MEDOR İNşAAT - Nesibe Aydın Eğitim Kurumları

Transkript

MEDOR İNşAAT - Nesibe Aydın Eğitim Kurumları
NESİBE AYDIN OKULLARI
Adına Sahibi: Hüsamettin AYDIN
Yayın Yönetmeni: Burcu AĞCA
Editör: Meliha PEHLİVAN
Yayın Kurulu
Bora SENGER, Sanem DAVRAN,
Hüseyin ASLANTÜRK, Sema
BAYDİLLİ, Nilay EVİRGEN,
Emel KABASAKAL, Ulaş ŞAHİN,
Hande AKMAN, Çiğdem KIZILTEPE,
Tuğçe MUTLU, Y. Sevengül ÇAPAR,
Seçil ÖZÜN
Grafik Tasarım ve Uygulama
Koray POLAT
Kapak Tasarım
Bora SENGER
Adres
Nesibe Aydın Okulları Yerleşkesi
Haymana Yolu 5. km.
Gölbaşı/ANKARA
Tel: 0 312 498 25 25
Belgegeçer: 0 312 498 24 46
www. nesibeaydin. com. tr
ISSN 1309 – 7180
Sevgili Öğrenciler;
Bu sayıda, size iki "dahi"den iki şiir alıntıladım. Sizden isteğim; lütfen, bu şiirleri okuyun ve yakınınızdaki herkese (anne, baba, öğretmen, arkadaş...larınıza) okutun. Sonra da, bu iki şiirin verdiği mesajlara dair düşüncelerinizi onlarla paylaşın, onların düşüncelerini öğrenmeye çalışın; gerekirse onlarla tartışın! Ve sonra... Geleceğe dair projelerinizi yeniden yeniden gözden geçirin.
ÇOCUKLAR
Sizin diye bildiğiniz evlatlar gerçekte sizin değildirler,
Onlar, kendilerini özleyen hayat 'ın oğulları ve kızlarıdırlar,
Sizler aracılığı ile dünyaya gelmişlerdir ama sizden değildirler,
Sizlerin yanındadırlar ama sizlerin malı değildirler,
Onlara sevginizi verebilirsiniz ama düşüncelerinizi asla,
Çünkü onların kendi düşünceleri vardır,
Önce Beni Okuyun
Ummamalıyız biçenler olmayı,
Ürünleri toplamayı,
Eğer tohumu ekenler biz değilsek.
Ve sabanın açtığı yarıkları,
Onların bedenlerini barındırabilirsiniz ama ruhlarını asla,
Göz yaşlarımızla sulamamışsak.
Çünkü onların ruhları geleceğin sarayında oturur,
Ve sizler düşlerinizde bile orayı ziyaret edemezsiniz,
Kendinizi onlara benzetmeye çalışabilirsiniz,
Herşey kabul ettiğimiz gib değildir
Bu gizemli dünyamızda,
Ama onları kendinize benzetmeye çalışmayın hiç,
Çünkü Hayat ne geriye gider, nede geçmişle ilgilenir,
Hayatın tarlası, biz yaptıkça verecektir
Dikenlerini ya da çiçeklerini
Sizler, evlatların birer canlı ok gibi fırlatıldıkları yaylarsınız,
Yayı gerenin elinde seve seve bükülün,
Johann Wolfgang von Goethe
Çünkü oku atan o güç, uzaklaşan okları sevdiği kadar,
Elindeki sağlam yayı da sever...
Halil Cibran
Hüsamettin AYDIN
Kurucu
3
Sevgili Öğrencilerim,
Yirmili yaşlarımın başında başladığım meslek hayatımın ilk 20 yılında öğretmenlik ve yazarlık,
devam eden 15 yılında ise yöneticilik yaptım ve yapmaya devam ediyorum. Elbette meslek hayatımın öncesinde öğrencilik hayatım yer aldı. Bu uzun yıllar boyunca edindiğim deneyimlerden
çıkardığım en önemli sonuç şuydu: “Hayat sizin karşınıza zorluklar ve fırsatlar çıkarıyor. Başarılı
olmak için zorluklarla mücadele etmelisiniz, fırsatları zamanında ve doğru değerlendirmelisiniz.”
Meslek ve öğrencilik hayatımda karşıma çıkan zorluklarla mücadele etme gücünü, kendi içimde bulmaya çalıştım. Zorluklar ne kadar büyük olursa olsun mücadeleden kaçmak yerine kendimle mücadele etmeyi seçtim, kendimi motive ederek o zorlukları yenmeye çalıştım. Kimi zaman başarısız olduğum durumlar oldu ancak olumsuzluğa takılıp kalmak yerine kendime yeni
bir mücadele alanı açtım ve o alanda başarılı olmaya çalıştım. Bu mücadelenin içerisinde hayatın karşıma çıkardığı çeşitli fırsatları değerlendirmeye çalıştım. Örneğin, üniversitede kazandığım
Matematik bölümü benim için bir fırsattı ve daha sonra başladığım öğretmenlik mesleği de benim
için avantaja dönüştü. O dönemde etrafımdaki bazı kişiler önümdeki bu fırsatları küçümsediler ve
daha yüksekten başlayacağım imkanlar beklememi önerdiler. Ben beklemek yerine elimde bulunan fırsatları değerlendirmeyi ve o alanlarda mücadele etmeyi seçtim.
Şimdi geçmişe dönüp bakıyorum; mücadele etmek, fırsatları doğru kullanmanın yanına ilave
ettiğim 10 prensibimi de sizlerle paylaşmayı gerekli buldum.
1. Hayata ve yaptığınız işe tutkuyla bağlanın.
2. Özgüveninizi asla yitirmeyin. Hiçbir işe korkuyla başlamayın.
3. İletişime açık olun, kendinizi iyi anlatın, dünyayı iyi anlayın.
4. Düşünmek, geçmişi değerlendirmek ve geleceği planlamak için kendinize zaman ayırın.
5. Çok çalışın, başarılı olmak için risk alın ve aldığınız riskler için mücadele edin.
6. Hata yapmak insan doğasının gereğidir. Yaptığınız hatalardan dolayı enerjinizi kaybetmeyin.
7. Başarısızlıkların geçici olduğunu, başarının ise bilgi ve deneyim gerektirdiğini asla unutmayın.
8. Dünyanın değişimine ayak uydurun, bilgi yoğun bireyler olarak siz de değişin, dönüşün.
9. Hayatınızda, size değer katan, teorik ve pratik bilgi alışverişinde bulunabileceğiniz insanların bulunmasını sağlayın.
10.Her tamamladığınız işten sonra şu sözü söyleyin: “Bu işi başardım. Onu kalıcılaştırmaya,
değişime açık duruma getirmeye çalışacağım. Sonra da yeni başlangıçlara açılacağım.”
Benim zorluklar içinde geçen hayatımda, prensiplerime bağlı kalmam, zorlukları aşmak için
en büyük yardımcım oldu. Zorlukların gelip geçici, hayatın anlamlı ve keyifli olduğunu, yaptığım
mücadelenin işe yaradığını sizlere baktıkça, başarılarınızı izledikçe daha net görüyorum. Hepinizi sevgiyle kucaklıyorum.
Nesibe AYDIN
Kurucu
4
Değerli Okuyucular,
Toplumların yaşamında önemli dönüm noktaları vardır. Öyle ki o toplumun kaderini değiştirir.
İşte Cumhuriyet, Türk toplumunun kaderini değiştiren en önemli dönüm noktasıdır. Çünkü Cumhuriyetle birlikte Türk Toplumu ulus olma bilincine kavuşmuş, Türk insanı ise kul olmaktan kurtulup birey konumuna yükselmiştir. Ulusumuz, Cumhuriyetle birlikte ulusal bir devletin, onurlu, özgürce düşünebilen ve eşit haklara sahip yurttaşları haline gelmiş, devletin tek ve gerçek sahibi olmuştur.
İşte bu yüzden, 29 Ekim bizim en büyük bayramımızdır. Her yıl büyük bir coşkuyla ve gururla
kutluyor, Cumhuriyetimizi kuranları, Mustafa Kemal’imizi, silah arkadaşlarını rahmetle, minnetle
anıyoruz ve aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz.
Ancak bu yıl içimiz buruk, yüreğimiz acılı. Bir yanda, toplumsal barışımıza, ülkemizin bütünlüğüne yönelik bölücü terör ve bu terörün aldığı canlarımız, şehitlerimiz var. Öte yanda Van’da yüzlerce yurttaşımızın canına mal olan deprem felaketi.
Bu Cumhuriyet bayramında, bölücü teröre kurban giden şehitlerimizi, depremde yitirdiğimiz
yüzlerce insanımızı- ki bunların arasında öğrencilerini Cumhuriyet Bayramı törenlerine hazırlayan
63 öğretmen de vardı- rahmetle anıyoruz.
Tüm olumsuzluklara ve engellere rağmen, Mustafa Kemal Atatürk’ ün gösterdiği çağdaş uygarlık ideali etrafında bütünleşerek Cumhuriyetimizi sonsuza kadar yaşatmak azmi ve kararlılığı içindeyiz.
Gelecek günlerin iyiden, doğrudan, barıştan, sevgiden yana olması dileğiyle Cumhuriyetimizin
88. yılı hepimize kutlu olsun.
Necati YANKIN
Lise Müdürü
5
29 E k im
ve
10 Kasım
Gününün Ön emi
Atamız 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyetimizi ilan etmiştir. Bu tarih, şu an ki maddi ve manevi durumumuzu bize kazandıran, Cumhuriyete olan tutkumuzu yansıtan bir milli bayramımızdır.
Atamızın bize Cumhuriyeti hediye etmesinin nedeni bizim bu devrime bağlı kalıp, onu koruyacağımıza inanıp, halkına güvenmesidir. Cumhuriyeti bize armağan etmeseydi şu an ki zenginliğimizi hayal bile edemezdik. Bizim için en değerli insanımız, Atamız; en önemli varlığımız da vatanımız olmalıdır. Bunun nedeni her sabah and içmemiz değil, içten ve yürekten gelen tutkumuzdur.
Atamız 10 Kasım günü saat dokuzu beş geçe hayata gözlerini yummuştu. Türkiye’yi yasa boğmuş, herkesin üzüntü nedeni olmuştur. Atatürk’ün yokluğu, onların birlik ve beraberlik gücünü
düşürmüştü. Ama Türk halkı pes etmedi ve hep savaştı. Türk milleti elinden geleni yapmıştı. Hep
dik durup çalışmalarını sürdürüp, ilke ve inkılaplara bağlı kalmıştır. Böylece Atatürk’e olan sevgilerini yansıtmış oldular.
Aydeniz Uzun-Ada Aray
5-B
6
AYIN TEMASI : “TIBBİ
BİLİMLER”
Anaokulu eğitim yolculuğunun ikinci ayına geldik. Okul kurallarını bildiğimize, arkadaşlarımızı tanıdığımıza ve temel becerileri kazandığımıza göre derslerimize geçebiliriz artık. Kasım ayının teması olan “Tıbbi Bilimler” dersimize hoş geldiniz. Bizler bir ay boyunca Tıp Bilimini ilgilendiren sizlerin aklına yaşamınızdan hangi kesitler geliyorsa, onları öğreneceğiz. Duyu organlarımızın neler
olduğunu, sağlıklı beslenmek, hasta olmamak için neler yememiz ve nelere dikkat etmemiz gerektiğini, dişlerimize nasıl bakmamız gerektiğini öğreneceğiz. Büyüyoruz ve okulumuzda çok şey
öğreniyoruz. Hey arkadaşlar, bu ay hasta olmayalım tamam mı? Çünkü bu ay, doktor, hemşire,
sağlıkçı ve bazen de mikrop oluyoruz.
Neler yapacağımızı öğrenebilmek için okula her gün gelelim!
Kanguru Sınıfı Öğretmenleri
Derya Kara & Zübeyde Doğan
DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN
Mehmet Emin OKMAN
KANGURU
17.10.2006
Selin YANKIN
KANGURU
24.10.2006
Arda AYDAÇ
KANGURU
10.10.2006
İpek SARI MARTI
24.10.2006
Hazar BÜYÜKERK
SİNCAP
18.10.2006
Iltuğ Duru ALTUĞ
SİNCAP
01.10.2006
Burcu Elif KIRAN
KELEBEK
22.10.2007
7
“Göbek deliği neden vardır?
Ne işe yarar?”
Ali ALPER:
Ata ÇAKIROĞULLARI:
Ayşe Duru GÜRKAN:
“Çünkü göbeğimizin olması için delik olması lazım”.
“Çünkü nefesin çıkması için vardır. Sadece nefes almaya yarar”.
“Çünkü nefes almamız için vardır. Burnumuzdaki nefesi almaya
yarar”.
Ayşe Naz TEMİZ:
“Karnımız olduğu için vardır. Pamuk girmesine yarıyor”.
Ayşenaz VARAN:
“Ayşenaz’a Geçmiş Olsun Diliyoruz.”
Burcu Elif KIRAN:
“Burcu’ya Geçmiş Olsun Diliyoruz.”
Deniz TÜZÜNER:
“Nefes almamız için vardır. Yemek yerken karnımızdan geçerken
oraya takılmasın diye vardır.
Derin DALGALI:
“Karnımız ağrıyınca ona dokunmamız için vardır. Karnımıza masaj yapmaya yarar”.
Efe Eymen ÖZER:
“Karnımızı iyi kullanmamız için, nefes almamız için vardır.
Elis KUDAK:
“Annem böyle bir şey sormadı bana, bilemiyorum.”
Gökalp ERTAŞ:
“Yemek yemek için vardır. Büyüyoruz oradan. ”
Mehmet Cenkay KARLIKLI: “Göbeğimi tutmak için vardır. ”
Mehmet Kağan BAYIR:
“Karnımızdan bebek çıkması için vardır. Bebekler oradan çıkar. ”
Merve YÜCEDAĞ:
“Limonatadan vardır. Sağlıklı olmamıza yarar.”
Nehir DİNÇER:
“Nehir’e Geçmiş Olsun Diliyoruz”
Pınar UZUN:
“Eee, çünkü yemeklerin sıkışmaması için vardır. Karnımızı hareket ettirmemizi sağlar.”
Sezen ECEVİT:
“Karnımızdan oluşur. Ne işe yaradığını bilemiyorum. ”
Tan MİCOZKADIOĞLU:
“Göbek deliğimiz olmazsa göbeğimiz de olmaz. Ne işe yaradığını
bilmiyorum.”
Yağmur AYHAN:
“Nefes almamız için vardır. Doktorlar biz bebekken göbek deliğimizi taktılar. ”
Ekim Ayında Neler Yaptık?
Büyüteçlerle tanıştık parmak izlerimizi
yaptık ve büyüteçlerle inceledik.
8
Sebzeleri tanıyarak,
turşumuzu hazırladık
Sayıları tanıdık ve yarışmalar yaptık.
“Neden kafamızda saç çıkar?”
Mehmet Mete KÖKSAL:
Zeynep AKKAYA:
Ömer COŞKUN:
“Başımızın güneşten korunması için”
“Banyo yaptığımız için çıkar.”
“Kutuya koyarsın. Büyüyünce çocuklarına gösterirsin. Annem
öyle yapıyor.”
Ece ÖZDEMİR:
Anıt ESAT:
Nehir AKPINAR:
Barış ÖZTAN:
Iltuğ Duru ALTUĞ:
Nisan ARSLAN:
Sueda Zeynep POLAT:
Ali ARICI:
“Sıcaktan korunmak için”
“Çok yemek yeriz o zaman saç çıkar.”
“Saç olmazsa çok üşürüz.”
“Saçımızın olması önemlidir. Bu yüzden çıkar.”
“Toka takabilmemiz için.”
“Kafamızın ortasında küçük küçük delikler vardır.”
“Saç çıkmazsa herkes birbirine benzer.”
“Başımdaki hücreler su aldığı içindir. Hücrede kafamızın içindeki
küçük nokta gibi şeylerdir.”
Mehmet GÖKBERK:
Hazar BÜYÜKERK:
Elif Nehir TAŞDELEN:
Lilya ALTUN:
Nazım Gökcan NAMAL:
Mustafa Bilge DİYADİN:
Selçukhan ASLAN:
“Mehmet’e Geçmiş Olsun Diliyoruz.”
“Kız gibi görünelim diye çıkar.”
“Saç olmadan güzel görünmüyor olabiliriz. Bu yüzden saç çıkar.”
“Saçımız yokken kafamız üşür.”
“Nazım’a Geçmiş Olsun Diliyoruz.”
“Çirkin olmayalım diye çıkar.”
“Selçukhan’a Geçmiş Olsun Diliyoruz.”
Ekim Ayında Neler Yaptık?
Sınıfımızda Picasso’yu tanıdık ve
Picasso olduk.
Mutfak etkinliğimizde turşu
yaptık ve çok eğlendik.
Okulumuzun koyunlarından birinin yeni
doğmuş kuzularını görmeye gittik.
9
“Ellerimiz vücudumuz kadar büyük
olsaydı ne olurdu?”
Bartu DOĞAN:
Emine Başak ESİN:
Can GÜNGÖR:
Ceylin ERDEMİR:
Çınar GÖKÇE:
Ege AYBAR:
Hüseyin Demir ÖZDEMİR:
Ilgar DOĞRAR:
İlteriş Kağan YILDIRIM:
Kaan YILMAZ:
Nehir AYER:
Nehir ÇELENK:
Nilsu GENÇ:
Öykü AYTEMİZ:
Sarp ÇAKMAK:
Yiğit Okan MAT:
Zeynep KAYA:
Zeynep Ülkü YILMAZ:
“Büyük ellerim olurdu ve ellerim patlardı.”
“O zaman hiçbir yerden geçemezdik.”
“Kendimize dokunduğumuz zaman zarar verebilirdik.”
“Kendimi güçlü hissederdim, bir de her şeyi çabuk yiyebilirdim.”
“Dev olurduk.”
“Arkadaşlarımla oynayamazdım.”
“Kocaman şeyleri mesela koca bir arabayı kaldırabilir, dev bir
kamyonun tepesine tırmanabilirdik.”
