YIL: 3 SAYI: 44

Transkript

YIL: 3 SAYI: 44
YIL: 3 SAYI: 44
29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI KUTLU OLSUN!
KADIN GÖZÜYLE
GÜRHAN ÇAKINER
EKSTREM SPORLAR DOSYASI
JIU JITSU
.
RUGBY TÜRKIYE
STORE
auto
.
Türkiye
aylık otomobil ve yaşam dergisi
yıl: 3 sayı: 35
m
o
c
.
e
y
i
k
r
u
t
o
t
u
a
.
w
w
w
Röpörtaj
KAAN ÖNDER
Kadın Gözüyle Test
Değişmeyen tercihiniz...
FIAT 500
Okur Test
OPEL MERIVA
İMTİYAZ SAHİBİ
MCM TURKUAZ A.Ş.
Bakış - Mazhar Mazlum
GENEL YAYIN YÖNETMENİ
Mazhar Mazlum
[email protected]
[email protected]
EDİTÖR
Ebru Şalva
[email protected]
[email protected]
KÜNYE
[email protected]
YAYIN DANIŞMANI
Ahmet Cirit
YAYIN KURULU
Oytun Çölok
Gündüz Saka
Dirim Selim Tan
SANAT YÖNETMENİ
Ayça Ulusoy
[email protected]
Fatoş Sezer
REKLAM VE
HALKA İLİŞKİLER
Ebru Büşra Tunca
[email protected]
BASIN VE MEDYA
KOORDİNATÖRÜ
Ünzile Dirican
Kurumsal Bakış - Alper Gerdaneri
12
IKU Trojans - Egemen Özkan
17
Kuşadası - Yunus Emre Bilgiç
19
Kadıköy - Julien Treu
21
Aqua - Emin Erden
27
Sevimli Dev - Sertaç Narbay
30
Female Sharks - Demet Yıldız
31
Ragbi Haberleri - Onur Önal
32
Sevens Dosyası - Sinem Hocaoğlu
34
Spor Haberleri
39
Pota - Cem Şengezer
50
Ekstrem Sporlar - Hande Çobanoğlu
53
Kadın Gözü - Ebru Şalva Devecioğlu
61
Hayallerim, Spor ve Ben - Haluk Gürel
67
Kişisel Gelişim - Gündüz Saka
68
Güncel
71
Ajanda
75
Store
80
[email protected]
HUKUK DANIŞMANI
Av. Haluk Doğan
WEB TASARIM
Burak Özcan
TASARIM
MCM TURKUAZ
Grafik Bölümü
www.rugbyturkiye.net
[email protected]
.
RUGBY TÜRKIYE
Türkiye basın meslek
ilkelerine uymayı
taahhüt eder.
İÇİNDEKİLER
HABER KOORDİNATÖRÜ
Nazlı Selin Tan
9
.
..
EDITOR
90’ıncı yıl...
2
9 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun! Dile kolay, tam 90 yıl geçti üzerinden. İnanılmaz
bir irade, inanç ve özveri ile ulu önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları tarafından
kuruldu bu ülke. Her gün, her dakika teşekkür etsek bile onlara azdır bence. Yaşanan
zorlukları, yoktan var edilen modern Türkiye’yi gördükçe; daha da bir sıkı sarılmak lazım Atatürk’ün
ilkelerine... Hele hele bugünler de daha da bir ihtiyacımız var
onlara...
Uzun lafın kısası; artık daha da bir inançla izindeyiz
Ata’m!
Gelelim bu ayki Rugby Türkiye dergisine... Her zamanki
gibi Ragbi dünyasında yaşanan gelişmeleri dergimiz
sayfalarında bulabileceksiniz.
Türk ragbi camiasından haberler ve yorumlar ise köşe
yazarlarımız tarafından paylaşıldı. Anlaşılan bu ayki en
önemli olay Ragbi Teknik Kurulu kararları... Alınan kararlar
takımların pek hoşuna gitmemiş gibi gözüküyor.
Fakat şimdiden açıklanan lig tarihleri ise hoşa gitti.
Umarız ki açıklanan tarihlerde ligler başlar.
Bu ay “Kadın Gözüyle” isimli köşemde, ragbi
camiasının yakından tanıdığı Gürhan Çakıner’i konuk
ediyorum. Fakat bu sefer buz hokeyi oyuncusu Gürhan ile
sohbet ediyoruz. Bu güzel sohbeti dergimizin sayfalarında
bulabilirsiniz.
“Ekstrem Sporlar “ dosyamızın konuğu ise Jiu Jitsu.
Çin’de ortaya çıkıp, Japonya’da geliştiği rivayet edilen bu
uzakdoğu dövüş sanatını merak ediyorsanız, dosyamızı
mutlaka okumanızı tavsiye ediyoruz.
Daha fazla lafı uzatmayayım, o zaman size keyifli
okumalar dileğiyle...
EBRU ŞALVA DEVECİOĞLU
[email protected]
SEN DE TIKLA...
FACEBOOK GRUBUNA ÜYE OL VE
YENİLİKLERDEN HABERDAR OL!
Mazhar mazlum
BAKIS
.
[email protected]
G
Geçen gün kahvemi içerken gözüm büyükbabamdan babama, ondan da bana kalan istiklal madalyasına takıldı.
Gözlerim yaşardı; şükürler ettim bu vatanı bizlere bırakanlara, şükürler ettim Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'e,
şükürler ettim büyükbabama, şükürler ettim şehitlerimize, şükürler ettim nice isimsiz kahramana…
çim buruldu, bu vatanın bir parçası olan Türklüğü
etnik köken Türklükle karıştıranları hatırladığımda... İçim buruldu toplumsal ayrışmayı hatırladığımda... İçim buruldu kesilen ağaçlara, içim kan ağladı kaybedilen gençlere... İçim buruldu, ağladım
ağladım…
Cumhuriyetimizin 84. Yılında yazdığım yazımı
sizlerle tekrar paylaşmak istiyorum.
Tam altı yıl geçti. Altı yılın neler getirip götürdüğüne siz karar verin…
İ
ANLAMADIK...
Sevgili Atam;
Senin Cumhuriyeti ilan edişinden bu yana
tam seksen dört yıl geçti. Ve bizler, sizlerin canlarını
ortaya koyarak bizlere emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti’ni su alan bir tekneye çevirmeyi başardık.
Gururluyuz.
O kadar iyi anlamışız ki bizlere aktardıklarını,
emanetini büyük uğraşlarla kesintilere uğratmayı
başardık.
Çok gururluyuz.
Tabii ki bunlarla kalmadık Sevgili Atam. Belirttiğin Cumhuriyeti ve Cumhuriyetçiliği yalnız hükümdarlık ve veraset yönetimlerinin reddi olarak değil,
aynı zamanda demokrasi kavramı ile birlikte düşündüğün “Demokratik Cumhuriyetçilik” anlayışını o kadar iyi özümsedik ki; güzelim Cumhuriyetin başına
“2” ekleyerek, önderliğinde kurulan Cumhuriyete;
“1923 yılında Cumhuriyet yönetimi iktidarı hanedanın elinden almış ama halka vermemiş. Egemenlik
tek parti diktatoryasının eline geçmiş ve demokrasi
kendine yol açamamış. Nitekim halkçılığın kendisinde de demokrasi yoktur. Halkçılığı demokrasi olarak
görmek resmi ideolojinin bir parçasıdır ve “altı ok”
içindeki en faşist ilkelerden biridir. “Halkçılık” çünkü
“kaynaşmış, sınıfsız, imtiyazsız bir kitleyiz” mantığı
demokrasinin özüyle çelişiyor.
Sosyal sınıfları yadsıyan; o toplumun gelişmesinde en yararlanacağımız dinamiği yasaklayan; o dinamiğin oluşmasını sağlayarak temel alt yapıyı düş-
www.rugbyturkiye.net
9
man sayan bir anlayıştır. Halkçılığın demokrasi ile
hiçbir ilişkisini göremiyorum. Tam tersi toplumları
geliştirecek olan zıtlaşma dinamiğine düşman bir ilkedir.
Bizde her şeyin hakimi asker ve sivil bürokrasidir. Kemalist devletçilik, liberal yahut sosyalist merkezi planlama sistemlerinde bulunabilir bir devletçilik değildir. Hatta bu öyle bir sistemdir ki sosyal sınıfları geliştirecek her türlü sisteme düşmandır” diyebilen kendi çapında bir hanedan çocuğu profesör ve
zamanında mandacılık mantığını savunanların miraslarına oturmaya çalışan insanları alkışlayarak,
peşlerinden koşmaktan geri duramadık.
Pek gururlandık.
Ve Sevgili Atam, “Din vicdan sorunudur. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Din ve
mezhep, herkesin vicdanına kalmış bir iştir. Hiç kimse hiçbir kimseye ne bir din, ne de bir mezhep kabulüne zorlayabilir.
Din ve mezhep, hiçbir zaman siyaset amacı
olarak kullanılamaz. Düşünce ve düşünüşe karşı değiliz. Biz sadece din işlerini devlet ve ulus işleriyle karıştırmamaya çalışıyoruz” diye özetlediğin laikliği didikleyerek, dini siyasi amaçlarına alet edenleri kendini ilerici olarak tanımlayan Liboş, entel ve dantellerin
gazlarıyla rüyalarında dahi göremeyecekler yerlere
taşımayı başardık.
Bundan da çok gururlandık.
Durmadık Sevgili Atam. Senin ve ekibinin ince
hesaplarla oluşturduğu Cumhurbaşkanın seçilme ve
seçme hakkının sözde bir referandumla halk tarafından seçilmesini oyladık.
Ama sonuçlarını düşünmedik. Böyle bir durumun belli mihraklarca kullanılarak hanedanlığı hortlatabileceğini düşünmedik.
Hatta kendinin bir tarikat lideri olduğu tüm
kainat tarafından bilinen bir vaizin, müttefik kabul
edilen ama daima menfaatleri doğrultusunda dünyayı karıştıran bir ülke tarafından beslenerek, bu makama aday olabileceğini düşünmedik. Ya da düşündü-
www.rugbyturkiye.net
10
rülmedik.
Ama Gururumuzdan da vazgeçmedik.
Kendini hoca, hafız, ilâhiyatçı, köşe yazarı, siyasetçi zannedenlerin bir bez parçasını putlaştırarak
toplumu dinci laik diye ayrıştırmalarına sessiz kalıp,
senin ve Latife Hanı’mın resimleriyle kendilerini kıyaslamalarına sadece gülümsedik.
Ama kahkahalar atarak gururlandık.
Tabii ki bunlarla kalmadık Sevgili Atam. Ülkenin bölünmez bütünlüğünü o kadar benimsemişiz ki
değerlerimizi, işletmelerimizi ve topraklarımızı helalinden 5 kuruşa sattık. Alıcısı çıkmayanlarıysa nere-
deyse hibe ettik.
“İlerleme ve demokrasi” çığlıkları arasında
ilerici geçinenlerin ülke dışından aldıkları icazetlerle
bizlere emanet ettiğin Türkiye mozaiğini kaşımayı da
ihmal etmedik. Öyle bir kaşıdık ki, doğu ve güney doğudaki vatandaşlarımızla kişilik ve kimlik sorunları
yaşamayı başardık.
Ülke dışındakilerin beslediği mihraklar sayesinde de kendini bir grubun kurtarıcısı ilan eden ve
Türkiye'nin bölünmez bütünlüğüne kasteden aymazlar sürüsünün başını ezebilmek ve şehitlerimizin
kanlarını yerde bırakmamak için bile mecliste ve ka-
muoyunda oy birliği sağlayamadık.
Ve buna da demokrasi dedik.
Ve de Gururlandık.
Kısaca Sevgili Atam,
Sizlerin ve bu vatanın bütünlüğü, huzuru için
canlarını veren şehitlerimizin bizlere emanet ettiği
Cumhuriyetin tadını kaçırdık.
Yüzümüz kızararak, içimiz kan ağlayarak gururlananlara lanet ederek, senden ve silah arkadaşlarından ve tüm şehitlerimizden özür diliyoruz.
Canlarınızı ortaya koyduğunuz emanetinize
sahip olamadık. Pembe gözlüklerle geminin su alma-
sına seyirci kaldık.
Unuttuk sevgili Atam, muhtaç olduğumuz
kudretin damarlarımızdaki asil kanda olduğunu...
***
Not: Cumhuriyetimizin 90. yılını kutladığımız
bu günlerde, gençlerimiz böylesi bir unutkanlığın geçici olduğunu, bizleri sarsarak ve hayretler içersinde
bırakarak hatırlattılar.
Bugün, yarın ve daima İZİNDEYİZ ATAM…
www.rugbyturkiye.net
11
KURUMSAL BAKIS
.
ALPER GERDANERİ
[email protected]
B
Bir federasyon düşünün… Branşlar ile alakalı sezon planlamaları yapılacak ve planlamaları
yapması gereken teknik kurul, federasyon başkanı tarafından, keyfine göre seçiliyor. İnsanların
spor geçmişine bakılmadan, başkanın hoşuna gitmeyen lafları edenler teknik kurula alınmıyor.
Kararlar başkan tarafından dikte ediliyor ama başkan o sporda sayıların daha kaçar puan
olduğunu bilmiyor. Başkan İzmir'de yaşıyor diye teknik kurul, başkanın dizinin dibinde, İzmir'de
toplanıyor. Buna sizce federasyon mu denir? Hayır… Buna olsa olsa başkanın çiftliği denir.
Başkan’ın Çiftliği
Ş
aka gibi geliyor ama Ragbi ve Amerikan Futbolunu temsil eden federasyonumuzda kararlar aynen bu şekilde alınıyor. Aslında geçen sene ile kıyasladığımızda çok ciddi yol aldık. İsterseniz önce geçen sezon neler yaşadık hatırlayalım.
Geçen sezon, Amerikan Futbolunda, Kasım
ayında kuralar çekilip ve liglerin 2 hafta sonra başlayacağı açıklandıktan tam 3,5 ay sonra ligler başladı. İşin
ilginç yanı ise, Amerikan Futbolu 2012-2013 sezonu
Teknik Kurul Kararları ise kuralar çekilip, liglerin başlayacağı açıklandıktan tam 2,5 ay sonra açıklandı. O da
Ragbi Teknik Kurul Kararları birebir kopyalanarak ya-
pıldı. Hatta kopyalanırken yapılan hatalar sebebi ile
Amerikan Futbolu lig sisteminin değiştiği ligler başladıktan sonra fark edildi.
Tabii ki bizim gibi sporun takip eden kişilerce
Teknik Kurul teknik olarak gerçekten toplanmadığı ve
teknik kuruldan bir kişinin, bir gece ansızın copy-paste
kararlar aldığı daha sonra fark edildi ama federasyon,
başkanın çiftliği gibi yönetildiğinden hiçbir karar değişmedi.
Bu kadar fiyasko sonrasında, bu sezon akıllanan başkanımız, skandalların fark edilememesi için
Ragbi ve Amerikan Futbolu Teknik Kurul Kararlarını
www.rugbyturkiye.net
12
aynı gün açıklattırdı. Teknik Kurullar başkanın dizinin
dibinde İzmir'de toplandı ve gene birbirinin tıpa tıp aynısı kararları içlerinde barındıran kararları aldılar.
Aslında buna da şükretmemiz lazım. Ragbi ve
Amerikan Futbolu saha, takımlar, oyuncu sayıları itibari ile birbirlerine benzeyen sporlar; ya Golf Teknik Ku-
rul Kararlarını kopyalasalardı, o zaman bir de topu atacak delik aramak zorunda kalacaktık. Hoş daha temsil
ettiği sporların skor sayılarını bilmeyen bir başkan, bu
sporda oynadığımız topları bir deliğe atmadığımızdan
bile bihaber olduğu için onu da dikte ettirirdi.
Her açıdan ağlanacak halimize gene de şükret-
memiz lazım.
Geçen seneye göre ilerleme kaydetmiş durumdayız. En azından Amerikan Futbolunda ligin başlayacağı ilan edilmeden ve hatta takım başvuruları alınmadan Teknik Kurul Kararları açıklandı. Hatta federasyonumuz daha da ileri giderek teknik kurulu bu sefer tek-
nik olarak topladı. Bununla da yetinmedi copy-paste
kararlar skandalını yapan kişiyi teknik kurula dahil etmedi. Ağlanacak halimizde en azından bunlarla şükrediyoruz.
Teknik Kurul Kararlarının usul tartışmasından,
bir türlü içerik tartışmasına geçemiyoruz. Zira usul ola-
www.rugbyturkiye.net
13
rak Teknik Kurul o kadar sorunlu ve yanlış toplandı ki,
bu şekilde oluşturulmuş teknik kurulların asla ve asla
bu sporların ilerlemesini sağlayacağını düşünmüyorum. Başkanın canının istediği kişilerden, başkanın dizinin dibinde kurulan ve başkanın dikte ettiği kararların altına imza atan bir teknik kurulun bu sporun ilerle-
