Skoda`nın Yeni Yıldızı

MAGAZINE
AVEK 06
Avek Otomotiv’in Ücretsiz Yayınıdır
Ekim - Kasım 2015
Skoda’nın Yeni Yıldızı
SUPERB
Volkswagen Golf R
Çağrı ÖZTAŞ: Müşteri Memnuniyeti İçin Kesintisiz İletişim
Yeni Volkswagen
Amarok Exclusive
Tarihe Tanıklık Eden Şehir: ÇANAKKALE
Yeni Audi A4
Yeni SEAT Ibiza
Samir BAYRAKTAR: Anadolu’nun Lezzetlerine Yeniden Hayat Veriyoruz
AVEK MAGAZINE
EDİ TÖR
Sahibi (Sorumlu)
AVEK OTOMOTİV
Servis San. ve Ticaret A.Ş. Adına
Hülya PAŞALI
........................................................................
Genel Koordinatör
Engin YAZICI
........................................................................
Genel Yayın Yönetmeni
Suat NAZAROĞLU
[email protected]
........................................................................
Yayın Kurulu
Avek Magazine 1 Yaşında
Avek Otomotiv olarak, siz değerli dostlarımıza daha yakın olabilmek
amacıyla hayata geçirdiğimiz Avek Magazine, yayın hayatında bir seneyi
geride bıraktı.
Bu bir yıllık süreç içerisinde, röportaj sayfalarımızda farklı sektör ve
kesimden bir çok isme yer verdik. Bu sayımızda da bu geleneği sürdürüyoruz. İlk olarak Türkiye otomotiv pazarında önemli başarılara imza
atan; yüksek satış rakamlarıyla pazar lideri olan Volkswagen markasının
Binek Araç Pazarlama Müdürü Çağrı Öztaş ile gerçekleştirdiğimiz röportaj yer alıyor.
Bunun dışında bu sayımızda, otomotiv sektörü dışında önemli projeleri
hayata geçiren iki önemli ismi konuk ediyoruz. Biri zengin Türk Mutfağı’nı ve Anadolu’nun eşsiz lezzetlerini dünya çapında tanıtmayı amaçlayan Nar Gourmet’nin Genel Müdürü Samir Bayraktar diğeri ise empati,
diyalog ve sosyal farkındalık gibi çok önemli kavramları temel alan “Karanlıkta Diyalog” projesini Türk insanı ile buluşturan isim: Hakan Elbir.
Araç tanıtımı bölümlerinde ise bu sayımızda; Yeni Skoda Superb, Yeni
Audi A4, Yeni SEAT Ibiza, Volkswagen’in Yeni Amarok Exclusive ve Golf
R modellerini mercek altına alıyoruz.
Diğer yandan dünyanın en önemli otomobil fuarları arasında yer alan
ve otomobil dünyasının yakından takip ettiği Frankfurt Otomobil Fuarı’nın bu yıl, 66.’sı düzenlendi. Bu seneki fuarda rekor sayıda yeni model
tanıtımı gerçekleşti. Bizler de Frankfurt Otomobil Fuarı’na özel olarak
sayfalarımızda yer ayırdık. Bu bölümde markalarımızın Frankfurt’ta tanıttığı yeni modeller ve model yenilikleri hakkında bilgi edinebilirsiniz.
Keyifli okumalar dilerim...
Hikmet TAŞKIN, Ayberk KIYICIOĞLU,
Murat YURTEKİN, Ender KARAKAYA,
Serkan EĞER, Orhan KILIÇ, Yaşar ÖZUĞUR
........................................................................
Reklam Grup Başkanı
Nur ALTI
[email protected]
........................................................................
Reklam Rezervasyon
Tel: 0 (212) 211 57 90
Faks: 0 (212) 211 59 51
[email protected]
........................................................................
YAYIN HAZIRLIK
Ortak İletişim Tanıtım Paz. Ltd. Şti.
Kasap Sk. No: 19/15 Esentepe - Şişli / İST
Tel: 0 (212) 211 57 90
Faks: 0 (212) 211 59 51
www.ortakiletisim.com
[email protected]
........................................................................
Baskı
Bilnet Matbaacılık ve Ambalaj San. A.Ş.
Dudullu Organize Sanayi Bölgesi
1. Cad. No: 16
Esenkent - Ümraniye / İstanbul
Tel: 444 44 03 Sertifika No: 31345
........................................................................
Yayın Türü
Ulusal Süreli Yayın. İki ayda bir yayımlanır.
ENGİN YAZICI
Avek Otomotiv Genel Müdürü
Avek Magazine Dergisi T.C. yasalarına uygun
olarak yayımlanmaktadır. Fotoğraf ve bilgilerin
kullanım hakkı Avek Magazine dergisine aittir,
izinsiz kaynak gösterilerek dahi alıntı
yapılamaz.
Sayı: 6 / Ekim - Kasım 2015
Gözünüz Avek’te Olsun...
facebook.com/AvekOtomotiv twitter.com/AvekOtomotiv instagram.com/AvekOtomotiv foursquare.com/AvekOtomotiv pinterest.com/AvekOtomotiv youtube.com/user/AvekOtomotiv linkedin.com/company/Avek-Otomotiv
İÇİNDEKİLE R
Skoda’nın Yeni Yıldızı
SUPERB
12
Genç Yaşam Tarzı
Yeni SEAT Ibiza
18
Söyleşi
Volkswagen Binek Araç Pazarlama Müdürü Çağrı Öztaş:
“Müşteri Memnuniyeti İçin Kesintisiz İletişim”
20
Gelmiş Geçmiş En Güçlü Golf, Avek’te
24
Yeni Audi A4
Daha Verimli, Daha Güvenli ve Daha Hafif
28
Söyleşi
İstanbul Social Enterprise Genel Müdürü Hakan Elbir:
“Öğrenmenin Yolu Karşılaşmaktan Geçer”
32
Yeni Amarok Exclusive
Pick Up Sınıfının En Konforlusu
38
14
Röportaj
Nar Gourmet Genel
Müdürü Samir Bayraktar:
“Anadolu’nun Lezzetlerine
Yeniden Hayat Veriyoruz”
30
Dünyanın En Büyük
Otomobil Şöleni:
66. Frankfurt Otomobil
Fuarı
40
Gezi
Tarihe Tanıklık Eden Şehir:
Çanakkale
sektörden
Volkswagen Ticari Araç’a Gümüş Stevie Ödülü
Dünyanın en ünlü markalarının projelerinin yarıştığı
Stevie Ödülleri’nde, Volkswagen Ticari Araç’ın Amarok modeli için Turkcell ile birlikte gerçekleştirdiği
Beacon Teknoloji alt yapılı test sürüşü projesi, “2015
Yılının Mobil Pazarlama Kampanyası” dalında Gümüş
Stevie Ödülü’ne layık görüldü.
Volkswagen Ticari Araç, Türkiye’de otomotiv sektörü tarafından ilk kez uygulanan Beacon Projesi’nde,
Volkswagen Amarok modelinin test sürüşünü potansiyel müşterilere deneyimletmek amacıyla, Turkcell’in
“Mikrolokasyon Platformu”nu kullandı. Bir alışveriş
merkezinde bulunan Volkswagen Amarok reklam panosuna “beacon” cihazları yerleştirildi. Volkswagen
Amarok reklam görselinin en az 3 metre yanından
geçen ve daha önceden kriterleri belirlenmiş, reklam
almaya izin veren hedef kitleye IVR (sesli arama) ve
SMS gönderimi yapıldı. Bu arama ve gönderimlerle,
Turkcell kullanıcıları, Amarok ile test sürüşü yapmak
için otoparka yönlendirildi. Dünyanın en saygın iş
ödüllerinden biri olan Stevie Ödülleri, 2002 yılından
bu yana uluslararası şirket ve organizasyonları yıl içinde gösterdikleri performans ve sosyal hayata yansıyan
pozitif katkıları çerçevesinde ödüllendiriyor. Ödüllerde bu yıl 60’ın üzerinde ülkenin farklı sektörlerinden
3.700’ü aşkın aday yarıştı.
P
azara sunduğumuz ürün ya da hizmetler, ilgili hedef kitlemizin üç ihtiyacını karşılar. Biz
de bu üç ihtiyaca ilişkin olarak ürün ve hizmetlerimizin içeriğini oluşturan “vaatlerde” bulunuruz. Bunlardan birincisi fiziksel ihtiyaç. Ürünümüz tüketicinin fiziksel ihtiyacını giderir. İkincisi
duygusal ihtiyaçtır. Burada devreye artık, ürün değil markamız girer. Tüketici markamızı kullanarak
sosyal çevresinde bir statü koruma ve oluşturma
ihtiyacını duygusal olarak giderir. Üçüncüsü ise kişinin kendini tatmin ihtiyacıdır. Burada da markamızı kullanan birey “iyi bir tercih yaparak, iyi bir
baba, anne, arkadaş, sevgili…” olma ihtiyacını giderir. Tüm bunları başarabilmemiz için markamızla
ilgili bazı stratejik noktalara dikkat etmek gerekir.
Bunlara kısaca bakalım…
Yeni Audi S8 Plus Tanıtıldı
Doğuş Grubu, Avrupa’nın kulüpler düzeyinde en
büyük ve köklü organizasyonu olan Euroleague
ailesine katılarak basketbola olan desteğini uluslararası platforma taşıyor.
Yeni Audi S8 Plus şimdiye kadarki en güçlü S8. Standart A8’e göre ekstra
karbon fiber parçalara ve yeni bir spoylere sahip olan modelin ön ızgarası tek
parça olmasıyla öne çıkıyor. Matrix LED farları ve dinamik sinyal lambaları da
modeldeki en önemli değişikliklerden.
Sosyal sorumluluk, sosyal vatandaşlık gibi yaklaşımlar ile toplumun farklı katmanlarına gelişim ve
fırsat sağlayan, sürdürülebilir platformlar yaratan
Doğuş Grubu, Avrupa’nın en prestijli basketbol
organizasyonu olan Euroleague’in ana sponsorlarından biri oldu.
İç mekanında ise sportifliğini iyice vurgulayan S8 Plus, siyah deri döşemeleriyle kombine edilen kırmızı dikişleriyle içeride oldukça şık bir görüntüye sahip.
Konsolunda “piano black” ve vites topuzu ile gaz pedallarında paslanmaz çelik
kullanılan S8 Plus, burada birçok farklı donanım özelliği sunuyor.
6
AVEK
Marka Yöneticilerine
Küçük Tavsiyeler
Bülent Fidan / Marka Danışmanı
Doğuş Grubu Euroleague
Ailesine Katıldı
Doğuş Grubu - Euroleague iş birliğinin temelinde
sosyal sorumluluğa ilişkin ortak hedeflerin yanı
sıra, Doğuş Grubu şirketlerinin Turkish Airlines
Euroleague Basketball ve Eurocup kapsamında
üstleneceği Avrupa geneli ve yerel sponsorluklar
da yer alıyor.
marka yönetimi
En büyük değişikliğin yaşandığı kaputun altında ise 4.0 litrelik benzinli TFSI
motor bulunuyor. Selefine göre 85 PS daha fazla olarak 605 PS güç ve 700
Nm tork üreten bu ünite 0 – 100 km/s hızlanmasını 3.8 saniyede tamamlıyor.
Elektronik olarak maksimum hızı 250 km/s olarak belirlenen S8 Plus, opsiyonel olarak bu değeri 305 km/s olarak da sağlayabiliyor. 8 ileri tiptronik otomatik şanzımanla satışa çıkacak olan modelde 21 inçlik lastikler ve 4 tekerlekten
çekiş sistemi de standart olarak sunuluyor.
1- Oluşturacağınız markanın adını araştırın. Türkiye ve AB ülkeleri içinde tescil edilebilir olup olmadığına bakın. Uygunsa tescil ettirin. Aynı zamanda
şekil için de oluşturacağınız logonun bir başka logoya benzememesi gerektiğini de hatırlatalım. Bunun için sizin markanızın hukuki durumunu takip
etmesi adına bir marka vekili (marka danışmanı ile
aynı kişi değildir) ile çalışmanızı öneririm.
2- Öncelikle ne durumda olursanız olun, bir marka
danışmanı ile çalışmaya başlayın. Marka adını koymadan yine marka danışmanı ile çalışmaya başlarsanız daha iyi olur. Sizi doğru yönlendirir.
3- Bütçe ayırabildiğiniz her an ve her konu için
araştırma yaptırın. Öncelikle ihtiyacınız olan alanda araştırma yapmak için araştırma şirketi ve marka
danışmanınız ile görüşün. Araştırmaları danışmanınız ile analiz edin.
4- Markanızın anayasasını oluşturun ve tüm çalışanlara, tedarikçilerinize ve dağıtım ağınıza bunu
yayın. Marka anayasanızda marka kimliğiniz, marka kişiliğiniz ve marka konumlandırmanız olsun.
5- Olabilirse, kurumun içinde bir marka departmanı açın. Tüm kurumun her iş ve tanıtım aşaması
bu departmanda, reklam bölümünden sonra işlerin
marka kimliği ve konumlandırmasına uygun olup
olmadığını kontrol edip tavsiyelerde bulunsunlar,
marka anayasasına göre yönlendirsinler.
6- Markanıza sadık müşteri oluşturmak için reklam
dışında marka deneyimi çalışmalarına önem verin.
7- İçerde ve dışarıda marka elçiliği çalışmalarına
başlayın.
8- Markanızın ayrı bir şikayet çözüm bölümü olmalı. Tüm sorunları dinleyip, çözümlemeli.
9- Markanız (kurum markası ya da ürün markası)
mutlaka bir kurumsal sosyal sorumluluk projesini
oluşturmalı. Bunun kendi iş alanınızla ilgili olmasına özen gösterin ve yardım düşüncesinden uzak
durun.
10- Geleceği düşünerek, markanızın tüm birimlerine yönelik bir sürdürülebilirlik çalışmasını başlatın. Devam ettirin.
11- Marka hayat döneminizi iyi planlayın. Değişim
ve gelişim dönemlerini kaçırmayın, eğilimleri izleyin. Niş alanları, yeni segmentleri sıkı takip edin.
