Elektrik Tehlikeleri - İş Makinaları Mühendisleri Birliği

Transkript

Elektrik Tehlikeleri - İş Makinaları Mühendisleri Birliği
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERGİSİ
İş Makinaları Mühendisleri Birliği Derneği yayın organıdır.
Üç ayda bir yayınlanır.
ISSN 1306-6943
2014 Kasım Sayı: 48
Duran KARAÇAY
Bayramali KÖSA
www.ismakinaları.org.tr
e-posta: [email protected]
Grup-e-posta: [email protected]
Grup e-posta üyelik adresi:
[email protected]
Tasarım ve Baskı
Bizim Grup Basımevi
Mithatpaşa Cad. 62/11 Kızılay / ANKARA
Tel: 0.312 418 18 03 - 0.312 418 10 89
Faks: 0.312 418 10 69
e-posta: [email protected]
www.bizimgrup.com.tr
Performans Bilgilerinin Lastik Üzerine
Yazılma Zorunluluğu
Hava Emiş Kesme Valfleri
Hava Motorlarında Düşük
Devirlerde Yüksek Tork Elde
Edilmesi
39
İş Sağlığı ve Güvenliği, Eğitim
48
Pabuçlar
52
58
Yazışma Adresi
Uzayçağı Caddesi No: 62/7 Ostim / ANKARA
Tel: 0.312 385 78 94 • Faks: 0.312 385 78 95
6
28
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Duran KARAÇAY
Mustafa SİLPAĞAR
Bayramali KÖSA
Murtaza BURGAZ
Halil OLKAN
Halide RASİM
Selami ÇALIŞKAN
Faik SOYLU
Turgay KARGIN
Tuğba DEMİRBAĞ
Gülderen ÖÇMEN
ÖNSÖZ
22
İMMB Adına Sahibi
Yayın Komisyonu
4
Reklam İndeksi
İş Sağlığı ve Güvenliğine
ALPEM (Arka Kapak İçi Karşısı)
Genel Bakış
ANADOLU ELEKTRİK
57
ANADOLU FLYGT
15
Ex-Proof Valflerde Yenilikler,
ANİŞMAK (Önsöz Karşısı)
BP CASTROL
Uygulama Alanları ve Seçim
DAS OTOMOTİV (Ön Kapak İçi)
Kriterleri
EXXON MOBİL (Arka Kapak İçi)
95
GÜRİŞ45
60
Elektrik Tehlikeleri
66
Teknik Terimler Sözlüğü
70
HAKMAK59
HİDROMEK (İçindekiler Karşısı)
IRENEC61
Grip Aşısı
76
Eğlence Zamanı
79
Etkinlikler, Sektör ve
Üye Haberleri, Eğitimler
İMMB EĞİTİM İLANI
91
İMMB HİDROLİK
81
İMMB OPR. İLANI
75
İNS MAKİNA
27
KALARA HİDROLİK
31
KASTAŞ09
KOMATEK69
KOMATSU11
ÖZBEKOĞLU33
ÖZÇELİKLER55
PETLAS17
Grafik Tasarım
PİMMAKSAN25
Hasan ERKAN
Burak ÖNEN
PMS43
PROFİMAK74
SANDVIK (Ön Kapak İçi Karşısı)
Yayının Türü: Yerel
Basım Tarihi: 05 Aralık 2014
Bu dergi üyelerine ilgili kurum ve kuruluşlara
ücretsiz olarak dağıtılır.
Yayınlanan yazılardaki sorumluluk yazarlarına, ilanlardaki
sorumluluk ilan veren kurum ve kişilere aittir.
Yayınlanan yazılara ücret ödenmez.
Yayınlanmayan yazılar geri iade edilmez.
SEMIX39
TEKNO ASFALT
21
TEKNO VİNÇ
41
TETA37
TİTAN MAKİNA (Arka Kapak)
Önsöz
Önsöz
Duran KARAÇAY
İMMB Yönetim Kurulu Başkanı
Değerli okurlar;
Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün On Kasım 1938 de ölümünün üzerinden 76
yıl geçti, Ulus olarak saygıyla anıyoruz. O’nun gösterdiği Muasır Medeniyete ulaşmak için daha fazla birlik
olup çalışmamız gerektiğinin bilincindeyiz.
Sanayi toplumundan teknoloji toplumuna geçen ülkelerin önümüzdeki yıllardaki hedefleri; Üretim teknolojilerinde ve üretilen ürünlerin neredeyse tamamında yaşadığımız çağın başında kullanıma başlanan
Endüstriyel İnternet in kullanılmasıdır. Bu yeni döneme “Endüstriyel İnternet Çağı” denmesi doğru bir tanımlamadır.
Endüstriyel İnterneti tanımlayanlar ; Akıllı makinaların, gelişmiş analitik araçların ve yaratıcı insanların biraraya gelmesiyle geleceği şekillendirecek akım. İnsan aklının ve makinaların optimumda birleşmesi olarak
tanımlıyorlar.
İş makinlarının bir kısmına bahsedilen tanımlamaya uygun teknolojiler girmiş ve kullanılmaktadır. Bura
dan bu konuda bir endişemi paylaşmak istiyorum. Tahminlere göre “Endüstriyel İnternet Çağı” olarak adlandırılan bu dönem önümüzdeki yirmi yılın en önemli teknoloji ve iş alanı olacaktır. Benim endişem bir sürü
iç çekişmelerden ve iki buçuk yılda bir değişen Milli Eğitim Bakanı ve Eğitim Öğretim politikası ile özellikle
gençlerimizin önünde büyük bir fırsat olarak duran bu çağı yeterince değerlendiremiyor olmamız. Dünyanın
16 ıncı ya da 17 inci ekonomisi olan ekonomik büyüklüğümüzü daha ön sıralara çıkarmanın yolu bu çağın içinde gelişecek
teknolojileri yaratmakta üretmekte ve ihraç etmekte ön sıraların
İMMB Nedir?
oyuncusu olmak.
İMMB; İş makinaları konusunda uzmanlaşmış makina
Bunu yapacak gençlik var ve onlara büyük güvencim ve
mühendisleri tarafıdan 1998 yılı Ağustos ayında kuruldu.
inancım var. Çocuklarımıza gençlerimize bu eğitim fırsatlarını
Farklı sektörlerden (inşaat firmaları, maden firmalasunacak eğitim ve öğretim sistemi ile olanakları bu günden
rı, iş makinası üreticileri, iş makinası temsilcileri ve serzaman kaybetmeden eş zamanlı olarak da sanayimizde bu
visler) gelen profesyonellerin ortak amaçla toplandıteknolojileri üretecek ve kullanacak destekleri zaman kaybetğı bir dernektir.
meden uygulamaya koymak büyük hayati önem taşımaktadır.
İMMB’nin Amacı Nedir?
İMMB’nin amacı; çoğunluğu ithal ürünler olan iş makinalarının tanınmasını, ulusal servetimiz olan bu üretim
makinalarının iyi işletilmesini ve ekonomik ömürlerinin verimli bir şekilde sürdürülmesini sağlamaktır.
Amacımız; verimliliği sağlayacak bilgi kaynaklarına
en kısa sürede ulaşmak, bu kaynaklara ihtiyaç duyacak
nitelikli insan potansiyelinin güç birliğini oluşturmaktır. Bu
bilgilerin teknik alt kadrolara ulaştırılmasıyla da en yaygın
şekilde paylaşımını sağlamaktır.
İMMB; Üyelerine her yıl düzenli seminerler vermek suretiyle, üyelerinin bilgi düzeyinin yükseltilmesini sağlamaktadır. Bu seminerler aynı zamanda sektördeki insanların bir araya gelerek tanışmalarını sağlamaktadır ki bu da gelişimi ivmelendirmektedir.
İMMB’nin internet ortamındaki grup mailinde üyeler ihtiyaçlarını gruba duyurmak suretiyle yardımlaşmayı sürdürmektedir.
Derneğin her üç ayda yayınladığı İMMB dergisi ilgili kurumlar, şirketler ve bireylere ücretsiz olarak gönderilmektedir.
Nüfusunun büyük kısmı 25 yaşın altında olan ülkemiz bu
çağı kaçırırsa ekonomik refahımızı ön sıralara artırmamız ve
Muasır Medeniyetlere ulaşma hedefimizi gerçekleştirmemiz
yine başka bir zamana ertelenmiş olacaktır.
Buradan olanca gücümle ülkemizde eğitime, öğretime,
sanayiye, teknolojiye yön verenlere ve gençlere haykırıyorum
dünyada gelişmiş ülkelerin yaşadığı Endüstri Devrimini eş zamanlı yaşayamadık geriden takip ettik İnternet Devrimini dünyanın gelişmiş ülkelerine yakın yaşadık. İşte şimdi hepimizin
şahit olduğu yeni bir fırsat olan “Endüstriyel İnternet Devrimi”
ürünlerini sanayimizde kullanma ve üretme zamanını kaçırmayalım.
Dergimizin bu yılki son sayısında İMMB yönetim kurulu adına önümüzdeki 2015 yılında yukarıda bahsettiğimiz Endüstriyel İnternet için ülkemizde büyük yatırım ve çalışmaların yapıldığı yıl olması arzusuyla tüm okurlara, vatandaşlarımıza, tüm
dünyamıza huzur ve barış dileriz.
Saygılarımla
Duran KARAÇAY
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
LASTİK
Performans
Bilgilerinin
LASTİK
ÜzerineYazılması
Zorunluluğu
Orhan GEREDELİOĞLU / Makine Yüksek Mühendisi
Günümüzde yükün, daha çabuk ve güvenli bir şeklide
istenilen yere gidebilmesi için yüksek standartlı Karayolları
ve Otoyolları yapılmakta ve bu gelişmelere paralel olarak
motorlu araç teknolojiside hızla gelişmektedir. Ülkemizde
yaklaşık 2.250 km’si otoyol 23.300 km’si bölünmüş yol olmak üzere toplam 65.500 km’lik yol ağı mevcuttur. Bu yolların yaklaşık 17.000 km’sinin BSK (bitümlü sıcak karışım)
olduğu bilinmektedir. Bölünmüş yolların toplam yol ağımızın % 35’ini oluşturmasına karşın yol ağımızda seyreden
toplam trafiğin yaklaşık % 80’ine hizmet vermektedir. Yol
standartlarındaki bu gelişmelere paralel olarak şehir içi,
şehir dışı, bölünmüş yollar ve otoyollarda hız limitlerinin de
artırıldığı görülmektedir.
Daha hızlı taşıtların ve yüksek standartlı yolların yapılması trafik güvenliğinin sağlanmasını giderek zorlaştırmaktadır.
Trafik güvenliğinin sağlanmasında şüphesiz en önemli unsur lastiklerimizdir. Çünkü aracın yol ile temasını sağlayan,
bir başka deyişle bizi hayata bağlayan tek bağlantı parçası
lastiklerimizdir. Sürüş esnasında lastiğin yol ile temasının kesilmesi durumunda araç kontrolden çıkarak kendi canımızın
yanında trafikte seyreden diğer taşıtlarda bulunan kişilerinde
can ve mal güvenliğini tehlikeye sokacaktır.
Sürücüler, aracındaki lastiklerden maksimum performans ve ömür almak isterler. Lastikten maksimum performansı almanın temel kriteri ise uygun lastiği seçmekle
6
başlar. Bu nedenle lastik performansı ile ilgili bazı bilgilerin
lastiğin üzerinde yazılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Eğer uygun lastik seçilmiş ise lastikten maksimum ömrü almak için
her şey hazır demektir.
Aksi takdirde lastiklerimiz yola tam olarak tutunamaz.
Trafikte; Lastikler ile yol arasında bağlantı zayıflar ise hayat
ile bağlarımızda zayıflar.
Lastik performansı ile ilgili olarak; lastiklerin ıslak tutuş
sınıfları, yakıt verimliliği sınıfları (yuvarlanma/ dönme direnci) ve dış yuvarlanma gürültü sınıfı bilgilerinin bilinmesi ve
bu bilgilerin lastiğin üzerine yazılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Bu nedenle;
Avrupa Birliğinde: Avrupa Birliğinde yürürlüğe giren
(EC) 1222/2009 sayılı regülasyonu, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca mevzuatımıza uydurularak “Lastiklerin
Yakıt Verimliliği ve Diğer Esas Parametreler Gözetilerek
Etiketlenmesi Hakkında Yönetmelik” adı ve (1222/2009/AT)
numarası ile yürürlüğe girmiştir. Yönetmeliğe göre aşağıdaki şekilde görüldüğü gibi bu bilgiler lastik üzerine etiketlenmektedir.
ABD'de: lastiğin yanak omuz bölgesinde Uniform Lastik
Kalite Derecelendirmesi (UTQG) adı verilen bir bilgilendirme
bulunmaktadır. Burada; Sırt Aşınma Sembolü (Treadwear), Islak ve Beton Asfaltta Tutunma Sembolü (Traction), Lastik Isı
Direnci (Temperature) bilgilendirmeleri mevcuttur.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
normal şartlarda göz önünde bulundurulan diğer faktörlerle birlikte dikkate alarak daha bilinçli tercihler yapmasına olanak tanımaktadır.
(EC) 1222/2009 nolu Avrupa Parlamentosu ve Konseyi düzenlemesi Haziran 2012 sonrası ve Kasım 2012'den
itibaren AB'de (Avrupa Birliği Üyesi ülkelerde) satışa sunulan motorlu taşıt lastiklerinin ya bir etiket taşıması veya
satış noktasında görülecek bir etiket bulundurulmasını zorunlu kılmaktadır. Bu etiket, benzeri bir mevzuat ile buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi gibi elektrikli
ev aletleri ve otomobillerde de görmeye alıştığımız şekilde
aşağıda görüldüğü gibidir.
Yönetmeliğin kapsamı: Avrupa Parlamentosu (EC)
661/2009’nolu Yönetmeliğinin 8. Maddesinde belirtilen Binek (C1), Hafif Ticari (C2) ve Ağır Vasıta (C3) sınıfında olan
taşıtlara takılacak lastikler bu yönetmelik kapsamındadır.
2012 yılında Avrupa Birliği tarafından tanıtılarak standart
hale getirilmiş bu etiket, lastiğin üç önemli performansı hakkında bilgi içermektedir. Yakıt verimliliği, ıslak zeminde tutunma ve dış ortama yaydığı yuvarlanma gürültüsü.
Lastik Performans Bilgilerinin Etiketlenmesi
Zorunluluğunun Nedenleri
Petrol fiyatlarındaki artışlar neticesinde; doğrudan veya
dolaylı olsun araçların yakıt verimliliğini artırmak için dünya
çapında yeni standartlar oluşturulması veya mevcut olanların genişletilmesinin önemi giderek artmaktadır. Diğer taraftan lastiğin, gürültü düzeyi, tutunma performansı ve enerji
verimliliği gibi teknik değerleri bilmek ve buna göre lastik
seçmek kullanıcıların en doğal hakkıdır. Ulaşım araçlarının
yakıt verimliliğini artırmak için dünyanın farklı bölgelerinde
bazı yasal düzenlemelerle farklı enerji politikaları uygulandığı görülmektedir. Uluslararası Enerji Ajansı'na (IEA) göre
Dünya petrol talebinin yaklaşık % 60'ı taşımacılık sektöründen geldiği, Karayolu taşımacılığı toplam ulaştırma petrol
talebinin yaklaşık % 50'sine karşılık geldiği belirtilmektedir.
Binek otomobil lastiğinin yuvarlanma direnci otoyol ve
şehir içi kullanımlarında aracın harcadığı yakıtın % 4 ile %
7'sinden sorumlu tutulmaktadır. Tüketici bilgilerini içeren
ve temelinde yakıt ekonomisi sağlayan lastikler hakkındaki
farkındalığı artırmak amaçlı lastik etiketi uygulamaları AB
ve ABD’de geliştirilmiştir.
Avrupa Birliği Lastik Etiketleme Mevzuatı
Avrupa Lastik Etiketleme Mevzuatının amacı düşük
ses seviyeli, yakıt tasarruflu ve güvenli lastiklerin tanıtımının yapılmasıyla karayolu taşımacılığının güvenliği ile
çevresel ve ekonomik etkinliğini artırmaktır. Bu mevzuat
son kullanıcıların bu bilgileri lastik satın alma sürecinde
Yakıt Verimliliği Sınıfları
(Yuvarlanma/Dönme Direnci):
Motorlu bir aracın yakıt verimliliğini etkileyen güçlerden
biri de lastiklerin yuvarlanma
direncidir. Yuvarlak biçimli olan
lastik yere temas ettiği alanda,
üzerindeki yükün etkisiyle düzleşir. Bu olay taşıtlarda kullanılan lastiğin içinde bulunan havanın sıkışması sonucu lastiğin
yere temas ettiği yüzeyin yük
miktarı ile orantılı oluşan düzleşme, dönen ve esneyen her
lastikte vardır. Şekil değişikliği
ne kadar fazla olursa dönme /
yuvarlanma direnci de doğal
olarak artar. Yani lastik aktarma
organları vasıtasıyla kendisine iletilen enerjinin bir bölümünü esneyerek ısı enerjisine dönüşerek kayıp olur. Bu durumda doğal olarak yakıt sarfiyatı artar. Düşük yuvarlanma/
dönme direnci, yüksek yakıt verimliliği ve çevreye daha az
zehirli gaz salımı demektir.
RRC; Yuvarlama direnç katsayısı (direnç kuvveti ve tekerlek yükü arasındaki katsayı)
Binek araçlar için “A”dan “G”ye kadar 7 enerji seviyesi
vardır. "A" sınıfının en tasarruflusu ve "G" ise sınıfının en az
tasarruflusudur. Bir kademelik yakıt tasarrufu yaklaşık 0.1
litre/100 km'dir.
7
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Islak Tutuş Sınıfları
Lastikten beklenen en önemli
özellik her türlü yol koşulunda yola
tutunarak güvenliği sağlamaktır. Islak zeminde tutunma, bir lastiğin
performansında önemli bir ölçüttür.
Bununla birlikte yüksek tutunma ve
düşük yu-varlanma/dönme direnci
birbiriyle ters orantılı he-deflerdir ve
geleneksel anlamda biri diğerine zıt
etki edebilen performans özellikleridir. Yeni etiketleme yönetmeliği
sayesinde, müşteriler için tercih ettikleri lastik performanslarını görmek
ve seçmek mümkün olacaktır. Islak
zeminde tutunma etiketi 7 seviyeli
bir dizime sahiptir. "A" yüksek düzeyde ıslak zeminde tutunma özelliğini gösterir-ken "G" ise en düşük ıslak zeminde tutunmayı
düzeyini gösterir.
Burada 80 Km/Saat hızdan 0 Km/Saat'e inmek yani
durmak için her seviye arasındaki fark 3 ila 6 metre arasındadır. Yani "A" seviyesindeki bir lastik durduğunda "B"
seviyesindeki lastik 3 veya 4 metre sonra durur demektir.
"A" ile "G" arasındaki fark ise yaklaşık 18-20 metre mertebesindedir.
Dış Yuvarlanma Gürültü Sınıfı:
Dış yuvarlanma gürültü değeri (N), desibel (dB) cinsinden beyan edilmekte ve (EC) R-117 ile tadillerine göre
hesaplanmaktadır. Dış yuvarlanma gürültü sınıfı, aşağıdaki
Şekil’de gösterildiği üzere, (EC) 661/2009 Yönetmeliğinin
Ek-2 Kısım C’de belirtilen, aşağıdaki limit değerleri (LV)
esas alınarak belirlenir.
Gürültü düzeyi: Lastiğin dönmesi esnasında oluşan ve
araç dışına yayılan sesin düzeyini belirtir. Trafik gürültüsü
bir çevre sorunu olup kabaca aşağıdaki faktörler tarafından oluşturulur.
• Trafik yoğunluğu ve araç türleri
• Sürüş tarzı
• Lastik -Yol etkileşimi
1 adet siyah ses dalgası çizgisi = Gelecekte daha dar
çerçevede olacak Avrupa sınırından 3dB daha az
2 adet siyah ses dalgası çizgisi = Gelecek Avrupa lastik dış gürültü düzeyi ile uyumlu.
3 adet siyah ses dalgası çizgisi = Şimdiki Avrupa lastik
dış gürültü düzeyi ile uyumlu.
Yönetmelik, düşük gürültü seviyesi ile güvenli ve yakıt
tasarruflu lastikleri teşvik etmenin yanında güvenli karayolu
8
N ≤ LV-3
LV-3 < N ≤ LV
N > LV
taşımacılığı, ekonomik ve çevresel verimliliği artırmayı hedeflemektedir. Ayrıca, bazı lastik parametreleri konusunda,
ortak kabul görmüş bilgi sağlanması için bir çerçeve oluşturmaktadır. dB cinsinden N;
Lastik etiketi uygulaması, sürücüler için faydalı bir başlangıçtır. Sürücülerini lastik alırken kararlarını etkileyici,
beklentilerine yanıt verecek olanı seçmelerinde yararlı ve
güvenilir bilgiler içerdiğinden kıyaslama yapmalarına bir
şekilde yardımcı olacağı açıkça görülmektedir.
Amerika Birleşik Devletleri Lastik
Etiketleme Mevzuatı:
ABD'de lastiğin yanak omuz bölgesinde yer alan "Uniform Lastik Kalite Derecelendirmesi" (UTQG) diye bir bilgilendirme bulunmaktadır. Burada lastiğin üç performans
ölçütü verilmektedir.
Aracın yakıt performansını etkileyen bir önemli faktör
yol yüzeyidir. Karayolunda kullanılan malzeme, yüzey dokusu, yüzeyin pürüzsüz oluşu yol direncinin kaynaklarındandır ve doğrudan lastiği yuvarlanma direncini etkiler.
Bilindiği gibi gerçek yol koşullarındaki testlerde yüklü bir
lastiğin temas ettiği yol yüzeyindeki sekil değişiklikleri de
lastiğin yakıt verimliliğini düşürmektedir. Texas Üniversitesi
araştırmacıları tarafından bildirilen test sonuçlarında beton
karayolları asfalta göre % 8 - 20 daha fazla yakıt verimliliği
sağlamaktadır.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
• Lastiklerin üzerinde; ıslak tutuş, yakıt verimliliği ve
gürültü sınıfı bilgileri bulunmaktadır. Lastik alırken
mutlaka bu bilgileri dikkate alınız.
• Can ve mal güvenliğimiz için aracımıza uygun lastik
kullanmalıyız.
• Lastikler zamanla yaşlanarak sertleşir. 5 yıldan eski
lastiklerimiz uzman kişilerce kontrol edilmelidir.
• Lastiklerin diş derinliği 1,6 mm’nin altındaysa yola tutunamaz. Lastiklerinizi yenileyiniz.
• Kış mevsiminde kış lastiği, yaz mevsiminde yaz lastiği kullanınız.
Kaynaklar
Sırt Aşınma Sembolü (Treadwear): 100 – 800 arasında derecelendirilir. Değer ne kadar yüksekse lastiğin
sergileyeceği km performansı da o oranda yüksek olacağı
anlaşılır.
Islak ve Beton Asfaltta Tutunma Sembolü (Traction):
"AA" en iyi, "A" iyi, "B" orta,"C" standart çekiş performansına
sahip lastik anlaşılmaktadır.
Lastikte Isı Direnci (Temperature): "A" en iyi, "B" iyi,
"C" standart şekilde lastikte oluşan ısıya karsı direnci, ısıyı
dış ortama transfer edilebilme yeteneğine sahip lastik anlaşılmaktadır.
Bu ölçütler de tüketiciyi yönlendiren, bilgilendiren özellikler taşır.
Unutmayınız
• Bizi yola ve hayata bağlayan sadece direksiyon, ön
düzen parçaları ve lastiklerimizdir. Aracımız ve lastiklerimiz bakımlı olmalıdır.
10
1.Geredelioğlu Orhan, 5.Karayolu Trafik Güvenliği
Sempozyumu, (21-23 Mayıs 2014),” Kış Lastiklerinin
Fren Mesafesine Etkisi ve Lastik Etiketleme”
2.Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, (31.07.2012),
“Lastiklerin Yakıt Verimliliği ve Diğer Esas Parametreler Gözetilerek Etiketlenmesi Hakkında Yönetmelik”,
(1222/2009/AT)
3. http://www.etrma.org/tyres/tyre-lebelling, (2014)
4.Lastik Magazin dergisi, (Temmuz-Ağustos sayısı),
Lastik Etiketleme, (2012)
5. MARTEK LAK (Motorlu Araçlar Teknik Komitesi Lastikler Alt Komitesi), (2012), “Kış Lastiği Kullanımı Raporu” Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ankara
6.Geredelioğlu Orhan, (2009), “Taşıt lastikleri ve kaplanmış lastikler”, MMO Yayın no: 2009/502, Ankara
7.ETRTO (The European Tyre and Rim Technical Organization) Standarts Manual, (1998) , Belgium
Hava Emiş
Kesme Valfleri
Galip ŞİMŞEK / Makine Mühendisi
Ümit KOCAKAYA / Makine Mühendisi
Cumali KORKMAZ / Makine Mühendisi
Turbo Kaynaklı Arızalarda Meydana Gelen
Motor Yağ Emme Problemi Çözümü
sekliğine karşın üretim faaliyeti açısından bir çok avantajı
Günümüzde ağırlığını hissettiren rekabete dayalı piya-
getirdiği tüm yenilikler için bir çok önleminde alınmasını
içinde barındıran tam mekanize madencilik ,beraberinde
sa koşuları her alanda olduğu gibi madencilik alanında da
zorunlu kılmaktadır. Bu yazımızda Koza Altın İşletmeleri A.
kendini göstererek, çağın teknolojik yeniliklerinden kendi
Ş ‘de kullanılan yeraltı mobil ekipmanlarının turbolarında
payına düşeni almasını zorunlu hale getirmektedir. Üretim
meydana gelebilecek hasarların yarattığı etkilerin ,yeraltı
hızını arttırarak, maliyet-üretim dengesinin pozitif yönlü
faaliyetlerinin uygulanması esnasında sebebiyet verebile-
seyrini sağlayan koşul tam mekanize madencilik faaliyeti
ceği iş emniyeti tehlikelerinin azaltılmasına yönelik uygu-
olarak karşımıza çıkmaktadır. İlk kurulum maliyetinin yük-
lamalardan bahsedeceğiz.
12
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Yeraltı çalışması sırasında yaşanacak bir yangın,yeraltı
çalışanlarının en büyük korkusudur. Yeraltı yangınları çeşitli
sebeplerle ortaya çıkabilmesine karşın mekanize madencilik
yapan işletmelerde yaşanılan en büyük sıkıntı dizel tahrikli
ekipmanların turbolarında meydana gelen arızalardan kaynaklı, yanma odasına motor yağı emilerek motorların yağ bitene kadar AŞIRI HIZDA çalışması ve durdurulamamasıdır.
Turboların Genel Çalışma Prensibi
Turbo chargerlar motor gücünü arttırmak, siyah egzost
dumanını önlemek ve hava yakıt karışım oranını geliştirmek
amacıyla kullanılmaktadır. Egzost fanı yüksek egzost gazı
sıcaklıklarında ve gaz basıncı etkisiyle dönmektedir. Aynı
şaft üzerine monte edilmiş olan emme fanı egzost gazı basıncının oluşturduğu bu dönme kuvveti ile birlikte dönmeye
ve silindirlere giren hava miktarını arttırmaya çalışmaktadır.
Aşağıdaki resimden de anlaşılacağı üzere gerek emme tarafı, gerekse de türbin tarafı çok hassas olarak yataklanmış
olup, şaftın eksenel gezintisi emme tarafına yerleştirilen
gezinti yatakları sayesinde sınırlandırılmıştır. Egzost gazı sıcaklığı makinanın tam olarak yüklendiği durumlarda 500°C
- 700°C arasında değişirken turbocharger dönme hızı dakikada yaklaşık 100. 000 d/d kadar ulaşmaktadır. Egzost
fanı şaft üzerine yekpare iken, emme fanı somun vasıtasıyla sabitlenmektedir.
Turbo chargerlarda karşılaşılan problemIerin büyük
çoğunluğu yağlama eksikliğinden kaynaklanmaktadır.
Turbo charger yataklarının yağlaması yağ pompasının
oluşturduğu basınçlı motor yağı ile sağlanmaktadır. Motor
çalıştırılırken ve durdurulurken devirin rölantiye getirilerek
2-3 dakika çalışır vaziyette tutulması gerekliliği çok yüksek
devirlerde dönen turbo charger’ın yağsız çalışmasını engellemektir.
Turbo Kontrolleri
Turbo kaynaklı iş kazaları yaşanmaması için turbolar
periyodik aralıklarla kontrol edilerek (eksenel ve radyal
boşluklar), herhangi bir problem görülmese dahi periyodik olarak değiştirilmektedir(üretici firmaların önerileri
doğrultusunda). Ancak yukarıda anlattığımız şekilde turbolar çok hassas bir yataklama sistemine sahip oldukları
için tüm kontrollere rağmen aniden arıza yaparak yeraltında çalışan ekipler için çok büyük riskler oluşturabilmektedirler.
(Örneğin bir yerden başka bir yere nakli sırasında iş
makinalarının, doğal rüzgar akımıyla turbolarının yağsız
dönmesi sonucu bozulması örneği ne kadar hassas olduklarının açık bir kanıtıdır. )
Turbo Arızalarına Bağlı Motor Yağ Emme
Problemleri İçin Yeni Bir Çözüm Yöntemi
Bir yanmanın oluşabilmesi için gerekli olan üç şey,
yakıt, hava (oksijen) ve ısıdır. Bu üç durumdan biri olmazsa yanma meydana gelmemektedir. Normal dizel
motorlarda, motorların durdurulması yakıtın kesilmesi
ile gerçekleştirilmektedir. İşte burada, eğer yakıt yerine
yağ yanmaya başlarsa, maalesef yakıtın kesilmesi dahi
motoru durduramayacaktır. Çünkü, yanma üçgeninde
yakıtın yerini yağ almış olacaktır. Motor durmayacağı için
yağı kesmek mümkün değildir. Yağ bitene kadar motor
aşırı hızda çalışmaya devam edecek ve ciddi şekilde duman atacaktır. Bir yeraltı madeninde bu duman fanlar ile
emilerek yeraltındaki tüm galerilere çok hızlı bir şekilde
gönderilecektir. Yayılan dumanla birlikte yeraltında nefes
almak zorlaşarak, dumana bağlı görme zorluğu yaşanacaktır. Soğukkanlı hareket edilmemesi gibi durumlarda
ise bütün bu yaşananlar çok ciddi sonuçlar doğurabilmektedirler. İşte buradaki diğer çözüm, motorun emdiği
havayı kesmektir. Hava kesildiğinde ne olursa olsun yanma duracaktır. Bunu da bir dizel motorda hava emiş kesme valfleri ile 1-2 sn içerisinde gerçekleştirmek mümkündür.
Hava Emiş Kesme Valfleri
Koza Altın İşletmeleri Bakım Birimi olarak, bu sistemleri
ekipmanlarımıza uygun hale getirerek, yeraltında oluşabilecek duman, yangın vb. riskleri minimize etmiş bulunmaktayız. Burada Çukuralan Altın Madeni’mizde kullanılmakta
olan Atlas Copco MT2010 Yeraltı Kamyonumuzda uyguladığımız sistemden bahsedeceğiz.
Yer : Koza Altın İşletmeleri, Çukuralan Altın Madeni
Ekipman : Atlas Copco MT2010 Yeraltı Kamyonu
Dizel Motor : Cummins QSL 9 (224kW)
Hava Emiş Kesme Sistemi : Manuel ve Elektrik Tahrikli
13
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Sistemi kurarken en çok dikkat edilmesi gereken kısım,
sistemin en hızlı şekilde devreye sokulabilmesidir. Sistem
üç şekilde devreye sokulabilmektedir.
1. Elektrik ile devreye sokma
2. El ile devreye sokma (Manuel Tahrikli)
3. Hem el, hem elektrik ile birlikte devreye sokma
(Manuel ve Elektrik Tahrikli)
ortamlarda, kablolarda çürümeler, telde sıkışmalar, elektikli
ekipmanlarda arızalar gibi problemler meydana gelebilmektedir. Bu nedenlerden dolayı, dikkat ettiğimiz en önemli
konu, sistemi devreye sokan aktivatör dediğimiz kısımların
yedekli olmasıdır. Yani her iki tahriğin aynı anda bulunduğu
3. tip tahrik sistemi, ekibimiz tarafından yeraltı şartlarında en
güvenli ve en verimli sistem olarak değerlendirilmiş ve ekipmanımıza bu sistemin adaptasyonu yapılmıştır.
Kısaca sistemlerin çalışma prensiplerinden bahsedelim.
