Yuvanın Rahatlığı PDF dosya

Transkript

Yuvanın Rahatlığı PDF dosya
Bútún óvgúler çrÏ Guru ve çrÏ Gauråíga'ya Olsun
Yuvan›n
Rahatl›¤›
Ruhanî Yaflama Bir Bafllang›ç
Bu kitapԛʛn Birden Dórde kadar olan bólümleri
çrÏla Bhakti Rak£ak çrÏdhar
Dev-GoswåmÏ Mahåråj'›n
günlük konuËmalar›ndan derlenmiËtir.
Kutsal Lütuflar›, Nabadwip, Hindistan'daki
çrÏ Chaitanya Såraswat Maéh'›n Kurucu BaËkan Äcåryya's›d›r.
BeËinci Bólüm ilk olarak 1934 y›l›nda The Harmonist'te yay›nland›.
Yuvan›n Rahatl›Ê› ilk olarak 1992 y›l›nda BaËkan Äcåryya
çrÏla Bhakti Sundar Govinda
Dev-GoswåmÏ Mahåråj'›n
talimatlar›yla derlendi ve bas›ld›.
Derleyenler:
çrÏpad B.S. Tridaòài Mahåråj & çrÏpad Mahånanda Bhakti Rañjan
©1994 çrÏ Chaitanya Såraswat Maéh Bütün haklar
çrÏ Chaitanya Såraswat Maéh’›n BaËkan Äcåryya’s›na aittir
çrÏ Chaitanya Såraswat Maéh, Kolerganj,
P.O. Nabadwip, Dist. Nadia, W.Bengal Pin. 741302, Hindistan
e-mail: [email protected] • web sayfas›: www.scsmath.com
TürkÔe Ílk Bask› 2005 – 2000 Kopya Saraswata Yay›nlar›
e-posta: [email protected] • web sayfas›: turkish.scsmath.org
Kitab›n ózgün ad› : Home Comfort – An Introduction to Inner Fulfilment
Bask›: Pelin Ofset
Tel: 0312 418 70 93
ISBN: 975-98204-2-0
Yazar Hakk›nda
çrÏla Bhakti Rak£ak çrÏdhar Dev-GoswåmÏ Mahåråj, çrÏ
Chaitanya Mahåprabhu taraf›ndan takdir edilmiË olan ózgün
geleneksel aziz zinciri iÔerisinde yerini alm›Ë derin bilgiye
sahip, kendini adam›Ë bir ónderdir; kendisi ayn› zamanda
Hindistan'›n Bat› Bengal eyaletinde, Nabadwip'te çrÏ
Chaitanya Såraswat Maéh olarak bilinen saf tanr›sal aËk
mabedi'nin kurucu Äcåryya's›d›r. 1941y›l›nda çrÏla çrÏdhar
Mahåråj taraf›ndan kurulmuË olan bu kutsal ibadet yeri bütün
dünyadan, Mutlak Íyi'ye teslim olmaya gelen gerÔek istekliler
iÔin bir hac mücevheridir. Temsil ettiÊi ruhanÅ deÊerler
Hindistan'›n manevÅ kay›tlar› aras›nda sayg›yla an›lmaktad›r.
Kendisi yaln›z kutsal metinlere ansiklopedik aÔ›dan
hakimiyeti ile deÊil, ayn› zamanda tart›Ëmas›z keskin
zekÕs›yla, DoÊunun sayg›n bilge ónderleri taraf›ndan ifËa
edilmiË olan kutsal arËiv hazinesinin güvenilir bir yorumcusu
olarak tan›n›r. O, Kutsal Metinlerdeki en derin anlam› ve ózü,
ilerici, kapsaml›, dinamik ve yaËayan bir kavram olarak bulup
Ô›karan eËsiz bir kahindir.
çrÏla çrÏdhar Mahåråj, 1985 y›l›nda, bu ólümlü dünyadan
ayr›lmadan üÔ y›l ónce, k›rk y›ldan fazla yüreÊinde beslediÊi
kiËisel bir arzuyu gerÔekleËtirdi; kutsal sannyåsa mertebesini
en sevdiÊi, en güvendiÊi ve en baËta gelen yard›mc›s› ve
hizmetkÕr›na, çrÏmad Bhakti Sundar Govinda Mahåråj'a
verdi. çrÏla çrÏdhar Mahåråj, keskin zekÕs›yla ve ruhsal
óngórüsüyle tan›n›rd› ve górevinin gelecekteki ciddi
gereksinimlerini de tahmin edebildi. Bu nedenle kendisinden
sonra çrÏmad B.S. Govinda Mahåråj'› kendi Maéh'›n›n, çrÏ
Chaitanya Såraswat Maéh'›n ve ona baÊl› temsilciliklerin
BaËkan Äcåryya's› olarak adland›rd›.
çrÏla Bhakti Rak£ak çrÏdhar Dev-GoswåmÏ Mahåråj
Nabadwip çrÏ Chaitanya Såraswat Maéh'›n
Kurucu-BaËkan-Äcåryya's›
Birinci Bask›n›n Ónsózü
çrÏla Bhakti Rak£ak çrÏdhar Dev-GoswåmÏ Mahåråj'›n,
çrÏla Guru Mahåråj'›m›z›n en yak›n›nda bulunmuË olduÊum
iÔin ve Ëimdi de bu kitapԛʛ tan›tma olanaÊ›na kavuËtuÊum
iÔin Ôok Ëansl› olduÊumu hissediyorum. çrÏla Guru Mahåråj,
tüm yaËam› boyunca üzerinde konuËtuÊu Ëeyleri kendi
yaËant›s›na uygulad›. Samimi óÊrenciler saf, coËku dolu
ruhanÅ yaËamlar›n›n baË›ndalar ancak herkesi Ëahsen ziyaret
etme Ëans›na sahip deÊiller. Bu nedenle, bóylesine bir bilgeyi
herkese anlatmak üzere, modern bilim ÔaÊ›n›n olanaklar›yla
kitap bas›yoruz. Kitaplardan yay›lan titreËim, yaln›z bu maddesel dünyay› deÊil, manevÅ mekÕnda yerlerini bulmuË ruhlar›
bile fethedebilir. Bu nedenle, bu yay›n›n — Yuvan›n
Rahatl›Ê› — ÍÔsel MutluluÊa Bir BaËlang›Ô’in ortaya Ô›k›Ë›n›
izlemek, son derece mutluluk verici ve tatmin edicidir. Bu
kitapÔ›k, Kutsal ónderimizin tanr› inanc›na dayal› ruhanÅ
yaËam konusunu anlatt›Ê› konuËmalar›ndan derlenmiË ve
onun Kutsal Górevine hizmet etmek iÔin, buradaki óÊrencilerimiz taraf›ndan yeniden bas›lm›Ët›r.
çrÏla Guru Mahåråj bu maddesel dünyadaki son günlerine
kadar, koËullanm›Ë ruhlara merhametini bazen saatler süren
konuËmalarla baÊ›Ëlam›Ët›r. Onun órneÊinden anl›yoruz ki
son nefesimize kadar aËk›n hizmet dünyas›na hizmet etmek
iÔin Ôaba sarfetmemiz— ve ayn› f›rsat› baËkalar›na vermemiz
gerekir.
EÊer bir kiËi bu kitapԛʛ dikkatle ve iÔtenlikle okuyacak
olursa mutlaka yararlan›r, ilham bulur ve gerÔek iÔsel mutluluÊun bulunduÊu o yaËama ulaËma Ëans›n› elde eder.
Tevazu ile,
SwåmÏ B.S. Govinda
çrÏ Chaitanya Såraswat Maéh
8 Èubat 1992
çrÏla Bhakti Sundar Govinda Dev-GoswåmÏ Mahåråj
Nabadwip çrÏ Chaitanya Såraswat Maéh'›n
Sevåite-BaËkan-Äcåryya's›
çrÏla Bhakti Rak£ak çrÏdhar Dev-GoswåmÏ Mahåråj
BÍRÍNCÍ BÓLÚM
Lütfen anlatacaÊ›m Ëeyleri
tüm dikkatinizle dinleyin.
Konuyu sizlere bilimsel bir
Ëekilde, genel anlamda ve
bütün din anlay›Ëlar›ndan
baÊ›ms›z olarak anlatmaya
Ôal›ËacaÊ›m.
HerËeyden ónce yaËam›n
üÔ boyutu olduÊunu anlamam›z gerekir: maddesel
zevk alma boyutu, vazgeÔme
boyutu ve adanma boyutu.
Zevk alma boyutu hemen
hepimizin Ëu anda iÔinde
olduÊumuz ortamd›r. Maddesel zevk demek; kullanma,
sómürme demektir ve bu boyutta hiÔbir Ëey sómürü
olmadan var olamaz:
ahaståni sahastånåì
apadåni catu£padåm
laghuni tatra mahatåì
jÏvo jÏvasya jÏvanam
"Elleri olanlar, elleri olmayanlarla beslenirler. Dórt
ayakl› hayvanlar otla, bitkilerle v.b., ile beslenirler ve büyük olan küÔük olanla
beslenir." HerËey yaËamla
doludur: bitkiler, ot ve aÊaÔlar
da can taË›r, ancak hiÔbiri bu
mekÕndaki varl›Ê›n› sómürü
olmadan sürdüremez.
Maddesel zevk
demek, kullanma,
sömürme demektir ve
tepkiseldir.
Buras› sómürü boyutudur.
Newton'un üÔüncü yasas›na
góre her eylemin karË›s›nda,
eËit ve z›t bir karË› eylem yer
al›r. KiËi Ôevresini kulland›Ê›
zaman borca girmiË olur ve
bu borcu ódemek iÔin aËaÊ›ya
inmesi gerekir. Bóylece bu
sómürü boyutunda bir sürü
jÏva (ruh) etki ve tepkiye
baÊl› olarak bir aËaÊ›, bir
yukar› gider gelirler. Toplum
en son noktaya kadar
sómürme Ôabas› iÔindedir;
her yerde baËkalar› pahas›na
yaËam› sürdürme Ôabas›
hakimdir. O olmadan yaËam
sürmek olanaks›zd›r Ôünkü
buras› sómürü boyutudur.
7
‹nziva rüyas›z
uykuya benzer, oysa
Merkezi aramak için
uyanmam›z gerekir.
Budistler, Jain'ler, çaíkara'n›n müritleri ve daha pek
Ôoklar› bu sómürü tuzaÊ›ndan
kurtulman›n ve iÔinde sómürüye yer olmayan, etki ve tepki olmayan bir yaËam bulman›n Ôabas› iÔindedirler. Etki
ve tepkiden sak›nmak iÔin de
bir tür inziva, vazgeÔmiËlik
hÕli bulmaya Ôal›Ë›rlar ve rüyas›z uyku hÕline benzer bir
anlay›Ëa, samådhiye ulaË›rlar:
yani nesnel dünyadan tamamen uzaklaË›p óznel boyutta
kalma hÕlini benimserler.
Duyular›n›n daha alt boyuta
geÔmesine izin vermeden sürekli olarak óznel konumda
8
kal›rlar, bu da bir tür rüyas›z
uyku hÕli gibidir.
Vai£òava'lar yani Tanr›n›n
Yüce Èahs›na hizmet edenler
ise bir baËka dünyan›n, adanma dünyas›n›n var olduÊu górüËündedirler. Kendini adama, sómürünün tam tersidir.
Maddesel boyutta her unsur
Ôevreyi kendi Ô›kar› iÔin kullanmak ister; oysa kendini
adama boyutunda, her birim
Ôevreye hizmet etmek ister; o
boyuttaki yaËam›n anahtar›
yaln›z Ôevreye hizmet deÊil
Merkez'e hizmettir. Bizler organik bir bütün iÔerisinde yaËamaktay›z, bu nedenle her
bir nokta organik merkeze sad›k kalmak zorundad›r.
çrÏmad Bhågavatam'da aÊac›n
kóküne hizmet etme benzetmesi bunu aÔ›klar:
yathå taror m¨la-ni£ecanena
tùpyanti tat-skandha-bhujopaßåkhåè
pråòopahåråc ca yathendriyåòåì
tathaiva sarvårhaòam acyutejyå
Vedik yaz›nda da Ëu ifadeye rastlar›z, "Onu bilince,
herËeyin bilindiÊi Ëeyi bulmaya Ôal›Ë›n."
yasmin jñåte sarvvamidaì
vijñåtaì bhavati
yasmin pråpte sarvvamidaì
pråptaì bhavati
tad vijijñåsasva tadeva brahma
Bir merkezÅ nokta vard›r.
Onu bilince herËey bilinir,
ona ulaË›l›nca herËeye ulaË›l›r. K›sacas› bu Vedik óÊüt o
merkezi bulmaya Ôal›Ëmak
iÔindir. O halde, o Merkezi
bulmaya Ôal›Ë›n. BaËlang›Ôta
baz›lar› bunun gülünÔ bir
iddia olduÊunu düËünebilir.
“Birini bilerek her Ëey bilinir,
birini elde ederek her Ëey elde
edilir – bu da ne demek?
Bóyle bir Ëeyi ancak bir deli
sóyleyebilir!” Bu yüzden
çrÏmad Bhågavatam’da bir
benzetme yap›lm›Ët›r: bir
aÊac›n kóküne su verdiÊiniz
zaman, bütün aÊaÔ beslenir,
benzer Ëekilde, eÊer Merkeze
hizmet ederseniz herËeye
hizmet edilmiË olunur. Bu
gerÔekten de mümkündür ve
bunu yapmak, adanm›Ël›k
boyutuna girmek demektir.
Sómürme ve vazgeÔme boyutlar›ndan uzak durarak
adanm›Ël›k boyutuna girmeye
Ôal›Ë›n. Ätmå, yani gerÔek
ruhunuz, o boyutun bir üye-
Kendini adama
boyutundaki yaflam›n
anahtar› Merkeze
hizmettir.
sidir. GerÔek dünya oras›d›r,
oysa buras› o dünyan›n Ôarp›k
yans›mas›d›r.
GerÔek dünya her bir
unsurun kendisini Merkez ad›
alt›ndaki bütüne adad›Ê›
yerdir. Nas›l saÊl›kl› bir bedende her bir atom tüm
bedenin yarar› iÔin Ôal›Ë›rsa
óyle. EÊer bir atom kendisi
iÔin Ôal›Ë›rsa, iËe aË›r› sómürme girer ve bóyle belirli bir
yerin Ô›kar› iÔin yap›lan
kiËisel iËler kesinlikle kótülükle biter. Bedenin her
parÔas›n›n, her bir atomun,
tüm sistemin iyiliÊi iÔin
Ôal›Ëmas› gerekir. Bir Merkez
9
‹lk Neden kendi
bafl›na ve kendisi
içindir.
gerÔekten de vard›r ve her bir
atom onun rehberliÊinde
Ôal›Ëacakt›r. Merkezin durumu nedir? Bhagavad GÏtå'da
Ëóyle denmektedir;
sarvva-dharmmån parityajya,
måm ekaì ßaraòaì vraja
(Bg. 18.66)
Kù£òa Kendi durumunu
aÔ›kl›yor: "Tüm dharmmalar›
(górevleri) b›rak ve sadece
Bana teslim ol."
Èimdi bu anlay›Ë› baËka
bir aÔ›dan ortaya koymak
istiyorum.
Hegel iyi bir Alman felsefeciydi. Felsefesi mükemmeliyetÔilikti. DüËüncesine góre
10
Mutlak GerÔek; herËeyin Ílk
Nedeni, iki niteliÊe sahip
olmal›d›r. Nedir bunlar? O,
Kendi baË›na ve Kendisi iÔin
olmal›d›r.
Lütfen dikkat etmeye
Ôal›Ë›n. Kendi baË›na demek,
