5. E-TICARET KONFERANSININ ANA TEMASI E

Transkript

TÜRKİYE’NİN E-TİCARET REFERANSI
HAZİRAN-TEMMUZ 2016 - SAYI 15
5. E-TİCARET KONFERANSININ
ANA TEMASI E-CRM
ve DİJİTAL DÖNÜŞÜM OLDU
MÜŞTERİLER DİJİTALLEŞTİ,
YA CRM ?
TÜRKIYE E-TICARET PAZARINDA
PERAKENDENIN PAYI BÜYÜMEYE
DEVAM EDIYOR
Müşteri Başarı
Platformuna
Hoş Geldiniz
Müşterilerinizle yepyeni yollarla bağlantı kurun
Daha fazla bilgi için İş Geliştirme Danışmanımız
Naz Myard'la iletişime geçebilirsiniz.
[email protected] - +90 850 2825678
5. E-Ticaret Konferansı’nda E-CRM ve Dijital
Transformasyon konuşuldu
İnternetle birlikte hayatımıza giren e-ticaret kavramı, teknolojik gelişmelere
bağlı olarak değişim ve gelişim sürecini devam ettiriyor. Ekonomik büyüklüğü her geçen gün artan E-ticaret sektörü, kendi dinamiklerine özgü konuların yanı sıra, genel ekonomik trendlerin de etkisiyle şekilleniyor.
İnternet tabanlı bir iş kolu olarak, internet kullanma alışkanlıklarını ve tüketicilerin dijital iletişim ortamlarında bıraktığı ayak izlerini takip edilmesi, verimli
bir müşteri deneyimi startejisi için zorunluluk halini aldı. Bu nedenle web iletileri, eposta ve sosyal medya gibi iletişim kanallarının kullanımı ve mevcut
müşterilere yönelik satışları arttırmak için E-CRM uygulamaları, sektörün
gündemini oluşturan konular arasında yerini aldı.
Son birkaç yılda iş dünyasında sıklıkla telaffuz edilen kavramlardan diğeri ise;
dijital transformasyon da e-ticareti etkileyen gelişmeler arasında yerini çoktan aldı.
Bu gelişmelere paralel olarak, 17 Mayıs tarihinde beşinci kez hataya geçirdiğimiz E-Ticaret Konferansının ana teması; E-Ticarette E-CRM ve Dijital
Transformasyon”du.
E-CRM ve Dijital Transformasyon başta olmak üzere, farklı konularda başarılarıyla öne çıka kişi ve kuruluşları katılımcılarla buluşturan konferans, Salesforce ve Formalis’in değerli katkıları, T-Soft, ODC ve Sorun’un desteğiyle
gerçekleşti.
Başta bankacılık ve e-ticaret olmak üzere farklı sektörlerde ön plana çıkan
e-crm uygulamaları, dijital transformasyon, E-ticaret ve E-bankacılık arasınMeltem Karateke daki benzerlikler ve farklılıklar, Omnichannel uygulamalar, çok kanallı dağıe-commerceturkey.com tım kanalları yönetimi, dünyadaki teknolojik gelişmelerin E-CRM stratejileriGenel Yayın Yönetmeni ne etkisi ve başarı hikayeleri bu yıl ele alınan konular arasındaydı.
5. E-Ticaret Konferansı’na özel içerikle hazırlanan commerceturkey.com
dergisinin bu sayısında konferansa dair detayların yanı sıra, sektörel gelişmeler ve e-ticarete dair ilginizi çekeceğini düşündüğümüz dosya konularını
bulabilirsiniz.
HAZİRAN / TEMMUZ 2016 - E-COMMERCETURKEY.COM 3
İÇİNDEKİLER
HAZİRAN - TEMMUZ 2016
Yönetim
İMİ Fuarcılık Hizmetleri Ltd. Şti
Adına İmtiyaz Sahibi:
Dr. Adnan Öztürk
Genel Yayın Yönetmeni (Sorumlu)
Meltem Karateke
5. E-TİCARET KONFERANSININ ANA TEMASI
E-CRM VE DİJİTAL DÖNÜŞÜM OLDU
24
31
Tasarım
IMI Fuarcılık
Katkıda Bulunanlar
Ceyhan Taşçı, Hande Akkuş
Reklam Satış ve Pazarlama
Ceyhan Taşçı
İMİ Fuarcılık Hizmetleri Ltd. Şti
Kayışdağı Cad. Çamlıevler Sitesi,
Ardıç Blok D: 15
Ataşehir İstanbul
Tel: 0216 575 59 42
[email protected]
MÜŞTERİLER
DİJİTALLEŞTİ, YA CRM ?
Yayın Türü: Yerel, süreli, yıllık
Reklamlar, reklam veren şirketin sorumluluğundadır.
Dergimizde yayımlanan yazılar, kaynak belirtilmek
suretiyle kullanılabilir.
Fotoğraflar izin alınmadan kullanılamaz.
Call Center Life, Basın Meslek İlkeleri’ne
uymayı taahhüt eder.
34
TÜRKIYE E-TICARET
PAZARINDA
PERAKENDENIN PAYI
BÜYÜMEYE DEVAM EDIYOR
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
KISA KISA
10 INTERNET KULLANICISINDAN 6’SI MÜŞTERI ADAYI...
pıldığı ilk yıllarda yüzde 40’lar seviyesindeyken, 2010’da yüzde 60’a kadar yükseldi, aynı seviyeyi bugüne kadar korudu.
Araştırmanın ilk yıllarında, mağazadan görerek alma, güvenlik ve diğer kaygılar gerekçesiyle online mağazalardan boş sepetle çıkanların
oranı yüzde 90’lar seviyesindeyken, son yıllarda bu oran düzenli olarak düşmeye başladı. 2010 yılında Türk internet kullanıcılarının sadece
yüzde 15’i online dükkanlardan mal ve hizmet satın alırken, bu oran
2015’te yüzde 33.1’e kadar ulaştı.
İnternetten alışveriş yapanların yüzde 57,4’ü giyim ve spor malzemesi, yüzde 27’si seyahat bileti, araç kiralama, otel rezervasyonu, yüzde 25,5’i mobilya, oyuncak, beyaz eşya , yüzde 22,4’ü cep telefonu ve
elektronik araçlar, yüzde 18,4’ü de kitap, dergi, gazete satın aldı.
Her 10 internet kullanıcısından 6’sının online mağazaların öncelikli
müşteri adayları arasında yer aldığı, e-ticaret sitelerine girip boş sepetle ayrılanların oranının 2010 yılından beri düzenli olarak azaldığı
belirlendi.
TÜİK’in 2005 yılından beri 16-74 yaş grubuna yönelik yaptığı “Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması”na göre, Türk internet
kullanıcıları, alışveriş yapmasa da online pazarlarda gezmeyi seviyor.
Dijital vitrinlerde sörf yapan internet kullanıcısı oranı araştırmanın ya-
CARDTEK, ‘TÜRKİYE’NİN ÖDEME
YÖNTEMİ’NE HAZIR!
Bankalararası Kart Merkezi, Türkiye’nin ulusal ödeme yöntemi TROY’u Nisan ayında hayata geçirdi. Ulusal bir marka
olarak tüketicilere sunulması planlanan TROY’un e-ticaret
ödeme işlemlerinde kullanımı ile ilgili ilk entegrasyon Cardtek
e-ticaret ödeme sistemi ile gerçekleştirildi. TROY sistemine
entegrasyon için bankaların tüm ödeme altyapılarının sisteme entegre edilmesi gerekiyor. Cardtek, ürün ve hizmetlerini
kullanan bankaların TROY sistemine hızlı ve düşük maliyetle
entegre olabilmesi için hazırlıklarını tamamladı. Ayrıca TROY
e-ticaret ödeme sistemine entegre olan ilk şirket Cardtek oldu.
Türkiye’nin ilk ulusal ödeme yöntemi olarak heyecanla beklenen TROY çok kısa bir süre sonra cüzdanlarda yerini almaya
başlayacak. Entegrasyonun tamamlamasıyla, bankalar TROY
kartları tüketicilerle buluşturmadan önceki prosedürleri Cardtek çözümleriyle yerine getirebiliyor. Bankaların kartlarını
piyasaya sürmeden önce farklı ödeme yöntemlerine uygunluğunu test edebilmesini sağlayan Cardtek çözümü Cardtek
EMVAnalyzer ürünlerine TROY Analyzer da eklendi. TROY
Analyzer sayesinde müşterilerine TROY kart alternatifi sunmak isteyen bankalar, tüm kalite kontrol prosedürlerini gerçekleştirerek operasyonel giderlerini azaltacak; TROY kart
ürünlerini, sertifikasyon süresini kısaltarak daha hızlı piyasaya
sürebilecek.
Türkiye’nin ilk cachback sitesi (alışveriş yapana para veren site) Avantajix.com’un kurucu ortağı Güçlü Kayral, vitrine bakmakla yetinen
internet kullanıcısı ile alışveriş yapan kullanıcı oranları arasındaki makasın hala çok açık olduğunu belirterek, “Türk internet kullanıcısının
yüzde 60’ı e-ticaret sitelerine girip çıkıyor, yani öncelikli müşteri adayı
durumunda. E-ticaret müşterisi olan internet kullanıcısı oranı ise yüzde 33. Hala yüzde 27’lik bir kesim dijital vitrinlere bakmakla yetiniyor.
Bu kullanıcıların kaygıları giderilir, e-ticaretin avantajları doğru anlatılırsa onlar da sanal mağazaya çekilebilir.” dedi.
BARCO’NUN CLICKSHARE CİHAZI İLE
KABLOSUZ BİR YAŞAM BAŞLIYOR.
Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre, bir yıl içerisinde üç milyar
toplantı gerçekleşirken ve bu toplantılarda katılımcıların yüzde 71’i kendini verimli hissetmiyor. Bu nedenle
Fortune 500 şirketleri yılda 75 milyon
dolar zarar ediyor.
Bu verilerin ışığında Barco tarafından yakın geçmişte Amsterdam ISE ve
Las Vegas CinemaCon fuarlarında tanıtılıp büyük ilgi gören ClickShare’in
üç modelinden CS-100 ve CSE-200 küçük ve orta ölçekli toplantılar için
tasarlanırken, CSC modeli ise daha büyük toplantılar için geliştirildi.
Toplantılarda katılımcıların bilgisayarlarına USB girişi ile kolaylıkla bağlayıp, diğer katılımcılarla ana ekran üzerinden görüntü paylaşmalarına
olanak verebilecekleri modellerden tek butonlu CS-100; 8 adet bağlantı
kapasitesiyle, Full HD olarak ana ekrana tek bir görüntü yansıtarak küçük
ölçekli toplantılar için en ideal çözümü sunuyor.
16K Elektronik Görüntü Sistemleri A.Ş. Barco Ürün Müdürü Burak Karcıoğlu, ClickShare kablosuz cihazların hem bağlantı yapabilme sayısı ile
hem de aynı anda ekranı bölebilme özellikleri sayesinde farklı kullanıcının
ekran görüntüsünü aynı anda ana ekran üzerinde paylaşabilmesi yeteneğiyle küçük veya büyük ölçekli toplantılar için aranılan çözümü sunduğunu kaydediyor.
KISA KISA
D&R E-KİTAP DEVİ KOBO’YU TÜRKİYE’YE GETİRDİ!
D&R, dünyanın en seçkin e-kitap platformunu ve cihazlarını Türkiye’deki okuyucuyla buluşturmak için e-kitap dünyasının devi Kobo ile
işbirliği yaptığını açıkladı.
D&R CEO’su Kürşat Demircioğlu, Kobo ile işbirlikleri hakkında şunları söyledi: “Kobo’nun okurlarına olan bağlılığı, kullanıcıları için üstün
bir okuma deneyimi yarattı. Türkiye’nin en büyük kitap ve medya perakende şirketi olan D&R için de bu çok önemli. Kobo’nun felsefesi
teknoloji ile kelimeler arasında pozitif bir ilişki yaratması üzerine temellendirilmiş. Bu ilişki bize çok daha fazla okuyucuya ulaşma imkânı sağlayacak. Toplumumuzda kitap okumayı daha fazla sevdirme
ve arttırma D&R’ın misyonlarından biridir. Bu misyonumuza destek
verecek olan yayıncılık dünyasındaki bu evriminin bir parçası olmaktan dolayı son derece heyecanlı ve gururluyuz.”
Rakuten Kobo’nun Başkanı ve CEO’su Michael Tamblyn ise “Dünya çapında sayıları her geçen gün hızla artan e-kitap okuyucuları ve yayıncılık dünyasının güvenilir isimleriyle yaptığımız işbirlikleri sayesinde ya-
EARLYBIRD, EN BÜYÜK YATIRIMI
GENÇLERE YAPIYOR Avrupa’nın en büyük girişim
sermayesi şirketlerinden Earlybird Venture Capital ortakları
Evren Üçok ve Cem Sertoğlu,
Çırağan Sarayı’ndaki etkinlikte üniversite öğrencileriyle girişimcilik ekosistemi üzerine
keyifli bir sohbet gerçekleştirdi.
Etkinliğe moda e-ticaretinin lideri Trendyol.com katılım göstererek deneyimlerini gençlerle
paylaştı.
Etkinliğe Evren Üçok ve Cem
Sertoğlu’nun yatırım yaptığı şirketler arasından, moda
e-ticaretinde sektör lideri olan
Trendyol, mobilya e-ticaretinin
en hızlı büyüyen
şirketi Vivense,
yılda 2 milyon
şehirlerarası
otobüs bileti satarak sektör lideri haline gelen
Obilet ve internet
üzerinden açık
arttırma ile gayrimenkul satışı
yapan Tapu.com kurucuları da
katılarak deneyimlerini gençlerle paylaştı.
Bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilen etkinlik sonucunda, bugüne
kadar katılan öğrencilerden 15’i
Earlybird’de ve şirketlerinde iş
ve staj olanaklarına kavuştu.
Geleceğe yatırım yapmanın en
iyi yolunun gençlere yatırım
yapmaktan geçtiğini ifade eden
Earlybird ekibi, inandıkları girişimciyi başarıya götürmek için
tam destek verdiklerini vurguladı.
kaladığımız yükselişi devam ettirmekten memnunuz. Kitap ve okuma
sevgisini yaymayı ve D&R ile yaptığımız işbirliğiyle devam ettirmeyi
dört gözle bekliyoruz” dedi.
DETAYSOFT YENI E-DÖNÜŞÜM ÇÖZÜMÜ
ILE MUTABAKAT SÜREÇLERINDE
YÜZDE 80 TASARRUF SAĞLIYOR
Detaysoft,
e-dönüşüm çözümleri
kapsamında müşterilerine sunduğu
yeni e-mutabakat
çözümü ile mutabakat süreçlerinin
iş yükünde yüzde
80 oranında tasarruf sağlıyor.
Türkiye’de genellikle e-posta yolu
ile yapılan ve hem
maliyet hem de iş
yükü
anlamında
oldukça fazla çaba gerektiren
mutabakat süreçleri artık otomatik olarak SAP sistemine entegre biçimde tamamlanabiliyor.
E-fatura ve e-defter gibi birçok
e-dönüşüm çözümü konusunda şirketlere farklı iş modelleri
sunan Detaysoft, yeni e-mutabakat çözümü ile mutabakat
işlemlerinin online ortamda tamamlanmasını sağlıyor.
Kendi Ar-Ge merkezlerinde müşterilere özel çözümler geliştirdiklerini
belirten Detaysoft
Genel Müdürü Alkin Aksoy, “Ülkemizde mutabakat
süreçleri genellikle
e-posta üzerinden
onay alınarak yapılıyor. Bir firma iş
yaptığı başka bir
firmaya
e-posta
göndererek bakiyeye ya da alacak
verecek konusuna dair onay istiyor. E-postayı alan yetkili kontrolleri yapıp karşı tarafa yine
e-posta göndererek mutabakat
sağlıyor. Bu nedenle, yüzlerce
hatta binlerce firma ile iş yapan
şirketler için mutabakat süreçleri hem zaman hem de iş yükü
anlamında çok büyük bir maliyet
olabiliyor” dedi.
KISA KISA
ÇIPLI KIMLIK HERKESI E-IMZA ILE TANIŞTIRACAK
Türkiye’nin e-dönüşüm süreci kapsamında uygulanmaya başlanan nüfus cüzdanları yerine geçecek yeni çipli kimlik sistemi
ile vatandaşlar kimliklerine elektronik imzalarını yükleyebilecek ve imza gerektiren
işlemlerde kullanabilecek.
Türkiye’nin e-dönüşüm sürecinde bir devrim olduğunu söyleyebiliriz.
Bugün sadece E-GÜVEN olarak e-imza ile ayda ortalama 10 milyon
doğrulama ve 550 bin mobil imzalama işlemi yapıyoruz. e-İmza ile
devletler vatandaşlara, şirketler de müşteri ve çalışanlarına daha iyi
hizmet veriyor. Yeni çipli kimliklerle bireyler tarafında e-imza kullanımı
çok daha fazla yaygınlaşacak.”
Türkiye’nin ilk elektronik imza üreticisi
E-GÜVEN’in Genel Müdürü Can Orhun,
çipli kimlik kullanımına geçişin önemli bir
aşama olduğuna dikkat çekerek şunları
ifade etti:“Türkiye’deki ilk e-imzayı üretmemizin üzerinden geçen 11 yılın sonunda çipli kimliklere geçtiğimiz 2016 yılını,
Türkiye’de ilk kez E-GÜVEN tarafından üretilmeye başlanan elektronik
ve mobil imzalara ilişkin verileri içeren Bilgi Teknolojileri ve İletişim
Kurumu’nun (BTK) 2015 son çeyrek raporuna göre ise 2015 Aralık
sonu itibarıyla 1.644.705’i elektronik imza ve 396.247’si mobil imza olmak üzere toplam 2.040.952 elektronik sertifika oluşturuldu. 2015 yıl
sonunda bir önceki yıla göre elektronik sertifika sayısında toplamda
yüzde 24 oranında artış gerçekleşti.
INTEL, TÜRKIYE’NIN HAYAL HARITASI VE GIRIŞIMCILIK DNA’SINI ÇIKARDI
Intel; Türkiye’de inovasyon ve girişimcilik
kültürünü geliştirmek, hayaller ile girişimcilik arasındaki bağlantıyı ortaya koymak
amacıyla ülke çapında kapsamlı bir Hayal
