Alper Kürük - Antoloji.Com

Transkript

Alper Kürük - Antoloji.Com
Alper Kürük
- şiirler -
Yayın Tarihi:
6.12.2006
Yayınlayan:
Antoloji.Com Kültür ve Sanat
Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine
aittir. Şiirlerin kopyalanması gerçek veya elektronik ortamlarda yayınlanması, dağıtılması Türkiye Cumhuriyeti
yasaları ve uluslararası yasalarla korunmaktadır ve telif hakları temsilcisinin önceden yazılı iznini gerektirir. Bu
doküman, şairin kendisi veya temsil hakkı verdiği kişinin isteği üzerine Antoloji.Com tarafından, şairin veya
temsilcisinin beyanları doğrultusunda yayınlanmıştır. Bu dokümanın yayınlanması kullanılması dağıtılması
kopyalanması ile ilgili husularda ve şiir içerikleri ile ilgili anlaşmazlıklarda Antoloji.Com hiç bir şekilde sorumlu ve
taraf değildir.
Alper Kürük (1938 -)
İstanbul Hukuk Fakültesinde başlayan öğrenim süresi sonucu
Hukukçuluk + yıllar süren Hâkimlik Mesleği + kendi isteğimle
Hâkimlikten emeklilik + Serbest Avukatlık + şimdi de candan
sevdiğim ve saydığım eşimle(yarı parçamla)
merhum Barış Manço'nun:
'Bir yastıkta kırk yıl...'bestesinin gerçek muhatap ve sahiplerinden olarak
sürdürmeye gayret ve özen gösterdiğimiz,daha daha yıllarca da sürmesini
Allah'tan dua ve niyaz ettiğimiz a s u d e h a y a t ı m ı z + Aramıza bir
kara kedi olarak giren değil,aksine aramızda bizimle yaşamısını istediğimiz
pamuk kedimiz: Ş İ İ R = İşte bu ben...
Şiirin ve güzel sanatların yaşı yok ki...
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ab -ı Hayatımsın Atam
10 Kasımla başlayacak benim her yılım
Ağlayacağım,ağlayacağım güler gibi,
10 Kasım dökülürken ağzımdan
Titreyecek dudaklarım tiril tiril
Sanki MUSTAFA KEMAL der gibi.
Okşasın diye saçlarımı
Terkedeceğim rüzgârlara,
Hür eser bu toprakta yeller
MUSTAFA KEMAL eser gibi.
Yaşlı kirpiklerim arasından gözlerim
Dalar ölüm karanlığına
Seçer birini ölümsüzler içinden
MUSTAFA KEMAL'i seçer gibi.
Sessizliğe açılmış kulaklarım
Süzer sessizlikten tek ses
Bitmeyen bir âhenkle duyarım
MUSTAFA KEMAL'i duyar gibi.
Koklarım,koklarım hür havayı
Bir canlılık dolar ciğerlerime
MUSTAFA KEMAL dolar gibi.
MUSTAFA KEMAL emrediyor başımda
Emrediyor büyük kumandan
Ben dimdik duracağım yanı başında
Ölmeyen nefer gibi.
Yılda bir gündür 10 Kasım
Üzüntü orduları için sefer gibi,
Eyvah! gitti elden başbuğ
Düştü başlarımız önümüze
Düştü fethedilmiş kaleler gibi.
10 Kasımla başlayacak benim her yılım
Ağlayacağım,ağlayacağım güler gibi,
Noel Baba,benim bu yılbaşlarımda
Beni sevindirmek istersen
İstemem ben oyuncak filan
Onları çocuklara at bacalarından
Bana tek MUSTAFA KEMAL'imi ver
Ben MUSTAFA KEMAL'imi isterim
Yaşamağı ister gibi.
Ab -ı hayatımsın Ata'm
İçerim fikirlerini tekrar tekrar içerim
Ben sana kanamam,ben sana doyamam...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Acı Biber
Hayatı hiçe saydım
Boşa saydım hayatı,
Aşk hayatın tadıymış
Bunu önce anlasaydım.
Ayrılık aşkın zehri
Aşkın biberiymiş ayrılık,
Felek,hiç yanmazdım
Biber sürmene ağzıma
Eğer çocukcasına
Aşk için ağlasaydım.
Bense güldüm...
Ayrılığı bilmeyişime gülmüşüm demek...
Ben gençtim Felek
Sen çocuk yerine koydun beni
Biber sürdün ağzıma.
Kendimden geçtim
Her şeyden geçtim ben
Tek aşktan geçemedim.
Dilim yanık
Dilim parça parça o biberden
Zehri geçmese de dilimden
Aşkım tek
Yekvücuduz aşk içinde o ve ben.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Acı Gönül Bestesi
Bir acı duyduğunuz gün olursa
Ki insan oldukça acı duyacaksınız
O geceyi unutamayacaksınız.
Dinleyin geceyi içten
Karanlık sizlere birşeyler söyleyecek
Dikkat kesilsin kulaklarınız.
Dinleyin,dinleyin durmadan
Bir inilti duyacaksıız
Karanlıklardan süzüle süzüle gelen.
Dinleyin sabrınız tükenmesin
Dişinizi sıkın birazcık daha
Bu duyduğunuz inilti
Bir ölecek hastanın iniltisi değil.
Bu,ne de bir insan sesi
Belki bu inildeyen bence
Acı bir gönül bestesi...
Artık bize düşen tek şey
Yatağa girip erkence
Yıldızlara göz yaşını göstermeksizin
Ağlamak karanlığa doğru.
Ben ağlasam da yıldız yıldız gülen gök
Yine hepimzin,
Yine hepimizin.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Acıkmayayım Mı?
Sözümü dinleyen yok
Beni söz edense pek çok,
Gözüm düşmana tok
Dosta acıkmayayım mı?
Günah hep benim eserim
Sevap düşmanlarımınmış,
Cehennemmiş benim yerim
Cennete acıkmayayım mı?
Çirkin yaraşırmış bana
Sevgi belâymış insana,
Verin o belâyı bana
Aşka acıkmayayım mı?
Her şeyciğe karnım toksa
Dünyada bana yâr yoksa,
Bir sen varsın ey güzel kız
Ben sana acıkmayayım mı?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aç Ve Muhteris
Açım diyorsun
Kuru ekmek ye diyorum
Tutmaz diyorsun.
Peynir-ekmek ye diyorum
Yetmez diyorsun.
Tabak tabak ye diyorum
Bitmez diyorsun.
Açım diyorsun
Doymam diyorsun.
Evi ye diyorum
Doymam diyorsun.
Mahalleyi ye diyorum
Doymam diyorsun.
Semti ye diyorum
Doymam diyorsun.
İstanbul'u ye...
Doymam...
Türkiye'yi ye...
Doymam...
Avrupayı ye...
Doymam...
Dünyayı ye...
Doymam...
Evreni ye diyorum
Doymam diyorsun.
İyisi mi başını ye
Kurtulursun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Açıl Açılabildiğine
Hatırla birkaç mevsim öncesini
Bir öpücük vermekten kaçınmıştın
Şu dikenimsi sakallarım biraz büyümüş diye.
Toz kondurmazdın kendine hiç
Meğer yalanmış söylediklerin
Niye övündün bunca an niye?
'Yaza bayılırım...'derdin
Ki seveceğin mevsimi bilmemişsin sen
Kışı sevmeliydin çünkü
Vücudunu örten elbiselerin
Yalanlarını onaylıyordu.
Sözlerine kanıp
Diyecek birşey bulamıyordum ben.
Sevgili yazın geldi
Çiçekçesine açıldın sen de
Açıklığından utandı çiçekler
Mecbur oldu kapanmaya
Çünkü onlar edepsizce açılmazlar.
Senin gibi kırıştırsaydı köşede,bucakta
Gül,olurdu bülbüle çoktan yâr.
Hatırla bir öpücük vermemiştin
Güya sakallarım biraz büyümüş diye.
Komadın hâlâ elden nazı
Sen sev yine her yazı
Açıl açılabildiğine...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Açılmış
Bahar,çiçekleri açmış
Çiçekler de gönülleri.
Yazla gökyüzü açılmış
Bulutlar kaçışmış
Kışlı ruhların semasına.
Hayatın zevkinden bir an
Bir nefes tatlı,ılık rüzgârlarından
Sisli hülyaları silmiş.
Taze bir hava doldurmuş ciğerleri
Kokularla,sıcakla
İnsanı bir hoş eden
Sarhoş eden bir hava...
Plajlarda renk renk
Cins cins kızlarla,kadınlarla
İyi,kötü ihtiraslar taşmış...
Kıyıdan,insandan bıkan
Sadelik,sessizlik arayan insan
Mevsim bu mevsim diyerek
Çekmiş altına bir yelken
Ufka açılmış.
Herşey açılmış dururken
Bir kenarda yalnızca ben
Ezerken dertlerimle ruhumu,
Bir kerecik gönlüm benden
Açılıvermiş...çok mu?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Adak
Adaklar adanır Evliya Dedelere
Umutlar kadar çok adaklar,
Kumaş parçaları,ipler bağlanır
Türbe penceresindeki demirlere.
Mumlar dikilir şamdanlara
Gerçekleştikçe ümitler,
Yapılır âyinler,okunur mevlidler
Sevindirilir ruhlar,
Adanır yine taze adaklar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Adem'in İtirafı
Yasaklanmış o meyva kabarttı iştahımı
Şeytana uyup yaptım kaçamak siftahımı,
Gücendirdim bir kere yaratan Alah'ımı
Şimdi gökler kapsamaz çıkardığım âhımı.
Cennetinden dünyana atılmışım bu yüzden
Affın için yıllarca sana tevbe ederken
Farkına varmamışım. kaçırıvermişim gözden
Güzelllikleri gördüm Havva ile yeniden.
Dünyada da Cennetten köşeler varmış meğer
Görür güzellikleri insan isterse eğer,
Sevgilerden doğuyor bence bütün sevgiler
Fâni olsa da dünya yaşamaya da değer...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Adem'le Havva'nın Aşkı
Adem'le Havva'yı gördüm rüyamda
Ne güzel de sevişiyorlardı,
İlk aşkı gördüm rüyamda.
Sâdeydi,çıplaktı aşkları
Kendi çıplaklıklarınca,
Işık ışıktı gönülleri
Baktım da çıplak gözümle gördüm.
Sıcak sıcak sevişirlerken
Buğday ya da elma ağacının altında
Bir rüzgâr esti hafiften.
Titreyen yapraklarla
Titredi içi Havva'nın
Bu,aşkta ilk korkuydu beliren.
Şeytan rüyamda da buldu onları
Benim rüyalarım zanetmem hiç
Olmaya ki şeytansız olsun.
Ayrılık girdi araya
Hasretin sillesini yedi Adem ve Havva
Böyle oldu ilk aşkta ilk ayrılık
Bir şeytan yıktı,rüyada ilk aşkı
Başladı yine benim rüyalarım
Başladı şeytanlı rüya...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ağacın Derdi
Ben kuru bir daldım
İnce uzun öylesine,
O,üstümde yemyeşil
Yemyeşil bir yapraktı.
Onunla beraberken
Gören göz hayran seyrederdi bizi
Kuşlar bile sık sık
Ziyaret ederdi ikimizi.
Rahatımız yoktu hiç
Göz bizde,gönül bizde,kuş bizde
Yalnız yaşamak
Sessiz yaşamak istiyorduk
İkimiz de.
Mevsimler dahi kıskandı
Bu bağlılığımızı
İyi-kötü geçirdik neyse
Bahar balayımızı.
Yaz ateş püskürüyordu
Bizim sevişmemize,
Zaten sevgili yaprağımı
Kavuran da o oldu.
Şimdi o güz yellerini düşünüyorum
Nefretle,içim içime sığmayarak,
Fitne dolu gözler artık
Bende değil.
Anladım,hepsi ondaymış
Ki nazar değdirdiler ona.
Ben yine kuru dalım
Fırtınalı günlerde
Yellerle ağlarım.
Sesimi duyarsınız insanlar
Ama beni anlamazsınız.
Gitti benim yaprağım
Gitti yeşil yaprağım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ağaç
Güz mevsimi
Ümitlerin yaprak yaprak
Sararıp döküldüğü mevsim.
İnce hastalıklıların
Ortadan kesip el-ayak
Yaprak yaprak döküldüğü mevsim.
El kaldırmış,avuç açmış
Ağaç Allah'a karşı
Bütün çektiği âminler
Doldurup Arşı
Yağıyor baharda kucağına...
Son buluyor artık
Bir kışlık çile.
Dallarda tomurcuklanan ümitler
Dönüyor teker teker
Kâh çiçeğe,kâh yeşile...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ağaçlar Ve İnsanlar
Kıskanıyorum sizi ağaçlar
Rahatlığınızdan ötürü,
Aldırdığınız yok hiçbir şeye.
Başınızda kavak yelleri eser bazan
İki inler durursunuz,
Ya bir dalınız kırılır
Ya da birkaç yaprağınız dökülür
Ümidinizi kesmezsiniz yeşermekten.
Kesseler birkaç yerinizden
Aşılandım der geçiştirirsiniz,
Kısacası memnunsunuz hâlinizden.
Biz insanlar öyle değiliz
Kılı kırk yararız biz insanlar.
Başımızda kavak yelleri esse
Fırtına kesiliriz.
Hem bizim aşılar sizinkilere benzemez
Biz; verem,tifo,çiçek,kuduz...aşısı oluruz
Ama tesir etmez aşı bize
Yine ölür,yine delirir,yine kudururuz
Aç kalacak olsak
Birbirimizi yeriz
Kendi kendimizi yeriz düşünceden.
Toprağımızla beslendiğinden
Bir huyun da bize çekmiş olsa gerek
Belki bu huy: yeşermektir,yeşermek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ağaçtır Deyip Geçme...
Şu dünyada dikili bir ağacın olsun gel
Ağaçla bütünleşen toprak şanslı ve güzel.
Estikçe,salladıkıça yaprağı çoşar rüzgâr
Sanki seslerden sarhoş olmuş büyük bestekâr...
O yapraklardan çıkar o en güzel besteler
Makamlar binbir çeşit,ne usûller var neler?
Kuşlar o şarkılarla hep aşkı fısıldaşır
Kelebekler çiçekten çiçeğe sevgi taşır.
Yaptı da o ağaçtan NUH NEBİ gemisini
Kurtararak yarattı 'Tufan Efsanesi'ni.
Emirnâmesinde der KANUNİ:'Keserim baş
Kim ki bir ağaç kese,ola o ağaç da yaş...'
Ormanı NERON gibi yakıp bakmak ne demek?
Ömründe kalsa son gün olsun iş ağaç dikmek.
Öneriyor bak bunu Yüce PEYGAMBER'imiz
Ağaç dikmekle olur CENNET 'te de yerimiz.
Küçümseme ağacı olsa da dünya malın
Ağaç ile yapılır t a b u t u n ve de s a l ı n...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ağıt
Sen nesin?
Belki güzel bir bestesin
Duyan kulak değil
Gönlümdü seni.
Sen beni
Öylesine bıraktın ki yalnız
Bir tatlı ses duyarım içimden
Nedir bu?
Kendi kendime sorarım
Anlayamam.
Sen beste olsaydın
Gönlümün telleri susar mıydı hiç?
Tirtir titrerdi aşkının
Hafif,ürpertici rüzgârından.
Sen bir ağıtsın
Şu ölen gönlüme yakılmış.
Ama ne bana acıyan
Ne seni çığıran var.
Yanık yanık inle sen ben yandım
Bana yan,kendine yan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ağlamak
Havada kara yağmur bulutları
Kafamda kara düşünceler,
Yel gelir dağıtır bulutları
Mavi yüzü güler göğün,
Ne olur esse başımda
Düşüncelerimi dağıtacak teselli rüzgârı.
İçim açılsa benim
Gözüm gün görse gün...
Soğukluk girmesin araya
Bulut ağlar,gök ağlar
Yağmur yağmur.
Hasret,dert,aşk
Ah! bir de şu düşünceler...
Her neyse...
Dokunsalar ben de ağlarım
Nerdeyse...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ağlayamıyorum...
Ağlamak istiyorum
Ağlamak istiyorum tatlı tatlı
İçimi çeke çeke ağlamak istiyorum.
Ah bu gözlerim
Nereden gördü seni?
Ağlamak istiyorum
Yaşların gözlerimdeki o güzel
O sevimli hayâlini
Sileceğinden korkuyorum.
Erkek ağlar mı hiç?
Diyeceklerinden korkuyorum...
O kadar ağlamak istiyorum
O kadar istiyorum
Ağlayamıyorum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ağlayan Asma
Vaktiyle bir asma vardı
Küçücük kulübenin önünde.
Yeşildi,körpeydi önce...
Koruğunu mahalle çocukları çalardı.
Salkım salkım üzümlerini yiyen
Evdeki lâf anlamazlardı.
Her sene gittikçe azaldı
Yiyecekleri üzüm,
Birgün geldi vermez oldu
Artık bir yaprakcık bile...
Ana bir taraftan üzgün
Eksik oldu sofradan
Nefis yaprak sarması,
Vermediğinden şimdiye dek
Taze yaprağa para
Baba üzgün öte yandan.
Kestiler orasından,burasından...
Geçerken bir sabah baktım
Kesik yerlerinde su damlacıkları vardı
Sandım asma ağladı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ağlayanlar
Damla damla vişne kanı
Tuzlu tuzlu yaşlı gözler,
Duymazlar ki sustursunlar
İçin için ağlayanı.
Aşk günleri demet demet
Anılarda ıslanmış,
Geçen her gün tüter elbet
Burcu burcu burunda.
Sarı sarı yeşil yaprak
Solgun solgun pembe beniz,
Kara kara kara toprak
Meğer biz de sendeniz.
Bizi bize bağlayanı
Bizim için ağlayanı
Ağlatmasın Tanrı'm gayrı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ah Bir Güneş Olsaydım...
Ah bir güneş olsaydım
Tüm sıcaklığımı verirdim sana,
Eritirdim saçlarındaki karları
Gençlik hep senin olacaktı anlasana.
Ah bir güneş olsaydım
Kuruturdum göz yaşlarını,
Gülmek senin için olacaktı
Ne olur bir kez gülsene.
Ah bir güneş olsaydım
Geceleri de doğardım senin için,
Aydınlıklar hep senin olacaktı
Yanı başındayım beni görsene.
Ah bir güneş olsaydım
Sana verecektim tüm ışıklarımı,
Gözlerin olacaktı ışıl ışıl
Saçlarınsa sarı mı sarı...
Aşkının beni yakan ateşi
Yetseydi güneş olmam için,
Senin ateşinle seni ısıtırdım
Ah bir güneş olsaydım.
Ah bir güneş olsaydım
Ben bu güneş gibi duramazdım yerimde
Dertleşmeğe giderdim yıldızlara.
Bu güneşin bir amacı yok
Benim amacım sen olurdun
Ve etrafında senin
Garip garip dolanır dururdum.
Ah bir güneş olsaydım
Şimdi canlı için hayat kaynağı olan güneş
O zaman senin uğruna feda edecekti her şeyi
Ölü soğukluğu ortasında.
Bak korkma güneş filan değilim
Ne olur bir an olsun bana aç kollarını
Seni sevmekten başka elimden ne gelir?
Ne de bir farkım var âşıklar arasında.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ah Güzel İstanbul Ah...
İstanbul gençliğimdeki İstanbul değil...
İstanbul'u dinlerdi Orhan Veli gözleri kapalı...
Ben de İstanbul'u dinledim
Ama gözlerim faltaşı gibi açık
Dört bir yanda kapkaççıları var
Olmalıyım uyanık.
İstanbul'u dinledim
Dinleyip de inim inim inledim...
İstanbul'un ortası sinema değil artık
O,o zamanlarmış meğer,
Şimdi İstanbul'un ortasında gökdelenler
Ayağı yerde,başı göğe erer
Belki de göğü bile deler de geçer...
Bulundu Ozon'u delen fâiller...
Ayasofya,Sultan Ahmet,Süleymaniye
Ve diğer câmiler ve de minareler,
Galata,Beyazıt Kuleleri,
Hisarlar ve daha nice kusursuz yükselenler
Kurtuldu suçluluktan
Hepsi mâsum şimdi hepsi...
Gerçek suçlu gökdelenlerle doluyor
Yedi Tepesi...
Nerde? Hani?
İstanbul'un taşı-toprağı altın?
Sonu bu mu olacaktı medeniyetteki saltanatın?
Orhan Veli garipliğini isterdi annesi duymasın.
Oysa ben çaresizliğimi,yoksulluğumu
Değil anneme
Cümle âleme
Duyurmak,anlatmak istiyorum
Duyuramıyorum,anlatamıyorum...
Benim gençliğimde
Beyoğlu'nda gezer
Güzelleri,gözleri süzer,
Paraları ezer...
Şimdi de Beyoğlu'nda
Pejmürde,sefil gezer
Elinde ekmek arası kokoreç yer
Karınca ezmez,insan ezer...
Benim gençliğimde Boğaz'da
Balıkçı salt misina olta ile balık tutardı
O misina yarık yarık parmaklarını yarardı
Zira evde ekmek bekleyenleri vardı...
İşi bittiğinde kimi gün üzgün kimi gün neş'eyle
Oltasını sarardı...
Şimdi Boğaz'ın iki yakasında
Amatör motorlu kamışlar
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Zevk için umudun peşinden
Suya dalar dalar çıkar.
Bir kemer yetmedi
Takıldı güzelin incecik beline ikinci kemer
'Boğaziçi' ve 'Fatih' isimli köprüler...
Dünyası,kimyası farklı iki yakası
Yine de bir araya gelemediler...
Boğaz'dan akan su dün ve bu gün aynı akar
Gece eğlencelerinde safahat ayyuka çıkar...
İstanbul, ah güzel İstanbul!
Gönlünce yaşanacak şehir
Olsun da yine İstanbul olsun...
Yapaylarıyla çirkin,
Varoşlarıyla yoksul...
Yine de doğasıyla,doğalıyla güzel
Yine de Haliç'iyle,Boğaz'ıyla güzel...
Eh! varsın bu kadarcık da kusuru olsun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ah Kavuşmak...
Ayrılık bir kara kuş
Uçar başımda başımda,
Ne yer,ne vazgeçebilir
Gözü aşımda aşımda.
Birleşmek tek umudum
Doğar içimde içimde,
Küçüklüğünü bilirim
O,ne biçimde biçimde?
Bir Allah,bir Peygamber
Bir o dilimde dilimde,
Kavuşmak için birşey
Yok ki elimde elimde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ah Şu Kadınlar...
Güvenilmez oldu kadınlara...
Gündüz yüz vermezlerken
Hiçbir anlaşma olmadan
Girerler kendiliğinden
Geceleri rüyalara...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ak Ve Kara
Teneşirde yıkanınca
Tenimiz pâk,
Kefenin rengi ak
Kar soğukluğunca.
İçimiz kara günahtan
Mezar karanlk içimizden,
Mezarın içinde biz
Mezar içimizde bizim.
Mezar kara,içimiz kara
İnsanoğlu bu
Gözünü karadan sakınsa
Girer miydi mezara?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akıl Kadere Pusula
Kader,emek vermemek
Kader,aklı engellemek
Olaylar ollduğunda aczini söylemek
Kurtuluşsa: 'Kaderim buymuş...' demek.
Kader yok değil kader var
İnsan seçeneğiyle kaderini yapar...
Bir yere gelir ki yol ikilem
İster kötüye isterse iyi yola sapar.
Nasıl bilebilsin diyeceksin
İyinin,kötünün hangisi olduğunu,
Zorda hayır,kolayda şer bulduğunu
Yaşayanlardan öğreneceksin,
Yaşadıklarından öğreneceksin...
Allah sana boş yere vermemiş ki aklı
Senin en büyük hizmetkârın
Onu kuş tüyü yatağında uyutursan
Sen de uyursun hem bu gün hem de yarın...
Sonuçta ne olacak kârın
Yaşarsın işte öylesine yaşarsın,
Kaderine ağlar,kaderine yanarsın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akıl Mı Kalır Gençte?
Bir görüp gönlümü vermek istedim sana
Sen gönlümü koyup aklımı alıp gittin.
Söyle sanki iyi mi ettin?
Gönül dağıta dağıta
Gönlüm yine de bende kaldı
Oysaki başımda kalmayan şey
Her güzelle gidiveren aklımdı.
Akıl yaşta değil başta derler,
Gelip görsünler gencin hâlini
Bu çağda,bu yaşta
Akıl mı kalır hiç?
Akıl güzelliklerde
Ya yeşil gözde
Ya kara kaşta.
Gencim,akıl aramayın bende...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akis
Suda oynayan akisin gibi
Gönlümde dalgalandı aşkın,
Su bulandı görünmez dibi
Gönlümse şaşkın...
Akislerin aksi gerçek
Hayâller gerçekle kol kola,
Göz bunlardan birini seçecek
Gönlüme hayrola...
Çalkalandıkça aşk gelir özümden
Can sevgiyle coşmuş,taşkın,
Hayâlin düşmez gözümden
Gönül sana alışkın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aklını Kullan
Safahatin er geç sonu sefillik,
Resmiyetin sonu ise sivillik,
Bir gün başa dert olur bu sivrilik
Gider baştan akıl,gelir delilik...
Bir pusula ancak dört yön gösterir
Akıl pusulası tek yönü verir
İbresi hep doğrulara yönelir,
Seçmek senin,başka elden ne gelir?
Gel aklını kullan,olmasın ziyan,
Durduk yerde niçin bu telaş,isyan?
Şükret Allah'ına kalmadın yayan
Çıplak ayaktır pabucu anlayan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akrep
Ateş sarmış dört yanımı
Duman gözlerime perde
Hayatı göremiyorum net.
Ben hayattan geçmişim
Hayat benden
Bir vefasız için
Bir vefasız için evet.
Düşüncelerimin karmakarışık ağında
Hayalî bir örümcek
Hareketsiz ve donuk.
Bu gidişle ateşten
Kurtuluş yok pek.
Kıvranıp duruyorum ümitsiz
Diyorlar ne olacak hâli...
Kendi kendimi ben
Zehrimle,derdimle öldüreceğim
Akrebin kuyruğu misâli...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akrostiş - 2 - (Eşime)
(D) ileğim oldu benim
(İ) stemem başka bir yâr.
(L) âyık olmak isterim
(E) lim tuttuğu kadar
(K) albim attığı kadar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akrostiş - 3 - (Kızıma)
(P)
(I)
(N)
(A)
(R)
ınar,ismin gibi sen tertemiz bir kaynaksın
lımlısın,sevecen ve oldukça berrâksın.
âmın,ünün dünyaya yayılıp dâim olsun,
dını işittikçe kalbimiz gurur duysun,
âbbim seni korusun,tuttuğun altın olsun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akrostiş - 5 (Sevdiğim bir ailenin biricik cici kızları için....)
(D) eniz bir başka güzel,onda başka hayat var
(E) ngin sularını bak hudutluyor ufuklar
(N) ehirler denizlere kavuşmaya can atar
(İ) z bıraksan kumsalda kaldırıyor dalgalar
(Z) annedersin ki seni takip eden biri var...
C) anların en lezizi o güzelim balıklar
(A) ğlarda çırpınırken, balıkçıda umutlar
(N) eş'eye dönüşüyor,sevinir eş çocuklar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akrostiş - 7 (Bülent Ecevit)
( SAYIN BÜLENT ECEVİT'İN AZİZ HATIRASINA...
(B)
(Ü)
(L)
(E)
(N)
(T)
(E)
(C)
(E)
(V)
(İ)
(T)
uyruk Yüce ALLAH'tan tek yol bu HAK'ka giden
mit oldun Halk için kurmaya hakça düzen...
aik TÜRKİYE'mizin lâyıkıdır bu değer
bediyyen sürecek uymayanlar kaybeder!
ice kara günlere iki ışıktı doğan
ÜRKLER'e Güneş ATA, Ay ise KARAOĞLAN...
CEVİT umudumuz,AK GÜNLER hedefimiz
ümle âlem bilsin ki karayı ak ederiz...
r-geç sabah olacak uzun sürmez bu kâbus
aktaki güneş doğar ne sis kalır ne de pus...
şte AK GÜNLER için uçan AK GÜVERCİNSİN
ANRI' dan dûam:rahmet...en güzel CENNET versin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akrostiş -4 - (Damadıma)
(T)
(U)
(F)
(A)
(N)
ûfan birleşmesidir yer ve gök sularının
lu efsanesidir Tanrı Kitaplarının.
ırtınalar esse de senin ruhun sütliman
dı 'Pınar' teknenin,limanına sığınan.
ûh'un Gemisi'nde de yoksa sen miydin kaptan?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akrostiş -6 (Yaşar Nuri Öztürk)
(Y) aptıkların din için,ALLAH rızası için
(A) LLAH ile kulunun bire-birliği için.
(Ş) EMS 'i oldun sen nice nice MEVLANA'ların
(A) lacaksın hakkını hem bu gün hem de yarın.
(R) AB 'bim sana en güzel ödülünü verecek
(N) URİ ismin nûrsuza nûr neymiş bildirecek...
(U) ğruna verdiğin bu uğraşın gerçek CİHAT
(R) uhun özgürlüğüne dinler ulvî nasihat.
(İ) badet özgürcedir,zorla ruh sürüklemez
(Ö) zgür olmayanlara din vecibe yüklemez.
(Z) ahmetin karşılığı muhakkak ki nimettir
(T) ANRI 'm cümleye versin en güzel ganimettir.
(Ü) lkeler ilkelerle yönetilir,yücelir
(R) AB 'bim ilkelerini din yoluyla gönderir
(K) UR'AN söyler, Hazretî MUHAMMED yol gösterir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akrostişim -1(A)
(L)
(P)
(E)
(R)
dım gibi gönlüm de hem yiğittir hem de er
âkin şimdi çok insan yiğide vermez değer.
araya önem verir çok şeyi onla ölçer
line fırsat geçse hem hor görür, hem ezer
âbbime şükrolsun ki mert sever,nâmert üzer...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Akşamda Baykuşlarla
Bir idi bin oldu şimdi gam
Gün görmez oldu gözüm,
Neden tez yandı ışıklar?
Ne çabuk oldu akşam?
Baykuşları mı dinleyeceğim hep
Viranelerde virane gönülle?
Gözüm karanlıktan başka şey
Görmeyecek mi gayri?
Düşüncelerim hep böyle kara mı olacak?
Böyle mi geçecek ne olacağı bilinmez hayat
Sen ayrı,ben ayrı?
Sönsün,istemem uzak ışıklar
Gerçekleşmeyen son arzular misâli,
Kopun,bırakın beni hayata bağlayan bağlar
Gömülüp gideyim karanlığa
Bakmayın gidince arkamdan benim
Baksanız da göremezsiniz ya...
Ama baykuş seslerini siz de duyarsınız
Sizin de arzularınızı besler uzak ışıklar,
Duyunuz,duyunuz ey âşıklar
Korkmayınız baykuş seslerinden,
Seviniz karanlığı
Ki karanlık her şeyi paklar.
Gelsin akşam,gelsin yine akşam
Ben karanlığa alıştım alışalı
Zevk olur oldu bana şimdi tasam.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Alın Yazısı
Öyle bir yazıdır ki bu
Ne Türkçe'ye benzer,ne Hintçe'ye,
Ne İngilizce'ye,ne de Çince'ye...
Velhasıl hiçbir yazıya benzemez bu yazı...
Okumak için uğraşıyorum bazı
Seçemiyorum ne bir kelimesini,
Ne de bir harfini.
Nasıl bir yazıdır edemem tarifini?
Gözüme ilişen munis iki kelime
Ki ilgilidir onlarla cümle.
Bunlar:doğum ve ölümdür...
İşte bunların arasını dolduran
Ve mukadderâta tâbi olan
Bir meçhûldür ömür...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Allah'a Çok Yakınız
Allah'a çok yakınız mezarlıklarda
Selvilerin ucundan,
Bir yanda o bir yanda biz
Aramızdaki mesafe:can.
Allah'a çok yakınız câmilerde
Minareler ucundan,
Bir yanda o bir yanda biz
Aramızdaki mesafe: ezan.
Allah bize bizden yakın
Dilimizin ucunda,
İçinize dönüp bakın
İşte orada Allah,işte bizi Yaratan.
Biz demişiz çok mu sanki;
Bismillah,maşaallah,inşaallah...
Ölüme gidiyor da Mehmetçik
Temiz ağzında tek temiz isim var ki
Belki son nefesiyle çıktı çıkan:
ALLAH! ALLAH! ALLAH! ALLAH! ...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Allah'ım...
Hepimizi sen yarattın Allah'ım
Hem güldürdün hem ağlattın Allah'ım,
Süründürdün ve yaşattın Allah'ım
Bizlerdeki bu farklılıklar niçin?
İnancımız kul olduğumuz için...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Allah'ın Güzel isimleri Ya Da Esma- ül Hüsna - 2 (D E V A M I)
67-Ortağı yoktur onun zâtında ve işinde
'El-Vâhid 'adının da bu gerçek var içinde.
68-Izdıraplar gideren,bitiren cümle hâcet
Tek mercî odur zira onun adı 'Es-Samed '.
69-İstediğini yapmak tek onun gücündedir
Çünkü onun bir adı söylenir 'El-Kaadir'.
70-O her kuvvetliden de daha da kuvvetlidir
Gücü yeter hepsine ki adı 'El-Muktedir'.
71-'El-Mukaddim' adının gereği ilerleten
Odur öne çıkaran,yükseklere erdiren.
72-'El-Muahhir' ismiyle dilerse gerileten
Geri koyan da odur,geri atan gerçekten.
73-Kendinin varlığından bile yoktur bir evvel
O ilkin de ilkidir çünkü adı 'El-Evvel'.
74-'El-Ahir' ismiyle o yine en son olacak
Onun iradesiyle kâinat son bulacak.
75-Göz görse,görmese gerçek örtülmez aşikâr
'Ez-Zâhir' ismine bak,gör her şeyde Allah var.
76-Bu ismi de anlatır esrârını Allah'ın
Ona nüfûz imkânsız,giz doludur 'El-Bâtın'.
77-Tedbir ve idaredir ki 'El-Vâlî' adıyla
Tek başına idaredir işi yarattığıyla.
78-Halkedilmişlerden o hem ârîdir hem âlî
Onun güzel bir adı ise 'El-Müteâli'.
79-Yüce Allah'ım bize bol bol iyilikler ver
Bahşişin boldur senin çünkü adındır 'El-Berr'.
80-Tevbeyi kabul eder,katar sevaba sevab
Güzel ismi gereği ki o isim 'Et-Tevvâb'.
81-Emirlerine âsî,tevbesiz ölürse kim
İntikamı korkunçtur zira o 'El-Müntekîm'.
82-Affı çoktur Râbbimin,cezası ağır,hafif
İsterse de cezasız bırakır o 'El-Afüvv'.
83-'Er-Ra'ûf' güzel ismin gereğidir pek refet
O bize muhtaç değil,ona muhtacız elbet.
84-'Mâlîk'ül-Mülk'ismiyle mülkün tek sahibidir
Kulların bazısına kullanma izni verir.
85-'Zü'l-Celâl-i Ve'l İkrâm'adıyla ikrâm eder
En iyisinden verir kuluna neler neler...
86-'El-Muksît'adıyla o yerinde işler yapar
Bütün işleri denktir,ne yapsa iyi yapar.
87-İstediği anda o istediğini toplar
Bu toplama kudreti 'El-Câmi' adında var.
88-Onun zenginliğine ulaşamaz bir kulu
'El-Ganiyy' ismindeyse bitmez hazine dolu.
89-Dilediğini maddî,manevî zengin kılar
Adı onu 'El-Muğnî'zenginlik ondan çıkar.
90-İstemediklerinin vukuunu engeller
'El-Mânî' güzel adı bu eylemine yeter.
91-Hüzün ve elem veren şeylere eder dûçar
Yaratılanlar için gerekli ismi'Ed-Darr'.
92-Hayır ve yararları yaratır o 'En-Nâfî'
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Zararları eder o çıkarlarla telâfi.
93-Sönmez ışık dağıtır güzel ismiyle 'En-Nûr'
O ışıkla nûrlanmak yaratılana onur.
94-Hidayete,murada erdirir o 'El-Hâdi'
Zira isteyenlere vermek onun vaadi.
95-Birbirine benzemez bir hâlde yaratandır
Bu da yüce Râbbimin 'El-Bedî' adındandır.
96-Varlığının önü yok ve de yoktur hiç sonu
Sonsuzluğa erdirir 'El-Bâki' adı onu.
97-Dünyadaki serveti anlık kazanır vâris
Her çeşit servetlere dâim sahip 'El-Vâris'.
98-Her işi hikmet,refah,selâmetlikle eşit
Güzel adı gereği ki zira o 'Er-Reşîd'.
99-Yegâne sabırlı o ve de o verir sabır
Sabırda selâmet var,güzel adı 'Es-Sabûr'.
Bir tesbihte tam doksan dokuz tane bulunur
İsm-i A'zâm hem tane hem de imame olur.
Bu güzel isimleri dil söyler,gönül söyler
Bunlar ile kâinat,dünya her gün kurulur.
Dîn Gününde son Büyük Mizana oturtulur
Sorulmamış sorular işte o gün sorulur.
Dil konuşamaz olur,dilsiz bir sanık olur
Ettiklerine vücud âzâsı tanık olur.
Allah'ın merhameti ve de affı çok boldur
Umar,niyaz ederiz tüm mü'minler kurtulur.
Ben de kulunum Râbbim günahım,hatam çoktur
Bunda da hatam varsa tümüne affın olur...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Allah'ın Güzel İsimleri Ya Da Esma -ül Hüsna - 1 Esma-ül hüsna demek güzel isimler demek
Mü'minlere yakışan anlayarak söylemek.
Doksan dokuz ismini saygıyla söyleyelim
Allah ne demek imiş adlarından bilelim:
1-'Hüvallahüllezî lâ ilâhe illâ hû' dur
İsm-i A'zâm denilir, başka bir Allah yoktur.
2-Ey Allah'ım isminin birisi de 'Er-Rahm'an'
Tüm yarattıklarına hayreder ayırmadan.
3-Sonsuzdur merhametin'Er-Rah'im 'diğer ismin
Sen en merhametliden daha merhametlisin.
4-'El-Melîk' adı ile kâinatın sahibi
Ezelî ve ebedî hükümdar ve mâliki.
5-Her türlü eksiklikten,hata,gafletten uzak
'El-Kuddûs' isminle sen çok kutsalsın, pür-ü pâk.
6-'Es-Selâm' isminle de her türlü tehlikeden
Kullarını kurtaran,selâmete erdiren.
7-Gönüllere imânın ışığını verensin
Çünkü senin bir adın biliriz ki 'El-Mü'min'.
8-'El-Müheymin' diyedir,bir adı da odur
Varlığı bu ismiyle hem gözetir,hem korur.
9-'El-Azîz' adıyla da bütün kuvvete sahip
Maglûp edilemezsin,sen her zaman hep gâlip.
10-O güzel adlarından birisi de 'El-Cebbâr'
Eksikleri tamamlar,her şeyi yola koyar.
11-Ey Allah'ım adının biri 'El-Mütekebbir'
Sana mahsus ululuk,sırf sana mahsus kibir.
12-'El-Hâlik' adın ile yoktan var eden sensin
Hâlleri,olayları tayin,tesbit edensin.
13-'El-Bârî 'ismin ile genel ahenge uygun
Yaratırsın herşeyi bu estetik bir duygun.
14-Ressamın hiçbirisi edemez böyle tasvir
Şekil veren tek sensin,bir adın 'El-Musavvir'.
15-Mağfiretin pek çoktur çünkü adın 'El-Gaffâr'
Günahları örter o,olsan da bin günahkâr.
16-Herşeyi içten-dıştan kuşatan tüm kudret var
Yücenin isimleri arasında:'El-Kahhâr'.
17-Küçükten en büyüğe nimet dağıtır o Râb
Çünkü bir güzel adı çağrılır ki 'El-Vehhâb'.
18-Yaratılmışlarına kim ihsan ediyor bak?
Her türlü yiyeceği,rızkı verir 'Er-Rezzak'.
19-Fakiri zengin yapar kimseler çekmesin ah
Müşkülleri kaldırır çünkü odur'El-Fettâh'.
20-Onun hazinesinde her zaman hazır ilim
Olmuş ve olacağı tek bilendir 'El-Alîm'.
21-İstediği kulundan herşeyi kabzı sabit
Bir ismi gereği bu,ki o ismi 'El-Kâbıd'.
22-İstediği kulunu ferahlatması basit
Yeni bir hayat verir çünkü odur 'El-Bâsıt'.
23-Asîlik yapanları aşağılara atıp
'El-Hâfıd' adıyla da rezil eder ağlatıp.
24-Kimi şan ve şerefle yükselir,eder terfi
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Onu yüceliklere erdirendir 'Er-Râfi'.
25-İzzet ve ikrâmıyla vakarlı oluruz biz
'El-Mûiz' ismi ile olur haysiyetimiz.
26-Başkasından el açıp isteyen olur rezil
Zillete düşürür o,çünkü adı 'El-Mûzil'.
27-Yürekteki sesleri,uzaktaki sesleri
İşitir tüm sesleri,onun adı 'Es-Semî'.
28-Görünmeyen şeyleri görür ona yoktur sır
Onun güzel bir adı biliniyor 'El-Basîr'.
29-Hükümleri o verir çünkü adı 'El-Hakem'.
Verdikleri bozulmaz,verdiği hüküm mûhkem.
30-'El-Adl'ismi ile o adaleti çok sever
Adilleri kollar o,zâlimleriyse ezer.
31-Yaptığı işler ince, bir tüyden bile hafif
Güzel isimlerinden birisiyse 'El-Lâtif'.
32-'El-Habîr' ismiyle o herşeyden haberdardır
Zerre harekâtının iç yüzünde o vardır.
33-Hemen cezalandırmaz deme ne olur hâlim
Tevbe et ve af dile çünkü odur' El-Halîm'.
34-Ne kadar büyüktür o,küçüklük dâim bizim
O en büyük,tek büyük,onun adı 'El-Azîm'.
35-Mağfireti çok onun mü'min ol ya da gâvur
Kusuru yüze vurmaz,saklar çünkü 'El-Gafûr'.
36-Kul görevini bilip ederse ona şükür
İyiliği karşılar iyilikle 'Eş-Şekûr'.
37-'El-Alîy' ismiyle o yücelerin yücesi
Herşey onun yanında cücelerin cücesi.
38-Göklerde ve yerde tek,eşsiz ve büyük odur
'El-Kebîr' adıyla o kâinatlar oldurur.
39-Kaza,belâdan korur,herbir zerreye nâfiz
Kötü cezasız kalmaz,bir adı da 'El-Hafîz'.
40-'El-Mukît' adıyla da azığını o verir
Tayin ettiği ömre göre rızık gönderir.
41-İyi hesap tutmayı etsin her kula nasip
Herkesin hesabını tutar,bilir 'El-Hasîb'.
42-Onun büyüklüğüne şu kâinat bir delil
O herşeyden yücedir,çünkü odur 'El-Celîl'.
43-Keremi bol Râbbime lütuflar eyle derim
Zira onun lütfu bol,zira odur 'El-Kerîm'.
44-Hiçbir konuda olmaz ona eş,ona rakip
Herşeye o gözcüdür bir adı da 'Er-Rakîb'.
45-'El-Mucîb' adıyla o isteyenleri bilir
Çevirmez yalvaranı isteklerini verir.
46-'El-Vâsî' adıyla tüm genişlikler ondadır
İlim,mağfiret,kudret,şefaat onunladır.
47-Buyruğu,yasağında hayır ve menfaat var
'El-Hakîm' adı ile her yere hikmet yağar.
48-İyi kulları sever,gaflettekini yerer
'El-Vedûd' adında da kul rızasına erer.
49-'El-Mecîd' adıyla o gökte,yerde şandadır
Kuvvet,ihsan,afv,rahmet,bol inayet ondadır.
50-'El-Bâis' adı ile ölüyü o diriltir
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ölüp de dirilenler 'Arafat'ta birikir.
51-Allah hâzır ve nâzır,her olana o şahit
Her zaman ve her yerde en yakın o 'Eş-Şehîd'.
52-Varlığı hiç değişmez ezelden ebede,bak
Yokluğu kabul etmez zâtı gereği 'El-Hakk'.
53-İşleri düzelten o,sen eyle onu vekil
'El-Vekîl' adı yeter,gayri ol mütevekkil.
54-'El-Kavîy' adıyla o,kudretin timsalidir
Bitmez,tükenmez gücün o,bir ifadesidir.
55-'El-Metîn' adı ile kimseye değil muhtaç
O en dayanaklıdır,odur her derde ilaç.
56-'El-Velîy' adı ile iyi dostu kulların
Sıkıntı,darlık vermez hem bugün hem de yarın.
57-Biricik övülen o,övgüler ona ait
Dilde tesbih olunur bir adı da 'El-Hamîd'.
58-Sayılarını bilir sonsuz olsa mevcudat
'El-Muhsî' ismi ile herşeyi eder tadat.
59-Maddesiz ve örneksiz yarattı mahlûkatı
'El-Mübdî' adı ile yarattı kâinatı.
60-'El-Müîd' adının da gereğidir yaratmak
Bu sefer diriltip de yeni baştan yaşatmak.
61-'El-Muhyî' olan Allah cansıza da verir can
Sağlığı veren odur,odur can bağışlıyan.
62-O,'El-Mümît' adıyla ölümü de yarattı.
Yaşayanın ömrünün sonuna acı kattı.
63-Herşeyi bilendir o,o her dâim diridir
'El-Hayy' güzel isimi adlarından biridir.
64-Gökleri,yeri ve herşeyi vaktine kadar
Tutmak için 'El-Kayyûm' adında çok sebep var.
65-İstediğini bulur o istediği anda
'El-Vacîd' ismi için herşeyler huzurunda.
66-Bolcadır semahati ve keremi bolcadır
Kadri ve şanı büyük 'El-Mâcid' adındandır.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
(D E V A M I V A R)
Altmış Beş Yaş...
(Sevgi ve Saygıdeğer Eşime İthaf...)
Yaşın oldu altmış beş
Dünyamı dolduran eş,
Ufkumda doğan güneş
Sensin sevgili karım.
Beni sende yaşadım
Sevgine adım adım
Yaklaştıkça yaklaştım
Senle hayatta varım...
Ömürden vermek olsa
Bu iş sırf bana kalsa
Ne kadar ömrüm varsa
Tek sana bağışlarım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Altmış Yaşıma Basarken
Altmışlı yaşlarda insan daha daha çok istiyor...
Bir lokmada yutası geliyor dünyayı...
Burnuyla daha çok solumak
Ciğerlerine doldurmak atmosferdeki tüm havayı...
Bir gözüyle tüm güzellikleri daha çok görmek,
Kör etmek bir gözünü tüm çirkinliklere...
Bütün güzel sesleri ve tatlı sözleri
Bir kulağının kepçesinde daha çok toplamak,duymak,
Bir kulağını tüm çirkin ses ve sözlere sağır etmek.
Daha çok okşamak,okşanmak,dokunmak istiyor elleriyle,
Daha çok yürümek,gezmek,dolaşmak istiyor ayaklarıyla
Döneceği toprağın en iyi ve en güzelini ararcasına...
Beyninin her iki yarı-küreleriyle
Daha çok iyi düşünmek,iyi fikirler üretmek...
Daha daha çok sevmek ve sevilmek istiyor...
Ben böyle görüyor,duyuyor,düşünüyor ve hissediyorum...
Benim gibiler ya siz?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Amâ
Çıkalıdanberi ana karnından
Açmadı bir kerecik gözünü,
Nûr gibi bir ışıkla ruhundan
Seyrediyor dünyasını.
Görmek,sevmek isterdi
Babasını,anasını...
Gözlerinin görmediği bir ufuktan
İşte bekliyor o da
Güneşin doğmasını.
Gözleri açılıp ta ne olacaktı sanki?
Belki kötü bakacaktı.
Dünyanın dertleri
Gözünü yaşartacaktı.
Yaptıklarından utananlar gibi
Kendi kendinden kaçacaktı.
Şimdi ise bilmiyor
Ağaç ne? İnsan ne?
Düşünür:niye bakmazlar çirkine?
Niçin meylederler güzele ve iyiye?
Bilseydi insanları
Belki kalbi düzelmezdi ölesiye...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ana Kucağı
Beni saran kollar
Bunlar değildi önce,
Şevkatle sarılan o kollar
Vücuduma değince
Ana sevgisi kalbimi yakardı...
Başımı koyduğum bu diz
Eski diz değil
Ki o beşikti benim için,
Ağladığımda o iki ayak
Beni sallardı.
Şimdi sarılan kollar
Şimdi açılan kucak
Aşk karışmış bir ömrü paylaşmak için
Beni sarar,bana açık.
Kollar var,dizler var yine
Ama,bambaşka sevgisiyle
Nerde o analık?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Anılar Atılmaz Satılmaz Ki...
Eskileri karıştırma diyorsun
Eski giysi değil ki çıkarıp atasın,
Evet bunlar da oldukça eski ama
Bunlar eski hâtıralarım
Bir zamanlar bunları yaşadık anlayasın...
Anılar kabuğum,derim
Onlardan soyunmak imkânsız,
Çıplaklığımı nasıl giysilerle örtersem
Ruhumu da anılarımla örterim.
Yılan kav değiştirir her yıl
Ben kav üstüne kav eklerim,
Anılar kapımı çalacak diye
Her gün ümitle beklerim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Anılar Sofrası
Eski hâtıralarım
Ne olur gelin birlikte
Bir anı sofrası kurup
Etrafında çepeçevre
Oturalım,konuşalım.
Siz,evet çocukluk anılarım
Siz gelin önce yanıma
İlk lokmayı siz alın bu sofrada
Çünkü en eskiler
En yaşlılar sizlersiniz.
Sizlerleyim şimdilik
Artık başlayalım:
İşte değnek atlar,
İşte kendileriyle birlikte
Büyük Adam olduğumuz arkadaşlar...
Ve okumaya başladığım okul
Dört duvarı arasında beş senem,
İçlerinde aşk olmayan
Küçük kızlar...
Siz susun artık
Kafamda belirli,belirsiz
Çocukluk hâtıralarım susun.
Gençlik anılarım,
Tatlı anılarım siz konuşun:
Büyüdüğüm,büyüdüğümüz yıllar...
Boyum öylesine uzamıştı ki
Anamın,babamın ki kadar.
Kız arkadaşlarım
Boyları boyuma denk,
İlk terleyen bıyıklarım
Ve onların körpe memeleri...
Sarmaş-dolaş oynardık eskiden
İçimiz boştu,
Şimdi kaçıyorlar benden
Birşey mi var bende acaba?
Çocukken olduğu gibi
Oyunlarını da bozmuyorum ki?
Neden kaçıyorlar neden?
İlk randevum...
Saat delisi sanmışlardı beni
Gözlerimi ayıramadığım saatler,
Saat bir yerde saya dursun
O gün ben de içimden
Saniyeleri sayıyordum.
Bâliğ olduğum seneler...
Küçüklüğümde korktuğum şeytanı
Ara vermeksizin rüyalarımda
Gördüğüm geceler...
Şeytan,korktuğum kadar
Hiç de korkulacak değilmiş
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Değil mi ki alt tarafı kadın...
Uyuyamadığım zaman gözümde
Kadını çıplaklaştırdığım anlar...
Yarın için aldığım randevu
Ve onun düşüncesiyle kavrulan kafam
Kuru tahtada yatarcasına
Bir o yana,bir bu yana kıvranışlarım
Oysaki yattığım pamuk yatak.
Mehtaplı gecelerin birinde
Tadına hiç doyamadığım
İlk öptüğüm dudak...
Yıllarca değişen sevgililer...
Nişan gecem,nikâhım
Düğünüm ve telli duvaklı
Kollarımın arasındaki karım...
Balayına çıktığımız günler...
Ona elini sıcak sudan soğuk suya
Sokturmayan sevgim...
Hayatın tadına doyulmaz
İlk meyvası ilk çocuğum,
Oğlan mı? kız mı? diye
Heyecana düştüğüm dakikalar
Ve eşe-dosta verdiğim ilk müjde
Oldu güzeller güzeli bir kızım...
Siz de aldınız sayılır az çok
Nasibinizi bu sofradan
Gençlik anılarım.
En taze,en yakın anılarımı
Saklı tutmak istiyorum herkesten
Dumanı üstünde onların daha
Onları anmam küllenmeden...
Artık ağardı saçlarım
Ey sofra arkadaşlarım
Sizler ve ben
Zamanla birlikte aktık.
Zaman,biliyorum birgün
Bizi bir yerde ekecek...
.
Saçlardaki aklık
Çeşit çeşit adlandırılır bir bilseniz
Kâh diyorlar ihtiyarlık
Kimi diyor bunaklık.
Gelin birlikte bir ad seçelim
Saçlarımdaki aklıklara,
Sizleri hâtırlayabildiğime göre
Bunak olmasam gerek
Benimkine ihtiyarlık diyelim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Anılara Sığınış
Kütür kütür eriğini yediğim ağaçların
Kütür kütür dallarını kırdı yel,
Benim olan yaşadığım anılar
Siz de mi el, siz de mi el?
Sığındım yaşanmış anıların sıcaklığına
Yarının bilmediğim yellerine karşı
Şimdi içimde bir durgunluk
Bir sessizlik var içimde.
Belki yarın başımda
Yine bir kavak yeli eser
Yine duyarım eriklerin
Dişlerimi kamaştırdığını
Ve yeni aşkların başıma
Görürüm türlü dertler açtığını..
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ankara'lım
Ruhuma bir his olup düştün de Ankara'da
Denizlerden vazgeçip yaşar oldum karada.
Şifa beklenmez mi hiç onulmaz bir yarada?
Renkler var binbir çeşit,sonuç ak ve karada.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Anladım Artık
Seyreyledim ben senin aşkının aynasında
Bütün güzelliğini,kusursuz endamını,
Meğer şeytan gizliymiş aynanın arkasında
Yanılıp da zannettim düşlerimin kadını...
Nice gözler kamaşıp kararmış ışıltından,
Gerçek arkada kalır, akseden hep hayâlmiş,
Yalancı görüntüye,sevgiye gönlü kayan
Yalnız ben değilmişim niceler gelmiş geçmiş...
İş işten geçse bile artık ben de anladım
Hayatta yanılıyor tek duyguya kapılan,
Yanılmam,beş duyumla ben seni algıladım!
Tatlı bir burukluktur şimdi içimde kalan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Anlasana
Sana herşeyimi anlatamam ben
Bir sevdiğimi söylememe bile inanmıyorsun,
Kin oldu içimde bütün sevgim
Sızlanmaktan başka şey yapamıyorum,
Yalvarmaktan başka şey yapamıyorum.
Dinletemiyorum sözümü bir türlü sana
Tanrıçalaşsan kulun bile etmezdin beni,
Sen hainsin,gaddarsın
Öylesine de güzelsin...
Herşeyimi anlatamam ben sana
Bir sevdiğimi söylesem yetmez mi?
Biraz olsun anlasana...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Anlayacaksınız
Hâlime gülmeyin benim
Sizin de başınıza gelecek...
Her mevsimi bahar görecek
Her çiçeği gül sanacaksınız.
Siz de yanacaksınız.
Öten kargaya bülbül diyecek
Bir sevginin uğruna
Feda edeceksiniz tüm sevdiklerinizi.
Her ağlayanı âşık sanacaksınız.
Herşeyinizi vermek isteyeceksiniz üstelik
Bir kalbinizi sığdırabilmeniz için
Bir kâlbe.
Heyhat! aldanacaksınız...
Aşk içinde tatlı geçen ömrünüz
Olacak ayrılıkla zehir-zıkkım
Ergeç anlayacaksınız
Neden böyle çıkarmış benim âhım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Anneler Günü İçin
Sözüm gabiye değil,lâftan anlayanadır
Kadın doğurmasa da o her zaman anadır.
Erkeğin kazandığı,mal,mülk,onca paradır
Süs,kozmetik sanayi hep kadından yanadır.
Havva ana Adem'in kemiğinden halkoldu
Oysa bütün insanlık Havva ile var oldu.
Hayat erkekte başlar,kadın ile var olur
Tek kadın doğurunca,tüm kadın ana olur.
Kaynana dedikleri anasıdır erkeğin
Sürtüşme sürecektir dünya sonuna değin.
Gelini olan kadın bence cici anadır
Herşeye karışırsa o kadın kaynanadır.
Yoksul köylü kadını tarlada atar çapa
Varsıl sosyetedeki etrafa satar caka.
Yavrusunun başını uyurken kaşıyan o
Vatan için mermiyi sırtında taşıyan o.
Süslüsü,süssüzü de hem kadın,hem anadır
Helâl süt emmiş ya da sütsüzü şansınadır.
Kadın için yatırım gümüşe,altınadır
CENNET bile ANANIN AYAĞI ALTINADIR.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Anneler Gününde
Bir anaydın sen onu benden de çok severdin
Bana pırlanta yürekli evlâdını verdin.
Sevgin bölündü şimdi kızınla damadına
Bir ad daha eklendi o mübarek adına.
Kimi kayınvalide diyor kimi kaynana...
Ne derlerse desinler sen benim için ana...
Anaların öptüğü yanakta gül açarmış,
Ananın duasıyla kişi Cennete varmış...
,
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Annemize...
Nice 'Anne Günü'ne zaman seni taşısın
Sahip olan bizlerin sen en büyük şansısın.
Bekaya verdiğimiz tüm annelerimizsin
Onları temsil eden tek varlığımız sensin.
Gönlümüzün tahtında hep böyle kurul,otur
Evlerimiz seninle şenlenir,huzur bulur...
Kulağımızdan sesin yıllarca eksilmesin
Ellerini saygıyla öperiz annemizin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Antoloji. Com
Antoloji.Com bence sanki Üniversite
Her bölümü Fakülte,kendi ünü var site...
Orkestra sesleri veren enstrümandır
Mâzi ile âtiyi birleştiren zamandır.
Geçmişi,gençliğimi şiir şiir yaşadım
Yürüyorum âtime ben onda adım adım...
Hayatın adı sevgi,sevginin adı hayat
Gerisi boş...bir araç:makam,mülk,para,kat,yat...
Herkese sevgi sunmak,sevilmektir muradım
Nâçizane şairim,ALPER KÜRÜK 'tür adım.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aradaki Uzaklık
Arada olsa da bunca mesafe
Gidip gelmeyince gönül boş kalır,
Üzgü duymayınız hiçbir esefe
Öyle sağlam,öyle geniş bu kefe
Çok şey taşır,alır, yine boş kalır
Gönüller avunur, böyle hoş kalır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Arzu
Bir ara yapayalnız kaldık seninle
Odada başbaşa,
O kadar yakındık ki birbirimize
Nerdeyse yekvücud olacaktık.
İşte o zaman ister istemez
Belki aşkla,belki sadece şehvetle
Biribirimize bakıştık...
En çok gözlerin hoşuma gitmişti benim
Onun için gözlerine bakmıştım
Bir de ne göreyim?
Göz bebeğinde kendimi gördüm
O an gözüne girdiğimi sanmıştım...
O mavi gözlerinin derinliklerinde
İmdat istemezdim boğulsaydım...
Ah, ne olur sevdiğini bilseydim
Bir de kalbine girebilseydim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Asil Mahpus
Vücuduyla beraber hapsetti
Zamanı dört duvar arasına.
Yanındaki bir sopasına
Hergün geçen bir gününü çentti.
Vücudu içerdeydi ama
Hayallerin diyarında
Ruhu hür gezerdi...
Sevmezdi esareti ne yapsın?
Alnıma yazılmış derdi
İster-istemez çekerdi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Askerlikte Aşk
Artık hep kâğıt üzerinde öpüşmekten bıktım
O tatlı öpücüklerine candan acıktım.
Sana gelmek istedim yollara çıktım
Vatan borcu önüme dikiliverdi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aslına Dönüş
Zaman zaman boşuna hemcinslerime şaştım
Kınadığım hayata uç ve kıyı bulaştım...
Zannımca dünyada ben artık kendimi aştım
Hak'dan geldiğim gibi yine Hak'ka ulaştım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşık Dudağı
Susuzluktan çatlak çatlak olmuş
Kurak toprak gibidir
Aşka susamış dudak...
Nemle karış karış karışan
Çatlak toprak
Nasıl verirse bitkiye can,
Aşıkının dudağına kavuşan
Aşka susamış dudak
Birçok bûseler alacak,
Neme doyan toprak gibi
O da öpüşe doyacak.
Yavaş yavaş kımıldayarak
Açılan bu dudaklardan
Topraktan fışkıran bitki yerine
Şehvet dolu aşk sözleridir çıkan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşıklar
Çağ çatıp aşka tutulanlar
Arzunun ateşiyle yanarmış,
Ruhunda birgün isyanı duyanlar
Sızlanarak yine cânanı anarmış.
Masallar gibi başlayıp biten
Bir varmış...bir yokmuş...insan oğlu
Bir de ah şu aşk varmış...
Ki onunla tutuşup yandı gönlüm
İtirafı bile dilimi yakar,
Nice nice âşıklar gördüm
Bencileyin hepsi de ağlar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşıklara
Birgün gelip
Gözleriniz alev alev yanacak,
Etrafınıza bakacak,bakacak
Ama birşey göremiyeceksiniz
Tıpkı benim gibi.
Sizin içinizi de bir şeyler kemirecek
Bir sıkıntı duyacaksınız içinizde
Kâlbiniz ağzınıza gelecek
Yine de niye sıkıldığınızı bilemiyeceksiniz.
İşte bu hâller gelince başınıza
Beni hatırlayın canım insanlar
Eminim birisi de bir zamanlar
Meğer âşıkmış...diyeceksiniz.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk-1Aşk iki başlı bir dev
Biri senin başın biri benim,
Gel artık güzelim
Arayalım seninle birlikte
Başımızı sokacak ev...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk -2Hislerim o kadar temiz
Okadar aydınlık ki
Gün ışığı gibi.
Ne olur buz tutmuş kâlbini
Biraz ısıtabilseydim
Senin beni üşüttüğün kadar...
Sen bu gidişle yalnız
Kendini üşüteceksin
Yazık olur sana
Senin de kâlbin var.
İnan bana
Ki göreceksin
Aşkın ısıttığı kâlp
Başka türlü atar
Ve öğreneceksin
Buzlu kâlplerde aşkın
Ayağının kaydığını
Tutunaksız...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk Ağacı
Bir sevgi yükseldi iki taş arasından
Bir tohum düştü toprağa
Ve bir umut yeşerdi arkasından.
Gündüzden geceye uzadı boyu
Olmaya koyu gölgelik için
Dallarda yürüdü hayat suyu.
Kökten taşıdı yeşili göğe dek
Maviyle birleşti yeşil
Bu böyle bir öykü ki
Masal değil.
Sevmekti kökün ucundaki
Sevilmekti dalın ucu,
Görmek istemedi ağaç
Bu sonucu:
Sevgi döküldü yaprak yaprak
Dal kırıldı çatırdayarak
Aşk meltemi eserdi başında
Şimdi fırtınayla çıplak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk Blançosu
Gel,hayatımızın blançosunu yapalım
Bir ömrü beraberce
İki vücutta kaynaştıralım
Gel,bunu istersen.
Birer elbisemiz olsun ne çıkar?
Ocakta bir bakır tencere kaynasın
Düdüklü tenceremiz olmasın isterse.
Çamaşır makinasına da lüzum yok
Çamaşırlarımızı sen yıka elinle,
Elbisemizi yatak ütüsü yapalım.
Sinemaya gitmesek de olur
Sen ve ben varken.
Kendimiz için biz de
Aşk sahnelerini canlandırabiliriz
Hatta canlandırmak şöyle dursun
Gerçekten yaşayabiliriz
Hem de içten...
Saat kulanmayalım
Çok tatlı geçecek dakikaları
Hatta saniyeleri
Saatin tesbit etmesini istemiyorum
Yalnız ikimizden başka.
Acıktığımızda yiyelim
Karnımıza uysun öğünler.
İşlerimizden arta kalan zamanı
Fasılasız yedirelim aşka
Aşkımız tombullaşsın
Bir çocuk güzelliğiyle
Görünsün gözlere.
Bir şeyi unutuyordum az kalsın:
Ha...eşe-dosta da gidelim ara-sıra
Sırf aşk adamı olmayalım
İnsanlığımızı unuturuz sonra...
Hayat adamı olalım
Olalım hayatın herşeyine âşık
Onu hesaba katmazsak
İnan,blançomuzda olacak
Onarılmaz bir açık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk Bu
Şu aşk dedikleri neymiş a dostlar
Adını tarife diller yetmiyor,
Yoluna serilmiş her çeşit postlar
Tadını tarife ballar yetmiyor.
Bakarsın gül olur seherde açan,
Kavak yeli olur başlarda uçan,
Erişen gönüle neş'e,nur saçan
Bir ışık kaynağı,pili bitmiyor.
Kuvvet de servet de onun esiri
Onu alt edecek çıkmamış biri,
Dikbaşları eğmiş,kırmış kibiri,
Başa zor geliyor kolay gitmiyor.
Kaçanı yakalar,sen tutamazsın
Öyle bir dert,başından atamazsın
Yatağında huzurla yatamazsın
Tutmaya uzanan eller yetmiyor.
Ağlarsın gözünün yaşını silmez,
Yüzün gülse bile için hiç gülmez,
Aşık olmayanlar hâlini bilmez
Bağlıyor dilini söz söyletmiyor.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk Coşkusu
Gönlüm unutmaz seni
Hatırlar o bûseni,
Gün geçse,yol uzasa
Beklerim hep gelmeni.
Aşkınla yanmaktayım
Seni ben anmaktayım,
Beni sevmesen bile
Seviyor sanmaktayım.
Güzelim sevişelim
Neş'eye erişelim,
Saadetimiz için
Bir ahde girişelim.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk Çelengi
Sana ulaşmak için
Akan göz yaşlarıma
Sicim sicim tutunsam
Kendine çeker misin?
Karanlık yolarımın
Ucunda yanan ışık
Kaybolma arasında
Uzanan kollarımın.
Kopmaz,kırılmaz telden
Bin bağla bağlanayım,
Aşka çelenk öreyim
Lâle,zambak ve gülden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk Denekleri
Bunca şiir hâlâ yazılıyorsa
Bunca beste hâlâ yapılıyorsa
Bunca türkü hâlâ yakılıyorsa
Aşk henüz tam tanınmamış demektir.