“Kapıya sığmazdık. Maymun gibi yürürdük.”
“Bir yere dokunduğumuzda yıkılabilir, eve tırmanırken taş çıkabilir. Çok güçlü olurduk.”
“Bir şeyi ellemek istersek her şeyi alabilirdik. Ama küçük şeyleri
alamazdık.”
“Yürüyemezdik.”
“Taşıyamazdık, o zaman belki de vücudumuz da çok büyük olurdu.”
“Nilsu’ya Geçmiş Olsun Diliyoruz”
“Öykü’ye Geçmiş Olsun Diliyoruz”
“Kolumuzu uzatıp her şeyi alabilirdik, evleri ve parkları alabilirdik.
Yemek yiyemezdik, kalem tutamazdık çünkü kalem kırılırdı.”
“Çok büyük şeyler taşırdık. Çok ağır arabaları bile taşırdık.”
“Ağır olurduk, çok büyük olduğumuz için herkes bizden korkardı.”
“Zeynep’e Geçmiş Olsun Diliyoruz”
Ekim Ayında Neler Yaptık?
umuzu
Turşu yapmayı öğrendik ve turş
ruz
yemeyi sabırsızla bekliyo .
10
Görsel sanatlar dersimizde
Atatürk’e hediye yaptık.
Puzzle yapmayı çok sevdik.
“Aklı bir karış havada olmak”
ne demektir ?
İmge GÖKMEN:
“Çalışıyorlar. Çünkü para kazanıyorlar.”
Kerem ÇATAK:
“Kerem’e Geçmiş Olsun Diliyoruz”
Bade YAZICIOĞLU:
“Onlar doktordur. Bizi iyileştirirler.”
Demir BEDİR:
“İnsan vücudunu kontrol ediyorlar.”
Ayşe Aslı YILMAZ:
“Bilgisayarla insan vücuduna bakarlar.”
Eray CİN:
“İçimizdekileri yanlış gidenleri kontrol ediyor ve onları
uyarıyor.”
Duru MİCOZKADIOĞLU:
“Doktorlara yardım ediyorlar. Bizleri muayene ediyorlar.”
Ahmet Kemal KARAOSMANOĞLU: “Elimdeki yaraları iyileştirir.”
İpek SARI:
“Mikroskopla insan beynini inceliyorlar.”
Necati Baybars BAYRAMOĞLU:
“Doktor gibi bir şeydir.”
Dila İĞREK: “Doktorlardır, bizi iyileştirirler.”
Onur DOĞAN:
Şimal BALTACI:
“Genetiklerle ilgileniyor.”
“Doktorlar gibi onlar da vücudumuzdan mikropları çıkartıyorlar.”
Demir GÖKÇEN:
“Vücudumuzdaki tıkanan yerleri iyileştiriyorlar.”
Zeynep KARA:
“Mikroskopla mikropları inceler.”
İsna ERDOĞAN:
“Dürbüne benzer bir şeyle vücudumuza bakıyorlar.”
Ekim Ayında Neler Yaptık?
Cumhuriyetimizin 88. yılını kutlamak için
hazırlanıyoruz.
Hepimiz birer küçük “Picasso” olduk
Turşunun nasıl yapıldığını öğrendik ve
kendi turşumuzu yaptık.
11
“Diş fırçası tasarlasaydın, seninki
nasıl olurdu?”
Alp ÖZDAL:
Arda ARAZ:
Arda AYDAÇ:
Berk ATALAY:
Berrak Naz YÜCER:
Çağrı Hasan KOÇAK:
Ela KILIÇASLAN:
Elif ZEHNİ:
Görkem DİLBAZ:
İdil ÖZTÜRK:
Mehmet Emin OKMAN:
Metehan MENTEŞ:
Nazenin ENSARİOĞLU:
Nevin Ceylin ÇELİKEL:
Selin YANKIN:
Yağmur ÇOLAK:
Zeynep Bilge GÜRSOY:
“Benim diş fırçamın tutma yeri olmazdı, otomatik olurdu, düğmesi olurdu,
düğmeye bastığımda ben tutmadan dişlerimi fırçalayabilirdi.”
“Benim diş fırçamın üstünde düğme olurdu, üstüne basınca sallanırdı, diş fırçalardı, altına basınca ise dururdu.”
“Benim diş fırçam uçardı ben istediğim zaman uçarak gelip dişlerimi fırçalardı.”
“Benim diş fırçam yumuşak ve tüylü olurdu. Dişimi fırçalarken dişlerimin acımaması için.”
“Benim diş fırçamın fırçası olmazdı dikenleri olurdu. Çünkü benim dişlerim
çok sağlam. Şekli de kare olurdu.”
“Benim diş fırçam tüylü ve saplı olurdu, üstünde araba resimleri olurdu ve kırmızı olurdu.”
“Ela’ya Geçmiş Olsun Diliyoruz”
“Elif’e Geçmiş Olsun Diliyoruz ”
“Benim diş fırçam kare olurdu, tutma yeri ise dikdörtgen olurdu.”
“Benim diş fırçam akıllı diş fırçası olurdu, benim ne zaman diş fırçalayacağımı anlar ve o zaman yanıma gelirdi.”
“Benim diş fırçam sihirli olurdu. Dişlerimi fırçalayacağım zaman, “sihirli fırça
dişlerimi fırçalasana!” derdim.”
“Benim diş fırçam otomatik olurdu. Bir düğmeye bastığımda dönerdi, dönerken macun da dönerdi ve güzel fırçalardı, dişleri pırıl pırıl yapardı.”
“Nazenin’e Geçmiş Olsun Diliyoruz”
“Benim diş fırçam pembe renkli, ben tutmadan kendisi fırçalayabilen, pilli, tüylü yeri çok yumuşak olan ve konuşabilen bir diş fırçası. Düğmesi var ona bastığımda şarkı söylüyor.”
“Benim diş fırçamda macun sıkma yerinin orda bir tane şarkı söyleyen taş
olurdu. Çiçekli bir fırça olurdu.”
“Benim diş fırçam çiçekli olurdu, ayakları ve elleri olurdu ağzıma girer dişlerimi fırçalayıp çıkardı.”
“Benim diş fırçam dil de fırçalardı. Kolları olurdu dişlerimi ve dilimi fırçalayabilirdi.”
Ekim Ayında Neler Yaptık?
Mutfak etkinliğimizden önce
hazırlıklarımızı yaptık.
12
Sonbahara hazırız. Turşumuzu yaptık.
Müzik dersimizde marşlar söylemekten
keyif aldık.
büyük
“3. gözün olsaydı nerede olurdu?
Ne işe yarardı?”
Aslı Deniz AKIN:
Ayşe Defne KARAKAŞ:
Cansu GEMALMAZ:
Defne İNCİ:
Doğa AÇIKGÖZ:
Ege YILDIZ:
Görkem CİHAN:
Gülce Deniz KARA:
Hazar YETİM:
Kemal Deniz ÖZBEN:
Nur Nehir ÇELİKTEN:
Rana ÇİÇEK:
Tuna ŞAHİN:
Umut YUMUTURUĞ:
Yiğit Ege GÜRLÜK:
Yiğit SEVEN:
Zeren AKKAYA:
Zeynep ALTINBAŞ:
“Karnımızda olurdu. Alçaktaki şeylere bakmamıza yardım ederdi.”
“Dilimde olurdu. Ağzımın içindekileri daha iyi görürdüm.”
“Sırtımda olurdu. Arkamdaki şeyleri görmemi sağlardı.”
“Kafamın üstünde olurdu. Havadaki uçan şeyleri görmemi sağlardı.”
“Yanağımda olurdu. Yanları görmemi sağlardı.”
“Ayağımda olurdu. Yerlere basarken tozlu yerleri görmemi sağlardı.”
“Kafamın üstünde olurdu. Ben ileri bakarken o da yüksekleri görebilirdi.”
“Sırtımda olurdu. Arkamı daha iyi görebilmek için.”
“Alnımda olurdu. Yukarıyı daha iyi görebilirdim.”
“Yanağımda olurdu. Yan tarafa bakabilirdim.”
“Sırtımda olurdu. Birisi korkutursa diye arkamı görmemi sağlardı.”
“Kolumda olurdu. Her yeri görebilmemi sağlardı.”
“Ayağımda olurdu. Ayağıma toprak kaçmasın, elektrik çarpmasın
diye korurdu.”
“Yanağımda olurdu. Önümü çok fazla gördüğüm için sadece yanları görmemi sağlardı.”
“Alnımda olmasını isterdim. Büyüyünce polis olacağım için hırsızları daha iyi görüp yakalayabilirdim.”
“Kalbimde olurdu gözüm. Mikroplar gelmesin diye gözcülük yapardı.”
“Gıdığımda olurdu. Diğer gözüm kör olursa gıdığımdaki gözü kullanabilirdim.”
“Başımın arkasında olurdu. Arkamda ne olduğunu görebilirdim.”
Ekim Ayında Neler Yaptık?
Şekillerle örüntü etkinliği ile akıllı tahtamızda
çalışmalarımıza başladık.
Yaptığımız maskeleri drama etkinliğimizde
konuşturduk.
Okuma yazma çalışmalarımıza kum üzerinde
şekiller çizerek başladık.
13
Hepimiz birer Picasso olduk…
Bu ay şekiller konusunu işlerken, bir de baktık ki baktığımız her
yerde şekiller var. Evimizde, bahçemizde, sınıfımızda hatta gökyüzünde bile. Daha ilginci ise ressamların bu şekilleri en çok kullanan
meslek grubundan olmalarıydı. Bu ressamlardan biriyle tanıştık bu
ay. “Picasso”. Resimlerini inceledik ve sonunda hepimiz birer Picasso olmaya karar verdik. Seçtiğimiz bir Picasso resminden bir parça aldık, şekillerimizle duygularımızı birleştirdik ve artık hepimiz birer ressamdık.
Bakın neler yaptık;
ÇİTLİ EV
“Tavan arasından bakan adam. Hava kararmak üzere ve fırtına var.”
Şekillerle resim yapıyormuş. Ben
burda korkmuş bir kadın çizdim.”
“Şekillerle hayvan ve çiçekleri
“İlk başta nasıl yapacağımı bilmiyor-
“Kıvırcık saçlı, kanatlı mavi bir
birleştirdim”
dum ve dikkatle bakarak tırnaklarının
kelebek”
üçgen olduğunu gördüm. Gözünün
daire olduğunu gördüm ama bazı şekiller benim tanımadığım şekillerdi.”
14
“Picasso çok iyi bir ressamdır.
REHBERLİK BİRİMİ
Sevgili ÖĞRENCİMİZ;
Aramıza katıldığın için çok mutluyuz.
Seni kucaklıyoruz. Okulumuza hoş geldin.
Nesibe Aydın İlköğretim Okulu
Rehberlik Birimi
Sevgili öğrencilerimiz;
Başlangıç zilimiz çaldı, eğitim serüvenimize kaldığımız yerden devam ediyoruz. Bu yıl eğitim
meşalemizi her biri yeni bir renk, yeni bir ses, yeni bir dünya olan öğrencilerimizle birlikte 4. kez ve
yeniden taşımanın mutluluğunu yaşıyoruz. Yeni eğitim öğretim yılında çok kısa bir sürede okulumuzla ve arkadaşlarıyla uyum içerisinde olduklarını bizlere gösteren öğrencilerimize geleceği aydın, başarılı ve mutlu birer birey olmaları ümidi ile her birine “ HOŞGELDİNİZ“ diyoruz.
Hoş geldin Sevgili ;
Esma Tauna Akçay
Evlin Ergin
İdil Ataç
Gözde İloğlu
Ceyda Karanfil
Kıvanç Derin
Cem Aktaş
Mustafa Eray Kılıç
Yiğit Gençbay
Bahadır Ünal
Onat Tören
Mehmet Batu Atak
Yağmur Parlatan
Doğa Uçar
Demirkan Çöker
Ata Altınel
Büşra Sara Yaylıcı
Özgür Bora Üçpınar
Melikhan Cüneyt Arslan
İlkkan Berke Savaşçı
Mehmet Efe Lorasdağı
Barış Civan Çatak
Arda Atakol
Doruk Atay
Utku Duruer
Emirhan Yaşar Arslan
Mehmet Fatih Kostak
Elif Yücel
Dilsu Ceren Ayhan
Mehmet Kaan Işık
Nedim Altuğ Erbil
Fahrettin Taştekin
Egem Korkmaz
Canberk Polat
Ezgi Çene
Eylül Elif Eken
Ayşenur Ecem Şahin
Yiğit Alp Şahin
Çağla Tanyel
Yiğit Yüceer
Onur Yüceer
Salih Anıl Yılmaz
Alara İrem Gürlük
Selin Barut
Sayra Gorgani
İlke Koçyiğitoğlu
Burak Turanal
Arda Kutay Arıkan
Güven Gergerli
Melisa İdil Alkan
Musa Kaan Yüzbaşıoğlu
Deniz Güler
Dide Armutçu
Deniz Zeynep Bilen
Zeynep İpek Büyükgümüş
Ilgın Gökçe
Aslı Erbil
İrem Nur Demirelli
Ahmet Ege Özdamar
Tuğba Elif Şahin
Utku Yalçın
15
Bu yıl aramıza katılan öğrencilerimizden Zeynep ve Ilgın’a yeni okulları ile ilgili duygu ve düşüncelerini sorduk:
“Ben okula ilk geldiğimde çok heyecanlı ve biraz da endişeliydim ama sonra baktım ki çok güzel ve herkes bana gülümsüyordu. Onun için ben çok duygulanmıştım.
Okulum çok güzel ve büyük bir okul. Burada sadece sınıf öğretmeni, müzik ve resim öğretmeni olacağını sanmıştım ama çok değişik öğretmenler olduğu için çok mutlu oldum. Okulum hayal ettiğimden çok daha güzel bir okul.”
ZEYNEP İPEK BÜYÜKGÜMÜŞ 1-B
“Okuluma başlayınca tahminimden çok daha büyük olduğunu gördüm, heyecanlandım ve mutlu oldum. İlk başta çok büyük olduğu için biraz karışık geldi ama arkadaşlarımın ve öğretmenlerimin yardımıyla hemen öğrendim. Dersler başlayınca çok fazla etkinlik olması ve değişik dersler işlememiz beni çok
mutlu etti. Nesibe Aydın Okulu çok güzel bir okul ve burada çok mutluyum.”
ILGIN GÖKÇE
16
4-F
ARKADAŞLIK, SEVGİ VE SAYGI
Hayat Bilgisi derslerimizde okul kurallarını, arkadaşlığı, sevgiyi ve saygıyı öğrendik. Yaptığımız etkinlikler okula daha çok alışmamızı ve okulu daha çok sevmemizi sağladı.
Geometri, Sayılar ve Uzaklık
Matematik derslerimizde ise; örüntüler yaptık, çevremizdeki eşyalarla geometrik cisimleri
karşılaştırdık. Uzamsal ilişkileri kullanarak bulunduğumuz yeri tarif ettik. Bize yakın, uzak olan
eşyaları ve eşyaların yerlerini gösterdik. Benzer varlıkları eşledik. Doğal sayıları yazmaya ve
okumaya başladık.
çizgiler, sesler ve cümleler
Birinci sınıf zümresi olarak ikinci ayı bitirirken okula ve derslere çok alıştığımızı düşünüyoruz. Günler ayları kovalarken bizler de çok önemli aşamalar kaydettik.
Türkçe derslerimizde çizgileri bitirdik. Birinci grup olan “E,L,A,T” seslerini bitirdik. Bu seslerle yeni sözcükler bu sözcüklerden de tümceler oluşturarak yavaş yavaş okumaya başladık.
17
kroki ve bulmacalar
Okulumuz 2.sınıfları olarak ekim ayında da, değişik yöntem teknikleri harmanlayarak, eğlenceli sunumlar yardımıyla yeni bilgiler edinmeye devam ettik.
Hayat Bilgisi dersinde kibrit kutularını kullanarak sınıfımızın krokisini yaptık. Kişisel bakım ve
dengeli beslenme konularını drama tekniği ile işledik. Cumhuriyet ile ilgili bulmacalar çözdük, ülkemizin önceki ve şimdiki durumunu, oluşturduğumuz zihin haritaları yardımıyla karşılaştırarak
yorumladık. Cumhuriyet Bayramı’mızı sınıfımızı süsleyerek, şiirler okuyarak coşkuyla kutladık.
SAYILAR VE ABAKÜS
Matematik dersinde suluboya ile boyadığımız makarnaları ve oyun hamurlarımızı kullanarak
onluk birlik abaküsü yaptık. Renkli sayı çıkartmalarımızdaki sayıları tek ve çift olarak sınıflandırıp onları konuşturduk.
Matematik laboratuarı çalışmalarımızda bu ay onluk, birlik ve yüzlük bloklarla sayılar oluşturup çözümledik. Bir onluğun içinde kaç birlik, bir yüzlüğün içinde kaç onluk olduğunu blokları kullanarak gösterdik.
"BİR DİLEK TUT"
Türkçe dersinde ortak okuma kitabımız olan “Bir Dilek Tut” kitabına kapak tasarladık ve imza
günü için bizlerle buluşan Miyase Sertbarut’a kitaplarımızı imzalattık. Sözlük kullanmayı ve sözcükleri alfabe sırasına göre sıralamayı öğrendik. Bu konuyla ilgili oyunlar oynadık. Sözcükleri
hecelerine ayırdık.
Eğlenceli etkinliklerle bilgilerimize bilgi katmaya devam edeceğiz…
18
ATATÜRK, CUMHURİYET VE BİZLER
Devrinin deha şahsiyetlerinden Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm zorluklara göğüs gererek ilan
ettiği Cumhuriyetin 88. yıl dönümünü gururla ve törenlerle kutladık. Törenlerde şiirlerimizi ve
marşlarımızı büyük bir coşkuyla söyledik.