Haritası ve Girişimcilik DNA’sı araştırması
gerçekleştirdi. Türkiye’nin ne tür hayaller
kurduğunu, hayallerin yok olma ya da girişimcilik fikrine dönüşme noktasında geçirdiği dönüşümü ortaya koymayı amaçlayan
araştırmada, 10 şehirden 8-55 yaş arası
yaklaşık 2 bin kişi ile görüşüldü.
Türkiye’de ilk kez yapılan ve Future Bright ile
gerçekleştirilen araştırmaya göre, hayallerimiz meslek odaklı. Girişimcilik fikirlerine
dönüşebilecek “üretken” hayal kurabilenlerimizin oranı yalnız yüzde 15.
Üniversite öğrencileri özelinde gerçekleştirilen “girişimcilik” kapsamındaki araştırma
sonuçları ise umut vaat ediyor. Toplumun
genelinin aksine üniversite öğrencilerinin
yüzde 78’i girişimci olma fikrine sıcak bakıyor ve en çok teknoloji destekli sektörlerde
girişimci olmak istiyor. Üniversite öğrencilerinin yüzde 60’ı ‘Türkiye’den milyar dolarlık
şirket çıkar mı?’ sorusuna evet yanıtını veriyor.
Ekonomimizin yaratıcı teknolojilere dayalı
olarak gelişmesi ve teknolojiyi sadece tüketen değil üreten bir toplum haline gelmemiz
için büyük hayaller kurup bunların peşinden
koşmak gerektiğini belirten Intel Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın, “Çocukluğumuzda
girişimcilerin teknolojik gelişmeleri yakından takip edebilecekleri, deneyimleyebilecekleri ortamlar oluşturmamız, üniversite
öğrencilerine ihtiyaç duydukları danışmanlığı sağlamamız gerekiyor” dedi.
bile yeterince hayal kurmuyoruz. Oysa yaratıcılığın yolu, yeni fikirler geliştirmekten,
girişimciliğin yolu ise hayal kurmaktan
geçiyor. Intel Türkiye olarak vizyonumuzu
‘Türkiye’den milyar dolarlık teknoloji girişimleri çıkarmak!’ şeklinde belirledik. Ülke
olarak genlerimize işlemiş olan ‘başımıza
icat çıkarma!’ kültürü çocukluktan itibaren
hayal kurmamaktan ya da kurduğumuz
hayallerin peşinden koşmamamızdan kaynaklanıyor. Toplumumuzda hayal kurma
alışkanlığını geliştirmemiz, çocuklarımızın
hayallerine eğitimle destek vermemiz ve
hayal ettiklerini geliştirebilecekleri ortamlar
sunmamız önemli. Ekonomimize derinlik
kazandıracak girişimler yaratabilmek için
kamu, özel sektör ve üniversite işbirliğini
maksimum düzeye çıkarmamız, potansiyel
Her 10 katılımcıdan 5’i en büyük hayalinin
“sadece bir meslek sahibi olmak” olduğunu
söylüyor. Katılımcıların hayale meslek ve
maddiyat odaklı yaklaşmalarının temel nedeni ise, “geleceği güvence altına alma kaygısı.” Hayalini meslek olarak tanımlayanların
en fazla (yüzde 16) tercih ettiği meslek öğretmenlik ve (yüzde 16) doktorluk olurken,
bunları futbolcu/sporcu/antrenör (yüzde 9),
sanatçı, pilot ve polis olmak (yüzde 7) izliyor.
Hayali maddiyat odaklı düşünenlerin en fazla kurduğu hayal ise kendi işinin sahibi (yüzde 9) olmak. Katılımcılar para kazanmanın
yolunun kendi işini kurmaktan geçtiğine
inanıyor. Yine her 2 kişiden biri; hayal kurmak için kişinin “geçim derdinin olmaması”
gerektiğini düşünüyor.
Intel Türkiye Hayal Haritası’nın en önemli
bulgularından bir diğeri ise girişimciliğin bir
alternatif olarak aklımıza dahi gelmemesi.
Araştırmaya katılanların yüzde 78’i girişimciliği aklından bile geçirmemiş. Girişimciliği
düşünen katılımcıların ise yaklaşık 3’te 1’i
fikrini kimse ile paylaşmıyor.
Fikri olanların yüzde 21’i arkadaşıyla, yüzde
19’u babasıyla, yüzde 14’ü eşi/sevgilisi, yüzde 7’si ise annesiyle paylaştığını söylüyor.
KISA KISA
ÇALIŞAN KADINLARIN EN YOĞUN
KULLANDIĞI E-TICARET SITESI
HEPSIBURADA.COM
Müşterilerine 27 farklı kategoride 1 milyondan fazla ürün sunan
hepsiburada.com, çalışan kadınların online alışverişte en yoğun kullandığı e-ticaret sitesi oldu. Araştırma şirketi Barem, çalışan kadınların online alışverişi ne kadar tercih ettikleri hakkında bir araştırma
yaptı. Araştırma kapsamında görüşülen kadınların yüzde 68’inin internetten alışveriş yaptığı ortaya çıkarken, en yoğun kullanılan e-ticaret sitelerinin başında ise hepsiburada.com yer aldı.
Çalışan kadınlar kişisel ve ev ihtiyaçlarını, iş hayatının yoğun temposu nedeniyle e-ticaret sitelerinden yaptıkları alışverişlerle karşılıyor.
Barem, çalışan kadınların e-ticaret alışkanlıklarını ölçmek üzere internet ve cep telefonu kullanan, 25-55 yaşları arasında toplam 251
katılımcı ile görüştü. Araştırmada çalışan kadınların yüzde 68’i internetten alışveriş yaptığını söylerken, bu oran 25-34 yaş grubundaki
çalışan kadınlarda ise yüzde 72’ye çıktı. Ayda en az 1 kez internetten alışveriş yapanların oranı yüzde 36 olarak belirlendi. “En yoğun
kullandığınız e-ticaret sitesi hangisi” sorusuna cevap veren çalışan
kadınların yüzde 48’i, hepsiburada.com’u en yoğun olarak alışveriş
yaptığı ilk 3 site arasında saydı. Hepsiburada.com bu oranla rakiplerinin önünde yer aldı.
Kadınların yüzde 37’si e-ticaret sitelerinden kendileri için en çok giyim eşyası alıyor. Giyim ve aksesuar ürünleri, hepsiburada.com’da
da kadınlar tarafından en çok tercih edilen ürünlerin başında geliyor.
110 marka ve yaklaşık 200 bin ürünle büyük bir koleksiyon oluşturarak moda kategorisinin lansmanını yapan hepsiburada.com, kadınların moda alanındaki tüm ihtiyaçlarını karşılıyor.
ENUYGUN.COM TÜRKIYE’DE 4 MILYON UÇAK BILETI SATACAK,
WINGIE ILE DÜNYAYA AÇILACAK
Kullanıcıların 1.000’in üzerinde havayolu şirketi arasından kendileri için en uygun uçak
biletini kolayca bulup hızlı ve güvenli şekilde
satın almalarını sağlayan Enuygun.com, aylık
7,5 milyon ziyaretçisi ve 40 milyonun üzerinde sayfa gösterimiyle dikkat çekiyor. Hizmet
kalitesi ve en uygun fiyat yaklaşımı ile her ay
200.000’i aşkın kullanıcının uçak bileti alımı
için tercihi olan Enuygun.com, Türkiye’de alınan her 40 yurt içi uçak biletinden 1’ini satma
başarısını gösteriyor. 2016 yılında uçak bileti
satışında 4 milyon barajını aşmaya odaklanan Enuygun.com, bu sene ortasında yurt dışına açılacağı Wingie.com ile beş yıl sonunda
dünya genelinde 5 milyon uçak bileti satmayı
hedefliyor. İnternet kullanıcıları, web sitesi dışında “Uçak Bileti by Enuygun” Android ve iOS
uygulamaları sayesinde akıllı cihazları üzerinden de kendileri için en uygun uçak biletine
kolaylıkla ulaşabiliyor.
Enuygun.com CEO’su Çağlar Erol, “Teknolojinin gelişimi ve İnternet’in yaygınlaşması
özellikle son yıllarda turizm ile havacılık alanlarında hizmet ve iş yapış biçimlerini büyük
Turizm ve havacılık sektörlerinde yaşanan
bu gelişime en uygun iş modellerinden biri
ise 2008 yılında kurulan ve TÜRSAB’a bağlı A sınıfı seyahat acentesi ve aynı zamanda
IATA üyesi olan Enuygun.com. Kullanıcılarının
1000’den fazla havayolu şirketinin biletlerini
bir kaç tıkla karşılaştırıp, kolayca satın aldığı
Enuygun.com, havayolu şirketlerinden sonra
Türkiye’nin en büyük uçak bileti sitesi konumuna geldi. Şirketimiz Türkiye’deki her 40
yurt içi uçak biletinden 1’ini satma başarısını
gösteriyor” dedi.
ölçüde değiştirmeye başladı. Yaşanan değişimler turizm ve havacılık sektörlerini geliştirirken tüketiciler cephesinde ise kolaylığı ve
bütçe tasarrufunu getirdi. Hatta kısa bir süre
önce açıklanan global online ticaret araştırması verilerine göre Türkiye, %60’lık oran ile
online alışverişte en fazla seyahat satın alınan
ülkeler arasında 3. sırada yer alıyor. Bu veri de
bahsettiğim değişimi net biçimde özetliyor.
Enuygun.com COO’su Nihan Erol ise Türkiye’de İnternet’ten uçak bileti alan kullanıcıların
bir analizini yaptıklarını belirterek, “Enuygun.
com’dan uçak bileti alanların %64’ünü erkekler, %36’sını ise kadınlar oluşturuyor. Kullanıcıların yaş aralığına baktığımızda ise 19-29
yaş arasındaki kişilerin bizden uçak bileti
alanların %44’ünü oluşturduğunu görüyoruz.
İnternet üzerinden uçak bileti en çok pazartesi günleri satın alınıyor. Kullanıcılarımız gün
içinde her saat Enuygun.com’dan uçak bileti
alıyor.” şeklinde konuştu.
KISA KISA
KIŞIYE ÖZEL KURYE
UYGULAMASI KURYEM ILE
HAYATI KOLAYLAŞTIRIYOR
EMC TÜRKIYE ÜLKE MÜDÜRÜ
SINAN DUMLU OLDU
EMC Türkiye, BT alanında hem Türkiye’de hem de bölgede
önemli bir tecrübe edinmiş olan, sektörün saygın isimlerinden Sinan Dumlu’nun 1 Mart’tan itibaren Ülke Müdürü
olarak görev almaya başladığını duyurdu. Dumlu, son olarak Avaya’da Doğu Akdeniz bölgesinde 9 ülkeden sorumlu
olarak çalışıyordu.
EMC Suudi Arabistan, Mısır, Libya ve Türkiye (SELT) Bölgesinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Mohamed Talaat, “Türkiye’deki dijital dönüşüme katkı sağlamak, müşterilerimizin
iş yaşamlarında pozitif etkide bulunmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu doğrultuda 25 yılı aşkın tecrübesiyle Sinan Dumlu’nun EMC Türkiye ekibine katıldığını duyurmaktan onur duyuyorum. EMC’nin en hızlı büyüyen ülkelerinden
biri olan Türkiye’de tecrübesi ve mükemmelliği ile tüm ekibe çok şey katacağına eminiz.
Sinan’ın gelişinin ardından kanalla birlikte büyüme sürecine devam edeceğimize inanıyoruz” dedi.
Kişiye özel bir asistan gibi çalışan kişiye özel kurye uygulaması Kuryem ile hayatınız kolaylaşacak. Tek yapmanız gereken Kuryem’i kullanarak
en yakın mesafedeki motorlu kuryeyi çağırmak.
Volkan Eyüboğlu ve Erkin Deveci tarafından kurulan Kuryem, aralarında kurye ve kargo sektöründen deneyimli isimlerin de bulunduğu 6 kişilik iş geliştirme ekibi ve 8 kişilik yazılım ekibi
tarafından 6 ayı yazılım, 3 ayı analiz olmak üzere
toplamda 9 aylık bir çalışma sonucunda geliştirilmiş bir uygulama. 300.000 TL tohum yatırım
ile yola çıkan ve yaklaşık 1 aydır aktif olarak çalışan Kuryem, kullanıcılar ve taşıyıcılar için Android ve IOS uygulamaları da dahil 4’ü mobil, 4’ü
web olmak üzere 8 platformda aynı anda kullanıma sunuldu.
İstanbul içinde bulunduğunuz yere kolayca cepten ve webden kurye çağırmanızı sağlayan Kuryem’de ücretlendirme, gönderim hızı, mesafe ve
gönderi hacmine göre değişiklik gösteriyor. Normal kurye hizmeti ile 45 – 210 dakika arasında
teslimat sağlanırken, ekspres ile bu süre 45 ila
90 dakika aralığına iniyor. Bu hizmeti günün her
saatinde sağlayan Kuryem aynı zamanda hafta
sonları da hizmet veriyor. Kuryem’de ödeme,
kullanıcının isteğine göre uygulama üzerinden
kredi kartıyla yada her seferinde ödeme yapmak
yerine bir seferliğine sisteme para yatırarak bakiyem seçeneğiyle yapılabiliyor. Kuryem ise bu
hizmet karşılığında taşıyıcılar üzerinden kullanıcıya yansıtılmayan belirli bir komisyon ücreti
alıyor.
EMC Türkiye Ülke Müdürü Sinan Dumlu ise şunları söyledi: “Yıllar içerisinde edindiğim
tecrübeyi EMC gibi köklü ve bulunduğu sektörün lideri olan bir şirkette değerlendireceğim için oldukça mutluyum. Yeni nesil depolama teknolojilerinde EMC’nin liderliğini
pekiştirerek, şirketlerin dijital dönüşümüne önderlik edecek çözümler ve danışmanlık
hizmetleri sunarak yardımcı olmaya devam edeceğiz.”
LOGO YAZILIM, WIRECARD’LA IŞBIRLIĞI YAPARAK
SANAL TICARETTE ÖDEME KOLAYLIĞI SUNUYOR.
Logo Yazılım, özel ödeme
sistemi sağlayıcısı Wirecard Türkiye ile yazılım
tabanlı hizmetleri için çözüm ortaklığı anlaşması imzaladı. Wirecard’ın
sunduğu ödeme sistemi
sayesinde, e-ticaret sektöründe faaliyet göstermeyen fakat internet üzerinden kredi kartıyla ödeme
kabul eden küçük firmalar
da, özel oranlı sabit komisyon ödeyerek, satış ve
tahsilat sürecini kolaylaştırabilecek. Logo’nun ERP
ürünleriyle entegre çalışacak Wirecard ödeme sistemi; e-fatura veya sanal POS kullanılarak
yapılan her tahsilat işlemi için bankaya
komisyon ödeme ve tek tek bankalarla
muhatap olma zorlunluluklarını ortadan
kaldıracak.
İşbirliği hakkında bilgi
veren Logo Yazılım İcra
Kurulu Başkanı M. Buğra Koyuncu, “Bizim en
önemli rekabet avantajımızı, güçlü iş ortaklarının
yer aldığı ekosistemimiz
ve gelecek için yenilikçi
çözümler
geliştirmeye
yönelik çabalar oluşturuyor. Markamız çeşitli
sektörlerden
şirketlere
hizmet vererek ve işbirliği
yaparak, büyümeye devam ediyor. Bu kapsamda, Logo’yla mükemmel
bir uyum yakalayacağını
düşündüğümüz Wirecard
işbirliğini duyurmaktan mutluluk duyuyoruz. Birlikte, iş yazılımı ve ödeme çözümlerini tek bir kaynaktan sunarak, e-fatura
veya sanal POS işlemlerinde kolaylık sağlayacağız.” dedi.
KISA KISA
NT’DEN BIR ILK: WHATSAPP’TAN IŞ BAŞVURUSU
sağlayan NT; WhatsApp’tan İş Başvurusu
alarak adayların kolayca başvuru yapabilmeleri için yeniliklerine hız kesmeden devam ediyor.
Eğitim ve Kültür Perakendecisi NT, teknolojinin getirdiği yenilikleri iş hayatına taşımaya devam ediyor. Mobil iletişim uygulaması WhatsApp üzerinden iş başvurularını
alacak olan NT, bu uygulamasıyla bir ilki
daha gerçekleştirmiş olacak.
Hayatımızı kolaylaştıran uygulamalar artık iş dünyasının da vazgeçilmezi olmaya
aday. 67 ilde 145 Mağazası bulunan eğitim
ve kültür severlerin buluşma noktası NT,
WhatsApp üzerinden iş başvurularını kabul ederek sektörde bir ilke imza attı. 2015
yılında başlattığı “Karekod” uygulamasıyla geçtiğimiz yıl yüzlerce kişiye istihdam
NT İnsan Kaynakları Müdürü Mustafa
Zıbak; “Uyguladığımız İK yöntemleriyle sektörde her zaman fark yaratmayı ve ekibimizde çalışmak isteyenlerin
bize daha kolay ulaşmasını hedefliyoruz.
WhatsApp’tan başvuru yapmak isteyenler, videolarını çekerek bize CV’lerini ulaştırabilecekler. Bu uygulamayı şu anda iş
başvurusu için kullanan ilk ve tek şirketiz.
Amacımız; daha çok kişinin daha hızlı bir
şekilde bize ulaşmasını sağlayarak istihdamı artırmaktır. Geçtiğimiz yıl “Karekod”
ile iş başvurusu yapanlar arasından yüzlerce kişiye istihdam sağladık. WhatsApp
uygulaması ile bu sayıyı daha da yukarılara çekmek istiyoruz. NT olarak her geçen
gün büyümeye devam ediyoruz ve gücümüzü ekip arkadaşlarımızdan aldığımıza
inanıyoruz. Teknoloji hayatımızda bu kadar
söz sahibiyken İK alanında teknolojiyi görmezden gelemeyiz. İlerleyen dönemlerde
de potansiyel çalışanlarımızın bizlere ulaşmalarını kolaylaştırmaya devam edeceğiz.” dedi.
