Ankara Shopping Festival

Transkript

Ankara Shopping Festival
BA S I N AÇIKLAMALAR I
113
İnsanı merkez alan, halka hizmeti Hakk’a hizmet sayan ve
bunu yüce bir aşkla yürüten anlayış sayesinde
Keçiören, Ankara’nın ve Türkiye’nin yüz akı olarak
göz kamaştırıyor.
Ankara’nın Yükselen Değeri
www.kecioren.bel.tr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
Ankara’nın Yükselen Değeri
www.kecioren.bel.tr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
8
EDİTÖR / EDITOR
ANKARA ALIŞVERİŞ FESTİVALİ
Ankara Shopping Festival
“Ben Türk’ün imkansızı imkan haline getiren kudretini bütün dünyaya
göstermek için Ankara’yı istedim. Bir gün gelecek şu çorak tarlalar yeşil
ağaçların çevirdiği villalar arasından uzanan yeşil sahalar, asfaltlar ve binalarla
bezenecek. Hem bunu hepimiz göreceğiz, yakında olacak!”
Mustafa Kemal Atatürk
“I have chosen Ankara in order to show the power of Turks to convert impossible to possible. This bitter lands will be decorated with greeneries lying within
villas surrounded by green trees, asphalts, and buildings. We will all see this, it
will happen soon.”
Mustafa Kemal Atatürk
Ankara, bozkır kasabasındaki gizli bir umuttur aslında… Zamanla kök
salan, yeşeren ve bir ormandır… Ankara içinize yavaşca yer eder ve
sarar tüm hayatınızı… Onu sevmek için bahanelere ihtiyacınız yoktur, o
geçmişinden bugüne yaptığı yolculukla en büyük sebebi sunar size…
Tarih içindeki bu yolculuğunda savaştan çıkmış, yoksul ve yoksun bir
kent olan Ankara, bozkırdaki tozlu, bakımsız, yolu, suyu, konutu olmayan bu Anadolu kasabası, yeni devletin simgesi olacaktı…
Ankara is a hidden hope in the steppe town, actually. It is a forest rooting and greening in time. It strikes you slowly and wraps your whole
life. You do not need reason to love it, it provides the biggest reason
via its journey from past to today. Ankara, which had been a poor and
deprived city that came out of war in its journey throughout history,
this dusty and neglected Anatolian town lacking roads, water, and settlement would become the symbol of the new state.
Ankara’yı tanıyabilmek sevebilmek aslında düşünüldüğü gibi çok da
zor değildir. Ankara’da yaşamak, tanımak, Ankaralı olan ve bu başkenti
anlamak isteyen herkesin ilk sorumluluklarındandır. Ankara’yı tanımak
ve sevmek… Sizce kentlerin “güzel oluş” u mudur, bize kenti sevdiren
şey? Nefes almaya başladığımız yer olması mıdır onu sevdiren? Ona
bağlandığımız anılar mı? Yoksa büyük ve gösterişli meydanları, anıtları,
mimarisi, arka sokakları mıdır?
İnsanları beraber tutan kentler, insanları birbirlerine düşüren kentler…
Kentler toplumun yansımasıdır, kentin bütün değerleridir… Elinizde
tuttuğunuz bu rehberin her sayfasını çevirdikçe Atatürk’ün neden
Ankara’yı başkent olarak seçtiğini daha iyi anlayacaksınız.
It is not as difficult as it is thought to know and love Ankara. It is
among the principal responsibilities of inhabitants of Ankara as well
as people who want to comprehend the capital to live in and to know
Ankara. To know and to love Ankara… Is it the beauty of cities that
makes us love the city? Is it being the place that we begin to breathe
that makes us love it? Is it the memories we bind it? Or is it the great
and grandiose squares, monuments, architecture, and back streets?
Evet, şimdi Ankara, Ankara Ticaret Odası’nın ilk kez düzenleyeceği
Ankara Alışveriş Festivali ile yeni bir yolculuğun heyecanını duyuyor...
Ankara Alışveriş Festivali, birkaç açıdan çok önemli... Neden mi?
Yalnızca bu festivalin Ankara ekonomisine artılar katmasından dolayı
değil, Ankara’nın tanıtımına katacaklarından dolayı da çok önemli. Ankara, çevresel ve sosyal anlamda kalıcı kazanımlara kavuşacağı için…
Kültür varlıklarımızı tanıtmak ve sergileme olanakları sağlanacağı için…
Bunları daha geniş kitlelerin hizmetine, toplumun kullanımına açacağı
için… Kültür turizmini geliştireceği ve yeni istihdam yaratacağı için…
Farklı, renkli, birbirimizi tanıma fırsatı yaratacak, birbirimizi anlamaya
yarayacak etkinlikleri kucaklayabileceğimiz için… Kısacası bu festival
Ankara’ya çok yakışacak!
10 yıldır Ankara’nın en önemli dergilerinin editörlüğünü yapan ve
Ankara’nın tüm bilinmeyenlerini yazan ve okurlarıyla paylaşan biri
olarak, Ankara’nın bir başkent olarak nice güzellikleri hak ettiğine dair
inancım sonsuz. Şimdi “Ankara Alışveriş Festivali” gibi başarılı etkinliklerin Ankara’yı olumlu yönde etkileyebileceğini görmek beni sonsuz
mutlu kılıyor.
Ankara’nın yepyeni festivali “Ankara Alışveriş Festivali” ni kutlar, düzenlenmesinde katkısı bulunan herkese teşekkür ediyor ve kutluyorum.
Festivalin nice yıllarında yeniden beraber olmak dileğiyle…
Cities that bound people together, cities that collide people… Cities
are the reflections of society, all values of the city… You will see better
why Atatürk has chosen Ankara as the capital each time you turn the
pages of this guide.
Now Ankara is experiencing the enthusiasm of a new journey via Ankara Shopping Festival organized for the first time by Ankara Chamber
of Commerce. Ankara Shopping Festival is important for various reasons. The festival is important not only for its contribution to Ankara’s
economy but also for its contribution to publicity of Ankara. So that
Ankara will obtain permanent environmental and social gains. So that
we will have the possibility to introduce and present our cultural assets. So that it will bring these assets into service of large mass, use
of society. So that we can embrace different and stirring activities that
will create the chance to know and understand each other. Briefly, this
festival will suit Ankara perfectly!
I, as a person have been editing the most important journals of Ankara
and writing and sharing all mysteries of Ankara, personally have absolute faith that Ankara deserves many beauties as the capital. It gives
me endless happiness to see activities like Ankara Shopping Festival
might affect Ankara in a positive way.
I celebrate Ankara Shopping Festival, the brand new festival of Ankara,
and congratulate and thank to the contributors of organizing the
festival. Hope to be together again in many oncoming anniversaries of
the festival.
Aslı Kutlucan Kaptan
10
Ankara
Shopping Guide
İÇİNDEKİLER / INDEX
8
EDİTÖR / EDITOR
Yapım
Ankara Ticaret Odası (ATO) adına
L’ajans Mutluson Reklam ve Yayıncılık
22
ALIŞVERİŞ GÜNLÜĞÜ / SHOPPING DAILY
30
ALIŞVERİŞ FESTİVALİ / SHOPPING FEST
Genel Yayın Yönetmeni
Aslı KUTLUCAN KAPTAN
36
ANKARA MEDENİYETLER TARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
Sanat Yönetmeni
Zelkif Çavuş KANDEMİR
53
54
54
55
56
59
60
61
62
68
69
70
74
76
Grafik Tasarım
Timuçin İPEK - Ömer Bintaş
Fotoğraf Editörleri
Önder NİĞDELİ
Gezin Burçak ÖZKAN
Çeviri
Alparslan ZENGİN
Rüveyda SAÇMA
Katkıda Bulunanlar
Ayşegül ARSLAN
Melih ÇUHADAR
Selma VEZİR
Ogeday SAPMAZ
Nil GÜRÜN
Mehmet DİKMEN
Reklam Koordinatörleri
Erkan AYGÜN
Önder NİĞDELİ
Tasarım
Cinnah Cad. Ahenk Sok. 7/7
Çankaya-Ankara
T. 0 312 442 75 10 • F. 0 312 442 75 30
www.gergedantanitim.com
Baskı
Dumat Ofset
Basım Tarihi
26.05.2012
ATO adına hazırlanan Ankara Shopping Guide
T.C. yasalarına uygun olarak L’ajans Mutluson
tarafından yayınlanmaktadır. Katalogda
yayınlanan yazı, fotoğraf, illüstrasyon ve konuların
her hakkı saklıdır. L’ajans Mutluson’dan izin
almadan kullanılamaz.
Fotoğraf katkılarından dolayı Ankara İl Kültür
Turizm Müdürlüğüne teşekkür ederiz.
TANITMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ katkılarıyla...
52
82
82
84
85
86
88
89
89
90
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
Anıtkabir
Augustus Tapınağı / Temple of Augustus
Hacı Bayram Veli Camii / Hacı Bayram Veli Mosque
İpek Yolu / Silk Road
TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi) / The Grand National Assembly of Turkey
Ankara Kedisi / Angora Cat
Termal Zenginlik / Thermal Prosperity
Üniversiteler Kenti / A City of Universities
Gençlik Parkı
Ankara Armudu / Ankara Pear
Ankara Keçisi / Angora Goat
CSO
Pembe Köşk / Presidential Palace
Müzeler Kenti / A City of Museums
M ÜZELER / M USE UM S
Anadolu Medeniyetleri Müzesi / Anatolian Civilizations Museum
Ankara Devlet Resim Heykel Müzesi / Ankara State Art and Sculpture Museum
Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi / Atatürk and The War of Independence Museum
Çengelhan Rahmi M. Koç Müzesi / Çengelhan Rahmi M. Koç Museum
Cumhuriyet Müzesi (II.TBMM Binası) / Museum of Republic (II. TBMM Building)
Gazi Üniversitesi Resim Heykel Müzesi / Gazi University Painting and Sculpture Museum
Roma Hamamı Açık Hava Müzesi / Roman Public Bath Outdoor Museum
Ulucanlar Cezaevi Müzesi / The Museum of Ulucanlar Prison
92
116
D OĞA / NATURE
118
POPÜLER ALIŞVERİŞ AÇIKHAVA ALANLARI / POPULAR SHOPPING OUTDOOR AREAS
130
S A NAT / A RT
132
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
141
142
160
186
H A NLAR- HAM AM LAR / I NN-TURKI SH BATHS
İLÇELER / TOWN
Akyurt
Altındağ
Ayaş
Bala
Beypazarı
Çamlıdere
Çankaya
Çubuk
Elmadağ
Etimesgut
Evren
Gölbaşı
143
144
145
146
149
150
150
151
151
152
153
154
Haymana
Kalecik
Kazan
Keçiören
Kızılcahamam
Mamak
Nallıhan
Polatlı
Pursaklar
Sincan
Şereflıkoçhisar
Yenimahalle
REHBER / GUIDE
FİHRİST / INDEX
“Knows what is valuable...”
Sanat ve Sanatçının Gözdesi Nazım Hikmet
Nazım Hikmet The Dearest of Art and Artist
Park ve Yeşil Alan Cenneti Yenimahalle
Yenimahalle Heaven of Parks and Green Areas
www.yenimahalle.bel.tr
22
ALIŞVERİŞ GÜNLÜĞÜ / SHOPPING DAILY
Double Tree By Hilton ile Tanışın!
Meet with Double Tree by Hilton!
Hilton
otellerinin bir
üyesi olan
DoubleTree
By Hilton
Ankara , Esenboğa Uluslararası Havalimanı’na 25.km
mesafede olup , tüm elçiliklere , alışveriş merkezlerine
, tiyatro , opera ve hastanelere olan yakın konumu
ile Ankara’nın tam kalbinde Ağustos 2010’dan beri
Türkiye’de açılan ilk DoubleTree By Hilton markası olarak
misafirlerini ağırlamaktadır.
Doubletree By Hilton Ankara a member of Hilton
Worldwide Hotels is 25 km. from Esenboğa Internetional
Airport and in the center of Ankara with its nearby
position to embassies , shopping centres , theatres ,
operas and hospitals.Since it opened in August 2010 , it
has been welcoming its guest as the first Doubletree by
Hilton in Turkey.
Parlak Bir Yıldız; Antares
A Shining Star; Antares
Adını Samanyolu’nda yer alan güneşten 400 kat daha büyük
ve 60 bin kat daha parlak olan bir yıldızdan alan Antares
Alışveriş ve Yaşam Merkezi, 82.750 metrekarelik kiralanabilir
alanı ile Türkiye’nin en büyük alışveriş merkezleri arasında yer
alma özelliği taşıyor.
Named after a star in the Milkway, which is 400 times
bigger and 60 000 times brighter than the Sun, Antares
Shopping and Recreational Centre with its 82 750 m²
leasable space, is among the largest shopping centres in
Turkey.
24
ALIŞVERİŞ GÜNLÜĞÜ / SHOPPING DAILY
Lezzetin Yeni Adresi...
New Address of The Taste...
BAŞKENT’te Adana mutfağının vazgeçilmez adresi olan Çadır
Kebap Çayyolu’ndaki yeni adresinde değişmeyen kalite anlayışıyla hizmet vermeye devam ediyor.
Çadır Kepap, the unalterable address for Adana cuisine in the capital city,
continues to serve with its unchanging quality in its new location in Çayyolu.
Çadır Kebap
Ahmet Taner Kışlalı Mahallesi
Alacaatlı Caddesi 2846. Sokak No:51/1 Çayyolu
Tel: 0312 241 12 21
Mekanlarınıza Profesyonel Çözümler...
Professional Solutions to The Places...
1981’den beri mobilya sektöründe hizmet veren Oskar Mobilya
Ltd. Şti; Tasarım, üretim ve pazarlamasını yaptığı DİLEGNO markası
ile yurt içi ve yurt dışı pazara hitap etmektedir. Birbiriyle uyumlu üretilen gruplardan alınacak farklı parçalar ile istenilen renklerde yeni
gruplar oluşturulabilir ve kişi kendisine özel grubunu yaratabilir.
Oskar Furniture LLC operates in furniture sector since 1981 and supplies
furniture to domestic and international market via its trade mark DİLENGO
designed, produced, and marketed by Oskar Furniture LLC. New groups of
desired colors can be formed with pieces taken from compatibly produced
different groups; so individuals can produce their own special groups.
DİLE BENDEN NE DİLERSEN…
Zen halıda mekanınız için hangi renk ve desende halı istiyorsanız, sizin
için o halı dokunabiliyor. Hatta ne istediği konusunda emin olamayanlara
tasarımcılar tarafından alternatifli tasarımlar yapılıyor. Zen Halı, dokuma tekniğinden kullanıma kadar geniş yelpazedeki çok sayıda ürünü mağazalarına
taşıyor.Yapılan bu tasarımlar talebe göre ister yün,ister deri,ister shaggy halı
olarak hayata geçiriliyor.
MAKE YOUR WISH...
Carpets in various colors and designs can be weaved in Zen Carpet
according to your desire for your place. Moreover, alternative designs
can be made for customers not sure about what they want. Zen
Carpet has a large number of wide range products varying on weaving
technique and usage in its stores. These designs are realized as woolen,
leather, or shaggy carpets according to the demand.
26
ALIŞVERİŞ GÜNLÜĞÜ / SHOPPING DAILY
DEĞİŞİMİN ÖNCÜSÜ,
10. YILINI KUTLAYAN
BİR DÜNYA:
ARMADA ALIŞVERİŞ
VE İŞ MERKEZİ
8 Haziran - 1 Temmuz tarihleri arasında ilk kez gerçekleşecek olan Ankara
Shopping Fest ‘12 etkinliği çerçevesinde Armada AVM, özel yarışmalar,
çekilişler ve onbinlerce sürpriz hediye
dağıtımının yanı sıra farklı eğlence
etkinlikleriyle de ziyaretçilerine festival
havasını dolu dolu yaşatmayı planlıyor.
Armada AVM’nin tam 3 adet BMW
116i kazanma şansı sunan kampanyası, festival süresince de devam
ediyor. Armada Alışveriş Merkezi ve
İş Merkezi bu yıl, 10. yaşına yaraşır
boyuttaki üçüncü kompleksinin açılışı
için de gün sayıyor.
INITIATOR OF CHANGE, A WORLD
CELEBRATING ITS 10TH ANNIVERSARY:
ARMADA SHOPPING AND BUSINESS CENTER
Armada Shopping Center is aiming to make its visitors feel the festival
atmosphere with special competitions, sweepstakes, and tens of thousands
of gift giveaways along with various entertaining activities during Ankara
Shopping Fest ’12, which will be organized for the first time between 8 June
and 1 July. Armada Shopping Center’s special offer to win three BMW 116s
will continue during the festival. Armada Shopping and Business Center is
waiting to open its third extensive complex befitting its 10th anniversary this
year.
Güler Sanat - Modern Art Gallery made its
spectacular opening with the greatly esteemed
Ahmet Güneştekin’s exhibition “Bir-Çok” on 11th
May.
Güler Sanat Modern Arts Gallery, located in Ümitköy on 600
square meters and having 250 square meters of exhibition area,
opened on 11th May Friday evening with Ahmet Güneştekin’s
exhibition named Bir-Çok (verbally, A-LOT). Important figures
of arts, politics, and society life attended the opening cocktail.
Güler Sanat stands to be the new resort of art-lovers in Ankara
with its attractive architecture and fascinating atmosphere.
The exhibition “Bir-Çok” can be visited until 30th July with no
entrance fee..
Güler Sanat - Modern Sanatlar
Galerisi, Ahmet Güneştekin
Sergisiyle Açıldı
Ümitköy’de 600 m² alan üzerine kurulu, 250 m²
sergileme alanına sahip Güler Sanat - Modern
Sanatlar Galerisi, 11 Mayıs akşamı Ahmet
Güneştekin’in “bir-çok” isimli sergisiyle açıldı.
Açılış kokteyline sanat, siyaset ve cemiyet
hayatından önemli simaların yoğun katılım gösterdiği Güler Sanat, dikkat çekici mimarisi ve
büyüleyici atmosferiyle Ankaralı sanatseverlerin
yeni durağı olmaya aday. “ bir-çok “ sergisi 30
Haziran’a kadar ücretsiz olarak gezilebilir.
1933. Sk. No:53 Hekimköy Sitesi Ümitköy / ANKARA
T: 0.312 236 21 22 • F: 0.312 236 08 11
www.gulersanat.com • [email protected]
28
ALIŞVERİŞ GÜNLÜĞÜ / SHOPPING DAILY
PEPEE SHOPPING FEST’TE PANORA’DA
PEPEE IS AT PANORA DURING SHOPPING FEST
Çocukların sevgilisi Pepee Shopping Fest’te minik ziyaretçilerimiz için
Panora’ya geliyor. 15-16-17 Haziran’da düzenlenecek olan etkinlikte
gün boyu Pepee oyun oynama imkanı bulacak olan çocuklar ayrıca,
şarkılar eşliğinde Pepee ile dans edip fotoğraf çektirecekler. Bu özel
günlerde tüm Pepee severleri Panora’ya bekliyoruz.
Pepee, beloved of children, is coming Panora for our little visitors during
Shopping Fest. Kids will be able to play with Pepee the whole day, and
dance and take photos with Pepee during the activity that will be held in
between 15 and 17 June. We are waiting for all lovers of Pepee in Panora
during those special days.
MEKANDA FARK YARATMAK İSTEYENLERE….
Cocco Halı ve Aydınlatma, mükemmel bir butik mağaza. Kuzu yünü ve dana
derilerinden kişiye özel tasarım halılara kadar her şey var. Tasarımları bununla
da sınırlı değil.Özel tasarım Yeni Zelanda yününden halılar,Sentetik dokuda
shaggy halılar,eskitme yün patchwork halılarda koleksiyonlarının en güzel
parçalarından.Mağazanın içerisinde her keseye uygun makine ve el dokuma
halı koleksiyonlarını bulmak da mümkün.Diğer faaliyet alanı da aydınlatma ve
aksesuarlar.Her biri özenle seçilmiş koleksiyonlar görebilirsiniz
FOR WHOM WILLING TO MAKE A DIFFERENCE IN THEIR PLACE
Cocco Carpet and Lighting is a perfect boutique. There is everything
from lamb wool and calf leather to private designs. These are not the only
designs. Privately designed carpets by New Zealand wool, shaggy carpets
with synthetic touch, and aged woolen patchwork carpets are the among
the most beautiful pieces of their collections. It is also possible to find
machine weaved and hand weaved carpets affordable for everyone. Its
other operating area is lighting and accessories. You can see collections
each of all are minutely selected.
IŞILDAYAN MEKANLAR İÇİN...
Çok sayıda otel ve restauranta aydınlatma
çözümleri sunan Bahar Aydınlatma; tasarım çizgisi, ürün yelpazesi ve kalitesi ile Türkiye’nin en
büyük aydınlatma üreticilerinden biridir. Özellikle
turizm sektöründe mekana özgü aydınlatma
çözümleri üretmek konusunda uzmandır.
Bahar Lighting, providing lighting solutions
for many hotels and restaurants, is among
the largest lighting producers of Turkey with
its designs, product range, and quality. It is
specialized particularly on producing room
specific lighting solutions for tourism sector.
FOR LUMINOUS PLACES...
Mobilyanız
sizi yansıtsın istiyorsanız...
R
If you want your furnitures
to reflect yourself...
+ İç Mimarlık + Proje +Uygulama
SİTELER MERKEZ
Karacakaya Cad. No: 135 Siteler / ANKARA
T. 0(312) 350 11 53 • F. 0(312) 350 11 50
ORDU
Cumhuriyet Mah. Mustafa Kemal Bulvarı No: 117 ORDU
T. 0(452) 233 23 55 • F. 0(452) 233 55 08
ATLANTİS
Kardelen Mah. Başkent Bulvarı Atlantis AVM No: 1B-02-03 Yenimahalle / ANKARA
T&F. 0(312) 256 16 05
30
ALIŞVERİŞ FESTİVALİ / SHOPPING FEST
ANKARA SHOPPİNG FEST İLE ALIŞVERİŞİN
KALBİ ANKARA’DA ATIYOR…
-BAŞKENT’TE 24 GÜNDE 45 NOKTADA 5 BİNİ AŞKIN ETKİNLİK, 300 ÖZEL
GÖSTERİ, 28 KONSER, 6 KORTEJ DÜZENLENİYOR, 22 ARABA ÇEKİLİŞİ
YAPILIYOR.
A
nkara’yı “marka kent” haline getirmeyi hedefleyen Ankara Shopping Fest, “Alışverişin başkenti” sloganıyla 8 Haziran-1 Temmuz
2012 tarihleri arasında düzenleniyor.
TC Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kalkınma
Bakanlığı, Ankara Valiliği , Ankara Büyükşehir
Belediye Başkanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Ankara Ticaret Odası’nın
(ATO) ortaklaşa düzenlediği Ankara Alışveriş
Festivali’ nin ana sponsorluğunu Anadolu Jet,
Halkbank, araç sponsorluğunu ise Fiat üstlendi. Festivalin moderatörlüğü ATO tarafından
yürütülüyor.
8 Haziran’da start alacak festivalde 24 gün
boyunca perakendeciler yüksek indirim oranlarıyla kampanyalar düzenleyecek. Ankara’yı
festival boyunca bir alışveriş ve eğlence merkezine dönüştürmeyi hedefleyen festivalde,
hafta sonlarında AVM’ler ve cadde mağazaları
gece geç saatlere kadar açık kalacak, Ankara
karnaval alanına dönecek.
FESTİVALİN YÜZÜ DOUTZEN
KROES
Ankara Alışveriş Festivali’nin tanıtım yüzü “Tüm
zamanların en iyi yüzü” olarak tanımlanan
Hollandalı top model Doutzen Kroes, Kroes
festivalin yurtdışı ve yurtiçi tanıtımlarında etkin
şekilde yer alacak.
(*) 22 ARABA TALİHLİLERİNİ
BULACAK
Alışveriş Festivali’nde kredi kartı ve banka kartı
ile her 25 Lira’lık alışveriş sahibi, bir kura numarası almaya hak kazanacak. Bankalararası
Kart Merkezi’nin organizasyonu Milli Piyango
İdaresi’nin denetiminde yapılacak çekilişler
sonucu 22 talihli araba kazanacak.
8 Haziran 1 Temmuz tarihleri arasında oteller,
2 gece konaklamaya 1 gece bedava oda
31
ALIŞVERİŞ FESTİVALİ / SHOPPING FEST
HEARTBEATS OF SHOPPING IN ANKARA VIA
ANKARA SHOPPING FEST
OVER 5000 ACTIVITIES, 300 SPECIAL SHOWS, 28 CONCERTS, 6 CORTEGES,
AND 22 CAR SWEEPSTAKES WILL BE HELD IN 24 DAYS ON 45 DIFFERENT
SPOTS.
İ. Melih Gökçek
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı
take part in both domestic and international
advertisements of the festival.
22 CARS WILL BE GIVEN BY
SWEEPSTAKES
Salih Bezci
ATO Başkanı
Everyone who shops for over 25 liras with
their credit or debit card during the festival will
get a lottery number. 22 shoppers will win a
car by the lottery organized by Interbank Card
Center and controlled by National Lottery
Administration.
A
nkara Shopping Fest, aiming to transform
Ankara to a “brand city”, is being held
between 8 June and 1 July 2012 with the
tagline “The shopping capital.”
Ankara Shopping Fest is collectively organized
by Ministry of Culture and Tourism, Ministry
of Development, Ankara Governorship,
Ankara Metropolitan Municipality, The Union
of Chambers and Commodity Exchanges of
Turkey, and Ankara Chamber of Commerce;
and sponsored by Anadolu Jet, Halkbank,
and Fiat as the vehicle sponsor. The festival
is moderated by Ankara Chamber of
Commerce.
Retailers will promote special offers with
high discount rates during the festival,
which will start on 8 July. The festival aims
at transforming Ankara to a shopping and
entertainment center, and thus, shopping
centers and street stores will be open till late
hours on weekends. Ankara will become a
carnival area.
DOUTZEN KROES AS THE
FESTIVAL FACE
Doutzen Kroes, who is identified as “the
best face of all times”, is the publicity face of
Ankara Shopping Fest. Kroes will effectively
Hotels will provide one night free for two
nights accommodation between 8 June
and 1 July. Anadolu Jet will give free tickets
for over a certain amount shopping. Turkish
State Railways will grant a 50 percent
discount on return tickets for over 200 liras
spending. Ministry of Culture and Tourism
will support the festival by applying museum
card promotion and organizing cultural
activities. Special activities organized district
municipalities will liven up the carnival.
THE FIRST GONG IN ANTARES
Antares Shopping Center provided 500,000
liras of support to the festival and taken over
the opening gong activity; thus, famous top
model Doutzen Kroes will ring the opening
gong of the festival in Antares. Opening gong
activity, in which concerts, cortege, and
show group activities will be performed, is
going to be held in Antares on 8 June, Friday.
Also, performer Murat Boz will take stage in
Antares. Fireworks let off at seven different
spots in Ankara will lighten the sky as the
gong is ringed.
28 CONCERTS IN 24 DAYS
The first big organization of the festival will
begin with Emre Aydın and Tarkan concerts
in Hipodrom. The concert, which convenes
Fanta Youth Festival with Ankara Shopping
Fest, will steam up people in Ankara on 9
June, Saturday. Besides Tarkan and Emre
Aydın, there will be 28 concerts including Halil
Sezai, Erol Evgin, Ajda Pekkan, Hadise, Ferhat
Göçer, Funda Arar, Ziynet Sali, and Gülşen.
And Ruslana is among the foreign performers.
GUINNESS RECORD TRIALS
There will also be two Guinness record trials
in Ankara Shopping Fest. The largest Ankara
Doner and make up records are expected to
be broken during the festival. Dance groups
from 16 different countries will convert Ankara
to a carnival area.
SHOCKING DISCOUNTS
Street stores and stores in eighteen shopping
centers will put their products on sale
with high discounts during the festival, in
which a 35 percent increase is expected in
endorsements. Artists and stylists will meet
people in Ankara during the festival, in which
special campaigns will take place.
STREET FASHION SHOWS
Along with 5 outdoor fashion shows on areas
of intensive shopping, shopping centers will
32
ALIŞVERİŞ FESTİVALİ / SHOPPING FEST
Murat Boz sahne alacak. Gong’un vurulması
ile birlikte Ankara’nın 7 bölgesinden atılacak
havai fişekler gökyüzünü aydınlatacak.
24 GÜNDE 28 KONSER
Festivalin ilk büyük organizasyonu
Hipodrom’da Emre Aydın ve Tarkan Konseri
ile başlayacak. Fanta Gençlik Festivali’nin
Ankara Alışveriş Festivali ile buluşması anlamına gelecek konser, 9 Haziran Cumartesi
günü Ankaralıları coşturacak. Tarkan ve Emre
Aydın konserlerinin yanı sıra Ankara festival
süresince Halil Sezai’den Erol Evgin’e, Ajda
Pekkan’dan, Hadise’ye, Ferhat Göçer’den
Funda Arar’a, Ziynet Sali’den Gülşen’e tam
28 konser etkinliğine sahne olacak. Yabancı
sanatçılar arasında ise Ruslana yer alıyor.
GUINNESS REKOR DENEMELERİ
Ankara Shopping Fest’te ayrıca iki Guinness
rekoru da kırılmaya çalışılacak. En büyük
Ankara Döneri ve Makyaj rekorunun festival
çerçevesinde kırılması beklenirken, 16 ülkeden gelen dans toplulukları Ankara’yı karnaval
yerine çevirecek.
ŞOK İNDİRİMLER
verecek, Anadolu Jet belli alışverişin üzerindeki harcamalara bedava bilet desteği verecek.
TCDD’de Ankara’da gerçekleştirilecek her
200TL ‘lık harcamaya dönüş biletine yüzde
50 indirim uygulayacak. Kültür ve Turizm
Bakanlığı’nın Müze Kart promosyonu ve kültür
etkinlikleri ile destek vereceği festivalde ilçe
belediyelerinin düzenleyeceği özel etkinlikler
karnavala renk katacak.
ANTARES’TE İLK GONG
present special fashion shows of their own to
people in Ankara. “Pop Up with Ezgi Uzun,”
“Styling with Aysun Kaba,” and fashion icons
will be among the activities that women in
Ankara will follow closely.
The streets will be decorated with luminaries
during the festival that many performers
and music groups will give concerts for 24
days. Activities and shows will be organized
in 45 different spots primarily in Kızılay, Ulus,
Çankaya, Bahçelievler, İzmir Street, and
Sakarya Street.
A FESTIVAL FULL OF
ENTERTAINMENT
The Capital will not host discounts during
Ankara Shopping Fest but also will host
entertainment, culture, and arts activities,
artists, and writers.
Festivale 500 bin Lira katkı sağlayarak açılış
gongu etkinliğine adını yazdıran Antares Alışveriş Merkezi aynı zamanda ünlü top model
Doutzen Kroes’ın elinden festivalin ilk açılış
gongunu vuracak. Konser, kortej, gösteri
grupları etkinliklerine sahne olacak açılış gongu etkinliği 8 Haziran Cuma günü Antares’te
gerçekleştirilecek. Antares’te ayrıca sanatçı
There will be surprise dance shows on
streets, acrobat basketball players, stilts
shows, frozen models, variety show group,
Kaya Adamlar (rock men), juggler, football
shows, puppet bus, spider men, Max show,
big chief show, chief 8 forgotten flavors,
Russian fire show, Chinese acrobatics show,
Satış cirolarında yüzde 35 artış beklendiği
Festival süresince 18 alışveriş merkezinde,
cadde üstü ve sokak mağazaları ürünlerini
yüksek indirimlerle satışa sunacak. Mağazaların özel kampanyalarının da yer alacağı
festivalde sanatçılar, modacılar çarşı ve mağazalarda Ankaralılarla buluşacak.
SOKAK DEFİLELERİ
Alışverişin yoğun olduğu açık alanlarda 5 açık
hava defilesinin yanı sıra alışveriş merkezleri
kendi defile etkinlikleri ile Ankaralılara özel
moda şovları sunacak. “Ezgi Uzun ile Pop
Up”, “Aysun Kaba ile Styling” ve moda ikonları
alışveriş merkezleri ve cadde mağazalarında
Ankaralı kadınların ilgiyle izleyecekleri etkinlik-
climbing group, white angels show, Jerome
Murat show, wall painting, and performances
of city and university orchestras during the
festival. Süheyl and Behzat brothers will pep
up the festival with various competitions.
Moreover, teams of media institutions will
compete on artificial turf to get Ankara
Shopping Fest Football Tournament cup.
DINOSAURS’ PARK - MAPPING
SHOW
The Dinosaurs’ Park will be opened in
33
ALIŞVERİŞ FESTİVALİ / SHOPPING FEST
Süheyl-Behzat kardeşler de çeşitli yarışmalarla festivale neşe katacak.
Festival için ayrıca basın kuruluşlarının takımları Ankara Shopping Fest Futbol Turnuvası
kupasını almak için halı sahada ter dökecek.
DİNAZOR PARKI-MAPPİNG ŞOV
ler olacak.
EĞLENCEYLE DOPDOLU BİR
FESTİVAL
Ankara Alışveriş Festivali sırasında Başkent
sadece indirimlere değil, eğlence, kültür ve
sanat etkinliklerine, sanatçı ve yazarlara da ev
sahipliği yapacak.
24 gün boyunca, çok sayıda sanatçı ve müzik
grubunun konserler vereceği Ankara’da,
festival boyunca, Ankara caddeleri ışıklarla
süslenecek. Kızılay, Ulus, Çankaya, Bahçelievler, İzmir Caddesi, Sakarya Caddesi başta
olmak üzere 45 noktada etkinlikler, gösteriler
düzenlenecek.
Ankaralılar festival boyunca cadde ve sokaklarda sürpriz danslar, akrobat basketçiler, tahta bacak gösteriler, Donan Heykeller, Varyete
Gurubu, Kaya Adamlar, jonklör, futbol şovları,
Kukla Otobüsü, Örümcek Adamlar, Max Şov,
Büyük Şef Şovu, Şef 8 Unutulan Lezzetler,
Rus Ateş Şov, Çin Akrobasi Grubu, tırmanma
grubu, Beyaz Melekler Şovu, Jerome Murat
Şov, duvar boyama, ile kent ve üniversite orkestralarının müzik ziyafetleri ile karşılaşacak.
Ankara’nın orta yeri Güvenpark’ta açılacak
Dinazor Parkı ise Ankara’ya neşe katacak.
Her gece Kızılay gökdelen binası üzerinde
müzik eşliğinde geçekleştirilecek Mapping
şov, Ankaralıları alışverişin gözde mekanı
Kızılay’a çekecek.
DÜNYA ANKARA’YI TANIYACAK
Ankara Alışveriş Festivali, Lefkoşe, Tahran,
Nahçivan, Batum, Moskova, Stockholm,
Kopenhag, Londra, Amsterdam, Düsseldorf,
Köln, Frankfurt, Viyana, Brüksel başta olmak
üzere dünyanın önemli merkezlerinde tanıtılacak. Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel
Müdürlüğü’nün çalışmasıyla bazı şehirlerde
ASF afişleri bilboardlarda sergilenecek. Festival sırasında Başkent’e gelen turistler büyük
avantajlarla alışveriş imkanı bulacaklar.
Festival, Ankara’yı dünyanın önemli alışveriş
ve turizm destinasyonları arasına sokarak
“marka” şehir haline getirecek.
1 MİLYON TURİST
Ankara Alışveriş Festivali’nin, Başkent’in
turizm potansiyelini harekete geçirmesi ve
2011 yılında 749 bin olan yerli ve yabancı
turist sayısını artırarak yaklaşık 1 milyon kişiye
çıkarması bekleniyor. “Türkiye’nin yeni alışveriş
Güvenpark, the center of Ankara, will pep up
Ankara. Mapping show that will be performed
with music every night on Kızılay skyscraper
building will attract people in Ankara to Kızılay,
important shopping and tourism destinations
of the world and turn it to a brand city.
the favorite area of shopping.
It is expected that Ankara Shopping Fest
will prompt tourism potential in Ankara
and increase the number of domestic and
international tourists to one million which
was 749 thousand in 2011. Domestic and
international tourists will also have the chance
to visit historical and touristic places during
the festival, which is publicized as “The new
shopping paradise of Turkey.”
THE WORLD WILL KNOW
ANKARA
Ankara Shopping Fest will be publicized
in important centers in the world primarily
in Nicosia, Tehran, London, Amsterdam,
Dusseldorf, Koln, Frankfurt, Vienna, and
Brussels. Ankara Shopping Fest banners
will be presented on billboards in various
cities with the effort of Ministry of Culture
and Tourism General Directorate of Publicity.
Tourists in the capital will have the chance
to shop with great advantages during the
festival.
The festival will interpose Ankara among the
1 MILLION TOURISTS
Special high-speed rail runs will be done on
weekends from Konya and Eskişehir during
the festival. Visitors will be hosted in Ankara
the whole day and they will be able to watch
the concerts.
There will be visitors from other provinces
primarily surrounding provinces Bolu, Düzce,
cenneti” sloganıyla tanıtımı yapılan festivalde,
alışverişe gelen yerli ve yabancı turistler tarihi
ve turistik yerleri de gezme imkanı bulabilecek.
Festival boyunca Konya ve Eskişehir’den
hafta sonları özel hızlı tren seferleri düzenlenecek. Ankara’ya gelen konuklar gün boyunca
Ankara’da ağırlanacak, konserleri izleyebilecek.
Ankara Alışveriş Festivali’nin çevre iller Bolu,
Düzce, Çankırı, Kırşehir, Kayseri, Kırıkkale,
Aksaray, Konya, Afyon, Eskişehir başta olmak
üzere, Anadolu Jet’in doğrudan uçuş yaptığı
illerde ve diğer illerden gelen konukları olacak.
Yerli turistler bir yandan indirimli ürünler satın
alırken diğer yandan, kültür ve sanat etkinliklerine katılıp, müzeleri gezebilecek, ya da
Başkent’in eğlence hayatına katılabilecek.
DESTEKLEYİCİ KURULUŞLAR
Ankara Shopping Fest Birleşik Markalar Derneği (BMD), Alışveriş merkezleri ve perakendeciler Derneği (AMPD), Bankalararası Kart
Merkezi (BKM), Alışveriş Merkezi Yatırımcıları
Derneği (AYD), Türkiye Seyahat Acenteleri
Birliği (TÜRSAB) , Ankara Sanayi Odası
(ASO), Ankara Ticaret Borsası (ATB), Ostim
Organize Sanayi Bölgesi, Ankara Esnaf ve
Sanatkarlar Odası, Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği (ATİD), Devlet Demir Yolları (DDY),
Siteler Ankara Mobilyacılar Sitesi, Ankara
Giyim Sanayicileri Derneği (AGSD) tarafından
destekleniyor.
Not: (*) Ankara Shopping Fest Çekiliş Kampanyası ile ilgili ayrıntılı bilgi için bkz.
http://www.ankarashoppingfest.com.tr/
Çankırı, Kırşehir, Kayseri, Aksaray, Konya,
Afyon, and Eskişehir, and also provinces
that Anadolu Jet has direct flights. Domestic
tourists will buy discounted products, and
besides, they will join cultural and arts
activities, visit museums, or join nightlife of the
capital.
SUPPORTING INSTITUTIONS
Ankara Shopping Fest is supported by United
Brands Association, Council of Shopping
Centers and Retailers, Interbank Card Center,
Shopping Center Investors Association,
Association of Turkish Travel Agencies, Ankara
Chamber of Industry, Ankara Commodity
Exchange, Ostim Organized Industrial
Area, Ankara Chamber of Tradesmen and
Craftsmen, Association of Anatolian Tourism
Operators, Turkish State Railways, Siteler
Ankara Furniture Side, and Ankara Textile
Manufacturers’’ Association.
34
ALIŞVERİŞ FESTİVALİ / SHOPPING FEST
KONSER PROGRAMI / Concert Program
AÇILIŞ GONGU / Opening Gong
8 HAZİRAN
KEÇİÖREN KORTEJİ VE ANTARES AVM MURAT BOZ KONSERİ
AÇILIŞ TÖRENİ / Inauguration
09.06.2012
TARKAN- EMRE AYDIN (FANTA GENÇLİK FESTİVALİ)
FESTİVAL - KONSERLER / Festival - Concerts
VATAN ŞAŞMAZ SUNUCU
01 HAZİRAN
10 HAZİRAN
11 HAZİRAN
12 HAZİRAN
13 HAZİRAN
14 HAZİRAN
15 HAZİRAN
16 HAZİRAN
17 HAZİRAN
18 HAZİRAN
19 HAZİRAN
20 HAZİRAN
22 HAZİRAN
23 HAZİRAN
23 HAZİRAN
24 HAZİRAN
25 HAZİRAN
26 HAZİRAN
27 HAZİRAN
28 HAZİRAN
28 HAZİRAN
29 HAZİRAN
30 HAZİRAN
AJDA PEKKAN - ENRICO MACIAS
ANKAMALL AVM: RUSLANA KONSERİ
ETİMESGUT - SİNCAN KORTEJİ VE ORHAN ÖLMEZ KONSERİ
DEMETEVLöER KORTEJİ VE ALİŞAN KONSERİ
BAHÇELİEVLER KORTEJİ VE HALİL SEZAİ KONSERİ
MAMAK KORTEJİ VE KUTSİ KONSERİ
PARK CADDESİ GİRİŞİ: MANGA KONSERİ
GENÇLİK PARKI - SAMİ YUSUF KONSERİ
OPTİMUM AVM - SÜHEYL - BEHZAT İLE BABALAR GÜNÜ ÖZEL ETKİNLİĞİ
ANAFARTALAR - CEBECİ - DİKİMEVİ - KURTULUŞ KORTEJ
NATA VEGA AKVARYUM AÇILIŞI: HADİSE KONSERİ
ARMADA AVM: BENGÜ KONSERİ
FUNDA ARAR
FERHAT GÖÇER - HANDE YENER
SİTELER: İSMAİL TÜRÜT KONSERİ
MUSTAFA CECELİ - ZİYNET SALİ
MURAT BOZ - SAFİYE SOYMAN VE FAİK ÖZTÜRK
MURAT DALKILIÇ - HADİSE
GÜLŞEN – RAFET EL ROMAN
GÖKHAN TEPE - HEIFA WEHBE
CERMODERN BURHAN ÖCAL KONSERİ
EBRU GÜNDEŞ - SİNAN ÖZEN
SİBEL CAN
36
ANKARA
BASIN AMEDENİYETLER
Ç IK LAMALAR ITARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
ANKARA’DA YAŞAMAK,
ANKARALI OLMAK...
Kentin “güzel oluş” u mudur, bize kenti
sevdiren şey? Nefes almaya başladığımız yer
olması mıdır onu sevdiren? Ona bağlandığımız
anılar mı? Yoksa büyük ve gösterişli meydanları, anıtları, mimarisi, arka sokakları mıdır?
İnsanları beraber tutan kentler, insanları
birbirlerine düşüren kentler…Kentler toplumun
yansımasıdır, kültür de semboller, anlamlar ile
kente yansır. Kimliğini, kültürünü, geçmişini
yitiren bir kent olabilir mi? Kentin belleği yitirilmediği sürece anılar ve mekanlarda yaşamaya
devam eder. Tarihi çok eskilere dayanan, ilkçağlardan Osmanlı dönemine kadar mütevazı
bir Anadolu kenti durumunda yaşayan Ankara
1923’de Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti
ilan edildiğinde onu hızlı bir değişim beklemekteydi. Şehrin imar planının yapılmasından
tutun da; altyapı, resmi binaların inşası, yeni
yerleşim sahalarının açılması öncelikli olarak
ele alınması gereken konulardı.
Ankara Tarihi Tunç Çağı Hatti uygarlığına kadar uzanır. Bunu Hitit uygarlığı, Frigya uygarlığı, Lidyalılar, Persler, Makedonlar, Galatyalılar,
Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu,
Selçuklular ve Osmanlı İmparatorluğu takip
eder.
BA S I N AÇIKLAMALAR
ANKARA
MEDENİYETLER ITARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
Living in Ankara,
being from Ankara...
Is it the “beauty” of a city to love? Is it
because we start to breathe there, that
we love a city? Is it the memories we are
clung to? Or is it the spectacular squares,
monuments, architecture, and back alleys?
Cities that hold people together, cities that set
people against… Cities are portrayals of the
societies; and cultures are reflected on cities
via symbols and construction. Can there be a
city which lost its identity, culture, and history?
A city’s memory lives in memories and places.
Ankara, which has a history back to ancient
times, had been a modest Anatolian city
from then on to Ottoman period; and a rapid
change was awaiting the city when it became
the capital of Turkish Republic in 1923. Urban
planning, infrastructure, construction of
official buildings, and making room for new
residential areas were among the first issues
to handle.
Ankara’s history backs to Hattian civilization in
Bronze Age. Then Hittites, Phrygians, Lydians,
Persians, Macedonians, Galatians, Roman
Empire, Byzantine Empire, Seljuks, and
Ottoman Empire took control of the city.
37
38
ANKARA MEDENİYETLER TARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
Hititler
Hint-Avrupalı bir kavim olan Hititler (M.Ö.
1660-1190), Anadolu’ya diğer bazı kavimler
gibi boğazlar yoluyla gelmişlerdir. Hititlerin Anadolu’ya göç tarihleri, kesin olarak
bilinmemektedir. Hititler Anadolu’ya geldikten
sonra küçük devletler halinde yaşamışlar,
yerli Anadolu Hatti beyliklerini egemenlikleri
altına alarak siyasal, askeri, ekonomik gücü
ellerinde tutmuşlardır. Assur Ticaret Kolonileri
Çağı’nda Anadolu, irili ufaklı birçok beylik
arasında paylaşılmış durumdaydı. Yazılı kayıtlarda adlarına rastlanan bazı beylikleri şöyle
sıralayabiliriz: Hattuşa, Kuşşara, Mama, Neşa
(Kaneş), Puruşhanda, Zalpa. Bu belgelerde
Kuşşaralı olduğu belirtilen Pithana ve oğlu
Anitta zamanında Anadolu’da merkezi bir
devletin kurulmasına doğru yol alınmıştır. Kral
Anitta, Neşa, Zalpa ve Hattuş’u ele geçirerek
ilk kez büyük kral unvanını almıştır. Anitta’dan
yüzyıl sonra aynı soydan gelen Kuşşaralı Labarnaş, Hattuş’u başkent yapıp kente “Hattuşaş”, kendine de “Hattuşalı” anlamına gelen
“Hattuşili” adını vermiştir. Hitit imparatorluğu;
Eski Krallık Dönemi (M.Ö. 1660-1460) ve Büyük Hitit Krallığı (M.Ö. 1460-1190) dönemleri
olarak Anadolu’da hüküm sürmüşlerdir. 1200
yıllarında batıdan gelen ve Deniz Kavimleri
diye adlandırılan toplulukların istilası ile Hitit
imparatorluğu son bulmuş ve Hititler yaşamlarına şehir beylikleri halinde devam etmişlerdir.
M.Ö. 1190-780 yılları arasında Karanlık Çağ
olarak adlandırılan ve hiçbir uygarlık izine
rastlanmayan dönem gelmektedir.
Frigler
M.Ö. 1. binin sonlarına doğru Hititlerin siyasal
olarak çöktüğü ve imparatorluğun yok olarak
yerini Friglere (M.Ö. 900-300) bıraktığı görülmektedir. Heredot ve Strabon’a göre Frigler,
Makedonia ve Thrakia’dan boğazlar yoluyla
Anadolu’ya gelmişlerdir. Bu tarihçilere göre bu
göçler M.Ö. 13. yüzyılda Troia Savaşı’ndan
önce olmuştur. Frigler, M.Ö. 12. yüzyılda
Orta Anadolu’ya yayılarak en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Friglerin ilk kralı ülkenin
başkenti Gordion’a adını veren Gordias’tır.
Tarihçi Arianos’a göre Gordias Thelmessos’lu
(Fethiye) bir kadınla evlenmiş ve Midas adını
verdiği bir oğlu olmuştur. Geçmiş dönemlerine
ait kesin bilgiler bulunmayan Friglerin en çok
bilinen ve meşhur kralı Midasdır. Ancak yapılan bazı araştırmalara göre Frigyalıların bütün
krallarına Midas adını verdiği de söylenmek-
tedir. Gordion şehri, bugünkü Ankara’ya 76
km uzaklıkta bulunan Polatlı ilçesinin sınırları
içinde bulunmaktadır. Ankara’nın kurulmasına
dair anlatılanlar arasında olan Frigya tradisyonunda, Kral Midas Ankara’nın kurulmasının
önderi kabul edilir. İkinci yüzyılın ortalarında
yaşamış olan Lidya’lı gezgin Pausanias,
Galatların Anadolu’ya yerleşmeleri hakkında
bilgi verirken, Ankara’dan da söz eder. Ankyra
kentini Gordios’un oğlu Midas’ın kurduğunu
ve Frig’lerin bir kenti olduğunu anlatır.
Lidyalılar
Frigler, M.Ö. 700’lü yıllarda Kafkaslardan gelen Kimmerler tarafından ortadan
ANKARA MEDENİYETLER TARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
Phrygians
Hittites collapsed politically towards the end
of 1st millennium B.C., the Hittite empire
demolished, and yielded to Phrygians (900300). According to Herodotus and Strabo,
Phrygians arrived Anatolia from Macedonia
and Thrakia through the straits. Their arrival
is before the Trojan War in 13th century
B.C., according to Herodotus and Strabo.
Phrygians reached their largest borders in
Central Anatolia, in 12th century B.C. The
first Phrygian king is Gordias, whose name
was given to Gordium, the capital. According
to Arriano, Gordias was married to a woman
from Telmessos (Fethiye) and had a son he
named as Midas. Midas is the most known
Hittites
Hittites (1660-1190 B.C.) are among IndoEuropean tribes and arrived Anatolia through
the straits as some other tribes did. It is
not certainly known when Hittites arrived
Anatolia. Hittites, after their arrival to Anatolia,
lived in small states; thereafter, they hold
the political, military, and economic power
by gaining sovereignty over local Anatolian
Hattian tribes. Anatolia was divided within
large and small tribes during Assyrian trade
colonies ages. Some of the tribes can be
seen in written sources are: Hattusa, Kussara,
Mama, Nesa (Kanesh), Purushanda, and
Zalpa. Pithana, identified as Kussaran in the
sources, and his son Anitta are the founders
of the first central authority in Anatolia. King
Anitta is the first ruler to be named as great
king, since he occupied Nesa, Zalpa, and
Hattush. A hundred years after Anitta one of
his descendants, Labarnas from Kussara,
declared Hattush as the capital and named
as Hattusa; also named himself as Hattusili,
which means “the one from Hattusa.” The
Hittite empire was sovereign in Anatolia
during two periods as; Old Kingdom Period
(1660-1460 B.C.) and Great Hittite Kingdom
(1460-1190 B.C.). Writing had been widelyused during the era. The Hittite empire was
demolished through invasion Sea Peoples,
coming from west in 1200s B.C.; and Hittites
survived as city states thereon. 1190-780
B.C. is known as the Dark Age, in which no
trace of civilization is found.
and well-known king of Phrygians, who we
have no certain information about their history.
However, some studies indicate that Midas is
the common name for all kings of Phrygians.
Gordium is within the borders of Polatlı
district, which is 76 kilometers from Ankara.
King Midas is presumed as the founder of
Ankara according to Phrygian tradition within
the narrations on establishment of Ankara.
Pausanias, who was a Lydian traveler lived in
the middle of 2nd century, mentions Ankara
while speaking of settlement of Galatians in
Anatolia. He indicates that the city of Ankyra
was founded by Gordion’s son Midas, and is
a city of Phrygians.
Lydians
Cimmerians coming from Caucasia in 700s
B.C. Lydians, who arrived Anatolia with
Phrygians at the end of Bronze Age and
lived in Western Anatolia, took advantage
of the collapse of Phrygians and occupied
the Kızılırmak region, including Ankara,
suppressed Phrygians. They became
sovereign in Anatolia in 7th century and
their rule lasted for 140 years. Lydians are
acknowledged to mint the first coins. The
39
40
ANKARA MEDENİYETLER TARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
kaldırıldı. Tunç Çağı’nın sonlarında Frigler ile
birlikte Anadolu’ya gelen ve Batı Anadolu’da
varlıklarını sürdüren Lidyalılar, Friglerin ortadan
kalkmasını fırsat bilerek Ankara’yı da kapsayan Kızılırmak yöresini ele geçirdiler. M.Ö. 7.
yüzyılda Anadolu’ya hakim oldular ve 140 yıl
hüküm sürdüler. Lidyalıların madeni parayı
icat ettikleri kabul edilir. Lidyalılar döneminde
Anadolu’da pazar ekonomisi gelişmiş, tahıl
üretimi, hayvancılık, zeytinyağı ve şarap
üretimi ilerlemiştir. Orta Anadolu’nun ana
ulaşım yolu üzerinde bulunan Ankara kenti de
bu gelişmelerden istifade etmiştir. Medlerle
ve Perslerle savaşan Lidyalılar, komşuları
Ahameniş Pers Hükümdarı Kiros ile M.Ö.
547’de Kızılırmak kavisi içinde yaptıkları savaşı kaybederek tarih sahnesinden silinmişlerdir.
Persler
Persler, M.Ö. 545’den itibaren Anadolu’ya
egemen olarak, Anadolu’daki Helen kültürüne son verdiler. M.Ö. 5. yüzyılda Herodot,
Pers İmparatorluğu’nun ordu, ticaret ve
posta hattı olarak kullanılan Kral Yolu’nun
Ankara’dan geçtiğini yazar. Kral Yolu Efes’te
Lydians fought against Midians and Persians;
and collapsed after a war they lost against
Achaemenid Persian Emperor Kyros in 547
B.C.
Persians
Lydian era witnessed development of market
economy, cereal production, breeding,
olive oil production, and
wine production in
Anatolia. Thereby,
Ankara, which has
been a city on the
main transportation
route of Central
Anatolia, benefited from
those developments.
Persians became sovereign since 545
B.C. and terminated the Hellenic culture in
Anatolia. Herodotus indicates that the King’s
Road, used as the military, trade, and mail
route by Persians, passes through Ankara.
The King’s Road was starting in Ephesus;
passing through Sardis, Gordium, Ankyra,
Kızılırmak, Cappadocia, Cilicia, Euphrates,
and Tigris; and reaching Susa over Assyria.
Ankara was an important trade and
accommodation center in the era. Ankara
was taken over from the Achaemenid Persian
Empire in 334 B.C. by Macedonian King
Alexander the Great. Alexander the Great
rested in Gordium, where
he cut the well-known
Gordium Knot, in
334-333 B.C.
during the winter and awaited in Ankara for
an attack of Persians. Since Ankara was one
of the crossroads in Anatolia, Macedonian
troops marching over Ankara occupied
a number of cities around Ankara.
The city was taken over by
Antigonus after
Alexander
42
ANKARA MEDENİYETLER TARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
Galatlar
başlıyor, Sardes şehrinden Lidya’yı, sonra
Gordion, Ankyra ve Kızılırmak’tan geçerek,
Kapadokya üzerinden Kilikya’ya, oradan
Fırat ve Dicle nehirlerini geçip Asur’dan
Susa kentine ulaşıyordu. Kent, bu dönemde
önemli bir ticaret ve konaklama merkeziydi. Ankara, M.Ö. 334’de Makedonya Kralı
Büyük İskender tarafından Ahameniş Pers
İmparatorluğu’ndan alındı. Büyük İskender, M.Ö. 334-333 kışını, ünlü Gordion
Düğümü’nü kestiği Gordion’da, ilkbaharı
da Ankara’da Persleri bekleyerek geçirdi.
Ankara Anadolu’daki kavşak noktalarından
biri olduğu için, buraya yürüyen Makedon
birlikleri civardaki birçok kenti de ele geçirdiler.
İskender’in M.Ö 323’te ölmesi üzerine kent,
önce Antigonos’un eline, Antigonos’un
ölümünden sonra da Lysimakhos’un eline
geçti. Lysimakhos’un Lidya’da Kurupedion
Savaşı’nda yenilmesinden sonra ise Seleukosların eline geçti.
Galatlar MÖ 280-274 yıllarında Balkanlar
ve Batı Anadolu’yu yağmaladıktan sonra
Orta Anadolu’da Ankara ve Yozgat yöresine
yerleşen Orta Avrupa kökenli Kelt halkına Yunanlıların ve Romalıların verdiği ad. Galatların
yerleştiği bölgeye Antik Çağda Galatia adı
verildi. Aşiret yapısına dayanan Galat krallıkları
Roma İmparatorluğu egemenliğine girdikler
MÖ 1. yüzyıla kadar bu bölgede varlıklarını
sürdürdüler. Orta Anadolu’da Galat dilinin MS
4. yüzyıla dek konuşulduğuna dair belirtiler
vardır. Brennios (Brenn) adlı önderin komutasında doğuya yürüyen Galat gücünün, kadınlı
erkekli 20.000 kişiden oluştuğu ve kadınların
da erkeklerle birlikte savaşa katıldığı antik
yazarlarca belirtilir. MÖ 280’da Pannonia’yı
(bugünkü Macaristan), 279’da Yunanistan’daki Delphi kentini yağmaladılar. Aynı yıl
İstanbul’un (Byzantion) karşısındaki tepeye
karargâh kurarak kenti tehdit ettiler. (Galatların
bir kış geçirdiği tepe bu tarihten sonra Galata
olarak adlandırıldı.) Uzun pazarlıklar sonucu
Byzantion’lular Galatlara büyük bir haraç
ödemeyi ve İstanbul Boğazını geçmelerine
yardım etmeyi kabul etti. 277-274 yıllarında
Ege bölgesi yağmalandı; Erythrai (Çeşme
yakınında Ildırı) ve Miletos kısa sürelerle Galatların eline geçti.
the same year. (Galatians spent the winter
on that hill and the hill was named as Galata
from then on.) Byzantines agreed to pay a
great tribute to Galatians and to help them
passing through the Bosphorus. Agean region
was plundered between 277-274 B.C.; and
Erythrai (Ildırı near Çeşme) and Miletus was
taken over by Galatians in a short while.
Roman Empire
the Great’s death; and taken over by
Lysimachus after Antigonus’s death. Seleucus
took over the city when Lysimachus was
defeated in the Battle of Curupedium. Hellenic
civilization re-spread over Anatolia in the era.
Galatians
Galatians is the Greek and Roman name for
the Central European originated Gauls settling
in Ankara and Yozgat in Central Anatolia in
the aftermath of their plunder of Balkans and
Western Anatolia between 280-274 B.C. The
region Galatians settled was named as Galatia
during the Antique Age. Kingdoms of Galatia,
which were based on tribal organization,
survived until the 1st century B.C. until they
were suppressed by the Roman Empire.
There are signs indicating that Galatian
language was used in Central Anatolia until
the 4th century. It is stated by ancient writers
that Galatian forces under the command of
Bryennios were composed of 20,000 people
of men and women; and women were also
fighting alongside men. Galatians plundered
Pannonia in 280 B.C. and Delphi in Greece
in 279 B.C. They encamped on the hill
across Byzantium and threatened the city
Istanbul becomes the capital and Ankara
becomes the resting place of Eastern Roman
Empire. The city had a military importance.
Romans were sovereign in the region
for six centuries and they left the rule to
Galatian princes in early periods. The city
was prospered with lots of constructions
and divided into 12 parts as in other Roman
cities. It was governed independently and
democratically by publicly elected assemblies
concerning internal affairs. Infrastructure of
the city was completed and water supply was
provided from Elmadağ via stone pipes in the
era. There have been developments in cereal
production, textile, and breeding. Emperor
44
ANKARA MEDENİYETLER TARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
Roma İmparatorluğu
Ankara’nın en parlak dönemi Roma
İmparatorluğu’nda Galatya eyaletinin başkenti
olmasıyla başlar. Metropolis yani Anakent
unvanı alır. Doğu Roma’nın merkezi İstanbul,
Ankara ise dinlenme kenti olmuştur. Kent
askeri açıdan stratejik bir öneme sahipti. 600
yıl bölgeye hakim olurlar, ilk yıllarda kentin
yönetimini Galat prenslerine bıraktılar. Kent
Roma döneminde bir Çok yapılarla donatıldı ve diğer Roma kentlerinde olduğu gibi
Caracalla repaired the castle walls at the
beginning of 3rd century. The city became a
religious center towards the mid-4th century
with spread of Christianity and took part in
important religious decisions given by Saint
Synode Christianity Assembly in 314 and 358.
It is presumed that 200,000 people were living
12 semte bölündü, içişlerinde bağımsız ve
demokratik olarak, halk tarafından seçilen
meclislerle yönetildi. Bu dönemde kentin
alt yapısı tamamlanmış ve Elmadağ’dan
taş borularla su getirilmiştir. Tahıl üretimi,
dokumacılık ve hayvancılık alanında büyük gelişmeler sağlanmıştır. MS. 3. yüzyılın
başında imparator Caracalla kale duvarlarını
onartmıştır. 4. yüzyılın ortalarına doğru Hıristiyanlığın yayılmasıyla kent, dini bir merkez olup
314 ve 358’ de Saint Synode adıyla kurulan
Hıristiyanlık Meclisinin önemli dini kararları
almasında rol oynamıştır. Roma İmparatorlu-
ğunun iyi zamanlarında Ankara’da 200,000
kişi yaşadığı tahmin edilmektedir ve bu sayı
Roma İmparatorluğunun düşüşünden onikinci
yüzyılın başlarına kadar olan zamandan çok
daha fazladır. Küçük bir nehir olan Ankara
Çayı Roma şehirlerinin içerisinden doğru
akmaktadır. Şimdi nehir çevrilmiş durumdadır
fakat Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde
eski kentlerin kuzey sınırlarını belirlemekteydi.
Çankaya, şimdiki şehir merkezinin güneyinde
görkemli tepelerin kenarında Roma şehirlerinin
dışında bulunmaktaydı ve muhtemelen yazlık
dinlenme yerleri olarak kullanılmaktaydı.
in Ankara during vigorous ages of Roman
Empire and it is much higher than the number
since the collapse of Roman Empire to the
beginning of 12th century. Ankara brook, a
small stream, flow through Roman cities.
The stream is now surrounded but it used to
determine the northern borders of old cities
in Roman, Byzantine, and Ottoman periods.
Çankaya was apart from Roman cities, at
the southern side of current city center, by
the grandiose hills; and probably used as a
resting place in summer.
46
ANKARA MEDENİYETLER TARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
Bizans İmparatorluğu
M.S. 3. yüzyılda Perslerin ve Gotların
Anadolu’ya akınları sonucunda Roma İmparatorluğu eski gücünü yitirdi. M.S. 395’te
İmparatorluk ikiye ayrılınca doğuda Bizans
egemenliği başlamıştır. Bizans döneminde Ankara askeri ve ekonomik açıdan yine önemini
korudu. Dokumacılık ve ticaret gelişti. M.S.
622’de Sasanilerin daha son­raları da Arapların
saldırılarına uğradı. M.S. 806’da Harun-elReşit ve 839’da El-Mutasin’in yağmalarına
maruz kaldı. Bu kısa süreli ele geçiş­lerden
sonra Bizanslılar tekrar duruma hakim oldular.
4. yüzyılın ortalarında Ankara, imparatorluğun
tatil mekanı haline geldi. Constantinople Doğu
Roma’nın merkezi olduktan sonra imparatorlar, 4. ve 5. yüzyıllarda dinlenmek üzere İstanbul Boğazı’nın nemli havası yerine, Ankara’nın
daha kuru dağlık atmosferini tercih etmişlerdir.
II. Theodosius (408-450) yazları sarayını
Ankara’ya taşımaktadır. Ankara’da çıkarılan
kanunlar, onun orada geçirdiği zamanları kanıtlamaktadır. Şehrin askeri, özellikle de lojistik
önemi uzun Bizans devri boyunca sürdü. Ankara 6.yüzyıldan sonra birçok kez türlü Arap
ordularının eline geçse de, 11. yüzyılın sonuna
kadar Bizans İmparatorluğu’nun önemli bir
yan yolu olmayı sürdürmüştür.11.yüzyıla kadar
bir barış dönemi oldu ve ticaret daha da
gelişti. 11.yüzyılın ilk yarısındaki veba salgını,
deprem ve kıtlık kentten göçlerin olmasına
neden olmuştur.
Selçuklu İmparatorluğu
1071 yılında Selçuklu Sultanı Alpaslan
Malazgirt’te Bizans imparatoru R.Diogenes’i
yendi. Ankara 1073 yılında ilk kez Türkler
tarafından alındıysa da bu egemenlik kısa
sürdü. Bizanslılar, Danişmentliler ve Selçuklular arasında kent birkaç kez el değiştirdi.
1101’de Haçlılar sırasında Bizanslılar, 1127’de
Danişment Beyi Emir Gazi ve daha sonra
oğlu Mehmet Gazi ve son olarak da 1143’de
Selçuklu Sultanı I.Mesut tarafından ele
geçirildi. 1155’de I.Mesut’un Ölümü üzerine
oğlu Şahinşah başa geçtiyse de kardeşi U.
Kılıçarslan’a 1169 yılında yenildi. Sonuçta
II.Kılıçarslan Ana­dolu’da Selçuklu Devleti’nin
birliğini sağladı. Selçuklular döneminde
özellikle 1219-1237 yıllan arasında Alaaddin
Keykubat’m hükümdarlığı sırasında Ankara parlak günler yaşamıştır. Kent askeri ve
ekonomik yönden yeniden canlandı. Kale’yi
onarttılar ve günümüze kadar gelen birçok
Önemli eserler bıraktılar.II. Kılıçarslan ülkesini
ölmeden önce oğulları arasında paylaştırdı.
Muhiddin Mesut’un payına Ankara düştü.
1192’de babalan Ölünce Tokat’ta bulunan
kardeş Rükneddin Süleyman yaklaşık 3 yıl
Ankara Kalesi’ni kuşattıktan sonra 1204’de
Kale’yi ele geçirdi. Oğullan ile birlikte Muhiddin
Mesut’u öldürdü. Beş gün sonrada kendisi
öldü. Daha sonra sırasıyla III.Kılıçarslan ve
Gıyaseddin Keyhüsrev’in idaresine girdi.
Keyhüsrev öldükten sonra Alaaddin Keykubat
1210 yılında Ankara’ya geldi ve kardeşi Izzeddin Keykavuş’un ölümü üzerine 1219 yılında
sultan oldu. 13. yüzyıldan itibaren Moğolların
ve ilhanlıların saldırılan sonucu tüm Selçuklu kentlerinde olduğu gibi Ankara da çok
zarar gördü. 1243’de Selçuklular Kösedağ
Savaşı’nda Moğollara yenildi. II.Gıyaseddin
Keyhüsrev Ankara Kalesi’ne sığınmak
zorunda kaldı. Anadolu’da Selçukluların güç
kaybı devam etti. Selçuklular, ilhanlılar, İlhanlı
valilerinden Eratnaoğulları ve Ahiler arasında
kentte devamlı yönetim değişiklikleri oldu.
1304’de Ankara Moğolların idaresine girdi
ve Ahi Beyleri Moğolların denetiminde idareyi
ele aldılar. Orta Asya’nın büyük kentlerindeki
esnaf ve zanaatkarlar Moğollardan kaçarak
Anadolu’ya, özellikle de Ankara’ya gelmişlerdir. Ahiler döneminde ticaret gelişti. Sofçuluk
ve dericilik kente özgü olarak önem kazandı. Esnaf teşkilatı olan Ahilik bu dönemde
kurumlaşmıştır. 1308-1341 yıllan arasında
İlhanlılar yönetimi ele almış ve tayin ettikleri
valilerle yönetmişlerdir. Sivas Valisi Alaeddin
Eratna I342’de Eratnalılar Devletini kurmuş
ve Ankara bir dönem de onun belirlediği
valilerle idare edilmiştir. 1354 yılında Orhan
Gazi zamanında Süleyman Paşa tarafından
Ankara Ahilerden savaşsız bir şekilde alınarak
Osmanlı Devleti’ne bağlanmıştır. 1402 yılında
Anadolu’yu istila eden Timurlenk, Yıldırım
Sultan Beyazıd’ı Çubuk Ovası’ndaki Ankara
Savaşı’nda yendi. Daha sonra Beyazıd’ın
ölümü ve Timurlenk’in çekilmesi üzerine bir
süre karışıklıklar yaşandı. Bu duruma Çelebi
Mehmet Ankara’yı alarak son verdi.
Osmanlı İmparatorluğu
ANKARA MEDENİYETLER TARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
Byzantine Empire
Roman Empire lost its authority in 3rd century
as a result of charges from Persians and
Goths. Most of the buildings in the city were
ruined and scarcity surfaced. Byzantine
rule began in the east when the Empire
was divided into two parts in 395. Ankara
reserved its military and economic importance
in Byzantine period. Textile production and
trade developed in the city. It was attacked
by Sassanids in 622 and then Arabs. It was
plundered by Harun al-Rashid in 806 and
Al-Mu’tasim in 839. Byzantines became
sovereign again after those short periods
of takeovers. Ankara became the vacation
resort of the Empire in 4th century. After
Constantinople became the center of Eastern
Roman Empire, emperors preferred the
dry mountain weather in Ankara to humid
air in Bosphours in 4th and 5th centuries.
Theodosius II (408-450) moved his palace to
Ankara in summer. The rules made in Ankara
are the evidences of the time he spent in. The
military and logistic importance of the city
continued the whole Byzantine era. Ankara
remained as a ring road of Byzantine Empire
until 11th century, although it was taken
over several times by Arab armies after 6th
century. There was a peacetime until 11th
century and trade developed more. Epidemic
plague, earthquake, and scarcity resulted in
immigration from the city in the first half of
11th century.
Seljuk Empire
Seljuk sultan Alpaslan defeated Byzantine
emperor Romanos Diogenes in 1071 in
Malazgirt. Ankara was first obtained by Turks
in 1073 but their rule lasted for a short time.
The city was taken over several times by
Byzantines, Danishmends, and Seljuks. It
was taken over by Byzantines in 1101 during
crusades; Danishmend governor Emir Ghazi
in 1127 and then his son; and finally Seljuk
sultan Mesut I in 1143. When Mesut I died in
1155 his son Şahinşah took the rule but his
brother Kılıçarslan II defeated him in 1169 and
secured unity of Seljuk Empire in Anatolia.
Ankara experienced glorious times in Seljuk
era, particularly during the rule of Alaaddin
Keykubat between 1219 and 1237. The
city revived in military and economic terms.
They repaired the castle and left important
constructions that last up to now. Kılıçarslan
II divided the country among his sons before
his death. Ankara was in Muhiddin Mesut’s
share. Rükneddin Süleyman, who was in
Tokat, encompassed Ankara Castle for
three years when their father died in 1192
and took over the castle in 1204. He killed
Mudiddin Mesut and his sons. He died five
days later. The city was ruled by Kılıçarslan III
and Gıyaseddin Keyhüsrev thereon. Alaaddin
Keykubat came in Ankara 2010 when
Keyhüsrev died and became sultan in 1219
after his brother İzzeddin Keykavus’s death.
Ankara was hardly damaged as other Seljuk
cities as a result of attacks from Mongolians
and Ilkhans since 13th century. Seljuks
were defeated by Mongolians in Kösedağ
War in 1243. Gıyaseddin Keyhüsrev II had
to refuge in Ankara Castle. Seljuks’ loss of
power in Anatolia continued. Government of
the city was handed over Seljuks, İlkhans,
Eratnaoğulları (İlkhan governors), and Ahiler
(Turkish-Islamic guild). Ankara was taken over
by Mongolians in 1304 and Ahi masters ruled
under the control of Mongolians. Tradesmen
and craftsmen escaped from Mongolians in
Central Asia and came in Anatolia, particularly
Ankara. Trade developed in Ahi era. Sofçuluk
(a genuine sort of textile production) and
leather production became important
genuinely for the city. Ahilik institutionalized
in the era. Ilkhans took over the rule between
1308 and 1341 and ruled via the governors
they appointed. Sivas governor Alaeddin
Eratna founded Eratna State in 1342 and
Ankara was ruled by governors he appointed
for a while. Ankara was taken over by
Süleyman Pasha from Ahiler without war
and become controlled by Ottoman Empire
in 1354 during Orhan Ghazi era. Tamerlane,
who invaded Anatolia, defeated sultan Yıldırım
Beyazıd Ankara War, taken place in Çubuk
Plain, in 1402. Following Beyazıd’s death and
Tamerlane’s set back a period of disorder
was experienced. Çelebi Mehmet ended the
period by taking over Ankara.
Ottoman Empire
Ankara has had not only military but also
commercial importance via activities such as
sofçuluk, shoe-making, leather production,
and viticulture. It has been the capital
of Anatolia province for a while during
establishment of provincial system in Kanuni
era in 16th century. Population of the city
and number of neighborhoods increased,
meanwhile. Demschwam drew the city
plan in 1555. Şehzade Beyazıt rebellion in
1558 and Celali rebellions in the beginning
of 17th century hardly damaged the city.
The city was attacked by Abaza Mehmet
Pasha in 1623, Abaza Hasan Pasha in 1651,
and İbiş Pasha in 1652; and finally found
peace during Köprülü era. Afterwards, Mısır
governor Mehmed Ali Pasha’s armies became
sovereign in the city between 1832 and 1833.
It again became the capital of the province in
1836, during Mahmut II era. Ankara became
a district of Bozok when Bozok became
the province between 1848 and 1850, and
1855 and 1859. It became the capital of the
province again in 1860. Breeding of Angora
goat in South Africa and California, and start
of machinery in textile damaged sof (a unique
type of textile) trade since the mid-19th
47
48
ANKARA MEDENİYETLER TARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
Ankara Osmanlılar için hem askeri açıdan
hem de sofçuluk, kunduracılık. debbağlık
ve bağcılık gibi ticari açıdan önemli oldu.
16.yüzyılda Kanuni devrinde eyalet sistemi
kurulurken bir süre Anadolu eyaletinin merkezi
oldu. Bu arada şehrin nüfusu ve mahalle sayısı arttı. 1555 yılında Demschwam kent krokisini çizdi. 1558 yılında Şehzade Beyazıt isyanı
ve 17.yüzyılın başında çıkan Celali isyanları
kente büyük zarar verdi. 1623’ de Abaza
Mehmet Paşa, 1651’ de Abaza Hasan Paşa
ve 1652’ de İbiş Paşa’nın saldırısına uğrayan
kentimiz huzuru Köprülüler devrinde buldu.
Daha sonraları da 1832-1833 yıllan arasında
Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa’nın orduları kente
egemen oldular.1836’ da II. Mahmut döneminde tekrar eyalet merkezi oldu. 1848-1850
ve 1855-1859 yıllan arasında Bozok eyalet
olunca Ankara Sancağı buraya bağlanmış,
nihayet 1860’dan sonra yeniden eyalet merkezi olmuştur. 19.yüzyılın ortalarından İtibaren
Güney Afrika ve Kaliforniya’da tiftik keçisi
yetiştirilmesi ve dokumacılıkta makineleşmenin başlaması sof ticaretine darbe vurmuştur.
century. There had been an epidemic plague
in 1815 and a great scarcity in 1847. Freih
Von Wincke, a Prussian officer, prepared the
first detailed plan of the city in 1839 and the
first printing house was established in 1869.
Railroads reached the city in 1892 and a huge
fire burned many neighborhoods in 1917.
1923. Ankara was an arid, neglected, aguishly
looking city in the middle of steppe during the
first years of Republican era. Its approximate
population was 30,000. The reason for
Atatürk’s declaring Ankara as the capital
was pretty interesting. He explained why he
wanted to declare as the capital as follows:
“I wanted Ankara to show the whole world
how Turks can turn impossible to possible.
These arid lands will be decorated with
greeneries within villas surrounded by green
trees, asphalts, and buildings. We will all see
it, it will happen soon!” He did not declare
Ankara just for it. There are crucial and
rational reasons for choosing Ankara as the
capital. First, Ankara was a very appropriate
city strategically and was almost equally far
Republican Era
These consequent problems ended on 27
December 1919 when Mustafa Kemal came
in the city. The Grand National Assembly was
established on 23 April 1920 in the War of
Independence period. Ankara was declared
as the capital in 13 October 1923 and Turkish
Republic was established in 29 October
from all sides of Anatolia. It was on the route
of railways and telegraph lines; it was easy
to defend and difficult to invade. It did not
have cosmopolitan structure as İstanbul, and,
besides, it had a social structure apart from
the center of Ottoman sultanate, where has
completed its historical function and seems
to represent the old order. Moreover, the
modern urbanism was requiring capitals to
serve the whole country; thus, the capitals
had to be at the most comfortable place of
the city. The capital should be on a point
where citizens can arrive via the easiest
way and in the shortest time. Ankara had
already been carrying those peculiarities. The
turn was in choosing the new capital and
naming the new government in the aftermath
50
ANKARA MEDENİYETLER TARİHİ / HISTORY OF CIVILIZATIONS IN ANKARA
1815 yılında büyük bir veba salgım ve 1847
yılında ise büyük bir kıtlık baş göstermiştir.
1839’da ilk defa Prusyalı subay Freih Von
Wincke kentin detaylı bir planını hazırlamış ve
1869’da ilk matbaa açılmıştır. 1892’de demiryolları kente ulaşmış ve 1917 yılında çıkan
büyük yangın birçok mahallenin yanmasına
neden olmuştur.
Kentte arka arkaya oluşan bu olumsuzluklar 27 Aralık 1919 yılında Mustafa Kemal’in
Ankara’ya gelmesiyle noktalanmıştır. Kurtuluş
Savaşı sürecinde 23 Nisan 1920’de Büyük
Millet Meclisi açıldı. 13 Ekim 1923’ de Ankara
başkent ilan edildi ve 29 Ekim 1923’de de
Türkiye Cumhuriyeti kuruldu. Cumhuriyetin
ilk yıllarında Ankara bozkırın ortasında çorak,
bakımsız, sıtmalı bir kasaba görünüşlü kentti.
Yaklaşık nüfusu 30. 000 dolaylarındaydı.
Atatürk’ün Ankara’yı başkent yapmasının
ardındaki sebep ise hayli ilginçti. Atatürk
Ankara’yı neden başkent yapmak istediğini
ise şöyle açıklamıştı; “Ben Türk’ün imkansızı
imkan haline getiren kudretini bütün dünyaya
göstermek için Ankara’yı istedim. Bir gün gelecek şu çorak tarlalar yeşil ağaçların çevirdiği
villalar arasından uzanan yeşil sahalar, asfaltlar
ve binalarla bezenecek. Hem bunu hepimiz
göreceğiz, yakında olacak!” Ankara’yı yalnızca
bu nedenden dolayı başkent olarak belirlememişti. Ankara’nın başkent olarak seçilmesinin
çok önemli ve akılcı gerekçeleri vardır. Bir defa
Ankara stratejik bakımdan çok uygun bir kent
olup, neredeyse Anadolu’nun bütün köşelerine eşit uzaklıkta bulunuyordu. Demiryolu,
telgraf hatları ağının geçtiği yol üzerinde olup,
savunulması kolay, işgal edilmesi ise çok zor
bir konumdaydı. İstanbul gibi çok kozmopolit
bir yapısı olmadığı gibi, artık tarihsel işlevini
tamamlamış olan ve eski düzenin bir temsilcisi
gibi görünen Osmanlı saltanatının merkezinden uzak bir toplumsal yapısı vardı. Öte
yandan, modern şehircilik anlayışına göre;
artık başkentlerin, ülkenin bütününe hizmet
edebilmesi için, belli bir köşede ve o ülkenin
en rahat yerinde seçilmesi anlayışından
vazgeçilmişti. Başkent, yurttaşların en kolay
ve en kısa zamanda ulaşabileceği bir noktada
olmalıydı. İşte Ankara, bütün bu nitelikleri
taşıyordu. Lozan Antlaşması’nın imzalanmasından sonra sıra, yeni başkentinin seçilmesi
ve yönetimin adının konulmasına gelmişti.
Kurtuluş Savaşı’nın önde gelen komutanı ve
Lozan kahramanı İsmet Paşa ile arkadaşlarının, Ankara’nın Başkent olarak kabul edilmesine ilişkin olarak verdikleri önergenin, 13
of signing the Treaty of Lausanne. Ankara
officially became the capital when İsmet
Pasha, who was the leading commander of
the War of Independence and also the hero of
Lausanne, and his friends made a motion on
declaration of Ankara as the capital and the
motion was accepted in 13 October 1923.
The decision was not changed although
some states declared that they would not
send ambassadors due to the population and
rurality of Ankara. Yet Atatürk would be right
on this issue too. Western states bewilderedly
Cumhuriyet Dönemi
Ekim 1923 tarihinde kabul edilmesiyle birlikte,
Ankara’nın Başkent olması da resmen kabul
edilmiş oldu. Bazı Batılı devletler Ankara’nın
nüfusu ve kırsallığı yüzünden büyükelçi göndermeyeceklerini açıklamalarına rağmen karar
değişmedi. Ancak Atatürk bu konuda da haklı
çıkacaktı... Atatürk’ün bu sözlerinin çok kısa
bir süre sonra gerçekleştiğini, Batılı devletler
büyük bir şaşkınlıkla izlemişlerdir. Yoksul ve
yoksun bir kent olan Ankara, bozkırdaki tozlu,
bakımsız, yolu, suyu, konutu olmayan Anadolu kasabası, artık yeni devletin simgesiydi...
witnessed that Atatürk’s quotes were
becoming true. Ankara, where used to be a
poor and deprived city, the dusty, neglected
Anatolian town with no roads, no water, no
housing, was the symbol of the new state.
52
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
ANITKABİR
B
üyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün
anıt mezarı olan Anıtkabir, eski adıyla
Rasattepe günümüzde ise Anıttepe diye
bilinen semtte bulunmaktadır. II. Ulusal Türk
Mimarlık Dönemi mimari stiline sahip olan
anıtın yapımına 9 Ekim 1944 tarihinde başlanmış ve 1953 yılında tamamlanmıştır. Mimari,
Prof. Dr. Emin Halid Onat ve Doç. Dr. Ahmet
Orhan Arda tarafından tasarlanmıştır. Pek
çok bölümden oluşan anıtın ‘Devrim Şehitleri
Bölümü’ne dördüncü Cumhurbaşkanı Cemal
Gürsel de 1966 yılında defnedilmiş ancak 6
Kasım 1981 tarihli Devlet Mezarlığı Kanunu
gereğince, 27 Ağustos 1988’de çıkartılmıştır.
Ayrıca 1973’ den beri İsmet İnönü’nün kabri
de Anıtkabir’ dedir.
‘Aslanlı Yol’, ‘Tören Meydanı’ ve ‘Mozole’
olmak üzere 3 ana bölümden oluşan Anıtkabir; Atatürk’ün ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’
özdeyişinden ilham alınarak, çeşitli yabancı
ülkelerden ve Türkiye’nin bazı bölgelerinden
getirilen fidanlarla oluşturulan, bu nedenle
adına Barış Parkı denilen yeşil bir alan içinde
yükselmektedir. Ana bölümleri oluşturan diğer
kısımlar ise kısaca Barış Parkı, Mezar Odası,
Şeref Holü, İstiklal Kulesi, Hürriyet Kulesi,
Mehmetçik Kulesi, Müdafaa-i Hukuk Kulesi,
Zafer Kulesi, Barış Kulesi, 23 Nisan Kulesi,
Misak-ı Milli Kulesi, İnkılap Kulesi, Cumhuriyet
Kulesi, Anıtkabir Kitaplığı, İsmet İnönü Lahdi,
Anıtkabir Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi
şeklinde sıralanabilir.
The mausoleum of the great leader Mustafa
Kemal Atatürk, Anıtkabir is located in the
neighborhood Anıttepe, formerly known as
Rasattepe. The construction of Anıtkabir
was started in 29th September 1945 and
completed in 1953 . Anıtkabir bears the
signs of the 2nd National Turkish Architecture
Period. The structure was designed by Prof.
Dr. Emin Halid Onat and Doç. Dr. Ahmet
Orhan Arda.
regions of Turkey, that is inspired from the
epigram of Atatürk; “Peace at home, peace
in the world”. The other major parts of the
monument are, ‘Independence Turret’,
‘Liberty Turret’, ‘Mehmetçik Turret’, ‘Atatürk
and Turkish Revolution Library’, ‘Victory
Turret’, ‘Sarcophagus of İsmet İnönü’, ‘Peace
Tower’, ‘23rd April Turret’, ‘Flagpole’, ‘The
Tower of the National Contract’, ‘Anıtkabir
Atatürk Museum’, ‘Tower of Reform’, ‘Tower
of the Republic’, ‘The Art Gallery’, ‘Defense of
Rights Tower’, and ‘The Hall Of Honour’.
The monument consists of three main parts
named ‘Lion Road’ , ‘Ceremony Area’ and
‘Mausoleum’. Anıtkabir is placed in the Peace
Park, which is created with saplings from
several foreign countries and from several
54
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
AUGUTUS TAPINAĞI / Temple Of Augustus
U
lus’ta Hacı Bayram Camii’ nin bitişiğinde bulunan tapınak, Roma döneminin
en önemli yapıtlarından biridir. M.Ö. 25 yılından sonra Frigler’ in ay tanrısı Men adına
yapılmış ve zamanla yıkılmış olan tapınağın
bugünkü kalıntıları ise son Galat hükümdarı
Amintos’ un oğlu Kral Pilamenes tarafından
Roma imparatoru Augustus için bir bağlılık
nişanesi olarak inşa ettirilmiştir. Bizanslılar
zamanında çeşitli eklemeler yapılıp, pencereleri açılarak kilise haline getirilmiştir. Cami
ile tapınağın bitişik olarak bir arada bulunduğu bu yer, Anadolu’daki din ve kültür mozaiği üzerine çok şey anlatmaktadır.
T
he temple, which is adjacent to Hacı Bayram
Camii (Hacı Bayram Mosque) in Ulus, is one
of the most important constructions of Roman
period. The Temple was first established in 25
B.C. in the name of Phrygians moon god and
shattered in time. The contemporary remnants
of the Temple were constructed by King
Pilamenes, son of Amintos who was the last
emperor of Galatia, as a sign of commitment
to Roman emperor Augustus. The Temple was
converted to a church by some attachments
and opening windows. This place, where the
mosque and temple is adjacent, recites the
religious and cultural mosaic in Anatolia.
HACI BAYRAM VELİ
Hacı Bayram Veli Mosque
P
lanı uzunlamasına dikdörtgen olan caminin zaviye olarak yapıldığı tarih 1427 - 1428 yıllarını göstermektedir. Doğusunda Augustus Tapınağı’na, güneyde Hacı Bayram Türbesi’ne dayanmaktadır.
Bizanslılar zamanında bir dönem kilise olarak kullanılmış olan Augustus Tapınağı ile yan yana bulunuyor
olması, Anadolu’daki din ve kültür mozaiğinin en belirgin göstergelerinden biri olarak kabul edilebilir.
Ulus’ta yer alan caminin ilk mimarı Mimar Mehmet Bey olarak bilinir. Günümüzdeki mimari yapısı ile 17.
ve 18. yy camilerinin karakterlerini taşımaktadır. Hacı Bayram Veli’nin manevi kişiliğinde yoğunlaşan ve
neredeyse bütün Anadolu’yu kucaklayan güzelliği bu camiinin yapısında görmek mümkündür.
T
he rectangular mosque was built as a hermitage in 1427-1428. There are the Temple of Augustus
on the eastern, and the Temple of Hacı Bayram on the southern sides of the mosque. Its adjacency
with the Temple of Augustus, which was used as a church by Byzantines, might be regarded as one
of the most significant signs of the religious and cultural mosaic in Anatolia. The mosque is located
in Ulus, and Mehmet Bey is known as the first architect of the mosque. The architectural style of the
mosque resembles the character of 17th and 18th century mosques. It is possible to see the beauty of
Hacı Bayram Veli’s moral personality, comprising the whole Anatolia, on the architecture of the mosque.
55
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
İPEK YOLU / Silk Road
Ç
in’den başlayarak Anadolu ve Akdeniz
aracılığıyla Avrupa’ya kadar uzanan dünyaca
ünlü ticaret yolu, sadece tüccarların değil, aynı
zamanda, doğudan batıya ve batıdan doğuya
bilgelerin, orduların, fikirlerin, dinlerin ve kültürlerin de yolu olmuştur. Milattan yüzyıllar önce
Mısırlılar, daha sonra da Romalılar, Çinlilerden
ipek satın alırlardı. Ulaşım ise, daha sonra İpek
Yolu adı verilen bu güzergahı izleyen kervanlarla
sağlanırdı. İpek endüstrisi, dolayısı ile de İpek
Yolu, eski çağlardan beri birçok milletin hayatında
çok önemli bir yer tutmuş, çeşitli Türk uygarlıklarının ekonomi kaynağı olmuştur. İpek Yolu
Anadolu’da Antakya’dan başlayıp, Gaziantep’ten
geçerek İran ve Afganistan’ın kuzeyinde Pamir
Ovası’na kadar uzanmaktadır. Ayrıca Güneydoğu
Bölgesi’nde bulunan Gaziantep ve Malatya’yı
geçip, Trakya üzerinden ve Ege kıyılarında İzmir,
Karadeniz’de Trabzon ve Sinop, Akdeniz’de ise
Alanya ve Antalya gibi önemli limanlar üzerinden
Avrupa’ya ulaşmaktadır. Son yıllarda, tarihi İpek
Yolu’nun Ankara - İstanbul arasındaki kesiminin
canlandırılması için çalışmalar yapılmaktadır. Ayaş
- Sapanca arasındaki kesimin canlandırılması
için Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ankara Kalkınma
Ajansı, İpek Yolu Belediyeler Birliği ve MARKA
(Doğu Marmara Kalkınma Ajansı) arasındaki
işbirliği çerçevesinde çeşitli girişimlerde bulunulmaktadır.
T
he trade route, which begins in China, passes
through Anatolia and Mediterranean Sea,
and reaches to Europe is not only the route
for merchants but also the route for wisdom,
armies, ideas, religions, and cultures from east
to west and west to east. Egyptians before
Christ, and then Romans used to buy silk
from Chinese. Transportation was provided by
caravans following this route, called the Silk
Road aftermath. Silk industry; therefore, the Silk
Road was crucial for many nations throughout
the history; and had been an economic resource
for various Turkish civilizations. The Silk Road
begins from Antakya in Anatolia, passes through
Gaziantep and reaches Pamir Plain on the
northern side of Iran and Afghanistan. Moreover,
it passes Gaziantep and Malatya and reaches
Europe by various routes; over Thrace, or by
the ports of İzmir on Aegean cost, Trabzon
and Sinop on Black Sea cost, and Alanya and
Antalya on Mediterranean cost. The part of the
Silk Road between Ankara and İstanbul is aimed
to be revived recently. The Ministry of Culture
and Tourism, Ankara Development Agency, the
Association for Silk Road Municipalities, and East
Marmara Development Agency are cooperating
to revive the part between Ayaş and Sapanca.
56
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi)
The Grand National Assembly Of Turkey
U
lusal egemenliğe sahip yasama organı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi 23 Nisan 1920 tarihinde kuruldu. Bu
tarihte, Parlamento geleneklerine göre, en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey, bugün Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak ziyaretçilerini ağırlamakta olan Ulus’taki tarihi I.TBMM binasında Başkanlık kürsüsüne çıktı ve konuşma
yaparak Meclis’in ilk toplantısını açtı:
T
ürkiye Büyük Millet Meclisi (The Grand National Assembly of Turkey) is the legislative power holding national
sovereignty was established on 23rd of April 1920. Sinop Parliamentarian Şefik Bey made the opening speech in
accordance with parliamentary traditions in the historical first TBMM building in Ulus:
58
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
I.TBMM binası 15 Ekim 1924’e kadar ilk meclis binası olarak işlevini sürdürdü. Bu binanın
zamanla yetersiz kalması sonucunda, Mimar
Vedat Tek tarafından yapılan ve bugünkü adıyla Cumhuriyet Müzesi olarak bilinen II.TBMM
binası devreye girdi ve 1960 yılına kadar da
burası meclis binası olarak kullanıldı.
‘Bu Yüksek Meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla
ve Allah’ın yardımıyla milletimizin iç ve
dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının
sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip, kendi kendisini yönetmeye başladığını
bütün dünyaya ilan ederek, Büyük Millet
Meclisi’ni açıyorum.’
Bu açılış konuşmasında, millî egemenliğe
dayalı yeni Türk parlamentosunun adı da
“Büyük Millet Meclisi” olarak konulmuş oldu.
Bu ad herkesçe benimsedi. TBMM, 24 Nisan
1920 günü yaptığı ikinci toplantısında Mustafa
Kemal Atatürk’ü meclis başkanlığına seçti.
Günümüzde hala kullanılmakta olan
TBMM’nin üçüncü binasının mimarı Avusturyalı mimar Prof. Clemens Holzmeister’ dir.
Ankara’da başka birçok önemli devlet yapısının da mimarı olan Prof. Hozmeister 1938 yılında yapılan ‘TBMM Yeni Meclis Binası’ yarışmasında birincilik elde etti. Binanın yapımına
26 Ekim 1939’da, görkemli bir törenle başlandı. İkinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle
ortaya çıkan finansal sıkıntılar neticesinde bina
inşaatına belli dönemlerde ara verildi. 1957
yılından sonra inşaata tekrar hız verildi ve bina
Ocak 1961’de kullanılmaya başlandı. TBMM
binası, Türkiye Cumhuriyeti’nin gücü ve kalıcılığını da temsil edebilecek şekilde, ciddi, kalıcı
ve sağlamlığın ön planda tutulduğu mimari
bir dışavuruma sahiptir. Büyüklüğü açısından,
dünyanın en büyük parlamento yapılarından
biridir. TBMM binası, Kızılay’da Bakanlıklar
semtinde yer almaktadır.
built by architect Vedat Tek and served as
parliamentary building until 1960.
“In the name of the speaker of the Grand
Assembly and by the help of God, I declare
the principals of absolute independence and
self determination of the nation to the whole
world and open the National Assembly.”
The new Turkish parliament based on
national sovereignty is named as Büyük Millet
Meclisi (Grand National Assembly) and this
denotation was appropriate by everyone.
Mustafa Kemal Atatürk was elected as the
President of the Parliament in the second
meeting of the parliament on 24th of April
1920.
The first TBMM building served as the
parliamentary building until 15th of October
1924. As a result of insufficiency of the
building, the second TBMM building, known
as Museum of Republic nowadays, was
The architect of the recent, the third, TBMM
building is Austrian architect Prof. Clemens
Holzmeister. Prof. Hozmeister, who is the
architect of many other important state
buildings, won the competition for the new
TBMM parliamentary building held in 1938.
Construction of the building started on 26th of
October 1939 with a magnificent ceremony.
However, the construction was suspended
for a while due to financial limitations arose
with the Second World War. Construction
accelerated in 1957 and the building was
opened for use in January 1961. TBMM
building has a momentous, permanent
and substantial expression in way that it
represents the power and permanence of
Turkish Republic. It is one of the largest
parliamentary buildings of the world. TBMM
building is located in Bakanlıklar (Ministries)
neighborhood in Kızılay.
59
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
ANKARA KEDİSİ / Angora Cat
A
nkara Kedisi, Türkiye’de üretilmiş doğal ve
saf bir kedi ırkı olup ilk kez Haçlı Savaşları
sırasında dikkatleri çekti. Fabri de Peiresc
adındaki bir Fransız bilim adamı, 1620-1625
yıllarında eski Ankara’dan bir kaç saf beyaz
kedi alarak ülkesine dönmüştü. Ürettiği yavrular Fransız soyluları arasında dikkatle dağıtıldı.
İlk yavrulardan biri Fransız devlet adamı Cardiani de Richekieu’ya verildi. 18.yy da XV. Louis
gibi XVI. Louis veMarie Antoinette de bu asil
kedilerin hayranları arasına girdi. Bu dönemde
yapılmış pek çok yağlı boya tablo, Ankara
kedilerini çeşitli renklerde resmetmektedir.
19.yy’da pek çok Ankara Kedisi Fransa’dan
Amerika’ya İhraç edilmiştir. 1962’de birçok
Amerikan askeri personeli, Ankara Hayvanat Bahçesi’nde 45 yıllık bir üretim
programının ürünü olan Ankara kedilerini görerek, bu kedilerden bir kaç
çifti Amerika’ya götürdüler ; son
derece asil olan bu ırka, ilginin
yeniden doğmasını sağladılar.
Orta uzunlukta tüylerden
oluşan ipeksi yumuşaklıktaki kürkleriyle ince
uzun yapılı Ankara
kedileri, dünyanın
en sevilen safkan
kedi ırkları
arasında yer
almaktadır.
T
urkish Angora (Turkish: Ankara Kedisi,
verbally, Ankara Cat) is a purebred cat
existing in Turkey, which attracted attention
primarily during Crusades. Fabri de Peiresc,
a French scientist, took some white purebred
cats from Ankara between 1620 and 1625
and get back to his country. The kittens
were delicately given to French nobleman.
One of the first kittens were given to French
statesman Cardiani de
Richekieu. In the 18th
century, Louis the 15th
as well as Louis the
16th and Marie
Antoinette became
admirer of these
dignified cats.
Many oil paintings
painted in the
period portrays
Turkish Angoras
in various colors.
Many Turkish
Angoras
were exported from France to USA in 19th
century. In 1962, some of the American
military personnel saw Turkish Angoras, which
are yields of a 45 years program, in Ankara
Hayvanat Bahçesi (Ankara Zoo) and revived
the attention to this noble breed by taking
some couples to USA. Turkish Angoras,
having a medium-length silky coat and a
balanced body type, are one of the dearest
purebred cats in the
world.
60
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
TERMAL ZENGİNLİK
Thermal Prosperity
Ö
nemli bir jeotermal kuşak üzerinde yer
alan Türkiye, kaynak zenginliği ve potansiyeli açısından Avrupa’da birinci sırada yer
almakta ve dünyada ilk yedi ülke arasına girmektedir. Türkiye’de, sıcaklıkları 20ºC - 110ºC
arasında, debileri ise 2 - 500 lt/sn arasında
değişebilen 1000’nin üzerinde kaynak bulunmaktadır. Bunlar genellikle Ankara, Afyon,
Balıkesir, Denizli, Kütahya, Kozaklı, Yalova
gibi il ve ilçelerde yoğunlaşmıştır. Özellikle
Ankara’nın Kızılcahamam ilçesi maden suyu
ile ünlenmesinin yanında önemli bir ‘termal
turizm merkezi’ olma özelliğini taşımaktadır.
Kızılcahamam başta olmak üzere Ankara ve
çevresindeki termal suların ısısı; büyük kaplıca
kaynağında 47 °C, küçük kaplıca kaynağında
44 °C, Kızılcahamam Maden Suyu kaynağında 19.5 °C, Acısu Kaplıcası kaynağında 34
°C, Şey Hamamı kaynağında 43 °C, Acısu
kaynağında 37 °C’dir. Su, fiziki ve kimyasal bileşim olarak hipertermal & hipotonik
sular sınıfından olup, genellikle bikarbonatlı,
sodyumlu, magnezyumlu, sülfatlı, kalsiyumlu,
karbondioksitli ve florürlü bir bileşime sahiptir.
Tesislerden, içme ve banyo kürleri şeklinde
yararlanılmaktadır. İçme kürleri karaciğer, safra
kesesi, mide, bağırsak, pankreas, damar
sertliği ve metabolizma hastalıkları; banyo
kürleri ise cilt hastalıkları, kalp, sinir hastalıkları,
dolaşım bozuklukları, romatizma, kireçlenme
ve eklem rahatsızlıkları üzerinde etkilidir. Alan
çevresinde konaklama tesisleri mevcuttur.
T
urkey is located on a geothermic zone and
is the leading country in Europe and one
of the seven in the world in terms of resource
prosperity and potential. There are over
one thousand sources between 20 degrees
centigrade and 110 degrees centigrade with a
flow rate between 2 liters per second and 500
liters per second. Those sources are generally
located in Ankara, Afyon, Balıkesir, Denizli,
Kütahya, Kozaklı, and Yalova. Particularly
Kızılcahamam district in Ankara is a thermal
tourism center besides being known for
mineral water production. The temperatures
of thermal water in surroundings of Ankara
are as follows: 47 degrees centigrade in
Kızılcahamam big hot spring, 44 degrees
centigrade in Kızılcahamam small hot spring,
19,5 degrees centigrade in Kızılcahamam
mineral water spring, 34 degrees centigrade
in Acısu hot spring, 43 degrees centigrade
in Şey Hamamı spring, and 37 degrees
centigrade in Acısu spring. The water is
among hyperthermic and hypotonic waters
and generally has a composition with
bicarbonate, sodium, magnesium, sulfate,
calcium, carbon dioxide, and fluoride. The
facilities can be used as drinking cures or
bathing cures. Drinking cures are good
for liver, gall bladder, stomach, pancreas,
arteriosclerosis, and metabolism diseases;
and bathing cures are good for skin diseases,
hearth diseases, neurological diseases,
circulatory disorders, rheumatism, arthritis,
and joint disorders. There are accommodation
facilities around the hot spring areas.
61
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
ÜNİVERSİTELER KENTİ / A City Of Universities
Ö
ğrenci ve memur şehri olarak bilinen
Ankara’da 8’i devlet üniversitesi olmak
üzere toplam 19 üniversite bulunmaktadır.
Bunların en eskileri, kuruluşları Cumhuriyet
tarihine kadar uzanan Ankara Üniversitesi ve
Gazi Üniversitesi’dir. Cumhuriyetin ilanından
sonra, yeni hukuk düzenini oluşturacak hukukçuları yetiştirmek üzere 1925 yılında açılan
ve ‘’Hukuk Mektebi ‘’adı altında hizmet vermeye başlayan okul, Ankara Üniversitesi’nin
ilk oluşum taşıdır. Bunu takiben 1933’te
‘’Yüksek Ziraat Enstitüsü’’, 1935’te ‘’Dil ve
Tarih-Coğrafya Fakültesi’’, 1936’ta ‘’Siyasal
Bilgiler Okulu’’ , 1943’te ‘’Fen Fakültesi’’ ve
