46.Sayı - Cargill

Transkript

46.Sayı - Cargill
EDİTÖR
04
Emin ol! Dikkatli Ol! Tutumlu Ol!
AKTÜEL
05
150 Yıla 150 Fidan
İftar sofrası, birlik ve kardeşlik sofrası
06
Meslek seçimi önemli!
“Orhangazi’de eğitimden konuşuyorsak eğer,
Cargill’in ismini anmadan geçemeyiz.”
DÜNYADAN
07
Cargill, Yeşil Yıldız
35 milyon poundluk soğutma tesisi
08
Sürdürülebilir hindistan cevizi
yağında dönüm noktası
Fildişi Sahili'ne yeni okullar ve sağlık merkezleri
İÇİMİZDEN BİRİ
09
EnvirotempTM FR3TM
KAPAK
15
Ekol Gıda
GÜNDEM
19
İSO 500
23
Mutfaklarımızdaki yağları tanıyalım
İNSAN KAYNAKLARI
27
Dragon Festivali
GÜNCEL
29
Afrika pazarında
oyunu değiştirecek 5 trend
31
Mercer Yaşam Maliyeti
Cargill Tarım ve Gıda San.
Tic. A.Ş. Adına Sahibi ve
Yayın Müdürü
Ediz Aksoy
Yazı İşleri Müdürü
Songül Yılgın
[email protected]
Yayın Ekibi
Cenan Celebci
Yönetim Yeri
Barbaros Mah. Kardelen Sok.
Resepsiyon Lobi Apt.
No: 2/4-5-6-7
34746 Ataşehir
İstanbul-TÜRKİYE
tel: 0 216 554 18 00
faks: 0 216 651 24 17
Baskı
Print Center
Sanayi Mahallesi
Libadiye Sokak No: 3
34416 - 4.Levent / İSTANBUL
tel: 0 212 371 0 300
faks: 0 212 280 96 04
Yayın Türü
Yaygın, Süreli
Yayın Tarihi
15 Mayıs 2015
Yaz aylarının vazgeçilmez
keyfi, dondurma...
Cargill, geniş ürün portföyü ve uzmanlığı ile dondurma üreticileri için
alternatif lezzetler ve yaratıcı çözümler sunuyor.
Cargill mısır şurupları
Cargill kakao tozları (Gerkens®)
Cargill hindistan cevizi yağı ve palm yağları
Cargill stabilizerler ve stabilizer karışımları
Cargill tatlandırıcılar: Poliol, Truvia® (Stevya)
EDİTÖR
Emin ol! Dikkatli Ol! Tutumlu Ol!
Editör
Ağustos 1945'te Cargill News’te yayımlanan bir manşette şöyle yazıyordu:
“Nereye gidiyoruz?”
Bu gelişmelerle birlikte Cargill, “insan beslenmesinde liderlik” hedefinin
yanına “hayvan beslenmesinde liderlik” hedefini de koydu. 2011 yılına
gelindiğinde birleşen ve daha da büyüyen bu hedefi desteklemek için
Cargill, 26 ülkede faaliyet gösteren ve 7 bin’den fazla kişiyi istihdam eden
O yıllarda hayvan yemleri zor bulunuyordu ve büyük üreticiler bilimsel
Provimi’nin dünya çapındaki hayvan beslenmesi işini satın aldı. Bugün,
formüllerle deneyler yapmaya başlamışlardı. Cargill’in yem sektörüne
Cargill’in hayvan beslenmesi işinde 40 ülkede 17 bin’den fazla çalışanı
adımını pekiştirmek için Cargill Başkanı John MacMillan, Jr., Nutrena
bulunuyor. Bu çalışanlar, hayvan beslenmesi, refahı ve performansı
Mills adlı kuruluşu satın aldı. Bu hamle, şirketin hayvan yemi işini iki
katına çıkaracak, aynı zamanda müşteri tabanında da çeşitlilik yaratacaktı. konusunda Cargill müşterilerine eşsiz bir uzmanlık sunmak için var
güçleriyle çalışıyor.
1920 yılında kurulan Nutrena, ABD’nin önde gelen yem üreticilerinden
biriydi ve ayda 23 bin ton yem üretiyordu. Şirketin ürün portföyü Cargill’in
tahıl işiyle büyük ölçüde paralellik gösteriyordu. Bununla birlikte Nutrena,
Cargill için tamamen yeni olan bir kavramı da beraberinde getirdi:
pazarlama. Şirket, müşterilerinin taleplerini ve ihtiyaçlarını net bir şekilde
anlıyordu. Yem torbası ambalajlarında özel “şirin baskılar” kullanılıyordu.
Nutrena, dönemin popüler iletişim mecrası olan radyo yayınlarından
yararlanmayı da çok iyi biliyordu. Şirketin o yıllardaki; “be sure! be safe!
be thrifty! - Emin ol! Dikkatli Ol! Tutumlu Ol!” sloganı akıllarda yer etmişti.
Zaman içinde Cargill’in kültürü de Nutrena’nın kültürüne benzedi: pazar
odaklı ve müşterilerin ihtiyaçlarına daha çok dikkat eden. Bu kültür,
yılların tahıl şirketini yeni bir doğrultuda ilerlemeye yöneltti ve sonraki
yıllarda şirket, emtialardan ziyade müşteriye odaklanmaya başladı.
Şimdi Cargill, Türkiye’nin önde gelen premiks ve yem katkı maddeleri
şirketi Ekol Gıda’nın %51’lik çoğunluk hisselerini satın almak suretiyle
küresel bilgi birikimini ve uzmanlığını Türkiye pazarına taşımaya hazırlanıyor.
Yeni yatırımımız ile birlikte, Türkiye ve bölge ülkelerindeki müşterilerimiz
de hayvan beslenmesi alanındaki geniş ürün portföyümüze ve teknik
uzmanlığımıza daha kolay erişebilecek.
Bizler, yeni hedeflerle, yeni gelişimlere kucak açarken, bu yolda bize
katılan Ekol Gıda’ya ve çalışanlarına “aramıza hoş geldiniz!” diyoruz.
Hep birlikte mutlu yarınlara!
Editör
04
AKTÜEL
150 Yıla 150 Fidan
2013 yılının Ocak ayında Orhangazi - Bursa karayolu üzerinde, Gedelek
Köyü sınırları içinde yer alan arazi üzerinde 100 fıstık çamı fidanı ile
oluşturulan Cargill Hatıra Ormanı büyüdü. Şirketin kuruluşunun 150. yılı
dolayısıyla Cargill Orhangazi Mısır İşleme Fabrikası çalışanları, 5 Haziran
Dünya Çevre Günü’nde hatıra ormanına giderek önceden dikilen ağaçların
bakımlarını yaptılar ve fidanlar dikerek ağaç sayılarını 150 yılın anısına
150’ye tamamladılar.
Cargill’in her yıl 22 Nisan Dünya Günü ve 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü
“Dünya Günü | Her Gün” kampanyasıyla kutladığını hatırlatan Fabrika
Sorumlu Müdürü Cenan Celebci, bu iki özel gün arasındaki 6 haftalık
süreçte çevre bilincinin geliştirilmesi ve doğal kaynakların korunması
hedeflerine yönelik olarak çalışanlarının geliştirdiği projeleri desteklemek
için her yıl parasal bir fon ayırdığını kaydetti.
Cargill Hatıra Ormanı’nın temelini, 2013 yılının Ocak ayında 100 fıstık
çamı fidanı ile attıklarını söyleyen Celebci, şöyle konuştu:
“Aynı yılın Kasım ayında ormanımızı, yeni ancak bu kez 4-5 yaşlarında ve daha gelişkin 100 fıstık çamı ile yeniledik. Bu ağaçların bakımı ve sulaması
da fabrikamızca titizlikle gerçekleştirildi. Bugün diktiğimiz yeni fidanlar ile ormanımız büyüdü. Daha yeşil bir Orhangazi için çalışmanın ve bu anlamlı
günde böylesine bir etkinliği gerçekleştiriyor olmanın verdiği çifte mutluluğu yaşıyoruz.”
Cargill, 4 temel alanda kaynakları koruyor
Cargill, çevreye olan taahhüdünü her gün kutluyor. Cargill enerji verimliliği, sera gazı yoğunluğu, yenilenebilir enerji ve temiz su verimliliği olmak üzere
dört temel alanda kaynakların korunması için sürekli çalışıyor. Aynı zamanda Dünya Günü ve Dünya Çevre Günü kapsamındaki sorumlu iş uygulamaları
ve çabalarıyla da global değişimin gerçekleşmesine yardımcı oluyor.
Her yıl 30’u aşkın ülkedeki Cargill çalışanları, 22 Nisan Dünya Günü ve 5 Haziran Dünya Çevre Gününü kutlamaları çerçevesinde, çevreye olan
taahhütlerini nehir temizleme, ağaç dikimi ve su kalitesi test programları gibi topluma hizmet veren girişimlere katılarak gösteriyorlar. Aynı zamanda
çevre ile ilgili bu etkinlikler, Cargill’in en büyük toplumsal katılımlı girişimleri arasında yer alıyor.
“Orhangazi’de eğitimden konuşuyorsak eğer,
Cargill’in ismini anmadan geçemeyiz.”
Orhangazi Kaymakamı Mustafa Selman Yurdaer, Mayıs ayında emekliye
ayrıldı. Görevinin son günlerinde ilçedeki tüm kurum ve kuruluşlara veda
ziyaretinde bulunan Kaymakam Yurdaer, bu kapsamda Cargill Orhangazi
Mısır İşleme Fabrikasını da ziyaret ederek, yöneticilerle bir araya geldi.
Dört yıl boyunca ilçenin tüm dinamikleriyle uyumlu bir şekilde çalıştıklarını
ifade eden Yurdaer, ilçenin gelişmesi ve güzelleşmesine katkı sunan
herkese teşekkür etti.
Cargill’in de bugüne kadar eğitim ve sağlık yönünden ilçeye çok büyük
katkıları olduğunu belirten Yurdaer; “Orhangazi’de eğitimden konuşuyorsak
eğer, Cargill’in ismini anmadan geçemeyiz. Adını taşıyan bir ilköğretim
okulu var ve ben biliyorum ki; sadece okul binasını ilçeye kazandırmakla
kalmadı, halen her yönüyle okulu desteklemeye devam ediyor. Görevde
bulunduğum süre içerisinde gerek ilçedeki diğer okullara, gerekse komşu
ilçelerimizdeki okullara da pek çok destek verdiğini biliyorum.” şeklinde
konuştu.
Kaymakam Yurdaer; Cargill’in, eğitimin yanı sıra ilçe devlet hastanesine yaptığı yardımları ve özellikle 112 Acil Sağlık Hizmet Noktası’nı ilçeye
kazandırmış olmasını da “takdire şayan” olarak niteledi.
“Benim gözlemlerime göre Cargill, kendi sosyal sorumluluk anlayışı ile ilçenin gerçeklerini buluşturabilmiş ve bunun sonucunda insanların hayatlarına
dokunan kıymetli sosyal projeler ortaya koyabilmiş bir sanayi kuruluşudur. Bu noktada başta Fabrika Sorumlu Müdürü Cenan Bey olmak üzere tüm
çalışanların duyarlı çabalarına teşekkür ediyorum.” diyen Yurdaer, ilçeye hizmet ve katkılarından dolayı fabrika yönetimine teşekkür plaketi takdim etti.
05
Aktüel
AKTÜEL
Meslek seçimi önemli!
Orhangazi Ticaret ve Sanayi Odası (Orhangazi TSO) tarafından düzenlenen
ve lise öğrencilerinin bilinçli meslek seçimi yapabilmelerini amaçlayan
fabrika gezilerinin ilk duraklarından biri Cargill Orhangazi Mısır İşleme
Fabrikası oldu.
Organizasyon kapsamında Orhangazi Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi 1.
Sınıf öğrencileri, Orhangazi TSO Eğitimden Sorumlu Yönetim Kurulu
Üyeleri Murat Öztürk, Mehmet Ercan ve Oda Genel Sekreteri Gürol Erol
eşliğinde Karbonsan ve Componenta’nın ardından Cargill Orhangazi
fabrikasına ziyarette bulundu.
Organizasyonla ilgili açıklama yapan Murat Öztürk, bu geziler ile gençlerin
ilgi duydukları alanlarda tanıtımlar yaparak ileride yapacakları meslek
seçimi konusunda bilinçlendirmeyi hedeflediklerini kaydederek “İş
yaşamında neler yaşayabileceklerini, gezerek, özümseyerek, araştırarak
daha yakından tanımalarını istiyoruz” dedi.
Orhangazi TSO heyeti ve beraberindeki öğrencilere tesisleri gezdiren Fabrika Sorumlu Müdürü Cenan Celebci ise “Meslek seçimi önemli. Elbette biz
de gençlerimizin hem kendilerine hem de ülkeye en yararlı olacakları meslekleri seçmelerini arzu ediyoruz. Ancak, gelecekteki yaşamlarını etkileyecek
böyle bir kararı, çeşitli işlerdeki çalışma koşullarını görerek ve o mesleklerin gereklerini öğrenmek suretiyle verebilirler. Bu nedenle, böyle bir girişimi
başlatan Orhangazi Ticaret ve Sanayi Odası başkan ve üyeleri ile destek veren diğer sanayi kuruluşlarımızı kutluyorum. Cargill, bu ve benzeri projeleri
her zaman desteklemektedir. Meslek bilincini kazanabilmeleri için fabrikamızın kapılarının çocuklarımıza her zaman açık olduğunu da ifade etmek
isterim.” şeklinde konuştu.
Öğrenci ziyaretleri devam etti
Orhangazi TSO organizasyonu dışın da fabrikaya rutin öğrenci ziyaretleri devam etti. Geçtiğimiz iki ay içerisinde, İTÜ Gıda Mühendisliği öğrencilerinin
teknik gezisinin yanı sıra fabrika, Atatürk İlk ve Orta Okulu öğrencileri ve öğretmenleri ile Okul Aile Birliği yöneticilerini ağırladı. Fabrikayı gezen minik
öğrenciler, hediyelerle evlerine uğurlandı.
Eğitime desteğe devam
Cargill, eğitime yaptığı desteklere ara vermedi. Son olarak, Gemlik TSO Gazi İlk ve Orta Okulu girişinin düzenlenmesi işini üstlenen Cargill’e, Gemlik
Kaymakamı Cahit Işık tarafından teşekkür plaketi takdim edildi.
İftar sofrası, birlik ve kardeşlik sofrası
Cargill Orhangazi Mısır İşleme Fabrikası’nın geleneksel iftar yemeği, 2
Temmuz Perşembe günü Pınar Alabalık Tesisleri’nde gerçekleştirildi.
İftarın ev sahipliğini Fabrika Sorumlu Müdürü Cenan Celebci yaptı. Tüm
davetlilerle yakından ilgilenen Celebci, Ramazan ayının birlik ve kardeşlik
ayı olduğunu hatırlatarak; “Bu mübarek ayın bereketini böyle güzel
sofralarda bir araya toplanmış güzel insanlarla paylaşmaktan büyük
kıvanç duyuyoruz.” dedi.
Celebci, Cargill’in gelenekselleşen iftar yemeği ile hem bir Ramazan
geleneğini yaşatmayı hem de Ramazan ayının ruhuna uygun bir şekilde
