Tekstil Sektöründe Ergonomi

Transkript

Tekstil Sektöründe Ergonomi
TEKSTĠL SEKTÖRÜNDE
ERGONOMĠ
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
763
60 YAġ VE ÜZERĠNDE OLAN KADINLARIN SÜTYEN ALIRKEN VE
KULLANIRKEN YAġADIKLARI SORUNLAR
Halime ARSLAN¹
Neslihan ÇAMURDAN²
¹ Yrd.Doç.Dr. Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Giyim Endüstrisi ve Moda Tasarımı
Bölümü- ANKARA, e-posta: [email protected]
² Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi
Anabilim Dalı Yüksek Lisans EDĠRNE, e-posta: [email protected]
ÖZET
AraĢtırmada, 60 yaĢ ve üzerinde olan kadınların sütyen alırken ve kullanırken yaĢadıkları
sorunlar sağlık yönünden incelenmeye çalıĢılmıĢtır. AraĢtırmanın amacı, 60 yaĢ ve üzerinde
olan kadınların sütyen alırken ve kullanırken yaĢadıkları sorunları belirleyerek
değerlendirmek ve ortaya çıkan sonuçlara uygun tüketicilere ve üreticilere öneriler
getirmektir.
AraĢtırmanın materyalini Edirne, Tekirdağ, Kırklareli illerinde yaĢayan 60 yaĢ ve üzeri, kadın
tüketicilerden rastlantısal olarak seçilen gönüllü 40 kiĢiden anket yardımıyla elde edilen
veriler oluĢturmaktadır.
Yapılan bu araĢtırma sonucunda elde edilen iç giyimin mamül ölçülerinin üretici firmalar
tarafından kullanılmasıyla mamül vücut uyumu arttırılarak kullanıcı memnuniyetinin
sağlanması için öneriler getirilmiĢtir.
Anahtar Kelimeler: Giyim, iç giyim, sütyen
ABSTRACT
In this study, women who are over 60 years of age and health in terms of bras is to evaluate
the problems in obtaining and using. The aim of the study, women who are over 60 years of
age and bra while assessing and identifying emerging issues and their conclusions using
appropriate recommendations to bring consumers and producers.
Material for the study of Edirne, Tekirdag, Kirklareli 60 years and over living in the
provinces, women selected at random from consumers with the help of volunteers from the
survey data is 40 people.
Measurements made as a result of this research from the underwear manufacturers made use
of by the body to ensure compliance with recommendations for increasing user satisfaction
has been.
Key Words: Clothing, underwear, bras
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
764
1.GĠRĠġ
Vücudun fiziksel sağlığını koruyan, ruhsal kaygı ve endiĢeleri gideren, dıĢ giyime iyi bir
görünüĢ kazandırmayı amaçlayan, vücuda istenilen görünümü sağlayacak form kazandıran ve
doğrudan tene giyilen giysiler iç giyimi oluĢturmaktadır. Ġç giyimlerde bütün giyim ürünleri
gibi modanın etkisiyle Ģekillenmektedir. Ġç giyimin seçiminde sağlık unsuru kadar estetik
kaygılarda etkilidir. Sağlık yönünden dikkate alınacak en önemli unsurlar; kullanılan tekstil
yüzeyi ve diğer malzemelerin cilde zarar vermemesi vücudun fonksiyonlarını yerine
getirmesine engel olmaması, rahat hareket etmeyi sağlaması olarak ifade edilebilir.(Çileroğlu,
2006)
Ġç giyimlerin en önemli özelliği; modelin, vücudun rahat hareket etmesini engellememesi ve
vücut ısısını koruyacak, teri emecek kumaĢlardan yapılmıĢ olmasıdır ( Bağcı, 2009, s:7 ).
YaĢlılık, insan yaĢamında yer alan doğal ve kaçınılmaz bir dönem olarak kabul edilir.
YaĢlanma, insanları toplum olarak ilgilendirdiği kadar bireyi de yakından ilgilendiren bir
durumdur (Sarı, 2008, s: 52).
Uygarlığın geliĢmesi ile birlikte, yaĢlı nüfusun oranı hızla artmakta, yaĢlanmanın fizyolojik
sınırı yukarı doğru çekilmektedir. YaĢlılık, kiĢinin aktif çalıĢma hayatının sona ermesi, sosyal
güvence sistemi ile yaĢamını sürdürdüğü, geçmiĢ yıllar boyunca tüm beceri ve yeteneklerinin
yalnızca çok küçük bir bölümünü kullanabildiği bir dönem olarak tanımlanabilir. Uluslararası
tanımlamalarda 60 yaĢ ve üzeri bir sınır olarak kabul edilmekte, yaĢlı birey oranının ve
yaĢama süresinin uzun olması uygarlığın önemli bir belirtisi olarak görülmektedir (Çileroğlu,
Çoruh, Vural, 2008, s: 149).
YaĢlılarda en önemli sorunlardan birinin de giysinin vücuda uyumu ve boyutları ile ilgili
olduğu bilinmektedir (Arpacı, 2005, s: 68-70).
2.METOD (YÖNTEM)
Bu araĢtırma, Edirne, Tekirdağ, Kırklareli illerinde yaĢayan 60 yaĢ ve üzerinde olan
kadınların sütyen alırken ve kullanırken yaĢadıkları sorunları belirlemek amacıyla planlanmıĢ
ve yürütülmüĢtür. AraĢtırmanın materyalini, araĢtırmacılar tarafından ulaĢılabilen 40 gönüllü
60 yaĢ ve üzerinde olan kadından anket yardımı ile elde edilen veriler ve ilgili kaynaklar
oluĢturmaktadır.
AraĢtırma için gerekli verileri toplamak amacıyla, 60 yaĢ ve üzerinde olan kadınların sütyen
alırken ve kullanırken yaĢadıkları sorunları belirlemeye yönelik soruların yer aldığı anket
geliĢtirilmiĢtir. Anket, konu ile ilgili kaynaklar ve daha önceden yapılmıĢ araĢtırmalar
incelenerek hazırlanmıĢtır. Anket 16 sorudan oluĢmaktadır. AraĢtırma sürecinde veri toplama
iĢlemi tamamlandıktan sonra ankete verilen cevaplar kontrol edilmiĢ, eksik ya da hatalı
anketler ayrılmıĢ ve doğru olan anketler üzerinde istatistiksel analizler yapılmak üzere veriler
SPSS paket programına aktarılmıĢtır.
Anket formunda, araĢtırmaya katılan kiĢilere iliĢkin genel bilgiler, iç giyimde tercih ettikleri
kumaĢ türü, en çok satın aldıkları sütyen türleri, sütyenden doğan rahatsızlıklar, sütyen
seçiminde dikkat ettikleri noktalar, beden ölçüsünü nasıl belirledikleri ile ilgili konuları
belirleyici sorulara yer verilmiĢtir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
765
3.BULGULAR VE TARTIġMA
60 yaĢ ve üzerinde olan kadınların sütyen alırken ve kullanırken yaĢadıkları sorunlar iliĢkin
görüĢlerini belirlemeye yönelik yapılan araĢtırmada, ölçme aracının uygulanması sonucunda
ulaĢılan karakteristik bulgular, iç giyim satın almada dikkat ettikleri özellikler ve iç giyim
satın alma ve kullanımında yaĢadıkları problemlere iliĢkin bulgular aĢağıda verilmiĢtir.
Tablo 1. AraĢtırmaya Katılanlara ĠliĢkin Genel Bulgular
Seçenekler
Medeni Durum
Sayı
%
23
57,5
-
-
Dul
16
40,0
BoĢanmıĢ
1
2,5
Ev hanımı
29
72,5
Memur
-
-
Emekli
11
27,5
Diğer
-
-
Doğum YapmamıĢ
1
2,5
1 Doğum yapmıĢ
2
5,0
2 doğum yapmıĢ
10
25,0
3 doğum yapmıĢ
13
32,5
4 ve üzeri doğum
yapmıĢ
14
35,0
Evli
Bekar
Mesleği
Doğum sayısı
n= 40
AraĢtırmaya katılan kadınların medeni durumlarına iliĢkin bilgileri incelendiğinde 23 kiĢinin
evli, 16 kiĢinin dul ve 1 kiĢinin de boĢanmıĢ olduğu görülmektedir. AraĢtırmaya katılanların
çoğunluğun ev hanımı ve 11 kiĢinin de emekli olduğu görülmektedir. AraĢtırmaya katılan
kadınların çoğunun 4 ve üzerinde doğum yaptıkları belirlenmiĢtir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
766
Tablo 2.AraĢtırmaya Katılanların Kullandıkları Sütyen Modelleri ve
Tercih Ettikleri KumaĢ Türü
Seçenekler
Sütyen modelleri
KumaĢ türü
Sayı
%
Sütyen kullanmıyorum
6
15,0
YumuĢak doğal boneli sutyen
18
45,0
Spor sütyen
1
2,5
Balensiz sütyen
15
37,5
Pamuklu kumaĢ
23
57,5
Pamuk- polyester kumaĢ
12
30,0
Polyester kumaĢ
4
10,0
Doğal ipek kumaĢ
1
2,5
n=40
AraĢtırmaya katılan kadınların çoğunluğu % 45,0 ile yumuĢak doğal boneli sütyenleri tercih
ettikleri, kadıların %37,5 ile balensiz sütyen kullandıkları ve % 15,0‟inin sütyen kullanmadığı
belirlenmiĢtir. Kadınların sütyenlerde en çok pamuklu kumaĢları tercih ettikleri gözlenmiĢtir.
En fazla yığılmanın pamuklu kumaĢta olmasının sebebi teri emmesi ve yara gibi olumsuz
etkenleri en aza indirdiği için tercih edildiği düĢünülmektedir.
Tablo 3. AraĢtırmaya Katılanların Yaz Aylarında Sütyen Kullanımı
Seçenekler
Sayı
%
Ter buharını dıĢarı vermediğinden
2
5,0
Sıcak tuttuğundan
5
12,5
Terden dolayı cildin tahriĢ (yara, piĢik)
olmasından
13
32,5
Kullanıyorum
20
50,0
Kullanmıyorum
n=40
AraĢtırmaya katılan kadınların yaz aylarında sütyen kullanımına iliĢkin bulguların yer aldığı
tablo 3 incelendiğinde, toplamda en fazla yığılmayla kullandıkları sütyeni % 32,5 terden dolayı
cildin tahriĢ (yara, piĢik) olmasından yaz aylarında sütyen kullanmamayı tercih etmektedirler.
Yaz aylarında sütyen kullanmayı tercih etmemelerinin diğer sebepleri ise %12,5 ile sıcak
tutması ve %5,0‟inin ter buharını dıĢarı vermemesinden kaynaklandığı belirtilmiĢtir.
AraĢtırmaya katılanların % 50 si ise yaz aylarında sütyen kullandıklarını belirtmiĢlerdir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
767
Tablo 4. AraĢtırmaya Katılanların KıĢ Aylarında Sütyen Kullanımı
Seçenekler
Sayı
%
Giyilip çıkartılmasının zor olmasından
3
7,5
Rahatsız ve hareketleri kısıtlayıcı olmasından
5
12,5
KumaĢının sentetik olması
üĢümeme sebep olması
5
12,5
27
67,5
Kullanmıyorum.
kıĢ
aylarında
Kullanıyorum.
n=40
60 yaĢ ve üzerinde olan kadınların kıĢ aylarında sütyen kullanımına iliĢkin bulguların yer aldığı
tablo 4 incelendiğinde, %12,5 ile hem sütyenin rahatsız ve hareketleri kısıtlayıcı olmasından
hem de kumaĢının sentetik olması kıĢ aylarında üĢümelerine sebep olduğundan dolayı sütyen
kullanmayı tercih etmediğini fakat %67,5 ile çoğunluğun kıĢın sütyen kullanmayı tercih
ettiklerini belirtmiĢlerdir.
Tablo 5. AraĢtırmaya Katılanların Kullandıkları Sütyenden Doğan Rahatsızlıklar
Seçenekler
Sayı
%
Sütyen agrafının arkada olması
11
27,5
Göğüs kafesine baskı yapıyor olması
5
12,5
Göğüslerin sutyenden taĢıyor olması
5
12,5
Askıların omzu çok sıkıyor olması
3
7,5
Yaz aylarında kumaĢının çok terletmesi ve teri
emmemesi
16
40,0
n=40
AraĢtırmaya katılan kadınların en fazla yığılmayla %40,0‟ı yaz aylarında kumaĢının çok
terletmesi ve teri emmemesinden, %27,5 sütyen agrafının arkada olmasından, %12,5‟i göğüs
kafesine baskı yapıyor olması ve göğüslerin sutyenden taĢıyor olması nedeniyle ve %7,5
askıların omzu çok sıkıyor olmasından dolayı kullandıkları sütyenden rahatsızlık duymakta
olduklarını belirtmiĢlerdir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
768
Tablo 6. AraĢtırmaya Katılanların Kullandıkları Sütyenlerin Model Özellikleri
Seçenekler
Sayı
%
Önden kopçalı
11
27,5
GeniĢ askılı
4
10,0
Sırta binen, ağırlığı hafifleten
1
2,5
Hareket özgürlüğü sağlayan
13
32,5
Rahatsız etmeyen
9
22,5
Hafif kaldırıcı özelliği olan
1
2,5
Dayanıklı kumaĢ ve dikiĢi olan sütyenler
1
2,5
n=40
AraĢtırmaya katılan kadınların kullandıkları sütyenlerde aradıkları model özelliklerine iliĢkin
bulguların yer aldığı tablo 6 incelendiğinde en fazla yığılmayla, % 32,5‟inin sütyenin hareket
özgürlüğü sağlamasını istediği, %27,5‟inin sütyenin önden kopçalı olmasını istediği, %22,5
sırta binen, ağırlığı hafifleten sütyen olmasını istediği, %10,0 geniĢ askılı, %2,5 sırta binen,
ağırlığı hafifleten, hafif kaldırıcı özelliği olan, dayanıklı kumaĢ ve dikiĢi olan sütyen
aradıkları özellikler arasında olduğu görülmektedir.
Tablo 7. AraĢtırmaya Katılanların Kullandıkları Sütyenin DeğiĢme Süresi ve
Sütyenlerin Temizliği
Seçenekler
Sütyenin DeğiĢme Süresi
Sütyenin Temizliği
Sayı
%
Her gün
-
-
Ġki günde bir
1
2,5
Haftada bir
38
95,0
Ġki haftada bir
-
-
ÇamaĢır
makinesinde
yıkarım
26
65,0
ÇamaĢır
makinesinde düĢük
ısıda, narin yıkama
programında
13
32,5
Elde ve hafif ılık
suda yıkarım
1
2,5
n=40
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
769
AraĢtırmaya katılan kadınların en fazla yığılmayla %95‟i sütyenini haftada bir değiĢtirdiği,
%65‟i sütyenlerini çamaĢır makinesinde, % 32,5‟i ise yıkama talimatlarına uyarak çamaĢır
makinesinde düĢük ısıda, narin yıkama programında sütyen temizliğini gerçekleĢtirdiği
görülmektedir.
Tablo 8. AraĢtırmaya Katılanların Ġç ÇamaĢırı Seçimi, Sütyen Beden Ölçüsü Belirleme
ve Sütyen AlıĢveriĢi Yapma
Seçenekler
Sayı
%
Sutyen beden ve kap ölçüsünün
uygunluğuna
6
15,0
Kullanılan hammaddenin sağlık
açısından uygun olup olmamasına
21
52,5
Askıların rahatlığına
11
27,5
Modeline
2
5,0
Kutu Üzerinde verilen ölçülere
göre alırım
5
12,5
Görünüm açısından uygun olanı
alırım
24
60,0
Deneyerek alırım
11
27,5
Sutyen alıĢveriĢin Kendim yaparım
kimin yaptığı
ArkadaĢım yapar
22
55,0
-
-
18
45,0
Ġç çamaĢırı seçimi
Beden ölçüsünü
Diğer
n=40
AraĢtırmaya katılan kadınların iç çamaĢırı seçimine iliĢkin bulguların yer aldığı tablo 8
incelendiğinde, toplamda en fazla yığılmayla %52,5‟i sütyen seçerken kullanılan hammaddenin
sağlık açısından uygun olup olmamasına, % 27,5‟i sütyenin askılarının rahatlığına % 15‟i ise
sutyen beden ve kap ölçüsünün uygunluğuna dikkat ettiği görülmüĢtür.
AraĢtırmaya katılan kadınların %60‟ı beden ölçüsünü görünüm açısından uygun olanı tercih
ettiği, %27,5i deneyerek aldığı görülmüĢtür. % 55 ise sütyen alıĢveriĢini kendi yaptığını
belirtmiĢtir. Buna göre kadınların sütyen seçimi yaparken beden ölçülerini bilmediği, sütyen
alıĢveriĢi yaparken deneyerek görünüm açısından en uygun olanı aldıkları belirtilebilir.
4.SONUÇ VE ÖNERĠLER
YaĢam süresinin uzaması, bilinçli nüfus artıĢ politikalarının izlenmesi gibi nedenlerle dünya
nüfusunda yaĢlılık oranı hızla artmaktadır.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
770
Hızla değiĢmekte olan ekonomik ve sosyal geliĢmelerin, yaĢlı insanların yaĢamlarını
kolaylaĢtırmanın yanında, çeĢitli sorunlarla karĢı karĢıya bıraktığı da bir gerçektir. Bu
sorunların baĢında, satın aldıkları giysinin istenilen niteliklere yanıt vermemesi, model, kumaĢ
ve en önemlisi de ölçülerinin ve fonksiyonlarının uygun olmaması gelmektedir.
60 yaĢ ve üzerinde olan kadınların sütyen alırken ve kullanırken yaĢadıkları sorunlar ortaya
koyabilmek amacıyla yapılan bu araĢtırmanın bulgularına göre, bu tüketicilerin, çoğunun 4 ve
üzerinde doğum yaptıkları, yumuĢak doğal boneli sütyen kullandıkları, pamuklu kumaĢları
tercih ettikleri, kadınların terden dolayı cildin tahriĢ (yara, piĢik) olmasından dolayı yazın
sütyen kullanmayı tercih etmedikleri, kıĢın ise sütyenin rahatsız ve hareketleri kısıtlayıcı
olmasından ve kumaĢının sentetik olması kıĢ aylarında üĢümelerine sebep olduğundan dolayı
sütyen kullanmayı tercih etmedikleri, sütyende hareket özgürlüğü sağlamasını ve sütyenin
önden kopçalı olmasını istedikleri saptanmıĢtır.