1945’te ‘’Tıp Fakültesi’’açılarak 1946 yılında
Ankara Üniversitesi resmen kurulmuş oldu.
Cumhuriyetin ilanından hemen sonra Mustafa
Kemal Atatürk ve arkadaşlarının ortak girişimi
ile açılması kararlaştırılan ve 1926 yılında
“Orta Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitüsü”
adıyla hizmet vermeye başlayan enstitü ise
şimdiki Gazi Üniversitesi’nin temelini oluşturur.
Enstitü, 1929 yılında ‘’Gazi Orta Muallim
Mektebi ve Terbiye Enstitüsü’’, 1976 yılında
da ‘’Gazi Eğitim Enstitüsü’’ adını almıştır. Bu
kurum 1982 yılında 2089 sayılı kanunla Gazi
Üniversitesi’ne dönüştürülmüştür. Aslında bu,
Cumhuriyetle başlayan geleneğin yeni isimle
devamıdır. Ankara’da bulunan tüm üniversiteler nitelikli birer yükseköğretim kurumu olma
özelliğini taşımaktadırlar. Bu nedenle her yıl,
üniversite sınavına giren binlerce öğrenci için
ilk tercih sıralarında yer alırlar. Başta ODTÜ
(Orta Doğu Teknik Üniversitesi) ve Hacettepe
Üniversitesi olmak üzere Ankara’da bulunan
diğer üniversiteler şu şekilde sıralanabilir: Altın
Koza Üniversitesi, Ankara Bilge Üniversitesi, Atılım Üniversitesi, Başkent Üniversitesi,
Bilkent Üniversitesi, Çankaya Üniversitesi,
Gülhane Askeri Tıp Akademisi, Kara Harp
Okulu, Polis Akademisi, TED Üniversitesi,
TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi,
Turgut Özal Üniversitesi, Türk Hava Kurumu
Üniversitesi, Ufuk Üniversitesi, Yıldırım Beyazıt
Üniversitesi.
T
thereby, Ankara University was formally
established in 1946. Besides, the Teacher
Training Institute established right after
establishment of the Republic in 1926 by a
joint initiative of Mustafa Kemal Atatürk and
his friends constitutes the foundation of Gazi
University. The institute was named as Gazi
Teacher Training Institute in 1929; and Gazi
Training Institute in 1976. The institute was
converted to Gazi University in 1982 by the
law no 2089. In fact, this is the continuity of
the tradition originated in early Republican
era with a new name. All the universities
in Ankara are highly qualified institutions of
higher education. Therefore, they are at the
top list of thousands of students taking the
central university entrance exam. The other
universities in Ankara, primarily METU (Middle
East Technical University) and Hacettepe
University, are as follows: Altın Koza University,
Ankara Bilge University, Atılım University,
Başkent University, Bilkent University, Çankaya
University, Gülhane Military Medical Academy,
Turkish Military Academy, Police Academy,
TED University, TOBB University of Economics
and Technology, Turgut Özal University,
University of Turkish Aeronautical Association,
Ufuk University, and Yıldırım Beyazıt University.
here are 19 universities, eight of which are
state universities, in Ankara. Therefore it is
known as a city of students and civil servants.
The oldest ones of the universities are Ankara
University and Gazi University, which backs
to the early Republican era. The Law School
established right after establishment of the
Republic in 1925, in order to raise the new
judiciary to create the new law order, was
the first step for establishment of Ankara
University. High Agriculture Institute in 1933;
Faculty of Languages, History and Geography
in 1935; Political Sciences School in 1936;
Faculty of Science in 1943; and Faculty of
Medicine in 1945 were established; and
62
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
Hafızalardan silinmeyen anı;
An Evergreen Memory;
GENÇLİK PARKI
63
64
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
S
iyah-beyaz fotoğrafların vazgeçilmez
mekanıdır Gençlik Parkı… Size o
fotoğraflardan gülümseyen sizin, annenizin,
babanızın, sevdiklerinizin yüzleridir. Ve tabii ki
Gençlik Parkı’dır! Cumhuriyet’in ilk yıllarında
Ankara’nın planını yapmak üzere davet edilen
Hermann Jansen, Gençlik Parkı’nı çağdaş
bir eğlence-dinlence mekanı olarak tasarlamıştı. Böylelikle hem Ankara Çayı’nın bataklık
alanı kurutulacak hem de Cumhuriyet’in yeni
başkentinde yaşayanlar için kentsel açık ve
kamusal alanların kullanımı konusunda bir örnek oluşturulacaktı. Plan, 1936’da Atatürk’ün
başkanlığında yapılan bir Bakanlar Kurulu
toplantısında onaylanmış ve adıyla müstesna park, çok anlamlı bir günde, 19 Mayıs
1943 Gençlik ve Spor Bayramı’nda açılmıştı.
Ulus’taki park, 28 hektar büyüklüğündeki
arazide kurulmuştur. Park yapılmasına karar
verilen arazinin bir bölümünde “Ay-Yıldız”
adında bir futbol sahası bulunmaktaydı.
1933 yapımı Sergi Evi 1946 yılında Opera’ya
dönüştürülmüş, 1951’de İtalyan lunaparkı
açılmış, sağlık müzesi, heykelleri ve gezinti
yolları ile park kamusal alanın nitelikli temsilcisi
olmuştu. Ankara’nın tarihi parklarından biri
olan Gençlik Parkı sosyalleşme ve bir arada
yaşama kültürünün gelişmesine katkı sağlayan
önemli bir simge haline geldi. Ada Lokantası,
sonra nikah dairesine çevrilen Göl Gazinosu
açıldı. Bürokratlar, yabancı misyon, vekiller
orada buluşurlar, sanatçılar orada sahneye
G
is established on an area of 28 hectares in
Ulus. There used to be a football pitch named
Ay-Yıldız (verbally, Moon-Star) on a part of the
area that the park was decided to be built on.
The exhibition house established in 1933 was
converted to opera building in 1946; an Italian
funfair was opened in 1951; and the park
became a delicate public sphere with the
health museum, sculptures, and concourses.
Gençlik Parkı, as one of the historical parks
in Ankara, became an important symbol of
socialization and coexistence culture. Ada
Lokantası (verbally, Island Restaurant) and Göl
Gazionsu (verbally, Lake Music Hall), which
was converted to registry office later on, were
established. Bureaucrats, foreign missions,
and parliamentarians were meeting; artists
were performing there. Weekend activities,
ençlik Parkı (Youth Park) is the essential
place of black and white photographs. It
is you, your mother, your father, your beloved,
smiling at you on those photos. And of course
it is Gençlik Parkı smiling at you! Hermann
Jansen, who was invited as the city planner of
Ankara in the aftermath of establishment of the
Republic, designed Gençlik Parkı as a modern
entertaining and resting area. Thereby, not
only the marshy area of Ankara brook would
be drained but also there would be a sample
of urban agora and public sphere for the
residents of Republic’s capital, Ankara. The
plan was approved in 1936 by a council of
ministers meeting chaired by Atatürk himself;
and the park was opened on a precious
day, 19th of May 1943, Commemoration
of Atatürk, Youth and Sports Day. The park
66
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
çıkarlardı. Hafta sonu aktiviteleri, memur ailelerinin gazino ve piknik keyifleri giderek yeşeren
bu büyük havuzlu parkın etrafında sürmeye
başlar. Ankara hatırası fotoğrafların hemen
hemen çoğunun fonunda Gençlik Parkı yer alır.
Parkın büyük havuzundan sandallarla gezmek
dışında yüzmek ve diğer sportif etkinlikler
için de yararlanılabileceği düşünülür ve 1944
yılının 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda havuzda
yüzme, kürek ve yelken yarışmaları düzenlenir.
Ankara gibi susuz, kurak bir kentte böylesine
büyük bir havuz ve ağaçlık alanın önemi küçümsenecek gibi değildir. Gençlik Parkı 1940
ve 50’li yılların en gösterişli rekreasyon alanı
olarak benimsenirken, Ulus’ta yer alan kentin
tarihi merkezi giderek Kızılay Yenişehir’e doğru
taşınmaya başlar. Değişen şehir merkezinin
etkileri ilerleyen yıllarda Gençlik Parkı üzerinde
de kendini gösterir. Parkın konuk ettiği kitlenin
niteliği her geçen yıl biraz daha değişir ve
Başkentliler büyük havuzlu, havalı parklarından uzaklaşmaya başlar. Parktaki kültürel
değişim eğlence alanlarında kendini gösterir,
gazinolar değişir, suç oranı yüksek bir mekan
haline gelir. Artık neredeyse ailelerin korkarak
yanından yöresinden geçtiği bir yerdir Gençlik
Parkı. Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımına yeniden başlanan Gençlik Parkı
Başkentlilerle yeniden buluşuyor. Işıklandırılmış
havuzu-su gösterileri, tiyatrosu, cafeleri, sosyal
aktivite alanları, yürüyüş alanları, kültür merkezi
ile Gençlik Parkı anılarınıza yeni anılar ekleyeceğe benziyor.
musical entertainments and picnics of officials
and their families take place around this grand
park and pool. Gençlik Parkı constitutes the
background of almost any of the photos in
memory of Ankara. The grand pool in the park
was intended to be used not only for boating
but also for swimming and other sports; thus,
swimming, rowing, and sailing competitions
were held on 30th of August 1940, Victory
Day. It should be appreciated to have such a
large lake and grove in Ankara, such an arid
city. Although the park was the most attractive
recreation area during 1940s and 1950s; the
city center moves from Ulus to Kızılay and
Yenişehir slowly, and this change has effects
on Gençlik Parkı, too. The composition of
visitors of the park change year by year and
the residents of the capital get away from
the park. The cultural change in the park
reveals in entertainment places; musical halls
change, the area becomes a place with high
crime rates. It becomes a place that families
walk around dreadingly. Ankara Municipality
reconstructs the park, and Gençlik Parkı meets
the residents of the capital once again. Gençlik
Parkı seems to add new memories to the old
ones with the illuminated pool, animations,
theatre, cafes, social activity areas, and
concourses.
68
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
ANKARA ARMUDU / Ankara Pear
“Ankara’nın nesi meşhur?” sorusuna verebilecek yanıtlardan biri de armuttur. Ankara
ilinde yetiştirilen başlıca armut çeşidi Ankara
armududur. Coğrafi konumundan bahsetmek
gerekirse; ülkemizin toplam armut üretimi içerisinde % 17’lik paya sahip bulunan
Ankara armudunun en fazla üretildiği bölge,
içerisinde Ankara ilinin yer aldığı Orta kuzey
Tarım Bölgesi’dir. Bölgenin armut üretiminin
%50’sini bu çeşit oluşturmaktadır. Ankara
armudu, yazları sıcak, bol güneşli, kurak,
havadar ve nem oranı düşük olan iklimlerde
yüksek kaliteli meyveler meydana getirmektedir. Orta Anadolu ve Ankara ili, bu armudun
yetiştiriciliği bakımından uygun iklim özelliklerine sahip bulunmaktadır. Özellikle düşük nem
oranından dolayı elma yetiştiriciliğini sınırlandı-
ran bölge iklim koşulları, Ankara armudunun
başarıyla yetişmesi için büyük bir potansiyel
sunmaktadır. Ankara armudunun iyisi; orta
iri, yuvarlak, düzgün, oturaklı, ortalama 150
gram ağırlığındadır. Bununla birlikte oldukça
iri ve 300-350 gram ağırlığında meyveler
de bulunmaktadır. Meyve sapı orta kalın
ve kısadır. Çiçek çukuru az derin, kenarları
mantarlaşmış ve çanak yapraklar kuru ve
döküktür. Meyve kabuğu ince, yumuşak, çok
az pürüzlü, mumsuz, az parlak, kabuk rengi
yeme olumundan önce koyu yeşil-yeşil, yeme
olumunda ise sarımtırak yeşil ve sarı renktedir.
Meyve eti krem renkte, çok sulu, çok tatlı,
ağızda erir, kumsuz ve güzel kokuludur. Çekirdek evi küçük, beş evcikli, çekirdekleri iri,
uzunca, ucu sivri, kenarları koyu ve orta kısmı
açık kahverengidir. Armudun gen merkezlerinden birisi olan ülkemizde, Ankara armudunun
dışında yazlık, kışlık, standart ya da yöresel
600’ün üzerinde çeşit bulunmaktadır. Ankara
ili, 830.000 adet ağaç varlığı ve 23.000 ton
üretimi ile hem bölgenin ve hem de Bursa ilinden sonra ülkemizin en önemli armut üreticisi
ili konumundadır. Ankara ilinin tüm ilçelerinde
armut tarımı yapılmakta ise de toplam ağaç
varlığının %85’ini ve üretiminin %80’ini karşılayan Çubuk, Kızılcahamam, Nallıhan, Kalecik,
Güdül, Ayaş ve Kazan bu meyve türünün
yetiştirildiği başlıca ilçelerdir. Bu ilçelerden
Çubuk, Ankara ili armut üretiminin %30’unu
tek başına karşılamaktadır.
O
of the Ankara pear. A good Ankara pear is
medium-sized, round, smooth, sound and
weighs about 150 grams. Nevertheless they
may also be large and weigh 300-350 grams.
The stem is short and the girth is medium.
The flower – stalk is little deep and the kernels
are withered and fallen. The skin is thin, bright
and soft with very little roughness. The color
is dark green or green before ripening and
yellowish green and green once ripened. The
flesh is cream colored and very juicy and
sweet; it melts in the mouth and is fragrant
without a gritty texture. The core is small and
contains five carpels; the seeds are large and
longish with pointy ends, the ends are dark
brown and the middle is light brown.
More than 600 kinds of pear, summery,
wintery, standard or local, are cultivated
in our country, which is one of the genetic
homelands of the fruit. The city of Ankara,
with 830.000 trees and 23.000 tons of pears
harvested, is the most important cultivator
in the region and is second only to Bursa in
Turkey.
ne of the answers to the question “What
is Ankara’s trademark?” is the Ankara
Pear. The primary species of pear grown in
Ankara is the Ankara pear. To name a few
facts about its geographical location; the area
where the Ankara Pear, which takes up 17%
of all pear cultivation in Turkey, is grown is
Mid-northern Agricultural Zone. This species
constitutes 50% of all pear cultivation in the
area. The Ankara Pear grows to be at its
finest in climates where summer is hot, sunny,
dry and breezy with little humidity. Central
Anatolia and Ankara possess the appropriate
climate needed for the cultivation of this kind
of pear. Especially the climate which limits
the cultivation of apples with its low humidity,
presents great potential for the cultivation
Even though pear is grown in all provinces
in Ankara, Çubuk, Kızılcahamam, Nallıhan,
Kalecik, Güdül, Ayaş and Kazan are the
primary provinces in terms of pear cultivation
with a percentage of 85% in trees and 80% in
cultivation. The Çubuk province provides 30%
of all pear cultivation in Ankara.
69
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
ANKARA KEÇİSİ / Angora Goat
U
zun, ince parlak tüyleri, kulakları ile
Ankara’nın sembollerinden olan Ankara
keçisi 13. yüzyılda Orta Asya’dan Anadolu’ya
göçen Türkler tarafından, Hazar Denizi’nin
doğusundan getiriliyor. İç Anadolu’nun
iklim özelliklerine adapte olmuş ve zamanla
Ankara’ya özgü olan Ankara Keçisi Ankara’nın
bütün ilçelerinde yetiştirilmekle beraber,
en çok ürün alınan ilçeler Ayaş, Beypazarı,
Güdül ve Nallıhan’dır. Esas yetiştirilme yeri
Ankara ve çevresi olduğu için Tiftik keçisi tüm
dünyada Angora (Ankara) Keçisi olarak bilinir.
Tekeler ve keçiler genellikle boynuzsuzdur.
Bu keçi ırkında kulaklar uzun ve sarkıktır.
Tiftik keçilerinin büyük çoğunluğu beyazdır,
ancak Siirt ve Mardin yörelerinde siyah,
kahverengi ve gri renklere de rastlanmaktadır.
Bu keçinin en önemli özelliği tiftikdir. Tiftik
uzun, yumuşak ve elyaftan oluşan değerli
bir tekstil hammaddesidir. Ankara keçisi bazı
araştırmacılara göre Capra Prisca isimli vahşi
keçiden kök almıştır. Ankara keçisinin atasının
İran vahşi keçisi Capra Aegagrus olduğunu
kabul etmektedir. Ankara keçisi Ankara’nın
tüm bölümlerinde yetişmekle birlikte en
çok Beypazarı’nda bulunur. Adından dolayı
Türkiye’nin ve Ankara’nın bilinirliğini dünyaya
yaymıştır. Evcil keçi ırklarından birisidir. Diğer
adıyla tiftik keçisi de denir, yaklaşık 35-40 kg
ağırlığındadır. Uzun, ipek gibi beyaz tüyleri için
yetiştirmeciliği yapılır. Ankara Keçisi, öncelikle
tiftik verimi için yetiştirilir. Bunun yanında eti,
sütü ve derisinden de yararlanılır. Bir hayvandan 2-3 kg, tekelerden ise 6 kg’a kadar tiftik
alınır. Türkiye´de Ankara keçileri başlıca, deniz
seviyesinden 800 metre yükseklikteki Orta
Anadolu Yaylası´nda yetiştirilmektedir. Ankara
Keçisi step iklimi sever. Alçak, bataklık ve
rutubetli iklimlerde tiftik keçisi ırk özelliklerini
kaybeder, tiftiği kabalaşır, parlaklığı gider.
Dolayısıyla ürün verimi de azalır. Ankara ilinin
coğrafi özellikleri Ankara keçisinin eti ve
bilhassa sütünün kalitesi açısından oldukça iyi
bir konumdadır.
W
are long and floppy. Most of the goats are
white, but around Siirt and Mardin, black,
brown and grey colors are also found. The
most important feature of this goat is mohair.
Mohair is a valuable textile material consisting
of long and soft fiber. According to some
researchers, Angora goat was rooted from a
wild goat named Capra Prisca. The ancestor
of Angora goat to be Iran wild goat Capra
Aegagrus. Although Angora goat is breeding
all around Ankara, the most found place is
Beypazarı. Due to its name, it has contributed
to recognition of Turkey an Ankara in the
world. It is one of domestic goat specie. It is
also known as mohair goat and approximately
35-40 kg. It is bred for its long, silky white
hairs. Angora goat is bred primarily for its
mohair. Apart from this, it is benefitted from its
meat, milk and leather. From one animal, 2-3
kg and from billy goats up to 6 kg mohair is
yielded. Angora goats in Turkey are primarily
bred in Central Anatolia Plateau having 800
m elevation from the sea level. Angora goat
likes steppe climate. In low, boggy and humid
climates, the mohair goat loses its specie
features, the hair gets coarse, the glitter
is lost. Thus the product yield is reduced.
Geographic properties of Ankara city is in
perfect location for the quality of meat and
especially milk of Angora goat.
ith its long, curly and thin shiny hairs,
floppy ears, Angora Goat is the symbol
of Ankara, it is considered to be brought
from the east of Caspian Sea by Turks who
immigrated from Central Asia to Anatolia in
13th century. It has been adapted to climate
properties of Central Anatolia and became
specific to Ankara in time. Although Angora
goat is breed in all districts of Ankara, the
most yielding districts are Ayaş, Beypazarı,
Güdül and Nallıhan. Because the original
breeding place is Ankara and perimeter,
the mohair goat is known as Angora goat
all over the world. Billy goats and goats
are usually polled. Ears in this goat specie
70
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
DÜNDEN BUGÜNE / From past to present;
CSO
C
umhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası dünyada, bugüne kadar kesintisiz yaşamını sürdürebilmiş senfoni orkestralarının en eskilerinden biridir.
1826 yılında Padişah Sultan II. Mahmut devrinde başlayan batılılaşma hareketleri ile ülkemize giren çoksesli müzik, kısa zamanda kurumsallaşmıştır. Bu köklü adımı, Sultan Mahmut tarafından Avusturya Macaristan İmparatorluk Sarayı’ndan İstanbul’a davet edilen Giuseppe
Donizetti’nin orkestranın başına getirilmesi izlemiştir. Sultan Vahdettin’e kadar orkestranın adı “Muzika-i Hümayun” idi ve bu aşamadaki faaliyetleri
saraya özeldi.
T
he Presidential Symphony Orchestra is one of the oldest symphony orchestra in the world that could operate up
to now without any interruptions. The polyphonic music entered our country with westernizing movements started
during the reign of Sultan Mahmut II in 1826, became institutional in short time. This fundamental step was followed
by the introduction of Giuseppe Donizetti to the head of the orchestra who was invited to Istanbul from the imperial
palace of Austria-Hungary by Sultan Mahmut. The name of the orchestra was “Muzika-i Humayun” up to Sultan
Vahidettin and the activities at this stage was specific to the palace.
1924’de devralınan bu sanat kurumu,
Atatürk’ün emri ile Ankara’ya taşınmış ve
yepyeni bir anlayışla halkın kültür ve sanat
düzeyini yükseltmek amacıyla faaliyet gösteren bir eğitim kurumuna dönüştürülmüştür.
Atatürk’ün makamının adını vererek onurlandırdığı Cumhuriyet Tarihi’nin ilk kurumu olan
orkestra, Atatürk’ün öngördüğü sanat ve
müzik ilkeleri doğrultusunda O’nun düşünceleri ışığında yaratılmış, çoksesli müziği
ulusumuz adına onur verici bir düzeye çıkarılmıştır. İşte bu anlayışladır ki; Türkiye Cumhuriyetinin gelişim sürecinde, sanatın etkinliği
göz önünde bulundurularak 1924’de Musiki
Muallim Mektebi kurulmuş, bu okul eğitimine orkestrayla bütünleşerek başlamıştır. O
zamanki yetersiz olanaklar içerisinde yapılan
eğitim sonucu yetişen yetenekli Türk gençleri
Avrupa’ya gönderilmiş ve bu gençler öğrenimlerini tamamlayıp yurda dönerek, Çağdaş
Türk Beste ekolünü 1934’de kurmuşlardır.
Musiki Muallim Mektebi; 1936’da Ankara’da
kurulan Konservatuvar’a, Orkestra öğretmen
kadrosuyla destek vererek karşılıklı olarak
güç oluşturmuşlardır. İstanbul ve İzmir Devlet
Senfoni Orkestraları ile diğer sanat kurumlarının kaynağı, Musiki Muallim Mektebi’dir. Bir
yandan kökleri halk müziğine dayanan, diğer
yandan Çağdaş Beste Ekolü’nü oluşturan ve
batı müziği eğitimi alan gençlerimizin besteleri
bugün hala büyük beğeniyle dinleniyor. 1934
yılında Ahmet Adnan Saygun, 1935’de ise
yurdumuzdaki evrensel çoksesli müzik eğitimi
veren kurumların programlarını yapmakla
görevlendirilen besteci Paul Hindemith’in
önerisi ile tanınmış Alman Orkestra Şefi Dr.
Ernst Praetorius orkestranın yöneticiliğine
getirilir. Praetorius’un ölümünden sonra
orkestrayı uzun yıllar başta Ferit Alnar ve G. E.
Lessing olmak üzere, Yehudi Menuhin, Louis
Fremaux, Lukas Foss, Walters Susskind, Jiri
Belohlavek, Aaron Copland, Jean Perisson,
Vladimir Fedoseyev, Karsten Andersen, Bruno
Aprea, Massimo Pradella, Tadeusz Strugala,
Cansug Kahidze, Gilbert Varga , Chiristian
Jarvi, Michel Tabacnik, Alexander Rahbari
gibi şeflerle çalışmıştır. 2007 Ocak ayından
itibaren Rengim Gökmen ve 2011 yılının
Kasım ayından itibaren Erol Erdinç Genel
Müzik Direktörü olarak atanmıştır. Kuruluş
Kanunu’nun çıkarıldığı 1957 yılından bu
yana, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası
Ankara’da 1000’i aşkın radyo-televizyon,
gençlik ve halk, açıklamalı çocuk ve okul
konserleri, ayrıca Edirne’den Hakkari’ye kadar
yurdun her köşesinde 400’e yakın yurtiçi ve
pilot bölge konserleri verdi. Ayrıca Almanya,
Avusturya, Bulgaristan, Romanya, Yugoslavya, S.S.C.B., İtalya, Fransa, İsviçre, İran, Irak,
Lübnan, İsveç, Norveç, Finlandiya, İspanya,
Polonya, Kıbrıs, Çekoslovakya, Güney Kore,
Japonya, Amerika ve İngiltere konserleri ile
Atatürk’ün öngörmüş olduğu çağdaş Türk
Müzik Hayatının varlığını dünyaya duyurmuş,
dünyaca ünlü kültür merkezlerinde aldığı
çok yapıcı kriterlerle Türkiye Cumhuriyeti’nin
kültürel varlığının tanıtılmasında pay sahibi
olmuştur.
71
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
This art institution taken over in 1924 was
moved to Ankara by the order of great Ataturk
and turned into a training establishment
operating for the purpose of raising the
cultural and art level of the public with a brand
new art concept. The first establishment of
the Republic History honored by great Ataturk
by giving the name of his supreme authority,
the orchestra raised the polyphonic music
to an honorable level which was created
in line with the artistic and music principles
under the light of his thoughts. With this
understanding, in the development process
of Republic of Turkey, the Music Teachers
School was founded in 1924, the school
began training with our orchestra taking into
consideration the effectiveness of the art.
The talented young Turkish people raised as
a result of the training in inadequate facilities
at the time, were sent to Europe and these
young people have completed their studies
and returned to the country, and in 1934, they
founded the school of Contemporary Turkish
Composition. Music Teachers School gave
support to the conservatory founded in 1936
with orchestra teaching staff and created
mutual strength. The source of Istanbul and
Izmir State Symphony Orchestras and other
art institutions is the Music Teachers School.
On the one hand, based on the folk music,
and forming the school of Contemporary
Composition the other hand and taking
western music training, our young people’s
compositions are still being listened today
with great admiration. In 1934, Ahmet Adnan
Saygun and then in 1935, known German
Conductor Dr. Ernst Praetorius was brought
to the management of the orchestra by the
recommendation of composer Paul Hindemith
who was assigned to make the programs
of universal polyphonic music education
institutions in our country. The valuable
orchestra pedagogue Praetorius brings the
orchestra to international level in technical
aspects. After the death of Praetorius, the
orchestra was managed by conductors for
many years by primarily Ferit Alnar and G. E.
Lessing, and then by Yehudi Menuhin, Louis
Fremaux, Lukas Foss, Walters Susskind, Jiri
Belohlavek, Aaron Copland, Jean Perisson,
Vladimir Fedoseyev, Karsten Andersen, Bruno
Aprea, Massimo Pradella, Tadeusz Strugala,
Cansug Kahidze, Gilbert Varga , Chiristian
Jarvi, Michel Tabacnik, Alexander Rahbari. As
of January 2007, Rengim Gökmen and as of
November 2011, Erol Erdinç was appointed
as General Music Director. Since 1957,
the issuance of its establishment law, the
Presidential Symphony Orchestra has given
concerts in Ankara in more than 1,000 radio
and television, youth and public, children and
school concerts and also given more than
400 local and pilot region concerts in every
corner of the country from Edirne to Hakkari.
Also with concerts in Germany, Austria,
Bulgaria, Romania, Yugoslavia, USSR, Italy,
France, Switzerland, Iran, Iraq, Lebanon,
Sweden, Norway, Finland, Spain, Poland,
Cyprus, Czechoslovakia, South Korea,
Japan, America and the United Kingdom, it
announced the existence of the contemporary
Turkish Music Life to the world as envisaged
by Ataturk and contributed to the introduction
of the cultural assets of Republic of Turkey
through the criteria it gained from the world
famous cultural centers.
74
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
KASAPYAN KÖŞKÜ’NDEN PEMBE KÖŞK’E
From Kasapyan Mansion to Presidential Palace…
Z
aman içinde genişletme ve yenileme çalışmaları yapılmasına karşın Müze Köşk, bir
devlet başkanı için yeterli sayılmamış, “Pembe
Köşk” olarak bilinen ikinci Cumhurbaşkanlığı
Köşkü’nün planı Atatürk’ün isteğiyle Holzmeister tarafından çizilmiştir. Yapımına 1931
yılında başlanan köşk 1,5 yıl gibi kısa bir sürede tamamlanmıştır. Bodrum katının üzerine iki
kat olarak yapılan Köşk’ün giriş katı çalışma
ve konukların kabul edildiği alan, üst kat ise
ikametgah olarak düzenlenmiştir. Rustik taşla
kaplı bir podyum üzerinde yükseltilen yapının
kareye yakın kütlesi arkadaki açık avlu ile hafifletilmiştir. Bu avlunun zemin katında kolonatlı
bir yüzme havuzu vardır. Ana mekanlar giriş
aksına göre simetrik olarak yerleştirilmiştir.
İkinci kattaki çıkmalar Türk evindeki “hayat”ı
anımsatır. Holzmeister’in mimarlığının tipik
özellikleri olan yüzey çıkmaları, eş büyüklükte
yalın pencere dizileri, dairesel pencereler, düz
çatı ve bütün detaylardaki yalınlık bu yapıda
da kendini göstermektedir. Yapı malzemele-
rinin tümü Avusturya’dan getirtilmiş, inşaatta
Viyanalı ustalar ve işçiler çalışmıştır. Yapıda
hakim renkler Atatürk’ ün sevdiği pembe ile
yeşilin çeşitli tonlarıdır. Köşk’ün odalarının
tavanları Türk usulü süslemelerle donatılmıştır.
Yıllar içinde gereksinimlerden kaynaklanan
kimi değişikliklerin yapıldığı Çankaya Köşkü,
2000-2001 yıllarında restore edilerek 1932
yılındaki aslına uygun duruma getirilmiştir.
I
block of the structure, erected on a podium
covered with rustic stone, was lighted with
the open back-yard. There is a colonnaded
swimming pool at the ground floor of this
yard. Main areas were placed symmetrically
as per the entrance axis. The loggias in the
second floor resemble “living area” in a Turkish
house. The typical features of Holzmeister’s
architecture such as surface ridges,
equivalent simple window series, circular
windows, flat roof and the simplicity in all
details also show themselves in this structure.
All of the construction materials were brought
from Australia and Viennese masters and
workers were employed in the construction.
The dominant colors on the structure are the
tones of pink and green liked by Atatürk. The
ceilings of rooms were furnished with Turkish
style trim works. Çankaya Palace, which
was modified as required within years, was
restored during 2000-2001 and restated its
original form in 1932.
n time, an old pavilion was not found
enough for a state president and the second
Presidential Palace, known as “Pink Palace”
was designed by Holzmeister upon the
request of Atatürk. The palace, started to be
built in 1931, was completed to be construct
within a short-time of 1,5 years. The ground
floor of the Palace built as two floors over the
basement is arranged as the area of working
and guest accepting place and the upper floor
was arranged as a residence. The square-like
76
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
MÜZELER KENTİ
A City Of Museums
77
M
.Ö 2000’li yıllardan bu yana Hititler’den
Frigler’e, Persler’den Makedonlar’a,
Romalılar’dan Bizanslılar’a kadar pek çok uygarlığın hüküm sürdüğü başkentin eski evleri, taşı,
toprağı, hanı, hamamı, aslında yaşayan bir müze
niteliğindedir.
M
any civilizations from
Hittites to Phrygians,
Persians to Macedonians,
Romans to Byzantines ruled
over Ankara since 2000 B.C.,
and the old stone houses,
streets, public houses, public
baths and so on barely consists
a living museum in the capital
city.
78
ANKARA DENİLİNCE / AS SAID ANKARA
Özellikle eski Ankara diye bilinen Ulus ve
civarında, eski uygarlık kalıntılarını ve de
Cumhuriyetimizin yakın tarihine tanıklık etmiş
pek çok tarihi bina ve tarihi eseri görmek
mümkün. Uygarlıkların kültür mozaiği ve yakın
Cumhuriyet tarihimizin en ateşli sahnesi olan
doğal bir müzedir Ankara… Ulus’ta yer alan
I.TBMM ve II.TBMM binaları (bugünkü Kurtuluş Savaşı Müzesi ve Cumhuriyet Müzesi),
Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Etnografya
Müzesi, Anıtkabir’de yer alan Atatürk ve
Kurtuluş Savaşı Müzesi, Çengelhan Rahmi
Koç Müzesi, Hacettepe Sanat Müzesi, Gazi
Üniversitesi Resim ve Heykel Müzesi, Ankara
Üniversitesi Eğitim Bilimleri Oyuncak Müzesi,
ODTÜ Bilim ve Teknoloji Müzesi, Çankaya
Müze Köşk, Pembe Köşk, Türk Hava Kurumu
Müzesi, Devlet Resim ve Heykel Müzesi,
TCDD Müzesi ve Sanat Galerisi, TRT Müzesi,
Telekominikasyon Müzesi ve daha pek çok
müze, uzak ve yakın tarihimizle günümüz
arasında birer köprü olup, geçmişi bugünde
de yaşatmakta…
It is possible to see remnants of old
civilizations as well as many historical
buildings and historical artifacts witnessed
the contemporary history of Republic,
particularly in Ulus, known as the old Ankara,
and surroundings. Ankara is a natural
museum, the cultural mosaic of civilizations
and the fiercest stage of contemporary
Republican history. The first TBMM (Türkiye
Büyük Millet Meclisi, the Grand National
Assembly or Turkey) building, used as War
of Independence Museum and Republic
Museum nowadays, the second TBMM
building, Anatolian Civilizations Museum,
Ethnography Museum, Atatürk and War
of Independence Museum in Anıtkabir,
Çengelhan Rahmi Koç Museum, Hacettepe
Arts Museum, Gazi University Painting and
Sculpture Museum, Ankara University Faculty
of Educational Sciences Toy Museum,
Middle East Technical University Science
and Technology Museum, Çankaya Museum
Manor House, Pembe Köşk (Pink Manor
House), Turkish Aeronautical Association
Museum, State Painting and Sculpture
Museum, Turkish State Railways Museum and
Art Gallery, TRT Museum, Telecommunication
Museum, and many other museums ties
history and the present and let to live both.
BASIN A Ç IK LAMALAR I
Ankara’nın
Ankara’nın
Yükselen
Yükselen
Değeri
Değeri
www.kecioren.bel.tr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
81
BA S I N AÇIKLAMALAR I
www.kecioren.bel.tr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
82
BASIN
M
ÜZELE
AR
Ç IK
/ LAMALAR
MUSEUMS I
ANADOLU MEDENİYETLERİ MÜZESİ
Anatolian Civilizations Museum
Arkeolog H. G. Guterbock başkanlığındaki
bir heyet tarafından yerleştirilmeye başlanmış,
1943 yılında binaların onarımı devam ederken,
orta bölüm ziyarete açılmıştır. Bu bölümün
onarım projesi Y. Mimar Macit Kural, ihale
sonrası onarımı ise Y. Mimar Zühtü Bey tarafından yapılmıştır. 1948 yılında Müze İdaresi
Akkaleyi depo olarak bırakıp, Kurşunlu Hanın
onarımı tamamlanan dört odasına yerleşmiştir. Kubbeli mekanın çevresindeki arastanın
restorasyon ve teşhir projeleri Anıtlar Yüksek
Mimarı İhsan Kıygı tarafından hazırlanmış ve
uygulanmıştır. Beş dükkan orijinal halde bırakılıp, dükkan aralarındaki bölmeler kaldırılmış
ve böylece, teşhir için geniş bir çevre koridoru
elde edilmiştir. Müze yapısı 1968 yılında son
şeklini almıştır. Bugün idari bina olarak kullanılan Kurşunlu Han’da araştırmacı odaları,
kütüphane, konferans salonu, laboratuvar
ve iş atelyeleri yer almakta, Mahmut Paşa
Bedesteni ise teşhir salonu olarak kullanılmaktadır.
A
nkara’da ilk müze, Kültür Müdürü Mübarek Galip Bey tarafından 1921 yılında
kalenin Akkale olarak isimlendirilen burcunda
kurulmuştur. Bu müzenin yanısıra Augustus Mabedi ile roma Hamamında da eser
toplanmıştır.
Atatürk’ün telkinleriyle merkezde bir “Eti
Müzesi” kurma fikrinden hareket edilerek
diğer bölgelerdeki Hitit eserleri de Ankara’ya
gönderilmeye başlanınca geniş mekanlara
sahip bir müze binası gerekli görülmüştür. O
zamanki Kültür (Hars) Müdürü Hamit Zübeyr
Koşay tarafından, devrin Maarif Vekili Saffet
Ankan’a metruk halde bulunan Mahmut Paşa
Bedesteni ve Kurşunlu Hanın onarılarak müze
binası olarak kullanılması önerilmiş, bu fikir
kabul edilerek, 1938 yılından 1968’e kadar
devam eden bir restorasyon çalışması başlatılmıştır. Bedestenin orta bölümünde yer alan
kubbeli mekanın büyük bir kısmının onarımının 1940 yılında bitirilmesi ile eserler, Alman
Bugün kendine özgü koleksiyonları ile dünyanın sayılı müzeleri arasında yer alan Anadolu
Medeniyetleri Müzesinde, Anadolu Arkeolojisi, Paleolitik Çağdan başlıyarak günümüze
kadar Osmanlı devrinin bu tarihi mekanlarında
kronolojik bir sırayla sergilenmektedir.
83
BAÜSZE
I NL E
AÇIKLAMALAR
M
R / MUSEUMS I
T
he first museum in Ankara was established
on Akkale bastion of the castle by Culture
Director Mübarek Galip Bey in 1921. Besides,
artifacts were collected in the Temple of
Augustus and Roman Public Bath.
A museum building with large areas was
seen necessary as Hittite artifacts begun to
be sent from other regions due to the idea
of establishing a Hittite Museum according
Atatürk’s suggestions. Hamit Zübeyr Koşar,
the Culture Director of the era, proposed
education minister Saffet Arıkan to renovate
the abandoned Mahmut Paşa Covered
Bazaar and Kurşunlu Public House and use
as museum buildings. The proposal was
accepted and a renovation was started
in 1938 that will continue until 1968. The
artifacts were begun to be set by a team
in charge of German archeologist H.G.
Guterbock as the renovation was finished
in the domed area in the center of covered
bazaar in 1940; and the central areas was
opened to visitors in 1943 while renovation of
buildings were going on. Renovation project of
this part was prepared by M.Arch Macit Kural,
and renovation was held by M.Arch Zühtü
Bey after public procurement. The museum
administration left Akkale as storage and
moved to four renovated rooms of Kurşunlu
Public House in 1948. Renovation and
exhibition projects of the bazaar around the
domed area were prepared and applied by
Monuments M.Arch İhsan Kıygı. Five counters
were left in their original forms and the
partitions within the counters were removed;
thus, a wide periphery aisle was obtained. The
structure of the museum got its final shape in
1968. There are researcher rooms, a library,
a conference hall, a laboratory, and ateliers
in Kurşunlu Public House, which is used as
administrative building; and Mahmut Paşa
Covered Bazaar is used as exhibition hall.
Anatolian Archeology is exhibited in these
historical buildings of Ottoman era in Anatolian
Civilizations Museum, which is among the
important museum in the world with its unique
collections, in a chronological order starting
from Paleolithic Age.
84
BASIN
M
ÜZELE
AR
Ç IK
/ LAMALAR
MUSEUMS I
ANKARA DEVLET RESİM VE HEYKEL MÜZESİ
Ankara State Art And Sculpture Museum
U
lus semtinde bulunan müze Ankara
Devlet Resim ve Heykel Müzesi Ulus
semtinde bulunan müze Atatürk’ün direktifleri üzerine Mimar Arif Hikmet Koyunoğlu
tarafından projelendirilmiş ve 1927 yılında inşa
edilmiştir. 1950 yılına kadar Ankara Halkevi
olarak hizmet veren bina 1980 yılında müzeye
çevrilmiştir. Müze 1985 yılında Hacı Ömer Sabancı Vakfı tarafından restore edilmiştir. Müze,
kısa bir zaman süresi içerisinde modern bir
müzenin tüm özelliklerine sahip bir kuruluş
haline gelmiştir. Müze, günümüzde diğer sanat dallarıyla karşılaştırıldığında çok daha kısa
bir tarihe sahip Türk resim ve heykel sanatının
gelişmesinde büyük rol oynayan sanatçıla-
rın en göze çarpan eserlerinin sergilendiği
bir sanat merkezi haline gelmiştir. Müzede
Türk sanatçılara ait Cumhuriyet öncesinden
günümüze kadar tarihlenen resim, heykel,
seramik, baskı ve Türk süsleme sanatı eserleri
sergilenir. Onarımlar sırasında özgün haline
dönüştürülen tarihi büyük salon konserler,
tiyatro oyunları ve sinema gösterimleri için
kullanılmaktadır. Çağdaş sanat müzelerinin
tüm doğal özelliklerini içeren, modern kafeteryası, satış mağazaları ve ses düzeniyle halka
hizmet veren bu kurum eski sanat eserleri
için düzenlenen bir sergi sarayının ötesine
gitmektedir.
A
other fields of art. Paintings, sculptures,
ceramics, lithographs, and Turkish ornament
works, dated from pre-Republican period
to contemporary era, are exhibited in the
museum. The historical grand hall which
was transformed to its original form during
renovations is used for concerts, theatres,
and movie projections. The institution is
beyond an exhibition area designed for old
art works, possessing all natural features of
modern art museum, and serving with its
modern cafeteria, stores, and sound system.
nkara State Art and Sculpture Museum,
located in Ulus, was designed by
architect Arif Hikmet Koyunoğlu by Atatürk’s
order and built in 1927. The building
served as people’s house until 1950 and
was converted to a museum in 1980. The
museum was renovated by Hacı Ömer
Sabancı Foundation in 1985. The museum
became an establishment possessing all
features of a modern museum in a short
while. The museum became an arts center
where outstanding art works of great artists
who played an important role in development
of Turkish painting and sculpture which
has a way shorter history compared to
85
M Ü ZE L E R / MUSEUMS
ATATÜRK VE KURTULUŞ SAVAŞI MÜZESİ
Atatürk And The War Of Independence Museum
A
nıtkabir’de, mozolenin olduğu Şeref
Salonu’nun altındaki 3000 m2 lik alanda
bulunan müzedir. 2002 yılında ziyarete açılmış
olan müze dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Atatürk’ün özel eşyaları bulunur.
Bu bölümde en çok ilgi çeken bazı parçalar
Atatürk’ün balmumundan heykeli ve köpeği
Foks’un doldurularak saklanan bedenidir.
Müzenin ikinci bölümünde Çanakkale Kara
ve Deniz Savaşları panoraması; üçüncü
bölümünde Sakarya Meydan Muharebesi ve
Büyük Taarruz panoraması bulunur. Panoramaların önünde maketlerle bir savaş alanı
düzenleniş ve üç boyutlu bir etki sağlanmıştır.
Çanakkale Savaşı panoraması önünde bu savaşta kullanılmış olan mermiler, silahlar, toplar,
yanmış tekerlekler, kağnılar sergilenmektedir.
40 metre uzunluğundaki bu panoramaları
izlerken ziyaretçiye, Muammer Sun’ın bestelediği müzikler, top sesleri, gemi düdükleri,
kılıç şakırtıları, at nalları, “Allah Allah” nidaları
gibi savaş efektleri dinletilir. Panoramaların
oluşturulabilmesi için Turgut Özakman’ın
yazdığı senaryodan hareketle Kurtuluş Savaşı
muharebelerinin geçtiği alanlarda figüranlar
kullanılarak 14 bin kare fotoğraf çekilmiş ve bu
fotoğraflardan yararlanılarak eskizler hazırlanmıştır. Panoramaların eskizlerini Aydın Erkmen
çizmiş; renkli eskizler Rusya ve Hollanda’daki
büyük resim stüdyolarında hazırlandıktan sonra Türkiye’ye getirilmiştir. Müzenin dördüncü
bölümünde ise Atatürk devrimlerinin fotoğraf
ve açıklamalarla tanıtıldığı, rölyeflerle zenginleştirilmiş tonozlu koridor bulunmaktadır.
Tüm detaylar gözden geçirilerek oluşturulmuş
müze, Cumhuriyet tarihimizle ilgili zengin bir
bilgi ve belge kaynağı olma niteliğindedir.
A
are provided with a three dimensional effect
by the help of a separate area arranged in
front of them. Bullets, guns, cannons, burned
tires and carts, which were used in the
battles, are displayed in front of the Gallipoli
Battles panorama. While the visitors are
watching these fourty metre-long panoramic
views, they listen to the music composed by
Muammer Sun and hear some battle effects
such as, the sounds of guns, swords, horses,
ship whistles and ‘Allah Allah’ cries. Based
on the scenerio written by Turgut Özakman,
fourteen thousand photographs were taken
from the battle areas of the Independence
War and sketches were drawn from these
photographs. These sketches were drawn
by Aydın Erkmen and the color sketches
were prepared in the big picture studios in
Russia and Netherlands. In the fourth section
of the museum, there is an enriched vaulted
corridor which gives informations about
Atatürk’s reforms with photographs and
explanations. The museum, which has been
established with every detail considered, is
a rich information and document source that
enlightens Turkish Republic history.
tatürk and the War of Independence
Museum’ is established on a 3000
square meter columned area below the Hall
of Honor in Atatürk’s Mausoleum Anıtkabir.
The museum was opened to the public in
2002. It consists of four main parts. In the
first section, the personal belongings of
Atatürk are exhibited. Some of the most
interesting parts of this section is, Atatürk’s
wax statue and his taxidermined dog Foks.
In the second section Gallipoli Battles and
the War of Independence, in the third section
Battle of Sakarya and The Great Offensive are
illustrated with panoramas. These panoramas
86
M Ü Z E L E R / MUSEUMS
ÇENGELHAN RAHMİ M. KOÇ MÜZESİ
Çengelhan Rahmi M. Koç Museum
Ç
engelhan Rahmi M Koç Müzesi
Ankara’nın ilk ve tek sanayi müzesidir.
Müze ulaşım, sanayi ve iletişim tarihine adanmış olmakla birlikte, koleksiyonda Ankara ve
Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili objelere de
yer verilmiştir. Ankara Kalesi’nin girişindeki
ihtişamlı binada sergilenmekte olan koleksiyon, minyatür modellerden başka sandal
ve arabalar gibi birebir ölçülerde objeleri de
kapsamaktadır. Müze binası evrensel cazibesi, romantik, tarihi ve keyifli atmosferiyle görülmeye değerdir: İnsanoğlunun yaratıcılığı ve
çalışkanlığı ile bezenmiş, yetenekli mühendisler ve zanaatçılar tarafından yapılmış objeler
muhteşem güzellikler sunmaktadır. Müze, her
yıl binlerce yetişkini, genç ve çocuğu eğitmekte, bilgilendirmekte ve eğlendirmekte. Müze
ziyaretiniz esnasında isterseniz Çengelhan
Divan Brasserie veya Café’de mola verebilirsiniz. Müze içerisinde konumlanmış farklı ve keyifli ambiyansı ile Çengelhan Divan Brasserie
ve Café, pazartesi günleri dışında her gün geç
saatlere kadar misafirlerin hizmetine açık.
Ç
encapsulating man’s ingenuity and hard work
yet at the same time exhibiting great beauty.
Museum educates, informs, and entertains
tens of thousands of adults and children
each year. When visiting, don’t forget to take
a breakat the Çengelhan Brasserie or Divan
Café. Housed in the Museum itself, and
enjoying a unique ambience, they are open ‘till
late every night except Monday.
engelhan Rahmi M. Koç Museum is
the first and only industrial museum in
Ankara Like its namesake, it is dedicated
to the history of Transport, Industry and
Communications, with additional material
on Ankara and the founder of the Turkish
Republic, Mustafa Kemal Atatürk. Housed in
a magnificent building before the entrance
to the Ankara Citadel, the collection contains
hundreds of items from miniatures to full size
boats and vehicles. The location is unrivalled –
romantic, historic, convenient. And the appeal
is universal: objects that affect our daily lives,
created by talented engineers and craftsmen,
Heyecana, 87
farka,
manzaraya
bir adım…
BA S I N AÇIKLAMALAR I
Avrupa’nın en uzun
şehir içi hattına sahip
teleferik sistemi
Keçiören’de...
Ankara’nın Yükselen Değeri
www.kecioren.bel.tr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
88
M Ü Z E L E R / MUSEUMS
CUMHURİYET MÜZESİ (II. TBMM BİNASI)
Museum Of Republic (II. TBMM Building)
U
lus’ta bulunmaktadır. 1923 yılında mimar
Vedat Tek tarafından inşa edilmiştir.
1924 – 1960 yılları arasında II. TBMM binası
olarak kullanılmıştır. I. Türkiye Büyük Millet
Meclisi binasının yetersiz olması ve gelişen
Cumhuriyet Türkiye’si meclisinin ihtiyaçlarını
karşılayamaması nedeni ile bina bir takım değişiklikler geçirmiş, sonra da II. Türkiye Büyük
Millet Meclisi olarak 18 Ekim 1924 tarihinde
hizmete açılmıştır. Atatürk ilke ve inkılâplarının
gerçekleştirildiği; Cumhuriyetimizin gelişmesi
için çok önemli çağdaş kararların alındığı;
çağdaş yasaların çıkarıldığı uluslararası alanda
Türkiye’nin etkinliğini ve saygınlığını artıran
antlaşmaların yapıldığı; çok partili sisteme
geçişin sağlandığı önemli bir yapıdır. 30 Ekim
1981 yılında Cumhuriyet Müzesi olarak ziyarete açılmıştır. Türkiye’nin ekonomik, siyasi,
askeri, sosyal ve kültürel olayları kronolojik
olarak eşya, belge, fotoğraf, maket ve grafiklerle sergilenmektedir.
M
Turkish National Parliament between 1924
and 1960. It is an important building in which
Atatürk’s principals and reforms came to
life, the most important decisions taken on
the way to develop the new Republic by
contemporary legislation, also where the
international treaties and agreements made to
increase Turkey’s prestige and activities in the
international arena and transition to multiple
useum of Republic is located in Ulus.
It is designed by the architect Vedat
Tek in 1923. After some restorations, the
building was opened into use as the second
Turkish National Parliament building in 18th
September 1924. As the first Turkish National
Parliament building was too small to meet
the needs of the developing Turkish Republic,
the building was the second building for the
party system taken place . The museum
section opened to public exhibition on 30
October 1981 as ‘Museum of Republic’.
Turkey’s economic, political, military, social
and cultural events are displayed by the
goods, documents, photographs, models and
graphics, in a chronological order.
89
M Ü ZE L E R / MUSEUMS
GAZİ ÜNİVERSİTESİ RESİM VE HEYKEL MÜZESİ
Gazi University Painting And Sculpture Museum
A
nkara’nın ilk sanat müzesidir. Müzenin
oluşumuna 1930’lu yıllarda, o dönemin
enstitü müdürü İsmail Hakkı Tonguç’un girişimleri ile başlanmış, ancak açılışı Tonguç’un
ölümünün 19. yıl dönümü olan 1979 yılında
‘İsmail Hakkı Tonguç Müzesi’ adıyla gerçekleşmiştir. Müze, Gazi Üniversitesi Rektörlük
binasında 750 m2 alana kuruludur. Envanterinde 281 eser bulunan ve resim, baskı-resim
ve heykel-seramik olmak üzere 3 ana koleksiyondan oluşan müzenin temelini Gazi Eğitim
Enstitüsü’nde bulunan değerli eşya, belge ve
resimler oluşturur.
I
t is the first art museum in Ankara. İsmail
Hakkı Tonguç, the institute manager of the
era, initiated establishment of the museum
in 1930s; however, opening of the museum
could be achieved in 19th death anniversary
of Tonguç, in 1979, as İsmail Hakkı Tonguç
Müzesi (İsmail Hakkı Tonguç Museum). The
museum is located on a 750 square meters
area in Gazi University Rectorate building.
There are 281 pieces of work in three
collections as paintings, lithographs, and
sculpture-seramics; of which mainly belong
to Gazi Eğitim Enstitüsü (Gazi Education
Institute).
ROMA HAMAMI AÇIK HAVA MÜZESİ
Roman Public Bath Outdoor Museum
U
lus Çankırı Caddesi üzerinde bulunan ve
yaklaşık 65.000 m2’lik bir alanı kapsayan
Ankara Roma Hamamı ören yeri, 1997-2001
arasında yapılan çalışmalarla bir Açık Hava
Müzesi görünümüne kavuşturulmuştur. Ören
yerinde bulunan yaklaşık 1000 adet çeşitli
eser, mezar stelleri, kitabeler ve mimari parçalar biçiminde 3 ana gruba ayrılmıştır. Sergilenen eserlerden mezar stellerinin çoğunluğu
Roma ve Bizans dönemlerine aittir. Kazılarda
bulunan sikkelere dayanarak hamamın yapım
tarihi Caracalla (MS 212 – 217) dönemine
tarihlenmiştir.
A
nkara Roman Public Bath ruin located
on Ulus Çankırı Street and containing an
area of 65,000 square kilometers, is converted
to an outdoor museum with reconstruction
operations between 1997 and 2001. Various
artifacts, approximately 1000 pieces, are
divided and exhibited in three main groups as
funerary steles, epigraphs, and architectural
pieces. Most of the funerary steles belong to
Roman and Byzantine era. The public bath is
assumed to be built in Caracalla (212 – 217),
based on the coins found during archeological
excavation.
90
BASIN
M
ÜZELE
AR
Ç IK
/ LAMALAR
MUSEUMS I
A
cıların cezaevi şimdi
kültür-sanat merkezi
Adı Cebeci Tevfikhanesi, Cebeci Umumi
Hapishanesi, Ankara Hapishanesi, Ankara
Cebeci Sivil Cezaevi, Ankara Merkez
Kapalı Cezaevi ve Ulucanlar Cezaevi oldu
ama yaşananlar 81 yıl boyuca değişmedi. Adı infazlarla anılan bir cezaevi olan
Ulucanlar, 2006 yılında boşaltılıp, 2009
yılında Altındağ Belediyesi’nin restorasyon
çalışmalarından sonra kimlik değiştirdi,
kültür ve sanatın merkezi oldu. İlk etapta
müze bölümü ziyaretçilere açılan Ulucanlar,
Türkiye’nin ve dünyanın birçok yerinden
gelen insanlara tarihi bir yolculuk yaptırıyor.
Koğuşları, zindanları, avluları, surları, gözetleme kuleleri ve daha birçok unsuruyla
bir bütün olarak ele alınan ve restore edilen
Ulucanlar Cezaevi, bugün bir müze ve
kültür merkezi olarak yoluna devam ediyor.
İçerisinde film ve dizi setlerinin, atölyelerin,
sergi ve toplantı salonlarının, kütüphanenin
ve müzenin bulunduğu Ulucanlar, tarihe
ışık tutmanın yanı sıra geleceğe büyük bir
kapı açıyor.
91
BA S I N AÇIKLAMALAR I
T
he prison of pain is now a
culture and arts center
Its name changed from Cebeci
Tevfikhanesi (Cebeci Prison) to Cebeci
Umumi Hapishanesi (Cebeci Communal
Prison), Ankara Hapishanesi (Ankara
Prison), Ankara Cebeci Sivil Cezaevi
(Ankara Cebeci Civillian Prison), Ankara
Merkez Kapalı Cezaevi (Ankara Central
Closed Prison) and finally Ulucanlar
Cezaevi (Ulucanlar Prison); however,
the experiences have never changed
for 81 years. Ulucanlar, memorized with
executions, was emptied in 2006 and
became a center of culture and arts after
a renovation held by Altındağ Municipality
in 2009. The museum part is opened to
visitors at the first stage which enables a
historical journey to the visitors from Turkey
and many other places around the world.
Ulucanlar Prison is tackled and renovated
as a whole including wards, dungeons,
backyards, walls, watchtowers, and many
other parts; and now it carries on the path
of being a museum and a cultural center.
Ulucanlar, in which there are movie and
series sets, ateliers, exhibition and meeting
halls, libraries, and a museum, not only
sheds light on history but also open the
doors of future.
92
D O Ğ A / NATURE
ALTINPARK
A
ltındağ ilçesinin Aydınlıkevler semtinde bulunan, 640 bin m² bir
alan üzerine kurulmuş olup; %85’ini yeşil alan ve gölet düzenlemeleri, %15’ini de yapılar ve meydanların oluşturduğu Ankara’nın en
büyük rekreasyon alanlarından biridir. 1977 yılına kadar golf kulübü
olarak kullanılan bu alana 1985 yılında açılan yarışmada birinci gelen
projenin uygulanması ile parkı bugünkü görünümüne kavuşmuştur.
Altınpark, bünyesinde oluşturduğu sosyal tesis ve etkinliklerle modern
bir park olmanın yanı sıra Türkiye’de birçok ilki barındırmaktadır. Bilim
Merkezi, uluslararası standartlarda fuar ve kongre merkezi, anaokulu
ve yaz okulu, yine uluslararası standartlarda olimpik yüzme havuzu,
büfe ve lokantaları, müzikli ve ışıklı su gösterileri, oyun ve eğlence
alanları, göl kıyısındaki amfileri, kayıkları, çarpışan botları, elektrikli
gezinti arabaları, mini gezinti treni, atları, atlı arabaları, otoparkları ile
Altınpark hayatın tüm renklerini bulabileceğiniz özel bir mekan özelliğini
taşımakta.
Nasıl gidilir: Özel araç ile Havaalanı Yolu üzerinden gidilerek ana giriş
kapısından giriş yapılması önerilir. Toplu taşıma için Ulus ve Sıhhiye’den
çeşitli otobüsler tercih edilebildiği gibi, en rahat 413 numaralı otobüs ile
ulaşım sağlanabilmektedir.
Altınpark, which is located in Aydınlıkevler neighborhood of Altındağ
district on an area of 640.000 square meters, is one of the largest
recreation areas in Ankara. 85 percent of the area is composed of
green belts and ponds, and 15 percent is composed of construction
and squares. The area was used as a country club until 1977. The
contemporary landscape is a result of implementing the winner project
of a competition held in 1985.
Altınpark reserves many preliminaries in Turkey, besides being
a modern park with social facilities and activities. Altınpark is an
exceptional place where all the joy of life can be found with a
science center, a fair and congress center at international standards,
kindergarten and summer school, an olympic swimming pool at
international standards, lunch counters and restaurants, animations
and entertainment areas, amphitheatres by the lake, boats, bumper
boats, electric touring cars, a mini touring-train, horses, horse carts,
and parking lots.
How to arrive: It is advisable to take the Havaalanı Yolu (Airport Road)
by private car and enter from the main entrance. Various busses might
be used to arrive from Ulus and Sıhhiye by public transportation, but
the easiest is to take bus number 413.
93
DO Ğ A / NATURE
ATATÜRK’ÜN ARMAĞANI; / Atatürk’s Gift:
AOÇ
A
tatürk’ün “Yeşili görmeyen gözler renk zevkinden mahrumdur.
Burasını öyle ağaçlandırınız ki kör
bir insan dahi yeşillikler arasında
olduğunu fark etsin” sözleri Atatürk
Orman Çiftliği’nin kurulmasında
en önemli etken olmuştur. Ayrıca
Atatürk Orman Çiftliğinin kuruluşuna, özel bir neden de bozkır ortasına
kurulmuş Başkent Ankara halkının rahatlıkla gezebileceği, nefes
alacağı, yaz, kış yeşil kalabilecek bir cennet, bir doğa güzelliği yaratma
arzusu ve özlemidir. İşte bu kararını gerçekleştirmek üzere 1925 yılının
ilkbaharında, ülkenin tanınmış tarımcılarını köşke çağırtarak, Ankara
civarında modern bir çiftlik kurmak istediğini söyler ve bu amaca uygun
bir arazi bulmaları emrini verir. Atatürk ağaç bile yetişmeyen bir yerde
insanın nasıl yaşayabileceğini kendi kendilerine soran ve Ankara’nın
başkent oluşunu affedilmez bir hata sayan insanlara yepyeni bir mucize daha göstermek istiyordu. O, bu şekilde aynı zamanda hem Türkiye
tarımına modern bir çiftliğin örnek yöntemlerini hediye etmek, hem de
bazı durumlarda ilmin bile gerçekleşmesini mümkün görmediği girişimlerini gerçekleştirilebileceğini kanıtlamak gibi bir atılımda bulunuyordu.
Atatürk, 1926 yılında Atatürk Orman Çiftliği’ni kurarken Söğütözü koruluğunu beğenerek, zaman zaman gelip dinlenmek üzere bir kulübe
yaptırmıştır. Evin çevresine kendi eliyle söğüt ve çam ağaçları dikmiştir.
Tamamlanmasının ardından Atatürk, bu çiftliği devlet hazinesine
bağışlamıştır ve bugün de “Devlet Ziraat İşletmeleri” adı altında hâlen
faaliyetlerini sürdürmektedir. Çiftlikte bulunan Atatürk Evi, Atatürk’ün
Selanik’teki evinin aynı plan ve ölçüleri içerisinde yapılmış olan örneği
Atatürk’ün 100. Doğum yıldönümü etkinlikleri içerisinde Türk Ulusu
tarafından Ata’ya saygı ve sevgisinin kanıtı olarak yaptırılmıştır. 1981 yılı
10 Kasım günü törenle açılmış olan Atatürk Evi, Atatürk Orman Çiftliği
sınırları içerisinde yer alıyor. Atatürk Evi’ne giriş ücretsiz olarak yapılıyor.
Atatürk Orman Çiftliği Müze ve Sergi Salonu ise önceki yıllarda Şarap
Fabrikası olarak kullanılmıştır. Fabrikanın modernize edilmesi ve sonrasında aslına uygun olarak restore edilmesinden sonra müze ve sergi
salonuna dönüştürülmüştür. Bu müzede Atatürk Orman Çiftliği’nde
kullanılan eski alet, makine ve ekipmanlar sergileniyor. Her türlü sanatsal faaliyetler için kullanılan müzeye ücretsiz olarak girebiliyorsunuz.
Ankara Hayvanat Bahçesi de Atatürk Orman Çiftliği içerisinde yer alır.
Atatürk’ün direktifi ile 29 Ekim 1940 yılında hizmete açılan hayvanat
bahçesinin kuruluş amacı, halkımıza yerli ve yabancı hayvan çeşitlerini
tanıtmak ve özelliklerini öğretmek, hayvan ve doğa sevgisini aşılamaktı.
Bugün 178 çeşit hayvan barındıran hayvanat bahçesi yılda ortalama
1.000.000 insan tarafından ziyaret edilmektedir.
T
he main reason of founding Atatürk Orman Çiftliği (Atatürk Forest
Farm) is Atatürk’s quote as “Eyes not seeing green lack the
pleasure of colors. You should afforest this place in a way that even a
blind person can notice he/she is within greenery.” Another particular
reason of establishing Atatürk Orman Çiftliği is the will to create a place
that inhabitants of Ankara can conveniently walk around, breath, a
heavenly place that remains green the whole year, a natural beauty in
the capital city established in the middle of prairie. Therefore, Atatürk
called the famous agriculturists of the country to his mansion in the
spring of 1925 and declared that he wanted to establish a modern
farm around Ankara and ordered them to find a suitable area for this
purpose. Atatürk was willing to perform a new miracle to people who
were asking themselves how people would live in a place where even
no trees grow and perceiving declaration of Ankara as an implacable
mistake. He was not only aimed to present sample methods of modern
farming to Turkish agriculture but also to prove that it is possible to
realize some attempts in certain cases even if science marks the
opposite. During foundation of Atatürk Orman Çiftliği in 1926, Atatürk
admired Söğütözü grove and built a cottage to rest occasionally. He
himself planted willows and pines around the cottage. Atatürk donated
the Farm to state treasury when its foundation was finalized and it still
operates under the name of Devlet Ziraat İşletmeleri (State Cultivation
Enterprises). Atatürk Evi (Atatürk’s House) within the Farm is built as a
copy of Atatürk’s house in Thessaloniki, in 1981 within the activities of
100th birth anniversary of Atatürk, as an evidence of Turkish Nation’s
respect and love for Atatürk. Atatürk Evi, which is free to visit, is
opened in 10th of November, 1981, and located within the borders
of Atatürk Orman Çiftliği. Atatürk Orman Çiftliği Müze ve Sergi Salonu
(Atatürk Forest Farm Museum and Exhibition Hall) was used as a wine
factory in previous years. It was converted to a museum and exhibition
hall after modernization and reconstruction of the factory appropriately
to its original form. Old devices, machineries, and equipments used
in Atatürk Orman Çiftliği are exhibited in the museum. It is free to visit
the museum, which is used for every sort of artistic activity. Ankara
Hayvanat Bahçesi (Ankara Zoo) is also located in Atatürk Orman
Çiftliği. The Zoo, which was opened in 29th of October, 1940 by the
directive of Atatürk, was established in order to familiarize the public
with domestic and foreign animals, and to instill amity of animals
and nature. The Zoo which hosts 178 species of animals attracts an
average of 1,000,000 visitors per year.
94
BASIN
D
O Ğ A /ANATURE
Ç IK LAMALAR I
BOTANİK PARKI
Botanic Park
B
otanik Park, Çankaya ilçesinde, Atakule’nin hemen yanında
bulunan 65 bin m² bir alan üzerine 1970 yılında kurulmuş büyük bir
parktır. Park, Çankaya Caddesi ile Cinnah Caddesi arasında yer alır.
Parkın ortasında bir havuz, çocuk bahçesi ve çiçek serası vardır. 65 bin
m² alanın 29.476 m²’si yeşil alan, 15.532 m²’si sert zemin, 16.747 m²’si
ağaçlık alan 1330 m²’si havuzdur.
B
otanic Park is established in 1970 in Çankaya district, on an area
of 65.000 square meters next to Atakule. It is located in between
Çankaya Caddesi (Çankaya Street) and Cinnah Caddesi (Cinnah
Street). There is a pool, a playground, and a flower glasshouse. The
area is composed of 29,476 square meters of green belt, 15,532
square meters of firm ground, 16,747 square meters of grove, and
1,330 square meters of poolside.
Spora,
sağlığa,
coşkuya
bir adım…
95
BA S I N AÇIKLAMALAR I
3000 kişilik seyirci kapasitesi,
yarı olimpik yüzme havuzu,
yüksek atlama yüzme havuzu,
kreş, bay - bayan fıtness ve
kondisyon salonu, bay –
bayan sauna, bay – bayan
masaj ve dinlenme salonu ile
Ankara’nın en büyük olimpik
yüzme havuzu Keçiören’de…
ETLİK OLİMPİK
YÜZME HAVUZU
Ayvalı Mah. Söğütbeli Sok. No: 1
ETLİK/KEÇİÖREN – ANKARA / TÜRKİYE
Tel. +90 312 322 77 96 +90 312 322 77 83
Ankara’nın
Yükselen
Değeri
Ankara’nın
Yükselen
Değeri
www.kecioren.bel.tr
www.kecioren.bel.tr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
96
D O Ğ A / NATURE
DİKMEN VADİSİ / Dikmen Valley
D
ikmen Vadisi, kentsel dönüşüm kapsamında adı geçen bir alandır.
Dikmen Vadisi’nde yer alan evlerin geçmişi 1940’lara kadar uzanmaktadır; yani burası hem fiziksel hem de toplumsal çevre olarak yıllar
içinde oluşmuş bir kültürü de barındırmaktadır. 1970’li yılların başında,
Dikmen deresinin aktığı ve önünde büyük taş bloklardan yapılmış
bir baraj bulunan ve çevresi bataklık olan bir bölgeydi. Zamanla bu
bölgeye gecekondular yerleşmeye başladı. 90’lı yılların sonuna kadar
tamamen gecekondu mahallesi görünümünde olan bölge, 2000’li
yıllarda bu bölgede yapılan kentsel dönüşüm projesiyle birlikte büyük
blokların, dükkanların, havuzlu parkların, spor merkezlerinin, kafelerin,
çocuk köyü, oyun alanı gibi aktivite yerlerinin olduğu modern bir kent
görünümüne kavuştu. Bugün Dikmen Vadisi, özellikle yazın Ankara’nın
kuru sıcağından kaçıp serinlemek isteyenlerin uğrak yeri olma özelliğini
taşımaktadır.
D
ikmen Valley is a place to be subjected to urban transformation.
The history of houses in the Dikmen Valley rests back to 1940s;
thus, the place has a culture formed within both physical and social
environment throughout the past years. The area was a marshy ground
in which the Dikmen brook was passing and there was a barrage
of block stones in the beginning of 1970s. Shanty houses were
established to the area. The place was full of shanty houses until the
end of 1990s, but thanks to the urban transformation process in 2000s
the neighborhood now has a modern look with high-rise buildings,
shops, parks containing pools, sports centers, cafes, child village,
playgrounds and such activity centers. Nowadays, Dikmen Valley is a
popular place for the residents in Ankara willing to get away from the
hot weather in summer.
98
D O Ğ A / NATURE
BİR PAZAR SABAHI EYMİR’E UĞRAMAK...
Stopping By Eymir On A Sunday Morning
E
ymir Gölü şehre olan mesafesi nedeniyle
kalabalıktan ve gürültüden uzaktır. Bulunduğu arazi, ODTÜ’ye aittir. Çevresi 13 kilometre
olan gölün alanı 1.25 kilometrekare, en derin
olduğu yer 6 metre, ortalama derinliği 3.1 metredir. Bu alanda; piknik, kürek gibi su sporları
ve olta ile balık avlamak gibi birçok etkinlik
yapılabilmektedir. Eymir Gölü, tektonik bir çökme yaşanmış olan alanda, Mogan, Eymir ve
İncesu derelerinin bulunduğu akarsu yatağının,
derelerin getirdiği alüvyonların burada birikmesi
sonucu oluşmuş bir göldür. Bu yüzden, bir
alüvyal set gölleri arasında yer almaktadır. Ayrıca, Eymir Gölü’ne dökülen suların büyük bir
bölümü Mogan Gölü’nden taşarak, bir kanal
üzerinden gelen sulardır. İncesu Deresi ise
Eymir Gölü’nden oluşmaktadır ve başka akarsularla birleşimi sonucunda da Ankara Çayı’nı
oluşturmaktadırlar. Göl, kış aylarında donunca
güzel bir doğal ortam halini almaktadır. Yürüyüş
için ideal bir mekân olan göle, Oran semtinden giriş yaparak yürüyerek inmek mümkündür. Göl tepelerle çevrili olduğundan, şehir
gürültüsünden ve kirliliğinden uzaktır. Eymir
Gölü’ne, ODTÜ Akademik ve İdari personeli ile
öğrencileri, ODTÜ Kimlik Kartlarını göstererek,
mezun ve misafir statüsündeki kişiler ise Eymir
Gölü üye kimlik kartlarını göstererek girebilmektedirler.
E
ymir Gölü (Eymir Lake) is far from crowd
and noise thanks to its breadth to city
center. The area belongs to ODTÜ (Orta
Doğu Teknik Üniversitesi, Middle East
Technical University). The circuit of the lake
is 13 kilometers, the surface is 1,25 square
kilometers, the highest depth is 6 meters and
average depth is 3,1 meters. You can organize
many activities in the area; such as, picnics,
rowing, and fishing. Eymir lake is emanated on
a tectonic subsidence area, by accumulation of
alluvial deposits brought by Mogan, Eymir and
İncesu brooks. Therefore, it is an alluvial set
lake. Moreover, a large part of water reaching
Eymir Gölü is brimming of Mogan lake and
moving over a channel. Eymir lake, besides, is
the origin of İncesu brook, which consists of
Ankara brook by integrating with other brooks.
The lake becomes an admirable natural place
when it freezes in winter. It is possible to arrive
to the lake, where is itself an appropriate place
for walking, on foot from Oran neighborhood.
The lake is far from the noise and dirt of the city
since it is surrounded by hills. Academic and
administrative personnel as well as students of
ODTÜ can access the area by showing their
university IDs; and graduates and visitors by
showing their membership IDs.
99
DO Ğ A / NATURE
MECLİS PARKI / Parliament Park
T
BMM’nin Atatürk Bulvarı’na bakan ana giriş kapısının yanında
yer alan park, şehrin merkezinde ve şehir kargaşasının ortasında,
içinde balıkların yüzdüğü havuzu ve yemyeşil doğası ile şaşırtıcı bir
güzelliktir. Büyüklük bakımından Londra ve Budapeşte’deki parlamento binalarından sonra üçüncü sırada yer alan TBMM binasının projesi,
1938 yılında düzenlenen uluslararası bir mimarlık yarışmasını kazanan
Prof. Holzmeister hazırlamıştır. 1961 yılında hizmete açılan TBMM
binasının bu projesine uygun bir bahçe için, 1965 yılında peyzaj mimarlığı alanında ilk resmi ulusal yarışma açılmış ve bu yarışmayı Prof. Dr.
Yüksel Öztan kazanmıştır. Her ne kadar seneler içinde meclisin park
ve bahçe alanı genişlese de, özünde, yarışmayı kazanan projeye sadık
kalınmıştır. 1968- 72 yılları arasında ön bahçeler, 1979- 99 arasında
arka bahçe ve Milli Egemenlik Parkı, 2001’den 2006 yılları arasında
da spor tesisleri ve üretim alanları arası bölüm yapılmıştır. Meclis’in
güney ucunda yer alan Başkanlar Parkı da 2005 yılında TBMM’nin 85.
yıldönümü etkinlikleri kapsamında açılmıştır. Parka gelen ziyaretçileri
kuzey-güney doğrultusunda uzanan çiçeklerden oluşan Türk Bayrağı
motifinin karşıladığı bu parkta, Mustafa Kemal Atatürk’ten başlayarak,
22 Meclis Başkanı için törenle Anıt Ağaç dikilmiştir. TBMM’nin açılış
resepsiyonları ve bazı özel davetler ise “Havuzlu Bahçe” denilen kulis
bahçesinde yapılmaktadır.
M
eclis Parkı (Parliament Park) is located next to the main entrance
of TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi, the Grand National
Assembly of Turkey) on Atatürk Avenue. It is a wonderland containing
a pool with fishes and greenery, in the middle of the city turmoil. The
architectural project of TBMM, which is the third largest parliament
following London and Budapest parliaments, was prepared by Prof.
Holzmeister, winner of an international architectural competition held
in 1938. The building was opened in 1961 and the first official national
landscape architecture competition was held in 1965 in order to design
a garden compatible with the building. Prof. Dr. Yüksel Öztan won the
completion. Although the area devoted to parks and gardens in the
TBMM broadened year by year, Öztan’s project was preserved during
additions. The front yards were constructed between 1968 and 1972;
the backyard was constructed between 1979 and 1999; and sports
and production facilities were built between 2001 and 2006. Başkanlar
Parkı (Presidents of Parliament Park) was built on the southern side of
the parliament and opened in 2005, 85th anniversary of establishment
of TBMM. The park, which welcomes the visitors with a model of
Turkish flag composed of flowers, contains 22 trees were planted in
memory of 22 presidents of parliament each, starting with Mustafa
Kemal Atatürk. Opening ceremonies of the parliament and some
private invitations are held in offstage garden named Havuzlu Bahçe
(Pool Garden).
100
BASIN
D
O Ğ A /ANATURE
Ç IK LAMALAR I
GÖKSU PARKI / Göksu Park
E
ryaman’da eski Susuz göleti üzerine kurulu olan park Ankara’nın en
büyük parklarından biridir. İstanbul Yolu üzerinde, şehir merkezine
20 km mesafededir. 2003 yılında hizmete açılan parkın toplam kullanım
alanı 508.000 m2 dir. Bu alanın 127.189 m2 si göletten oluşmaktadır.
Gölet dışında kalan bölümünde restoran, kafe, dinlence ve piknik
yerlerinin dışında lunapark bölümleri ile yürüyüş ve koşu yolları da
bulunmaktadır. Gölette balık tutulabilen 9 adet yüzer iskele; 250.200
m2’lik yeşil alanda 1.6 km ahşap yürüme yolu ve 13.000 m2 piknik
alanında 473 barbekü mevcuttur.
Nasıl gidilir: Göksu Parkı Kızılay’a 25 km mesafededir. Otomobille
İstanbul Yolu Eryaman ayrımından ulaşım sağlanabilir. Toplu taşıma ile
540 numaralı Eryaman – Sıhhiye ve 541 numaralı Eryaman – Bakanlıklar otobüsleri veya Eryaman – Ulus dolmuşlarıyla ulaşılabilir.
The park is built on Susuz pond in Eryaman and one of the largest
parks in Ankara. It is 20 kilometers to the city center, by the road to
İstanbul. The total area of the park, which was opened in 2003, is
508.000 square kilometers. The pond consists of 127,189 square
kilometers of the whole area. The rest of the area is devoted to
restaurants, cafes, resting and picnic areas, as well as funfair and
concourses. There are nine floating jetties for fishing; 1.6 kilometers of
wooden concourse in 250,000 square kilometers of greenery; and 473
barbecues in 13,000 square kilometers picnic area.
How to arrive: Göksu Parkı is 25 kilometers away from Kızılay. Eryaman
turnout on the road to İstanbul can be taken via private car. EryamanSıhhiye busses, no. 540; Eryaman-Bakanlıklar busses, no. 541; and
Eryaman-Ulus shared taxis may be used for public transportation.
BASIN A Ç IK LAMALAR I
Ankara’nın
Yükselen
Değeri
Ankara’nın
Yükselen
Değeri
www.kecioren.bel.tr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
103
BA S I N AÇIKLAMALAR I
www.kecioren.bel.tr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
104
D O Ğ A / NATURE
MOGAN GÖLÜ
Mogan Lake
105
DO Ğ A / NATURE
A
nkara’nın 25 km güneyinde Gölbaşı ilçesinde bulunan bir göldür.
Yerel ismiyle Gölbaşı diye de anılır. Uzunluğu 4 km, genişliği 1,25
km’dir, yözölçümü 2,5 km2’dir. Alüvyon birikimiyle oluşmuştur ve suyu
hafif tuzludur. Eymir Gölü ile bağlantılı olan gölün kıyısında kurulan
‘Mogan Gölü Çevresi Rekreasyon Alanı’ toplamda 601.879 m2’lik bir
alana sahiptir. Bunun 203.650 m2’lik bir kısmı “Doğa Parkı” olarak ayrılmış ve burada göç eden kuşlar ile kuluçka ve yavrulama mevsiminde
olan kuşların konaklaması mümkün kılınmıştır. Bu bölümde ayrıca Kuş
Gözlem Evleri yapılmış, yaya olarak ulaşım sağlamak amacıyla karadan
130 km uzunluğunda ahşap yürüme yolu inşa edilmiştir. Yürüme yolu
kuluçka döneminde kapatılmaktadır. Rekreasyon alanında yürüyüş
yolları, spor alanları, iskeleleri, piknik alanları, at maneji, spor, eğlence
ve lokanta tesisleri bulunmaktadır. Mogan Gölü sularında sazan balığı,
kerevit ve kadife balığı yetişir.
Bir efsane: Efsaneye göre, bugünkü Mogan Gölü civarında karşılıklı
2 tepedeki köylerde yaşayan Monza ve Ganey isimli iki genç birbirine
aşık olur. Fakat her iki aile de bu aşka karşı çıkar ve onları görüştürmemek için evlerine kapatırlar. Gençler, ayrılığın verdiği acıyla kendi evlerinin bulunduğu tepelerde oturup birbirlerinden habersiz 10 yıl boyunca
ağlarlar. Öyle çok ağlarlar ki, gözyaşları tepelerden akıp bugünkü gölü
oluşturur. Monza ve Ganey göz pınarları kuruduğu için kör olurlar ve
oturdukları tepelerden aşağı düşüp ölürler. Gölün ismi ise Monza ve
Ganey isimlerinden türetilir.
Nasıl gidilir: Otomobil ile Turan Güneş Bulvarı’ndan İncek yönüne
doğru gidildiğinde, Or-An Şehri’nde yer alan TRT binasını geçerken Eymir Gölü istikametine dönülür. Tabelalar takip edilerek bulunabilir. Toplu
taşma ile Kızılay ve Ulus’tan 104 – 105 – 190 - 195 numaralı otobüsler
ile ulaşım sağlanabilmektedir.
Mogan Gölü (Mogan Lake) is located in Gölbaşı district, 25 kilometers
south of Ankara. It is locally known as Gölbaşı. It is 4 kilometers long,
1.25 kilometers wide, and its surface is 2.5 square kilometers. It is
formed by aggregation of alluvium and the water is slightly salty. The
lake is connected with Eymir Gölü (Eymir Lake) and the Mogan Lake
Surroundings Recreation Area measures 601,879 square kilometers.
203,650 square kilometers of the area is devoted as Nature Park
and enabled for sheltering of birds during migration, incubation, and
breeding periods. Moreover, bird observatories established on this part
of the area and a wooden concourse of 130 kilometers is constructed
in order to provide transportation on foot. The wooden concourse
is closed during incubation period. There are concourses, sports
facilities, docks, picnic areas, horse manege, entertainment facilities,
and restaurants in the recreation area. Carps, crawfishes, and tenches
grow in Mogan Lake.
A myth: Monza and Ganey, two youngsters living in two different hills
around Mogan Lake, fall in love. However, both families protest the
love between youngsters and restrain them in order to prevent seeing
each other. The youngsters lament for ten years on the hills, unknowing
about the other. They weep as much that their tears flow over the hills
and constitutes the lake. Monza and Ganey become blind as their eyes
dry of crying; they fall from the hills and die. The lake is named by their
names, Monza and Ganey.
How to arrive: Private cars can take Turan Güneş Avenue towards
İncek and turn towards Eymir Lake by TRT building in Or-An
neighborhood. The lake may be found by following the signs. Bus
numbers 104, 105, 190, and 195 from Kızılay and Ulus can be taken
for public transportation.
106
D O Ğ A /A NATURE
BASIN
Ç IK LAMALAR I
PAPAZIN BAĞI / Priest Vineyard
G
aziosmapaşa semtinde, şehir karmaşasının ortasında ama her
türlü gürültüden uzak, etrafı binalarla çevrili adeta yeşil bir vahadır
Papazın Bağı. 13 bin m2lik yemyeşil alan, içinde ördeklerin yüzdüğü
bir havuz ile tavuk kümeslerini barındıran otantik, doğal bir sit alanı
olma özelliğini taşır. Misafirlerini, asırlık çınar, çam, dut, Ankara armudu,
Ankara ayvası, üvez, ceviz ve muşmula ağaçları ile büyük şehir insanının özlem duyduğu yemyeşil bir zenginlik içinde ağırlamaktadır. Köy
yumurtası ile hazırlanmış zengin bir kahvaltı ve gözleme çeşitleri başta
olmak üzere pek çok lezzetin sunulduğu Papazın Bağı, Ankara’nın en
eski ailelerinden biri olan Kuloğlu ailesi tarafından işletilir.
Bir öykü: Buranın kuruluş öyküsü oldukça ilginç. Kuloğlu ailesinin eski
dönemlerde tiftik ticareti ile uğraşan ve aynı zamanda tam bir tabiat
sevdalısı olan büyük dedesi, göç eden azınlıklardan kalan bu araziyi
1936 yılında devletten açık artırma ile satın almış. Almasının nedeni
Atatürk’ü çok sevmesi ve ona yakın olmak istemesiymiş. Yıllar sonra
patlak veren savaş nedeniyle işleri bozulmuş ve bağlık alana haciz
gelmiş. Zar zor kurtarmışlar ama yokluk içinde geçen yıllar içinde de
bayağı sıkıntı çekmişler. Yakın zaman önce, 100 yaşındayken kaybettikleri babaanneleri Şaziye hanım, o dönemlerde sıklıkla bu bağa gelir
çamaşır yıkarmış. Bağ içindeki çeşme (günümüzde hala durmaktadır)
çamaşır yıkama yeri olarak kullanılırmış. Yanında açık bir ateş, üzerinde
sürekli çamaşırın kaynatıldığı bir kazan bulunurmuş. Bu açık ateşin bir
yerinde gözleme yapılır, bir yerinde semaver kaynatılır, çamaşır yorgunluğu çay keyfiyle giderilmeye çalışılırmış. Bundan tam 42 yıl önce,
doğanın büyüsüne kapılıp burayı gezmekte olan bir ODTÜ öğrencisi
çamaşır yıkayan Şaziye hanım ile karşılaşmış. Şaziye hanım büyük bir
konukseverlik ile öğrenciye çay ve gözleme ikram etmiş. Öğrenci, para
vermek istediği halde bunu kabul etmeyen Şaziye hanımın misafirperverliğinden çok etkilenmiş. Bir sonraki hafta diğer öğrenci arkadaşları
ile tekrar gelmiş ve bu kez ikrama karşılık verdiği parayı zorla kabul
ettirerek gitmiş. Bu öğrenci ziyaretleri her hafta tekrar etmeye başlamış.
Yoksulluğun içinde az miktarda da olsa para iyi gelmiş aileye. Birkaç
masa, sandalye koyarak öğrencileri ağırlamaya başlamaları, zamanla
etraftaki diğer insanların da ilgisini çekmiş ve gören halk da buraya gelmeye başlamış. Derken bağ işletmeye açılmış, müşteriler akın etmeye
başlamış. Bunu gören diğer işletmelerden bazıları, müşterilerini geri
kazanmak adına ‘Orayı papaz işletiyor, gitmeyin!’ diye söylenti çıkarmışlar. Bu durum işlerini pek etkilememiş olsa da işletmenin ‘Papazın
bağı’ diye anılmasına engel olamamışlar. Sonunda işletmenin adını da
bu şekilde koymuşlar.
Yıllar sonra Ankara yoğun bir yapılanma sürecine girdiği zaman,
yapsatçı müteahhitler, benzer kent rantçıları rahat bırakmamış aileyi.
Tehdit bile etmişler. Sonunda Kuloğlu Ailesi çözümü, kendi istekleriyle
1994 yılında bağı 1.derecede koruma alanı(Doğal SİT) ilan ettirmekte
bulmuş.
There is a place in Gaziosmanpaşa neighborhood, in the middle of
city turmoil but far from any sort of noise; it is merely a green oasis
surrounded by buildings; it is called Papazın Bağı (verbally, Priest
Vineyard). It is a natural, protected area containing 13,000 square
kilometers of greenery, a pool that ducks swim in, and chicken houses.
There are centuries old planes, pines, mulberries, Ankara pears,
Ankara quinces, rowans, walnuts, and medlars; a fertile greenery that
inhabitants of big cities desire. Papazın Bağı, in which various flavors
can be found including a prosperous breakfast prepared with village
eggs and gözlemes (sort of pancake), is operated by Kuloğlu family,
one of the oldest families in Ankara.
A story: Construction of the place has an interesting story. The area
was a remnant of immigrant minoritie. Grandfather of Kuloğlu family,
who was trading angoras and was a nature lover, bought the area in
an auction in 1936, since he loved Atatürk and willing to stay close to
him. His business activities went bad during wartime and the vineyard
was seized. They were barely able to keep the area and they suffered
for years of poverty. Şaziye Hanım, the grandmother recently died at
100 years old, used to launder in the area. The fountain in the vineyard,
which still exists, was used as laundry area. There used to be open
fire next to the fountain, and a caldron that clothes were boiled on the
fire. Şaziye Hanım used to prepare gözlemes and tea on the open fire;
thus, dealing with laundry fatigue. A student studying in METU met
Şaziye Hanım one day while he was wandering around fascinated with
the nature. Şaziye Hanım offered tea and gözleme to the student with a
generous hospitality. The student was impressed with Şaziye Hanım’s
hospitality when he offered some money but she did not take it. He
came back with some more friends in a week and this time he barely
could give money for her treat. The students continued to visit once a
week. The money, although a little amount of it, was an upgrading for
the family in poverty. Other people also noticed when some tables and
chairs were arranged for students, and they also started visiting the
place. Thereby, the vineyard began operating and swarm with clients.
Other operations, which lost their clients, rumored and told the people
that the place was operated by a priest, so it is better not to be there,
in order to get their clients back. Although those rumors did not affect
their job, they could not prevent the place to be called priests vineyard.
So they named the place accordingly.
Years after, when a hasty construction period started in Ankara,
contractors and other profiteers harassed, even threatened the family.
Kuloğlu family, finally, solved the problem by declaring that the vineyard
was protected on their own will in 1994.
107
BA
N /AÇIKLAMALAR
I
DOSĞI A
NATURE
SİNCAN HARİKALAR DİYARI
Sincan Wonderland
A
nkara Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi
Başkanlığı tarafından 1998 – 2003 yılları arasında yaptırılarak hizmete açılan Harikalar Diyarı Parkı, başkent ve yakın çevresine hizmet
veren, 1 milyon 300 bin m2’ lik alanıyla aynı zamanda Avrupa’nın da
en büyük kentsel parklarından biridir. Sincan Fatih semti yanında yer
alan parkın bir kapısı Eryaman Devlet Mahallesi tarafında, diğer bir
kapısı ise Ayaş- Sincan yolu üzerindedir. Ankaralılar’ ın yeşil alan ve
deniz özlemini karşılayacak olan parkta bolca yeşil alan, piknik alanları,
spor kompleksi, kültürel alanların bulunmasının yanında Masal Adası
gibi rekreasyon bölümleri de bulunmaktadır. 655 bin m2 yeşil alan, 330
bin m2 yollar ve meydanlar, 40 bin m2 otopark alanı, 67 bin m2 yapı
alanı, 92 bin m2 su alanının yanında, çocuklar için tasarlanmış ‘Masal
Adası’ 92 bin m2 yi kaplamaktadır. Parkta ayrıca tiyatro ve sergi salonları, çay bahçeleri, çok çeşitli lokantalar, büfeler, nikah salonu ve engelli
vatandaşların da yararlanabileceği kapalı ve açık yüzme havuzlarından
oluşan spor kompleksleri bulunmaktadır. Parka 70 bin ağaç, 350
bin adet bodur bitkinin yanında, 28 bin m2’ lik alana mevsimlik çiçek
dikilmiştir.
Nasıl gidilir: Harikalar Diyarı İstanbul çıkışı Ayaş yolu üzerinde 12.km
de bulunur. Otomobil ile İstanbul yolundan, hipodroma gelmeden hemen önce sağdan, köprünün altından geçerek Ayaş yoluna dönülür ve
yol takip edilir. Otobüs ile gitmek isteyenlere, Sıhhiye’den Sincan veya
Yenikent otobüslerini kullanmaları önerilebilir.
Wonderland Park was constructed by Ankara Municipality
Environmental Protection and Control Department between 1998 and
2003, serves to the capital city and proximate surroundings, and one
of the largest urban parks of Europe covering an area of 1,300,000
square kilometers. The park is along Fatih neighborhood of Sincan, and
one of the gates is on Eryaman State Neighborhood side and the other
is on Ayaş-Sincan road. There are greeneries, picnic areas, sports
facilities, and cultural facilities as well as recreation parts such as Fable
Island in the park, which will fulfill longing of inhabitants of Ankara for
greeneries and sea. Greeneries compose 655,000 square kilometers,
roads and squares compose 330,000 square kilometers, parking
lots compose 40,000 square kilometers, buildings compose 67,000
square kilometers, water areas compose 92,000 square kilometers,
and the Fable Island designed for children composes 92,000 square
kilometers of the park. There are also theaters and exhibition halls, tea
gardens, various restaurants, lunch counters, wedding hall, and sports
facilities consist of indoor and outdoor swimming pools that disabled
citizens can also benefit. There are 70,000 trees, 350,000 shrubs, and
seasonal flowers on an area of 28,000 square kilometers.
How to arrive: Wonderland Park is on 12th kilometer of Ayaş road to
İstanbul exit. Private cars can take the road to Ayaş by turning right just
before the racetrack on İstanbul road, and passing down the bridge.
Sincan or Yenikent busses from Sıhhiye are advisable for the ones
willing to use public transportation.
108
D O Ğ A / NATURE
SIR GİBİ BİR MAĞARA; TULUMTAŞ MAĞARASI
A Mystery-Like Cave: Tulumtaş Cave
T
ulumtaş Mağarası, Ankara’nın Gölbaşı İlçesi’nde Tuluntaş Köyü hudutları içinde, Karayatak mevkiinde, Ankara Çevre Yolu kenarında
bulunur. 1992 yılında bulunan bu mağara, Ankara Çevre Yolu yapımı
sırasına taş ocağı olarak kullanılan alanda, dinamitle yapılan patlatma
sonucu ortaya çıkan doğal bir mağaradır. Büyük bir kireç taşı bloğunun
içinde, kimyasal erimeler sonucunda oluşan mağaranın fosil ve toplam
uzunluğu sadece 549 metredir. Mağarada dikit, sarkıt ve sütunlar
bulunmaktadır. Ocaktaki dinamit patlamaları sırasında mağaranın
bir kısmı ve bazı damlataş oluşumları tahrip olmuştur. 1992 yılında
bulunan mağara, aynı yıl yapılan incelemelerden sonra, Kültür ve
Turizm Bakanlığı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından
l. Derece Doğal Sit Alanı olarak ilan edilmiştir. Mağara günümüzde
ziyarete kapalıdır.
T
ulumtaş Cave is located in Kayatak, Tulumtaş village of Gölbaşı
district, alongside the Ankara highway. The cave is a natural cave
which was found in 1992 during the construction of Ankara highway
as a result of dynamite explosion in a quarry area. The cave formed as
a result of chemical fusions within an enormous lime block. The cave
is 549 meters long. There are stalagmites, stalactites, and columns in
the cave. Some parts of the cave and some stalactites were damaged
during the explosions in the quarry. The cave was declared as first
degree protected area by the Ministry of Culture and Tourism, General
Directorate of Cultural and Natural Assets in 1992. The cave is not
open to visitors nowadays.
109
DO Ğ A / NATURE
Her Mevsimde Cennet
Another Taste for Each Season
KARAGÖL
Ç
ubuk ilçesi sınırları ilçesinde yer alan Karagöl, küçük krater gölüdür. Taşıdığı doğa zenginliğiyle ayrı bir öneme sahip olan Karagöl,
başkentin güzellikleri arasında yer alır. Ankara’ya 68 kilometre mesafe
uzaklıkta bulunan Karagöl, Çubuk İlçesi sınırları içinde Kavak Dağı ile
Yıldırım Dağı eteğinde bulunuyor. 22 hektarlık küçük bir alanda yer alan
Karagöl, 45 çeşit bitki türüne özellikle de Mor Çiğdem’e rastlanır. Göl,
kendisini çevreleyen doğa güzelliğiyle ziyaretçilerine adeta bir şölen yaşatıyor. Karagöl Çubuk’a gitmek isteyen ziyaretçiler için enfes bir mola
mekanıdır. Karagöl’ün özelliklerinden biri de dört mevsim değişmeyen
manzarasıdır. Gölün üzerine yansıyan ağaçlarının gölgeleri nedeniyle
siyah bir renge büründüğü için göle Karagöl bu özelliğiyle de diğer
göllerden ayrılıyor. 80 metre derinliği bulunan gölün çevresinde yer alan
200 adet piknik masası yer alıyor. Etrafında yürümek isteyenler için 1.5
kilometrelik çevresi olan göl, aynı zamanda olta balıkçılığı yapmaya da
elverişli. Göl kenarındaki ormanların içinde kaynak suları da bulunuyor.
Yamaçlarla çevrili, etrafı çam ve dağ kavağı ile kaplı olan Karagöl şehrin
gürültüsünden uzaklaşıp, dinlenmek isteyenler için oldukça ideal bir
yer.
K
aragöl is a small crater lake which is within the borders of Çubuk
Town. Karagöl takes place in capital with its natural beauties.
Karagöl which is 68 km to Ankara, is located within the borders of
Çubuk Town at the foots of Mount Kavak and Mount Yıldırım. Karagöl
which is situated on a small land of 22 hectaresis brilliant with 45
species of plants especially possible to come across the purple
meadow saffron. The lake with the natural beauty surrounding it seems
to be offering a feast to its visitors.Karagöl is a grand resting place fort
he visitors who is going to Çubuk town.One of the feature of Karagöl
is the unique sceneries in four seasons. The lake is called Karagöl
(i.e. black lake) which takes a dark color due to shadows of the trees
reflected on the surface of the lake. The lake is also noteworthy of
with its depth of about 80 meters and there are 200 picnic tables
surrounding the lake. 1,5 km circumference of the lake is very suitable
for those who wants to take a stroll. There are water springs within the
groves around the lake. Karagöl which is surrounded by hillsides and
enshrouded in pine and mountain poplar trees, is an ideal resort for
those who want to get away from roar of the city and have some rest.
GÜMÜŞDERE
IHLAMUR VADİSİ
Ankara’nın
Yükselen
Değeri
Ankara’nın
Yükselen
Değeri
www.kecioren.bel.tr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
Mutluluğa,
güzelliğe,
hayata bir
adım…
BA S I N AÇIKLAMALAR I
111
Peyzaj alanları, sosyokültürel tesisleri ile doğa
ve insanı birleştirecek,
renkli bir dünyanın
kapılarını açacak, kente
ayrıcalık katacak yaşam
alanı en yakın zamanda
Keçiören’de…
www.kecioren.bel.tr
www.twitter.com/keciorenbeltr
www.facebook.com/keciorenbeltr
112
BASIN
D
O Ğ A /ANATURE
Ç IK LAMALAR I
Yemyeşil bir simge;
A green icon;
KUĞULU PARK
K
entin içinde yemyeşil bir simge olarak, her Ankaralının kalbinde ise
güzel anılarda yer alır Kuğulu Park. Kavaklıdere semtinde bulunan
Tunalı Hilmi Caddesi ve İran Caddesi arasında yer alan Kuğulu Park
kentin simgelerinden biridir. Ankaralıların en önemli uğrak ve buluşma noktası olan Kuğulu Park, Kavaklıdere semtinin adını oluşturan
beyaz kavakları ve kuğuları ile simgeleşmiş bir anı mekanı, bir nefes
alma yeridir. Park, Ankara dışından gelenlerin de mutlaka uğradıkları
iş ve alışveriş merkezinin yer aldığı bölgede kalan, halka açık tek yeşil
alandır. Kuğulu Park’ın bulunduğu alanın güney tarafında Polonya
Sefareti’nin bahçeleri, kuzeyinde ise Kavaklıdere Şarapları’nın sahibi
Cenap And’ın 1955’de yaptırdığı ev bulunmaktaydı. Kavaklıdere’den
arta kalan gölet ve çevresi arazi 1958’de Ankara Belediyesi tarafından park haline getirilmiştir. 1957’de Atatürk Bulvarı’nın genişletilmesi için Polonya Sefareti topraklarının bir kısmı alınmıştı, 1964’te