O güzel tad damakta kalıyorsa
İnsan,onunla oyalanıyorsa
Yitirdiği an içi yanıyorsa
Bu,aşka tutsaklığı söylemektir.
Yine kimler bu köprüden geçecek
Geçen herkes mutlak suya düşecek,
Boğulurken hâlâ sudan içecek
Aşk uğruna her kişi bir denektir.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk Gemisi
Sevgilerle yüklendi gemilerim
Sevgiyle dolup şişti yelkenlerim
Aşk denizinde bu ilk seferim
Fenerlerim bile aşk diye çaktı.
Öyle birgün geldi rüzgârım durdu
Sandım gemiler karaya oturdu,
Yıldırımlar düştü,yer-gök kudurdu
Deniz engin,sahil ise uzaktı.
Yükü,safra gibi denize attım
Aklımsıra böyle kurtulacaktım,
Bir iskele bir sancak yana yattım
Sevgide boğuldum,gemiler battı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk Kapıyı Çalınca
Seni gördüğüm zaman tüm vücudum sımsıcak
Göğsümde kanatsız kuş uçup havalanacak...
Gelen hastalık değil kapını çalıyor aşk
Gerisini sen düşün ki hâlin ne olacak?
Belki serinlenirsin bu sevgi denizinde,
Katmer katmer gül açar belki de benizinde,
Suyu yutmamaya bak,sakla,tut genizinde
Batma unutulursun,kalmaz bir tek izin de...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk Oyunu
Çocukluğumuzda çok oyunlar oynardık
Körebesinden saklambaçına kadar..
Gençliğimizde yepyeni
Bir oyun daha öğrendik
Çok hoş bir oyundu
Çok da kolaydı hem
Adı:iki dudak..
Öpüştükçe tatlı tatlı
Kalplerde bir sıcaklık
Bir görünmez bağ olacak.
Küçükken hangi oyunu
Oynadık doğru-dürüst bozmadan
Ki bunu bozmayalım?
Çıkar bir oyun bozan...
Bu oyuna da elbet
Olmaz tam doyan.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşk Ve Kadın
Bir sözcük söyle olsun hem acı ve hem de şık
Onun kurbanlarına deniyor mecnun,âşık.
Muhteşem kelimeyi söylüyorum sıkı dur
Dünya AŞK ile döner,Aşk olmayınca durur.
Dünyadaki savaşlar kadınlar için çıkar
Kadın var yuva yapar,kadın var yuva yıkar...
Hikmeti ile Tanrı yaratmış ki kadını
Kadın kaçırır,verir şu hayatın tadını...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşka Can Verir Pişmanlıklar...
Tartışmaların bittiği an
Özlemler başlar
Başlar da o zaman
Belki yine aşk canlanır
Belki aşk yeniden doğar...
Keşkeler vicdan muhasebesi
Keşkeler suskun gönülün sesi.
Keşkeler kanatır aşk yarasını
Keşkelerde kavuşma ümidi
Belki yapar küskünlerin arasını...
An an acıyıp kanayan
Yaraya kabuk
Unutmak ve zaman...
Artık aşk külllü
Artık tütmüyor duman...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşka Dair -1Kaybına gönül razı olmuyor bu aşkın
Ya Râb bu ne bitmez,tükenmez üzüntüdür?
Ben sana,sen bana bir nefes kadar yakın
Görmeye engel olan sadece bir örtüdür.
Kalksın o örtü bütün ihtişâmıyla
Görünsün cihanı eriten güzelliğin,
Kalbim dönük hep sana bütün ihtiramıyla
Affetmek bir sıfatın ve dâim yüceliğin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşka Dair -2Ey aşk!
Mikropsuz hastalık
Nerde mikrobun senin?
Dudaklarda mı?
Yoksa eritici bakışlarda mı?
Ey aşk!
Bir kurd musun sen
Kırmızı elmanın içinde?
Ey aşk!
Sen bu kadar aç mısın?
Yiyip yiyip bitirirsin insanların içini
Hiç doymaz mısın?
Ey aşk!
Niçin düşmansın bu kadar insanlara?
En sağlamları bile
Senin yüzünden hasta...
Ey aşk!
Ben seni ararken
Mikrobunu buldum ateşli dudaklarda.
Sen,sen
Ey aşk denen hastalık
Gel gör hastalarını bir kez
Ki onlara derler zavallı âşık
Ve işte bir de ben...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşkı Arayanlara
Aşkı bulmak istersen
Ayrılığı tümden yitir,
Aşk,insanı gençleştirir
Izdırabı eskitir.
Aşkı bulmak istersen
Yaş eksilmesin gözlerinden,
Aşık oldun mu bir kez
Gülüp dururken
Ağlayıverirsin
Ağlayıverirsin
İçten...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşkı İyi Tanı
Her aşkta cinsellik yok,her cinsellik aşk değil
Aşk Tanrısal bir fetiş; sev,say,önünde eğil.
Aşkı Tanrı yaratır,cinseli yaratan cin
Aşk bir kere yaşanır,cinsel yaşamlarsa bin...
Aşk köprüsü altından köpüren sevgi akar,
Cinsel,ateş söndüren sanki dağlardaki kar.
Aşk ırmağındaki su serinletmez,hep yakar
Ruhu asilleştiren o yakışta hikmet var.
Ateş söner,kar erir bedenlere haz verir
Aşkı bulan kendini kaybeder,onda erir.
Aşk can alır görünür,onla başka ruh gelir
O ruh taşıyan gönül aşk ile zenginlenir.
Aşkı sakın cinselle bir tutma som âşıksan,
Değil isen sözüm yok cinselliği hep aşk san...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşkın Doğası
Tek başına sürülmez zevki bu saltanatın
Bir ayağı erkekse diğer ayağı kadın.
Sırrına ererlerse bu ilâhî san'atın
Yaratılan esere kâinatta aşk derler.
Niye kadın sevgide bir ayrıcalık arar?
Sevişmekte ayrılık-gayrılık yok birlik var,
Yapılan naz boşuna,yapsan ne işe yarar?
Birleşince bedenler ruhlar Cennet'e gider...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşkın Resmini Çizmek Ya Da Fotoğrafını Çekmek
Aşkı değil kendini tarif eder
Aşık olan,aşkı yaşayan,
Çıkmamıştır bunca zaman
Birgün çıkar belki
Aşkı hakkıyla anlatan...
Uygun bir kalem bulabilsem,
Bir kamera icat edebilsem
O kadar çok istiyorum ki
Salt aşkın resmini çizmek
Ve de fotoğrafını çekmek...
Boşuna gitmeyecek
Aşkı arayanda bunca emek...
İstiyorum ki herkes
Aşkı görsün,tanısın
Aşkı arasın bilerek
Yanacaksa da aşkı bile bile yansın,
Bile bile ağlasın isterse...
Mağdur ve mahzun olmasın kimse
İşine gelirse
Aşkla tanışsın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aşkmış Bu...
Anam,uykusuz gecelerinin uykusunu
Bana verdi küçükken,
Biri var ki aşkın için üstelik
Sana uykusunu toptan veren.
Aldın uykumu umurunda mı?
Yıldızlı gecelerde başımı yastığa sokup
Senin için,aşkın için ağlasam ben...
Anam beni düşünür
Oğlum gurbette diyerek,
Ben de seni düşünürüm.
Senin aklından ben geçer miyim acaba
Hiç olmazsa istemiyerek?
Seni düşündükçe bilsen
Kötü kötü şeyler geçer de aklımdan
Anam aklımdan geçmez.
Boşa mı demişler sanki:
'Anadan geçilir,yardan geçilmez...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ata'nın 50.Ölüm Yıldönümü İçin
10 Kasım 1938
10 Kasım 1988
Aradan geçen bunca yıl tam elli.
Adın hep dillerde,sevgin gönüllerde
Ölmediğin,yaşadığın besbelli...
Uzun uzun nice yıllar geçtikçe
Devrimlerin gitgide yerleştikçe,
Fikirler dâima sende birleştikçe
Kalplerde taht kuracaksın temelli.
Mustafa'ydın küçükken Kemâl oldun,
Sayılan,sevilen bir cemâl oldun,
Dehanla bütün dünyaya mal oldun
Yurda Bayrak oldun İstklâl oldun,
Özünle de sözünle de TÜRK 'sün sen
Bir tanecik KEMAL ATATÜRK 'sün sen.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Atatürk - 1 Bir ihtiyar yaşardı bir zamanlar
600 yaşlarında bir ihtiyar.
Oyuncak olmuş sultan elinde
Kurtulmak için ölümü arar.
Barut olmuş bütün vatan
Ateş olmuş hürriyet,
Bir kurşun fırladı vatan bağrından
Bir kurşundu ATATÜRK evet.
Saplandı ihtiyarın kalbine
Bir anda devrildi dev vücud
Artık nâil olmuştu emeline.
Tüfek oldu Anadolu
Anıt-Kabir namlu,
Aramızdan eksik
Kurşun yerleşti yerine.
Güven Ata'm gençlerine
Elinde tetik
Bekliyor GENÇLİK...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Atatürk - 2 Huzur bulmak gerekir her yerinde Vatanın
Bir başka huzurudur Ata'mız Ankara'nın.
N e kadar gurur duysak hakkıdır o yatanın
Türk'lüğe ve dünyaya lûtfudur Yaratan'ın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ateş Kelime
Dökülürken dudakları yakan
Hasretten başka bir kelime
Bilirseniz söyleyin Allah aşkına.
Hasretti dudaklarımdan dökülen
Hasretti en kızdığım kelime
Beni de yakan o oldu zaten.
Ben vefayı yârda görmedim
Ayrılıkta gördüm ama...
Ben ayrılığı sevmedim
O beni sevdi.
Kurudu,büzüştü dudaklarım
Üzerinde hasretin zehri sıvalı
Korkuyorum yapıştırmaktan
Hasreti bilmeyen dudaklara.
Bende bu kader oldukça
Bilirim ayrılık yakamı koymaz,
Varsın ben dudağa doymayayım
Onlar hayatı anlasın...
Böyle sızlanacağım ben ömrüm sonuna dek
'Yansın bu dudaklarım hasretle yansın... '
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Avrupa Birliği (AB - Akrostiş)
(A)
(V)
(R)
(U)
(P)
(A)
(B)
(İ)
(R)
(L)
(İ)
(G)
(İ)
dam edecekler sanki (B) izi daha girmeden
ah hâlimize bir de girince...
UM' un VETO'sunu yemeden
marız er-geç gerçekleşir rüya
lâtonik bir aşktır bu kimince...
VRUPA (B) İRLİĞİ'ne girersek güya
aşımız bal küpüne batacak ya...
nsan insanca yaşayacak...
uh maddeleşirmiş,bunca zaman maneviymiş de ne olacak?
âyıkını böyle bulurmuş insan ancak...
yiden iyiye incelmiş kimilerine bak
ibi olmuş kimi insan yumuşak (Ğ)
nan dilim varmıyor onlara... demeğe...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aydınlığa Doğru
Ten için ekmek ne ise
Can için de sevgi odur.
İnsan bunlarla var olur
Bunlar olmazsa yok olur.
Canlar sevgi paylaştıkça
Tenler ekmek bölüştükçe,
Fâni dünyayı aştıkça
Canlar yeni bir can bulur.
Uzat ki tut ellerinle
Sevgi dört yanını sarmış,
İnsan insanla yaşarmış,
Gece bitmiş,gün ağarmış...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aydınlığı Özlüyorum
Karanlıklar içinde boğuluyorum
Bir canım var
Gündüzler boyu sakladığım bir can
Ki ölüyor karanlıklar içinde
İçimde doğarken hicran.
Karanlıklar içine gömülüyorum
Yıldız yıldız uzak derinliklerce.
Gönlümde bir kıvılcım aydınlık görüyorum
Aydınlığa yöneliyor gözlerim
Aydınlığı özlüyorum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Aylı Gecelerin Rüyaları
Aşık mıdır nedir bilmem?
Ay her gece pencerenizde,
İkinizi dertleşirken gördüm
O gökte,sen evinizde.
Benden haberiniz yoktu
Öyle geçmiştiniz ki kendinizden
Bir,bulut kulak kesildi size
Bir de ben.
Kararsızlık içinde kaldım doğrusu
Hanginize bakacağımı şaşırdım,
Ay bana ta o kadar uzaktı ama
Onu göremediğim akşamlar
Zevkten mahrum kalır rüyalarım.
Sen bana aydan yakındın
Seni istesem ellerimle tutabilirdim
Vücutlarımız birleşirdi,fakat
Değil mi ki ruhlarımız uzak
Ayın bana uzaklığından kat kat.
İşte o gece sizi sessizce seyrettim
Aşkımı gömdüm içime
Heyecandan titredi dudaklarım.
Örtttün pencereni
Ay hâlâ pencerende gülümsedi
Doya doya ayımı seyrettim
Kâh gözlerimi göğe dikerek
Kâh pencerene.
Sevinçten içim içime sığmıyor
Aylı gecelerimin rüyaları başlayacak
O tatlı rüyalar bu gece yine...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ayrılık - Gayrılık Yok
Bir Kürt meselesidir şimdi ağızda sakız
Kürt diye bir sorun yok; Türk,Kürt,Sair biz varız.
Bölücülüğe karşı seslenişim,haykırım,
Amaçlar çözüm değil bu siyasal soykırım.
Tarih boyu var olduk tek Ulusça yaşarız
Bölünmez VATANIMIZ,tektir AL BAYRAĞIMIZ.
Soyumuz,kökenimiz İç Asya'ya dayanır,
Gerekse kanımızla BAYRAK tekrar boyanır.
İkilikler yaratmak VAHDET'e yakışıksız,
Biz yan yana,iç içe yaşadık ve yaşarız.
Tek Vatanda egemen yaşamaktır ülkümüz
Türk'ü,Kürt'ü ve diğer aksamımızla TÜRK'üz.
Tarihlleri doldurur yaşamımız,öykümüz
Yanık yanık ezgiyle bezenmiştir türkümüz.
ATATÜRK hepimizin vazgeçilmez ATA'sı
Irkçılık gütmüyoruz,ne de iş kafatası...
Teklik bize yaraşır ve tektir ALLAH'ımız,
Tek vücutta canımız,tek damarda kanımız.
Türk'le Kürt arasında bunca zaman var mı dert?
Kelimeye göz atın ikisinde de harf dört.
Türk'te (T) başa gelmiş,Kürt'te sonda ne çıkar?
(Ü) (R) (K) harfleri de oldu mu KÜRT -TÜRK çıkar.
Bizi bölmek isteyen oldu,hep de olacak
Böyleleri kendi pis suyuyla boğulacak!
'KORKMA! SÖNMEZ! BU ŞAFAKLARDA YÜZEN AL SANCAK! '
TÜRK yaşarsa KÜRT yaşar,T Ü R K İ Y E yaşayacak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ayrılık -1Dizim dizim dizildi gözümde yaşlar
Boğum boğum boğuldu boğazda hıçkırık
İşte böyle başladı bizim ayrılık.
Gün yeni doğuyordu
Günü batıyordu tatlı hayatımızın
En acısıydı bu ânımızın.
Son öpüşe hazırlandık ikimiz de
İlk defa birbirinden utandı dudaklarımız
Bir soldu,bir güldü,bir ateşti yanaklarımız
Ve zangır zangır titredi ayaklarımız.
Öpüşün tadını unutturdu bize
Hasretin ağzımızı buran acılığı
Ondandır sevmiyorum ben ayrılığı.
Ölümden bir andı yaşadığım
Bir mendilli el uzandı pencereden
Oydu giden bendim burada ölen.
Dizim dizim dizildi gözümde yaşlar
Boğum boğum boğuldu boğazda hıçkırık,
Bir düdük öttü öylesine yanık
Ve böyle başladı bizim ayrılık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ayrılık -2Coşuyor içim coşuyor
Okyanus dalgaları gibi,
Taşıyor göz yaşım taşıyor
Vâdisiz sular gibi.
Attı Mevlâ'm gurbete
Günlerim çabuk geçmiyor,
Dayanmak zor hasrete
Gönlü hiçbirşey açmıyor...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ayrılık -3Seninle birlikte iken
Hiçbir düşünce geçmez kafamdan
Doğruyum sözümde inan
Hani bir uzun ayrılık
Girmişti araya
Benim yerimde sabır taşı olsaydı
Çatlardı ortasından doğrusu ya...
Ama,benim de arzularım çatladı...
Senin dönüşünde
Ayrılık kelimesini sildim sözlüklerden
Ne çare ki silinti yerleri belliydi
Hortladı harfler teker teker
Ve başladı ayrılık yeniden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ayrılık -4Ayrılık o kadar alışmış ki bana
Ehlî güvercin misâli
Salarım salarım git diye
Biraz uçar,biraz uçar
Dolaşır başımda dolaşır
Gelir beni arar beni
Gelir omuzuma konar.
Ben bıktım,o bıkmadı
Ürkmek te bilmiyor bir türlü
Sadakatin en güzel örneğini
Ben onda gördüm.
Râb'bim sana yalvarırım
Onun yemini kes benden
Sana da karşı gelemez elbet.
Kanatlarını kır
Bir tüyünü de ver bana
Şapkamın kenarına takayım
Bunca beraberlik hâtırasına...
Ayrılık olmazsa hayat tatlı diyorlar
Allahım bu deneyi esirgeme benden
Söylenenler doğru mu bir bakayım?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ayrılmak Kolay Mı?
İşte sen et, ben tırnak
Ayır ayırabilirsen...
Sana koşarak giderim
Sen yürüyerek gelsen.
Ayrılmak bu kadar mı kolay
Dostça kalalım demekle?
Yıkan bir depremsel olay...
Sevgi kurulur binbir emekle,
Sevgi ucuza mal olmaz,
Gönül dışı imâl olmaz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ayşem
Ayşem bilirsin seni eskiden
Tâ çocukluğundan beri severim.
Ayşem,dalını kırdığım yeşil ağaçların kutsallığını
Yeşil gözlerinin sevgisinde sezdim.
Ayşem,sarı saçların hürmetine
Başağa orak sallarken
Kuvvetim artıyor dersem inan Ayşem.
Ayşem senin için de beni çekiyor
Karşılaştığımızda gözlerini kaçırıyorsun da
Arzularını kaçıramıyorsun anlıyorum.
Ayşem bu cadaloz anan,
Bu palabıyık baban,
Bu külhanbey kardaşın aşkımızı anlamaz.
Anlasalar bile seni bana vermezler
Benim tarlam,öküzüm,karasabanım yok....
Eğer Ayşem beni seviyorsan çok
Bohçanı al gel gidelim bu yerlerden
Ha..Kafa kâğıdını da unutma sakın!
Ayşem.anla gayrı seni pek çok sevdim ben...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ayyaş
Sarı saçlı,yüzü solgun
Bir adam dolaşır meyhaneleri.
İstediği yalnız bir şey
Aklından hiç silinmez bu
Onu ister,istemez su.
Bu şey onun hayatıdır
Görünce şişeleri dolu
Satar-savar pantolonu
Sadece bir kadeh atmak
Sonra da baygın yatmak
Ona en büyük hazzı verir
O anda herşeyi devirir.
Hayâllerinde hep o hâkim
Bu şahıs içki yüzünden
Dâima ölüme mahkûm.
Jestlerinde,mimiklerinde
Alkolün tesirleri okunur
Bu ayyaşçığın hâli
Bayağı bana dokunur...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Azrail'le Başbaşa
Ne o?
Sen mi geldin?
Kimsin?
Tanıyamadım ben seni.
Dostlarım evime gelirken
Ya kapımı çalar ya penceremi
Bana bir haber verirler.
Duymadım senin geldiğini.
Hastayım kaç zamandır
Yatıyorum yalnız
Dostlardan bir haber yok...
Bir sen varsın gelen.
Ama,in misin,cin misin?
Dilim varmıyor söylemeye
Sen Azrail'sin...
Biliyorum canımı almaya geldin
Yalvarırım canımı alma!
Daha gencim...
Yok! yok! olmaz
Sözüme bakma benim
Can tadı böyle söyletir insanı...
Yalnızca genç olan ben değilim ya!
O kadar öldürdüğün
Gencin de vardı canı...
Sen de bir emir kulusun
Gel işini bitir...
Ne oldu?
Gidiyor musun?
Ümidini kestin mi benden?
Fakat,biliyorum birgün yine geleceksin
Yalnız,o gelişinde odama
Haber ver de gir
Çünkü elin dolu döneceksin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bahar -1Renklendi bahar her ağaçta
Dallarla sallandı arzular,
Bir başka aşk başladı şimdi
Her yaşta.
Yaprakların zümrüt yeşilliği
Gözlerden girip ruhlarda duruldu,
Durduramam,gönül bu ya
Gitti birine vuruldu.
Güller açtı öylesine güller
Renk renk bu bahar da,
Bir kış boyu susmuş diller
Döke döke bitiremedi aşklarını.
Soğukluk çıktı aradan
Eğlen gönül bu günler senin için,
Birgün gelip sevdiğin
Bir baharı hatırlarsan
Biri de bu bahar olacak onlardan...
Gönül,gençliğinde bu tatlı anları
Ver şimdi bahar yellerine,
İnan,ihtiyarladığında tertemiz
Yine bahar yelleri eskisi gibi
Ver ki teslim etsin ellerine...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bahar -2Her günkü doğan güneş
Bu günlerde bambaşka hep
Bana mı öyle geliyor
Siz ne dersiniz insanlar?
Bambaşka doğar değil mi güneş
Gelince bahar?
Bakıyorum güneş sanki
Bana daha yakıcı geldi
Gözlerim mi nurlandı nedir?
Hergün gördüğüm saçların
Daha akıcı geldi.
Her gördüğümü sever oldum
Hayatımı sevdiğim kadar...
Ne tatlıymış ah şu bahar...
Ne de güzelmiş kızlar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bahar -3Bir şeyler vermek istiyorum
Bahara bir şeyler vermek
Ve arkasından verdiklerimin
Karşılığını istemek.
Bahar
Sayılı günlerinden
Ben de hak istiyorum
Bir aşkın tatlı anılarını
Günlerinin arasına gizlemek için
Kışı zor ettim doğrusu.
Ben, seveceğim bir güzeli
Şahidim olsun bahar günlerin senin
Sevgimi unuttu
Önceki yâr.
Günlerinden gün ayır aşkıma
Sırdaşım ol,şahidim ol sen bahar.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bahar Ve Ben
Allah'ım bu kaçıncı bahar ömrümde
Daha ne kadar göreceğim?
Kaçı daha eklenecek anılarıyla
Eskiyen kalbime yeniden,
Kaç defa daha ıslanacağım
Nisan yağmurlarıyla?
Allah'ım ömrümün acılarını bir yana koyup
Tatlı taraflarını kaçıncı defa seveceğim?
Allah'ım daha kaç bahar
Hayatın tadı ağzımda
Hayatın acılarını unutup
Yaşamak isteyeceğim?
Kaç bahar daha gençleşeceğim acaba
Kaç aşk canlanacak her bahar?
Günde bir yaşıma daha bassam da
Ömrümün sonuna kadar
Aşk için,gençlik için baharı bekliyeceğim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bak Ama Gör Gözüm...
Kimi göz üste bakar bakmaz ki aşağıya
Gösterişi sever o düşkündür şaşaaya.
Aşağısına baksa o neler neler görür...
Gördükleri ürpertir,birçok can var sürünür.
Kiminin ömrü günâh,işlediğiyse hep suç
Kimi Ramazan değil yıl on iki ay oruç...
Kiminin üstü - başı dökülüyor ve yırtık
Moda değildir asla görüntüye alışık...
Neye baksın ki bu göz üste baksa kamaşır
Alta baksa gülen yok; yasla,yaşla ağlaşır...
Göz gördüğüne baksın yeter ki bakıp görsün
Yalnızca bakmak olmaz,görmek olmazsa körsün...
Şükürler olsun Tanrı'm görüyor iki gözüm
Biri alt,bir üstü; yaşantıma yok sözüm...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bak Ve Gör
Bir perdeden bak dünyaya dâima
Perdeyi açarsan yüzün pis olur,
Vurulursa temiz yüzüne damga
O kara damgayla hâlin ne olur?
Bazı çirkef insanlar bin çâre arar
Yüzündeki perdeyi açmak için,
Ettiğin kötülük de işine yarar
Alnına kara damgayı vurmak için.
Dünyaya renkli perdeden bakarsan
O renkte görürsün bu âlemi,
Yüzüne kötülük perdesi takarsan
Getirirsin bu âleme elemi.
İyilik perdesi çek te yüzüne
Ulaşasın tümden iyiliklere,
Yalan katma işlerine,sözüne
Doğruluk işlesin iliklerine...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bakış Açım Kim? Eşim...
Şiirim sana ilk el
İlk duyanım da sensin,
Şiirim sözde güzel
Sen ki özde güzelsin.
Eğer şiir güzelse
Daha güzelleşirsin,
Bir de yüzün gülerse
Kendin şiirleşirsin.
Şiirde ölçüm sensin
Sensin benim kâfiyem,
İlham isterse gelsin...
Sen bakışta zâviyem...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bambaşka Bahar
Yeşili yeşil eden Allah
Sana çok şükürler olsun.
Yeşil göz gördüğüm anda
Bambaşka bahar başlar ufkumda
Sihirli bakış dolu...
Güzel kokular hep o baharındır
Zevk desen üstelik öyle,
Her gözün daldığı hülya
Her gönüldeki umut
Güzelliklerle dolu yarındır.
Gün ışığıyla al al
Aşık sabrıyla sapsarıdır o bahar.
Aç yeşil gözlerini
Gözlerinin içinde bahar ve ben
Tek sensin aşkı öksüz eden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Başını Vermeyen Şehit Destanı
'Grijgal Palangası...'
Sırtını dayamış tepeye
Yayılır önü sıra göz alabildiğine
Ufka çatan Macar Ovası.
Dile kolay bu
Tam yüz elli yıl sınır bekçiliği yaptı
Girmesin diye nâmert ayaklar
Bu aziz topraklara.
Yolu düşen gaziler
Uğrayıverirlerdişehitliğe,
Birer Fâtiha okur
Şehitlik dilerlerdi Tanrı'dan
Ki bu arzu yaraşırdı yiğitliğe.
Vardı orada binlerce mezar
Ama ilk nazar
Çarpardı bir yosunlu mezar taşına.
Ana-çocuk gibi koyun koyuna
Yatan
O iki arslan
Yarattılar işte böyle bir destan...
Nûra gömüldüyse eğer cisimleri
İlâhî bir yazıyla
Kalbine yazıldı binlerce erin
Kutsallaşmış isimleri...
Gitmişti Palanga Beyi
Yanında güzide yiğitlerle
'Kapaşvar Kalesi'nin fethine.
Kış bastırdı ansızın.
Kısmet olursa kaleyi
Alacaklardı yazın,
Şimdilik geçiverdiler 'Budin'e.
Grijgal'den altı menzil ötesi
'Zigetvar Kalesi'.
Bir Kurban Bayramı arifesi...
Kale beyi 'Kraçin'
Bu hâli fırsat sandı
Ama gâfil aldandı.
Eşkiyalarla saldırdı Grijgal'e
Bu hâl hiç gelmezdi hayâle.
Kalede vardı tam yüz on dört kişi
Hepsinin cenkten başka
Yok idi gücü-işi.
Toplar atıldı Grijgal'den
Duysun da yardıma koşsun
Diye civar Türk'ler.
Ama çıkmadı bir ses
Ne gelen var ne giden...
Zigetvar Beyi Kraçin
Adam gönderdi Grijgal'e
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kalenin teslimi için.
Elçi dedi:' VİRE...
Kumandanım ediyor yemin
Sâlibe,İncile,
Zebûra,ateşe ve nûra....
Gelmeyecek kılınıza bir hile....'
Olamazlardı buna emin
Hepsi karşı durdu
İstek gibi görünen bu emire.
Çıkıp cenk edecekler
Ya ölecekler
Ya öldürecekler...
İçlerinden seçtiler Kadı'yı
O,onlara açacaktı
Sonu şehitlikte biten kapıyı.
Kadı seslendi mertçe:
'Duacıdır Arafat'ta hacılar
Câmilerde mü'minlerle,hocalar
Biz gazilere.
Kılalım namazımızı
Kapanalım vecd ile yere,
Öpüşelim,helâlleşelim,
Herkes keserken kurban
Biz de Vatan'a kurban...'
Tuttular sözünü Kadı'nın
Hemen arkasından cuma namazının
Çıktılar kapıdan iki koldan
Koştular tek uğurda uğraşa.
Bir kolun başında 'Delî Hüsrev'
Birinde de 'Delî Mehmed'
Şehit olmaktı herbirinin
Gönlündeki tek niyet.
Onların hepsi,hepsi civan
Hepsi mert.
Ama karşılarındakilerse tümden nâmert.
Bir ölüm-kalım cengine
Girişti kollar,
Kısalıyordu şehitlik mertebesine
Erişen yollar...
'Delî Mehmed'di ilk şehit olan
Başını gövdesinden ayırdı düşman.
Ve kâfir başını götürürken
'Delî Hüsrev' gördü birden
Haykırdı:'Delî,başını verme
Almadan kâfirden başını
Şehidlik yüceliğine erme...'
Sanki kükredi arslan
Koşmaya başladı başsız gövde
Başının arkasından.
'Delî' alıp kâfiri atından
Cansız çaldı yere
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ve kaptı başını yıkıldı
Bir daha kalkmamak üzere...
Hüsrev,bu hâli görüp sevindi.
Delî Mehmed gitti diye
Bir yandan da dövündü.
Seyreyledi başından sonuna dek
Olup biteni Grijgal Kadı'sı,
Döndü gaziler kaleye
Tam gece yarısı.
Şehitler defnedildi bir bir...
Delî'yi de defnettiler.
Kadı bekledi başını
Gece-gündüz durmadan.
Açıldı nûr dolu mezarı
Melekler girdi oradan...
Herbiri bir bûse aldı
Delî Mehmed'in alnından.
Kadı hayretle donakaldı...
Hâlâ yaşayan şu sözler döküldü ağzından:
'Rüya değil bu ayniyle vâki...'
Kadı,Hüsrevi habersiz sanmıştı bundan
Oysa Kadı'nın gördüğü hâli
Ona anlatıverdi bir bir Delî...
Delî Mehmed'in nûru
Işık oldu Delî Hüsrev'e
Şehitlik yolunda.
Yer ayırdı Mehmed seve seve
Grijgal Şehitliğinde
Ona,nûrdan koynunda.....
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bataklık
İbret hocam desem haklı...
Taş atardım küçükken
Taşı yutardı.
Bir sızlanma bile duymazdım.
Ne taşlar yedi kimbilir?
Taş dolsa gerek kursağı
Hep bildim bileli bataklık o hep bataklık...
Yanı başında sazlar yok mu
Kıskançlıktan bir deri,bir kemik,
Kuruluk şöyle dursun
Dert çekmek kolay mı?
Kehribarcasına sararmışlar üstelik...
Sabır gizli bataklığın içinde
Ayağımı soksam batacağım
Beni bu kendine çeken
Sabır olsa gerek belki de...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bayramlar
Hazreti İsmail'i adamıştı İbrahim,
Yüce Allah hem Kerîm,hem Rahmandır,hem Rahîm...
İsmail'in yerine gönderdi tarafından
Kesilmek için bir koç,edilmek için kurban.
Hoşnut etmişti O'nu,olmak sözünün eri
Söz verip de yapanın başkadır O'nda yeri.
Ne kesilenin eti ne de akıtılan kan
Erişmez Yaratan'a,yalnızca erişir can.
O can ki ücretini bekler sadece HAK'tan
Yapılacak ameli böyle emreder imân.
Canlar yok edilerek var edilir mi ki can?
Canlar beslemek için akıtılmaktadır kan.
Bu ibadette bile açıkça infak vardır
Allah'tan yardım bulmak,yardım etmek kadardır.
Gel! HAK'kın verdiğinden hasis olma ver halka
Çoğalsın iyilikler,büyüsün halka halka.
Bir iyilik giderir gönülden binlerce gam
Ramazan...Kurban...Her gün sen de edesin bayram...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bekâr Düşüncelerde
Gidiyor bilmediği bir yere
Ayağı kadere bağlı ömrü
Günlerle getiriyor sevâbı
Gecelerde günahla öpüşüyor.
Umut kararıyor bulutlarda
Gerçek iniyor yağmur yağmur
Genç kız teri burcu burcu
Bekâr odalarında...
Ölümsüzlüğü taşıyor ölüm
İnsanlara değil ruhlara.
Karanlık aşkı itiyor gönül
Aydınlığa açık pencerelerinden,
Bir bekâr çıkıyor sokaklara
Soğuk yataklı evinden.
Ayaklarında uzun yollar
Başında kesiksiz düşünceler
Yürüyor,yürüyor bilmediği bir yere
Etrafta tek-tük ışıklı evler.
Belki düşüncelerinin bitiminden
Geri dönecek güzelliklere,
Belki gidecek,gidecek yine kararsız
Karşısına çıkıncaya dek
Ya ölüm ya da güzel kız...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bekârın Rüyası -1Gönülden çıkıp gitti umutlar
Yıldızlara dek,
Anahtar deliğinden girdi şeytan
Rüyalar taşıdı kucak kucak
Yıldızlar kıstı ışıklarını
Sessizliği dinledi karanlık ürkek,
Gözüne perde indi karanlığın
Yumdu gözlerini bir bekâr erkek
Ve başladı şeytanın getirdiği rüyalar
Bütün tatlı çıplaklığıyla...
Yüzü kızarmadı hiç gecenin
Karardı karadıkça kıskançlığından,
Kavruldu umutları tümden bekârın
Şeytanlı rüyaların sıcaklığından...
Gözlerini yumup yine
Rüyalı uykular bekler bekâr
İçinde değil, şeytanı o, rüyada arar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bekârın RÜyası -2Şurada kuru bir masa
Kara umutlar kurulur başında,
Ötede çivileri dökülmüş bir iskemle
Ve işte kuru ot dolu yatak.
Yumduğunda gözünü
Koynuna giren nikâhsız karı,
Rüyalarda onun olan ev
Hep kaybolur gün ışığında.
Nerede bilmediği evler?
Nerede rüyanın heyecanı?
Nerede rüyalarının şeytanı?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bekleyiş
Senin uzaklığın kadar
Ölüm bana yakın,
Sevgin olmadığından
Hayatı tatsız buluyorum,
Gel sor bana,gel bak
Günden güne mahvoluyorum.
Hayattayken ölmek ne demek?
Gel gör bende.
Sevgim için ölmeye de razıyım
Bilmem ki sever misin
Beni sen de?
Seni seviyorum,seviyorum
Elimden birşey gelmez
Ama bir ümit içinde
Ölmekle ölmemek arası bekliyorum.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Belki?
Yıllar geçti ömrümden
Sen geçmedin kapımdan,
Geçen güne küfrettim
Sana edemiyorum.
Bir sensin sürükleyen
Beni ümit ardından,
Belki gelir diyerek
Yolunu gözlüyorum,
Göz yaşımla geceyi
Gündüze ekliyorum...
Ya geleceğin gün
Beni bulamazsan sen,
Yapmacık üzüntüyü
Bırak ta bir tarafa,
Selvileri sallayan
Bahar yeli eserken
Mezarımın başında
Kendini çalış affa...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Belli Değil
Aşkı göz göze bakışmak sandım
Sandım da bakındım yeşil gözlerine,
Çakmak çakmaktı gözümdeki umut
Ki parladı aşktan yana.
Gelecek gecelerin uykusuzluğu
Daha şimdiden üstümde
Şaşkınım,affet
Ama ilk defa âşık değil.
Gelecekte bir günlük olsa insan ömrü
Sevişmekle geçerdi o gün
Kavaklar boyusıra aşklara gebe...
Aşıkım bir şeye işte
Sana mı, gözlerine mi belli değil?
İçimde ilahlara has sevgi
İlah ki seni yaratan
Sense ilah değil.
Seviyorum,sevmek sevmemekten çok daha iyi
Hayatı mı,seni mi belli değil?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Belli Ki Güzelsin Sen
Senin için yazılır şiirler
Sen çıkarsın her taşın altından
Söyle sen kimsin?
Güzelsin belki çok güzel
Belki sendedir iyilikten yana kusursuzluk
Belki de yalnızca sensin insanı
Günaha sokup sokup çıkaran,
Belki doğruluksun tümden
Belki sâfi yalan.
Belki umutsun mısralarda
Ber-bereket dolu.
Her neyse sensensin
Belki kuru bir rüzgâr
Belki meltem meltem esensin.
Gönüller seninle serin
Şiirler seninle dolu
Sen şairlere tek avuntu.
Seni haykıran şiirler güzel
Belli ki sen de güzelsin.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ben
Dağ başında ateş yakar çobanlar
Dumanını bulutlar görür,
İçimde ateş yanar
Dumanı çıkmaz ki bir gören olsun...
Dal ucunda yaprak titrer
Sesini kuşlar duyar,
İçim tiril tiril aşktan,arzudan
Beni dinleyen yok ki
İçimi duyan olsun...
Yağmuru gök görür,dağ görür,
Yaprak görür,çoban görür
Gözümdeki yaşları
Göz görür,herkes görür
Gözü yaşlı,bağrı taşlı olmayanlar anlamaz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ben Böyle Değildim
Sanmayın ki ben böyleydim
Gençliğimi sorun aynalara,
Savurmayın ateşin küllerini
Açılmasın artık kapanmış yara.
Bir gönlüm vardı ki
İstemeden herkese verdiğim,
Bir çağımdaydm işte öylesine
Dişiyi dişice sevdiğim....
Gün geldi gün üstüne
Yaş üstüne yaş yığıldı,
Saçlara aklar yayıldı.
Ben böyle değildim böyle
Gönlümse hâlâ öyle...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ben Gibi Misiniz?
Sizler de ağlar mısınız
Durup dururken sebepsiz?
Yıldızlı gecelerde
Ne olduğunu anlayamadığınız
Bir sıkıntı duyar mısınız sizler de?
Başınızı yastığa gömüp
Düşünür müsünüz tatlı tatlı?
Geceden koyu düşünceler
Kafanızı yorar mı sizin de?
Sizin de sevdikleriniz
Elde edemedikleriniz
Var mı benim gibi?
Hayata küfreder misiniz
Ümitsizliğe kapıldığınız anlar?
İnsanlar,ey insanlar
Aşk nedir bilir misiniz?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ben O Zaman...
Ben paramla insanım,
Ben arabamla insanım,
Ben aşklarımla insanım...
.......
Diyenler bir gün de
Ben insanım insanlığımla,
Ben insanım karımla,
Ben insanım umutlarımla
Dedikleri gün ben de varım
Dedikleri gün ben de onlarlanım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ben Şairim...
Gözlerimle kalemsiz aşkı yazabilenim
Sessiz sesleri bir bir seçen, duyabilenim
Ben şairim...
Tanrı hep yaratırsa ben de hep üretirim
Birçok sevginin köklerindedir terim
Ben şairim...
İnsanlar şu dünyada şen yaşasın isterim
Hayâlimle buluşur rüyamda gerçeklerim
Ben şairim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bencileyin
Garipliği bilebilmek için
Aşık olmalı insan bencileyin,
Yârin gezdiği yerleri
Gezip durmalı bencileyin.
Akıtabilmeli göz yaşlarını
Yâr aklına geldikçe,
Her gülen mes'ut mu ola?
Gülüp durmalı bencileyin.
Garipliği bilebilmek için
Aşık olmalı insan bencileyin,
Gezen aç kurda,uçan kuşa
Yârini sormalı bencileyin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Benden Herşeyini Sakınırsın
Nasıl ifrit olmayayım?
Nasıl deli olmayayım ben?
Saçlarını okşamak istesem
Okşatmazsın
Gider kuaföre teslim edersin başını.
Elini elimin içine koy desem
Çekinirsin,naz edersin
Yabancınmışım gibi kaçarsın benden
Ama manikürcüye
Yumuk yumuk ellerini az mı oynattın?
Bacakların güzel dedim
Ben kötülük düşünmesem de
Kötülük geldi içine
Sıyrılan eteklerini hışımla
Yüzüme kapı çarparcasına kapattın.
Örttün.
E...artık içimdeki şeytanı dürttün
Yalan mı? Ayakkabı boyatırken
Boyacıya bacaklarını uzattın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Benim Dünyamda Gibilere Yer Yok
Bal yerine sevgiler doldurdum peteğine
Nefretinle üstünü sıvadın çerçevenin,
Gül yerine şiirler serpmiştim eteğine
Çiğnediğin gönlümde ömrü bitti çimenin.
'Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Bir yer ki sevenler,sevilenlerden eser yok.'
Diye şarkılar çınlar oldu şimdi bu yerde,
'Sessiz Gemi'ler işler dönülmez seferlerde...
Ben sana gibi diye benzetmeler yapamam
Gibilerle sanal bir dünyacık yaratamam.
İnsanlar için fâni bir tek bu dünya yeter
Gerçeğe erişmek zor,sanal yaşamsa beter!
Muhtaç etme ey Tanrı'm canımı şu tenime,
Canı cana,teni tene ve başkalarına...
Acılar dünde kalsın,uzamasın yarına
Sevgiler götürülsün sonsuzluk diyarına...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Berrak Veya Flu
Sanma ki bu dünyada iyi insanlar bitmiş
İyiler sindirilmiş,kötü istilâ etmiş.
Bir yanda ölülerle yaşar fâni diriler
Güneş hergün doğarken dünyaya günaydın der.
Terazinin dengesi sabit,bozulmaz asla
Ne kötüde bir eksik,ne iyide bir fazla...
Dünyayı batırmayan bu çok hassas dengedir
İyi - kötü arası ibre hep gider,gelir.
İyiden bir eksiliş kötüyle tamamlanır
İyiler kötü olur,kötüler de uslanır.
Hüner iyilik kadar konumu korumaktır,
Akın sonu karaysa,karanın sonu aktır.
Böyle kurulmuş dünya ve böyle de dönecek,
Gülenler ağlayacak,ağlayanlar gülecek.
Gerçekçi ve dürüstün hayatı hep berraktır
Flu yaşayanlarsa ahmak oğlu ahmaktır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Beyaz
Beni beyaza bağlayan bağlar çok;
Anamın sütü aktı.
Kışın soğukluğundan üşüdüğümüz
Kar da ak değil mi?
Saçlarımız renkler içinden
Beyazı seçmez mi
Kendiliğinden?
Ölüm acı olduğu halde
Ölü evine keder dolduğu halde
Onlar kara giyer de
Ölene niçin giydirmezler?
Evet,en son kılıf da beyaz...
Talihim kara olsa da
Çaresiz,üzülürüm biraz
Hamdolsun ki yüzüm ak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bırakılan Gönül
Kadından bir öpücük
Sigaradan bir yudum
Dudağımdan içime
Sızan bir zehir duydum.
Bir tatlı sarhoşluk
Sardı boyumca beni,
Bir kadın yokluğuymuş
Hayatımdakı boşluk.
Zevk zevki doğurdu
Aşk da üstüne biber,
Dudakları bir kordu
Sigara ateşine benzer.
Bir an geldi ki o da
Sigara gibi benden
Kül kül uzaklaştı
İzmaritçesine attım ağzımdan
Ben onu terkettim
O beni bıraktı.
Dudağımın izi
Benden ona yadigâr
Kendi artık yok ama
İçim dolusu zehri var...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bırakın Gideyim Ona
Gecelere bakmışsın belli
Ondan gözlerin böyle kara,
Bir parlaklık gözlerinde ışıl ışıl
Yıldızlardan huy kapmış.
Tarlalarda geçmiş ömrün
Yastık yapıp uyumuşsun buğday demetlerini
Saçların sararmış.
Dert yüzü görmüş olacaksın
Ki benzin de sararmış.
Bir yıldız görüyorum gecelerde
Sen de görüyorsundur elbet
Bakışlarımız birleşsin onda
Işıkcasına görelim birbirimizi
Gönüllerimizde doğsun
Başlanmadık bir aşka niyet.
Saçların gündüzler gibi uzun
Göğüslerin aşk yolunda çift tepe,
Dönüşü yok zıt yolculuğumuzun
Haykırmak istiyorum sessizliğe:
Ulak ulak olun yolar
Alıp gideyim başımı,
Yoluma durmayın dağlar
Çiğner giderim sizi.
Bir sevgili gözetlermiş yolumu
Belki güler,belki ağlar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bilinmeyen Yolun Yolcusu
Durakta bekliyorum, bir otobüs geçecek
Bilmediğim bir semte alıp da götürecek.
Nerde ineceğimi ne gördüm,ne bilirim
Oraya varır varmaz durmadan indirecek.
Otobüs,her duraktan bir defa gelir geçer,
Binecek yolcusunu dâima kendi seçer.
İlk bindiğin durağa sanma tekrar gelirim,
Aşk şarabını insan ömründe bir kez içer...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bilmem Ki
Üzüntülü günlerimin gecelerinde
Rüyalar görmeseydim eğer
Hayat hiçti o zaman bana
İçimi anlasana.
Güzel isminin hecelerinde
Bir aşkın olduğunu bilmeseydim
Dilim bülbül gibi şakısa
Mânâsını anlayamayacaktım kelimelerin
Sözlerimi dinlesene.
Görünmediğin zaman
Açık-saçık gün ışığı altında,
Rüyaların geçici zevki içinde
Karanlıklar arasında seçerdim seni
İsmin düğüm düğüm bağlanırdı dilimde.
Gündüz,rüyalarımı bozan gündüz...
Oyuncağı bozulan çocuklar misâli
Hırsla,içimi çeke çeke o ağlayışlar
Ve rüyaların güzelliğini bozan yaşlar.
Bir tel koptu
Hayatımın sazından
Yalvarıyorum şimdi sana
Elinden gelirse eğer
O teli bağlasana.
Sen rüyalarıma giriyorsun
Söyle,ben de senin acaba
Düşüncelerin arasımda mıyım?
Söylesene? Söylesene?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bilmem Ki Niçin?
Hep böyle kaçacak mı uykum?
Tımarhane kaçkınına
Hayat şaşkınına mı döneceğim hep?
Düşüncelerimle ve herşeyimle.
Körsen ışıklar
Kör geceleri delip
Hep ötekilere mi getirecek
Deliksiz uykuları yüklenip.?
Kalbura mı dönecek hep benim uykum?
Gecelerin ilhamıyla
Bir kalkıp
Bir yatacak mıyım
Sıkıntılarla kıvranıp?
Seni hep yazdığım şiirlerin
Mısralarında mı seyredeceğim çıplak?
Ben şiir yazıyorum senin için
Sen hayal-meyal görüneceksin ve silik
Ben yine uykumu böleceğim senin için.
Bilmem ki bunların hepsi niçin?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Aşk Yitik
Güzeli güzel sevenin
Cümle günahı boynuma,
Perde insin gözlerine
Aşıkı deli görenin.
Uzasın geceler upuzun
Aşkın yüzü suyu hürmetine,
Ay sularla öpüşe doysun
Sohbet katsın sohbetine.
Yağmur yağmur delinsin gök
Ağlamak şöyle dursun,
Kudursun aşk kudursun
İstersen dişini sök.
Güzeli güzel sevenin
Cümle günahı boynuma,
Bir aşkımı yitirdim ben
Bulana helâl olsun.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Ayağa Deyişler
(Sayın Mansur İlhan Yakar 'ın 'Amma sen gel bana sor' ayağına
ithafen.....)
Ayağına uygun gerek bir adım
Kuralına uydum da uyguladım,
Mısraları çatıp çatıp yolladım
Çatıyorum 'amma sen gel bana sor'.
Geceleri insan uykuya yatar
Benim gibileri olanı da var,
Uykusuz gözlerim yıldızlar yakar
Yatıyorum 'amma sen gel bana sor'.
Kimi altınını okkayla tartar
Kimi meteliğe bin kurşun atar,
Bencileyin şair hep caka satar
Satıyorum'amma sen gel bana sor'.
Büyük lokma ye de büyük söyleme
Rezil rüsvay olmak var tüm âleme,
Büyük lokma düştü başa elleme!
Yutuyorum 'amma sen gel bana sor'...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Ben Bilirim
Bir ben girip çıkarım evime
Bir de bencileyin bekâr kedim,
Bir ben bilirim sessiz sokakları
Erken sabahlarda
Bir de aç köpekler.
Efkârlanırım bazı bazı...
Bir ben bilirim gecenin dostluğunu
Bir de gece dostu dertliler.
Unuturum şarkıların,türkülerin tümünü
Dert dert üstüne doğunca ah...
Tek şu şarkı dökülür dudaklarımdan:
'Bir ben bilirim çektiğimi
Bir dahi Allah...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Ben Yeterim
Sevsen beni sen de güzel
Aşkın bana hep ızdırap mı?
Benden iyi yedi kat el
Nedir bana düşmanlığın?
Kınalar görmesin ellerin
Dualar etmesin dillerin
Kıvır kıvır kopsa bellerin
Desem bana ben ederim.
Seni seven olsun amma
Eli değmeye varmasın,
Ben yandım yanar giderim
Dilerim başkası yanmasın.
Benim dilim anar durur
Başka diller anmasın,
Ben aklına gelmedikçe
Kulakların çınlamasın.
Cehennemlik olsan dilber
Kıyamam Vallahi sana
Yığın yığı odunla yakmasın Tanrı'm
Bir beni altına sürsünler
Ben seni bütün yangımla
Beni yaktığın kadar yakarım.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Çift Asi Dağ
Yanımdan geçerken kız
Bir kaynar su döküldü başımdan
Kalbimi birşey dürttü.
Hafiften kaldırdım başımı
Şöyle bir bakıverdim,
Kız utançla başını eğdi
Ama o âsi göğüsler
Sanki bağrımı deldi...
Dayanamadım artık...
Kız ruhumu şehvete saldı,
Bir şeyler oldu ansızın
Ve başım alev alev yandı,
Gülen yüzü al al kızardı kızın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir De Beni Dinle...
Kulağa uzaktır kâlbin duyulmaz
Gel sen yakın olan beynini dinle,
Kâlbini dinleyen pek iflâh olmaz
Son sözünü söyle akıl dilinle...
Yalandır yolların kâlpten geçtiği
Bir damar girer,çıkar yürekten,
Kanla dolar onun el eriştiği
Gamla dolar âşık yürek gerçekten...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Evlilik Yıldönümü İçin
Seksen altı yılının o 3 Ağustos günü
Mutluluğa ilk adım: Pınar - Tufan düğünü.
Çırpınarak iki kuş,iki gönül bir oldu
Kurdukları yuvaya sevgi, mutluluk doldu.
Bak yine 3 Ağustos yirmi yıl doldu bu gün
Arada sevgi varsa her geçen yıl birer gün...
Bu çift nice yılları birlikte kucaklasın
TANRI 'M sevgilerini kem gözlerden saklasın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Garip Ölmüş...
Bir garip ölmüş...
Kimmiş? Neyin nesiymiş?
Sevgilisi var mıymış acaba?
Mektup mu alamamış?
İzini mi kaybetmiş sevgilisinin?
Kaç zamandır ayrı dolaşıyormuş yârdan?
Son çıkan kelime neymiş dudağından?
Yârinin ismini mi çağırmış?
Anasını, babasını mı?
Allah mı demiş?
Bir derin ah mı çekmiş?
Yoksa bir yudum su mu dilenmiş insanlardan?
Yalnızlığa mı küfretmiş acaba?
Bir...Garip...Ölmüş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Gölge Serinliği
Kafamda hayâl ağaçlar
Arzudan meyvalar
Taş atıyorum
Patır patır düşüşünü duyuyorum
Kimi olgun,kimi ham meyvaların.
Sulanan ağzımın dişleriyle
Hepsinden tadıyorum.
Olgunların damağımda kalıyor tadı
Buruş buruş buruşuyor avurtlarım hamlardan
Hayatın tadını anlıyorum o zaman.
Meyvasında değilim ama
Ağaçlar da olmasa
Zaten çölün susuzluğu içindeyiz
Bir ağaç gölgesi
Susuzluğumuzu giderir biraz
İçkisiz sarhoşluğu gider sıcaklığın.
Serinlerken kafamız hayâl ağaçların gölgesinde
Biraz zevk alalım şu dünyadan
Ne kaldı ki zaten biz kalacağız
Fâniler beldesinde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Görüp Bir Düşüneyim
Bir görüşte
Gözüm kaldı sende
Gözümü aldın.
Bir öpüşte
Aklım kaldı sende
Aklımı çaldın.
Gözüme ver kendini
Ver de bir daha göreyim
Gerçekten görülecek kadar mısın?
Aklımı da bağışla bana
Son bir kere düşüneyim
Ben sana çoktan yârim ama
Sen de bana yâr mısın?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Kız Ki...
Yeşiller giyinmiş baştan ayağa
Ben diyeyim fıstık içi
Siz deyin ördek başı,
Neydi o sarı saçlar ya Râb?
Gönlüm değil gözlerim düştü ağa.
Yeşil giym,iş beni çıldırtmak için yeşil...
Yeşil sonlanıyordu gözlerinde,
Ben diyeyim sabır vardı
Siz deyin sitem
Sözlerinde...
Ne derseniz deyiniz
Bana herşeyi hoş geliyor işte...
Bıktım aşkın deliliğinden...
Ah! elimden gelse
Gönlümü bırakıp kupkuru gelirdim
Bir ikinci gelişte...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir O Değil
Gün ışığı çeker,dürerdi erken
Gecenin üstümdeki yorgan yogan karanlığını,
Rüzgârlar saçımı tarardı
Çiğli yapraklar yıkardı yüzümü ıslak ıslak
Güneş benim için doğardı
Tatlı umutlara nispet,
Saf çocuk sevincimin sıcağında
Gölge veren ağaçlar
Büyürdü geceyi gündüze katıp hep benim için.
Günler,aylar,seneler
Çarçabuk geçerlerdi tek beni büyüsün diye
Yaşlıların beddualarını ala ala.
Önceleri sevâp benimdi hep
Sonraları günah hep benim oldu.
Şeytan benim rüyalarım için yaratıldı,
Hayatın acıları hep beni buldu.
Aşk benim için oldu,
Sevilmeden sevmek hep benim oldu,
Hayatı sevenlerin korktuğu ölüm nerde?
Bir o mudur benim için olmayan
Ne oldu ölüm,ne oldu?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Toprak Ki
Ne kadar titizlensen güzelliğinde
Yokluktadır bütün gerçek.
Ölüm gelmese de aklına
Ruhunun ölümsüzlüğü hürmetine
O güzel vücudun ölümü isteyecek.
Sen de insansın nihayet
Ölüm içine korku katar.
Toprağı çiğnersin ama
Görme topraktan üstün kendini,
Sen toprağa hor bakma
Toprakta neler yatar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Türkü Geldi Aklıma
Düşmanım kadınlara şimdi...
Cennet kapısında bekçi olsam
Bir kadın sokmazdım içeri
Neden mi?
Atam Adem'i aldatan
Beni de aldattı kadın şeytan
Belki Cennetin de altını üstüne getirir...
Ama...
Bakmayın söylediklerime...
Hurisiz Cennetin tadı mı olur?
Ne o?
Gözlerimde yaş gördünüz değil mi?
Evet...hem gülerim hem ağlarım...
'Aşk adamı ağlatır
Deli deli söyletir...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Varmış Bir Yokmuş
Döndüm diyar-ı gurbetten
Yârin ülkesinde ne bir yaprak
Ne de bir dal kalmış.
Sararmış güllerin rengi
İçinde ne bir al kalmış.
Karanlık geceler üstünde açan
N e bir hilâl kalmış.
Heyhat! bunca özlemden arda
Yalnızca melâl kalmış.
Kendimi zorladım nice sızlanmaya
Anladım ki ne mecâl kalmış?
Yâri alan almış,
Saran sarmış,
Benimse saçlarım ağarmış,
Gönlüm kararmış...
Aşk bir masalmış,
İnsan bir masalmış,
Hayat bir masalmış
Ki bir varmış,bir yokmuş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Yağmur Bulutu
Bir yağmur bulutu olsam yücelerde
Yellerle gezsem diyar diyar
Görebilir miyim seni acaba
Nerelerdesin ey sevgili yâr?
Bir yağmur bulutu olsam yücelerde
Yeşilliklerle bezenmiş yerlerde
Sevinçle murat murat yağarım.
Vardığım kara topraklar üzerinde
Sıkıntıdan çatlar yüreğim
Yağmur yağmur ağlarım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Yeni Yıl İçin
İşim yok nasıl olsa
Bir mektup yazayım dedim.
Tarih atmayı severim.
Bilemezsin,tarih avutur beni...
Hani birgün ağaç gövdesine
Kalbinle kalbimi bir okla
İliştirdiğim zaman bile
Altına tarih atmayı unutmadım.
İşte onları hatırladım...
Hatırladım da bir tarih daha
Ekleyivereyim dedim hâtıralara.
.../.../2005 yazdım
Birden geldi başıma aklım
Beşi sildim altı yazdım.
Kimbilir bu karalama bilmem
Daha ne kadar olacak?
Anılarla dolu bir koca yıl
Karalanan bir rakammış anladım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Yılbaşı Daha
Bir tesbih boyu ömür
Yaşanan her gün bir tane
Üç yüz altmış beş sonrası görünür
Her yılbaşı bir imame.
Bizi ölüme götüren
Bir yı ldaha başlayacak
1/Ocak...1/Ocak...
Peşinen söyleyeyim size
Yıl boyunca hepimizin
Dertleri de olacak
Zevkleri de olacak...
Kimimiz gülecek
Kimimiz ağlayacak...
Ben mutluluk dilerim
Vatanım,Ulusum
Ve tüm insanlık için.
Ama öldüremem gerçeği
Bizler insan oldukça
Dert,zevk kimin olacak?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir Yıldönümü
Şükürler olsun Tanrı'm ne güzel geçti zaman
Tam kırk bir yıl öncesi bugün yapmıştık nişan...
Bu güzel yıllarımız nice yılla uzasın
Anısı ruhumuzda,tadı damakta kalsın...
Geçen bunca sürede sevgi acıyı yedi
Yedikçe de semirdi,başkası var mı? dedi.
İşte biz bu günlere böyleliklerle geldik
Çevre çirkin olsa da biz sevdikçe güzeldik...
Dilimizden düşmedi bizim ortak şarkımız:
' Para, pul mühim değil,mühim olan aşkımız...'
Biz bu teranelere inanarak yaşadık
Gönlümüz hep genç kaldı,vücut ile yaşlandık...
Şimdi demek gerekir; ' kırk bir kere Maşaaallah! '
Sağlık versin,aşkımız yıllar sürsün İnşaaallah...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Birbirinden Uzak
Ayrı âşıklar misâli
Umutlar ve gerçek
Cehennem uzaklığı bir boşluk
Ve aralarında ben.
Ortada koydular beni ortada...
Gerçek hakikatsizmiş ama
Umudun postu serili bende;
Bir yanda umut
Bir yanda gerçek
Ve beni koydular kederde.
Öyle bir türkü tutturdu ikisi birden
İkiayrı düşmüş âşık misâli:
'Kader ayırdı bizi
Her birimiz bir yerde...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bire Bir
Yüzünü ay dediler
Gönlünü alamadım,
Eller aya gidiyor
Ben sana varamadım.
Gel azalt şu gururu
Bana ver bütün nûru,
Üstten attım onuru
Yine yaranamadım.
Gönlüm düştü bir sana
Gurbet dedim vatana,
Bir yeter dedim bana
İkiyi aramadım.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Birinci Boğaz Köprüsü İçin
Uçup da gitti yıllar
Aşkımızın üstünden,
Akıp da geçti sular
O Boğaz Köprü'sünden.
Sen o yaka güzeli
Ben bu yaka öksüzü,
Yakalar birleşeli
Güldürdü yüzümüzü.
Mehtabı seyrederken
Köprüde gezerdik biz,
Bitmesin rüya derken
Bozuldu düşlerimiz,
Ayrıldı ellerimiz.
Böylesi acı bitti
Aşkımızın öyküsü,
Akıp ne sular gitti...
Duran 'Boğaz Köprüsü'.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bitti Gurbet
Sılaya göç göründü
Gurbet ateşi söndü,
Hasretlik çekmek dündü
Bugüne kalmış vuslat.
Bunca yıllar gördüğüm
Gariplik bir kördüğüm,
Ömür boyu çözdüğüm
Tek bulmacaymış heyhat...
Elgin diyorlar bana
Tutsak oldum yabana,
Senin de kasabana
Uğratır bindiğim at.
Teslim oldum zamana
Çözümsüzdedir mânâ,
Işık aramayana
Zindan olurdu hayat.
Keder,bana öğündü
Bugün bugündür,dün dündü,
Gelecek bitmez düğündü
Kaçırılmaz bu fırsat.
Çok oldu kayıplarım,
Bugün için ben varım,
Gerçek aşkı yaşarım
Ben Mecnun'um,ben Ferhat...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Biz De Bir Zamanlar Hababam Sınıfıymışız Meğer...
-1-
HOCA SADULLAH
('SANDER YAYINEVİ' nin sahibinin muhterem babaları,zamanının sayılı ve çok değerli
Edebiyat öğretmenlerinden biri olan merhum hocam 'MİTHAT SADULLAH SANDER ' in
aziz hâtırasına saygıyla ithaf olunur...)
Dersimiz edebiyat
Gülmekten yerlere yat...
Hoca Sadullah gelir
Sınıfta 'maşallahlar...' yükselir.
Hoca Sadullah başlar derse
O sırada birisi içeri girerse
Yükselir yine o 'maşallahlar...'
Gırla gider ördek gibi vak-vaklar...
Hoca Sadullah birini derse kaldırır
Kalkan da kulaklarını anten gibi uzatır.
Birden bire bir gülme duyulur
Gülen derhal dışarıyı bulur.
Hoca Sadullah başlar nasihate
Talebeler söz verir itaaate.
Hoca Sadullah bir şeye güler
Kahkahayla o ders de sona erer...
-2-
2/A ' DAN ÇEHRELER...
Sınıfımız 2/A 'dır
Bilgi,ilim yatağıdır.
Mevcudumuz elli bir
Boldur bizde âlim,şair...
Müzisyenimiz: GÜNAYDIN KAYNAK'tır
Bütün besteleri oynaktır...
Şairlerimiz:FERİT EDGÜ, YAŞAR...
Basketçiler:DOĞAN, HAYDAR...
Güler yüzlü bücür BADİK
Her zaman canlı ve atik.
Karikatürist: ATALAY
Herkes ile eder alay.
CAHİT: 'Alabi...' diye başlar söze
Sert şakalar yapar herkese.
TURAN daima dersten bahseder
Hafız gibi kitabı hatmeder.
RECEP sınıfın imamı
Ayetleriyle sihirler adamı.
METİN sessiz sessiz durur
Takma adı: Aptaloğludur.
CEMAL Mısır'ın eski Ramses'i
ÖMER sınıfın efesi.
İşte böyle çehrelerle
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Daima kalırız baş başa,
Koşarız her an bilgiye
Kalplerimiz coşa coşa...
3/A EDEBİYAT
3/A 'dır sınıfımız
Bahçeye bakar kapımız.
Müteşekkil bir sınıfız
Gazeteciden,atletten...
NURHAN bahs açar siyasetten.
SELAMİ bir sihirbaz
Herkes ondan duyar haz.
Bilmem '192 AVRAM 'ı '
Tanıtmaya lüzum var mı?
Şair ruhlu ALTAN
Sessiz durur her an.
Çocuklu ruhlu ARGUN CAN,
Sarı PAPA: ÖZTÜRK SARIDOĞAN.
Gazeteci: TOLONHAN KURDOĞLU,
AYHAN ARI: kürtoğlu.
Karikatürist:ERGÜN
Tahtayı doldurur her gün.
Voleybolcü: ÇETİN,
Para maçı üstadı: METİN.
HALİT yarının çiftçisi,
HÜSEYİN otobüs biletçisi.
Uzun boylular: OSMAN.SALAH...
Bu sene yardımcımız olsun ALLAH...
NURİ istikbâlde şantör,
KADİR şimdiden aktör.
Yazdım bu şiiri
Sınıfımızı tanıtmak için,
Bana takacağınız adı
Arkadaşlar lütfen siz seçin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Boş Kadeh
Gittim aşkın meyhanesine
Yâr idi orada barmen,
Geldi yanıma işveyle
Şarap istedim hemen
İçerde bir o vardı bir de ben.
Sundu dudaklarını kadeh yerine
Ne bitmez bir içkiymiş bu?
İçtikçe kadeh kendi kendine doldu...
Bir yudumda sarhoş olmuştum
Sadece sarhoş olan değildi vücudum
Sarhoştu hem de kalbim ve ruhum...
Fasılasız bu kadehi diktikçe
Kızarıyordu gittikçe...
Dolu kadehler ayyaşa tesir edemezken
Daha ilk yudumda mest olmuştum ben.
Hangi keskin bir meyle dolu
Ki boş kadeh sihirlemişti ruhu...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Boynum Bükük
Seyrine doymazdım kuğuların
Nazlı nazlı büklüm boyunlarını,
Ah ben de kuğu olsam diye
Düşünürdüm küçükken.
Felek oyunlarını
Oynadı bana da
Oynadı çok erken.
Boynum büküldü benim
Omzuma düştü başım,
Eskiden sevdiğim kuğular
Şimdi dert arkadaşım...
Onların boynu neden
Bükük bilmiyorum ama
Talihime küskünüm
Derttir boynumu büken.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Böyleyim
Ufkumda bir güneş battı doğmamasıya
Doğmaz oldu bir ay gecelerimde
Yıldızlar göz kırpmıyor eskisi gibi.
Bir ruha çöktü karanlık
Bir göz var
Ağlamak ister,ağlayamaz.
Bir dil var tutuldu âni
Söyleyemez oldu kelimeleri
Yutkunur,geveler,çıkaramaz.
Bir ah var çıkar derinden
Hayatın acı sessizliğine.
Bir insan ki düşünün kederinden
Ne dost görür,ne düşman...
Hasretten bahsetmeyin bana artık
Anladım o da ne demekmiş.
Yaralarıma değmiş gibi sızlanırım böyle.
Acı içindeyken
Göstermeyin göz yaşlarınızı
Bir başkadır hâlim benim
Ağlayamasam da dolukur gözlerim
Çünkü yufka yüreğim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bu Suç İşlenmeyecekti
Hayır,adım gibi biliyorum
Bu suç işlenmeyecekti.
Bir günahtır işlendi ama
Hayır,bunlar olmayacaktı
İşlenmeyecekti bu suç.
Onun karısı da ne olur
Birazcık güzel olsaydı
Göz koymazdı elin karısına.