Bu araĢtırma sonucundaki bulgular, yaĢlı tüketicilerin vücutlarına uygun rahat ve kullanıĢlı
sütyene ihtiyaçlarının olduğunu ortaya koymaktadır. Bu bakımından iç giyim üretimi yapan
iĢletmelerinin, yaĢlı tüketici kitlesinin gereksinimlerini dikkate alarak, özellikle rahat
edebilecekleri, kolay giyip çıkabilen, bedenlerine uygun sütyenlerin üretilmesinin çok önemli
olduğu görülmüĢtür.
Bu çalıĢma sonucunda, yaĢlı bireylere yönelik tasarımların ve uygulamaların gerekli olduğu
bir kez daha ortaya çıkmaktadır. YaĢlı bireylerin yaĢam kalitesinin yükseltilmesinde, onlar
için özel tasarımların önemi büyüktür.
KAYNAKLAR
AĞAÇ, Saliha; Çivitci, ġule. (2010). 60 yaş ve üzeri yaşlı erkeklerin giysi satın alma
Davranışları üzerine bir araştırma. Uluslararası Ġnsan Bilimleri Dergisi. Cilt:7 Sayı:1
s:1047-1063
ARPACI, Fatma. (2005). Farklı Boyutlarıyla Yaşlılık. Ankara. Gazi Üniversitesi Mesleki
Eğitim Fakültesi. Eğitim ve Kültür Yayınları.
BAĞCI, Seçil. (2009). Kadın İç Giyim Mamül Ölçülerinin Belirlenmesi Üzerine Bir
Araştırma. Ankara: Yüksek Lisans Tezi Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü
ÇĠLEROĞLU, Birsen; ÇORUH, Esen; VURAL, Tuba. (2008). 60 Yaş Ve Üzeri Kadınların
İç Giyim Üretimi Açısından Beden Ölçü Standardizasyonu. Tekstil ve Konfeksiyon
Dergisi. s: 149.
ÇĠLEROĞLU, Birsen. (2006). İç Giyim Üretimine Yönelik 18-50 Yaşlar Arası Kadın Beden
Ölçüleri Standardizasyonu Üzerine bir Araştırma. Ankara. Yüksek Lisans Tezi Gazi
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
SARI, Aydın. (2008). Yaşlıların Gelir ve Tüketim Tercihlerinin Belirlenmesi: Cep Telefonu
Sahipliğine Yönelik Ekonometrik Model Uygulaması. YaĢlı Sorunları AraĢtırma
Dergisi, (1):50-61.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
771
OBEZ BAYANLARDA GÖĞÜS ÇEVRESĠ ÖLÇÜSÜNE GÖRE DĠĞER
ANTROPOMETRĠK ÖLÇÜLERĠN DAĞILIMLARININ ĠNCELENMESĠ
Nurgül KILINÇ 1, Fatma GÜRSOY 2, Tuğba AYSEL3
1
Yrd.Doç.Dr., Selçuk Üniversitesi, Mesleki Eğitim Fakültesi, Alaaddin Keykubat Kampusü,
Giyim End. ve Giyim San. Eğitimi Bölümü, 42075, Konya. E-posta: [email protected]
2
ArĢ.Gör.,
Selçuk Üniversitesi, Mesleki Eğitim Fakültesi, Alaaddin Keykubat Kampusü,
Giyim End. ve Giyim San. Eğitimi Bölümü, 42075, Konya. E-posta: [email protected]
3
Uzman, 16000, Bursa. E-posta: [email protected]
ÖZET
Tüm dünyada obezitenin her geçen gün artması, obez insanlara ait giyim ihtiyacında da aynı
oranda artıĢa neden olmaktadır. Bu kapsamdaki tüketicilerin önemli problemlerinden birisi
olan vücut ölçülerine uyumsuzluk, klasik giysi üretim yöntemlerindeki serileme mantığıyla
çözümlenememektedir. Giysilerin vücuda iyi uyum sağlamasında, iĢlevsel olmasında ve rahat
hareket olanağı sağlamasında da önemli etkisi olan antropometrik ölçümlerin, hedeflenen
tüketici gruptan alınmasıyla oluĢturulmuĢ beden ölçü tablolarının hazırlanması bu sorunun
giderilmesinde önemli bir rol oynayacaktır.
Bu araĢtırmanın amacı, üst beden giysilerin üretiminde ve beden numaralarının
belirlenmesinde önemli bir rol oynayan göğüs çevresi ölçüsüne göre, diğer antropometrik
ölçülerin dağılımlarını ortaya koymaktır. Bu araĢtırmada, örneklem grubu, Marmara
Bölgesindeki Endokrinoloji Polikliniklerine müracaat eden 312 obez bayandan oluĢmaktadır.
AraĢtırmacılar tarafından örneklem grubundan alınan antropometrik ölçüler göğüs çevresi
ölçülerine göre 6 alt grupta sınıflandırılarak, her bir grup için diğer ölçülerin dağılımları
belirlenmiĢtir. Belirlenen bu dağılımlar giyim üretiminde yararlanılan serileme tablolarının
oluĢmasına ve obez kadın tüketicilerin giysilerinin vücuda uyumunun iyileĢmesine katkı
sağlayacaktır.
Anahtar Kelimeler: Hazır giyim, Antropometri, Beden ölçüleri, Obez bayanlarda
antropometri, Vücuda uyum
ABSTRACT
The continuos increase of obesity has caused the contınous demand for suitable size of
clothing for those obese people. In this context, the one of the most serious problems of those
consumers is unsuitability of sizes of clothes which mass produced according to classical type
of setting the size of clothes. Not only the preparing of size-tables receieved from the targeted
group of people, but also anthropometric measurements will play an important role for a
perfect fitting of sizes to the bodies and their functionality as well as their comfortability.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
772
The ultimate aim of this research is to bring up dispersion of the other anthropometric
measurements; according to size of chest which has an identifying element on determination
of size numbers for upper-body clothes. Throughout this research, the exercised group of
people consist of 312 obese female among from the applicants to the departments of
endocrinology in the Marmara Region of Turkey. The anthropometric sizes received from the
exercised group of people has subclassified into six subdivisions according to their chest
circumference for each group the avarage sizes of other sizes have been determined. Those
avarage sizes that have been determined will provide a great contribution to form a grading
tables for cloth production
Key Words: Ready – made clothing, Anthropometry, Body sizes, Anthropometry in obese
women, Body fit
1. GĠRĠġ
Kronik bir hastalık olan ve vücutta alınan enerji ile harcanan enerji arasındaki mevcut
dengenin, alınan enerji tarafına doğru kayması ile ortaya çıkan obezite (Cihanoğlu, 2005),
önemli bir uygarlık hastalığı niteliği kazanmıĢtır. Günümüzde obezite, tüm dünyada olduğu
gibi Türkiye‟de de güncel ve önemli bir sorundur (Aysel, 2010). Obez insan sayısının gün
geçtikçe artması bu gruba yönelik giyim ihtiyacında da aynı oranda artıĢa neden olmaktadır
(Safa, 2007). Hızla artan bu tüketici kitlesi hazır giyim sektörü açısından önemli bir pazar
oluĢturmaktadır. Giysilerin tüketiciler tarafından satın alınmasında da en önemli faktör
vücuda uyumdur. Bu nedenle obezlerden oluĢan hazır giyim tüketicileri için vücutlarına
uygun giysi bulmak, iĢletmeler için ise üretmek önemli bir sorun haline gelmiĢtir (Yıldıran,
2006).
Giysilerde tatmin edici bir uyuma ulaĢılabilmesi için, giysi ile vücudun iliĢkisini ortaya
koymak gerekir. Bunun için de, tüketicilerin estetik ve fonksiyonel ihtiyaçlarını karĢılayan
vücuda iyi uyum sağlamıĢ ürünler için gerekli vücut özelliklerinin ve ölçülerinin anlaĢılması
zorunludur (Bye, Labat and Delong, 2006). Giysi üretimi sırasında, insanın fiziksel ve
morfolojik özelliklerini belirlemeyi amaçlayan antropometrinin bilgilerine baĢvurmak baĢarılı
bir tasarım oluĢturmanın ilk koĢullarından birisidir (Kuru ve Kaynak, 2006). Ġnsanın
antropometrik boyutları bilinmezse, insan ile giysinin optimum etkileĢimi sağlanamaz (Akın
ve Koca, 2004). Bu nedenle antropometrik araĢtırmalarda kullanıcı çeĢitliliği dikkate alınarak
bireyin ihtiyaç duyduğu farklı ürünleri de kapsayacak Ģekilde beden ölçü standartlarının
oluĢturulması gerekir (Çileroğlu, 2006). MüĢteri odaklı üretimin önem kazandığı günümüz
rekabet ortamında, standartlara uygun vücut ölçü ve özelliklerine sahip kiĢilerin yanı sıra
standart dıĢı vücut yapıları olan obez bayanlar için de uygun beden ölçü tabloları
oluĢturularak üretim gerçekleĢtirilmelidir. Bu araĢtırmanın amacı; obez bayanlarda, üst beden
giysilerin üretiminde ve beden numaralarının belirlenmesinde önemli bir rol oynayan göğüs
çevresi ölçüsüne göre, diğer antropometrik ölçülerin dağılımlarını ortaya koymaktır. Obez
bayanlar için hazır giysi üretimine katkı sağlayacak olan bu ölçü tabloları, sayıları her geçen
gün artmakta olan bu tüketici grubunun beklentilerinin karĢılanması ve bu alanda üretim
yapan hazır giyim iĢletmelerinin belli standartları yakalayabilmeleri için de önem
taĢımaktadır.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
773
2. YÖNTEM
AraĢtırmanın evrenini; Marmara bölgesinde yaĢayan, 20 yaĢın üzerindeki herhangi bir fiziksel
engeli bulunmayan, hamile ya da loğusa olmayan obez bayanlar oluĢturmuĢtur. Evreni
temsilen seçilen Bursa, Ġstanbul, Balıkesir ve Adapazarı illerindeki devlet hastanelerinin
Obezite veya Endokrinoloji Polikliniklerine müracaat eden ve Vücut Kitle Ġndeksi (VKI)
değerleri 30 ve üzerinde olan obezite hastaları arasından tesadüfî yöntemle belirlenen 312
obez bayan araĢtırmanın örneklem grubunu oluĢturmuĢtur. Örneklem sayısı belirlenen 4 ilden
eĢit sayıda alınmıĢtır.
AraĢtırma verilerinin toplanmasında araĢtırmacılar tarafından geliĢtirilen ölçü alma formu
kullanılmıĢtır. Obez bayanlar üzerinden alınan ölçüler, araĢtırmacılar tarafından mezura
kullanılarak elde edilmiĢtir. Bu araĢtırmada 14 vücut ölçüsü değerlendirmeye alınmıĢtır. Bu
ölçüler özellikle üst beden grubu giysilerin hazırlanması için gerekli olan ölçüler arasından
belirlenen geniĢlik ve uzunluk ölçüleridir. Ölçüler, Müller ( )‟de belirtilen yöntemlerle
alınmıĢtır. Bugüne kadar üst beden giysi gruplarının beden numaralarının belirlenmesinde
temel olarak göğüs çevresi ölçüsünden yararlanıldığından, araĢtırmada göğüs çevresi ölçüsü
esas alınmıĢ, aynı beden grubunda diğer ölçülerin dağılımları grafiklerle ortaya konulmuĢtur.
Ölçü formlarından elde edilen vücut ölçülerinin analizinde SPSS 10.00 paket programı
kullanılmıĢtır. Verilerin One-Sample Kolmogorov-Smirnov testi ile 14 ölçünün normal
dağılım gösterip göstermediği test edilmiĢ, normal dağılım gösteren ölçülerin göğüs çevresi
ölçüsü ile iliĢkisini test etmede Pearson Korelâsyon, normal dağılım göstermeyen ölçülerin
göğüs çevresi ile iliĢkilerini ortaya koymada Spearman Korelâsyon istatistik yöntemlerinden
yararlanılmıĢtır.
Sonuç olarak göğüs çevresi ölçüsü 6 cm aralıklarla sınıflanarak 6 beden grubu
oluĢturulmuĢtur. OluĢturulan her beden grubu için diğer ölçüler sınıflandırılmıĢ ve o sınıf için
mod değerleri belirlenerek obez bayanların üst giysi grupları için kalıp hazırlama ve
serileĢtirmeler için önerilmiĢtir.
3. BULGULAR
ÇalıĢmanın bu bölümünde, araĢtırma kapsamındaki obez bayanlar üzerinden alınan vücut
ölçülerinin betimsel istatistikleri ile göğüs çevresi ölçülerine göre diğer antropometrik
ölçülerinin dağılımları üzerinde gerçekleĢtirilen analiz ve yorumlara yer verilmiĢtir.
Tablo 1. Vücut Ölçülerine Ait Betimsel Ġstatistikler
Vücut
Ölçüleri
Göğüs Çevresi
Bel Çevresi
Karın Çevresi
Kalça Çevresi
Ön GeniĢlik
Arka GeniĢlik
Omuz GeniĢliği.
Boyun Çevresi
Kol (Pazu) Çevresi
Tam Boy
Ön Uzunluk
Arka uzunluk
Göğüs DüĢüklüğü
Kol Boyu/Dinamik
Ortalama
Ortanca
115,22
103,34
123,58
124,09
40,36
39,12
15,13
40,99
37,20
159,23
42,86
41,35
34,97
54,97
115
103
124
123,50
42
40
15
41
37
160
43
41
35
55
Standart
Sapma
8,26
9,89
10,70
10,02
3,87
4,06
1,03
2,08
3,25
4,66
1,97
1,97
1,95
1,89
Mod
104
102
130
115
43
40
15
42
35
160
42
40
36
54
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
774
Tablo 1 incelendiğinde dikkati çeken en belirgin özellik geniĢlik ölçülerindeki yüksek standart
sapmalardır. Uzunluk ölçülerinde ise standart sapmalar daha düĢüktür.
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait tam boy uzunluğu ölçülerinin frekans dağılımları
Grafik 1‟de, göğüs çevresine göre boy uzunluğu ölçülerinin dağılımları Grafik 2‟de
verilmiĢtir.
tam..boy
40
170,00
165,00
160,00
tamboy
Frequency
30
20
155,00
10
150,00
Mean = 159,234
145,00
Std.
Dev. = 4,66495
N = 312
0
150,00
155,00
160,00
165,00
170,00
100,00
110,00
120,00
130,00
140,00
göğüsçevresi
tam..boy
Grafik 1. Tam Boy Ölçüsünün Dağılımı
Grafik 2. Göğüs Çevresine Göre Tam Boy Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre p=0,001<0,01 tam boy uzunluğu ölçüsü normal
dağılım göstermemektedir. Göğüs çevresi ile tam boy uzunluğu değiĢkenleri arasındaki iliĢki
Spearman Korelâsyon Katsayısı ile hesaplanmıĢtır. Elde edilen p=0,364>0,05 değerine göre
göğüs çevresi ile tam boy uzunluğu arasında istatistiksel anlamda herhangi bir iliĢki yoktur.
Bu istatistik sonuçlarına göre, göğüs çevresi ölçüsünde yapılan serileĢtirmelerin giysilerin boy
uzunluğunda yapılması doğru değildir.
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait dinamik kol boyu uzunluğu ölçülerinin frekans
dağılımları Grafik 3‟te, göğüs çevresine göre kol boyu uzunluğu ölçülerinin dağılımları
Grafik 4‟te verilmiĢtir.
kol..boyu..dinamik
62,00
80
60,00
kol boyu / dinamik
Frequency
60
40
58,00
56,00
54,00
20
52,00
Mean = 54,9776
Std. Dev. = 1,89673
N = 50,00
312
0
48,00
50,00
52,00
54,00
56,00
58,00
60,00
kol..boyu..dinamik
Grafik 3. Kol Boyu Ölçüsünün Dağılımı
62,00
100,00
110,00
120,00
130,00
140,00
göğüs çevresi
Grafik 4. Göğüs Çevresine Göre Kol Boyu Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,001<0,01) kol boyu ölçüsü normal dağılım
göstermemektedir. Göğüs çevresi ile kol boyu uzunluğu değiĢkenleri arasında Spearman
Korelâsyon Katsayısına göre r = 0,174 düzeyinde pozitif yönlü bir iliĢki vardır
(p=
0,002<0,01). Grafik 4 incelendiğinde, göğüs çevresi ölçüsü ile kol boyu ölçüsü arasındaki bu
iliĢkinin göğüs çevresindeki büyümeye paralel olarak kolda oluĢan geniĢlemeden
kaynaklandığı söylenebilir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
775
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait ön uzunluk ölçülerinin frekans dağılımları Grafik
5‟te, göğüs çevresine göre ön uzunluk ölçülerinin dağılımları Grafik 6‟da verilmiĢtir.
ön..uzunluk
100
50,00
48,00
80
ön uzunluk
Frequency
46,00
60
40
44,00
42,00
20
40,00
Mean = 42,8622
Std. 38,00
Dev. = 1,97498
N = 312
0
37,50
40,00
42,50
45,00
47,50
50,00
52,50
100,00
110,00
ön..uzunluk
120,00
130,00
140,00
göğüs çevresi
Grafik 5. Ön Uzunluk Ölçüsünün Dağılımı
Grafik 6. Göğüs Çevr.Göre Ön Uzunluk Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,001<0,01) ön uzunluk ölçüsü normal dağılım
göstermemektedir. Göğüs çevresi ile ön uzunluk değiĢkenleri arasında Spearman Korelâsyon
Katsayısına göre r = 0,229 düzeyinde pozitif yönlü bir iliĢki vardır (p=0,001 <0,01).