O kendi varoluËunun nedenidir demektir — Onu baËka
birËey yaratmad›.
EÊer Onu baËka birËey
yaratm›Ë olsayd›, o yarat›c›n›n ónemi óncelikli olurdu.
Bu nedenle, Mutlak olmak
iÔin Onun anådi olmas› yani
ebedÅ olarak var olmas› ve
baËka birËey taraf›ndan yarat›lmam›Ë olmas› gerekir.
Mutlak bu ózelliÊe sahip
olmal›d›r.
Íkinci nitelik Ëudur; Mutlak GerÔek, Kendisi iÔindir.
Kendisini tatmin iÔin vard›r,
baËkas›n› tatmin etmek iÔin
deÊil. EÊer Onun varoluËu
baËka bir varl›Ê› tatmin etmek
iÔin olsayd›, o zaman ikincil
konuma düËerdi ve Onun tatmin etmek iÔin yaËad›Ê› o
varl›klar birinci plana geÔerlerdi.
O halde Mutlak bu iki
niteliÊe sahip olmal›d›r: O
Kendi nedenidir ve yaln›z
Kendisini tatmin iÔin, Kendi
amac›n› gerÔekleËtirmek iÔin
vard›r. Mutlak Kendi baË›nad›r
ve Kendisi iÔindir. EÊer bir tek
ot k›p›rd›yorsa Mutlak'›n amac›n› gerÔekleËtirmek iÔin k›p›rdar. HerËey, her olay ve
gerÔekleËen herËey Onu tatmin
etmek iÔin olmal›d›r. Óyleyse
gerÔek ak›Ë Onun lÏlå'lar›,
Onun oyunlar› olmal›d›r. Oysa
bizler farkl› Ô›karlar taraf›ndan, aile ya da ülke ile ilgili,
sosyal ya da insanl›kla ilgili
Ô›karlar taraf›ndan yónlendiriliriz.
Ama sonsuzluk góz ónüne
al›n›rsa, tüm bunlar Ôok
küÔük bir bólümdür ve bizler
buna benzer farkl› Ô›karlara
góre hareket ederiz. Bu say›s›z farkl› Ô›karlar aras›nda
Ôat›Ëmalar oraya Ô›kar, bu da
sorun yarat›r. Oysa bizlerin,
Ëu sózüm ona ózel Ô›karlar›m›z› b›rakmam›z gerekir,
yanl›Ë alg›lamaktan kurtulmal›y›z ve bütün iÔin hareket
eden bir birimin sahip olduÊu
iËleve ulaËmaya Ôal›Ëmal›y›z.
Bhagavad-gÏtå'n›n sonunda
Kù£òa Ëóyle der "Sarvadharmmån parityajya — Ëu
anda yerine getirmek zorunda
olduÊunu düËündüÊün tüm
górevlerini b›rak ve — måm
ekaì ßaraòaì vraja —
Benim ayaklar›ma teslim ol."
Mutlak Kendi
nedenidir ve yaln›zca
Kendisini tatmin
için vard›r.
ahaì tvåì sarvva-påpebhyo
mok£ayi£yåmi må ßucaè
"Seni, idrakinin ótesinde
tüm dertlerinden kurtar›r›m."
BaËka bir deyiËle, Merkeze sad›k kalmay› akl›ndan
Ô›karmamal›s›n. Èu anda her
górevin belli Ô›karlar ve
ilgiler iÔindir, ancak ilgini
belli alanlarla ózdeËleËtirmekten vazgeÔ ve tamamen
organik bütünün Ô›kar›yla
bütünleË.
Górürüz ki, bir polis
memuru kendi Ô›kar› iÔin
sadece üÔ rupi bile alsa cezaland›r›l›r. Oysa ülkenin Ô›kar›
iÔin bir sürü kiËiyi óldürse
11
Bizler tüm evrenin
parçalar›y›z ve görevimiz bütünün ç›kar›
için çal›flmakt›r.
ódüllendirilir. Ayn› Ëekilde,
bütünün doyumu iÔin yap›lan
herËey iyidir, ancak kendi
Ô›kar›n›z iÔin, ya da yak›n
dostunuz iÔin birËey yap›yorsan›z ceza górmek zorundas›n›z. Bir iËyerinde kendi
kiËisel amac›m›z iÔin rüËvet
almaya hakk›m›z yoktur, ayn›
Ëekilde greve gitme, iË gücünü durdurma hakk›m›z da
yoktur, Ôünkü o zaman iËyeri
darbe yer.
Ne sómürme ne de
vazgeÔme (el Ôekme) bir iËe
yarar. Sómürme kótüdür;
greve gitme hakk›m›z olmad›Ê› iÔin vazgeÔme de kótüdür. Organik bir bütünde
ortak Ô›kar, herkesin kendisi-
12
ni Merkeze adamas›yla elde
edilir. Merkeze demek,
bütüne demektir. Midemize
yiyecek doldurunca, mide
doÊru bir Ëekilde, gereksinime góre her kóËeye besin
gónderir. ÍËte bu tür yaËam
Vai£navizm'dir. Bir organik
bütün vard›r ve bizler de
Onun parÔas›y›z. Bütünle
baÊlant›l› olarak belli górevlerimiz vard›r ve bu da
bütüne kendini tam anlam›yla
adamakt›r. Besini gózümüze,
burumuza, kulaÊ›m›za ya da
baËka bir yerimize deÊil,
midemize góndeririz. Ancak
o zaman besin doÊru bir
Ëekilde daÊ›l›r ve tüm organizma saÊl›kl› olur. Hepimiz
bütün bu evrenin parÔalar›y›z
ve górevimiz Bütün iÔin
Ôal›Ëmakt›r. ÍËte bu aËkt›r,
kendini adamad›r, teslimiyettir. Peki bunu nas›l bileceÊiz?
Kutsal metinlerden yard›m
alacaÊ›z, o mekÕndan gelen
ve uyumlu olmam›z› saÊlayacak olan pek Ôok aziz ve
arac›dan yard›m alacaÊ›z.
En üstün uyuma sahip din,
Mahåprabhu çrÏ Chaitanyadev
taraf›ndan aÔ›kland›. O, aËk›
aÔ›klarken çrÏmad Bhågavatam'›, yani Kutsal Metinlerin
ózünü temel ald›. Bóylece
Mahåprabhu enerji ya da
gücün en üstün Ëey olmad›Ê›n›, bilginin bunlar›n üzerinde
olduÊunu anlatt›. Bilgi, gücü
kontrol edebilir ve yararl›
sonuÔlar yaratabilir, ancak
bilginin kendisi de alt düzeydedir: onun üzerinde aËk ve
Ëefkat vard›r, bu en üstün
oland›r. Bize bilgi deÊil, güÔ
deÊil, sadece aËk yaËamsal
mutluluk saÊlar.
Merhamet adaletten daha
üstündür. Adalet yaln›z yasalara, kurallara gerek duyulan
yerde vard›r. Ama Mutlak
Yóneten'in, yani Mutlak Íyinin mekÕn›nda kayg›ya,
korkuya yer yoktur. O Mutlak
Íyidir, Mutlak Sevgi ve
Ëefkattir, iËte oras› evimizdir!
Tanr›’ya, Yuvam›za dónelim.
Yuva ne demek? Yuva bizim
iyiliÊimizi isteyenlerin aras›nda olduÊumuz yerdir. Biz
eÊer kendi yarar›m›z› düËünmüyorsak ald›rm›yorsak orada bize ilgi gósterecek olanlar
o kadar Ôoktur ki — asl›nda
tüm Ôevre bize sahip
Ô›kacakt›r — iËte oras› bizim
yuvam›zd›r. Oras› MutlaÊ›n
ülkesidir, Onun hizmetine,
yani en üst mertebeye ulaËabiliriz ve orada var olan
Ëefkat, sevgi, uyum ve güzelliÊi górebiliriz. Tüm bu nitelikler birbirlerine benzerler
ve Ílk Neden'in, Íyi'nin yap›s›n› oluËtururlar, gitmemiz
gereken yer iËte oras›d›r.
‹lk Neden’in yap›s›n›
flefkat, sevgi, uyum
ve güzellik oluflturur.
Írademizi kótüye kullanarak yolumuzdan her nas›lsa
ayr›ld›k, ama Ëimdi bize sesleniyorlar, "Evine gel, Tanr›ya dón, en üstün konuma,
sevgi ülkesine gel." Genel
olarak ve ózetleyerek size
sunduklar›m›n hepsi, Bhagavad-gÏtå'da ve çrÏmad Bhagavatam'da yer alan Kù£òa
kavram›d›r, çrÏ Chaitanyadev
taraf›ndan aktar›lan kavramd›r. çrÏ Chaitanya Såraswat
Maéh ve bütün GauàÏya Misyonu yaln›z bunu anlat›r.
"Merkeze git, yaËam›n› tamamen Merkeze adamak üzere
kullan, Merkez adaletin üzerindedir. Merhametlidir, Ëefkatlidir, sevgi doludur ve
güzeldir."
13
Sadece özgür
irademizi kötüye kulland›¤›m›z için bu
sömürü boyutuna
girmifl bulunuyoruz.
Bu, Vai£nava dininin,
çrÏmad Bhagavad-gÏtå'n›n ve
çrÏmad Bhagavatåm'›n ard›ndaki genel anlamd›r ve tüm
din kavramlar›n›n k›sa bir
tarihÔesidir; sómürme, inziva
ve adanma, yaËam›n üÔ boyutudur; ve ruh adanma boyutunun bir üyesidir. Ruhlar›n
hepsi adanma birimleridir
ancak s›n›rl› iradelerini yanl›Ë
kullanarak sómürü dünyas›na
girmiËlerdir. Buddha, Jain,
Pareßanåth ve diÊerleri bu
ortamdan Ôekilmek isteyenlere, sómürünün esaretinden
— etki ve tepkiden — kurtulmak isteyenlere tam inziva
14
ónererek yard›m etmiËlerdir.
Ruh inzivaya Ôekildikten
sonra mutlu yaËayabilir
demiËlerdir. Yine de sómürü
tuzaʛna
tekrar
düËme
olas›l›Ê› vard›r. Oysa, gerÔekten ózgür ruhlar›n yaËad›Ê›
yerde var olanlar›n hepsi
adanm›Ë birimlerdir. O mekÕnda aralar›ndaki uyumu
saÊlayan ve ayakta tutan
nedir diye bakt›Ê›m›zda hepsinin bütün iÔin Ôal›Ëmakta
olduklar›n› ve bütünün de
Mutlak Íyi taraf›ndan temsil
edildiÊini górürüz. Bunlar›n
tümünü anlamam›z gerekir,
bunun iÔin de insan olarak
doÊmuË olmak Ôok ónemlidir. Sådhular›n, azizlerin ve
arac›lar›n yard›m› ile bu
esaretten kurtulmak ve sevgi,
kendini adama ve Ëefkat ülkesine girmek iÔin elimizden
geleni yapacaʛz.
Bizler baz› kitaplar yay›nlad›k ve dinin tüm ontolojik
yónlerini doÊru ve Ôok daha
detayl› bir Ëekilde anlamam›za yard›mc› olacak pek Ôok
kadim yaz›t da mevcuttur.
ÍKÍNCÍ BÓLÚM
Yuvam›z ózgürlükle doludur, Ôok daha rahatt›r, orada
herËey mevcuttur. Ínanc›n,
sevginin, Ëefkatin doÊal bir
al›ËveriËi vard›r. Bunu kavramak imkans›zd›r. Upani£adlar
Ëóyle der, "DüËünülmesi imkans›z olan boyutu mant›Ê›n›zla s›namaya kalk›Ëmay›n.
O boyut gerÔekten de düËünce kapasitenizin ótesindedir.
Bu boyutta farkl› bir dizi yasa
yürürlüktedir. Sizin bu dünyadaki matematiksel hesaplar›n›z ve vard›Ê›n›z sonuÔlar;
noktalar, düzlemler ve kat›
maddelerle ilgilidir. Siz Ëu
anda kat› maddeler dünyas›nda bulunan birisiniz ve noktalarla, düzlemlerle olan soyut
iliËkiniz ise s›n›rl›d›r, bu yüzden nas›l olur da hiÔbir bilgiye sahip olmad›Ê›n›z daha üstün Ëeyler hakk›nda ak›l yürütebilirsiniz? O ülkedeki yaËam biÔimi ve oradaki yasalardan haberiniz yok, bu nedenle tart›Ëmaya Ôal›Ëman›z
imkans›z. O mekÕn tamamen
farkl› bir yap›ya sahiptir."
EÊer anlay›Ë›n›z suyla ilgili yasalarla s›n›rl›ysa nas›l
olur da hava ile ilgili yarg›da
bulunabilirsiniz? Ayn› Ëekil-
Bizler kat› maddeler
dünyas›n›n sakinleriyiz, oysa daha üst boyut çok daha farkl› bir
yap›dan oluflmufltur.
de, yaln›z hava ile ilgili yasalar› biliyorsan›z nas›l eter ile
ilgili yarg›da bulunabilirsiniz.
Bu nedenle, deneysel laboratuar›n›za, düËünce kapasitenizin ótesindeki unsurlar› dahil
etmek iÔin acele etmeyin, bu
aptall›k olur.
Yüksek Ëeyler gerÔekten
de mevcuttur, ancak bu dünyadaki insanlar›n ÔoÊu bu
Ëeyler hakk›nda bilgiye sahip
deÊildirler. Bizler gerÔekten
de deneyimcileriz ve birËeyler biliyoruz ancak belli
ólÔüde ve standartta. UlaËabileceÊimizin ótesindeki Ëeyler
15
Daha üstün fleyleri
onlara gerçekten de
vak›f olan kiflilerden
ö¤renmemiz gerekir.
hakk›nda ak›l yürütmeye
kalk›Ëmamal›y›z. Ama eÊer o
boyut hakk›nda gerÔekten deneyim sahibi olanlar bize yaklaË›r ve bilgi verirlerse, o zaman k›yaslama yapabiliriz:
"Eter hakk›nda belli bir deneyime sahip olan Ëu kiËi bunlar› yazm›Ë; deneyimi olan ve
baz› deneyler uygulam›Ë
baËka bir kiËi ise baËka bir Ëekilde aÔ›klama yapm›Ë." Bóylece, onlar›n araËt›rmalar› ve
konuya yak›nl›klar› sayesinde
belli bir górüË elde edebiliriz.
Teleskoplar
hakk›nda
araËt›rma yapanlar›, elde ettikleri bulgulara góre k›yasla-
16
yabiliriz. Bir araËt›rmac› kendi teleskopu ile bir ÔeËit deney
yapar, baËkalar› da kendi teleskoplar› ile deney yaparlar.
Bizler de onlar›n bu deneyleri
hakk›nda bilgi sahibi olabiliriz. Teleskoplar ve deneylerden bize ulaËan bilgi ile, belli
bir teleskopun diÊerlerinden
daha güÔlü olduÊu, bir diÊerinin ise belli alanda daha güÔlü
olduÊu sonucuna varabiliriz.
Bu yüzden, kendi teleskopumuz olmasa bile, kendi duyular›m›z ótesindeki teleskop
arac›l›Ê› ile elde edilmiË olan
