Beslenme Edebiyat E¤lence Evcil Hayvan Hobi ‹nan›fl
Transkript
Beslenme Edebiyat E¤lence Evcil Hayvan Hobi ‹nan›fl
Bo¤az manzaral› restoranlar, bald›r bacak magazin güzelleri, Niflantafl› kafelerinin botoxlu yüzleri, iflletme mezunu bankac›lar›n sohbetleri, ellerinde purolar›yla 15’lik playboylar, manken sevgilileriyle futbolcular, mini flortlar, kahküller, her fley ama her fley kal›ptan ç›kma. ‘Bana bir alternatif gösterenin 40 y›l kölesi olurum’ diyorsan, hadi Robert Frost’a kulak ver ve yolun daha az geçilmiflinden flaflma! Yaz›: Hande Oynar Ana yoldan sap! Alternatif Beslenme Ölümsüzlük formülü ‘Ne yedi¤ini söyle, sana kim oldu¤unu söyleyeyim’ demifl düflünür. Madonna da, Gwyneth Paltrow da makrobiyotik besleniyorsa bir bildikleri kesin vard›r dedik, araflt›rd›k. Çin’de do¤mufl ve Japonya’da geliflmifl bu beslenme çeflidinin ad› nedense Yunanca, uzun yaflam demekmifl. Prensip olarak yaflad›¤›m›z bölgeye, iklime ve mevsime göre beslenmeye dayan›yor. Öyle k›fl ortas›nda k›pk›rm›z› domatesler, bostan patl›canlar, koca koca çilekler yemek yok; muz, ananas gibi tropik meyveler de Türk makrobiyotikçilere yasak. Bir kere her fley organik olacak, ifllenmifl tuz, fleker, un gibi malzemeler kullan›lmaycak. Yaz›n hafif ve taze g›dalar, ilkbahar ve sonbaharda kök gövdeli sebzeler ile düdüklü tencerede piflirilmifl tah›llar, k›fl aylar›nda ise ya¤l› besinler yenecek. Kabaca bir hesapla beslenmenin %73’i karbonhidrattan, %15’i ya¤dan, %12’si ise proteinden oluflmal›ym›fl. Protein dediysek öyle tavuk kanatlar›, pirzolalar da yok; yaln›zca bal›k yemek makbul. Tüm süt ürünleri ise sand›¤›m›z›n aksine gereksiz. Beslenme uzmanlar›, bize y›llard›r ‘sütünü iç, etini bitir’ fleklinde dayat›lan beslenme al›flkanl›klar›n›n d›fl›ndaki bu diyete okey veriyorlar. Bilinen tek eksisi k›rm›z› et tüketiminin yoklu¤una dayal› kans›zl›k ve demir eksikli¤i. O da Temel Reis’in ›spana¤›ndan sa¤lan›r diyece¤iz ama yak›n zamanda bunun da yalan oldu¤u çocukluk hayallerimize kara bir bulut gibi çökmüfltü hat›rlarsan›z. ‘Makrobiyotik Beslenme’ Candan Osma, Klan Yay›nlar› 10 YTL. ›fl›¤›nda varl›¤›n› hat›rlamad›¤›n›z bir soka¤a giriveriyorsunuz. Ç›¤›rtkan adamlar, ilginç müzikler ve kahkahalar gizli kapakl› bir karnaval›n u¤ursuz sesleri gibi kula¤›n›za çal›n›yor. ‹flte karfl›n›zda Levent Oto Sanayi pavyonlar›! Me¤er Taksim’e Aksaray’a uzak oturan sahil kufllar›, iflten sonra arkadafllar›yla demlenen meyhane baykufllar› geceye abart›l› makyajlar, ç›lg›n sahne ›fl›klar› aras›nda devam etmek için bu pavyonlar› mesken tutmufllar. Yaklafl›k iki saat süren civcivli programda 5-6 kad›n sahne al›yor, sonras›nda isteyen müflterilerin masas›na geliyorlar. Türk filmlerinden ezbere bildi¤imiz pavyon raconuna uygun olarak en son tabii ki assolist sahneye ç›k›yor, bütün masalar› peflinde üç garson ve gülcüyle beraber dolaflarak istek flark›lar› seslendiriyor. Buraya kadar her fley önceden hayal etti¤imiz gibi. Fakat hatun kiflinin boynundaki bahflifl as›lan kal›n kolyeyi görsel haf›zam›z kabul etmedi¤inden midir, silmeyi seçtik. Pavyonda uzaktan e¤lenmek isteyenlere içkiler yaklafl›k 5 YTL, masada özel hizmet isterseniz 20 YTL. Edebiyat Edepsiz metinler dersi Büyük kitapç›lar›n en çok satanlar bölümünde, gazetelerin kültür-sanat sayfalar›nda hep ayn› isimler, benzer bafll›klar... Yok mu flöyle insan› kendine getirecek, genel geçer bilgiçliklerden, iliflki tahlillerinden kurtaracak bir fleyler yazan? Her zaman vard›, flimdi de var yeralt› edebiyat›. Ana ak›m edebiyat›n istilas›na karfl› ç›kan yazarlar›n zehir dilli elefltirilerini, insan›n kuytuda kalm›fl ve b›rak›lmak istenen karanl›k taraflar›n›, al›flkanl›klar›n ötesindeki tedirgin edici cinselli¤i, k›saca uçlar› irdeleme iste¤iyle do¤mufl bir tür. 31 kitapl›k ‘Yeralt› Edebiyat›’ serisini ç›karan Ayr›nt› Yay›nlar› için ‘asilerin, kaybedenlerin, hayalperestlerin, küfürbazlar›n, beyaz zencilerin... dili, sesi.’ Seride ‘Dövüfl Kulübü’ ile dahi Chuck Palahniuk, ‘Sevdal› Tutsak’ ile elmas h›rs›z› Jean Genet, ‘E¤itmenler’ ile sadizme ad›n› veren Marquis de Sade, ‘‹sa’n›n O¤lu’nu eroin ba¤›ml›s› kafas› kar›fl›k bir genç yapan Denis Johnson gibi isimler arz-› endam ediyor. fiukufe Sultan’dan, Nas›l Zengin Olay›m’dan s›k›lanlara birebir... E¤lence Oto Sanayi pavyonlar› Gecenin bir yar›s› araban›z›n triger kay›fl› kopuyor, solu¤u Sanayi’de al›yorsunuz. Siz tan›d›k servisinizi rölantide sal›narak ararken, gün Evcil Hayvan Kar›nca karar›nca Pixar’›n muhteflem filmi A Bug’s Life, ›s›ran cinslerinden dolay› ad› zaman zaman lekelenen kar›ncalar› gözümüzde sevimlilefltirmiflti. Ama hala onlar› evimizde istemiyorduk- ta ki ak›ll› oyuncaklar›n yarat›c›s› Fascinations, büyüleyici kar›nca kolonisi oyunca¤›n› ç›karana kadar. Kar›nca kolonisi dedikse öyle toprakl›, dall› güllü, ev pisletme potansiyeli olan bir teraryum de¤il bu. AntWorks süper modern ve ilginç görünümlü bir dekoratif eflya neredeyse. NASA’n›n keflfetti¤i mavi mucizevi jelle dolu mini bir vazoya sokaktan toplad›¤›n›z kar›ncalar› at›yor, ilk etapta tünel kazmalar›na kullanma k›lavuzuna bakarak yard›m ediyor, sonra izlemeye koyuluyorsunuz. Yemek, su, temizlik istemeyen mükemmel evcil hayvan›n›z her koflula oldu¤u gibi yeni evine de k›sa sürede adapte oluyor, aile kuruyor, hatta ölülerine tören yap›yor. ‹çeri ara s›ra bir iki örümcek de atarsan›z, karfl›s›nda patlam›fl m›s›r yiyerek seyredece¤iniz yeni bir korku filmine dönüflebilir. Alt› ayl›k ömrü içinde AntWorks size iki jenerasyonluk kar›nca gösterisi sunuyor. Gerekli fieyler’den 70 YTL’ye al›nabilir. Hobi Posta Güvercinlerini Sevenler ve Yetifltirme Derne¤i Hayat Bilgisi dersinde ‘haberleflme’ konu bafll›¤›n›n tarihçe bölümünde dumandan sonra gelirdi posta güvercini, pek inand›r›c› gelmezdi, flimdi aram›zda olmayan bir tür oldu¤unu san›rd›k mektuplar› tafl›yanlar›n. Asl›nda ‹stanbul’da bine yak›n posta güvercini ve bir o kadar da yetifltiricisi varm›fl. Dünyan›n her hangi bir yerinden b›rak›ld›¤›nda manyetik dalgalar arac›l›¤›yla yuvas›na, eflinin yan›nda giden romantik ve güçlü kuvvetli bir tür bu. Türk ordusundaki haberleflme görevi de ancak ‹kinci Dünya Savafl›ndan sonra bitirilmifl. Hayvanc›klar›n aya¤›na alüminyum tüplerde mikrofilmler koyup komünizm propagandas› bile yapm›fl Rus casuslar. Elektronik posta ça¤›nda flifreli suikast giriflimi haberi veya sevgiliye mektup tafl›m›yor ama yar›fl›yor bu zeki güvercinler. Geçen ay Ad›yaman’dan uçurulan kufllar 10-11 saat hiç durmadan uçup ‹stanbul’a varm›fl. Bu yola