Marka genişlemesini marka kimliğinize uygun olarak planlayın.
Markanın stratejik
adımları, tüketicinin üç
temel ihtiyacına seslenir:
Fiziksel ihtiyaç
Duygusal ihtiyaç
Kendini tatmin ihtiyacı
12- Ürün ya da hizmetiniz, sizin kendinize özgü
olan marka kimliğinizin ve kişiliğinizin izlerini taşımalı. Nasıl ki marka kimliğiniz rakiplerden farklı,
ürün ve hizmetiniz de marka kimliğinizin izlerini
taşıyarak farklılaşmalı. Aynı şekilde tanıtım çalışmalarınız da.
Tüm bunlar, müşterileriniz-tüketicileriniz ve yatırımcılarınız içindir. Sonuçta da markanızın karlılığı
için. Hangi departman olursa olsun, tanıdık ya da
akrabayı işe yerleştirmekten kaçının, işin uzmanını
seçin, onu çalıştırın. Yetki ve sorumluluk vermekten de kaçınmayın. Unutmayın.
www.avek.com.tr
7
konsept
Audi’nin Elektrikli
SUV Konsepti
A
8
AVEK
udi Frankfurt’ta en son batarya teknolojisi ve
aerodinamik tasarımı buluşturan elektrikli SUV
konsepti Audi e-tron quattro concept’i tanıttı.
500 kilometre menzili olan konsept otomobil, 2018 yılında seri üretilmesi hedeflenen elektrikli SUV modelinin de tasarım ve teknoloji dilini taşıyor.
bu tasarım ve teknoloji, Audi e-tron quattro concept’in
500 kilometrelik bir menzile sahip olmasına yardımcı oluyor. Coupe benzeri bir sürücü kabinine ve SUV
gövdesiyle dinamik bir görünümü olan otomobil, geniş
iç hacmiyle, 4 kişinin rahat bir yolculuk yapmasına da
imkan tanıyor.
Baştan aşağı elektrikli araç olarak tasarlanan Audi e-tron
quattro concept, Audi’nin, yaratıcı tasarım ve teknoloji çözümleriyle maksimum aerodinamizmi hedefleyen
“Aeroestetik” felsefesiyle geliştirildi. Bu kapsamda,
önde, arkada ve yanlarda bulunan ve hareket edebilen
aerodinamik parçalar, otomobilin çevresinde kusursuz
bir hava hareketi sağlıyor. Hava direnci de azalan otomobil, 0.25’lik hava sürtünme katsayısıyla (CD Value)
SUV segmentinde yeni bir rekora da imza atıyor. Tüm
3 Elektrikli Motor ile Quattro Çekiş
Lityum iyon bataryasının, daha dengeli yük – aks dengesi amacıyla yolcu kabininin altında yer aldığı Audi
e-tron quattro concept, daha iyi bir sürüş dinamizmine
ve güvenliğine sahip. Ön ve iki arka akslarda bulunan 3
elektrikli motorun hareket ettirdiği otomobil, Audi’nin
2018 yılında seri üretmeyi hedeflediği elektrikli SUV
modelinin de tasarım ve teknoloji dilini taşıyor.
www.avek.com.tr
9
sektörden
Vodafone’dan
Aveklilere Özel Tarifeler
Türkiye’nin dijital dönüşümüne liderlik etme
vizyonuyla faaliyetlerini sürdüren Vodafone’un
hayata geçirdiği Vodafone Red tarifeleri, şimdi Avek dostlarına özel fırsatlar sunuyor. Avek
Otomotiv ve Vodafone işbirliği ile hayata geçirilen proje kapsamında, Avek Otomotiv müşterileri Vodafone’un kendilerine özel olarak
sunduğu tarife paketlerinden faydalanıyor. Sadece Avek Otomotiv müşterilerine özel olarak
sunulan tarifelerden yararlanmak için; Avek
Showroom’unu ziyaret edebilir veya bilgilerinizi www.redbaskayerdeyok.com adresine bırakabilirsiniz.
Yeni Audi A3 Sanal Kokpit
Ekranıyla Geliyor
Audi’nin elektronik birimi, A3 modelinin sanal kokpit sistemiyle
birlikte geleceğini onayladı. Car and Driver dergisiyle röportaj
yapan Audi’nin elektronik biriminin başındaki isim Ricky Hudi,
gelecek yıl satışa sunulacak A3’te sanal gerçeklik ekranının kullanılacağını belirtti.
Şu anda piyasada satılan TT, R8, 2016 Q7 SUV modellerinde yer
alan (opsiyonel) ve gelecek nesil A4 sedan modelinde de kullanılacağı açıklanan sanal kokpit ekranın A3’te opsiyonel olarak
kullanıcılara sunulacağı ifade ediliyor. 12.3 inçlik boyuta sahip
olacağı belirtilen ekranın dijital gösterge panelini bünyesinde
barındıracağı söyleniyor.
Castrol’de Görev Değişiklikleri
3.5 yıldır, Castrol Türkiye ve Orta Asya Direktörlüğü görevini
başarıyla yürüten Kerim Kermen; markanın Amerika, New
Jersey’de yer alan en önemli merkez yönetim üslerinden birine Castrol Edge markasından sorumlu global direktör olarak
atandı. Kerim Kermen önümüzdeki dönemde titanyum gücündeki yeni Castrol Edge’in global marka stratejisine yön
verecek. Kermen’in ABD’ye gidişiyle, iki yıldır BP’nin İngiltere’deki merkez ofisinde BP Downstream CEO’sunun sağ
kolu olarak görev yapan Kamuran Yazganoğlu, Türkiye’nin
Castrol dünyası içinde yönetimsel olarak bir üst seviyeye çıkması ile daha fazla ülkenin sorumluluğunu üstlenerek Castrol
Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya Direktörlüğü yapacak.
10
AVEK
En Güvenilir Marka Skoda
Skoda, tüm dünyada saygı duyulan J.D. Power’ın gerçekleştirdiği kapsamlı araştırmalara göre “En Güvenilir Otomobil Markası”
oldu. Araştırma şirketi J.D. Power’ın yıllık Araç Güvenilirlik Çalışması, 3 yaşına kadar olan otomobilleri ve onların kullanıcılarının
yaşadığı deneyimleri kapsıyor.
100 farklı araç üzerinde ve Büyük Britanya’da yapılan bu araştırmada, yaşanan problem sayısı üzerinden puanlama yapıldı ve düşük puan alan modeller ise daha başarılı olarak değerlendirildi.
Buna göre sektör ortalaması 114 olurken, Çek marka 77 puanla
ortalamanın epey altına inmeyi başardı.
araç tanıtım
Skoda’nın Yeni Yıldızı
SUPERB
Bugüne kadar üretilen en iyi Skoda modeli olarak öne çıkan Yeni Superb, markanın mühendislerinin ve
tasarımcılarının her açıdan farklı bir sayfa açtığını kanıtlıyor.
12
AVEK
Skoda’nın amiral gemisi Yeni Superb, showroomlardaki yerini aldı. Tamamen yeniden tasarlanıp geliştirilen Yeni Superb, boyutları, geniş kabini ve bagaj
hacminin yanı sıra yenilikçi teknolojileri, sürüş dinamiği ve üretim kalitesiyle de sınıfına yeni bir soluk
getiriyor.
Dört Motor ve Üç Farklı Donanım Seçeneği
Yeni Superb, sunduğu donanım özellikleriyle sınıfında büyük bir fark yaratıyor. 1.4 TSI (125 ve 150 HP),
1.6 TDI (120 HP) ve 2.0 TDI (190 HP) motor seçeneklerine sahip olan Superb, Active, Style ve Prestige
olmak üzere üç farklı donanım seviyesiyle satışa sunuldu.
Prestige donanımında standart olarak sunulan elektrikli bagaj kapağı, geri görüş kamerası, Alcantara deri
döşeme ve LED iç ambiyans aydınlatması Yeni Superb’in sınıfında farklı bir noktaya erişmesini sağlıyor.
Euro NCAP çarpışma testlerinden 5 yıldız alan, gelişmiş birçok aktif ve pasif güvenlik teknolojisine sahip
Yeni Skoda Superb’de Ön Bölge Asistanı, Sürücü Yorgunluk Tespit Sistemi, Çoklu Çarpışma Önleyici’yle
birlikte Elektronik Denge Kontrol Sistemi standart
olarak sunuluyor.
Sınıfında yeni bir sayfa açmayı başaran üçüncü nesil
Superb’de 3 bölgeli klima, Canton ses sistemi, 19 inç
alaşım jantlar, Konfor, Normal ve Spor sürüş modları
sunan dinamik şasi kontrolü gibi dikkat çekici opsiyonlar da sunuluyor.
Yeni Superb, 595 lt’lik bagaj kapasitesiyle sınıfının
limitlerini aşarken, arka koltuklar katlandığında da
bagaj hacmi 1730 lt’ye çıkıyor.
www.avek.com.tr
13
röportaj
Nar Gourmet Genel Müdürü Samir Bayraktar:
ANADOLU’NUN LEZZETLERİNE
YENİDEN HAYAT VERİYORUZ
Türk Kültürü, binlerce yıllık birikimi ile çok zengin bir yapıya sahip. Bu zengin kültürün en büyük unsurlarından bir tanesi olan
gastronomi birikimi ise dünyada tanınırlık anlamında bir o kadar bakir ve geri kalmış durumda.
Cem BİŞKİN
ve Nar Lokanta markalarını bünyesinde bulunduran
Nar Doğal Ürünler A.Ş.’de, Kurucu Genel Müdür ve
İcra Kurulu Başkanı olarak çalışmalar yürütmekteyim. Bunun yanı sıra Armaggan A.Ş. ve BoraJet Havacılık A.Ş. yönetim kurulu üyesiyim.
Kariyerimde ve yaşantımda, profesyonel ve sivil toplum olmak üzere iki farklı kulvarda görevlerim ve
tercübelerim oldu. Bu iki alandaki tecrübeyi, daha
sonra kuruculuğunu üstlendiğim; bir taraftan ülke
değerlerimizin de yurt dışında tanıtılmasını amaç
edinmiş markamızın kuruluşunda bir araya getirme
ve değerlendirme şansım oldu. Yani bir taraftan sürdürülebilir kârlı bir iş fikrini hayata geçirmek için
adım atarken diğer taraftan yerel üreticilerin desteklendiği, yerel çeşitlerin korunmasına katkı sağlayan
ve en önemlisi de kültürel değerlerimizi uluslararası platformlarda tanıtmak için çaba sarfeden çok
amaçlı bir işletmeyi hayata geçirme imkanına sahip
oldum.
Türk Kültürü, binlerce yıllık birikimi ile çok zengin bir yapıya sahip. Bu zengin kültürün en büyük
unsurlarından bir tanesi olan gastronomi birikimi
ise dünyada tanınırlık anlamında bir o kadar bakir
ve geri kalmış durumda. Dünyada, özellikle yüksek
gelir grubunun sürekli seyahat ettiği; yeni kültürleri deneyimlediği bir zaman diliminde ve internet
çağında, bu geri kalmış bilinirliğimizi ortadan kaldırmak için bir takım somut projeler ve markalar
ortaya koymalıyız.
Nar Gourmet’in ürün gamından ve ürün çeşitlerinden kısaca bahsedebilir misiniz?
2007 yılından bu yana, Anadolu’nun doğal ve bölgesel ürünlerini geleneksel yöntemlere bağlı kalarak
üreten Nar Gourmet; soğuk sıkım natürel sızma
zeytinyağlarından mevsimsel reçel ve marmelatlara,
organik sirke, pekmez, baharat ve çaylardan kuru
meyve, geleneksel şekerlemelerden, akide ve lokuma uzanan geniş ürün yelpazesine sahiptir.
N
ar Gourmet, zengin Türk Mutfağı’nı, Anadolu’nun geleneksel lezzetlerini yurt dışına
ve yabancılara tanıtmayı amaç edinmiş bir
marka. Anadolu’nun doğal ve bölgesel ürünlerini
geleneksel yöntemlere bağlı kalarak; organik üretim
yapan Nar Gourmet’nin başındaki isim; Samir Bayraktar ile bir söyleşi gerçekleştirdik. Bayraktar, bize
Nar Gourmet’nin lezzetlerinden, Anadolu’nun eşsiz
lezzetlerini tanıtmak için yürüttükleri faaliyetlerden
bahsetti. Şimdi sizleri bu söyleşimizle baş başa bırakıyoruz.
14
AVEK
Başta, ITQI (International Taste and Quality Institute) Üstün Lezzet Ödülü gibi uluslararası yarışmalarda altın yıldız kazanan reçel ve marmelat ürün grubu; ulusal kalite yarışmalarının yanı sıra NYIOOC
(New York International Olive Oil Competition),
Milano Monocultivar Olive Oil Competition, Olive
Japan, Olive China, Flos Olei gibi dünyanın en prestijli uluslararası zeytinyağı kalite yarışmalarında altın madalya kazanan zeytinyağları olmak üzere, Nar
Gourmet’nin zengin ürün yelpazesi içinde toplam
13 kategoride 350 çeşit ürün yer almaktadır. Nar
Gourmet, ürün gamını inovatif lezzetlerle yenilikçi
bir anlayış içerisinde genişletmektedir.
Son yıllarda, Türk kültürünü ve Anadolu lezzetlerini tanıtma amacıyla uluslararası arenada
yürüttüğüz projelerle isminiz sıkça anılıyor. Sizi
daha yakından tanımak için kısa bir özgeçmiş
alabilir miyiz?
Ege Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünden
mezun olduktan sonra; New York Baruch College’da
Yönetim Bilimleri ve Bahçeşehir Üniversitesi’nde
Uluslararası İşletmecilik ve Pazarlama (MBA) eğitimlerini tamamladım. Günümüzde, Nar Gourmet
Toplam üretiminizin ne kadarı dış pazara yönelik? Anadolu’nun eşsiz lezzetlerini hangi ülkelere sunuyorsunuz?
İlk olarak 2013 yılında başta ABD olmak üzere başlamış olan ihracatımız, Kanada, Japonya, Çin, Birleşik Arap Emirlikleri, Almanya’ya gerçekleşmektedir.
