
her yıl bir tema belirler ve hemşireler bu temayı tartışır.
Bu yıl ki temamız “Hemşireler değişim için bir güç:
Sağlık hizmetlerinde dayanıklılığın artırılması.” Bizde
hemşirelik Bölümü olarak bu yıl bu konuyu bir panelde
işledik. Hemşirelerin dayanıklılığını artırılması için
eğitim sisteminin, sistemin, kurumların ve kişilerin
dayanıklı hale getirilmesi ve bunun içinde hemşireliğin
değişen dünyaya ayak uydurması gerektiğine vurgu
yaptık.
Son olarak ne söylemek istersiniz?
Hemşire eşittir bakım. Bakım profesyonel bir yaklaşım
gerektirir. Biz insanlara kanıtlara dayalı en iyi bakımı
nasıl verebiliriz, hastanın çıktılarını nasıl iyileştirebiliriz
bunun için çabalıyoruz. Biz bakımı önemsiyoruz,
tedavinin bakım süreci olmaksızın tek başına amacına
ulaşmasının olanaksız olduğunu biliyoruz. Diğer sağlık
çalışanlarının ve toplumunda bunun farkında olması için
çaba gösteriyoruz. Eğer ihtiyaç duyduğunuzda kaliteli
ve amacına uygun bir bakım almak istiyorsanız o zaman
hemşirelik eğitiminin kalitesini güvence altına almak
için çaba göstermek herkesin sorumluluğudur diye
düşünüyorum. Hemşirelik bölümü için bunu başarma
yolunda çok hızlı ve emin adımlarla ilerlediğimizi
söyleyebilirim.
Son bir şey daha söylemek istiyorum. Rektörümüz
Hemşireler günü kutlamalarımıza katıldı ve
konuşmasında hemşireliğe yönelik söylemleri ve ilgisi
öğrencilerimi ve meslektaşlarımı çok mutlu etti. Bu
vesileyle Sayın Rektörüme tüm hemşireler adına
duyarlılığından ötürüteşekkür ediyorum. Sizlere de çok
teşekkür ediyorum.
16
s
gazete.comu.edu.tr
COMU
GAZETE
16 MAYIS 2016
ÇOMÜ Proje Koordinasyon Merkezi
Meyvelerini Vermeye Başladı
TÜBİTAK 2209-A “Üniversite Öğrencileri Yurtiçi Araştırma Projeleri” kapsamında üniversitemizde 4’ü Ziraat
Fakültesi, 2’si Mühendislik Fakültesinde olmak üzere 6 öğrenci projesi TÜBİTAK tarafından desteklenmeye layık
görüldü.
Ç
anakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer,
projesi TÜBİTAK tarafından kabul edilen öğrenciler ve bu projelerde yol
gösteren proje danışmanı hocalarla Senato Salonu’nda bir araya geldi. Yapılan
toplantıda projesi kabul edilen öğrenciler proje konuları ve proje ekipleri hakkında
kısa bir bilgilendirme yaptı.
Proje Koordinasyon Merkezi Koordinatörü Doç. Dr. Sibel Tan, Merkezin faaliyetleri
kapsamında Ekim 2015’de üç danışman, üç proje lideri ve üçer kişilik ekipler
sloganıyla çok kısa sürede yapılan çalışmalar sayesinde üniversitemizden altı projenin
geçtiğini bu sayının bölgedeki birçok üniversiteden hatta Hacettepe ve ODTÜ’den
yüksek olduğunu ifade etti. Ayrıca bundan sonraki faaliyetler kapsamında bu konuda
ÇOMÜ akademik birimlerinde daha fazla farkındalık oluşturulacağını ve yine
akademik birimler kapsamında oluşturulan yaklaşık 50 kişilik proje ekibinin
katkılarıyla bu ve benzeri proje sayılarının daha da artmasını hedeflediklerini
sözlerine ekledi.
ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer ise üniversitede daha öncesinde proje
kültürünün gelişmesinde ciddi bir çalışma yapılmadığına dikkat çekerken, Proje
Koordinasyon Merkezi’nin kurulmasıyla bu konudaki desteklerin şekillendiğini
söyledi. Rektör Acer sözlerini şöyle sürdürdü:
“Üniversitemizde Bilimsel Araştırma Kültürünü
Geliştirmeye Çalışıyoruz”
“Böyle bir vesile ile bir araya gelmekten çok mutluyum. Üniversitemizde proje
kültürünün geliştirilmesine yönelik daha önce özel hiçbir çalışma yapılmamıştı.