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait arka uzunluk ölçülerinin dağılımları Grafik 7‟de,
göğüs çevresine göre arka
uzunluk ölçülerinin dağılımları Grafik 8‟de verilmiĢtir.
arka..uzunluk
80
48,00
46,00
44,00
arkauzunluk
Frequency
60
40
42,00
40,00
38,00
20
36,00
Mean = 41,3526
34,00
Std.
Dev. = 1,97673
N = 312
0
35,00
40,00
45,00
arka..uzunluk
Grafik 7. Arka Uzunluk Ölçüsünün Dağılımı
50,00
100,00
110,00
120,00
130,00
140,00
göğüsçevresi
Grafik 8. Göğüs Çevr.Göre Arka Uzunluk Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,001<0,01) arka uzunluk ölçüsü normal
dağılım göstermemektedir. Göğüs çevresi ile arka uzunluk değiĢkenleri arasında Spearman
Korelâsyon Katsayısına göre r =0,252 düzeyinde pozitif yönlü bir iliĢki vardır (p=0,001
<0,01). Göğüs çevresi ölçüsünün geniĢlemesine bağlı olarak ön uzunluk ve arka uzunluk
ölçülerinde küçük artıĢların olduğu sektörde kalıp hazırlayan uzmanlar tarafından da
bilinmektedir. Göğüs çevresindeki artıĢa paralel olarak uzunluk ölçülerinden olan ön uzunluk
ve arka uzunluktaki bu artıĢın, boydaki artıĢa bağlı olmayıp bedenin göğüs çevresindeki
geniĢlemesine bağlı olduğu söylenebilir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
776
AraĢtırmadaki obez bayanlara ait göğüs düĢüklüğü ölçülerinin dağılımları Grafik 9‟da, göğüs
çevresine göre göğüs düĢüklüğü ölçülerinin dağılımları Grafik 10‟da verilmiĢtir.
gögüs..düsüklügü
70
42,00
60
40,00
göğüsdüşüklüğü
Frequency
50
40
30
38,00
36,00
34,00
20
32,00
10
Mean = 34,9776
Std.30,00
Dev. = 1,95351
N = 312
0
28,00
30,00
32,00
34,00
36,00
38,00
40,00
42,00
100,00
110,00
gögüs..düsüklügü
120,00
130,00
140,00
göğüsçevresi
Grafik 9. Göğüs DüĢk. Ölçüsünün Dağılımı
Grafik 10. Göğüs Çevr.Göre Göğüs DüĢk.Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,001<0,01) göğüs düĢüklüğü ölçüsü normal
dağılım göstermemektedir. Göğüs çevresi ile göğüs düĢüklüğü değiĢkenleri arasında
Spearman Korelâsyon Katsayısına göre r = 0,516 düzeyinde bir iliĢki vardır (p=0,001<0,01).
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait bel çevresi ölçülerinin dağılımları Grafik 11‟de,
göğüs çevresine göre bel çevresi ölçülerinin dağılımları Grafik 12‟de verilmiĢtir.
bel..cevresi
130,00
30
belçevresi
Frequency
120,00
20
110,00
100,00
10
90,00
Mean = 103,3494
80,00 = 9,89802
Std. Dev.
N = 312
0
80,00
90,00
100,00
110,00
120,00
bel..cevresi
Grafik 11. Bel Çevresi Ölçüsünün Dağılımı
130,00
100,00
110,00
120,00
130,00
140,00
göğüsçevresi
Grafik 12. Göğüs Çevr. Göre Bel Çevr. Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,005<0,01) bel çevresi ölçüsü normal dağılım
göstermemektedir. Göğüs çevresi ile bel çevresi değiĢkenleri arasında Spearman Korelâsyon
Katsayısına göre r = 0,861 düzeyinde pozitif yönlü oldukça kuvvetli bir iliĢki vardır
(p=0,001<0,01). Göğüs çevresi ölçüsü büyüdükçe bel çevresi ölçüsü de büyümektedir
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait kalça çevresi ölçülerinin dağılımları Grafik 13‟te,
göğüs çevresine göre kalça çevresi ölçülerinin dağılımları Grafik 14‟te verilmiĢtir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
777
basen..cevresi
150,00
30
25
140,00
Kalça çevresi
Frequency
20
15
130,00
120,00
10
110,00
5
Mean = 124,0962
Std. Dev. = 10,02138
100,00
N = 312
0
100,00
110,00
120,00
130,00
140,00
150,00
100,00
110,00
kalca..cevresi
120,00
130,00
140,00
Göğüs çevresi
Grafik 13. Kalça Çevresi Ölçüsünün Dağılımı
Grafik 14. Göğüs Çevr.Göre Kalça Çevr. Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,031<0,05) kalça çevresi ölçüsü normal
dağılım göstermemektedir. Göğüs çevresi ile kalça çevresi değiĢkenleri arasında Spearman
Korelâsyon Katsayısına göre r = 0,725 düzeyinde pozitif yönlü oldukça kuvvetli iliĢki vardır
(p=0,001<0,01). Göğüs çevresi ölçüsü büyüdükçe kalça çevresi ölçüsü de büyümektedir.
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait karın çevresi ölçülerinin frekans dağılımları
Grafik 15‟te, göğüs çevresine göre karın çevresi ölçülerinin dağılımları Grafik 16‟da
verilmiĢtir.
karin..cevresi
40
160,00
140,00
karın çevresi
Frequency
30
20
120,00
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,081>0,05) karın çevresi ölçüsü normal
dağılım göstermektedir. Göğüs çevresi ile karın çevresi değiĢkenleri arasında Pearson
Korelâsyon Katsayısına göre r = 0,782 düzeyinde pozitif yönlü oldukça kuvvetli iliĢki vardır
(p=0,001<0,01). Göğüs çevresi ölçüsü büyüdükçe karın çevresi ölçüsü de büyümektedir.
100,00
10
Mean = 123,5865
Std. Dev.
80,00= 10,7026
N = 312
0
80,00
100,00
120,00
140,00
160,00
100,00
110,00
120,00
130,00
140,00
göğüs çevresi
karin..cevresi
Grafik 15. Karın Çevr. Ölçüsünün Dağılımı
Grafik 16. Göğüs Çevr. Göre Karın Çevr. Ölçüsünün Dağılımı
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait boyun çevresi ölçülerinin frekans dağılımları
Grafik 19‟da, göğüs çevresine göre boyun çevresi ölçülerinin dağılımları Grafik 20‟de
verilmiĢtir.
boyun..cevresi
46,00
70
60
44,00
42,00
boyunçevresi
Frequency
50
40
30
40,00
38,00
20
36,00
10
Mean = 40,9968
Std.34,00
Dev. = 2,08269
N = 312
0
34,00
36,00
38,00
40,00
42,00
44,00
46,00
boyun..cevresi
Grafik 19. Boyun Çevr. Ölçüsünün Dağılımı
48,00
100,00
110,00
120,00
130,00
140,00
göğüsçevresi
Grafik 20. Göğüs Çevr. Göre Boyun Çevr. Ölçüsünün Dağılımı
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
778
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,001<0,01) boyun çevresi ölçüsü normal
dağılım göstermemektedir. Göğüs çevresi ile boyun çevresi değiĢkenleri arasında Spearman
Korelâsyon Katsayısına göre r = 0,569 düzeyinde pozitif yönlü bir iliĢki vardır
(p=0,001<0,01).
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait ön geniĢlik ölçülerinin dağılımları Grafik 21‟de,
göğüs çevresine göre ön geniĢlik ölçülerinin dağılımları Grafik 22‟de verilmiĢtir.
ön..genislik
46,00
50
44,00
40
ön genişlik
Frequency
42,00
30
40,00
38,00
20
36,00
10
34,00
Mean = 40,3686
32,00
Std.
Dev. = 3,87199
N = 312
0
30,00
35,00
40,00
45,00
100,00
110,00
120,00
130,00
140,00
göğüs çevresi
ön..genislik
Grafik 21. Ön GeniĢlik Ölçüsünün Dağılımı
Grafik 22. Göğüs Çevr. Göre Ön GeniĢlik Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,001<0,01) ön geniĢlik ölçüsü normal dağılım
göstermemektedir. Göğüs çevresi ile ön geniĢlik değiĢkenleri arasında Spearman Korelâsyon
Katsayısına göre r = 0,741 düzeyinde pozitif yönlü oldukça kuvvetli bir iliĢki vardır
(p=0,001<0,01). Göğüs çevresi ölçüsü büyüdükçe ön geniĢlik ölçüsü de büyümektedir.
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait arka geniĢlik ölçülerinin dağılımları Grafik 23‟te,
göğüs çevresine göre arka
geniĢlik ölçülerinin dağılımları Grafik 24‟te verilmiĢtir.
arka..genislik
50,00
50
45,00
arka genişlik
Frequency
40
30
40,00
20
35,00
10
Mean = 39,125
30,00
Std.
Dev. = 4,06306
N = 312
0
30,00
35,00
40,00
45,00
arka..genislik
Grafik 23. Arka GeniĢlik Ölçüsünün Dağılımı
100,00
110,00
120,00
130,00
140,00
göğüs çevresi
Grafik 24. Göğüs Çevr. Göre Arka GeniĢ. Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,001<0,01) arka geniĢlik ölçüsü normal
dağılım göstermemektedir. Göğüs çevresi ile arka geniĢlik değiĢkenleri arasında Spearman
Korelâsyon Katsayısına göre r = 0,698 düzeyinde pozitif yönlü kuvvetli bir iliĢki vardır
(p=0,001<0,01). Göğüs çevresi ölçüsü büyüdükçe arka geniĢlik ölçüsü de büyümektedir.
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait omuz ölçülerinin frekans dağılımları Grafik 25‟te,
göğüs çevresine göre omuz ölçülerinin dağılımları Grafik 26‟da verilmiĢtir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
779
omuz..genisligi
120
17,00
100
16,00
omuz genişliği
Frequency
80
60
15,00
40
14,00
20
Mean = 15,1378
Std.13,00
Dev. = 1,03177
N = 312
0
12,00
13,00
14,00
15,00
16,00
17,00
18,00
100,00
110,00
omuz..genisligi
120,00
130,00
140,00
göğüs çevresi
Grafik 25. Omuz GeniĢ. Ölçüsünün Dağılımı
Grafik 26. Göğüs Çevr.Göre Omuz GeniĢ. Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,001<0,01) omuz geniĢliği ölçüsü normal
dağılım göstermemektedir. Göğüs çevresi ile omuz geniĢliği değiĢkenleri arasında Spearman
Korelâsyon Katsayısına göre r = 0,541 düzeyinde pozitif yönlü bir iliĢki vardır
(p=0,001<0,01).
AraĢtırma kapsamındaki obez bayanlara ait kol (pazu) çevresi ölçülerinin frekans dağılımları
Grafik 27‟de, göğüs çevresine göre kol (pazu) çevresi ölçülerinin dağılımları Grafik 28‟de
verilmiĢtir.
50
45,00
40
42,00
pazu çevresi
Frequency
pazu..cevresi
30
20
39,00
36,00
33,00
10
Mean = 37,2083
30,00
Std. Dev.
= 3,25421
N = 312
0
28,00
30,00
32,00
34,00
36,00
38,00
40,00
42,00
pazu..cevresi
Grafik 27. Pazu Çevr. Ölçüsünün Dağılımı
44,00
46,00
100,00
110,00
120,00
130,00
140,00
göğüs çevresi
Grafik 28. Göğüs Çevr. Göre Pazu Çevr. Ölçüsünün Dağılımı
Kolmogorov Smirnov testi sonucuna göre (p=0,001<0,01) pazu çevresi ölçüsü normal dağılım
göstermemektedir.
Göğüs çevresi ile pazu çevresi değiĢkenleri arasında Spearman
Korelâsyon Katsayısına göre r=0,633 düzeyinde pozitif yönlü bir iliĢki vardır (p=0,001<0,01).
4. SONUÇ VE ÖNERĠLER
Üst beden giysi grubu için kalıp hazırlamada kullanılmak üzere, obez bayanların
antropometrik ölçülerinin belirlenmesini amaçlayan bu araĢtırmada değerlendirmeye alınan
13 ölçünün normal dağılım gösterip göstermediği test edilmiĢ, sadece karın çevresi ölçüsünde
normal bir dağılım görülmüĢ diğer ölçülerde normal dağılıma rastlanmamıĢtır. Göğüs çevresi
ölçüsü ile diğer 13 ölçü arasındaki iliĢkiler araĢtırılmıĢtır. Boy ölçüsü dıĢındaki diğer
ölçülerde istatistiksel iliĢkiler bulunmuĢtur. Bu iliĢkilerin tümü pozitif yönlüdür. GeniĢlik
ölçülerinin göğüs çevresi ölçüsü ile iliĢkilerinin düzeyi oldukça kuvvetli iken, uzunluk
ölçülerinde iliĢkinin düzeyi zayıftır.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
780
Tablo 2. Göğüs Çevresine Göre Diğer Ölçülerin Modlarının Dağılımları
VÜCUT ÖLÇÜLERĠ Beden 1 Beden 2 Beden 3 Beden 4 Beden 5 Beden 6
98.0 104.0110.0116.0122.0128.0Tam Boy
158
160
162
160
162
162
103.9
109.9
115.9
121.9
127.9
133.9
Kol Boyu (Dinamik)
53
54
56
55
56
56
Ön Uzunluk
41
42
43
41
43
44
Arka uzunluk
39
40
40
40
42
42
Göğüs DüĢüklüğü
33
32
35
37
36
36
Bel Çevresi
86
94
103
104
112
115
Karın Çevresi
111
108
124
122
136
139
Kalça Çevresi
111
112
126
130
140
142
Kol (Pazu) Çevresi
34
35
35
38
42
41
Boyun çevresi
38
39
41
42
42
42
Ön GeniĢlik
34
35
43
42
45
45
Arka GeniĢlik
32
34
40
40
43
43
Omuz GeniĢliği
15
15
15
15
16
17
AraĢtırmada serileĢtirmeler için önerilen beden grupları, yaygın olarak kullanılmakta olan
kalıp sistemlerinde olduğu gibi göğüs çevresi ölçüsü esas alınarak sınıflandırılmıĢtır. Bu
sınıflandırmada 6 cm aralıklarla 6 beden grubu oluĢturulmuĢtur. AraĢtırmadan elde edilen
sonuçlar doğrultusunda her bir beden aralığında tüm ölçülerin mod değerlerinden oluĢan bir
beden tablosu oluĢturulmuĢtur.
AraĢtırmadan elde edilen sonuçlar hazır giyim sektöründe hedef tüketici kitlesi büyük beden
bayanlardan oluĢan iĢletmelere kalıp hazırlama ve özellikle serileĢtirme iĢlemlerinde yol
gösterici olabilir. Ayrıca hedef tüketici kitlesi için üretilen giysilerin vücuda uyumunu
iyileĢtirebileceği düĢünülmektedir.
KAYNAKLAR
Akın G. ve Koca Özer B. (2004) Ergonomik Tasarım ve Tasarımda Ergonomik Kriterler,
Standart Dergisi, 510, 44.
Aysel T. (2010) Giysi ve Kalıp Hazırlamada Kullanılmak Üzere Obez Kadınların
Antropometrik Ölçülerinin Belirlenmesi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Konya, 15.
Bye, Labat and Delong (2006) Analysis of Body Measurement Systems for Apparel, Clothing
and Textiles Research Journal, 24 (66)
Cihanoglu M. (2005) Küresel Bir Hastalık ġiĢmanlık, www.Sizinti.Com.Tr /Konu.Sizinti?
Sın=8033231, Son EriĢim Tarihi: 26.06.2009.
Çileroğlu B. (2006) Ġç Giyim Üretimine Yönelik 18-50 YaĢlar Arası Kadın Beden Ölçüleri
Standardizasyonu, Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Doktora Tezi,
Ankara, 2.
Kuru S. ve Kaynak M. (2006) Büyük Beden Tüketicisi Bayanların Büyük Beden
Kıyafetlerden Pantolonda KarĢılaĢtıkları Model Kaynaklı Problemlere ĠliĢkin
GörüĢlerinin Ġncelenmesi. 12. Ulusal Ergonomi Kongresi, Ergonomide Yeni GeliĢen
Stratejiler, Teknolojiler ve Sektörel Uygulamalar Bildiriler Kitabı, Ankara, 290.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
781
Müller GmbH, Franz Xaver (Tarihsiz). Deutsche Bekleidungs Akademie, Konstruktionen für
Blusen und Kleider, 20, völig neue und erweiterte auflage. München:.
Safa S. (2007) Akdeniz Bölgesinde YaĢayan Büyük Beden Bayan Tüketicilerin Hazır Giyim
Ürünlerinde KarĢılaĢtıkları Problemler, Gazi Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi,
Ankara, 45.
Yıldıran F. (2006) Obezite Hastalarının Giyim Problemleri, Selçuk Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Yüksek lisans Tezi, Konya, 17.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
782
BÜYÜK BEDEN TÜKETĠCĠSĠ BAYANLARIN PANTOLONDA
KARġILAġTIKLARI MODEL KAYNAKLI SORUNLARIN
ĠNCELENMESĠ
Songül KURU1, Gamze BERKER ÖZDEMĠR2
1
Y rd. Doç. Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi, Giyim Endüstrisi ve Moda Tasarımı
Eğitimi Bölümü, Ankara. e-posta: [email protected]
2
Giyim Endüstrisi ve Moda Tasarımı Eğitimi Alan Uzmanı, Ankara.
e-posta: [email protected]
ÖZET
ġiĢmanlık 21. yüzyılın en büyük sorunlarından biridir. ġiĢmanlık sağlık problemleri ile
birlikte pek çok sorunu da beraberinde getirmekte ve yaĢam kalitesini olumsuz yönde
etkilemektedir. Ġdeal vücut ölçülerinden uzaklaĢan kiĢilerin kendilerine olan güvenleri
azalarak toplumdan soyutlanma gibi problemlerle karĢı karĢıya kalmaktadırlar.
AraĢtırmada büyük beden tüketicisi bayanların büyük beden pantolonda karĢılaĢtıkları
model kaynaklı sorunları belirlemek amacıyla hazırlanan anket formu, Ankara ilinde
yaĢamakta olan 18–35 yaĢ grubuna giren bayanlara uygulanmıĢtır.