Hayat Bilgisi derslerimizde ; Cumhuriyetin bugünkü yaşantımıza kattığı değerlerin neler olduğunu, bu değerlere nasıl sahip çıkmamız gerektiğini ve milli değerlerimizden ödün vermemeyi öğrendik. Sınıfımızda dört grup oluşturduk. 1.grup Atatürk’ün ailesi, çocukluğu ve okuduğu okullar,
2. Grup Kurtuluş Savaşı ve kutlanan milli bayramlar, 3.grup Cumhuriyetin getirdiği yenilikler, 4.
grup ise Atatürk’ün kişisel özelliklerini anlatan sunumlar hazırlayarak bunları arkadaşları ile paylaştılar.
Türkçe dersinde ; Şiirler ve resimlerle Cumhuriyet konulu panalor hazırladık.
Matematik derslerimizde; Atatürk’ün matematikle arasının çok iyi olduğunu, dersteki başarısından dolayı öğretmeni tarafından Kemal adının verildiğini, 1937 yılında geometri kitabı yazdığını öğrendik.
Bizler de üç basamaklı doğal sayıların oluşturulması, basamak adları, basamak ve sayı değerlerini matematik laboratuarında onluk taban blokları ile modelleyerek ve etkinliklerle öğrendik.
19
KENDİMİ TANIYORUM
Kendimi tanıyorum ünitesinde, bizi eşsiz ve
özel yapan farklı özelliklerimizle her birimizin
biricik ve özel olduğumuzu öğrendik. Parmak
izlerimizi çıkardık ve inceledik. Duygularımızın
ve düşüncelerimizin kişiden kişiye nasıl farklılık gösterebileceğinin farkına vardık. Hoşgörünün önemini Mevlana’nın sözlerini inceleyerek pekiştirdik. Yaşamımızdaki önemli olayların
kronolojisini yaptık. Aile üyelerimizin fotoğraflarını getirdik ve fotoğraflı soy ağacımızı hazırladık. Kimlik çeşitlerini ve bu kimliklerin nerelerde gerekli olduğunu öğrendik. Nüfus cüzdanımızda hangi bilgilerin bulunduğunu gördük.
Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün nüfus
cüzdanını inceledik. Sahip olduğumuz kimlikle
Atatürk’ün kimliği arasındaki benzerlik ve farklılıkları gördük. Atatürk’ün hayatındaki olayların
kronolojisini yaptık.
Geçmişimi öğreniyorum ünitesinde, sözlü
tarih çalışmasıyla aile büyüklerimizden aile tarihimizi öğrendik. Geçmişimiz ve kültürel öğelerimizle ilgili araştırmalar yaptık. Yemeklerimizi giysilerimizi, oyunlarımızı, tarihi yapılarımızı
araştırdık. Bir milleti ayakta tutan unsurların en
önemlisinin o ülkenin milli kültürü olduğunu öğrendik ve millet olarak ne kadar zengin bir kültüre sahip olduğumuzu bir kez daha anlamış olduk.
BİLMECE ÇÖZÜYORUZ
Fen ve teknoloji dersi ile ilk kez tanışan 4.
Sınıf öğrencilerimiz bu keyifli yolculuğa bedenlerini tanıyarak başladılar. Vücudumuz Bilmecesini Çözelim ünitesi ile ilgili olarak kendi bedenlerini temsil eden modeller çizip sınıf panolarında kendi çizdikleri iskeletlerini, okul atriumunda da çeşitli malzemelerle hazırladıkları iskelet modellerini sergilediler. Bu çalışmayla küçük arkadaşları da tenefüs saatlerinde modelleri inceleme fırsatı buldular.
20
Röntgen filmlerini incelerken hepsi birer
doktor edasındaydı. Laboratuarla tanışmaları heyecan doluydu. İskelet modelinde öğrendikleri her bir yapıya dokunma ve ayrıntılı inceleme şansına sahip olduklarını görmek, yeni yetişen küçük bilim
insanlarını çok mutlu etti.
Hazırladıkları akciğer modeli ile soluk alıp
vermeleri sırasında diyafram ve akciğerlerinde
oluşan değişikliklerle ilgili fikir edindiler.
HARFLER VE SESLER
5. sınıflar olarak biz, eylül ve ekim aylarında Türkçe konularımızı işlerken hem eğlendik hem
de öğrendik. Öğrendiğimiz konularla ilgili yaratıcı ürünler ortaya çıkardık. Bizimle keyifli bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?
Harflerin özelliklerini onların dünyasına girerek öğrendik.
Ses dünyasıyla tanıştık. Ses olaylarının öyküsünü yazdık ve onlara can verdik.
Ailemizi anlatan şiirler yazdık.
İşlediğimiz öykümüzü keyifle resimledik ve yaratıcı düşünce dünyamızı yansıttık.
Öykünün öğelerini daha iyi kavrayabilmemiz için, dilediğimiz karakter ve canlıları kullanarak
bu öykümüzün öykü haritasını.
“Portakal” adlı okuma kitabımızın ön kapağını yeniden tasarladık.
ÇEMBER VE OYUN
5. sınıflarımızla birlikte bu ay Matematik derslerimizde “Çember” konusunu işledik. Kendi aramızda çemberin tanımına tartışarak ulaşmaya ve “omuz omuza” vererek çemberin nasıl bir geometrik şekil olduğunu anlamaya çalıştık.
Omuz omuza vererek nasıl mı anlamaya çalıştık? Bunun için bir arkadaşımızı çemberimizin
merkezi olarak düşündük ve onu oluşturmaya çalıştığımız çemberin merkezi yaptık. Getirdiğimiz
bir yumak ipin yaklaşık 1 metresini kestik. İpin bir ucunu merkezdeki arkadaşımız tuttu. Biz de
sınıfça sırayla ipin diğer ucundan tuttuk. Daha sonra merkezdeki arkadaşımızın etrafında omuz
omuza dizildik. Sonuçta ne mi oldu? Çember. Hem de merkez noktası ve yarıçapı belli olan bir
çember.
Eh! Bu çemberi oluşturup da “Yağ satarım, bal satarım” oyununu oynamamak olur mu? Biz de
oynadık tabi ki. Hepimiz hem çok eğlendik hem de eğlenirken öğrendik. En önemlisi de öğrendiklerimizi uygulamanın en eğlenceli yolunda beraberce yürüdük.
21
HÜCREDEN CANLIYA
Tüm canlılar hücrelerden oluşur. Hücreler dokuları, dokular organları, organlar sistemleri, farklı sistemler ise bizi oluşturur dedik ve;
➢ Birer hücre organeli olduk, hücredeki işleri organize ettik.
➢ Hücreyi o kadar iyi öğrendik ki ellerimizle hücre modeli yaptık, sergiledik, tanıttık.
➢ Bir bilim insanı olduk, mikroskobik dünyaya daldık, hücre örneklerini (kan, sperm, ağız içi
epitel, soğan zarı) mikroskopta inceledik.
➢ Hayvanların üreme şekillerini öğrendik, bilirkişi olarak hayvan çiftliğine giderek bizzat incelemelerimizi gerçekleştirdik.
➢ Başkalaşımı öğrendik, okul göletimizdeki kurbağaların başkalaşım evrelerine tanıklık ettik.
Kimisi kuyruklu kimisi kuyruksuz olan irili ufaklı iribaşlar ve ergin kurbağaları inceledik.
➢ ‘’İnsanlarda Üreme, Büyüme ve Gelişme’’ konusunu öğrendik. Bu konu ile ilgili ‘’Yaratıcı
Hikaye Yazma’’ etkinliğini yaptık.
22
6. SINIFLARIMIZ DÜNYA ÜZERİNDEKİ
KONUMUNU BULUYOR...
6. sınıflarımızda, "Yeryüzünde Yaşam" ünitesi kapsamında anlatılan coğrafi konum belirleyebilme kazanımı kapsamında yapılan etkinlikte öğrencinin yönleri ve buna bağlı olarak Dünya üzerindeki yerini belirleyebilmesi amaçlanmıştır.
Bu amaçla, sınıfın zeminine kırmızı kalemle çizilen kuzey-güney, doğu-batı doğrultulu çizgilerle sınıfta koordinatlar oluşturulmuştur. Öğrencilerden öncelikle küre üzerinde kendilerine bir ülke
belirlemeleri istenmiş, daha sonra da sınıfın tabanındaki koordinatlara uygun şekilde belirledikleri ülkeyi göstermeleri sağlanmıştır. Etkinlik sonlanırken kuzey yarım küre’de yer alan ülkeler kırmızı materyallerle, güney yarım küre’de yer alan ülkeler ise mavi materyallerle konumlarını belirtmişlerdir. Böylelikle daha önceki derslerde anlatılan; ekvator, paralel, eeridyen, yarım küre gibi
kavramlar pekiştirilmiştir.
23
"MOMO"
Bu ay 7. sınıflarımız Momo adlı kitabı severek okudu. Biz de Türkçe zümresi olarak kitabı hem
özetlemelerini hem de en beğendikleri bölümü resmetmelerini istedik. Ortaya çıkan ürünleri dergimiz aracılığıyla sizlerle paylaşıyoruz.
Ülkenin birinde küçük bir kent vardı. Momo buraya yeni gelmişti. Önceleri yerli halk
Momo’ya soğuk davranıyordu. Ama sonra Momo’nun iyi bir dinleyici olması nedeniyle herkes onu çok sevmeye başlamıştı. Artık insanlar bütün dertlerini, sıkıntılarını Momo’ya anlatıyor ve rahatladıklarını hissediyorlardı. Bu durum bir süre devam etti. Taa ki Duman Adamlar
ortaya çıkana dek.
Duman Adamlar kötü insanlardı. İnsanların zamanlarını çalıyor onlara sosyal varlıklar
olduklarını unutturuyorlardı. İnsanları yalnızca çalışmaya yöneltiyor kendileri için önemli hiçbir şeyin kalmamasına neden oluyorlardı. Momo ve arkadaşları bu duruma çok üzülüyor ve
bir çözüm bulmaları gerektiğini biliyorlardı. Sonunda Momo ve arkadaşları güç birliği yaparak Duman Adamları alt ettiler ve bizlere arkadaşlarımızla zaman geçirmenin, kendimiz için
bir şeyler yapmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattılar.
Yaren GÜRSOY 7-A
KESİRLER - Rasyonel sayılar
İlköğretim birinci kademeden başlayarak işlenen kesirler konusu ve 7. sınıf müfredatında yer
alan rasyonel sayılar konusu öğrencilerin en çok keyif aldıkları konuların başında gelmektedir. Bu
ay okulumuzda biz de 7. sınıflarımızla rasyonel sayılar konusunu işledik ve birçok etkinlik yaptık.
Kartondan kesir takımları yaparak, hem kesirlerin büyüklüklerini karşılaştırdık hem de denk kesirler ile ilişkilendirmesini yaptık. Bunun yanı sıra, 7.sınıf öğrencilerimiz asetat kâğıtlarından kendi
şeffaf kesir kartlarını oluşturarak kısa yoldan toplama, çıkarma ve çarpma işlemlerini modellemeyi öğrendiler. Ayrıca, okulumuzda bu ay örüntüler ve süsleme konularında 7.sınıf öğrencilerimiz
güzel eserler ortaya koydular. İpler ve simetri kâğıtlarını kullanarak çeşitli tablolar ve resimler yapan öğrencilerimiz örüntü ve süsleme konusunu daha da pekiştirdiler.
24
DENEYLERİMİZİ YAPTIK
8. sınıflarımızda bu ay “sıvıların kaldırma kuvveti” konusunu işledik. Bu kapsamda öğrencilerimiz dörder kişilik gruplarla laboratuvarımızda çeşitli deneyler yaptılar. Elde ettikleri gözlemleri ve
verileri çalışma kağıtlarına aktararak hem keşfederek öğrendiler hem de bilimsel çalışma disiplini kazandılar.
İşte yaptığımız deneylerden bazıları:
• Çeşitli cisimlerin (taş, tahta, yoğunluk küpleri) eşit kollu terazi ile kütlesini, dereceli silindir
yardımıyla hacmini ölçerek verilerimizi kaydettik, yoğunluklarını hesapladık.
• Farklı yoğunlukta birbirine karışmayan sıvıları bir deney tüpüne koyarak yoğunluğu fazla
olanın altta olduğunu gözlemledik.
• Yoğunlukları farklı cisimleri farklı sıvılara atarak yüzme-batma durumlarını inceledik. Daha
sonra cismin yoğunluğu ve sıvının yoğunluğu arasındaki ilişki ile yüzme-batma durumunu
kıyasladık.
• 0,5 kilogramlık bir cismin ağırlığını önce havada sonra suda daha sonra da etil alkolde ölçerek kaldırma kuvvetlerini hesapladık. Buradan yoğunluğu fazla olan sıvıların cisimlere
daha büyük kaldırma kuvveti uyguladığı sonucuna ulaştık.
TARİH ve ATATÜRK
8.sınıf İnkılap Tarihi dersi kapsamında işlenen Atatürk’ün Hayatı konusunu ve Atatürk’ün kişilik
özelliklerini daha iyi kavratmak amacıyla hazırlanan etkinlik kartları öğrencilere seçtirilmiş ve üzerinde yer alan kişilik özelliği ile ilgili örnekler vermeleri istenmiştir. Oldukça eğlenceli geçen dersin
sonucunda öğrencilerin konuyu daha iyi kavradıkları gözlemlenmiştir.
Öğrencilerin bu etkinlik sonrasında Atatürk’ün kişilik özelliklerine ait çoktan seçmeli sorulara
verdikleri doğru yanıt sayısı artmıştır. Öğrencilerimizden pek çoğunun konu ile ilgili örnekler geliştirebildikleri görülmüştür. Örneğin; her cephede savaşan Atatürk’ün görevi haricinde Trablusgarp Savaşı’na gönüllü gidişinin milliyetçilik özelliğine ait bir durum olduğunu kavrayabilmişlerdir.
25
MANTIK ve MATEMATİK
9. Sınıf öğrencilerimiz, 8. sınıfa kadar gördükleri matematik konularından hayli farklı bir konu ile lise matematiğine merhaba dediler. 9. sınıflarımızda ilk konumuz "Mantık" idi. Matematik temel olarak önermelerden oluşur, bu nedenle Mantık lise matematik dersinin ilk konusudur. Her ne kadar bu konu ilk başlarda 9.
sınıflarımıza biraz yabancı gelse de daha sonra konunun gayet rahatlıkla üstesinden gelebileceklerini onlar da gördü ve severek çalıştılar.
9. sınıfta bir sonraki konumuz olan "Kümeler" ise daha sonra anlatılan matematik konularına hazırlık
amacıyla eğitim programımızda yer almaktadır. 9. sınıflarımızın "Kümeler" konusuna aşina olmaları bu konunun sorunsuz öğrenilmesine yardımcı olmuştur.
Öğrencilerimiz, "Kümeler" konusunu öğrendikten sonra "Kartezyen Çarpımı ve Bağıntı" konusunu öğrenmektedirler. Bu konuların öğrenilmesinde bol soru çözülmesi gerektiğinden 9. sınıf öğrencilerimiz problem
çözme saatlerini iyi değerlendirmekte ve yapamadıkları soruları ve konuları öğretmenlerine sormaktadırlar.
CUMHURİYET ve EDEBİYAT
Cumhuriyetimizin kuruluş yıldönümünü karşıladık yine bir güz ekiminde
Bir ses akisleniyor içimizde:
Çağdaşlaşma yolunda anlayarak ve hissederek Mustafa Kemali.
Bizi geleceğe taşıyarak ince ve uzun bir yolda
Barış çizgisinde.
Her adımda bir meşaleyle duygulandıran bir ses..
Yaşadığımız,
Uğrunda can verdiğimiz
Onunla dopdolu bir barış ülkesi.
Bugün yine güneş yerine
Cumhuriyet doğuyor.
Üzeyir Lokman Çaycı
Duygularımız bu şiirde anlatıldığı gibi taze, aklımız aydınlık... Bir edebiyat yapıtı tanıklık etsin dedik bugüne, bize. “Türkçem benim ses bayrağım!” Türkçemizin güzelliğiyle karşıladık Cumhuriyetimizin kuruluş
yıldönümünü. Çünkü edebiyat insanı anlatır bize, dilimizle tatlanıp ortak duygularımıza eklenir. Can Baran
Beder ve İlkem Aydilek sunucu olarak, Seyitgazi Mambek “Cumhuriyet” adlı şiiriyle törende yer aldılar. Nice
bayramlara dileğiyle öğrencilerimizi kutlar, teşekkür ederiz.
Önümüzdeki ay edebiyat yapıtları ile etkili iletişim kurabilme becerimizi geliştirecek, Türkçe bilgimizi, anlama ve anlatma becerimizi yetkinleştireceğiz. Biçimsel ve içerik yönüyle şiir, öykü roman gibi türleri incelemeyi öğrenecek, böylelikle anlamın ve düşüncenin kapılarını aralayacağız. Oku-Yorum çalışmaları kapsamında okuyup duygu ve düşüncelerimizi paylaşacağız. Bu amaçla Nezihe Meriç’in “Zor Yokuşu” adlı öykü
kitabını ve Cahit Sıtkı Tarancı’nın şiirlerini incelemeye başlayacağız.
26
SESİMİZİ DUYAN VAR MI ?
Yeryüzü hakkındaki bilgi, insan hakkındaki bilgiyi açığa çıkarır. Dünya’yı bilmek, kendini bilmektir. Bu nedenle coğrafya çalışmaları, Dünya’nın insan için daha iyi yaşanabilir bir ev haline nasıl getirilebileceği yönünde olmalıdır.
Gerçekten iyi bir coğrafya eğitimi aldığımızda, günümüz sosyal ve siyasal olaylarına bakış açımız da büyük ölçüde değişecektir.
Bu öğretim yılında 10. sınıflarımızda ilk ünitemiz olan “Topoğrafya ve Kayaçlar” ünitesinin
“Depremler” bölümünü işlediğimiz hafta, acı bir tesadüfle Van Depremi’ni yaşadık. Bu olay hepimizi derinden üzmekle birlikte depreme karşı hala yeterince bilinçli olmadığımız gerçeği ile bizi
yine yüz yüze getirdi. Teoride hepimizin çok iyi bildiğimizi düşündüğümüz deprem gerçeğine karşı, pratikte galiba ülkece yine sınıfta kaldık. Konu işlenişi sırasında biz de öğrencilerle çeşitli çalışmalar ve münazaralar yaparak bu konudaki eksiklik ve ihmaller üzerinde durduk. Hatta deprem öncesinde, esnasında ve sonrasında yapmamız ve yapmamamız gerekenlerle ilgili küçük bir
tatbikat uyguladık.
