yakıt tankları kabusu

Transkript

yakıt tankları kabusu
Yüreğinden ve yumruğundan başka hiçbir silahı olmayan bir
ulusu, dimdik ayağa kaldırarak Cumhuriyeti kuran Atatürk
ve silah arkadaşlarına şükranlarımızı bir kez daha ve
yüksek sesle söylemekten onur duyuyoruz.
CUMHURİYETİMİZ 87 YAŞINDA
Ataköy’ün adeta göbeğine, Ayamama Deresi kenarına THY tarafından yaptırılan
YAKIT TANKLARI KABUSU
Çevreden Sorumlu İstanbul Vali Yardımcısı Fevzi GÜNEŞ
ÇED ( Çevresel Etki Değerlendirmesi )
raporuna gerek yokmuş.
( Sayfa18.’de)
Sürekli,
Etkili,
Ýlkeli.
18
a
Ya þ ý n d
Bakýrköy’de
1
Numara
ATAKÖY
AİLE HEKİMLİĞİ UYGULAMASI BAŞLADI
Doktorunuz kim? Doktorunuza nasıl ulaşacaksınız?
( Sayfa 19-20’de)
BAHAR SUNMAN İSTİFA ETTİ
Bakırköy Belediyesi Sağlık İşlerinden Sorumlu Başkan
Yardımcısı Bahar Sunman istifa etti.
( Sayfa 15’de)
CAROUSEL YÖNETİMİNDEN
MAĞAZA YÖNETİCİLERİNE
( Sayfa 31’de)
http://www.atakoygazete.com.tr PLAKET
YIL:18
SAYI:198
KASIM 2010
FİYAT: 2 TL
CHP Milletvekili Tayfur Süner’den yakıt tankları olayı ile ilgili
TBMM’ye SORU ÖNERGESİ
CHP Milletvekili Tayfur Süner Ataköy’de Ayamama Deresi kenarına THY
tarafından yaptırılan benzin tankları ile ilgili Ulaştırma Bakanı Binali
Yıldırım’ın cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi. Süner benzin tanklarını
yerinde inceledi ve “Görünen olay korkunç. Ayamama kenarında yaşanan
felakette onlarca insan öldükten sonra sayın Başbakan Ayamama Deresi’nin
sağında ve solunda yapılaşma yapılmayacağını ve mevcutların da yıkılacağını söylemişti. Ama bırakın mevcutların yıkılmasını, maalesef tüm
Ataköy’ü tehlikeye sokacak sıfır noktasına uçak yakıt tankları konmuş. Bu
tanklar bütün Ataköy’ü risk altına alıyor. Üstelik pist bu yakıt tanklarının yanı
başına kadar uzanıyor. Bir uçağın kayması neticesinde Ataköy ve Atatürk
Hava Limanı havaya uçar” dedi.
( Sayfa18’de)
3
MAKEDONYA KONSOLOSU ZERRİN ABAZ BİAD’TA
Makedonya’nın Türkiye Konsolosu Dr. Zerrin Abaz, Bakırköylü işadamları ile bir
araya geldi.
Zerrin Abaz, işadamlarından Makedonya’da yatırım yapmalarını istedi.
Son dönemde Türk işadamlarının Makedonya’da özellikle inşaat sektöründe yatırım
yapmaya başladıklarını ifade eden Abaz, “Son 2 yılda Türk yatırımcıları özellikle
inşaat sektöründe
ciddi yatırımlar yaptılar. Bununla birlikte
otomotiv, eczacılık ve
tıbbi cihazlar ile gıda
işletmeciliği gibi sektörler Makedonya’da
en çok ilgi gören ve
teşvik alabilecek sektörlerdir. Otelcilik ve
turizm sektörünün
öneminide vurgulamak gerekiyor. Turizm çok yeni gelişen
sektör, fakat otel kapasitesi yönünden çok yetersiz kaldığı için son dönemde yatırımcılara çok cazip imar
arazileri veriliyor.
Biz bir takım bilgiler veriyoruz ama sonuçta iş adamları olan sizlersiniz ve bazı alanları tespit edip hareket edebilirsiniz bu açıdan yatırım yapacağınız alanları yerinde
tespit etmek amacıyla
Makedeonya’ya gitmeniz gerekiyor diye
düşünüyorum” dedi.
Makedonya Konsolosluğu ticaret
ateşesi Pınar Maier‘de
Makedonya’da
yatırımclara verilen
teşvikler hakkında
açıklamalarda bulundu. uygulanan yatırım
politikaları hakkında
da bilgi verdi.
BİAD’TAN DOSTLUK KAHVALTISI
Bakırköylü
İşadamları
Derneği
(BİAD), yaz
sezonu boyunca ara verdiği
“Sabah
Dostluk Kahvaltısı” programlarına
tekrar başladı.
BİAD’ta
gerçekleştirilen kahvaltıya,
Bakırköy Kaymakamı
Yakup Vatan,
siyasi partilerin Bakırköy
ilçe başkanları, sivil
toplum kuruluşlarının temsilcileri,
muhtarlar ve
Bakırköylü
işadamları
katıldı.
Bakırköy’deki
birlik ve
beraberliğin
pekiştirilmesi,
dostluk ve birlikteliğin
sağlanması
amacıyla
gerçekleştirilen kahvaltıda, katılımcılar
Bakırköy ile
ilgili konularda fikir
alışverişinde
bulundular.
AYIN YAZISI
Özcan Atamer
e-mail
[email protected]
SİYASETLE UĞRAŞANLAR...
Siyasetle uğraşanlar sapla samanı birbirine karıştırmamalı. Bir süre
sonra işgal ettikleri koltuklardan kalkıp halkın içine karışarak
yaşamlarını sürdüreceklerini akıllarından çıkarmamalı. Kendilerine
verilmiş olan yetkileri toplumun her kesimindekiler için aynı titizlikle kullanmalı.
Siyasi partilerimizin mensupları, yaşadıkları beldedeki bazı olumsuzluklar yaşayanların büyük bölümünü etkiliyorsa, çekilmez hale
getiriyorsa, iktidar veya muhalefet demeden konu hakkında birleşmeli, ortak ses oluşturmalı ve belde halkını rahatlatacak tedbirlerin alınmasını sağlamalıdır. Hangi görüşe sahip olurlarsa olsunlar asli düşünceleri bu olmalıdır.
Gelin görün ki böyle olmuyor. Aynı beldede yaşayan siyasiler iki
kutba ayrılmış. İktidar, muhalefet. Birinin “ak” dedigine diğeri
“kara” diyor. Bunun adına da siyaset diyorlar.
Türk Hava Yolları’nın Ataköy’de Ayamama Deresi kenarına yaptırdığı ve yapımı devam eden akaryakıt tankları ile ilgili tepkiler
sürüyor.
Tabii her konuda olduğu gibi kapalı kapılar ardında.
Kimse açık mücadele sürdüremiyor. Biliyorlar ki ne yapsalar nafile.
Bir kere karar verilmiş bu tanklar buraya yapılacak.
Yasalar her ne kadar bu tankların buraya yapılmasına izin vermese
de, uzmanlar “böyle bir uygulamanın dünyada bir eşi yok” deseler
debirileri karar vermiş...
Yasalar çok açık. Böyle bir projenin uygulanabilmesi için Çevresel
Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu almak yasa gereğidir. Bu son
derece önemlidir. Böyle bir projenin uygulanabilmesi için, sosyolojik etkiler, planlanan bir faaliyetin yol açabileceği bütün olumsuz
çevresel etkilerin önceden tespit edilip, gerekli tedbirlerin alınmasını sağlamak için (ÇED) raporunun alınması gerekmektedir.
Bu konunun uygulama sorumluluğu 50 bin tonluk akaryakıt tankı
kurulabilmesi için İstanbul Valiliği’dir. 50 bin tonun üzeri için ise
bakanlıktan ÇED raporu alınması gerekiyor.
Bu talep karşısında İstanbul Valiliği ne yapmış? Yasaya göre “ya
ÇED raporu” alacaksın ya da “ÇED raporuna gerek yoktur” belgesini getireceksin.
Valilik ikinci yolu tercih ediyor ”ÇED raporuna gerek yoktur” belgesini imzalayıp talep sahibine veriyor.
Şimdi bu belgeyi imzalayan Vali Yardımcısı’na soruyorum; aynı
yerde sıradan bir vatandaş kendi veya kiraladığı bir arsa üzerinde
böyle bir projeyi uygulayacağım diyerek size müracaat etseydi
”ÇED raporuna gerek yoktur” belgesini imzalayıp kendisine verir
miydiniz?
İktidar partisinin Bakırköy’deki temsilcilerine de bir çift sözümüz
var. Kendilerine sayın başbakanımızın son günlerdeki söylemlerini
de hatırlatarak diyoruz ki “Siz yaşamınızı Bakırköy’de devam ettireceğinize göre bu olumsuzlukları görmenize rağmen neden sessiz
kalıyorsunuz? Yaşadığınız beldeye hizmet etmek istemiyor
musunuz?
Kaldı ki Ayamama Deresi kenarına yakıt tankları yapmak partinizin
politikası veya hükümet politikası değil ki.
İnanarak ve iddia ederek söylüyorum. Bu konudan Başbakan’ın
haberi bile yoktur.
İktidarın Bakırköy’deki temsilcileri olan sizlerden bu olumsuzluklara karşı çıkmanızı beklemek ve çözüm ürettiğinizi görmek her
Bakırköylü’nün hakkıdır.
Bu arada görsel ve yazılı ulusal medyadaki anlı şanlı bazı havacılık
uzmanı geçinenler buraya yapılan yakıt tankları hakkında neler
düşünüyor acaba? Görüş bildirme cesaretini kendilerinde bulabiliyorlar mı? Böyle bir konunun haber değeri yok mu? Doğrusu
merak ediyorum...
5
SAHNEDE GEÇEN
BİR ÖMÜR
Bakırköy Belediye Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni usta tiyatro, sinema ve seslendirme sanatçısı
Müşfik Kenter'in 63. sanat yılı kutlandı.
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen’in ev
sahipliğinde Yunus Emre Kültür Merkezi’nde
gerçekleştirilen geceye Müşfik Kenter’in eşi, tiyatro sanatçısı Kadriye Kenter, Bakırköy Belediye
Başkanı Ateş Ünal Erzen’in eşi Yrd. Doç.Dr.
Meltem Ünal Erzen, Haldun Dormen, Gencay
Gürün, Cüneyt Türel, Yasemin Yalçın, İlyas İlbey,
Zihni Göktay, Ragıp Savaş, Üstün Asutay, Tilbe
Saran, Nedim Saban, yazar Yaşar Kemal,
Bakırköy Askerlik Şubesi Başkanı Alb. İhsan Bursalı, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa
Adagül ve çok sayıda seveni katıldı.
Edip Saner ve Zeyno Eracar’ın sunduğu 63. sanat
yılı kutlaması Bakırköy Belediyesi Oda
Orkestrası’nın konseriyle başladı. Müşfik Kenter'in
sanat yaşamından kesitler ve yetiştirdiği tiyatro
oyuncularının kendisi hakkındaki düşünceleri sinevizyon eşliğinde sunuldu.
Etkinlikte daha sonra Haldun Dormen, Gencay Gürün, Zihni Göktay, Cüneyt Türel, Tilbe Saran, Ragıp
Savaş, İlyas İlbey, Nedim Saban ve Murat Karasu, Müşfik Kenter ile ilgili düşüncelerini dile getirdi.
Etkinlikte konuşan Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, 14 yıldır Bakırköy Tiyatrosu’nda sanat
hocalığı yapan Müşfik Kenter ile son altı yıldır birlikte çalıştıklarını belirterek, Kenter'in, insan olmanın
önemini sahnede olduğu gibi sahne dışında da anlatan bir kişiliğe sahip olduğunu söyledi.
Erzen, ''Müşfik Hoca, çağdaş, laik, Atatürkçü kişiliğiyle Bakırköyümüzün tiyatrosuna ve sanat yaşamına
da çok şeyler katıyor ve daha da katacaktır'' dedi.
Konuşmaların ardından, Müşfik Kenter ile sanatçı dostları ''63. sanat yılı'' pastasını kesti.
Gecenin sonunda Bakırköy Belediyesi Yunus Emre Kültür Merkezi’ndeki büyük salona Müşfik Kenter
Sahnesi adı verildi.
( Yavuz ARPACIK )
7
25.Yıl
Bakırköy Musiki Konservatuarı Vakfı (BMKV), Prof.
Dr. Nevzat Atlığ’ın doğumunun 86. yılı ve Bakırköy
Konservatuarı Vakfı’nın 25. kuruluş yılı aynı zamanda yeni eğitim yılının resmi açılışı için bir tören
düzenledi.
Ataköy 7-8 Kısım İspirtohane Kültür Merkezi’nde
gerçekleştirilen törende, sanatçı Faruk Salgar ve
onun yönetminde bir konser icra edildi.
BMKV Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Özkahraman törende yaptığı konuşmada, “Bakırköy Konservatuar Vakfı’nda 5 ayrı koro var Türk Müziği ve
Batı Müziği bölümlerinde eğitim verilmektedir.”
dedi.
Sanatçı Mehmet Gültekin ise, “Türk Müziği’nin
bugün kurumsallaşmış bir kimliği varsa bunu çok
büyük oranda hocamız Nevzat Atlığ’a borçluyuz.
Klasik Türk Müziği denilince akla gelen ilk isim
olan Nevzat Atlığ ile birlikte olmak çok büyük onurdur.” diye konuştu.
Türk Sanat Müziği sunumunun ardından sahneye
çıkan Prof. Dr. Nevzat Atlığ’da “Bakırköy Konservatuarı Vakfı’nın bir mensubu da benim. Son yıllarda devlet korosuyla beraber anılıyordum, ama 3-5
yıldır buna Bakırköy Musiki Konservatuarı Vakfı da
ilave oldu. Birbirine çok yakışan 2 tane kimliğim
oldu. Bu kimlik bir bakıma yeni bir zirvenin sembolü gibidir. 3 sene içerisinde ne kadar iyi nota
okuduklarına şahit oldum. Diyebilirim ki bugün
BAKIRKÖY
MUSİKİ KONSERVATUARI
VAKFI
Telefon
(0212) 661 90 86/87
buradaki çalışma, verdiğiniz konserlerdeki programlar bir çok resmi kuruluşlara örnek olacak
düzeydedir.. Bugün İstanbul’da 70 tane musiki
derneği var. Ama inanın ki, en önde gelen
Bakırköy Musiki Konservatuarı Vakfı’dır. Bu
sadece benim fikrim değil, bu genelde bütün
musiki mahfillerinde sizler için söylenen bir sözdür.
Gönlüm her zaman sizinle beraber. Üniversite
korosunun ilk göz ağrım olduğunu söylemiştim.
Fakat Bakırköy Musiki Konservatuarı Vakfı da son
göz ağrımdır. Sözlerimi bitirirken hepinize sağlıklar
ve mutluluklar diliyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Davetliler, konser sonrası İspirtohane Kültünr
Merkezi”nin fuayesinde verilen kokteyle ağırlandılar.
Törene Bakırköy Kaymakamı Yakup Vatan,
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Adagül
ve eşi, İstanbul Aydın Üniversitesi Rektörü Prof.
Dr. İsmail Hakkı Aydın, Prof. Dr. Nevzat Atlığ,
Devlet Korosu Şefi Fatih Salgar ve devlet korosu
sanatçıları, BMKV hocaları, yönetim kurulu üyeleri
ve vakıf üyeleri de katıldılar.
Törene katılan davetliler de, törene katılmaktan
dolayı memnuniyetlerini dile getirerek, bugünün
tarihi bir gün olduğunu ve böyle bir organizasyonu
yapan Bakırköy Musiki Konservaturı Vakfı yönetim
kuruluna teşekkür ettiler.
(Yavuz ARPACIK)
9
CUMHURİYET’İN 87. YILINDA MUHTEŞEM KUTLAMA
Cumhuriyetimizin 87. yılı İstanbul Gazeteciler Derneği (İGD) ve Bakırköy
Belediyesi’nin ortaklaşa düzenlediği ‘’Cumhuriyet Basın Balosu’’ ile coşku
içinde kutlandı.
Yeşilköy Wow Hotel Balo Salonu’nda gerçekleştirilen ve KKTC Kurucu
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın
‘’onur konuğu’’ olarak katıldığı geceye Yargıtay Onursal Cumhuriyet
Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, eski
Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet
Sami Türk, gazateci yazar Bedii
Faik, tiyatro sanatçısı Yıldız Kenter
ve çok sayıda davetli katıldı.
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş
Ünal Erzen’in ev sahipliğinde
gerçekleştirilen gecede , devlet adamı
olarak Dr. Rauf DenkTaş’a, Cumhuriyetle yaşıt gazeteci olarak Bedii
Faik’e, akademisyen olarak Prof. Dr. Hikmet Sami Türk’e, hukukçu
olarak Yargıtay Onursal
Cumhuriyet Başsavcısı
Sabih Kanadoğlu ve
sanatçı olarak da tiyatro
sanatçısı Yıldız Kenter’e
‘’Cumhuriyet Gönüllüleri’’
ödülleri verildi.
Gecenin açılış konuşmasını yapan İstanbul
Gazeteciler Derneği
Başkanı Engin Köklüçınar,
Cumhuriyetin 87. yılını büyük bir onur, gurur ve mutluluk içinde kutladıklarını belirterek, Mustafa Kemal Atatürk’ün bir geleneği olan Cumhuriyet
Balosu’nu yaşatıyor olmaktan dolayı büyük kıvanç duyduklarını söyledi.
Köklüçınar’ın ardından kürsüye çıkan Bakırköy Belediye
Başkanı Ateş Ünal Erzen’de, ‘’Feodal bir imparatorluğun külleri arasında tarihsel ve toplumsal birikimi araştıran bu birikimi
çağdaş düzeye taşıyan, elde ettiği ulusal zenginlikle anti
emperyalist savaşı başarıya ulaştıran ve laik cumhuriyeti
bizlere kazandıran dahi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve tüm
şehirlerimizi saygıyla anıyorum’’ diye konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından ‘’Cumhuriyet Gönüllüleri’’
ödüllerinin sunumuna geçildi. Ödülünü Ateş Ünal Erzen ile
Engin Köklüçınar’ın elinden alan KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, kendisine sunulan ödülden dolayı
mutluluk duyduğunu ifade ederek, laik, demokratik, sosyal ve hukuk
düzeni içinde Cumhuriyete olan
bağlılıklarını ilelebet yaşatacaklarını
söyledi.
Yargıtay Onursal Cumhuriyet
Başsavcısı Sabih Kanoğlu’da,
İstanbul Gazeteciler Derneği
Başkan Yardımcısı Cemil
Özyıldırım’ın elinden ödülünü
aldıktan sonra yaptığı konuşmada,
‘’Biz sosyal, laik ve demokratik ve
sosyal bir hukuk devleti olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin gönüllüsüyüz. Ve
bu inanç içerisinde Atatürk Cumhuriyeti’nin yaşaması için elimizden ne geliyorsa sonuna kadar
kullanacak ve cumhuriyeti sonsuza kadar
yaşatacağız.’’ dedi.
Eski Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet
Sami Türk’e ise ödülü, İstanbul Gazeteciler Derneği Başkan Yardımcısı ve
Akşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü
Mustafa Ulu tarafından takdim edildi. Hikmet Sami Türk ödülünü aldıktan
sonra ”bizim gönüllüsü olduğumuz cumhuriyet, Atatürk’ün kurduğu değiştirilemez, değiştirilmesi
teklif bile edilemez, insan haklarına saygılı Atatürk milliyetçiliğine
bağlı, demokratik, sosyal bir hukuk
devleti olan
cumhuriyettir’’ diye
konuştu.
Cumhuriyetle
yaşıt gazeteci
yazar Bedii
Faik’te, ödülünü
aldıktan sonra
yaptığı konuşmada, cumhuriyet gönüllüsü olarak anılmaktan kıvanç duyduğunu ifade
etti.Son olarak Cumhuriyet Gönüllüsü ödülünü
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal
Erzen’in eşi ve Bakırköy
Kadın Meclisi Başkanı Yrd.
Doç. Dr. Meltem Ünal
Erzen’in elinden alan
usta tiyatrocu Yıldız Kenter’de, cumhuriyet
gönüllüsü ödülünü
almaktan dolayı onur
duyduğunu ve hayatındaki en büyük
heyecanlardan birisini
yaşadığını belirtti. Gecede, İsmet
Melih Orkestrası ve solist Nehir’in
muhteşem sahne performansıyla
müzik ziyafeti yaşayan katılımcılar,
Bakırköy Kız Meslek ve Anadolu
Meslek Lisesi öğrencileri
tarafından‘’Geçmişten günümüze
esintiler’’ isimli defile ve Bakırköy
ModernHalk Dansları Topluluğuyöresel