toplumsal kaynaşmayı, birlik ve beraberlik duygularını pekiştirmeyi
hedeflediklerini de dile getirdi.
Konukların birbirleriyle bol bol sohbet ettiği iftara; Orhangazi Belediye
Başkanı Neşet Çağlayan, Cumhuriyet Başsavcısı Fatih Karabacak,
Garnizon Komutanı Ogün Demir, İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Çiğdem,
Orhangazi Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ergün Efendioğlu, İlçe Milli
Eğitim Müdürü Hüseyin Karatosun, Orhangazi MYO Müdürü Doç. Dr. Erkan Yaslıoğlu, okul müdürleri, İlçe Müftüsü Nihat Aktaş, Muhtarlar Derneği
Başkanı Kadri Ergen ve muhtarlar, siyasi partiler, oda ve dernekler, çeşitli kamu kurum ve kuruluşların temsilcileri, ilçe basını ile çok sayıda davetli
katıldı. İftar yemeği, Gedelek Mahallesi İmamı Osman Acar’ın yaptığı dua ile sona erdi.
Aktüel
06
DÜNYADAN
Cargill, Yeşil Yıldız
Cargill’in Hollanda Bitkisel Yağ Üretim Tesisi, taşımacılık hizmetlerindeki karbondioksit
emisyon oranını, 5 yılda %20 azaltarak “Yeşil Yıldız Ödülü”nün sahibi oldu.
Cargill 2009’da Rotterdam ve Amsterdam’daki üç bitkisel yağ tesisinde karbondioksit
emisyonunu azaltma planı hazırladı. Plan çevreye daha duyarlı lojistik çözümleri de içeriyordu.
Öngörülen değişiklikler gerçekleştirildi ve karbondioksit salınımında %20 düşüş sağlandı.
Bu başarının, tedarik zincirinin tümünde çevresel anlamda olumlu etki yarattığını kaydeden
Cargill Rafine Yağlar Avrupa Tedarik Zinciri Direktörü Juergen Keil, sürdürülebilir bir şirket olma
konusundaki kararlı yaklaşımlarının bu çok özel ödülü almasından dolayı gurur duyduklarını
söyledi. Önemli bir hedefe ulaşmış olmalarına rağmen daha iyi sonuçlar almak için kararlılıkla
ilerlemeye devam edeceklerini belirten Keil, emisyonları düşürme konusunda sürekli arayış
içinde olacaklarını, lojistiği mümkün olduğunca sürdürülebilir hale getireceklerini ekledi.
Hollanda’da lojistiğin sürdürülebilir hale gelmesine katkıda bulunan firmaların layık görüldüğü
ödül, Hollanda Bayındırlık ve Çevre Bakanlığı tarafından desteklenen bir program olan
Connekt Sürdürülebilir Lojistik tarafından veriliyor.
35 milyon poundluk soğutma tesisi
Cargill’in dakikada 240 fileto tavukgöğsü paketleme kapasitesine sahip yeni soğutma tesisi
İngiltere’de hizmete geçti. Yeni tesis aynı zamanda, İngiltere’nin ilk robotik paketleme tesisi olacak.
Cargill Avrupa Tavuk İş Ünitesi İşletmeleri Tarım Direktörü John Reed, 35 milyon poundluk bu
yatırımın, İngiltere tavukçuluk sektöründeki talep artışından ve bu alanda sürdürülebilir bir tedarik
zinciri kurma isteğinden doğduğunu belirtti.
İngiliz Tavukçuluk Konseyi’ne (BPC) göre tavuk eti, İngiltere’de tüketilen en popüler et konumunda.
2014 yılında İngiltere’de yaklaşık 900 milyon piliç piyasaya sunulurken, yaklaşık 400 milyon piliç
de ithal edildi. BPC tahminlerine göre İngiliz halkının %95’i haftada en az iki kere tavuk eti yiyor.
Cargill’in haftada 1,8 milyon tavuk işleme kapasitesine sahip İngiltere’deki mevcut tesisi, yeni
yatırımla birlikte 2 milyona çıkacak.
Tavuk etinin her zaman popüler bir protein kaynağı olduğunu belirten Cargill Avrupa Tavuk İş
Ünitesi İşletmeleri Genel Müdürü Pilar Cruz, aynı zamanda tavuk etinin en verimli ve çevreye duyarlı
protein haline geldiğini kaydetti. Cruz, günümüzde tüketicilerin gıdaların nereden geldiğini ve nasıl
yetiştirildiğini öğrenme isteklerinin ön planda olduğunu, bu durumun üretim sektöründeki verimi
veya üretim hızını arttırmak düşüncesini tek önemli faktör olmaktan çıkardığını, sürdürülebilirliğin,
kalitenin ve refahın tüm gıda üreticileri için öncelik olması gerektiğini de belirtti.
Cargill’in tavuklarını aldığı tüm tavukçuluk tesislerinin Kırmızı Traktör Çiftlik Güvencesi’ne uygunluk
gösterdiğinin altını çizen Cruz, İngiltere’de, tesislerinde doğal ışık kullanan ilk tavukçuluk
işletmelerinden biri olduklarının da altını çizdi.
07
Dünyadan
DÜNYADAN
Sürdürülebilir hindistan cevizi yağında dönüm noktası
Cargill ve BASF’ın desteği, dünyada Yağmur Ormanları Birliği (Rainforest Alliance) tarafından
sertifika verilen ilk kopra (hindistan cevizi yağı üretimi için gereken kurutulmuş hindistan cevizi
çekirdeği) üretimini ortaya çıkardı.
İki firma, Almanya Ekonomik İşbirliği ve Gelişim Bakanlığı (BMZ) tarafından finanse edilen GIZ
projesi çerçevesinde, üç yıldan fazla bir süredir sürdürülebilir hindistan cevizi yağı üretimini teşvik
etmek ve Filipinler’deki hindistan cevizi çiftçilerinin yaşam koşullarını iyileştirmek için birlikte
çalışıyordu. Eylül 2011’de başlayan projede, bugüne kadar 1.000’in üzerinde çiftçi, doğru
gübrelerin kullanımı, aynı anda farklı tarım ürünleri yetiştirmek ve yeni ağaç dikmek gibi tarımsal
uygulamalar için eğitildi. Çiftçiler bununla birlikte, yüksek kalite hindistan cevizi içi için yeni
geliştirilen kurutma teknolojisine erişim ve Sürdürülebilir Tarımsal Ağ (Sustainable Agricultural
Network, SAN) standartları üzerine eğitim olanağı da buldu.
Sonuç olarak bugün, bölgedeki 300 küçük çiftçi, dünyanın ilk Yağmur Ormanları Birliği sertifikalı
ve SAN standartlarına uygun koprasını (hindistan cevizi çekirdeği) üretmeye başladı. Öte yandan
Cargill ve BASF’ın, yüksek kalitede, sürdürülebilirlik sertifikalı kopra üretimi için ödediği primler
sayesinde çiftçilerin gelirleri de arttı. Bu pilot projede, kamu ve özel sektörün güçlerini bir araya
getirmekte başarılı olduğunu vurgulayan GIZ Proje Yöneticisi Ulla Keppel, “Projeyi yöneten GIZ,
tecrübesiyle çiftçi gruplarının oluşumunu destekledi. BASF ve Cargill ise uzmanlık ve teknolojilerini
bir araya getirmek suretiyle iyi tarımsal uygulamaların ve sürdürülebilirlik standardının hayata
geçirilmesinde katkıda bulundu.” dedi.
Yılda 15 milyar hindistan cevizi üretilen Filipinler’de hindistan cevizi ağaçları 3,5 milyon hektarı
kaplayan bir bölgede yetiştiriliyor. Bu miktar, ülkenin toprak kullanımının %26’sına denk geliyor.
Hindistan cevizi ürünlerinin sağladığı ihracat geliri yaklaşık olarak 1,8 milyar ABD dolarıdır. Buna
rağmen hindistan cevizi üretilen bölgeler, ülkedeki en az gelişmiş alanlar arasında yer alıyor ve
Filipinler’in kırsal yoksul kesimi bu bölgelerde yaşıyor. Hindistan cevizi yağı, dünyada genellikle
gıda bileşeni olarak kullanılırken hindistan cevizi yağı türevleri ise ev ve kişisel bakım endüstrilerinde
kullanım alanı buluyor.
Fildişi Sahili'ne yeni okullar ve sağlık merkezleri
Conseil du Café-Cacao, Cargill ve CARE arasındaki kamu-özel ortaklığı, Fildişi Sahili’nde 14
kakao çiftçi kooperatifine 11 okul ve 3 sağlık merkezi kazandırdı. Okullar ve sağlık merkezleri,
Conseil du Café Cacao genel müdürü ile Eğitim ve Sağlık Bakanlıkları temsilcilerinin katılımlarıyla
11 Haziran’da Fildişi Sahili’nin doğusundaki Manzannouan’da düzenlenen resmi törenle hizmete
açıldı. Yeni tesislerde, 1.650 çocuk eğitim hizmeti alırken, 25.000 kişi de sağlık hizmetlerinden
faydalanacak.
Törende konuşan Conseil du Café Cacao Genel Müdürü Massandjé Touré Litsé, “Bu ortaklıkla
çiftçilerimizi destekliyor ve onların refahını arttırarak çözümün bir parçası olmalarını sağlıyoruz. Bu
sayede çiftçiler kendi halkının geçim kaynağı üzerinde doğrudan etkiye sahip olacaklar.” dedi.
Fildişi Sahili’nde; Cargill Kakao Sözü (Cargill Cocoa Promise) kapsamında kooperatiflere ödenen
sertifikalı kakao için prim ödemelerini kullanan her kooperatif aynı zamanda Conseil du Café-Cacao,
Cargill ve CARE uzmanlığından da yeni okullar ve sağlık merkezleri kurmak için ek ödenek alıyor.
Yeni okulların her biri üç sınıf, bir müdür odası, üç öğretmen odası, bir kantin ve tuvaletlerden
oluşuyor. Sağlık merkezleri ise klinikler, ekipman ve doktor odasına sahip. Tüm okulların ve sağlık
merkezlerinin yapımı tamamlandı. Okullar Ekim ayında eğitim öğretime başlarken klinikler de
bölge halkına sağlık hizmeti vermeye başladı.
Aktüel
08
ENVIROTEMPTM FR3TM
EnvirotempTM FR3TM
Daha güvenli, daha sorunsuz, daha çevreci
Cargill’in EnvirotempTM FR3TM doğal ester sıvısı ile çalışan ilk trafo, İstanbul
Kadıköy’de devreye alındı. Kadıköy gibi alanın dar, buna karşın nüfusun ve enerji
talebinin sürekli artışta olduğu ilçeler için EnvirotempTM FR3TM, daha fazla yükleme
kapasitesi, yangın güvenliği ve doğa dostu özellikleri ile mükemmel çözümler
sunuyor.
Türkiye büyüdükçe, enerji ihtiyacı da tüketimi de artıyor. Pek çok şeyde
olduğu gibi enerji tüketiminde de ilk sırayı İstanbul alıyor. Uluslararası
Enerji Ajansı ve Türkiye Elektrik İletim AŞ’nin (TEİAŞ) 2013 yılı verilerine
göre, İstanbul'un yıllık elektrik tüketimi OECD üyesi 8 ülkeyi geride
bıraktı. Kolay değil, tam 8 ülkeye fark attı megakent. Şehrin yıllık elektrik
tüketimi 36,8 milyar kilovatsaat olarak hesaplandı.
İstanbul’un Anadolu Yakasında yaşayan yaklaşık 4,7 milyon kişinin
elektrik dağıtımına erişimini, ENERJİSA şirketlerinden Anadolu Yakası
Elektrik Dağıtım A.Ş. (AYEDAŞ) sağlıyor. Verilere göre AYEDAŞ’ın
Anadolu yakasındaki elektrik dağıtım miktarı, Türkiye elektrik tüketiminin
yüzde 5,8’ine denk geliyor. Kadıköy ise megakentin ve Anadolu yakasının
en büyük ilçelerinden biri. 550 bin nüfusa sahip ilçede her geçen yıl
elektrik ihtiyacı artıyor.
09
İçimizden Biri
Daha fazla elektrik ihtiyacı, aynı zamanda daha fazla trafo ve tabii zaman
zaman trafolara aşırı yük binmesi demek. Gün geçmiyor ki bir yerlerde
trafo yangını ya da patlaması haberi okumayalım. Trafolardaki her türlü
güvenlik önlemine rağmen tatsız bazı olaylar yaşanabiliyor. Dağıtım
şirketleri emniyetli, güvenilir ve uygun maliyetli enerji üretmek için
inovasyon çalışmaları yaparken bazı zorluklarla da karşılaşıyorlar; gerekli
altyapı iyileştirmelerini, maliyetleri yükseltmeden yapacaksınız, alternatif
üretim seçeneklerini kullanacaksınız ve tabii artan enerji taleplerini
karşılamaya devam edeceksiniz. Buna, günümüz tüketicilerinin daha
sürdürülebilir, çevre dostu alternatif taleplerini de eklemek lazım.
ENVIROTEMPTM FR3TM
Cargill; elektrik dağıtım şirketlerine, endüstri alanında faaliyet gösteren
müşteriler ve transformatör üreticileri için EnvirotempTM FR3TM doğal ester
sıvısı üretiyor. EnvirotempTM FR3TM sıvısı; mineral yağlardan ve diğer
dielektrik soğutuculardan üstün; gelişmiş yangın güvenliği, transformatör
kullanım süresi yüklenebilirlik ve çevresel faydalar sağlayan, yenilenebilir
bitkisel yağlardan elde edilen, doğal bir ester. Yenilenebilir hammaddelerden
elde edilen FR3TM, aynı zamanda diğer dielektrik sıvı seçeneklerinden
farklı olarak çok daha düşük oranda karbon ayak izine sahip.
Dünya çapında 600.000’den fazla dağıtım ve güç transformatöründe
kullanılan bu doğal ester sıvısı, Türkiye’de de kullanılmaya başlandı.
EnvirotempTM FR3TM doğal ester izolasyon sıvısı ile çalışan ilk trafo,
Temmuz ayında ENERJİSA’nın AYEDAŞ BOĞAZ Şebeke Operasyonları
Kadıköy Operasyon Yöneticiliği bölgesinde devreye alındı.
Trafo, ELTAŞ firması tarafından bu yılın Nisan ayında üretildi. 1600 kVA
nominal gücünde olan trafo, EnvirotempTM FR3TM’ün mineral yağlara
kıyasla %20’ye varan daha fazla yükleme kapasitesi üstünlüğünden
yararlanılarak 1900 kVA’e kadar yüklenebilecek. Öte yandan trafonun,
mineral yağ ile çalışan aynı güçteki trafolara kıyasla daha uzun ömürde
ve sorunsuz çalışması bekleniyor.