Polonya’nın bu kaybını tazmin etmek için Sefaret topraklarına bitişik
başka topraklar ve bu arada Kuğulu Park’ın bir kısmı sefarete verildi.
İlk yapıldığında halktan fazla ilgi görmeyen park, Vedat Dalokay’ın
belediye başkanlığı (1973-77) sırasında yeniden düzenlenince popüler
bir yer oldu. Parkın adı, kurulduğu yıllarda Viyana Belediyesi tarafından
hediye edilen beyaz kuğulardan gelir. Kuğulu Park’ın kuğularından üçü
daha sonra Seymenler Parkı’na nakledilmiştir. Bu kuğular daha sonra
değişik zamanlarda Kuğulu Park’a geri dönmek için uçarken yüksek
binalara veya ağaçlara çarpma sonucu ölmüşlerdir. Parkta havuzun
dışında, çocuk oyun alanı, cafe-restoran bulunuyor. Parkın Tunalı Hilmi
Caddesi girişinde Ümit Öztürk’ün Tunalı Hilmi Heykeli yer alırken, bir
başka bölgesinde Muzaffer Ertorun’a ait Öpüşenler heykeli yer alır.
Günümüzde kuğuları, kazları ve ördekleri ile bilinen parkta 24 farklı
kuş türü bulunmaktadır ve bunlar parkta yer alan bir panoyla da halka
gösterilmektedir. Yeşilin tüm görkemi ile kendini gösterdiği Kuğulu
Park’ta kavakların yanı sıra, çınar, erguvan ve alıç ağaçları ile çeşitli çalı
grupları yer alır. Kuğulu Park, tarihi ve doğal güzelliği nedeniyle Kültür
Bakanlığı Ankara Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu tarafından
sit alanı olarak belirlenmiştir. Parkın hemen yanında da And Evi yer alır.
K
uğulu Park has a special place in the heartof every Ankara person
and in the city as a green icon. Kuğulu Park between Tunalı Hilmi
Street and Iran Street in Kavaklıdere quarter is one of the symbols
of the city. Kuğulu Park hides a trace from everyone by being the
most important haunt and meeting point of Ankara people. Kuğulu
Park is a memorial space, a breathing place which is symbolized by
its swans and white poplars giving the name of Kavaklıdere (poplar
creek) quarter. The park is the only green area remained in the region
which contains business and shopping centers where also people
from outside pass through. There were Poland Embassy gardens
in the south and the house built in 1955 by Cenap And, the owner
of Kavaklıdere Wines, in the north of the area containing Kuğulu
Park that is the breathing point of Kavaklıdere. The pond and its
perimeter land remained from Kavaklıdere was made a park in 1958
by the Municipality of Ankara. In 1957, a part of Poland Embassy
lands was taken to enlarge the Ataturk Avenue; in 1964, some other
lands adjacent to the Embassy land and a part of Kuğulu Park was
given to Poland Embassy in order to compensate its loss. The park,
not getting much attention from the public when first built, became
popular after rearrangement during the mayoralty of Vedat Dalokay
(1973-1977). The name of the Park comes from the swans gifted by
the municipality of Vienna in the years of establishment. Three of the
swans of Kuğulu Park were transferred to Seymenler Park later on.
These swans later on died by crashing to high buildings and trees while
returning back to Kuğulu Park in various times.There is a children’s
playground, cafe-restaurant in the park other than the pool. There is
Tunalı Hilmi sculpture in the entrance of Tunalı Hilmi street and there is
the sculpture named “kissing” of Muzaffer Ertorun in another part of it.
Nowadays, there are 24 different species of birds in the Park, known
with swans, gooses and ducks, and these are shown on a dashboard
to the public. There are plane, cercis and hawthorn trees as well as
poplar and various bushes in Kuğulu Park where the green shows
itself with all splendor. Being a special place for all Ankara people,
113
BA S I N AÇIKLAMALAR I
Ev mimar Emin Onat’ın tasarımı olup, 1955 yılında tamamlanmıştır.
Ev İkinci Ulusal Mimarlık Dönemi’nin özelliklerini taşımaktadır. Beyaz
rengin hakim olduğu cephe sade düzenlenmiştir. Bulvara bakan giriş
cephesinde geleneksel Ankara Evleri’nde olduğu gibi kademeli olarak
yapılmış olan üst kat çıkması ile üstündeki pencere düzenlemesi dikkat
çekmektedir. Ön tarafta olduğu gibi sade düzenlenen arka tarafta bir
de havuz bulunmaktadır. Evin üstünü organik biçimli alaturka kiremitle
kaplı ahşap bir kırma çatı örter. And Evi ve bahçesi Anıtlar Kurulu kararı
ile koruma altındadır.
Kuğulu Park was identified as protected site by Ankara Cultural and
Natural Properties Preservation Board of the Ministry of Culture due
to its history and natural beauty. There is And House located adjacent
to the park. The house was constructed in 1955 designed by the
architect Emin Onat. The house has the characteristics of Second
Period of National Architecture. The facade dominated by white color
is designed simple. It stands out the upper floor oriel and the window
above at the gate facade facing the boulevard constructed cascaded
as in traditional Ankara houses.There is also a pool at the back which
was designed simply as in the front. The house was covered with a
wooden roof paved with organic-shaped pantiles. And House and its
garden is under protection by the decision of Monuments Board.
114
D O Ğ A / NATURE
TUZGÖLÜ / Salt Lake
T
uzgölü (Salt Lake) is located on southeast of Ankara, around
Şereflikoçhisar, at intersection point of borders of Ankara, Konya,
and Aksaray provinces. It is the second largest, and the shallowest
lake of Turkey. Its surface is 1,500 square kilometers. The color and
brightness of salt crystals look like snow and ice illusively. 40 percent
of salt supply in Turkey is provided from the lake. Tuzgölü is sourced
by Melendiz River, lots of small brooks and underground salty water
springs; and it is a closed basin lake with no flow out. Tuzgölü and the
surrounding steppes are declared as special environment protection
area in 2000 due to the rare plant and animal groups in the area. The
protection area covers 1.38 percent of Turkey’s surface area with a
surface of 627,500 hectares. Tuzgölü is the most important incubation
area for flamingos in Turkey, and there are huge incubation colonies
each of them including 5 to 6 thousands nests in the middle of the
lake. Not only birds adapted to salty areas like flamingos, avocets,
ruddy shelducks but also ringed plovers, cranes, barnacles, and coots
live as large colonies in the lake. There are ecologically sensitive plant
groups composed of halophytes and endemic species in the region.
A
nkara’nın güneydoğusunda Şereflikoçhisar yakınlarında, Ankara, Konya ve Aksaray illerinin kesiştiği bölgede bulunan göl,
Türkiye’nin ikinci büyük ve en sığ gölüdür. Yüz ölçümü 1500 km2 dir.
Tuz kristallerinin şiddetli beyazlığı ve parıltısı aldatıcı bir biçimde kar ve
buz görüntüsündedir. Türkiye’nin tuz ihtiyacının %40’ı buradan sağlanır.
Tuz Gölü, Melendiz ırmağı, pek çok küçük akıntı ve yeraltı tuzlu su kaynaklarıyla beslenen, dışarıya akıntısı olmayan kapalı bir havza gölüdür.
Tuz Gölü ve çevresindeki bozkırlar barındırdıkları nadir bitki ve hayvan
toplulukları nedeniyle 2000 yılının sonlarına doğru Özel Çevre Koruma
Alanı (ÖÇKA) statüsüyle koruma altına alınmıştır. 627 bin 500 hektar
büyüklüğündeki koruma alanı, Türkiye yüzölçümünün yüzde 1.38’ini
kaplamaktadır. Tuz Gölü, flamingoların ülkemizdeki en önemli kuluçka
alanı olup, gölün orta kesimlerinde her biri 5-6 bin yuvadan oluşan dev
kuluçka kolonileri bulunmaktadır. Tuzlu ortamlara uyum sağlamış olan
flamingo, kılıçgaga, angıt ve benzeri kuşların yanı sıra yağmurcunlar,
turnalar, yaban kazları ve yaban ördekleri gölde büyük topluluklar halinde yaşamaktadır. Bölgede tuzcul stepler ve endemik türlerden oluşan
ekolojik açıdan hassas bitki toplulukları bulunmaktadır.
Türkiye’de
ilk onda
en iyisi
7. sayı için acele edin!
[email protected] • 0.312 442 75 10
116
BASIN
HA
NL A RA ÇHAMAMLAR
IK LAMALAR I/ INN-TURKISH BATHS
ESKİ HAMAM / Old Public Bath
İ
tfaiye Meydanı’nda Gazi Lisesi karşısında yer
alır. I. Murat’ın subaşlarından Eyne Bey tarafından 15.yy başlarında yaptırılmıştır. Hamam
1928’den önce Belediye tarafından bir dönem
gaz deposu olarak kullanılmıştır. Soyunmalık kısmı tamamen yıkılmış durumda olsa da
soğukluk, sıcaklık ve külhan kısımları sağlam
durumdadır. 2000 yılında başlayan restorasyon
çalışmaları 2001 yılında tamamlanmış olup
günümüzde Tarihi Eyne Bey Hamamı adıyla faaliyet göstermektedir.
I
t is located on İtfaiye Meydanı, across Gazi
High School. It is constructed by Eyne
Bey, one of officers of Murad the 1st, in the
beginning of 15th century. The public bath was
used as gas storage by the municipality before
1928. Although the soyunmalık (some sort of
locker room) part of the bath is fully shattered,
soğukluk (outer side of the bath to freshen and
rest), sıcaklık (main part), and külhan (the part
that the bath and water is heated) parts are
still steady. Reconstruction of the public bath
started in 2000 and finished in 2001; and it is in
service as Tarihi Eyne Bey Hamamı (Historical
Eyne Bey Public Bath).
KARACABEY HAMAMI / Karacabey Public Bath
T
alatpaşa Bulvarı üzerinde yer alır. Hamamönü semtine adını veren tarihi Karacabey
Hamamı Vakıf Külliyesi II. Murat’ın Kadı Askeri
olan Celalettin Karacabey İbn-i Abdullah tarafından çifte hamam şeklinde yaptırılmıştır. 1427
yılında inşaatına başlanan ve 13 sene süren
inşaattan sonra 1440 yılında bitirilen Karacabey
Hamamı Ankara’nın en eski tarihi eserlerinden
birisi konumundadır. Bugüne kadar yok olma
tehlikesi ile karşı karşıya kalan hamam 1988
yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından başlatılan bir takım onarım çalışmaları sonucunda 2
sene içerisinde eski görünümüne kavuşmuştur.
Halen kullanılmaktadır.
I
t is located on Talatpaşa Avenue. The historical
Karacabey Public Bath Foundation Complex,
naming the neighborhood Hamamönü, was
constructed as a double bath by Celalettin
Karacabey İbn-i Abdullah, one of the kazaskers
(high ranking military officer and judge) of Murat
II. Construction of the public bath started in
1427 and finished 13 years later in 1440; and is
one of the oldest historical artifacts in Ankara.
The public bath faced the risk of shatterin
throughout time; however, it was reconstructed
by the Directorate General of Foundations in
1988 and gained its old presence in two years.
The public bath is still in service.
PİRİNÇ HAN / Pirinç Public House
K
oyunpazarı mevkii, Pirinç Sokak’ta bulunan
han Ankara’nın ilk ahşap hanı olarak
bilinmektedir. 1739 yılında yapıldığı tahmin
edilen han bir avlu çevresinde üç katlı olarak
inşa edilmiş. Han, ahşap karkas yapı sistemi
ve içi kerpiç dolgulu olarak görünümünü halen
korumakta. 1921- 1942 yıllara arasında karakol
olarak kullanılan bina, 1990’lı yıllarda restore
edilmiştir.
P
irinç Han (Pirinç Public House) is located on
Pirinç Street in Koyunpazarı neighborhood,
and is known to be the first wooden public
house in Ankara. It is assumed that the public
house is built in 1739 as a triplex building in a
backyard. The public house still preserves its
original appearance, wooden frame and adobe
infilling. The building was used as a police
station between 1921 and 1942; and it was
restructured in 1990.
117
SIN
AÇIKLAMALAR/I INN-TURKISH BATHS
HBA
ANL
AR-HAMAMLAR
SAFRAN HAN / Safran Public House
A
t Pazarı semtinde bulunan han, Aslen
Kayserili olup Ankara’ya yerleşen Hacı
İbrahim Bin Hacı Mehmet tarafından yaptırılmıştır. Vakfiyesi 1512 tarihinde düzenlendiği için,
bu tarihlerde yapılmış olduğu sanılmaktadır.
Hanın yarısı mülk, yarısı vakıfın ruhuna cüz-i
şerif okumak, Lütfi Han kapısındaki musluğa
bakmak için vakfedilmiştir. İçinde bir mescit yer
almaktadır.
S
afran Han (Safran Public House) is
located in At Pazarı neighborhood. It was
constructed by Hacı İbrahim Bin Hacı Mehmet,
who was originally from Kayseri but settled in
Ankara. Its foundation certificate was prepared
in 1512; thus, it is assumed to be built in
those days. Half of the public house is private
property and the other is devoted in order to
pray for the soul of foundation and maintain
the fountain by Lütfi Han gate. There is a small
mosque in the public house.
ŞENGÜL HAMAMI / Şengül Public Bath
U
lus’ta, Kale’nin güneybatı eteklerinde İstiklal
(Yahudi) Mahallesi’nde yer alan Şengül Hamamı kadın ve erkekler için ayrı kısımları olan bir
çifte hamamdır. 15.yüzyılın 2. yarısında Anadolu
beylerbeyi İshak paşa tarafından yaptırılmıştır.
Hamam 19. yüzyılda tadilat ve 2009 yılında ise
restore edilmiştir. Halen kullanılmaktadır.
Ş
engül public bath, located in İstiklal
(Yahudi, Jewish) neighborhood of Ulus on
southwestern foot of Kale, is a double bath
with separate parts for man and women. It was
constructed by Anatolia beylerbeyi (governor)
İshak Paşa, in the second half of 15th century.
The public bath was repaired in 19th century
and reconstructed in 2009. It is still in service.
SULUHAN
U
lus’ta Hacı Doğan Mahallesi’nde, Ulus
halinin güneyinde yer alır. 1508 – 1511
yılları arasında II. Beyazid Devri emirlerinden
Hasan Paşa tarafından inşa edilmiştir. ‘Hasan
Paşa Hanı’ diye de bilinir. Yapı moloz taş,
tuğla ve kesme taşla kargiri olarak yapılmıştır.
Değişik zamanlarda onarım ve genişletme
çalışmaları yapılan han 1930 – 1980 yılları
arasında olukça bakımsızdı. Adnan Menderes
burayı restore ettirmek istemiş ancak restore
işlemleri yarım kalmış ve bu emeline vakıf
olamamıştır. Nihayet Kenan Evren döneminde
restorasyon tamamlanarak han, 1985 yılında
Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne kiraya verilmiştir.
Günümüzde pek çok dükkana ev sahipliği
yapmaktadır.
I
t is located in Hacı Doğan neighborhood of
Ulus, on southern side of Ulus vegetable
market. It was constructed by Hasan Paşa,
a commander of Bayezid II era, between
1508 and 1511. It is also known as Hasan
Paşa Public House. It is built on rubble
stones, bricks, and face stones. The public
house, which was repaired and extended
various times, was totally neglected
between 1930 and 1980. Adnan Menderes
was willing to reconstruct the public house
but reconstruction was not finalized in
his lifetime. Reconstruction was finalized
in Kenan Evren era, and was the public
house was rented to regional directorate of
General Directorate of Foundations in 1985.
There are many shops in the public house
nowadays.
118
BASIN A Ç IK LAMALAR I
POPÜLER ALIŞVERİŞ ve
AÇIKHAVA ALANLARI
POPULAR SHOPPING and
OUTDOOR AREAS
A
nkara, Anadolu tarihindeki pek çok
uygarlığa, savaşlara, antlaşmalara ve
tarihe geçen pek çok önemli olaya ev sahipliği
yapmış bir başkent. Sahip olduğu tarihi,
mekanlarında, müzelerinde hatta sokaklarında
yaşatan, aynı zamanda bugün de aktif siyasetin kalbi olan, düzenli bir karmaşanın sürekli
devinim halinde baş gösterdiği bir bürokrasi
şehri… Denizin olmadığı, ‘gri şehir’ olarak anılan başkentte yeşil, parklarla, önemli kentsel
dönüşüm projeleri ile göl ve yapay göletlerle
yaşatılıyor. Bunun yanında, insanların boş
zamanlarını değerlendirebilmesi için pek çok
sinema, tiyatro, kültür sanat evleri, galeriler,
alışveriş merkezleri ile cafelerin, restoranların,
çeşitli dükkanların bulunduğu, doğal bir süreçte gelişen ve güzelleşen düzenli caddeler
kendini göstermekte bu kent coğrafyasında.
Tunalı Hilmi Caddesi, Bestekar Sokak, Tunus
Caddesi, Park Caddesi, 7.Cadde, Çukurambar gibi pek çok açık hava alanı, Ankaralılar’ın
en gözde uğrak yerleri arasındadır. Rengarenk
bir hareketin yaşandığı bu kalabalık caddeler,
her yaştan ve cinsiyetten insanın sosyal ihtiyacını karşılayabilecek ölçüye ulaşmış olarak,
gün be gün popülaritelerini artırmaktalar. Öyle
ki bu caddeler; sahil kenti tutkunlarının ‘Deniz
olmadan yaşanmaz!’ söylemlerini, ‘Denizsiz
de yaşanırmış, evet…’ şekline çevirebilecek bir zenginlik ve güzellik sunmakta kent
sakinlerine…
A
and ponds. Besides, there are settled streets
developing and blooming with lots of cinemas,
theatres, culture and art houses, shopping
centers, cafes, restaurants, and various
shops for spare time activities of inhabitants.
Outdoor areas; such as,Tunalı Hilmi Caddesi,
Bestekar Sokak, Tunus Caddesi, Park
Caddesi, 7. Cadde, and Çukurambar are
among popular resorts in Ankara. Those
crowded streets of bright livelihood are
gaining popularity day by day, by having the
capacity to provide social necessities of any
person at any age and gender. These streets
provide prosperity and beauty to inhabitants;
so much so that they could change the motto
of coastal city addicts from “no sea no living”
to “it is ok to live without sea.”
nkara is a capital city which witnessed
various civilizations throughout history
of Anatolia, wars, agreements, and many
momentous historical events. It is a city which
keeps the history alive in venues, museum,
even on streets; a city which is the heart
of active politics; a city that a continuous
turmoil is in motion; a city of bureaucracy.
The city does not have a coast, and called
as a grey city; thus, greenery is provided by
parks, urban transformation projects, lakes,
BA S I N AÇIKLAMALAR
I
POPÜLER
ALIŞVERİŞ AÇIKHAVA
ALANLARI / POPULAR SHOPPING OUTDOOR AREAS
BESTEKAR SOKAK / Bestekar Street
T
unalı Hilmi Caddesi’nin bir alt sokağıdır.
Son derece hareketli, eğlenceli ve renkli
olan bu sokağın en büyük özelliği, her türden
eğlence ve farklı lezzetin sunulduğu çeşitli
mekanların bir arada bulunmasıdır. Sokak’ta,
İtalyan restoranından Çin lokantasına; şarap
evinden balık restoranına; kebapçılardan lüks,
ekonomik pek çok cafeye kadar çeşitli alternatifler bulunur. Bunların yanında yine farklı
tarzlarda bar, pub ve performans hall şeklinde
mekanlar çokça yer alır. Günün her saati her
yaş grubundan insanın bir sebeple yolunun
geçtiği veya mekanlarında oturup yemeğini
yediği sokak, genellikle hafta sonları içkili
eğlence tarzında vakit geçirmek isteyenlerin
uğrak yeri olma özelliğindedir.
B
sort of entertainment and different taste is
furnished. There are many alternatives from
Italian restaurant to Chinese restaurant, wine
house to fish house, kebap shop to luxurious
or economic cafes on the street. Besides,
there are many bars, pubs, and performance
halls in different style. The street is full of
people wandering around and dining at any
time of the day, particularly the ones willing
drink something and enjoying the weekend
simultaneously.
estekar Sokak (Bestekar Street, verbally
Composer Street) is next to Tunalı Hilmi
Cadddesi (Tunalı Hilmi Street). The most
significant feature of the street, which is
extremely lively, entertaining, and bright, is
that it contains various places that every
ÇUKURAMBAR
E
skişehir – Konya Karayolu Kavşağı’nın hemen yanında, çukurluk
bir alanda bulunan semt, 10 yıl öncesine kadar gecekondularla
dolu, salaş bir görünümdeydi. 10 yıl içerisinde geçirdiği hızlı değişim
sonucunda bugün, emlak fiyatlarının tavan yapığı, büyük ve lüks
binalarla kaplı modern bir semt görünümünü aldı. Çeşitli eğlence
mekanlarının ve büyük alışveriş merkezlerinin yer aldığı semtte, pek
çok bakan ve milletvekilinin de evi bulunmaktadır.
T
he neighborhood, located on a concave area by the crossroad
of Eskişehir-Konya highway, was previously full of shanty
houses. As a result of the change experienced for the last ten
years, Çukurambar became a modern neighborhood, in which
the real estate prices peaked and composed of luxurious highrise buildings. The neighborhood contains many entertainment
venues and large shopping centers; and many of the ministers and
parliamentarians reside within the neighborhood.
FİLİSTİN CADDESİ / Filistin Road
F
ilistin Sokak ya da yaygın adıyla Filistin
Caddesi, Ankara’nın Çankaya ilçesinde
Gaziosmanpaşa semtinde bulunan bir cadde… Ankara’nın son yıllarda gittikçe popüler
hale gelen caddelerinden Filistin Caddesi,
özellikle lüks mekanlarıyla dikkat çekiyor.
Filistin Caddesi, cadde boyunca uzanan kafe
ve restoranlar, butikleri ve lüks markalarıyla
da popülerliğini artırmaya devam ediyor. Son
birkaç yıldır Ankara eğlence hayatının kalbinin
attığı Filistin Caddesi, bu özelliğini uzun süre
daha koruyacağa benziyor. Cadde boyunca
uzanan kafe ve restoranlar, sabahın erken
saatlerinden gece geç saate kadar binlerce
Ankaralıyı ağırlıyor. Mekanlarda sadece Ankara değil, İstanbul markalarına da rastlamak
mümkün. Kısacası, eğlencenin ve lezzetin
buluşma noktası olan Filistin Caddesi adeta
gençlerin gözdesi.
F
ilistin Caddesi (verbally, Palestine Street) is
located in Gaziosmanpaşa neighborhood
of Çankaya district in Ankara. Filistin Caddesi
becomes more and more popular in recent
years and draw attention particularly with
luxurious places. Filistin Caddesi is gaining
popularity via cafes and restaurants alongside
the street, boutiques, and luxurious shops.
Nightlife in Ankara is mainly located in Filistin
Caddesi for recent years, and the street
seems to preserve this for many more years.
The cafes and restaurants alongside the
street host thousands of people from early
morning hours till small hours. It is possible to
see trademarks of Istanbul as well as Ankara
in the shops. All in all, Filistin Caddesi is highly
popular among youngsters as the meeting
point of entertainment.
119
120
BASIN AALIŞVERİŞ
POPÜLER
Ç IK LAMALAR
AÇIKHAVA
I
ALANLARI / POPULAR SHOPPING OUTDOOR AREAS
Şehrin Kalbi: / Heart of the city:
KIZILAY
A
nkara’nın ilk planı 1924-25 tarihlerinde
Carl Christopher Lörcher tarafından
geliştirilir. Bugün Kızılay’ın önemli bir öğesi
olan Kızılay Meydanı, Sıhhiye Meydanı, Zafer,
Millet, Ulus, Lozan, Tandoğan gibi meydan ve
akslar, Lörcher Planı ile tasarlanır. 1930’ların
başlarında ise ilk planın izlerini, kararlarını
etkin biçimde kullanan Alman Herman Jansen
tarafından yeni bir planlama çalışması gerçekleştirilir. Atatürk Bulvarı, Kızılay, Ulus meydanları ve bölgede sıralanan bakanlıklar, Meclis,
genel müdürlük binaları, modernist planlamada cumhuriyetin yeni kentsel sıralamasını,
“bulvar-meydan-devlet yapıları” gerçekleştirir.
Jansen Planı, Ankara’nın 50 yıl içinde 300
bin kişilik bir kent olacağı, merkezin Ulus ve
çevresinde kalacağını öngörmüşken, İkinci
Dünya Savaşı sonrası yaşanan yoğun göç,
Ankara’nın kentsel mekan oluşumunu önemli
ölçüde etkiler. Kısacası artık yeni merkez
Yenişehir ve Kızılay’a kayacaktır. Ulus Meydanı, 1940’larda değişimi yaşamaya başlar…
Vekaletler Mahallesi, park ve meydanların
tasarımları yapıldıkça, otel, sinema, restoranlarda Bulvar’a taşınmasıyla, bölge bir yaşam
merkezi olarak biçimlenir. Bu değişim, 1961
yılında meclisin Ulus’tan taşınmasıyla birlikte
iyice hissedilir. Artık Kızılay, kentin tam anlamıyla sosyalleşme ve yaşam alanı olmuştur.
“Yenişehir” Ulus Eski Kent Merkezine alternatif
olarak yaratılan “modern Ankara” nın yüzü
olarak planlanmıştı. Kızılay ve çevresi ise bu
yeni alanın tam merkezinde yer alır. Önceleri,
Kızılay yaşayan bir kent merkezi değil, kentin
simgesiydi. Güvenpark ve Bulvar, bu simgeselliği en güzel örnekleriydi. Önemli törenler,
etkinlikler, Bulvar ve Kızılay’ı 1940’lı yıllardan
sonra Ankara’da toplumsallaşmanın mekanı
haline getirdi. Cumhuriyetin yeni kurulan baş-
121
BA S I N AÇIKLAMALAR I
T
he first planning of Ankara was developed
by Carl Christopher Lörcher in 1924-25.
Today’s important items of Kızılay Square,
Sıhhiye Square, Zafer, Millet, Ulus, Lozan,
Tandoğan squares and axes were designed
by Lörcher Plan. At the beginning of 1930,
a new planning study was performed by
German Herman Jansen, who used the
traces, decisions of the first plan affectively.
Atatürk Boulevard, Kızılay, Ulus squares
and cascading ministries in the region,
Parliament, general directorate buildings
perform new urban alignment of the republic
in the modernist planning as “boulevard square - state structures”. While the Jansen
Plan stipulated Ankara to be a city with 300
thousand population within 50 years and
the center will remain in and around Ulus,
the dense migration occurred after Second
World War significantly affect the urban place
formation of Ankara. In short, the new center
would shift to Yenişehir and Kızılay. Ulus
Square starts to experience the change in
1940s... While designing Vekaletler Street,
park and squares and moving of hotels, movie
theatres and restaurants to the boulevard, the
region forms a life center. This change was
deeply felt by moving of parliament from Ulus
in 1961. Kızılay became literally the socializing
and life center of the city anymore. “Yenişehir”
was planned as the face of “modern Ankara”
created as an alternative to Ulus Old City
Center. Kızılay and around are located at the
center of this new area. Previously Kızılay
was not a living city center, but the symbol of
the city. Güvenpark and Boulevard was the
finest examples of this symbolism. Important
ceremonies and activities made the Boulevard
and Kızılay as the place of the socialization
122
BASIN A Ç IK LAMALAR I
BA S I N AÇIKLAMALAR
I
POPÜLER
ALIŞVERİŞ AÇIKHAVA
ALANLARI / POPULAR SHOPPING OUTDOOR AREAS
kentinde kendini en coşkulu şekliyle gösterdiği özgün düzenlemelerden biri Atatürk Bulvarı
olup, bunun en önemli noktası da Kızılay’dı.
Yenişehir ve Bakanlıkların kurulması amacıyla
400 hektarlık alan kamulaştırılmış, Çankaya
Köşkü ve Atatürk Bulvarı, ilintili olarak da
kamu kurumları tarihi merkez yerine güneye
yönelmiş ve Cumhuriyetin niteliğini, prestijini
yansıtacak yapılaşmalar hızlanmıştır. 1924
yılından itibaren benimsenen ve uygulamaya
konan söz konusu politikalar doğrultusunda
yapılan uygulamalarla, cumhuriyeti temsil
eden ve simgeleyen bir nitelik kazanması
sağlanır. Ankara’nın başkent olduğu ilk yıllarda
Ulus semti kentin idari ve sosyal merkezini
oluştururken, merkezin giderek Yenişehir’e
kaymasıyla, 1950’li yıllardan itibaren yönetim
ve prestij yapıları Atatürk Bulvarı üzerinde
konumlanmaya başlamıştı. Kızılay Parkı’nın olduğu yere önce, daha sonra birkaç kez daha
yeri değişecek olan sonradan da ortadan
kaybolan heykelli havuz yerleştirilir. Başlangıçta parkın adı bu heykelli havuz nedeniyle
‘Havuzbaşı’ olarak anılır. Havuzbaşı’nın yapım
yılı ve kimin tarafından yapıldığı belli değildir.
Ancak belediye bandosunun konserler verdiği
Havuzbaşı’nın, Atatürk Bulvarı’nda gezintiye
çıkanların özellikle bahar ve yaz aylarında
oturmadan geçemedikleri bir yer olduğu artık
anılarda kalmıştır. 1929 yılında parka bir yapı
girer, Kızılay Genel Merkezi. Yapı’nın açılmasıyla birlikte yeniden düzenlenen park Kızılay
Parkı, meydan Kızılay Meydanı ve çevre
de Yenişehir yerine Kızılay olarak anılmaya
başlar. Ankara, Kızılay maden suyu ile bu
parktaki küçük bir satış büfesinde tanışmıştır.
1980 baharına doğru bu yapı da bir gecede
yıkılacak beraberinde parkı da alıp götürecektir. Ankara’nın kent merkezi olan Kızılay
Meydanı’nda bulunan ve 1979′da yıkılan
Kızılay Binası geniş bahçe içinde, zamanında da meydana ismini veren bir binaydı.
Bu üç katlı olarak inşa edilmiş ve başkentin
simgelerinden biri olan Kızılay binası, üstelik
1930 öncesi yapılmış tüm binalar gibi “tarihi
eser” olarak tescilliydi. 1979 yılında Kızılay
Binası yerine yeni bir yapı yapılmak üzere
yıkılır ve kurum çalışmaları geçici olarak sürdürülmek üzere Karanfil Sokak’ta bir yapıya
taşınır. Konumu itibariyle ulaşımı çok kolay
olan Kızılay’dan Ankara’nın her tarafına toplu
taşıma araçlarıyla ulaşılabilir. Başkent’te insan
trafiğinin en kalabalık olduğu yer elbette şehir
merkezi Kızılay. Onlarca cadde ve yüzlerce
mekânın bulunduğu Kızılay’a, her gün yüz
binlerce kişi akın ediyor.
in Ankara after 40s. One of the genuine
regulations where the republic shows itself
deliriously in the new built capital was Atatürk
Boulevard and the most important point of it
was Kızılay. For the purpose of establishing
Yenişehir and Ministries, 400 hectare area
was nationalized; Çankaya House and
Atatürk Boulevard, accordingly government
agencies were headed to south, instead of
the center and constructions to reflect the
characteristic, prestige of the republic was
fastened. In the applications performed in
line with the mentioned policies adopted and
commissioned as of 1924, it was provided
to gain a characteristic to represent and
symbolize the republic. While Ulus district
forms the administrative and social center
of the city in the first years of capital Ankara,
together with shifting the center gradually
to Yenişehir, the administration and prestige
structures were started to be located over
Atatürk Boulevard as of 1950s. It was placed
a pool with sculpture to the area where the
Kızılay Park is located; this pool then replaced
several times and then removed. At the
beginning the name of the park is said as
‘Havuşbaşı’ (Poolside) due to this pool with
sculpture. It is not known the date or creator
of Havuzbaşı. However, it is only in memories
anymore as a place where the municipality
band gave concerts, people used to sit
around when they walked through Atatürk
Boulevard especially in spring and summer
times. In 1929, a structure goes into the park;
Headquarters of Kızılay (Red Crescent). Upon
opening of the structure, the rearranged park
was called Kızılay Park, the square was called
Kızılay Square and the perimeter started to
called Kızılay instead of Yenişehir. Ankara met
with Kızılay mineral water in a small kiosk in
this park. Towards 1980 spring, this structure
would be demolished in one night and it
would remove the park together with it. Kızılay
building found in Kızılay Square which is the
city center of Ankara was a building giving the
name of the square and it was demolished
in 1979. This three storey Kızılay Building, as
symbol of the capital, was even registered
as “artifact” like all buildings constructed
before 1930. In 1979, Kızılay Building was
demolished in order to build another building
instead and the works of the organization
were moved to a structure in Karanfil Street
temporarily.
Kızılay, mağazaları, restoran ve kafeleri ile
yıllardır Ankaralıların kalbindeki yerini korumaktadır.
123
124
BASIN AALIŞVERİŞ
POPÜLER
Ç IK LAMALAR
AÇIKHAVA
I
ALANLARI / POPULAR SHOPPING OUTDOOR AREAS
PARK CADDESİ / Park Street
A
nkara’nın Çayyolu semtinde bulunan ve
genellikle bu semtte oturanları ağırlayan
bir caddedir. Caddenin iki yanında farklı
tarzda restoranlar, cafeler, pastaneler, barlar
ve publar bulunmaktadır. Gündüzleri sakin ve
huzurlu olan cadde, geceleri müzikli, hareketli,
kalabalık atmosferi ile tam bir eğlence merkezi
haline dönüşür.
P
ark Caddesi (Park Street) is located
in Çayyolu neighborhood of Ankara
and generally filled with residents of the
neighborhood. There are restaurants, cafes,
patisseries, bars, and pubs in various styles.
The street is quite and calm during daytime,
but it turns out to be an entertainment
center with a musical, lively, and crowded
atmosphere during nighttime.
Mobilya Kenti;
Furnish Town;
SİTELER
İ
ster yeni evlenenler olsun, isterse yeni eşya
alma isteğinde olanların değişmez adresidir
Siteler. Türkiye’nin ve Ankara’nın önemli mobilya ticaret merkezlerinden biri olan Siteler;
mobilya kenti olarak anılmaktadır. 1960 yılında
oluşmaya başlayan 7000 dönümlük arazi
büyüklüğüne ulaşan içerisinde Vergi Daireleri,
Postaneler, Hastane, Sağlık Ocağı, Zabıta ve
Polis Karakolu, Kos-geb ve Mesleki Eğitim
Merkezi bulunduran, on binlerce işyeri ve yüz
binleri aşan iş gücü potansiyeli ile ülkemizin,
Ortadoğu ve balkanların en büyük mobilya
üretim sanayisine sahiptir. Ankara, mobilya
sektörü açısından önemli ve tartışmasız
kabul gören bir kenttir. Özellikle Siteler birçok
mobilya üreticisi tarafından mobilya markasının doğuş noktası olarak bilinir. Siteler,
Ankara Mobilyası düşüncesini üretimleriyle
yaşatmaya devam ediyor. Çeşitli büyüklüklerde birçok üreticiyi sektöre kazandıran siteler,
aynı zamanda ustalarda yetiştiren bir okul.
Siteler mobilyası el işçiliğine dayanan kalitesi
zengin ürün çeşitliliği ve üretim kapasitesi ile
her zaman tercih edilen bir markadır. Siteler
de her türlü ihtiyaca cevap veren mobilya üreticiden tüketiciye sunulur. Dünyadaki mobilya
trendlerini yakından takip eden Siteler’de,
modern, klasik, rüstik ve avangart gibi her
S
brands by lots of producers. Siteler keeps the
idea of Ankara furnishing by its productions.
Siteler is not only a place for producers at
any size but also a school for craftsmen.
Furniture brands produced in Siteler are
always preferred thanks to its quality based
on handwork, production variety, and
production capacity. Furniture for all sorts
of needs is submitted to consumers directly
by producers. It is possible to find all sorts
of furniture such as modern, classic, rustic,
or avant-garde in Siteler, in which furnishing
trends in the world are observed delicately.
Dining room and bedroom furniture, seating
groups, baby and youth rooms, railed
cabinets, panel and furnish doors, chairs,
bathroom and kitchen furniture, wooden
stairs, terrace covers, camellia, garden
iteler is an unalterable place of furnishing,
either for just married people or for the
ones willing to buy new furniture. As one of
the significant furnishing trade centers, Siteler
is known as furnish town. The district, in
which establishment started in 1960s and
covers 7,000,000 square meters nowadays,
contains tax offices, post offices, hospital,
health center, municipal police, police station,
Kos-geb (Small and Medium Enterprises
Development Organization), and vocational
education center. It has the largest furniture
production industry of Middle East and
Balkans with tens of thousands of enterprises
and labor over hundreds of thousands.
Ankara is an important and indisputable city
in terms of furniture production. Siteler is
particularly known as the origin of furnishing
türlü mobilyayı bulmak mümkün. Yemek ve
yatak odası mobilyası, koltuk takımları, bebek
ve genç odası, ray dolaplar panel ve mobilya
kapılar, sandalye, banyo ve mutfak mobilyalarının yanı sıra ahşap merdiven, teras kaplama,
kamelya ve bahçe mobilyaları, dekorasyon
işleri, ustalar tarafından üretilir. Aynı zamanda
ölçüye dayalı özel siparişler ve özel üretimlerle kişiye özel mobilyalarda yapılmaktadır.
Siteler’de geçireceğiniz bir günde göreceğiniz
tasarımlara, mobilyalara, renklere, desenlere,
alternatiflere şaşıracaksınız, haberiniz olsun!
furniture, and decoration works are produced
and done by craftsmen. Moreover, personal
furniture is produced based on measurement
and special production. Be aware that you
would be amazed with the designs, furniture,
colors, patterns, and alternatives you will see
in a day you spend in Siteler.
BA S I N AÇIKLAMALAR
I
POPÜLER
ALIŞVERİŞ AÇIKHAVA
ALANLARI / POPULAR SHOPPING OUTDOOR AREAS
Işıltılı, Hareketli... / Shining, Dynamic...
TUNALI
Ankara’nın kalbinin attığı yer olan Tunalı Hilmi,
kentin belki de en önemli caddelerinden biridir. Tunalı Hilmi’de Ankara’nın kimliğini oluşturan önemli mekanlardan biridir. Kavaklıdere
ile Küçükesat arasında bulunan Tunalı Hilmi
Caddesi ismini Cumhuriyet tarihinin önemli
ismi, Bolu Mebusu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin
ilk meclis üyelerinden olan Tunalı Hilmi
Bey’den alıyor. Jön Türk ve Türkçülük hareketinin önde gelen isimleri arasında bulunan
siyaset ve devlet adamı olan Tunalı Hilmi bir
yenilikçidir. Henüz 1923 yılında, meclisten
tepki almasına rağmen meclis kürsüsünden
kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmasını,
“Hanım Paşa görmek istediğini bildiren Tunalı
Hilmi aynı zamanda Türkçe’nin özleştirilmesine ve önemine birçok defa gerek TBMM
kürsüsünde gerekse yazılarıyla dikkatleri çekmiştir. Getirdiği kanun teklifi ve önergelerinin
çoğu yaşadığı dönemin çok ilerisinde yenilikler
getirmesi nedeniyle kabul edilmemiş olsa da
daha sonra yapılacak Atatürk devrimlerine
kaynaklık etmiştir. Büklüm, Bülten, Bestekar,
Abay Kunanbay ve Buğday Sokak gibi altı sokak Tunalı’nın renklerini taşır içlerinde. Büyük
Alışveriş Merkezleri’ne direnen, inadına ayakta
kalmaya çalışan pasajları ise; Kuğulu, Seğmenler, Ertuğ, Çelikler, Gümüşsoy, Uğurlu ve
Aynalı’dır. Yıllar önce Büklüm Sokak toprak bir
yolken, Kavaklıdere İlkokulu ise bölgedeki tek
yapıymış. Şimdinin gri apartmanlarının olduğu
yerler bağlar ve bahçelerden oluşuyormuş.
Ve şimdi sırt sırta vermiş gibi duran apartmanların ve iş merkezlerinin yerinde toplam
10 adet yapı bulunuyormuş. Mimari olarak
önem taşıyan ilk yapı ise Üniversite Apartmanı
olarak biliniyor. Ankara Üniversitesi Öğretim
üyelerinin kurdukları bir kooperatif tarafından
yapımına başlanan yapı, çeşitli sebeplerden
dolayı yarım bırakılmış ve üstlerde görevli
Amerikalılar tarafından tamamlanmış. Caddenin önemli figürlerinden biri de Kuğulu Park.
Ankara için yeşil bir simge olan Kuğulu Park,
Tunalı Hilmi Caddesi için de odak noktasıdır.
Tunalı Hilmi’de yıllardır Ankaralılar ile buluşan
mekanlar bulunur. Büyük ve modern alışveriş
merkezleri ile çevrelenen Ankara’da kendine
özgü bir dokusu vardır Tunalı’nın… Yan yana
sıralanmış mağazaları, kafeleriyle bir başkadır
Tunalı Hilmi… Cadde boyunca yürüyün, nefes
alın, sonbaharın tadını çıkarın, vitrinlere bakın,
pasajlara girin mesela, birbirinden farklı ürünler bulacaksınızdır. Bir kahve için, caddenin
tadına varın,
Tunalı Hilmi is one of the important streets of
Ankara, where the city’s heart beats. Tunalı
Hilmi is a place which develops the identity.
Tunalı Hilmi Street, between Kavaklıdere
and Küçükesat, has its name after Tunalı
Hilmi Bey among the members of the first
national assembly of Republic of Turkey, an
important name of the republic era from Bolu.
As a politician and a statesman among the
pioneers of the Young Turks and Turkism
movement, Tunalı Hilmi was a reformist.
Just in 1923, Tunalı Hilmi expressed that
he wanted to see “Lady Pasha” as the
women to be given right to vote from the
assembly stand, despite the reactions; he
also emphasized the customization and
importance of Turkish many times from the
stand of the National Assembly and also by
his articles. Although the most of the law
proposals and motions brought by him had
not been accepted by bringing reforms being
far further of the period, they became source
for subsequent revolutions of Ataturk. Büklüm,
Bülten, Bestekar, Abay Kunanbay and Buğday
Streets carry the colors of Tunalı in them. Its
passages, trying to stand and resisting to
large Shopping Malls are Kuğulu, Seğmenler,
Ertuğ, Çelikler, Gümüşsoy, Uğurlu and Aynalı.
Many years ago, while Büklüm Sokak was an
earth road, Kavaklıdere primary school was
the only building of the region. Today’s grey
buildings areas were gardens and vineyards.
And there were total 10 structures instead of
apartments and business centers standing
back-to-back nowadays. The first building
having architectural importance is known
as the University Apartment. The building
started to be constructed by a cooperative
established by Fellow Instructors of Ankara
University has been left unfinished due to
various reasons and the remaining has
been completed by Americans.One of the
important figures of the street is Kuğulu Park.
Kuğulu Park, a green icon for Ankara, is the
focal point also for the Tunalı Hilmi Street. Go
to Tunalı Hilmi Street after reading this article.
Walk along the street, take a breath, enjoy
the autumn, look at the shop fronts, go in
passages, for example, you will find various
products. Have a coffee, enjoy the street,
125
126
BASIN AALIŞVERİŞ
POPÜLER
Ç IK LAMALAR
AÇIKHAVA
I
ALANLARI / POPULAR SHOPPING OUTDOOR AREAS
7.CADDE’DE KISA BİR MOLA...
A Short Break At 7Th Street ...
Ç
oğu Ankaralının gençliğinin büyük bir
bölümünü kaplar 7. Cadde. Peki, nedir
7. Cadde’nin sırrı? Belki de 7. Cadde’den
önce ilk önce Bahçelievler’i anlatmak gerekir.
Cumhuriyetin ilanı ve Ankara’nın Başkent
olması sonrasında, 1928’de açılan uluslararası planlama yarışmasını ünlü Alman şehirci/
mimar Prof. Hermann Jansen kazandı. O’nun
planı, Ankara’yı bir “Bahçeşehir” olarak
geliştirmek, yaya ağırlıklı, düşük yoğunluklu
bir Başşehir oluşturmak idealini hedeflemişti.
Jansen Bahçelievler içinde yaşayanların bir
yanda doğayla bütünleşmesini sağlarken, öte
yandan sokaklarda kentsel bir imaj korumaya
çalışmaktadır. Jansen yolların etrafında kesintisiz bir yapılaşmayı oluşturmaya çalışmıştır.
Bahçeli evlerde bitişik ev ve sürekli yapılaşma
sokak ilkeleri tamamen terk edilmiş, birbirinden kopuk tek evler hakim tip haline gelmiştir.
Türkiye’de, ilk konut kooperatifi ise 1934’te
Ankara’da, üst düzey devlet memurlarınca
Bahçelievler semtinde kuruldu. 1960’lardan
sonra ise, tek tek yıkılarak çok katlı yenilenen
ve bahçeleri sadece adında kalan, “Bahçelievler” bu şekilde oluştu. Çok sayıda yabancı
ve diplomatın yaşadığı semt, bir entelektüel
topluluğu barındırırdı. O zamanlar Bahçeliev-
7
. Cadde is a significant part of adolescence
of many who lives in Ankara. Well then,
what is the mystery of 7. Cadde? Perhaps it is
more appropriate to recite Bahçelievler before
mentioning 7. Cadde. When the Republic
was established and Ankara became the
capital city, an international urban planning
competition was held and Prof. Hermann
Jansen, a famous German urbanist/architect,
won the competition. His plan was to
establish and develop Ankara as a Bahçeşehir
(verbally, Gardencity); a capital city with a low
density of population and suitable for on foot
transportation. Jansen attempted not only to
ler, iki katlı ya da tek katlı evlerden, villalardan
oluşuyordu. Bahçelerde akşamüzeri sohbet
edilirdi. Bir kent kültürün izlerini taşıyan
sokakları vardı. 7. Caddesi, buz pateni pisti ile
Bahçelievler Ankara’da sosyal yaşamın önemli
merkezlerinden biri. Semtte, birçok mağaza,
restoran, cafe, bar özellikle gençler tarafından
dolup taşıyor. Bahçelievler’in sakinleri ise
çoğunlukla emekli insanlardan ve öğrencilerden oluşuyor. Bahçelievler’in yer aldığı
bölgeye üniversite fakültelerinin gelmesiyle de
ekonomik bir hareketlenme yaşandı ve semt
meskenlerden oluşurken 1990’lı yıllardan
başlayarak mağazalar, cafeler ve restoranların
açılmasıyla ekonomik ve sosyal bir merkez
haline geldi. Yıllardır bitmek bilmeyen enerjisi
ile Bahçelievler, Ankara’nın en gözde semtlerinden biri. Havaların ısınmasıyla birlikte iyice
integrate inhabitants of Bahçelievler with the
nature but also to preserve the urban image
of the streets. Jansen planned a continuous
structuring around the streets. Adjacent
houses and continuous structuring as street
planning principles were totally abandoned
and detached houses became prevailing.
The first cooperative houses of Turkey were
established in Bahçelievler by high-ranking
officials. In the aftermath of 1960s, those
detached houses were shattered and highrise buildings were established. Therefore,
Bahçelievler (verbally, Gardenhouses) without
gardens was formed. Bahçelievler was
composed of single floor or duplex housed
and villas before. The neighborhood, whose
inhabitants consist of many foreigners and
diplomats, hosted an intellectual community.
The neighbors were having chitchats in their
gardens in the evenings. The streets were
conveying signs of urban culture. Today
Bahçelievler is one of the outstanding places
of social life in Ankara, thanks to 7. Cadde
and the ice rink in the neighborhood. Stores,
restaurants, cafes, and bars are swarmed
with people, particularly with youngsters.
Inhabitants of the neighborhood are mainly
renklenen Bahçelievler’de özellikle 7. Cadde
gençler tarafından yoğun ilgi görüyor. Hafta
içi, hafta sonu boşalmayan bu caddeler, her
sabah, öğrenciler ve iş yerleriyle uyanıyor.
Hafta sonlarında ise alışveriş ve gezmek için
buraya gelenler caddeyi ve ara sokakları
dolduruyor. Cadde üzerindeki mekanların
önünde bulunan masaları özellikle bahar ve
yaz aylarında semte ayrı bir hareketlilik katıyor.
Son yıllarda üniversite öğrencileri tarafından
rağbet gören oyun cafelere ise Bahçelievler’in
hemen her sokağında rastlayabilirsiniz. Bu
caddelerde dolaşan insanların kimi zaman bir
kahve içmek, kimi zaman da lezzetli bir şeyler
yemek için mola verdiklerinde gidecekleri
hoş mekanlar da yine bu cadde üzerindedir.
Bahçelievler, 7. Caddesi, ara sokakları ile
Ankara’nın görülmeyi hak eden semtlerinden.
retired people and students. Establishment
of faculties in the adjacencies of Bahçelievler
resulted in an economic boom. The
neighborhood, previously composed of
houses, became an economic and social
center since 1990s with opening of cafes,
restaurants, and stores. Bahçelievler has been
one of the most popular neighborhoods of
Ankara with its ongoing energy for years. 7.
Cadde attracts youngsters as the temperature
rises and Bahçelievler becomes brighter.
The streets, full of people in weekdays and
weekends, wake up with students and
workplaces. The main and side streets are
swarmed with incomers for shopping and
excursion. The tables on the streets in front of
the cafes and restaurants adds dynamism to
the neighborhood, particularly in spring and
summer. Game cafes, which are in demand
of university students for recent years, can be
seen in every street of Bahçelievler. People
walking around the streets of Bahçelievler
may take a break for a cup of coffee or some
delicious food, that fine places are also on 7.
Cadde. Bahçelievler, thanks to 7. Cadde and
the side streets, is one of the worth seeing
neighborhoods of Ankara.
BA S I N AÇIKLAMALAR
I
POPÜLER
ALIŞVERİŞ AÇIKHAVA
ALANLARI / POPULAR SHOPPING OUTDOOR AREAS
BİR ULUSUN ULUS’U...
Ulus of Our Nation...
127
128
BASIN AALIŞVERİŞ
POPÜLER
Ç IK LAMALAR
AÇIKHAVA
I
ALANLARI / POPULAR SHOPPING OUTDOOR AREAS
B
aşkent Ankara, Cumhuriyet’in ve değişimin merkezi olması, toplumsal bilinci
oluşturması, kültür politikalarının oluşturulması
açısından büyük önem taşır. Eski kent olarak
da bilinen Ulus’da Ankara’nın oluşumunda
önemli rol oynar. Gelişen ve kent kimliğini
bulan Ankara’da Ulus, Bakanlıklar ve Kızılay
oluştukları dönemlerin ilk özgün mimarlık
yapıtlarını barındırırlar. Özellikle Ulus, kentin
geçirdiği tüm evrelere tanıklık etmiş olan
bir bölge olarak kentin kültürel birikimlerini
içerir ve tarihi zenginliği ile öne çıkar. Ulus,
Ankara’nın ekonomik, sosyal ve kültürel
gelişimi açısından önemli bir rol üstlenir.
Ulus Meydanı, 1876’da Vali Dr. Reşit Bey
tarafından açılmıştır ve 1880’lerin sonunda
yapılan Taşhan Binası’ndan dolayı da Taşhan
Meydanı diye anılır. 1927’de Krippel’in tasarladığı Atatürk Heykeli meydana yerleştirilmiş ve
buranın sembolü haline gelmiştir. 1920’lerde
Hakimiyet-i Milliye, sonra da Ulus Meydanı
diye adlandırılan bu meydanda, Karaoğlan
Çarşısı’nda dükkanlar, lokantalar ve sinema bulunurdu, Ulus Cumhuriyet döneminin
zor koşullarında hareketli bir merkez olarak
bilinmekteydi. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Millet
Meclisi yapısı olarak kullanılan bina (I. Meclis),
daha sonra inşa edilen yeni Meclis Binası (II.
Meclis), şehrin ilk modern oteli olan Ankara
Palas, halkın destekleriyle yapılan Zafer Anıtı,
gibi yapılar mimarinin en başarılı örneklerindendir. Ulus Meydanı ve çevresindeki yapıların
bir kısmının ise bir ara Tarihi Kent Merkezi
Projesi altında yıkılması gündeme gelmişti.
İşte bu binalarla ilgili bazı bilgiler;
Ankara Hali, 1937 yılında Robert Oerley
tarafından tasarlanmıştır. Ankara halkının
ucuz alışveriş yapabildiği, Ulus’un karakteristik özelliklerindendir. Yapı dönemin tasarım
anlayışını yansıtır ve döneme tanıklık etmesi
açısından da tarihi bir öneme sahiptir.
Ankara Belediyesi Ticaret Evi (Ankara
Belediyesi Eski Binası), Prof. Nezih Eldem’in
projesidir. 1947 yılında açılan bir yarışma
sonucunda yapılan bina, 20 yy ilk yarısının
sonlarının tasarım anlayışını yansıtır. Klasik
Ankara taşı ile kaplı cephe yüzeyleri, geniş
saçakları, pencere düzenleri, tepe pencereleri
uygulamaları ile kamu yapılarının şekillenmesindeki önemli bir rol oynamıştır.
Ulus Meydanı İşhanı, 1954 yılında Emekli
Sandığının açtığı yarışmayı Orhan Bozkurt,
Orhan Bolak ve Gazanfer Beken kazanmışlardır. İnşa edilen yapılar, 1927 yılında yapılan
heykel ile beraber Ulus Meydanı’na meydan
olma özelliği kazandırmışlardır.
Modern Çarşı’nın tasarımı için 1957 yılında
açılan yarışmayı Rıza Aşkan’ın projesi kazanmıştır.
Yapı, mimarisinde kullanılan prizmatik kütlesi
ile dikkat çeker. Modern Çarşı, projesinde alt
dört katın yatay etki yaratan kütlesinin üzerine
dikey bir kütlenin yerleştirilmesiyle oluşturulmuştur. Modern Çarşı, geçirdiği yangın
sonrasında boşaltılmış ve yıkılmıştır.
Anafartalar Çarşısı, 1967 yılında açılan bir
yarışma sonucu, Ferzan Baydar, Affan Kırımlı,
Tayfur Şahbaz’ın projeleriyle yapıldı. Sade
kübik yapıları, cephe malzemeleri, iç mekan
düzenlemeleri ile döneminin tasarım anlayışını
gözler önüne sermektedir. Ankara’nın ilk yürüyen merdiveninin bulunduğu çarşı, yürüyen
merdivenli çarşı olarak da bilinirdi. Yapı aynı
zamanda ilk alışveriş merkezi olma özelliğini
de taşımaktadır.
Ankara Ulus Meydanı Çarşı ve Büro Binaları,
1967 yılında açılan yarışmada Semra Dikel ve
Orhan Dikel’in projeleri birinci seçilmiş ve Ulus
Meydanı’nda Atatürk Bulvarı ile Cumhuriyet Caddesi’nin köşesinde inşa edilmiştir.
1960’ların mimarlık anlayışının göstergesi
olan yapı, kamu yaşantısının göstergelerinden
biridir ve diğer yapılar gibi dönemin mimarlık
özelliklerini yansıtır.
BA S I N AÇIKLAMALAR
I
POPÜLER
ALIŞVERİŞ AÇIKHAVA
ALANLARI / POPULAR SHOPPING OUTDOOR AREAS
The capital Ankara was very important
in terms of being the centre of change
in the new republic, constituting social
consciousness and cultural policies. Ulus,
Bakanlıklar and Kızılay hold the first original
architectural works of their time in Ankara as
a developing city that finds its urban identity.
Especially Ulus is a region that witnessed
all the stages of the city, thus contains the
cultural aggregation of the city and stick out
with its historical richness. Ulus takes a major
role in the economic, social and cultural
development of Ankara. Ulus Square was
opened by the governor Dr. Reşit in 1876 and
is known as Taşhan Square because of the
Taşhan Building which was built in the late
1880s. The statue of Atatürk designed by
Krippel was located in the square in 1927 and
became its symbol. The square was known
as Hakimiyet-i Milliye Square in 1920s and
Ulus Square afterwards. There used to be
shops, restaurants and cinema in Karaoğlan
Arcade. Ulus was known as a very lively place
under the tough circumstances of the republic
period. You can see that the social memory
of Ankara was planned over Ulus Square. The
building which was built as the headquarters
of Union and Advancement Party (İttihat ve
Terakki Fırkası) in Ottoman time and used as
the National Assembly building in the first
years of the republic (1st Assembly building),
the new National Assembly building which
was built afterwards (2nd Assembly building),
Ankara Palas which was the first modern
hotel in the city and the Monument of Victory
which was built with the public’s support are
some of the best examples of architecture.
The Historical City Centre Project suggesting
tearing down some of these buildings had
come into question. So here is some more
information about these buildings:
buildings together with the statue which was
made in 1927 have turned Ulus into a real
square. The building is so functional with
the roads around it, its inner courtyards, its
connections with the streets and its other
characteristics. It is an unforgettable place for
the citizens of Ankara.
Ankara Market Hall was designed by Robert
Oerley in 1937. It is one of the characteristics
of Ulus where the citizens could do their
shopping with reasonable prices. The building
reflects the design concept of the period and
has an historical importance having witnessed
the period.
Rıza Aşkan’s project won the competition for
The Modern Arcade’s design in 1957. The
building attracts attention with its prismatic
body. The Modern Arcade was designed as
a vertical block standing on the four buttom
stories making a horizontal effect. The Modern
Arcade has been evacuated and torn down
after a fire.
The Municipality of Ankara Trade House
(the previous building of the Municipality of
Ankara), is Prof. Nezih Eldem’s Project. The
building which was built after a competition in
1947 reflects the design concept of the first
half of 20th century. It had an important role
on the embodiment of public buildings with its
front faces covered with Ankara stone, wide
canopies, the order of its windows and the
application of top windows. Furthermore, it
was used as the city hall which was once the
most important element of local authority in
Ankara.
Ulus Square Office Building was built after
Superannuation Fund’s competition in
1954 where Orhan Bozkurt, Orhan Bolak
and Gazanfer Beken won the prize. These
Anafartalar Arcade was built after a
competition in 1967 with Ferzan Baydar, Affan
Kırımlı and Tayfur Şahbaz’s project. It displays
the design concept of the period with its plain
cubiform structure, the materials used on the
front faces and its interior design. It was also
known as the arcade with the escalator having
the first escalator in Ankara. The building was
the first shopping centre in Ankara as well.
Ankara Ulus Square Arcade and Offices were
built after a competition in 1967 on the corner
of Atatürk Boulevard and Cumhuriyet Street.
The project belongs to Semra Dikel and
Orhan Dikel. The building was an indicator
of the 1960s concept in architecture and the
public life style.
129
130
S A NAT / ART
SERGİEVİNDEN OPERA EVİ’NE - BÜYÜK TİYATRO’YA
From Exhıbıtıon Hall To Opera Hall-Grand Theatre
1
933 yılında, Ankara Sergievi için açılan
‘’uluslar arası Proje Yarışması’’ sonucunda iki tane birinci ilan edilir. Bunlardan Şevki
Balmumcu’nun projesi hayata geçirilir. Yapı,
1934 yılında tamamlanır. On iki yıl kadar
sonra, çağdaş yaşamın gereği olarak başkent
Ankara’ya, bir opera binası kazandırılmak
istenir. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali
Yücel, bu amaçla arayışlara girer. Sergievi’nin
opera binasına dönüştürülmesine karar verir.
Bakan bu görevi, Ankara’da bulunan ünlü
Alman Mimar Paul Bonatz’a verir. Bonatz,
teklifi kabul eder.
Operaevi - Büyük Tiyatro’nun açılışı nedeniyle 2 Nisan 1948 Cuma gecesi düzenlenen
programda Cemal Reşit Rey’in 1.Senfonisi,
Ulvi Cemal Erkin’in Keman Konçertosu, Necil
Kazım Akses’in Ballade ve Ahmet Adnan
Saygun’un Kerem operasının 1.perde ve
1.sahnesi sergilenir. Ayhan Alnar – Aslı ve
Aydın Gün – Kerem rolündedir. Gecede,
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile Devlet Konservatuarı Korosu da görev alır.
T
Opera Hall-Grand Theatre on 2nd of April,
1948. Ayhan Anar played Aslı, and Aydın Gün
played Kerem. The Presidential Symphony
Orchestra also took place in the program.
wo nominees were declared as the
winners of the international project
competition for Ankara Exhibition Hall, in
1933. Şevki Balmumcu’s project among the
winners was implemented and construction
finished in 1934. Twelve years afterwards, an
opera hall was aimed to be open in Ankara as
a requirement of modern life. Hasan Ali Yücel,
the minister of education of the era, sought
for a solution and decided to convert the
exhibition hall to an opera hall. He offered the
job to famous German architect Paul Bonatz,
and Bonatz accepted it.
Symphony no. 1 by Cemal Reşit Rey, Violin
Concerto by Ulvi Cemal Erkin, Ballade Necil
Kazım Akses, and the first scene of the first
act of Kerem opera by Ahmet Adnan Saygun
were shown in the opening program of the
Ancak, Büyük Tiyatro’da sürekli temsillerin verilebilmesi için bir yıl beklenmesi gerekecektir.
Tatbikat Sahnesi’nin bütün oyuncularının rol
However, a year had to pass before
continuous shows were performed in the
Great Theatre. Köroğlu Destanı by Ahmet
Kutsi Tecer was performed in the Great
Theatre on 2nd of April 1949 with participation
of actors and actresses from Tatbikat Sahnesi
(Tatbikat Stage). Simultaneously, Rossini’s
Sevil Berberi, Yararsız Özlem (original title in
Italian: Il barbiere di Siviglia, ossia L’inutile
precauzione) was performed in the Opera
Hall-Grand Theatre.
All the decorations and costumes of the
performances were prepared and tailored
aldığı ve Ahmet Kutsi Tecer’in yazdığı Köroğlu
Destanı adlı oyun, 2 Nisan1949’da Büyük
Tiyatro’da sahnelenir. Aynı dönemde Büyük
Tiyatro – Operaevi’nde Rossini’nin Sevil Berberi operası da temsil edilmeye başlanmıştır.
Sergilenen eserlerin tüm dekor ve kostümleri Devlet Konservatuarı’na ait atölyelerde
yapılmaktaydı. Bu küçük çaptaki atölyeler
daha sonra, Devlet Tiyatrosu ve Operası’nda
sahnelenen bütün eserlerin dekor – kostüm
ve butaforlarının üretildiği büyük atölyelere
dönüşecektir.
in the ateliers of State Conservatory. Those
small ateliers became larger ateliers, that
all decorations and costumes of shows
performed in State Theatre Opera are
produced here.
131
SA NAT / A RT
CER ATÖLYELERİ’NDEN SANAT ATÖLYELERİ’NE...
From Cer Ateliers to The Art Ateliers..
CerModern, 11.500 m2 bir alanda yer alan
süreli sergi galerileri, fotoğraf galerisi, müze
mağazası, konferans ve çok amaçlı salon,
sanatçı ikametleri, kafe ve heykel park alanıyla sanatsal çeşitliliğe ev sahipliği yapıyor.
CerModern’in giriş katındaki ana salonlarında
dönüşümlü olarak, yılda dört kez olmak üzere
kendi derlediği sergiler ve uluslararası galeri ve
müze ağlarıyla yakın işbirliği içinde derlenen
çalışmalar sergileniyor.
Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB)
desteğiyle hayata geçirilen Cer Modern,
Within Cer Modern’s 11,500 sqm area
is a variety of artistic spaces, including a
temporary exhibition gallery, photography
gallery, museum shop, conference and multipurpose lounge, artist residents’ studios, café
and a sculpture park. The ground floor of Cer
Modern houses the main gallery where four
exhibitions a year will be on display.
Ankara’da kültürel ve sanatsal üretimin
gelişmesine katkıda bulunarak, ulusal ve
uluslararası sanat etkinliklerinin ve eserlerinin
sergilenmesine olanak sağlıyor. “Toplumsal bir
eğitim projesi“ olmayı hedefleyen Cer Modern,
her yaştan ziyaretçinin yerinde sanat üretimine
katılmasını sağlamak amacıyla sürekli proje
üreten bir kültür ve eğitim merkezi olmayı hedefliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından
eski vagon tamirhaneleri ve cer atölyelerinin
restorasyonuyla kazanılan Cer Modern,
çağdaş müze mimarisinin bir örneği olarak
hayata geçiyor. Ankara’nın kent kimliğine kat-
kıda bulunacak olan Cer Modern, başkentte
sanatsal ve kültürel bir vitrin olmasının yanında
çok yönlü ve farklı sanat disiplinlerini bir arada
sanat izleyicisiyle buluşturmayı amaçlıyor.
Working closely with international museums
and galleries, Cer Modern aims to exhibit
collaborative shows.
on weekends
Exhibition Halls Tuesday - Sunday: 10:0018:00 Closed on Mondays
Library Monday - Friday: 10:00-18:00 Closed
Sergi Salonları: Salı - Pazar 10:00-18:00,
Perşembe 10:00-20:00, Pazartesi kapalı
Kütüphane: Pazartesi - Cuma 10:00-18:00,
Hafta sonları kapalı
Mağaza ve Kafe: Salı - Pazar 10:00-18:00,
Perşembe 10:00-20:00, Pazartesi kapalı
Shop and Cafe Tuesday - Sunday: 10:0018:00 Closed on Mondays
132
İLÇELER / TOWN
Akyurt
A
nkara’nın Kuzeydoğusunda yer alan,
sınırları içerisinde Esenboğa Uluslararası
Havaalanını barındıran ve hızla kalkınmakta,
büyümekte olan şirin bir ilçedir. İç Anadolu
Bölgesi Ankara sınırları içerisinde geniş ve
düzgün bir arazi üzerinde kuruludur. Arazi yapısı itibarı ile arazinin büyük bir bölümü tarım
arazisi niteliğinde olup, Akyurt’un Ravlı çayı
etrafında kavak, söğüt ve meyve ağaçlarına
rastlanır. Uzunlar köy yolu üzerinde yaklaşık
10.000 metre karelik meşe ağacı koruluğu
bulunmaktadır. 14.yy sonuna kadar geniş
ormanlık alanlara sahip olan Akyurt, yüzyıllar
boyu yapılan kıyımlar ve Ankara’nın da hamamlarının yakacak ihtiyaçlarının karşılaması
neticesinde ağaçlık alanlarını büyük ölçüde
yitirmiştir. Buna mukabil son yıllarda, Akyurt
Belediyesi, ilçedeki okullar ve okullardaki örgencilerin çabalarıyla ilçe merkezinde yeniden
yeşillendirme ve ağaçlandırma çalışmalarına
başlanmış; bu amaçla bir de ‘Hatıra Ormanı’
kurularak ağaçlandırma çalışmaları ve ağaç
sevgisi yaygınlaştırma çalışılmaktadır. Ayrıca
son zamanlarda, yüzyıllar öncesinden gelen
ve adeta Akyurt ’un simgesi olan ‘Üzüm
Bağları’ yeniden canlandırılmaya başlanmıştır. Meşhur Kavaklıdere Şarapları’nın üretim
fabrikası, bu ilçe sınırları içindedir.
A
forests till the end of 14th century. However,
centuries of unconscious lumbering and
the fuel requirements of public baths of
Ankara resulted in loss of a major part of
Akyurt’s forests. On the other hand, Akyurt
Municipality, the schools in the district and
the students started a forestation movement
in recent years. A memorial forest is planted;
and the people are encouraged for forestation
and taking care of forests. Moreover, the
centuries old vineyards, which are merely the
symbol of Akyurt are being resurrected. The
factory of well-known Kavaklıdere wines are
within the borders of Akyurt.
kyurt is a fast developing district on
the northeastern part of Ankara, within
where Esenboğa International Airport is
located. The district is established on an
extensive, smooth area. The land structure
is mainly composed of agricultural lands;
and there are poplars, willows, and fruit trees
around the Ravlı brook of Akyurt. There is an
oak grove of approximately 10,000 square
meters around the road to Uzunlar village.
Akyurt used to have extensive areas of
133
İLÇELER / TOWN
ALTINDAĞ
C
umhuriyetin kurulmasıyla başkent olan Ankara
Altındağ’da doğar, Anadolu’da büyür. Altındağ’ın
tarihçesi aslında Ankara’nın tarihçesi ve Kale’nin geçmişi
demektir biraz da.
Altındağ’ın tarihi dokusu anlatmakla ve gezmekle bitmeyecek kadar çok. Müzeleri, Hanları, Hamamları, Camileri,
Türbeleri, Tarihi Hal’i, Çarşıları, Pazarları ve Sokakları her
biri özel ilgiyi fazlasıyla hak ediyor. Günümüzde Altındağ,
sahip olduğu tarihi mimarisinin yanında önemli düşünürlerin, sanat adamlarının izlerini de taşıyor. Hacı Bayram-ı
Veli Camii ve Mimar Sinan’ın izlerini taşıyan Cenab-ı
Ahmet Paşa Camii en önemli eserlerden. Ayrıca dünyanın
en önemli uygarlık müzelerinden olan Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ni, Kurtuluş, Cumhuriyet, Etnografya, Gar
gibi diğer önemli müzelerini de içinde barındıran Altındağ
ilçesinin merkezi olan Ulus’ta ise Cumhuriyet’i kuran ilk
meclis ve Cumhuriyet’in simgesi Zafer Anıtı görülmesi
gerek yerler arasında. Tüm bunların yanında, Sulu Han
ticaretiyle, Çengel Han sanayi müzesiyle, Pirinç Han ise
kültür ve sanat merkezi olarak Altındağ’ın tarihini günümüzde de yaşatmaya devam ediyor. Yoktan var edilen
Hamamönü ve Ulucanlar Cezaevi Müzesi Altındağ’ın yeni
değerlerinden olarak öne çıkıyor. Roma Hamamı, Augustus Tapınağı, Julianus Sütunu ise adeta Roma ve Bizans
İmparatorlukları’nın bugüne kalan parmak izleri gibi her
daim yeniden keşfedilmeyi bekliyor…
A
nkara, became the capital as the Republic was
established, emerges in Altındağ and expands in
Anatolia. Altındağ’s history is partially the history of Ankara
and the Castle.
Historical assets of Altındağ are more than one can
shake a stick at. The museums, public houses, public
baths, mosques, tombs, the historical wholesale market
hall, shopping districts, bazaars, and the streets, they
all greatly deserve special attention. Altındağ bears the
stamp of significant philosophers and artists along with
its historical architecture. Hacı Bayram-ı Veli Mosque and
Ahmet Paşa Mosque, which bears the stamp of Mimar
Sinan, are among important artifacts. Moreover, Zafer
Anıtı (Victory Monument), the symbol of the Republic,
and the first assembly, founder of the Republic, should
be seen in Ulus, the center of Altındağ distirct, in which
there is important museum such as Anatolian Civilizations
Museum, one of the most important civilization museums
in the world, War of Independence Museum, Museum of
Republic, Ethnography Museum, Atatürk Residence and
the State Railway Museum. Besides, the ongoing trade
in Sulu Han, the Çengelhan Rahmi M. Koç Museum, and
Pirinç Han, as the culture and arts center, keep the history
of Altındağ alive. Hamamönü, created out of nothing, and
the Museum of Ulucanlar Prison shine out as the new
figures of Altındağ. Roman public bath, Augustus Temple,
and Column of Julian always await to be re-explored as
the fingerprints of Roman and Byzantine Empires.
134
İLÇELER / TOWN
İpek yolu üzerindeki mucize;
The Miracle On The Silk Road
T
arihi İpek yolu üzerinde bulunan Ayaş, şifalı sıcak suları, geleneksel
Türk mutfağı lezzetleri, cumbalı evlerle bezenmiş sokakları, camileri,
çeşmeleri, yeşili, tiftik keçisi, dutu, domatesi ev ve el sanatları ile birlikte anılarak tarih kokan şirin bir ilçedir. Ankara’ya 58 km. uzaklıkta olan
Ayaş’ta Ayaş domatesi ve Ayaş dutu önemli bir yer tutar. Ayaş domatesi
kalitesi, lezzeti bakımından ülke genelinde tercih edilmesini sağlar. Ayaş
dutu olarak anılan dut ve kiraz organik tarımla yetiştirilir, Ankara ve çevresinin %85’ e yakın kısmı Ayaş’tan karşılanır ayrıca yurtdışına da gönderilir.
A
yaş, which is located on the Silk Road, is an historical district known for
its healing hot waters, traditional Turkish cuisine, streets adorned with
houses with oriel windows, mosques, fountains, greenery, Angora goat,
mulberries, tomatoes, and handicrafts. Ayaş tomatoes and Ayaş mulberries
are important for Ayaş, which is located 58 kilometers away from Ankara.
Ayaş tomatoes are preferred nationwide due to their quality and taste. Ayaş
mulberries and cherries are grown organically; and supplies 85 percent of
the need for Ankara and surroundings. They are also exported to foreign
countries.
AYAŞ
135
İLÇELER / TOWN
BALA
B
ala, located 67 kilometers away from
Ankara and has a history of 150 years,
was one of the places undertaken significant
responsibilities during both the War of
Independence and Republican era. The city
is located in the southern part of Ankara;
and surrounded by Kaman district of Kırşehir
and Karakeçili district of Kırıkkale on east,
Haymana and Gölbaşı districts on west,
Şereflikoçhisar district on south, Elmadağ
district on north. Bala was the final stand
A
nkara’ya 67 km uzaklıkta; 150 yıllık bir tarihi barındıran
Bala; gerek kurtuluş savaşında gerekse cumhuriyet döneminde önemli sorumluluklar üstlenmiş merkezlerden biriydi.
Ankara’nın güneyinde yer alan ilçe, doğusunda Kırşehir iline
bağlı Kaman ilçesi ile Kırıkkale iline bağlı Karakeçili ilçesi,
batısında Haymana ve Gölbaşı ilçeleri, güneyinde Şereflikoçhisar ilçesi ve kuzeyinde Elmadağ ilçesi ile çevrilidir.
Atatürk’ün; Kurtuluş savaşını başlatmak üzere çıktığı tarihi
yolda Ankara’ya gitmeden uğradığı son yerdi. Cumhuriyet
döneminde ise ulu önder ilk milletvekilliği adaylığını Bala’dan
koymuş ve Bala milletvekili olarak Türk ulusuna hizmet etmiştir. Ankara’nın en eski ilçelerinden biri olan Bala, Hasanoğlan
ve Elmadağ gibi yerleşim birimlerini de kapsıyordu. Balâ çevresindeki en eski yerleşim yeri önceleri merkez olan Karaali
beldesidir. Bu yerleşim yeri 600 yıl önce Karaali adında bir
Türk tarafından kurulmuştur. Bu belde yakınlarında, Tomu adı
verilen ve Roma döneminden kaldığı sanılan şehir harabeleri,
ilçeye 25 kilometre uzaklıktadır, ilçe merkezine ve Ankara’ya
35 kilometre uzaklıkta yer alan ve Orman Bakanlığınca Milli
Park haline getirilen Beynam Ormanlan hem ilçenin hem de
ilin önemli mesire yerleri arasındadır.
before Ankara, that Atatürk stopped by on the
historical route he followed to start the War
of Independence. The great leader declared
his first deputy candidacy in the Republican
era as the candidate of Bala; and served
Turkish nation as the deputy of Bala. As one
of the oldest districts of Ankara, Bala used
to contain settlements like Hasanoğlan and
Elmadağ. Bala was established 600 years
ago by a Turk named Karaali. The city ruins
which are named as Tomu and assumed to
be remnants of Roman era are 25 kilometers
away from the district. Beynam Forests,
located 35 kilometers away from both the
district and Ankara, are declared as national
park by the ministry of forestry and are among
the most significant recreation spots of both
the district and Ankara.
136
İLÇELER / TOWN
LAGANIA’DAN BEYPAZARI’NA...
From Laganıa To Beypazarı
R
estore edilmiş tarihi evleri ile bir masal kentini hatırlatır Beypazarı. Ankara’nın 100 km kuzeybatısında, eski Ankaraİstanbul yolu üzerinde bulunan Beypazarı topraklarında, sırasıyla Hitit, Frig, Galat, Roma, Bizans, Anadolu Selçuklu
ve Osmanlıların egemen olduğu bilinmektedir.
B
eypazarı reminds a city of fables with the reconstructed historical houses. It is known that Beypazarı, located in 100
kilometers northeast of Ankara, on the road from Ankara to İstanbul, hosted Hittites, Phrygians, Galatia, Romans,
Byzantines, Anatolian Seljuks, and Ottomans, respectively.
“Kaya Doruğu” anlamına gelen bu ad daha
sonra o dönemlerde hüküm süren İmparator
Anastasius’un bölgeye ziyaretiyle “Lagania
Anastasiapolis” olarak değişmiştir. İstanbul’u
Ankara’ya ve Bağdat’a bağlayan geçit yolları
üzerindeki konumuyla ticari anlamda parlak
dönemlerini yaşamıştır. Beypazarı’nın en
önemli özelliklerinden biri de konaklarıdır.
Genellikle iki ya da üç katlı olan konaklar
yapılırken işlevsel ve kültürel detaylarla
bezenmişlerdir. Bu evler zemin katları taş,
üst katları ahşap iskelet içine ahşap veya
kerpiç dolgu sistemi kullanılarak inşa edilmiş.
Bahçesiz, küçük bahçeli ve büyük bahçeli
olarak çeşitlilik gösteriyorlar. Cumbalı veya
çoğunlukla “guşgana”lı yapılar olarak çıkıyorlar
karşımıza. Takı sanatı ile de çok yakından
ilgilenen Beypazarı halkı, gümüşü, bakırı,
demiri, deriyi, ipeği işler. Beypazarı’na Ahilik
yoluyla kazandırılan telkari Beypazarılılar için
oldukça eski bir uğraştır. Gümüşün işlenip
ince tel haline getirilerek şekillendirildiği bu
tekniğe telkari denir. Telkari işçiliğiyle kemer,
kolye, bilezik, küpe, iğne, başlık gibi takı ve
aksesuarlar yapılıyor. Her yıl Haziran ayının
ilk haftasında “Geleneksel Tarihi Evler, El
Sanatları, Havuç ve Güveç Festivali” düzenlenir. Festival boyunca gösteriler düzenler,
konserler verilir, yöresel yemekler ve tatlılar
tanıtılır. Beypazarı mutfağı da en az konakları
ve telkari sanatı kadar ünlüdür. Anadolu´nun
lezzetlerini barındıran yemekleri; sunumunun
inceliği ve zarafetinden dolayı “İnce Takım”
olarak adlandırılır. Beypazarı’na özgü tarhana
çorbası, güveci, yaprak sarması, baklavası ve
Beypazarı kurusu mutlaka tadılması gereken
lezzetlerdendir.
The ancient name Lagania, meant
“Rocky Peak”, was converted to Lagania
Anastasiapolis since Emperor Anastasius
visited the region. Being located on the
passage from İstanbul to Ankara and
Baghdad, it had a commercial importance.
One of the most important aspects of
Beypazarı is the housing. Duplex or triplex
houses are adorned with functional and
cultural details. The basements of houses
are built by using stone and the upper
floors are built by using wood and adobe
or wooden infilling. The houses have small
or big gardens, and no gardens in some
cases. The houses have oriel windows or
more generally guşgana, and additional
part to the roof of the house. Inhabitants
of Beypazarı are also closely interested in
jewelry; they process silver, copper, iron,
leather, and silk. Filigree, which was gained
via Ahi-order, is an important occupation for
inhabitants of Beypazarı. It is the process of
slimming and then shaping of silver. Belts,
necklaces, bracelets, earrings, needles, and
wreaths are produced via filigree. Traditional
Historical Houses, Handicrafts, Carrot and
Stew Festival is held during the first week of
July, annually. Performances and concerts
are organized; local food and desert are
presented during the festival. The cuisine of
Beypazarı is as well-known as its houses and
filigree. The foods containing Anatolian taste,
are named as ince takım (verbally, elegant set)
due to the gracefulness of their presentation.
Tarhana soup (tarhana: sundried food made
of curd, tomato, and flour), stew, stuffed vine
leafs, baklava (sweet pastry with nuts), and
Beypazarı kurusu (a local form of hard tack)
are among the set of foods should be tasted.
137
İLÇELER / TOWN
Doğanın içindeki cennet; / Heaven in the nature;
ÇAMLIDERE
A
nkara’ya 95 km. uzakta olan Çamlıdere
çam ve meşe ormanlarıyla, suyuyla, tarihi
evleriyle sıcacık bir belde. İç Anadolu’nun
kuzeyinde bulunan ilçenin doğusunda Kızıl-
Ç
amlıdere is 95 kilometers to Ankara,
and is a cosy place with its pine and
oak forests, its water and historic houses. .
The areas surrounding the province, which
is situated in Northern Central Anatolia, are
well-known themselves: At the east there is
Kızılcahamam, at the west are mountains
Benli and Kavaklı, at the north is Gerede and
at the south is the provinces of Beypazarı and
Güdül. Çamlıdere, is aplace to live with its
matchless nature and water and, its houses
restored to their original looks. Çamlıdere,
cahamam, batısında Benli ve Kavaklı Dağları,
kuzeyinde Gerede, güneyinde ise Beypazarı
ve Güdül ilçeleri bulunuyor. Eşsiz doğası,
suyu, tarihi dokusuyla, restore edilmiş evleriyle
Çamlıdere yaşanmaya değer yerlerden. 1953
yılına kadar Kızılcahamam ilçesine bağlı olan
Çamlıdere, bu tarihte çıkarılan bir kanunla
ilçe olmuştur. Dünyanın sayılı fosil ormanlarından birisi Çamlıdere bulunur. Pelitçik Köyü
yakınında 3 hektarlık bir alanda Türkiye’de
olmayan ve dünyada ise sayısı çok az olan
bir fosil ormanı var. 23 milyon yıl öncesine
ait olduğu anlaşılan fosilleşmiş-silisleşmiş
fosil ormanı çam, ardıç ve meşe ağaçlarının
taşlaşmasıyla oluşmuştur. Çamlıdere’de Şeyh
Ali Semerkandi’ye ait türbe bulunmaktadır.
Söz konusu türbe yurdumuzun her bölgesinden gelen vatandaşlarımız tarafından yılın her
mevsimi yoğun bir şekilde ziyaret edilmektedir. Ayrıca ilçede her yıl Temmuz ayı içerisinde
Aluçdağı Festivali yapılmaktadır bu doğa
festivalinde bazı eğlenceler düzenlenmektedir. Bunlar yağlı güreş, müzik şöleni, sinsin
oyunlarıdır. Çam ve meşe ormanlarıyla kaplı
bir oksijen deposu olan Aluçdağı, Ankaralılar
için adeta vazgeçilmez bir temiz hava alanı.
Kendinize zaman ayırmak, doğayla buluşmak
isterseniz Çamlıdere’yi mutlaka ziyaret edin.
known as a district of the province of
Kızılcahamam until 1953, became a province.
One of the few fossil forests of the world
is in Çamlıdere. Near Pelitçik Village, in a 3
hectare area, there is a fossil forest, which
had never been seen before in Turkey and are
few in the world. The fossilized, silicified fossil
forest, which was determined to be dating
from 23 million years ago, was formed by the
fossilization of pine, juniper and oak trees.
Also the tomb of Şeyh Ali Semerkandi, located
in Çamlıdere. The tomb is busy with visitors
during all seasons. Also, a festival is organized
here every year. The Aluçdağı Festival, taking
place in July, brings together in a festive spirit
those living in Ankara and its vicinities. The
Turkish oil wrestling matches put on during
the festival attract a lot of attention as well.
Aluçdağı is an oxygen reservoir with its spine
and oak trees. If you want to allow time to
yourself, meet with nature than you have to
visit Çamlıdere!
138
İLÇELER / TOWN
ÇANKAYA
Ç
ankaya ilçesinin tarihi Cumhuriyet’le
başlar. Milli Mücadele’nin ilk günlerinde Çankaya, bağ ve bahçeleri ile yayla
görüntüsündeydi. Günümüzde Çankaya
ilçesi sınırları içinde Ankara’nın en modern
bölgesini oluşturan kısım, o zamanlarda bağ
ve bahçelerden oluşmaktaydı. İlçenin merkezi
olan Yenişehir semti ise, 60 yıl öncesinde
İncesu Deresinin baskınlarına uğrayan basık
bir ova görünümündeydi, ilçede Cumhuriyetin ilanının ilk yıllarından itibaren yoğun bir
yerleşme görülür. Günümüzde Bakanlıklar
semtinde görülen modern ve büyük binalar
bu dönemin ilk yapılarıdır. Daha sonra Namık
Kemal Mahallesindeki Kaymakamlık binası
yapılmış, eski kütüphane binalarının bulun-
duğu semtte ise dönemin Başbakanı Şükrü
Saraçoğlu tarafından memurlar için ilk konutlar yaptırılmıştır. M. Kemal Paşa’ya Dikmen
tepelerinde yapılan görkemli karşılama ve
Çankaya’da küçük, havuzlu bir bağ evinin
ayrılması, Ankara ve Çankaya için dönüm
noktası oldu. Mustafa Kemal’e ayrılan bağ evi
elden geçirilerek köşk haline getirildi. Hemen
yakınına Başbakanlık konutu yapıldı. Elçilikler,
İstanbul’dan Çankaya’ya taşındılar. Böylece
Yenişehir ve Atatürk Bulvarı doldu, Sakarya ve
İzmir caddelerine taştı. 1950’li yıllardan sonra
Ankara yoğun iç göç sonrasında gecekondularla çevrelendi. Bundan da en büyük payı ne
yazık ki Çankaya ilçesi aldı. Çankaya, 9 Haziran 1936’da merkez ilçe yapıldı. O zamanlar
bucak olan Gölbaşı ve Elmadağ ilçemize
bağlandı. Daha sonra Kayaş, Cebeci, Bahçelievler ve Dikmen bucak oldu. 1960 yılında
bucak teşkilatlarının kaldırılmasıyla Kayaş,
Cebeci, Bahçelievler ve Dikmen Çankaya’nın
semtleri haline geldiler. 1983’te Mamak ve
Gölbaşı ilçe yapılarak Çankaya’dan ayrıldı.
Çankaya sınırları içerisinde Cumhurbaşkanlığı
Köşkü, TBMM, Başbakanlık, kuvvet komutanlıkları (genelkurmay Başkanlığı, Kara Kuvvetleri
Komutanlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ve Jandarma Genel
Komutanlığı, bakanlıklar, kamu kuruluşları,
büyükelçilikler, önemli ticari, kültürel ve sosyal
merkezler yer almaktadır.
T
prime minister Şükrü Saraçoğlu. The glorious
greeting of M. Kemal Paşa on Dikmen and
reserving him a small vineyard house by a
pool has been the landmark for Ankara and
Çankaya. The vineyard house reserved for
Mustafa Kemal was revised and converted
to a manor house. The prime ministry hall
was established next to the manor house.
The embassies were moved from İstanbul
to Çankaya. Thereby, Yenişehir and Atatürk
Avenue were filled and settlements were
spilled over the streets Sakarya and İzmir.
Ankara was surrounded by shanty houses
after 1950s as a result of extensive internal
migration. Unfortunately, Çankaya was vastly
affected by the situation. Çankaya was
declared as the central district on 9 June
1936. Then-towns Gölbaşı and Elmadağ
were included to the district. Then Kayaş,
Cebeci, Bahçelievler, and Dikmen became
towns. Kayaş, Cebeci, Bahçelievler, and
Dikmen became neighborhoods of Çankaya
when townships were abolished in 1960.
Mamak and Gölbaşı was declared as districts
and separated from Çankaya in 1983. The
presidential house, TBMM (the Grand National
Assembly of Turkey), prime ministry hall,
military departments (general staff, ground
forces command, air force command, naval
forces command, and gendarmerie general
command), ministries, public institutions,
embassies, and important commercial,
cultural and social centers are located within
the borders of Çankaya.
he history of Çankaya district starts
with Republic. Çankaya appeared to
be an upland at the beginning of War of
Independence. The most up to date part
of Çankaya district used to be a composed
of vineyards and gardens. Yenişehir
neighborhood, the district center, looked like
a flattened plain flooded by İncesu brook. An
extensive settlement has taken place in the
district since the early years of declaration of
the Republic. The modern and large buildings
in the Bakanlıklar neighborhood are the first
constructions of the era. Then the district
governorship hall was established in Namık
Kemal neighborhood and the first residences
were established in the neighborhood, in
which the old libraries were located, by the
139
İLÇELER / TOWN
Turşu denilince;
ÇUBUK Recalling Pickles
İ
ç Anadolu Bölgesinin Yukarı Sakarya Bölümünde yer alan Çubuk ilçesi, kuzeyden
Çankırı iline bağlı Şabanözü ve Orta ilçeleri,
batıdan Ankara iline bağlı Kızılcahamam ve
Kazan ilçeleri, doğudan ise Kalecik ve Akyurt
ilçeleri ile çevrilidir. Güneyinde ise Ankara
merkezinde yer alan Keçiören ve Yenimahalle
ilçeleri bulunur. Tarih içinde ilçenin adı ilk kez
1402 yılında, Çubuk ovasında yapılan Ankara
Savaşı ile duyulan Çubuk, tarihsel önemini
bu savaştan almıştır. İlk kez 1902 yılında ilçe
merkezi yapılan Çubuk ve civarı Anadolu’nun
Türkler tarafından fethi sırasında ilk ele geçen
yerlerden. Bu bölgeyi, Selçuklu komutanlarından Çubuk Bey ele geçirdiği için Çubuk isminin buradan gelmiş olduğu söylenir. Tipik bir
Anadolu kasabası olan Çubuk’un en önemli
özelliklerinden biride turşudur. Zamanla sektör
haline gelen turşuculuk, ilçede yaygın bir hale
gelmiş. Hatta Çubuk Belediyesi turşunun
hazırlandığı dönem olan Eylül ayında “Çubuk
Kültür Festivali” düzenlemektedir. Turşu Türk
halk mutfağının vazgeçilmez unsurlarından
ve eski çağlardan beri kullanılan ve bozkır
kültürünün gıda saklama yöntemlerindedir.
Bugün çevre köylerde ve Çubuk merkezinde
pek çok aile turşuculukla geçimini sağlamaktadır. Çubuk turşusu önceleri yalnız Ankara
piyasasında alıcı bulurken bugün tüm yurttan
talep almaktadır. Bölgenin meşhur turşularını, Çubuk Karagöl yolu üzerinde bulmak da
mümkün.
Ç
comes from the conqueror Çubuk Bey, one
of the Seljuk commanders. One of the most
significant properties of Çubuk, which is
a typical Anatolian town, is pickles. Pickle
production became an important sector in
time. In so much that Çubuk Culture Festival
is held on September, when the pickles are
being produced. Pickle production is one of
the essential constituent of Turkish cuisine and
a method of food storing since ancient times.
Many families in Çubuk and surrounding
villages are making their living by pickle
production. The pickles produced in Çubuk
were previously marketed only in Ankara but
ubuk is located on the Yukarı Sakarya
(Upper Sakarya) part of the Central
Anatolia Region; and surrounded by
Şabanözü and Orta districts of Çankırı on
south, Kızılcahamam and Kazan districts of
Ankara on west, Kalecik and Akyurt districts
on east, and Keçiören and Yenimahalle
districts in the city center of Ankara. The
historical significance of the district is due
to the Ankara War in 1402, which was held
in Çubuk plain. Çubuk, which became a
district in 1902, is one of the first places taken
during the conquest of Anatolia by Turks.
It is narrated that the name of the district
nowadays it is demanded nationwide. It is
also possible to obtain the famous pickles of
Çubuk on the road to Karagöl.
140
İLÇELER / TOWN
ELMADAĞ
E
lmadağ, Ankara’nın 41 km doğusunda,
adını aldığı Elmadağ’ın kuzeydoğu eteklerinde kurulmuş olan çok eski bir yerleşim
alanıdır. Kış turizmi, kayak merkezi ve otelleri
ile ünlüdür. Yapılan arkeolojik araştırmalardan
elde edilen eserler, Elmadağ ve çevresinin
çok eski medeniyetlere sahne olduğunu
göstermektedir. Bu araştırmalara göre M.Ö.
547’ye kadar Frigler ve Lidyalılar, M.Ö.84’e
kadar Persler ve değişik kavimlerin varlıklarını
sürdürdüğü yöre, bu tarihten sonra Roma
İmparatorluğunun eline geçmiştir. 1071 Malazgirt savaşından sonra Anadolu’ya yerleşmeye başlayan Türkler 1073’ten sonra yörede
etkin olmuşlardır. Anadolu’ya yapılan Moğol
saldırılarından da nasibini alan yöre, Moğol
İmparatoru Boycu Noyan komutasındaki
Moğol ordusu tarafından yakılıp yıkılmıştır.
Elmadağ’da, ilçenin yüksek ve dağlarla çevrili
olması sebebiyle gece-gündüz ve yaz-kış
sıcaklıkları arasında büyük farklılıklar görülür.
Kar yağışları Kasım ayında başlayıp Nisan
ayına kadar sürer. En fazla yağış Ocak ayında
görülür. Sonbahar mevsiminin son aylarında
sis vardır. İlçede, M.K.E.K’ya (Makine Kimya
Endüstrisi Kurumu) bağlı olarak faaliyet
göstermekte olan barut ve roket fabrikaları,
Roketsan roket fabrikası ,Orica Nitro patlayıcı
madde fabrikası, Bastaş ile yan kuruluşu
Tam-Tas , Yibitaş çimento fabrikası,ÇimSA
E
lmadağ is an ancient settlement located
on 41 kilometers away from Ankara on
the northeastern side of Elmadağ (Apple
Mountain) , which gives its name to the
district. It is well-known for winter tourism,
ski center, and hotels. The historical artifacts
signify that Elmadağ has been a stage for
various ancient civilizations throughout the
history. Accordingly, the region was under
control of Phrygians and Lydians until 547
B.C., Persians and various clans until 84
B.C., and Romans then. Turks, who began
residing in Anatolia after 1071 Malazgirt War,
became dominant in the region after 1073.
Ankara çimento fabrikası, Yataş, Öz Petek Bal
fabrikası gibi özel şirketlerle 30’u askın kireç
ocakları mevcuttur. Ayrıca Hayvan Araştırma
Enstitüsüne bağlı çiftlikler ve Çay-Kur Çay
Paketleme fabrikası gibi Kamu İktisadi Teşek-
The region was burned and shattered by
an army commanded by Burcu Noyan, a
Mongolian commander, as well as the other
places in Anatolia. There are significant
temperature differences between day and
night, and summer and winter in Elmadağ
since the altitude is high and the district is
surrounded by mountains. Snowfall begins in
November and lasts until April. The highest
amount of snowfall is seen on January. The
weather becomes hazy at the end of autumn.
There are public owned and private factories
such as; gunpowder and rocket factories
operating as subordinates of MKEK (Makine
külleri bulunmaktadır. Bu kurumlar nüfusun
büyük bölümünü istihdam etmektedirler.
Kimya Endüstrisi Kurumu, Mechanical and
Chemical Industry Corporation); Roketsan
rocket factory, Orica Nitro explosive material
factory, Bastas and its subsidiary company
Tam-Tas, Yibitaş cement factory, Çimsa
Ankara cement factory, Yataş, Öz Petek
Bal, more than 30 lime kilns, farms affiliated
with Hayvancılık Merkez Araştırma Enstitüsü
(Livestock Central Research Institute), and
Çay-Kur tea packaging factory in the district.
These companies employ a large extend of
the population of the district.
141
İLÇELER / TOWN
ETİMESGUT
muştur. Etimesgut aynen Gazi Orman Çiftliği
ve l. Çubuk Barajı gibi Atatürk’ün emri ile
kurulmuştu. 1928 yılında iskâna açılarak belde
olarak yeniden yapılandırılmıştır. Atatürk’ün
Etimesgut yöresine özel bir ilgisi vardı. Buraya
haftada birkaç kez gelip at gezintileri yapar,
halkla yıllık mahsuller hakkında konuşur hatta
tarlalara kadar gidip çiftçilerden bilgi alırdı.
Bölgede Atatürk zamanında yaptırılan Sağlık
Merkezi, Devlet Hastanesi, PTT, hamam, çarşı, memur lojmanı gibi binalar halen varlığını
sürdürmektedir. İlçedeki kültür varlıklarına örnek olan Atatürk Çeşmesi 1928 yılından beri
ayaktadır. 1925 yılında Mimar Ahmet Burhanetün tarafından yapılan Gazi Tren İstasyonu
ile Atatürk’ün İstanbul’a gidiş ve gelişlerinde
uğurlandığı Etimesgut Tren İstasyonu tarihi
yapı özellikleriyle dikkat çekicidir. Etimesgut
yöresine adını veren Ahi Mesud, Ahi Elvan gibi
Türk büyüklerindendir. Ahi Elvan Hazretlerinin
türbesi Elvanköy semtinde Elvanköy Camisi
avlusundadır. İlçenin Eryaman bölgesinde bir
mesire ve piknik yeri olan Göksu Parkı, tatil
günlerinde Ankaralıların dinlenme yeridir. Ayrıca, Atatürk Orman Çiftliği, ilçe sınırlan içinde
olup iyi bir dinlenme, piknik ve gezi alanıdır.
talk to the people about annual products
and obtained information from farmers in
their lands. Health center, state hospital, PTT
(Postal, Telegraph, and Telephone Service),
public bath, shopping center, public housing
for civil servants constructed in the district
during Atatürk’s era are still existent. Atatürk
Fountain is existent since 1928 as an example
of cultural properties in the district. Gazi Train
Station, constructed in 1925 by architect
Ahmet Burhanetün, and Etimesgut Train
station that Atatürk was farewelled for his
trips to İstanbul are striking for being historical
constructions. Ahi Mesud, after whom
Etimesgut is named, is among the Turkish
elders just like Ahi Elvan. The tomb of Ahi
Elvan is in the backyard of Elvanköy Mosque
in Elvanköy neighborhood. Göksu Park, which
is a recreation and picnic area in the Eryaman
part of district, is a recovery area for residents
of Ankara during their holidays. Moreover,
Atatürk Forest Farm is within the borders of
the district and is a fine recovery, picnic, and
excursion area.
İ
lçenin tarihi Hititler dönemine kadar uzanır.
Bu uygarlıktan sonra bölgede sırasıyla Asurlular, Frigyalılar, Romalılar, Persler, Bizanslılar,
Büyük Selçuklular, Anadolu Selçukluları ve
Anadolu Beylikleri hüküm sürmüşlerdir. Evren
ve çevresi Fatih Sultan Süleyman döneminde,
1467 yılında Osmanlı egemenliğine girmiştir.
İlçenin eski adı Çıkınağıl’dır. Bu isim “dağınık
durumda olan ağılların ve evlerin daha iyi korunabilmesi için bir araya toplanması” anlamı-
na gelen “çokumağıl” kelimesinden gelmektedir. Osmanlı arşivlerinde “çıkınağıl” ismine pek
rastlanmamıştır. Bu yöreye en çok etki eden
Kızılırmak nehridir. Çevrede rastlanılan höyük,
kilise ve kale kalıntıları bu yörenin İslamiyet
öncesi dönemde de iskân yeri olduğunu
göstermektedir. Osmanlı arşivlerinin incelenmesi sonucu, yörede yaşayan halkın “Şerefli”
aşiretinden geldiği anlaşılmıştır. Kızılırmak ve
Hirfanlı Baraj gölü ilçenin turizmi açısından
önemlidir. Göl kıyısında yer alan konaklama
tesisleri ve piknik alanları çevre insanını buraya
çekmektedir. Göl kenarında plaj niteliğinde,