gösterileri ile eğlendiler. Cumhuriyet
Balosu, katılımcılar tarafından coşku ile
söylenen 10. Yıl Marşı ile son buldu.
(Yavuz ARPACIK)
CHP BAKIRKÖY İLÇE BAŞKANLIĞI’NIN ANKARA ZİYARETİ
Cumhuriyet Halk Partisi Bakırköy İlçe Başkanlığı, Ankara’da
bir takım ziyaretlerde bulundu.
CHP Genel Merkez’inde Genel Sekreter Önder Sav’ı ziyaret
eden partililer, daha sonra da TBMM’ de CHP grup toplantısına katılarak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile
bir araya geldi.
Bakırköy İlçe Örgütü’nü makamında kabul eden Kemal
Kılıçdaroğlu, Bakırköy ilçe örgütünün sürekli başarıyı
yakaladığını ve ilçe örgütünün daha çok çalışarak 3.
bölgedeki diğer ilçelerde de başarı sağlamalarını istedi.
Genel Sekreter Önder Sav’da, Bakırköy İlçe Başkanlığı’nı
referandumda göstermiş olduğu başarıdan dolayı kutladı.
CHP Bakırköy İlçe Örgütü, CHP MYK üyesi Umut Oran,
Genel Sekreter yardımcıları
Tekin Bingöl, Gülsün Bilgehan, Kadın Kolu
Genel Başkanı
Asuman Çakmakçı ve
Gençlik Kolu
Genel Başkanı
Umut Tunç
ziyaretleri ile
Ankara temaslarını
tamamladı.
K U R B A N B AY R A M I N I Z I
EN İÇTEN
DİLEKLERİMİZLE
KUTLARIZ
AT R Ý U M E S N A F V E Ç A L I Þ A N L A R I
Te l e f o n : ( 0 2 1 2 ) 6 6 1 1 2 3 3 / 3 7 / 4 1
560 36 65
11
İşaret dili ve temel bilgisayar eğitimi kurslarını bitirenler
SERTİFİKALARINI ALDILAR
Bakırköy Kent Konseyi Kadın
Meclisi’nin İşitme Engelliler ve
Aileleri işbirliği ile, Kültür
Üniversitesi sponsorluğunda
verilen İşaret Dili Kursları ve
Nötron Bilişim Akedemisi sponsorluğunda verilen Temel Bilgisayar
Eğitimleri kurslarını başarıyla
tamamlayan kursiyerlere sertifikaları
verildi.
Ataköy 7-8 Kısım İspirtohane Kültür
Merkezi’nde düzenlenen sertifika
töreninde İşaret Dili Kursları’na
katılan 132 kişiden, eğitimi başarıyla tamamlayan 46 kişinin ve Temel
Bilgisayar Eğitimleri Kursu’na
katılan 50 kursiyerin sertifikaları
Bakırköy Kent
Konseyi
Başkanı
Özcan Bilir,
İşitme
Engelliler
Federasyonu
Yönetim
Kurulu
Üyeleri Tığral
Makul, Canan
Yetişkin, ve
Bakırköy
Kadın Meclisi
Genel
Sekreteri
Sezin Şahin
tarafından
verildi.
Bakırköy
Kadın Meclisi
Başkanı Yrd.
Doç. Dr
Meltem Ünal Erzen’in rahatsızlığı nedeniyle katılamadığı
ödül törenin açılış konuşmasını Kent Konseyi Başkanı
Özcan Bilir yaptı.
Bilir, Kadın Meclisi’nin düzenlediği kursları başarıyla tamalayan
kursiyerleri tebrik ederek, verilen
eğitimlerin çok önemli olduğunu
söyledi.
Rahatsızlığı nedeniyle törene katılamayan Kadın Meclisi Başkanı Yrd.
Doç. Dr. Meltem Ünal Erzen’de gönderdiği notla kursları başarıyla
bitiren kursiyerleri kutladı. Erzen’in
notunu Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Üyesi Deniz Yılmaz Atakaya
okudu.
Konuşmaların
ardından ödül
törenine geçildi.
İşaret Dili
Kursları’nı
başarıyla
tamamlayan kursiyerler sertifikalarını aldıktan
sonra duydukları mutluluğu
işaret dili kullanarak anlattı.
Sertifika töreni,
toplu şeekilde
çekilen hatıra
fotğrafı ile sona
erdi.
( Yavuz ARPACIK )
12
MEVLANA’NIN
YEDİ ÖĞÜDÜ…
Kuşkusuz her insan bir gün
aniden bir sağlık sorunuyla
karşı karşıya kalabiliyor. Oysa
hep sonsuza dek sağlıklı
yaşayacakmış gibi koşarcasına yaşıyoruz. Çünkü asla
sahip olunan değerlerin
farkında olamıyoruz. Hep
Yasemin
sahip olamadıklarımızı
düşünüp hayıflanıyoruz.
Örneğin: sağlığımızı yitirince onun her
şeyden önemli olduğunu algılıyoruz. Yani
illa ki, bir şeyleri yitirmeliyiz ki, onun
değerini algılayabilelim.
Yaşam bir oyun. Bu oyunun kuralları da
var. Karşılıklı sevgi, saygı, huzur, başarı…
Liste herkese göre çok uzayabilir ya da
kısalabilir. Sahip olduğumuz bu değerleri
bir cam top gibi düşünelim. Bu cam topu
elimizden düşürürsek, yayılan cam kırıklarını yapıştırdığımızda, topun aynı
biçimde parlamadığını görürüz. İşte sırf
bu nedenle cam topumuzu elimizden
düşürmeden tutmalıyız.
Çevrenizle olan ilişkilerde elverdiğince
dikkatli davranırsanız, asla üzülmezsiniz.
Kimle konuşursanız konuşun, o insanla
yaptığınız son konuşma olabileceğini
hatırdan çıkarmamak gerek. Yaşam bir
an. Ve anın kıymetini bilmek gerek.
Artık sonbahar. Günlerden beri sürekli
yağmur yağıyor. Vapur seferleri iptal
ediliyor. Camdan baktığımda kestane
ağaçlarının sararmış yaprakları rüzgarla
savrulup uçuşuyor. Ağaçların da bir
yaşantısı var tıpkı insanlar gibi.
Peki, ne yapmalıyız, diye düşündüğümde
Mevlana’nın yedi öğüdü geldi aklıma:
“Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi
ol.
Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.
Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi
ol.
Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.
Tevazu ve alçakgönüllülükte toprak gibi
ol.
Hoşgörürlükte deniz gibi ol.
Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün
gibi ol.
YA DEVAM…
YA DEVAM…
Bundan çok çok yıllar önce, babamızla birlikte milli maçları izlerken, hep
umutla gol atacağımız anı bekler ama
sonunda içimizi bir sıkıtı ve üzüntü
kaplardı. Bir türlü galibiyeti göremezdik. Her seferinde büyük bir ümitle televizyon karşısına geçerdik ama
bir türlü gol atmayı beceremezdik.
Babamın çok sinirlendiğini,
bizim ise ağlayacak gibi olduğumuzu hiç unutamam. Milli
BAYER
maçlarda Galatasaraylısı, Fenerbahçelisi, Beşiktaşlısı herkes tek yürek olur, Milli
Takım’ımızın kazanması için dualar ederdik.
Ama bunlar çok çok eskidendi.
Aradan yıllar geçti. Yıllar geçerken, bizler de
yaşlanmadık ama yaş aldık. Her şeyler değişti.
Özlemle andığımız zamanlar, mekanlar,
yitirdiğimiz insanların hüznü bizi sararken aynı
zamanda bizleri mutlu eden olaylar da yaşadık.
Milli Takımı’mızı izlerken artık hüzün duymuyorduk. Maçın 90’ıncısı dakikasında hatta uzatmalarda bile gol atıp önümüze çıkan rakip
takımı yeniyorduk. Gerçi artık babam dünyasını
değiştiği için onunla maç izleyemiyordum ama
dünyanın hangi ülkesinde olursam olayım Milli
Takım’ımızın maçlarını hiç kaçırmıyordum.
Çünkü onların oyun anlayışı, kazanma tutkusu,
cansiperane oyunları bizleri sonsuz mutlu
ederken gururlandırıyordu. Türk Milli
Takımı’nının oyun sistemini çözümleyemiyorlardı. Çünkü bizim takımımız tüm benliği ve
ruhunu ortaya koyarak oynuyordu. Her an her
şeyi yapabilecek güç ve ruha sahiptiler. Ve hiç
kimse onları durduramıyordu. Takımımızın
başarıdan başarıya koşmasını sağlayan takımın
yalnızca hocası değil aynı zamanda babası ve
başarının mimarı ise Fatih Terim’di.
Geçtiğimiz günlerde izlediğimiz Milli Takım
oynadığı oyun ile bizleri hüsrana uğratırken yıllar sonra ilk kez böylesine kötü bir maç izledik.
Futbol konusunda uzman değilim ama Guus
Hiddink’in Almanya’da sahaya sürdüğü on biri
gördüğümüzde şaşkına döndük. Kendi mevkileri
dışında oynatılan futbolcular ve antrenör
değişikliğiyle yaprak dökümüne uğramış ve
ruhunu yitirmiş bir takım. Antrenör değilim ama
ben bile bu on biri sahaya sürmezdim. Yedek
Kulübesi’ne baktığımızda ise gözlerimiz şaşkınlıktan fal taşı gibi açıldı. Attığı muhteşem goller
ile Fenerbahçeli Semih, Beşiktaş’ın başarılı
defans oyuncusu İbrahim Toraman ( hem de
öyle bir defans oyuncusu ki, yalnızca savunmaya
endeksli değil gerektiğinde gol de atıyor )
yedekte. Galatasaraylı Arda Turan’ın sakatlığı
da cabası! Anlayamıyoruz. Hiç anlayamıyoruz.
Doğal olarak maçı izlerken kahroluyoruz.
Kazanmak ne kelime… Dökülüyoruz. Berlin’de
tribünleri dolduran Türk taraftarlar ise stadyumu
inletiyor. Ama sonuç hüsran.
Her şeye karşın umudumu yitirmedim. Biz
bugüne dek dünyadaki başarılarımızı bu oyuncularımızla kazandık ve yine aynı futbolcularımızla kazanacağız. Bundan hiç kuşkum yok !!! Ya
devam… Ya devam…
ŞIP DİYE AŞIK OLUNMUYOR
İlk görüşte aşkın sırrı ortaya çıktı. Syracuse
Üniversitesi’nden bir grup bilim insanı, insanların aşık olmalarının, saniyenin beşte biri
hızında gerçekleştiğini öne sürdü. Profesör
Stephanie Ortigue başkanlığındaki ekibin
araştırmasına göre, aşık kişinin beyninin 12
ayrı bölgesi, oksitosin, adrenalin ve dopamin
gibi keyif verici kimyasalları salgılamak için
koordinasyon içinde çalışıyor. “O halde insan
kalbiyle mi sever yoksa beyniyle mi?” sorusunu
yanıtlayan Ortigue, bunun aldatıcı olduğunu
belirterek, “Ben beyniyle olduğunu söylerdim.
Ancak kalbi de işin içinde. Bu karmaşık duygu,
beyinden kalbe ve kalpten beyine giden bir
sürecin ürünü. Kalbimizde görülen bazı belirtiler, beynimizden kaynaklanıyor olabilir” dedi.
(Hürriyet Gazetesi’nden alınmıştır)
ZÜLKANÝ SÝRMEN
İLKELİ VE SEVİYELİ…
Gazetemiz Ataköy yıllardan beri
Bakırköy’de yaşayan halkımızı ilkeli
seviyeli doğru yorumlarıyla bilgilendiriyor.
Her zaman doğruya doğru yanlışa yanlış
gözüyle baktık. Hiçbir zaman belli çevrelerden destek almadık ve ödün de vermedik. Gazetemiz Ataköy’de çıkan haberlerin ulusal basının sütunlarında görmek
bizleri sevindiriyor ve iyi bir gazete
çıkarılışının keyfini yaşatıyor. Daha nice
yıllara.
Bu yazımda sizlere çok ilginç bir
olayı paylaşacağım. T.C. Vatandaşı No :
376 21406706 Lokman Kuru doğum tarihi
30.02.1963 öğretmen emeklisi. Yaşadığı
sürece hiçbir zaman yaş gününü kutlayamayan ve başına olmadık olaylar gelen
emekli eğitim görevlisi Lokman hoca
bizlere ilginç olaylar anlattı: ’’Almanya’ya
kardeşine ziyarete gittiğinde pasaportunda
doğum tarihini 30.02.1963 yazılı olan Lokman hoca hemen gözaltına alındığını,
alınış sebebinin şubat ayının 30’ unda
doğması ve T.C kimliğinde doğum tarihinin 30.02.1963 olması. Çünkü şubat ayı
hiçbir zaman 30 çekmemiştir. Lokman
hoca Almanya’da gözaltına alınır
Türkiye’ye yazı yazılır. Milli Eğitim Bakanlığı Lokman hocanın Türkiye’de eğitim
görevlisi olduğunu ve Türkiye’nin T.C.
kimliğinde hata yaptığını Alman makamlarına bildirir ve emekli öğretmen Lokman
Kuru serbest kalır. Yıllardan beri bu
doğum tarihiyle yaşayan öğretmenimize
hiç mi saygınız yok… Doğum gününü
hiçbir zaman kutlayamayan sayın Lokman
kuruya bize nice yıllara öğretmenimiz
demek düşer.
KÖYÜMÜZDE BİR SEVİNÇLİ
HABER BİR DE HÜZÜNLÜ HABER
Çanakkale Çan kazası Halilağa
Köyü’nde Fikret Arıkan’ın düğün
cemiyetinin olması genç çiftin bütün bir
ömür boyu mutlu olması tek dileğimiz.
Köyümüzdeki acı haber ise
ramazan ayının girmesine bir iki gün kala
Geyikli Kumbur’un mevkiinde ailesi ve
arkadaşlarıyla birlikte serinlemek için
denize giren benimde arkadaşımın oğlu
Erkan Akcan denizde bir anda kayboldu.
Sahil güvenlik ve köylülerimizin tüm aramalarına rağmen Erkan Akcan’a ulaşılamadı. Ailenin tüm üzüntüsünü paylaşıyorum. Bu konuda gören veya duyanların
aşağıdaki telefona bilgi vermelerini rica
ederim.
Tel : (0 212) 543 86 64
Cumhuriyet bayramımız tüm okuyucularımıza kutlu olsun.
Her şey gönlünüzce olsun….
13
ULUSLARARASI KİMYA SEKTÖR TEMSİLCİLERİ BAKIRKÖY’DE
132 ülkeden 467 sendikacı Bakırköy’de toplandı.
Uluslararası Kimya, Enerji, Maden ve Genel İşçi Sendikaları Federasyonu
(ICEM)’in her 4 yılda bir düzenlediği Dünya Kimya Sektör Konferansı,
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, ICEM Başkanı Senzeni Zokwana,
Petrol-İş Sendikası Başkanı Mustafa Öztaşkın’ın da katılımıyla Ataköy Sheraton Hotel’de gerçekleştirildi.
132 ülkeden 467 sendikacının katıldığı konferansın açılış konuşmasını yapan
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen,”Dünyanın dört bir yanından
kimya sektörü emekçilerini Bakırköy’de misafir etmekten gurur duyuyoruz. 2
gün sürecek konferansın sonuçlarının dünya kimya sektörüne yol göstereceğini umuyorum.”dedi.
Petrol-İş Sendikası Başkanı Mustafa Öztaşkın da yaptığı konuşmada,”Ülkemizde resmi işsizlik oranı %10.6 oranı gösteriliyor. Oysa gerçek işsizlik oranı
%21. Mevcut istihdamın %44’ü kayıt dışı çalışmaktadır. Sendikalaşma oranı
ise sadece %6’dır. ICEM yoluyla küresel dayanışmanın artacağını umuyorum.”şeklinde konuştu.
YAĞMUR YAĞINCA AYNI ÇİLE!..
Büyükşehir Belediyesi Bakırköy’ü unuttu...
Yağmur yağınca aynı
çile yaşanıyor. Yollarda
ve kaldırımlarda
yürümek adeta imkansız hale geliyor.
Bizi yönetenlerin büyük
bölümü akıllarıyla
değil, hisleriyle ve
başkalarının talimatlarıyla yaşayarak
hareket ettikleri için
olan vatandaşa oluyor.
Fotoğraflar hergün
onbinlerce kişinin kullandığı İncirli Caddesi’ne ait. Bu caddenin
kontrolü yasalara göre
İstanbul Büyükşehir
Belediyesi’nde. Ancak
İstanbul Büyükşehir
Belediyesi Bakırköy’ü
görmezden geliyor.
Bakırköy’de sorumluluğunda olan yerlerde
dahi ya hiçbir çalışma
yapmıyor ya da zaman
zaman göstermelik de
olsa kısa ömürlü
iyileştirmeler yapıyor.
Bakırköy’de sadece
İncirli Caddesi değil,
Cumhuriyet Meydanı,
İstanbul Caddesi...
Bakırköy’de Büyükşehir’in kontrolünde olan
parklar...
Bunların hiçbirine Büyükşehir Belediyesi gereken özeni göstererek kalıcı çalışmalar
yapmıyor.
Büyükşehir’in kontrolünde olan ana arterlerdeki tabela anerşisini Büyükşehir
Belediyesi yetkilileri isteseler bir haftada çözerler. Çözmediklerine göre demek ki
istemiyorlar. Bakırköylüler, Büyükşehir Belediye yetkililerinden politik düşüncelerini
bir kenara bırakarak, komşu belediyeler Küçükçekmece, Bahçelievler, Zeytinburnu
başta olmak üzere AKP’li belediyelere vermiş olduğu desteği vermelerini istiyorlar.
14
FLORYA-YEŞİLKÖY
SAHİLLERİNDE
NELER OLUYOR
İstanbul Büyükşehir Belediyesi
tarafından Florya-Yeşilköy
sahil kısmında yapılmakta olan
akvaryum inşaatının yanında
başlatılan harfiyat çalışmalarına semt halkının tepkisi sürüyor.
Florya ve Atatürk Ormanı’nı
Koruma, Dayanışma Kültür
Derneği Başkanı Taner Dayı,
yönetim kurulu adına yaptığı
açıklamada, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne telefon ve
mail yoluyla ulaşarak yapılan
çalışma hakkında bilgi istedik-
lerini ancak henüz net bir
cevap alamadıklarını
belirterek, şunları söyledi:
“Bakırköy (Florya-Yeşilköy)
sahil kısmında İ.B.B.tarafından
yapılmakta olan akvaryum
inşaatının yanında 01.05.2010
tarihinde hafriyat çalışması
başlatılmış olup, şu anda
inşaatı gece gündüz demeden
devam etmektedir. Florya ve
Atatürk Ormanı’nı Koruma,
Dayanışma Kültür Derneği
olarak 02.05.2010 tarihinden
itibaren İ.B.B.ye telefon edilerek bilgi istenmiş, kendileri
burasının akvaryum inşaatının
devamı olduğunu belirtmişlerdir.
İleriki tarihlerde hafriyatın
alanının büyük olması
nedeniyle derneğimiz tekrar
araştırmasına devam etmiş ve
edinmiş olduğu bilgilere göre
önce otel sonradan çarşı
yapıldığını duymuş, harekete
geçerek 07 Haziran 2010 tarihinde İ.B.B.’ye yazı yazarak
elden verilmiş ayrıca mail
olarak bilgi istenmiştir.
İ.B.B.’den sadece mail olarak
bilgi gelmiş, verilen bilgide
akvaryum inşaatının devamı
olarak bahsedilmiş geniş kapsamlı bir cevap alınamamıştır.
Ayrıca inşaatta, bu inşaatın
durumunu bildiren herhangi
bir tabela da bulunmamaktadır.
Derneğimiz ve üyeleri İ.B.B’ye
05.10.2010 tarihinden itibaren
yazı ve göndermiş olduğu
maillerle bilgi istenmiş, şu ana
kadar İ.B.B.’den derneğimize
ve üyelerimizeherhangi bir
bilgi ulaşmamıştır.
Ayrıca Mimarlar Odası
İstanbul Büyükkent Şubesi
ve sivil toplum örgütleri de
bu konuda bilgilendirilmiştir.
İ.B.B.Başkanı Kadir TOPBAŞ
konuşmalarında sahillerin
ve yeşilliklerin korunmasından bahsetmektedir.
Sahiller ve yeşil olan alanlar bu tür inşaatlar
yapılarak mı korunacaktır?
Bakırköy bölgemizin sahilleri Ataköy bölümü TOKİ
tarafından satılmak isteniyor, Yeşilköy Florya Hattı
sahil kısmı inşaatlar
yapılarak yok edilmek
isteniyor.
Bu yapılmakta olan inşaatların yanında başka inşaatların yapılmamasını kim
garanti edecek?
İ.B.B. Florya-Yeşilköy sahil kısmındaki yapılmakta olan ve ne
olduğu belli olmayan bu
inşaatla ilgili en kısa zamanda
kamuyu ve İstanbul halkını bilgilendirmek zorundadır.
İ.B.B. Belediye Başkanı Kadir
TOPBAŞ’a tekrar soruyoruz:
Yapılan bu inşaatla ilgili
kurumlar ve sivil toplum örgütleri bilgilendirilip görüş alınmış
mıdır? Kamu yararına mı
yoksa özel firma ve şahısların
kullanması, özel şahıslara
kiralanması ve özel şartlarla
satılması... hangisi geçerlidir?
Doğal yapının bu yapılaşmadan etkileneceği sahil