Ne o hapse girecek
Ne öteki ölecek
Ne de beriki kem ellere düşecekti
Hayır,bu suç işlenmeyecekti.
Olsaydı güzellikten yana eşitlik
Her göze çarpan güzel olsaydı
Kem düşüncelerimiz olsa da
Kem bakmazdı gözlerimiz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bulutlara
Ey,başımın üstündeki bulutlar
İçimden geçenleri bir bir
Gözlerimle üstünüze yazsam
Ona götürür müsünüz?
Ben bilmiyorum şimdi o nerde?
Ama siz göğünden geçeceksiniz
Ey bulutlar siz
O kadar çok sevdiklerimizsiniz
Ki başımız üstünde yeriniz var
Ve daima başımız üstünde gezersiniz.
Bulutlar,ey bulutlar
Varın,iletin gözlerimle dediklerimi
Eğer o görmezlikten gelirse
Suratınızı asın ona
Kararın kalbim gibi
Daha umursamazsa
Ne olur benim yerime ağlayın
Islatın göz yaşlarınızla onu yağmur yağmur
Ama,üşütmeyin sakın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bumerang
(Bu şiir,sözlerinin nerelere gideceğini hesaplayamayan,kimleri üzeceğini bilmeden ve
düşünmeden ulu-orta lâf eden densizlere ithaf olunur...)
Neler icat ettirdi insandaki bu merak
İşte onlardan biri,onun adı: BUMERANG.
Bir hilâl aya benzer,atınca öne gider
Sanki uçan daire,yine atana döner.
Atasözü boş değil:'kem söz sahibinindir. '
İnsanın çektikleri; elinden,dilindendir.
Gel güzel amel eyle ve güzel sözler söyle,
'Zararla otururmuş kalkan ise öfkeyle...'
Öğütü vermek kolay,zor olan öğüt tutmak,
Tövbe edip,söz verip,en kötüsü: unutmak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Burak Reis Destanı
28Temmuz1499
Venedik seferinde
İki Venedik'li kaptan
Kadırgalarıyla iki yandan
Rampaladı Reis'in gemisine.
Yanaşınca iki kalita daha
İki binden fazla düşman
Saldırdı geminin içine.
Yalvarmak gerekti Allah'a...
Ağırdı gemi zaten
Manevrası da az
Artık ne yapsa kendini kurtaramaz.
Başladı gırtlaklamaca.
Saldırsalar düşmana
Tek sağ kalmayacak kendilerinden.
Ölseler de kahramanca
Gemi çıkacaktı ellerinden.
Burak Reis haykırdı
Bir an tereddüt etmeden:
'Düşman gemilerini yakın!
Atın palamar ve kanca
Kaçırtmayın sakın...'
Emir yerine getirildi.
Birkaç saniyede hızla
Yağlı paçavralı oklar gerildi,
Ateşlenip bir bir
Ateşe verildi kadırgalar.
Gemiler yanıyordu cayır cayır,
Ak Deniz dolusu su vardı
Ama gelmezdi artık
Hiçbirisinden hayır.
Burak Reis gemisini
Sardı yangın iki yandan,
Koca Reisle gemicileri
Emektar gemilerinde
Batmaya hazırdılar her an.
Atlayıp kurtulmak için
Gerçi fırsat da vardı ellerinde.
Kahraman Burak Reis
Alevler arasında
Germisinin üstünde
Duruyordu dimdik ve metin.
Şu sözler belirdi ağzında:
'Denize atlayın
Siz kurtulun yavrularım.
Sizler yaşadıkça
Ben de yaşarım...'
Bu sözleri duymuştu
Sonradan kurtarılan
Birkaç yaralı kahraman.
Alevli düşman gemileri
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ateşini söndürmek için
Gömülürken denize,
Burak Reis ve gemicileri
Mertcesine öldüler,
Ak Denizin sularına
Bir destanı gömdüler
Ve daldılar kalbimize...
Bu korkunç manzara karşıdan
Seyredilirken donanmadan
İçlerinde doğdu bir gurur
Öte yandan yüzlerinde
Sonsuz acı okunur...
Gemiler geçer 'Burak Adası'ndan
Geçerken atılan selâm topundan
Ruhu şad olur Burak'ın
Ve gider arkasından
Bir yığın şehidin ruhu
Gemilerle akın akın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bursa Ve Uludağ İçin
Bir yeşil halı sermişler Bursa'ya
Bir dağ çıkmış ortasından
Sivrilmiş göğe doğru.
Bir dağ ama
Beli bükülmemiş bir ihtiyar.
Tepesinde bir tutam
Beyaz saç gibi kar
İhtiyara haşmet vermiş...
Ne olur del de gök yüzünü
Seyredelim oradan
Anahtar deliğinden gözetler gibi
Başka âlemlerde olup biteni.
Gel etme ihtiyar
Bize bu iyiliği yap,
Bak hem sana Ulu diyorlar
Biz küçük insanlar
Anladık günahkâr dünyayı artık
Başka âlemlerde ne var?
Görürsek oradakilerini
Belki hafifler ruhlar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Büyük Değişiklik
Küçükken gürültüsüz geçinip giderdik seninle
Saftı,temizdi kalplerimiz,
Beraber yaşardık evcilik oynarken
Hayalî evimizde.
Ama,şimdi senin göğüslerin çıktı
Benim de sakallarım
Artı bir değişiklik oldu bizde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Büyük Mâtem
On Kasım saat dokuzu beş geçe
Tam bir gece
Vatanın can çekişen kâlbi durdu.
Göğe ulaştı bir ruh
Melekler birbirine yeni geleni sordu.
Gözlerde yaş kesilmiş
Şimdi akıyor kan,
Yükseliyor ilâhî hıçkırıklar
Mâtem içinde Vatan.
Birbirine bağlanan göz yaşları
Dökülüyor Dolmabahçe'de denize
Bir hüzün çökmüş her benize
Eğilmiş herkesin o hür başları.
Bir acı dolaşır kâlpleri teker teker
Genç,ihtiyar,kadın,erkek,asker...
Hûşû ile anarken Ata'sını
Öte yandan unutamaz yasını.
Ne desek böyleymiş kader...
Cismin ayrılsa da bizden
İsmin silinmez kâlplerimizden...
Her On Kasım günü gelir
Milletin kâlbine kriz,
Eserinle çizdiğin iz
Ona her an şifa verir.
Sana her Türk kâlbi mezar
Tarihteki şöyle dursun
Allah'ın yanında da yerin var....
Türk kanında cevhersin,
Cihanda bir mihversin,
Türkler bir yana
Dünya önüne gelsin...
Ne desem yeri sana
ATATAÜRK'üm benim,
Bir defa dünya gözüyle
Seni görmekti emelim.
Dalgalanırken önümde Bayrak
Seni görüyorum işte
Seni görüyorum,bak...
Senin için kan ağlıyor bütün bir âlem
Örtmüş sessizliği koca bir mâtem...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Can Ve Ten
Can tende mahpus değil
Tense can için vardır,
Ten cana eder meyil
Ten,can kadar kutsaldır.
Can ten ile bağlanır
Canı tene eder yâr
Ki o fâni dünyadır
Burada ayrılırlar.
İkisi tekten çıkar
Bir olur mu hiç iki?
Tene dünyada yer var
Can âhirette bâki.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Cananıma
Resmindeki gibi hep gül
Neş'eli ol sevgilim,
Aşkınla yanan şu kalbe
Sevginle dol sevgilim.
Kulak ver yıldızlı gecelerde
Beni sessizliklerde dinle,
Vücudum senden ayrıymış ne çıkar?
Her an ruhum seninle...
Beni yak,beni kahret
Sevginden mahrum etme,
Cennete çıksa yolun
Beni bırakıp gitme.
Resmindeki gibi hep gül
Neş'eli ol sevgilim,
Gönlümün tek Dileği
Emelim ol sevgilim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Cananla Sohbet
Birgün gelse de görsem
O güzel cemâlini,
Nedir? Söyle diye sorsam
Senin acıklı hâlini.
Söyler misin bana sen
Geçirdiğin zamanları?
Dinler misin anlatsam ben
Sensiz geçirdiğim anları?
Kapatalım eski anları
Seninle kaldıkça beraber,
Çözülsün ruhumuzun dumanları
Olalım dünyadan bîhaber...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Canlanan Bir Anı
Bir defa daha geçmiştik bu sokaktan
Dün gibi hatırlıyorum
Sen sağ yanımdaydın
Belinden tutmuştum seni.
Karanlıktı hava,ıslaktı zemin
Köşe başındaki elektrik lâmbası yanıyordu tek
Ağır ağır,beyaz bayaz kar yağıyordu.
Kar ki ısssız,sessiz yerler için kefendir.
İyiden iyiye sokulmuştun koltuğumun altına
Bir sevişmemizdi bu,tabiata karşı koyduğumuz.
Ama gel ki kader boyun eğiyor
Bu yüzdendir kaç zamandır hep ayrı olduğumuz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Cumhuriyet Bayramı
Ben Cumhuriyetin çocuğu
Cumhuriyet ne güzelmiş...
Atatürk'le büyüklerimiz elele vermiş
Ekimin 29 unda 1923 ün
Dünyaya duyurulmuş Cumhuriyet olduğu
Devletimizin ve ülkümüzün.
Kutlu olsun bayramı bütünümüzün...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Cumhuriyet Ve Bayramı İçin
Ulusal Bayramların ulusu Cumhuriyet
Onda demokrat yaşam,onda gerçek hürriyet.
Kurulması kadar güç yaşatabilmek onu
Kaybeder isen gelir mutlu yaşamın sonu.
Korumak baş görevdir yedisinden yetmişe
Gençlikse tek güvendir odaklanmış bu işe.
Kaybolunca kıymeti bilinen sıhhat gibi
Üstüne titreyelem,çünkü biz tek sahibi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Cümle Son Noktayla Biter.
Ten toprağa düşünce acıyı zaman alır
Nice büyük acılar zaman geçer ufalır.
Unutulmaz ki acı küçük de olsa kalır
Unutulmayan cümle onunla noktalanır.
Bu
Bu
Bu
Bu
cümle
cümle
cümle
cümle
bir hayattır başı da sonu da var,
sanki aşktır başı hoş sonu yakar,
yalvarıştır sonda göz yaşı akar,
bir yarıştır varış Allah'a kadar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çavuş- Memiş-Bodur Cafer Ve Süleyman Reisler Destanı
Çavuş,Memiş,
Bodur Cafer,
Süleyman Reis
Bu dört denizci kahraman
Girit Harbi içinde
Bin iki yüz asker
Bindirdiler gemilere
Götürmek için Vatan'dan.
Bunu haber alan
Venedik'li düşman
Yakaladı üç gemiyi.
Otuz iki kadırga,dört mavnadan
Oluşmuş bir filo ile.
Böyle bir deniz savaşı
Sürmezdi bir saatçik bile...
Ama yardım geldi Allah'tan...
Savaş başlamadan
Koptu bir kasırga,
Battı Venedik'lilerden
İki büyük kadırga.
Bodur Cafer gemisinin
Direkleri kırıldı,
Ağırdı aldığı yara
Hafiften yana yıkıldı,
Allah'ına sığındı.
Savaş başladı sonra...
Çavuş Reis'in kadırgasını
Daha ilk safhada
Düşman çembere aldı.
İlk çıkan fırsatta o da
Gemiler çemberini yardı.
Arkasından düşman
Şaşkın bakakaldı.
Ortada Reis Memiş
Beş kadırgayla çevrilmiş,
Gemideki yeniçeriler
Mertçe bir savaşa daldı.
Ettiler altı saat harbe devam
Gelip çattı akşam.
Gemi kurtulup Venedik elinden
Girit yolunu rota aldı.
Bu iki gemiyle cenk olurken
Geri kalan kuvvet
Cafer Reis'i sardı.
Bu yaralı gemide
Cafer'in ikinci kaptanı
Bir deniz arslanı
Süleyman Reis vardı.
Gemideki tayfalar
Allah'a yalvardı...
Damarındaki Türk kanı
Dile getirdi Süleyman'ı:
www.antoloji.com - kültür ve sanat
'Gaziler...
Bize bu gün göründü şehitlik,
Olmayalım esir,
Ölelim hep beraber...'
Allah! Allah! sesleriyle çınladı sema.
Sürdü savaş günboyu o gün
Sabahtan ta akşama
Akşamdan ta sabaha...
Yerleri çok dardı.
Yavaş yavaş sonunda
Gemi suları yardı
Görünmedi bir daha...
Gemi derinlere indikçe
Ruhları yükseldi gittikçe
Su altından ta Allah'a...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çekmek
Çekmek,evet çekmek
Bin zorluğun ucuna
Bağlanmış bir lokma ekmek
İçin ne zorlıuklar
Çekmek lâzım çekmek
Kalın halat çeker gibi...
Tarlaya tohum ekmek
Beklemek,beklemek
Ta ki tohumlar başak olsun
Sabırdan sararsın
Sabır lâzım bize de...
Hayatın göbek adını
Çekmek koymuşlar çekmek.
Herkes muhakkak onu
O kadar benimsemiş ki
Çekemez hâle gelsek
Yine de bir of...çekiyoruz.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çerçici Tezgâhı
Dağarcığında birşey var mı diye sorana
Gönlümü açıverip de dökerim ortaya,
Çerçici tezgâhıdır bilerek arayana
Uygunu bulunur da yanaşmam mal satmaya.
Gönlümdeki sevgiler kopuk zincir baklası
Perçinle birleşmeye gerçek sevgili ister,
İçimdeki umutlar halkacının halkası
Sigaralardan sekip sekip de boşa geçer...
Sana belki yaramaz malım kıymetli benim
Herbirini ömürden karşılık verip aldım,
Yıllarca taşıyorum alıştı bu bedenim
Çok tezgâhlar kapandı bir ben ayakta kaldım.
Birgün ben de yükümü sırtımdan atacağım
Ben de anlayacağım o gün yaşlandığımı,
Gün gelecek tezgâhı ben de kapatacağım
Kimseler görmeyecek ne alıp sattığımı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çık Rüyalarımdan
Çık artık çık rüyalarımdan
Düşlerimi paylaşma benle,
Zehrettikten sonra hayatı bana
Gam dolmasın artık düşlerim senle.
Nereden gördü seni gözlerim?
Görmez olsaydım...
Aşk,ah tatlı aşk...dediklerini
Bilmez olsaydım.
Çık artık çık rüyalarımdan
Tümden unutmak istiyorum seni,
O ayrılık arkasından
Kendimi unuttuğum gibi
Seni de unutmak istiyorum.
Çık artık rüyalarımdan
Bâri huzur bulayım düşlerimde,
Unutmak istiyorum seni ama
Öyle bir oturuş oturmuşsun ki içimde...
Arzum istekçe kalıyor tek
Unutamıyorum;
Kavuşmak ta,ölmek te istiyorum
Şimdilik boş her ne desek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çıkan Çıkana
Tranvay rayından çıkar
Tren rayından çıkar
İçindekilerde bir telaş
Dışardakilerde bir telaş,
Hep korku ve üzüntü.
Bir kız yoldan çıkar
İçindeki şeytan sevinir
Çıkarı olan sevinir
Herkes kendi havasında.
Alışmak lâzım herşeye
Gün olur
İşler yolundan çıkar,
Akıl yerinden çıkar...
Çıkan çıkana bu dünyada
Can çıkıncaya dek yaşayacağız
Kâh çıkmazlarla beraber.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çiçek
Akşam üstü giderken gülistanlara
Rastladım çiçek gibi güzel bir yâra.
Sordum ismini meğer adı da'Çiçek'miş
Bulmazsa bir bûse o anda ölecekmiş...
Bulunduğum âlem çiçekler diyarı
Hangi çiçeği seçsem?
Gülü mü? Yoksa bu yârı...
Boşver,gülü bülbüle bırakayım
Bu körpe çiçeğimle şu akşam vakti
Ben baş başa kalayım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çift Ana
Benim bir çift anam var
Biri bastığım toprak
Biri fedakâr ihtiyar.
Ceninken taşır karnında
Beni dokuz ay on gün,
Nihayet meçhûl birgün
Verir öbür anama.
Yapmadığım kalmaz ona
Hatta çiğnerim onu.
Ne de olsa ana kalbi
Alınca Azrail ruhumu
O da beni basar bağrına.
Yalnız ben olsam iyi
Ben gibi her âdemi
Alır,karnına doldurur.
Yerdeki şu şişkinlikler
Biri sensin,biri benim,
Mezar derler adına ama
Mezar sanma onları.
Bunlar,ruhumuzu alıp
Anamızı gebe koyan
Azrail'in tohumları.
Mâdem ki bu karında
Toplanmışız hepimiz
Öyle ise kardeşiz...
Anamızın karnı şişer durmadan
Taşır cesedimizi bizim
Ahret gününe kadar.
Görününce Cenette üzüm
Cehennemde duman
Yeni bir âleme kapı açarız
İster istemez onun karnından.
Kimimiz mey arar,kimimiz yâr,
Kimimiz Cehennemde ısına dursun
Kimimiz Cennette Huriler sarar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çocuk Ve Vatan
Bugün uçurtma uçurtan,
Düşen,kalkan,
Kıran,yaran
Sübyan.
Yarın emanettir sana
Uçurtma yerine göğe değdireceğin
BAYRAK
Ve canını seve seve verceğin
Bu güzel VATAN...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çocuklar Yaşamalı...
Toprak üstü açan çiçek
Gülecek,güldürecek...
Çocuğu öldürmeyelim
Topraklara gömmeyelim...
Biz büyükler bir olalım
Çocukları koruyalım.
Çocuğu öldürmeyelim
Topraklara gömmeyelim...
Dünya güzel,çocuk güzel
Çocuklar dünyada özel.
Çocuğu öldürmeyelim
Topraklara gömmeyelim...
Çocuklardır tüm gelecek
Boş değil çocuğa emek.
Çocuğu öldürmeyelim
Topraklara gömmeyelim...
Çocuk çocukca yaşarsa
Nerede bir çocuk varsa
Çocuğu öldürmeyelim
Topraklara gömmeyelim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çok Değişmişsin Sen
Sen eskiden böyle değildin
Şimdi çok değişmişsin.
Soyadın başkaydı eskiden
Ayrılınca ilk işin benden
Soyadını değiştirmek olmuş.
İsmindeki bu değişiklik
Senin sen olduğunu bana
İnandırmakta zorluk çektirdi.
Göğüslerin dimdikti eskiden
Şimdi solmuş.
Yüzün pürüzsüzdü
Herkes kıskanırdı seni
Artık kırışıklar dolmuş.
Şimdi ikileşmişsin
Başkalarına eşmişsin.
Gözlerin değişmemiş tek
O şeytanlık hâlâ gözlerinde.
Allah üstümde tek
Ben yerde yalnız
Elimden geçti çok kız...
Keşke bakmasaydım gözlerine
Gözlerindeki o şeytanı
İçime aktaran sen oldun.
Kandırdığım genç kızların
Utanıyorum bakamıyorum yüzlerine.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çoktan...
Biz evlenmesek de sevgilim ne çıkar?
Ruhlarımız düğün-dernek yaptı çoktan...
Gönüllerimiz bir oldu
Aşkı yaratıverdi yoktan.
Biz gülmesek de sevgilim
Göz yaşımız kurudu çoktan...
Bir de kurtulsaydı gönlümüz
Hasret denilen oktan.
Biz ağlasak da sevgilim ne çıkar?
Delice âşıkız çünkü Hak'tan,
Gülen göz bizde de bizde de var...
Aman yok ki ayrı yaşamaktan.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çöp Çatan
Bir ihtiyar bekler heran
Hayat denizinin önünde.
Dallar keser evlilik ağacından
İrili-ufaklı çöpler yapar
Gönlünün dilediği gibi
Birleştirir onları çifter çifter
Sonra önündeki suya atar
Ve burada işi biter...
Sessiz,dalgasız günlerde denizde
Çöplerde bir durgunluk
Bir hayat akışı var.
Ama olmaz ki bu dâima böyle
Güvenilmez denize.
Birgün bir rüzgâr çıkar
İşte bu hengâmeyle
Kimi ayrılır çöplerin,
Kimi didinir,çabalar
Sanki yekvücud olur
Başlar bin minnetle duaya:
'Ey çöp çatan kırılmasın ellerin...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Çöp Tenekesi
Senin için kadar
Benim içim de türlü şeyle dolu
İkimizin de kaderi
İçimiz hep böyle dolup dolup
Boşalmak imiş.
Yalnız senden farkım var:
İçim temiz benim.
Bazı kötü şeyler
İçime girerse de
Seninki kadar değil
İşe yaramazlar sende.
Umut var,hayat var
Velhâsıl herşey var bende
Hemen hemen hepsi iyiden yana.
Ben iyiyim hamdolsun
Çöpüm sana,çöpler sana
Aşkolsun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Daha Ne Kadar?
Ne zaman bitecek bu bekârlık?
Daha ne kadar yalnız
Yatacağım otel odalarında?
Ne zaman bir evin kapısında
Karşılayacak bir kadın beni
Eve dönüşümde akşam üzeri?
Ne zaman artık
Yatak ütüsünden kurtulacak
Kırış kırış elbiselerim?
Kız çok ama sözüm tek
Onu alan aldı bir kere...
Ne zaman bitecek bu ayrılık
Ne zaman gelecek sözlüm
Sarı saçlım,yeşil gözlüm?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Danimarka'yı Tel'inimdir
Sana övgü yaraşır ki yakışmaz hakaret
İnsanlığa örneksin güzel adın:MUHAMMED.
Sana uzanan eller,diller lânetlendi hep
Onlara temsilcidir KUR'AN da Ebu Leheb.
Adınmış Danimarka edepsizliğin marka
Zannetme bulamazsın sana çıkacak arka.
MUHAMMED'in arkası ne ülkeler,ne silah
O tek mükemmel insan,habib eyledi Allah...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Değişmeyen Aşık Gözü
Bahçene indim
Koklanacak ne bir çiçek kalmış
Herşey bir varmış,bir yokmuş...
Geçmiş çoktan o günler...
Masallara konu aşklar
Aşk dolu masallar varmış
Dillerde dolaşan
Gönüllerce makbûl.
Gözler varmış
Yıkıcı nazarlı gözler
Tatlı aşklara çoğunluk
Hicran ve ayrılık katarmış.
Kulak varmış
Cıvıl cıvıl sesler duyan
Acı-tatlı sözler duyan
Kulak varmış,duymuş bir kez
Demişler ki:'Dün ve bugün
Değişmeyen âşık gözü
Hem gülermiş,hem ağlarmış...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Değiştirir
İnsan bu...
Birgün yaş,birgün diş,
Birgün meslek,birgün iş,
Birgün elbise,birgün kravat,
Birgün değiştirir san'at.
Birgün çatal,birgün kaşık
Birgün değiştirir âşık.
Birgün kâğıt,birgün kalem
Ve nihayet son deminde
Birgün değiştirir âlem...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Delî Osman Destanı
Onaltıncı asır sonlarında
Bir İran seferinde
Tebriz'i almıştı
Özdemiroğlu Osman.
Ama ne çare ki
Ecel vermedi aman.
Hamza Mirza emrindeki
Bir İran ordusu
Kuşattı Tebriz'i.
Kaleyi savunan
Cafer Paşa adında
Kahraman bir kumandan.
Kale duvarlarını uçurmak için
İran'lılar koskocaman
Bir lağım kazmışlardı.
Kahraman Delî Osman
Bu lağımı keşfetti.
Bir tünel açıp
Bin fedaîsi ile
Girdi lağıma oradan.
Yemek zamanı olduğundan
İşi terketmişti lağımcılar.
Geçerek yer altından
Osman'la bin kahraman
Geldiler ansızın
Serdarın otağına.
Hamza Mirza
Soluna ve sağına
Oturttuğu sakiler elinden
İçip içip eğlenirken
Düşüvermişti birden
Hasmının ağına.
Deli Osman hemen:
'Aşkolsun güzel Şah...'
Diye nâra atarak
Yalınkılıç içeri daldı.
Serdar ise yalın ayak
Zor kurtardı canını
Ve arkasından bin gazi
Paylaştılar o anda
Çadırdaki malını.
Delî Osman esir aldı
Bir gözde saki,
Bir de çengi.
Tekrar kaleye döndü
Aynı lağımdan.
Kazanıldı böylece işte
Rahatlıkla İran cengi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Deliller...
İkazındır kuluna yeni hastalık yine
Buna delil kıldığın yaratığın bir kene.
Yüce RAB'bim delille yönetir dünyasını,
Zaman denen delille kul unutur yasını.
Allah,ikazı için hayvanat delil eder
İnsan,tüm marazlara hastalık deyip geçer...
Veba için aracı kılmış TANRI'm fareyi,
Her hastallığı için O yaratmış çareyi.
Kuş Gribi yaymaya emir almış kanatlar,
Ruam hastalığına biçilmiş kaftan:atlar.
Şarbon hastalığına inek,sığır ve koyun...
Etobur insanlara bu deliller en uygun.
Kuduz hastalığının delilidir köpekler,
Tüm hayvanat TANRI'dan delil olmayı bekler...
Sivrisineği delil NEMRUT için hem sıtma...
Korun,yaşatma onu ve kendini ısırtma!
Kara sinekleriyle trahomu halkeder
O hastalıkla dünya kararır,kördür gözler...
Canlılar arasında bir canlı var ki hep 'TOP'
Onun adı kâh virüs,genel adıysa:mikrop.
Onu ince işlerde kullanıyor O EKREM
İşte her türlü kanser,ince hastalık:verem...
Mahkeme davacıdan yeterli delil ister
KABE'ye giden bile yine delille gider...
Bir de delili var ki.o da siyasal kene
Musallat etttiği halk sarılır ak kefene...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Demet Demet
Aşkını demet demet
Satılığa çıkardın,
Bir demet te bin nazla
Bana sattın.
Diğerlerindeki demetler
Eminim ki soldu,buruştu
Pörsük pörsük...
Bana verdiğin demet
İnan dün kadar taze
Gıcır gıcır...
Ama beni koyduğun gibi bulamazsın
Ben çok değiştim
Hâlimi gören acır.
Gönlüm çöktü
Sen altında kaldın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Demir Baş Hasan Destanı
Sokollu Mehmed'in amcazâdesi
Mustafa Paşa
Babasıydı ejderha,kasırga
Serdengeçti gazilerin...
'Paşa Baba' derlerdi adına.
Cenk isteyen yiğitlerin
Tercüman olurdu muradına.
Nice kaleler fethedildi nice...
Yüksek bir kaya üstünde 'Filek Kalesi'
Sanki kartal yuvası.
Ne top ile yıkılır
Ne süngüyle alınır.
Ama Paşa Babanın akbabası
'Demir Baş Hasan'
Aldı yanına kendine benzer
Gözü pek kırk pehlivan
Yola çıktı Budin'den
Gidecekleri yer Filek,
Kaleyi almaktı hepsinin
Gönüllerindeki tek dilek.
Çıktılar üstüne bir kayanın
Bağladılar üç-dört merdiveni
İplerle,kuşaklarla,
İçlerinden Hasan seslendi:
'Dayanın,yiğitler dayanın...'
Uzatldı bir mangal deliğine.
En önde Demir Baş Hasan
Sarıldı merdivene
Sanki olmuştu kükreyen arslan.
Geçebilirdi delikten ancak bir insan
Ama engel oluyordu
Dışarı uzanan topun namlusu,
Hasan'ın yoktu korkusu,
Bir an tereddüt etmeden
Deliğin iki kenarına
Geçirdi pençelerini,
Sonra sığınıp Allah'ına
Dayadı namluya göğsünü
Onun asla korkutmadı
Kayalık uçurumlar gözünü.
Kollarını geriverince
Bir ses çıktı ince ince
Top geriye fırladı
Allah'tan ki birşey olmadı
Hasan'ın hiçbir azasına.
Namlu geldi dayandı
Duvarın iç hizasına
Hasan bunu görünce
Birden düştü sevince
Ve başını dayadı namluya.
Gülle olmuştu başı...
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Top gülleyi atar ama
Gülle topu atıverdi bu seferlik...
Kale dalmıştı uykuya
Girdi,atladı delikten
Arkasından yalın kılınç
Kırk gazi yoldaşı.
Demirdi Hasan'ın başı
Göğsü ise çelikten.
Artık yaklaşan dakikalar
Kaledekiler için sondu.
Bu kartal yuvasına
Bizim gazi akbabalar
Çok kısa zaman içinde
Demirbaş ile kondu...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Demokrasi Adına...
Bir kişiyle düzelmez yurdumun pis işleri,
Çıkar gruplarının egemen oluşları.
Seçim adı altında bu gidiş-gelişleri
Yıllar sürdü, sürecek,bitmez var oluşları.
Hani,demokraside çoğunluk yönetirdi?
Öyle bir sistem bulduk kendisini bitirdi,
Yönetime dâima azınlıklar getirdi,
Şehir kendi yarattı bu tümör varoşları.
Orta yerde duruyor fırından çıkmış börek
Bu böreğin çoğunu sıcakken yemek gerek,
Çok parçaya bölersen soğutursun bilerek,
Sal ortaya,kartalın parçalasın kuşları...
Dünyanın düzeni bu:herkes birbirini yer,
Büyük küçüğü yutar,küçük,didik didikler,
Para ile kudreti elde etmişse eğer
Düzleri yokuş eder, düz eder yokuşları...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Deniz Suyu
Denizin bir ucunda sen
Bir ucunda ben...
Beni anmak istersen
Hayâle dalma boş yere.
Bir kere
Bir avuç su al denizden
Tadına bak yeter.
Tuzlu değil mi?
İşte göz yaşlarım
Denize karışmış olacak
Ki tuzluluğu ondandır.
Hasret,insana
Denizin tuzlu olduğunu öğretir.
İnan bana
Ayrılık olmadan önce
Bilemezdim denizin tadını
Göz yaşının durup dururen sebepsiz aktığını
Kaç zamandır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Deniz Ve İnsanlar
Sorarım sana ey deniz
Bu maviliğin derinliğinde
Gizlediğin neler var?
Altında bilinmez neler döner?
Üstünde sefere çıkan gemiler
Seferden döner.
Sana değil rengine âşık herkes.
Aldanma insanlara
Çünkü nankördür bazı insanlar.
Çölde kalınca biraz
Su...su...diye seraba can atar
Getirir ummana koyarlar
Gözleri bir noktaya dikilr
Bakar ufuklara hareketsiz
Toprak hülyasına dalar.
Doyurmaz gözünü
Ne hava ne de su,
Onun ancak
Aç gözünü doyurur toprak
Başlarken son uykusu...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Deniz Ve Kadın
Kadın,denize benzer
Deniz,kadına,
Doyulmaz ikisinin de tadına.
Bir serinliktir insanı çeker
Deniz kucağına
Kadın bağrına.
Güzeldir deniz,kadın gibi
Doludur kadın,deniz gibi
Pırıl pırıl parlar suları berrak
Yine de görünmez dibi.
Kadın,denize benzer
Deniz,kadına
Bir serinlik insanı kendine çeker
O serinlikle aldanır gönül
Oynanır artk oyunlar;
Deniz,sularıyla boğar
Kadınsa cilvesiyle perişan eder...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dert Üstüne
Uzaktan geliyorum uzaktan
Adına gurbet diyorlar,
Bence gurbet ha var,ha yok
Yok ki yoluma bakan.
Biri burda biri şurda âşılar
Acıya hasret diyorlar,
Bence hasret ha var,ha yok
Yok ki bana yâr.
Hep dert çeken canlıya
Amma dertli...diyorlar,
Bende dert bende dert çok
Dertli olan anlaya...
Yine de şükür Tanrı'ya...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dertlerim Ve Aşkım
Dertlerimi siyah kalemle yazarım
Kara,ne de uygun renk dertlerime,
Birgün gelip hayat ve kaderin
Bir silgi yumuşaklığıyla
Kara yazıları sileceğine inanırım.
Aşkımı kopye kalemle yazarım
Ayrılık olursa arada
Bilirim göz yaşının akacağını.
Ayrılık ve akan yaşlar
Bu yazıları nası silebilsin?
Silebilmek şöyle dursun
Böğeşir kâğıtta yazılar.
Aşkımz bölünse de ayrılıkla
Yaş akar gözden böğer yazıları
Aşkımız böyle uzar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dertleşme
Gözlerimde kıskançlığı yanan sigaranın
Kıskansam yeri onu
Dost dudaklarla sarmaş-dolaş...
Böylesine dost dudaklar
Dostça bir nefes çekseydi benden
Zehrimle doldururdum ciğerlerini.
Şimdiye dek
Bana bir dudak değmedi.
Kara kedi gibi kara ağızlık
Dudaklarla aramda duvar,
Bendeki istek
Bir dost dudak,bir dost nefes
Zifirimi dökmek istiyorum ciğerlere.
Ağızlık çıksı aradan
Dost dudak açılsın arkadan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dertli Ana
Süt akarken memelerinden bir zamanlar
Çocukla ana ne kadar
Birbirlerine bağlıydılar.
Çocuk büyüdü pekçok
Sütü kurudu memelerin
Bir de hasretlik girdi araya
Sorma gitsin zehroldu hayat
Zehroldu gayrı anaya.
Kuruyan ak sütlerle
Hasretlik de düşmanıydı ananın.
Oğlum büyüsün derdi ninnilerinde
Oğlu büyüdü,derdi büyüdü zavallının.
Sütü kurudu memelerinin çoktan
Boncuk boncuk doluktu gözleri
Öyle bir ağladı ki ana
Gözünden yaş iniyordu ama
İçi kan ağlıyordu,kan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dertli Aşıklar
Sıtma mıydı bizi böyle titreten
Neden sarıydı benizlerimiz?
Hayır sıtma olamazdı asla!
Yanıyorduk içten,içten
Anlayın artık a canım âşıktık biz...
Bir dalda değildik
Ayrı ayrı dallarda iki ayvaydık ikimiz
Gün gün sarardık aşktan,sabırdan
Bizdik aynı aşkın ateşiyle yanan.
Umutlar geçti içimizden,
Rüzgârlar geçti başımaızdan,
Bizden gayrı üşüyen olmadı
Bizden gayrı yaşayan olmadı
Böyle kâh sararmıış,kâh ürpermeyle.
Bir karanlık gece içindeyiz hâlâ
Bizim için daha sabah olmadı
Belli ki daha çile dolmadı
Ama, ne de olsa göründü tan...
El uyur muşul muşul uykusunda
Bizleriz uykusuz gözlerle yatan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dertli Lokması
Zavallıya Allah bir lokma verdi
Onu da binbir zorlukla...
Koymadığı gibi arasına
Bir parça peynir,bir parça katık,
Topladı dünyadaki zehri,derdi
Lokmasına yağ diye sürüverdi.
Boğazını yaka yaka geçerdi
İşte o zaman ölümünü isterdi.
Kesmezdi ümidini Allah'tan
Hergün aynı zehirli lokmayı yerdi
Yine de Allah'ına şükrederdi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dertlilere Bırakın Geceleri
Yıldızlarımı mum mum yaktığım zaman
Anlayın geceye derdimi döktüğümü
Kapatın pencerelerinizi sımsıkı
Dertlerin kokusu sinmesin evinize.
Neş'enizi kaçırmasın loş karanlık
Yakın, ışıklarınızı ışıl ışıl
Yıldızları bırakın dertlilere
İçi aydın olmazsa da
Yıldız yıldız parlasın göğü dertlilerin.
Tez yaşayın aydınlık günleri
Çabuk gelsin gece,
Kahkahalarınız odanızda kalsın
İğne iğne batmasın gecenin sessizliğine
Bırakın,yıldızlara bakıp ağlayarak
Bencileyin dertliler gecelerden kâm alsın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dev Cüceler
İnsan yükselir olur
Erişilmez bir yüce,
Alttan baksan doğrudur
Üstten bak gör bir cüce.
İşbu dev cücelerdir
Dünyamızı yöneten,
Gün susup gecelerdir
Baykuşlar gibi öten...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Deve Dikeni (Çakır Dikeni)
Dünyası iyiydi adamcağızın
Bıraktılar artık onu yalnız
Dostları,ahbapları,
Dünyasını Cennet yapan
Soktuğu her kapıyı açan paraları...
Ölünce kalmadı hiçbir seveni.
Gül ekiverdiler toprağına,
Dünyada ettiklerinden soldu gül
Yerine fışkırdı çakır dikeni...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dilsiz Aşkı
Aşkta dil ha olmuş ha olmamış
Zaten olsa daha beter...
Gerçk aşkı duymasa kalpler
Diller konuşur
Yalancı aşkı terennüm eder.
Dilsizlere sorun siz esas aşkı...
Diler susar,kalpler konuşur,
Gözleri rehberidir aşklarının.
Gözle âşık olurlar
Göz ve kalple konuşurlar...
l
Dilleri açık olsaydı eğer
Başlardı yalancılığa.
Dille bağlanılsa bile bir an
O yalanlar filiz aşkı ezer
Boşa gider geçen zaman.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dilsiz Mehmetçikler Destanı
Mohaç'tan Viyana önlerine
Yürüdü Kanunî Süleyman,
Bir kez de Türk kılıcından
Tiril tiril titredi Alman...
Bir çarpışmada düşman
Kahpece kurdu pusu,
Esir verdi beş arslan
Kahraman Türk Ordusu.
Bir esir getirene
Ömre yeter hazine
Vadetmişti kumandan.
Getirdiler beş eri
Hepsinin başı gökte
Ve göğüsler ileri.
Bilgi alırım ümidiyle
Kurmuştu kumandan hayâl,
Türk eri esir iken
Ölse de çıkmaz ağzından
Bir kelime değil bir harf
Sanki hepsi doğuştan lâl.
Kumandan sordu:
'Siz hangi Paşanın erisiniz?
..............................................
Lâl misiniz,nesiniz?
..............................................
Ordunuzda kaç top var?
..............................................
Kaç bin asker?
.............................................
Dilsiz Mehmetçiklerin
Bu çocuksu sorular
Hoşlarına gitti ki besbelli
Kumandanın yüzüne
Hepsi alaylı bakar,
Kumandan olmuştu deli.
Aklına geldi bir hile
Tatbik ederse onu
Belki, birisi gelirdi dile.
Soydular herbirini anadan doğma
İşkenceye başlandı,
Parça parça,oyuk oyuk oyuldu etleri,
Vücutları ezilirken
Yine de ses çıkmadı hiçbirinden.
Yüzlerinde hep aynı alaylı gülüş...
Beş çuval getirdiler birden
Koydular Mehmetçiğin birini
Attılar kalenin üstünden
Tuna kıyısı kayalığına.
Çuvalın ağzı bağlanırken
Onların da ağzı kapandı iyice.
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bu yapılan işkence
Yine çözemedi hiçbirinin dilini.
Her soru tekrarlanışında
Cevap diye alıyordu kumandan
Bir ölü sessizliğini...
Dördü atıldı teker teker
Artık dayanamadı
Beşinci asker
Haykırıp söyledi nefretini
Ve düşmanın gafletini.
Dedi:konuşacağım...
Çözün bağlarımı
Çok fena sıktı bağım.
Bana bir yudum da su verin....
Verdiler suyu
Çözdüler bağlarını.
Tahammülü yoktu bağlanmaya.
Başladı gözlerinde
Şehitlikle karışık
Bir hürriyet kıvılcımı yanmaya.
Haykırdı ansızın:
'Ey gafil düşman
Biz olsaydık ölümden korkan
Eğik olması gerekti başımızın...'
Bir ara durdu
Ve bağırdı o an:'İşte geliyor Ordu...'
Bir yaralı arslan
Uçtu sarp kayalıklara doğru
Dört şehidin arkasından...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Diye Geldim
Beni saldın ezelden sen gurbete
Gönlüm doydu bunca zaman hasrete,
Birlikte biz veda edip zulmete
Peşimsıra benimle gez diye geldim.
Ezilmiş âşıkın âhı var bende
Sendin,o aşk ilahı,şu gönlümde,
Aşıkım,yalnızım bugün de dün de
Bir daha kalbimi ez diye geldim.
Seni çok istettim ana-babandan
Ayrlık acını çektim bir yandan,
Öyle bağlandım ki ben sana candan
Sen benim olasın tez diye geldim.
Kışın bile burcu burcu gülümsün
Hem hayatsın bana hem de ölümsün,
O gül benzin her mevsimde görünsün
Kış olmuş mevsimin,yaz diye geldim.
Düğün dernek edip baş-göz olmuşsun
Sevgi değil,sade koca bulmuşsun,
Dul adınla tekrar eve dönmüşsün
Bana kız dediler,kız diye geldim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Doğaya Dönmek
Kulak verip de çıplak yalnızlığın sesine
Doğa,ben ve hava beraberdik yine.
Havayı kirleten yalnızca benim nefesim
Tüm kalabalıklar benim
Doğada yankılanan tüm sesler benim sesim.
Ruhum gündelik safrayı attı
Doğaya kendini boşalttı.
Şimdi kuş kanadında hafif,yüksek...
Hergün hergün şehirde
Yaşadığımızı zannedip ölsek de
Sanki yeniden doğmak için keşke
Hergün hergün doğaya dönsek,dönebilsek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Doğrusu Bu Ya...
Ben hep böyle düşünür,daima böyle derim:
Bindiğin araç değil,gittiğin yol çok mühim,
Bir de önemli olan varmak istenen erim,
İşte hayatın özü,aksinisöyleyen kim?
Güzellik ve de para değil makbulüm benim,
Aklını sergileyen,mert insanı severim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Doksan Derece Düşüş
Hepsine hamdolsun diyoruz
Hamdetmesek elimizden ne gelir?
Şu günahkâr ömrümüz içinde
Kâh düşüp,kâh kalkıp
Geçinip gidiyoruz.
Şİmdi düşsek de hiç olmazsa
Bir el uzanır kaldırmak için,
Ama ömrün
Bizi doksan derece yatırdığı gün
Dünya elini uzatsa
Gömülür toprağa gömülüp giden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dostluk
Bir dağ başı uykusunun mutluluğudur
Dostluğunda bulduğum huzur,
Böyle bir uykuda haşre kadar uyunur
Belki de bu mezarlıklarda bulunur...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dostluk Üzerine
Unumu eledim astım eleği
Yenemedim bir kez olsun Feleği,
Düşeş attı kuvvetliymiş bileği
Bükmediğim eli öpmem gerekir.
Kırktan sonra bu saz çalmak neyime
Beğendirmek zordur gönül beyime,
Bir koşum var o deyimden deyime
Yüz akıyla bundan çıkmam gerekir.
Hayat yalnızlıkla gelip geçmiyor
İnsan uygun bir dost bulup seçmiyor,
Arkadaş olmaksa cana yetmiyor
Dostluk için eller sıkmam gerekir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dört YapraklıYonca
Evimiz vardı yoncalığın yanında,
Evleri vardı yoncalığın başında,
Sabah-akşam oynardık
İkimiz yoncalıkta.
İnanırdım efsanelere
Ki inanç hakikat yolunun kılavuzudur,
Derlerdi dört yapraklı yoncayı bulursan
Çıkarmış altından
Çil çil,sarı sarı altınlar...
Dört yapraklı yoncayı
Beraberce aradık...
Günler,aylar geçtikçe
Birbirimize bağlandık.
Büyümüştük de artık...
Yoncaların köküne takılı kalmış
Eski anılarımızı söküp çıkarmak için
Bu kez gittik onunla
Hayalimizin yoncalığına...
Yine aradık...
Sarışın kız dört yapraklı yoncayı buldu...
Ben dibinden altın çıkacak sandım
Ama birşey yoktu...
Fakat ne çıkar?
Sarışınım benim oldu....
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dua
Seni dünyama sokan
Duamı yapıyorum,
Rüyamda bulmak için
Gözümü kapıyorum.
Başka şey yapamıyor
İnan kahroluyorum,
Ben sana yaklaşmayı
Duamda buluyorum.
Ne saçını okşuyor
Ne de elin elimde,
Yalnız ismin dilimde
İnan mahvoluyorum.
Başka şey yapamıyor
İnan kahroluyorum,
Ben sana kavuşmayı
Rüyamda buluyorum.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dua Sabır İster...
Dua ile kurulmuş ibadetin yapısı
Ayet âyet verilir KUR'AN 'daki her olay,
Dua ile açılır o yapının kapısı
Açmak için has niyet yeter gerisi kolay...
Dua ibadetlerin hem başı hem sonudur
Dua ile varılır yönelinen erime,
İbadetin özünde o başlıca konudur
Makbûl dua iledir buz ruhtaki erime...
Umutlar dualarla birleşip de Huzur'a
Ulaşınca artık bir kabûl olmayı bekler,
'Makbûlümdür...'müjdesi ruhu iletir nûra
Hayaller gerçekleşir ama bu sabır ister...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dut Yaprağı
Sen ne çilekeştin ilk zamanlar
Bakmazdı kimse yüzüne
İnatçı keçi bile
Seni arzu eylemezdi.
Bir kurt düşkündü sana
Sen onun hayatıydın,
Dut yaprağıyken birgün
O kurdun sihriyle
Birden ipeğe döndün.
Seni kıskansam yeri
Şimdi bir rüzgâr eserken
Dut tanesi güzelleri
Kucakladın,sardın,
Pembe -beyaz tenlerinden
Tiril tiril tatlı öpüşler aldın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Düğünümüz
Yıl 1961,27 Temmuz...
Ben Konya/Seydişehir'li damat
Sen Gelibolu'lu gelin kız.
Çalan orkestrayla salona girerken biz
Evliliğe atılan beraber bu ilk adımdı
Sağımda ölene dek benim olacak kadındı.
Ayakta muhabbetle bekliyordu gönüller
Saadetimiz için alkış tuttu tüm eller.
Yüzlerimizdeki utançtı
Bekârlıktan son kalan bu görüntü,
Bir devri kapayıp bir devri açtı sanki
Ellerimle açtığım yüzündeki tül örtü...
Saadetti gözlerimizde ışık ışık parlayan,
Anneler,babalar,kardeşler ve dostlarla
Çepçevre yanımızı dolduran masalarda
Müşterek neş'emizdi bizimle paylaşılan...
Çalınan 'KOMPARSİTA ' yekvücut etti bizi
Gökten yağan saadet kapladı kalbimizi...
Başından geçen duyar,bu ne tatlı bir danstı?
Bizi şimdiye kadar bağlayan bir alyanstı.
Ondan sonra var oldu saadetten zincirler
Kopmaz,kalpler ayrılmaz,ölüm olmazsa eğer...
Kadın dolusu salon içinde bence tektin
Bembeyaz duvağınla gerçekten bir melektin...
Kollarımın içinde kuş gibi uçtun,sektin,
Saadetle yapılmış yuvana girecektin...
Düğün-derneğimizin gelip çatınca sonu
Terkediverdik gittik biz sessizce salonu.
Değil asla üzgüden,sevinçten boşanmıştı
Güzel,elâ gözünün birkaç damlacık yaşı,
Böylece oluverdik biz hayat arkadaşı...
Evimize atarken birlikte ilk adımı
Yine tekrar edeyim o anki şu duamı:
'Şükürler olsun Tanrı'm verdin bu muradımı...'
Bir yatak,yorgan,yastık yetişir ikimize
Sevgilerle,saadet dolsun hep evimize...
Darısı bekârların başına olsun derim...
'DİLEĞİME' erdiren Tanrı'ma şükrederim...
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dünya
Dünya koskocaman
Üzerinde ben küçücük ben
Umutlarımsa dünya kadar...
Dünya döndükçe
Ben de umutlar arkasından
Dönerim gerçeğe dek.
Dünya üzerinde ben
Umutlar üzerinde gerçek,
Dünya tek
Ama umutlar dünyası
İnsanlara denk.
Dünya döner
İnsan
Umutlar dünyasında mihver...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dünya Ağacı
Dünya ağacında dallar
Tomur tomur tumurcuklar açar.
Bir dalda onlarca tomurcuk
Yeşile tutkulu,
Çiçekler açar ki dünya güzeli...
Ama o çiçek değişmeli...
Henüz görmemiştir yeli
Neşeli mi neşeli...
Değişim süreci başlar...
Farkındadır özündeki değişikliğin
Çiçek kendini aşar,
Taç yapraklarını aşar...
Onu da bulur güneşin eli
Dolgunlaşır,
Olgunlaşır
Dallarda meyveler bollaşır.
Kimini dalındayken yer
Kuşlar,arılar,böcekler...
Kimini koparır eller
Pazarlarda sergiler...
Kimilerini fark etmez kimse
Yere düşüşür
Başına sinekler,karıncalar üşüşür...
Dünyada alınan boştur
Alan aldığını verir
Dünya böyle dengelenir...
Bu olguların tümünü
Görür ağaçtaki sararmış yaprak
O da bilir ne olacağını
Sonu kendini besleyen toprak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dünya Evi
Evlerin en güzeli
Evleri en çirkini..
Kimine göre rahat ve aydınlık
Kimine göre zulmet ve karanlık...
İnsan dünya evine
Girer sevine sevine...
Girildi mi de bir kere
Kapıyı çekiverip
Hemen çıkılamaz içinden
Ta ki gidilsin mahkemelere...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dünyadaşım
Dünya böyle dünyadaşım
Dayanabildikçe varsın,
Ne eksik ne bir gün fazla
Biçilmiş ömrü yaşarsın.
Dünya böyle dünyadaşım
Çiçekler çevreni sarsın,
En güzel sevgi ve hazla
Bir tek çiçeği koklarsın.
Dünya böyle dünyadaşım
Yâr olduğun kadar yârsın,
Sevgide haksızlık asla!
Kurala sen de uyarsın.
Dünya böyle dünyadaşım
Andıkça arar,yanarsın,
Birlikte içtiğin tasla
Hem serinler,hem kanarsın.
Dünya böyle dünyadaşım
Belki yirmi dört ayarsın,
Ettiğin dua,niyazla
Kendini uçar sayasın.
Dünya böyle dünyadaşım
Galakside sen de varsın,
Bir gün kuyruklu yıldızla
Bir olur sen de akarsın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Düşünce
Düşünce,düşünce,düşünce...
Korkuyorum ne olur benim hâlim?
Ben yatağa düşünce...
Ben toprağa düşünce...
Nerde kalır düşünce?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Düşünce Ve Arzu
Düşüncelere gebe başım
Gönlüm arzulara.
Düşüncelerimin ebesi yokluğun
Güzelliğin ve aşkın arzularımınki.
Başım çok ağrıyor
Sancıdan çatlayacak sanki.
İçim içime sığmıyor
Gönlüm daralıyor,kasılıyor
Doğum sancıları olacak...
Düşünce ve arzular işte
Bak doğuyor çıplak.
İsmini koydum düşüncelerimin
Kara de,gamlı de,gamsız de onlara.
İsmini koy arzularımın
Sonsuz de onlara...
Ne dersen de tek yaraşır olsun
İsresen gemsiz de...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Düşüncem Olmazdı
Petek petek balına
Olsaydım arı,
Benzim olur muydu
Balmumu sarı?
Olsa da gönül
Böyle uçarı
Gül gül açtığın
Dala konardım.
Talihi,kaderi
Hep hiçe sayıp
Uyardım ben senin
Kıblegâhına,
Gözlerim yaşıyla
Abdestim alıp
El üste el bağlayıp.
Çıkardım dergâhına.
Bir ölüm olurdu
Tek gailem
Bir de ayrılık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Düşünen Adam
Eller yüzde,
Kollarda dirsekler yer etmiş
Gözler düşünceden kara
Yüzde bir ölü soğukluğu
Bir adam düşünür,düşünür...
Geleceği gelecek nasıl olsa
Belli ki geçmişini düşünür.
İhtiyar gönlünü şimdi neler eğlendirir?
Topraktan korkusu yok onun
Ama,şu tatlı can korkusu
Ruhuna bir karanlık hüznü verir.
Güldüğü anlar da olur
Gözlerinde pırıl pırıl umut yanınca,
Ağladığı zamanlar da olur
Düşünceden gözleri kararınca.
Derinden nefes de çeker ara sıra
Kâh sigarasından,
Kâh ciğerlerinden,
Bir of çıkacak sanırsınız arkasından.
Tek lâf ettiği olmaz onun
Ne olur bir de konuşsa...
Dinleyeni çok olurdu ama
Hâlinden anlayanı bulınmazdı...
Bir adam düşünür,düşünür
Düşündüklerini bilmeyenler arasında...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Egoizm
Kalbimi değiştirme
Senin değişsin biçimin,
Uyarsa şekilleri birbirine
O zaman sahibi sen olursun içimin...
Beynimi değiştirme
Senin değişsin beynin,
Tutarsa aklımız birbirini
Sen benim olursun,ben senin...
Ben sana uyamam
Sen bana uy,
Bak göreceksin nasıl güzel güzel
Geçinip gideceğiz
İşte benim istediğim güzel huy...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Eksilmez
Bir evren yaratacaktı Tanrı
Bu arada bir de dünya,
Bir şeyler yaratmalıydı önce
Sarsılmaz temel olsun.
Biz insanlar gibi düşünecek değildi uzun uzun
Bir çırpıda yaratıverdi aşkı
Yaratır ya...
Bir erkek,bir dişi,bir aşk
Temelindir senin dünya.
Çiftler tekleri
Tekler çiftleri takip ediyordu,
Fakat aşk yine tekti
Yine tek.
Girmeliydi kıskançlık araya
Ölümün girdiği gibi.
Adam'le Havva'da başlayan aşk
Sebep oldu,merhem -ilaç kâr ettirmez yaraya
O gündür, bu gündür
Şirin için dağlar delen
Ferhat eksilmez.
Aslı için bir âhıyla köyler yakan
Kerem eksilmez.
Ne Zühre eksilir ne de Tahir
Ne Yusuf,ne Züleyha...
Aşk ateşi düştü mü başa
Şükürler olsun Allah'a
Kimse bilmez sevdiğimi
Bencileyin,bencileyin
Adsız âşık eksilmez...
.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Eller Eller...
On parmaktan ibaret diye görülen eller
Ne işlere muktedir,ne işler görür neler?
Eller var yere düşmüş çaresizi kaldırır
Eller var berrak suyu çalkalar bulandırır.
Eller var parmağının onunda da marifet
Eller var işe-güce yaramaz,sırf zarafet...
Eller var kazma, kürek, belle toprağı işler
Atalar o elleri öp,başa koy demişler.
Eller var güven veren uzatılacak eller
İşte öyle ellere güzel,dost eli derler.
Eller var secde için yapışıyor yerlere
Arasında alınlar yer öper binbir kere...
Eller var dua için açılır hep semaya
O duadaki şükür bitmez,tükenmez maya...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Emel
Bin emel çağırdım ama
Kimi küskündü
Kimi kuşkulu
Bu yüzden ruhum üzgündü.
Sallasam bir el
Bir sevdiğim gelmez yanıma.
Ne çare ecel
Göz dikmiş canıma
Bir defa dedi:gel
Bir dediğini iki edemedim.
Ne yapayım ki hep
Bir dediğim iki oldu benim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Erkek Düşkünü
Seni suratın asık gördüğümde
Derdini sormak
Derdini paylaşmak isterim.
Derdinin ne olduğunu
Yine biliyorum hep o dert,
Ama merak bu ya
Belki yeni bir derdi vardır derim.
Anladım,yine erkeklerin
Sana çok bakmamasından sızlanacaksın.
Aşk baharını yalnız benle
Ben gibi tek çiçekle
Geçirmeyi tatminkâr bulmuyorsun.
Birden çok,çok istiyorsun.
O halde sana bir tavsiyem var
Erkekleri kendine baktırmak istersen
Yakanı göğüslerin görününceye kadar
Yarı gizli açar
Kalçalarını belirtmek için
Dar etek giyersin.
Göreceksin
Sen çiçek gibi açıldıkça
Bal alan arı çok olacak senden,
Kimi gözleriyle yiyecek seni,
Kimi öpmek isteyecek,
Kiminin kalbi kötüleşecek
Hep senin için.
Yalnız ben
Acıyarak bakacağım sana
Düştüğün bu kuyunun ağzından
Ve yapraklarımın arasına çekileceğim
Tek beni klendine er yapacak birinin
Yapraklarımı aralamasını bekleyeceğim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Erkeklik
Biz erkekler horoz misâli
Koşarız kâh yem
Kâh tavuk arkasından.
Bazan ekmeği kadına tercih ettik...
Hep bu böyle olmazdı ya
Bizde de vardı erkeklik...
İçimizdeki tatlı istek
Çıkarır kadını ta arşa dek
Rakip yapar onu aya.
Bir de düştü mü gözümüzden
Bakmayız yüzüne ölsek,
Artık gözümüzde tek arzu,tek emel
Belirir ekmek,ekmek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Erken Sabahlarda Şehrin Sahipleri
Geceler saçını döküp
Çıkmadan henüz dişleri günün
Sabahın çok erken saatlerinde
Canınıza tak demiş te geceki düşünceler
Bekârlık,hasret,sıkıntı
Kapınzı çalmış ta topluca
Hâlâ yalnızlık türküsü tutturup
Yollara dolup dökülüvermişsiniz.
Sokakları paylaşma hırsı yok gözünüzde
Aç köpekler,soğuk hava
Bekçi düdükleri,siz,
İlk sefere çıkacak şoförler,biletçiler,
Bir lokmanın yüzü suyu hürmetine
Erkenci işçiler...
Artık şehir tümüyle hepinizin.
Yollar alabildiğine
Uzuyor sabahlara dek,
Kocaman şehir sessizliğin.
Yarı karanlık yeni güne gebe.
Ne demek olduğu güzelliğin
Seste,ışıkta gizli.
Ölümde de bir gizlilik var
Gizlilikten yana
Senin göğüslerinden de gizli ölüm.
Güneş doğsun da şehrin kucağına
Alnından öpsün de denizin,
Sesle evlensin de ışık
Gör ne demek olduğunu sevişmenin...
Şehirlerin aşkı ne demekmiş gör
Hele dur bir kez güneş doğsun
Hele bir kez daha şehir herkesin olsun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Erteli Hayat
Ben sözde sevmek için geldim dünyaya
Hem de sevmek için gelmiştim ya...
Günü gün yaşayamıyorum
Dünü hiç yaşamadım ki
Dünü bu gün yaşıyorum
Yaşamaya yetmiyor
Bu günü bu gün...
Yarını yaşayacaktım hani?
Yarını da yaşayamayacağım belki
Yarının gelişi de dünden belli
Perşembenin gelişi çarşambadan belli olduğu gibi.
Hayatım ebediyete erteli
Çünkü ben fâni...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Eski Beste
Gözümde bir aşkın
Küllenmiş kıvılcımı var.
Dilimde bir aşkın hep aynı güftesi,
Kafamda hep aynı sisli düşünceler
Kulaklarımda yârin sesi.
Gönlümde umutlar
Hepsi ona yönelmiş,
Ben onu kendimden bir parça sanırdım
Anladım o da elmiş...
Önce,gülmek benim içinmiş derdim
Ah! şimdi ağlamak işten bile değil
İçten...
O besteyi değiştirmek istiyorum
Sazlar bile bıktı o besteden
Sabreylemiştim ona bir ben...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Eski Mahmutpaşa
Gel dostum gel
Eski 'MAHMUTPAŞA'ya gidelim
İnsan selini sana orada göstereyim
Güzelleri orada göstereyim sana
Güzelin ne olduğunu orada gör.
Dostum sen evlenecektin
Eşini orada seç
'KAPALI ÇARŞI'dan yüzüklerinizi alalım
Altın simitçilerinden.
Güzelin hatırı için
Yokuşu çekilir Mahmutpaşa'nın
Kesenin hatırı için.
Orhan Veli'nin cıvıl cıvıl Kapalıçarşısına
Biz de bir cıvıltı salalım
Güzeller için...
Orhan Veli için...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Eski Ve Yeni Aşklar
Ey aşk sen ne büyüksün,sen nelere kâdirsin
Anıtlaşmış bir' Kapı ' yaptırırsın TARSUSTa,
Güzel Kleopatra şehre oradan girsin
Diye çalıştı belki binlerce işçi,usta...
AMASYA'da su için kayalar deldirirsin
Bir demir külünk ile yiğit âşık FERHAT'a,
Onun sevgisi büyük,onun amacı ŞİRİN
Seven herşeye razı ermek için vuslata...
Ben de bir yapı yaptım,yapı değil bir saray
Gönlümün erişilmez en zirvesinda durur,
Oradan doğar Güneş ve oradan çıkar Ay
Ece kadınım benim işte orda oturur...
Ne kapı yaptıran var şimdi ne kaya delen
Bekleme sevgi için yok yollara gül döken,
Çıplak ayakla basma aşk yolları hep diken
Sanma bastığın yerde fışkıracak kardelen...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Eski Ve Yeni Zaman
Kırdım eski şeylerimi
Eski zaman sinmiş ta içredek
Yayıldı yeni havalarıma.
Geçmiş zaman,yeni zaman
Sarmaş-dolaş oldular
Meğer bir ömür boyu
Bana olmuş olan...
Anılar bırakmışım arkamda
Acısından,tatlısından.
Dudaklarım kalmış kadehlerde
Gençliğime şâhit,
Gözlerim didiklemiş güzellikleri
Paramparça,didik didik
Gözlerimin takıldığı yerde
Başlamış gençlik hayâlleri.
Aşk peşine takıp gönlümü
Bir bağlamış,bir salıvermişim başıboş
Anılar vermişim zamana
Unutmayı almışım karşılık.
Unutmuşum geçmişi çoktan
Neyleyim,zaman sinmiş eşyalarıma
Sinsi sinsi eskitmiş onları
Yenilere nispet...
Dışımda her şey yeniden yana
İçim dolu yeniye niyet...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Eskiciyim
Torbam arkamda değil
İçimde benim torbam
Gönlüm benim torbam.
Çıkarım sabahtan akşama dek
Çalarım gönüllerin kapılarını
Tek tek.
Dertlilerle alış-verişim benim
Dertliyi gözünden anlarım
Meslek icabı.
Eskiciyim,eski dertleri toplarım
Yenileri istesem de vermezsiniz
Vermek isteseniz bile
Onlar sizi terk etmez.
Ama,şu zaman ve unutmak yok mu
Yeniyi eski eder.
Ben de zaten eskileri alırım
Torbaya daha uygun düşer
Böylesi mesleğe uygun düşer.
Boş geldim,torbam dolu gidiyorum
İçinde eskiler denk denk
İçinde eskiler renk renk...
Müşterim karanlık geceler
Gecelere satarım eskilerimi;
Gece,onları keser,biçer yeniler
Doğan güneşle tekrar
Önünüze yeni dertler
Yepyeni dertler sürer...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Evliliğimizin Kırkıncı Yılı İçin
Yuvamızın kırkıncı basamağına bastık
Önümüzde ellinci belki altmışıncı var...
Birlikte başımızı koyduğumuz tek yastık
Tanıktır sevgimize,bir de mutlu dört duvar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Evlilik Yıldönümü
Dört dörtlük bir eşimsin,sevgi dolu evimiz
Kırk dördüncü yılına bastı evliliğimiz.
Mutluluğun sırrını artık ifşa edelim
Yeni evli gençlere anahtarcık verelim:
Ben,sen değil biz varız,biz böylece yaşarız
Kenetlenip elele hep ileri koşarız.
İki eşittir bire,gelin bizde görünüz
Geçip giden yıllarla siz de taçlar örünüz.
Birlikten sevgi doğar,saygı doğar,güç doğar
Tek kalan güç kaybeder,ateş yakar,su boğar...
Gönlümüzün tahtında kraliçe,kral biz
Gönlümüze hükmeder,hep saltanat süreriz...
Allah'a boyun eğer,bir ona eğiliriz
Başımız dik yürürüz,değilse eziliriz.
Kendimizle öğünür,biz bize güveniriz
Tanrı izin verdikçe yılları deviririz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Evliya Ruhlunun Kalbi
Beni hapsetti dünyasına
Bıraktı iyilikler,kötülükler içinde.
Bazan iyiye niyet ettim
Kötüye saptım.
Ne yapsam? Ben de insandım...
Uymayayım dedim şeytana
Ama ne çıkar?
Adem ile Havva'yı aldatan
Bir âdemoğlunu o lahzada yıkar.
Çaresiz şeytana kandım
Hatta rüyalarımda bile...
Tümden kötü değildim
İyi taraflarım da vardı:
İşte,kafam ve kalbim...
Bunlar arkadaşlıklarını bırakmadı...
Kaç zaman başımın derdini
Kalbim sabırla çekti
Ama vazgeçemezdi başımdan,
O da ne yapsa ne etse
Ayrılamazdı sırdaşından.
Bir gün bir fikir geldi başıma:
Artık dünyaya küsecek,
Herşeyi bırakacaktım.
Beni Yaratanı görmesem de
Bir yere kapatacaktım.
Fakat nereye?
Onu da buldum.
Öyle bir yer ki
Nöbetçisi yalnız ben.
Biraz meyletsem kötüye
Uçacağı belliydi birden.
Küçüktü biraz
Ama O Uluyu alırdı bol bol...
Artık herşeyden temizlenmiş
Bir et parçasıydı bu.
Gerçekleşti emelim
Hapishane oldu böylece
Allah için kalbim.
Kurtulabilir buradan bence
Ancak ben ölünce...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ey Güzel...
Ey gözleri hayâlim kadar güzel kadın
Her bakışın bir başka umut vermekte bana,
İnsan için bir umut bir bağıdır hayatın
Hoş gördürmek nâfile hülyasız yaşayana.
Melek yapar çıkarsın bir bakışla beni sen
Şeytan şerrimden korkar,elimde sen istersen,
Ey gözleri hayâlim kadar özel kadın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Eyleşmez
Dağ olsam başımda
Bilirim kar eyleşmezdi
Aşktan,hasretten ateş püskürüyorum.
Göl olsa gözümde
Yaş eyleşmezdi
Ağlamaklı gözlerim.
İnsanım,âşıkım hem de
Öbür âşıklar gibi ben de
Sevgilimi özlerim.
Dedim ya birşey eyleşmez bende
Yâr da eyleşmez oldu...
Şaşıyorum eyleştiğine
Kafamda kara düşüncelerin.
Karadan,dertten yana hep
İşte böyle sözlerim.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ezan-ı Muhammedî & Türkçe Ezan
Okunur beş vakitte EZAN-I MUHAMMEDİ
Ruhumda hûşû duydum,beynim zorlandı biraz,
Sözleri Arabîydi anladın mı ne dedi?
YARATAN bile der ki:'DİNDE ZORLAMA OLMAZ...'
Günün beş vakitinde tekrarlanan bu sözler
Dâvetin en güzeli,sözlerin en güzeli...
