Sayı 12, Mayıs 2012

ADALAR
Yıl: 3 Sayı: 12
Yazı
özleyenler
Adalar’a
koşuyor
Nisan-Mayıs 2012
Adalar Belediyesi Bülteni
KINALIADA İSKELE PLAJI
İSTANBUL’UN İNCİSİ
ADALAR
BÜYÜKADA AYA NİKOLA PLAJI
Denize gitmek için tatili beklemenize ya da çok uzaklara gitmenize gerek yok.
Adalar Belediyesi tarafından düzenleme çalışmaları sürdürülen Büyükada, Heybeliada, Kınalıada ve
Burgazadası’ndaki plajlarda denize girmenin keyfini yaşayın.
KINALIADA AYAZMA BÖLGESİ PLAJI
HEYBELİADA ÇAM LİMANI PLAJI
İÇİNDEKİLER
Başarı
04
Çevre
Adalar’da Ağlar,
Temiz Deniz İçin Atıldı
Başkan Farsakoğlu’na Belediye Oscarları
Ödülü
22
10
05
Genel-İş Sendikası ile
Adalar Belediyesi Arasında
Toplu İş Sözleşmesi İmzalandı
Adalar’da İz Bırakanlar
Festival
28
Dünyanın Renkleri Adalarda
Evrensel Öykücümüz
Sait Faik Abasıyanık
Adalar Belediyesi Bülteni / Yıl:3 Sayı 12 / Nisan-Mayıs 2012 / Yerel Süreli Yayın
İMTİYAZ SAHİBİ (Adalar Belediyesi adına)
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
HUKUK İŞLERİ
KÜLTÜR SANAT KOORDİNATÖRÜ
FOTOĞRAFLAR
: Dr. Mustafa Farsakoğlu, Belediye Başkanı
: Mürsel Ayrancı, Başkan Yardımcısı
: Avukat Seray Erdek
: Raffi Hermon Araks, Belediye Meclis Üyesi
: Adalar Belediyesi Arşivi
ADRES: Altınordu Caddesi No: 21 Büyükada – İstanbul, TELEFON: 0 216 382 3 382 FAX: 0 216 382 78 33
E-POSTA: [email protected]
WEB: www.adalar.bel.tr
BASKI: 5.000
BASIM YERİ: Üniform Basım - Matsis Yüzyıl Matbacılık Sitesi No:114 Bağcılar/İstanbul - 0212 429 10 00
>>> nostalji
Büyükada -1930`lu yıllar...
Değerli Hemşehrilerimiz,
Sevgili Dostlarımız,
Nisan’la birlikte kendini iyice hissettiren bahar mevsimi, adeta bütün sıkıntılarımızı silerek bizlere taptaze bir ruh aşıladı. Nisan Ayı olağan meclis toplantısında
2011 yılı faaliyet raporunun kabul edilmesi sonrası genel bir durum değerlendirmesi yaparak çalışmalarımızı hızlandırdık. 2011 yılında başarılı bir performans
sergileyerek çalışmalarıyla Belediye Meclisi’nin ve “Denetim Komisyonu”nun
takdirini alan tüm çalışma arkadaşlarımı kutlarken, yaptıkları olumlu eleştiriler
ve önerilerle gelecekte bizlere daha başarılı çalışmalar yapma konusunda destek
olan ve ilham veren Belediye Meclisi üyelerine de teşekkürlerimi sunuyorum.
Bahar ve yaz mevsimi adalarımız için kültür-sanat etkinliklerinin yoğunlaştığı
bir süreci içerir. Belediye olarak bu yaz sezonunda da siz sevgili hemşehrilerimiz
için çeşitli etkinlikler plânladık.
Bildiğiniz gibi Adalarımız, eşsiz bir konuma ve benzersiz özelliklere sahip bir
yerdir. Ancak yıllardır bu eşsiz değerleri koruma ve geliştirme konusunda yeterli
duyarlılığın gösterilmediği bir gerçektir. Şöyle ki; Adalarımızın yerleşik yaz nüfusu yaklaşık 70.000 civarında seyrederken, bu nüfus kış mevsiminde 14.000’e
kadar inmektedir. Belediyelerin İçişleri Bakanlığınca belirlenen norm kadroları
ve genel bütçe gelirlerinden aldıkları paylar, Aralık ayı sonunda TÜİK (Türkiye
İstatistik Kurumu)’nun adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde gözüken nüfusa
göre belirlenmektedir (kış nüfusu). Örneğin bu nüfusa göre tüm Adalar’da
( beş ayrı merkez) zabıta hizmetlerini 19 kişilik kadro ile, diğer hizmetlerimizin önemli bir kısmını ise genel bütçeden gönderilen ve miktarı
personel giderlerimizin beşte birini bile karşılamayan ödenek ile gerçekleştirmek zorundayız. Adalar Belediyesi’nin aylık gelirleri toplamı yaklaşık 496.000 TL’dır. Yatırım harcamaları dışındaki aylık giderleri ise (personel
maaaşları, hizmet satınalınması, temizlik, diğer cari giderler) 1.486.000 TL’dır.
Daha önceki yıllarda İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Adalar Belediyesi’ne, düzenli olarak her yıl özgelirlerinden fazla nakdi ve ayni yardım yapmak suretiyle
destekte bulunmuştur. Ama 2009 Nisan Ayı’ndan bugüne kadar gerek nakdi, gerekse ayni yardımda bulunmamıştır. (Kayıtlarımızda yer alan yıllık yardım-2008
yılı için- 8.2 milyon TL’nı aşkındır.) Bu yardımların yanı sıra Belediyemiz, bankalardan borçlanma suretiyle de kaynak sorununa çözüm üretmeye çalışmış(?!)
ise de, bu kaynaklar yerinde kullanılmadığı için Adalar Belediyesi’nin borçları
sürekli olarak artmış ve Belediyemizin borçları, 2009 yılında görevi devraldığımızda özgelirlerinin dört katını aşarak 25 milyon TL’nı geçmiştir.
Geçmiş yıllarda bütçesinden fazla maddi destek ve krediler almasına rağmen,
dönemin Belediye yöneticileri, hemen hiçbir konuda Adaların sorunlarına kalıcı
çözümler üretmedikleri gibi, Belediyeyi neredeyse Adalardaki tüm sorunların
da kaynağı durumuna getirmişlerdir. Bir kamu kuruluşu olan Belediyeyi, sorun
yaratan değil, çözüm üreten bir kurum durumuna getirmek zorunda olduğumuzun bilinciyle üç yılı aşkın süredir var gücümüzle ve özveriyle çalışmaktayız.
Birçok ilki başardığımız görevimiz süresince Adaları yalnızca Ülkemizde değil,
dünyada da örnek bir yer yapmak için çabalarımızı hız kesmeden sürdürmekteyiz ve özlenen Adaları yaratma idealimizi sizlerin desteklerinizle önümüzdeki
süreçte gerçekleştireceğimize yürekten inanıyoruz.
Bu bağlamda üç yılı aşkın bir süredir Adalarda özellikle yazları ikâmet eden
hemşehrilerimize bir mesaj iletmeye çalışmaktayız. Ama üzüntü ile belirtmeliyim ki, bu konuda önemli bir ilerleme sağlayamadık.
Buradan yola çıkarak öncelikle Adalılar olarak hepimizin kendimize sormamız
gereken soru şudur; “Adalarda huzurlu, mutlu, güvenli olarak yaşamak istiyor
muyuz? Adalarımızın sahip olduğu eşsiz değerlerini koruyarak, Adaları herkesin gıpta edeceği örnek bir yer haline getirmek ve sorunlara kısa sürede çözüm
üretmek istiyor muyuz? ” Yanıtımız evet ise, ikinci sorumuz, “O halde yapılması
gereken, yapmamız gereken nedir?”
Tespitlerimizin yanı sıra hemşehrilerimizin talepleri, önerileri ve eleştirilerinin
de gösterdiği üzere yapılması gerekenler şunlardır:
1. Bir kamu tüzel kişisi olan Adalar Belediyesi, kendi kaynağını yaratmak zorundadır. Bunun için yapılması gerekenler ise şunlardır;
a.
Adalarda yazlıkçı olarak bulunan tüm hemşehrilerimiz, ailecek daimi
ikâmet adresi olarak Adaları seçmelidirler. Bunun için yapılması gereken;
en son aya ait su, doğalgaz, telefon, elektrik faturası gibi veya tapu, kira
sözleşmesi gibi bir belge ile Adalar İlçe Nüfus Müdürlüğüne giderek, başvuruda bulunmak ve kayıtlarımızı Adalar olarak güncelleştirmektir.
b.
Kendini Adalı kabul eden herkes, bazıları yıllardır gözardı edilerek çözülmemiş sorunların çözümü için yakınmayı bir yana bırakarak, Belediye ile
daha yakın ve etkin işbirliği içerisinde gönüllü çalışmalara katılmalıdırlar.
c.
Tüm hemşehrilerimiz, Belediyemizin düzenlediği toplantılara, etkinliklere zamanları elverdiğince katılarak, Belediyeyi ziyaret ederek veya
Belediyemizin hazırladığı hizmet ve tanıtım broşürlerini alıp inceleyerek
hem Adalardaki çalışmalardan bilgi sahibi olmalı hem de eleştiri, öneri ve
isteklerini Belediyeye ileterek Adaların yönetimine daha etkin katılmalıdırlar.
d.
Belediye olarak benzerlerinden tamamen farklı ve alanında örnek bir uygulama olan “Adakart”ın yaygınlaşmasını sağlayarak, hem Adalı olmanın
avantajlarından yararlanmalı, hem de Belediyeye maddi katkıda bulunmalıdırlar.
2. Adaların sorunlarını kalıcı olarak çözmek için kaynak yaratılması da
yeterli değildir. Bunun için yapılması gereken diğer çalışmalar ise;
a.
Adalarda ikamet eden yazar, sanatçı, bilim insanı, eğitmen, doktor, bürokrat, işadamı gibi nitelikleri olan hemşehrilerimiz Belediye ile yakın
işbirliği sağlayarak, birikimlerini sunmalıdırlar.
b.
Ekonomik yönden güçlü olan hemşehrilerimiz, projelerimizi gerçekleştirmek için gerek nakdi, gerekse ayni destekte bulunmalıdırlar.
c.
Özellikle projelerimize merkezi yönetimden ve diğer kuruluşlardan destek alınması ve sponsor bulunması konusunda katkı sunabilecek olan
hemşehrilerimiz gerekli iletişimde bulunmalıdırlar.
Sınavlar, vb. nedenlerle bu yıl yaz sezonu geç başladı. Yazlıkçı hemşehrilerimize hoşgeldiniz derken, esnafımıza yaz sezonunda bol kazançlar, tüm hemşehrilerimize mutlu yazlar dilerim.
Dr. Mustafa FARSAKOĞLU
Belediye Başkanı
ADALAR 3
>>> panaroma
7. Belediye Oscarları’nda Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu
“Yılın Belediye Başkanı” Seçildi.
A
dalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, Belhaber.com tarafından bu yıl yedincisi düzenlenen “Belediye Oscarları Ödülleri”nde, Kent Müzesi Projesi ile
“Yılın Belediye Başkanı” Ödülünü aldı.
Türkiye’deki 400 belediyenin 520 projesi arasında yapılan
değerlendirme sonucunda, “Kent Müzesi Projesi” ile ödül
alan Başkan Farsakoğlu’na ödülü, 25 Mayıs 2012 günü Adalar Belediyesi’nde takdim edildi.
Belhaber.com Genel Yayın Yönetmeni Mevlana Demirel,
Başkan Farsakoğlu’na ödülünü takdim ederken; “Belediyelerin yaşama geçirdiği 520 proje arasında seçici kurulumuzun en beğendiği proje Adalar Kent Müzesi çalışması oldu.
Birçok yanıyla proje ödüle layıktı, ayrıca sunumu da çok güzel hazırlanmıştı” dedi.
Başkan Farsakoğlu ise böyle bir ödüle layık görülmekten
ADALAR 4
duyduğu mutluluğu belirttiği konuşmasında; “Bu ödül, öncelikle Adalar Müzesi’ne emeği geçenlere, Belediye’de
özveriyle çalışan arkadaşlarımıza ve Adalılara aittir. Çünkü
müze bir çok engelleme çabalarına karşın, ortak akıl, ortak
emek ile kararlılık, inanç ve sabırla gerçekleştirilmiş ve birçok ilke imza atmıştır. Ülkemizde bir sivil toplum kuruluşuyla bir belediyenin ortaklaşa yaptığı ilk müze olmasının yanı
sıra İstanbul’un ilk kent müzesidir. Ayrıca, Uluslararası Kent
Müzeleri Birliği’ne üye olan Türkiye’nin ilk ve tek Kent Müzesidir. Bu ilklere, 400’ü aşkın belediyenin yapmış olduğu
520 proje arasından birinci seçilmesi de eklendi…” diyerek,
Müze’nin amacını ve işlevini anlattığı konuşmasında, müzenin kuruluşuna ve geliştirilmesine emeği geçen, destek olan
ve katkıda bulunan tüm kişi ve kuruluşlara minnet ve şükran
duygularını ifade etti.
D
İSK’e bağlı Genel-İş Sendikası 2 Nolu Şubesi ile Adalar Belediyesi arasında sürdürülen toplu iş görüşmeleri, geçtiğimiz günlerde işbirliği ve uzlaşmayla bitirilmişti. Taraflar, 4 Mayıs günü düzenlenen bir törenle Toplu İş
Sözleşmesini (TİS) imzaladılar.
Törene DİSK Eski Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi, Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, DİSK Toplu İş Sözleşme Daire Başkanı
Alâeddin Öztürk ve CHP Adalar İlçe Başkanı M. Dündar
Tıraş ile ilçe yöneticileri ve belediye çalışanları katıldılar.
Törende Avrupa ve Anadolu Yakası Genel-İş Sendikası
Şube Başkanları ve Yöneticileri ile Maltepe, Beykoz ve
Sancaktepe Belediyeleri Genel-İş Sendikası İşçi Temsilcileri de hazır bulundular.
Genel-İş Sendikası 2 Nolu Şube Başkanı Nevzat
Karataş’ın açılış konuşmasıyla başlayan törende, DİSK
Toplu İş Sözleşme Daire Başkanı Alâeddin Öztürk, Sendika ve İşçiler adına TİS görüşmelerini ve sözleşmeyi
değerlendirdi. İşveren olarak kürsüye çağrılan Belediye
Başkanı’nın ardından DİSK eski Genel Başkanı Süleyman Çelebi de bir konuşma yaparak, taraflara teşekkür
etti.
Toplu İş Sözleşmesi’nin imzalanmasıyla devam eden tören, çekilen halaylar ve verilen kokteyl ile sona erdi.
ADALAR 5
$GDODU%HOHGL\HVL¶QLQG]HQOHGL÷L\HPH÷LQRQXUNRQX÷XRODQ&+3*HQHO%DúNDQÕ&HPDDWOHULQ
5XKDQLOLGHUOHULYHVLYLOWHPVLOFLOHULLOHELUDUD\DJHOGL
8
Mayıs 2012 günü, Adalar Belediyesi tarafından düzenlenen toplantıya, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Türkiye’deki Cemaatlerin Ruhani liderleri ve sivil
temsilcilerinden oluşan 35 kişi katıldı.
Toplantıya, Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos Arhondoni;
Boğaziçi Metropoliti Apostol Daniilidis, Vakıflar Meclisi Üyesi Laki Vingas, Kadıköy Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı Başkanı
Prof. Dr. Yorgo Stefanopulos ve Sarıyer Belediye Başkan Danışmanı Vasil Linardi ile katıldı.
Türkiye (Havari) Ermenileri Genel Patrik Vekili Aram Ateşyan’a
ise Diakon Vağarşak Seropyan ile Ortaköy Tarkmançats Kilisesi ve Okulu Vakfı Başkanı İskender Şahingöz eşlik ettiler.