Bunun çok ciddi eksiklikleri olduğunu bilen birisiyim. Bu üniversitede öğretim
üyeliği, hocalık yaparken, bir taraftan da idari görevler yürüttüm. En büyük eksiklik
bilimsel araştırma kültürünün geliştirilememiş, desteklenmemiş olmasıydı. Yaklaşık 1
yıl önce göreve başladığımda ilk işlerimden birisi bu oldu. Hem hocalarımıza hem de
öğrencilerimize bilimsel araştırmalar, projeler konusunda nasıl bir destek
oluşturabiliriz diye düşündük. Aklımıza gelen ilk çözüm bunun için bir birim
oluşturmaktı. Bu birim Proje Koordinasyon Merkezi olarak şekillendi. Rektörlüğe
bağlı bu merkezin başında Doç. Dr. Sibel Tan hocamız bulunmakta. Hocamızın bu
konuda çok ciddi emekleri oldu. Orada çalışan arkadaşlarımız da ciddi katkılar
sağladılar. Amacımız hem sizi bilgilendirmek hem de ihtiyaç duyduğunuz konularda
destek sağlamak.
“Farkı Yaratan Şey Bilgidir”
Proje Koordinasyon Merkezi kurulduğundan beri aynı zamanda kendisini de
geliştirmeye çalışıyor. Başka kurumlara çok sayıda ziyaretler yapıldı. Eğitim için
buraya birçok uzman, hoca çağrıldı. Onların verdiği eğitimler oldu. Bu sistem yavaş
yavaş oturmaya başladı ve sonuçlarını da göstermeye başladı. Sizlerle ilgili güzel
haberleri duyduğuma da çok sevindim. Çünkü bu ülkenin yakın geleceği sizsiniz.
Üniversiteden mezun olduğunuz zaman bir kısmınız hemen iş dünyasında yerinizi
alacaksınız, bir kısmınız belki belli bir süre sonra alacaksınız ama her halükarda ne iş
yaparsanız yapın bu ülkenin hayatında çok ciddi bir rol üstleneceksiniz. Böyle bir
araştırma kültürü ile yetişmek çok önemli. Türkiye’nin ihtiyacı olan şeyde budur.
Farkı yaratan şey, bilimsel araştırma ve bilgidir. Bilgi üretiyor olmamız lazım. Büyük
firmaların paraları çok olabilir ama araştırmaları başkalarına yaptırmak durumundalar.
Bizdeki değerin farkına varmamız lazım. “Biz bunu yapabiliriz” kültünü
yaygınlaştırmamız lazım. Doğru yoldayız ama toplum olarak şuna alışmışız; “Hemen
yapalım ve bunun sonucunu da ertesi gün görelim”. Hatta maalesef birçok Rektör,
insanların gözüne gözükecek şeyler yapmanın, bina dikmenin peşinde. Yani insanlar
görecek ve Rektör çok iyi çalışıyor, şuraya bir bina dikti diyecek. Ama Rektörün işi
bu değil. Biz ne yapmaya çalışıyoruz, bu tür birimler kuruyoruz. Sonuçlarını belki bir
yıl sonra tam olarak alamayacağız, belki iki yıl, belki de on yıl sonra alacağız. Ama
olsun burada birilerinin bu yoldan gitmesi lazım. Kimin bizimle ilgili ne söylediği
önemli değil. Biz doğru yolda olduğumuza inanıyoruz. Siz bunun en güzel
örneklerisiniz. İşte böyle sonuçlar oldukça bizler doğru yolda olduğumuzu daha çok
görüyoruz. Daha fazla cesaret veriyor bu. Ama zaten biz böyle sonuçlar göreceğimizi
biliyoruz. İnşallah daha fazlasını da göreceğiz, inşallah sizleri bu üniversitede ya da
başka üniversitelerde hoca olarak da göreceğiz. İnşallah yine beraber çalışacağız.
Bunu sizler bu aşamada başarmaya başladınız. O açıdan hepinizi teker teker tebrik
ediyorum.”

Benzer belgeler