Bugün satışlarımızın % 80’i yurt içinde gerçekleşiyor. Ancak önümüzdeki yıllarda, bu oranın tam tersine bir ivme göstererek 3 - 5 yıllık bir dönemde,
satışlarımızın % 80’ini yurt dışında gerçekleştirmeyi
hedefliyoruz.
ABD’de, 2013 yılında Nar Gourmet Inc. şirketimizi
kurarak ofis ve depo çözümlerimizle satış organizasyonumuzu tamamladık. Bugün, ABD pazarında
ürün çeşitliliği ve kalitesi ile tercih edilen Nar Gourmet ürünleri, New York’ta sayısı 50’yi bulan özel
satış noktasında tüketiciye ulaşmakta; Amerika’nın
lider online mağazası amazon.com ve kendi US online mağazamızda satışa sunulmaktadır.
Yabancıların Nar Gourmet ürünlerine, Türk lezzetlerine yönelik ilgileri ne yönde? Hangi ürünleriniz daha çok talep görüyor?
Özellikle ABD pazarında nitelikli (doğal/organik)
ürün tüketimi ve bu yönde beslenme giderek büyük
önem kazanıyor ve pazar % 20 dolayında büyüyor.
Ancak tüketici de bir o kadar eğitimli ve bilinçli. Yani bu alanda markanın hazırlığına ve taşıdığı
özelliklere bakıyor. Bu bağlamda hem markamızın
ifade ettiği değerler hem de yüksek kalite anlayışını
Amerikalı ve dünyanın değişik bölgelerinden gelmiş
kişilere anlatabilmek için özel çalışmalar yapıyoruz.
Halkla ilişkiler uzmanları ve stratejik ortaklarımız
ile çalışmalar yürütüyoruz.
Geleneksel lezzetlerimiz olan Türk Lokumu; yurtdışında tüketilen çeşitlerden lezzeti ve sunumuyla
farklılaşan reçel ve marmelatlarımız; ayrıca nar ekşisi, Anadolu topraklarının sunduğu zengin baharat
çeşitlerimiz, çok ilgi gören ürün gruplarımız arasında. Zeytinyağı konusunda uluslararası üne sahip
İtalya, İspanya, Yunanistan gibi ülkelerin yanında
Anadolu’nun farklı tip zeytinlerinden elde ettiğimiz;
www.avek.com.tr
15
röportaj
“saray mutfak” kültüründen “kırsal mutfak” kültürüne kadar uzanan tüm mutfak kültürünü menüsüne alan Nar Lokanta; Türklerin tarihe ilk çıktığı
dönemden günümüze kadar olan süreçteki, ayak
izlerine rastlanan tüm coğrafyalarda oluşturdukları
kültürleri sentezleyerek mutfak ve lezzet dünyamıza
önemli katkılarda bulunmaktadır.
Nuruosmaniye Mağazası, Nar Lokanta ve YESAM’ın
yanı sıra, Nar Kahve ile Armaggan Sanat ve Tasarım
Galerisi’ne de ev sahipliği yapıyor. Armaggan Nuruosmaniye Mağazası’nda, ayrıca Burhan Doğançay,
İbrahim Çallı, Şeker Ahmet Paşa gibi birçok değerli
ressamın eserlerinin yer aldığı bir koleksiyon da bulunuyor.
Nar Lokanta’nın yanı sıra; Türk kültür varlıklarının
korunmasını desteklemek ve kültürel mirasımızı
tanıtmak amacıyla Turkish Cultural Foundation’a
bağlı bir organizasyon olarak kurulmuş olan Yemek
Sanatları Merkezi (YESAM), NAR tarafından desteklenmekte; YESAM’ın araştırmaları ve eğitim modelleri, NAR’ın süreçlerine değer katmaktadır. YESAM,
çağlar boyunca Türklerin yaşadıkları coğrafyalarda
oluşturdukları, unutulmuş ve unutulmaya yüz tutmuş soyut ve somut yeme-içme kültür mirasının
araştırılmasını ve kayıt altına alınmasını, uygulama
ve teorik yöntemler yardımı ile eğitim modelleri geliştirilerek halkımıza ve dünya gastronomisine tanıtılıp, nesilden nesle aktarılmasını amaçlamaktadır.
Türkiye’deki zeytinciliğin geliştirilmesi için
“mobil zeytinyağı üretim tırı” projesini hayata
geçirdiniz. Buna benzer yeni projeleriniz olacak
mı?
Türkiye’de ilk kez birçok farklı kategoriyi tek bir
çatı altında toplayarak mücevher, tasarım objesi,
doğal boya, tekstil, halı, deri ve ev tekstil koleksiyonlarının çok özel parçalarını sunan Armaggan
New York ve Milano gibi dünyanın en prestijli kalite organizasyonlarında altın ödüllere layık bulunan
zeytinyağlarımız ise yine en çok dikkat çeken ürünlerimiz arasında yer alıyor.
Türkiye’de Nar Gourmet lezzetleri kaç noktada
satılıyor?
Türkiye’de hedeflenmiş satış kanallarında ürünlerimizi, 600’ün üzerindeki satış noktasında tüketicilerimiz ile buluşturmaktayız. Satış noktalarımız arasında İstanbul İstinyePark’taki konsept mağazamız,
Nuruosmaniye’deki Armaggan mağazamızda yer
alan corner mağazamız diğer yandan seçkin gurme
market ve şarküteriler ile “duty free” mağazaları yer
almaktadır. Ayrıca Nar Gourmet ürünleri prestijli
restoran, 5 yıldızlı otel cafe/restoranlarında kullanılmakta ve hediyelik eşya mağazalarında satılmaktadır.
Biyoçeşitliliği dünyanın en zengin bölgelerinden biri
olan Anadolu, zeytin ağacının anavatanı olan Yukarı
Mezopotamya’nın içinde yer aldığı için gen kaynakları açısından da son derece zengin. Zeytinyağı konusunda Nar Gourmet olarak bizler, “İyi Tarım Uygulamaları” nı gerçekleştirdiğimiz Ayvalık’taki kendi
bahçemizin zeytinlerinden elde ettiğimiz zeytinyağının yanı sıra farklı bölgelerde izlerini sürdüğümüz,
tek çeşit ve tek yöreden, nadir bulunan zeytinlerden
damıtılan zeytinyağlarından oluşan bir “Anadolu
Koleksiyonu” fikri de yarattık. Sanayi Bakanlığı tarafından desteklenen AR-GE projemiz “Mobil Zeytinyağı İşleme Tesisi” ile bugüne kadar gerçek değeri
bilinmeyen ve sadece yerel pazarlarda değerlendiri-
len bu yerel çeşitlerden, kusursuz natürel sızma zeytinyağı elde etmek; bu yerel çeşitleri koruma altına
alınmasına katkı sağlamak ve ekonomik bir değer
kazandırmak adına yola çıktık. Bunun için bir zeytinyağı ekstraksiyon makinesini küçük bir “mobil
zeytinyağı işleme tesisi”ne çevirdik. Bununla zeytini
fabrikaya değil, fabrikayı zeytine ulaştırarak hasat
edilecek zeytinlerin en kısa zamanda ve en kusursuz
şekilde zeytinyağı olarak işlenmesini sağladık.
Ülkemizin mevcut gen kaynakları ile üretim miktarından ziyade, yüksek ürün kalitesi sebebiyle dünya
piyasalarına girmek üzere çıktığımız yolculuğumuzda; başta zeytinyağları ile reçel ve marmelat üretimimiz olmak üzere Anadolu’nun doğal ve bölgesel
ürünlerini geleneksel yöntemlere tamamıyla bağlı
kalarak üretmekteyiz. Bu amaçla her biri bölgesinin
karakteristik özelliklerini kusursuzca yansıtan üretim süreçlerimizde Türkiye’de bölge – çeşit dengesine sadık kalmak koşulu ile yerel ve küçük üreticileri de destekliyor; bu üreticiler ile bazı durumlarda
hammadde bazı durumlarda geleneksel ürün üretimi özelinde işbirliği yapıyoruz. Felsefemizi üretim
süreçlerimizden ürünlerimize; hatta Nar Lokanta’da
menülerimize, YESAM işbirliğimiz ve ortak çalışmalarımız ile de eğitsel seminerlere de taşıyoruz.
Türkiye’de hedeflenmiş satış
kanallarında ürünlerimizi,
600’ün üzerindeki satış
noktasında tüketicilerimiz ile
buluşturmaktayız.
Zengin Anadolu kültürünü ve Anadolu’daki el
sanatlarını tanıtmayı amaç edinen Armaggan
markanız da Nuruosmaniye’deki mağazasıyla
dikkat çekiyor. Burası bir mağazadan daha çok
bir kültür merkezi olarak tanımlanabilir. Burada
yürüttüğünüz çalışmalar hakkında bilgi verebilir
misiniz?
Anadolu’nun geleneksel lezzetlerine yeniden hayat
veren Nar Gourmet’nin, bu tatlarla Armaggan Nuruosmaniye mağazasının beşinci katında açtığı Nar
Lokanta; özünde tarihi Osmanlı ve Türk Mutfağı’nın
araştırılması ve tanıtılması, geleneksel yemeklerin
yanında henüz gün yüzüne çıkmamış, tarihin karanlıklarında kalmış yemeklerin de yeniden hayata
geçirilmesi ve ülkemizin binlerce yıldır ev sahipliği
yaptığı geleneksel ürünlerinin sergilenip tanıtılmasını hedeflemektedir. Geleneksel Türk ve Osmanlı
mutfak kültürü değerlerinden oluşan yemekleri,
16
AVEK
www.avek.com.tr
17
yakın plan
Genç Yaşam Tarzı
Yeni SEAT Ibiza
Yeni Ibiza, eğlenceli sürüş keyfi sunan teknolojik özellikleri ve yeni verimli motor seçenekleriyle sınıfının
iddialı modelleri arasındaki yerini sağlamlaştırıyor.
Dış Tasarımda Yenilikler
Azami Verimlilik
Beş kapılı Ibiza, üç kapılı Ibiza SC ve Ibiza Sport Tourer versiyonlarının dış tasarımı hem tüketiciler hem de
potansiyel tüketicilerin büyük beğenisini kazandı. Bu
nedenle yeni seride yapılan değişiklikler LED gündüz
sürüş farları, 16 ve 17 inçlik yeni jant tasarımı ve Moonstone Gümüş, Chili Kırmızısı gibi yeni renk seçenekleriyle sınırlı tutulmuştur.
En yeni EU6 emisyon standartlarını karşılayacak şekilde geliştirilmiş üç ve dört silindirli versiyonlar, yakıt tüketimi ve emisyon rakamlarıyla da her açıdan dikkatleri
üzerine çekiyor. 90 HP güce sahip 1.4 lt. TDI motor 3.8
litre yakıt tüketimine sahip. Ayrıca, 1.0 EcoTSI 110 HP
ve 1.4 TDI 90 HP motorlar, DSG çift kavramalı şanzıman ve Start&Stop teknolojisi ile sunuluyor.
İç Mekanda Büyük Farklılık
Yeni iç mekan tasarımının temelinde tamamen kişiselleştirilebilir unsurlar içerme anlayışı yer alıyor. Sürücüyü merkeze alan gösterge paneli ve tüm unsurların
yerleştirme düzeni sürüş zevkini artırıyor. Ayrıntılara
verilen önem, direksiyon, havalandırma ızgarası, gösterge paneli ve radyo gibi tüm öğelerde göze çarpıyor.
Yeni arayüz sürücü ile teknoloji arasındaki ilişkiyi ön
plana çıkaracak şekilde tasarlanmış. Yeni tasarlanan çizgileri arayüz kullanımını kolaylaştırırken, ekran tasarımı ise sürücüye doğru hafif eğimi ile fiziksel bir referans
noktası sunuyor.
Yepyeni Motor Seçenekleri
SEAT’ın, bir dizi yenilikçi teknolojiyle donatılan Yeni
Ibiza modeli showroomlardaki yerini aldı. Leon’un başarılı formülünü tüm ürün portföyüne entegre etmeye
başlayan SEAT, Yeni Ibiza’da bunun ilk örneğini sergiliyor.
Tüm dünyada son 30 yıl içerisinde 5 milyon adedin
üzerinde bir satış rakamı yakalayarak, SEAT’ın en başarılı modeli olan Ibiza’nın yeni neslinde verimlilik, kalite
ve güvenliğin yanı sıra geliştirilmiş teknolojik özelliklere de özel önem verilmiş.
18
AVEK
Yeni motorlar, kişisel donanım seçenekleri, ek güvenlik
sistemleri ve tamamen yenilenmiş bilgi - eğlence sistemi, Ibiza model ailesini sınıfının en iyi ve en fonksiyonel serilerinden biri haline getiriyor. Geliştirilmiş teknik
özellikleriyle konforu yepyeni bir düzeye çıkartırken,
yeniden tasarlanan iç mekanda kalite düzeyi ve hissini
artırıyor.
Türkiye’de iki benzinli ve bir dizel motor seçeneğiyle
satışa sunulan Yeni Ibiza, Reference ve Style donanım
paketleriyle alınabiliyor.
SEAT Ibiza’da baştan aşağı yeni geliştirilen benzinli ve
TDI motorlar yer alıyor. Başlangıç düzeyindeki benzinli
motor 1 litre hacme sahip, üç silindirli, 75 HP güç üretiyor. EcoTSI teknolojisi ve DSG şanzımana sahip 110 HP
gücünde bir motor versiyonu da bulunmakta. Serinin
diğer benzinli motoru 1.2 litre, 90 HP güç üreten TSI
teknolojisine sahip.