Türkiye Musevileri Hahambaşısı Rav İzak Haleva toplantıya,
Musevi Cemaati Başkanı Sami Herman, Başkan Yardımcısı İzak
İbrahimzade ve Hahambaşı Müşaviri Yaşar Bildirici ile katıldı.
Süryani Kadim Metropoliti Feliksünos Yusuf Çetin, Beyoğlu
Süryani Kadim Meryem Ana Kilisesi Başkanı Sait Susin ile,
Süryani Katolik Kilisesi Patrik Vekili Yusuf Sağ ise Süryani Katolik Vakfı Başkanı Zeki Basatemir, Vakıf Başkan Yardımcısı
Katif Araz ve Vakıf Dış İlişkiler Sorumlusu Sait Ekinci ile yemeğe katıldı.
Sağlık sorunları nedeniyle toplantıya katılamayan Türkiye Ermeni Katolik Kilisesi Ruhani Önderi Hovhannes Çolakyan’ı,
Başrahip Mikael Uçar ve Kadıköy Ermeni Katolik Kilisesi Başkanı Fuat Sucu temsil ettiler.
Toplantıya, CHP’den Genel Başkan Yardımcısı ve Adana
Milletvekili E. Büyükelçi Faruk Loğoglu, TBMM Grup Başkan Vekili ve İstanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi, İstanbul
Milletvekilleri İhsan Özkes, E. Büyükelçi Osman Korutürk ile
parti meclisi üyeleri İlay Aksoy, Veli Özdemir, Genel Başkan
Danışmanı Mithat Ali Kabaali, CHP Adalar İlçe Başkanı Dündar Tıraş ve Belediye Başkan Vekili Raffi Hermon Araks da
katıldılar.
Kandilli Adile Sultan Sarayı’nda verilen yemekli toplantı, basına kapalı olarak gerçekleşti. Toplantının ev sahipliğinin yanı
sıra moderatörlüğünü de yapan Adalar Belediye Başkanı Dr.
Mustafa Farsakoğlu açılış konuşmasında; “Toplantının, CHP
ile büyük çoğunluğu Adalarda ikamet eden Hıristiyan ve Musevi cemaatlerinin ruhani liderleri ve sivil temsilcilerinin en
üst düzeyde tanışmaları ve diyalog zemini oluşturmaları amacıyla düzenlendiğini” söyleyerek, katılımcılara teşekkür etti.
ADALAR 6
Toplantıda, alışılagelmiş protokol ilişkilerinin dışında oldukça
samimi bir ortamda, büyük bir saygı ve dostluk temelinde
karşılıklı olarak görüşler dile getirildi. Cemaatlerin Ruhani liderleri ve sivil temsilcileri, açık yüreklilikle sıkıntılarını dile getirip “yeni CHP, bizim sıkıntılarımıza kulak verecek mi?” diye
sordular.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu ise; “Evet, artık yeni bir CHP var.
Bir AB ülkesi sosyal demokrat parti çizgisine erişebildiğimiz
zaman, saygınlığa kavuşuruz. Geçmiş hataları nasıl savunabiliriz? Açık, net söylüyorum, hangi etnik veya dini gruptan
olursa olsun, hak ve özgürlükleri ihlâl edilen nerede, ne
kadar yurttaşımız varsa, CHP ve ben bunlar için mücadele
edeceğimizi beyan ediyorum.” diyerek partisinin temel politikasına vurgu yaptı.
Heybeliada Ruhban Okulu konusunda “Eğer hükümet yeniden açılması lehinde samimi ve içten tavrını bize yansıtırsa,
buna destek veririz, engel olmayız.” dedi.
ADALAR 7
A
dalar Belediyesi, Adalar’ın tarihi, kültürel ve doğal yapısını korumak için yapılardaki fiziksel iyileştirmeleri,
çevre düzenlemelerini, yolları, parkları bütünlük içerisinde
değerlendiren projeler üretmeye devam ediyor.
Belediye Meclisi’nin 11.03.2011 tarih ve 22 sayılı kararı ile
kabul edilen ve İstanbul V numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 527 sayılı kararı ile onaylanan “Adalar İlçesi Cephe Tabela Rehberi ve Yönetmeliği”
ile ilçenin tarihi ve kültürel dokusunu, doğal ve çevresel değerlerini korumak ve bunları gelecek kuşaklara değerli bir
miras olarak aktarmak amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda her
türlü reklam, ilan ve tanıtım materyallerinin ve benzerlerinin
yol açtığı görüntü kirliliği ortadan kaldırılacak, kent estetiğine katkıda bulunacak, reklam asma ve ticari tabela kullanımı
düzenlenecektir. Yönetmelik, bu işleri yapan gerçek veya
tüzel kişilerle, kamu kurum ve kuruluşlarının uymak zorunda
bulundukları esasları belirlemektedir.
Bu kapsamda, görüntü kirliliğinin engellenmesi ve uygun-
ADALAR 8
suz eklentilerin kaldırılması için 2011 yılında esnaf toplantıları
gerçekleştirildi. Uygulamada pilot bölge olarak Büyükada
öngörünüm bölgesi ve çarşı bölgesi seçildi. Masif ahşap
üzerine ya da doğrudan bina yüzeyine, krom kabartma harfler ile işletme isminin yazılması ilkesel kararları ışığında her
bir yapı, yapı oranları ve yapı elemanları başlıkları altında
değerlendirildi. Tenteler ise, körüklü ve kaset tipi katlamalı
sistemler ile krem, bordo ve koyu yeşil renkler üzerine, tente eteğine işletme ismi yazılması kaydı ile uygun görüldü.
Öncelik olarak tabela, tente ve benzeri uygulamaları görüntü kirliliği yaratacak düzeyde olan işletmelere tebligatlar gönderildi. İlgili standartlara göre yeniden düzenlenme
yapması gereken işletmeler, Belediye ile irtibata geçerek,
tabela ve tentelerini uygun şekilde yenilediler. Yapılan tebligatları ve uyarıları dikkate almayan işletmelerin tabelalarının
ise verilen sürenin dolmasının ardından zabıta ekipleri eşliğinde sökülerek yenilenmesi sağlanıyor.
Kent estetiği için tabela ve tentelerini değiştirerek,
Adalarımızı güzelleştiren işletmelere teşekkür ederiz.
ADALAR BELEDİYESİ
ADALAR 9
Avrupa’dan Türkiye kıyılarına ulaşan çevre temizlik harekâtı Adalar’da başladı
Başlattığı çevre devrimini hız kesmeden sürdüren Adalar Belediyesi, 5 Haziran Çevre Günü’nü karşılamaya
hazırlanırken önemli bir projeye daha imza attı. Balıkçıların av yasağı başladığında, denizlerdeki atıkların özel
ağlarla temizleneceği “Mutlu Balıklar” Projesi, Büyükada’da başlatıldı. İstanbul’un ardından Türkiye çapında
kirliliğin yaşandığı diğer denizlerde de temizlik harekâtı devam edecek.
Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim
Vakfı (PAGEV) ve Adalar Belediyesi işbirliğiyle başlatılan,
“Mutlu Balıklar” projesinin tanıtımı Büyükada’da yapıldı. T.C.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Türk Deniz Araştırmaları
Vakfı’nın (TÜDAV) da destek verdiği proje sayesinde, denizlerin balıkçılar tarafından atıklardan temizlenmesi ve bu
atıkların geri dönüşüme kazandırılması hedefleniyor. Denizlerimiz temizlenirken, atıkların geri dönüşümü sağlandığı
gibi, balıkçıların da ek gelir kazanması sağlanacak.
PAGEV’in de üyesi olduğu Avrupa Plastik İşleyicileri Birliği (European Plastics Converters - EUPC), geçtiğimiz yıl
“Waste Free Oceans” (Temiz Denizler) projesinin ilk adımını Fransa’nın güney sahillerinde atmıştı. Uluslararası bir
boyuta sahip olan proje Avrupa, Amerika, Asya, Afrika ol-
ADALAR 10
mak üzere dört kıtada yürütülüyor. “Waste Free Oceans”
hareketi, PAGEV’in öncülüğünde Fransa, Belçika, İspanya
ve Avusturya’nın (Tuna Nehri) ardından Türkiye’de başlatıldı. Avrupa Parlamentosu Üyesi ve WFO Vakfı Başkanı
Anna Rosbach ve Avrupa Plastik İşleyicileri Birliği EUPC
Genel Sekreteri Alexandre Dangis de projenin tanıtımı için
Büyükada’ya geldi.
Av yasağı ile birlikte uygulamaya geçirilecek proje kapsamında, balıkçıların özel bir ağ ile deniz yüzeyini metal, cam,
plastik gibi çeşitli atıklardan temizlemesi, toplanan bu atıkların geri dönüşüm ile tekrar ekonomiye kazandırılması ve
av yasağı sırasında yapılacak bu çalışmalar ile balıkçıların
da ek gelir sahibi olması sağlanacak.
“Mutlu Balıklar” projesinin açılış töreni; Waste Free Oceans hareketi için Fransız balıkçı
Thomazeau tarafından geliştirilen
özel ağın bağlandığı teknenin iskeleden hareketi ile başladı. Özel
bu ağ, deniz yüzeyindeki atıkları
temizlerken balıklara zarar vermeyecek şekilde tasarlandı. Ağı
Türkiye’ye getiren Fransız balıkçı
Thomazeau etkinlik öncesi Türk
balıkçılara ağın kullanımı konusunda eğitim de verdi. Bir grup balıkçının da eşlik ettiği “Mutlu Balıklar”
teknesinin Büyükada açıklarında
deniz yüzeyinde topladığı atıklar
sahile getirildi ve geri dönüşüme
gönderilmek üzere bir vinç ile çöp
konteynerine yüklendi.
Temizlik etkinliğinin ardından Adalar Belediyesi önünde gerçekleştirilen törende proje ile ilgili bilgiler
verildi.PAGEV 1. Başkan Yardımcısı
ve “Mutlu Balıklar” Komite Başka-
PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı
Mehmet Uysal
Avrupa Parlamentosu Üyesi WFO Başkanı
Anna Rosbach
nı Yavuz Eroğlu’nun açılış konuşmasıyla başlayan tanıtım
toplantısında ilk konuşmacı PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı
Mehmet Uysal oldu.
Daha sonra kürsüye çıkan EUPC Genel Sekreteri Alexandre Dangis, Türk Deniz Araştırmaları Vakfı Başkanı Prof. Dr.
Bayram Öztürk ve Avrupa Parlamentosu Üyesi ve WFO Vakfı
Başkanı Anna Rosbach proje hakkında bilgi vererek, bu çalışmaya öncülük eden PAGEV ve Adalar Belediyesi’ni tebrik
ettiler.
Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu yaptığı konuşmada, Adalar Belediyesi olarak çevre ile ilgili projeleri her
zaman desteklediklerini ifade edip, “Adalar’ın Türkiye ve dün-
Çevre ve Şehircilik Bakan Yrd.
Muhammet Balta
Adalar Belediye Başkanı
Dr. Mustafa Farsakoğlu
yadaki konumu, özellikleri ve değerleri ile benzersiz bir yere
sahip olduğunu” belirtti. Adalar’da çevre devrimini sürdürdüklerini sözlerine ekleyen Başkan Farsakoğlu, Mutlu Balıklar
projesine Büyükada’da başlanmasından duyduğu memnuniyeti de dile getirdi ve projede emeği geçenlere teşekkür etti.
Tanıtım programı, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı
Muhammet Balta’nın konuşmasının ardından verilen
kokteylle sona erdi.
İlk temizlik çalışmaları Marmara Denizi’nde Adalar ve çevresinde başlatılan Mutlu Balıklar projesiyle, ilerleyen dönemde
kirlilik oranı yüksek tüm kıyılara ulaşılması ve atıklardan arındırılmış temiz denizler yaratılması hedefleniyor.
Burgazadası Kıyıları
Artık Daha Temiz
Basell Polyolefin İstanbul Tic. Ltd. Şirketi çalışanları, Adalar Belediyesi’nin organizasyonu ile Burgazadası kıyılarını temizledi. Basell Polyolefin çalışanlarının aileleriyle katıldığı sahil ve kıyı temizliği, 14 Nisan Cumartesi günü Burgazadası’nda
yapıldı.
Temizlik çalışmasında Yalı Caddesi, Altı Numara, Çamakya Koyu ve Gezinti Caddesi’ndeki çöpler toplandı. Etkinlik süresince Burgazadası kıyılardan 50 büyük torba
katı atık toplandı. Temizlik çalışmasının ardından, Basell Polyolefin Genel Müdürü
Belkıs Tamakan Argıt’a Adalar Belediyesi tarafından bir teşekkür belgesi verildi.
ADALAR 11
Belediye, Çağdaş ve
Modern Arşive Kavuştu
Uzun
yıllar
bakımsızlıktan
adeta harabeye dönen ve birçok
belgenin yok olmasına neden
olan Belediye’nin arşiv bölümü
yenilenerek çağdaş görünüme
kavuşturuldu.
ADALAR 12
Yıllarca nem, su baskınları ve haşerat tahribatlarına maruz
kalan, Adalılara ait mülk, imar, proje gibi birinci derecede
önemli belgeler son derece sağlıksız ve güvenliksiz ortamdan kurtarılarak, arşiv bilgileri öncelikle dijital ortama
aktarıldı. Tüm dosyaların yeni dosyalama sistemine göre
en son teknoloji ile üretilen çelik kasalara ve nem ayarlı
dolaplara yerleştirilmesi sağlandı.
37 adet yangına dayanıklı ve su geçirmez dolabın yerleştirildiği arşivde, bundan sonra hem hizmetin sunulması
hızlanacak hem de belgeler güvenli bir şekilde koruma
altına alınmış olacak.
Arşiv odalarındaki yetersiz aydınlatma sistemi de yenilendi. Havalandırma fanlarının konulması ile de düzenli hava
akışı sağlanmış oldu. Daha sonra tüm belgeler titizlikle
elden geçirilip, konularına göre yıllar itibariyle yangına ve
neme dayanıklı kutulara yereştirildi ve dolaplara kondu.
Ayrıca tüm arşiv, kamera sistemi ile 24 saat gözlem altında tutulmaya başlandı.
Tüm belgeler yıllara göre, ayrı ayrı klasörlere yerleştirilerek, suya ve yangına
dayanıklı, özel kilitli ve sürgülü çelik dolaplarda muhafaza ediliyor. Ayrıca
arşiv odaları 24 saat kameralarla izleniyor.
ADALAR 13
A
dalar Belediyesi, yaklaşan yaz sezonu öncesinde
Adalar’da bisiklet kazalarını önlemek için harekete geçti. Sezon başlamadan sorunları tespit edip çözmek amacıyla bisiklet esnafıyla toplantı yaparak bisiklet denetim noktaları kuruldu.
Adalar’da kiralık bisikletlerden kaynaklanan sorunları görüşmek, yaşanan sıkıntıları en alt düzeye indirmek amacıyla, 4
Nisan Çarşamba günü Belediye Meclis Salonu’nda yapılan
toplantıya Adalarda bisiklet kiraya veren 20 esnaf katıldı.
Toplantıda, Belediye Meclisi’nin 06.05.2011 tarih ve 48 sayılı kararı ile yürürlüğe giren “Bisiklet Yönetmeliği” hakkında
esnafa bilgi verildi. Adalar Belediyesi Zabıta Müdürlüğü tarafından esnafa ticari bisikletlerin tekrar kayıt altına alınarak
yeni plaka verilmesi, plakasız bisiklet kiraya verilmesi durumunda trafikten men edilmesi, dışarıdaki bisikletlerin geliş
ve geçişi engellemeyecek şekilde konulması ve fiyat tarifelerinin müşterinin görebileceği şekilde asılması konularında
bilgi verildi.