suya girilebilecek yerler de bulunmaktadır.
H
which means gathering of scattered barns
and houses for better protection. The name
Çıkınağıl is not commonly used in Ottoman
archives. The territory is affected mainly by
Kızılırmak River. The remnants of tumuli,
churches, and castle in the region sign that
the territory was a settlement area before
İslamic period. Ottoman archives indicate that
the residents in the territory are from Şerefli
tribe. Kızılırmak and Hirfanlı Dam Lake are
significant touristic places. Accommodation
facilities and picnic areas by the lake attract
people residing around. There are beachlike places by the lake that can be used for
swimming.
E
timesgut ilçesi Ankara’nın batısında
toplam 10.300 hektar yüzölçümüne sahip
Ankara metropolünün merkez ilçelerinden
biridir. Batısında Sincan, kuzey, güney ve
doğusunda Yenimahalle ilçeleri ile komşudur.
Etimesgut tarihi İpek Yolu üzerinde kurul-
E
timesgut, located on the western side
of Ankara with a surface area of 10,300
hectares, is one of the central districts of
Ankara metropolis. It is adjacent to Sincan
district on west and Yenimahalle district on
north, south and east. Etimesgut is located
on the historical Silk Road. Etimesgut was
established by the order of Atatürk just like
Gazi Forest Farm and the first Çubuk dam. It
became a settlement area and restructured
as a town in 1928. Atatürk was particularly
interested in Etimesgut territory. He used to
ride horses several times a week there, and
EVREN
istory of the district backs to Hittite era.
Assyrians, Phrygians, Romans, Persians,
Byzantines, Seljuks, Anatolian Seljuks, and
Anatolian Principalities ruled the region after
Hittites, respectively. Evren and surroundings
were obtained by Ottoman Empire in 1467,
during Fatih Sultan Süleyman era. The
district used to be named as Çıkınağıl. This
name is originated from the word çokunağıl
142
İLÇELER / TOWN
GÖLBAŞI
G
ölbaşı ve çevresinin sırasıyla M.Ö. 3., 2.
ve 1. bin Erken Bronz, Hitit, Frig, Tunç
Çağı, Roma ve Bizans Dönemlerinde iskan
alanı olduğu, Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünce
Selametli, Tulumtaş, Tulumtaş-Ortaçayır
Mevkii, Kızılcaşar-Gökçepınar Mevkii, Bacılar
Köyü, Bezirhane Kültepe Mevkii, BezirhaneKepenekçi ve İncek-Harmantepe Mevkiinde
yapılan inceleme ve araştırmalar sonucu
ortaya çıkmıştır. Kayı Beylerinin Söğüt’e
gitmeden evvelki yerleşim alanı Gölbaşı’dır.
Beynam, Karaoğlan, Karaali, Oğulbey bu
dönemdeki yerleşim alanlarıdır. 1402 Ankara
Savaşında Timur, fillerini Gölbaşı yöresindeki
ormanlarda saklamıştır. Gölbaşı; 1923 yılına
kadar Örencik köyüne bağlı 10 haneli Gölhanı
ile anılan bir mahalle iken, Oğulbey köyündeki
bucak müdürlüğü ve jandarma karakolunun
taşınması sonucu bucak olmuştur. Atatürk
yeni Türk devletinin temellerini atma sürecinde
Ankara’ya gelişinde, Beynam Gölbaşı güzergahını kullanmıştır. Hallaçlı’da Atakların Konağı
ile Hacılar’da ordumuzun tatbikat karargahı
olarak kullanılan bina da Atatürk’ün ziyaret
ettiği mekanlardandır. Gölhanı’nda Atatürk’ün
devecilerle sohbeti herkes tarafından bilinmektedir. Gölbaşı; tarihi, coğrafi ve kültürel
güzellikleri ile turizm kimliğine sahip zengin
bir ilçedir. Gölbaşı, Mogan ve Eymir gölleri,
sadece Gölbaşı’nda bulunan sevgi çiçeği,
kuş cenneti, Andezit taşı, Beynam ve ODTÜ
ormanları, Tulumtaş mağarası, Konya sınırın
da bulunan Sulakiye göl yatağı, Elmadağ
yamaçları, Koparan, Yurtbeyi mahalleleri ile
Bezirhane, Selametli ve Karagedik‘de bulunan
doğal mağara ve sığınakları gibi pek çok tarihi
ve kültürel güzelliklere sahiptir.
I
Karaali, and Oğulbey are the settlement areas
of the era. Tamerlane hided his elephants in
the forests around Gölbaşı during Ankara War
fought in 1402. Gölbaşı was a neighborhood
of Örencik village with 10 houses and known
as Gölhanı until 1923; and it became a
town after the town governorship and the
gendarmerie station of Oğulbey village was
moved in. Atatürk used Beynam-Gölbaşı
route for his arrival to Ankara during founding
the basis of new Turkish state. Atakların
Konağı (Atak’s Residence) in Hallaçlı and the
building in Hacılar, used as the encampment
for our army, are among the places Atatürk
visited. Atatürk’s talk with cameleers in
Gölhanı is known by everyone. Gölbaşı is
a substantially touristic district thanks to its
historical, geographical, and cultural beauty.
It has many historical and cultural graces
such as Gölbaşı, Mogan, and Eymir lakes;
the love flower found only in Gölbaşı; bird
sanctuary; andesite; Beynam and METU
forests; Tulumtaş cave; Sulakiye lakebed by
Konya border; Elmadağ hillsides; Koparan
and Yurtbeyi neighborhoods; and natural
caves and shelters in Bezirhane, Selametli,
and Karagedik.
t was revealed as a result of examinations
and researches held by Ministry of Culture
- General Secretary of Preserving Cultural
and Natural Heritage in Selametli, Tulumtaş,
Tulumtaş-Ortaçayır territory, KızılcaşarGökçepınar territory, Bacılar village, Bezirhane
Kültepe territory, Bezirhane-Kepenekçi and
İncek-Harmantepe territory that Gölbaşı and
surroundings were settlement areas during
3rd, 2nd, and 1st millenniums B.C., early
Bronze Age, Hittite, Phrygian, Bronz Age,
Roman and Byzantine periods. Gölbaşı was
the settlement area of Kayı Principals before
they moved Söğüt. Beynam, Karaoğlan,
143
İLÇELER / TOWN
HAYMANA
A
nkara’nın güneyinde yer alan Haymana
ilçesi, kent merkezine 74 km uzaklıktadır.
İlçe topraklarının üçte ikisini Haymana Platosu
oluşturur. Ormanlık alanı yok denecek kadar
az olan ilçe, yer altı suları ve kaplıcaları ile
ünlüdür. Yıllar önce Haymana kaplıcasının
H
aymana is located on 74 kilometers
southern side of Ankara. Haymana
plateau composes the two thirds of the
district lands. There is almost no forestland in
the district. The district is known for ground
waters and hot springs. The remnants found
hot spring area while the archeological
olduğu yerde yapılan kazılardan çıkan havuz
parçalarının Dereköy yakınındaki Eti Mabedi olduğu kesinlik kazanan Gavur Kalesi
taşlarıyla aynı menşeli olduğu uzmanlarca
tespit edilmiştir. Tarihi Kral Yolu güzergahında
bulunan Haymana kaplıcalarının, daha birçok
kavim tarafından kullanıldığı sanılmaktadır.
Tarihte Galatlar bu bölgeye ‘Galatia Salutaris’,
yani ‘Sıcak Su Membası’ adını vermişlerdir.
Etiler ve Galatlar’dan başka Romalılar’ın da
bu kaplıcayı geliştirdiği sanılmaktadır. Kaplıca
ilk büyük tamiratını, 1929 yılında Belediye
Başkanı olan Bekir Fahri Daldaloğlu zamanında görmüştür. 1990 öncesinde bir adet
olan kaplıca sayısı, Belediye Başkanı Mustafa
NAMAL döneminde hizmete giren üç yıldızlı,
60 oda 120 yatak kapasiteli Termal Otel ile
birlikte artmıştır. Aynı dönemde Haymana’ ya
kaplıcalar için gelen yerli turistler için tek hat
üzerinden yapılan otobüs seferleri, Belediye’
ye ait otobüs işletmesinin açılmasıyla birlikte
firma sayısı ikiye yükselmiş ve kaplıcalara
daha fazla turistin gelmesi sağlanmıştır.
Sondaj sonucu 221 m derinlikten saniyede
57 lt sıcak su çıkmaktadır. Bu suyun sıcaklığı
kaynakta 45 C derece, havuzda ise 44 C
derecedir. Bugün Haymana ilçesinde pek çok
termal otel bulunmakta ve yerli ve yabancı
turistlere hizmet vermektedir. Haymana’da
ayrıca, turistlerin ziyaret edebileceği Atatürk
Evi, Yer altı Şehri, Taburoğlu Kalesi, pek çok
mağara ve höyük bulunmaktadır.
digging of old Haymana. They revealed that
the pieces belong to an ancient pool which
had the same origins with Gavur Kalesi (Hittite
Temple) in Dereköy adjacency. Haymana hot
springs, which are located on the ancient
King’s Highway, are assumed to be used by
various other clans. Galatia named this place
as Galatia Salutaris, meant hot water spring. It
is assumed that Romans also developed the
hot springs besides Hittites and Galatia. The
hot springs had its first significant renovation
in 1929, when Bekir Fahri Daldaloğulu was
the mayor. There was only one hot spring
until 1990s; but the number of hot springs
increased as the three stars thermal hotel was
put in service with a capacity of 60 rooms and
120 visitors, when Mustafa Namal was the
mayor. The number of visitors increased in the
same period as the municipality busses began
operating; thus, the number of firms became
two and the bus services were held on single
track. 57 liters per second of hot water stem
from the ground as a result of drilling to 221
meters deep. The temperature of hot water
is 45 degrees centigrade in the spring and
44 degrees centigrade in the pool. There are
many thermal hotels in Haymana nowadays,
serving both domestic and international
tourists. There are also Atatürk’s House,
underground city, Taburoğlu Castle, and many
caves and barrows that tourists may visit in
Haymana.
144
İLÇELER / TOWN
KALECİK
K
alecik Ankara il sınırlarında yer almakta,
Ankara’nın kuzeydoğusunda ve İç Anadolu Bölgenin Kuzey kısmında bulunmaktadır.
Kalecik ve çevresi, tarihi M. Ö. 4000 yıllarına
kadar uzanan, çok eski bir yerleşim bölgesidir.
M. Ö. 4000 yıllarında Ön Hititlerin bu bölgede
yaşadığına dair bazı kalıntılar bulunmuştur.
Daha sonraları bölge, Büyük İskender’in ve
bilahare Doğu Roma İmparatorluğunun hakimiyetine girmiştir. 1071 Malazgirt Savaşı ile
Türklerin Anadolu’ ya yerleşmeye başlamalarından sonra 1075 yılında Kalecik Kalesi, Selçuklu Türkleri tarafından zaptedilmiş ve onların
hakimiyetine geçmiştir. Selçuklu Devletinin
yıkılmasından sonra yörede İsfendiyar Oğullarının hüküm sürdüğü anlaşılmaktadır. Yıldırım
Bayezid zamanında Ankara ile birlikte Kalecik
Kalesi de Osmanlılar tarafından zaptedilmiştir.
Timur’un çekilmesinden sonra tekrar İsfendiyar Oğulları yörede yeniden kısa bir hakimiyet
kurmuşlar, sonra tekrar Osmanlıların hakimiyetine geçmiştir. Kalecik, Osmanlı döneminde
uzun yıllar Çankırı sancağına bağlı bir kaza
olmuştur. Anadolu tarihî coğrafyası üzerinde
araştırmaları bulunan W.Ramsay Kalecik’in
çevresinde Acitoriziacum isimli bir kentten söz
etmiştir. Ayrıca araştırmalarında W.Ramsay,
Kalecik’i Eçelriga olarak tanımlamıştır. Ayrıca
K
alecik is located in the northeastern side
of Ankara province, in the northern side
of Central Anatolia Region. Kalecik and the
surroundings has been a settlement area
since 4000 B.C. Some remnants were found
in the region exposing that Hittites had lived
in the region around 4000 B.C. The region
was controlled by Alexander the Great and
then East Roman Empire. In the aftermath of
1071 Malazgirt War and settlement of Turks
in Anatolia, Kalecik Castle was conquered by
Seljuk Turks in 1075 and controlled by them.
It is known that Isfendiyaroğulları controlled
the region in the aftermath of demolishing of
Seljuks. Kalecik castle, as well as Ankara, was
conquered by Ottomans under the command
of Bayezid I (Yıldırım Bayezid). The region was
controlled by Isfendiyaroğulları once again
yakın tarihimizde Kurtuluş Savaşında nokta
hizmeti vermek, Kuva-yi Milliye güçlerine
lojistik destek sağlamak bakımından hizmet
etmiştir. 1925 yılında Mustafa Kemal Atatürk
Kastamonu yolculuğu sırasında bölgeyi ziyaret
etmiştir. Evliya Çelebi 1611-1682 seyahatleri
esnasında Kalecik’e uğramış ve o dönemlerde Kalecik’te 200 adet çatılı ev olduğunu yazmıştır. Toprakları tarıma elverişli olan Kalecik’in
etrafı bağlar ve bahçeler ile çevrilidir. Halkı
genellikle tarım ve bağcılıkla uğraşır. Arıcılık –
hayvancılık – şarapcılık yapılıyor.
an ancient city, Acitoriziacum, around Kalecik.
Kalecik also served as a logistics center for
substitution of Kuva-yi Miliye (National Forces)
during the War of Independence. Mustafa
Kemal Atatürk visited the region in 1925
during his journey to Kastamonu. Evliya Çelebi
(1611-1682) visited Kalecik during his voyages
and narrated that there were 200 houses
with roofs in Kalecik. Kalecik is surrounded by
vineyards and gardens on its farmlands. The
residents in Kalecik work in agriculture and
viniculture as well as apiculture, and breeding.
when Timur drawback; and again conquered
by Ottomans in a while. Kalecik has been a
town of Çankırı district for a long period under
Ottoman rule. W. Ramsay, who has studies
on historical geography of Anatolia, mentions
145
İLÇELER / TOWN
KAZAN
K
azan’ın kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Kazılardan elde edilen eserler,
ilçe ve çevresinin birçok uygarlık tarafından
yerleşim alanı olarak kullanıldığını göstermektedir. İlçe adını tarihi bir olaydan alır. Ankara
Savaşı, 1402 tarihinde Çubuk Ovasında
Osmanlı hükümdarı Yıldırım Beyazıt ve Moğol
Türk hükümdarı Timur arasında yapılır. Savaşta askerlerin yiyecekleri büyük kazanlar içinde
bu bölgede pişirilir. Bu yüzden ilçeye Kazan
ismi verildiği söylenmektedir. İlçe Türk egemenliğine ilk kez Selçuklular döneminde girer.
Beylikler döneminin kısa süreli egemenliğinin
ardından Osmanlı devletinin yönetimine girmiş
ve Türkleşmiştir. 1961 yılında bucak merkezi
Yazıbeyli (Halkavun) köyünden ilçeye taşınmıştır. İlçede turizme açılabilecek alanlar oldukça
fazladır. Karalar köyü Avşar mevkiinde
bulunan tarihi eserler bu inancı kuvvetlendirmektedir. Her yıl yaz aylarında Kavun Festivali
düzenlenmektedir.
I
Tamerlane in 1402. The foods for soldiers
were cooked in large cauldrons in the region
during the war. It is said that the region was
named as Kazan (verbally, cauldron), thereof.
The district was ruled by Turks in Seljuk era
for the first time. It was ruled by Ottomans
became Turkic after a short term of Principality
period. The town center was moved from
Yazıbeyli (Halkavun) village to the district in
1961. There are countless areas available for
touristic investments. The historical artifacts
in Avşar territory of Karalar village confirm
the idea. A melon festival is held in summer
annually.
t is not certainly known when Kazan was
established. The historical artifacts found in
archeological excavations sign that the district
and surroundings were used as settlement
area by several civilizations. The district gets
its name from a historical event. Ankara War
was fought on Çubuk Plain between Ottoman
sultan Yıldırım Beyazıt and Mongolian emperor
146
İLÇELER / TOWN
BAŞKENTİN GELECEĞE AKAN CAZİBE
MERKEZİ KEÇİÖREN
Keçiören, The Prospective Attraction
Center Of The Capital
2
011 yılı resmi verilerine göre 843 bin ama fiili olarak bir milyonu
aşan nüfusuyla… 60’tan fazla ilden daha büyük nüfusuyla gelişen
Türkiye’nin aynasıdır, en büyük ilçesidir Keçiören…
K
eçiören is the largest district in Turkey with a population
of 843,000 according to official data but over one
million actually, which is more than 60 provinces, and it is
the mirror of developing Turkey.
147
148
İLÇELER / TOWN
Bugün Türk dünyasında hala kullanılan “küçük” anlamındaki “kiçi” kelimesinden almıştır
adını. “Kiçiviran” olan ismi daha sonra Keçiören olarak değişmiştir. Fatih Sultan Mehmet
döneminde, 1463 yılındaki Mufassal Tahrir
Defteri kayıtlarında “Karye-i Kiçiviran Tabi-i
Kasaba” olarak adı geçmektedir.
Keçiören kabuklarını kırarak yeniden doğuyor.
Temizliğiyle, modern yapılaşmasıyla, parklarıyla, şelaleriyle, spor kompleksleri, kültür
merkezleri, kalesi, teleferiği, Evcil Hayvanlar
Parkı, Türkiye’nin en büyük ikinci akvaryumu
olan Deniz Dünyası ve alışveriş merkezleriyle
insanların nefes alabildiği, tabiatla baş başa
kalıp bütün güzellikleri doya doya yaşayabildikleri bir rüya şehre dönüşüyor.
Its name originates from the word kiçi still
used in Turkic world, meaning small. The
previous name Kiçiviran was then changed as
Keçiören. Its name is mentioned as Karye-i
Kiçiviran Tabi-i Kasaba (Kiçiviran Village of the
Town) in detailed land registry book of 1463,
during Fatih Sultan Mehmet period.
Keçiören revives by breaking out its shells.
It is converting to a dream city that people
can breath, to be alone with nature and
experience all the beauties as much as
they want thanks to the purity, modern
settlements, parks, waterfalls, sports facilities,
cultural centers, the castle, the ropeway, Pets
Park, Sea World which is the second largest
aquarium in Turkey, and shopping centers.
149
İLÇELER / TOWN
KIZILCAHAMAM
A
nkara’nın kuzeyinde yer almakta olup,
kent merkezine 57 km mesafededir. İlçede bulunan Hitit uygarlığına ait kalıntılardan,
ilk yerleşim tarihinin o döneme denk geldiği
sanılmaktadır. Kurtboğazı, Eğrekkaya ve
Akyar barajları ilçe sınırları içinde bulunmakta
ve Ankara’nın sulama ihtiyacını karşılamaktadır. Ormanlık alan açısından zengin olan ilçe
aynı zamanda kaplıcaları, yer altı ve maden
suları ile ünlüdür. Roma döneminden beri
kullanıldığı bilinen Kızılcahamam kaplıcaları
Türkiye çapında ün kazanmıştır. Kızılcahamam
genellikle Soğuksu Milli Parkı, kaplıcaları,
otelleri, maden suları, tarihi yerleri ve festivalleri ile tanınır. Şifa merkezidir. Termal suları
pek çok hastalığa iyi gelmektedir. Ankara’ya
yakınlığı nedeniyle özellikle hafta sonları çok
sayıda günübirlikçi turist ağırlar. İlçe içindeki
çok sayıdaki lokantalar Ankara’dan gelen misafirlere ve kaplıca ziyaretçilerine hizmet verir.
Pazar günleri kurulan köylü pazarlarında civar
köylerden gelen köylüler, getirdikleri yöresel
ve doğal ürünlerini pazarlarlar. Son yıllarda
yapılan büyük oteller kongre ve toplantılara
ev sahipliği yapmakta, bu yolla İlçe turizmine
büyük katkılar sağlamaktadırlar.
I
mineral water. Kızılcahamam hot springs,
being used since Roman period, is famous
nationwide. Kızılcahamam is known for
Soğuksu National Park, hot springs, hotels,
mineral water, historical places, and festivals.
It is a health center. Hot springs are the
cure for many diseases. It hosts many daily
visitors, especially on weekends, thanks
to its proximity to Ankara. There are many
restaurants in the district serving to visitors
t is located on the northern side of Ankara,
with a distance of 57 kilometers. Based
on the archeological remnants found in
the district, the first settlement periods are
assumed to be in the Hittite era. Kurtboğazı,
Eğrekkaya and Akyar dams are within the
borders of the district and they supply
the water supply of Ankara. The district is
fertile in terms of forestry; and also known
for hot springs, underground water, and
from Ankara and visitors of hot springs.
Villagers from surrounding villages sell the
local and natural products they bring to
the markets set on Sundays. Large hotels
established in recent years host congress
and meetings; thereby, contribute to tourism
activities in the district.
150
İLÇELER / TOWN
MAMAK
A
nkara
merkezine 3,5 km.
uzaklıkta bulunan Mamak, Çankaya ilçesine bağlı Kayaş,
Araplar, Karaağaç, Cireğil ve İmrahor köylerinden oluşan kırsal bir yerleşim alanıydı. Bu
köyler zamanla gelişerek birer mahalle haline
geldiler. Ankara’nın doğu yönünde giriş kapısı
olan Mamak ve civar köyleri, 1930’lu yıllardan
1983 yılına kadar Ankara ili Çankaya ilçesine
bağlı bir semt olarak kaldı. Doğu ve güney yönünde Elmadağ ilçesi, batı yönünde Çankaya
ilçesi ve Kuzey yönünde ise Altındağ ilçesi ile
çevrilmiştir, ilçe adını “ askeri ve sivil yerleşme
alanı” anlamına gelen Mamak kelimesinden
almıştır. Ancak ilçenin adının ilçede yaşamış
olan Ahi Mamak’tan geldiği de söylenmektedir. Ankara’nın en yeşil ilçelerinden birisi olan
Mamak, Hüseyin Gazi Türbesi, Bayındır Barajı,
Elmadağ Kayak Merkezi gibi turist çekim merkezlerine sahiptir. Eskiden Mamak Belediyesi
hizmet binası olarak kullanılan yapı yenilerek
bir konservatuar haline getirilmiştir. Bu sayede
kent kültür ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir altyapı tesisine kavuşmuştur. İlçede yer alan 75.
yıl Cumhuriyet Anfi Tiyatrosu da kentin kültürel
ihtiyaçlarının karşılanmasına katkı sağlayan bir
tesistir. İlçenin tabiat varlıkları arasında Mavi
Göl ve çeşitli yerlerde hizmete sunulan 180
park, yapay kale ve şelaleler yer alır. Kıbrıs
köyü sit alanında bulunan kanyon, mağara ve
oyma mezarların yanı sıra, Ortaköy sit alanı,
Ankara’nın en yüksek tepesinde bulunan ve
tarihi 13. yüzyıla uzanan Hüseyin Gazi Türbesi
ve Kayaş Eski Camii turist çekim merkezleri
arasında yerlerini alırlar.
M
Altındağ district on northern side. The district’s
name Mamak means military and civilian
settlement. However, it is also said that the
district is named after Ahi Mamak, who lived
in the district. Mamak, one of the greenest
districts of Ankara, has attraction centers
such as Hüseyin Gazi Tomb, Bayındır Dam,
and Elmadağ Ski Center. The old Mamak
municipality hall is restored and now used as
conservatory building. Therefore, the district
obtained a facility to be used for cultural
necessities. 75. Yıl Cumhuriyet Anfi Tiyatrosu
(75th Year Republic Amphitheater) is also one
of the facilities to serve cultural necessities.
Mavi Göl (Blue Lake), 180 parks put into
service in various places, artificial castles
and waterfalls are among natural assets of
the district. The canyon, caves, and carved
graves in Kıbrıs village protected area; Ortaköy
protected area; Hüseyin Gazi Tomb, which is
located on the highest hill of Ankara and back
to 13th century; and the Old Kayaş Mosque
are among the touristic attraction centers of
the district.
amak, located 3.5 kilometers away from
Ankara, used to be a rural settlement in
Çankaya district composed of Kayaş, Araplar,
Karaağaç, Cireğil, and İmrahor villages.
These villages developed and became
neighborhoods in due course. Mamak and
surrounding villages, which are the gateways
of Ankara on eastern side, remained as
a neighborhood of Çankaya district from
1930s to 1983. The district is surrounded
by Elmadağ district on eastern and southern
side, Çankaya district on western side, and
Oyaların Şehri; / City of Embroidery;
T
arihe iz bırakan el emeği göz nuru oyaları,
bin bir çeşit göçmen kuşun uğrak yeri
olan kuş cenneti Nallıhan’ı ziyaret ettiğinizde
sizi tarih ve doğa karşılayacak. İğne oyaları,
ipekçiliği, dokumacılığı, narı, domatesi ile de
Nallıhan her rengi içinde barındırıyor. Nallıhan
Ankara’nın batısında yer alan tarihi İpek Yolu
üzerinde bir ilçedir. Doğudan Beypazarı, kuzeybatıdan Göynük, kuzeyden Mudurnu-Seben, batıdan Sarıcakaya, güneyden Eskişehir
ve Mihallıçcık’la çevrilidir. Ankara’ya 160 km.
uzaklıkta olan Nallıhan’ın dört bir tarafı dağ
ve tepeler ile çevrili olup, Nallıhan Çayı’nın
kenarına kurulmuştur. Nallıhan Dağları çam
ormanları ve meşeliklerle kaplıdır. Nallıhan’ın
iklimi İç Anadolu’nun ve Batı Karadeniz ikliminin özelliklerini gösterir. Çayırhan ve Sarıyar
adında iki beldesi bulunan Nallıhan’da Sarıçalı
Dağı, Çayırhan, Nallıhan Kuş Cenneti, Tabiat
Anıtı, Hoşebe, Ilıca Şelalesi, tabiat güzellikleri açısından görülmesi gereken yerlerden.
Türkiye’nin ilk büyük hidroelektrik santrali olan
Sarıyar Hidroelektrik Santralı ve muhteşem
güzelliği ile Baraj Gölü görülmeye değer. Tarihi
İpek Yolu üzerinde Sakarya Nehri havzasında
bulunan ve 1994 yılında koruma altına alınan
Nallıhan Kuş Cenneti; 425 hektar genişliğindeki sahası, 168’den fazla kuş türünün
yaşadığı ve ürettiği yaban hayatın korunduğu
bir alan. Nallıhan İpek İğne oyalarının tarihçesi
çok eskilere dayanıyor. Tarihi İpekyolu’nun
Nallıhan’dan geçmesi ise iğne oyacılığının
gelişmesinde önemli bir rol oynar. Anadolu’ya
özgü geleneksel el sanatları arasında önemli
H
Nallıhan’s climate shows the features of
central Anatolia and west black sea. There
are two towns called Çayırhan and Sarıyar
in Nallıhan and places as Sarıcalı Mountain,
Çayırhan, Nallıhan Bird Sanctuary, Monument
of Nature, Hoşebe, Ilıca Waterfall, should be
seen in terms of beauty of nature. Turkey’s
first hydroelectric plant Sarıyar Hydroelectric
Plant and its excellent beauty is worth seeing.
Onto historical Silk Road, near Sakarya River
watershed and in year of 1994 was taken
under protection Nallıhan Bird Sanctuary; 425
hectares wide field, over 168 bird species
lived and produced, is a wild life protection
area. Nallıhan’s Silk Point Lace dates back to
old times. In process of point lace, historical
Silk Road which is onto Nallıhan had an
andicraft embroideries which left mark
on history, history and nature is going
to meet you when you visit Nallıhan which
is haunt of hundred and one migratory
bird. Nallıhan has accommodated all kind
of colors, as its point laces, its sericulture,
its weaving, its pomegranate, it tomato.
Nallıhan is a borough which takes place
west of Ankara onto the historical Silk Road.
It is surrounded by Beypazarı from east,
Göynük from northwest, Mudurnu-Seben
from north, Sarıcakaya from west, Eskisehir
and Mihallıçcık from south. Nallıhan which is
160 km far away from Ankara, is encircled all
around by mountains and hills, is found near
Nallıhan Small Stream. Nallıhan Mountains
are cover with pinewoods and oak forests.
NALLIHAN
bir yeri olan “İpek İğne Oyaları”, uygulanabilirlikleri sayesinde ülkenin birçok yöresinin
gelenek ve göreneklerinde başta geliyor.
Sabır, dikkat ve yaratıcılık gerektiren bu özgün
el sanatı, yalnızca kadının giyim kuşam süsleme objesi olmasının ötesinde, kendi içinde
derin anlamlarla yüklü. Bu anlamlar oyalarda
özgün bir dille ifade ediliyor. Anadolu kadını
kalbindeki ve aklındaki sözlerle kendini ifade
etmektense, el sanatlarıyla sevinçlerini, acılarını, kırgınlıklarını, umutlarını anlatmanın farklı
yollarını bulmuş, kimi zaman espri dolu kimi
zaman imalı mesajlardan oluşan görsel bir
dil oluşturmuş. Örneğin ‘elma oya’sı sevinci
ifade ederken, ‘gül oya’ sonsuz sevgiyi ve
mutluluğu anlatır.
important role. “Silk Point Laces” comes at
first from traditions and conventions in terms
of their applications peculiar to Anatolia.
Peculiar handicraft which needs patience,
attention and creativity, is just beyond object
as ornamentation, it has deep meanings in
itself. These meanings express in laces with
a peculiar language. Anatolian women what
she has in her hearth and in her mind, prefers
to express her happiness, pains, hopes and
resentments with handicrafts instead of verbs.
They find different way to express them, a
visual language which consists of sometimes
full of fun, sometimes ironic messages. For
example: “apple lace” expresses happiness,
“rose lace” expresses infinite love and
happiness.
151
İLÇELER / TOWN
POLATLI
günlerin anısını yaşatmak için karargâh olarak
kullanılan bu ev bir müze haline getirilmiştir.
Ankara’yı ele geçirmek isteyen Yunan kuvvetleri Polatlı sınırına kadar gelmiş ancak Sakarya
Savaşı’nda yenilerek geri çekilmek zorunda
kalmıştır. Türk kuvvetlerinin Başkomutanlık karargahı Alagöz köyünden Polatlı’ya taşınmıştır.
Bugünkü Polatlı ilçesinin 20 kilometre kuzeybatısında yer alan Yassıhöyük köyü ve çevresi
bölgede gerçek bir tarih başlangıcı sayılabilir.
Frig uygarlığının başkenti olan Gordion, kazılar
sonucu ortaya çıkarılmıştır. Polat kelimesinin
Fars dilinde karşılığı Pulat olup “çevik, kuvvetli” anlamına gelir. Frig krallığının başkenti olan
Gordion kenti yapılan kazılar sonucu bulunmuştur. Günümüzde Polatlı ilçesinin en çok
turist çeken ören yeridir. Eşek Kulaklı Midas
ve “dokunduğu herşeyi altına çeviren Midas”
efsaneleriyle ün yapmış Kral Midas’ın mezarı
burada bulunmaktadır.
M
.Ö. 3.000 yılı civarında kurulmuştur.
Yerleşim merkezi tarihi Gordion kenti
ve çevresindeydi. Toprakları Hitit ve Frig
uygarlıklarının, Pers İmparatorluğu’nun, Büyük
İskender’in, Roma ve Bizans imparatorluklarının yönetiminde kalmıştır. Bölge 1516 yılında
Yavuz Sultan Selim zamanında Osmanlı
İmparatorluğu’nun topraklarına katılmıştır.
Sakarya Savaşları ilçenin Çekirdeksiz, İğciler,
İnler, Toydemir köyleri civarında yapılmış,
Atatürk bu savaştan ilçenin Alagöz köyünde kurulan karargahından yönetmiştir. Bu
I
The house used as the encampment is
converted to a museum to keep the memories
of the time alive. Greek forces aiming to
invade Ankara could arrive to the borders
of Polatlı but they had to pull back after
being defeated in Sarakya War. Supreme
military command encampment of Turkish
forces were moved from Alagöz village to
Polatlı. Yassıhöyük village and surroundings,
located 20 kilometers northwest of the
current Polatlı district, can be assumed as
the first historical settlements. Gordium, the
capital of Phrygian civilization, was brought
out as a result of archeological excavations.
Polat is used as Pulat in Persian and means
brave and powerful. Gordium, the capital of
Phrygian civilization, was found as a result
of archeological excavations. It is the most
attractive touristic ruin of Polatlı district
nowadays. The tomb of King Midas, who
is well known for the myths King Midas
has Donkey Ears and Midas who goldens
everything he touches, is located in the
district.
P
ursaklar, Ankara il merkezi ile Çubuk ilçesi
arasında yer alan köylerin en eskilerinden
birisidir. Pursaklar adının görüldüğü en eski
belge, Osmanlı döneminde 1530 yılında
hazırlatılan Tapu Tahrir Defteri’dir. Bu defterde
yörenin adı “Bursaklar” olarak yer almaktadır.
Günümüz Pursaklar ilçesinin eski yerleşim yeri
bugün “Eski Köy” ismiyle bilinen yerdir. 1966
yılında meydana gelen toprak kaymasının
ardından bölge, devlet tarafından şimdiki Çoraklık mevkiinde yaptırılan konutlara taşınmıştır. Pursaklar ilçesinin 20. yüzyılın başlarında
304-0 haneli küçük bir köy olduğu, Balkan
Savaşı, I. Dünya Savaşı ve İstiklal Savaşı’na
çok sayıda askerle katkıda bulunduğu ve bu
askerlerin büyük çoğunluğunun şehit olduğu
bilinmektedir.
Coğrafi yapısı hafif engebeli olan ilçenin arazisi
kıraçtır. Esenboğa Havalimanı’na ulaşımı
sağlayan protokol yolunun ilçenin içinden
geçmesi ve Ankara çevre otoyolunun yakınında olması nedeniyle stratejik bir konumdadır.
P
Çoraklık territory by the state after a landslide
occurred in 1966. It is known that Pursaklar
was a small village with around 304-0 houses
in the beginning of 20th century; it contributed
to Balkan War, World War I, and the War of
Independence with a large number of soldiers
and most of those soldiers were martyrized.
The district’s geographical structure is uneven
and the land is barred. It is on a strategic
location since the protocol route arriving
Esenboğa Airport passes through and the
Ankara highway is nearby the district.
t was established approximately 3000
B.C. The settlement area was in the city
Gordium and surroundings. Its lands were
controlled by Hittite and Phrygian civilizations,
Persian Empire, Alexander the Great, Roman
and Byzantine Empires. The region was
obtained by Ottoman Empire in 1516 in
Yavuz Sultan Selim era. Sakarya Wars were
fought around Çekirdeksiz, İğciler, İnler, and
Toydemir villages of the district; and Atatürk
administered the war from the encampment
established in Alagöz village of the district.
PURSAKLAR
ursaklar was one of the oldest villages
between the city center of Ankara and
Çubuk district. The oldest document in
which Pursaklar’s name is seen is a land
registration book prepared in 1530. The
territory was written as Bursaklar in the book.
The primitive settlement area of Pursaklar is
the area now known as Eski Köy (Old Village).
The settlements were moved to the current
152
İLÇELER / TOWN
SİNCAN
K
entte ilk yerleşim merkezinin ne zaman
kurulduğu kesin olarak bilinmemektedir.
Ancak, 17. yüzyıl arşiv kayıtlarında Sincan’ın
bir köy olarak adına rastlanmaktadır. 1982
tarihinde ilk tren istasyonu kurulmuştur.
Cumhuriyetin ilk yıllarında 28 evden ibaret
küçük bir yerleşim birimi olan yöre, 1956 yılına
kadar Etimesgut ilçesine bağlı bir köy olarak
kalmıştır. 1956 yılında yörede Belediye teşkilatı
kurulur. Bir yıl sonra Yenimahalle ilçe olarak
yeniden örgütlenince Etimesgut ilçesinden
ayrılmış ve Yenimahalle ilçesine bağlı bir belde
haline gelmiştir.
Yenikent Beldesi: Beldede Zir Vadisi bulunmaktadır. Bir zamanlar 1000 haneden oluşan,
çarşısı, camisi, hamamı olan Büyük İstanoz
ilçesi, geçimini sof işleyerek sağlamaktaydı. Günümüzde geçimini kısmen tarım ve
sebzecilik ile sağlayan bir yerleşim bölgesidir.
Yenikent kavun ve karpuzuyla ünlüdür.
I
t is not certainly known when the first
settlement center was established in the city.
However, Sincan was mentioned as a village
in the 17th century archives. The first train
station was established in 1982. It remained
as a village of Etimesgut district until 1956.
The municipal governance was established
in the territory in 1956. It was separated
from Etimesgut district and became a
town of Yenimahalle since Yenimahalle was
reorganized as a district a year later.
cloth production. It is currently a settlement
earning partly from agriculture and vegetable
production. Yenikent is known for its melons
and watermelons.
Yenikent Town: Zir Valley is in the town. Büyük
İstanoz district, in which there was 1000
houses, shopping center, mosque, and public
bath once, was earning its keep with woolen
Tulip Festival: Sincan was a village with 30
houses in 1938. An immigrant group of 100
families were settled in the territory with an
order of Atatürk. These immigrants brought
tulip bulbs with themselves. Tulip becomes
Temelli Beldesi: Ankara Eskişehir yolunun 45.
kilometresinde yer alan küçük bir beldedir.
1925 yılında Bulgaristan ve Romanya’dan gelen göçmenleri için Atatürk tarafından seçilmiş
bir yerleşim alanı olup Cumhuriyet döneminde
kurulan ilk planlı köydür.
Temelli Town: It is a small town located on the
45th kilometer Ankara Eskişehir route. It was
selected by Atatürk as the settlement area
of immigrants from Bulgaria and Romania
in 1925; and it is the first planned village
established in the Republican period.
Lale Festivali: Günümüzdeki Sincan ilçesi,
1938 yılında 30 hanelik bir köydü. Bu yerleşim
yerine Atatürk’ün emri ile Romanya’nın Köseabdi bölgesinden Türkiyeye göç eden 100
hanelik göçmen grubu yerleştirilir. Bu kişiler
gelirken beraberlerinde Lale soğanlarını da
getirirler. Bu tarihten itibaren de Lale bu yörenin simgesi haline gelir. Bu kültür bitkisi için ilk
kez 1971 yılında bir festival düzenlendi ve bu
festival daha sonraki yıllarda da devam ederek
gelenekselleşti. Lale bitkisi Nisan ayında çiçek
açar, ancak hava muhalefeti nedeniyle Lale
Festivali Haziran ayı içinde yapılmaktadır.
the symbol of the territory since then. The
first festival for this cultivated plant was
organized in 1971 and it became traditional as
it continued to be organized in following years.
Tulips blossom in April; however, the tulip
festival is organized
153
İLÇELER / TOWN
ŞEREFLİKOÇHİSAR
M
.Ö. 1400 ile 1300 yılları arasında kurulmuş bir yerleşim merkezidir. Selçuklu
İmparatorluğu’nun son zamanlan ile Osmanlı
Beyliği’nin ilk zamanlarında adı Koçhisar idi.
Selçuklu imparatorluğu döneminde ilçede yer
alem tepenin etrafında bir kale ve yüksekteki
tepede de ikinci bir kale daha bulunmaktaydı.
Hisar kelimesini “kale”, koç kelimesini de “çift”
anlamında kullanan Türkler, bu iki kelimeyi bir-
leştirmişler ve kente “çift kaleli şehir “ anlamına gelen Koçhisar adını vermişlerdir. Bugünkü
Koçhisar ilçesi, Fatih Sultan Mehmet zamanında Konya ilinin Aksaray sancağına bağlıydı.
Daha sonra kurulan Esb-Kesan (Kulu) ilçesine
bağlı bir belde oldu. Kısa bir süre Konya ilinin
Cihanbeyli ilçesine bağlı kalan Koçhisar, 1891
yılında ilçe haline gelerek Konya iline, 1933
yılında da Ankara iline bağlanmıştır. Türkiye’nin
ikinci büyük gölü olan Tuz Gölü ilçe sınırlan
içinde yer alır. İlçenin kuzey yönünde yer alan
Hirfanlı Baraj gölünden sulama yapılmakta ve
balık üretilmektedir. Tuz Gölü, Kurşunlu Camii,
Koçhisar Kalesi ve Parlasan Kalesi ilçenin
tarihi ve turistik zenginliklerini oluşturur.
I
city with two castles. The current Koçhisar
district was a part of Aksaray district of Konya
province during Fatih Sultan Mehmet era.
It then became a town of Esb-Kesan (Kulu)
district. Koçhisar was a part of Cihanbeyli
district of Konya for a short while; then it
became a district of Konya in 1891 and finally
a district of Ankara in 1933. Tuz Gölü (Salt
Lake), the second largest lake of Turkey, is
within the borders of the district. Hirfanlı Dam
Lake, which is on the northern side of the
district, is used for watering and fish farming.
Salt Lake, Kurşunlu Mosque, Koçhisar Castle,
and Parlasan Castle composes the historical
and touristic assets of the district.
t is a settlement center established between
1400 B.C. and 1300 B.C. It was named as
Koçhisar in the last periods of Seljuk Empire
and early periods of Ottoman Principality.
There was a castle around Alem Hill and
there was a second castle on the higher hill
during Seljuk Empire. Turks combined the
words hisar (castle) and and koç (couple) and
named the city as Koçhisar, which means the
154
İLÇELER / TOWN
YENİMAHALLE’DE YEŞİL DÖNÜŞÜM
Green Transition in Yenimahalle
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi
Yaşar, Yenimahalle’de üç yıldır sürdürdüğü yeşil alan ve park çalışmaları ile
ilçenin çehresini değiştiriyor. İlçenin dört
bir yanını yeşil örtüyle kaplamak için
çalışan belediye ekipleri ilçede bulunan
381 park sayısını 2012 yılı içinde 25
yeni park daha ekleyerek 400’ün üzerine
çıkarmayı hedefliyor.
Parklarda patlama
Yenimahalle’de kamusal alanlar hızla yeşillendirilirken; yeni yapılan parklar ile bölgenin sosyal çehresi de değiştiriliyor. Parklar
sayesinde Yenimahallelilerin dinlenme ve yeşil
alan ihtiyacı karşılanmasının yanı sıra parklara
konulan yürüyüş yolları, modern spor aletleri,
kafeteryalar ile sosyal hayata canlılık getiriliyor.
Her fırsatta kamusal alanların yeşillendirme
Yenimahalle mayor Fethi Yaşar changes
the appearance of the district through
the greenery and parks workout
maintained for three years. The
municipality teams work heartily to cover
all over the district with greeneries; and
planning to increase the number of parks
from 381 to over 400 by adding 25 new
parks.
Massive increase in number of
parks
Social appearance of the territory changes
equipments, and cafes. Yaşar, who also
organizes tree planting festivasl, mentioned
that they will continue greenery workouts at
every turn and added “We are bringing new
parks into service one by one that provides
an aesthetic view to Yenimahalle. We brought
65 parks into service since we took over the
duty. Residents of Yenimahalle are deserves
the best.”
The parks are under control
while public sphere is being greened in
Yenimahalle. The parks not only satisfy the
need of inhabitants of Yenimahalle for resting
and greenery but also rallies social life via
the walking trails in parks, up to date sports
The municipality teams control both the new
and the old parks and decorate the parks with
flowers they raise in their own plant houses.
The teams not only repair and decorate the
parks but also furnish the playground floors
155
İLÇELER / TOWN
çalışmalarına devam edeceklerini ifade eden
ve ağaç dikme şenlikleri düzenleyen Yaşar,
“Yürüyüş yolları, spor aletleri ve kamelyalar ile
Yenimahalle’ye estetik kazandıran parklarımızı
bir bir hizmete açıyoruz. Görevi devir aldığımız
günden bugüne kadar 65 parkı hizmete
soktuk. Yenimahalleliler her şeyin en iyisine
layık ” dedi.
Parklar kontrol altında
Yeni açılan parkların yanı sıra eski parkları da
gözetim altında tutan belediye ekipleri, kendi
seralarında üretilen çiçekler ile donatıyor.
Parkların tamir , onarım ve çiçeklendirme
çalışmalarını sürdüren ekipler, çocukların oyun
alanlarını da güvenlik açısından kauçuk zemin
döşüyor. Belediye’nin bir çok eski ve yeni yapılan parklarında kullandığı kauçuk malzeme,
boş zamanlarında parkları dolduran miniklerin
ailelerine rahat bir nefes aldırıyor. Havaların
ısınmasıyla birlikte parklara hücum eden minikler güven içinde hoşça vakit geçirebiliyorlar.
İlçe genelinde 121 parkta kullanılan toplam
22 bin 500 metre kare kauçuk zemin, kalıcı
ve darbe emici olması gibi özellikleriyle tercih
ediliyor. Kauçuk zemin kaplamaları, yoğun
kullanım alanlarında kullanıma dayanıklı şekilde tasarlanıyor. Hava koşullarına dayanıklı, su
sızdırmaz ve aşınmaya karşı dayanıklı zemin-
lerin yenilenme gereksinimi de bulunmuyor.
Yakacık is broadening
kids, from walking trails to sports equipments,
from football grounds to tennis and volleyball
courts, from small mosque to parking lots.
Second step workouts are maintained so that
Yakacık excursion area can satisfy the heavy
demand of citizens.
Şehrin göbeğinde piknik keyfi
Uzun kış ayları boyunca evlerine kapanan
Yenimahalleliler, havaların ısınması ile birlikte
soluğu Yakacık’ta alıyor.Yenimahallelilerin şehir
merkezine yakın olmasına rağmen doğanın
tüm güzelliklerini yaşayabilmeleri nedeniyle
gözde mesire alanı olan Yakacık, hafta sonları
piknikçilerle dolup taşıyor. Aileler mangal keyfi
yaparken, çocuklar da kendileri için ayrılmış
oyun alanlarında doyasıya eğlenerek güzel
havanın tadını çıkarıyorlar.
with rubber for kids’ security. The rubber is
used in many old and new parks constructed
by the municipality and lets families to be
in relief as their children play in the parks
throughout their spare time. Kids can play
around safely as the temperature rises and
they fill the parks. Rubber floor, a total of
22,500 square meters on 121 parks in the
district, is preferred since it is durable and
impact absorber. Rubber floor coverings
are designed to be durable on surfaces of
mass use. The floors do not need renovation
thanks to being resistant to adverse weather
conditions, water, and abrasion.
Picnic pleasure in the middle of
the city
Residents of Yenimahalle get Yakacık in no
time flat as the temperature rises, after long
winters they spend at home. Yakacık is a
popular excursion area filled with people
having picnic on weekends since it provides
them to experience all beauties of nature
albeit they live close to the city center. Families
enjoy their barbecue while their children enjoy
the nice weather by playing on playgrounds
reserved for them.
The excursion area, which serves every day
but Mondays, is located on 176,000 square
meters and every detail from benches with or
without camellias to gigantic playgrounds for
156
İLÇELER / TOWN
Yakacık genişliyor
Kamelyalı ve kamelyasız oturum alanlarından
çocuklar için dev oyun alanlarına, yürüyüş
yollarından spor aletlerine, futbol sahalarından tenis ve voleybol sahalarına, mescitten
otoparka kadar her ayrıntının düşünüldüğü,
176 bin metrekare alan üzerine kurulu mesire
alanı, pazartesi hariç her gün hizmet veriyor.
Yakacık Mesire Alanı’nın vatandaşlardan gelen
Energy Park
Yenimahalle municipality adds parks
with themes to its workouts on parks.
Students enjoy both recreating and learning
simultaneously in the Techno park in Çayyolu.
yoğun talebi karşılaması amacıyla genişletilmesi amacıyla ikinci etap çalışmaları hızla
sürüyor.
Enerji Parkı
Yenimahalle Belediyesi park atağına temalı
parkları da ekliyor. Çayyolu’nda kurulan
Teknopark’ta öğrenciler hem eğlencenin hem
de öğrenmenin keyfini doyasıya yaşıyorlar.
There is a planetarium, two wind tribunes,
a solar thermal plant, a hydroelectric plant,
samples of renewable energy sources
such as biogas and biodiesel; and also a
fitness area that produces energy, solar
lightening pillars, and lone working areas
Enerji üretim tesisleri, üniversitelerin teknolojik gelişmeler ile ilgili örnek çalışmalarının
sergilendiği 12 bin 520 metre kare yeşil alan
üzerine kurulu Teknopark’ta bir planetaryum,
iki rüzgar tribünü, solar termik santrali, hidroelektrik santrali, biyogaz ve biyodizel tesisi
gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının örneklerinin yanı sıra enerji üreten fitness alanı, solar
aydınlatma direkleri ve serbest çalışma alanları
da bulunuyor.
in the Techno park which is located on a
12,500 square meters area that samples of
technological developments are exhibited by
the universities.
YENİMAHALLE’NİN KÖYLERİ GÜN YÜZÜNE ÇIKIYOR
Yenimahalle Villages Are Revealed
Ankara’nın birkaç kilometre yakınında olmasına rağmen harap vaziyette olan ve doğru
dürüst hizmet almamış 150 yıllık köylerin
bulunduğu Yenimahalle’de köyler yeniden
hayata döndürülüyor. Yenimahalle Belediyesi, yıllardır atıl vaziyette kalan ve mahalle
statüsüne geçen köylerin altyapılarından, yeşil
alanlarına köy konaklarından meydanlarına
kadar yaptığı düzenlemelerle köyleri yeniden
çekim alanı haline getiriyor.
Köy konağı bulunmayan Memlük, Karacakaya, Aşağı Yurtçu ve Yukarı Yurtçu köylerin yeni
köy konakları yapan Yenimahalle Belediyesi,
eskimiş köy konaklarının ise tadilatlarını
yapıyor. Köy yollarını yeniden düzenleyen ve
ihtiyaç görülen yerleri asfaltlayan belediye,
çiftçilik yapmak istelen köylülere ise meyve
fidanları dağıtıyor.
Köylerin yıllarca hizmet alamamaktan dolayı
kaderine terk edilmiş olduğunun altını çizen
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar,
“Köy konakları köylülerimizin bir arada sosyalleştikleri, gelenek ve göreneklerini yaşattıkları
yerlerdir. Köylülerimiz düğünlerini cenazelerini
yapacakları, bir arada toplanabilecekleri yerlerine kavuştular” dedi.
Although being a few kilometers away from
Ankara, Yenimahalle villages were decayed
and lacked proper ministration; and now
these 150 years old villages are revived.
Yenimahalle municipality makes the villages
attraction areas again by reorganizing
infrastructure, greeneries, townhouses, and
squares of the stagnant villages which are
converted to neighborhoods.
Yenimahalle municipality repaired old
townhouses and built new townhouses to
Memlük, Karacakaya, Aşağı Yurtçu, and
Yukarı Yurtçu villages which did not have
townhouses previously. The municipality
repairs the roads and asphalts necessary
places, and also delivers seeds for villagers
willing to farm. Yenimahalle mayor Fethi Yaşar
emphasizes that the villages were abandoned
to their own fate for not being properly
ministered, and said “Townhouses are places
that our villagers socialize, and revive customs
and traditions together. Our villagers obtained
places to gather, to organize their weddings
and funerals.”
157
İLÇELER / TOWN
SANAT VE SANATÇININ GÖZDESİ NAZIM HİKMET
Nazım Hikmet, The Dearest Of Art And Artists
Yenimahalle Belediyesi’nin Nazım Hikmet
Kongre ve Sanat Merkezi Ankaralı sanatseverlerin buluşma noktası oldu. Birbirinden
güzel sanatsal çalışmaları sanatseverlerle
buluşturan merkez, muhteşem manzarası
nezih, güvenli ve kaliteli hizmet anlayışıyla
başkentlilerin gözdesi oldu.
Nazım Hikmet Büyülüyor
Hayatı ve şiirleri ile dünya çapında ünlü ozan
Nazım Hikmet’in isminin verildiği dev tesis,
Türkiye’nin en büyük sahnelerinden olan 1600
Yenimahalle Municipality Nazım Hikmet
Congress and Arts Center became the
meeting point of art-lovers in Ankara. The
center brings adorable artistic productions
together with inhabitants of Ankara; and it
became popular with its spectacular view, and
decent, secure, qualified serving.
Nazım Hikmet enchants
The center, which is named after Nazım
Hikmet who is a world-wide known poet with
his life and poems, is one of the largest stages
kişi kapasiteli çok amaçlı salonu ile konser,
panel, konferans ve gösteri etkinliklerinin
merkezi oluyor. Konforlu oturma düzeni ve
Ankara’nın en geniş sahnesi olma özelliğine
sahip salon, profesyonel ışık ve ses sistemi ile
dikkat çekiyor.
Yıldız Kenter de Nazım
Hikmet’te
Türk Tiyatrosu’nun duayenlerinden Yıldız
Kenter’in adını taşıyan tiyatro salonu ise isim
in Turkey with a capacity of 1600 people, and
is a place for concerts, panels, conferences,
and exhibitions. It is the largest stage of
Ankara and remarkable for its comfortable
seats, and professional sound and lighting
systems.
Yıldız Kenter is in Nazım Hikmet
The theatre hall bearing Yıldız Kenter’s name,
one of the connoisseurs of Turkish theatre,
is the meeting point of popular dramas and
actors and actresses. The hall provides
yapmış tiyatro oyunları ve oyuncularının buluşma noktası oldu. Birbirinden güzel oyunları
Ankaralılara sunan 430 kişilik kapasitesi ve
modern ambiyansı ile sanatseverlere büyülü
bir dünyanın kapısını açıyor.
Nazım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi
birbirinden değerli sanat eserlerinin boy
gösterdiği gözalıcı Hikmet Çetinkaya ve
Bedri Koraman Sergi salonları ise büyülü
ambiyansları ile sanatseverlere yıldızlar altında
muhteşem bir yolculuğa çıkarıyor.
adorable plays for inhabitants of Ankara and
enables a magical atmosphere for art-lovers
with its up to date ambiance and capacity of
430 people.
Hikmet Çetinkaya and Bedri Koraman exhibit
halls in the Nazım Hikmet Congress and
Arts Center provide art-lovers a magnificent
journey under the stars with their magical
ambiance.
160
RE HBE R / GUIDE
A L I Ş V E Rİ Ş M E R K E ZLE R İ / MALLS
A City Outlet AVM
Ulusal ve uluslararası 141 değerli marka ile 2008 yılının nisan ayında İstanbul yolu
üzerinde kapılarını ziyaretçilerine açan A City Outlet kolay ulaşım olanakları ve şehir
merkezine olan yakınlığı ile bu gün bölgenin en önemli adreslerinden biri haline
gelmiştir.
Büyük mağazacılığın önemli isimlerinden Boyner Outlet, YKM Outlet ve Mudo
Outlet’i ilk kez bu projede aynı çatı altında buluşturan A City bu markaların yanı sıra
uluslararası markalar arasında yer alan Lacoste, Calvin Klein, Diesel, Swatch, Tommy
Hilfiger, Marks & Spencer ve Levi’s markalarının outlet mağazalarını da bünyesinde
bulundurmaktadır. Teknolojinin yakın takipçilerini de unutmayan A City Outlet de
Ankara’nın en büyük Bimeks Tenoloji marketi de yer almaktadır.
A City Outlet, which opened its doors with 141 national and international prestigious
brands to visitors on the way to Istanbul in April of 2008, today has become one
of the most important addresses of the region with its proximity to the city center
and with its easy transportation facilities. A City Outlet brings not only the important
figures of the great merchandising together under one roof like Boyner Outlet,
YKM Outlet and Mudo Outlet for the first time but also the international brands as
Lacoste, Calvin Klein, Diesel, Swatch, Tommy Hilfiger, Marks & Spencer and Levi’s
brand outlet stores by this project.
A City Outlet, not forgetting the close followers of technology, contains the biggest
Bimeks Technology Market of Ankara in itself.
A City Outlet içerisinde oluşturulan ve 01.Haziran.2012 de resmi olarak açılacak olan
Mısır Çarşısı projesi ile de ilk kez bir alışveriş merkezi içerisinde modern ve tarihi
alışveriş kültürü birleştirilmiş olacaktır.
With the Egyptian Bazaar Project officially opened on 1st June 2012, A City Outlet
combines the modern and historic shopping culture in a shopping center for the first
time.
Proje de baharatçılardan kumaşçılara, gümüşçülerden bakırcılara, kahvecilerden
yöresel ürün pazarlarına kadar toplam 33 işletme yer alacaktır.
By this project, totally 33 enterprises from spice-stores, silver-stores, coffee-stores
to mercers, copper-stores and local product bazaars will have been located in A City
Outlet.
Tüm bu özellikleri ile şehrin en renkli adreslerinden biri olan A City Outlet Alışveriş
Merkezi misafirlerinin konforu ve mutluluğu için her gün her gün aynı heyecan ile
kapılarını açmaktadır.
Dünya üzerinde ki organize alışveriş merkezi kültürünün doğuşunun simgelerinden
sayılan Mısır Çarşısının renkli bir benzeri haziran ayının ilk günlerinde A City Outlet
Alışveriş Merkezi içerisinde başkentliler ile buluşacak.
Mimarisi ve renkli ürün çeşitliliği ile nostaljik bir kimliğe sahip olacak olan A City Mısır
Çarşısında baharatçılardan kumaşçılara, gümüşçülerden bakırcılara, kahvecilerden
yöresel ürün pazarlarına kadar toplam 33 işletme yer alacak.
Fatih Sultan Mehmet Bul. No:244 İstanbul Yolu 5.km / ANKARA
T :0.312 397 02 00
www. acityavm.com.tr • www.facebook.com/acityoutlet
With all these features, being one of the most colorful address of the city, A City
Outlet Mall opens its doors for the comfort and happiness of the guests with the
same enthusiasm day in and day out.
The colourful spitting image of Egyptian Bazaar, considered as the symbols of the
emergence of mall culture in the world market, will meet with the guests in A City
Outlet Mall in the early days of June.
A City Outlet Egyptian Bazaar, containing totally 33 enterprises from spice-stores,
silver-stores, coffee-stores to mercers, copper-stores and local product bazaars, will
have a nostalgic identity with its architecture and its colourful product variety.
RE HBE R / GUIDE
A L I Ş V E Rİ Ş M E R K E ZLE R İ / MALLS
Ankamall AVM
Ankara’nın Alışveriş, Eğlence ve Moda Merkezi…
Shopping, Fun and Entertainment Center of Ankara...
Türkiye’nin Alışveriş Merkezi unvanıyla kapılarını ziyaretçilerine açan ANKAmall
Alışveriş Merkezi, dünyanın seçkin markalarından oluşan 308 mağazası,
ANKAmall Shopping Center, which opened its doors with the title “Türkiye’s Shopping
Center” presents the most entertaining shopping with its wide branchmix of
308 stores, 107.000 m2 leasable area, 6000 vehicle capacity parking lot, cafes,
restaurants, theatre, cinema hall and children’s playgrounds.
yaklaşık 107.000 m2’lik kiralanabilir alanı, 6000 araçlık ücretsiz otoparkı, kafeleri,
restoranları, tiyatrosu, sinema salonları ve çocuklar için oyun alanlarıyla alışverişin en
keyiflisini sunuyor.
Ankara’da alışverişe farklı bir tat getiren ANKAmall’da, Türkiye’nin ve dünyanın seçkin
birçok markası ve Türkiye pazarına ilk defa ANKAmall’la giriş yapan ünlü markalar
yer alıyor. 11.800 m2’lik mağazasıyla Koçtaş, 10.000 m2’lik mağazasıyla Tepe Home,
5M Migros, Mudo ve Boyner mağazalarının yanı sıra, elektronik, moda, aksesuar,
restoran, kafe ve eğlence mağazalarıyla, Ankaralıları moda ve keyifli alışverişle
buluşturuyor.
Alışverişi bol çeşitle ve keyifle sunan ANKAmall, gerçekleştirdiği sosyal, kültürel,
sanatsal, güncel ve eğlenceli etkinliklerle alışveriş merkezini bir yaşam ve etkinlik
alanı olarak ziyaretçileriyle buluşturuyor.
Yönetimini ve kiralamasını Ece Türkiye Proje Yönetimi A.Ş.’nin üstlendiği ANKAmall
Alışveriş Merkezi, her gün 10:00 – 22:00 saatleri arasında alışverişi, çeşitle, keyifle
ve yaşama dair güzel anlarla sunmaya devam ediyor. Alışveriş keyfinizi her yönüyle
tamamlamak istiyorsanız, ANKAmall Alışveriş Merkezi sizi Akköprü’deki buluşuma
noktasında bekliyor…
06330 Akköprü / ANKARA
T: 0.312 541 12 12 • F: 0.312 541 12 09
www.ankamall.com.tr • [email protected]
At ANKAmall, which introduced a different taste to shopping, most of the elite world
brands and other famous brands that are new to the Turkish market can be found.
Apart from Koçtaş with its 11.800m2 store, Tepe Home with a 10.000m2 store, a
5M Migros, Mudo and Boyner stores, ANKAmall brings people of Ankara together
with fashion and entertaining shopping with its electronics, fashion, accessories,
restaurant, cafe and entertainment stores.
ANKAmall which presents a funny and diverse shopping, gets its visitors together
with the shopping center as a life and activity area by performing social, cultural,
artistic, contemporary activities.
ANKAmall SC is managed by Ece Türkiye Proje Yönetimi A.Ş. continues to present
shopping with diversity, delight, beautiful moments of life everyday from 10:00 to
22:00. If you want to fulfill your shopping pleasure, ANKAmall Shopping Center is
expecting you at its location at Akköprü...
161
162
RE HBE R / GUIDE
A L I Ş V E Rİ Ş M E R K E ZLE R İ / MALLS
Antares AVM
Adını Samanyolu’nda yer alan güneşten 400 kat daha büyük ve 60 bin kat
daha parlak olan bir yıldızdan alan Antares Alışveriş ve Yaşam Merkezi, 82.750
metrekarelik kiralanabilir alanı ile Türkiye’nin en büyük alışveriş merkezleri arasında
yer alma özelliği taşıyor. İki yılda tamamlanan ve toplam 250 milyon dolara mal olan
alışveriş merkezi, Mayıs 2008’de hizmete girdi. Konfor ve teknolojinin iç içe olduğu,
geniş bir cadde ferahlığıyla tasarlanan alışveriş merkezinde, 16 metre genişliğindeki
alışveriş koridorları üzerinde üç büyük atrium yer alıyor.
Giyimden kozmetiğe, dekorasyondan elektroniğe toplam 200 mağazayı ve
organize perakende sektörünün devlerini bünyesinde barındıran alışveriş merkezi
bünyesinde, Real ve Praktiker’in Ankara’daki ikinci mağazaları 4.155 m2 satış alanı
ile Electroworld ve 1.815 m2 satış alanı ile Teknosa, dünyanın en büyük hazır giyim
mağaza zincirlerinden C&A da tüketicilerle buluşuyor. Alışveriş merkezinin Ankara
manzaralı ve alışılmışın dışında birbirinden uzak masalarla donatılmış derin bir
yüksekliğe sahip fast-food katı aynı anda 2.000 kişiye hizmet sunuyor.
Çocuk oyun üniteleri, 310 koltuk kapasiteli Tiyatro Salonu da olan Antares Sanat
Merkezi restoranı ile 4.245 metrekarelik alana kurulu Türkiye’nin en büyük bowling
salonu olan Rolling Ball Bowling, Antares’e yaşam merkezi özelliğini kazandıran
mekanlar arasında yer alıyor. Ayrıca 10 salonlu, 2.500 kişilik Cinemaximum Antares’in
yaşam merkezi olma özelliğini tamamlıyor. Alışveriş merkezinin 5.000 araç kapasiteli
otoparkı ise giriş ve çıkışlarda ziyaretçileri büyüklüğüne yaraşan bir konforla karşılıyor.
Named after a star in the Milkway, which is 400 times bigger and 60 000 times
brighter than the Sun, Antares Shopping and Recreational Centre with its 82 750
m² leasable space, is among the largest shopping centres in Turkey. The Shopping
Centre was completed in two years, cost 250 million $ and opened in May 2008.
The Shopping Center is where comfort and technology meet with a wide street
design and 16 meters wide shopping streets which open to three atriums.
There are 200 brands and some of the biggest retailers varying from fashion to
cosmetics, design to electronics, present in the Shopping Centre. The second stores
of Real and Praktiker in Ankara, Electroworld with 4 155 m² and Teknosa 1815 m²
shops as well as one of the biggest clothing chains C&A meet with customers.
The Food Court has a stunning Ankara view, high ceilings and spacious sitting areas,
serves as many as 2 000 customers at any given time.
With its restaurant, 4 245 m² Rolling Ball Bowling, which is the biggest bowling alley
in Turkey, Antares Art Centre with its theater that seats 310, play areas for kids, are
all among the recreational areas of Antares. There are also 10 cinema screens with a
total capacity of 2 500 people in Cinemaximum.
The Shopping Centre has a large and comfortable parking space for 5 000 cars. The
Residential Area and Business Tower which hosts to Eti Maden Isletmeleri are other
features of the recreational areas of Antares.
Yaşam kompleksinin içerisinde yer alan Konut Projesi ve Eti Maden İşletmeleri Genel
Müdürlüğü’nün hizmetlerine başladığı Antares İş Kulesi yaşam merkezi özelliklerini
tamamlayan unsurlardır.
Antares Alışveriş ve Yaşam Merkezi Halil Sezai Erkut Cad. Afra Sok. No:1/A Ayvalı - Etlik / ANKARA
T: 0.312 321 06 00 • F: 0.312 322 8424
www.antaresavm.com.tr • [email protected]
RE HBE R / GUIDE
A L I Ş V E Rİ Ş M E R K E ZLE R İ / MALLS
Armada Alışveriş ve İş Merkezi
Değişimin Öncüsü, 10. Yılını Kutlayan Bir Dünya: Armada Alışveriş ve İş Merkezi
Armada AVM, hem mimari yapısının şıklığı hem de içinde barındırdığı mağaza
karmasının özelliği ile Ankara’nın gözde merkezlerinden biri olma özelliğine sahip.
Alışveriş Merkezi ve İş Merkezi olmak üzere iki ana bölümden oluşan Armada bu yıl,
10. yaşına yaraşır boyuttaki üçüncü kompleksinin açılışı için de gün sayıyor.
8 Haziran - 1 Temmuz tarihleri arasında ilk kez gerçekleşecek olan Ankara Shopping
Fest ‘12 etkinliği çerçevesinde gecenin geç saatlerine kadar açık olacak Armada
AVM, özel yarışmalar, çekilişler ve onbinlerce sürpriz hediye dağıtımının yanı sıra pek
çok konser ve gösteri organizasyonlarıyla da ziyaretçilerine festival havasını dolu dolu
yaşatmayı planlıyor.
Armada AVM’nin tam 3 adet BMW 116i kazanma şansı sunan kampanyası, festival
süresince devam ediyor. Birinci çekiliş 1 Mayıs - 10 Haziran, ikinci çekiliş 11
Haziran – 10 Temmuz, üçüncü çekiliş ise 11 Temmuz – 31 Ağustos tarihleri arasında
gerçekleşecek. Armada Card’ınızla yapacağınız 100 TL ve katları tutarındaki her
alışveriş fişi/faturasına 1 adet çekiliş kuponu; hafta sonları ise her 100 TL alışverişe 2
çekiliş kuponu ile kazanma şansınızı ikiye katlayabilirsiniz.
Armada Card ile gerek festival süresince gerekse festival dışında gerçekleşecek
özel kampanyalara katılım, indirimleri yakalama ve puan biriktirme şansı sunuluyor.
Ankara Shopping Fest ‘12 boyunca sürecek bu avantajlı ve eğlenceli dünyaya dahil
olmak için Armada’yı ziyaret etmeniz yeterli.
Rakamlarla Armada: 31.500 m2 Alan, 165 Mağaza, 11 Sinema Salonu, 2200 Araçlık
Otopark
Eskişehir Yolu No:6 06520 Söğütözü / ANKARA
T: 0.312 219 13 19 • F: 0.312 219 13 30
www.armadaavm.com.tr • [email protected]
Initiator of change, a world celebrating ıts 10th anniversary: armada shopping and
business center.
Armada Shopping Center is among the most popular places of Ankara thanks to its
stylish architecture and peculiarity of store complex in it. Armada is composed of two
main parts as Shopping Center and Business Center; and also awaiting to open its
third extensive complex befitting its 10th anniversary this year.
Armada Shopping Center will be open till late hours of night during Ankara Shopping
Fest ’12 that will be organized for the first time between 8 June and 1 July; and
planning to make its visitors feel the festival atmosphere with special competitions,
sweepstakes, and tens of thousands of gift giveaways along with many concerts and
shows.
Armada Shopping Center’s special offer to win three BMW 116s will continue during
the festival. The first sweepstake will be held between 1 May and 10 June; the
second will be held between 11 June and 10 July, and the third will be held between
11 July and 31 August. You can get one sweepstake coupon for each shopping
amounting 100 liras and multiplies done with your Armada Card; and you can double
up your chance by getting two coupons for 100 liras of shopping on weekends.
Armada Card lets you to attend special campaigns, to catch discounts, and to earn
shopping points during and after the festival. All you have to do is visit Armada to be
a part of this advantageous and entertaining world during Ankara Shopping Fest ’12.
Armada with Numbers: 31,500 square meters area, 165 stores, 11 cinema halls,
Parking lots for 2200 cars
163
164
RE HBE R / GUIDE
A L I Ş V E Rİ Ş M E R K E ZLE R İ / MALLS
Panora AVM
Hayata Dair Her Şey Panora’da
Adımınızı attığınızda 350 bin mozaikten oluşan Piri Reis haritası ile
karşılaşıyorsunuz.1. katta dev akvaryumlar okyanus canlıları ile sualtı hayatını
tanıtıyor. Dart , bowling, bilardo ve oyun alanları ile Joyland doyasıya eğlence sunuyor.
Mars Athletic Club dünya standartlarında en yeni uygulamaları Ankaralı sporseverlerle
buluşturuyor. Ankaralıların ilk kez Real D 3D deneyimini yaşadıkları Cinemaximum
sineması sizleri bekliyor.Cam kubbesi ve saydam yüzeyi ile gün ışığında alışveriş
yapabileceğiniz Panora’da 180 mağaza bulunuyor.Bünyesinde bulunan Çocuk
ve Dekorasyon Sokaklarının yanı sıra Burberry, Raph Lauren, Damas, Hugo Boss,
Emporio Armani gibi Ankaralılarla ilk kez tanışan markalar ,Luxurious bölümünde
alışverişi daha keyifli bir hala getiriyor.Pratik yemek alternatiflerinin yanı sıra ,alışveriş
merkezinden bağımsız saatlerde hizmet veren Panora Teras sizi dünya lezzetleriyle
tanıştırıyor.Panora Park ise sürpriz açık hava etkinliklerinin yanı sıra ,dinlenmek,spor
yapmak,isteyenlere de huzurlu bir ortam sunuyor.İşte bu yüzden ,Hayata dair Her Şey
Panora’da…
Turan Güneş Bulvarı No:182 Oran / ANKARA
Tel / Phone: 0312 490 42 50
Everythıng About Lıfe is at Panora
When you step in, you come across Piri Reis map consisting of 350 thousand
mosaic.Giant aquariums at the first floor are introducing ocean bioat and underwater
life.Joyland with dart,bowling and billard and playfield is offering repletion .Mars
Athletic Club is bringing world-standard best practices with Ankara sport fans.
Cinemaximum movie theatre is waiting for you to live first time Real D 3D experience
.There are 180 shops in Panora where you can go shopping under daylight with
its glass dome and transparent surface.In additon to Children and Decoration
Street within , brands first time meeting with Ankara such as Burberry ,Ralph
Lauren,Damas,Hugo Boss,Emporio Armani situated in Luxurious section are making
shopping more fun.Along with the practical food alternatives, Panora Terrace giving
service in times independent from shopping mall is introducing the world dishes to
you.Panora Park is offering a calm environment those who want to rest and sports as
well as its suprising outdoor activities.Just because of these ,Everything about Life
is at Panora.
RE HBE R / GUIDE
165
K A F E & B A R / CA FE & PUB
Becahouse
Cafe des Cafes
Becahouse bir arada kullanılan canlı renkleri, rahat, sıcak, şık ortamı ile haftanın
yedi günü 09:30–01:00 saatleri arasında hizmet veriyor, günlük taze malzemelerden
hazırlanan mönüsü, farklı damak zevklerine hitap ediyor ve uğrayanları müdavim
haline getiren mekân misafirlerine keyifli anlar yaşatıyor.
Tunalı Hilmi Caddesi’nde 1995 yılında kurulan Cafe Des Cafes; kafelerin kafesi
anlamına gelir. Rahatlığın ve sıcaklığın ön planda olduğu bu kafede, kaliteli ve
lezzetli yemekler sunulmaktadır. Günün her saatinde masasına oturmuş gazetesini,
kitabını okuyan, arkadaşlarıyla sohbet eden çeşitli ülkelerden insanlar görürsünüz.
Cheese cake, sıcak şarap ve kahveleriyle ünlü bu mekan, açıldığı günden bu yana
müşteri profilini aynı kalitede korumayı bilmiştir. Genç ve güleryüzlü kadrosu ve
müdavimleriyle büyük bir ailedir CAFE DES CAFES.
Becahouse, with a combination of vibrant colors, comfortable, warm, elegant
ambiance, is open from 09:30 to 01:00 hour for seven days a week; the daily menu
of freshly prepared ingredients appeals to different tastes and the place, which turns
those who drop by into frequents, offers fun times to its guests.
Becahouse Bestekar / Bestekar Sok. 86/A Kavaklıdere / ANKARA
T: 0.312 427 08 70
Becahouse Filistin / Filistin Cad.2/B Kavaklıdere / ANKARA
T: 0.312 468 54 94 • www.becahose.com.tr
Cafe Des Cafes, opened in 1995 on Tunalı Hilmi street, Ankara’s busiest street and the
city’s heart, is one of Ankara’s first cafes. Cafe Des Cafes means cafe of all cafes. The cafe,
where comfort and warmth are given priority, offers quality and tasty food. Any time of day
you can see people from various countries sitting at a table, reading a newspaper or a book,
or chatting with friends. The location, famous for its cheesecake, hot wine and coffees, has
maintained the same quality customer profile throughout the years. With its young and
friendly staff and its regular customers, CAFE DES CAFES is a big family.
Tunalı Hilmi Caddesi 83/A Kavaklıdere / ANKARA
T: 0.312 426 55 11
Cafemiz
Hayal Kahvesi
Arjantin Caddesi No: 19 Gaziosmanpaşa / ANKARA
T: 0.312 467 79 21
www.cafemiz.com.tr
Tepe Prime Eskişehir Devlet Yolu No: 266 ANKARA
T: 0 312 284 29 25
166
RE HBE R / GUIDE
K A F E & B A R / CAFE & PUB
Murphy’s
13 yılında, Ankara’nın tek 5 yıldızlı dans barı, yeni dekor ve yeni programları ile “Her
Gece Başka bir eğlence” anlayışı ile haftanın 6 günü ( Pazartesi hariç) coşkulu gecelerine devam ediyor.Ünlü Dj, Dansçı ve Şarkıcıları ağırlıyor. Latin, Hip Hop, Karaoke,
Ege Dansları, Club Geceleri , 80ler Parti ile geniş bir yelpaze sunan mekanda, ayrıca
çok eğlenceli şirket ve üniversite partileri, bekarlığa veda, kına gecesi ve doğumgünü
kutlamaları da gerçekleştiriliyor.Lezzetli içecekleri, atıştırmalık yiyecekleri menüde
yer alıyor. Hergün 21.30’a kadar Happy hour, geceler içinde de içeceklerde süreli indimler uygulanıyor. Ankarada kaliteli eğlence, servis, nezih bir ortam için doğru adres
Murphy’s@Ankara HiltonSA. İstanbul seyahatlarınızda da sizleri Kalamış Murphy’se
davet ederiz.
The only Five Star Dance Bar in Ankara, on its 13’th year,continues to serve clients,
with a new decor and new programs. With a motto of “A different taste each night”
Murphy’s organises R&B,,Latin, Karaoke,Agean Nights, 80’s and Club Parties 6
nights a week. (Except Mondays)Murphy’s hosts the best Dj, Singers and Dancers
in Turkey as well as from abroad.We also cater for weedings, company parties and
birthdays.Happy hour prices everyday until 9.30 p.m. and reduced prices for certain
drinks are applied. For a pleasent atmosphere and entertainment, good service and
drinks, tasty snacks, Murphy’s is the best place to visit in Ankara’s central business
district. Murphy’s@Ankara HiltonSA. Please be our guests if you also visit Istanbul, at
Kalamis Murphy’s
Tahran Cad. No: 12 (Ankara HiltonSA Otel içi) Kavaklıdere / ANKARA
T: 0.312 466 00 54
www.murphysdancebar.com
Pool Pub
Ankara’nın en seçkin caddelerinden Uğur Mumcu Caddesi üzerinde yer alan “Pool
Pub”, adını bir Ankara markası haline getiren Adnan Edebali’nin yarattığı yeni konsepti ile büyük ilgi görüyor.
Keyifli dekorasyonunun ve aydınlatmasının yanı sıra dünya mutfağının en lezzetli yemeklerini tadabileceğiniz bir lezzet cümbüşü Pool Pub’ta sizleri bekliyor. “Pool Pub”ın
barının çok geniş içki spektrumundan bir içki ile günün bütün sıkıntı ve yorgunluğundan uzaklaşacaksınız.
Bu arada bütün bunlara karşın “Pool Pub”da son derece makul bir hesapla karşılaşıyorsunuz. Gerçekten denemeye ve tatmaya değer.
“Pool Pub”, located in Uğur Mumcu Avenue which is one of the most elite avenues of
Ankara, attracts an enormous attention in its new concept created by Adnan Edebali,
who had made the name “Pool Pub” the leading brand of Ankara.
Besides its pleasant decoration and lighting, a taste festival is waiting for you in
Pool Pub that you may taste the most delicious meals of the world cuisine. You will
be apart from entire stress and tiredness of the day by a drink from the wide range
drink spectrum of the “Pool Pub” bar.
By the way, you will pay an extremely acceptable bill in consideration of all these
opportunities. Really it deserves to try and taste.
Uğur Mumcu Cad. No: 82/A Gaziosmanpaşa / ANKARA
T: 0.312 437 13 32
www.poolpub.com
RE HBE R / GUIDE
167
R E S T ORA N / R E STAUR ANT
Apinya Thai & Sushi Restaurant
Dünyanın en meşhur mutfaklarından olan Tayland Mutfağı’nın sunulduğu restoran
Ankara’daki ilk ve tek Tayland Restoranı olup aşçıların tamamı Taylandlı’dır. Tayland
Yemekleri’nin yanı sıra taze sushilerin yer aldığı Japon Yemekleri de beğeni
sahiplerine sunulmaktadır. Otantik yemeklerin sunulduğu restoran modern Tayland
tarzı atmosferi ve dekorasyonu ile dikkati çekmekte olup yabancılar arasında oldukça
popülerdir. Restoran konum itibariyle Hilton ve Sheraton gibi oteller bölgesine de
çok yakındır. Restoranda pek çok çeşidi bir arada, daha hesaplı olarak yeme imkanı
sağlayan “set menü” öğlen saatlerinde 12:00-15:00 arası verilmektedir.
Having the Thai Cuisine among the world’s most famous cuisines, the restaurant is
the first and only Thai Restaurant in Ankara and all cooks are from Thailand. Fresh
sushi and Japanese dishes as well as Thai Foods are offered to those who can
appreciate the taste. The restaurant, where authentic foods are served, is attracting
attention through its Thailand style atmosphere and decoration and quite popular
among foreigners. The restaurant is located quite close to hotels regions such as
Hilton and Sheraton hotels. The “set menu” providing to eat many varieties and more
economically is served during lunchtime at 12:00 - 15:00 hours.
Attar Sokak 1-A Gaziosmanpaşa / ANKARA
T: 0.312 426 94 00
Bay Nihat
Bay Nihat, 1978 yılından bu güne Ayvalık Cunda Adası’nda lezzet severlere birbirinden değişik tatlar sunarak, hayatlarına lezzet katıyor. Kısacası Bay Nihat; bir restoranın ötesinde, her zaman güler yüzlü, misafirperver bir ev sahibi. Ahmet Nihat Bekit’in
34 yıl önce başlattığı bu serüven Ankara’da tüm lezzetiyle devam ediyor. Her ne
kadar hemen üzerinizde Cunda Adası’ndaki gibi bir mehtap, yanı başınızda masmavi
bir deniz olmasa da, Bay Nihat Ankara’ya olan ilk ziyaretinizde, Cunda Adası’ndan
tanıdık lezzetlerle karşılayacak sizleri. Cunda’nın mis kokulu imbatını yüzünüzde
hissederek, denize sıfır bir yemek içinse tek yapmanız gereken, Bay Nihat’ı Cunda
Adası’nda ziyaret etmek. 2005 yılında kurulan Bay Nihat Otel, adanın kalbinde sizleri
bekliyor olacak.
Bay Nihat is a welcoming house keeper rather than being a restaurant presenting
and adding different varieties of tastes since 1978, the date it was founded, to the
passionate flavor lovers in Ayvalık Cunda Island. This adventure started by Ahmet
Nihat Bekit 34 years ago, is still going on in Ankara with its all taste. Though you
cannot find a moonlight right over you, and a deep blue sea by you, Bay Nihat will
meet you in your first visit to Ankara with familiar tastes from Cunda Island. And,
all you have to do for feeling the nice smelling wind from the sea on your face while
dining by the sea is just paying a visit to Bay Nihat in Cunda Island. Bay Nihat Hotel,
founded in 2005, will be waiting for you in the heart of the island.
Filistin Sokak No: 28 G.O.P / ANKARA
T: 0312 427 63 63
www.baynihat.com.tr • www.cundaadasi.com
168
RE HBE R / GUIDE
R E S T ORA N / R ESTAUR ANT
Çadır Kebap
BAŞKENT’te Adana mutfağının vazgeçilmez adresi olan Çadır Kebap Çayyolu’ndaki
yeni adresinde değişmeyen kalite anlayışıyla hizmet vermeye devam ediyor.
“BİR ANKARA KLASİĞİ olan Çadır Kebap’ın Sahibi Tufan Köksal, “Yeni büyük
ve geniş mekanımızda değişik konsept ve eşsiz lezzetlerimizle Ankaralıların
hizmetindeyiz” dedi. Başka bir yerde şubeleri olmadığını vurgulayan Köksal, Çadır
Kebap’ın hikâyesini şöyle anlattı:
TIR’da başladı
“Adanalı birisi olarak iyi bir Adana kebabının eksikliğini gördüm ve kebabı orjinal
ortamda Ankaralılarla buluşturmayı hedefledim. 2002 yılında Bir TIR satın alarak tüm
donanımıyla Ankara’ya getirdim. Halk Bankası Genel Müdürlüğü yanında bulunan
arsayı kiralayıp, park ettim. TIR’ın yanına Aydın’dan getirttiğim kıl çadırı kurdum.
Çadırın içine odunların yandığı doğal şömine ve tropikal balıkların yüzdüğü akvaryum
masalar koyarak Adana’dan gelen ustalarla hizmete başladım. Altı yıl burada hizmet
verdikten sonra mevcut yerden yol geçeceği için 2008 yılında Eskişehir Yolu üzerinde
yeni bir mekân kurdum.
Şubemiz yok
2011 yılında Eskişehir Yolu’ndaki mekanı devrederek Çadır’ı ODTÜ Teknokent’e
taşıdık. Müşterilerin giriş çıkışında sorun yaşanınca Çayyolu’na geldik. Yeni
mekanımız 450 kişilik. Beş katlı bir mekana sahibiz. 54 personelimizle hizmet
vermeye çalışıyoruz. Çocuk oyun alanı ve her katta maç yayınlarının olduğu 3
dev geniş projeksiyonlar bulunuyor. Çadır Kebap’ın tek yeri Çayyolu’nda. Adanalı
ustalarımızdan oluşan profesyonel kadromuzla tüm müşterilerimizi Çayyolu’na
bekliyoruz.”
Ahmet Taner Kışlalı Mahallesi Alacaatlı Caddesi
2846. Sokak No:51/1 Çayyolu / ANKARA
T: 0312 241 12 21
Çadır Kebap, the unalterable address for Adana cuisine in the capital city, continues
to serve with its unchanging quality in its new location in Çayyolu. Çadır Kebap,
which is a classic of Ankara, is in service of inhabitants of Ankara with its new and
capacious place, different concept, and unique tastes. Tufan Köksal, owner of Çadır
Kebap, said “We are in service of inhabitants of Ankara a different concept and
unique tastes our new large and capacious place.” Köksal emphasized that they have
no other franchisees and told the story of Çadır Kebap.
It started in a lorry
As a person from Adana, I have seen the lack of fine Adana kebap and intended to
bring kebap together with inhabitants of Ankara in its original environment. I bought a
lorry in 2002 and brought it to Ankara as fully equipped. I have rented the land next
to the General Directorate of Halk Bankası and parked the lorry there. I have pitched
the haircloth tent by the lorry. I set a natural fireplace and aquarium tables, in which
tropical fishes were living, in the tent and started serving with skilled cooks from
Adana. I have served there for six years and then established a new place on the
Eskişehir route since a road was planned to pass through the old place.
We have no franchisees
We transferred the place on the Eskişehir route in and moved Çadır to METU
Technopolis in 2011. We established our new place in Çayyolu as our customers
had problems in entrance there. Our new place has a capacity of 450 customers. It
is a five floor building. We are serving with 54 staff members. There is a playground
for kids and there are three projectors enabling broadcasting of matches in every
floor. The only place of Çadır Kebap is in Çayyolu. We, with our professional staff
composed of skilled cooks from Adana, are waiting all our customers to Çayyolu.
RE HBE R / GUIDE
169
R E S T ORA N / R E STAUR ANT
Firenze
Gerçek İtalyan pizzaları, el yapımı taze makarnaları ve birbirinden lezzetli tatlıların
tadını, ister Firenze’nin sıcacık atmosferinde ister orman ve çam kokuları eşliğinde
Firenze Teras’ta ya da Ankara’nın en özel bahçelerinden olan Firenze Bahçe’de
keyfini çıkarabilirsiniz. Siz Firenze keyfini sürerken, çocuklarınız onlara özel menülerimizin tadını açık veya kapalı oyun alanlarında ya da masanızda çizgi filmler ve
masa oyunları eşliğinde sürüyor olacaklar. Hafta sonu şehrin en zengin açık büfesi
eşliğinde brunch keyfini de ayrıca tavsiye ediyoruz. Unutmadan Firenze lezzetlerini
evinizde de yaşayabilirsiniz.
You might enjoy genuine Italian pizzas, handmade fresh pasta, and deserts one
more delicious than other in Firenze’s warm atmosphere, in Firenze Terrace
smelling forest and pines, or in one of the most special gardens of Ankara, Firenze
Garden, as you wish. Your children will enjoy their special menus either in open
and closed playgrounds or at your table with cartoons and board games while you
will be enjoying Firenze. We also recommend brunch pleasure on weekends with
the most prosperous banquet service of the city. One final word, you may also
enjoy Firenze’s flavor at your home.
Park Oran Sitesi Oran / ANKARA
T: 0.312 490 36 36
www.firenzeristorante.com.tr
Kalbur
Kalinos
Oran Şehri Çarşı Merkezi C-3 Blok ORAN / ANKARA
T: 0.312 490 50 01 • F: 0.312 490 50 05
www.kalbur.com.tr
Hilal Mahallesi Rabindranath Tagore Caddesi (4.Cadde) No:62 Yıldız / ANKARA
T: 0.312 441 18 20 - 0.312 441 18 60 • F: 0.312 441 18 34
www.kalinosrestaurant.com
170
RE HBE R / GUIDE
R E S T ORA N / R ESTAUR ANT
Kolyoz
Kolyoz Balık Restaurant, şık dekoru ve lezzetli balıklarıyla Ankaralılara hoş saatler
geçirebilecekleri bir mekan sunuyor. Mekanın bahçesi ve cam bölmeli kış bahçesi
kapalı mekanları sevmeyenler için ideal. Kolyozun üst katları özel yemekler ve
toplantılar için tasarlanmış, mekanda 3 adet VIP toplantı salonu yer alıyor. Salonlardan
bir tanesi 30 kişilik, istenildiğinde bölünerek 2 farklı 15 kişilik gruba hizmet
verebiliyor, bir diğer salon ise rahatlıkla 17 kişiye hizmet veriyor. Odalarda sunum
yapmak için her türlü teknik donanım, müzik, ses ve havalandırma sistemi mevcuttur.
Oldukça geniş bir alana yayılan restaurant aynı anda 200 kişiye hizmet
verebilmektedir. Yaz aylarında kış bahçeleri sezona uyarlanıp açık bahçe haline
gelmekte normal bahçeleriyle birlikte açık havada sigara içenler içinde avantajlı bir
hal almaktadır.
Kolyoz Balık Restaurant özellikle balık severlerin uğraması gereken adresler arasında.
Zengin bir balık menüsüne sahip olan Kolyoz’da 30 çeşit meze yer alıyor. mekanda
kesinlikle günlük taze balık satılıyor. Balıklar Türkiye’nin herbir yanından günlük
olarak geliyor, bu taze balıklar tecrübeli aşçıların usta ellerinde ve deneyimli servis
personelinin sunumlarıylada dikkat çekiyor, milföy hamurunda levrek dolma, tarama
ve balıklı cızbız köfte, kolyoz dolma, avakadolu karides, çerkez balığı, karides köfte,
kalkan tandır ve fırında sebzeli kalkan menüde en dikkati çeken lezzetler arasında
(restaurantta Türkiye’de sadece burada yiyebileceğiniz Karides Adana ve levrekten
yapılan Balık Ali Nazik mutlaka denenmelidir).
Restaurantımızda otoparkımız mevcuttur. Ayrıca 5 adet vale ile müşteriler hiç
bekletilmeden otopark hizmetleri almaktadırlar.
Filistin Cad. Attar Sk. No:8 Gaziosmanpaşa / ANKARA
T: 0312 468 45 11
www.kolyozbalik.com • rezervasyon@ kolyozbalik.com
Kolyoz fish restaurant provides a place that inhabitants of Ankara can enjoy their
time with a stylish decoration and delicious fishes. The garden and the winter garden
with glass partition are optimal for ones who do not like enclosed spaces. Upstairs
of Kolyoz is designed for meetings and special occasions and there are three VIP
meeting rooms. One of the meeting rooms is for 30 people and can be divided into
two and serve two groups of 15 people. Another room can serve 17 people. All sort
of equipments for presentation are as well as music, sound, and ventilation systems
available in the rooms.
The restaurant is established on a wide area and can serve 200 people
simultaneously. The winter gardens are adapted to the season in summers and
become a benefit along with normal gardens for outdoor smokers.
Kolyoz fish restaurant is a place to stop by, particularly by fish lovers. The restaurant
has an affluent fish menu and there are 30 different types of appetizers. The
fishes served in the restaurant are absolutely fresh. Fishes are obtained daily from
every side of Turkey and those fresh fishes are remarkable for being cooked by
experienced cooks and served by experienced staff. Stuffed perch in flaked pastry,
mashed fish roe and grilled meatballs with fish, stuffed chub mackerel, shrimps with
avocados, Circassian fish, shrimps meatballs, turbot tandouri, and turbot scallop with
vegetables are among the most attractive dishes in the menu. Adana kebap with
shrimps and Ali Nazik kebap with perches, which are the dishes you can have only in
Kolyoz fish restaurant, should be tried here.
We have parking lots in our restaurant and our customers are served immediately
with five valets.
RE HBE R / GUIDE
171
R E S T ORA N / R E STAUR ANT
Peperoncino / Ristorante Italiano
Peperoncino’nun özenle hazırlanmış İtalyan Gurme Mönüsü’nde neler yok ki?
İsimleriyle bile sizi baştan çıkaracak başlangıçlar, deniz ürünleri, el yapımı İtalyan
makarnaları ve enfes tatlılar… Konuklarına Ankara’nın en geniş şarap kavını sunan
Peperoncino’da tadına bakacağınız her şey doğal. Makarnaların tümü el yapımı ve
günlük üretiliyor.
Yalnız menüde seçim yapmakta zorlanacağınızı şimdiden söyleyelim. Başlangıç olarak
tranş parmesanla ve yeşilliklerle lezzeti artırılmış carpaccio veya peynir çeşitlerine
İtalyan biber reçelinin eşlik ettiği muhteşem bir tabağı seçebilirsiniz. Ana yemekler
ise iştah açıcı olduğu kadar çarpıcı da. Leziz İtalyan soslarının eşlik ettiği makarnalar,
risottolar ve geleneksel bir tat olan pizzalar Peperoncino’da yaşayacağınız gerçek
İtalyan deneyiminin olmazsa olmazı. Tatlı ise tam bir mutlu son niteliğinde. İtalyan
usülü tiramisu ya da çikolatan bir kafesin içine gizlenerek sizi bekleyen fıstıklı parfeyi
mutlaka denemelisiniz.
Mekanın ambiyansı, dekorasyonu, müzikleri ise sizi İtalya’da bir restoran’da yemek
yediğinizi hissettirecek kadar iddialı ve başarılı. Eğer sizde bu çarpıcı İtalyan ile
tanışmak istiyorsanız, şehrin yeni ve leziz mekanı Peperoncino’nuyu mutlaka ziyaret
edin. Bu lezzetleri tadan şanslı insanlardan değilseniz… Şansınızı yaratın… Pişman
olmayacaksınız!
Uğur Mumcu Caddesi No: 64 / B Gaziosmanpaşa / ANKARA
T: 0.312 447 10 62
www.peperoncino.com.tr
The elaborate Italian Gourmet menu of Peperoncino has a lot choices. Beginnings
which will seduce you by even its names, seafood, handmade Italian pasta and
delicious desserts... In Peperoncino, offering Ankara’s most extensive wine range,
everything you will taste is natural. All pastas are handmade and produced daily.
Let’s tell you in advance that you will have difficulty to make choice. As beginning,
you can select capaccio flavored with tranche Parmesan and greens or a great dish
with cheese types accompanied by Italian pepper jam. Main dishes are striking as
well as appetizing. Pastas, accompanied by a delicious Italian sauces, risottos and
traditional taste pizzas are sine qua non of true Italian experience you will have in
Peperoncino. The sweet is an exact happy ending. You must try Italian tiramisu or
pistachio parfait having chocolate hidden in a cage.
The ambiance, decoration, music of the place is ambitious and successful to make
you feel as if you are eating in a restaurant in Italy. If you want to meet with this
stunning Italian, sure to visit the city’s new and delicious attraction, Peperoncino. If
you are not among the lucky people tasting such delights... Create your chance... You
will not regret it!
https://www.facebook.com/PeperoncinoAnkara
@peperoncinoAnk
172
RE HBE R / GUIDE
R E S T ORA N / R ESTAUR ANT
Quick China
Bu yıl hizmette 15.yılına ulaşan Quick China’nın şu anda Ankara’da üç, İstanbul’da bir
şubesi bulunuyor. Çok yakında ankara ve istanbulda 3 şube daha açacak olan Mekan,
klasik Uzakdoğu restoranlarının aksine dekorasyonunda minimalist bir çizgiye sahip.
Mönüsünde Çin, Japon ve Tayland olmak üzere üç farklı mutfağa ait, 200’den fazla çeşit
yemek var. İçecek menüsü de yemek menüsü gibi çok zengin. Mekanda ördek sunumu
ise fırın taşının üzerinde servis edildiği için ördeğiniz asla soğumuyor. Volkanik taş üzerinde
servis edilen et ve somon ise inanılmaz lezzette. Kırık buzun üstünde sunulan sashimi ise
mutlaka denemeniz gerekenlerden.. Müdavimleri arasında Ankara’daki tüm elçilik, ateşelik
ve yabancı firma mensupları bulunuyor. Ankara’daki şubelerinde Pazartesi akşamları ve
Hafta sonu sınırsız şarap ve meşrubatla 35 liraya açık büfe, hafta içi her gün 17.00’ye
kadar 30 liraya sınırsız Çin yemeği ve suşi yiyebiliyorsunuz. Paket servisi de bulunan
işletmede kişi başı ortalama fiyat 40 lira. Hafta içi 11.00-23.00, hafta sonu 11.00-23.00
arasında açık. 0 (312) 437 03 03.
Reaching its 15th year in service this year, Quick China currently has three branches in
Ankara and one branch in Istanbul. The place, opening 3 more branches in Ankara and
Istanbul, has a minimalist line in its decoration unlike the classic Far-East restaurants.
There are more than 200 kinds of meals in its menu in three different cuisines as China,
Japan and Thailand. Beverage menu is also very rich as well as food menu. Since the
duck delivery is served on the furnace stone, your duck never cools down. The meat and
salmon served on volcanic stone have extraordinary taste. Sashimi served on broken
ice is among must-tries. All members of embassies, consulates and foreign companies
are among its frequent customers. You can have open buffet in Monday evenings and
Weekends with unlimited vine and beverages and unlimited Chinese food and sushi for
TL 30 up to 17:00 o’clock in every day during the week in Ankara branches. The average
price is 40 TL per person in the restaurant which also has a takeaway service. It is open
11.00-23.00 during the week and 11.00-23.00 on weekends. 0 (312) 437 03 03.
Park Caddesi No: 15/3 Çayyolu / ANKARA Uğur Mumcu’nun Sokağı No: 64/B G.O.P. / ANKARA 4. Cad. Bilkent Alışveriş Merkezi No: 3/37 Bilkent / ANKARA
T: 0.312 241 14 14
T: 0.312 437 03 03
T: 0.312 266 00 30
www.quickchina.com.tr
Rollhouse
Ankara’nın gözde mekanlarından Rollhouse, zarafetin ve kalitenin buluştuğu tüm
yemekli organizasyonlarınızda ve davetlerinizde sizler için bir yaşam mekanı olarak
13 yıldır varlığını sürdürüyor. Dünya mutfağından leziz yiyecek ve içecek çeşitleriyle
hizmet veren restaurantta keyifli sohbetler ve müzik dinleme zevkinin yanısıra,
bowling ve bilardo oyunlarını seyretme imkanı da bulabilirsiniz. Şık dekorasyonunun
ve aydınlatmasının yanı sıra, salondan ayrı ses sistemi ile Rollhouse’da en lezzetli
yemekleri tadabileceğiniz Vip Lounge’da 100 kişi yemekli veya 150 kişi bistro düzeni
ile her türlü yemekli organizasyon ve kokteyllerinize ev sahipliği yapılıyor. Rollhouse
Ailesi’nin dediği gibi; “Siz düşleyin, biz gerçekleştirelim.”
Rollhouse among the attraction places of Ankara has been serving for 13 years as a
life place for you in your all dinner organizations and invitations where the elegance
and quality meets. In the restaurant serving with delicious food and drink from the
world cuisines, you will find the opportunity to watch games of bowling and billiards
as well as pleasant conversations and pleasure of listening music. Any organization
and cocktails are hosted with dinners for 100 people or 150 people in bistro format
in VIP LOUNGE where you can taste the most delicious food in Rollhouse with
separate sound system from the hall as well as stylish decoration and lighting. Like
Rollhouse family says, “You dream, we realize.”
Rollhouse Bilkent, Ankuva Avm No:1 Bilkent / ANKARA • T: 0.312 266 12 40
Rollhouse Eryaman, Optimum Outlet Center D:301 Eryaman / ANKARA •T: 0.312 281 08 00
www.rollhouse.com • [email protected]
RE HBE R / GUIDE
173
K ONA K L A MA / A CCO MMO DATI O N
Ankara HiltonSA

