Tamamını görüntüle - Dünya Kazan Biz Kepçe

Transkript

Tamamını görüntüle - Dünya Kazan Biz Kepçe
life_VOLKAN:Layout 1
11/26/12
11:03 PM
Page 2
FORBES
FORBES LIFE
KEŞİF
Yerin Dibini Görmek
Aktif bir yanardağa tırmanmak kulağa ne kadar cezbedici geliyor?
Hint Okyanusu’nun ortasındaki Reunion Adası bu eşsiz deneyimi yaşamak
isteyenlerin akınına uğruyor. SEDA MEŞELİ ALLARD
FOTOĞRAFLAR: XAVIER ALLARD
210
|
FORBES
ARALIK, 2012
life_VOLKAN:Layout 1
11/26/12
11:03 PM
Page 3
G
Dünyanın en aktif
volkanları arasında
sayılan ‘Piton de la
Fournaise’in özelliği,
ulaşımının kolay ve
sunduğu manzaranın
eşsiz olması.
ünlerdir uzaktan izlediğim ve hikayelerini dinlediğim heybetli yanardağa tırmanmaya karar verdiğimde, göreceklerim hakkında en ufak bir fikrim olsaydı hiç zaman kaybetmezdim. Adaya
ayak basmamın üzerinden geçen dört günün ardından 2 bin 632 metre yüksekliğindeki dünyanın en aktif yanardağlarından birini fethetmek üzere yola çıktım. Zahmetli ve yorucu olacağı kesin ama imkansız değil. Dağ yürüyüşüne uygun
ayakkabılarım, güneş gözlüğüm, içinde en az bir litre su ve güneş
kremi bulundurduğum çantamı sırtıma takmış, gözümü karartmışım. Büyük maceraya hazırım: Hint Okyanusu’nun ortasında,
doğa ve ekstrem spor tutkunlarının dışında adını pek kimselerin
bilmediği ‘Reunion’ adasındaki yanardağ ‘Piton de la Fournaise’e tırmanacağım.
Gün daha yeni ağarmışken, volkana çıkış yolunun başlangıç
noktası ‘Plaine des Cafres’a varıyorum. Volkanik dağlar konusunda uzmanlaşmış rehberim Vincent Cheville’in sürücülüğünde volkan yolunu çıkmaya başlıyoruz. Çiftlik hayvanlarının otladığı kırlıklardan, Arizona çöllerini andıran kurak alanlara doğru
-insanı hayrete düşürerek- değişen bir manzara hakim yola. Yol
dönemeçli, sisten etrafı görmek bir hayli güç. Sadece 20 dakika
geçiyor ve yeryüzünde ayın yüzeyiyle en çok benzeşen yerlerin
başında gelen çıplak ve kurak volkanik plato ‘Plaine des Sable’
bir anda yüzünü gösteriyor. Platoyu ay yüzeyine benzeyen görünümüne kavuşturmuş 2 bin 440 metrelik volkanik yapı ‘Piton
Chisny’ ise hemen arkasında, volkan meraklılarını birazdan göreceklerine şimdiden alıştırıyor. Zorlu ama şaşırtıcı bir sürüşten
sonra yola ilk çıktığımız noktadan 27 kilometre uzaklıkta, yürüyüşümüzün başlangıç noktası ‘Pas de Bellecombe’a nihayet ulaşıyoruz. Falezin yukarısından aşağıya doğru bakmak hafif baş döndürücü ama bir o kadar da keyifli. Volkanın eteklerine varmak
için yapmamız gereken dik basamaklı upuzun -özellikle de dönüşte- merdiveni sabırla inmek şimdi.
Yüksekliği 13, genişliği ise tam dokuz kilometre olan yanardağın eteği, adanın doğu tarafında Hint Okyanusu’na doğru “U”
şeklini çiziyor. Yüzümü devasa volkan ‘Piton de la Fournaise’e
çevirip emin adımlarla hedefime doğru yürüyorum şimdi. Parlak
bir kiremit kızılı rengindeki, dev bir karınca yuvasına benzeyen adını da buradan almış- volkanik koni ‘Formica Leo’ yanardağ
tutkunlarını kendine hayran bırakmakta bir hayli ustalaşmış.