Cargill Türkiye Endüstriyel Ürünler Kategori Satış Müdürü Buket Arslan;
“Kadıköy gibi alanın dar, buna karşın nüfusun ve enerji talebinin sürekli
artışta olduğu ilçeler için EnvirotempTM FR3TM, daha fazla yükleme
kapasitesi, yangın güvenliği ve doğa dostu özellikleri ile mükemmel
çözümler sunacak” diyor.
Dünya genelindeki en büyük dağıtım şirketlerinin ve transformatör
üreticilerinin birçoğu güç ve dağıtım transformatörlerinde EnvirotempTM
FR3TM sıvısına güveniyor.
Kuruluşlara büyük oranda maliyet tasarrufu ve verimlilik elde etme imkanı
sağlayan pek çok eşsiz özelliğe sahip EnvirotempTM FR3TM’ü anlatan
Buket Arslan’dan, siz okurlarımız için, küresel transformatör yağları
piyasasındaki son gelişmeleri de aldık.
İçimizden Biri
10
ENVIROTEMPTM FR3TM
Küresel pazar hacmi 2,5 milyar dolara yaklaşacak
“Türkiye’de üreteceğiz”
“Küresel elektrik tüketiminin 2020 yılında 25 bin 415 terawatsaate (TWh)
artması bekleniyor. Bu, telaffuzu ve inanması güç bir rakam. Tabii,
transformatör piyasası da bu tahminleri takip ediyor. Küresel güç
transformatörü piyasasının 2020 yılına kadar 19,7 milyar dolar büyüklüğe
erişeceği hesaplanıyor.
“Türkiye’nin de her geçen yıl elektrik ihtiyacı büyüyor. Tabii çevresindeki
coğrafyanın da… Bu nedenle bölgede büyük bir potansiyel var.
EnvirotempTM FR3TM yaklaşık 2000 yılından beri Türkiye’de satılan bir
ürün, fakat önceki yıllarda, üreticilerin yurt içinde üretip yurt dışına ihraç
ettiği trafolarda kullanılıyordu. Yakın dönemde yürüttüğümüz çalışmalarla
dağıtım şirketleriyle işbirliği içinde belirlenen pilot bölgelerde şebeke
kullanımlarına başlama aşamasına geldik. Eş zamanlı olarak yürüttüğümüz
çalışmalarla da resmi kurumlarla temaslarda bulunarak FR3TM’ün
tanıtımını ve kullanımını yaygınlaştırma çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Tüm bu gelişmeleri takip eden bir pazar daha var ki; o da küresel
transformatör yağ piyasası. Pazarın, yüzde 9,17 yıllık bileşik büyüme
oranıyla 2017 yılına kadar 2,46 milyar dolara yükseleceği tahmin ediliyor.
Bu bağlamda, önümüzdeki beş yıl içinde EnvirotempTM FR3TM gibi bitkisel
tabanlı doğal ester sıvılarının, mineral bazlı transformatör yağlarına oranla
pazar payını arttırması bekleniyor.
Ülkemizde de insanların bilgilenmesi ve bilinçlenmesi ile birlikte bu ürünün
kullanımı konusunda parlak bir gelecek öngörmekteyiz. Bu öngörüyle
Envirotemp FR3’ün Türkiye’de üretimine yönelik çalışmalarımız devam
Kuzey Amerika, Avrupa ve Asya-Pasifik, 2011 yılından bu yana en büyük etmekte. Çalışmalarımızın, bu gelişmiş ürünün ülkemizdeki kullanımı
transformatör yağ tüketicileri oldular. Asya-Pasifik’te en çok transformatör açısından olumlu ve çok önemli bir adım olduğunu düşünüyoruz. Yakın
yağı tüketen ülkeler ise Çin, Hindistan ve Japonya. Bu ülkelerde tüketim, coğrafyamız da orta ve uzun vadeli planlarımız arasında yer alıyor.
Türkiye’yi, günden güne büyüyen bu pazarın merkezi yapmayı
artan elektrik talebinden kaynaklanan ekonomik kalkınmanın hızlanması
hedefliyoruz.”
ve artan nüfusa bağlı olarak bir hayli yüksek.
Mineral yağ bazlı transformatörlerdeki ve onun biyobozunmayan
doğasındaki yangın kazalarındaki sıklığın artışı, doğada yanmayan ve
zehirli olmayan biyotabanlı transformatör yağların tüketiminde artışa
neden oldu. Endüstri bu yönleri nedeniyle biyotabanlı transformatör
yağların benimsenmesinde yüksek bir oran izliyor; son zamanlarda artan
bu tercihi, biz de küresel olarak gözlemliyoruz.”
11
İçimizden Biri
ENVIROTEMPTM FR3TM
“Dünyada 600 binden fazla trafoda kullanılıyor”
Bir ürün, birden fazla avantaj
“Ürünümüzün dünyada kullanımı oldukça yaygın ve her geçen gün daha
da yaygınlaşıyor. Şu an dünya genelinde 600 bin’den fazla dağıtım ve
güç trafosu FR3TM ile çalışmakta. Bu nedenle FR3TM’ün dünyanın önde
gelen şirketlerinden, üreticilerinden ve dağıtım şirketlerinden birçok
önemli referansı bulunuyor.”
“EnvirotempTM FR3TM’ün benzersiz avantajlarından biri de 360°C ile
mineral yağların iki katından daha yüksek bir yanma noktasına sahip
olmasıdır. Bu sayede FR3TM en üst düzeyde yangın koruması, can ve mal
güvenliği sağlıyor.
Doğa dostu sıvı
Diğer bir avantajı ise daha yüksek sıcaklıkta çalışabilmesi. Bu özelliği,
trafo dizaynı ve kullanımında hem üretici hem de kullanıcıya optimizasyon
imkanı veriyor.
“Her şeyden önce EnvirotempTM FR3TM’ün bitkisel yağlardan ürettiğimiz,
doğada tamamen çözünebilen zararsız, zehirsiz doğal bir ester olduğunu
söylemeliyiz. Mevcut izolasyon sıvıları arasında en yüksek yanma ve
parlama noktasına sahip. K tipi sınıflandırmasının yanında FR3TM, farklı
kimyasal yapısıyla da mineral trafo yağlarına kıyasla pek çok açıdan
avantajlar sunuyor.”
EnvirotempTM FR3TM sayesinde iki türlü maliyet avantajı sağlayabilirsiniz;
ilk olarak mineral yağa göre tasarlanmış bir trafoyu yüzde 20’ye varan
oranda daha fazla yükleyebilirsiniz. İkinci olarak ise optimize edilmiş
daha küçük ve verimli trafo alternatifleri kullanabilirsiniz.
Öte yandan EnvirotempTM FR3TM, mineral yağlara göre çok farklı olan
kimyasal yapısı ve çalışma sistemi ile izolasyon kağıdının ve dolayısı ile
trafoların ömrünü 5 ile 8 kata kadar uzatır, daha düşük maliyetli bir yaşam
döngüsü ve daha düşük bakım maliyeti sunar. Ayrıca, tamamen bitkisel
yağlardan üretildiği için çevreye yönelik herhangi bir risk teşkil etmez,
doğada tamamen çözünebilme özelliğiyle de çevre dostudur.”
İçimizden Biri
12
ENVIROTEMPTM FR3TM
Yangın güvenliği
Daha uzun trafo ömrü
“Bu, belki de trafoların en önemli sorunları arasında. FR3TM ile bu sorun
çözülmüş durumda. Bu konuda iddialı olduğumuzu söylemeliyim.
EnvirotempTM FR3TM dünyanın dört bir yanında, pek çok farklı tesiste
bulunan farklı güç ve tipte trafolarda yaklaşık 20 yıldır kullanılıyor. Bu
uzun süre içerisinde EnvirotempTM FR3TM kaynaklı herhangi bir yangın
rapor edilmedi.
“FR3TM’ün kimyasal yapısı ve çalışma mekanizması mineral yağdan
oldukça farklıdır. Trafoya daha uzun ömür sağlamasının en önemli sebebi
su ile başa çıkmadaki üstün yeteneğidir. FR3TM, trafonun içinde yaşlanan
izolasyon kağıdındaki nemi absorbe ederek, izolasyon kağıdının kuru
kalmasını sağlar. Yapılan çalışmalar, trafonun izolasyon ömrünü 5 ile 8 kat
arası artırdığını gösteriyor. Isı ve yük nedeniyle zaman içinde aşınan
kağıdın yaşlanmasını geciktirir. Böylelikle FR3TM sayesinde trafoların
izolasyon ömrü uzarken yaşam döngüsünün de toplam maliyeti azalır.
360°C yanma noktası ile FR3TM mineral yağların iki katından daha yüksek
bir yanma noktasına sahiptir. Bu, özellikle risk arz eden lokasyonlarda
veya nüfusun yoğun olduğu bölgelerde kullanıcıya en üst düzeyde yangın Daha az karbon emisyonu
güvenliği sağlıyor. Sağladığı üstün yangın güvenliği sayesinde, kullanıcıları
olası trafo yangınlarının sebep olabileceği can güvenliği riski ve maddi
“EnvirotempTM FR3TM bitkisel yağlardan üretilen, doğada tamamen
kayıplardan koruyor.”
çözünebilen zararsız bir ürün olması dolayısıyla çevre dostu bir üründür.
Petrol, halojen, silisyum veya sülfür içermez. Mineral yağlara göre 56 kat
Daha fazla yüklenebilirlik ve trafo optimizasyonu
daha az karbon emisyonuna sahiptir. Yapılan testlerin de işaret ettiği
üzere toprak ve suya herhangi bir zehir geçirmez. Bu sayede herhangi bir
“EnvirotempTM FR3TM ile doldurulmuş bir trafo, mineral yağ ile dolu olan
sızıntı veya dökülme durumunda çevresel bir tehdit oluşturmayacağı gibi
eşdeğerinden ortalama 20°C kadar daha yüksek sıcaklıkta aynı ömür
sorunsuz temizlenme imkanı da sağlar.”
beklentisi ile çalışabilir. Bu, kullanılan trafolarda %20’ye varan daha fazla
yükleme imkanı sağlar. Bunun kullanıcıya ve üreticiye ihtiyaca göre iki
farklı önemli getirisi vardır. Öncelikle EnvirotempTM FR3TM sayesinde
trafodan yüzde 20’ye varan oranda fazla güç alabilirsiniz. Bu, nüfus artışı
olan bölgeler ve kısıtlı alan sorunu olan yerlerde trafoyu değiştirmeden
kapasiteyi artırabilme imkânı vermektedir.
Diğer yandan EnvirotempTM FR3TM’ün sağladığı daha fazla yüklenebilirlik ile
bize sunduğu diğer bir imkân da daha küçük ve verimli trafolar
üretebilmektir. Mineral yağ ile çalışan eşdeğer güçteki bir trafoyla
karşılaştırıldığında FR3TM, yağ ile kullanıma göre tasarlanmış bir trafodan
yüzde 15’e varan oranda daha az yağ ile çalışabilmenin yanı sıra yüzde 3
oranında daha az malzeme ile üretilebilme avantajını da beraberinde
getirir. Bu sayede boyuttaki küçülme, boştaki kayıpları azaltma olanağı
da sağlar.”
13
İçimizden Biri
ENVIROTEMPTM FR3TM
İçimizden Biri
14
EKOL GIDA
Hayvan beslenmesinde
Türkiye pazarına odaklandı
Cargill Hayvan Beslenmesi İş Ünitesi, Türkiye’nin önde gelen premiks ve yem katkı
maddeleri şirketi Ekol Gıda’nın %51’lik çoğunluk hisselerini satın almak için
anlaşmaya vardı. İş Ünitesi Başkan Yardımcısı ve Grup Direktörü Mark Poeschl,
satın almaya ilişkin açıklamasında, öncelikli olarak Türkiye pazarına
odaklanacaklarını, Türkiye’den yakın coğrafyalardaki belirli pazarlara ihracat
yapmak için de stratejiler geliştirdiklerini belirtti.
Cargill, Türkiye pazarına yaptığı yatırımlarına bir yenisini ekledi. Geçen yıl
bitkisel yağ ve endüstriyel ürünler sektöründe yaptığı yatırımlar ile dikkat
çeken şirket, bu yıl yatırım alanını genişleterek Türkiye’de hayvan
beslenmesi işine odaklandı. Cargill Hayvan Beslenmesi İş Ünitesi,
Türkiye’nin önde gelen premiks ve yem katkı maddeleri şirketi Ekol
Gıda’nın çoğunluk hisselerini almak için yaptığı görüşmelerde, koşullar
üzerinde anlaşma sağladı.
Cargill Hayvan Beslenmesi İş Ünitesi Başkan Yardımcısı ve Grup Direktörü
Mark Poeschl, satın almaya ilişkin açıklamasında; öncelikli olarak Türkiye
pazarına odaklanacaklarını, Türkiye’nin yakın coğrafyasındaki belirli
pazarlara ihracat yapmak için de stratejiler geliştirdiklerini belirtti.
Poeschl, bundan sonra Türkiye’deki müşterilerin, Cargill’in hayvan
beslenmesi alanındaki geniş ürün portföyüne ve teknik uzmanlığına daha
kolay erişebileceğini de sözlerine ekledi.
Ekol Gıda Genel Müdürü ve kurucu ortaklarından Serhad Çelik ise “Ekol
Gıda’nın Cargill ile birlikte bu önemli adımı atması bizi gururlandırıyor. Söz
konusu anlaşma Ekol Gıda’nın premiks ve yem katkı maddeleri pazarındaki
mevcut müşteri portföyü ve derin pazar bilgisini daha da geliştirecek.
Yönetim kadromuz var olan müşteri tabanımıza hizmet vermeye devam
ediyor olacak.” dedi.
15
Kapak
Teknik uygulama merkezleri inşa edilecek
Ekol Gıda’nın yüksek kalitedeki ürün ve hizmetleri ile müşteri tabanını
sürdürmenin yanı sıra, Cargill büyümeyi planladığı öncelikli pazarlardan
birisi olarak belirlediği Türkiye’deki varlığını daha da güçlendirmek adına
kümes hayvanları ve mandıra segmentleri için teknik uygulama merkezleri
inşa edecek. Bu sayede global araştırma ve geliştirme yeterliliği sağlanarak
yerel pazardaki kapasite genişletilecek ve inovasyon arttırılacak. Bu
doğrultuda müşteriler yerel olarak uygulanabilir yeniliklerden, bilgi
transferinden, çiftçi eğitimi programlarından ve endüstriyel işbirliklerinden
faydalanabilecek.
Geçiş süreci tamamlandıktan sonra ise operasyon global ProvimiTM
markası altında devam edecek.
EKOL GIDA
Hayvan beslenmesinde bir dünya markası: ProvimiTM Yeni ve eşsiz bir platform: Cargill Beslenme Sistemi