bulgular› s›n›rl› olarak k›yaslama kapasitemiz vard›r.
Kutsal metinlerde zihnin,
ya da ruhun "teleskopu" taraf›ndan keËfedilen daha üstün
Ëeylerden sóz edilmektedir.
Bu konular azizler taraf›ndan
bilinir, bizlerin de o ülkeye
girebilmek iÔin onlardan yard›m almam›z gerekir. Èu andaki konumumuz, daha üstün
mekÕnla ilgili deneyim kazanmaya uygun deÊildir. Ancak daha sonra, azizlerin ve
kutsal metinlerin yard›m› ile,
bizler de bu tür bir teleskopa
sahip olacaÊ›z, bóyle daha üstün deneyim kazanabileceÊiz.
sve svehadhikåre yå ni£éhå
sågunåè parikÏrttitåè
"Dikkatinizi kendi boyutunuza vermeniz, takdire
deÊerdir."
acintyaè khalu ye bhåvå
na tåìs tarkeòa yojayet
Tart›Ëma ruhunun herËeyi
gólgelemesine izin vermeyin.
Tart›Ëma bir yere gótürmez:
hiÔbir inanc› tart›Ëarak aÔ›klayamay›z.
ManevÅ
ülke
acintya'd›r yani idrakimizin
ótesindedir, buna raÊmen yine de kendi kapasitemize,
inanc›m›za ve fark›ndal›Ê›m›za góre anlamaya Ôal›Ëmal›y›z. Hepsinin de üzerinde,
zihnimizde güzelliÊin güzel,
gerÔeÊin gerÔek olduÊu düËüncesine yer vermeliyiz, ancak buradan elde ettiÊimiz
herhangi bir standard› daha
üstün olan o mekÕna uyarlamamal›y›z.
EÊer bir kiËinin gózleri
górmüyorsa ve baËka biri de
górebiliyorsa, doÊal olarak
kór olan górebilenden yard›m
alacakt›r. ÍÔimizde olan biten
Ëeyleri de góremiyoruz, górebilsek doktora dan›Ë›rm›yd›k?
Doktor bizlerin góremediÊini
górebilir: hastal›Êa tan› koyar
ard›ndan da belli bir tedavi
uygular. KaÔ›n›lmaz olarak
Körlü¤ümüzü
ortadan kald›rmas›
için bir uzmana
ihtiyaç duyar›z.
ona sayg› duyar›z ve yard›mlar› iÔin karË›l›Ê›nda biz de
ona birËeyler veririz — burada mant›Êa ayk›r› olan birËey
yoktur.
Guru ihtisas sahibi bir
doktordur; onun niteliklerini,
sóylediklerinin gerÔek olduÊunu, hayal ürünü olmad›Ê›n›
górdüÊümüz zaman anlayacaÊ›z. Bu górüË gózümüzün
ne kadar aÔ›k olduÊuna baÊl›d›r. Ehil bir doktor taraf›ndan
tedavi edilen kór biri yavaË
yavaË górmeye baËlar, "Evet,
birËeyler górüyorum. Èimdi
górme ile ilgili baz› deneyimler ediniyorum." Art›k o an-
17
Hiç kimse mutlu,
refah içinde ve bilinçli
olarak yaflamak istedi¤ini inkar edemez.
dan baËlayarak diÊer kór insanlar›n spekülatif düËüncelerine ald›r›Ë etmeyecektir, doÊrudan kendi górme kapasitesine sahip olacakt›r. Górmeye
baËlay›nca, kullan›lan ilac›n
gerÔekten etkili olduÊunu anlayacakt›r.
Bilimsel anlay›Ë da buna
benzer. GeÔmiË y›llarda Faraday elektriÊi bulduÊunda pek
Ôok kiËi gülmüËtü, "Bu da
nesi? Sadece merak ürünü. Èu
elektrik denen Ëeyden ne yarar saÊlan›r ki!"
OkumuË olduÊum bir yaz›da Faraday buluËunun etkilerini góstermek iÔin bir deney
18
sergilemiËti. Bir makineyle
elektrik üretmiË ve bu elektrik ak›m› ile kaÊ›t parÔac›klar›n›n nas›l hareket ettiklerini góstermiËti. Pek Ôok kiËi
bu gósteriden memnun kalm›Ët›, ancak bir kad›n izleyici
Ëóyle dedi, "Bay Faraday, bütün bu gósteriden sonra sizin
bu lüks oyununuzdan pratikte
nas›l yararlanacaÊ›m›z› sóyler misiniz?"
Faraday Ëóyle cevap verdi,
"Say›n bayan, lütfen siz bana
sóyler misiniz, yeni doÊmuË
bir bebeÊin bize ne yarar›
vard›r?"
Bilim adam›n›n anlatmak
istediÊi Ëuydu, bebek doÊduÊu
zaman ona bakmak zorunday›zd›r, ama büyüdüÊü zaman,
enerjisinden bir iË ortam›nda
yararlan›lacakt›r. Ayn› Ëekilde, baz›lar› Tanr› bilincinin bir
lüks, bir tür moda ya da oyun
gibi — pratikte uygulanabilir
ve doÊrudan yararlan›labilir
olmad›Ê›n› düËünürler. Ama
Tanr› bilinci yoÊunlaË›nca bunu deneyimleyenler, diÊer bütün faaliyetlerin, Ôok ónemli
gibi górünseler de hiÔbir deÊerinin olmad›Ê›n› anlarlar. Neden? Çünkü sonuÔta hepimiz
yaËamak isteriz, ólmek istemeyiz.
YaËamak hepimizin temel
ihtiyac› ve genel ihtiyac›d›r.
Kimse yaËamak istediÊini inkar edemez, üstelik sadece
yaËamak deÊil mutlu, doÊru
dürüst ve bilinÔli yaËamak.
Dahas› her türlü dertten ve s›k›nt›dan da uzak kalmak
isteriz.
Bir insanda Tanr› bilinci
ortaya Ô›k›nca net olarak górebilir, "Neden herkes bu maddesel dünyada k›yas›ya bir yar›Ë›n iÔinde? Herkes mutlu olmak istiyor ama hepsi de hayal
gücünün ürünü olan bir sanr›n›n ard›ndan koËuyor."
Mutluluk asla ólümlü Ëeylerle bir arada olamaz. Bizler
ólümlü dünya ile al›ËveriË
iÔindeyiz, ancak o bizlere doyum saÊlayamaz; yaln›zca
enerjimizi tüketir. Bir taraftan
elimize geÔeni, diÊer taraftan
kaybederiz. Ak›ll› bir kiËi yaËam ilkesi olarak bu tür bir
enerji kayb›n› ne hoËgórü ile
karË›lamal›d›r ne de kabullenmelidir. Bu ak›ll› kiËi yaËam›n
baËka bir boyutu olduÊunu górebilir. Bir oyun alan›na benzeyen bu ólümlü dünyan›n
taraftar› olmad›Ê›n› górebilir.
Èóyle hisseder, "Ben ólümsüzüm. Ben ebedÅ dünyan›n bir
parÔas›y›m, ancak her nas›lsa
Ölümlü dünya gerçek
doyum sa¤layamaz,
sadece enerjimizi
kaybettirir.
varoluËun bu ólümlü yónüne
tutsak oldum. Óyleyse, bu
iliËkiyi üzerimden silkeleyip
atar atmaz, normal konumumda olacaÊ›m." Kendi ózünün
— yani ruhunun, hissedenin,
idrak edenin — asl›nda baËka
bir topraÊ›n üyesi olduÊunu,
ancak ac› veren Ëu ólümlü
dünyaya tutsak olduÊunu
anlayacakt›r. Buras› dertle
dolu bir dünyad›r. O ise fark›ndal›Ê›n›n gücü ile, ólümsüz boyuta doÊru ilerlemede
geliËme kaydedecektir.
Olumlu kan›tlar karË›m›za
Ô›kt›kÔa emin olacaÊ›z, "Èimdi bunlar› górüyorum ve bunlar› duyuyorum ve bu dene-
19
Ruh, içgözlem yoluyla daha üstün yap›ya
sahip olan ölümsüzlük ülkesinin
idrakine kavuflur.
yim beni Ôevreleyen Ëu dünyadan Ôok daha gerÔek. Dünya belirsiz, oysa Ëimdi górdüklerim ve duyduklar›m ondan Ôok daha gerÔek."
Ruhla, Tanr› ile ve Tanr›'n›n ülkesi ile doÊrudan iliËki
iÔinde olmak mümkündür. Èu
anda yaËamakta olduÊumuz
yer dolayl› iliËkiler boyutudur.
ónce góz, kulak, v.b. deneyim
depolar, sonra bizler bu dünyan›n doÊrudan deneyimini kazanma f›rsat› bulmadan ónce o
deneyim zihne gider. Oysa ruh
sóz konusu olduÊunda, baËka
hiÔbir araÔ olmadan herËeyi
doÊrudan hissedebiliriz.
20
Mikroskoptan bakt›Ê›m›zda birËey górürüz, Ô›plak gózle bakt›Ê›m›zda baËka birËey
górürüz. Aralar›nda bir fark
vard›r. Gózümüzle, kulaÊ›m›zla, yani duyular›m›z arac›l›Ê› ile bu dünya hakk›nda
baz› deneyimler elde ederiz.
Ancak s›ra ruhla ilgili deneyime geldiÊinde, olumsuz yónde "ilerlemekten" vazgeÔtiÊimiz zaman Ëunlar› hissedebiliriz, "Ah! ÍËte ruhun yap›s›
bu." HiÔ bir arac›n yard›m›na
gerek duymadan, doÊrudan
kim olduÊumuzu hissederiz.
Ruh kendisini górebilir,
kendi üzerinde konsantre olabilir ve iÔ gózlem yoluyla kendi gerÔek yap›s›n› anlar. Ruh
iÔ gózlem yoluyla, baËka bir
arac›n yard›m› olmadan kendisi hakk›ndaki tüm kavramlar› doÊrudan alg›lar. Ve o zaman kendi ülkesini idrak eder:
daha üstün yap›da olan bir
topraÊ›n, bir ülkenin idrakine
ulaË›r. Ve o olumlu tarafta Ëunu anlar: "Ben ólmem.”
Maddesel boyut, yanl›Ë
ifade ve yanl›Ë anlama boyutudur. Ancak daha üstün boyutta yanl›Ë anlamaya yer
yoktur. Bir kez oraya kabul
edilince, kavray›Ë›m›z k›smen
de olsa net ve doÊru olacakt›r.
Bu deneyimi edinen kiËi ikna
olacak ve kararl›l›kla daha ileriye gitmek isteyecektir.
Sokrates ruhun ólümsüz olduÊunu hissedebilmiËti. Bu
duygusu óylesine yoÊundu ki
maddesel dünyada kendi yaËam›na hiÔ deÊer vermedi. Bu
dünya ile olan baÊlar›n›, iliËkilerini ald›rmazl›k havas›yla
kopard› Ôünkü ruhun ólümsüzlüÊüne olan inanc› tamd›.
Ísa da Tanr›'s›ndan óylesine
emindi ki bu dünyan›n mutluluk ya da zevklerine hiÔ kap›lmad›: tümünü reddetti.
Bu maddesel góz iÔin górünmez olan, ancak bilgi gózü ile górülebilen o kadar Ôok
Ëey var ki! Bilgi gózü maddesel gózümüzün góremediÊi
pek Ôok Ëeyi górebilir. Ayn›
Ëekilde, herËeyi farkl› ve daha
olumlu górebilmemizi saÊlayan daha derin bir bak›Ë vard›r: "Gel ve gór!" Góz, ónünde katarakt varsa góremez,
katarakt al›n›nca górebilir.
Cehalet kór olmam›za neden
olan katarakt gibidir. Bu hÕldeyken, górüË alan›m›z yüzeyseldir; oysa daha derin bir
bak›Ë pek Ôok Ëey górebilir.
Bilgi gózü ile desteklenen
góz Ôok Ëey górür — derinlere, daha derinlere dalar.
Derin bak›fl aç›s›
sayesinde daha farkl›
ve daha umut verici
bir flekilde görebiliriz.
Halihaz›rda górdüklerimizin hiÔbir deÊeri yoktur. GerÔek deÊer, derin górüËle górebilen kiËide bulunur. Ayr›ca herkes eËit deÊildir: ak›ll›,
daha ak›ll› ve en ak›ll›lar
var... Dereceler var, bakan kiËi de kendi kapasitesi
ólÔüsünde górecektir.
Èu anda, bu ólümlü dünyan›n üyeleri olduÊumuzu anlamak kolayd›r, ama bizi buraya ne baÊl›yor? Buraya üye
olan bedenimizdir. Bedenin
üzerine Ô›karsak zihne gidebiliriz, ard›ndan akla ve sonra
da ruha ulaËabiliriz. Ruhlar›n
yaËamakta olduklar› boyutun
ebedÅ olduÊunu ve ruhun ken-
21
Aray›fl›m›z s›ras›nda
gerçekten kendimize
ait bir yuvam›z
oldu¤unu ve tam anlam›yla mükemmel
oldu¤unu görece¤iz.
disinin de ebedÏ olduÊunu anlar›z. Oradan, tüm düËüncelerimizin kaynaÊ› olan Yüce
Ruhu aramaya baËlayabiliriz.
Yüce Ruh bütün ›Ë›nlar›n
kaynaÊ› olan güneËe benzetilir. Bir ›Ë›n bulunca, tüm ›Ë›nlar›n yay›ld›Ê› güneËe yaklaËabiliriz. Bunun gibi, kendimizle ilgili kavramdan yola
Ô›karak, kendimizin bilincin
parÔac›klar› olduÊumuzu bilerek, süper-bilinÔ, süper-bilgi ve süper varoluË boyutunu
arayabiliriz. Bóylece en üstün
nedene, herËeyin kaynaÊ›na
22
doÊru ilerleyebiliriz. Ama kendi keyfimizce ve ózgürce yol
alamay›z. O boyuttan gelecek
bir tür yard›ma kaÔ›n›lmaz
olarak gereksinim vard›r.
Bu yard›m Guru Ëeklinde,
Vai£òava'lar Ëeklinde ve o topraÊ›n baËka arac›lar› Ëeklinde
karË›m›za Ô›kar. Onlar›n yard›m› ile amaca doÊru ËaËmadan
ilerleyebiliriz.
Èu anda gózlemlediÊimiz
herËeyin adeta efendisiyiz.
Oysa gózlemlediÊimiz ne
varsa hepsi geÔici, ólümlü ve
tepkiseldir. Dikkatle bakarsak herËeyin tepkisel olduÊunu górürüz. Bugün hoËa giden, daha sonra ac›ya dónüËür. Bu nedenle baËka yerde
iyi bir ortam aramal›y›z. Yuvam›z› kurabileceÊimiz iyi
bir yer bulmal›y›z. Aray›Ëlar›m›z s›ras›nda kusursuz bir
yuvaya sahip olduÊumuzu
anlayacaʛz.
"Yuvama, Tanr›'ya dónüyorum, evime, tatl›, güzel
yuvama dónüyorum." EÊer