1. Elektrik ile Devreye Sokma
3. Hem El, Hem Elektrik İle Devreye Sokma
(Manuel ve Elektrik Tahrikli)
Bu sistemde yukarıda bahsedilen ilk iki tahrik, birlikte
bulunmaktadır. Elektrik bobinin arıza yapması ve bunun
farkedilmemesi ihtimaline karşın valfler manuel&elektronik
etki ile çalışacak şekilde seçilmiştir. Örneğin, operatör, acil
durumda iken öncelikle butona basarak sistemi devreye
sokar. Eğer sistem, devreye girmez ise, manuel kolu çekerek sistemi devreye sokar ve motoru durdurur.
Elektrikli Durdurma Sistemi
Aşağıda Çukuralan Altın Madeni’mizde bulunan Atlas
Copco MT2010 yeraltı kamyonumuz üzerinde bulunan
Cummins QSL-9 motor üzerine yapılan bağlantıların resimleri bulunmaktadır.
Yukarıdaki şemada gösterildiği gibi bir bobinin tetiklediği hava klapesinin motor hava emişini kapatmasıyla, (yağ
emerek durdurulamaması gibi durumlarda bile) oksijensiz
kalan motorun yanma olayını gerçekleştiremeyerek durmasıyla sonuçlanacaktır.
2. El ile Devreye Sokma(Manuel Tahrik)
Resim 4
Yukarıdaki sistemde, valf tahriği, bir tel ile bir butona
bağlanmıştır. Buton çekildiğinde valf kapanarak, sistem
devreye girmektedir.
İlk iki sistem, tek başlarına kullanıldıklarında, ciddi dezavantajlara sahip olmaktadır. En büyük dezavantajı, sistemde
bir arıza meydana geldiğinde, yani sistemi aktive eden kısımda bir problem olduğunda, valfi devreye sokamazsınız.
Özellikle yeraltı gibi, tozun, nemin, suyun yoğun olduğu
14
Resim 5
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Sistemin Avantajları
- İlk ve herşeyden önemlisi turbo kaynaklı iş kazalarında can kaybı riskini büyük oranda ortadan kaldıracaktır.
- Oparatörlerin özgüvenini arttırarak bir turbo arızası
sırasında, ilk etapta çıkacak dumandan başka bir
duman çıkmayacağının bilincinde soğukkanlı hareket etmelerini sağlayacaktır.
- Maliyetleri yüksek boyutlarda bulunan motorların
Turbo kaynaklı arızalarda kullanılamaz hale gelmesine engel olacaktır.
Resim 6
Resim 7
Valflerin ekipmanlardaki montaj yeri hava emiş filtresi ile
turbo arasında olmalıdır. Bunun ana nedeni, eğer turbo sonrasına monte edilirse, turbo basıncından dolayı klape tam olarak kapanamamakta ve motor durdurulamamaktadır.
Olayın risk ve sonuç boyutu çok yüksek olduğundan,
böyle bir durumda operatörün çok kısa sürede sistemi aktive etmesi gerekmektedir. Bu sebepten aktive butonları
operatör kabini içerisine alınması ve acil durumda hemen
sistemi devreye sokabilecek şekilde yerleştirilmesi gerekmektedir. Resim 6 daki işaretli butona basılarak elektrik
kontrolü ile valf selenoidi aktive edilir ve valf kapanır. Resim
7 deki çekme kolu ile de valf selenoidinin çalışmadığı durumlarda, sistem aktif hale getirilir ve valf kapatılır.
Sistemin emniyeti, güvenilirliği ve devamlılığı için, bakım bölümü olarak, kontrollerimizi periyodik olarak yapmakta, sürdürülebilir bir güvenlik sağlamaktayız.
16
- Sadece turbolar için değil farklı durumlarda karşımıza çıkabilen(hidrolik hortum patlaması vb. ) motor
yağ emme problemlerinde de kullanılabilir bir sistemdir.
Şirketimizin en temel prensibi, insan hayatına verilen
önemdir. Bu temel çerçevesinde maden bakım ekibi olarak,
hava emiş kesme valflerinin yeraltı iş makinalarına adaptasyonu ile, yeraltı madenciliğinin en büyük risklerinden biri
olan yangın ve buna bağlı olarak çıkan dumanın yeraltı bölgesinde, insan hayatını tehlikeye sokacak duruma gelmeden bertaraf edilmesi sağlanmıştır. Şirketimizin iş makinalarının tamamına yakınında bu sistem kullanılmaktadır. Bu
sistemin yeraltı mekanize madenciliğinde çok önemli bir
yere sahip olacağını düşünmekteyiz. Sistemin tüm ülkede
yeraltı faaliyeti gösteren madenlerce kullanılarak yaygınlaşması, turbo kaynaklı arızalarda ölümcül sonuçların büyük
oranda önüne geçerek birçok insanın hayatının kurtulmasına vesile olacağını düşünmekteyiz.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Hava
Motorlarında
Düşük
Devirlerde
Yüksek Tork
Elde Edilmesi
Sevan ERKAN/ Makina Mühendisi/ Mert Teknik A.Ş.
Hava motorları endüstriyel alanda bir çok
amaç için kullanılmakla beraber hijyenik
ve ex-proof ortamlar için de en uygun
iş ekipmanlarından biridir. Çoğunlukla
yüksek devirlerde çalışan bu motorlar,
düşük devir ve yüksek tork ihtiyacı olan
uygulamalarda redüktör kullanılmak
durumunda kalınmaktadır. Böylelikle
redüktör verimi ve gerekli tahvil oranının
her zaman yakalanamamasından dolayı
motorun daha büyük seçilmek durumunda
kalınması bu ürünün kullanım yelpazesini
daraltmaktadır. Kompakt pistonlu motorların
kullanımı ile bu durum ortadan kalkmakla
kalmayıp kullanıcıya birçok fayda sağlar
hale gelmektedir. Bu bildiride bu ürünlerin
nasıl çalıştığı ve avantajları detaylı şekilde
anlatılacaktır.
18
Hava motorları şartlandırılmış hava ile çalışan dairesel tahrik elemanlarıdır. Verilen basınç ve debi doğrultusunda belirli bir hıza ve çevirme kuvvetine ulaşmaya
çalışırlar. Kullanılan akışkan hava olduğu için havanın
yani gaz halindeki elementlerin doğasına göre çeşitli mekanik yapıda tasarlanırlar. Buradaki esas alınan
kriter kapalı ancak bir doğrultuda genişlemeye imkan
verecek odacıklara belirli hız ve şiddette hava ile doldurulup, genişleme yönü doğrultusunda ve süresinde
sıkışan havanın oluşturduğu kuvvetten yararlanıp mekanizmaya bağlı olaraktan zamanı geldiğinde serbest
bırakılarak dairesel döngüyü yinelemektir.
Bu maksatla hava motorları endüstriyel uygulamalar
için paletli veya pistonlu yapıda tasarlanırlar. Ancak yine
de kullanılmak istenildiği uygulamanın şartlarını sağlayabilmeleri için kullanıcıyı kayış-kasnak veya redüktör gibi
ekstra elemanlar kullanmak durumunda bırakabilirler. Bu
durum çoğunlukla dairesel hızın düşük olması, yüksek
çevirme momenti ihtiyacı olması, ayrıca devir ve momentin kendi içindeki farkların daha az olması gerektiğinde
önem arz eder. Nitekim motora ilave edilecek ekstra bir
redüktör mekanik yapısı ve ara montaj bağlantıları doğrultusunda sistemin daha karışık olması ve yer tutması,
veriminin düşmesi, ilave bakım içermesinden dolayı da
bakım süreleri ve masrafları açısından kullanıcıya ekstra külfete neden olacaktır. Aynı durum kayış-kasnak
mekanizmasında da geçerlidir. Kayışların değişimi her
fabrikanın kendi şartları için ayrı bir süreç olup, kasnakların yerleşimi ve ebatları kimi zaman bu metodun kullanılamamasına neden olur. Ayrıca hava motorlarının iş
üretmek için tükettiği hava, ürünü uygulamanın ihtiyaçlarından büyük ve verimsiz seçmeye başladıkça artacak,
kompresör daha fazla çalışacak veya sık devreye girerek
elektrik veya yakıt tüketimini artıracaktır.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Paletli hava motorlarında paletler
zamanla aşınır ve değiştirilmesi
gerekir. Zira paletler hem yüksek
devre ulaşmak hem de odacıklar
arası sızdırmazlığı sağlamak
durumunda olduklarından genel
verim pistonlu motorlardan daha
düşüktür.
Şekil 1. Paletli hava motorları
1. Hava Motoru Çeşitleri
1.1 Paletli Hava Motorları
Paletli hava motorları genelde Şekil-1’deki yapıdadır.
Ortadaki kartriç motor gövdesinin iç boşluğundaki dairenin
ekseninden bir parça kaçık yerleştirilmiştir. Kartriç üzerindeki paletler motorun içindeki yüzeyi kartriç üzerindeki konuşlandırıcı destek halkası doğrultusunda değişken odacıklara
bölmekte, motorun hava giriş ve çıkış portlarından dolan ve
boşalan hava doğrultusunda hareket etme yönünde güç
üretmeyi sağlarlar. Gelen havanın miktarı ve paletlerin yüzey
aktif yüzey alanı alınan hızı ve kuvveti belirler.
Bu motorlar ebatlarına ve tasarımına göre genelde 400
ila 10000 dev/dk gibi hızlara ulaşabilir ve 10 kW’a kadar
güç üretebilirler. Paletli hava motorlarında paletler zamanla aşınır ve değiştirilmesi gerekir. Zira paletler hem yüksek
devre ulaşmak hem de odacıklar arası sızdırmazlığı sağlamak durumunda olduklarından genel verim pistonlu motor-
lardan daha düşüktür. İlk hareket esnasında paletlerin bulundukları konumlar, hava giriş portlarına endeksli olaraktan
dairesel takip yolu doğrultusunda çıkış torkunda bir düşüşe
yani asgari bir kalkış torkuna neden olacaktır. Bu da bazı
uygulamalarda ürünün yeterli debi ve basınç var olsa bile
ilk harekete başlarken yetersiz kalabileceği anlamına gelir.
Dolayısı ile bu durumun kritik olması halinde daha büyük bir
modelin kullanılması gerekecektir. (Bkz.Şekil-2)
1.2 Pistonlu Hava Motorları
Pistonlu hava motorlarında paletler yerine piston kolları
mevcuttur ve şaft üzerinde ekseni kaçık olarak yerleştirilmiş dairesel şaft uzantısı pistonları olması gerektiği şekilde yuvasına itip odacıklara dolan basınç yardımıyla geri
itilmek suretiyle dairesel hareket elde edilir. Burada etkili
alan piston kollarındaki aktif olan çaptır. Radyal pistonlu
motorlar yapıları itibari ile 20-25 kW arası değere kadar ulaşabilmekteyken 100-2000 dev/dk aralığında çalışabilirler.
Ancak bu motorlar da genel endüstriyel uygulamalar için
üretildiklerinden yapıları itibariyle asgari kalkış torkuna sahiptirler. Ebatlarından dolayı çoğunlukla ağır uygulamalar
için kullanılan bu motorlar tek başlarına yine düşük devir
yüksek tork ihtiyacı için çözüm olamamaktadırlar.
1.3 Pistonlu Kompakt Hava Motorları
Düşük devirler hava motorlarında genelde 300-400
dev/dk’nın altındaki ve gözle daha rahat takip edilmesi gereken uygulamalar anlamına gelmektedir. Pistonlu kompakt
hava motorları; paletli ve pistonlu yapıdaki hava motorlarına göre içyapısındaki temel ve tamamlayıcı farklılıklardan
dolayı çok düşük devirlere inebilmekte ve bu devirlerde
yüksek tork sağlayabilmektedirler. Alınan değerler ürün
ebatları ve piyasadaki modelleri ile sınırlıdır.
Şekil 2. Asgari ve azami tork grafiği [1]
Bu motor tipinde merkez mil veya krank şaftı bazlı çalışmamaktadır ve eksen gövde ekseninden kaçık değildir.
Şekil-3’te görüldüğü üzere, radyal olarak dizilmiş pistonlar
19
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
motor gövdesi içine açılmış yolda ilerler ve
merkez tarafından kontrol edilirler. Ortada
bulunan hareketsiz kontrol şaftı pistonlara
gerekli havayı sağlar. Hareketli gövde, kontrol şaftı etrafında döndükçe karşılıklı gelecek
delikler vasıtasıyla pistonlara olması gereken
düzende hava gider ve tahliye edilir. 12 pistondan 6’sı her zaman gerekli torku üretmeye
çalışır. Pistonlardan herhangi biri eğer merkezden en uzak dış noktaya ulaşmışsa, kontrol şaftı sayesinde içindeki hava tahliye edilir
ve gövdedeki yolu izlerken basınçsız bir şekilde en geri konuma gelmesi sağlanır.
Pistonlu kompakt hava motorlarından alınan yüksek
tork, pistonların gövdedeki geniş daireyi takip etmesi ile aktardıkları güçten kaynaklanmaktadır. Pistonların ucundaki
rulmanlar sayesinde sürtünme en aza inmekte ve bundan
dolayı ürün ömrü çok uzun olmaktadır.
Bu yapının sağladığı düşük devir yüksek tork ikilisinin yanında öze çıkan diğer noktalar da düşük ses seviyesi ve hava
tüketimidir. Zira bu motorlar paletli hava motorlarında göre
%60-70 oranında hava tüketimini azaltmakta ve her yerde
bulunabilecek genel maksat susturucular ile 76 dB gibi ses
seviyelerinde çalışmayı olağan kılmaktadır. Ürünün hava tüketimindeki avantajı aşağıda bir örnekle gösterilmektedir.
Örnek:
Karşılaştırılan ürünler:
Şekil 3. Pistonlu kompakt hava motorları
Düşük devire ulaşmak için yüksek devirde çalışan ve
redüktör kullanılmak durumunda kalınılan paletli motor yerine pistonlu kompakt motor kullanılsaydı, ürün ilk yatırım
masraflarını çoktan geride bırakmış olacaktı.
1.3.1 Uygulama alanları
• Hortum sarma makinaları
• Dozajlama makinaları
• Kapak sıkıcılar
• Konveyör takriki
• Malzeme taşıma uygulamaları
• Gıda endüstrisi
• Toz ve partikül mikserleri
Sonuç
I. RM012-SXX @ 100 dev/dk – 8 Nm’deki hava tüketimi ~ 120 Lt/dk
II.Paletli motor+redüktör @ 100 dev/dk – 8 Nm’deki
hava tüketimi ~ 480 Lt/dk
Belirtilen değerlere ulaşmak için pistonlu kompakt motor paletli motora göre %75 daha az hava harcamaktadır.
Buna göre:
1.000Nm3 (1.000.000 Lt) için enerji maliyeti yaklaşık
10,00€ alındığında [1] motorların 1 yılda haftada 5 gün ve
günde 8 saat çalışması halinde maliyetler şu şekilde olmaktadır.
Düşük devir almak ve yüksek tork elde edebilmek için
çeşitli devir düşürücü mekanizmalar kullanırken aslında hava
tüketimini artırmış, sistemi kalabalıklaştırmış, daha büyük bir
yapıya geçerek maliyeti ve hacmi artırmış olmaktayız. Ayrıca daha kalabalık veya büyük yapının hantallığından dolayı
daha hassas işleri gerçekleştirmekte yetersiz kalınmaktadır.
Aslında endüstriyel birçok uygulamayı tüm bu dezavantajları yaşatmadan gerçekleştirebilecek pistonlu kompakt motorların kullanılması hem kullanıcı hem de ülke ekonomisine
önemli ölçüde katkı sağlayacaktır. Bu motorların diğer hava
motorlarına karşı avantajları aşağıdaki tablo ile özetlenmiştir.
I.
RM012-SXX
- 2.304,00 €
Kaynaklar
II.
Paletli motor
- 9.216,00 €
[1] Globe Airmotors B.V., “Pneumatic Vane Motors Catalogue”, 2014
[2] Wannet, H., Danimarka basınçlı hava maliyeti, Globe Airmotors B.V., 2014.
Enerji tasarrufu
- 6.912,00 € !
Paletli H.M.
Pistonlu H.M.
Pistonlu Kompakt H.M.
Çalışma Devri
Yüksek (400-4000 dev/dk)
Orta (100-2000 dev/dk)
Düşük (10)40-800 dev/dk
Tork (Maks.)
45-50 Nm
350-400 Nm
50 Nm
Hava Tüketimi
Yüksek
Yüksek
Düşük
Ebat (Çap)
Küçük
Büyük
Küçük
Ebat (Derinlik)
Orta
Büyük
Küçük
Tablo 1. Hava motorları karşılaştırması
20
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
İş Sağlığı ve Güvenliği,
Eğitim
Bayramali KÖSA / Makina Mühendisi / A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı
Bu yıl içerisinde hafızalara yer eden Soma maden faciası,
İstanbul Mecidiyeköy’de asansör kazası, Ermenek kömür ocağı
faciası, bunların dışında inşaat ve maden iş kolunda bir veya bir
kaç ölümle sonuçlanan çok sayıda kaza yaşandı. Hepside risk
algısına ait çarpıcı ve çok üzücü örneklerdir. Ölümlü veya ağır
yaralanmaya neden olan iş kazası olduğunda, hele birden fazla
can kaybına yol açan kaza olunca bireylerde ve toplumda risk algısı yükselmektedir. Aradan zaman geçtikçe risk algısı azalmakta ve yerini kanıksamaya bırakmaktadır. Hatta neredeyse her
gün yaşanan ölümlü iş kazaları birer can kaybı ile sonuçlanıyorsa
çoğu zaman haber dahi yapılmamaktadır. Eğitimler bu nedenle
önemlidir, çalışanlarda farkındalık oluşturmalı, risk algısı üst düzeyde tutulmalı, yapacağı işin tehlikeleri ve korunma önlemleri
hakkında bilgi sahibi olmaları sağlanmalıdır. Eğitim yoluyla kişilerde olumlu yönde davranış değişikliği sağlanmalıdır. İş kazalarının
yüzde doksan sekizinin önlenebileceği genel kabuldür. Önlemeyen iş kazaları sadece yüzde iki civarındadır.
Eğitimler üç ana başlıkta değerlendirilmektedir.
Birincisi; tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde çalışanların
mesleki eğitim almaları, mesleki eğitimi ve belgesi olmayanların işe başlatılmamaları yasal olarak zorunlu kılınmış-
22
tır. 30 Haziran 2012 tarih ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği kanunu 17. Madde 3. Bendinde aşağıdaki ifade yer
almaktadır.
"Mesleki eğitim alma zorunluluğu bulunan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işlerde, yapacağı işle
ilgili mesleki eğitimi aldığını belgeleyemenler çalıştırılamaz.’’
Mesleki eğitimlerin süreleri minimum 32 (sadece 4 adet
meslek grubunda 32 saattir.) saat olup mesleklere göre
farklılık göstermekte, genel olarak 40-80 saat arasındadır.
Mesleki eğitim aldığına dair belge olmazsa işe başlatılmamalıdır. Genelde akla gelen soru eski çalışanlarda bu belge
yoksa yapılması gereken nedir? Yasa yürürlüğe girmeden
önce işyerinde çalışanlar bir an önce eğitim ve belgeleme
işlemini tamamlamalıdır. Bu eğitimler Milli Eğitim Bakanlığı
bünyesindeki kurumlar ile Milli Eğitim Bakanlığının yetkilendirdiği özel eğitim kurumları tarafından verilmektedir. Mesleki yeterlilik kurumunun tüm meslekler için meslek standartlarını ve yeterliliklerini, tavsiye edilen eğitim sürelerini
belirleme çalışmaları devam etmektedir.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
İkincisi; 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 17.
Maddesi 1. ve 5. Bendinde aşağıdaki ifadeler yer almaktadır.
"İşveren, çalışanların, İş sağlığı ve güvenliği eğitimini almalarını sağlar. Bu eğitimler özellikle; işe başlamadan önce, çalışma yeri veya iş değişikliğinde, iş
ekipmanının değişmesi halinde veya yeni teknoloji uygulaması halinde verilir.’’ Bu durum ‘’Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları hakkında
yönetmelik’’ 6. Madde ve bentlerinde de ifade edilmiştir.
"Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde; yapılacak işlerde karşılaşılacak sağlık ve güvenlik
riskleri ile ilgili yeterli bilgi ve talimatları içeren eğitimin
alındığına dair belge almaksızın, başka işyerlerinden
gelen çalışanlar işe başlatılamaz.’’
Yukarıda açıkça belirtildiği gibi çalışanın, çalışacağı
işle ilgili İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimleri almadan işe
başlatılmaması gerekmektedir. İşe giriş iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinde öncelik işe özgü olan tehlikelerin,
korunma önlemlerinin anlatılmasıdır. Örneğin kaynakçı
için atölyede, açık alanda, tünelde veya yüksekte çalışma şartları farklıdır. Tozlu veya gürültülü ortamlarda, sıcak
soğuk iklimlerde, farklı çevre koşullarında, yüksek gerilim
altında çalışma koşulları ve alınacak önlemler farklıdır. Her
çalışma ortamı, kullanılan farklı makine ve ekipmanlar ayrı
tehlikeler içerir. Hatta belirtilen eğitimi başka işyerinden
almış olsa dahi yeni işle ilgili tehlike ve korunma önlemlerini içeren İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimleri almadan işe
başlatılmaması gerekir. Eğitimler yukarıda belirtilen şartlarda yenilenmelidir.
Üçüncü olarak; 15.05.2013 tarih ve 28648 sayılı Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimlerinin Usul ve Esasları hakkında yönetmelik gereği yapılması zorunlu her yıl
tekrar edilmesi gereken eğitimler vardır. İlgili yönetmelikte eğitimlerin hangi sıklıkta, hangi durumlarda yapılacağı,
tekrarlama durumları ve konularının ne olacağı belirtilmiştir.
Aşağıda yönetmeliğin eğitimlerle ilgili kısımları yer almaktadır. Yönetmeliğin 6. Madde2. Bendinde belirtildiği gibi
‘’çalışanın yapacağı iş ve işyerine özgü riskler ve korunma
önlemlerine öncelik verilecektir.
İşverenin yükümlülükleri
MADDE 5 – (1) İşveren, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile ilgili;
a) Programların hazırlanması ve uygulanmasını,
b) Eğitimler için uygun yer, araç ve gereçlerin temin
edilmesini,
c) Çalışanların bu programlara katılmasını,
ç) Program sonunda katılanlar için katılım belgesi düzenlenmesini sağlar.
(2) İşveren, geçici iş ilişkisi kurulan diğer işverene Kanunun 16 ncı maddesinin birinci fıkrasındaki hususlar ile
ilgili bilgi verir; geçici iş ilişkisi kurulan işveren bu konular
hakkında çalışanlarına gerekli eğitimin verilmesini sağlar.
(3) 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 2 nci
maddesinin yedinci fıkrasında belirtilen asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulan işyerlerinde, alt işverenin çalışanlarının
eğitimlerinden, asıl işveren alt işverenle birlikte sorumludur.
(4) İşveren, tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde; yapılacak işlerde karşılaşılacak sağlık ve güvenlik
riskleri ile ilgili yeterli bilgi ve talimatları içeren eğitimin alındığına dair belge olmaksızın, başka işyerlerinden çalışmak
üzere gelen çalışanları işe başlatamaz.
İş sağlığı ve güvenliği eğitimleri
MADDE 6 – (1) İşveren, çalışanlarına asgari Ek-1’de
belirtilen konuları içerecek şekilde iş sağlığı ve güvenliği
eğitimlerinin verilmesini sağlar.
(2) İşveren, çalışan fiilen çalışmaya başlamadan önce,
çalışanın yapacağı iş ve işyerine özgü riskler ile korunma
tedbirlerini içeren konularda öncelikli olarak eğitilmesini
sağlar.
(3) Çalışma yeri veya iş değişikliği, iş ekipmanının değişmesi, yeni teknoloji uygulanması gibi durumlar nedeniyle ortaya çıkacak risklerle ilgili eğitimler ayrıca verilir.
(4) Birinci fıkraya göre verilen eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni riskler de dikkate alınarak aşağıda belirtilen
düzenli aralıklarla tekrarlanır:
a) Çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde yılda en az
bir defa.
b) Tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde iki yılda en az
bir defa.
c) Az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde üç yılda en
az bir defa.
(5) İş kazası geçiren veya meslek hastalığına yakalanan çalışana işe dönüşünde çalışmaya başlamadan önce,
kazanın veya meslek hastalığının sebepleri, korunma yolları ve güvenli çalışma yöntemleri ile ilgili ilave eğitim verilir.
(6) Herhangi bir sebeple altı aydan fazla süreyle işten
uzak kalanlara, tekrar işe başlatılmadan önce bilgi yenileme eğitimi verilir.
Özel politika gerektiren grupların ve özel görevi
bulunan çalışanların eğitimi
MADDE 7 – (1) İşyerinde on beş yaşını bitirmiş ancak
on sekiz yaşını doldurmamış genç çalışanlar, yaşlı, engelli,
gebe veya emziren çalışanlar gibi özel politika gerektiren
grupların özellikleri dikkate alınarak gerekli eğitimler verilir.
(2) Destek elemanlarına ve çalışan temsilcilerine, görevlendirilecekleri konularla ilgili de eğitim verilir.
23
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Eğitimin temel prensipleri
MADDE 12 – (1) Eğitimin verimli olması için, eğitime
katılacakların ihtiyacı olan konuların seçilmesine özen gösterilir. Eğitim, çalışanların kolayca anlayabileceği şekilde
teorik ve uygulamalı olarak düzenlenir.
(2) Eğitimler çalışanlara bireysel ya da gruplar halinde
uygulanabilir.
(3) Çalışanların, iş sağlığı ve güvenliği konusunda sahip olması gereken bilgi, beceri, davranış ve tutumlarının
ayrı ayrı ve ölçülebilir bir biçimde ortaya konması esastır.
Eğitimin maliyeti ve eğitimde geçen süreler
MADDE 8 – (1) İş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin maliyeti çalışanlara yansıtılamaz. Eğitimlerde geçen süre çalışma süresinden sayılır.
Eğitim programlarının hazırlanması
MADDE 10 – (1) İşveren, yıl içinde düzenlenecek eğitim faaliyetlerini gösteren yıllık eğitim programının hazırlanmasını sağlar ve onaylar.
(2) Eğitim programlarının hazırlanmasında çalışanların
veya temsilcilerinin görüşleri alınır.
(3) İşe yeni alımlarda veya değişen şartlara göre yeni
risklerin ortaya çıkması durumunda yıllık eğitim programlarına ilave yapılır.
(4) İlgili mevzuatın değişmesi veya çalışma şartlarına
bağlı olarak yeni risklerin ortaya çıkması halinde yıllık eğitim programına bağlı kalmaksızın çalışanların uygun eğitim
almaları sağlanır.
(5) Yıllık eğitim programında, verilecek eğitimlerin konusu, hangi tarihlerde düzenleneceği, eğitimin süresi, eğitime kimlerin katılacağı, eğitimin hedefi ve amacı hususlarına yer verilir.
Eğitim süreleri ve konuları
MADDE 11 – (1) Çalışanlara verilecek eğitimler, çalışanların işe girişlerinde ve işin devamı süresince belirlenen
periyotlar içinde;
a) Az tehlikeli işyerleri için en az sekiz saat,
b) Tehlikeli işyerleri için en az on iki saat,
c) Çok tehlikeli işyerleri için en az on altı saat
olarak her çalışan için düzenlenir.
(2) Birinci fıkrada belirtilen eğitim sürelerinin Ek-1’de
yer alan konulara göre dağıtımında işyerinde yürütülen faaliyetler esas alınır.
(3) Eğitim sürelerinin bütün olarak değerlendirilmesi
esas olmakla birlikte dört saat ve katları şeklinde işyerindeki vardiya ve benzeri iş programları da dikkate alınarak
farklı zaman dilimlerinde de değerlendirilebilir.
24
(4) İşverenin kendi belirleyeceği bir yöntem ile bireysel
seviye tespiti yapılarak çalışanların eğitim öncesi seviyesi
ve Ek-1’de yer alan konular dışında almaları gereken eğitimler belirlenir.
(5) İş sağlığı ve güvenliği eğitimleri; çalışanlarda iş sağlığı ve güvenliğine yönelik davranış değişikliği sağlamayı
ve eğitimlerde aktarılan bilgilerin öneminin çalışanlarca
kavranmasını amaçlar.
(6) Verilen eğitimin sonunda ölçme ve değerlendirme
yapılır. Değerlendirme sonuçlarına göre eğitimin etkin olup
olmadığı belirlenerek ihtiyaç duyulması halinde, eğitim
programında veya eğiticilerde değişiklik yapılır veya eğitim
tekrarlanır.
(7) Çalışanlara işe başlamadan önce verilecek iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri hariç olmak üzere, Ek-1’de birinci
bölümde belirtilen genel konular işverence gerekli ve yeterli
sistemin kurulması halinde uzaktan eğitim şeklinde verilebilir.
Eğitimin Verilmesi ve Belgelendirilmesi
Eğitimi verebilecek kişi ve kuruluşlar
MADDE 13 – (1) Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri;
a) İşyerinde görevli iş güvenliği uzmanları ile işyeri hekimleri tarafından,
b) İşçi, işveren ve kamu görevlileri kuruluşları veya bu
kuruluşlarca kurulan eğitim vakıfları ve ortaklaşa oluşturdukları eğitim merkezleri, üniversiteler, kamu kurumlarının
eğitim birimleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile Bakanlıkça yetkilendirilmiş eğitim kurumları ve ortak
sağlık ve güvenlik birimleri tarafından, eğiticilerin Ek-1’deki
eğitim programında yer alan konulara göre uzmanlık alanları dikkate alınarak belirlenmesi kaydıyla verilir.
Eğitim verilecek mekânın nitelikleri
MADDE 14 – (1) Eğitimler, uygulamaların da yapılmasına imkân verecek uygun ve yeterli bir mekânda yapılır.
(2) Eğitim mekânlarında, uygun termal konfor şartları ve
yeterli aydınlatma sağlanır.
(3) Eğitimde kullanılacak araç ve gereçlerin, günün teknolojisine uygun olması sağlanır.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Eğitimlerin belgelendirilmesi
MADDE 15 – (1) Düzenlenen eğitimler belgelendirilir ve
bu belgeler çalışanların özlük dosyalarında saklanır. Eğitim sonrası düzenlenecek belgede, eğitime katılan kişinin
adı, soyadı, görev unvanı, eğitimin konusu, süresi, eğitimi
verenin adı, soyadı, görev unvanı, imzası ve eğitimin tarihi
yer alır.
(2) Eğitimlerin işyeri dışındaki bir kurum tarafından verilmesi durumunda bu kurumun unvanı da düzenlenen sertifikada yer alır.
Çalışanlar işe alınırken yapacakları işe uygun olduklarına dair sağlık raporu almalıdır.
6331 nolu İş Sağlığı ve Güvenliği kanununun 15. Madde 2. Bendine göre;
"Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde çalışacaklar, yapacakları işe uygun olduklarını belirten sağlık
raporu olmadan işe başlatılamaz’’. Burada amaç çalışanın
yapacağı işe uygun olmasının tespitidir. Örneğin yüksek
tansiyonu ve yükseklik korkusu olan kişinin yüksekte çalışmaması, gece görme sorunu olan kişinin gece vardiyasında çalışmaması, deterjan alerjisi olan kişinin bulaşık işi
yapmaması vb.
Yapı işlerinde, işe başlamadan önce yapılacak işle ilgili risk değerlendirmesi yapılmalıdır. Olası tüm tehlikeler,
korunma önlemleri, yasalarda öngörülen ve işin, kullanılan
ekipmanların niteliğinden kaynaklanabilecek tüm ilave riskler ve korunma önlemleri Risk değerlendirmesinde belirtilir.
Çok tehlikeli işlerde (Yapı işleri bu gruba girmektedir) Risk
Değerlendirmesi yapılmaması iş durdurma nedenidir. Aşağıda ilgili yönetmeliklerde risk değerlendirmesi yapılması
zorunluluğu ve yapılmadığı takdirde işin durdurulması ile
ilgili hükümler yer almaktadır.
29.12.2012 tarih ve 28512 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği
Yönetmeliği madde 5’e göre;
MADDE 5 – (1) İşveren; çalışma ortamının ve çalışanların sağlık ve güvenliğini sağlama, sürdürme ve geliştirme
amacı ile iş sağlığı ve güvenliği yönünden risk değerlendirmesi yapar veya yaptırır.
(2) Risk değerlendirmesinin gerçekleştirilmiş olması;
işverenin, işyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması
yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.
(3) İşveren, risk değerlendirmesi çalışmalarında görevlendirilen kişi veya kişilere risk değerlendirmesi ile ilgili ihtiyaç duydukları her türlü bilgi ve belgeyi temin eder.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 25. Madde
de işin durdurulmasına dair aşağıdaki hüküm yer almaktadır.