Rehberim Vincent Cheville, “Her ne kadar cazip görünse de Formica Leo’nun üzerine çıkmak sakıncalı. Zira yıllar içinde maruz
kaldığı basınç ile Formica Leo şimdilerde çökme tehlikesiyle karşı karşıya” diye uyarıyor. ‘Piton de la Fournaise’in doruklarına
tırmanmadan önce yanardağın eski püskürme noktalarından biri olan bir başka volkanik yapı ‘La Chapelle de Rosemont’ yolun
bundan sonra iyice zorlaşacağının sinyallerini veriyor.
“530 bin yaşındaki bu yanardağ, ortalama dokuz ayda bir
faaliyete geçiyor, bu da onu dünyanın en aktif volkanlarından biri yapıyor” diyor Vincent. En son patlamanın 2010 Ocak ayında
gerçekleştiğini anlatıyor; bundan önce ise 2009 Kasım ve Aralık
aylarında iki adet patlama yaşandığını, volkanın her faaliyete geçişinde adalıların ona bir kez daha hayran olduğunu heyecanla
paylaşıyor. 2003 Ağustos ve 2006 Ekim aylarındaki patlamaların
ise ada halkı için ayrı bir yeri olduğunu söylemeden geçmiyor
ARALIK, 2012
FORBES | 211
life_VOLKAN:Layout 1
11/26/12
11:03 PM
Page 4
FORBES
LIFE - KEŞİF
530 bin yaşındaki bu
yanardağ ortalama dokuz
ayda bir faaliyete geçiyor
ama en son patlama 2010
Ocak ayında gerçekleşmiş.
Yerdeki beyaz çizgileri
takip etmezseniz ne zirveyi
ne de adanın güzelliklerini
görebilirsiniz. Zira kaybolmanız
an meselesi olur.
212
|
FORBES
ARALIK, 2012
Vincent: Lavların daha yeni yağmış karın üzerine püskürdüğünü, ortaya Reunion’un gördüğü en harika manzaraların çıktığını ve binlerce
meraklının bu eşsiz gösteriyi izlemek için yanardağ yoluna akın ettiğini
anlatıyor. “Yanardağın yakın zamanda yeniden faaliyete geçmesini bekliyoruz ama tabii ki tam vaktini kestirmek şimdilik mümkün değil” diye de ekliyor.
Yerdeki beyaz işaretlemeleri takip ederek sürprizli tırmanışımızı
sürdürüyoruz. İşaretlerden sapmak, aniden tehlikeli bir durumla karşılaşma ihtimalini de beraberinde getiriyor. Zira hava şartları bir anda
değişebiliyor -hele bir de yükseklik 2 bin 500 metreden fazlaysa... Güneşli açık bir hava yerini birden soğuk rüzgarlara, etrafı kaplayan ve
çevreyi görmeyi de olanaksız kılan katı yürekli sislere bırakabiliyor.
Vincent yürüyüş yolunda ‘José Lauret’in anısına dikilmiş taşa dikkatimizi çekiyor. 1887 yılında yanardağı keşfe çıkmış bu gezgin ruhlu jandarma, dağa aniden sis bastırması sonucunda yolunu kaybedip soğuk
ve yorgunluktan hayatını kaybetmiş. Volkanın en yüksek noktasına
çıkmanın en güvenli yolu ise hiç şüphesiz yanardağı bir rehber eşliğinde keşfetmek.