mesi için bir karar verme ihtimali de bulunmamaktadır.
Ragbi ve Amerikan Futbolu Teknik Kararları incelendiğinde içerik olarak çok ciddi sorunlar olduğu
görülmektedir. Madde madde sorunları yazmak istemiyorum, zira madde madde sıkıntıları yazmaya kalkarsak sayfalar dolusu yazı yazmamız gerekir. O yüz-
den genel bir değerlendirme yapacağım. Zaten genel
değerlendirme ile de kararların çoğu yok hükmünde
oluyor.
Teknik Kurul Kararlarında en önemli sorun, Teknik Kurullar yetki aşımı yaparak, birçok kararda ceza
ve hatta hak mahrumiyeti kararları koymuşlardır.
Teknik Kurulların ceza verme yetkisi yoktur!
Spor branşlarımızda, parasal veya hak mahrumiyeti
cezaları Yönetim kurulunun sevki ile Disiplin Kurulunca verilebilir. Disiplin Kurulu, Federasyonun Genel Kurulda seçilmiş bir kuruludur. Seçilmiş bir kurulun yetkileri hiçbir durumda Teknik Kurula devredilemez.
www.rugbyturkiye.net
14
Teknik Kurul içeriğinde ceza olan her kararda
yetki aşımı yapmıştır ve bu kararlar yok hükmündedir.
Bu kararlar sebebi ile ceza alacak her takımın bu durumda Tahkim Kuruluna gitme ve bu kararları iptal ettirme hakkı doğar. Bu kararlar daha başlangıcı itibari
ile kaos oluşturmuştur.
Lisans konusunda Teknik Kurulun karar vermesi ise başka bir yetki aşımıdır. Lisans konusu Federasyonun Yönetim Kurulu'nun yetkisi dahilindedir ve Teknik Kurul bu konuda bir karar alamaz. Kaldı ki seçimlerde hiçbir takımdan lisans ücreti alınmayacak diye
vaatte bulunmuş bir başkanın çiftliğinde, lisans ücreti
düzenlemesi Teknik kurul tarafından yapılamaz.
Teknik kurul kararlarından bu sorunlu kararları
çıkarttığımızda Teknik Kurulların aldığı işe yarar bir karar kalmamaktadır.
Bu federasyon ve bu federasyonun temsil edilen branşlar artık başkanın oyuncağı haline gelmiştir.
Bu sporlar ile hiçbir alakası olmayan ve hatta bu sporların kurallarını dahi bilmeyen federasyon başkanı, bu
federasyonu başkanın çiftliği gibi yönetmektedir. Türk
sporunun hayrı ve bu sporların önünün açılması için
artık bu çarpık yapıya son verilmesi gerekmektedir.
www.rugbyturkiye.net
15
IKU TROJANS
EGEMEN ÖZKAN
[email protected]
G
Geçen haftalarda ragbi teknik kurulu yeni kararlarını yayınladı. Okuduğum an yüzümde sinirle
karışık bir gülümseme vardı.
G
eçen sezon ve yazın yapılan basit hataları sürekli dile getirdik, yazılarımızda değindik ama
kimse oralı olmamış anlaşılan. Kendi kafalarına
göre davranan bir yönetim mevcut. Ragbi Teknik Kurulu bu kararları alırken hangi takımların isteklerini
dinledi ve dikkate aldı?
Olacaklar basit... Bu kadar vurdum duymaz
olup, sezon yarısında tüm takımları Taksim’de gürültülü, kalabalık bir kebapçıda toplar; “Biz dertlerinizi dinlemek için toplandık. Evet, geç kalmış bir toplantı bu”
denecek ama iş işten geçtikten sonra ne anlamı
olacak, onu bilemem. Tekrar tekrar aynı olaylar her
sene...
Bölgesel ligin saçma ve gereksiz olduğunu da
çok dile getirdik. Hem geçen sene bu kulvarda yarışan
takımlar, hem de ülkemizde ragbinin gelişmesi için
katkıda bulunan kişilerce söylendi. Bir sezonda 3 maç
yaptırmak, mahalle takımı yerine koymaktır onları.
Bölgesel ligler geçen sene 4 ve 3 takımdan oluşuyordu. Bu sayılar artmadıkça bu organizasyonun bir mantığı yok.
Gelelim yeni ceza kararlarına: Maça çıkmayan
takım için 500 lira maddi ceza uygulanacakmış. E be
teknik kurul, o takımlar sahaya ulaşım parasını bulamadığı için maça çıkamıyorlar. Üstüne bir de 500 lira
ceza ödeyecekler. Neymiş “Yaptırımlar koyalım, bir
şeklimiz olsun...” Ulaşım ücretini çıkaramayan takım
500 lira verebilecek yani. Böyle bir ceza koymak yerine
www.rugbyturkiye.net
17
takımlara ulaşım desteği çıkarsanız hiç bir maç eksik hakkında medyada hatalarını eleştirmek, yapılan yanolmaz.
lışları dile getirmek, kamuoyuna duyurmak cezalandıCezalarda dikkatimi çeken bir madde de Fede- rılacakmış.
rasyonun veya Türkiye ragbisinde söz sahibi kişilerin
Gülmeye devam... Bu kararlar TRF'nin sitesin-
de açıklandıktan bir hafta sonra merak ettiğim konuBu cevaptan sonra benim yapacağım tek birşey
larda detaylı bilgi almak için Ragbi Federasyonu'nu vardı. Telefonu kapatmak ve sigaramdan derin bir nearadım ve aldığım cevap: “Biz sitemizde öyle kararlar fes almaktı.
mı açıklamışız! Haberim yok”.
www.rugbyturkiye.net
18
KUSADASI
.
YUNUS EMRE BİLGİÇ
[email protected]
H
Herkese merhabalar... Hepiniz federasyonun yeni teknik kurul kararlarını okumuştur. Bu şartlar
altında rabgiyi oynayabilirsek ve geliştirebilirsek imkansızı başarmış oluruz.
nceki yazılarımda maddi imkansızlıklardan dolayı yeni kulüpler kurulamıyor ve var olanlar kapanıyor demiştim. Lakin sanki buna inat yeni kararlar alınmış.
Ne yapalım şimdi kulübü kapatıp gidelim mi?
Tamam alınan kararlara saygımız var ama
Ö
mantıklı kararlara… Bu kararlar alınmış, öyle uygun
görülmüş fakat çoğu kulübün federasyonun gönderdiği iki topla antrenman yaptığı unutulmuş. Kendi toplarını alacak güçleri yokken böyle kararların alınması
üzücü hem de çok üzücü.
Kaba tabiri ile ragbiyi parası olan adam oynasın
şeklinde olmuş. Keşke ülke ragbisi olarak maddi ve
Ben şimdiden herkese yeni ragbi sezonu için
manevi sorunları biraz olsun aşabilseydik ve bu karar- başarılar diliyorum. Her ne kadar yaptırımları ağır
lar öyle alınsaydı. Yazacak, söylenecek, insanın içine tacklelar yesek de ” STAND UP AND BE CONTINUE “
attığı o kadar şey var ki... Bunları ne kadar yazsanız da diyerek yola devam edeceğiz.
çizseniz de bazı şeyleri değiştiremeyecek olduğunuzu
bilmek insanın bütün şevkini kırırıyor.
www.rugbyturkiye.net
19
..
Julıen treu
KADIKOY
K
Kadıköy
Ragbi
Kulübü
için
sezona
zorlu
ve
heyecanlı
bir
başlangıç
oldu.
www.rugbyturkiye.net
21
www.rugbyturkiye.net
22
www.rugbyturkiye.net
23
www.rugbyturkiye.net
24
www.rugbyturkiye.net
25
www.rugbyturkiye.net
26
EMİN ERDEN
AQUA
[email protected]
M
Merhaba Rugby Türkiye okurları. Yaz dönemi çalışmalarım nedeniyle sizlerden uzak kaldım.
Fakat sonbaharla birlikte artık tekrar sizlerle birlikteyim.
S
izlere öncelikle Eskişehir'den biraz bilgi vermek
istiyorum. Bu sene lige Aqua ve 222 olarak tekrar başvuru yapacağız. Aqua tam kadro Eylül
ayında antrenmanlara başlarken, 222 hala seçmelere
devam ediyor. Umarız lig başlamadan önce kadro ta-
mamlanarak onlarla lige girecekler.
Oyuncuların hırsı, isteği, her şey güzel fakat bir
şeyler hala yoluna girmiş değil. Sponsor arayışları iki
kulübünde devam etmekte ve bu zamana kadar yapılan başvuruların olumsuz sonuçlanması, maddi ve
manevi yönden bizlere etkilemekte. Azmimizi hiç kaybetmiyoruz ama artık yorulmaya başladık.
Herkesin bildiği üzere geçen sezon bütçe sıkıntısı nedeniyle TRF takımlara deplasman yardımı yapamadı. Bunun sonucunda bir çok takım deplasman
masraflarını karşılayamadığından dolayı deplasmana
gidemedi. Bu da tabii ki ligin kalitesini düşürdü. Şimdi
bizlerde başta olmak üzere birçok takım, federasyonumuz bu sene deplasmanda harcırah verecek mi, bunu
merak ediyor.
www.rugbyturkiye.net
27
Lig tarihleri belirlendi. Fakat başvuru sürecinde
önce bu konunun netleştirilmesi katılımcı takımların
sayısını etkileyeceği kanaatindeyim. Umarım bu konu
başvurular bitmeden önce açıklığa kavuşur.
Bunun dışında geçen sene de üstüne basa basa
söylediğim ulusal ve uluslararası faaliyet bülteni yayınlanması. Federasyonumuz bu sene geçen senelere
oranla daha düzenli bir biçimde union maç tarihlerini
açıkladı. Bu tarihlerin ilk defa bu kadar erken açıklanması da olumlu bir sürecin başlangıcıdır. Fakat sezon
içerisinde Büyükler Seven's karşılaşmaları olacak mı?
Olacaksa ne zaman olacak? Bayanlar Seven's şampiyonası ne zaman olacak? Bu soruları da merak eden
bir çok kulüp var ve açıklanmasını bekliyorlar tabii ki…
18 yaş altı 2 bayan takımımız olduğundan dola-
yı bizlerin de en büyük isteği Genç Bayanlar Seven's
Şampiyanasının da yapılması. Bunun dışında faaliyette açıklanan minikler turnuvasına acaba bayanlarda
dahil edilecek mi? Bunları merak ediyoruz.
Bu senenin ayrı bir özelliği de Üniversiteler
www.rugbyturkiye.net
28
Ragbi Liginin kurulması olacak sanırım. Hem bayan
hem erkek liglerini kuracak olan Türkiye Üniversite
Sporları Federasyonuna katılım tarihleri son buldu. Fakat bu sene ilk kez açıldığından dolayı ragbiye özel olarak Üniversite Sporları Federasyonu katılımları halen
kabul etmektedir. Eğer katılmayan ya da başvuruyu
kaçıran üniversite varsa buradan duyurulur.
Bizde Eskişehir olarak Anadolu Üniversitesi ve
Osmangazi Üniversite olarak lige katılacağız. Her iki
üniversiteden de şahsıma antrenörlük teklifi gelmesi
de beni oldukça sevindirdi. Zaten hali hazırda sporcu- mezler.
larımın bir çoğu bu iki üniversitede öğrenim görmekte.
Bir dahaki ay görüşmek üzere...
Bu sene ki maç trafiği geçtiğimiz senelere oranla daha yoğun geçecek. Bu nedenle takımlar kadrolarını mutlaka geniş tutmalılar yoksa ligin sonuna getire-
www.rugbyturkiye.net
29
.
.
SEVIMLI DEV
SERTAÇ NARBAY
[email protected]
YAZARIMIZ SERTAÇ NARBAY BİR DAHAKİ AY SİZLERLE BİRLİKTE OLMAYA
DEVAM EDECEK...
www.rugbyturkiye.net
30
FEMALE SHARKS
Demet Yıldız
[email protected]
YAZARIMIZ DEMET YILDIZ BİR DAHAKİ AY SİZLERLE BİRLİKTE OLMAYA
DEVAM EDECEK...
www.rugbyturkiye.net
31
.
.
RAGBI HABERLERI
ONUR ÖNAL
[email protected]
G
Geçen sayımızda detaylı bir şekilde tanıttığımız ITM Cup, Yeni Zelanda'nın en büyük ragbi
turnuvası… Ve bugünlerde artık final maçları oynanmaya başladı. Championship ve Premiership
olarak iki kulvarda yürütülen turnuvada her iki kulvarın da şampiyonu ayrı ayrı belirlenecek.
ITM Cup'ta Finaller Başladı!
B
u haberin konusu ise geçtiğimiz günlerde
oynanan Canterbury Auckland maç raporu… 19 Ekim Cumartesi günü oynanan maçta, Canterburry rakibi Auckland'ı 56-26 yenerek üst
üste 6.yılda final oynamaya hak kazandı.
Zaferi getiren ard arda buldukları 3 try ile ra-
kiplerinin motivasyonunu yerle bir ettiler. Ve devamında fiziksel olarak çok üst seviyede ve mücadeleli geçen maçta ragbi severlerin heyecanla izleyeceği bir karşılaşma oynandı. Auckland farkın açılmasına engel olamadıysa da son ana kadar mücadele etti ve benim için de maçı keyifli kılan bu oldu.
Canterburry'de maçın adamı Tyler Bleyendaal toplam 26 sayı kaydetti. Bu sayıları, bir try, 6
conversion ve 3 penaltı ile topladı. Aucland'da ise
istatistiklerde bir başka yıldız oyuncu öne çıktı. Simon Hickey, 2 try, 4 penaltı, ve conversionlar dahil
21 sayı kaydetti.
Auckland'la oynadıkları son lig maçında yenilen Canterburry böylece hem bunun rövanşını aldı hem de finale adını yazdıran takım oldu.
Oyunda Canterburry hakimiyetini sağlayan
neydi diye baktığımızda scrumlardaki üstünlükleri
diyebiliriz. Başta, Nepo Laulala olmak üzere tüm
www.rugbyturkiye.net
32
oyuncuların scrum hakimiyeti çok iyiydi. Ve kazandıkları pozisyonlar sayesinde sayıya gittiler.
Tabii bir de unutmamak gerekir ki All
Blacks'ten (Yeni Zellanda milli takımı) 3 oyuncu
Canterburry'de yer alıyor ve hepsi deneyimlerini
gösterdiler ve üstelik scoreboard'ada adlarını yazdırdılar.
Finalde rakiplerini farklı geçen iki takım oy-
nayacak. Geçtiğimiz cuma Counties Manakau'yu
farklı geçen Wellington'a karşı 5 yıldır ITM Cup
şampiyonu Canterburry oynayacak. Karşılaşma 26
Ekim günü Yeni Zelanda saati ile 7:35 pm , Türkiye
saati ile sabah 9:30 'ta oynanacak.
www.rugbyturkiye.net
33
SEVENS DOSYASI
SİNEM HOCAOĞLU
[email protected]
Y
Yine bir Sevens köşesiyle sizlerle birlikteyiz. Geçen sayımızda bölgenin önde gelen turnuvalarından
biri olan HSBC Asian Rugby Sevens (HSBC A7S) Serisi'nin ilk ayağı Malezya Sevens turnuvasına yer
vermiştik.
HSBC A7S Tayland Sevens
B
u sayıda, HSBC Asian Rugby Sevens Serisi'nin
ikinci ayağı olan Tayland Sevens turnuvasına
yer vermek istedik. Aynı zamanda, Tayland,
2013 Asian Women's Sevens Serisi'nin (AWSS) ger-
çekleşecek iki turnuvasından ilkine bu turnuvada ev
sahipliği yaptı. Bu nedenle, bu yazıda 16 erkek takımı
oyunlarından bahsettik fakat turnuvaya toplam 28
takımın katıldığını belirtelim.
Asya Ragbi Futbol Birliği ve Thai Ragbi Birliği'nin katkılarıyla düzenlenen 2013 HSBC Asian Sevens
Serisi'nin 2. ayağı Tayland Sevens, 20- 22 Eylül 2013
tarihinde Tayland'da IPE Stadyumu'nda gerçekleşti.
28 takımın katılımıyla gerçekleşen Tayland
Sevens turnuvası 2011 yılından beri düzenlenen
HSBC Asian Sevens Serisi'nin en büyük turnuvası
oldu.
www.rugbyturkiye.net
34
12 ana erkek takımı ile birlikte Kamboçya,
Hindistan, Özbekistan ve Laos unda dahil olduğu 16
erkek takımı turnuvaya davet edildi. Bu 12 takım dışında kalan takımlar kendi aralarında oynadıkları