bafl koyup www.guvercinbirligi.com’dan gerekli bilgileri edinirsek, maksimum 1200 kilometrelik bir uzakl›ktaki sevdice¤e güvercin uçurup akl›n› bafl›ndan alabiliriz. ‹nan›fl Ay›n karanl›k yüzü Ay Dan›flmanl›k adeta aydan getirdi¤i yöntemlerle kendi kendinize bar›fl çubu¤u üflemenize yar›yor. Arketip belirleme, biyolojik çözümleme, ar›nma, theta terapisi, aile sergisi gibi kavramlar size bir fley ifade etmiyor olabilir ama içine girdikçe psikolojinize edebilir. Bunlar içinde bizce en ilginci do¤umumuzdan önce ruhumuza ifllenen arketipler. ‹nsan›n varoldu¤u tarihten beri süregelen fahifle, çocuk, kurban, sabotajc› ve prenses gibi 70 karakter tipi var; her insanda bunlar›n 12’si etkili oluyor. Hangilerinin size hükmetti¤i anlafl›l›rsa hayata bak›fl aç›n›z› de¤ifltirmek, do¤um haritan›zla birlefltirip kaderin ördü¤ü a¤lar› önceden görüp önlem almak kolaylafl›yor. Bilim dünyas› flafl›rt›c› sonuçlar›na kuflkuyla baksa da bu iyilefltirme yöntemini yayan Caroline Myss’in (www.myss.com) ö¤rencisi fieniz Ünal’›n uygulad›¤› teknikler antidepresan talebini düflürecek cinsten; gidin, tan›fl›n, kendiniz karar verin.www.aydanismanlik.com (0212) 352 93 50 ‹ncesu Sokak 15/2, Etiler Eylül 2006 Time Out ‹stanbul 23 Alternatif Alternatif uçlar› k›yafetlerinden belli olmas›n diye seloteyp, yara band› gibi çarelere baflvururlard›. fiimdiyse devir de¤iflti; Jennifer Lopez’in sahneye ç›kmadan, kamera karfl›s›na geçmeden önce gö¤üslerini buzla ovalay›p uçlar›n› çimdiklemek suretiyle geçimini sa¤layan bir adam› bile var. Gö¤üs uçlar›n›n flaha kalkmas› art›k ay›p de¤il, makbul. Gö¤üslerini 100 milyon USD’ye sigortalatan pimpirikli Lopez’in neden kendi kendini çimdiklemedi¤i ise meçhul. Mekan Tünel Art Tünel’de karanl›kta metruk görünümlü, avukatl›k bürolar›, seyahat acenteleriyle dolu bir apartman›n en üst kat›n›n ziline bas›yoruz, ‘Kim o?’ ‘Biz, 3 kifliyiz.’ Yerleri varsa buyur ediyorlar, biz de bu tekinsizlikte alt› kat spiral merdiveni koflar ad›m ç›k›yoruz. Yukar›s› binan›n s›k›c› grili¤ine inat, rengarenk bir panay›r: Duvarlarda resimler, afifller, duyurular, tavandan sarkan etnik objeler, tütsüler, yer sofralar›na çoraplar›yla kurulmufl insanlar, mutfaktan gelen de¤iflik rayihalar... Alman moda tasar›mc›s›, meditasyon e¤itmeni ve Tünel Art Festivali’nin organizatörlerinden Ludwig ve Gülbeyaz kendi evlerinde arkadafllar›n› a¤›rl›yormufl gibi bir hava yaratm›fllar. Burada menü tamamen vejetaryen; salatalar, soya etli pilavlar ve makarnalar›n soslar› flafl›rt›c› lezzette bir ‹talyan ve Asya füzyonu. Üzeri sarmafl›kl› terastan Galata Kulesi’nin, Aya Sofya’n›n tan›d›k silüetleri göze çarpmasa, ‹spanya’y› trenle dolafl›rken tesadüfen girilen bir restoranda oldu¤unuza inanmamak için hiçbir sebep yok. Kula¤›n›za çal›nan new age tarz› müzikten terastaki mozaiklerle süslü küvete sevimli bir gerçeküstülük.... (0212) 249 05 36 Tünel ‹flhan› 6, Beyo¤lu. Ortaça¤ Meyhanesi Sakl›köy Country Club gerçek bir k›r evi gibi döflenmifl 53 odal›, aç›k manejli, yüzme havuzlu, yemyeflil bir huzur bahçesi. Anne-babalar orman manzaral› jakuzide may›fl›rken çocuklar da çimlerde voleybol oynuyor, akflam olana kadar her fley gayet normal görünüyor. Akflam yeme¤i zaman› gelince kalabal›k gruplar tafl binadaki mahzene inmeye bafll›yor. Kap›da elinize su dökülüyor, boyunlara kocaman peçeteler tak›l›yor, iksir ikram ediliyor. Buras› yaln›zca flamdanlarla ayd›nlat›lan, uzun ahflap masalarda elle yemek yenen gerçek bir Ortaça¤ meyhanesi. Dönem k›yafetleriyle servis yapan garsonlar elle yemeyi reddetmek gibi uymaman›z halinde cezaland›r›laca¤›n›z kurallar ferman›n› okuyor, önünüze 7-8 çeflit yemek getiriyorlar. Ana yemek bir bütün kuzu; gözlerin bafl köfledeki giyotine kaçamak bak›fllar att›¤› ilk çekince an›ndan sonra parçalanarak yeniyor kupalarda flarap eflli¤inde. Meyveler gelene kadar herkes bu elle yeme, a¤›z flap›rdatma olay›n› benimsemifl ve keyiflenmeye bafllam›fl oluyor. 20.00’de bafllayan Ortaça¤ 23.00 civar›nda bitiyor, herkes kürdanl› peçeteli medeni hayat›na istese de istemese de geri dönüyor. (0216) 434 55 22 Sakl›köy Country Club Ishakl› Köyü Ovas› Bayramköprü Mevkii 2, Beykoz. Patika Bar En ‘a art›’ tabir edilen mekanlar›nda bile araya iki ‹bo s›k›flt›r›ld› m› hoplay›p z›playan flehrim insan›, nas›l olur da lüks türkü bar konsepti yaratmaz diye düflünüyorsan›z Patika Bar’› duymam›fls›n›z. Cuma ve cumartesi geceleri Portakal Yokuflunundan ç›karken rastlad›¤›m›z park etmifl araba ve kofluflturan vale kalabal›¤›n›n müsebbibi 280 kiflilik Patika Bar’›n harika bir manzaras› ve genifl bir hayran kitlesi var. A¤›rl›kl› olarak türkü, halk müzi¤i ve fantezi müzik çal›nan barda dokuz y›ld›r Soner Olgun sahne al›yor. Zaman zaman flovunda kula¤›yla, burnuyla flüt çalan Olgun yaln›zca türkü 24 Time Out ‹stanbul Eylül 2006 Tafl›y›c› anne Geliflen teknolojinin açt›¤› en büyük istihdam kap›lar›ndan biri tafl›y›c› annelik. Annelik kurumunun kutsall›¤›, dokuz ay kar›nda tafl›ma ve sonra sahip olamama durumunun ruh sa¤l›¤›na etkisi bir yana bu iflte acayip para var. Amerikal› tafl›y›c› anne adaylar› vücutlar›n›n kullan›m›na ve hayatlar›n›n dokuz ay›na 20-30 bin USD aras›nda bir bedel biçerken fiyatlar do¤uya gittikçe düflüyor, ‘üretim turizmi’nin göz bebe¤i Hindistan’da 3-4 bine bile anne bulunuyor. Dünyada biyolojik aç›dan çocu¤u olmas› mümkün olmayan çiftlerin ve eflcinsellerin baflvurdu¤u bu yöntem ne yaz›k ki ülkemizde henüz kanun d›fl›. Siz yine de gündemi takip edin; AB’ye girmemize ramak kala yeni bir ifl imkan› do¤abilir. de¤il, poptan caza istedi¤iniz flark›y› an›nda okuyabiliyor. Dekorasyonuyla da müflterileriyle de hemcinslerine benzemeyen sosyetik türkü bar Patika’da program 23.00’te bafll›yor, sabaha kadar devam ediyor. Restoran bölümü yok, barda ve minik masalarda 65 YTL’lik fiks menüyle limitsiz yerli içki, çerez ve meyve alabiliyorsunuz. (0212) 260 96 53 Gürcük›z Yokuflu 2, Ortaköy. Mektep Diplomal› harikalar kumpanyas› Son dönemde dizilere, korku filmlerine konu olan sirkler, palyaçolar, ateflten çemberler, f›rf›rl› kanifller ve y›lanla dans eden insanlar›n akla geldi¤i rengarenk bir dünya. 12 y›l boyunca evsiz barks›z turnede yaflayan ve iki y›l önce Türkiye’nin ilk uluslararas› sirkini kuran tiyatrocu Aylin ve Servet Yalç›n, hala Carnivale misali 12 t›rla o flehir senin bu flehir benim dolaflmaktalar. Aman hemen tüyleriniz ürpermesin; Carnivale’deki ucubelere hiç benzemeyen maceraperest 120 sirk çal›flan›, bafllar›nda Kiev Devlet Sirki ö¤retmeni Vladimir Polansky, u¤rad›klar› yerlerde hem gösteri yap›yor, hem de çocuklara ücretsiz dersler veriyor. 