Toplantıda, bisiklet kazalarının önüne geçmek için bisikletlerin düzenli olarak mekanik aksamlarının kontrol edilmesi,
bisiklet kiralayan kişilere tehlike arz edecek yerler ile bisiklet yönetmeliğinde bisiklete binilmesi yasak olan cadde
ve sokakları belirten uyarıcı broşür dağıtılması, bisiklet kira-
ADALAR 14
layanlara mutlaka kask ve dizlik verilmesi konuları da karara bağlandı.
Toplantıdan sonra Adalar’daki tüm
yollarda bisiklet denetim noktaları kuruldu. Büyükada Nizam ve
Maden Mahallelerinde kurulan denetim noktalarında, zabıtanın yanı
sıra Bisiklet Derneği yetkilileri
ve denetim elemanları da hazır bulundular. Adalar Belediye
Başkan Yardımcısı Ali
Tokdemir’in bizzat katıldığı
denetimlerde,
bisikletlerin mekanik
aksamları muayeneden geçirilip plaka
ve kask kontrolü
yapıldı.
Yaklaşan
yaz
dönemi
öncesi
esnafın
sorunlarını dinlemek, esnafla ilgili gelen
şikâyetler ve Adakart uygulaması hakkında
bilgilendirme amacıyla 16 Mayıs Çarşamba
günü Adalar Belediyesi Meclis Salonu’nda
toplantı yapıldı.
H
emen her uygulama öncesi halkla, esnafla, sivil toplum
kuruluşları ve ilgili kurumlarla bir araya gelmeyi ilke edinen Adalar Belediyesi, yaz sezonu öncesi esnafla toplantılar
yapıyor.
16 Mayıs’ta yapılan toplantıda konuşan Belediye Başkanı Dr.
Mustafa Farsakoğlu, bu yıl Adalar’a gelecek günü birlik ziyaretçilerde geçen yıla oranla yüzde yirmi oranında artış beklendiğini ve her geçen yıl bu artışın devam edeceğini söyledi. Bu artışın, Adalar’ın cazibe merkezi haline gelmesinin
bir göstergesi olduğunun altını çizen Farsakoğlu; “Belediye
olarak Uluslararası Doğu Akdeniz Turizm ve Seyahat Fuarı’na
(EMITT) katılınması Adalar’da yapılan dizi ve film çekimleri ve
Belediye Meclisi’nin Nisan ayı olağan toplantısının 1. Oturumu, 2 Nisan Pazartesi günü Adalar Belediyesi Meclis
Toplantı Salonu’nda yapıldı. Belediye Başkanı Dr. Mustafa
Farsakoğlu’nun başkanlık ettiği ve gündemdeki konuların görüşüldüğü toplantıda, encümen ve komisyon seçimleri yapıldı.
Yapılan seçimler sonucunda, Daimi Encümene: Ali Tokdemir
ve Raffi Hermon Araks, Hukuk Komisyonu’na: Hıdır Uvaçin, Oktay Altın, Dursun Özdemir, Plan Bütçe Komisyonu’na: Ali Tokdemir, Hıdır Uvaçin ve Raffi Hermon Araks, İmar Komisyonu’na:
Mehmet Aykut Mutlu, Ali Ercan Akpolat ve Oktay Altın seçildi.
Nisan ayı Belediye Meclis Toplantısı’nın 2. oturumu, 6 Nisan
Cuma günü yapıldı. Meclis Başkan vekili Hıdır Uvaçin’in yönettiği toplantının en önemli gündem maddesi olan 2011 yılı faaliyet raporu, yapılan görüşmelerin ardından kabul edildi.
çeşitli platformlardaki tanıtıcı çalışmaları bu artışın oluşmasına
katkı sağladığını” belirtti. Artışın özellikle Adalar esnafı için sevindirici olduğunu sözlerine ekleyen Başkan Farsakoğlu, bazı
sıkıntıların yaşandığını söyleyerek en çok şikâyetin fiyat tabelalarının konulmaması, konulan fiyatlara riayet edilmemesi, yer
işgalleri sonucunda yolların yürünemeyecek hale gelmesi ve
hanutçuluk yapılarak gelen ziyaretçilerin rahatsız edilmesi olduğunu belirtti.
Örnek bir proje olan Adakart projesine de değinen Belediye
Başkanı, esnafa ve Adalılara birçok avantaj sağlayacak kart
uygulamasının yaygınlaşması konusunda esnafla tekrar görüşmeler yapılacağını söyledi.
7 Mayıs Pazartesi günü Heybeliada’da yapılan toplantı
öncesi, Belediye Meclis Üyeleri’nin önerileri doğrultusunda, Belediyenin Adaların kıyılarında yaptığı çalışmaları yerinde görmek üzere Belediye hizmet teknesiyle Adaların kıyıları dolaşıldı.
Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu başkanlığında başlayan toplantıya, Akif Şekerci ve Oktay Altın’ın
dışındaki meclis üyeleri katıldı. Toplantıda gündem
maddelerinin görüşülmesinin ardından Adalıların sorunlarını dinleyen ve notlar alan Başkan ve meclis
üyeleri, sorunların çözümü doğrultusunda Heybeliadalılara söz verdiler.
ADALAR 15
>>> Kardeş Kent
Kardeş Belediyemiz Veles’in (Köprülü)
Belediye Başkanı Goran Petrov
Adalar’ı Ziyaret Etti
Makedonya’daki Kardeş Kentimiz Veles’in Belediye
Başkanı Goran Petrov, Türkiye’de yaptığı bir dizi ziyaret
kapsamında Adalar’a geldi. 20 Nisan Cuma günü Adalar
Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, Meclis üyeleri
ve Belediye yöneticileri ile görüşen Goran Petrov, Aya
Yorgi Kilisesi, Adalar Kent Müzesi, Adalar Belediyesi Bitki Fidanlığı ve Çiçek Serası ile Eğitim, Kültür-Sanat ve
Gönüllüler Merkezi’ni gezerek incelemelerde bulundu.
Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi’ndeki çalışmaları ilgiyle izleyen Petrov, Ebru Sanatçısı Öğretmen
Sevgi Ayaz’ın verdiği kursa katılarak ebru çalışması yaptı.
Veles Belediye Başkanı Goran Petrov, 22 Nisan Pazar
günü Adalar’dan ayrıldı.
ADALAR 16
>>> röportaj
Makedonya’nın Veles Kenti’nin Belediye Başkanı Goran Petrov:
“Belediyecilik konusunda
ortak yanlarımız çok”
Adalar’da Veles’in başarılı Belediye Başkanı’nı ağırlamaktan çok memnunuz, hoş geldiniz Sayın Petrov. Adalar’ı
gezdiniz, Adalar Belediyesi’nin çalışmalarını incelediniz.
İzlenimlerinizi öğrenebilir miyiz?
G.P: Adalar farklı yapısından dolayı,
önemli ve büyük projeler gerektiriyor. Dışardan gelen çok sayıda insan var. Bunlara hizmet edebilmek
başlı başına bir sorun. Ana karayla
bağlantısı olmadığından temizlik
gibi birçok hizmetin verilmesi oldukça zor koşullarda sağlanıyor.
Ben sokakları gezdim, bu kadar
yoğun ziyaretçi olmasına rağmen Adalar’ı çok temiz buldum.
Sayın Başkanı ve ekibini tebrik ediyorum. Belediye çalışanlarının özverili ve çalışkan oluşu da dikkatimi çekti. Zor şartlarda
başarılı işler yapıyorlar. Hepsini tebrik ediyorum.
Makedonya ve Türkiye arasındaki kültürel ve siyasi ilişkilerin güçlendirilmesinde Goran Petrov’un etkin çalışmalarını biliyoruz. Bize kendinizi anlatır mısınız? Veles Belediye Başkanı kimdir? Siyasi hedefleri nelerdir?
G.P: Belediye başkanı olmadan önce 3 yıl parlamentoda yer
aldım. Aslında mimarım. Parlamenter olunca Belediye Başkan
adayı oldum ve 3 yıldır da Veles Belediye Başkanı olarak görev
yapıyorum. Evliyim ve bir kız çocuğum var.
Adalar ve Veles Belediyelerinin ortak yanları nelerdir?
G.P: Hizmet ve çalışma noktasında ortak yanlar çok fazla. Sayın Mustafa Bereketli kardeş kent olmamıza vesile olurken
Adalar’la kültürel olarak çok ortak noktamız olduğunu söylemişti. Daha sonra belediyecilik konusunda da ortak yanlarımızın çok olduğunu gördüm. Farklılıklar dikkati çekiyor bu yüzden. Bizde belediyelerin tüm çalışmaları bakanlıklar tarafından destekleniyor. Kültür Bakanlığı festivallerimizin masrafını
karşılar mesela. Burada her şey öz gelirlerle yapılmak zorunda
olduğu için projeleri yaşama geçirmek çok zor.
Veles ve Adalar Belediyesi ortak projeler yaşama geçiriyor. Şu an devam eden Atatürk Heykeli ve Çeşme Projesi
hakkında bilgi alabilir miyiz?
G.P: Bir yıl önce, yine Nisan ayında belediye heyetimiz Adalar’a
geldiğinde bu projenin protokolü yapılmıştı. Sayın Farsakoğlu
Köprülü’yü (Veles) ziyaret ettiği zaman birlikte çeşme ve heykelin yapılacağı alanda incelemelerde bulunduk. Sizin teknik
ekibiniz de Sır Mahalli dediğimiz bölgeye gelerek fizibilite
çalışması yürütülmüştü. Bu bölgede Osmanlı döneminde bir
çeşme varmış zaten. Adalar Belediyesi buraya bir çeşme yaparak bize hediye edecek. Şu an çalışmalar devam ediyor. Biz
İzmir Karşıyaka Belediyesi ile de kardeşlik
protokolü yaptık. Onlar da alanın peyzaj
düzenlemesini yapacaklar. Ayrıca Veles’te
bir caddeye Atatürk Caddesi adı verilmesi
için belediye meclisimize teklif verdik. Oy
birliğiyle bu kabul edildi. Ocak ayından itibaren Veles’te bir Atatürk Caddesi oldu.
Adalar Belediyesi ile başka ortak projeleriniz olacak mı?
G.P: Makedonya’da her yıl Avrupa ülkelerinin katıldığı büyük
bir folklor festivali yapıyoruz. Sizin Kültür ve Spor Bakanlıklarınızla da görüşerek, bu festivalde Türkiye’nin temsil edilmesini
talep edeceğiz. Adalar Belediyesi ve Veles Belediyesi olarak,
Makedonya’da yapılan kültürel etkinliklerde Türkiye’nin daha
fazla yer almasını sağlamak istiyoruz.
Sayın Petrov, Makedonya’da Türk nüfus azınlıkta fakat görüyoruz ki, yanınızda Türk bir meclis üyesi var. Veles ’deki
Türkler hakkında neler söyleyebilirsiniz?
G.P: Veles’in nüfusu 55 bin kişi. Bunun sadece 1724 kişisi
Türk’tür. Fakat sayıları az olsa da Türkler yaşamın her alanında
temsil ediliyorlar. Belediye personelimizin içinde de Türk işçiler var. Belediye Meclis Üyemiz Beyhan Bey de Veles’i bir Türk
olarak her yerde temsil etmektedir. Biz ayrıca her yıl Ramazan
ayında iftar sofraları kurup zengin Türk mutfağını on binlerce
insana tanıtan yemekler veriyoruz. Türk halk oyunlarını yaşatmak için kurulan dernekle birçok çalışma yaparak, Türklerin kültürlerini tanıtıyoruz. Türk gençlerinin okuyup, devlette
önemli kademelere gelmesi için de çaba harcıyoruz. Türk işadamlarından da Veles’e yatırım yapmalarını istiyoruz. Veles’te
çok sayıda işsiz Türk genci var. Bunların meslek sahibi olmaları
için iş adamlarınız da çaba harcamalı diye düşünüyorum.
Veles’e dönünce Adalar aklınızda nasıl kalacak?
G.P: Adalar bambaşka bir güzelliğe sahip. Doğal yapısı ve
güzellikleriyle, bize gösterdiğiniz misafirperverlikle aklımda
kalacak Adalar. Makedonya’dan İstanbul’a her yıl binlerce turist geliyor. İstanbul’u bilip Adalar’ı bilmemeleri çok üzücü,
Makedonya’dan buraya gelen turistlerin Adalar’ı da gezip görmesi için çaba harcayacağım.
Çok teşekkür ediyor, 2013 yerel seçimlerinde başarılar diliyoruz.
ADALAR 17
>>> Kardeş Kentlerimizi tanıyalım
İkinci Meşrutiyet’in İlan Edildiği
Kent: Makedonya-Veles (Köprülü)
V
eles, Makedonya’nın tam ortasında, Vardar Nehri’nin
ikiye böldüğü bir şehirdir. Osmanlı döneminde Vardar
Nehri üstüne yapılan köprü nedeniyle şehre “Köprülü”
denilmiştir. 17. yüzyılda sadrazamlıklar yapmış Köprülü ailesinin köklerinin de bu şehirden geldiği söylenmektedir.
Köprülü, 14. yüzyıl sonlarından Balkan Savaşları dönemine
ADALAR 18
(1912-1913) kadar Osmanlı hâkimiyetinde kalmıştır. Enver
Paşa İkinci Meşrutiyet’in ilan bildirisini bu şehirde duyurmuştur.
Balkanların Osmanlıların elinden çıkmasından sonra Bulgar, Yunan ve Sırp etkisinde kalan şehir, II. Dünya Savaşından sonra Tito’nun Yugoslavya’yı kurmasıyla “Tito Veles”
olarak anıldı. Tito’nun ölümü ve Makedonya’nın bağımsızlığından sonra ise şehrin ismi Veles olarak kalmıştır.
Başkent Üsküp’e 40 km uzaklıktaki şehrin nüfusu yaklaşık 55.000 civarındadır. Osmanlı İmparatorluğu sonrasında Türkiye’ye yoğun göç veren şehirde bugün %5
civarında Türk yaşamaktadır ve bunun dışında nüfusun
tamamına yakını Makedon’dur.
>>> Etkinlik
Büyükada’da Nükleer Karşıtı
Sanat Șenliği
8 Nisan Pazar günü Büyükada renkli ve alışılmadık bir nükleer santral karşıtı etkinliğe
sahne oldu. İnsanı, doğayı ve dünyayı seven
bir grup sanatçı ve aktivist, insani yanı ağır
basan bir iş için gönüllü olarak biraraya geldi
ve Nükleer Karşıtı Sanat Şenliği düzenledi.
“Yaşamayan
Bilmez
Fukuşima’da,
Çernobil’de...” adlı etkinliği organize eden
Gül Bolulu, Ayşen Eren ve Berna Erkün,
amaçlarının, 2011’de Fukuşima’da ve 1986’da
Çernobil’de yaşanan nükleer santral felaketlerinin onbinlerce insanın hayatını nasıl
bir anda tamamiyle değiştirdiğini anlatmak
ve nükleer teknoloji ile enerji üretmek yerine enerji tasarrufunun önemini vurgulamak
olduğunu söyledi.
Kamusal sanat tarzında gerçekleşen ve günboyu süren şenliğin
mekânı sokaktı. Sayıları on beşi bulan sanatçılar eserlerini sokağın farklı noktalarında
yaptılar ve sergilediler.
Nükleer Karşıtı Sanat Şenliği’nde yapılan
çalışmalara sokaktan geçen vatandaşların da katılımı sağlandı. Fukuşima’da ve
Çernobil’de olanların, yaşanmadıkça tam
ve doğru olarak bilinemeyeceği noktasından hareketle, isteyen vatandaşlara gerçek
kişilerin öyküleri okundu. Empati çalışması
olarak tasarlanan bu çalışmada anlatılan öyküler, Çernobil anıları Svetlana Aleksiyeviç’in
“Çernobil’den Sesler: Bir Nükleer Felaketin
Sözlü Tarihi” kitabından, Fukuşima anıları gazete ve dergilerde çıkan gerçek kişilere ait
yazılardan derlendi.