Üç silindirli, 1.4 litre yeni TDI’ın dikkat çekici teknik
özellikleri arasında, ağırlığı düşüren alüminyum silindir
bloğu, daha yumuşak ve sessiz çalışma özellikleri sağlayan denge şaftı modülü, suyla soğutulan ara soğutucu
ve maksimum 2000 bar basınçlı enjeksiyon sistemi sayılabilir. 90 HP olarak sunulan dizel motor hem manuel
hem otomatik vites seçenekleri ile satın alınabilecek.
www.avek.com.tr
19
söyleşi
Volkswagen Binek Araç Pazarlama Müdürü Çağrı Öztaş:
MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ
İÇİN KESİNTİSİZ İLETİŞİM
Cem BİŞKİN
Türkiye otomotiv sektöründe bir ilk olan, satış ve satış sonrası hizmetlerde müşteri memnuniyetini artırmak ve emsalsiz bir
müşteri deneyimi sunmak amacıyla 1 milyon TL yatırımla kurulan Değer ve İlgi Merkezi (DİM), 83 kişilik ekibiyle Volkswagen
müşterilerine özel hizmet ve çözümler sunuyor.
Kısaca sizi tanıyabilir miyiz?
1973 yılında, İzmir’de doğdum. Bornova
Anadolu Lisesi ve İzmir Fen Lisesi’nin ardından Boğaziçi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği’nde lisans, İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde yüksek lisans eğitimimi tamamladım.
2000 yılında Doğuş Otomotiv bünyesinde
göreve başladım. Satış ve planlamada çeşitli görevlerin ardından 2006 - 2010 yılları
arasında Volkswagen Binek Araç Satış Müdürlüğü görevini üstlendim. 2011 yılından
beri de Volkswagen Binek Araç Pazarlama
Müdürü olarak görev yapmaktayım.
Volkswagen Binek Araç olarak, müşteri memnuniyetini artırmak ve müşterilerimize daha
iyi hizmet verebilmek için, öncelikle servis
teknisyenlerimize teknik, müşteri temsilcilerimize de konularıyla ilgili sürekli eğitimler
veriyoruz.
Beklentinin üzerinde servis hizmetiyle her yıl
Volkswagen Dünyası arasında yapılan eğitim
ve servis değerlendirmelerinde, üst sıralarda
yer alıyoruz.
“Müşteri gibi düşün, Volkswagen gibi davran”
felsefesiyle, daha iyi hizmet vermek için müşterilerimiz ve bir Volkswagen sahibi olmak
isteyenler ile her ortamda iletişim kurmayı
hedefliyoruz. Bizim için müşteri memnuniyeti
sürecinde, en önemli şey Volkswagen sahiplerinin, istedikleri gün, istedikleri saatte bize
ulaşabileceklerini bilmeleri. Bunun için sosyal
medyada Facebook, Google Plus, Youtube,
Instagram ve Linkedin gibi her platformda olmaya gayret gösteriyoruz.
2015 yılı için Volkswagen’in, Türkiye pazarındaki hedefleri nelerdir?
Biz Volkswagen olarak, sadece bu yıl için değil;
aslında gelecek dönemlerde de hedef olarak
kendimize müşteriye en yakın marka olma hedefi koyduk. Tüm çalışmalarımızı ve iş planlarımızı da buna göre şekillendiriyoruz. 2015
yılı hedefimiz de öncelikle müşterilerimiz ile
kesintisiz iletişim.
Bu yıl Türkiye otomotiv sektörüne yönelik
öngörüleriniz nelerdir?
2015’te otomotiv sektörü, Ocak – Temmuz
arasında, toplam pazarda bir önceki yılın aynı
dönemine göre yüzde 49 oranında artış gösterdi. Otomobil satışlarına baktığımızda ise yine
2015’in ilk yedi ayında yüzde 44 oranında bir
artış söz konusu. Bu artış sektöre moral veren
ve bizi de yıl içinde cesaretlendiren bir durum
oldu. Ancak son dönemde Euro kurlarının artış göstermesinin, otomotiv sektörüne etkilerini yılın son dört ayında daha fazla hissedeceğimizi düşünüyorum.
2015’te Volkswagen’in ürün gamında ne
gibi değişiklikler oldu?
Bizim için müşteri memnuniyeti
sürecinde, en önemli şey Volkswagen
sahiplerinin, istedikleri gün, istedikleri
saatte bize ulaşabileceklerini bilmeleri.
Passat 2.0 TDI 240 PS 4 Motion, Golf R 300
PS gibi özel modellerimizin lansmanları oldu.
Aynı zamanda Polo Lounge ve Passat özel serilerini de pazara sunduk. Temmuz ayı itibariyle yeni nesil çevre dostu ve yakıt ekonomisi
sağlayan Euro 6 motorlarımızı satışa sunan ilk
markalardan biri olduk. Sene sonunda Passat’ın GTE modelini satışa sunmayı planlıyoruz. Bu modelimiz de aynı zamanda pazarda
satışa sunulan ilk Plug-in Hibrid olma özelliğine sahip olacak.
Türkiye’de Volkswagen’i diğer markalardan farklı kılan etkenler sizce nelerdir?
Öncelikle Volkswagen bu zamana kadar
sunduğu devrimsel nitelikteki teknolojileri ve ürün kalitesiyle otomotiv dünyasının
lider markalarından bir tanesi… Küresel
ölçekte de otomotiv kullanıcıların isteklerini ve taleplerini çok iyi kavrayarak;
her kullanım için uygun olan modeller ve
çözümler sunuyor. Biz de Doğuş Otomotiv - Volkswagen Binek Araç olarak, Türk
kullanıcıların isteklerini, düşüncelerini öne
alarak kullanıcıların beklentilerine uygun
model ve ürünleri satışa sunuyoruz. Bu işin
aslında teknik tarafı… Volkswagen marka
otomobillerin, diğer markalara göre ciddi
bir kalite, teknoloji ve kullanım kolaylığı
farkı bulunuyor.
Türkiye’de Volkswagen’i diğer markalardan
ayıran en büyük farkların başında modellerimiz ve geniş ürün yelpazemiz bulunuyor.
Ancak en az bu kadar önemli olan bir diğer
etken ise, Volkswagen markasının Türkiye’de, Volkswagen sahipleri ve ileride Volkswagen sahibi olmak isteyenler ile kurduğu
çok güçlü duygusal bağlar ve müşteri memnuniyeti için gayretli çalışmalarımızdır.
20
AVEK
www.avek.com.tr
21
söyleşi
Doğuş Otomotiv, hizmet kalitesiyle de ön plana çıkıyor. Bu yönde gerçekleştirdiğiniz bayi eğitimleri
ve yatırımlardan kısaca bahsedebilir misiniz?
Biz Volkswagen
olarak, sadece bu yıl
için değil; aslında gelecek
dönemlerde de hedef
olarak kendimize müşteriye en yakın marka olma
hedefi koyduk. Tüm
çalışmalarımızı ve iş
planlarımızı da buna göre
şekillendiriyoruz.
Volkswagen olarak öncelikle hedefimiz olan müşteri memnuniyetinin, Volkswagen sahiplerine emsalsiz
ve beklentinin üzerinde hizmet kalitesi sunmak ile
sağlandığını biliyoruz. Bu nedenle hizmet kalitemizi
artırmayı hedefleyen, bayilerimize, servis ekip arkadaşlarımıza ve satış ekibimize yönelik birçok eğitim
gerçekleştiriyoruz. Bu eğitimler online ve yüz yüze
eğitim etkinlikleriyle gerçekleşiyor.
Ayrıca bağlı bulunduğumuz Doğuş Otomotiv de
Ekim ayında, Türkiye’de distribütörlüğünü yaptığı
13 marka için, üçüncü partilerden aldığı yol yardımı,
çağrı merkezi ve diyalog gibi operasyon hizmetlerini
kendi bünyesine kattı. Türkiye otomotiv sektöründe
bir ilk olan, satış ve satış sonrası hizmetlerde müşteri
memnuniyetini artırmak ve emsalsiz bir müşteri deneyimi sunmak amacıyla 1 milyon TL yatırımla kurulan Değer ve İlgi Merkezi (DİM), 83 kişilik ekibiyle
Volkswagen müşterilerine özel hizmet ve çözümler
sunuyor.
Sosyal medya alanında da yenilikçi uygulama ve
çalışmalarınızla birçok ödüle layık görüldünüz.
Bu alandaki çalışma ve projelerinizi bizimle paylaşabilir misiniz?
Sosyal medya alışılagelmiş olanların aksine markaların konuşup takipçilerin dinlediği bir ortam olmanın
aksine dinamikleri gereği diyaloglara imkan tanıyan
bir mecradır. Tüm Volkswagenseverlerle her ortamda
kesintisiz bir iletişim kurabilmek, böylece taleplerini daha iyi anlayabilmek ve her zaman daha iyi bir
hizmet sunabilmek için sosyal medyadaki varlığımıza
büyük bir önem veriyoruz.
Volkswagen kullanıcılarının talep ve önerilerini 24
saat kesintisiz iletişim kurduğu sosyal medya ve internet sitesi üzerindeki online müşteri hizmetleri kanallarıyla takip ediyoruz. Gelen her talep ve öneri,
hızla yetkili birimlere aktarılıyor.
Halka ilişkiler ve dijital medya ajanslarımız ile birlikte oluşturduğumuz özel bir ekip de sadece sosyal
medyaya yönelik içerikler üretiyor.
Sosyal medyada 3.4 milyonun üzerinde takipçiye
sahip Volkswagen Türkiye sayfamızla Facebook’ta
en çok takipçiye sahip otomotiv markasıyız. Aynı
zamanda Facebook’ta tüm markalar arasında yerel
takipçi sayımızla da lideriz. Bu liderliğin en önemli
unsurlarından biri hiç şüphesiz kaliteli içerik oluşturabilmek adına gösterdiğimiz çaba ve haftalık olarak
sayfamızı analiz ederek takipçilerimizin beklentilerine mümkün olan en iyi şekilde geri dönüş yapmaya
çalışıyor olmamızdır.
Volkswagen Türkiye YouTube sayfamız yaklaşık 21
milyon izlenme sayısı ile en çok izlenen otomotiv
sayfası. Tüm bunların en önemli nedenlerinden biri
takipçilerimiz ile samimi bir ilişki kurarak hangi mecrada ne görmek istediklerini anlamaya çalışmamız ve
yaratılan içerikleri takipçi talepleri doğrultusunda
yönlendirmemizdir.
Instagram hesabımızda 79 bini aşkın takipçimizle
yine en fazla takipçiye sahip otomotiv markası olarak
liderliğimizi koruyoruz. Stüdyo görselleri kullanmak
yerine Instagram sayfamıza özel fotoğraf çekimleri
gerçekleştiriyor, takipçilerimizin yorumlarına mümkün olduğunca hızlı dönüş yapıyor, kimi zaman
eleştirilerini dinleyerek kendimizi geliştirmek adına
önlemlerimizi alıyor kimi zaman övgüleriyle mutlu
oluyoruz.
Aynı zamanda şimdi bir de profesyonel yaşam sosyal
ağı Linkedin’deyiz. Burada da yaklaşık 23 bin takipçimizle en fazla takipçiye sahip otomotiv marka sayfasıyız diyebiliriz.
Sosyal medya hesaplarımızı zengin içeriklerle dinamik tutmaya özen gösteriyoruz. Yıl içinde yaptığımız
tüm etkinliklerimizi de sosyal medya hesaplarımıza
entegre ediyoruz. Son olarak “Volkswagen Kampüste” etkinliğimizde, Türkiye genelindeki amatör müzik
gruplarının Gripin ve Model ile aynı sahneyi paylaşma imkanı sunduk. Bu etkinlik için başvuruları da
Facebook sayfamızdan aldık. Yine Volkswagen’in
çevreci felsefesi Think Blue kapsamında düzenlenen
Think Blue Challenge yarışması için de başvuruları
Facebook sayfamızdan kabul etmiştik.
Son olarak çok kısa bir süre önce bizi çok mutlu eden
ve daha fazlasını yapmak için teşvik eden nitelikte iki
ödüle layık görüldük.
Bu yıl 60’ın üzerinde ülkenin farklı sektörlerinden
3.700’ü aşkın adayın yarıştığı ve dünyanın dört bir
tarafından 200’ün üzerinde yöneticinin jüri olarak
yer aldığı dünyanın en prestijli iş dünyası ödülleri
olan Stevie Ödülleri’nde Volkswagen Binek Araç “En
İyi Facebook Fan Sayfası” ve “En İyi Instagram Kullanımı” dallarında Altın Stevie Ödülleri’nin sahibi oldu.
22
AVEK
yakın plan
Gelmiş Geçmiş En
Güçlü Golf, Avek’te
Bir önceki versiyona göre, 45 beygir daha fazla güce sahip olan Golf R, buna karşılık yüzde 18 daha az
yakıt tüketimine sahip. 2.0 litre hacimli TSI motoru, Start&Stop sistemi ve 6 ileri DSG şanzıman sayesinde 100 kilometrede ortalama 6.9 litre yakıt tüketen Golf R, hem sportif hem de çevre dostu bir otomobil.
V
olkswagen’in bugüne kadar geliştirdiği en güçlü R model olan Golf R, 300 HP güç üreten
motoruyla, 0’dan 100 kilometre hıza sadece
4.9 saniyede ulaşıyor. Sürekli dört teker çekiş sistemi
4MOTION’a sahip Golf R’ın hızı elektronik olarak saatte 250 km ile sınırlandırıldı.
yakıt tüketimine sahip. 2.0 litre hacimli TSI motoru,
Start&Stop sistemi ve 6 ileri DSG şanzıman sayesinde
100 kilometrede ortalama 6.9 litre yakıt tüketen Golf
R, hem sportif hem de çevre dostu bir otomobil.
Standart Golf’ten 20 milimetre daha alçak olan Golf
R’ın ön tamponda bulunan genişletilmiş hava girişleri,
parlak siyah radyatör ızgarası ve 225 milimetre tabanlı
geniş lastikler tarafından sarılmış alüminyum jant alaşımlı 18 inç Cadiz jantlar, otomobilin kişiliğini açıkça
ortaya koyuyor.
Otomobilde kullanılan 5. nesil Haldex diferansiyelli
4MOTION® sistemi daha tekerlekler patinaja kalmadan devreye girerek güvenli sürüşe olanak sağlıyor.