bölümünün trafik yükünü
kaldırıp kaldırmayacağı hangi
kriterler gözönüne alınarak
nasıl bir çalışma yapıldığı
hakkında İstanbul halkının bilgilendirilmesini istemekteyiz.
Ayrıca yapılan bu inşaatla ilgili
inşaatın görünen hiçbir yerinde
tabela bulunmamaktadır. Bu
tabelanın bulunmaması da
düşündürücüdür.”
PINAR KUMSAL
CESARET-SİZSİNİZ!!!!!!!
Birden dursun istersin seneler olunca mazi
Öyle bir geçer zaman ki dediğim aynıyla vaki…….
Günlere bakarsın katı katı üzerine çekersin perde
Yoldan geçenler varda, her akşam gelenler nerde
Bir cevap buldunmu sorulara yiğitlikte var yine serde
Nasıl gaddar seneler geçiyor durduğu yerde
Sana kara yazıldı sanma insanın kaderi de böyle
Öyle bir geçer zaman ki dediğim aynıyla vaki……
O nedir seni kızdıran memnun edeceği yerde
Bak bir garip diyor ki nerede o yarim nerede
Anılara kapılıp kanma dünyanın düzeni böyle
Öyle bir geçer zaman ki dediğim aynıyla vaki……
ERKİN KORAY
***
Geriye dönüp bakıldığında, öyle bir geçer zamanki…… Tam kırk yıl olmuş, kan
kardeşi olalı. Apartmanımızın bodrum katında, annenin dikiş kutusundan
aldığımız toplu iğne ile parmaklarımızı, gözlerimiz kapalı, korku eşliğinde
deldiğimizde beş yaşındaydık. Benim oyuncağım kırıldığında, benle paylaşmasını bildin. Mahallede başlayan kan kardeşliğini, aynı okul ve sıralarda
devam ederken, ergenlik döneminde aynı kıza aşık olduk. Cesaret örneği
göstererek, ilk sen itiraf ettin. İtiraf ettiğin gün, gözlerimde ki, paniği, kırgınlığı
fark edince aşkından vazgeçtin. Ve ben o kızla şimdi evliyim. Yeri geldi, yaramazlıklarımızın tüm sorumluluğunun cesareti sendeydi. Neticesinde, aldığımız
cezaların payı sana düşerdi. Her düş kırıklığında, önce sen cesaretinin gücü ile
ayakta dururken, beni dizlerimin üstünde kaldıran hep sendin. Öyle bir geçer ki
zaman…..Şimdi üzerinde yeşil örtü olan,tahta kutunun içindesin. Hem de
ölümün sana yakışmayacağı genç yaşta. Kahretsinn!!!!!! Yanımda oldu her şey.
Akşam yemeğinde, yığılıp kaldın. Ben ise, cesaretsizliğimin bedeli olarak seni
kaybettim. Cesaretsizliğimin esaretinde, sana müdahale edemedim. Çok geçççç
ağlamak ve pişmanlık için. Tüm dostluğumuz boyunca, cesaretsizliğim adına
senden özür dilerim. Öyle bir geçer zaman ki….. Ve ben cevap bulamadım
sorulara, yiğitlik var yinede serde.
***
Baharın tatlı nefesi, yeni girmişken penceremden içeri, sen ruhumun köşesinden, kalbime sızdın. Mutfak penceremin, perde aralığından, senin salondaki
her hareketini yıllarca takip ettim. Her fırsatta, tek kareni kaçırmadan. Böyle
uzaktan seyretmek ne tatlı seni. Dudak kıvrımlarına yakışan gülümsemen,
adımlarında ki nazlı edanı, rakı eşliğinde, mutfak perdesinin aralığından
seyretmek, o kadar huzur verici ki. Ne büyük haz Tanrım…Seni nerde görürsem
göreyim, aklım yer değiştiriyor, kulaklarım uğulduyor. Şu anda, bu satırları
yazarken, gözüm sende. Önce bir sağa, bir sola salınıp geldin ve asil tavrınla
oturduğun yerden, televizyonda her ne izliyorsan, camları çınlatan gülüşün,
önce mutfak pencereme, ardından rakı kadehime dokundu. Öyle bir geçiyor ki
zaman, seni sevmekten vazgeçiremeyecek kadar hızlı. On beş yıldır cesaretimi
toplayıp, sana açılamadım ama sana tahmininden daha çok aşığım. Yazdığı
mektubu itina ile katladı. Her şeyi kafasından tasarladı. Yıllardır aşık olduğu
kadın, evinin kapısını açtığı gibi mektubu eline tutuşturup, “ben gittikten sonra
okumanızı rica ediyorum” diyecek ve hemen oradan uzaklaşacaktı. Kafasında ki
planlar bittiği gibi, sokak kapısına doğru gitti. Anahtarı yuvasından çıkarıp, tam
kapıyı kilitleyecekken, cesaretin anlık heveslerine kurban olduğunu anlayıp,
dizlerinin üstünde kapısının önünde çöktü. Erkeğe ağlamak yakışır mıydı,
ondanda tam emin olamamasına rağmen, hıçkırıklara boğuldu. Ağlamasına
sebep, cesaretsizliğine boyun eğmesiydi. Ben bir garibim, Nerde o yarim
nerde!!!! Öyle bir geçer zamanki…..
***
Yargılar var dimi gerçekten? Hatta infazsız yargıda var. Toplumun, ailenin,
dostların, komşuların, sevdiğiniz adamın(kadının), yargıları var. Bu yargılara
karşı, hele bir bildiğinizi okuyun veya söylemeye cesaret edin. Hemen kafaya
sopayı yersiniz. Sözlü veya psikolojik baskı, sopanın yanına eş olur. Korku
belası o anlarda sinsi tavırlarıyla size hakim olduğu an, cesaretsizlik, ruhunuzda yerini alır. Cesaretsizlik içinde, cesareti arayıp kıvranırken, her şeye ve
herkese zarar vermeye başlarsınız. Cesaretsizlik, hayatın en ucuz ve en kolay
yoludur. Ama cesaret zordur, çetindir, dikenli yolları olduğu kadar sizi siz yapıp,
başınızı dik tutmayı sağlar. Cesaretli olup savaşı kazandığınızda ya ölürsünüz
ya yaralanırsınız ama en azından kahraman gibi savaşmış olursunuz. Anılara
kapılıp kanma, dünyanın düzeni böyle. Öyle bir geçer zaman ki……
SON SÖZ: CESARETSİZ MİSİNİZ? YOKSA CESARET SİZ MİSİNİZ?
15
Bakırköy Belediyesi Sağlık İşleri’nden Sorumlu Başkan Yardımcısı
BAHAR SUNMAN İSTİFA ETTİ
29 Mart 2009 tarihinde yapılan yerel
seçimlerde Bakırköy Belediyesi Meclis
Üyeliği’ne seçilen, daha sonra Mayıs 2009
tarihinden itibaren de Bakırköy Belediyesi
Sağlık İşleri’nden Sorumlu Başkan Yardmcılığı’na getirilen Bahar Sunman 25 Ekim
2010 tarihinde bu görevinden istifa
ederek ayrıldı.
Bahar Sunman
gazetemize yaptığı açıklamada
“Meclis üyeleri
olarak
üstlendiğimiz
görevi daha çok
4x100 metre
bayrak yarışına
benzetiyorum.
Başkan Yardımcılığı’nı hiçbir
zaman pozisyon
olarak değil görev
olarak gördüğüm
ve görevimi
tamamladığım
için, artık bayrağı
ikinci 100 metre
koşucusuna
devretme
zamanım geldi
diye düşünüyorum.” dedi.
Bahar Sunman’ın
göreve geldiği günden bu yana yaptıklarını da anlattığı veda mesajını aşağıda
bulacaksınız.
25 Ekim 2010 Pazartesi Günü itibarıyla
Bakırköy Belediyesi Başkan Yardımcılığı
görevimden istifa etmiş bulunmaktayım.
Seçimlerin sonuçlanması ile beraber tüm
meclis üyesi ve bürokrat arkadaşlarımla çok
yoğun bir program ile çalışmalara başladık.
Kimimiz İl Meclisi’nde, kimimiz encümende
kimimiz komisyonlarda... Ben de bana verilen Başkan Yardımcılığı’nı belli bir amaç
doğrultusunda görev olarak kabul ettim.
Başkanımız Ateş Ünal Erzen’in önderliğinde
seçimlerde verdiğimiz sözler vardı. Bunlardan beni en heyecanlandıran proje
mesleğim gereği Bakırköy’de Sağlıkta
Dönüşüm Projesi oldu. Başkan Yardımıcısı
olarak görevim sağlık yatırımlarımızı Sağlık
Bakanlığı alternatifli (reçete yazamazsak
planımız, Aile Hekimliği sonrası planımız vs.)
politikalarına göre düzenlemek, organizasyon şemasını, görev tanımlarını, yatırım ve
işletme planlarını yapmaktı. Açıkçası 2009
yılı sonu itibarıyla tüm bu çalışmalar hazırdı.
Uygulama safhasına geçtik.
Verilen görev çerçevesinde ilk önce Sağlık
Birimlerimizi yeniledik. C-sınıfı standartı olan
birimlerin standartını B-sınıfına yükselttik.
Her bir Sağlık Birimini diş üniteleri ile donattık. Diş sarf malzemelerinin en iyilerini
tedarik ettik. Mayıs ayından itibaren hiç bir
ünit bir gün bile diş hekimsiz kalmadı. Her
bir Sağlık Biriminde Kadın-Doğum uzmanı
istihdam ettik. Yeni alınan (bu hafta) barkod
sistemi sayesinde artık kan alma işlemi size
en yakın Sağlık biriminde gerçekleşebileceği
için Merkez Sağlık Birimi’ndeki laboratuvara
gitmek zorunda kalmayacaksınız. Laboratuvar sonuçlarınızı internet üzerinden alabileceksiniz. Laboratuvar sistemlerimizin entegrasyonu Aralık ayından beri bu anı bekliyordu.
lanana kadar bazı doktor hizmetleri tarama
kapsamında verilebilecektir...
22 Ekim 2010 itibarıyla bağış olarak Kemik
Dansitometresi gelmiş ve kurulmuştur. Dansitometre odasının klima, kurşunlama ve
UPS tedarikinden sonra çalışmaya başlayacağının da müjdesini vermek istiyorum.
Bütün yukarıda bahsi geçen branş hizmetlerinin, planlandığı
üzere dijital mammografi, meme TIR’ı,
tomografi, ultrasonografi gibi ekipmanlarla da desteklenmesi gerekecektir.
Kadın Sağlığı taraması için smear
hizmet alımı yapılması gibi planlanan
ve uygulanması
gereken konular
vardır. Bahsi geçen
açık kalan kalan
konular bürokratlar
tarafnıdan gerçekleştirilecek işlerdir.
Bu arada bulunduğum komisyonların
bana getirdiği görevleri de layıkıyla yerine getirmeye
çalıştım.
Kurumsal Kalite
Çalışmaları
7/24 Cenaze Hizmeti’ni yapılandırdık. Bu
İstanbul ilçe belediyeleri arasında bir ilktir.
Bakırköy Belediyesi müdürlükleri arasında
koordinasyonu sağlayarak cenaze için araç
ve yemek tedarik zincirini sağlıklı bir şekilde
oluşturduk. Cenaze sahiplerine taziye mektubu gönderimine başladık.
Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’ni projelendirdik ve işe koyulduk. Hepa filtreli havalandırmadan, ‘ameliyathane standartındaki’
sterilizasyon birimi, anti-statik /anti-bakteriyel yer kaplaması ve duvar boyasına
kadar, ünitler dahil tamamen ‘engelsiz’, Asınıfı alt yapıda 7 ünitlik bir merkez oluştu.
Bu merkezin açılması için sadece hizmet
alımı kalmış durumda... Projelerimizin göz
bebeği oldu...
Kızılay binasının beklediğimizden bir sene
erken tarafımıza geçmesi ezberimizi bir miktar bozdu. Ama bunu bir fırsat yönetimine
çevirip, demografik incelemelerimiz sonucunda oluşturup üzerinde çalıştığımız Geriatri ve Kadın Sağlığı Tarama projesine
uyarladık. Fen İşlerinin, eski adıyla Kızılay
binası yeni adıyla Bakırköy Belediyesi
Merkez Sağlık Birimi’ni teslim etmesiyle ortopedistinden, dahiliye, göz, KBB, FTR, fiyzoterapi, nöroloji, jinekoloji, üroloji uzmanına
psikolog ve diyetisyenine kadar tüm branş
hekimleri binada hizmete başlayacaklar.
Hekimlerimiz binanın teslimatını bekliyor,
periferdeki sağlık birimlerimizde hizmet
veriyor ve kentlimizle tanışıyorlar. Bazı branş
hekimlerinin medikal ekipmanı tamam-
Engelsiz Bakırköy
Heykel Sempozyumu
Bakırköy Kültür Sanat Yaz Festivali
Ekolojik Pazar
Üzerinde keyifle çalıştığım ve koordinasyonunu üstlendiğim projeler oldu... Her birini
çok sevdim...
Ve sevgili dostlar misyonumun sonuna
geldim... Ateş Başkan’a söz verdiğim görevi
yerine getirdiğime inanıyorum.
Meclis üyeleri olarak üstlendiğimiz görevi
daha çok 4x100 metre bayrak yarışına benzetiyorum. Başkan Yardımcılığı’nı hiç bir
zaman pozisyon olarak değil görev olarak
gördüğüm ve görevimi tamamladığım için,
artık bayrağı ikinci 100 metre koşucusuna
devretme zamanım geldi diye düşünüyorum.
Değerli çalışma arkadaşlarımdan ve sizlerden aldığım destek çalışma heyecanıma
heyecan, gücüme güç kattı. Desteğini benden bir an bile esirgemeyen herkese
teşekkürlerimi sunuyorum.
Sayın Ateş Başkan’ın bana duyduğu güven,
vermiş olduğu fırsat ve görevim süresince
esirgemediği desteği için kendisine
müteşekkirim.
Tüm çalışma arkadaşlarıma başarılarının
devamını diliyorum.
Sevgi ve saygılarımla...
Bahar Sunman
16
İNSANOĞLU
GELECEKTE
ÇEVREMİZİ
TEHDİT EDECEK
TEHLİKELERLE
SAVAŞACABİLECEK
GÜÇTE Mİ?
Esra ERDOĞAN
ÖĞRENİRKEN EŞİT MİYİZ?
ÖĞRENME;
Bilginin kazanılmasıdır.
Öğrenme gelişimsel olarak 5
aşamada gerçekleşir:
Algısal Öğrenme
Ayırt edici - Birleştirici Öğrenme
Özümleme
Uyum
Sembolik Öğrenme
ÖĞRENME NASIL GERÇEKLEŞİR?
Araştırmacılar, öğrenme
sürecinin 4 aşamasını ayırt
ederler.
1) Giriş (input): Gelen bilgilerin
duyu organlarından beyine
girmesi, algılanmasıdır.
2) İşlem (entegrasyon): Gelen
bilginin kaydedilmesi, organize
edilmesi, anlaşılması ve işleme
konulup, yorumlanmasıdır. Bu
aşamada bilgiyi sıraya koyma,
soyutlama, organize etme
gerçekleşir.
3) Bellek (depolama): Anlaşılan
bilgi, tekrar kullanılmak üzere
depo edilir.
4) Çıkış (output): Beynin bilgiyi
mesaj olarak hücrelere kaslara,
dil ya da motor etkinlik alanlarına göndermesi sürecidir.
ÖĞRENMEDE ALGI SORUNLARI
Görsel Algı ( ayrımlaştırma,
figür-zemin, hafıza alanlarında)
sorunları
İşitsel Algı ( ayrımlaştırma,
figür-zemin, hafıza alanlarında) sorunları
Dokunsal Algı Güçlükleri; Dokunarak ayrımlaştırma ve tanımada güçlük çekme
Kinestetik Algı Güçlükleri;
Dans, ip atlama gibi aktivitelerde zorlanma
Mekânsal Algı Güçlükleri;
Mekânda yönelmede, pozisyonu
algılamada zorluk çekme, yön
bulmakta zorlanma.
YETİŞKİNLERİN GÜÇLÜKLERİ
Okuma-Yazma Güçlükleri (hızlı
okuyamama, hatasız yazamama, okuduğu yeri yeniden okumak ihtiyacı, vb.)
Ezberleme Güçlüğü (telefon
numarası, mesaj hatırlayamama)
Sıralama Güçlüğü (kelime, fikir,
dosya sıraya koyma güçlüğü,
sözlük kullanma güçlüğü)
Yönergeleri İzleme Güçlüğü
Konuşma-İfade Güçlüğü (telefonda, topluluk önünde konuşma güçlüğü)
El-göz Koordinasyonu Güçlükleri
Organizasyon Güçlükleri
(dağınıklık, randevuları kaçırma, plan yapamama)
Duygusal Güçlükler(kolay öfkelenme, sıkılma, kaygılanma,
isteksizlik)
GÜÇLÜ YANLARI
Zekidirler
Çok iyi kavrarlar
Yaratıcıdırlar
Güçlüklerinin farkında oldukları
için ilginç telafi stratejileri
geliştirmişlerdir.
İlgi alanlarında çok farklı, zengin bilgiye sahiptirler.
ÖĞRENME BOZUKLUĞUNA
SAHİP ÜNLÜLER
H.C. ANDERSEN
RODIN
EDİSON
CHURCHILL
EINSTEIN
WILSON
TOM CRUISE
LEONARDO DA VINCI
WALT DISNEY
VAN GOGH
ROBIN WILLIAMS
AGATHA CHRISTIE
PICASSO
GEORGE WASHINGTON
PICASSO; Çok kısa bir süre
içinde, ışığı ve gölgeyi biçimlendirmeye yarayan, füzenle
desen yapma tekniğini kavrayacak kadar çok çizim yapar. Ancak
okulda hiçbir şey öğrenmemiştir.
11 yaşında olmasına rağmen
okuma, yazma, hesaplama gibi
en temel bilgileri kavramakta bile
çok büyük güçlükler çekmektedir…
“ Eşit olmayan insanlara, eşit
davranmaktan daha büyük eşitsizlik olamaz "
Thomas Jefferson
Saygılarımla…
Yıl 2550. Dünyanın ekseni etrafındaki dönüş hızı bugünkünün yarısı
kadar. Artık gündüzler neredeyse bir
ay sürüyor, sıcaklık 50-60 dereceye
çıkıyor. Dünya güneşin zararlı ışınlarına yoğun derecede maruz kalıyor. Hiçbir madde insanoğlunu
güneşten korumaya yardım etmiyor.
Okyanuslar taşıyor, şehirler yok oluyor, milyonlarca insan yaşamını kaybediyor. Sadece şanslı olanlar hayatta kalıyor ama yaşam mücadelesi onları da pes etme noktasına
getiriyor. Doğal kaynaklar yok oluyor, bitkiler ve ağaçlar yüksek ısıya
dayanamıyor ve meyve veremiyorlar, tarlalar kuruyor ve hayvan soyları birer birer yok oluyor.
Barış DENİZ
Bütün bu söylediklerim sizce bir bilim kurgu romanı özeti mi yoksa
gelecekte insanoğlunu bekleyen tehlikelerin bir habercisi mi?
Dünyamızın uydusu Ay’ın orbital momentumunun, dünyamızın
çizgisel momentumu üzerinde yarattığı sürtünme kuvveti, dünyamızın
hızını yavaşlatmaya başladı bile. Eğer hız düşmeye devam ederse,
anlattıklarım gelecek kuşaklar için bir bilim kurgu romanı olmaktan
çıkıp saf bir realiteye dönüşecek.
Peki bütün bu olacakların gerçek suçlusu kim olacak? Bu da kaderin
bir oyunu diyerek tevekkül edip suçu üzerimizden atacak mıyız yoksa
bugünü verimli bir şekilde değerlendirip geleceğimizi kontrol altına
mı alacağız? Sanırım bu soruya kolay cevap vermek isteyenler her
konuda olduğu gibi bu konuyu da Tanrının hikmetine bırakıp, sorumluluktan kaçacaklar; ama üzerlerine yük alıp cesurca savaşmak
isteyenler ise araştıracak, düşünecek, kafa yoracak, yorulacak, yılacak ancak evrenini kurtarmak için elinden geleni ardına koymayacak.
Savaşmak için hazır olan halkı ayrıca yüksek kurumlar da destekleyecek, halka yön verecek, halkı bilimin ışığıyla aydınlatacak.
İşte bu noktada yine yerel kurumlar ve devlet kurumları devreye
giriyor. Bu durumda demokrasi kalesinin birer bekçisi olan yerel birimler ve yönetimler de bilimin gelecek için gösterdiği yönde
düşünceleri şekillendirip halka göstererek, savaşmak için can atan
millete yol haritası çizmekle yükümlü oluyor. Ama herşey öncelikle
halkın kararlılığına bağlı kalıyor.
TELEFONUNUZA GELEN
BU MESAJA
DİKKAT
Telefonunuza şöyle bir mesaj gelirse dikkat edin: 'Tebrikler! Hediye
kol saati kazandınız.
Gelen mesaj şöyle devam ediyor: 053211155..'ı arayın. Hemen saatinizi alın, hem de elektrik faturalarınızda indirimden yararlanın...
Bu mesajdaki numarayı aradığınızda karşınıza çıkan kişi size kol
saati hediye ettiklerini, hemen kargoya verdiklerini, 5 iş günü