AraĢtırma verilerine göre, büyük beden bayan giysilerinden pantolonda model kaynaklı
sorunlar yaĢandığı anlaĢılmıĢtır. Bu sorunların yaĢanmaması veya en aza indirilebilmesi için
önerilerde bulunulmuĢtur.
Anahtar Kelimeler: Büyük beden, pantolon, konfor
A STUDY ON THE MODEL RELATED PROBLEMS IN THE TROUSERS
ENCOUNTERED BY LARGE SIZED FEMALE CONSUMERS
ABSTRACT
Obesity is one of the main problems in the 21th century. Although obesity can cause lots of
diseases it also effets people psychologically. People who do not have ideal body
proportions may face the problem of abstraction from the society because of the lack of the
self-confidence.
This research is made for to the find the difficulties for big sized women trousers on this
purpose an questionnaire form is prepared and applied to the women aged between 18-35
who all living in Ankara.
Also in this research there were made some recommendations for overcome those problems.
Big sized clothes manufacturers have to consider marketting investigations and the needs of
the consumers before starting produce of clothes.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
783
Keywords: Big sized, trousers, comfort
1. GĠRĠġ
Giysi, insan vücut formu ve özelliklerine uygun olarak, modanın etkisiyle belirlenen model
doğrultusunda hazırlanan bir kalıp ile kesilen kumaĢın, dikim iĢlemiyle bir araya
getirilmesiyle elde edilmektedir. Bozkurt (1995).
Giyim yüksek düzeyde görüntüye dayanan iletiĢim sistemi olarak ifade edilir. KiĢi hakkında
ilk izlenimler karĢılaĢmanın ilk dakikalarında oluĢur ve bu izlenimlerin oluĢmasında en çok
giyim, saç Ģekli, yüz özellikleri ve vücut tipi etkilidir. Giysi rahatlık, koruma, imaj
kazandırdığı için de insan yaĢamının önemli bir parçasıdır ve onu giyen hakkında çeĢitli
mesajlar verir. Gönen ve Özgen (1993) ; Güven ve Cerit (1999).
Pazarda değiĢik tüketici gruplarına hitap eden farklı giysi üretimi yer almaktadır. Bunların
önemli bir bölümü kadın giysi üretimidir. Giysi satın alımı ile yapılan yerli ve yabancı
çalıĢmalarda en fazla giysi satın alımını kadınların gerçekleĢtirdiği görülmüĢtür. Çünkü
kadın giyimleri; kiĢiliklerini, mesleklerini, sosyal yapılarını belirleyici rol oynar ve
uluslararası özellikler taĢır. Bu nedenlerden dolayı kadınlar bu alanda üretici firmalar için
önemli bir pazar oluĢturmaktadır. Logan (1997) ; Arıkan vd. (1994).
“Dünya ġiĢmanlarken” adlı araĢtırmasında büyük bedenin farklı yerlerinde orantısız
ölçülere sahip vücut yapıları için özel model ve kalıp yöntemleri kullanılması gerektiği
savunulmuĢtur. Detering (2003).
18-35 yaĢ arası büyük beden giysi tüketicisi bayanların kendilerine uygun model ve renkte
pantolon bulamamalarından yakındıkları görülmektedir.
AraĢtırma, büyük beden tüketicisi bayanların satın aldıkları pantolonda model kaynaklı
karĢılaĢtıkları sorunları tespit ederek çözüm önerileri getirmek amacı ile yapılmıĢtır.
Büyük beden giysiler model olarak daha çok orta yaĢ ve yaĢlı gruba hitap etmekteydi, son
yıllarda ise; hazır giyim firmalarında her yaĢ grubuna uygun tasarımlar yapılmaya
baĢlanmıĢtır.
2. YÖNTEM
AraĢtırmanın kavramsal çerçevesi, literatür tarama yolu ile oluĢturulduktan sonra büyük
beden tüketicisi bayanların görüĢlerini belirlemede anket formu kullanılmıĢtır. AraĢtırma
ankete dayalı veriler üzerinden yürütülmüĢtür.
Örneklem grup, Ankara ilinde yaĢayan, büyük beden giysi tüketicisi bayanlardan tesadüf
örnekleme yolu ile 18-35 yaĢ arasındaki 100 kiĢi olarak belirlenmiĢtir. Belirlenen yaĢ grubuna
giren bayanlardan 44-54 beden aralığında giysi kullananların hazır giyim sektöründen satın
aldıkları büyük beden pantolonda karĢılaĢtıkları model kaynaklı sorunlar belirlenmeye
çalıĢılmıĢtır.
Anket formu üçlü likert dereceleme ölçeği tipinde hazırlanmıĢtır. Her zaman (3), bazen (2),
hiçbir zaman (1) Ģeklinde puanlandırılmıĢtır. Anket formunun güvenilirliğini belirlemek
amacı ile hesaplanan Alfa katsayısı 0,963 olarak belirlenmiĢtir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
784
Tablo 1. Likert Dereceleme Ölçeği
Seçenekler
Ağırlıkları
Sınırları
Her zaman
3
2.51-3.00
Bazen
2
1.51-2.50
Hiçbir zaman
1
1.00-1.50
Verilerin analizi bilgisayar ortamında yapılmıĢtır. Örneklem grubunu oluĢturan 100 bayana
uygulanan anket formları, araĢtırmacı tarafından numaralandırılarak elde edilen bilgiler
bilgisayar ortamına aktarılmıĢtır. Veriler “SPSS” (Statistical Package For Social Sciences)
programından yararlanılarak analiz edilmiĢtir. Verilerin analizinde yüzde, standart sapma ve
aritmetik ortalama değerleri hesaplanmıĢtır.
3. BULGULAR VE YORUM
Bu bölümde araĢtırmada veri toplama aracı olarak kullanılan anket formunun büyük beden
giysi tüketicisi bayanlara uygulanması ile elde edilen bulgular tablolaĢtırılarak sunulmuĢ ve
yorumlanmıĢtır.
Tablo 2. Örneklem Grubun YaĢ Gruplarına Göre Dağılımları
YaĢ grupları Sayı
%
18-23
44
%44
24-29
20
%20
30-35
36
%36
Toplam
100
%100
Tablo 2‟ de 18-35 yaĢ arası büyük beden tüketicisi bayanların yaĢ gruplarına göre dağılımı
görülmektedir. Buna göre araĢtırmaya katılan bayanlardan % 44‟ünün 18-23 yaĢ, % 20‟sinin
24-29 yaĢ, % 36‟sının ise 30-35 yaĢ arasında olduğu görülmektedir. AraĢtırmaya katılan
bayanların çoğunluğunu % 44 ile 18-23 yaĢ grubu oluĢturmaktadır.
Tablo 3. Örneklem Grubun Beden Numaraları
Beden No
44
46
48
50
52
54 ve üstü
Toplam
Pantolon Sayı
38
34
14
7
5
2
100
Pantolon %
%38
%34
%14
%7
%5
%2
%100
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
785
Tablo 3‟te örneklem grubun pantolondaki beden numaralarına ait bulgular verilmiĢtir. Tablo 3
incelendiğinde, örneklem grubun büyük beden pantolondaki beden numaralarının çoğunlukla
44-48 beden aralığında olduğu görülmektedir.
Büyük beden pantolonda model özelliği nedeni ile karĢılaĢılan sorunlara yönelik bulgular
aĢağıda verilmiĢtir. AraĢtırmada veri toplama aracı olarak kullanılan anket formlarından elde
edilen veriler tablolaĢtırılmıĢ ve elde edilen bulgulardan yararlanılarak yorumlar yapılmıĢtır.
Tablo 4. Büyük Beden Pantolonda Model Kaynaklı KarĢılaĢılan Sorunlar
Pantolonda KarĢılaĢılan Model Kaynaklı Sorunlar
N
Pantolon satın alırken model kaynaklı her hangi bir sorun yaĢıyor
musunuz?
100 2,31 0,506
Vücut özelliğime uygun pantolon bulmada sıkıntı çekiyorum.
100 2,13 0,691
Beğendiğim pantolon modelinin bedenini bulmada sıkıntı çekiyorum.
100 2,27 0,529
Modaya uygun pantolon modeli bulmada sıkıntı çekiyorum.
100 1,87 0,706
YaĢ grubuma uygun modelde pantolon bulmada sıkıntı çekiyorum.
100 1,92 0,692
Piyasadaki pantolon paça geniĢlikleri yaĢ grubuma uygun değil.
100 1,83 0,667
Piyasadaki pantolon paça geniĢlikleri modaya uygun değil.
100 1,69 0,662
Piyasada yaĢ grubuma uygun renklerde pantolon bulmada sıkıntı
çekiyorum.
100 1,59 0,780
Piyasada yaĢ grubuma uygun desenlerde pantolon bulmada sıkıntı
çekiyorum.
100 1,58 0,794
X
SS
“Pantolon satın alırken model kaynaklı her hangi bir sorunla karĢılaĢıyor musunuz?” sorusuna
(X=2,31) ile bazen cevabı verilmiĢtir. Bu sonuca göre büyük beden tüketicisi bayanların
pantolon satın alırken model kaynaklı sorunlar yaĢadıkları anlaĢılmaktadır. Büyük beden
üreticisi firmaların, her yaĢ grubundaki büyük bedenler için giysi üretimi yaparlarken, model
tasarım aĢamasında belirlenen yaĢ grubunun isteklerini dikkate almaları gerektiği
düĢünülmektedir. Firmaların, müĢteri beğeni ve zevkine hitap edebilecek koleksiyon
hazırlamaları ile, model kaynaklı karĢılaĢılan sorunların en aza indirilmesine ya da
giderilmesine yardımcı olacağı düĢünülmektedir.
“Vücut özelliğime uygun pantolon bulmada sıkıntı çekiyorum.” sorusuna (X=2,13) bazen
cevabı verilmiĢtir. Bu sonuçtan da anlaĢılacağı gibi büyük beden tüketicisi bayanların vücut
özelliklerine uygun pantolon bulmada sıkıntı çektikleri anlaĢılmaktadır. Bu soruna çözüm
olarak, daha genç yaĢlardaki büyük beden tüketicisi bayanların vücut özellikleri model
tasarımı ve üretiminden önce incelenmelidir. Büyük beden üreten firmalar genellikle orta yaĢ
ve üstü bayanlara hitap ettiği için onların vücut tipine uygun kalıp hazırladıkları
bilinmektedir. Firmalar, her yaĢ grubundaki büyük beden tüketicisi bayanlara yönelik üretim
yapacaklar ise, bu grubun vücut tiplerini iyi incelemeleri, kilo fazlalıklarının, yağ
birikimlerinin vücutlarının hangi kısımlarında daha yoğun olduğunu bilmeleri gerektiği
düĢünülmektedir. Kalıp hazırlama aĢamasında hedef kitleye uygulanacak modellerde, onların
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
786
vücut tiplerine uygun çıkarılacak kalıpların kullanılması ile yaĢanan sorunların daha kolay
aĢılacağı düĢünülmektedir.
“Beğendiğim pantolon modelinin bedenini bulmada sıkıntı çekiyorum.” sorusuna (X=2,27) ile
bazen cevabı verilmiĢtir. Elde edilen sonuçtan anlaĢıldığı gibi, 18-35 yaĢ arası büyük beden
tüketicisi bayanların beğendiği pantolon modellerinin kendi vücutlarına uygun bedenini
bulmada sıkıntı çektikleri anlaĢılmaktadır. Her yaĢ grubuna büyük beden üreten firmaların
model tasarımı aĢamasında, tüketici istek ve beklentilerini dikkate almaları ile müĢteri
memnuniyetinde artıĢ olacağı düĢünülmektedir. Moda olan modellerin sadece standart
bedenlere uygun üretilmeleri de yanlıĢ bir düĢüncedir. Günümüzde, önemli bir çoğunluğu
büyük beden tüketicisi bayanların oluĢturduğu bilinmektedir. Sezonda trend olan ürünlerin,
her yaĢ grubundaki büyük beden tüketicisi bayanların isteklerine uygun Ģekilde üretilmeleri
ile bu konuda yaĢanan sorunların daha aza indirilebileceği düĢünülmektedir.
“Modaya uygun pantolon modeli bulmada sıkıntı çekiyorum.” sorusuna (X=1,87) bazen
cevabı verilmiĢtir. Bu sonuca göre büyük beden tüketicisi bayanların her yaĢta modaya uygun
pantolon bulma konusunda sıkıntı yaĢadıkları anlaĢılmaktadır. Üretici firmaların koleksiyon
hazırlarken sadece kilo örtücü modeller değil, modaya uygun modeller de üretmeleri ile,
müĢteri istek ve beklentilerinin karĢılanabileceği düĢünülmektedir.
“YaĢ grubuma uygun modelde pantolon bulmada sıkıntı çekiyorum.” sorusuna (X=1,92)
bazen cevabı verilmiĢtir. Örneklem grubunda bu konu ile ilgili de bir sorun yaĢandığı
anlaĢılmaktadır. Üretici firmaların, koleksiyon hazırlarken hangi yaĢ grubuna hitap ettiklerini
göz önünde bulundurmaları gerekmektedir. Her yaĢtaki büyük beden tüketicisi bayanların
istek ve beğenilerini dikkate alarak üretim yapmaları, bu konuda fayda sağlayacaktır. Üretim
yapan firmaların hitap ettiği yaĢ gruplarına uygun Ģekilde farklı modeller üretmesi ile, bu
konuda yaĢanan sıkıntıların en aza indirilebileceği düĢünülmektedir.
“Piyasadaki pantolon paça geniĢlikleri yaĢ grubuma uygun değil.” sorusuna (X=1,83) bazen
cevabı verilmiĢtir. Büyük beden pantolonların paça geniĢlikleri genellikle basenden geliĢine
uygun olarak tasarlanmaktadır. Bu nedenle pantolon paçaları geniĢtir. Örneklem grubundaki
büyük beden tüketicisi bayanlar ise bu kadar geniĢ paça istemediklerini belirtmektedir. Üretici
firmalar modelleri hazırlarken bu istekleri değerlendirerek onların beklentilerine uygun paça
geniĢliğinde modeller de üretirler ise bu konudaki sıkıntının giderilebileceği düĢünülmektedir.
“Piyasadaki pantolon paça geniĢlikleri modaya uygun değil.” sorusuna (X=1,69) bazen cevabı
verilmiĢtir. Sonuçtan anlaĢıldığı gibi bu konu ile ilgili de sıkıntı yaĢanmaktadır. AraĢtırmaya
katılan örneklem grup, piyasada satılan pantolonların genellikle klasik kesim olduğunu, ancak
kendilerinin daha modern ve modaya uygun pantolon kesimleri istediklerini belirtmiĢlerdir.
Üretici firmaların, büyük beden vücut özelliklerini dikkate alarak, koleksiyonlarında modaya
uygun pantolon modelleri üretmeleri ile bu soruna çözüm sağlanabileceği düĢünülmektedir.
“Piyasada yaĢ grubuma uygun renklerde pantolon bulmada sıkıntı çekiyorum.” sorusuna
(X=1,59) bazen cevabı verilmiĢtir. Örneklem grubun verdiği cevaplardan anlaĢıldığı gibi yaĢ
grubuna uygun renklerde pantolon bulmada da sıkıntı yaĢanmaktadır. Bugüne kadar kabul
gören; koyu renkler büyük bedeni zayıf gösterir kanısına günümüzde çok fazla
uyulmamaktadır. Büyük beden tüketicisi bayanlar artık büyük beden her giysinin koyu renk
olmamasını ve moda olan açık renkleri büyük bedende de görmek istediklerini belirtmiĢlerdir.
Üretici firmalar hedef kitlenin isteklerini dikkate aldıklarında müĢteri memnuniyetinde artıĢ
olacağı düĢünülmektedir.
“Piyasada yaĢ grubuma uygun desenlerde pantolon bulmada sıkıntı çekiyorum.” sorusuna
(X=1,58) bazen cevabı verilmiĢtir. Verilen cevaplardan her yaĢ grubuna uygun desenlerde
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
787
pantolon bulmada da sıkıntı olduğu anlaĢılmaktadır. Üretici firmaların, tasarım aĢamasında
piyasa araĢtırması yaparak hitap ettikleri yaĢ grubunun isteklerini belirlemeleri gerekmektedir.
Çünkü beğeniler her yaĢ grubunda farklıdır. Büyük beden denilince tek bir yaĢ grubu ve tek
bir beğeni kitlesi gibi düĢünülmesi yanlıĢ olacaktır. Üretici firmalar, yaĢ gruplarının istek ve
zevklerine uygun desenleri doğru analiz ederek modellerinde kullanırlar ise, bu konuda
yaĢanan sıkıntının aza indirilebileceği düĢünülmektedir.
AraĢtırmaya katılan örneklem grubundan elde edilen bulgulardan anlaĢıldığı gibi piyasada
satılan büyük beden pantolonlarda model kaynaklı sorunların yaĢandığı görülmektedir.
AraĢtırma bulgularına göre; büyük beden tüketicisi bayanların pantolon modellerine yönelik
isteklerinin tam olarak karĢılanamadığı görülmektedir. AraĢtırma sonucuna göre, büyük beden
giysi üreticilerinin pantolon üretiminde, her yaĢ aralığındaki bayanların istek ve beklentilerini
doğru analiz ederek talepleri karĢılamaları gerektiği anlaĢılmaktadır. Büyük beden tüketicisi
bayanlar okul ve çalıĢma hayatında, giysileri ile hem rahat etmeyi hem de Ģık olmayı
istemektedir. Sadece bedenlerine uygun giysi bulabilmek ile yetinmek istemeyen büyük beden
tüketicisi bayanlar, vücuttaki fazla kilolarının örtülmesinin yanında Ģık ve modern giysiler de
istemektedirler. Pantolonda yaĢanan model kaynaklı sorunlara çözüm olarak, tüketiciler
tarafından istenilen renkler, desenler ve modeller kullanılarak, vücut tiplerine ve yaĢlarına
uygun moda olan Ģık tasarımlar üretilmesi gerekmektedir. Üretici firmalar tarafından bu
istekler dikkate alınarak koleksiyonlar hazırlandığında, bundan sonra model kaynaklı yaĢanan
sorunlarda azalma olacağı düĢünülmektedir.