6-12 yafl aras›ndaki çocuklar akrobasi ve jonglörlükte flanslar›n› denerken, Yalç›n çiftinin turnede do¤an 5 yafl›ndaki o¤ullar› Do¤a y›lanlarla gösteri yap›yor. Hayat›n›z boyunca trapezci olma hayali kurduysan›z, bari çok yak›nda ‹stanbul’da aç›lacak okula çocu¤unuzun kayd›n› yapt›r›n, hevesini als›n. [email protected] Meslek Seks oyunca¤› elefltirmeni ‘Bütün gün yataktan ç›kmadan nas›l para kazan›l›r?’ bilmecesine verdi¤iniz tek kelimelik cevap do¤ru de¤il art›k. Ann Andriani ismindeki bir dahi, piyasada bulunan tüm seks oyuncaklar›n› bir bir denedi¤i ve balland›ra balland›ra anlatt›¤› bir site yapm›fl, Sanat Spor Ölü heykeller sergisi Sanat m› de¤il mi tart›flmalar› bir kenara, ‘ölüm çerçisi’ anatomist Gunther von Hagens’›n yaratt›¤› eserleri milyonlarca insan izliyor. Anatomi bilimini sevdirmek ve yayg›nlaflt›rmak ad›na yapt›¤›n› söyledi¤i sergilerinde, flaibeli bir biçimde edindi¤i insan ve hayvan kadavralar›n› kendi keflfetti¤i plastinasyon tekni¤iyle gerçek hayat›n bir parças›ym›fl gibi yans›t›yor. Plastinasyon yöntemi, bedenden çekilen tüm s›v›lar›n yerine kauçu¤umsu bir maddenin enjekte edilmesi. Böylelikle tüm hücreler canl› gibi görünüyor, derisi olmayan insanlar flekilden flekle sokuluyor. 1996’dan beri Body Worlds (Vücut Dünyalar›) ad› alt›nda gerçeklefltirdi¤i sergilerde aç›kta duran beyniyle satranç oynayan, keman çalan insanlar veya a¤aç dal›nda sal›nan goriller var. www.bodyworlds.com Sopa geliyor Uzakdo¤ulular›n her dövüfl ‘sanat’›n›n bir felsefesi var ama aikido, tekvando , karatenin yan›nda hakikaten sanat gibi duran› Kendo. 16. Yüzy›l Feodal Japonya's›nda samuraylar aras›nda çok popülerdi ancak günümüzde en alternatif uzakdo¤u ö¤retilerinden biri. (Ken= k›l›ç, do= yol) K›l›ç yolu anlam›na geliyor. Ama k›l›ç de¤il, shnai denilen bambu sopayla dövüflüyorsunuz; beyaz ‘Daniel Sun’ k›yafetleri de¤il, karizmatik bogu’yu, yani z›rh› giyiyorsunuz. Ve en zevklisi her hamlede içiniz ç›kana kadar naralar at›yorsunuz. Bu dövüflte hedef kafa, bilek, kar›n bofllu¤u ve boynun ön taraf›na isabet ettirmek. Bir aç›k verdi¤iniz anda bilgisayar oyunlar›ndaki gibi rakibiniz çotank diye kafaniza sopay› geçiriyor ama sopay› yerken bile d›flar›dan her fley estetik gözüküyor… Dedi¤imize bakmay›n, gerçekten derin ve dingin, yükselmek için sab›r gerektiren, hatta ö¤renmenin sonunun gelmedi¤i, vücudunuzdaki dengeyi sizi flafl›rtacak kadar adam eden bir ö¤reti. Dikkat ederseniz spor kelimesini hiç kullanmad›k, olimpiyatlarda bile bu felsefesi nedeniyle olmad›¤› söyleniyor. Bu ifli Beyo¤lu’ndaki ‹stanbul Kendo Kulübü’nde ö¤renebilirsiniz. Beyo¤lu Spor Kulübü, Büyük Parmakkap› Sokak (Jazzstop'un üstü), Beyo¤lu. www.istanbulkendo.com yaz›lar›n› da kuca¤›ndaki laptoptan yaz›yorsa al›n size rüya meslek. Yorumlar› bol detayl›, bilgilendirici; resimler hiç baya¤› de¤il. Adriani’nin sitesi görüp de ne yapaca¤›n›z› bilemedi¤iniz oyuncaklar hakk›nda merak›n›z› gideriyor. Ço¤unlu¤u erotik olmaktan çok ö¤retici kitap ve porno film elefltirileri de okunabilir. www.allsexreviews.com Cenaze a¤lay›c›s› Bir tan›d›¤›n›z›n cenazesindesiniz. Bir bak›yorsunuz, bir kad›n grubu a¤laya ba¤›ra sallanmakta. Ac›l› cenaze sahibi bile tevazu içinde sakin dururken yüzlerini ne birbirine ne de aileden birine benzetebildi¤iniz kad›nlar›n üzüntüsüne anlam veremiyor, sözleflmifller gibi bir anda sesler dinip tantana kesilince daha çok flafl›r›yorsunuz. Bunlar bazen cenazelerde bitiveren bazen de özellikle istenen a¤lay›c›lar. Gerçeküstü gibi görünüyor ama bizde bu gelenek Altay Türklerinin ölülerini gömdükleri yog törenlerinden kalma; o zaman da at› ve eflyalar› yak›l›p mezara konan ölünün bafl›nda bu iflten maddi veya manevi kar güden ‘s›g›tç›’lar varm›fl. fiimdikilerse ibadet mekanlar›ndan sorulabilir. Hayvan psikolo¤u Üç saatlik araba yolculu¤u s›ras›nda hiç durmadan havlayarak sinirlerinizi yumak yapan köpe¤inizin, zevkten dört köfle m›rlarken pati atarak elinizi, yüzünüzü çiziveren kedinizin derdinin ne oldu¤unu anlamakta zorluk mu çekiyorsunuz? ‹stanbul Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi bünyesinde bir Hayvan Psikolojisi Dan›flma Birimi kuran Prof. Dr. Tamer Dodurka flehrimizin, hatta ülkemizin ilk hayvan psikolo¤u. ‘Köpek Psikolojisi’ isimli bir kitap da yazan Dodurka, evimizde içgüdülerine fluursuzca yenik düflen fevri delilerle de¤il, yaln›zl›ktan veya gürültüden korkan, evdeki tart›flmalardan gerilen ultra duygusal tüy yumaklar›yla yaflad›¤›m›z›n alt›n› çizip içimize su serpiyor. Köpek Psikolojisi, Tamer Dodurka, Remzi Kitabevi, 15 YTL. Meme ucu çimdikleyici Eskiden kad›nlar sütyen giymedikleri zaman gö¤üs Tatil Pozisyon Çökertmeden ç›kt›m da Halil’im ‹ktidar partisiyle uzaktan yak›ndan alakas› olmamas›na ra¤men ünlü sahibinin bafl harfleri yüzünden AKP ad› verilen, MSN emoticon’› bile bulunan, Çökertme flark›s›yla daha iyi gidece¤i rivayet edilen bir pozisyon var. Kad›n lüfer gibi yatmakta, erkekse çekirge misali üstünde z›p z›p z›plamaktad›r. Hiçbir seks rehberinde bulunmay›p, k›sa sürede milletçe kollektif haf›zam›za kaz›nan bu ilginç aktivitenin iki tarafta da bel rahats›zl›klar›na yol açaca¤›n› düflünerek s›k uygulanmamas›n› tavsiye ediyoruz. Sal›ncak Dal sarkar, kartal kalkar ‹smi aldat›c›. Aflk sal›nca¤›, sevgilinizle el ele dolafl›rken rastlay›p sallanabilece¤iniz kalp fleklinde bir park oyunca¤› de¤il. Sex and the City fanlar› Samantha’y› bile flafl›rtan ‘Sal›ncakta yapmad›ysan, hiç yapmam›fl say›l›rs›n’ cümlesinden, MTV Cribs’e gözü tak›lanlar da Pamela Anderson ve Tommy Lee’nin odas›nda gördüklerinden neden bahsetti¤imizi anlayabilirler. Loveswing, üzerinde flekilden flekle girip belinizi, baca¤›n›z› zorlamadan seviflebilece¤iniz bir yetiflkin oyunca¤›. Paketinden haz›r flekilde ç›k›yor, size bir tek tavana, kirifle monte etmek kal›yor. Ayakl› modelleri de var, 400 kiloya kadar tafl›yabiliyor; gözünüz yerse üçlü, dörtlü bile binebilirsiniz. Hipernex.com’da 321 YTL. Seks Müzi¤i içinde hisset Hemcinsinle aflna fiflne, fliflme bebekle sosyalleflme, efl de¤ifltirme gibi ana ak›m d›fl› say›lan temayüllerin pabucu dama... fiimdi yeni yatak e¤lencesi OhMiBod’lu iPod! OhMiBod’un mat beyazl› gümüfli tasar›m› müthifl; neredeyse Apple yapm›fl gibi. Fikir ise apayr› bir cinlik örne¤i: iPod’a ba¤lanan bu ayd›nlatma veya kalemlik görünümlü uslu vibratör, müzi¤in ritmine göre titrefliyor. Pembe kadife torbas›, iPod Mini için tasarlanm›fl