Sonuç olarak coğrafyanın, öğrencilerin gözlem yapma, nedensel ilişki kurma yeteneklerini geliştirmek açısından oldukça önemli olduğu gerçeğini unutmamak gerekir.
Yaşanan acılardan doğru dersler alıp, doğa ile hep barışık olabilmek dileğiyle…
SINIFIMIZI SÜSLEDİK
Biz Nesibe Aydın öğretmenlerinin en önemli görevi, öğrencilerimizi akademik açıdan başarılı insanlar olarak geleceğe hazırlamak. Bunun, yanında hayatta önemli olan değerleri de onlara
kazandırmak. 29 Ekim'de Cumhuriyet Bayramını kutladık. Ne mutluyuz ki böyle bir bayrama sahibiz. Bu heyecanı öğrencilerimizle birlikte yaşamak için Fizik zümresi olarak 10. sınıflarda 20-28
Ekim tarihleri arasında sınıflarımızı süsleyip 29 Ekim'e hazırlandık. Böyle bir çalışma yapmak hepimizi çok mutlu etti. Cumhuriyet Bayramı'mızın 88. yılını, her yıl olduğu gibi bu yıl da büyük bir
coşku ve gururla kutladık.
27
GÜZ EKİMİNDE DİL VE EDEBİYAT
Dilin yaşam bulduğu, geliştiği, var olduğu bir alandır edebiyat. İnsanoğlunun düşünme, üretme
yanını besleyen bir etkinliktir. Yaşam anlam katma; akıllarda ve yüreklerde sevgiyi, iyiliği öne çıkararak dünyayı daha güzel daha yaşanır kılma özleminin ürünüdür.
11. sınıfta “Batı Etkisinde Gelişen Tük Edebiyatı” başlığı altında Tanzimat dönemine ve ülkemizin batılılaşma serüvenine edebiyat yapıtları aracılığıyla tanık olacağız. Namık Kemal’in şiirleriyle özgürlük ve ulusal bilincin edebiyata yansımasını değerlendirecek, bu dönemde edebiyatımızdaki ilkleri, yenileşmeyi öğreneceğiz. “Sergüzeşt” romanını okuyarak birey, toplum ve edebiyat arasındaki ilişkiyi saptayacağız. Ardından Serveti Fünun, Fecri Ati edebiyatı ile bireyin kişisel duygu dünyasına yolculuk yapacak Batı edebiyatı akımları ile etkileşimi ortaya koyacağız. Milli edebiyat dönemi ile cumhuriyete ulaşan değerlerimizi yazarların süzgecinden görüp eleştirel ve
yaratıcı düşünme becerimizi geliştireceğiz. Roman, öykü, şiir türündeki yapıtlar aracılığıyla üniversite sınavı yolculuğumuzda edebiyat bilgilerimizi sağlam temeller üzerine kuracağız. Unutmayınız ki bir dilin en yetkin en üst düzey ürünleri edebiyat yapıtlarıdır. Dilini tüm kuralları ile öğrenmek; ancak nitelikli yapıtlar ile iletişim kurabilmek ile olanaklıdır.
Aydınlık yarınlar dileğiyle…
Matematik Çalışmaları
11. sınıflar da diğer öğrenciler gibi, biz matematik öğretmenlerinden matematik dersi için çok
çalışmak gerektiğini duyarlar. Çok çalışarak matematikte başarılı olmak mümkündür. Matematik
dersinde başarılı olan öğrenciler hayli çalışırlar; ancak kendi kendilerine çalışmalarına rağmen
başarılı olamayan öğrenciler de ne yazık ki vardır.
Nesibe Aydın Anadolu Lisesi pek çok okulda olmayan uygulamalarıyla bu anlamda da öğrencilerimize yardımcı olacak olanaklar sunmaktadır. Özellikle 11. sınıf öğrencilerimizin bu uygulamalara çabuk adapte oldukları konusunda tüm öğretmenlerimiz hemfikir. Gün içinde, ders saatleri haricinde öğrencilere yönelik; problem çözme saatleri, soru çözüm saatleri ya da etüt uygulamaları akıllı çalışma stratejilerine göre tasarlanan ve gerçekleştirilen, öğrencilerimizin sonuç alabilecekleri çalışmalardır.
Problem çözme saatlerinde öğrencilerimiz yapamadıkları soruları öğretmenlerine sormaktadırlar, etüt saatlerinde ise eksik kaldıkları konuları öğretmenleri ile çalışmaktadırlar.
Daha etkin çalışmaları için düzenlenmiş bu zaman dillimlerini, 11. sınıf öğrencilerimiz layıkı ile
değerlendirdikleri takdirde kesinlikle hem matematikten hem de diğer derslerden istedikleri sonucu alacaklar ve gelecek yılki YGS ve LYS için daha hazırlıklı olacaklardır.
28
MEZUNİYETE DOĞRU...
Bu sene Nesibe Aydın Anadolu Lisesi ilk mezunlarını verecek. Bu yüzden öğrenciler ve biz öğretmenler çok heyecanlıyız. Şu anda odaklandığımız en önemli nokta, öğrencilerimizin gelecekte istedikleri mesleklere sahip olabilmeleri için onları bu sene girecek oldukları üniversite sınavına
en iyi şekilde hazırlamak. Bu yüzden öğrenciler ve biz öğretmenler elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Fizik zümresi olarak biz bu süreçte onlara her konuda destek olmaya çalışıyoruz. Kendilerini akademik olarak eksik gördükleri konularda, onlara birebir etütlerde yardımcı oluyoruz.
Derslerde konulardan olabildiğince çok örnek çözüp öğrencilerin farklı soru tarzlarını görmelerini
sağlıyoruz. Sınav sistemimiz çoktan seçmeli sorulara dayalı olduğundan sınıflarda test uygulamaları yapıp hızlı soru çözme alışkanlığı kazandırmaya çalışıyoruz. Bu sırada öğrenci hangi konuyu
anlayıp anlamadığını daha iyi belirleyip eksik olduğu kısmı rahatlıkla fark edebiliyor. Bunun dışında öğrencilerimizle bu yıl içinde bulundukları bu stresli süreçten en az şekilde yıpranarak çıkmaları için yoğun olarak birebir ilgileniyoruz. Sık sık birebir görüşmelerle onları motive edip kendilerine güvenmeleri gerektiğini, bu işi başarabileceklerini ve onlara güvendiğimizi hatırlatıyoruz. Görevimiz, onların gelecekte mutlu olacakları meslek seçimleri yapmalarını sağlamak. Biz öğretmenler
öğrencilerimizin bu süreci başarı ile tamamlayacağına gönülden inanıyoruz.
29
YGS
Milyonlarca öğrencinin geleceğe dair hayallerinin giriş kapısıdır YGS. YGS serüveni okulumuzda da tüm heyecanıyla devam ediyor.
Yoğun bir çalışma temposuyla öğrencilerimiz ellerinden geleni yapıyorlar, biz de öğretmenleri olarak tüm çabamızla onlara destek oluyor ve elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz.
Yaklaşık 2.5 aylık bir süreci geride bıraktık. Önümüzde çok uzun olmayan bir zaman dilimi
kaldı. Bu zaman dilimi ne kadar iyi geçilirse o kadar güzel şeyler elde edeceğimize hep birlikte
inanıyoruz.
Bu süreçte zaman zaman eğlenceli, zaman zaman da stresli ve yoğun tempolu süreçler geçiriyoruz. Zaten YGS demek bunlar ve de daha fazlası belki de.
Öğrencilerimize sorduk, YGS deyince aklınıza ne geliyor? İşte cevaplar:
Kardelen KOÇAK:
Gelecek
Berk YILDIRIM:
Korku
Müge DÜNDAR:
Yeni bir başlangıç
Ayşe İNCEOĞLU:
Özgürlük
İdil ALAFTAR:
Kurtuluş anı
Eda KILIÇOĞLU:
Sıkıntı,sonu belli olmayan bir yol
Merve DİLEK:
Büyük bir çalışma
Olgun ALDEMİR:
Sıkıntılı bir süreç
Berk PARLAT:
Hayatın en sıkıntılı dönemi
Merve YOLSAL:
Geleceğe atılan bir adım
G. Cansu DİKKAŞ:
Yeni bir hayatın başlangıcı
Melisa ŞEREFOĞLU:
Kabus gibi ama çekilmeli
Burcu GÜZEL:
Tam trajedi
Gülsün TATLIOĞLU:
Büyük bir çalkantı
Hazal BUDAK:
Nescafe
Atahan KUŞBAŞOĞLU: Ösym
Yeliz TOPÇU:
Akşam
Orhan Batur ŞAHİN:
Hayatın ideal biçimi
E.Sena ŞAHİN:
Adana
Malik KISMET:
Sıralamada kaçıncı olacağım?
Sahra GÖKÇEN:
Bir sene sonraki rahatlık
Ecem KÜLLÜK:
Stres
Utku YÜCEDAĞ:
Korku
Şenay SOYSAL:
Telaş
Gizem Işık ARICI:
Gelecek
Ezgi VURALKAN:
Korku, umut
Oğuzhan TÜMER:
Gelecek ile ilgili hayallerim
Deniz GÜNAY:
Araf
Burak KÜÇÜKPAZARLI: Hiç bir şey ve aslında herşey
Ozan ERKUL:
Hayatımda gördüğüm en saçma olay
Sıla KARTAL:
Hayatımı belirleyecek olan ilk sınav. Korku ve biraz da cesaret
Kumsal ATAN:
Bitseydi iyiydi.
Tüm bunlara rağmen bu sürecin heyecanını yaşamak, sarfedilen emeğin karşılığını alma
mutluluğu paha biçilemez. Hepimizin bu mutluluğu yaşayabilmesi dileğiyle
Başarılar!
30
REHBERLİK BİRİMİ
Nesibe Aydın Anadolu Lisesi Öğrencilerine Açık Mektup;
Liseye hepiniz hoş geldiniz. SBS maratonu, uzun bir yaz tatili derken yeni eğitim-öğretim yılına büyük bir hız ile başladık. Eylül ayının ilk günlerinde başlayan yoğun program, normal program
derken bir de bakmışız ki kasım ayındayız. Deneme sınavları ve birinci yazılılar geldi çattı bile.
Zamanın hızla aktığı bu dönemlerde sizlere hatırlatmak istediğim birkaç tane konu var. Döneme nasıl başlanırsa öyle devam edeceği gerçeğinden hareket edersek çalışmalarımızı bir program dahilinde yapmamız gerektiği sonucuna varırız. Program demek aslında neyin ne zaman ve
nasıl yapılacağını bilmekten başka bir şey değildir. Plansız programsız bir çalışmanın bizi hedefe götürmeyeceği bir gerçektir. Yalnızca öğretmenlerimizin verdiği ödevlerden hareketle çalışmalarımızı sürdürürsek bazı derslerin ya da konuların öğrenilmesinde problemler yaşarız. Derslerde
anlatılan konuların birbirine bağlı olduğunu da düşünürsek kimi derslerde anlamakta sıkıntı çektiğimiz konular, uzun vadede bize zararlar verecektir. Bu sebeple neyi ne zaman yapacağımızı bilmemizi sağlayacak bir programa ihtiyacımız olacaktır.
İkincisi ise öğrenme için doğru stratejinin izlenmesi gerekir. Tam öğrenmenin gerçekleşebilmesi için;
1-DİNLEME: Öğrenci öğretmeni tam bir konsantrasyon ile takip etmelidir. Aktif bir dinleme olmalıdır.
2-ANLAMA: Öğrenci dinlediği konuyu anlamaya çalışmalıdır. Eğer iyi dinliyor ve anlayamıyorsa hiç vakit kaybetmeden öğretmenine sormalıdır. Eğer ders içinde konuyu anlayamadıysa
"Problem Çözme" saatlerinde ya da bireysel etütlerde konuyu yeniden öğretmeninden dinleyip
anlamalıdır.
3-KAVRAMA: Öğrenci dinleyip anladığı konuyu eve gittiğinde mutlak suretle tekrar etmelidir.
Çünkü yapılan tüm araştırmalar bir gün içinde öğrenilen bilgilerin tekrarı yapılmaz ise %70 oranında unutulduğunu gösteriyor. Bu yüzden o gün içinde işlenen konular mutlaka tekrar edilmelidir.
4-UYGULAMA: Yukarıdaki basamakları tam olarak takip eden öğrenci edindiği bilgiyi sorular,
testler üzerinde uygulayarak tam öğrenmeyi gerçekleştirmiş olacaktır.
Yukarıdaki öğrenme basamaklarının herhangi birini eksik yapan öğrencilerimizin öğrenmelerinde eksiklikler olacağından tüm öğrencilerimizin çalışmalarını bu dikkat ve titizlikle yapmalarını
bekliyor, herkese iyi bir yıl diliyorum.
Ulaş ŞAHİN
Pdr Koordinatörü
31
MODERN FOREIGN LANGUAGE
ALMANCA ve FRANSIZCA
6, 7. ve 8. sınıflara Atatürk dediğimizde aklınıza gelen kelimeleri Almanca, Fransızca olarak
Atatürk resmi üzerine yazmaların istedik ve aşağıdaki resim ortaya çıktı. Cumhuriyet ile ilgili yazmalarını istediğimiz şiirler ise şöyle;
Es lebe die Republik!
A notre avis la République est ;
Riesen bunte Fahnen am Himmel
Le laïcisme
Erde ohne unterschiedliche Menschen
La liberté
Populär ist das Leben
La clarté
Umwelt gerettet
La nation
Bomben vergessen
La civilisation
Lass uns verweilen
La révolution…
In dieser Welt
Keine Macht
Bize göre Cumhuriyet;
Julia Zachan
Laiklik
Özgürlük
Tous Ensembles
Aydınlık
On est tous seul dans le monde.
Millet
Alors restons en paix jusqu’à la fin.
Medeniyet
Qu’il ne soit plus de malheurs.
Devrim …
Changeons ce monde.
Remplissons-le de bonheur.
Nach unserer Meinung ist die Republik;
Der Laizismus
Die Unabhängigkeit
Die Aufklärung
Das Volk
Die Revolution
Die Zivilisation…
32
On réalisera nos vœux.
On oubliera ces mauvaises choses.
Un jour on vera.
Ensemble on arrivera de sauver l’avenir.
Tous ensembles…
Elif Benan Aydın
11 TM/F
Ekim ayında 2.sınıf öğrencilerimizle sınıf içinde anket çalışması yaptık. Böylece her öğrenci bir
anketör olup bildikleri soruları sınıf arkadaşlarına sordular. Anket çalışması, öğrendiklerimizi konuşarak ve yazarak keyifli bir şekilde hayata geçirmemizi sağladı.
3. sınıflarımızla işlediğimiz "joyeuse anniversaire" konusu sonunda bir arkadaşımıza doğum
günü davetiyesi tasarladık ve onlara iyi ki doğdun mesajını gönderdik.Bu ay doğan arkadaşlarımızın hepsine "joyeuse anniversaire" diyoruz.
Fransız isimlerini öğrendiğimiz dersimizde parmak kuklalar yaparak öğrendiklerimizi kuklaların
ağzından keyifli bir şekilde tekrar ettik.
4.sınıflarımızla Fransa’yı dört küçük küpe sığdırdık. Fransa'nın turistik yerleri olan Le Musée
Louvre, La Tour Eiffel, L’arc de Triomphe, Notre Dame, Sacre Cœur ve La Géode ile küplerimizin
yüzlerini kapladık. Böylece öğrencilerimiz Fransa'yı daha yakından tanımış oldular.
33
5.sınıflarla öğrendiğimiz hayvanlarla kendi çiftliğimizi yaptık. Öğrencilerimiz kendi hayvanlarını çizerek ve resimler kullanarak hayallerindeki çiftliği oluşturdular.
6. sınıflarımızla okul eşyalarını resimleyerek ve yazarak anlatan bir poster hazırladık. Okul hayatımızda kullandığımız eşyaları gösteren posterleri
sınıflarımızda sergiledik.
7.sınıflarla hayalimizdeki doğum günü partisine davetiye hazırlayarak hem zaman kavramlarını öğrendik hem de renkli bir çalışma yapmış olduk.
8. sınıflarla okulumuzdaki yerlerin isimleri konulu çalışmada öğrencilerimiz tüm okulu gezerek
fotoğraflar çekip kamera görüntüleri almışlar ve sonunda bir video haline getirmişlerdir. Bu çalışmamada hem yer yön çalışması hem de kelime çalışması yapılmıştır.
34
İngilizce
Hikayemizi sadece okuyarak geçmiyoruz
aynı zamanda canlandırıyoruz; kedi oluyoruz,
karakterlere bürünüyoruz, böylece ünitemizin
kelimelerini ve dilbilgisini hem daha hızlı hem
de daha eğlenceli bir şekilde öğreniyoruz.
Ayrıca kendi menülerimizi oluşturduk. Kendi kafemizin menüleri bizim seçtiğimiz yiyeceklerden ve içeceklerden oluştu ayrıca bunların
fiyatlarını da hayal gücümüzle zenginleştirdik.
Yine bu etkinliğimizde çok ama çok eğlendik.
Okulun her yanı bizim için bir eğitim alanı
Bu yüzden bu ay trafik alanını biz de kullandık,
kurallara nasıl uyulacağını İngilizce öğrendik.
Polis olduk, araba olduk, yaya olduk ve yine İngilizce konuşurken çok eğlendik.
6. sınıflarda, “Halloween” etkinliği çerçevesinde öğrencilerimiz istedikleri renk bir tişört
getirdiler.
2. sınıflarda hepimiz “a/an” konusunu öğrenirken yarıştık ve çok eğlendik.
3. sınıflarda öğrencilerimizle kendi portlerimizi yaptık. Bu projemizle çok eğlendik çünkü
eserlerimiz bizleri çok güldürdü.
