İndir - TAYSAD

Transkript

İndir - TAYSAD
N
L
YI
A
YE
2 SAYIISSUE: 51 O
R: 1
CA
KJ
A
RY
UA
TFEBRUARY 201
UBA
0
Ş
-
TAŞIT ARAÇLARI YAN SANAYİCİLERİ DERNEĞİ
ASSOCIATION OF AUTOMOTIVE PARTS & COMPONENTS MANUFACTURERS
> "İşbirliğimiz sektörün
küresel başarısına süreklilik
kazandırıyor"
Our collaborations provides
continuity to sector’s global
achievements
Turgay Durak
OSD Yönetim Kurulu Başkanı
OSD Chairman of the Board
Düşünceden
Uygulamaya
TAYSAD
Ideas to Action
> Bayrağı devretme zamanı
Handing Over the Flag
Ömer Burhanoğlu
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı
TAYSAD Chairman of the Board
> CLEPA'nın 2010 Avrupa
yenileme pazarı öngörüleri
Expectations European
Automotive Aftermarket in 2010
by CLEPA, European Association
of Automotive Suppliers
l Kalıp
Ulusa i Birliği
iler
le
Üretic D işbirliğiy
YSA
ve TA
P
I
L
A
K YASI
DOS
üyelerimize üye katıyoruz!
2 7 5
6
growth is going on
DELTA® yüzeyleri korur.
Her zaman daha iyi olan, iyidir!
TEKNOLOJİDE LİDER
Yenilmez Dörken MKS® çinko lamel
sistemleriyle rakiplerinizden önce tanışın!
Otomotiv, elektronik, inşaat ve havacılık gibi pek çok farklı sektör
için
yüksek
performanslı
yüzey
koruma
sistemleri
alanında
yenilikçi ve etkili çözüm: Dörken’in DELTA-MKS® çinko lamel
sistemleri... Dörken MKS Sistemleri'nin üstün ürün ve hizmet
kalitesine
dünyanın
her
yerinden
ulaşabilirsiniz.
Kaplama
sistemlerimiz hakkında daha ayrıntılı bilgi vermek için sizi bekliyoruz.
Türkiye İrtibat Noktası
Sanayi Mah. D-130 Yanyol Cad. No: 179
İzmit 41140 Kocaeli
Tel: +90 262 335 51 74
Fax: +90 262 335 51 75
www.doerken-mks.com
[email protected]
Dörken Grup üyesidir
TAYSAD DERGİDEN
FROM TAYSAD MAGAZINE
Dünyayı kim biliyor? Kendini bilen.
Who knows earth?
The one who knows
themselves.
Sevgi Özçelik
TAYSAD Kurumsal
İletişim Uzmanı
Corporate
Communication
Specialist
u
“Gerçek gücümüzün nerede olduğunu görüp, onlara oynayalım. Gücümüzün olmadığı yerlerde kendimize
güç vehmetmeyelim yoksa var olanları da göremiyoruz..
“Ümitsizliğe kapılacak son yerlerden
bir tanesi Türkiye. Yabancıları dinleyince iyice böyle
olduğunu anlıyorsunuz. Biz kendimize bakamıyoruz,
Türkiye’ye Türk gibi bakıyoruz. O sizi hep yanlış yerlere
götürüyor. Türkiye’ye dışarıdan gelen biri gibi bakmanız lazım. Yoksa objektif olamıyorsunuz Türkiye hakkında” diyor.
Yapı Kredi Bankası Baş Ekonomisti Doç. Dr. Cevdet
Akçay’ın Bursa Genişletilmiş Üye Toplantısı’nda yaptığı konuşmadan alıntı bu cümleler.
Yine aynı toplantıda “Yaptıklarımız ve Yapamadıklarımız” ile TAYSAD da kendine bakıyordu. Ömer
Burhanoğlu’nun sunumunda 2009 dünya ve Türkiye
değerlendirmesi, gelecek öngörüleri yanında TAYSAD’a
ilişkin bu satırları da bulacaksınız.
Yaptıklarımız ve yapamadıklarımızla bir dönemi daha
geride bıraktığımız bu günlerde 2006’dan beri Başkanımız olmasıyla onur ve mutluluk duyduğumuz Ömer
Burhanoğlu bu görevini devrediyor. Tüm TAYSAD camiası adına teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Sağolun Başkanımız; bütün emekleriniz için...
Saygılarımla,
4
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
u “We shall see where are we the strongest and play upon this. We shall not
exert for the parts we have any strong
otherwise we cannot see what we have”
“Turkey is one of the least places that
should be hopeless. When you listen to foreigners you understand this better. We cannot see ourselves, we assess Turkey as Turks. This took you to wrong
directions. You should look with expats’ eyes. Otherwise
you cannot be objective about Turkey.”
Those sentences belong to Assoc. Prof. Cevdet Akçay,
chief economist of Yapı Kredi Bank, who had a speech at
Bursa Extended Member Meeting.
At the same meeting TAYSAD looked at itself with “What
we done and not done”. In Ömer Burhanoğlu’s presentation you will find 2009 evaluations for the World and
Turkey, as well future expectations in addition to those
TAYSAD evaluation.
We are leaving a period behind with what we have done
and not done; Ömer Burhanoğlu is leaving his presidency at TAYSAD, which we have been proud of since
2006. We would like to thank him on behalf of TAYSAD
and its members.
Thank You for all your efforts.
Regards,
İÇİNDEKİLER
CONTENTS
TAYSAD
DERGİ MAGAZINE
Yıl Year: 12 Sayı Issue: 51
Ocak January - Şubat January 2009
Sahibi Publisher:
TAYSAD adına Yönetim Kurulu Başkanı
For TAYSAD, Chairman of the Board of Directors:
Ömer Burhanoğlu
Yazı İşleri Müdürü Editor in Chief:
Özlem Gülşen
Yayın Kurulu Editorial Board:
Ömer Burhanoğlu
Dr. Mehmet Dudaroğlu
Özlem Gülşen
Sevgi Özçelik
36
58
İçerik Content:
Mavi İçerik Grubu
Editör Editor:
Işık Yener, [email protected]
4
Yapım Production:
Mavi Tanıtım ve İletişim
Ayrılık Çeşme Sok. No: 122
Yeldeğirmeni 34500 Kadıköy - İstanbul
Tel: +90 216 418 59 31
Faks: +90 216 348 95 22
[email protected]
Sevgi Özçelik
TAYSAD Kurumsal İletişim Uzmanı
Corporate Communication Specialist
8
CLEPA
Avrupa Otomotiv Yan Sanayicileri Derneği
TAYSAD CLEPA üyesidir
TAYSAD is a Member of CLEPA
6
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Doç. Dr. Cevdet Akçay
Yapı Kredi Bankası Baş Ekonomisti
Dünyayı, Türkiye’yi ve
kendimizi bilmek
64
Orhan Sabuncu
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
TAYSAD member of the Board
AJANDA
Hermann Butz
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
AGENDA
TAYSAD member of the Board
12
SEKTÖRDEN HABERLER
NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR
66
18
CLEPA'nın 2010 Avrupa yenileme
pazarı öngörüleri
Expectations European Automotive
Aftermarket in 2010 by CLEPA, European
Association of Automotive Suppliers
TAYSAD’DAN MESAJ
MESSAGE FROM TAYSAD
Bayrağı devretme zamanı
Handing Over the Flag
70
Wolf Dieter Kurz
MBT Direktörler Kurulu Başkanı
72
VERGİ DENETİMİ
74
YALIN ÜRETİM
Sektör ve yan sanayi TAYSAD'ın
dört yılını değerlendiriyor
76
ÜYELERDEN HABERLER
2009’un Şifreleriyle
Geleceğe Yaklaşımlar
82
TAYSAD ÜYELERİ
87
KALIP DOSYASI
Ömer Burhanoğlu
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board, TAYSAD
24
TAYSAD’DAN HABERLER
36
DÜŞÜNCEDEN UYGULAMAYA
TAYSAD
Kapak Cover:
Mavi Tanıtım
Ulusal - Türkçe/İngilizce - İlmi İki Ayda Bir Yayımlanır
Tüm yayın hakkı TAYSAD’a ait olup
kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir. Tüm reklamların
sorumluluğu reklam veren firmalara, yazılardaki görüşler
yazarlarına aittir.
TAYSAD Dergi parayla satılmaz.
All publishing rights reserved by TAYSAD and the content may
be quoted by indicating source. Advertisements are the liability
of advertising firms. Opinions are the liability of writer. TAYSAD
Magazine is distributed free of charge.
58
Who knows earth? The one who
knows themselves.
Baskı Printed by:
Özgün Ofset Tic. Ltd. Şti.
Yeşilce Mah. Aytekin Sok. No: 21
Otosanayi 4. Levent-İstanbul
Tel: +90 212 280 00 09
Çeviri Translation:
Burçin Yeşiltepe
FROM TAYSAD MAGAZINE
Dünyayı kim biliyor? Kendini bilen.
Reklam
Advertisement:
Murat Dilicioğlu, [email protected]
Fırtına Arısoy, [email protected]
Yönetim Yeri Management Centre:
TOSB - TAYSAD
Organize Sanayi Bölgesi 1. Cad. No: 10/1
Şekerpınar 41480 Kocaeli - Türkiye
Tel: +90 262 658 98 18
Faks: +90 262 658 98 39
www.taysad.org.tr [email protected]
TAYSAD DERGİ’DEN
TAX AUDITING
NEWS FROM TAYSAD
LEAN PRODUCTION
IDEAS TO ACTION
54
Ömer Burhanoğlu
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board, TAYSAD
NEWS FROM MEMBERS
TAYSAD MEMBERS
MOUL FILES
AJANDA
AGENDA
Seminer Seminar
19 Ocak January 2010
Turquality Semineri
Turquality Seminar
Seminer Seminar
2 Şubat February 2010
Türkiye’de yatırım ve işbirlikleri semineri
Investment and Collaboration in Turkey
JETRO-DEİK işbirliğiyle Düseldorf’ta gerçekleştirilen seminerde Genel
Sekreterimiz Özlem Gülşen konuşmacı olarak yer aldı.
This seminar, in which Özlem Gülşen was speaker, held in Dusseldort with
support of Jetro-Deik.
Eğitim Training
4 Şubat February 2010
UİB ve TAYSAD işbirliği ile Bursa’da düzenlenen seminerde, Turquality programı hakkında detaylı bilgi verilmiş, avantajları anlatılmıştır.
In the seminar Turquality Program has been elaborated for the participants. Seminar held in Bursa by UIB and TAYSAD.
Seminer Seminar
20 Ocak January 2010
İş Sağlığı ve İş Güvenliği Kültürünün ve
Uygulamaları Semineri
Implementations of Occupational Health and Safety
Culture Seminar
8D Takım Bazlı Problem Çözme
8D Team Based Problem Solving
UTAYSİB desteği ile üyemiz Sarıgözoğlu’nun evsahipliğinde Manisa’da
yaptığımız eğitime Ege Bölgesi’ndeki üyelerimiz katılım gösterdi.
Our members from Aegean Region mostly participated to this training,
which was held with support of UTAYSİB and hosted by Sarıgözoğlu in
Manisa.
Eğitim Training
4-5 Şubat February 2010
OHSAS 18001 Temel Şartlar
OHSAS 18001 Basics
Derneğimiz üyelerinden Beltan Vibracoustic A.Ş. ve BOSCH A.Ş. destekleri düzenlenen “İş Sağlığı ve İş Güvenliği Kültürünün ve Uygulamaları” semineri Uludağ İhracatçı Birlikleri’nde yapıldı.
Mesleki sağlık ve iş güvenliği yönetim sistemleri için uluslararası kabul görmüş değerlendirme spesifikasyonu olan OHSAS 18001 hakkında temel bilgiler verilen eğitim UTAYSİB işbirliği ile TAYSAD’da yapıldı.
Seminar held at Uludağ Exporters’ Union with supports of TAYSAD Members Beltan Vibracoustic A.Ş. and Bosch A.Ş.
The training about OHSAS 18001held at TAYSAD with support of UTAYSİB.
Eğitim Training
Toplantı Meeting
5 Şubat February 2010
21-22 Ocak January 2010
Kim Haklı? Mühendisler mi Yoksa İşletmeciler
mi? Peki “Bütünsellik” Nerede?
AB Projesi Kapanış Toplantısı Gerçekleştirildi
Closure of EU funded Project Held
Who is Right: Engineers or Administrators?
So Where is the Integrality?
UTAYSİB desteği ile düzenlenen ve Vira Danışmanlık tarafından verilen
eğitimde, işletmelerin içinde yer alan “mühendis” kökenli kişilerin, iş ve
yaşamdaki bütünselliğine katkı sağlanması amaçlanmıştır. Beynin işleyişinde ve yaşama yansıtılmasında etken olan “bütünsellik” farklı başlıklar altında ele alınmıştır.
This training of Vira Consultancy and UTAYSİB aims engineers to contribute in integrality of business and life. Integrality, which has impact on business and life, handled under different headings in the seminar.
8
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Derneğimizin tarafından yürütülen İŞKUR AB Projesi kapanış toplantısı
Çayırova Kaymakamı, İlçe Milli Eğitim ve Halk Eğitim yetkilileri, İşkur İl
ve Gebze Şubesi temsilcilerinin katılımı derneğimizde gerçekleştirildi.
A Closure meeting held for our EU funded project at TAYSAD. Çayırova
Provincial Sub- Governor, Representatives from Provincial National Education and Public Education; İŞKUR and Gebze Branch participated to the
meeting.
Eğitim Training
Toplantı Meeting
9-10 Şubat February 2010
ISO 16949 KYS Temel Şartlar
ISO 16949 KYS Basics
UTAYSİB desteğiyle gerçekleştirilen ve InoTec firması eğitmenlerinden
Mustafa Aşar tarafından verilen eğitimde TS 16949:2002 Kalite Yönetim Sisteminin temel şartları ele alındı..
TS 16949:2002 Quality Management System’s basics were discussed in
this training which was held with the support of UTAYSİB and instructed by
Mustafa Asar, one of the trainers of InoTec.
Toplantı Meeting
11-12 Şubat February 2010
CLEPA National Directors Toplantısı
CLEPA National Directors Meetings
CLEPA’nın her yıl gerçekleştirdiği direktörler toplantısı bu yıl TAYSAD
evsahipliğinde derneğimizde gerçekleştirildi. CLEPA üyesi TAYSAD eşdeğeri derneklerin üst düzey katılımları ile gerçekleşen toplantısına
Genel Sekreterimiz Özlem Gülşen katılmıştır.
CLEPA’s annual meeting for Directors held at TAYSAD. On behalf of TAYSAD as a member of CLEPA our Secretary General Özlem Gülşen represented us.
Toplantı Meeting
10 Şubat February 2010
ISO Sektor Meclisleri Ortak Toplantısı
ISO Sector Assemblies Mutual Meeting
Derneğimiz adına Özlem Gülşen ve Cüneyt Kalkan’ın katıldığı ISO Sektör meclislerinin Başbakan Yrd. Ve Devlet Bakanı Ali Babacan’a sunumları toplantısında Kara Taşıtları sektörü adına Sektör Başkan Yardımcısı Ömer Iltan Bilgin sunum yapmıştır.
Sector Assemblies of Istanbul Chamber of Industry made presentations
for Minister of State Ali Babacan. Ömer İltan Bilgin, Sector Vice President
made a presentation on behalf of Land Vehicles Sector and Özlem Gülşen
and Cüneyt Kalkan participated to the presentations.
Eğitim Training
10-11 Şubat February 2010
Uluslararası Finansal Raporlama
Standartları Eğitimi
Training on International Financial Reporting Standards
12 Şubat February 2010
TAYSAD Yönetim ve Denetleme Kurulu’nun
OSD’yi ziyareti
Visit to OSD from TAYSAD Boards
OSD Yönetim Kurulu üyeleri ile yapılan toplantıda 2010 yılı üretim öngörüleri, pazar öngörüleri ve global ekonomik kriz üzerine karşılıklı görüş paylaşımı yapılmıştır.
At the meeting with OSD Board Members; 2010 expectations for market,
manufacturing and global economic crisis have been discussed.
Toplantı Meeting
17 Şubat February 2010
TAYSAD 32. Olağan Genel Kurul Toplantısı
TAYSAD 32. General Assembly
UFRS hakkında bilgiler aktarılan eğitim, Galatasaray Üniversitesi öğretim görevlisi Prof.Dr. Rüstem Hacırüstemoğlu tarafından verildi.
Eğitim Training
11-12 Şubat February 2010
Profesyonel Satış ve İkna Teknikleri
Professional Sales Techniques
UTAYSİB desteğiyle derneğimizde gerçekleştirilen ve Özkan Kaymak
tarafından verilen eğitimde, işletmedeki yönetici ve temsilcilerin özellikle fark atmak ve rekabetten sıyrılmak için gereken tutum, teknik ve
yaratıcılıklarını geliştirebilmeyi ve sonuç olarak “Yüksek ve Kârlı Satış
Başarısı” sağlatmak amaçlandı.
The training aimed to improve techniques and creativity of the executives
and business representatives and enable “High and Profitability of Sales
Success”. Training held at TAYSAD with support of UTAYSİB.
Derneğimizin 32. Olağan Genel Kurul
Toplantısı, TOSB-TAYSAD’daki Konferans
Salonumuzda yapılıyor.
TAŞIT ARAÇLARI YAN SANAYİCİLERİ DERNEĞİ
ASSOCIATION OF AUTOMOTIVE PARTS & COMPONENTS MANUFACTURERS
The meeting will be held at TOSB-TAYSAD
Conference Hall.
TAYSAD 32. OLAĞAN GENEL KURUL
Galatasaray University Lecturer Prof. Dr. Rüstem Hacırüstemoğlu informed the participants on IFRS.
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
9
AJANDA
AGENDA
Eğitim Training
18-19 Şubat February 2010
ISO TS 16949 KYS İç Denetçi
ISO TS 16949 KYS Internal Auditor
UTAYSİB desteği ile TAYSAD merkezinde yapılacak olan eğitim InoTec
eğitmenlerinden Şenay Mutlu tarafından verilecektir.
InoTec Trainer Şenay Mutlu will give the training which is supported by
UTAYSİB.
Seminer Seminar
19 Şubat February 2010
Kocaeli Üniversitesi’nde Yalın Üretim
Kültürü Semineri
Eğitim Training
23-24 Şubat February 2010
İstatistiksel Proses Kontrol (SPC)
Statistical Process Control
Konya Sanayi Odası’nda yapılacak olan eğitimde, günlük hayata indirgenmiş SPC örnekleri ile geniş yelpazede kullanım alanlarını tanıtılacak ve ISO/TS 16949:2002 temelinde uygulama alanları anlatılacak.
SPC examples for daily processes based on ISO/TS 16949:2002 will be
elaborated, as well their implementation areas, at Konya Chamber of Industry.
Eğitim Training
24-25 Şubat February 2010
ISO 14001 Temel Şartlar
ISO 14001 Basics
Lean Culture Seminar at Kocaeli University
UTAYSİB desteği ile TAYSAD merkezinde yapılacak olan eğitim InoTec
eğitmenlerinden Emel Ayaz tarafından verilecektir.
Kocaeli Üniversitesi ve TAYSAD arasında imzalanan işbirliği protokolü kapsamında, Yalın Üretim Kültürü hakkında hem öğrencilere hem
de öğretim görevlilerine yönelik olarak TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
Zafer Uran Zaman bir seminer verecektir.