MUHAMMED'in elçi ve kul olduğunu söyler
Üstümüzden kalkmasın O koruyanın eli.
Bak,hep seni çağırır,senden ibadet bekler
Çünkü tek tapınacak O'dur ALLAHÜEKBER...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ezelî Köprü
Aşk denizinin üstüne
Zevkten köprü kurmuşlar
Korku gelmemiş içlerine geçenlerin
Ya köprü yıkılırsa?
Her geçişte yıkılmiş köprü
Aksilik bu ya
Hep genç gençmiş denizde boğulanlar...
Kurtaran da olmamış her düşeni
Düşenin içine de bir kurd düşermiş
Yermiş,yermiş,yermiş...
Lokman bile bulamamış buna çâre.
Düşmeyenler gülermiş...
Düşen:'gülmeyin,gülmeyin bimezsiniz
Aşk bu...'dermiş.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Fahişe
Yatağın belli değil
Gecen desen öyle.
Kalbin karanlık,
Kalbin fitne dolu
Erkek dolu gecelerin misâli.
Bu hayatttan sen de memnun değilsin
Ama,biliyorum ki diyeceksin:
'Ne yapayım düştük bir kere...'
Desem şeytanın dünyada gölgesisin
Yanılmasam gerek,
Yalnız bir fark var aranızda
O,rüyaya girer boyuna
Sense yatakta koyuna...
Doğrulıktan yana çırılçıplaksınız
İkiniz de,ikiniz de...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Fantazi Şiir
Bu değildir bir isyan
Fantazi bir düşünce,
Tersini yapsa insan
Bir daha dünyaya dönünce...
Seveceksin sevmediklerini,
Yapmadıklarını yapacaksın,
Aşk seni değil
Sen aşkı aldatacaksın...
Ters bineceksin eşşeğe
Hoca Nasreddin gibi binmek,
Bakmaktan daha iyi geleceğe
Gerindekilerini gözlemek...
Yapa yapa tersini
Belki göze çarpar düzler,
Alan alır dersini
Umarım açılır gözler...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Fare Ve Kadın
Kadın,kahramanım derse
Lüzum yok harbe sokmağa,
Koyuver önüne
Sürmeli bir fare...
Bence
İkisi de faydalı
Vazgeçmek olmaz ikisinden de...
Ev kadını güzeldir işyerinde ve evde,
Sokak güzeli heran gezmede...
Aynıdır fareler de
Biri mutfakların davetsiz misafiri
Ötekisi insanlık için canını verir
Tecrübe masasında deneyde.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Felek
Felek,besbelli bu sefer de
Çocuk aldatırcasına aldattın
Bir güzel çıkardın karşıma
Peşi sıra sürükledin beni
Sürüm sürüm,
Felek beni yine yaktın...
Nasıl olsa birgün ben de
Aşık olacaktım
Ama öyle bir yaşta,çağdayım
Ancak iyi yönünü görebiliyorum aşkın.
Sen de fırsatı hiç kaçırır mısın?
Zaten odur mesleğin:
Çektirmek,çektirmek...
Kerem'e dişlerine varıncaya dek çektirdin...
Ayırdığın zaman beni ondan
Günleri urganla çekmek isterdim
Çektirmezdin.
Bir işin bir işine uymaz
İşte ondan kalleşsin...
İşte ondan kahpesin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Felsefe
Hayatın sonunda ölüm olmasaydı
İnsanlığımdan şüphe ederdim doğrusu...
Süleyman'ın aradığı su
Dillere destan olur muydu?
Ölüm olmasaydı
Allah'la kul nasıl belli olacaktı?
Tatlının sonu acı olmasaydı
Hayatın tadı damakta kalır mıydı?
Hayâl olmasaydı
Hakikat,boynunu bükerdi insanların
Öksüzleşirdi insanlar.
Aşk olmasaydı
Kadın,erkek ne işe yararlardı?
Şükretmek gerek Allah'a...
Ölümle bizi kul etti
Allah'lığını kabul ettirdi bize.
Kâh hayatın tadını
Kâh zehrini sürdü dilimize.
Hakikatin kimi sertti
Kimi dimdikti karşımızda
Hayâl,evet hayâl
Bir ikinci hayattı tertemiz
Yanıbaşımızda.
Aşk,aşk...
Kadını melek yaptı
Şeytan yaptı gözümüzde
Kalbimizde dumansız ateşler yaktı.
Kadın,ister melek olsun ister şeytan
Benim karım yalnızca bana baktı,
Sağolsun elimden tutacak
Bana baston olacak
Bir de çocuk bıraktı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Fethiye
Güzelliğin timsalisin FETHİYE
Sana lâyık bu yazılan methiye.
Yıllar boyu güzelliğini niye
Sakladın da şimdi ettin aşikâr?
Yeşil orman,mavi denizle ikiz
ÇALIŞ,HİSARÖNÜ ve ÖLÜ DENİZ...
Mercan,Akya,Lagos ile yüzeriz
Bey Dağları tepesi bembeyaz kar.
Karşındaki bekçin:ada ŞÖVALYE
Bağrında doğayla tarih elele,
Yazın yaylalara,kışın sahile
Fethiye'im göçer,iner de çıkar.
Kucaklaşmış orda denizle yayla
O güzelim el değmemiş FARALYA,
Güneş yarışıyor râkibi ayla
İkisi gün - gece denize bakar.
Kaya mezarları ve KAYA KÖYÜ,
Çözülmemiş hâlâ sendeki büyü,
Kitaplar yazmadı böyle öyküyü
Taşın ve toptağın Kral'a mezar.
Güzelliklerin dünyaya armağan,
Her koyun bir dantel,her koyun liman
Öpüşüyor sende Umman - Asûman
Sevgi dolu yerde kalır mı efkâr?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Fırtına Ve Liman
Gizli fırtına eser
Gönlümün limanında,
Kulluktan yok bir eser
Senin şu imânında.
Sana inanıp da ben
Sende liman alamam,
Sığ suyunda yüzerken
Batıp dile dalamam.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Fotoğraflar
Uçuşan aynı kuşlar
Yine aynı semalar,
Fotoğrafta değişen
Değişen hep simalar.
Bunda şaşacak ne var?
Ne arıyor insanlar?
Biraz mutsuz,biraz şen
Yaşanmış hâtıralar...
Mümkünse dünü yaşa,
Çekilen gelir başa,
En son yazılır taşa
Yalvarışlar,dualar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Garip
Garip,garipliğini akşam olunca anlar
Dünyadaki tüm hüzünler çöküverir ruhuna.
Gülmeyi unutur dudakları
Gözleri ağlar,içi ağlar.
Garibin türküsü aşk üstünedir
Öbür türküleri neylesin garip?
Bir de gurbet şarkılarından hoşlanır gönlü.
Garbi öldüren ah bu gecelerdir...
Garip,garip,garip,
Gönlü muzdarip,kalbi muzdarip...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Garip (Elgin)
Elgin diyorlar bana
Hem ermiş,hem elmişim,
Kader atmış yabana
Bu yerlere gelmişim.
Tahammül ettim sana
Sabır dolu geçmişim,
Takdir et,anlasana
Mey diye gam içmişim.
Kuvvet ola tabana
Durmadan gezermişim,
Düşmüşüm bir kapana
Oysa ben de zermişim.
Her taş yerinde ağır
Demiş atalarımız,
Ne desen duymaz sağır
Bitmez hatalarımız.
Mekâna bağlı değil
Ben her zaman özgürüm,
Girmek istersen eğil
Alçak kapılı gönlüm...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Garip Kuş
Garip kuşun yuvası karanlık olur
Güneş bile gelmez ziyaretine.
Rüzgâr,kar,yağmur fırtına
Üstelik öbek öbek dert
Garip kuşun yuvasını doldurur.
Eller düğün-bayram eder
Dertler de garip kuşun gönlünde...
Uçsa uçamaz
Gönlü bulanmış dertten
Gözü karakmış dertten
İki kanadını da bastırığa vurmuş dert.
Ne yer,ne içer
Ömrü keder,keder,keder...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gecelerdeki Hikmet
Geceleri karanlık deyip de geçme sakın
Onda ne bilinmez gizler,ne ağlayan gözler var...
Karanlık var ise aydınlık da o nisbette yakın
Karanlığın bittiği yerde mutlaka aydınlık başlar.
Gün katili karanlık öldürüp teslim eder
Gecenin süzgecinden geçip doğar aydın günler.
Akıl ermez gecenin gizine,hikmetine
Kul kavuştu gecenin o büyük nimetine
Yüce Kitabını bile Allah bir gece indirdi
Kararmış nice ruhu nurlandırıp sevindirdi.
Kur'an' ın her hecesinde bir gece esrarı var
Geceler sırları gizler,izinsiz çözülmez bu esrar.
Bir gece gerçekleştirdi Yüce Allah, Mirac'ı
O gece Habibine gösterdi İlâhî tahtı,tacı...
Geceler doğurgandır,her gece bir anadır
Kendi karanlıkta olsa bir ana evlâttan yanadır.
O ana her sabah seherde aydınlıklar doğurur
O yüzdendir asaleti,o yüzden ondaki bu haklı gurur...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Geçim Yolu
Koskocaman ayı
Kıptinin tefiyle oynar.
Hayvanlar padişahı arslan
Kafese girer sirkte.
Geçim yolu
Rızık kavgası
Ekmek parası...
Hiçbir şeye benzemez
İnsanın başına türlü dert açar
Boğaz derdi bu
Allah vermesin o kötülüğünü
İnsanda ne namus kor,ne ar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Geçmiş - Gelecek
Geleceği görmekten hoş geçmişi yaşamak
Görülen her hâyâlde zira gerçeklik vardır,
Geleceği görmekse ki dürbün ile bakmak
Görülebilen her şey dürbün camı kadardır.
Geçmişe döndüğünde gönül bazan hoş olur
Bazan da kalp yarası içten kanıyor kansız,
Bazı kez sâkinleşir çok kere sarhoş olur
Geçmiş - gelecek aynı hepsi hâyâl ve cansız...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Geçmişi Tekrar Yaşamak
Yasemini koklarken burnuma kokun geldi
Tenin de bir zamanlar çiçek kadar güzeldi...
Güzellik değişmedi değişen sen,ben,biziz...
Zamana güzelliği yaşlanırken veririz.
Geçmişe özenmeden özümseyip yaşamak
Başka bir haz veriyor geçmişe dönüp bakmak.
Severek,sevilerek gelirse ihtiyarlık
Budur tükenmez varlık,bundadır bahtiyarlık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Geçmişini Unutma
Geçmişi unutmadan yaşamak zor mu sanki?
Hayata bağlayacak hayaller,umutlar ki
Parlak ışıklarıyla gözleri kamaştırır
Kör eder düşünceyi,kafayı karıştırır.
Anılara sığınmak,ne tümden unutmak hoş,
Huzur bulmak istersen mâziden âtiye koş,
Dal ne ise kök odur,ağaç bunlarla durur
Geçmişini unutan kendisi geçmiş olur...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gel De Sev
Bir sabah ölüm
Silkine silkine kalktı uykusundan
Çocukca bir korku ile
Korkuttu hayatı sevenleri.
Tabiat yine güzeldi
Her zamanki kadar.
Hele yaşamak
Yaşamak umutlar dolu günleri
Doyamamaktan yana delice yaşamak.
Gel de sev ölümü
Bir de sevgilin varsa,
Gel de sev ölümü
Yenice öpüşmeyi öğrenmişsen.
Dünyalık ödünç bir canın olduğunu
Gel de unutma
'Yaşamak güzel...'derken.
Ölüm silkindi uykudan
Uykusu döküldü yaşamanın üstüne
Bir tabut daha yöneldi selviliklere
Bir kez daha ayrıldı:yaşayan,yaşamayan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gel Sevgilim
Bir zamanlar dolaştık
O güzel bahçelerde,
Gel sevişelim artık
Mehtaplı gecelerde.
Kıskansın sîm ışıklar
Bizi böyle görerek,
Kuvvet alsın âşıklar
Birbirini severek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gelgit Ya Da Med - Cezir
Sevgilerden yapılmış eğer bir gemin varsa
Onu aşk denizinin kumsalına koy bekle,
Ruhumdaki med - cezir gelecek nasıl olsa
İçeriye alacak çekip tüm gemileri...
Meddimde dalgaların doruğuna erersin
Ordan düşmemek için çabana çaba ekle,
Cezrimde munisleşir,sükûnete girersin
Bu deniz böyle deniz yuttu acemileri...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gelibolu Yolculuğu Ve Anısı
Vapurla beraber deniz üstünde
Kayıyor ümitlerim bir yolculuğun
Verdiği yorgunluk zevkiyle.
Sallarken bir yandan deniz dalgası
İnsanı çileden çıkarıverdi
'Santurî Ethem'in 'Şehnaz Longa'sı...
Seyahat hayâlim son buldu artık
Boğaz'a kapanmış Gelibolu'da.
Ümitlerim gerçekleşsin diye ben de
Çektim en uzun direğe tepede
Kıpkırmızı bir bayrak
'Bayraklı Dede'ye.
Kaptanıyken hayâl gemimin
Tutuldum fırtınaya
Doldurdum gazyağını bir şişeye
Saldım kurtulmak niyetiyle
Şişeyi 'Kaptan Dede'ye.
Namık Kemâl'in memleketinden geçtim...
Gördüm Gelibolu'daydı konulduğu zindan,
Öptüm duvarlarından
Öptüm toprağını,
Burcu burcu tüttü burnumda özgürlük
Ve Kemâl'le karışık güzelim Vatan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gelincik
Yükselir penbe rengin zevkinden
Hislerin hafif,ılık rüzgârlarıyla
Ürperme duyar yaşamak sevincinden.
Onun da ümitleri var
Öyle ümitler ki bunlar
O,renk alır herbirinden.
Yoksa ilk çiçek tomurcuğuyken
Sığmamazlık etmezdi kabuğuna,
Çekilir,büzülürdü yeşil yapraklarına.
Fakat sonunda bilmeksizin solacağını
Durmadı,çatladı yerinde,
Güzelliğine doyamayan çocuların
Canverdi küçük,temiz ellerinde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gençliğe İthaf
Eski toprak üzerinde fideleriz yepyeni,
Hamurumuz ATATÜRK'ün mayasıyla yoğurulmuş,
Haksız yere,insafsızca gençlikleri ezeni
Ezmek için Gençliğimiz hak fikriyle doyurulmuş.
Kemâl 'lerin memleketi kemâllerle yücelir
Soyad almış Gençliğimiz kenisine KEMAL 'i,
Gitse NAMIK,arkasından MUSTAFA'ları gelir,
Ülkü ülkü kalbe dolar her gidenin cemâli.
Kılınç ile atılmıştır bu Vatan'ın temeli,
Fikir ile âsil Gençlik çatısını çatmıştır,
İcabında kılınç tutar kalem tutan bu eli
Esareti tokatlayıp,Hürriyeti tatmıştır.
Genciz,artık içimizde ihtiyarlık kalmadı,
Vatan da genç şimdi ama idealler daha genç,
Milletimin ellerini tuttu Gençlik salmadı,
Hür değise fikir,Gençlik o memleket ne iğrenç!
Bekçisiyken biz VATAN 'ın parolamız:İSTİKLAL,
Devrimlerde,fikirlerde önderimiz:ATATÜRK,
Şimdi bülbül oldu GENÇLİK olmayacak asla lâl
Bunu böyle bilsİn dünya zira bilir her GENÇ TÜRK.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gençlik İçin
Soldurmuştu Saltanat
Gençliğin al yüzünü,
Göstermedi hiç rahat
Dinlemedi sözünü.
Soldu güneş ve birgün
Soldu rengi Bayrağın,
Millet harap ve ölgün
Altındaydı bir ağın.
Bayrağı al boyayla
Boyayacak tek Gençlik,
Bir yıldızı bir ayla
Koyacaktı üstelik.
Yüzü solgun olsa da
Hem kanı var, hem canı,
Hem inancı var Hak'ka
Kendisine imânı.
Kaybolmuştu âniden
Yüzündeki sarılık,
Belirmişti yeniden
Kanındaki arılık.
Dayanağı Gençliğin
Bölünmez bir Vatandır,
Bayrak için tek rengin
Özü gençten akandır.
Asla solmaz bir daha
Şimdi rengi koyu pek,
Yüz tutmasın solmağa
GENÇLİK boyar ölerek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Genelev
Bir ev ki
Tıpkı ötekiler gibi...
Penceresi var
Damı var üstünde,
Bir kapısı
Parası olana açık
Hem de ardına kadar.
Aynı yatak,aynı yorgan
Bir yastıkta iki baş
Biri değişir heran.
Bacası var
Dumanı tütmez,
Dört duvar arasında
Kimi azgın,kimi kızgın,
Kimi zavallı kadınlar...
Yorgan altında rezalet
Yorgan altında yüz karası
Bitmez,yine bitmez...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gerçekçi Olalım
Dünyayı sev,sev diyorsun
Dile klolay söylemesi,
Sanki sen çok seviyorsun
Sevilecek kaldı nesi?
Hoşgörülük istiyorsun
Herkes mutlu, herşey mi hoş?
Gerçekleri gizliyorsun
Dünya fâni,hayatsa boş...
Yaşam çileli bir yokuş
Her çıkışın inişi var,
İnsan değil olsan da kuş
Kanatsızsan neye yarar?
Altta taban,ya baş üstte,
Yokuşun yerleri düzmüş,
Kulak duymazmış yüksekte
Misal: tavşan dağa küsmüş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Geri Verin Selâmlarımı
Ne selâmlar dağıttım bunca yıldır
Ne de sabırlıydım doğrusu ya.
Giden selâm gelmez oldu kaç zamandır.
Ta ki ağardı saçlarım
Artık beklediğim kalmadı dünyada
Şimdi verdiğim selâmlarımı topluyorum
Kâh köşe başında,kâh evde,kâh toplumda.
Verin o eski selâmlarımı benim
Ey yarının ihtiyarları gençler
Anlayacaksınız siz de bu dilenmemi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gidiyorum
Gidiyorum arkamda
Cama yapışmış burunlar kaldı.
Gidiyorum
Yarın yatacağım toprağı çiğneyerek
Belki isteyerek
Belki istemeyerek.
Gidiyorum
Dönüş ne zaman bilmem,
Cebim dolu mendilim var
Sallarım eşe-dosta
Ağlasam gözümü silmem.
Rüyalarımda hep geliyordum
Senin için uzun yollardan.
Çoktan geçiyordu yorgunluğum
Sabah olmadan.
Rüyalar tersine döndü
Şimdi hep gidiyorum,
Senden bir adımlık ayrılığın yorgunluğu
Gğnahkâr ruhlara döndürdü beni.
Bu kadar acı duymazdım inan
Boyum sıra felçlensem.
Gidiyorum senden uzaklara
Ya mektup satırlarında göreceğim seni
Ya da yine rüyalarımda...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Göbek Bağı
Her ana sevgisi dilenen çocuk
Çok sever anasını.
Ne kadar diye sorsalar
Açar iki kolunu gururla
Demek ister:bu kadar...
Yavruyu anaya bağlayan
Bağlardan
İşte biri de göbek bağı.
Koparamaz öbürlerini
Yalnız Allah’tan başkası.
Ama bu bağa gelince
Onu koparan biri var
Ebe denen kadın...
Dokuz aydır birbirinden
Bir saniye ayrılmayan
Bu iki insanı
Gıpta edercesine keser sanki
Bu kuvvetli bağı
Ayırır yavruyu anadan
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gökler Ve Yer
Düşünürüm derin derin
Râbbim ne anlamdadır bazı sözlerin?
Yüce Kitabında yer yer
Ve de sıksık söz eder:
'Gökler ve Yer...'
Acep ne demek ister?
Bana verdiğin aklım kadar
İnsanca değerlendirirsem eğer
O zaman şöyle derim ben de:
'Gökler ve Yer'deki yer
Dünyamıza işaret eder.
Allah dünyaya ayrıca vermiş te önem
Yaratmamış yaşanacak dünyadan başka âlem
Dünyayı tek yaratmış meğer.
Çokta görüntü kudret
Tekte ise çok değer...
Yaratıklarının en şerflisi insan
İşte bu dünyada yaşar,
Yaşar inanan,inanmayan...
Aralarında da Yüce Râbbimin
Yüzü suyu hürmetine kâinatı yarattığını söylediği El-Emin,
Emsâlsiz,örnek,en sevgili kulu,insanların hâsı ve ası
Var Hazreti Muhammed Mustafa'sı.
İster suda olsun ister karada
Dünyada başlayan hayat
Yine dünyada biter.
Ahiretin yolu da
Bu kapıdan geçer,gider.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gölgem
Sabah küçültür beni gölgem
Küçüklük çöker ruhuma.
Öğleden sonra büyültür
Haddimden fazla.
Set çekilmez olur
Artık gururuma.
Gece olur
Başım bu dertten kurtulur.
Gölgemle kaybolur
Küçüklüğüm,gururum,
Sıyrılır çıkar meydana
Gerçek,mütevazi vücudum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gönlünü Verme
Taşımasını öğren gönlünü kendin taşı
Verme onu kimseye sonra alıp giderler,
Sevmenin,sevilmenin yok ki belirli yaşı
Aklını baştan alır sonra da seyrederler...
Gönül kırmak çok kolay gönül yapmak ise zor
Gönül camdan bir saray yapılmaz kırılırsa,
Sevgi gönüllerde ay,sevgisizlik yakan kor
Yaktığı söndürülmez Umman dolu su olsa...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gönül Bu Söz Dinlemez...
Gibiler benzetmedir,yaşamım neye benzer?
Gönlüm başını almış o da gönlünce gezer.
Ben çekerim bir yana, o çeker öte yana
Gönlüm takılmış kalmış gönülden anlayana.
İkimiz bir araya ah bir de gelebilsek
Bir daha ayrılmayız asla biz ölene dek.
Birinin yaptığını diğerimiz bozuyor
Ben gerçeğin peşinde,gönlüm ise tozuyor...
Birgün gelip geçecek ya ben ondan,o benden
Gönül tüm kurtulacak şu köhnemiş bedenden...
Ben de rahat edecek, o da rahat edecek
O uçup yükselecek,ben yerde dinlenecek...
Gönül bu...hep uçarı...daldan dala konacak
Bu gönlümün hâlinden hâlim nice olacak?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gönül Bu...
Nereye girmez bu gönül?
Kalplerden kalbe akar,
Hava olur göğe çıkar,
Birgün âşığından bıkar
Kaçar ellerle ellerle.
Derdinden ney gibi inler,
Şair olur tabiatı dinler,
Aşığa yalan yeminler
Uçurur yellerle yellerle.
Aşık olur güzellere
Düşer peşi sıra peşi,
Alıp kendine denk eşi
Getirir tellerle tellerle.
Bestelerle neş'elenir,
Hep içip içip sallanır,
Acı aşk dilinde ballanır,
Önü sıra dilberleri
Oynatır tellerle tellerle.
Hasretliği başladı mı
Gurbet gurbet uzaklaşır,
Gariplik şarabı içti mi
Tozar yollarla yolarla.
Renk sevdasına düşünce
Sever yeşili,karayı,
Aşktan aldığı yarayı
Bağlar allarla allarla.
Gök yüzünde melek olur,
Yerde fenalık savurur,
Gülden,dikenden dost bulur
Düşüp kullarla kullarla.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gönül Eğlendirmek
Gönülün dili olsa
Söylerdi neler,neler?
Sevgisini kim sorsa
Bulurdu bahaneler.
Sessiz gibi görünür
Becerir o ne işler,
Yaptığıyla övünür
Olsa da serzenişler.
Gönül kendi konuşmaz
Başkasına söyletir,
Çünkü onda işve,naz
Onun kavli böyledir.
Bak ki türlü türlüdür
Gönülden söyleyişler,
Sende şarkı,türküdür,
Bende şiir,deyişler...
Hepimizin amacı
Kendini beğendirmek,
Sevgi bunun aracı
İş gönül eğlendirmek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gönül Hastası
Kalbimde derin bir yara var
Doktor,boş yere vurma neşter!
Bayıltmak istersen eğer
Kullanma eter
Al gel yâri bir göz atsın
Bayıltmaya yeter.
Yoksa delecek bir şeyin
Baksın süzgün bir bakışla
Derhal yaramı deler.
Durdurma fazla karşımda
Konuşur dilim olmasa kalbim...
Geçmez senin ilacınla asla
Kalbimdeki bu derdim.
Yâr onu hafifletir ancak
Tatlı sesini duyurarak.
O anda kuş olur uçarım
Şair ve bestekârların
İlham perileri diyarına...
Sen,iyileştirmek için kestiğin bu yarayı
İplıkle dikme tutmaz!
Dik yârin bir tel saçıyla
Bir daha onu bırakmaz.
Sürme üstüne merhem
Öpsün bir kere yaramdan
Aniden durur sızan kan.
Ayıltırken yine koklatma eter
Onun sıcak ellerini alnıma koyup
Derinden derine öpüvermesi yeter...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gönül Sultanları
Çevrede asîlzâde nice kadın dururken
Padişahın gönlüne taht kurar bir odalık,
Valide Sultanlar hep hırsından kudururken
Yeşermeye yüz tutar orman içi fundalık...
Gönül ferman dinlemez kendi fermanı varken...
Erkek gönlü hoş eden asîl değil kadındır,
Asla kural tanımaz gönül sevgi ararken
Kimindir belli olmaz sahİbi kapanındır...
İster sâde bir erkek,ister padişah olsun
Yaradılışı aynı,aşka açık kapısı,
'TANRILAR DEVRİ'ndeki seven bir İLAH olsun
Ne olsa da fark etmez gönlün birdir yapısı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gönül Yükü
Taşıyordum yıllardır çünkü hafifti yüküm
Senin ile başladı acılar dolu öyküm.
Ağır sevgiler ile doldurunca gönlümü
Gece gibi kararttım ışık saçan günümü.
Taşımak zor gelmiyor yükü, gönül sevince
Tüy olsa ağır gelir seven sevilmeyince...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gönül Zenginliği
Fakirim belki,
Üstümde modern resimler gibi
Renk renk yamalı bir ceket,
Ayaklarımda suya yan batmış
Gemiler misâli bir çift
Yarım pabuçlarım var.
Ben fakirlikten kaçarım
Fakirlik yakamı bırakmaz
Onun için dünyada besbelli
İki yakam bir araya gelmeyecek.
Şükrederim Allah'ıma
Fakir de olsam gönlüm zengin...
Aşk parıldar gönlümde
Aşk doyurur gönlümü.
Nilüfer yaprağı su üstünde
Sanki bir adacık,
Gömülü değil içinde
Fakat bekler beni
Bir hazine apaçık
Her türlü gizlilikten.
Gönlümden salıveriyorum gemileri
O adacığa doğru sessiz,
Sabun köpüğü düşünceler
Köpürüp köpürüp şişiyor
Uçuyorum,uçuyorum onlarla.
Gemilerim kurtuldu kasırgalardan
Yaklaştı sahile,
Aşkla doldu gemilerimin içi
Gönülde zenginlik geldi dile:
'Yürü,şansın açık gayri...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gör Hâlini İnsanın
Allah'ın gözüyle bak gör hâlini dünyanın
Eşref-i mahlûkatım dediği bu insanın
Şerefi elden gitti kaldı çıplak mahlûkat
Geriye dönüşü yok gidiş kötüye heyhat!
Bak ne hâllere geldi güzel yaratık insan
Yediği-içtiği bir şimdi yoldaşı şeytan,
Hem güçlü ve mûtiydi,hem akıllı,sevecen...
Hak,hukuk,sevgi,barış...eskidenmiş eskiden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gösterge
Sen söyleme ben tahmin edeyim geçmişini
Nelerle o günlerden bugüne gelişini.
Geleceği görmeye göze büyük engel var
İnsan hatalarını geçmişe bakıp anlar.
Bir anlamda geçmişin geleceğin demektir
Hata ve günahları bu,tekrar etmemektir.
Gününü yaşıyorken geçmişini de yaşa
Ergeç yaşanacaktır,yazılan gelir başa.
Günümü gün edeyim diyenlerse aldanır
Senin gibi herbiri böyle sevensiz kalır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Göz Boncuğu
Denize batmış çıkmış elbiseyle
Masmavi olmuş her yeri,
Az da olsa dost olmuş
Mavi renkle gözleri.
Saçları kurumuş ta güneşten
Sararmış deniz suyuyla
Dem vurmuş kestane renginden.
Çocuk değilim ama
Gel benim boncuğum ol
Seni göğsüme takayım,
Gel nazarlık boncuğum
Sevdim renginle seni
Nazardan sakla beni...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Göz Yaşı
Bir adam tanırdım
Ağlardı,ağlardı durmadan
Deli sanırdım.
Bir adam tanırdım
Gülerdi,ağzı kulaklarına kadar
Onu da kıskanırdım.
Biri ağlaya ağlaya
Göz yaşı biriktirdi
Ölü suyu oldu kendine.
Öteki güle güle göbek şişirdi
O da birgün boyun eğdi eceline...
Güldür,ya Râb güldür
Kederde boğma beni,
Razıyım gülerken aksın
Gülüş göz yaşım.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Göz Yaşı Rengi
Benim gözlerim kara
Ağlayınca da karadır gözlerimden damlayan.
Senin gözlerin yeşil
Niye göz yaşın kırmızı?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gözler Ve Bakışlar
Hayata bir bebek gözüyle bakıyorum
Süt beyaz dağlar,tepeler
Sanki değsen süt fışkıracak memeler
Hep süt süt akıyor dereler
Baktıkça acıkıyorum...
Hayata bir çocuk gözüyle bakıyorum
Her tarafta oyun,oyuncak her yer
Birini kırıyor,birini bırakıyorum
Her şeyden çarçabukça bıkıyorum...
Hayata bir genç gözüyle bakıyorum
Gördüğüm her renk toz-pembe,
Cıva gönlümce akıyorum
Bir türlü içim içime sığmıyor benim de...
Roma'yı NERON mu yakıyor?
Beni mi yakıyorlar?
Ben mi yakıyorum?
Hayata bir çapkın gözüyle bakıyorum
Neye baksam gördüğüm ya sevgi, ya aşk
Gün gelip aşktan da sıkılıyorum
Serseri bir mayınım denizde
Yine birilerine ha çarptım,çarpıyorum...
Bir de evli gözüyle bakıyorum hayata
Çevremde eşim,çocuklarım...
Erişmek hem güç, hem kolay böyle saltanata
Anlıyorum ki bu evrende
Bir nokta olsam ben de varım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gözlerim
Gözlerim geceden almış rengini
Rengi biraz
Talihime de çalar.
Gözlerimdeki ışıltılar
Gözlerimdeki arzular
Ki gece gökteki yıldızlar misâli.
Onlar kadar uzak bana
Onlar gibi kendi hâlinde
Söner,yanar...
Aşkıyla ruhuma ışık saçan
Yolumu açan,aydınlatan
Bir kız hayâli var.
Gecelerin hâkimi ay
Gönlümün ise o kız
Geceler uyku getirir
Benim gözlerim uykusuz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gözlerimi Açsam
Bir rüya gördüm uykumda
Öylesine kötü bir düş.
Açtım gözlerimi
Bölündü de uykum
Öylelikle kurtuldum.
Kötülüğe saptım da gündüzün
Açılmadı açık gözüm
Dünya,gözünü bağlıyor insanın
Kuyusunu kazdırıyor kendi eliyle.
Ne olur gözümü açıp
Kurtuluversem fenalıklardan
Uykumu böler misâli.
Kaçırtırım o zaman bakışlarımı
Kötülükler üzerinden
Gözlerimde ışıldarsa iyilikler hayâli.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gözlerinden
Kalbine girdim gözlerinden
Sevgini sezdim gözlerinden
Seni her görüşümde ben.
Aç,göz kapaklarından
Kurtar güzel gözlerini
Bulutlar arkasından
Güneş sıyrılır misâli.
Can versin aşkın güneşi gözlerin
Titremiş aşkın filizlerine,
Kalbimin karanlığında yol açan
Gözlerinin ışığından yürü
Gir kalbime
Rastlarsın silinmekte olan aşk izlerine.
Beni teselli etmek istersen
Aç,bir daha bir daha bakayım
O güzel,o yeşil gözlerine...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Grafik
Elime bir grafik verdi hayat
Alnımın yazısıymış...
Bir gölge rengi kâğıt üstünde
Koyu,simsiyah bir hat
Çiziyor bir girinti bir çıkıntı
Kimi o kadar büyük ki
Beni aldı bir merak ve sıkıntı.
Aydınlıkta başlıyor ucu
Gölgeye dalıyor birden
Bu hâl kaçmadı gözümden.
Düşünce sardı beni bir anlık
Ve çizgiyi takiben
Erişti bir karanlık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gurbet -2 Feleğin papağanı oldum
Küçük yaşımdan beri
Tek kelime ezberletti bana:
Gurbet...gurbet...gurbet...
Akıl ermez bu feleğin işine
Koydu gurbet kelimesini
Hayat sözlüğümün ta başına.
Binmediğim taşıt mı kaldı sanki?
Gün oldu topal eşeğe bindim...
Bir an ki
Unutamam onu hiç:
Şehrim küçüldü gözümde
Hasret büyüdü gönlümde
O kadar ki
Bir dev oldu benliğimi yiyip bitirdi.
Yollarda tepeler yeşil
Tepeler mor,
Ayrılık,ah ayrılık yok mu ya
İnsanın içine kor...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gurbet
Birşey istemem sizden
Bencileyin garip insanlar,
Bilmediğim bu yerlerde
Yanımdan geçerken
Güler yüzle bir selâmınızı
Esirgemeyin benden.
Sadaka beklerken
Dilenci köşede,
Bir tanıdık çehre
Gözlerim hergün ben
Hayâl içinde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gurbet Akşamlarında
Havanın karardığını
Akşam olduğunu ben
Anlamazdım gurbette olduğum anlar.
Elin günü vardı
Aydınlık,güneşli günü,
Günüm kısaydı benim
Dertle,düşünceyle çökerdi
Gece gönlüme erken.
Derken...
Günümü,gecemi ben de
Ayırabilir oldum
Karşımda yâr gülerken.
Acıyorum,nasıl geçtiğini bilmediğim
Yaşanmış günlerime çok,
Kaderde gurbet varmış ama
Elde birşey yok...
Yaşamak istiyorum yeniden
Gözüm hayata aç
Artık gurbete tok.
www.antoloji.com - kültür ve sanat
www.antoloji.com - kültür ve sanat
ben de
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gurbette
Nasıl acı demeyeyim
Gurbet beni bundan yakar;
İnsanlar geçer karşımdan
Yüzüme bön bön bakar
Bende ne var sanki?
Gülseler yüzüme hafif
Bir yabancı gülüşüyle
Bir selâmcık verseler içten
Bir selâmdan ne çıkar?
Gurbetteyim kaç zamandır
İçim kapalı,kapım kapalı
Açan olmadı şimdiye kadar.
Kimbilir? belki gurbette
Garip kapısı açmak
Büyük günah olmalı...
Ey rüzgâr!
Sen de olmasaydın
Yalnızca ben açmış olacaktım
Kapımı ölünceye dek.
Bir dost eli değmedi ona
Kapımı sen açtın tek.
Gurbette bir garip kapısı açıldı
Ne hoş! anlasana,anlasana...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Güfte
Gönül kime yandı,kimi sevdi,kimi aldı?
Daldan dala kondu ve en sonunda aldandı.
Her yüzüne güleni dost oluverir sandı
Daldan dala kondu ve en sonunda aldandı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gül Bahçem
Bilirsin gül bahçemi
Ellerimle yetiştirdim,
Bir ananın fedakârlığına dek
Fedakârlık gösterdim herbirine
Titredim üzerlerine.
Seni o bahçede sevdim ilk defa
Sen,güllerimin renkleriyle büyülenmiş
Kokularıyla kendinden geçmiştin.
Bir aşk vardı içinde
Ama söyleyemiyordun.
Bakışlarından
Nefes alışlarından sezdim
Beni seviyordun.
O öpüşüm yok mu ya
Beni çileden çıkardı
Seni baştan...
Ne güllerimi hatırlar oldum
Ne zamanı.
Zevki içiriyordum günlerime...
Ah! bir ayrılış ki unutamam
Güller soldu,günler karardı
Ve böyle serseri etti beni...
Benim,böyle kaldırımlarda
Sarhoş olup sarhoş yatmam
Hep senin için.
Yumuşak yataklar
Sert gelir oldu bana,
Gül kokusunu anlayamaz oldum gayrı.
O aşk ve o ayrılış
Çok şeyler götürdü insanlığımdan
Öyle ki en sevgili dostlarıma
Bir selâm vermeği dahi unutturdu.
Belki bir daha kavuşursak
Biliyorum,bana güllerimi soracaksın
İşte söylüyorum bak
Senin o ilk gelişin
Onları gücendirmiş
Bir daha açmaz oldular.
Bilirsin kıskançlığın ne olduğunu...
Güller kurudu,dal kaldı,diken kaldı artık
Bir daha bahçeme gelirsen
Aradığını ne bende bulursun ne güllerde.
Senden öcünü alacak
Gülleri diken âhıyla
Ve soldurduğun,kıskandırdığın
Güller ise diken diken...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gül Bahçesi
Bir zamanlar sen güldün
Ben de senin bülbülün,
Nihayet birgün öldün
Acı verdi ölümün.
Senden sonra bıraktım
Dünyanın zevklerini,
Etrafımdakilere baktım
Hiç bozmamışlar âhenklerini...
Gönlümü avuturdum
O güzel gül bahçelerinde,
Şimdi onları bulurum
Güneşin doğup,battığı yerde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gül Ve Diken
Gülün güzelliği yalan,
Ne renk,koku ve katmerindendir.
Arzuları kamçılayan
Yasaklayıcı dikenindendir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gülmek
Kendi kendine gülen
Kişiye deli derler,
İnsanlar hep bu yüzden
Toplulukla gülerler.
Gülmesini bilmeyen
Bir güldüreni arar,
Oysaki güdülmeyen
Özgür nice insan var...
Kendini idareye
Bir alışsa insanlar,
Bilmem gider nereye
İşsiz kalan çobanlar...
Gülme yeteneğini
Önce kendinde dene,
Kendin sağ ineğini
Bırakma bilmeyene.
Başkasının sırtına
Çıkan belki yükselir,
Bu yükseliş ardına
Mutlaka düşüş gelir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gün Babaların...
Mübarek anamıza bir günü özgüledik
Bir günü de muhterem babamız için verdik.
Yılda bu iki günde biz onları anarız
Yılın her günü anar bizi ana - babamız...
Onlar da bir gün anne ve baba olacaklar
Bir günlük anılmaya elbet katlanacaklar...
Onlara verilecek SEVGİ,SAYGI çok büyük
Bölüp bölüp her güne verelim küçük küçük...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gün Gelir
Kendini geçmeyecek sen hep bahar sanarsın
Lale,zambak,orkide,papatyada sen varsın.
Gün bu gün aşk çemberi seni hep böyle sarsın
Gün gelir bu günleri sen de bir gün ararsın.
Diken gülü korumaz ama öyle bilinir
Dikeni göstermeyen güldeki albenidir,
Gül solunca görünür diken dal üstü bir bir
Gün batınca kaybolur güzellikler,silinir.
Dikenine katlanıp sevilir canan yıllar
Sevginin kendi tatlı,dozajında acı var,
Zehirin azı ilaç,çoğu ise can yakar
Sevgiler sığmıyorsa senin gönlün pekçe dar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gün Gelir Olur
Bir eser bırak belki
Seni de anan olur,
Aşk o kadar güzel ki
Senin de anan olur...
Sevgi yoksa ülkede
Orası yaban olur,
Ağacı tüketme de
Elinde yaban olur...
Yaşadığına sevin
Hayat hep yaman olur,
Sevgi olsun ödevin
Derdine yaman olur...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Günah Çıkarma
Sonbaharın hüznü
Kâlbini dinlemeyi öğretti ona,
Yürüdü giyik ayaklarıyla
Çiğnedi çıplak caddeleri.
Anlamadı hâlâ insafsızlığını
O kadar yürüdüğü halde
Hâlâ çiğniyordu caddeleri
Düşünmeden ve acımaksızın.
Oysaki dalgındı düşünceden
Bir kahpe selâmı vermedi bu sefer
Gece dostlarının kaçı geçmişti önünden.
Yürüyordu kâlbinde güzün hüznü
Yaprağını döken ağaçlar gördü yollarda
Mayır mayır yandı gözleri
Kilisenin önünde buldu kendini
Ağır ağır girdi içeri.
Döktü durdu günahlarını
Kafesin bir yanında papaz vardı
Bir yanında o
Ve aralarında günah...
Döktükçe o günahını
Papaz günaha girdi...
Uçarcasına çıktı kiliseden
Yüzünü aydınlığa çevirdi,
Yaprağını döken ağaçları düşündü
Düşündü tüyünü döken kuşları
Ve kendini düşündü.
Çırılçıplaktı artık günahtan yana
Ve hafifti o kadar da...
Bir,umutların ağırlığı vardı üzerinde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Günah Tanrısı
Günahsız geçen bir günün gecesinde
Işıklarla ruhlaşıverip
Karanlıkların kucağına süzül sevgilim.
Duy âhengin ne âhank olduğunu,
Gör dünyanın hâlini bir kez,
Günahın sevgiye denk olduğunu
Anlasaydı herkes
Ne sen benim sevgilim olurdun
Nede ben senin.
İsmin aklımın kıyısından bile geçmezdi.
Seni kısacası sevemezdim,
Senikoklayamazdım,
Seni öpemezdim.
Her öpüşün bir zehir olduğunu
Anlayabilseydim.
Karanlığı sen de sev sevgilim
Günahı sen de kabul et benim gibi,
Günah,delice sevişmekse
Bin günah işlerim ömrümce
Hep seninle ve senin için.
Günahın eziciliği kalmaz bence
Keşke her günüm sevişmekle geçsin
Bir 'Günah Tanrısı ' yaratabilirim
Sevgilerle,sevgilerle delice...
.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Güneş Batarken
Bir kederli günümde ben
Karşıda batan güneşi
Seyreyledim Kadıköy'den.
Parlak,bakır bir tepsi
Yaklaştı tepelere,
Sevinçle karışık bir hüzün
Çöktü onu seyredenlere.
Bir değişme oldu ansızın
Kapanmış fincana döndü,
Gelecek gece ve gündüzün
Sırlarını topladı bir bir
Fal gibi içine gömdü...
Tepeler mi yükseldi bilmem?
Kayboluverdi ortadan.
Ben birşeyler sezmek isterken ondan
Belki de beni falcı sandı hâlimden.
Tepeler yuttu fal fincanımı
Ben çözemeden falımı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Güneş Doğdu Ve Battı
Güneşin yuvası
Kedersiz,dertsiz,sessiz
Doğduğu tepelerin arkası.
Sanki bizi gözetlercesine
Dolaşır tepemizde bir adam her gün
Sıcak kanlı ve işsiz.
Günlerin dertlerini teker teker
Kara boncuk gibi dizer
Işıktan saçının tellerine.
Binbir dertle,mihnetle
Ağırlaşan bu adam
Artık duramaz üstte.
Yavaş yavaş alçalır
Batıdaki tepelere.
Kan ağlar bu anda güneş
Gözünden dökülen kanlar
Kızıllık saçar ortaya.
Guruba bakanlar
Hâlini görür ve anlar...
Nasıl kan ağlamasın?
Türlü dert ve belâyla
Gömülür batı tepelerinin arkasına.
Kıskanırdım önce ben
Batıdaki tepeleri.
Hoşuma giderdi rengi ama
Anlamazdım gurubun renginden.
Şimdi biliyorum artık
Battığı tepelerin arkası
Kasvetli ve dertli,
Güneş burda dertler anası.
Gecenin sessizliğine dertler dağılırken
Kaybolur güneşteki analık,
Herşeyi örter bir anda
Ağır ağır basan karanlık.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Gününe Değil Dünya Kadınlarına...
Havva ana yaratıldıktan beri
Dünyayı tutmuştur kadının ünü,
Bana kalsa özgünlenirse yeri
Yılın değil asırların her günü...
Erkeklik arıma sığdıramam ben
Üç yüz altmış beş içinden bir günü,
Nasıl yücelirim o ezilirken
Onlarla yaşadık dünü,bugünü...
Kadına saygım karakterimdir
Kadın rezil olsa ben daha rezil,
Kadın yeri neyse benim yerimdir
Gerçek erkek isen ezme,sen ezil...
Kalmasa bir damla kanım korkum yok
Ben kadını koyarım damarıma,
Bende iki kadınımın hakkı çok
En büyük pay anam ile karıma...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Güvercinler Ve Yemciler
Gittim 'Yeni Cami'ye
Kuş yemi aldım yemciden.
Güvercinler tarla oldu
Çiftçi de ben...
Birkaç avuç yem attım
İki aç boğaz kapattım.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Güzel Gözler
Gözler,bu güzel gözler hicrana kapıldı
Kendi kendinden geçerek tatlı hülyalara daldı.
Yârini gözetlerken başka bir yâra takıldı
Kendi kendinden geçerek tatlı hülyalara daldı.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Güzel Kız
Gözleri menkşe rengi
Her saçı bir altın tel,
Gözlerime gözleri
Bakarkensanki der:gel...
Narin,uzun bacaklarıyla
Yürüyorken kıskıvrak,
O güzel endamıyla
Sanki der ki:tek bana bak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Güzele Tapınamam
Artık yetişir
Tahammülüm kalmadı
Beni tapacak mı zannederdin kendine?
Hâşâ! sana tapmak ha!
Allah'sız değilim ben
Hamdolsun dinim de var
Allah'ım da..
Git putperestlere
Atelere
Güzel Mabûdeleri yapsınlar seni
Ama şunu da unutma:
Çok putlar kırıldı bu dünyada...
Güzelsin şimdi güzelsin...
Güzelliğin gidince
İlâhî kudreti sönmüş put misâli
Hayat,parça parça eder seni...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Güzelliğin-Özelliğin-Benliğin
Beni sana yıllardır bağlayan,güzelliğin!
Sevmemi,sevilmeni sağlayan,güzelliğin!
Kor olup yüreğimi dağlayan,güzelliğin!
Umutsuz günlerime ağlayan,güzelliğin?
Tertemiz ruh taşırsın,bu senin özelliğin...
Kendinle yarışırsın,bu senin özelliğn...
Her dilde anlaşırsın,bu senin özelliğin...
Küs durmaz barışırsin,bu senii özelliğin...
Oturmuştur değişmez,artık senin benliğin.
Olgunlaşmıştır pişmez,artık senin benliğin.
Eren baştır erişmez,artık senin benliğin.
Yüceliklerden düşmez,artık senin benliğin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Halıcı Kız
İpten yapılmış
Bir porte üzerinde
Yer yer serpiştirilmiş
Renk renk yumaklar
Nota olur çıkar
Halıcı kızın ellerinde.
Bu renk âleminin
İnce uzun parmaklı halıcı kızı
Sihrine kapılır bestesinin
Renkler akıştıkça önünde...
Hele şarabî kırmızı
Büyüler halıcı kızı.
Çözülür,erir yumaklar
Bizim halıcı kız ne besteler yapar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hamsinde Kediler
Bekâr evinin penceresi önüne
Kedilerle geldi Hamsin,
Bekâr kıskançlığı attı içinden
Bırak dedi kendi kendine
Bırak varsın
Yeni doğmuş çocuk gibi ağlasın.
Sen de bir zamanlar böyleydin oğlum...
Az mı inim inim inletti aşk seni de?
Küskünlüğün unutturduğu bekârlığını
Hatırla şimdi kedi sesinde.
Bırak,sevişsinler bildikleri gibi
Sen de bildiğin gibi sevişmek istemez miydin?
Hem yılda bir kere gelir Hamsin
Senin her günün aşkla geçerdi önceleri.
Sonu gelmediyse yalnız aşka küs.
Aşk,sahilsiz denizlerin tek gemisidir
Dalgalarla çalkalanır coşan gönüllerde...
Kovma kedileri pencerenden
Yum,aşk serüvenli rüyalara gözlerini.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hamurumuz Toprak
Hani yağmur yağdığından hemen sonra
Mis gibi bir topra kkokusu var ya
İşte o,benim terimden alır kokusunu.
Koklayabilrsen o kokuyu
Beni de koklayabilirsin.
Hem benim ecdadım toprak
Bakma şimdi böyle olduğuma
Ben de toprağım,eğer sen
Ölümden korkmaz,toprağı seversen
Beni de sevebilirsin.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Harcayış
Güzeli,seni gördükten sonra anladım...
Güzel neye derler deseler
Seni söylerim onlara.
Hasretin ne demek olduğunu
Ayrı kalplarde yaşadığını
Ayrılık öğretti bana.
Yaşadım,cansızca yaşadım
Canımı,kavuşacağım günlerde
Harcamak arzysuyla sakladım.
O günlere sakladığım bu cana
Azrail göz koyup
Benden önce harcarsa
İşte üzülürüm buna...
Nasıl olsa harcanacak amma
Sana ve iyiye harcamak isterdim
Ben onu sonuna dek sonuna...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hasretin Sabrı İçinde
Seni benden ayıran
Kömür tozundan kapkara o trenden
Öyle nefret ediyorum ki...
Siyahlığıyla beraber
Seni aldı gitti ama
Hasretin karanlık gecesini
Dert etti başıma.
Sen raylar üzeründen kayıp giderken
Kalbim aksi yönde ray oldu
Bana doğru yaklaştı
Sen uzaklaştıkça hasretin
Ezdi raylarımı ağırlığıyla.
Dönmese artık bu tekerlekler
Paslansa artık bu ray,
Sabrımı kıskandı melekler
Günler geçti bir alay...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hasta
Bir yıldız uzakta,ötede
Göz kırpıştırır,
Bir kâlp burada yalnız
Kimsesiz bir kâlp atar.
İşte böyle garabetlerle dolu
Koskoca bir âlem var...
Bir rüzgâr ufka yapışmış
Kotranın yelkenlerini açar.
Burada bir soluk hafif
Bir de acı ah çıkar.
Bir derin iniltiler duyulur
Bir dal kırılır bir yelle,
Bin dert altında kıvranan gönül
Sıkı bir pazarlık eder ecelle.
Bir hasta dider yatakları
Titrerken ruhu ölümün pençesinde
Bir başka görür yıldızları
Belki şimdi ölecek bu insanla
Yarın ayrılacak âşıklar
Bambaşka o son gecesinde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hayâl Ağacı
Hayâl ağacı altına
Şöylece bir oturayım
Dedim hayâller kurayım.
Sırtım ağaca dayalı
Geçti hayat yorgunluğum
Şimdi duygu yoğunluğum...
Gökten şiirler yağıyor
Altında ıslanayım
Sırılsıklam olayım.
Yine de kuru kalan
Umutlar var ıslanmayan...
Onlar öyle bir çekirdek
Uygun ortam,toprak gerek
Bulunca da fışkıracak
Yemyeşil ağaç olacak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hayâl Külü
Kafam hayâl mangalı
İçi dolu külle
Duydum bir tatlı sıcaklık
Dokununca elle.
Sıcaklık doldurdu ruhumu
Kaldırdım kolumu
Kavradım gerçeği bir maşa gibi
Mangalı eşip deştim
Üstüne geldi küllerin dibi.
Bir kor parladı kül içinden
Sarstı bütün varlığımı
Koştum binlerce emel peşinden
Renk aldı hayâllerim
Kimi kordan,kimi külden.
Gömdüm mangalın içine
Küllenmesin diye birkaç
Cehennem koru,gönülden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hayal Sevgili
Birgün yine ' J ü l y a ' çalsın plâkta
Aşk ile sen gül,ben yine ağlayayım sevgilim,
Sen orada,bense senden yollarca uzakta
İnan seni anar kalbim,seni söyler dilim.
Günüme gölge ol merhametinle
Kollarımı açıp sana koşarsam beni kovma!
Aç kollarını,uzat dudaklarını
Sevginle yorgunum,nazınla da yorma.
Aç kollarını,uzat dudaklarını
Sana bütün sevgimi anlatacağım,
Yollar uzun olmuş bence ne çıkar?
Seni ben kendimde yaşatacağım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hayal Ve Hint Fakiri
Sihir âlemi Hindistan
Hayâl âlemine eş.
Görünmekte ufuktan
Belki şimdi güneş.
Yavaş yavaş ısınarak
Buğulanan toprak
Verir her fakirin ruhuna nem.
Ciğerlerine dolan meltem
Çıktıkça fakirin ağzından
Rakseder dansöz gibi önünde
Kıvrıla kıvrıla en zehirli yılan.
Neler yok neler bu nefeste?
Orta Asya'nın kurak rüzgârları,
Himalaya'nın karları,
Tar'ın kumlu fırtınaları
Ve mis gibi baharat kokuları
Sihir katar bu nefese.
Bu kadar kuvvetli nefes
Ki karşısınde sihirlenir elbette herkes.
Başında bir beyaz sarık
Altında bir uzun don,
Belinde dolam dolam kuşak
Göbekten yukarısı çıplak
Fakir.
Oturur bir köşe başına
Önüne sevgilisini alır
Oynatır,durmadan oynatır.
Bahşiş çanağını uzatır
Toplar biraz bahşiş
Bundan ibaret bütün iş.
Aşıkını boynuna sarar
Kavalını dudağına dayar
Çalar bir sihirli nağme.
Sanki yılan kolye olur
Uzanır boynundan gerdanına.
Sonra torbasını,çanağını toplar
Yavaş yavaş uzaklaşır oradan,
Yeni bir köşe başı ile
Yeni yeni kısmetler arar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hayalet Aşık
Yüzüne baktım
Bakışlarım bindi göz kapaklarına
Ağırlığından açamadı gözlerini.
Görmek isterdi belki içinden
Fakat bakamadı yüzüme bir türlü
Başkasını gördü gözleri
Aşkını başkasına içirdi gözlerinden
Işık ışık.
Görenler oldu sarhoş
Onu seven bir benim ben
Ki hayâlet âşık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hayat Bandı
Uzayıp yürüyen zaman bandında
Seçilip seçilp dökülenleriz.
Ömrümüz bitip de ecel anında
Bir el tarafından çekilenleriz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hayat Masal
Ne uzun,kısa boyum
Sözüm eri doğruyum,
Dünya batsa ben buyum
İstikametim okmuş.
Ademden gelir soyum
Güzel sevmektir huyum,
Göze olmazmış doyum
Kimi aç,kimi tokmuş.
Değil isen duygusal
Bâri ol biraz uysal,
Çünkü hayat bir masal
Ha bir varmış,bir yokmuş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hayat Ve Aşk
Erittim zamanı avuçlarımda
Bir sabun köpüğüdür şimdi hayat,
Dönüp dönüp geçmişe bakarım da
Neler görmüş ve geçirmişim heyhat!
Ömrümce ayırdım sapla samanı
Bir saman aleviymiş aşkı tatmak,
Söndürmek için boşaltma Ummanı
Yeter,üstüne bir kova atmak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hayat Ve İnsanlar
Hayat bir deniz gibidir
İnsanlar da yelkenlidir
Rüzgâra bağlı mukadderatı...
Bazan bir fırtına çıkar
Yelkenlileri çalkalar
Batırır birkaç yelkenli...
Fakat deniz aynı kalır
Değişen kayıklardır.
Batanlar deniz dibine
Çökerlerken izlerine
Rastlanmazsa kaybolurlar
Başka bir âlem bulurlar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hayırlı Evlat
Hayırlı evlât; hayatta
Anadan,babadan geçmeyen evlâttır,
Eğitim,ilim,fikriyatta
Anayı,babayı geçen evlâttır,
Bu günü dününü aşan evlattır...
Analar,babalar için bence
Böylesi evlât murattır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hem Of Hem Şükür
Ben kafayı çekerim...
Felek duymuş ola ki
Gel bir de benden çek dedi.
Bir kocaman of çektim
Koca dağlar misali.
O gün bu gün
Ofum yalnız,dağım yalnız,ben yalnız...
Üçümüz hep bir ağız
Of! Of! Of! dedik
Allah geldi aklımıza
Of değil Allah'a şükür dedik...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hep Aşk Desin Dillerimiz
Dünyamız üstündeydi ayaklarımız
Yıldızlar ışığını yaktı gözlerimizden,
Bir tatlı öpüş titretirken bizi
Uçurduk o akşamlar kuş misâli
Renk renk şen umutları elimizden.
Kımıldar hâlâ ruhumuz akan yıldızlarla
Başımız dumanlı
Yine gecenin sarhoşluğu var
Bir hayalet korkusu veren gölgemizde
Boşalıyor içimiz umut umut
Gözlerimizden geçip ta yıldızlara kadar.
Gömelim her gecenin hüznünü rüyalara
Vuralım dert çektikçe başları kayalara.
Bir sabah çok erkenden uyanınca ürpererek
Sevelim hayatı yeni baştan
Severek,sevilerek.
Yakmasın,incitmesin daillerimizi
Sözlük dolu kelimelerin gayrısı,aşktan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hep Yâr İçin
Şarkılarda,şiirlerde
Niçin hep bu hüzün niçin?
Fikirler de,zikirler de
Hep yâr,için,hep yâr için.
Sazlar çalar aynı telden
Böyle akort ta ezelden,
Başka birşey gelmez elden
Hem kâr için,hem yâr için.
Dünya tersine dönmez mi?
Ateş,yanmadan sönmez mi?
Bir bakışta görünmez mi?
Benim içim,senin için...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hepsi Benim Akıldan
Aklım çıkıp gitti gözümden
Takıldı peşine,
Aklımdan ne istersin
Beni al onu koyver.
Hem o,gittiği yeri bilmez
Bakarsın bir sendedir
Bir de bakarsın başkasında.
Akıl toplamağa mı çıktın
Bu delice güzellikle?
Deli çengeli olmuş güzelliğin
Takılmış sallanıyor akıllar
Senin aklın nerde?
Aklım düştü peşine
İnan olsun akıl ermez işine...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hepsi Sevgili İçin
Dili lâl
Gözü kör,
Yese bal
Ağzı tatsız
Gönlü yârsız olanın.
Sevgili olmayınca
Dil güzelikten kime bahseder?
Kimi görür gözü?
Gördüğnden ne zevk alır?
Ağzının tadını anlar
Hayatın zevki dudaklar
Bal emen arı gibi
Sevgilinin dudaklarından
Öptükçe her seferinde
Bir başka çeşit kalır
O öpüşlerin tadı damakta...
Düşünce karadan geçti
Düşünce şimdi akta.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hepsinden Bir Hediye
Her okşayan bir şeyini vermiş sana...
Deniz okşamış bir zamanlar
Gözlerine içirmiş rengini.
Rüzgâr okşamış bir zamanlar
Keskin nefesini sende bırakmış.
Bulut okşamış bir zamanlar
Yaşlar gözünde toplanmış.
Güneş okşamış bir zamanlar
Saçların buğdayca sararmış.
Güller okşamış bir zamanlar
Dudaklarında rengi kalmış.
Kader okşamış bir zamanlar
Başını dertlere çalmış.
Şimdi de okşuyorum seni ben
Başka birşey vereceğim yok sana
İstiyorum benliğimi al benden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Her An Açık Sergi
Bir sergi açmış Ulu Sanatkâr
Kâinatın oluşundan
Kayboluşuna kadar...
Neler teşhir edilmiş bu sergide neler...
Adem ile Havva'dan tutun
Her türlü yaratık
Yaratanının yaratış edasını
Öne sermiş birer birer.
Ey sergi eserleri
Hergün biz
Kendimizi teşhir eder
Kendimizi seyrederiz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Her Şeyde
Tanrı'm
Yaprağın yeşilinde seni görüyorum
Seni duyuyorum kuşun sesinde,
Güzellerin güzelliğinde güzelliğini
Ve korkunç fırtınaların Tanrısal nefesinde...
Olgunluğunu olgun meyvalarda gördüm,
Sabrını sabırlı âşıklarda,
Parıltın var gözümde ışıldayan
Titreyen parlak ışıklarda.
Benim yalnızlığım var,senin tekliğin
Benim küçüklüğüm kadar büyüklüğün var,
Şu ki dünyada bütün tesellim:
Her şeyde senden bir şey arar
Her şey Tanrılaşır gözümde.
Ben Allah'tan bir parçayım
Allah kalbimde oldukça benim.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Her Yaşta Bahar Var
Gün aynı gün olsa da birbirinden var farkı
İşte bundan güzeldir baharlardaki şarkı.
Bahar geldi içimde bir kıpırtı belirdi
Baharlar şimdi değil eskiden de gelirdi.
Eski baharlarımda aşk denen bir şey vardı
O aşk bir ömür boyu baharlarımı sardı.
Gönlümdeki kıpırtı anladım şimdi neymiş
Eski aşk ayak sesi baharla yine gelmiş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Herkes Dünyasını Kurar
Her insana bir dünya gün doğarken kurulur
O gün zevk ya kederle yaşanır akşam olur.
Kimilerin dünyası lâle ve gül bahçesi
Kiminin dünyasında yok bir tek menekşesi.
Kimiler dünyasına bol bol sevgi doldurur
Sevgiden anlamayan onu doğarken vurur.
Kimi var dünyasını bir kucak gibi açar
Kimisi insanlardan hep köşe-bucak kaçar.
Kimine göre Cennet-Cehennem dünyadadır
Kimisi için onlar başka yıldız,aydadır...
Günlük dünyalar ölüp tesbih gibi dizilir
O taneler 'UKBA'da önüne gelir bir bir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Herşey Çağında Güzel
Ağaç,dağında güzel
Üzüm,bağında güzel
Balık,ağında güzel
Herşey çağında güzel.
Ben,yanağında güzel
Aşk,dudağında güzel
Meşk,kucağında güzel
Herşey çağında güzel.
Aş,çanağında güzel
Od,ocağında güzel
Köşk,konağında güzel
Herşey çağında güzel.
Sana çirkin diyemem
Deyip de küçülemem,
Güzelsin derim lâkin
Herşey çağında güzel...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hırka
Hayat bize
Zamandan yumağıyla sıra sıra
Senelerden ördüğü bir hırka
Giydirir bir ömrü kılıf diye,
Ecele verir ardı sıra
İpin bir ucunu hediye.
Her sene ömrümüzde bir çengel
Çeker,bir şeyler alır ömrümüzden
Biz geçmesek de senelerden
Seneler vazgeçer bizden.
Sökülür yavaş yavaş hırka
Bilmeyiz ecelin bizi soyduğunu,
Bakarız birgün dolmuş
Bir sürü sökülmüş iple arka.
Ömrün sıcaklığı o iplerin
Büklüm yerlerinde gizli.
Ölüm rüzgârı eser
Bir titreme gelir üzerimize.
Ecel kuyusunun buz suyundan
Suyumuzu kızdırırlar
Kızdırırlar ama
Seneler yine geçer
Birkaçı yine göçer.
Bu diyar göçmenleri
Tutuşurlar elele,
Ah ne olur düğüm düğüm
Eklenseydi birbirine
Dünyadaki büklüm büklüm
Sökük iplikler...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hırsız - Polis
Bu yaşa gelinceye dek
Hırsızlık bilmezdim ben de
Bütün çocuklar gibi.
Ama yok mu bu yaş
Yok mu bu çağ?
Ve delikanlılık...
Hırsızlığı da öğretir insana...
Evet,hırsızım şimdi
Hem de azılı cinsinden.
İnanın bana
Kaç genç kızın
Yükte hafif aşkta ağır
Kalbini çaldım.
Polisten hayır yok onlara
Ben hırsız,onlar polis
Hırsız-polis oynuyoruz tatlı tatlı
Eski çocuk şenliğimizle...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hocalar Konuşuyor
HOCALAR KONUŞUYOR
(İSTANBUL HUKUK FAKÜLTESİ ÜÇÜNCÜ SINIFTA YAZILMIŞTIR.)
CEZA HUKUKU KÜRSÜSÜNDEN:
Prof.DR.NACİ ŞENSOY (MERHUM)
“ Tehirinde mazarrat melhuz bulunan ahvâl müstesna
Tekrar edelim bir daha...
-Gülmek ve konuşmak yok! atarım dışarı ha! Yegân yegân tesbit eylediğimiz
İşbu hâdiseler muvacehesinde
Halli iktiza eden mesele...
-Gülen,konuşan olsun hele
Haşlarım,atarım dışarı ha! - “
CEZA USULÜ HUKUKU KÜRSÜSÜNDEN:
Prof.Dr.NURULLAH KUNTER (şimdi EMEKLİ)
“ Patagonya Usul Kanunu
Cart-curt kaideler koyuyor
Falan filan,filan falan oluyor..”
İDARE HUKUKU KÜRSÜSÜNDEN:
Asistan Dr.İSMET GİRİTLİ (Halen Prof. Dr.EMEKLİ)
“Tabir caizse af buyurun
Kalleşçe sizi buraya topluyor
Yine de yoklama âdem-i ifa oluyor...”
DEVLETLER HUKUKU KÜRSÜSÜNDEN:
Prof.Dr. CHARLES CROZAT & MÜTERCİMİ Asistan Dr. Bayan..
Hoca der:Mes étudiants!
Tercümesi:Talebeleğim
Yanınızda biğeğ coğğafya hağitanız olsun.
(Dikkat! alkış var burada...)
Göğünüz kuzeydeki kutup buzlu pasta
Nasıl paylaşıldı.(Zıkkımlansınlar...)
İCRA VE İFLAS HUKUKU KÜRSÜSÜNDEN:
Prof.Dr.İLHAN POSTACIOĞLU (MERHUM)
“Arkadaşlar davacının hakk-ı hıyarı var.
Gülecek ne var sanki?
Netice-i talep,semere-i ihtilâf
E...benim bu tâbirler hoşuma gider.
Hem sizin kompozisyonunuz sıkıcı
Okurken zorluk çekiyorum,eğer
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Havalandırsaydınız biraz şöyle yıllanmış şaraplar gibi
Mest olmamak elden gelir miydi?
......Bunlar teferruat
Ben bile aklımda tutamam
Size de imtihanda sormam.
Temiz temiz dökerim
Sizi de kendimi de yormam.
Haydi bakalım bunu kim söyleyecek
Aferin...Numaran kaç senin? ”
MALİYE HUKUKU KÜRSÜSÜNDEN:
Prof.Dr.ORHAN DİKMEN (ŞİMDİ emekli)
“İlk çocuk pahalı olur,sonrakiler ucuz
Asgarî geçim indirimi için insanın
Doğrusu Kraliçe Süreya’yı acıyası geliyor
Vermeliydi Allah on bir değil dokuz...