6331/MADDE 25 – (1) İşyerindeki bina ve eklentilerde,
çalışma yöntem ve şekillerinde veya iş ekipmanlarında çalışanlar için hayati tehlike oluşturan bir husus tespit edildi-
26
ğinde; bu tehlike giderilinceye kadar, hayati tehlikenin niteliği ve bu tehlikeden doğabilecek riskin etkileyebileceği
alan ile çalışanlar dikkate alınarak, işyerinin bir bölümünde
veya tamamında iş durdurulur. Ayrıca çok tehlikeli sınıfta
yer alan maden, metal ve yapı işleri ile tehlikeli kimyasallarla çalışılan işlerin yapıldığı veya büyük endüstriyel kazaların olabileceği işyerlerinde, risk değerlendirmesi yapılmamış olması durumunda iş durdurulur.
30 Mart 2013 tarih ve 28603 sayılı iş yerlerinde işin
durdurulmasına dair yönetmelikte 7. Madde 2. Bendinde
aşağıdaki yükümlülük yer almaktadır.
‘’Çok tehlikeli sınıfta yer alan maden, metal, yapı işleri ile tehlikeli kimyasallarla çalışılan işlerin yapıldığı veya
büyük endüstriyel kazaların olabileceği işyerlerinde, risk
değerlendirmesi yapılmadığının tespit edilmesi halinde iş
durdurulur.’’
Bu bölümde İş Sağlı ve Güvenliğinin eğitim kısmı ile
ilgili bilgi ve yasal çerçeveyi vermeye çalıştım. Ali Sami Yen
stadyumu yerine yapılmakta olan inşaatta olan asansör iş
kazası sonrası Sn. ÇSGB Bakanı’nın hemen her konuşmasında dile getirdiği farkındalık yaratma ancak sürekli
eğitimlerle olur. Eğitimci olmadığım için öncelikle konunun
uzmanlarından özür dileyerek düşüncemi aktarmak istiyorum. Bu eğitimler sadece çalışma alanları ile sınırlı kalmamalı, ilk öğretimden başlayarak örgün ve yaygın eğitimlerde temel İSG konuları ders olarak ele alınmalı, güvenlik
kültürü oluşması sağlanmalıdır.
Uzun yıllar yapı işleri sektöründe hem mühendis hem
de İş Güvenliği Uzmanı olarak çalışan birisi olarak düşüncem, iş kazalarının ülkemizdeki düzeyde yaşanması yasal
düzenlemelerdeki eksikliklerden değil, eğitim eksikliği,
nitelikli iş gücü eksikliği, uygulama ve denetlemelerdeki
eksikliklerden kaynaklanmaktadır. Başka bölümde diğer
düzenleme ve uygulamalardan bahsedilecek yapı işleri
ve iş ekipmanları kontrolleri ile işverenin yükümlülükleri ele
alınacaktır.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Pabuçlar
Mustafa SİLPAĞAR / Makina Yüksek Mühendisi/ Limak İnşaat, Sanayi ve Tic. A.Ş
Paletli iş makinalarının hareketliliği
sağlayan; cer, zincir, yürüyüş - taşıyıcı
makaralar, istikamet ve pabuçlardan
oluşan alt takım, makine işletme
maliyetlerinin önemli bir kısmını oluşturur.
Hareketleri esnasında bir birine ve çalışılan zemine sürtünen parçaların bir aşınma gösterecekleri ve neticesinde
değiştirilmeleri gerekeceği bilinen bir olgudur. Aşınma nedenleri irdelendiğinde ortaya üç grupta neticeler çıkacaktır.
Bunlardan ilki alt takımı aşındıran ve kontrolümüz dışında olup değiştiremeyeceğimiz olgulardır. Makinanın çalıştığı zeminin aşındırıcılığı, darbe etkisi meydana getirmesi,
nemliliği ve alt takıma sıvanması gibi zeminden kaynaklanan durumlar, ortamdaki kimyasallar ve ortam sıcaklığı gibi
çevre etkileri ile makinanın işe pozisyon alma durumuna
müdahale etmemiz mümkün değildir.
Alt takım aşınmasına sebep olan ve işletmeciler tarafından kontrol edilebilecek olgular ise paletin gerginlik ayarı,
Tek Tırnaklı
28
Çift Tırnaklı
Üç tırnaklı
Kauçuk kaplamalı
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
pabuç genişliği ve alt takımı teşkil eden parçaların bir birine göre hizalanmalarının uygunluğudur.
Üçüncü grupta ise kısmen müdahale edilme imkânı
olan ve operatörün çalışma alışkanlıkları ile ilgili olan makinanın hızı, dönüşleri, zincirin patinajı, tek yanlı çalışma
alışkanlığı, zincirin sağ ve solunun birbiri zıttına hareketi ve
geri gidişlerdir.
Her biri ayrı incelenebilecek yukarıdaki olguların açıklamalarını bir başka yazıda değerlendirmek yerinde olacaktır. Bu yazının yazılma nedeni olan ve şantiyelerden yapılan
malzeme taleplerinde bazı hususların bilinmesi noktasında
palet pabuçlarının seçimi, işlevleri ve aşınmaya tesirlerine
bakalım.
Makine ağırlığını zemine intikal ettiren, zeminle tutunmayı sağlayarak yürümeyi sağlayan parça olan pabuçlar,
kısmen boron alaşımlı ve genellikle çelik çekme olarak imal
edilirler. Pabuçların çalışması esnasında eğilme ve kırılmaya dayanımlı olmaları beklenir. Pabucun tırnak (kaburga) ve
tabanının aşınmaya mukavim olmaları istenilen bir başka
niteliktir. Kullanılma yerine, profiline ve ölçülerine bağlı olarak yüzey sertlikleri 37 – 49 Rockwell sertlikte olurlar. İmalat usulü bir yerde kullanılma maksadına göre de belirlenir.
Madencilik ve ağır inşaat makinalarında çelik çekme profile
sahip pabuçlar kullanılır. Kendini temizleme özelliği istenen
yapışkan zeminlerde veya beton zeminlerde çalışan ma-
kinalarda çelik döküm / dövme çelik pabuçlar tercih edilir.
Çelik döküm ayrı yeten büyük vinçlerde, dragline (çekme
kovalı ekskavatörlerde) kullanılır. Asfalt makinalarında ise
çelik çekme profil yada çelik döküm taban üzerine kauçuk
veya poliüretan kaplamalı pabuçların kullanımı vardır. Bazı
asfalt makinalarında ise pabuca vida bağlantılı poliüretan
veya kauçuk tablada kullanılmaktadır.
Bir pabucun imalinde göz önüne alınan bazı değerlendirmeler aşağıdadır.
• Tırnak sayısı ve dizaynı, yenilenme imkânı
• Pabuç genişliği, kalınlığı
• Bağlantı cıvata deliklerinin düzenlenmesi
• Çamur düşürme delikleri
• Köşe kesimleri, giriş ve çıkış rampaları yuvarlatmaları
Yukarıda belirtilen değerlendirmeleri esas alarak paletli
makinalarda pabuç seçimi için yaklaşımları irdeleyelim.
Burada genel kural olarak zemin üstünde tutunmayı sağlayacak mümkün olan en dar genişliğe sahip olan
pabuç uygun olandır. Zemin yumuşak ve zemine pabuç
tırnağının batması fazla ise palet pabuçlarının geniş seçilmesi gerekir. Sert zeminlerde ise gereğinden geniş olan
pabuçlar kolay gevşemeye, eğilmeye ve kırılmaya maruz
kalabilirler. Bu tarz pabuçlar dönüş için daha fazla enerjiye
ihtiyaç duyarken kötü manevra özelliğine sahiptirler. Doğru
Kauçuk takmalı
Poliüretan kaplamalı
Poliüretan takmalı
Poliüretan yürüyüş zinciri
Çelik dövme pabuç
Amfibik yürüyüş zinciri
Amfibik pabuç
Düz Pabuç
29
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
genişliğe sahip pabuçlar sistemin geride kalan bileşenleri
ile birlikte azami verimlilik ve düşük maliyet sağlamalılar.
Bazı makinalar için kullanım kitaplarında birden fazla genişlikte malzeme önerilebilir. Bu durumda çalışılacak zemin
göz önünde bulundurulmalıdır.
Tek Tırnaklı Normal Hizmet Pabuçları: Düşük ve orta
darbe etkili ve yine orta aşındırma karakteristikli zeminlerde
kullanılır. Tek tırnağın zemine batarak iyi bir tutuş etkisi ve
çekiş gücü sağlar. Kullanılan köşe yuvarlamaları kullanım
kolaylığı sağlarken ve zemine göre muhtelif genişliklerde
kullanımı mevcuttur. Orta alaşımlı çelikten haddede çekilerek imal edilirler.
Uzatılmış ömürlü ağır hizmet pabuçları ise ağır hizmet
pabuçlarından % 25 daha fazla ömre sahip olmaları öngörülerek dizayn edilmişlerdir.
Çift Tırnaklı – Üç Tırnaklı Pabuçlar : Tek tırnaklı pabuçlardan daha az batmanın (tutunmanın) ve çekişin istendiği, buna karşılık daha iyi dönüş kabiliyetinin istendiği yerlerde çift / üç tırnaklı pabuçlar kullanılır. Tek tırnaklı
pabuçlar dozerlerde kullanılırken, çift / üç tırnaklı pabuçlar
ekskavatörlerde ve paletli yükleyicilerde kullanılır. Çift / üç
tırnaklı pabuç kullanımı ile ekskavatörler ve paletli yükleyiciler daha az dirençle rahat dönüş yaparlar. Makina ağırlığı birden fazla düşük profilli (yükseklikli) tırnakla ve daha
fazla temas yüzeyi ile zemine iletildiği için daha az batma
ve daha rahat dönüşler temin edilir. Aşağıdaki tabloda
CAT 349 model Ekskavatörlerde kullanılan pabuç çeşitliliği gösterilmektedir. Üç tırnaklı (Triple grouser) pabuçlarda
600, 700, 800 ve 900 mm genişlikte (shoe width) pabuç
kullanımlarında makina çalışma ağırlıklarında (operating
weight) artışlar gözlenmesine rağmen yüzeye düşen baShoe Operating Ground
Overall
width weight
pressure width
mm
Triple grouser
Double grouser
Tek Tırnaklı Ağır Hizmet Ve Uzatılmış Ömürlü Ağır
Hizmet Pabuçları: Normal hizmet pabuçlarının kırılma
ve bükülmelere uğradığı, kullanım ömürlerinin uzatılması
gereken şartlarda Ağır hizmet pabuçları kullanılır. Eğilme
ve kırılmalara daha fazla direnci olması için fiziki ölçüleri
arttırılmıştır. Aşınması öngörülen malzeme miktarı % 50 arttırılmıştır ve ısıl işleme yapılması ile kullanım ömürü uzatılmıştır. Darbeli şartlara dirençli olması için alaşımlı çelikten
haddelenme ile elde edilir. Pabuç tabanı ve tırnak kısmının
kalınlığının arttırılması ile aşınma ömürünün uzatılmasının
yanı sıra yeniden tırnak profili kaynak edilerek tamir edilebilme imkânı arttırılmıştır. Kullanılacak hazır profiller 500
Brinell sertliğe sahip ve farklı genişlik (W) / yüksekliğe (T)
sahiptirler.
kg
kPa
600
47 300
82,4
3 340
700
47 800
71,7
3 440
800
48 300
62,9
3 540
900
48 900
57,2
3 640
600
47 400
82,4
3 340
sınç (Ground pressure) değerleri düşmektedir. İlginç olanı
ise çift (double grouser) ve üç tırnaklı pabuçların yüzey basınçları aynı kalmaktadır.
Amfibik (Düşük Yüzey Basınçlı) Pabuçlar: Batak
(gevşek) ve çamurlu zeminlerde kullanılmak üzere dizayn
edilmiştir. Bu pabuçlar istikamet ve cer dişlilerinin olduğu
kısma gelince pabuçların birbirine göre farklı düzlemlerde
Düşük zemin basınç yürüyüş zinciri
30
mm
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Sert Zemin Pabuçları: Çalışılan zeminin sert olmasından dolayı zemine batma (tutunma- penatrasyon) özelliği
istenmeyen, aşınma ve de eğilme direncinin müşterek istendiği zeminlerde düz olarak kullanılan pabuçlar vardır. Cıvata bağlantılarının kafa kısmının aşınmalardan korunması
için derin delikleri mevcuttur.
Düz pabuçlu yürüyüşü olan paletli yükleyici
Düşük zemin basınç tipi pabuç
hareket etmesi sebebi ile çamur ve birikintiler dökülür. Çelik döküm geniş parçalar makinanın ağırlığını düşük yüzey
basınçlı ( Low Ground Pressure – LPG) zeminde taşıyacak
genişlikte olmalıdır.
Kıyıcı Tip Papuçlar: Sıkıştırma etkisi istenen yıkım ve
döküm sahalarında kullanılır. Bu pabuç malzemeye kesme,
kırma etkisi yaparak hacimsel daralmayı temin eder. Firmaların değişik tip dizaynları vardır. Orta kısımlarda zeminden
gelen malzemenin dökülmesi için geniş boşluk bulunur.
Düz pabuç
Düz pabuç
Bazı imalatçılar tarafından asfalt veya beton zeminlere
çıkması gereken düşük tonajlı dozer ve paletli yükleyiciler
için tırnakları olan özel pabuçlar yapmışlardır.
Kıyıcı tip pabuçlu yürüyüş grubu
Kaynaklar:
1. Cat product informations
2. Berco product informations
3.www.caroncompactor.com
4. Itm undercarriage service
Kıyıcı tip pabuç
32
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
İş Sağlığı ve Güvenliğine
Genel Bakış
Bayramali KÖSA / Makina Mühendisi / A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı
Sayfa 22'deki yazıda İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili eğitim bağlantısı ele alındı. Bu yazıda konuyu yasal düzenlemelerin yeterliliği bakımından değerlendirmeye çalışacağım.
Öncelikle İş sağlığı ve Güvenliği konusunun yeni olmadığı dünyadaki gelişmeler yaklaşık 2 500 yıl öncesine
dayanmakta, yaklaşık 500 yıl önce madencilerde ortaya
çıkan hastalıklar tanımlanmış, iş kazalarından korunma
önlemlerinden bahsedilmiş, maden ocaklarında toza karşı
havalandırmadan bahsedilmiş. 1700 lü yılların başlarında
iş kazalarını önlemek için koruyucu önlemler alınması önerilmiş, iş yerinin ısısı ve havalandırılmasından bahsedilmiş,
işyerinde çalışma şeklinin, iş-işçi uyumunun sağlık ve iş verimi üzerinde etkili olduğu saptanmış, çalışanların yaptıkları
işten kaynaklanan rahatsızlıklar nedeni ile ne iş yaptıkları
sorulmuş. 1833 de Büyük Britanya fabrikalar kanunu ile iş
müfettişlerine, işe giriş muayenelerinin yapılması için doktor atama yetkisi vermiş. Uluslararası çalışma örgütü 1927
de tarımda ve sanayide sigortalı çalışma zorunluluğunu ge-
34
tiren iki adet sözleşme hazırlamış, 1929 da Makine koruyucuları sözleşmesini hazırlamış ve daha sonra çalışma yaşamı ile
ilgili birçok sözleşme ve tavsiye kararları hazırlamıştır.
Bizde ise;
1865 de Maden işçileri ile ilgili ilk hukuki düzenleme
olan Dilaver Paşa Nizamnamesi düzenlenmiştir.
1869 da Maadin nizamnamesi çıkarılmıştır. Bu düzenleme
ile maden işlerinde angarya kaldırılması, iş kazalarını önleyici
tedbirler alınması öngörülmüş, havzada eczacı ve hekim bulundurma, ölüm halinde tazminat gibi esaslar konmuştur.
10 Eylül 1921 de, kurtuluş savaşı devam ederken
‘’Ereğli kömür havzası maden işçisinin hukukuna ilişkin 155
sayılı kanun çıkarılmıştır, Bu kanunla çalışma süreleri günde sekiz saat ile sınırlandırılmıştır.
1926 yılında borçlar kanunu, 1930 yılında Umumi Hıfzısıhha Kanunu çıkarılmış 7. Bap, (173-180 maddeler) işçilerin hıfzıssıhhası başlığı altında düzenlenmiştir.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
15.06.1937 de 3008 sayılı iş kanunu çıkarılmıştır.
1946 da Çalışma Bakanlığı kurulmuştur.
1971 de 1475 sayılı iş kanunu çıkarılmıştır.
1973 yılında Ağır ve tehlikeli işler tüzüğü,
1973 yılında Parlayıcı, patlayıcı, tehlikeli ve zararlı maddelerde çalışılan işyerlerinde ve işlerde alınacak tedbirler
hakkında tüzük,
1973 yılında İş sağlığı ve iş güvenliği kurulları hakkında
tüzük,
1974 yılında Yapı işlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği tüzüğü,
1974 yılında İşçi sağlığı ve iş güvenliği tüzüğü,
1979 yılında iş teftiş tüzüğü çıkarılmıştır.
1982 anayasasında çalışma hayatı ile ilgili önemli düzenlemeler yer almıştır.
1984 yılında maden ve taş ocakları işletmelerde ve tünel yapımında alınacak işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerine ilişkin tüzük,
1985 yılında Radyasyon güvenliği tüzüğü,
2003 yılında 4857 sayılı iş kanunu,
2012 yılında 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası
çıkarılmıştır.
Daha önce iş kanunu içerisinde yer alan iş sağlığı ve
güvenliği konuları 6331 sayılı yasada yer almıştır.
Arada birçok tüzük, yönetmelik ve tebliğ çıkarılmıştır,
Birçok ILO sözleşmesi onaylanmıştır. ILO sözleşmeleri arasında Türkiye’nin onaylanmadığı sözleşmeler de bulunmaktadır. Bunlardan en önemlileri ve her iş kazası sonrası gündeme gelen 167 nolu İnşatta Güvenlik ve Sağlık sözleşmesi
ile 176 nolu Madenlerde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesidir.
Her iki sözleşme de incelendiğinde halen yürürlükte
olan mevzuata göre önemli farklılıklar yoktur. Sözleşmelerde yer alan maddeler 6331 sayılı iş kanunu, Risk değerlendirme yönetmeliği, Yapı işlerinde iş sağlığı ve güvenliği
yönetmeliği, Maden iş yerlerinde iş sağlığı güvenliği, İş
ekipmanlarının kullanımında sağlık ve güvenlik yönetmeliği, İşyerlerinde acil durumlar yönetmeliği vb. kapsamında yer almaktadır. Bunların karşılaştırmalı detayları ayrı bir
başlık altında toplanabilir.
Aslında sorun yasal düzenlemelerin eksikliği değil,
mevcut mevzuatın tam olarak uygulanamaması, güvenlik
kültürünün oluşmaması, nitelikli iş gücü eksikliği ve etkin denetim yetersizliğidir. İşveren ve çalışanlar yönünden genel
olarak alışkanlıklar, kanıksama hatta kaza ve ölümleri işin kaderi gibi düşünme, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili alınması
gereken önlemler maliyet unsuru ve angarya olarak görülmektedir. Devlet tarafında ise yasalar çıkarılmakta fakat uygulanabilirliği zor olmakta veya uygulamanın gerekli alt yapısı hazırlanmamaktadır. Örneğin 6331 sayılı iş yasası gereği
mesleki eğitim belgesi olmayanlar iş başı yaptırılmamalıdır.
Talebi karşılayacak kadar mesleki eğitim belgesi sahibi olan
çalışan maalesef bulunmamaktadır, dolayısıyla bu madde
tam olarak işlerlik kazanmamıştır. Sadece yasal düzenleme
yapmak sorunu çözmemektedir. Mesleki yeterlilik konusunda çalışmalar yapılmakta, standartlar belirlenmektedir. Ermenek'teki kaza sonrası Sn. Başbakan tarafından yapılan
açıklamada kısa süre içinde bunun için yasal düzenleme
yapılacağı, mesleki yeterlilik belgesi olmayanların işe başlatılmayacağı bilgisini verdi. Bu kapsamda 2,7 milyon çalışanın olduğunu belirtti. Yürürlükteki mevzuatta mesleki eğitim
zorunluluğu bulunmaktadır, buna rağmen halen çalışanların
çoğunda mesleki eğitim belgesi bulunmamaktadır.
Değişik meslek gruplarında Türkiye'nin her bölgesinde ve
sürekliliği olmayan işler, çalışanların sirkülasyonu, yeni katılanlar düşünülürse 2,7 milyon rakamı artacaktır. Çabuk çözüm
için mesleki eğitimler yapılmalı daha sonra mesleki yeterlilik
aşamasına geçilmeli kanısındayım. Mesleki yeterlilik doğru
ama uzun süreli zaman alacak çözümdür. Benzer sıkıntılar
önümüzdeki yıllarda da yaşanmaya devam edecektir.
Yaklaşık 2500 yıl öncesinde yaşayan ahlak ve siyaset
ağırlıklı felsefenin öncülerinden Konfüçyüs’a göre ‘’Ne yalnızca yasa ve ceza, ne de yalnızca ahlak ve erdem toplumu
tek başına yönetmeye yeterli değildir. Her ikisi de olmalı ve
bunlar dengeli olarak yürütülmelidir.’’ Yine Konfüçyüs’ a göre
‘’Toplumsal ve siyasal erdemler, genişletilmiş kişi erdemleridir.
Eğitimin küçük yaşta başlayıp yaşam boyu sürmesi gerektiğini savunur. Asırlar önce toplumların yönetiminde yasa ve
ceza, ahlak ve erdem ile eğitimin öneminin farkına varılmıştır.
İşlerin tahmini keşif bedellerinin yüzde 50-60 indirimlerle ihale
edilmesinden sorunlar başlamakta, düşük fiyatlarla alınan işin
tekrar taşere edilmesi hatta üçüncü şahıslara parçalar halinde
yeniden dağıtılması, dördüncü beş yıllık kalkınma planlarından
itibaren mesleki eğitimin öneminden bahsedilmesine rağmen
hala hükümetlerin ciddi ve kalıcı mesleki eğitim politikalarının
olmaması sorunu artırarak devam ettirmektedir. Orta öğrenimde ihtiyaca göre mesleki eğitim okulları, bölümleri olmalı ve
piyasanın ihtiyacına uygun nitelikte eğitim yapılmalıdır. Sanayi,
yapı işleri, madencilik işletmeleri ve diğer işkollarının temel sorunlarının başında nitelikli iş gücü gelmektedir. Bu da ihtiyaca
uygun nitelikte eleman eğitmekle, yetiştirmekle çözülebilir.
Mevcut yasal düzenlemelere dönecek olursak; En
önemli ayrıntı cephe asansörleri ile inşaat süresince kullanılan yük ve insan taşıyan asansörler ‘’Asansör yönetmeliği
ile Asansörlerin bakım ve onarımı yönetmeliği kapsamında
yer almamaktadır. Cephe asansörleri, inşaatlarda kullanılan yük ve yolcu asansörleri ile iskeleler, Yapı işlerinde iş
sağlığı ve güvenliği yönetmeliği ile İş ekipmanlarının kullanımında sağlık ve güvenlik şartları yönetmeliği kapsamında
değerlendirilmektedir. Bunun dışında gerek 6331 sayılı İş
Sağlığı ve Güvenliği yasası gerekse diğer yönetmeliklerde
belirtilen işverenin yükümlülükleri başlığı altında belirtilen
35
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
(3) Çalışanlar ciddi ve yakın tehlikenin önlenemez olduğu durumlarda birinci fıkradaki usule uymak zorunda
olmaksızın işyerini veya tehlikeli bölgeyi terk ederek belirlenen güvenli yere gider. Çalışanların bu hareketlerinden
dolayı hakları kısıtlanamaz.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası 25. Madde
gereği aşağıda belirtilen durumlarda işin durdurulması söz
konusudur.
düzenlemeler çözüm için yeterli olduğunu düşünüyorum.
Yasal düzenlemeler yapılmış olan, iç düzenlemelerimizde
yer alan uluslararası çalışma örgütü sözleşmelerine ne ölçüde uyulmaktadır. Örneğin 1967 yılında kabul ettiğimiz
ILO’nun ‘’Makinaların korunma tertibatı ile teçhizi sözleşmesi’’ ve ulusal düzenleme olarak hazırlanan Makine emniyet yönetmeliğine ne ölçüde uyulmaktadır. Örnekleri çoğaltmak mümkündür.
6331/MADDE 25 – (1) İşyerindeki bina ve eklentilerde,
çalışma yöntem ve şekillerinde veya iş ekipmanlarında çalışanlar için hayati tehlike oluşturan bir husus tespit edildiğinde; bu tehlike giderilinceye kadar, hayati tehlikenin
niteliği ve bu tehlikeden doğabilecek riskin etkileyebileceği
alan ile çalışanlar dikkate alınarak, işyerinin bir bölümünde
veya tamamında iş durdurulur. Ayrıca çok tehlikeli sınıfta
yer alan maden, metal ve yapı işleri ile tehlikeli kimyasallarla çalışılan işlerin yapıldığı veya büyük endüstriyel kazaların olabileceği işyerlerinde, risk değerlendirmesi yapılmamış olması durumunda iş durdurulur. 30 Mart 2013 tarih
ve 28603 sayılı ‘’İşyerlerinde işin durdurulması hakkında
yönetmelik’’ de uygulama detayları açıklanmıştır.
2003 yılında kabul edilen 4857 sayılı iş kanunu 77 maddesi gereği, İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak,
araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş
sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme
uymakla yükümlüdürler. İşverenler işyerinde alınan iş
sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını
denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki
riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı
ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar. 2012 yılında kabul edilen İş Sağlığı ve Güvenliği yasası 37. Maddesi
ile 4857 sayılı iş kanunu 77. Maddesi yeniden düzenlenmiştir, daha sonra 6331’e göre yönetmelikler hazırlanmıştır.
Yönetmeliklerde uygulama detayları belirtilmiştir.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası 16,17,18.
Maddelerde; aşağıda belirtilen çalışanların bilgilendirilmesi, çalışanların eğitimi ve çalışanların görüşlerinin alınması
ve katılımının sağlanması yer almaktadır. Bu konular değişik yönetmeliklerde detaylandırılmıştır.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası 13. Madde
gereği aşağıda belirtilen durumlarda çalışanların çalışmaktan kaçınma hakkı bulunmaktadır
c) İlk yardım, olağan dışı durumlar, afetler ve yangınla
mücadele ve tahliye işleri konusunda görevlendirilen kişiler.
6331/MADDE 13 – (1) Ciddi ve yakın tehlike ile karşı
karşıya kalan çalışanlar kurula, kurulun bulunmadığı işyerlerinde ise işverene başvurarak durumun tespit edilmesini ve gerekli tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep
edebilir. Kurul acilen toplanarak, işveren ise derhâl kararını
verir ve durumu tutanakla tespit eder. Karar, çalışana ve
çalışan temsilcisine yazılı olarak bildirilir.
a) 12 nci maddede belirtilen ciddi ve yakın tehlikeye
maruz kalan veya kalma riski olan bütün çalışanları, tehlikeler ile bunlardan doğan risklere karşı alınmış ve alınacak
tedbirler hakkında derhal bilgilendirir.
(2) Kurul veya işverenin çalışanın talebi yönünde karar
vermesi hâlinde çalışan, gerekli tedbirler alınıncaya kadar
çalışmaktan kaçınabilir. Çalışanların çalışmaktan kaçındığı
dönemdeki ücreti ile kanunlardan ve iş sözleşmesinden
doğan diğer hakları saklıdır.
36
Çalışanların bilgilendirilmesi (6331 sayılı kanun)
MADDE 16 – (1) İşyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin
sağlanması ve sürdürülebilmesi amacıyla işveren, çalışanları ve çalışan temsilcilerini işyerinin özelliklerini de dikkate
alarak aşağıdaki konularda bilgilendirir:
a) İşyerinde karşılaşılabilecek sağlık ve güvenlik riskleri, koruyucu ve önleyici tedbirler.
b) Kendileri ile ilgili yasal hak ve sorumluluklar.
(2) İşveren;
b) Başka işyerlerinden çalışmak üzere kendi işyerine
gelen çalışanların birinci fıkrada belirtilen bilgileri almalarını sağlamak üzere, söz konusu çalışanların işverenlerine
gerekli bilgileri verir.
c) Risk değerlendirmesi, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili
koruyucu ve önleyici tedbirler, ölçüm, analiz, teknik kontrol,
kayıtlar, raporlar ve teftişten elde edilen bilgilere, destek
elemanları ile çalışan temsilcilerinin ulaşmasını sağlar.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Çalışanların eğitimi (6331 sayılı kanun)
MADDE 17 – (1) İşveren, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerini almasını sağlar. Bu eğitim özellikle; işe başlamadan önce, çalışma yeri veya iş değişikliğinde, iş ekipmanının
değişmesi hâlinde veya yeni teknoloji uygulanması hâlinde
verilir. Eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni risklere uygun
olarak yenilenir, gerektiğinde ve düzenli aralıklarla tekrarlanır.
(2) Çalışan temsilcileri özel olarak eğitilir.
(3) Mesleki eğitim alma zorunluluğu bulunan tehlikeli ve
çok tehlikeli sınıfta yer alan işlerde, yapacağı işle ilgili mesleki eğitim aldığını belgeleyemeyenler çalıştırılamaz.
(4) İş kazası geçiren veya meslek hastalığına yakalanan
çalışana işe başlamadan önce, söz konusu kazanın veya
meslek hastalığının sebepleri, korunma yolları ve güvenli
çalışma yöntemleri ile ilgili ilave eğitim verilir. Ayrıca, herhangi bir sebeple altı aydan fazla süreyle işten uzak kalanlara,
tekrar işe başlatılmadan önce bilgi yenileme eğitimi verilir.
(5) Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde;
yapılacak işlerde karşılaşılacak sağlık ve güvenlik riskleri
ile ilgili yeterli bilgi ve talimatları içeren eğitimin alındığına
dair belge olmaksızın, başka işyerlerinden çalışmak üzere
gelen çalışanlar işe başlatılamaz.
(6) Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, iş sağlığı ve güvenliği
risklerine karşı çalışana gerekli eğitimin verilmesini sağlar.
(7) Bu madde kapsamında verilecek eğitimin maliyeti
çalışanlara yansıtılamaz. Eğitimlerde geçen süre çalışma
süresinden sayılır. Eğitim sürelerinin haftalık çalışma süresinin üzerinde olması hâlinde, bu süreler fazla sürelerle
çalışma veya fazla çalışma olarak değerlendirilir.
38
Çalışanların görüşlerinin alınması ve katılımlarının
sağlanması (6331 sayılı kanun)
MADDE 18 – (1) İşveren, görüş alma ve katılımın sağlanması konusunda, çalışanlara veya iki ve daha fazla çalışan temsilcisinin bulunduğu işyerlerinde varsa işyeri yetkili
sendika temsilcilerine yoksa çalışan temsilcilerine aşağıdaki imkânları sağlar:
a) İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili konularda görüşlerinin
alınması, teklif getirme hakkının tanınması ve bu konulardaki görüşmelerde yer alma ve katılımlarının sağlanması.
b) Yeni teknolojilerin uygulanması, seçilecek iş ekipmanı, çalışma ortamı ve şartlarının çalışanların sağlık ve güvenliğine etkisi konularında görüşlerinin alınması.
(2) İşveren, destek elemanları ile çalışan temsilcilerinin
aşağıdaki konularda önceden görüşlerinin alınmasını sağlar:
a) İşyerinden görevlendirilecek veya işyeri dışından
hizmet alınacak işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve diğer
personel ile ilk yardım, yangınla mücadele ve tahliye işleri
için kişilerin görevlendirilmesi.
b) Risk değerlendirmesi yapılarak, alınması gereken
koruyucu ve önleyici tedbirlerin ve kullanılması gereken koruyucu donanım ve ekipmanın belirlenmesi.
c) Sağlık ve güvenlik risklerinin önlenmesi ve koruyucu
hizmetlerin yürütülmesi.
ç) Çalışanların bilgilendirilmesi.
d) Çalışanlara verilecek eğitimin planlanması.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
(3) Çalışanların veya çalışan temsilcilerinin, işyerinde iş
sağlığı ve güvenliği için alınan önlemlerin yetersiz olduğu
durumlarda veya teftiş sırasında, yetkili makama başvurmalarından dolayı hakları kısıtlanamaz.
Elektrikle ilgili;
01.11.1984 tarih ve 18565 sayılı Elektrik iç tesisat yönetmeliği,
11.11.1989 tarih ve 20339 sayılı Elektrik ile ilgili fen adamlarının yetki, görev ve sorumlulukları hakkında yönetmelik,
• Kapalı mekanlarda çalışma yerlerinde sağlamlık ve
dayanıklılık,
• Acil çıkış kapıları,
• Havalandırma,
• Sıcaklık,
• Doğal ve suni aydınlatma,
• Pencereler ve çatı pencereleri,
• Kapılar,
30.11.200 tarih ve 24246 sayılı Elektrik kuvvetli akım tesisleri yönetmeliği,
• Araç yolları,
21.08.2001 tarih ve 24500 sayılı Elektrik tesislerinde
topraklama yönetmeliği çıkmıştır.