Based on the protocol between Kocaeli University and TAYSAD, Lean Production Culture seminar is going to be held by Zafer Uran, TAYSAD Board
Member, both for faculty and students.
Emel Ayaz from InoTec will be the instructor of the training which is going
to be held with UTAYSİB at TAYSAD.
Eğitim Training
25-26 Şubat February 2010
Eğitim Training
22-23-24 Şubat February 2010
Teknik Ara Kademe Yöneticilik
Sertifika Programı
Mid Level Technical Manager Certificate Program
Kurumların başarısında katkısı yadsınamayan, ancak iş başından ayrılamadığı için eğitim almakta zorlanan ve eğitim aldığında da sonuçlarını
hemen işine yansıtabilecek teknik ara kademe yöneticilere veya yönetici adaylarına özel olarak hazırladığımız Sertifika Programı, UTAYSİB
desteği ile TAYSAD’da yapılacaktır.
This program prepared for the mid level managers and management trainees, who can not have trainings due to lack of time and who can immediately implement gainings. Program will be held with UTAYSİB at TAYSAD.
APQP – PPAP Sertifika Programı
APQP – PPAP Certificate Program
Inotec tarafından verilecek olan sertifika programı TAYSAD’da gerçekleştirilecek. DTM tarafından da desteklenen eğitime, eğitim bedelinin
sadece %30’unu ödeyerek katılabilirsiniz. Eğitim Mart ayında da devam edecektir.
The program will be provided by Inotec and held at TAYSAD during March.
DTM will support the training and members can participate the training by
paying 30 percent of the fee.
Eğitim Training
26 Şubat February 2010
Çatışma Yönetimi
Conflict Management
Çalışanların, aralarında çıkan çatışmaları başarılı bir şekilde yönetebilmelerini ve çözebilmelerini sağlamak amacıyla düzenlenen eğitimimiz,
UTAYSİB desteği ile İzmir’de yapılacaktır
The training to solve and manage conflicts between employees will be
held in İzmir with support of UTAYSİB.
10
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
SEKTÖRDEN HABERLER
NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR
Otomotiv sanayi firmalarının 2009 yılı 12 aylık üretimleri
Production of automotive manufacturers in the first 12 months of 2009
Firmalar
Companies
Otomobil
Pass. Car
%
K. Kamyon
L. Truck
A.I.O.S.
182
%
B. Kamyon
M. Truck
%
Kamyonet
Pick Up
48
210
%
Otobüs
Bus
%
Minibüs
Mini-Bus
%
Midibüs
Midi-Bus
0
BMC
1.617
22
936
0
Ford Otosan
1.722
23
160.268
49
%
1.205
613
11
Traktör
F. Tractor
18.264
4
Hyundai Assan
48.652
10
Karsan
1
0
3.167
9.074
97
173.456
21
M. Benz Türk
345
5
3.719
50
Otokar
7.690
2
100
1
8.313
2.773
47
6.413
1.544
26
1.544
1.000
0
290
5
1.029
0
711
12
158.911
48
262
2
1.008
38
411
16
2.560
54
Temsa
277.572
263
Tofaş
94.179
18
Toyota
72.264
14
510.931
100
565
48.652
178
277.572
4
18.264
Man Türkiye
31
2.414
253.090
72.264
Türk Traktör
Toplam
1.817
565
Honda Türkiye
Toplam
Totals
46
Hattat
Oyak Renault
%
843
100
7.403
100
330.044
100
5.931
100
11.829
100
2.624
100
14.296
96
14.296
14.861
100
884.466
Kaynak OSD K. Kamyon: AYA 3.5-1.2 Ton, L. Truck: GVW: 3.5-12 Ton, B. Kamyon: AYA 12 Ton’dan Büyük, M. Truck: GVW 12 Ton And Up
Sektöre kısa bir bakış
Otomotiv Sanayi Derneği (OSD), 2009 yılında otomotiv üretiminin 869 bin 953 adet olduğunu
açıkladı. 2008 yılında üretim 1 milyon 147 bin 110 adet olmuştu.
billerde önce yüzde 14 ve sonra yüzde 7 kamyonetlerde ise önce yüzde 8
ve sonra yüzde 6 fiyat indirimi sağladı.
Bunun sonucu bu araçlarda talep artarak stokların eritilmesi ve üretimin devamı ile vergi gelirlerinin artışı sağlandı. Daha sonra şirketlerin desteklediği
kampanyalar ile talep artışı sürdürüldü.
Böylece 2009’da bu araçlarda iç pazar
yüzde 23 arttı.
uOSD verilerine göre, otomotiv üretimi 2009’da 869 bin 953 adet olurken geçen yıl ihracat 910 bin 270 adetten 628 bin 973 adete geriledi.Otomotiv Sanayi Derneği (OSD), 2009 yılında
otomotiv üretiminin 869 bin 953 adet
olduğunu açıkladı. 2008 yılında üretim 1 milon 147 bin 110 adet olmuştu.
OSD’nin yayınladığı rapora göre, geçen
yıl ihracat 910 bin 270 adetten 628 bin
973 adete inerken, pazar 526 bin 544
adetten 574 bin adete çıktı.
Raporda yer alan bilgilere göre, 2008
yılının son çeyreğinde ABD’de başlayan finansal kriz, hızla küresel bir nitelik kazandı ve tüm pazarlarda talep düşüklüğü ortaya çıktı. Hurda araç teşviki ile 2005 yılında 785 bine kadar ulaşan toplam iç pazar, daha sonraki daralmalar ve küresel krizin de etkisi ile 2008
yılında 526 bine düştü. 2002’den beri
her yıl istikrarlı bir şekilde artan ihracat
ile 2008’in ilk 6 ayında yıllık 1,5 milyon
üretim hızına ulaşıldı. Küresel kriz nedeniyle, 2008’in ikinci yarısında ihracat sipariş iptalleri ve iç pazar daralması sonucunda 2008 yılı üretimi ancak 1,150
milyon olarak gerçekleşti.
12
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Minibüs, midibüs ile kamyon ve otobüs
gibi ağır ticari araçlarda ÖTV değerinin
düşük olması, bu araçlarda indirimin etkili olmamasına neden oldu. Bu araçlarda KDV indirimi önerisi ise Hükümetimizce uygun bulunmadı. Ekonomik krizin etkisi ile bu araçların talebi yüzde 34
gibi büyük oranda geriledi. t
Krizde hızla artan stokların eritilmesi ve
talebin canlandırılması amacı ile Hükümetimizin 15 Mart/16 Haziran tarihleri
arasında uyguladığı ÖTV indirimi, daha
sonra azalarak 30 Eylül 2009 tarihine
kadar devam etti. ÖTV indirimi silindir hacmi 1.600 cc den küçük otomo-
Sectoral Overlook
According to OSD data, automotive production in 2009 realised as 869.953 units
and export fell back to 628.973 units
from 910.270 units. Production in 2008
were realised as 1.147.110 units. Based
on the report by OSD, market increased
to 574.000 units from 526.544 units.t
Türkiye hafif ticari araç
satışında Avrupa'da 2. sırada
Türkiye hafif ticari araç pazarı 2009 yılı Aralık
ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 96
oranında artarak 31 bin 745 adede ulaştı.
uOtomotiv Distribütörleri Derneği’nden, Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği’nin (ACEA) “Avrupa Hafif Ticari Araç Pazarı-2009 Ocak-Aralık” raporu verilerine dayandırılarak yapılan açıklamada, AB (27) ile AB ve Avrupa Serbest Ticaret Birliği
(EFTA) ülkeleri toplamına göre, 2008 yılı son çeyreğinde küresel
krizin etkisiyle aylar itibariyle hafif ticari araç pazarında yaşanan daralmanın 2009 yılı tüm aylar boyunca da devam ettiğine
dikkat çekildi. Türkiye hafif ticari araç pazarı, 2009 yılı OcakAralık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 0,4
oranında azalarak 187 bin 307 adet olarak gerçekleşti. t
Turkey became the second in Europe in light
commercial vehicle sales
Turkish light commercial vehicle market grew to 31.745 units at
the end of 2009 with a 96 percent increase when compared to the
year before.t
Avrupa'da ticari araç pazarı
yüzde 32 daraldı
Eylül ayında trafiğe kaydı yapılan araç sayısı
geçen yıla göre yüzde 2 arttı.
uAvrupa Otomobil Üreticileri Birliği’nin Malta ve Kıbrıs Rum
kesimi dışındaki 25 AB üyesiyle İzlanda, Norveç ve İsviçre’yi
kapsayan verilerine göre, geçen yıl hafif ticari araç pazarı yüzde 30, otobüs pazarı yüzde 19,5, kamyon pazarı yüzde 44 ve
ağır vasıta pazarı yüzde 48 daraldı. Yeni ticari araç satışlarında tüm Avrupa ülkelerinde görülen gerileme, Litvanya, Letonya ve İzlanda’da yüzde 80’i, Estonya’da yüzde 70’i, İrlanda ve
Bulgaristan’da yüzde 69’ı, Çek Cumhuriyeti’nde yüzde 65’i ve
Romanya’da yüzde 60’ı buldu. t
Commercial Vehicle market in Europe shrunk
According to the data of European Automobile Manufacturers Association, which includes 25 EU member countries with Iceland,
Norway and Sweeden, except Malta and Cyprus, showed a 48
percent of shrinking in heavy vehicles market; 44 percent in truck
markets; 19,5 percent in bus markets; 30 percent in light commercial vehicle markets.t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
13
SEKTÖRDEN HABERLER
NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR
MAN Krize karşı başarı gösterdi
MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Yürütme Kurulu Başkanı K. Tuncay Bekiroğlu, 44 yıllık tecrübeyle krize karşı gerekli tedbirleri aldıklarını belirterek, “Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bin adet otobüs teslim ederek krize karşı durma
başarısı gösterdik” dedi.
u MAN Türkiye’nin 2009 performansı
ve 2010 beklentilerini açıklayan MAN
Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Yürütme Kurulu Başkanı K. Tuncay Bekiroğlu,
ürettikleri otobüsleri 41 ülkeye ihraç ettiklerini ifade etti.
MAN ticari araçların en önemli üslerinden birinin Türkiye olduğunu kaydeden Bekiroğlu, tüm dünyada olduğu
gibi Türkiye’de de yoğun bir şekilde his-
sedilen küresem krizden en çok etkilenen sektörün otomotiv olduğunu belirtti. Krizin derinlemesine hissedildiği
bir zamanda dünyanın en büyük sıkıştırılmış doğalgazlı (CNG) otobüs filosunu
Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne kazandırdıklarını ifade eden Bekiroğlu, “Ekonomik ve çevreci belediye otobüslerini Türkiye’de ilk defa üreten firma olduk. Söz konusu araçlardan bin adetini
Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne teslim
ederek, krize karşı durma başarısını gösterdik. Kriz sürecinde aldığımız kararlarla iç piyasa müşterilerini ikinci el takas desteği ve özel finansal avantajlar
sağlayarak teşvik ettik. Böylece filoların
değer kaybetmesinin önüne geçtik ve
müşterilerimiz filolarını yeniledi” dedi.
Firmalarının kriz ortamında Hollanda’ya
217 adet CNG belediye otobüsü sattığını ifade eden MAN Türkiye A.Ş. Yü-
Mitsubishi seminerleri
Konya ayağı yapıldı
Mitsubishi Corporation Seminerleri’nin Konya ayağı, Konya
Ticaret Odası`nın ev sahipliğinde Konya`da gerçekleşti.
u KTO Meclis Salonu`nda gerçekleşen seminere KTO Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Üzülmez, Japon Araştırmaları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Esenbel, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk-Japon İş Konseyi
Yürütme Kurulu Üyesi Mehmet Buldurgan ile Mitsubishi Şirketler Grubu Türkiye sorumluları ve yönetim kurulu üyeleri, iş adamları ve davetliler katıldı. Seminerin açılış konuşmasını yapan KTO
Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Üzülmez, 2010 yılının Japon yılı ilan edilmesinin her iki ülke arasında kültürel ve ticari ilişkilerin gelişmesine büyük katkı
sağlayacağına ve bu ilişkilerin geleceğe
taşınmasına yardımcı olacağına inandığını söyledi. Konya`nın Anadolu`nun
önemli ticaret merkezlerinden birisi ol14
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
rütme Kurulu Başkanı Münür Yavuz ise,
Yunanistan’a 160 adet Neoplan marka
seyahat otobüsü sattıklarını, 2009 yılının son çeyreğinde Abu Dabi`den 150
adet özel servis otobüsü siparişi aldıklarını söyledi.
Yavuz, MAN Türkiye’nin üniversitesanayi işbirliğine de büyük önem verdiğini, bu kapsamdaki “2009-2010 yılı
MAN Türkiye Sistem Geliştirme Projesi” ile Ankara`da kurulu 6 üniversitenin endüstri mühendisliği son sınıf öğrencileri ile 6 ay ortaklaşa çalışacaklarını kaydetti.
2010 yılında otobüste yüzde 23 pazar
payı hedefleyen MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş, kamyon için ise 13 bin
adetlik pazar öngörüyor. t
Despite the Crisis MAN Achieved
Success
K. Tuncay Bekiroğlu, Head of Executive Committee of MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş., explained that they have
taken necessary precautions against the
crisis with their 44 years of experience
and said: We have achieved success despite the crisis through delivering 1000
buses to Ankara Metropolitan Municipality. t
cari ilişkilerini arttırmak, son dönemde dış ticarette önemli adımlar atan Japonya’nın menfaatine olacaktır. Bölgesinde gücünü giderek arttıran Türkiye ile dünyanın ikinci büyük ekonomisi
olan Japonya`nın ortak hareket etmesi iki ülkenin çıkarlarıyla doğru orantılıdır` dedi. Konuşmaların ardından seminere geçildi. Seminerde Japonya’daki
sanayi ve ticaretin işleyişi ile Japonya
ile nasıl ticari ilişkiler kurulabileceği konusunda katılımcılara bilgiler verildi. t
Konya Phase of Mitsubishi
Seminars Ended
duğunu da dile getiren Hüseyin Üzülmez, “Tarım sanayi, tarım makineleri, imalat, ayakkabı, makine, otomotiv
yan sanayi, gıda ve ambalaj sektörlerinde Türkiye`de önemli bir üs haline geldik. Otomotiv yedek parçası konusunda
Konya gerçek bir merkez üs haline gelmiştir. Türkiye`de imal edilen taşıtların yüzde 80`inin yedek parçasını Konya üretiyor. AB, Ortadoğu ve Afrika`ya
açılan kapı konumundaki Türkiye ile ti-
The Seminar held at Assembly Hall of
Konya Chamber of Commerce (KTO).
Hüseyin Üzülmez, President of KTO; Selçuk Esenbel, President of Japan Studies
Association; Mehmet Buldurgan, Member of Executive Board of Foreign Economic Relations Board’s Turkish-Japanese
Business Council; representatives of Mitsubishi Turkey and board members, businessmen and invitees attended the seminar. t
Temsa, Afrika ve Ortadoğu
iklimine uygun otobüs üretti
uTemsa`nın Ar-Ge Müdürü İbrahim Eserce, Afrika, Ortadoğu ve Körfez Ülkelerindeki otobüs pazarında pay sahibi olmak
amacıyla bölgenin topografik yapısına ve iklim koşullarına uygun, hedef pazardaki otobüs standartlarını sağlayan, rekabet
edebilecek bir otobüs tasarımı yaptıklarını bildirdi. t
Temsa manufactured bus coherent with Africa and
Middle East Climate
Temsa Global A.Ş. developed a new bus for inter city transportation which is coherent with climate and geography of African, Middle Eastern and Gulf countries. t
Hattat traktör Polonya'ya
ihracata başladı
Başbakan Erdoğan, en son çıktığı Polonya
gezisinde Hattat Holding`in Polonyalı Pol-Mot ile
distribütörlük anlaşması yapmasını da sağladı.
uŞirketin Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Hattat, “Başbakanımız Erdoğan ve Devlet Bakanımız Zafer Çağlayan aracılığıyla haziranda Pol-Mot ile 5 yıllık distribütörlük anlaşması imzaladık. Bu sayede 150 milyon Euro`luk gelir elde edeceğiz.”
dedi. Çerkezköy’deki üretim tesislerinde yapılan ilk sevkiyat için
düzenlenen törende konuşan Hattat, “Daha önce Finlandiyalı
Valtra’nın A serisini üreterek Avrupa pazarına girmiştik. Şimdi
de yüzde 100 yerli traktörümüzü Polonya`ya ihraç ediyoruz.”
diye konuştu. Daha önce de Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Recep Tayyip Erdoğan, Hannover Fuarı”nda Hattat traktörlerinin üzerinde resim çektirmişti. İbrahim Hattat, bu olayın
da yurtdışında işlerinin açılmasını sağladığını aktardı. Firmanın
fabrikasında toplam bin 600 kişi istihdam ediliyor. t
Hattat Tractor commenced export to Polland
Prime Minister Recep Tayyip Erdoğan enabled a dealership agreement between Hattat Group and Pol-Mot at his latest Polland visit. Hattat Agriculture is going to manufacture 5.000 units of tractors for Pol-Mot. t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
15
SEKTÖRDEN HABERLER
NEWS FROM AUTOMOTIVE SECTOR
Fiat'ın dünyadaki en iyi
ikinci Ar-Ge merkezi Tofaş
Fiat’ın kendi ülkesinden sonra dünyadaki en iyi araştırma ve
geliştirme merkezi, Bursa TOFAŞ bünyesindeki Ar-Ge birimi oldu.
kezinde bir otomobilin çarpışma dışında
tüm testleri yapılabiliyor.
Tofaş CEO’su Ali Pandır, merkezin 30
milyon Euro yatırımla kurulduğunu,
ağırlığı mühendis olmak üzere 450 kişinin çalıştığını söyledi. “Minicargo projesinin bir kısmı, 19 Şubat’ta pazara sunulacak yeni Doblo’nun ise tamamına
yakını bu merkezde geliştirildi.” diyen
Pandır, Fiat’ın bu çapta sadece İtalya ve
Brezilya’da test merkezleri bulunduğunu ifade etti. Pandır, Bursa’daki merkezin şirket için İtalya’nın ardından ikinci
sıraya yerleşebilecek yetkinlikte olduğunu dile getirdi. Tofaş, geçen yıl aldığı
dünyanın en iyi Fiat fabrikası ödülünün
ardından şirkein en iyi ikinci Ar-Ge merkezi konumunda. t
Tofaş is the second best R&D
Centre in Fiat
u Türkiye’nin Avrupa Birliği ile yaptığı anlaşmalar çerçevesinde 2012 yılında araştırma geliştirmeye (Ar-Ge)
ayırdığı payın milli gelirin yüzde 2’sine
ulaşması gerekiyor. Hükümetin bir yıl
önce bu amaçla çıkardığı Ar-Ge kanunu 60 merkez kurulmasına imkan ta-
nırken, bu merkezlerin 16’sını otomotiv sektörü gerçekleştirdi. Tofaş’ın 3 yıl
önce açtığı ve Ar-Ge kanunu ile hız kazanan Bursa’daki birim, İtalya’dan sonra Fiat’ın dünyadaki en iyi ikinci merkezi haline geldi. İlk kez sınırlı sayıda gazeteciye kapılarını açan Tofaş Ar-Ge mer-
Clio 4'ü Türkiye`de üretme girişimleri
Devlet Bakanı Çağlayan, Renault’ya daha düşük maliyetle
üretim yapabileceği Bursa`yı adres olarak gösterdi.
u Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, birkaç doların bile ciddi rekabet unsuru
olduğu bir ortamda, Renault Grubuna
Türkiye’de yatırım yapma tavsiyesinde
bulunarak, “Clio 4 konusunda üretimin
Türkiye’de yapılması Fransa’nın da lehine olacaktır” dedi.