Ayrıca Progresif Direksiyon sistemi özellikle virajlarda
ve dar alan manevralarında standart direksiyon sistemlerinden çok daha iyi kullanım sağlıyor. Özellikle
virajları alırken daha hızlı bir giriş ve çıkış hızının güvenli bir şekilde alınmasına olanak veriyor. Şehir içi
sürüşlerinde standart direksiyon sistemine göre daha
az tur yapılması, otoban kullanımı gibi yüksek sürat
yapılan yollarda ise direksiyon yönlendirmelerinin
daha hafif hareketler ile ön tekerleklere aktarılmasını
sağlanıyor.
Çift - U LED gündüz sürüş farları, Golf R’ın Bi – Xenon
farlarına kararlı bir bakış kazandırıyor. Gündüz sürüş
farlarıyla ve LED sinyallerle birlikte sunulan dinamik
ve statik viraj farları, bir Golf’te bugüne kadar kullanılmış en yüksek aydınlatma teknolojisini ifade ediyor.
R Logolu Ayrıcalık
Karartılmış LED stop lambaları, “R” logosuyla süslenmiş karakteristik arka bölüm, yüksek hızlarda ekstra
yol tutuş sağlayan aerodinamik bagaj üstü spoyler ve
tampon altı difüzör ile dört adet egzoz çıkışı, isteğe
bağlı olarak sunulan 19” alüminyum alaşımlı “Pretoria” jantlar ve “R” logosuyla süslenmiş siyah fren kaliperleri, Golf R’a park halindeyken bile agresif bir
görünüm kazandırıyor. Ayrıca ön çamurluklarda bulunan özel R logosu ve mat görünümlü yan aynalar,
Golf R’ı benzersiz kılıyor. Dikkat çekici, genişletilmiş
yan gövde kiti ise yalnızca yan çizgileri vurgulamakla
kalmıyor, aynı zamanda otomobilin yüksek hızlardaki
yol tutuşu için ek bir aerodinamik destek sağlıyor.
Sportiflik Yakıt Tüketimiyle Buluştu
Bir önceki versiyona göre, 45 beygir daha fazla güce
sahip olan Golf R, buna karşılık yüzde 18 daha az
24
AVEK
Sürekli Dört Çeker Sistemi 4MOTION
Beş Sürüş Tercihi
Golf R’da olan sürüş profili seçimi ile Eco, Konfor,
Normal, Individual, Race seçeneklerinden birini kullanabilirsiniz. Bu seçenekler sayesinde araç üzerinden
mevcut ise adaptif şasi kontrolü, direksiyon, motor,
adaptif hız sabitleyici, “dinamik viraj farı” özelliklerine sahip Bi-Xenon farlar, klima tepkileri de kontrol
edilebiliyor.
Golf R’ın sportifliği, dış tasarımın yanında, iç tasarımda da göze çarpıyor. İsteğe bağlı olarak sunulan R logolu sportif tasarımlı ve “Nappa karbon deri” döşeme
koltukların oturma destek kısımları, kafalıklar siyah
karbon görünüme sahip. Ayrıca çok fonksiyonlu R
spor direksiyon, DSG’yi kontrol edebileceğiniz vites
değiştirme butonlarıyla geliyor. Otomobilin sportif
geleneğini de taşıyan spor pedallar da otomobilin dinamizmine vurgu yapıyor.
www.avek.com.tr
25
Vdf İlan
yakın plan
Yeni Audi A4
Daha Verimli, Daha Güvenli ve Daha Hafif
Audi’nin tüm dünyada en çok satan modeli unvanını taşıyan A4, yeni nesliyle yola çıkmaya hazır. Yeni A4,
Kasım ayının ilk haftasından itibaren Türkiye’de satışa sunulacak.
Yeni Audi A4, Türkiye’de ilk planda biri 2.0 lt’lik dizel
motor olmak üzere, 1.4 motor seçeneğinin de içinde
bulunduğu 5 farklı motor seçeneğiyle satışa sunulacak.
Kasım 2015 tarihinden itibaren satışa sunulması planlanan Yeni A4, özellikle teknolojik geliştirmeleriyle yine
sınıfının en iddialı modeli olma özelliğini devam ettiriyor.
Ağırlıkta 120 Kilograma Varan Azalma
Eski modele göre otomobilin boyutları büyümüş ancak
ağırlığı, hangi motorun kullanıldığına bağlı olarak 120
kilograma varan önemli ölçülerde azaltılmış. Yeni Audi
modellerinin gövdesi, akıllı malzeme bileşimi ve hafif
yapısı sayesinde sınıfının en hafiflerinden biri olmuş.
Audi A4 gürültü seviyesi açısından sınıfının liderlerinden biri. Bütün yolcular cömertçe sunulan mekandan
yararlanırken, pürüzsüz hatlar iç kısmının genişliğini
vurgulamış.
Uzunluğu 4.73 metre, aks mesafesi 2.82 metre olan
yeni A4 ve A4 Avant yolda güvenli bir duruş sergiliyor.
Ön ve arkada belirgin bir yatay çizgi, otomobilin genişliğini vurguluyor. Kısa çizgilere sahip akıcı tasarım
markanın spor zarafetini ifade ediyor.
Sürüş Dinamikleri
Sınıfında En Geniş Yelpaze: Sürücü Asistan ve
Güvenlik Sistemleri
Audi A4 ve A4 Avant, çok sayıda sürücü asistan
sistemleriyle sınıflarında yeni standartları belirliyor.
Öngörülü verimlilik asistanı sürücünün yakıt tasarrufu yapmasına yardım ediyor, Audi aktif şerit asistanı sürücünün şeritte kalmasına yardımcı oluyor,
Stop&Go adaptif hız kontrolü ve trafik sıkışıklığı
asistanı yavaş akan trafikte sürüşü kolaylaştırıyor.
Yoldaki işaretler ve öndeki trafik gibi çok çeşitli parametreleri dikkate alıyor. Güvenliğe önemli katkılar yapan diğer inovasyonlar arasında, park asistanı,
arka trafik asistanı, çıkış uyarısı, çarpışma önleme
asistanı, dönüş asistanı ve Audi ön algılama sistemleri yer alıyor. Kameralı trafik işareti tanıma da modellerde bulunuyor.
Yeni A4’ün direksiyon hakimiyeti büyük bir atılım gerçekleştirmiş: Bir taraftan spor ve performansa yönelirken, bir yandan da konfora da önem verilmiş. Süspansiyon ve direksiyon yol yüzeyinin düz olmaması gibi
sorunları filtreliyor, sürücüye yanal kuvvetler ve kaymada artış gibi önemli bilgileri iletiyor. Bu performans,
yeniden geliştirilen beş kollu akslara ve elektromekanik
direksiyonlara dayanıyor - bunlar sıra dışı derecede hafif.
Dinamik direksiyon hakimiyeti ve birinci sınıf sürüş
konforunun alt yapısını oluşturan bu özellikler aynı
zamanda yakıt tüketimini de azaltıyor. İlave seçenekler
arasında, direksiyon oranını otomobilin hızına ve dönüş
açısına göre değiştiren dinamik direksiyon ve sürücüye
ilk defa spor ve konfor olmak üzere iki ayar arasında
seçim yapma imkanı sağlayan ayarlanabilir amortisörlü süspansiyon bulunuyor. Her iki süspansiyon ayarı,
190 HP ve üstü motora sahip modellerde standart olan
Audi’nin seçenekli sürüş dinamikleri sisteminde bulunuyor.
Yeni ve Güçlü Motorlar
Yeni Audi A4 ve A4 Avant Türkiye’de tamamı S tronic
şanzımana sahip, 1.4 TFSI 150 PS ve 2.0 TFSI 252 PS
Quattro olmak üzere ikisi benzinli ve 2.0 TDI 190 PS ve
2.0 TDI 190 PS quattro olmak üzere iki de dizel motor
seçeneğiyle sunulacak.
Güç üretimleri önemli ölçüde artırılan bu motorlardan
1.4 lt’lik TFSI seçeneği, 150 PS güç üretirken 250 Nm
tork değerine sahip. Aracı 0’dan 100 km/s hıza 8.5 saniyede ulaştıran motorun yakıt tüketim değeri ise 5.3 lt/
km. Bir diğer benzinli seçenek olan 2.0 lt 252 PS quattro seçeneği ise 370 Nm tork sağlıyor. 0’dan 100 km/s
hıza 6.3 saniyede ulaşan bu seçeneğin yakıt tüketim değeri ise kilometrede 5.7 lt.
Yeni A4 ailesinin dizel seçenekleri arasında yer alan 2.0
TDI 190 PS, quattro veya önden çekişli olarak alınabiliyor. Her iki versiyonu da 400 Nm tork sağlayan bu
seçenekte, quattro modelin durur halden 100 km/s hıza
ulaşma süresi 7.2 sn. iken, önden çekişli seçenek için
bu süre 7.7 saniye. Quattro seçeneğin km’de harcadığı
yakıt 4.4 lt iken, önden çekişli versiyon km’de 4.1 lt’lik
yakıt tüketiyor.
28
AVEK
www.avek.com.tr
29
fuar
66.
Dünyanın En Büyük Otomobil Şöleni:
FRANKFURT
OTOMOBİL FUARI
VOLKSWAGEN
Volkswagen kompakt crossover’ı Tiguan’ın yeni neslini Frankfurt Otomobil Fuarı’nda tanıttı. Bir önceki
nesline göre 60 mm uzayan ve 30 mm genişleyen Yeni
Tiguan, 50 kilogram daha hafif. Volkswagen’in kompakt crossover’ı Tiguan yeni görüntüsüyle 2016’nın
ikinci yarısında yollara çıkacak.
Volkswagen, yeni Golf için dört tekerlekten çekişli
Golf R ve elektrikli e-Golf versiyonları da Frankfurt’ta
tanıttığı modeller arasındaydı.
AUDI
Otomobil tutkunlarının merakla beklediği ve dünyanın
en büyük otomobil fuarı olan Frankfurt Otomobil Fuarı
(IAA) 17 – 27 Eylül 2015 tarihleri arasında gerçekleşti.
Bu yıl 66.’sı düzenlenen fuarda yeni model tanıtım rekoru kırıldı. Bu yılki fuarda 26’sı dünya tanıtımı olmak
üzere toplam 219 yeni model tanıtıldı.
Audi, Frankfurt Fuarı’nda, en çok satan model ailesi
A4’ün yeni neslini, en son batarya teknolojisiyle aerodinamik tasarımı buluşturan elektrikli SUV konsepti
Audi e-tron quattro concept’i ve premium segmentin
en sportif sedanı olan S8 Plus’ı sergiledi.
Audi’nin en son batarya teknolojisini, aerodinamik
tasarımla buluşturan elektrikli SUV konsepti Audi
e-tron quattro concept, 500 kilometre menzile sahip.
Audi e-tron, 2018 yılında seri üretilmesi hedeflenen
elektrikli SUV modelinin tasarım ve teknoloji dilini
taşıyor.
SKODA
Son yıllarda model yelpazesini hızla geliştiren Skoda’nın; fuardaki yıldızı yeni nesil Skoda Superb Combi oldu. Skoda Superb Combi, modern ve şık tasarım özellikleriyle ilgi topladı. Yeni Superb Combi’de;
güçleri 125 ile 280 beygir arasında değişen 5 benzinli
ve 120 beygirden 190 beygire uzanan üç farklı dizel
motor seçeneği yer alıyor.
Skoda’nın fuardaki bir diğer yeniliği de ilk orta sınıf
hatchback modeli Rapid Spaceback oldu. Rapid Spaceback, zengin kişiselleştirme seçenekleriyle Avrupa
pazarında kendisine yer bulmaya çalışacak.
SEAT
Tek kapılı “coupe” spor bir otomobilin performansıyla, 4 tekerden çekiş sisteminin çok yönlülüğünü
birleştiren Leon Cross Sport konsept aracı SEAT standında yer alan yeniliklerden biriydi. SEAT kalitesi
ve tasarım dilinin geldiği son noktayı gösteren Leon
Cross Sport konsept modeli, performansını Leon Ailesi’nin en sportif modeli olan Leon Cupra’dan alıyor.
300 HP güç üreten 2 litre motor, otomobilin 0’dan
100 kilometre hıza sadece 4.9 saniyede çıkmasını
sağlıyor. SEAT’ın, Frankfurt Fuarı’nda tanıttığı bir diğer model ise Ibiza ailesinin 192 HP’lik sıra dışı güç
üreten yeni üyesi Ibiza Cupra oldu.
30
AVEK
www.avek.com.tr
31
söyleşi
İstanbul Social Enterprise Genel Müdürü Hakan ELBİR
ÖĞRENMENİN YOLU
KARŞILAŞMAKTAN GEÇER
Necat NAZAROĞLU
Cem BİŞKİN
Günümüzde empati, diyalog ve sosyal farkındalık sosyal ilişkilerimizde en çok ihtiyaç duyduğumuz kavramlar arasında geliyor. Bu kavramları temel alan bir projeyi bizlerle buluşturan Hakan Elbir bu
sayımıza konuk oluyor. Şimdi “Karanlıkta Diyalog” projesini bizlerle
tanıştıran Elbir’in ağzından dinleyelim.
Kısaca “Karanlıkta Diyalog” projesinden ve tarihçesinden
bahsedebilir misiniz?
K
aranlıkta Diyalog, yurt dışı kökenli olan “sosyal girişim”
projesidir. Karanlıkta Diyalog, 1988 yılında Almanya’da,
Andreas Heinecke tarafından hayata geçirilmiştir. Bu
proje bugüne kadar 30’dan fazla ülkede, 135’ten fazla şehirde,
8 milyondan fazla insan tarafından ziyaret edilmiştir. Diğer yandan, dünya genelinde 7 binden fazla engelliye istihdam imkanı
sağlamaktadır. Karanlıkta Diyalog, aslında empati ve diyalog temelli sosyal girişim projesinin bir parçasıdır. Bu diyalog projesi
kapsamında “Karanlıkta Diyalog”un dışında “Sessizlikte Diyalog”
ve “Zamanda Diyalog” yer alıyor. Karanlıkta Diyalog görme engellileri, Sessizlikte Diyalog işitme engellileri, Zamanda Diyalog
ise yaşlıları temel alan projelerdir. Üçünün ortak paydası mevcut durumda yaşanan zorluklarla sizi karşı karşıya getirmesi. O
durumun koşullarına dahil olduğunuzda ve yaşanan zorlukları
deneyimlediğinizde, yaşanan zorlukları öğrenme süreciniz ve
empati duygunuz çok hızlı bir şekilde gelişiyor.