4. SONUÇ VE ÖNERĠLER
Büyük beden tüketicisi bayanların pantolonda karĢılaĢtıkları model kaynaklı sorunların
incelenmesi isimli araĢtırmada yaĢanan sorunlar belirlenmeye çalıĢılmıĢtır. Bu bölümde,
araĢtırmadan elde edilen bulgular doğrultusunda edinilen sonuçlar ve öneriler ele alınmıĢtır.
Büyük beden giysilerinden pantolonda karĢılaĢılan model kaynaklı sorunlara iliĢkin
sorulara çoğunlukla bazen cevabı verilmiĢtir. Buna göre, pantolonda model kaynaklı sorunlar
yaĢandığı anlaĢılmıĢtır.
Hem Ģık hem rahat büyük beden giysi üretimi günümüzde önem kazanmıĢtır.
Geçtiğimiz yıllarda büyük beden tüketicisi bayanlar sadece vücutlarına uygun giysi bulma
çabası içinde iken; günümüzde ise; yaĢ grubuna uygun Ģık ve modern giysiler istemektedirler.
Üretici firmaların bu istekleri tam olarak karĢılayamadığı görülmektedir. Model anlamında
üretime baĢlamadan önce hitap edecekleri yaĢ grubunu ve isteklerini iyi inceleyerek analiz
etmeleri gerekmektedir. MüĢteri memnuniyetinin bu sayede sağlanabileceği düĢünülmektedir.
Büyük beden tüketicisi bayanların, büyük beden giysilerinden pantolonda model
kaynaklı karĢılaĢtıkları sorunların giderilebilmesi için, üretici firmaların üretimden önce
piyasa araĢtırması yaparak müĢteri istek ve beklentilerini dikkate almaları gerekmektedir. Bu
istek ve beklentilere uygun model üretilmesi gerekliliği düĢünülmelidir.
Üretici firmalarda model bölümlerinde çalıĢanların, büyük bedenle ilgili eğitim almıĢ
ve büyük beden bayanların vücut özelliklerini bilen kiĢiler olması gerektiği de
düĢünülmelidir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
788
KAYNAKLAR
ARIKAN, R., YÜCEER, H., ERENLER ÇAKAR, G. (1994). Kadınların Giysi Tüketimi ve
Giyim DavranıĢları. Standart Dergisi. Yayın No: 33.
BERKER, G. (2009). Genç Büyük Beden Tüketicisi Bayanların Gömlek-Bluz ve Pantolonda
KarĢılaĢtıkları Model ve Kalıp Kaynaklı Sorunların Ġncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi.
Gazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Giyim Endüstrisi Giyim Sanatları Anabilim
Dalı.
BOZKURT, B. (1995). Vücut Hareketlerinin Giysi Özellikleri Üzerinde Etkileri.
YayınlanmamıĢ Doktora Tezi. Ege Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġzmir.
DETERING, U. (2003). Dünya ġiĢmanlarken. Hedef Dergisi. Sayı:4. Ġzmir: ĠTKĠB Yayınları.
GÖNEN, E., ÖZGEN, Ö. (1993). Hazır DıĢ Giyim ve Tüketici DavranıĢları. Tekstil ve
Mühendis Dergisi. Sayı: 7.
GÜVEN, S., CERĠT, G. (1999). YaĢlı Tüketicilerin Satın Alma Sırasında KarĢılaĢtıkları
Sorunlar. Tüketici Bülteni. Sayı: 385. Ankara: TSE
LOGAN, Y. H. (1997). Comparison of Clothing Buying Practies Middle-Class Black and
White Women. Journal of Family and Consumer Sciences. Yayın No: 89.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
789
HAZIR GĠYĠM ÜRÜNLERĠNDE KADINLARIN ALT- ÜST BEDEN
ÖLÇÜ FARKLILIKLARINDAN DOĞAN UYUMSUZLUKLARIN
BELĠRLENMESĠ
Fatma ÖZTÜRK1 , Esra OK2
1
Prof., Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi,Giyim Endüstrisi ve Moda Tasarımı
Eğitimi Bölümü Teknikokullar Ankara, e-posta : [email protected]
2
Öğr. Gör., Amasya Üniversitesi Merzifon Meslek Yüksek Okulu , Tekstil (Hazır
Giyim) Bölümü, Merzifon /Amasya, e-posta : [email protected]
ÖZET
AraĢtırmanın amacı, alt-üst beden ölçü farklılığına sahip kadınların takım halindeki hazır
giyim ürününü satın alırken yaĢadıkları sorunları ortaya koymaktır. AraĢtırmada betimsel
yöntem kullanılmıĢtır. Evrenini, Ankara ilinin oluĢturduğu araĢtırmanın; örneklemini random
yöntemiyle belirlenmiĢ, 385 kadın oluĢturmaktadır. AraĢtırma verileri anket yoluyla elde
edilmiĢtir. Anketin geliĢtirilmesinde uzman görüĢünden ve deneme uygulamalarından
yararlanılmıĢtır.
AraĢtırma sonucunda elde edilen verilere ait sayısal değerler ve yüzdelikler, SPSS 15.0
programında istatistiksel analiz yapılarak hesaplanmıĢtır. Ayrıca araĢtırmaya katılan
kadınların yaĢ, doğum sayısı, alt- üst beden ölçüleriyle hazır giyim ürünlerinden tayyör/
döpiyes satın alırken geniĢlik ve uzunluk ölçülerinden ve form özelliğinden kaynaklanan
uyum sorunları arasında istatistiksel iliĢkinin ölçülmesi için x² (Ki-kare) iliĢki analizi
kullanılmıĢtır. Analiz sonuçları P< 0.05 anlamlılık düzeyinde değerlendirilmiĢtir.
AraĢtırmanın sonucunda; oransız vücut ölçülerine sahip kadın tüketicilerin takım halinde
satılan hazır giyim ürünlerinden, tayyör/ döpiyes satın alırken; ceket, etek ve pantolon kalça
çevresi ölçülerinin dar gelmesinin karsılaĢtıkları en önemli sorunlardan biri olduğu
belirlenmiĢtir.
Anahtar Kelimeler : Oran, Oransız Beden, Hazır Giyim, Tayyör, Döpiyes.
ABSTRACT
The purpose of this study focuses on women and the differences in body sizes when
purchasing apparel and clothing products and the issues which may arise. The method of
research for this study was focused within the province of Ankara. 385 women which reside
in Ankara participated willingly and were selected at random. The data was obtained via a
questionnaire. An expert opinion poll was prepared; this included the pilot and the actual
implementation.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
790
The data was obtained using measurements of numerical values and percentages. These
findings were then calculated using SPSS 15.0 statistical analysis program. The data used
within this study comprised of the subjects age, number of births (if any), upper and lower
body measurements along with width and length measurement with ready to wear clothing,
form and nature of the model was also taken into consideration and the problems which arose
between these relationships. Statistical correlation and analysis was used for the measurement
of x² (chi-square). The result of this analysis, where a significant level was evaluated equalled
to P<0.05.
The findings; body measurements of women with disproportionate figures according to
clothing products such as apparel, suits / of two-piece dresses, jackets, skirts and pants
outlined that the main issues were of narrow hip circumference measurements.
Key Words: Rate, disproportionate figure, ready to wear, two- piece suits
1.GĠRĠġ
Son yıllarda Hazır Giyim üretiminde ortaya çıkan geliĢmeler, giysi tasarımını ön plana
çıkarmıĢ ve giysinin ergonomik açıdan insana uyumu dikkat edilmesi gereken en önemli
kriterler arasında yer almıĢtır. Bir giysinin ihtiyacı karĢılama düzeyi, öncelikle ergonomik
faktörlerin ürün üzerinde bulunmasını gerektirmektedir. Böylece, temel kriterleri üzerinde
taĢıyan ürün, ihtiyaçlara cevap vermesi ölçüsünde onu kullanan insanlar tarafından benimsenir
Vural vd. (2001). Ġnsanların, kullandıkları ürünü benimsemesinde fizyolojik ve psikolojik
rahatlık önemlidir. KiĢi aldığı ürünün hem kendisine yakıĢmasını ister; hem de onu
kullandığında bedenen rahat olmayı ve rahat hareket etmeyi ister.
Üretilen her Ģey insan için, yaĢamı daha kolaylaĢtırmak içindir, diğer bir deyiĢle üretimin asıl
faktörünü ve hedefini insan yapısı oluĢturmaktadır. Üretilen araç ve gereçlerin kullanılabilir
olması için, onu kullanacak insanın anatomik ölçüleri, hareket geniĢliği ve fiziksel gücü
gözetilmelidir. Aksi halde insan yapısının tüm özelliklerinin bilinmeden veya düĢünülmeden
üretilen ürünlerin insana uyumsuzluk göstermesi doğal bir sonuçtur ġahmay (1982).
Giyside konforu tanımlamak gerekirse, insan ve çevre arasındaki psikolojik, fizyolojik ve
fiziksel harmoninin tatminkâr halidir. Giysi açısından bakıldığında, giyen kiĢinin giysiden
rahatsızlık duymaması temel prensip olarak karĢımıza çıkmaktadır. Giysinin neden olduğu
Ģiddetli ve sürekli rahatsızlık, tahammül edilemeyen ıstıraba veya sağlık risklerine neden
olabilir. Giysi konforu esneklik, gerektiğinde vücudu ikinci bir deri gibi sarma, az buruĢma,
giyimde rahatlık hissi verme, hijyenik olma gibi fonksiyonel özelliklerin gerektiği taktirde bir
arada bulunmasıdır Dirgar ve Kansoy (2004).
Giysi ne kadar esnek olursa olsun eğer kiĢinin vücut ölçülerinde bir oransızlık varsa bu durum
baĢka bir yoldan giderilmelidir. Bu yol ise kiĢinin vücut oranlarına uygun bir kalıp
geliĢtirmektir. Aksi takdirde sadece kumaĢ özelliği ile kiĢiye istediği rahatlığı sunmak zor
olabilir.
Tüketiciyi ilk etapta giysinin rengi, modeli, kumaĢı etkiler görünse de, giysinin vücuda
uyumu ve hareket serbestliği sağlaması ön planda gelir. Her bir giysi farklı amaçlara
yöneliktir. Bu nedenle kalıplar farklı olmaktadır. Ancak bütün giysilerin ortak amacı vücut
hareketlerinin giysi tarafından engellenmemesidir Erdoğan ve Ġlleez (2004).
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
791
Kalıp hazırlama giysi üretiminin ilk basamağını oluĢturur ve giysiden istenilen sonucun
alınmasında en önemli unsurdur. Modanın giysilere yansıtılması ve geniĢ bir kitlenin
vücuduna uyumu konusunda memnuniyetinin kazanılması sağlam temeller üzerine oturtulmuĢ
kalıplar gerektirir Eray ve Gürcan (2000).
Günümüzde hazır giyim sipariĢle yaptırılan giyime göre, alıcıya daha ucuza mal olmaktadır.
Ancak, hazır giyim sanayinde giysi üretiminde kullanılan kalıplar yetiĢkin Türk kadın ölçüleri
üzerinde yapılmıĢ, araĢtırmalara dayanan standart kalıplar değildir. Giysi üretimi yapan
firmalar kendi geliĢtirdikleri kalıplara göre çalıĢmaktadır. Bu itibarla da genel olarak hazır
giyimin yetiĢkin kadınların vücut ölçülerine uygun olmadığı estetik ve boyutsal olarak
ihtiyaca cevap vermediği, bazı basit veya önemli düzeltmeler gerektirdiği bilinmektedir
Topaloğlu (1995).
Firmalar, bireylerin isteklerine cevap verebilecek giysi tasarımı ve üretimine yöneldiği
takdirde müĢteri kitlesini arttırabileceği düĢünülmektedir. Bunun için standart üretimin yanı
sıra, hazır giyim ürünleriyle sorun yaĢayan bireylerin sorunlarının da tespit edilmesi ve bu
sorunlara cevap verebilecek üretimin gerçekleĢmesi gerekmektedir. Hazır giyim ürünleriyle
sorun yaĢayanlar arasında, alt- üst beden ölçü farklılıklarına sahip kadınlar da yer almaktadır.
Bu nedenle; hazır giyim ürünlerinde, kadınların alt- üst beden ölçü farklılıklarından doğan
uyum sorunlarının tespit edilmesi amaçlanmıĢtır.
2.MATERYAL VE YÖNTEM
AraĢtırmada betimsel (survey) yöntem kullanılmıĢtır. AraĢtırmanın evrenini; Ankara ilinde
yaĢayan kadınlar oluĢturmaktadır; örneklem grubunu ise, Ankara ilinde yaĢayan alt- üst beden
ölçü farklılıklarına sahip 20-54 yaĢ arası kadınlardan tesadüfi (random) yöntemle belirlenmiĢ
385 kadın oluĢturmaktadır.
2.1.Veri Toplama Teknikleri
AraĢtırma için gerekli veriler, ortaya konan probleme yanıt aramak amacıyla oluĢturulan
anket formu ile elde edilmiĢtir. OluĢturulan sorular uzman görüĢüne sunulmuĢ, görüĢleri
doğrultusunda düzeltmeler yapılarak veri toplama aracı hazırlanmıĢtır.
Hazırlanan anketin pilot uygulaması sonrasında anket üzerinde gerekli görülen değiĢiklikler
yapılarak ankete son Ģekli verilmiĢtir. Anket random yöntemiyle belirlenmiĢ 385 kadına
uygulanmıĢtır. AraĢtırmanın bulgularını, Ankara ilinde ikamet eden 20- 54 yaĢ arası, alt- üst
beden ölçü faklılıklarına sahip kadınlara uygulanan anketlerden elde edilen veriler
oluĢturmaktadır.
2.2.Verilerin Analizi
Verilerin analizi bilgisayar ortamında yapılmıĢtır. AraĢtırma kapsamında, tesadüfi (random)
yöntemle belirlenen örneklem grubuna uygulanan anket formları, araĢtırmacı tarafından
numaralandırılmıĢtır. Elde edilen veriler bilgisayar ortamına aktarılmıĢ, SPSS 15 (Statistical
Package For Sociaal Sciences) programından yararlanılarak analiz edilmiĢtir. Verilerin
analizinde yüzde, frekans değerleri hesaplanmıĢ ve bazı değiĢkenler arasında iliĢki olup
olmadığını ölçmek için ki-kare ( 2) iliĢki analizi yapılmıĢtır. Ki kare iliĢki analizi yapılırken
beklenen değer hesaplamasına da yer verilmiĢtir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
792
3.BULGULAR VE YORUM
Örneklem Grubunun Özellikleri:
Grafik 1. YaĢ Dağılımı
Grafik 1 incelendiğinde ankete katılan kadınların, yaĢ gruplarına göre yüzdelik dağılımları
görülmektedir.
Belirlenen örneklem sayısının yaĢlara göre dağılımı en son nüfus sayımına göre (2009)
yapılmıĢtır. YaĢlara göre dağılımın oranlı bir Ģekilde gerçekleĢmesine dikkat edilmiĢ ve bu
oranlı dağılım tablo 1‟de gösterilmiĢtir.
Tablo 1. 2009 Nüfus Sayımına Göre Ankara Ġli Kadın Nüfusunun YaĢlara Göre
Dağılımı
YaĢ
Ankara Ġli Kadın Nüfusu
20-24
202.852
Grubu
25-29
218.772
30-34
206.191
35-39
193.832
40-44
171.617
45-49
164.264
50-54
132.308
Toplam
1.289.836
Alınan
60
Örneklem
65
62
58
51
49
40
385
Grafik 2. Doğum Sayısı
Grafik 2 incelediğinde örneklem grubunda yer alan 385 kadından, hiç doğum yapmayanlarla 2
kez doğum yapmıĢ olan kadınlar %30‟luk dilimlerle en büyük oranı oluĢturmaktadır. 3 kez
ve daha fazla doğum yapmıĢ olan bayalar ise % 16‟lık bir payla örneklem içerisinde en küçük
paya sahiptir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
793
Grafik 3. Alt Beden Ölçüleri
Grafik 3‟e bakıldığında örneklem grubunun alt beden ölçülerinin yer aldığı tabloda % 28 lik
bir dilimle en büyük paya sahip olan beden numarası 40‟tır. Bu beden numarasını % 23‟lük
bir dilimle 42 beden takip etmektedir. Alt giysi grubunda 34 bedene sahip kadın yer
almazken, % 9 luk dilimle en düĢük payı 36 beden oluĢturmaktadır.
Çileroğlu‟nun 2006 yılında yaptığı araĢtırmada da belirttiği gibi Türk kadının bel ve kalça
çevresi ölçülerinin daha geniĢ olduğu, Türk kadınlarında beden ve kalça çevresindeki farkın
ise yine daha fazla olduğu karĢımıza çıkmaktadır.
Grafik 4. Üst Beden Ölçüleri
Grafik 4‟te örneklem grubunun sahip olduğu üst beden ölçü numaraları yer almaktadır. %31
lik bir dilimle en büyük payı 38 beden oluĢturuken,en küçük payı ise %1 lik bir dilimle 34
beden oluĢtumkatadır. Ankete katılan kadınların % 44‟ü 38 beden ve altı üst beden ölçülerine
sahiptir.
Bir önceki grafiği oluĢturan alt beden ölçü dağılımı grafiğine bakıldığında, 38 beden ve altı
vücut ölçü dağılımının % 25‟lik dilimi kapsadığı gözlenmektedir. Alt ve üst beden
ölçülerindeki bu yüzdelik dilimler karĢılaĢtırıldığında alt beden ölçülerinde 40 beden ve üzeri
gruplara yığılma olduğu görülürken; üst bedendeki aynı gruba ait yüzdelik dilimin alt bedenle
örtüĢmediği gözlemlenmektedir.
Alt Problem 1: Üst ve alt bedende (ceket- etek/ pantolon), uzunluk ölçülerinden kaynaklanan
uyum sorunları nelerdir?