Fransa’da Türkiye Mevsimi etkinlikleri
kapsamında İstanbul Ticaret Odası(İTO)
ve Paris Ticaret ve Sanayi Odası(CCIP)
ev sahipliğinde düzenlenen Orta DoğuOrta Asya-Akdeniz-Afrika Bölgelerarası
İş Forumunun açılışında konuşan Çağlayan, bu toplantının sadece 11 ülkenin
bir araya gelmesinin ötesinde üç kıtanın
birlikte beraber hareket etmesi, ticari ve
ekonomik entegrasyonunun sağlanması açısından son derece önemli olduğunu kaydetti.
Türkiye`nin otomotiv sektörü küme16
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Tofaş`ın 3 yıl önce açtığı ve Ar-Ge kanunu ile hız kazanan Bursa`daki birim,
İtalya`dan sonra Fiat`ın dünyadaki en iyi
ikinci merkezi haline geldi. Tofaş Ar-Ge
merkezinde bir otomobilin çarpışma dışında tüm testleri yapılabiliyor. 30 milyon Euro yatırımla kurulan merkezde
ağırlığı mühendis olmak üzere 450 kişi
çalışıyor.t
şöyle sürdürdü: “Otomotiv sektörü başta olmak üzere pek çok sektörde rekabet kızışmıştır. Artık büyük balık küçük
balığı yutmuyor, hızlı balık küçük balığı yutuyor. Küçük balık olup yem olmak
yerine güç birliği yapmanın ve üretimi
en rahat yapılabilecek yerlerde yapmanın önemi tartışmasızdır. Renault grubunun özellikle birkaç doların bile ciddi rekabet unsuru olduğu bir ortamda,
Türkiye`de yatırım yapmasını tavsiye etmek istiyorum. Son günlerde gündeme gelen Türkiye`de üretimi yapılacak olan Clio 4 konusunda üretimin
Türkiye`de yapılması Fransa`nın da lehine olacaktır. Türkiye`de bunu daha
ucuza mal edeceksiniz.” dedi. t
Initiatives to manufacture Clio 4
in Turkey
lenmesinin gerçekleştiği bir ülke olmanın yanı sıra önemli de bir pazar olduğunu ifade eden Çağlayan, sözlerini
State Minister Zafer Çağlayan advised
Renault to invest in Turkey in such environment that even a few dollars can be
a competitive advantage and said: “It
will be benefit of France to manufacture
Clio4 in Turkey” . t
"Otomotiv sektörü
ülkenin parlak geleceği"
Son günlerde TV’lerde yayınlanan tanıtım
ilanlarıyla bir kez daha gündeme gelen OETK,
gelecekten umutlu.
uOtomotiv endüstrisinin ekonomik krize rağmen 2009 yılında 16.8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini ve 2000 yılından bu yana ülke ihracatı 5 kat artarken otomotiv ihracatının
25 kat yükseldiğini vurgulayan OETK Başkanı Cengiz Kabatepe; “2010 yılına da iyi hazırlandık ve ihracatımızı yılın ilk ayında
yüzde 44 oranında arttırdık. Önümüzdeki dönem bizim için maçın ikinci devresi olacak ve Türkiye otomotiv endüstrisi olarak
bu maçı alacağız” dedi. Otomotiv endüstrisini iç ve dış kamuoyuna tanıtmak amacıyla 2008 yılında faaliyete geçen ve doğru
bilgiyi güçlü bir biçimde kamuoyuna aktarmak prensibiyle hareket eden Otomotiv Endüstrisi Tanıtım Komitesi’ni (OETK), yeni
bir TV kampanyasıyla tekrar gündemde. t
Automotive Sector is the Bright Future of the Country
OETK, Publicity Committee of Automotive Industry, is popular with
a new television campaign. The Committee established in 2008 in
order to promote the industry in domestic and foreign public and
acts with principle of disseminating the accurate information. t
Ford Otosan'ın yeni genel
müdürü Otay
Ford Otosan, üst yönetimde değişikliğe gitti. Üç yıldır şirketin genel müdürlüğünü yürüten Mike Flewitt,
Ford Avrupa`da üst düzey bir pozisyona atanırken,
Flewitt`ten boşalan koltuğa Ford Otosan Genel Müdür
Başyardımcısı Nuri Otay getirildi.
u1 Mart 2010`dan itibaren şirketin yeni genel müdürü olarak göreve başlayacak. Otay`ın eski görevini ise
Ford Motor Company Strateji Operasyonları, İhracat Operasyonları ve Küresel Büyüme
Girişimleri Direktörü Ted Cannis üstlenecek. Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunu olan Nuri Otay,
Ford Otosan’daki kariyerine 1983`te metot mühendisi olarak başladı. Sırasıyla dış satın alma müdürü, İstanbul fabrikası müdürü ve 2001`de Kocaeli Fabrikası`nın ilk fabrika müdürü olarak görev yaptı.
2007-2008’de Ford Avrupa ekibinin üyesi olarak Köln tesisleri
direktörü görevinde bulundu. 2009’da ise genel müdür başyardımcısı olarak Ford Otosan’a atanmıştı. t
Otay is the new manager of Ford Otosan
Ford Otosan has a change in its executive management. Mike Flewitt, General Manager of the company for 3 years, assigned for an
executive position in Ford Europe left his position to Nuri Otay,
Vice General Manager of Ford Otosan. t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
17
TAYSAD’DAN MESAJ
MESSAGE FROM TAYSAD
Bayrağı devretme zamanı
Sanayimizde bir birliktelik, tek seslilik ve güç oluştu.
TAYSAD olarak hep sanayiye öncelik
veren bir siyasi irade istedik. Sanayimizin ekonomimiz içindeki önemini paydaş derneklerle birlikte her platformda
dile getirerek sadece derneğimizin temsil ettiği firmaların sorunlarını değil ortak raporlar ile tüm sanayimizin sorun-
Ömer Burhanoğlu
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board, TAYSAD
u 2006 yılında bir manifesto ile başladığım başkanlık görevindeki bayrağı; kendime, sektörümüze ve derneğimize söz verdiğim her hedefi tamamlamanın huzuru içinde yönetimdeki diğer arkadaşlarıma devrediyorum.
Hikayenin başına dönecek olursak
2002-2006 yılları arasında TAYSAD
Başkan Vekilliği görevimden sonra gelen başkanlık teklifini sizlerin oyuna
sunmadan önce derneğimiz için neler
yapmamız gerektiğini ve bunu nasıl bir
ekiple yapabileceğimi düşünüp bunu da
yazılı hale getirip adete bir manifesto
gibi genel kurula sunduk.
Bu manifesto bizim rehberimiz oldu.
Bir de sloganımız olmalıydı, bu sloganın altında tüm sektör toplanmalıydı;
hem üyelerimizin ortak çıkarına hem de
18
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
sektörün yararına olmalıydı. Böylelikle
kimsenin itiraz edemeyeceği “Projeler
Türkiye’ye” sloganı ortaya çıktı. Amacımız küreselleşen otomotiv pazarında
Türkiye’nin payını attırmak ve bu paydan da üyelerimizin en üst seviyede yararlanması için küresel oyuncu olma bilincini yerleştirmekti.
Sektörün en kalabalık ailesi olarak en
fazla işe ihtiyacı olmanın getirdiği zorunluluk ve cesaretle; bir yandan sanayimizi kucaklarken, diğer yandan paydaşları bir araya getirmeye çalıştık. Sanayimizin taleplerinde öncelikli yer
alarak TAYSAD’ı sözü dinlenen referans kurum haline getirdik.
Her fırsatta ana sanayiden, devletten
ve diğer paydaşlardan beklentilerimizi ısrarla en üst makamlara ilettik, kamuoyu yarattık. Yerel yönetimler, Odalar Birliği, sanayi ve ticaret odalarımız,
meslek komitelerimiz, İhracatçılar Birliği, DEİK, KSO, OSD, ODD, OYDER, YPG,
TREDER, TÜBİTAK, TTGV, OTAM, ülkemizin tek ihtisas organize sanayi bölgesi olan TOSB, üniversiteler ve diğer tüm
paydaşlarımızla işbirliklerimizi arttırdık.
TAYSAD yönetimine aday
olduğumda altı maddelik bir
manifestom vardı. Bu dört
yıl içerisinde hepsini yerine
getirdim. Üyelerimiz başta
olmak üzere diğer paydaşlarımız da dönemimizi başarılı buluyorlar; bunun için her
birine müteşekkirim. Bu izlenim benim için çok değerlidir ve en büyük hediyedir.
larını dile getirdik. Çözüm önerilerini de
tek taraflı değil; hep karşılıklı düşünerek
sunduk. Sanayimizin sadece bugününü değil, yarınını da düşünerek hareket ettik. 5746 sayılı Ar-Ge teşvik yasası, yeni ve büyük yatırımların desteklenmesi hakkında kanun hep bu
ortak sinerji sonucunda yaratılmıştır. Burada hükümetimiz yetkilileri de
sanayimiz ile empati içinde çalışmışlar
ve en faydalı modeli hayata geçirmek
için yoğun çaba sarf etmişlerdir.
Genel kurul toplantılarımızda da bu birliktelik açıkça görünüyordu. Hükümet,
yerel yönetim, paydaş, basın temsilcilerimiz hep bir arada olduk.
Sadece üretimle bir yere varamayacağımızı ifade edip muhakkak ArGe’ye önem vermemiz gerektiğini,
her zaman sizden daha ucuz üreten
olabileceğini ancak know-how’ı olanın nerede üreteceğine karar vereceğini; gücümüzün yettiği kadar söyledik; ısrar ettik ve sonunda sanayimizin
de yoğun mesaisi ile 5746 sayılı Ar-Ge
yasasını çıkarttık. Ardından yeni ve
büyük yatırımların teşviği geldi.
Derneğin kurumsal hale getirilmesi ayrı bir devrimdi. Gerçek profesyonel kadro oluşturulması; inisiyatif ve
destek verilmesi derneğimizin kalitesini
çok yükseltti. Bizim işimiz hizmet; hizmeti de insan kaynağı yaptığına göre en
önemli yatırım kadro olmalıydı. Genel
sekreterimiz Özlem Hanım ve kadrosu
derneğimiz için çok önemli bir kazanç.
Sesimizin, düşüncelerimizin duyulmasını sağlamaya çalıştık. Bunun için ka-
muoyunda TAYSAD’ın konumlandırma stratejisini yeniden tasarladık, yazılı ve görsel basınla olan iletişimizi arttırdık. Neredeyse her gün gazetelerde
demeçlerimiz yayınlandı ve bu demeçlerde adımız Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği olarak değil, sadece TAYSAD olarak kullanıldı. Artık herkes,
TAYSAD’ın Taşıt Araçları Yan Sanayiciler Derneği olduğunu biliyor. Böyle
bilinir, güvenilir, referans bir dernek
haline geldik. Göreve geldiğim yıl yazılı basında yaklaşık 15 haberle yer almışken, 2009 sonunda bu sayı 730’a yükseldi. Karar vericilerin hergün okuduğu tirajı yüksek gazetelerde, ekonomi
dünyasının takip ettiği dergilerde, televizyon kanallarında, canlı yayınlarda
TAYSAD’ın sesini duyurduk. Yarattığı-
mız değerin tanıtılmasını sağladık.
Kalitesi ve etkinliği gittikçe artan eğitimlere imza attık. Dergimizin ilerleyen sayfalarında, eğitimlerimizden sorumlu Yönetim Kurulu Üyemiz Alper
Kanca’nın yazısında göreceksiniz; eğitim adedini ve eğitimlere gelen katılımcı
sayısını artırdık, 2009 hedefimiz 1.200
katılımcı iken bu rakam 1.400’lere çıktı. Özellikle kriz döneminde UTAYSİB
desteğiyle gerçekleştirdiğimiz eğitimlerimizi her kademeye ulaştırmaya devam ettik. Önemli konularda her
zaman öncü olarak bilgilendirme toplantıları düzenledik. Yurtdışından konusunda uzman konuşmacıların katıldığı uluslar arası seminerler, konferanslar
düzenledik.
Tüm bu yapılanları aidat artışı yap-
madan hatta azaltarak görevi aldığımız kasa mevcudu neyse onu eksiltmeden gerçekleştirdik. Üye sayımızı arttırdık; ödeme yapmayan ve etkinliklere hiç katılmayan yaklaşık 25 üyeyi
Yönetim ve Genel Kurul kararı ile ayıkladık. Derneğimize faaliyetleri kapsamında dış gelir kaynakları oluşturduk. Raporlama, kıyaslama çalışmaları,
ortak satın alma, eğitim, seminer, konferans, fuar, tanıtım kaynaklı gelirlerimizi oluşturduk.
Sanayimizi laik olduğu milli sektör
haline getirmek için vizyon yarattık;
kamu oyunun da dikkatini çektik.
Krizde de öncelikli davranarak gerekli bilgilendirmeleri yaptık ve sürekliliğini sağladık.
Türkiye’de yatırımı olmayan ana sanayilere tanıtım yaptık, satınalma
ofisleri gibi çalıştık. Üyelerimizin satış cirolarının düşük olduğu müşterilere yönelik pazarlama çalışmaları yaptık. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere yönelik farklı stratejiler ile hareket
ettik.
Kendi markamız olamasa da segment
yaratalım dedik, teşviklerde hep öncelik istedik. Bölgesel ve küresel yapıyı
dikkate alarak farklı modeller oluşturulması için çalışmalar yaptık. Doğuda Çin
modelini ortaya attık.
Sanayimizin geleceğinde önemli bir
yere sahip olacak olan elektrikli araç
konsepti konusunda çalışmalar yaptık.
TAYSAD’ın misyonu 30 yıl önce kurulduğu günden beri hiç değişmedi: Üyelerine, birliktelikten aldığı güçle destek
vererek, Türk otomotiv sanayini bir bütün olarak geliştirmek ve ülkemizi dünya otomotiv pazarının önde gelen tedarik merkezlerinden birisi yapmak için
ortamlar ve koşullar yaratmak. Bu misyonla TAYSAD, gün geçtikçe büyüdü,
güçlendi. Bugün “söz sahibi” ve “fikrine başvurulan” bir dernek konumuna
geldi. TAYSAD işte bu sinerjinin ürünüdür.
Kasım November - Aralık December 2009 www.taysad.org.tr
19
TAYSAD’DAN MESAJ
MESSAGE FROM TAYSAD
TAYSAD; kendi ihtisas OSB’si olan,
Türkiye’nin gayri safi milli hâsılasının
yüzde 2,5’u gerçekleştiren; aslında 300
üyesi olmakla beraber temsil ettiği binin üzerinde sanayicisi olan, toplam
Türkiye ihracatının yüzde 5’i yapan çok
önemli ve tek yan sanayi derneğidir.
Temsil ettiği şirketlerin toplam çalışan
sayısı 150 bin civarındadır. Türkiye ekonomisine yaklaşık 10 milyar dolarlık iş
hacmi katkısında bulunmaktadır. Gelecek yıllarda istihdama olan katkısı artarak devam edecektir.
anlayışı ile aranan bir yan sanayi tabanı oluşturan tüm otomotiv gönüllülerini anmak, derleyebileceğimiz anıları kalıcı kılmak üzere hazırladık.
TAYSAD, otomotiv trend ivmesinin üstüne çıkmış, söylemleri ve aksiyonları ile paydaşlarını bilgilendirmeye ve farkındalık yaratmaya
gayret etmiş, küresel otomotiv fırsat dalgasından sektörümüzü mümkün olduğu kadar fazla yararlandırmaya ve sürekliliği için de doğru konumlandırmaya çalışmıştır. Üyelerinin otomotiv sanayindeki tüm değer
zincirine hakim olmalarını, bu değer
zincirini küresel olarak yönetmelerini ve
küresel karar verici konumuna gelmelerini sağlayacak ortamın yaratılması için
stratejiler oluşturma çabasını vermiştir.
Benim yönetime geldiğimde altı
maddelik bir manifestom vardı ve
hepsini yerine getirdim. Üyelerimiz
başta olmak üzere diğer paydaşlarımız da dönemimizi başarılı buluyorlar; bunun için her birine müteşekkirim. Bu izlenim benim için çok değerlidir ve en büyük hediyedir.
Derneğimizin 30. yılında, 30. Olağan
Genel Kurulumuzu, yeni hizmet binamızdaki TOSB Konferans Salonu’nda
yapabilmenin sevincini ve gururunu sizlerle birlikte yaşadık. Bu gurur başkanlık
dönemimde bana nasip oldu. Bu 30 yıllık gelişimde büyük pay sahibi olan
geçmiş dönem başkanlarımız, yönetim, danışma ve destek kurulu üyelerimiz, müteşebbis heyettekiler ve diğer ilgili üyelerimize borcumuz ödenmez.
30. yılımızı kutlamak için bir araya geldiğimiz özel gecenin en güzel sürprizi, hiç
kuşkusuz, sizlere armağan ettiğimiz
“Yan Yana 30 Yıl” kitabı oldu. Hepimizin emek verdiği bu kitap TAYSAD’ın
ve Türk otomotiv yan sanayinin ilk yazılı tarihçesi olma özelliğini taşıyor. “Yan
Yana 30 Yıl” kitabını otomotiv sektörünün Türkiye’de lider olmasını sağlayan, dünyaya entegre olmuş, kalitesi ve
20
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Faaliyetlerimizin tamamını burada anlatmak mümkün değil ancak genel kurulumuzda dağıtacağımız kitapta detaylı olarak görebileceksiniz.
Ben dört yıl yönetim kurulu başkan vekilliği dört yıl da yönetim kurulu başkanlığı yaptım. Gönüllü yapılan işlerde, motivasyonu yüksek tutabilmek
için yeterli bir süredir. Bundan sonrası
için başka motivasyonlar gerekir ki benim prensiplerimde bu yok. Artık bayrağı başkalarına devretmek lazım. Bu koltuğa gönül veren başka arkadaşlarımız
var. Onların da yapmak istedikleri şeyler var. Biz TAYSAD’ın çıtasını oldukça yükseklere çıkarttık. Bir referans
dernek haline geldik. Benim amacım
benden sonra başkan olacak kişilere
koltuğu rahat bırakmaktı. Onu da başardığımı düşünüyorum. Artık arkam
sağlam gönlüm rahat bir şekilde veda
mı edebilirim. Benim görevim bundan
sonraki süreçte arkadaşlarımıza istedikleri konuda bilgilerimizi aktarmak ve
destek olmaktır.
Devamlılığı esas alan, müdahalesiz, kulissiz bir genel kurula gidiyoruz. Derneğimize yerleştirmeyi başardığımız
samimiyet, gönüllü iş yapanı destekleme, net, açık olma sektörün ortak
amacı için uğraşma misyonu gerçek
anlamda kültüre dönüştü. TAYSAD’ı
TAYSAD yapan bu birliktelik devam
ediyor. Önümüzdeki dönem Başkan
adayımız Celal Kaya ve ekibine başarılar diliyorum. TAYSAD’ın yükselen çıtasını daha da yukarı çekeceklerine; başarılı bir yeni dönem olacağına içtenlikle
inanıyorum.