maçlar sonunda turnuvanın 2. günü her havuzda en
alt sırada yer alan takımlarla Bowl ve Shields final
maçı oynadılar.
Japonya, 1 Eylül'de Kuala Lumpur'da gerçek-
leşen Malezya Sevens'ta 14-10 skorla yendiği Hong
Kong karşısındaki zaferi sonucunda Tayland Sevens'a en üst sıradan girdi.
Seride ilk 4 sırada yer alan takımlar, 4 havu-
zun ilk sırasında yer aldılar. Bu takımlar: Japonya
(Havuz A), Hong Kong (Havuz D), Sri Lanka (Havuz
B) ve Güney Kore (Havuz C).
Malezya Sevens turnuvası ardından sıralama-
www.rugbyturkiye.net
35
da 5. ve 8. sıra arası yer alan takımlar, bu turnuvada
ikinci grupta yer alarak havuzlarda ikinci sıralara yerleştiler. Kuala Lumpur'da Plate'in sahibi Malezya, seride 5. sırada yer alırken 6. sırada ev sahibi Tayland
yer aldı. Tayvan ve Filipinler, Kuala Lumpur'da gerçekleşen turnuva sonrasında sırasıyla 7. ve 8. sırada
yer aldılar.
Bu turnuvada havuzlarda 3. sırayı, seride 9.
ve 12. sırada yer alan takımlar olan Kazakistan, Singapur, Çin ve Birleşik Arap Emirlikleri takımları oluşturdu. Havuzlarda 4. sıraları turnuvaya davet edilen
Kamboçya, Hindistan, Laos ve Özbekistan oluşturdu.
Japon Ragbi takımı Tayland'da finalde Hong
Kong'u Lomano Lemeki'nin ikinci yarının sonunda altın değerindeki tryı ile 17- 12 skorla mağlup ederek
turnuvadan zaferle ayrıldı. Bununla birlikte HSBC
www.rugbyturkiye.net
36
Asian Sevens Series'deki 2. şampiyonluğunu almış
oldu.
22-23 March 2014 tarihlerinde HSBC Dünya
Sevens Turnuvası'nın 6. ayağı olan Tokyo Sevens'a
ev sahipliği yapacak olan Japonya için geçen sayımızda yer verdiğimiz Malezya Sevens'da adı geçen
Lemeki, 11 try ile hızlı yükselişine Tayland'da da devam etti.
Finalde, Hong Kong, Tom ve Alex McQueen'in
trylarıyla 12- 0 ile ilk yarıda öne geçti. Fakat Japonya,
Takashi Suzuki ve Dai Ozawa'nın trylarıyla buna karşılık vererek finali ekstra zamana taşıdı.
Lemeki'nin maç sonrasındaki yorumu: “Final
maçında temel kurallara geri döndük. İlk yarıda
Hong Kong topu 10 dakikanın 8'inde elinde tuttu. Biliyorduk ki geri dönmek zorundaydık. Topu ellerimize
www.rugbyturkiye.net
37
almak ve onu kontrol etmek zorundaydık” oldu.
Bu iki zaferle birlikte (ilki Malezya'da oynadıkları final maçında Hong Kong'u 14- 10 skorla yenerek
galip gelmişti) Japonya kalan iki turnuvadan
(Mumbai, India ve Singapore) birinde daha şampiyon olduğu takdirde Hong Kong'tan Asya şampin-
yonluğunu alacak.
Hem Japonya hem de Hong Kong finale gelene kadar oynadıkları oyunları rahatlıkla kazandılar.
Japonya, çeyrek finalde 38-7 skorla Malezya'yı, yarı
finalde de 52- 5 skorla Sri Lanka'yı yendi. Diğer taraftan, Hong Kong önce 31- 0 skorla Kazakistan'ı sonra-
sında 27- 0 ile Kore'yi yenerek finale çıktı.
Çin, en iyi oyuncularının aynı anda oynanan
National All-China oyunlarında olmasından dolayı
turnuvayı 11. sırada bitirdi.
HSBC Asian Rugby Sevens Serisi, bundan
sonra sırasıyla Bombay ve Singapur'da gerçekleşe-
cek turnuvalarda yer alan takımlardan toplamda seriyi önde bitiren ilk üç takım Asya Bölgesi'nden
2014/15 HSBC Sevens Dünya Serisi'nin esas takımları arasında olma şansını yakalayacaklar.
Herkese sevgiler, gelecek sayımızda görüşmek üzere…
www.rugbyturkiye.net
38
SPOR
Efes Sailing, Famous Cup 2013'te şampiyon oldu!
E
fes Türkiye çalışanlarının oluşturduğu Efes
Sailing kurumsal yelken takımı, 21-22 Eylül tarihlerinde Bodrum'da düzenlenen Vodafone
Red Famous Cup'a damgasını vurdu. Serbest dalışta
dün-ya rekortmeni milli sporcu Şahika Ercümen'in
de Efes Sailing teknesinde yarıştığı ve Bodrum Açıkdeniz Yelken Kulübü (B.A.Y.K.) ile Marina Yacht Club
Bodrum tarafından tarafından düzenlenen organi-
zasyonda, Efes Sailing IRC 3 kategorisinde tüm rakiplerini geride bırakarak şampiyon oldu.
Bodrum Açıkdeniz Yelken Kulübü (B.A.Y.K.)
ve Marina Yacht Club Bodrum tarafından bu yıl sekizincisi düzenlenen Vodafone Red Famous Cup, 21
Eylül'de Bodrum'da start aldı. Ünlü isimlerin katılımlarıyla, toplamda 27 teknenin mücadele ettiği yarışta serbest dalış dünya rekortmeni Şahika Ercümen,
Efes Sailing ekibiyle birlikte yarıştı. Kurulduğu 2011
senesinden itibaren katıldığı yarışlarda şampiyonluklar elde eden Efes Sailing, Famous Cup'ta da IRC
3 kategorisinde rüzgarın galibi oldu. IRC 3 kategorisinde birinciliği elde eden Efes Sailing, aynı zamanda yarışı genel klasmanda dördüncü olarak tamamladı.
Efes Sailing, denizlere açıldığı ilk senesinde
KOG Trofesi'nde IRC 4 kategorisinde, ikinci senesinde ise İYK Trofesi'nde IRC 3 kategorisinde şampiyon
olmuştu. Bu sene yine IRC 3 kategorisinde İYK Trofesi'ni takip eden Efes Sailing, başarılı sonuçlar almaya devam ediyor.
www.rugbyturkiye.net
39
Avrupa'nın en iyi halı saha takımı Romanya'dan...
A
vrupa'nın önemli 24 futbol ülkesinin katılımıyla “miniEuro” adı altında düzenlenen Avrupa
Halı Saha Şampiyonası'nın 2013 şampiyonu
Romanya oldu. iddaa Rakipbul Ligi 2012 Türkiye
Şampiyonu olan İzmirli Uyar Balata ekibi, şampiyonada Türkiye'yi temsil ederken, grubunu 7 puanla lider bitirmesine rağmen ikinci turda Hırvatistan'a
elendi.
Avrupa'nın en büyük halı saha şampiyonası
olma özelliğini taşıyan miniEuro'nun 2013 şampiyonu Romanya oldu. Finalde, güçlü rakipleri Hırvatis-
tan'ı 2-0'lık skorla geçen Rumenler böylece üst üste
3 yıl Avrupa halı saha futbolunun en iyisi olmayı sürdürdüler. Geçtiğimiz haftasonu Yunanistan'ın Girit
adasındaki Rethymnon kentinde düzenlenen şampiyonada Avrupa'nın 24 önemli futbol ülkesi kozlarını
paylaşırlarken, ülkemizi iddaa Rakipbul Ligi'nin 2012
Türkiye Şampiyonu olan İzmirli Uyar Balata ekibi
temsil etti.
A Grubu Lideri Temsilcimize ikinci turda Hırvatistan engeli...
Avrupa Halı Saha Federasyonu (EMF) puan-
lama sistemi uyarınca 560 ülke puanıyla Avrupa 10'uncusu konumunda olan Türkiye temsilcisi, şampiyona öncesindeki kura çekilişine 2'nci torbadan katılırken, grubunda İtalya, ev sahibi Yunanistan ve Litvanya gibi güçlü temsilcilerle karşılaşmasına rağmen 7 puan toplamayı başararak averajla ev sahibi
Yunanistan'ın önünde lider olarak ikinci tura yükseldi. Açılış maçında 5 bin Yunan taraftarın önünde
müthiş bir atmosfer altında ev sahibine karşı önemli
bir mücadele ortaya koyarak 1-1 beraberlik alan
ekibimiz, ikinci maçında İtalya'yı 1-0, grubun son
maçında ise Litvanya'yı 6-0'lık skorla yenmeyi başararak aynı zamanda miniEuro'da bu yıl elde edilmiş
en farklı skora da imza attı. İkinci turda Hırvatistan
ile eşleşen temsilcimiz, adeta pozisyon dahi vermediği maçta 3 duran top organizasyonunda golü kalesinde bularak elenmekten kurtulamadı ve organizasyonun en iyi 16 takımından biri olarak turnuvaya
veda etti.
Etkinlikte her yıl yer alan Türkiye'yi iddaa Rakipbul Ligi'nin son şampiyonu temsil etmeye devam
edecek.
www.rugbyturkiye.net
40
Tan Yayun'dan 3 altın madalya...
P
olonya'nın Wroclaw kentinde başlayan Dünya
Halter Şampiyonası'nda kadınlar 48 kiloda Çin
Halk Cumhuriyeti'nden Tan Yayun, koparma,
silkme ve toplamda altın madalya kazandı.
Şampiyonanın açılış günündeki ilk yarışma
olan kadınlar 48 kilo mücadelesinde, koparmada 84
ve silkmede 115 olmak üzere toplamda 199 kilo kaldıran Çinli Tan Yayun, her üç kategoride de altın ma-
dalyaya uzanarak, kariyerinin en önemli başarısını
elde etti.
2012 Londra Olimpiyatları'nın bronz madalyalı ismi Kuzey Koreli Ryang Chun Hwa toplamda
kaldırdığı 186 kiloyla ikinci, 181 kilo kaldıran 2009 ve
2010 Pan Amerikan şampiyonu Meksikalı Carolina
Valencia ise üçüncü oldu.
www.rugbyturkiye.net
41
Jamaikalı yıldızlar zan altında!
D
ünya Anti Doping Ajansı Genel Direktörü
Howman'dan gündem yaratacak açıklama!
Howman aralarında Bolt, Blake, Fraser-Pryce gibi yıldızların bulunduğu Jamaikalı sporcuların
Olimpiyat öncesi 6 ay testten geçirilmediğini açıkladı.
Atletizm dünyası, geçtiğimiz temmuz ayında
peş peşe gelen doping haberleriyle sarsılmıştı. Tyson Gay ve Asafa Powell gibi dünyaca ünlü sprinterlerin yanı sıra, Jamaikalı kadın atletler Sherone
Simpson ve Veronica Campbell-Brown doping testini geçememişti. Atletizme gölge düşüren bu olayın
ardından Dünya Anti Doping Ajansı WADA da harekete geçti.
WADA Genel Direktörü Howman, Jamaika
Anti Doping Komisyonu'nun 2012 Olimpiyat Oyunları öncesinde 5-6 ay boyunca testlerin yeterli ölçüde
yapmadığını ileri sürdü. David Howman bu nedenle
Jamaika'daki komisyonun çok yakın bir dönemde
olağanüstü sıkı bir denetimden geçeceğini açıkladı.
Howman'ın bu açıklamalarıyla gözler Lond-
ra'da madalya kazanan Jamaikalı sporculara döndü.
Jamaikalı atletlerden Usain Bolt oyunları 3 altın madalya ile tamamlarken, Yohan Blake 1 altın, 2 gümüş
ve Shelly-Ann Fraser-Pryce 1 altın ve 2 gümüş madalya kazanmıştı.
www.rugbyturkiye.net
42
Arjantinli yüzücü Matias Ola, İstanbul Boğazı'nı yüzerek
geçti.
D
ünyayı Birleştirmek Projesi' kapsamında geldiği Türkiye'de İstanbul Boğazı'nı yüzerek
geçme hedefini gerçekleştiren Arjantinli
sporcu, Anadolu yakasında Kanlıca İskelesi'nden suya girip, Avrupa yakasında Emirgan İskelesi'nden kıyıya çıktı.
Matias Ola'nın İstanbul Boğazı'nı yüzerek geçişi sırasında gemi trafiği durdurulurken, kendisine
de Sahil Güvenlik Komutanlığı ile Kıyı Emniyeti Genel
Müdürlüğünden birer tekne eşlik etti. Ayrıca, Ola'yı
yakından takip eden iki ayrı botta da herhangi bir soruna karşı ekipler hazır bulundu.
Asya'dan Avrupa'ya yaklaşık 20 dakikalık bir
yüzüşün ardından ulaşan Ola, basın mensuplarına
yaptığı açıklamada, akıntının fazla olduğuna değinerek, "İlk başta çok zordu. Ciddi bir akıntı var. Başlarken çok enerji harcadım. Ama Asya kıtasından Avrupa kıtasına yüzmek bana büyük bir cesaret verdi"
dedi.
Daha önce Bering ve Cebelitarık boğazlarını
da yüzerek geçtiği hatırlatılan Arjantinli sporcu, İstanbul Boğazı ile kıyaslama yapmasının istenmesi
üzerine, "Hepsinin farklı özellikleri var. Örneğin Bering Boğazı'nda 130 kilometre yüzdüm ve su sıcaklığı 2 dereceydi. İstanbul Boğazı'nın ise akıntısı çok
fazla" ifadelerini kullandı.
'Dünyayı Birleştirmek Projesi' kapsamında
dünyada toplam 8 farklı boğazı yüzerek geçmiş olacağını aktaran Ola, elinde Türkiye ve Arjantin bayraklarıyla da poz verdi.
Öte yandan, Matias Ola'nın denize çıktığı
Emirgan İskelesi'nde, Arjantin'in İstanbul Başkonsolosu Ernesto Pfirter de kendisini karşılayanlar arasında yer aldı.
www.rugbyturkiye.net
43
Avustralya sporcu avında...
L
ondra Olimpiyat Oyunları'nda son 20 yılın en
kötü sonuçlarını alan Avustralya, sporcu avına
çıktı. Avustralyalı yetkililer hazırladıkları geniş
kapsamlı programla kendilerine olimpiyat oyunlarında madalya kazandırabilecek yeni yetenekleri keşfetmeyi umuyor.
Avustralya, 2012 Londra Olimpiyat Oyunları'nda büyük bir hüsran yaşamıştı. Oyunlarda son 20
yılın en kötü sonuçlarının alınması üzerine Avustral-
ya Spor Enstitüsü yeni yetenekleri keşfetmek için
geniş çaplı bir program hazırladı. Söz konusu program kasım ve aralık aylarında yapılacak elemelerde
15-27 yaş arası sporculara ülkelerini uluslararası
arenada temsil etme şansı tanıyacak.
Enstitü başkanı Matt Favier ilk aşamada boks
ve judo dallarında olimpiyat tecrübesi olmayan istekli gençleri teşvik etmeyi ve yeteneklerine göre
yönlendirmeyi hedeflediklerini ifade etti. Daha son-
ra, atletizm ve yüzme gibi sporların yanı sıra hız, güç
ve akrobasi gerektiren takım sporlarını porgrama
dahil edilecek. Program dahilinde seçilen en başarılı
sporcular 2016 Rio ve 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları'nda ülkelerini temsil etmek üzere dünyanın en iyi
antrenörleriyle çalışma şansı yakalayacak.
Spor tutkunu ülkenin yüzünü olimpiyat oyunlarında yeniden güldürmeyi amaçlayan programa
Avustralya Olimpiyat Komitesi'nden de destek geldi.
Madalya sayısının ülkeleri için çok önemli olduğuna
vurgu yapan başkan Fiona De Jong; "hepimiz sporun önemli bir zenginlik olduğunu bilerek büyüdük.
Ancak madalyanın önemini inkar edemeyiz. Toplumumuzun sporcularımızdan beklentisi de bu yönde"
dedi.
www.rugbyturkiye.net
44
Bursa BŞB ETTU Cup'ta tarih yazdı.
B
ursa Büyükşehir Belediyespor Bayan Masa
Tenisi Takımı, Avrupa Masa Tenisi Birliği Kupası (ETTU Cup) 2. Turu'nda tüm rakiplerini yenerek, bir üst tura çıkarken, tarihinde ilk kez Avrupa'da ilk 12 takım arasına girdi.
ETTU Cup'ta İtalya, Rusya ve Lüksemburg
temsilcilerinin yer aldığı 1. Grup'ta Türkiye'yi temsil
eden Bursa Büyükşehir Belediyespor, büyük bir başarıya daha imza attı. Fenerbahçe ile birlikte Türkiye'yi Avrupa Kupaları'nda temsil eden Bursa Büyükşehir Belediyespor, Rusya'nın Vladimir kentinde yapılan 2. Tur maçlarında İtalya ve Lüksemburg takımlarını rahat geçti.
