HABERİN KURGUSAL YÖNÜ VE OTOSANSÜR Bizler dizi, film ve

Transkript

HABERİN KURGUSAL YÖNÜ VE OTOSANSÜR Bizler dizi, film ve
HABERİN KURGUSAL YÖNÜ VE OTOSANSÜR
Bizler dizi, film ve reklamlar gibi yapıtları
izlerken onların birer “kurgu” olduğunu bilirken,
haberler başlığı altında sunulan içeriklerin ise
çoğunlukla “mutlak gerçekler” olduklarını
düşünürüz. Halbuki haberler de çoğunlukla birer
kurgudur. Bu yazıda haberlerin oluşma sürecini
(mutfağını) kısmen inceleyecek ve bu süreçte
etkilendiği öznel bariyerleri, otosansürleri*
göstererek aslında haberlerin de filmler gibi
kurgu içerdiğini, gerçekle kurgu arasındaki
suların oldukça bulandığını fark edeceğiz.
Haber oluşturma sürecinde Potter‟e göre (1998) üç temel aşama vardır. Habere kurgusal bir
nitelik katan bu özellikler:
1. Neyin haber olacağını seçmek: Chomsky, özellikle haber ajanslarının irili ufaklı
medyalara “bugün ne ile ilgilenmelisiniz, ne önemlidir” mesajlarını ilettiklerini
belirtir.İnsanların büyük bir kısmı, dünyada meydana gelen birçok olayı eğer medya
organları haber olarak sunmazlarsa bilmezler veya bu olaylardan haberdar olamazlar.
Mesela haber saati içinde oluşturulan öncelik sırası bile, neyin önemli ve neyin
önemsiz olduğu konusunda önemli bir mesaj vererek kamu bilincini
şekillendirir.Ülkemizden örnek verirsek, olimpiyatlarda çok altın alıyor olsaydık
gazetelerimizin manşetlerini olimpiyatlarla süslerdik. Ancak az sayıda altın aldığımız
için pek de gündemimize gelmiyor. Halbuki futbolda dünya 3. sü olduğumuzda dünya
kupası ile yatıp dünya kupası ile kalkmıştık. Tabii sadece spor konusunda değil, siyasi
ve sosyal konularda da o gün neyle ilgileneceğimizi medya belirlemekte. Vurgu
yapmak istediğimiz şey neyin önemli neyin önemsiz olduğu konusunda medyanın
“karar verici” olmasıdır.Önemli olduğu halde gündemimize gelmeyen, önemsiz
olduğu halde gündemimizden çıkmayan konular olabilir ve bunun farkına bile
varamayabiliriz. Gündeme getirme, gündeme almama gündem çarpıtma makalelerinde
bu konular anlatılacaktır.
2. Seçilen haberde neye odaklanacağını saptamak (kanca atmak): İki aile arasında bir
kavga olduğunu ve birkaç kişinin ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığını düşünün.
Muhabir bu kavgayı haber yaparken neye odaklanmalıdır. Kavganın çıkış sebebine mi,
etraftakilerin kavgayı engelleme çabalarına mı, kavgayı provake edenlerin olup
olmamasının incelenmesine mi, yaralıların hastanede yaşadıkları sıkıntılara mı,
çocukların bu kavgadan nasıl etkilendiklerine mi, polisin erken veya geç müdahalesine
mi, hükümetin bu kavgaya konu olabilecek olan politikalarına mı vs. Bunların içinden
en dikkat çekici olanı seçme işine “kanca atmak” denir. Seçilen kancaya göre haber
şekillenir. Bu konu “Öne Çıkarılmış Bilgi – Kanca Atmak” başlığında yeniden
incelenecektir.
3. Seçilen haberin nasıl ifade edileceğine karar verilir. Örneğin “çocukların bu kavgadan
nasıl etkilendikleri” kanca olarak seçilmiş olsun. O zaman kavga esnasındaki en
dehşet verici sahnelerle, çocukların korku dolu yüz ifadelerini içeren görüntüler yan
yana verilecektir. Çocukların annelerine sarılmaları, ailelerin bu durumdaki
tepkisizliğine dikkat çekilecektir. Muhabir mikrofonu bir çocuğa uzatacak ve onun
ağlamaklı sesini izleyiciye duyuracak. Belki haberin sonunda konuyla ilgili bir uzmanı
konuşturacaktır. Ve belki de gündemdeki bir kanun tasarısıyla bu kavgayı
ilişkilendirecektir.