Nükleer enerji santrallarının kapatılması için,
Fukuşima ile Çernobil felaketlerinin olduğu 11
Mart ile 26 Nisan tarihleri arasında, tüm dünyada nükleer karşıtı etkinlikler yapılıyor.
ADALAR 19
Adalar Belediyesi ile bazı sivil toplum kuruluşları ve üniversiteler, edebiyatımızın usta hikâyecisi Sait
Faik Abasıyanık’ı, aramızdan ayrılışının 58. Yıldönümünde kendi adası olan Burgazadası’nda andılar.
12 Mayıs Cumartesi günü Burgazadası’nda düzenlenen
Sait Faik’i Anma ve Anıt Heykel Açılışı etkinliğinde,
de,
Darüşşafaka Eğitim Kurumları Türkçe Bölüm Başkanı Gülsün Kaya, PEN Türkiye Başkanı Tarık Günersel, Türkiye Yazarlar Sendikası Yönetim Kurulu
Üyesi Ertan Mısırlı, Sait Faik’in komşusu olan Ayten Çetiner, Kar Dergisi Genel Yayın Yönetmeni
Niyazi Yaşar ve Adalar Belediyesi Kültür ve Sanattan Sorumlu Başkan Vekili Raffi Hermon Araks
birer konuşma yaptılar.
Açılışta son olarak; Adalar’da Kaymakamlık yaptığı
ğı
ADALAR 20
dönemden itibaren kültür ve sanat etkinliklerine ö
önem vermesiyle bilinen Belediye
Baş
Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu kürsüye davet edildi. Başkan Farsakoğlu,
e
etkinlik için emek veren herkese teşşekkür etti ve 2012 Sait Faik Hikâye
Ö
Ödülü’nün sahibi yazar Yalçın
Tosun’a bir plaket verdi.
T
Fa
Farsakoğlu, Sait Faik heykelini yapan sanatçı Çağdaş Eraslan’ı ve Sait
Faik’in komşusu emekli öğretmen Ayten
Çetiner’i de davet ederek, heykelin açılışını birlikte gerçekleştirdiler.
Açılış sonrası konser alanına geçildi. Burada konuklara çeşitli
ikramlarda bulunuldu ve Darüşşafaka’lı öğrencilerin Sait Faik
öykülerinden hazırladıkları gösteri izlendi. “Hişşşt! Hişşşt!” adlı
gösterimin ardından Buzuki Orhan ve İstanbul Rebetleri’nin
konseriyle coşku dolu anlar yaşandı.
Büyükadalı Çocuklar Sait Faik Söyleşisi’nde
Adalı Yazarlarla Buluştu
13 Mayıs Pazar günü Adalı çocuklar, Adalar
Müzesi’ndeki Edebiyat Atölyesi’nde Usta Edebiyatçı Sait Faik ile buluştu. Yazarın öykülerini
okuyup, öykünün çağrıştırdığı resimler çizen,
öykülerin sonunu kendi hayal güçleriyle getiren
çocuklar, atölye sonrasında edebiyatçılarla Sait
Faik söyleşisine de katıldılar.
Adalı yazarlar Sevengül Sönmez, Süha Oğuzertem ve Faruk Duman’ın yaptığı söyleşi, yaklaşık
20 çocuk ve yetişkin tarafından ilgiyle dinlendi. Adalı edebiyatçılara soruların da sorulduğu
söyleşi, verilen kokteylin ardından son buldu.
ADALAR 21
>>> Adalar’da iz bırakanlar
Evrensel
Öykücümüz
Sait Faik
Abasıyanık
S
ait Faik Abasıyanık, 23 Kasım 1906’da
Adapazarı’nda dünyaya gelmiş ve İstanbul’da
11 Mayıs 1954’te yaşamını yitirmiştir. İlköğrenimini Adapazarı Rehber-i Terakki Mektebi’nde yapan Sait Faik,
Kurtuluş Savaşı’ndan sonra ailesi İstanbul’a yerleşince
İstanbul Sultanisi’ne girmiştir. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde bir süre eğitim görmüş ve ekonomi
öğrenimi için Lozan’a gitmiştir. Eğitimini yarıda bırakarak
1933’te İstanbul’a dönen Sait Faik, kısa bir süre Halıcıoğlu Ermeni Yetim Mektebi’nde Türkçe grup dersleri
öğretmenliği yapmıştır. Yaşamını Şişli’de Bulgar Çarşısı’ndaki apartmanda ve Burgazadası’ndaki köşklerinde
annesiyle geçirmiştir.
İlk öyküsü “Uçurtmalar” 9 Aralık 1929’da Milliyet gazetesinin sanat sayfasında yayınlanır. 1934-1940 arasında Varlık, Ağaç, Servet-i Fünun, Uyanış, Ses, Yeni Ses,
Yaprak ve Yenilik gibi dergilerde yayınlanan öyküleriyle
tanınmaya başlar. İlk dönem ürünü öykü kitaplarında
Adapazarı ile İstanbul’daki çocukluk ve ilk gençlik yıllarını anlatır.
ADALAR 22
“Lüzumsuz Adam”, “Mahalle Kahvesi”, “Havada Bulut”
gibi eserlerinde esnaf ve işsizler gibi dertli insanlara,
toplumun acı çeken kesimlerine yönelir. “Kumpanya”
ile öykülerine giren karakterler artar. Gezgin tiyatro topluluğu, cambazhane çalışanları, emekli miralay, Galata,
Samatya, Yedikule’deki deri işçileri, meyhaneler, sabahçı kahveleri, çımacılar, garsonlar… “Son Kuşlar”da bir
tür düş kırıklığı hissedilir. Sait Faik, toplumsal düzenin
çirkinlikleri, sahtelikler, adaletsizlikler karşısında direnen insanın yalnızlığını keşfeder. “Alemdağda Var Bir
Yılan”la gerçeküstücülüğe yönelir ve hikâyedeki konu
ve olay akışını giderek ortadan kaldırır. Sıradan insanlar,
işsizler, hamallar, balıkçılar, sokak kadınları, kimsesiz çocuklar, emekçiler ve küçük burjuvalar onun insanlarıdır.
O bu insanlarda evrensel insanı yakalamıştır. Toplumsal
çelişkiler karşısındaki tavrı öfke, yenilgi ve kaçış olur.
Ölümünden sonra Burgazadası’ndaki evi müze haline
getirilmiştir. Annesinin, adına “Sait Faik Hikaye Ödülü” oluşturduğu Sait Faik, çağdaş edebiyata katkılarından dolayı Amerika’daki Uluslararası Mark Twain
Derneği’nin onur üyeliğine seçilmiştir.
>>> kutlama
U
lu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan
ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın
92. Yıldönümü, Büyükada’da gerçekleşen çeşitli etkinliklerle coşkuyla kutlandı.
Kutlamalar, ilk olarak öğrencilerin bazı ilçe yöneticilerini ziyaretleriyle başladı. Büyükada 125. Yıl Atatürk İlköğretim Okulu
öğrencilerinin Adalar Belediyesi’ne yaptığı ziyarette Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu koltuğu, Gülin Durmaz’a
devretti. 5. Sınıf öğrencisi Başkan Durmaz, Başkan Yardımcısı
Mürsel Ayrancı’yla görüşerek Büyükada 125. Yıl Atatürk İlköğretim Okulu bahçesinde bulunan çocuk parkı zemininin
plastik kaplama yapılması talimatını verdi.
Ziyarete, 5. Sınıf öğrencileri İrem Özdemir, İnan Çetin, Furkan
Duran ve Arzu Büyükkol ile öğretmenleri Buket Tayiz de
katıldı.
Öğrencilerin ziyaretinin ardından kutlamalar Büyükada Atatürk Meydanı’nda devam etti. Atatürk Anıtı’na çelenklerin
konması, saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın okunmasının ardından Adalar Kaymakamı Ahmet Arabacı, Heybeliada Deniz
Lisesi komutanlarından Albay Kâmil Altın ve Adalar Belediye
Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu tören kıtasının ve Adalıların
bayramını kutladı.
Öğrencilerin birbirinden güzel oyunlar ve halk danslarını
gerçekleştirdiği törenlerde günün anlam ve önemine ilişkin
konuşmalar yapıldı, şiirler okundu. Kutlamalar çerçevesinde
“Avrupa Ülkeleri’nde Hayvanların Korunması” isimli Avrupa
Birliği Comenius Projesi kapsamında Portekiz, Almanya, İtalya, İspanya, Yunanistan ve Bulgaristan’dan gelen 37 öğrenci ve 21 öğretmen
de kutlamalara katıldı.
ADALAR 23
Milli Eğitim Bakanlığı’nın 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor
Bayramı’nın Ankara dışındaki illerde sadece okullarda öğrencilerle kutlanmasını öngören genelgesi, Bakanlar Kurulu’nun son düzenlemesi anlaşılır olmadığından tüm Türkiye’de olduğu gibi Adalar’da da buruk kutlandı.
Adalar Belediyesi ile Adalar İlçe Gençlik ve Spor Müdürlüğü ve CHP ilçe
yönetiminin Atatürk Anıtı’na çelenk koymasının ardından saygı duruşunda
bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Törenler, Adalar Belediyesi’nin gerçekleştirmiş olduğu konserle devam etti.
ADALAR 24
Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda
Gençlik Șöleni
Adalılar, Adalar Belediyesi’nin 19 Mayıs’ta gerçekleştirdiği Gençlik Şöleni ile Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor
Bayramı’nı adına yakışır bir biçimde kutladılar.
Saat 16.30’da başlayan program zaman zaman yağmur
yağmasına rağmen gece 23.00’e kadar devam etti.
Etkinlik, Adalılara Türk Bayrağı dağıtılmasıyla başladı.
Sahneye ilk olarak Balkan Müziği ve Roman Müziği yapan Korkora Grubu çıktı. Aralarda programın sunuculuğunu da yapan şair Gürsel Caniklioğlu’nun şiir dinletilerinin yer aldığı şölende, Ses ve Bağlama Sanatçısı
Merve Erkan, güzel türküleriyle Adalıları mest etti. Türkçe Pop Müzikte Son Dakika Grubu’nun yer aldığı program, Hakan Çetinkaya Perküsyon Grubu ve Latin Müziği
yapan Örgü Project ile devam etti.
Onuncu Yıl Marşı’yla bayrakların dalgalandığı, halk
türküleriyle halayların çekildiği şenlik Latin Danslarıyla
sona erdi.
ADALAR 25
>>> kutlama
Adalar İlçe Müftülüğü ’nün düzenlemiş olduğu “Kutlu Doğum Haftası” 18 Nisan Çarşamba
günü Büyükada Hamidiye Camii’nde düzenlenen etkinliklerle kutlandı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan
etkinlik programında, açılış konuşmasını Adalar Müftüsü Faruk Tut yaptı. Hz. Muhammed’in 63 yıllık hayatını
çok iyi anlamamız gerektiğini belirten Faruk Tut, günümüz insanının huzur, barış ve kardeşlik içinde yaşaması için bunun gerekli olduğunu ifade etti.
Daha sonra konuşan Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, Kutlu Doğum Haftası ile ilgili şunları
söyledi. “Bu kutsal mekânda, asırlar boyunca insanlığa
barışı, iyiliği ve sevgiyi öğreten İslam dininin Peygamberi Hz. Muhammed’i andığımız günde, O’nun öğretilerinden ne kadar yararlanabildiğimizi sorgulamamız
gerektiğini düşünüyorum. Yüce Peygamberin öğretilerinde bir takım esaslar vardır. Ancak görebildiğimiz kadarıyla bizler ve İslam dünyası, uzun süredir bu temel
esaslardan uzaklaşarak şekle kaçmanın sıkıntısını ve
sorunlarını yaşamaktayız. Bilgi toplumu diye nitelendirdiğimiz bu yüzyılda İslam toplumları üzerinde hâlâ birçok hurafenin etkili olduğunu görüyoruz. Ne diyordu
yüce Peygamber: ‘Temizlik imandan gelir.’ Bu temizlik
yalnızca bedensel temizlik değil, aynı zamanda ruh
ADALAR 26
ve düşünce temizliğidir. Ancak bizler bu gün, birbirimiz hakkında iyi düşünerek, dünyayı ve çevremizi çok
daha iyi bir hale getirip sevgiyle yoğuracağımıza, bir
takım dedikodularla hurafelerle birbirimizi üzen bir duruma geliyoruz. Yalnız çevremizdeki değil dünyamızdaki İslam inancına sahip ülkelerin içinde bulunduğu
sıkıntılar da hepimizi derinden üzmektedir. Ülkemizdeki durum da çok parlak değil. Düşünebiliyor musunuz,
çoğu kadınlardan oluşan 7 milyondan fazla vatandaşımız okuma yazma bilmiyor. ‘Oysa alimin uykusu, cahilin ibadetinden hayırlıdır’ diyen, İslam peygamberiydi.
Yine İslam coğrafyasının önemli bölümünde derin yoksulluk ve açlık hüküm sürerken, diğer yanda bazı müslüman ülkelerde kralların ve yöneticilerin inanılmaz
sorumsuzluklarına, şımarıklık, israf ve gösterişli yaşantılarına tanık oluyoruz. Oysa hani ‘komşusu açken tok
yatan bizden değildi, israf haramdı?’ Demek ki onca
geçen zamana karşın, Peygamber ve Kur’an öğretisinden yeterince yararlanamamış, gereken dersleri çıkaramamışız. O yüzden bu tür günlerde bu yönlerimizi
de değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
Son olarak konuşan Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Ağırman, “Allah’ın yarattığı en değerli
ve mükemmel varlığın insan olduğunu” belirterek, “insana yapılan
saygısızlığın Allah’a yapılmış bir saygısızlık olacağını” söyledi. Bütün insanların kardeş olduğunu sözlerine ekleyen Ağırman, “bunun
anlamı insanların birbirine saygısızca ve düşmanca davranmamaları
gerektiğidir” dedi. Kutlamalar, ilahi ve kasidelerin okunmasının ardından sona erdi.
ADALAR 27
>>> festival
Renkler
Yeditepe Üniversitesi Folklar Grubu’nun
“Dünya’nın Renkleri Yeditepe’de” sloganıyla
düzenlediği festival Adalılara unutulmaz anlar
yaşattı.
7 Mayıs Pazartesi günü Adalar’a
Slovakya, Bulgaristan ve Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti’nden gelen toplam 120 folklorcu
Heybeliada İskele Meydanı’nda gösteriler yaptı.
ADALAR 28
Adalar Belediyesi ve Yeditepe Üniversitesi
işbirliğiyle gerçekleşen etkinliğe Büyükada da
devam edildi. Adalar Belediyesi Binası’ndan,
Atatürk Meydanı’na dans gösterileriyle yürüyen
ekip, Saat Meydanı’nda halkın da katıldığı büyük
bir halay kurdu. Atatürk Meydanı’nda yaklaşık iki
saat süren gösteri Adalılar tarafından beğeniyle
izlendi.
ADALAR 29
>>> kutlama
Adalar Belediyesi, Hıristiyan Âleminde Hz. İsa’nın Dirilişi
olarak anılan Paskalya Bayramı’nı kutlamak amacıyla bir
dizi ziyaret gerçekleştirdi.
Kutlama ziyaretlerine Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, CHP İlçe Başkanı Dündar Tıraş, Başkan Yardımcısı Mürsel Ayrancı, Başkan Vekili Raffi Hermon Araks, Danışmanlar Nafi Haleva ve Hagop Sarıyan ile Kültür Sanat
Koordinatörü Hovsep Özacar katıldı. 8 Nisan 2012 günü,
Fener’deki Rum-Ortodoks Patrikhanesi’ne gidilerek bizzat Patrik Bartholomeos II nezdinde tüm Ortodoks-Rum
Cemaati’nin bayramı kutlandı.