OFISINIZI BULUTA TAŞIMANIN TAM ZAMANI
Bulut CRM uygulaması
Ofisim.com, yakaladığı iş fırsatlarını satışa
dönüştürmek isteyen
KOBİ’ler için yepyeni
bir kampanya başlattı.
Bu kampanya dahilinde işletmeler, 30 gün
boyunca hiçbir risk almadan Türkçe CRM uygulaması Ofisim.com’ u
diledikleri gibi ücretsiz
deneme imkanı buluyor. KOBİ’lerin satış, pazarlama ve diğer iş
süreçlerini bulut üzerinden kolay ve pratik bir şekilde yönetebilmelerini sağlayan
Ofisim.com, şirketlerin verilerine online
bankacılık hizmeti düzeyinde güvenli şekilde ulaşmalarına imkan tanıyor. Uygun
aylık kiralama maliyetleri ile emlak, otomotiv,
pazarlama, endüstri,
danışmanlık ve turizm
gibi birçok farklı sektöre
rekabet avantajı sağlıyor
İşletmelerin şirket verilerine online bankacılıkta olduğu gibi üst düzey
güvenlik seviyesinde
erişebilmelerini sağlayan Ofisim.com, internet üzerinden birkaç dakika içinde üyelik
gerçekleştirilerek kullanılabiliyor. Aylık
kiralama modeli ile kullanıcılarına hizmet
veren Ofisim.com, CRM konusunda rakiplerine oranla en uygun maliyet avantajını
da beraberinde getiriyor.
E-TICARETIN BÜYÜK
USTALARI NETWORKDRY
IÇIN BIR ARAYA GELDI
Türkiye e-ticaret sektörünün ve iş dünyasının
birçok başarılı isminden yatırım alan online
kuru temizleme girişimi Networkdry, basın ve
yatırımcıları buluşturan bir davet ile kamuoyuna tanıtıldı.
Aralarında geçtiğimiz yıl 589 milyon dolara
satılarak, Türkiye internet tarihinin en yüksek
değerli şirketi unvanına sahip olan Yemeksepeti’nin kurucusu ve CEO’su Nevzat Aydın, 2011
yılında 217 milyon dolara eBay’e satılan Gittigidiyor’un kurucuları Burak Divanlıoğlu, Serkan
Borançılı ve Aydonat Atasever, Markafoni’nin
yaratıcısı Sina Afra gibi internet duayenleri ile
Fiba Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Özyeğin ve Türkiye’nin en büyük 150 şirketinden
biri olan Multinet’in Yönetim Kurulu Başkanı
Şevket Başev’in de bulunduğu bir grup yatırımcı Türkiye’nin online kuru temizleme ağı
Networkdry için bir araya geldi.
Halihazırda İstanbul, Ankara, İzmir ve Aydın’da
100’e yakın sözleşmeli üye işyeri bulunan
Networkdry, e-ticaret sektörünün en ‘sihirli’ iş
modellerinden biri sayılan marketplace (pazaryeri) odaklı çalışıyor ve önümüzdeki günlerde Türkiye’nin 20 büyük şehrine, 2016 yılının
sonunda ise tüm Türkiye’ye yayılmayı planlıyor.
Networkdry’da her türlü kuru temizleme hizmetinin yanı sıra halı yıkama ve ütüleme servisler de bulunuyor. En fazla 5 saat içerisinde
özel giydirilmiş araçları ile gelen deneyimli
Networkdry çalışanları, teslim aldıkları ürünlerin bütün işlemlerini tamamladıktan sonra, 24
saat içerisinde özel ambalajlarıyla müşterilerinin istediği adrese teslim ediyorlar. Networkdry’a mobil ve web platformlarından ulaşılabildiği gibi, çağrı merkezi üzerinden de erişilebiliyor.
KISA KISA
KISA KISA
2016’DA VERILERIMIZIN YÜZDE 36’SI BULUTA EMANET
lara varan verilerin kolayca depolanmasını ve
erişilmesini mümkün kılıyor. DSM 6.0 işletim
sistemi ile veri depolama deneyimini yeniden
tanımlayan firma, bulut senkronizasyonu,
yüksek performansı ve yüksek güvenlik uygulamalarıyla dikkat çekiyor.
Gartner tarafından yapılan araştırmaya göre,
2016 yılında tüketiciler, dijital içeriklerinin yüzde 36’sını bulut sistemleri üzerinde depolayacak. 2011 yılında 329 Eksabayt boyutundaki
veri miktarının 2016’da 4,1 Zetabayt olması
öngörülüyor. Ar-Ge gücünü kullanıcı taleplerine adayan Synology, geliştirdiği yüksek
performanslı yeni ürünleriyle devasa boyut-
Dijital çağda piyasada var olabilmek için
ürünlerin yeni teknolojiler ile uyumlu olmasının şart olduğuna değinen Synology Türkiye
Ürün Müdürü Volkan Yiğit, “Kurumsal veya
bireysel ihtiyaçlar her geçen gün değişiyor.
Ürünlerimizi tasarlarken, kullanıcıların tek bir
platforma bağımlı kalmamaları için çaba sarf
ediyoruz. Güçlü Ar-Ge ekibimiz sayesinde
ürünlerimizi sürekli geliştiriyor, kullanıcılarımıza ihtiyaçlarını tam olarak karşılayabilen
çözümler sunuyoruz. Kullanımı kolay uygulamalar ile zengin özellikli NAS çözümleri
sunan Synology, yüksek verimlilik ihtiyaçlarına cevap veriyor. Güvenilir ve özel posta sunucusu kurabilmeyi mümkün kılan MailPlus
uygulaması, ihtiyaca özel filtreler ile gönderilip alınan e-postaları düzenlemeye yardımcı
oluyor. Android ve IOS cihazları üzerinden de
Üzerindeki boom mikrofon sayesinde karşı tarafa temiz bir ses akışı da sağlayan Plantronics, böylece
stratejik oyunlarda da berrak bir ses
akışı sağlıyor. Film izlerken, müzik
dinlerken ya da Skype görüşmele-
Verimlilik ve yüksek performans ile birlikte
en gelişmiş güvenlik uygulamalarını da kullanıcıların hizmetine sunan Synology, SLL
şifrelemesi sayesinde en yüksek düzeyde güvelik sunuyor. DSM 6.0, zaman ve enerjiden
de tasarruf edilmesine imkan tanıyor. 64 bit
işlemci ile donatılmış DSM 6.0, gelişmiş Btrfs
dosya indeksleme sistemi ve temel uygulamaların yanı sıra, görme engelli kullanıcılar
için erişebilirlik ve mobil cihazlar için yeniden
tasarlanmış arayüz ile kullanıcıların karşısına
çıkıyor. Ayrıca “Anlık Görüntü ve Çoğaltma”
teknolojisi ile sabit sürücülerdeki okuma,
yazma işlemlerinin etkisini ve geleneksel
yedeklemenin neden olduğu bant genişliği
tüketimini azaltıp, Snapshot Replication uygulaması sayesinde veri kayıplarının önüne geçilmesini ve felaketlerden korunmayı
mümkün kılıyor.
4.5G BULUTU DA
BÜYÜTECEK
OYUNLARIN TADINI
PLANTRONICS ILE ÇIKARIN
Ses teknolojileri
ve kulaklık markası Plantronics,
Gamecom 788
modeli oyuncu
kulaklığını oyun
tutkunlarının beğenisine sunuyor.
Sade ve konforlu
tasarımı ile dikkat çeken Gamecom 788’in 7.1 Dolby surround ses kalitesi sayesinde
kendinizi aksiyonun ortasında gibi
hissedeceksiniz
rahatça kullanılabilen MailPlus, iş süreçlerinin
hızlanmasına destek oluyor. Herhangi bir tarayıcı kullanılarak da NoteStation uygulaması
ile yapılacaklar listesi, grafikler ve sunumlar
oluşturabiliyor.” dedi.
rinde de rahatlıkla kullanabilen
Gamecom 788,
üzerindeki control
düğmeleri
sayesinde de hızlı
ve pratik bir kullanım sağlıyor
Uzun süreli kullanımlarda bile kulakları rahatsız
etmeyen Gamecom 788, iki metre
kablosu ile oyunculara rahat ve hiç
bitmeyen bir oyun keyfi yaşatıyor.
Boom mikrofon ile çevresel sesleri
azaltan kulaklık, karşı tarafa sesinizi en net şekilde aktarıyor. Kulaklık
üzerindeki kontrollerden ses seviyesini ayarlayabileceğiniz Plantronics
Gamecom 788 ile gözünüzü ekrandan çekmenize gerek kalmayacak.
Dünyanın en büyük depolama sistemleri üreticisi Seagate’in Retail Ürünlerden
Sorumlu Türkiye Müdürü
Erhan Arslan, 4.5G teknolojisiyle birlikte kablosuz depolama ürünlerinin ve bulut depolamanın daha fazla
önem kazanacağını belirtti.
Bulut depolama alanında 4
yılda 3 kat büyüme beklendiğini söyledi.
4.5G teknolojisine geçiş ile
birlikte mobil internet hızı
10 kat arttı, kullanıcılar müzik, fotoğraf, belge gibi verileri saniyeler içinde mobil
cihazlarına indirebilir hale
geldi.
Mobil internetin yeni hızıyla
birlikte kullanıcıların akıllı cihazlarında daha fazla
alana ihtiyaç duyacağını
ifade eden Seagate’in Retail
Ürünlerden Sorumlu Türkiye Müdürü Erhan Arslan,
özellikle bulut depolamanın ve mobil cihazlar için
üretilmiş harici disklerin
kullanımında artış yaşanacağını söyledi.
4.5G’nin yanı sıra, mobil
cihazlar ile içerik üreten
kullanıcı sayısının da her
geçen gün arttığını vurgulayan Erhan Arslan, global
bulut depolama pazarına
dair yapılan araştırmaya
göre, bulutun önümüzdeki
dört yıl içinde üç kat büyüyeceğini açıkladı.
KISA KISA
PENTA TEKNOLOJI
MICROSOFT
DAĞITICILIĞI
KAPSAMINI
GENIŞLETIYOR
Penta Teknoloji, Microsoft ISV’nin dağıtıcılığının yanı sıra Microsoft OEM
ürünlerinin de dağıtıcısı olduğunu
duyurdu. Sadece sahip olduğu markalarla değil Türkiye’nin her köşesinde bayilere ulaşması yönüyle de
üretici tercihlerine yön veren Penta
Teknoloji, bünyesinde bulundurduğu
markalarla Türkiye PC pazarındaki
ürünlerin dağıtımının %27’sini gerçekleştiriyor.
Penta Teknoloji Satış Pazarlama Direktörü Fatih Erünsal, Microsoft OEM
ürünlerinin dağıtıcılığına yönelik yeni
iş birliği ile ilgili olarak şunları söyledi;
“Penta Teknoloji’nin bu başarısında
Türkiye’deki masaüstü ve dizüstü bilgisayar dağıtımının üçte birini yapan
ve tüm Türkiye’deki bayilere dokunan
bir organizasyon olmamızın etkisi hiç
şüphesiz çok büyüktür. Ancak gerek
değişen pazar koşullarına adaptasyon hızımız, gerekse inovasyon ve
katma değerli hizmet anlayışına verdiğimiz önem bize bu başarıları getiren birincil etkenlerdir. Bundan sonra
da amacımız, ürün gamımızı genişletmenin çok ötesinde, sahip olduğumuz ve her geçen gün geliştirdiğimiz
hizmet anlayışımızla müşterilerimize uçtan uca çözümler sunmak ve iş
ortaklarımızla beraber büyümektir.”
dedi.
ÇALIŞANLARIN
%23’Ü OLTALAMA
E-POSTALARINI
AÇIYOR!
Türkiye distribütörlüğünü Lidyum Bilişim’in üstlendiği ve
20 yılı aşkın süredir bilgisayar
güvenlik ürünleri geliştiren
F-Secure, dijital çağda siber saldırganlar için önemli bir hedef
haline gelen kurumlara uç nokta güvenliğinin
önemini anlattı.
Verizon’un yayınladığı 2015 Veri İhlali İnceleme
Raporu, çalışanların %23’ünün oltalama e-postalarını açmaya, %11’inin ise tanımadıkları kişilerden gelen e-posta eklerini indirmeye yatkın
olduklarını gösteriyor.
Büyük veya küçük fark etmeksizin sayısız kuruluşun oltalama ve diğer kötü niyetli e-posta
dolandırıcılıklarının kurbanı oldukları ya da ağlarının kötü niyetli web siteler tarafından ihlal
edildiği biliniyor. Kurumların çalışanlarını siber
güvenlik konusunda eğitmesi bile çoğu zaman
insan hatalarının tamamen önlenmesi için yeterli olmuyor. Yakın zamanda yapılan bir araştırmaya göre, sosyal mühendislik aslında en
yaygın hackleme metodu. E-ticaret siteleri gibi
saygın ve temiz görünen web siteler siber suçlular için oldukça kazançlı hedefler. Saldırganlar
sisteme bir kez erişim sağladıktan sonra fark
edilmeden istedikleri kaynaklara ulaşabiliyorlar.
F-Secure Laboratuvarları’ndan Sean Sullivan’a
göre; “İnsan faktöründen dolayı şirketler, bütüncül bir görüş açısına sahip değiller. Buna ek
olarak olası insan hatalarını en aza indirgemek
adına, çalışanlar büyük olasılıkla Dropbox yada
diğer harici bulut çözümlerini iş bilgisayarlarına
yüklüyorlar ve bunun sonucunda şirket ağları IT
çalışanlarının kontrolünden çıkıyor. Bu genellikle daha verimli çalışma ihtiyaçlarını karşılamak
gibi iyi niyetli bir girişim olsa da insanlar durumu daha karmaşık hale getirdiklerinde temel
güvenliği sağlayabilmek büyük önem taşıyor.”
YENI SHOPIGO.COM
YENILIKÇI BIR ONLINE
ALIŞVERIŞ DENEYIMI
SUNUYOR
Shopigo.com Tasarım, estetik ve yenilik tutkusuyla yenilendi. Yeni Shopigo.com modern
estetiği yansıtan minimal bir tasarıma sahip.
Geliştirilmiş kullanıcı deneyimiyle müşterilerine alışverişlerini daha hızlı tamamlayabilme,
favorilerine eklediği ürünleri takip edebilme ve
kombin önerilerine göz atabilme imkanı sunan
yeni tasarım aynı zamanda mobil ve tabletle
uyumlu.
Shopi go olarak hemen tükenen trendlere ayak
uydurmaktansa zamanla yok olmayan ve daHAZİRAN / TEMMUZ 2016 - E-COMMERCETURKEY.COM 14
ima bugüne ait olabilen bir platform yaratıyor.
Shopi go, küratörlüğünü kendi yaratıcı ekibinin
üstlendiği ürün çeşitliliğiyle birlikte web sitesinde editoryal içeriklere ve stil tavsiyelerine yer
verip alışverişin keyfine odaklanıyor. Yeni bir
şey keşfetmek isteyen tüm moda, sanat, teknoloji ve tasarım severler için ideal bir platform
oluşturuyor.
KISA KISA
MEDIA MARKT TÜRKIYE İCRA KURULU BAŞKANI YENAL GÖKYILDIRIM:
“DIJITAL TÜKETICI PERAKENDE SEKTÖRÜNÜ DÖNÜŞTÜRDÜ”
Media Markt Türkiye İcra Kurulu Başkanı Yenal
Gökyıldırım, Türkiye’nin en büyük araştırma şirketlerinden GFK tarafından düzenlenen Tüketici Deneyimleri & Tercihleri Konferansı’na katıldı. Farklı sektörlerden yüzlerce profesyoneli
ağırlayan etkinlikte Gökyıldırım, “Dijital Tüketici
Perakende Sektörünü Nasıl Dönüştürecek?”
panelinde özellikle son yıllarda perakende sektöründe yaşanan dönüşüme ve dijital tüketicinin tercihlerine yönelik açıklamalarda bulundu.
de büyümeye devam ediyor. Geçtiğimiz 2,5 yıla
göre bir değerlendirme yaptığımızda online kanalımızdaki satışlarda %120 oranında bir artış
gerçekleştiğini görüyoruz. Dijital entegrasyonun artması ve e-ticaretin yükselişi ile tüketicilerimiz de daha fazla kanaldan alışveriş yapma
alışkanlığını kazandı. Araştırmalara göre tüketicilerimizin %56’sı çok kanallı alışverişi tercih
ediyor. Bu doğrultuda sadece online alanda
hizmet veren global oyuncuların bile fiziksel
mağazalarını açmaya başladıklarını görüyoruz.
Gökyıldırım konuyla ilgili şunları söyledi: “En
iyi hizmeti ve en kaliteli ürün seçeneklerini
en uygun fiyatlarla sunmak üzerine kurulu
stratejimiz doğrultusunda dünyadaki trendleri, tüketicilerimizin satın alma alışkanlıklarını,
talep ve ihtiyaçlarını yakından takip ediyoruz.
Tüketici elektroniği pazarında 2011’den 2015
yılına kadar her yıl ortalama yüzde 17’lik bir
büyüme gerçekleşti. Online perakende hacmi
Bir diğer önemli nokta ise tüketicilerimizin artık
sadece fiyat odaklı olmamaları. Onlara alışveriş
sürecinde önem verdikleri kriterleri sorduğumuzda, tüketicilerimizin yüzde 60’a yakın bir
bölümünün sadece uygun fiyat sunan değil,
aynı zamanda iyi hizmet veren markayı tercih
ettiğini gördük.”
ENDEAVOR DERNEĞI’NIN 2016-17 DÖNEMI YÖNETIM KURULU BAŞKANI
EMRE KURTTEPELI SEÇILDI
Bu sene onuncu yıldönümünü kutlayacak olan Endeavor Etkin Girişimci
Destekleme Derneği 17 Mayıs 2016
Salı günü olağan yönetim kurulu
toplantısı gerçekleştirdi. Bu toplantıda son üç yıldır Endeavor Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanlık’ını
yapan Murat Özyeğin görevini Emre
Kurttepeli’ye devretti. Aynı toplantıda