Ëans›m›z varsa ve o ülkenin
arac›lar›n›n, Tanr›'n›n yard›mc›lar›n›n lütfu ile az da
olsa kat›lmam›za izin verilirse, iÔimizde bu tür duygular›n uyand›Ê›n› fark ederiz.
O doÊru topraÊa gótürülürüz
ve orada gerÔek yuvam›z›n ne
olduÊu konusunda somut ve
tan›d›k bir kavrama sahip
oluruz. Bu Ëekilde, o tarafa
doÊru ilerleriz. BaËlang›Ôta
bilinmez bir bólgeye gitmekte olduÊumuzu düËünebiliriz:
"ÍÔinde bulunduÊum Ëu dünyada etraf›mda say›s›z canl›
varl›k var, oysa gitmeye
Ôal›Ët›Ê›m yer belirsizliklerle
dolu. Hayal ürünü ve soyut
gibi górünüyor." Ama yolculuÊumuza baËlay›nca, neredeyse tüm varoluËun orada
olduÊunu ve o taraftaki
herËeyin gerÔek olduÊunu anlayacaÊ›z. Bu maddesel
taraf›n ise eksik ve s›n›rl› olduÊunu ve gerÔeÊin burada
sadece zerre kadar yer ald›Ê›n› góreceÊiz.
Buradan bak›nca, varoluËun ÔoÊu burada ve Sokrates,
Muhammed, Buddha v.b.,
gibi Ôok az say›da ózel ruh
ólümsüzlük ülkesinde diye
düËünebiliriz. Ama zamanla
anlar›z ki üst dünya burada
górdüÊümüz maddesel tarafla
k›yasland›Ê›nda son derece
büyüktür. Bir ülkede baz›
kiËiler hastanelerde ve hapishanelerde nas›l ac› Ôekiyorlarsa, ayn› Ëekilde, baz›
kiËiler bu maddesel dünyada
ceza Ôekmek iÔin bulunmaktad›rlar. Bunu zamanla an-
Yolculu¤umuza bafllay›nca, neredeyse tüm
varoluflun orada oldu¤unu ve o taraftaki
herfleyin gerçek oldu¤unu anlayaca¤›z.
layacaÊ›z. Bu anlay›Ë netleËtikÔe ilerlemek iÔin daha
Ôok cesaretimiz olacak ve
daha büyük bir h›zla yuvam›za koËacaÊ›z. Haydi evimize
gidelim. Eve yaklaËt›kÔa
h›z›m›z daha da artacak, "Ah!
ÍËte benim ülkem!"
Èu anda d›Ëar›day›z ve zihnimiz de d›Ëar›ya odaklanm›Ë
durumda. Çaresizlik iÔinde
hareket ediyoruz. Umudumuz
yaln›z kutsal elÔilerin lütfuna
baÊl›. Onlar bizleri yerden
kald›rmaya ve uyarmaya gelirler, "Ne yap›yorsun? O
23
Manevi dünyan›n
elçileri yuvam›z›n
bulundu¤u yerden:
ebedi nektar ülkesinden bize haber
getirirler.
tarafa gitme. Oras› tehlikeler
ülkesi, ólüm ülkesi. Benimle
gel. Seni ebedÅ nektar ülkesine gótüreceÊim." Bu elÔiler
bizleri
uykudan,
cahil
Ô›lg›nl›Ê›m›zdan uyand›rmak
iÔin gelirler. Bu elÔiler
Vai£nava'lard›r, üstelik o ülkeden ve oraya gitmiË olan
azizlerden sóz eden Kutsal
metinleri de getirmiËlerdir.
Metinler arac›l›Ê› ile inanc›m›z yavaË yavaË geliËecek
ve sådhu'larla daha yoÊun
iliËki iÔinde olacaÊ›z. Bóy-
24
lece daha h›zl› geliËme kaydedeceÊiz.
KiËinin kendi hisleri,
gerÔek ilerleme yap›p yapmad›Ê›n›n
güvencesidir.
Hùdayenåbhyanujñåto. KiËinin gerÔek ilerleme yapt›Ê›n›
kalbi onaylar. Aksi hÕlde kiËi,
sózlerin etkisi ile, bir yóne
sürüklenip ard›ndan hayal k›r›kl›Ê› yaËar. Bu tür iliËki samimi deÊildir sahtedir, kand›rmacad›r. Din ad›na bu tür
pek Ôok Ëey yap›l›yor, bir tür
ticaret. Yine de tüm gerÔek
fark›ndal›k ve gerÔek ózgürlük yoktur anlam›na gelmez.
Hùdayenåbhyanujñåto gerÔek
güvence kalbinizden gelen
onayd›r. "Evet, iËte tam olarak istediÊim bu. Bóyle bir
ilerlemenin mümkün olduÊunu anlayay›m diye, kalbimin
en derin yerinden gelen dans
etme arzusu hissediyorum."
ÚÇÚNCÚ BÓLÚM
Bizler bu dünyada normal
olarak eylem adam›y›z, enerji
depolamak üzere Ôevreyi ve
doÊay› kendi Ô›kar›m›z iÔin
kullan›r›z. Keyfimizce kullanmak iÔin hiÔ durmadan daha
fazla enerji depolamaya kalk›Ë›r›z, gerektiÊinde kullanmak
üzere birËeyler istiflemeye Ôabalar›z. Genellikle, burada yaËayanlar›n yap›s› bóyledir. Ve
eÊer bu Ôaban›n karË›s›na engel Ô›karsa o zaman yaËam›n
amac›na yani enerji depolamaya ters düËtüÊü iÔin bu ortam›
Ôok kótü olarak nitelendiririz.
Ancak, iÔsel zenginliÊin ónemini hat›rlatmak iÔin bize verilen óÊüte góre; iÔ yap›n›n, iÔsel varoluËumuz iÔin (yani iÔteki insan iÔin) daha fazla zenginlik biriktirmeye kay›ts›z
kalmas›, bize d›Ë yap›dan daha
fazla zarar verir. Bu noktay›
hat›r›m›zdan Ô›karmamal›y›z:
d›Ëar›dan gelen o kadar ónemli deÊildir — bir sürü Ëey gelir
ve gider. Èu anda düËüncemizin merkezinde olan bedenimiz bile yok olup gidecek, óyleyse bedenle ilgili olarak onca
enerji depolaman›n ne gereÊi
var? Ruhunuzun derinliklerindeki gerÔek insan› uyand›r›n.
Onu bulun ve onun iÔin yar-
‹çinizdeki beni ve
özbenin yaflad›¤› iç
dünyay› bulun. O
yuvay› bulmaya
çal›fl›n.
d›m toplamaya Ôal›Ë›n. Bu
kampanya yaln›z bir sådhu ile,
bir azizle baÊlant› kurulduÊunda gerÔekleËir.
Bir azizle karË›laËmad›Ê›m›z, iÔsel anlam ve yaËam›n
ózü hakk›nda sózler iËitmediÊimiz gün kaybolmuË say›l›r.
Bunun bilincinde olun. Her
aÔ›dan ve ne olursa olsun dikkatinizi kendinize Ôevirin.
Kendi beninizi bularak kendi
Ô›kar›n›z› kollay›n. D›Ë dünyaya ve Ôevreye ónem vermeyin,
gerÔeÊe, iÔsel zenginliÊinize
dal›n. ÍÔinizdeki beni ve ózbenin yaËad›Ê› iÔ dünyay› bulun.
25
Nereden geldim?
Nas›l yaflamaktay›m
ve gelece¤im nas›l
olacak?
O yuvay› bulmaya Ôal›Ë›n.
Tanr›’ya dónün, yuvan›za dónün. Enerjinizi yaln›zca yuvan›za gitmek iÔin kullan›n, baËkalar›n›n ülkesinde, ólüm ülkesinde baË›boË dolaËmak iÔin
deÊil. Ólüm ülkesinden ne pahas›na olursa olsun uzak durun ve ebedÅ topraÊ› anlamak
iÔin her an Ôaba gósterin. O
topraÊ›n bir üyesi olduÊunuzu
óÊrenmeniz gerekiyor. Yuvan›z›n ne olduÊunu ve neden size ait olduÊunu óÊrenmeye
Ôal›Ë›n. Yuvan›n rahatl›Ê› ne
anlama
gelir?
Yuvan›n
rahatl›Ê› doÊuËtan üzerinde
hakk›m›z olan doÊal ortam
anlam›na gelir. Èu anda yuva-
26
m›zda deÊiliz, bu gerÔekle yüz
yüze gelmek zorunday›z. Ama
eÊer iÔimizde onu aray›p bulmak iÔin büyük bir ózlem varsa Ëansl› say›l›r›z.
Bizim iÔin gerekli olan Ëey
iÔimizdeki bu susuzluÊun nas›l giderilebileceÊini bulmakt›r. Èóyle hissetmeliyiz:
"Dünya burada, ben de buraday›m, ama bu bana doyum
vermiyor. ÍÔimdeki ben nas›l
doyuma ulaËabilir." Bir
eksiÊimiz var, bu eksik hangi
yolla giderilebilir? Èu anda etten kemikten bir bedene sahibiz. Ancak bu bedenle ilgili ne
varsa hepsini — kemikleri, sinir sistemini, kan›, v.b. bilmek
gereksizdir. Kan›n bileËimini
bilmek gereksiz detayd›r. Sorgulamam›z Ëu yónde olmal›d›r: "Ben kimim, neden s›k›nt›
iÔindeyim? Bu sorunlardan
kendimi nas›l kurtarmam gerektiÊini bilmiyorum." Genel
olarak sormam›z gerekenler
bunlard›r, ilgimizi bu konulara
vermemiz gerekir.
"Athåto brahma-jijñåså –
nereden geldim? Nas›l yaËamaktay›m ve geleceÊim nas›l
olacak?" Ílgilenmemiz gereken esas sorular bunlar olmal›d›r. Cevap bulmak iÔin enerjimizin tümünü buna yoÊunlaËt›rmal›y›z. Bu yaln›z bir
kiËiye — bana — ait deÊildir,
tüm yarat›l›Ë›n sorunudur.
HerËeyin kaynaÊ›n› araËt›rmak doÊru sorgulamad›r, oysa Ëunu bunu ve bunun gibi
yüzlerce Ëeyi sorgulamak k›saca enerji kayb›d›r. çåstrik
(Kutsal Metinlerdeki) sorgulama Ëóyle ifade edilmiËtir:
"Nereden geldim? Beni ayakta tutan nedir? GeleceÊim nas›l olacak? Neden huzursuzum? ÍÔsel mutluluÊu nas›l
elde edebilirim?" Bütün sorgulama bu standart yolu izlemelidir. Aksi hÕlde yap›lan
sorgulama hastal›kl› olur,
doÊru sorgulama olmaz.
Merak›n sonu gelmez, giderek de artar, bu nedenle nas›l
soru sormam›z gerektiÊini,
doÊru sorgulamay›, enerjimizin hangi yolla deÊer kazanacaÊ›n›, boËa harcanmayacaÊ›n› óÊrenmemiz gerekir.
Sorgulama, gerÔek amaca
nas›l ulaËacaÊ›m›z› bulmaya
yóneldiÊi zaman güvenilirlik
kazan›r. Onun iÔin enerji biriktirmek ve bu enerjiyi doÊru
kanalda kullanmak zorunday›z. ÍÔinde bulunduÊumuz dónem Kali-yuga dónemi yani
kavga dónemidir — ve yaËam›n gerÔek ve bize yard›mc›
olacak yegÕne gereksinimi ermiË kiËilerin yan› ve Kù£òa'n›n
Kutsal Ad›'d›r — sådhu-saíge
Çözüm tek kelimeyle
"sådhu-saíga"da,
yani azizlerle ba¤lant›da olmakta yatar.
kù£òa-nåma. Aksi hÕlde, bundan saparsak atacaÊ›m›z her
ad›mda yanl›Ë yónlendirilebiliriz.
sådhu-saíge kù£òa-nåma ei måtra cåi
saìsåra jinite åra kona vastu nåi
çrÏ Chaitanya Mahåprabhu
bunu tüm óÊütlerin ózü olarak verdi ve hoË olmayan durumlardan kurtulmam›zda bize destek olacak bundan daha
yararl› birËey yoktur.
O der ki, sådhular›n birlikteliÊi olmadan Kù£òa'n›n ad›n›
zikretmek, ilerlememizin Ôok
zor olacaÊ› anlam›na gelir.
Bu nedenle tek kelimeyle Ôó-
27
Kendinizi gerçeklik
boyutunu bulma
düzeyine yükseltin…
oras› ölüme yem
olamaz
züm sådhu-saígadad›r. Belirli ólÔülere sahip olan idrak
sahibi bir ruhun desteÊini almal›y›z. ÍËte o zaman herËey
yerli yerine oturur. Sådhu'lar›n kral› ise Guru'dur. Gurudeva insanlara rehberlik eden
iyi kiËilerin kral›d›r. Bize en
doÊru Ëekilde yol gósterecek
olan kiËi Guru'dur. Aksi hÕlde, ileri Ëeyleri anlamada kime inan›p güvenebiliriz ve
kime tam anlam›yla boyun
eÊip teslim olabiliriz? Guru,
sorular›m›z›n cevaplar›n›, her
türlü eksiÊi karË›layacak Ëekilde veren kiËidir. Onun arac›l›Ê› ile yukar›dan, Ôok daha
28
üstün sevgi ortam›ndan, ileri
düzeyde talimat gelir. Hepimizin o yüksek ve en ince
dalga ile iletiËim kurmam›z
gerekir, bundan da Ôok yarar
saÊlayacaÊ›m›z kuËkusuzdur.
Genel düËünce budur.
Ózetlersek, daima daha
üstün arac›n›n, daha üstün
mekÕnlardan gelen ileri düzeydeki düËünürlerin hizmetinde olmaya Ôal›Ëmal›y›z. Bu
Ëekilde yaËam›n daha yüksek
ve Ôok daha ince kat›yla
iliËkiye gireriz. Farkl› ak›mlar›n farkl› türleri ve odak
noktalar› vard›r, farkl› kay›plar ve kazanÔlar vard›r ancak
bizim amac›m›z en üstün
olanla baÊlant› kurmak olmal›d›r. YaËam›n ÔekiciliÊi bitti.
Bunu anlamal›y›z. Zaten tüm
yaËananlar›n bayat olduÊu
konusunda yeterince deneyim
sahibi olduk. Nerede dórt
düËman, yani janma, mùtyu,
jarå, vyådhi — doÊum, ólüm,
yaËl›l›k ve hastal›k varsa orada gerÔek mutluluktan sóz
edilemez. Ólümün olduÊu
yerde mutluluk olamaz. Bóyle bir mekÕnda her an ólüm
tehdidiyle karË› karË›yay›z,
dolay›s›yla burada cazibe
yoktur: bütün cazibe hepten
tükendi. Óyleyse, büyük bir
hevesle, nerede yaËayabiliriz
diye sormam›z gerekir. Tam
anlam›yla yaËayabileceÊimiz
daha üstün bir mekÕn seÔmeliyiz.
yad gatvå na nivartante,
tad dhåma paramaì mama
(Bg.15.6)
çrÏmad Bhagavad-gÏtå'da
Kù£òa Ëóyle der, "Bu ólümlü
boyuta
geri
gelmenin
olmad›Ê› yer, Benim yüce
ülkemdir."
åbrahma-bhuvanål lokåè,