Büyükşehir ekibi, son maçında kupada şam-
piyonlukları bulunan grubun en güçlü takımı Rusya'nın SKNT Luch-Vladimir takımıyla karşı karşıya geldi.
Sibel Remzi, Anna Maria Sebe ve Ayşegül Demirtaş'tan oluşan Büyükşehir Belediyespor'un iki kez yenik
duruma düştüğü maçın son seti büyük çekişmeye
sahne oldu.
Kıyasıya mücadelenin yaşandığı son seti 15-
13'le alarak, güçlü rakibini kupanın dışında bırakarak, tarihindeki en büyük başarısına imza atan Büyükşehir Belediyespor, 3. Turda Fransa'nın ALCL
Tennis Gran-Quevilly ile karşı karşıya gelecek. Şampiyonluğu hedefleyen Rus takımının sporcuları maçtan sonra üzüntülerinden gözyaşlarını tutamadılar.
www.rugbyturkiye.net
45
Tyson: "Onu öldürmek istedim”
D
ünyaca ünlü eski boksör, 16 yıl önce yaşanan
kulak ısırma olayı ile ilgili şok bir ifade kullandı. Evander Holyfield'ın kendisine kafa attığını belirten Tyson, otobiyografisinde o olayı tekrardan anlattı.
Tyson, "O anda onu öldürmek istedim. Orada
izleyen herkes kafa attığını çok açıkça gördü. Öfke-
lendim, disiplinsiz bir askerdim ve sakinliğimi kaybettim ve onun kulağını ısırdım" diye konuştu.
Olay sonrasına değinen Tyson, "İnsanlar beni
çekip engelliyor ve Holyfield'ın köşesine set çekiyorlardı. Hala onu yakalamak istiyordum. Önümde 50
insan vardı ve hala polislerle kapışıyordum" ifadelerini kullandı.
Olayın ring dışına da taşmasının sinirlerini
yıprattığını ifade eden olaylı boksör, "Evimin önüne
balık kafası fırlatanlar oldu. Bu olaylar güvenliğimin
ateş açmasına kadar sürdü. Bir süre sonra esrar ve
biraz likör içip uyudum" dedi.
Uyuşturucu ve alkol bağımlılığından ötürü zor
günler geçirdiğini vurgulayan Tyson, "Normal haya-
tıma dönmek istiyorum. Ölmek istemiyorum. Ölme
sürecindeyim, çünkü uslanmaz bir alkoliğin tekiyim.
Bazen çok kötü şeyler yaptım, kötü bir insan oldum.
Affedilmek istiyorum. Umarım beni affederler. Hayatımı değiştirmek ve yeni bir yaşama kavuşmak istiyorum" şeklinde mesajlar vererek duyduğu pişmanlığı dile getirdi.
www.rugbyturkiye.net
46
Türkiye'nin yükseldiği branş; Korfbol...
2
014 Avrupa Şampiyonası Eleme Turnuvası'nda
birinci olan Korfbol A Milli Takımı, Portekiz'de
düzenlenecek şampiyonaya katılmaya hak kazandı.
Hollanda'da gerçekleştirilen turnuvada Yunanistan, İrlanda, Fransa ve Galler'i yenerek birinciliği
elde eden Türkiye, 2014 yılının ekim ayında gerçek-
leştirilecek şampiyonaya katılma hakkını elde etti.
Gelişmekte Olan Spor Branşları Federasyonu
Başkanı Haydar Doğan, yaptığı yazılı açıklamada,
milli takımın eleme turnuvasında oynadığı tüm karşılaşmaları kazanmasının gurur verici olduğunu kaydetti.
Milli takımı başarısından dolayı kutlayan Do-
ğan, "Göreve başladığımız ilk günden bugüne kadar
yaptığımız kararlı ve programlı çalışmaların meyvelerini almaya başlamamız son derece mutluluk verici. Milli takımımızın eleme grubu maçlarını oldukça
başarılı skorlarla kazanması gelecek açısında da son
derece önemlidir'' ifadelerini kullandı.
19 Yaş Altı Rafting Milli Takımı'ndan da 10-20
Kasım tarihlerinde Yeni Zelanda'da katılacağı Dünya
Şampiyonası'nda başarılı sonuçlar beklediklerini
kaydeden Doğan, millilerin 28 Ekim Pazartesi gününden itibaren Rize'nin Ardeşen ilçesinde kampa
gireceğini bildirdi.
www.rugbyturkiye.net
47
Rusya'da Türk sporcu finalde!
S
aint Petersburg kentinde yapılan Dünya Savaş
Sanatları Oyunları'nda Muay thai milli sporcusu İbrahim Gıydırır, 91 kiloda yarı finale yükseldi. Gıydırır, İranlı Shahram Dalvand ile çeyrek finalde karşılaştı. İranlı rakibini yenen Gıydırır'ın pazartesi günü yapılacak yarı final müsabakasında rakibi İtalyan Emidio Barone oldu.
Sambo branşı final müsabakalarında ise erkeklerde artı 100 kiloda Rus Evgenia İsaev altın madalyanın sahibi oldu. Rus sporcuya mağlup olan Ermenistanlı Hakob Arakelyan gümüşte kaldı. Finlan-
diyalı Heikki Haapa ve Belaruslu Aleksander Vakhaviak artı 100 kiloda bronz madalyanın sahibi oldu.
Erkekler 74 kiloda Rus Ali Kurjev, Ukraynalı
Dmytro Babiichuk ile altın madalya için mücadele etti. Rus sporcu Kurjev, rakibini yenerek altın madalya
elde ederken, Ukraynalı sporcu gümüş madalya ile
yetindi. Gürcü sporcu Kakha Mamulahvili ile Arjantinli sporcu Federico Clara da bronz madalya ile günü tamamladı.
Kadınlar 56 kiloda Fransız Anastasie Marie
Fournier, Bulgar rakibi Georgieva Stefanova'yı mağ-
lup ederek ülkesine altın madalyayı taşıdı. Bulgar
sporcu gümüş madalya elde ederken aynı kiloda
mücadele eden Rus Nadejda Zaişeva ve Romanya
takımından Daniela Hondiu bronz madalyanın sahibi
oldu.
Sumo branşında ise orta siklette erkelerde
Rus sporcu Vasili Margiev ve kadınlarda Rus sporcu
Anna Jigalova ile hafif siklet erkeklerde Japon Kazuki
Ura ve kadınlarda Japon Miku Yamanaka altın madalya ile müsabakalardan ayrıldı.
Judo final müsabakalarında ise Japonya ile
Brezilya yarıştı. Japonya, 52 kiloda Natsumi Gomi,
57 kiloda Megumi İshikawa, 63 kiloda Natsumi Katagiri ve 70 kiloda Yuka Osumi ile Brazilya ise artı 70
kiloda Maria Altheman'nın galibiyetiyle kürsüye çıktı. Elde edilen galibiyetlere göre Japonya altın Brezilya gümüş madalyada kaldı.
Müsabakaların ilk iki gününde Rusya 8 altın,
2 gümüş 7 bronz madalya topladı. Rusya'yı 4 altın, 1
gümüş, 1 bronz madalya ile Japonya, 1 altın, 4 gümüş, 5 bronz madalyayla Ukrayna takip etti.
www.rugbyturkiye.net
48
AKADEMİ OPTİK & LENS
Kayışdağı Cad. Bağlıklar Sok. No:2-8A Küçükbakkalköy-Ataşehir / İSTANBUL
e-mail: [email protected]
Tel - Fax: 0216 573 00 89
e-mail: [email protected]
www.akademioptik.com
GSM: 0533 777 444 0
Cem şengezer
POTA
[email protected]
M
Maç açılışları bazen başınıza dert açabilir, bunu görmeden ilerlemek sorunu büyütür
Bir maçın hikayesi...
M
aç açılışları bazen başınıza dert açabilir,
bunu görmeden ilerlemek sorunu büyütür.
Bu ayki yazıda matematikle ve fizikle içiçe
geçmiş basketbol ve biraz da beyzboldan bahsedecekken büyük çalkantı yaratan Cumhurbaşkanlığı
Kupası maçına bakmakta fayda görünüyor. Farkı birkaç kez açan Galatasaray nasıl oldu da kaybetti ? Bu
soruya verilecek cevapların bir kısmı beklentisini Fenerbahçe'nin şampiyonluğuna dek götürebilir. Bir
kısmı ise buradan çıkarılacak dersler ile Galatasaray
için şampiyonluk şansını yüksek görebilir. Maçın sonucu ve periyodları hatırlatalım:
Galatasaray-Fenerbahçe: 62-64 (19-16/18-17/1111/14-20)
Bir başka deyişle Fenerbahçe kenar yöneti-
minin 2. devrede takım'ı ayağa kaldırdığını düşünenler olmaktadır. Acaba teknik ekip gerçekten iyi
mi? Yoksa her yazıda değindiğimiz döngülerin ekip
için de geçerliliğinden bahsedebilir miyiz? Hatta Galatasaray teknik ekibine karşı motive olan oyuncu-
www.rugbyturkiye.net
50
lardan da bahsediliyor (spekülatif olmayacak şekilde geçmiş bulgularla birleştirmek gereklidir). Maç
sonrası teknik ekiplerin davranışlarını da görmüş olduk. Acaba bu tür davranışlar da modellenebilir mi ?
Hatta Fenerbahçe tarafındaki eksikler (uzunlar gibi)
ve düşük yüzdelerin olumsuz görünen etkisi nasıl
oluyor da olumlu çizgi yaratabiliyor ? Bu bir tesadüf
müdür yoksa her oyuncunun tıkanan performans
dönemleri sonucu eğrisi doğrusuna denk mi gelmiştir? Hatta üçlüklerle maç kazanılmayacağını bilmek
de gerekmez mi?
Hazır takım veya hazır olmayan takım görüntüsü neye hizmet eder? Bu tür yakıştırmaların ölçüsü nedir? Belli bir referansa dayanmayan bakış açısı
çürümeye mahkumdur. Oyuncu kadrosunun geniş
olması risk midir, avantaj mıdır? Hatta son sayıları
atan oyuncunun geçmiş hikayesinde performansının düşük olması tesadüf müdür? Yoksa oyuncunun
düşüş döngüsünden çıkıyor olmasına bağlayabilir
miyiz ? Lig'in kalitesi için bu gelişmeler ölçü müdür?
www.rugbyturkiye.net
51
Önce kalite tanımını yapmakta fayda yok mudur?
Bir düşünce de alıyor bizi elbette: geçmiş
performanslarında geri planda kalan ve düşük profil
gösteren oyuncuların nasıl oluyor da galibiyette belirleyici olacak şekilde oynatılabildiklerini görüyoruz? Acaba Fenerbahçe Ülker içinde sayısal analize
önem veren bakış mı oluştu? Hatta öteye götürebiliriz: bu bakış oyuncu arama/tarama ekibini de olumlu etkiler mi? Elbette bu işi aktif olarak, hakkını vere-
rek yapanlardan bahsediyoruz.
Maça gelirsek: istikrarın önemli olduğunu
her yazıda belirtiyoruz. Hızlı başlangıçlar kondisyon
problemi yaşayan takımlar için elbette çizginin korunmasının zor olduğunu düşünmeliyiz. Galatasaray
kaybettiyse, temelde bu yaklaşımdan uzak kaldığı
içindir. İlk çeyrekte farklı dakikalarda 6 sayı üzerinde
farkı korumuş olması istikrarsızlığa ilk önemli işaretti: bir dizi dakikada bunun sağlanıyor olması daha
başarılı olunmasını sağlayabilirdi. Ortalama performans üzerinde yıkıcı etki içinde kalmasına sebep olmuştur. Bir başka deyişle, o ana dek devam eden
yükselişini olumsuz etkileyecek hareketti. İkinci çeyrekte 3-5 sayı aralığında fark yemiş olmasını da buna bağlayabiliriz. Öyle bir istlkrarsızlık yaşamıştırki 2
periyod arası maksimum averajla minimum averaj
arası dalgalanma çok büyümüştü. İkinci alarm noktası olarak da bunu görebilirdik. Devreye girildiğinde
biten 20 dakikade her dakika fark yaklaşık olarak 2
sayı idi. Her iki periyodda da fark açan Galatasaray
ortalamada düşük performans sergilemekte idi. Elbette bunun sebebi oyuncular vardı. Yanlış dizilimler, geçmiş performanslarında düşüş görülmeye
başlanan kombinezonların etkisi büyüktü.
www.rugbyturkiye.net
52
JIU JITSU
www.rugbyturkiye.net
53
HANDE ÇOBANOĞLU
Ç
Çok ince bir sanattan bahsedeceğiz bu ay sizlere. Ama bu bir dövüş sanatı... Japon dilinde “ince
sanat” anlamına gelen Jiu Jitsu bir rivayete göre, ilk olarak Çin'de tatbik edilmiş, fakat
Japonya'da geliştirilmiştir. Gelin Jiu Jitsu’ya bir göz gezdirelim.
B
azı araştırmacılar Jiu-Jitsu'nun ilk kez 16001645 yılları arasında, Ghen-Phin adlı bir Çinli
tarafından tatbik edildiğini ileri sürerler. Bu iddiaya göre Ghen, Jiu-Jitsu'nun bu ilkel metotlarını
hasımlarını öldürmek için kullanırdı. Ghen-Phin bir
ara Tokyo'ya gider ve orada bazı savaşçılarla tanışır.
Bu savaşçılar, silah kullanmayı yasaklayan bir tarikata mensuptur. Ghen-Phin; öldürücü Jiu-Jitsu hünerlerini savaşçılara, para karşılığında öğretir ve bu sayede tarikat mensupları, tekniklere vakıf olurlar. Bununla yetinmeyip, geliştirirler de. Bu Dövüş sanatı,
böylece gelişme ve yayılma imkanı bulur. Bu rivaye-
tin tarihi bir gerçek oluşu, tartışma konusudur. Çünkü, yeterli belge yoktur ve bu haliyle efsane konumundadır.
Jiu-Jitsu konusunda, günümüze kadar ulaşan
bazı belgelerde ilgi çekici olaylardan biri de şudur:
Yashitoki adında bir hekim, Nagazaki’den (Japonya)
Pekin’e (Çin) yolculuk yapmaya karar verir. Çin'de
bulunduğu sıralarda, Ha-Kutey adlı bir Çinli'den öğrendiği "Teh" (Jiu-Jitsu'nun ilk hareketleri)'leri tatbik
için çok güçlü olmak gerektiğini fark eder. Bu arada
bir olay, Yashitoki'nin ilgisini çeker; bir söğüt ile bir
kiraz ağacının durumu! Kiraz ağacının dalları güçlü-
www.rugbyturkiye.net
54
kalın fakat fırtınaya dayanamıyor, kırılıyor. Söğüt dalları ise ince olduğu halde eğiliyor-bükülüyor fakat kırılmıyor. Yashitoki, şahit olduğu bu basit tabiat olayından, şu önemli sonuca ulaşır: Çevik ve esnek (yumuşak kaslı) bir insan güçsüz de olsa, güçlü hasmını
alt etmek imkanına sahip olabilir. Yashitoki, bu göz-
leminden sonra, 3 ay süreyle diğer insanlardan uzak
kalır ve söğüt ile kiraz ağacının dallarının felsefesini
geliştirir. Böylece Jiu-Jitsu'nun ilkeleri doğar. Bu iki
olayı göz önünde bulunduracak olursak; Jiu-Jitsu'nun Çin'de doğduğunu, fakat Japonya'da geliştiğini
kabul etmemiz gerekir.
Yashitoki, Japonya'da ilk olarak "büyük bir
güç sarf etmeden güçlü bir hasmı yenebilme" metotlarını öğreten bir okul kurmuştur. Okulun adı
"Yashin-Ryou"dur. Henüz Jiu-Jitsu isim olarak ortada yokken, Yashin-Ryou'yu başka okullar ve kulüpler takip etmiştir. Bunların başlıcaları; "Kumaishi",
"Kuguseku", "Jaudare", "Tajitsu" ve bu sistemlerin
arasında en yaygın ve köklü olanı, "Jiu-Jitsu"dur. Bugün artık bütün dünyada benimsenip, sevilen bir
sportif savunma sanatı olarak kabul edilen JiuJitsu'dan başka, Japonya'da kendi sistemleriyle Japon Güreşi'ni tatbik eden okullar da vardır. "Tenehin
www.rugbyturkiye.net
55
Shindo- Ryou", "Kiraku-Ryou", "Aroto-Ryou" gibi...
Japon Yamamato'nun oluşturduğu Jiu-Jitsu
teknikleri 3 gruptan ibarettir:
1. Shodan: Alt seviye
2. Chudan: Orta seviye
3. Judan: Üst seviye
Tenehin Shindo-Ryou okulunun kurucusu
Okayama Hechiropi, yedi yıl bir usta ile çalışmış,
kendisinden bu sportif sanatı öğretecek, çırak yetiştirecek duruma geldiğine kanaat getirince, ülkenin