derneğin yeni Yönetim Kurulu Başkanı Yardımcısı Zorlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Emre Zorlu atandı.
Dernek saymanı ek göreviyle Abraaj
Group Türkiye ve Orta Asya Başkanı Selçuk Yorgancıoğlu da Yönetim
Kurulu Başkan Yardımcısı olarak devam ediyor.
Endeavor Derneği, sürdürülebilir
ekonomik kalkınma amacıyla seçilmiş etkin girişimcilere - ümit vaat eden
yarının büyük işletme sahiplerine - ivme
kazandırmak üzere yerel ve uluslararası fikir önderlerinden oluşan mentör, danışman
ve yatırımcı ağı üzerinden maddi ve manevi
yan istihdam artışı % 13’tür.
destek sunuyor. Endeavor Derneği’nin 2015
senesinde aktif destek verdiği 22 girişimci şirketi toplam 655 Milyon TL ciro ve 3,307 kişilik
istihdam yaratmıştır. Bu Endeavor girişimci
şirketlerinin medyan ciro artışı %43 ve medHAZİRAN / TEMMUZ 2016 - E-COMMERCETURKEY.COM 15
1999 yılında, bugün Türkiye’nin lider
yerel internet platformuna dönen
Mynet’in Kurucusu Emre Kurttepeli, Endeavor Türkiye Yönetim
Kurulu’nun yeni vizyonu hakkında
şunları söyledi: "Bu sene Türkiye’de 10. yılımızı dolduruyoruz, kısa
sürede çok işler başardık, her yıl
yeni girişimciler ve yeni projelerle
gücümüze güç kattık. Dernek olarak biz hem bugüne hem yarınlara
sahip çıkan bir topluluğuz. Önceki
dönemlerde oluşturulan sağlam
temellerimiz üzerinden yola çıkarak girişimcilik ekosisteminde itici
güç olmak Türkiye’de uluslararası
boyutta rekabet edebilecek girişimcilerin olduğunu ispat etmek
istiyoruz. Önümüzdeki süreçte Türkiye’deki ilk
uluslararası milyar dolarlık girişimin Endeavor Ağı’ndan çıkmasını hedefliyoruz. Bu yolda
etkin girişimcilerimizi teker teker uluslararası
arenaya çıkartmak için çalışıyor olacağız."
KISA KISA
DIJITAL PAZARLAMADA
UZMAN AÇIĞI ARTIYOR
Web tasarımdan sosyal medyaya, arama
motoru optimizasyonundan online pazarlamaya kadar birçok uzmanlık dalını içeren
dijital pazarlama, gençler için cazip fırsatlar
sunuyor. En fazla işe alımın özellikle tahminen 15 bin kişinin çalıştığı e-ticaret sektöründe yapılması bekleniyor. Eposta gönderim,
internet sitesinden satış, banner yayınlama,
online aktiviteler ve daha birçok iş konusu
e-ticaret sitesinin her an gündeminde bulunuyor. Dijital pazarlama ise bu sektörün can
damarları arasında yer alıyor.
Henüz 20 yıllık bir sektör olması ve çok hızlı
büyümesi nedeniyle e-ticarette önemli bir
istihdam açığı olduğunu vurgulayan ETİD
(Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği)
Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Orhun, tüm
perakende sektöründe yıllık 3 bin kişiden
fazla yazılımcı, tasarımcı ve online pazarlama uzmanına ihtiyaç olduğunu ve bunun
ağırlıklı yeni mezunlarla giderildiğini söylüyor. Orhun, “Dijital pazarlamayı yazılım geliştirmelerini, tasarımları yapanlar ve uygulamaları etkin bir şekilde kullananlar olarak
üçe ayırırsak her birinde önemli istihdam
açığı bulunuyor. Yeni mezun olacaklar bu
dalları ciddi olarak düşünmeli” diyor.
Yeni neslin bu alanı çok sevdiğini,, adaptasyon ve öğrenme becerilerinin de çok yüksek
olduğunu söyleyen Positive A Digital Approach Kurucu Ortağı Caner Istı’ya göre en çok
dijital pazarlama stratejilerini oluşturacak
analistler, kullanıcı deneyimi uzmanları ve
tasarımcıları en çok aranan pozisyonlar arasında yer alıyor.
Caner Istı bu alanların ayrımlarının henüz
şirketler ve kişiler tarafından algılanamadığını, ayrıca kullanıcı deneyimine yönelik
tasarıma yönelmek isteyenlerin çok genç
ve perakende sektöründe deneyimsiz olduğunu söylüyor. Istı “Şirketlerin omni-kanal
dönüşümü serüveninde süreci yönetecek
danışman ve yöneticilere de ihtiyaçları yüksek seviyede” diyor.
TEKNOLOJI SEVERLER
EN ÇOK TEKNOSA’YA
GÜVENIYOR
Türkiye teknoloji perakendeciliğinin lideri
TeknoSA, Roamler Türkiye’nin, Marketing
Türkiye işbirliği ile gerçekleştirdiği ‘En Güvenilir Markalar’ araştırmasında Teknoloji
kategorisinde ilk sırada yer aldı.
Türkiye’nin dört bir yanında yaygın mağaza
ağı, online alışveriş platformu teknosa.com
ve mobil aplikasyonlarıyla teknolojiyi her
kanalda kesintisiz tüketicilerle buluşturan
TeknoSA, satış öncesi, anı ve sonrası hizmetleri ile tüketicilerine hızlı, güvenilir ve
keyifli bir alışveriş deneyimi yaşatıyor.
TeknoSA, geçtiğimiz aylarda da Roamler
Türkiye’nin Marketing Türkiye ile gerçekleştirdiği ‘En Sosyal Markalar Araştırması’nda,
teknoloji mağazaları kategorisinde açık ara
farkla ‘En Sosyal Marka’ seçilmişti. Yüzlerce tüketici üzerinde yapılan araştırmada
‘turuncu’ renk duyulduğunda akla gelen ilk
markanın da yine TeknoSA olduğu belirlenmişti.
PAYU, TÜRKIYE’DE E-TICARET YATIRIMLARINI BÜYÜTÜYOR
Sunduğu birçok hizmetle e-ticaret sektörünün dünya çapındaki liderleri arasında yer
alan PayU, gelişmekte olan ülkelerin e-ticaret ve fintech potansiyelini ortaya koyduğu
bir çalışma yayınladı.
Dünyanın en büyük fintech etkinliği olan
Money20/20 Europe’ta yayınlanan çalışmada; Türkiye’nin de içerisinde yer aldığı Orta/
Doğu Avrupa, Latin Amerika, Hindistan ve
Afrika’daki e-ticaret pazarları analiz edilerek
buradaki yatırım ve gelişme fırsatları ortaya
konuldu.
Batı Avrupa gibi doyuma ulaşmış pazarlara
göre daha fazla getiri sağlayan bu bölgedeki
pazarlara dönük hamleler yapan PayU, 2020
yılında Euro Bölgesi’nin %1,6 oranında büyümesini beklerken Orta ve Doğu Avrupa’nın
%2,6 oranında bir büyüme sergileyeceğini
belirtiyor. Bu bölgede 2015 yılında %44 olan
akıllı telefon penetrasyonunun bu yılsonu
itibari ile %52’ye, 2018’de ise %62’ye çıkacağı
öngörüsünün yapıldığı analizde, Türkiye’deki
tüm online alışverişlerin %55’inin taksitle
gerçekleştiği kaydedildi.
Konuyla ilgili açıklama yapan PayU Avrupa,
Ortadoğu ve Afrika (EMEA) Müdürü Mario
Shiliashki, PayU’nun yerel çözümler üreterek her bir pazara uygun ödeme çözümleri
sunduğunu belirterek, “PayU olarak her zaman beklentilerin ötesine geçmeyi hedefliHAZİRAN / TEMMUZ 2016 - E-COMMERCETURKEY.COM 16
yor ve insanların online alışveriş yöntemlerini yeniden şekillendiriyoruz. Hızla büyüyen
pazarlarda 2,2 milyar potansiyel tüketiciye
karşın bu kitlenin %60’nın bankacılık ürünlerine erişimi bulunmuyor. Biz de buradaki tüketicilere en modern çözümleri sunarak taleplerini karşılamaya çalışıyoruz. PayU’nun
2016 yılı stratejisi; Hindistan, Latin Amerika
ve Doğu Avrupa bölgesi gibi finansman ihtiyacı bulunan bölgelerdeki tüketicilere ve
KOBİ’lere hizmet sunarak global ve yerel
varlığımız güçlendirmek.” dedi. Türkiye’ye
ilişkin görüşlerini de paylaşan Mario Shiliashki Türkiye’nin son yıllarda e-ticaret alanında
bölgedeki varlığını güçlendirdiğini belirterek
“Lisans sürecinin başında yaptığımız yatırımlarla tüm sunucularını Türkiye’ye taşıyan
ilk ödeme kuruluşu olduk. Türkiye, dinamik
ve yenilikleri yakından takip ederek uygulayan bir ülke.”dedi
KISA KISA
TRENDYOL.COM YILDA 20 MILYON ÜRÜN SATIŞI ILE
TÜRKIYE’NIN EN BÜYÜK E-TICARET SITESI OLDU.
Dünya Ekonomik Forumu tarafından 2016 yılının
“Genç Küresel Lideri” seçilen Demet Mutlu’nun
kurduğu Trendyol.com, yılda 20 Milyon ürün satarak Türkiye’nin en büyük e-ticaret sitesi oldu. Türkiye’de online alışveriş yapan kadınların %70’ine
ulaşan trendyol.com, ciro ve büyüme hızı açısından tüm dünyada istisnai örneklerden biri haline
geldi.
ve Avrupa Kalkınma Bankası’ndan yatırım aldı.
Trendyol.com’un yatırımcıları aynı zamanda Google, Facebook, Amazon ve Linkedin gibi sektör
lideri şirketlere yaptıkları yatırımlarla biliniyor.
Her ay 35 milyon ziyaret alan site, yılda 2.000’den
fazla yerli ve yabancı markanın satışını gerçekleştiriyor. Günde 55 bin siparişi müşterilerine ulaştıran Trendyol.com’da tüm alışverişlerin %40’ını
yeni sezon ürünleri oluşturuyor.
Trendyol.com, satışının 3’te 2’sini büyük şehirler
dışına gerçekleştiriyor ve Türkiye’nin her yerinden
her an en güncel moda trendlerine ve yüzbinlerce
ürüne erişim fırsatı sunuyor.
Başarısı dünya çapında dikkat çeken Trendyol.com, bugüne kadar
dünyanın en önemli teknoloji yatırımcılarından Tiger Global, KPCB
Çalıştığı birçok marka için önemli bir satış kanalı
haline gelen Trendyol.com markaların bilinirliklerinin artmasına da katkı sağlıyor. Trendyol.com’da
birçok marka 1 günlük online satış ile tüm fiziksel mağazalarının 1
haftalık satışından daha fazla ciro elde ediyor.
TÜRKIYE’NIN İLK FACEBOOK MESSENGER BOTU POPEYES®’TAN GELIYOR !
Popeyes®’, Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek, müşterilerini siparişe
yönlendiren Facebook Messenger Bot’unu hayata geçirdi.
Facebook sayfasından mesajla ulaşılabilen bot müşterileri karşılıyor ve lezzet severleri Popeyes® web sayfasına yönlendirerek kolayca sipariş vermelerini sağlıyor.
Popeyes® Sipariş Bot’u Facebook arkadaşları gibi mesaj listesinde
bekliyor ve selam verilmesiyle harekete geçiyor. Popeyes® Sipariş
Bot’unun önümüzdeki günlerde daha akıllı hale gelerek, geçmiş
siparişlere göre kampanya ve ürün önerilerinde bulunması, Pope-
yes® ürünleri hakkında eğlenceli sohbetlere girmesi, emojilere bile cevap
vermesi planlanıyor.
12 Nisan tarihinde gerçekleşen F8
konferansında Facebook, Bots for
Messenger’ı tüm şirketlere açmıştı.
Müşterilerine daha hızlı, kolay ve teknolojik hizmet sunabilmek adına Popeyes® bu fırsatı Türkiye’de değerlendiren ilk markalardan biri oldu.
ONLINE ALIŞVERIŞ GENÇLERLE BÜYÜYOR
Türkiye’de online alışveriş yapan 10 kişiden
7’sini 18-34 yaş grubundaki gençler oluştururken, üniversiteli gençler hafta sonları,
çalışanlar ise çarşamba-perşembe günleri
akşam saatlerini alışverişe ayırıyorlar.
Türkiye’nin alışveriş yapan herkese para dağıtan ilk sitesi Avantajix.com, Gençlik Haftası
dolayısıyla gençlerin alışveriş alışkanlıkları
üzerine yapılan araştırmaları derledi. Avantajix.com’un kurucu ortağı Güçlü Kayral, internet kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte
online alışverişin de inanılmaz bir hızla büyüdüğünü, 2011 yılında 18 milyar lira olan sektör
cirosunun 2015 sonunda 55 milyar liraya yükseldiğini belirtti.
E-ticaretin bu denli büyük hızla büyümesinde,
geleceği şekillendirecek genç kitlenin önemli
rol oynadığını vurgulayan Kayral, “İnternetten
alışveriş yapan 10 kişiden 7’sini 18-34 yaş
grubundaki gençler oluşturuyor. Durum böyle olunca, biz de sektörün diğer aktörleri de
gençlere ulaşmanın yollarını bulmak için sık
sık araştırmalar yapıyoruz” dedi.
Söz konusu araştırmalara göre,18-24 yaş
arasındaki üniversiteli gençler online alışveriş için cumartesi ve pazar günleri saat 21.00
– 01.00 arasını ekran başında geçiriyorlar.
25-34 yaş arasındaki çalışan gençler ise alışveriş için çarşamba-perşembe günleri 20.00
- 24.00 saatleri arasını tercih ediyorlar.
Erkeklerin, daha önceden araştırmasını yaptıkları ürünlerin satın alınması için bilgisayar
başında harcadıkları süre 7 buçuk dakika. Kadınların “ince eleme sık dokuma alışkanlığı”
online alışverişte de kendini gösteriyor. Ağırlıklı olarak dışarıda bir mağazada görerek,
dokunarak beğendikleri ürünün online satın
alınmasını yaklaşık 13 dakikada tamamlayabiliyorlar. Erkekler, ortalama 1,4 ürün satın alarak sonlandırdıkları alışverişler için 110
TL ödeme yaparken, kadınların ortalama 1,7
adet ürün bulunan alışveriş sepetine ödedikleri para 130 TL’yi buluyor. Genç kadınlar
internet üzerinden en fazla giyim ve parfüm
alırken, genç erkeklerin tercihleri ayakkabı,
saat ve güneş gözlüğü oluyor. Kitap, hediyelik
eşya, cep telefonu ve etkinlik biletleri ise her
iki cinsin de ortak alışveriş tercihleri arasında
yer alıyor.
KISA KISA
VALIZINIZ KAYBOLMASIN!
VICTORINOX’UN BAGAJ TAKIP SISTEMI ILE
VALIZINIZ HEP TAKIPTE
Havalimanlarında karşılaşılan en büyük
problemlerden biri valizlerin karışması ya
da kaybolması. Seyahatlerinizde kayıp valizlerle uğraşırken hem sinirleriniz hem de
seyahat planlarınız bozulabiliyor. Victorinox
bu sorunu ortadan kaldıracak bir cihaz geliştirdi. Valizinizin içine ekleyeceğiniz Victorinox bagaj takip sistemi sayesinde valiziniz
hangi havaalanında olduğunu size kendisi
söyleyecek.
Travel segmentinde ödüllü ve inovatif ürünleri bulunan Victorinox, yeni geliştirdiği bir
cihazla valizlerin kaybolmasına izin vermiyor. Her şeyin planlı ve programlı olduğu bir
iş seyahatinizde ya da tatil planınızda kaybolan valizler can sıkıcı bir duruma dönüşebiliyor. Havalimanlarında sıkça karşılaşılan
bu duruma son vermek isteyenlere Victorniox, yaratıcı bir çözüm sunuyor.
Victorinox’un çözüm odaklı mühendis ekibi
tarafından geliştirilen bagaj takip sistemi
CheckSmart, valizlerinizin hangi havaalanında olduğunu size SMS ya da Email
yoluyla anında bildiriyor. Küçük boyutuyla
kolaylıkla valizinizin içine yerleştirdiğiniz
Check Smart, sadece iki adet kalem pil ile
çalışıyor. Uçak kalktığı sırada otomatikman
kendini uyku moduna alabilen cihaz, iniş
sırasında ise yeniden uyanarak hangi havaalanında olduğunu size bildiriyor.
Kayıp valiz sorununu ortadan kaldıracak
Victorinox CheckSmart sistemi ile artık
valizleriniz hep takip altında olacak. Türkiye’de yakın bir tarihte satışa sunulacak
olan Victorinox Checksmart ürününü Beymen mağazalarının yanı sıra seçkin valiz
mağazalarında, Mall of İstanbul ve Bursa
Korupark’taki Hobix mağazalarından ulaşabilirsiniz.
Victorinox CheckSmart valiz takip sisteminin fiyatı; 299 TL’dir.
INTEL SECURITY, ÇEVRE VE ŞEHIRCILIK BAKANLIĞI ILE YAPILAN TOPLANTIDA
ENTEGRE GÜVENLIK YAKLAŞIMININ ÖNEMINE DIKKAT ÇEKTI
e-Devlet Yuvarlak Masa Toplantısı’nda konuşma yapan Intel Security Türkiye ve Azerbaycan Bölge Direktörü İlkem Özar, gittikçe
karmaşıklaşan dijital evrende kurumların
ancak bu dönüşüme uygun entegre bir güvenlik yaklaşımıyla etkin koruma sağlayabileceklerini vurguladı.
Intel Security Türkiye ve Azerbaycan Bölge