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
794
Tablo 2. Örneklem Grubunun Tayyör/ Döpiyes Satın Alırken Uzunluk Ölçüleri Ġle Ġlgili
YaĢadıkları Sorunlar
Seçenekler
Ön Uzunluk
Arka Uzunluk
Kol Boyu
Kol Oyuntu Yüksekliği
Göğüs DüĢüklüğü
Ceket Boyu
Etek Boyu
Kalça DüĢüklüğü
Pantolon Boyu
OturuĢ Yüksekliği
Uzun
SGeliyor
%
41
10.6
16
4.2
158
41
23
6
18
4.7
58
15.1
67
17.4
6
1.6
265
68.8
10
2.6
Kısa Geliyor
S
%
41
10.6
15
3.9
53
13.8
24
6.2
48
12.5
43
11.2
14
3.6
24
6.2
36
9.4
141
36.6
Normal
S
%
303 78.7
354 91.9
174 45.2
338 87.8
319 82.9
284 73.8
304
79
355 92.2
84
21.8
234 60.8
Toplam
S
%
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
n= 385
Tablo 2‟de örneklem grubunun tayyör/ döpiyes satın alırken, uzunluk ölçüleriyle ilgili ne gibi
sorunlar yaĢadığı frekans ve yüzdelik dilim Ģeklinde tablolaĢtırılmıĢtır. Tablo incelendiğinde,
ankete katılan kadınlara % 68.8‟lik oranla pantolon boyunun uzun gelmesi ve % 41‟lik oranla
kol boyunun uzun gelmesi durumları dikkat çekicidir. Bu durumun; kiĢileri tadilat masrafları
ve tadilat sonrası giysinin model özelliğini kaybetmesi gibi sorunlarla karĢı karĢıya bıraktığı
düĢünülmektedir. Tablodan elde edilen bir diğer dikkat çekici veri ise kadınların % 36.6‟sına
oturuĢ yüksekliğinin kısa gelmesidir. Bu durum özellikle oturma eylemi esnasında yarattığı
gerginlikten dolayı kiĢiyi rahatsız etmektedir.
Alt Problem 2: Üst ve alt bedende (ceket- etek/ pantolon), geniĢlik ölçülerinden kaynaklanan
uyum sorunları nelerdir?
Tablo 3. Örneklem Grubunun Tayyör/ Döpiyes Satın Alırken GeniĢlik Ölçüleri Ġle Ġlgili
YaĢadıkları Sorunlar
Seçenekler
Beden Çevresi
Bel çevresi (ceket)
Kalça çevresi (ceket)
Omuz
Kol oyuntu geniĢliği
Kol geniĢliği
Bilek geniĢliği
Yaka geniĢliği
Bel çevresi (etek)
Kalça çevresi (etek)
Etek ucu geniĢliği
Bel çevresi (pantolon)
Kalça çevresi (pantolon)
Paça geniĢliği
Bol Geliyor
S
%
91
23.6
37
9.6
49
12.7
23
6
37
9.6
22
5.7
80
20.8
0
0
54
14
43
11.2
16
4.2
68
17.7
46
11.9
138
35.8
Dar Geliyor
S
%
34
8.8
44
11.4
165
42.9
15
3.9
27
7
23
6
2
0.5
6
1.6
46
11.9
132
34.3
5
1.3
47
12.2
146
37.9
3
0.8
Normal
S
%
260 67.5
304
79
171 44.4
347 90.1
321 83.4
340 88.3
303 78.7
379 98.4
285
74
210 54.5
364 94.5
270
70
193 50.1
244 63.4
Toplam
S
%
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
385
100
n= 385
Tablo 3‟te örneklem grubunun geniĢlik ölçülerinin bol gelmesi sorunuyla ilgili verilere
baktığımızda, paça geniĢliği (%35,8), beden çevresi (%23,6) ve bilek geniĢliği (%20,8)
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
795
ölçülerinde daha fazla sorun yaĢandığı görülmektedir. Örneklemini Ankara ilinde ikamet eden
kadınların oluĢturduğu yüksek lisans tez çalıĢmasında da, kadınların pazı ve dirsek
geniĢliğinde darlık yaĢarken, bilek geniĢliğinde bolluk yaĢadığı sonucuna ulaĢmıĢtır Kaynak
(2005). Beden çevresinde yaĢanan bolluğun, kiĢilerin tayyör/ döpiyes satın alırken kalça
ölçüsüne göre hareket ettiklerinden kaynaklandığı düĢünülmektedir. Paça geniĢliğinin bol
gelmesi sorununun ise günün „dar paça‟ moda anlayıĢından kaynaklandığı ya da büyük
bedene ait paça geniĢliği oranının yarattığı etkiden kaynaklandığı düĢünülmektedir.
Örneklem grubunun geniĢlik ölçülerinin dar gelmesiyle ilgili yaĢanan problemlerin; ceket
(%42,9), etek (%34,3) ve pantolon (%37,9) kalça çevresi ölçülerinde yoğunlaĢtığı
görülmektedir. Çileroğlu (2006), doktora tezinde ve Aydın (1989), Türk kadınının beden
ölçüleri isimli kitabında belirttikleri gibi Türk kadının kalça çevresi ölçüsünün, beden çevresi
ölçüsünden daha geniĢ olduğu sonucuna varılmaktadır.
GeniĢlik ölçülerinde sorun yaĢanmayan seçeneklere baktığımızda ise; yaka, etek ucu, omuz ve
kol geniĢlik ölçülerinde büyük ölçüde sorun yaĢanmadığı görülmektedir.
Alt Problem 3: Örneklem grubunun; yaĢ grubu, doğum sayısı ve alt-üst beden ölçüleri
değiĢkenleri ile uzunluk-geniĢlik ölçülerinden kaynaklanan uyum sorunları arasındaki iliĢkiler
nelerdir?
Tablo 4. Örneklem Grubunun Bulunduğu ‘YaĢ Grubu’ ile ‘Göğüs DüĢüklüğü ile Ġlgili
KarĢılaĢılan Sorun’ DeğiĢkeni Arasındaki Ġkili ĠliĢki Tablosu ve Ki-Kare ĠliĢki Analizi
Göğüs DüĢüklüğü
Uzun
SGeliyor
%
Kısa
SGeliyor%
20- 29
30- 44
45- 54
Toplam
7
6
5
18
6
9
33
48
Normal
S
%
Toplam
S
%
YaĢ Grubu
n= 385
5,6
3,5
5,6
4,7
*p< 0.05
4,8
5,3
37,1
12,5
112
156
51
319
89,6
91,2
57,3
82,9
x²= 66.294
125
171
89
385
100
100
100
100
P= 0.000
Tablo 4‟te bulunan veriler incelendiğinde göğüs düĢüklüğü ölçüsünün, yaĢlara göre
dağılımının genel itibariyle normal olduğu görülmektedir. Bununla birlikte göğüs düĢüklüğü
ölçüsünün kısa gelmesi probleminde beklenen değerlerden sapma olduğu ortaya çıkmaktadır.
20-29 yaĢ aralığında yer alan kadınlarda kısa gelme problemi beklenen değerin, yaklaĢık üçte
biri kadarken orta yaĢ grubu kadınlarda bu değer beklenen değerin yarısı kadardır. Bunun yanı
sıra 45 – 54 yaĢ aralığında yer alan kadınlarda ise göğüs düĢüklüğü ölçüsünün kısa gelmesi
problemi beklenen değerin üç katı olduğu görülmektedir. Göğüs düĢüklüğünün kısa
gelmesinin orta yaĢın üstündeki kadınlarda yığılma göstermesi, bizleri yaĢa bağlı olarak göğüs
formunun bozulduğu sonucuna götürmektedir.
Yapılan x² iliĢki analizi sonucunda örneklem grubunda yer alan kadınların içinde yer aldığı
yaĢ grubu ile göğüs düĢüklüğü değiĢkenleri arasında (0.05 > P) anlamlı bir iliĢki olduğu
görülmüĢtür.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
796
Tablo 5. Örneklem Grubundaki Kadınların ‘Doğum Sayısı’ ile ‘OturuĢ Yüksekliği ile
Ġlgili KarĢılaĢılan Sorun’ DeğiĢkeni Arasındaki Ġkili ĠliĢki Tablosu ve Ki-Kare ĠliĢki
Analizi
OturuĢ Yüksekliği
Uzun
SGeliyor
%
Kısa
SGeliyor%
Normal
S
%
Toplam
S
%
Doğum Sayısı
Hayır
Bir / Ġki Kez
Üç Kez ve Daha Fazla
Toplam
5
4
1
10
4,3
1,9
1,6
2,6
n= 385
24
83
34
141
20,9
39,7
55,7
36,6
*p< 0.05
86
122
26
234
74,8
58,4
42,6
60,8
x²=23.589
115
209
61
385
100
100
100
100
P= 0.000
Tablo 5 incelendiğinde oturuĢ yüksekliği ölçüsünün doğum sayısı değiĢkeniyle doğru orantılı
bir Ģekilde kısa geldiği görülmektedir. Örneklem grubunda yer alan kadınların doğum sayısı
arttıkça oturuĢ yüksekliği ölçüsünün de kısa geldiği görülürken; hiç doğum yapmamıĢ
kadınlarda oturuĢ yüksekliğinin, normal seçeneğinde yığılma gösterdiği görülmektedir.
Pantolonların oturuĢ yüksekliği ölçüsünün kısa gelmesi problemini üç kez ve daha fazla
doğum yapmıĢ kadınların % 55,7‟si yaĢarken, bir veya iki kez doğum yapmıĢ kadınlarda bu
oran % 39,7‟lik bir paya sahiptir. Bununla birlikte yapılan analiz sonucunda; hiç doğum
yapmamıĢ kadınlarda oturuĢ yüksekliğinin kısa gelmesi problemi beklenen değerin yarısı
kadarken, üç kez ve daha fazla doğum yapan kadınlarda bu sorun beklenen değerden yaklaĢık
% 50 daha fazladır. Doğum sayısındaki artıĢın oturuĢ yüksekliği ölçüsünü de etkilediği ve bu
ölçünün doğum sayısındaki artıĢla birlikte yetersiz kaldığı sonucuna varılmaktadır.
Yapılan x² iliĢki analizi sonucunda örneklem grubunda yer alan kadınların doğum sayısı ile
oturuĢ yüksekliği değiĢkenleri arasında (0.05 > P) anlamlı bir iliĢki olduğu görülmüĢtür.
Tablo 6. Örneklem Grubundaki Kadınların ‘Alt Beden Ölçüleri’ ile ‘OturuĢ Yüksekliği
ile Ġlgili KarĢılaĢılan Sorun’ DeğiĢkeni Arasındaki Ġkili ĠliĢki Tablosu ve Ki-Kare ĠliĢki
Analizi
OturuĢ Yüksekliği
Alt Beden Ölçüleri
34-36-38
40-42-44-46
Toplam
n= 385
Uzun
SGeliyor
%
7
3
10
7,2
1
2,6
Kısa
SGeliyor%
7
134
141
7,2
46,5
36,6
*p< 0.05
Normal
S
%
83
151
234
85,6
52,4
60,8
x²=54.378
Toplam
S
%
97
288
385
100
100
100
P= 0.000
Tablo 6 incelendiğinde, ankete katılan 40 beden ve üstü grupta yer alan kadınların % 46,5‟lik
bir oranının, oturuĢ yüksekliği ölçüsünün kısa gelmesi problemine sahip olduğu ortaya
konmaktadır. Yapılan istatistiksel analiz sonucunda oturuĢ yüksekliğinin kısa gelmesi
problemine sahip olan 38-36 ve 34 beden kadınlar, beklenen değerin 1/7‟si kadarken; 40
beden ve üstü beden grubunda yer alan kadınlarda bu durum beklenen değerin % 27 fazlası
olarak karĢımıza çıkmaktadır.
Kalça çevresindeki geniĢlemenin artmasıyla birlikte oturuĢ yüksekliği ölçüsünün yetersiz
kaldığı, dolayısıyla 40 beden ve üstü beden ölçüsüne sahip kadınların oturuĢ yüksekliği
ölçüsünün kısa gelmesi problemiyle karĢı karĢıya kaldığı düĢünülmektedir. Yapılan x² iliĢki
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
797
analizi sonucunda örneklem grubunda yer alan kadınların alt beden ölçüleri ile oturuĢ
yüksekliği değiĢkenleri arasında (0.05 > P) anlamlı bir iliĢki olduğu görülmüĢtür.
Tablo 7. Örneklem Grubundaki Kadınların ‘Üst Beden Ölçüleri’ ile ‘Ceket Beden
Çevresi ile Ġlgili KarĢılaĢılan Sorun’ DeğiĢkeni Arasındaki Ġkili ĠliĢki Tablosu ve KiKare ĠliĢki Analizi
Ceket Beden Çevresi
Üst Beden Ölçüleri
34-36-38
40-42-44-46
Toplam
Bol Geliyor
S
%
30
61
91
23,1
23,9
23,6
n= 385
Dar Geliyor
S
%
4
30
34
3,1
11,8
8,8
*p< .05
Normal
S
%
96
164
260
Toplam
S
%
73,8
64,3
67,5
x²=8.544
11
39
385
100
100
100
P= 0.014
Tablo 7 incelendiğinde ceket beden çevresinin tüm beden gruplarında dar gelme durumuna
oranla, daha bol geldiği görülmektedir. Yapılan istatistiksel analiz sonucunda 34-36-38 beden
grubunda, dar gelme problemini yaĢayan birey sayısı beklenen değerin yaklaĢık 1/3‟ü
kadardır. Bol gelme durumunun beden grupları içerisinde yaygın olmasının, kiĢilerin takım
bir ürün satın alırken daha geniĢ olan kalça çevresi ölçüsüne göre hareket ettikleri
düĢünülmektedir. Yapılan x² iliĢki analizi sonucunda örneklem grubunda yer alan kadınların
üst beden ölçüleri ile ceket beden çevresi ile ilgili karĢılaĢılan sorun değiĢkenleri arasında
(0.05 > P) anlamlı bir iliĢki bulunmuĢtur.
Alt Problem 4: Giysinin (ceket- etek / pantolon), form özelliğinden kaynaklanan uyum
sorunları nelerdir?
Tablo 8. Örneklem Grubunun Tayyör/ Döpiyes Satın Alırken Form Özellikleri Ġle Ġlgili
YaĢadıkları Sorunlar
Her zaman
S
%
Sıklık Derecesi
YaĢanan Uyum Sorunları
Ceketlerin göğüs formunda potluk
Ceketlerin bel formunda potluk
olmaktadır
Ceketlerin kalça formunda potluk
olmaktadır
Kol evi bol gelmektedir
olmaktadır
Kol evinde gerginlik olmaktadır
Yaka oyuntusu ensede toplanmaktadır.
Eteklerin
bel
formunda
potluk
Eteklerin kalça kavisinde potluk
olmaktadır
Eteğin arka uzunluğu, ön uzunluğuna
olmaktadır
Eteğin ön uzunluğu, arka uzunluğuna
oranla kısa gelmektedir
Pantolon
ön
ağ
oyuntusunda
oranla kısa gelmektedir
Pantolon arka ağ oyuntusunda gerilme
bıyıklanma olmaktadır
Pantolon bel formu vücuduma uyum
olmaktadır
Pantolon ağı olması gerekenden daha
sağlamamaktadır
aĢağıda kalmaktadır
83
42
59
9
11
1
32
36
28
19
18
74
32
8
21.6
10.9
15.3
2.3
2.9
0.3
8.3
9.4
7.3
4.9
4.7
19.2
8.3
2.1
Bazen
S
%
119
182
148
62
79
122
216
184
23
38
194
142
250
61
30.9
47.3
38.4
16.1
20.5
31.7
56.1
47.8
6
9.9
50.4
36.9
64.9
15.8
Hiçbir
Szaman
%
183
161
178
314
295
262
137
165
334
328
173
169
103
316
47.5
41.8
46.2
81.6
76.6
68.1
35.6
42.9
86.8
85.2
44.9
43.9
26.8
82.1
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
Toplam
S
%
385
385
385
385
385
385
385
385
385
385
385
385
385
385
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
100
798
Tablo 8 incelendiğinde, her zaman grubunda ceketlerin göğüs formunda potluk yaĢanması
durumu % 21,6‟lık oranla ve pantolon arka ağ oyuntusunda gerilme sorunu % 19,2‟lik bir
oranla diğer sorunlardan daha dikkat çekici olduğu gözlenmektedir. Ceket göğüs formunda
potluk sorunu yaĢayan kadınların, tayyör satın alırken alt beden ölçüsünü baz aldığı
düĢünülmektedir. Pantolon arka ağ oyuntusunda gerilme yaĢanmasına ise Türk kadının tipik
vücut özelliğinin sebep olduğu düĢünülmektedir.
Tabloda bazen cevabının en çok iĢaretlendiği sorun grupları arasında ise; pantolon bel
formunun vücuda uyum sağlamaması (%64,9), eteklerin bel formunda potluk oluĢması (56,1)
ve pantolon ön ağ oyuntusunda bıyıklanma olması (50,4) yer almaktadır. Pantolon ve
eteklerin bel formunda yaĢanan uyum sorununun bel ile kalça ölçüsü arasındaki oransızlıktan
kaynaklandığı düĢünülmektedir.
Hiçbir zaman seçeneğinde ise en dikkat çekici sonuçlar; eteğin arka uzunluğunun ön
uzunluğuna oranla kısa gelmesi (86,8), eteğin ön uzunluğunun arka uzunluğuna oranla kısa
gelmesi (85,2), pantolon ağının olması gerekenden daha aĢağıda kalması (82,1) ve kol evinin
bol gelmesi (81,6) durumlarında gözlenmektedir. Kadınların büyük çoğunluğunun bu dört
sorunu hiç yaĢamadığı görülmektedir.
Alt Problem 5: Uyum sorunu yaĢayan kadınların, karĢılaĢtıkları problemleri giderme
yöntemleri nelerdir?
