Kötü Beslenme Hem Sağlığa Hem Ekonomiye Zarar!

Transkript

Kötü Beslenme Hem Sağlığa Hem Ekonomiye Zarar!
KLIMIG. Klimaschutz in unserer Hand
www.klimig.de
KLIMIG – c/o ZfTI – Altendorfer Str. 3, 45127 Essen
Essen, Oktober 2013
Basın Bilgi Notu:
Kötü Beslenme Hem
Hem Ekonomiye Zarar!
Sağlığa
„Ne yiyorsan osun“ artık hepimizin çok daha fazla işittiği bir
söz. Gıda da seçici olmak, hem sağlık açısından hem de çevre
ve iklimin korunması konusunda büyük önem taşıyor.
İstatistikler,
sadece
Almanya´da
kötü
beslenmeden
kaynaklanan hastalıkların tedavisi için harcanan paranın yılda
80 Milyar Avro seviyesine ulaştığını gösteriyor.
Basın İrtibat
Cem Şentürk
Tel: +49 (0) 201 – 3198-106
E-Mail: [email protected]
KLIMIG. İklimi Korumak
Bizim Elimizde
Caner Aver
Tel: +49 (0) 201 – 3198-112
E-Mail: [email protected]
c/o Stiftung Zentrum für
Türkeistudien und
Integrationsforschung
Altendorfer Str. 3
45127 Essen
İdeal beslenme nasıl olmalıdır? Bu konudaki bilgi enflasyonu içinden
işe yarar bilgileri ayıklayabilmek, beslenme uzmanı değilseniz hiç de
kolay değil. Bu konuda uzmanlığı su götürmeyecek bir otoriteye
kulak vermekte yarar var: Alman Gıda Topluluğu (DGE) bu
bakımdan güvenlir bir kaynak. DGE, günlük beslenmenin yüzde
75´inin bitkisel ürünlerle karşılanmasını öneriyor. DGE´nin bu yüzde
75´in içeriğinin nelerden oluşması gerektiğine dair de bir önerisi var:
yüzde 30 oranında tahıl ürünleri ve/veya patates, yüzde 26 sebze ve
salata, yüzde 17 oranında meyve ve % 2 oranında bitkisel yağ ideal
beslenme piramidini meydana getiriyor. Ancak araştırmalar, pek çok
insan için bu beslenme piramidinin baş aşağı durduğunu gösteriyor.
Şeker, et ve yağ tüketimi piramidin tabanına yerleşirken, sebze ve
meyve gibi besin maddeleri çok düşük oranda tüketiliyor. Elde net
veriler bulunmamasına karşın, et, yağ, şerbetli tatlılar ve hamurişi
mamülleri bol miktarda içeren Türk mutfağının, ideal beslenme
tablosuna uygun bir görüntüye sahip olduğunu söylemek oldukça
güç.
„Haftada 600 gramdan fazla et tüketmeyin“
Et, sosis ve peynir gibi hayvansal kaynaklı gıdaların aşırı tüketimi
artrit, osteoartrit, gut hastalığı, romatizma gibi hastalıkların ortaya
çıkışını kolaylaştırıyor. Bu gıdaların aşırı tüketimi kolestrol
seviyesinin yükseltirken, eklem yerlerinde kireçlenme ve kan
dolaşım sisteminde sorunları beraberinde getiriyor. Kalp krizi riski de
bu bağlamda artmaktadır. Bunun önüne geçmek için et, sosis, balık
KLIMIG. Klimaschutz in unserer Hand
ve yumurta tüketiminin belirli bir ölçüde tutulması gerekmektedir. DGE, bir hafta içerisinde 600
gramdan fazla et ve sosis tüketilmemesini öneriyor.
Tuz, tansiyonun en önemli nedeni!
Şeker tüketiminde de özellikle dikkatli olunmalı. Yüksek miktarda tüketim, şeker hastalığına
yakalanma riskini arttırıyor. Şerbetli tatlılar, cola gibi içecekler, reçel ve pastalarla dikkatli bir ilişki
sürdürmek gerekiyor. Yüksek kalori içeren şeker, kilo almaya yol açabilir. Aynı durum yağ için de
geçerlidir. Yiyecekleri hazırlarken, tuz konusunda mümkün olduğunca tutumlu olmak önemlidir,
zira yüksek miktarda tuz, en sık rastlanan yüksek tansiyon sebebidir.
Sağlık Harcamalarının Üçte Biri Beslenmeden Kaynaklanan Hastalıklara Gidiyor
„Az çoktur“ felsefesi, gıda tüketimi için de geçerlidir. Özellikle yanlış gıda tüketiminin sonradan
ortaya çıkan maliyeti göz önünde tutulduğunda, aşırıya kaçmayan dengeli gıda tüketiminin en çok
faydayı sağladığı söylenebilir. Almanya´da yanlış beslenme kaynaklı hastalıkların tedavisine