jartiyeri ve daha bilumum ilginç aksesuar›yla OhMiBod gerçekten çok fl›k. Web sitesinde Club Vibe’a üye olanlar DJ’lerin yapt›¤› miksleri dinleme ve deneme, OhMiBlog’da di¤er kullan›c›lar›n yorumlar›n› okuma flans›na sahip oluyor. Yaln›zca 69 USD’ye çantada bile tafl›nabilecek, tek derdi pil olan alternatif seks partneri; kaçmaz.www.ohmibod.com Bütün gay’ler topland›k Ald›¤›m›z haberlere göre 24 Eylül-1 Ekim aras›nda Bodrum’da 600 renkli bir gökkufla¤› görülecek! ‹ngiliz seyahat acentesi Alternative Holidays’in organizasyonuyla Avrupa’n›n 20 ülkesinden 600 gay turist tatil yapmak için Bodrum Club Med’e geliyor ve beraberlerinde bir ton e¤lence getiriyor. Karton k›yafetleriyle orijinal flovlara imzas›n› atan Ennio Marchetto, hostes k›l›¤›nda yapt›¤› komedi flovlar›yla Pam Ann, No Coat Fur Knickers gösterisiyle müzisyen Ilana Avital. Dans pistini atefle verecek DJ’ler ise Anthem’den Wayne G and Stewart Who?, Crash’ten Steve Pitron, Mikey D, New York’un efsanevi gece kulübü Roxy’den DJ Scotty T ve ‹stanbul Be Club Resident’› DJ Can. Bodrum’un bize tan›tt›¤› köpük partisi ve ç›lg›n Nightingale Club partileri, kat›lanlar›n üç ayl›k e¤lence ihtiyac›n› karfl›lam›fl olacak. Absolute Sultans (0212) 292 98 60 www.alternative-holidays.com Bize de yunus terapisi Yunuslarla yüzmek yeryüzündeki bir çok insan için gerçeklefltirmesi pek de zor olmayan klifle bir istek belki. Ama bizimki gibi Rusya’daki evinden kaç›p arada bir sahillerimizde beliriveren bir beyaz balinay› evcillefltirme ve Türklefltirme çabas› içine giren, sabah akflam gündem malzemesine çeviren bir milletin çocuklar› için az fley de¤il. Ö¤rendik ki Bo¤az’dan geçen bir iki tanesine bile rastlad›¤›m›zda kendimizi flansl› say›p dilek tuttu¤umuz yunuslarla ülkemiz sular› dahilinde yüzmek mümkünmüfl! Üstelik baz› magazin unsurlar› gibi havuzda de¤il, basbaya¤› denizde. Kafl’›n ‹ncebo¤az plaj›nda e¤itmenler eflli¤inde yunuslarla aç›labiliyorsunuz. Sekiz dakika gibi dar bir sürede de olsa 50 YTL karfl›l›¤›nda ‘ölmeden önce yap›lmas› gereken 100 fley’ listenizden bir maddenin üzerini çiziktirebilirsiniz. Eylül 2006 Time Out ‹stanbul 25 Alternatif Tuvalet Terbiyesi K›zlar da ayakta iflesin Psikolojik ve hijyenik konularda size yard›mc› olacak bir arkadafl: Magic Mate protector! Sihirli, çünkü Freud’un keflfetti¤i, kad›nlar›n içinde gizli penis k›skançl›¤›na flipflak çözüm getiriyor, testosteron dünyas›ndaki ostrojen istilas› ayakta iflemeyi de sonunda erkek tekelinden kurtar›yor. Koruyucu, çünkü klozetten kapabilece¤iniz mikroplarla alakan›z› kesiyor. Beflli pofletlerde sat›l›yor, üzerindeki kullanma talimat›n› çözmeniz fazla uzun sürmüyor. En hüzünlü taraf›ysa ondan faydaland›ktan sonra umars›zca f›rlat›p atman›z. www.magicmate.com.tr bir alan da organik tar›m ve hayvanc›l›¤a ayr›lm›fl, hasattan al›nan ürünlerden Sincap Evliler de nasiplenecekler. Sincap Evlere bitifli¤indeki Sefaalan köyünden günlük taze süt, yumurta, civardaki su üretim tesislerinden de do¤al kaynak suyu geliyor. Do¤all›ktan bir nebze s›k›l›rsan›z, sitenin al›flverifl merkezine, spas›na, saunas›na at›n kendinizi. Olmad› at binin, sincap kovalay›n, golf oynay›n. Tamamen do¤al malzemelerle üretilen Sincap Evler’deki ahflap 62 m2’lik evler, genifl verandalara ve 370 m2’lik yemyeflil bahçelere sahip. fiimdilik 24.990 euro. www.bahceevim.com Sushi tad›nda aflk Yaflam Alternatif evren bulundu ‹kinci bahar›n›z› yaflamak için gül gibi kar›n›z›, göbekli kocan›z› b›rak›p araba galerilerinde, estetik cerrahlar›n elinde sersefil olmay›n. fiimdi ne kadar fantastik olursa olsun her fleyi yapman›n mümkün oldu¤u bir dünya var, hem de kimsenin ruhu duymadan. Kendi sanal vücudunu yaratmak ve gezip tozmay› içeren basit üyelik ücretsiz, arazi al›p yerleflmek ise ayl›k 10 USD civar›nda bir ödeme yapman›z› gerektiriyor. Akl›n›z› kullan›p sanal giysi, saç modeli, rock y›ld›z›, ›fl›n k›l›c› pazarlay›p gerçek para kazanma flans›n›z bile var. Grafikler muhteflem, gerçek hayatta ne varsa daha iyisi burada. www.secondlife.com Yerleflim Beni Sincap Ev’ime gömün Yurtd›fl›nda parklarda, bahçelerde cirit atan sincaplar ‹stanbul’da kötü flehirleflme politikalar›n›n kurban›; ancak arada s›rada Belgrad Orman›nda veya milyon dolarl›k villal› sitelerde görülebiliyor. Istranca’da yeni kurulan bir yerleflim merkezi, do¤aya verdi¤i önemden dolay› bu flirin hayvanlar›n ad›n› alm›fl. Mefle ormanlar›yla çevrili bir alanda minik ahflap evlerden oluflan bir site buras›. Asl›nda siteden de öte, botanik ve hayvanat bahçesi, sanat evi, k›r kahvesi, kütüphanesi ve flarap eviyle bafll› bafl›na bir köy. 60.000 m2’lik 26 Time Out ‹stanbul Eylül 2006 Ulafl›m Yüz y›l›n ikinci bombas› 2001 y›l›nda tüm dünyada ulafl›m anlay›fl›n› sonsuza dek de¤ifltirecek, ‘yüzy›l›n buluflu’ olarak Segway, nam-› di¤er Ginger, bir h›fl›m gözümüze sokulmufltu hat›rlarsan›z. Asla devrilmeyece¤ini iddia edenleri George W. Bush üzerinden düflerek yan›tlam›fl, hatta bir ara sat›lm›fl bütün yerden bitme Ginger’c›klar bu illet yüzünden fabrikaya geri ça¤r›lm›flt›. Anca yürüme mesafesinde yaflayan ve çal›flan ecnebilerin düz ayak memleketlerinde kullanmas› ak›l kâr› olabilecek flarjl› bir alet bu. Üzerine ç›k›yorsunuz, siz ayakta dururken sa¤a, sola sal›nd›kça o da o yöne gidiyor; oldukça ak›ll›. Henüz kehanet edildi¤i gibi arabalar›m›z›, motorlar›m›z› elden ç›karmad›k ama geçenlerde bunun yeni modeli, New Segway PT ç›kt›. Kablosuz uzaktan kumandas› cepte tafl›nabilen dijital bir saate benziyor. Siz yan›nda de¤ilken biri dahiyane oyunca¤›n›z› kurcalamaya görsün, bas bas ba¤›rmalar, tir tir titremeler aras›nda elinizdeki alet nerede olursan›z olun ötüyor. Arazi lastiklisi, golf çantal›s› ve hatta yak›nda tüm Alman polislerin edinece¤i sirenli türü var. Y›ld›z yokuflunu ç›kar m›, E-5 trafi¤inde iki seksen devrilir mi gibi sorular bir yana, iflinizle eviniz yak›nsa süper rahat bir olay. Kanyon’daki fütüristik Le Futur’den siparifl verilebiliyor. (0212 353 04 70) Platonik, S&M, eflcinsel aflk›n alternatifli¤i kalmad›; flimdi internetten sevgilisi taraf›ndan yenmek üzere kendini sat›fla ç›karan, onsuz yaflayamayaca¤›n› düflündü¤ünden sevdice¤in bedenini kendi hücrelerinde hissetmek için sevgilisini yiyen afl›klar var. Aflk›n hastal›k boyutu psikolojik olarak her zaman var ama sevgiliye verilen fiziksel zarar›n beslenme al›flkanl›¤› halini almas› ak›llara zarar. Bu konunun üstad›, 32 yafl›nda Sorbonne Üniversitesi’nde ‹ngiliz Filolojisi okurken fantezilerini süslemeye bafllayan Renee