Direktörü İlkem Özar, toplantıdaki konuşmasında sürdürülebilir ve entegre bir savunma stratejisinin önemine dikkat çekerek
şunları söyledi: “Çeşitlenen hizmet alanlarıyla birlikte güvenlik gereksinimleri de artan
kamu kuruluşlarının en önemli ihtiyaçlarından biri entegre bir siber savunma stratejisine sahip olmaktır. Verimli olmayan güvenlik
yöntemleriyle çalışan, kısa ömürlü yeni
teknoloji alımı yapan, teknolojik dağınıklığa
lir kaybı yaşıyor. Sürdürülebilir bir savunma
avantajı oluşturmak için, kurumlar optimize
bir güvenlik ekibiyle, entegre yeni kabiliyetlere, otomatizasyona ve karmaşadan uzak,
kolaylaştırılmış stratejik operasyonlara sahip olmalı. Entegre çözümlerimizle, teknolojik karmaşıklığı %62 oranında azaltıyoruz.
Kaynaklar optimize edildiğinden, daha fazla
riski daha az kaynakla ve daha hızlı bir şekilde çözüyoruz.”
sahip kurumlar, siber saldırılarla karşılaştığında verimli sonuçlar alamıyor, itibar ve ge-
Intel Security’nin geliştirdiği entegre güvenlik platformu sayesinde tüm güvenlik
bileşenlerini birbirine bağladıklarını belirten
İlkem Özar, her cihazda ve sistemde çalışan
yaygın dijital varlığıyla, riskleri doğru analiz
ederek, otomatik kontrol sistemi desteğiyle
açık bir entegrasyon yapısı sunduklarının
altını çizdi.
KISA KISA
E-DÖNÜŞÜM EKONOMININ LOKOMOTIFI OLACAK
nunda KEP kullanıcı sayısının 200 bini, e-imza
sayısının 2,5 milyonu, e-Fatura ve e-Defter
kullanıcı sayısının 100 bini aşacağına dikkat
çekti. Yıllık oluşturulan e-fatura sayısının 500
milyonu bulacağının öngörüldüğünü belirten
Samast, e-dönüşüm uygulamalarının ekonomiye bu yıldan itibaren 5 milyar TL’nin üzerinde tasarruf sağlayacağını vurguladı.
Genç Liderler ve Girişimciler Derneği (JCI-Junior Chamber International) tarafından
düzenlenen Uluslararası Ekonomi Zirvesi
2016’ya TÜRKKEP bilişim sponsoru olarak
destek verdi. Etkinliğe ekonomistler, yazarlar,
akademisyenler, öğrenciler ve sivil toplum
kuruluşları ile yerli ve yabancı üst düzey yöneticiler katıldı. Etkinlikte konuşan TÜRKKEP
Genel Müdürü Yüksel Samast, 2016 yılı so-
Şu anda 150 bini aşmış bulunan KEP adres
sayısının 2016 yılı sonunda 200 bini aşacağını, e-imza sayısının 2,5 milyonu, e-Fatura ve e-Defter kullanıcı sayısının da 100 bini
aşacağına dikkat çeken Samast, giderek
hızla yaygınlaşan ve kullanımı artan e-dönüşüm uygulamalarının, resmi, ticari ve
hukuki işlemlerin çok daha etkin ve verimli
yürütülmesine, işlemlerin ve bürokrasinin
hızlanmasına, e-devlet uygulamalarının yaygınlaşmasına ve hayatın kolaylaşmasına katkı sağlayacağını vurguladı.
Türkiye’deki e-dönüşüm sürecini değerlendiren Samast, kültürel dönüşümün önemine
değindi: “E-dönüşüm, sadece regülasyonlarla, uygulamalar, çözüm ve hizmetlerle şekillenmiyor. E-dönüşüm, aynı zamanda kültürel
bir dönüşüm gerektiriyor. Yeni düzenlemeler
ve teknoloji alanındaki gelişmeler sayesinde
hukukta ve teknolojide birçok ülkeye nazaran
iyi bir noktadayız ama e-dönüşümü henüz
zihinsel ve kültürel olarak içselleştiremedik.
Maalesef iş yapış şekillerimiz, kurumsal yönetim ve organizasyon yapılarımız, verimlilik
anlayışımız, eğitim sistemimiz ağırlıklı olarak
fiziksel ve kâğıt kültürüne dayalı. Ulusal, kurumsal ve bireysel seviyelerde kültürel olarak
e-dönüşüme uyumlu vizyon ve strateji oluşturulması gerekiyor. E-dönüşümün, kamu,
özel sektör ve bireylerin ortak bir paydada
birleşerek bütünleşik olarak hayata geçireceği kültürel bir dönüşüm olarak gerçekleşmesi gerekiyor. Bu dönüşümü hızlandırmak
için ülkemizde yasal düzenlemesi yapılmış
ve yapılmakta olan e-dönüşüm uygulamaları, hizmetleri ve çözümlerine ilişkin yaygın
farkındalık oluşturulmalı. Türkiye’de Kayıtlı Elektronik Posta (KEP), e-imza, e-kimlik,
e-fatura, e-arşiv fatura, e-defter, e-bordro,
e-mutabakat, e-tebligat, e-sözleşme ve
e-saklama gibi e-dönüşüm uygulamalarıyla
5 Milyar TL’nin üzerinde yıllık tasarruf sağlanacak.”
PERAKENDE SEKTÖRÜNDE MAĞAZA VE E-TICARET BIRLEŞIYOR
Perakende Sektöründeki markalara e-ticaret platformları ve omni-kanal çözümler sağlayan Positive A Digital Approach,
sektörün önümüzdeki 5 yıllık geleceğini
değerlendirdi. Positive’ e göre 5 yıl içerisinde perakende markalarının e-ticaret
siteleri, ciro bazlı mağaza sıralamasında
ilk sıralarda yer alacak. Aynı şekilde perakende markalarının pazarlama stratejilerinde e-ticaret siteleri temel belirleyici
olacak.
riyor. Perakende sektörünün büyümesini
hızlandıracak temel faktör ise markaların
e-ticaret ile dijital dönüşümü olarak gösteriliyor. Özellikle tüketici genelinde geniş
marka bilinirliğine sahip markalar için
e-ticaret siteleri, mağaza açamadıkları
bölgelerde de satış hedeflerini gerçekleştirebilecekleri bir kanal” dedi.
Perakende ve e-ticaret, sadece Türkiye’de değil, dünyada da en gözde sektörler arasında geliyor. Perakende sektörü içerisinde e-perakendenin hacmi dünya genelinde ortalama yüzde 7 seviyesinde. Bu
oran, Batı Avrupa ülkelerinde yüzde 11 seviyesine ulaşmış durumda. Ülkemizde ise 2016 sonunda yüzde 2’ ye gelmesi bekleniyor.
Perakende sektörünün büyümesinde artık e-ticaretin vazgeçilmez
olduğunu vurgulayan Positive A Digital Approach Kurucu Ortağı
Caner Istı, “Perakende sektöründe büyüme rakamları hala iki basamaklı olsa da dünya genelinde büyüme hızı giderek düşüş göste-
Artan AVM maliyetleri nedeni ile markalar mağaza açarken artık daha seçici
davranıyorlar ve mağazalarında düşük
metrekarede daha çok ürün satabilecekleri mağaza içi satış çözümlerine yönleniyorlar. In-store ordering (mağaza içi kiosk, dokunmatik ekranlar ile ürün satışını sağlayan sistemler) ve Click &
Collect önümüzdeki yıl perakendecilerin en sık kullanacağı omni-channel çözümleri olacak.
Gelecek 5 yıl içinde, perakende markalarının büyüklükleri sahip oldukları toplam metrekarenin yanında metrekarenin verimlilik oranı
ile de ölçülecek.
KISA KISA
MEDIA MARKT,
DIJITAL VARLIK REYTING’INDE KENDI SEKTÖRÜNDE EN ÖN SIRADA YER ALDI
Elektronik perakende markası Media Markt,
Diplomacy Live tarafından geliştirilen ve markaların sosyal medya kullanımlarını mercek
altına altına alan Dijital Varlık Reyting’inde
sektöründe “en ön sırada” yer alan marka
oldu.
Türkiye’de ilk kez uygulanan Dijital Varlık Reytingi, ülkemizin en önde gelen şirketlerine ait
markaları arasında ilk 100’ü belirledi. Capital
500, ISO 500 ve popüler sosyal ağlarda öne
çıkan markalarının web siteleri, mobil uygu-
lamaları ve sosyal medya hesapları dikkate
alınarak gerçekleştirilen SosyalMarka100
listesinde Media Markt sosyal medya kullanımında öncü olan firmalar arasında kendi
sektöründe en ön sıra yer aldı.
Diplomacy.Live tarafından geliştirilen Dijital
Varlık Reytingi kişi ve kurumların web siteleri,
mobil uygulamaları ve sosyal medya hesaplarını kişiselleştirme, güncellik, etkileşim, etki
ve inovasyon ana göstergeleri ışığında değerlendiriliyor.
Media Markt Pazarlama Direktörü Çağanur
Atay Uçtu, konuya ilişkin olarak şunları şöyledi: “Sosyal medyada kullanıcıların aktif olarak
kullandığı, müşterilerimizle etkileşime geçebileceğimiz ve onları gülümsetebileceğimiz
birçok kanalda aktifiz. Facebook, Twitter, Instagram, Vine, Youtube, Google+ ve Foursquare hesaplarımızdan ayda ortalama 10 milyon
kullanıcıya erişim sağlıyoruz. Her sene bir öncekine göre düzenli olarak erişim ve etkileşimimizi artırıyoruz. Her kanalın farklı trendleri
ve dinamikleri oluyor. “ dedi.
MOBIL KULLANICILAR YEPYENI BIR UYGULAMAYA KAVUŞTU: ZUBİZU!
Monitise’ın tasarım stüdyosu CREATE, ZUBİZU uygulamasıyla görücüye çıktı. Monitise
tasarımıyla yepyeni bir yaşam tarzı olarak
kullanıcılara sunulan ZUBİZU, 100’ün üzerinde popüler markayı tek platformda buluşturuyor.
100’ün üzerinde markayı tek bir platformda toplayan ZUBİZU, eğlence ve modadan
yeme içmeye kadar altı farklı kategoride
kullanıcıyı geniş bir yelpazede, birçok popüler marka ile buluşturuyor.
Kullanıcı deneyimi ve görsel tasarımı, Mo-
nitise’ın bu yıl kurduğu 20 kişilik CREATE tasarım stüdyosu tarafından yapılan ZUBİZU,
yeni sade tasarımıyla büyük beğeni alırken,
indirilmesi ve kullanılması son derece kolay
bir uygulama olarak da dikkatleri üzerine
çekiyor. iOS ve Android platformlarda kullanıcılarla buluşan ZUBİZU uygulaması, telefona ilk yüklendiği anda kullanıcıya sunduğu
tanıtım ve üye olma sürecinden üye işyerlerinde yapılabilen mobil ödeme akışlarına
kadar her etkileşimde, mobil kullanılabilirlik
prensiplerine ve en son kullanıcı arayüzü
tasarım trendlerine uygun olarak tasarlandı.
CREATE İstanbul UX Manager’ı Derya Aydemir ZUBİZU tasarımıyla ilgili yaptığı açıklamada, “Kullanıcıları ve markaları benzer
sadakat programlarından farklı, Doğuş Grubu’nun çizgisine paralel özel bir etkileşimde
bir araya getirmeyi hedefleyen ZUBİZU ile
kullanıcıların günlük yaşantılarında yanlarında olup, onlara her an tercihlerine uygun
opsiyonlar sunan mobil odaklı bir deneyim
tasarladık. Odağı mobil olmakla birlikte kullanıcı deneyimi, telefon ekranlarının ötesinde, tüm servis aşamalarındaki etkileşimleri
göz önünde bulundurarak tasarladık.” dedi.
ASSECO SEE, TROY ILE BANKA ORTAMINDA E-TICARET
IŞLEMI GERÇEKLEŞTIREN ILK FIRMA OLDU
ren ilk firma oldu.
Bu gelişmeyle birlikte Troy kartlarla yapılan
e-ticaret işlemleri NestPay® üzerinden kolay,
hızlı ve güvenli şekilde gerçekleşecek.
Türkiye’de geniş banka ve üye işyeri ağına sahip Asseco SEE, güvenli e-ödeme konusunda
bir ilke daha imza attı. Asseco SEE, Bankalararası Kart Merkezi’nin Nisan 2016’da hayata
geçirdiği Türkiye’nin Ödeme Yöntemi Troy ile
entegrasyonunu başarı ile tamamladı. Troy
e-ticaret doğrulama yöntemi “GO-Güvenli
Öde” ile entegrasyonunu bitiren Asseco SEE,
banka ortamında e-ticaret işlemi gerçekleşti-
2007 yılından başlayarak, Ödeme Kartları
Endüstrisi Veri Güvenliği Standardı olan PCIDSS sertifikasyonlarını başarıyla tamamlayan NestPay®, PCI-DSS Level 1 lisansına
Türkiye’de sahip olan önde gelen e-ödeme
alt yapılarından biri. En son Mart 2016’da PCIDSS’in en güncel versiyonu olan V3.1 denetimini de başarıyla tamamlayan NestPay® yeni
yasal düzenlemelerle tam uyumlu ödeme alt
yapısı sağlıyor.
Asseco SEE Ülke Müdürü Hatice Ayas, konu
hakkında “Bankalara ve üye iş yerlerine sunduğumuz e-ödeme çözümlerimizle katma
değer sunuyoruz. Yeni bankacılık vizyonu
ile gerçekleştirdiğimiz ‘New Banking Vision’
konferansında, e-ödeme alanında düşünce
lideri olduğumuzu belirtmiştik. Kendi ArGe gücümüz ile geliştirdiğimiz NestPay®’i
BKM’nin ulusal ödeme yöntemi olan Troy
ürünü ile entegre ederek ve kullanıcılara güvenli ödemenin olanaklarını sağlayarak alanımızdaki öncü rolümüzü pekiştirmiş olduk.
Bu konuda bir ilke imza attığımız için gurur
duyuyoruz.” dedi.
KISA KISA
DIJITAL DÖNÜŞÜMÜN KRITIK PARÇASI; VERIYE KESINTIZ ERIŞIM
Son günlerin global trendi Dijital Dönüşüm
(Digital Transformation), tüm sektörlerde
kaçınılmaz gerçek halini aldı. Fortune 500
listesinde yer alan her şirket yerini korumak
için hizmet ve ürünlerinin 7/24/365 çalışıyor
olması zorunluluğunu da beraberinde getiriyor. Veeam Software Türkiye Ülke Müdürü
Ozan İnan, Türkiye’deki şirketlerin teknolojiyi
ve dijital dönüşümü yakından takip ettiklerini, sadece genele yayma kısmında temkinli
davrandıklarını ve bu noktada yatırım yaparken daha özenli davrandıklarını belirtiyor.
İnan, 4.5 G ile başlayan yeni dönemde, şirketlerin bilinen teknoloji alt yapılarına, veriye
erişilebilirliğin de ekleneceğinin altını çiziyor.
Veeam’in 25 ülkede 1140 kıdemli IT yöneticisinin katılımı ile hazırladığı 2016 Erişilebilirlik Raporu, şirketlerin yatırım stratejisi
ve psikolojisi hakkında kapsamlı ipuçları
sunuyor. Rapor; CIO’ların yüzde 84’ünün “Biz
dönüşüm gerektiğini biliyoruz. Fakat bizim
yaptığımız yatırım ve gitmemiz gereken yer
arasında büyük bir uçurum var. Bunu kapatabilmek için sürekli yatırım yapmamız
gerekiyor.” dediğini gösteriyor.
Tüm bu araştırma sonuçlarına bakıldığında
veri merkezinin sadece olağan üstü durumlarda kullanılan bir yapı olmaktan çıktığını,
kriz çıkma ihtimali herhangi bir Avrupa ülkesine göre daha yüksek olduğu için Türk
insanı teknolojiyi daha yakından takip ediyor
ve olası durumlara karşı önceden önlem almaya çalışıyor. Bu nedenle teknolojinin değdiği her alanda Veeam olarak sürekli çalışan
bir ortam için köprü görevi oluşturacağız ”
açıklamasında bulunuyor.
süreklilik - iş devamlılığı tarafına doğru bir
misyon üstlendiğini belirten Ozan İnan “Dijital dönüşüm, geleceğe hazır olmak isteyen
her şirketin odağında olması gereken bir
konu. Objektif şirketlerin yaptığı araştırmalar, önümüzdeki yıllar için firmaların CAMSS
stratejisini benimsemeleri gerektiğini ortaya koyuyor. Türkiye’de herhangi bir alada
Nisan ayında kullanılmaya başlayacak
4,5G’nin Türkiye için yeni bir dönemin de
başlangıcı olduğunu ifade eden İnan, “Bundan sonraki adım IOT veya M2M (machine to
machine) yani iletişimi insansız ortama taşımak olacak. Yani başta her sektörden büyük
şirketler olmak üzere bütün hayatmızı kapsayan bir çok alanda, insanların programladığı sistemlerin çalıştığı bir dönem başlıyor.
Burada önemli olan “kusursuz” iletişim sağlayabilmek. Dolayısıyla, her adımın daha da
hassas olacağı bu dönemde, veriye erişim
ve hız olmazsa olmaz bir kriter olacak. İşte
tam bu noktada Veeam olarak şirketlerin
ihtiyacı olan teknolojik desteği vererek, veriye erişimi kesintisiz ve hızlı hale getiriyoruz.
Diğer bir deyişle iş hayatımıza dahil olan ve
gelecekte normal hayatımızın da çoğunu
oluşturacak sistemlerin sorunsuz ve sürekli çalışabilir olması için çözüm sunuyoruz”
açıklamasında bulunuyor.
IYZICO’DAN GIRIŞIMCILERIN BÜYÜMESINI
HIZLANDIRACAK PAKET: IYZISTART
iyzico, girişimcilere destek olup büyümelerini hızlandırmak için özel