Genel kanı olarak, Karanlıkta Diyalog sergisinin görme engelliliği
ile ilgili bir proje olduğu söylenir. Bu proje aslında görme engelliliğini metafor olarak kullanan, tamamen bireyin kendi potansiyelini keşfettiği bir deneyimdir. Bu üç proje de ziyaretçileri mevcut
duruma sokarak; hem empati yaptırıyor hem de kişinin kendini
sorgulamaya yönlendiriyor. Üç projenin de ortak paydası bireyin
mevcut potansiyelinin farkına varmasını sağlaması ve düşünmeye sevk etmesidir. Ünlü Avusturyalı filozof Martin Buber’in, “Öğrenmenin yolu karşılaşmaktan geçer.” sözü bu projenin dayanak
noktasıdır.
Bu projeyi Türkiye’ye getirmeye karar vermenizde rol oynayan etkenler nelerdi? Karar süreci nasıl gelişti?
Karanlıkta Diyalog öncesinde de kültür sanat organizasyonlarının düzenlenmesi, Türkiye’ye getirilmesiyle ilgili çalışmalar yürütüyordum. Bu çalışmaları yürütürken de ilgilendiğim sergiler,
müzeler hep bireysel deneyimin ön planda tutulduğu işlerdi. Ben
interaktif müzeciliğe, interaktif sergiciliğe ve deneyime çok önem
veriyorum. Daha önce Türkiye’ye getirdiğim süreli sergilerde de
hep aynı yolu izledim. İklim Değişikliği Sergisi olsun; The Great Master Sergisi olsun ikisinin de ortak noktası ziyaretçinin atıl
kalmadığı birebir çalışmanın içerisine dahil olduğu ve deneyerek
öğrendiği sergilerdi. Bir konuyu deneyimlediğinizde; onu unutmanız imkansızdır.
32
AVEK
www.avek.com.tr
33
söyleşi
Karanlıkta Diyalog ile dünyada çapında takip ettiğimiz müzeler, sergiler ve müze tasarımı şirketleri sayesinde tanıştık. Büyük
bir çoğunluğu Karanlıkta Diyalog Projesi’ni görmemiz için ısrar
ettiler. O dönemde toplumsal yatırım programları üzerine çalışmalar yürütüyorduk. Karanlıkta Diyalog’u deneyimlediğimizde,
projenin etkisinde kaldık. Biz, 2013 yılının Mart ayında Karanlıkta Diyalog’u deneyimledik ve aynı yılın Aralık ayında projeyi
burada hayata geçirdik. Karanlıkta Diyalog tarihçesinde en hızlı
karar alıp, en hızlı uygulayan ekip olarak da tarihe geçtik. Bizim
en büyük şansımız mekan konusunda oldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü ile yürüttüğümüz çalışmalar
sonrasında Gayrettepe Metro İstasyonu içerisinde yer alan kullanılmayan alanda bu projeyi hayata geçirmeyi karar kıldık. Çok
kısa bir süre içerisinde aşağı yukarı 1 milyon TL’ye yakın bir yatırımın % 70’ini sponsorlukla çözdük. % 30’ünü da kendi kaynaklarımızla hallettik ve dünyanın en büyük Karanlıkta Diyalog’unu
Gayrettepe Metro İstasyonu’nda hayata geçirdik.
“Karanlıkta Diyalog” ziyaretçilerini nasıl bir parkur bekliyor?
Karanlıkta Diyalog’un orijinali dört bölümden oluşuyor. Parkur
standart olarak bir doğa ve park alanıyla başlar. Şehir hayatıyla
devam eder ve tekne ya da bot alanıyla üçüncü bölüme geçilir.
Son olarak dördüncü bölümde, kafede bir şeyler içip rehberle
sohbet edersiniz. Böylece parkuru tamamlarsınız. Bizim parkurumuzda yedi bölüm yer alıyor. Biz İstanbul’un yerel ve kültürel
değerleriyle parkurumuzu zenginleştirdik. Bizim parkurumuz da
doğa, park alanıyla başlıyor ve şehir hayatıyla devam ediyor. Bu
bölümde ziyaretçilerimiz İstiklal Caddesi’nde tramvaya biniyor.
Üçüncü bölümde Turkcell’in desteklediği “Sesi Görenler Ligi”
sponsorluğunda parkurumuza dahil ettiğimiz futbol alanımız var.
Ziyaretçilerimize o bölümde bir penaltı attırıyoruz. Kalede sensör
var, gol olunca da gol efekti geliyor. Dördüncü bölüm Braille odası. Bu bölüm de Türkiye’ye özgüdür. Özetle duvarda, A’dan Z’ye
kadar Latin alfabesinin harfleri yer alıyor. Onların üstünde de
Braille alfabesindeki karşılıkları var. Duvardaki Latin harflerinde
önce kendi isminizin baş harfini buluyorsunuz. Onun üstündeki
Braille karşılığını buluyorsunuz. Elinizde bir karton ve kalem var.
İsminizin baş harfini yazdıktan sonra çıktığınızda doğru yazıp
yazmadığınızı kontrol ediyorsunuz. Oradan çıktığınızda tekne ve
bot alanına geçiyorsunuz. Türk Hava Yolları’nın sponsorluğunda parkurumuza eklediğimiz bir de havaalanı bölümümüz var.
Havaalanında yapılan anonsları duyduktan sonra Türk Hava Yolları’nın kontuarına gidip uçuş kartınızı alıyorsunuz ve körüğün
içinden uçağa biniyorsunuz. Final bölümü de kafe. O bölüm de
rehberiniz ile sohbet edip, aslında bütün bu deneyimi zihninizde
ölçüp biçip, tarttığınız keyifli bir bölüm. Bütün bu tur 90 dakika
ama kesinlikle zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz.
Rehberleri seçim sürecinde nasıl bir yöntem izlediniz?
Almanya’dan döndükten sonra, Altı Nokta Körler Vakfı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü ile bir işbirliği
geliştirdik. Önümüze yaklaşık 50 kişilik bir CV havuzu geldi.
Almanya’dan gelen kurul bu CV’leri değerlendirdi. Gerçekleştirilen bire bir mülakatlarda bu sayı önce 30’a sonra 20’ye indirildi.
34
AVEK
Son 20’ye kalan rehberimizi iki haftalık bir eğitim programına
tabi tuttuk. Rehberleri seçme süreci Almanya’daki kurulun belirlemiş olduğu kriterler doğrultusunda gerçekleşiyor. Bu kriterlerin arasında eğitim durumu en son sırada yer alıyor. Seçme
kriterlerinde önem verilen unsurlar kişinin kendini ifade etme
biçimi ve soğukkanlı bir yapıya sahip olmasıdır. Rehberlerimizin
arasında üniversite mezunu da var, ilkokul mezunu da. Eğitim
kriteri seçmelerde önemli rol oynayan bir etken değil.
Karanlıkta Diyalog ne zamana kadar devam edecek?
Karanlıkta Diyalog kalıcı bir projedir. Biz burada bir Diyalog
Müzesi’ni hayata geçirmek istiyoruz. Bununla da ilgili en önemli
adımı Kasım ayında atacağız. Kasım ayında Sessizlik Diyalog’u
hayata geçirdiğimizde Gayrettepe Metro İstasyonu içerisinde yer
aldığımız alan Turkcell Diyalog Müzesi’ne dönüşecek. Bu projenin üçüncü ayağı olan “Zamanda Diyalog” da 2017 yılında devreye girecek. Böylece Gayrettepe Metro İstasyonu’ndaki atıl alan
sosyal değer üreten bir mekana dönüşecek. En önemlisi de bu
projenin tamamlanmasıyla birçok engelli vatandaşımıza istihdam
fırsatı vereceğiz.
Katılımcıların ziyaret sonrasındaki izlenimleri ne yönde?
Unutamadığınız, ilginç geri bildirimlerden kısaca bahsedebilir misiniz?
İlk olarak engellilerin ailelerinden çok ilginç geribildirimler aldık. Kendi engelli yakınlarının aslında neler yaşadıklarını bilmediklerini itiraf eden aileler oldu. Görme engellilerin yakınları,
onlarla birlikte yaşamalarına rağmen onların ne yaşadıklarını, ne
hissettiklerini bu 90 dakikalık deneyimden sonra anladıklarını
ifade ettiler.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin inşaat ekipleri ve ilgili müteahhitlik firmaları Karanlıkta Diyalog’u ziyaret ettiler. Ziyaretleri
sonrasında, keşke biz o inşaatlardan önce bu deneyimi yaşasaydık. O zaman çok daha bilinçli bir biçimde projelerimizi ortaya
koyardık. Kaldırımlara döşediğimiz kılavuz taşlarını daha bilinçli
bir şekilde inşa ederdik, dediler. Biliyorsunuz kılavuz taşlarının
bir kısmı elektrik direğinde bitiyor.
Çocuklardan çok ilginç geri bildirimler alıyoruz. Genel kanının
aksine çocuklar çok bilinçli ve rehberlerimiz ile çok rahat iletişim ve empati kurabiliyorlar. Onların ne hissettiklerini çok rahat
anlayabiliyorlar. Ve bize şunu söylüyorlar: “Niye bizim etrafımızda engelli insanlar yok?”. Çünkü izole yaşıyoruz. Aslında kendi
oturduğumuz semtte, yaşadığımız muhitte engelliler var ama biz
görmüyoruz. Asıl biz görmüyoruz.
Ziyaretçilerimizin, engellilere nasıl davranmaları gerektiğine
dair soruları da ortaya çıkıyor. Aslında engellilerle iletişim kurma çekingenliğinin arkasında bilgi eksikliği var. Yardım etmeye
çekiniyoruz; çünkü nasıl davranacağını tam olarak bilmiyoruz.
Karanlıkta Diyalog’u ziyaret ettiğinizde o bilinci kazanıyorsunuz.
Ziyaretçilerimiz bu projeye ya da engelli vatandaşlarımıza nasıl
destek verebileceklerini bizlere soruyorlar. Gönüllüleri sesli kitap
okumaya ya da Altı Nokta Körler Vakfı’na yönlendiriyoruz. Her
on ziyaretçiden dokuzu etkilenerek ve ben bir şey yapmalıyım
diye çıkıyor.
www.avek.com.tr
35
söyleşi
“Sosyal Girişimcilik” kavramını biraz açar mısınız? Türkiye’de bu kavram hangi boyutlarda?
Sosyal girişimcilik, Türkiye’de çok yeni bir kavram.
Sosyal girişimcilik kavramını özetle, toplumsal sorunları çözmeye yönelik sürdürülebilir çözümler
üreten kişi ya da kurumlar olarak tanımlayabilirim. Bizim örneğimizdeki toplumsal sorun aslında
dezavantajlı grupları sosyal hayata dahil etmek ve
bireysel farkındalığı artırmaktır. Karanlıkta Diyalog
projemiz ile 20 görme engelliye istihdam imkanı
yarattık. Diğer yandan bu deneyimi yaşayan 85 bin
kişinin görme engellilere yönelik farkındalığını artırdık.
36
AVEK
Dünyadakinin aksine, Türkiye’de sosyal girişimcilik kavramının mevzuatta yasal bir tanımı bulunmuyor. Yasalardaki bu boşluğun sıkıntısını yaşıyoruz. Sosyal girişimcilik kavramına dair yasal
düzenlemelerin olmaması nedeniyle yatırımlarımıza yönelik teşvik, fon ve avantajlardan yararlanamıyoruz. Biz bir işletmeyiz. Fakat diğer işletmelerden
farklı olarak bizim çalışan kadromuzda yer alan
engelli çalışan sayımız, engelsiz çalışan sayımızdan
daha fazladır. Bordrosundaki çalışan sayısına baktığınızda; engelli sayısı, engelsiz sayısından fazla olan
Türkiye’deki tek işletme bizimkisidir. Bu, bir iş yeri
için çok önemli bir örnek. Fakat yasalardaki boşluk
aksesuar
nedeniyle bunun yasal bir avantajı söz konusu değil. Bizim işletmemizden de diğer işletmelerle aynı
oranda stopaj, vergi ve KDV alınıyor. Aslında dünyadaki örneklerine baktığınızda bu teşvik edilmesi
gereken bir husus. Bir yerde biz, kamunun yükünü
hafifletiyoruz. Kamuya kaynak sağlıyoruz.
Daha iyi anlaşılması bakımından konuyu şu şekilde
açıklayayım. Biz bu projeyi hayata geçirmeden önce
20 görme engelli arkadaşımız evde oturuyordu.
Devlet, bu arkadaşlarımızın her birine işsizlik maaşı veriyordu. Arkadaşlarımız, bu proje kapsamında
çalışmaya başlayınca işsizlik maaşları kesildi. Aile
fertleri de aile yardımı alıyordu. Bu da kesildi. Di-
ğer yandan bu arkadaşlarımızın ailelerinde onlara
bakmak zorunda olan kişiler de söz konusuydu. Bu
kişiler de çalışamıyorlardı ama artık o kişiler de iş
gücüne katılabiliyor. Bütün bunları alt alta koyduğunuz zaman gördüğünüz gibi; bizim işletmemiz
kamunun yükünü önemli oranda hafifletiyor. Fakat
bunun karşılığını göremiyoruz. O yüzden bütün
kesimlerin bu projeye sahip çıkmasını ve destek
vermesini rica ediyorum. Diğer yandan sosyal girişimcilik alanına yönelik yasal düzenlemelerin Türkiye’de de hayata geçirilmesini diliyorum.
www.avek.com.tr
37
yakın plan
Yeni Amarok
Exclusive
Pick Up Sınıfının En Konforlusu
Volkswagen Ticari Araç’ın tüm dünyada büyük ilgi gören pick up modeli Amarok’un yeni versiyonu Amarok Exclusive sahip
olduğu donanım ve aksesuar özellikleriyle iddiasını güçlendiriyor.