Hartevelte isimli etine dolgun Alman k›z›n› yiyip bundan paçay› s›y›rmay› baflaran Japon flahsiyet, Issei Sagawa. Sagawa, Almanca dersi alma bahanesiyle yak›nlaflt›¤› talihsiz kad›n› parçalayarak mideye indirdi¤ini aç›kça itiraf etmesine, tutukland›¤› Fransa’daki psikiyatri klini¤inde ‘tedavi edilemez’ teflhisi konulmas›na ra¤men flu anda serbest bir yamyam. Nüfuzlu ailesinin giriflimleriyle ülkesine transfer edilen Sagawa, arzu nesnesini sindirmesinin üzerinden yaln›zca 15 ay geçtikten sonra elini kolunu sallayarak gezmeye bafllamakla kalmad›; bir de bu deneyimini en ince detaylar›na kadar anlatan, kad›nca¤›z›n bald›rlar›n›n tad›n› sushi’ye benzetip insan› Japon mutfa¤›ndan so¤uttu¤u ‘Sisin ‹çinde’ adl› bir kitap yazd›. Olay›n vuku buldu¤u 1981 y›l›ndan beri tüm dünya bu ufak tefek canavara serbest kalma yolunu açan Fransa’y› lanetler ve tutucu bilinen Japonlar›n tepki vermesini beklerken, Sagawa anlafl›lamaz bir biçimde televizyon programlar›na konuk, gurme dergilerine kapak olmaya ve günlük bir gazetede köfle yaz›s› yazmaya devam ediyor. Alternatif Alternatif Ola¤an fiüpheliler Birço¤unun ad›n› san›n› bilmiyorsunuz ama asl›nda hayat›n›z›n içindeler. Galerilerden, sahnelerden, televizyonlardan de¤il sokaklardan sesleniyorlar. Al›fl›lm›fl›n d›fl›nda icraatleri, muhalif tav›rlar›, ilginç yaflam tarzlar›, hafif anarflist durufllar›yla yer alt› ünlüleri onlar... Röportajlar: Tu¤çe Oktay Foto¤raflar: Emel Ernalbant Duvara karfl› Türkiye’de ilk örneklerini elektrik kurumunun kurukafa iflaretleriyle gördü¤ümüz stensil bask› (flablon, bir çeflit graffiti), ‹stanbul sokaklar›nda yeniden ortaya ç›kt›. Ama bu kez kurukafan›n temsil etti¤i yasaklar yerine, yasaklara karfl› duvarlardan yükselen bir tepki. Stensilsanat›n›n kahramanlar›ndan biri de Ümit (iflin raconu gere¤i soyad vermiyor). Ümit (25) Stensilde seni cezbeden ne? Sizi tüketecek bir kitle yok. S›f›r popülarite yani! Beklentisiz sanat. Sadece oradan geç ve mesaj› al. Kafana bir fleyler dank etsin yeter. Kendi aram›zda yapt›¤›m›z ifle “bombalamak” diyoruz. Nereleri bombal›yorsun ya da bombalamak istersin? Okuldan nefret ediyoruz. Bu aralar Sex Pistols’›n ‘Schools are Prisons’adl› flark›s›nda oldu¤u gibi okulun hayat›m›zdan çald›¤›n› düflünüyoruz. Özgürlükçü bir düflünce gelifltirmek yerine, kariyer gibi fleylere ba¤›ml› üniversiteler. ‘Schools are Prisons’ fleklinde bir stensil yap›p okul mu bombalasak diye düflünüyoruz Piraye’yle (Ümit’in fikir arkadafl›). 28 Time Out ‹stanbul Eylül 2006 Baflka ne gibi temalar kullan›yorsunuz flablonlarda? Piraye: Genelde -politik ya da de¤il- bir mesaj içeriyor. Örne¤in, Expose adl› flablonumuzda nükleer at›klar, küresel ›s›nma gibi insanl›¤›n flu anda maruz kald›¤› fleyler var. Fakat temalar de¤iflebiliyor, bir gün nükleer at›klarla ilgiliyse ertesi gün difl f›rças› ile ilgili olabiliyor. Bunu bir eylem biçimi olarak düflünebilir miyiz? Elbette politik bir derdin varsa, gizlili¤inin alt›na s›¤›n›p bir kerede kal›c› bir 盤l›k atabilirsin.Vur kaç politikas› ama zarars›z olan›ndan. Lübnan'a at›lan bombalardan daha zarars›z oldu¤u kesin. Ama bu flekilde de derin ve kal›c› bir iz b›rakabiliyorsun. Niye tuvale, deftere, ka¤›da de¤il de duvara? Sokak her insana aç›k. Mesaj›n› do¤rudan ve kal›c› yolla ulaflt›rabiliyorsun; en s›radan insan da geçiyor, eskortlar›yla politikac›lar da. Stensilin Türkiye’deki durumunu nas›l görüyorsunuz? Ne yaz›k ki reklamc›lar gençlerin sokakta üretti¤i fleyleri pazarlama biçimi olarak kullan›yorlar. Stensil konusunda da uyand›lar. Belirli bir süre sonra kapitalizmin arac› haline geliyor. Karfl› kültürü tüketim kültürüne çekip eritmeye çal›fl›yorlar. Stensil ütopyan var m›? Tüm sokaklar›n renklenmesini, güzelleflmesini isterdim bir gecede. Sonuçta sanat uzun, hayat k›sa... Eylül 2006 Time Out ‹stanbul 29 Alternatif Alternatif Atefl h›rs›z› Onu, Beyo¤lu’nda günefl batt›ktan sonra elinde ateflten toplar›yla dans ederken görenler, güne kald›¤› yerden devam edemiyor. Yöntem, ayn› zamanda bir “Vicdani Retçi”. Yöntem Yurtsever (30) Poi ile dans etmek nas›l bir fley? Sustu¤un, sadece vücudunu kullanarak yapt›¤›n bir fley bu. Kendini ifade etmek için konuflman ya da yazman gerekmiyor. ‹ki buçuk senedir poi çal›fl›yorum. Poi yaparken hiçbir fleyin s›n›r› olmad›¤›n› ö¤rendim. Hareketlerin, bedenin, dengenin, koordinasyonun bir s›n›r› yok Soka¤›n kendi dans›, dayan›flmas›, felsefesi var m›? Sokakta olmak Brecht tiyatrolar›n› and›r›yor. Bir yerde birdenbire bir fley bafll›yor ve bu senin hayat›n›n d›fl›nda bir fley ama bir anda hayat›n›n içine giriyor. Sokak zaten kendi bafl›na bir hikaye getiriyor. Çünkü sokakta var olan bir sistem var. O sistemin önyarg›lar›, toplumun getirdi¤i tabular var. Kapitalist bir sistemin içine girmeden farkl› bir fley yapmak istiyorum. Nas›l geçiniyorsun? Günümün ço¤unlu¤unu düzenli bir ifle gidip gelerek geçiriyorum. Mesle¤im diyebilece¤im fley aflç›l›k. Hayat›m› devam ettirebilmek, sokakta yaflayabilmek için iflimin olmas› gerekiyor. Bunlar bize dayat›l›yor mu yoksa biz mi tercih ediyoruz, henüz buna bir cevap verebilmifl de¤ilim. Dans ederken nas›l hissediyorsun, nas›l bak›yorlar sana? Sokakta görmek de güzel, görülmek de. Kimi zaman yorucu fleyler de yafl›yorum. Herkesin alg› düzeyi farkl› ve bazen olmak istedi¤im yerden kaçmay› düflünebiliyorum. Kimi zaman polisler oluyor, buradan git diyorlar ve gitmek zorunda kalabiliyorsun. Baflka aç›dan bakarsan, kad›n olman ve bedeninin ön planda olmas›ndan dolay› arzu nesnesi haline gelebiliyorsun. Bundan hofllanm›yorum tabii ama bunun önüne kendimi do¤ru ifade edebildi¤im zaman geçebiliyorum sanki. Ateflli poi dans›, kostüm ve müzikle bütünlük oluflturuyor. Ne yap›yorsun bu kostüm ifllerini? Özel k›yafetlerim var ama sokakta yaparken belirgin bir k›yafet kullanm›yorum. Bir pantolon ve tiflört yeterli benim için. Müzik dersen, perküsyoncu ve rock grubundan arkadafllar›m var. Benim için birlikte oldu¤um insanlarla bir bütünlük yakalayabilmek önemli. O zaman müzi¤i ve dans› afl›yorsun, bir yükselme yafl›yorsun, kafan güzellefliyor. Atefl ne tür duygular› yükseltiyor? Atefl çok büyüleyici bir fley, insanlar› hipnotize edebilme gücü de var. Ça¤›ran, s›cak, harekete geçiren bir fley. ‹nsanlarda bir fark›ndal›k yolu aç›yor. Ben en çok ateflin sesine hayran›m. Kendine has bir ritmi ve müzi¤i var. Sokakta müzik, resim yapan bir sürü kimse var; onlarla birlikte ne yapmak isterdin? Keflke bir sirk kursak birlikte, eylem yapar gibi toplansak; müzi¤imiz, görselimiz, dans›m›z olsa, bir arada olsak ve yol alsak. Türkiye’nin en ücra yerine Kars’a, Mardin’e gitsek, bunlar› hiç görmemifl insanlar›n hayat›nda olsak... 