Adam Smith beş kuruşluk simidin ona çıktığını görseydi
Adamcağız yeni nazariyeler peşinde koşardı Türkiye için...”
MEDENİ HUKUK KÜRSÜSÜNDEN:
Doç Dr. İSMET GÜLÜMSER SUNGURBEY
(Şimdi Prof. Ve EMEKLİ)
“Alkışla inletiyorsunuz öğreneği
Duyan “görmük” zannedecek
Cık cık tarlasına düştük
Altı kaval üstü şeşhâne diyecek.
Bu yasa bu yasadan esi almış
(Tabii ben de Ataç’tan...)
“GUGUK”çıkıyor artık “sınavlara”az kalmış...”
MEDENİ HUKUK KÜRSÜSÜNDEN:
Ordinaryüs Prof.Dr.HIFZI VELDET VELİDEDEOĞLU (MERHUM)
“Bir tanıdık gelmiş bana fikrimi sordu
Şöyle şöyle oldu dedi
Hallediverdim işini, adamcağız
Dua ede ede gitti
“Hay Allah senden razı olsun...”
Meğer içi yanıkmış zavallının...”
Ne hoş ki rahat rahat
İstediğime diyebilirim üstad.
Ne doktoramı veriyorum
Ne de yazdığım doktora tezi...
Hem iğreti adım da var
Eskiler ona der:”nam-ı müstear”
SİVRİ UÇ...
Batarsa da kan çıkmaz
Hanefi abdestini bozmaz.
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bu da sana arkadaş:
“Bu taşındır diyerek AMME’yi diksem başına
İDARE otursa gelip gelip karşına
Çarpışsan sınav sınav
Olsan Başını Vermeyen Şehit
Eder seni boyun sıra kitaplar istiap...
N olurdu şu bilgi olsaydı hap
Bir sabah,bir öğle,bir akşam alsaydık
Hepimiz âlim olsaydık.
Ey giriş kapısı ardına dek açık
Çıkış kapısı hafif aralık okul
Yıllardan beri kurulduğun yetmezse eğer
Yine yıllarca gönül tahtına kurul.
Ey talebe arkadaş isteme benden dua
Evde karın ve boy boy çocukların diploma bekler
Allah’a açılmış temiz eller...
ALPER KÜRÜK
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hoş Nağme
Gurbet arası yolar
Feleğin sazında tel
Ayrılık mızrabı değdikçe
Bir hoş nağme düşer tellerden
İşte o ben.
Size hoş gelir belki
Ama bana sorun bir de.
İçim beni yakar
Dışım eli,
Benden başka yok sanırım inleyen.
Gurbet oldukça mesken
Yol uzun bana feleğin eli gibi.
Yine nağmeyim,bir hoş nağmeyim ben
Kulaklar duymayacak beni birgün
Teller yine aynı teller
Tek nağmelerdir değişen...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Huzur
Yıllanmış şarap oldum boş kadehlere doldum
Doldukça da boşaldım boşaldıkça da doldum.
Huzura çıkmadan ben huzuru arıyorum
Ömür boyu karayken şimdi ağarıyorum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Huzursuzluk
Bu gece beynim hasta,bu gece ruhum cüzzam
Şiirlerim hep dertli,bestelerimse hüzzam.
Gönlümde kopardığın telleri bağlıyorum
Sesler tellerden değil ben içten ağlıyorum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hz.Mevlâna -1Ben de Konya'lıyım Mevlâna
Aynı topraktayız ikimiz de.
Önce bir selâm gönderiyorum
Dünya coğrafyasından sana.
Senelerin arasına senden habersiz
Gizlenmiş nefesin ince ince
Her nefes bir hayatmış meğer...
Geçmiş seneler,geçiyor seneler,geçecek seneler
Sen yine ölmiyeceksin.
Neyi sende
Meyi sende
Peşrevi sende sevdim
Seni sende sevdim Mevlâna.
Tarikata girmemişiz
Girmemişiz ama ne çıkar?
Senin aşkın,senin neyin
Ve herşeyin
Rakseden devrişlerin gibi döndürdü hep
Kafamızı düşünceden.
Aşıkız biz de âşık...
Aşıklar kâfileni alıp giderken
Bizi de alıver kâfilene.
Mey içtik mey,
Ney inler ney,
Aşk sardı gönlümüzü
Biz de yandık epey...
Küçük dilim ne söylesin
Hey! Koca MEVLANA hey...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hz.Mevlâna -2Belh'te filizlenen tohum
Göçüp de kondu Konya'ya,
Hayırlı,nurlu bir doğum:
Mevlânâ gelmiş dünyaya...
Kökü, yeraltını sardı
Gövdesi,yeryüzünü bu ağacın,
Dallarında meyve vardı
Gözü doydu tokun,acın.
Kemâli aradı,durdu
Gönlü kimi zaman durgun,
Denizler gibi kudurdu
Hamdı,pişti,şimdi olgun.
Şems'te ışığını buldu,
Erkini ilahî tacın,
Aşkıyla da sarhoş oldu
Faydası yoktu ilacın.
Pervaneler gibi döndü
Döndükçe kendini aştı,
Bütün ihtirası söndü
Güzelliklere ulaştı.
Ayrılığın acısını
Sevdiği Şems'inden tattı,
Buldu Yaratıcısını
Elemi üstünden attı.
Döndükçe döküldü bir bir
İnsanlığına yapışan
Kötülükler,gurur,kibir,
Para,servet,şöhret ve şan...
'Bir ayağım eksen ve dik,
Huzurunda başım eğik,
Gönlüm doygun,yeter aşım,
Külahımdır mezar taşım,
Uçan ak kaftan kefenim,
Göğe,yere açık elim
HAK'tan halka naklederim,
Canlar,erenler yoldaşım,
Dönerim Allah dönerim,
Sanki kutsal mey içerim
Dönüp kendimden geçerim
Af dilerim,şükrederim,
Ebediyete uçarım,
Geçici bir göç ederim
Bura değil ora yerim
Hadde uygun yer seçerim.
Fâniliği terkederim
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bâkiliğe yükselirim,
Alem arası seferim
Bir giderim,bir gelirim
Dünyada sınav veririm.
Tam dön! emriyle dönerim
Aslıma rücu ederim...
İşte buna SEMA derim...'
Kudüm,neyle ruhlar coştu,
Doğu,semaya alıştı,
Batı,Mesnevî'ye şaştı.
İsmin sınırları aştı.
Gel! çağrını duyan koştu
Canlar KONYA'da buluştu....
Hayat boştu,ölüm hoştu,
Ona 'Şeb-i Arûs' muştu
Onda MEVLA'ya kavuştu...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Hz.Mevlâna -3 (Yeşil Türbenin İncisi...)
Karşıda bir Yeşil Türbe
Ben içinde küçük bir ben,
Benim içimde Mevlâna
O,Yeşil Türbe'nin incisi
Doğu - Batı birincisi.
İnsanlar ziyaretçisi
Sel sel olur da akarlar,
Deyişlerinde hikmet var.
Mevlâna'nın içindeyse
İnsan,hayat ve de ölüm,
Mesnevî'dir ilk ikisi
'Şeb - i Arûs' ikincisi.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Islanmış Sigara
Sen bir 'Gelincik Sigarası' kadar
İnce ve güzeldin.
Seni bulduğum zaman
'Köylü Sigarası' içenler gibi
Ciğerlerim bayram yapacak diye
Ben de sevinmiştim o an.
Heyhat...
Bir nefes doya doya
Ya çektim ya çekmedim
Hastalığa tutuluverdin birden
Suya düşmüş sigara misâli
Islandın tümden..
Güneşe koydum kuruttum
Kuruttum ama bir kez
Zehrini vurmuştun dışarı
Kesildi kağıdın sapsarı.
Olan oldu bir kere
Ey güzel kadın
Yine içilirsin lâkin
Kalmadı eski kokun,eski tadın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İçimi Göreceksin
Gözlerime iyi bak
İçimi göreceksin,
Bu kapalı mâbede
Oradan gireceksin.
Yakarsan sen beni yak
Yine söndüreceksin,
Bir çiçek dünyasında
Sen başka bir çiçeksin...
Kendini bana bırak
Herşeyi bileceksin,
Bir hayâl rüyasında
Uçup,gezineceksin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İhale Şartnâmesi
Bir yapı istiyorum
Bol aşk çimento olsun,
Sevgi ile yıkanmış
Kulanılsın bol bol kum.
Demiriyse nervürlü
Olsun çelik ve kalın,
Hayatta türlü türlü
Sarsıntıya dayansın.
Moloz değil temele
Saadet doldurulsun,
Dokuz şiddet depreme
Bile dayanır olsun.
Mutluluktan takılsın
Penceresindeki cam,
Dışarıya bakılsın
Hiç görünmesin odam.
Yapım hiç soğumasın
Sevgiyle ılık ılık,
Klimadan yayılsın
Sevgi sevgi ferahlık.
İstiyorum işte ben
Güzel gönül yapısı,
Elemi engeleyen
Olsun çelik kapısı.
Böyle yapıya tâlip
Bir müteahhit varsa,
Gir kazan ihalemi
Gönlüm güzel bir arsa...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İhanet -1Aşkımın katilisin sana ne ceza gerek?
Koynumda beslediğim bir yılansın:engerek.
Aşkımı sana sundum,hem de ettim emanet
Hani,olmaz derlerdi emanete hiyanet?
Sen bana nefretini aşk kınında sakladın
O bıçakla sen beni sırtımdan bıçakladın.
Aşkıma inancım var,artık kalmadı sana
Aşkım değil,sen oldun ihanet eden bana.
Aşkta temizlik vardır ve ölümsüzlük vardır
Beşerin insanlığı ancak aşkı kadardır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İhanet -2Kızdırır mısın beni gündüzün?
Hep senin dediğin mi olacak?
Bir öpücük veriversen ölür müydün?
Kızdırıp ta beni ne olacak?
Rüyam sana kapalıyken dün gece
Kadınlarla bir odada kapalı kaldık,
Senden doya doya intikam aldık
Oh olsun! oh olsun! işte bir iyice...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İhanet Değil
Bir yeşil gözlüye bakıyorsam
Kıskanma sakın
Sevgilim senin de gözlerin yeşil.
Bir sarı saçlıya bakıyorsam
Aklına kötülük gelmesin sevgilim
Senin saçların da sarı.
Bir güzel görünce sevgilim
Dönüp dönüp bakıyorsam
Aşkın kutsallığıyla yemin ederim
İhanet etmiyorum sana
Çünkü sen de güzelsin.
Gördüğüm her güzel kadında
Sana benzer tarafını ararım;
Yolda,sokakta,köşe başında
Her yerde,her yerde sevgilim
Gördüğüm her kadına bakarım
Gücenme,kıskanma sakın
Ki seni o bakışlarla ararım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İhtiyarın Hâtırası
Küçüktüm
Çoktu oyuncaklarım,
Sonra büyüdüm
Yeni yeni çıktı bıyıklarım
Artık elim burnumun altında
Yeni bir oyuncak buldu.
Gün oldu
Sakallarım da çıktı
Gün oldu kestim
Çoçuk,kedi tırmık yaraları yerine
Yüzüm bıçak yarasıyla doldu.
Gün oldu
Ağardı sakallarım
Şimdi okşarken onları
Dizimde torunlarım,
Tekrar ellerimi bekler
İhtiyar bıyıklarım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İhtiyarlık -1Seneler öncesi dümdüzdü yüzüm
Bir tohum gibi fışkırdı birden
Bu zemin üstünde sarımsı tüyler
Ki boy aldı senelerden...
Tüyler kıl oldu
Sertleşti sertleştikçe,
Büyüdükçe kestim
Büyüdüler kestikçe.
Bir zaman geldi artık
Kesmeye takat yok.
Bıraktım kendi hâline
Büyüdü,büyüdü,ağardı
Onlar ağardıkça beni bir halsizlik sardı.
Heyhat! göründü ömrün arka kapısı
Ve önünde kucakladı
Varlığımı ihtiyarlık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İhtiyarlık -2Yaşanmış günlerin günahı önünde
Yaşanmamiş günlerin sevâbı,
Şimdiye değin geçen zamanın
Ağarmış saçlardır cevabı.
Geride kaldı yollar
Ki daha oralardan geçmeyenler var.
Kalbim çarpa çarpa geçtim o yollardan
Kalbimin bana ettiğini kimse etmedi;
Aşktan aşka düştüm o yollarda,
Gençliğimi bıraktım o yollarda,
Nice nice mumlar yaktım o yollarda.
Bir dağın başındayım ama dumanlı
Ocak yanmış,kül kalmış gayri şimdi
Anladım artık ölmeden öldüğümü...
O yollardan geçip gelen
Kimdi ya Râb acep kimdi?
Kör olmadan görmez oldum gördüğümü...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İkimiz
Bir sen,bir ben
Sandalla gezerken
İkimiz birden
Dışımızdan,içimizden
Sevişmemiz ne hoştu?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İlham
Bazan başı döner ilhamın
Gözleri de kararır,
Gelir dikilir ansızın
Kapısında odamın.
Yatsam yatırmaz
Çeker bir köşeye beni,
Elime bir kâğıtla
Bir de kalem aldırır
Sert bir sesle der:başla!
Gitmemiş hiçbir yere
Yine ansızın birgün,
İlham tosladı bana
Ben ise güzellere...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İlk Aşkım
Garipliği çitiledim sularda
Acısını hiç arıtamıyorum,
Gönlüme ne sevgiler katıyorum
Tanrı'ca aşklar yaratamıyorum.
Gündüz geceye ulanırcasına
Günah günah uzasa da hayatım,
Ömrümde olacaktır tek sevabım
Unutamadığım ah o ilk aşkım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İlk Ateşi O Yaktı...
Bin dokuz yüz on dokuz Mayısın on dokuzu
'BANDIRMA VAPURU'nda Ulusumun son kozu...
SAMSUN semalarında bir şimşek gibi çaktı
O çakış kurtuluşun ilk ateşini yaktı.
Özgürlük Sancağını taşımak güzel ve zor
Taşıyan o uğura canını,başını kor.
O yüceden istendi canı ve tüm rütbesi
Sanıldı ki korkar da belki kesilir sesi.
Bileğinin hakkını eliyle söküp attı
Düşman yandaşlarının pis yüzüne fırlattı.
Şimdi Ulus bağrında o rütbesiz bir nefer
Hedefe hür koşacak,onu bekliyor zafer.
İkbâl için kimsenin asla olmaz maşası
Çünkü MUSTAFA KEMAL gönüllerin PAŞASI.
Bir avuç kahramanla başladı hikâyesi
Bu öykü TÜRK'ün en son KURTULUŞ EFSANESİ.
Yazılan destan sonu bir cumhuriyet doğar
O 'TÜRK CUMHURİYETİ' SONSUZA KADAR YAŞAR...
Sönmeyen meş'alede ilk ateşi o yaktı
'KUTSAL EMANETİNİ' GENÇLİĞİNE BIRAKTI...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İlkbahar
Açıldı ilkbaharla kalbimin gonca gülü
Kuzularla haykırsın gönlün şakrak bülbülü.
Martın başlangıcıyla gitti kışın son günü
Ey gönül durma eylen bu günler bahar günü.
Renk renk binbir çiçekle donanmıştır her taraf
Veremez ölse de çiçeğin şeklini sarraf,
Gül bahçelerinin üstüne doğunca güneş.
Bülbül gülü kendine seçer sevgili,eş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İmanlı Ol Yeter
Ne yaptık da dertleri hak,reva gördü Felek
Kötüler kalbur üstü,iyiyi eler elek.
İyi olacak sanma bozuluyor giderek
Çadırın damı göçtü kırıldı orta direk.
Öyle günler geldi ki cezan yok deve yutsan
Kıymetini bilen yok ağzınla da kuş tutsan.
Bin nasihat eden çok, bir nasihat tutan yok
Aç hâlinden ne anlar, açlık görmemiş ki tok?
Gidişat ortadayken fazla söze ne gerek?
Ağlanacak acıya bakıyoruz gülerek.
Kuralı koyan koymuş: herşey aslına döner
İnsan reha bulsaydı uçardı Mevlivîler.
Hayat çıplak başladı,yine çıplak bitecek
Gün gelince İsrafil 'sur'unu üfleyecek.
Öyle bir gün gelecek kâr etmez olsa paran
Dostların çekilecek yalnız seninle kalan
Tek desteğin olacak,tek yardımcın o zaman
Göğsünde taşımışsan eğer bir zerre imân...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İnan Ki...
İnan ki bu sevgim yalancı değil,
Sana yaklaşan ben,yabancı değil,
Gezsem ardın sıra belde ve il il
Yine de izini bulamıyorum.
Görünüp kaybolman bir oldu ey yâr,
Evren bana küçük,dünya ise çok dar,
Bu gönlüm yıllarca hep seni arar
Bir kerecik bâri rüyada görün...
Gözlerin bahardı,saçların gece,
Oluverdin benim için bimece,
Gir koynuma,gir koynuma gizlice
İnan ki ben sensiz olamıyorum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İniş - Çıkış
Ben sana söyledim ya bu da gelir ve geçer
Göçebe olan kişi gün olur yine göçer.
Kimi birikintiden,kimi kaynaktan içer
Dünyanın hâli böyle,bu,Yaratan kuralı.
Aleme gücün yetmez,sen kendini değiştir
O kadar büyüklensen bile dünya geniştir,
Her çıkışın mutlaka sonu yine iniştir
Boşa düzlük arama,ya in ya çık yukarı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İnkârcı
İnsanı insan yaratan Tanrı'm
İnkârcılığını bile bile yarattı,
Ancak her yadsıyan uzvunun yanına
Bir de tanık kattı.
Günde en az üç öğün patlayıncaya kadar yer
Boğaz yine de yediğini inkâr eder
Göz bakar iyiye ve de kötüye
Hâlâ bakışlardaki bitmez haset niye?
Ağız,dil konuşur,coşar
Sıra geldi mi gerçeği söylemeye
Şakıyan nicesi dut yemiş bülbül gibi susar...
Kulak her sözü duymaya teşne
Duymaz,sağırlaşır gelmeyen olursa işine...
Burun koklamak ister daima mis
Çevre kokuşmuş ne yapsın
Ve de kalmamış koku alan his...
Otuz iki dişten en sağlamı dört köpek dişi
Isırmaya gelince işi
Bu yüzden köpekleşir insan bilinen kişi...
İnsan bu...yaratıldığını bile inkâr eder evet
Dönünce dünyada delili kalsın diye
Yaratılmıştır iskelet...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İnsaf Be...
Madem ki geldik cihane
Olmayalım biz divane
Başını sokacak hâne
Buldun mu yaşamaya bak...
Bin ölü olsa umutlar
Dal dal olur bir tomurcuk,
Kötümserlik ırak olsun
Yaşanacak bir hayat var.
İnsan insan yaşayalım
Madem ki geldik cihane
Cihan niçinmiş virane?
Bunca hayat istemeyen
Boşuna bulur bahane,
Kör olmasın gözlerimiz
Boy boy,çift çift güzeli çok
Olur mu bunca nankörlük
İnsanız,bizde insaf yok.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İnsan
Uzat,uzat elini
Kaldır onu yerden
Düşmüş işte bir kere.
Kutsallığına inan onun
Kitap kadar,ekmek kadar kutsal o da...
Yerde bir parça ekmek görsen
Alır,öper,başına koyarsın
Sen osun, o sen
İnsansınız doğrusu ikiniz de...
Uzat elini kaldır onu
Düştüğü çirkeften.
Merhametin öpsün
Onu kaldırsında merhametin
İsterse başına koymasın...
Kıymetini bilen taçsız padişahların
o,başının tacıdır zaten...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İnsanca Yaşamak
Karanlığın karnını deşe deşe
Parladı geldi bir ışık
Düştü dünyanın üstüne.
Günlük-güneşlik oldu her yan
Gün doğdu âşıklara
Gün doğdu dertlilere.
Sevinç sevinç paralandı hayat
Her parçası bir kalbe girdi
Ve her kafada birden
Yeniden,yepyeniden
Yaşamak belirdi.
Türküler dolandı dillere
Gönüller garkoldu türlü sevgilere.
Günler doğdu yeniden
Yeniden kuruldu hayat
Geçmişin üzerine.
Sert başı,dik başı,çıplak başı gelecekte...
Unutmak da getirdi gün
Tatlı anılara dokunmaksızın,
Dün ölgün olsa da anılar
Tatlı anılara doğmaz umut
Hayatı insanca yaşamaksızın.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İnsanlardan Uzak
Hayal denizinde
Kuğucasına yüzer arzular.
Ben de onların izinde
Giderim yüzerekten.
Bakarım çoğalır âniden
Bir sürü boynu bükük
Yavru yavru kuğular
Kimi denize dalar
Bir daha görünmez olur
Kafam arzudan bıkar.
Kimi havalanır denizden
Kalbim de beraber
Onunla gökte uçar.
Havalanır ki o kadar
Bilseniz ey insanlar
Kendimi çok uzak görürüm sizden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İntihar Mektubu
Sevgilim,
Bu yazdıklarım artık
Son kelimelerim.
İnsanlık ne erişilmez saadet...
Şu aşk denilen şey olmasa
Tadı az olurdu saadetin sanırım.
Her bahçenin meyvasını yer gibi
Hayatın her saadetinden
Az da olsa bir pay aldım.
Hepsinin dil buruşturucu
Bir tadı vardı
Aşk yoktu da ondan...
Seni bana Allah gönderdi sandım
Sarhoş olmuştum ilk yudumda aşkından
Ne yazık ki aldndım.
Seni benden yine Allah aldı sandım
Keşke Allah alsaydı...
Zâlim Felek girmeseydi araya.
O sarhoşluk hâlâ üzerimde
Uyanmak istemiyorum
Şekerlendi hayatım.
Senin de kusurun yok bunda
Gönlün akağanmış ne yaparsın...
Sana şunu bil ki diyorum:
Şimdi ölüm bana senden daha yakın
Sen uzaklaşınca benden
Bu sarhoşluk içerisinde
Ölümün yaklaştığını biliyordum.
Azrail'e zahmet olmasın...
Ben ölümün kucağında
Ölüm tabancamın içinde
Bak,şakağımı öpüyor şimdi
Gel diye sallladım ona elimi
Sana da elveda...elveda...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İsa Ve Asi
Tanrı'm
İnsanı dünyaya gönderince
Kötülüğü de gönderdin arkasından.
Varlığına inandığımdan
Her şey sendendir inanırım...
Sabır vermeden önce
İsa,İsa değildi.
Asi Nemrut'a gelince;
Burnunu büyütmeseydin onun
Haddini bilirdi
Bilirdi de önünde eğilirdi.
Hür olmak benim için
Senin için değil
İsmin ağzımda hapis
Aşkın kâlbimde...
Ölüm büyük ayrılık derler
Korkusundan kafaları durur cahillerin
Büyük kavuşmayı bilmezler.
Sana kavuşmak için
Elimde olsaydı bu
Neler vermezdim neler?
Dünyadan sana doğru
Beni çekseydi elin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İstanbul'a -1Övgü övgü dolusun
Güzel yatağı İstanbul,
Sende kızı kız sevdim,
Sevdim dulu dul.
Çok istemem bir mezarlık
Toprağından bana yer ver,
Ne selvi isterim baş ucumda
Ne de mezar taşı,
Gelip geçtikçe çiğnesin güzeller.
Hayaldir garibin işi
Öylesine zehir aşı,
Gülerken akıtır yaşı
Bencileyin garip kişi
Mezarımı sezerse eğer...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İstanbul'a -2Dünyada Cennetmişsin İstanbul
Cehennem günahı dolu;
Kızı,karısı,dulu
Hûrileşmiş hep sende.
İstanbul'un göğü daha mavi
Suları daha tatlı,
İstanbul'lu insanlar
Yarı günaha batık
Melekler ki tek kanatlı.
İstanbul'un kızları
Oynak mı desen oynak,
Göğündeki yıldızlar
Parlak mı parlak.
Dünya Cenneti ancak bu kadar olur
Yarı sevap,yarı günah,
Geçmeli bu cennette ömür
Geçmeli sonuna dek ah...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İstanbul'a Yolculuk
Sabahın erken saatlerinde
Tren keskin bir düdük sesiyle
KONYA ' ya yaklaşıyor.
Gar bir mahşer gibi dolu
İnsanlar oraya-buraya koşuşuyor...
Ellerde bavul,çanta,sepet...
Trene binebilmek için bir hücum...
'Allah'ım sen beni koru! Medet! ...'
Sesleri arasında zorlukla bir yer buldum.
Kendi kendime: 'Eh yerleştik az-çok
Artık bana korku yok...'
Diyerek düşünürken
Tren sarsıldı birden
Anladım hareket ettiğimizi...
KONYA' nın geniş ovaları
Yeşillli,sarılı bir halı gibi
Uzanıyor önümde hudutsuz...
Hava açık ve güneşli
Sema yer yer bulutsuz
Bir günde geldim HAYDARPAŞA ' ya...
Tren girerken gara
Son kudretiyle öttürüyordu düdüğünü...
Artık vapur düdükleri
Çınlatıyor etrafı...
Görünce karşıda KÖPRÜ 'yü
Bir anda hâyal ettim SIRAT 'ı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İstanbul'un Fethi Haftasında...
Yirmi Dokuz Mayısta çağ açtı, taştı ünü
Bir On Dokuz Mayıs da TÜRK'ün' Kurtuluş Günü'...
Tarihte çağ açılır FATİH 'in edasıyla,
Laik Devlet kurulur ATATÜRK dehasıyla.
Mayıs ayı TANRI'nın Türk'e lütuf ayıdır
Bu lütufla barışın o NOBEL adayıdır.
ATA'nın vasiyeti Dünyada - Yurtta barış,
Ne alır,ne veririz Ülkemizden bir karış!
FATİH armağan etti Dünyaya İSTANBUL'u,
ATA'dan' KUTSAL ÖDÜL':TRAKYA-ANADOLU...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İstanbul ' da Bir Gezinti...
Unutmaz Milletim anısını FATİH HAN 'ın
İçinde dertler diner sanki AYASOFYA' nın.
Göreni âşık eder DOLMABAHÇE SARAYI
O ' ALTIN BOYNUZ ' HALİÇ hayran kıldı dünyayı.
Yıkılmaz kalelerdir,HİSARLARI,SURLARI
İçinde saklıyor SUR sır gibi zamanları...
AYASOFYA önünde dikilitaş yükselir
CAMİSİYLE alana bak: 'SULTAN AHMET ' DENİR.
Ecdat mezarlarından ruhlar göğe yücelir
Gezdikçe İSTANBUL 'U gönüle huzur gelir...
İSTANBUL içi dolu CAMİLER,ESERLERLE...
Anlatılması güç nazımlar,nesirlerle...
Kimisi yıkılsa da doğadan tesirlerle
Koru da sen ters düşme gelecek nesillerle...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İstanbul Ve Deniz
Sahillerin dev dalgası
Yalpa vuruyor kıyılara,
Deniz denen dev anası
Yayılıyor kumsallara.
Örtüyor İstanbul'u
Bir perde gibi sis,
Kapanıyor deniz yolu
Adalar karşıda sessiz.
Akşam üstü bir sessizlik
Çöküyor mavi sulara,
Dalgalar oluyor birlik
Dalıyorlar uykulara.
Sabahleyin kabarıyor
Gecenin sessiz dalgaları,
Yavaş yavaş çalkalıyor
Gemileri,sandalları.
İşte böyle devam eder
Bu suların akışları,
İnsanları meftun eder
Mavi,derin bakışları...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İstediğim Evren
Bazan öylesine duymak isterim evreni
Seslerden bir buket olmuş,
Aşk fısıltılarıyla coşkun
Doğan güncesine yeni.
Öylesine görmek isterim bazan
Evreni bir kuş kanadında
Taşınabilsin heran
Sevapkâr insanlarcasına hafif...
Benim bildiğim evren böyle değil!
Bir dünyasında kızılca kıyamet,
Bir insanının başı tonlarca ağır düşünceden.
Oysa benim evrenim iyiliklerle hafif
Benim evrenim güzelliklerle kurulu.
Sen benim istediğim gibi bir evren de yaratabilirsin Tanrı'm
Tüm insanlarına iyilik ver önceden
Ki böylesine bir evren isterdim ben...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İstek
Dallarda asılı umutlarım
Senden bol güneş olsun Tanrı'm,
Almaya uzanır kollarım
Koparamıyorum,koparamıyorum.
Güzellere takılı gözlerim
Saçın sarısında,gözün yeşilinde,
Aşk içinde hep ağlarım
Açılamıyorum,açılamıyorum.
Göğüs kafesinde olmuş bülbül
Her çiçeği gül sanan deli gönül,
Bir öpücük verseydin bana ödül
Ki olurdu o tüm varım.
Kopsun telleri sazımın
Saçlarını al gel bana
Her telinden bir garip türkü çıkaracağım
Ben çalıp,ben yanacağım
Ağlayacağım,ağlayacağım.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
İtiraf
Dostlar,size bir itirafım var:
Dostumsunuz ama bilmezsiniz iç hâlimi,
En yakın dostlarımı
En uzak dostlarımı sorsam sizden
Bilirim cevaplandıramazsınız sualimi.
Öyleyse dinleyin:
Bana en yakın
En uzak dosttur yıldızlar...
Bu dediklerime bakıp
Gücenmeyin sakın.
Gece dostu,karanlık dostu
Başka olur da ondan...
Gerçeklik görürsünüz onlarda
Bakın,bir daha bakın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kabul Olsun Yeter Ki...
Müslüman kullarının ALLAH'a karşı borcu
Farz ve emrolunmuştur RAMAZAN ay orucu.
ALLAH'ın affı çoktur,bol bol ödül verecek
Ne kadar da dağıtsa hazine bitmeyecek...
Kulun bir iyiliği kat kat ödül görecek
Ödül için ALLAH'ın rızası gerekecek.
Kötülük karşılıksız kalmaz ceza verirken
İyilik gibi kat kat değil bire bir mislen.
Meleklerle kuluna ödüller gönderirken
Orucun ödülünü O,der vereceğim ben...
Oruçlunun nefesi burcu burcu gül kokar
Bu Cennet kokusuyla oruçlu eder iftar...
Açlığın,yoksulluğun ne demek olduğunu
Kul RAMAZANDA anlar kimin doyurduğunu...
Yaratan,kullarından borcunu eda ister
Kul da Yaratanına der ki: önce sağlık ver...
Oruç tutacak kula allah SAĞLIK şart koşar
Hasta ve güçsüz için icazet,kolaylık var.
Bizzat ödül verirken kulu mahzûn mu eder
Öylesi kullarına 'FİDYENİ VER! ' emreder.
Bilir ki fidye ile nice açlar doyacak
En azından bu ayda tokla aç bir olacak.
Oruçlar ve fidyeler inşallah makbûl olur
Kullar BAYRAMDA huzur ve kurtuluşu bulur...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kâbus
Kasvetli olursa hava
Kâbusla dolar rüya.
Böyle bir gecede gözlerimi kapadım
Rüya âlemine daldım.
Bu âlemde herkes donjuan olur
Herkes kendine göre bir eş bulur.
Var mıdır hiç evlenmeyen dünyada?
Onlar dahi evlenirler rüyada...
Çok büyüktür mâzinin bu âleme tesiri
Her insan bu âlemde tahayyülünün esiri.
Ben de güzel tahayyüllerle girdim bu âleme
Önümde bir aşk merdiveni belirdi kademe kademe.
En üst kademede taçlı,güzel bir peri
Aşkından oluvermiştim âniden serseri.
Çıktım yavaş yavaş en üst kata
Kuş bakışı bir nazar atfettim alta.
Uçurum kenarında bulunuyordum
Korkudan gözüm açıldı,bölündü uykum.
Meğer karyolunun kenarına gelmişim
Rüya âleminin aşk perisine ulaşmakiçin
Bir basamak daha çıksam hemen düşecekmişim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kaçaklar
Bir bekçisi bile olamadı gözlerim
Uykularım kaçık,
Bir gardiyanı bile değil vücudum
Gönlüm firarî âşık.
Kaçaklar yakalanır
Nasıl olsa birgün olur,
Rüyalaşır gözlerimde uykum
Gönlümse kimbilir
Olacak kime mahkûm?
O zaman ben de ben olurum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kadeh Ve Ben
Ey kadeh,dolu kadeh
Sen yalnız,ben yalnız
Gel bir işe yarayalım ikimiz
Ayrı ayrı durmaktan ne çıkar?
Senin için dolu,benimki dolu
Sen boşalt içini içime
Ben içimi meyhaneye boşaltayım.
Bilmezsin beni sen
Ben çok eskiden beri böyle
Her gece yalnızlıktan içimi yerken
Dertlerle üstüste-altaltayım.
Boşalt ki boşaltayım...
Ne çare senin için boşalır
İçim ne kadar boşaltsam yine dolu
Bereketli kılmış Tanrı beni
Dertten yana.
Sen boşalttıkça,ben boşalttıkça
Gözlerim doluyor gözlerim.
Dertler gözlerimde perde
Görünmez oldu ayım,
Boşalt,boşalt ki boşaltayım...
Karanlık gecelerin sessizliğine
Bir de acı nâra atayım.
Dostlarım,çok görmeyin bunu bana
Bırakın,yıldızlar altında sarhoşça yatayım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kadehle Dertleşme
Sizi boşken sevmem kadehler
Boşken hiçsiniz
Ancak camdan ibaretsiniz.
Dertsiz insanları hatırlatırsınız
Bu hâlinizle.
Benim içimi dert doldurur
Sizinkini içki
Sizin için candır içki.
Öyle ya
Dert ortağı bulamadığım zamanlar
Bir candaş bulmak gerek
İşte o canı bulamasaydım sizde
Meyhane meyhane sürünmezdim
Esir olmazdım elinizde.
Dert yakacaktı içimi burcu burcu
Ateş çıkmasa da
Duman tütecekti içimde
Doğrusu pek yalnız kalacaktım hayatta
Bilirim bulunmazdı tez
Kördüğümler içinden ölümün ucu
Dertten yana.
Senin çok iyiliğin dokundu bana
Çözülmese de kördüğümler
Gevşiyor ne kadar olsa
Yarı kör bir hayat yaşayıp gidiyorum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kader Bu...
Izdırap çekmek için yaratılmışsa insan
Bir tatlı ânı bile ürkek kalp ile yaşar,
Ona aittir ızdırap,onundur bütün hicran
Bir ancık yüzü gülse ardından kalbi ağlar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kader Ortağı
( Saygıdeğer Sevgili Eşime İthaf...)
Neler neler kazandık biz seninle...
Neleri kaybettik kader ortağım...
Ne oldu zararım? Ne oldu kârım?
Aldığını veriyorsun elinle...
Bir ömrü paylaştık tatlı ve acı
Biz yine mutluyuz kader ortağım,
Geçse güzelliğin,geçse de çağın
Bil ki yine sensin başımın tacı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kaderim
Ağlamak gülmenin habercisidir
Bilmem ki bu sesler neyin nesidir?
Sevişmek hayatın bilmecesidir
Çözebilenlere aşk olsun derim.
Ben de bir zamanlar böyle değildim
Gençlikte kılıktan kılığa girdim,
Şimdi artık yorgun düştüm,tükendim
Bu yüzdendir şikâyetim,kederim.
Niceleri köle oldu yoluma
Hep sen çıktın fincandaki falıma,
Bir dost olup giremedin koluma
Bu hâlime düşürendir kaderim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kadıköy
Eski isminle hitap etsem
Beni deli zannederler
Sen de kızar mısın bilmem?
Ey 'Körler Şehri...'
Asırların,senelerin getirdiği
İyiliklerle,güzeller
Artık şevk vermiş gözlerine.
Bilmem ne kadar zaman önce
Bir Paşanın kurbanı olup gözlerini oydurduğu
Günahsız körler
Yaşarken üzerinde,
Şimdi boy atmış yer yer
Fidan boylu güzeller.
Ben onları görünce
Utancım beni yendi,
İsmini koydum kendimce:
Kadıköy:'Güzeller Şehri...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kadın Ve Para...
Olaylar tesbih taneleri
İplere irili-ufaklı dizilir,
Düğümlendiği noktada
Ya kadın ya para belirir...
Görünmezdeki gerçek sebep bunlar
Diğerleri görünüştedir,
Dünyadaki bütün sorunlar
Bu iki anahtarla açılır,çözümlenir...
Akılsa çoğu kez bunların emrindedir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kadınım Böyle Demeli
Seni öylesine severim
Erim,erkeğim
Erkekler erkeği
Masallarımın 'Bamsı Beyreki'.
Sensin hâyallerimdeki sihir
Umutlarımdaki bereket,
Olmuş şehir dolusu erkek
Erkek dolusu şehir
Sen olmamışsın neylerim?
Hayatımın ilk ve son uğrağı,
Evimin,evliliğimin bayrağı
Akpak renk.
Namus rüzgârları esmesin başında
Al olmasın ak rengin,
Namuslu fakir oluverelim varsın
Olacağımıza mutsuz zengin.
Günümün,gecemin mânâsı sende;
Gün,işinle başlar
Gece,gelir yorgunluğunla.
Nikâhla birleşti yataklarımız
Ölümle ayrılsın,gecinden...
Ulu Tanrı'dan hep böyle dilerim.
Erim,dünya ve ahiret erkeğim
Bir seni sevdim içten,gerçek ve tek,
Vücudumla,ruhumla
Seveceğim,seveceğim ölene dek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kadınların Rüyası
Doğru mu söylemiş âlimler
Kadın rüyası renk renk olurmuş.
Söyle sen de renkli rüyalar görür müsün?
Beni görür müsün rüyalarında
Özleyişle yattığın geceler?
Üzüntüden kara - sarı mı görürsün benzimi?
Acı duyacak olsan
Renkleri uçar mı rüyalarının?
Gülsen gül rengi mi olur rüyaların,
Ağlasan kara bulutlar mı görürsün?
Bir erkek girse rüyalarına
Farzet ki ben girsem
Erkek rüyalarına mı döner rüyaların
Kara -kuru baştan ayağa?
Söyle,âlimler mi yanılıyor
Sen de renkli rüya görür müsün?
Bak,şeytan demiyorum
Bir erkek girse rüyalarına
Rüya içinde rüya görür müsün?
Şeytanlı rüyalarımı bir gecelik versem sana
Benim için de renkli rüyalar görür müsün?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kadir Gecesi
' Oku...' ilk âyetiyle bu gecede başlayan
İnip inip yirmi üç yılda tamlandı KUR'AN...
Ayet âyet iniyor muhteşem Kitap KUR'AN
ALLAH lûtfuna erdi aylar içi RAMAZAN.
' Bin aydan hayırlıdır...' der ki sûre bundandır
Çünkü bu ay içinde KADİR GECESİ vardır.
CEBRAİL ve MELEKLER hayır için inerler
Gün doğumuna kadar hayır dolar gökler,yer.
Güvercin kanadında açılır can yarışa
Melekler şahit olur yakarıp, yalvarışa.
Bu gecenin affıyla günâhlar erir bir bir
İşte mübarek gece emsâlsiz bir gecedir...
Hûşû ile okuyup her âyetten ders alan
Müminlere sen şahit ol Yüce Kitap: KUR'AN...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kadir Gecesi İçin
Ebedî hayat için yaratıldı tüm ruhlar
Hâşâ olamaz zira kusursuz bu yaratış,
Fâni olan dünyaya gönderişte hikmet var
Allah'a dönmek için ömür denen,bu yarış.
Amaç değil ruh için fâni dünyada kalmak,
Ruha ibadet olur yapılan her güzel iş,
Amaç, O'na dönüşte ön sırada yer almak,
O'na en yakın olmak,bu yakarış,yöneliş.
Yarattığını bâki kılmak için Yaratan
Dünyaya göndererek test ediyor insanı,
Onu günahsız kılmış yaratırken ilk baştan
Tüm günaha affı bol,olsa zerre imânı...
İşte böyle bir gece indirdi 'KUR'AN 'ını
Mutluluğa erdiren,yol gösteren pusula,
'LEYLE -İ KADİR ' diye koydu onun adını
Ettiğimiz günah af,dualar kabul ola...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kahpe
Bir sensin kahpe
Bir de Felek...
Kahpe derlerdi de Feleğe
İnanmazdım.
Şâhit olmasaydım kahpeliğine
Elime kalemi almazdım
Başıma geleni yazmazdım.
Sana gelince
Biliyorum senin de ne mal olduğunu
Bir gece şunun,bir gece bunun olduğunu.
Şimdi de fikrince
Aklımı sulandıracaksın.
Çekil git karşımdan
Açma göğüslerini
Gösterme baldırlarını.
Onlarda
El-âlemin eli var.
İstemiyorum senden olmanı
Bana bir gece yataklık yâr.
Gülüşlerin bile geçici
Adı üstünde:kahpe gülüşü...
Öyle bir yola çıkmışsın ki
Ne yazık yok dönüşü.
Artık boş yere durma karşımda
Kadınlığına asla imrenmeyeceğim
İntikam alacağım Felekten
Eğer tükenmezse sabrım.
Ne yapayım
Sütten ağzım yandı
Ayranı üfleyerek içeceğim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kahve Falı
Fallar bakılmak için kapanmış hep fincanlar
Falda çıkan sevgiden fal bilmeyen ne anlar?
Kâh kabarmış yürekler,kâh ferah bulmuş canlar
Canların hâllerinden hâl bilmeyen ne anlar?
Fallar gerçek olsaydı çoktan benim olurdun
Ümitlerim fincana girip de sığınmazdı,
Ben fincanları değil sen hep beni okurdun
Dünyada senin gibi bir falcı bulunmazdı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kalbim Ve Dudaklar
Bıktım serinliklerden
Bıktım kar soğukluğundan
Bıktım gülmeyen çehrelerden...
Kavurucu sıcaklar istiyorum
Güneş istiyorum güneş!
Her tarafım sıcak
Her yanım yanıyor
Tek kalbim üşünük
Güneş te kâr etmiyor.
Belki bir dudak
İçinin ateşini içime püskürebilir.
Ateşli dudaklar acıyın bana
Benim kalbim de ısınsın
Bir ateşli dudaktan bir kıvılcım
Yangın çıkarmasa da
Sanırım iyi gelir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kalem
Kalemin dost olabileceğini
Bilmezdim bu kadar,
Her dediğimi dinledi bir bir
Usanmadı
Ama biraz boşboğazlığı var
Sır tutmuyor hiç,
Söylediklerimin hepsini kâğıda
Anlatmaktan utanmadı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kalp Atışları
Gel,kalbimin üstüne şöyle başını bir koy
Atışlarını değil,isyan edişini duy.
Tik taklarıyla her gün gönül kapını çalar
Tek atışına bile başkası kapı açar.
Gönlünün kulakları bana karşı kapanmış
Cümle âlemi duyar,bana ise yabanmış.
Kalbim çırpınışlarla bir gün gelip duracak
Farkına vardığında vakit geçmiş olacak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kalpler
Bir doktorunki kadar
Acıyla delik deşik olmuş,
Bir kadınınki kadar ürkek,
Ananınki kadar yufka,
Çocuğunki kadar sâf,
İnsafsızınki kadar pek,
Katı,yumuşak,yaralı kalpler
Çarpar çeşit çeşit...
Aşk olmasa kalpleri
Birbirine ne ekler?
Yıkılır mı insafsızın sur gibi kalbi
İncecik merhamet oklarıyla?
Esir eder tabiat şair kalbini
Sonbahar yapraklarıyla...
Yavrum diye çarpar
Ananın yufka kalbi,
Dolaşır damarlarında kan kan
Al kandan da sâf yavrusu.
Aşıkların kalbini burkan
Kavuşamamak korkusu.
Vicdanı deler insaf.
Yumuşatır yufka kalbi
Acındırıcı bir lâf.
Namus diye çarpan kalpler
Değişmez cana namusu.
Bütün bunların yanında
Geleceğe ilk açılışında
Uykulu gözlerle bakan,
Herşeyden temiz ve kaygısız
Yeni doğan yumurcağın kalbi var
Hayat...Hayat...Hayat...diye atar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kanije'nin Esir Mehmetçiği Destanı
Macaristan'da Balaton Gölü...
Gölden çıkar Berk Irmağı
Karışır Drava'ya.
Irmağın ortasında
Dümdüz bir adacık
Adacık ortasında
Bütün görkemiyle 'Kanije'...
Adanın kıyıları
Sazlık,bataklık.
Türk'lere Macaristan
Yetmiş-seksen yıldır
Ederken mallık
Kanije Alman elinde
Bırakılamazdı artık...
Kaleyi almak için
Ardı ardına
Yapıldı çok seferler.
Esir düştü her akında
Nice Türk askerler.
Yine denendi talih
Bin altı yüz yılında.
Güvenliydi kale...
Uzaktan uzağa birkaç topla
Elbet geçmezdi ele.
Topların açtığı gediklerden
Saldırmak gerekti hemen.
Ama sazlar olmuş çengel,
Öte yandan bataklık
Yürüyüşe oluyor engel.
Kaledeki zindanlarda
Çürüyen Türk erleri
Çıkarılıp zindandan geceleri
Kinle,nefretle
Örüyorlardı delikleri
Zincir kamçılar altında.
Bu zoraki çalıştırma
Ne de olsa geciktiriyordu zaferi.
Ama zafer gecikirken
Onların da içinden
Parlıyordu isyan alevler....
Yine karanlık bir gece
Uykuya dalmış Kanije...
Tatlı bir öç hissi geliverdi
Esirlerden bir gence.
Sabah zindana dönerken
Yolları geçti esirlerin
Barut mahzeni kulesi önünden.
Kapı aralıktı
Cephane çıkarılıyordu içeriden.
'Allah! Allah! 'dedi fırladı öne
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tuttu nöbetçiyi gırtlağından
Sürükledi mahzene.
Önce hıncını aldı ondan...
Kaya gibi dayandı
Demir kapının arkasına.
Karanlıkta bir kıvılcım yandı
Parladı iri bir kav,
Kin,intikam,özgürlük
Sanki olmuş bir lâv
Birdenbire boşandı.
Ateş aldı bin kantar barut
Sarsıldı koca kale
Ve göklere uçtu kule...
Bütün kaleyi kapladı
Tam iki saat bir duman,
Mehmetçiğin şehit ruhu
Çıktı açtığı gedikten
Artık dileği olmuştu
O koskoca delikten
Şimdi giriyordu Şanlı Ordu.
Göğe uçan kumandan
Seyreyledi kalesini havadan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kanije'nin Savunma Destanı
Kanije denince gelir akla
Koca 'Tiryaki Hasan'
Ki yerleşmişti saraya
Delikanlıyken 'Sultan Süleyman'.
Kılıçtan keskin zekayla
Herkesi bıraktı kendine hayran.
Türk'ü temsil etmek için gelmiş dünyaya
Cesur,zeki ve kahraman...
Macaristan'a bir seferde
Toplar çamura saplandı.
Samurunu çıkarıp sırtından
Salıverdi çift mandayı boyunduruktan
Koşuldu onların yerine...
Bu fedakârlık üzerine
Kahraman erler toplandı
Koşuldular onlarda bir bir
Ağızlarında TEKBİR
Çıkardılar topları çamurdan.
İçten sevdi herkes Paşa'yı
Seçmişti asker o an
Kendine yaraşır 'Baba'yı.
Birgün Paşa gönüllüce gitti
Kanije'ye kumandan.
Avusturya'lı Ferdinand
Emrinde elli bin düşman
Kış çatar çatmaz
Fırsat bu fırsat
Geldi dayandı kaleye.
İçtiler and
Kaleyi vermemeye
Başta Tiryaki Hasan
Ve kendisi gibi bir avuç kahraman.
Yardım ümidi kesildi bir yandan,
Topladı önce eratını
Yükseltti mâniviyatını.
Kale önündeki söğütler ile
Yaptırdı barut,
Baş vurulacak son çare idi hile...
Türk Serdarına güya
Yazdığı gizli mektuplar
Geçtikçe düşman eline
Sardı kâfiri tatlı bir rüya...
Tam yetmiş gün Hasan Paşa
Nâil oldu emeline
Kaleyi vermedi düşman eline.
Rastlamaz mektupların
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Böylesi güzeline.
Bir mektubu şöyle:
'Askerim haddinden fazla,
Depolarım dolu cephane,erzak
Bizi etmeyin merak'.
Bir diğeri böyle:
'Cephanem,erzakım yok,
Çarpışmam diyor erat
Çabuk yetişin,imdat! '
Çılgına döner sevinçten düşman
Kafası karışır kumandanın.
Getirilir bir mektup daha o an
Yine Tiryaki Paşa'nın;
'Erzakım,cephanem yok dedim
Kandırdım düşmanı
Kale önüne çektim.
Yola çıktığınız haberi geldi...
Dileğimiz Vatan için ölmektir,
Düşmanı iki ateş arasına
Artık kıstırdık demektir...'
Paşa'nın emrindeki
İki dönme hıristiyan
Kaçmıştı kaleden.
Haberdar ettiler düşmanı
Kalenin feci hâlinden.
Birkaç gece geçmeden
Ele geçti bir mektup:
'Muvaffak oluyorum hilemde
Güya kaçmış gibi benden
İki casusumu soktum
Düşman arasına sezdirmeden.
Onları kandırmak için
Kalemi kötüleyecek,
Düşman da bu karda,kışta
Kalemizin önünde
Gafil,gafil bekleyecek...
İç yüzü budur işin
Aman çabuk yetişin! '
Ertesi sabah iki hâinin
Mızraklarda kesik başı
Bağırdı kale önünde bir Alman:
'Hasan Paşa...Hasan Paşa...
Hilen meydana çıktı,
İşte adamlarının hâli,
Çıktık say senle başa...'
Yetmiş gün böyle geçti
Hep mektup uçurarak.
Yapılan birkaç hücumda
Topçubaşı 'İncekara Ahmet Ağa'
Atış yaptı sola,sağa...
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Attığı her gülle tam hedefini buldu
Etti düşmanı perişan.
Karlı bir kış gecesi
Koca Tiryaki Hasan
Bir huruç yaptı ansızın
Bozguna uğrayan düşman
Gelip vurdu zannetti
Türk Serdarı arkadan.
Kimi nâmert öldü
Kaçtı canını kurtaran.
Harp meydanı sanki
Kâfir kanından bir göldü
Suladılar atlarını bu gölden
En önde Tiryaki Hasan
Ardı sıra bir avuç kahraman.
Kanije duvarları değil
Sarmıştı onları Vatan
Ebediyyen ve gönülden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kanunlar Diyarı
Kavramış insanları her taraftan
Sımsıkı sarmış onları bağlarıyla.
Bahseder kimi Devletten,kimi tabiattan...
İnsan zarurî uyacak her birine.
Bir tarafta' Yer Çekimi Kanunu '
Canın isterse uyma
Bir daha rastlanmaz eserine...
Öte yanda 'Cinsî Cazibe Kanunu '...
Bırakıyor insan kendini onun
İster istemez seyrine
Kaybediyor yolunu.
Eğer olmasaydı içinde korku
Saymazdı hiçbirini insan oğlu
Tek uyardı ikincisine...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kapalı Çarşı
İçim dolu dert,
İçim dolu umut
Dertten umuttan pazar kurulu içimde
Ne ararsan bulursun
Tek arayan olsun...
Kıskanıyorum seni KAPALI ÇARŞI
Senin aydınlığa açılan
O kadar çok kapıların var
Benimse içim her yanından kapalı
Açılacak bir dostu bile yok.
Senin malların kapış kapış gider
Bende dert çok,umut çok
Kuru umut neye yarar?
Herkes derdi neylesin?
Herkes dertliden kaçar.
Senin o geniş kapılarından
Aydınlıkla birlikte giren insanların
Karanlık kâlplilerinden biri de benim.
İçim dolu dert,
İçim dolu umut
Neyleyim,böyle geçinip giderim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kapalı Kutu
Ah şu karanlık gece
Yorgan altına sokar herşeyi
Kapalı kutu mübarek...
İçine almış kilitlemiş;
Köpeklerin dalaşmasını,
Gariplerin sessizce
Yıldızlara karşı ağlaşmasını.
Daha neler neler...
Rujlu dudakların rujunun
Öpüşürken gizlice
Bulaşmasını.
Ne diyeyim daha
Bu kadarı yeter
'Açtırma kututyu,söyletme kötüyü...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kapılar
Kapılar da azap çeker
Tıpkı insanlar gibi.
Açılıp kapanırken
Çıkardığı o sesler
Azabının sesleri.
Kimi kapanmış iyice
Dünyasından bıkıp
İçine kapanan insanlar misâli.
Kimi gerilmiş gerildikçe
Gelsin,geçsin diyor ahâli.
Kimi Devlet kapısı
Başında boy boy memurlar,
Kimi han kapısı
Önünde gurbetçi yolcular.
Bu kapı,şu kapı
Hepsi insan yapısı,
Dilerim açık olsun
Her an 'Hâcet Kapısı '...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kara Bulutlar
Bulutlar geliyor kara gözlümün memleketinden
Bulutlar geliyor,kara bulutlar
Kara düşünceler dolu.
Nedir bu boğucu hava?
Kara bahtım mı çekiyor bulutları?
İstemiyorum artık onları.
Nerdesiniz ey eskiden
Nerdesiniz başımda esen
Kavak yelleri?
Dağıtın,dağıtın bulutları.
Benim göğüm mavi olmalı her an
Denizler kıskanmalı göğümü,
Ruhları yakan
Aşk sesleri doldurmalı göğümü.
Bir ben sevmeliyim hayatı
Bir de bana banzeyenler
Deniz hasretiyle yanarken.
İşte gelsin o zaman kara bulutlar
Biz dalalım yine kara düşüncelere,
Elbet tatlı tatlı bir yağmur yağar
Ve kara düşünceler rengini içirir gecelere
Duyarım o an burcu burcu toprak kokusunu
Toprağı sevdirir kara bulutlar bana,
Duyarım derin sessizliklerde
Ölülerin bölünmez uykusunu...
...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kara Sevda
Aşk bir tatlı uykudur
Ama hastalık değil.
Yokmu şu kara sevda
İşte hastalık budur.
İnsan bir tutulursa
Artık kara olur dünyası,
Tüm âlem derman olsa
Bulunmaz derdinin devası.
Baktığı herşey kara
Yalnız sevgili nur,
Morarır gözlerin altı
Kara kara halka olur.
Bir siyah kasvetli dağ
Gelir gözlere oturur,
Ruhu yakan bir ateş
Durmaz,fışkırır gözlerden.
Zavallı Rahmi bey
Rahattı bu derde düşmeden önce...
O,bu derde düşünce
Aldı onu düşünce
Düşündü ince ince...
Gün gün eridi,soldu,
Gece sayıkladı,
Gündüz uyukladı,
İştahı kesildi,boğazı kurudu
Kaldı bir deri,bir kemik
Şimdi oldu rahmetlik...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Karadul
Aydınlık çıkarmak zor zifirî karanlıktan
Ak tavşanı çıkarmak kolay kara şapkadan,
Hurafe kazınamaz örümcekli kafadan
Ağ yırtılır,karadul bir köşeye saklanır
Uygun zaman gelince yeniden ayaklanır.
Bir zorlar ülkesinde yıllardır bu yaşanan
Şanssızdır hep kurunun yanında kalıp yanan,
Zıtlıklar yakasını hiç bırakmaz bir yandan,
Ateş söner geride bir sıcak külü kalır
Elini küle sokan yanınca akıllanır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Karamsar Bir Günüm
Kinlensem hayata her gün yeniden
Yine de olanı değiştiremem.
Ben yine yalnızım
Ben yine ayrıyım sevgiliden.
Sevsem hayatı sanki ne çıkar
Beni seven biri olmayınca.
Ben yine sevgisiz
Ben yine öksüz biriyim
Gönlünce,umudunca sevgiyi arar...
Yaşamaya zorlayıp kendimi
Her günün günce kıymetini ah bir verebilsem,
Karanlıkları sevemiyorum bir türlü
Bir türlü keyfimce geçmiyor gecem.
Bağlansam hayata sımsıkı
Sevsem insanları kucak kucak sevgilerle,
Ölümü unutamıyorum hiç
İlk aşkımı unutamadığımgibi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Karanlık
Herkes kendine göre
Bir sır dostu seçer
Onunla içli-dışlı
Ölesiye eder arkadaşlık.
Bana ise sırdaş oldu
Kendiliğinden karanlık.
Dertleşirim her geceyle başbaşa
Yalnız, seçerim mehtapsız geceleri
Hatta korkarız konuşurken
Uzaktaki yıldızların
Bize kulak kesilmesinden.
Aydınlık günlerden
Koparıp getirdiği dertleri
Anlatır bana durmadan
Dinlerim onu candan.
Ben de seriveririm dertlerimi önüne
Saklar benimkileri
Herkesten ayrı,herkesten uzak
Kalbinin en loş
En görünmez hücresine.
Çıkıyorum hergün
Yepyeni dertlerle önüne...
Bıkıp dertlerimden birgün
Korkuyorum kaçmasından.
Beni terkediverirse elbet
Aydınlık nasıl olsa
Görünecek arkasından...
Koskoca bir kilitle
Kitlenirken dertler hücresi
Belki de bambaşka bir insan
Oluveririm o zaman...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Karanlıklarla Uyanış
Karanlıkta yüzer gözlerim
Apaydın yıldızlara doğru
Uzandıkça uzanır.
Yarım aşkları döker damla damla
Ağlamaklı mahzun gözler
Kızardıkça kızarır.
Ben koyu karanlık gecelerde
Kör düşüncelerle uyurum,
Uzakta,çok uzakta birkaç yıldız
Belki beni uyanık sanır.
Haklıdır yıldızlar bence
Gündüzleri dertle uyuyan gönlüm
Gece karanlıklarla uyanır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kardelen
Çıktın da Toroslarda karları dele dele
Tüm dünya hayran kaldı sen emsalsiz güzele.
Baharı bekleyip de binlerce çiçek açar
Kışın karın üstünde açansa tek çiçek var.
Kış olmasını bekler çamlarıyla bu belen
Çünkü açmaya hazır o güzelim kardelen.
Nasıl oluyor da kar çiçek açar gör,şaşır
Güzeli yer üstüne o kardelenler taşır.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Karın Büyüsü
Sevgimi indiriyorum sana
Harf harf,bir bir
Lapa lapa yağan kar tanelerinde
Aç avuçlarında oku,biriktir
Kartopu olsun ellerinde...
Tekrar bana at kendi kartopumu
Tam isabet vuracaksın kâlbimden
Boşuna dondurma olur mu?
Sevgiyi tutamasa bile yârin elleri
Unutma,kar taneleri
Avuçlarına değince erir
İzi bir hâtıra olur,ıslaklık verir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Karla Randevu
Ha kar,ha sen
İkiniz de aynısınız.
Herkes hemen hemen
Kardan randevu almıştır
Kış mevsiminde.
Senin randevuların da tıpkı
Onunkiler gibi.
Az mı bekleyen oldu onu
Randevusuna sâdık sanarak
Odunla,kömürle karşılayarak.
Aynı benim seni elimde
Bir demet çiçekle beklemem gibi...
Odunlar,kömürler yandı kül oldu
Elimde çiçek buruştu,soldu,
Karın keyfi çattı,geldi oturdu
Yüzlere oturan şaşkınlık ile
Ama geç de olsa sözünde durdu.
Senden bir habercik çıkmadı bile...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Karpuz Kabuğu
İçini yiyip seni de
Denize atıverdiler değil mi?
Yalnız sen değilsin
Böyle atılmış
Kendi hâline bırakılmış.
Hasret,acı ve aşk bitirdi
Bir sevgili bıraktı beni
Tıpkı seni bırakanlar gibi
Kendi dertlerimle başbaşa.
İkimiz de şuna sevinelim karpuz kabuğu,
Başıboş,serbest,almış başımızı
Gidiyoruz kendimizin de bilmediği bir yere.
Karpuz kabuğu, senin için boş ama
Ben insanım ne de olsa
İçim dolmağa meyilli,
Artık şimdiden sonra
Zannımca gerek hep dert dolsa.
Karpuz kabuğu, senin içini
Tam tavında yediler
Ondan çıkarmazsın sesini.
Vakitsiz içimi yedi hasret...
Daha ben şu yaşımda
Hasretliğe dayanacak tavda mıydım sanki?
Aşk dersen işte ona bir şey diyemem...
Çünkü aşk ne çağ dinler ne tav.
Her neyse gidiyoruz işte böyle
Senin batman bir dalga elinden
Benim can alıcım Azrail.
Karpuz kabuğu,deniz üstünde
Ne de hoşuma gittin yüzerken...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kasabın Kalbi
Adamın kasap olduğuna bakma
Onun da bir kalbi var
Kesip kıydığı etten yapılı.
İşine bakıp da düşünme sakın
Doğuştan câni ruhlu diye,
Oysa tanırım onu
Karıncayı ezmekten korkar...
Korkar ama ne yapsın ekmek parası
Koca öküzü,boğazlar,bıçaklar,satırlar...
Dünyanın hâli bu:
Yaradılışa göre iş
Cana göre eş
Ayağa göre yol bulmak
Güçtür kardeşim çok güç.
Konuşma ile anlaşma devri geçti
O bir zamanlarmış
İnsanların konuşa konuşa anlaştıkları zaman...
Oysa şimdi sözler anlaşmazlık yaratıyor...
Sosyal adaletçiyim,halkçıyım demekle
Sosyal demokrat olunmaz.
Sağcıyım demekle de müslüman olunmaz.
İnsan yaşamını çok kısa durdurmalı
İnsan önce kendini tanımalı.
İnsan insanla içten anlaşmalı
Sağduyu ile birleşip kaynaşmalı...
İnsan sarrafları eksildi artık
Zira çoğul insanlar
Maddesel ruhla altına yönelik,
Parasal yollar,yöntemler yaratmak işi - gücü,
Altını anlamaktan insanı anlamaya zaman ve gerek yok.
Bu süreç
Maddenin maddeyi tanıyamayacağı
Ana kadar uzayacak
İşte kıyamet o zaman kopacak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kaş
Doğa sanki bir nakkaş
Güzel eseri bu KAŞ.
Dantel dantel oyulmuş
MEİS seyre koyulmuş...
Dağlar ağaçca fakir
Deniz oldukça bâkir...
Mayo ıslak,dingin baş
Denizle bütün uğraş.
Manzara hoş çak flaş
Gel kendin gör,kendin şaş...
Balık taze ve bol aş
Hayat sade ve yavaş.
Sen de buraya ulaş
İşte:şirin,küçük KAŞ...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kavuşma
Anamın fedakârlığını unutmam hiç
Sütünü paylaştım çocukluğumda
Uykusunu böldüm geceleri...
Anam günlerini bana hasretti.
Felek bizi ayırdığı gün
Koca erkek olsam da
Yine büyümemiştim anamın nazarında
Bilirim,ayrılığın acısını duyurmamak için
Benim duyacağım acıyı da o çekti
Kendi acısına üstelik.
Anamı o acılar mahvetti...
Bu kavuşma sahnemize gülmeyin
Ben erkektim,ağlayamazdım
Öylesine gülüp geçiştirdim
Ama anam tutamazdı gayrı yaşlarıı...
Anam şimdiye dek yine iyi sabretti
Anam bunca yıldır bana hasretti...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kavuşmak Arzusu Ya Da Sigara
Sen Ege tütünüydün
Ben ağaçtım dağ başında
Herşeyden uzak ve sessiz.
Ne yeller esti başımdan...
Ne seller aktı altımdan...
Daha dolmamıştı çilem.
Kâğıt fabrikasında beni birgün
İpince sigara kâğıdı yaptılar.
Bilmiyordum ne olacağımı...
Belki bir rüzgâr önünde
Uçup gidecektim bilmediğim bir yere
Belki de suya düşüp
İçin için eriyecektim.
Bir başka ihtimâl çıktı karşıma:
Hayat bizi karşılaştırdı.
Sen çok körpeydin
Varlığımla sardım seni
Sen beni içten destekledin
Ben seni kucakladım.
Ateş,aşkımız oldu bizim.
Sen duman duman ayrıldın benden
Ben kül kül ayrıldım senden
Ateşin bitimine dek.
Sen gökte bulut oldun
Ben yerde toprak,
Şimdi bende tek istek:
Birleşip çamur olmak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kayak
Bir kayak kafilesidir zaman...
Geçeceği yerlerde yer yer
Uzanır sarımsı otlarla
Yeşil filizler...
Kayak sessizce geçerken
Ezer,yeşildi,sarıydı demeden
Otları,filizleri birden.
O yollarda daha binlerce tohum
Kimi batar,kimi çıkar...
Eski olsun,yeni olsun
Kayağın tabanından
Kurtulabilen yaşar.
Bir kurtulsa,beş kurtulsa
Ucu-sonu belirsiz kafilenin
Kurbanı olacak nasıl olsa...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kaybolan Yıllar Değil
Kaybolan yıllar değil gerçek kaybolan benim
Şimdi nerelerdeler sayısız sevenlerim?
Tozlanan aşk yoluma akan göz yaşı nerde?
Bir vuslata yücenin eğilen başı nerde?
Kaybolan yıllar değil gerçek kaybolan benim
Beklediğim tek sensin bense hep bekleyenim.
Kaybolan yıllar değil gerçek kaybolan benim
Beni tertemiz saran bir sendin,bir kefenim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kaynak
Gönül pınarımda sular kaynıyor
İçeceksen gel de kaynağımdan iç,
Ne olsa ayakta su bulanıyor
Kaynaktaki kadar berrak olmaz hiç.
Zahmet et her şeyin kaynağına çık
Orda tüm temizlik,güzellikler var,
Orda her şey saydam,her şey apaçık
Gerçeklik kaynakta,kaynakta yarar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kaypak Zemin
Çevrilidir hakikatler diyarı
Hayaller diyarıyla.
Biri bir tozlu yol ki
Yürüdükçe toz bulaşır ayağa.
Diğeri kaypak bir zemin...
İnsan bu...
Yürürken tozlu yolda demin
Geçiverir bu tarafa bazan
Ayağı kayar
Düşer hayallerin kucağına.
Başı yarılır,burnu kanar
Aldırış bile etmez.
Çünkü bu zemindeki yürüyüş
Daha temiz,daha rahat.
Tozlu yolun
Ağır yorgunluğu yerine
Tatlı bir yorgunluktan başka
Bu yolda hiçbir şey geçmez
İnsanın eline...
İ
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kedim Ve Ben
Kedim,
Ne olur dilinden anlayabilseydim...
Ben senin dilinden anlamam
Sen benim.
Sana neler anlatmak
Seni dinlemek isterdim.