olarak geliştirdiği iyziStart adlı girişimci destek paketini duyurdu. iyziStart programına dahil olan girişimciler ilk üç ay boyunca tek çekim
işlemlerinde hiçbir komisyon ödemeyecek, iyzico’nun alanında uzman
ekiplerinden mentorluk desteği alacak. Girişimcilerin büyümesini hızlandıracak iyziStart paketinin iş ortakları arasında Etohum, Game
Garage, Girişim Fabrikası, Hackquarters, İTÜ Çekirdek, KWORKS,
Startupbootcamp İstanbul, StartersHub, Sabancı Üniversitesi SuCool
İnkübasyon Merkezi, Viveka, Arya Kadın Yatırım Platformu ve Yıldız
Teknik Üniversitesi Kuluçka Merkezi gibi Türk girişimcilik ekosisteminin önde gelen oyuncuları bulunuyor. iyziStart programına son 3 yıl
içinde faaliyete geçen, online ödeme alan iş modeline sahip olan ve
iyziStart iş ortakları tarafından hızlandırılan tüm girişimciler katılabilecek.
iyziStart paketinden faydalanan girişimler ilk 3 ay boyunca da tek çekim işlemlerinde, toplam 100 bin lira limite kadar, hiç bir komisyon
ödemeyecek. iyziStart paketinin sunduğu bu büyük avantaj ile girişimciler ödeme işlemleri konusunu Türkiye’nin öncü ödeme kuruluşu iyzico’ya emanet edip asıl işlerini büyütmeye konsantre olabilecekler.
ürkiye’nin önde gelen girişimlerinden biri olan ve girişimcilerin yaşayabileceği durumları çok yakından bilen, tecrübeli bir ekibe sahip olan
iyzico, “Girişimcinin halinden girişimci anlar” sloganıyla yola çıkarak
iyziStart paketinden faydalanan girişimcilere mentorluk desteği de sunacak. iyzico’nun kendi alanında uzman ve sertifikalı ekibinden mentorluk desteği alacak girişimciler ayrıca iyzico’nun özel “networking”
etkinliklerine de katılabilecek.
KAPAK
5. E-TİCARET KONFERANSININ ANA TEMASI
E-CRM VE DİJİTAL DÖNÜŞÜM OLDU
Bu yılki ana teması Dijital Transformasyon ve
E-CRM olan 5. E-Ticaret Konferansı, 17 Mayıs
tarihinde Point Hotel Barbaros’ta katılımcılarını buluşturdu.
Farklı sektörlerde ön plana çıkan E-CRM uygulamaları, dijital transformasyon, dönüşüm
sürecindeki riskler ve fırsatlar, dijital dünyadaki teknolojik gelişmelerin E-CRM stratejilerine etkisi ve başarı hikayeleri ise ele alınacak
diğer konular arasında yer aldı.
Türkiye’deki dijital dönüşüm süreci heyecan verici
Dünya çapında en çok satan Dijital Transformasyon kitabının yazarı ve aynı zamanda
konferansın ana tema konuşmacısı olan Mark
Baker “Günümüz Türkiye’sinde Dijital Transformasyon ve Strateji” konulu sunumunda,
genç nüfus ve 70 milyon mobil abonenin büyük bir potansiyeli işaret ettiğini vurgulayarak,
Türkiye’deki potansiyeli değerlendirdi.
Baker, Türkiye’deki dijital dönüşüm sürecini
heyecan verici bulduğunu belirterek şunları
söyledi. “B2C’den kaynaklanan GSMH yüzdelerine bakıldığında, Türkiye’deki oranın düşük
görüyoruz. Bu potansiyeli ancak dijital dönüşümle hayata geçirebiliriz. Bu dönüşüm sürecinde e-ticarete odaklandığımızda ilk olarak
ele alınması gerekenin satın alma alışkanlıklarını olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye’deki satın alma alışkanlıkları Avrupa’dan farklı.”
KAPAK
Dönüşüm sürecinin müşteri, teknoloji ve
yönetimden oluşan üç temel ayağı olduğunu belirten Baker, bu konuda başarılı
uygulamalardan örnekler sundu. Amazonun başarı sırlarından birinin, tüketicilerin bir sonraki adımda ne yapacaklarını
tahmin etme ve öngörebilme yeteneği
olduğunun altını çizdi. Ayrıca nesnelerin
internetinin de dijital dönüşüm sürecinin
önemli bir parçası olduğunu belirtti.
Fırsatları değerlendirebilen kuruluşlar rekabette öne geçecek
KoçSistem Genel Müdürü Yardımcısı Can
Barış Öztok, Ford Otomotiv Bilgi Teknolojileri Direktörü Hayriye Karadeniz ve
Enocta Ürün ve Teknoloji Genel Müdür
Yardımcısı Emre Tok’un katıldığı günün ilk panelinde ise
Dijital dönüşüm sürecinin riskleri ve
fırsatları değerlendirildi. Fırsatları değerlendirebilen
kuruluşların
rekabette
öne geçebileceğini
belirten Can
Barış Öztok “
Fırsatları hayata geçirmek için
çok fazla vaktimiz
yok çünkü dünya çok
büyük bir hızla değişiyor.
Teknoloji, süreçleri hayata geçirmek için kullanılıyor ama asıl nokta
müşteriye temas edebilmek. Dijitalleşme ise süreçlerin tümünü kapsamalı.
Müşteri internette de bayide de çağrı
merkezinde de aynı kalitede hizmet almak istiyor. Proje portföy yönetiminin
dijital dönüşümünü hızlandırıcı faktör olduğunu düşünüyoruz.” dedi
Panel konuşmacılarından Ford Otomotiv Bilgi Teknolojileri Direktörü Hayriye
Karadeniz ise şunları söyledi: “Müşterileri eskiden her sektör kendine göre
segmente ederdi. Ama bu durum artık
yıkılıyor. Müşteri yaşadığı iyi deneyimi
tüm ürünlerde ve sektörlerde görmek
istiyor. Artık süreç müşteriden başlıyor ve şirketler kendi stratejileri bunun
üzerine inşa etmek durumunda. Dijital
dönüşümde bu anlamdaki en kritik noktalardan biri.
Değişen müşteri davranışlarıyla birlikte iş modelleri de değişiyor.” dedi
Dönüşüm sürecini, yeni neslin beklentilerini dikkate alarak şekillendirdiklerini
belirten Emre Tok ise, Türkiye’de eğitimlerin sadece %5’ini e-eğitim oluşturduğunu ve dijital transformasyon sürecinde
e- eğitimin hem çalışanlar hem de kurumlar için verimi arttıracağına inandıklarını belirtti.
Dünyadaki toplam verinin %90’ı son
12 ayda üretildi
Konferans Salesforce Türkiye,
Mid-Market Satış Müdürü
Egemen Ersan, ODC
Business Solutions
Satış Pazarlama
Direktörü Sevil
Özkan ve Formalis Satış
ve Pazarlama Direktörü Murathan
Araz’ın sunumlarıyla
devam etti.
Artık birçok platformdan sayısız
data elde edilebildiğini belirten Egemen
Ersan, temel sorunun bu trilyonlarca işlemin getirdiği datayı şirketlerin nasıl yönetmesi gerektiği konusunda
odaklandığını vurguladı. 2020 yılında 6
milyar akıllı telefon olacağı ve dünyadaki verinin %90’ının son 12 ayda üretildiği
düşünüldüğünde gelişimin daha net görülebildiğini belirten Ersan sözlerini şöyle
sürdürdü: “Şirketlerin data merkezlerindeki verilerin sadece %1’i işleniyor. Şirketler, verileri elde etmek için büyük bütçeler harcıyor ama bu verileri yönetmek
için aynı hassasiyeti göstermiyor. “
Tüm markalar ve kurumlar için yeni bir
iletişim kanalı olan Chatbot uygulamasına dair son gelişmeleri aktaran ODC
Business Solutions Satış Pazarlama
Direktörü Sevil Özkan ise, müşteriler ve
markalar arası iletişiminde, SMS, sosyal
KAPAK
medya, online mesajlaşma platformlarını da
içine alan, pazarlama otomasyon sistemleriyle entegre edilebilen bir yapı oluşturduklarını ve bu uygulamanın e-ticaret dünyasında
da çığır açabileceğini belirtti.
Türkiye’de üretilen CRM çözümlerinin yabancı
muadillerinin benzerleri olarak ortaya çıktığını belirten Formalis Satış ve Pazarlama Direktörü Murathan Araz ise “Biz bunun dışına
çıkıp gerçekten ihtiyacımızın ne olduğunu anlamaya çalıştık. Ürünümüzü planlarken bizim
için en önemli kriter şirketin sistemi kendisi
yönetebilmesiydi. Bu anlamda değiştirmek
istediğimiz paradigma, iş birimlerinin bizden
yardım almadan yönetebilecekleri bir altyapı
sunmak.” dedi.
Konferansın öğleden sonraki bölümünde Denizbank, CRM Grup Müdürü Emre Demir ve
T-Soft Yazılımcı ve Proje Yöneticisi Ömer Arıkan e-CRM konusundaki e-CRM konusunda-
ki tecrübelerini aktardırlar. İncir.com, CMO’su
Birkan Babakol’un yönettiği panelde söz alan
Ömer Arıkan, Türkiye’nin e-ticaret anlamında
geçirdiği dönüşüm sürecine dikkat çekerken,
bankacılık sektörünün çok büyük bir veri tabanına sahip olması nedeniyle avantajlı olduklarını belirten Emre Demir, bu datanın yönetiminde teknoloji, süreçler ve stratejinin en
önemli noktalar arasında yer aldığını belirtti.
Demir, Denizbank olarak müşterilerin verilerinin işlenmesi aşamasında analitik yapıları
kurabilmesi aşamasında neler yapıldığını aktardı.
Konferans kapsamında Polonya finans sektöründen örnekler paylaşacak olan Milosz
Brakoniecki, dijital dönüşüm sürecinde E-ticaret ve E-bankacılık arasındaki benzerlikler
ve farklılıkların yanı sıra, omnichannel ödeme
sistemleri, çok kanallı dağıtım kanalları yönetimi ve dijital transformasyon stratejileri ko-
nusunda deneyimlerini aktardı.
Brakoniecki, internet kullanıcı sayısı ve aktif
kullanıcı oranları açısından Türkiye pazarı ile
benzerlikler taşıyan ve ilk online bankacılık
deneyimini 1999 yılında yaşayan Polonya’nın,
dijital bankacılık konusunda geçirdiği dönüşüm sürecinin detaylarını paylaştı.
Günün son konuşmacısı ise Azerbaycan e-ticaret pazarındaki son gelişmeleri aktaran
Nicat Manafov oldu. Manafov , %80’i internet
erişimine sahip, 9.6milyon nüfuslu Azerbaycan pazarında perakende hacminin henüz 16
milyar dolar seviyesinde olduğunu ve bu yönüyle Azerbaycan’ın yolun başında olduğunu
belirtti.
Tüketicilerin daha çok, e-bay, Amazon ve
Aliexpress gibi global siteleri tercih ettiği
Azerbaycan’da ağırlıklı olarak yerli oyuncuların olduğunu belirten Manafov, pazarın büyük
oyunculara ihtiyacı olduğunu vurguladı.
SEKTÖRDEKI EN BÜYÜK ILERLEME YÜZDE 47’LIK ARTIŞLA
ÇOK KANALLI PERAKENDE KATEGORISINDE
Türkiye’de e-ticaret hızını kesmeden büyümeye devam ediyor. Aslında akıllı cep
telefonu ve Internet kullanım artışı hızına
baktığımızda ülkemizde e-ticaretin gelişmesine uygun bir ortam oluştuğunu
gözlemliyoruz. TÜBİSAD’ın son “Türkiye e-Ticaret Pazar Büyüklüğü” raporuna
göre toplam pazarın yıllık yüzde 35 artış
göstermesi kullanıcıların artık e-ticarete
iyice ısındığını gösteriyor. Özellikle genel
ekonominin durumuna göre bu artış çarpıcı bir rakam özelliğinde. 18,9 milyar TL
büyüklüğe ulaşan pazarla ilgili en önemli
gelişmelerden biri de en büyük ilerlemenin
yüzde 47’lik artışla çok kanallı perakende
kategorisinde olması. Bu veriyle özellikle
perakende dünyasının artık omni channel
eksenine evrildiğini gözlemliyoruz.
dünyasında da aynı başarıyı yakalamaları
omni channel mantığında ilerlemeleri gerekiyor. E-ticarette müşterilerle iletişime
geçilecek yeni kanallar da önemli fırsatların doğmasına yol açacak. Örnekle bizim
de şu an SmartMessage olarak yoğunlaştığımız chatbotlar e-ticaret dünyasında da
önemli aktörler olmaya aday. Chatbotlar
özellikle yurtdışında müşterilerin istedikleri hizmetleri ve ürünleri kolayca satın
almaları sağlayan satış asistanları olarak
kullanılmaya başlandı bile.
İş geliştirme adına da E-Ticaret Konferansı’nın faydalı olduğunu görüyoruz
E-Ticaret Konferansı Türkiye’de sektörün
nabzını tutan en önemli etkinliklerden biri
Sevil Özkan özelliğinde. Bu tür kompakt etkinliklerin en
Mobil kullanımın giderek yaygınlaşması
ODC Business Solutions önemli özelliklerinden biri sektör üyeleriyile e-ticaret uygulamalarının mobilde daha
Satış Pazarlama Direktörü le yüz yüze tanışılıp, birebir sohbet şansıetkin hale geleceği açık görünüyor. Ayrıca
nın da yakalanması, özellikle iş geliştirme
hem klasik mağaza hem de e-ticaret ayağı olan kurumlar için özeladına da E-Ticaret Konferansı’nın faydalı olduğunu görüyoruz. Seklikle omni channel pazarlama yaklaşımı daha da ön plana çıkacak.
tördeki başarılı uygulamaların paylaşılması katılımcıların etkinlikten
Müşterilerle tüm kanallarda kesintisiz ve bütünsel pazarlama iletidaha somut ve uygulanabilir bilgilerle çıkmasını sağlıyor. E-ticaret
şimi kurmanın rekabette fark yaratacağı bir dönemdeyiz. ÖzellikKonferansı bu açıdan da bir fayda farkı yaratıyor.
le perakendede klasik mağazacılığı güçlü olan firmaların e-ticaret
KAPAK
DIJITAL DÖNÜŞÜMDEN DAHA IYI FAYDALANABILEN
LIDERLER, KURUMLARINI REKABETTE ÖNE
ÇIKARTACAK.
rak, şirket yöneticilerinin kendi işlerini farklılaştırma, böylece rekabette öne çıkabilme
vizyonu. ‘Dijital dönüşüm fırsatlar sepeti’
olarak tanımlanabilecek bu yapıdan daha iyi
faydalanabilen liderler, kurumlarını da rekabette öne çıkartacak.
Barış Öztok
KoçSistem Genel Müdür Yardımcısı
Dijital dönüşüm, bireylerin hayatını, bunun
bir yansıması olarak kurumsal hayatı tepeden tırnağa, hem de önceki değişim başlıklarından çok daha hızlı biçimde değiştiriyor.
Dijital dönüşüm ve mega trendlerle ilgili
önümüzde sınırsız bir dünya var. Öyle ki,
gelişen rekabet karşısında ayakta kalmanın
zorluğunun da etkisiyle, kurumları bugüne
getiren hiçbir unsur, yarın da var olmalarını
garanti etmiyor. Tam tersi, değişime ayak
uydurmazlarsa kesinlikle yok olacaklar. Bu
noktada teknolojinin sunduğu imkânları
doğru bir kurgu ile kullanmak kritik önem
taşıyor. Asıl önemli olan, teknolojiyi kullana-
Dijital dönüşüm sürecinde şirketlerin karşılaştıkları en büyük zorlukların aslında
dönüşüm konusunda bir stratejinin oluşturulmamasından ya da yol haritasının yapılmamasından kaynaklandığını düşünüyorum. Dijitalleşmek deyince hemen son
teknolojiler nelerdir, bunlarla neler yapabiliriz sorularına odaklanan pek çok firma asıl
iş ihtiyacını tanımlamadan projeler hayata
geçirmeye başlıyor. Ancak herhangi bir ihtiyacı gidermeyen, bir probleme çözüm getirmeyen hiçbir teknoloji çok uzun yaşamıyor.
Bu da firmalar da verimsizliğe yol açıyor. Bu
zorluğun üstesinden gelmenin yolu, kısaca,
şirket stratejilerine uygun bir dijital strateji
belirlemek, bu stratejiye paralel şekilde dönüşüm projeleri ortaya koymak ve bu projeleri şirket dinamiklerine göre ilişkilendirerek
önceliklendirmekten geçiyor diyebilirim.
Biz KoçSistem olarak dijital dönüşümü
“hem iç hem de dış müşterinizin deneyimini dijitalleştirerek işinizi yeniden tanımlamak” olarak tanımlıyoruz. Bu tanımdan
yola çıkarak dijital dönüşüm sürecini planlayan şirketlere de dış müşterilerinin deneyimlerini dijitalleştirmek için çabalarken
iç müşterilerinin yani şirket çalışanlarının
dijitalleşmesini de göz ardı etmemelerini
öneriyoruz. Çünkü kendi içinde dijitalleşmeyen şirketlerin bunu müşterilerine taşımakta zorlanacaklarını düşünüyoruz. Bununla
birlikte, dijital dönüşüm sürecini planlamak
ve hayata geçirmek arasında çok uzun vakit harcamamak bence kritik önem taşıyor.