Daha önce yaptıkları araştırmalar ve sınıfta
gösterdiğimiz sunumlardan akıllarında kalanları bu tişörtlere yansıttılar. Öğrencilerimiz atriumda buluşup tişörtlerini boyarken oldukça eğlenceli vakit geçirdiler.
35
English Club Magazine
Club Teacher
Pınar NERSE
Club Members
Bertan Aydoğan
Zeynep Demirci
Fulya Kırtunç
36
APPLE COMPANY
The Beginning
Apple was established by Steve Jobs, Steve Wozniak and
Ronald Wayne on April 1st, 1976. Apple's first product was sold
as an assembled circuit board and lacked basic features such as
a keyboard, monitor and case, which protected the body. After
their first product, Apple started to think bigger. In 1984, Apple
released the Macintosh. The Macintosh sold well at the beginning, but the following sales were not as strong as satisfying the
company. The Macintosh Portable, which was released in 1989,
was the first portable computer that they released. It wasn’t a good impression for the company,
so they released the PowerBook later on, in 1991. In the same year, Apple introduced System 7,
a mini upgrade to the operating system, which added color to the interface. It remained the architectural basis for Mac OS until 2001. By the early 1990s, Apple was developing alternative platforms to the Macintosh. In 1994, Apple allied with IBM and Motorola
in the AIM alliance. The goal was to create a new computing platform,
which used IBM and Motorola hardware with Apple's software. The
same year, Apple introduced the Power Macintosh, the first of many
Apple computers to use IBM's PowerPC processor. In 1997, Steve
Jobs announced that Apple would join Microsoft to release new versions of Microsoft Office for the Macintosh. Apple introduced the Apple Online Store, which tied to a new build-to-order manufacturing strategy on November 10, 1997.
“The first Macintosh
released in 1984”
-The Rising of AppleApple introduced a new all-in-one computer, the iMac on August 15, 1998. The design team
of iMac was led by Jonathan Ive, who would later design the iPod and the iPhone. Later on, Apple opened their first official Apple Retail Stores in Virginia and California on May 19, 2001. With a
successful rate within the progress, Apple announced the iPod and released it on November 10.
Apple's iTunes Store was introduced, by offering online music downloads in 2003. Steve Jobs announced that Apple would begin producing Intel-based Mac computers in 2006 at the Worldwide
Developers Conference. Also, Apple introduced Boot Camp programme to help installing Microsoft operating systems on their Macs.
37
Turning Points
Steve Jobs changed the name of the company from Apple Computers Inc. into Apple Inc. with
an idea to introduce mobile electronic devices because the target was not only the computers. At
the same time, they introduced the iPhone and iPod Touch. In July of the following year, Apple launched the App Store to sell third-party applications for them. Apple announced a large screen;
tablet like media device on January 27, 2010, the iPad. It runs the same operating touch system
like the iPhone and iPod Touch. Apple released the iPhone 4, which introduced video calling, multitasking, and a new stainless steel design.
Where Is Apple Now?
On January 17, 2011, Steve Jobs announced that he would leave Apple because of his medical process, which was chemotherapy.
Apple announced the iPhone 4S, which includes an improved camera with 1080p video recording, a dual core A5 chip capable of 7 times faster graphics than the A4, a speaking system named Siri, and cloud-sourced data with iCloud. While the world was waiting for the iPhone 5, Apple announced iPhone 4S, because of the death of Steve Jobs. 4S stands for Steve.
the current iPod family
38
Apple Retail Store in America
Apple Logo since 1998
LETTER TO STEVE
Mr. Jobs,
The fact is that you were the most amazing person the world has ever had. We learned that
Apple is not only a company; it is a way of living. Although we tried to get in touch with Apple to
ask about you, we haven’t been received anything yet. Three Apples changed the world, the first
one seduced Eve, the second one fell on Newton and the third one was offered to the world, half
bitten by you. Anyone can count the seeds in an apple, but only God can count the number of
apples in a seed and there never was an apple, in Adam's opinion, that wasn't worth the trouble
you got into for eating it. Rest in peace, thanks for every little thing that you did for us. People love
you so much as much as you loved your work.
From here to heaven,
Bertan Aydoğan - Zeynep Demirci
39
DESIGN YOUR COLORS
Every color has its own meaning. People say that our favorite color is the one that expresses
ourself in the best way. Fashion is not different than this, too. The clothes we choose is connected to the mode you are in. Picking out all your clothing in one color, like black, means that it’s a
bad day for you. Seeing yourself in black the whole day gives a terrible feeling to you.
Well, this year fashion doesn’t want you to feel this way, that’s way colorful items are “in”. Designers didn’t change their line in 2011-2012 fall –winter collections so colors are again the main
idea.
40
Great WhIte Shark Facts
Like all sharks, great whites are a type of fish. They
are 4.6 meters to 6 meters in length like a bus. They
can weight up to 3000 teeth in several rows. Their diet
includes fish, seals, sea lions, small whales and dead
things. They are threatened by overfishing and accidental catching in nets. Great whales are endangered.
Although sharks are often categorized as killers that
hunt and eat as many humans as they can this is actually inaccurate. Sharks kill humans very rarely. A person has a greater chance of being struck by ligthing or drawing in a bath than being kilde by a
shark. Only 74 people have been reported as killed by great whites in the last century but great white sharks can reach 6 meters in length and weight 2.200 kg or more. With frightening jaws
that can hold up to 3.000 teeth arranged in several rows, they could kill very easily and eat helpless human in the water
41
ONE DAY
“It's just 24 hours out of a person's life, but that can be a long time”
One Day is a film directed by Lone Scherfig. It was adapted
by David Nicholls from his 2009 novel of the same name. The point of the book is that each chapter gives us a snapshot update
of the same two people on the same day every year; 15th July.
Pretty Emma (Anne Hathaway) and handsome Dexter (Jim Sturgess) spent a night together on this date in 1988, which was their
graduation day when they where at Edinburgh University. They never become a couple, but the story is based on their lives from that
day and the next 20 years of their lives. Sometimes they are together in the story and sometimes they are apart. The cast is good if
you ask me since I love how Anne Hathaway reflects her roles as if
it’s her real self. Jim Sturgess is an adorable actor and while watching the movie you will be in love with his acting and his self.
I liked the movie when I watched it and I recommend everyone to
see this romantic film. If you want to see how two people can be connected in a very strong way
even if they had on day together this is a film for you. Love is a very powerful thing and this movie shows it in the best way. Hope you like the film if you watch it .
42
MUSIC TOP TEN
This month, we prepared Top – Ten list for you. Also we gave some information about the first
album.
iTunes Charts (Albums) :
1. Mylo Xyloto – Coldplay
2. Stronger (Deluxe Version) – Kelly Clarkson
3. Christmas – Michael Bublé
4. Fire & Ice - Kaskade
5. 21 – Adele
6. Bad As Me (Deluxe Version) – Tom Waits
7. Clancy’s Tavern (Deluxe Edition) – Toby Keith
8. A Very She & Him Christmas – She & Him
9. Double-Wide Dream – Casey Donahew Band
10. Stronger – Kelly Clarkson
#1 Album: Mylo Xyloto is the fifth studio album by English alternative
rock band Coldplay. Coldplay are a British alternative rock band
formed in 1996 by lead vocalist Chris Martin and lead guitarist
Jonny Buckland.
The album was released worldwide on 24 October 2011 by
EMI. It was preceded by the lead single, "Every Teardrop Is a
Waterfall", on 3 June 2011.
43
A TASTY “BIG APPLE”
“In New York, concrete jungle where dreams are made of, there’s nothing you can’t do, now
you’re in New York, these streets will make you feel brand new, the lights will inspire you, let’s
hear it for New York “
Year 1492 a ship called Mayflower came across a new continent, with a sailer in it that was named Christopher Columbus. This new continent was called the “new world” and more than over
a thousand English pilgrims transferred their lives here. The people who came to this new world
had one idea; a new beginning to make their dreams come true. While the immigration was continuing, the people that had already come to America and started building cites and giving their
cites names, as well. The cites were nice and they were giving hope for the future, but there was
one city that was the best out of all, it was on the Oceanside and looked like an island. The pilgrims named it after York which was a city in England. They called it New York. The new stands
for a new life, a new start…
Years might have past but thoughts didn’t change for people around the world. Millions of them
come to New York and over 50 percent of the people have the idea that the pilgrims had in those
years. So, why is this city so popular?
To answer these questions my journey in the Big Apple starts.
After landing to John F. Kennedy Airport (JFK) I rush out to start my trip. Since transportation is very hard by private people here prefer public transportation for example metro or cabs. I
take a cab and go to our next stop but I must talk about the cabs here. They are like the symbol
of New York. Yellow and long, I guess that everyone knows them from movies. Well, What’s our
next stop ; Manhattan.
44
THE HEART OF NEW YORK
New York is composed of five boroughs, The Bronx, Brooklyn, Manhattan, Queens, and Richmond (Staten Island). I’m going to talk about Manhattan now.
Manhattan is the business entertainment capital of the state. Because of being the capital of
the business and entertainment and because that it’s a place where all foreigners have on mind
when they think about New York, people here know it as the heart of New York. “Humans can’t
live without a heart and New York could not be without Manhattan” they say.
Nobody knows Manhattan for nothing; Empire State Building, Wall Street, Broadway, Liberty
Island and of course Times Square.
My favorite in all of these landmarks is Times Square. Everyone that knows a little about New
York definitely knows about Times Square. It’s another symbol for New York. The lights and colors in this street gives energy and happiness to you.
Broadway Broadway, it’s a street in Times Square. What this street is famous for is the Broadway musicals. Especially in the late 1970’s New York’s elite’s popular activity was going to these musicals. I guess that’s the reason way every actor or actress must have had a role in one of
those musicals to become famous. It’s like nowadays Hollywood. Still it’s a very important landmark in New York.
New York is not a place that can be explained in words if you ask me I’d strongly recommend
you to go and see it personally. I’m sure that you will adore this state because even the feeling
that you are in New York is great. Don’t forget that this is the most tasty BIG APPLE that you can
ever eat!
45
NEWS
FROM THE SCHOOL BAKE SALE
On October 19, Social Responsibility Club, with the lead of Cigdem Genc, arranged a project
called “Aynı Rafta Eskimesin”. In this project, they arranged a “Bake Sale” by collecting secondhand books. The books are donated to Taşpınar Village Elementary School’s library and the students of Social Responsibility Club placed the books with the help of their teacher, Cigdem Genc.
Also, the parents, who had time, were invited to this project.
BADNEWS FROM OUR COUNTRY
On October 20, 26 of our soldiers were matryrized in Hakkari. The whole country was sad and
terrified by this tragic news.
On October 21, Friday, Nesibe Aydın Anatolian High School students wanted to go to Anıtkabir for our martyries but because of unavailable conditions, students could not have the chance to go.
46
CULTURE AND ART STATE
THEATRE MONTHLY SCHEDULE
İrfan
Akün
Altındag
Büyük
Cüneyt
Şahinbaş
Küçük
Stage Oda
Stüdyo
Şinasi
Stage
Theat
Theatre
Gökçer Stage
Theatre
Theatre
Theatre
Theatre
Stage
16 / 11
Wed.
17 / 11
Thur.
18 / 11
Fri.
19 / 11
Sat.
20 / 11
Sun.
22 / 11
Tue.
23 / 11
Wed.
24 / 11
Thur.
25 / 11
Fri.
26 / 11
Sat.
27 / 11
Sun.
29 / 11
Tue.
47
IRREGULAR PAST TENSE VERB
Complete the crossword puzzle.
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
1.
swim
2.
come
3.
read
4.
drink
5.
do
6.
draw
7.
become
8.
get
9.
go
10. blow
10. break
11. give
12. make
13. fall
14. are
15. eat
48
October News from High School ELT Department
After a summer homework checking and getting know each other week, we started our courses immediately. We introduced the units and subjects to our students and discussed about yearly projects. After that, the first projects were given to the students and they started working on
them. They were all divided into groups and prepared powerpoint presentations and posters related to their project topics. Our first Project was about Animals Day and their Rights. Çiğdem Fatma Genç, the head of the ELT department, supervised to 10th Grades for this Project.
Our second Project was “Turkish vs British Way of Life” which was supervised by Gülseren
Ceylan. 9th Grades – B1 level of students took part in this project.
Gülseren Ceylan: “Our aim was to provide the students to see the differences between two
cultures. We compared and contrasted the Turkish way of life and British culture in every aspect.
As a result the students recognized that they have been learning not only a language bot also a
culture.”
Our third project was prepared by Pınar Nerse and 10th grades (A1&A2 students). It was a
model of “Dream House Project”.
Pınar Nerse: “The aim of this Project is to improve students’ creativity making a model house in their dreams. Students had two weeks to make a model. Students presented their houses
to the other English classes and administrators in Atrium. By this Project, students also improved
their self-confidence speaking English communicatively. After the Project implementation, each
student prepared a report including their ideas about the Project. According to that report, the Project was very useful for their speaking skills and enjoyable.”
Our fourth project was supervised by Nilüfer Berikan. The Project was prepared by 9th Grades – B2 level of students.
Nilüfer Berikan: “B1+B2 Level students of 9th grades’ made their presentations on “The Development in Technology” in the Atrium on 19th October and all the other 9th graders watched and
asked questions about the presentations. The aim was to give them the awareness of the progress of the technological devices they are using (e.g. mobile phones, mp3 players, 3D televisions, … etc.) in time. And to make them become conscious about the technology they are using.”
And our last project was again led by Gülseren Ceylan.
Gülseren Ceylan: “Our project was “Hero / Heroine / Villain” and the aim of this project was to
use descriptive adjectives on our favourite film characters. This project was done by 10th Grades – B1 level of students in order to use these adjectives in their daily lives and improve their language.”
On 28th October, 9th Grades (A1&A2) are going to present a project on 29th October Republic of Turkey with the supervisors, Nil Arıbaş and Pınar Nerse.
49
KİTAP EDİTÖRLERİMİZ
EKİM AYINDA OKUDUĞUMUZ KİTAPLAR
2. SINIFLAR
DALGALAR DEDİKODUYU SEVER
Sevim AK
4. SINIFLAR
ROBİNSON ÖLMEMEL
Friedrich FOSTER
3. SINIFLAR
KÖPRÜ OLMAK İSTEYEN ÇİVİ
Gülsüm CENGİZ
5. SINIFLAR
PAL SOKAĞI ÇOCUKLARI
Ferençmolnar
8. SINIFLAR
EYLÜL’DE AŞKLAR
Mine SOYSAL
50
6. SINIFLAR
SÜPERMEN TÜRK OLSAYDI
PELERİNİNİ ANNESİ BAĞLARDI
Ahmet Şerif İZGÖREN
DALGALAR DEDİKODUYU SEVER KİTABI İLE İLGİLİ YORUMLAR
Ben, “Dalgalar Dedikoduyu Sever” kitabının en çok “ Deniz Atları Nereye?” hikayesini beğendim.
Çünkü pembe iki kabarcık gördü. Sonra Li adında bir deniz atı çıktı.Çia, Li’yi görür görmez aşık
oldu. Ve hikaye mutlu sonla bitti.
Deniz AKIŞ 2/A
Ben hikayeyi çok beğendim; ama önce kötü mü iyi mi diye düşündüm. Sonra bir baktım ki bu çok
güzeldi. İlk hikayeyi beğendim, ikinci hikayeyi beğendim, sonra böyle gitti. Ama farkına varmadım
ki bitti. Sonra hep o kitabı okumayı düşündüm.
Semih BAKAN 2/A
Okumaya başladığımda korktum, doksan dokuz sayfa kitap diye. Ama sonra ilerlediğimde rahatladım. Ve en sevdiğim hikaye “Hey! Güzele bak. Yani güzel bir kitaptı.
Nehir ÇALIŞKAN 2/A
İlk başta bu kitap güzel mi yoksa güzel değil mi diye çok heyecanlanmıştım. Kitabın çok uzun süreceğini sanmıştım; ama bir haftada kitabı bitirebildim. İçinde çok farklı ve birbirinden güzel hikayeler var. En güzel kitaplardan biri de buydu.
Kağan Halit CİHAN 2/A
Bu kitap çok güzeldi. Başta çok uzun sanmıştım; ama aslında çok güzelmiş. En beğendiğim hikaye de “Dalgalar Dedikoduyu Sever” oldu. Çünkü çok güzel bir konusu vardı ve çok komikti.
Zeynep YILDIRIM 2/A
O kitabı okumaya başladığımda çok heyecanlandım. Gerisini merak etmeye başladım. Okumayı
çok sevdiğimden ve çok merak ettiğimden doksan altı sayfayı yaklaşık iki haftada bitirdim.
Arda GÜRCAN 2/A
Çin diye bir balık vardı, o çok korkaktı. Bir gün Çinçin diye bir balıkla arkadaş olmuşlardı. Onları
çok sevmiştim. Bir an kitap doksan altı sayfa diye korkmuştum; ama sonra çok heyecanlandım.
Selim KAYA 2/A
Sevgili Sevim Ak,
Yazdığınız kitap çok güzeldi.Yazdığınız kitabı okuyunca çok eğlendim, çok şaşırdım.
Sevgilerimle,
Atilla İlhan 2/A
51
KÖPRÜ OLMAK İSTEYEN ÇİVİ KİTABI İLE İLGİLİ YORUMLAR
Köprü Olmak İsteyen Çivi'yi herkesin okumasını isterim. Bu kitap çok güzel okursanız sevinirim.
Zeynep Sude ALAN 3/F
Köprü Olmak İsteyen Çivi'nin oluş sırası kötü; ama kullanılabilir çok hoş bir salıncak oldu.
Elif Ebrar ARSLAN 3/F
Çok güzel bir hikayeydi. Çivinin maceralarını okurken çok mutlu ve heyecanlıydım.
Umut PALANGA 3/B
Çatı çivisi el bombası olduğunda çok üzülmüştüm; ama bir aletin yani eğlence parkının olduğunda çok heyecanlanmıştım.
Derin DİLBER 3/B
Ben o kitabı beğendim, güzeldi. Köprü olmak isteyen çivi yerinde olmak güzel bir duygu olurdu.