bütün köşelerine uzanarak, Jiu-Jitsu'nun inceliklerini öğretmiş, bu arada Jiu-Jitsu tekniklerine yenilerini
ekleyerek 126'ya yükseltmiştir. Doksan dokuz yaşında ölen Okayama, ölümüne kadar kendini bu sisteme adamıştır.
1878 yılında, Tokyo Üniversitesi profesörle-
www.rugbyturkiye.net
56
rinden Dr. Baelz ve Jigaro Kano Jiu-Jitsu'ya ilaveler
yaparak, yepyeni bir mahiyet verdiler. Jigaro Kano
1880'de üniversitedeki rektörlük görevinden ayrıldıktan sonra "Kodokan Enstütüsü"nü kurdu. Kodo-
kan "Yolun Talimi" anlamında kullanılmakta. "Yol"dan kastedilen, hayattır. Jigaro Kano'nun Jiu-Jitsu'ya
kazandırdığı prensipler sayesindedir ki, bu sistem
sadece bir hasmını yenilgiye uğratması için bir takım
hareketleri öğrenip, tatbik etmesi değil, ondan daha
önemli olmak üzere; fikri ve manevi üstünlüklere sahip olarak, özel hayatlarında da üstünlüğe ulaşmayı
sağlayan bir bilim haline gelmiştir. Jiu-Jitsu, aynı za-
manda zeka ve ruh üstünlüğünüde ön planda tutan
bir savunma sanatı'dır.
Jiu Jitsu’nun bir de Brezilya versiyonu vardır.
Brazilian Jiu Jitsu, Japon dövüş sanatları ustası Mae-
www.rugbyturkiye.net
57
da'nın 1914 yılında Brezilya'ya yerleşmesi ve Carlos
Gracie'ye bu sanatı öğretmesi sonrasında Gracie
Ailesi tarafından geliştirilmiştir ve dünyaya yayılmıştır.
Yakın zamandaki gelişimine bakarsak;
1977 Yılında Almanya, İtalya ve İsveç Avrupa
Ju-Jitsu Federasyonu’nu (European Jiu-Jitsu Federation - E.J.J.F.) Kurmuşlardır. 1987 yılında da bu fe-
derasyona bütün Avrupa ülkeleri üye olmuşlardır.
Federasyonun ismi de Uluslararası Jiu Jitsu Federasyonu olmuştur.
30 Temmuz 1998 tarihinde Malaga'da yapı-
lan kongrede Uluslararası Jiu Jitsu Federasyonu (International Jiu-Jitsu Federation - I.J.J.F.) adını almıştır. Akabinde Uluslararası Jiu Jitsu Federasyonu tüzükleri, oyun kuralları, hakem ve müsabaka yönet-
www.rugbyturkiye.net
58
melikleri, oyun kuralları hazırlanmıştır.
1998 yılında yapılan bir toplantı ile federasyonun adı Jiu-Jitsu International Federation olmuş-
tur. Yine aynı yıl Dünya Spor Federasyonları Birliğine
(GAISF) üye olmuştur.
Hem felsefesi hem de ruha ve fiziğe sağladığı
faydaları nedeniyle ülkemizde de ilgi görmeye başlayan bu spor her yaştan kadın ve erkeğin yapabileceği bir spor dalıdır. Eğer siz de dövüş sanatlarına ilgi
duyuyorsanız bir denemenizi tavsiye ederiz.
Bir dahaki ay görüşmek üzere...
www.rugbyturkiye.net
59
SEN DE TIKLA...
“RUGBY TÜRKİYE”Yİ
TWITTER’DA TAKİP ET!
GÜRHAN
ÇAKINER
www.rugbyturkiye.net
61
Ebru şalva DEVECİOĞLU
[email protected]
G
Gürhan Çakıner, hem buz dünyasının hem de ragbi dünyasının yakından tanıdığı bir isim. Bense kendisini ragbi maçlarına gitmeye
başladığım günlerde tanıdım. Buz hokeyi de oynadığını çok sonraları öğrendim. Bu ay tanımayanlanlara onu tanıtmak için hem
genel soruları, hem de kendi merak ettiğim şeyleri sordum. İşte Gürhan Çakıner...
www.rugbyturkiye.net
62
Ebru Şalva Devecioğlu: Biz görüşmeyeli bayağı bir zaman geçti. En son çok bilinen bir kahve mağazaları zincirinin şubesinde işletme
müdürlüğünü yapıyordun. Şimdilerde ne yapıyorsun?
Gürhan Çakıner: Birlik Spor iştiraki olan ve internetden spor ürünleri satan spormagazam.com'un
yöneticiliğini yapıyorum.
EŞD: Facebook'taki arkadaş adedine bakıyo-
rum da; 2461. Ben yanlış görmüyorum değil
mi? Kendini sosyal bir insan olarak tanımlar
mısın?
GÇ: Evet. Yaşam tarzı olarak insan ilişkilerini severim ve doğuştan yeteneğim var. Her dönem “hızır”
olarak adlandırılırım. Herşeye ve herkese yardıma
koşarım. Her eve lazım tabiri benim için yaratılmış
sanırım.
EŞD: Ben seni enerjisini spor ile ifade eden bir
kişi olarak tanıdım. İlk ne zaman ve hangi
sporu ciddi olarak yapmaya başladın?
GÇ: Spor hayatıma 4 yaşımdayken yüzme ve judo ile
başladım.
EŞD: Şimdilerde hangi sporları yapmaya devam ediyorsun?
GÇ: Aktif olarak ragbi ve buz hokeyi lisansım var.
EŞD: Peki, en çok hangisini yapmaktan keyif
alıyorsun? Ya da söyle sorayım: Yaptığın spor
dalları arasında en çok hangisi seni ifade ediyor.
GÇ: İkiside... İkisinide yapmadan duramam esasında.
EŞD: Buz hokeyi yapmak nasıl bir duygu? Buz
pateni bile yapamayan biri olarak buzun üstündeki bu mücadele bana inanılmaz geliyor
da...
GÇ: Argo tabiriyle dengesiz biriyimdir. Buz hokeyi
www.rugbyturkiye.net
63
benim hayatımın en güzel seçimidir. Doğuştan bu tip
sporlara yeteneğim var. Bir de Amerikan kökenli bir
aile yapısını da ekleyince işin içine, her imkan tanınıyor konu spor olunca... Fakar Türkiye’de çok engel
aşmak zorunda kaldım geliştirmek için kendimi.
EŞD: Ne zamana kadar buz hokeyi oynamak
istiyorsun? Bu spor için bir yas siniri var mi?
GÇ: Kurallar artık veteran olduğumu söylese de, ligde aktif oyunculuğa devam edeceğim gibi bir 8-10
sene daha. Kaslar sakatlanma tamiratını bırakana
kadar devam ederim gibi görünüyor.
EŞD: Türkiye'de buz hokeyi idmanı yapılabilecek ya da oynanabilecek yeterli adette saha
var mı?
GÇ: Buna da şükür diyelim ama 1989’da Ankara’da,
1999’da İzmit’te ve en son Erzurum Üniversite Olimpiyatları’nda kullanılan sahalar açılana kadar alış veriş merkezi takımları olarak devam ettik, şimdi İz-
mir’de iki adet resmi ölçüde pist açıldı. Ondan öncekiler sadece sosyal tesisti.
EŞD: Türkiye'de oynanan buz hokeyi için neler söyleyeceksin?
GÇ: Türkiye'de şu an için ilerleme var ama devlet
desteği ile yürünüyor gibi gösteriliyor. Fakat bu sporlar maalesef şahsi istikrar ile oluyor. Dha mahallesel
düzeyde saha ve takım olayları başlamadı. İlla bir
yere seyahat edip ki bu şehiriçi bile olsa, sorun olu-
yor. Aileler için, efor sarfetmek gerekiyor. Mustafa
Kemal ATATÜRK'ün bir sözünü hatırlatmak isterim:
''Spor ecnebi ülkeler için önemlidir ama bizim için
daha önemlidir.” Daha ötesi yok bu işin. Devlet spor
tesisi yapacak, halk da gidecek. Sadece belli bölgelerle olmaz bu iş... Ben şahsen 25 yıldır buz hokeyi
camiasindayım, şu andaki çoğu sporcu ve yöneticinin bilemeyeceği aşamalardan geçerek, savaş vererek bu sporu sevdirmeye çalıştım. Malzeme temin
www.rugbyturkiye.net
64
ettim. Etrafımdaki sporcu arkadaşlarım da çaba verdi bu sporu bir yere getirmek için. Fakat hep başka
sporlara öncelik verildi, hep bürokratik engellerle
karşılaşıldı. Yanlışlar üst üste gelince sonuç ağır oluyor.
EŞD: Sence buz hokeyinin bağlı olduğu federasyon bu sporun gelişmesi için gerekli çalışmaları yapıyor mu? Oyuncular destekleniyor
mu?
GÇ: Kendi çapında evet ama yetmez. Kamplar
olmalı, yurtdışından spor adamları ile bizim spor
adamları buluşmalı; ortak bir şeyler olmalı. Kâr gütmeden sadece spor için, ama maalesef şahsi çaba
ötesine geçemiyor. Bir engel oluşturuluyor ve bu yönetici arkadaşlar da bir yerden sonra yitip gidiyorlar.
Bu spor Türkiye’de maalesef istenilen seviyeye ulaşamaz ve tarafsız bir hale gelemez.
EŞD: Sen federasyonda olsaydın neler yapardın?
GÇ: Tek başıma hiçbir şey ama devletten tam destek
verilse, kâr amacı gütmeden, ileriye dönük sporcu
yetiştirmeye daha önem verirdim. Ne cevherler var
Türk insanında... Erzurum’da yetişen kardeşlerimin,
İzmir’de, Ankara’da, İstanbul’da neleri eksikse tamamlanır. Bu iş gençken olur. Doğal yetenek ister.
Bakin komsş ülkelere; bizim 10’da 1 yaşımız kadarlar
ama olimpiyatlarda nerelerdeler.
EŞD: Ragbi oynamaya nasıl başladın?
GÇ: Kanadalı hokeyci bir arkadaşım vasıtasıyla. O
getirdi beni. Ben esas amerikan futbolu oynardım.
sonra ragbiye geldim denebilir. 14 sene olmuş ragbiye geçeli...
EŞD: Buz hokeyi için sorduğum soruları ragbi
için de soracağım. Türkiye'de oynanan ragbi
sporunu değerlendirir misin bizim için?
GÇ: Değerlendirmesem daha iyiydi. Bu spor maalesef buz hokeyi federasyonunun ilk zamanı gibi... Bu
ülkede hep aynı sorun var: Sporda kutuplaşma ve
düşmanlık... Ben Karadenizliyim. Herkes bilir mizacımı ve karakterimi. Sözlerime katılmayacak yoktur.
Ragbi kardeşliktir; ırk, din, dil, renk ayırmaz. Hayata
çok benzer genel hatlarıyla. Dansözlük kabul etmez,
sözünün ve yaptığının eri olan adam içindir. Kutuplaşma sevmez, birliktelik sever. Arkadan oyunlarla
yaşatılacak bir oyun degildir. Eşitlik ve dengeyi sever.
Her bireyin katılımını ister. Karşılaşma sonunda dostluk devam eder, yenilir içilir. Bir çaba sarfediliyorsa
kıskanılmaz, yol verilir. Kazananılan yol hep beraber
katedilir. Tek tek, her takım antrenman yapar, turnuva yapar; dostluk bir şekilde devam eder ama tam
olmaz. Bence genel yapılaşma sorunu budur.
EŞD: Ragbi sporunun bağlı olduğu federas-
yon, sence, ragbinin Türkiye'de hakettiği yere gelmesi için gereğini yapıyor mu?
GÇ: Emeklerine saygı duymak lazım. Olan bu ama
daha ileriye gitmek için herkesin toplu halde emek
vermesi lazım bence. Sadece birileri çaba verecek,
diğerleri oturacak, olmaz. İmkanlar ortak paydada
toplanarak, bütçe planlamasıyla değerlendirme yapılarak olmalı herşey. Olmadığını söyleme saygısızlı-
ğında bulunmak istemem ama durum hiç de iç açıcı
değil. Maalesef bir düzen yok. Kabul edilemez bir yapı şu an ki. Olursa olur, olmazsa herkes kendi başının
çaresine bakar tavrı yanlıştır.
EŞD: Peki, sence neler yapılmalı?
GÇ: Her takımdan bir sözcü ile ortak paydada bulusulmalı. Durumu iyi olan takımlar, daha iyi organize
olmalı. Şu an ki gelişme durmuş durumda. Geleceğe
yatırım yok. Sadece veteran düzeyinde paylaşım var.
“Lig ne alemde? Kasım’da baslar. Eee maçlar? Ya işte
her zaman ki yerde. Hımm peki...” ile olmuyor. Çim
saha yok. Zemin kötü... “Eee ne yapalım”la olmuyor.
Devlet sahip çıkmalı. Birey düzeyinde çözüm aramak
sonuca ulaştırmaz bence.
EŞD: Senin düşünceni merak ediyorum. Sence günün birinde buz hokeyi ve ragbi Türkiye'de popüler spor dalları arasına girer mi?
GÇ: Ümitsiz, giremez...
EŞD: Şu an da bu sporlara Türkiye'de gençlerin ilgisi nasıl?
GÇ: Pahalı geliyor herkese... TV’de görüp hevesle
geliyolar. Bir iki; sonra yok oluyorlar. Spor bilinci
oluşturulması lazım ki bu da ayrı bir konu.
EŞD: Yukarıdaki soruyu kadınlar için de soracağım. Kadınların bu sporlara ilgisi ve kabiliyetlerini nasıl değerlendiriyorsun?
GÇ: Ottomans RFC olarak yaptığımız 7s turnuvasında ki başarılarından dolayı kutlarım kadın takımlarını. Bence erkeklerden daha başarılılar. Daha kolay
gelişebilir kadın takımları...
EŞD: Bundan sonra denemek istediğin farklı
bir spor dali var mi?
GÇ: Spor sektöründe yönetici olarak çalışıyorum.
Her an yeni bir şey deniyorum. Fuarlara gidiyorum.
Yeni favorim lacrosse...
EŞD: Nedendir bilinmez, şöyle bir soru sormak da istedim: Sanatın herhangi bir dalı ile
uğraşıyor musun ya da zamanında uğraştın
mı?
GÇ: Ritim bende gelişmiştir. Bir dönem tumba çaldım. Çocukken de piyano çalardım. Resim kabiliyetim vardır. Aileden gelen bir yetenek...
EŞD: Bundan sonraki hayatında ne yapmak
istiyorsun? Hayalin var mı?
GÇ: Spordan ayrı kalmamak kaydıyla her zaman
yaptığım ragbi ve diğer dallarda paylaşıma devam.
Olimpiyatlarda tanıtım yaptık. Belki bir kere daha savaşırız bu konuda.
EŞD: İçten yanıtlarına teşekkür ediyorum
Gürhan.
GÇ: Ben teşekkür ederim.
www.rugbyturkiye.net
65
SEN DE TIKLA...
FACEBOOK GRUBUNA ÜYE OL VE
YENİLİKLERDEN HABERDAR OL!
HAYALLERIM SPOR VE BEN
D
HALUK GÜREL
Dün gibi hatırlıyorum, yurt dışından gelen ahşap bir
tenis raketi ile mutlulukların en büyüğü benim olmuştu.
Hiç, ahşap bir tenis raketi gördünüz ya da elinize
aldınız mı? Bildik raketlere göre antika bir görüntüsü
olmasının yanı sıra, oldukça ağırdır da aynı zamanda.
O yıllarda tenis şimdi olduğundan daha da pahalı bir
spor. Hiç önemsemedim raketimin ahşap oluşunu, öyle
çok tenis oynamak istiyordum ki.
Aşksa Eğer
Haluk Gürel
[email protected]
Bir Olimpiyat Hikayesi...
E
vimizin bulunduğu semte yürüme mesafesinde tenis
kortları olan bir işletme vardı. Bir yolunu bulur, oraya
gider kendi kendime duvarda tenis oynamaya çalışırdım. Hiç eğitim ve destek almadan 3-4 ay sonra kendime bir
arkadaş edinip korta çıktım. Bir şeyi yapmayı çok istediğinizde ve bunu sevgiyle yaptığınızda başarabileceklerinizin sınırı yok. Gel zaman, git zaman paramı biriktirdim ve ilk alüminyum tenis raketimi aldım. Oynadığım yıllar boyunca
kimse ders almadığıma inanmadı. Hiçbir yarışma ya da turnuvaya katılmadım, kendim için oynuyordum ve müthiş keyif alıyordum, önemli olan da buydu. Bir spor ancak bu kadar sevilir diye düşünüyorum.
Geçtiğimiz haftalarda Türkiye'nin Olimpiyat oyunlarına adaylığı gündemdeydi ve belki de ilk kez kazanmaya bu
kadar yakındık. Kimileri kazanamadığımız için büyük bir
üzüntü yaşadı. Ben yaşamadım. Altından kalkamayacağımız
bir yükün bize yarardan çok zarar getireceğine inancımı hala
korumaktayım.
Neden mi..?
Sporcusuna burslu okuma imkanı tanımayan, futbol