Handing Over the Flag
uI have started my presidency with
a manifest in 2006 and I am handing
over the flag to my other colleagues in the board with the peace of keeping the promise I made to myself,
the sector and our association.
When we turn back to where the story
starts... When I was asked for the Presidency, after my vice chairman position
between 2002-2006, I have put my thoughts and need to do’s for the association together, as well as thinking about
a team to realise those, I have submitted them just like a manifest to the general assembly.
A4 you may see below was our guideline. There must also be a catchphrase, which can gather the sector under;
that can be useful for sector and serve
for mutual interests of our members. We
went on with “Projects to Turkey” which
has been owned by everyone. Our aims
were to increase Turkey’s share in globalizing automotive market and building consciousness of being a global
player among our members to benefit
from this share.
We have tried to embrace our industry
and gather stakeholders with the ne-
cessity and courage brought by having to
much to do being as the largest family of
the sector. We made TAYSAD a reference point by actively participating to demands of the sector.
At every opportunity we had, we shared
our expectations from main industry, state and stakeholders with the highest authorities and public. We have increased
our collaborations with local governments, chambers union, DEİK, chambers
of commerce and industry, professional
comittees, exporters union, OSD,ODD,
OYDER, YPG, TREDER, universities, TUBİTAK, TTGV, OTAM and other stakeholders. Single voice and power established
in the industry.
Being as TAYSAD we always wanted a
political will that prioritise industry. We
have expressed the importance of the
sector for the economy and not only the
problems of our members but also the industry as a whole through mutual reports,
at every platform with partner associations. We offered solutions through participatory ways. We have moved thinking
about the future. This mutual synergy led
to #5746 R&D Incentive Law and law on
supporting new and big investments. At
TAYSAD, “Projeler Türkiye’ye” sloganı
ile yola çıkarak yarattığı işbirliği atmosferi ile hepimizin içinde yaşadığı ve inanılmaz bir dinamizm gösteren otomotiv
sanayimize pozitif bir soluk kazandırdı. TAYSAD; farkındalık yaratma, tanıtım yapma, otomotivin önemini ve
küresel oyunun kurallarını anlatma,
paydaşları uyarma ve işbirliği görevini yerine getirmeye bu yeni dönemde
de devam edecektir.
Başkanlık dönemim boyunca beni
destekleyen, düşüncelerini açıklıkla paylaşan, cesaretlendiren, teşvik
eden Yönetim ve Denetleme Kurulu
üyelerimize, yedek üyelerimize, eski
yönetim-denetleme kurulu üyelerimize, danışma-destek kurulumuza,
bize Türkiye’nin tek ihtisas organize
sanayi bölgesine sahip olma fırsatını
sağlayan TOSB yönetim ve müteşebbis heyet üyelerimize, katılımcı üyethose points also the government officials worked with an empathy for the sector and exerted to realise the most useful model.
This synergy could be seen at our general assemblies. Government, local administration, stakeholders and press member, we were all together.
We have told every time that we should
focus on R&D, we cannot go on with manufacturing only; there will always be
cheaper manufacturers and at such point
the one with the know-how will decide
where to manufacture. We insist on that
and finally we made the #5746 law on
R&D incentives. Then incentive for new
and big investments came.
lerimize ve profesyonel kadromuza
teşekkür ederim.
Görevlerini, sorumluluklarını ve projelerini hakkı ile gerçekleştirip, birçok konuda delegasyonumu kabul
eden, bana başarılı bir başkanlık dönemi yapmamı sağlayan iş ortaklarıma ve tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ederim.
Odalar Birliği, Sanayi ve Ticaret odalarımız, Meslek Komitelerimiz, İhracatçılar Birliği, TOSB, DEİK, KSO,
OSD, ODD, OYDER, YPG, TREDER,
TÜBİTAK, TTGV, OTAM, üniversiteler
ve diğer tüm paydaş kurumlarımıza,
başkanlarına, yönetimlerine, genel
sekreterlerine ve temsilcilerine bizimle yarattıkları değerli sinerji için
çok teşekkür ederim.
Yerel yönetimlerimize, basın danışmanımız PR Basın’a, dergimizin ve diInstitutionalization of the association was
another revolution. Establishing a really
professional team; supporting and enabling initatives enhance the quality of the
association. Since our business was service; and human resource became most
important investment for us. Ms. Özlem
Gülşen, our secretary general and her
team is an important gaining for our association.
We have tried to be visible and hearable.
We redesign position of TAYSAD in public and increased our relations with visual and published media. We were on
the newspapers almost everyday and
our name used as TAYSAD not as Association of Automotive Parts and Components Manufacturers. Because everybody
ğer tanıtım materyallerimizin hazırlanmasını sağlayan Mavi Tanıtım ekibine, ortak satınalma yaptığımız, faaliyetlerimize sponsor olan, bizi destekleyen tüm şirketlere her zaman
verdikleri destekten dolayı teşekkür
ederim.
Hükümetimizde sanayimizle doğrudan ilgili başta Sanayi ve Ticaret Bakanlığımıza, Maliye Bakanlığımıza,
Ulaştırma Bakanlığımıza, Dış Ticaretten sorumlu Bakanlığımıza, müsteşarlıklarına ve tüm kadrolarına en içten teşekkürlerimi sunarım.
Her veda yeni bir başlangıçtır;
yeni başlangıçların tüm sanayimize verimli olması dileğiyle. t
knows that now. We have became such
a well known, reliable and reference association. When I have started my presidency there were 210 news published in
media; at the end of 2009 there were 730.
We were on the national newspapers with
high circulation; magazines read by decision makers; live on television. We tried
to make visible the value that we created.
We organised efficient and high quality
trainings. You will read the article of Mr.
Alper Kanca, our board member responsible from the trainings. We have increased the number of articles and number of
participants. Our 2009 objective was to
reach 1200 people and we ended up with
1400. Especially during the crisis we have
tried to extend our trainings to every level
with support of UTAYSİB. We held dissemination meetings on important issues;
conferences and international seminars
with expert speakers.
And we did all without any raise in our
membership fees and we did not lessen what we got at first. Our members are increased; we have eliminated
25 members,who were not paying their membership fees and participating to
any event and activities, upon decision of
General Assembly. We made fund-raising
and established new incomes through reporting, benchmarking, joint purchasing,
trainings, seminars, conferences, fairs
and promotion.
We have created a vision to make our in-
Kasım November - Aralık December 2009 www.taysad.org.tr
21
TAYSAD’DAN MESAJ
dustry a national sector; and we draw
attention of the public.
We have provided necessary information and continuity during the crisis by
acting rapidly.
We made promotional activities for the
main industries that do not have investment in Turkey and worked like purchase offices. We made marketing activities for the customers that our members
have low sales number. We acted with
different strategies towards developing
countries and developed countries.
Even we do not have our own brand, we
wanted to have a segment and we asked
for priority in incentives. We conducted studies to establish different models
by taking regional and global structure into consideration. We created China
model in the east.
We conducted studies on electric cars,
which will have an important place in
the future of our industry.
TAYSAD’s mission have never changed
for 30 years: To provide the environment and conditions for developing the
Turkish automotive industry as a whole and making Turkey one of the leading
supply centers of the global automotive
industry, by supporting its members as
a collective organization. With this mission TAYSAD strengthen and grew everday. Today it became a captain and reference association. TAYSAD is the product of this synergy.
TAYSAD is the one and only supplier association in Turkey, which has its own
speciality Organized Industrial Zone,
represents more that 1000 industrialists
with its 300 members; realises 2,5 percent of Turkey’s GNP and exports 5 percent of Turkey’s total export. The number of the employees of the companies
we represent are 150.000. It contribu-
MESSAGE FROM TAYSAD
tes to Turkish economy with approximately 10 billion dollars of business volume.
And its contribution to employment will
continue to increase in the future.
TAYSAD exerted to raise awareness and
inform its stakeholders through actions
and sayings, came up automotive trends,
avail the sector from global automotive opportunity wave as much as possible and tried to position accurately for its
continuity. It has tried to enable its members having whole value chain in automotive industry, managing this value
chain and establishing strategies that will
make them global decision makers.
When I came to the Board, there were six
issues on my manifest and I have done
them all. Both our members and stakeholders think our period was successful
and I appreciate them all. This observation is very valuable for me and it is the
greatest gift.
We experienced the pride of gathering
our 30th General Assembly at our new
building TOSB Conference Hall. This pride vouchsafed to me. We cannot thank
enough to our previous presidents, members of the executive and support committees, and our other related members,
who have their own share in this 30 years
long development.
There is no doubt “Together 30 Years”
book was the most amazing surprise of
the night. That book, we all contributed,
has an importance as it is the first written history of Turkish automotive supply
industry. “Together 30 Years” has been
prepared to maintain the memoirs and
to remember all the ones who created
the base of the supply industry, which is
integrated to the world and asked for its
quality and approaches.
It is not possible to tell about all our activities but you may find them detailed in
the book we will distribute at the general assembly.
I was vice chairman of TAYSAD for four
years and I have been chairman for the
last four years. This period is enough for
voluntarily works in order to keep motivation up. After a while new motives
are needed and my principles do not involve such things. Now it is time to hand
over the flag. We have leveled up TAYSAD and made it a reference association. My purpose was to leave presidency
in a peaceful way for my followers and I
believe I have succeed it. Now I can say
good bye peacefully. My aim from now
on is to support and share my know how
with the newcomers.
We are going to a General Assembly
without intervention, lobbies. Intimacy,
supporting the volunteers, being clear and true, and working for the mutual objective of the sector became our
culture. I hope the best for our president candidate Celal Kaya and his team.
I believe they will bring TAYSAD to further and this will be a bright new succesful period.
TAYSAD brought a new breath to our
automotive industry, which shows an
amazing dynamism, with collaboration
atmosphere that was created with starting “Projects to Turkey” motto. TAYSAD will continue to its awareness raising, promotion, telling the importance of automotive and rules of the game,
warning and waking its stakeholders in
this new period.
I would like to thank past and present
members of our Board, Executive Committee, Advisory Committee, Board of
Trustees, participatory members for
their attitude; effort in achieving this
success. I would also like to thank to
all stakeholder institutions, their managements and representatives for the
synergy created together. I would like
to thank to local administrations for
their continous support.
I also would like to present my sincere thanks to the staff; undersecretaries
and ministries of Industry and Commerce, Finance, Logistics and Foreign Commerce.
Each farewell is a new start, I wish all
new beginnings to be efficient for our
industry. t
22
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
Ticari araç üreticileriyle ve yan sanayicinin buluşması
İstanbul Comvex Fuarı
Türk Otomotiv Sanayi’nin ticari araç segmentindeki yeni
ürünlerini tanıttığı ve 3-6 Aralık 2009 tarihleri arasında
TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen İSTANBUL COMVEX FUARI sona erdi. Fuarda, 2010 yılında Türkiye ekonomisinin yükünü taşıyacak yeni modellerin tanıtımı gerçekleştirildi.
uOtomotiv Sanayi Derneği (OSD),
Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) ve Ticari Araç İthalatçıları Derneği (TAİD) işbirliğiyle düzenlenen
ve Avrasya’nın en büyük ticari araç fuarının açılışı, TAYSAD Yönetim Kurulu
Başkanı Ömer Burhanoğlu, OSD Yönetim Kurulu Başkan Turgay Durak, TAİD
Yönetim Kurulu Başkanı Bahadır Özbayır ve TÜYAP A.Ş. İcra Kurulu Başkanı
Serdar Yalçın tarafından yapıldı.
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Durak,
‘’2015 yılı için belirlediğimiz 2 milyon
adet üretim, 1,5 milyon adet ihracat, 50
milyar dolarlık ihracat geliri ve 600 bin
istihdam hedeflerimize ulaşmak üzere
yoğun ve hedef odaklı çalışmalarımız
kararlılıkla devam etmektedir’’ dedi.
Durak, fuarın açılışında yaptığı konuşmada, halen devam eden küresel krizin olumsuz koşulları ve yapısal tedbirlerin uygulanamaması nedeniyle ticari
araç üretiminin önemli ölçüde düştüğü-
24
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
nü ve ve üreticilerin çalışma günlerinin
3’te 2’sinde üretime ara vermek zorunda kaldıklarını hatırlattı.
Tüm bu zorluklara rağmen üreticilerin
bu fuara katılarak otomotiv sanayinin
küresel rekabet gücüne olan inançlarını bir kez daha gösterdiklerini dile getiren Durak, sektörün ihracatının tüm bu
zor koşullara rağmen Türkiye ihracatında birinciliğini koruduğunu kaydetti.
Durak, 2008 yılının ikinci yarısında küresel kriz nedeniyle oluşan ihracat sipariş iptalleri sonucunda, 2008 ihracatının
hedeflerinin altında kaldığını ifade ederek, 2008 yılı ihracatının 910 bin adet
araç ve 25 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğini belirtti.
Son aylardaki önemli düşüşlere ve güç
koşullara rağmen Türk otomotiv sanayisinin, 2009 yılı itibariyle ihracat liderliğini sürdürdüğünü vurgulayan Durak,
şunları söyledi:
‘’2015 yılı için belirlediğimiz 2 milyon
adet üretim, 1,5 milyon adet ihracat, 50
milyar dolarlık ihracat geliri ve 600 bin
istihdam hedeflerimize ulaşmak üzere yoğun ve hedef odaklı çalışmalarımız kararlılıkla devam etmektedir. Son
11 ayda çalışma günlerinin 3’te 2’sinde
üretime ara vermemize rağmen, iş gücünün 3’te 2’sini dışarı bırakmamız gerekirken, bunu yapmadık. Gerek Hükümetin destekleri, sendikaların ve şirketlerin fedakarlıklarıyla istihdam kaybı sadece yüzde 15’te kaldı. Bu sayede genel müdüründen, işçisine kadar kalifiye
elemanımızı korumayı başardık. Bu nitelikli güç bizim için önemli bir rekabet
avantajı. 2010 yılının ikinci yarısından
itibaren dünya ekonomisinde kötümser düşünceler dağılacak, gittikçe talep
artacak, elimizde tuttuğumuz bu ekiple
artan talepleri karşılayacağız.’’
Ticari Araç İthalatçıları Derneği (TAİD)
Yönetim Kurulu Başkanı Bahadır Özbayır da Hükümetin uygulamaya koymuş
olduğu ÖTV indirimi uygulamasının bi-
’Bu fuarın adını ‘ZOREX’ diye değiştirmek gerek”
nek otomobil ve hafit ticari araç pazarında bir canlılığa neden olduğunu belirterek, ancak bu indirimin ağır ticari
araçlarda aynı etkiyi yapmadığını söyledi.
Özbayır, krizin başlamasından bu yana
bir yıl geçmesine rağmen ağır ticari
araçta 6 ton ve üzeri kamyon pazarında kasım ayında, geçen yılın aynı ayına
göre yüzde 46 oranında daralma olduğunu kaydetti.
Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Burhanoğlu da ağır ticari araç
üretim rakamlarının satış rakamlarından çok daha düşük olduğunu bildirerek, şunları kaydetti: ‘’Bu fuar zorda
olan sektörün fuarı, bu fuarın adını aslında ‘Zorex’ diye değiştirmek gerektiğini düşünüyorum. Küçük kamyon yüzde 93, büyük kamyon yüzde 77, midibüs yüzde 80 oranında daraldı. Normal
yılda bir ayda ürettiğimizi biz 1 senede
ürettik.
Teşviklerle ilgili Hükümetten gerekli taleplerde bulunduk. Ama bu konuda bir
çalışma yok. Bu konuda da bir umut
yok. Kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Başka çaremiz yok. Belki Hükümetin göremediğini biz firmalar görüp pazarı bir şekilde canlandıracağız.’’
İstanbul Comvex Fuarı
İstanbul Comvex Fuarı’nda, ticari araç
üreticileri ve yedek parça ve aksam sa-
Bahadır Özbayır, uluslararası ve yurt içi
çekicilere, inşaat kamyonlarına ve dağıtım kamyonlarına bakıldığında, inşaatta
yüzde 51 oranında, uluslararası ve yurt
içi çekicide yüzde 49 oranında ve dağıtım kamyonlarında yüzde 42 oranında
daralma olduğunu ifade etti.
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
25
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
41 ülkenin ulusal sanayi derneğinin
üye olduğu OICA (Uluslararası Motorlu Araç Üreticileri Birliği) fuar listesinde
yer alan İstanbul Comvex Fuarı, küresel
krizin etkilerinin azalacağının beklendiği 2010 yılında ekonomiye katkı sağlamayı amaçladı.
Fuarda, Rusya, Azerbaycan, İran, Yunanistan, Kosova, Bulgaristan, Suriye,
Gürcistan, Makedonya ve Sırbistan’dan
gelecek olan ziyaretçilerin Türk şirketleriyle temas kurması hedeflendi. t
which will carry the burden of Turkish
nayisi alanında faaliyet gösteren firmalar son model araçlarını ve ürünlerini
sergilediler.
Katılımcı yedek parça ve aksam sanayisi firmalarının ana sanayi firmalarının
temsilcileriyle stratejik görüşmeler yapacağı, yeni projelere yönelik iş fırsatlarını değerlendireceği fuara bu yıl 10 ülkeden 78 firma ve firma temsilciliği ile
Malezya’dan 19, İsrail’den 3, Mısır’dan
41 ve Bulgaristan’dan 67 kişi katıldı.
26
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
İstanbul Comvex Fair
economy in 2010, launched at the fair,
İstanbul Comvex held between 3-6 December 2009 at TÜYAP Fair and Congress Centre in İstanbul. The new models,
tomotive industry to launch its new pro-
which was a platform for the Turkish auducts in commercial vehicle segments.
The fair held with collaboration OSD,
TAYSAD and TAİD and it was the biggest
fair of Eurasia. TAYSAD Chairman Ömer
Burhanoğlu, OSD Chairman Turgay Durak, TAİD Chairman Bahadır Özbayır and
Serdar Yalçın, Chairman of TÜYAP A.Ş
opened the fair.t
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
AB Projesi kapanış toplantısı
gerçekleştirildi
Alper Kanca
Murat Dilicioğlu
uDerneğimizin tarafından yürütülen
İŞKUR AB Projesi kapanış toplantısı Çayırova Kaymakamı, İlçe Milli Eğitim ve
Halk Eğitim yetkilileri, İşkur İl ve Gebze
Şubesi temsilcilerinin katılımı ile 05 Şubat 2010 günü gerçekleştirildi.
Kapanış toplantısında açılış konuşmasını gerçekleştiren TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Alper Kanca;
Projenin kapanış toplantısının yapıldığı bugünün aslında yeni bir sayfanın da
açıldığı bir gün olarak adlandırılmasını, TAYSAD’ın proje dahilinde kurduğu
laboratuvarın etkin bir şekilde kullanılmasını amaçladığını ve bu yönde gerekli
çalışmaları tamamladığını belirtti.
Projeye desteklerini esirgemeyen ku-
rum ve kuruluşlar da teşekkürlerini ileten Kanca, TAYSAD’ın bulunduğu bölge
için önemli bir fayda kuruluşu olduğunun da altını çizmiştir.