Ermeni Havari Kilisesi Ruhani Önderi Patrik Vekili Aram
Ateşyan ile diğer ruhanilerin tebrikleri kabul ettiği Kumkapı’daki Meryem Ana Ermeni Kilisesi’nde yapılan ziyarette,
Başkan Farsakoğlu bir konuşma yaparak “Farklılıklarımız
bizim zenginliğimizdir. Birlikte yaşama kültürüne önce sa-
Ülkemizde yaşayan farklı etnik kökene ve dine mensup
vatandaşların Adalar’da kardeşçe bir arada yaşama güzelliğine Nisan ayında bir kez daha tanık olduk. Nisan
ayında, Müslümanların “Kutlu Doğum Haftası”, Hristiyanla-
Fotoğraf: Alberto Nodiano
ADALAR 30
hip, sonra lâyık olmalıyız.” diyerek, tüm Hıristiyanların Paskalya Bayramı’nı kutladı.
Son olarak Ermeni Katolik Kilisesi’ne geçen heyet, burada
Ermeni Katolik Cemaati’nin Ruhani önderi olan Patrik Vekili
Monsenyör Çolakyan’ı ziyaret ederek tebriklerini iletti.
rın “Paskalya Bayramı” ve Musevilerin “Pesah (Hamursuz)
Bayramı” kutlamaları peş peşe yapıldı.
Adalar Belediyesi, farklı dinlere mensup olan Adalıların
kutsal günlerini bir hafta boyunca astığı pankartlarla kutladı. Belediye yöneticileri ruhani temsilcileri
ziyaret ederek bayramlarını kutladılar.
Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu,
eşi Hatice Farsakoğlu ile birlikte 12 Nisan
günü Türkiye Musevileri Hahambaşısı Rav
İsak Haleva’nın konutunu ziyaret etti. Pesah Bayramı vesilesi ile iyi dileklerini sunan
Farsakoğlu çiftine, Başkan Vekili Raffi Hermon Araks ile Nafi Haleva da eşlik etti.
>>> etkinlik
On Binlerce Kişi Büyükada’daki
Aya Yorgi Kilisesi’ne Akın Etti
Aya Yorgi Kilisesi, 23 Nisan tarihinde ziyaretçi akınına uğradı. Farklı inançlardan on binleri
buluşturan ve Büyükada’nın en
yüksek noktası olan Aya Yorgi tepesine çıkmak için sabahın erken
saatlerinde yolcu motorları ve vapurlarla Büyükada’ya gelen ziyaretçiler, ellerinde mumlar ve ipliklerle dua edip, dilekte bulundular.
Birçok motif barındıran kiliseye
gelenlerin en çok dikkatini çeken
mızrağı ile bir deniz canavarını öldüren Saint George ikonası oldu.
Kilisenin bu ikonanın da dahil olduğu ünlü bir efsanesi de var.
Rivayete göre, Bizans dönemlerinde işgal altında kalan
adanın papazları, ikona ve kutsal eşyaları kurtarmak için
toprağa gömmüşler. Aradan uzun yıllar geçmiş ve Rumların
Agios Georgios dediği ve zaman içinde Aya Yorgi olarak
anılmaya başlayan aziz, bir gün bir çobanın rüyasına girmiş
ve ondan kiliseye giden yokuşu tırmanmasını, çan sesini
duyduğu an olduğu yerde durup, toprağı kazmasını istemiş.
Çoban bu rüyayı birkaç gün daha üst üste görünce aziz
Aya Yorgi’nin kendisine dediklerini harfiyen uygulamış ve
toprağın altından bugün hâlihazırda kilisede sergilenmekte
olan bu ikona ve kutsal cisimleri çıkarmış. Aya Yorgi kilisesi, Efes yakınlarında bulunan Meryem Ana’nın evi ile
birlikte Hıristiyanlar tarafından kabul edilen iki Hac noktasından biri olma özelliğini taşıyor. Ortodoks mezhebinde
23 Nisan tarihi, Yorgoların isim günü olarak anılıyor. Hem
23 Nisan, hem de bir Azize olan Ayie Thekla’nın anıldığı 24
Eylül tarihlerinde Aya Yorgi’ye gelmek Hıristiyan inanışına
göre daha kutsal. Bu tarihlerde Aya Yorgi’ye giden yolu tıpkı efsanedeki çoban gibi çıplak ayakla ve hiç konuşmadan
takip edenler yarı hacı sayılıyor.
Adalar’da Dilekler Buluşması
Bu yıl Aya Yorgi Yortusu için tepeye tırmananlar dileklerin buluşmasıyla karşılaştılar. Türkiye Kiliseler Birliği’ne bağlı olan “Kadıköy Anadolu Protestan Kilisesi” mensupları 23 Nisan’da Hıdır İlyas Tepesi yolunun önündeydi. Anadolu
Protestan Kilisesi’nin dünyanın değişik ülkelerinden getirdiği gençler, İsa Peygambere ulaşmak amacıyla Hıdır- İlyas
tabelasının önünde bir dans gösterisi yaptılar. Beğeniyle izlenen bu etkinlik sırasında Müslümanlar da duvar diplerinde mum yakarak dileklerde bulundular.
23 Nisan günü Büyükada’ya gelen herkes, inançlar üstü bir köprüde dileklerini buluşturdular.
ADALAR 31
>>> Gönüllüler Merkezi
Ad l B
Adalar
Belediyesi
l di i Eğitim,
Eği i Kültür-Sanat
Kül ü
ve Gönüllüler Merkezi
Gönüllü Resim Öğretmeni
Adalar Belediyesi Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi’nde Resim Öğretmeni
olan Ressam Ali Naki İlhan’ın resim sergisi 2 Mayıs 2012 tarihinde açıldı. Serginin açılış
kokteyline İstanbul Milletvekili ve DİSK Eski Genel Başkanı Süleyman Çelebi de katıldı.
Kokteyl sonrası konuklar sanatçıyla birlikte sergilenen resimleri incelediler.
Ressam Ali Naki İlhan’ın Adalar Belediye Binası içindeki sergisi, 16 Mayıs tarihine kadar açık kaldı.
Adalar Belediyesi Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi Gönüllüsü
Emel Sarakurt sergisi:
Emel Sarakurt Kimdir?
1946 Tarihinde Hatay’ın İskenderun ilçesinde doğdu. İlköğrenimini bitirdikten
sonra Kız Sanat Enstitüsü Moda Dikiş
Okulundan 1964 tarihinde mezun oldu.
Kendine ait işyerinde uzun süre Kadın Giyimi konusunda çalıştı.
Çeşitli okul kermeslerinde ve sergilerde
standlar açtı. Modayı daima yakından takip edip 1991 yılında bir defile düzenledi.
Rölyef ve üç boyutlu resim sanatının önde gelen isimlerinden Emel Sarakurt’un kişisel sergisi Belediye
Binası’nda açıldı. Serginin açılışı, Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu ve İstanbul V Nolu Kültür
ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Başkanı Av. Ahmet
Başyiğit tarafından gerçekleştirildi.
18 Mayıs Cuma günü saat 17.00’de gerçekleştirilen açılış töreni sırasında bir de kokteyl verildi. Sanatçı Emel
Sarakurt’un sergisi 15 gün boyunca açık kalarak, sanatseverlerle buluştu.
ADALAR 32
Çeliktepe İsmek Kurslarında
karakalem
ve yağlı boya resim konusunda kurs aldı.
Eğitmen Gülden Özkayadan Rölyef Konusunda aldığı eğitimle bugünkü serginin
temellerini attı.
Türk Kadınlar Konseyi üyesidir.
Maçka Akif Tuncel Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinde uzun süre görev almıştır ve
halen vakıf üyeliği yapmaktadır.
İhtiyacın Yoksa Getir,
İhtiyacın Varsa Götür
Adalar Belediyesi Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi 22 Nisan Pazar günü “Açık Pazar”
etkinliği düzenledi. Merkez, kurulduğu günden
bu yana gerçekleştirilen eğitim ve hobi kursları
kadar, “İhtiyacın Yoksa Getir, İhtiyacın Varsa Götür” sloganıyla da öne çıktı. Dayanışma ve paylaşımın esas alındığı bu sloganla, insanlar evlerinde
kullanılabilecek durumdaki ihtiyaç fazlası eşya ve
giysilerini Gönüllüler Merkezi’ne getirmeye başlamıştı.
Kış ayları boyunca ihtiyaç sahiplerinin uğrak yeri
olan Gönüllüler Merkezi, baharın gelmesiyle Açık
Pazar düzenledi. İhtiyaç sahiplerinin, giyim ve ev
eşyası ihtiyaçlarının karşılandığı Açık Pazar yoğun
ilgi gördü.
Adalar Belediyesi Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi Proje Yöneticisi Hatice Farsakoğlu
Açık Pazar’a gelen çocukları elleriyle giydirerek,
çocukların sevincine ortak oldu.
ADALAR 33
>>> Gönüllüler Merkezi
Sebastian Curiel yönetimindeki Adalar Belediyesi Tiyatro ve
Müzik Kulübü, 5 Mayıs 2012 günü Heybeliada Gönüllüleri’nin
düzenlediği Bahar Şenliği’nde birer konser verdi.
Konserlerinde klasik müziğin seçme eserlerini seslendiren çocuklar, Adalılara keyifli saatler yaşattı. Öğrencisi oldukları okullarda da konserler veren öğrenciler, öğretmenleri ve velilerinin
katıldığı bu konserlerle sahne deneyimlerini de arttırma imkanı
buldular.
1883-1890 yıllarında yaşamış ünlü ressam Van Gogh’un
yaşamının son yıllarında ürettiği eserlerin sergilendiği
“Van Gogh Alive Sergisi” Adalar Belediyesi Müzik ve Tiyatro Kulübü tarafından ziyaret edildi. Adalar Vakfı tarafından organize edilen geziye Adaevi yöneticileri Sibel
Akkaşoğlu, Bingöl Erdumlu ve öğretmen Sebastian Curiel
rehberlik etti.
Çocuklar, aileleriyle katıldıkları geziler dışında ilk kez bir
kültür etkinliğine katılarak gezide ünlü ressamın eserleriyle baş başa kaldılar. Karaköy Limanı Antrepoları’nda sergilenen sanat eserlerini büyülenmişçesine inceleyen genç
ve minik sanatçılar sergi müdürüne, Adalar’ın simgesi olan
bir demet mimoza sundular.
ADALAR 34
Adalar Belediyesi Müzik
ve Tiyatro Kulübü
Öğretmeni Sebastian
Curiel’le Çalışma
Atölyesi Etkinliğini
Konuştuk
Çalışmalarını Adalar Belediyesi Eğitim, KültürSanat ve Gönüllüler Merkezi’nde Öğretmenleri
Sebastian Curiel ile sürdüren Müzik ve Tiyatro
Kulübü, Ada Evi’nde 3 günlük bir atölye etkinliği
düzenledi.
30 Mart-1 Nisan tarihleri arasında yapılan Atölye
çalışmasında Keman Sanatçısı ve Mimar Sinan
üniversitesi Öğretim Üyesi Melisa Uzunarslan
öğrencilerle çalışmalar yaptı. Kemanı tutmaktan
başlayarak tüm tekniklerin öğretildiği atölye, keman dersi alan çocukların keyifle öğrendiği bir
etkinlik oldu.
Yaz aylarında da devam edecek olan Atölye Çalışmaları ile Adalı
genç yeteneklerin ustalarla birlikte çalışması hedefleniyor. Belediyemizin düzenlediği ve yaklaşık iki yıldır süren müzik kurslarında 8 keman öğrencisi var. Bu yüzden ilk Workshop (Çalışma
Atölyesi) için yaylı çalgılar seçildi.
Eğitmen Curiel; “Burada yaklaşık iki yıldır düzenli olarak çalışıyoruz. Çok yetenekli çocuklar var. Klasik müziği hem teorik,
hem pratik olarak öğreniyorlar. Zaman zaman ünlü müzisyenlerin hayatını okuyup, öğreniyorlar. Bu yeteneklerin burayla sınırlı
kalmaması için çaba harcıyoruz. Workshoplar için Mimar Sinan
Üniversitesi’nden destek istedik. Çok yardımcı oldular. Yaz aylarında gitar ve piyano workshopları da yapacağız.
Haziran ayında konservatuvar sınavları var. Kurslara gelen tüm
çocuklarımız bu sınavlara girecek. Eminim kazanacaklardır.
Uzun zamandır birlikte çalışıyoruz. Bu noktaya gelmeleri kolay
olmadı ama şu an küçük virtüözlerimiz var. Konservatuar sınavı
öncesinde Mimar Sinan Üniversitesi Müzikoloji Bölüm Başkanı
Gülper Refiğ buraya gelip, çocukları dinleyecek. Konservatuar
Müdürü Çiğdem İyicil de gelecekler. Gidişatımız oldukça iyi. Kalıcı bir çocuk gurubumuz var artık ve çocuklar her geçen gün
ilerliyorlar.” Diyerek, yapılan çalışmalara değindi.
ADALAR 35
>>> festival
“Zor Temizledik Birlikte Koruyalım” sloganıyla baharı karşılayan Heybeliadalılar, 5- 6 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirdikleri festivalle tadına doyulmaz bir hafta sonu geçirdiler. İlk kez bu yıl düzenlenen ve bundan sonra her
yıl aynı tarihlerde yapılması öngörülen festivalin, Hıdırellez Şenliğiyle de birleştirilerek gelenekselleştirilmesi
amaçlanıyor.
Yaz-kış Heybeliada’da yaşayanların oluşturduğu “Heybeliada Gönüllüleri Derneği” ile gerçekleştirilen etkinlik, Ada’nın
doğasına uygun olarak etnik kökeni farklı insanların bir arada ve coşkuyla kutladığı bahar tadında bir festivale dönüştü.
“Zor Temizledik Birlikte Koruyalım”
Festivalin amacı, çevrenin korunmasına dönük farkındalık
yaratılması ve bu farkındalığın korunması olarak açıklandı.
Festivalin bir yıla yayılan bir çalışmanın ürünü olduğunu belirten Heybeliada Gönüllüleri, çok sayıda üniversite öğrencisinin de katılımıyla “Heybeliada Çöp Toplama Kolu” olaADALAR 36
rak adlandırılan, tamamen gönüllülerden oluşan bir ekiple
temiz ve yaşanabilir bir Heybeliada yaratmak için yola
koyulduklarını belirtti.
Diğer adalar için örnek oluşturabilir
Festivalde konuşma yapan Adalar Belediye Başkanı Dr.
Mustafa Farsakoğlu, Adalar’ın tarihi ve kültürel dokusunu
korumada çevre faktörünün vazgeçilmez bir unsur olduğunu, festivalin bu anlamda genel olarak Adalar, özel olarak
da Heybeliada için çok önemli olduğunu belirterek, “Biz
Temizledik. Birlikte Koruyalım” anlayışı ile yapılan festivalin,
diğer adalarımız için de bir örnek oluşturmasının gerekliliğini vurguladı.
Şiir, müzik ve dans
Etnik köken, dil, din, ırk, cinsiyet farklılıklarının olmadığı, herkesin dostça birbirini kucakladığı ve
gönüllerince eğlendiği festival, grupların birbirinden güzel konserlerine de sahne oldu. Oldukça
kalabalık bir seyirci topluluğunun izlediği festivalin,
Sanatsal Çalışmasını Gül Bolulu üstlenirken, Enstalasyon Atölye Çalışmasını Buket Yege, İpek Thevenon, Yasin Bayrak ve Kenan Ataseven üstlendi.
Halkın yoğun ilgisini çeken ve Heybeliada Rıhtım
Caddesi’nde kurulan stantlarda ise festival kekleri, şapka, takı, ev yapımı reçeller ve ahşap ürünler
sergilendi.
İki gün boyunca süren ve sunuculuğunu Nesrin
Aksu’nun yaptığı festivalde ünlü şairlerin şiirlerini
okuyan Gürsel Caniklioğlu ise festivale ayrı bir renk
kattı.