Suden GÖZ 3/B
Kısa ve çok öz bir kitaptı. Bu kitabı çok mutlu okudum ve çok zevk aldım ve kitabın yazarını göreceğim günü iple çekiyorum.
Melih YURT 3/B
Ben bu kitapta, çivinin köprü olmayı dört gözle ve sabırla beklemesini sevdim.
Sıla DOĞAN 3/B
Kitap çok güzeldi; ama bence sonunda çivi köprü olsaydı daha güzel olurdu.
Ekin REYHAN 3/B
Köprü Olmak İsteyen Çivi, çok macera yaşadı. En sevdiğim bölüm küçük çocuğun torbasına çiviyi attığı bölüm. Bu bölüm çok heyecanlıydı.
Lara İÇLİ 3/B
Dünyanın en güzel kitabı olmasa da harika ve muhteşem bir kitaptı.Yazar olmayı düşünüyorum.
Berrak ERKAM 3/B
Köprü olmak isteyen çivi kitabı çok yaratıcı bir kitap. Çok değişik canlandırmalar var. Cansız bir
varlığı konuşturarak cansız varlıklarla macera yapmak beni çok heyecanlandırdı.
Can Kayra ÖZER 3/B
52
ROBİNSON ÖLMEMELİ KİTABI İLE İLGİLİ YORUMLAR
Çok güzel macera dolu ve duygulu bir kitap. O kör insan baş karakterdeydi ve onun baş karakter olması çok güzeldi.
Tiana DİLAVER 4/A
Bu kitabı çok beğendim; çünkü okurken bana cesaret veriyor ve beni mutlu ediyor.
Arda SELVİ 4/B
Kitabı okurken “ Robinson öldü mü? ” diye merak ederek okumuştum. Bu kitap çok güzel ve eğlenceliydi.
İlayda Özdoğan 4/B
“Robinson Ölmemeli” kitabını çok sevdim. Kitap Robinson’un hayatını anlatıyor ve çok iyi yazılmış bir kitap.
Selin BEKTAŞ 4/B
Ben bu kitabı çok beğendim. Daniel Defoe’nun Robinson olduğunu öğrendim. Bu kitabı bir daha
okuyabilirim. En sevdiğim karakter Maud’du.
Pelin DURUSOY 4/B
Bence bu kitap çok güzeldi. Kitabın içinde geçen hikayeler de çok güzeldi. Umarım hep bu kitap
kadar güzel kitaplar çıkarırlar.
İdil Naz TOKSOY 4/F
Kitap çok güzel ve eğlenceliydi. Robinson’u çok seviyorum.
Begüm ÖZGÜRÜM 4/F
Robinson’un hayatı ile ilgili çeşitli şeyleri anlatıyor. Robinson’u tanımamıza yardımcı oluyor.
Zeynep BİLEN 4/F
53
PAL SOKAĞI ÇOCUKLARI KİTABI İLE İLGİLİ YORUMLAR
Bence Pal Sokağı Çocukları çok eğlenceli, macerası çok olan bir kitaptı. Çok beğendim.
Kıvanç DERİN 6/A
Bence Pal Sokağı Çocukları harika bir kitap. Ve en cesur karakter Nemecsek , onun yerinde olmak isterdim.
Eray KILIÇ 6/A
Bence Pal Sokağı Çocukları muhteşem bir kitap. Bir an önce diğer sayfaları geçip okuyası geliyor insanın.
Ceyda KARANFİL 6/A
Bence Pal Sokağı Çocukları çok güzel bir kitap. Özellikle Nemecsek’i çok sevdim. Çünkü çok cesur ve çok sadık bir karakter.
Öykü KOPARAN 6/A
Kitap, çok güzel bir kitap. İçindeki karakterler cesur ve iyi. Ben bu kitabı çok severek okudum.
Sadık Emre ŞENTÜRK 6/A
Benim düşünceme gore bu hikaye tamamen bir dostluk hikayesi. Aralarında fark, sorun, kavga,
ayrıcalık ve daha bir çok etken bulunsa da onlar “Pal Sokağı’nın şanssız; ama onurlu ve gururlu
çocukları, öğrencileri. Gerçekten bu dünyadaki bütün çocukların kalbi, ruhu ve bütün bedeni Budapeşte sokaklarından biri olan “ Pal Sokağı’nda” birleşir, ölümsüzleşir.
Cankat Anday Kadim 6/B
Kitap tek kelimeyle harikaydı. Budapeşte'nin şehir karmaşasının içinde, birkaç sıradan çocuğun
Pal Sokağı'nın ve boş bir arsanın içinde geçen müthiş maceralara ve de bu çocukların bu sıradan mekanlara yükledikleri sıradışı anlamlara hayran kaldım. Yıllar geçse de hatırımda kalacak
ve asla unutulmayacak bir kitap bence.
Demirkan ÇÖKER 6/B
Bence Pal Sokağı Çocukları tam bir hayat hikayesi. Fakirliklerine rağmen ayakta durabiliyorlar.
Onları takdir ediyorum. Bu kitabı okumalısınız.
Özgür Bora ÜÇPINAR 6/B
Bu kitabı çok sevdim. İki çocuk grubunun işbirliği içinde yaptıklarını anlatıyor. Bu kitabın hayal
gücümü geliştirdiğine inanıyorum. Ama merak ettiğim tek bir şey var. Bu kitaptaki Pal Sokağı çocuklarının kereste fabrikasının her köşesine, kaleleri nasıl yaptılar?
Aydın Asrın ÖMERCİOĞLU 6/B
54
“EYLÜL’DE AŞKLAR” KİTABI İLE İLGİLİ YORUMLAR
Kitap çok güzeldi. Her konunun an an, günlük tutularak anlatıldığı bir kitaptı. Her şeyin açık bir dille anlatılması benim çok hoşuma gitti. Gece uyandığımda başucumda bu kitap vardı ve ben her
uyanışımda okudum, okuma alışkanlığı edindim. Düşündürücü, etkileyici ve şaşırtıcı bir roman olması insanı kitap okurken sürüklüyor. Bu kitabı herkese tavsiye ederim.
Damla ÖZTÜRK 8/E
Bence bu kitap gençler için okumaya değer bir kitaptır. Normalde bilimkurgu kitapları tercih etmeme rağmen bu kitap da ilgimi çekti; çünkü yazar olayları bizim dilimizden mükemmel bir şekilde anlatmış. Özellikle kızlar için öğretici bir kitap olmuş. Bir kızın ergenlikte nasıl sorunlar yaşadığını ve o sorunların altında nasıl boğulduğunu, sonuç olarak bunlardan nasıl bir ders çıkardığını anlatmış.
Beren KAYA 8/E
Bence bu kitap olayları çok nesnel anlatmış ve olayları okuyucuya çok yönlü olarak aktarmış.
Okuyucuya iyi ya da kötüyü siyah beyaz gibi anlatmak yerine seçimi okuyucuya bırakmayı tercih etmiş, olayları iç içe anlatmış. Fakat bazı olaylar, düşünceler, konuşmalar çok uzatılmış. Kitabın içeriğine gelince; Marmara’nın depremle sarsıldığı zamanda geçen, aşkın ve dostluğun birlikte yaşandığı ancak defalarca hata yapılan bir aşk hikâyesi anlatılmış.
Melisa Nur ULUDAĞ 8/E
Bir insanın hatalarını çok güzel bir şekilde yansıtan, hayattan ders alıp o hatayı tekrar yapmamamızı öğreten eğitici bir kitap. Normalde içinde heyecan olmayan kitapları sevmesem de bu kitap
ilgimi çekti ve iki günde bitirdim. Herkesin okuması gereken bu kitap çok önemli hayat dersleri veriyor. İnsanların bu hataya düşmemeleri için yazılmış harika bir kitap. Mükemmel bir akıcılığı olan
bu kitaptan çok önemli şeyler öğrendim. Kendini okutturan bir kitap olmuş. Kitabı okurken Can’a
gerçekten acıdım. Can’ın günlüklerini okurken ağladım ve hızlı hızlı okudum. Tabii ki kıza kızmıyor da değilim. İnsanları üzmemek için onlara karşı dürüst olmamız gerektiğini öğrendim bu kitaptan. Herkesin okuması ve ders alması gereken bir kitap bence.
Ayça ÖZTÜRK 8/E
55
TORRANCE YARATICILIK TESTİ EĞİTİMİ
Yaratıcılık; yeni, özgün ve beceriye dayalı bir ürün olarak ortaya çıkmış veya henüz ürüne dönüşmemiş, kendine özgü bir problem çözme sürecini içeren, kişinin zekâ unsurlarını da özgün ve
üretime yönelik kullandığı bir bilişsel yetenektir. Günümüzde işe alımda, eğitimde, sanatta ölçümüne ihtiyaç duyulmaktadır. Torrance yaratıcı düşünce testi ilk kez 1966 yılında Amerika Birleşik
Devletleri’nde yayınlanmıştır. Sözel ve şekilsel alanda yaratıcılığı ölçen toplam 10 alt testi içeren
bu test, okul öncesi, ilköğretim, lise, üniversite yaş gruplarına uygulanabilmektedir. Bugün dünya
genelinde en çok bilinen ve yaygın olarak kullanılan yaratıcılık testlerinden birisidir. Bu test, öğrenci yaratıcılığının ölçülmesinin yanı sıra işe alım süreçlerinde ve personelin yaptığı göreve uygunluğunun tespit edilebilmesinde de kullanılabilmektedir.
Torrance testinin şekilsel kısmının uygulayıcı sertifikasını; okulumuz Eğitim Koordinatörü Burcu Ağca, Amerika’da Georgia Üniversitesi Torrance Merkezi’nde almıştır. İlköğretim Müdür Yardımcısı Fatma Papak ve sınıf öğretmenimiz Ezgi Dağcı ise geçtiğimiz mart ayında Üstün Zekâlılar
Enstitüsü tarafından İstanbul’da düzenlenen eğitime katılarak almışlardır. Böylece dünyada en
çok bilenen ve kullanılan yaratıcılık testi olan “Torrance Yaratıcılık Testi” ile okulumuz tanışmış
olup okulumuzda gerçekleştirilen bazı uygulamalarda kullanılmaya başlanmıştır.
15 Ekim 2011 tarihine yine Üstün Zekâlılar Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen ve alana ilgisi olan öğretmenlerin, psikolog, psikiyatrist, psikolojik danışmanlar ve çocuk gelişim uzmanlarının katıldığı, Prof.Dr. Nükhet Doğan Yarbrough tarafından verilen “Sözel Torrance Yaratıcılık Testi” eğitimine kurumumuz her zamanki öncü olma özelliği ile ilgi göstermiştir. İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde gerçekleştirilen eğitime okulumuz Eğitim Koordinatörü Burcu Ağca, İlköğretim Müdür Yardımcısı Fatma Papak ve sınıf öğretmeniz Ezgi Dağcı katılmıştır. Bir günlük eğitimde temel bilgilerden sonra katılımcıların değerlendirme yapması için örnek uygulamalar yapılmıştır. Öğretmenlerimiz şu an değerlendirme sürecini yaşamaktadır ve çalışmalarını sürdürmektedirler. Hedeflenen uzmanlığa ulaştıklarında kendilerine “Torrance Yaratıcılık Merkezi”nden uluslararası geçerli sertifikaları verilecektir.
Dünyada en çok bilenen ve kullanılan yaratıcılık testi olan “Torrance Yaratıcılık Testi”nin okulumuza kazandırılması ve okulumuzda uygulanması da yine bu ekip tarafından yapılacaktır.
56
OKUL BAŞKANIMIZDAN...
NESİBE AYDIN’DA ÖĞRENCİ OLMAK
Öğrenci kurulumuzu nihayet geçen ay itibariyle kurduk. Bu yıl asıl hedeflediğimiz şey ise öğrencilerin, yani bizlerin daha ETKİN olması. Bu süreçte kurul olarak çeşitli çalışmalar yapacağız.
Öncelikle bu yıl kuracağımız “Öğrenci Konseyleri'yle okul yönetimine öğrencilerin isteklerini ileteceğiz. Kısa film çekimleri ve öğrenci konserleri düzenleyerek sanatsal; spor turnuvaları düzenleyerek de sporsal alanlarda etkinlikler gerçekleştireceğiz. Okulumuzdaki sosyal aktivitelerin sayılarının arttırılmasıyla ilgili okul yönetimiyle irtibatta olacağız.
Bu yıl öğrenciler olarak isteklerimizden biri de gezilerimizin sayılarının arttırılması. Geçen yıl
maalesef akademik programımızın yoğunluğundan dolayı sinema, tiyatro gibi etkinliklere yeterince gidememiştik. Şenliklerimize öğrencilerin istedikleri grupların getirilmesiyle ilgili olarak da okul
aile birliğiyle iletişime geçeceğiz. Bu ay uygulamaya geçireceğimiz dilek kutularıyla öğrencilerin
şikayetçi olduğu konuları belirlemeyerek okul, yemek ve servisle ilgili tüm sıkıntılarına çözüm bulmayı hedefliyoruz.
Aynı zamanda kurul olarak okulumuza elektronik tabletlerin getirilmesi için ön ayak olmaya çalışacağız.
Öğrenci kurulu olarak bizler, bu yıl okulumuzu öğrencilerin moral ve motivasyonunu arttıracak
daha iyi bir ortam haline getirebilmek için çalışacağız. Biz öğrenciler olarak geleceğin mimarlarıyız. Bu nedenle iyi bir eğitim almış, haklarını savunan, kalburüstü bireyler olarak yetişmemiz gerekmektedir. Bunun ilk adımı olarak daha şimdiden haklarımızı savunmalıyız. Bu uğurda öğrenci temsilciliği olarak okulumuzda, ilçede ve ilde haklarımızı savunacağımıza ve okulumuzu en iyi
şekilde temsil edeceğimize söz veriyoruz.
Ömer Mert YILMAZ
Okul Başkanı
57
KULÜP ÇALIŞMALARIMIZDAN
BİLİM KULÜplerimiz
2 ve 3. Sınıflar
Dünyamız sürekli bir değişim ve gelişim içindedir. İnsanoğlunun bu hızlı değişim içerisinde gelişmesini sağlayan tek unsur ise “yaratıcılık” tır. Yarının sahibi olan çocuklarımızın değişen dünyaya uyum gösterebilecek becerilerle donanmaları, bu gelişimin sürekliliği açısından büyük önem
taşımaktadır.
Okulumuz 2 ve 3. sınıflar Bilim Kulübü olarak bizler, çocuklarımızın zekâ, yetenek ve ilgi alanlarının belirlenip desteklenmesi yoluyla yaratıcı sorun çözme becerilerinin geliştirilmesini hedeflemekteyiz.
Bilim Kulübü için hazırladığımız etkinlikleri dört ana konuda topladık. “Parmak İzi, Işık, Mıknatıs, Kimyasal Tepkimeler”.
İlk hafta kendilerinin ve diğer arkadaşlarının parmak izlerini inceleyerek aradaki farkları gözlemlediler. Parmak izlerinin her insanda farklı olduğunu keşfettiler ve bu eşsiz özelliğin teknolojik
gelişime ne gibi katkılar sağlayabileceğini tartışıp, bu teknolojiye sahip araçlar tasarladılar.
İkinci etkinliğimizde hem İngilizce hem Türkçe etkinlikler ile öğrencilerimizin ışığın mucizesini
keşfetmelerini amaçladık. Bu amaçla öğrencilerimiz ışığın özelliklerini, renklerin oluşumunu gözlemlediler. Görme duyumuzun çalışma prensibinden yola çıkarak kamera modeli oluşturdular ve
okulumuzda sergilediler.
Önümüzdeki haftalarda da mıknatıs ve manyetik alan kavramlarını daha yakından tanımalarını hedefliyoruz. Manyetizmanın mucizevî özelliklerini kullanarak yapacakları kuklalar ile kendi
oluşturdukları bir senaryoyu canlandırıp videoya çekecekler.
En son etkinliğimiz olan Flubber yapımı ile kimyasal tepkimeyi gözlemleyecekler ve bir oyuncak tasarlayıp üretecekler. Daha sonra ürünlerini okulumuzda sergileyecek ve arkadaşlarıyla gururlarını paylaşacaklar.
Kulübümüzde yapılacak olan etkinlikler ile öğrencilerimizde öğrenmeye karşı bir heves ve tutku oluşturmak, öğrenmeyi eğlenceli hale getirmek ve düşünen bireyler yaratmak öncelikli hedefimizdir. Planlanan süreç sonunda, düşüncelerine önem verildiğini ve saygı duyulduğunu hisseden
öğrencilerimiz, sunacakları yaratıcı fikirler ile geleceğe ışık tutacaklardır. Çünkü yaratıcı düşünme
becerisine sahip bireyler, içinde bulundukları toplumu daima ileriye taşırlar.
58
1. Sınıflar
1. sınıflardan oluşan öğrenci gruplarıyla “Bilim Kulübü “ çalışmaları yürütülmektedir. İlk hafta
öğrencilerin bilim insanlarının hayatlarından yola çıkarak kendi yaratacakları bir ürününü ortaya
çıkarmaları istenmiştir. Yapılan çalışmalarla öğrenciler yaratıcı düşünmeye yönelmekte ve yaratıcılıklarını kullanarak farklı projeler geliştirmektedirler. Oyun hamurlarıyla öğrenciler, hayallerinde
tasarladıkları hayvanların maketini yaptılar ve hayvanlarına birer ad buldular.
İlk dört hafta boyunca canlılar teması üzerinde durulmuş ve her etkinlikte öğrencilere özgür bir
ortam sunularak yaratıcı ürünler ortaya çıkarmaları sağlanmıştır.
İkinci hafta öğrencilerle birlikte dışarı çıkılarak okul çiftliğindeki hayvan barınakları incelenmişitir. İnceleme sonrası atık maddeler kullanılarak öğrencilerin bir önceki hafta yaratmış oldukları
hayvanlarına yuva maketleri yapmaları sağlanıp maketi yapılan hayvan yuvalarının resimlerinin
çizilmesi ve boyanması istenmiştir.