Çünkü aslında dijitalleşmediğiniz, iş modellerinizi dijital dönüşüme adapte etmediğiniz
her dakika müşteri ve ciro kayıpları yaşama
riskiniz de artıyor demektir. Yani hızlı olmak
çok önemli.
Dijital dönüşüm her ne kadar son yılların en
önemli gündem maddelerinden olsa da aslında pratikte pekçok firmanın dönüşümün
henüz “farkındalık” aşamasında olduklarını
görüyoruz. Bu anlamda şirketlere dönüşüm
konusunda tecrübeli, onların farkındalığını
artırırken şirketin dönüşümüne hız kazandıracak iş ortaklarından faydalanmalarını
öneriyorum. Son olarak, dijital dönüşümün
sürekli yenilikleri işimize adapte etmek,
dijital dönüşümü yaşayan bir süreç olarak
kabul etmek ve hayatın bir parçası haline
getirmek gerektiğini belirtmek isterim.
KAPAK
BU SENE MOBIL ALIŞVERIŞ ORANI ARTTI
E-ticaret sektöüçüncü konu ise
ründe bu sene
beacon teknolonet bir şekilde
jisinin yaygınlaşgözlemlenen şey
ması olacak. Zaten
mobil
alışveriş
online platformda
oranının artması
müşterinin adımoldu. BKM Explarını takip eden
ress
verilerine
tavsiye sistemleri
göre bu oran 2013
var ve bu sayede
yılında %5 sevikişilere kişiselleşyesindeyken 2015
tirilmiş mesajlar
yılı sonunda %43’e
gönderebiliyorgeldi. Bunun dısunuz. Firmalar
şında perakende
Beacon teknolojisi
tarafında da bir
sayesinde müşhareketlilik olacaterilerinin,
ilgili
ğını düşünüyorum
markanın aplikasçünkü dijital Ajans
Murat Erdör yonunu yüklemiş
Positive’in
pay- Euromessage Türkiye Genel Müdürü ve Bluetooth’unu
laştığı rakamlaaçık olması hara göre e-ticaretin genel perakende linde, fiziki mağazalarında da takibini
içindeki payı dünya ortalamasına göre artık yapabilecek. Müşteri mağazada
%7 iken Türkiye’de bu oran %1.3 se- belli ürünlere baktığında buradaki civiyesinde. Sektör cirosunun %57’sini haz hangi ürüne bakıldığını görecek
oluşturan Türkiye’deki en büyük 10 ve anında push mesajı gönderebilecek
perakende şirketinin hala 5’inin e-tica- veya müşteri alışveriş yapmadan maret sitesinin olmaması, en büyük 100 ğazadan çıktıysa o ürünle alakalı kişiperakendeci firmanın e-ticaret sitesine selleştirilmiş e-posta gönderip alışvesahip olma oranının %35’de olması ve rişe devam etmesi için teşvik edecek
omnichannel konusunun günümüzde
E-Ticaret Konferansına katılımcıfazlaca konuşulması bu alanda da yeni
ların gösterdiği ilgi organizasyon
girişimlerin olacağını düşündürtüyor.
başarısının kanıtıydı
Bu gelişmeler ışığında geçen sene 25
milyar TL olan e-ticaret hacminin de Geçen sene konuşmacı olarak yer al2016 yılı sonunda 31 milyar TL civarına dığım e-ticaret konferansının bu segelmesi ve e-ticaretin toplam pera- neki programında moderatör olarak
kende alışverişlerine oranının da yüzde yer almak benim için çok keyifliydi. Bu
kadar çok seminerin, programların ve
2’ye çıkması bekleniyor.
konferansların olduğu sektörde 5 sene
Sene başında bu sene ile ilgili birçok
boyunca sürdürülebilir bir konferansöngörümüz olmuştu. Bunlara baktılar dizisi yapmak gerçekten çok zor ve
ğımızda ön plana çıkan üç şey var, ilki
takdire şayan. Bu seneki konu başlıkyukarıda da belirttiğim gibi mobil ödeları ve konuşmacılar ilgi çekici oldumeler. Yakında daha fazla mobil uyguğu gibi, katılan kitlenin de konferans
lama, yeni mobil girişimler ve mobil
bitimine kadar ayrılmadan salonda
ödemelerde artış dolayısıyla mobilin
kalmaları ve pür dikkat konuşmaları
popülerliği artacak. İkinci konu büyük
dinlemeleri organizasyonun ne kadar
veri. Müşterilere ait verilerin sağlıklı
başarılı olduğunun bir kanıtıydı. Emeği
şekilde toplanması ve verimli şekilde
geçen herkese sonsuz teşekkürler, seanaliz edilmesi, bu sene de en önemli
neye gene bir e-ticaret konferansında
gündem maddelerinden biri olmayı
buluşmak dileğiyle.
sürdürecek. Sektörü şekillendirecek
Emre Tok
Enocta
Ürün ve Teknoloji Gnl. Mdr. Yrd.
E-TICARET TÜRKIYE’DE
SÜREKLI BIR GELIŞIM
IÇINDE
E-Ticaret Türkiye’de sürekli bir gelişim içinde. İnsanlar bu alanda hem daha fazla iş hem daha da
fazla tüketim yapıyorlar. Küçük firmalarda artık
daha cesaret ile daha çok bu alana girebiliyorlar.
Devletin daha fazla fon ve destek vermesini diliyoruz.
İleride hologram, sanal gerçeklik gibi uygulamalar ile dükkanları aynen yerindeymiş gibi gezeceğiz, bilgi alacağız ve ürünleri temin edeceğiz.
Dükkanlara gitmemize gerek kalmayacak. Fiziksel dükkanlar belki kapanmayacak ancak üzülerek belirtmek isterim azalacağını düşünüyorum.
Keza bant genişliğinin artması, 4.5G gibi teknolojiler ile her an her yerden istediğimiz servisi
ve ürünü almamız mümkün hale gelmekte. QR
Kod, IBeacon gibi teknolojiler ile size özel indirimler ve öneriler yürüdükçe lokasyon bazlı olarak
zaten sunuluyor. Blesh gibi firmalar bu ülkeden
dünyaya bu konuda örnekler teşkil etmekte.
E-Ticaret Konferansı çok keyifliydi
Konferans çok keyifli idi. Ben kendi adıma en
azından 4-5 yeni kişi ile tanışıp iş ağımı genişlettim ki en önemli noktalardan biri o idi. Enocta
olarak e-eğitimin ülkenin gelişmesi için şirketlere sunduklarının önemini ve yeni gelişmeleri
sürekli paylaşmak için çaba sarf ediyoruz. Bunu yaparken de sizin organize ettiğiniz bu tarz yön
gösteren çalışanların ufkunu açan organizasyonları kaçırmamayı tercih ediyoruz. Bizi ağırladığınız
için teşekkür ederiz.
KAPAK
ÖNÜMÜZDEKI YILLARDA PAZAR KATLANARAK BÜYÜMEYE DEVAM EDECEK
terileri oluyor olması, önümüzdeki yıllarda
pazarın katlanarak büyümeye devam edeceğinin işareti. Ömer Arıkan
T-Soft Yazılımcı ve Proje Yöneticisi
E-ticaret pazarı ciro anlamında hızla büyüyor. Genel anlamda ise olgunlaşıyor, önceden al-sat’çılar ile büyüyen sektör, üreticiler
ve markaların pazara girmesi ile kalıcı işletmelerine yer açıyor. Diğer yandan teknolojik ürün satışının öncülüğünde büyüyen
pazar, alternatif sektörlerde de günden güne
kalıcı hale geliyor. Teknolojiyi damarlarında
yaşayan bu günün gençlerinin, gelir elde
ettikleri an itibari ile, sektörün hazır müş-
Bundan sonra her yeni teknoloji e-ticareti
büyütecek. Büyük verinin aktif kullanılması,
ibeaconlar ile müşterinin izlenmesi, mobil
uygulamalar sayesinde müşterinin her an
ulaşılabilir durumda olması, televizyon yayınlarının anlık olarak e-ticarete dönüşme
potansiyeli, Google Glass gibi ürünlerin
yaygınlaşması ile ürün barkodu gibi ürünleri ayrıştırmamızı sağlayacak ortak alanlar
üzerinden, hızlı kıyaslama yapabilme, ürün
ayırtma ve satın alma imkanı, remarketing-retargeting teknolojilerinin yaygınlaşması ile ürünü satın alana kadar, ürün
reklamlarının peşinizi bırakmaması bunlara
örnek verilebilir. Mesela asansöre bindiğinizde eğer asansörde bulunan ekranlardan
birisine bakıyorsanız, mevcut görüntünün
sizin almak isteyebileceğiniz bir ürün reklamı ile yer değiştirmesi buna örnek verilebilir.
Bu sene konferansın
temasının e-CRM olmasını
çok isabetli buldum.
Teknolojinin gelir getirmesi gerekiyor ki, gelişimine devam etsin, E-ticaret ise ölçülebilir,
parametrik ve rasyonel bir dönüşüm imkanı sağlıyor. Bu yüzden teknoloji e-ticareti
çok seviyor ve gelişiminin bir yerlerinde hep
e-ticaret olmaya devam edecek. Bu yıl 5.si düzenlenen konferans her zamanki gibi çok başarılı idi, her şeyin elektronikleştiği günümüzde, böyle etkinlikler
olmasa, “aslında her şey sanal, bu izlediğimiz insanlar belki de gerçekte yoklar” diyeceğiz. Alanlarında uzman kişileri, bizzat
dinlemek, sorular sormak, deneyimlerin
paylaşılması çok önemli diye düşünüyorum. Bu sene konferansın temasının e-CRM olmasını çok isabetli buldum. Sektör
bir müşteri denizinin içinde kaybolup gidiyor, artık müşterilerin kıymetini bilmemiz
gerekiyor, bunu sağlayamayan işletmeciler,
yıllar sonra bugünleri hatırlayıp uzun uzun
ağlayacaklar, ne fırsatlar kaçırmışız biz diyecekler, müşterisinin kıymetini bilen, ona
kıymet verdiğini hissettiren işletmeciler, çabalarının sonucunu, minimum pazarlama
giderleri ile maksimum cirolar elde etmek
ve kalıcı müşteri sadakatini sağlamak olarak alacaklar. Böyle bir farkındalığı ortaya
koyduğunuz için sizleri tebrik ediyor ve sektör adına size teşekkür ediyorum.
DOSYA
MÜŞTERİLER DİJİTALLEŞTİ, YA CRM ?
Müşterinin kurumlarla kurduğu ilişkilerin çeşitlendiği günümüz çok kanallı iletişim ortamında e-CRM kavramı, e-ticaret sektörünün
gündemindeki yerini çoktan aldı. Müşterilerin
dijital ortamda bıraktığı izlerini anlamlı verilere dönüştürmek ve müşteri ilişkilerine bu veriler ışığında yön vermek geleneksel CRM’in
yetersiz kaldığı alanların başında geliyor.
Web tabanlı kanalları kullanarak işletmeler
ile müşterileri arasında bir yol haritası sunan E-CRM; operasyonel veritabanları, web
iletileri, müşteri hizmetleri, eposta ve sosyal
medya gibi dijital iletişim kanallarının kullanımı ile mevcut müşterilere yönelik satışları
maksimize etme süreci olarak tanımlanabilir.
Etkili bir E-CRM, süreçlerin verimliliğini arttırmanın yanı sıra müşterilerle ilişkileri iyileştiriyor, ürün ve hizmetlerin müşterilerin
bireysel ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde
düzenlenmesine olanak sağlıyor. Ayrıca geleneksel CRM yaklaşımına ek olarak müşterilerin görüşlerine dair daha güçlü bilgi
akışını mümkün kılıyor. Diğer taraftan e-CRM
uygulamalarının, genel CRM stratejilerinden
ayrı düşünülmemesi ve geleneksel CRM ile
entegre olması gerektiği de sektör profesyonellerinin ortak görüşü. Bu kapsamda e-CRM
için, pazarlama, satış ve müşteri hizmetleri
süreçlerini otomatikleştiren, iyi yapılandırılmış
ve koordine edilmiş bir CRM süreci diyebiliriz.
Tipik bir E-CRM stratejisi, müşteri bilgilerinin,
işlem geçmişinin, ürün bilgilerinin, tıklama dizisinin ve içerik bilgilerinin toplanmasını içeriyor. Ardından müşteri profili ve işlem geçmişinden oluşan bir işlem analizi ve müşterinin
dolaşım, alışveriş sepeti, alışveriş düzeni ve
daha fazlasını gösteren bir aktivite analizi çıkararak müşterinin özelliklerini analiz ediyor.
Tüm bunların yanı sıra E-CRM’in temel faydaları, artan müşteri memnuniyeti ve sadakati,
iyileştirilmiş ve daha verimli müşteri ilişkileri, müşterilerin davranışı ile uygun tekliflerin
eşleştirilebilmesi, müşteri hedeflemede maliyetleri düşürme ve gelir artışı olarak sıralanabilir.
DOSYA
E-CRM IÇIN MÜŞTERI DIJITAL BIR VARLIKTIR. • Bulutta bir CRM, memnun olduğunuz
sürece kullanıyorsunuz.
• Selphiu’da elektronik davranış takibi
yapabiliyorsunuz.
• Müşterileri sadece bilgileri ile değil,
davranışları ile de segmente edebiliyorsunuz.
• Selphiu, API arayüzleri ile sistemlerinizle entegre olabiliyor.
Selphiu CRM, müşterilerin dijital davranışlarını takip ediyor.
Geleneksel CRM’ler konusundaki eleştiriler şu noktalarda yoğunlaşıyor: 1. Geleneksel CRM’ler müşteri kaydımızı
tutmaktan öteye gidemiyor.
2. CRM olmasına rağmen her şeyi e-postalarla takip ediyoruz.
3. Kampanyalar sıkıcı ve takip edilemez
halde.
4. CRM’deki en küçük değişiklik maliyet
ve zaman kaybı demek.
Sanıyorum orta ve büyük ölçekteki kurumlar yukarıdaki dört maddeyi çok tanıdık
bulacaklar. Yapılan bir ankette CRM projelerinin %60’ı tümüyle başarısız olduğundan
iptal edilmiş.
Sorun, müşteri adayları, sosyal medyada,
mailin öteki ucunda, internetin başındayken, yani dijitalleşmişken, bizim hala çocuk
bezlerinin yanına bira koyma efsaneleri
ile meşgul olmamız. Müşteriler dijitalleşti
ama CRM’lerimiz 90’lardan, 2000’lerden
kalma. Selphiu CRM, müşterilerin dijital davranışlarını takip eder. E-postalarımıza ne tepkiler verdiler, e-postalardaki hangi içeriğe,
hangi sırada tıkladılar. Web sitemizi ne zaman ziyaret ettiler, ziyaretleri hangi sıra ile
ne kadar sürdü. Bloğumuza ilgileri nasıl ve
daha birçok dijital seyahat bilgisini saklıyoruz. Bunu geleneksel CRM’deki kampanya
yönetimlerinin yaptığı gibi sadece istatistik
olarak değil, kişi bazında saklıyoruz. Ayrıca
dijital verilerden yorumlar da üretiyoruz. Bu
yorumlar “geleneksel” ötesi segmentasyon
için kurumlara ışık tutuyor. Kimi zaman
hedef dijital davranış izleri oluşturuyoruz.
Bu izlere puanlar vererek de segmentasyon sağlıyoruz.
Hedef kitleyi gruplara ayırmak yerine, dijital davranışı veri haline getirip
o veriden bilgi elde etmek gerekiyor
Müşteri artık her şeyi kendi öğrenmek istiyor. Kendisine bir şey satılmasını istemiyor.
O satın almak istiyor. Gereksiz kampanyalar, onu ilgilendirmeyen mesajlara tepkili.
Dolayısı ile hedef kitleyi doğru tespit etmek
önemli. Geleneksel CRM hedef kitleyi yaşıE-CRM ise müşterisinin dünyevi bir varlık
na, unvana, gelir grubuna vb. dayandırıyor.
olarak, etten kemikten olduğunu varsayOysa dijital davranış burada esas belirleyici.
maz. E-CRM için müşteri dijital bir varlıktır. Dijital davranışı veri haline getirip o veriden
Bizim Selphiu adını verdiğimiz hepsinden önce bilgi elde etmek lazım. Bu sayede ne
farklı ama hepsi bir arada bir SaaS çö- olduğunu anlayacağız. Ama Selphiu bir
zümümüz, CRM e-pazarlama ve e-satış adım ötesinde bu veriden kavram ortaya
alanlarında yepyeni bir bakış açısı sağlıyor: koymanızı sağlıyor. Ne olduğunu anladık,
ne yaptığımızı da öngörebilmemiz için. • Selphiu’da pazarlama, kampanya, satış, servis; hepsi bir arada. HAZİRAN / TEMMUZ 2016 - E-COMMERCETURKEY.COM 33
PERAKENDE
TÜRKIYE E-TICARET PAZARINDA PERAKENDENIN
PAYI BÜYÜMEYE DEVAM EDIYOR
PERAKENDE
Türkiye e-Ticaret Pazar Büyüklüğü raporuna göre 2014 yılında e-Ticaret sektörü,
yıllık yüzde 35’lik bir artışla 18,9 milyar TL
büyüklüğe ulaştı. Ülkemizin online alış veriş hacmi, global e-ticaret verileriyle karşılaştırıldığında istenilen seviyede olmasa
da genç nüfus ve yüksek internet kullanım
oranı Türkiye için önemli bir potansiyel göstergesi.
da olduğumuzun bir göstergesi niteliğinde.
Diğer taraftan aynı rapor, e-ticaret sektöründeki en hızlı büyümenin %48 ile çok
kanallı perakende kategorisinde gerçekleştiğini gösteriyor.