Başkentte merkezi bir konumda yer alan Ankara HiltonSA, iş ve alışveriş merkezleriyle
büyükelçiliklere yürüme mesafesinde bulunmaktadır.
Rahatınızı ve konforunuzu düşünerek otelimizin; Balo Salonları, Lobi, Lotus Bar,
Greenhouse Restaurant ve Marco Polo Salonu dahil tüm genel alanlarını yeniledik.
Otelin 24’ü süit, biri Presidential Süit, 8’i küçük mutfaklı ve 50 metrekare teraslı
apart oda olmak üzere, toplam 315 odası bulunmaktadır. Tüm odalarda hızlı internet
bağlantısı standarttır. Executive Katta kalanlar, sabah kahvaltı ve gün boyunca hafif
yiyecek ve içecek servisi veren muhteşem manzaralı Executive Lounge’dan yararlanabilmektedirler.
İster toplantı, ister kongre, ister düğün organizasyonlarınız için kapasitesi 2-750 kişi
arasında değişen 14 adet Toplantı Salonu ile Ankara HiltonSA size en uygun seçimdir
With its central location in the capital, the Ankara HiltonSA is within walking distance
of the city’s business district, shopping centers and embassies.
All the Public Areas of the Hotel including the Ballrooms, Lobby, Greenhouse
Restaurant, Lotus Bar and Marco Polo Room have been newly renovated for your
comfort and enjoyment.
The hotel has a total of 315 rooms including 24 suites, one Presidential Suite and
8 Apartments containing kitchenettes and 50 square meter terraces, all with highspeed internet access. Executive Rooms offer Executive Lounge access, which has a
wanderful view, serves breakfast, all-day snacks and beverages.
Business is easy in one of the 14 meeting rooms for 2-750 people, whether you are
planning a meeting, a congress or a wedding, the Ankara HiltonSA is your perfect
partner.
Tahran Cad. No:12 Kavaklıdere / ANKARA
T: 0.312 455 00 00 F: 0.312 455 00 55
www.ankara.hilton.com • [email protected]
Bilkent Otel ve Konferans Merkezi