Cargill, 1884 yılına dek uzanan yem satışlarıyla hayvan beslenmesi işinde
uzun bir geçmişe sahip. Şirket 2011 yılına kadar dünya çapında pek çok
ülkede hayvan yemi satışı ve hizmetlerinin yanı sıra, yem üreticileri ve
perakendeciler için bileşenler sağlıyordu. 2011 yılında aldığı stratejik bir
kararla Cargill, Provimi’nin 26 ülkede faaliyet gösteren ve Asya, Avrupa,
Afrika ve Latin Amerika'da 7 bin’den fazla kişiyi istihdam eden dünya
çapındaki hayvan beslenmesi işini satın aldı.
Provimi, hayvan beslenmesi uzmanlığının yanı sıra geniş bir karışımlar,
katkılar ve bileşenler portföyüne; Cargill ise bu alanda karma yemler,
tedarik zinciri ve risk yönetiminin yanı sıra, küresel eğilimler ve tarım
tedarik zinciri genelinde bilgi ve uzmanlığa sahip. Bu iki firmanın
birleşmesi, yeteneklerini arttırma ve müşterilerine global bir ağ hizmeti
sunmalarının önünü açtı.
Hayvan beslenmesi alanında iki global devin işbirliğinden sadece birkaç
yıl sonra; yani geçtiğimiz günlerde, Cargill, yeni bir tescilli beslenme
formülasyonu platformu olan Cargill Beslenme Sistemi’ni (Cargill Nutrition
System, CNS) faaliyete geçirdi.
Bu yeni sistem, yem uygulamasında müşterilere açıklık ve tutarlılık
sağlamak için yem bileşenlerinin gerçek zamanlı küresel bileşen analizi ile
beslenme uygulamasındaki en son araştırmaları ve endüstrideki en iyi
bileşen tedarikini bir araya getiriyor.
CNS sayesinde Cargill; üreticilere tür, iklim, konum, işletme hedefleri,
besin içeriği gereksinimleri ve mevcut bileşenlerin maliyet hesapları gibi
değişkenlere bağlı olarak kusursuz ve genellikle müşteriye özel eşsiz yem
formülasyonları sağlayacak.
Cargill, bu satın alma ile aynı zamanda, “insan beslenmesinde liderlik”
hedefini de hayvan beslenmesi alanındaki çalışmalarıyla global düzeyde
pekiştirmiş oldu.
Kapak
16
EKOL GIDA
“Müşterilerimiz sürekli değişen ortamlarda çalışıyorlar” diyen Cargill
Hayvan Beslenmesi İş Ünitesi Stratejik Pazarlama & Teknoloji Yöneticisi
Scott Ainslie, CNS’nin, müşterilerin benzersiz ve değişken koşullarını
hesaba katan ve onları verimli bir şekilde yönetmeye yardımcı olan ürün
ve çözümler tasarlamalarına olanak tanıdığını açıkladı.
CNS, Cargill müşterilerine yem uygulamasında ‘tahmini’ yerine kesin
hizmet vermek, daha düşük üretim maliyetleri ve yüksek performans
sağlamak için ‘büyük veri’ besin analizini, dünyanın önde gelen
beslenme uygulaması uzmanlığını ve Cargill'in kaynak bulma gücünü bir
araya getiriyor.
Endonezya’da performans arttı, maliyet düştü
Kısa bir süre önce Endonezya’daki kümes hayvanları üreticileri, CNS’nin
etkisinin açık bir örneğini ortaya koydu. Endonezyalı üreticiler, CNS’nin
besinsel değerlendirme süreci yoluyla, kümes hayvanlarına yönelik
yemlerdeki ham protein seviyeleri azaltıldığında ve amino asit ve lif
seviyeleri değiştirildiğinde, daha iyi hayvan performansı ve bunun
yanında üretim birimi başına daha düşük yem maliyeti gördüklerini
belirttiler.
Cargill Hayvan Beslenmesi İş Ünitesi Kümes Hayvanları Teknolojisi
Yöneticisi Henk Enting de konuya ilişkin; “Türe özel besin gereksinimlerini
herkesten daha iyi anlayarak müşterilerimize istikrarlı bir şekilde daha iyi
çözümler sunmamız mümkün oldu” açıklamasında bulundu.
“CNS olmasa kümes hayvanları birtakım fermente edilebilir besinleri
fazla almaya devam edecek, bu da sindirilmeyen besinlere bağlı olarak
hayvan performansını düşürecek, ayrıca müşterilerimizin gereksiz
harcama yapmasına yol açacaktı” diyen Enting, beslenmedeki değişimin
neticesinde Endonezya’daki müşterilerin ıslak kümes talaşında azalma
ve yem maliyetinde tasarruf görüldüğüne dikkat çekti.
17
Kapak
CNS aynı zamanda Vietnam’daki müşterilerin işletmelerinde de etkili
oldu. Ekip burada dişi domuzlara verilen yemleri tekrar tasarladı. Cargill’in
Vietnam’daki yem işletmesinin Pazarlama & Teknoloji Direktörü Jihoon
Kim, CNS’yi kullanarak dişi domuzlara verilen yemlerin formülasyonunda
fermente edilebilir karbonhidrat gibi besinlerle yapılan değişimin,
gebelikte daha iyi bir hormonal denge sağladığını ve kabızlığı azalttığını
kaydetti.
2 milyon besin örneği
Cargill Beslenme Sistemi’nin (CNS) arkasındaki veri tabanı; 2 milyonun
üzerinde besin örneğini, 200’den fazla bileşeni ve yıllık 10 milyon besin
öngörüsünü kapsamakta ve sürekli yenilenmekte. Bu veriler, Cargill
Hayvan Beslenmesi İş Ünitesi’nde görevli 500’ün üzerinde araştırma ve
geliştirme profesyoneli ile 200’den fazla doktora dereceli çalışan ve
veteriner dâhil 17 bin çalışanının büyük bilgi birikimi ve deneyimiyle bir
araya geliyor.
CNS, Cargill’in güçlü hayvan beslenme araştırma ve geliştirme biriminin
birçok kolundan biri oldu. CNS’nin, inovasyonun oynamaya devam
edeceği önemli rolün açık bir örneği olduğunu belirten Cargill Hayvan
Beslenmesi İş Ünitesi Araştırma & Geliştirme Direktörü Dave Cook,
CNS’nin faaliyete geçmesini, Cargill için önemli bir kilometre taşı olarak
niteledi.
EKOL GIDA
Kapak
18
İSO 500
Cargill, sanayinin devleri arasında
Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarının yer aldığı İSO 500 listesine ilk kez 2008
yılında giriş yapan Cargill, tam 7 yıldır kesintisiz listede yer alarak başarısını
perçinlediğini gösterdi.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından açıklanan “Türkiye’nin 500 Büyük
Sanayi Kuruluşu 2014” araştırmasının sonuçlarına göre Cargill, 373
milyon 541 bin 017 TL üretimden satış değeriyle; kamu kuruluşlarının da
yer aldığı genel sıralamada 269, özel şirketler sıralamasında ise 260.
sırada yer aldı. Cargill bu sonuçla, ilk kez 2008 yılında girdiği İSO 500’de
kesintisiz 7 yıldır yer almak suretiyle önemli bir başarıya da imza attı.
“67 ülkede, 143.000 çalışanımız ile dünyanın sorumlu bir şekilde beslenmesi
ve içinde bulunduğumuz topluluklara değer katabilmek için çabalıyoruz.
Türkiye’de ise İstanbul’daki genel merkezimiz haricinde Ankara ve Adana’da
bulunan ofislerimiz aracılığıyla hizmet sağlıyoruz. İçinde bulunduğumuz
coğrafyada Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da da bölge ofislerimiz var. Cargill
Gıda Ortadoğu, Türkiye ve Kuzey Afrika yapılanması olarak bölgenin
ihtiyaçlarını karşılama noktasında 2014 yılında gerçekleştirdiğimiz büyüme
hamlesinden sonra, bölge genelinde çok daha aktif rol almaya başladık.”
İSO 500 şirketleri toplam istihdamını yüzde 5,3’lük
artışla 580 bine çıkardı.
“Türkiye’de üretim yapan fabrika sayımızı 3’e
çıkardık”
İSO 500’de elde edilen başarının gurur verici olduğunu belirten Cargill
Gıda Orta Doğu, Türkiye ve Kuzey Afrika Yönetim Kurulu Başkanı Murat
Tarakçıoğlu, bunun aynı zamanda şirketin Türkiye ve bölgedeki istikrarlı
büyüme stratejisinin de doğruluğunu gösterdiğini ifade etti.
Cargill’in yaklaşık 55 yıldır, Türkiye’nin gıda, tarım ve hayvancılık sektörlerine,
son yıllarda da üretim çeşitliliğine giderek endüstriyel çevreci ürünleriyle
farklı sanayi kollarına katma değer yarattığını kaydeden Tarakçıoğlu şu
değerlendirmede bulundu:
19
Gündem
2014 yılının Cargill için değişim ve yatırım yılı olduğuna dikkat çeken
Tarakçıoğlu, en büyük değişikliklerden birinin de Cargill Türkiye
organizasyonunun gelişip büyüyerek Cargill Orta Doğu, Türkiye ve Kuzey
Afrika’ya dönüşmesi olduğunu kaydetti. Suudi Arabistan’da Arasco
firmasıyla kurulan ortak girişim MEFSCO sayesinde, nişasta ve tatlandırıcılar
kategorisinde de bölge için bir başka adım attıklarını ifade eden
Tarakçıoğlu değerlendirmesini şu sözlerle tamamladı:
İSO 500
“Bursa Orhangazi’deki Mısır İşleme Tesisimizde üretimimiz devam ediyor.
Bunun yanında 2014 yılı içerisinde her ikisi de kendi sektöründe başarısını
ispatlamış iki farklı şirketi satın alarak Cargill bünyesine kattık. Turyağ ve
Alemdar Kimya satın almaları sayesinde üretim yelpazemizi genişletirken,
Türkiye’de üretim yapan fabrika sayımızı da üçe çıkarmış olduk. Bu
yatırımlar sonucunda ülkemizden Orta Doğu ve Kuzey Afrika pazarlarına
da ürün ve hizmet götüreceğiz. 5 yıl içerisinde ciromuzun 1 milyar dolar
olmasını hedefliyoruz. Bugün, yakın coğrafyamızda Türkiye ile birlikte 19
ülkede faaliyet gösteren Cargill, önümüzdeki yıllarda istikrarlı büyümesini
devam ettirecek yeni yatırımlar yapmayı sürdürecek.”
İSO 500 aynasından ekonomi
“Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2014” araştırmasının sonuçları,
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan tarafından 16 Haziran Salı
günü düzenlenen basın toplantısı ile açıklandı. Verilere göre, 37 milyar
501 milyon 812 bin 917 liralık net üretimden satışıyla TÜPRAŞ, 2013
yılında olduğu üzere 2014 yılında da listenin ilk sırasında yer aldı. Listede
TÜPRAŞ’ı, 10 milyar 539 milyon 302 bin 862 lira ile Ford Otomotiv
Sanayi, 8 milyar 777 milyon 455 bin 748 lira ile Oyak-Renault izledi.
Üretimden satışlara göre en büyük şirketlerin ağırlıklı olarak petrokimya,
otomotiv ve demir-çelik sektörlerinden olduğu araştırmada, gıda ve
içecek sektörü toplamda 105 firma ile listenin beşte birinden fazlasını
oluşturdu.
500 büyük şirket, üretimden satışlarının yüzde 0,7’sini
AR-GE harcamalarına ayırdı.
16 milyar TL finansmana gitti
İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasına göre şirketler, 30 milyar TL
olan esas faaliyet gelirlerinin yine yarısından fazlası olan 16 milyar TL’sini
finansmana harcadı. Faaliyet kârlılığı ile ilgili bir diğer önemli gösterge
olan EBITDA verilerinde de faaliyet kârlılığı gerilemeyi teyit etti. 500
Büyük Sanayi Kuruluşu’nda EBITDA oranı geçen yıl yüzde 11 iken, bu yıl
yüzde 10,7’ye indi.
Net satışlarını 2013 yılına göre yüzde 3,9 artırarak 473 milyar TL’ye çıkaran Diğer taraftan şirketler toplam istihdamını yüzde 5,3’lük artışla 580 bine
çıkardı. Şirketlerin duran varlıklarının toplam varlıklar içindeki payı yüzde
İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu, Türkiye sanayi ihracatının yüzde
50’den yüzde 46’ya gerilerken, zarar eden şirketlerin sayısı ciddi bir
40,7’sini gerçekleştirdi.
azalışla 129’dan 83’e indi.
Gündem
20
İSO 500
Büyümenin kalitesinde sorun
Şirketlerin faaliyet karının bir önceki yıla göre yüzde 6,4’e gerileyerek 30
milyar TL’ye düştüğünü vurgulayan Bahçıvan, “Bizim için esas olan
sanayicinin faaliyetinden elde ettiği kârdır. Bu rakamda gerileme olması
oldukça düşündürücü. Sanayicilerin kârlılık artışında faaliyet dışı imkanlarının
olumlu etkisi oldu. Ancak ana faaliyeti olan sanayiden elde ettiği karlılığın
asla geri plana itilmemesi gerekli” diye konuştu.
2014 yılında şirketlerin toplam satışları geçen yıla
göre yüzde 3,9’luk bir artışla 473 milyar liraya çıktı.
Sanayinin son 15 yıldan bu yana genel ekonomi içindeki ağırlığını
kaybetme sürecinin devam ettiğini, hak ettiği noktaya yaklaşamadığını
hatta uzaklaştığını söyleyen Bahçıvan, 2015 yılı birinci çeyrek verilerinin
moralleri bozan bir tablo ortaya koyduğunu belirtti. Bahçıvan, “Buna göre
2015 ilk çeyrekte 2,3 büyüyen ekonomide imalat sanayi büyümesi yüzde
0,8 olarak gerçekleşti. Bu da hep dile getirdiğimiz büyümenin kalitesi
sorununu bir kez daha açıkça gösterdi. Büyüme büyük ölçüde tüketim
ağırlıklı oldu. Türkiye’nin yarınlarını düşünen herkes, bu kısır döngüyü
görmek zorunda. Dahası karar vericilere ve başta biz sanayicilere düşen
görev bunu kırmak ve tersine çevirmek olmalıdır. Sanayicilerimizin kur