V
olkswagen Ticari Araç’ın pick up sınıfındaki üstün modeli Amarok, yeni Exclusive versiyonuyla her türlü yol koşulunda
zengin donanımıyla daha fazla konfor ve daha
fazla güvenlik sunuyor. Yeni Amarok Exclusive,
standart Bi-Xenon farlar, LED sürüş farları ve 19
inç alüminyum alaşımlı jantlarıyla, dinamik ve
sportif duruşunu daha karakteristik ve estetik
hale getiriyor.
Volkswagen Ticari Araç’ın tüm dünyada büyük
ilgi gören pick up modeli Amarok’un yeni versiyonu Amarok Exclusive sahip olduğu donanım
ve aksesuar özellikleriyle iddiasını güçlendiriyor.
Türkiye’ye özel olarak sunulan Yeni Amarok Exclusive performansıyla olduğu kadar, dikkat çekici
sportif görünümüyle de fark yaratıyor. Yeni Amarok Exclusive’in 19” alüminyum jantları ilk bakışta göze çarpıyor.
Sınıfında en güvenli yolculukları sunan Yeni
Amarok Exclusive’de Bi-Xenon ve LED gündüz
sürüş farları standart olarak sunuluyor. Standart
olan statik dönüş farları, keskin dönüşlerde direksiyonun dönüş yönünde bulunan sis farlarının yanmasını sağlıyor. Böylece karanlık köşeleri
de aydınlatarak, gece de daha güvenli bir sürüş
sağlanıyor.
Arazi ve Şehirde Kullanım Kolaylığı
Yeni Amarok Exclusive’de, konforlu bir sürüş için birçok
özellik bulunuyor. Alcantara kumaş kaplı koltuklar, her
yol koşulunda rahat bir yolculuk sağlarken, sürücü ve ön
yolcu koltuklarında bulunan ısıtma özelliği kış aylarında
konfor sunuyor. Katlanabilir yan aynalar, park süresince
kolaylık sağlıyor.
38
AVEK
Volkswagen motor teknolojisinin güçlü ve verimli örneklerinden biri olan 2.0 lt BiTDI 180 PS motora sahip Yeni
Amarok Exclusive, 4x2 Otomatik ve 4x4 Otomatik seçenekleri ile pazara sunuluyor.
www.avek.com.tr
39
gezi
Tarihe Tanıklık Eden Şehir:
Çanakkale
Tarihin ilk dönemlerinden ülkemizin temellerinin atıldığı ilk yıllara birçok tarihi olaya ev sahipliği yapan Çanakkale; zengin bir
kültürel mirasa sahip. Kültürel mirasın yanı sıra Çanakkale, birçok doğa güzelliğini de bünyesinde barındırıyor.
Yılmaz TOPÇU
40
AVEK
Cansu Ece YURDAYARAR
B
ir kent düşünelim, zengin gerçeklikler ve
mitolojik hikayelerle bezenmiş, iki yakası durgun görünümlü coşkun sularla
ayrılmış, ne badireler atlatmış da güzelliğini
elden bırakmamış. Atı alan Troya’yı geçmiş mi
geçememiş mi bilinmez ama Çanakkale o günden bugüne oldukça değişmiş, orası kesin.
Nereden başlayayım anlatmaya? Aklıma ilk
Abide’si geliyor. Mutlaka gidin, görün, hissedin. Atalarınızın yattığı toprakları görün mesela, toprağa, taşlara kazılı isimlerde geçmişinizi
bulun. Sonra da Gelibolu Yarımadası’nı üzerinize çöken o minnet, hayret ve hüzünle dolaşın. Demiş ya Necmettin Halil ONAN, “Eğil de
kulak ver, bu sessiz yığın, Bir vatan kalbinin
attığı yerdir...” diye, işte eğilin oracıkta toprağa, eşeleyin biraz parmaklarınızla, çene kemik-
leri, saç kökleri gelir hala parmak ucunuza,
boğazınız düğümlenir tutamazsınız kendinizi.
Hep de hüzünlü değildir elbet Çanakkale. Mesela akşamüzeri güneşin batışına yakın, yarımada turunu bitirip merkeze geçmelisiniz. Vapurda da Çanakkale’nin rüzgarından korkup
kapalı alanda oturayım demeyin sakın! Çünkü
yeterince şanslıysanız güneş batarken, oradan
oraya atlayan yunusları görebilirsiniz Dardanel Boğazı’nda. Eylül aslında mevsimidir, akşam güzel bir serinlik basar, üstünüze bir hırka
almadan gezip dolaşamazsınız. Yine de gidip
şehrin tam merkezinde, sahil şeridi üzerinde,
meşhur “TROYA” filminden kalan tarihi Truva
Atı’nı görmek için hırkalarınızı omzunuza atıp
kordon boyunda bir yürüyün derim.
www.avek.com.tr
41
gezi
Bu arada Çanakkale denilince, Aynalı Çarşı’sına
da bir göz atın, hatırı kalmasın çarşının. Hava
kararmaya başlayınca sizi Çanakkale’nin cıvıl
cıvıl mekanları karşılayacak, şöyle güzel de bir
balık ziyafeti çekmeden yatağa girmeyin.
Sabah oldu mu benim aklıma ilk kahvaltı gelir,
hem o güzelim Çanakkale domatesi başka nerede yenir? Kahvaltıyı denizdeki yelkenlilere bakarak yapmaktan bahsetmiyorum bile, Çanakkale zaten denizle hep bir iç içe. Deniz deyince
tabi, Çanakkale merkezden de pek ala girersiniz
denize ama Assos ile Bozcaada’yı görmeden gitmeyin.
Assos antik kentini gezerken güneşten yakındığınızı şimdiden duyabiliyorum ama merak
etmeyin, geziniz bittikten sonra kendinizi Assos’un eşsiz koylarında buz gibi sulara atmak
için fırsatınız olacaktır. Assos’u çok severim, o
ayrı ama benim kalbim Bozcaada’nın diyebilirim. İsterseniz belirli günlerde merkezden kalkan deniz otobüsleri ile direkt olarak isterseniz
de merkezden yaklaşık bir saatlik araba yolculuğu ile Geyikli’ye geçip, oradan vapur ile Bozcaada’ya ulaşabilirsiniz. İki türlü de Bozcaada
merkeze inersiniz ve sizi oracıkta Bozcaada Kalesi karşılar. Kale’yi gezip gezmemek sizin tercihiniz tabi ama zamanınız kısıtlıysa, ben o küçücük ada merkezinde bir tur atıp en beğendiğiniz
otantik kafelerden birine oturun ve ada havasını
42
AVEK
içinize çekerken, o rahat ortamda kahvenizi yudumlayın derim. Bol bol da fotoğraf çekmek için
zaman ayırın. Ada kokusunu içinize iyice çektiyseniz, üstünüze yapışan o “kaç yıllık adalı”
rahatlığıyla merkezden kalkan dolmuşlara atlayın ve Ayazma plajına doğru yola çıkın. Bembeyaz kum ve berrak masmavi buz gibi bir deniz…
Kendinize bir şezlong kapıp eşyalarınızı yerleştirir yerleştirmez hemen denize atlayın. Atlayın
deme sebebimi anlamışsınızdır, yavaş yavaş giremezsiniz, denemeyin bile. Yetmez o gün biliyorum o harika kumsala ama oradan kalkıp Polente Feneri’nde gün batımını izlemeniz gerek,
geç olmadan kalkın. Adayı terk etme vakti geldiğinde de üzülmeyin, sizi tekrar çağıracak bu
eşsiz güzellik eminim. Bir de unutmadan, eğer
adaya aracınızla gittiyseniz Çanakkale’ye dönüş
yolunda Ezine’den geçme fırsatınız olacak, meşhur Ezine peynirinden birkaç kalıp alın, eşiniz
dostunuz size minnettar kalacaktır.
Daha neler anlatılır Çanakkale hakkında ama
gelip kendiniz görmelisiniz. Bazı şehirlerde yaşanılanlar insanın aklında yer eder, bazı şehirler
anılar biriktirir, bazı şehirler bir koku bırakır
üstünüzde, işte Çanakkale de öyle bir şehirdir.
Tarihinden doğal güzelliklerine, insanlarından
yemeklerine, Ege kültürünün tüm güzelliklerini
size sunacak ve kaçış yok, sizi kucağında yine
aynı misafirperverlikle tekrar tekrar ağırlayacaktır.
www.avek.com.tr
43
sanat
14.
İSTANBUL
BİENALİ
Rupali Patil & Prabhakar Pachpute
GALATA ÖZEL RUM İLKÖĞRETİM OKULU
TUZLU SU: Düşünce Biçimleri Üzerine Bir Teori
36 mekânda 1500’ün üzerinde eser
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından Koç
Holding sponsorluğunda düzenlenen 14. İstanbul
Bienali, 5 Eylül – 1 Kasım tarihleri arasında gerçekleştiriliyor.
Emre Huner
GALATA ÖZEL RUM İLKÖĞRETİM OKULU
Anna Boghiguian
GALATA ÖZEL RUM İLKÖĞRETİM OKULU
Boğaz’ın Avrupa ve Anadolu yakasını içine alan 36
mekânda gezilebilecek “Tuzlu Su”, müzelerin yanı
sıra tekneler, oteller, eski bankalar, otoparklar, bahçeler, okullar, dükkânlar ve özel konutlar gibi kara
ve su üzerindeki geçici yerleşim alanlarına yayılmış
durumda.
Tuzlu Su: Düşünce Biçimleri Üzerine Bir Teori
Carolyn Christov-Bakargiev, bienalin teması Tuzlu
Su’ya dair fikirlerini şu şekilde açıklıyor: “Boğaziçi
ekseninde kentin geneline yayılan bu sergi bir materyalin (tuzlu su) ve çelişen düğüm ve dalga imgelerinin etrafında dönüyor. Çizginin nereye çekileceğini, nerede geri çekileceğini, nerede yaklaşıp
nerede uzaklaşacağını araştırıyor. Bunu, açık denizlerde, aygıtlarımızın düz yüzeyleri üzerinde parmak
uçlarımızla yaptığı gibi, sualtının derinliklerinde,
kat kat şifrelemeler açılmadan önce de yapıyor.
14. İstanbul Bienali’nde, İstanbul Modern, ARTER,
Özel İtalyan Lisesi ve Galata Özel Rum İlköğretim
Okulu karma sergilere ev sahipliği yaparken, diğer
tüm mekânlarda tek sanatçı ya da sanatçı topluluklarının işleri görülebilir.
14. İstanbul Bienali Katılımcıları ve Projeler
14. İstanbul Bienali’nde yer alacak 1.500’ün üzerinde eser arasında sanatçıların yeni işlerinin yanı sıra,
okyanusbilim tarihi, çevre incelemeleri, sualtı arkeolojisi, Art Nouveau, nörobilim, fizik, matematik ve
teosofi tarihinden başka yapıtlar ve 2015’in başında
Carolyn Christov-Bakargiev’in bir arkadaşıyla birlikte, Robert Smithson’ın Büyük Tuz Gölü üzerindeki Sarmal Dalgakıran’ından (1970) topladığı tuz
kristalleri de bulunuyor.
Bienalde yer alacak 1500’ün üzerindeki eserin 1000
tanesi Christine Taylor Patten’in kâğıt üstüne, kalem
olarak karga tüyü ve siyah mürekkep kullanarak,
“mikrolar” olarak adlandırdığı, 6 santimetre kare
ebadındaki çizimlerinden oluşuyor.
44
AVEK
Richard Ibghy & Marilou Lemmens
İSTANBUL MODERN
Nikita Kadan
İSTANBUL MODERN
Fahrelnissa Zeid
İSTANBUL MODERN
Marwan Rechmaoui
İSTANBUL MODERN
Michelangelo Pistoletto
İSTANBUL MODERN
Vernon Ah-Kee
İSTANBUL MODERN
Anna Boghiguian’ın Galata Özel Rum İlköğretim
Okulu’nun giriş katına yerleştirdiği eski yelkenler,
resimler, çizimler, tekne parçaları ve ses kayıtlarından oluşan büyük, heykelsi enstalasyonu “Tuz
Tüccarları”, Cevdet Erek’in Tophane’de 1940’ta inşa
edilmiş beton bir otoparkta yer alan yeni enstalasyonu Bir Ritim Mekânı, Wael Shawky’nin Tarihi Yarımada’daki Küçük Mustafa Paşa Hamamı’nda yer
alacak.
İstanbul Modern’de yer alan ve Carolyn Christov-Bakargiev’in “Kanal” adını verdiği, okyanusbilimci Emin Özsoy ve Jeffrey Peakall’ın çalışmalarından olan D’Aronco çizimine varıncaya dek farklı
bilgi alanları arasındaki söyleşilerin yer aldığı uzun,
dar mekân ise Tuzlu Su’nun geri kalanını gezmek
için bir anahtar sunacak.
www.avek.com.tr
45
teknoloji
aksesuar
BİLGİSAYARINIZI CEBİNİZDE TAŞIYIN
LG’DEN KATLANABİLİR KLAVYE
LG, taşınabilir klavyeler için büyük bir
yeniliğe imza attı. Tabletlerle ve akıllı
telefonlarla bluetooth üzerinden bağlantı kuran LG Rolly, katlanabilir yapısı
sayesinde az yer kaplıyor ve rahat taşınabiliyor. Ayrıca tablet ve telefonlar için
stand olarak kullanılabiliyor.
LG’nin Rolly isimli bluetooth klavyesi
aynı anda iki cihazla bağlantı kurabiliyor. İstenildiğinde cihazlar arası değişim yapıp dilediğiniz cihazdan yazmaya devam edebiliyorsunuz. Örneğin
tabletinizde mail yazarken telefonunuza gelen mesajı bu klavye ile yanıtlayabilirsiniz. AAA kalem pille çalışan cihazın batarya ömrü yaklaşık üç ay.
MÜZİK KEYFİNE RENK KATAN
HOPARLÖR
Asus, Intel’in yeni çubuk bilgisayar paketleri ile “VivoStick” adını verdiği çubuk bilgisayarını üretti.