içerisinde kargonun elinize ulaşacağını söylüyor. Bunun yanı sıra sizden kredi kartı bilgilerinizi alıyorlar. Kredi kartı bilginizi aldıktan
sonra size elektrik tasarruf cihazı göndereceklerini söylüyorlar. Telefondaki kişi her ay 15 TL'nin kredi kartınızdan çekileceğini söyleyen
kişi güven sağlamak amacıyla adını ve telefon numarasını veriyor.
Sanayi Bakanlığı'ndan onaylı cihaz sattıklarını ve her ay ortalama
olarak 15 TL civarında elektrik tasarrufu yapılacağını belirten telefondaki kişi kredi kartı numarasını ısrarla alıp teyit etmek istiyor.
17
ATAKÖY CUMHURİYET ANADOLU LİSESİ’NDE YANGIN TATBİKATI
Ataköy Cumhuriyet
Anadolu Lisesi’nde,
yangın tatbikatı düzenlendi.
Okul yönetimi ile Hakan
Yangın Söndürme Cihazları Şirketi’nin ortaklaşa düzenlediği tatbikat
okul bahçesinde gerçekleştirildi.
Hakan Yangın
Söndürme Cihazları
Yönetim Kurulu Başkanı
Yalçın Samur tarafından
öğrencilere ve okul
hizmetlilerine olası
yangın durumlarında,
yangın söndürme cihazlarının nasıl kullanılacağı uygulamalı olarak
gösterildi.
Samur, yangın
söndürme cihazlarının
kullanımının çok basit
olduğunu fakat, insanların yine de bu cihazların kullanımını
bilmediklerini belirtti.
Samur, özellikle eğitim
kurumlarında öğrencilere yönelik bilgilendirme çalışmaları
yaptıklarını da söyledi.
TEMEL AFET BİLİNCİ SEMİNERLERİ
Bakırköy Kent Konseyi, MAG (Mahalle Afet Gönüllüleri), Bakırköy Belediyesi Afet Yönetim Merkezi ve
TMMOB Makine Mühendisleri Odası Bakırköy İlçe
Temsilciliği işbirliği ile. “Temel Afet Bilinci Seminerleri” düzenleniyor.
Bakırköylüler’in temel afet bilincini geliştirmek
amacıyla yapılan seminerlerde, deprem, yangın,
asansör ve doğalgaz kullanımı konularında eğitimler veriliyor.
Seminer programlarının ilki Ataköy 3-4-11
Kısım’da bulunan Muhittin Üstündağ İlköğretim
Okulu’nda, TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası
Başkanı Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, CHP Bakırköy
İlçe Başkanı Dilek Baki, Bakırköy Afet Koordinasyon Merkezi Koordinatörü Özden Işik, İstanbul
Valiliği Arama Kurtarma Birlik Komutanı Kemal
Koçak, MAG-DER Koordinatörü Halil Altuntaş
ve Makine Mühendisleri Odası’ndan Seyfettin
Avü’nün katılımıyla gerçekleştirildi.
Seminerin açılış konuşmasını yapan Dilek
Baki, Türkiye’de bir deprem gerçeği olduğunu
ve Bakırköy’ünde olası bir depremdem en
fazla etkilenecek ilçelerden birisi olduğunu
belirterek, CHP Bakırköy İlçe Teşkilatı olarak
bu çerçeve de Bakırköy’de bir takım çalışmalar içinde bulunduklarını söyledi. Doç. Dr.
Oğuz Gündoğdu’da, slayt gösterisi eşliğinde
olası Marmara Depremi’nin doğurucağı
sonuçları değerlendirdi ve katılımcılara bilgiler aktardı.
Bu arada “Temel Afet Bilinci Seminerleri”,
Bakırköy’ün her mahallesinde 15 günde bir düzenlenecek. Eğitim programları, 10 Kasım 2010’da
Osmaniye, 24 Kasım 2010’da Ataköy 7-8-910.Kısım, 8 Aralık 2010’da Yeşilköy, 22 Aralık
2010’da Yeşilyurt, 5 Ocak 2011’de Basınköy, 19
Ocak 2011’de Şenlikköy (Florya), 2 Şubat 2011’de
Yenimahalle, 16 Şubat 2011’de Kartaltepe, 2 Mart
2011’de Zeytinlik, 16 Mart 2011’de Sakızağacı, 30
Mart 2011’de Zuhuratbaba, 13 Nisan 2011’de
Cevizlik ve 27 Nisan 2011’de Ataköy 2-5.Kısım
Mahalleleri’nde düzenlenecek.
Eğitim seminerlerinin verileceği yerler ise Bakırköy
Belediyesi tarafından daha sonra açıklanacak.
KURUMUŞ AĞAÇLAR FAKİRLERİ ISITIYOR
Bakırköy Belediyesi, Bakırköy’deki parklardan ve
yeşil alanlardan topladığı ağaç ve dalları keserek
fakir vatandaşların
evlerine giderek
dağıtıyor.
Bakırköy’de
toplanan kuru ağaç
ve dalların fakir
vatandaşların kış
aylarında ısınmasına vesile olduğunu
belirten Bakırköy
Belediye Başkanı
Ateş Ünal Erzen;;
”Bakırköy ilçemiz Türkiye geneline göre kişi başı
yeşil alanı 9.8 metrekare ile en yeşil ilçelerimiz
başında geliyor. Dolayısıyla parklarımızda, yeşil alanlarımızda ve
bahçelerde ömrünü
tamamlamış veya
çevreyi tehdit edebilecek yüksek miktarda
ağaç çıkıyor. Park ve
Bahçeler Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerimizin Bakırköy’de
topladığı ağaç ve dalları keserek vatan-
daşlarımızın evlerine giderek dağıtıyor. Bu yolla
odun-kömür alamayacak, doğalgaz yakamayacak
durumdaki vatandaşlarımız soğuk kış günlerinde
ısınıyor. Bu çalışmayı diğer belediyelerinde örnek
almasını istiyorum.
Ayrıca kırık dallardan
toplanan yaprakları
da dallardan
ayrıştırarak park ve
bahçelerde gübre
olarak yararlanıyoruz.” dedi.
18
Ataköy’ün adeta göbeğine, Ayamama Deresi kenarına THY tarafından yaptırılan
YAKIT TANKLARI KABUSU
Ç e v r e d e n S o r u m l u İ s t a n b u l Va l i Ya r d ı m c ı s ı
Fe vz i G Ü NE Ş
ÇED (Çevresel Etki
Değerlendirmesi)
raporuna gerek yokmuş.
Ataköy’de Ayamama Deresi kenarına Türk Hava
Yolları tarafından yaptırılan her biri 5 bin tonluk 7
adet yakıt tanklarının yapımının uzmanların tüm
uyarılarına rağmen devam etmesi tepki çekmeye
devam ediyor. Bu tür imalatların yapılabilmesi için
2872 sayılı Çevre Kanunu’nun ilgili maoddelerinin
gözardı edildiği açıkça görülüyor.
500 litreden 50 bin tona kadar olan bu tür imalatların iznini İl Çevre Müdürlüğü, 50 bin tonun
üzerindekileri ise Bakanlık veriyor. Türk Hava Yolları’nın İstanbul İl Çevre Müdürlüğü’ne müracaatı
üzerine İl Çevre Müdürlüğü 28.07.2010 tarihinde
2010/04/77/1581 karar numarası ile (ÇED) Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu’na gerek yoktur
diyerek onay veriyor.
Çevre Müdürlüğü’nün görevleri arasında İstanbul
çevre projelerinin takibi ve koordinasyonu da
bulunan İstanbul Vali Yardımcısı Fevzi Güneş’e
bağlı. Eş görevlisi ise Vali Yardımcısı Celalettin
Yüksel. Böylesi önemli ileride telafisi mümkün olamayacak ve sosyal sonuçları ortada olan bir konuda Çevresel Etki Değerlendirmesi raporuna gerek
yoktur kararının altına nasıl imza attıklarını açıklamak zorundadırlar.
(ÇED) ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ NEDİR?
Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED), belirli bir
proje veya gelişmenin, çevre üzerindeki önemli
etkilerinin belirlendiği bir süreçtir. Bu süreç, kendi
başına bir karar verme süreci değildir; karar
verme süreci ile birlikte gelişen ve onu destekleyen
bir süreçtir. Yeni proje ve gelişmelerin çevreye olabilecek sürekli veya geçici potansiyel etkilerinin
sosyal sonuçlarını ve alternatif çözümlerini de içine
alacak şekilde analizi ve değerlendirilmesidir.
ÇED'in amacı; ekonomik ve sosyal gelişmeye
engel olmaksızın, çevre değerlerini ekonomik
politikalar karşısında korumak, planlanan bir
faaliyetin yol açabileceği bütün olumsuz
çevresel etkilerin önceden tespit edilip, gerekli
tedbirlerin alınmasını sağlamaktır.
ÇED’in temel görevi, projelerle ve gelişmelerle ilgili
karar vericilerin daha bütünsel, yani karara etkiyecek birden fazla faktörü göz önüne alır bir şekilde
daha sağlıklı karar vermelerini sağlamak için,
onlara projelerden kaynaklanabilecek çevresel etkileri net bir şekilde göstermektir.
ÇED, projelerle ilgili bütün ilgili tarafların bir araya
geldiği ve görüş, kaygı ve önerilerini ortaya koya-
bildikleri demokratik ve şeffaf bir
süreçtir. İlgili taraflar bu süreç
içerisinde ortaya koydukları
teknik bilgi ve görüşlerle projenin en optimal şekilde
gelişimine katkı sağlarlar.
Önerilen projeye getirilen çeşitli
alternatiflerin ÇED çalışması kapsamında
incelenmesi, çevresel faydaları arttırırken, proje
sahibinin maliyetlerini azaltabilecek başka seçenekler de sunabilir. Halkın katılım süreci sayesinde,
ilgili taraflar, proje sahibi ve kamu kurum kuruluşları arasında güven duygusu oluşturur ve
katılımcı tabiatı sayesinde de ÇED süreci, o ülkenin
genel demokratik sürecine katkıda bulunur.
Faydalarını kısaca özetlemek gerekirse:
- Tasarım aşamasında ortaya çıkabilecek
olumsuz durumları önceden görerek “etkisiz hale
getirmesi için gerekli tedbirleri ortaya koyması,
olumsuz etkilerin minimize edilmesini sağlaması”
- Proje sahibi için maliyet-azaltıcı seçenekler
sunması,
- Karar verme sürecine yönelik daha güvenilir, bütünsel ve işbirlikçi bir yaklaşım,
demokrasiye katkı.
İstanbul il Çevre Müdürlüğü Çevresel Etki Değerlendirmesi’ndeki aranan tüm kriterleri bir kenara
bırakarak ÇED Yönetmeliği 5. maddesinin 3.
bendinde “veya etki değerlendirilmesi gerekli
değildir” cümlesinden hareketle ÇED raporuna
gerek yoktur kararı veriyor.
(ÇED Yönetmeliği Madde 5’in (3) bendi gereğince,
Yönetmeliğe tabi projeler için "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu" kararı veya "Çevresel Etki
Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararı alınmadıkça bu projelere hiç bir teşvik, onay, izin, yapı
ve kullanım ruhsatı verilemez, proje için yatırıma
başlanamaz ve ihale edilemez.)
TBMM’ye SORU ÖNERGESİ
CHP Antalya Milletvekili Tayfur Süner TBMM’ye
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın cevaplaması
istemiyle soru önergelsi verdi. Soru önergesinin tam
metnini yanda göreceksiniz.
Bu arada Tayfur Süner yakıt tanklarını yerinde
inceledi ve sorularımızı yanıtladı.
Sayın Süner, Türk Hava Yollarının yapmış olduğu
herbiri 5 bin ton olan 7 tane 35 bin tonluk benzin
tanklarının nereye yapıldığını gördünüz. Bu konuda meclise bir soru önergesi de verdiniz. Neler
söyleyeceksiniz?
Tehlikenin kaynağını yerinde görmek amacıyla
buraya geldik ve inceleme yaptık. Görünen olay
korkunç. Ayamama kenarında yaşanan felakette
onlarca insan öldükten sonra sayın başbakan Ayamama Deresi’nin sağında ve solunda yapılaşma
yapılmayacağını ve mevcutların da yıkılacağını
söylemişti. Ama bırakın mevcutlarında yıkılmasını
maalesef tüm Ataköy’ü tehlikeye sokacak sıfır noktasına uçak yakıt tankları konmuş. Bu tanklar
bütün Ataköy’ü risk altına alıyor. Üstelik pist bu
yakıt tanklarının yanı başına kadar uzanıyor. Bir
uçağın kayması neticesinde Ataköy ve Atatürk
Hava Limanı havaya uçar. Bir akaryakıt istasyonunun tanklarını yerin altına gömüp ilave tedbirler altına alacaksın ama buna karşılık Ataköy gibi
bir yerleşim biriminin adeta tam göbeğine herbiri
5000 tonluk yakıt tanklarını toprağın üzerine, üstelik birkaç yılda bir taşan Ayamama Deresi’nin tam
kenarına koyacaksın... Yerüstü tankları tamamen
dışa maruz bir tehlike içeriyor. Ataköy halkı dere
taştığı zaman ve pisten uçak kaydığı zaman tehlike
altında. Her halükarda bu tankların buradan kalkması lazım. Bu kabul edilemez bir durum. Bu yakıt
tankları Ataköy halkı için, havaalanından inip
kalkan uçaklar ve uçakların içindeki insanlar için
de tehlike arz ediyor. Bir an önce bu tankların
kaldırılması veya yeraltına alınması gerekir.
T.B.M.M
Cumhuriyet Halk Partisi
Grup Başkanlığı
Tarih: 13 Ekim 2010
Sayı: 13351
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA
Aşağıdaki sorularımın Ulaştırma Bakanı Sayın Binali
YILDIRIM tarafından yazılı olarak cevaplandırılması
için gereğini saygılarımla arz ederim.
Tayfur SÜNER
Antalya Milletvekili
İstanbul Atatürk Havalima’nı dışında, Ayamama
Deresi kenarına uzatılan “06-24” pistinin pist
başlangıcına çok yakın bir yerde, Bakırköy Şevketiye
Mah. Ayamama Deresi 1200 ada 1 parselde, kamuya
terk edilmiş yeşil alan statüsündeki bir arazi
üzerinde, özellikle Ataköy’ün 7 ve 8. Kısmı’nın adeta
içinde olacak şekilde 5 bin tonluk 7 yakıt tankı inşa
edilmektedir.
SORU 1: Sıradan basit bir LPG tankının bile toprağa
gömülerek korunduğu ülkemizde, tam derenin
kenarına, havzanın su toplama yerine, bataklık ve
sürekli nem alan bir alana yapılan 35 bin tonluk
yakıt tanklarının yer seçimleri hangi kriterlere göre
yapılmıştır? Gerekli denetimlerden geçmiş midir?
Yasal izinler alınmış mıdır?
SORU 2: Bu yakıt tankları hangi kurum tarafından
yaptırılmaktadır?
SORU 3: Uçakların olası bir pistten çıkma kazası
gerçekleşirse, yakıt tanklarının olduğu bölgede bulunan Ataköy 7-8’deki 4500, 9-10’daki 6150 konutun
güvenliğini nasıl sağlamayı düşünüyorsunuz? Dere
yatağına konut bile yapmak yasakken, yakıt
tanklarının yapılması sonrası oluşabilecek olası bir
felaket sonrasında sorumluluğu üzerinize alıyor
musunuz?
SORU 4: 2008 yılının Kasım ayında gündeme
getirdiğim ve tarafınıza sorduğum sorularda pistin
yaşama sahasına doğru uzatılıp uzatılmayacağını
öğrenmek istemiştim. Şimdi bu tankların korumalı bir
alana ve riskli bölgenin dışına taşınması için çalışmalarınız var mıdır?
19
SAĞLIK SİSTEMİNDE YENİ DÖNEM
AİLE HEKİMLİĞİ UYGULAMASI BAŞLADI
(ASM) Aile Sağlığı Merkezi)
Aile Hekimliği sistemi 01 KASIM 2010 tarihinden
itibaren başladı. Sağlık Bakanlığı Bakırköy Sağlık
Grup Başkanlığı da hazırlıklarını tamamladı.
Bakırköy’ün 15 mahallesinde görevlendirilen 61
hekimin sorumlu oldukları mahalleler belirlendi.
Bakırköy Sağlık Grup Başkanı Dr. Ali Osman Çolak,
aile hekimliği uygulamasına başladıklarını, ilk
zamanlar bazı sorunlarla karşılaşılsa bile 1 ay
içinde yeni sistemin eksiksiz bir şekilde uygulanır
hale geleceğini belirtti.
Aile hekimlerinin özellikle Ataköy 9. Kısım ve
Basınköy’de yer bulmakta zorlandıklarını kaydeden
Çolak, Ataköy 9. Kısım 4 Nolu ASM’lerde görev
alan hekimlerin geçici bir süre Bakırköy Merkez
ASM’de, Basınköy 9 Nolu ASM’lerde görev yapacak
hekimlerinde Şenlikköy’de vatarndaşlara hizmet
vereceğini söyledi.
BAKIRKÖY’DE
MAHALLELERDE
GÖREVLENDİRİLEN
DOKTORLARIN
İSİMLERİ VE
ULAŞABİLECEĞİNİZ
TELEFON NUMARALARI LİSTESİ
SAYFAYI ÇEVİRİN
Osmaniye ASM
Dr. Nebahat Oğuz
Tel: (0 212) 543-62-70
Osmaniye ASM
Dr. Ahmet Cemil Hazman
Tel: (0 212) 568-93-43
Osmaniye ASM
Uz. Dr. Sevtap Kırıcı
Tel: (0 212) 630-95-55
Osmaniye 1 Nolu ASM
Dr. Ayla Akbaş
Tel: (0 505) 767-68-02
Osmaniye 1 Nolu ASM
Dr. Tolga Ünal
Tel: (0 506) 929-17-03
Osmaniye 1 Nolu ASM
Dr. Handan Turhan
Tel: (0 505) 220-43-51
Osmaniye 1 Nolu ASM
Dr. HAmza Yılmaz
Tel: (0 533) 746-07-27
Kartaltepe 2 Nolu ASM
Dr. Murat Şener
Tel: (0 212) 626-37-08
Kartaltepe 2 Nolu ASM
Dr. Burak Çevirgen
Tel: (0 212) 582-69-01
Kartaltepe 2 Nolu ASM
Dr. Alev Doğan
Tel: (0 212) 232-16-23
Kartaltepe 3 Nolu ASM
Uzm. Dr. Sevinç Üye
Tel: (0 532) 518-15-00
Kartaltepe 3 Nolu ASM
Dr. Aliekber Makas
Tel: (0 212) 582-69-01
Kartaltepe 3 Nolu ASM
Dr. Salih Öztürk
Tel: (0 532) 518-16-00
Kartaltepe 3 Nolu ASM
Dr. Birsen İyisoy Öztürk
Tel: (0 212) 565-16-20
Yusuf Soyyiğit ASM
Dr. Saniye İnci Korkmaz
Tel: (0 212) 548-75-55
Yusuf Soyyiğit ASM
Dr. Güngör Altay
Tel: (0 212) 440-40-00
Yusuf Soyyiğit ASM
Uz. DR. Sema Kurtuluş
Tel: (0 212) 528-23-86/87
Yusuf Soyyiğit ASM
Dr. Güzide Bayrak
Tel: (0 212) 414-71-71
Yenimahalle ASM
Dr. Ziya Sifoğlu
Tel: (0 212) 631-78-50
Yenimahalle ASM
Dr. Filiz Çetinkaya
Tel: (0 212) 574-12-90
Merkez ASM
Dr. Ayhan Kayapınar
Tel: (0 212) 424-55-75
Merkez ASM
Uz. Dr. Ali Osman Öztürk
Tel: (0 212) 373-50-00
Merkez ASM
Dr. Ahmet Halit Çiğdemdere
Tel: (0 212) 427-13-12
Merkez ASM
Dr. Resul Çimen
Tel:
Merkez ASM
Dr. Cihangir Dilmaç
Tel: (0 212) 542-75-55
Merkez ASM
Uz. Dr. Lale Gülen
Tel: (0 212) 402-44-00
Merkez ASM
Dr. Engin Gazi Örgün
Tel: (0 212) 582-50-12
Merkez ASM
Dr. Yasemin Özgen
Tel: (0 212) 558-10-19
Hikmet Ercan ASM
Uz. Dr. Pelin Güçlü
Tel: (0 212) 545-67-67
Hikmet Ercan ASM
Dr. Abdulvahap Ayan
Tel: (0 212) 591-50-50
Hikmet Ercan ASM
Dr. Vedat Ali Taşdemir
Tel: (0 212) 511-89-20
Hikmet Ercan ASM
Uz. Dr. Ayçe Elif Ernam
Tel: (0 212) 570-08-95
Hikmet Ercan ASM
Dr. Mustafa Çetinkaya
Tel: (0 212) 444-23-32
Hikmet Ercan ASM
Dr. Nezihi Fırıncıoğulları
Tel: (0 212) 690-54-50
Baymer ASM
Dr. Kemal İncirkuş
Tel: ...
Baymer ASM
Dr. Şevket Sayıcı
Tel: (0 212) 568-16-16
Baymer ASM
Uz. Dr. G. Zerrin Aköz Çiftçioğlu
Tel: (0 212) 236-77-62
Baymer ASM
Dr. Figen Ertekin
Tel: (0 212) 661-30-08
Baymer ASM
Uz. Dr. Osman Altunbayrak
Tel: (0 212) 542-80-87
Ataköy 9. Kısım 4 Nolu ASM
Dr. Zerrin Dirik
Tel: (0 212) 886-54-66
Ataköy 9. Kısım 4 Nolu ASM
Dr. Murat Aydın
Tel: (0 535) 544-63-99
Ataköy 9. Kısım 4 Nolu ASM