baskısı ve faizler nedeniyle finansman baskısına yenildiği gözüküyor”
dedi.
Bahçıvan İSO 500’ün temel göstergelerinden söz ederken şu
değerlendirmeyi yaptı:
“2014 yılında şirketlerin toplam satışları geçen yıla göre yüzde 3,9’luk
bir artışla 473 milyar liraya çıkmıştır. Yalnız bu artışın 8,2’lik 2014 yılı
enflasyonunun altına kalması düşündürücüdür. Faaliyet kârlarına
baktığımızda 500 büyük şirketin geçen yıla göre performansının biraz
düştüğünü görüyoruz. 2013 yılında faaliyet kârını yüzde 8’e çıkaran 500
büyük sanayi şirketlerimizin, 2014 yılındaki faaliyet kâr oranı yüzde 6,4’e
gerilemiştir. Yani 2013 yılında 36 milyar lira faaliyet kârı elde eden
şirketlerimizin bu kârı 2014 yılında 30 milyar liraya düşmüştür.”
21
Gündem
Sanayide yabancı sermaye paylı kuruluşların sayısı
azalıyor
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, İSO
500 ile ilgili olarak yaptığı değerlendirmenin ardından basın mensuplarının
sorularını yanıtladı. İSO-500’deki şirketlerin faaliyet karındaki gerilemenin
sanayinin sürdürülebilirliği açısından düşündürücü olduğunu ifade eden
Bahçıvan, yüzde 6 civarında bir faaliyet karlılığıyla sanayinin rekabet
edebilme, yatırım yapabilme ve Türkiye'yi istenilen noktaya taşıma
amaçlarına ulaşmasının zor olduğunu dile getirdi.
Sanayi sektöründeki yabancı sermaye paylı kuruluşların sayısındaki
azalmanın sanayinin yabancılar için geçen 4-5 yıla göre yeteri kadar
özenilen bir noktada görülmediğinin bir göstergesi olduğunu belirten
Bahçıvan; “Yabancılarla beraberliği ağırlıklı olarak sanayi dışı sektörle
görürsek, bunun uzun vadede Türkiye'nin kaliteli büyümesine ve sanayinin
kaliteli gelişmesine hiçbir katkı sağlayamayacağını düşünüyoruz” dedi.
46 yıldır sanayinin fotoğrafını çekiyor
İlk olarak 1968 yılında “100 Büyük Sanayi Kuruluşu” adıyla yayınlanmaya
başlayan araştırma, aradan geçen zaman içerisinde geliştirilerek
“Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” çalışmasına dönüştü. Türkiye
ekonomisine tutulan güçlü bir ayna niteliği taşıyan raporda, üretimden
satışlar sıralamanın ana kriterini oluşturuyor.
Bunun yanı sıra çalışma kapsamında satış hasılatı, brüt katma değer,
özkaynak, aktif toplamı, vergi öncesi dönem kâr ve zarar toplamı, ihracat
ve ortalama çalışan sayısı büyüklükleri gibi, istatistiki analizlere de yer
veriliyor. Ayrıca finansal oranlar, kaynak yapısı, karlılık oranları, ekonomik
karlılık, varlık devir hızları, net katma değerinin faktör gelirleri (fonksiyonel)
dağılımı, üretim faaliyeti dışı gelirler, istihdam ve brüt katma değer dağılımı
ile işgücü verimliliği konularında da çeşitli değerlendirmeler yapılıyor.
İSO 500
Gündem
22
MUTFAKLARIMIZDAKİ YAĞLARI TANIYALIM
Mutfaklarımızdaki yağları tanıyalım
Yemeklerimize lezzet katıyorlar, sağlığımız için vazgeçilmezler. Ancak hangi
yemekte hangi yağı kullanacağımıza karar veremediğimiz zamanlar oluyor. Gelin,
doğru kararı vermek için mutfaklarımıza giren yağları tanıyalım. Beraberinde sizlerle,
Cargill’in, yemeklik yağların mutfaklarınıza ulaşmasındaki rolünü de paylaşmış olalım…
Tom Vandyck
Çoğumuzun mutfağında en az birkaç çeşit yemeklik yağ vardır, ancak
onlarla ne yapacağımızı her zaman bilemeyebiliriz. Örneğin; bir bifteği
zeytinyağında kızartmalı mıyız? Fındık yağını hamur işlerinde kullanabilir
miyiz veya mısır yağıyla yapamayacağınız bir yemek var mı?
Willie Loh’a göre tüketim miktarının sınırlı olması gerekse de, doymuş
yağların gıdalarımızda önemli bir yeri var. Loh, “Kurabiye gibi ürünler için
doymuş yağlara ihtiyaç vardır, doymuş yağları kullanmazsanız fırından
kraker gibi düz çıkarlar.” diyor.
Tüm bu seçenekler aklınızı karıştırıyorsa üzülmeyin. Cargill Özel Tohumlar O halde, yemeklerimizi hangi yağları kullanarak hazırlamalıyız? Loh’a
& Yağlar Pazarlama Geliştirme Başkanı Willie Loh’a göre, aslında ortalama göre durum biraz karışık. Nihayetinde bu durum, yağı nasıl kullandığınıza
bir ev hanımı için çok sayıda pişirme yağına ihtiyaç yok.
ve arzu edilen tat ve elde etmek istediğiniz işlevselliğe bağlıdır. Fiziksel
aktivite başta olmak üzere iyi bir sağlık anlamına gelen birçok etmenin
“Birçok insan için birkaç temel yağ yeterlidir.” diyen Willie Loh, standart
olduğunun unutulmaması gerektiğine işaret eden Loh, “hareketsiz bir
pişirme işlemleri ve soslar için zeytinyağı, ayçiçek, mısır, fındık, kanola ve yaşam tarzınız varsa, iyi bir yağ yoktur.” hatırlatmasında bulunuyor.
soya yağı gibi çok amaçlı bir yağın kullanılabileceğine dikkat çekiyor.
Bu yazımızda sizlere, dünyada en çok bilinen ve popüler bazı yemeklik
Yağların özel kullanımları alışkanlıklara son derece bağlı ve özellikle
yağların özelliklerini ve bununla birlikte Cargill’in söz konusu yağları
geleneklere ve tarihsel mevcudiyete dayanmakta. Peki, ya sağlık etkileri? mutfağınıza ulaştırmadaki rolünü açıklayacağız.
Tüm pişirme yağlarında, on yıllardır kaçınmamız gerektiği söylenen bir
miktar doymuş yağ vardır. Sıvı pişirme yağlarının önemli bir çoğunluğunda
doymuş yağ miktarı azdır, ancak palm, palm çekirdeği ve hindistan cevizi
gibi tropik yağlar istisnalardır. Yeni yapılan bilimsel çalışmalar, doymuş
yağların zannedildiği kadar kötü olmadığını öne sürse de, ABD Tarım
Bakanlığı Şubat ayında yayınladığı yeni beslenme kılavuzlarında, doymuş
yağların mümkün olduğunca azaltılması gerektiğini vurguladı. Bunu,
Dünya Sağlık Örgütü gibi otoritelerin yaptığı tavsiyelerin yankıları olarak
değerlendirebiliriz.
23
Gündem
MUTFAKLARIMIZDAKİ YAĞLARI TANIYALIM
Zeytinyağı nedir?
Zeytinyağı, zeytin ağacının meyvesinden elde
edilmektedir. Tekli-doymamış yağ içeriği fazla
olduğu için sağlıklı bir yağ olarak biliniyor.
ABD’de zeytinyağı için, koroner kalp hastalığı
Mısır yağı nedir?
riskini azalttığını gösteren bir sağlık beyanına
izin dahi verilmekte. Birçok insan, zeytinin ilk
sıkımından elde edilen “natürel saf sızma”
Mısır yağı, mısır özlerinden elde
zeytinyağını bilse de, rafine ve riviera çeşitleri de edilmektedir. E vitamini bakımından
bulunmakta.
zengindir. Kuzey ve Güney Amerika’da ucuz ve
bol miktarda bulunurken Avrupa gibi bazı
bölgelerde özel yağ klasmanındadır.
Kullanımı:
Mısır yağı, doğal tadı ve yüksek sıcaklığa
dayanıklılığı açısından iyi bir yemeklik yağdır;
bu özelliğinden dolayı, kızartma ve soteleme
işlemlerinde rahatlıkla kullanılır.
Kullanımı:
Cargill’in rolü:
Cargill, Güney ve Kuzey Amerika dahil
Akdeniz diyetinin temellerinden olan zeytinyağı, olmak üzere dünya genelindeki birçok yerde
soğuk gıdalara lezzet katmak ve pişmiş gıdaların mısır yağını üretmekte ve rafine ederek piyasaya
üzerine koymak için idealdir. Normal zeytinyağı, sunmaktadır. Şirket Brezilya’da, diğer çeşitlerin
yanı sıra mısır yağını da içeren Liza markalı,
“saf sızma” cinsine kıyasla daha yüksek ısı
piyasanın en tanınan ve popüler yağlarını
direncine sahiptir. Salatalarda rahatlıkla lezzet
tüketicilere sunmaktadır. Türkiye’de de üretimi
katması için kullanılır.
olan Cargill, Orhangazi’de ürettiği mısır özlerini,
Turyağ’da rafine etmektedir.
Cargill’in rolü:
Cargill, 2014 yılında İspanyol zeytinyağı ortak
girişiminden ayrılsa da, firma, Avrupa’daki bazı
pazarlarda şişelenmiş ve özel etiketli
zeytinyağı dağıtımına devam ediyor.
Şirket, kısa bir süre önce zeytinyağının
Hindistan’daki popülerliğini ve kullanımını
arttırmada öncü olan Leonardo' Olive
Oil (Leonardo' Zeytinyağı) işletmesini
satın aldı. Cargill, Kuzey Amerika’da
yemek hizmeti endüstrisi için Filippo
Berio Culinary Selection* markası
altında zeytinyağı ürünleri de pazarlıyor
(*Socieata’nın tescilli bir markası).
Ayçiçeği
yağı nedir?
Ayçiçeği bitkisinin
tohumlarından elde edilen
ayçiçeği yağı, hafif bir kehribar renge
ve yüksek dumanlanma noktasına sahiptir. E
vitamini içeriği yüksek olan ayçiçeği yağının tat
profili nötrdür ve yemeklerde tadı fazla öne
çıkmaz.
Kullanımı:
Ayçiçeği yağı özellikle oleik asidi içeriği
açısından, kızartmalar için uygundur. Patates
cipsi gibi çerezlerde yaygın bir şekilde kullanılan
ayçiçeği yağını salatalarınızda da
kullanabilirsiniz.
Cargill’in rolü:
Cargill Amerika, Avrupa ve Çin dâhil olmak
üzere farklı bölgelerde ayçiçeği yetiştiricileriyle
birlikte çalışmakta, rafine etmekte ve
pazarlamaktadır.
Kanola/Kolza tohumu yağı nedir?
Avrupa’da kolza tohumu yağı olarak da bilinen
(düşük erüsik asit türü) kanola yağı, 1970’lerde
özellikle Kanada’da yetiştirilen açık sarı, çiçekli
bir bitkiden elde edilmektedir. İsmi, ‘Kan(ada)’
ve yağ için (İng.: oil) ‘ola’ yı temsil ediyor.
Kanola yağları omega-3 yağ asitleri bakımından
zengin içeriği ile biliniyor.
Kullanımı:
Kanola yağları dünyada en yaygın kullanılan
pişirme yağlarından biridir. Nötr bir tat profili ve
yüksek ısı toleransı sayesinde kanola yağları
çok amaçlı olarak kullanılmaya uygundur.
Salataya da kızartmalar için fritöze de konabilir.
Oleik asidi yüksek türleri kızartmalar için daha
dayanıklıdır.
Cargill’in rolü:
Cargill farklı coğrafyalarda kanola yağı kaynağı
bulmakta ve rafine etmekte. Cargill Clear Valley*
markasıyla gıda endüstrisine pazarladığı bir dizi
özel yağ üretiyor. Şirket bunun için, Kuzey
Amerika ve Avustralya’da oleik asit içeriği
yüksek kanola türleri yetiştiriyor.
Gündem
24
MUTFAKLARIMIZDAKİ YAĞLARI TANIYALIM
Soya fasulyesi yağı nedir?
Soya fasulyesi bitkisinin çekirdeğinden elde
edilen soya fasulyesi yağı, omega-3 yağ asitleri
ve E vitamini içermektedir.
Kullanımı:
Palm Yağı/Palm
çekirdeği yağı nedir?
Palm bitkisinin meyvesinden elde
edilen palm yağı, çok yönlü ve dünyanın en
yaygın kullanılan bitkisel yağıdır. Palm yağı,
yüksek beta karoten içeriği nedeniyle kırmızı
renktedir ve aynı meyvenin çekirdeğinden elde
edilen berrak palm çekirdek yağından farklı
özellikler gösterir.
Kullanımı:
Gerek palm yağı gerek palm çekirdeği yağı,
yüksek sıcaklıklarda iyi pişirme özelliklerine
sahiptir, bu nedenle çok amaçlı kullanıma
uygundur. Palm yağının evde pişirme yağı
olarak kullanımı (bazı coğrafyalarda, özellikle
Uzak Doğu ve Asya’da), palm çekirdeği yağına
göre daha yaygındır. Palm çekirdeğinin yağı
çikolata, şekerleme ve kozmetik ürünlerin
üretimi için idealdir.
Cargill’in rolü:
Cargill, Endonezya’da 5 palm plantasyonuna
(ekim alanına) sahip. Bunun yanında şirketin
hem kendi ekili alanlarından hem de diğer ekili
alanlardan satın alma, rafinasyon ve pazarlama
yapan dünyanın farklı yerlerinde konumlanmış
12 palm yağı rafinerisi bulunmaktadır. Şeffaf ve
sürdürülebilir bir tedarik zinciri oluşturmakta
endüstri lideri olan Cargill, sürdürülebilir palm
yağı kullanımının teşviki için 2004 yılında
kurulan Sürdürülebilir Palm Yağı Yuvarlak
Masası’nın (RSPO) kurucu üyeleri arasında yer
alıyor.
Hindistancevizi yağı nedir?
Hindistancevizi yağı, kurutulmuş Hindistancevizi
içi ve kurutulmuş Hindistancevizi çekirdeğinden
elde edilmektedir. Bu yağ, doymuş yağ oranı
yüksek olduğu için kararlı bir yağdır. Tatlı
aromalı, fındıksı bir tada sahiptir. Erime profili
oldukça yüksektir, yani ağızda lezzetli bir tat
bırakarak hızlı bir şekilde erir.
Kullanımı:
Hindistancevizi yağı dondurma, dondurma
kaplaması, şekerleme ve unlu mamuller gibi
uygulamalarda kullanılabilir. Kuzey Amerika’da
yemeklik yağ olarak kullanımı her geçen gün