Bilkent Otel ve Konferans Merkezi Ankara, Esenboğa Havalimanı’na 36 km., şehir
merkezine 13 km. uzaklıktadır. Toplam 235 oda kapasitesi ile hizmet veren otel,
toplam 19 toplantı salonu ile toplantı ve konferanslara da ev sahipliği yapmaktadır.
Bünyesinde bulundurduğu Akdeniz Mutfağı restoranı ve The North Shield Barı ile
dünya mutfaklarının seçkin lezzetlerini, Sanitas Spa markası ile de misafirlerine tüm
masaj ve sağlık hizmetlerini rahatlatıcı ve şık bir ortamda sunmaktadır. Spa içinde
ayrıca fitness center, sauna, buhar odası, terapi havuzu, Türk hamamı bulunmaktadır.
Tüm otel genelinde sunulan ücretsiz kablosuz internet bağlantısı ve 850 araç
kapasiteli ücretsiz açık otoparkı otelin misafirlerine sunduğu diğer ayrıcalıklardır.
Bilkent Hotel& Conference Center is 36 km. far away far from the Esenboğa Airport
and 13 km. far to the city center.The hotel has a total of 235 rooms and also hosts
lots of meetings, conventions and wedding dinners with a total of 19 halls each
differs in size & capacity. Akdeniz Mutfağı and The North Shield Pub offers menus
composed of the distinguished tastes of world cuisines and Sanitas SPA offers all
massage and health services in a comfortable and elegant ambience. Spa also has
fitness center, sauna, steam bath, therapy pool and Turkish hamam. Free wireless
internet connection and a free 850-car capacity open parking lot are the other
privileges offered by the hotel.
Üniversiteler Mah. İhsan Doğramacı Bul. No:6 Bilkent / ANKARA
T: 0.312 266 46 86
www.bilkentotel.com.tr • info@ bilkentotel.com.tr
174
RE HBE R / GUIDE
K ONA K L A M A / ACCO MMO DATI O N
DoubleTree by Hilton

