Manastır Tıbbı

Transkript

Manastır Tıbbı
MANASTIR TIBBI
(Monastic Medicine)
• Hipokratik-Galenik Tıp ekolunun devamı
• Cerrahi teknikler bilinmesine rağmen, yüksek
enfeksiyon riski nedeniyle zorunlu haller
dışında pek uygulanmıyor
• Tam olarak hangi hastalıkların nasıl tedavi
edildiklerine ait ayrıntılı bilgilere sahip değiliz !
Manastır Tıbbı
• Manastırdaki iyileşme sadece fiziksel değil,
dini, uhrevi öğelerin de iyileşmede rol aldığı
kabul ediliyor
• Azizlerin kemiklerinin bulunduğu yerlere özel
bir iyileştirme potansiyeli atfediliyor.
Sekizinci Yüzyıl
• 707, Şam, ilk hastane benzeri yapı, Halife I. Velid
(Xenodocheion, Xenon, Nosocomieon)
• 750, Bağdad, Abbasi Halifesi Mansur, ibn Bahtişu
• 786 Harun Reşid, Bimaristan (Pers ve Hindu tıbbi
gelenekleri egemen)
Dokuzuncu Yüzyıl
• 813, Bağdad, Halife Memun, Yunancadan ve
Süryaniceden çeviri faaliyetleri, HipokratikGalenik Tıbbın egemen olması
• Büyük şehirlerin fethedilmesi ile birlikte, İslam
devletinin nüfusunun artması, buna paralel
olarak özellikle büyük şehirlerde sağlık ve hayır
kurumlarına olan ihtiyacın artması
• Finansman sorunu !
Vakıf Müessesesi !
• Vakıf kelimesinin anlamı
• İlk vakıf ne zaman oluşturuldu
• Osmanlı medeniyetinde vakıfların önemi
• Osmanlı döneminde hemen tüm Sağlık
kurumları vakıflar aracılığı ile yapılandırılmıştır.
Vakıf Müessesesi !
• Daru’r-raha Vakfı: Rükneddin bin Kemaleddin
Ahmed bin Rahat bin Hattab, 1320.
Vakıf Müessesesi !
• Gelirler 5’e bölünüyor
• 1. hisse Personel maaş ve giderlerine, mübarek
gecelerde helva, aydınlatmaya
• 2. hisse oğlu Ömer Bey’in ve onun küçük kızı
Dilşad’ın ihtiyaçlarına
• 3. hisse yaşlı, muhtaç kadınların teçhiz ve
tekfinine, ama ve cüzzamlılara yardım
• 4. hisse ismi belirlenen şahıslara para yardımı
• 5. hisse mütevellilere
İlginç bazı Vakıflar
• Leylek vakfı: Leyleklerin beslenmesi için her yıl
100 kuruş (Mürselli İbrahim Ağa, 1307)
• Piknik Vakfı: Talebeler her yaz ğikniğe
götürülecek (1731)
İSLAM TIBBI
• Tıbb-ı Nebevi
Tıbb-ı Nebevi
• İslam coğrafyasında gelişen tıp tarihi üzerine
çalışan bilim adamlarının bir kısmı “İslam Tıbbı”
adını verdikleri …., ayetler ve hadisler ışığında
oluşan bir yapı olarak düşündükleri bir süreci
savunma eğilimindedirler. Bu grup arasında bazı
bilim adamları, Hz. Peygamberin tüm
davranışlarını Allah’ın gözetiminde gerçekleşen
eylemler olarak algılamaktadır. Dolayısıyla onun
her sözü vahiy olarak anlaşılmaktadır.
Tıbb-ı Nebevi
• Diğer gruptaki bilim adamları ise tarih ve
medeniyet ırmağı içinde beslenen İslam tarihi
kesitinin, kendi şartlarında en iyiyi üretmeye
çalıştığını, diğer kültürlerden aldığı değerleri
geliştirerek bilim dünyasına önemli bir katkı
sunduğunu, ancak daha sonra gücünü
kaybettiğini düşünürler. Hadislerde karşımıza
çıkan ifadeler, bizzat vahiy olduklarına dair bir
vurgu bulunmuyorsa dönemin folklorik
yapısını oluşturmaktadır.
Tıbb-ı Nebevi
• Bunlar hem geçmiş kültürlerin izlerini, hem de
Arap kültürüne ait birikimleri taşımaları
nedeniyle önemli birer malzeme grubudur.
• Tıbb-ı Nebevi Kavramı miladi 9. yüzyılda
kullanılmaya başlamış ve sadece Peygamber’in
ifadelerine değil diğer medeniyet ve
kültürlerden alınan bilgiler de aynı başlık
altında derlenmiştir.
Prof. Dr. Levent Öztürk
• İslam Tıp Tarihi Üzerine İncelemeler, Ensar
Kitap, İstanbul, 2013, s. 137-140
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• Halife Velid bin Abdülmelik zamanında (707)
yılında Şam’da kurulan bir sağlık kurumunu
biliyoruz.
• Ancak bu kurum, Suriyeli Hristiyanların yardımı
ile kurulan Xenon-Nosokomeion benzeri
düşkünler ve hastalar için bir bakım yeri
niteliğindeydi.
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• Cundişapur: I. Şapur tarafından 3. yüzyılda
kurulan kent, bir bilim ve sanat merkezi olmuş