ve basketbol dışında hemen hiçbir spor dalına özendirmenin, eğitmenin ve uygulamanın olmadığı ya da yetersiz kaldığı bir ülke onlarca spor dalının tutkunlarına nasıl ev sahipliği yapabilir?
Her dilden, her dinden, her ırktan yani her milletten
sporcu ve sporseverin bir araya geleceği bir organizasyona,
kendi milleti içerisinde dahi sen, ben, o ayırımı yapılan, farklı
inanç ve tercihlerin yok sayılıp, gerek sosyal gerekse ekonomik olarak dışlandığı bir ülke nasıl kucağını açabilir, nasıl ev
sahipliği yapabilir? Spor aşkından söz edebilir?
Oyunların düzenlenmesi planlanan kentin ulaşım,
konaklama, yeterli spor tesisi ve alt yapısının bulunup bulunmadığı ve bunların oluşturulma gayreti içerisinde nasıl
mali bir yük oluşturacağı konularına değinmiyorum bile.
Halbuki, bizim gibi doğu kültürünün içinden bir yıldız
gibi parlayarak çağdaşlaşma, gelişme yönünde büyük
adımlar atabilme potansiyeli taşıyan bir ülkeye olimpiyat
oyunları yakışmaz mıydı? Elbette yakışırdı. Ancak, Mustafa
Kemal Atatürk'ün yoktan var ettiği ve zengin tohumlar atarak yeşermeye yüz tuttuğu canım ülkemin gelişimine bugüne kadarki tüm hükümetler aynı vizyonla, coşkuyla, sevgiyle ve yüreklilikle katkıda bulunabilmiş, ekilen tohumları bırakın yeşertip büyütmeyi, kökünden söküp çıkartmaya çalışmasaydı. Türk gencine, kalıp değerler katmak ya da başkalaştırmak yerine modernleşmek, eğitmek ve bu doğrultuda
sayısız imkanları sağlamış olsalardı. Defalarca bozulup yeniden yapılan yollara, tretuvarlara harcanan paraları, daha
planlı ve programlı (yandaşlarının kesesini doldurmaya yönelik bir plan değil tabii) hareket edilerek, spor vb tesislerin
yapımına harcamış olsaydı. Seçim yatırımı adı altında dağıtılan milli hasıla ile günü kurtarmak yerine geleceğe yatırımlar gerçekleştirilseydi. Yapsaydı, olsaydı, deseydi… Varsayımların bize şüphesiz hiç faydası yok. Sadece şunun anlaşılması gerekiyor ki, kişi ayağını yorganına göre uzatmalı ve
kendisine de dışarıya da dürüst olmalı.
Buraya nereden geldim, tenis aşkından. Daha doğrusu tenis aşkının bana, olimpiyat oyunları başvurusunda Türkiye'de tenis oynayanların oranının %50’lerde olduğu bilgisini hatırlatmasından geldim.
Komik değil mi?
Yazımı yine bir hayalimle, daha doğrusu hayalimi
muhteşem bir şekilde dile getiren bir video klipten söz ederek sonlandırmak istiyorum.
Koç Grubu çalışanlarının yer aldığı bir klip bu. Diyor ki
“İnsanlar el ele tutuşsa, birlik olsa, uzansak sonsuza…”.
İşte o zaman değil olimpiyat oyunlarına ev sahipliği
yapmak, Dünya'nın parmakla gösterdiği ülkelerden bile oluruz. OLSUN!
Sipariş için:
[email protected]
www.rugbyturkiye.net
67
GÜNDÜZ SAKA
[email protected]
K
Kişisel gelişim üzerine düşüncelerimi ve yazılarımı özetleyen notları yayınlamaya devam
ediyorum…
Kişisel Gelişim Üzerine Notlar...
* Dürüst olmak neyi neden yaptığını bilmek ve bunu
gerektiğinde dile getirmektir.
* Laflardan eylemlerden çok nasıl bir enerji yaydığı-
mıza bakmalıyız.
* Susarsanız birileri sizin adınıza konuşur, boşluğu
başkaları doldurur.
* İnsan mantığı ile soran ve sorfulayan hiçbir yere gelemeyecek ve hayatı kendine zor kılacaktır.
* Olaylara ve kişilere gereksiz anlam yüklenmemeli.
* Bizlerde beklenti oluşturur. Beklentiler de hayal kırıklığı yaratır.
* Ortak payda sevgi olmalı.
www.rugbyturkiye.net
68
* Sorgulamada yürek yoktur. Güvensizlik, kıyaslama
ve bilgilerle örtüştürme vardır.
* Hayatı bahanelerinize uydurmayın.
* Sorumluluklarınızı fark edin ve gereğini yapın. İlk
başta kime sorumluluğunuz geliyor fark edin.
* Endişe, korku, kaygı ve kıyaslama olmazsa anda kalınır. Aksi durumda istikrar sağlanamaz.
* İnsanlar genellikle savunmada… Çünkü suçlanma
korkusu var. Bundan kurtulmak için kimleri suçladığımızı bulmalıyız.
* Çocuk yetiştirmek sevgi ve güvenle olur.
* Söylediklerinizi yapıyor musunuz? Size güveniyorlar
mı?
* Korkutarak kontrol altına almak, yapılan genel bir
davranıştır.
* Sorunu yaratan düşüncelerinizi ve tarzınızı devam
ettirerek çözüme ulaşamazsınız.
www.rugbyturkiye.net
69
..
GUNCEL
YÜRÜYEN KÖŞK
çim buruldu, bu vatanın bir parçası olan Türklüğü
ANLAMADIK...
Çok gururluyuz.
tek parti diktatoryasının eline geçmiş ve demokrasi
etnik köken Türklükle karıştıranları hatırladığımSevgili Atam;
Tabii ki bunlarla kalmadık Sevgili Atam. Belirt- kendine yol açamamış. Nitekim halkçılığın kendisinda... İçim buruldu toplumsal ayrışmayı hatırladıSenin Cumhuriyeti ilan edişinden bu yana tiğin Cumhuriyeti ve Cumhuriyetçiliği yalnız hüküm- de de demokrasi yoktur. Halkçılığı demokrasi olarak
ğımda... İçim buruldu kesilen ağaçlara, içim kan ağ- tam seksen dört yıl geçti. Ve bizler, sizlerin canlarını darlık ve veraset yönetimlerinin reddi olarak değil, görmek resmi ideolojinin bir parçasıdır ve “altı ok”
ladı kaybedilen gençlere... İçim buruldu, ağladım ortaya koyarak bizlere emanet ettiği Türkiye Cumhu- aynı zamanda demokrasi kavramı ile birlikte düşün- içindeki en faşist ilkelerden biridir. “Halkçılık” çünkü
ağladım…
riyeti’ni su alan
bir tekneye
çevirmeyi başardık.
“Demokratik
Cumhuriyetçilik”
anlayışını
o ka- olduğunu
“kaynaşmış, sınıfsız,
imtiyazsız bir kitleyiz”
mantığı
Medeniyetin YOL ve AVM olduğunu;
yol
yapımının
ağaçları düğün
kesmek,
çevreyi
talan
etmek
düşünenlere
yine
en
Cumhuriyetimizin 84. Yılında yazdığım yazımı
Gururluyuz.
dar iyi özümsedik ki; güzelim Cumhuriyetin başına demokrasinin özüyle çelişiyor.
güzel cevabı
Uluiyi Önder
Mustafa“2”
Kemal
verdiğini
sizlerle tekrar paylaşmak istiyorum.
O kadar
anlamışız ki Gazi
bizlere aktardıklarını,
ekleyerek,Atatürk'ün
önderliğinde kurulan
Cumhuriyete;görmek…
Sosyal sınıfları yadsıyan; o toplumun gelişmeTam altı yıl geçti. Altı neler getirip götürdü- emanetini büyük
uğraşlarla
kesintilere uğratmayı
“1923
yılında Cumhuriyet
yönetimi iktidarı haneda- sinde en yararlanacağımız dinamiği yasaklayan; o diBöyle
bir liderin
yolunda
yürünmez
KOŞULUR…
ğüne siz karar verin…
başardık.
nın elinden almış ama halka vermemiş. Egemenlik namiğin oluşmasını sağlayarak temel alt yapıyı düş-
İ
Y
Teşekkürler ATAM…
www.rugbyturkiye.net
71
2
1 Ağustos 1929' da Bursa'ya gitmek üzere Ertuğrul Yatı ile İstanbul'dan hareket eden Atatürk, Yalova sahilinden geçerken dallarını özgürce uzatmış, başı dik asırlık bir çınar ağacını görür.
Atatürk yatından inerek, çınar ağacının olduğu yere çıkar, sırtını gövdesine dayanarak gölgesinde oturur.
Atatürk'ün isteği üzerine çınar ağacının yanında yapımına başlanan köşk, Eylül ayında tamamlanır.
"BİNA KAYDIRILACAK"
Atatürk bir gün çiftliğe gittiğinde, Köşk'ün hemen yanındaki Ulu Çınar ağacının dallarını kesmeye
çalışan bir bahçıvan ile karşılaşır. Hemen bahçıvanı
yanına çağırarak bunun nedenini sorar. Görevli bahçıvanın cevabı şöyledir: Ağacın dalları uzamış, binanın duvarlarına dayanmıştır. Aldığı cevaptan tatmin
olmayan Atatürk, düşünülmesi bile imkansız olan bir
emir verir.
"AĞAÇ KESİLMEYECEK, BİNA KAYDI-
RILACAK"
Görev İstanbul Belediyesi'ne intikal eder. Belediye Fen İşleri Yollar-Köprüler Şubesi sorumluluğu
üstlenir. Ünlü bestecimiz Ferit Alnar'ın kardeşi olan
Başmühendis Ali Galip Alnar (bazı kaynaklarda Ali
Nuri Alnar olarak geçer) yanına aldığı teknik elemanlarıyla Yalova'ya gelerek çalışmalarına başlar.
8 Ağustos 1930 tarihinde önce bina çerçevesindeki toprak büyük bir dikkatle kazılıp yapının temel seviyesine inilir. İstanbul'dan getirilen tramvay
rayları döşenir. Santim, santim çalışılarak bina yapı
altına sokulan raylar üzerine oturtturulur.
Artık binanın raylar üzerinde kaydırılarak
ağaçtan uzaklaştırılması aşamasına gelinmiştir.
Güzel ve sıcak bir yaz akşamında Büyük Atatürk ile birlikte, kardeşi Makbule Atadan, Vali vekili
Muhittin Bey, Emanet Fen Müdürü Ziya Bey ve Cumhuriyet Gazetesi Baş Muhabiri Yunus Nadi nezaretinde bina 4.80 m. civarında kaydırılır.
Bu olağanüstü ve riskli iş 10 Ağustos 1930 tawww.rugbyturkiye.net
72
rihinde tamamlanır ve Ulu Çınar ağacı da kesilmekten kurtulur.
Atatürk ve Yalova konusunda önemli araştırmalara imza atan Araştırmacı Yazar Ahmet Akyol'a
göre, Köşk'ün yürütülmesi işlemi iki safhada yapılır. 8
Ağustos 1930 tarihinde öncelikle yapının teras bölümü (toplantı salonu olarak kullanılan, üç yanı camlarla kaplı bölüm) kaydırılır. Geri kalan iki gün içerisinde de ana binanın raylar üzerinde yürütülmesi işlemi tamamlanır. Ahmet Akyol'un bu görüşünün
doğru olabileceği bazı resimlerden anlaşılmaktadır.
Köşk'ün kaydırılması olayı 10 Ağustos 1930
tarihli Cumhuriyet Gazetesi'nde aynen şu şekilde yer
almıştır.
"Gazi Hazretlerinin Köşkü nakledildi.
Gazi Hazretlerinin Yalova'daki köşkünün yürütülme ameliyesi dün muvaffakiyetle icra ve ikmal edilmiştir.
Kendileri de bu ameliyeye bizzat nezaret etmişlerdir."
10 Ağustos 1930 tarihli gazetedeki bu haberi
okuyanlar ülkenin içinde yaşadığı onca önemli meseleler arasında, bu olayın o tarihte ne ifade ettiğine
belki bir anlam veremediler. Belki de, bir çınar ağacının bir metrelik dalının kesilmemesi için bir köşkün
kaydırılmasını hayretle karşıladılar.
Çünkü, o devirde ne ozon delinmesi vardı, ne
global kirlilik, ne asit yağmurları, ne orman katliamı
vs..
Dünyada hiçbir ülke hiçbir devlet başkanının
gündeminde dahi yoktu.
ÇEVRENİN ÖNEMİ...
Yalnızca bir ülkenin kurtarıcısı milletini özgürlüğe, bağımsızlığa kavuşturmak için mücadele veren, bir karış toprağını bir tutam yeşilini koruyan tek
bir liderdi Gazi Mustafa Kemal Atatürk.
Bu lider, Dünya ülkelerinin henüz 1970'li yıllardan sonra anlayıp ve düşünmeye başladığı çevre
anlayışını 1930'lu yıllarda benimsiyor, "Çevreyi korumak aklın gereğidir." özdeyişi ile yalnızca Türk insawww.rugbyturkiye.net
73
nına değil, tüm dünya ülkelerine çok önemli bir mesaj veriyordu.
İnsan Sevgisinin yanı sıra doğa tutkusu, doğa
sevgisiyle dopdolu bir liderin bir dehanın, çevre duyarlılığı, tüm dünya insanları için örnek olacaktır.
2 Mart 1998 tarihinde ulusal televizyonlarda
yer alan Amerika'da tarihi bir müzikholün raylar üze-
rinde iki metre kaydırıldığı haberi yayınlandı. 68 yıl
önce Atatürk'ün gerçekleştirdiği bir olay 1998 yılında, 2000’li yılların teknoloji ile ancak uygulanabiliyordu. Üstelik bu olay bir ağacı, bir canlıyı kurtarmak
amacıyla değildi...
Ne mutlu ki, Atatürk gibi bir yol göstericimiz,
bir önderimiz var. Bir ağaç dalı için verilen bu emek
aslında tüm dünya insanlarına duyurulmak istenen
bir çevre anlayışının göstergesidir.
Umuyoruz ki, Türk milletinin kurtarıcısı bu büyük liderin örnek alınan tüm özellikleri içinde doğa
sevgisi ve çevre anlayışı tüm gönüllerde ölümsüzleşsin.
"RAHAT UYU
BÜYÜK ATATÜRK,
ÇINAR AĞACIN
EMİN ELLERDE..
ARTIK O'NUN
KOLLARINI
KİMSE
KESMEYECEK.”
www.rugbyturkiye.net
74
Sinema
AJANDA
Thor:
Karanlık Dünya
Yapımı: 2013 - ABD
Tür: Aksiyon, Macera
Süre: 130 Dak.
Yönetmen: Alan Taylor
Oyuncular: Natalie Portman, Anthony Hopkins,
Chris Hemsworth, Zachary Levi, Jaimie
Alexander
Senaryo: Stan Lee, Jack Kirby
Yapımcı: Victoria Alonso
1 Kasım 2013
T
hor'un ilk yönetmeni Kenneth Branagh'dı.
Ancak Branagh, ikinci filmde yönetmen koltuğuna oturmak istemedi ve 'Game Of Thrones'un yönetmeni Alan Taylor Branagh'ın yerine
geçti. Filmde Chris Hemsworth, Natalie Portman,
Tom Hiddleston, Anthony Hopkins, Stellan Skarsgård ve Idris Elba gibi oyuncular yer alıyor. Tanrıların mücadelesi sürüyor. İlk filmde Thor'un güçleri
babası tarafından elinden alınmıştı. Daha sonra
Thor, kendisini yenilmez yapan çekicini yeniden
kullanmaya ve kendi hükümdarlığı olan Asgard'a
geri dönmeye hak kazanmıştı.
Last
Vegas
Yapımı: 2013 - ABD
Tür: Komedi
Yönetmen: Jon Turteltaub
Oyuncular: Morgan Freeman, Robert De Niro,
Michael Douglas, Mary Steenburgen, Kevin Kline
Senaryo: Adam Brooks, Dan Fogelman
Yapımcı: Joseph Drake, Laurence Mark
1 Kasım 2013
D
ört yaşlı adamın Las Vegas maceraları ile ilgili bir komedi filmi. Dört ruhu genç adamın
maceralarının nasıl şekilleneceğini üzerine
kurulmuş yeni bir Vegas hikayesi.
Direniş Günlerinde
Aşk
Yapımı: 2012 - Fransa
Tür: Dram
Süre: 122 Dak.
Yönetmen: Olivier Assayas
Oyuncular: Dolores Chaplin, André Marcon,
Lola Creton, Martin Loizillon, Johnny Flynn
Yapımcı: Charles Gillibert
1 Kasım 2013
1
968 Mayıs'ı, etkilerini günden güne ivmelenen bir güçle sürdürmektedir. Dönemin özgürlükçü ve aktivist gençliği hayallerini gerçekleştirme hedefiyle ilerlerken, uzakta görünen
'devrim' an be an yaklaşmaktadır. Gilles, Christine
ve Alain arasındaki ilişki de dönemin ruhuyla eşzamanlı olarak ilerler. Devrime giden yolun heyecanı
ve telaşını yaşayan üç genç, bu süreçte yaşadıklarını sanat üzerinden dışa vurmaya çalışır. Üçü arasında yaşanan aşk üçgeni de dönemin kendisi kadar