Proje Yöneticisi Murat Dilicioğlu da
yaptığı konuşmasında proje hakkında
detaylı bilgiler vermiştir. Proje ortaklarından Hatice Bayraktar EML Lisesi Müdürü Mehmet Ali Bayık konuşmasında
projenin okul ve çevreye olan katkılarından bahsederek böylesine önemli bir
projede yer almanın kendileri açısından
da önemi üzerine vurgu yapmıştır.
Proje Yürütücüsü İŞKUR Kocaeli İl Müdürü Öztekin Kaşukci ise projenin başarısındaki önemli kriterlerden olan devamlılık ilkesine değinmiş ve bölgesel
olarak gerçekleştirilen bu projenini İŞ-
KUR açısından da önemine vurgu yapmıştır.
Kapanış konuşmasını gerçekleştiren Çayırova Kaymakamı A. Selim Parlar’da
bölgemizde yer alan ulusal bir Derneğin bölge içerisinde de etkin bir rol oynadığın belirterek, bölgeye fayda sağlamak adına yapılacak her türlü projelerde kendisine bağlı tüm birimler ile destek olacaklarının altını çizmiştir.
Törende ayrıca sertifika almaya hak kazanan Bakım Onarım Teknisyenlerine
sertifikaları verilmiştir.
Projenin gerçekleşmesinde emeği geçen
herkese Derneğimiz adına teşekkürlerimizi sunarız. t
Çayırova Kaymakamı
A. Selim Parlar
28
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Nitelikli iş gücü ve
çözüm girişimleri
uBilimsel Teknolojik Devrim olarak adlandırılan ve yetmişli yıllardan sonra hız kazanan olgu, bilimin doğrudan sanayide kullanılması olgusudur. Daha önceki dönemlerde bir bilimsel
çalışmanın endüstride kullanılması için on yıllara varan bir sürenin geçmesi gerekiyordu. Günümüzde bu durum ortadan kalkmış ve kıyasıya rekabetin de etkisi ile teknolojik gelişme bilimsel araştırmaların izini sürer hale gelmiştir.
TAYSAD ve TÖSYÖV küreselleşmenin bize kabul ettirdiği rekabet ortamı içerisinde etkin bir rol oynamanın olmazsa olmaz
kuralının, yukarıda tanımladığımız gelişmeye bağlı olarak, şirketlerin yapılanmasına katkı vermek olduğunun bilincindedirler. Bu bağlamda bir yandan TAYSAD, taşıt araçlarına yan sanayi olma görevini yerine getiren üyelerine destek olmaya çalışırken diğer taraftan TOSYÖV tüm gücü ile KOBİ’leri uluslar arası
rekabet hazırlamaya çalışmaktadır.
Rekabetçi bir işletme yapısının, bir yandan teknolojik gelişmeye
ayak uyduracak malzeme ve yönetim gerektirirken diğer yandan da bu teknolojik makine ekipmanı gerektiği gibi kullanacak
düzeyde insan kaynağına gereksinimi vardır.
Tüm bu değerlendirmeler ışığında TAYSAD ve TOSYÖV geçen
yıl taşıt araçları yan sanayicilerinin sorunlarına çözüm üretmek
amacıyla ortak bir Avrupa Birliği projesi hazırlamışlardı. AB Destekli Ara eleman Yetiştirme Projesi olarak adlandırdığımız bu
proje endüstrimizin ihtiyacı olan Mekatronik teknisyeni yetiştirmeyi hedeflemişti. Seçilen kırk sekiz arkadaşımızın tamamı
bu poje kapsamında eğitimlerini tamamlamış şubat ayından itibaren hizmet vermeye hazır hale gelmişlerdir.
Eğitimini tamamlayan arkadaşlarımızın çoğunluğu şimdiden iş
anlaşmalarını yapmış, yapmamış olanlarda görüşmelerini sürdürmektedir. Bu arkadaşlarımızın katkısı ile sektörümüzün niteliğinin bir üst düzeye çıkacağına inanmaktayız.
TAYSAD ve TOSYÖV açısından ele alındığında başarılı olarak
tamamlanan bu proje her iki kurumun ortak proje yürütmede
hatırı sayılır bir deneyim sahibi olmasına neden olmuştur. Önümüzdeki projelerde de işbirliğinin devamının sanayimize yarar
sağlayacağı aşikardır.t
Nezih Kuleyin, AB Proje Koordinatörü
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
29
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
10 yılda 10 dünya
markası yaratmak
Uludağ İhracatçı Birlikleri organizasyonu, UTAYSİB, TAYSAD ve DTM işbirliği ile dünyanın devlet destekli ilk ve
tek markalaşma programı olan Turquality Semineri düzenlendi.
uUİB Seminer Salonu’nda gerçekleştirilen seminere Dış Ticaret Müsteşarlığı
İhracat Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Ali Rıza Oktay, DTM Uzman Yardımcısı Ayman Ertem Çoban, UİB Koordinatör Başkanı ve UTAYSİB Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Sünneli, Çilek Mobilya
Genel Müdürü Muzaffer Çilek, BMC A.Ş.
Yurtdışı Satışlar Müdürü İsmail Hakkı
Kırkıl ve çok sayıda ihracatçı firma temsilcileri katıldı.
Turquality Programı’nın dünyanın devlet destekli ilk ve tek markalaşma programı olduğunu ifade eden Başkan Sünneli, Turquality’nin günümüzde gittikçe
ağırlaşan rekabet koşullarında uluslararası arenada yer almak isteyen şirketleri, daha fazla katma değer ve daha fazla pazar payı anlamına gelen güçlü markalar yaratmaya teşvik ettiğini söyledi.
UİB Koordinatör Başkanı ve UTAYSİB
Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Sünneli,
“Turquality Programı, başarılarını desteklemek için, firmaları bir grup eğitim,
danışmanlık ve rehberlik sürecinden geçirmeyi; olimpiyat takımı benzetmesinden yola çıkarak, aralarından potansiyel
şampiyonları belirlemek üzere bir grup
atlet yetiştirmeyi misyon edinmiştir.
Bizler de firmalarımıza Turquality programını tanıtmak, bu program desteğini
alan örnek firmalarımızın başarılı çalışmalarını paylaşmak amacıyla bu semineri düzenledik” dedi.
Tekstil ve Hazır giyim, Otomotiv, Elektronik, Gıda gibi rekabetçi sektörler açı30
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
sından ihracatta markalaşmanın öneminin gün geçtikçe daha da arttığını dile getiren Sünneli, “Turquality, ülkemizin rekabet avantajını elinde bulundurduğu ve markalaşma potansiyeli olan ürün gruplarına sahip firmaların,
üretimlerinden pazarlamalarına, satışlarından satış sonrası hizmetlere kadar
bütün süreçleri kapsayacak şekilde yönetsel bilgi birikimi, kurumsallaşma ve
gelişimlerini sağlamak suretiyle uluslararası pazarlarda kendi markalarıyla
global bir oyuncu olabilmeleri amacıyla oluşturulmuş destek platformudur.
Vizyonunu “10 yılda 10 dünya markası yaratmak” olarak belirleyen Turquality, buna ulaşmak için marka yaratma potansiyeli olan firmaları belirleyerek oluşturulan destek platformu çerçevesinde desteklemeyi hedeflemektedir”
şeklinde konuştu.
Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın devlet yardımları içerisinde en etkili olan desteklerden birinin Turquality programı olduğu ifade eden DTM İhracat Genel
Müdürlüğü Daire Başkanı Ali Rıza Oktay, “Bu destekten yararlanabilmek için
müsteşarlığın belirlemiş olduğu esaslar
çerçevesinde firmalardan birtakım beklentiler var. O beklentileri yerine getirebilen firmalar bu programa dahil olabiBMC A.Ş. Yurtdışı
Satışlar Müdürü
İsmail Hakkı Kırkıl
UTAYSİB Yönetim
Kurulu Başkanı
Ferit Sünneli
liyor. Programa dahil olduktan sonra 5
sene devam eden bir program. Turquality gibi bu tarz desteklerden hala haberdar olmayan, bilmeyen, ulaşamayan ya da ulaşmış olup da bu desteklerden faydalanmanın zor olduğunu düşünen firmalar var. Ancak bu desteklerden yararlanan firmalarımızın markalaşma yolunda önleri çok açık. Özellikle de otomotiv ve yan sanayi firmalarımızın bu konuda biraz daha bilgilendirilmeye ihtiyacı var. O bakımdan firmalara bu tür eğitimleri vermeye devam
ediyoruz” dedi.
Bilgilendirmelerin ardından DTM Uzman Yardımcısı Ayman Ertem Çoban,
firma temsilcilerine Turquality Süreçleri ve Turquality Programı hakkında detaylı bilgiler aktardı. Daha sonra Çilek
Mobilya Genel Müdürü Muzaffer Çilek
ve BMC A.Ş. Yurtdışı Satışlar Müdürü İsmail Hakkı Kırkıl, Turquality Programı
kapsamında elde ettikleri başarı öykülerini anlattı.t
Türkiye'de yatırım ve
işbirlikleri semineri
u JETRO-DEİK işbirliğinde 2 Şubat 2010 tarihinde Düseldorf’ta
“Türkiye’de yatırım ve işbirlikleri semineri gerçekleştirildi. TAYSAD Genel Sekreteri Özlem Gülşen’in konuşmacı olarak yer aldığı seminerde
Japon firmalarının Türkiye’ye yatırım ve işbirlikleri konusunda bilgilendirmeler yer aldı. Japon Dış Ticaret Teşkilatı (JETRO) İstanbul’un Türkiye ekonomisi ile ilgili bilgilendirmesi, JETRO İstanbul, Genel Müdür Yardımcısı Toshihiro Nakajima tarafından yapıldı. Türkiye’de yatırım ortamı konusunda T.C. Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Proje
Direktörleri Veyis Toprak ve Ahmeh Cüneyt Selçuk bilgiler verdi. Vestel
Dış Ticaret, Genel Müdür Yardımcısı Hakan Kutlu Türk elektronik sektörü hakkında ve TAYSAD Genel Sekreteri Özlem Gülşen Türk otomotiv
yan sanayi konusunda Japon yatırımcılara bir sunum gerçekleştirdi. t
TAYSAD Genel
Sekreteri Özlem
Gülşen, Vestel
Dış Ticaret Genel
Müdür Yardımcısı
Hakan Kutlu, JETRO
İstanbul, Genel Müdür
Yardımcısı Toshihiro
Nakajima
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
31
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
TAYSAD ailesi
Bursa’da buluştu
uBursa Genişletilmiş Üye Toplantısı yılın son günlerinde gerçekleştirildi. “Sektörü ortak paydada toplamayı hedefleyen” TAYSAD bunu bir
kez de UİB Salonlarında gerçekleştirdi. Toplantıya ana sanayi temsilcilerinin yanısıra TAYSAD üyesi olmayan
firma temsilcilerinin de katılımı gözlendi.
Her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen
Bursa Genişletilmiş Üye Toplantısı, 16
Aralık 2009 tarihinde Uludağ İhracatçı
Birlikleri Konferans Salonu’nda yapıldı.
Toplantı Bursa, İstanbul ve İzmir’den
katılan TAYSAD üyelerinin yanısıra,
üye olmayan firmalar ile bazı ana sanayi temsilcilerinin de katılımıyla gerçekleşti.
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ömer
Burhanoğlu’nun açılış konuşması ve sunumu ile başlayan toplantı; TAYSAD
Ege Bölgesi ve Bursa Üye İlişkileri Sorumlusu Temsilcisi Murat Dilicioğlu’nun
Derneğin bölgedeki özel faaliyetleri
hakkında katılımcıları bilgilendirmesiyle devam etti. Konuşmasında 2009’un
sektörel rakamlarını yorumlayan Ömer
Burhanoğlu, Türkiye ve dünya değerlendirmelerinin yanısıra ana sanayi-yan
sanayi ilişkisinin alacağı yeni biçimleri gündeme getirdi. Konuşmasının başında TAYSAD hedeflerini ana başlıklar halinde yineleyerek: “Sektörü ortak
paydada toplamak istiyoruz. Otomotiv
sanayisini milli bir sanayi haline getirmek istiyoruz. Tüm bunların sonucunda da küresel otomotiv pazarındaki paYapı Kredi Bankası
Baş Ekonomisti
Doç. Dr. Cevdet
Akçay, TAYSAD
Başkanı Ömer
Burhanoğlu ve
İstanbul Motor
Sporları Kulübü
Başkanı ve Türkiye
Ralli Şampiyonu
Volkan Işık
32
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
yımızı arttırmak buradan da yan sanayinin katma değerini yükseltmek istiyoruz” dedi.
Ardından konuk konuşmacı olarak Yapı
Kredi Bankası Baş Ekonomisti Doç. Dr.
Cevdet Akçay ile İstanbul Motor Sporları Kulübü Başkanı ve Türkiye Ralli Şampiyonu Volkan Işık söz aldılar. Doç. Dr.
Cevdet Akçay, Türkiye’nin ekonomik
durumu ve gelecek öngörüleri hakkındaki bilgilerini paylaşırken; Volkan Işık,
takım çalışması ve liderlik ana başlıkları
altında katılımcılara farklı bir bakış açısı sundular.
Toplantı soru-cevap ve önerilerle sona
erdi. Doç. Dr. Cevdet Akçay ve Ömer
Burhanoğlu’nun sunumlarıyla ilgili geniş özetleri ilerleyen sayfalarımızda bulabilirsiniz. t
TAYSAD’DAN HABERLER
NEWS FROM TAYSAD
TAYSAD Yönetim Kurulu ve Eğitim Komitesi Üyesi Alper Kanca:
"Sizlerle Gurur Duyuyoruz"
yısını ve eğitim alan çalışan sayısını da
arttırdık.2005 yılında 181 katılımcı ile
yapılan eğitim faaliyeti bir yıl sonra 4
katdan fazla bir artışla 820’ye ulaştı.
Bizim sektörümüzde bu kadar büyük artışlar normal değildir, mutlaka açıklanması gerekir. Bu yazımda başarımızın
sebeplerine değinmek istiyorum.
Yeni bina… Yeni anlayış
Alper Kanca
TAYSAD Yönetim Kurulu ve
Eğitim Komitesi Üyesi
Önce şunu belirtmem gerekiyor. Dernek merkezimizin yıllarca tasarruf
amaçlı olarak kaldığımız prefabrik yapılardan, TOSB’daki o modern ve çok işlevli binaya taşınması ile beraber hem
imkânlarımız arttı hem de cesaretimiz.
Ardından sadece eğitim konularını ele
alan bir komite kurmamız eğitim faaliyetlerine ciddi bir ivme kazandırdı.
TAYSAD’IN GERÇEKLEŞTİRDİĞİ EĞİTİM,
SEMİNER, KONFERANS GRAFİĞİ
1500
uSon 5 yıl içerisinde TAYSAD’ın eğitim konusundaki performansına baktığımızda bir kaç önemli husus göz çarpıyor.
2005 yılında 7 olan eğitim-seminer sayımızı 2006 yılında 22’ye çıkardık. Yani
bir yıl içinde % 300’lük bir artış sağladık. Yıllar ilerledikçe hem gerçekleştirdiğimiz eğitim-seminer sayılarını hem
de bu etkinliklerimize katılan firma sa-
1480
1250
1000
820
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
966
750
500
250
0
181
40
2005
TAYSAD Eğitim Komitesi üyeleri;
Sevgi Özçelik, Alper Kanca ve Dr. Mehmet Dudaroğlu
34
962
110
2006
169
2007
176
2008
Toplam katılan çalışan sayısı
Toplam katılan firma sayısı
242
2009
Başkan Yardımcımız Dr. Mehmet Dudaroğlu ile beraber tek tek her bir seminerin konusunu ele aldık, üyelerimizin beklentilerinin neler olduğunu eğitim şirketlerine detaylıca anlattık. Ülkemizdeki eğitim şirketleri herkese, her
sektöre aynı tür eğitimler sunacaklarını
zannediyorlardı. Onlara Türk otomotiv
yan sanayinin özel ihtiyaçları olduğunu,
klasik içeriklerle TAYSAD üyelerine faydalı olunamayacağını anlattık. Üye firmalarımızın yöneticileri ile konuşarak,
eğitim sorumlularına bin bir güçlükle
ulaşarak onların gereksinimlerini tesbit etmek, Ana Sanayinin artan ve gelişen isteklerini fabrikalarda, üretim bi-
rağmen azalmadı, arttı. 2009 sonunda
eğitim-seminerlerimize, üye ve üye olmayan 242 firmadan toplam 1480 kişi
katılım gösterdi.
rimlerinde fiilen yaşayanlardan, hissedenlerden öğrenmek ve bunları derlemek gerekiyordu. Derneğimizde yaklaşık 13 yıldır görev yapan ve her bir üyemizi yakından tanıyan bir Eğitim Sorumlumuzun, Sevgi Hanım’ın da Eğitim
Komitesi’nde olması tüm bu zorlukları
aşmamıza yardımcı oldu.
Önemli konularda her zaman öncü olarak bilgilendirme toplantıları düzenledik. Yurtdışından konusunda uzman konuşmacıların katıldığı uluslararası seminer, konferans ve eğitimler düzenledik.
Paydaşlarla güçlü işbirliği
Son yıllarda sektördeki birçok paydaşımızı da faaliyetlerimizin içerisine alabilme başarısını gösterdik.
2008 yılında başlayan ve 2009 yılı süresince devam eden kriz ortamında üyelerimizin eğitim bütçelerinde indirime
gitmeleri nedeniyle yavaşlamaya başlayan eğitim faaliyetlerimizi canlandırmak üzere UTAYSİB – Uludağ Taşıt
Araçları Yan Sanayicileri İhracatçı Birliği ile işbirliği yaptık. 2009 Temmuz
ayından yıl sonuna kadar UTAYSİB destekli 31 eğitim ve 2 sertifika programını
başarıyla tamamladık. 86 gün süren 33
eğitime, sanayimizden toplam 527 kişi
katıldı. Eğitimlerimize ana sanayi firmaları da dahil olmak üzere TAYSAD üyesi
olmayan kuruluşların da katılımını sağladık.
Eğitimlerimizi yıllık olarak planlayarak,
bölgesel olarak yaygınlaştırdık. Önceki
yıllarda imkânlarımızdan dolayı sadece dernek merkezimizde yaptığımız eğitimlerimizi artık Kocaeli, İzmir, Bursa ve
Konya merkezli yapmaya başladık. Bölgemiz dışında yaptığımız eğitimlerde
bizi en çok zorlayan konulardan birisi,
eğitimin gerçekleştirileceği yeri belirlemek idi. Bu konuda üyelerimizin desteğini almak bizler için son derece önemliydi. 2009 yılındaki eğitimlerimiz için
İzmir’li üyelerimiz Sarıgözoğlu, Norm
Cıvata, Ege Fren, Hayes-Lemmerz ihtiyacımız olan her an varlıklarını hissettirdi ve bizlere ev sahipliği yaptı.
Konya’da 2009’da ilk kez düzenlemeye
başladığımız eğitimler için Konya Sanayi Odası çözüm ortağımız oldu.
Eğitimlerimizin kurumsal ve bireysel gelişime katkı sağlamasının yanında üye/paydaş dayanışmasının en güzel örneklerine tanıklık etmesi de bizleri çok mutlu ediyor. TAYSAD Eğitim Komitesi olarak üyelerimize ve paydaş kurumlarımıza teşekkürü bir borç biliyoruz.