Açık alanlarda çalışmalarda asgari şartlar,
Bu gün dahi gövde topraklaması olmayan elektrikle
çalışan makinalar, topraklama hattı olmayan ya da uygun
topraklama olmayan tesisatlara sıkça rastlanmaktadır. Hala
elektrik panolarının birçoğunda kaçak akım ve aşırı akım
koruyucu röleleri bulunmamaktadır.
Yapı işlerinde iş sağlığı ve güvenliği tüzüğü olarak çıkarılan daha sonra 6331 sayılı yasaya uygun olarak yeniden
yönetmelik olarak yapılan düzenlemede;
• Enerji ve dağıtım tesisleri,
• Hava koşulları,
• İskelelerde genel tedbirler,
• El merdivenleri,
• Tesis, makine, ekipman,
• Kazı işleri,
• Kuyular, yer altı işleri,
İşveren ve diğer kişilerin yükümlülükleri,
• Tünel ve kanal işleri,
Çalışanların bilgilendirilmesi,
• Yıkım işleri,
Kullanılan makine, araç ve ekipman, malzeme, çalışma
yöntemleri,
• Asbestle çalışma,
• Batardolar, kesonlar,
Yapı alanları için asgari sağlık ve güvenlik gerekleri,
• Çatı işleri,
• Yüksekte çalışma,
• Beton döküm işleri,
• Enerji dağıtım tesislerinde çalışma,
• Betonarme kalıpı işleri,
• Düzen, temizlik, istif ve depolama,
• Metal ve beton karkas ve prefabrik elemanlar, çelik
yapı işleri başlıkları altında düzenlemeler yapılmıştır.
• Sağlamlık ve dayanıklılık,
• Acil çıkış yolları ve kapıları,
• Yangın algılama ve yangınla mücadele,
İş ekipmanlarının kullanımında sağlık ve güvenlik şartları yönetmeliğinde;
• Havalandırma,
• İşverenin genel yükümlülükleri,
• Özel riskler,
• İş ekipmanları ile ilgili kurallar,
• Sıcaklık,
• İş ekipmanlarının kontrolü,
• Çalışma yerlerinin, barakaların ve yolların aydınlatılması,
• Özel risk taşıyan ekipman,
• Kapılar, geçitler,
• İş sağlığı ve ergonomi,
• Trafik yolları ve tehlikeli alanlar,
• Çalışanların bilgilendirilmesi,
• Yükleme yerleri ve rampalar,
• Çalışanların eğitimi,
• Çalışma yerlerinin serbestliği,
• İş ekipmanında bulunacak asgari gerekler,
• İlk yardım,
• İş ekipmanlarının kullanımı ile ilgili genel hususlar,
• Soyunma yerleri ve elbise dolapları,
• Bakım, onarım ve periyodik kontrollerle ilgili hususlar
başlıkları altında detaylı düzenlemeler bulunmaktadır.
• Dinlenme ve barınma yerleri,
• Engelli çalışanlar,
• Gebe ve emzikli kadınlar, Kapalı alanlarda çalışmalarda asgari şartlar,
40
• Oda boyutları ve hava hacmi,
İş ekipmanlarında bulunacak asgari şartlar başlığı altında yük ve insan kaldırılması ve taşınmasında kullanılan iş
ekipmanları için asgari gerekler belirtilmiştir.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
İş ekipmanları ile ilgili genel kurallar başlığı altında;
• Yük ve insan kaldırmada kullanılan iş ekipmanları ile
ilgili hükümler,
• Yüksekte yapılan geçici işlerde iş ekipmanlarının kullanımı ile ilgili hükümler,
• El merdivenlerinin kullanımı ile ilgili özel hükümler,
• İskelelerin kullanımı ile ilgili özel hükümler,
• Halat kullanarak yapılan çalışmalarla ilgili hükümler
yer almaktadır.
Bakım, onarım ve periyodik kontrollerle ilgili hükümlerde;
• Genel hususlar,
• Periyodik kontrole tabi iş ekipmanları,(Kazanlar,
tüpler, tanklar, kaldırma ve iletme araçları, insan ve
yük taşıyan asansörler, elektrik tesisatı, topraklama
tesisatı, paratoner, akümülatör, transformatör, yangın
söndürme cihazları, havalandırma ve klima tesisatı,
tezgahlar) hangi aralıkta ve nasıl kontrol yapılacağı
belirtilmiştir.
Maden iş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği yönetmeliğinde;
• İşveren ve çalışanların yükümlülükleri,
• Patlama, yangın ve zararlı ortam havasından korunma,
• Kaçış ve kurtarma araçları,
• İletişim, uyarı ve alarm sistemleri,
• Çalışanların bilgilendirilmesi,
• Sağlık gözetimi,
• Çalışanların görüşlerinin alınması ve katılımın sağlanması,
• Asgari sağlık ve güvenlik gerekleri,
• Sondajla maden çıkarılan işlerin yapıldığı iş yerleri ile
yer altı ve yer üstü maden işlerinin yapıldığı işyerlerinde uygulanacak asgari genel hükümler, (EK 1)
• Yer üstü maden işlerinin yapıldığı iş yerlerinde uygulanacak asgari özel hükümler.
• Yer altı maden işlerinin yapıldığı iş yerlerinde uygulanacak asgari özel hükümler.
• Sondajla maden çıkarılan işlerin yapıldığı iş yerlerinde uygulanacak asgari özel hükümler başlıkları altında detaylı açıklamalar bulunmaktadır.
Yönetmelik maddelerinden bazı örnekler vererek konuya açıklık getirebiliriz.
Tüm yeraltı çalışmalarında, çalışanların kolayca ulaşabileceği, birbirinden bağımsız ve güvenli yapıda en az iki
ayrı yoldan yerüstü bağlantısı bulunur. Bu yollar arasındaki
topuk 30 metreden aşağı olmaz, bu yolların ağızları aynı
çatı altında bulundurulmaz.
42
Yeraltı çalışmalarının yapıldığı yerler, çalışanların en az
riskle çalışabilecekleri ve hareket edebilecekleri şekilde
yapılır, işletilir, teçhiz edilir ve bakımı sağlanır.
Taşıma elle veya bir mekanik araçla yapıldığı takdirde,
yaya yolları galeri tabanından en az 180 santimetre yükseklikte ve araçlarla galerinin yan duvarlarından birisi arasında en az 60 santimetre mesafe kalacak şekilde bırakılır.
Tek çıkarma sistemli kuyularda insan taşınması süresince, malzeme taşınması yasaktır. İki çıkarma sistemli kuyularda kompartımanların birinde insan taşınırken diğerinde
malzeme taşınabilir.
Taşıma yollarındaki hava içinde patlamaya neden olabilecek miktarda kömür tozu bulunan veya metan oranı %
0.3’ü geçen kömür ocaklarıyla kükürt tozu bulunan kükürt
ocaklarında, elektrikli lokomotifler kullanılmaz.
Havalandırma ile ilgili değerler periyodik olarak ölçülür ve ölçüm sonuçları kaydedilir. Havalandırma sisteminin
detaylarını kapsayan bir havalandırma planı hazırlanır, periyodik olarak güncellenir ve işyerinde hazır bulundurulur.
Havasında % 19’dan az oksijen, % 2’den çok metan, %
0.5’den çok karbondioksit, 50 ppm (%0.005) den çok karbon
monoksit ve diğer tehlikeli gazlar bulunan yerlerde çalışılmaz.
8 saatlik çalışma için müsaade edilen en yüksek hidrojen sülfür oranı 20 ppm (% 0,002)’dir. Oksijen miktarı azalan veya
yanıcı, parlayıcı ve zararlı diğer gazların karışmasıyla bozulan
yahut çok ısınan hava akımları, diğer çalışma yerlerinden geçmesine meydan verilmeden, derhal ve en kısa yoldan, ocak
dışına atılır. Hava özelliklerinin bozulmasından, ısınmasından
ve oksijen azalmasından kaynaklı olumsuz etkilerinden çalışanları korumak için, çalışmanın zorunlu olduğu durumlarda
çalışma alanı ve zamanı sınırlandırılır.
Terk edilen veya yeterince havalandırılamayan yerler çalışanların girmesini önleyecek biçimde kapatılır ve üzerlerine
uyarı işareti konulur. Çalışmanın bittiği yerlerle terk edilmiş
katlar, çalışılan yerlerden ve hava yollarından topuk veya gaz
sızdırmaz barajlarla ayrılır. Buna imkân olmadığı hallerde buralardan gelecek kirli hava en kısa yoldan nefesliğe verilerek
dışarı atılır. Buralar sorumlu kişilerce her vardiyada denetlenir.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Ocağın çeşitli kısımlarında, sıcaklık ve nem oranı düzenli
olarak ölçülür. Nem oranı göz önünde bulundurularak hava
sıcaklığının sağlığa zararlı düzeye yükselmemesi için gerekli
tedbirler alınır. Bu düzeye yaklaşıldığında ölçme işlemi her
gün gerekli görülecek aralıklarla yapılır ve ölçme sonuçları
havalandırma defterine yazılır. Söz konusu şartların sağlık
için tehlikeli olması halinde çalışma geçici olarak durdurulur.
Bacalar, ani grizu boşalabilecek yönlerde veya grizu
bulunabilecek eski çalışma yerlerinde devam ettirildiği
takdirde, yapısal özellikler göz önünde bulundurularak en
az 25 metre boyunda kontrol sondajları yapılması sağlanır. Kontrol sondaj deliklerinde, grizu veya tehlikeli gazların
varlığı anlaşılırsa, iş durdurulur; çalışanlar söz konusu yeri
terk eder; giriş yeri kapatılır, durum yetkililere derhal haber
verilerek gerekli çalışmaların yapılması sağlanır.
Grizulu ocaklarda havalandırma ile ilgili değerler her vardiyada ölçülür, metan gazı ölçümleri bu ölçümlerle beraber yapılır. Havada % 1’den çok metan gazı tespitinde, bu oran %
1’in altına düşünceye kadar ölçümler aralıksız sürdürülür. Üretim
ünitelerinden dönüş havası içinde ve üretim yerlerindeki gazların
birikebileceği yerlerde metan gazı seviyesi sürekli olarak izlenir.
Aynı hava akımı üzerinde bulunan ve aynı anda çalışılan yerlerin sayısı, hava miktarına ve grizu çıkışına göre
düzenlenir. Aynı hava akımından yararlanan ayaklarda ve
damar içindeki düz ve eğimli yollarda metan oranı % 1,5’u,
bunların bağlandığı hava dönüş yollarında % 1’i geçmez.
Bütün grizulu ocaklarda her biri tek başına ocağın havalandırılmasını sağlayacak güçte, birinin herhangi bir nedenle durması halinde diğeri derhal çalışacak durumda iki
havalandırma grubu bulunur.
Havasında % 2’den çok metan tespit edilen ocaklarda
veya ocak kısımlarında, çalışanların kurtarılması ve grizunun temizlenmesi dışında çalışma yapılmaz. Temizlik çalışmalarında bulunacak kişilerin konu ile ilgili özel eğitim
alması zorunludur. Metan oranının çalışma ortamında sık
sık değiştiği hallerde, metan oranına göre ayarlı, ses ve ışık
uyarısı yapan metan dedektörü bulundurulur veya bir merkezden izlenebilecek otomatik kontrol sistemi kurulur.
Genel havasındaki metan oranı % 1,5’i geçen yerlerdeki iletkenlerin ve elektrikli aygıtların gerilimi derhal kesilir ve
şartlar düzelmedikçe yeniden verilmez.
Ateşleyici grizulu ocaklarda lağım deliklerini doldurmadan önce 25 metre yarıçapındaki bir alan içinde ve özellikle tavandaki boşluklar, çatlaklar ve oyuklarda grizu ölçümü
yapar. Bu ölçmede % 1 veya daha yüksek oranda metan
tespit edilirse lağımlar doldurulmaz.
Ateşleyici, lağımların doldurulmasından sonra ve ateşlemeden önce ölçümü tekrarlar. Metan oranı % 1’in altındaysa lağımlar ateşlenir, üstündeyse % 1’in altına düşünceye
kadar ateşleme yapılmaz. Kömür tozu bulunan veya kömür
tozu oluşabilecek kömür damarlarının bulunduğu ocaklarda,
ateşlenecek yerlerde lağım delikleri doldurulmadan önce
taş tozu serpmek, sulamak gibi koruyucu tedbirler alınır.
44
Risk değerlendirme yönetmeliği, Acil durumlar yönetmeliği, İlk yardım yönetmeliği, Binaların yangından korunması hakkında yönetmelik, Çalışanların patlatıcı ortamların
tehlikelerinden korunması hakkında yönetmelik, Büyük endüstriyel kazaların önlenmesi ve etkilerinin azaltılması hakkında yönetmelik, Makine emniyeti yönetmeliği (Temel sağlık ve güvenlik kuralları da yer almakta), Muhtemel patlayıcı
ortamlarda kullanılan teçhizat ve koruyucu sistemlerle ilgili
yönetmelik, yine iş kazalarını önlemeye ya da iş kazalarının
etkilerini azaltmaya yönelik düzenlemelerdir.
Yazımız iş kazalarına dikkat çekme amacı ile hazırlandığı
için üstteki düzenlemelere ağırlık verdik. İş sağlığı ve iş güvenliği kapsamında çok sayıda yasal düzenlemeler mevcuttur. Bunlar arasında Asansör yönetmeliği, Asbestle çalışmalarla ilgili yönetmelik, Basınçlı kaplar ve basınçlı ekipmanlar
yönetmeliği, Deprem bölgelerinde yapılacak binalarla ilgili yönetmelik, Gürültü, toz, titreşim, aydınlatma, biyolojik ve kimyasal risklerle ilgili yönetmelikler, KKD ve KKD kullanımı ile ilgili
yönetmelikler, Sağlık ve güvenlik işaretleri yönetmeliği, Sağlık
kuralları bakımından 7,5 saat ve daha az çalışılması gereken
işler hakkında yönetmelik vb. ile tebliğler bulunmaktadır.
Yasal zorunluluk olmasına rağmen Ç.S.G Bakanı Sn.
Faruk Çelik'in 20 Kasım tarihli konuşmasında 680000 kayıtlı iş yerinin 470000'inde iş güvenliği uzmanı bulunmadığını
belirtmiştir. Bununla ilgili yeni bir yasal düzenleme ile süre
verileceği, verilen sürede iş güvenliği uzmanı ile anlaşma
yapanlar muaf tutulacak, anlaşma yapmayanlara mevcut
cezanın iki katı idari para cezası uygulanacağını belirtti.
Mevcut yasada zaten işgüvenliği uzmanı bulundurmamanın cezası var. Yani af niteliğinde yeni düzenleme yapılacağını belirtmekte. Sorunun çözümünün yasal olmaktan öte
uygulamadan kaynaklandığını teyit etmektedir.
Sonuç olarak mevcut mevzuat yeterli, hatta teknik ve
uygulama metni şeklinde hazırlanmıştır. El merdiveninin
dahi kullanımı ile ilgili esaslar bulunmakta iken yasaların
yetersizliğinden bahsetmek kolaycılık olmaktadır. Konunun
başında belirtmeye çalıştığım sadece yasa ve cezalarla bu
işlerin düzelmesini beklemek çözüm değildir. Temel sorun
alt işveren yaklaşımı, etkin denetim eksikliği, mesleki yeterlilik, mesleki eğitim, uygulama eksikliğidir. Ölümlerin en fazla yaşandığı inşaat ve maden işlerinde işveren özellikle alt
işveren olmak çok kolay ve her hangi bir özellik gerekmemektedir. En kolay çalışma alanı olarak en tehlikeli iş kolları
seçilmektedir. Alt işveren olmak için sermaye dahi gerekmiyor. Elbette işlerini düzgün yapan firmalar bulunmaktadır
fakat mevcut sistemde rekabet etmekte zorlanmaktalar.
Güncel ihtiyaçları karşılayacak yasalar olmalı, işlerini
usulüne uygun yapmayanlar için yaptırım olmalı, vicdan ve
ahlak duygusu da olmalı, mesleki yeterlilik olmalı, yaşam
boyu eğitim sürmeli, vatandaşlık bilinci, toplumun her kesiminde temel iş sağlığı ve güvenliği, hatta kurallara uyma
bilinci oluşturulmalıdır.
Ex-Proof Valflerde Yenilikler
Uygulama Alanları ve
Seçim Kriterleri
ERDEM KARAOĞLU / Makine Mühendisi / Hidrel Hidrolik Elemanlar Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Petrol, petrol ürünleri, kimya, doğal
gaz, kömür madenleri gibi birçok
sanayi kollarında normal çalışma icabı
veya arıza ve bakım gibi hallerde (Sızan
gazlar veya petrol buharı gibi nedenlerle)
patlayıcı ortam ile karşı karşıya kalınmaktadır. Elektrikli aletlerin statik ısınmaları ve
çalışmaları icabı çıkardıkları ark ortamı,
dolayısı ile sanayi tesisini tehlikeye düşürmektedir. Söz konusu bu gibi patlayıcı
ortamlarda kullanılan elektrik aletlerinin
yapımı ve kullanımı farklıdır.
46
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Türkiye’de “patlayıcı ortam” ve bu gibi ortamlarda kullanılan elektrik aletleri hakkında İngilizce tabiri olan EXPROOF kelimesi yerleşmiştir ve konu ile ilgilenen meslek çevrelerinde exproof kelimesi ile bilinmektedir.
Petrol, kimya, doğalgaz, kömür madenleri gibi patlama riski yüksek işletmelerin hidrolik ünitelerinde kullanılan
selonoid valfler ‘patlayıcı ortam’ niteliklerine uygun valfler
olmalıdır. Ex-proof valflerin kullanılacağı ortamın incelenmesi, patlayıcı ortamın sınıflandırılması, belirlenen ortam
şartlarına göre uygun standartlardaki Ex-proof valfin seçimi
başlıklar halinde incelenecektir.
1. Patlayıcı Ortam Nedir
Patlayıcı, parlayıcı ve yanıcı nitelikteki gaz, toz veya
buharın hava ile karışarak patlayıcı kıvama geldikleri yerlere patlayıcı ortam denir. Patlayıcı ortamın kısa tarifi budur.
Patlayıcı ortam oluşması ve tehlike yaratabilmesi için üç
unsurun bir araya gelmesi gerekir.
A.Patlayıcı madde; Patlayıcı, parlayıcı ve yanıcı gaz,
buhar veya toz
B:Hava (Oksijen)
C:Enerji, patlamayı ateşleyecek bir kıvılcım veya güç
kaynağı.
Bu üç unsurdan biri devre dışı edilebilirse patlama tehlikesi kalmaz. Patlama üçgeni olarak bilinen bu olay aşağıdaki resimde sembolize edilmiştir.
Bu gazlar hava ile karıştıklarında patlayıcı hale
gelirler ve herhangi bir tetikleme ile (kıvılcım)
patlayabilirler. Patlama hava ile karışım oranına bağlıdır. Karışımın bir alt ve bir de üst
patlama sınırı vardır. Gazlarla ilgilenenler, alt
patlama sınırının İngilizce kısaltması olan LEL
ölçümünden bahsederler (LEL= lower explosive limit). Tüm dünyada LEL tabiri kullanıldığı
için yazımızda da aynı simge kullanılmaktadır.
LEL değeri, alınacak tedbirler için çok önemli
bir veridir ve gazların tehlike derecesini (patlama kabiliyeti)
belirler. Aynı şekilde gazların üst patlama sınırı UEL olarak
adlandırılır. (UEL= upper explosive limit)
1.2.SIVILAR
Bilinen, “yanıcı parlayıcı ve patlayıcı” sıvıların başında petrol ürünleri gelir (benzin, benzol, mazot, tiner gibi).
Yanıcı sıvılar buharlaşarak hava ile karışıp patlayıcı ortam
oluştururlar. Sıvıların buharlaşması ortam sıcaklığına bağlıdır. Patlayabilecek kıvamda (oranda) sıvı buharı oluşturan
en düşük sıcaklığa PARLAMA NOKTASI (FLASH POINT)
denilir. Bu değer, gazlardaki LEL gibi, alınacak tedbirler
için önemli bir veridir ve sıvıların tehlike derecesini belirler.
Sıvılar patlama noktalarına göre tehlike sınıflarına ayrılmaktadır. Bu sınıflandırmalar Amerikan NFPA 30 standardına göre
yapılmaktadır ve Dünyaya Amerikan uygulaması hakimdir. TS
12820’de yapılan sınıflandırma da NFPA 30 dan alınmıştır.
Yanıcı sıvıların tehlike sınıflarına tipik örnekler.
IA
Dietileter, etilenoksit, bazı hafif ham petroller
IB
Araba ve uçan benzinleri, toluen, lakuer, lakuer tiner
IC
Kısilen, bazı boyalar, solvent tabanlı bazı çimentolar
II
Mazot (diesel yakıtı), boya tineri
IIIA
Evlerde kullanılan yakıtlar, fuel oil ve kalorifer yakıtı gibi
IIIB
Yemeklik yağlar, yağlama yağları ve motor yağları
1.3. Katı Maddeler, Tozlar
1.1. Gazlar
Yaygın olarak bilinen patlayıcı gazların en başında, doğal gaz, evlerde kullanılan tüp gaz (LPG) ve kaynak işlerinde kullanılan hidrojen ve asetilen gazları gelir. Önemli patlayıcı gazlar ve özellikleri aşağıdaki tablolarda görülmektedir.
Tozların havanın oksijeni ile karışımı ya “toz bulutu”
halinde veya ince tabaka şeklinde mümkündür. Tozlar genellikle ince bir film şeklinde tesis üzerine yapışık şekilde
dururlar. Tesisin ısınmasından veya dışarıdan gelen her
Tablo 05a: Patlayıcı tozlar ve özellikleri
Sınıf (class)
Parlama noktası (Flash point)
Kaynama noktası (boilling point)
IA (parlayıcı)
Tf<22.8°C
Tf<73°C
Tb<37,8°C
Tb<100°F
IB (parlayıcı)
Tf<22.8°C
Tf<73°F
Tb>37,8°C
Tb>100°F
IC (parlayıcı)
Tf>22.8°C
Tf>73°F
Tb<37,8°C
Tb<100°F
II (yanıcı)
37.8°C<Tf<60°C
100°F<Tf<140°F
II
IIIA (yanıcı)
60°C<Tf<93°C
140°F<Tf200°F
IIIA
IIIB (yanıcı)
Tf>93°C
Tf>200°F
IIB
47
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Tablo 05a: Patlayıcı tozlar ve özellikleri
Toz Cinsi
Alüminyum
Patlama Isısı
Toz Cinsi
Bulut
5 mm Film
560°C
>450°C
Polietilen tozu
Patlama Isısı
Bilit
5 mm Film
440°C
melts
Odun kömürü
520°C
320°C
PVC tozu
700°C
>450°C
Linyit kömürü
380°C
225°C
Şeker tozu
490°C
460°C
Kakao
590°C
250°C
Kurum, is
810°C
570°C
Kahve
580°C
290°C
Nişasta
460°C
434°C
Hububat, mısır
530°C
460°C
Toner
520°C
melts
Methyl cellulose
420°C
320°C
Buğday
510°C
300°C
Kağıt lifi,
kırpıntısı
570°C
335°C
Phenolic resin
(reçine)
530°C
>450°C
hangi bir ısı kaynağı ile yanıcı tozun çok küçük bir bölümü
akkor hale gelerek patlamaya neden olabilir. Patlayan bu
çok küçük porsiyon diğer tozları havaya üfleyerek “patlayıcı bir toz bulutu” oluşmasını sağlar. Bu bulut daha da şiddetli patlar ve patlayan bulut yeni toz bulutları oluşmasına
yardımcı olacağı için toz patlaması zincirleme bir reaksiyona ve diğer bir deyim ile “yürüyen bir patlama” felaketine
dönüşebilir. Toz patlamaları gaz patlamalarından çok daha
tehlikeli ve tahrip edicidirler.
Bazı tozlar ve statik patlama sıcaklıkları aşağıda tablo
halinde verilmiştir.
1.4. Ateşleme Kaynakları
“Patlayıcı, parlayıcı ve yanıcı gaz, toz ve buharın” havanın oksijeni ile karıştıklarında patlayabilmeleri için bir
enerji kaynağına ihtiyaç vardır. Bu enerji kaynağı genellikle
elektrikli aletlerin ark çıkaran kontakları ve ısınan yüzeyleri
olmakla birlikte, enerji birikimi ve biriken enerjinin boşalmasına neden olan tüm kaynaklar tehlikeli ortamı patlatabilirler. Örneğin sürtünme dolayısı ile meydana gelen statik
elektrik ve yine sürtünerek kıvılcım çıkaran metal parçalar
kolaylıkla tehlike kaynağı olabilir. Tehlikeli ortamı ateşleyen
başlıca olay ve enerji kaynakları şunlardır.
- Elektrik ark ve kıvılcımı:
Şalterler açılıp kapandıklarında
Elektrostatik olarak yüklü elemanlar deşarj olduklarında
Kablolar ezilip koptuklarında veya kısa devre olduklarında.
Herhangi bir kısa devre anında meydana gelen dengeleme akımı gibi olaylarda çıkan ark ve kıvılcım ortamı tehlikeye düşürebilir.
Elektrikli aletlerin tamamı ya ark çıkardıklarından veya
ısı ürettiklerinde her zaman patlayıcı ortamı tehlikeye düşürebilirler. Bu nedenle, patlayıcı ortamlarda kullanılan
elektrikli aletlerde azami itina gösterilip gerekli tedbirler
alınmalıdır.
48
- sıcak yüzeyler: (statik ısı ile patlama). Elektrik aletleri
ısınmaları dışında mekanik aletlerin çalışmaları dolayısı ile
çıkardıkları ısılar da tehlikeli olabilir. Örneğin sıkışan yatak
ve rulmanların aşırı ısınmaları gibi. Bu nedenle patlayıcı ortamda çalışan (yalnızca elektrikli değil) tüm ekipmanlara
dikkat etmek gerekir.
- mekanik sürtünme ile çıkan kıvılcım: Hiç kimse patlayıcı gaz bulunan bir ortamda taşlama tezgahı çalıştırmaz. Taşın çıkardığı kıvılcım, patlayıcı ortamı tehlikeye
düşürebilir. Sürekli kıvılcım çıkaran bir kaynağı patlayıcı
ortamdan elimine etmek kolaydır. Buna karşılık, patlayıcı
ortamda bulunan bir çelik konstruksiyonda görülmeyen
sürtünmeler (rüzgardan çarpışma gibi) meydana gelebilir. Gaz kaçağı olan bir vananın üzerindeki köşebentlerin
rüzgardan birbirlerine çarpması beklenmedik kazalara
neden olabilir. Kömür madenlerinde, gazın patlayıcı orana gelmemesine çok dikkat edilir. Havalandırma ile gaz
dışarı atılmalıdır. Aksi takdirde patlayıcı kıvamdaki gaz
her halükarda patlar.
Elektrik aletlerinin çalışıp çalışmaması önemli değildir.
Kazmanın, çekicin, ayakkabı demirinin ucundan çıkan kıvılcımla patlar. Elbisedeki naylon parçaların sürtünmesinden
doğan statik elektrikle patlar.
- her nevi statik elektriklenme: Çok tehlike yaratan
bir kaynaktır. Akla gelmedik ve düşünmedik yerlerde sorun teşkil eder. Bilhassa kurulu tesislerde bakım dolayısı
ile yenileme ve tadilat yaparken bolca yaşanan bir olaydır. Bu nedenle patlayıcı ortamda çalışan bazı tesisler
için, sürtünme ile elektriklenmeyen malzeme temin edilir.
Örneğin anti statik havalandırma vantüpleri, anti statik
firen balataları, anti statik konveyör kayışları gibi. Statik
elektriklenme, patlayıcı gaz altında çalışan bir tesiste,
mühendisleri uğraştıran bir patlama (tehlike) kaynağıdır.
Akar yakıt ve yanıcı tozların doldurma ve boşaltma olaylarında da karşımıza çıkan patlama kaynağı yine statik
elektriklenmedir.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
2.Patlamaya Karşı Alınacak Önlemler
2.1. BİRİNCİL ÖNLEMLER
Hedef, patlayıcı ortam oluşmasını önlemektir. Diğer
bir ifade ile, patlama üçgenindeki “A=patlayıcı madde”
ve “B=oksijen” ayaklarını bertaraf etmektir. Exproof alet
kullanımından önce, patlayıcı ortamlarla ilgili olarak yapılması gereken ilk ve en önemli tedbir BİRİNCİL ÖNLEMLERİ almaktır. Kullanılan sanayi prosesine göre
alınacak tedbirler çok çeşitli ve değişkendir. En çok kullanılan, yaygın yöntemleri, ana başlıkları ile aşağıda izah
edilmektedir.
1. En çok kullanılan yöntem, üçgenin Enerji ayağını (C)
patlayıcı ortamdan uzak tutmaktır. Örneğin transformatör ve şalt merkezleri gibi tesisler, patlayıcı ortam
oluşan veya oluşma ihtimali olan yerlerden çok daha
uzağa monte edilirler. Petrol ve kimya sanayinde çok
uygulanan bir yöntemdir. Prensip, ateşleme kaynağını patlayıcı ortamdan uzak tutmaktır.
2.Havanın oksijenini bir şekilde azaltarak, patlama
noktasının altına düşürmek de mümkündür. Bir adı
da “inertising” olan bu yöntem bazı proseslerde uygulanabilmekte ve ortama, prosesi etkilemeyen bir
nevi ölü gaz (inert gas) pompalanarak, patlayıcı ortam oluşması önlenebilmektedir. Örneğin azot gazı,
karbon monoksit veya su baharı pompalanarak oksijen oranı düşürülmektedir. Genelde, havadaki oksijen oranı %10’un altına düştüğünde patlama ihtimali
kalmamaktadır.
3. Kullanılan patlayıcı madde oranının “alt patlama sınırının” altında veya “üst patlama sınırını” yukarısında
tutulması bazı proseslerde mümkündür. Bu tip proseslerde benzeri bir önlem alınması çok faydalı olabilmektedir.
4.Havalandırma yapılarak patlayıcı gaz veya buharın uzaklaşması sağlanabilir veya patlayıcı kıvama
gelmesi önlenebilir. Prosesin durumuna göre havalandırma kendiliğinden tabii bir şekilde olabileceği
gibi vantilatörlerle zoraki havalandırma da yapılarak
patlayıcı ortam oluşması önlenebilir. Grizulu kömür
madenlerinde zorunlu olan bir uygulama yöntemidir.
Madenler, hem çalışanların oksijen ihtiyacı ve hem
de oluşan metan gazının dışarı atılması için havalandırılmak zorundadır.
5. Bazı patlayıcı ve yanıcı sıvıların içersine ilave madde
katılarak patlama noktası (flash point) yükseltilmekte
ve böylece patlayıcı buhar oluşması önlenmektedir.
6.Patlamaya dayanıklı veya patlama tahribatını önleyici dizayn ile de önlem alınabilir. Bu tip önlemler
patlamayı tamamen önlemek için değil, tahribatını
azaltmak için yapılır.
- basınç tahliye vanaları (relief valve) ile patlama anında oluşan basıncın tehlikesiz sahaya yönlendirilmesi
sağlanabilir.
- patlamayı bastırma (explosion suppression) tertibatları ile, patlama olur olmaz patlama enerjisini soğutmak ve ilerlemesini önlemek için yapılan tertibatlar
mevcuttur. Bilhassa toz patlamasına karşı uygulama
alanı bulmaktadır.
7.Patlayıcı gaz veya buhar oluşması “buhar bariyeri”
denilen özel tertibatlarla önlenmektedir. Bu yöntem
sıvı yakıtlarda yaygın olarak kullanılmaktadır.
2.2. İkincil Önlemler
Birincil önlemler alınamıyor veya bu önlemlere rağmen
patlayıcı ortam ihtimali halen mevcut ise, İKİNCİL önlemlere baş vurulur yani bu ortamlarda tehlikesiz çalışabilecek
alet veya ekipman seçimi yapılır. Diğer bir söz ile exproof
alet kullanılır. Konumuz da budur ve bundan sonraki bölümlerde İKİNCİL ÖNLEMLER işlenecektir.
3.Patlayıcı Ortamların Sınıflandırılması
3.1.Patlayıcı Bölge Veya Zonların Tarifi
Çalışma ve işletme şartları her iş yerinde ve her sanayi dalında aynı değildir. Her tehlikeli ortama aynı tip
aleti yerleştirmek ve tek bir sistem uygulamak ekonomik
olmamaktadır. Bu nedenle konunun uzmanları, patlayıcı
ortamları tehlike derecesine göre sınıflara ayırmışlardır.