karışık ve zorludur.
Kaptan
Phillips
Yapımı: 2013 - ABD
Tür: Dram
Süre: 106 Dak.
Yönetmen: Paul Greengrass
Oyuncular: Tom Hanks, Catherine Keener,
Corey Johnson, Max Martini, John Magaro
Yapımcı: Michael De Luca, Scott Rudin
25 Ekim 2013
F
ilm, hikayesini 2009 yılında yaşanan gerçek
bir olaydan alıyor. Maersk Alabama adlı yük
gemisinin Somalili korsanlar tarafından rehin
alınmasını anlatıyor ve adını geminin kaptanı olan
Richard Phillips'in adından alıyor.
www.rugbyturkiye.net
75
Sinema
All is Lost
Carrie:
Günah Tohumu
Yapımı: 2013 - ABD
Tür: Dram, Korku
Süre: 97 Dak.
Yönetmen: Kimberly Peirce
Oyuncular: Julianne Moore, Chloë Grace
Moretz, Portia Doubleday, Gabriella Wilde, Alex
Russell
Senaryo: Stephen King, Roberto Aguirre-sacasa
Yapımcı: Jeff Dimitriou
8 Kasım 2013
C
arrie White okulda arkadaşları tarafından
dalga geçilen ve dışlanan ve evde annesinden zulüm gören bir kızdır. Carrie telekinetik
güçlere sahiptir ve bunu herkesten gizli bir sır olarak turar. Mezuniyet balosunda onunla dalga geçen arkadaşlarına bu gücünü nihayet gösterecektir.
Uzay Oyunları
Yapımı: 2013 - ABD
Tür: Bilim Kurgu, Aksiyon
Süre: 124 Dak.
Yönetmen: Gavin Hood
Oyuncular: Abigail Breslin, Harrison Ford, Ben
Kingsley, Asa Butterfield, Hailee Steinfeld
Senaryo: Gavin Hood
Yapımcı: Roberto Orci, Alex Kurtzman
8 Kasım 2013
D
ünyaya yapılan bir 'alien' saldırısı sonrasında hayatta kalmak için savaşmaya başlayan
insanlık, gezegenlerini ele geçirmeye çalışan 'Buggers' isimli yaratıklara karşı büyük bir mücadeleye girişirler. Görevinde başarılı olmaya çalışan insanoğlu, bu dünyadışı yaratıkları yok etmek
için özel olarak çalışacak olan IF isimli seçkin bir ordu kurar. Hikayemizin başkarakteri Andrew Ender
Wiggin ise özel yeteneklere sahip bir çocuktur ve
bazı çocuklar gibi o da gelecekte bugger'lara karşı
savaşması için özel olarak eğitilir.
Yapımı: 2013 - ABD
Tür: Aksiyon
Süre: 106 Dak.
Yönetmen: J.C. Chandor
Oyuncular: Robert Redford
Senaryo: J.C. Chandor
Yapımcı: Neal Dodson, Anna Gerb
8 Kasım 2013
H
int Okyanusu'nda tek başına gezinti yapan
bir adam, yatının bir gemi konteynırına
çarpması üzerine bilincini kaybeder. Uyandığında bilinci yerinde değildir ve kazayı yavaş yavaş hatırlamaya başlar. Telsiz, radyo ve navigasyon
ekipmanını kaybetmiştir ve vahşi bir fırtınanın tam
ortasında kalmıştır. Teknik donanımları olmadan
bir hiç olan adam direnişi ve tecrübeli denizcilik
geçmişi sayesinde hayatta kalacağına inanmaktadır. Okyanusun ve dalgalarının sesine kulak verir ve
planlarını bu dalgalara göre yaparak yakınlarından
bir geminin geçmesini dilemeye başlar. Ancak bu
direniş hali zannettiği kadar kolay olmayacaktır. Zira okyanus son derece tehlikeli köpekbalıklarıyla
doluyken doğal kaynakları da tükenmek üzeredir.
Wikileaks:
Beşinci Kuvvet
Yapımı: 2013 - ABD
Tür: Dram
Süre: 76 Dak.
Yönetmen: Bill Condon
Oyuncular: Benedict Cumberbatch, Moritz
Bleibtreu, Laura Linney, Daniel Brühl, Carice van
Houten
Senaryo: Josh Singer
Yapımcı: Steve Golin, Michael Sugar
15 Kasım 2013
nlü Wikileaks sitesinin kuruluşunu ve kurucuları olan Julian Assange ile Daniel DomscheitBerg'ün arasındaki arkadaşlık ve iş ilişkisini
konu alan film.
Ü
www.rugbyturkiye.net
76
Tiyatro
Müziksiz Evin
Konukları
Gizli
Özne
31 Ekim 2013 20:30 - 15 Kasım 2013
20:30
Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi,
İstanbul
Tam 39.50 TL Öğrenci 29.50 TL
Oyuncular: Arda Esen, Bora Sivri, Hakan Eratik,
Sedat Bilenler, Yeşim Salkım
T
ek tutkusu resim olan ama yaptığı resimleri
kendinden başka kimseye beğendiremeyen
Eray ile bir şirkette muhasebecilik yapan,
hayatını mesai saatlerine göre yaşayan Yasin'in hikayesidir Gizli Özne…
İki farklı karakterde, iki zıt insan, aynı hayatı
bir apartmanın zemin katında paylaşırlar ve bir gün
hayatlarına bir kadın girer. Bir ilişkinin ayrılık melankolisini yaşayan Ceren, bir cafede Yasin ile tanışır ve Eray'ı tanır. Ceren'in içindeki gel gitler Eray ve
Yasin'in zıtlığından daha derin ve süprizlerle doludur. Üstelik bu hikayede sadece gel gitler değil, gelince gitmek bilmeyen ev sahipleri, onların Almanya'dan her ay gelme ihtimalleri olan oğulları, kiracının çilesi, ev sahibinin derdi, kısacası kafamızı pencereden dışarıya çıkardığımızda görebileceğimiz
bir hayatın realitesi bulunmaktadır.
Tiyatro Esen'in yeni oyunu Gizli Özne'de;
yol manzaralı, demir parmaklıklı bir konutun içinde, zamanı nakite çevirmeye çalışan muhasebeci
Yasin ile kendine bolca vakit ayıran ressam Eray'ın
çatışmalarını izlerken kendi yaşam seçimlerimizi
neşeli bir üslupla sorgulayacaksınız.
Kutlama
Aşk Kokusu
06 Kasım 2013 20:30 - 20 Kasım 2013
20:30
GRİ Sahne, İstanbul
Tam 28.50 TL-Öğrenci 18.50 TL
Yazan: Harold Pinter
Yöneten: Ümit Doğan
Yönetmen Yardımcısı: Seda Yüz Doğan
Oyuncular: Can Özden, Mehmet Zeki Giritli,
Melis Özdemir, Ömer Acar, Özgür Şahin, Seda
Yüz Doğan, Sema Özkan Yorgun, Ümit Doğan,
Yasemin Yüksel
Süre: 60 dakika
2
0. yüzyıl en önemli yazarlarından, Pinteresque akımına adını veren Nobel Edebiyat
Ödülü sahibi Harold Pinter'ın 2000 yılında
yazdığı son oyunu “Kutlama”, Türkiye'de GRİ Sahne tarafından sahneleniyor.
Herkesin birbirinin canını yakarak kendi varlığını "kutladığı" bir akşam yemeği. "Ambiyansın insanı çepeçevre sardığı" bu restoran üstünlük elde
etmek için birbiriyle acımasızca çarpışan bireylerin
savaşına sahne oluyor. Her şeyin giderek sanallaştığı, gerçeklik algısının durmadan değiştiği dünyada; anlamı kaybeden, acı çekmeyi hatta mutlu olmayı bile reddeden birey ait olduğu sınıfın dinamikleriyle neye dönüşüyor? Yine de hala gerçek olan
bir şey var mı? Geriye kutlanacak bir şey kaldı mı?
12 Kasım 2013 20:00
Hayal Perdesi, İstanbul
Tam 34.50 TL, Öğrenci 24.50 TL,
Yönetmen: Emre Tandoğan
Kukla Tasarımı: Çağrı Yılmaz
Işık Tasarımı: Enrico Zeber
Oynatıcılar: Çağrı Yılmaz, Emre Tandoğan,
Fatma İnan
2
010 yılının Kasım ayında Çin'in Shanghai şehrinde düzenlenen "The 2nd Golden Magnolia
Shanghai International Puppet festival &
Competition"da en iyi performans ödülüne layık
görülen "Kabare" 2011 Mayıs ayında Sırbistan'da
düzenlenen "Golden Sparkle Board of the 13.
International Puppet Festival"de sahnelendi.
Sözsüz sahnelenen gösteride masa kuklası,
black-light ve bunraku gibi teknikler, farklı bir şekilde kullanılıyor. Emre Tandoğan'ın yönettiği, Çağrı
Yılmaz'ın kukla tasarımlarını yaptığı bu performansta, oynatıcı ile kuklanın arasındaki oynayan
ve oynatan ilişkisinden ziyade, bu iki karakterin birlikte hareket edebilmelerinin sınırları zorlanıyor.
Oyun; dansın, müziğin ve hareketli nesnelerin kuklalar ile birlikte kullanıldığı eğlenceli bir şova dönüşüyor.
16 Kasım 2013 20:30
Profilo Kültür Merkezi Büyük Salon,
İstanbul
Tam 56.50 TL, Öğrenci 46.50 TL
T
iyatrokare'nin 1992'de kuruluş oyunu olarak
seçtiği Müziksiz Evin Konukları, devlet sanatçısı Macide Tanır'ın yıllar sonra tiyatroya
tekrar dönmesini sağlamış ve üç yıl kapalı gişe oynanmıştır. Oyun, geçtiğimiz yıl kaybettiğimiz Macide Tanır anısına, güncel bir çeviri ve yorumla sahnelenecektir. Dekor tasarımı ödüllü tasarımcı Barış
Dinçel tarafından gerçekleştirilecektir.
Oyunda, babalarının ekonomik durumunun
bozulması nedeniyle, sevgisiz bir babaanne ve engelli bir teyze ile yaşamak zorunda kalan iki çocuğun hikayesi anlatılmaktadır. Tiyatrokare'nin büyük ilgi gören oyunu "Leyla'nın Evi"nde olduğu gibi kuşak çatışması ve kuşaklar arası sevgi bağı bu
oyunda da perçinenmekte, günümüz izleyicisine
sıcak ve insancıl mesajlar verilmektedir. Oyunda
sevgi, acıma, koruma ve sahiplenme duyguları
farklı karakterlerin gözünden irdelenmekte, yaşam
mücadelesi içinde yitirilen sevgi bağları ele alınmaktadır.
Oyunda başrolü Devlet Tiyatrosu'nun kıdemli oyuncusu Serpil Tamur üstlenmektedir. Özge
Özder de diğer başrolü üstlenecektir. Nedim Saban'ın Türkçeleştirerek, sahneye taşıyacağı oyunda diğer rollerde Asuman Çakır, Abdül Süsler, Emrah Düzkaya, Abdullah Semercioğlu, Selim Tezin
oynamaktadır.
www.rugbyturkiye.net
77
Konser
Göksel
08 Kasım 2013 22:00
Jolly Joker İstanbul, İstanbul
VIP - 90.00 TL
Normal - 45.00 TL
Birsen Tezer
08 Kasım 2013 21:00
The Big Bus Ankara, Ankara
1. Kategori - 28.50 TL
Özge Fışkın
Feridun Düzağaç
30 Ekim 2013 23:59
Beyoğlu Hayal Kahvesi, İstanbul
1. Kategori - 28.50 TL
3
0 Ekim'de Beyoğlu Hayal Kahvesi sahnesinde
sahne alacak Özge Fışkın, iki albümünden en
sevilen şarkıları seslendirecek. Özge Fışkın,
müzik yolculuğuna üniversite yıllarında kurduğu
farklı müzik gruplarıyla başladı. Bu gruplar içinde
en uzun soluklu olanı Ankara'da kurduğu "Fender
Blenders" adlı grup oldu.
2003'te Eurovision şarkı yarışmasında Sertab Erener'in birincilik kazandığı ekipte dansçı ve
geri vokal olarak Türkiye'yi temsil etti.
2007'de "Kilitler" adlı ilk solo albümünü çıkardı ve solo kariyerine pek çok konserle devam etti.
İkinci albümü "Bir Avuç Fotoğraf" 2012'nin
ilk yarısında müzikseverlerle buluştu. Prodüktörlüğünü Demir Demirkan ve Sertab Erener'in üstlendiği albümün çıkış şarkısı, albümle aynı adı taşıyan
"Bir Avuç Fotoğraf" büyük övgü topladı.
01 Kasım 2013 22:00
Jolly Joker Ankara, Ankara
Vip - 66.50 TL
Normal - 34.00 TL
lk kez Mersin'de bir grubun solisti olarak şarkı
söylemeye başlayan Feridun Düzağaç, kendi
müziklerini üretmeye 1988'de üniversiteden
dört arkadaşıyla birlikte kurduğu Tını grubuyla
başladı. 1990'lı yıllardan beri melankolik şarkı sözleriyle dikkatleri üzerine çeken Düzağaç, 2009 Kral
TV Video Müzik Ödüllerinde "Beni Bırakma" şarkısına çektiği klip ile "Yılın Klibi" ödülüne layık görüldü.
Feridun Düzağaç müziğin yanısıra televizyon ve sinema filmlerinde de rol aldı: 2005
yapımı "Gece 11.45", 2007 yapımı "2 Süper Film
Birden" ve 2008 yapımı "Aşk Tutulması" isimli sinema filmleri ile "Derman" ve "Binbir Gece" dizilerinde kamera önüne geçti.
İ
B
üyülü sesiyle Birsen Tezer, "İkinci Cihan" albümünün sevilen şarkılarını, 8 Kasım'da The
Big Bus Ankara sahnesinde seslendirecek.
İlk albümü "Cihan"ı 2009 yılının Temmuz ayında
yayınlayan Birsen Tezer uzun süredir sahnede de
birlikte çalıştığı müzisyen arkadaşları Derin Bayhan
(davul), Emre Tankal (elektrik gitar), Gürol Ağırbaş
(bas gitar), Tunç Öndemir (akustik gitar) ile yola
ikinci albümleri "İkinci Cihan'" ile devam ediyor.
Akın Eldes (elektrik gitar), Birol Ağırbaş
(perküsyon), Bülent Ortaçgil (akustik gitar), Erkan
Oğur (perdesiz gitar, kopuz), İlhan Şeşen (vokal),
Özer Arkun (çello), Sibel Köse (vokal), Tarık Aslan
(bendir, erbane) gibi değerli isimlerin de konuk
müzisyen olarak yer aldığı "İkinci Cihan" albümünde dokuz şarkı yer alıyor.
Gürol Ağırbaş'ın "Eylül" isimli bestesine Bülent Ortaçgil'in söz yazdığı "Kendi Kendime", ilk albümde yer alan "Balıkesir" isimli şarkının da sahibi
olan Zafer Cımbıl'dan "Delikanlı", "Aşk Üzerine
Söylenmemiş Her Şey" isimli filmin hiçbir yerde kayıtlı olarak yer almayan, İlhan Şeşen bestesi "Ne
Tuhaf" ve Sami Batok sözü ve müziği "Boşver"
isimli şarkıların dışında yer alan beş şarkının sözü
ve müziği Birsen Tezer imzalı.
G
öksel sevilen şarkılarını 8 Kasım 2013 Cuma
akşamı Jolly Joker İstanbul sahnesinde seslendirecek. İlk albümü “Yollar”ı Sarp Özdemiroğlu'nun prodüktörlüğünde 1997 yılında yayınlayan Göksel, bestelerin çoğunluğunun kendisine
ait olduğu albümde, “Sabır” adlı şarkısıyla büyük
bir çıkış yakaladı.
Besteci ve yorumcu olarak yeni bir döneme
giren Göksel, 2001 yılında “Körebe” albümüyle
müzikal anlamda farklı bir noktaya ulaştı. Albümün
yayınlanmasıyla beraber çıkış şarkısı “Depresyondayım”, sözleri ve müziği ile her kesimden büyük ilgi gördü. “Körebe”, Türk Pop tarihinin en kült albümleri arasında yerini aldı.
Göksel'in kendi imzasını taşıyan şarkılar sırasıyla, 2003 yılında “Söz Ver”, 2005 yılında “Arka
Bahçem”, ve 2007 yılında “Ay'da Yürüdüm” albümleriyle müzikseverlerle buluştu. Sanatçı, 2009 Mayıs ayında tamamı eski şarkılardan oluşan “Mektubumu Buldun mu?” albümüyle büyük bir başarı yakaladı. 2010 yılında “Hayat Rüya Gibi” ile 70'li yılların şarkılarını seslendirmeye devam etti.
Göksel'in kendi şarkılarından oluşan 8. solo
albümü “Bende Bi' Aşk Var” ise 2012 yılının Ocak
ayında dinleyicilerle buluştu ve müzik eleştirmenlerine göre son yılların en iyi albümü olarak nitelendirildi.
www.rugbyturkiye.net
78
Konser
XXF/ Mr Flash
+
DJ Feadz
Mor ve Ötesi
Nikolaj Hess
12 Kasım 2013 20:00
Akbank Sanat, İstanbul
08 Kasım 2013 22:00
Ghetto, İstanbul
33.00 TL
V
ery Very French Festivali kapsamında yaratıcılıkları ve özgünlükleriyle öne çıkan yeni nesil Fransız müzisyenler Mr. Flash ve DJ Feadz, 8 Kasım'da Ghetto İstanbul sahnesinde...