Festivali doyumsuz kılan sanatçılar
Adalar Belediyesi Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi Öğretmeni Sebastian Curiel’in
Çocuk Korosu ve Atölye Çalışması, Heybeliada İlkokulu Çocuk Folklor Ekibi, Deniz Denizer,
Belediye Personeli Av. Seray Erdek, Ali Kemal
Özdemir ve Hakan Güdükoğlu’ndan oluşan
Son Dakika Grubu, Kolektif İstanbul, Pal Sokağı Çocukları, Ras Gele, Bağlama Grubu, Mirror
Ataber Dinç ile Serhad Can (rap) , Ayça (Mim
Gösterisi), Duygu Demir(Çello Sanatçısı), Örgü
Project Gıbsy Kings Tribute, Light in Babylon,
İsmail Darıcı Perküsyon Workshop, Muzaffer
Özdemir(Halk Müziği Sanatçısı), Korkoro , Kara
Güneş-Keyf-i Deng.
ADALAR 37
İSPARK Genel Müdürü Mehmet Çevik, fayton sorunlarıyla ilgili olarak incelemelerde bulunmak ve Adalar Belediyesi
ile ortak çalışma koşullarını görüşmek amacıyla 30 Mayıs Çarşamba günü kalabalık bir heyetle Büyükada’ya geldi.
İSPARK Genel Müdürü Kalabalık
Bir Heyetle Büyükada’ya Geldi
İBB Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Muzaffer Saraç, Sağlık ve Hıfzıssıhha Müdürü Ömer Akçagil, Veteriner Hizmetleri Müdürü Mustafa Ün ve 30’a yakın İBB görevlisi ile
birlikte gelen Çevik, Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa
Farsakoğlu’nu makamında ziyaret etti.
Adalar Belediyesi Meclis Salonu’nda İSPARK Genel Müdürü
ve beraberindeki heyete bir brifing veren Başkan Farsakoğlu, “Faytonların Adalar İlçesi’nin çok önemli bir simgesi
olduğunu” belirterek, gerek atların yaşam koşullarında gerekse verilen hizmetlerde bazı sıkıntılar yaşandığının altını
çizdi. Yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Farsakoğlu,
sorunların çözümünde İBB ve Faytoncular Odası ile birlikte
çalışmak zorunluluğunda olduklarını sözlerine ekledi.
İSPARK Genel Müdürü Mehmet Çevik, Adalar’ın nostaljisine
ve tarihi dokusuna hitap eden fayton taşımacılığının daha
ADALAR 38
modern hale getirilmesi konusunda kararlı olacaklarını ifade
ederek konuyla ilgili olarak en kısa zamanda çalışma başlatacaklarını söyledi.
Ziyaretin ardından fayton park yerlerini gezen heyet, Lunapark alanında atları takip edecek Mikroçip uygulamasını
inceleyerek konu hakkında bilgi aldı. Veteriner hekimler tarafından atların deri altına yerleştirilen mikroçipler, hayvana
ait yaş, ırk, cinsiyet, sağlık durumu, tedavi ve aşı bilgilerinin
yanı sıra hayvan sahibine ait adres, telefon ve kimlik bilgilerini de içeriyor.
Mikroçip sayesinde, Ada’da bulunan atların sayıları net olarak belirlenecek. Atların faytonda çalışma süreleri, adaya giriş ve çıkışları daha sağlıklı bir şekilde kontrol edilebilecek.
Aynı zamanda atlara yapılan kötü davranış ya da ihmallerle
ilgili at sahiplerine yaptırımlar uygulanabilecek.
>>> ziyaret
Makedonya’nın St. Kliment Ohridski Bitola
(Manastır) Üniversitesi Rektörünü Ağırladık
Makedonya’da Osmanlı İmparatorluğu döneminde “Manastır Üniversitesi” adıyla anılan St. Kliment Ohridski Bitola
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Zlatko Zhoglev 15 Nisan günü
Adaları ziyaret etti. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi ile işbirliği protokolü için Türkiye’de bulunan Prof. Dr. Zhoglev, geçtiğimiz yıl Manastır Üniversitesi’ne bir konferans için davet
ettiği Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu’nun
misafiri olarak Adalar’da ağırlandı.
Sabah saatlerinde Başkan Farsakoğlu’nu makamında ziyaret eden Prof. Dr. Zhoglev’e eşi Bayan Zhoglev ve Manastır
Üniversitesi İdari Yöneticisi Gülen Emin eşlik etti.
Ziyarette Prof. Dr. Zhoglev, Makedonya’da kutsal kabul edilen Anka Kuşu’nun yer aldığı bir tabloyu Başkan
Farsakoğlu’na hediye etti. Daha sonra Adalar Belediyesi
Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi’ni ziyaret eden
Prof. Dr. Zhoglev ve beraberindekiler, Adalar Kent Müzesi’ni,
Rum Yetimhanesi’ni ve Aya Yorgi Kilisesi’ni de gezdiler. Başkan Farsakoğlu tarafından kalacağı otele kadar götürülen
Manastır Üniversitesi Rektörü, geleneksel Türk konukseverliğiyle ağırlanmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek
Adalar’dan ayrıldı.
Türkiye Kung Fu Öğretimi-Budo Sporları
Kulübü Genel Merkezi’nden
40. Yıl Plaketi
Türkiye Kung Fu Öğretimi-Budo Sporları Kulübü
Genel Merkezi yöneticileri, 12 Nisan 2012
tarihinde Adalar Belediyesi’ni ziyaret ettiler.
Kulübün Genel Başkanı Yılmaz Aydın, Belediye
Başkanı Farsakoğlu’na kuruluşlarının 40. yılı
anısına hazırlanan bir plaket vererek, “Spora
verdiği destek için teşekkürlerini” iletti.
ADALAR 39
>>> ziyaret
“İstanbul’a Davetlisiniz” Projesi
Büyükada’da
10-13 Mayıs tarihlerinde, Haliç Üniversitesi Sosyal Sorumluluk Kulübü’nün düzenlediği “İstanbul’a Davetlisiniz” projesi
kapsamında Büyükada ziyaret edildi. Proje ile Haliç Üniversitesi Sosyal Sorumluluk Kulübü öğrencileri, Kürecik Köyü
(Akçadağ-Malatya) Lisesi öğrencilerini dört gün süreyle
İstanbul’da ağırladılar. Projeyle, Anadolu’daki lise öğrencilerinin ortak kültür miraslarımızı yakından tanımalarının sağlanması, farklı yerler görüp, farklı insanlarla tanışarak hayata
daha geniş açıdan bakabilme şansını yakalamaları ve kişisel
gelişimlerini güçlendirmeleri amaçlandı.
Doğal ve kültürel zenginliğimizi tanıtmak için bir dizi gezi
programı da düzenlendi. Kızkulesi, Anadolu Hisarı, Florya
Atatürk Köşkü, Topkapı Sarayı, Yerebatan Sarnıcı, Kapalı
Çarşı ve Sultan Ahmet Camisi gibi İstanbul’un önemli yerlerine bir dizi ziyaret gerçekleştiren Haliç Üniversitesi öğrencileri, konuklarını son olarak Adalar’da ağırladı.
Belediyeyi ziyaret ederek Adalar hakkındaki sunumu ilgiyle
izleyen Haliç Üniversitesi ve Kürecik Köyü Lisesi öğrencileri
Adalar gezisi ile keyifli anlar yaşadılar.
Comenius Projesi Kapsamında 45 Öğrenci ve
Öğretmen Adaları Ziyaret Etti
Erenköy İlköğretim Okulu tarafından 20102012 yılları arasında yürütülen, Türkiye-Polonya-İtalya ortaklı “Comenius Projesi” kapsamında 45 öğrenci ve öğretmen Adaları
ziyaret etti.
“Okul Eğitimi” alanında Avrupa ülkeleriyle
işbirliği yaparak, eğitimde kaliteyi artırmak
ve kültürel diyaloğu sağlayarak dil öğrenimini kolaylaştırmayı amaçlayan proje, Milli
Eğitim Bakanlığı ortaklığı ve Avrupa Birliği
finansörlüğünde gerçekleştiriliyor.
Projenin “Kapanış Kültür Turu” kapsamında,
22 Mayıs Perşembe günü Adalara gelen
grup, Adalar Belediyesi’ni ziyaret etti. Belediye Meclis Salonu’nda öğrenci ve öğretmenlere Adaları tanıtan bir sunum ve bilgilendirme toplantısı yapıldı. Adaların tarihi
ADALAR 40
ve turistik mekânlarını gezen öğrenci ve
öğretmenler, “Böyle uluslararası bir etkinliğin kültür turunda Adalarda olmaktan ve
belediyenin konukseverliğinden duydukları memnuniyeti” ifade ederek, Adalardan
ayrıldılar.
>>> ziyaret
Mimarlar Odası Ankara Șubesi Üyeleri
“Adalar, Binalar, Mimarlar” Sergisi İçin
Büyükada’ya Geldi
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, kültür ve sanat etkinlikleri çerçevesinde 20-23 Nisan 2012 tarihlerinde İstanbul’a bir gezi
düzenledi. İstanbul saraylarının ve müzelerinin incelendiği
gezi kapsamında Büyükada da ziyaret edilerek, “Adalar, Binalar, Mimarlar” sergisi gezildi.
Adalar Belediyesi’nin organize ettiği gezi için, sabah saat-
lerinde Büyükada’ya gelen 30 kişilik heyet, önce Aya Yorgi
Yortusu’na katıldı. Büyükada’yı gezerek keyifli bir gün geçiren
mimarlar, Adalar Belediyesi’ni de ziyaret ettiler. Belediye Meclis Salonu’nda Başkan Farsakoğlu tarafından karşılanan heyete, Adalar ve belediye hakkında bir sunum yapıldı. Mimarlar,
Adalar’ı tanıtan yayınlarla Ankara’ya uğurlandı.
Vali Eşleri Büyükada’yı Gezdi
Emekli vali eşleri Adaları ziyaret etti. 12 Nisan Perşembe günü
Büyükada’ya gelen konukları Belediye Başkanı’nın eşi, Emekli Öğretmen Hatice Farsakoğlu karşıladı.
Adalar Kent Müzesi, Aya Yorgi Kilisesi, Belediye Süs Bitkileri Sera
ve Fidanlığı ile Adalar Belediyesi
Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler
Merkezi’ni ziyaret eden konuklar,
keyifli bir gün geçirdiklerini belirtip
teşekkür ederek Büyükada’dan
ayrıldılar.
ADALAR 41
A
vrupa Birliği Hayat Boyu Öğrenme/Comenius
Programı çerçevesinde 2010 yılında kabul edilen; “Animal Protection in Europe”, (Avrupa’daki Hayvanları Koruma Projesi) kapsamında, projenin
final buluşması 22-28 Nisan 2012 tarihleri arasında
Adalarda gerçekleşti.
Hüseyin Rahmi Gürpınar Çok Programlı Lisesi, İngilizce Öğretmeni Birce Pura koordinatörlüğünde yürütülen, “Animal Protection in Europe” projesi final
toplantısına, 7 farklı ülkeden 37 öğrenci ve 21 öğretmen katıldı.
22 Nisan’da Adalar’a gelen davetliler, program çerçevesinde Adalar Belediyesi’ni ziyaret ettiler. Adalar
Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, Portekiz,
Polonya, İtalya, İspanya, Almanya, Bulgaristan ve
Yunanistan’dan gelen öğretmen ve öğrencilere Adaları tanıtıcı bilgiler vererek proje hakkında bilgi aldı.
Projeye dahil olan öğrenci ve öğretmenler 2010 yılından itibaren farklı tarihlerde sırasıyla İspanya’nın
Murcia, Portekiz’in Lizbon, İtalya’nın Torino ve
Bulgaristan’ın Stara Zagora şehirlerindeki partner
okullarla buluşmaktaydı. Gittikleri her yerde evcil
hayvan barınaklarını, veterinerlik fakültelerini ziyaret
ederek, Milli Parklarda yaşayan yabani hayvanları doğal ortamlarında izleyen katılımcılar, doğal ortamlarının nasıl oluşturulduğu ve burada yaşayan hayvan-
ADALAR 42
ların nasıl korunduğu konusunda bilgi sahibi oldular.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinliklerinde de yer alan konuklar, grubu temsilen performans sergileyip, kortej geçişinde bulundular.
Tören sonrasında proje grubu öğrencileri aynı gün
Hüseyin Rahmi Gürpınar Çok Programlı Lisesi’nde
gerçekleştirilen hediye çekilişi ile bilet satışında bulundu. Yine Büyükada’da Saat Meydanı’nda açılan
stantlardaki her ülkeye ait kurabiye, kek, pasta gibi
ürünlerin satışını gerçekleştiren grup, toplamış oldukları gelirleri, köpek maması alarak Büyükada
Hayvan Barınağı‘na bağışladılar.
Ana teması Avrupa Ülkelerinde Hayvanların Korunması olan projede; insanların refahı ile hayvanların
refahının birbirlerine bağlı olduğu amaçlanarak “Yabani Hayvanlar”, “Çiftlik Hayvanları” ve “Evcil Hayvanlar” hakkında incelemeler yapıldı.
2012 yılı projenin kapanış yılı olduğundan, yapılan
çalışmaların derlenmesi, elde edilen bilgi, tecrübe ve
kazanımların paylaşılması amacıyla Adalar buluşması gerçekleştirildi. Adalar ilçesindeki okullar arasında
uluslararası boyutta hibe hakkı kazanmış ilk yurt dışı
proje olduğundan edinilen her türlü deneyimin paylaşılması ve projenin etkinliğinin yayılması ayrı bir
önem taşımaktadır.
Hayatboyu
g÷UHQPH
3URJUDPÕ
1
12 Haziran 2011’de yapılan genel seçimlerde İzmir‘den milletvekili seçilen ve 5
Mart 2009 tarihinden beri tutuklu bulunan Gazeteci-Yazar Mustafa Balbay, kitapları
aracılığıyla Adalılarla buluştu.
20 Mayıs 2012 Pazar günü Büyükada Saat
Meydanı’nda Balbay’a Özgürlük Girişimi, Ada
Gönüllüleri Derneği ve Adalar Belediyesi’nin
birlikte düzenlediği etkinlik gün boyu devam etti. Üzerinde “Milletvekilimizi Mecliste
Görmek İstiyoruz” ve “Mustafa Balbay’ı Tekrar Seçiyoruz” mesajlarının yazıldığı bir “Oy
Sandığı” konularak, halk oylaması da yapıldı.
Adalılar’ın, Balbay’a yazdıkları mesajları attıkları sandıkla, Mustafa Balbay bir kez daha halkın vekili seçildi.
“Balbay Sizin İçin Yazdı, Siz Kendiniz İçin Okumaz Mısınız?” sloganıyla düzenlenen etkinlikte, Balbay’ın cezaevinde yazdığı kitaplar da satışa sunuldu. Getirilen tüm kitapların satıldığı
etkinlikte, gün boyu yağan yağmura rağmen
yediden yetmişe her yaştan insan “Balbay’a
Özgürlük” talebini dile getirdi.
ADALAR 43
>>> seminer
Adalar Belediyesi’nin de kurumsal üyesi olduğu Ulusal Ahşap
Birliği ile ortaklaşa düzenlenen “Adalar ve Ahşap” semineri,
28 Nisan Cumartesi günü Büyükada Splendid Otel’de gerçekleşti.
Adalarda ahşap kullanımını yaygınlaştırmak, ahşabın ekonomik ve ekolojik öneminin yanı sıra ahşap endüstri standartlarını yükselterek ayrıntılı ve güvenilir bilgilere ulaşabilmek
amacıyla düzenlenen semirenin açılış konuşmasını Adalar
Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu yaptı. Yüzde 55’i
ormanlarla kaplı ve yüzlerce tescilli ahşap yapı bulunan,
bunlardan birisinin de Batı dünyasının, en büyük yapısı olan
Rum Yetimhanesi’nin olduğu Adalarda, böyle bir seminerin yapılıyor olmasının anlamlı olduğunu belirten Farsakoğlu, gerek ülkemizde gerekse dünya genelinde ahşap kullanımının yaygınlaşmasının sevindirici olduğunu söyledi.