Zirveye hevesli ancak yorgun adımlarla yaklaşıyoruz, yanardağa tırmanmak kondisyon gerektiriyor. Yukarıdan bakınca bir saat önce yanından geçtiğimiz ‘Formica Leo’ ve ‘Chapelle Rosemort’ gibi yapılar
karınca yuvalarını, hemen yanındaki turistler de karıncaları andırıyorlar. O zaman bir hayli yüksekte olduğumuzu anlıyoruz. Çoğu zaman
ayakkabıların tabanına zarar verebilecek kadar sert ve keskin kayalıkla-
life_VOLKAN:Layout 1
11/26/12
11:04 PM
Page 5
Nerede Yenir?
Le QG: Yorucu bir volkan tırmanışının ardından
ağızları sulandıracak bir ziyafeti hak ettiğinizi düşünüyorsanız, rotanızı “La Plaine des Cafres”taki
QG’ye çevirmelisiniz. Sempatik bir arkadaş grubu
tarafından işletilen restoran hem Reunion lezzetlerini hem de çeşitli Afrika yemeklerini tadabileceğiniz tartışmasız en iyi mekan. Adadaki diğer
restoranların aksine sabah 07:00’ den akşam
22:00’ye kadar sürekli açık oluşu, restorana
uğramak için bir başka sebep.
Béton Alain. 60, Rue Alfred Picard, Bourg-Murat
97418, La Plaine des Cafres
0262 38 28 55. 0692 48 22 80
Nerede Kalınır?
rın üzerine basmak kaçınılmaz oluyor. Vincent, daha kolay yürümek için baton
kullanmayı öneriyor ve ekliyor: “Bu kayalıkların üzerinde düşmek yaralanmalara yol açabilir, en iyisi acele etmeden temkinli bir şekilde ilerlemek.” Yukarı kısımlara çıktıkça yanardağın ‘ürpertici’ sıfatını hak ettiğine iyice ikna oluyorum.
Kayalık, kuraklık, sis. Hepsi gri bir çerçevenin içinde volkanın yarattığı dekorun
ana temalarını teşkil ediyor. Bu koşullara dayanıp yaşama becerisini gösterebilen
tek canlı örümcekler. Becerikli bir ressamın elinden çıkmış siyah beyaz tablodaki renk unsurları gibi duran sarı çiçekler, nadiren de olsa kayaların arasından
baş gösteriyorlar. Deneyimli rehberim daha önce yaşanmış kazalardan örnek vererek bu zehirli çiçeklere asla dokunmamamı sıkı sıkı tembihliyor. Volkan, -zirveye çıkabilenleri elemek istercesine- tuzaklarını birer birer önümüze sürüyor.
Zirvede bizi ‘Piton de la Fournaise’in iki büyük kraterinden birincisi ‘Dolomieu’ karşılıyor. Bir kilometrelik uzunluğa, 750 metrelik genişliğe ve 350 metrelik derinliğe sahip dev krater, yukarıya çıkarken deneyimlediğimiz tüm zorlukların boşuna olmadığını kanıtlıyor. Kraterin içindeki magma odasının çöküşüyle
1791’de oluşmuş bu kraterin tabanı, 2007 yılında yanardağ faaliyete geçtiğinde
lav akıntılarıyla dolup 300 metre kadar çökmüş ve kraterin derinliği daha da artmış. Sakin ve uysal görünümlü bu kraterin, kızgın lavların doğduğu nokta olduğunu hayal etmek sahiden de zor. Birkaç gün önce yağan yağmurun tabanındaki
sıcaklıkla buluşması sonucunda tabandan yukarıya doğru yükselen duman, kraterin hiç o kadar da masum olmadığının en açık kanıtı. Batıda yer alan diğer
krater ‘Bory’ ise ‘Dolomieu’nün küçük kardeşi. 350 metre uzunluğunda ve 200
metre genişliğindeki ‘Bory Krateri’, Dolomieu’ye 2007’deki patlamadan sonra
yeraltından bağlanmış. Kraterin kenarlarına hakim, lavın oksitlenmesiyle ortaya
çıkan kırmızı, kükürtün etkisiyle oluşan sarı ve bazaltın rengi olan gri katmanlar
aslında doğanın en ahenkli tabloları yarattığını hatırlatır gibi...