ve burada açılan tıp okulu pek çok ünlü hekim
yetiştirmiştir. İslam uygarlığında bilinen ilk tam
teşekkülllü hastane de 800 yılında Abbasi
Halifesi Harun Reşid tarafından Bağdad da
kuruldu. Başına da Cundişapurdaki
hekimlerden biri olan Cebrail bin Bahtişu
getirildi.
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• Ancak Cundişapurda bu kadar eski bir sağlık
kurumunun bulunduğuna dair elimizde somut bir
veri yok. Bu rivayet yaklaşık 1000 yıl sonra bazı
Arap yazarları (İbn Ebu Usaybia) tarafından ortaya
atılıyor ve sorgulanmadan kabul ediliyor.
• Eski Pers ya da Bizans kaynakları bundan hiç
bahsetmediği gibi aksine elimizdeki sınırlı veri
tam tersine Sasani (Pers) döneminde bu tür
kurumların bulunmadığına işaret ediyor.
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• Ancak, Pers imparatorluğunda yoğun bir
Hristiyan topluluğunun bulunduğu, ve bunlara
imparator tarafından, dönemin uygulamalarına
aykırı olarak, bir Xenodocheion kurulma izni
verildiği anlaşılıyor. Her ne kadar eski kaynaklar
doğrudan Cundişapurdan bahsetmiyorlarsa da
Nizipte bir Tıp okulu ve Xenodocheion’dan
bahsediyorlar.
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• Nasturi Patrik Timothy’nin 790 yılında yazdığı
bir mektupta Pers devletinde kurdukları
Xenodocheion’dan bahsederken bu kelimenin
eşanlamlısı olarak Bimaristan kelimesini
vermiş.
• İlk İslam hastanelerinin isimlerinin Bimaristan
olması (Arapça el-marza yerine) bu kökene
işaret ediyor.
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• Nasturi Patrik Timothy Abbasi halifesi el Mehdi
tarafından himaye edilen, onun huzurunda Aristo
hakkında teolojik ve felsefi tartışmalar yürüten bir
kişiydi.
• 850 yılında Taberi, Cundişapur hastanesinin
yöneticisinden bahsediyor.
• El Talib, 1038 yılında, Cundişapura komşu Susa
şehrinde Hintli hekimlerden ve Yunan
mahkumlardan kaynaklanan bir Tıp geleneğinin
olduğunu, bunun kuşaktan kuşağa geçtiğini
söylüyor.
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• Hiç kuşku yok ki İslam Uygarlığında ilk hastaneler
Xenodocheion ve Nosokomeion’u örnek almıştı.
Bu hastanelerde Müslüman olmayan hekimler
ağır basıyordu (Bahtişu ve Barmakid aileleri)
• Bu durum neredeyse tüm 9. yüzyıl boyunca
devam etmişe benziyor. Abbasiler döneminden
başlayarak hızlanan tercüme faaliyetleri sonucu
çoğu Yunanca ve Süryanice metinler Arapçaya
çevrildi.
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• Bu faaliyetler Bağdatta yoğunlaşmıştı. Bağdat
nüfusu 10. yüzyılda 1 milyon olarak tahmin
edilmektedir.
• 10. yüzyılda Bağdat hastanelerinde Müslüman
hekimlerin çoğunlukta olmaya başladığını
görüyoruz. Aynı zamanda bu hastaneler köken
aldıkları Xenodocheion ve Nosokomeion gibi
kurumlardan çok daha farklı kurumlara
dönüşüyorlar
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• Bu faaliyetler Bağdatta yoğunlaşmıştı. Bağdat
nüfusu 10. yüzyılda 1 milyon olarak tahmin
edilmektedir.
• 10. yüzyılda Bağdat hastanelerinde Müslüman
hekimlerin çoğunlukta olmaya başladığını
görüyoruz. Aynı zamanda bu hastaneler köken
aldıkları Xenodocheion ve Nosokomeion gibi
kurumlardan çok daha farklı kurumlara
dönüştüler.
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• Bunlar dini değil seküler kurumlardı
• Galenik tıp ekolünü takip ediyorlardı
• Çok sayıda hekim ve yardımcı sağlık personeli
görev alıyordu
• Ancak bu hastanelerin nasıl işlediğine ve hasta
olarak kimleri kabul ettiklerine dair bilgilerimiz
yok denecek kadar az.
• Burada akıl hastalarının ya da cüzzamlıların
bulunup bulunmadığını da bilmiyoruz.
İslam Uygarlığında İlk Hastaneler
• 9. yüzyılda Kahire’de Ahmed İbn Tolun
tarafından ilk akıl hastanesi kuruldu. Bu tür bir
kuruma daha önceleri pek rastlanmamaktadır
(bazı manastırlar, kiliseler, exorcism !)

Benzer belgeler