yaygınlaşmaktadır. Ayrıca, sabun ve kişisel
bakım ürünlerinde de kullanılmaktadır.
Soya fasulyesi yağı doğal aroma profiline sahiptir,
bu da soya yağını birçok farklı uygulama için
harika bir yağ haline getirmektedir. Bu yağ hem
kızartma ve fırınlamada hem de sos hazırlama
gibi işlemlerde çok yönlü kullanılabilmektedir.
Cargill’in rolü:
Cargill küresel bir soya fasulyesi alıcısı, işleyicisi
ve arıtıcısıdır. Amerika ve Brezilya’da geniş çaplı
faaliyet göstermektedir. Brezilya’da soyanın hızlı
bir şekilde büyümesi Amazon ekosisteminin
korunmasını da gündeme getirmiştir. Cargill
Brezilya, soya fasulyesi tedarik zincirinin
sürdürülebilirliğini arttırırken, diğer yandan
Amazon ekosistemini korumak için endüstrideki
diğer firmalarla birlikte çalışmaktadır.
Cargill’in rolü:
Cargill, Filipinler’de birkaç adet, Endonezya’da
ise iki adet kurutulmuş hindistancevizi içi ezme
tesisinin sahibidir. Ayrıca dünya genelinde
hindistancevizi yağı satın alan, rafine eden,
işleyen ve pazarlayan başka rafinerileri de
bulunmaktadır. Şirket, çiftçileri, kurutma
teknikleri gibi en iyi uygulamalarda eğitmek
üzere planlanan tüm eğitimlere ve çabalara
öncülük etmektedir.
Fıstık
yağı nedir?
Yer fıstığından üretilen fıstık yağının
tekli-doymamış yağ içeriği bakımından
zengin olduğu biliniyor. Soğuk sıkım rengi
sarı olan fıstık yağı, kabuklu yemişlerin
tadına benzer bir tada sahiptir.
Kullanımı:
Fıstık yağı, yüksek ısı toleransı ve belirgin
tat profili nedeniyle kızartma, fırınlama ve
soteleme için mükemmel bir yağdır.
Gıdaların tadını etkilemez ve kızartma yağı
olarak son derecede dayanıklıdır.
Cargill’in rolü:
Cargill, özellikle Avrupa’da evde pişirmenin
yanında, geleneksel üretim yapan fırınlarda
da kullanımı amacıyla fıstık yağı rafine
etmektedir. Cargill’in ABD’de de fıstık yağı
rafine eden bir tesisi bulunmaktadır.
25
Gündem
MUTFAKLARIMIZDAKİ YAĞLARI TANIYALIM
ABD’de kısmi hidrojene yağlardaki son gelişmeler
Bir sonraki büyük yağ
2013’teki bazı çalışmaların ardından ABD Gıda ve İlaç Dairesi’nin (FDA)
kısmı hidrojene yağların ‘genellikle güvenilir kabul edilen-GRAS’
pozisyonunu geri çekmesi ve kısmi hidrojene yağların ABD’de gıda
bileşeni olarak kullanımını etkin bir şekilde yasaklaması bekleniyor.
Şu anda hindistancevizi yağı Kuzey Amerika’da oldukça popüler. Yemek
pişirmeden cilt bakımına kadar birçok yerde kullanılıyor. Hindistancevizi
yağı, çok hızlı bir şekilde ABD marketlerinde en çok rağbet gören
yağlardan biri haline geldi.
Kısmi hidrojene yağlarda, işlemeyi kolaylaştırmak ve raf ömrünü uzatmak
için ilave edilmiş fazladan hidrojen bulunmakta. Ancak bu işlemde, kalp
damar hastalıkları riskini arttırabilen trans yağlar ortaya çıkıyor. Trans
yağlar son yıllarda dikkatlice incelenmekte ve bu araştırmaların
sonucunda birçok ülke trans yağların kullanımıyla ilgili zorunlu
etiketlemeler ve düzenlemeler yapmaktadır.
“Yaptığımız müşteri araştırmalarında şunu gördük ki konu yağ olunca
tüketicilerin tutumları hızla değişiyor.” diyen Cargill Soslar ve Yağlar
Pazarlama Müdürü Lou Anne Koerschner; her zaman olduğu gibi bir
sonraki büyük eğilimi tahmin etmeye çalıştıklarına dikkat çekiyor.
Cargill, tüm ürün kategorilerindeki gıdalarda bulunan kısmi hidrojene
yağların ikame edilebilmesi için gıda üreticilerine yardımcı olmaktadır.
Şirket, pazara yeni nesil sağlıklı yağlar sunabilmek için 10 yıldır hububat
ve yağlı tohum işleme, nitelikli yetiştirme, beslenme bilimi ve
uygulamalardaki bilgi birikiminden yararlanmaktadır.
Cargill’in, kısmi hidrojene yağları ikame edebilen ve endüstriyel olarak
üretilen trans yağları ortadan kaldırabilen işlevsel alternatifleri olduğunu
vurgulayan Cargill Kaplamalar, Soslar & Yağlar (Dressing, Sauces & Oils)
Gıda Bileşenleri Lideri John Satumba; “Bu, hem şirket bünyesinde hem
de müşterilerimizle birlikte uzun zamandır üzerinde çalıştığımız bir
konuydu. Trans yağlarla ilgili olarak kısa bir süre sonra gelecek yeni
düzenlemeler nedeniyle doğacak ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için gıda
üreticisi müşterilerimize yardımcı olmaya hazırız.” diyor.
Birçok yerde hindistancevizi yağının sağlığa olan faydaları, bu yağın
satılmasına neden olan en büyük etken olarak görülüyor. Cargill tarafından
yürütülen 2014 Yılı Tüketici Anketi de Amerikalıların etiketlere çok dikkat
ettiğini ve sağlık beyanına göre karar verdiğini ortaya koyuyor.
Anket sonuçlarını değerlendiren Cargill, gıda üreticilerine, ürünlerinin
besinsel faydalarını arttırmada yardımcı olacak, yüksek oleik asitli kanola
yağı, balık yağı ve özel antioksidanlardan oluşan karışımı, IngreVita HO
Sun’ı piyasaya sundu. Cargill tarafından geliştirilen bu özel yağ, kalp
sağlığı ve beyin gelişiminde önemli rol oynayan gerekli besin maddeleri ile
uzun zincirli omega 3’ler (EPA ve DHA) sağlıyor.
EPA ve DHA, vücudumuzun üretemediği uzun zincirli çoklu doymamış
yağ asitleridir. Amerikan Kalp Derneği, günlük balıktan alınması gereken
miktarın 250-500 mg olduğunu açıkladı ancak EPA ve DHA’nın Amerika’daki
ortalama tüketimi bu miktarın oldukça altında. Bu nedenle genel nüfusun,
dengeli beslenmenin bir parçası olarak fonksiyonel gıdalar aracılığıyla
tükettiği EPA ve DHA miktarındaki artış, sağlık açısından oldukça önemli.
Cargill Özel Tohumlar ve Yağlar Pazarlama Müdürü Kristine Sanschagrin,
“Müşterilerimizin seçeneklerini arttırmak suretiyle onların başarılı olmalarına
yardımcı olmak istiyoruz. Bu amaçla IngreVita HO Sun’ı geliştirdik. Bazı
müşterilerimiz tüketicilere geleneksel yöntemlerle geliştirilen ürünler
sunmak istemekte; işte bu ürün, bu tarz müşterilerimiz için de iyi bir
seçenektir. Ayrıca IngreVita HO Sun, oda sıcaklığında saklanabiliyor,
kullanımı kolay, raf ömrü uzun ve kötü tatlar salgılamıyor.” diyor.
Gündem
26
DRAGON FESTİVALİ
Dragon Festivali’nde Cargill rüzgarı
Maksimum eğlence, kıyasıya mücadele
Cargill çalışanları, 3 takımla katıldıkları 2015 Mayıs Dragon Festivali’nde zorlu
rakipleriyle kıyasıya mücadele etti. Toplam 120 takımın yarıştığı festivalde keyifli
anlar da yaşandı.
İlki 2008 yılında gerçekleşen ve dünyanın 3 büyük festivalinden biri olan
Dragon Festivali, Türkiye Kano Federasyonu’nun katkılarıyla 30 - 31
Mayıs tarihlerinde İstanbul Haliç’te katılımcılarıyla buluştu. Türkiye genelinde
gerçekleştirilen ve yerli ve yabancı pek çok şirket çalışanını bir araya
getiren bu platforma Cargill çalışanları da Cargill Pistons, Wave Breaker
ve Dragonfly olmak üzere 3 takımla katıldı.
Takımların kaptanları, Doğa Eğin, Mustafa Özen ve Selçuk Şafakoğlu
Cargill’in su sporları gibi cazip bir alanda takım halinde oynanan ve takım
ruhunu öne çıkaran bu etkinlik ile çalışanlarına bambaşka bir macera
sunduğunu belirtti.
İkinci gün Sport, Fun Sport, Fun ve Fun Fun kategori final yarışları yapıldı.
Toplamda 120 takımın katıldığı 2015 Mayıs Dragon Festivali’nde Cargill
takımlarından Wave Breaker, Fun Fun kategorisinde 11., Fun kategorisinde
yarışan Cargill Pistons ise 9. oldu. Cargill’in üçüncü takımı Dragonfly ise
son yarışlara katılmamayı tercih etti.
Önümüzdeki yıllarda da festivale katılmayı düşündüklerini söyleyen
Cargill Gıda Orta Doğu, Türkiye ve Kuzey Afrika İK Direktörü Pınar
Kadırgan, bu kez daha iyi derecelere imza atıp kupaya uzanmayı
hedeflediklerini ifade etti.
Türkiye’nin en geniş katılımlı kurumsal spor organizasyonu
Eğlencenin maksimuma ulaştığı Dragon Festivali; katılımcılara iş hayatının
stresinden uzak, herkesin eşit olduğu, kıyasıya mücadele edilen keyifli
HSB GROUP tarafından gerçekleştirilen Dragon Festivali, yüzlerce kurum
anlar yaşattı.
ve şirketi bir eğlence ve yarışma formatında bir araya getiriyor. Su
üzerinde yapılan en kalabalık yarışlara sahne olan festival, aynı zamanda
İstanbul'da yapılan organizasyonda festivale katılmak isteyen şirket
Türkiye’nin en geniş katılımlı kurumsal spor organizasyonu olma unvanını
çalışanlarından oluşan Cargill takımları, 16 kürekçi ve tempo belirlemek
da elinde bulunduruyor.
için bir davulcudan oluşan ekipler halinde 10 kulvarlı 200 metre
uzunluğunda parkurda kıyasıya yarıştı.
Festivale, özel şirketler, kamu kurumları, eğitim kurumları, tüm sosyal
gruplar ile sivil toplum kuruluşları, takımlar oluşturmak suretiyle katılabiliyor.
Renkli görüntülerin ortaya çıktığı yarışma esnasında takımlar, ilk gün 2,
Takımlar, 16’sı kürekçi, 1’i davulcu olmak üzere toplam 17 kişiden oluşuyor.
ikinci gün ise derecelerine göre 1 ya da daha fazla yarış yaptı. İlk gün
Kurallara göre her takımda en az dört kadın yarışmacı bulunmak zorunda.
sonunda her takımın 2 yarış derecesi toplamları alındı ve festivale katılan Her takımın 5 yedek yarışmacı hakkının bulunduğu yarışmalarda, kilo, boy
tüm takımlar sıralanarak yarışılacak kategoriler belirlendi.
ve yaş farkı gözetilmiyor.
27
İnsan Kaynakları
DRAGON FESTİVALİ
DRAGONFLY
DRAGON PISTONS
WAVE BREAKER
Mustafa Özen (kaptan)
Doğa Egin (kaptan)
Selçuk Şafakoğlu (kaptan)
Bengü Kalay
Akın Kaymaz
Asuman Şahin
Aykut Yakut
Buse Kartal
Buket Arslan
Emrah Altay
Mert Özerdem
Ezgi Yılmaz
Pieter Schulting
Murat Doğan
Serhat Kırkan
Osman Zümrüttaş
Şükran Somuncuoğlu
Özay Büyüktankaya
Aylin Aksoy
Cenk Erkan
Ela Ergüney
Erik Van Straaten
Gizem Cebe
İlker Odabaşı
Serdar Özgenlik
Seza Ünal
Tuba Çetin
Ahmet Ergül
Ali Kemal Kermooğlu
Alper Yaraşık
Ayşegül Magal
Batuhan Demir
Cenk Göçer
Fatih Çallak
Ezgi Gebeş
Oğuzhan Yavuz
Murat Boğahan
Selin Yavuz
Mustafa Avcı
Sinem Kural
Ömür Şişman
Tuğçe Karabulut
Sema Budak
Serkan Budak
İnsan Kaynakları
28
AFRİKA PAZARINDA OYUNU DEĞİŞTİRECEK 5 TREND
Afrika pazarında
oyunu değiştirecek 5 trend
Afrika kıtası genelinde artan gıda ve içecek talebine karşın, üretim ve tedarik
zorlukları da kendini göstermekte. Peki, kıtanın tüketici pazarını hangi önemli
faktörler etkiliyor? Bu haberimizde, Afrika pazarında dikkate alınması gereken bazı
trendleri bulacaksınız.
Afrika… Yükselen Asya’dan sonra dünyanın en hızlı büyüyen ikinci
ekonomisi. Önümüzdeki on yıl içinde iki katına çıkacağı tahmin edilen bir
nüfusa ve 1 milyondan fazla insanın yaşadığı 57 şehre sahip renkli bir
kıta.
İşte, Cargill’in Johannesburg’da düzenlediği Afrika Öğrenim Yolculuğu
etkinliğinin birinci gününde, bin 500’e yakın farklı dilin konuşulduğu bu
renkli kıtanın tüketici pazarı konuşuldu.
Büyüyen genç nüfus
Yıllık %2 artış oranıyla Afrika nüfusunun 2050’de neredeyse 2 milyara
ulaşacağı öngörüsü artık bir sır olmaktan çıktı. Sadece bugün 856 milyon
tüketici barındıran Sahra altı Afrika bölgesi bile, 2030’da 1,3 milyardan
fazla tüketici sayısına ulaşacak. Halkın giderek daha büyük bölümünün
yaşlanmakta olduğu başka bölgelerin aksine, Afrika’nın ekonomik açıdan
aktif nüfusu 2050’ye kadar %56’dan %66’ya yükselecek. Bu gelişme,
mal ve hizmet talebini ciddi oranda artıracak.
‘Afrika’yı ülke bazında değil, şehir bazında mercek altına almanın,
fırsatlara bakmanın değişik bir yolu’ olduğuna dikkat çeken McKinsey’den
Zaten Afrika şu anda dünyanın en genç nüfusuna sahip; nüfusun
Damian Hattingh; daha da önemlisi, eğer tüketicilerin artan gıda talebi
yarısından fazlası 20 yaşın altında (İkinci sırada Çin var ve bu oran
karşılanacaksa tarımsal üretimin de artmasının şart olduğunu vurguladı.
sadece %28). McKinsey’in Afrika Tüketici Verileri Merkezi tarafından