punar åvartino 'rjjuna
måm upetya tu kaunteya,
punar janma na vidyate
(Bg. 8.16)
O Arjuna'ya Ëu talimat› verir, "Süreklilik sadece Benim
boyutumda mümkündür. Oysa bu boyuttaki iËlerin tümü,
hatta bir kral›n iËi bile, aynen
düË gibidir. O hÕlde bu düËler
dünyas›ndan kurtulmak ve
gerÔeÊe ulaËmak istiyorsan,
ne kadar ince olursa olsun,
kendini gerÔeÊin o ince boyutunu bulma düzeyine yükselt,
Ôünkü oras› ólüme yem olamaz. Enerjini, sürekliliÊi olan
bir Ëey oluËturmak iÔin topla.
Èu anda enerjini bir an sonra
yok olacak bir Ëeye yat›r›yorsun, ne aptalca bir giriËim.
Kendi dostunuz olun:
kimse size kendi kendinize verece¤iz
yand›mdan daha
fazlas›n› veremez.
uddhared åtmanåtmånaì,
nåtmånam avasådayet
åtmaiva hy åtmano bandhur,
åtmaiva ripur åtmanaè
(Bg.6.5)
"Bilin ki siz kendinizin
dostusunuz. Ama ayn› zamanda da kendinizin düËman›. EÊer gerÔek ilerleme iÔin
kendi geliËmenize ózen góstermiyorsan›z kendinizin düËman›s›n›z demektir. Oysa
kendi dostunuz olabilirsiniz
Kimse size kendi kendinize
vereceÊiniz yard›mdan daha
fazlas›n› veremez."
29
vimùßyaitad aße£eòa,
yathecchasi tathå kuru
(Bg.18.63)
Ruhanî yaflamda geliflmenizi kan›tlayan
pek çok iflaret ortaya
ç›kacakt›r.
bandhur åtmåtmanas tasya,
yenaivåtmåtmanå jitaè
(Bg.6.6)
"EÊer bir parÔa iradeniz
varsa enerjinizi, yoldan Ô›kmas›na meydan vermeden
toplay›n ve gerÔekten geliËebileceÊiniz doÊru kanala yóneltin. ÍËte o zaman kendinizin gerÔek dostu olursunuz.
Ama, sómürü, tepki ve ac›lar
ülkesinde hareket etmek isteyen daha alt yap›daki farkl›
duyular›n sizi hiÔ durmadan
yónetmesine izin verirseniz o
zaman kendinizin düËman›
say›l›rs›n›z. Bütün bunlar›
góz ónünde bulundurun."
30
"Dikkatle ve derin derin
düËünün, ard›ndan da ne yapmak gerekiyorsa doÊru ad›m›
at›n." Ínsan yaËam› son derece
deÊerlidir. Ay›rt etme gücünüz vard›r, ama eÊer tepki
dalgas›n›n zoruyla bir aÊac›n,
bir hayvan›n ya da baËka
birËeyin bedenine girmeniz
gerekirse, bu güÔten yoksun
b›rak›l›rs›n›z. Bir sonraki yaËam›n›zda kesinlikle hayvan
bedeni alma düzeyine inmeyeceÊinizi sóyleyebilir misiniz? Hayvan bedeni almayacaÊ›n›z konusunda güvence
var m›?
Her türlü eylem ve
geliËme sadece ólüm ülkesinde yer al›r diye birËey yoktur.
GeliËme sadece karanl›k ve
cehaletle s›n›rlanm›Ë deÊildir.
EÊer pozitif geliËme iÔinde
yer al›rsan›z gerÔek geliËmenin ne olduÊunu hissedebilirsiniz. Hùdayenåbhyanujñato
— geliËmenizi iÔsel onay›n›zla, kalbinizin onay› ile
hissedip alg›layacaks›n›z.
Size sahte ümitler verilmiyor,
óldürülmek, iËkence górmek,
aËaÊ›lanmak üzere yabanc› bir
ülkeye gótürülmüyorsunuz.
Bu sóz konusu deÊildir.
bhaktiè pareßånubhavo viraktir
anyatra cai£a trika eka-kålaè
prapadyamånasya yathåßnataè syus
tu£éiè pu£éiè k£ud-apåyo 'nu-ghåsam
(Bhå:11.2.42)
çrÏmad-Bhågavatam'daki
bu ünlü ßloka der ki: birËey
yediÊiniz zaman mideniz Ëahitlik yapar. "Evet yiyorum,"
der. AÔl›k giderilir, beden
beslenir ve doymuË olmaktan
dolay› tatmin duyulur. Beden
beslenir ve güÔ kazan›r, bir
yandan da yemiË olman›n
iÔsel onay› hissedilir. Bunun
da ótesinde daha fazla yeme
gereÊi duyulmaz. Ayn› Ëekilde ruhanÅ yaËamda da
geliËmenizi kan›tlayan pek
Ôok iËaret ortaya Ô›kacakt›r.
Èu anda insan bedenine
sahibiz ve zaman da bizler
iÔin son derece deÊerli, ama
yanl›Ë uygulama yüzünden
boËa harcan›yor. En deÊerli
enerjimiz uygunsuz kullan›m
nedeniyle kaybolup gidiyor.
Utti£éhataè jågrataè prapyo
varåò nibodhataè — o hÕlde
uyan›n, ayaÊa kalk›n ve yaln›z kendinizin deÊil baËkalar›n›n da bu kampanyaya
kat›lmalar› iÔin onlarla konuËun, bu uygulama, daha
fazla yard›m›n belirgin bir
Ëekilde bize dónmesini
saÊlayacakt›r.
Esas olan Ëudur, daha ileri
Di¤er adanm›fllarla
birlikte yo¤un program içinde olunca
maddesel konulara
ay›racak vaktimiz
olmaz.
bir arac›n›n rehberliÊinde,
kendimizi adanm›Ël›k faaliyetlerine vermeliyiz ve yoÊun
bir program iÔinde olmal›y›z,
bóylece ónemsiz maddesel
konulara ay›racak vaktimiz
olmayacakt›r. DiÊer adanm›Ëlarla birlikte, bóyle yoÊun
program iÔinde olmak bizlere
Ôok yarar saÊlar.
31
DÓRDÚNCÚ BÓLÚM
ÍÔsel tatmin, dertli dünyan›n Ëu anki ortam›n› ónemsememek, paha biÔilmez bir erdemdir. Ruh bólgesine
yaklaËmakt›r. GerÔek bhakti,
adanm›Ël›k, ahaitukÏ'dir yani
nedensizdir. Nedensizdir ve
kendi baË›nad›r. Hegel'in de
sózünü ettiÊi gibi gerÔeklik
kendi baË›nad›r. GerÔeklik
soyut birËey deÊildir, gerÔeklik bir sistem demektir, kendi
baË›na var olan bir sistem demektir. GerÔek anådi'dir ve
ahaitukÏ'dir yani ebedÅdir ve
hiÔbir Ëey onu üretemez.
Onun kendi nedeni Bhaktidir.
Bhaktiyi anlamada bize yard›mc› olacak tan›mlar bunlard›r. Bhakti baËka bir Ëey taraf›ndan yarat›lmam›Ët›r, ebedÅ
olarak vard›r ancak üzeri
32
órtülüdür, órtünün kald›r›lmas› ve ortaya Ô›kar›lmas›
gerekir. O gizli Ëekilde mevcuttur. D›Ë yard›mla yavaË
yavaË ve geliËerek ortaya Ô›kar: adeta uykudad›r — onu
uykudan uyand›rmak gerekir.
Anyåbhilå£a, karmma, jñåna
— geÔici arzular, planl› sómürme ve iËi b›rakma giriËimleri órtüleri oluËtururlar.
Bu órtüleri kald›rmak zorunday›z. ÍËte o zaman bhakti saf
ihtiËam› ile ortaya Ô›kar.
Daha üst gerÔeÊe yak›nl›k
duymak ve cazibesine kap›lmak Ôok ender bulunabilen
birËeydir; ózellikle de düËüncenin, bilgi de dahil herËeyi
sómürmeye yóneldiÊi bu modern ÔaÊda. Bilgi, sómürünün
kólesi olduÊu iÔin Ôok fazla
zarara neden olur. Atom enerjisi ve baËka pek Ôok bilimsel
araËt›rma büyük ac›lar›n nedenini oluËturur: dünya her
an yok olma tehdidiyle karË›
karË›yad›r. Bilgi bizleri óyle
bir noktaya getirdi ki her an
herËey bitebilir. Bu bilgi denen Ëey, intihar› ÔaÊr›Ët›r›r.
Dünyada bu tür bilginin artmas›, sonunda intihar edeceÊimiz anlam›na gelir. Sómürü
tepki demektir. O hÕlde, genel, topyekûn sómürüyü be-
nimseyecek olursak sonuÔ
pralaya, mahå-pralaya'd›r —
yok oluËtur — toptan yok
oluË. Íster atom bombas›yla,
ister baËka bir doÊal olayla
pralaya gelecektir; ard›ndan
yeniden yarat›l›Ë, doÊum ve
ólüm, doÊum ve ólüm... Her
birey yeniden doÊacak, tekrar
ólecek; tüm güneË sistemi de
ayn› Ëekilde doÊacak ve tekrar tekrar ólecek.
EÊer bu tutsakl›ktan kurtulmak istiyorsak duyular›m›zla alg›lad›Ê›m›z bu atmosferi b›rakmak zorunday›z.
Bhagavad-gÏtå'da ve Upani£adlarda bundan sóz edilmektedir, indriyåòi paråòy
åhur. Duyular›m›z en baËta
gelir. Çünkü eÊer góz, kulak,
burun, dokunma v.b. olmazsa
o zaman dünya da olmaz. Duyular›m›z olduÊu iÔin dünya
var. Deneyim dünyas›nda duyular›m›z son derece ónemlidir. Sonra – indriyebhyaè
paraì manaè – iÔteki zihin
gelir. Peki zihin nedir?
ÍÔimizdeki seÔim yapan beceridir, "Bunu isterim, Ëunu istemem." Bir Ëeye sempati duyar›z, baËka bir Ëey ise hoËumuza gitmez. ÍÔimizdeki zihnin ilkesi budur. Zihin duyulardan daha ónemlidir, Ôünkü
Duyulara sahip
oldu¤umuz için
dünyam›z var, oysa
zihin daha üstündür.
eÊer zihnimi bir Ëeye vermezsem ónümden geÔen kiËi iÔin
Ëóyle diyebilirim, "Ah! Onu
fark etmedim. Onu góremedim ve duyamad›m. Zihnim
baËka yerdeydi." O hÕlde zihin merkezdedir ve duyulardan daha ónemlidir.
Duyular, d›Ë dünyadan daha ónemlidir ve zihin de duyulardan daha ónemlidir;
Ôünkü eÊer zihin almaya aÔ›k
deÊilse o zaman kap›lara benzeyen duyular da bir iËe yaramaz. Ard›ndan – manasas tu
parå buddhir – iÔimizde izlenmesi gereken bir baËka ilke daha vard›r, ad›na ak›l yü-
33
Ruh bir ›fl›k zerresi
gibidir ve ruhlardan
oluflan bir ›fl›k ülkesi
vard›r.
rütme, muhakeme denen ince
birËey, buddhi. Bunun ózelliÊi nedir? Zihin "Ah! Onu
alacaʛm," der ama buddhi
Ëóyle iËe kar›Ë›r, "Yok, hay›r.
Onu alma, o sana zarar verir.
Onun yerine bunu al, bu sana
yararl›." Bu seÔme becerisi
iÔimizde var olan daha üstün
bir ilkedir.
Bunun ard›ndan — buddher
yaè paratas tu saè — ak›ldan
bile üstün olan ruh gelir.
Bu Ëekilde s›ras›yla elemanlar› izlemeliyiz. Duyular›m›z d›Ë dünyadan daha
ónemlidir; zihin duyular›m›zdan daha ónemlidir; ve zihnin
34
de ótesinde ondan daha
ónemli, daha ince ve daha güvenilir olan ak›l yürütme vard›r; ard›ndan — buddher yaè
paratas tu saè — buddhi'nin
de üzerinde baËka birËey vard›r; o Ëey ruhumuzdur. Ruhun
yap›s›, ózelliÊi nedir? Ruh
›Ë›k gibidir.
Kutsal metinlerde bu konuda bir órnek var. Mehtapl›
bir gecede, ay›n ónünde onu
órten bir bulut olabilir, ama
bulut ancak ay ›Ë›Ê› sayesinde
górülebilir. Vedalar›n derleyicisi Vyåsadeva, åtmån›n iËte o ayd›nlatan ay gibi olduÊunu sóyler. Veya åtmå güneË gibidir: güneËi bir bulut
kapatm›Ët›r ama bulut güneËin ›Ë›Ê› ile górülür. Ayn› Ëekilde åtmå iÔimizde bir ›Ë›k
noktas›d›r ve kendi zihinsel
sistemimizi, arka planda ay
veya güneË olduÊu iÔin hissedebiliriz. EÊer ›Ë›k kald›r›l›rsa herËey ólür. Zihin sistemi,
ak›l, seÔme becerisi ve d›Ë
dünyadan bilgi edinmemize
yarayan daha pek Ôok kanal,
bu ›Ë›k ortadan kald›r›l›rsa
tümden deÊerini yitirir. ÍËte o
›Ë›k åtmå'd›r; o, bir ›Ë›k huzmesindeki bir noktad›r. Ve
düzey olarak buradaki diÊer
bütün Ëeylerden tamamen
farkl›d›r. Ruh bir ›Ë›k zerresidir ve ruhlardan meydana gelen bir ›Ë›k ülkesi vard›r; bu
Ëekilde geliËim tekrarlan›r:
óznelden yüce óznele ve ruhtan Yüce Ruha, åtmådan Paramåtmå'ya doÊru bir geliËim. Bu dünyada nas›l eter,
hava, ›s›, su, toprak, taË bulunuyorsa ve maddesel varoluË
bu türlü geliËiyorsa, ayn› Ëekilde daha ince dünyada da
geliËim sürmektedir: ak›ldan
ruha, sonra Yüce Ruha ve
Yüce yüce ruha doÊru... Bu
Ëekilde óznellik, sonsuzluÊa
doÊru akar, yüce óznele
doÊru ilerler.
Darwin evrim teorisinde,
herËeyin maddeden geldiÊini
óne sürer. Ona góre rahimde
bile, ilk ónce, büyüyen maddesel birËey vard›r ve bu
maddenin geliËmesiyle birlikte, zaman iÔerisinde bilgi de
geliËir. Genel olarak ifade
edilirse Darwin bilincin maddeden kaynakland›Ê›n› düËünür. Oysa, kutsal metinlerdeki gerÔekleri izleyenler buna
inanmazlar. Onlar, bilincin
herËeyin temeli olduÊunu ve
tüm varoluËun bilinÔ okyanusunda yüzmekte olduÊunu
sóylerler. Bu óznel evrimdir.