Sonraki hafta ise doğa gözlemi yapılmıştır. Gözlem sırasında öğrencilerin mevsimlere göre
canlılardaki değişimi incelemeleri adına yaprak toplama çalışması yapılmıştır. Öğrencilerin topladıkları yaprakları incelemeleri ve yaratıcılıklarını kullanarak resim kâğıtları üzerinde dizayn etmeleri sağlanıp yapılan çalışmalar panoda sergilendi.
59
BİLİM KURULUMUZ
Nesibe Aydın Eğitim Kurumları Bünyesinde Bilim Kurulu Çalışmaları Başladı!
Nesibe Aydın Eğitim Kurumlarının işleyişine bilimsel bir nitelik kazandırmak amacıyla Bilim
Kurulu oluşturulmuştur. Her ay düzenli olarak toplanan Bilim Kurulu 2. toplantısını gerçekleştirmiştir. Okulumuzdaki öğretmenlerimiz tarafından planlanan projeler Bilim Kurulu tarafından bilimsel boyutta incelenmekte ve değerlendirilmektedir. Bunun yanı sıra yeni proje önerileri de sunulmakta ve tartışılmaktadır. Görüşülen proje önerilerinden biri ise kısa süre içinde uygulamaya
geçecek olan “Okuyorum & Öğreniyorum” adlı projedir. Hem öğrenci - öğretmen hem de annebabaların uygulama kapsamında yer aldığı Okuyorum & Öğreniyorum projesinde okumanın keyifli bir etkinlik olarak sürekliliği amaçlanmaktadır. Projede okuma zevk ve alışkanlığını geliştirecek, okurken aynı zamanda eğlenmek, dinlenmek ve öğrenmek etkinliklerinin bir arada uygulanabileceği çalışmalar planlanmaktadır. “Okuyorum & Öğreniyorum” projesinde olduğu gibi bilim kurulunda incelenen proje çalışmalarının bilimsel bir boyutta değerlendirilmesiyle, planlanan projelerin daha nitelikli hale gelmesi sağlanmaktadır. Ayrıca öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin niteliklerinin gelişimine de olumlu yönde katkıda bulunulmaktadır.
Bilim Kurulumuzun gerçekleştirdiği önemli bir diğer adım ise Ocak 2012’de yayımlanması
planlanan “Eğitim ve Gelecek” adlı dergidir. Bilimsel, akademik ve hakemli bir dergi olan Eğitim
ve Gelecek dergisi yılda iki defa yayımlanacak, dergide yer alacak makalelerin dili İngilizce olacak, bunun yanında makalelerin geniş bir Türkçe özeti bulunacaktır. İngilizce adıyla “Journal of
Education and Future” (JEF) olan Eğitim ve Gelecek dergimizin web sayfası da hazırlanmış ve
uygulamaya geçmiştir. (http://www.jef.nesibeaydin.k12.tr)
Bilim Kurulumuz tarafından gerçekleştirilmesi planlanan bir diğer konu ise “Eğitimde Teknoloji Kullanımı” konulu çalıştaydır. Günümüzde her alanda önemli bir yeri olan teknolojinin eğitimde
farklı boyutlarıyla ele alınması sağlanacaktır. Eğitim-öğretim niteliğinin geliştirilmesine katkı sağlamak amacıyla bu alanda uzman kişilerin kurumumuza davet edilmesi ve eğitimde teknolojinin
kullanımı açısından belirlenen konularda eğitimler düzenlenmesi planlanmaktadır.
Bilim Kurulu tarafından gerçekleştirilen ve planlanan çalışmaların bir bölümü burada paylaşılmıştır. Çalışmalar ilerledikçe yeni gelişmeler sizinle paylaşılmaya devam edilecektir.
Nesibe Aydın Eğitim Kurumları olarak ülkemizin ve çocuklarımızın geleceğine yatırım yapmaya ve kendimizi her yönüyle sürekli geliştirmeye özel bir önem ve ağırlık veriyoruz. Ülkelerin ve
kurumların ancak sahip oldukları insan gücünün kalitesi kadar ileri gidebileceğinin bilincindeyiz.
Doç. Dr. Erten GÖKÇE
Bilim Kurulu Başkanı
60
OKUL KOROMUZ
Coşkuyla kutladığımız 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı törenine; okul koromuz beş şarkı ve
marşla katılmıştır.
1.
Cumhuriyet Marşı
2.
Atatürk Marşı
3.
Atatürkçüyüz
4.
Türkiye'min Dört Yanında
5.
Onunucu Yıl Marşı'dır.
Okul koromuz bu eserleri seslendirirken bütün öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz ve idarecilerimizi de koromuzla birlikte çoşkuyla söylemişlerdir.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı büyük bir coşkuyla kutladık.
Okul koromuza öğrenci ve öğretmenlerimizden oluşan koromuz eşlik etmiştir.
61
MİNİK RESSAMLAR
GÖKYÜZÜNDE YOLCULUKTA
Görsel Sanatlar Zümresi olarak bu ayki temamız ‘Marc CHAGALL’ eserlerinin yorumlanmasıydı.
İlköğretim öğrencilerimiz ile hayal dünyasında bir yolculuğa çıktık ve Marc CHAGALL ile karşılaştık.
Kalıpları bozarak gezindiğimiz bu macerada, gökyüzünde uçan mutlu insanlar, ters dönmüş
evler, müzik aletleri çalan hayvanlar, renkli portreler, melekler ve bunların yaşandığı şehir Paris…
Klasik müzik eşliğinde, ressamın eserlerinden oluşan sunuyu inceleyerek farklı malzemeler
kullanan öğrenciler, eserleri yeniden yorumladılar.
Her ay yeni bir sanatçı öğrenme fikriyle yola çıktığımız bu dersimizde, sanata ve sanatçıya
karşı duyarlı olmayı, sanat eserlerine bakış açımızı farklılaştırmayı, sanattan anlayan bir toplumun bireyleri olmayı hedefliyoruz.
‘’Sanat, kalıpları olmayan her yaşta ve her yerde özgürlüktür’’
62
ÇAĞDAŞ SANATLAR
Çağdaş Sanatlar Kulübümüzde bu dönemki ilk çalışmamız Türk resim sanatının önemli ustalarından ‘Hikmet Çetinkaya’ eserleri oldu. Projeksiyonla sunum yaptığımız derste sanatçının eserlerini ve tekniğini öğrenme fırsatı bulduk. İncelediğimiz eserlerdeki gelincik temalarını, kullanılan
renkleri, sınıfça konuşup yorumladıktan sonra kendi gelincik tarlalarımızı suluboya ve pastel tekniğiyle oluşturduk.
63
EKO OKULLAR
KÜRESEL ISINMA RAPORU
TÜRKİYE EN RİSKLİ 110’UNCU ÜLKE
İngiltere’de Londra merkezli küresel analiz şirketi Maplecraft tarafından yayımlanan İklim Değişimi ve Çevresel Riskler Atlası’nda 193 ülke incelenmiş, en fazla risk içeren ülkelerin Haiti,
Bangladeş, Zimbabve; en az etkileneceklerjin ise Avrupa’nın kuzeyindeki ülkeler olduğu belirlenmiştir. Türkiye küresel ısınma nedeniyle en fazla risk altında olan ülkeler arasında 110’uncu sırada yer almış, Türkiye’nin güneyinde kuraklık yaşanma riskinin ise kuzeye göre daha fazla olduğu açıklanmıştır.
Son yıllarda uzmanların söylediklerine kulak verecek olursak:
➢ Suyumuz 2050 de tükenecek
➢ Hayvanların nesli hızla tükeniyor.
➢ İnsanlar açlıktan ölüyor.
➢ Topraklar erozyonla elimizden kayıp gidiyor.
➢ Mevsimler değişiyor.
Evet, tüm bu değerlendirmeler yapılıyor; ancak maalesef hak ettiği ilgiyi ve çabayı gördüğünü söylemek zor.
Doğa anaya verdiğimiz zararın ne zaman farkına varacağız? Soframızdaki en büyük nimet
olan ekmeğimizi bulamamaya başladığımızda mı? Sebzeleri, meyveleri sadece resimlerine bakarak hatırlayabildiğimizde mi?
İş işten geçmeden bir şeyler yapmalı diyerek yola çıktık ve Özel Nesibe Aydın Okulu Eko-Okul
Koordinatörlüğü olarak çevreye karşı duyarlılığımızı yeniden, yeni bir proje ile yaşama geçirmeye karar verdik.
PROJEMİZİN ADI: “ İKLİMLER DEĞİL YAŞAM BİÇİMİMİZ DEĞİŞSİN”
2008 yılında New York’da açılan Amerikan Doğal Tarih Müzesi’nin İklim Değişikliği sergisi
İstanbul’a geldi. 4 Ekim’den itibaren ziyarete açıldı.
3 Aralık 2011 cumartesi günü SANTRAL İSTANBUL MÜZESİ’ nin düzenlediği “İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ” sergisine ÖĞRENCİLER, SINIRLI SAYIDA VELİ VE ÖĞRETMENLERLE birlikte katılıyoruz.
Sergi sonrasında da sergiye katılan gruplarla şubat ayı içerisinde “İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ” konulu bir çalıştay düzenleyeceğiz.
64
Bu Sergiye Niçin Katılmak İstiyoruz?
Bu serginin nasıl bir dünyada yaşadığımızı anlamamızı, hangi evrelerden geçtiğimizi öğrenmemizi ve dünyanın – atmosfer, buzullar ve okyanuslarıyla - bulunduğu noktayı kronolojik olarak gözlemlememizi ve görsel efektlerle tüm bunların daha kavranabilir olmasını sağlayacağına
inanıyoruz.
Bunun sonucunda;
Serginin ana amacı olan enerji tasarrufu hakkında bilinç yaratmak,
Dünyada ciddi boyutlara varan küresel kirlenmeye dikkat çekerek küresel kirlenmenin iklim değişimi üzerindeki etkisinin animasyon ve simülasyonlarla daha iyi gözlenebilir olmasını sağlamak,
İster öğrenci, ister veli, ister öğretmen olalım; hepimizin çevreye ciddi anlamda hassasiyet
göstermemiz gerektiğini ve yaşam biçimimizi çevre odaklı hale getirmek zorunda olduğumuzu
gösterebilmek,
İnsanların hayatlarında yapacakları çok ufak değişikliklerle gezegenimiz için nasıl fayda sağlanabileceğini öğrenmek şeklinde başlıklar halinde özetleyebileceğimiz sonuçlara ulaşmayı hedefliyoruz.
Ayrıca aşağıdaki soruların yanıtlarını araştırarak, sergi öncesi ve sonrasında raporlaştırarak
yapılacak çalıştayda bireysel ve toplumsal çözümler bulabilmek de hedeflerimiz arasında yer almaktadır.
1.
İklim değişikliği nedir?
2.
Sera etkisi nedir?
3.
Isınmanın kanıtı ne?
4.
Sıcaklık ne kadar yükselecek?
5.
Hava durumu ne olacak?
6.
Etkileri neler olacak?
7.
Ne bilmiyoruz?
8.
Her şey için çok mu geç?
9.
Bizim üstümüze düşen görev ve sorumluluklar nelerdir?
Gönüllü velilerimizden beklediğimiz bazı görev ve sorumluluklar;
•
Sergi boyunca öğretmen ve öğrencilerle sergiyi gezmek,
•
Gezi sonrasında sergi hakkında görüşler, edindikleri bilgiler ve bunları ne ölçüde gerçekleştirebildikleri hakkında rapor hazırlamak,
•
Şubat 2012’de düzenlenecek olan” İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ÇALIŞTAYI” nda deneyimlerini
paylaşmak ,
•
Okulda yapılacak olan çevre ile ilgili çalışmalarda işbirliği içinde olmak şeklinde özetlenebilir.
Sergiye katılmak üzere dört gönüllü veliye ihtiyaç duyuyoruz. Katılmak isteyen velilerimizin
isimlerini Eğitim Uzmanı Erem Ögüt’e iletmeleri rica olunur. Katılım için başvuru sırası dikkate alınacaktır. Bilgilerinize sunulur.
PROJE SORUMLUSU: Y.Sevengül ÇAPAR
Özel Nesibe Aydın Okulu Eko-Okul Koordinatör Öğretmeni
Kaynak: www.kuresel-isinma.org/
Milliyet Gazetesi-27 Ekim 2011 Çevre haberi
65
MÜZE GEZİSİ
MTA TABİAT TARİHİ MÜZESİNE VE ENERJİ PARKINA GİTTİK !
Nesibe Aydın İlköğretim Okulu , MTA Tabiat Tarihi Müzesi ve Enerji Parkına bir inceleme gezisi düzenledi. Gezide güneş sistemindeki gezegenler, dünyanın oluşumu ve günümüze kadar
canlıların evrim süreçleri, Türkiye günümüz hayvan ve bitkilerine ait örnekler,mineraller ve taşlar incelendi.
66
•
Gezide uzaya yolculuk yaptık.
•
Uzay terazisinde tartıldık.
•
Türkiye’de yaşayan bitki ve hayvan türlerini inceledik.
•
Mağarada yaşayan insanlarını canlandırdık.
•
Müze gezimiz MTA kampüsündeki Enerji Parkı ile devam etti.
•
Türkiye'nin enerji kaynakları hakkında bilgi edindik.
•
Maden ocaklarını gezdik.
•
Enerji Parkında çeşitli deneyler yaptık. Enerjimizi ölçtük. Uçuran aynaya bindik
•
Eğlenceli ve keyifli geçen müze gezimiz fotoğraf çekimi ile sona erdi.
BEDEN EĞİTİMİ
2011-2012 dönemi kulüp ve takım çalışmaları geçtiğimiz ay itibari ile başlamıştır.
Futbol, basketbol, yüzme, su sporları, voleybol, halk dansları, modern dans, masa tenisi, tenis, temel spor eğitimi ve tekvando etkinliklerinde çalışmalar tüm hızıyla devam etmektedir. Etkinliklerde branşlara yönelik eğitimler verilerek öğrencilerin branşlar hakkında temel becerileri kazanmaları ve bu branşa eğilimi olanlar okul takımlarına yönlendirilmesi sağlanmaktadır. Kulüp faaliyetleri spor bilincini, sevgisini ve ahlakını öğrencilerimize kazandırmayı hedef edinmiştir.
Okul takımları çalışmaları ise yoğun bir şekilde yapılmaya devam edilmektedir. Küçükler, Yıldızlar ve Gençler kategorilerinde hazırlanan okul takımlarına öğrenci tespitleri yapılarak, antrenmanlara başlanmıştır. Antrenmanlarda branşlara yönelik istenilen hedefler belirlenmiş ve branşlara özgü antrenman eğitimi ile müsabaka dönemine yönelik hazırlıklar yapılmaktadır. En yakın
zamanda da tüm takımlar müsabakalara hazır hale gelecektir. Okulumuz, takım sporlarında futbol, basketbol, voleybol, masa tenisi, yüzme branşlarında müsabakalara katılacaktır. Halk dansları ve tekvando branşlarında da gösteri grupları hazırlanmaktadır.
67
SINAV HAZIRLIKTA OKUL – DERSHANE BİRLİKTELİĞİ
SINAV HAZIRLIKTA OKUL – DERSHANE BİRLİKTELİĞİ
Okulların açılmasıyla birlikte YGS ve LYS maratonunda, öğrencilerimiz kendilerini uzun ve yorucu bir çalışma temposunun içinde bulmuşlardır. Bu dönemden itibaren öğrencilerimiz hem okul
hem de dershane ikilemi arasında kalıyor ve okulu ciddi bir yük olarak görüyorlar. Oysaki sınava hazırlık sürecinde okulun ve dershanenin birbirini tamamlayıcı unsurlar olduğunu söyleyebiliriz. Öğrencilerimizin sosyalleşme süreçlerinin önemli bir bölümünü oluşturan ve geleceklerine yön
vermelerine yardımcı olan “eğitim olgusunun” iki önemli kurumu olan okul ve dershaneler aynı
müfredatı takip etseler de sınav noktasında ayrışmalar yaşamaktadırlar. Ancak okul ve dershane aralarında sağlıklı bir birliktelik oluşturulması gereken kurumlardır.Okul ve dershane birlikteliği
içinde öğrencilerimizin yaşadığı en önemli sıkıntı ise planlama ve organizasyondur. Sınavlara hazırlık ciddi bir iştir. Bu işte başarıya ulaşmak planlı çalışmakla mümkündür. Plan nasıl, ne zaman,
nerede, hangi derse çalışacağımıza karar vermektir. Plansızlık öğrencide dikkatsizliğe, yorgunluğa, bitkinliğe, isteksizliğe neden olur. Bir işte başarılı olmak için yapılacak ilk şey hedef belirlemektir. İkinci şey ise belirlenen hedefe yönelik plan yapmaktır. Plan her öğrenciye göre değişik nitelikler taşır. Çünkü her öğrencinin çalışma biçimleri, ilgileri, öğrenme süreleri birbirlerinden farklıdır. Başarısızlıklarla karşılaşmamak için planlı çalışmalı ve bunu alışkanlık haline getirmeliyiz.
Diğer bir taraftan da okul derslerini hafife almamak gerekir,dershaneler okulda işlenen derslerin tekrar edildiği, test tekniğinin kazandırıldığı, sınav için pratik yöntemlerin sunulduğu kurumlar
olduğunu unutmayınız. Bundan dolayı okulu devre dışı bırakmak yanlıştır. Eğitimi bir bütün olarak
ele almadıkça, eksik öğrenme ve buna dayalı olarak başarısızlık ortaya çıkmaktadır. Öğrencinin
okul ya da dershane ikilisinden birini seçme gibi bir lüksü olmamalıdır. Sınavda başarılı olmak istiyorsak okul başarısını da dikkate almalıyız. Sanıldığı gibi okullar, zaman kaybettiğiniz mekanlar
olarak değil, üniversiteye hazırlık temellerimizin atıldığı kurumlar olarak görülmelidir. Başarı için
okul ve dershane bir arada yürütülmelidir.