30 Time Out ‹stanbul Eylül 2006 Yeralt›ndan hikayeler Arif Kaptan, yersiz yurtsuzlu¤u hayat› biliyor, ev yerine Beyo¤lu’nun tavan› akan otellerinde kal›yor; retleri ve kopufllar›yla var olmufl insanlar›n yaflam›n› yaz›yor. Hikayeleri ve denemelerinin yer ald›¤› son kitab› ‘Giyotinli Labirent’i kitapç›lardan de¤il, Arif’in çantas›ndan temin edebilirsiniz, fanzin gibi ço¤alt›yor... Arif Kaptan (49) Senin de ad›n›n geçti¤i, Türkiye’deki altkültür edebiyat hakk›nda ne düflünüyorsun? Alt-kültür edebiyat›n›n var oldu¤una inanm›yorum. Çünkü burada bir birliktelik yok. Ayr›ca belirli formlar›n içinde yazmaktan ya da an›lmaktan da hofllanm›yorum. Derdim birilerine bir fleyler ö¤retmek de¤il. Öncelikle fliirsellik ve ak›c›l›k önemli. Cümlelerin ve gidiflat›n belirli konuflma baz›nda ya da argo baz›nda ak›c› olmas›n› sa¤lamak. Sanatsal ve edebi anlamda hiçbir kayg›m da yok. Gayet s›radan konuflmalar fleklinde de yazabiliyorum. Bir gezgin gibi yaflamay› ve yazmay› tercih ediyorum. Fikir birli¤i içinde oldu¤un bir grubun var m›? Fikir, müzik, yaflam tarz› anlam›nda bir grubum yok. ‘Kabul edilemez’, bir kabul edifl benim için. Büyük bir yabanc›laflma yaflad›m; hiçbir fleye yak›n olmayay›m ki kendimi anlayay›m istedim. Yaz›lar›nda alkolizm ve argo merkez... Argo sokakta çok yaflamsal. Buradaki insanlar›n dili argo. Alkolikli¤i tabanda yaflayan, o anlamda sosyal hayat›n› farkl› biçimde yeniden kuran insanlar var. Bal盤a batm›fl bir yaflam; kördü¤üm olmufl, paslanm›fl yaz›lar›mda bunu sürekli kullan›yorum. Hikayelerinde en çok öne ç›kan mekans›zl›k hali... O benim ruhsal durumum. Mekans›zl›k, melankoli, o duyguya mahkum olmak gibi bir duygusal pozisyondan yaz›yorum. Beyo¤lu nas›l bir mekan? Hayat›m›n ve yaz›lar›m›n mekan›. Ne kadar mekans›z olsam da o mekans›zl›¤›n bir ad› var. Burada bir kalabal›k var. Her fleye ra¤men bir insan pazar› var. Ben de onun içinde yaflayarak, o mekan› alg›layarak yaflamaya çal›fl›yorum. Y›llard›r hikayem Beyo¤lu içinde geçiyor. Beyo¤lu’nun farkl› bir kültürü var m›? Genel kültür olarak egemen kültürü yans›t›yor; onu de¤ifltirmifl falan de¤il. Gençlerin, ö¤renci kesimlerinin bir tak›m hareketleri oluyor. Onlar› hazmedemeyecek kadar da ba¤naz bir kültürü var. Burada bir fley yapmak isteyenler belli kaybedifller yaflam›fllar, kaybolmufllar, yok olmufllar. Beyo¤lu’nun belli kültürleri var eden de¤il de onlar› tüketen, yiyen bir kültürü var. ‹nsan kalabal›¤›nda yaln›zl›k da var tabii... Bu kaç›n›lmaz bir fley. Teoriyle de ilgili. Hem varoluflsal hem de yeniden varolma çabas› içinde yaln›zl›k kaç›n›lmaz. Kendinden bile ç›km›fl olmak anlam›nda yaln›zl›k. Varoluflunda, duygusal olarak retçi bir karakter kazan›yor. Neleri reddediyor? Bütün yaflad›klar›n›. Kendi gerçekli¤ini reddetmeden onu var edemiyor. Ama bir anti olma durumu de¤il. Çünkü anti olmak yaflad›¤›n fleyin içinde olmak anlam›nda. Ondan da ç›kmak istiyor. Yaz›lar›ndaki karakterler nas›l? Öncelikle, roman formu anlam›nda karakterlerim yok. Sarman, Kaptan, Korsan gibi karakterler kiflinin kendi dünyas›ndaki parçalanm›fll›¤›n karakterleri. Yaz›lar›mda esas olarak karaktersizlik hakim. Yaflamsal olarak bütün davran›fllar, düflünceler marjinallefltiriliyor. Fantastik olmak zorunda kal›yor. Zaten günlük yaflant›m›z hemen hemen fantastik gibi geliyor bana. Özellikle fantastik olmak için bir çaba sarf etmeme gerek yok, yeterince gerçekli¤imizi kaybetmifliz. Eylül 2006 Time Out ‹stanbul 31 Alternatif Müzikli itaatsizlik Siya Siyabend, Gandhi’nin Satyagraha felsefesini ruhla, müzikle ve direniflle mayal›yor.Ellerindeki demo kay›tlar›ndan, yükselen santur sesinden, halk ozanlar›n› and›ran güçlü bir vokalden,bir de etraflar›ndaki kalabal›ktan onlar› bulabilirsiniz. fiimdi Siya Siyabend’den B10’un vokalini dinleyin... B10(34) Siya Siyabend ad›n› nereden ald›? Siya Siyabend ad›n› Kürt kökenli olmayan biri koydu. SSB, Mezopotamya efsanesindeki erkek karakter. Dürüst ve savaflç›. Haks›zl›klara boyun e¤mez. Bu isim de Anadolu’ya bar›fl›n Mezopotamya’dan geçti¤ini, etin t›rnaktan ayr›lamayaca¤›n› dile getiriyordu. Bugün Kürt Türk ayr›m› yapanlara tokatt›. Siya Siyabend nas›l olufltu? Neler yapt›n›z? SSB, 1996 y›l›nda ‘‹mdat Freni’ grubundan kuruldu. Bugüne kadar SSB’de çalm›fl insanlar; Okan Ö., Memduh Ö., Ahmet Ö., Hakan Ö., Devrim Ç. Kayal›, Murat Tafl. Ticari kayg› gütmeden, dillerin kemi¤ini k›ra k›ra her an ve her yerde müzik yapmak istiyor ve yap›yoruz. Soka¤›n hemzeminli¤inde, üniversite kampüslerinde, stüdyolarda 32 Time Out ‹stanbul Eylül 2006 yahut uzak bir ilin da¤›nda, her an her yerde. Yirminin üzerinde demo kayd› ile Hakkari’den New York’a kadar piyasalaflmadan ulaflabildik. Bu y›l Bar›flaRock’ta çal›yor musunuz? Bar›flaRock’a ‘alternatifin alternatifi’ bir sahne kurma önerisiyle gidece¤iz. Bu sahneye, kendine güvenen, sözü olan herkes ç›kabilecek. Bir de halden kasa kasa domates getirmeyi düflünüyoruz. ‹nsanlar, be¤enmedikleri müzisyenlere domates ats›n diye. K›smetse bu sahneyi kurup çat›r çat›r çalaca¤›z. Müzi¤e nas›l bak›l›yor sence? Niye müzisyenlere bu gereksiz sayg› ve sevgi biliyor musun? Tek kelimeyle afla¤›l›k kompleksi. Bir insana insan oldu¤u için sayg› gösterebilirsin, hatta bir sürü marazlar›n› bile kabul edebilirsin. Ama bir insana sadece çal›flm›fl oldu¤u için sayg› göstermekten emin de¤ilim. Çok iyi virtüözlerin saçma sapan ifller yapt›klar›n› gördükten sonra art›k bu iflin müzisyenlik olmad›¤›na karar verdim. Müzik, elimizdeki misketlerden biri sadece. Art›k kay›tlar var diye bu kadar abart›l›yor her fley. Ritüel taraf›ndan bak›nca, müzi¤in kendisi üretmek, yapmak an›d›r. Müzisyen müzi¤i üreten kifli de¤il mi? Ama flimdi kayd› yapan kifli. Radyasyonlu bir fley yani! Siya Siyabend’i bilen ciddi sa¤lam bir kitle var. Bir de kim oldu¤unuzu bilmeden bakanlar; onlar nas›l görüyor sizi? “Hiçbir sürüye katamad›m ben beni / bal›¤›n karn›nda bulurlar beni” diyor Mahsuni fierif. ‘‹stanbul Hat›ras›’ filminin bize para kazand›rd›¤›n› san›yor insanlar. Biz bundan para falan kazanmad›k. Gönül ifliydi o. Hiçbir kayd›m›z bas›lm›yor. Daha fazla popülerleflmenin mant›¤› ya da hissiyat› ego tatmininden baflka bir fley de¤il. Popülerleflmek, popüler kültürü savunmak çi¤liktir. Sinan Çetin’ler falan film senaryosu yaz›p, bizi de filmlerine meze yapmay› düflünüyorlarsa durum gerçekten çok kötü. ‹nsan