harcanan kaynak miktarının 80 Milyar Avro´ya ulaştığı ve bunun tüm sağlık sisteminin maliyetinin
yaklaşık üçte birine tekabül ettiğini belirtirsek, meselenin boyutu daha iyi anlaşılabilecektir.
Sağlıklı beslenmek istiyorsanız ve oranlarla kafa yormak istemiyorsanız en kolay uygulanabilir ve
en doğru formül şu olabilir: „Günde beş porsiyon sebze ve meyve“. Bu meyve ve sebzelern yakın
çevreden temin edilen mevsimlik ürünler olması sağlık için en yararlısıdır. Uzak mesafelerden
getirilen meyve-sebzeler nakliyat sürecinde besin değerlerini yitirirler. Bu bakımdan en iyisi
pazardan alışveriş yapmaktır.
„Uzun süre sıcak kalan yemekler besin değerini yitiriyor“
Genel olarak, olabildiğince çeşitli gıda maddeleri tüketmek tavsiye edilir. Bu gıda maddeleri iyi bir
şekilde hazırlanır ve uzun süre sıcak tutulmadan tüketilirlerse vitamin ve mineral içeriklerini
korurlar. Lokantalarda sürekli ısıtılarak servis edilen gıdalar, besin değerlerini önemli ölçüde
yitirirler. Yemeğin hazırlama süresi ve uğraşı miktarı ne kadar azsa o kadar iyidir. Bu sayede
sadece gıdaların besin değeri korunmakla kalmayıp, enerji ve para tasarrufu sağlanır.
Temel yaşam kaynağı olan su, sağlıklı yaşayabilmek için bol miktarda tüketilmelidir. Almanya´da
çeşme suyu sorunsuz bir şekilde musluktan içilebilmektedir. Musluk suyu düzenli olarak zararlı
maddelere karşı kontrol edilmektedir ve burada geçerli olan sınır değerler mineralli sular için
geçerli değerlere göre daha katıdır. Kendi bölgenizdeki su kalitesine ilişkin olarak yerel su
idaresinden bilgi alabilirsiniz.
Sağlıklı beslenen kişiler, aynı zamanda çevreye de yararlı bir iş yapmaktadırlar: Bu sayede gıda
maddelerinin üretimi ve nakliyatından kaynaklanan çevre kirlenmeleri minimalize edilir,
atıştırmalık ürünlerin üretimi içın enerji ve su maliyeti düşer ve doğaya zararlı gaz salınımı azalır.
Özellikle et, sosis, tereyağı ve peynir üretiminde özellikle yüksek miktarda zararlı gaz salınımı
gerçekleşir. Bunun dışında sığır, koyun ve keçi gibi geviş getiren hayvanlar, karbondioksitten
daha zararlı bir gaz olan metan salınımına yol açmaktadır. Hayvancılık, dünyadaki zararlı gaz
salınımının % 18´ine yol açmaktadır. Sebze üretiminde buna nazaran çok daha az zararlı gaz
ortaya çıkmaktadır. Yılın soğuk dönemlerinde ısıtılan bir ağılda, açık alana nazaran 60 kat fazla
enerji harcanır. Mevsimlik olmayan sebze ve meyveler ise sıklıkla uçaklarla nakledildikleri için
iklim açısından zararlıdırlar. Almanya´daki çilek mevsimini beklemeden, kışın çilek yemek
isteyenlerin iklime büyük zarar verdiklerini de hesaba katmaları gerekiyor.
www.klimig.de
KLIMIG. Klimaschutz in unserer Hand
Sağlıklı ve çevre dostu bir beslenme içın tavsiyeler:
-
Hayvansal gıdalar yerine, bitkisel gıdaları tüketmeye özen gösterin (Tavsiye: Et ve yumurta
tüketimini, haftada iki ya da üç kereye düşürün),
-
Yakın çevrenizden mevsimlik sebze ve meyveleri tüketin,
-
Kışın depolanmış sebzelere yönelik, mümkün olabildiğince uçakla transfer edilmiş ihraç
ürünlerden kaçının,
-
Taze ve az işlenmiş gıda maddelerini kullanın, bunlar derin dondurucu gıdalarından daha
sağlıklıdır,
-
Yeterince sıvı tüketmeye özen gösterin (Günde yaklaşık 1,5 litre, suyu tercih ediniz)
Alışverişe yürüyerek ya da bisikletle gidiniz.
www.klimig.de

Benzer belgeler

149. Ne, ne yapar, ne yapmaz?

149. Ne, ne yapar, ne yapmaz? : kuş, arı, sinek, kelebek, uçak, uçurtma…

Detaylı