Muhabir gerçekleşmiş bir olayı alır, parçalara ayırır, yorumlar, çeşitli filtrelerden geçirerek
yeniden bir araya getirir. Bu şekilde oluşan bir haber gerçekliğin kendisi veya yansımasından
çok yeniden kurgulanmasıdır.
Medyanın haberleri bazı filtrelerden geçirerek yeniden kurgulayarak sunmasının altında bazı
duyarlılıkları yatmaktadır. Bunlar diğer makalelerde detaylıca incelenecek olup, burada da
kısaca yer vermek istiyoruz
1. Kurumsal Duyarlılık
(Haberler medya patronunun / kurumun istekleri doğrultusunda kurgulanabilir)
Medya patronlarının aynı zamanda belli holdinglerinde sahibi olduğu, medya dışında belli
mensubiyetlerinin, farklı ticari alanlarda aktif olduklarının ve siyasi hedeflerinin olabileceği
unutulmamalıdır. Medyanın bağlı olduğu kurum, haberin hazırlanmasında önemli bir yere
sahiptir. Kurumun diğer faaliyetleri, mensubiyetlerinin siyasi emelleri, kurumun yapısı ve
büyüklüğü, haberin içeriğini - kurgulanmasını etkileyen önemli faktörlerdir.
Medya aynı zamanda herhangi bir kurumun, cemaatin, grubun, hükümetin, partinin elinde
olabilir. Bu durumda haberler kurgulanırken bu odağın çıkarlarına veya ideolojisine uygun
şekilde hazırlanabilir. Uygun olmayan haberlere ya hiç yer verilmez veya uygun formata
büründürülerek sunulabilir.
2. Hükümete - Güç odaklarına Duyarlılık
(Haberler hükümete veya güç odaklarına sempatik görünecek şekilde kurgulanabilir)
Haber ajansları veya medya kuruluşları, varlıklarını sürdürebilmek ve bazı menfaatler elde
edebilmek amacıyla kanun yapıcıların (hükümetin) veya büyük insan kitlelerini barındıran
grupların menfaatlerine zarar vermeyecek şekilde veya onların beğenilerini kazanacak şekilde
bir politika yürütebilirler. Bu durum menfaat ilişkisi devam ettiği sürece devam ederken,
menfaat ilişkisi sonlandığında ise tersine dönebilir
3. Reklamlara Duyarlılık
(Haberler reklam içerecek şekilde veya reklam veren kurumları üzmeyecek şekilde
kurgulanabilir)
Haber yapım süreci üzerindeki en güçlü etkinin, medyanın ticari boyutuna dayalı olarak
ortaya çıktığı söylenebilir. Haber kuruluşları, özünde izleyici ve reklâmcıları çekebilme
amacıyla kendi aralarında rekabet eden ticari işletmelerdir. O zaman habercilikte başarı,
mümkün olduğunca fazla izleyiciyi çekebilmeye ve dolayısıyla reklâm geliri oluşturmaya
bağlıdır. Reklâm veren büyük firmaların, medya ve haberler üzerinde önemli bir baskı ve
kontrol gücü olduğu bilinmektedir. Bu firmalar bazı durumlarda kendi aleyhlerine yapılacak
haberleri, güçlerini kullanarak etkileyebiliyorlar. Son zamanlarda dikkat çeken konulardan
biri de, haberin bizzat kendisinin reklâm olmasıdır. Bu tarz haberler "haber görünüşlü reklâm"
olarak da ifade edilebilir. Bazen bir mağazadaki indirimlerden dolayı yaşanan izdihama,
bazen otomotiv sektöründeki durgunluğa, bazen bir mağazanın sözde ucuz ürünlere, bazı
durumlarda da yeni çıkan bir ürünün tanıtılmasına iliştirilir bu tarz reklâmlar. Gazetelerde de
haber görünüşlü reklâmlar yer almaktadır.
4. Sansasyona Duyarlılık
(Haberler sansasyon yapacak şekilde kurgulanabilir)
Duygusal Çekiciliği Olan Olaylara Yönelmek
Duygusal yönü olan olaylar insanlar için dikkat çekicidir. Duygusal çekicilik için şehit düşen
askerlerin veya polislerin cenaze törenleri biçilmiş kaftandır. Bu törenlerdeki ağlayan anneler,
çığlık atan eşler ve babasına el sallayan gözüyaşlı minikler tam da duygusal yükleme yapmak
için uygun ortamlardır. Benzer şekilde trafik kazaları, doğal felaketler, diğer şiddet olayları ve
terörist saldırılar arkasındaki manzaralarda duygusal çekiciliği olan görüntüler yakalamak
mümkündür.