Zaman zaman şu serzenişleri hepimiz duymuşuzdur;
• "Okul ve dershane bir arada olmuyor
• Okuldan dershaneye, dershaneden eve gidince yemek bile yiyemeden uyuyakalıyorum
• Uykumu alamıyorum
• Ben bu işi başaramayacağım galiba
• "Bu sene temel atıp seneye mezun olunca daha fazla zamanım olacak süper çalışırım diyenler bile var." Kabul etmek gerekir ki bu zorlu bir maraton, elbette ki yorulacaksınız, emek sarf
edeceksiniz; ancak başarmanın hazzını yakaladığınızda tüm yorgunluğunuz kendiliğinden yok
olacaktır. Alışmak için öncelikle siz çaba göstereceksiniz. Bu sürece kısa zamanda uyum sağlamak sizin elinizde. Bu nedenle kendimizi hem zihinsel hem de bedensel olarak hazırlamalıyız.
Üniversiteye hazırlık sürecinde bir öğrencimizin başarı öyküsü:
‘NASIL BAŞARDIM?’
‘Adım Müge 2.sınıf tıp fakültesi öğrencisiyim.İki yıl önce doktor olmak istediğime karar verdim.
Artık bir hedefim vardı: Tıp fakültesinde okumak. En önemlisi hedefime ulaşmak için yapmam gerekenlerdi.YGS ve LYS'ye girmem gerektiğini biliyordum ama YGS ve LYS benden ne yapmamı istiyordu tam olarak emin değildim. O an yaptığım ilk şey YGS ve LYS 'nin benden ne istediğini iyice anlamaktı. Bir yandan da okul devam ediyordu. Dershane ve okul dersleri arasında sıkışıp kalmıştım, hangisine ağırlık vermeliydim? Bu ikilem arasında boğuşurken bir yandan da konu
eksiklerim artmaya başlamıştı. İyi bir programla hangi gün hangi derslere çalışacağımı, okula ve
dershaneye ayıracağım çalışma zamanlarını belirledim. Ders çalışırken konu eksiğimi kapatmaya ve günlük tekrarlarımı aksatmamaya ayrı bir özen gösteriyordum. Elimdeki kaynaklarda o konuyla ilgili olan soruları çözerdim. En son geçmiş yıllarda o konudan gelen sorulara bakardım. Buradaki amacım YGS ve LYS 'de soru hazırlayanların o soruyu hazırlarken öğrencinin hangi bilgiyi bilmesini istediğini saptamaktı.
68
Aynı mantık çerçevesinde hazırlanmış birçok soru vardı YGS ve LYS 'de çıkmış. Bu da soruları hazırlayanlar değişse bile öğrenciden beklenenin aynı olduğu idi. Bu nokta gerçekten çok
önemliydi benim için. Temel bilgilerde oluşacak eksiklikler ileride çok büyük sorunlara sebep olabilir.Bu yüzden konularla ilgili işinize yarayacağına inandığınız her şeyi bilmeye özen gösterin. Zaman su gibi akıp geçiyor. Bir de bakmışsınız sınava bir hafta kalmış. Zamanın nasıl geçtiğini anlamayacağınız bir dönemdesiniz. O yüzden zamanınızı boşa harcamayın. YGS ve LYS 'ye hazırlanan öğrencileri kendine çeken en büyük tuzaklar televizyon, telefon, bilgisayar ve arkadaş
grubudur. 8 ay boyunca kendimi her şeyden mahrum ettim. Konu eksiğimi kapatmaya çalışırken
bir yandan da okul derslerine çalışıyordum. AOÖBP için yüksek ortalama şarttı ve lise 4 önemli yıldı bu ortalama için. Çoğu arkadaşım lise 4'ü pek önemsemediği için düşük puanlar aldılar,
AOÖBP'ndan. Her hafta bir YGS ve LYS denemesi çözüyordum. Son haftalar bu sayı 7’ye kadar
çıkmıştı. Bunun çok yararını gördüm. Hem zamanlama konusunda bana yardımcı oldu hem de sınav heyecanımı azaltmak hususunda. İyi sayısal öğrencilerinin sayısal alanda çıkardıkları net sayısı birbirine yakındır. Sayısal öğrencilerini birbirlerinden ayıran nokta sözelde ulaştıkları başarıdır. O yüzden sözel derslere gereken önemi vermek gerekir. Ben dershanedeki sözel derslerden
kaçmadım. Çoğu öğrenci için sözel dersler boş sayılan, işe yaramaz,girilse de girilmese de fark
etmeyen derslerdir. Ama gerçekte sözel dersler çok önemlidir. Bence aynı şey eşit ağırlık öğrencileri için de geçerli. Onlar için de fen dersleri çok önemli.
YGS ve LYS'ye korkuyla giren çoğu arkadaşımın o sene bekledikleri sonucu alamadıklarına
şahit oldum. YGS ve LYS 'yi gözde büyütmemek bence çok önemli. YGS ve LYS 'nin önemini
kavradıktan ve kendinize güvendikten sonra YGS ve LYS 'yi istediğiniz kadar küçültebilirsiniz gözünüzde. Bir de çalışma masanızın karşısında ya da kolayca görebileceğin bir yerde sana hedefini hatırlatacak bir eşyan olsun. Benim bir posterim vardı. Üstünde tıp fakültesinin olduğu bir posterdi ve beni sürekli motive ediyordu.
Bu arada dershanenin rehberlik servisinden ve branş öğretmenlerinden iyi yararlanın. Sadece tercih döneminde değil sene içinde de onlarla sık sık görüşün.
Yarış ortamı yaratın demek istiyorum ama siz yaratmasanız da çevrenizde böyle bir ortam yaratan birçok insan olacaktır. Bu noktada en çok dikkat edeceğiniz husus yarış ortamının sizi olumsuz yönde etkilemesine izin vermemek olmalı. Dershanede hocalarınız evde anne babanız sınıfta arkadaşlarınız eşiniz dostunuz herkes illaki sizi birileriyle kıyaslayacaktır. Bu tarz kıyaslamalar
varsa eğer kendiniz için olumlu olan taraflarını alın.
Sınava hazırlık döneminde bazen can sıkıntısı çok aşırı düzeylere ulaşır. Bu anlarda kendimi
o anda derslerden kısa bir süreliğine uzaklaştırır, can sıkıntım geçince de eskisinden daha hırslı
şekilde derslerimin başına geçerdim.
69
Sınav günü de hergün olduğu gibi tek düşündüğüm şey hedefime ulaşmaktı. İyi bir kahvaltı
yaptım ve okula gittim. Sonunda tüm emeklerim karşılığını buldum ve artık istediğim yerdeydim.
Benden sonra sınava girecek bütün arkadaşlarıma tek tavsiyem önce bir hedef belirlemeleri ve o
hedefe ulaşmak için doğru yöntemlerle çalışmaları.Sevgiyle kalın.
‘Her işin en önemli kısmı hedef belirlemek ve bu hedefe doğru ilk adımı atmaktır’.
PLATON
Unutmayınız! Siz öğrencilerimiz bu yolculukta yalnız değilsiniz. Nesibe Aydın Kurumları olarak
biz hep yanınızda olacak ve size hayallerinizi gerçekleştirmenizde destek olacağız.
O halde öğrencilerimize düşen görevler;
Hedeflerimiz, gerçekçi olmalı, ilgimize, yeteneğimize uygun olmalıdır. Hedefine ulaşacağına
inanan kişinin buna ulaşma isteği, hedefini netleştirdiği anda başlar. Hedefimiz sorulduğunda çok
net söyleyebilmeliyiz. Hayattaki önceliklerimizi doğru belirlemeliyiz. Bu bizim için itici güç olacaktır.
Çalışma programı, sizi hedefe götürecek olan pusuladır. Ancak çalışma programına uymak
hiç de kolay değildir, hele hele geçmişten gelen çalışma alışkanlıklarımız yoksa bu iş daha da zor
olacaktır. Ancak sabırlı olmak ve programı uygulamakta ısrarcı davranmalıyız. Unutmayın en kötü
plan plansızlıktan iyidir.
Günlük tekrar, okuldan geldiğimizde ödevlerimizi zamanında yapmalıyız. Ödevleri külfet olarak görmeyelim. Ödevler, öğrendiğimiz konuyu pekiştirmek için verilen uygulamalardır. Dershaneye gittiğimizde o konuları daha iyi anlar ve kavrarız. En önemli nokta "her dersi yerinde ve zamanında öğrenmek ve kavramaktır" yani dersi derste öğrenmektir. Anlamadığınız noktayı mutlaka sorun, geride eksik bırakmayın. Tekrar ederken önemli yerlerin altını renkli kalemlerle çizebilirsiniz.
Sınava hazırlık sürecinde dershane seçimini göz ardı etmemek gerekir. Dershane seçiminde
sizi hedefe götürecek kriterler doğru tespit edilmelidir. Seçeceğiniz dershanenin, disiplinden ödün
vermeyen, kurumsallığını kanıtlamış her türlü dokümanı sunabildiği gibi, güçlü bir öğretmen kadrosuna sahip olmasına da dikkat etmek gerekir.
"Hayır demek cesaret ister, başkaları kırılır mı, alınır mı, beni sevmezler mi, hakkımda
olumsuz düşünürler mi gibi sorular içinde yaşamını düzenleyen biri "HAYIR" diyemez. Çünkü henüz yaşamında neye "EVET" dediğini fark etmemiştir."
Doğan Cüceloğlu
O halde şunu rahatlıkla söyleyebiliriz; eğer Nesibe Aydın Okulları öğrencisi değil isek üniversiteye hazırlıkta okula olduğu kadar dershaneye de ihtiyacımız olacaktır. Bu dengeyi sağlayabilenler için başarı kaçınılmazdır. Unutmayın ki, başkaları bunu başarabildiyse siz de başarabilirsiniz.
Hedefine odaklanan bir öğrenci her zaman çalışabileceği bir ortam ve zaman yaratır.
70
SANATA DEVAM...
Nesibe Aydın Sanat Akademimizde hafta içi ve hafta sonu; dans, müzik ,tiyatro, ve görsel sanatlarda, her yaş grubundan oluşan hem hobi hem de akademik programlarımız yoğun bir şekilde devam etmektedir.Profesyonel eğitmenler eşliğinde eğlenceli, sanatla iç içe,kültür dolu, sanat
keyfi yaşamak isteyen tüm sanatseverleri akademimize davet ediyoruz. Kültürel etkinlik programlarımıza bu ay bir yenisini daha ekledik. Kasım ayı içerisinde, değerli tiyatro sanatçılarımızdan sayın Rüştü Asyalı ile şiir dinletisinde buluşacağız. Böyle güzel bir günde siz sayın velilerimizi de
aramızda görmekten mutluluk duyarız.
Sevgiyle…
71
Y Ü Z M E T AKIMI
Merhaba Nesibe Aydınlılar,
2011-2012 Yüzme sezonu 10 Kasım Atatürk’ü Anma Yüzme Yarışları'yla başlıyor. 12-13 Kasım 2011 tarihlerinde düzenlenecek müsabakalar Keçiören/Etlik yüzme havuzunda yapıldı.
Takımımız müsabakalara sadece 2002 – 2003 – 2004 doğumlu sporcularımız ile katıldı. Bu
müsabakada öğrencilerimiz ilk yarışma deneyimlerini heyecanını yaşamış oldular.
Hepbirlikte yaşadığımız bu heyecanını sonucunda 3 günü ve 3 bronz madalyayı alarak bizleri gururlandırdılar.
Madalya almaya hak kazanan sporcularımız 50 m kurbağalama sitilinde Ekin Reyhan 1 gümüş, 100 metre sırtüstü ve 50 m kelebek'te Naz Atik 2 gümüş 50 m serbest stilinde Zeynep Çoşkun 1 bronz 100 m karışık stilde Naz Atik 1 bronz sporcularımızı kutluyor başarılarının devamını diliyoruz.
25-26-27 Kasım tarihlerinde de Türkiye Yüzme Şampiyonası Ön Eleme Yarışları düzenlenecektir. Bu yarışlara da 13+ yaş grubundaki sporcularımız katılacaktır.
72
TÜRKİYE KADINLAR BASKETBOL 2. LİGİ 2011-2012 SEZONU BAŞLADI
Türkiye Kadınlar Basketbol 2. Ligi B grubunda mücadele eden takımımız, sezonun ilk maçında mutlak galibiyet parolası ile çıktığı gruptaki en güçlü rakibi olan Çankaya Üniversitesi maçında
beklenmedik bir mağlubiyetle sahadan ayrıldı (68-70). Sezonun 2. haftasını maç yapmadan geçiren takımımız 3. haftada oynadığı 55 Gençlik Spor Kulübü maçına ara vermeden çok ciddi bir
şekilde hazırlandı. Favori olarak çıktığı bu maçta fazla zorlanmadan rakibini farklı bir skorla mağlup ederek sezonun ilk galibiyetini aldı (82-43). İlk maça nazaran daha organize ve uyumlu olduğu görünen takımımız ilerleyen haftalarda bu performansını devam ettirerek sezonu hedeflediği
yerde bitirmeyi arzulamaktadır.
Bu süreç içerisinde kulüp yönetimimiz de Türkiye Kadınlar Basketbol 1. Ligi takımlarından
KASKİ Spor Kulübünden Aysun YARARBAŞ ve Esra URAL’ı transfer ederek takımımızın kadrosuna dahil etti. Bu transferlerle daha da güçlenen takımımız hedefe emin adımlarla ilerlemeye devam etmektedir.
73
OKULUMUZDAN KARELER
74
75
EVOS MATBACILIK
Adres: İstanbul Yolu 7. km Necdet Evliyagil Cad.
LARA EĞİTİM MATBAA YAYINCILIK
SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞTİ
Ağaç Metal Kooperatifi 27. Cadde 1435.
Sok. No: 30 İvogsan–Yenimahalle/ANKARA
Tel: 0312 395 83 42 • Faks: 395 83 41
No: 24 Batıkent / Ankara
Telefon: +90 312 278 49 61 - 278 08 24
Faks: +90 312 278 49 62
SEDAT BEY TURİZM
EUROCLEAN
Ziyabey Cad. 13. Sk. No: 14/5
Balgat / ANKARA
Güvenlik Caddesi 29 - A Aşağı Ayrancı / ANKARA
Tel: 312 220 35 25 – 26 – 27
Tel
Fax: 312 220 35 28
Faks : (0312) 418 30 99
info@sedatbeyturizm. com
E-posta : [email protected]
: (0312) 419 18 18 - 419 00 09
KARACAOĞLU SİGORTA
Akay Caddesi 21/4
Çankaya / ANKARA
Tel: 0312 425 23 18
ÇETİN EMEÇ ŞUBESİ
Ceyhun Atuf Kansu Cad. No 116/C Balgat 06520
Tel: 312- 473 18 85 • Faks: 312- 473 21 45
YKB ÇETİN EMEÇ ŞUBESİ
LARA KIRTASİYE
Turan Güneş Bul. 596. Sok. 40/1 Oran / ANKARA
KADAK Özel Güvenlik
Hizm. Tic. Ltd. Şti.
Menekşe-1 Sokak No:3/8-9
Kızılay/ANKARA
Tel: 0312 418 07 85
Faks: 0312 418 07 95
kadakguvenlik@hotmail. com
GÖÇEROĞLU TİCARET
Ankara Cad. 213 S. 2/17 Gölbaşı/ANKARA
Tel: (312) 484 14 69
76
Ceyhun Atıf Kansu Cad. No: 78-78 / A 06520
Balgat/ANKARA
Tel: 0 (312) 286-1886
Faks: 0 (312) 458-4865
DERSHANE KANTİN
RAFET İNCE
Hatay Sok. No: 22 Kızılay/ANKARA
Tel: 0312. 425 7357
MEDOR İNŞAAT
SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
AÇS MOBİLYA
Tel: 0312 242 00 60
Fax: 0312 242 00 59
Samsun Yolu 27. Km Hasanoğlan - ANKARA
Tel: 0312 866 18 88 (pbx) Faks: 866 18 00
YILDIZ YEMEK
İvedik Organize Sanayi 1354.Cadde
(Eski 21. Cadde) No: 111 Yenimahalle/ANKARA
BAŞAK GROUPAMA
Tel: 312. 395 36 75
PAPİRÜS REKLAM
Cinnah Caddesi
Kuloğlu Sokak 11/ 4
Çankaya/ ANKARA
Tel: (312) 440 95 96
Fax: (312) 440 00 11
Gaziosmanpaşa Mah. Cad. 06830
Telefon:(312) 4852224 • Gölbaşı/ANKARA
www. papirusreklam. com
ETAP KAĞITÇILIK
İvedik Org. Merkez San. SiT. 538. Sok. No:47-49
YILDIZ TİCARİ ŞUBESİ
Hilal Mah. Hollanda Cad. No:10 6705
Çankaya / Ankara
Tel: 0 (312) 440-3465
Faks: 0 (312) 440-3134
GAMZE TEMİZLİK
G. O. P. Mahallesi 212. Sokak Ankara İş Merkezi
Yenimahalle/Ankara
Tel: (312) 395 89 00 Belgegeçer: (312) 395 89 04
www. etappaper. com
MERT KIRTASİYE
No: 1/A Gölbaşı/ANKARA
Cihan Sokak No: 13/B Sıhhiye / ANKARA
Tel: 3124843477 • Fax: 03124843477
Tel/Faks: (312) 230 70 30 – 230 75 30 – 230 27 91
77
ÖĞRENCİLERİMİZE ÜCRETSİZ DAĞITILAN YAYINLARIMIZ
78
80

Benzer belgeler

medor inşaat - Nesibe Aydın Eğitim Kurumları

medor inşaat - Nesibe Aydın Eğitim Kurumları NESİBE AYDIN OKULLARI Adına Sahibi: Hüsamettin AYDIN Yayın Yönetmeni: Burcu AĞCA Editör: Meliha PEHLİVAN Yayın Kurulu Bora SENGER, Sanem DAVRAN, Hüseyin ASLANTÜRK, Sema BAYDİLLİ, Nilay EVİRGEN, Em...

Detaylı

7. sınıf - Nesibe Aydın Eğitim Kurumları

7. sınıf - Nesibe Aydın Eğitim Kurumları mizi sona erdirdikten sonra uzay araçlarımızı Dünya’ya indireceğiz.

Detaylı