Diyeceksin ki:'işte kendin gibi insanların
Dilinden anlıyorsun ya
Diyeceklerini onlara de...'
Haklısın,gel bir de onlara sor
Onlar da karşılarında
Dinleyecek bir adam arar...
Ben seni dertsiz gördüm de
Şöyle içimi döküvereyim dedim.
Şu ki senden tek isteğim
Dertlerime insanlar gibi yabancı kalma
Dinle beni horlama...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kıbrıs Destanı
Kahpe Yunan'ın kahpe kurşunu
Albayımı alnından vurdu...
Mehmetçiğim artık hiç durur muydu?
Vuruyordu...vuruyordu...vuruyordu...
Vuruyordu Yüce Yaratan için,
Vuruyordu şehit komutan için,
Vuruyordu KIBRIS ve VATAN için,
Vuruyordu hak için,
Vuruyordu buna müstahak için,
Vuruyordu,şeref için,şan için,
Vuruyordu Demokrasiye imân için,
Vuruyordu can için,canan için,
Vuruyordu taşıdığı kan için,
Vuruyordu Ulu Kahraman için
Vuruyordu yeni bir destan için,
Vuruyordu bu topraklar uğruna
Bu topraklarda tüm yatan için:
ATA için,OSMAN için,ALPARSLAN için...
Vuruyordu...vuruyordu her an için,
Vuruyordu BARIŞ için,cihan için,
Soysuza dedirtinceye dek aman için,
Vuruyordu ak günler getirecek
Yepyeni bir yakın zaman için...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kıbrıs İçin
(Bu şiir,soydaşlarımız Kıbrıs'lı Türklerin,kara papaz Makarios'un öncülüğünde ENOSİS
rüyasıyla hunharca katliâmları yıllarının ürünüdür.O devir anımsanırsa gerçek değeri
anlaşılabilir...)
KIBRIS...KIBRIS...
Bizim güzel kızımız.
Yeşil gözlü
Mavi şallı kızımız...
Yarım pabuçlu,beli kuşaklı Helen
Yeter artık! yeter ulan!
Kara sakallı Makarios
Kopuk ipli kara makara,
Haydi milliyetinden utanmadaın
İnsanlığından utan bâri maskara.
Kıbrıs'ı bizden ayrı diyorlar
Arada deniz var diyorlar
Varsın desinler...
İnsanın sonu toprak değil mi ki?
Kıbrıs'a dek vücutlarımızla
Sıra sıra doldururuz denizi
Bilmeyenler bilsinler.
Ulan Helen,ulan Helen
Kızdırmaya,haksızlığa gelmez
Ne çabuk unuttun Anadolu'yu...
Bilir bizi deneyen...
Beşikte uyuturken
Ağlayan çocuklarını susturmak için
Ninni bulamazsın da sonra
Sus...sus...dersin:
'Türkler gelen...Türkler gelen...'
Ulan Helen,ulan Helen
Ecelin geldiyse Kıbrıs bahâne
Demezler mi:'Vâde gelmiş cihane,baş ağrısı bahâne...'
Alır götürür seni.
Eh,ne yapalım? çok azan başını yer...
Çekilir başa gelen.
Ulan Helen,ulan
Geçmez her işte dalavere,yalan.
Yavruya anasını sormuşlar sanki
Bak,KIBRIS'ın şahadet parmağı
Ana Vatanı gösteriyor durmadan...
Öyle bir milletsin ki
Sevinir dostluğunu kaybeden
Tedirgin olur bulan.
Bu iş böyle gitmez ama giderse
Masallar başlar birgün gayrı
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Dünya dillerinde şöyle:
'Bir varmış...bir yokmuş Yunan...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kınalı Keklik
Hasretliği demeye varmaz dilim
Dudaklarım titrer hasretlik sıtmasndan,
Kavuşmayı dile sen hep sevgilim
Ayrılık kelimesi çıkmasın ağzından...
Benden sana uzanan yolları
Kendine çek iplik iplik,
Avcı değil seni dört gözle arayan
Ey sevgili kınalı keklik...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kırk Biri Doldurunca...
Kalbimde kök salıp tek gülsün açan
Kanımla sulanıp bende yaşayan.
Emsâlin bulunmaz,sen:yediveran,
Kırk bir maşallahla korur Yaratan...
Bende bulduk,sende bulduk biz bizi
Tanrı uygun görmüş her ikimizi,
Kan yerine sevgi bedenimizi
Dolanır,doldurur canevimizi.
Birleştirmiş Allah kaderimizi
Nazardan korusun biz çiftimizi,
Fânide terketsek birbirimizi
Buluşup da süreriz bâkimizi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kırk Yedinci Yıl İçin...
Seni dün tanımıştım,yıllar kırk yedi bu gün
Şükrederim Tanrı'ma aşkım sâf,gönül gülgün.
Mutluluk sana gelmez,sen ona koşacaksın
Zorlarla kucaklaşıp,aşkla barışacaksın.
Dudağından çıkanı kâlbin onaylayacak
Sevmenin,sevilmenin gerçeği budur ancak.
İki tende bir canla yaşamayı bilirsen
Bir can kalıveririz yıllar geçse sen ve ben...
23.Haziran.2006 -Cuma/ANKARA
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kırmızı Elma Ya da Kadere Rıza...
Ben bir kırmızı elmayım içini kurt yemiş
Elden değil ne yapayım ALLAH'ım istemiş...
Gerçekle bir olmuyor ki görünüm,gösteriş
Emrine şükür RAB'bim kaderim böyle imiş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kıskanan Kıskanana...
Mevsimler hayatı doldurur bir bir
Biri çıkar peşinden diğeri gelir,
Hayat ancak mevsimlerle sevilir
Sana bahar desem yazlar kıskanır.
Besteyi sevdirir notalar,sözler
Besteyle açılır gönülde gözler,
Sevmesini bilen sevgiyi söyler
Sevmiyorum dese kızlar kıskanır.
Her telde gezdirdin güzelim beni
Unutmadım,unutamam o teni,
Bülbüllere öğrettiğim besteni
Çaldırmak istediğim sazlar kıskanır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kıskançlık
Sen de güzeldin sen de
Güzelliğini kabul ettirdin hiç zorsuz
Tıpkı güzel olan herşey gibi.
Güzelin dostu çok olur
Düşmanı da ondan kalmaz,
Dostlarına gülsen de
Yaşar giderdin bir arada
Düşmanlarınla korkusuz.
Günahına girdiler senin
Balon balon uçurdular yalanları
Çekememezlik ne demek bilirsin.
Düşmanın dili uzun
Keşke kopsaydı kökünden...
Kanaktın gönülden yana amma
Güzellikten yana olgun...
Dilleriyle bağladılar seni
Kıskandılar beni sevmeni...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kıskanıyorum
Örtün, örtün pencerenizi
Sırf ben açmalıyım ardına dek
Bu esen yel sızmasın odalarınıza
Bu esen yel sizin değil
Örtün,örtün pencernizi.
Bu yel sırf benim odama dolmalı
Sırf ben teneffüs etmeliyim bu havayı
Sırf ben.
Bu yel benim için esiyor
O'nun her zerresinin kokusu var bunda
Bir nefeslik sızarsa içinize
Kıskanırım.
Tümleyemem kokusunu içimde
Ne olur örtün pencerenizi.
İşte,bir koku duyuyorum
Tüm kokulara benzemeyen bir koku
Yâr oturmuş içime
Burnumla değil içimle kokluyorum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kış
Kış geldi.
Her taraf soğuk.
İnsanlar,çehreler uyuşuk.
Tanıdığım simalar
Dargınlar bana sanki.
Yüzüme ülümseseler dahi
Soğuk bir gülümsemedir ki
Soğukluk verir insana.
Her taraf soğuk,
Her taraf sessiz,
Hava her zaman bozuk,
Kış günleri neşesiz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kız Ve Kadın
Akla karayı seçmek
Belki kızla kadını
Ayırmak kadar zor değildir.
Göze çarpan bir işaret
Bir fark yok ki...
Eğer olsaydı
Ölmüş Rahmi beyin dul karısı
Birkaç kız cilvesiyle
Kız diye yutturabilir miydi hiç
Kendini tecrübesiz delikanlılara?
Ömer beyin uzun ömürlü
Uzun saçlı ve boylu ihtiyar kızının
Hâlâ kız olduğunu bilselerdi
Dul avrat zannetmezler
Mutlaka evlenme teklif ederlerdi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kızıma...
Biricik kızım benim yaşın bastı kırk dörde
Gülüşün deva olur,şifa olur her derde.
Yan yana iki dörtler gelirse kırk dört eder
Bulunduğun mecliste ne gam kalır, ne keder...
Allah'ın izni ile ömür merdiveninde
Nice basamaklar çık,mutlu yaşa evinde...
Ana-baba duamız zırhtan elbise sana
Kötü göz,kötü sözden sığın Yaratan'ına...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kimyacı
Nasıl ki sel gider de geride kumu kalır
Aşk baştan gidiverir elde zakkumu kalır.
Zakkum öyle bir ağaç al ve ak çiçek açar
Onda hem zehir saklı hem de gizli deva var.
Kimyager Toprak Ana neler neler üretir
Fark etmez onun için tek ona tohum getir.
Acıyı tatlı eder tatlıyı ise acı
İşte böyle emsâlsiz akıllı bir kimyacı.
Topraktan anlamayan su katıp eder çamur
Ehli elinde toprak şekillenen bir hamur...
Topraktır var oluşun kaçınılmaz dokusu
Yağmur sonu kokulan en hoş toprak kokusu.
Çekinme ver ömrünü,sakınma ver gönlünü
O toprakta sonlanır ölümlünün son günü...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Korkma
Ölümün kul,kölesi ölene dek korkanlar
Onlar ancak öldükten sonra korkusuz yaşar.
Cesur üç günlük ömür uzundur yüz yıl kadar
Yaşanan o ömürde ölümsüz bir lezzet var.
Korkak kendinden kaçar,sığınır bir korkağa
Gölgesinden ürperir,güvenmez sola,sağa,
Düz yolda tökezlenir,mümkün mü çıkmak dağa?
Son değil ilk düşen o kaçıp korktuğu ağa.
Gel korkuyla yaşama şu kısacık ömründe
Gerçek cesur olmasan sen de cesur görün de
Göreceksin diz çöker korkuların önünde,
Yarını yaşar kalbin,korkular kalır dünde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Korkunç Dünya İnsanları
Arzular büyür apartmanlar boyu
Zenginlik tüter burunda,
Kafalar döner tekerleklerince
Ele geçmez en lüks arabaların.
Ufuktaki sisleri dağıtır hayâl,
Kulaklarda maden şakırtıları;
Allah'ı unutmuş diller konuşur:
Para...para...para...mey...mey...mey...
Cenneti dünyaya aktarır
Çifte güzellerin çifte memeleri...
Geçer zaman,gün kararır
Günah kaplar sevaba örtük elleri
Ölümdür artık tiksinilen şey...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Koy Ve Köy
Koyda mehtap ve deniz
Gümüş sular,
Köyde güneş ve buğday
Altın harman.
Koyda sandal
Ki içinde âşıklar
Köyde öküz ve döğen
Üstünde köylü kızlar,
Hafiften bir de kaval...
Koyda karanlık altında
Aydınlık umutlar,
Köyde toprağa damla damla
Haziran sıcağında
Ter akar
Bereket yağar.
Koyda aşk,köyde aşk...
Koyda umutlar,köyde umutlar...
Koyda hayat,köyde hayat var...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kör Kıskançlığa Dair
Elimde değil
Kıskanıyorum.
Dünya çirkinleşiyor gözümde
Yalnız ve yalnız o güzel
Bir o bana benden
Ondan gayrısı el...
O,benim için gerçek
O,erişilmeyen umut
Birgün ölecek
Yine de kıskanıyorum.
Tutuşup hûri oğlanlarıyla elele
Bensiz bahçelerde gezecek
Allah'ım yine kıskanıyorum
Ellerini tutacak temiz elleri çek!
Ne de olsa bir insan oğluyum...
Kötü düşünebilirim ne de olsa.
Allah'ım,Allah'ım kıskanıyorum
Onu,niçin bilmiyorum?
Bir türlü içim rahat etmeyecek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kördüğüm -1Tel tel kopuşmakta hayat sazımız
Çoğumuz umutsuz,mutlu azımız,
Ne çare böyleymiş alın yazımız
İlmik ilmik çözülmeyen kördüğüm.
Kimimiz ağladı,kimimiz güldü,
Kimisi menekşe,kimi sümbüldü
Tümünün sonunda boynu büküldü
Bir kez değil bin kezdir bu gördüğüm.
Bir tuhaf oluyor insan sevince
Felâket başlıyor sevilmeyince,
Acıyı tatlıyla birleştirince
Karışık bir çelenk sana ördüğüm.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kördüğüm -2Sen gidince arkandan
Elime gittiğin yol kadar
Uzun,upuzun bir iplik almıştım
Makaralardan.
Ayrılık günlerini bir bir
Bağlamıştım düğüm düğüm.
Yaşlar da bir taraftan
Düğümleniyordu gözümde,
En son düğüm sendin
Sen gönlüme düğümlendin...
Ki o kadar düğümlendin
Oldun artık kördüğüm.
İnan ne ben ayrılırım senden
Ne de çözülür bu düğüm.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kötümser
Toprağı sevindiren Tanrı'm
Toprak et beni de sevindir.
Gönlümden bir parça toprağa düştü
Anlıyorum acının ne olduğunu
İnsan olduğumu anladım ya
Unutmam bir daha.
Toprağı sevindiren Tanrı'm
Toprak et beni de sevindir,
Ölüm benim için arzu
Emir,senindir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Köy Kahvesi
Dışarda soğuk,içerde sıcak
Buzlu cam gibi olmuş camlar.
Acı rüzgârın zehrini akıtıyor
Parmaklarını sıkarak
Kahveye giren adamlar.
Ağası,çiftçisi,çobanı gelmiş kahveye
Kimi altmış altı atıyor köşede,
Kimi dinliyor ağaların sohbetini,
Kimi arıyor ocak başında bucak...
Tavla,domino taşlarının şıkırtısına
Katılıyor ağaların sesleri,
Hamama döndürüyor odayı
Sigara dumanıyla karışık
Sıcak nefesleri.
Köyde olup bitenler...
Yosmalarla yiğitlerin aşk hikâyeleri...
Geçmişe ait efsâneler
Dökülüyor ağaların ağzından,
Kahvenin dumanlı havasına.
Şu çatı altında duyulan sesler
Açılan ağızlar hep ağaların,
Nasıl ki dağda,ovada,açık havada
Kavalı dinlenirse sadece çobanların...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kumandan ve İlham
Harp içinde bir kumandan düşün
Başı dertte,uykusuz...
İşte ben onun gibiyim
Hatta ondan da beterim.
Onun askerleri var
Kelimeler benim askerlerim...
Bir gözcüm var ama
İki yüzlü bir dostum.
Bazan bucak bucak kaçar benden
Bazan gelir kendiliğinden.
O geldi mi büsbütün kaçar uykum,
Bir değişme olur bende tümden.
Getirdiği haberlere uyar
Sokarım askerlerimi harbe
Sıralarım saf saf onları.
Bazan onun fikrine uyar
Değiştiririm taktikleri,plânları.
Kazandık onunla birlikte
Şimdiye dek nice nice muharebe...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Kutlu Olsun
Onbir aya bir Sultan diye o tanımlanan
Şükür olsun yaşadık bir kez daha Ramazan.
Toparlandık bir daha Ramazan sevinciyle
İnşallah geçer günler Ramazan bilinciyle...
Bu iş bu ayda kalmaz belki ömre yayılır
Sevgi,infak,paylaşma da ibadet sayılır.
Diliyorum Allah'tan bayramlar olsun kutlu
Yuvalarımız mutlu,tüm insanlar umutlu...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Küskünlük
Gün olur hayata küsüyorum tümden
Fikirlerimle,umutlarımla...
Birden geçiyor içimden
Dolaşmak diyar diyar.
Gün olur küsüyorum insanlara
O an sen geliyorsun aklıma
Aşkının hürmetine geçiyorum küskünlükten
Sevmeye çalışıyorum insanları
Yeniden,yepyeniden.
Ölüm geliyor aklıma kâh
İçim ürperiyor hafiften
Ve tüylerim diken diken...
Sanma ki korkuyorum ölümden
Gencim,gençlik neler istetir neler...
Yaşamak isterim ben de ölmeden
Bu yaşta,bu çağda ölmek
Çektirir insana bir derin eyvah...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
L'amour
Je veux aimer et être aimé
Je ne sait pas l'amoure encore,
Je nais comme une fleure
dans sa petite coeure.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Lefkoşe - Barbarlık Müzesi
Böyle gaddarlık olmaz,bunu yapamaz insan
Yapsa yapsa RUM yapar çünkü kökeni YUNAN...
Bin Dokuz Yüz Altmış Üç- ARALIK- gün Yirmi Dört
Çocuklar:MURAT,KUTSİ,HAKAN,ana:MÜRÜVVET.
Ev sahibi:FERİDE GÜDÜM ile beraber
T u v a l e t ve k ü v e t t e kurşuna dizildiler.
Sıktı kurşunlarıyla RUM,şerefsizliğini
Kurşun oyuklarına bilmeden dizdiğini...
Doktor NİHAT İLHAN'ın eş ve çocuklarını
Hunharca katlederek gösterdi ayarını...
Nice TÜRK köylerini göz kırpmadan katletti
'Toplu Mezarlar 'açıp gömmekse ona yetti...
O RUM böyle yaparak TÜRK'ü bitirdim sandı
YAVRU'nun arkasında ANA VATANI vardı...
Beş parmakları gibi yumruk olmuş bir elin
'BEŞ PARMAK DAĞLARI ' ysa setti sandı TÜRK'lerin.
'ÇANAKKALE GEÇİLMEZ! ' öğrendi bunu DÜNYA
TÜRK 'LER geçmek isterse BEŞ PARMAK vız gelir ya...
Nerde o kahpecik RUM? İşte geldi TÜRKİYE
Erkekliğin vardı da durduramadın niye?
Sen GADDARSIN,BARBARSIN,İNSAN DEĞİLSİN diye
Bu ' BARBARLIK MÜZESİ ' Kâinata hediye...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mart-Nisan Ayları
Hayat uyandı uykusundan
Etrafına baktı
Keskin nazarlarıyla;
Kanları kaynattı,
Canları oynattı.
Su yürür ağacın,bitkinin
O kuru damarlarına
Yeşil hayata girişmek için.
İnsanların kimisi Adem'e,kimisi Havva'ya
Benzetmeye çalışır kendisini,
Kuluçkalık tavuk ateşini
Söndürmek ister yumurtalar üstünde
Analık ruhu belirince kendinde.
Sanki sokağa bırakılmış
Ağlayan çocuk sesiyle bağırır
Hamsine kavuşan kediler.
Dişisi kuyruk sallar
Haber yolar
Erkeğini çağırır
Hayata göz açar körpe yavrular...
Anaları tencere açıp
Yapamazsa hırsızlık
Yavrularını teker teker
Doğurduğu gibi yer...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Masal
Seninle Zümrütü Anka'ya binelim,
Yedi kat göğe çıkalım
Katılalım gökteki meleklere.
Batalım yedi kat yere
Cinleri,devleri seyreyleyelim.
Karşıdan gelsin
Alt dudağı yer
Üst dudağı gök süpüren
Koca devler.
Sen korkudan bana sarıl
Kuvvet alayım senden,
Keseyim her birinin
Yedi başını teker teker...
Kavrulalım,savrulalım maceralar içinde...
Sen padişah kızı ol
Ben de Kel Oğlan,
Seni almaya geleyim,
Senin için
Canımı bile vereyim.
Dağlar,tepeler aşayım
Seni bulacağım diye
Elimde bir demir âsa
Ayağımda demir çarık
Delinene dek dolaşayım...
Aslı ol,Kerem olayım.
Zühre ol,Tahir olayım.
Leylâ ol,Mecnun olayım.
Senin aşkınla yanayım,
Delireyim,verem olayım...
Üç defasında da
'Devlet Kuşu'uçup uçup başıma konsun
Seni versinler bana.
Kırk gün,kırk gece düğün
Yapılsın Kel Oğlana.
Tacımız,tahtımız dileyenlere
Tanrı bize sağlık vere
Aşkımız da dâim ola...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mavilerin Öpüştüğü Yer
Mavilerin kucaklaştığı yerde
Göğün denizi öptüğü yerde
Yitik gemimi ararım
Nerde? dumanı tütmez gemim nerde?
Mis kokular taşır rüzgâr
Hasretliği bilmez burunlara,
Burcu burcu tüter burnumda benim
Kavuşmak ve sen.
Görülmez geceler görür oldum
Yıldızlarımı yaktıkça erken,
Herbir yıldızdan bir can buldum
Gündüzleri canlanınca insanlar
Ve içlerinde yalnız ölürken ben.
Gitmeyin,ey kuğular gitmeyin
Göğün denizi öptüğü yere,
Zaten boynu bükük zavallılarsınız
İstemem kırılsın bir de kanatlarınız.
Hâla dumanı tütmez gemimin
Oysa tüter burnumda kavuşmak,
Denizler dolusu yaş var
Bana artık düşmez ağlamak.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mâzide Kalanlar
Şimdi sevenler mutsuz
Meşkler mâzide kaldı,
Arkadaşlıklar tatsız
Dostlar mâzide kaldı.
Seven az,sevmeyen çok
Aşklar mâzide kaldı,
Gözlerde artık yaş yok
Yaşlar mâzide kaldı.
Gözler ileri bakar
Başlar mâzide kaldı,
Yollar gitgide uzar
Eşler mâzide kaldı.
Mevsim her an sonbahar
Yazlar mâzide kaldı,
Dümdüz olmuş mezarlar
Taşlar mâzide kaldı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mâziye Sesleniş
Yine kıvranıyor önümde bu gece
Gebe bir kadın gibi mâzi.
Hâtıralar torbasını
Eski bir hâtıra yırttı
Gebe kadını doğurttu...
Ben de çocuktum bir zamanlar...
Değnekten atlara biner
Savaşlara girer
Olurdum gâzi.
Tozu dumana katardım,
Camlara taş atardım.
Soğuk pınarlardan su içer
Çamlar altında yatardım...
Ben ta küçücükken severdim
Çiçeğin,değneğin,kızın güzelini...
Çekinmeden uzatırdı her kız bana elini.
Büyüdükçe değişti
Ruhum,sevgim herşeyim...
İşte artık ben de gencim
Benim de hakkımdı sevmek
İsterdim ben de sevilmek...
Bir menekşe gözlü gem vurdu
Eyer vurulmamış taycasına
Şu tecrübesiz gönlüme.
Sarı saçlarını kement yapıp
Doladı,geçirdi boynuma
Kattı yeni hâtıralar
Aşksız geçen ömrüme.
Hâl her şeyi sildi,süpürdü
O tatlı ânıları
Sınırsız hayâl diyarına götürdü...
Şimdi ise âti yayılır
El falı gibi
Bilmece gibi önüme...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mehmetçik
Ey bu toprakların bekçisi,güçlü arslanı
Seninle yükseliyor yüce Ulusun şanı.
Düşmanların olsun parlak süngünün kurbanı
Çiğne,ez ayaklarınla kâfir yabanı!
Sen hep ay-yıldız için çarpışıyorsun
Türk'leri sayanı sen de sayıyorsun,
Her zaman özgürlük aşkıyla yanıyorsun
Mehmetçik,Allah yardımcın olsun...
Cephede Vatan için Mehmetçik ölebilir
Şehitliğe ancak o,böyle yücelebilir,
Türk'ler dâim seninle övünebilr,
Her millet Türk'e güvenebilir.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Melez
Uykudan uyanmışsın belli
Gözlerin yumuk yumuk
Gözlerinde Japon kızlarının esrarı var.
Sen uyandın da gözlerin şiş
Benimkiler uykusuzluktan...
Bacakların ve vücudunda
İspanyol sıcaklığı su gibi akar.
Sesinde İtalyan şarkılarının
Yarı kıvrak,yarı hüzünlü çeşnisi...
Verdiğin sözleri tuttuğundan ötürü
Türk kadınlarının sadakati üstünde.
Karnaval ayı yakınlığını
Rio ve Alman kızlarından kapmışsın.
O kadar ki cana yakınsın
Erkekleri sürü sürü
Kendine dost yapmışsın.
Ben Türk'üm
Sadakatin için sevdim seni
Öyle sev,öyle sevsen de beni.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Menfaat,Dünya ve İnsan
Dünya kendi etrafında döner
Güneşin etrafında döner.
Kendi etrafında dönse neyse
Kendi bilir ne yapacağını
Ama,güneşin etrafında dönmesi yok mu
Beni düşünceye sevkeder.
İnsanlar da onun bunun
Etrafında dönmüş çok mu?
Koskocaman dünya bile
Gece demez,gündüz demez
Dört mevsimlik bir menfaat için
Döner,dolaşır durur.
E...insanlar da
Ondan bir parça sayılır
Ne de olsa.
Dünya döner
Dönerken başını döndürür insanların
O yana,bu yana baş vuruşlarından
Menfaat uğrunda
Birbirleriyle çarpışışlarından belli...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mezar
Gündüzün arkasında gece
Hayatın arkasında ölüm;
Öbür âlemin kapısını
Daha dünyada gördüm.
Kaderin vurduğu pençe
Çaldırdı bu kapıyı
Hem yaşlıya hem gence.
Ses vermedi her giren
Belki rahat bir yer bu
Belki dolu işkence...
Yok hiç hâlini bilen...
Söyle bana ey mezar
Korkma içini dök
Sırdaş olayım sana.
Oralarda neler var?
Tecessüsümü sök
Olmadan ben sana yâr...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mezar Taşı Kitabesi
Ölü,sağdan ne mal ne para ister
Esirgeme ondan FATİHA'n yeter.
İnsan oğlu gel lâyık ol atana
FATİHA sun toprak olmuş yatana...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mızıkçı
Küçüktük ikimiz de
Annenle annem
Söze dalardı misafir odasında bizde.
Senle ben saklambaç oynardık...
Sen mızıkçı idin
Hep oyuncaklarımı alır vermezdin.
Şimdi de hem paramı,hem gönlümü aldın
Bana yine mızıkçılık yaptın.
O zaman küçüktüm
Ama şimdi aklım başımda
Seni isterim karşılık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mon Ami Allemand
J'ai senti ta beauté
que tu definis dans ta lettre,
Je te donne quelque chose de mon âme
Tu peux me voir par ma photo, peut-etre?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mor Dudaklar
Beni karşılamağa gelince
Dudakların mosmordu
Oysaki seni koyup gittiğimde
Dudakların kırmızı kordu.
Şimdi ayrılığın soğukluğundan
Üşümüş olacak
Ama,ziyanı yok artık
Koruyucusuna yine kavuştu.
O morarmış dudaklarını
Bir çift dudak
Aşkın ateşiyle ayrılığın buzunu eritip
Islatacak,ısıtacak
Sen de hazırsan ancak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mum
Yeni doğmuş bir insan
Yanmamış bir muma benzer.
Açınca gözlerini dünyaya
Başlar bu mum yanmaya.
Türlü cefalar cenderesinde
Hayat o mumu sıkıştırır
Mum,ezilir,büzülür,yassılır.
Mum erir gün geçtikçe,
Yaş kemâle erdikçe
İnsan hayatta kavrulur,
Hakikatleri bulur.
Birgün gelir bir toz gibi
Uhrevî âleme savrulur...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mum Çiçeği
Yanmak,hep yanmak
Kerem gibi Aslı için
Yunus gibi Allah için.
Aşıklara karıştım ben de...
Ama ben yanmaktan
Dem vurmayacağım.
Bana bir söz ver de
Aşkından içime bir fide
Mum Çiçeği fidesi dikeyim.
Yedi sene sırf yeşil yaprak açayım
Çiçeğimi saklayayım içimde
Senin için.
Sabrımı verir Allah
Sen yalnız söz ver
Ve dur sözünde.
Sabırla açan mum çiçeğinden
Elimle bir taç yapayım
Ben onu başına takayım
Tek sen beni peşine tak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mustafa Kemâl İçin
Bir an irkildi şehit
Ve sonra toparladı kendini sevinçle
Müjdeler dağıttı ölümsüz ecdadına.
O an tüm ihtiramındaydı yiğit
Ayakta dimdik
Başı eğik
Gözleri bakıyordu kadere hınçla.
Toplandık bu yanda biz fâniler
Ötedeyse ölümsüzler,
Üzüntüyle sevinç ikiz kardeşti
Biri bize düştü
Diğeri onların kısmetine.
Biz ağladık,onlar güldü,
Bizce hâlâ yaşar Mustafa Kemâl
Onlarcaysa Tanrı emri bu:öldü...
Biz Ata'yı bize çekeriz
Onlar kendilerine,
Biz yine çekeceğiz
Ölene dek çekeceğiz
Gerçeği görmek istemez bir türlü gözlerimiz.
Ölüm,gece gibi karanlık
Aydın güncesine gerçek.
Nasip olsaydı dilerim herkese
Mustafa Kemâl gibi doğmak,
Mustafa Kemâl'cesine yaşamak ve yaşatmak
Mustafa Kemâl gibi ölmek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mutlaka Anacaksın
Anmak,yaşanan geçmişe duyulan özleyiş,
Aramak,yaşanmaktaki hâli beğenmeyiş,
Boşuna mı bunca sitem,bunca serzeniş?
Hâlde iyi yaşa ve yaşat mâzide kalsın
Bir gün sen de mutlaka geçmişini anarsın
Tatlı huzuru bulur ya da ağlar,yanarsın...
Sözün süzmesi 'Ata Sözleri',öz-deyişler
Yaşamışlar,görmüşler de öyle söylemişler,
Arı bile peteğe bal diye özü işler...
Bunlarla birbirine insan nasihat eder
Gel inanmazlık etme,yaşadığın hep k a d e r
İnançlı olur isen ne gam kalır,ne keder...
İşte Uludan biri biz kullara şöyle der:
'ALLAH neylerse neyler,neylerse güzel eyler...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Mutluluk
Mutluluk bir ürkek kuş
Onu hep sen ürküttün,
Sevgi tatlı bir yokuş
Sen hep düzlükte gittin.
Geçip te gitti zaman
Sen daima kin güttün,
Tanelerimi azman
Taşlarınla öğüttün.
Sevgim bir soğan kadar
Akıtsa göz yaşını,
Terkederdi acılar
Ve ağrılar başını...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Müşteki Ve Asi
Alah sızlanmayı sever,isyanı ise asla!
Sızlanmada dua vardır,isyanda Allah'ı ret.
Şikayetler sona erer Allah ile temasla,
İsyancılar çölde kalır bir damla suya hasret.
Şikayetsiz kul mu olur sığınmasın Allah'a?
Kuşlar bile karanlıkta yuvasına sığınan,
Susuzluktan içi yanan çölde ararsa vaha
Kulu için Allah neyse odur kuşa âşiyan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Nafile
İster eziyetinden
Hergün ezilsin gönlüm,
İsterse hasretinden
Yansın,kavrulsun ömrüm.
Gönlüm içinde bir yer...
Tek açan çiçek umut,
Arada vitamin ver
İstersen beni unut...
Ne yapsan o temelli
Onu söndüremezsin,
Benim de yolum belli
Beni döndüremezsin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Nazarımda Hiçsin Sen
Bu can çekici havalara
Nerdeyse aldanıp açılacak ağaçlar
Benim sana gönlümü açtığım gibi.
Sen hiç oralı olmadın
Çünkü ben parasızdım,fakirdim
Sen zengin isterdin
Tutturdun ille de zengin...
Aklını paraya verdin
Kendini paraya sattın.
Artık gönlümün dallarından
Senin koparabileceğin ne bir meyva
Koklayabileceğin ne bir çiçek kaldı...
Sana güvenen dallarım kurudu...
Seninse artık taptaze hayat dolu dallarına
Başkaları el attı
Bol olsun yiyecekleri meyva...
Mis olsun koklayacakları çiçek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ne Desem Ki?
Gel,gel demiyeceğim
Gelsen de bulamazsın,
Gül,gül demiyeceğim
Gülsem koklayamazsın.
Öl,öl demiyeceğim
Ölsen kurtulamazsın,
Sen benim için vardın
Ben senin için yokum,
Gelsem yine kovardın
Artık sözüne tokum.
Döksen göz yaşlarını
Deniz hiç yıkanır mı?
Kalpte açtığın delik
Bir sözle tıkanır mı?
Öl,öl demiyeceğim
Ölsen kurtulamazsın,
Ben kurtulur giderim
Yine kurtulamazsın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ne Oldu Sevgilere?
Eskiden sürerdiler
Sevgiler bir ömürlük,
Şimdiler de neş'eler
Zevkler hep birer günlük.
Ömürler mi kısaldı?
Sevgiler mi küçüldü?
Neden böyle azaldı?
Neyle,nasıl ölçüldü?
Topu kaçtı kantarın
Tadı kaçtı mantarın
Kültürle doğaların
Pabuçları atıldı.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ne Yapayım Ki?
Sevgi yok,saygı yok hepsi uydurma
Böyle bir hayatım varmış nideyim?
Belki dönerim,önümde durma
Ardıma bakmadan çekip gideyim...
Sararan ben oldum,yeşeren sen ol
Patlayacak tomurcukta umutlar,
Kırıldı gövdeler,kırıldı dal,kol
Kahıra dönüştü tüm mutluluklar.
Sen beni,ben seni yaşar bilelim
Derler ki çıkmayan canda ümit var,
Biz böylece bir teselli bulalım
Dönmekte mi zarar gitmek mi yarar?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ne Yapsan Kabulüm
Dua yerine geçer beddua etsen bana,
Sevinir,zevk duyarım,hergün zûlmetsen bana.
Dünyada kötülükler yeter ki senden gelsin,
Başkalarına çirkin,sen bana hep güzelsin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ne Yaptık Ki?
Zaman geçmez biz geçeriz
Yolumuzu biz seçeriz
Kâh yürürüz,kâh uçarız.
Ne geçerse elimize
Haram,helâl demez yeriz,
Ne gelirse dilimize
Bir an düşünmez söyleriz.
Kaderimize kızarız,
Yazgımızı biz yazarız,
İflâh olmaz hep azarız.
Hem severiz,hem üzeriz,
O dal,bu dal biz konarız,
Meyve daha hamken yeriz
Şansa,talihe küseriz.
Yâr elinden biz içeriz,
Biz ölçeriz,biz biçeriz,
El boş diyardan göçeriz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ne Zaman Diyebileceğim?
Şu görünen kara dağlar
Eskiden de böyle değildi.
Basmıştı her yanı eşkiyalar
Korkudan nice başlar eğildi.
Kar yerine kan vardı bu dağlarda
Hergün birkaç ölü bulunurdu eteklerinde,
Soyulanlar yana yakara ağlar da
Yine birkaç kuruş kalmazdı yeleklerinde.
Kurşun yoktu,fakat korku çok,
Herkes canından bıkmış,
Dağda adam öldürene hiçbir ceza yok,
Eline bir silah alan duğruca dağa çıkmış...
Her taraf kan,ateş içinde yüzüyordu,
Her saat başında bir silah sesi,
Bir ölüm haberi herkesi üzüyordu
Silah sesiyle söndü nice insan nefesi.
Aradan aylar,yıllar geçti...
Bir efsane oldu kanlı dağlar,
O dağlar şimdi karlı dağlar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Neden Sustum?
Şimdiye kadar neden sustum?
Susmadım kendimle konuştum.
Zehrimi hep içime kustum
Uçup uçup şimdi konuştum.
Herkes konuşur bâri sen dinle,
Sen de konuş o gür sesinle,
Yeter ki konuş edebinle,
Duy nefsinle,gör nefesinle.
Susmak,ebedî konuşmaktır
Konuşmak,sonunda susmaktır,
Sözün,özün cevheri Hak'tır
Bunu anlamayan ahmaktır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Neler Düşünürdüm...
Bir kez beni güldürseydin
Gül kokacaktı masallarım...
Hayatım değişecekti belki de
'Mes'utlar...'diye yalnız bize diyeceklerdi.
Sen anne olacaktın ben baba
Ve sana,bana benzeyen yavrularım...
Hayatımızdan memnun yaşayıp gidecektik...
Kıskandıklarımız olmayacaktı hiç
Aşktan,saadetten yana.
Alaylı alaylı gülecektik biz de
Aşk için içten ağlayana.
Şimdi kâğıtlarda kalacak bu hayâller
Sen beni düşünmeyeceksin bile
Sararken seni yabancı kollar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Nesin Sen?
Güfteler yazsa idim sen dillere düşerdin
Şiirimi doldurdun tek bana huzur verdin,
İlhamlar uyandırır hem neş'en hem de derdin
Gönül ise muradın işte gönlüme erdin...
Bir zamanlar gül oldun şakıdı hep bülbüller
Lâle olduğun zaman kıskandı seni güller
Zira tarihe geçti ismin ile devirler
Senin için söylendi şarkılar ve şiirler...
Şimdi ben neye baksam gördüğüm yine hep sen
Gönüllere çizdiğin sevgiler desen desen...
Yaşamın kaynağısın,ağlatsan ya da gülsen
Şiir kabristan olur bırakır da gidersen...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Neyi Arıyor Bu İnsanlar?
Bu dünyaya gelmenin amacını anlamak
Gerekir bunun için yaşananlara bakmak...
Soru işaretiyle insanlar koşuşarak
Kuş gibi daldan dala konarak,uçuşarak
Ne bekliyor dünyadan, neyi arıyor neyi?
Kimi
Kimi
Kimi
Kimi
Kimi
Kimi
Kimi
aracı kılmış kendine yoldaş, meyi,
gâye edinmiş gezmeyi eğlenmeyi,
ibadet saymış musikî dinlemeyi,
marifet bilmiş gün boyu sevişmeyi,
uğraş edinmiş çalışıp,didişmeyi,
tekte aramış huzuru,yalnız kalmış
güç çokluk demiş çocuk yapıp bunalmış...
Herkes bir tarafını yakalamış hayatın,
Fili tanımlamışsa nasıl herbir âmânın
Tuttuğu kadarıyla koca fili o sanmış
Sırrına erememiş böyle bir hayvanatın,
Huzurunu bulmamış gizemli saltanatın.
İnsan oğlu dünyaya değil aramak için
Gelmesinin hikmeti:nedendir ve de niçin?
Bir nebze düşünerek hayatı yaşasaydı
Halbuki o dünyayı sanki ebedî saydı.
Bu yüzdendir herşeyi bu dünyada arıyor
Ne yazık ki hep böyle aranıp aldanıyor.
Arayan buldum derse küllüyen bu yalandır
Gerçek ise kendini tanıyandır,bulandır.
Dünyaya gelmek demek:burda ekmek ve emek
Olgunlaşan meyveyi ebediyette yemek...
Ekin,çirkin,güzel mi? bu dünyada bellidir
Hasenatı olanlar Cennette temellidir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Nisan Yağmurları
Bekliyorum,bekliyorum o yağmurları
Islanmak istiyorum sırılsıklam
Yine o yağmurlar altında.
Burnumda tütüyor toprak
Buram buram nisan yağmuru yağarken
Daha şimdiden.
Nisan geliyor,bahar geliyor
Bize yeni aşklar getiriyor nisan
Eskiliğimizi unutturuyor bize
Bizi bizden geçiriyor.
Bir yara kaşındı içimde
Eski anılar geçti de kafamdan
Unutuklara karışıyor anılar gün gün.
Nisan yağmuru,'kırk ikindi yağmuru'
Sen hep kırkla.
İçimde bir kavruntu
Bir kavruntu aşktan,güzelden,anılardan yana
Serinlik istiyorum püfür püfür
Yağ,yitik hâtıraların üstüne
Damla damla serinlesin içim
Kırk gün yağ
Kırk gece de benden...
Anılar için sessiz sedasız
Sen şıprdatırken geceleri
Ben yatağa gireceğim erkenden
Belki rüyalarımda görürüm
Kırk gün kırk gece düğün...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
O'na....
Benim hep kendimledir
Dünyadaki yarışım,
O'nadır sana değil
Yalvarıp,yakarışım.
Değerim yoktur belki
Bazı gözlerde hiçim,
Sana hep kapalıdır
O'na açıktır içim.
Bir yolun yolcusuyuz
Artık ben anlamışım,
Ne geride kalmak var
O'nadır bu varışım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
O Da Aşıktı...
Ölmüş...
Ağlardı durup dururken
Sebebini anlayamazdı.
Niçin ağlarsın? dedim birgün
Gülmek insanlar için dururken...
Acıydı ama gülüverdi bir kez
Dedi:bilmez misin ne demişler?
Aşık olan ağlarmış...
Ağlardı,göstermezdi göz yaşlarını
İçi erkeklik gururuyla burkulurken.
Şimdi hak verir oldum sözlerine
Değil mi ki korka korka ağlamak
Kuru göz kapaklarını ıslatmaksızın
Sebepsiz,durup dururken.
Başa geldi bir kere
Belki göz yaşı tek avunak
Belki,belki bir çare...
O da uyku uyumazdı geceleri
Tüm âşıklar gibi
Yorgundu.
Bir de türkü tuttururdu dudaklarına
Duyulmamış aşk türkülerinden.
Artık toprağı uyanıyor horoz sesinde
Berrak sabahlar.
Geceler yağıyor üstüne gölge gölge
Emiyor karanlığı toprağıyla toprak altına
Titreyen ışıklardan ayıklayıp
Uykusuz gecelerinin uykusunda
Gerçeğin rüyalarını görüyor şimdi.
Aşk,yanı başında ölü soğukluğu,
Yorgun düşünceler artık ak-pak
Soyuvermişyorgunluğu...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
O Gidiş
İştahım yok
Ne aş isterim ne iş
İştahtan kesti bağladı düşünceye
Beni o gidiş.
Gemiler geçtikçe Boğaz'dan
Dizim dizim diziliyor lokma
Geçmiyor boğazımdan.
Seni düşünüyorum
Yemek-içmekten kesildim hep
Bir deri,bir kemik kaldım artık.
İştahım yok
Ne aş ister gönlüm ne iş
Yok mu o gidiş,yok mu o gidiş...
Bir hasretin acısını gömdü
Acılar mezarlığı gönlüme,
Gittin o gidişte bensiz
Bensiz dalmışındır suların derinliğine
Yalnızlık ve aşkımızdan ürpermiştir
Belki için tiril tiril.
Bir vapur götürdü seni
Bir vapr düdüğünde acı düşünceler
Öldürdü beni,öldürdü beni.
Düştü gönlüm düştü yine
Anılar serinliğine...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
O Ne Bakış Tanrı'm?
Ben nice gözler gördüm,ne gözler beni gördü
İçimi göremedi sanki o gözler kördü.
Yüzüme derin derin ve içten bakıyorsun
Gözlerinle gönlümde ışıklar yakıyorsun.
Bakışın gözlerimden eksik olursa eğer
Dünyam kararıverir,gözlerimde kalmaz fer.
Ben ne böyle göz gördüm, ne de böyle bir bakış
Bakışınla bahara döndü gönlümdeki kış...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Olamadım
Sıra dağlar kesivermiş yolunu
Gurbet çökmüş dizlerinin dibine
Yolunu kesen dağ olamadım.
Ellerindi salkım salkım üzümüm
Sarhoş oldu şarabımla çok kişi
Önüne serili bağ olamadım.
Yem oldum oltaların ucunda
Günahımla girdim balık ağzına
Seni yakalayan ağ olamadım.
Dert başta,göz yaşta yıllar yaşadım
Üstümde gök şahit,altımda toprak
Vallahi,Billahi çağ olamadım.
Sütünü sağdı körpe çocuklar
Kaymaklaştı sende benden gayrısı
Yayık yayık sütünle yağ olamadım.
Seni buldum tez yaşadım günleri
Sen yittin başımı toprağa vurdum
Dirildim diridim sağ olamadım.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Olayım...
Ağlarken gözlerinden süzülen yaş olayım
Gülerken yanağında açan gamze olayım,
Yürürken ayağına ben yol,yoldaş olayım
Aşkının iksirine bile meze olayım
Ben seninle var oldum tek sende son bulayım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Olta Ve Balık
Hakikat olta
Ümit denizde balık.
At oltanı denize
Takılırsa ne âlâ...
Takılmazsa
Boşa giden zamanın arkasından
Bakınır bakınır durursun
Hey babalık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Olumlu Düşünelim
Bütün olumsuzları
Bir yana bırakalım
Elimize ne geçer
Şöylece bir bakalım:
Gecelersiz hep gündüz,
Tepeler yok hep dümdüz,
Acılar yok hep tatlı,
Yayalar yok hep atlı,
Göz ağlamaz,yüz güler,
Dikensiz bütün güller.
Küslük nedir,kin nedir?
Düşman da sevgilidir.
Elin biri yağdadır
Birisi de baldadır.
İnsan insan olalı
Böyle dünya olmadı,
Şeytan insanı değil
İnsan,şeytan aldatır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Oluruna Koy Gitsin
Bu hayat böyle geçmez
Susamayan su içmez,
Ekmeyen başak biçmez
Oluruna koy gitsin...
Kaderi silemezsin
Ne olur bişlemezsin,
Olsa,önleyemezsin
Oluruna koy gitsin...
Zehiri içemezsin
Ne tatlı diyemezsin,
Bu ömür böyle bitsin
Oluruna koy gitsin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
On Kasım
Düşen yapraktaki bu hüzün neden?
Neden böyle boynu bükük Bayrağın?
Gözlerdeki yaş gibi havadaki nem
Yine geldi On Kasım anlayacağın...
Ölünün büyüklüğünden ölüm bu kadar acı,
Bir insandı ki o başlarımızın tacı,
Öldüğü gerçek ama Türk'lerin inancı:
İsmiyle,eseriyle kalpte yaşatcağın
Tek örneğindir o,gönül bağlayacağın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
On Kasımlar Yas Günü Değil Artık...
On Kasımda bir yaprak düştü orman sallandı
Dokuz yüz otuz sekiz...tüm dünya tasalandı.
O yaprakla genç ağaç artık kurur sandılar
Ağaçlar kökten kurur,gafiller aldandılar.
Fırsat sanıp kurt,böcek; içten,dıştan dadandı
Örümceklenmiş kafa, asıl o aldanandı...
Bir kökü Trakya'da,Anadolu'da biri
Sonsuz saçaklarıyla o ağaç hep dipdiri!
Devrimler kabuklaştı,korur o genç gövdeyi,
LAİKLİK'se yaratır ferahlatan gölgeyi.
LAİKLİK gölgesine sığınıp yaşayanlar
Başının yandığını gölge giderse anlar...
O ağaç her yıl yeşil binlerce yaprak açar
Her yaprağında ümit,her yaprakta ATA var.
O yaprak sensin,benim; o ağaç tüm TÜRKİYE 'm,
O ağaç şahlanmış at ona vurulamaz gem...
ATA 'sız yıllar geçti hasretine alıştık
On Kasımlar gelse de ağlamayız biz artık.
İşte bir tane daha geldi yine On Kasım,
ATA 'ya dil uzatan bizler için tek hasım.
O 'na kem söz söyletmem ki atar kafa tasım
ATA 'ya değil benim ATA 'sızadır yasım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
On Sekizi Bitirme Yaşı Ya Da Rüşt Yaşı Şiiri
Önümde görünmez uzay
Arkamda geçmiş on yedi tane Aralıkta
Sönmüş on yedi mumun yarı gölgesi.
Bu ay on sekizincisini
Söndüren üfrüğümde
Bambaşka bir kuvvet var.
Bu,medenî hayat havası...
Söndürürken bir yandan mumu
Delikanlılık kıvılcımıyla tutuşan
Bir gençlik çırasıyla
Yakıyorum on dokuzumcumu.
Kavuştuğum medenî serbestlik
Doldururken ruhumu
Diyorum kendi kendime:
Reşitim ben de reşit
Hem tüm reşitlerle eşit...
Önceki yapamadıklarımı
Bir anda yapmak aç gözlülüğü
Kasıyor,kalbimidaraltıyor,
Kalbim duruyor şimdi
Arzularım atıyor...
Düşünceler artıyor...
Dumanlıyor kafamı âni
Korkuya bürünen bir düşünce:
Başıma vurmasın bu serbestlik?
Veriyor bunun cevabını da kafam
Dinle diyor şu sözümü önce:
İnsanın içine kurt düşünce
Var ise yok gibidir serbestlik
Yine eski tas,eski hamam...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ona Benzer
Başımız dumanlı dağlar misâli
Kupkuru gözümüz ağlar misâli
Sanki perişan bağlar misâli
Misâl misâl benzemiş herşey hâlimize.
Yıldızlar ışığını yakmış her gece
Aşk ile çakmak çakmak gözlerimizden
Ya biz de âşık olmasaydık
Daha da karanlık olacaktı dünya
Bizim içimizden.
Aşımız acı aş misâli
Başımız dertli baş misâli
Bağıra basılan taş misâli
Hasret yatar gönlümüzde yavru yavru
Aşktan vazgeçemeyiz
Ana kâlbi misâli...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Orhan Veli'nin Aksine
'Orhan Veli'yi bu güzel havalar mahvetti...'
Mahvetti beni bu bozuk havalarla
Bir de yeşil gözler...
Böyle havalarda girdin
Rüyalarıma melek yüzle,
Günahsız güneşler doğdu
Sen,şeytanca çıktın rüyalarımdan
Belinedek günaha batık.
Gözlerimi her açışımda yeniden
Günahlar üstünde kurulan dünyaya
Kara gözlerimde yeşil gözler
İçim meyhanelerin kirli duvarları...
'Cahit Sıtkı'nın bekâr yatağından'da
Daha soğuk yatağım,
Geçtim çor-çocuktan
Nerde eş? Kim kurtaracak bu bekârı?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ortada Herşey
Herşey herşeyini dökmüş ortaya
Pazarda satılık misâli.
Tabiat tüm güzelliğini
Bak şu karşıdan gelen dilber
Dik göğüsleriyle yuvarlak kalçasını
Gözlere hedef etmiş
Ve daha neler...
İçinden ötürü melekleşen
Çocuk çocukluğunu
Ortaya koyarken
Tecessüsten açılmış faltaşı gibi gözleri.
Her manzara karşısında
Gönül oynarken her telden
Ortaya koydum sâf hayranlığımı
Her sevişimde hayatı içten...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ortaklaşa Cinayet
Mutlu olamadıksa kusur yalnız bende mi?
Kabahatin büyüğü öldüren,ölende mi?
Kusur değil sevgiyi,olmaz mı arasaydık?
İki katil bir olup aşkımıza biz kıydık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Öğretmenler Günü Ve Öğretmenlerim İçin
Bu günlere gelmişsek,bir değersek sen ve ben
Bunun mimarı kimdir? Tabii ki ÖĞRETMEN.
HAZRETİ MUHAMMED 'dir güzel ahlâk öğreten
İlim ÇİN 'de olsa bul diye ilme yönelten.
Bir harf öğretene kırk yıl der köle olurum
HAZRETİ ALİ gibi ben hep yazar,okurum.
İslâm Dini âlimi şehitlerle bir tutan
Canlar yaşasın diye şehitlerdir veren can.
TÜRKLÜĞÜ uyandırıp canlandıran yeniden
Ulu Önder ATATÜRK her TÜRK 'e BAŞÖĞRETMEN.
24 KASIM sizin gününüz öğretmenim
Kutsal ellerinizden SAYGILARLA ÖPERİM...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Öksürük
Aşkımızın bölünmesine
Bir kem öksürük sebep oldu.
Hatırla bir güz sonu
Mehtaplı bir gecede dönüşümüzü...
Ben unutamadım bir türlü
Dün gibi hatırlıyorum:
Bir rüzgâr vardı hafiften
Ğığış gığış ayaklarımızın altında
Bizi bir başka âleme sessizce
Aktaran yapraklar...
İçin ürperdi ansızın
Seni daha fazla kollarımda sıktım ısınasın diye
Boğazın gıcıklandı
Ve arkasından başladın tatlı tatlı öksürmeye
Öksürüklerden ördüğün acı bir besteyi...
Aşkımıza ve bana ithaf ettin...
Nöbetçin oldum günlerce yatağının başında
Senin her öksürüşüne
Ben bir sessiz hıçkırık kattım
Ayakta olduğuma bakma benim
Seninle birlikte ben de hastalanıp yattım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Öküz Ve Boğa
Öküzün arkasında değişen:kişi
Öğenderelemektir onun hep işi.
Öküzün geleceği tıpkı geçmişi
Bir kez başı kaptırmış boyunduruğa...
İspanya'da yılda birgün o koşturur
Önündeki kaçanları o coşurur,
Arenada özgürdür,onundur gurur
Artık o öküz değil olmuştur boğa...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ölüm
Can vücuda girdiğinde
Heves dolu bir giyiniş
Başlar çıplaklığı örterekten.
Yerinde can dururken
Gönül geniş.
Bir de
Can burnun ucuna gelmeye görsün
Gönül daralır
Geliş tersi bir gidiş.
Ölüm acı ve kara
Ama giydirir beyaz,
Alışır bu insanlar
Herşeye biraz biraz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ölümlü Ve Ölümsüzler
Selâmın üstümüzde daim olsun Rabbimiz,
Bizler birer fâniyiz,sizler ey ehl-i kubur
Cenetten birer bahçe olsun kabirleriniz
Etme Rabbim, olmasın cehenneminde çukur.
Bizler her zaman yoksul,sen her zaman bir varsıl
Ne kadar zengin olsak bizler yine bir fakir,
Bizler bir kullanıcı, sahibisin sen asıl,
Sen ne dersen o olur,bizi etme hor,hakir...
Ezelde iken yoktum,sen istedin ben varım,
Sen istedin de oldum sana köle,sana kul,
Şimdi fâni de olsam ebedî yarınlarım
O zaman bir olacak varsıl ile her yoksul...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ölümün Kendi Şiir
Ölümün şiirini ölenler yazar
O yüzdendir ölümdeki bu sır,
Yaşayan ölüme ağıtlar düzer
İnsan var olalı bunca asır.
En güzel olsa gerek ölümü yaşamak
Ki yaşayanların hepsi kıskanç.
İnsan oğlu kefenleyip saklıyor
Öleni değil ölümü ak-pak.
Bundandır ölümü acıyla gömmek
Doğumu sevinçle karşılamak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ölünce Böyle Konuşacağım
Ergeç gözlerim kapanacak
Göremiyeceğim bir kez daha güzellikleri tümden,
Gözlerim ağlamayacak
Ne de bana ağlayan olacak...
Bir zifirî karanlık içine çekecek beni
Gecelerden,ruhumun neş'esiz günlerinden koyu
Bir karanlık ki bana dost
Koymadı içimde ölümden yana korku.
Birgün görmeyecek gözlerim
Hayatı,güzellikleri tümden,
Avunmak mı düşecek bana
Yastıksız,yataksız bir uykuda eski gördüklerimden?
Tek güzel şey karanlık
Aydın fikirliler,güzeller hep birer soğuk iskelet..
İnleyenlerin şarkısı
Meltemler gibi ılık.
Konuş,konuş benimle
Ruhların meçhûl dilinden,
Korkma! ne duyan olur ne anlayan...
Bir kavak hışırrtısıdır mezarlıklarda
Ölümsüzlerden öğrendiğimiz şarkılar...
Başımızda kavak yelleri esmez ama
Mevsimimiz şimdi bir başka bahar...
Biz karanlıklar insanıyız
Tek güzelimiz,gözümüz hep karanlık,
Allah'a ısmarladık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ömrümüz
Tükeniyor ömrümüz yaprak yaprak
Takvimden eksilen sayfalar gibi,
Gün gelip insan ihtiyarlayarak
Eriyor dağlarda karlar gibi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ömrümüzden Bir Yaprak
Birgün gelip ölecek
Bülbülleri gönül bahçelerimizin,
Elbette birgün solacak
Güzel gülleri kalplerimizin...
O zaman erişeceğiz
Ömrümüzün sonbaharına,
Ansızın düşeceğiz
Yolumuzun so yarına...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ömrün Devirleri
Ömrün çocukluk devrinde
Tohumcasına ekilir umut
Gün ışığında ısınır
Titrer akşam serinliğinde
Boy verir incecikten.
Ömrün gençlik devrinde
Kavrulurken umutlar ateşiyle genç
Göze çarpmaz bir bulut
Göğü masmavi dolduran
Hayâllerin içinden.
Gelip çatınca ömürde kış
Kökü sarsılır umutların,
Artık yok umut
Havadaysa çok bulut...
Gözlerden yağan yağmur
Süzülürken kalakalmış ömrün süzgecinde
Kalbur üstü bir kelime:
Unut,dünyayı unut...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ömür Defteri
Her insanın doğumuyla
Açılır Allah önünde
Ön kapağı beyaz-aydınlık
Arkası siyah-karanlık
Çeşit çeşit,boy boy
Kalınlıktaki defterler...
Yazılır günü gününe,
Saati saatine,
Günahlar,sevaplar,
İyilikler,kötülükler,
İbadetler,kabahatlar...
Defterdeki yerlerine.
İşlenir boş yapraklar
Dolan atılır geriye.
Bugün şu,yarın o dolar
Siyah kapaklar örtülür,
Defterler dürülür,
Uhrevî âlemde
Hesaplar görülür...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ömür Yolcusu
Yolcu olup olmadığını bilmem ama
Uzun bir yoldan geldiğin hâlinden belli.
Yüzünde yoldan şekil almış
Kıvrım kıvrım çizgiler...
Tuhaf! yolun tozu ayağında değil
Saçlarına dolmuş
Ağarmış saçların.
Durma,devam et yoluna
Bir anı da götür benden
O gideceğin yere.
Ben gelinceye dek sabret
Hiç sorma beni gelenlere
Oraya gelen
Tanısa da tanımamazlıktan gelir
Bekle,anılarla yüklü geleceğim ben...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ömürden Bir An
Beraber olduğumuz günler
Sabuna basmışcasına zaman
Bilirsin nasıl kayıp da geçer.
Sanki mübareğin ardından
Atlı kovalar
Bilmez ki aşk yolunda
Zaman kavramını yitirmiş
İki yay var...
Kaç defa susturduk saatlerimizi
Susmadı,durmadı zaman
Habersiz geçti,
Piç bırakırcasına bıraktık arkamızda
Aşkımızdan doğan
Ömrümüz içinde bir an
Belki de unutulmuştur şimdi?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ön Ve Son Hesap
Benim için
Güneş bir daha doğmamacasına batacak
Yere battığım zaman ben.
Güneş başkalarını ısıtacak,
Başkaları teneffüs edecek bu havayı,
Herkes fâniler için her şeyden
Faydalanacak bir zaman
Tıpkı benim gibi.
Payıma şimdi düşen bir toprak...
Yağmur başkalarını ıslatacak
Benim de toprağımı.
Biliyorum,toprak ana
Verdiğini alacaksın benden
En son zerresine kadar
Ki dünyada ilk hesap bu önceden.
Evet, bir de ötekini düşünüyorum...
Düşünüyorum da iyilikten yana
Her şeyi yapmak istiyorum.
Ama olmuyor ki öyle hep...
İnsanlığımı unutuyorum bazan
Ve uyuveriyorum şeytana...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Öpüş Sefası
Ay,suları mehtapta,
Gölge,toprağı güneşte,
Alim,ilmi kitapta öper.
Kâlem de kâğıdı hatta
Öpe öpe usanmadı.
Ne ayım,ne gölgeyim,
Ne âlimim,ne kalem...
Bilmem ki neyim?
Deli gönül kanmadı
Öpüşten yana.
Öpüşe dalmış herşey
Öpeyim,ben de seni öpeyim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Örtünmeye Dair
Karşı değilim asla örtün emrine hâşâ!
İtirazım türbana! ne örtüye,ne başa...
Gün gelir kendi çözer türbanı kafasından
Endişem:kurtulamaz kısır saplantısından...
Allah örtün diyorsa beynini ört demiyor
Sana örtünsün diye tek tip örtü vermiyor.
Kusur örten Râb bile önüne set germiyor
Sana yol gösteriyor,türbanı önermiyor...
Örtün ki görünmesin tahrik eden süslerin
Süs diye tanımlanan takı ve göğüslerin.
Abdestin uzuvları açık kalsın ruhsat var
Bu yerler açık iken kul Huzura da çıkar...
Abdestte yıkanır yüz,eller dirseğe kadar
Ya mesh ya da yıkanır ayak bileğe kadar.
Bir de başa mesh ile bir abdest tamamlanır,
Abdestin organları örtü dışında kalır.
Sen bunları bilip de örtünüyorsan eğer
Bu örtünüş gerekli ve de matluba değer.
Baş örtüsü bu diye kendince yaratırsan
Bunun adı türbandır diye adlandırırsan...
Senin niyetin belli:dinî simge yaratmak
Bu kalkana sığınıp laikliğe su katmak...
Karanlıklar örterse nasıl ki kusurları,
Aydınlıklarsa açar ufuktaki surları.
Gel beynini açık tut,teslim ol Yaratan'a
Hizmetin böyle olur Vatana ve İmana.
Böyle yapmazsan senin eline birşey geçmez
Kadınlık onurunsa yüceliğe erişmez.
Sen anamsın, eşimsin,bacımsın ve kadınsın
Seni siyaset için araç eden utansın!
Siyaset taciri o,örtüyü türban eder
Saltanatı uğruna o başı kurban eder...
Siyasî ol,kaptırma yakanı bezirgâna
Us kullanmak yaraşır ' SALİHAT - I NİSVAN 'a...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Özlem
Bir sokuluşun vardı
Anayı arar gibi,
Bir dokunuşun vardı
Sevgili sarar gibi,
Şevkate ve sevgiye
Muhtaçtın anlaşılan,
Bir de öpüşün vardı
Yarayı sarar gibi...
Bir kıvrılışın vardı
İbadet yapar gibi,
Bir kırılışın vardı
Kabahat yapar gibi,
Boyun sıra günaha
Girmiştin anlaşılan
Bir diz çöküşün vardı
Tanrı'ya tapar gibi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Papa 16. Benedikt İçin...
Hıristiyan Alemi başı olan ey PAPA
Konuştuğun sözlerin gelmiyor ipe-sapa...
Hıristiyan Dininde TANRI tek değil üçtür
Bir de PAPA girerse bu dine bir hörgüçtür...
ALLAH'ımız TEK bizim elçi MUHAMMED'imiz
İSLAM son DİN, son Elçi aziz PEYGAMBERİMİZ.
Bizler k u l u z ALLAH'la kimse girmez araya
Bunca NEBİ var iken PAPALAR kalır yaya...
PAPA var öldürecek teröristi af eder
Bu son PAPA gibisi lâfın içine eder...
Kutsallığını bilsen sen bir değer edersin
Bu örümcek kafayla CEHENNEME gidersin...
Nerde kalmış CENNETE aracı olman senin
Gir bakalım CENNETE girebilirsen kendin...
Hıristiyan Dinine biz saygılıysak eğer
Hz. İSA'nın KUL olması ve PEYGAMBER...
Hâşâ ALLAH'ın oğlu olduğundan değildir
Sen ey PAP BENEDİKT bunu böyle bil,bildir!
Bilirsin de muhakkak demek işine gelmez
Çünkü gerçek kul olmak sana SALTANAT vermez...
Din adamı olarak dine saygın var ise
ALLAH onu af eder kim ki ÖZÜR DİLERSE...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Papağan
Aşk insanı bir papağan
Aynı şeyi söyler her an.
Dilinde sevgilinin ismi
Gözünde sevgilinin cismi
Sevgiliye dönüşmüş artık
Kalbindeki kan.
Aşk insanı bir papağan
Ezberlemiş tek kelime;
Onu söyler güler
Onu söyler ağlar:
Yâr,yâr,yâr...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Para
Renkten renklere sokar insanları şu para
Kendinde iki renk var: ya beyazdır ya kara.
Karası kolay geçer ele pek zor saklanır
Beyazını bulmak güç,terle yunur,aklanır.
Karasının kokusu kan kokar, namus kokar
Akında burcu burcu akan ter kokusu var.
Dokunmuştur hileyle kara para dokusu
Sahibinin o yüzden bu aşırı korkusu.
Bozuk ekonomide kara para aklanır
Yatakta iken hasta sırtından bıçaklanır.
Aklansa da karada renk gri ve bozlaşır
Akın kendisi değil aklayan el yozlaşır.
Zenginlik para ile değil gönül iledir
Paranın varlığı da yokluğu da çiledir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Pervane Gibi
Tek bir şeyi hatırlıyorum:
Seni vapur götürmüştü değil mi?
Seni götüren vapurun
Pervanesi ne ise
Senin ayrılığın da aynı.
Uskurun döndürdüğü su
Çok kısa bir zamanda durgun
Ve berraklaştı.
Ama senin ayrılığın yok mu doğrusu
Bana günlerimi şaşırtacak kadar
Sersem etti kafamı.
Hâlâ o pervane döner başımda
Deniz tutmuş gibi bulanır içim,
Başımda düşünceler karmakarışık
Başım durgunlaşmadı,
Berraklaşmadı daha
Sanki hayâlin titreyen
Suda bir ışık.
Net göremiyorum seni
Pervanece dönüyor kafam
Pervane ayırdı senden beni...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Platonik Aşk
Aşkını söylemeye şairliğe ne gerek
Her bir yanın bir başka aşka dâvet ediyor,
Ben sana tutulmuşum gönülden isteyerek
Aşkı ben,ışığı mum vere vere eriyor...
Sevgim anlaşılmazsa ne fark eder kâr,zarar
Bu gidişle geride benden acı ah! kalır,
Vuslat tek umut olsa ne sana,bana yarar
Bir de kuru can kalır,onu da Allah alır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Postacı
İşte yine postacı göründü
Zaten tüm hasretlikler bizim mahallede.
Elinde mektup dulu
Kapıları çalar postacı
Sevinç dağıtır evlere.
Postacı kapıları
İnsanlardan iyi tanır.
Hem bütün kapıları sever
Sever ama benimkinin önünden geçerken
Biraz utanır
Çünkü eli değmedi ona
Kapım ona yabancı.
Bir gidişi var ki postacının
Ah! bilseniz ne acı...
Niçin ben böyleyim ya Râb?
Çocuklaşacağım gelir postacıyı görünce
Bir daha mektupsuz gelince
Desem ayıp olur mu bilmem
Ey postacı,postacı bir mektup satar mısın?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Pozitif İlme Kıyas
İçi boş kürenin
Yarısı sensin yarısı ben.
Fizikte bir deney var:
Birleştirilir yarım küreler
Boşaltılır içinin havası
Kolaysa ayırsınlar onları artık.