Çatışmayı Körüklemek
Çatışma, izleyicinin dikkatini çeken dolayısıyla reyting artıran bir unsurdur. İnsanların hassas
oldukları konular çatışmayı körüklemek için uygun konulardır. Çatışma içeren konuların
bilinen örnekleri çoktur: başörtüsü sorunu, Kürt sorunu, anadilde eğitim sorunu, derslerde
evrim teorisinin okutulması veya okutulmaması, mayınlı araziler sorunu... Medya kavganın
bitmesini istemez, dövüş uzadıkça, medya haber için malzeme bulmakta zorlanmayacak,
program izleyicileri çekmeye devam edecektir.
Felaket Tellallığı Yapmak
Kötü ve olumsuz olayların daha sıklıkla haber yapılması da reyting açısından önemlidir.
Ekonominin kötüye gitmesi, okullarda uyuşturucu kullanımının artması, cinayet haberleri,
Marmara da büyük bir deprem olacağı türünden haberlerle sık karşılaşmamızın nedeni budur.
Belirli Coğrafya ve Bölgelere odaklamak
Medya, belli bölgelerde olan olaylara öncelik verdiği bilinmektedir. Özellikle gelişmiş ve
güçlü ülkelere yönelik haberlerle daha sıklıkla karşılaşırken, az gelişmiş veya gelişmekte olan
ülkelerde olan olaylar hakkında eşit düzeyde haberler yapılmamaktadır. Örneğin, gündemle
ilintili olarak çözüm sürecinde güneydoğu ve doğu bölgelerimizde olan olayların daha fazla
haber olduğunu görmekteyiz.
5. Takipçilere Duyarlılık
(Haberler, medya kuruluşunun kendi takipçilerinin ideolojik görüşlerini, önyargılarını
besleyecek şekilde kurgulanabilir)
Basın kuruluşlarının belli politik görüşlere karşı önyargılı davrandıkları da bilinen bir
gerçektir. İşte bu yüzden liberal medya, dinci medya, yandaş medya, kartel medyası, merkez
medya gibi etiketler dillerde dolaşmaktadır. Haberlerde önyargıların farklı biçimlerine
rastlamak mümkündür. Göz ardı etmek, taraflı veya önyargılı muhabirin/medyanın belli başlı
önemli olayları önemsizleştirmek, izleyiciyi yanıltmak yoluyla kamu bilincini kendi
benimsediği ideoloji doğrultusunda şekillendirmek amacıyla başvurdukları başlıca yollardan
birisidir. Medyanın politik görüşlere, kendi ideolojik duruşuna göre bir yaklaşım belirlediği,
ürettikleri haberlerde ve haber başlıklarında kolayca görülebilir. Bunu daha bariz görebilmek
için aynı haberin farklı kutupta yer alan iki gazete veya televizyon kanalı tarafından nasıl
yorumlandığına dikkat etmek yeterli olabilir.
Örnek olarak: Duroğlu (2007) yapmış olduğu bir çalışmada 11 Eylül tarihindeki ABD
nin iki merkezine yapılmış olan uçak saldırısı ile ilgili iki gazetenin yapmış olduğu
haberlerdeki tutumu incelemiştir. Araştırmanın sonuçları Hürriyet gazetesinin konuyla
ilgili haberleri ABD yi ve politikalarını destekler bir tutumla hazırladığını, Akit
gazetesinin ise aksi bir tutumla, ABD‟ye ve politikalarına karşı bir tutumla haberler
yaptığını göstermiştir.