Herkes başarısız Daft Punk kopyası işler
üretirken, daha önceki DJ'lerden farklı bir müzikle
yola çıkmak isteyen plak şirketi Ed Banger Records
ilk imzayı 2003 yılında Mr Flash ile attı. Kanye West,
Mos Def ve Mr Oizo'ya yaptığı remixlerle ününü pekiştiren Mr Flash, tracklerinde yer yer doğu tınılarına da yer veriyor. Kısa sürede Ed Banger'ın favori
DJ'ne dönüşen Mr Flash hala kusursuz "beat" arayışını remixlerinde ve katıldığı sayısız uykusuz,
uzun gecelerde sürdürüyor.
Setlerine 90'ların ortalarında, Paris'te başlayan Feadz, kısa bir süre sonra efsane Ed Banger
Records ile çalışmaya başladı. Eski kız arkadaşı
Uffie ile yaptıkları "Pop the Glock" ve "Ready to Uff"
singlelarıyla uluslarası yeraltı müzik camiasında
sansasyon yarattılar. Uffie dışında Mr Oizo, Mirwais, Justice ve Sebastian gibi isimlere yaptığı çalışmalarda da adından söz ettirdi.
16 Kasım 2013 22:00
Jolly Joker Ankara, Ankara
Vip - 66.50 TL
Normal - 34.00 TL
Tam 23.00 TL Öğrenci 13.00 TL
Z
amanının yarısını New York, yarısını Kopenhag'da geçiren 1967 doğumlu Danimarkalı
piyanist, besteci, prodüktör ve aranjör Nikolaj Hess, 22 yaşında konservatuarı bitirdikten sonra Roma'daki RAI 25 Yaş Altı En İyi Caz Piyanisti Yarışması'nda birinci oldu. Daha sonra ABD'de Richie
Beirach ve Danilo Perez gibi ünlü piyanistlerin yanında eğitimini sürdürdü.
Son yıllarda Danimarkalı yönetmen Lars
Von Trier'in "Melancholia" adlı filmi için yazdığı müzikle ismini duyurdu. Öncesinde ünlü tiyatro gurusu Robert Wilson'un "White Town" adlı eseri için
müzik yazdı. Ayrıca Danimarka'nın prestijli tiyatro
ödüllerinden Reumert'e aday gösterilen "Love
Songs" adlı gösterinin müzikal direktörlüğünü yaptı.
Çok yönlü bir sanatçı olan Hess, solo, trio ve
kuartet çalışmalarının yanı sıra Spacelab, Hess is
More, Global Motion gibi topluluklarda yer almakta
ve kabare sanatçısı Caroline Henderson'un albüm
ve gösterilerinin müzik direktörlüğünü yapmaktadır.
T
ürk Rock müziğinin en önemli gruplarından
Mor ve Ötesi, 1996 çıkışlı Şehir ve 1999 çıkışlı “Bırak Zaman Aksın” albümleriyle rock sahnesi için fark yaratacak bir grup olacağını gösterdi.
“Gül Kendine” isimli üçüncü albümünü 2001 yılında
yayımlayan Mor ve Ötesi, 4. albümü “Dünya Yalan
Söylüyor” ile 2004 yılında çeyrek milyonluk satış
yakalayarak, “Bir Derdim Var” , “Cambaz”, “Sevda
Çiçeği” gibi hitleriyle ülkedeki rock müzik geleneğini ve yol haritasını değiştirmiş ve bir devrim yapmıştır. Albümden, “Mustafa Hakkında Herşey” filminde de yer alan “Bir Derdim Var” Antalya Altın
Portakal Film Festivali'nde yılın şarkısı olarak seçilirken, “Uyan” şarkısının video klibi MTV World
Chart Express listesinde 1 numaraya yükseldi.
Nitelikli söz ve şarkı yazımları, sıradışı konser performanslarıyla dikkat çeken grup, ısrarla savunduğu eşitlik, özgürlük, adalet kavramlarını sosyo-politik arenaya taşıyarak, 2000 yılı sonrasındaki
barış ve demokrasi merkezli, savaş karşıtı hareketin ve birçok çevre odaklı kampanyanın öncülüğünü yapmıştır. 2005 senesinde plak şirketi RAKUN'u
kurarak tüm eser haklarını kendi himayesine alan
Mor ve Ötesi, 2008 yılında TRT tarafından Eurovision Şarkı Yarışması'nda Türkiye' yi temsil etmek
üzere seçildi. Eurovision şarkısı “Deli”, bir Mor ve
Ötesi klasiği olarak grubun birçok Avrupa ülkesinde de tanınmasını sağladı.
Candan Erçetin
16 Kasım 2013 21:00
Bostancı Gösteri Merkezi, İstanbul
1. Kategori - 100.00 TL
2. Kategori - 89.50 TL
3. Kategori - 78.50 TL
4. Kategori - 67.50 TL
5. Kategori - 56.50 TL
6. Kategori - 45.00 TL
7. Kategori - 34.00 TL
C
andan Erçetin sevilen şarkılarıyla 16 Kasım
Cumartesi günü saat 21:00'de Bostancı Gösteri Merkezi sahnesinde... Yeni albümü "Milyonlarca Kuştuk"u, 3 Haziran'da piyasaya çıkaran
Türk pop müziğin dev ismi Candan Erçetin, Park
Müzikhol organizasyonuyla sevenleriyle buluşuyor.
Yaptığı müziği, samimiyeti ve eşsiz güzelliği
ile dinleyicinin gönlünde taht kuran Candan Erçetin; güçlü sesi, muhteşem yorumu ve büyüleyici
sahne performansıyla 16 Kasım gecesini hafızalara
kazıyacak.
www.rugbyturkiye.net
79
STORE
[email protected]
682 - 3D kask - IRB onaylı
3D helm - IRB approved
RUGBY TÜRKIYE STORE
SATISLARINA DEVAM EDIYOR!
Kafa ölçüleri
S 55 cm
M 57 cm
L 58,5 cm
XL 60 cm
!
“Rugby Türkiye Store” satışlarına McDavid ürünleri ile devam ediyor! İstediğiniz
spor malzemelerini uygun fiyatlar ile bulabileceğiniz sanal mağazamızdan
siparişlerinizi sadece bir mail ile verebilirsiniz. Maile; adınızı, soyadınızı, açık
adresinizi, telefon numaranızı, istediğiniz ürünün kodu ve bedenini yazmanız
yetecektir. Sipariş ettiğiniz ürün Aras Kargo ile adresinize getirilecek ve kapıda
hem ürün bedelini hem de kargo bedelini, ister nakit, ister kredi kartı ile
ödeyebileceksiniz. Yalnız sipariş mailine ödemeyi NAKİT Mİ YOKSA KREDİ KARTI
İLE Mİ YAPACAĞINIZI EKLEMEYİ UNUTMAYIN! Ürünler, sipariş günündeki avro
kuru üzerinden TL ye çevrilecektir.
!
!
!
!
!
!
!
!
!
!
!
!
!
681 - Ragbi 2D kask - IRB onaylı
Rugby 2D helm - IRB approved
Kafa ölçüleri
S 55 cm
M 57 cm
L 58,5 cm
XL 60 cm
52,53 €
Stoklar için danışınız.
Daha iyi oturuş için tüm panellerin biçimlendirilmiş olmasını
sağlamak amacıyla 3D teknolojisi kullanılarak geliştirilmiştir.
3D tasarımı ile mükemmel görüş ve işitme
Antimikrobiyal fırçalanmış bitiş
Havalandırma sizi serin tutar
Tam elastikleştirilmiş “ tuttur ve unut” çene bandı
Oturması için uzayan elastik arka paneller
Emilim sizi kuru tutar
Developed using 3D technology to ensure all panels contoured for
better fit.
Excellent visibility and hearing due to 3D design
Antimicrobial brushed finish
Ventilation keeps you cool
Fully elasticated “fit and forget” chin strap
Elasticated back panels stretch to fit
Absorption keeps you dry
653 - Ragbi eldivenleri
Rugby gloves
34,15 €
21,68 €
S - XL
Stoklar için danışınız.
Stoklar için danışınız.
!
!
!
!
Mükemmel kalite ve fayda sağlayan tam girişli bir kask
Havalandırma sizi serin tutar
Tam elastikleştirilmiş “ tuttur ve unut” çene bandı
IRB onaylı
!
!
!
!
A perfect entry helmet providing excellent quality and value
Ventilation keeps you cool
Fully elasticated “fit and forget” chin strap
IRB Approved
!
Mükemmel tutuş ve kolay oturuş
!
With excellent grip and easy fit
www.rugbyturkiye.net
80
766 - HexPad MAX hDc koruma
HexPad MAX hDc Shirt
651 - HexPad ön kol koruması
HexPad forearm pad
Göğüs ölçüleri
S 86 - 94 cm
M 97 - 104 cm
L 107 - 114 cm
XL 114 - 122 cm
XXL + 124 cm
Dirsek ölçüleri
S 20 - 22 cm
M 22 - 26 cm
L 28 - 30 cm
XL 30 - 35 cm
XXL 38 - 40 cm
!
!
!
!
!
!
!
!
83,28 €
Stoklar için danışınız.
Ragbi için en üstün koruma
Omuzlar, köprücük kemiği, üst kol, kaburga, omurga ve döş kemiği
için Hexpad koruma
hDc nem yönetimi
IRB onaylı
The ultimate in rugby protection
HexPad protection for the shoulders, clavicle, upper arms, ribs, spine
and sternum
hDc moisture management
IRB approved
23,59 €
Stoklar için danışınız.
!
!
!
Kolay oturuşlu HexPad önkol koruması
hDc nem yönetimi
1 çift
!
!
!
HexPad forearm protection with an easy fit
HDc moisture management
1 pair
6440 - HexPad dizlik/dirseklik
HexPad knee/elbow/calf
Diz ölçüleri
S 30 - 35 cm
M 35 - 40 cm
L 40 - 45 cm
XL 45 - 50 cm
767 - HexPad PRO hDc koruma
HexPad PRO hDc Shirt
Göğüs ölçüleri
S 86 - 94 cm
M 97 - 104 cm
L 107 - 114 cm
XL 114 - 122 cm
XXL + 124 cm
Dirsek ölçüleri
20 - 25 cm
25 - 28 cm
28 - 30 cm
30 - 35 cm
Baldır ölçüleri
20 - 25 cm
25 - 30 cm
30 - 35 cm
36 40 cm
Stoklar için danışınız.
25,37 €
58,38 €
Stoklar için danışınız.
!
!
!
Omuzlar ve köprücük kemiği için HexPad koruma
hDc nem yönetimi
IRB onaylı
!
!
!
HexPad protection for the shoulders and clavicle
hDc moisture management
IRB approved
!
!
!
!
!
!
!
!
!
!
Çok yönlü bir diz/dirsek pedinde devrimci HexPads
Hafif, nefes alan, rahat ve koruyucu
Isı kontrolu, rahatlık ve performans sağlayan Ultra hDc nem yönetimi
teknolojisi
Kort sporları için önerilmez.
Çift olarak satılır.
Revolutionary HexPads in a versatile knee/elbow pad
Lightweight, breathable, confortable and protective
Ultra hDc moisture management technology for heat control, comfort
and performance
Not recommended for court sports
Sold in pairs
www.rugbyturkiye.net
81
6448 - İncik ve baldır koruması
Shin/calf guard
310 - Suspansuar
Adult supporter without cup
Baldır ölçüleri
XS 20 - 28 cm
S 28 - 30 cm
M 30 - 33 cm
L 33 - 35 cm
XL 35 - 38 cm
XXL 38 + cm
Bel ölçüleri
S 65 - 80 cm
M 80 - 95 cm
L 95 - 110 cm
XL 110 - 125 cm
24,64 €
Stoklar için danışınız.
!
!
!
İncik kemiği ve baldırı koruyan devrim niteliğindeki HexPad incik
kemiği koruma
hDc nem yönetimi
Çift olarak satılır
Çıkarılabilir sert plaka
!
!
!
!
Revolutionary HexPad shin guard protecting shin and calf
hDc moisture management
Sold in pairs
Removable hard plate
!
7740 - hDc korumalı şort
Padded hDc short (guard)
Bel ölçüleri
S 71 - 76 cm
M 81 - 86 cm
L 91 - 97 cm
XL 101 - 107 cm
XXL 112 - 117 cm
!
!
!
!
!
!
56,48 €
Pro style compression short
HexPad protection for hips and thighs that conform and stretch for
continuous protection
hDc moisture management
Stoklar için danışınız.
!
!
!
Çabuk kuruma ve serinlik için Intera'lı güçlü-örgü kesesi içerir
Bakteri ve küf gelişmesini engeller
Yüksek kauçuk içeriği maksimum destek ve sağlamlık sağlar
!
Features a power-knit pouch with Intera for rapid drying and
cooling.
Provides greater resistance to bacteria and mildew growth.
High rubber content assures maximum support and durability.
!
!
323 - Suspansuar ve koruma aparatı
Contour cup and supporter unit
Bel ölçüleri
S 66 - 81 cm
M 81 - 96 cm
L 96 - 112 cm
XL 112 - 127 cm
Stoklar için danışınız.
Profesyonel sitil sıkıştırma şortu
Sürekli koruma için uyan ve genişleyen kalça ve baldır HexPad
koruması
hDc nem yönetimi
5,35 €
13,17 €
Stoklar için danışınız.
!
!
Derin ve biçimlendirilmiş sert koruyucu ve destekleyici
7,7 cm Plush kemer ve pamuk/polyester örgü yapı özelliği vardır
!
!
Deeper and contoured hard cup and supporter.
Features a 7,7 cm Plush waist band and cotton/polyester knit
construction.
www.rugbyturkiye.net
82
325 - Suspansuar ve Flexcup koruma aparatı
Flexcup and supporter
Bel ölçüleri
S 65 - 80 cm
M 80 - 95 cm
L 95 - 110 cm
XL 110 - 125 cm
13,90 €
!
!
!
!
Pouch to hold cup
7,5 cm waistband
7,5 cm leg straps
High rubber content assures
maximum support and durability
3300 - Performans hexMesh Suspansuar
ve FlexCup koruma
Performance hexMesh Supporter
with FlexCup Ultralite
Bel ölçüleri
S 65 - 80 cm
M 80 - 95 cm
L 95 - 110 cm
XL 110 - 125 cm
!
!
!
!
!
!
5,71 €
Stoklar için danışınız.
Koruyucu tutucu kese
7,5 cm kemer
7,5 cm bacak kayışı
Yüksek kauçuk içeriği maksimum
destek ve sağlamlık sağlar
!
!
!
!
3010 - Suspansuar koruma aparatı
Contour cup lite
Stoklar için danışınız.
!
!
!
Tam kapsamlı geleneksel, hafif tasarım
Darbe sporları için ideal
Yumuşak kontur kenarlı şok emici sert koruma
!
!
!
Traditional, lightweight desing with full coverage
Ideal for impact sports
Shock absorbent hard cup, with soft contour edge
3020 - Flexcup koruma aparatı
Flexcup Ultralite
15,36 €
6,44 €
Stoklar için danışınız.
Performans tasarımı. Fazla kumaş olmadan maksimum destek sağlar.
hDc nem yönetimi
Yeni FlexCup tasarımı maksimum koruma ve olağanüstü hafiflikle
beraber yeni hava akımı çıkışları ile oyuncuları serin tutmak için
benzersiz bir havalandırma sağlar
Performance design provides maximum support without excess
fabric
hDc moisture management
New FlexCup design provides maximum protection and extreme light
weight with new air flow ports for unmatched ventilation to keep
players cool
!
!
!
!
!
!
Yeni tasarım maksimum koruma ve olağanüstü hafiflik sağlar
Gelişmiş hava akımı çıkışları oyuncuları serin tutmak için benzersiz bir
havalandırma sağlar.
Yumuşak esnek kenar en üstün oyuncu rahatlığı için vücuda uyum
sağlar.
New design provides maximum protection and extrem light weight
Advanced air flow ports provides unmatched ventilation to keep
players cool
Soft flexible edge conforms to the body for the ultimate in player
comfort
www.rugbyturkiye.net
83
YARATICI
PERFORMANS...

Benzer belgeler

www . rugbyturkiye . net

www . rugbyturkiye . net BASIN VE MEDYA KOORDİNATÖRÜ Ünzile Dirican

Detaylı

oytun çölok oytun çölok

oytun çölok oytun çölok BASIN VE MEDYA KOORDİNATÖRÜ Ünzile Dirican

Detaylı

metin tekin metin tekin

metin tekin metin tekin BASIN VE MEDYA KOORDİNATÖRÜ Ünzile Dirican

Detaylı

www . rugbyturkiye . net

www . rugbyturkiye . net BASIN VE MEDYA KOORDİNATÖRÜ Ünzile Dirican

Detaylı