Kaptanın günlüğü, gün 8, Pazar: West End, Tortola – Ottawa

Transkript

Kaptanın günlüğü, gün 8, Pazar: West End, Tortola – Ottawa
Kaptanın günlüğü, gün 8, Pazar: West End, Tortola – Ottawa
Dönüşün fazla da heyecanlı olması gerekmiyordu ama sabah çantayı toplarken bazı
kimlik ve kredi kartları ile kamerayı teknede bırakmış olma ihtimali belirince
Deniz Karman Pazar sabahı 6:30 da, ortalıkta in cin top atarken bir taksi bulup
Road Town’a gidip gelmek ve 9:30 daki feribota yetişmek gibi bir “mission
impossible” ile karşılaştı. Neyse ki bu mission da başarılı bir şekilde
tamamlandıysa da sonunda biraz boşuna kalkışıldığı anlaşıldı: kartlar çantanın
ücra bir gözünde bulundu, kamera ise hala firarda. Geçen sene ki regatta’da da Al
Turak’ın kamerasının sırra kadem basmasını hatırlayarak “eh işin gereği” zahir
deyip fazla canımızı sıkmamaya karar verdik. Kamera zaten ahım şahım birşey
değildi ama çekebilmiş olduğum resimlere acıdım doğrusu.(*)
Feribotla St.Thomas, minibüs ile havaalanı, St-Thomas-Philadelphia-Ottawa uçuşları ile
malum yoldan geri dönüp Ottawa’da yağmursuz, ama bir 15 derece daha serin bir havaya
kavuştuk.
(*)
Söz konusu kamera Ottawaya döndükten sonra yapılan briefing partisine hazırlanırken bir pantolon
cebinde bulunmuş olup, içindeki resimler bu günlüklere dahil edilmiş ve fakat daha önce yazılmış olan bu
satırların tarihi değerine binaen günlükte aynen kalmaları uygun görülmüştür. Ayrıca tekne gezilerinde
kamera kaybetmenın Al Turaka has bir durum olduğu da tekrar resmi kayıtlardaki yerini almıştır
St. Thomas havaalanının hemen
yanındaki University of the Virgin Islands
gelecek sabbatical için ideal bir görüntü
arzediyor.
Katamaran değerlendirmesi
Bu gezinin başlıca mana ve ehemmiyeti bir katamarana binmek olduğuna göre bu konuyu
atlamamak gerek.
Hala göze ters gelen şekline rağmen katamaran böyle eş dost gezinmek için son derece
şayan-ı tavsiyedir. Salon salomanje rahatlığına ilaveten sıkışık marinalar veya tonoz
almış, demir atmış tekneler arasında çift motorla manevra yaparken sağladığı rahatlık
tarif edilemez. Geçen sene St.Vincent’e kıyasla BVI’de tonoz edebiyatı çok gelişmiş
olduğundan bir kere bile demir atmadık, zaten bazı yerlerde demir atmak yasaktı.
Genellikle katamaranın tiremola va kavança’da “problematik” olduğu söylenir ki Hobie
Cat 16’ dan bittecrübe sabittir. Ancak 38 ft bir katamaranda bunların pek bir problem
olmadığını da gine “bittecrübe sabit” ifade edebilirim. Tekne hızı açısından güvenilebilir
bir bilgi vermem mümkün değil zira cockpit’deki knotmetre ile kabindeki GPS arasında
hız arttıkça açılan bir fark vardı ki GPS deki hız daha heyecan verici olduğundan biz ona
bakmaya tercih ettik. Sürekli olmasa da 11 knot gördüğümüz oldu. Genel olarak tekne
hızı 4-8 knot arasındaydı, dolayısı ile bu açıdan tam aradığımızı bulamadık diyebilirim
ama gine de 38 ft lik bir monohull’dan daha yollu olduğu muhakkak. Yatmamasına
rağmen dalgada monohull’a kıyasla daha az çalkalandığını söyleyemeyeceğim, hatta tam
yandan gelen dalgaya daha hassas. Al Turak’ın kışlarını böyle bir teknede Trinidad’da
geçirme fikri kendine aittir, karışamam. Bana şahsen tekne ne kadar ferah olursa olsun 12 hafta işin azamisi gibi geliyor.
Eh tayfayı da değerlendirmemek olmaz. İlk gün tonoz almak başlıbaşına bir heyecan
unsuru olmuş iken haftanın sonunda bu iş neredeyse otomatik hale gelmişti. Şimdi onlara
sorsan heyecan unsurunu tamamen tekneyi istedikleri yerde durdurmaktaki
kabiliyetsizliğime bağlarlar ama aranızdaki kaptanların durumu gerektiği şekilde
değerlendireceğinden eminim. Tayfa yelken ayarı, dinghy handling, v.b konularda da
gayet başarılı olup camadan vaziyetlerini dahi duruma göre güzel ayarladılar. (İstisnalar
kaideyi bozmaz kuralı için bkz gün 5). Kaptanlara da bir cift söz: adıgeçen 5. gündeki
camadan problemimizin kaynağı esasen kaptandan mütevellit olup şöyle geliştiği
anlaşıldı: 4. gün akşam üzeri fazlaca sallanan bumbayı sabitlemek için sarkmakta olan
camadan ipini kullanmış ve de o gevşedikçe biraz daha çekiştirip yeniden bağlamıştım.
Sonradan tabii çözdük yola çıkarken ama o kadar fazla boşluk 2. camadan’ı takarken bir
karışıklık ve sıkışmaya yol acmış. Kıssadan hisse, kolaya kaçıp başka görevdeki ipleri
olur olmaz işlere kullanmaktan kaçınınız.
Hava
Bu konuda uzun bir şikayetname yazmayı planlamıştım ama görüyorum ki zaten epey
içimi dökmüşüm yukarıda. Daha fazla canınızı sıkmaktan imtina ediyorum.
Özet
Kardeşler, dostlar, gençliğimizde böyle bir olayın “nasib” olacağını pek tahayyyül
edemezdik. Ne mutlu ki böyle işlere de kalkışıp sohbetini yapabildik. Bir yerde, bir
zaman beraber yapabilmek dileği ile.
Kaptan Hamsi

Benzer belgeler