Darwin ise nesnel evrimden
Herfley bilinç boyutunda yüzer. Herfleyi
var eden bilinçtir.
sóz etmektedir. Oysa Vedik
Metinlere góre herËey óznel
evrim s›n›flamas›na girer.
Avrupal› bir düËünür olan
piskopos Berkeley'in dediÊi
gibi, "Zihin dünyada deÊil,
dünya zihindedir." HerËey bilinÔ boyutunda yüzmektedir.
HerËeyi var eden, herËeyi óngóren bilinÔtir.
Darwincilere góre baËlang›Ôta fosil vard›. Peki ama fosil nedir? Fosil belli bir kavram demektir ve bu kavram
da bilincin bir parÔas›d›r. Bu
nedenle, biz bilincin en baËta
gelen, en ózgün konu olduÊunu iddia ediyoruz. BaËlang›Ô
olarak neyi gósterirseniz gós-
35
‹lerlemeye devam et,
merkezî gerçe¤e
do¤ru ilerle, çünkü
bu insan yaflam› en
iyi f›rsat› sa¤lar.
terin, ondan ónce bilinÔ vard›,
aksi hÕlde hiÔbir Ëey hakk›nda hiÔbir Ëey sóyleyemezdiniz. O hÕlde Vedik gerÔek Ëunu ifade eder; Brahman —
Mutlak'›n her yerde var olan
formsuz yónü — ruhlar›n kaynaÊ›d›r ve ruhun yani åtmå'n›n
üzerinde ise Yüce Ruh yani
Paramåtmå vard›r. Maddesel
dünyalarda tüm geliËim karanl›k taraftad›r. Oysa bir de ayd›nl›k taraf vard›r; birÔok
coËku dolu faaliyetle, haz ve
mutluluk okyanusundaki bir
Ôok dalgayla var olan bir de
ebedÅ dünya bulunmaktad›r.
36
Bu yaËamda górevimiz ne
olmal›d›r, insan yaËam›n›n
ózel ónemi nedir ve bu yaËam
nas›l kullan›lmal›d›r, bunlar›
bu Ëekilde anlamam›z gerekir. Pek Ôok dini górüË vard›r
ancak bizler, gerÔeÊin peËinde olanlar, o górüËler aras›nda uyum saÊlayacak bir sonuÔ bulmak zorunday›z, bunun iÔin de karË›laËt›rmal› bir
incelemeye giriËmeliyiz.
Kutsal Metinlerde, olduÊumuz yeri Ôok kolay deÊiËtirmememiz gerektiÊinden sóz
edilir. ÓrneÊin bir komutan
ordusuna, "Konumunuzu deÊiËtirmeyin. Gerekirse bu uÊurda ólün," der. Ancak f›rsat
Ô›k›nca Ëóyle diyecektir,
"Ílerleyin." Ayn› Ëekilde,
ßåstra, yani Kutsal Metinler,
"GeÔmiË karman›za góre nerede doÊduysan›z, nerede duruyorsan›z oradan ayr›lmay›n, aksi hÕlde düËebilirsiniz," der. Ama ayn› zamanda
uygun f›rsat Ô›kt›Ê›nda, "Mutlak'a doÊru ilerle! daha fazla
ilerleme kaydet," der. Bhagavad-gÏtå'da Ëu sózlere yer verilir, "ónceki eylemden elde
etmiË olduÊun konumu kolay
kolay terk etme, gerekirse
orada ól!" Ancak óte yandan
Kù£òa Ëunlar› da sóyler:
sarvva-dharmmån parityajya,
måm ekaì ßaraòaì vraja
"Merkeze doÊru ilerleme
f›rsat› yakalad›Ê›n zaman, her
ne pahas›na olursa olsun ilerlemelisin." Bu devrimci yóntemdir. Biri yasalara baÊl›
yóntemdir, diÊeri ise devrimci yóntem. Devrimci yóntem
her türlü riski alarak ilerlemektir, merkezdeki gerÔeÊe
doÊru yürümektir ve insan
olarak sürdürdüÊümüz bu
yaËam bize en iyi f›rsat› verdiÊinden ilerlemek iÔin ne
gerekiyorsa onu yapacaʛz.
Ay›rt etme ve karar verme
becerinizden sadece insan
yaËam›n›zdayken yararlanabilirsiniz. EÊer bu konumu
yitirir, hayvan ya da bitki
yaËam› al›rsan›z, baÊ›ms›z ve
kendi isteÊinizle karar verebilmek iÔin ne zaman yeniden
geri geleceÊinizi kimse bilemez. Bu yüzden bu insan
yaËam› Ôok ónemlidir ve onu
sadece hayvan yaËam›ndaki
åhåra, nidrå, bhaya, maithuna — yeme, uyuma, her
an tetikte olma ve duyusal
zevk alma uygulamalar›yla
kótüye kullanmamal›s›n›z.
Ôünkü bunlar sizi pek Ôok
yere gótürür. EÊer bir hayvan
olursan›z ya da kuË, solucan,
bócek olmak iÔin her yere
‹ntihar etme —
geliflme kaydet ve
kendini kurtar.
girer Ô›karsan›z bu zevklerin
hepsine sahip olursunuz, ama
ruhu geliËtirme, dini geliËtirme, doÊru iËlevinizi geliËtirme Ëans›, insan formundaki
yaËamdan baËka yerde elinize
geÔmez. Azizlerle birlikteyken durum her yónüyle ele
al›n›r; bóylece yaËam›n›zda
ilerleme kaydeder kendinizi
kurtar›rs›n›z. Oysa insan yaËam› ald›Ê›n›z halde bu f›rsat›
kaÔ›r›rsan›z, intihar ediyorsunuz demektir, hatta ondan
da beterdir. Ínsan olarak
doÊup da kendisine doÊru
Ëekilde yard›mc› olmak iÔin
Ôabalamayan, bütünüyle kendi kurtuluËu iÔin Ôaba góstermeyen, intihar eder.
37
BEÈÍNCÍ BÓLÚM
çrÏ Guru ve Lütfu
AËaÊ›daki yaz›
çrÏla B.R. çrÏdhar DevGoswåmÏ Mahåråj'›n
1934 y›l›nda
The Harmonist'te yay›nlanan
yaz›s›d›r.
Yan›lmak insana mahsustur. Ínsan mükemmel olmad›Ê› iÔin yan›lmak kaÔ›n›lmazd›r. Buna raÊmen kimse
kusurlu, eksik kalmak istemez. Herkesin iÔinde mükemmele yónelmiË canl› bir
unsur bulunur. EÊer bóyle
38
olmasayd› hiÔbir eksiklik hissetmezdik. Mükemmele olan
eÊilimimiz kuËkusuz Ôok
cans›z ve s›n›rl›d›r, aksi hÕlde
bir anda amaca ulaËabilirdik.
S›n›rl› kapasitemiz ve mükemmele yatk›nl›Ê›m›z, rehbere ya da Guru'ya yan›
baË›m›zda yer aÔar.
Kusurlu olan yard›ma
ihtiyaÔ duymasayd› bóyle
kusurlu olmazd›; kendisini
kabul ettiremeyen ve kendiliÊinden baËkalar›na yard›mc› olamayan da mükemmel
olmazd›. O hÕlde mükemmele giden yolu yani Mutlak
GerÔeÊe giden yolu góstermek, kaÔ›n›lmaz olarak Mutlak'›n kendi iËlevidir. Ve bu
iËlevin tezahürüne vas›ta olan
kutsal arac› ise çrÏ Guru, ya
da kutsal rehberdir.
Mutlak GerÔeÊin peËinde
olan kiËinin Guru’ya teslim
olmas› kaÔ›n›lmazd›r. Ancak
bir grup düËünür, bilimsel
araËt›rmalar›n ortaya Ô›k›Ë›
gibi, daha üstün manevÅ bilginin iÔimizde geliËebileceÊine inan›r. Bu kiËiler,
Mutlak bilginin en temel
yap›s›ndan habersizdirler;
yaln›z O Mutlak óznedir,
bunun d›Ë›nda bizler de dahil
herËey, yap›sal olarak Onun
herËeyi bilen bak›Ë›n›n
karË›s›nda birer nesne olarak
bulunuruz. Gózün zihni
górmesi olanaks›zd›r; ancak
zihin ald›r›Ë ederse góz zihinle baÊlant› kurabilir. Ayn›
Ëekilde, bizlerin mutlak bilgi
ile baÊlant›m›z bütünüyle
Onun güzel iradesine baÊl›d›r. Yaln›zca Onun arac›s›na,
manevÅ óÊretmene güvenmeliyiz. Çünkü O, kendisini
Guru arac›l›Ê› ile yaymaktan
hoËlan›r.
Bizim insan toplumu, en
geliËmiË kültür yap›lar›yla
dinamik mutlaÊ›n yaln›zca
bir zerresini oluËturur. Nas›l
olur da, dolays›z ve pozitif bir
yóntem olan vahiy d›Ë›nda,
Ëartlanmam›Ë sonsuzun doÊa
üstü bilgisini kavramay›, ya
da iÔimizde geliËtirmeyi umma cesaretini gósterebiliriz?
Kendisini Kendi arac›lar›
vas›tas› ile yayma hakk›n›
elinde tutan, herËeyi bilen ve
herËeye gücü yeten mutlak
karË›s›nda, tüm entelektüel
devler cüceden baËka bir Ëey
olmad›klar›n› kan›tlad›lar.
Ancak, bildiÊimiz kadar›yla ve iÔtenlikle Ëunu sóylemek gerekir ki sahte bir
arac›ya teslim olmamaya
dikkat etmeliyiz. Elbette bu
Herkesin içinde
mükemmele yönelmifl canl› bir unsur
bulunur.
noktada kendimize fazla yard›mc› olamay›z; Ôünkü iÔinde
bulunduÊumuz konumda, daha ónceki samskara yani elde
etmiË olduÊumuz yap› bizi
yónlendirmektedir. "Ayn› türden kuËlar bir araya gelirler."
Ancak, genelde al›Ëkanl›k
denen Ëeyin hakimiyetinde
olduÊumuz hÕlde, bir yere
kadar ózgür seÔim olanaÊ›
bulunmaktad›r, ózellikle de
insan soyu buna sahiptir.
Aksi hÕlde düzelme olanaks›z
olurdu, ceza ise intikama
dónüËürdü. GerÔek kendisini
gósterebilir. IË›k kendi pozitif
kan›t› iÔin karanl›Êa gerek
39
Ifl›k saçan gerçek
rehber, olgulara
vak›f bütün profesörlerden üstündür.
duymaz. GüneË kendi baË›na
tüm ›Ë›klar›n üzerinde egemenlik kurabilir. AÔ›k ve taraf
tutmayan bir góz, olgulara
vak›f bütün profesórleri aËan
sad Guru'nun (gerÔek rehberin) ›Ë›Ê›n› górebilir.
çrÏ Guru, kendisini baËl›ca
iki yolla gósterir; iÔsel yónlendiren olarak ve d›Ësal ilkeleri koyan olarak. MutlaÊ›n
bu iki iËlevi bireysel ruha,
óÊrenciye, mutlak amaca
ulaËmas›nda yard›mc› olur.
DüËmüË hÕlimizle iÔsel rehberin ÔizdiÊi doÊru yolu
yakalayamay›z. Bu nedenle
d›Ësal yol góstericinin merhametli tezahürü tek yard›mc›-
40
m›z ve umudumuzdur. Ama
óte yandan, sadece iÔimizdeki Guru'nun lütfu ile d›Ëtaki
gerÔek yol góstericiyi fark
edebiliriz ve onun kutsal
ayaklar›na teslim olabiliriz.
Has óÊrenci, her zaman Ëu
gerÔeÊin fark›nda olmal›d›r:
sahip olduÊu en ileri manevÅ
servet, Mutlak Tanr›'n›n cómert bir baʛ˛d›r, talep edilecek ya da uÊrunda savaË verilecek bir hak deÊildir. Bizler,
yap›sal olarak, yaln›zca Tanr›'n›n lütfunun doÊru al›c›lar›
olmak üzere donat›ld›k. Bu
aÔ›dan bak›ld›Ê›nda net olarak anlaË›lmal›d›r ki bireysel
ruh asla Mutlak KiËi ile temelde ayn› olamaz. Hatta ózgürlük ya da tam fark›ndal›k
durumuna ulaË›ld›Ê›nda bile
bireysel ruh Tanr› ile bir olamaz. Birlik yan›lg›s›, Mutlak
Èahsiyetle, ebedÅ, ruhanÅ ve
mutluluk dolu evini Ôevreleyen ›Ë›kl› yórüngenin bir olduÊu Ëeklindeki tembelce yap›lm›Ë bir aÔ›klamad›r.
GerÔekte, bireysel ruh Yüce
Tanr›'n›n orta deÊerdeki belli
bir enerjisinin yaln›zca bir
parÔas›n› oluËturur ve bóyle
olduÊu iÔin de her iki yónden
etkilenmeye aÔ›kt›r. Bireysel
ruh, Mutlak Varl›ktan hem
nitelik hem de nicelik olarak
farkl›d›r; o, mutlaÊa baÊ›ml›
bir varl›kt›r yaln›zca. BaËka
bir deyiËle, Mutlak Lord Kù£òa, efendidir ve bireysel jÏva
ruh ise yap›sal olarak Onun
ast›d›r, hizmetkÕr›d›r.
Bóyle bir iliËki jÏva iÔin
süreklidir ve gerÔekten de
saÊl›kl›d›r. Ózgür seÔiminden
kaynakland›Ê› ve Ôok fazla
olumlu karË›l›k al›nd›Ê› iÔin
bu iliËkiden kólelik kayg›s›
doÊmaz. JÏva'n›n ózgürlüÊü
ve bireyselliÊi Mutlak Íyi'ye
teslim olmaktan dolay›, deÊil
zarar górmek, yaln›zca Onun
iÔinde gerÔek anlamda geliËir. Bireysel ózgürlük ve bireysel Ô›kar mutlaÊa ait olanlar›n ayr›lmaz parÔas›d›r ve
bu nedenle onlar kendilerini
orada evlerinde hissederler.
Ayn›, bal›Ê›n kendisini suyun
iÔinde rahat hissetmesi ya da
bir hayvan›n kendisini saÊl›kl› bir ortamda iyi hissetmesi
gibi. Oysa, Yüce Èahsiyetin
ózgürlüÊü ve diÊer bütün nitelikleri s›n›rs›zd›r ve aËk›nd›r; dolay›s›yla bütün góreli
varl›klar aras›ndaki uyum,
sadece o niteliklerin k›smi
iËlevleri vas›tas›yla gerÔekleËtirilir.
Ruh için sürekli ve
gerçekten sa¤l›kl›
iliflki.
çrÏ Guru, Tanr›'n›n Kendisi ile ayn› olma ayr›cal›Ê›na
sahip deÊildir, ama bütün normal enerjinin ózünü tam olarak temsil eder ve Tanr›'n›n en
kapsaml› ve mükemmel hizmetini ve lütfunu kendisinde
bar›nd›r›r. Tanr›'n›n en uygun
hizmetkÕr› olduÊu iÔin, yanl›Ë
yónlendirilmiË ruhlar› en iyiye yóneltsin diye ona Tanr›
taraf›ndan güÔ verilmiËtir. Bu