Emniyet, güvenlik, işletme ve bakım kolaylığı ve bilhassa ekonomik nedenlerle her ortam için farklı bir uygulama öngörmüşlerdir. Diğer bir deyiş ile, sürekli patlayıcı
kıvamda gaz olan bir yerde alınacak tedbirler ve konulacak elektrik aygıtları ile, “tesadüfen, arada bir ve çok kısa
süreli” patlayıcı ortam teşekkül eden bir yerde alınacak
önlemler ile çalıştırılacak elektrik aygıtları aynı olamaz. En
azından ekonomik olmaları için patlayıcı ortamları sınıflara ayırmak gerekir. Bu sınıflara BÖLGE veya ZON adını
verilir. Uluslar arası adı ZON olduğu için Türkçe’si yerine
ZON tabiri kullanılacaktır. Patlayıcı ortamları zonlara ayırmada iki görüş hakimdir. Birincisi kömür sanayinde öncü
olan BATI AVRUPA GÖRÜŞÜ ve ZON SİSTEMİ, diğeri de
petrol sanayinde öncü olan KUZEY AMERİKAN GÖRÜŞÜ
ve DIVISION SİSTEMİ ve uygulamasıdır. Bu gün Batı Avrupa AET olarak bir araya gelmiş ve EN (euro norm) adı
altında standartlar yayınlamaktadır. EN standartları üye
ülkeler için bağlayıcı olmaktadır. Ülkemiz de AT ye girme
çabasındadır. Bu nedenle patlama ile ilgili EN standartları
ve AET uygulamaları bizim için önem kazanmaktadır. Batı
Avrupa görüşü IEC ile aynıdır. (IEC = International Electrical Commission) ve Kuzey Amerika Ülkeleri ve bilhassa
ABD hariç, tüm dünya ülkeleri ZON sistemi etrafında birleşmişlerdir.
49
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
3.2. Batı Avrupa Görüşü Ve Uygulaması Zon Sistemi
ZON’ların tarifi IEC 79-10 ve EN 50 014 de yapılmıştır.
En son şekli ile ATES 137 de (Avrupa Parlamentosu talimatı
99/92) düzenlenmiştir ve IEC’den farkı yoktur.
ZON 0: Normal çalışma koşullarında patlayıcı ortam
oluşan (ve oluşma ihtimali yüksek olan) ve oluştuğu an
uzun süren yerler ZON 0 kapsamına girer. Patlayıcı madde
kaplarının içi ve patlayıcı işleyen aparatların ( buharlaştırıcı, reaksiyon kapları gibi) iç kısımları gibi yerler bu gruba girer. ATEX 100a’ya göre bu zonda 1.kategoriye giren
aletler kullanılabilir. Kategoriler ATEX bölümünde tekrar ele
alınacak olup, bu gruptaki aletler yüksek güvenlik ve emniyet özelliğine sahiptirler. Ancak kendinden emniyetli ve
a-kategorisindeki sistemler (devreler) ZON 0 da kullanılabilir (Ex-ia sertifikalı sistemler).
ZON 1: Normal çalışma icabı patlayıcı ortam teşekkül
etme ihtimali az olan (veya hiç olmayan), yalnızca arıza ve
anormal çalışma koşullarında ve tesadüfen patlayıcı ortam
oluşabilen veya oluşma ihtimali olan ve yine oluştuğunda
da kısa süren yerler bu gruba girer. Kısaca, patlayıcı ortam
oluşma ihtimaliz olan ve oluştuğunda da kısa süren yerler
ZON 1 olarak adlandırılmaktadır. Zon 0’ ın yakın çevresi,
patlayıcı madde pompa istasyonları, vana ve klape yakınları pompa istasyonları gibi yerler bu gruba gerer. Mevcut
patlayıcı ortamların %95’inden fazlası bu gruba girmektedir. ATEX 100a’ya göre 2.kategorideki aletler zon 1 de
kullanılabilir. Hemen hemen ex-sertifikalı tüm aletler bu kategoriye girmektedir.
ZON 2: Normal çalışma icabı patlayıcı ortam teşekkül
etme ihtimali olmayan ve ayrıca arıza, kaza, tamir, bakım
gibi hallerde de patlayıcı ortam teşekkül etme ihtimali çok
az olan ve bu gibi hallerde de çok kısa süren (sürme ihtimali) olan yerler Zon 2 kapsamına girerler. Yalnızca kaynaklı boru bağlantıları bulunan tesis veya tesisin kısımları, doğal gaz ve petrol boru hatları bu gruba girer. ATEX
100a ya göre 3.kategorideki aletler zon 2 de kullanılabilmektedir. Bu kategorideki aletlerin ex-sertifikaları olmakla
birlikte diğer kategoriler gibi sıkı şartlara bağlı değildir.
50
Koruma tipi “Ex-n” olan aletler kullanılabilir. “n” işareti
“non-sparking” terimini çağrıştırıyor ise de standartların
son versiyonlarında ABD uygulaması olan “non-sparking”
e yer verilmemekte ve hafifletilmiş “p” ve “d” tipi korumamaları da içine almaktadır. Koruma tipleri yazımız ileriki
bölümlerinde izah edilecektir. Aşağıdaki resimde zon
ayrımının iyi anlaşılması için örnek verilmiş olup yazımız
ileriki bölümlerinde akar yakıt dolum istasyonlarındaki zon
tarifleri ayrıca izah edilecektir. Tozlar için ayrı bir ZON tarifi (EN50.028) yapılmış olup, gaz ve buharların aynısıdır.
Burada toz Zonları Zon 10, 11 ve 12 olarak adlandırılmış
ise de 1999 yılında yayınlanan ATEX137 bu isimlendirmeyi Zon 20, 21 ve 22 olarak değiştirmiştir. İçerik aynıdır,
değişen isimdir.
ZON 20: Normal çalışma icabı patlayıcı toz ve lif ortamı
oluşan ve oluşma ihtimali yüksek olan ve uzun süren yerler.
ZON 21: Normal çalışma icabı patlayıcı toz ve lif ortamı teşekkül etme ihtimali az olan ve oluştuğunda da kısa
süren yerler.
ZON 22: Normal çalışma icabı patlayıcı toz veya lif
oluşma ihtimali olmayan ve ancak arıza ve kaza gibi anormal hallerde oluşabilen ve bu durumların da çok kısa sürme ihtimali olan yerler bu gruba girer. Ayrıca tıbbi ortamlar
da Zon G ve Zon M gibi iki sınıfa ayrılmaktadır.
ZON G: “Kapalı medikal gaz sistemi” olarak bilinir. Sürekli veya tesadüfi, patlayıcı karışım (patlayıcı ortamdan
farklı olarak) üretilen, iletilen, veya küçük miktarlarda uygulanan yerleri kapsar. Bu gibi yerlerin her taraftan kapalı
olması gerekmez, ufak köşe ve oyuklar bu kapsama girer.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
ZON M: “Medikal ortam” olarak bilinir. Ağrı kesici
madde veya tıbbı deri temizleme, dezenfekte, antiseptik
ilaç kullanımı gibi olaylarda, küçük miktarda ve kısa süreli patlayıcı ortam oluşan ve oluşma ihtimali oyan yerleri
kapsar.
Zon sisteminde patlayıcı gazlar G ve tozlar da D harfi
ile belirlenir. Tıbbi ortamlardaki zon tarifi ile karıştırılmamalıdır. Gazlar IEC ve EN de aşağıdaki gruplara ayrılmaktadır.
Gaz Grupları
IEC ve EN gazları iki patlama grubuna ayırmış ve metan gazını (grizulu madenleri) I.gruba dahil etmiştir. Diğer bir söz ile EN maden sanayi ile diğer sanayi dallarını
ayırmıştır.
PATLAMA GRUBU I: METAN
PATLAMA GRUBU II A: Propan, bütan, aseton, kereson, hexan, trimat, hylamin, vs..
PATLAMA GRUBU II B: Etilen, karbon monoksit, hidrojen sülfit, etil-, -metil, -eter, vs..
PATLAMA GRUBU II C: Hidrojen, Asetilen ve karbon di
sülfit
3.3. Kuzey Amerikan Görüşü ve ygulaması:dıvısıon
Sistemi
Amerikan görüşü ANSI/NFPA 70, NEC standartlarında
belirlenmiştir. NEC = National Electrical Code Article 500
(madde 500) de sınıflandırma yapılmıştır. NEC evvela patlayıcı maddeleri sınıflara ayırır, sonra bu maddeleri gruplara ve daha sonra da bölümlere (DİVİSION) ayırır. Kısaca
USA standartları patlayıcı ortamları iki bölüme ayırmaktadır.
GROUP A : Bu gruba asetilen gazı dahil edilmiştir. Bu
gazın hidrojen gazından daha üst gruba alınmasının nedeni “bakır asetilenin” sürtünme ile kolayca ateş almasıdır.
GROUP B: Bu grupta hidrojen gazı vardır.
GROUP C: Alkoller ve eterler
GROUP D: Metan, propan, oktan, dekan vs…
GROUP E,F,G: Toz gruplarıdır.
Aynı patlama özelliğine sahip maddeler aynı gruba alınırlar. Patlama için gerekli olan enerji miktarları ölçülerek
grubu tespit edilir. Artık günümüzde bu ölçümler yapılmış
bilinen gazlar gruplara ayrılmıştır. Molekül yapıları veya
ağırlıkları aynı olan gazlar aynı grupta olabilir. Genelde aynı
isimdeki gazlar aynı patlama grubundadır.
GROUP E: Metal tozları. İletken olan ve iletkenliği 100
Ω/cm olan tozlar.
GROUP F: Kömür tozu gibi karbon içeren tozlardır.
GROUP G: Direnci yüksek olan plastik tozları ve benzerleri.
NEC 1984 F grubunu iptal etmiş iletken ve yalıtkan adı
altında E ve G gruplarını tanımlamıştır. Çünkü iletken olan
grafit tozu aynı zamanda karbondan ibarettir.
Tablo 06: NEC’e göre gaz ve toz grupları
Class I
DIVISION 1: Normal çalışma (koşullarında) esnasında
patlayıcı ortam oluşan ve oluşma ihtimali yüksek olan ve
uzun süren yerler DIVISION 1 kapsamındadır.
DIVISION 2: Normal çalışma esnasında patlayıcı ortam oluşma ihtimali az olan yerler. Ancak anormal hallerde
(tamir bakım, arıza, kaza gibi) patlayıcı ortam oluşan ve
oluşma ihtimali olan ve kısa süren yerler DIVISION 2 kapsamındadır.
NEC patlayıcı maddelere göre de sınıf ayrımı yapmaktadır. Bunlara CLASS adı veriler.
CLASS I: Patlayabilir gaz ve buharlar.
CLASS II: Patlayabilir tozlar; kömür tozu un ve şeker
tozu gibi.
CLASS III: Uçucu tozlar. Normalde tozdan daha iri
maddeler. Pamuk tozu, hızar tozu, tekstil liftleri gibi. Bu
maddeler patlayıcı değil daha ziyade yanıcı ve yangın tehlikesi içeren maddelerdir.
NEC ayrıca aşağıdaki patlayıcı madde gruplarını da tarif etmiştir.
Class II
Asetilen
Group A
Hidrojen
Group B
Alkoller ve
eterler v.s.
Group C
Metan, propan
oktan, Dekan v.s.
Group D
Metal tozları
<100Ω/cm
Group E
Kömür tozları
>100Ω/cm
Group G
Division 1
Division 2
Division 1
Division 2
Division 1
Division 2
Divison 1
Division 2
Division 1
Division 2
Division 1
Division 2
Gaz grupları ile ilgili Amerikan ve Avrupa Uygulamasının
kısa özet taplosu
Tablo 07: EN, IEC ve NEC gaz gruplarının karşılaştırılması
Patlayıcı Gaz
Örneği
Kuzey Amerika NEC CENELEC/IEC
Article 500,
EN 50014,
CEC Section 18
IEC 79-0
Asetilen
A veya IIC
IIC
Hidrojen
B veya IIC
IIC
Etilenler
C veya IIB
IIB
Propanlar
D veya IIA
IIA
Metanlar
D veya I
I
51
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
3.4.Sınıflandırmayı Hangi Kuruluşlar Yapar
Ne Amerikada ve ne de Avrupada ZON veya DİVİSİON
ları belirleyen bir otorite yoktur. İmalatçı veya kullanıcı (işletmeci) ZON ları kendi belirler. Bir tesisin nereleri ZON 0, 1 veya
2 olduğuna tesisin tümünü yapan ve projelendiren karar verir. Diğer bir söz ile komplike bir tesisin tehlike alanlarını mal
sahibi kendi belirler (dolayısı ile sorumlu uzman mühendisi).
Devlet veya kamu nerede devreye girer? İnsan sağlığı ve iş
güvenliği ile ilgili hususlarda kamu otoritesi devreye girer ve
mal sahibi (işletmeci) bu hususlara uymak zorundadır.
Rafineri doğal gaz santralı gibi “patlayıcı parlayıcı ve yanıcı” madde ile çalışan büyük tesislerin bir ZON (DİVİSİON) haritası mevcuttur. Bu gibi tesislerde çalışanlar nerelerinin hangi
ZON lara girdiğini bu haritaya bakarak tespit ederler. Yıllar
içinde yapılan tadilatlar dolayısı ile ZON haritası da değişebilir
veya değiştirme mecburiyeti doğar. Bu hallerde sorumluluk
ilgili ve yetkili (konuyu bilen) teknik elemanlara düşer.
Avrupa parlamentosu 16 Kasım 1999 yılında yayınladığı bir talimat ile (directive 99/92/EC) patlayıcı ortam tehlikesi bulunan iş yerlerinde alınacak “asgari iş güvenliği ve işçi
sağlığı” şartlarını belirlemiştir. Bu talimatta Zonların genel
tarifi yapılmakta ve nerelerin hangi zonlara girdiğinin belirlemesi işverene (mal sahibine) bırakılmaktadır. Dolayısı ile
ZON bölgelerinin tespiti, mühendislere ve mühendis odalarına (meslek kuruluşlarına) kalmaktadır.
Amerikan uygulamasında da Ulusal yangınla mücadele
kuruluşunun (NFPA) talimatları ve çalışanların güvenliği ile
ilgili yasalar (OSHA) dikkate alınmaktadır. Division ların belirlenmesi aynı şekilde iş verene veya işverenin uzmanına
bırakılmaktadır.
Bu konu ile ilgili talimat, yönetmelik ve yasaların hemen
tamamında yuvarlak laflar vardır. “çalışanların güvenliği ile
ilgili önlem alınacak” gibi. İş veren zonları belirlemede şek-
len tam serbest gibi gözüküyor ise de o kadar da değil.
Bir olay olduğunda işverenin her zaman başı sıkıntıdadır
(dolayısı ile sorumlu mühendisin). Avrupa ülkelerinde bu
konularla ilgili meslek kuruluşlarının yayınları ve tavsiyeleri
vardır. Öncelikle kimya mühendisleri odası tehlike bölgeleri
hakkında talimat ve tavsiyeler yayınlamaktadırlar.
Avrupa uygulamasına göre ZON 1 ve ZON 2 sahalarda
kullanılan ark ve ısı çıkaran aletler (elektrik ve mekanik, yeni
EC talimatı 94/9, mekanik aletleri de aynı kapsama almıştır)
yetkili otoriterlerce test edilip sertifikalandırılmak zorundadır.
Bu ortamlarda sertifikasız alet kullanılamaz. ZON 0 da kullanılan aletlerin üzerinde bu zon için imal ve test edildiklerini
belirten ayrıca bir işaret olmalıdır. İleride bahsedeceğimiz
gibi ATEX, ex-korumalı aletleri kullanım ortamlarına göre kategorilere ayırmış, yani kullanılacağı ZON’ları belirlemiştir.
3.5. Patlama Sıcaklığı Ve Isı Grupları
Patlayıcı gazlar bir kıvılcım ile patlayabildikleri gibi, ortamdaki aletlerin yüzey sıcaklıklarından da ateş alabilirler
(statik patlama). Örneğin metan gazı 650 °C de patlar. Bu
nedenle kullanılan elektrik ve mekanik teçhizatların yüzey sıcaklıklarına da dikkat edilmelidir. Konunun uzmanları dikkat
edilmesi gereken ısı gruplarını tarif etmişler ve bu ısı grupları
standartlarda da yerini almıştır. Isı grupları tayin edilirken emniyet faktörü de dikkate alınarak gerçek ateş alma sıcaklıklarının biraz altında tarif edilmişlerdir. Örneğin metan gazının
patlama sıcaklığı 450 °C olarak verilmiştir. En zor ateş alan
gaz metandır, diğerleri daha düşük sıcaklıkta da patlarlar.
Isı gruplamasında kuzey amerikan görüşü ile uluslararası görüş (IEC) ve Avrupa görüşü aynıdır ve NEC 505 de
son değişikliği ile IEC de olduğu gibi 6 ısı grubu tarif etmiştir. Yalnız bu gruplar da aralarında alt bölümlere ayrılmıştır.
Isı gruplarının aletlerin çalışabildikleri ortam sıcaklığı ile
ilişkisi yoktur. Bu ısı değerleri aygıtların maksimum yüzey
sıcaklıklarıdır. Aşıldığında ortam tehlikeye girer demektir.
Isı Grubu IEC ve EN
Aletin Maksimum Yüzey
Sıcaklığı
Patlayıcı Ortamin Patlama
Sıcaklığı
Isı Grubu NEC
T1
450°C
>450°C
T1
450°C
T2A
300°C
T2B
280°C
T2C
260°C
T2D
215°C
T3
200°C
T3A
180°C
T3B
165°C
T3C
160°C
T4
135°C
T2
T3
T4
300°C
200°C
135°C
>300 <450°C
>200 <300°C
>135 <200°C
T4A
120°C
T5
100°C
>100 <135°C
T5
100°C
T6
85°C
>85 <100°C
T6
85°C
52
120°C
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Tablo 16: Önemli gazları ve ısı grupları
T1
T2
T3
T4
I
Metan
IIA
Aseton, Etanlar, Etilaseton,
Amonyaklar, Benzol, Asetik
asit, Karbon monoksit Metanol, Propanlar, Toluenler
Etil alkol, l-amil,
Petrol, Mazot, Uçak Aset aldehitasetatlar, n-bütanlar, benzini, Foil oil,
ler, Etil eter
n-bütil olkol
n-heksanlar
IIB
Şehir gazı
Etilen
IIC
Hidrojen
Asetilen
T5
T6
Karbon-di sülfit
Etiketinde M1 işareti olan bir alet en az 2 arızada tehlike yaratmayacak şekilde dizayn edilecektir. Ayrıca ikinci
bir emniyet önlemi alınmalıdır. ATEX ifadesinde bu şekilde yuvarlak sözler kullanılmaktadır. Pratikte bu önlemler;
grizu ölçülerek tehlike, halinde (gizunun %1.5 seviyesini
aşması) elektriğin kesilmesi ve çalışanlara alarm verilerek
madenin terk edilmesi ile gerçekleştirilmektedir. M1 kategorisi şartlarını yalnızca kendinden emniyetli korunmuş
bir devre (veya alet) yerine getirebilmektedir (Ex-ia kategorisindeki)
Gazların Isı Gruplarına Göre Dağılımı
Bilinen gaz ve buharların ısı grupları aşağıda verilmiştir.
Bu konuda meslek kuruluşlarının detaylı verileri mevcuttur.
Sıvı Yakıtların Parlama Noktalarına Göre
Sınıflandırılması
Yanıcı sıvılar (Otomobil yakıtları) parlama (flash point)
ve kaynama (boiling point) noktalarına göre sınıflara ayrılmıştır. Parlama noktası: verilen sıcaklıkta ve normal atmosfer basıncında yanıcı sıvı yüzeyinin patlayıcı buhar ürettiği
anlamına gelir. Aşağıda Tablo 18’da NFPA 30’a göre yapılan ve uluslar arası geçerli olan sınıflandırma görülmektedir.
Kategori M2: Patlayıcı ortam oluştuğunda bu kategorideki aletlerin elektriğinin kesilmesi gerekmektedir. Elektrik
hemen kesilemeyeceği için kısa süre de olsa patlayıcı ortama maruz kalacaklardır. Bu nedenle normal çalışmaları
esnasından ortamı tehlikeye düşürmeyecek şekilde dizayn edilirler. Ayrıca ağır ve değişken çalışma şartlarına
uyumlu, robust bir yapıya sahip olacaklardır. Grizilu bir
maden işletmesinde metanın havadaki oranı %1.5 seviyesini aştığında madenin ilgili bölümünün elektriği kesilir. Buna göre uygun ölçüm tertibatı yapılmak zorunludur.
Kullanılan metan ölçü aleti, batarya beslemeli ve kendinden emniyetli tip ve Ex-ia kategorisinde olacaktır ki sürekli
gazlı ortamda çalışabilsin.
4. Alet Kategorileri
Kullanımdaki karmaşayı önlemek için ATEx 100a patlayıcı ortamlarda konulan aletleri gruplarına göre kategorilere
ayırmaktadır. Bunlar kısaca:
Grup I: Girzulu maden ocaklarını ve var ise yer üstü tesislerin, kısaca maden sanayini kapsamaktadır. Kullanılan aletlerin
yüzey sıcaklığı metan ve kömür tozuna göre dizayn edilecektir.
Kömür tozu var ise 150 °C yok ise 450 °C olabilmektedir.
Kategori M1:Bu kategorideki aletler sürekli veya aralıklı
oluşan patlayıcı ortamı tehlikeye düşürmeyecek şekilde dizayn edilirler, yüksek bir koruma düzeyine sahiptirler. ZON
0 ortamında rahatlıkla çalışabilecek düzeydedirler.
Grup II: Maden sanayi dışındaki sanayi kollarını kapsar. Aletlerin yüzey sıcaklıkları kullanılan ortama göre farklı
olabilmektedir. Tehlike bölgeleri üç ayrı ZON’a ayrılmıştır
(Zon 0, 1 ,2).ve üç ayrı kategoride alet kullanılabilmektedir.
Ayrıca kategori rakamlarının sonuna gaz ise G toz ise D
harfi konulur.
ATEX ayrıca; aletin korumasında herhangi bir bozulma
olduğunda ikinci bir önlem alınmasını ve yine bir birinden
bağımsız iki arıza aynı anda meydana geldiğinde emniyetliliğin korunması şartını koşmaktadır.
Tablo 18: TS 12820 ve NFPA 30’a göre SIVI YAKIT SINIFLARI
Tehlike Sınıfı Parlama Noktası
(Flaş Point), F
Kaynama Noktası
(Boiling point), B
Örnek
IA
B<37.8°C (100 °F)
Di-etileter, etilen oksitler
F<22.8°C (73°F)
IB
F<22.8°C (73)
B<37.8°C (100 °F)
Otomobil ve uçak benzinleri Toluenler, Laquer tineri
IC
F<22.8°C (73)
B<37.8°C (100 °F)
Ksilenler, bazı boyalar, Çimento bazlı bazı solventler
II
37.8°C>F<60°C
100°F>F<140°F
Mazot (diesel yakıtı) Boya tineri
III A
60°C>F<93°C
Kalorüfer yakıtları (fuel oil)
III B
F>93°C (>200°F
Sıvı mutfak yağları, motor yağları, motor yağları,
makina yağları
53
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
5. Patlamaya Karşı Korunmuş
Aletlerin Etiketleri
Kategori 1G veya 1D :
M1 de olduğu gibi bu kategorideki aletler sürekli ve
arada bir oluşan patlayıcı ortamda çalışabilecek şekilde
dizayn edilirler ve yüksek bir koruma seviyesine sahiptirler.
ZON 0 (ZON 20) ortamında rahatlıkla çalışabilecek düzeydedirler.
Aynı şekilde; aletin korumasında herhangi bir bozulma
olduğunda ikinci bir önlem alınması ve yine bir birinden
bağımsız iki arıza aynı anda meydana geldiğinde emniyetliliğin korunması istenmektedir. Katagori 1 şartlarını ancak
kendinden emniyetli korunmuş bir devre (veya alet) yerine
getirebilmektedir (Ex-ia). Bu demektir ki ZON 0’da ancak
kendinden emniyetli, Ex-ia tipi aletler kullanılabilir, Ex-ib tipi
dahil diğer koruma tiplerinin hiç biri kullanılamaz. Kendinden emniyetli devreler (aletler) iki kategoride (a ve b) imal
edilir. Bunlar emniyet faktörleri ile ilgilidir. Ex-ia tipi aletlerin
emniyet katsayısı 1.5 alınır ve daha düşük akımlarda emniyetlidirler. Ex-ib tipi aletlerin emniyet katsayı 1 alınır ve
daha yüksek akımlarda da çalışırlar. Kendinden emniyetli
bir devrede aynı anda bir veya birkaç arıza birden meydana gelebilir. Bunlar yapılan emniyet bariyerlerine konulan
zener diod sayısı ile belirlenir. Ex-ia tipi bir bariyerde üçten
fazla zener barier (diod?) vardır. Biri veya ikisi arızalansa
emniyetlilik devam etmektedir.
Kategori 2G veya 2D: Bu kategorideki aletler, normal
çalışmalarında olduğu gibi arıza hallerinde de ortamı tehlikeye düşürmeyecek şekilde dizayn edilirler. Etiketlerinde
2G (2D) olan aletler ZON 1 (ZON 21) ortamında rahatlıkla
kullanılabilirler.
Patlayıcı ortamı olan işletmelerde çalışan meslektaşlarımız çok iyi bilirler ki, ex-korumalı aletin etiketi farklıdır ve
bir aletin ex-korumalı olup olmadığı etiketinden anlaşılır. Bu
etiketleme şekli konu ile ilgili standartlarda belirlenmiştir ve
aşağıdaki gibidir.
Uluslararası Elektroteknik Komisyonu (IEC), Avrupa
Ekonomik Topluluğu Standartlaşma Kuruluşu (CENELEC)
ve Amerika Birleşik Devletleri Milli Elektrik Kotları’nın (NEC)
ön gördükleri etiketleme şekilleri resim 17a’ da görülmektedir. Yukarıda da izah ettiğimiz gibi ABD de hem ZON ve
hem de DIVISION sistemi aynı anda geçerlidir. Bu nedenle
NEC de iki ayrı etiket şekli ön görülmekte olup aynı resmin
b) bendinde DIVISION sistemine göre sertifika alan aletlerin etiket şekli görülmektedir.
Kategori 3G veya 3D:
Bu kategorideki aletler normal çalışmalarında ortamı
tehlikeye düşürmeyecek şekilde dizayn edilmişlerdir. ZON
2 (ZON 22) ortamlarında kullanılabilmektedirler. Üst kategorideki aletler alt kategoride de kullanılabilirler, fakat tersi
geçerli değildir. Kategorisi 1 olan bir alet ZON 1 ve 2 de de
rahatlıkla kullanılabilir. Fakat kategorisi 2 olan bir alet ZON
0 da kullanılamaz.
Tablo 20: Kategoriler ve kullanım bölgeleri
Kullanım Yeri, Zon
Grup
Kategori
Koruma Tipi
Madenler, sürekli patlayıcı ortamda çalışabilir
I
M1
Ex l-ia
Madenler, patlayıcı gaz oluşumunda elektriği kesilir
I
M2+M1
Ex l-ia, ib, d, e, o, p, q, vesaire
Diğer Sanayi
ZON 0
II
1G
Ex IIG - ia
Diğer Sanayi
ZON 1
II
2G+1G
Ex IIG - ia, ib, d, e, o, p, q vesaire
Diğer Sanayi
ZON 2
II
3G+2G+1G
Ex IIG - ia, ib, d, e, o, p, q vesaire
Diğer Sanayi
ZON 20
II
1D
Ex IID - ia
Diğer Sanayi
ZON 21
II
2D+1D
Ex IID - ia, ib, d, e, o, p, q vesaire
Diğer Sanayi
ZON 22
II
3D+2D+1D
Ex IID - ia, ib, d, e, o, p, q vesaire
54
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
ABD ve Kanada da uygulanan DIVISION sistemine
göre etiket şekli resim 17 b) de görülmekte olup, buruda
kullanılan koruma tiplerinin anlamları aşağıdaki gibidir.
IPişaretinden sonra gelen birinci rakamın anlamı:
0: Koruma yok, hiç bir önlem alınmamış
1:Büyük ve sert cisimler girebilir. El girebilecek kadar
açıklık vardır.
2:Orta büyüklükte cisimler girebilir. Ancak büyük takımlarla dokunulabilir. El girmez amma parmak girebilir.
3:Açıklık 2.5mm kadardır. Yani 2.5 mm’ye kadar ufak
cisimler girebilir.
4:Açıklık 1 mm kadardır. 1 mm’nin üstündeki cisimler
giremez. Elle dokunulabilir. Parmak girmez.
XP : Exproof korumalı anlamına gelir, Division 1 ve 2 de
yer alan A-D gruba gazlar için kullanılır. Avrupa ve IEC’nin
kullandığı d-tipi koruma (Ex-d) ile kıyaslanabilir.
5: Hiçbir cisim giremez. Yalnız ince toz alet içersine girebilir, toza karşı korunmamıştır. El ve takım ile dokunulabilir.
IS : Kendinden emniyetli (intrinsically safe) koruma anlamına gelir. Division 1 ve 2 de yer alan A-D gruba gazlar
için kullanılır.
6: Alet içersine toz dahi giremez. Toza karşı tam korunmuştur.
X, Y veya Z : Basınçlı koruma anlamına gelir. X ve Y
Division 1 ve Z’de Division 2’de kullanılır. Avrupa ve IEC’nin
uyguladığı p-tipi koruma (Ex-p) ile kıyaslanabilir.
DIP : Toza karşı koruma (dust-ignitionproof) anlamına
gelir. Division 1 ve 2’de yer alan EG tipi tozlar için kullanılır.
IN : Ark çıkarmaz veya patlayıcı ortamı ateşlemez (non
incendive) anlamına gelir ve Division 2’de tatbik edilir. Avrupa
ve IEC’nin uyguladığı n-tipi koruma (Ex-n) ile kıyaslanabilir.
7. Yabancı Madde Girişine Karşı Koruma, Ip
7.1 IEC ve AVRUPA UYGULAMASI
Patlayıcı ortamlarla ilişkisi olmayan bu koruma yöntem
ve tipleri ex-koruma ile karıştırılmamalıdır. Su, toz, nem, dokunma gibi etkenlere karşı alınan önlemleri içerir. Simgesi
IP dir. “international protection” kelimesinden kısaltılmıştır.
IP işaretten sonra gelen rakamların anlamı aşağıda tabloda
kısaca özetlenmiştir.
IPişaretinden sonra gelen ikinci rakamın anlamı:
0: Koruma yok
1: Alet bir miktar korunmuştur. Dik damlayan sular doğrudan alet içersine giremez.
2:15° açıyla gelen yağmur suları aletin içersine giremez.
3:60° açıyla gelen yağmur ve püskürtme sular aletin
içersine giremez.
4: Her nevi açıdan gelen yağmurlama ve sıçrayan sular
alet içersine giremez.
5: Tazyikli suya karşı korunmuştur. Belli bir tazyikle alete çarpan sular içeri giremez.
6: Dolma suya karşı korunmuştur. Alet su içersine daldırılır
veya kısa süre su altında kalırsa içersine su girmez.
7,8: Basınçlı suya karşı korunmuştur. Alet üzerinde belirtilen basınç da su altında çalışabilir. Dalgıç pompalar gibi.
Tablo 21: IP Koruma Tipleri
Dokunmaya ve Yabancı Cisimlere karşı koruma
SUYA KARŞI KORUMA
Dokunma Koruması
Yabancı Cisim Girmesi
0
1
2
3
4
5
6
7,8
0
Korumasız
Korumasız
1
Geniş bir yüzeye
dokunma
Büyük ve sert cisimlere
dokunma
2
Parmakla dokunma
Orta boyda yabancı cisimlere
karşı koruma
3
2.5 mm çaptan büyük
takımlarla dokunma
Ufak ve sert cisim girişine karşı
koruma
IP30
IP31
IP32
IP33
IP34
IP35
IP36
IP37
4
1 mm çaptan büyük
takımlarla dokunma
Ufak ve sert cisim girişine karşı
koruma
IP40
IP41
IP42
IP43
IP44
IP45
IP46
IP47
5
Her nevi takım ile
dokunulabilir
Toza karşı koruma Toz giremez
IP50
IP51
IP52
IP53
IP54
IP55
IP56
IP57
6
Her nevi takım ile
dokunulabilir
Her nevi toza karşı koruma, toz
giremez
IP60
IP61
IP62
IP63
IP64
IP65
IP66
IP67
56
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
8. Koruma Tipleri
8.1. d-TİPİ KORUMA, ALEVSIZMAZ KORUMA
İlk uygulanan koruma yöntemi d-tipi korumadır. Diğer
metot ve yöntemler sonradan geliştirilmiştir. Bu tip korumanın prensip resmi aşağıdaki resim 20’de görülmektedir.