Günümüzde tüketiciler alışveriş yaparken
farklı zamanlarda, farklı ihtiyaçları için birden fazla kanalı kullanmayı tercih ediyor.
Bu sebeple son yıllarda e-ticaret siteleri
“Omni Channel” olarak tanımlanan bütünleşik satış süreçlerini kurgulayarak müşterilere farklı kanallardan ulaşıyor.
Perakende ise e-ticaret sektöründeki payı
her geçen yıl büyümeye devam eden bir
alan. E-ticaretin toplam perakende harcamaları içerisindeki payı yüzde 1,6 seviyesine ulaşırken, gelişmiş ülkelerde bu oranın
%5,5 olması bu konuda henüz yolun başın-
Bu sayımızda, E-Ticaret sektöründeki çok
kanallı perakende uygulamalarını ele aldık.
DONANIMA DAYALI PLATFORMLARIN
GELIŞTIĞI BIR DÖNEME DOĞRU GIDIYORUZ.
Göktuğ Okan Oğuz
Danışman
İnsanların firmalarla etkileşim alanları gün
geçtikçe genişliyor. Özellikle donanıma dayalı platformların geliştiği bir döneme doğru
gidiyoruz. IoT (Internet of Things), AR (Augmented Reality), VR (Virtual Reality) gibi
şeyler hayatımıza girmeye başladı. İnsanlar
firmalarla, evdeki eşyaları üzerinden, (buzdolabı, TV vb) data paylaşıyor olacak. Firmaların tüm bu akan dataları alma ve yorumlama için daha geniş kapsamlı çözümlere
ve iletişim standartlarının mevcut olmasına
ihtiyaçları olacak. Keza SES ile iletişim de
data tarafında kendine alan bulmaya başladı. Bir diğer trend ise browserların yerini alacak chat applicationları ve bunlar uzerinden
web app’lerin yerini alacak botlar (chat-bot
trend’i). Yani kanallar donanımlarla ve değişik platformlarla genişliyor. Yakında bir trafik
kazasını raporlamak için drone’lar ile kayıt
alınması, raporlanması ve cep telefonunuza
gerekli işlemlerin akması çok uzak değil. Ya
da gözlüğünüz üzerinden internette arama
yapıp, mağazalar hakkında yorumlar alabildiğiniz ve el hareketleri ile komuta edebildiğiniz dönemler de çok uzak değil. Arabaların
dahi data aktardığı, dataya göre hareket ettiği bir dönem çok yakın. Yolda cep telefonları
ile konuşan insanları görmek artık garip olmaktan çıktı bile. Robotların işlerimizi yaptığı dönemler uzak değil. Bilgilerin akacağı
arayüzler çok geniş. Bunların toparlanacağı platformlar ise gün geçtikçe değişmeye
başlıyor.
rünü diğer sektörlerden ayıran temel faktör
çok hızlı ve dinamik olması. Moda, teknoloji,
trendler sürekli değişim halinde. B2C alanında teknolojik değişimlere de hemen adapte
olma zorunluluğu var çünkü son kullanıcı
sizi yönlendiriyor. B2B alanında cirolar daha
yüksek ve transaction sayısı düşük, hem
de geçişler bu kadar hızlı değil. Perakende
de online da başarı sadece sizin elinizde de
değil. Kargo firmaları, ödeme alt yapıları vb
üçüncü partilerin yetenekleri de sizin başarınızı belirliyor. Müşterinin tek karar verici
olması ve karşısında ürün ile hizmet farkını
azaltabilmiş (beraber sunabilen), karşısında
tek bir firma (şube vs değil) görmek istemesi de perakendeyi değişime zorlayan ve
Omni-commerce’in önceliklenmesini sağlayan faktörlerden.
Danışmanlık yaptığım firmaların bazıları halihazırda online olan ve iletişim kanallarını
efektif kullanan firmalar. Bazıları ise online’a
uzak, öneminin farkında ancak ne yapacağını ve nasıl yapacağını bilmeyen firmalar.
Genel olarak hepsinin iletişim kanalı olarak
sosyal medyayı kullandığını söyleyebilirim.
Sosyal medya platformları direkt kullanıma
hazır ve teknoloji bilgisi gerektirmediği için
en kolay kullandıkları platformlar.
Türkiye’de, E-Ticaret ekosistemi içinde perakende sektörünün payı sanıldığı ya da
hissedildiği kadar yüksek değil. ETID’in son
ve önceki raporlarında da görüleceği üzere
daha önde giden Turizm ve Şans oyunları
gibi sektörler var. Ancak internet kullanımı
alışkanlıklarının tutundurulması anlamında
son derece önemli bir yere sahip. Bundan
5-10 sene evveline kadar internetten sadece elektronik ürünler satılırken (ki alanların
çoğu da erkekken) şu anda tekstil ürünleri
son derece ciddi büyümüş durumda ve kadınlar da artık oldukça fazla alışveriş yapıyorlar internetten.
Perakende çok hızlı ve dinamik bir
sektör
E-ticaret faaliyetlerinde perakende sektöHAZİRAN / TEMMUZ 2016 - E-COMMERCETURKEY.COM 36
PERAKENDE
BIZIM IÇIN PERAKENDE SEKTÖRÜ
SADECE “ONLINE” DEĞIL “ALL-LINE”DIR.
Bizim için perakende sektörü sadece “online” değil “all-line”dır. Koşulsuz Müşteri
Mutluluğu anlayışımızla all-line perakendecilik sayesinde Morhipo.com olarak
müşterilerimizin istedikleri yerden ve istedikleri zamanda, diledikleri kanaldan veya
platformdan bize ulaşabilmesini, alışveriş
yapabilmesini, ihtiyaçları doğrultusunda
tüm servisleri alabilmesini sağlıyoruz. Gerek internet sitemizin iletişim kanallarından, gerek mobil kanallardan gerekse çağrı
merkezi ve sosyal medya kanallarından sürekli açık bir iletişim ağımız var. Tüm müşterilerimizin alışveriş deneyimlerinden mutlu
ayrılmasını hedefliyoruz. Müşterilerimizden
gelen geribildirimler doğrultusunda gerekli
aksiyonları hızla alabilecek şekilde iletişim
kanallarımızı açık tutuyoruz. Ayrıca sosyal
medyayı oldukça etkili bir şekilde kullanıyoruz. Kullanıcılar tarafından oluşturulmuş
içerikler (User Generated Content) projeleri
üzerine yoğunlaşıyoruz.
Gelecekte e-ticaret hizmetlerini farklılaştıran, müşterilerin hayatını kolaylaştıran ve
alışveriş deneyimini mükemmelleştiren ve
bunu tüm kanallardan aynı şekilde yapan
kısacası “all-line” olan şirketler ayakta kalabilecek. E-ticaret sitelerinin trafik ve cirodan
çok karlılığa ve verime yönelmesi, ürün seçiminin ve kampanyaların buna göre düzenlemesi ve siteye gelen trafiği yönlendirmesi
gerektiğini düşünüyoruz. Ayrıca gelecekte
internet üzerinden alışveriş, giyilebilir cihazlar üzerinden çok daha sık yapılabilir. Şu
an mobil cihazlar dışında yavaş yavaş akıllı
saatler üzerinden e-ticareti mümkün kılan
ürünler görmeye başladık. Yine e-ticaret
dünyasını şekillendirecek bir diğer teknolojinin Sanal Gerçeklik (VR) olabileceğini düşünüyoruz. Pazarlama uzmanları için VR
törde büyük başarılara imza atılabileceğine
inanıyoruz. Kısacası gelecekte omni channel pazarlama stratejisi fiziksek mağazalar
ile mobil cihazların çok ötesine geçmek zorunda kalacaktır.
Perakende müşterileri de bu doğrultuda hızlı ve kaliteli hizmet almak istiyor.
Şule Kuban Arditti
Morhipo.com Genel Müdür
konusu hala “bekle ve gör” aşamasında olsa
da VR diğer sektörlerde olduğu gibi e-ticaret
dünyasında büyük bir değişimin kapılarını
aralayabilir, bu teknoloji sayesinde fiziksel
bir mağazaya gitmeden o mağaza içerisinde üç boyutlu bir gezintiye çıkarak, beğendiğimiz kıyafetleri seçebilir ve bu ürünleri üzerimizde deneyebiliriz. Özellikle nesnelerin
internetinin itici güç olduğu büyük veriden
de faydalanarak doğru veri analizleri ile sek-
Perakende sektörünü e-ticaret içerisindeki
diğer segmentlerden ayıran temel özelliklere bakarsak satın alınacak ürünün genellikle günlük hayatta kullanılacak olması,
el ile kontrol edilebilecek ürünler olması
ve bu ürünlerin kargo ile teslimi gibi özellikler sayılabilir. Ürünleri satın alan kişinin
ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra ürünlerden memnun kalmamaları durumunda
iade süreçlerinin de titizlikle takip edilmesi
gerekiyor. Satın aldığımız bir tatili memnun
kalmadığımız için iade edemeyiz ya da online bahiste kazanacağını tahmin ettiğimiz
takım kaybettiğinde kaybetmiş olduğumuz
kuponu geri iade edemeyiz. Dolayısı ile perakende sektöründe müşteri ihtiyaçları ve
beklentileri diğer e-ticaret segmentlerine
kıyasla çok daha değişiklik gösterebiliyor.
Günümüzde perakende müşterileri de bu
doğrultuda hızlı ve kaliteli hizmet almak istiyor. Uygun fiyatlarla aradığı ürünü hemen
bulup istediği lokasyona teslim edilmesini
ve aynı zamanda ödeme kolaylığı sağlanmasını arıyor. Morhipo.com olarak biz de bu
ihtiyaçlara ve çok daha fazlasına yanıt vermek üzere operasyonumuzu yönetiyoruz.
Buna ilaveten Boyner Grup’un da gücü ile
online kanallarımızın hızını mağazalarımızdaki imkanlarla birleştirebiliyoruz. Türkiye’de omni channel tecrübesini ilk yaşatan
e-ticaret sitesi biziz, müşterilerimizi Boyner
ve YKM Mağazaları’ndaki Tıkla-Gel noktalarımızda ağırlıyoruz.
ROPÖRTAJ
“MÜŞTERILERIMIZ ILE
SEMT ESNAFI SICAKLIĞINDA BIR ILETIŞIMIMIZ VAR”
1998 yılında 4 K Bilgi İşlem’i kuran Fahir Özcan, IT sektöründe tecrübeli bir isim. ITD İletişim Teknolojileri,
Nortel Netaş ve Nokia Siemens gibi kuruluşların üst düzey yöneticiliğini yapan Özcan, 2012 yılında kariyerine bambaşka bir yön çizerek Tazemasa’yı kurdu. Şimdi mevsiminde taze ürünleri müşterilerine ulaştırırken, böylesine riskli bir girişimi bir başarı hikayesine dönüştürmeyi başardı.
1,500’ün üzerinde ürün çeşitliliğine ulaşan ve “Mevsiminde, yöresinden Türkiye lezzetlerini en taze ve uygun
fiyatlarla kapınıza kadar getirme” hedefiyle yola çıkan Tazemasa’nın kurucusu ve CEO’su Fahir Özcan başarı
sırlarını anlattı.
IT ve Telekomünikasyon sektörlerindeki üst
düzey yöneticiliğin ardından, sizi bir internet
girişimine yönelten faktörler nelerdi?
E-ticaret ve gıda sektöründe büyük bir potansiyel
olması ve yaptığımız işin insanların yaşamında büyük fark yaratması beni çok etkiledi ve bu alanda
yatırım yapmaya karar verdim.
Taze ürünlerin satışı, hem satıcı hem alıcı
açısından diğer ürün gruplarına göre biraz
daha riskli. Siz bu durumu aşmak için neler
yaptınız?
Taze ürünlerde sistemimiz gereği ertesi gün teslim
metodu ile stoksuz çalışıyoruz. Bu yapı hem riskimizi yok ediyor hem de müşterilerimize eşsiz bir
Fahir Özcan
Tazemasa kurucusu ve CEO’su
ROPÖRTAJ
tazelik sunuyor. Ayrıca ikinci bir
risk alanı olan taşımayı kendi soğutuculu araçlarımızla yaptığımız
için ürünler hiçbir şekilde soğuk
zinciri bozmadan taptaze müşterilerimize ulaşıyor. Bu da büyük bir
memnuniyet yaratıyor.
Ürünlerin bu şekilde tedariki ve
müşterilerimize ulaşması büyük
bir memnuniyet yaratıyor. Bütün
bu sürece rağmen eğer bir aksaklık yaşatırsak müşterilerimizi
memnun edecek bir çözüm yaratıyoruz. Tadını bile beğenmez ise
telafi ediyoruz.
Taze ürünlerde sistemimiz gereği ertesi gün teslim
metodu ile stoksuz çalışıyoruz. Bu yapı hem riskimizi yok ediyor hem de müşterilerimize eşsiz bir
tazelik sunuyor. Ayrıca ikinci bir risk alanı olan taşımayı kendi soğutuculu araçlarımızla yaptığımız
için ürünler hiçbir şekilde soğuk zinciri bozmadan
taptaze müşterilerimize ulaşıyor. Ürünlerin bu şekilde tedariki ve müşterilerimize ulaşması büyük
bir memnuniyet yaratıyor. Bütün bu sürece rağmen eğer bir aksaklık yaşatırsak müşterilerimizi
memnun edecek bir çözüm yaratıyoruz. Tadını bile
beğenmez ise telafi ediyoruz.
Tazemasa ile ilgili rakamlar
paylaşabilir misiniz?
lerimize soğuk zincir ile taptaze
şekilde iletiyoruz.
Tazemasa’nın faaliyete geçmesinin ardından öngörülerinizin ötesine geçip sizi çok
şaşırtan bir durum yaşadınız
mı?
Tazemasa ilk kuruluş aşamasında sadece taze ürünler satılması
konusuna odaklandı ama müşterilerimizden gelen isteklerle
bugün peynirden, et çeşidine kadar ürün yelpazemiz genişledi. Bu
ürün eklemelerinin %80’inde de
müşterilerimizin talep ve istekleri
etkili oldu.
Müşterilerinizle iletişim kurmak için hangi kanallardan
yararlanıyorsunuz?
Ürün çeşidimiz 1,500 SKU geçti,
üye sayımız 20,000 ulaştı bunlar
1/3 alışveriş yaptı ve yapıyor ve
her ay yaklaşık 2 defa bizi tercih
ediyorlar.
Bizim için en önemli kanallar, beğenen müşterilerimizin tavsiyeleri, dijital kanallar ve iş birlikleri. Bu
kanallardan gelen müşterilerimiz
ile semt esnafı sıcaklığında bir iletişimimiz var. Bunu faydalı bilgiler
sağladığımız e-mail ve blog kanalımızla ve zaman zaman telefon
görüşmeleri ile sağlıyoruz.
Ürünlerin tarladan müşteriye
ulaşma sürecini kısaca anlatır mısınız.
Bu süreç nasıl organize ediliyor?
Öncelikle ekibimiz Türkiye’yi tarıyor. Hangi ürün nerede, hangi
şartlarda yetişiyor, kim üretiyor,
üretim süreci nedir araştırıyoruz.
Bu araştırmamız sonunda bizim
kriterlerimize uygun ürünleri çıkarıyoruz. Sonra bu üreticilerin
ürünlerini bize yine istediğimiz
şartlarda ulaştırmaları en önemli
konularımızdan bir tanesi. Bunu
yapabilenlerle çalışmaya başlıyoruz.
İlerleyen dönemler için yeni
hedefleriniz neler?
İlk günden bu yana yaptığımız gibi
müşterilerimize sağlıklı, doğal ve
lezzetli ürünler sağlayarak bizde
sağlıklı biçimde büyümek istiyoruz.
E-ticaret sektörünün Türkiye’deki
durumunu ve geleceğiniz nasıl
değerlendiriyorsunuz.
Her gün gece 12:00’de oluşan siparişlerimizi üreticilerimizle paylaşıyoruz ve bize getirmelerini
bekliyoruz. Bu paylaşımı akıllı alt
yapımız ile yaptığımız için hiçbir
gecikme olmadan üreticilerimiz
bu süreçte ürünleri bize ulaştırıyorlar.
Tazemasa ekibi, gelen bu ürünleri
tekrar bir kalite kontrolden geçirerek müşterilerimize iletmek üzere
paketliyor ve sabah 9:00’da kendi araçlarımızla yükleyerek müşteri-
Ödeme sistemleri ve genişband
etkisi ile E-ticaretin payı her geçen gün artarak devam ediyor.
Bazı kategorilerde (Servis ve Gıda
ürünleri gibi) batıdaki örneklerin oldukça gerisinde olduğu için
büyük fırsatlar barındırdığını düşünüyorum, ancak Türkiye’ye ve
çevresinde yaşanalar genel yatırım iklimini etkilese de gelecek
2-3 yıl içinde başarılı olan örneklerin gelişimi çok farklı büyüklükte
olacaktır.

5. E-TICARET KONFERANSININ ANA TEMASI E

Transkript

Benzer belgeler

4 - Deloitte

İşletmeden platformlardan (fırsat siteleri) oluşmaktadır.

Harrington Hill Primary School 15 Haziran 2015 Bülteni

E-Ticaret Sektörü Sorunları

İndir - IT Advisor

iyzico ile Siberalem.com`dan İşbirliği

DİJİTAL İMAJ: “KENDİ”NİN SİMULASYONU MU OLMAYANA ERGİ Mİ?

Yurt dışı açılıma dijital kanallarla farklı bir bakış

5 Yıldızlı Liberty of the Seas ile BATI AKDENİZ * DÜNYANIN EN

Günlük Bülten

dünyada ve türkiye`de e-ticaret sektörü

5 Yıldızlı Brilliance of the Seas ile