Hilton otellerinin bir üyesi olan DoubleTree By Hilton Ankara , Esenboğa Uluslararası
Havalimanı’na 25.km mesafede olup , tüm elçiliklere , alışveriş merkezlerine ,
tiyatro, opera ve hastanelere olan yakın konumu ile Ankara’nın tam kalbinde Ağustos
2010’dan beri Türkiye’de açılan ilk DoubleTree By Hilton markası olarak misafirlerini
ağırlamaktadır.
Doubletree By Hilton Ankara a member of Hilton Worldwide Hotels is 25 km. from
Esenboğa Internetional Airport and in the center of Ankara with its nearby position
to embassies , shopping centres , theatres , operas and hospitals.Since it opened in
August 2010 , it has been welcoming its guest as the first Doubletree by Hilton in
Turkey.
13 suit , 90 delux,104 standart ve 2 özel misafir odası olmak üzere toplam 209
odasında misafirlerine deliksiz uyku deneyimi sağlayan yatakları ve sweet dreams
yastıkları , kablosuz internet hizmeti, LCD TV , Citron marka kişisel bakım ürünleri
,MP3 destekli Doubletree alarm saati , yağmur duş sistemi , konforlu çalışma
masaları ile keyifli bir konaklama ortamı hazırlamaktadır.
The hotel provides the guests joyful accommodation with totally 209 rooms ,
including 13 suits , 90 deluxe , 104 standart and 2 disabled guest rooms , special
beds providing as a deep sleep , sweet dreams pillows , wireless internet ,LCD TV ,
Citron personal care products, MP3 supported Doubletree alarm clock, whirlpool bath
and study desk.
Otel bünyesinde hizmet veren Park Restoran , sabah kahvaltısı, öğle ve akşam
yemeklerinde açık büfe ve ala carte mönüsü ile misafirlerine farklı lezzetler
sunmaktadır.Dünyanın en önemli merkezlerinde bulunan Cafe Del Habanos
markasının Türkiye’deki ilk şubesi ile konforu , ev sıcaklığını ve butik tadları da
misafirleri ile buluşturmaktadır.Doubletree By Hilton Ankara misafirleri Spa’da masaj,
sauna, Türk hamamı , fitness ile yoğun iş temposundan uzaklaşırken kendilerini
yenileme olanağı bulabilirler.
The Park Restaurant offers different tastes for breakfast , lunch and dinner with open
buffet and a la carte menus.Cafe Del Habanos a new brand in Ankara , only in the
selective cities in the world now open in our hotel and meets the guests with comfort
and boutique tastes in a warm atmosphere.
74m2-252 m2 arasında değişen büyüklüklerdeki farklı salon seçenekleri ile toplantı ,
düğün ve özel yemeklerde misafirlerin isteklerine farklı çözümler ile yaklaşmaktadır.
Doubletree by Hilton Ankara has a wide selection of meeting rooms from 74m2 to
252 m2 for meetings, weddings, special organizations.
Ziya Gokalp Bulvarı No:58 P.K. 06600 Kolej / ANKARA
T: 0.312 458 00 00 • F: 0.312 431 36 36
www.doubletree.hilton.com
Doubletree by Hilton Ankara guests may get away from the stress while they are
enjoying massage,sauna ,Turkish hamam and fitness at the Spa and have a chance
to feel refreshed.
RE HBE R / GUIDE
175
K ONA K L A MA / A CCO MMO DATI O N
Hotel İçkale

Başkentin en merkezi yerinde bulunan Hotel İçkale, şehrin kalbinde konaklamanızı
sağlayacak. İsterseniz Ankara’da iş görüşmeleriniz, isterseniz de tatil için bulunun
Hotel İçkale’de her türlü isteğiniz özen ve titizlikle karşılanır.
Hotel Ickale, nestled in the central part of the capital of Turkey, provides you with the
opportunity to stay within the heart of the city. Either for business purposes or holiday;
all kinds of your expectations will be met by Hotel Ickale in a professional manner .
En son ne zaman konaklamanın tüm ayrıcalığını yaşadınız? Geleneksel Türk
misafirperverliğini bir fincan Türk kahvesinin lezzetinde yaşamaya ne dersiniz? O
zaman Hotel İçkale’nin sürprizlerle dolu dünyasına adım atabilirsiniz.
When did you last enjoy the pleasure of a privileged accommodation? Would you mind
experiencing the traditional Turkish hospitality through the delicious taste of Turkish
Coffee? If your answer is “yes”, you are kindly invited to step into the rich world of
Hotel Ickale embracing plenty of ravishing surprises.
Yeni bir güne uyanırken, neşe ve huzur ile güne başlayacaksınız. Hotel İçkale, 3 süit
daire, 15. Jr. Suit, 7 Osmanlı Odası, 2 Geçmeli Oda, 1 Engelli Odası ve jacuzzili
odaları, sigara içmeyenlere özel katı ile 5 yıldız konforunu size sunuyor...
Konforun yeniden tanımlandığı, sizin için özel olarak hazırlanmış 122 oda her türlü
detay düşünülerek tasarlanmış ve kullanımınız için hizmetinize sunulmuştur. Her bir
oda da bulunan TV, uydu yayınları, telefon, internet, minibar, air condition, energy
saver, yangın ihbarı ile konaklamanın detaylarını yaşayacaksınız.
Hazer Spa: Egzotik kokular, mumlarla aydınlatılmış loş bir oda, doğanın eşsiz
malzemeleri ile rahatlarken, vücudunuzun arındığını yeniden doğduğunuzu,
yorgunluğunuzdan kurtulduğunuzu hissedeceksiniz. Uzakdoğu’nun vazgeçilmez
masajı Bali, binbir kokunun duyularınızı harekete geçirdiği aromaterapi ve refleksoloji
masajı ile Hotel İçkale’de yeniden doğmaya hazır olun…
GMK Bulvarı No:89 Maltepe / ANKARA
T: 0.312 231 77 10 • F: 0.312 230 61 33
www.hotelickale.com • [email protected]
The meaning of comfort is redefined in those 122 rooms which are specially designed
for your own use where each single detail has been considered by experts. You
will enjoy your stay with facilities provided in all rooms like satellite TV, direct-dial
telephone, internet access, minibar, air-co, energy saver, fire-alert system.
The meaning of comfort is redefined in those 122 rooms which are specially designed
for your own use where each single detail has been considered by experts. You
will enjoy your stay with facilities provided in all rooms like satellite TV, direct-dial
telephone, internet access, minibar, air-co, energy saver, fire-alert system.
Hazer Spa: You will be rejuvenated and feel reborn through the natural gifts utilized in
a room illuminated with candle-light and surrounded by exotic scents. Indispensible
Bali Massage of the Far-East, aromatherapy inspiring unique feelings via plenty of
stimulating scents and reflexology massage are all available in Hotel Ickale. Be ready
for a rebirth...
176
RE HBE R / GUIDE
K ONA K L A M A / ACCO MMO DATI O N
JW Marriott
Başkentin Yeni Yüzü, JW Marriott Ankara...
JW Marriott Ankara, şehrin en can alıcı noktası Söğütözü’nde bürokrasi, iş dünyası ve
kaliteden ödün vermeyen tüm ziyaretçilerin Başkent’teki yeni adresi olmayı hedefliyor.
30’u suit olmak üzere toplam 413 oda ile hizmet veren JW Marriott Ankara’nın 1381
metrekarelik balo salonu, organizasyonların büyüklüğüne göre küçük ebatlara bölünerek farklı organizasyonlara ev sahipliği yapılabilmesini sağlıyor. JW Marriott Ankara,
farklı damak tatlarına göre lezzet alternatifleri ve farklı konseptleri ile 4 ayrı restoranı;
Fires & Flavors, JW Steakhouse, Velocity Sports & Entertainment, Karma Kafe ile
misafirlerine hizmet veriyor. Ayrıca JW Marriott’un 22. katında muhteşem bir Ankara
manzarasına sahip Skye Vue Lounge & Terrace yer alıyor. JW Marriott Ankara’nın
huzur ve yenilenme merkezi olarak da adlandırılan Karma Spa Wellness & Fitness,
3.500 metrekare alanda açık ve kapalı yüzme havuzu, Türk Hamamı, saunalar, jakuzi,
buhar odaları, rahatlatıcı masaj uygulamaları, vücut ve cilt bakımlarının sunulduğu
11 adet özel odaları, kişiye özel hamam, jakuzi, sauna, masaj ve dinlenme odaları
bulunan VIP odası ile stresli ve yoğun bir günün ardından misafirlerine huzurlu bir
deneyim yaşatıyor.
Kızılırmak Mah. Muhsin Yazıcıoğlu Cad. No:1 Söğütözü 06520 / ANKARA
T: 0.312 248 88 88 • F: 0312 248 88 99
www.jwmarriottankara.com

New Face of the Capital; JW Marriott Ankara...
JW Marriott Ankara, aims to be the new address in the Capital of all visitors that
do not compromise on quality and the bureaucracy and business community in
Söğütözü, the most crucial point of the city. Serving with a total of 413 rooms,
30 suites among them, JW Marriott Ankara’s 1381 square-meter ballroom
allows different organizations to be hosted small by being divided into small
sections according to the size of events. JW Marriott Ankara serves its guest
through 4 different restaurants; Fires & Flavors, JW Steakhouse, Velocity Sports &
Entertainment, Karma Cafe, each of which has different alternatives and concepts
for different palates. In addition, there is Skye Vue Lounge & Terrace located at 22th
floor of JW Marriott with a magnificent view of Ankara. JW Marriott Ankara’s
Karma Spa Wellness & Fitness center also known as the peace and renewal center;
3,500 square meters of indoor and outdoor swimming pool, Turkish bath, saunas,
jacuzzi, steam rooms, relaxing massage treatments, body and skin treatments
offered in 11 units private rooms, and the VIP room with private baths, jacuzzi,
sauna, massage and relaxation rooms offer a peaceful experience to its guests after
a busy and stressful day.
RE HBE R / GUIDE
177
K ONA K L A MA / A CCO MMO DATI O N
Swissôtel Ankara

Çankaya’nın en özel bölgesinde bulunan Swissôtel Ankara, Cumhurbaşkanlığı
Köşkü’ne ve birçok elçiliğe en yakın mesafededir. Esenboğa havalimanından otele
ulaşım 45 dakika olup, alışveriş merkezlerine ulaşım kolaylıkla sağlanmaktadır. 147
odaya sahip otelimiz, çeşitli süitler, özel katlardaki odalar ve Ankara’nın en büyük Kral
Dairesine sahip olup (350m2) kendisine özel şehir manzaralı terasına sahiptir. Otelimiz aynı zamanda 813m2 alana yayılmış 1200 kişi kapasiteli, unutulmayan düğünlerin düzenlenebilineceği, lüks resepsiyonların ve büyük toplantıların yapılacağı balo
salonuna sahip olup, 9 ayrı toplantı salonu ile en özel yemekleri ve en unutulmayan
servisi sizlere sunmaya hazırdır. Uluslararası, Türk ve Dünya mutfaklarından örnekler
sunan Cafe Swiss Restoran ve 3000m2 alana kurulmuş Amrita Spa & Wellness,
bütün bir kata sahip rahatlama merkeziyle sizleri beklemektedir.
Located in the exclusive Cankaya district, Swissôtel Ankara shares the area with the
Presidential Palace and many embassies. 45 minutes away from the International
airport, the hotel has easy access to the main shopping and business district. The
hotel boosts 147 luxurious and spacious rooms including suites and Executive rooms
as well as the largest Presidential Suite (350m2) in Ankara with a private terrace
overlooking the city. Hosting 813m2 of column free ball room with a capacity for
1200 people, the setting can be customized for unforgettable weddings, luxurious
receptions and professional meetings. A total of 9 multi- functional meeting rooms,
innovative cuisine and sincere service await you; a winning combination for making
your meeting a sensory experience and a lasting inspiration. Café Swiss, our all day
dining restaurant that serves Turkish, Swiss and International dishes and Amrita Spa
& Wellness comprise an entire floor; 3000m2 of elegant wellness awaits you.
Yıldızevler Mahallesi Jose Marti Caddesi No: 2 Çankaya / ANKARA
T: 0.312 409 30 00 F: 0.312 409 33 99
www.swissotel.com • [email protected]
Hotel Midas

Midas Hotel, Ankara Tunus Caddesi’nde bulunan, kusursuz hizmetiyle yüzünüzü
gülümsetecek ve merkezi konumuyla öncelikli tercihiniz olacak bir şehir otelidir. 4
yıldızlı otelimiz kalitesini misafirperverliğinden ve deneyimli kadrosundan almaktadır.
Ücretsiz otoparkı ve vale servisi, en son teknolojik imkanları, yüksek hizmet standardı
ve içinizi rahat ettirecek güvenlik donanımları ile konuklarının beklentilerini en özel
şekilde karşılar.
Midas Hotel, located on Tunus Street, Ankara, provides the finest personal service
in town. The four star hotel is a favorite destination for business and leisure travelers
with its exceptional quality, hospitality and experienced staff. The Hotel exceeds your
expectations offering free parking services, the state-of-the-art technology, high
service standards and the latest security systems.
Karyağdı Sokak No: 40 Çankaya / ANKARA
T: 0.312 409 64 34 F: 0.312 409 64 00
www.midihotel.com • [email protected]
Hotel Midi

Hotel Midi Ankara Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nün, birçok büyükelçiliğin yakınında ve
tüm gözde mekanlara merkezi konumdadır. Superior, Luxury ve Executive olmak
üzere 73 odasıyla sizlerin hizmetinde olan otelimiz, sizin ve konuklarınızın konforu
için tüm noktalarda iklimlendirilmiştir.
Hotel Midi Ankara offers 73 rooms, including Superior, Luxury and Executive rooms,
as well as a number of spacious suites, all with a wide range of amenities that one
expects from an elegant luxury business hotel in the city center. In every room there
is a mini-bar, hair dryer, safe, satellite television, three telephones, fax line, high
speed internet connection, electronic locking & automatic door closing, fire alarm
and sprinkler systems.
Karyağdı Sokak No: 40 Çankaya / ANKARA
T: 0.312 409 64 34 F: 0.312 409 64 00
www.midihotel.com • [email protected]
178
RE HBE R / GUIDE
K ONA K L A M A / ACCO MMO DATI O N
Hotel Houston