En çok kullanılan ve geniş bir tatbikat alanı olan bir
koruma yöntemidir. Bu yöntemde ark veya ısı üreten alet
(örneğin transformatör, kesici, yol verici gibi) .basınca dayanıklı bir muhafaza içersine yerleştirilir. Patlayıcı gaz, flanş
ve kapak aralıklarından her an içeri sızabilir ve yol verme
esnasında çıkan elektrik arkı bu gazı patlatabilir. D-tipi muhafaza öyle yapılmıştır ki, muhafazanın içensinde patlayan
gaz, dış kısımda hazır bekleyen ve patlama kıvamında olan
gazı ateşleyemez. Yani içerdeki alev dışarı sızmaz. Bu nedenle, ALEV SIZMAZ KORUMA olarak adlandırılır.
Fiziksel olarak bu olay nasıl mümkündür? İçerde patlayan gazın basıncı ile dışarıya alev sızabilir. D-tipi muhafazanın, kapak ve flanş gibi dış ortamla irtibatı olan bağlantı kısımları öyle yapılmıştır ki, patlama anında sızan alev
58
soğur ve ısısı da dış ortamdaki gazı patlatmaya yetmez.
Bu nedenle flanş aralık ve yüzeyleri belli genişlikte imal
edilmek zorundadır. Bu ölçüler tablolarda görüleceği gibi
standartlarla belirlenmiştir. Sızan alevin soğuyarak dışarıdaki gazı patlatmama olayına, ALEVSIZDIRMAZLIK denilir
ve bu tabir standartlara da yerleşmiştir.
En küçük flanş uzunlukları (L) ve emniyet açıklıkları (w):
Kablo Girişleri
Alev sızmaz aletlerin enerji girişleri özel yapılmak zorundadır. Çünkü bunlar muhafaza ile birlikte basınç ve alev
sızdırma deneyine alınmaktadır. Aşağıda bir enerji giriş
tertibatı görülmektedir. Normal kablo başlıkları ise e-tipi
korunmuş ayrı bir buvat veya terminal kutusu üzerinden
yapılmaktadır. Aslında kablo başlıkları basınca ve alev
sızma deneyine mukavim yapılabilir ise de, uzmanlar alev
sızmaz özelliğin bozulabileceği gerekçesi ile, kullanıcının
aletin içersine girip bağlantı yapmalarını uygun bulmamaktadırlar. Bilhassa şalt cihazları ve transformatör gibi enerji
dağıtım ekipmanlarında bu hususa özen gösterilmektedir.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Ex-e tipi korunmuş bir aletin gövdesinin, Ex-d tipi korumada olduğu gibi 10-15 atmosfer gibi bir statik basınca
dayanıklı olmasına ve flanş yüzey ve açıklıklarının belli değerlerde tutulmasına gerek yoktur. Bu nedenle Ex-e tipi korunmuş bir aletin, her hangi bir Ex koruma uygulanmamış
aletten pek farkı yoktur. Yalnızca IP-korumaları uygulanarak
su ve nem girmesinin önlenmesi genelde yeterli olabilmektedir.
Kablo bağlantı kutularının (diğer adları ile klemens veya
terminal kutuları) Ex-d tipi mi yoksa Ex-e tipi mi korunması , yani imalatın hangi esasa göre yapılması hususunda
uluslar arası alanda fikir birliği yoktur. Standartlar her iki
koruma yöntemine de müsaade etmektedir. Patlayıcı ortam
sektöründeki bil hassa İngiliz uzmanlar kablo bağlama kutularının Ex-d tipi yapılmasında diretmektedirler. Bu nedenle İngiliz yapımı motor ve kesiciler genelde daha iri ve ağır
olmaktadır.
8.2. E-Tipi Koruma, Artırılmış Emniyet
Artırılmış emniyet anlamına gelen Almanca “Erhöchte
Sicherheit” kelimesinin baş harfinden kısaltılmıştır. Normal
çalışması icabı ark çıkarmayan fakat buna rağmen patlayıcı ortamı tehlikeye düşürmemesi için ilave önlem alınan bir
uygulamadır. Kısaca aygıtın emniyeti bir miktar daha artırılır. Bu anlamı ile yolverici ve devre kesici gibi ark çıkaran
aletlerde uygulanamaz. Klemens kutuları, kablo bağlantıları, sincap kafes asenkron motor ve küçük transformatör
gibi normal çalışmaları esnasında ark çıkarmayan ve tehlikeli derecede ısınmayan aletlerde uygulanabilir. Bu aletlerde ancak arıza veya yanlış kullanım esnasında ark çıkma ihtimali vardır. Bu nedenle e-tipi korunmuş bir motorun
sargıları içersine termostat yerleştirilir. Isı belli bir dereceye
gelince motorun yolvericisi devreyi açarak aşırı ısınmaya
müsaade etmez.
60
Uluslar arası alanda hem fikir olunan konu, Ex-d tipi
aletlere giren kabloların, doğrudan Exd tipi gövdenin içine
bağlanmaması, Ex-d tipi gövdenin üzerine bağlantı kutusu
yapılması üzerinedir. Bu kutu Ex-d mi yoksa Ex-e mi olacağı imalatçıya kalmıştır. Zaten standartlar her ikisine de
müsaade etmektedir. Buradaki incelik, kullanıcının Ex-d tipi
gövdenin içine müdahale ederek patlamaya karşı korumayı zedelemesine müsaade edilmemesidir. Ex-d tipi gövdelerde kablo girişleri gövde ile beraber test edilmekte, yani
gövdeni bir parçası sayılmaktadır. Kullanıcılar Ex-koruma
hususunda imalatçılar kadar bilinçli olmayabilirler ve işletme şartlarının getirdiği acelecilikle hatalı davranabilirler. Bu
hususları dikkate alan standart koyucu Ex-d tipi elektrikli
aletlerin kablo girişleri için müstakil bir bölme öngörmüşlerdir. Bu bölmeler de çoğunlukla Ex-e tipi korunmuş olarak
imal edilmektedir. Ex-e tipi korunmuş aletlerin imalatı ile ilgili hususlar TS EN 50019 standardında yazılı olup, önemli
başlıkları şunlardır:
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
• Ex-e tipi korumanın en önemli özelliği yabancı madde girişine karşı korumadır. Ex-e tipi korunmuş bir
alet IP54 aşağı korunmuş olamaz.
• Gövde, her ne kadar basınca dayanıklı olmayacaksa
da, belli bir mekanik dayanımı olmalıdır. Bu dayanıklılık darbe testi ile ölçülmektedir. Gövde bu darbe
testi şartlarına uygun imal edilmelidir.
• İçersinde barındırdığı alete göre dış yüzey sıcaklığı
imal edildiği ısı sınıflarını aşmamalıdır. Örneğin T6’ya
göre imal edilmiş ise 450°C yi aşmamalıdır.
• Kablo bağlama elemanları var ise bunlar gevşemeye karşı emniyetli olmalı ve nominal akımlarında ısınmayacak şekilde geniş birleşme ve kontak yüzeyleri
olmalıdır.
• İletkenler arası mesafe (minimum clearance) ve yalıtkanlara uzaklık (creepage distance) standartlarda
belirlenen mesafelerden az olmamalıdır
• İzolasyon maddelerinin termik dayanımları yüksek
olmalıdır.
• Motorlardaki kalkış akımı zaman sabitesi tE 5 saniyeden az olamamalı ve kalkış akımının nominal akımına oranı 10 dan fazla olamamalıdır. Yazımızın ileriki
bölümlerinde motorlarla ilgili kısımda konuya ayrıca
girilecektir.
Ex-d tipi gövdeler metal (çelik veya alüminyum) malzemeden yapılırken, Ex-e tipi gövdeler metal olabileceği gibi
plastik veya fiber gibi suni maddelerden de imal edilebilmektedir. Hangi malzemenin kullanılacağı sürüme ve satış
miktarına bağlıdır. Az satılan ekipmanlarda metal türü gövdeler ekonomik olmaktadır. Zaten exproof malzemeler de
fazla satılmadığından plastik türüne pek rastlanmamaktadır.
8.3. P-Tipi Koruma, Basınçlı Tip Koruma
Basınçlı koruma anlamına gelir. Patlayıcı gaz veya buharın girmesi istenmeyen bölge dışarıya karşı basınç altın-
62
da tutularak patlayıcı gazın tehlikeli bölgeye girmesi önlenir. Çok dar bir kullanım sahası vardır. Ex-d tipi korumanın
uygulanamadığı yerlerde tatbik edilir. Örneğin bilezikli
asenkron motorların fırça bölümü bu yöntem ile korunur. Fırçaların bulunduğu bölme basınçlı hava ile üflenerek patlayıcı gazın bu bölgeye girmesi önlenir. Yani basınçlı hava ile
tehlikeli bölgenin basıncı bir miktar yüksek tutulur. Ex-p tipi
koruma yöntemi, basınçlı üfleme sistemi dolayısı ile pahalı
bir uygulamadır. Son zamanlarda bazı şalt istasyonu gibi
komplike tesislerde uygulanmakta ve ekonomik olmaktadır.
Patlayıcı ortam için ön görülmeyen yani exproof olmayan
bir tesis basınçlı temiz hava ile (içersinde patlayıcı gaz olmayan) üflendiğinde, tesisin içersinde bulunan ark çıkaran
veya aşırı ısınan aletler etraflarındaki patlayıcı ortamı tehdit
etmemektedir. Korunan kısımda 0.5 mbar’lık bir basınç farkı yaratmak yeterli olmaktadır. Gaz kaçaklar sürekli üfleme
ile karşılanmakta ve Ex-p tipi korunan tesissin içersi sürekli
temiz tutulmaktadır. Herhangi bir basınç düşümünde korunan sistemin elektriği kesilerek tehlike önlenmektedir. Ex-p
tipi korunan tesisin bu gibi basınç ve gaz ölçü sistemleri
kendinden emniyetli Ex-i tipi olmak zorundadır ki, ortamın
tehlikeye girdiği (basıncın düştüğü) hallerde de çalışabilsin.
Sürekli çalışan üfleme sisteminin yanı sıra bu gibi özel ölçü
sistemleri Ex-p tipi koruma yöntemini pahalandırmaktadır.
Son zamanlarda ATEX’in mekanik sistemleri de kapsamına
alması dolayısı ile üflemeli koruma sistemi (Ex-p tipi koruma)
popülarite kazanmış ve uygulama alanı bulmaya başlamıştır.
8.4 Q-Tipi Koruma, Kumlu Koruma
Kumlu veya tozlu koruma anlamına gelir. Aletin gaz girmesi istenmeyen bölmeleri kuvars kumu veya tozu ile doldurularak patlayıcı gaz veya buharın bu bölmelere girmesi
önlenir. Dar bir kullanım sahası vardır. Transformatörlerde
uygulanabilir. Daha ziyade Fransa da yaygındır.
Elektronik devrelerde de kullanılmaktadır. Kum hem gazın sıcak yüzeylere girmesine ve hem de sıcak elektronik
yüzeylerin soğumasına yardımcı olmaktadır.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
valf gibi yerlerde rahatlıkla kullanılır.
Büyük miktarda enerji üretmeyen
transformatör ve rölelerde de uygulanmaktadır. Daha ziyade kendinden
emniyetlilik uygulanamayan devrelerde tatbik edilir. Ölçü, kumanda
kontrol gibi otomasyon devrelerinde
yaygındır.
8.7. N-Tipi Koruma, Ark Çıkarmaz
8.5. O-Tip Koruma, Yağlı Koruma
Ark veya ısı çıkaran aletler yağa daldırılarak patlayıcı
ortamdan izole edilirler. 70’li yıllara kadar yaygın kullanım
alanı bulmuştur. Transformatörlerde ve kesicilerde kullanılmakta idi. Bu yöntem standarttan çıkarılmamış olmasına
rağmen kullanımı yasaklanmıştır. Çünkü yağlı cihazlar herhangi bir hata anında patladıklarında gazın patlamasından
çok daha fazla tahribat yapmaktadır. Günümüzde yeni kurulan tesislerin hiç birinde, ne yağlı trafo ve ne de yağlı kesici görülmemektedir. Çok büyük transformatör ve kesiciler
ile soğutma zorunluluğu olan dirençlerde uygulanmaktadır.
Küçük ve taşınabilir aletlerde tatbik edilmemektedir.
8.6. M-Tipi Koruma, (Döküm Koruma)
Kapsüllü Koruma
Isı veya ark üreten aletler veya parçaları reçine gibi
bazı kimyasal madde içine gömülerek ortamı tehlikeye düşürmesi önlenir. Döküm maddenin çalışmaya mani olmadığı lamba balastları, elektronik baskı devreleri, solenoid
Patlayıcı ortamların ZON 2 seviyesindeki bölgeleri için ön görülmüş
bir koruma yöntemidir. Non-sparking
daha ziyade Amerikan uygulaması
olarak bilinmektedir. Son yıllarda, IEC
ve CENELEC çalışmalara katılan ABD uzmanlarınca gündeme getirilip standartlara konulmuş ve Avrupa normlarında 1999’dan sonra yer almıştır. Amerikan “non encendive”
standartlarına benzer şekilde nA, nC, nR, nP ve nL olarak
adlandırılan beş ayrı kategorisi mevcut olup, bunların anlamı:
nA = Ark çıkarmaz anlamına gelir, normal çalışmalarında ark çıkarmayan aletler bu tip koruma yöntemi ile patlayıcı ortama karşı korunabilirler. Bilinen “Ex-e tipi (artırılmış
emniyet) korumanın hafifletilmiş şeklidir.
nC = Normal çalışmalarında ark çıkaran aletler, nC tipi
korunarak ZON 2 ortamlarda kategori 3 sınıfı alet olarak
kullanılabilmektedir. Ex-d tipi (alevsızmaz) korumanın hafifletilmiş veya değişik bir versiyonudur. Ark veya kıvılcım
çıkaran veya aşırı ısınan kısımlar patlayıcı ortamdan tecrit
edilerek, patlayıcı gaz veya buharın kolayca ateşlenmesi veya ilgili aletçe tehdit edilmesi önlenir. Bu işlem, ark
Tablo: n-tipi korumanın alt grupları
İşareti
Anlamı
Kıyasalanabilir bilinen
korama şekli
Koruma metodu
nA
Ark çıkarmaz
Ex-e
Ark ve kıvılcım çıkarmaz, yüzeyi fazla yok
ısınmaz
nC
Ark çıkaran aletler
Ex-d
Kapalı kontak tertibatı Kıvılcım çıkarmayan elemanlar Tam kapalı, kapsül
içine gömülü
Patlayıcı gazların girmesi
sınırlandırılmıştır.
yok
nR
II. Grup gazlarda dağılımı
IIA, IIB, IIC
nL
Enerjisi sınırlı aletler
Ex-i
Herhangi bir ark veya aşırı ısınmanın
ortamı patlatmaması için enerjinin
sınırlanması
IIA, IIB, IIC
nP
Basitleştirilmiş Basınçlı
koruma
Ex-p
Fazla basınç veya üfleme ile patlayıcı yok
gazın iç kısma girmesinin önlenmesi,
elektrik kesilmeden de kontrol
63
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
çıkaran kısımların, döküm, kaynak, lehim ve saire gibi bir
yöntemlerle tamamen kapatılarak (hermetically sealed),
patlayıcı gaz veya buharın tehlikeli bölgelere girmesi önlenerek sağlanmaktadır. Örneğin cıva buharlı kontak tüplerinde olduğu gibi. Aynı şekilde tam kapalı okuma röleleri
de (reed switches) bu gruba girebilirler. Yalnız contalama
yöntemi ile kapatılmış ve ticari piyasada adları “tam kapalı
röle” (hermetcally sealed relays) olarak bilinen röleler nC
tipi koruma yöntemine alınamaz, bu anlamda tam kapalı
olarak kabul edilmemektedirler. nC tipi korunan ve normal
çalışmalarında ark çıkaran aletlere bir kısıtlama getirilmiş
olup, iç hacimleri 20 cm3’ü, gerilim ve akım seviyeleri de
690 Volt ve 16 Amperi aşmamaktadır. Ayrıca normal çalışmalarında çıkardıkları ısının >10K kadar fazlasına dayanmalı ve bu durumda ortamı tehlikeye düşürmemelidirler.
Kısaca, küçük hacimli olan ve aşırı ısınma yan elektrikle
aletlere Ex-nC tipi koruma uygulanabilmektedir.
nR = Tip C’de olduğu gibi ark çıkaran bir alet olup, ark
çıkaran kısmın havalandırması sınırlıdır. Patlayıcı gaz veya
buharın içerdeki ark çıkaran bölmeye girmesi zorlaştırılmıştır. Özel bir sızdırma deneyi ile test edilmektedir.
nP = Basitleştirilmiş veya uygulama şartları hafifletilmiş
basınçlı koruma şeklidir. Ex-p tipi korumanın biraz daha hafif şeklidir. Çünkü Ex-nP tipi bir alet ancak ZON 2 bölgelerde kullanılabilmektedir. Güvenlik seviyesi düşük, kategori 3
aletler için geçerlidir.
nL = Enerji seviyesi düşük olan aletlerde uygulanır,
Kendinden emniyetliliğin hafifletilmiş şeklidir. n-tipi koruma
yönteminin bilinen korumalara benzerlikleri aşağıdaki tabloda özet olarak verilmiştir.
8.8. Ex-Td Tipi Koruma, Toz Geçirmez Koruma
Aletin gövdesi öyle yapılmıştır ki, patlayıcı toz iç kışıma
sızmaz ve aletin yüzeyi de belirlenenden fazla ısınmaz. Kullanılacak en düşük yabancı madde girişine karşı koruma
IP6X olmalıdır. Yani IP60 dan aşağı koruma uygulanamaz.
64
8.9. İ-Tipi Koruma, Kendinden Emniyetlilik
İngilizce INTRINSICALLY SAFE kelimesinden kısaltılmıştır. Kendinden yani doğuştan emniyet anlamına gelir. Bir
elektrik devresinin tamamı veya belirli bir kısmında normal
çalışma veya arıza anında çıkan ark veya ısı patlayıcı ortamı ateşleyecek güçte değil ise bu devreye kendinden emniyetlidir denir. Burada söz konusu olan yalnızca aygıt değil, aygıtın bağlı olduğu elektrikli devrenin tümüdür. Elektriki
arkın çıkaracağı enerjinin çok düşük olması gerektiğinden
bu tip koruma ancak kumanda, ölçü ve otomasyon devreleri gibi düşük voltajda çalışan aygıt ve devrelerde uygulanabilir. Arıza ve anormal hallerde de emniyetli olacağına
göre en güvenilir koruma yöntemidir. Sürekli gazlı ortamda
(ZON 0) dahi kullanılabilir. Patlayıcı ortam altında aletin kapağı açılıp tamirat yapılabilir. d-Tipi koruma; sızmak isteyen
alevin soğutulması prensibine dayandığından sürekli gazlı
ortamda kapağı açılıp tamir edilemediği gibi sürekli gazlı
ortamda da çalıştırılamaz. Çünkü bağlantı yüzeylerinden
sızmak isteyen alev bu yüzeyleri birkaç peş peşe patlamadan sonra ısıtacağından, sızmak isteyen alev soğutulamaz
hale gelir. Bu nedenledir ki d-tipi alet 6 kere peş peşe testi
başarmasına göre denenir. Kendinden emniyetli aygıtlarda
deney sayısı 100’ün üstündedir. Kendinden emniyetliliğin
icadını ve öncülüğünü İngilizler yapmıştır. 1911 de çıkartılan maden yasasına ve getirilen yeni tedbirlere rağmen
madenlerde kazaların önü alınamamıştır. 1912-13 yılarında
peş peşe zuhur eden ve her birinde 400-600 kişinin ölümüne neden olan kazaların sonunda, zamanın İngiliz hükümeti olaya doğrudan el koymuş ve Akademisyenleri (Üniversite hocalarını) yardıma çağırmıştır. Son olayda patlamanın
yoğun olduğu bölge löklanşe bataryaları ile sinyal verilen
bir maden çıkışında meydana geldiğinden şüphe ve incelemeler bu sinyal tertibatı üzerine yoğunlaşmıştır. Sonuçta
sinyal çanlarının patlamaya neden olduğu ve önlenmesi
içinde ne gibi tedbirler alınacağı belirlenmiştir, ki böylece
kendinden emniyetlilik doğmuştur. Kendinden emniyetlilik
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
başlı başına bir bilim ve teknoloji dalı olup, burada detayına girmemiz mümkün değildir. Yazımızın ileriki bölümlerinde ayrı bir başlık altında incelenecektir. Kendinden emniyetliliği sağlayan; bu devreyi besleyen güç kaynağıdır. Bu
güç kaynağı kendisi kendinden emniyetli olabileceği gibi,
d-tipi korunmuş da olabilir. Bu takdirde çıkışı kendinden
emniyetlidir. Alternatif akım güç kaynaklarının hemen tamamı bu şekildedir. Kendinden emniyetliliği sağlayan güç
ünitesi d-tipi mahfazaya veya tehlikesiz yere yerleştirilmiştir. Kendinden emniyetli çıkışa ise hemen her tip alet bağlanabilir. Yalnız bu aletler enerji depolayan tip olmamalıdır.
Kondansatör ve bobinler enerji depoladıklarından bunların
kendinden emniyetli devreye bağlanması rast gele olamaz. Hangi cihazların nasıl bağlanacağı imalatçı tarafından belirlenmiştir. Bu nedenle kendinden emniyetli aletin
üzerine “yalnız kendinden emniyetli devre içindin” ibaresi
yazılır. Ayrıca kullanıcı tarafından korunmamış aletlerle karıştırılmaması için kendinden emniyetli alet ve devre (kablo
dahil) açık mavi renktedir. Örneğin basit bir start-stop butonu rahatlıkla kendinden emniyetli devreye bağlanabilir.
Kullanıcı kendinden emniyetli aleti alıp diğer exkorunmuş
devre ve yerlerde kullanamaz. Çünkü kendinden emniyetli
alet normal yani korunmamış aletle tıpa tıp aynı olabilir. Bu
hususa çok dikkat edilmelidir. Çünkü kendinden emniyetli
cihazlar diğer tip korunmuş aletlerle yan yana kullanılmaktadır. Örneğin güç devresi ex-korumalı iken (d-tipi korunmuş) kumanda devresi kendinden emniyetli olabilir.
Kendinden emniyetli devrenin çıkardığı arkın enerjisi,
etrafındaki gazı patlatmayacak kadar zayıf olduğuna göre,
gazların bir alt enerji seviyesi olup olmadığı akla gelmektedir. Örneğin metan veya hidrojeni ateşleyebilecek bir alt
seviye var mıdır ki, bu seviyenin altında enerji çıkaran devreler otomatikman kendinden emniyetli sayılsın. Böyle bir
enerji seviyesi maalesef bulunamamıştır. Çünkü ark olayı
çok çeşitli faktörlerden etkilenmektedir. Ayrıca ark çıkarma-
yan bir gerilim seviyesi de yoktur. Yani şu gerilimin altındaki
devre ark çıkarmaz ve dolayısı ile otomatikman kendinden
emniyetli sayılır gibi bir voltaj değeri de vermek mümkün
değildir. Yalnız üst sınır standartlarca belirlenmiştir ve 24
Voltun üstünde kendinden emniyetli devre yok gibidir. Bazı
literatürlerde gazlara göre minimum ateşleme enerjisi verilmektedir. Bunun yukarıda ki konu ile ilgisi yoktur. Ayrıca yazımızda verilen “minimum ateşleme akımı” ’nın da kendinden emniyetlilikle ilgisi yoktur. Verilen bu akım ancak omik
devreler için geçerlidir. Ark çıkarma yönünden en kötü kontak maddesi yumuşak metaller ve bilhassa çinko ve kadmiyumdur. Bu nedenle İngiliz literatüründe “cadmium safe”
tabiri yer almıştır. İngiliz standardizasyon kuruluşu BS “kendinden emniyetlilik” (KE) ile ilgili ilk standardını 1945 de ve
yine kendinden emniyetli (KE) güç kaynakları ile ilgili ikinci
standardını da 1956 yılında yayınlamıştır. 1961 yılında “Alman maden deney merkezi BVS” kendi özel KE test cihazını ve test yöntemlerini yeni bir standart (VDE 0170/0171) ile
açıklayınca İngiliz test otoriteleri güç durumda kalmışlardır.
Çünkü İngiliz test otoritesi SMRE’nin ark cihazı ile sertifika
alan KE güç kaynakları, Almanların ön gördüğü yeni test
cihazında sınıfta kalmakta ve etrafındaki gazı patlatmakta
idiler. Sebebi de, Almanların test cihazında cadmium disk
kullanmaları ve İngilizlerin de “minimum ark enerjisine” takılıp kalmaları idi. İngiliz sanayinin durumunu düşünen BS
yetkilileri acele bir değişikliğe gitmemişler fakat uluslararası rekabet nedeni ile cadmium disk ile de deneye başlamışlardır ve hatta bazı firmalar kataloglarında “cadmium
safe” tabirini kullanarak Alman test şartlarına uygunluğunu
vurgulamışlardır.
Kaynaklar
[1] SARI, KEMAL “PATLAYICI ORTAMLARDA KULLANILAN ELEKTRİK AYGITLARI”
65
Elektrik Tehlikeleri
İşbaşı İSG Konuşmaları
(Toolbox Talks)
Düzenleyen: Arzu YÜKSEL
Şok Ölüm
Geçtiğimiz günlerde bir işçi topraklanmamış bir matkap
kullanırken maruz kaldığı elektrik akımı nedeniyle hayatını
kaybetti. Bu olayda onu öldüren doğrudan elektrik akımı
değildi ama dengesini kaybedip 20 fitlik bir iskeleden düşmesine, başını beton bir plakaya çarpmasına neden oldu.
Elektrik Yaralanmaları
Islak ve metalik bir madde ile kaplı bir yüzeyde çalışıyorsanız ve terliyseniz vücut direnciniz 30 voltluk bir akımın
sizi öldürebileceği kadar düşük olabilir. Elektrik çarpmalarını en aza indirmenin tek etkili yolu kaçak elektrik akımını
tam olarak engelleyen iyi durumdaki elektrikli ekipmanlar
bulundurmaktır.
Hatırlanması gereken bazı noktalar:
Her yıl insanlar elektrik çarpması nedeniyle ölmekte
veya yaralanmaktadır. Vücudunuzun bir bölümü bir elektrik
kaynağı ile temas ettiği her an elektrik akımına yakalanma
ihtimaliniz vardır. Bunun olması durumunda üç şekilde zarar görebilirsiniz:
• Sadece elektrikli ekipmanın değil, aynı zamanda
elektrik kaynağının da topraklanmış olduğundan
emin olun.
• Akciğer veya kalbinizin durmasına neden olabilen
sinir şokundan,
• Metal merdiven veya çalışma platformları üzerinde
veya onlarla temas halindeyken elektrikli alet kullanmayın.
• Ciddi yanıklara neden olabilen akımın ısıtma etkisinden,
• Elektrik akımına verilen normal vücut reaksiyonu nedeniyle ikincil (orta dereceli) yaralanmalardan.
Sıcak ya da sarsıntı yaratacak bir şeye dokunmanız
halinde vücudunuz istem dışı geri çekilme tepkisi verebilir.
Merdiven üstündeyseniz bu sizi yaralayabilir.
Kuru, temiz, metal olmayan bir zemin üzerinde duruyorsanız; yeterli dirence sahip olma ve ciddi bir şok almama
şansınız olabilir. Ancak çalışma alanı veya zeminin yeterince temiz olduğunu, ortamda çivi veya metal parça gibi
iletken nesne olup olmadığını asla söyleyemezsiniz.
• Çift yalıtımlı topraklanmış fişi olmayan elektrikli aletleri kullanmayın.
• Ekipmanı kullanmadan önce, elektrik kablolarında
hasar kontrolü yapın.
• Güç düğmesi kilitli değilse ya da siz bu işi yapmak
için yetkili değilseniz enerji kaynağına bağlı elektrikli
aletleri açıp kapamayın.
• Elektrikli ekipman ya da kablolarda hasar tespit
ederseniz; hasarlı ekipmanı kullanmayın, durumu bir
an önce rapor edin.
• Diğer çalışanların da kendileri ve sizin için elektriksel
tehlikeler yaratabileceğinin farkında olunun. Bir tehlike görürseniz durumdan ilgilileri haberdar edin.
Elektrik Çarpmalarından Kaçınma
Düzenleyen: Birol Temel
Elektrik tehlikelerine tüm endüstri tiplerinde rastlanır.
Hem evde hem işte, elektrik çarpılmasından kaçınmak
tehlikenin farkında olmayı ve bu “Sessiz Katil”i tanımayı
gerektirir. İnsan vücudu, çoğu metal gibi, elektrik direnci
düşüktür ve bu onu iyi bir iletken yapar. Bununla beraber
metalden farklı olarak, insane vücudu üzerinden elektrik
geçtiğinde iyi karşılamaz. Fiziksel sonuçlar, termal yanıkları, normal kalp aktivitesinin bozulmasını ve hatta ölümleri
kapsar.
66
Elektrik akımı, eller ve ayaklar arasında aktığında en
bilindik ve ciddi elektrik yaralanmaları meydana gelir. Bu,
bir elemanın elektrikli hatta dokunduğunda meydana gelir. Elektrik enerjisi toprağa gitmek için en kısa yolu arar
ve ona ulaşmak için vücudunuz üzerinden ayaklara doğru
geçer. Bu olduğunda, genellikle kişinin kalbi ve akciğerleri
elektrik enerjisi dolayısıyla hasar görür.
Enerji ile fiziksel temas arasına bir izolatör konması korunma yöntemlerinden biridir. Porselen, kauçuk, çömlek ve
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
kuru ahşap elektriğe karşı ciddi direnç sağlar ve bu yüzden
bunlar iyi yalıtkanlardır. Bu malzemeler bir kişiyi elektrik çarpılmalarından korurlar.
Elektrik çarpılmalarından korunma tedbirleri, sınırlı olmamakla beraber, aşağıdakileri kapsar:
Elektrikli aletlerin daima uygun şekilde topraklandığına
veya çift izolasyonlu olduğuna emin olun. Çift izole edilmiş
aletlerin dış kısmı hasarsız olmalı ve imalatçı tarafından görünür şekilde “çift izolasyonlu” şeklinde etiketlenmelidir.
Daima emin olmak için topraklamanın çalıştığını control
edin. Eğer çift izolasyonlu şeklinde dizayn edilmemişlerse
topraklanmış güç aletleri topraklanmış servis akımına eklenmelidir. Eğer, topraklamayla ilgili en ufak şüphe var ise,
onu test edin! (Topraklama test edicileri ucuzdurlar.)
Ağır iş topraklama uzatma kablolarını kullanın. Bu kablolar, tabakalar arasına takviye olan iki izole tabakaya sahiptirler. Ev tipi kablolara kıyasla onlar daha az etkilenirler.
Kablonun ağır işe uygunluğunu kontrol etmek için şekline
bakın. Çoğu düz kablolar ağır işe uygun değildirler. Ağır
iş kablolarının izolasyonu üzerinde "S", "SJ", "SJO", vs gibi
işaretlemeler olmalıdır.
Su ile elektriğin bir arada olmasından kaçının! Sadece
kabloları, aletleri ve çalışma/yürüme yüzeylerini değil, ellerinizi ve ayaklarınızı da kuru tutun. Islak derinin elektrik direnci kuru derininkine oranla en az 100 kat daha azdır. Islak
deri, elektrikle temas eden kişinin ciddi elektrik çarpılması
olasılığını epeyce artırır. Eğer su etrafında çalışmak zorundaysanız, anormal akım olduğunda devreyi otomatik olarak
kesecek Kaçak Akım Rölesi (GFCI) bağlayın.
Asla, canlı elektrik devresinde veya civarında çalışmayın. Gücü Kilitleyin ki makine veya ekipmanın enerjilendirilmesini yalnızca siz kontrol edebilin. Şansa bırakmayın.
Hatırlayın, elektrik uyarmadan çarpar-daima güvenli şekilde çalışın!
Elektrik Tehlikeleri –
Yüksek Voltaj Elektrik Yanıkları
Her yıl elektrik çarpmalarında 1000’den fazla çalışan
ölür ve 30.000’den fazla çalışan yaralanır. Elektrik akımıyla, en genel temas kaynağı olduğundan, el yaralanmaları
daha sıklıkla olur. Bununla beraber, daha kapsamlı ve yaşamı tehdit edebilen vücudun diğer parçalarına da zarar
verir. Ciddi elektrik çarpması ventriküller fibrilasyondan dolayı (kalp ritminin bozulmasından dolayı) kalp durmasına,
ciddi ödeme ve zarar görmüş kaslardan kas proteinine aşırı yükleme ve enfeksiyonlardan dolayı böbrek yetmezliğine
sebep olur.