Dr. Aybige Bayram
Tel: (0 212) 542-80-89
Ataköy 9. Kısım 4 Nolu ASM
Dr. Hasan Cerciz
Tel: (0 535) 353-78-85
Yeşilyurt 5 Nolu ASM
Dr. Hamdullah Çoksüer
Tel: (0 542) 453-14-88
Yeşilyurt 5 Nolu ASM
Dr. Özlem Alyeşil
Tel: (0 532) 714-19-82
20
ÖNEMLİ NOT:
Ataköy 9. Kısım 4 Nolu ASM’de görev yapacak
hekimler geçici bir süre Bakırköy Merkez
ASM’de hizmet verecek.
Basınköy 9 Nolu ASM’de görev yapacak
hekimler de, Şenlikköy’de vatandaşlara
hizmet verecek.
Yeşilköy ASM
Dr. Ergin Ertan
Tel: (0 212) 509-79-79
Yeşilköy ASM
Dr. Reşat Yıldız
Tel: (0 212) 694-42-77
Yeşilköy ASM
Uz. Dr. Murat Bankoğlu
Tel: (0 212) 634-91-34
Yeşilköy 6 Nolu ASM
Dr. Emine Mehtap Arkan
Tel: ( 0 505) 468-55-63
Yeşilköy 6 Nolu ASM
Dr. Figen Yaşar Şen
Tel: (0 505) 232-78-61
Yeşilköy 6 Nolu ASM
Dr. Seyhan Güler Hatipoğlu
Tel: (0 212) 610-59-08
Şenlikköy 7 Nolu ASM
Dr. Fatih Kadı
Tel: (0 212) 502-68-98
Şenlikköy 7 Nolu ASM
Dr. Burcu Bayraktar
Tel: (0 532) 644-12-71
Şenlikköy 7 Nolu ASM
Dr. Birgül Çiçek
Tel: (0 505) 636-75-84
Şenlikköy 7 Nolu ASM
Dr. Kemal Şenyurt
Tel: (0 506) 276-24-46
Florya 8 Nolu ASM
Dr. Elif Özdenli
Tel: (0 532) 778-36-99
Florya 8 Nolu ASM
Dr. Saniye Erkan
Tel: (0 542) 244-40-60
Florya 8 Nolu ASM
Dr. Filiz Kurt
Tel: (0 505) 527-24-25
Basınköy 9 Nolu ASM
Dr. Sadrettin Erim
Tel: (0 212) 596-90-99
Basınköy 9 Nolu ASM
Dr. Hande Kızıl
Tel: (0 212) 656-94-65
BİLGİ EVLERİNDE ÜCRETSİZ İNTERNET
Bahçelievler Belediye Başkanlığı Kocasinan, Fevzi Çakmak, Yenibosna ve Soğanlı’da hizmete sunduğu, Bilgi
Evleri’nde gençlere ücretsiz internet kullanımı sağlıyor…
İlk olarak Soğanlı ve Kocasinan’da kurulan Bilgi evi ve
Kütüphanelerden ücretsiz olarak yararlanan öğrenciler
burada internet erişimin yanı sıra kendilerine yönelik
ansiklopedik kitaplardan faydalanabildikleri gibi, Türk ve
Dünya klasiklerini de okuma fırsatı bulabiliyor.
Bahçelievler ilçesindeki öğrencilerin okul sonrası zamanlarını geçirebilecekleri ve hobilerini geliştirebilecekleri
Bilgi Evleri inşa ettiklerini belirten Başkan Osman Develioğlu “Gençlerimizi Bilgi Evleriyle, geleceğe daha güçlü
olarak hazırlanabilecekler. Bilgi evlerine üye olan gençlerimiz okuma alışkanlıklarını da pekiştireceklerdir.
Çocuklarımıza yapılan yatırım, ülkemizin geleceğine
yapılan yatırımdır” dedi.
Develioğlu, Bilgi evlerinden
yararlanmak isteyen
öğrencilerin,
Kocasinan Bilgi Evi
(474 22 69 –
474 22 70),
Çobançeşme
Bilgi Evi (552
67 55 –
552 67 56),
Soğanlı
Bilgi Evi (644
77 51 – 644
77 60), Nazife
Yaman Bilgi
Evi (656 50 25 –
651 50 55) ve
Halk Kütüphanesi’nin
644 42 14 nolu telefonlarından bilgi alabileceklerini
söyledi.
BAKIRKÖY KENT KONSEYİ KADIN MECLİSİ 2011’E HAZIR
Bakırköy Kent Konseyi Kadın Meclisi, birçok sivil
toplum kuruluşu, vakıf, dernek, meslek odası temsilcileri ve gönüllü üyelerin katılımı ile 4. Olağan Genel
Kurul Toplantısı’nı düzenledi.
Atatköy Yunus Emre Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Genel Kurul Toplantısı’nın açılış konuşmasını
yapan Bakırköy Kent Konseyi Başkanı Öcan Bilir,
Bakırköy Kadın Meclisi’nin kurulduğu günden bugüne
gerçekleştirdiği çalışmalarla, Türkiye’deki diğer kadın
meclislerine örnek oluşturduğunu söyledi. Özcan Bilir’in
ardından kürsüye çıkan Bakırköy Kent Konseyi Kadın
Meclisi Başkanı Yrd. Doç. Dr. Meltem Ünal Erzen, kadın
meclisinin yürüttüğü projeler ve düzenlediği etkinlikler
hakkında kısa bir bilgi verdi ve yeni çalışma döneminde
gerçekleştirecekleri projeleri anlattı.
Konuşmaların ardından Bakırköy Kadın Meclisi’nin çalış-
ma gruplarında yer almak isteyen yeni üyeler
için üzerinde çalışma gruplarının olduğu formlar
dağıtıldı.
Oluşturulacak yeni çalışma grupları Bakırköy Kent Konseyi Kadın
Meclisi tarafından daha sonra açıklanacak.
21
67 MODEL ANADOL
RALLİNİN İKİNCİSİ
Pekin-Paris Rallisi’ne
katılan klasik
araçlar, Edirne’nin
İpsala Sınır Kapısı’ndan Yunanistan’a
geçti. İlki 1907 yılında yapılan PekinParis Rallisi’ne
katılan araçlar
arasında bu yıl 1967
model Anadol
bulunuyor.
Ralliye Anadol ile
katılan Ahmet
Öngün ve Erdal Tokcan’dan oluşan Türk ekibi yarışmanın başarılı ve zor şekilde
geçtiğini ancak klasman grubunda ikinci olmanın mutluluk ve
heyecanını yaşadıklarını söylediler.
107 araçla yola çıktıklarını 1
aracın yandığını ve bazılarının
bozulduğunu belirten Öngün, “85
araçla yola devam ediyoruz.
Yarışmaya 250 öğrenciye burs
çıkarabilmek için katıldık. Rallide
kendi dalımızda ikinci sıradayız ve
yarışmayı bitirerek öğrencilerimize
burs sağlayacağız” dedi.
Pekin’den başlayan ralli, Moğalistan,
Rusya, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, İran, Türkiye, Yunanistan ve
İtalya parkurundan sonra Fransa’nın
Paris şehrinde son bulacak.
Ferhan KILIÇ
Genç İstanbul Modern, çocukları ve aileleri dönüşüm serüvenine davet ediyor
EV ALETLERİYLE “TASARIM ATÖLYESİ”
İstanbul Modern, Paris’teki Centre Georges Pompidou’nun işbirliği ve Garanti Bankası’nın katkılarıyla
düzenlediği “Genç İstanbul
Modern” eğitim etkinliklerini James Dyson Foundation’ın desteğiyle
gerçekleştirilen “Tasarım
Atölyesi” ile sürdürüyor.
12 Ekim 2010-16 Ocak
2011 tarihleri arasında 612 yaş grubundaki çocuklara ve ailelerine yönelik
gerçekleştirilen ücretsiz
etkinlik, interaktif atölye
çalışmalarıyla katılımcılara
gündelik yaşantımızda sıkça karşılaştığımız süpürge,
ütü, ekmek kızarma makinesi gibi aletler ve sünger,
koli bandı gibi malzemelerle sıra dışı tasarımlar
yaratma olanağı sunuyor.
“Tasarım Atölyesi”nde
çocuklar nasıl
çalıştığını pek düşünmediğimiz, düğmesine basmamız
yeterli olan bu aletleri diledikleri gibi
kurcalayıp, inceliyor.
Elektrikli süpürgeyi,
ütüyü, telefonu,
kızarma makinesini
BİR KARİKATÜR YARIŞMASININ
DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Sanat, çok bilinmeyenli denklem;
sanatçı ise bu denklemi çözerek
ulaştığı bilgi çiçeklerinden çelenk
oluşturup toplumun alnına taç
yapan eğitici, öğretici, ender
insandır. O çağının gözlemci
tanığıdır. Göremediklerimizi görür,
saptayamadıklarımızı saptar,
anlayamadıklarımızı anlar. Görsel
ve işitsel ilhamlara küresel erişim
sağlayan, bilgi gezegeninde
dolaşan gemimizin erdemli kaptanıdır. Rotayı o gösterir.
Geçtiğimiz günlerde düzenlenen
Uluslararası Aydın Doğan
Karikatür Yarışması’nı bu duygularla izledim. Ortaokul yıllarımda muhteşem karikatür çizen matematik öğretmenim
Zekai beyin tahtaya çizdiği figürleri büyük bir beğeni ve
hayranlıkla izlediğim günleri asla unutamam. Hiçbir ironik
düşünce birkaç sözcükle açıklanamazken, birkaç çizgi ile
mükemmel açıklanıyor. Üstelik tercüme gerektirmiyor,
çünkü dili evrenseldir. Çağın dinamiklerini bir bakışta
okuyuverirsiniz. Sosyal, kültürel, siyasal, ekonomik etkinlikleri espriyel eleştirilere tabi tutarken, atılımlara da aynı yöntemlerle çözüm bulabilirsiniz. Tabi anlayana!...
Yarışma birinciliğini kazanan Ahmet Öztürklevent’in son
derece etkileyici karikatürünü içim burkularak, yüreğim
yanarak ve acıyarak izledim. Karikatürde, Kudüs’deki Ağlama Duvarında sıra halinde dizilmiş dindar insanların dua
etmekte olduklarını görüyoruz. Oysa duvarın üzerine baktığımızda ellerindeki tüfeklerle nişan almış askerler görünmektedir. Dünyadaki durum, bölgedeki çelişki, insanların
zıtlıkları birkaç çizgi ile mükemmel betimlenmiş.
Uygar dünyanın umursamaz tutumu, vurdumduymaz
bakışı, aldırmaz davranışı yüzünden, ömürlerinin ilkbaharına bile ulaşamadan solup yiten çocukları, gençleri
gördüğüm gazete manşetleri, televizyon ekranları, bir bir
görüntülendi gözümde adeta…
Senelerdir çözüme ulaştırılamayan Filistin sorunu insanlığın
çağımızdaki en dramatik ayıplarından biridir. Üstelik en
önde geleni…
Ambargoya tabi tutularak yaşamsal gıda ve ilaç yardımı
bile alamayan Gazze halkı için hiç mi yürekler yanmaz?...
insani yardımlar için çaba harcayan uluslar arası sivil
toplum örgütlerinin kapatılan yollarını açmak için hiç mi
çaba gösterilmez? Yardım konvoylarını, gülümseyen yüzlerini, hatta sıcak nefeslerini bu insanlara ulaştırmaya çalışan
duyarlı kuruluşların uluslar arası sularda acımasız silahlıu
saldırılara uğratılarak dengesiz güç kullanımıyla karşılaştıkları, ölüler ve yaralılar vererek yollarının kesildiği daha dün
gibi gözlerimizin önünde.
Nükleer silahlanmayı nerede, ne zaman ve nasıl olursa
olsun hoş göremeyiz. Fakat çifte standartı da görmezden
gelmek mümkün değil. İran’daki fazla uranyum stoku bizleri huzursuz eder. Ambargoya alınması kısmen doğrudur.
Ancak İsrail’in elinde bulunan nükleer silahlara derhal el
konulmalıdır. Caydırıcı olacaksa eğer, Birleşmiş Milletlerin
İran’a koyduğu ambargonun aynısını İsrail’e de koyması
gerekiyor.
Hiroşima ve Nagazaki unutulmamalı… Tabi Çernobil faciası
da…
Bilişim çağında dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir şekilde
insanların işkence görmesini, mağdur edilmesini, savaşlara
zorlanmasını kabul edemeyiz…
Dili, dini, etnik kimliği ne olursa olsun, insanın insan
olduğu unutulmamalı. Ayrıcalıklı muameleye tabi tutulmamalı…
Bu uluslar arası yarışmanın albümü elbette dünyada
izlenecek ve yapıcı eğiticiliğini gösterecektir. Umarım mesaj
alınır. Bu tip yarışmaların esinleyeceği bir dünya kamuoyu
gelişmesi yegane arzumuzdur.
Herkesin, her kesimin eşit, kardeşlik ve barış duygularının
egemen, doğal ve kültürel zenginliklerin korunduğu ve paylaşıldığı, huzurlu ve mutlu bir dünyada yaşamak istiyoruz
artık. Sanırım bu bizim hakkımız olmalı.
Hoşçakalınız….
parçalayarak, gündelik yaşamımızın bir parçası olan
aletlerle belki de ilk defa bir keşfe çıkıyorlar. Bu
keşif serüveniyle başlayan
atölye programı, çıkarılan
parçaların olağandışı
biçimde bir araya getirilmesiyle sürüyor. Elektrikli
süpürgenin sopası hayali bir
robotun koca ayaklarına,
ütünün metal yüzeyi robotun
güneş enerjisiyle çalışan
beynine dönüşebiliyor.
Parçaların birleştirilme
sürecinde çocuklar tasarım
kavramını ayrıntılı olarak ele
alıyor.
Ücretsiz olarak gerçekleştirilen “Tasarım Atölyesi”,
Pazartesi hariç hafta içi her gün saat 10.00 ve
13.00’te okul grupları için; Cumartesi günleri saat
10.00 ve 13.00’te ve
Pazar günleri saat
10.00’da çocuklar
için düzenleniyor.
Programa aileler
Pazar günleri saat
14.00’de katılabiliyor. Süresi 90 dakika
olan atölyelerin kontenjanı 20 kişi ile
sınırlı olacak.
22
04 EKİM 2010 PAZARTESİ
Yapılan yoklamada meclis üyelerinde Yurdanur Kırıcı’nın izinli olduğu, gelmeyen üyelerin
izinli sayıldığı, ekseriyetin bulunduğu tespit
edilerek birleşim, Meclis 1. Başkan Vekili
Hasan Ersoy tarafından açıldı. Gündem okundu. 22 ekim 2010 tarihinde bütçe ve performans programının görüşülmesine oybirliğiyle
kabul edildi. Gündem maddelerinin
görüşülmesi neticesinde, 1-Mali Hizmetler
Müdürlüğü başlıklı 2011 yılı performans programının Bütçe Plan Komisyonu’na
havalesinin oybirliğiyle kabulüne, 2- Mali
Hizmetler Müdürlüğü başlıklı 2011 yılı
bütçesinin Bütçe Plan Komisyonu’na
havalesinin oybirliğiyle kabulüne, 3- Mali
Hizmetler Müdürlüğü başlıklı Fen İşleri
Müdürlüğü ödenek aktarımının Bütçe Plan
Komisyonu’na havalesine oybirliğiyle kabulüne, 4- Özel Kalem Müdürlüğü başlıklı
belediyemiz çocuk yuvası ile yüksek öğretim
kız misafirhanesi’nin ücretsiz hizmet vermesine dair başkanlık teklifinin 3 ret Mehmet
emin Ertekin, Halil Yalçın Kayalı, Elif Arıkan
Can, 1 çekimser Ramazan Baş oya karşın oy
çoğunluğuyla kabulüne karar verilerek birleşim, Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy 05
Ekim 2010 Salı günü saat 16:00’da toplanmak üzere kapatıldı.
05 EKİM 2010 SALI
Yapılan yoklamada meclis üyelerinden Yervant Özuzun ve Halil Yalçın Kayalı’nın izinli
olduğu, gelmeyen üyelerin izinli sayıldığı,
ekseriyetin bulunduğu tespit edilerek birleşim, Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy
tarafından açıldı. Geçen birleşime ait zabıt
özeti okundu. Yapılan düzeltmelerle oybirliğiyle kabul edildi. Gündem maddelerinin
görüşülmesi neticesinde, İnsan Kaynakları ve
Eğitim Müdürlüğü başlıklı memur kadro ve
ihtisaslarına dair başkanlık teklifinin oybirliğiyle kabulüne, Veteriner İşleri Müdürlüğü
başlıklı huzur evi hizmet alım işine dair
başkanlık teklifinin 3 ret Mehmet Emin
Ertekin, Türkan Elif Arıkan Can, Ayhan Can, 1
çekimser Ramazan Baş oya karşın oyçokluğuyla kabulüne, Veteriner İşleri Müdürlüğü
başlıklı sokak hayvanları geçici bakım evi
hizmet alım işine dair başkanlık teklifinin 4
ret Mehmet Emin Ertekin, Türkan Elif Arıkan
Can, Ayhan Can, Ramazan Baş oya karşın
oyçokluğuyla kabulüne, İmar ve Şehircilik
Müdürlüğü başlıklı 1/1000 ölçekli Bakırköy
merkez revizyon imar plan teklifine dair
dosyanın İmar ve Şehircilik Komisyonu’na
havalesinin oybirliğiyle kabulüne karar verilerek birleşim, Meclis 1. Başkan Vekili Hasan
Ersoy tarafından 07 Ekim 2010 Perşembe
günü saat 16:00’da toplanmak üzere kapatıldı.
06 EKİM 2010 ÇARŞAMBA
Yapılan yoklamada meclis üyelerinden Yer
vant Özuzun’un izinli olduğu, gelmeyen
EKİM 2010
BELEDÝYE MECLÝSÝ’NDE
NELER GÖRÜÞÜLDÜ
üyelerin izinli sayıldığı, ekseriyetin bulunduğu
tespit edilerek birleşim, Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından açıldı. Geçen
birleşime ait zabıt özeti okundu, oybirliğiyle
kabul edildi. Gündem maddelerinin
görüşülmesi neticesinde, Yazı İşleri Müdürlüğü başlıklı 2010 yılı evlendirme memurluğu
ücret tarifesine dair evrakın Tarife Komisyonu’na havalesinin oybirliğiyle kabulüne,
Temizlik İşleri Müdürlüğü başlıklı 2010 yılı
moloz taşıma ücret tarifesine dair evrakın
Tarife Komisyonu’na havalesinin oybirliğiyle
kabulüne, Mali Hizmetler Müdürlüğü başlıklı
2010 yılı ücret tarifesine dair evrakın Tarife
Komisyonu’na havalesine oybirliğiyle kabulüne, Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü başlıklı
2010 yılı ücret tarifesine dair evrakın Tarife
Komisyonu’na havalesinin oybirliğiyle kabulüne, İmar ve Şehircilik Müdürlüğü başlıklı
2010 yılı ücret tarifesine dair evrakın Tarife
Komisyonu’na havalesinin oybirliğiyle kabulüne karar verilerek birleşim, Meclis 1.
Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından 07
Ekim 2010 Perşembe günü saat 16:00’da
toplanmak üzere kapatıldı.
07 EKİM 2010 PERŞEMBE
Yapılan yoklamada meclis üyelerinden Bahar
Sunman’ın izinli olduğu, gelmeyen üyelerin
izinli sayıldığı, ekseriyetin bulunduğu tespit
edilerek birleşim, Meclis 1. Başkan Vekili
Hasan Ersoy tarafından açıldı. Geçen birleşime ait zabıt özeti okundu, oybirliğiyle
kabul edildi. Gündem maddelerinin
görüşülmesi neticesinde, Kültür ve Sosyal İşler
Müdürlüğü başlıklı 2010 yılı ücret tarifesine
dair evrakın Tarife Komisyonu’na havalesine
oybirliğiyle kabulüne, Veteriner İşleri Müdürlüğü başlıklı 2010 yılı ücret tarifesine dair
evrakın Tarife Komisyonu’na havalesine
oybirliğiyle kabulüne, Kütüphane Müdürlüğü
başlıklı 2010 yılı ücret tarifesine dair evrakın
Tarife Komisyonu’na havalesinin oybirliğiyle
kabulüne, Tiyatro Müdürlüğü başlıklı 2010
yılı ücret tarifesine dair evrakın Tarife
Komisyonu’na havalesinin oybirliğiyle kabulüne, Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü başlıklı
2010 yılı makine-ekipman ücret tarifesine
dair evrakın Tarife Komisyonu’na havalesinin
oybirliğiyle kabulüne karar verilerek birleşim,
Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından 08.10.2010 Cuma günü saat 16:00’da
toplanmak üzere kapatıldı.
08 EKİM 2010 CUMA
Yapılan yoklamada meclis üyelerinden Uğur
Beceren’in izinli olduğu, gelmeyen üyelerin
izinli sayıldığı, ekseriyetin bulunduğu tespit
edilerek birleşim, 1. Başkan Vekili Hasan
Ersoy tarafından açıldı. Geçen birleşime ait
zabıt özeti okundu. Oybirliğiyle kabul edildi.
Gündem maddelerinin görüşülmesi neticesinde 1- Mali Hizmetler Müdürlüğü başlıklı
Fen İşleri Müdürlüğü ödenek aktarımına dair
Bütçe Plan Komisyonu Raporu’nun 3 çekimser
Halil Yalçın Kayalı, Ayhan Can, Ramazan Baş
oya karşın oy çoğunluyla kabulüne, 2- İmar