Öte yandan, çalıştığımız eğitim kurumlarının Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafın-
Buradaki en büyük teşekkürü yine
UTAYSİB yönetimi hakkediyor. Onların desteğini bilmek işimizi daha da
kolaylıkla yapmamıza imkân sağladı.
Sonuç:
dan sunulan eğitim teşvikleri bünyesinde akredite edilmesine öncülük ederek
üyelerimizin teşvikli eğitimlere katılmasını ve maliyet avantajı kazanmalarını sağladık.
Krize rağmen hem katılımcı sayısı
arttı hem de eğitim çeşidi
Artan eğitim sayımızla birlikte eğitim
konularını da çeşitlendirdik. İnsan Kaynakları, Kalite, Finans, Satış-Pazarlama,
Kişisel Gelişim ve Teknik konularda
farklı içerikler hazırladık. Nitelikli eğitimlerimizi piyasadaki diğer eğitimlere
oranla oldukça hesaplı sunduk.
Otomotiv sektörü Kıyaslama (Benchmarking) metodunu en fazla kullanan sektör. Firmalarımızda kendimizi rakiplerimizle, işkolumuzdaki diğer
kuruluşlarla mukayese ediyoruz. Aynı
şeyi Derneğimiz için yaptığımızda yani
TAYSAD’ı diğer sektörlerin dernekleri
ile karşılaştırdığımızda, sevinerek şunu
görüyoruz: TAYSAD eğitim hizmetinde açık ara önde gidiyor. Diğer sektör
derneklerinin toplamı kadar eğitim faa-
Tüm yan sanayi şirketlerinin inanılmaz
derecede küçüldüğü, kısa çalışmaların
yapıldığı hatta çalışan sayılarının azaldığı 2009 yılında, TAYSAD eğitimlerine
katılanların sayısı, tüm olumsuzluklara
liyetini tek başına yapmış olmak bizim
için gerçekten büyük bir övünç.
Ve TAYSAD Eğitim Komitesi olarak
özgüvenle şunu söylüyoruz;
”Ekonomik sıkıntılara rağmen eğitime
ara vermediniz. En önemli kaynağımız
olan insana yatırım yaptınız, böylece
geleceği şekillendirmek konusunda irade gösterdiniz.
Üyelerimizle ve çalışanlarıyla gurur
duyuyoruz. Katılımınız ve desteğiniz
için teşekkür ediyoruz.”t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
35
DÜŞÜNCEDEN UYGULAMAYA TAYSAD
IDEAS TO ACTION
OSD Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Durak:
"İşbirliğimiz sektörün küresel
başarısına süreklilik kazandırıyor"
Turgay Durak
Otomotiv Sanayii Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
Automotive Manufacturers
Association, Chairman of the Board
u Elli yıldan bu yana faaliyet gösteren Türk otomotiv sanayinin uluslararası pazarlarlardaki başarısını destekleyen tedarikçi firmalarımızın ülkemizdeki en etkin temsilcisi konumunda bulunan TAYSAD’ın, üyeleri ile birlikte belirlemiş olduğu vizyonu çerçevesinde bugüne kadar elde ettiği başarılar, üretici
firmalarımız tarafından gurur verici bir
gelişme olarak değerlendirilmekte ve
takdir ile karşılanmaktadır.
“Daha Fazla Katma Değer Üreterek Avrupa Birliği İçindeki En
Rekabetçi Üretim Ve Gelişmiş
Bir Ar-Ge Merkezi Olmak” şeklindeki otomotiv sanayi vizyonumuz, stratejik hedefler doğrultusunda OSD ve TAYSAD’ın ortaklığında belirlenmiştir. Bu vizyonun ortaya çıkmasındaki önemli itici güçlerden birisi, uzun vadeli ihracat projelerinin ortak tasarımında yer alabilecek yetkinliğe sahip aksam ve parça sanayinin varlığı olarak değerlendirilmektedir.
Bilindiği gibi, ana sanayi ile aksam ve
parça sanayi olarak toplam otomotiv ihracatı son beş yılda dört kat artmış, sanayimiz yedincilikten birinciliğe
yükselmiştir. 2009 yılı itibariye sanayimizin dış ticaret fazlası, küresel krizdeki zor koşullara rağmen 3,2 milyon dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Sanayimizin elde ettiği bu başarıda, yerlileştir36
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
me stratejileri ile tedarikçi firmalarımızın ihracat yeteneklerini geliştirmeleri
ve daha yüksek katma değere sahip parça üretimi için yapmış olduğu yatırımlar ile birlikte göstermiş olduğu çabanın
önemi büyüktür.
Bir aracın tamamına yakın kısmını üretecek alt yapıya ve tasarım yeteneğine sahip aksam ve parça üreten firmalarımızda, 2009 yılında yayımlanan ve
sanayimiz için çok önemli olan “Ar-Ge
Destekleri Mevzuatı” ile birlikte ana sanayinde olduğu gibi, Sanayi Ar-Ge Merkezleri kurma çalışmaları hız kazanmıştır. Sanayimiz, Türkiye’deki toplam
Ar-Ge Merkezi arasında, 16 Merkez ile
ilk sırada yer almaktadır. Özellikle tedarikçi firmalarımızın 7 Ar-Ge merkezi-
ne sahip olması bundan sonraki ihracat
projelerinde ortak tasarım işlevi açısından değerlendirildiğinde sanayimiz için
çok önem taşımaktadır. Stratejik ortağımız olan tedarikçi firmalarımızın güçlü tasarım yeteneklerini geliştirmeleri uluslararası rekabetçiliğimizi de artırmaktadır.
Türk otomotiv sanayi olarak sahip olduğumuz avantajlara bağlı olarak krizden sonraki dönemde önemli fırsatlar elde edeceğimize inanıyor ve yakın
gelecekte, motorlu taşıt aracı üretimimizi 2 milyon adede, ihracatımızı ise
1,5 milyon adede çıkarmayı hedefliyoruz. Bu gelişmeler ile birlikte sanayimizin, AB ve Dünya sıralamasındaki yerini
daha da yükselterek Dünya’da toplam
taşıt üretiminde ilk on, AB’nde toplam
taşıt aracı üretiminde ilk üç ve Ar-Ge’de
ilk beş sırada yer almayı amaçlıyoruz.
Küresel krizin tüm olumsuz etkileri altında faaliyetlerini sürdürmeye çalışan
sanayimizin bu hedefine ulaşmasında, tedarikçi firmalarımızın yatırımlarını kararlılıkla sürdürmeleri büyük önem
taşımaktadır.
Diğer taraftan sanayimizin, 2007 yılındaki üretim ve pazar adetlerine tekrar ulaşabilmesinin 3–4 yıl alacağı bilinmektedir. Özellikle bu zorlu süreçte,
güçlü ve uzun soluklu stratejik işbirliğinin devamı için ana sanayi ile birlikte aksam ve parça sağlayan firmalarımızın ortak bir proje temelinde yeni yatırım teşvikleri ile desteklenmesi hususu, sanayi olarak Hükümetimizden beklentilerimiz arasında ilk sıralarda yer almaktadır.
Öte yandan bu güne kadar, sanayimiz
için stratejik önem taşıyan birçok alanda, OSD ve TAYSAD işbirliği ile başarı ile
tamamlanmış birçok proje bulunmaktadır. Yaratacağı katma değer göz önüne
alındığında, özellikle “Plastik Enjeksiyon Kalıplarının Yerlileştirilmesi Rekabet Öncesi İşbirliği Projesi”nin sanayimiz için önemine dikkat çekmek istiyor,
sanayimizin küresel rekabeti açısından
çok değerli olan bu projenin, TAYSAD
üyeleri tarafından desteklenerek Derneklerin işbirliği ile başarılı bir biçimde
sonuçlandırılmasını diliyorum.
“Daha Fazla Katma Değer Üreterek Avrupa Birliği İçindeki En Rekabetçi Üretim Ve Gelişmiş Bir Ar-Ge Merkezi Olmak” şeklindeki otomotiv sanayi vizyonumuz, stratejik hedefler doğrultusunda OSD ve TAYSAD’ın ortaklığında
belirlenmiştir. Bu vizyonun ortaya çıkmasındaki önemli itici güçlerden birisi, uzun vadeli ihracat projelerinin ortak tasarımında yer alabilecek yetkinliğe sahip aksam ve parça sanayinin varlığı olarak değerlendirilmektedir.
Turgay Durak, Chairman of OSD
“Our collaborations provides
continuity to sector’s global
achievements”
u TAYSAD has been the most effective representative of supply companies that support Turkish automotiv industry, which has been operating for 50
years. TAYSAD’s achievements in context of the vision created with members have been considered as proudful
by our manufacturers.
Our companies manufacture tools and
components that can be adequate to
manufacture almost whole of a car and
design ability. With the publishing of
“Incentives for R&D Legislation” studies to establish R&D centres accelerated just like in the main industry. Our industry is the first with its 16 R&D centres among its competitor R&D Centres.
Since our suppliers have 7 R&D centres
it becomes more important for our industry if it is considered within the context of mutual design function in export
projects. Our strategic partners, suppliers, also increase our competitiveness
by improving their strong design abilities.
Being as Turkish automotiv industry,
we believe we will gain more advantages after the crisis and in the near future we aim to increase our motor vehicle
manufacturing up to 2 million units and
export up to 1,5 million units. With these developments, we aim to level up our
industry to top ten in the world and top
three in terms of manufacturing; and
top five in R&D.
Continuity of sustainable investments
by our suppliers is important for our
industry’s achievement.On the other
hand it is known that it will take at least 3 to 4 years to reach 2007 numbers.
In this challenging period particularly,
our most important expectation from
the goverment is supporting main and
supply industry with new investment incentives with a mutual project base.
There are many projects executed by
TAYSAD and OSD together. Considering its added value, I wish the finalization of “Localization of Plastic Injection
Moulds – Pre Competition Collaboration Project”, which is very important for
our industry, with collaborations of the
associations.
Our automotive industry vision; “Becoming a developed and the most competitive R&D Centre of EU through producing more added value” has been defined mutually by OSD and TAYSAD in
line with strategic objectives. One of
the most important motives of that vision is considered as the emerging of a
supply industry that has the ability to be
a part in designing long termed export
projects.
The continuity of collaboration between OSD and TAYSAD, being as the efficient NGOs for our sector, is very important in context of our industry’s vision.
At this point I would like to emphasize
the importance and value of support of
TAYSAD at our mutual projects, in terms
of global achievements.t
Sanayimizi yetkinlikle temsil eden gönüllü sivil toplum kuruluşları olarak
OSD ve TAYSAD’ın karşılıklı güvene dayanan işbirliğinin her alanda artarak devam etmesi, sanayi vizyonumuz çerçevesinde çok önemlidir. Bu noktada
TAYSAD’ın ortak projelerimizdeki desteğinin, küresel başarılarımızın sürekliliği açısından önemini ve değerini bir kez
daha vurgulamak istiyorum.t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
37
DÜŞÜNCEDEN UYGULAMAYA TAYSAD
IDEAS TO ACTION
ODD Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Aybar:
"Sektöre katkı sağlayacak çalışmaları
omuz omuza gerçekleştiriyoruz"
İbrahim Aybar
Otomotiv Distribütörleri Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
Automotive Distributors Association
Chairman of the Board
u Türk otomotiv ana ve yan sanayii yıllardır omuz omuza yürüyen iki grubu
teşkil etmektedir. Yıllarca beraber başarılara imza atıp, sektörün sıkıntılarına beraberce göğüs gerdiler. Gelişmiş
bir otomotiv sanayini yan sanayiden
ayrı düşünmek mümkün olmadığı gibi,
yan sanayini sadece yerli taşıt araçları imalatçılarına yedek parça ve ekipman sağlayan bir sektör olarak düşünmek mümkün değildir. Sektörün bunun
ötesinde birçok ithal araca yedek parça temin eden ve ihracatta küçümsenemeyecek miktarda döviz girdisi sağlayan boyutlarının olduğu da göz önüne
alınarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Sektörümüzü, ülkemizi zorlu rekabet koşullarına göğüs gerebilmek ve ihracat potansiyelimizi katma değer yaratacak şekilde daha da iyi yerlere taşımak için otomotiv yan sanayinde tasarım ve Ar-Ge çalışmalarına büyük destek verilmelidir.
TAYSAD bugün ülkemiz ihracatında
önemli bir paya sahip Türk Otomotiv
Yan Sanayinin büyük bölümünü temsil
eden, kendi organize sanayi bölgesine
sahip ve uluslararası platformda kabul
görmüş çok değerli bir kardeş kuruluşumuzdur. Yayınladığı raporlar, gerçekleştirdiği projeler, sertifika programları ile gerek üyelerine gerek sektörle ilgili taraflara faydalar sağlamaktadır. Türk
otomotiv sanayiini bir bütün olarak geliştirmek ve ülkemizi dünya otomotiv
pazarının önde gelen tedarik merkezlerinden birisi yapmak için ortamlar ve
koşullar yaratmaktadır.
Sektörel Dernekler olarak birlikte sektörümüze katkı sağlayacak bir çok projede omuz omuza çalışmalar yapmakta38
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
yız. Ticarette sınırların ortadan kalktığı
günümüz dünya otomotiv sektörü içerisinde rekabet üstünlüğü sağlamak ve
daha da önemlisi sahip olunan konumu
korumak her geçen gün zorlaşmaktadır. İşte bu zor dönemde ülkemizi dünya
otomotiv pazarının önde gelen tedarikçilerinden biri yapmak amacıyla yürütülen çalışmalar, ülkemizin otomotiv sanayisine büyük katkılar sağlamaktadır.
TAYSAD üyelerinin sahip olduğu ürün
gamının çeşitliliği gerek ülkemizde gerekse yurtdışında üretim yapan ana sanayinin girdi ihtiyaçlarının büyük bölümünü sağlayabilecek niteliktedir. TAYSAD, sayıları ve güçleri her geçen gün
artan üyelerinin gelişimine, global bir
bakış açısıyla kendilerine yön vermelerine öncülük etmek gibi önemli bir gö-
reve sahiptir. Tüm dünya ülkeleriyle beraber bizleri de derinden etkileyen global kriz ne yazık ki iç pazarda, üretimde ve ihracatta hız kesmemize yol açmıştır. Buna rağmen son yıllarda açıklanan üretim ve ihracat sonuçları çok gurur vericidir. Küresel rekabetin bu denli
fazla olduğu bir ortamda Türk otomotiv
ana ve yan sanayisi her geçen yıl daha
büyük başarılara imza atmakta ve projeler geliştirmeye devam etmektedir.
Ülkemizin 2009 yılında gerçekleştirdiği
15 milyar doları aşan otomotiv toplam
ihracatının 5 milyar doları Yan Sanayimizin eseridir. Yıllar içerisinde karşılaşılan türlü zorluklara rağmen Yan sanayi ihracatının bu değere ulaşmasında
emeği geçen TAYSAD’a ve üyelerine bir
kez daha teşekkür etmek isterim.t
OYDER Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Taşar:
İbrahim Aybar,
Chairman of ODD:
"TAYSAD yan sanayiye
kılavuzluk yapıyor"
tek olmaktadır. Otomotiv yan sanayimiz, otomotiv sanayimizin genel olarak gelişmesi ile birlikte ihracatçı bir
özellik kazanarak yıllar içinde büyümüş ve güçlenmiştir. TAYSAD bu süreçte yan sanayi üreticilerine kılavuzluk rolü üstlenmiş ve sektörün başarısında ciddi pay sahibi olmuştur. Önümüzdeki yıllarda TAYSAD’ın yan sanayiyi kucaklayıcı bu öncü rolünü geliştirerek sürdüreceğine inancım tamdır.
“We are working
together to contribute
the sector”
uTAYSAD is an invaluable twinning association for us, which has its own organised industrial zone; represents most of
Turkish Automotive Supply Industry that
has a significant share in Turkey’s export
and recognized in many international
platforms. Its reports, projects, certificate programs provide many benefits to its
members and sector related parties. TAYSAD enables platforms and conditions to
develop Turkish automotive industry as a
whole and to make Turkey a prominent
supply center for global automotive market.
We are acting together, being as sectoral
associations, in many projects that can
contribute our sector. It is getting more
difficult day by day to have competitive
advantages and save the exact position
in this world, in which trade barriers have
gone. Projects that are going on to make
our country one of the prominent suppliers of global automotive industry at these hard times provide remarkable contributions to our automotive industry. TAYSAD has an important mission as to lead
its members in their development and in
shaping theirselves with a global point of
view. Global crisis, which had a deep impact over us like other countries, unfortunately led us to a downturn in domestic
market, manufacturing and export. Despite that results of manufacturing and export in this year is very proudful. In such
competitive environment, Turkish main
and supply automotive industries keep
going on having greater achievements
and developing projects. 5 billion dollars
of total export, which was approximately
15 billion dollars in 2009, came from the
supplier industry. I would like to thank to
TAYSAD and its members who have a share in achieving this value despite many
challenges.t
TAYSAD katma değer zincirinin üretim
ucunu temsil ederken de OYDER diğer
uçta tüm bu katma değeri müşteri ve
pazar ile buluşturmaktadır. Dolayısı
ile bu iki sektör derneğimizin OSD ve
ODD ile birlikte işbirliği ve iletişim içerisinde hareket etmesi Türk otomotiv
sektörünün küresel bağlamda sürdürülebilir rekabetçi bir yapı olarak gelişmesini sağlayacaktır.t
Tarık Taşar, Chairman of
the Board of OYDER
"TAYSAD guides
suppliers"
Tarık Taşar
Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
Authorized Automotive
Dealers Association
Chairman of the Board
u TAYSAD otomotiv sektörü içinde
ciddi bir misyonu üstlenerek yan sanayi kuruluşlarını bünyesinde bir araya getirmekte ve sektörün bütünsellik içerisinde hareket etmesine des-
Taking over a serious responsibility,
TAYSAD gathers supplier companies
and enables the sector to move in an integrated way. Our supply industry became an exporter, got stronger and
grew through improvement of our main
industry. At this process, TAYSAD guided the suppliers and received an important share in this achievement. I believe TAYSAD will continue to have such
role with improvements in the coming
years. TAYSAD represents manufacturing part of added value chain and OYSER meets this value with consumers
and market. For that reason; actions of
this two sectoral association within collaboration and communication of OSD
and ODD will provide developing as a
sustainable competitive structure. t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
39
DÜŞÜNCEDEN UYGULAMAYA TAYSAD
IDEAS TO ACTION
"TAYSAD kendini
yenileyen bir yapıdır"
muştur. TAYSAD ile düzenlediğimiz sayısız etkinlik ve organizasyon bulunmaktadır. Bu güzel ilişkinin devamını
diler, önümüzdeki dönemde başarılarınızın sürmesini canı gönülden temenni ederim.
Otomotiv yan sanayi sektörümüz inovasyon, Ar-Ge, tasarım ve teknoloji
alanlarında ülkemize öncülük etmektedir. Kalitesini ve gücünü dünyaya ispatlamıştır. Avrupa standartlarında imalat
yapan üye firmaları, günümüzde ülkemiz otomotiv yan sanayi ihracatının
yüzde 70’ini gerçekleştirmekte olup,
yurtiçi piyasada da OEM’in tedarikçileri
konumundadır.