Adaların, tarihi, doğal ve kültürel güzellikleriyle Türkiye’nin
Dünyaya açılan penceresi olduğunu sözlerine ekleyen
Farsakoğlu, “Maalesef bu değerlere yeteri kadar sahip çıkılamamasından dolayı Adalar hak ettiği değeri kazanamadı.
Bu anlamda Adaların tarihi, doğal, kültürel ve mimari mirasına
sahip çıkılması ve gelecek kuşaklara aktarılması konusunda
kararlı olacağız” dedi.
ADALAR 44
Sanat Yönetmeni Annie Geelmuyden Pertan, Ulusal Ahşap
Birliği olarak amaçlarının “hayranlıkla izledikleri Adalar mimarisinin sürdürülebilirliğine katkıda bulunmak, ahşap yapılarda
bakım ve onarımla ilgili basit teknikleri açıklamak ve ahşabın
aynı zamanda ekonomik olduğunu toplumun tüm kurumlarında yaygınlaştırmak” olduğunu söyledi.
Ulusal Ahşap Birliği Başkanı Prof. Dr. Nurgün Erdin de Ulusal
Ahşap Birliği semineriyle ilgili olarak Vera Bulgurlu’nun yazmış olduğu mektubu okudu. Adanın kültürel tarihi ve doğal
güzelliklerine değinen Bulgurlu, Ahşap Birliği olarak Adaların bu değerlerinin korunması gerektiğini belirtti. Ahşap yapılaşmanın öneminin yeterince anlaşılamadığının altını çizen
Bulgurlu, buna gerekçe olarak da marangozluk beceresinin
gelişmemesinden, ahşabın kolay tamir edilebilirliğinin anlaşılamamasından ve ahşap maliyetinin yeterince bilinmemesinden kaynaklandığını söyledi.
Orman Endüstrisi Yüksek Mühendisi Demet Sürücü’nün,
ahşap binaların onarım ve korunması ile ilgili olarak yapılan
çalışmaları slaytlarla anlatmasının ardından seminer, ahşap
konusunda bakım ve onarım konusunun konuşulduğu fuaye
buluşmasıyla sona erdi.
>>> seminer
Adalar
Ad
d l Belediyesi
B l di Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi’nde Waldorf Eğitim Pedagojisi
Çocukların içindeki yaratıcı gücü ortaya çıkararak, onların ruhsal, zihinsel ve bedensel gelişimini tamamlamayı amaçlayan Waldorf Eğitim Pedagojisi, 31 Mayıs Perşembe günü Büyükada Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi’nde yapılan panelle anlatıldı.
Ç
ocukluğun ilk yedi yılının hayatın bütününü belirlediğinden yola çıkan Waldorf pedagojisi, bütüncül bir
eğitim tasarımını savunuyor. Bu öğretiyle çocukların bedensel, ruhsal ve zihinsel olarak, yaratıcı yeteneklerini
geliştirebilecek biçimde ve bağımsız birey olarak yetişmeleri gerektiği anlatılıyor. Bu amaçla paneller düzenlenerek, ebeveynlere eğitim veriliyor.
Avrupa’da yaygın olan bu sistemin Türkiye’de de uygulanması için Ekim 2008’de “Waldorf Girişimi İstanbul”
kurulmuştu. Girişim, yaşamın ilk yedi yılının önemini kavramış, ezberci ve baskıcı eğitim sistemini onaylamayan,
çocukları için daha insani bir eğitim isteyen anne babalar
ve eğitmenler yetiştirmeyi amaçlıyor.
Adalı çocukların eğitim ve gelişimi konusunda çaba harcayan Adalar Belediyesi, Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi 31 Mayıs günü “Çocukların Neye İhtiyacı
Var” başlıklı bir panel düzenleyerek, Adalı ebeveynleri
bilgilendirdi.
Panelde konuşan eğitmen Raul Guerreiro, Waldorf Eğitim Pedagojisi hakkında bilgi verdi. 0-7 yaş grubu çocuk
ebeveynlerinin, çocuklarının gelişimine katkı vermek için,
çocuklarla doğru biçimde iletişim kurulması konusunda
ipuçları veren Guerreiro; “Tüm çocukların dünyaya, kendilerini geliştirmek isteyen ve kendi öz yolunda gitmek
isteyen birer birey olarak geldiğini” söyledi.
belirlenemeyeceğinin altını çizen Raul Guerreiro, “Çocukların okula başlama yaşının, parti politikaları ya da
ekonomik çıkarlara göre değil, çocuğun bedensel, ruhsal
ve toplumsal gelişimine göre belirlenmesi gerekir” dedi.
Sohbet havasında geçen panelde söz alan Adalar Belediyesi Eğitim, Kültür-Sanat ve Gönüllüler Merkezi proje Yöneticisi Hatice Farsakoğlu, bir eğitimci olarak, çocukların sağlıklı gelişimine gösterdiği hassasiyeti belirtti.
Farsakoğlu, Avrupa’ya gittiğinde Waldorf Pedagojisi doğrultusunda kurulan okulları ziyaret ettiğini söyleyerek;
“Çocuklarımızın, bilimsel gerçeklerle eğitilen, sağlıklı bireyler olması biz anne-babaların bilimsel çabasıyla mümkün olur” dedi ve tüm katılımcılara teşekkür etti.
.
Çocukların dünyasının politik ya da ekonomik amaçlarla
ADALAR 45
>>> etkinlik
9. Türkiye Hemofili Kongresi
Yemeği Büyükada’da
Yapıldı
Kanın pıhtılaşma sisteminde rol alan maddelerin kalıtsal
olarak eksikliği, yokluğu veya işlevinin bozuk olması sonucu ortaya çıkan ve ülkemizde yaygın bir hastalık olarak bilinen “Hemofili”, genetik geçiş göstererek ömür boyu süren
kronik bir pıhtılaşma bozukluğudur.
Bu hastalıkla mücadele etmek ve bilimsel çalışmalar yapmak amacıyla, Hemofili Hekimleri tarafından 1992 yılında
kurulan “Türkiye Hemofili Derneği”, 9. Türkiye Hemofili
Kongresi sonrasında Büyükada’da bir yemek düzenledi.
Yurtdışından birçok hemofili uzmanının da yer aldığı yemeğe hemofili hastaları da katıldı.
ADALAR 46
Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, Türkiye
Hemofili Derneği Başkanı Dr. Bülent Zülfikar’ın davetlisi
olarak Belediye Başkan yardımcıları Ali Tokdemir ve Mürsel Ayrancı ile birlikte yemeğe katıldı. Yemek öncesi bir konuşma yapan Dernek Başkanı Dr. Bülent Zülfikar “Adalar
gibi bilime değer veren yerel yöneticilerin olduğu, güzide
bir yerde bulunmaktan mutluluk duyduklarını” belirterek,
Başkan Farsakoğlu’nu konuşma yapmaya davet etti.
Başkan Farsakoğlu, böyle bir etkinliğin İstanbul’un incisi
Adalarda yapılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek; “İnsan yaşamının değerine inanarak, insan yaşamını
kurtaran, kaliteli hale getiren bilim insanlarına şükranlarımı
sunuyorum. Bilimsel çalışmalarınızda her türlü işbirliğine
hazır olduğumuzu biliyorsunuz. Kongrenizde ve bilimsel
çalışmalarınızda başarılar dileyerek, sizleri Adalar’da daha
sık görmek istiyoruz.” dedi.
Sevgili Berç Toroser:
Büyükada Senin Yanında
Raffi Hermon Araks
1937’de Beykoz’da doğmuş. Babası hattat ve udi Yervant
Bey, annesi Diruhi Hanım’la Beykoz Karakolu’nda evlenmiş. ‘Karakol’da evlenmek de nereden?’ diye sormaya
hazırlanıyorken, biraz sonra tanık olabileceğimiz, yaşını
almış ama afacan bir çocuk kalmış, bir sanatçının müjdecisiydi sanki sözleri…
Ud çalarak kandırmış babası annesini; kaçmışlar.
Karakol’da evlenip ailelerine emrivaki yapmışlar. Önce bir
kızları olmuş. Silva… ‘Çok değerli bir insandır!’ diyor, onun
için hüzünle…
Çocukluğu, eski adı ‘Tatavla’ olan İstanbul’un o çok sevilen ve farklı inançtan insanların yan yana yaşadıkları
Feriköy’de geçmiş. Yaz akşamları ateş böceklerini kovalamış küçük Beco. Ermenice ‘zengin, heybetli, gösterişli’
demek olan Berç adının çocuklara verilen adıyla… Feriköy
Kulübü’nde futbol oynamış, hatta İzmir Karagücü’nde…
Prens Adaları’nın tümüne ismini veren, Yunanca ‘Prens
Adası’ demek olan Prinkipo yani Büyük Ada’nın aynı
adlı (Prinkipo) taşıyan meyhanesindeyiz. ‘Fıstık Ahmet’in
mekânında… İstanbul’un arka sokaklarından tutun, bir
Holding patronunun odasını, bir siyasetçinin duvarlarını
çizgileriyle süslemiş Berç Toroser’le; dumanlı, gizemli,
kâh sert, kâh yumuşak ses tonuyla, konuşuyor ve bu afacan büyük ama çocuk insanın bir yıl cezaevinde yattığını
da öğreniyoruz…
Buca Cezaevi’nde... Hapisliğe uzanan yolu, kendisine
‘gâvur!’ denmesiyle açılmış… Ağzımızdan ‘Yine mi aynı
hikâye?’ gibi bir çığlık fırlıyor aniden. Lafın uzayacağını
kestiriyor tabi ve önlemini alıyor; ‘Tamam be kuzum, bunları bu dergide konuşma zamanı ve yeri değil’ diyor… Bir
başka söyleşide konuşmak için, göz kırparak…
Kendisi hakkında ilk yazıyı Bedii Faik yazmış, Akşam gazetesinde: “Sanatçılar arası ayrım yapılıyor” diye…
Bedii abisine bir şey söylemiş Berç Toroser; “İnsanlar çoğaldıkça azalıyor.” O da; “Yahu Atasözü gibi oldu” demiş
o... ‘İstanbul’da nüfus arttıkça insanlık vasıfları kayboluyor!’ sözü, insanın ‘içinden’ geçirdiği sözleri gibi.. Hani,
bazen insanın kendisine bile itiraf etmekten kaçındığı
ama gel gör ki, vicdan işte, düşünmekten bir türlü alıkoyamadığı fikirler veya sözleri gibi… .
Hattat, gravür ustası Yervant Toroser’in oğlu olmanın ayrıcalığı, değerli sanatçıların elinde yetişmesi olmuş. Feyz
almış onlardan. Çocukken, oyalansın diye eline kâğıt kalem tutuşturulan Berç Toroser, Diyarbakırlı Hattat Hamit
Aytaç gibi ustalardan ders almış. İstanbul Devlet Güzel
Sanatlar Akademisi Grafik Bölümü Başkanı Prof. Emin Barın, Bülent Gökçe, Hüsamettin Koçak gibi değerli sanatçılarla arkadaşlık yapmış.
Sen… yedi yaşından yetmiş yaşına dek ateş böceklerinin,
futbol toplarının ve tüm güzelliklerin peşinde koşan, afacan çocuk; sen Adalar’ı terk ettin belki ama Adalar seni
terk etmeyecek, sevdiklerin, resimlerin, aşkların ve anılarınla…
Gelin; ‘üç yaşında, oyalansın’ diye kâğıt kalem tutuşturulan ve sanatıyla; ‘Yaşayan en iyi kaligrafi ustası’ sıfatını
alan Berç Toroser’i kendi sözleriyle tanıyalım…
ADALAR 47
>>> Röportaj
27 Haziran 2012 tarihinde kaybettiğimiz Kaligrafi Ustası Berç Toroser; BÜYÜKADA
BENİM YANIMDA… * Diyordu. Ustanın Değerli Anısına, 9 Ekim 2011 Tarihinde kendisiyle
yaptığımız söyleşiyi yayınlıyoruz:
“Adalar’da
İnsanı İnsan Yapan
Güzellikler Var”
Siz en iyi kaligrafi ustası olarak tanınıyorsunuz. Gravür,
hattatlık ve portre çizimi birbirinden farklı sanat dalları.
Siz hepsini birleştiriyorsunuz. Portre çizimini gravür ve
hattatlıkla birlikte mi ilerlettiniz, sonradan mı portreye
geçtiniz?
Benim yaptığımı yapan başka bir ressam sanatçı görmedim
aslında. Ben sanatımı aşkla yapıyorum. Fark burada sanırım.
Ben hayvanları, insanları, doğayı çok seviyorum. Memleketimi çok seviyorum. Güzel eser görsem, bir müzik dinlesem
gözlerim dolar. Erkek adam ağlamaz sanmayın, insan olan
duygulu olmalıdır. Yeri gelir bir sanat eserinin güzelliği beni
hüngür hüngür ağlatır. Sanat yaşamdan kopuk olamaz. Ben
çizme eylemini seviyorum. Güzel olanı çizmek, çizerek bir
güzelliği yaşatmak ya da yaratmak haz veriyor bana. Sanat
dallarının ayrı oluşuyla hiç ilgilenmedim bu yüzden. Amblem
ya da logo çizerken yaşadığım hazzı, insan portresi çizerken
de hissettiğim için hepsini birden yaptım.
Akademi’ye gitmediniz ama Fransa’da Öğretim Üyeliği
yaptınız. Bize Paris yıllarınızı anlatır mısınız?
‘Alaylıyım… Akademiyi bitirmedim ama 1960’larda “Misafir
Öğretmen” olarak Mimar Sinan Akademisi’nde ders verdim.
Fransa’da ‘Calco-Fer Publicis’ten davet aldım. Şef ressam
olarak, oradaki ressamlara ders verdim. Beş yıl ders verdim
Fransa’daki önemli kurum, şirketlerinin amblemlerini de çizdim bu yıllarda…
Fransa’da sanatınıza değer veriliyor, kariyeriniz var, geliriniz iyi durumda. Ülkemizde ise sanatçılar eserleriyle
geçimlerini sağlayamıyor. Üstelik 12 Mart cuntası yeni yaşanmış. Bu koşullarda Türkiye’ye dönüş neden?
Hiçbir zaman politik eylemlere katılmadım. Bir sanatçı olarak, Cem Karaca’ların, Yılmaz Güney’lerin, Yaşar Kemal’lerin
arkadaşı olunca baskı kaçınılmaz elbette. Hem sanatçı, hem
Ermeni, hem de solcu dostu olmak zordur bu ülkede. Fakat… gel gör ki burası benim vatanım.
Burada insan ilişkileri bambaşka, sıcakkanlı, insancılız. Birbirimize bağlıyız. Fransızlar sanata-sanatçıya değer veriyorlar
ama şurada biri düşse kimse kaldırmaz. Nasıl olsa devlet
onu kaldırır, bakımını üstlenir çünkü. Sözün kısası, anamıbabamı, memleketimi özledim. Kurtuluş, Feriköy, Adalar’daki
esnafı bile özledim o yıllarda.
ADALAR 48
Paraya, kariyere, koltuğa değer vermedim. Sezen Aksu’dan
Erol Evgin’e, Beyoğlu Belediye Başkanı’ndan İsmet
İnönü’nün kızına, birçok insanın imzalarını yaratmalarına yardım ettim. Celal Bayar’ın kızına resim dersi verdim. Monako
Prensi’, Alain Delon’, Sophia Loren, Jean Claude Van Damme’, George Melili, Doğan Hızlan’a amblem- logo yaptım.
Çalıştım, kazandım, iyi yaşadım. Kumar masalarında servetler bıraktım. Fransa’da daha çok kazanırdım ama buradaki
güzellikleri yaşayamazdım.
Atatürk’ün çok sayıda birbirinden farklı tablolarını çizdiniz...