yakın zamanda yapılan bir ankete göre 16-34 yaş aralığındaki şehir
Peki, başka hangi önemli faktörler kıtanın tüketici pazarını etkiliyor?
sakinleri, şehir gelirlerinin %53’ünü oluşturuyor. Afrika’da birbiri ile iç içe
Aşağıda, Afrika Öğrenim Yolculuğu etkinliğinde ortaya konan ve bu
büyüme ve nüfusun gençleşmesi trendi, kıtanın gıda tercihleri ve üretimi
pazara ilgi duyan firmaların dikkate alması gereken bazı trendleri
üzerinde ciddi etki oluşturuyor.
bulacaksınız.
29
Güncel
AFRİKA PAZARINDA OYUNU DEĞİŞTİRECEK 5 TREND
Artan refah
Afrika Kalkınma Bankası Grubu tahminlerine göre kıta çapında yaşanan
yüksek ekonomik büyüme düzeyi sonucunda fakirliğin toplam nüfusa
oranının 2008’deki %48 oranından, 2020’de %20’ye düşmesi bekleniyor.
Accenture de fakirliğin 2008’den beri geniş kategorilerde düşmekte
olduğunu bildiriyor. Afrika’da artan ekonomik büyüme, bir ülkenin yeri ve
kaynaklarından bağımsız olarak büyüyen bir “orta sınıf” (günde 2-20
dolar arası kazanan kişiler) yaratıyor. 2010’da Afrika nüfusunun %34’ü
(313 milyon kişi) orta sınıfta sayılırken, bu miktarın 2060 yılında üç katına
çıkarak 1 milyar kişiye ulaşması bekleniyor.
Fakirliğin azalması ve orta sınıfın büyümesi ile ortaya çıkan refah artışının
kıtanın gıda sisteminde daha fazla tüketici harcaması ve taleplerde
değişimi beraberinde getireceğini söylemeye ise gerek yok herhalde.
Teknolojiye daha fazla erişim
Amerikalıların %60’ı evinde telefon hattı olduğunu söylerken, Afrika’da
bu oran %2’den daha az. Ancak bu, kıtanın iletişiminin kesik olduğu
anlamına gelmiyor. İletişim şirketi Ericsson’a göre Afrikalıların yarısından
fazlası (635 milyon kişi) cep telefonuna sahip. Bu durum Afrika’yı Asya’dan
sonra abone bazında dünyanın en büyük ikinci, aynı zamanda en hızlı
büyüyen cep telefonu pazarı konumuna getiriyor.
Tahminlere göre 2030 itibarıyla neredeyse tüm Afrikalıların cep telefonu
olacak, bu da internete ve bankacılık hizmetlerine erişimi genişletecek.
Bu durum, özellikle kırsal kesimde tüketim ürünlerine talebi artırırken aynı
zamanda çiftçileri de ek kaynak ve pazarlarla buluşturacak.
Artan kentleşme ve harcamalar
Şehir nüfusunda en büyük artışın Nijerya (50 milyon), Etiyopya (39
milyon) ve Uganda’da (38 milyon) yaşanacağı öngörülüyor. Zaten yıllık
%6 oranıyla dünyanın en hızlı büyüyen şehirlerinden dördü Afrika’da yer
alıyor.
Peki, şehirleşmenin tüketici pazarına etkisi nedir? Genel olarak
bakıldığında şehirlerde kişi başına gelir düzeyi kırsal kesime göre
neredeyse %80 daha yüksek. Şehirlerde harcamalar kırsal kesimdekine
göre iki kat daha hızlı artıyor. Bu gelişme, Afrika’nın küçük çiftlik sahipleri
için de iyi haber.
Değişen beslenme tarzı
Ülkeler zenginleştikçe başta gelen tahıl ve yağlı tohumların beslenmedeki
payı artarken, bölgesel ve yerel olarak önem taşıyan tahıl, kök bitkiler ve
yağlı tohumlar ise genellikle önemini yitirir. Afrika’nın şehirleşmesindeki
gelişmeler ve artan gelirler, muhtemelen tüketicilerin beslenmelerine
daha fazla protein, şeker ve yağ dahil etmeleri ile sonuçlanacak. Bunun
neticesinde Afrika’nın hayvansal gıdalar ve daha az temel tahıl içeren
yüksek kalorili bitkisel gıdalara yönelik büyüyen talebi karşılamak için
gıda üretimini ciddi oranda artırması gerekecektir.
Değişen beslenmeyi artan üretimle karşılamanın ötesinde şehirli gıda
sisteminin kendisi de karmaşık zorluklar içermektedir. Birleşmiş Milletler
Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) araştırmaları, gıda güvencesi ve
beslenme konusundaki çalışmaları koordine etmek üzere kamu ve
özelden çeşitli aktörlere ihtiyaç olduğunu, yerel yetkililerin ise merkezde
uygun politikalar ve alt yapıyı inşa etmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
Kıtanın daha genç, daha müreffeh ve daha fazla iletişime sahip nüfusu
giderek artan sayılarla şehirlere göçüyor. Birleşmiş Milletler Dünya
Şehirleşme Görünüm Raporu’nun hesaplarına göre 2050’de Afrika
nüfusunun neredeyse üçte ikisi şehirlerde yaşıyor olacak. 2010 yılında bu
oran sadece %40’tı.
Güncel
30
MERCER YAŞAM MALİYETİ ARAŞTIRMASI
En pahalısı Luanda
İstanbul 99. sırada
Mercer’in beş kıtada 207 şehri kapsayan 2015 yılı Yaşam Maliyeti Araştırması
sonuçları açıklandı. 2015 yılında dünyanın en pahalı şehri geçen yılki yerini koruyan
Luanda olurken, geçtiğimiz yıl 135. sırada yer alan İstanbul, bu yıl 99. sıraya
yükseldi. Araştırmada, Avrupa şehirlerinin de geçmiş yıllara göre yaşam maliyetinin
yükseldiği görüldü.
Tüm dünyada 40’tan fazla ülkede 25 binin üzerinde müşterisine hizmet
veren lider insan kaynakları yönetim danışmanlığı firması Mercer, her yıl
gerçekleştirdiği en önemli araştırmalarından biri olan ‘Yaşam Maliyeti
Araştırması’nın sonuçlarını açıkladı. Yurtdışındaki çalışanlara ödenecek
ücretler konusunda hükümetler ve çokuluslu şirketlere rehberlik eden
‘Mercer Yaşam Maliyeti Araştırması’, beş kıtada 207 şehirde
gerçekleştirildi.
En pahalı şehir Luanda
Her şehirde konut, ulaşım, yiyecek, giyim, ev eşyası ve eğlence dahil
olmak üzere 200’den fazla kalemin karşılaştırmalı maliyetlerinin ölçüldüğü
araştırma sonuçlarına göre, 2015 yılının en pahalı şehri Luanda oldu.
Angola’nın, Atlantik okyanusuna bakan ve en yüksek nüfusuna sahip bu
şehri, aynı zamanda listenin en son sırasındaki Bişkek’ten üç kat daha
pahalı olmasıyla da kayıtlara geçti.
Luanda’nın ardından en pahalı şehirler, Hong Kong ve Zürih olarak
sıralandı. Dördüncü olan Singapur geçen seneki sıralamasını korurken,
Cenevre bir sıra yukarı, Şangay ise geçtiğimiz yıla göre dört sıra
yükselerek yaşam maliyeti listesinde altıncı oldu.
31
Güncel
Geçtiğimiz yıl aynı araştırmada 135. sırada yer alan İstanbul ise, listede
99. sıraya yerleşerek, yaşam maliyeti açısından geçen yıla göre daha
‘pahalı’ bir şehir olarak listedeki yerini aldı.
ABD’de yaşam maliyetleri artıyor
Araştırmanın dikkat çekici sonuçlarından birisi de Amerikan dolarının
değer kazanmasıyla birlikte ABD’de birçok şehrin sıralamada yükselmesi
oldu. Araştırmada 16. sırada yer alan New York Amerika’nın en pahalı
şehri olmaya devam ederken, 26 basamak yükselen Los Angeles 36’ıncı,
37 basamak birden yükselen San Francisco ise 37’inci sırada yer aldı.
Geçen sene 92’nci sırada bulunan Washington ise, 50. sırada kendisine
yer buldu.
İsviçre 3 şehir ile ilk 10’da
Yaşam Maliyeti Araştırması’nın 2015 sonuçlarına göre, Zürih Avrupa’daki
en pahalı şehir unvanını aldı. İsviçre şehirlerinden Cenevre beşinci sırada
yer alırken, Bern ise dokuzuncu basamakta yer aldı. İsviçre frangının Euro
karşısında güçlenmesiyle İsviçre şehirleri listede yukarı basamaklara
tırmandı.
MERCER YAŞAM MALİYETİ ARAŞTIRMASI
- İstanbul
Moskova ucuzladı
Ortadoğu’nun en pahalısı Dubai
Rus rublesinin aşırı değer kaybı, düşük petrol fiyatları, Ukrayna’da
yaşanan kriz ve Batı’nın yaptırımları, Rus şehirlerini sıralamada gerilere
itti. Moskova 41 sıra gerileyerek 50. sırada yer alırken, St Petersburg ise
117 basamak geriledi ve 152. sırada yer alarak, daha ucuz şehirler
arasına katıldı.
Genel olarak expat (yurtdışı görevlendirme) dünyası olarak bilinen
Ortadoğu’da, en pahalı şehir unvanını listede 23’üncü sırada yer alan
Dubai elde etti. Abu Dhabi 33’üncü sırada yer alırken, 151’inci sırada yer
alan Cidde, Orta Doğu’nun en ucuz şehri oldu. Özellikle kira fiyatlarının
artışa geçmesi Dubai ve Abu Dhabi’nin yukarıya tırmanmasına neden
oldu.
Asya’nın en pahalısı Hong Kong
Bu sene Asya Pasifik Bölgesi sıralamasında beş şehir ilk 10’da yer aldı.
Hong Kong dünyanın en pahalı ikinci şehri olurken, Singapur dördüncü,
Şangay altıncı, Pekin yedinci ve Seul sekizinci olarak sıralandı.
Çin para birimi Yuan’ın yükselişiyle konut, ulaşım, yiyecek, giyim gibi
farklı ihtiyaç kalemlerinde görülen fiyat artışının yanı sıra yoğun talebe
karşın kısıtlı konaklama imkanları, bu kıtada pahalılığın artışını etkileyen
faktörler arasında yer aldı.
Japonya şehirleri ise Japon Yeni’nin dolar karşısında değer kaybetmesi
sonucu sıralamada geriledi.
“Hızlı yükselişin temel sebebi yüksek enflasyon”
Mercer Türkiye Genel Müdürü Dinçer Güleyin, 2015 yılında yaşam
maliyeti olarak geçtiğimiz yıla göre 36 basamak yükselen ve pahalı
şehirler arasında ilk 100’de yer alan İstanbul’un hızlı yükselişinin temel
sebepleri arasında yükselen, enflasyon oranı olduğunu söyledi. Kısa bir
süre önce gerçekleştirilen 2015 Genel Seçim’lerinden kaynaklanan
belirsizlik ortamının piyasalara etkisine de dikkat çeken Güleyin şöyle
devam etti:
“Yaşanan belirsizlik Türk Lirası’nda gerçekleşen değer kaybına paralel
olarak, İstanbul başta olmak üzere Türkiye’de özellikle büyük şehirlerde
bir yaşam maliyeti artışına sebep oldu. Mart 2014 ve araştırmanın
yapıldığı Mart 2015 tarihleri karşılaştırıldığında Türk Lirası, dolar
karşısında yaklaşık yüzde 20 değer kaybetti. Tüm bunların yanı sıra
İstanbul merkez olmak üzere son yıllarda artan yabancı sermaye akışının
da bu yöndeki hareketlenmeye sebep olduğu göze çarpıyor.”
Güncel
32
MERCER YAŞAM MALİYETİ ARAŞTIRMASI
33
Güncel
-New York
MERCER YAŞAM MALİYETİ ARAŞTIRMASI
Mercer Yaşam Maliyeti Araştırması – Global Sıralama (2015)
2015
2014
Şehir
Ülke
1
1
Luanda
Angola
2
3
Hong Kong
Hong Kong
3
5
Zurih
İsviçre
4
4
Singapur
Singapur
5
6
Cenevre
İsviçre
6
10
Şangay
Çin
7
11
Pekin
Çin
8
14
Seul
Güney Kore
9
8
Bern
İsviçre
10
2
N’Djamena
Çad
New York baz alınıyor
Mercer Yaşam Maliyeti Araştırması, özellikle küresel çapta iş yapan şirketlerin mobil iş gücünü yönetme stratejilerini belirleme aşamasında
en önemli referanslarından biri olarak görülüyor.
Kilit mobil çalışanlarını firmada tutmak için yurtdışına atamalarda ücretlendirmelerini doğru ve etkin kurgulamak isteyen firmalar, mobil
çalışanlarına atandıkları ülkede yaşam maliyetlerini karşılayacak şekilde ücret ve ödenek sağlamak, diğer yan hakları ve imkanları doğru
planlamak için Mercer Yaşam Maliyeti Endeksi’ni referans alıyorlar. 100 puana sahip New York’un baz alındığı Mercer Yaşam Maliyeti
Araştırması’nda data toplama evresinde dünyada yaşanan doğal afetler, ekonomik ve politik dalgalanmalar, döviz kurlarındaki hareketlilik,
enflasyon ve konaklama ücretlerinde olan dalgalanmalar da dikkate alınıyor.
Güncel
34
Birleşik Arap Emirlikleri Bölge Ofisi
Jumeirah Lakes Towers
Saba Tower1, 23rd Floor
Office #2303, 204, P.O. Box 212453
Dubai-United Arab Emirates
Tel: +971 4 427 8500
Faks: +971 4 427 0593
Suudi Arabistan Anonim Ortaklığı - MEFSCO
Alakariah Building 2-6th Floor Office No: 625
Riyadh-Olaya St. Saudi Arabia
P.O.Box 53845 Riyadh 11593
Tel: +966 13 806 6111
Faks: +966 13 806 6222
Kuzey Afrika ve Levant Bölge Ofisi
Maadi Palace
Mahata Square Maadi
1431 Cairo-Egypt
Tel: +202 2768 7100
Faks: +202 2359 5711
Türkiye ve İran Bölge Ofisi
Palladium Tower
Barbaros Mah. Kardelen Sok.
Resepsiyon Lobi Apt. No: 2/4-5-6-7
35746 Atasehir, Istanbul-Turkey
Tel: +90 216 554 18 00
Faks: +90 216 474 98 17
Fas Ülke Ofisi
Rue El Gara (ex capitaine Vuillanier)
Aïn Sebaâ-Morocco
Tel: +212 22 459 000
Faks: +212 22 308 059
Cezayir Ülke Ofisi
Cargill Algeria E.U.R.L.,
32 rue Hadj Ahmed Mohamed
Hydra 16405 Algeria
Tel: +213 (0) 21 606 389 / +213 (0) 21 606 454
Faks: +213 (0) 21 606 454
www.cargill.com.tr
[email protected]