Asus’un bu yeni ürünü, ön tarafında HDMI, yan taraflarında USB ve güç girişleri bulunan
ufak bir bilgisayar. İçinde Windows 10 yüklü olan VivoStick, monitör veya televizyonunuzu adeta bir “All-in-One” bilgisayara dönüştürmekte.
Asus VivoStick gücünü içindeki Intel Cherry Trail çip setinden almakta ve bu çip setin
içinde aslında bildiğimiz atom işlemci bulunmakta. Bunun yanında 2 GB RAM ile de
işlemci desteklenmekte. 32 GB dahili depolaması bulunan VivoStick’i diğer normal bilgisayarlarla karşılaştırmak ise halen zor.
GOOGLE SÜRÜCÜSÜZ ARAÇ ÜRETİMİNİ ARTIRIYOR
Google, X Laboratuarları’nın en önemli projelerinden biri olan sürücüsüz araçların gelişim süreci tüm hızıyla devam ediyor. Google, ilk trafik deneyimini bu yaz gerçekleştiren
sürücüsüz araçların üretim kapasitesini artırıyor.
Google X Laboratuarları’nın başında bulunan isim Sarah Hunter, 2015 yılı için prototip
sayısının başlangıçta 100 olarak belirlendiğini ancak bu sayısının birkaç kat artırılacağını açıkladı. Ayrıca otomobilin hem elektrikli hem de hibrid motor seçeneklerinin
olacağı bilgisi verildi.
Hunter ayrıca sürücüsüz otomobilin çalışma yöntemine ilişkin yeni ayrıntılar açıkladı.
Sürücüsüz otomobil sesli komutla çalışabilecek ve sesli komutlarla bir rota belirlenebilecek. Bunun yanında sürücüsüz otomobilin gitmesini, yavaşlayıp durmasını ve hızlı bir
şekilde durmasını sağlayan düğmeler olacak. Google tarafından geliştirilen sürücüsüz
otomobilin 2020 yılında tam olarak trafiğe çıkması bekleniyor.
Dünyanın önde gelen ses elektroniği
uzmanlarından JBL, Pulse hoparlör serisinin yeni üyesi Pulse 2’yi tanıttı. JBL
Pulse 2, sahip olduğu çeşitli LED ışıklar
sayesinde siz müzik dinlerken dinlediğiniz müziğin ritmine ve türüne göre LED
ışıklarıyla görsellik sunuyor. JBL Pulse 2,
on saate kadar müzik çalabiliyor.
Pulse 2, JBL’nin diğer Bluetooth hoparlörleri olan Flip ve Charge’a oldukça
benziyor, fakat Pulse 2’nin dış kaplaması
metal. Charge’ın sahip olduğu 2 adet 5
watt gücündeki hoparlörlere karşılık Pulse 2’de 2 adet 6 watt’lık hoparlör bulunuyor.
SAMSUNG’UN AKILLI SAATİ
GEAR S2 KARŞINIZDA
Samsung’un akıllı saat piyasasındaki temsilcisi Gear S2 tanıtıldı.
Samsung’un kendi işletim sistemi
Tizen ile çalışan Gear S2’nin Gear
S2 ve Gear S2 Classic olmak üzere
iki modeli bulunuyor.
LG 4K OLED TV OYUNUN KURALLARINI
DEĞİŞTİRİYOR
PHILIPS’TEN KUMANDA İLE KONTROL
EDİLEBİLEN AYDINLATMA SİSTEMİ
Hue lambalarıyla aydınlatmaya farklı bir
bakış açısı kazandıran Philips bu kez ise
Hue lambaları kablosuz kontrol edebilen
kumandasını satışa sunuyor. Hue wireless
dimming adındaki özel kit duvara kolaylıkla monte edilebiliyor. Bu sayede dilerseniz duvar üzerinden ışığınızı kontrol
edebiliyorken; dilerseniz kumandayı yanınıza alarak kontrolleri yerinizden gerçekleştirebiliyorsunuz. En fazla 10 adet Hue
lambayı kontrol edebilen ürün ışıkları tamamen açıp kapatmak dışında şiddetini
ayarlamanıza da yardımcı olabiliyor.
46
AVEK
LG Electronics en iyi teknoloji ve nefes kesici
bir izleme deneyimiyle geleceğin televizyonlarını tüm kullanıcıların beğenisine sunuyor.
LG Electronics, dünyanın ilk 4K ULTRA HD
(3840 x 2160) çözünürlüklü OLED TV’sini
piyasaya sunduğunu açıkladı. LG’nin yeni televizyonu 77 ve 65 inçlik iki farklı modelle ve
ışık emici organik diyotlar içeren kavisli ekranıyla günümüzde var olan en iyi görüntü teknolojisini kullanıcılarının beğenisine sunuyor.
Daha zengin, daha parlak ve daha doğal tonlara sahip kendinden ışıklandırmalı pikseller
aynı zamanda daha derin siyah renkler sağlıyor. Hızlı tepkime süresi sayesinde herhangi bir
bulanıklık ya da titreme olmadan hareketleri
kusursuz bir şekilde gösterebiliyor.
Çift çekirdeki 1 GHz işlemciye sahip Gear 2 ve Gear 2 Classic, 512
MB bellek ve 4 GB dahili depolama alanı ile geliyor. Yeni cihazlar
öncülleri gibi Tizen platformunun üstüne inşa edilmiş ve Samsung’un özel Gear uygulamalarını
destekliyor. 11.4 mm kalınlığındaki saatlerin 250 mAh pil kapasitesi
ile 2 ila 3 gün arasında bir kullanım sunması bekleniyor.
Gear S2’nin Tizen işletim sistemine sahip olması akıllara uygulamalar ne olacak sorusunu getiriyor.
Samsung, Gear S2’nin maillerle,
mesajlarla, takvimle ve fitness uygulamalarıyla bağlantılı olacağını
belirtiyor. Samsung, ayrıca Tizen
için uygulamaların gelişeceği müjdesini de verdi.
POLAROID NOSTALJİYİ TEKNOLOJİ İLE BULUŞTURDU
Polaroid, ZINK teknolojisine sahip yeni fotoğraf makinesi Snap’ı kullanıcıların
beğenisine sundu.
Beyaz, siyah, kırmızı ve mavi olmak üzere dört farklı renk seçeneğiyle hazırlanan Polaroid Snap, kompakt gövdesiyle her zaman taşınabilecek bir alternatif
oluşturuyor. Farkını barındırdığı ZINK teknolojisi ile ortaya koyan ürün, bu
sayede 10 MP çözünürlükte çekilen fotoğrafları mürekkep kullanmadan 3 x
2 inç kağıtlar üzerine basabiliyor. ZINK teknolojili kağıtlar mürekkebi renk
katmanları halinde bünyesinde barındırıyor ve böylece özel bir aktivasyon işlemiyle dolgun renklere sahip fiziksel fotoğraflar makineden çıkabiliyor. MicroSD kart yuvasına sahip olan ve zamanlayıcı ile filtre ön ayarları gibi detaylar
taşıyan Polaroid Snap, yıl sonunda satışa çıkıyor.
www.avek.com.tr
47
etkinlik
aksesuar
BILL FRISELL MUSIC FOR STRINGS
23 Ekim 2015 / 20:30
Zorlu Performans Sanatları Merkezi
Klarnet eğitimi aldığı yıllarda radyoda keşfettiği blues
ve soul klasiklerine duyduğu ilgiyle gitara yönelen Bill
Frisell, 25. Akbank Caz Festivali etkinlikleri kapsamında
gerçekleşecek “Bill Frisell Music for Strings” konseriyle
23 Ekim’de Zorlu Center PSM Drama Sahnesi’nde.
SUSANNE SUNDFØR
31 Ekim 2015 / 19:00
Zorlu Performans Sanatları Merkezi
DIANA KRALL
27 Ekim 2015 / 21:00
Zorlu Performans Sanatları Merkezi
İskandinav sanatının kendine has ruhunun müzikteki en belirgin temsilcilerinden Susanne Sundfør, 6. stüdyo albümü
“Ten Love Songs” turnesi kapsamında 31
Ekim’de Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde sahne alacak.
5 Grammy Ödüllü caz solisti Diana Krall, “California Dreamin” ve “Desperado” gibi tüm
zamanların en iyi pop şarkılarını caz ezgileriyle yorumladığı yeni albümünün dünya turnesi kapsamında 27 Ekim’de, İstanbul Zorlu PSM’de konser verecek.
DAVID HELFGOTT HIS
RACHMANINOFF ORCHESTRA
23 Kasım 2015 / 21:00
Zorlu Performans Sanatları Merkezi
RAMIN FARHANGNIYA
ILYAS MIRZAYEV
PARIS THE SHOW
20 Kasım 2015 / 21:00
Türker İnanoğlu Show Center
Muhteşem bir ekip ve sahnede yaratılan olağanüstü atmosfer ile izleyenleri adeta eski
dönem Paris sokaklarına götüren bu kabare, Fransız şansonlarıyla dinleyenleri müzikal
bir yolculuğa çıkaracak. Aşkın şehri Paris’in kalbinden doğmuş “Paris The Show” unutulmaz Fransız şarkılarını bir araya getiren bir repertuvar ile 20 – 21 Kasım tarihlerinde,
TİM Show Center’da sizlerle buluşuyor.
48
AVEK
31 Ekim 2015 / 21:00
Zorlu Performans Sanatları Merkezi
İran’ın güçlü sesleri arasında gösterilen ve
sesindeki duygu ile dinleyenleri büyüleyen İranlı sanatçı Ramin Farhangniya, 31
Ekim’de Zorlu Performans Sanatları Merkezi Drama Sahnesi’nde sanatseverlerle buluşuyor. Bu çok özel gecede sanatçıya, dünyaca ünlü Azeri asıllı besteci ve piyanist İlyas
Mirzayev eşlik edecek.
BUDAPEŞTE ÇİGAN SENFONİ ORKESTRASI
21 Kasım 2015 / 21:00
Ülker Sports Arena
1985 yılında kurulan ve dünyanın 5 kıtasında binden fazla konser veren Budapeşte
Çigan Senfoni Orkestrası; sahneye çıktığında; izleyicilerin ortak yorumuna göre “büyüleyici bir tılsım yaratıyor”. Bunun nedeni, her performansta aynı hevesin ve duygunun
onları alıp götürmesi. Siz de bu “büyüleyici tılsıma” şahit olmak istiyorsanız; 21 Kasım
akşamı, Ülker Sports Arena’daki yerinizi alın.
Dünyanın en önemli piyanistlerinden biri
kabul edilen ve hayatı Oscar ödüllü Shine
filmi ile beyaz perdeye aktarılan şizofreni
hastası David Helfgott, 12 yıl tedavi görmesine sebep olan Rachmaninov’un 3. Piyano
Konçertosu’nu çalmak için İstanbul’a geliyor.
23 Kasım’da Zorlu Center PSM’de gerçekleşecek olan konsere David Helfgott’un 70
kişilik Rachmaninov Orkestrası da eşlik
edecek.
www.avek.com.tr
49
kitaplık
Uyku / Haruki Murakami
Doğan Kitap / 90 Sayfa
Sırf Bela / Emir Kusturica
Sayfa 6 Yayınları / 216 Sayfa
Uykuları çalınmış bir kadının öyküsü…
Haruki Murakami’den tekrar tekrar okumak isteyeceğiniz, her okumada yeni keşifler vaat eden sarsıcı bir anlatı.
Son yılların en sıra dışı yönetmenlerinden biri olan Emir Kusturica; siyasetin,
devletin, mahallenin ve hatta aile yapısının gölgesinden kurtulmaya çalışan
idealist gençlerin yetişkin dünyasındaki
varlık mücadelesini Dragan, Aleksa ve
Kosta’nın gözünden anlatıyor ve bu altı
öykülük kitapla beyazperdenin de ötesine geçiyor.
İnsan Kalbinde Bir Soru İşaretiyle Doğar
/ Osho
Çanakkale Yolunda - 14 Yaşında Asker /
Melek Güngör
Zehir Ağacı / Erin Kelly
Pegasus Yayınları / 360 Sayfa
On dört yaşındaki bir sınıf dolusu çocuk,
Çanakkale Savaşı’nın geçtiği yerleri görmek üzere bir okul gezisine katılırlar. Bu
çocuklar, Çanakkale’de geçen bu acımasız
savaş hakkında ne biliyorlar? Pek gönüllü olmadan götürüldükleri bu gezi, onlara bir şeyler öğretecek midir? Bu romanı
okuduğunuzda Çanakkale Savaşı ile ilgili
can alıcı öykülerle birlikte, bunların cevabını da öğreneceksiniz.
Karen, bohem ve karşı konulması imkânsız Biba’yla tanışır. Karen için Biba daha
önce tatmadığı bir dünyanın anahtarı gibidir. Karen hızla kendini Biba’nın içki
ve uyuşturucuyla renklenmiş karmaşık
dünyasında kaybedecektir. Biba’nın abisi
Rex ise Karen’a ilk defa aşkı tattıracaktır.
Üçlü, yazı mutlu bir sarhoşluk içinde geçirmektedir. Bu yazın sonunda ise iki kişi
ölecektir ve geçmiş Karen’ın yakasını asla
bırakmayacaktır.
Butik Yayınları / 320 Sayfa
Bu kitap, her insanın kendi içsel benliğiyle ve dolayısıyla çevresinde var olan
her şey ile bütünlük içinde yaşadığı yeni,
daha mutlu bir insanlık için kılavuzdur.
Osho’nun yepyeni bir vizyonu okura aktarma becerisi her şeyi çok kolaylaştırır.
Her zaman içten içe hissettiğimiz ama
daha önce ifade edildiğini hiç duymadığımız şeylerin farkına varırız.
50
AVEK
Ephesus Yayınları / 207 Sayfa
Dün, Bugün, Yarın - Bütün Hayatım /
Sophia Loren
Kırmızı Kedi Yayınları / 368 Sayfa
İtalyan Sineması’nın efsane yıldızı Sophia Loren bu anı kitabında, savaşın yakıp
yıktığı Napoli’de geçen çocukluğundan;
sinemanın altın çağında, unutulmaz
filmlere imza atan bir oyuncu oluşuna
uzanan renkli hayat hikayesini anlatıyor.