Şehircilik Müdürlüğü başlıklı Yenimahalle 2
pafta 938 ada 45-46 parsellerde yapılan plan
değişikliğine itiraz edilmesine dair İmar ve
Şehircilik Komisyonu Raporu’nun oybirliğiyle
kabulüne, 3- İmar ve Şehircilik Müdürlüğü
başlıklı Yeşilköy Mahallesi 47 pafta 1080 ada
30 ve 31 parsellerin uygulama imar planı
değişikliğine dair İmar ve Şehircilik Komisyonu Raporu’nun oybirliğiyle kabulüne karar
verilerek birleşim, Meclis 1. Başkan Vekili
Hasan Ersoy tarafından 2011 Mali yılı performans ve bütçe programı görüşüleceğinden 22
Ekim 2010 Cuma günü saat 16.00’da toplanmak üzere kapatıldı.
22 EKİM 2010 CUMA
BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ
Yapılan yoklamada meclis üyelerinden Serdal
Kılavuz, Coşkun Alagöz, Sefa Birinci ve Suat
Polat’ın bulunmadığı gelmeyen üyelerin izinli
sayıldığı ekseriyetin bulunduğu tespit edilerek
birleşim meclis 1. başkan vekili hasan Ersoy
tarafından açıldı. Geçen birleşime ait zabıt
özeti okundu oybirliğiyle kabul edildi. Gündem maddelerinin görüşülmesi neticesinde 1Mali Hizmetler Müdürlüğü başlıklı 2011 mali
yılı performans programına dair Bütçe Plan
Komisyonu Raporu okundu oyçokluğu ile
kabulüne karar verildi. 2- 2011 mali yılı
bütçe kararnamesinin oylanmasında madde
1- 5 ret oya karşın oyçokluğuyla kabulüne,
madde 2- 5 ret oya karşın oy çokluğuyla kabulüne, madde 3- 5 ret oya karşın oy çokluğuyla kabulüne, madde4- oybirliğiyle kabulüne, madde 5- 5 ret oya karşın oy çokluğuyla kabulüne, madde 6- 1 ret oya karşın
oyçokluğuyla kabulüne, madde 7- oybirliğiyle
kabulüne, madde 8- oybirliğiyle kabulüne,
madde 9- oybirliğiyle kabulüne madde 10oybirliğiyle kabulüne, madde 11- oybirliğiyle
kabulüne, madde 12- oybirliğiyle kabulüne,
madde 13- 5 ret oya karşın oy çokluğuyla
kabulüne karar verildi. Komisyon raporu
yapılan düzeltmelerle okunmuş olarak kabul
edilmesine karar verildi. Bakırköy Belediye
Başkanlığı 2011 mali yılı bütçesine dair Bütçe
Plan Komisyonu Raporu üzerinde yapılan
görüşmeler neticesinde Bakırköy Belediye
Başkanlığı 2011 mali yılı gider bütçesinin 5
ret oya karşın oy çokluğuyla kabulüne,
Bakırköy Belediye Başkanlığı 2011 mali yılı
gelir bütçesinin 5 ret oya karşın oy çokluğuyla
kabulüne karar verilerek birleşim, meclis 1.
Başkan vekili Hasan Ersoy tarafından 01
Kasım 2010 Pazartesi günü saat 16.00’da
toplanmak üzere kapatıldı.
Meclis oturumlarýnýn tamamýný gazetemizin
www.atakoygazete.com.tr
sitesini ziyaret ederek okuyabilir ve
sesli olarak dinleyebilirsiniz.
23
S
BAKIRKÖY’de
por
Yavuz ARPACIK
Türk futboluna Galatasaray’ın efsane isimleri
Gökmen ve Yasin Özdenak kardeşler, Beşiktaş’ın
unutulmaz oyuncusu Ali Gültiken ve son dönemde
de Galatasaray formasını başarıyla taşıyan
Mustafa Sarp gibi değerleri kazandıran Bakırköy
Yücespor, altyapı çalışmalarını hız kesmeden
sürdürüyor.
Kurulduğu 1954 yılından beri Türk futboluna
kazandırdığı sayısız isimlerle “Futbolcu Fabrikası”
olarak nitelendirilen Yücespor, futbolda A Takımı,
U-17 ve U-15 takımlarıyla ve basketbol branşıyla
200 gence hizmet vermeye devam ediyor.
2010-2011 sezonunda 1. Amatör Küme’de
mücadelesini sürdüren ve A Takımı antrenörlüğünü Nevzat Aksoy, U-17 antrenörlüğünü Tolga
Biberoğlu ve U-15 antrenörlüğünü ise Sabri
Yıldız’ın yaptığı Yücespor, çalışmalarını Pazartesi,
Çarşamba ve Cuma günleri Osmaniye Atatürk
Spor ve Yaşam Köyü’nde gerçekleştiriyor
Bakırköy Amatör Spor Kulüpleri Derneği ve Yücespor Kulübü Başkanı İbrahim Mamati gençlere
yönelik altyapı çalışmalarını aksatmadan
sürdürdüklerini ve önümüzdeki yıllarda da Türk
futboluna yeni değerler kazandıracaklarını söyledi.
Yücespor’un kurulduğu 1954 yılından itibaren
tamamen amatörlüğe dönük bir kulüp yapısı
içinde bulunduğunu ve hiçbir zaman büyük paralar harcayarak bir yerlere gelme çabası içinde
olmadıklarını ifade eden Mamati, “Yücespor 1954
yılında kurulmuş çok köklü bir kulüp. Bu zamana
kadar 6 sene profesyonel liglerde mücadele
etmemize rağmen tamamen amatörlüğe dönük bir
kulüp olarak gençlerimize hizmet veriyoruz.
Bazı kulüpler para harcayarak bir yerlere gelmeye
çalışıyorlar.
Biz Yücespor olarak
hiçbir
56 yıllık futbolcu fabrikası
YÜCESPOR
zaman böyle bir girişimde olmadık.
16 yaşındaki gençlerimizi A takımda
oynatıyoruz. Yücespor olarak
gayemiz gençlerimizi yetiştirmek ve
Türk futboluna kazandırmak” dedi.
MAMATİ “SAHAMIZI GERİ İSTİYORUZ”
Mamati,Yücespor Kulübü olarak en büyük sıkıntılarının ise, kulüp binasının yanında bulunan
toprak sahayı kullanamamaları olduğunu ifade
ederek, “Şu andaki bizim en büyük sıkıntımız
kulüp binamızın yanındaki toprak saha. Burası
eskiden beri tarla olarak nitelendirilen ve hatta
kulübümüzle özdeşleşerek Yüce Tarla olarak
anılan bir alan. İstanbul’da değil, Türkiye’de
duyulmuş bir yer. Bu tarlada çok büyük filizler
yetişti. Ama şu anda o sahadan biz faydalanamıyoruz. Zuhuratbaba tarlası kamulaştırılıp güzel bir
spor alanı olarak Bakırköy’e kazandırılabilirdi. Bu
konuda geçmişteki idarelerin çok büyük hataları
var. Sahamız şu anda mahkemelik. Birileri tarafından birilerine peşkeş çekilmiş durumda. Bunun
satışı yapıldı. 28 katlı rezidans yapılması
düşünülüyordu. Anakent’ten geri döndü. Karşımızda bir hükümet var ve ileride ne olur, onun garantisini veremiyoruz. Kulüp binasının bir kısmı yol
planı üzerinde, bir tarafı şahsa ait yerde. Ama biz
orada varken o şahısların hiçbiri yoktu. Orasını biz
tırnaklarımızla yaptık. Bir çok nesil geldi geçti
oradan, Türkiye’nin genelinde bu var. Eskiden
mahalle aralarında toprak sahalar vardı, çoğu
otopark oldu.” diye konuştu.
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erze’e de
Bakırköy’deki amatör spor kulüplerine yapmış
olduğu katkılardan dolayı teşekkür eden Mamati,
“Şu anda Osmaniye Atatürk Spor ve Yaşam
Köyü’nde idmanlarımızı yapıyoruz. Bu tesis
hakikaten İstanbul’da bir numara. Bütün amatör
spor kulüplerimiz hiçbir bedel ödemeden bu
tesisten yararlanıyor. Ayrıca malzeme ve otobüs
sorunumuz yok. Hepsi belediye tarafından
karşılanıyor. Bu konuda gösterdiği hassasiyetten
dolayı Bakırköy Belediye Başkanımız Ateş Ünal
Erzen’e tüm amatör spor kulüpleri adına sizin
aracılığınızla teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini
tamamladı.
Yücespor Genel Kaptanı Ender Doğru da, futbol
oynamak isteyen, kendisinde kabiliyet olduğuna
inanan bütün gençleri Yücespor Kulübü’ne davet
ederek, gençlerin sadece kulübe gelip
başvurmalarının yeterli olduğunu söyledi.
24
YÜCE SPOR KULÜBÜ
Renkleri: Mavi-Beyaz
Branşlar: Futbol, Basketbol
İrtibat Tel: 542-59-44 / 570-59-13
BAKIRKÖY KARTALTEPE SPOR
KULÜBÜ
Renkleri: Sarı-Kırmızı
Branşlar: Futbol, Basketbol
İrtibat Tel: 572-84-04
İNCİRLİ SPOR KULÜBÜ
Renkleri: Yeşil-Kırmızı
Branşlar: Futbol
İrtibat Tel: 666-34-28
ATAKÖY ÇOBANÇEŞME SPOR
KULÜBÜ
Renkleri: Sarı-Lacivert
Branşlar: Futbol
İrtibat Tel: 560-94-24
EMLAKBANK SPOR KULÜBÜ
Renkleri: Mavi-Beyaz
Branşlar: Futbol, Basketbo, Voleybol, Tenis
BAKIRKÖY’DEKİ
SÜMER SPOR KULÜBÜ
Renkleri: Mavi-Beyaz
Branşlar: Futbol
İrtibat Tel: 571-11-22
AMATÖR SPOR
KULÜPLERİ
ŞENLİKKÖY SPOR KULÜBÜ
BAKIRKÖY ZARA SPOR KULÜBÜ
Renkleri: Kırmızı-Beyaz
Branlar: Futbol
İrtibat Tel: 571-28-78
Renkleri: Yeşil-Kırmızı-Siyah
Branşlar: Futbol
İrtibat Tel: 592-12-41
YEŞİLKÖY SPOR KÜLÜBÜ
BAKIRKÖY SPOR KULÜBÜ
Renkleri: Yeşil-Siyah
Branşlar: Futbol, Basketbol, Voleybol, Tenis,
Yüzme.
İrtibat Tel: 663-34-21
OLİMPİYAT SPOR KULÜBÜ
Renkleri: Sarı-Siyah
Branşlar: Futbol
İrtibat Tel: 564-02-02
Renkleri: Yeşil-Sarı
Branşlar: Futbol
İrtibat Tel: 574-07-93
BAKIRKÖY GENÇLİK SPOR KULÜBÜ
Renkleri: Kırmızı-Beyaz
Branşlir: Futbol, Bayan Futbol
BAKIRKÖY
RUGBY SPOR KULÜBÜ
OSMANİYE İSTİKLAL SPOR KULÜBÜ
Renkleri: Sarı-Yeşil
Branşlar: Futbol
İrtibat Tel: 583-79-09
Renkleri: Yeşil-Siyah-Beyaz
Branşlar: Rugby
İrtibat Tel: 543-43-77
KAPALI YÜZME HAVUZUNU YIKTILAR
Ataköy Olimpiyat Evi yanında bulunan Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğü’ne ait kapalı yüzme havuzu “Deprem riski”
gerekçe gösterilerek yıktırıldı. Yerine 5 bin kişilik Atletizm
Spor Salonu yapılacak. 2007 yılının Nisan ayında deprem
riski nedeniyle kapatılan Avni Akyol Kapalı Yüzme
Havuzu ile ilgili dönemin Bakırköy Gençlik ve Spor İlçe
Müdürü İsmail Hakkı Hacıahmetoğlu, Gençlik Spor İl
Müdürlüğü tarafından alınan karar üzerine havuzun
yıkılarak yerine modern bir havuz yapılacağını söylemişti.
İstanbul Teknik Üniversitesi’nin depremde risk teşkil ettiğine dair
raporu üzerine 15 yıldır faaliyetini sürdüren havuzun 2007
yılının Nisan ayında kapatılmasından bu yana yüzme ile ilgili
çalışmalar Ataköy Açık Olimpik Yüzme Havuzu’nda
sürdürülüyordu.
Bakırköy Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Tesisler Daire
Başkanı İsmail Nuhoğlu’da İTÜ tarafından hazırlanan
raporun Yatırımlar Daire Başkanlığı’na göjnderildiğini
söylemiş, raporun Yatırımlar Daire Başkanlığı tarafından
incelenmesinn ardından kendilerine gönderileceğini
belirterek, onay çıkması durumunda mevcut tesisin
yıkılarak yerine modern bir yüzme havuzu inşa edileceğini
söylemişti. Ancak yıkılan binanın yerine Atletizm Spor
Salonu yapılıyor. Oysa ki, bu kompleksin içinde olimpik
bir kapalı yüzme havuzu bulunan salona ihtiyaç olduğu
ifade ediliyor.
SEMT ÇAMAŞIRHANESİ’NDE
HİZMET İKİ KATINA ÇIKTI
Bakırköy Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Bakırköy Belediyesi Semt Çamaşırhanesi’nin kapasitesi açıldığı 2004 yılına göre iki kat arttı.
Bakırköy Belediyesi Osmaniye Halk Pazarı içinde bulunan semt çamaşırhanesinde her gün ortalama 300 kg çamaşır yıkandığını
açıklayan Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen,” Türkiye’de ilk kez olmak üzere 2004 yılında hizmete açtığımız Bakırköy
Belediyesi Semt Çamaşırhanesi’nde yurttaşlarımızın daha fazla ilgi göstermesiyle kapasitemiz iki katına çıktı. 10 kg yıkama kapasiteli 4 makinemizde her gün 08.30-17.00 saatleri arasında yaklaşık 300 kg çamaşır yıkanıyor. BAKKART’lı her vatandaşımız
nevresim, tül perde ve her türlü çamaşırını yıkatabilmektedir. Yoğunluk durumuna göre çamaşırları aynı gün veya bir gün sonra teslim ediyoruz. Semt Çamaşırhanemize genellikle Osmaniye ve Kartaltepe Mahallelerinden yurttaşlarımız çamaşırlarını getiriyor.
Poşetler halinde görevlilerimize teslim edilen çamaşırlar yıkanıp kurutulduktan sonra poşetler halinde sahibine geri veriliyor.
Genelde çamaşır makinesi olmayan ya da makinesi bozulan vatandaşlarımız ile öğrenciler buraya ilgi gösteriyor. Çamaşırhane
tamamen ücretsiz hizmet veriyor. 570 98 14 numaralı telefondan da isteyenler bilgi alabilir.”dedi.
25
Sevgili öğrenciler, Saygıdeğer
anne ve babalar,
Eğitime gönül
verip bu uğurda
emek harcamış çok
değerli meslektaşlarım, her şeyden
önce eğitim için bir
çaba içinde
olduğunuz için hepinize saygı duyuyor
ve sizleri en kalbi
duygularımla selamlıyorum. Bundan
sonra bana ayrılan
bu köşeden sizlere
sesleneceğim ve daha
çok matematik
eğitim ve öğretimi
(matematik derken
matematik ve geometriyi birlikte kastediyorum, çünkü geometri matematiğin özel bir
durumudur, genellikle şekil bilimidir,
matematikten ayrı düşünülemez) hakkındaki bilgi ve tecrübelerimi sizlerle paylaşmaya
çalışacağım.
Bu ilk yazımda matematik eğitimine
geçmeden önce genel olarak eğitim
konusuna değinmek istiyorum. Eğitim ve
öğretim konusunda hepimizin bilgisi vardır.
Eğitim, genellikle hayat boyu devam eden
bir süreçtir.
Her şeyin bir sonu olduğu gibi bir de
başlangıcı vardır. Eğitim ve öğretim öğrenciye saygı ile başlar. Öğrencisine saygısı
olmayan bir kişinin öğrencisine faydalı
olması düşünülemez. Bir öğretmende,
eğitimcide saygı ve fayda kavramları
olmalıdır. Eğitimin başlaması için öğrenciye
saygı ilk şarttır; fakat yeterli şart değildir,
başka koşulların da sağlanması gerekmektedir. Bunların başında fiziksel ve zihinsel
koşullar gelmektedir. Fiziksel koşullar
derken eğitim verecek kişi ile eğitim alacak
kişinin bir arada bulunacağı ve karşılıklı
etkileşimin rahatlıkla sağlanabileceği temiz,
nezih bir ortam; eğitim ve öğretim için kullanılacak malzemelerin kullanışlı, ulaşılabilir, öğrenci seviyesine uygun; duyu organlarının sağlıklı olması (kulak, göz, el …)
akla ilk gelenlerdir. Zihinsel unsurlar ise
daha çok öğretilecek bilgi ve bu bilginin
algılanması ya da öğretici tarafından
aktarılması ile ilgili genellikle psikolojik
durumlardır. Bütün bu unsurlar hazır
olduğunda öğrenciye eğitim ve öğretim verilmeye başlanabilir.
Benim uzmanlık alanım matematik
eğitim ve öğretimi olduğu için sizlerle daha
çok matematik eğitimi konusundaki bilgi ve
tecrübelerimi paylaşmaya çalışacağım.
Hatasız kişi yoktur, olumlu ya da olumsuz
eleştirilerinizi bana ulaştırırsanız hem kendi
adıma hem de öğrencilerim adına size
müteşekkir olacağımı belirtmek isterim.
Bildiğiniz gibi ülkemiz eğitim sisteminde matematik dersi çok büyük önem arz
etmektedir. Hem ilköğretimde hem de
ortaöğretimde matematik dersi hemen
hemen başarının en önemli unsuru durumundadır. Gerek liselere giriş sınavında
(SBS) gerekse lisede sayısal, sözel, eşit ağırlık ya da yabancı dil bölümlerini okuyan
öğrenciler için üniversiteye giriş sınavında
matematik dersi daima sonucu belirlemede
en etkin ders olmuştur ve öyle gözüküyor ki
bundan sonra da olmaya devam edecektir.
Çünkü çok sayıda kişinin katıldığı bu ulusal
sınavlar bir sıralama sınavıdır. Öğrenciler
başarı sıralarına göre kurumlara ya da
bölümlere yerleştirilirler. Matematiği önemli
ders haline getiren durum ise bu sınavlarda
sıralamada en belirleyici ders olmasıdır.
Bu sıralamadaki
dolayısı ile eğitim ve
öğretim hayatımızdaki
önemi dışında matematik bilmemizin hayatımızda çok daha
büyük önemi ve etkileri vardır.
Peki, matematiğin
hayatımızı bu kadar
etkileyen yönü nedir?
Matematikte her sorunun ya da problemin
daima bir tane doğru
sonucu vardır ve bu
doğru sonuca ulaşmak
için genellikle birden
fazla yol vardır. Analitik zekâsı ve matematik bilgisi yeterli olan bir kişi bu yollar
arasından en kısa çözüm yolunu kullanarak
bu problemi doğru olarak en kısa sürede
çözebilir.
Ö mer KAHRAMAN
MERHABA
Matematik bilgisi sağlam olan bir öğrenci
ya da kişi bu örnekte olduğu gibi hayatta
karşısına çıkan problemleri en kısa yoldan,
doğru olarak çözerek doğru kararları vermekte ve tam zamanında gerekli adımları
atıp başarılı bir hayat sürdürebilmektedir.
Matematiği iyi olan kişilerin genellikle hayatta başarılı olmalarının sebebi de budur.
Öyle ise, çocuklarımıza nasıl bir eğitim
verelim de, hem matematik öğrenimlerinde
başarılı olsunlar, hem de eğitim ve iş hayatlarında karşılarına çıkan engelleri çabucak aşıp başarılı bir şekilde yaşamlarını
sürdürebilsinler? Ya da en azından her
anne babanın isteği olan kendi ayakları
üzerinde durabilecek seviyeye gelsinler.
Sevgili okurlarım, öğrencilerimizin
“matematik eğitiminde” çok kritik dönemler
ve zamanlar vardır. Bu dönemleri ve bu
dönemlerde neler yapılması gerektiğini çok
iyi bilmeli ve davranışlarımızı buna göre
ayarlamalıyız. Bu, çocuklarımızın eğitim
hayatı açısından önemli bir husustur. Çok
dikkatli olmalıyız, yeri geldikçe kritik bir
ameliyat yapan bir cerrah gibi tüm dikkatimizi bu noktalara verip gençliği, yani
çocuklarımızı topluma matematik bilgisi
sağlam ve dolayısıyla analitik zekâsı yüksek
insanlar olarak kazandırmalıyız. Bu, bizim
vatanımıza, milletimize ve tüm insanlığa
karşı bir görevimizdir. Bu dönemleri ve bu
dönemlerde neler yapılması gerektiğini
bilelim ki ileriki yılarda çocuklarımızın
eğitim hayatı çok verimsiz bir şekilde
geçmesin. Her zaman söylerim: “Bir kişi
eğitim hayatında ne kadar çalışkan ve
başarılı ise ileriki sosyal ve iş yaşamında da
o derece başarılı ve mutlu olur.” Benim bu
yazıları hazırlamaktaki esas maksadım bu
konulardaki bilgi ve tecrübelerimi aileler ve