Elektrik yaralanmaları çoğunlukla dışardan göründüğünden çok daha ciddidir. Yaralanma sadece temas noktasında değil, elektriğin geçtiği ve çıktığı noktalarda da
zarar verir. Sıklıkla, görsel inceleme esnasında belli olmayan büyük çapta kas hasarları da oluşur. Bu derin doku
hasarları basıncı azaltmak için elden başlayıp omza kadar
giden derin kesiklere ihtiyaç duyan ciddi ödeme sebep
olur. Eğer bu yapılmazsa, ödeme yapılan basınç artere
baskı yaparak kan tedariğini durdurarak derhal geriye kalan sağlıklı dokuları yok eder. Ciddi enfeksiyonları önlemek
için sıklıkla geniş çaplı ölü derinin soyulması gerekir. Göze
hoş görünmeyen yaralarla sonuçlanan derin yanıklar yanığın oluşmasından sonraki 12-18 ay boyunca genişlemeye
devam edecektir. Bu yaralar sadece kozmetik problemler
değillerdir aynı zamanda eklem yerlerine de ciddi zarar verebilir çünkü daha fazla yaralı doku üretecek hareket yara
karşısındaki gerilimi arttırır.
Ölümlerin %90’ından fazlası “yüksek gerilimli akım taşıyan”
kablolarla temastan veya iyi topraklanmış birinin enerji verilmiş
ekipman bulundurmasından meydana gelir. Bu yaralanmaların çoğu muhtemelen devreye kaçak akım rölesi yerleştirilmiş
olsaydı önlenebilirdi. Kaçak Akım Rölesi fazla akım aracı değildir, kaynaktan geçen akım miktarı ile kaynağa geri dönen akım
miktarını karşılaştırarak sürekli izlemek için hattın karşısına yerleştirilir. Eğer fark 6 miliamper veya daha fazla ise derhal devreyi açar. Bu önemlidir çünkü elektrik çarpmasıyla vücudunuzdan sadece 2 saniye kadar 100 miliamper akım geçisi ölüme
sebebiyet verebilir. 100 miliamper, portatif bir elektrikli matkabın
30 kat daha fazla olduğunu düşünürseniz, çok fazla değildir.
Antiparantez, donmaya sebep olan bilinç eşiği boşluğu 20 miliamper civarındadır. Çalıştığınız ekipmanın kaçak akım rölesine
sahip olduğundan emin olun – Bu hayatınızı kurtarabilir.
Yüksek voltajla çalışmak için (600 volt üzeri), minimum
2 yıllık bir eğitiminiz, yüksek voltaj devrelerinde deneyim,
yapılacak işe alışmışlık ve OSHA’ya gore yüksek voltaj işi
ile ilgili tehlikeleri biliyor olmak gerekli.
Takip edilmek zorunda olan diğer güvenlik ekipmanları;
300 volt üzeri akım için izole eldivenleri, göz korumasını
ve eğer enerji verilmiş ekipman parçaları veya sistem üzerinde çalışılıyorsa kilitleme/etiketleme prosedürünü içerir.
İletken ölçüm bantları, halatlar veya açık bir şekilde maruz
kalmış iletkenler etrafında benzeri cihazlar kullanılamazlar
ve eğer maruz kalmış iletkenlerle çevrili yerlere giriyorlarsa
iletken balık bantları kullanılamaz.
67
Uzatma Kablosu Güvenliği –
Şansa Bırakma!
Hemen hemen hergün işte ve evde uzatma kablolarını
kullanırız. Bu aletler çok faydalıdır,fakat uygun bir biçimde
kullanılmadığında, yangın çıkarabilirler veya elektrik çarpmalarına sebep olurlar.
Uzatma kablosu çeşitleri
Uzatma kabloları iki veya üç fazlı olarak çeşitlenir. İki
fazlı uzatma kabloları sadece bir veya iki küçük ev aletini
çalıştırmak için kullanılmalıdır. Üç fazlı kablolar, dış sahada
kullanılan aletler ve elektrik gücüyle çalışan aletlerde kullanılır. Bu kablodaki 3. tel topraklamadır ve bu çeşit bir kablo
asla topraklanmamış bir elektrik çıkışına sokulmamalıdır.
Eğer alet iki kere izole edilmediyse güç aletleriyle sadece
topraklanmış uzatma kabloları kullanılır.
İnşaat sahalarında, zorlu veya ekstra zorlu kullanımlar
için Ulusal Elektrik Kodlarıyla belirtilen uzatma kablolarına
ihtiyaç duyulur. “Dış Saha-outdoor” kelimesi veya ceket
üzerindeki “WA” harfleri onaylı kablo olduğunu kanıtlar.
Uzatma kablolarının gözetim ve denetlenmesi
Uzatma kablolarına dikkatle bakılmalı ve bozulma ve
hasarları düzenli olarak kontrol edilmelidir. Asla bir elekt-
68
rik kaynağından, kablodan tutarak ayırmaya çalışılmamalı;
prizden tutulup çekilmelidir. Halıların veya eşyaların altına
yerleştirilmemeli ve asla kapıyollarının, pencerelerin, duvarların, tavanların ve katların içinden geçirilmemelidir. Hasarlı kablo potansiyel yangın veya elektrik çarpması tehlikesi kaynağıdır ve derhal yok edilmeli veya değiştirilmelidir.
Bir uzatma kablosu asla sürekli kullanılan kablolama
yerine kullanılmamalıdır. Her nekadar çoğu hırdavat dükkanında çiviler bu amaçla satılsa bile, binaya veya yapıya bağlanmamalıdırlar. Daha uzun bir kablo yapmak için
iki kabloyu birbirine bağlamaktan sakının. Yuvadan alete
kadar sürekli bir mesafede bir kablo kullanmak en iyisidir.
Birlikte bağlanmış veya çok uzun uzatma kabloları motora
zarar verebilecek operasyon voltajını ve aletlerin operasyon verimliliğini düşürecektir.
Uzatma kablolarını günlük aktivitelerimizde sıklıkla kullanışlı cihazlar olarak farzederiz fakat bu özel ilgi ve dikkat
gerektirir. Evde ve işte, takılma tehlikelerinden veya hasarlanma durumlarından koruma için iyi düzenleme pratiklerini
kullanın. Düzenli olarak yıpranmalarını denetleyin ve kusurlu olanları değiştirin.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
TeknikTerimler Sözlüğü
Bu sözlüğün hazırlanmasında iş makinaları
tatbikatında şantiyelerde çalışanların gündelik
hayatlarında kullanmak gereği duyacağı
ingilizce kelime ve deyimlerin türkçe
karşılıklarının belirlenmesi amaçlanmıştır.
Akademik bir karşılıktan ziyade, her
seviyeden insanın anlayacağı ve de
halihazırda kullanılan ifadelerin seçilmesine
gayret edilmiştir. Burada bulunmayan deyim
/ kelimeler ve farklı kullanılışlar ile ilgili
önerilerinizi derneğimizin bilgi@ismakinalari.
org.tr e-posta adresine bildirmenizi rica
ederiz. Saygılarımızla.
Mustafa SİLPAĞAR / Makina Yüksek Mühendisi/ Limak İnşaat, Sanayi ve Tic. A.Ş
Component
Aksam, bir bütünün müstakil parçası, ünite
Composite
Kompozit, birleşik (malzeme)
CompressedSıkıştırılmış
Compressor / Air compressor
Kompresör / Hava kompresörü Piston type / Screw type / Vane type
Pistonlu tip / Vidalı tip / Kanatlı piston
Single stage / Two stage
Tek kademeli / İki kademeli
Stationary compressor
Sabit kompresör
Refrigerant compressor
Soğutma kompresörü
Compression
Sıkıştırma (motorda pistonun havayı sıkıştırma peryodu)
Compression force
Sıkıştırma kuvveti
Compression ratio
Sıkıştırma oranı
Compression ring = Top piston ring
Sıkıştırma sekmanı = üst piston ringi
Compressive strength
Basınç mukavemeti - dayanımı
Compressive stress
Basınç gerilmesi
ComputerBilgisayar
Concave
İç bükey
Concentrate / Concentration
Deriştirmek ,Yoğunlaştırmak / Yoğunluk, konsantrasyon
Concrete Beton
Concrete admixture
Beton kimyasal katkıları
Concrete composition
Beton bileşimi
Concrete mix design
Beton karışım tasarımı
Concrete paver
Beton finişeri
Concrete pile
Beton kazık
Concrete plant
Beton santrali
Wet / Dry mix concrete batching plant Yaş / Kuru karışım beton santrali
Star pattern silo
Yıldız şekilli silo (Agrega depolama sahası)
Inline silo
Sıra hazneli (bunkerli) Concrete pump
Beton pompası
CondensationYoğuşma,çiğlenme
CondenserYoğuşturucu
Condition
Durum, şart, koşul
Conductorİletken
Conduit
Elektrik kablolarının dışına haricen takılan kılıf
Configuration
Düzenleme (Cummins motorlarda)
Cone
Mahrut, Koni
70
Cone bearing / Cup bearing
Konik rulman göbeği / Konik rulman zarfı
ConfirmTeyid,onay
Conformability
Uyumluluk, uyum gösterme kabiliyeti
ConnectBirleştirme,bağlama
Connecting rod
Biyel kolu, piston kolu
Connecting rod bearing =
Con. Rod big end brg.
Biyel kol yatağı
Connecting rod bushing =
Con. Rod small end brg.
Biyel kol burcu
Connecting rod bolts
Biyel kolu kep civataları
Connecting rod cap
Biyel kolu kepi
ConnectionBağlantı
Consecutive
Ard arda, birbirini takip eden
ConservationSaklama,Koruma
ConsigneeAlıcı,gönderilen
Consistency number
Kıvam numarası
Console
Konsol, payanda
ConstantSabit
Constant bleed valve
Sabit debi dönüş valfı (yakıt)
Construction
İnşaat, Yapı
Construction joint
İnşaat derzi
Consulting
Danışmanlık, müşavirlik
Consumption
Sarfiyat, tüketim
Contact / Contact cleaner
Temas / Şalter kontaklarını temizleyen aerosol
Contact breaker / Contactor
Şalter, otomatik sigorta / Kontaktör
Contaminant
Kirleticiler, ortamı kirleten unsurlar
ContaminationKirlilik
Content
Muhteva, içindekiler
Continue
Devam etmek
ContinuousSürekli
Contour series seat
Ergonomik koltuk
ContractSözleşme,mukavele
ContractorMüteahhit
Control air fuel ratio
Hava yakıt oranı kontrolü
Control handle
Kontrol kolu
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Controller
Kontrol edici, kumanda düzeni
Control lever / Control valve
Kontrol kolu, kontrol levyesi / Kumanda valfı
Conventional steering
Düz direksiyon, standart direksiyon
Conversion / conversion factor
Çevirme, dönüşüm / dönüşüm faktörü
Conveyor / Conveyor belt
Taşıyıcı band / Taşıyıcı (Konveyor) band lastiğ
(Sabit tesislerde)
Discharge conveyor / Loading conveyor Boşaltma konveyoru / Yükleme konveyoru
(Asfalt makinalarında)
Cement screw conveyor
Çimento helezonu
CoolSoğutmak
CoolerSoğutucu
Intercooler Ara soğutucu (Çevre havası ile motor havasını soğutma)
Aftercooler
Nihai soğutucu (Soğutma suyu ile m.havasını soğutma)
Coolant / Cooling system
Soğutma sıvısı - motor soğutma suyu / soğutma sistemi
Coolant and battery tester
Antifriz ve akü elektrolit yoğunluk ölçüm cihazı
Coolant pump
Devirdaim pompası
Coolant conditioner
Soğutma suyunu şartlandırma malzemesi
Cooling / Air cooled
Soğutma / Hava ile soğutulmuş
CopperBakır
CopyKopyalamak
Core
Çekirdek, öz, (radyatörde petek)
Core sampling
Karot alma (Asfalt-Betonarme)
Cork
Mantar Corner / Corner piece
Köşe / köşebent
Correct /Correction
Doğru / Düzeltme
Corrosion
Asitik etkiden dolayı aşınma, korozyon
Corrosion resistor
Korozyon dirençli CostMaliyet
Cotter
Kama, çapraz kama, kilit kaması
Cotter pin
Kopilya, maşalı pim
Counter balance
Karşı denge
Counter bore
Havşa, yuva, delik ağzı
Counter clockwise
Saat dönüş istikametinin aksi
Counter rotation
Tersine dönüş
Counter shaft
Grup mili , ara şaft
Counter weigh
Karşı ağırlık
Counter weigh frame
Karşı ağırlık şasisi
Country
Ülke, yurt
CoupleEş,çift
Coupler
Bağlatıcı, birleştirici, kaplin
Coupler pin
Bağlama pimi
Coupling
Kaplin, manşon (Delici rodlarını birleştiren parça)
CoverKapak
Cowl
Kaporta, kaput
CPL (Control / Custom Part List)
Kontrol / Müşteri Parça Listesi
(Cummins motorlarda sınıflama tanımı)
CFM Cubic Feet Minute
Dakikadaki feet küp olarak debi
Crack / Cracking pressure
Çatlak / Açılma basıncı
CradleBeşik
Crane Vinç Mobile crane / MHC Mobile Harbour Crane Seyyar vinç / Seyyar Liman Vinci
Crawler crane
Paletli vinç
FCC Fixed Cargo Crane
Sabit Pergel Vinç
Gantry Crane
Portal vinç
GTC Gantry Tyre Crane
Lastikli portal vinç
Overhead crane
Köprülü vinç
Portal crane
Portal (yerdeki rayda gezen iki sütunlu) vinç
RMG Rail Mounted Gantry
Rayda hareketli portal vinç
STS Ship To Shore
Gemiden karaya aktarma vinci
TCC Travelling Cargo Crane
Hareketli pergel vinç
Tower crane
Kule vinç
Crank
Marşa basma, krank
Crankcase
Karter muhafazası
CCV Closed Crankcase Ventilation
Kapalı karter havalandırması
OCV Open Crankcase Ventilation
Açık Karter havalandırması
Crankcase dilution
Karter yağı incelmesi (Yanmamış yakıttan dolayı)
Crankcase guard
Karter Crankshaft
Ana mil, krank mili
Crankshaft gear
Krank dişlisi
Crash
Ezmek, parçalamak
Crate
Sandık, kafes
Crawler
Paletli yürüyüş
Creeper speed
Çok yavaş ilerleme hızı Crevice
Yarık, çatlak
Critical Path Method -CPM
Kritik yol usulü
CriteriaKriter,değerlendirme
Cross Karşı,çapraz,istavroz
Cross brace (dozer)
Çapraz kol, çapraz bağlantı (dozerde)
Crosshead
Kroset, süpab köprüsü
Crross link
Çapraz bağ
Cross stay / Torque rod
Gergi kolu
Cross section En Kesit
Crowbar
Levye, manivele, ucu eğri levye
CrowdingYükleme
Crude oil
Ham petrol
Crusher
Konkasör, kırıcı, ezici
Jaw crusher Çeneli kırıcı Impact crusher
Darbeli kırıc
VSI Vertical Shaft Impactor crusher
Dik milli darbeli kırıcı , HSI Horizantal Shaft Impactor crusher Yatay milli darbeli kırıcı Cone crusher Konik kırıcı
Roll Crusher Silindir tip kırıcı Hammermils
Çekiçli kırıcı
Primary Birincil (Pirimer) Secondary
İkincil (Sekonder, Kübitzer) Tertiary
Üçüncül (Tersiyer)
Mobile crusher
(Units on Crawlers/ Wheels
Seyyar konkasör (Paletli / Lastikli şase üstünde)
Crusher plant
Konkasör tesisi
Crushing prevention
Ezilmeye karşı önlem
Cubic centimeter
Santimetre küp
Cubic feet
Ayak küp (ingiliz hacim ölçüsü) Cubic meter
Metre küp
CumulativeBirikimli
Cup
Kab,kapak, zarf
Cup (bearing)
Rulman zarfı
Cure
Bakım, Kür, Kür alma (beton)
Curing agent
Kür malzemesi
Curing blanket
Kür kaplaması, beton battaniyesi
Curing compound Kür maddesi
Curl (bucket)
Kovanın toplanması
Current / Currently
Hali hazır, şimdiki / hali hazırda
CurrentAkım
AC Alternative Current
Alternatif akım
DC Direct Current
Doğru akım
Cursor
İşaretçi, imleç
CurtainPerde
Curtain wall
Perde duvar Curve / Curved
Eğri / Eğrilmiş
CurvatureEğrilik
Cushion
Tampon, yastık
Cushion hitch
Skrayperde deveboynu amartisörü
Custom track service (CTS)
Yürüyüş takımı (palet) servisi
CustomerMüşteri
CustomsGümrük
CutKesmek
Cutaway model
Kesit modeli
Cut off
Kesme, kesik
Cutter head
Kesici kafa (Tünel delme veya yer altı maden makinalarında)
Cutting edge
Kesme ağzı, kesici bıçaklar
Curved / Flat / Serrated type cutting edge Eğri / Düz / Dişli tip ağız bıçakları (Grayderlerde)
Cutting prevention
Kesilmeye karşı korunma
71
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Cycle
Çevrim, iş, zaman
Four cycle - Two cycle
Dört zamanlı - İki zamanlı
Cycle time (estimating chart)
Çevrim zamanı (tahmin tablosu)
Cylinder / pneumatic cylinder / Hydraulic cylinderSilindir / Hava silindiri / Hidrolik silindir
Cylinder (blade sideshift)
Bıçak yana kaydırma silindiri (grayderde)
Cylinder (blade stabilizer)
Bıçak dengeleyici silindiri
Cylinder (wheel lean)
(Teker yatırma) Silindiri (Grayderlerde ön tekerleri dik
eksenden)
Cylinder arrangement
Silindir düzenlemesi
Cylinder block
Silindir blok
Cylinder bore
Silindir deliği, motorda Pistonun içinde çalıştığı boşluk
Cylinder head / cylinder head side
Silindir kapak / Hid.silindirde rot tarafı
Cylinder head cover
Silindir üst kapak, Külbütör kapağı
Cylinder head gasket
Silindir kapak contası
Cylinder liner
Silindir gömleği
Cylinder liner kit / cyl. liner kit
Gömlek+ piston+piston pimi+ segmanlardan oluşan takım
Cylinder strength
Silindir dayanımı (Beton testi)
CycloneSiklon
Daily / Weekly / monthly
Günlük,Gündelik / haftalık/ aylık
DamBaraj
DamageHasar
Damp
Nemli, rutubetli
Damper
Sönümleyici, damper
Damping chamber
Sönümleme hücresi, sönümleme odası
DangerTehlike
Dark / Darker
Karanlık, koyu / daha koyu
Dash
Tablo, alet, gösterge tablosu, (-) tire işareti
Dashboard
Gösterge panosu, döş (otomotiv)
Dash panel
Gösterge panosu, döş (otomotiv)
Dashpot
Devir gezinti sönümleyicisi, tampon sönümleyicisi
DataVeri
DateTarih
DayGün
Dead weight
Ölü ağırlık (gereksiz malzeme ağırlığı)
Dealer
Temsilci, mümessil,bayi
Debris / Entrapped debris
Moloz, yıkıntı, kir / Tutulmuş kir (Filtrelerde)
DecreaseAzalma
Deceleration
Yavaşlama, gaz kesme
Decelerator pedal
Gaz kesme pedalı
Deduction
İndirim , azaltma, tenzil
DeepDerin
Deep-well socket
Uzun lokma
Default
Fabrika ayarı, imalat ayarı
Defect
Arıza, hasar, kusur
DefectiveArızalı
DefinitionTarif
Deflate
İnmek, Sönmek
Defogging / Fog
Buğu çözücü / Sis
Deform / Deformation
Şeklini kaybetmek, bozulmak / Şeklini kaybetme, bozulma
Defrost
Buz/don çözme
Degree
Mertebe - Derece (sıcaklık- açı)
Deicer
Buz çözücü
DelayGecikme
Delivery Teslim etmek, debi, verdi Delivery line = delivery pipe
Enjektör borusu
Delivery valve
Basma valfı (Mazot pompa çıkışındaki valf)
Demand / Demand valve
Talep, istek / Yönlendirme valfi Demolite / Demolation
Yıkmak / yıkım, yıkma
Demolition bucket / DemolitionTools
Yıkım kovası / Yıkım takımları
Cutter crushers
Kesme aleti
DemonstrationGösteri
Dense
Yoğun, kesif
Density / Dry density
Yoğunluk / Kuru yoğunluk
DepartmentBölüm
DepentableGüvenilir
72
Deposit
Teminat akçesi, artık / aşınma malzemesi birikmesi
DepotDepo
DeprecitionAmortisman
Depress
Basmak, bastırmak
Depth Derinlik Derrick
Gemi vinci
Descent İniş, düşüş
Description
Tanım, tarif, açıklama
DesertÇöl
DesicationKurutma
Desiccant filter
Nem giderici filtre
Design
Tasarım, düzenleme Desired
İstenen, arzu edilen
Despatch
Gönderme, sevk, Ulaştırma
Destroy
İmha etmek,harap etmek
Destructive
Tahribatlı (Malzeme muayene usulü)
Detach
Ayırmak, sökmek
DetailAyrıntı
Detent
Kilit, tetik, mandal
Detergent
Arıtıcı, temizleyici (motor yağındaki temizleyici katıklar)
Determination
Karar,karar verme
Deutsch style connector
Alman tipi elektrik fişi
DevelopmentGelişme
Deviate / Deviation
Sapmak,saptırmak / sapma
Diagonal / Diagonal brace
Çapraz / Çolak kol
DiagnosisTeşhis
Diagnosis code
Teşhis / arıza bulma kodu
Diagram
Grafik, şema
DialKadran
Dial indicator - Dial gauge
İbreli gösterge, komparatör
Diameter
Çap, kutur
ID inside diameter / OD outside diameter İç çap / Dış çap
Diaphragm
Diyafram, ayırma zarı
DieKalıp
Diesel engine
Dizel motoru
Diesel fuel
Mazot, dizel yakıtı
ULSD Ultra Low Sulphur Diesel
Çok düşük kükürtlü mazot
(15 PPM den az kükürt ihtiva eden)
Difference
Fark, ayrım
Different
Farklı, ayrı
Differential
Diferansiyel (mekanik güç aktarma organı)
Differential lock
Defransiyel kilidi
Differential pressure
Basınç düşümü (Filtreleme malzemesinde)
Differential side gear
Aks dişlisi
Differential spider gear
Koza dişlisi , Haç dişlisi, istavroz dişlisi
DifficultZor
Difusion Difuzyon, yayınım
Dig / Digging angle
Kazmak / Kazma açısı
Digging depth / Digging envelope
Kazma derinliği / Kazma zarfı
(kazma erişim bölge sınır grafiği)
Digging force
Kazma kuvveti
Digit
Hane, rakam
Digital
Dijital - Nümerik (elektronik)
Dilute
Sulandırmak, seyrelmek, incelmek
Crankcase dilution / oil dilution
Motor yağının yakıttan dolayı incelmesi
/ yağ seyrelmesi - incelmesi
Dimension
Ölçü, ebat
Dimmer switch
Işık kısıcı anahtar, Uzun - kısa hüzme yakma anahtarı
Diode / Diode bridge
Diyot / Diyod tablası (Şarz dinamosunda)
Dip
Daldırmak, bandırmak
Dipstick
Yağ çubuğu, seviye ölçüm çubuğu
Direct
Doğrudan, vasıtasız
Direct current D.C
Doğru akım
Direct injection
Direkt püskürtme (Dizel motorlarında)
Direction / Direction selector
Yön / Yön seçici
Directional signal lamp
Sinyal lambası
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Dirt / Dirty
Kir / Kirli
Disassemble / Disassembly
Dağıtmak / Sökme , dağıtma
Disc
Daire, disk
Discard
Atmak,ıskartaya çıkartmak
Disc brake
Disk freni
Discharge
Boşaltma, tahliye
Discoloration
Hararetten dolayı renk bozulması
Disconnect / Disconnect switch
Ayırma / Çatal anahtar (Cat makinalarda), ana şalter (Akü devresinde)
Discontinue
Üretimi durdurulmuş, devam etmiyor (Yedek parça)
Discountİndirim
Disengage
Bırakmak, çözülmek, ayırmak (kavramalarda)
Dismounting
Makinadan inme
DispenceDağıtım
Dispersant
Dağıtıcı (yağdaki tortu oluşturacak birikintileri ufaltan) katkılar
Displacement
(Piston süpürme) hacmi, sığa
Display / Display module
İşaret / Gösterge modulü
Dissipatation / Heat dissipation
Dağıtma , dağılma / Isı dağıtılması (motor yataklarında)
DistanceMesafe
Distiled water
Damıtılmış su
DistilationDamıtma
Distortion
Burulma, çarpılma (şekil bozulması)
Distribution
Dağıtma, tevzii
Distributor
Dağıtıcı Ditching
Hendek kazma, kanal kazma
Divide / Divided / Divider (torque)
Bölme / Bölünmüş / Bölücü (tork) (Dozerlerde)
Division
Bölüm, kısım
Do, does
Yapmak,yapar Document
Evrak, vesika, belge
Domestic
Yerli, dahili
Door / Door handle
Kapı / Kapı kolu
Dosage
Dozaj Dot
Nokta benek
Double / Double flange
Çift / Çiftli flanş (yürüyüş makarasında)
Double reduction (final drive)
Çift kademeli devir düşürme (Paletli makina cerinde)
Dowel pin
Merkezleme pimi
Down / Downhill
Aşağı / Yokuş aşağı iniş
Downtime
Arızadan makinanın yatma zamanı
Downshift
Vites küçültme
Dozer / wheel dozer / track dozer
Dozer, düzleyici makina / lastikli dozer / paletli dozer
Dozing
Dozerleme, dozerle tesviye
Draft
Poliçe, çek
Draft arm
Çeki kolu
Draft frame
Çeki şasesi
Dragline / Dragline bucket
Skrayper (Çeki kovası) (Beton santralinde) / Halatlı kova Dragline excavator
Sallama kepçe
Drain / Drain plug
Boşaltma, tahliye / Boşaltma tapası
Drawbar
Çeki kolu, çeki oku, (Grayderde) çember daire
DrawingÇizim
DrierKurutucu
Drift
Kaçırma (hidrolik sistemde kaçaktan dolayı), sürüklenme
Drifter
Delici makinada tabanca
Drill Delmek / Delici makinada tabanca
Drill bits / Face style
Matkap uçları / Alın biçimi
Flat / dome / Drop center
Düz alınlı / Küresel alınlı (Dış bükey) / Merkezi çökük
(İç bükey)
Retrac bit
Çatlak zeminde kullanılan matkap ucu Uzun kaburga gövdeli matkap ucu
Reaming bit
Kılavuz adaptör takılabilen uç
Button bit / Cross bit=insert bit / X bit
Habbeli matkap ucu / İstavroz uç / X ucu
Tungstene Carbide button
Tungsten karbür kesme habbesi
Hemisperical / Ballistic / Conical buttons Yarım yuvarlak / Mermi uçlu / Konik habbeler
R (Rope) thread / T (Traphez) thread
İp (halat) dişli / Trapez dişli
Integral bit
Yekpare uç (Matkap ucu ve rodun tümleşik olması)
Pilot adapter
Pilot delik delme adaptörü
Roller cone bit
Dairesel dönüşlü konik kafalı matkap
Rotary drill bits
Gövdesinde kendi ekseninde dönen kafaları bulunan matkap ucu
Drilling machine - Drill Rig Delici makine Surface drill = Open pit drill rig = Bench drill Yüzey delici = Yerüstü delici makine
Face drill = Underground Drill = Jumbo Yatay eksen delici makine - Yeraltı delici makina
Drill rod / MF Male-Female
Delme rodu (Delici makinada kullanılan) / Erkek - Dişi uçlu
Fishing = Recovery tools
Delikte kalan delme takımı yakalama takımları
Drive
Tahrik etmek, sürmek/kullanmak (araç)
Drive axle
Tahrik şaft, tahrik aksı
Drive gear / Drive plate
Tahrik dişlisi - marş dişlisi / tahrik plakası
Drive pinion
Tahrik pinyon dişlisi
Drive sprocket (Elevator)
Zincir dişli (Elavator - skrayperde)
Drive sprocket (Tandem)
Zincir dişli (Tandem - Ekskavatörde)
Drive sprocket (winch)
Zincir dişli (vinç tambur sarma - boru indirme
sistemli dozerlerde)
Drive train
Aktarma organları
Driven / Driven shaft
Tahrik edilen , müteharrik / tahrik edilen şaft
Driver
Sürücü, (Delici makinalarda) şankı tahrik eden parça
Drop
Düşme , dalma
Drop box Öne - arkaya hareket aktarma dişli kutusu
Droplet
Damlacık, zerre
Drum (Packing)
Varil (Ambalaj)
Drum
Tambur (silindirde ve vinçte), kampana (fren)
Milling drum , fine milling drum
Asfalt freze tamburu, ince frezeleme tamburu
Drum, hot mix
Sıcak karışım tamburu (Asfalt tesisinde)
Drum mix / Batch mix
Tambur karışım / Haznede karışım (Asfalt tesisinde)
Drum gear reducer
Tambur redüktörü
Drum shaft
Tambur şaftı
Dry / Dry joint
Kuru / Yağlaması olmayan mafsal
Dry Chemical Additive DCA
Kuru kimyasal katkı (Kuru soğutma suyu katkısı)
Drt mix concrete
Kuru karışım beton
Dryer drum (Batch plent)
Kurutma tamburu (Asfalt tesislerinde )
DTH (Down Thru Hole) hammer
Delik dibi tabanca
Dual
Çift, ikiz
Duct
Geniş boru, kapalı kanal
Ductile
Sünek, işlenebilir
Dull
Donuk, mat
Dump / Dump truck
Kasadan yük boşaltma / Damperli kamyon Dump body / Dumping angle
Kasa (kamyon) / Boşalma açısı
Dump cylinder
Damper silindiri
Dumping clearance / Dump reach
Yaklaşma mesafesi / Boşaltma mesafesi (Lastikli yükleyicilerde)
Dump kick out
Kova boşaltma otomatiği
Due cone seal - (Lifetime seal)
Çift konik (temas yüzeyli metal) keçe - Layftaym
Durable / Durability
Dayanıklı / Dayanıklılık - kalıcılık
DurationSüre
DuringSüresince
DustToz
Dust collector
Toz toplayıcı (Delici makinalarda) / Filtre birimi
(Asfalt tesisinde)
Dust ejector
Toz götürücü (Ekzost basıncı ila toz uzaklaştırıcı - Dozerlerde)
Dust evecuator
Toz toplayıcı (Hava filtrelerinde ön süzme haznesinde)
Dust guard
Toz muhafazası
Dust indicator
Toz göstergesi
Dust seal
Toz keçesi
Dust sealing
Toz indirme (Konkasörlerde)
Duty / Duty cycle
Görev, iş / İş çevrimi
Dynamo
Dinamo, doğru akım üreteçi
Dynamometer
Dinamometre, bremze tezgahı
EachHerbiri
Ear / Ear plug / Disposable
Kulak / kulak tıpası / Atılır
Ear muff
Kulaklık
Early / Earlier
Erken / Daha önceki Earth / Earth work
Yer, toprak / Toprak işleri
EarthmovingHafriyat
Easy / Easily / Easier
Kolay / Kolayca / Daha kolay
73
Grip Aşısı
Sağlıkta Adres Başkent Dergisi Sayı: 8
Uzm. Dr. Ayşegül YEŞİLKAYA / Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı / Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi
Amerika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezinin grip
aşısını yapılmasını önerdiği erişkin hastalar:
• 18 yaş üzerindeki herkes,
• Kronik akciğer ve kalp hastalığı olanlar (astım dahil)
• Kronik metabolik hastalığı olanlar (şeker hastaları)
• Böbrek hastaları (diyaliz hastaları)
• Kan hastalığı olanlar
• Bağışıklık sistemi baskılanmış olanlar (HİV hastalığına bağlı veya ilaçlara bağlı)
• Solunum fonksiyonlarını etkileyen, hastayı aspirasyon zatüresi riskine sokan durumlar
• Grip sezonunda hamile olanlar,
• Bakımevi ve huzurevinde kalanlar ve çalışanlar,
• Sağlık çalışanları,
• Çocuk bakıcıları.
Grip yüksek ateş (>380 C) ve yaygın kas ağrıları ile seyreden bir viral hastalıktır. Grip enfeksiyonu aslında bir üst
solunum yolu enfeksiyonu iken, komplike olarak alt solunum
76
yolunu da tutabilir. Bunun sonucunda zatüreye ve solunum
yetmezliğine yol açarak, ölüme sebebiyet verebilir. Grip enfeksiyonu özellikle bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde
(romatolojik ilaç kullananlar, organ nakli olanlar, kemik iliği
nakli olanlar, kemoterapi alanlar), kalp ve akciğer hastalarında, şeker hastalarında, hamilelerde, küçük çocuklarda ve
yaşlılarda ciddi solunum problemlerine yol açmaktadır.