İsterse bir ucundan
Ekvatorun kuzeyindekiler
Öbür ucundan
Güneyindekiler
Tutup çeksin.
Boş yere uğraşırlar
Çünkü ortada kuvvete bakmaz
Fizik kanunları var.
Ben ve sen tıpkı
O yarım kürecikler gibiyiz
Birleştiğimizde biz
İçimizden hasret çıktı
Aşk girdi.
Korkma,bizi de kolay kolay ayıramazlar...
İsterse senin düşmanların bana dost
Benim dostlarım sana düşman olsunlar.
Ne çıkar?
Bizim de aramızda tıpkı
Tabiat kanunları gibi
Kimsenin karşı koyamadığı
Aşk Kanunu var.
Ne yapsak çaresisiz
Hem yarım kürecikler
Hem de biz.
Fizikçi
Yarım kürecikleri ayırmak için
Hiç zorluk çekmez
Başvuruverir havaya.
Allah bizi
Fizikçiden de kolay ayırır
Ölümü sokar araya...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Rahmetli Zenginin Arkasından
Rahmetli...
Seni düşünürüm de hergün
Şaşarım insanların hâline.
Dünyada rahat bırakmadılar seni
Çünkü sen zengindin
Paralarına göz dikmişlerdi
Mirasçların bile
Sabırsızlıkla bekliyorlardı
Ölmeni.
Kendi malını kendine
Yedirmek istemiyorlardı.
Sen hayırsever adamdın
Hayır sevmez mirasçıların
Seni severdi...
Hayrat yapmak isterdin
Onlar 'hayır' derdi.
Paran çok,mirasçıların kadar
Hiçbiri bir taş
Dikivermediği gibi baş ucuna
Ziyaretine bile uğramazlar.
Son ziyaretçin oldu senin
Bir mezar hırsızı.
Dört azı altın dişin
O ziyaretçinin
Ziyaretini sağladı birkaç gececik sana.
Kurak geçti ömrün sevgiden yana
Artık bol olsun rahmetin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ramazan Geldi
Sen mübarek Ramazansın
Sana erenler kazansın...
Sana erişen şâd olsun
Mekânları âbad olsun.
Akşam okunan o ezan
Ki onunla oruç bozan
Dünyanın en mutlu canı
Nurlar kaplıdır her yanı.
Allah'ın rızası onda
Önde gider,kalmaz sonda.
Allah'tan ona boldur af
Çünkü onun imanı saf.
Ramazan bereket demek
Onda bol bol af dilemek
Rabbin çok hoşuna gider
Çünkü Rabbim hep şunu der:
'Oruç hariç ibadetler
Tabi ki sevaba erer,
Kulumun orucu bana
Ecri ben verecem ona...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Razıyım
Razıyım ben neler gelse
Senden bana,senden bana,
Dirilip dirilp ölse
Bu can sana,bu can sana.
Kul borcumu bilemem ki
Öder miyim,öder miyim?
Gel demeden gelemem ki
Gider miyim,gider miyim?
Verdiğin şu can Cennetlik
Cehenneme gider miyim...
Hiyanetlik,hiyanetlik
Eder miyim eder miyim?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Reşat Nuri Güntekin İçin
Hayat bu kardeşim
Bozar bozar harcar
Birgün seni,bir gün beni...
İşte harcadı şimdi de
Reşat altını gibi merhum Reşat'ı...
Nesine gerek mezar taşı onun
Edebî hayatının yokuşundan
Uçup selviler üzerine konar
Ağıt söyler Çalıkuşu
Ninni söyler Çalıkuşu
Ebedî hayatına doğru...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ruh Ve Musiki
Razı olmazdı hapse hergün
Ten kafeste ruh.
Eğer olmasaydı musikî
Sessiz bülbül gibi
Ve yapraksız ağaç misâli
Ne olurdu ruun hâli?
Tellerde nağmeler gezer
Ses gezer şarkılarda
Bir ölüm çöker ruha
Bir gezinti başlar ruh için
İlâhîlerle Allah'a...
Şarkılarla gezer aşk ülkelerinde
Türkülerle gezer Anadolu'mu,
Ruhlarla öpüşür ruhcasına
Böyle bir öpüşten
Bir derin musikî doğar,
Bir ölüm gelir tene
Ağlayanlar,ağlayanlar
Son bestesini söyler ruhun
En acı seslerin bestesidir bu
Acır duyanlar...
Acır duyanlar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Rüya Şehri...
Ruhum yine hayâller âleminde gezindi
Görürüm ümidiyle Rüya Şehrine indi...
Bu öyle bir şehir ki gözler açık,uykulu
Gözler hayâller ile,bakışlar füsûn dolu.
Görüntü bir kez gelir kaçınca tekrar gelmez
Rüya âlemlerinde gezen gönül üzülmez.
Sevgiden iplik iplik örgü aşk örgüsüdür
İç içe geçmiş kâlpler nakışıdır,süsüdür.
Bu örgü genç-ihtiyar tüm ellerde örülür
Gerçekler göz açıkken,hayâl düşde görülür...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Rüyada Murad
Bir havuz kenarındaydım
Yeşildi suyun rengi,
Bir güzel geçti karşıma
Gözleri suyun dengi
Anladım rüyadaydım.
Kız tutuverdi elimden
Ben ürperdim biraz,
Silkiniverdi birden.
Bir duvak ansızın
Hâsıl oldu başında
Rüya perisi kızın.
Bana bir zümrüt verdi
Zümrütü alırken ben
Bir ses duydum içimden
'Alper murada erdi...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Rüzgâr
Ne makinası var
Ne usturası,
Ne tarağı.
Sadece yüz karası...
Berberlik denemeye çıkmış ortaya
Bilmem nasıl bir berber bu?
Saçlarım elinde maskara oldu.
Sevdiğim kızı görmüştüm uzaktan
Süsümü bozdu.
Ansızın câniye döndürdü beni
Başımı belâya soktu...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Saadet Katili
Neş'esiz,renksiz kuru dallarımla
Saadeti ağacıma konduramadım,
Saadeti aradım kör ellerimle
Boğazına geçti tırnaklarım.
Ben saadet katili
Ben kendime karşı suçlu,
Ben günahkâr,zehirli yem
Saadet bana oruçlu.
Saadeti aradım kör ellerimle
Boğazına geçti tırnaklarım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Saadet Renklerde Mi?
Esmer ya da sarışın
Sonu yok bu yarışın,
Saadete varışın
Rengi nedir acaba?
Belki de tad karada,
Ak bekliyor sırada,
Erer isen murada
Renk olur üste caba.
Renge bakarsan kandın
Kadın her renkle kadın,
Anlamadınsa yandın
Seçimde boştur çaba...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Saadete Arzu -1( Sevgili eşime ithaf...)
Dal dal büyüyen ağaç olsan bahçemde
Kuş olup da konmazdım dallarına,
Renk renk açan gül olsaydın
Dönüp de bakmazdım allarına.
Boşluklar dolduran deniz olsaydın
Balık olmazdm sularında,
Sen kâinat olsaydın
Bir sönük yıldız bile olmazdım
Galaksine tâbi.
Sen herşey olsaydın
Herşey sen olsaydı
Yokluk senin olmazdı yine
Yokluk ben olurdum çünkü.
İyi ki insanız ikimiz de
Yumruk kadar kalplerimiz var,
Bilemezsin bu küçücük yere
Ulu Allah ve nice nice aşklar sığar...
Gurbet sana deselerdi
Uzanan yollar ben olurdum,
Seni bana verselerdi
Sen ben,ben sen olurdum,
Telli duvaklı saadet bulurdum
Sana âşık olduğumu
Ah bir kere bilselerdi.
Bana çıplak aşk gerek ve merhamet...
Bana para ne gerek?
Sevmek,sevmek,sevmek...
İşte bütün gerçek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Saadete Arzu -2Başım göğsündeyken
Sıcak nefesin
Nem nem otursun
Şu alnımın üstüne.
Bir hayat boyu
Neş'eli sesin
Kulağımı doldursun
Ses ses üstüne.
Eksilmesin bir yastıkta
Çift başımızın izi,
Çocuklarımızla süsleyelim
Keyfimizce evimizi.
Sabah umutla açılan
Kapanan akşam üstü bereketle
Bir kapımız olsun.
Kuşlar yuvasına dönerken
Çocuklarıma sevinç dolsun
Sabırsızlıkla yolumubekleyen
Bir sevgili karım olsun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Saadeti Arıyorum
Saadeti bir güzel kuş dediler
Aşk illerinde yaşarmış.
Sevgilerle beslenirmiş hep.
Kafese girmek istemezmiş bir türlü.
Ehli imiş bazıları öyle söylüyor
Yırtıcıymış bazılarının dediğine bakılırsa.
İki kalpten bir kafes yaptırdım ona
Ehlisine çatarız da
Bizim kafesten hoşlanır belki?
Arıyorum yoluna düştüm onun
Allah yardımcım olsun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Saltanat Arabası
Yolcu taşır fâniler diyarından
Ebedîler diyarına...
Dünyanın atlı,öküzlü arabası
Taksilerin en can alan markalısı
Değil bu...
Parası olan sanma
Sırası gelen biner buna...
Allah sevdiğinden eşitliği
Çırılçıplak salıveriyor
Her kulunu dünyasına.
Zengin-fakir gözetmeden
Bu yolun her yolcusunu
Bindiriyor bir kefenlik ücretle
Saltanat Arabasına...
Bencil duygulara kurban
Güya en hakir görülen insan
Dün ayaklar altında çiğnenirken
Eller üzerinde
Taşınır oldu birden
Çıkarken bu son yolculuğuna...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sana Mektup
Adresini bilmiyorum
Ama yine de sana
Bir mektup yazmak
Olanı-biteni anlatmak istiyorum.
Bilmezsin,şu elimin altındaki kâğıda
Birkaç kelimecik
Birkaç cümlecik karalıyorum ya
İnan,içim rahatlıyor biraz.
Yazıyorum,yazıyorum
Kendi yazdığımı kendim okuyorum
Benden başka okuyan olmaz.
Hem adresini bilmiyorum
Hem kararsızım
Hoşuma gitmezse yazım
Tekrar tekrar yazarım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sarhoş
Ne de allı-güllü
Yaratmış Tanrı'm
Seni gören gözler
İçmeden sarhoş.
Olsa diye karım
Arzular eller,
Seni öpmek olsa
Tüm arzularım
Öpmeden dudağım
Yine de sarhoş...
Ne benim olasın
Ne de ellerin,
Râkibiolasın
Bütün güllerin,
Adını bilmeyen
Bütün dillerin
Deyişi sarhoş
Deyişi sarhoş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sarhoşum Bugün
Kafayı çektim derdimden
Kafayı çektim keyfimden
Arzularım sisli,bulanık
Arzularım şarap rengi
Akar,içimi yakar.
Arzum deli,ben deli
Yakamı bırakmaz hiç
Feleğin lânet eli.
Arzum arzular doğurur
Doğan arzular piç
Ne anası,ne babası belli...
Kafayı çektim derdimden
Kafamı vurdum taşlara
Uslanmadı deili başım
Çektim,yine çektim
Hem kafayı,hem derdi
Kafam yarıldı dertten
Tuz ektm,tütün ektim
Kan durdu,dert durmadı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sarmaşık
Benden ne kaçarsın öyle
Sana birşey yapmadım ki?
Seni çok seviyorsam
Kötü mü sanki?
Yaklaş bana biraz
Ruhun yaklaşmazsa bile
Vücudun yaklaşsın.
Bak,sana birşey göstereceğim:
Bahçedeki kuru bir deyneğe
Sarılan sarmaşığı görüyor musun?
Evet,sarmaşık...
O bile kuru bir deyneğe
Sarım sarım sarılmış
Belli ki âşık.
Gel seninle sarmaş-dolaş olalım
Sar beni kollarınla
Ben kupkuru değilim o deynek gibi
Başımda düşünceler,içimde aşk
Boynumda senin kolların var
Gözlerimde ışık.
Şuna da dikkat et sararken:
Ne erkekliğimi çiğne
Ne kadınlığını unut
Olma yılışık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sebeb-i Ziyaretim:Ata'm Hâlimizi Gör Diye Geldim...
Ruhuna FATİHALAR hediyem ziyarette
Kimi kez bulunulur durumdan şikâyette...
'NUTUK' taki tesbitler bir bir gerçek oluyor
Ekonomi 'TAHTA AT' işgalciler doluyor.
Hile ve desiseyle feth oluyor kaleler
Ülke topraklarını satın alıyor eller.
Sen bunları açıkca NUTKUNDA göstermiştin
Tanrı dehasıyla sen ermişlerden ermiştin...
Dudaklar riya için açılır,susmuş diller
Kulaklar sağırlaşmış,ıslak ıslak mendiller...
Efkârına sâdıkız,âciz değiliz asla!
Çözülecek sorun çok,şikâyetimiz fazla...
'ANITTEPE' eyledik eski 'RASAT TEPE'yi
ATA net görsün diye ÜLKEM'deki her şeyi.
ATA' m hâllerimizi sen de gör diye geldim
Çünkü kimileri var bakar-kör diye geldim...
Bu Ülke 'T Ü R K İ Y E 'dir burda doğan TÜRK olur
Şartlar gerektirmesin her TÜRK 'ATATÜRK' olur...
ANKARA/18. MAYIS.2006
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Selâm Dağıtıcı
Gitmek istersiniz bir yere
Haber vermeden kimseye,
Fazla yük olmasın diye
Bir küçük valizi bile
Taşırsınız istemeye istemeye.
Ama yerin kulağı delik derler...
Duyar dostunuz,akrabanız
Seyahat hazırlığınizı
Sizi selâmlarla yüklerler.
Gidinceye kadar
Zorluk çekilmezse de
Vâsıl oldunuz mu bir kere
Ruhunuza bir sıkıntı çöker
Kafanızı ağır bir düşünce kaplar.
Artık oturmak yok boş yere
Selâm dağıtıcı olup
Selâm dağıtacaksınız bol bol
Kendinizden de ilâvelerle..
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Selvi Ve Salkım Söğüt
Selvi,salkım söğüt
Yabancı değiller bunlar bana
Ben yalnızca onlardan alırım öğüt.
Birisi sivrilip
Allah'a kadar uzanan ruhum,
Diğeri dertlerle beli büklüm büklüm
Allah'a yalvararak
Toprağa yüz süren vücudum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sen -1Bin beste çıkarırım saçının bir telinden,
Bir bakışın eritir dağlardaki karları,
Sevgi ve saygım ile öptüğüm ellerinden
Gündüzleri aş çıkar,aşk çıkar akşamları
Dağıtır gönlümdeki gamları bir gülüşün
Acılarım yok olur sen yanımdaysan eğer,
Dünyaları bağışlar bana bir tek öpüşün
Bir saniye seninle olmak bir ömre değer.
Taşınan bir sevgisin kuşların kanadında,
En doyulmaz sütüsün emzikli bebeklerin,
Tanrısal bir hikmet var adında ve tadında
En mis kokanı sensin bal veren çiçeklerin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sen De Ana Olacaksın
Anan olduğu gibi
Sen de ana olacaksın.
Tokluk akacak memelerinden
Süt süt
Aç karınlara.
Çift eller dolaşacak memelerinde
Avuçları dolu sevap,
Ne sende utanç kalacak
Ne de kocanda kıskançlık.
Uykusuz gözlerinle
Bekçisi olacaksın öksüz gecelerin,
Güneş kucağında doğacak
Ve batacak geceleyin saçlarında.
Sen de ana olacaksın
Merhamet akacak memelerinden
Analık kopacak ciğerinden.
Sen de ana olacaksın
Bambaşka bir sevgi uğrunda
Kâh mahvolacaksın
Kâh kahrolacaksın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sen Hiç Böyle Değildin
Sen hiç böyle değildin hâline sen de şaştın
Ben sana yaklaştıkça sen hep yabancılaştın.
Sen hiç böyle değildin ne oldu şimdi sana?
Güven,huzur verirdin gülümserken insana.
Sen hiç böyle değildin dolaşırdın şen-şakrak
Sevgiler aktarırdın sevgi ile bakarak.
Sen hiç böyle değildin eski hâlin gibi ol
Ben kahrolsam,yok olsam,eski neş'enle sağol...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sen Ve Ben
Şu gurbettir beni sana
Hergün daha çok bağlayan,
Hasrettir acılarla
Gönül yaramı dağlayan.
Duy bir hıçkırık sesi
Sorma kimdir ağlayan...
Sen orada
Ben burada
Ayrılık var arada.
Sen oradan aşkla seslen
Bense şiirle coşayım,
Aşkına eren yollarda
Aç,susuz sana koşayım.
Sen oradan
Ben buradan
Yalvaralım Yaradana,
Ayrılık çıksın aradan
Hasretliği dağ dağ yıkıp
Ayaklarım altına döküp
Sen yârime kavuşayım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sen Ve O Bahar
Bir bahar yeli esmişti hafiften
Karmakarışık olmuştu saçların
Tıpkı düşüncelerim gibi.
O hâlinle de güzeldin sen
Değil mi ki bir kere gözüm
Seni güzel gördü,
Bin güzel görsem
Birbirinden taze
Ve güzel birbirinden,
Kaç bahar geçse ömrümden
Birbirinden canlı
Ve tatlı birbirinden,
Ben yalnız seni sevdim
Ve bir de o baharı.
Yine bir bahar geldi işte
Aralandı saçların bahar rüzgârıyla
Ne o? beyazlar görüyorum saçlarında
Üzülme,sana ihtiyar demem
Kepeklenmiş saçların apak...
Aşkımın kelebeğisin sen.
Bahar bu...oturmak olmaz öyle
Çiçeklerden içelim baharı,
Havasını dolduralım buğulanan toprakla
Meczedip meczedip ruhumuza.
Aşkı baharda öğrenmedik mi?
Öğrenmedik mi sevip,sevilmeyi baharda?
Bahar yine hep aşk ayı bahar
Canlanan tek gönüller yâr arar.
Benim aradığım falan yok
Gel,âşık olalım yeni baştan
Sen kollarını boynuma sar,
Öpeyim dudaklarından,
Sarsın pekçe belini elim
Aşk bu...bahar bu...
Gençkızı fıkırdatan
Ve benim kanımı kaynatan
Bahar bu...
Ne yapayım güzelim?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sen...-2Zevkin tükenmeden bildir
Zevk doğuran aşk
Bilsen ne güzeldir...
Rüyalarımı
İstediğin gibi düzenle
Şeytanı da çıkar istersen
Yeter ki kalasın sen...
İstemiyorum artık geceleri
Göz kapaklarıma dökülsün siyah saçların,
Şimdi sarhoş etsin öpüşlerin
Ve ayıltsın yarın.
Varlığım varlığında erisin
Yitirip yitirip
Sende bulmalıyım kendimi,
Sen bana o kadar yakın
O kadar yakın ruhumdan da
Daha berisin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sen...Sen...Yine Sen...
Gönlümü öylesine doldurmuşsun ki güzel
Artık ikincisine kalmamış boş bir yanı,
Seni ordan çıkarır ancak gelirse ecel
Benim sen olacaksın arkamdan ağlayanı...
Senle dolu günlerim,sensiz hiç hoş olmuyor
Senle anlıyorum ben ölü müyüm,sağ mıyım?
Tüm iksirleri içsem gönül sarhoş olmuyor
Sensizlik korkutuyor boş yere ağlar mıyım?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Senin İçin...
Mıknatısın bir kutbu sen
Bir kutbu ben;
Biz bu hasrete düşeli beri
Alın yazısı bu
Gezdirdi ardından izi iz
Senin gezdiğin yerleri.
Ben geligelivermişim
Sen gidigidivermişsin benden habersiz.
Bilirim bırakıp gitmezsin
Elinden bir şeycikler gelse.
Bilirsin ben de
Günümü gün edemezdim sensiz.
Hayatla zıtlaşa zıtlaşa
Bir uzun kader yolculuğundayız şimdi
Dolanıp dururuz kara ve deniz...
Sen,kaderin bana yasakladığı
Bir yasak meyvesın.
Güçlüklerin doğurduğu umutlar
Zevk zevk,tad tad üstün olurmuş,
Hayata karşı savaşacağım
Gücüm,kuvvetim kadar...
Ya tümden zehrolacak ağzım
Ya sana yaklaşacağım
Ölüm karşıma kapı kapı dikilinceye dek
Çalışacağım,bu uğurda çalışacağım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Seninle...
Ne gülün burda solduğuna bak
Ne bülbülün tüylerini döktüğüne,
Ne kendini naza çek
Ne beni aşkınla yak.
Gülün rengiyle bülbülün sesi
Şimdi acılar üstünde sarmaş-dolaş
Gel kendimizi düşünelim biz de
Ama anlamazsın ki hâlden
Senin kalbin taş
Benim gözüm yaş.
Bir yolun yolcusuyuz bunca yıldır
Yılların yorgınluğu üstümde,
Gözümde bir hayâl şehir
İnan erişiriz gidelim
Gel bana sen ol tek yoldaş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Serseriler Mavisi
Denizde ufka kadar avâre bir renk
Masmavi.
Gök kubbesini doldurmuş
Keyifli,sarhoş o renk
Yansılanmış denizden.
Oburlaşmış martı,
Nazlı nazlı bükülmüş
Kuğunun boynu zevkten.
Kırlangıç uçarken
Bir alttan,bir üstten
Bulaşmış tüylerine gece vakti
Gökteki renkten.
Bendeki bu maviden yana istek
Mavi gözle serseri etti beni
Ne olur doysam maviye ben de
Ölünceyedek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Serzeniş
Sık kurşunu vur beni alnımın ortasından
Sök mümkünse beynimi çıkar kafatasımdan,
Ben o hâlimle yine hep seni düşünürüm
Seni düşmanım değil dostum diye görürüm.
Kurşunlarının teki yabancıya gitmesin,
Cürmün hep beni yaksın elleri incitmesin.
Gam yemem kurşunların tümü üstümde bitmiş,
Benim hayatım zaten daha başlarken yitmiş...
Bana ettiğin cefa ne olur artık yetsin!
Yine duamdır sana:Allah eksik etmesin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sessizlik
Ölüm gibi ürpertir
Sessizlik soğukluğu,
Sessizliği deliyor
Şu saat tik takları,
İnsanı deli eder
Bir cânanın yokluğu
Bitmeyen gecelerin
Gelmeyen sabahları.
Yalnızlık hiç hoş değil
İnsan insanla yaşar,
Bitmese de kavgalar,
Gülmese de suratlar,
İnsan olan her yerde
Enerji var,hayat var
Eriyen gecelerde
Hemen gelir sabahlar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sev Sev Sev
Çekilmez ama bu zahmetler
Çekilir hayatın kahrı
Güzelin yüzü suyu hürmetine.
Çirkin de olsa sev dâim
Sev güzel niyetine.
Sevgi olsun içini ısıtan alev
Ama neyi seversen sev
İster kadını,ister bir çiçeği...
Sev yeter ki durmadan sev.
Ben,yalnız duyulmadık şarkılar söylemek isterim
Beni ben gibi seven sevgilime.
Sevgi bağlar insanı hayata,
Dilerim yağmur yağmur hep sevgi yağsın kâinata...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevda
Akıp gider sevda seli
Eteklerinde gönüller
Kucağı dolu sevgilerle
Göğsü dalga dalga.
Esip gelir gençlik yeli
Deli deli,deli deli...
Bir gidiş ki vesselâm
Geçmiş sevgilerden
Gelecek sevgilere selâm...
Ellerimi soksam sevda suyuna
Ovsam yana şakaklarımı
Serin serin.
Sevda yağmadıkça gönlüme gölge gölge
Ne geçer gençlik hararetim
Ne ıslanır dudaklarım
Bir ömür boyuna dek
Su gelse de gözlerimden
Yine susarım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevenin Duası
Seni sevmekten başka güzel bir şey olamaz
Aşk yolunda gezmekten güzel bir şey olamaz.
Sevenleri ayırma,heran koru sen Tanrı'm
Ki sana sevenlerin diliyle yalvarırım.
Tertemiz sevgilerle dolsun bütün gönüller
En tatlı sevgilerle sevişsin sevgililer.
Koru Tanrı'm tertemiz aşka nazar değmesin
Sevenlerin boynunu ayrıllıklar eğmesin.
Sevenleri ayırma,her an koru sen Tanrı'm
Ki sana sevenlerin diliyle yalvarırım.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Severdim Seni Tanrı'm
Can verdi gönül şu batan akşam güneşinde
Bugün de akşam oldu.
Bir garip, medet umdu karanlıklardan
Elllerin tüm neş'esi benim bir tasam oldu.
Hani benim önceki neş'elerim?
Hani iç ürpertici umutlarım?
Ne oldu onlara Tanrı'm ne oldu?
Güzelden yok kısmetimiz,neyse...
Bir çirkini bile reva görmez eller
Ben mi değiştim
Dünya mı değişti Tanrı'm
Bu insanlara böyle ne oldu?
Bir değişme olsa ömrümde köklü
Yalnız,ölüm olmaksızın...
Sevmesem sevgiye değer her şeyi
Tüm güzellikler ki sevgi yüklü.
Yine de sevmemezlik edemezdim seni Tanrı'm
Sevgi nedir tatmamış bir adam olsam bile
Yine de sevgiden anlarım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgi
Ev olur mu eskisiz?
Köy olur mu yaşlısız?
İnsan insan mı olur
Şu dünyada sevgisiz?
Sevgi,Râbbin dünyaya
Akseden gölgesidir,
Değil dünya kâinat
Sevgiyle yönetilir.
Gel de sığın gölgeye
Sevgi doldur gövdeye,
Herşey güzel görünür
Gözler baksa nereye...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgi Budur Bence...
Sevgi gelir kurulur sevmeyi bilenlerin
Gönlünün en mûtena,seyrangâh cumbasına,
Talihi yâr,şansı bol bütün sevilenlerin
Altın altın aşk dolar gönlünün torbasına.
Sevilip okşandıkça kediler munisleşir
Horlanıp,haşlandıkça gerilir tırnakları,
Sevgiyle yaklaştıkça aslan da kedileşir
Sevgi sâkinleştirir haşin yaratıkları...
Ses ve notalardaki âhenk hep sevgidendir
Ki onlarla örülür aşkın ölmez bestesi,
Duyanı büyüleyen,çılgın eden nedendir
Şarkı ve tütkülerde sevgililerin sesi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgi Makinesi
Sevgi üretmek için kodlanmışken insanlar
Nedense görevini kâh ihmâl,inkâr eder?
Güzellik ve mutluluk ne var ise onda var
Düzgün giden eşeğe neden bilmem ters biner?
Üretmenin kötüsü olmaz yeter ki üret
Hele hele hep sevgi üretirsen ne mutlu...
Bunun karşılığında alacağın tek ücret
Bol bol sevgi olacak,yaşamınsa hep kutlu...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgi Nefreti Kovar
Bir çıkmaya görsün sevgi
Yerini nefret doldurur,
Öyle yakıcı bir yel ki
Eser,kavurur,soldurur.
Büyür,azmanlaşır nefret
Yere-göğe sığmaz dev ki
Onu büyüten herbir ret
Dalgalanan bir alev ki...
Kurulmuştur üzerine
Denge olan binbir tezat,
Varolmuş ölüm yerine
Gözler kamaştıran hayat.
Dünyada tüm zıtlıklar
Birbirini takip eder,
Değişmeyen bir kural var:
Biri gelir,biri gider...
Nefret de gidecek birgün
Sevgi arkasında bekler,
Büyük aşkları doğuran
Yine o büyük nefretler...
Diyeceksin boşunaymış
Duyulan elem keder,
Ona kavuştuğun o gün
Değecek bunca emekler...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgi Olmayınca
Ben seni, unutmak için
Sevdim eski sevgilimi,
Bana hatırlattın niçin
Aşksız geçen günlerimi?
Aramıza sen de ördün
Çıkılmaz,yıkılmaz duvar,
Sevilmemek neymiş gördün
Kırılıp,küsecek ne var?
Değişse de sevgililer
Değişmeyen bir kural var;
Sevgi gerçek ise eğer
Çöker aradaki duvar.
İşte böyle geçer günler
Sevgi olmayınca başta,
Biri gelir,biri gider
Gönül yasta,gözler yaşta...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgi Ormanlarında...
Ürkek genç karaca gibiydin geçen yıl
Sekiyordun ince bileklerinle,
Bakışların korkaktı,
İşte bu hâllerin içimi yaktı...
Bu kadar mı büyür bir yılda sevdalar?
Bu kadar mı serpilir?
Seviyor musun desem
Unutmuşsundur Allah bilir...
Şimdi sen sevgi ormanlarında
Dişi leoparsın koşturan,
Yetişemez sana bilirim
Yetişemez bu can...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgi Paylaşılmaz Ki...
Sevgi paylaşılmaz ki
Yarımlar bütünlenir
Uyar ise birlenir.
Zorluklar aşılmaz ki
Kolaylık öne gelir
Sivrilikler düzlenir.
Gerçeğe varılmaz ki
Öyle bir güne gelir
Gerçekler de gizlenir.
Sırra ayak basınca
Aşk gönülden kaçınca
İzlenir ha izlenir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgi Yaşlanmaz Ki...
Saçlara aklar düşer,ellere de benekler,
Belki yüzler kırışır,söner gözlerdeki fer,
Eski mağlubiyetler şimdi sanki bir zafer,
Bir durakta pinekler,kimbilir neyi bekler?
Gönül öyle bir aç ki sevgiye doymaz,kanmaz,
Yaşa başa hiç bakmaz,kimseden de utanmaz,
Derler demir ıslanmaz,delilerse uslanmaz,
Vücut yaşlanırsa da sevmek,sevgi yaşlanmaz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgide Bütünleşenlere...
Yüz suyun olmak için dolsam avuçlarına
Rızam vardır seninle olsam sonuçlarına...
Yıkanıp,dökündüğün suyun olup paklasam
Girdiğin denizlerde seni hep kucaklasam...
Akıttığın ter olsam sıcak sevgilerinden
Akacak son göz yaşın olayım gözlerinden...
Çiğnediğin toprağın zerreciği olsam ben
Boyunu seyrederim üzerimde gezerken...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgideki Öngörü
Gel seninle bir olup
Hüznü ayıklayalım,
Gerçek aşkı biz bulup
Gönülde saklayalım.
Uyuyan gözler olur
Gönüller uyuklamaz,
Soğutan sözler olur
Seven dil aşk saklamaz.
Gönül ile görülen
Göz ile de görülür,
Sevgide öngörülen
Sürmesi tam bir ömür...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgili Eşime
Sen tatlı sesli bülbül
Gönlüm altın kafesin,
Saadetle karışsın nefesin nefesime,
O şakrak cıvıltınla bambaşka bir neş'esin
Hep tazelik verirsin bitmeyen baharıma.
Dört duvar arasında çınlıyor tatlı sesin
Seni yuvacığımdan Allah eksik etmesin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgililer Günü
Bu nihayet bir güldür
Kuruyup hem solacak,
Sevgim sana ödüldür
Boşaldıkça dolacak...
Bu çiçektir şiirim
Canda yetiştirdiğim,
Sevgililer gününde
Kalpten kesip verdiğim.
Yıl,üç yüz altmış beş gün
Sevgimiz hep hayatta,
Sevgililer günüymüş
Kutla On Dört Şubatta.
Bize yetmez bir tek gün
Gerekir yıllar hatta,
Sevgimiz bir ömürmüş
Kutla ki her gün kutla...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgiliye -1Ey karanlık gecelerde bensiz ağlayan güzel yâr
Yıldızların ışıkları kurutsun göz yaşlarını,
Umudunu boğdurma karanlıklara
Hasretle yan,aşkla sızlan.
Kaybolan umutların ne olduğunu
Sor sararmış kuru yapraklardan.
Hüzün dolu biten gündüzlerimin
Hüzünle başlayan koyu gecelerinde
Gördüğüm yıldızlar nemliydi bütün...
Seni düşündüm günlerce
Güneş battı akşamları
Ve yeniden doğdu her gün.
Geçen günlerin,yılların
Senden ayırdığı bir öksüzüm,
Bu ne çözülmez bilmece?
Sağken ayrı yaşamak ölüm...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgiliye -2Aşkınla tutuşup yansın bu garip gönlüm
Hep seni sevmekle son bulsun ömrüm.
Seni seven olmayacak bil ki benden başka
Gel seninle başlayalım her an yeni bir aşka.
Gün bambaşka doğar âşık gönüllerde
Aşk için can verir bülbül güllerde.
Sev güzelim içime sevgini boşalt
Sensiz geçen günlerim inan sayılmaz hayat.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgiliye -3Bir sahil şehrinde yaşar sevgilim
Gözleri denize dalar düşüncelerle,
Bir unutur bir anar geçmişi
Kabarır arzuları deniz coştukça
Ve durgunlaşır ümitlerle.
Dalglara yükler selâmlarını
Bir coşuverir ki içi bazan
Bu günden tez yaşamak ister yarını.
Bir sahil şehrinde yaşar sevgilim
Martılarla paylaşır dertlerini,
Balıklara açar aşkını sır sır,
Bir bekleyişi var ki upuzun
Her ânı sanki asır...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgilller Gününe
Sevgi bir güne sığmaz
Ona gün kesmek niye?
Bir On Dört Şubat mıdır
Sevenlere hediye?
Nice On Dört Şubatlar
Gelip de geçer gider,
Şubatta bir hikmet var
Ömrü de kısa sürer.
Sevmeyi bilmeyenin
On Dört Şubat neyine?
Bu günü bekleyenin
İnanmam sevdiğine...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevgiyi Çoğaltmak
Bir sevgi yeter bana
Sığınıp Yaratana
Onu köklendiririm
Gönlümde salkım saçak,
Dallandırırım onu
Kol kol ve yaprak yaprak,
Ballandırırım ve de
Kovanda petek petek,
Dolaşıp çiçek çiçek
Arılar bu peteğe
Ballar taşır severek.
Bir sevgi yeter bana
Çoğaltılan tek ağaç
Bile yeter ormana...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevilmeyenlerin Uykusu
Yine rüyalara geçişti hayat
Şeytanlar ısıttı soğuk yatakları.
Rüya da olmasa doğrusu ya
Yaşanılır tarafı olur muydu hayatın
Bizcileyin bekârlardan yana?
Sevmek dolu bir hayatın içinde
Sevilmemek ölümün kan kardeşi,
İşte rüyaları sevilmeyenlerin,
İşte yanı başta sevilmeyenlerce sevilenler,
Sevilmeyenlerin ellerinin eremediğine
Umutları değer...
Çocuklaştırır insanı sevilmemek
Hem korkar, hem sever kadını
Yırtıcı kedi güzelliğiyle.
Gün ışığında berrakça yaşamak
Sizin olsun ey sevilenler!
Sevilmeyenler için
Hayat rüyalarda geçer...
Günahı düşünmeden ey karanlık geceler
Onlara çıplak şeytan dolu rüyalar getirin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sevmek Ve Unutmak
Yaratılış doğasına uygun
Sevmek ve unutmak.
Her şeyi,dünyayı unutmak
Sırf aşkı yaşamak için yoğun.
Olmaya ki bir ayrılık olsun
Duygu durgun
Gönül yorgun
Acıları uyutmak
Ve kendini unutmak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Seydişehir
Toroslarda son sırayız
Küpe Dağı'dır dağımız,
Seyyid Hârun Sancağımız
Bize SEYDİŞEHİR derler.
Bereketlidir ovamız
Meyvelik bahçe,bağımız,
Tatlı olur bostanımız
Bize SEYDİŞEHİR derler.
Bolca akar sularımız
Tek gölümüzdür Suğla 'mız,
Karabalık balığımız
Bize SEYDİŞEHİR derler.
Dağ - taş aliminyum dolu
Mesire yerimiz Kuğulu,
Yaşar batılı - doğulu
Bize SEYDİŞEHİR derler.
Sıcak geçer her yazımız
Yayla dolu her yanımız,
Cana yakın insanımız
Bize SEYDİŞEHİR derler...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sıkıntı
Bu ayrılık bana acı geldi pek
Gözlerim doluktu,
Gülmek isterdim ben gülmek
Ağlamak yine mi beni buldu?
Ağlamakmış aldığım bol kısmet
Ağlamakmış hep böyle,hayattan,
Gülmedim,gülmem de belki dünyada.
Gülmeyi unuttum ağlamaktan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sırdaş Deniz
Deniz,seni severim bilirsin
Sırdaşlığımı yaptın bunca zaman
Derinliklerine az sırrımı mı gömdüm sanki?
Az derdimi mi anlatmadım gözlerimle?
Geçenlerde benim o sevdiğim kız
Sularına teslim etmiş kendini
Bir iyice yıkanmış
Sarmaş-dolaş olmuş sularınla.
Söyle,onun göğüsleri
Eskisi gibi dik mi?
Yine ter kokar mı vücudu
Esanslanmadığı zamanlar?
Sana bir şey daha soracağım
Ama dosdoğru cevap ver.
Söyle o yıkanışta
Kaç erkek elinin günahını
Sana döktü?
O,güzelliği kadar günahı olan kızı
Söyle bana benden sonra
Daha kaç kişi öptü?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sırrın Çözümü
Gözlerimle içerim yeşilini doğanın,
Denizin mavisini,göklerin mavisini,
Ölümün korkusu var boynuzunda boğanın
Duydum kulaklarımla yaşamın mânisini
O patlak gözlü, çirkin bilinen kurbağanın...
Doğayı tanımaya kulak gerek,göz gerek
Ne anlamı kalırdı dünyada var olmanın,
İnsanı anlamaya baş değil gönül gerek
Mânâsı kalır mıydı böyle esrar olmanın,
Hayatın sırlarını düşünüp çözmek gerek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sıtmalı Ağaç
Ağaçları da sıtma tutar
Yaprak dökümü mevsiminde,
Birgün şiddetle esti mi rüzgâr
Kıvranır nöbet içinde
Tir tir titreyen ağaç.
Kış mevsimi tedavi eder
Onun sonbahar sıtmasını,
Mikrobu kırılmış ağaç bekler
Yaz güneşinin ısıtmasını.
İhtiyarladıkça yakalanır arap sıtmasına
Kabuğu simsiyah geçer.
Yazda ısınır,güzde titrer,
Gün gelir
Keskin baltanın ağzını öper
Boyu devrilir
Kaybolur gölgelikler...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Siyasal Sülükler
İnsanın vazgeçilmez hakkıdır özgürlükler,
Ulusun belâsı,bazı siyasal sülükler...
Ensemize yapışıp kanımızı emiyor
Doyunca şişip şişip,çatlayıp geberiyor.
Sonu yok bu zincirin,bir gitse beş geliyor
Eksildikçe büyüyor,koptukça ekleniyor...
Sırtlarda yükseliyor,kanımızla yaşıyor,
Bedenler bu kamburu sevâp diye taşıyor.
Demokrasi adına kurulmuş 'Tahta At'tan
Kurtuluş yok ne yapsak siyasal hacımattan.
Şükür ki bîteviye emdiği pis kanımız
Yoksa dayanır mıydı bu emişe canımız?
Kanımız temizlenir,yenilenir diyerek
Sülükleri ensede taşımaya ne gerek?
Toplumca bilinçlenip arı kan yaratalım
Artık bu sülükleri üstümüzden atalım.
Bunun tek bir yolu var: hakka saygılı olmak,
Sınırları aşmadan özgürlüklerle dolmak...
Yaşam fırsatı kalmaz,bu başarıldığı an
Siyasal sülüklere kalmaz emilecek kan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Son Ayrılık
Hasreti benliğimle
Ayrılık potasında kaynatıp
Bir yolculuğa çkıyorsun.
Beni elemli görünce
Eskiden cayardın ansızın
Buna benzemeyen yolculuklarından.
Benim üzgümü görsen de
Caymak olmaz şimdi bu yoldan
Anlıyorum,haklısın...
Yolcunun arkasından su dökerler
Tez dönsün diye.
İşte döküyorum ardından
Göz yaşlarımı selcesine
Ne gelen var ne dönen..
Seni bana değil
Beni sana götürecek bu sular...
Öbürlerinden farkı bu ayrılğında
Bir başka acı var niye?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Son Hatıra
Onunla ayrılışımızın
Son anısıdır vapur dumanı,
Maziye karışacak acı seslerin
Son çığlığıdır vapur figanı.
Ayrılığın acı gülüşünü okurum
Geride kalan
Halka halka dumanlardan,
Acı,kara dumanlardan.
Son tesellimi bulurum
Ufka mendil sallayanlardan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Son İstek
Ölüme mahkûm olmuş suçlu gibi olsaydım
Söylemek isterdim ben,ismini son sözümde,
Yıllar öncesi birgün eğer seni bulsaydım
Ne hayata küserdim,ne de dünya gözümde...
Sen şimdi benim için yarım kalan şarkısın
Ben terkedilmiş âşık,gönülden öksüzüm de...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sonbahar Akşamı
(Merhum Ağabeyim RİFAT KÜRÜK hatırasına ithafen...)
Bir sonbahar akşamı
Hava bulutla dolu,
Tuttuğum yol:
Dolmabahçe- Sergi Sarayı yolu.
Yolun kenarlarında
Uzanıyor ağaçlar,
Sürünüyor yollarda
Ölmüş sarı yapraklar.
Gözlerim birdenbire
Bir âleme dalıyor,
Sevgilimin gözleri
Gözümde canlanıyor.
Memleket dilberleri
Tütüyordu burnumda,
Ağaçlar dilberleşip
Duruverdi yolumda.
Akşamın karanlığı
Örtüyordu herşeyi,
Gönlümdeki paslığı
Etraftaki neş'eyi.
Nihayet vâsıl oldum
Ben gideceğim yere,
Gönlümdeki hislerim
Gömüldü gölgelere...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sonu Acı Geldi
Rüyalar görürdük bir zamanlar
Duyulmamış masallar dolu,
Esip bize gelen rüzgâr
Tam dört mevsim kokulu.
Güneşle açtık gündüzün kapısını
Geleceğe sabırsız gecelerde,
Türbe oldu yaşamak uğrunda gönlümüz
Mum mum yandı umutlar
Kamaşmış gözlerle baktık
Geleceğe dümdüz.
Sürgülüydü sımsıkı ardından
Hasretliğe açılan kapımız,
Ne bir ses duyduk,ne bir gıcırtı
Oysaki başlamış ayrılığımız...
Yollara döktük boş umutları
Boş gönüllerle çıktık gurbete,
Çoktan doldu gönlümüz öbek öbek
Sonu kötü bitti masalımız.
Yine rüyalar görür müyüz bilmem
Acıklı masallar dolu?
Ölülerin sessizliğini bozacak
Arkamızda bir ağlama komadan
O ve ben birlikte ölsek...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sonumuz
Düşün karanlık gecelerde sevişmemizi
Memelerini kör gözlerle arardım,
Bir çocuk saflığıyla sevinir
Bir genç ateşiyle yanardım.
Kıs kıs kıvranırdım dizlerinin dibinde
Ellerim ellerinde,ellerin ellerimde.
Geceler kıskançlığndan sabah olurdu
Sabahlarsa gece...
Ömür,yokluğu çağırırdı
Bizler herşeyden habersiz
Sevişir giderdik...
Bir aşk vardı gerçek dostumuz
Aşk Allah'tı yaratıcılıktan yana,
Kıskançlıktı yanımız çepçevre
Ne sorsunlar ne söyleyelim
Ne oldu bizim sonumuz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sosyete Hanımı
Küçüklüğün gözlerimin önünde
Dünyaya şaşıyorum doğrusu...
Bir entarin vardı
Yamalı,yer yer yırtık
O yırtıklardan tenin gözükürdü
Namussuz gözler yok mu
Yırtık yerlerine bakardı.
Fakirdin ama neme lâzım
Güzeldin doğrusu...
Biliyordum namus korkusu
İçini yakardı...
Oranı,buranı örterdin az-çok.
Kurtardı o hayattan seni
O güzelliğin
Şimdi kocan zengin.
Sosyete hanımısın sen de
Açık göğüslü tuvaletler içinde.
Dün fakirlik açmıştı oranı,buranı
Bugün sen kendi elinle açıyorsun
Kalbinde mâzinin tesiri silinmiş değil
O eski hâline benzeyen kızcağızlara
Hâlâ acıyorsun...
Allah'ın verdiği nimeti tepme
Dikkat et hâline
Sosyetede sana açılan kollar
Allah'ınki gibi değildir
Ki o kollardan düşersen
Temenni etmem ki o yer yerindir...
Kurtulamazsın ölsen...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sönen Yıldızlar
Ömürdeki seneler
Gökte çakılı yıldız,
Bilinmemekten yana bir
Gökte yıldız kaç
Ve ömrüm kaç senedir?
19 üflemeyle söndü 19 yıldız
Yerlerini doldurdu karanlık,
Yaşanan günler bir çırpıda
Mâzi oluverdi artık.
Bir ılık hava dudaklarımda
Gözlerimde yeni yıldızlar
20 yaşa kul oldum ben
Değil mi ki gençliğiaratır kızlar.
Kız kadar sarhoş etmez mey insanı
Bir öpen söyler şarkısını kızların
Bir öpmeyen,ağıtını...
Bir ömür kızlar
Bir ölüm,
Aşkları kalpte kördüğüm.
Ömrüm yaksın yıldızlarını
Ben yine söndüreceğim üfleyerek
Kimbilir kaçıncı yıldızımı söndürürken
Yakamı bırakacak bekârlık?
Kimbilir kaçıncısında
Yüzü kızaracak hasretliğin al al utançtan
Ve bir daha gelemiyecek yüzyüze benimle?
Kimbilir kaçıncısında
Ne gökte yıldız kalacak
Ne ömrümde yaşanacak yıl?
Toprağın üstü güzel
Güzel ama kimbilir altı nasıl?
Son sönen yıldızımla
Bilinmezlik benimle olacak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Söyle Ne Zaman?
Güzel günlerin arkasından
Bir rüzgâr esti serin
Hâfızamda hâlâ o yelin
Tatlı serinliği
Ve anıların acı sıcaklığı var.
Gün doğdu karanlıklar ötesinde
Işıkla karanlık elele şimdi
Biz bize oldukça artık.
Her aşkta var ayrılık
Söyle bizim ayrılık
Aşkın neresinde?
Neresinden kopacak bu zevk ve tad
Ne zaman buruşturacak ansızın
Bedava,bol bol zehriyle
Ağzımızı hayat?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Söyleyecek Çok Şey Var
Söyleyecek çok şey var
Şu insanlar üstüne,
Söylesen de ne çıkar
Çünkü kalmış sütüne.
Sevgiden söz eylesen
Lâfı ağzına tıkar,
Bak sen haksızsın desen
Yağ olur üste çıkar.
Saygıdan vurursan dem
Sen hep yaya kalırsın,
Ağzına vurur da gem
Çektikçe şahlanırsın.
Sen hep sus,o konuşsun
Söz gümüş, susmak altın,
Sen boşa okumuşsun
O sürer saltanatın.
İnsanlık dersi verme
Seni bin pişman eder,
Hiç adalet önerme
Elindeki de gider.
İnsanlık için bırak
Yarayanı o alsın,
Kuru gerçek ve berrak
İnsanlık sana kalsın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sulara
Bir ürperiş
Binbir gülüş,
Binbir gülüş
Bir yükseliş.
Kıyılarla
Binbir öpüş,
Türlü sevgi
Her baharla.
Maviliği
Gökten emiş,
Bir yankıyla
Tekrar veriş.
Gözler sessiz
Gök sessiz
Deniz sesssiz.
Olmaya ki olsun bir gün
Gönül dertsiz.
Bakışlarımı yıkasın sular
Temiz göreyim dışımı,
Belki içim kara
Belki pâk.
İçimi ben de bilmem Tanrı'm kadar.
Tek temiz göreyim dışımı
Bakışlarımı yıkasın sular
Ki hayatı güzel görmek istiyorum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Şair Farkı...
Bir başka yaratık sanırdım şairi
Şiir yazmadan önce...
O da bizlerden biri,
O da insanmış meğer...
Onun da kalbi var
O da sevilir,sever...
O da ağlar ağlanacak hâllere,
O da gülünce kahkahalarla güler...
Siyasetlede uğraşır
Uğraşır dinle de...
İster onayla,ister reddet
Onu bir kez olsun dinle de...
Herkes gibi ben de
Duyguları yoğun yaşadım
Şairâne güzellikler karşısında...
Şairce gördüm,
Şairce duydum,
Şairce düşündüm...
Bir fark vardı aramızda bence küçük
Belki bana öyle geliyor
Oysa ki büyük...
Benim söyleyemediklerimi
O ne güzel de söyleyebiliyor...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Şairin İşi
Hata en büyük okul
Hatasız mı olur kul?
Sen hatanı kendin bul
Bence böylesi makbûl.
Hatayı kendi bulan
İşlerinde gelişir,
Hatayı gören insan
Düzelir,zenginleşir.
Şairin budur işi
Serbest,aruz ve hece...
Ne yazsan farksız bence
Şiir bir iç deyişi.
Sağlam tut kâfiyeyle
Şiirde kelimeyi,
İlhamı konuk eyle
Söyle,ha bire söyle...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Şarkı
Kıvrıla kıvrıla yürüme güzel
Yılanı kendine düşman edersin,
Saçını sallayıp sürüme güzel
Seni sevmeyeni pişman edersin.
Gün gelir sende de güzellik kalmaz
Çevren dolu güller hep diken olur,
Sevmeyen aldanır,seven aldanmaz
Yaşlar,gözlerinde biriken olur...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Şarkılar
Şarkılar bitti dedim,aşk bitmedi dediler
Nice aşklara türlü şarkılar söylediler.
Aşkının bittiğine sakın ola üzülme!
Hayatın cilvesi bu:hem ağlama,hem gülme.
Bitmeyen aşk var mı ki,öylesine ne denir?
Şarkılar sona ermiş aşklar için söylenir.
Şarkılar arasına senden şarkı girecek
Yeni şarkıya kadar bir süre söylenecek.
Şarkı ağlamak için,şarkı gülmek içindir,
Şarkının memleketi ne Avrupa ne Çin'dir...
Aşk,dünyada oldukça şarkılar hep olacak
Ömürler türkülerle,şarkılarla dolacak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Şeytan Kadın
Oturup bir sofrada
Şeytanla yemek yemişsin
Ondan bu yana
Onu-bunu aldatmaya sanki
And içmişsin.
O aldananlardan biri de
Bilmeden ben oldum
Beni de aldattın hilelerinle
Sen ne bilmişsin...
Suç bende,kusur bende
Senden başka kadın yok muydu?
Ama sen ötekilerden bambaşkasın...
Göğüslerin daha dik
Gözlerinde yalancı bir aşkın sihri,
Hele şu kalçaların
Alt-üst etti bir şehri...
Saçlarında iç ezici bir akış
Her yerin haziran sıcaklığı,
İnsanlara tek ruhun kış
Gel,bırak şeytanlığı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Şiirde Kışın Resmi
Kışın resmini çizdim şiirde
Kullandığım renkler hep soğuktu,
Yaprak yaprak sevgiler yerleştirdim ağaçlara
Sevgiler de donuktu.
Kışın resmini çizdim şiirde
Kullandığım renk hep karbeyazdı,
Aşkı yerleştirdiğim geceler
Birbirinden ayazdı.
Kışın resmini çizdim şiirde
Çizerken kâlbimi koydum ortaya,
Ateşinden eridi buzlar
Kış varsa kâlbim de var ya...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Şiirlerdeki Desen
Sen yine sen
Şiirlerde ana motif,
Doğar senden
Çıkar senden
Umulmadık,duyulmadık,görülmedik
Birbirinden değişik
Binlerce,binlerce desen.
Bir gülsen
Her yer gülüstan
Gül kokar burcu burcu her yan.
Bir ağlasan
Yaşanır Nuh zamanı ikinci tufan.
Bir kelâm etsen
Yazılır şiirler destan destan.
Bir sitem etsen
Çoğalır şiirlerinde ağlayan.
Sen ağlama sen hep gül
Ki şen olsun cümle gönül.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Şimdi Ruhum Seninle
Sanma ki ben burdayım
Senin gidişinle birlikte
Gönlüm de gitti
Burda kalan tek vücudum.
Ölünce de öyle olmaz mı?
Ruh çıkar gider
Nasıl vücut kalırsa
Ölmeden de ruhum çıktı benim
Seninle birlikte yolculuğa.
Ölünce ikinci kez çıkacak
Evet o çıkıştan tek fark
Şimdi gittiği yeri biliyorum
Sensin...
Ama ikincisinde
Gideceği yeri Tanrı bilir
Sen bilemezsin....
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Şükürler Olsun
Alırsın ne verirsen
Şükür olsun Allah'ım,
Duamı çevirirsen
Dilde kalır tüm âhım.
Senden gelen ürkütmez
Çünkü onda sen varsın,
Hiç de gücüme gitmez
Sevdiğine yaparsın.
Sevgi dolu kolları
Sevdiğine açarsın,
Kapıları,yolları
Sevmez isen kaparsın.
Açarım ellerimi
İsterim Allah'ımdan,
Koklarım güllerimi
Yalnız kendi dalimdan.
Başkasında gözüm yok
Gözüm hep sende Tanrı'm,
Söyleyecek sözüm yok
Tek kelimem: Allah'ım...
Doğmak bizim işimiz
Yaratmak senin işin,
Boğmak dolu içimiz
Sonu ne bu gidişin?
Ağlamak,gülmek gibi
Gülmesini bilene,
Gülmek yakışır mı ki
Gülmeyi bilmeyene?
Ölmek,dönmek demektir
Gerçeğe,gönderene,
Sayısız şükretmektir
Kurban olam verene...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tanrı'm Yeni Bir Aşık Yarat
Her âşığın yaptığından gayrısını yapamıyorum:
Ağlıyorum,yalnızca ağlıyorum...
İçimde Eyüp sabrı
Gözlerimde ağlayanların göz yaşı var.
Nedir bendeki bu dert?
Gülerken ağlıyorum.
Siliyorum gözlerimdeki tüm görüntüleri
Bir onu silemiyorum
Bir onu...
Unutuyorum tüm isimleri
Unutamadığım bir isim isimlerden
Bir onunki...
Aşıklar ne düşünür sanki?
Bitmeyen karanlık geceler
Gecelerde asla istemezler
Olsun bir tek yıldız olmaya ki...
Karanlıklardan kaçıyorum
Karanlıklar abanıyor üzerime,
Yalvarıyorum Tanrı'ma yalvarıyorum:
Yeni bir aşk içinde
Tatlı tatlı işkence edeceğin
Yeni bir âşık yarat
Koy onu benim yerime....
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tatlı Yolculuk
Ben bu yolculuğa çıkalıberi
Huzur buldum her ağacın altında,
Kimi kara,kimi yeşil gözleri
Çok güzeller gördüm çılgın çağında.
Gölge düştükçe üstüme sepserin
Yorgunluk durmadı kalktı üstümden,
Hayâlini gördüm sevdiğim yerin
Gözlerim doluktu,gözlerim tümden...
Hoş geldine geldi bir köylü kızı
Elindeydi bir tas soğukça ayran
Biran durdu içimi buran sızı
Ve başladım süzmeye hayran hayran...
Bir yaprak kopardı çam ağacından
Attı pırıl pırıl tasın içine,
Dedim:'Bahset bana bu yaptığından...'
Ve o sıra elim değdi eline.
Bir ayrandan içtim,bir onu öptüm
Bir yandı,bir söndü içimde ateş,
O mutlu ânımda korkunçtu ölüm
Göğüme çakılı kalsın hep güneş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tek Dişli Çocuk
Teker teker
Gece,yıldızları çaktı göğe
Aydın sessizlik yırttı karanlığı
Ölülerin uykusu çıktı mezarlardan
Uzayı korku korku örttü.
Peçe peçe çekti yüzüne
Şeffaf bulutları ay
Utançtan.
Belli ki ona çapkın çapkın
Biri vardı bakan.
Teker teker
Gece,yıldızları çaktı göğe
Sabahı düşünmeksizin.
Gün ışığında gecenin
Döküldü dişleri solan yıldızlarla,
Bir çocuk körpeliğiyle
Yeni umutlar doğurdu günü.
Zamana ilk gülüşünde
Tek dişi oldu Sabah Yıldızı,
Unutuldu ölülerin uykusu
Karanlığın her sabah ölüşünde.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tek Saltanat
Birgün de benim için minareden
Okunup,verilecek dua,salâ,
Bir saltanat süreceğim görmeden
Her fâniye yüksek makam:musalla...
Kâh el uzatıp,kâh omuz vererek
Başlar üzerinde tutup kaldırarak,
Varır varmaz zemine indirerek
Denecek:'al emanetini toprak...'
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tek Sen Söyle
Tek senin ağzından duymak istiyorum
Bütün kelimeleri...
Sen daha güzel heceliyor
Daha güzel söylüyorsun.
Söylediğin en kötü sıfatlar bile
O kadar iyi ve güzel ki...
Aşkın gözü kördür
Kulağı sağır.
Her kötü sözün
Bana güzelliğin kadar güzel geliyor
Ah! aşk bir de dilsiz olsaydı
Ne dillere destan olurdu
Ne masallara konu...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tekbir
İnsan bir damladan oluşan selmiş
Tanrı yaratırken bir de can vermiş.
Sabit nokta değil o küreselmiş,
Derviş hu ve çile çekerek ermiş.
Gönlün erdiği huzur ne güzelmiş...
Ağlayan göz bir gün olur gülermiş,
Sevgide saltanat,vefa ezelmiş
Allah lâyıkına onu da vermiş.
Bir azalıp,artıp çoğalacağız
Çağrısıyla onda bir olacağız,
Tek ruhta,tek göz,kulak,tek bir ağız
Olup da TEKBİR'i haykıracağız.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ten ve Can Ya da İnsan
Allah'ım tenime can diye yüklediğin yük
Öylesine kutsal ve öylesine de büyük.
Yükün altında bu ten gün be gün ezilirken
İnsan başka zevk duyar yaşamak güzel derken...
Et tırnaktan ayrılmaz,ayrılmaz can da tenden
Yüce Allah'ın emri ecel başa gelmeden.
Ben canımdan hoşnutum canım da benden
Hoşnut olsun bu candan dilerim bana veren...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Teselli
Senin yanımda yokluğun
Düşüncelerimden başka
Varlığımdaki olanları değiştirmedi.
Sen yanımdayken de
Görüyordum,konuşuyordum...
Velhâsıl beş duyum da
İşliyor eskisi gibi
Sen yokken de yanımda.
Eskisinden fazla olarak sadece
Seni düşünüyorum şimdi.
Ne çıkar sanki?
Sen ve ben yine aynı atmosfer altındayız
Bastığımız toprak biz ayrı olsak da aynı
İsmi değişik olsun isterse
Değil mi ki toprak?
İşte benim tesellim bunlar
Bir tesellim daha var:
Allah'ı da görmüyorum senin gibi
Allah'ı da seviyorum,hatta senden çok...
Sevgi,görmeksizin de yaşarmış değil mi?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Teselli Değil
Kahrol sen de ömür güzel kahrına
Bunca zaman kahrolan sen değilsin,
Aldırma dünyanın yokla varına
Ruhun güzel için her dem eğilsin.
Güzel olmasaydı dünyada eğer
Göz verir miydi hiç boş yere Allah?
Tüm güzellikleri görmeğe değer
Bence şu göz dediğin vallah, billah.
Çocukca küssün mü Yaradanına
Güzel olmadıksa diye çirkinler,
Aşkın kör gözleriyle bakanına
Güzelleşir çirkinler bu da yeter...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tiryakilik Başa Belâ
(Bu şiir kahvenin kıtlığı yıllarınındır...)
Ey insan kardeşler
Harp bizim neyimize?
Şurada bir koyunluk ömrümüz kalmış
İyi geçini geçiniversek
İyi iyi geçiverse günlerimiz...
Ey Brezilya'lı kardeş
Ne üzersin biz tiryakileri?
Denize dökeceğine,
Cayır cayır yakacağına
Ver kahvenle bayram etsin boğazlarımız.
Kavga neyimize bizim
Ey Brezilya'lı kardeş
Bak,kendini düşünmeyip
Azıcık da bizi düşünseydin
Biz tiryakileri...
Bir sigaramdan çekecektim nefes
Bir de kahvemden yudum
Başım yerine gelecekti
Ne böyle sızlanacaktım
Ne de bozulacaktı kahve rüyalı uykum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tophaneli
Babası tavla atarken kahvede
O,köşe başında dokuz taş oynardı.
Babası nargile fokurdatırken
Nefes çekerdi çöp sigarasından
Bir tiryaki neş'esiyle içten.
Huysuzdu babası...
Aç-susuz yattı Tophane kahvelerinde günlerce
İçtiği bir bardak çayın hatırı için
Babasına karşı geldiğizamanlar.
Kâh korsana benzetti kendini
Kâh cinayet filimlerinin katillerine
Saçı sakalına karıştığı anlar.
Tophane kahvelerinin havası
Baba evinden de çok sardı onu
Esrara orada alıştı,
Orada alıştı büyük yalanlar kıvırmayı
Allah korkusunu duymaksızın.
Ter döktü birkaç kuruşla oturduğu
Sigara yanığı kumar masalarında,
Monte Karlo kontuna dönerdi
Loş ışıklar altında
Kâh rest,kâh pes çekerken.
Aç kaldığı da olurdu bu yüzden
O,aldırmazdı açlığa.
Dışı insandı içi şeytan
Hak verirdi kendine her an
Kaderi her edişinde bahane,
Dünyada Cennetiydi onun
Kafadar dolu kahveleriyle Tophane...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Toplantı
İnsan gözünü bir kere
Dünyaya açmaya görsün
Bakar ilk topluluk nazarıyla
Doğumevinde
Yolunu bekleyenlere.
Artık arkası gelir toplantıların...
Ta ölünceye kadar
Hatta daha da uzar.
Dünyadaki toplantılar bir yana
Saymakla tükanmez:
Doğumda,düğünde,ölümde...
Fakat âlem değişir değişmez
Başlar bir son toplantı
Ki kâinat içinde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Toprak
Toprak sizi de düşündürür mü?
Böyle beni düşündürdüğü gibi
Düşünmek istediğiniz anlar.
Düşünmek bana Hak vergisi
Bir de o olmasa ben
Çırılçıplak kalacaktım tümden
Dünyada.
Düşünüyorum,düşünüyorum da
Cevaplandıramıyorum bir türlü;
Bu toprak ki ekilen tohumu
Filiz filiz çıkarır,
Yarın kaybedersem ruhumu
Tıpkı tohumcasına ekileceğim
Toprağa ben.
Şu ki beni düşündüren:
Ben gibi nice tohumlardan
Ekildi şimdiye dek
Olmadı bir fışkıran.
Kalbimde var şu imân:
Belki filiz vermiştir
Bu ekilen tohumlar
O,bilinmez âlemde...
İmân eden etmeyen
Hepsi bir,hepsi aynı
Değilmi ki ekileceğiz hep
Olmayacak ekilmeyen
Ne gelir elden?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tozkoparan İskender Destanı
Zaman aka aka geldi
Ta on beşinci asra kadar...
Bu asırda, bu yurtta Nevcivanlar içinde
'Tozkoparan İskender' de yüceldi.
Daha çocuktu yaşı
Ama cesur mu cesur,
O kadar da güzeldi...
Atıcılar dergâhında
Yay kabzası kavradı,
Birgün arslan pençesiyle
Kirişini bağladı.
Ağzından 'Bismillah' yükselirken
Çekiverdi yayını
Hayrette bıraktı âniden
Kemankeş Alayını.
'Toz'u kopmuştu yayın...
İhtiyar kemankeş 'Yıldırımlı Baba'
Seslendi içinden alayın:
Bu nevcivan kemankeşten
Dâim kuvvet akacak,
Görürsünüz bizi birgün
Gölgesinde bırakacak...
O esnada bütün alay
İskender'i çembere aldı
Bundan böyle lâkabı:
'TOZKOPARAN İSKENDER' kaldı.
Dillerde bütün hep o,
Kuvvetini kıskandı kemankeşler,
Bu uğurda kazandı nice nice
Dostlar,düşmanlar,eşler...
Bıyıkları terlemişti henüz
On altı yaşındayken
Bir sefer yeli esti tatlı tatlı
Venedik'e doğru.
Kaptan Paşa 'Küçük Davut'a
Bir muhafız takımı verilirken
Tozkoparan İskender de
Biriydi kırk kemankeşten.
'Burak Reis' o seferde
Şanlı deniz tarihinin
Sayfaları arasına
Şehitlikle gömülürken,
Savaşın geleceği
Bilinemezdi önceden.
Bir Venedik kadırgası
Ustaca bir manevrayla
Rampaladı
Paşa Gemisinin kıç yanına.
Zırhlı bir Venedik'li
Zırhına güvenerek
Sarıldı şimşek gibi
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Amiral Sancağına.
Suya düşmüştü Sancak!
Aman ne felâket?
Arslan Türk Kaptanları
Görürse şanlı Sancağı
Öyle savaşırdı ancak...
Durur mu hiç İskender gayri
Nişan aldı o an
Venedik'liye karşı.
Ok, göğüs ve arkadan
İki defa zırhı deldi...
Sıra Sancağa geldi.
Yıldırımcasına birden
Atladı denize yalın pala
Kara sulara gömülürken
Sancağı aldı
Ve kâfirin boynuna
Bir de palasını çaldı.
Sancağı tutmuştu bir elle
Bir elinde de kesik kelle
Tırmandı Paşa Gemisine.
Başı sapladı önce
Sancağın alemine
Sonra dikti Sancağı yerine.
Bu baş döndüren sahne
Sürmemişti bir dakikacık bile.
Kaptanlar Sancağı görünce
Sevinçten deliye döndü
Binlerce top düşmanı dövdü...
Tozkoparan İskender Pehlivan...
Bu nevcivan,bu yiğit
Helâl süt emmiş anadan,
Yücelik dilerken Tanrı'dan
Nihayet düştü şehit...
İstanbul'da Ok Meydanı
Şan,şeref veriyordu bir zamanlar.
Pazusuna güvenen pehlivanlar
Sıra sıra merasimle ok atar
Dikilirdi 'Nişan Taşları'...
On beşinde taşını
Dikerken Tozkoparan
Fethetti cesaretle,imânla
Şehitlik kalesini,
Dikti kalplere oradan
Unutulmaz bir ikincisini...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Trafik Feneri
Kırmızı dudağını gören dudaklar
Frenlemiştir dudağının üzerinde
Kimbilir kaçı şimdiye kadar?
Yeşil gözlerini görünce gözler
Kalpler durur,düşünceler dağılır
Ve insanın içi geçer.