nedenle Guru, bu ólümlü ve
mutsuz dünyada, ólümsüz
umudun ve coËkunun ilahÅ
habercisidir. Onun geliËi, ac›
Ôeken canl›lar iÔin en uÊurlu
41
gibi. Ah, bu zavall› ruh çrÏ
Gurudeva’n›n nedensiz lütfunu bir gün farketsin.
K›saltmalar
Bg.: - çrÏmad Bhagavad-gÏtå
çrÏ Guru’nun eli,
a¤layan bütün gözlerin durmak bilmez
yafllar›n› silebilir.
ve mutlu olayd›r; o Ôólde
kaybolmuË gezgine yónünü
gósterebilecek sabah y›ld›z›n›n doÊuËuna benzetilebilir.
çrÏ Gurunun merhametli elinin hafif bir dokunuËu, aÊlayan gózlerin durmak bilmez
yaËlar›n› silebilir. Oysa bir
kahraman veya yard›msever,
ac› Ôeken ruhun kók salm›Ë
kederini hafifletmek yerine,
kendi fanatik ve boË giriËimiyle, sorunu iÔinden Ô›k›lmaz hÕle getirir, ayn› cahil bir
doktorun talihsiz bir hastaya
ilk heves, müdahale etmesi
42
Bhå.: - çrÏmad Bhågavatam
Kù£òa Ëóyle dedi: "Neden uzaklardas›n? Neden bunca zaman
yuvadan uzakta yaËad›n? Bunu nas›l baËard›n? Benden ayr›
kalmaya nas›l dayanabildin? Beni terkettin ve birbiri ard›ndan
gelen yaËamlar›n› Bensiz sürdürdün. Yine de Bana dónmek
iÔin ne ac›lara katland›Ê›n› biliyorum. Beni her yerde arad›n,
ev ev dolaË›p dilendin, Ôok kiËi taraf›ndan azarland›n, alay
edildin, Benim iÔin góz yaË› dóktün. Bunlar›n hepsini biliyorum. Ve Ëimdi, büyük ac›lardan sonra yeniden Bana dóndün."
"Kay›p HizmetkÕr› Sevgiyle Aray›Ë"
(Loving Search for the Lost Servant)
çr^la B.R. çr^dhar Dev-Goswåm^ Mahåråj
KÍTAPLAR
çrÏla B.R. çrÏdhara Mahåråja:
• Adanm›Ël›k BekÔisinin Vaazlar›: I-IV
• Alt›n Merdiven
• Bhakti-rasåmùta-sindhu
• Bilincin Óznel Evrimi
• GauàÏya Darßana Dergisi (kurucusu)
• ÍlahÅ AËk›n Alt›n Volkan›
• Kalp ve Hale
• Kay›p HizmetkÕr› Sevgiyle Aray›Ë
• Prapanna-jÏvanåmùtam
• Prema Dhåma Deva Stotram
• çrÏ Guru ve Lútfu
• çrÏ Kù£òa'y›, Gúzel GerÔeÊi Aray›Ë
• çrÏmad Bhagavad-gÏtå — Güzel
Tanr›’n›n Gizli Hazinesi
• Yuvan›n Rahatl›Ê›
çrÏla B.S. Govinda Mahåråja:
• Alt›n DüËünceler
• ÍlahÅ Rehberlik
• ÍlahÅ Ózlemin Bereketli AÊac›
• Kutsal HizmetkÕr
• Kutsal HizmetkÕr›n Sayg›nl›Ê›
• Ózgün KaynaÊ› Aray›Ë
DiÊer Kitaplar:
• çrÏ Brahma-Samhita
(Bengalce/Íngilizce)
• çrÏ Chaitanya Mahåprabhu,
YaËam› ve ÓÊretileri (çrÏla
Bhaktivinoda ëhåkur)
• Kutsal Dhama Nabadwip’in Gizli
Hazinesi (çrÏla Bhaktivinoda
ëhåkur)
Daha fazla bilgi iÔin lütfen web sayfam›za bak›n›z
http://turkish.scsmath.org
Yüce Lord’un Kutsal Ad›n›n Yüce Mantras›
Hare Kù£òa Hare Kù£òa Kù£òa Kù£òa Hare Hare
Hare Rama Hare Rama Rama Rama Hare Hare
sarvvatra sarvva-kåle£u ye ’pi kurvvanti påtakam
nåma-saík^rttanaì kùtvå yånti vi£òoh paraì padam
Her dónemde, her yerde ve ortamda günahlar› kan›tlanm›Ë
biri bile, o bile Nåma-saík^rttan gücüyle ar›nabilir ve Lord
Vi£òu’nun Yüce MekÕn›na ulaËabilir.
(NandÏ Puråòa)
nåma-saòk^rttanaì yasya sarvva-påpa-praòåßanam
praòåmo duèkha-ßamanas taì namåmi hariì param
Tanr› Kat›n›n Yüce Èahsiyeti çrÏ Hari’nin ónünde eÊilirim,
Onun ad›n› toplu olarak sóylemek bütün günahlar› yok eder
ve Ona sayg› sunmak bütün mutsuzluklar› giderir.
(çrÏmad-Bhågavatam)
LΩtfen Úzerinde DΩËΩnΩn
"ÍÔ yap›n›n, iÔsel varoluËumuz iÔin yani iÔteki insan iÔin daha
fazla zenginlik biriktirmeye kay›ts›z kalmas›, bize d›Ë yap›dan
daha fazla zarar verir."
"GeliËtirici ózün yap›s›; ebedÅ varoluË, bilgi ve güzelliktir.
Tek baË›na uyum yaratan organik bütün, Mutlak'›n elindeki
alg›lanmas› olanaks›z tüm benzerlikleri ve farkl›l›klar› iÔinde
bar›nd›r›r. Mutlak güÔte anarËi yoktur. Aksine, orada merhamet adaletin üzerindedir. Yücelik adaletin üzerindedir; aËkla,
merhametle ve güzellikle ayakta durur. 'Ben mutlak gücüm,
ama herkese dostÔa yaklaË›r›m. Bunu bilirseniz korku duyman›za asla gerek kalmaz. (çrÏmad Bhagavad-gÏtå 5.29)' Bu
aÔ›klama tüm ac›lar›m›z› dindirir. Bizler kargaËa ortam›n›n
kurbanlar› deÊiliz, ortam adildir ve herËeyi dikkate al›r —
gerÔek baÊ›Ëlay›c› ise bizim arkadaË›m›zd›r."
"Pozitif ve Ílerici ÓlΩmsΩzlΩk"
SwamÏ B.R.çrÏdhar
Sri Chaitanya Saraswat Math’a
BaÊl› Merkezlerden ve Èubelerden Baz›lar›:
Hindistan:
Sree Chaitanya Saraswata
Krishnanushilana Sangha
Opp. Tank 3, 487 Dum Dum Park
Kolkata(Kalküta), Pin 700055,
West Bengal, India
: (033) 2590 9175 • 2590 6508
e-mail: [email protected]
Sree Chaitanya Saraswata
Krishnanushilana Sangha
Kaikhali, Chiriamore (by Kolkata
Airport) P.O. Airport, Kolkata,
Pin 700052 West Bengal, India
: (033) 2573-5428
Íngiltere
Sri Chaitanya Saraswat Math
466 Green Street
London E13 9DB, U.K.
: (0208) 552-3551
Írlanda
Attn: Brian Timoney
Sri Chaitanya Saraswat Sangha
Willowfield Road Ballinamore
Co. Leitrim Republic of Ireland
: 071 9645661
e-mail: [email protected]
Sri Chaitanya Saraswat Ashram
P.O. and Village Hapaniya
District of Burdwan
West Bengal, India
: (03453) 249505
ABD
Sri Chaitanya Saraswat Seva Ashram
2900 North Rodeo Gulch Road
Soquel, CA 95073, U.S.A.
: (831) 462-4712
Fax : (831) 462-9472
e-mail: [email protected]
Sri Chaitanya Sridhar Govinda Seva
Ashram Village of Bamunpara,
P.O. Khanpur District of Burdwan
West Bengal, India
Sri Chaitanya Saraswat Ashram
741 Lincoln St. Eugene,
Or. 97401, U.S.A.
: (541) 434-1008 • (541) 687-1093
Sri Chaitanya Saraswat Math
Bidhava Ashram Road, Gaur
Batsahi Puri,
Pin 752001, Orissa, India
: (06752) 231413
Sri Chaitanya Sridhar Govinda
Mission RR1 Box 450-D,
Crater Road Kula, Maui,
HI 96790, U.S.A.
&Fax: (808) 878-6821
Web: http://www.krsna.cc/
Srila Sridhar Swami Seva Ashram
Dasbisa, P.O. Govardhan
District of Mathura, Pin 281502
Uttar Pradesh, India
: (0565) 281 5495
Sri Chaitanya Saraswat
Math & Mission 96 Seva Kunja,
Vrindavan District of Mathura,
Pin 281121 Uttar Pradesh, India
: (0565) 245 6778
Sri Chaitanya Saraswat Math
Hayder Para, New Pal Para,
Netaji Sarani Siliguri - 6,
India
Kanada
Sri Chaitanya Saraswat Sridhar
Asan, 10671, 132A Street,
Surrey, BC, V3T 3Y1, Canada.
: 604.953.0280
Rusya
Pin 107031, Moscow, Bolshoy
Kiselnyy side-street 7/2, Russia
/Fax: +7 (095) 928-8855, 928-7404
Pin 197229 St. Petersburg, p.Lahta
St. Morskaya b.13 Russia
: +7 (812) 238-2949 • 973-5881 •
115-1788 • Fax: +7 (812) 351-4080
Ukrayna
Sri Chaitanya Saraswat Seva
Ashram 11/4 Panfilovsev Street
Zaporozh'ya, 69000 Ukraine
: (0612) 33-42-14
e-mail: [email protected]
Hollanda
Sri Chaitanya Saraswati Sridhar
Ashram Middachtenlaan 128
1333 XV Almere, Buiten Netherlands
: 036 53 28150
e-mail: [email protected]
Meksika
Mérida Sri Chaitanya Saraswati
Sridhar Seva Ashram de México,
A.R. Calle 69-B, No. 537,
Fracc. Santa Isabel, Kanasín,
Yucatán c.p. 97370, México
: (52-999) 982-8444
e-mail: [email protected]
Ítalya
Villa Govinda Ashram
Via Regondino, 5
23887 Olgiate Molgora (LC)
Fraz. Regondino Rosso Italy
: [+39] 039 9274445
Sri Chaitanya Saraswati Sridhar
Seva Ashram de México,
A.R. Reforma No. 864, Sector
Hidalgo Guadalajara, Jalisco,
c.p. 44280, México
: (52-33) 3826-9613
Sri Chaitanya Saraswati Sridhar
Seva Ashram de México, A.R.
1ro. de Mayo No.1057,
(entre Iturbide y Azueta) Veracruz,
Veracruz, c.p. 91700, México
: (52-229) 931-3024
Venezuela
Sri Chaitanya Sridhar Govinda Seva
Ashram Avenida Tuy con Avenida
Chama Quinta Parama Karuna,
Caracas, Venezuela
: [+58] 212-754 1257
e-mail: [email protected]
Ekvador
Srila Sridhar Swami Seva Ashram
P.O. Box 17-01-576 Quito, Ecuador
: 342-471 • Fax: 408-439
Brezilya
Sri Chaitanya Sridhar Govinda Seva
Ashram Krishna Sakti Ashram,
P.O. Box 386 Campos do Jordao,
Sao Paulo, Brazil
: (012) 3663 3168
Portekiz
Sri Chaitanya Saraswat Math,
Rua do Sobreiro 5, Cidreira,
3020-143 Coimbra, Portugal
Macaristan
Sri Chaitanya Saraswat Math
Andras Novak Nagybányai
út 52. H-1025 Budapest - Hungary
: (361) 3980295
Fax : (361) 3980296
e-mail: [email protected]
Slovak Cumhuriyeti
Pavol Nemcek (Pavan Krishna Das)
Vargova 22 984 01 Lucenec
Slovak Republic
Çek Cumhuriyeti
Sri Sridhar-Govinda Sangha
Libecina 14 566 01 Libecina
Posta Vysoke Myto Czech Republic
e-mail: [email protected]
TΩrkiye
Sri Govinda Math Yoga Centre
Abdullah Cevdet sokak No 33/8,
Cankaya 06690 Ankara, Turkey
: 090 312 441 58 57
090 312 440 88 82
e-mail: [email protected]
Sri Chaitanya Saraswat Sridhar
Govinda Maha Mantra Yoga Center
Kuskondu Sok. 7/8 Cankaya
Ankara, Turkey
: 090 312. 442 8226
e-mail: [email protected]
Mauritius
Sri Chaitanya Saraswat Math
International Nabadwip Dham Street,
Long Mountain Republic of Mauritius
&Fax: (230) 245-3118 / 5815 / 2899
e-mail: [email protected]
GΩney Afrika
Sri Chaitanya Saraswat Math
P.O. Box 60183, Phoenix 4068
Kwa-Zulu Natal, South Africa
: (031) 500-1576
Sri Chaitanya Saraswat Math
57 Silver Road, Newholmes,
Northdale Pietermaritzburg 3201
Kwa-Zulu Natal, South Africa
: (0331) 912026
Fax : (0331) 947938
Avustralya
Sri Govinda Dham P.O. Box 72,
Uki, via Murwillumbah
N.S.W. 2484, Australia.
: (0266) 795541
Web: www.mandala.com.au/dham
e-mail: [email protected]
Sri Chaitanya Saraswat Asan
31 Kingsley Street. Byron Bay,
NSW 2481, Australia.
: 66 855423
Malezya
Persatuan Penganut Sri Chaitanya
Saraswat Sadhu Sangam Lot No.
224A Jalan Slim Lama 35900
Tanjung Malim, Perak, Malaysia
: (05) 459 6942
e-mail: [email protected]
Singapur
Sri Gaura Saraswati Sridhar Society
19, Upper Dickson Road,
Singapore 207478
: 63439018
HP : 90236341 • 91856613
e-mail: [email protected]
Fiji
Sri Chaitanya Saraswat Sridhar
Asan P.O. Box 4507,
Saru Lautoka, Fiji
Filipinler
Srila Sridhar Swami Seva Ashram
c/o Gokulananda Prabhu
23 Ruby St., Casimiro Townhouse,
Talon Uno, Las Pinas City,
Zip code 1747, Philippines
: 800-1340
e-mail: swamisridhar@hotmailçcom
Yeni Zelanda
1030 Coatesville Riverhead
Highway, Riverhead, Auckland,
New Zealand.
: (09) 4125466
e-mail: [email protected]
DüËünenler iÔin bol besinimiz var. Sizleri zorunlu tutmadan,
tevazuyla davet ediyoruz, bu deÊerli yaËam›n›z süresince iÔsel
geliËiminiz iÔin yaz›n, sorun ve kat›l›n.