Ferit Sünneli
Uludağ Taşıt Araçları ve Yan Sanayi
İhracatçıları Birliği
Yönetim Kurulu Başkanı
Uludağ Automotive and Supply
Exporters Union (UTAYSİB)
Chairman of the Board
u Ülkemizin otomotiv yan sanayi sektörünün temsilcisi olan Derneğimiz
yaklaşık 32 yıldır sektörümüze hizmet
etmektedir. Ulusal kimliğinin yanı sıra
uluslararası kurum ve kuruluşlar ile yakın temasta olan Derneğimiz sektörümüzü ülkemizde ve yurtdışında en iyi
şekilde temsil etmektedir.
Türk otomotiv yan sanayinin en önemli ve yetkin temsilcisi olan Derneğimiz,
kendini yineleyen değil, yenileyen bir
yapıdadır. Bunun da en güzel göstergesi
düzenlediği güncel konulardaki eğitimler, seminerler ve bilgilendirme toplantılarıdır. Bunun yanısıra üyelerinin sorun ve sıkıntılarına çözüm bulmak için
kamu nezdindeki girişimleri, yurtiçi ve
yurtdışı ticari ilişkileri güçlendirme yönündeki faaliyetleri ve sektörel projeleri
ile otomotiv yan sanayimizin önünü açmakta ve gelişimine ciddi katkılarda bulunmaktadır.
Uludağ Taşıt Araçları ve Yan Sanayi İhracatçıları Birliğimiz ile TAYSAD’ımız
her dönem sıkı iş birlikleri içerisinde ol40
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Ulaşılan bu nokta TAYSAD’ın üyeleri,
Yönetimi ve çalışanlarının eseridir. t
Uludağ Automotive and
Supply Exporters Union
(UTAYSİB) Chairman of the
Board Ferit Sünneli:
"TAYSAD is a self
perpetuative structure"
Our association, representative of our
supply industry, has been serving for the
sector for 32 years. In addition to its national identity, our association, which has
close relations with foreign institutions
also represents the sector both in our country and in the international platform.
Being as Turkish automotive sector’s the
most important and competent association, it is not a repeating structure but a
self perpetuative one. The most apparent
indicators of this assumption are the trainings, seminars and dissemination meetings organised. In addition it initiate solutions for the members before public; it
has activities to strengthen domestic and
foreign trade relations and it contributes sector development through sectoral projects.
UTAYSİB and TAYSAD always has strong
relations and there are many activities we
held together. We hope to sustain this relation and wish continuing success for the
period before us.t
Ali Rıza Oktay
Dış Ticaret Müsteşarlığı
İhracat Genel Müdürlüğü
Daire Başkanı
Undersecretariat of The Prime
Ministry for Foreign Trade
Head of General Directorate
for Exports
"TAYSAD'ın bilgi
birikimi sektöre
ışık tutuyor"
u 30 yılı aşkın bir süredir faaliyette bulunan TAYSAD’ın bir sivil toplum kuruluşundan beklenen her türlü faaliyeti fazlasıyla yerine getirdiğini memnunlukla görmekteyiz. Her yıl
üye sayısını artırması TAYSAD’a duyulan güven ve ihtiyacında bir göstergesidir. Gerek sektörün geneline gerekse
tek tek üyelerine sunmuş olduğu çok
geniş yelpazedeki eğitim faaliyetleri
ve bu tür faaliyetlere öncülük etmesi,
aynı zamanda üye firmaların hem yurt
içinde hem de yurt dışında birbirleriyle ve ana sanayi firmalarıyla buluşmaları, yurt içi ve yurt dışındaki sektörle ilgili toplantı ve konferanslara katılımlara öncülük etmesi, önemli alıcıları ülkemize davet ederek firmalarımızla buluşturması ve bu vesileyle ülkemiz potansiyelinin net bir şekilde anlatılması, sektöre ilişkin dünyadaki gelişmeleri yakından takip ederek üye
firmalarla ve hatta diğer paydaşlarla
paylaşması, çok önemsenmesi gereken faaliyetlerinin bazılarıdır. Yan sanayi firmalarımızın gerek zaman kısıtı
gerekse finansal kısıtları nedeniyle tek
melini oluşturmakta ve otomotivin, yan
sanayi şirketlerinin gerek ana sanayi firmaları, gerekse devletin yetkili makamları nezdinde sesini duyuracak yetkinlik
ve saygınlığa kavuşmaları sağlanmaktadır.
tek gerçekleştiremeyecekleri birçok
faaliyeti TAYSAD izleyip, takip edip,
değerlendirmek suretiyle sektörün istifadesine açmaktadır. TAYSAD’ın sektörün genelini ilgilendiren konulardaki sorunları Devlet bürokrasisi nezdinde çözüm önerileriyle birlikte titizlikle takip etmesi de takdir edilecek diğer
bir husustur. Yukarıda saydığım ve ve
burada yer veremediğim birçok faaliyetiyle TAYSAD’ın örnek bir Sivil Toplum Kuruluşu olduğuna içtenlikle inanıyorum.
Öncelikle sektörün neredeyse ülke
çapındaki en yetkin temsilcisi olan
TAYSAD’ın sektörü hem Türkiye’de
hem de yurt dışında çok başarılı bir
şekilde temsil ettiğini görüyoruz.
TAYSAD’ın sektöre ilişkin bilgi birikimi
üye firmalara olduğu kadar biz paydaşlara da çalışmalarımızda ışık tutmaktadır. TAYSAD’ın yapmış olduğu
faaliyetlerin ve hazırladığı raporların
TAYSAD’ın sektörün genelini
ilgilendiren konulardaki sorunları Devlet bürokrasisi nezdinde çözüm önerileriyle birlikte titizlikle takip etmesi de takdir edilecek önemli bir husustur. Sektörün neredeyse ülke
çapındaki en yetkin temsilcisi
olan TAYSAD’ın sektörü hem
Türkiye’de hem de yurt dışında çok başarılı bir şekilde temsil ettiğini görüyoruz.
Türkiye’nin öncü sektörü otomotivin
görev edinmiş olduğu ekonomik, sosyal
ve hatta siyasal misyonlar, tutarlı ortak
politikalar geliştirmeyi ve bunları hayata geçirecek bir etki alanı oluşturmayı
gerektirmektedir. TAYSAD’ın bu sektöre en önemli katkısı belki de bu politikalara gerekli zemini hazırlamış olmasıdır.
TAYSAD’ın biz otomotiv yan sanayi firmalarına en önemli katkılarından biri
TOSB’dur.
İzzet Kohen
A. Raymond Ltd. Şti
Genel Müdür
General Manager
"TAYSAD'ın en
büyük katkısı bir
organize bölge
oluşturmasıdır"
u TAYSAD her şeyden önce otomotiv
yan sanayi firmaları yöneticilerini bir
araya getirerek kolay ve sistemli bir şekilde diyalog kurmaları ve sürdürmelerini sağlama görevini üstlenmiş bir kuruluştur.
Bu diyalog doğal olarak meslek kuruluşları içinde gerekli örgütlenmenin de te-
Çok uluslu bir otomotiv yan sanayii firması olan A. Raymond Grubu Türkiye
projesinin başından beri TAYSAD üyesi olmayı hedeflemiş ve doğal olarak
TOSB’a yerleşmiştir.
Bölgenin İstanbul’a olduğu kadar birçok
otomotiv ana ve yan sanayii fabrikasına yakınlığı da bu seçimde belirleyici bir
unsur olmuştur. Yabancı sermayeli şirketimizin kuruluş ve faaliyete başlama
safhalarında TOSB yönetiminden ve diğer bölge kurumlarından alınan destekler Grubumuz yöneticilerinin endişelerini bertaraf etmekle kalmamış, Türkiye
ile ilgili görüşlerini de olumlu yönde etkilemiştir.
TOSB ve TAYSAD’ın düzenlediği ortak satınalma, sağlık merkezi, çevre ve
iş güvenliği, ortak eğitim çalışmaları ve
daha birçok benzer faaliyetler de bölgede yerleşik firmaların yöneticilerine büyük destek sağlamaktadır. t
sektörün Türkiye’de ve dünyada olup
bitenlerden ve gelecekte olması muhtemel gelişmelerden çok önceden haberdar olmasına ve gerekli tedbirleri zamanında almasına imkan sağlamaktadır. TAYSAD aynı zamanda üye
firmaların dışa açılmalarında, pazar
ve müşteri bulmalarında, üretim verimliliklerini artırmalarında, hepsinden önemlisi sektörün geleceğine ilişkin olarak firmalarımızı önceden bilgilendirerek, tedbir almalarına, vizyon
oluşturmalarına ve bu çerçevede geleceğe hazır olmalarına katkı sağlamaktadır. t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
41
DÜŞÜNCEDEN UYGULAMAYA TAYSAD
IDEAS TO ACTION
"300'e yakın
işletmenin sesi
olabilmek"
u Geçmişi 30 yıla dayanan ve bu zamana kadar bütün yönetimi ile özveriyle uğraşılan ve çözülen misyonlar
meyvelerini vermeye başladı.
Türk Otomotiv yan sanayinin tek ve
en yetkin temsilcisi oldu.
Dünya basınında Global ve Sektörel
gelişmeleri takip ederek işini ne kadar
hassas ve özverili yaptığı görülmektedir.
Faruk Ertan
Ertanlar Makina San. ve Tic. Ltd. Şti.
Genel Müdür
General Manager
"TAYSAD gurur
kaynağımız"
u TAYSAD bugün Türk otomotiv sanayisi ile özdeşleşmiş hepimizin gurur
kaynağı bir kurumdur.
Artık TAYSAD’ı görsel ve yazılı basında görmekte olup Bakanlıklar nezdinde sektörel olarak fikirlerinin
alınması,sıkıntılarının bildirilmesi ile
ne kadar büyük bir kurum olduğu ve
sektöre öncülük ettiği görülmektedir;
bunda hiç şüphe yok ki Başkan Ömer
Burhanoğlu’nun ve çok değerli çalışma arkadaşlarının rolleri çok büyüktür.
Bugün Geldiği noktada işletmelerimizin en değerli varlığı olan yöneticilerimize ve işçilerimize verilen eğitimle-
TAYSAD otomotiv sektörünün genel
sorunları ve sektörün tanıtımının kamuoyuyla paylaşımını, üyelerinin haklarını
koruma, bilgilendirme, uyarma görevlerini başarı ile yaptığını düşünüyorum.
42
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Arkpres Emniyet Kemeri
San. ve Tic. A.Ş.
Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board
rin yapılan ortak satınalma faaliyetlerinin, yeni pazar araştırmalarının, kurumlarla beşeri ilişkilerinin kuvvetli olmasıyla 300’e yakın işletmenin sesi
olup sektörel analizleri ile bizlere yön
vermektedir.t
u TAYSAD sektörel bir dernek olarak
çok başarılı bir dönemi geride bıraktığını düşünüyorum. Türk otomotiv sektörünü başta Türk kamuoyuna, devlete ve
hükümete anlatmak manasında yapılan
çalışmaların; sektörümüzün sorunlarını
anlatmada başarılı olduğu artık herkes
tarafından kabul ediliyor.
Türk Otomotiv endüstrisinin bugün ihracatta lider ve ekonomimizde lokomotif sektör olmasında, yan sanayi firmalarının TAYSAD liderliğinde uzun yıllar boyunca yaptığı çalışmalar ve uğraşların büyük katkısı olmuştur.
Bugün baktığımızda Avrupa’da Otomotiv sanayinin üretimlerini, Türkiye
ve Doğu Avrupa’ya kaydırma eğiliminde olduğunu görüyoruz. Yine aynı şekilde uzakdoğu firmalarının da Avrupa pazarına açılabilmek için Türkiye’yi
üretim üssü olarak gördüklerini görüyoruz. İşte bu trende uygun olarak yan
sanayimizinde önünün açık olduğunu
düşünebiliriz. Bu konuda çatı örgütümüz TAYSAD’ın bugüne kadar olduğu
gibi bundan sonra da aktif olarak çalışmalar yapacağına ve sektörün gelişmesinde çok önemli roller alacağını
düşünüyorum.t
Yusuf Ziya Kasım
ÖTV indirimi ve “Kısa Çalışma Ödeneği” gibi geç geldiği halde bile 2009’u kolaylaştıran kararlar da, TAYSAD’ın sektörümüz anlatmakta çok önemli bir rol
üstlendiği açıktır.
Hakan Doğu
Valeo Otomotiv Sistemleri End. A.Ş.
Türkiye Direktör
Director of Turkey Valeo
"Sektörümüzü iyi
anlatıyor"
Gelişmişliğin en önemli parametrelerinden bir organize olabilme kabiliyetidir. Bu çerçevede Türk otomotiv yan sanayisinin, sadece Türkiyede diğer sektörlere ışık tutması bırakın, bu modelin
dünyada otomotivde söz sahibi ülkelere bile iyi bir model teşekkül ettiğini düşünüyorum. Bu tipte organize olmuş bir
otomotiv yan sanayi alt yapısının, yatırımları Türkiyeye çekmede çok önemli bir parametre olarak değerlendirmek
gerekir.t
"Nitelikli eğitim
çalışmaları sektöre
katkı sağlıyor"
Doruk Aydın
Ege Soğutmacılık Kli. Soğuk Hava
Tes. İhr. İth. San. ve Tic. A.Ş.
Genel Müdür
General Manager
"Ortak satınalma
projeleri çok
olumlu bir gelişme"
u Önümüzdeki gerçeği unutmamız lazım. Yan sanayi olmadan Türkiye’nin bu
üretim ve ihracat rakamlarına ulaşmasını mümkün görmüyorum. Ana sanayiler projelerini Türkiye’ye kuvvetli bir
yan sanayi yapısı olduğu için getirebiliyorlar. Bu noktada yan sanayinin destek ve güç alacağı bir birliktelik olması
gerekiyor. Karşılaştığı sıkıntılara çözüm
noktasında ona bir çözüm ortağı gerekiyor. Bu ortaklığı şu an TAYSAD mükemmel bir şekilde götürüyor.
Yan sanayinin hem Dünya’daki gelişmeler hem de Türkiye’deki gelişmeler
hakkında çok hızlı bilgi edinmesi gerekiyor. İşte bu noktada bilgiler TAYSAD
tarafından çok hızlı biçimde konsolide
edilip mail ortamında sanayiciye ivedilikle ulaştırılıyor. Dünya çok hızlı ilerliyor ve bizim bu ilerlemeye aynı hızla
ayak uydurmamız gerekiyor ve bu bilgilendirmeler son derece büyük önem
kazanıyor.
Web sitesinden günün ihtiyaçlarına cevap verecek düzeyde her türlü sektörel
bilgiye ulaşılabiliyor.
u Rekabet gücü, esneklik, termin ve
otomotiv kültürü avantajlarını ortaya koyan ülkemiz bölgesel pazarlar ve
öncelikli olarak Avrupa pazarı için üretim üssü konumu yolundadır. Sektörümüzün ihracat kalemleri sıralamasındaki lider konumu stratejik önemini
ve yıllar içindeki gelişimini en açık şekilde yansıtmaktadır. Otomotiv üretimi rekabetçi ve yüksek standartlardaki tedarikçi performansıyla daha hızlı
gelişmekte ve diğer üretim bölgeleriyle aramızdaki farkı yaratmaktadır. Ana
sanayimizle yerel yan sanayiiyi birleştiren, aynı hedefe doğru eşgüdüm yaratmayı hedefleyen TAYSAD, yan sanayiilerimiz için sektördeki gelişmeleri, trendleri, iyi uygulama modellerini derlemekte ve bizlere başarı ile ak-
tarmaktadır. TAYSAD bizlerin günlük
operasyonal aktivitelerin yoğunluğunda istediğimiz kadar zaman ayıramadığımız sektördeki gelişmeleri yakından takip etmemize destek oluyor,
gelişmelerden dinamik olarak haberdar olmak önemli bir katma değer. Bunun yanında benchmark çalışmalarıyla kendimizi relatif olarak ölçümlememiz sağlaması yine TAYSAD’ın başarılı çalışmaları arasında nitelendirilebilir. Ortak satınalma çalışmaları kapsamında indirekt alımlarımızda referans oluşturması, sektörel iletişim ağı,
ulusal ve uluslararası organizasyonlarda bilgilendirme ve gerekli desteklerin sağlanması TAYSAD’ın yan sanayilere sağladığı diğer olanaklar olarak
sıralanabilir. TAYSAD son zamanlarda
artırdığı nitelikli eğitim çalışmalarıyla
ve uluslararası potansiyel müşterilerle ilişkileri geliştirmede sağladığı organizasyon becerisi sektörümüzde gelişim ve büyüme çalışmalarımıza katkısını artırmaktadır.t
Yan sanayi hızla ilerliyen bu ortamda
kendisini sürekli yenilemesi, son teknikleri öğrenmesi gerekiyor. Verilen eğitim
ve seminerler bizlerin bir çıta yukarıya
hareket etmemizi sağlıyor.
Ortak satınalma projelerini de çok
olumlu buluyorum. Uygulama alanları genişletilerek bu aktivitelerin devam
etmesi gerekiyor. Devir maliyetlerin
son derece önemli olduğu dönem. Bunuda ancak büyük güç ve büyük alımlarla düşürebiliriz. İşte bu güç ve görev
şu an TAYSAD’da.
Yeni iş, yeni proje ve yeni müşteri: Fuarlar, tanıtımlar, heyet ziyaretleri ve müşteri temasları konusunda da ciddi girişimler gerekiyor. Bilgilendirmeler ve
projelerle bize yol gösteriyorlar. Yeni iş
yaratmanın ne kadar güç olduğunu düşünürsek, bu temasları son derece anlamlı ve olumlu buluyorum.
Özellikle 2009 yılında, kriz esnasında
devlet nezlinde çok ciddi temaslar yaparak sektörün sorunlarına çözüm bulma anlamında bizlere ciddi destek verdiler. Ayrıca sanayici alehine her türlü
problemi ciddi biçimde ele alarak çözüm üretmeye çalıştılar.
Sanayide sorunlar bitmez ,üretim oldukça sorunlar olmaya devam edecek.
Burada ortak hareket etme ve güç an-
Tuna Arıncı
Grammer A.Ş.
Genel Müdür
General Manager
lamında biz yan sanayicilerin kendini
geliştirme ve teknolojiye ayak uydurmasında TAYSAD önemli bir rol oynuyor.Bu sorumluluk bilinci ile bugüne kadar da yapılabileceklerini bizlere sundular ve sunmaya devam ediyorlar. Bizler
desteklerinden ve harcadıkları emekten
dolayı kendilerine teşekkür ediyoruz. t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
43
DÜŞÜNCEDEN UYGULAMAYA TAYSAD
IDEAS TO ACTION
rin gerçekleştirdiği yatırımlar ve projelerinden daha fazla söz etmeliyiz. Bilgi
akışının fazla olduğu firmalar değil de
tüm üyelerimiz bu kapsama alınmalı.
Gücümüzü, ortak menfaatlerimizin iyileştirilmesi doğrultusunda tüm üyeler
olarak birlikte hareket edemediğimiz
için her alanda yeterince kullanamıyoruz. Üyeler ve TAYSAD arasındaki iletişim ve bilgi alışverişi daha da iyileştirilmeli, bir çok üyemizden haber alamıyoruz.