kendini de¤ifltirebilir sadece, hiçbir fleyi de¤ifltiremez. Kendini de¤ifltirince de çok fley de¤ifltirebilir. Müzi¤inizin bir isyan› var... “Melekleri neden kanatl› istiyorsunuz, her bir ya¤mur damlas› melaike de¤il midir?” diyor fieyh Bedrettin. Öyle bir ülkede, dünyada yafl›yoruz ki her fley boka batm›fl durumda. Bizim davulcu Okan’›n söyledi¤i gibi buras› Türkiye mi Türkü ye mi? Lübnan’la ilgili bu adamlar savafl› Türkiye’ye getirmek istiyorlar ,bunu hissediyorum. Hem de öyle bir yerden getirmek istiyorlar ki. Mesela flu anda Amerika, Irak’tan çekilmek üzere; oraya Türklerin de oldu¤u bar›fl gücü yerlefltirerek idare etmek istiyor. Dolayl› da olsa Türkiye’yi eninde sonunda bu savafla sokacaklar, bunun için çaba sarf ediyorlar. Ya¤malanan insan hayat›na neden kimse g›k ç›karm›yor? G›k yok. Ama g›k yok. Ülkemizdeki insanlar›n ço¤u ‘Müslüman’›m’ diyor. Yüzde yüz eminim ki ‹srail ordusundan baflka bir Allah’a inan›yorum. Hayat nas›l? Wilhelm Reich, ‘Dinle Küçük Adam’ kitab›nda der ki “Kartal yumurtalar›n›n üstünde oturur tavuklar ve bu hayat›n ac›mas›z taraf›d›r. Çünkü kartallar ç›kt›klar›nda analar›n› yiyecektir.” Tafla kafan› koymad›¤›n sürece tafl›n tafl oldu¤unu, aç kalmad›¤›n sürece açlar›n halini hissedebilirsin ama bilemezsin. fiüpheyi hayat›n›n amaçlar›n› saracak flekilde kalbine al›rsan, korkuyu dümenin haline getirirsen, ac›ya kafa tutarsan çürürsün. Bunun sonunda yaflayan ölü oluruz. Ölü sular içersek, ekfliriz. Su petrolden, oksijen sudan de¤erli olmadan uyan ademo¤lu! Ve bir sokak çalg›c›s›n›n bütün bu paranoyalar› gerçekleflmeye bafllad›¤›nda seni hangi teknoloji kurtar›r? ‹flin ac› taraf›, olan yine gettolarda, fakirhanelerde, köylerde belki de tüm bunlardan haberi, oluflumunda eme¤i olmayan masum insanlara olacak. Bunu mu istiyorsunuz? Müzikleriniz söyledi bunlar› bize. Duydu¤unuzu, dinledi¤inizi sand›¤›n›z, sat›n alabilirli¤inizle ödüllendirdi¤iniz müziklerinizin söyledi¤i flark›lar bunlar. Siz kimlerden ilham ald›n›z? Frank Zappa’n›n müzi¤i, Mahatma Gandhi’nin Satyagraha hakk›ndaki düflünceleri, Egon Schiele’nin resimleri, Rilke’nin fliirleri, fieyh Bedrettin’in ‘Varidat’›, Simurg hikayesi olan Feriduddin Attar’›n ‘Mant›k u’t-Tayr’›, Mevlana’n›n ‘Divan-› Kebir’i, özellikle 2. cilt, A. Gölp›narl› çevirisi. Alternatif Kamera provokatörleri ‹stanbul’da say›lar› gün be gün ço¤alan gözetleme kameralar› var. Buna karfl› ‘nerede kamera orada oyun’ diyen ve kameralar›n oyununu bozmak isteyen bir de tiyatro grubu var. Gözetleme Kameras› Oyuncular› kameralara kafa tutuyorlar. Gürflat Özdamar bu kamera tak›kl›¤›n› anlatt›. 34 Time Out ‹stanbul Eylül 2006 Gürflat Özdamar (40) Geleneksel Nobese Festivali fikri ilk olarak nas›l olufltu? ‹stanbul’un hemen her yerine yerlefltirilen Mobese (Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu) sistemine ba¤l› gözetleme kameralar›yla birlikte art›k hepimiz 7 gün 24 saat resmen izleniyoruz. Üstelik iznimiz ve haberimiz olmadan. Bu duruma karfl› ç›kan birkaç kifli, Gözetleme Kameras› Oyuncular› ad›yla www.izleniyoruz.net sitesi üzerinden bu oluflumu bafllatt›k. Neden takt›n›z bu gözetlenme ifline? Nobese festivali bir röntgencinin kendisinin de izlendi¤ini bildi¤inde elindeki ayr›cal›¤›n› kaybedece¤i önermesinden yola ç›k›yor. Gözetlenmenin olmad›¤› bir yaflam mümkün mü diye soruyoruz. Bizim derdimiz böyle bir sistemin olmad›¤› bir dünya hayal etmek ve onun içinde yaflamak. Farkl› davran›fllar›m›zdan, düflüncelerimizden, kimliklerimizden ve kültürümüzden dolay› bizi suçlu olarak görüp davran›fllar›m›z› engellemeye çal›flan bir yap›yla karfl› karfl›yay›z. Amac›m›z bütün bu gözetim, denetim, iktidar iliflkilerini ortaya döküp buradan baflka bir yere var›lmas›na iflaret etmek. Gözetlenmenin olmad›¤› bir hayat mümkün mü? Bir çiçekle bahar›n gelmedi¤i gibi tek bir fleye karfl› ç›karak bunu durdurmak da hiç mümkün de¤il. Ama en az›ndan gözetleme kameralar›n›n oldu¤u her noktada ‘oynayarak’ sisteme karfl› koyuyoruz. Nerelerde gösteri yapt›n›z? Sadece belli bir merkezde de¤il de gözetleme kameras›n›n oldu¤u her yerde oynamay› tercih ediyoruz. Bugüne kadar Taksim, Üsküdar, Tünel, Bak›rköy, Avc›lar, Eminönü, Harbiye, Beyaz›t, Galatasaray, Sultanahmet, Kad›köy ve Befliktafl’taki kameralar alt›nda bizleri gözetleyenlere maharetlerimizi sergiledik. Ayr›ca tüm dünyadaki gözetleme karfl›t› topluluklarla birlikte 19 Mart 2006 saat 14.02’de ortak bir eylem de yürüttük. Oyunlar nas›l olufluyor, belirli bir mizanseni var m›? Tamamen oyunculu¤a ya da belli bir koreografiye dayanan bir topluluk de¤iliz. Oyunu bir eylem tarz› olarak kuruyoruz. De¤iflik flekillerde kameran›n alt›nda toplan›p dikkati kameralar›n varl›¤›na ve dolay›s›yla gözetlenme olgusuna çekmeye çal›fl›yoruz. Müzik aletlerimizle, kostümlerimizle, maskelerimizle bunu yap›yoruz. Örne¤in gündemdeki savafllara bir tepki olarak ‘Bomba de¤il yiyecek, kamera de¤il ekmek’ etkinli¤imizi yapt›k. Buradaki amac›m›z devletlerin savunmaya harcad›klar› paran›n üçte biriyle bile açl›k çeken insanlar›n doyabilece¤ine, kimsenin evsizlik yüzünden sokaklarda yaflamak zorunda kalmayaca¤›na dikkat çekmekti. ‘Güvenlik’ deniyor; her gün 24 bin insan›n açl›ktan öldü¤ü bir dünyada kimse güvende olamaz, olmamal›. Kat›l›m nas›l oluyor? D›flar›dan gelenleri de içine alan bir oyun oynuyoruz. Mesela dürbünlerimiz oluyor, yoldan geçenler de dürbünlerle kameralar› izleyerek oradaki oyunun, ak›fl›n içine kat›labiliyor. Yak›nlarda yeni bir oyun var m›? Bir gün boyunca kameran›n alt›nda yaflama projemiz var. Onun alt›nda yat›p, yemek piflirmeyi düflünüyoruz. Böylelikle kameralar›n gündelik hayat›m›za ne derece girdi¤ini anlatan bir mizansen yarataca¤›z. Alternatif Geppetto Tünel’de! Günlük hayat›n masallar› unutturan ak›fl›na karfl›n her akflam Odakule - Tünel aras›nda bir kukla geleni geçeni gerçeklerden soyutluyor. Kukla Vehbi’nin mahzun ve görkemli yüzünün yarat›c›s› ve oynat›c›s› Fatih Kolçak. Kuklac›l›¤a, kuklaya benzeyen kuklac›bir kad›na afl›k olunca bafllam›fl. Fatih Kolçak (32) Masallar Diyar› ‹mparatorlu¤u adl› oyunun hikayesini anlat›r m›s›n? Vehbi masallar diyar›nda mavi perinin kanad›n› kopard›¤› için Türkiye’ye sürgüne gönderiliyor. Masal diyar› gerçekli¤ine göre Vehbi 402 y›ld›r yaflayan bir karakter. 