Tablo 9. Örneklem Grubunun Tayyör/ Döpiyes Satın Alırken YaĢadıkları Sorunları
Giderme Yöntemleri
KarĢılaĢılan Problemleri Giderme Yöntemleri
a. Mağaza ile anlaĢma yoluna giderek alt ve üst bedeni
b.Giysiyi takım halinde satın alır, terziden kendi bedenime
farklı beden numaralarından oluĢan yeni bir takım
c.Kendim pratik yöntemler uygularım (düğmelerinin
uygun hale getirmesini isterim.
d.Giysiye
etmem, satın aldığım haliyle giyerim.
oluĢturarakmüdahale
satın alırım.
yerini değiĢtirerek, aksesuarlarla sorunlu bölgeyi
e.Özel diktiririm
f.Kendim
gizleyerek,dikerim
vs. ).
g. Ceketi, düğmelerini açık bırakarak kullanırım.
h.Form bozukluklarını tadilat yoluyla düzelttiren
Toplamtercih ederim
mağazalardan alıĢveriĢ yapmayı
Satır Yüzdesi
S
%
35
9.1
265
68.8
155
40.3
48
12.5
60
15.6
31
8.1
97
25.2
309
80.3
1000
Sütun Yüzdesi
%
3,5
26,5
15,5
4,8
6
3,1
9,7
30,9
100
Ankette yer alan karĢılaĢılan problemleri giderme yöntemleri sorusuna, örneklem grubu
birden fazla yanıt verebilmektedir. Öncelikle tabloda her bir seçeneğin frekansı verilmiĢtir.
Her bir seçeneğin iĢaretlenme toplamı 1000‟dir. Satır yüzdesinde; iĢaretlenen her seçeneğin
385 kiĢilik örneklem grubundaki oranına yer verilmiĢtir. Sütun yüzdesinde ise; her seçenekte
yer alan frekansın, toplamdaki yüzdesine yer verilmiĢtir.
Tablo 9 incelendiğinde; ankete katılan kadınların % 80.3‟lük bir oranının form bozukluklarını
tadilat yöntemiyle gideren mağazalardan alıĢveriĢ yapmayı tercih ettikleri görülmektedir. Bu
tercihi % 68.8‟lik oranla „„giysiyi takım halinde satın alır, terziden kendi bedenime uygun
hale getirmesini isterim‟‟ seçeneği izlemektedir. Bu iki maddeden de anlaĢılacağı gibi
kadınların büyük çoğunluğunun bedenlerine uygun giysiye en kısa sürede ve orijinal hali
bozulmadan sahip olmak istedikleri yorumuna varılmaktadır. Bu iki tercih dıĢında insanların
satın aldıkları giysilerde karĢılaĢtıkları küçük sorunları kendileri pratik yöntemler uygulayarak
gidermeye çalıĢtıkları anlaĢılmaktadır.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
799
Tabloda en az tercih edilen seçeneklere baktığımızda bunların baĢında % 8.1‟lik oranla
kendim dikerim seçeneği gelmektedir. Bu seçeneği % 9.1‟lik oranla „„mağaza ile anlaĢma
yoluna giderek alt ve üst bedeni farklı beden numaralarından oluĢan yeni bir takım oluĢturarak
satın alırım.‟‟ Maddesi izlemektedir. KiĢiler bu duruma gerekçe olarak mağazaların büyük bir
çoğunluğunun böyle bir uygulamasının olmayıĢını gerekçe göstermektedir. Mağazaların
büyük bir çoğunluğunda böyle bir uygulama olduğu takdirde bu maddenin kiĢilerin ilk
tercihlerinden biri olacağı düĢünülmektedir.
4.SONUÇ
Uzunluk ölçülerinden kaynaklanan sorunlar içerisinde % 41 oranında kol ve % 68,8 oranında
pantolon boyunun uzun gelmesi sorunu dikkat çekmektedir. Ankete katılan kadınların tam
boy ölçülerinin, standart ölçü tablolarında yer alan bedenlere göre dağılmıĢ tam boy
ölçüleriyle örtüĢmediği sonucuna varılmaktadır. Örneklem grubundaki kadınların doğum
sayısı arttıkça oturuĢ yüksekliğinin kısa gelme oranında artıĢ olduğu görülmektedir. Ankete
katılan kadınlarda doğuma bağlı olarak kalça çevresinde geniĢleme yaĢadıkları sonucuna
varılmaktadır. Kadınların alt giysi grubunda beden numarası arttıkça oturuĢ yüksekliğinin kısa
gelmesi durumunda artıĢ olduğu görülmektedir. Beden numarası arttıkça pantolondaki oturuĢ
yüksekliği ölçüsünün, hazır giyim kalıplarında olması gerekenden kısa tutulduğu
düĢünülmektedir. AraĢtırmaya katılan kadınlarda geniĢlik ölçüleri içerisinde, beden çevresinin
bol gelmesi (% 23,6) ile ilgili sorun yaĢadığı görülmektedir. Buna göre; kadınların tayyör/
döpiyes satın alırken kalça ölçüsüne göre hareket ettikler sonucuna varılmaktadır. Ankete
katılan kadınlarda kol geniĢliği ölçüsünün genel olarak normal geldiği görülürken, bilek
geniĢliği ölçüsünün %20,8 bol geldiği görülmektedir. Ankete katılan kadınların % 42,9‟luk
bir oranla ceket, % 34,3 oranla etek ve % 37,9 oranla pantolon kalça çevresi ölçülerinin dar
gelmesinden kaynaklanan sorunlar yaĢadığı görülmektedir.
Ankete katılan kadınların büyük bir oranının tayyör- döpiyes satın alırken yaĢadıkları
sorunları form bozukluklarını tadilat yöntemiyle gideren mağazalardan alıĢveriĢ yapmayı
tercih ederek sorunlara çözüm getirmeye çalıĢtıkları görülmektedir. Kadınların tayyördöpiyes ile ilgili yaĢadıkları sorunlar için uyguladıkları bir diğer çözüm yöntemi ise takım
halinde satın aldıkları giysiyi terzide kendi bedenlerine uygun hale getirmelerini istemeleridir.
KAYNAKLAR
Aydın, S. (1989). Türk Kadınının Beden Ölçüleri. Sagem, Yayın No: 136, Bursa.
Çileroğlu, B. (2006). Ġç Giyim Üretimine Yönelik 18-50 YaĢlar Arası Kadın Beden Ölçüleri
Standardizasyonu Üzerine Bir AraĢtırma. YayımlanmamıĢ Doktora Tezi, Gazi
Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara.
Eray, F. Ve Gürcan, K. (2000). Metrik ve Müller Biçki Sistemi ile Elde Edilen Kadın Temel
Bedeni Kalıplarının KarĢılaĢtırılması ve Türk Kadın Vücuduna Uygunluğunun
AraĢtırılmasına Yönelik Örnek Bir ÇalıĢma. Konfeksiyon ve Teknik, Kasım, Ġstanbul.
(sf.141)
Erdoğan, Ç. ve Ġlleez, A. (2004). Giysilerde Esneme Konforu. Tekstil ve Konfeksiyon, Sayı:4,
Yıl:14, Ġzmir. (s.251)
Kansoy, O. ve Dirgar, E. ( 2004), Giysi Konforu. Tekstil ve Konfeksiyon Dergisi, Yıl: 14,
Sayı:1, Ġzmir. (sf.61)
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
800
Kaynak, M. (2005). Büyük Beden Tüketicisi Kadınların Büyük Beden Kıyafetlerden Ceket
ve Pantolonlarda KarĢılaĢtıkları Model ve Kalıp Kaynaklı Problemlere ĠliĢkin
GörüĢlerinin Ġncelenmesi. YayımlanmamıĢ Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniversitesi,
Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara. (sf.76)
ġahmay, S. (1982). Türk Kadınlarına ĠliĢkin Bazı Vücut Ölçümleri. Bilim ve Teknik Dergisi,
Sayı: 177 (8).(sf.20) anlaĢılmaktadır.
Topaloğlu, E. (1995). Türk Kadın Ölçüleri Standardizasyon ÇalıĢmaları Üzerine Bir
AraĢtırma. Tekstil ve Konfeksiyon, Sayı :5, Ġzmir(s.466) anlaĢılmaktadır.
Vural, T. Çivitçi, ġ. Ağaç, S. (2001). Giysi Tasarımında Ergonomik YaklaĢım. 8. Ulusal
Ergonomi Kongresi (25-26 Ekim). Dokuz Eylül Üniversitesi, Ġktisadi Ġdari Bilimler
Fakültesi, Ġzmir.(sf.201)
(http://report.tuik.gov.tr )
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
801
GĠYSĠ KONFORU KONUSUNDA TÜRKĠYE’DEKĠ GELĠġMELER
Tuba VURAL K1 , Esen ÇORUH2 , Birsen ÇĠLEROĞLU3
¹ Prof.Dr., Gazi Üniversitesi, Sanat ve Tasarım Fakültesi, Moda Tasarımı Bölümü,
BeĢevler/ANKARA, e-posta: [email protected]
² Doç.Dr., Gazi Üniversitesi, Sanat ve Tasarım Fakültesi, Moda Tasarımı Bölümü,
BeĢevler/ANKARA, e-posta: [email protected]
³ Doç.Dr., Gazi Üniversitesi, Sanat ve Tasarım Fakültesi, Moda Tasarımı Bölümü,
BeĢevler/ANKARA, e-posta: [email protected]
ÖZET
Tekstil ve hazır giyim endüstrisindeki geliĢmelere bağlı olarak bireylerin giysilerden
beklentileri artmıĢ ve giysi konforu kavramı önem kazanmıĢtır. Bu kavram ile birlikte;
modaya uygun giysi tasarımı ve iyi kalitede giysi üretimi yerini konforlu giysi tasarlanması ve
üretilmesine bırakmıĢtır.
Giysi konforu, bireyin giysi içerisinde kendini rahat hissetmesi anlamına gelmektedir. Ġnsan
vücudunun yirmi dört saat boyunca bir tekstil ve hazır giyim ürünü ile temas halinde olduğu
düĢünülürse giysi konforunun gerekliliği daha kolay anlaĢılmaktadır. Dolayısıyla bireyin
sürekli temas halinde olduğu bir ürünün konforlu olması beklentisi büyük önem
kazanmaktadır.
Günümüz tüketici eğilimleri, hızlı rekabet koĢulları, giyside farklılık yaratma gibi nedenler
tekstil ve hazır giyim üreticilerini konforlu giysi üretme arayıĢına götürmüĢtür. Dolayısıyla
dünyada hem tekstil materyali hem de hazır giyim ürünleri konusunda konforu artıracak
çalıĢmaların yapıldığı görülmektedir. Temel araĢtırma niteliğinde olan bu çalıĢmada ise,
Türkiye‟de giysi konforu konusunda yapılan araĢtırmalar incelenerek gelinen nokta
belirlenmeye çalıĢılmıĢtır. Bu çalıĢma sonucunda; Türkiye‟de yapılan çalıĢmaların termal
konfor konusunda yoğunlaĢtığı, çoğunluğunun temel araĢtırma düzeyinde kaldığı ve
çalıĢmalarda ağırlıklı olarak deneme modellerinin kullanıldığı saptanmıĢtır.
Anahtar Kelimeler: Giysi, Konfor, Giysi Konforu.
DEVELOPMENTS IN TURKEY FOR CLOTHING COMFORT
ABSTRACT
Expectations of individuals from clothes increased in connection with developments in textile
and clothing industry and concept of clothing comfort came into prominence. With this
concept; designing and producing comfort clothes superseded fashion oriented clothes
designing and good quality clothes production.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
802
Clothing comfort means individual to feel her/himself relaxed inside the clothes. If it is
considered that the human body is in touch with a textile and clothing product for twenty four
hours the necessity of clothing comfort can better be understood. Therefore expectation of a
product always being in contact with the individual‟s body gains great importance.
Reasons such as today‟s consumer trends, rapid competition conditions and making difference
in clothing embarked clothing manufacturers on a quest to produce comfort clothes. Therefore
it can be seen that studies to increase comfort both in textile material and clothing products in
world. In this study being an essential research, researches made in Turkey relevant to
concept of clothing comfort was investigated and current position was tried to be determined.
As a consequence of this study; it was found out that studies performed in Turkey mostly
concentrates on thermal comfort and most of them remained in basic research level and test
models was used for studies in majority.
Key Words: Clothing, Comfort, Clothing Comfort.
1. GĠRĠġ
Son yıllarda hem dünya genelinde hem de Türkiye‟de tüketici eğilimleri değiĢmektedir.
Özellikle giyim endüstrisi alanında tüketiciler konforlu giysiler tercih etmekte ve bu tercihler
üreticileri, konforlu giysi üretmeye itmektedir. Dolayısıyla üreticiler açısından konforlu giysi,
ürünün piyasadaki Ģansını artırmaktadır.
Bireyin giysi içerisinde kendini rahat hissetmesi giysi konforu anlamına gelmektedir. Giysi
konforu; termal, duyusal, fiziksel ve psikolojik konfor olarak incelenebilir. Termal konfor,
kumaĢın bireyin tenini rahatsız etmeyecek Ģekilde ısı ve nem iletimini sağlamasıdır. Duyusal
konfor, bireyin tenine temas eden tekstil materyalinin hissettirdiği hoĢ duygudur. Fiziksel
konfor, giysinin hareket serbestliği sağlaması, vücuda uyumu ve model gibi özelliklerini
kapsar. Psikolojik konfor ise, bireyin giysi içerisinde kendisini psikolojik olarak mutlu
hissetmesi ve psikolojik beklentilerini karĢılaması anlamına gelmektedir.
Bu çalıĢmada, Türkiye‟de giysi konforu konusunda yapılan çalıĢmaların geldiği noktanın
belirlenmesi amaçlanmıĢtır. Ayrıca çalıĢma, gelecekte giysi konforuna yönelik yapılacak yeni
çalıĢmalara yön verme yönünden önemli görülmektedir.
2. GĠYSĠ KONFORU
Giysi, insanların temel fizyolojik ihtiyaçlarından biridir ve yaĢam süreci içerisinde çok önemli
bir noktaya gelmiĢtir. Gelinen bu noktanın insanlar üzerindeki etkisi oldukça farklıdır. Giyim,
bazen sadece iklim koĢullarına karĢı vücudun doğal ısısını korumak amacıyla ortaya çıkarken
bazen de yaĢamın amacı olarak görülmektedir (Erdoğan ve Ġlleez, 2004: 251). Bu nedenle
giysi, insan ile yaĢadığı çevre arasında önemli bir görev görmektedir (Öner ve Okur, 2011:
21).
Konfor, acıdan kurtulma ve bilinçli refah olarak tanımlanabilir. BaĢka bir tanımlama ise, insan
ve çevre arasındaki fizyolojik, psikolojik ve fiziksel uyumun tatminkâr halidir. Giysi
açısından konfora bakıldığında, giyen kiĢinin giysiden rahatsızlık duymamasıdır. Giysi
konforu; giysinin vücudu ikinci bir deri gibi sarması, az buruĢması, rahatlık hissi vermesi,
sağlığa uygun olması gibi fonksiyonel özelliklerin bir arada bulunmasıdır (Kansoy ve OkĢan,
2004: 62). Ayrıca, giysi kumaĢının çevredeki sıcaklık değiĢimlerine karĢı kolay uyum
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
803
sağlaması ve tutum özelliklerinin iyi olması; giysinin hareket rahatlığı vermesi ve estetik
görünüme sahip olması da giysi konforu olarak nitelendirilmektedir (Öner ve Okur, 2011: 21).
Bir baĢka tanımda ise giysi konforu, “kiĢinin bir giysi ya da çevre içerisinde fizyolojik,
psikolojik ve fiziksel dengede olduğunu gösteren hoĢnutluk durumu” olarak ifade edilmiĢtir
(Bilgi ve Kalaoğlu, 2010: 344). Genel olarak giysi konforu, memnuniyetsizlik ve
rahatsızlıktan uzak bir durum olarak tanımlanabilir (Bozdoğan ve ark., 2008: 19).
Giysi konforu; termal, duyusal, fiziksel ve psikolojik açıdan birçok kavramı giyside
birleĢtiren karmaĢık bir yapıya sahiptir. Bu nedenle aĢağıda giysi konforu açısından bu
kavramların üzerinde durulmuĢtur.
2.1 Termal Konfor
Termal konfor, cilt üzerindeki kumaĢ rahatlığının algılanmasındaki sıcaklık, soğukluk,
ıslaklık ve hissedilebilirlik duygularını içeren karmaĢık bir olaydır (Turay ve ark., 2009: 281).
BaĢka bir ifadeyle termal konfor; sıcaklık veya ıslaklık açısından konforlu bir duruma
eriĢimdir ve ısı ve nemim kumaĢ içindeki transferi ile gerçekleĢir. Bunun için kumaĢın termal
özellikleri, giysi konforunun belirlenmesinde çok önemlidir. Termal konforda belirleyici olan
parametreler; kumaĢın ısı ve nem transferi yeteneği, hava geçirgenliği, ısı tutma yeteneği,
statik elektriklenme eğilimi, su buharı geçirgenliği ve su emiciliği olarak sıralanmaktadır
(Öner ve Okur, 2011: 21). Bu nedenle termal konfor; giysilerin ısı ve nem iletim özelliklerine,
giysilerin ciltte yarattıkları hisse ve giysi-cilt arasındaki mekanik etkileĢime bağlıdır (Bilgi ve
Kalaoğlu, 2010: 344).
Termal konfor, giysinin ısıyı ne derece geçirdiği ve teri deriden çevreye ne derece
buharlaĢtırdığına bağlıdır. Termal dengeyi korumak için vücudun ısı üretimi, ısı kaybına eĢit
olmak zorundadır. Giysi, insanı klimatik etkilere karĢı korumalı, değiĢken dıĢ iklim koĢulları
ve fiziksel yüklerin değiĢimine karĢı yardımcı olmalıdır. Bu sayede vücudun ısı ve nem
durumu dengelenir ve memnuniyet durumu meydana gelir (Kansoy ve OkĢan, 2004: 62).
Giyside termal konfor; bulunulan veya çalıĢılan ortamda giysiden beklenilen termal yalıtım ve
nefes alabilme özelliklerini taĢıması ile belirlenir (Güney ve Üçgül, 2010: 9). Termal
konforsuzluk doğrudan doğruya kiĢiye zarar vermezken, pek çok dezavantajı vardır. Zayıf
termofizyolojik giyim karakteristiklerine sahip giysiler, giyenin rahatını bozmakla kalmaz,
onun fiziksel performansını düĢürür, yorgunluk hissini arttırır ve sağlığını bozucu yönde rol
oynayabilir (Kansoy ve OkĢan, 2004: 62). Sonuçta konforlu olmayan bir ortamda ya da
konforsuz giysiyle çalıĢan insan üzerindeki pozitif veya negatif yöndeki ısıl yük, dikkatin
dağılmasına ve neticesinde performansın düĢmesine sebep olabilir (Güney ve Üçgül, 2010: 9).