Benzer belgeler

Sri Guru ve Lütfu PDF dosya

Sri Guru ve Lütfu PDF dosya Kutsal Lútuflar›'n›n merhameti sayesinde bu korkunÔ hastal›ktan kurtulduÊumuz iÔin mutluyuz. O bizim 'gózaÔ›c›m›z'd›r, ebedÅ babam›z, ebedÅ ónderimiz ve ebedÅ rehberimizdir. Bu nedenle bu kutsal gú...

Detaylı

Sri Krishna`yı, Güzel Gerçeği Arayış PDF dosya

Sri Krishna`yı, Güzel Gerçeği Arayış PDF dosya Kù£òa’n›n olaÊanústú múkemmellikte dórt niteliÊi vard›r; harikulade oyunlar›, Onun iÔin Ôok deÊerli olan harikulade dostlar› gopÏler, sevimli gúzelliÊi ve flútúnún hoË titreËimi (Caitanya-caritåmùt...

Detaylı

İlahi Rehberlik

İlahi Rehberlik bağlantıya sahip olduğunuz iÔin ve ózlem Ôektiğiniz iÔin şanslısınız, aksi hÕlde neden buraya gelesiniz? Hizmet ruhunuzla o aşkın boyuta ulaşmaya Ôalışmalısınız ve eğer doğru yolda Ôaba gósterirsen...

Detaylı

PDF dosya

PDF dosya Kù£òa’ya ibadet etmenin ónemini vurgular ve Ona ibadetin gerÔek yolunun Rådhå-dåsyam, ŚrÏmatÏ RådhåråòÏ’nin hizmeti olduğunu gósterir. ŚrÏmatÏ RådhåråòÏ’ye ibadet yolu ise, en üstün yónüyle Rådhårå...

Detaylı

Bilincin Öznel Evrimi PDF dosya

Bilincin Öznel Evrimi PDF dosya çrÏla çrÏdhar Mahåråj: Zihin gibi birËeydir. Farzedin ki bilinÔ maddeyi hissetmeye geliyor. BilinÔ maddesel dünyay› tan›mak üzere maddesel dünyaya gelirken ilk ónce maddesel bilinÔten geÔmek zorund...

Detaylı