öğrenciler ile paylaşıp çocuklarımızın eğitimi konusunda faydalı olabilmektir. Gelecek
yazımdan itibaren bu kritik dönemler ya da
eğitimin sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için en kısa zamanda çözülmesi
gereken sorunlarla ilgili (örneğin özgüven
eksikliği, derse yoğunlaşamamak, matematikteki temel bilgi eksikliği ...) tespitlerimi
çözüm önerilerimi sizlerle paylaşmaya
çalışacağım. İlk yazımı sonlandırırken biraz
gecikmeli de olsa 2010–2011 Eğitim ve
Öğretim yılının tüm öğrencilerimiz ve
ailelerimiz açısından verimli bir şekilde
geçmesini temenni eder, hepinize sağlıklı
ve mutlu günler dilerim.
AVRUPA YAKASI
ADALET SARAYI
BİTİYOR
5 bin kişinin çalışacağı, her gün 70
bin ziyaretçinin geleceği yeni Adliye
Sarayı açıldığında trafik tamamen
kilitlenecek.
Varyap’ın Çağlayan’da inşaettiği Avrupa Yakası Adalet
Sarayı’nda sona yaklaşılıyor. Betonarme işlerin yüzde
100 bitirildiği Avrupa Yakası Adalet Sarayı’nda, ince
işlerin de %85’i tamamlandı. En son inşaat teknolojilerinin kullanıldığı Avrupa Yakası Adalet Sarayı, 343
bin metrekarelik kapalı alanıyla Avrupa’nın en büyük
adliye sarayı olacak. Modern mimari ile Türk mimarisini birleştiren tasarımıyla Avrupa Yakası Adalet Sarayı,
dışarıdan bakıldığında modern ve teknolojik bir bina
olarak gözükürken, içinde bahçeler ve avlular gibi
klasik Türk mimarisini simgeleyen öğeleri ile öne çıkıyor.
Sarayda birbirine bağlı 20 blokta 326 duruşma salonu,
1500 hakim ve savcı ofisi, 93 asansör, 4 konferans
salonu, kafeteryalar, yemek salonları, PTT ve banka
şubeleri yer alacak. Bloklar, 7 katı bodrum olmak
üzere toplam 16 kattan oluşuyor.
İnşaatı tamamlandığında 5 bin kişinin çalışacağı
binanın, günlük ziyaretçi sayısı ise 70 bin kişi civarında
olacak. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kavşak
düzenleme, metro ve yollarla ilgili yeni düzenleme
projelerinin tamamlanmak üzere olduğu Adalet
Sarayı’nın bahçesinde metro girişi de bulunacak. Proje
yıl sonunda tamamlanarak Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’na teslim edilecek.
YAÞAMIN
ÝÇÝNDEN
Fikret TORAMAN
Yazarımız Fikret Toraman rahatsızlığı nedeniyle
yazısını gönderememiştir
TEKNOLOJÝ DÜNYA SI
GÖKHAN ATAMER
[email protected]
LIMEWIRE KAPATILDI
Uzun süredir açılan davalarla boğuşan P2P paylaşım yazılımı LimeWire RIAA tarafından açılan
dava ile baş edemeyeceğine karar verince servisi
durduruyor. Şirketten yapılan açıklamada programın internet sitesinden kaldırılacağı ve filtreleme sisteminin geliştirileceği açıklanırken, mevcut kullanıcıların durumuna ise değinilmedi. Bir ay
içinde yasal bir müzik paylaşım servisinin yayına
gireceğini açıklayan LimeWire, yazılımı siteden
kaldırsa da davadan kurtulamayacak. Zira açılan
davada LimeWire'ın bile bile korsan içeriğin paylaşılmasına zemin hazırladığı ileri sürülüyor.
ŞOK İDDİA: APPLE SONY’İ SATIN ALACAK
En az Microsoft-Yahoo yakınlaşması kadar büyük
etki uyandıracak bir satın alma haberi küresel IT
gündemine bomba gibi düştü. Amerikan haftalık
ekonomi dergisi Barrons'un blog sayfasında yer
alan iddiaya göre kasasında 51 milyar dolar nakit
bulunan Apple, Sony'yi satın alma konusunda
değerlendirme yapıyor. Sony'nin Japon borsasındaki hisselerinin fiyatını yüzde 3 yükselten iddia ile
ilgili açıklama yapan iddia sahibi Eric Savitz ise
daha sonra iddiasının bir spekülasyon olduğunu
dile getirdi. Apple'ın faaliyet alanlarını aşırı derecede dallanıp budaklandıracak ve Japon hükümetini, ülkenin en önemli markalarından birini kaybetme riskine karşı alarma geçirecek olası bir satın
alma analistler tarafından da mantıklı bulunmuyor.
Şimdiye kadar astronomik satın almalar gerçekleştirmeyen Apple'ın bir çılgınlık yapıp yapmayacağı
merakla bekleniyor.
SKYPE 5.0 YAYIMLANDI
Skype, Windows için tasarlanmış olan yeni
sürümünü duyurdu. Yeni Skype, insanları bir araya
getirmek konusunda birçok yeniliği beraberinde
getiriyor. Facebook ile bütünleşmesi sayesinde
Skype daha da sosyal bir hale geliyor. Skype kullanıcıları ilk defa olarak Facebook Haber Kaynağı’ndaki gelişmelerden her an haberdar olabilecek, durum güncellemeleri yapabilecek ve
arkadaşlarının gönderilerine doğrudan Skype
üzerinden yorum yaparak veya onları beğenerek
etkileşime geçebilecekler. Ayrıca, Skype bünyesindeki Facebook Telefon Defteri sayesinde kullanıcılar
sadece birkaç tıkla Facebook’taki arkadaşlarını
mobil veya sabit hatları üzerinden arayabilecek,
onlara
SMS
atabilecekler.
Facebook’taki
arkadaşları aynı zamanda Skype listesine ekli kişiler arasında bulunan kullanıcılar Skype’tan Skype’a
ücretsiz aramalar da yapabilecek. 2010’un ilk
yarısında Skype’tan Skype’a aramaların yaklaşık
olarak %40’ını görüntülü aramalar oluşturdu. Yeni
ATAKÖY
Skype’ı indiren kullanıcılar çoklu görüntülü arama
fonksiyonunu beta sürümünde ücretsiz olarak
deneyimleme, yani ikiden daha fazla kullanıcıyla
aynı anda görüntülü olarak görüşme şansına sahip
olacaklar. Skype’ın sunduğu dinamik görüntü özelliği sayesinde görüntünün odağı otomatik olarak
arama esnasında konuşan kullanıcıya kayarak, kullanıcıların görüşmeyi takip etmesini kolaylaştıracak.
Uzun süredir beklenen çoklu görüntülü görüşme
özelliği insanlara gerek aileleri, gerek arkadaşları,
gerekse iş arkadaşlarıyla bir arada olamadıklarında daha çok iletişime geçebilme imkanı sunacak.
Kullanıcılar Skype’tan Skype’a ücretsiz veya herhangi bir telefona çok düşük ücretler karşılığında
görüşmeler yaparak günde ortalama 520 milyon
dakika konuştular. Yeni sürümüyle birlikte arayüzü
sadeleşen Skype, artık daha kolay ve etkili bir
iletişim deneyimi sunuyor. Yeni arayüz, sesli veya
görüntülü bir arama başlatıldığında kullanıcıların
dikkatinin dağılması ihtimalini düşürüyor. Bunun
yanı sıra fotoğraflar, simgeler ve ruh hali mesajları
sayesinde iletişim listesindeki kişilerin, gerçekzamanlı arama sayesinde ise listeye eklenebilecek
yeni kişilerin bulunması daha hızlı gerçekleştirilebiliyor. Yüksek arama kalitesine odaklanan yeni
Skype, otomatik bir arama kurtarma özelliği de
sunuyor. Bu özellik sayesinde kullanıcılar internet
bağlantılarında oluşan bir aksaklık sebebiyle
kesilen aramalara hızlı bir şekilde devam edebilecekler. Ayrıca, bir arama kalitesi göstergesi de sesli
ve görüntülü aramalar esnasında kullanıcılara
rehberlik ederek, sorunları gidermek ve Skype
deneyiminin kalitesini yükseltmek konusunda
yardımcı olacak. Bir diğer yeni özellik olan Skype
Home ise listenizdeki kişilerin ruh hallerinin bir
akışını sağlıyor ve Skype deneyiminizin merkezi
görevini görüyor. Ayrıca görüntülü bir aramanın
nasıl yapılacağı veya Skype kredilerinin nasıl satın
alınabileceğini
gösteren
yardımcı
içerikler
sayesinde Skype’tan tam anlamda faydalanabilmeyi
kolaylaştırıyor.
Yeni
Skype’ı
www.skype.com adresinden indirebilirsiniz.
RUSYA KENDİ LINUX’Ü İÇİN ÇALIŞMAYA BAŞLADI
Rusya kendi Linux işletim sistemini geliştirmek için
ilk ciddi adımını attı ve yaklaşık 5 milyon dolarlık bir
bütçe ile yola çıktı. Özellikle resmi kurumlarda Windows’un yerine kullanılması düşünülen Linux'un
geliştirme aşamasının zor geçeceğini belirten bir
Rus yetkili açıklamasında şu ilginç ifadeyi kullandı:
"Evet kendi Linux'umuzu oluşturmaya başlamamız
aslında bir risk. Ama sonunda Windows'tan kurtulacağız".
GOOGLE VOICE SEARCH ŞİMDİ TÜRKÇE
Kullanıcılara aramak istedikleri kelimeleri söyleyerek internette arama imkanı tanıyan Google Voice
Search artık Türkiye’de Türkçe olarak kullanılabilecek. Google Voice Search Android işletim sistemini
kullanan telefonlar ve iPhone tarafından destekleniyor. Google’ın telaffuz edilen kelimeleri metin
haline çeviren konuşma tanıma teknolojisinden faydalanan Voice Search, aranması istenen kelimeler
elle girilmişçesine Google’da arama yapma imkanı
sağlıyor. Sesli arama özelliğinin Android temeli
cihazlara tamamıyla entegre edilmiş olması ise arka
arkaya sesli aramalar yapmayı son derece kolay ve
hızlı bir hale getiriyor. Konuşmanın bir telefonla
etkileşime geçmenin en rahat yolu ve yazmaktan
daha hızlı bir yöntem olduğundan yola çıkarak hayata geçirilen Voice Search, öncelikle İngilizce, Çin
Mandarini ve Japonca daha sonra ise Korece, Taiwan Mandarini, Fransızca, Almanca, İtalyanca,
Çekçe, Lehçe, İspanyolca ve Türkçe için geliştirildi.
Yeni dil ve lehçeleri hizmetlerine dahil etmeye her
zaman özen gösteren Google, Voice Search’ü uzun
vadede tüm dillerde sunmayı hedefliyor. Voice
ÝMTÝYAZ
GENEL
Taner SAHÝBÝ,
KÜÇÜKTEPE
Hukuk Danýþmaný: Av.
YÖNETMEN
VE SORUMLU YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜ
Ofset Baský ; ÜNÝFORM
Özcan
Renk Ayýrým; FÝLMEVÝ
ATAMER
AYLIK BÖLGE
GAZETESÝ
Ýdare
Yeri: Ýncirli Caddesi YeþiladaHaber
Sokak No:2/1
Koordinatörü
Ferhat Apt. Kat: 1 D:4 Bakýrköy / Ýstanbul
Aylýk Süreli yayýn
Gökhan ATAMER
Tel: (0-212) 543 86 64-543 86 65-543 86 47 Fax: 543 86 16
YIL: 18 Sayý:198
KASIM 2010
Haber Merkezi
Ataköy Gazetesi, Yurtgün Ýç ve Dýþ Ticaret A.Þ.
tarafýndan yayýnlanmaktadýr.
[email protected]
Yavuz ARPACIK
Köþe yazýlarýndaki sorumluluk,
yazarlarýnaBASIN
aittir
GAZETEMÝZ
AHLAK YASASINA
UYMAYI TAAHHÜT ETMÝÞTÝR
Search geliştirilirken oldukça titiz ve ayrıntılı bir
çalışma gerçekleştiriliyor:
her ülkede anadil
konuşur
insanlarla çalışarak haftalar boyunca
telaffuz örnekleri toplanıyor ve hizmetin çalışmasını
sağlayan modeller oluşturuluyor. Popüler arama
terimleri restoranlar, kalabalık caddeler, araba içi
gibi farklı akustik özellikler gösteren mekanlarda
kaydedilerek, her bir dil için bir milyonu aşkın
kelime barındıran kelime hazneleri oluşturuluyor.
Hizmetin gücü farklı telaffuzların ve çevre
koşullarının dahil edilmesinden geliyor. Google
Voice Search’ü kullanmaya nasıl başlayacağınız
telefonunuzun modeline bağlI. Android 2.1 veya
üzeri bir sürümle çalışan bir telefonunuz varsa ve
Hızlı Arama Kutusu cihazınıza yüklüyse, tek yapmanız gereken mikrofon simgesine dokunarak bir
sesli arama başlatmaktır. Cihazlarına Google
Mobile App yüklü iPhone kullanıcıları ise uygulamanın ayar panelinden yeni dilleri seçerek sesli
arama özelliğini etkinleştirebilirler. Cihazınız
Android 2.1 temelliyse, Voice Search uygulamasını
yüklediyseniz ve “Dil ve Klavye” seçeneklerinde
uyumlu dillerden birini seçtiyseniz, uygulama –
bugün ilerleyen saatlerde başlamak üzere – sesinizden tanıdığı sonuçları sunmaya başlayacaktır.
IP4 ADRESLERİ 2011'İN BAŞINDA BİTECEK
Küresel internet numaralandırması ile ilgili en üst
düzey kuruluş olan NRO IP4 adreslerinin
önümüzdeki yılın başlarında biteceğini bildirdi. IP6
sistemine geçiş için servis sağlayıcıları ve kurumları
uyaran NRO, Asya Pasifik bölgesinin internet alan
adı sağlayıcısı APNIC'e tahsis edilen yeni IP4 adreslerinden sonra elde kalan IP4 adresi sayısınn 192
milyona indiğini de açıkladı. Konuyla ilgili açıklama
yapan NRO Başkanı Axel Pawlik, kurumlara, şirketlere ve servis sağlayıcılara çağrı yaparak IP6 sistemine geçmek için çok az zamanları kaldığını
belirterek, muhataplarını en hızlı biçimde adım
atmaya çağırdı. 80'lerin başında kurulan IP4 sistemi
ile ilgili ilk endişeler 90'ların başında ortaya çıkmış,
95'ten sonra internetin yaygınlaşmaya başlaması ile
birlikte bu endişeler ciddi bir biçimde dillendirilmeye başlamıştı. Bu kaygıları dikkate alan Internet
Engineering Task Force ise 1995 yılında IP6 sistemini geliştirmişti.
CLOUD COMPUTING’DE DEV İŞBİRLİĞİ
Cisco, EMC ve VMware tarafından bulut bilişim
alanında kurulan işbirliğinin Orange Business Services’ın da katılımıyla Flexible 4 Business adını
aldığı ve bu işbirliğiyle kurumlara uçtan uca bulut
bilişim çözümleri sunulacağı duyuruldu. İşbirliği
kapsamında sunulacak hizmetlerle kurumların
bulut bilişime geçerek altyapılarını daha esnek hale
getirmeleri, maliyetleri düşürmeleri ve iş performanslarını optimize etmeleri sağlanacak. Orange
Business Services, servis sağlayıcılığı üstlenen taraf
olarak iş ortaklarının teknolojilerini dört tip “kullandığın kadar öde” bulut hizmetiyle sunacak. Flexible 4 Business bulut hizmetleri portföyü başlangıçta özel bulut ve yedekleme hizmetlerini içeren
“servis olarak altyapı” (Infrastructure-as-a-service /
IaaS) ve güvenlik ile tümleşik iletişim hizmetlerini
içeren “servis olarak yazılım” (Software-as-aservice
/ SaaS) kategorilerinde sunulacak. Flexible 4 Business işbirliğince desteklenen Orange Business Services bulut portföyü üzerinden kurumlar, kendi
bulut bilişim altyapılarını kurma gereği duymadan
servis olarak bilgi teknolojilerinin avantajlarından
faydalanabilir. Tek bir servis sağlayıcı olması
sayesinde müşteriler, yüksek güvenlikli bulut
hizmetlerini kurarken sistem yönetimini de yalınlaştırabiliyor. Orange Business Services’ın sunduğu
uçtan uca bulut hizmetleri, Flexible 4 Business işbirliği kapsamındaki önceden entegre edilmiş ve
denenmiş en iyi teknolojileri bir araya getiriyor.
Hukuk Danýþmaný: Av. Taner KÜÇÜKTEPE
Ofset Baský : ÜNÝFORM
Renk Ayýrým : FÝLMEVÝ
Ýdare Yeri: Ýncirli Caddesi Yeþilada Sokak No:2/1
Ferhat Apt. Kat: 1 D:4 Bakýrköy / Ýstanbul
Tel: (0-212) 543 86 64-543 86 65-543 86 47 Fax: 543 86 16
Ataköy Gazetesi, Yurtgün Ýç ve Dýþ Ticaret A.Þ.
tarafýndan yayýnlanmaktadýr.
Gazetemizde yayýnlanan yazý ve fotoðraflar kaynak
gösterilmeden kullanýlamaz
27
“BİLİŞİMCİ MARTILAR” 7. ULUSLARARASI PROJELERİ ÖDÜL TÖRENİ
Bilişimci Martılar, 2001 yılından bu yana öğrencilerin sorgulayan, çözüm üreten, ekip ruhunu
anlayan, empati kurmalarını sağlamayı hedefleyen imece yöntemi ile eğitim yapıyorlar. İlk
olarak özel okullar sonra devlet okulları ve sonra
da sivil toplum kuruluşlarının katılımı ile üç yıl
boyunca farklı öğrencilerle farklı temalar
üzerinde çalışıldı.
“Nitelikli İnsan Yetiştirmek için Sanat Gerekli!”
sloganıyla yola çıkan 2010 “Bilişimci Martı”
Projelerinin ödül töreni Enka Okulları, İbrahim
Betil Oditoryumu’nda yapıldı.
Sarıyer Kent Konseyi ve Sarıyer Belediyesi’nin
işbirliğiyle yapılan törene; Yeni Delhi, TekirdağVelimeşe, Ağrı-Diyadin, Hatay, Burdur, Muğla,
İzmir ve İstanbul’danekipler katıldı.
Aralarında Hindistan’dan üç, Türkiye Omurilik
Felçlileri Derneği’nden de bir İmece Halkası’nın
yer aldığı 2010 Bilişimci Martıları’nda bu yıl farklı
illerden toplam 20 halka ve 200 öğrenci görev
aldı. Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği de bir
projenin liderliğini yapıp, özel ve devlet okullarını
da işin içine katarak fark yaratmayı başardı ve
"Yoksa Engel‘siz’ Misiniz?" diyen Empati ekibi; En
İyi İmece Ekibi, En Başarılı Engelli Projesi'nin
sahibi oldu.
CEBIT 2010’DA BAKIRKÖY BELEDİYESİ STANDINA BÜYÜK İLGİ
TÜYAP Kongre ve Fuar Merkezi’nde açılan
CeBIT 2010 Bilişim Eurasia Fuarı’nda 6.
salonda bulunan Bakırköy Belediyesi standı
büyük ilgi gördü.
Bakırköy Belediyesi olarak teknoliye ve bilişime çok önem verdiklerini belirten Bakırköy
Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen,”2004
yılında göreve geldiğimizde Bakırköy
Belediyesi’nin arşivi bile düzenli değildi.
Bugün itibarıyla 2 milyona yakın belgenin
belediyemizde dijital olarak arşivi var.
Bakırköy Belediyesi olarak belediyelerin akıllı
kent sistemleri oluşturmasında ilk örnekleri
verdik.”dedi.
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen
fuar sırasında katılımcılara çeşitli konularda
Bakırköy Belediyesi’nin uygulamaları hakkında bilgi verdiklerini de belirterek, ”Fuarda
standımızı ziyarete gelenlere belediyemizin eRehber, t-Belediye, kent rehberi, e-Belediye,
laboratuar bilgi sistemi, sms bilgilendirme,
kiosk,mobil vezne, e-İmza, kan bilgi bankası,
afet karar destek sistemi, çözüm masası,
Bakkart,Genç Bakkart, hasta kayıt kabul, eDevlet, hayvan takip sistemi, on-line tahsilat
hizmetleri hakkında bilgi veriyoruz. Bu uygulamaları diğer belediyelerimizin de örnek
almasını diliyorum” şeklinde konuştu.
29