150 y›ld›r da kitap okumuyor. Kitap okumad›¤› için de modernizmi bilmiyor. Mesela insanlar›n ellerindeki cep telefonlar›n›, Küçük Prens’in gülü gibi fleyler zannediyor. Arabalara bak›yor, bu arabalar›n atlar› nerede diye düflünüyor. Hatta atlar›n küsüp kaçt›¤›na inan›yor, onlar› bulmay› misyon ediniyor kendine. Gökdelenlere bak›yor, kanatlar› olmad›¤› için gö¤ü delemediklerini düflünüyor. Gökdelenlere de kanat yapt›raca¤›m diyor. Neden sahnede de¤il de sokakta? Salondan ziyade kuklan›n mayas› sokak. Bir kere sokakta performans yapt›¤›nda ‹stanbul’un kuklac›s›s›n, bu kente aitsin. En onur duydu¤um noktalardan birisi de hiç tan›mad›¤›n insanlarla karfl›lafl›yorsun ve takdir topluyorsun. Ben soka¤› dalga geçenlere ra¤men çok seviyorum. Sahnede oyun sergiledi¤inde profesyonel kuklac› oluyorsun. Aslen tiyatro kökenli olmama ra¤men 10 y›l daha sokaktan ayr›lmay› düflünmüyorum. Yazlar› hayat›m› sokaktan kazan›yorum. K›fl›n ise sahneye ç›kmak zorunda kal›yorum. Fakat bu k›fl haftada 2 gün Vehbi’yi metroya ç›karaca¤›m. Ne tür tepkiler al›yorsun? Genelde çok olumlu oluyor. Mesela seyircisiz kalma s›k›nt›s› hiç çekmiyorum. Günlük dört performans›mda toplam 200 kifliye yak›n izleyicim oluyor. Bazen kendilerini göstermeye çal›flan gençlerle ya da polislerle sorun yafl›yoruz. Bir kere kuklam›n kolunu k›rd›lar. ‹flin güzel taraf› da polis ya da zab›ta benim oyun alan›ma girip, oyuna müdahale etmeye bafllad›¤› anda izleyicinin onlar› protesto etmesi. O an olanlara oyunla karfl›l›k verdi¤in oluyor mu? Rutin performanslar›mda do¤açlama yapm›yorum. Genelde bu tür ifller do¤açlama yap›l›r.Avrupa’da da böyledir. Benim en büyük fark›m, sokakta drama yap›yor olmam. Önceden kostümüyle, mizanseniyle tasarlanm›fl yaz›l› metni oynuyor olmam. Türkiye’de ipli drama yapan kuklac› anlam›nda ilkim. Vehbi bu dünyadaki insanlar› nas›l buluyor, seviyor mu? Vehbi dünyadaki insanlar› kahraman zannediyor. ‹nsanlar›n dengesiz hareketlerine, flehrin gürültüsüne, olanlara bir anlam veremese de bu dünyadan uzun süre uzak kald›¤› için onlara imreniyor. ‹nsanlar›n masal diyar› kahramanlar›ndan fark›, insanlarda ‘varoluflsal nitelik’ olmay›fl›. ‹nanm›yorlar, denemiyorlar ve vazgeçiyorlar. 36 Time Out ‹stanbul Eylül 2006 Alternatif S›k›yorsa tüket! ‹laçl› ve hormonlu tar›ma karfl› organik tar›m›, benzin ve otomobile karfl› bisiklet kullan›m›n›, paraya karfl› mülkiyetsizli¤i savunan ve bu konuda çal›flmalar yapan bir dernek SED. Sosyal ekoloji mücadelesi verenlerden Cemil anlatt›. Sosyal Ekolojist Dönüflüm Derne¤i (6 kifli) (SED) Nas›l bir araya geldiniz? 1999-2000 döneminde nükleer santral yap›m› tart›flmalar› yine alevlenmiflti. O dönemde nükleere karfl› sesler yükseliyordu fakat ço¤u sistem içi bir tav›r sergiliyordu. Sistemi benimseyip, onun içinde bir pozisyon bulup, muhalif (yani iktidara talip) bir tav›rla ‘hay›r’ demenin nükleer santral karfl›tl›¤›yla ba¤daflt›¤›n› düflünmüyorduk. Biz de arkadafllar›m›zla bu topraklarda nükleer santral yap›m›n›n ne demek oldu¤unu düflünüp, sesimizi yükseltmek istedik. Bu çerçevede eylemler oluflturmaya bafllad›k. O zamanki hareket, derne¤in oluflmas›n› sa¤lad›. Çünkü gerçekten nükleer karfl›tl›¤› da sosyal ekolojist bir perspektif. O ne demek? Sosyal ekolojist perspektifte tüm bir hayat›n özgürlükçü dönüflümü yer al›r. Do¤an›n y›k›m›n› engelle- 38 Time Out ‹stanbul Eylül 2006 mek istiyorsak mevcut toplumsal adaletsizli¤e karfl› mücadele etmeliyiz. Hiyerarflinin olmad›¤›, yaflam organizasyonunda merkeziyetçi tutumlar›n olmad›¤›, herkesin kendi var oluflunu baflkalar›yla dayan›flma içerisinde ortaya koydu¤u bir özgürlük oluflturma çabas›. Do¤aya nas›l bak›yorsunuz? Do¤ayla ilgili her mesele asl›nda toplumsal organizasyonlarla alakal›. Do¤aya kendi kendine bir fley olmuyor. ‹nsana ‘insan kaynaklar›’ diyen, do¤aya ‘do¤al kaynaklar’ diyen zihniyetin kurdu¤u bir cendere var ortada. ‹ktidarlar›n oluflturdu¤u bir dünya. Bugün bir sürü fley gözümüzün önünde yap›l›yor. Lübnan’daki savafl› örnek olarak verebiliriz. O katliam› sa¤layanlar›n nükleer santralleri var. Nükleer santraller arac›l›¤›yla bu topraklarda bir enerji üssü oluflturmaya çal›fl›yorlar. Bu enerji küresel gaspç›lara gidecek ve bu topraklardaki ve yak›n co¤rafyam›zdaki bütün kardefllerimize sefalet, silah ve savafl olarak geri gelecek. Ne tür çal›flmalar yap›yorsunuz? Takas pazar›, küresel ›s›nma, genetik meseleler, organik tar›m, savafl karfl›tl›¤›, nükleer santral, tüketim üzerine çal›flmalar, yürüyüfller, toplant›lar var. Bizim yapmaya çal›flt›¤›m›z sistemin zorunluluk alanlar›n›n karfl›s›nda özgürlük alanlar› yaratmak. Çevreci misiniz? Hay›r, de¤iliz. Çünkü çevrecilik insan merkezcidir, kapitalizmin do¤ay› daha iyi ve verimli sömürmesi için ona hizmet eden bir anlay›flt›r. Burada da “Yerlere çöp atmay›n, çimenleri ezmeyin” gibi söylemlerle do¤ayla iliflkimizi zay›flat›yorlar. Bu söylemler tekil anlamda do¤ru olsa bile, do¤an›n y›k›m› ve canl›lar›n yok edilmesinin bir nedeni var. Biz, bu nedenleri düflünüp onlarla mücadele etmeliyiz. Bu topraklarda da çevrecilik 12 Eylül darbesinin ürünüdür. fiehirlilerin hobi faaliyetidir. Tüm çevreci flirketlerin, -evet, onlar örgüt de¤il, tam anlam›yla flirket- içinde büyük flirketler var. Bu flirketler fabrikalarla do¤ay› yok ederken, a¤açlar dikip makyaj yap›yor. Erke¤in kad›n›, yafll›n›n genci, insan›n insan› ezdi¤i bir dünyada insan do¤ay› da ezer. Biz, bunlara karfl› da mücadele etti¤imiz için çevreci de¤iliz. Otomobile alternatif olarak ne öneriyorsunuz? Burada mesele bizim ne önerdi¤imiz de¤il, ulafl›m›n neden yap›ld›¤›. Bu kadar fazla insan›n bu kadar uzak mesafelere, bu kadar yo¤un olarak gitmesinin nedeni nedir? ‘Ulafl›m’ kapitalizmin ihtiyaç duydu¤u bir fley. Asl›nda ulafl›m de¤il de ‘sürü nakliyat›’ diyebiliriz. Bu sürü nakliyat›ndan bir de otomotivciler ve petrol için savaflanlar kazan›yor. Böyle bir do¤a ve insan katliam›na neden bir alternatif önerelim ki? ‹ktidar›n “Peki sizi öyle öldürmeyeyim, ama nas›l öldüreyim?” sorusuna siz ne yan›t verirsiniz? Paras›z bir yaflam mümkün mü? Paral› yaflam›n mümkün olmad›¤› kesin! Para ve ç›kar için cinayetlere, katliamlara, savafllara bakarsan›z, parayla mümkün olmad›¤› görülür. Ayr›ca, para kullan›m›, insanl›k tarihinde çok k›sa bir zamana denk geliyor. Daha yüz y›l önce bile para kullan›m› bu topraklardaki pek çok topluluk taraf›ndan bilinmiyordu. Ayr›ca, 2000 krizinden sonra Arjantin’de 5 milyon kiflinin takasla geçindi¤ini de gördük. Çok daha mütevaz› olsa da, biz de ‘takas pazar›’ çal›flmas› yapt›k. ‹lginç deneyimler edindik. fiimdiki gündeminiz ne? ‘Anti-Nükleer Cephe’ içerisinde SED’in etkinli¤i sürüyor. ‘Nükleer ‹nat Yaflas›n Hayat’ mücadelemiz devam ediyor. Sokaklarda bizi yine bol bol göreceksiniz.