Grip enfeksiyonunun tedavisinde antibiyotikler değil,
antiviral ilaçlar kullanılmaktadır. Antiviral ilaçlar sadece grip
enfeksiyonunu komplike geçirme ihtimali yüksek olanlara
ve sağlık çalışanlarına verilmelidir. Yanlış ve gereksiz grip
ilacı kullanmak sonucunda tedavideki tek şansımız olan
antiviral ilaçlara da direnç gelişebilir. Sonuç olarak, grip ve
komplikasyonlarından korunmada en etkin yol gribe karşı
aşı ile korunmaktır.
Doktora başvuran hastada konulan grip tanısı sıklıkla
olası tanıdır. Kesin tanı için gereken doğrulayıcı laboratuvar testleri hastanede yatarak tedavi görmesi gereken, grip
hastalığının komplikasyonla seyretme ihtimalinin yüksek olduğu hastalar için referans viroloji laboratuvarlarında yapılır.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Grip için ulusal referans laboratuvarları İstanbul Üniversitesi
Viroloji Laboratuvarı ve Türk Halk Sağlığı Kurumu (eski adı
Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü) Viroloji Laboratuvarı’dır.
Hastanemizde Ocak 2011- Temmuz 2012 tarihleri arasında
çoğunluğunu organ nakil hastalarının oluşturduğu ve virüs
tip ve alt tiplerinin laboratuvar testleri ile kesinleştiği 37 yatan hastamız olmuştur. Bu hastalardan sadece biri grip aşısı
olmuş; bakıma muhtaç yatalak hasta idi. Aslında aşı ile önlenebilir ve/veya hafif seyirli seyredebilecek bir enfeksiyon
hastalığı yüzünden kişiler hastanede yatarak tedavi görmek
zorunda kalabilir, hatta ölebilir.
Gribin yol açtığı iş gücü kaybı,
hastane tedavi maliyeti göz
ardı edilemeyecek kadar büyüktür. Bütün bu gerçekler ışığı altında koruyucu hekimliğin
önemini bilen biz enfeksiyon
hastalıkları uzmanları altı aydan büyük tüm bebeklere, çocuklara ve erişkinlere yumurta
alerjileri olmamaları koşulu ile
grip aşısı yapılmasını tavsiye
ediyoruz.
Grip aşısını anlayabilmek
için çok kısa olarak grip virüsünü anlamamız gerekir. Grip
virüsü A, B ve C olmak üzere
üç tiptir. Grip hastalığı yıllık endemiler, iki-üç yılda bir epidemi ve 10-20 yılda bir pandemi
dediğimiz salgınlara yol açar.
Grip virüsünün A tipi epidemi ve pandemiler yaparken,
B tipi pandemi yapmaz, hafif
seyirli hastalık yapar. Virüsün
yapısında iki önemli protein (H
ve N) vardır.
grip hastalığına en sık yol açan virüs alt tiplerini seçerek
belirler. Şöyle anlatalım: Her ülke kendi sınırları içinde grip
hastalarından izole ettiği virüs alt tiplerini DSÖ’ne bildirir.
Her ülkeden gelen veriyi değerlendiren DSÖ; kuzey ve güney yarıküre için o kış sezonunda dünyada dolaşan en sık
üç virüs alt tipini seçerek aşı firmalarına aşı içeriğini yeni
sezon aşısını üretmeleri için verir. Aşı üretimi zahmetli olduğundan zaman ister. Bu nedenle yeni ortaya çıkan, genetik
yapısı bugüne kadar hiç görülmemiş bir grip virüsünün salgın yapma potansiyeli yüksektir. Böyle bir salgın durumunda
(örneğin domuz gribi) aşı üretilinceye kadar grip hastalığının
çok hızlı yayılması ve ölümlere
yol açması kaçınılmazdır.
DSÖ hayvan kökenli grip
enfeksiyonlarını yakından takip
etmektedir. 20 Eylül 2011 ve 21
Şubat 2012 tarihleri arasında
tanısı doğrulanmış 21 kuş gribi
insan olgusu tespit edilmiştir.
Bu 21 vakanın 15’i ölümcül
seyretmiştir. Kuş gribi insan
vakaları Kamboçya, Çin, Mısır,
Endonezya ve Vietnam’dan
bildirilmiştir. Aralık 2003 yılından bugüne kadar kuş gribi
dünyada 15 ülkeden bildirilmiş
olup, toplam vaka sayısı 585
olup, 346 vaka ölmüştür.
Yumurtaya karşı anaflaksi
dediğimiz ciddi yan etki yaşayanlara grip aşısının yapılması
yasaktır . Çünkü birçok aşıda
da olduğu gibi grip aşısının
içeriğinde yumurta proteini
vardır. Yumurta allerjisi şüpGrip aşısının içinde birçok aşıda
hesi durumunda aşağıdaki
Bu proteinler insanda,
olduğu gibi, yumurta proteini olduğu algoritma yardımcı olmaktakuşda, domuzda sayı ve komdır. Her yıl Ekim-Ocak ayları
için, yumurtaya karşı anaflaksi
binasyon olarak farklılıklar
arasında koldan yaptırdığımız
dediğimiz
ciddi
yan
etki
yaşayanlara
göstererek virüs alt tiplerini
grip aşısı inaktive aşıdır, canlı
(subtip) oluşturur. Bu iki protevirüs içermez. Ancak Amerika
grip aşısının yapılması yasaktır.
inin genetik yapısında sürekli
Birleşik Devletleri’nde burun
olarak değişiklikler meydana
içinden uygulanan canlı virüs
geldiğinden virüsün yapısı sürekli değişerek bağışıklık sisiçeren aşı formu da vardır. Bu form Türkiye’de bulunmatemi her seferinde farklı yapıdaki yeni virüse karşı savunmaktadır. Canlı grip aşısı 2-49 yaş arası sağlıklı kişilere yamasız kalır. Bu yüzden bir insan hayatı boyunca değişik
pılabilir. Hamilelere ve bağışıklık sistemi baskılı olanlara(
sayıda grip geçirebilir. Kalıcı bağışıklık sağlanamaz.İşte bu
kanser tedavisi görenlere, HİV hastalığı olanlar, organ nakli
nedenle, her yıl grip aşısı olmamız gerekir.
nedeniyle bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaç kullananlara)
canlı grip aşısı yapılamaz, sadece inaktive grip aşısı yapıBir sonraki yılın grip aşısının içeriğini Dünya Sağlık Örlabilir. Sosyal Güvenlik Kurumu yayınlamış olduğu Sağlık
gütü (DSÖ) son kış sezonunda kuzey ve güney yarıkürede
77
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Uygulama Tebliği (SUT)’nde grip aşısının kimlere ücretsiz
yapılacağını beyan etmiştir. Grip aşısı bedeli; 65 yaş ve
üzerindeki kişiler ile yaşlı bakımevi ve huzurevinde kalan
kişilerin bu durumlarını belgelendirmeleri halinde sağlık
raporu aranmaksızın; astım dâhil kronik akciğer ve kalp
hastalığı olan erişkin ve çocuklar, şeker dâhil herhangi bir
kronik metabolik hastalığı, kronik böbrek hastalığı, hemoglobinopatisi veya bağışıklık yetmezliği olan veya
bağışıklık sistemini baskılayıcı
tedavi alan erişkin ve çocuklar ile 6 ay-18 yaş arasında olan
ve uzun süreli aspirin tedavisi alan çocuk ve adolesanların hastalıklarını belirten sağlık raporuna dayanılarak tüm hekimlerce
reçete edildiğinde yılda bir defaya mahsus olmak
üzere ödenir.
Gebelere, emziren annelere ve 6 aydan büyük
bebeklere yumurta allerjisine sahip olmamaları koşuluyla inaktive grip aşısı yapılmalıdır. Aşı güvenlidir.
78
Tüm aşılarda olduğu gibi grip aşısının koruyuculuğu iki
hafta sonra başlar. Erişkinlerde tek doz grip aşısı kolun üst
kısmından kas içine yapılır. Çocuklarda doz sayısı yaşa ve
daha önce grip aşısı olup olmadığına göre değişmektedir.
En sık görülen aşı reaksiyonu aşının kas içine yapılmaması ile kolda şişlik, ağrı, kızarıklık gibi bölgesel reaksiyonlardır. Aşıya bağlı bir yan etki olmayıp, uygulama
hatasıdır. 2-3 gün içerisinde düzelir. Hafif ateş, halsizlik, kas ağrısı gibi nadir görülen, aşıya bağlı yan
etkiler aşı uygulamasından 6-12 saat sonra başlayıp, en fazla 1-2 gün devam eder.
Aşının koruyuculuğu kişiden kişiye,
yaşa ve bağışıklık sistemine bağlı olarak
değişmektedir. Ancak genel olarak %7090 oranında aşı koruyucudur. Tabi ki, kişi
aşı içeriğinde yer almayan farklı bir grip alt
tipi ile karşılaşırsa grip geçirebilir. Ölümcül seyredebilen ve aşı ile korunulabilen bir hastalık olan
gripten korunmak için aşı olmamız gerekir.
Fıkra Köşesi
Eğlence Zamanı...
Bir rahip, bir doktor ve bir mühendis golf sahasının boşalmasını beklemektedirler. Mühendis:" Bu adamlar ne yapıyor böyle, 15 dakikadır bitirmelerini bekliyoruz." Doktor:
"Bilmiyorum ama hiç böyle bir saçmalık görmedim." Rahip:
"İşte görevli geliyor, onunla konuşalım." Rahip: " Merhaba, Şu anda sahada olan grup ne zaman çıkacak, neden bu
kadar yavaşlar?" Görevli: "Evet onlar kör itfayeciler. Klübümüzde geçen sene çıkan yangında gözlerini kaybettiler.
Bu yüzden istedikleri zaman burada ücretsiz oynamalarına
izin verildi. Rahip: "ne kadar üzücü, bu akşam onlar için
Öğrenci Yurdu
Üniversitede, dönemin ilk gününde rektör yeni gelenleri
toplamış, üniversite kurallarını anlatırken sıra yurt olayına gelmiş. Rektör demiş ki :
- Kız yurtları erkek öğrenciler için yasak bölge. Erkek
yurtları kız öğrenciler için. Yasak bölgede yakalanan kişiye ilk seferinde 200 lira ceza kesilecek. İkinci yakalanışında 300 lira, üçüncü yakalanışında da 500 lira ceza
kesilecek. Sorusu olan var mı?
Arka taraftan bir erkek öğrenci sesi :
- Sezonluk bilet ne kadar?
dua edeceğim." Doktor: "Çok güzel bir fikir, ben de hastanedeki doktor arkadaşlarla konuşup onlar için bir şeyler
yapabilir miyiz diye bakacağım." Mühendis: "Bu adamlar
neden geceleri oynamıyorlar?"
Biyoloji Dersi
Biyoloji dersinden yapılacak sınav için sınıftaki herkez acayip
çalışmış, notlar fotokopiler havada uçuşmuş. Daha sonra sınavın yapılacağı gün gitmişler bir de bakmışlar, ortada kağıt
kalem yok sadece sıra sıra mikroskoplar.
Hocada başlarında bekliyorken demiş ki, "Bu mikroskaplarda
lam`da bir böceğin bacağı var, sınavınız bacağından böceği tanımak"
Tabi hemen itirazlar ama fayda etmemiş, hoca dediği dedik.
Öğrenciler mikroskopların başına geçmiş. Ama bir şey yapamıyorlar. En sonunda biri dayanamamış, kapıyı çarpıp çıkmış.
Hoca arkasından seslenmiş "Kimsin ulan sen, kapıyı çarpıp çıkıyorsun?"
Kapı hafifçe aralanmış ve bir bacak uzanmış" Tanısana hadi lan
tanısana kim olduğumu"
Karne
Baba, ortaokul üçüncü sınıfa giden oğlunun elinde karneyle
salona girdiğini görür. "Allah allah, dönem ne çabuk bitmiş..."
diye düşünür ve oğluna seslenir:
-"Getir bakayım şu karneyi!"
-"Al baba..."
Adam karneye bir bakar ki, beden eğitimi ve resim dışındaki
tüm dersler zayıf.
-"Bir dediğini iki etmiyoruz, bilgisayar dedin, bilgisayar aldık,
ingilizce kursu dedin ingilizce kursuna gönderdik, gitar kursu,
müzik aletleri, ne istersen yapıyoruz. Kız arkadaş uğruna harcadığın çiçek parasının haddi hesabı yok. Ne bu notların hali,
rezil şey!"
-"Baba... O benim karnem değil ki, senin kitaplarını karıştırıyordum, birinin arasında senin karnelerinden birini bulmuştum..."
80
4 Kişilik Eğitim Uçağı
Dört kişilik bir eğitim uçağı Karadeniz’de mezarlığa düşmüş...... Lazlar 80 ceset çıkarmışlar ve ölü sayısının artmasından korkuyorlarmış
Anlamaz Temel
Bir gün bir çocuk okuldan eve gelmiş annesi:
-ne oldu oğlum neden böyle sinirlisin. Demiş
Temel:
-Ya ben bu öğretmenden hiç bir şey anlamıyorum daha
dün 5+4=9 eder diyordu bugünde 6+3=9 eder diyo
Kimya Dersi
Kimya dersinde öğretmen, elindeki metal parayı gösterdi:
-Şimdi bu beş yüzlüğü asite batırıyorum. Ne dersiniz eriyecek mi?
Nuri parmak kaldırıp yanıtladı:
-Erimez, öğretmenim:
-Evet erimez, neden erimez?
-Eriyecek olsa asite atmazdınız da ondan...
Nasa Mars'a adam gönderecekmiş. Sadece bir kişi gidebilecek, giden de geri dönemeyecekmiş. İlk aday olan mühendise
bu iş için ne kadar isteyeceğini sormuşlar:
- 1 Milyon Dolar demiş ve eklemiş - kızılhaça bağışlayacağım.
İkinci aday olan doktora da aynı soruyu sormuşlar. Doktor:
- 2 Milyon Dolar demiş. - Bir milyonunu aileme bir milyonunu
da tıbbi araştırmalara bağışlayacağım.
Üçüncü aday olan Temel aynı soruya
- 3 Milyon Dolar diye cevap verince yetkililer diğerleri bu
kadar az isterken kendisinin neden 3 milyon dolar istediğini
sormuşlar. Temel yetkililere doğru eğilmiş, kısık bir sesle:
- 1 milyonunu ben alırım, 1 milyonunu size veririm, mühendisi de
Mars'a göndeririz.
Etkinliklerimiz
“İş Makinaları Mühendisleri Birliği (İMMB) Bilgi Paylaşımı İçin Değişik Seminer Organizasyonları
İle Üyelerini ve Sektör Temsilcilerini Biraraya Getirmeye Devam Ediyor”
Eylül 2014 Etkinliği / BOBCAT Yeni Nesil İş Makinaları Yol Gösterisi
Derneğimizin Eylül Ayı etkinliği 2 Eylül 2014 Tarihinde
HAMAMCIOĞLU MÜESSESELERİ T.T. A.Ş firmasının BOBCAT Yeni Nesil İş Makinaları Yol Gösterisi ve yemek daveti
ile ODTÜ Mezunlar Derneği’nde (Vişnelik Tesisleri) gerçekleştirildi.
BOBCAT 3. YOL FESTİVALİ
Eylül ayında gerçekleştirilen BOBCAT 3. YOL FESTİVALİ’nde
toplam 9 gösteri yapıldı. 3.gösteri ANKARA ODTÜ Mezunlar
derneğinde üyelerimiz ve iş makinası sektöründeki firmaların
yoğun katılımı ve büyük bir ilgi ile gerçekleşti.
Gösteri, Dernek Başkanımız Duran KARAÇAY ve Hamamcıoğlu firması Satış Genel Müdürü Emre ÖZTÜRK ‘ ün
tüm konukları selamlayan açılış konuşması ile başladı.
Gösteride Bobcat marka Mini Yükleyici, Mini Ekskavatör
ve Teleskopik Forklift makinaları ve ataşmanları yer aldı. 97
82
farklı ataşman ve geniş makina yelpazesi ile hemen hemen
tüm sektörlerde ve yaklaşık 50 ayrı iş kolunda çalışabilen
mini BOBCAT iş makinaları izleyenlerin büyük beğenisini
kazandı. Katılımcılar gösteri sonunda makina ve ataşmanları kullanma imkanı buldular.
Gösteri ekibinde; Çek Cumhuriyetinden gelen deneyimli 2 Bobcat gösteri operatörü, Türkiye Pazarından sorumlu
Vincenzo Aiello, Türkiye Ataşman Sorumlusu Francesca
Biagini, Murahhas Aza Nuri HAMAMCIOĞLU, Satış Genel Müdürü Emre ÖZTÜRK, Ankara Bölge Müdürü Kutlu
VOLKAN, Satış Sonrası Sorumlusu Derya ATMACA , Satış
Pazarlama Sorumlusu Hilal TORLAK, geniş satış ekibi ve
servis ekibi ile büyük bir kadro yer aldı.
ODTÜ Mezunlar Derneğindeki etkinliğimiz Hamamcıoğlu firması tarafından verilen yemek daveti ile sona erdi.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
83
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Ekim Ayı Etkinliği-İlkerler Endüstri A.Ş.
(Cummins Filtration - Fleetguard) Semineri
Derneğimizin Ekim ayı etkinliği, 21 Ekim 2014 Salı Günü İlkerler Endüstri A.Ş. firması ile birlikte ODTÜ Mezunları Derneğinin Vişnelik Tesislerinde düzenlendi.
İlkerler Endüstri A.Ş. firmasının satış ve teknik ekibinin ev sahipliğini yaptığı “Cummins Filtration ve Fleetguard Hakkında Bilgi ve Yeni Geliştirilen Filtre Teknolojileri ” konulu semineri İlkerler Endüstri A.Ş. Genel Müdürü Cuma Geçer ve Doğu
Avrupa Bölge Satış Müdürü Krzysztof BACZEWSKI sundular.
Geniş katılım ile gerçekleşen bu seminer katılımcılar tarafından ilgiyle izlendi. Seminer sonrası İlkerler Endüstri A.Ş. yetkilileri, seminer katılımcıları ile akşam yemeğinde bir araya gelerek sektörün
konuyla ilgili ihtiyaçlarına yönelik fikir alışverişinde bulundular. 84
85
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Kasım 2014 Etkinliği Teknik Gezi:
Ford Otosan Eskişehir, İnönü Kamyon Fabrikası Gezisi
15 Kasım 2014 Cumartesi günü Ford Otosan’ın Eskişehir, İnönü’deki Kamyon, Motor ve Aktarma Organları
Fabrikası’nı gezmeye gittik.
Toplam 4 lokasyonda faaliyet gösteren Ford Otosan,
9444 kişiye istihdam sağlamaktadır. 1928’de distribütörlük ile başlayan Koç Grubu’nun otomotiv serüveni 1959’da
Otosan’ın kurulmasıyla endüstriyel bir nitelik kazanmıştır.
Ford Otosan, 55 yıllık tarihini takiben 2014 yılı sonu itibariyle 415 bin ticari araç ve yeni Duratorq’la birlikte 66 bin
adede ulaşan motor üretim kapasitesi ile Ford Avrupa’nın
ticari araç üretim merkezi konumundadır.
Ford Otosan İnönü Fabrikası 1,1 milyon metrekare açık
alan, 81.600 metrekare kapalı alanda yıllık 15 bin ağır ticari
araç, 66 bin motor ve 140 bin aktarma organı üretim kapasitesine sahiptir. 1979 yılında temelleri atılan ve bugüne
kadar 200 bine yakın ağır ticari araç üretimi gerçekleştiren
fabrika aynı zamanda bünyesinde çeşitli test merkezleri de
barındırmaktadır.
Sabah erken saatte başlayan yolculuğumuz sonrasında
öğleye doğru Ford Otosan İnönü Fabrikasına ulaştık. Fabrika yönetici ekibi tarafından karşılanan grubumuza, toplantı
salonunda 3 farklı alanda tanıtım sunumu yapıldı:
Fabrika Sunumu – Ford Otosan İnönü Fabrikası İdari İşler Uzmanı Abdurrahman Şahin
Ağır Ticari Araç Pazar Sunumu – Ford Trucks Türkiye
Satış Müdürü Berk Mumcu
Ford Trucks Ağır Ticari Araç Ürün Gamı Sunumu – Ford
Trucks Ürün Uzmanı Celal Kurt
86
Tanıtım sunumu sonrasında, üyelerimizin soruları konunun ilgili uzmanları tarafından yanıtlandı.
Daha sonra fabrika turuna geçildi, bu turun daha verimli olması için iki gruba ayrılan üyelerimize Ford Otosan
İnönü Fabrikası Kamyon Montaj Hatları üretim ekip lideri
Coşkun Özcan ve Ford Otosan İnönü Fabrikası İdari İşler
Uzmanı Abdurrahman Şahin liderlik ettiler.
Eskişehirdeki öğle yemeği ardından Ankara’ya hareket
edildi.
Teknik açıdan çok faydalı olan bu güzel gezi için Ford
Otosan İnönü Fabrikasının tüm yönetici ekibine, bütün çalışanlarına ve bayilerine teşekkür ederiz.
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
87
Sektörden Haberler
GÜRİŞ Endüstri ODTÜ’de
Mühendis Adayları ile Buluştu
Panelde ayrıca sektörel ve pazar gelişimlerinden de
bahseden firma yetkilileri; öğrencilerin ilgisinden memnun
olduklarını, panelin iki kurum için de faydalı olduğunu düşündüklerini ve eğitim etkinliklerine devam etmeyi düşündüklerini belirtti.
GÜRİŞ Endüstri, ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümünde
‘Betonun Olmazsa Olmazları’ isimli panelde inşaat mühendisi adayları ile buluştu. 1958’den beri sektörde olan firma,
yılların sağladığı deneyim ile üretimden pazara kadar olan
süreçte betonun nasıl bir yol izlediğini ayrıntılı bir şekilde
öğrencilere aktardı. Firma adına Gürhan Abay (Ankara bölge makine satış şefi), Tolgahan Dizibüyük (Ankara bölge
satış sonrası hizmetler şefi) ve Duygu Doğan (Ankara bölge satış destek sorumlusu) öğrencilere aktarımda bulundu.
Beton santrallerinin ayrıntılı bir sunumunun yanında; beton
üretiminin agrega temininde kilit öneme sahip olan kaya
delici ve kaya kırıcı cihazların ne işe yaradığına, üretimde nasıl bir önem arz ettiğine de ayrıntılı şekilde değinildi.
GÜRİŞ Endüstri; Japon Furukawa firması ile yaptığı anlaşmanın ardından kısa süre-de, hidrolik kırıcı ve deliciler konusunda Furukawa’nın dünya üzerindeki en önemli çözüm
ortaklarından birisi haline gelmişti.
88
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Türk Traktör İkinci Bölge Tesisini Ankara’da
Faaliyete Geçirdi
Türkiye tarım sektörünün
lideri TürkTraktör, iş
makineleri sektöründeki
yolculuğuna yeni
yatırımlarla devam
ediyor. İlk iş makineleri
bölge tesisini eylül
ayında İzmir’de açan
Case ve New Holland
marka iş makinelerinin
Türkiye distribütörü
TürkTraktör, ikinci bölge
tesisini Ankara’da
faaliyete geçirdi.
Dernek Başkanımız Duran Karaçay, Yönetim Kurulu Üyelerimiz ve Dernek Üyelerimizin de katıldığı törende; Türk Traktör Genel
Müdürü Marco Votta ve Türk Traktör İş Makineleri Direktörü Serhad Taşkınmeriç yaptıkları konuşmalarda, dünyanın en önemli
üreticilerden biri olan CNHI ile Türkiye’nin
ekonomiye katkı anlamında en önemli değerlerinden biri olan Koç Holding, TürkTraktör çatısı altında traktör üretimiyle uzun yıllardır süre gelen ortaklıklarına, Case ve New
Holland marka iş makineleri Türkiye distribütörlüğü operasyonunun da katılmasıyla yeni
bir sayfa açıldığını vurguladır.
CNH Industrial ile tarım ekipmanları alanındaki işbirliğini iş makineleri alanına da taşıyan TürkTraktör, 30 Ekim
2014 Tarihinde Ankara Ostim Organize Sanayi Bölgesinde,
toplam 6200 m2 alana sahip olan tesisini; bölgeye satış,
satış sonrası hizmetler ve yedek parça satış hizmetleri vermek üzere, Ankara Yenimahalle Belediye Başkanı Sn. Fethi
Yaşar’ın, çok sayıda davetlinin katılımıyla gerçekleştirilen
açılış töreniyle faaliyete geçirdi.
89
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongreleri’nin
Yedincisi Düzenlendi
Derneğimizin destekleyici kuruluş
ve basın kuruluşları arasında yer
aldığı Hidrolik Pnömatik sektörünün önemli organizasyonlarından
biri olan Ulusal Hidrolik Pnömatik
Kongreleri‘nin yedincisi, Uluslarararası Katılımlı “VII. Ulusal Hidrolik
Pnömatik Kongresi ve Sergisi“
HPKON 2014 22-25 Ekim 2014
tarihlerinde Askeri Müze ve Kültür
Sitesi – Harbiye/İstanbul‘da düzenlenmiştir.
form yaratılmıştır. Panele İlişkin “Mevcut Durum Analiz
Raporu” basılarak katılımcılara dağıtılmıştır.
Ulusal Hidrolik Pnömatik Kongreleri‘nde bilimsel-teknik nitelikli bir başucu kitabı oluşturma anlayışı ile bildiriler ve tüm sunumlar derlenmektedir. Bu kongrede de
ulaşılan çok yönlü birikimi içeren 829 sayfalık “Bildiriler
Kitabı” tüm sektör ilgililerinin kullanımına sunulmuştur.
Kongre kapsamında gerçekleştirilen atölye çalışmaları ve kurslar ile yeni bilgi ve teknolojilerin yaygınlaştırılmasının yanında, sektör çalışanlarının doğru ve tam bilgilerle donatılmasına yönelik sürekli eğitimler yapılmıştır.
Kongre başta Cetop olmak üzere ulusal ve uluslararası olmak 23 kurum ve 16 basın kuruluşu tarafından
desteklenmiştir.
Kongrede; açılış konferansı, bildiriler, atölye çalışmaları, kurslar, paneller, yuvarlak masa toplantıla¬rı, özel
oturum toplantıları, forumlar ve konferanslar ile dinamik
bir platform oluşturulmuş; 56 bildiri sunumu, 18 atölye
çalışması, 1 panel, 4 kurs, 2 yuvarlak masa toplantısı, 6
özel oturum, toplantı ve forum ile 3 Kokteyl düzenlenmiştir.
Kongrede “Sektörün Geleceği, Gelişmeler, Beklenti
ve Talepler” konulu bir panel gerçekleştirilmiş, panelde
mevcut durum ve sorunların, eğilim ve etkilerinin, beklentilerin; beklentileri gerçek¬leştirmek için yapılması
gerekenlerin ve çözüm arayışlarının tartışıldığı bir plat-
90
Kongrede düzenlenen kurslarda; “Pnömatik Devre Elemanları ve Uygulama Teknikleri”, “Hidrolik Devre
Elemanları ve Uygulama Teknikleri”, “Mekatronik”, “Endüstride ve Mobil Makinalarda Otomatik Yağlama Sistem
Teknolojileri” konuları ele alınmıştır.
“Sektörün Tarihsel Gelişimi ve Anılar”, “Sektörde
Standartlar ve Süreç”, Üniversite/Sektör-MMO İşbirliği”,
“Sektörde İstihdam Olanakları ve Kariyer Planlama”,
“Enerji Verimliliği” konu başlıklarında akademisyen ve
sektör temsilcilerinin katılımlarıyla özel oturumlar organize edilmiştir.
Kongre Sergisi’nde Ulusal ve Uluslararası 54 kuruluş yer almıştır. Sergi firmaları özellikle yeni ve teknolojik
ürünlerini katılımcılarla paylaşarak kongreye katkı sağlamışlardır.
Üyelerden Haberler
Dernek üyemiz Sn. Ertan ÖZTÜRK Atlas
Copco Makinaları İmalat A.Ş. de sürdürdüğü
Madencilik ve Kaya Kazıları Tekniği Yedek Parça ve Servis Satış Mühendisi görevinden Yedek
Parça ve Servis Satış Pazarlama Müdürü görevine atanmıştır. Sn. ÖZTÜRK’e yeni görevinin
hayırlı ve uğurlu olmasını dileriz.
1873 yılında İsveç’te kurulan Atlas Copco
Cumhuriyet’in ilk yıllarında bu yana Türkiye’de
4 ana iş alanı ile faaliyet göstermektedir.
Kompresör Tekniği (fabrikalarda ve dışarı
basınçlı hava üreten ekipmanlar), Endüstriyel
Teknik (pnömatik el aletleri), Madencilik ve
Kaya Kazıları Tekniği (yer altı ve yerüstü delici makinaları, karotlu sondaj ekipmanları ve
sarf malzemeleri ve ekipmanları vb.), İnşaat
Tekniği (Dynapac ürünleri, kırıcılar ve seyyar
kompresörler)
İletişim Bilgileri:
Adres
: Keresteciler San.Sitesi Adnan Menderes Bulvarı No:15 Saray – Kazan / Ankara
Tel
: 0 312 385 59 92
Faks
: 0 312 385 34 06
WEB
: http://www.atlascopco.com/trus/aboutus/
E-posta : [email protected]
Dernek üyemiz Sn. Mehmet EFE Burkay
İnşaat A.Ş. de makine müdürü olarak goreve
basladı. Sn EFE’ ye yeni görevinde başarılarının
devamını dileriz.
Burkay Şirketler grubu, 2001 yılında
Ankara’da, Burkay İnşaat olarak iş serüvenine
başlamıştır. Burkay İnşaat, ilk başlarda özellikle altyapı konusunda yoğunlaşmış, ülkemizde
altyapı çalışmalarına verilen önem arttıkça, bu
ihtiyaca cevap verebilmek adına zengin yatınmlarla iş potansiyelini genişletmiştir.
Her geçen gün portföyünü genişleten firma,
türkiye dışındaki altyapı ve üstyapı projelerine
de talip olarak, ihalelerde yer almak adına gerekli çalışmalarını ve hazırlıklarını yûrütmektedir.
Kosova’da sürdürdüğü faaliyetler bu girişimlere
güvenilir bir referans teşkil etmektedir.
İletişim Bilgileri:
Adres : Reşit Galip Cad. Gölgeli Sok. NO:5 06650 GOP ÇANKAYA / ANKARA - TÜRKİYE
Tel
: +90 312 436 22 22
Faks
: +90 312 436 22 03
WEB
: www.burkay.org
E-posta : [email protected]
Dernek üyemiz Sn. Ömer
İZ Votorantim Çimento A.Ş.’
de Agrega ve Beton Bakım
Müdürü olarak göreve başladı. Sn. İZ ’ e yeni görevinin hayırlı ve uğurlu olmasını dileriz.
1918 yılında kurulan, Votorantim Grubu, yıllık yaklaşık
30 milyar $ cirosu ve dünya
genelinde 50.000 çalışanı ile
Brezilya’’daki en büyük şirketler grubundan birisi olup, Dünyanın öncü uluslararası
şirketleri arasında yer almaktadır. Votorantim Grubu, yirmiden fazla ülkede yer alan ve finans sektörü ile birlikte
çimento, beton, madencilik, metalurji (alüminyum, çinko
ve nikel), demir, selüloz ve portakal suyuna kadar değişen
alanlarda faaliyet göstermektedir.
Votarantim Türkiye’nin ise temel faaliyet alanı çimento olmakla birlikte, beton ve agrega üretimi ve pazarlama faaliyetleri de gerçekleşmektedir. Doğrudan yabancı
sermayeli bir şirket olan Votorantim Çimento, Türkiye’de
faaliyetlerini Ankara Merkez Ofis, şubeleri ve iştiraklerindeki toplam yaklaşık 900 çalışanıyla; Ankara, Yozgat,
Çorum ve Sivas’ta 4 entegre çimento fabrikası, Nevşehir
ve Samsun’da 2 çimento öğütme paketleme tesisi, Ankara, Kapadokya ve Karadeniz Bölgelerindeki 13 hazır
beton tesisi ve Ankara ve Kayseri’de 2 taş ocağı ile sürdürmektedir
İletişim Bilgileri:
Adres
: Bahçekapı mah. Fatih Sultan Mehmet yolu Kümeevleri No:92 Etimesgut / ANKARA
Tel
: (90) 312 397 00 01 / 115
Faks
: (90) (90) 312 397 00 00
WEB
: http://www.vceaa.com.tr
E-posta : [email protected]
92
Eğitimlerimiz
Operatör Eğitimleri
Eylül 2014 Forklift Kursu
Eylül 2014 Mobil Vinç Kursu
93
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ
Operatör Eğitimleri
Kasım 2014 Temel ve Mobil Hidrolik Kursu
Kasım 2014 Betonarme Demir, Kalıpçılık ve Çatıcılık Kursu
94

Benzer belgeler