Amerika’daki Kilauea, İtalya’daki Stromboli ve Etna yanardağları ile birlikte
dünyanın en aktif volkanları arasında sayılan ‘Piton de la Fournaise’i diğerlerinden ayıran özelliği için “Ulaşımı oldukça kolay ve göreceğiniz manzaralar asla
aklınızdan çıkmayacak türden” diyor Vincent. Reunion’u koruma altına almak
için 2007’de adanın yüzde kırkı milli park ilan edilmiş. Ardından da Unesco’nun dünya mirasları listesine girmiş. Doğal güzelliklerle bezeli bu sihirli ada,
ziyaretçilerine deniz-plaj-kum üçlüsünü sunmasının yanı sıra yanardağ tırmanışı başta olmak üzere şelalelerde kano yapma ya da palmiye ormanları arasında
dağ yürüyüşüne çıkma gibi doğada yapılabilecek türlü aktiviteler vaat ediyor. ƒ
Chalets Aurore: “Reunion’a gelmişken doğanın
içinde kalınır!” diyorsanız Chalets Aurore’ün geniş bahçesi içindeki ahşap evlerde konaklamak
tam size göre! Güne kuş sesleriyle başlayıp, taze
havayı ciğerlerinize çekmek size cazip geliyorsa
bu adresi mutlaka kenara not etmelisiniz.
292, Rue Raphaël Douyère Bois Court 97418
La plaine des Cafres, Reunion Adası
0262 44 53 91. 0692 76 03 72.
chalets-aurore-chambres-d-hotes.allonslareunion.com
Le Millepertuis: Küçük bir çiftliğin içinde ince
bir zevkle döşenmiş klasik bir Reunion evinde
kalmak ve kahvaltınızı çiftlikten gelen organik besinlerle yapmak en büyük hayalinizse bu adres
tam size göre.
8 Allee des Mimosas, Piton Hyacinthe, La Plaine des
Cafres 97418, Reunion Adası. 0692 56 39 05
allonslareunion.com/lemillepertuis
Reunion’a gitmek için ipuçları
• Adaya gitmek için öncelikle Paris’e uçmalısınız.
Oradan Air France, Air Austral, Air Bourbon ya
da Corsair havayollarından birini tercih ederek
Reunion Adası’na varabilirsiniz.
• Reunion Adası, Fransa’ya bağlı bir ada olduğundan Türk vatandaşları seyahat öncesi Fransız
Konsolosluğu’na Reunion vizesi başvurusunda bulunmalılar.
• Reunion Adası’nın güney yarım kürede olduğunu ve mevsimlerin kuzey yarım küredekinin tam
ters zamanına denk düştüğünü unutmamak gerek.
Mayıstan ekime kadar hava sıcaklıkları 18 ile 25
derece arasında değişirken kasım-nisan ayları arasında 25-33 derece sıcaklıklar hakim. Uçak biletinizi almadan önce hava şartlarını ve volkanın durumunu kontrol etmeyi sakın unutmayın.
• Reunion’da serbest çalışan 70 rehber bulunuyor. ‘Piton de la Fournaise’e tırmanmak isteyenlerin ziyaretlerini bir rehberle yapmaları güvenlik
açısından son derece önemli.
rando-volcan.com
• Piton de la Fournaise’i bir de havadan izlemeyi
dilerseniz yaklaşık yarım saat süren bir helikopter
turu yapabilirsiniz. Muhteşem volkan manzarasını
farklı bir perspektiften izlemek yaşadığınız en özel
deneyimlerden biri olacak. corail-helicopteres.com
ARALIK, 2012
FORBES | 213

Benzer belgeler

Tamamını görüntüle

Tamamını görüntüle bin 300 palmiye çeşidinden 300’ünün Reunion’da ve bunların da 200’ünün örneğinin bu bahçede bulunduğunu söylüyor Luspot. Parlak ve kıpkırmızı gövdeli bir palmiye çekiyor ilgimi, Luspot anlatmasa bu...

Detaylı