Hotel Houston yenilenen yüzü ile yerli ve yabancı konuklarına yeni bir konaklama
anlayışı sunuyor. “Kent Oteli” konsepti ile tüm odaları yenilenen otel, siyaset dünyasından pek çok kişinin evinin olduğu Güniz Sokak’taki konumu ile özellikle işadamları
ve turistlerin vazgeçemeyecekleri mekanlar arasında yer alıyor.
The renovated Hotel Houston is presenting its local and international guests with a
new accommodation concept. The hotel, of which all rooms have been renovated
according the “City Hotel” concept, is located on Güniz Street, where many politicians
live, therefore it is listed among the hotels preferred by businessmen and tourists.
Hotel Houston, özenle dekore edilmiş, konforlu ve minimal çizgilere sahip 47 standart, 1 deluxe ve 1 süit olmak üzere toplam 59 oda ve 85 yatak kapasitesiyle hizmet
veriyor. Tüm odalardaki minibar, kablo TV, pay TV, interaktif TV, kablosuz internet,
kablolu hızlı internet, merkezi sistem klima ve ısıtma, direkt telefon, 24 saat oda
servisi, çelik kasa, çay ve kahve makinesi, saç kurutma makinesi, yangın detektörü
ve hepsi küvetli modern ve isteğe göre jakuzili banyolar ile evinizdeki rahatlığı yaşayabiliyorsunuz. Açık ve kapalı olmak üzere 40 araçlık park yeri bulunan otelde, ayrıca
çamaşırhane ve kuru temizleme hizmeti de veriliyor. Hotel Houston’ın konukları ise
ücretsiz olarak sauna ve fitness centerden faydalanabiliyor.
The hotel is operating with a total of 59 rooms and 85 beds, 47 of which are
standard comfortable rooms decorated carefully with a minimalistic approach,
1 deluxe room and 1 suite. All rooms equipped with a minibar, cable TV, pay TV,
interactive TV, wireless internet access, swift cable internet access, central heating
and air conditioning, direct phone lines, 24-hour room service, safe vault, tea and
coffee maker, hair dryer, fire detectors and modern bathrooms with bathtubs and
if required with a jacuzzi, allow you to experience the comfort of your home. There
are also closed and open parking lots of a capacity of 40 cars, a laundry and dry
cleaning services. Hotel Houston’s guests can use the sauna and the fitness center
free of charge.
Houston Hotel’in 200 kişi kapasiteli her türlü teknik cihaz donanımlı 3 adet çok
amaçlı ve farklı kapasitelerdeki toplantı salonları bulunuyor.
Güniz Sokak No: 26 Kavaklıdere / ANKARA
T: 0.312 466 16 80 • F: 0.312 466 16 74
www.hotelhouston.com.tr • [email protected]
The hotel has also 3 multi-purpose meeting halls of various capacities,
accommodating a total of 200 people, equipped with all kinds of technical devices.
RE HBE R / GUIDE
179
K ONA K L A MA / A CCO MMO DATI O N
Limak Ambassadore Boutique Hotel
+
“Dünyamızın Yıldızlarına”
Limak Ambassadore Hotel son derece modern ve şık mimarisi yüksek standartlardaki
tasarımı ile Ankara’nın kalbinde hizmet vermektedir. Otelimiz kamu kuruluşlarına,
büyükelçiliklere, iş, alışveriş, sinema, tiyatro ve eğlence merkezlerine yürüyüş
mesafesindedir. Üstün bireysel hizmeti ve imkanları, seçkin personeli, her türlü
konfora sahip odaları, teknolojinin bizlere sunduğu en son yeniliklere sahip donanımı,
ferah görünümü, huzur veren atmosferi, dünya mutfağından özenle seçilmiş menüleri
ve kusursuz hizmet anlayışı ile siz değerli misafirlerimize benzersiz bir konaklama
fırsatı sunmaktadır.
Konforun estetik ile buluştuğu noktada kusursuz dizaynlı 65 lüks odasıyla Limak
Ambassadore Hotel’de 57 Standart, 5 corner Suit ve 3 Suit oda yer almaktadır.
Bunun yanı sıra toplantı, seminer, konferans, kokteyl ve balo organizasyonlarınız için
her türlü teknolojik donanıma sahip 7 farklı salonumuz bulunmaktadır.
“To The Stars Of Our World”
Limak Ambassadore Hotel is being in service in the heart of Ankara with it’s highly
modern, elegant architecture and high – standard concept. The hotel is with in a
walking distance to public organizations, embassies, business, shopping, cinema,
theatre and entertainment centers. It offers you a unique accommodation opportunity
with its exclusive individual service and facilities, elite personnel, highly comfortable
rooms latest technological hardware, spacious view, peaceful atmosphere,
meticulously selected menus from world cuisines and flawless service approach.
Boğaz Sokak No: 19 Kavaklıdere / ANKARA
Tel / Phone: 0.312 428 48 48 Fax: 0312 428 34 34
www.limakhotels.com • [email protected]
At the point where comfort meets aesthetics Limak Ambassadore Hotel has 65
perfectly designed rooms, consisting of 57 standard rooms, 5 corner suits and 3 suits,
furthermore Limak Ambassadore Hotel has 5 different meeting rooms and 2 different
ball rooms with every technological hardware for all kinds of organizations.
Hotel Eyüboğlu
EYÜBOĞLU HOTEL, 1987 yılından beri Ankara’nın en saygın ve köklü otellerinden biri
olarak hizmet vermektedir. 2011 yılında otelimiz baştan aşağı tamamen yenilenerek,
bir iş oteli olarak yeniden dizayn edilmiştir. Köklü geçmişimizi teknolojiyle birleştirdik
beğeninize sunuyoruz.
As EYÜBOĞLU HOTEL we have been providing service as one of the reliable and
essential hotels in Ankara since 1987. In 2011, our hotel was entirely renewed and
re-designed as a bussiness type hotel.
Karanfil Sokak No: 73 Bakanlıklar 06640 ANKARA
T: 0.312 417 6400 (pbx) • F: 0.312 417 81 25
[email protected]
180
RE HBE R / GUIDE
MOBİ LYA & D E KO R ASYO N / FUR NI TUR E & DECO R ATI O N
Akeleş
Her zaman olduğu gibi bu yılda vazgeçilmezim, terzi işi elbiseler gibi marangoz işi
mobilyalar…
Dekorasyonda lüksün en güzeli, el yapımı mobilyalar, antika aksesuarlar…
Kendini seven, sevdiğini çok sevenler için, her şeyin yek olanını tercih edenler için
mobilya alanında houte couture çalışıyoruz…
Unutmayın, ‘MEKANLAR SAHİBİNİ YANSITIR…’
As always, this year my indispensability is carpenter-made furnitures, just like tailormade clothes...
The most beautiful of luxury in decoration, handmade furnitures, antique
accessories...
Self-loving, for those who love themselves a lot, for those who prefer only the one of
everything, we’re working haute couture in furniture field...
Uğur Mumcu Caddesi No:46/6 G.O.P. / ANKARA
T: 0.312 446 17 17
www.akeles.com.tr
Bahar Aydınlatma
Bahar Aydınlatma, tasarım çizgisi, ürün yelpazesi ve kalitesi ile Türkiye’nin en büyük
aydınlatma üreticilerinden biridir. Amacı mekana özgü tasarımlarla şıklığı tamamlamanın yanısıra, aynı zamanda en doğru ışığı sunmaktadır.
1986 yılında faaliyete başlayan Bahar Aydınlatma şu ana kadar 235’in üstünde otel
projesine imza atarak; showroom, üretim merkezi ve aydınlatma konusunda uzman
kadrosuyla hizmet vermektedir.
Özellikle turizm sektöründe mekana özgü aydınlatma çözümleri üretmek uzmanlık
alanı olup, en büyük ayrıcalığı ise kişiye özel üretimler yapabilmekdir.
Çok sayıda otel ve restauranta aydınlatma çözümleri sunan Bahar Aydınlatma; iş
ciddiyeti, mekana özel tasarımları ve müşteri odaklı çalışmaları ile ilk amacının kaliteli
hizmet sunmak olduğunu ispatlamaktadır.
Bahar Lighting is one of the largest Project based- lighting supplier in Turkey with
its design line, product spectrum and quality. Our aim is to present the best while
completing the smartest of the place with unique design for each residence.
Bahar Aydınlatma has established at 1986 and up to now, finisihed over 235 hotel
projects as lighting concept supplier.
Our expertise is especially finding solutions unique to Project, to solve the lighting
problem on site with right lighting products.
Bahar Lighting has proved that their initial aim is to serve high quality service by
seriousness at dealings, specialised designs, user centered studies.
FABRİKA - SHOWROOM: İstanbul Yolu 26. Km Susuz Mah. No: 1 Saray - ANKARA
T: 0.312 351 76 86 • F: 0.312 351 76 89
[email protected] • www.baharaydinlatma.com.tr
RE HBE R / GUIDE
MOBİ LYA & D E K O R ASYO N / FUR NI TUR E & DECO R ATI O N
Besa Zemin
BESA ZEMİN MARKET; epoksi zeminden, duvardan duvara halıya, pvc kaplamalardan, poliüretan zeminlere ve spor sahalarına kadar uzanan geniş ürün ve hizmet
yelpazesiyle zemin uygulamalarında müşteri beklenditilerine tam ve yerinde çözümler
sunuyor. 50 yıllık geçmişi ile zemin sektörününün duayenlerinden Besa Zemin Market, zemin ürünlerindeki değişimleri ve teknolojileri yakından takip ederek müşterilere
özel çözümler sunabilmektedir.Bunun son örneklerinden biri de epoksi zemin uygulamalarında geliştirdiği özel tasarımlar. Epoksi zeminlerde, Besa Zemin, müşterisinin
arzuladığı herhangi bir amblem, fotograf yada resmi zemine uygulayabiliyor.Bir başka
ses getiren uygulama ise epoksi güvenlik kalkanı. Bu ürünü uyguladıgı yüzeyler orta
şiddetdeki patlamalara karşı güvenlik sağlayabiliyor. ABD’den ithal edilen bu ürün
ile özel yada resmi kurumlar uygun gördükleri zemin yada yüzeylerde uygulanan bu
epoksi teknolojisi ile daha güvenli alanlar yaratabiliyor.Kendi geliştirdiği bi başka ürün
ise Otopark Kolon Koruma Sistemi. Bu sistem ile, otoparklardaki kolonlara uygulanan
koruyucu bariyer, özellikle AVM otoparklarında araç suruculerinin sık sık yaşadığı
küçük kazalardan en az zarar ile çıkmalarını sağlamaktadır.
Karacakaya Cad. No:164 Siteler – ANKARA
Tel:0.312 353 04 77 • F:0.312 350 22 28 • Gsm:0.542 512 20 80
www.besazemin.com • [email protected]
Besa Floor Market provides its customers full and appropriate solutions according to their
expectations with a wide range of production and service from epoxy floor, fitted carpet,
pvc coating, polyurethane floor, and sports courts. Besa Floor Market, which is one of the
connoisseurs of floor sector operating for 50 years, follows the changes and technologies
of floor products and can provide special solutions for its customers. The latest example
is its special designs of epoxy floors. Besa Floor Market can apply any sort of logo, photo
or picture to epoxy floors. Another sensational technique is epoxy security shield. The
surfaces this product is applied can provide security against moderate level explosions.
Private or public institutions can create securer areas by applying this epoxy technology,
which is exported from USA. Another technology developed by Besa itself is parking
lot column protection system. The system is applied to the columns in parking lots via
protective barriers and provides the drivers to get the least possible damage from small
accidents happening particularly in shopping mall parking lots.
Dilegno
1981’den beri mobilya sektöründe hizmet veren Oskar Mobilya Ltd. Şti; Tasarım,
üretim ve pazarlamasını yaptığı DİLEGNO markası ile yurt içi ve yurt dışı pazara hitap
etmektedir. Birbiriyle uyumlu üretilen gruplardan alınacak farklı parçalar ile istenilen
renklerde yeni gruplar oluşturulabilir ve kişi kendisine özel grubunu yaratabilir.
Cam, metal, ahşap ve kumaşın modern çizgiyle birlikte kullanan Dilegno şık, sade ve
aynı zamanda renk opsiyonlarıyla iddialı sunumlar ortaya koymaktadır
Geleneksel tarzın teknoloji ile birleşmesi sonucu ortaya çıkan yüksek kalitedeki mobilyalarda kayın, kestane, akçaağaç kaplama masif ağaç ve papellerle desteklenerek
kullanılmaktadır
Kaliteden ödün vermek istemeyen, güzellikten vazgeçemeyen, hem ergonomik hem
estetik mobilya isteyenler için DİLEGNO, ürünleri ile hizmetinizde...
DİLEGNO özgür tasarımları ile evinizde olmaktan mutluyuz !
Headquartes / Merkez Karacakaya Cad. No:135 06160 Siteler / ANKARA T: 0 312 350 11 53 F: 0 312 350 11 50
Branch / Şube Atlantis AVM 1. Bodrum Kat Batıkent / ANKARA T: 0 312 256 16 05 • F: 0 312 256 16 07 Branch / Şube Cumhuriyet Mah. Mustafa Kemal Bulvarı No:117 ORDU T: 0 452 233 23 55 • F: 0 452 233 55 08
Factory / Fabrika Dolantı Sokak No:23 06160 Siteler / ANKARA
T: 0 312 351 55 24
www.dilegno.com.tr • [email protected]
Oskar Furniture LLC operates in furniture sector since 1981 and supplies furniture to
domestic and international market via its trade mark DİLENGO designed, produced,
and marketed by Oskar Furniture LLC. New groups of desired colors can be formed
with pieces taken from compatibly produced different groups; so individuals can
produce their own special groups.
DİLENGO uses glass, metal, wood, and fabric with modern designs, and produces
stylish and elegant pretentious submissions with different color options.
Beech, chestnut, and alder veneers are used with solid wood and bracket stakes on
high quality furniture produced by combining traditional style with technology.
DİLENGO is in service of customers unwilling to make concession on quality, persisting
on beauty, and looking for both ergonomic and esthetic furniture.
We are happy to be in your home with DİLENGO’s unique designs.
181
182
RE HBE R / GUIDE
S A NAT / A RT
Arda Galeri
CER Modern
1989 yılında arkeolog Ender Başaran ve usta ressamlarımızdan Fethi Arda’nın oğlu işletmeci Övgü Arda tarafından açıldı. Ankara’da 21 yıla yakın bir süredir plastik sanatlar sürecine
yeni bir soluk taşıdığımıza inanıyoruz. Galerimiz, bu süre içerisinde kendi çizgisinden hiçbir
zaman ödün vermemiştir. Bu çizgiyi biraz açarsak; ana prensip Türk resim sanatında önemli
bir yere gelmiş özgün sanatçılarla çalışmak ve onların yapıtlarını sanatseverlerin beğenisine
sunak, gerektiğinde eğitsel bir misyon yüklenmektedir. Bu yapıtların sanatçılarının ortak
özelliği, hemen hemen hepsinin Türk resim tarihine girmiş olması ve gelecek kuşaklara
sağlam bir resim eğitimi bırakma kaygılarını içlerinde taşımış olmalarıdır.
“It was opened in 1989 by Ender Başaran, the archeologist and Övgü Arda, operator, son
of Fethi Arda among our master artists. We believe that we carry a new breathe to plastic
art process in Ankara for approximately 21 years. Our gallery has never conceded from
its line within this period. If we broach this line; the main principle is to work with original
artists who came to a significant level in Turkish painting art and to present their arts to
art-lovers and to undertake an educational mission when required. The common feature
of the artists of these artifacts is that almost all of them are in Turkish art history and they
carry the concern to leave a sound painting education to future generations.
Hoşdere Cad. No:122/9 Y. Ayrancı / ANKARA
Tel: 0.312 438 72 75
Altınsoy Cad. No:3 06101 Sıhhıye / ANKARA
Tel / Phone: 0312 310 00 00
IC Sanat Galerisi
İbrahim Çeçen Vakfı tarafından 2004 yılında sanatı ve sanatçıyı desteklemek
amacıyla kurulan IC Sanat Galerisi; geleneksel Türk sanatlarını korumak ve yaşatmak,
çağdaş resim, heykel, seramik gibi sanat dallarında sergiler açmak, izleyici ile
sanatçı arasında bir köprü kurmak, koleksiyonerlere seçkin ve özgün yapıtlar sunmak
ve gelecek nesillere sanat aktarımı yaratmak için yoluna devam ediyor.Geçen yıl
‘Dünyadan İzlenimler’ konseptiyle; ulusal ve uluslararası kuruluşlarla işbirliği içinde,
değişik ülkelerden seçkin sanatçıların koleksiyonlarını sergileyerek, hem Ankara’mızın
kültürel ve sosyal yaşamına katkı sağlamak; hem de farklı kültürlerden sanatçılarının
yapıtlarını yakından tanımak ve izlenimler sunmak amacıyla bir dizi sergi düzenlendi.
Azerbaycan, Kırgızistan, Bulgaristan, Kazakistan büyükelçilikleriyle düzenlenen karma
sergilerin yanı sıra Bülent Okutan’ın da karikatür sergileri düzenlendi. 2012’de de
Bünyamin Balamir resim sergisi ile İran’lı ressam Manouchehr Kouchak Pour’un
sergileri düzenlendi. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Resim Bölümü öğrencilerinin de
resim sergisi Mayıs ayında düzenlenecektir.
IC Art Gallery within IC İbrahim Çeçen Foundation is aware of being a bridge between
the audience and the artist and takes its serious and moral steps accordingly.
The exhibitions are prepared with the awareness of the importance of Traditional
Turkish arts and visual arts that needs to be perpetuated and be presented to future
generations so that a privileged and sentient art transfer could occur. In order for the
recent collectors or art lovers that want to have unique and distinguished pieces in
their collections, the exhibitions were diligently prepared to for them to familiarize
themselves with the pieces and strengthen the relationships of the representatives of
contemporary art. İbrahim Çeçen Foundation sets a great example for the importance
and the harmony of art and education by donating all the revenues of IC Art Gallery
to provide scholarship for students
Kızılırmak Sok. No: 31 Kızılay / ANKARA
T: 0.312417 82 64 - 418 79 23 • F: 0.312 417 82 96
www.icgaleri.org
RE HBE R / GUIDE
183
S A NAT / A RT
Güler Sanat - Modern Sanatlar Galerisi
Ankara – Ümitköy’de, Ahmet Güneştekin’in “bir-çok” isimli sergisiyle sanatseverlere
kapılarını açan Güler Sanat; dikkat çekici mimarisi, yaklaşık 600 m² alanda kurulu
toplamda 250 m²’lik sergileme alanına sahip, 2 kata yayılmış 3 galeri salonuyla ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim vadeden bir modern sanatlar galerisi.
Galerilerde Türkiye’de ilk kez kullanılan sofistike aydınlatma sistemleri, eserleri ön plana çıkarırken adeta izleyicilerin eserin içinde kaybolmalarına zemin hazırlıyor. Nadide
eser ve video enstalasyon gösterimleri için özel olarak dizayn edilen Siyah Galeri ise
deneyimlenmesi gereken büyüleyici bir atmosfer yaratıyor.
1933. Sk. No:53 Hekimköy Sitesi Ümitköy / ANKARA
T: 0.312 236 21 22 • F: 0.312 236 08 11
www.gulersanat.com • [email protected]
Guler Sanat - Located in Umitkoy neighborhood of Ankara is a remarkable modern
arts gallery promising its visitors unique experience by being established on
approximately 600 square meters and having 250 square meters of exhibition area
in three galleries on two floors. The gallery made its opening to art-lovers with Ahmet
Güneştekin’s exhibition named bir-çok (verbally, a-lot).
The sophisticated lighting systems used for the first time in Turkey feature the
artworks and let the visitors to get lost in the works, so to say. The Black Gallery,
designed particularly for precious artworks and video installations, creates a
fascinating atmosphere to be experienced.
184
RE HBE R / GUIDE
S A NAT / A RT
Polart Sanat Galerisi
Ankara’da sanat ve sanat severlerin buluşacağı “aydınlık bir ortam” oluşturduk. Sanatta sürekliliği benimsemiş, kendi yerini edinmiş ve geleceği biçimlendirecek çağdaş
sanat / sanatçıların eserlerinin, performanslarının, workshoplarının izleneceği, konserlerinin, söyleşilerinin dinleneceği “aydınlık bir ortam”.
We built “a bright environment” in Ankara where art and art lovers would meet. “A
bright environment” where the works, performances, workshops of the contemporary
artists that adopted continuity in art, have their own places within art and would
shape the future may be watched, concerts and talk sessions may be listened.
Yüksek teknolojiyle donatılmış, çok amaçlı salon olarak da kullanılabilecek “prestij sanat galerileri” kolleksiyon eserlerimizin sunulacağı “kolleksiyon galerisi”, bilim, kültür,
ve sanat çalışmalarının, müzayedelerin yapılacağı toplantı salonlarıyla, çağdaşlık ölçütlerinde “bir aydınlık ortam”. Sanatın coşkusunu ve heyecanını yaşayanların, sanatın
dünyayı güzelleştireceğine inananların, sanatın içinden gelmenin özgüveniyle, yönetilecek “bir aydınlık ortam”.
“A bright environment” that meets the criteria of with “the collection gallery”
equipped with high technology, that may be used as a multi-purpose room as
well where the works in “prestige art galleries” collection would be exhibited; with
meeting halls where scientific, cultural and artistic works would be held.
Yıldızevler Mahallesi Hollanda Caddesi No: 46/B Yıldız / ANKARA
T: 0312 439 14 80 F: 0312 439 14 83
www.galeripolart.com • [email protected]
“A bright environment” to be managed by the self confidence of the ones that
experience ecstasy and excitement of art, the ones who believe the art would make
the world beautiful, with the self confidence that takes its source from being a
member of arts community.
RE HBE R / GUIDE
185
S A NAT / A RT
RC Art Galeri
RC Art Gallery, 1998 yılında geleneksel Türk sanatları üzerine Real Collection – 21. Yüzyılın Antikaları markasıyla bir sergiler zinciri organize ederek kurulmuştur. Türkiye’nin
hemen her bölgesinde, seçkin mekanlarda düzenlemiş olduğu sergilerde sahip olduğu
sanatsal birikimle, koleksiyonunu zenginleştirerek, zaman içinde plastik sanatlarda da
söz sahibi olmuştur. Ankara Bilkent Center Sanat Sokağı bünyesindeki galerileri ve
etkinlikleriyle sanat hayatında varlığını sürdürmektedir.
Bilkent Center AVM Sanat Sokağı Bilkent / ANKARA
T: 0312 266 56 57
www.realcollection.org
RC Art Gallery was founded in 1998 by organizing an exhibiton chain of Real
Collection - 21St Century Antiques. Being organizer of exhibitons at different regions
of Turkey, in qualified spaces, enriching its collection, it also authorized in plastic
arts. Within the galleries at Ankara Bilkent Center Art Street continues its existence
at the art life.
186
FİHRİST / INDEX
Ankara Ticaret Odası
Söğütözü Mah. 2180 Cad.
No:5/A 06530 Çankaya
Tel / Phone: 0312 201 81 00 201 81 01
Festivalin Alışveriş Merkezleri
Malls of the Festival
365 AVM
Birlik Mah. 428.Cad. No:41
Yıldız-Çankaya
Tel / Phone: 0312 444 1 365
ACity Outlet AVM
Fatih Sultan Mehmet Bulvarı
No: 244 İstanbul yolu 5.Km
Tel / Phone: 0312 397 02 00
Ankamall
Atlantis AVM
Başkent Bulvarı No:224 Batıkent
Tel / Phone: 0312 256 23 23
Bilkent Center
Bilkent
Tel / Phone: 0312 266 05 19
Cepa
Eskişehir Yolu 7.Km (ODTÜ Karşısı)
Tel / Phone: 0312 219 64 01
Galleria Ankara
8. Cadde, No: 53, Ümitköy 06530
Tel / Phone: (312) 235 04 61
Karum AVM
İran Caddesi No: 21 G.O.P.
Tel / Phone: 0312 467 15 47
Kentpark
Akköprü
Tel / Phone: 0312 541 13 81
Eskişehir yolu 7.km. No:164
Çankaya
Tel / Phone: 0312 444 74 77
Antares
Kızılay AVM
Halil Sezai Erkut Cad. Afra Sok.
No:1/A Ayvalı - Etlik
Tel / Phone: 0312 321 06 00
GMK Bulvarı No: 2 Kızılay
Tel / Phone: 0312 419 25 26
Ankuva
Doğukent Bulvarı Mamak
Tel / Phone: 0312 554 27 00
Bilkent Plaza Bilkent
Tel / Phone: 0312 266 02 10
Anatolium AVM
Akşemsettin Mahallesi,Doğukent
Caddesi No:215/B-3 Mamak
Tel / Phone: 0312 392 90 34
Arcadiumm Alışveriş Merkezi
Koru Mahallesi 8. Cadde No: 192
Çayyolu
Tel / Phone: 0312 241 15 00
Nata Vega Outlet
Optimum Outlet
Ayaş Yolu No:93 Eryaman
Tel / Phone: 0312 280 60 08
Panora
Turan Güneş Bulvarı No:182 Oran
Tel / Phone: 0312 490 42 50
Tepe Prime Avenue
Eskişehir Devlet Yolu
(Dumlupınar Bulvarı) 9. km.No: 266
Tel / Phone: 0312 287 61 46
Armada Alışveriş Merkezi
Üstün Dekocity
Eskişehir Yolu No: 6 Söğütözü
Tel / Phone: 0312 219 13 19
Eskişehir Yolunun 14. Km
Tel / Phone: 0312 235 59 38
Festivalin Otelleri
Hotels of the Festival
Aktif Metropolitan Hotel
Oğuzlar Mah. 48. Sok. No: 28
Balgat
Tel / Phone: 0312 295 45 45
www.metropolitanhotel.com.tr
Ankara HiltonSA
Tahran Caddesi No:12
Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 455 0000
Asyafin Termal Otel
İsmetpaşa Mh. Kızılcahamam
Tel / Phone: 0312 736 40 00
www.asyatermal.com.tr
Bilkent Otel ve Konferans
Merkezi
Üniversiteler Mah. İhsan Doğramacı
Bul. No:6 Bilkent
Tel / Phone: 0312 266 46 86
www.bilkentotel.com.tr
Crowne Plaza Ankara
Mevlana Bulv. No: 2 Akköprü
Tel / Phone: 0312 303 00 00
www.cpankara.com.tr
Dedeman Ankara
Büklüm Sokak No: 1 Akay
Tel / Phone: 0312 416 88 00
www.dedeman.com
Doubletree by Hilton Ankara
Ziya Gökalp Bulv. No: 58 Çankaya
Tel / Phone: 0312 458 00 00
www.doubletree.hilton.com
JW Marriott Ankara
Kızılırmak Mahallesi Muhsin
Yazıcıoğlu Caddesi No: 1 Söğütözü
Tel / Phone: 0312 248 88 52
www.jwmarriott-ankara.com
Sürmeli Otel
Cihan Sk. N:6 Ankara
Tel / Phone: 0312 231 76 60
www.surmelihotels.com
Swissotel Ankara
Yıldızevler mah. Jose Marti Caddesi
No:2 Çankaya
Tel / Phone: 0312 409 30 00
www.swissotel.com.tr
187
FİHRİST / INDEX
Ambassadore Limak Boutique
Hotel
Boğaz Sokak No:19 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 428 48 48
www.limak.com.tr
First Apart Hotel
İnkılap Sokak No 29 Kızılay
Tel / Phone: +90 425 75 75
No:19 Botıque Hotel
Birlik Mahallesi 457.Sok No:19
Çankaya
Tel / Phone: 0312 495 00 00
www.no19hotel.com
Atalay Otel
Çankırı Cad. N:20 Ulus
Tel / Phone: 0312 309 15 15
www.atalayhotel.com
Aldino Otel
Bülten Sk. N:22 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 468 65 10
www.hotelaldino.com
Büyükhanlı Park Hotel
Simon Bolivar Caddesi No: 32
Çankaya
Tel / Phone: 0312 441 56 00
www.parkhotel.web.tr
Class Otel
Bestekar Sk. N:64 Ankara
Tel / Phone: 0312 466 18 50
www.classhotel.com.tr
CK Hotel Farabi
Cinnah Cad. Farabi Sok. No: 34
Çankaya
Tel / Phone: 0312 427 78 68
www.ckfarabihotel.com
Leacy Gap Otel
Kazım Karabekir Cad. N:74/1 Ulus
Tel / Phone: 0312 310 24 15
www.legacygaphotel.com
Midas Hotel
Tunus Caddesi No: 20 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 424 01 10
www.hotelmidas.com
Midi Hotel
Karyağdı Sokak No: 40 Çankaya
Tel / Phone: 0312 409 64 34
www.midihotel.com
Monec Hotel
Esat Özoğuz Street No:5 o6450
Oran
Tel / Phone: 0312 491 30 30
www.hotelmonec.com.tr
Neva Palas Otel
Esat Cad. N:32 Esat
Tel / Phone: 0312 419 58 88
www.nevapalas.com.tr
Otel 2000
Bestekar Sk. N:29 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 419 90 01
www.otel2000.com
Ramada Plaza Hotel
Yaşam Caddesi 4.Sk. Söğütözü
Tel / Phone: 0312 310 24 15
www.ramadaplazaankara.com
Royal Carine
Çankırı Cad.No 16 Ulus
Tel / Phone: 0312 310 35 00
www.selvihotels.com
Turist Hotel
Çankırı Caddesi No 37 Ulus
Tel / Phone: 0312 310 39 80
www.turisthotel.com.tr
Doğa Residence Otel
Sağlık Mh. Ataç 1 Sk. N:11 Kızılay
Tel / Phone: 0312 435 83 33
www.dogaresidence.com
Alfin Otel
Menekşe Sk. N:11 Kızılay
Tel / Phone: 0312 417 84 25
www.alfin.com.tr
Gür Kent Otel
Mithatpaşa Cad. N:4 Ankara
Tel / Phone: 0312 435 50 50
www.gurkenthotel.com
Almer Otel
Çankırı Cd. N: 17 / Ulus Ankara
Tel / Phone: 0312 309 04 35
www.almer.com.tr
Houston Hotel
Güniz Sokak No: 26 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 466 16 80
www.hotelhouston.com.tr
Elit Otel
Olgunlar Sok. N:10 Bakanlıklar
Tel / Phone: 0312 424 05 71
www.elitotel.com.tr
Gordion Otel
T. Hilmi Büklüm Sk. N:59
Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 427 80 80
www.gordionhotel.com
Eyüboğlu Otel
Karanfil Sk. N:73 Bakanlıklar
Tel / Phone: 0312 417 64 00
www.eyubogluhotel.com
Hotel Etap Mola
İzmir Cd. N:27 Kızılay
Tel / Phone: 0312 424 18 18
www.hoteletapmola.com.tr
Maltepe 2000 Hotel
Gülseren Sk. N:4 Maltepe
Tel / Phone: 0312 231 81 70
www.maltepe2000.com
Marya Otel
Cinnah Cad Kırkpınar Sok No 21
Çankaya
Tel / Phone: 0312 439 21 51
www.hotelmarya.com
Seğmen Otel
Büklüm Sk. N:13 Kavaklıder
Tel / Phone: 0312 417 53 74
www.segmenotel.com
Tunalı Otel
Tunalı Hilmi Caddesi No: 119
Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 467 44 40
www.hoteltunali.com.tr
Yeni Otel
Sanayi Cad. N:5/B Ulus
Tel / Phone: 0312 310 47 20
www.hotelyeni.com
Ergen Otel
Karanfil Sk. N:48 Kızılay
Tel / Phone: 0312 417 59 06
Oğultürk Hotel
Rüzgarlı Eşdost Sok. No 6 Ulus
Tel / Phone: 0312309 29 00
www.ogulturk.com
Enerji Otel
Bayındır Sokak No 8 Kızılay
Tel / Phone: 0312 435 49 50
Anıttepe 2000 Hotel
Gülseren Sokak No 28 Anıttepe
Tel / Phone: 0312 231 71 72
188
FİHRİST / INDEX
Çakıl Cafe & Bistro
Silahtar Caddesi No: 10 Gazi Mahallesi
Tel / Phone: 0312 221 36 66
Murphy’s Ankara
HiltonSA Oteli İçi Kavaklıdere
Tel / Phone: 0 312 466 00 54
D’Pub
Dedeman Ankara, Büklüm Sokak No: 1 Akay
Tel / Phone: +90 312 416 88 00
Mudo Cafe/Ankamall
Ankamall AVM 1. Kat Mudo City Akköprü
Tel / Phone: 0312 541 16 65
Golden Pub
Tunalı Hilmi Caddesi No: 112/ D Kavaklıdere
Tel / Phone: 0 312-427 15 25
Mudo Cafe/Panora
Panora AVM 1. Kat No: 161 Mudo City Oran
Tel / Phone: 0312 491 65 51
Hayal Kahvesi Ankara
Tepe Prime Eskişehir Devlet Yolu No: 266
Tel / Phone: 0 312 284 29 25
Hok’s Restaurant Cafe
İran Caddesi No:27/2 G.O.P
Tel / Phone:0 312 428 82 82
Neli Pastanesi
Ceyhun Atıf Kansu Caddesi Bayraktar İş Mer.
No: 114 G Blok/12 Balgat
Tel / Phone: 0312 473 84 84
Tepe Prime B Blok B04
Tel / Phone: 0312 287 42 42
Home Store Ankamall Cafe
Konya Yolu Ankamall AVM No:K2-06
Akköprü
Tel / Phone: 0 312 541 26 26
November Pub
Üsküp Caddesi (Çevre Sokak) No:24/2
Çankaya
Tel / Phone: 0312 467 67 06
If Performance Hall
Tunus Caddesi No:14/A Kavaklıdere
Tel / Phone: 0 312 418 95 06 - 418 53 16
Over All
Güvenlik Caddesi No: 97 Aşağı Ayrancı
Tel / Phone: 0312 468 57 85
Panora Teras / Branca
Turan Güneş Bulvarı No:182 Oran
Tel / Phone: 0312 490 27 67
Budakaltı
Budak Sok. No:6 GOP
Tel / Phone: 0312 427 85 45
Knight and Flight
Çevre Sok. 7/A Çankaya
Tel / Phone: 0 312 467 65 22
Kuki +
Filistin Sokak No:4 G.O.P
Tel / Phone: 0 312 427 14 00
Cadde Hare & MTG Paintball
Eskişehir Yolu 28. Km
Tel / Phone: 0312 299 11 55
Küçük Şeyler
Kuveyt Caddesi No: 7/A Aşağı Ayrancı
Tel / Phone: 0 312 468 78 70
Panora / Gloria Jean’s Coffees
Turan Güneş Bulvarı No:182 Zemin Kat Oran
Tel / Phone: 0312 491 95 74
Cafe Des Cafes
Tunalı Hilmi Caddesi No: 83/A Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 428 01 76
Las Chicas
Arjantin Caddesi No: 17/A G.O.P
Tel / Phone:0312 466 43 26-27
Cafe Kahve
Uğur Mumcu Caddesi No: 12 GOP
Tel / Phone: 0312 446 20 51
Panora / Numnum
Turan Güneş Bulvarı No: 182 2. Kat Oran
Tel / Phone: 0312 490 45 15
Leda Patisserie & Bistro
Güvenlik Caddesi No: 91/A Aşağı Ayrancı
Tel / Phone: 0312 426 40 50
37. Cadde No: 30 Dostluk Villaları Çayyolu
Tel / Phone: 0312 240 60 30
Panora / Second Cup
Turan Güneş Bulvarı No:182 1.Kat Oran
Tel / Phone: 0312 491 96 80
Araç Kiralama / Rent a Car
AVİS
Tunus Caddesi No: 68/2 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 467 23 13
Beyaz Rent A Car
8. Cadde No: 1 Birlik Çankaya
Tel / Phone: 0312 454 00 54
Budget
Tunus Caddesi No: 68/2 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 466 03 36
Kafe & Bar / Cafe & Bar
Becahouse
Filistin Caddesi No: 2 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0 312 468 54 94
Bestekar Sokak No: 86/A Kavaklıdere
Tel / Phone: 0 312 427 08 70
Big Chefs
Ahmet Taner Kışlalı Mah. Alacaatlı Yolu Üzeri
2846. Sok. Dorapark A Blok 1-2 Çayyolu
Tel / Phone: 0312 242 01 77
Hayat Sebla Ev. 1425. Cadde No: 29/C
Çukurambar
Tel / Phone: 0 312 220 22 01
Cafemiz
Arjantin Caddesi No:19 G.O.P
Tel / Phone:0312 4677921
Cafe Rosso
Tunalı Hilmi Caddesi No:66-06660
Tel / Phone: 0312 468 80 800312 428 80 00
Charm
Tahran Cad. No: 5 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 468 54 00
Club Cafe
Ankara Şehir Kulübü
Uğur Mumcu Caddesi No:88 G.O.P
Tel / Phone: 0312 446 17 27
Crossroads
Ahmet Mithat Efendi Sok. 5/A Çankaya
Tel / Phone: 0312 439 46 96
Liva Pastaneleri
Hilal Mahallesi 54. Sokak No:7/7 Yıldız
Tel / Phone: 0 312 439 38 88
Osmanağa Konutlar 8.Cadde Çayyolu
Tel / Phone: 0 312 235 95 00
48.Cadde No: 34/A Çukurambar
Tel / Phone: 0312 284 96 00
3. Cadde No: 7/A Bahçelievler
Tel / Phone: 0312 215 00 80
Manhattan Ankara
Çevre Sok. No: 7 Çankaya
Tel / Phone: 0 312 427 62 63
Marilyn Monroe
Adres: Çevre Sokak 16/2 Çankaya
Tel / Phone: 0 312 466 66 30
Panora / Cafe Crown
Turan Güneş Bulvarı No:182 1.Kat Oran
Tel / Phone: 0312 491 31 39
Panora Teras/ Porta Fashion Lounge
Turan Güneş Bulvarı No:182 Oran
Tel: 0312 491 27 26
Panora / Timboo Cafe
Turan Güneş Bulvarı No: 182 Zemin Kat Oran
Tel / Phone: 0312 490 62 22
Panora Teras / Tribeca
Turan Güneş Bulvarı No: 182 Oran
Tel / Phone: 0312 490 51 85
Panora Teras / Zıkkım Lounge-Pub
Turan Güneş Bulvarı No: 182 Oran
Tel / Phone: 0312 490 85 88
Reçete
İran Caddesi Karum AVM
E Asansörü 3.Kat No:364 Çankaya
Tel / Phone: 0 312 465 00 76
189
FİHRİST / INDEX
Pool Pub
Uğur Mumcu Cad. No: 82/A GOP
Tel / Phone: 0312 437 13 32
Bilkent Fish House
Bilkent 1 Çamlık Sitesi No:142 Bilkent
Tel / Phone: 0312 266 22 00
Robert’s Coffee
Panora AVM
Tel / Phone: 0312 490 23 70
Antares AVM
Tel / Phone: 0312- 321 89 46
Buğu Balık Evi
Angora Bulvarı No: 30 Beysukent
Tel / Phone: 0312 236 66 23
Rollhouse Spor ve Eğlence Merkezleri
Ankuva AVM No: 1 Bilkent
Tel / Phone: 0312 266 12 40
Optimum Outlet Center D: 301 Eryaman
Tel / Phone: 0312 281 08 00
Söğütlü Bahçe
Eskişehir Yolu 7. Km
Tel / Phone: 0312 286 30 96
The House Cafe
Nenehatun Cad. No 74 G.O.P
Tel / Phone: 0312 4464688
Muhsin Yazıcıoğlu Cad. 1425. Sk. No: D/E
Çukurambar Tel/Phone: 0312 284 66 06
The Pub City Hall
Ahmet Mithat Efendi Sok. No: 4 Çankaya
Tel / Phone:0312 442 38 44
Restoranlar / Restaurants
2’ler Et Lokantası
Eskişehir yolu 9.km Tepe Prime Avenue
Tel / Phone: 0312 220 23 20
Ankara Ocakbaşı
Hilal mah. 4. Caddesi No:70/2 Yıldız
Tel / Phone: 0312 442 18 18
Apinya Thai & Sushi
Attar Sok. No:1/A G.O.P.
Tel / Phone: 0312 426 94 00
Argentum Balıkçısı
Arjantin Caddesi Borazan Sokak No:11
G.O.P
Tel / Phone: 0312 426 46 56
Bay Nihat
Filistin Sokak No: 28 G.O.P
Tel / Phone: 0312 427 63 63
Balıkçıköy
Abay Kunanbay Cad. No:4/1 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 466 04 50
8. Cad. No:73 Galeria Yanı Ümitköy
Tel / Phone: 0312 236 12 66
Bekri Tunalı Meyhanesi
Tunalı Hilmi Caddesi No: 72 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 428 67 87
Beykoz Gölbaşı
Haymana Bulvarı No: 105 Gölbaşı
Tel / Phone: 0312 484 44 46
Beykoz İskender & Kebap
Hoşdere Cad. No: 193 / A
Tel / Phone: 0312 442 93 30
Beykoz Paça & İşkembe
Hoşdere Cad. No: 212 / A Çankaya
Tel / Phone: 0312 442 68 68
Çadır Kebap
Ahmet Taner Kışlalı Mahallesi
Alacaatlı Caddesi 2846. Sokak No:51/1
Çayyolu
Tel: 0312 241 12 21
Etrak
Turan Güneş Bulvarı 89. Sk. 14/B Yıldız
Tel / Phone: 0312 442 03 03
Fevzi Hoca
Orman Genel Müdürlüğü Lojmanları Beştepe
Tel / Phone: 0312 215 45 60 - 61
Firenze Restaurant
Park Oran Sitesi Park Club Çankaya
Tel / Phone: 0312 490 36 36
Günaydın Restaurant
Arjantin Caddesi Attar Sokak No: 6 GOP
Tel / Phone: 0312 466 7 666
Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu 64. Sok. No:
17/A Çetin Emeç
Tel / Phone: 0312 284 46 46
Kafaluka Bestekar
Bestekar Sok. No: 49 / B Tunalı-Çankaya
Tel / Phone: 0312 426 66 46
Kalabalık Restoran
4. Cad. No:60/A Yıldız-Çankaya
Tel / Phone: 0312 441 07 47-48
Kalbur
Oran Şehri Çarşı Merkezi C-3 Blok
Tel / Phone: 312 490 50 01
Kalinos
Hilal Mahallesi Rabindranath Tagore Caddesi
(4. Cad.) No:62 YILDIZ
Tel / Phone: 0312 441 18 20-60
Kolyoz Balık
Filistin Cad. Attar Sok. No:8 Gaziosmanpaşa
Tel / Phone: 0312 468 45 11
Kes 1 Döner
Panora AVM 182 Oran
Tel / Phone: 0312 491 92 02
Keyf’et
Tunalı Hilmi Cad. No: 73/1 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 428 49 68
Köroğlu İşkembecisi
Uğur Mumcu Cad. Koza Sok. No: 116/18
GOP
Tel / Phone: 0312 446 54 64
Köşebaşı
Kuleli Sokak No:32 GOP
Tel / Phone: 0312 446 59 59(Pbx)
Marmaris Balıkçısı
Tunalı Hilmi Caddesi Bestekar Sokak
No:88/A Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 427 22 12
Mezzaluna
İran Caddesi Turan Emeksiz Sokak No:1
Tel / Phono: 0312 467 58 19
Panora Teras / Midpoint
Turan Güneş Bulvarı No:182 Oran
Tel: 0312 490 72 15-35
Panora Teras / Pastarito
Turan Güneş Bulvarı No:182 Oran
Tel / Phone: 0312 490 62 94-95
Panora Teras / Sushico
Turan Güneş Bulvarı No:182 Oran
Tel / Phone: 0312 490 27 27
Panora Teras / Tike
Turan Güneş Bulvarı No:182 Oran
Tel / Phone: 0312 491 65 64
Panora Teras / Uludağ
Turan Güneş Bulvarı No: 182 Oran
Tel / Phone: 0312 490 00 10
Park Fora
Nenehatun Caddesi No:97 GOP
Tel / Phone: 0312 447 73 00 (Pbx)
Peperoncino Restaurant
Uğur Mumcu Caddesi No: 64 / B GOP
Tel / Phone: 0312 447 10 62
Piano +
Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu 64. Sok. No:
17/A Çetin Emeç
Tel / Phone: 0312 284 46 46
Rollhouse Vip Lounge
Ankuva AVM No: 1 Bilkent
Tel / Phone: 0312 266 12 40
Optimum Outlet Center D: 301 Eryaman
Tel / Phone: 0312 281 08 00
Quick China
Park Caddesi No:1 Çayyolu
Tel / Phone: 0312 242 25 15
4. Cadde Bilkent Alışveriş Merkezi No:3/37
Bilkent
Tel / Phone: 0312 266 00 30
Uğur Mumcu’nun Sokağı No:64/B GOP
Tel / Phone: 0312 437 03 03
Safir Restaurant
Dedeman Ankara, Büklüm Sokak No: 1 Akay
Tel / Phone: +90 312 416 88 00
Schinitzel
Tahran Cad. No: 5 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 468 54 00
Sushico
Arjantin Caddesi Attar Sokak No.10 GOP
Tel / Phone: 0312 426 25 26
Şahhane Restaurant
Söğütözü Cad. No: 10 Söğütözü
Tel / Phone: 0312 287 99 99
Şanlı Edessa
Atatürk Bulvarı Kuğulu Park İçi No: 241/A
Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 468 78 50-51
Tenes
Mesnevi Sokak No:35 A.Ayrancı
Tel / Phone: 0312 443 07 06
Teppanyaki Alaturka
Muhsin Yazıcıoğlu Cad. Kızılırmak Mah. No:
30/C Çukurambar
Tel / Phone: 0312 284 09 19
190
FİHRİST / INDEX
Tike Çayyolu
Park Cad. Alımcı Park Villaları 15/B Çayyolu
Tel / Phone: 0312 241 00 92
Lokman Hekim Hastanesi
Ayvalı Cad. No:198/A Etlik-Ayvalı
Tel / Phone: 0312 331 51 59
Tribeca
Bestekar, Tel / Phone: 0312 427 08 70
Panora, Tel / Phone: 0312 490 51 85
Filistin, Tel / Phone: 0312 468 54 94
LÖSANTE Lösemili Çocuklar Hastanesi
GOP Mah. Turgutlu Sok. No: 30
Tel / Phone: 0312 446 46 06
Trilye Restaurant
Reşit Galip Caddesi Hafta Sokak No: 11/B
GOP
Tel / Phone: 0312 447 12 00
Üstad Restaurant
Nenehatun Caddesi No: 71 GOP
Tel / Phone: 0312 436 22 66 – 0 533 818
00 18
Yosun Balık Evi
İran Caddesi No: 27 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 468 39 45 – 46
Zeynel İnegöl Köftecisi
Cevizlidere Caddesi No: 7/A Balgat
Tel / Phone: 0312 473 25 25
Hastaneler / Hospitals
29 Mayıs Hastanesi
Aydınlar Mah. Dikmen Cad. No:312 Dikmen
Tel / Phone: 0312 593 29 29
Ada Hastanesi
Natoyolu Cad. No: 55 Mamak
Tel / Phone: 0312 389 89 00
Ankara Fıtık Merkezi
Çukurambar Mah. 38.Cad. No:33/A Çankaya
Tel / Phone: 0312 220 04 06
Atatürk Hastanesi
Eskişehir Yolu, 8.km No:2 Bilkent
Tel / Phone: 0312 291 2525
Başkent Üniversitesi Hastanesi
Fevzi Çakmak Caddesi, 10. Sokak, No: 45
Bahçelievler
Tel / Phone: 0312 212 6868
Bayındır Hastanesi
Eskişehir Yolu 53. Cadde No: 17 Söğütözü
Tel / Phone: 0312 287 90 00
Atatürk Bulvarı No: 201 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 428 08 08
Bilgi Hastanesi
278 37 37
İnönü Mah. 1.Cad. No:87 Batıkent
Tel / Phone: 0312 278 37 37
Çankaya Hastanesi
Bülten Sokak, No: 44, Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 426 1450
Dünya Göz Hastanesi
Tunus Caddesi No:28 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 416 70 00
Güven Hastanesi
Şimşek Sokak No: 29 Aşağı Ayrancı
Tel / Phone: 0312 468 72 20
Kudret Göz Hastanesi
Kenedy Cad. No: 71 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 446 39 50
Özel TOBB ETÜ Hastanesi
Yaşam Cad. No:5 Söğütözü
Tel / Phone: 0312 292 99 00
Özel Madalyon Psikiyatri Merkezi
Paris Caddesi No: 33 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 468 08 98
Yüzüncüyıl Hastanesi
33.Cad. No:12 Yüzüncüyıl-Balgat
Tel / Phone: 0312 284 08 08
Havayolu / Airlines
Delta Havayolları / Delta Airlines
Atatürk Bulvarı No: 223/13 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 468 78 05
Kıbrıs Türk Havayolları / Cyprus Turkish
Airlines
Selanik Caddesi No: 17/1 Kızılay
Tel / Phone: 0312 418 04 45
Lufthansa
Cinnah Caddesi No: 102/5 Çankaya
Tel / Phone: 0312 442 05 08
Türk Hava Yolları / Turkish Airlines
Atatürk Bulvarı No: 154 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 428 02 00
Esenboğa Airport
Tel / Phone: 0312 398 01 00
Mücevherat / Jewelleryellery
Altınmerkez
Anafartalar Cad. No:12/C Ulus
Tel / Phone: 0312 324 45 50
Kentpark AVM Eskişehiryolu
Tel / Phone: 0312 433 23 23
365 AVM: 0312 450 04 54
Apa Gold
Ankamall AVM Zemin Kat No: 10-11 Akköprü
Tel / Phone: 0312 541 20 00
Carine Diamond
İran Caddesi Karum AVM No:21/76-77
Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 468 28 61
Etra Mücevherat
Tunalı Hilmi Caddesi Çelikler İş Merkezi
No:91/68 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 426 33 55
Pırlant
Turan Güneş Bulvarı No:182 Panora AVM
D:179 Oran Tel / Phone: 0312 4912900
Roberto Bravo
Turan Güneş Bulvarı Panora AVM 182/105
Oran
Tel / Phone:0312 4901584
Storks
Cepa AVM Eskişehir Yolu 7.Km Mustafa
Kemal Mahallesi 17.Sokak No:3 Z:41
Tel / Phone: 0312 2197295
Zen
Turan Güneş Bulvarı Panora AVM 182/104 Oran
Tel / Phone: 0312 4901544
Sağlık & Güzellik / Health & Beauty
Anima Rapha
Cevizlidere Mah. 1. Cad. No: 44/4 Balgat
Tel / Phone: 0312 473 99 33
Betty Beauty Center
Merkez: Hoşdere Cd. Şehit Mahir Turan Sk.
No: 33/B Y.Ayrancı
Tel / Phone: 0312 439 35 93
Şube: Hoşdere Cd. R. Nuri Sk. No: 67/A Y.
Ayrancı
Tel / Phone: 0312 441 08 95
Bliss Güzellik Merkezi
Ankara Şehir Kulübü
Uğur Mumcu Caddesi No:88 G.O.P
Tel / Phone: 0312 446 17 27
Elos Lazer Güzellik ve Sağlık
Ziya Gökalp Caddesi No:12 Kat 4 Kızılay
Tel / Phone: 0312 430 00 34
Tunalı Hilmi Caddesi No:11/7 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 465 05 65
Estetik International
İran Caddesi No:2/3 Kavaklıdere
Tel / Phone: 444 77 07
Fix Kuaför
İran Caddesi No: 17/B Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 427 16 56
Tunalı Hilmi Caddesi Binnaz Sokak No: 1/1
Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 426 71 31
Delta Optik
Karanfil Sokak Zafir İş Hanı Kat 2 No: 4/78
Kızılay
Tel / Phone: 0312 418 89 13
Egerad Görüntüleme Merkezi
Kennedy Cad. No: 30/B Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 427 66 90
Galea Güzellik Salonu
Tepe Prime Eskişehir Devlet Yolu 9. km
No: 266
Tel / Phone: 0312 260 75 75
Giz Spa
Tunalı Hilmi Caddesi No: 92/14 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 468 51 95
Helena Lazer Güzellik Merkezi
Tunalı Hilmi Caddesi No: 82A/6 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 467 60 71
Dr. Teyfik Sağlam Caddesi No: 63/1 Etlik
Tel / Phone: 0312 325 24 44
İdeal Beslenme Eğitim ve Danışmanlık
Üsküp Caddesi (Çevre Sok.) No: 5/1
Çankaya
Tel / Phone: 0312 466 31 30
İlkem Medikal
Bağlum Sok. No: 3/7 GATA. Acil Karşısı Etlik
Tel / Phone: 0312 321 06 22
191
FİHRİST / INDEX
Ulucanlar Cad. No: 88/9 S.B. Ankara Hast.
Karşısı Cebeci
Tel / Phone: 0312 320 10 04 - 320 10 41
Grup Sanat Galerisi
Turan Güneş Bulvarı No: 41/ E Yıldız
Tel / Phone: 0312 442 76 52
Raytur
Karanfil Sokak No:12/12 Kızılay
Tel / Phone: 0312 4170021
Kuaför Hüseyin
Tunalı Hilmi Caddesi No: 70/15 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 427 37 31
Güler Sanat - Modern Sanatlar Galerisi
1933. Sk. No:53 Hekimköy Sitesi Ümitköy /
ANKARA
T: 0.312 236 21 22
Saltur Turizm
Atatürk Bulvarı No:175/4-8 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 425 13 33
Mediko Dental
Arjantin Caddesi Filistin Sokak 2/8 GOP
Tel / Phone: 0312 427 12 27
Özel Gümüş İğne Fizik Tedavi ve
Rehabilitasyon Merkezi
GMK Bulvarı No: 108 Maltepe
Tel / Phone: 0312 232 52 52
Red & White
İran Caddesi No: 33/1 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 466 15 45
Sosyete Kuaför
Filistin Caddesi Kader Sokak No:9/2 GOP
Tel / Phone: 0312 428 29 92-93
Helikon Sanat Galerisi
Ebuziya Tevfik Sok. 15/1 Çankaya
Tel / Phone: 0312 441 78 01
IC Sanat Galerisi
Kızılırmak Sok. No: 31 Kızılay
Tel / Phone: 0312 417 82 64
Krişna Sanat Merkezi
Kennedy Cad. No:29/3 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 418 02 53
Mart Koleksiyon
Kaptanpaşa Sok. No: 29/A G.O.P
Tel / Phone: 0312 447 42 52
Sunvital
Arjantin Caddesi No: 15/5 GOP
Tel / Phone: 0312 468 73 33-34
Medya Sanat Galerisi
Üsküp Cad. (Çevre Sok.) No: 35 Zemin Kat
Çankaya
Tel / Phone: 0312 428 39 55
Sanat Galerileri / Art Galleries
Mustafa Ayaz Müzesi ve Kültür Merkezi
Ziyabey Cad. No: 25 Balgat
Tel / Phone: 0312 285 89 98
Arda Sanat Galerisi
Hoşdere Cad. No:122/9 Y. Ayrancı
Tel / Phone: 0312 438 72 75
Armoni Sanat Galerisi
Yıldız Mah. 4.Cad. 27. Sok. No:2/1 Çankaya
Tel / Phone: 0312 440 43 24
Atlas Sanat Galerisi
Cinnah Cad. No:19/1 Çankaya
Tel / Phone: 0312 468 59 04
Bilkent Center Sanat Sokağı
Bilkent Center AVM Bilkent
Tel / Phone: 0312 266 56 57
Cer Modern
Altınsoy Cad. No:3 06101 Sıhhıye
Tel / Phone: 0312 310 00 00
Doku Sanat Galerisi
Cinnah Cad. Enis Behiç Koryürek Sok.
No:11/A-B Çankaya Tel / Phone: 0312 439
78 80
Galeri Akdeniz
G.M.K. Bulvarı Özveren Kokak No:25/1
Demirtepe
Tel / Phone: 0312 231 45 43
Galeri MüniART
Galeri: Depo Sok. M. Rahmi Koç Müzesi
Çengelhan No: 1/ 10 Kale
Atölye: Üsküp Cad. (Çevre Sok.) No: 8 / 1 B-Blok
Bodrum Kat No: 1 Çankaya - Tel / Phone: 0312
426 42 17
Galeri Soyut
Yıldızevler Mah. 4. Cad. Şehit Mustafa
Doğan Sok. No: 82/A Çankaya - Yıldız
Tel / Phone: 0312 438 86 70-72
Gözde Sanat Galerisi
Kuzgun Sok. No:74/A Y.Ayrancı
Tel / Phone: 0312 442 11 31
Nilgün Altan Sanat Atölyesi
Hacılar Mahallesi 16. Cadde 45. Sokak No:
15 Gölbaşı
Tel / Phone: 0312 499 81 74
Setur
Kavaklıdere Sokak No: 5/B Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 467 11 65
Tempo Turizm
Binnaz sok. No:1/4 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 428 20 96
VIP Turizm
Cinnah Caddesi No: 38/8 Çankaya
Tel / Phone: 0312 438 08 44
Fitness & Spa / Fitness & Spa
Ankara Şehir Kulübü
Uğur Mumcu Caddesi No:88 G.O.P
Tel / Phone: 0312 446 17 27
Aquamarine Sağlık Kulübü
Oğuzlar Mah. 48. Sok. No: 28 Balgat
Tel / Phone: 0312 295 45 45
Base Life Club
Angora Caddesi no 209/10
Beysupark Çayyolu
Tel / Phone: 0312 225 41 43
Pandora Sanat Atölyesi
Bestekar Sok. No: 70/3 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 468 17 77
Joya Health Club
Güzeltepe Mahallesi 747 Sokak No: 3-B 105
Çankaya
Tel / Phone: 0312 408 22 22
Polart Sanat Galerisi
Yıldızevler Mahallesi Hollanda Caddesi No:
46/B Yıldız
Tel / Phone: 0312 439 14 80
Mars Athletic Club
Turan Güneş Bulvarı
Panora AVM Oran
Tel / Phone: 0312 490 14 77
Sevgi Sanat Galerisi
Cinnah Cad. Mesnevi Sok. No:5/1
Çankaya Tel / Phone: 0312 441 26 34
Takıantika Sanat Galerisi
Filistin Cad. Horasan Sok. No: 15/3 G.O.P
Tel / Phone: 0312 436 37 88
Valör Resim Galerisi
4. Caddesi Şehit Mustafa Doğan Sok.
33/A Yıldız-Çankaya
Tel / Phone: 0312 442 0072
Seyahat / Travel Agency
Detur
Menekşe Sokak Moda İş Hanı No: 101/1
Kızılay
Tel / Phone: 0312 417 20 02
ETS
Tunalı Hilmi Caddesi No: 90/4 Kavaklıdere
Tel / Phone: 0312 466 03 91
Mesa Fitness Court
Safranbolu Cad. No:12 Konutkent II
Tel / Phone: 0312 240 11 61 – 71
Most Life Club
Eskişehir Yolu 7.km No: 164 / 2B-41
Kentpark AVM
Tel / Phone: 0312 219 9373
Oranium XL
İncek Yolu Kızılcaşar Mahallesi
Ataken Villaları No: 57 Oran
Tel / Phone: 0312 489 18 11
Renewa Club
Reşat Nuri Sokak No:52 Çankaya
Tel / Phone: 0312 441 02 02
Spor Med
ATO Yanı No:5 Söğütözü
Tel / Phone: 0312 284 74 84
Tel / Phone: 0312 467 65 27 Tunalı
Mito Turizm
Aşkabat ( 7. Cad.) No:60/3 Bahçelievler
Tel / Phone: 0312 222 07 95
Sports International
Bilkent 1.Cad. No:1 Bilkent
Tel / Phone: 0312 266 71 00
Palmet Tur
Selanik Cad. No:31/6 Kızılay
Tel / Phone: 0312 418 80 35
United Clubs
Birlik Mah. 5.Cad. No:48 ÇANKAYA
Tel / Phone: 0312 495 47 90
BASIN A Ç IK LAMALAR I

Benzer belgeler

UNDSS-Oteller

UNDSS-Oteller JW Marriott Hotel Ankara

Detaylı