2.2 Duyusal Konfor
Duyusal konfor, bir kumaĢın veya giysinin giyinen kiĢinin duyuları tarafından nasıl
algılandığını ve giyinenin hoĢnutluğunu ifade eder. BaĢka bir ifadeyle duyusal konfor, bir
giysinin cilde nasıl bir his verdiğine, göze nasıl göründüğüne, giyinen kiĢi hareket ettiğinde
nasıl ses çıkardığına, nasıl koktuğuna ve hatta ne tat verdiğine bağlıdır (Bilgi ve Kalaoğlu,
2010: 344). Dolayısıyla duyusal konfor; beyindeki görme, iĢitme, koku alma, tatma ve
dokunma duyuları tarafından algılanır (Ünlü Güney, 2008: 15).
Tekstil ürünü ile deri arasındaki mekanik temas, özellikle uzun süre oturan veya yatan kiĢiler
açısından önemlidir. Duyusal özellikler, deriye temas eden kumaĢların performansı olarak
tanımlanır ve lif materyaline, kumaĢ yüzey yapısına ve kumaĢ bitim iĢlemlerine bağlıdır.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
804
Duyusal konforla ilgili problemlere; boyarmaddeler, bitim iĢlemleri, metal düğmeler veya
çıtçıtlar, deterjanlardaki reçineler, tozlar neden olabilir. Ayrıca yün, ham ipek, kauçuk ve
poliamid gibi liflerinde alerjik reaksiyon verdiği bilinmektedir. Buna ek olarak, reçineli bitim
iĢlemlerinde ve bazı güç tutuĢurluk bitim iĢlemlerinde bitim iĢlemi malzemesi olarak
kullanılan formaldehitin alerjiye sebep olduğu bilinmektedir (Kansoy ve OkĢan, 2004: 63).
Düzgünsüz ve hıĢırtılı kumaĢ, duyusal konforsuzluk durumuna sebep olur. KumaĢ ve deri
arasındaki sürtünme ve deriyi zorlayan mekanik etkileĢim, giysi pürüzsüzlüğü,
düzgünsüzlüğü ve hıĢırtılı olma halini belirlemektedir. Deri ve kumaĢ arasındaki sürtünme,
pürüzsüz yüzeyli bir kumaĢta daha azdır. Derideki nem miktarı arttıkça, oluĢan yapıĢma etkisi
sebebiyle sürtünme ve deri üzerine etkiyen kuvvet artmaktadır; dolayısıyla düĢük nem
düzeyinde konforlu olarak hissedilen giysi, nem düzeyi arttıkça konforsuz olarak
nitelendirilebilir (GüneĢoğlu, 2005: 208; Yazıcı ve Yalçın, 2003: 87).
2.3 Fiziksel Konfor
Fiziksel konfor, giysinin vücut hareketlerine olanak tanıması ve vücuda uygulanan basıncı
minimuma indirmesidir (Öner ve Okur, 2011: 21). Ancak bir tekstil ürünün hareket
serbestliğine izin vermesi, istendiğinde vücudun Ģeklini alması ve vücuda fazla yük
bindirmemesi durumunda, fiziksel olarak konfordan söz edilebilir (GüneĢoğlu, 2005: 31). Bu
nedenle fiziksel konforda; bireyin gün içerisinde oturma, eğilme, dirsekleri ve dizleri bükme
gibi hareketleri yaparken giysinin rahatlık sağlaması önemlidir.
Kullanıcıyı ilk etapta giysinin rengi, modeli, kumaĢı etkiler gibi gözükse de giysinin vücuda
uyumu ve hareket serbestliği sağlaması bir baĢka ifadeyle giysinin fiziksel konforu ön planda
gelmektedir. Özellikle fonksiyonel giysilerde uyum ve hareket serbestliği, estetik
özelliklerden önce geldiği için giysi kalıplarının oluĢturulmasında bu özelliklere dikkat etmek
gerekmektedir. Bu nedenle giysiler farklı amaçlara yönelik üretilmelerine rağmen, bütün
giysilerin ortak amacı vücut hareketlerinin giysi tarafından engellenmemesini sağlamaktır
(Erdoğan ve Ġlleez, 2004: 251).
KumaĢ yapısı ve giysi tasarımı, giysinin vücut hareketi konforu için çok önemlidir. Giysi
kalıbı, kumaĢ ve dikiĢ parametreleri amaca uygun olacak Ģekilde bir araya getirilmelidir.
KumaĢa uygun dikiĢ türü seçilse dahi, giysi boyutları amaca uygun hazırlanmamıĢsa, vücut
hareketleri sonucunda ya insanın hareket serbestliği engellenmekte ya da giysi üzerinde dikiĢ
patlamaları ortaya çıkmaktadır (IĢıktaĢ, 2009: 43).
2.4 Psikolojik Konfor
Psikolojik konfor, genelde giysinin ölçüsü, uygunluğu, rengi, parlaklığı, stili ve moda ile
ilgilidir (Ünlü Güney, 2008: 15) ve çoğunlukla estetik konfor olarak da adlandırılmaktadır
(Öner ve Okur, 2011: 21). Giysi; psikolojik rahatsızlık hissine neden olmaması için estetik
olmalı, modaya uygun olmalı, kiĢilikle uyumlu olmalı ve giyilen yere uygun olmalıdır.
Kullanıcı, giydiği giysinin kendisi veya bulunduğu ortam için uygun olmadığını
düĢündüğünde kendine olan özgüveni azalmakta, huzursuz olmakta ve dolayısı ile psikolojik
konforsuzluk hissetmektedir. Modaya uygun ve estetik açıdan cazip giysiler, kullanıcının
toplum içinde fark edilme güdüsünü tatmin edecek psikolojik rahatlamayı sağlamaktadır. Bu
yüzden; günlük giysilerin alımında psikolojik konfor olgusu daha baskın olabilmektedir
(Bozdoğan ve ark., 2006: 61; GüneĢoğlu, 2005: 208).
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
805
Psikolojik konforun değerlendirilmesinde kullanıcıların yorumları önemli yer tutar. Ancak
bunların objektif yollarla ölçülmesi zordur. Aynı Ģartlar altında yapılan sübjektif ve objektif
ölçümlerin karĢılaĢtırılabilir, tartıĢılabilir olması ile değerlendirme yapmak mümkündür;
bununla birlikte kullanıcıların sübjektif yorumlarının ölçülebileceği fiziksel cihazlar yoktur.
Bu nedenle objektif değerlendirme yapmanın en yaygın tekniği, kullanıcılara basit soruların
sorulduğu ve yanıtların aktarıldığı psikolojik skala kullanılmasıdır. Bu yöntemde, kullanıcılar
giysi hakkındaki fikirlerini skalayı oluĢturan belirli terimlerle değerlendirir,
değerlendirmelerinin sayısal karĢılığı iĢaretlenir ve bu değerlendirmelerin kumaĢ
özellikleriyle ne ölçüde iliĢkili olduğu veya olmadığı incelenir (GüneĢoğlu, 2005: 27).
3. YÖNTEM
ÇalıĢmada, giysi konforu konusunda Türkiye‟de son yıllarda yapılan çalıĢmalar incelenmiĢtir.
Bu çalıĢmalar, makaleler ve lisansüstü tezlerle sınırlı tutulmuĢtur. Konu ile ilgili olduğu
düĢünülen ve ulaĢılabilen 52 çalıĢma konfor özellikleri, araĢtırma türleri ve araĢtırma
modelleri kapsamında incelenmiĢtir. Konfor özellikleri ile ilgili bilgilere yukarıda
sunulmuĢtur. AĢağıda ise incelenen çalıĢmaların içeriği ile ilgili bilgilere yer verilmiĢtir:
- Konfor özellikleri; termal, duyusal, fiziksel ve psikolojik konfor olarak incelenmiĢtir.
- Araştırma türleri; temel ve uygulamalı araĢtırmalar olarak ele alınmıĢtır.
- Araştırma modelleri; tarama ve deneme modelleri olarak incelenmiĢtir.
AraĢtırma türleri, temel ve uygulamalı araĢtırma olmak üzere ikiye ayrılabilir. Temel
araĢtırmalarda amaç, salt var olan bilgiye yenilerini katmaktır. Temel araĢtırmalarda, “bilgi
bilgi içindir” anlayıĢı egemendir. Uygulamalı araĢtırmalar, üretilen bilgilerin
değerlendirilmesi ile problemlerin fiilen çözümünü gerçekleĢtirmeyi amaçlar. Uygulamalı
araĢtırmalarda değerlendirilecek bilgiler ya temel araĢtırmalarla ya da uygulamalı
araĢtırmalarla üretilmiĢ olabilir (Karasar, 2004: 24-29).
AraĢtırma modelleri, genel olarak tarama ve deneme modelleri olarak tanımlanabilir. Tarama
modelleri, geçmiĢte ya da halen varolan bir durumu varolduğu Ģekliyle betimlemeyi amaçlar.
Deneme modelleri ise, neden-sonuç iliĢkilerini belirlemeye çalıĢmak amacı ile doğrudan
araĢtırmacının kontrolü altında, gözlenmek istenen verilerin üretildiği araĢtırma modelleridir
(Karasar, 2004: 77-87).
4. BULGULAR VE TARTIġMA
Türkiye‟de giysi konforu konusundaki geliĢmelerin belirlenmesi amacıyla yapılan bu
çalıĢmada, incelenen çalıĢmaların konfor özellikleri, araĢtırma türleri ve araĢtırma modelleri
ile ilgili bulgulara aĢağıda yer verilmiĢtir.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
806
Tablo 1. Ġncelenen ÇalıĢmaların Konfor Özellikleri Ġle AraĢtırma Türleri Arasındaki
ĠliĢkisi
Araştırma Türleri
Seçenekler
Temel
Uygulamalı
AraĢtırma AraĢtırma
TOPLAM
Termal Konfor
29
3
32
Duyusal Konfor
1
1
2
Konfor Özellikleri Fiziksel Konfor
8
5
13
Psikolojik Konfor
1
4
5
TOPLAM
39
13
52
Tablo 1‟e ait bulgular değerlendirildiğinde, giysi konforu ile ilgili toplam 52 çalıĢmanın
incelendiği anlaĢılmaktadır. Ġncelenen bu yayınların 32‟si termal konfor, 13‟ü ise fiziksel
konfor ile ilgilidir. Buna ek olarak, Türkiye‟de giysi konforu ile ilgili yapılan çalıĢmaların
psikolojik konfor ve özellikle duyusal konforla ilgili boyutunun zayıf kaldığı Tablo 1‟deki
bulgulardan görülmektedir. Ayrıca, yapılan çalıĢmaların 39‟u temel araĢtırma, 13‟ü ise
uygulamalı araĢtırma düzeyindedir. Bu sonuçlar, Türkiye‟de giysi konforu konusunda yapılan
çalıĢmaların çoğunluğunun temel araĢtırma düzeyinde kaldığını ve uygulamalı araĢtırmaların
daha sınırlı olduğunu göstermektedir.
Tablo 2. Ġncelenen ÇalıĢmaların Konfor Özellikleri Ġle AraĢtırma Modelleri Arasındaki
ĠliĢkisi
Araştırma Modelleri
Seçenekler
Tarama
Modeli
Deneme
Modeli
Termal Konfor
9
23
32
Duyusal Konfor
0
2
2
Konfor Özellikleri Fiziksel Konfor
8
5
13
Psikolojik Konfor
1
4
5
TOPLAM
18
34
52
TOPLAM
Ġncelenen çalıĢmaların konfor özellikleri ile araĢtırma modelleri arasındaki iliĢki
değerlendirildiğinde; termal konfor çalıĢmalarında deneme modellerinin kullanıldığı, fiziksel
konfor çalıĢmalarında ise hem tarama hem de deneme modellerinin kullanıldığı Tablo 2‟de
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
807
görülmektedir. Psikolojik ve duyusal konfor ile ilgili çalıĢmalarda da deneme modellerinin
daha fazla kullanıldığı Tablo 2 incelendiğinde anlaĢılmaktadır.
Genel olarak incelenen çalıĢmalarda aĢağıdaki durumlar gözlenmiĢtir:
- Yerli ve yabancı yayınlar incelenerek derlenmiĢtir.
- Giysi konforunu artırıcı özellikteki kumaĢlar laboratuar ortamında test edilmiĢtir.
- Lif tipi ve kumaĢ yapısının konfora etkileri araĢtırılmıĢtır.
- Vücut ölçüleri alınıp beden tabloları oluĢturulmuĢtur.
- Giysi kalıpları oluĢturularak karĢılaĢtırılmıĢtır.
- Giysi problemleri ve memnuniyetleri incelenmiĢtir.
- Özel amaçlı giysiler için kumaĢ ve model özellikleri tanımlanmıĢtır.
- Özel amaçlı giysi tasarımları ve kalıpları oluĢturulmuĢtur.
- Vücut ölçülerine göre vücut Ģekilleri tanımlanmıĢtır.
- Giysilerin vücut değiĢimine etkileri incelenmiĢtir.
- Konfor konusunda objektif ve sübjektif değerlendirmeler yapılmıĢtır.
5. SONUÇ VE ÖNERĠLER
Bu çalıĢma sonucunda; Türkiye‟de yapılan çalıĢmaların termal konfor konusunda
yoğunlaĢtığı, çalıĢmaların çoğunluğunun temel araĢtırma düzeyinde kaldığı ve araĢtırmalarda
ağırlıklı olarak deneme modellerinin kullanıldığı saptanmıĢtır. AraĢtırma sonuçlarından yola
çıkarak aĢağıdaki öneriler verilmiĢtir:
- Termal konfor ile ilgili olarak; temel araĢtırmalardan yola çıkılarak uygulamalı araĢtırmalar
yapılabilir. Termal konforu artıracak özel lif tipleri ve kumaĢ yapıları geliĢtirilebilir.
- Duyusal konfor ile ilgili olarak; hem temel araĢtırmalar hem de uygulamalı araĢtırmalar
yapılabilir. KumaĢ ve giysinin insanın duyularında bıraktığı hisler konusunda bilimsel
çalıĢmalar belirlenen boĢluğu doldurmak için önerilebilir.
- Fiziksel konfor ile ilgili olarak; vücut ölçüleri, vücut Ģekilleri ve giysilerin kullanım yerleri
dikkate alınarak özel kalıp sistemleri geliĢtirilebilir ve giydirme denemeleri yapılabilir.
- Psikolojik konfor ile ilgili olarak; temel ve uygulamalı araĢtırmaların yapılması önerilebilir.
Giysi problemlerinin tespit edilmesinden sonra problemlerin çözümü için uygulamalı
araĢtırmaların yapılabilir.
KAYNAKLAR
Bilgi, M., Kalaoğlu, F. (2010) Özel Apre Tekniklerinin Askeri Amaçlı KumaĢların
Performans ve Konforu Üzerine Etkileri, Tekstil ve Konfeksiyon, 20(4), 343-347.
Bozdoğan, S., IĢıktaĢ, H., Karacan, S., Özkaya, B. (2006) Jakarlı Atkı Örme Yapılarının Isıl
Konfor Özellikleri Üzerine Bir AraĢtırma, Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi
Tekstil Mühendisliği Bölümü Bitirme Ödevi.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
808
Bozdoğan, S., IĢıktaĢ, H., Oğlakçıoğu, N., Marmaralı, A. (2008) Jakarlı Atkı Örme Yapıların
Isıl Konfor Özellikleri, Tekstil ve Mühendis Dergisi, 14(65), 18-23.
Erdoğan, Ç., Ġlleez, A. (2004) Giysilerde Esneme Konforu, Tekstil ve Konfeksiyon, 14(4),
251-256.
GüneĢoğlu, S. (2005) Sportif Amaçlı Giysilerin Konfor Özelliklerinin AraĢtırılması, Uludağ
Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı Doktora
Tezi, Bursa.
Güney, F., Üçgül, Ġ. (2010) Koruyucu Giysiler Ġçindeki Nefes Alabilir Membranların Termal
Yalıtım Özellikleri, Tekstil ve Konfeksiyon, 20(1), 9-16.
IĢıktaĢ, H. (2009) Geri Kazanılan Yünlerden Elde Edilen KumaĢların Islak Haldeki Konfor
Özellikleri Üzerine Bir AraĢtırma, Ege Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tekstil
Mühendisliği Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi, Ġzmir.
Kansoy, O., Dirgar, E. (2004) Giysi Konforu, Tekstil ve Konfeksiyon, 14(1), 61-64.
Karasar, N. (2004) Bilimsel AraĢtırma Yöntemi, Nobel Basımevi, Ankara.
Öner, E., Okur, A., 2011, “Materyal, Üretim Teknolojisi ve KumaĢ Yapısının Termal Konfora
Etkileri”, Tekstil ve Mühendis Dergisi, 17(80), 20-29.
Turay, A., Özdil, N., Süpüren, G., Özçelik, G., 2009, “ÖrülmüĢ Fantezi Ġpliklerde Üretim
Parametrelerinin KumaĢların Termofizyolojik Özelliklerine Etkisi”, Tekstil ve
Konfeksiyon, Yıl: 19, Sayı: 4, Sayfa: 280-284.
Ünlü Güney, F., 2008, “Koruyucu Giysilerde Ġç Konfor ġartlarının Ġncelenmesi”, Süleyman
Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tekstil Mühendisliği Anabilim Dalı
Yüksek Lisans Tezi, Isparta.
Yazıcı, G, Yalçın, M.V. (2003) Sportif Giysilerde Kullanılan Örme KumaĢ Yapılarının
Konfor Özellikleri, Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Tekstil
Mühendisliği Bölümü Bitirme Ödevi.
17.Ulusal Ergonomi Kongresi 14-16 Ekim 2011 ESKĠġEHĠR
809

Benzer belgeler