Benzer belgeler

Ocak - Cargill

Ocak - Cargill Cargill Hatıra Ormanı’nın yeni fidanlarının dikimi Kasım ayında gerçekleştirildi. 2013 yılının Ocak ayında 100 çam fıstığı fidanı ile oluşturulan hatıra ormanı, Kasım ayında yeni ancak bu kez 45 ya...

Detaylı

44.Sayı - Cargill

44.Sayı - Cargill Sürdürülebilir hindistan cevizi yağında dönüm noktası Cargill ve BASF’ın desteği, dünyada Yağmur Ormanları Birliği (Rainforest Alliance) tarafından sertifika verilen ilk kopra (hindistan cevizi yağ...

Detaylı

Eylül - Cargill

Eylül - Cargill ana ürünlerimizin yanına 2008 yılında portföyümüze soya ürünleri, kakao çeşitleri, kıvam artırıcılar, aroma ve konsantreler gibi gıda sektörümüzün ihtiyacı olan birtakım yeni ürünleri eklememizin b...

Detaylı

48.Sayı - Cargill

48.Sayı - Cargill 35 milyon poundluk soğutma tesisi Cargill’in dakikada 240 fileto tavukgöğsü paketleme kapasitesine sahip yeni soğutma tesisi İngiltere’de hizmete geçti. Yeni tesis aynı zamanda, İngiltere’nin ilk r...

Detaylı

Mart - Cargill

Mart - Cargill çekirdeği) üretimini ortaya çıkardı. İki firma, Almanya Ekonomik İşbirliği ve Gelişim Bakanlığı (BMZ) tarafından finanse edilen GIZ projesi çerçevesinde, üç yıldan fazla bir süredir sürdürülebilir ...

Detaylı

45.say - Cargill

45.say - Cargill Cargill, çevreye olan taahhüdünü her gün kutluyor. Cargill enerji verimliliği, sera gazı yoğunluğu, yenilenebilir enerji ve temiz su verimliliği olmak üzere dört temel alanda kaynakların korunması ...

Detaylı