DÜNYA LİONS HİZMET GÜNÜ BAKIRKÖY’DE KUTLANDI
“8 Ekim
Dünya Lions Hizmet Günü” Uluslararası Lions MD 118 Çoğul Yönetim
Çevresi tarafından düzenlenen etkinlikle Bakırköy’de kutlandı.
Corousel Alışveriş Merkezi ön girişinde
gerçekleştirilen etkinliklere, 118-E Federasyon Başkanı Gökhan Berker ve
İstanbul’daki lions kulüplerinin yöneticileri katıldı.
Halka açık olarak gerçekliştirilen etkinlikler çerçevesinde Engelliler Okulu
Konseri, Görme Engelliler Standı,
Gençler Arası Değişim, LİDAM Standı,
Çocuklara Resim Yaptırma Standı, Lions Quest Standı,
21.Y.Y. Eğitim Kültür Vakfı Standı, Trafik Bilinci Standı,
Tema ve Çevre Standı, Hava Kirliliği Standı, Sigara ile
Mücadele Standı, Uyuşturucu Standı, Lions’un Tanıtımı
Standı, Kan bağışı Standı, Diabet veTansiyon Standı,
Organ Bağışı ve Türk Böbrek Vakfı Standı, Göz Nurunu
Koruma Vakfı Standı, Engelli Sporcular Standı, Omurilik
Felçlileri Derneği Standı, Silivri Engelliler Okulu Standı,
Kitap Toplama ve Dağıtım Standı, Hukuk Masası Standı,
Sigorta Danışma Standı, Kadın ve Aile Birliği Standı, Tülbek Standı, Sağlıklı Yaşam Standları faaliyetlerini gerçekleştirdi. 118-E Federasyon Başkanı Gökhan Berker, etkinlikte yaptığı konuşmada, tüm lionslar olarak halkı bilinçlendirmek ve halka hizmet etmekten dolayı mutluluk
duyduklarını belirtti.
( Yavuz ARPACIK )
“ B A K O P ’ L A B A K I R K Ö Y AV U C U M U Z U N İ Ç İ N D E ”
CeBIT 2010 Eurasia Bilişim Teknolojileri
Fuarı’nda Akıllı Kent Salonu’nda (Salon
5) bir konuşma yapan Bakırköy
Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen
BAKOP’la (Bakırköy Kentsel
Otomasyon Projesi) Bakırköy’deki
tüm hanelerin verilerini bildiklerini söyledi.
Bilişim Fuarı’nda standları da tek tek
gezen Bakırköy Belediye Başkanı
Ateş Ünal Erzen yaptığı konuşmada,”Yerel yönetim ile yurttaşlarımızın
iletişim kanallarını tam olarak
açmanın yanında, kent hakkında bütünlüklü,
analiz edilebilir,güncellenebilir bilgilere sahip olabilmek amacıyla BAKOP’u kurduk. BAKOP’la
Bakırköy avucumuzun içinde. Şöyle ki hangi
evde kaç kişi yaşıyor, yaşadığı binanın
deprem riski nedir biliyoruz. Hangi
bölgede kaç vatandaşımıza ne kadar
sağlık kurumu, ne
kadar yeşil alan, ne
kadar eğitim tesisi
düştüğünü bilip bu
bilgiyle projelerimizi
hazırlıyoruz. Hatta
hangi evde engelli
yaşıyor, bu sene
okula başlayacak çocuklarımızı, hangi evde yatalak
hasta var, yurttaşlarımızın
sürekli kullanılması gereken ilaçlarını, kan gruplarına varana kadar biliniyor. Bu proje kapsamında ayrıca afet ilk toplanma bölgeleri,
yardımların stoklanıp bilgi sistemine aktarılması,
acil müdahale sisteminden en kısa yol analizleri
ve kaynak yönetim sistemini olası bir afet sonrası için planladık.” dedi.
Belediye
Başkanı Ateş
Ünal Erzen kurdukları sistemle
ilgili olarak da
her belediyeye
yardımcı
olmaya hazır
olduklarını sözlerine ekledi.
31
1 5. yıl etkinlikleri devam ediyor
CAROU SEL YÖNE TİM İNDEN MAĞAZA YÖNET İCİLE Rİ NE PLAKET
Carousel Alışveriş ve Yaşam Merkezi, kuruluşunun 15. yılını çeşitli etkinliklerle kutluyor.
Etkinlikler çerçevesinde Carousel Sahne’de gerçekleştirilen organizasyonla, Carousel
Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nde 5. 10.
ve 15. yılını dolduran mağaza
yöneticilerine
plaket verildi
Mağaza yöneticilerine plaketleri
Baymer Yönetim Kurulu Başkanı
Yüksel Mermer ve Carousel
Genel Müdürü
Orhan Demir verdi.
Carousel Alışveriş ve Yaşam
Merkezi Yönetim Kurulu
Başkanı Yüksel Mermer etkinlikte yaptığı konuşmada,
Corousel olarak 15. yıllarını
kutlamanın haklı gururunu
yaşadıklarını söyledi.
Etkinlik toplu şekilde çekilen
hatıra fotoğrafı
ile son buldu.
( Yavuz ARPACIK )
İSTANBUL’UN KURTULUŞU BAKIRKÖY’DE KUTLANDI
İstanbul’un düşman işgalinden kurtuluşunun 87. yıldönümü
Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan törenle kutlandı.
Bakırköy Kaymakamı Yakup Vatan, Bakırköy Askerlik Şube
Başkanı ve Garnizon Komutanı Per.Alb.İhsan Bursalı,
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, mecliste grubu
bulunan siyasi partiler, mecliste grubu bulunmayan siyasi
partiler, kamu bankaları, sivil toplum örgütleri ve spor
kulüplerinin Atatürk Anıtı’na çelenk koymasıyla başlayan
tören 1 dakikalık saygı duruşu ve Hava Harp Okulu Bandosu eşliğinde okunan İstiklal Marşı’yla sona erdi.
Düşman kuvvetlerinin İstanbul’u işgal etmesi üzerine Ulu
Önder Mustafa Kemal Atatürk,”Geldikleri gibi giderler”
demiş ve 6 Ekim 1923 tarihinde düşman kuvvetleri İstanbul’u terk etmişti.
32
32. Kıtalararası Avrasya Maratonu
ADIM ADIM ÖZGÜRLÜĞE KOŞTULAR
Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği; 2005 yılından bu yana sürdürdüğü Akülü Tekerlekli Sandalye
Kampanyası ile 81 ilde 2616 ihtiyaç sahibini özgürlüklerine kavuşturmayı başardı. Bu kampanyada
verilen sandalyelerin 208 tanesi Adım Adım Oluşumu’nun destekleri ile sağlandı.
Proje kapsamında 5 omurilik felçlisi ve 30 kişilik gönüllü grup Avrasya Maratonu’nda engelli insanlar için koşarak, çevresindeki insanları daha duyarlı olmaları ve başkalarının ihtiyaçlarını paylaşmaları ve çeşitli destekler vermeleri için teşvik etti.
TOFD Başkanı Ramazan Baş, Adım Adım Oluşumu ile ilgili gerçekleştirdikleri projenin küçük bir
kartopu gibi ortaya çıktığını ve çığ gibi büyüdüğünü ifade ederek, “Şimdi yüzlerce kişi binlerce
engelli için koşuyor, koşarken de çevresindeki insanları daha duyarlı olmaları ve başkalarının
ihtiyaçlarını paylaşmaları için çeşitli destekler vermeye teşvik ediyorlar. Gerçekten çok büyük bir
proje..2005 yılında başlattığımız proje ile bugüne kadar 208 sandalye yüzbinlerce TL’lik destek ve
yüzlerce insana özgürce hareket etme imkanı sağladıkları için ben onlara yürekten teşekkür ediyorum” dedi.
Adım Adım Oluşumu kurucu üyesi Itır Erhart ise, yurt dışında buna benzer kampanyaları
gördüğünü ve bunu Türkiye’de yapmak istediğini belrterek, “6 kişilik bir grup olarak
başladık ve 3 sene içinde 700 kişiye yükseldik.Geçen sene yeni bir proje daha
geliştirdik. Ve omurilik felçlisi arkadaşlarımızla
birlikte koşmaya karar verdik. Antremanları
da omutrilik felçlileri arkadaşlarımızı iterek
yaptık. Böylece daha çok farkındalık yaratmış
olduk” diye konuştu..
Omurilik Felçlisi olan ve maratonlara katılan
Tuğrul Cankurt ve Güven Kaya’da,
Her engellinin istediği tek şeyin ayağa kalkıp adım atabilmek olduğunu ifade ederek, “Hayallerimizi
TOFD gerçekleştirdi. Adım Adım Oluşumu sayesinde de yürümeyi öğrendik. Hayata insanlara daha
yakın olduk.” dediler
Bakırköy Belediyesi Sosyal Sorumluluk Projesi kapsamında
engellilere yönelik faaliyetlerini sürdürüyor.
Bakırköy Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’nün organizasyonuyla 60’şar kişilik, 3 tam gün 4 dönem halinde toplam
240 kişinin katıldığı kamp gerçekleştirildi..
Bakırköy Belediyesi’nin bu yıl Fethiye’de engellilere yönelik kamp yaptığını belirten Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, ”Belediyemizin sosyal sorumluluk projesi kapsamında Fethiye’deki yaz kampının
ardından engelli kardeşlerimizi anneleriyle beraber Kültür ve Sosyal
İşler Müdürlüğümüzün organizasyonuyla bu kez de İzmir Dikili’ye termal kampa götürdük. 60’ar kişilik ,3 tam gün, 4 dönem halinde
toplam 240 kişinin katıldığıı kamp gerçekleştirdik. Ulaşımları dahil
tam gün yemeklerini de karşıladık. Engelli kardeşlerimizin yağmur
altında sıcak havuz’da yüzmelerinin mutluluğunu gözlerinden okuyabiliyorum. Engelli asansörü, engelsiz park, engelli aracı, işitme
engellilere üniversite hazırlık eğitimi, engelli havuzu, engelli spor
salonu gibi engellilere yönelik yaptığımız çalışmalara bundan sonra
yenilerini ilave edeceğiz.” dedi.
ENGELLİLERE TERMAL KAMP
“ İŞİTME ENGELLİLERE ÜCRETSİZ ÜNİVERSİTE HAZIRLIK EĞİTİMİ ”
Bakırköy Belediyesi tarafından hizmete açılan BAKGEM (Bakırköy Gençlik Eğitim Merkezi)’de Türkiye’de ilk kez olmak üzere işitme engellilere
ücretsiz üniversiteye hazırlık eğitimi veriliyor.
Eğitimde fırsat eşitliği yaratmak için BAKGEM’i kurduklarını belirten
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen,”Geçtiğimiz yıl hizmete
açtığımız BAKGEM’den maddi imkansızlıklardan dolayı dershaneye
gitme olanağı bulamayan gençlerimiz yararlanıyor.Birinci yıl 110 olan
kapasiteyi yeni yerimize taşınarak 450’ye çıkardık. Şu an 450 gencimiz
ücretsiz olarak üniversite hazırlık eğitimi almaktadır. Bu yıl Türkiye’de
benim bildiğim ilk örnek bir uygulamayı da başlatarak işitme engellilere
üniversiteye hazırlık eğitimi vermeye başladık.25 kişilik sınıfta cumartesi
sabah, pazar günleri de öğleden sonra eğitim veriyoruz. BAKGEM
Başkanı Kenan Zülaloğlu hocamızın da hassasiyetle üzerine eğildiği
gençlerimiz için tercümanı da işbirliği yaptığımız İşitme Engelliler
Derneği tahsis ediyor. Bu çalışmamızın diğer belediyelere ve sosyal
sorumluluk bilincindeki kurumlara da örnek olmasını istiyorum. Çünkü
maalesef 5-6 bin lira para vermeye razı olsalar da normal dershaneler
işitme engelli gençlerimizi kabul etmiyorlar. Önümüzdeki günlerde ayrıca omurilik felçlilerine özel bir sınıfı da hizmete açacağız,
arkadaşlarımız bunun çalışmasını yapıyor.”dedi.
33
G E N Ç B A K K A R T L I L A R K A PA D O K YA’ D A
Bakırköy Belediyesi Basın-Yayın ve
Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafından
uygulanmaya başlanan Genç Bakkart
üyesi 18-25 yaş arası gençler
Kapadokya’yı ziyaret ettiler.
Genç Bakkart Projesi ile 18-25 yaş
arası gençlerin dünyanın sürekli
değişen ve gelişen şartlarında genç lerin mevcut potansiyel güçlerini açığa
çıkararak bütün yönleriyle gelişimleri ni sağlamak ve yaşam kalitelerini yükyükseltmeyi amaçladıklarını söyleyen
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal
Erzen; ”Bunun için de 18-25 yaş grubu
Bakırköylü gençlerimizin katılabileceği
çeşitli sosyal ve kültürel projeleri
,ücretsiz sağlık ve eğitim imkanlarını
Genç Bakkart ile gerçekleştireceğiz.
Kapadokya Gezisi’ni de bu amaçla
gerçekleştirdik.”dedi.
Gençlerin gezideki mutluluğunun gözgözlerinden okunduğunu ifade eden
Bakırköy Belediyesi Basın-Yayın ve
Halkla İlişkiler Müdürü Ruhsan Tezkan
da,” Genç Bakkart sahibi gençlerimiz
belki de hayatlarında ilk kez
ailelerinden ayrı bir geziye katıldılar.
Başlangıçta biraz tedirginlikleri olsa
da gezi boyunca ambulansın bile eşlik
ederek en ince ayrıntısına kadar
düşünüldüğünü görünce gezi sonunda
hepsinin geziye katılmış olmaktan duy dukları memnuniyeti gözlerinden
okuyabiliyoruz. Gençlerimiz gezide
Güvercinlik Tepesi, Uçhisar Kale Altı,
Esentepe, Avanos Çömlek
Atölyesi,Çavuşini, Paşabağlar, Derbent
Vadisi, Ürgüp Üçgüzeller ve Şarap
Mahsenleri’ni gezdiler. Bu gezinin
sosyal boyutunda da Bakırköy’ün
değişik mahallelerinden gelen gençler imiz birbirleriyle de kaynaşma fırsatı
buldular. Kapadokya Gezisi gibi orgaorganizasyonlara bundan sonra da yer
vereceğiz.” şeklinde konuştu.
Hamsi avına çıkan balıkçıların ağlarına, balık
sürülerinin peşine takılarak Marmara Denizi’ne
ulaşan 2.5 metrelik bir köpekbalığı ve onlarca
yılanbalığı takıldı.
Marmara Denizi’nde, Silivri açıklarında avlanan
balıkçıların ağlarına ise onlarca yılan balığı takıldı.
Beylikdüzü’ndeki
Balıkçı Kenan Tesisleri’ne getirilen 2.5
metre uzunluğundaki
köpekbalığı ile yılan
balıkları vatandaşların ilgisini çekti
Balıkçı Kenan, “Marmara’da inanılmaz
ölçüde balık bolluğu
yaşanıyor.
Bu köpekbalığı ve
yılan balıkları bu
durumun bir ispatı.
Balık çeşidi hem çok,
hem de ucuz. Balık
yemenin tam
zamanı” dedi.
34
‘ ’ C A N D O S T L A R I M I Z H AY VA N L A R ’ ’ KONULU RESİM YARIŞMASI
Bakırköy Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü’nün,
Dünya Hayvanları Koruma Günü etkinlikleri
kapsamında düzenlediği
‘’Can Dostlarımız Hayvanlar’’ konulu resim
yarışmasını, Emlak Kredi
Bankası İlköğretim Okulu’ndan Eylül Özsobay
kazandı.
Jüri üyeleri Bakırköy
Belediye Başkan Yardımcısı
Bahar Sunman, Bakırköy
Kent Konseyi Kadın Meclisi
Başkanı Yrd. Doç. Dr.
Meltem Ünal Erzen, İstanbul
Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Erman Or, Ressam Emine
Yedikuvvet, Ressam Gökhan
Uğur, Resim Öğretmeni Gönül
Kavak ve Bakırköy Yerel Hayvan Koruma Gönüllüsü Dilek
Özgen tarafından yapılan
değerlendirmeler sonucu birinciliği kazanan Eylül Özsobay ödülü
olan notebook ve kitabı Bakırköy Kent Konseyi
Kadın Meclisi Başkanı Yrd. Doç. Dr. Meltem Ünal
Erzen’in elinden aldı.
Yunus Emre Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen
ödül töreninde, ikinciliği elde eden Cumhuriyet
İlköğretim Okulu’ndan Rana Bayram’a ise ödülü
olan İpod ve kitap, Bakırköy Belediye Başkan
Yardımcısı Bahar Sunman tarafından verildi.
Üçüncü olan
Hamdi Akverdi İlköğretim Okulu öğrencisi Doğaç
Gürel’e de ödülü Ressam Emine Yedikuvvet
tarafından sunuldu.
Ayrıca sıralamada ilk 60 içerisindeki 50 öğrenciye de
kitap hediye edildi.
Ödül töreninde konuşan Bakırköy Belediye
Başkan Yardımcısı Bahar Sunman, “Jüri üyelerim-
izle bir araya gelerek resimleri değerlendirmeye
başladığımızda, çocukların hayal güçlerinin ne
kadar geniş olduğunu farkettik. Hepsi de ayrı ayrı
önemli nok-
taları vurgulamışlar ve dikkat çekmişler. Gerçekten seçim yapmakta çok zorlandık” dedi.
Bakırköy Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı
Meltem Ünal Erzen’de, “Çocuklarının eğitiminde
aileler kadar öğretmenlerin de yeri büyük. Hayvanlarla ilgili güzel
duygular besleyen
ve bu duyguyu
başarılı bir şekilde
aktaran çocuklar
yetiştirdiği için tüm
öğretmenlerimize
ve ailelerine
teşekkürlerimi
sunuyorum” diye
konuştu.
Ödül
töreninin ardından
Bakırköy Belediyesi Yunus Emre
Kültür Merkezi
Sergi Salonu’nda,
ödüllen
dirilen 60 resmin
sergi açılışı
gerçekleş
tirildi.
( Yavuz ARPACIK )
Kars'ı hiç böyle gördünüz mü?
BEYAZ KARS FOTOĞRAFA YANSIDI
Fotoğraf sanatçısı Fehmi İçyer'in Kars izlenimlerinden oluşan "Beyaz uykusuz uzakta" adlı sergisi Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde gösterime açıldı. Fotoğraf sanatçısı Fehmi İçyer; "Ben
17 yıl önce İFSAK adlı fotoğraf derneğinde
fotoğrafçılığa başladım. Birçok yerde farklı
konularda sergiler açtım. Sanata değer veren
Başkan Aziz Yeniay da beni bu konuda destekledi" diyerek çektiği fotoğralardan iki tanesinin
kendisini çok duygulandırdığını söyledi. İçyer
"Özellikle Kilise ve Şehitlik fotoğraflarından çok
etkilendim. Kilisenin muhteşem bir mimari
yapısı var. Ancak bakımsız ve harap durumda. Böyle bir
yapıya sahip çıkılmalı. Ayrıca Sarıkamış'ta donarak ölen askerlerimiz için
yapılan şehitliğin fotoğrafını çekince de gözlerim doldu. Vatanımızı kurtarmak için canlarını feda eden Mehmetçiklerimize çok şey borçluyuz"
dedi.
Fotoğrafları çok beğendiğini söyleyen Başkan Yeniay,"Hayat devam
ettiği süre içinde sanata ve sanatçıya hakkettiği değer verilmelidir" diyerek sosyal yaşamda sanatın önemine dikkat çekti.
87 YAŞINDA
CUMHURİYETİMİZ
Yazısı 9. sayfada

Benzer belgeler

Ataköy Gazetesi 199

Ataköy Gazetesi 199 yüksek sesle söylemekten onur duyuyoruz. CUMHURİYETİMİZ 87 YAŞINDA Ataköy’ün adeta göbeğine, Ayamama Deresi kenarına THY tarafından yaptırılan

Detaylı

bu projeyi uygulayamayacaklar

bu projeyi uygulayamayacaklar tarihi bir gün olduğunu ve böyle bir organizasyonu yapan Bakırköy Musiki Konservaturı Vakfı yönetim kuruluna teşekkür ettiler. (Yavuz ARPACIK)

Detaylı

Ataköy Gazetesi

Ataköy Gazetesi Merkezi, İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah, Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin, Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Üna...

Detaylı

bakırköy`de bilinçli fakat tepkisiz bir gençlik var

bakırköy`de bilinçli fakat tepkisiz bir gençlik var bu inanç içerisinde Atatürk Cumhuriyeti’nin yaşaması için elimizden ne geliyorsa sonuna kadar kullanacak ve cumhuriyeti sonsuza kadar yaşatacağız.’’ dedi. Eski Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami T...

Detaylı