Yaklaşık iki yüz Atatürk portresi çizdim. Yedi Kule Ermeni
Hastanesi’ndeki Atatürk portresi de benimdir. Birçok kurumdaki portreler de. Topkapı Sarayı’nda Hattat Hamit, Kuzey
Deniz Saha Komutanlığı’nda Barbaros Hayrettin Paşa’nın
portresi benimdir. Paris, Viyana, Katolik ve genel olarak Ermenilerin dünyaca tanınmış bilim-irfan yuvası Venedik’teki
Sen Lazar Adası’ndaki Mıhitrayan Müzesi’nde, resimlerim
var, Adalar Belediyesi’nde de… Sayın Farsakoğlu Adalar’ın
ünlü simalarını çizmemi istedi. Adalar’a kalıcı eserler bırakacağım için çok mutlu oldum ve onur duydum.
Anneler tüm çocuklarını, sanatçılar tüm eserlerini sever.
Yine de bazı ayrıcalıklar olur. Sizin de “ayricalıklı’’ eserleriniz var mı?
Evet, ayrıcalıklı eserlerim var. İnsanın hayatında birçok sevgili eş olabilir ama aşk bir kez yaşanır. Hayatımdaki en önemli eser, en önemli kadınıma aittir. Bu hanımefendi Florence
Nightingale gibi kadındır. Bir kadın düşünün, hasta annesine bakıyor, hasta kardeşine, bana, mahalledeki ihtiyarlara
bakıyor. Zaman bulursa huzurevlerine gidip oralardakilere
de… Böyle bir kadın düşünün. Bu kadın çok değerli benim
için. Ben onunla yirmi sene evli kaldım, hayatımın en mutlu
yıllarını yaşattı bana. Beni tanımak için Karolin’i, ona duyduğum aşkı bilmeniz lazım. İnsanlar Berç Toroser’i, zamparalığını-kumarbazlığıyla konuşuyor… Hâlbuki Karolin’e duyduğum aşk, benim yaşamımdaki en değerli şeydir. Gerçi onun
da kıymetini bilmedim. Sonunda; “Ya kumar, ya ben” dedi.
“Sana yalan söyleyemem” dedim. “Sana kumar oynamam
der, sonra dayanamaz gidersem olmaz’ ’dedim...
Karolina Hanımefendi’yle nasıl tanıştınız?
Zor bir dönemdeydim; kumarda her şeyimi kaybetmiş, Yüksek Kaldırım’da berbat bir yerde kalıyordum. Damımızda
Yılmaz Güney film çekiyor; bir dilenci sabaha kadar ha bire
para sayıyordu, yanımda da bir arkadaşım vardı. Akademiden Sümüklü Celal’leyiz… Celal Akçiz… Çok iyi resim çizerdi.
Sabaha kadar o dilencinin para şıkırtılarından uyuyamıyorum. Ohan Beziroğlu dostum. “Berç’ciğim, böyle yerlerde
yaşamaya layık değilsin. Benim Osman Bey’de bir evim var,
biraz tadilat görürse güzel bir ev olur. Seni oraya yerleştirelim” dedi.
Gidip baktım, eski stil mobilyaları olan dayalı döşeli-şahane
bir yer. Baktım çok güzel bir yer: “bana göre değil” dedim.
“Burası çok lüks bana” diye, diretince, Ohan başka bir eve
götürdü. Taşındım oraya. Yan tarafın üst katında oturuyormuş Karolin. Ben onu tanımıyorum ama o yukarıdan benim
evin içini bile görüyor, benim taşınmamı, evle uğraşmamı falan izliyormuş.
Bu arada daha önce ben bir Orgeneralin kızıyla evliydim.
Adı Sevil. Biz vapurda tanışmış, arkadaş olmuştuk, mektuplaşmaya başladık. Sonra bir gün orgeneral yakalamış mektuplarımızı. Adam bana bir mektup yazdı, zehir zemberek;
“Kızımı almayacak da oyalıyorsan, bu ülkeyi terk et” falan
diyor. Paşa babanın baskısıyla evlendik. Adam öldü, hemen
boşandım… Kızcağız arada bir gelip yardım eder, ütü falan
yapardı. Ben Karolin’in yanındaki eve taşınınca da yardıma
geldi. Karolin yukardan bizi izlermiş, haberim yok tabii.
O eve yerleştikten sonra Ohannes bana bir gardırop getirdi.
Gardırobun kurulması gerekiyor ama ben hiç anlamam öyle
işlerden. Uğraştım, beceremedim. Yorulup bahçeye çıktım.
Bahçe duvarından kafasını uzattı Karolin… İlk kez o zaman
gördüm. ‘Berç Bey, ben gardıropla uğraştığınızı gördüm.
Kurabilirim onu” dedi. Adımı da biliyor. “Erkek halimle başaramadım, sen nasıl yapacaksın” dedim. “Yaparım’ dedi. İçimden gülüyorum ama hoşuma da gitti. Bir buçuk metrelik duvardan tırmanıp bahçeye atladı. Aletleri aldı eline, gardırobu
hazır etti. Çok etkilenmiştim… Âşık oldum Karolin’e… Daha
önce yaşadıklarım aşk değilmiş. Yirmi yaş küçüktü benden.
Ama o kadar fedakâr, hamarat, insan, yardımsever, becerikli
ve… O kadar kadın… Ben Karolin’in resmini hep yanımda taşırım. Hem kalbimde, hem yanımdadır Karolin’in resmi.
En güzel eseriniz Karolin Hanımefendi’nin resmi midir?
Efendim, o Tanrının çizdiği bir resimdir. O kadar güzel bir
kadın olamaz…
Berç Toroser çapkınlığıyla biliniyor. Kaç kez evlendiniz?
Karolin son oldu… Önce dört kez evlenmiştim. İlk evliliğim, ilginçtir. Sinema artisti Figen Say’la, asıl adı Meri
Özbıyıkyan’dır, şimdi İngiltere’de yaşıyor... Beş evliliğim, üç
kız, iki erkek beş de evladım var.
Adalar’la nasıl tanıştınız?
Adalar İstanbul’da yaşayan Ermeniler için yazlık mekân zaten
ama yaşamıma Adalar bir anda girdi. Bomonti’de bir bahçe
vardı. Birahanenin karşısında. Yaz akşamları ailecek oturulur,
sohbetler edilirdi. Bir gün çok güzel bir kız geldi karşıdan.
Ben böyle kel falan değilim o zamanlar, yakışıklı delikanlıyım. Bakıştık utangaç utangaç. Annesi ve kardeşiyle gelmişti, ayrılırken taksi çağırdılar. Ailesine çaktırmadan kartvizitimi attım taksinin içine. Kız Heybeliadalıydı. Galatasaray’ın
usta golcüsü Uğur Köker’in kız kardeşi… O kız sayesinde
Adalar yaşamıma girdi. Deniz Lisesi’nin karşısındaydı evleri.
Heybeliada’da o zamanlar Kanlıca mantarı toplardık; Uğur’la
Çam Limanı’nda top oynardık. Önce Heybeliada’yı tanıdım.
Sonra Kınalıada, Burgazadası, Büyükada girdi hayatıma ve
bir daha hiç çıkmadı. En çok Büyükada’da zaman geçirdim.
Adalar size ne yaşatıyor, neden Adalar hayatınızdan çıkmadı?
Ben güzelliklere âşığım, dedim ya… Adaların güzelliği de
büyüledi beni. Adalar’a gelince hep geçmişi özlüyorum. Sadece başkalarının değil kendimin de eski hallerini özlüyorum. O ateş böceklerinin peşinden koşan Beco’yu arıyorum.
Babamın yanında sigara içmezdim. Sigara keyif içindir ve
baba karşısında keyif çatmak ayıptı. Ben o günlerdeki Ben’i
özlüyorum.
Büyükada’nın yeri ayrı oldu hep, çok güzel dostlarım var.
İstanbul’dan kaçıp Adalar’a sığınıyorum. Buraya gelip İstanbul’daki betonlaşmayı izliyorum. Can Yücel; güzelliği tarif
edebilmek için çirkinleşmekten bahseder bir şiirinde. Can
Yücel’den Cem Karaca’ya, Yılmaz Güney’den Yaşar Kemal’e,
Sezen Aksu’ya çok değerli dostlarım oldu hayatta. Büyükada’daki dostlarım da en az onlar kadar değerli. Buraya gelip,
Fıstık Ahmet’le sohbet etmek ayrıcalıktır. Büyükada’ya gelip
denizin kenarında oturunca; “Büyükada benim yanımda” diyorum. Bu duyguyu yaşamak önemli benim için’…
*Röportaj: Aysel Bölücek
ADALAR 49
>>> sonsuzluğa uğurladıklarımız...
Cüneyt Türel’e
Veda...
Türk Tiyatrosu eşsiz bir aktörü, Burgazadası sevgili bir sakinini yitirdi geçtiğimiz 1 Mayıs günü.
Bazı insanlar vardır, onları sevmeniz için tanışmanız, bir oyunda ya da filmde izlemeniz gerekmez. Sanatçı Cüneyt Türel
de onlardan biri. Vefatından sonra hakkında herkes bir şeyler
söyledi, yazdı, çizdi. Kendisinin vefatı tanıyan-tanımayan herkeste yazmak, bir şeyler söylemek gerekliliği hissettirdi. Eğer
onu sahnede izleme şansınız olmuşsa bu sevginin altında
nasıl bir hayranlığın barındığını da bilirsiniz. Dinleyende güven ve huzur duygusu uyandıran ses tonu, izlediğimiz birçok
yabancı yapım filmde karakterlere can verdi. Ve biz o filmleri
ADALAR 50
bu büyük sanatçının adeta yeniden yorumlayışıyla sevdik, o
karakterlerden bu yüzden etkilendik.
Atina’da yaşayan Burgazada’lı Emilios Yorgos Eden ile birlikte “Yakın Ada Uzak Ada Burgazada” isimli bir film çeviren
Cüneyt Türel, canlandıracağı bir dolu karakteri sessizlikle
baş başa bıraktı. Adalar Belediyesi olarak sanatçının kızı Elif
Türel’e, hayat arkadaşı Tilbe Saran’a ve tüm sevenlerine sabır ve baş sağlığı diliyoruz.
Ailesinin, sevenlerinin, Adalarımızın ve Türk Tiyatrosu’nun O
yokken büyük eksiklik yaşayacağı sanatçı Cüneyt Türel’i saygı ve özlemle anıyoruz.
>>> sonsuzluğa uğurladıklarımız...
NİSAN-MAYIS 2012
HEYBELİADA
Emine Görgülüler 07 Nisan 2012
Tahsin Varlı 27 Nisan 2012
BÜYÜKADA
Adalı Çocukların Kalemci Amcası
Hayatını Kaybetti
30 yıldır Adalarda pazarcılıkla uğraşan Gürel Çoban geçirdiği kap krizi sonucu hayatını kaybetti.
Adalı çocukların “Kalemci Amca”sı Gürel Çoban, pazar esnafı arasında da
çok seviliyordu. Kalemci Amca; ihtiyacı olan Adalı çocuklara kalem, defter,
silgi hediye ederek onları sevindiriyordu.
İsmet Zerer 17 Nisan 2012
Selman Cavıldak 17 Nisan 2012
Hasan Gök 24 Nisan 2012
Samim Bükülmez 02 Mayıs 2012
Haşim Atak 11 Mayıs 2012
BURGAZADASI
Şeref Nur Sözen 25 Nisan 2012
Beser Yıldız 30 Nisan 2012
Fahri Akarsu 28 Nisan 2012
Pazar esnafı, Kalemci Amca’nın Büyükada’da bulunan
tezgâhına çiçek bırakarak anısını yaşattılar.
Kınalıadalı Gençlerimizi
Mezarları Başında Andık
İki yıl önce bindikleri teknenin alabora
olması sonucu boğularak hayatını kaybeden dört gencimiz; Şerafettin Yakar,
Cihan Şahin, Yücel Yazgan ve Tolga Baştepe, 16 Mayıs Çarşamba günü mezarları
başında anıldı.
Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, CHP Adalar İlçe Başkanı Mehmet Dündar Tıraş ve çok sayıda Adalının
katıldığı anma töreninde Kuran okunarak
dualar edildi. Kısa bir konuşma yapan
Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, “Yaşanan bu acı olayın üzüntüsü
içinde olduklarını” belirterek, “bundan
sonra önemli olanın gençlerimizin anılarını yaşatarak ailelerinin acılarını paylaşmak olduğunu” söyledi.
ADALAR 51
>>> öncesi
ADALAR’DA DEVRİM SÜRÜYOR
...Böyleydi...
Büyükada Öngörünüm 2009
Büyükada Öngörünüm 2009
ADALAR 52
>>> sonrası
...Böyle Oldu...
Büyükada Öngörünüm 2012
Büyükada Öngörünüm 2012
ADALAR 53
>>> basından
ADALAR’DA BEŞ DİLDE KUTLAMA MESAJI
ADALAR 54
>>> röportaj
Ada Fırçası’nın Çizeri Uğur Durak’la Görüştük:
Bașka Adalar Yok
Merhaba Uğur Bey, bir yıldır Adalar Bülteni’nde Ada Fırçası ile gülüyor ve düşünüyoruz. Fakat Ada Fırçası’nın
sahibini tanımıyoruz. Bize kendinizi anlatır mısınız?
U.D.: Ada Fırçası’nı severek çiziyorum. Güzel Adalar’ın
güldürerek biraz tozunu alabilir ve ufak da olsa Adalar’a
bir katkıda bulunabilirsem mutlu olurum. Bildiğiniz gibi
resmi, karikatürü ve yazmayı çok seviyorum. Özel ilgilenen okuyucularımız, www.ugurdurak.com adlı web sitesinden detaylı bilgi alabilirler.
“Raka Raka Rak” nereden geliyor?
U.D.: Karikatür ve mizah yaparken eleştiriyor ve ister
istemez insanlarla dalga da geçiyoruz. Bunu yapmadan
önce ben kendi kendimle, kendi adımla bir nevi önceden
dalga geçiyorum ki kendilerine güldüğüm insanlardan
üstün olmadığımı, onlarla eşit olduğumu ortaya koyabileyim. Bu yüzden Uğur Durak Raka Raka Rak diyorum...
Bundan sonraki çalışmalarınız neler olacak?
U.D.: Değerli Rüya Analizcisi Psikiyatrist Nusret KAYA
Bey ile bir senedir birlikte üzerinde çalıştığımız “Anne
Baba Bir de Beni Dinleyin” adlı yeni kitabımız Destek
Yayınları’ndan bu hafta çıktı. Bu kitabımızla çocuklarımızı
ve içimizdeki çocuğu doğru büyütebilmenin sırrını çarpıcı
bir şekilde ortaya koymaya çalıştık.
Mizah ve hayat bir bütün aslında, siz hayata nasıl bakıyorsunuz? Uğur Durak ve Adalar dersek, bize Adalar’a
bakışınızı anlatır mısınız?
U.D.: Başka Adalar yok! Kısa vadeli ve kişisel çıkarcı
değil, uzun vadeli ve toplumsal çıkarlara uygun düşünmeliyiz. Ülkemizin genelinde yaşanan talandan Adalar’ı
korumalıyız. Bu ancak belediyemiz, Ada halkı ve İstanbulluların duyarlılığıyla olabilir. Biz sanatçılara da çok şeyler
düşüyor.
Okurlarımıza söylemek istediğiniz başka bir şey var mı?
U.D.: Son çıkan kitabımız “Anne Baba Bir de Beni Dinleyin” adlı kitabımızı okusunlar, okutsunlar. Bunun birçok
şeye ve Adalar’ın korunmasına da katkısı olacağına inanıyorum.
ADALAR 55
T.C.
ADALAR BELEDİYESİ
İşletme Müdürlüğü Park ve Bahçeler Şefliği
Tel: 0 216 382 78 50 (Dahili: 109)
[email protected] www.adalar.bel.tr
Bitki Fidanlığı ve Çiçek Serası
Yılmaztürk Cd. Çakırmanav Sk.
No.26 Cami Çıkmazı Sk. No.24
(Sabit Pazar Yanı) Büyükada