Dört bir tarafı televizyon, internet, sosyal medya ile kuşatılmış olan insanlık, bilgiye kolay
ulaşmanın bedelini “kurgulanmış bilgi” lere maruz kalmakla ödemektedir. Filtrelerden
geçerek kurgulanan ve kurgulanmış bir şekilde aktarılan bilgiler, insanlığı istenilen yöne
yönlendirmekte, istenilen yönde algılar oluşturmakta, manipüle etmekte ve yönetmekte
rahatlıkla kullanılabilmektedir. Kritik analitik düşünür gözüyle izlemediğimiz her yapıt
farkında olsak da olmasak da bize zarar verebilmektedir
Hiç kimse gerçekliğe ilişkin bilginin çok az bir kısmından fazlasını bilmez; kişi bunların
tümünü bilse bile tüm gerçekleri ortaya koyması olanaksızdır. Hatta önemli bütün
gerçeklikleri bile ortaya koymak imkansızdır, çünkü pek çok kriter önemli olanın ne olduğunu
belirlemeye kalkışır. Dolayısıyla „Bu makalede atlanan şey nedir?‟; Burada farklı gerçeklikler
aydınlatılmış olsaydı acaba nasıl düşünürdüm?‟; „Bu makale, yazarın aksine düşünen bir bakış
açısıyla yazılsaydı, nasıl olurdu?‟ benzeri soruları her zaman kendimize sormalıyız.
Konuyla ilgili bir örnek olarak aşağıdaki makaleyi okumanızı tavsiye ederiz:
26 Mayıs 2013 gecesi CNN International televizyonunda, Anthony Bourdain'ın
sunduğu Parts Unknown (Bilinmeyen Kısımlar) isimli programda devrim sonrası
Libya anlatıldı. Daha sonra da bu program çeşitli parçalara ayrılarak ve de bazı
bölümleri kırpılarakinternettehizmete sunuldu. Programın içeriğinde yerel pazarda
alışveriş hakkında kısa bilgi veriliyor, devrimin Libya'da lezzet anlayışını da önemli
ölçüde değiştirdiği; Libyalıların, özellikle genç Libyalıların sadece özgürlükten daha
çok karınlarının acıktığı; son zamanlarda Kentaki Amca‟nın (Uncle Kentucky)
kızarmış tavuk (fried chicken) dükkanı gibi küresel ölçekte hizmet veren yemek yeme
yerlerinin .. sayısının gittikçe arttığı söyleniyor. Program sunucusu A. Bourdain genç
bir Libyalı ile birlikte adı geçen dükkanda yemeklerini yiyorlar. Arada konuşmalar..
Delikanlı Kaddafi dönemini kastederek, [siz nereden bileceksiniz bizim çektiğimizi
vurgusuyla] Kaddafi'den önce bu dükkanların olması mümkün değildi, fakat şimdi
normal diyor… Gelelim programın televizyonda yayınlanıp da internete aktarılırken
kırpılan kısmına, Libyalı genç, kızarmış tavuğunu yerken “Bu tadı seviyorum, bu
özgürlüğün lezzeti, devrim esnasında onca kan bu tadı almak için döküldü”
gibilerinden bir söz ediyor. İşte bu kısım CNN'in oto-sansürüne uğradı. Libyalı genç,
devrimde akıtılan onca kanın yitirilen onca canın özgürlüğün tadı için olduğunu
söylerken, ki bu onun doğrusuydu, Batılı televizyoncu, bunca kaybın sebebinin küresel
firmalarının ülkeye girmesi olduğunu anladı, ki bu gerçeğin ekonomik anlamdaki
ifadesidir. Dünya da bunu böyle anlayabilirdi, o yüzden bu kısım makaslandı.
http://www.21yyte.org/arastirma/abd/2013/05/27/7019/cnnin-oto-sansurununsaklayamadigi-gercek
1.
2.
3.
4.
5.
Kaynakça:
http://www.21yyte.org/tr/arastirma/milli-guvenlik-ve-dis-politika-arastirmalarimerkezi/2011/10/24/6344/psikolojik-operasyon-algi-yonetimi-ve-propaganda
http://www.bendeyazarim.com/Yazar/News/7180/Siyaset-ve-Algi-Yonetimi...-Mustafa-EROL
Eleştirel Medya okuryazarlığı Abdurrahman Şahin
Ulusal ve Uluslararası Haberlerde Medyadaki Önyargı ve Propaganda Nasıl Saptanır
*Otosansür: Bir kişi yada kurumun, açık bir baskı olmadan kendi kendine, çalışmalarına (kitap, film vs.)
sansür uygulamasıdır.

Benzer belgeler

Medya ve Bilgi Kirlili¤i Nagehan Alç

Medya ve Bilgi Kirlili¤i Nagehan Alç gerçektir. İşte bu yüzden liberal medya, dinci medya, yandaş medya, kartel medyası, merkez medya gibi etiketler dillerde dolaşmaktadır. Haberlerde önyargıların farklı biçimlerine rastlamak mümkündü...

Detaylı