Biraz sitemle söylüyorum kızma sakın
Kızıl,kıpkızıl dudak,yeşil göz...
Surat değil trafik feneri suratın.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Turgut Reis Destanı
Avrupa'yı dolaşır bir isim:
'DRAGOT' geliyor...
Ağlayan çocuklara sussun diye
Bu isim söyleniyor.
Duruyor çocuğun sesi
Hatta tıknefes olup
Korkudan zor alıyor nefesi.
Dehşet timsali olmuş
Koca Turgut Reis
Korkuya kapılmış Ak Deniz...
Cerbe Adasında birgün
Gemilerini yağlarken
Papa Sancağı taşıyan
Müttefik donanması
Başında 'Amiral de Cigala' kumandan
Bastırdı birden.
Çıkarttığı toplarla Turgut karadan
Ateş etti düşmana.
Gündüz geçti öylece...
Kurtuluşa yoktu imkân.
Hummalıca çalıştı
Tayfalar ve forsalar
Yağlandı kalaslar.
Karanlıkta o gece
Yapılan yağlı yoldan
Gemilerini gizlice
Yürüttü karadan
Öte sahiline adanın.
Turgut'u ertesi gün
Göremeyince düşman
Şaşkın ve üzgün...
Sonunda deniz kurdu
Görünüverdi arkada.
Koca bir gemisi düşmanın
Geliyordu Sicilya'dan.
Gözlerinin önünde zaptetti
Gemiyi birkaç dakikada
Kayboldu deniz kurdu.
Amiral de Cigala
Bağırdı arkasından:
'Bu adam insan değil,
Şeytandır Şeytan! '
Bir sefer de Malta'da
Denizlerin Turgut'u
Erişti seksen yaşta
En büyük saltanata...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tutulan Güneşler...
İki bin altı yılı
Yirmi dokuz Martında
Dört kez gördü ayın yüzünü
Güneş dört kez tutuldu
MANAVGAT -KONYA - NEVŞEHİR - ORDU
Üç- dört dakika içinde
Öğle vakti gündüz iken gece oldu...
Güneş bile dayanamaz ay yüze
Gelirlerse bir an için yüzyüze
Tutulan hep ay değil güneş olur
Alllah'tan ki bundan çabuk kurtulur
Yoksa kâinatın bu sonu olur...
Ben de gördüm ay yüzlümü bir kere
Tutulup kaldım tam kırk beş sene
Şikayetçi değilim şükür bu hayatımdan
Zararı yok olsa bile kime ne?
Benim gibi ay yüzlüsüne tutulan
Nice güneşler var hepsi de memnun,
İsterim ömrüm bu tutulmamın sonu olsun
Gönlüm hep cânanıma tutulsun ha tutulsun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tüm Evlilerin Evlilik Yıldönümleri İçin
Evlilik eskidikçe şarap gibi yıllanır
Sevgisi gönüllerde,tadı damakta kalır.
Dileriz sizinki de nice yıllarca sürsün
Birlikteliğiniz hep örnek olsun,övülsün...
Bir yılınızı daha içtenlikle kutlarız,
Sizler mutlu oldukça bizler yaşarız,varız...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Tütsüleme
Boş dünya dostum
Aldırmak olmaz herşeye.
Yarın çekilip gideceğiz
Kadehimizden başkaları içecek
Bizim gittiğimiz kalır.
Arkamızdan bir Mevlid okutan
Okuturken Mevlidi câmide
Mangala öd ağacı atıp
Ruhumuzu tütsüleyen
Ya olur,ya olmaz...
İyisi mi kafaları tütsüleyelim
Şimdi birkaç kadehle.
Feleği masamıza dâvet edelim
Biz içerken o istediğini yapsın
Umurumda bile değil
Çıkan çıksın,batan batsın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Uçarı
Bıktım uçarılıktan
Yeter bu hayat gayrı
Başıma dertler açtı uçarılık
Ayrı ayrı.
Ağır başlı olayım dedim
Doldurdum başımı düşünceyle
Baş ağrılı oldum da
Ağır başlı olamadım.
Ben ağır olsam,gönül uçarı
Elde yapılacak yok.
Dilde söylenenler çok
Kaderim erkekse de
Neyleyim Felek karı...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ulu Umutlara Kul
Ulu umutlar peşinde koşarım
Gece gündüz uyanık fikrimle,
Küçük umutları neyleyim ki?
Cebimde ufaklık para
Başımda ulu umutlar...
Ya herkes uyurken ben gelirim
Karanlık yollardan aydınlıklarla yüklü,
Ya herkes uyanıkken ben yatarım
Rüyalarla başlar hikâyem
Yeniden umutlar pır pır eder gözümde
Küçüklü,büyüklü.
Gözlerimden çıkar uykum
Gözlerimden girer düşünceler...
Ulu umutlar beni kendine çeker.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Umut
Birgün de benim için doğsun güneş
Sıcak aydınlıklar dağılsın evrene,
Bir aşkı fısıldasın meltem nefesiyle
Bir zaman önceki sevgilim yine.
Gün batımı uçan kırlangıçlar
Akşamı taşırken kanatlarında,
Birgün çıkıverip gelsin sevgilim
Aşk üstüne hülya saatlarında.
Birgün yine doğan güneş
Yere gölge düşüremiyecek benden,
Ölümün kendisi değil beni korkutan
Beni korkutan,beni korkutan:
Daha gencim ben...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Umut Yiyen Balıklar
Gerçek dolu günler başladığında
Suya döktük umutları
Dertlerle beraber.
Suya düşen umutlar ülkesinin
Denizlerindeki balıkların karnı toktur
İsterse gözleri aç olsun umursamam.
Bir akıntı olsa Boğaz'da
Balığa çıksak ya kısmet! diyerek
O balıklar takılsa oltamıza
Tatsak etlerinden
İştahla yiyerek.
Acaba onların da etleri
Umut gibi tatlı mıdır?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Umut,Hayâl Ve Kader
Görmedi şu gözlerim görmek istediğimi
Duymayı istediğim söze kulağım sağır,
Hayatım bir yokuş ki dike yakın eğimi
Üstelik sevgini de yüklendim cismim ağır.
Yüküm ezse de beni dönmem yine yolumdan
Meyilim dikleştikçe çok şeye meylederim,
Hayâlim okyanustan,umutlarımsa kumdan
Yapılan saraylarmış,buymuş benim kaderim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Umuttan İnsan
Bir rüya ertesi düşünceler
Tatlı anılarca gönülde takıntı,
Gündüz ve geceler
Yokluğa taraf bir akıntı.
Coşma gönlüm coşma
Bak yine oluyor akşam
Karanlıklara kızacak sen değil misin?
Sen gücenmiyecek misin yine kaderine?
Umut kur geleceğin üzerine
Bekâr yatağında kimsesiz
İnan olamıyorsunuz bir türlü
Sen umutsuz
Umut sensiz...
Tüm insanların ruhu var
Sende ruh yerine umut
Ki ondan yaşıyorsun
Umutlu dünyalarda...
Umutlu rüyalarda...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Unutulmuş Hısımlık
İlk insanla başlayan hısımlığımız
Ki onu yok etti zaman,
Unutmak bastırdı üstünü
Ve doğdu şimdiki aşklarımız.
Düşün,sevişiyoruz habersiz
Sen ve ben,
Oysaki Adem'di ilk babamız
Havva'ydı ilk anamız,
Kalbimizdir bize ihanet eden,
Aşk üstüne aşk tüm günahlarımız
Ve o denlû saf.
Etimiz,güzelliğimiz her şeyimiz bir yana
Kuru iskeletlerde gerçek eşitliğimiz.
Biz bir kökün dalları
Geçmiş zaman ve unutmak
Ayrılığımıza sebep,
Unutulmuş bir hısımlık içinde
Aşklarla biz bizi severiz hep...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Utanç
Mevsim sonbahardı
Gün yepyeni umutlarla
Benim bahçemde ağardı.
Vedaya gelmişti bülbül
Canını yakan dikenlere,
Gözlerinde bahar
Tatlı sesinde bahar
Gönlünde kış vardı.
Ne yapacaklarını şaşırdı dikenler
Ettiklerinden utandı
Bülbülün sesiyle titrediler.
Yine bahar geldi
İndim bahçemde
Sorguya çektim güllerimi
Dedim:ağlatılır mı hiç
O güzel sesli yâr.?
Nasıl geçiririm şimdi
Sesten mahrum öksüz günlerimi?
Yüzleri kızardı utançtan
İnanmazsanız gelin görün
O gün bu gün
Bahçemde güllerim kırmızı açar.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Uzak Ülkeler Ötesinden...
Uzak ülkeler ötesinden
Büyücek bir selâmım var,
Bir küçücük mektup onu sana ileten
Ve hasretlikten boynu bükük satırlar.
Uzak ülkeler ötesinde
Rüyalarıma aktarıyorum seni,
Kokular taşıyan rüzgârlarla
Bir hayat başlar hergün yepyeni.
Uzak ülkeler ötesinde
Aşklarla birlikte başlar masallar,
Öten her kuşun sesinde
Bir teselli aramakta insanlar.
Uzak ülkeler ötesinde
Dört mevsim geçse de her yıl,
Üç mevsimim var benim
Sevdiğim de o mevsimdi asıl.
Uzak ülkeler ötesi
Benim de anlayamadığım yer,
Umut dolu başlayan aşklar
Gördüm göreli acı biter.
Uzak ülkeler ötesinde
Yeter,gördüğüm esmer akşamlar,
Artık uzak ülkeler ötesinden
Dört mevsimli ülkeme yolculuğum var...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Üç Dost
Her taraf sessiz...
Uzanıyor ıslak ıslak caddeler
Yürüyorum ağır ağır, kimsesiz.
Yolar,rüzgâr ve ben
Bu gece biz bizeyiz.
Bizi eğlendirmek için rüzgâr
Aldı saçlarımı eline
Vurdukça saçımın her teline
Yükseldi derinden derine
Sihirli nağmeler...
Yol gibi uzayıp gidiyor
Duyulmamış o besteler.
Ayaklarım yolu
Kulaklarım onu takip ediyor.
Dudaklarım mırıldanırken
Bestenin güftesini
Rüzgâr bir ara kesti sazın sesini
O anda kırıverdi gönlümün neş'esini.
Rüzgâr terkedip gitti bizi...
Islak caddeler gibi
Gözleri ve gönlü ıslak olan ben
Uzaklaştıkça şehrimden
Dinliyor artık ruhum ve kulaklarım
Yolların anlattığı
Gurbet hikâyemizi...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Üç İklimin Kızları
Sıcak,yakıcı sıcak
Arzular arzulara gebe
Yanık deriler,yanık toprak
Aşktan fokur fokur kaynayan kan
Sıcak ülkelerin tabû kızları
Aşkları muz kokulu
Umutları vaha,
Korkunç bir yalvarış
Herşeyde Allah'a.
İçleri aydınlık,yüzleri kara
Yıldızlarca uzak düşüncelerden
Gündüzler boyu sevişmek
Kör sevgiler kucağında.
Sevmek,sevmek ekvator sıcaklığıyla
Ölüm akla gelnceye dek.
Soğuk,dondurucu soğuk
Donuk arzulu donuk gönüller
Ayı postuna bürülü aşklar
Buz evler içinde sıcak sevişme.
Aşkı yutuvermiş uzun uykular...
Soğuk ülkelerin mor kızları
Aşkları fok kokulu
Umutları buz.
İçleri kara,dışları kar,
Bilirler ki ortalıkta hayat var
Ölüm sessizliğince
Ölüm soğukluğunca.
Çaresiz yaşamak ölene kadar...
Sıcak aşk onlar için bir serap...
Ilık ülkeler kızları
Düşünce ve umutlar ki onların üstüne
Her yeni doğan günle doğar.
Gün olur sevişmekle geçer hayat
Gün olur tümden düşünceyle.
Meltemler aşkı taşır kucak kucak
Ilık ülkeler kızlarına.
İyi devran eder mi donuk kanlar?
Olmaya ki aşk dolu bahar olsun...
Başlarında kavak yelleri eser hafiften
Öyle bir sevişme başlar ki
Kuru gözler bir bakarsın oluvermiş ıslak.
Ben sizi seveceğim tüm benliğimle
Ey ılık ülkelerin kızları.
Siz beni sevmeseniz de ne çıkar?
Sevilmeyenlerin gözü ben olacağım
Güleceğim günler olsa bile
Yine de onlar için ağlayacağım...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ümit
Gönül ümitler tarlası
Açar çeşit çeşit
Renk renk ümitlerin
Pembesi,yeşili,karası...
Kimi koca koca ağaç olur
Tatlı tatlı meyva verir,
Kimi donmuş filiz gibi
Hakikatler karşısında
Henüz fışkırmadan erir.
Hepsi solsa da bana yeter
Yeşil,taptaze ümitler...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Üstüme Titresen De...
Bir efilcik yel esse
Sen beni sakınırdın,
İçine bir kurt düşse
Arkamdan bakınırdın.
Kuşku verirdi sana
Yerdeki,gökteki nem,
Çok sevgi verdin bana
Bir o kadar da önem.
Birşey olmasın diye
Ürkeklikle beklerdin,
Günün bana hediye
Geceni de eklerdin.
Beni götürecekler
Olamazsın sen mâni,
Üstümü örtecekler
O sevgin nerde,hani?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Üstüste
Bir çift kadın bacağı
Koca dünya üstünde
Koca dünyanın aklı,fikri
Onun üstünde...
Zaman bu...
Bir çift bacaklı kadını
Gökten yere at
Bak gör ki dört ayak üstünde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Vadesi Gelen Senet
Bekler vâdesini sükûnetle
Vâdesi geldiği gün
Ümitsiz ve üzgün...
Hayat iyi de kötü de olsa
Dünyada yaşamak iççin bir an,
Vâdesinde ödemek şartıyla
Versiye can alır Allah'tan.
Gün gelir
Allah adına Azrail
Kırar senetleri bir bir...
Kırılınca senet
Allah verdiğini alır
Ve geride kalır ceset.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Vakit Geçti
Vakit geçti bir kalıba giremem
Uzansam da umutlara eremem,
İstesem de bol bol sevgi veremem
Sevgi pınarlarım kurudu artık...
Kimselere derdimi söyleyemem
Bundan sonra nasihat dinleyemem,
Kaderime ağlarım ben gülemem
Efkâr dört yanımı bürüdü artık...
Gençlik gitti allı-pullu giyemem
Giyinip el âlemi güldüremem,
Kahırlanıp kendimi öldüremem
Kaçırdım,kervanım yürüdü artık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Var Mı?
Bir ilkbahar akşamı
Rastaldım bülbülle güle,
Gül darılmış bülbüle
O yüzdenmiş tüm gamı.
Üzüntümü duyar mı?
Bu hüzün içinde ben
Ayrıldım bülbülle gülden
Aradım seven gül var mı?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Var VeYok Oluşun Hikâyesidir Zaman
Eriyor zamana bak
Mumun boyu kısaldı,
Gece içinde berrak
Şamdan ellerde kaldı...
Hayâller kaldı gözde
Yok oldu hep cisimler,
Sevgiler kaldı sözde
Dilde kaldı isimler...
Bir var oluş,yok oluş
Hikâyesidir zaman,
Yok ki bundan kurtuluş
Dayan insanım dayan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Vay Hâlimize Vay...
Gerçeğin yerini doldurmuş sanal
Doğal unutulmuş,güzellik yapay,
Gözlere ağ örmüş yüzlerce kanal
Ne güne kaldık vay hâlimize vay...
Döğünmekle elden bir şey gelmiyor
Mutlu damlar viran,her taraf saray,
Giden gider,tekrar geri dönmüyor
Ne güne kaldık vay hâlimize vay...
Ruh ölmüş geride kalmış bu ceset
Güneş gibi ısı verir mi hiç ay?
Hayır demez diller her şeye evet
Ne güne kaldık vay hâlimize vay...
Bunun da bir sonu gelir nihayet
Ok fırlayacak,gerginleşmiş yay,
Bu yaşamın sonu felâket,cinnet
O güne geldik vay hâlimize vay...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Vazgeçemem
Ömrüm geçiyor hayata küskün
Sen geç ömür,ben umuttan geçemem,
Zehrolsa da hayat bana gün gün
Gençliğim var severim yaşamağı
Birdenbire ben ölümü seçemem.
Sevdiğim insanlar var benim
Aşklarım var çifte çifte
Dallarda henüz asılı ellerim
Tatlı tatlı meyvalardan
Tatmadan vazgeçemem.
Gözlerim ileride
Geride kalmış gönlüm,
Sütten ağzım yandı
Ayranı üflemeden içemem.
Seviyorum insanların
İyisini-kötüsünü,delisini-dolusunu...
Cayır cayır yansam da yine
Aşktan vazgeçemem...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Vazgeçilmez Sevgiliye
Gönlümde çağıl çağıl şiirlerden şelale
Bir elinde kırmızı gül,ötekisinde lâle.
Sekerek geliyordun eteklerin uçarak
Kâlbim ayaklarına döküldü yaprak yaprak.
Çiğnedikçe ezildim,çiğnedikçe yüceldin
Sen beni severken de ezerken de güzeldin.
Gönlüm dayanamıyor düşürdüğün bu hâle
Gel de kendin bir son ver bu hüzüne,melâle.
Sen benimle doğmuştun nasıl bensiz yaşarsın?
Baktığım her nesnede sen görünür,sen varsın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Vazgeçmek Zor
Gözlerim takılıyor güzellik çengeline
Kopamıyorum ne de ondan kurtuluyorum,
Gönlüm ise yerleşmiş aşkının çemberine
Peşin sıra bak dönüp dönüp de duruyorum...
Gözlerim kararıyor başım fır fır dönüyor
Geçti geçecek sanki benliğim benliğimden,
Ruhumdaki ümitler ha söndü ha sönüyor
Vazgeçmem kolay değil sevgiden,sevgilimden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Vefasız Sevgili
Bir bakışta bin ruhu
Esir eden o gözler
Kamaşır karşısında
Çapkın güneşin.
Terkeder rüzgârlara
Kendisini bu saçlar,
Yel onları oynar,okşar
Şekiden şekle sokar.
Kıskanır rüzgârı taraklar
Çünkü âsidir o saçlar
Taraklara.
Aşınır diye bir bûse vermeyen
O dudaklar,
Soğuk havanın kurbanı olur
Yarık,yarık çatlar.
İncinmesin diye bir an
Bir benim elim değmeyen o vücudu
Belki de aşkına doymadan
Basacak bağrına topraklar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Vektör (Kırk Beşinci Yılını Dolduran Evliliğimiz Anısına...)
Çift koşulu,tek oklu arabadır evlilik
Eşler yüksünmeksizin onu birlikte çeker,
İki olan yerlerde olur ise hep birlik
Ahengini buldu mu oku doğrusu gider.
Birleşen kuvvetlerin v e k t ö r d ü r bileşkesi
Arabanın tek oku aynı işlevi görür,
Yükten yana hiç çıkmaz koşuluların sesi
Düzlüklerde uçar o, dağ- taş demez hep yürür.
Yüke halat geçirip (V) şeklini vererek
Boşta kalan uçlardan o'nunla sen çekersin,
Yükü taşımak kolay,başka güce yok gerek
Uçarak gidişine sen de hayret edersin.
Halata yük takmadan kimi onu düz çeker
İp gerilir,gerilir; gerildikçe incelir,
Bir gün mutlaka kopar, çekenleri çeker yer
Ayrılıklar bilgisiz çekiş ardından gelir...
Sevinçler paylaşılır çok çok büyüsün diye
Bizim sevincimiz de bu şiirle hediye,
Şiiri okuyanlar n i c e y ı l l a r o l s u n der
Gönlümüz onlar için bizden de uzun ister...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Volkan
Şair bir volkan gibidir
Lâvlar şiirleridir.
Fışkırmazsa bu lâvlar
Şair de volkan gibi
Halindedir solfatar...
Kızgın lâvlar volkandan
Doğa yasasına göre çıkar.
Şairlerin şiirleri
Olgun hâle gelince,
Andırır patlayacak
Bir çıbanın başını.
İlham bir iğne gibi
Dokununca bu başa
Fışkırır ateşli şiirler
Coşkunlaşa,coşkunlaşa..
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Vuslat
(Hz.MEVLANA'nın vuslata erdiği Şeb-i Arûs'düğün gecesi'yıldönümü
anısına ithaftır.17.Aralık.2005)
Gerçeklerle geldim burun buruna
Dünyada çâre yok bazı soruna
Öylesini bırak sen oluruna...
Nice can ömür yolunda süründü.
Yola başlarken yol bitmez sandımdı
Yürürken bazan da usandımdı,
Ben de yaldızlı hayata kandımdı
Yağı,pili bitti fenerim söndü.
Tünele girmeden çıramı yaktım
Sevenlerine dünyayı bıraktım,
Önce yolladıklarımdan ıraktım
Tünel bitti ve artık nûr göründü...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ya Ağarmasaydı Saçlarımız...
Yaşamak öğretti bize
İyinin,kötünün ne olduğunu,
Günler getirdi kucak kucak
Sevâbı ve günahı,
Aldık nasibimizi her birinden
Ekmek kavgalarında,
Düşünecek vaktimiz mi kaldı
Daha çok aldığımızı acaba hangisinden?
Gençlik öğretti bize güya
Günahın sevâp olduğunu
Bir kaynayan kan uğruna
Girdik boyumuzdan uzun günahlara.
Ya ağarmasaydı saçlarımız?
Ya buruşmasaydı çehre?
Ne zaman kullanablirdik aklımızı
Yerli yere...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yağmur Duası
Kuraklığn hüznünü
Bitkilerle beraber içer çiftçiler.
Susuzluk öksüzlük demek
Bitki için,çiftçi için.
Ölen kimse yok ama
Hepsinin ağzından dökülür:
'Allah rahmet eylesin...'
Çorun-çocuğun ağzında
Yağmur duası,
Hacı beklercesine bekler
Yağmuru herkes
Erkeği,kadını,anası...
Kalplerdeki ümitler
Dua olur yağmur için,
Her iş tarladakine bağlı
Ahmet onunla olacak güvey
Ayşe onunla gelin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yahya Ağa Destanı
İki metre boyunda
Bir çam yarması...
Lâkabı:'Adem Ejderhası'.
Henüz bıyıkları terlemiş iken
Yok idi onun bileğini büken.
İlk şöhreti başlar on sekizinde.
Basınca yirmi beşine
Adem Ejderhası,
Macaristan'da Budin'e
Oldu Yeniçeri Ağası.
Pekçe bastığı yer çöker,
Bilek gibi demirleri
Sanki tel gibi büker.
Bin beş yüz doksan beşte
Almanya'ya yapılmıştı bir sefer.
Kış gelince Türk'ler
Barınamazdı sınır topraklarında,
Yeteri kadar donatılır kaleler
Arta kalan ağırlıkla
Yüz binlerce asker
Çekilirdi kışın Belgrad'a.
On bin asker bu arada
Kalmıştı Estonibelgrad'da.
Kırk binlik bir kuvvetle
Almanlar bulundular
Kaleyi muhasarada.
Kuşatım sürerse uzun
Etraftan da gelmezse
Erzak,cephane,yardım
Yiğitler harbe girse
Atamazlardı tek adım.
Kalenin imdadına
En yakın yerlerden
Koştu birkaç bin gönüllü birden.
Göze çarptı ilk nazarda
Çam yarması Yahya Ağa
Nice yiğitler içinden.
Kuşatımın ilk haftasında
Bir yudum su kalmadı
Neferlerin tasında.
Belki on kılınç darbesinde
Yere düşürülemeyecek
İri vücudlu babayiğitler
Serim serim serilmişler
Yalıyorlar taşlarını sarnıcın
İçecek bir yudum su bulmak için.
Kaledekiler çok perişan...
Türk Ordusu Belgrad'dan
Kalenin yardımına ancak
İki ayda koşacak.
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bir tek çare vardı:
İstenmiyordu boşuna döküsün kan
Kaleyi VİRE ile teslim etmek
Sonra da çekilip gitmek...
Düşman teklif etti vire
Estonibelgrad Paşasına.
Bir kişi karşı koydu bu emire.
Zira ağır gelmişti teklif
Adem Ejderhasına.
Paşa kabul etti
Yoksa red devlete karşı ağır mes'uliyetti...
Kırdırmak istemiyordu susuzlıktan
Kaledeki birçok yiğidi.
Karşılıklı ikişer rehine
Göndererek iki kumandan
İmzaladılar hemen
Vire anlaşmasını.
Konuşmalarda bulunan
Kahraman Yahya Ağa
Söz aldı birden:
'Kabul etmiyorum kendimce
Vireyi ben.
Önüme baka bak başımı eğip
Düşmana kaleyi bırakıp gidemem.
Kalede kalıp susuzluktan yana
Köpek gibi de ölemem.
Önce tek başıma
Kaleden ben çıkacağım.
Ya öleceğim ya da
Düşmanı yıkacağm.
Belli olduktan sonra
Benim kaderim
Ve beni alırsa yer
Vire anlaşması ancak o zaman
Yürürlüğe girer...'
Estonibelgrad Paşası
Çıkarmadı sesini
Onu iyi tanıdığından.
Düşman temsilcisi dahi
Kabu etti teklifi.
Gidecekti daha sekiz fedai
Yahya Ağanın arkasından.
Okudular dokuz kişi
Kırk bin kişiye meydan.
Kale bedenlerinde
Dolaştı bir heyecan.
Yahya Ağa yanına beş yüz ok aldı
Dokuzu da çıktı kaleden
Ve kâfirin içine daldı.
Yanlarını zırhlarla bürülü
Düşmanlar sardı birden,
Attığı herbir oktan
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yok idi boşa giden.
Okları tüketince
El attı kılıcına
Yüz düşman daha mal oldu
Taşan sonsuz hıncına.
Kılıçtan geçirirken
Sağını ve solunu,
Heyhat bir darb eile düşürdüler
İnsafsızca,sağ kolunu.
Adem Ejderhası Yahya
Ve sekiz yiğit
Nihayet olduar şehit...
Kaldı onlara hayran
Düşman kumandan.
Naklettirdi merasimle cesetlerini
Estonibelgrad'da bir tepeye.
Boş yere tepede dursunlar niye
Bu büyük kahramanlar?
Kanlarının aktığı yerde
Ele geçmez şehitlik tacı,
Ayaklarının bastığı yerde
Destan dolu şanlı bir tarih var...
dahi
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yakarış
Dizinde ağlarsam bedbahttır sanma,
Aşkıma imanet,ele aldanma,
Her zaman doğru ol şeytana kanma
Çünkü seni seven var ey güzelim!
Bu ayrılık aramıza gireli
Günüm gece midir? Gecem gün müdür?
O tatlı dudağından öptüm öpeli
Hasret acı mıydı? Bilemez oldum.
Seninle ilk aşka başlayalı ben
İhaneti sildim sözlüklerimden,
Dolsa birbirinden dilberle çevrem
Senden güzelini göremez oldum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yalan Dünya
Dünya yalan,yalancı anan,atan
En yakınların seni ilk aldatan...
Yalancı emzikle başlar bu yalan
Sanma ki süt gelir,em em oyalan....
Yalan geçicidir bu yüzden fâni
Dünya dediğimiz dönektir yâni,
Dün yaşadıkların nerede,hani?
Ölüm geldiğinde kim olur mâni?
Bu dünya geçici bir rüya,yalan,
Göç gerçek,aldanır uyuyup kalan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yalancı Dert Arkadaşı
Söyle dinlerim dedin
Dinlemen şöyle dursun
Ben derdimi döktükçe
Sen taş kesildin.
Söylediklerim bir bir
Yankıdı senden bana
Derdimi dökeydim keşke
Ya kuyuya,ya duvara...
Ama sen benden şaşma
Getir dök dertlerini
Dert kuyum dolsun
Bir damla da senden olsun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yalansın Dünya Yalan
Yılları eze eze kırkıncı yıla geldik
Şimdi bu yıllar güzel,önce bizler güzeldik...
Değirmenin taşları hayatımız ve zaman
Bunların arasında ezilen,ufalanan
Sanki bizler değil de bütün ümitlerimiz...
Geçmişimiz,hâlimiz ve de geleceğimiz...
Yalnız anılarımız kurtulup elde kalan
Boşuna dememişler:yalansın dünya yalan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yalnız Sen
Sen şimdi uyuyor
Tatlı tatlı rüya görüyorsun uzaklarda.
Bense kalem elimde
Senin için bu geç saatlerde
Birşeyler karalıyorum kâğıda.
Belki o tatlı sesinle
Boşluğa şarkı söylüyorsun.
Bense kendi hâlimde
Kendi kendimeyim buracıkta.
Sen şimdi ne kadar güzelsen
Benim sana yazdığım şiirler de
O kadar güzel,o kadar
Ki bir bilsen...
Yalnız sen gözlerimin önünde,
Yalnız seni seviyorum,
Kalp kalbin aynası derler
Sen de beniseviyorsun
Biliyorum...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yalnızlık
Yalnızlık benim için olmuş sanki
Yalnız deyince kendim gelir aklıma,
O kadar insan içinde bir adamım ki
Yalnızım,tekim,kendi başıma...
Ay gökte yıldızlar içinde yalnız
Ben yerde insanlar içinde öylesine,
Elimde birşey yok,hayâlde bir kız
Tutup götürür beni âşıklar gecesine.
Yalnızım ne desem yine de yalnız
Hâlimi görür,anlamazsınız...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yalvarış -1Etme güzel
Kara haber
Sılada tez duyulur.
Etme güzel
Kıyma bana,
Beni de doğuran
Senin gibi bir ana...
Bir dişi ceylan için
Kıyılır mı aslana?
Etme güzel
Kara haber
Sılada tez duyulur,
Genç dediğin
Gönlün, gözün
Güzel diye gördüğüne vurulur.
Günahıma girme güzel
Günahlara girenlerin
Geç dünyadan
Hesapları kıyamette sorulur...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yalvarış -2 O yeşilim gözler
Kaşın altında,
İz iz olmada ter
Kolun altında,
Dizin yastık ola
Başım altında.
Seni seven oldu
Ben sevemedim,
Düşüm dışı seni
Benle görmedim,
Saçın çözdü eller
Ben öremedim.
Ağlatma pek beni
Yüreğim yanık,
Seni göreli beri
Kıblem yönüne dönük,
Kalbim ateş ateş yanar
Ocağım sönük.
Yaşın var gösterir
Yirminin altında,
Hasret hasret yanar
Yeşil muradında,
Bir büyü gizli ki
Güzel adında...
Lâl olsa dilim
İsmini söyler,
Sağır olsa kulağım
Sesini dinler,
Birisi senin için
İnim inim inler.
Onu ağlatma fazla
Günahtır,yazıktır,
Seven kadınla erkek
Aşk çıkınında azıktır
Gel azık karışalım
Dünya alışıktır.
Yeter artık benim
Çektiğim azap,
Saray,köşk yaptırayım
İstersen yıktır,
Senden tek isteğim
Yıkılan gönlümü yap...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yamalı Kuşak
Dünya
Belinin bükülmediğine bakılırsa
İhtiyar olmamalısın
Ama pek genç te sayılmazsın...
'Cennette düğün oluyur...' denen
Bir havalar var ya hani
Bir tarafta güneş
Ve incecikten yağmur...
Böyle havalar iyi gitmez sana
Belin ağrır
Bel romatizmaların kabarır
Yedi renkli yamalı kuşağını
Çepçevre kuşandığından belli...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yamyamlar
Boşuna mı olmuş insanlarda akıl?
Boşuna mı yanışlarlar onu-bunu?
Şimdi ve dünya kurulalıdan beri
Yamyamları yanışlamaktan usanmadılar.
Bir davul buldular,bir de kazan
Birbirlerinin başını şişirdiler
Sersem ettiler birbirlerini,
Ayaklarını çelip kazana düşürdüler.
Birbirlerinin suyunu ısıttılar,
Birbirlerini yediler...
Akıl onlara menfaat gözetmeyi
Kalplerini hırsla doyurup
Gözlerini aç bırakmayı
Öğretti öğreteli...
Can çıkmayınca huy çıkmaz
Herşeyi anlayacaklar birgün
Kazan patlar patlamaz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yanardağ
Göğsüne bakıyorum
Doğrusu bakarken de
Çok korkuyorum...
Göğsünün sağında FUJİ-YAMA
Solunda VEZÜV...
Dedim ya korkuyorum...
Vezüv, o kadar dolgun
O kadar sabırsız ki
Belli altında kalbin var
Kızgın lâvı bitmek,tükenmek bilmiyor.
O Vezüv, o Fuji-Yama kaç şehri alt-üst ettiler
Ama seninkiler
Lâv kusmadan da
Nice kâlpler erittiler...
Biliyorum hep bunları da
Bakarken korkuyorum göğüslerine
Anlıyorum içimde beliren sıcaklıktan
Benim kâlbim de yanacak
O lâvlar yorganım olacak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yangın Söndürücü
Gözümden yaş akar damla damla
Gözüm dolu yaş,
Kârı olmaz ateşine aşkın
Gözlerden akan yaşın.
Sevgi tutuşmuş gözlerimde
Alevi gönlümün saçağını sardı
Göz yaşımla söndürebilecek olsaydım
Ne sızlanırdım,ne şiir yazardım
Kalbinden kalbime merdiven dayardım
İtfaiyeci olurdum,itfaiyeci...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yâr
Sevgimi kalbine vefayla doldur
Doldur ki birgün vefanı göreyim,
İster beni öldür,istersen ondur
Bir gün olsun bâri sefanı süreyim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaratan - Yaratılan
Cennet ve Cehennemi öncelikle Yaratan
Dünyada halifesi olsun istedi insan.
Meleklerinden geldi az da olsa itiraz
İnsan üstünlüğünü kıskanmışlardı biraz...
Onlar ibadet üzre,Cennete lâyık,olgun
Korktular yer yüzünde çıkarılırsa bozgun...
Yüce ALLAH onları sınavla ikna etti
Arkasından ADEM'i dünya için var etti.
Cennet ve Cehennem boş olmaz bir şeyler gerek
Doldurmak için ise yarattı:kadın-erkek...
ADEM ile HAVVA'yı kıyamadı dünyaya
Cenettinde temelli kalsınlar istedi ya...
İlk yasağı ilk meyva oldu Yüce ALLAH'ın
En câzibi o oldu mevcut tüm meyvaların.
Meleklere insana uy emretti Yaratan
Bu emrine uymadı yarattığı tek Şeytan.
Kendini üstün gördü özündeki metadan
Ateşten yaratılmış idi o lâin Şeytan.
Topraktan yaratılan ADEM'i inkâr etti
Cennet mekânı bile ADEMLERE dar etti.
Yasaklanmış meyvaysa Şeytan için bir kozdu
İlk insan o meyvayla geleceğini bozdu...
Emre uyumsuzluktan çıkarıldı Cennetten
Ayrılarak dünyaya gönderildiler hemen.
ADEM,HAVVA anamız nice istiğfar etti
Affı çok seven ALLAH onları da af etti.
Cehennem bomboş kalsın diye yaratılmadı
Doldurmak için Şeytan, ALLAH'tan süre aldı.
O süre dünya ile başlar ve sürer gider
Son günü Kıyametin başında sona erer.
Zaman dilimlerinde dünyaya gelen insan
İmanlı olur ise aldatamaz ki Şeytan!
Çünkü ALLAH süreyi verir iken Şeytana
Sonsuz güveni vardı yarattığı insana...
Bu yüzden; 'Ne günahlar işler ise de kulum
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Bol bol af dilesin ben onun ile olurum...'
Diye RAHMAN ve RAHİM sıfatıyla her zaman
Karşında duruyor bak...ümitsiz olma insan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yarışamam Ellerle
Güzel sevmezsen gönül
Var git içimden,
Yufka sandığım kalbim
Gayrı taş olsun,
Dil sürülmez zehir
Bana aş olsun.
Nideyim göz güzelmiş
Dudak bal tatlı,
Yoluna yaya çıktım
Ellerse atlı,
Sana ödül verirler
Çift çift apartman
Bilmem kaç katlı.
Ne istersin anlamam
Bencileyin garipten
Başımı sokacak
Dam bulamadım.
Bir aklım vardı
Az işe yarar,
Al onu da n'olur
Beni de kurtar,
Neyleyim teselli
Verme dert artar.
El sürdüğü zevki
Okkayla tartar,
Zevkimi tartacak
Gram ne arar?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaş Günü -1Yavrucuğumuz bastın bak otuz beş yaşına
Allah acı katmasın yuvana ve aşına.
Sağlıktan,saadetten örülmüş bir taç olsun
Yaşayacağın yıllar,uzun ömür...başına....
Yeni yaşın,yaşların...hayırlı,kutlu olsun
Rızkın bol,yuvan mutlu,gönlün umutlu olsun.
Talihin ise açık,ağzın hep tatlı olsun...
Duamızla seninle,sevgimizle sendeyiz
Sen bizim içimizde,R'ab emanetindeyiz...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaş Günü -2Nebîlik verildiği yıllardır kırklı yaşlar
Boşuna mı demişler? 'Hayat kırkında başlar...'
Şimdi sen o yaşların basarken kırkbeşine
Niyazımız:sürmesi yaşların peş peşine...
Sıfatın damat olmuş,bize sen öz evlâtsın
Şanını yüceltsin Hak,ömrünü de uzatsın...
Sağlık ve mutluluklar,selâmetler yuvana
Dua etmek bir görev, biz anne ve babana.
Eşin,yakınların ve dostlarınla çok yaşa
Ulvî asker mesleğin yarasın hep barışa...
Ne mutlu ki'Donanma Günü'dür bu doğduğun
'YİRMİ YEDİ EYLÜL'ün sana çift kutlu olsun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaşa Bakma Sen...
Anti-aging denilen şimdi bir moda esen
İhtiyarlığa karşı açılan savaş neden?
Gününü gün yaşayan ve gününü gün eden
Bilincinde hayatın olsa da hangi yaşta...
Yalan mı söylediler bunca geçmiş bilgeler?
Göründüğün yaş değil gönlün genç ise eğer
Yaşadığın yaşınmış hakikî yaşın meğer,
Aklın var ise başta yaşam güzel her yaşta...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaşamak
Yaşamak,bizlere hep yorulmaksa
Dinlence yüzü görmeyiz ne yazık!
Ömrü tatil diye biçilmiş kim varsa
Çakmak için gelmiş dünyaya kazık...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaşamak Bu İse...
Nerde o şair ve o güzel deyişi nerde?
' İç bâde,güzel sev,varsa aklın,şuurun...'der de
İnsanı bırakmazdı bu söz gamda,kederde,
Güç verir ve şifa olurdu sanki her derde...
Kestiler zehrimi tümden,kısmen meyimden de...
Sağlıklı hayat için buna değer de....
İnsanım ki cismen var olduğum bu bedende
Yaşamak isterim ömrümü özgürce ben de...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaşamın Lezzeti
Altın tabak içinde zehirli bir yemekse
Hayat,bundan başkası değil,budur demekse
Yiyince bedelini can ile ödemekse
Tadılmadan târifi mümkün olmaz hayatın.
Kimi panzehirini bulmuş,tabak tabak yer
Kimisi bir lokmada bedeli öder,gider...
Merak edip tadına bakmak istersen eğer
Gemle,eyerle de bin,zevki yok çıplak atın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaşamın Sırrı
Gidiyorum arkamda
Sevdiceklerim kaldı,
Yaşadığım hayat ta
Gerçekten bir masaldı.
Dünyaya gelmek kolay
Gitmek ise hayli zor,
Yaşanılan her olay
Sonradan insana kor.
Ey yüce Tanrı'm niye
Kuluna bu sınavın?
Kemâle ersin diye
Yoluna tuzak avın...
Bir işe yaradıysa
Ne mutlu o kuluna,
Ya işi bıraktıysa
O kulun oluruna...
Ne sen kaybettin Tanrı'm
Ne kazandı o kulun,
Ben senin ile varım
Sırrındayım yokluğun...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaşanan Zelzeleler (Pakistan Depreminin Duyguları)
17 Ağustosta deprem felâketini
Ailecek Gölcük'te gördük biz de yaşadık.
Şimdi de vurdu yine Pakistan Milletini
9 Ekim İkibin beşte sanki biz vardık.
Allah merhamet etsin,yaşayan başka anlar
Unutulmuyor asla geçse nice zamanlar,
Felâketi görüp te içinde yaşayanlar
O günlerine döner, o günlerini yaşar...
Bazı öyle olaylar anlatmakla yaşanmaz,
Tarife imkân olmaz onu yaşayan bilir,
İşte tüm felâketler yaşanır,anlatılmaz
Acılarla doludur,yıkan bir aşk gibidir...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaşayan Ölü
Gönül sabret diye diye
Artık gön oldu kalbim.
Önce bir nazlı reddinle
Çatır çatır kırardın
Kalbimi insafsızca.
Ama gel gör şimdi
Değil o eski nazın
O sivri tırnakların
Deler mi hiç bu gönü?
Sen kendine yönü
İyi seçmedin doğrusu ya...
Şeytana uyup azdın
Ço azan başını yer...
Öyle oldu sen de
Mezarını kazdın
Yaşayan ölüsün nâfile...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaşayın Rüyalarınızda
Uykulara emanet vücudum
Ruhum mevsim mevsim uzaklarda,
Şimdi uyku getiren geceler
Yalnızca kışın
Ruhum rüya rüya yazda,baharda...
Bu sihirli ülkelerin
Sihri yumulan gözlerde mi?
Uyku getiren gecelerde mi?
Öyle bir âlem ki
Yaşanmışı tekrar,
Yaşanacağı önceden yaşamak.
Dün ve yarın
Bugünleşir rüyada.
Ey sevdiğim insanlar
Rüyalarda istediğiniz gibi
İstediğiniz mevsimlerle yaşayın
Yaşayın,tek yaşayın...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaşlan Da Gör...
Gönlün istediğini beden yapmaz yaştayım
İşte kır saçlarımla böyle bir uğraştayım.
Eskiden beden ister gönülse yan çizerdi
Gönül bir yanda gezer,ten bir yanda gezerdi...
Gençlik güzelmiş meğer,acılarsa tatlıymış
Yaşlı hayıflanırken meğer pek çok haklıymış...
Şimdi gönül duruyor bedenin zirvesinde
Beden ayakta durmak,o uçmak hevesinde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yayabaşıoğlu Şeyh Hızır Destanı
Yeniçeri İlyas'ın
Babasıydı Abdülnevvâb.
İlyas'a birgün
Oğlan çocuk verdi Râb.
Bütün güzelliğiyle
Kusursuz vermişti veren,
Güzelliği düştü dile
'Yusuf-u Sâni' derdi gören.
Olmuştu yeniçeri
On dokuz yaşındayken.
Câmi dersleri
Askerlik hevesine galebe çaldı
Ve bu güzel askeri
Duvarları arasına aldı.
Kaydını sildirtti ocaktan
Yayabaşıoğlu Hızır
Dem vurur oldu Hâk'tan...
Oldu bir Halvetî Şeyhi
Toplandı müridler
Etrafında birer birer.
Yaşlanmıştı epeyce...
Ama taş çıkartırdı
Karşısındaki çok gence...
Üçüncü Mehmed'le beraber
Macaristan seferinde
Oldu bir ihtiyar asker.
Alındı Eğri Kalesi,
Bekliyor şimdi de onu
Haçova Meydan muharebesi.
Harbin ilk safhasında
Bozguna uğrayan askerin
Olması için metin
Şeyh verdi nasihat,eyledi vaaz
Asker düzeldi biraz.
Dedi bir müridine:
'Oğul, bu gece düşümde
Öğrendi zaferi
Benim şehitlik kanımla
Türk askerleri...'
Sonra ihtiyar kahraman
Sıyrılıp asker arasından
Ona olmak içn örnek
Elinde yalın kılınç
Atıldı ön saflara.
Artık bitmişti cenk
Kazanıldı zafer.
Savaş alanını arayan müridler
Buldular Şeyh Hızır'ı
Kan ve çamura gömülmüş
Paramparça bir hâlde.
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sol eli yumulmuş
Kalmış avucu içinde
Bir tutam düşman saçı
Ve kafa derisi de...
Zafer onlarındı ama
Bu hüzünlümanzara
Müridlere geldi çok acı...
Sahip oldu üç yere
Bu kahraman ihtiyar;
Biri Allah katında,
Biri tarih içinde
Ve her müridin kalbinde
Birer tane köşkü var...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yaz Akşamları
Sessizlik dinleniyor hareketsiz yapraklarda
Abanmış üstüne sıcaklık,
Bir masal korkusu her taraf
Ve zihinler öylesine açık.
Bir rüzgâr esti tatlıdan
Dallarla titredi arzular,
Giden bir andı bu yazdan
Esen o hafif rüzgârla
Gitti geri dönmeyecek...
Bir rüzgâr esecek yine
Taşıyacak kucak kucak masalları
Bir koku kaplayacak âni
Zamansız görülen rüyaları.
Mâzinin ölümsüz anıları
Öpecek alnımdan sıcak öpüşlerle
Onları doğuran eş
Gün ve gecelerde.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ye...Ye...Ye...
Söğütlüçeşmenin sivrisineği
Kavaklıderenin kurbağası
Elele verip gençliği temsile hevesli...
Yaylı sazlar,telli sazlar ve nefesli...
Ağızlarda bir müzik Ye...Ye...Ye...
Ne yersen ye,ne yersen ye,
Bırakma da birşey geriye,
Dönme de geriye
İlericilik dediğin de bu değil mi ki?
Mini etekler çıkalıberi
Uyandırdı softanın kinini,
Ne durursun be kızım hanım-hanımcık
Atıver gitsin üstündekini...
Açlıktan çıkar herşey
Doyur şu aç gözlülerin gözlerini.
İlericilik bu,garpçılık bu
Dâima ileriye,dönme geriye
Ye...Ye...Ye...Ye...Ye...Ye...Ye..Ye...Ye...
Neydi eskiden hamamda bırakılan?
Söyleyin,söyleyin,çekinmeyin.
Öyleyse ben diyeyim siz dinleyin:
H i ç...
Şimdi diskotekte bir sallan,bir yuvarlan
Bir de üstüne Ye...Ye...Ye...
Bir de ondan...
Dur babam dur! bu gidiş nereye?
Dedik ya canım dâima ileriye...
Yoluna durma sözüm ona bu tiplerin
Softa kafalı! gerici! ne anlarsın ki sen?
Karşındakini deden mi sandın cepheden cepheye koşan?
Karşındakini nenen mi sandın sırtında mermi taşiyan?
Haydi oradan,kafasız,sersem!
Dünya değişti şimdi,buğday biçerim darı ekersem.
Hele şöyle bir de yağ çekersem
Ekmeden,biçmeden de ambarlarım dolar,taşar
Ondan sonra ye babam ye....
Ye...Ye...Ye...
Memleket böyle refaha kavuşur,böyle kalkınır,
Özgür,medenî insan böyle yaşar.
Sözlerime inanmayın,alt tarafı mizahtır,hicivdir
Alınıp ta kızmaya kalkan bence ahmaktır.
Lâf aramızda ama alınmayanlar için
Bir ufacık tokmaktır...
Ne demişler eskiler:'Anlayana sivrisinek saz...'
Anlamayan kendini ördek sanan
Koca bir k a z....
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yeni İstanbul'dan Eskisine
Masalların yedi başlı devi
Gerçek imiş meğer,
Yedi başında yedi can
Kalbi Marmara ki içinde
Masmavi kan.
Diş diş açılmış hisarlar
Göğe doğru
Ulumakta koca dev sessiz.
Bir şehzâde cenk etti devle
Tıpkı masallardaki gibi
Kuvvetli,cesûr,zeki ve eşsiz.
Beş yüz yılla beş canı öldü devin
Daha geride var iki can
Canını dişine tak
Ölmemeğe bak.
Yeni İstanbul'dan sesleniyorum sana
Uyan,eski İstanbul uyan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yer Değiştirme
Sen benim yerimde olsaydın
Ben senin,
Adım gibi biliyorum
Benden öpücük isterdin,
Al derdim ben de sana...
Ne olur sen de öyle deyiversen
Gençlik bu,arzu bu
Anlasana...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yeşillik
Koyunlar yayılırdı rahat
Göz alabildiğine uzanan
Yemyeşil otlakta.
Karınları açtı
Tek istekleri otlamaktı.
İstedikleri olmuştu da
Hazzı içindeydiler tokluğun.
Sen de beni düşün
Ben de açım ama
Doyamıyorum bir türlü
Senle geçen aşkıma
İçime oturmuş yokluğun.
Gözlerin otlak gibi pürüzsüz yeşil
Aşk,şaha kalkmış ata döndürdü beni
Bırak salınayım
Yeşilliklerinde
Yılkı atı gibi başıboş...
Köstek vurma arzularıma
Köstek vurma ayaklarıma...
Aşkı gözlerden içmek
Gözlerde boğulmak ne hoş...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yeter
Sen olmadıkça yanımda
Her yer bana gurbettir,
Cehennemde olsan bile
Ora bana Cennettir.
Alaylı bakışların
Çölde seraba benzer
Bir daha bak o bakışla.
Beni getirdiğin bu aşk çölünde
Susuzluk ölümden beter.
Canıma tak dedi artık
Çekemez oldum,yeter!
Ya bana sevgini ver
Ya benle öl beraber.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yeter Ki İste...
Tutunacak dal iste
İşte sana Allah'ın,
Elen elen kal üstte
Yerlerde kalmaz âhın.
Sevgiden doğar sevgi
Sevgi ile büyür can,
Sende herşeyi sev ki
Aydınlık olsun dünyan.
Almadan önce iste
Sonra uzat elini,
Sabırlı ve âheste
Öde aşk bedelini.
Vermeden var mı alan
Pekâlâ biliyorsun?
Verdi,sonra aldı can
Emir O'ndan diyorsun.
İnsanı karşılıksız
Sevmesini bir dene,
Sevgilerde katıksız
Olacaksın bir tane.
Küçüğe sığar büyük
Dersem beni kınama,
Benim kalbim çok küçük
Allah'ım sığdı ama...
Çok,hem büyük günahım
Büyüğün büyüğü var,
Sığınırım Allah'ım
Affın neleri kapsar...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yılbaşı
Bağdaş kurmuş oturmuş
Postuna bir ihtiyar
Tesbihçi olsa gerek.
Önünde günlerden hep bir boy
Tanecikler var
Bir kısmını severek
Dizmiş bir uzun ipliğe.
Bunca geçen senedir
Yanında çırağım ama
Benzemem hiç ustama.
Sıralardı bir bir
Günleri taneler gibi,
Sıra gelince üç yüz altmış beşincisine
O zaman ustam
El atardı gedik başı incisine.
Avucunda yeni taneler belirir
Bir yeni inciye doğru
Taneler geçerken elinden
Ustamın eli de ötekinden
Uzaklaşır gün gün..
İşte ustamın yaptığı iş hep bu
Benim gördüğüm...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yıldızlar
Karanlık geceleri sevmezdim küçükken
Yıldızlı geceler dostumdu benim,
Bir şeyler arardım gecelerde ben
Yıldızları teker teker gözlerdim.
Her insanın bir yıldızı varmış
Aradım yıldızımı bulurum ümidiyle,
İnsanlar yıldızlara sıkı sıkı bağlıymış
Bir yıldız aktığında
Bir insan da batarmış...
Bin korku duyardım yıldız aktığı akşam
Ümitsizliğe kapılırdım birden
Karmakarışık olurdu rüyam.
O gün,bu gün hep yıldızımı ararım
Belki de her gün gözlerimin önünde,
Ne çare ki ben görmeden akacak
O akınca vücudum da kalkacak...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yine 10 Kasım
Sana ne yazsam ki ben
Toprağın kadar yazılanın var...
Şu küçücük kuş,
Şu dağ,şu taş,
Şu Türk,şu beşer,
Kemâl'im,Ata'm,Mustafa'm diye ağlar.
10 Kasım ah 10 Kasım...
İnan Ata'm bu ağaç
Yazın yeşil yapraklıydı.
10 Kasımı duydu da bir kez
Yapraklarını döktü senin için.
Sakarya böyle bulanık akmazdı
O şerefli 22 gününden
Bugüne gelinceyedek.
İnan Ata'm duydu bir kere
Bir kere daha duydu 10 Kasımı
Eğilmez başlılar düşük başla ağlarken.
Uykusuzluk değil gözümüzü yaşartan
Tek göz olmuş Millet,tek göz olmuş ağlıyor Vatan.
Hıçkırıklar sarmış koca dünyayı
Bir Koca Türk ki âlemi içten içten ağlatan
Sensin,sensin,sensin yine Ata'm.
Ah yine o 10 Kasım
Biz bir kere daha öldük
Sen bir kere daha dirildin tüm heybetinle,
Ruh ruh parçalandın
Ve girdin benliğimize bu ölüm günümüzde
İki ruhlu oluverdik hepimiz
Ruhumuzun biri:TÜRK
Biri:KEMAL ATATÜRK.
Ata'm ya rüyalarımda gördüm seni
Ya Koca Tepedeki resminde seyrettim seni.
Koca Tepedeki o resminde
Anlıyorum,seni göremiyeceklerin kaderini düşündüğünü...
Onlar da seni düşünürler Ata'm
Yalnız 10 Kasımda değil
Her akıla gelişte....
Seni koynunda ısıtan toprak
Allah'ına ne şükürler ederdir toprak olduğuna
Ve üstünde yürüyen Türk'ün
Allah'a şükrederiz yüzü ak
Ölümsüzlerin uykusu gibi...
10 Kasım ah 10 Kasım
Neden dolandın dilime
Tutuştu dilim,ağzım.
Hıçkırıksız çıksa avazım
Bağır bağır bağırırım,
Kemâl'im,Mustafa'm,Ata'm...
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Sen yat uykularımın tümü senin
Yalnız,toprağından toprağıma
Bir zerrecik maya katam...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yine Yaz Başladı
Bülbül için gül neyse benim için sen osun
Bülbül mutlu olmadı,bırak şu gönlüm olsun.
Mutsuzluğu terennüm ediyorken şarkılar
İnsanlar şarkılardan neden teselli arar?
Sevgi denizlerinde boğulmadan yüzelim
Hıdırellez gününde biz kırlarda gezelim.
Aşkı yaratan Tanrı acıyı yaratmamış
İnsanlar kendileri tatlıya acı katmış.
Akıl,aşkı emreder perişanlığı değil
Eğilmek istiyorsan aşkın önünde eğil.
Paraya,pula tapma tapacaksan aşka tap
Aşkın yaratıcısı,aşkın kendisidir Rab.
Hâlâ aşk arıyorsan çıkmaz yola girersin
Sana olanlar olmuş,müstehakını versin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yitik
Umutlarla donattığım gök
Dertlerle yitiklere karıştı
Ağlasam doldururum boşlukları
Yarı beline dek ıslak karanlıklarla.
Bir ağaç olmak isterdim
Karanlıktan aydınlığa boy atan,
Bir ömür isterdim
Önce yeşil,sonra sarı yaprak yaprak,
Bir gök isterdim
Kâlpte dualar gibi çaklı
Isı ve ışık
Ve bir rüzgâr isterdim
Başımda ılık.
İstediklerimin hepsi de var
Bulmak mı istemiyorum nedir?
Oysaki istediklerime paydaş olmuş insanlar
Bir başımı kaldırıverip
Şöyle bakıversem
Aradığımı bulurum gökçe gözlerde
Hem de kendimi...
Öyleyse yitiğim
Işıl ışıl göğüm değil
Gökçe gözlüm.
Bir murat diye çırpınan gönlüm
Şimdi yeşil gözlerde
Şimdi yeşil gözlerde...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yok Mu?
Dertliyim türkümü söyleyen yok mu?
Hastayım derdimden anlayan yok mu?
Kimsesiz,sessizce ölüp gidersem
Arkamdan tek kişi ağlayan yok mu?
Günümü yitirdim,gecem nerede?
Bir vefasız düşürdü beni bu derde,
Akıl denen bir şey kalmadı serde
Bu aşk delisini anlayan yok mu?
Başım düşüncede,ayağım yolda
Gözüm bir noktada ne sağda,solda
Ey sevgili birazcık vefakâr ol da
Demeyim yolumu bekleyenyok mu?
Gün geçer ben kendimden geçerim
Elbet birgün bu diyardan göçerim,
Hasret şarabını hep ben içerim
Bir kadeh benimle kaldıran yok mu?
Sözüm kendimedir ele ne diyem
Mısralarım olsun size hediyem,
Gönlümce zenginim ama neyliyem
Bir kefenle ölümü kaldıran yok mu?
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yolcu Geçirirken
Hasretlik saati yaklaştıkça
Gözlerde yaş,ruhlarda sükûnet,
Atiden bir şeyler sezerken gönül
Nerdeyse insan getirecek cinnet...
Bir düdük sesi koparır birden
Bağlı gönüllerin son bağını
Ya şimdilik ya da ebediyyen.
Bir acı gülümseme dolaşır
Üzgün,bîçare,solgun yüzlerde,
Tam hareket saati yaklaşır
Yaşlar çözülüverir gözlerde.
Yırtıcı,acı bir düdük sesi,
Ani,zorakî bir gülümseme,
Söner ruhların en son neş'esi
Bir ara insan döner serseme...
Toplanabilen son kuvvet
Sarfedilir mendil sallamak için,
O,uzaklaşıp gittikçe artık
Görünür ön kapısı hasretin...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yolculuk
Bilmezdim bu kadar güçsüz olduğumu
Bu kadar çocuklaşacağımı,
Bir yolculuk öğretti bana
Ölümsüz öksüz olduğumu.
Göz pınarlarım kurudu sanmıştım
Bu kadar ayrılıktan sonra
Son yaşın aktığına inanmıştım
İlk tesellisidir her ayrılığın
Bu,kadere uymaz inançlar.
Bir düdük sesinde gördüm Azrail'i
Bir duman renginde kara ruhumu,
Anladım gittiğim her yerde ben
Selâmsız,sabahsız garip olduğumu...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yollar
Hangi yola girersen
Sonu ölüme çıkar,
Nerelere gidersen
Seninle gider yollar.
Kimi uzun incedir
Kimi geniş ve kısa,
Çözülmez bilmecedir
Bilineni de olsa...
Birbirine bağlanır
Kısa ve uzun yollar,
Yolculukta ağlanır
Yıllar ki nice yıllar...
Yıllar yıllara ekli
Yollar ise yollara,
Koşuyorum âhenkli
Açılmış o kollara...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yosunlu Gözler
Çok mu ağladın böyle
Yosun tutmuş gözlerin?
Gerçek âşıksın belli hâlinden.
Ağlamak lâzım ara-sıra
Yeşertmek için gözlerde
Yeni aşk filizlerini.
İşte
Ateşin cavcavlı zamanında
Kavrulurken filizler
Bazı kere
Bir ayrılık samı eser
Gözleri kurutur
O an kâlplerdeki sıcaklık
Ölü soğukluğuna bürünür âniden.
Dinmez göz yaşı artık
Yosun bağlar gözler seninki gibi...
Şimdi bakacak olsam gözlerine
Kayıyor,tutunamıyor gözlerim
Benzemiyor gözlerin eskisine.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Yükselme Hırsı
İnsanın insan olduğunu
İnsan içinde olduğumda anladım.
Tıpkı benim gibilerdi hepsi
Hepsinin bir ağzı,iki kaşı
Velhâsıl düşünce ve arzuyla şişmiş
Vardı birer başı.
Bir ruhu vardı hepsinin
Bir aşk taşırlardı içlerinde
Para aşkı,kadın aşkı,Allah aşkı...
Aşkta birleşir ve tekleşirdi
Kâlpleri kâlp olalıdan beri.
Ne zaman ki onlardan
Kule kule yükseldim
Yol yol uzaklaştım
İçime kapanalı.
Büyüdüm,evet büyüdüm
Ama küçüldü insanları görüşüm
Bir an Beyazıt Kule'sindeydim
Gözüme az göründü yükseklik
Gururum örselendi.
Eyfel'e geçtim...
Gözüm doymuyordu bir türlü
İnsanları gözümde hiç eden yüksekliğe.
Hırsımdan çabaladım,çabaladım
Ne yapsam, ne etsem
Hâşâ Allah olamazdım ya...
Çünkü bir insandım...
Nihayet bir insandım...
Toprağa mum oldum şimdi
Ne geçti elime sanki?
Yükselmek istiyordum mâdem ki
Çıkıp minareye
Ezan okusaydım.
Ne olurdu insanı insan görebilseydim
İnsanca duyabilseydim
İnsan olduğum müddetçe...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Zafere Doğru...
(ŞANLI ORDUMUZA SAYGIYLA VE MİNNETLE SUNULUR...)
Zafer göründü bize biz de zafere koştuk
26 AĞUSTOS günü sel gibi coştuk.
AFYON tepelerinde girlevikleşti pınar
Başımızda MUSTAFA KEMAL PAŞA bir çınar.
Bu günler bir Ulusun namus kurtuluşuydu
Bu günler AKDENİZDE bitecek bir koşuydu.
BAŞ KOMUTAN buyurmuş: ' ORDULAR HEDEFİNİZ
Bir saniye durmak yok! İlk duraktır: AKDENİZ...'
Kaçan kovalanır hep savaş özünde bu var
Kaçan kalleş olursa kaçarken yakar,yıkar...
İşte YUNAN ORDUSU dökülürken denize
Yanmış bir İZMİR geçti o anda elimize...
Yakılan,yıkılanlar yapılır,onarılır
Ne yazık ki burunda yangın kokusu kalır...
TANRI 'm böyle tarihler yazdırma artık bize
Kıskancız ÜLKEMİZE ve de ŞEREFİMİZE...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Zalim Ve Mazlum
Gelin ata biner,ya nasipten başka demez,
Zulmetmeyen Allah zulmü ve zâlimi sevmez.
Hem kendine,başkasına zulmeden insandır
Mazlum Allah'tan bilir bu ne biçim imandır?
Mazlumun âhı yakar mutlaka zulmedeni
Başka neden aranmaz apaçıktır nedeni.
Alma mazlumun âhını çıkarmış âheste
Kurtuluşu yok bunun son taksit son nefeste...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Zaman
Akreple yelkovan arasına
Sıkışan dakikalar
Çoğaldıkça uzanır saatlar.
Saatler günleri,
Günler ayları,yılları takibeder.
Kısa,uzun her an
Çığ gibi karda yuvarlanan
Büyüdükçe büyür.
Yer yer toplu anıları
Eski anıların,günlerin
Beyaz-siyah,acı-tatlı
Yaşanan rüyası içinde
Ezer,birleştirir kendinde.
Heyecanla beklenen saniyeler
Olurken yıl kadar uzun,
Boş geçen nice seneler
Geçer bir saniye hızıyla
Hâfızalara bir hâtıra oymadan.
Nankördür bütün saatler
Su gibi içerler zamanı
Usanmadan,doymadan,
Geride birşey koymadan...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Zamane Kadın
Zaman
Katil yaptı zayıf kadını...
İşte yırtıcı parmaklarından
Oje değil kandır damlayan...
Kesiyor erkeğin nefesini,
Emiyor kesesini,
Kimi kaldırmış ar perdesini...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Zayıf Kâlpli Aşık
Dün sancıdı kâlbim yine
Ayak-üstü uğrayıverdim doktora
Bir iyi muayene ediverdi dost işi
Sağ olsun.
Kâlbim zayıfmış tümden
Doktor da biliverdi güzele dayanamadığımı.
Üzülmeyeceksin dedi
'Aldırış etmeyeceksin,
Gözü sen olma ağlayanların,
Boş vereceksin bazı bazı...
Ve acımayacaksın...'
Bırak dedim doktor bırak!
İnsanım ne de olsa
Üzülme...aldırma...ağlama...acıma...
Kabil mi dediklerini tutmak
Bir insan için.
Dedim yok mu iğnen,ilacın?
Bırak tavsiyeyi bırak!
Kâlbimi zayıflatan kız
İşte son defa geldim kapına
Kâlbime erk ver,yalvarışlarıma umut
Ya da sert kâlbini ver bana
Tutayım doktorun dediklerini.
Ver de tutabileyim...
Başa gelen çekilirmiş diyeyim...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Zikir
Nice zaman ahlar çektim kederimden
Bir de yine ah çektim ki derinden
Şiddetinden ayrıldı birbirinden
Uzaklaştı elif (A) ile (H) ha
Arasını doldurdu iki lâm (LL) ile bir elif (A)
Şükürler olsun ALLAH' A...
Hamdolsun ALLAH' a kavuştum yeniden...
Şimdi artık ağzımdan çıkmaz bir ah
Dilimdense düşmez ALLAH...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Ziyaret
Ziyaretine gitmiştim
Bilmediğim insanlar vardı evinde
Sordum bizimki nerde?
'Gitti...'dediler
'Adres bırakmadı mı? 'dedim
'Gitti kendi başına,
Falan mezarlığa git
Bir adres yazdırmıştır
Belki mezar taşına
Oradan al adresi...'
Deyince inan dostum
Beni kapladı keder.
Ben ağlayamadım
Ama onlar güldüler.
İşte böyle...
Yoklamağa geldim seni
Mezarının başına.
Kabir taşında adresini
Bulacağımı zannederdim.
Kusura bakma,sana
Mektup göndermek isterdim
Ama adresini bilmiyorum.
Zarfsız,pulsuz sana birşey gönderiyorum
İstediğin de o zaten:
Al,bir FATİHA benden...
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Zor Günler
A dostlarım ben de varım yarışta
Diye tezgâh açtım aşk pazarında,
Bütün yol bitiyor sona varışta
Değerler yitiyor halk nazarında.
Çare yok,umut yok bu yakarışta
Karşıyı görmek yok lâle zarında,
Donmamaya çaba bu karakışta
İşi zor şairin ve yazarın da..
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat
Zulmüm Kendime
Bir bulut gelir kapkara
Bir yağmur başlar arkasından
Bir gün başlar toprak kokulu
Ve biter kimi neş'e kimi dert dolu.
Bir bahar gelir kırıtarak
Ardısıra bir kızgın yaz
Ve beni kızdırır hayata karşı
Gelgelelim ruhu açmaz.
Göğümden bir bulut geçer
Aklımdan hayata küsmek geçer
Gönlümden bir tatlı umut geçer
Bir kızar,bir melek kesilirim
İnanın aklımdan kötülük geçmez
Kendime zulmüm hep böyle benim.
Alper Kürük
www.antoloji.com - kültür ve sanat

Benzer belgeler

William Shakespeare

William Shakespeare Alper Kürük - şiirler -

Detaylı