Derneğimizin hedefleri daha etkin ve
ölçülebilir hedefler olmalı, durum değerlendirmesi daha sıklıkla ve daha fazla üye katılımlarıyla çok sesli yapılabilir.
Mahir Tarım
Murat Ticaret
Genel Müdür Yardımcısı
Deputy General Manager
"Ortak sorunlara
ortak çözümler
üretmeli"
u Dergimiz giderek kurumsal bir kimliği büründü. Üyelere ziyaretler, üye
kuruluşları üretim tesislerinde ziyaret
ederek onlarla ilgili faaliyet ve gelişmelere daha da fazla yer verilmeli. Üyele-
BRIC ve ABD gibi çok hızla gelişen fakat üyelerimizin satışlarının düşük olduğu ülkelere müşteri ziyaretleri organize edilmeli.
Ayrıca önümüzdeki dönem içinde değerlendirilebilecek önerilerimizi de sizlere ifade etmek isterim.
Çin, Hindistan, Brezilya, Rusya ve Meksika (ABD’ye ihracat için) gibi ülkelerde
otomotiv sanayi hızla gelişiyor. Üyelerimizin bu ülkelerle ticaret hacmi lojistik sorunlardan dolayı oldukça düşüktür. Bu ülkelerde bazı ürünler için ihracat şansı yoktur, bu nedenle bu alanlarda birbirimiz ile rekabet etmemekteyiz.
Büyümenin bir koşulu bu pazarlardan
pay almayı gerekli kılıyor. Tek tek bu ül-
"Kıyaslama
çalışmaları
otomotiv sektörüne
önemli bir katkı""
Reha Akçakaya
Trakya Cam San. A.Ş.
Otomotiv Camları Başkan Yardımcısı
Director Automotive Glass
44
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
uTürk otomotiv sanayii kendi vizyonu ve çabası ile bugün sektörün hemen tüm alanlarında entegre olmuştur.
Avrupa’nın beşinci büyük otomotiv ülkesi olmanın yanı sıra ülkemizin de en
büyük ihracatçı sektörü konumuna tırmanmıştır. Bugün Türkiye kavramdan
seri üretime kadar tüm otomotiv süreçlerine sahip hale geldiyse bunun ardında yatan en önemli sebeplerden biri
güçlü bir yan sanayiinin varlığıdır. Türk
insanının yüksek eğitim seviyesi ve ba-
kelere gitmek, buralarda yatırım yapmak çok riskli, fakat bu pazarlar ise çok
büyük. Üyeler olarak bizler ortak hareket edebilirsek, hatta bu çok ortaklı bir katılım ile bir şirket kurulması
bile olabilir. Her üyenin Ar-Ge faaliyeti
Türkiye’de kendi üretim üssünde olmak
suretiyle kurulacak ortak şirketin yönetim ve yatırım konusunda ülke hükümeti ve müşterileri için tanıtım aracı olması, kuruluş faaliyetlerinde destek olması,
profesyonel ve yerel faaliyetleri yürütmesi, üyelerin ortak ya da kiralanabilecek bir arazide bireysel yatırım yapması, satış faaliyetlerini her üye kendi başına yapması gibi faaliyetler ortak olarak yürütülebilir. Bu şekilde hem düşük
maliyetlerle ve riski paylaşarak bu ülkelerde hızla yatırım yapabiliriz. Bu pazarlarda bir alt yapı oluşturabilir, hem de
profesyonel yönetim ile başarı şansımızı yükseltebiliriz. Bu pazarlara hızla girebilme fırsatını yakalayabiliriz. Ayrıca
bu pazarlardanda ortak satınalma faaliyeti de yürütülebilir.
Konu ile ilgili detay çalışma istenirse
bunu bir vaka çalışması olarak derneğimiz çatısı altında bir araya gelerek sunumlarla değerlendirebiliriz. Bu önerimiz, içinden geçtiğimiz bu zorlu dönemlerde üzerinde çalışılması gereken
önemli bir konu olarak değerlendirilmelidir.t
şarma azmi hem uluslararası büyük ana
sanayiini bu ülkeye çekmiş, hem de rekabetçi bir yan sanayi oluşumunu mayalamıştır. TAYSAD otuz yılı aşkın geçmişi ve yan sanayi içindeki yüksek temsil oranıyla bu gelişmenin odak noktasında yer alıyor. TAYSAD’ın son yıllarda aktivitesini ve etkinliğini giderek arttırmakta olduğunu gözlemliyoruz. TAYSAD’ı sektörün sesi olarak değerlendirmek yanlış olmaz. Bu yönüyle TAYSAD ana sanayi firmalarının,
OSD’nin, devletin ve uluslararası kuruluşların da direkt muhatabı olarak sektörü temsil etmekte, bu bağlamda sektöre öncülük etmektedir. Yan sanayi
geçmiş ve geleceğe ilişkin gelişmeleri esas olarak TAYSAD’dan edinmektedir. Türkiye’nin elektrikli araç üssü haline gelmek üzere ulusal bir iddia ortaya
koymasında da TAYSAD önemli bir rol
üstlenebilir, üstlenecektir.
F. Cengiz Başokutan
ğu, gerekirse bürokrasiye sorunlarımızın
anlatılabildiği önemli bir platform olarak görüyorum. Şirketlerimizde işimiz
gereği bir çok sektörle yakın ilişkilerimiz
bulunmaktadır. Türkiye’de TAYSAD’ın
üyelerine yarattığı katma değeri sektörlerine hizmet veren bir çok dernekte
görmek mümkün değildir. Elbette yapılanları yeterli görmemek daha iyiyi hedeflemek gerekir. Sektöre hizmet veren
sanayiciler olarak derneğimize iyi ve
kötü günlerde destek vermemiz gerektiğine de inanmaktayım. Ayrıca TAYSAD Derneğinin daha fazla tabana yayılması gerektiğine inanmaktayım.
Cengiz Makina Sanayi Ve Ticaret A.Ş.
Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board
"Yeni pazarların
oluşumunu
sağlıyor"
u 30 yılını doldurmuş bir sivil toplum
kuruluşu olan TAYSAD, otomobil sektörünün Türkiye’de bir lider olmasını sağlayarak sektörün dünyaya tanıtılmasında da öncülüğünü sürdürmektedir.
Otomotiv yan sanayicilerinin dünya pazarlarında yer alabilmesi için seminer
ve eğitimler düzenleyerek yan sanayicilerimizin bu pazara uyum sağlamalarına katkıda bulunmaktadır. Ayrıca dünya
otomotiv ana sanayileri ile Türk yan sanayicilerini bir araya getirip karşılıklı ikili görüşmeler tertipleyerek, yeni pazarların oluşumuna imkan sağlamaktadır.
TOSB gibi gözde bir organize sanayi
bölgesinin kurulmasına da öncü olarak,
otomotiv yan sanayicilerini bir çatı altında toplayarak Türkiye’de br ilke imza
atmış olmasından dolayı, TAYSAD’ın
kurulmasında adı geçen tüm yöneticilere, şu anda aramızda bulunmayan rahmetli kurucularımıza teşekkürü bir borç
bilirim. t
A. Naci Faydasıçok
Hasçelik San. ve Tic. A.Ş.
İcra Kurulu Başkanı
Chairman of Executive Board
"Üyelere katma
değer yaratıyor"
u TAYSAD’ı Otomotiv yan sanayi sektörüne emek verenlerin buluştuğu, sorunların ve çözüm önerilerinin sunuldu-
TAYSAD sektör içi ve sektör dışı önemli bir iletişim platformu olmanın yanı
sıra yapmış olduğu faaliyetlerle hepimizin işlerini kolaylaştırmaktadır. Örneğin
biz Hasçelik ailesi olarak eğitimlerinin
sıkı takipçisiyiz. Maliyetlerimizi ucuzlatacak yönde satın alma faaliyetlerinde yapılan çalışmalardan memnunuz.
TAYSAD’ın kendini diğer sektör dernekleriyle bir yandan iletişimini kesmeden,
onlara kıyasla kendini farklı konumlandırma ve daha fazla öne çıkma konularında faaliyetlerini arttırarak devam ettirmesi gerektiğini düşünüyorum.t
2009 krizinin yönetilmesinde TAYSAD
üzerine düşen görevi fazlasıyla yaptı,
yapmaya da devam ediyor. Biz Trakya
Cam olarak stratejik planlarımız için
gereken sektörel verileri mutlaka TAYSAD ile paylaşıyoruz. Türk yan sanayiinin Avrupa ve Rusya ana sanayiine
tedarikçi olmasına da TAYSAD önemli katkıda bulunuyor. Biz de bu çalışmalardan Alman ve Rusya ana sanayii
özelindeki bazı çalışmalara katıldık ve
çok yararlandık. TAYSAD’ın eğitim faaliyeti uluslararası standartları benimseyip direkt ihracatçı olmak isteyen
bütün firmalar için güvenilir ve ekonomik bir kaynak oluşturuyor. Kıyaslama çalışması da sektöre çok önemli bir katkıdır.t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
45
DÜŞÜNCEDEN UYGULAMAYA TAYSAD
IDEAS TO ACTION
nı toplayıp çubuklar döktürerek tornalayıp yedek parça üreten;
n
Aşınmış krank millerinin yurt dışına
gönderilip taşlanması işlemini ülke
içinde yapma başarısını, aşınmış kısımları kaynakla doldurup taşlayarak
kullanılır hale getiren;
n
Kuvve-i Muharrike Kanunu nedeniyle işyerinde ancak belediyelerin izin
verdiği sayıda kurulu güç bulundurmasını, kayış-kasnak düzeneği ile delip parça işleme tezgahlarını çalıştıran;
Ünal Türkmen
Cevher Döküm San. A.Ş.
Başkan Danışmanı
"TAYSAD
ne ifade ediyor?"
u TAYSAD:
nEğe ile parça işleyen, “mala pafta” ile
diş çeken, otomobil tamircilerine bu
yöntemlerle tamir parçaları yapan;
n
Hurda demir dışı metallerin talaşları-
n
Hiç bir otomobil parçasının yurt dışından getirilmesine izin verilmeyen
yıllarda bile parçasızlıktan yürütülebilinmeyen araç bırakmayan;
n
Otomotiv sanayinin ülkemizde montaj üretimi yapmağa başladığı süreçte ana sanayiye parça üretmeye başlayan ve bunun için her türlü olanağı
kullanmaktan çekinmeyen;
n
Üretimlerini yalnızca yerli ana sanayiye değil yurt dışındaki ana sanayiye
ve ikinci pazara satarak ihracatımızda
pay sahibi olan;
n
Ama bireysel cabaları ile tüm olumsuzlukları aşarak bu işleri yürüten bireyleri, bir çatı altında toplayıp varlığını kanıtlayan bir birlik oluşturmasını sağlayan dernektir.
"TAYSAD, sektörün
rekabetçi yapısına
destek sağlıyor"
Erdal Elbay
Maysan Mando A.Ş.
Genel Müdür
General Manager
46
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
uOtomotiv sanayi bugün gelinen
noktada Türkiye’nin lokomotif sektörü
olmayı başarmıştır. Bu denli önemli bir
sektörün devlet nezdinde ve uluslararası arenada başarıyla temsil edilebilmesi ve tek ses, tek vücut olarak gücünü
pekiştirmesi için TAYSAD gibi çatı organizasyona ihtiyacı olduğu yadsınamaz
bir gerçektir. Gelişen teknoloji ve iletişim araçları sonucunda küresel bir köy
haline gelen dünyamızda Türk otomotiv sanayini global üreticilere tanıtmak,
yerini pekiştirmek ve Türk sanayicisini
global fırsatlardan haberdar etmek konusunda üstlendiği misyonu son derece
önemli buluyoruz. Türk otomotiv ana
Bu Aşamaya gelirken:
n
Çabaların birleştirilmesinde;
n
Derneğimizin sesini, ülke yönetim
basamaklarına kararlılıkla ve inandırıcılıkla anlatmakta;
n
Sanayimizin önemini her oluşumda,
her düzeyde üstlenmekte;
n
Bireysel çabalarla sağlanamayacak
olanakları; eğitimle, toplantılarla, gezilerle, tanıtım sergileri ile, yerli ve
yabancı danışmanlarla, basınla ve ortaya çıkabilen her durumda değerlendirmekte;
n
Üyelerinin daha verimli çalışmasında
rolü olan toplu alımlarda öncülük etmekte;
n
Ana Sanayi ile Yan Sanayinin durumunu, geleceğini, atılacak adımları
birlikte tartışarak yönlendirmekte;
n
Etkinliklerini yalnız Ülkemizde değil,
Avrupadaki eş kuruluşlarla birleştirmekte
n
Üyelerarası iletişim, bilgilendirme,
açıklama konularında düzenleme
noktasını üstlenmekte;
Birlikteliği, sorunları ve çözümlerini ortak görüş olarak irdelemekte; önderlik
görevini yüklenmiş, yürütmüş ve yürütmeye devam etmektedir.t
ve yan sanayinin uluslararası standartlara gelmesinde sağladığı katkılar da bir
diğer gerçektir. TAYSAD’ın gün geçtikçe proje sayısı ve etkinlik açısından güçlendiğini gözlemleyebiliyoruz. Dileğimiz artan ivme ile TAYSAD’ın faaliyetlerini ve etkinlik alanını genişletmesidir.
Sektörde 40 yılını doldurmuş bir şirket olan Türkiye’nin amortisör markası
Maysan Mando olarak TAYSAD ile yakın
işbirliğimize önem veriyor ve imkanlar
dahilinde sunduğu projelerin içerisinde yer almaya çalışıyoruz. Ayrıca sektörün rekabetçi yapısına destek sağlanması adına, maliyetlerin düşürülmesi
(hammadde temini, vergi yükü, istihdamın işveren üzerindeki payları vb.) konularında vereceği mücadelede Maysan
Mando olarak her zaman yanında olacağımızı da söylemek istiyoruz. t
DÜŞÜNCEDEN UYGULAMAYA TAYSAD
IDEAS TO ACTION
uBir ülkedeki sivil toplum örgütlerinin sayısı ve gücü, o ülkenin toplum
sağlığı ve demokrasi seviyesinin aynasıdır. Sayıca çokluk her ne kadar önemli
bir gösterge olsa da, kurumların ne kadar etkili olduğu esas belirleyici olanıdır. Sivil toplum örgütlerinin en önemli
görevi, devlet birimleri, iktidar ve diğer
sivil insiyatiflerle yakın çalışarak uyarıcı, bilgilendirici ve yönlendirici olmaktır.
Yani pek fark edilmese de, sivil toplum
örgütlerinin üstlendikleri sorumluluklar
son derece önemlidir.
A. Kerem Alptemoçin
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
TAYSAD member of the Board
"TAYSAD her
zaman en doğru
yönetim kurulunu
göreve getiriyor"
48
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Her kurumda olduğu gibi, sivil toplum
kuruluşlarında da başarı, hedef birliği
yapmış, vizyon sahibi yönetim kurullarıyla, istekli ve deneyimli profesyonel kadroların beraber çalışması sonucu
yakalanabilir. Bu iki unsur bir araya geldikten sonra, disiplinli bir çalışma doğal
olarak başarıyı getirecektir.
Bu anlamda derneğimiz, kurulduğu
günden bu yana, gerekli olan kadroları her zaman kurabilmiş ve kendisinden
beklenenleri yapmaya özen göstermiş,
ender kurumlardan biridir.
Benim de, 2006 yılından bu yana, yönetim kurulu üyesi olarak yer aldığım dönemde, Kamu kurum ve kuruluşlarıyla
ilişkilerimiz güçlendirildi ayrıca sektörümüzün diğer dernekleriyle iş birliğimiz geliştirildi. Üye sayımız artırıldı ve
üyelerimizin faydalanacağı hizmet seçenekleri çoğaltıldı. Kriz öncesinde, kriz
devam ederken ve halen etkin rol alınarak derneğimizin kamuoyundaki bilinirliği arttırıldı. Ben, bahis konusu olan
dönemin TAYSAD’a yakışır şekilde tamamlandığını düşünüyorum.
Şu anda yeni bir döneme giriyoruz.
Yaklaşmakta olan seçimli kongremizde, yönetim kurulunda değişiklikler
olacak ama TAYSAD her zaman olduğu en doğru yönetim kurulunu seçecek. Türkiye’nin göz bebeği olan sektörümüzde, bir sivil toplum örgütü olarak
üstlendiği sorumlulukları layıki ile yerine getirecek. Hem sektörümüze hem de
üyelerine faydalı çalışmalar yapmaya
devam edecektir.
Ben de bu vesile ile, dört sene boyunca birlikte çalıştığım Sayın Başkanım
Ömer Burhanoğlu’na, Başkan yardımcılarıma ve Yönetim Kurulu üyesi arkadaşlarıma ayrıca tüm profosyonel ekibe
gösterdikleri başarılı çalışmalardan dolayı teşekkür ediyor, yeni oluşacak yönetim kuruluna en samimi duygularımla başarılar diliyorum.t
"Bayrağı
devir alırken"
uTAYSAD Başkanı Ömer Burhanoğlu ile dernekteki çalışmalarım 2002 yılında başladı. Yönetim Kurulu üyesi
olarak o dönem seçimi birlikte kazanarak göreve geldik. O yıllarda başkanlığımızı yürüten Ömer İltan Bilgin'in
bana vermiş olduğu görevlerden bir
tanesi fuarlar konusuydu. Aynı görevleri 2006-2009 döneminde de üstlendim. 2002 yılından bugüne gelinceye
kadar üç dönemdir Başkan Yardımcılığı görevini üstlendim.
Ömer Burhanoğlu, 2006 yılından itibaren üstlenmiş olduğu dernek başkanlığı görevinde; ortaya koyduğu hedeflerin tamamını yerine getirdi.
Bu hedefleri gerçekleştirirken en büyük katkısı derneğimizin profesyonel
kadrosunun geliştirilmesine oldu. Sağlam bir altyapı kuruldu. Derneğimizin, ülkemizde ve yurt dışında bilinirliği Ömer Burhanoğlu başkanlığı dö-
Orhan Sabuncu
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
TAYSAD member of the Board
"Hedeflerimizi
gerçekleştirdik"
neminde giderek arttı. TAYSAD’ın medyada daha fazla yer alması derneğimize
sağladığı katkıları hep birlikte yaşadık.
Yönetim Kurulumuz ve Başkan Ömer
Burhanoğlu başarılı bir dönemi yürüttü. Bu dönem Başkan ve Yönetim Kurulu üyeleriyle, Başkan Yardımcısı olarak
çalışmaktan mutluluk duydum. Derneğimizde ortak hareket etme kültürü geliştirildi.
Yeni seçim döneminde TAYSAD Başkanlığı görevini Ömer Burhanoğlu’ndan
devir alıyorum. Başkanımız Ömer Bey,
bana ve yeni yönetime, gelecek döneme hiçbir problem bırakmayan, bütün sorunları çözülmüş bir dernek yönetimi devrediyor. Şahsım ve diğer Yönetim Kurulu üyesi arkadaşlarım adına kendisine teşekkür ediyorum. Ömer
Bey, TAYSAD’a çok değerli kazanımlar
sağladı. Yeni dönem Ömer Burhanoğlu,
TAYSAD’ın Danışma Kurulu’nda yer alarak, katkılarını bize sunacak. Önümüzdeki uzun yıllar içerisinde de görüşleriyle, katılımcı ve yeni fikirleriyle derneğimizi destekleyecek. 2010-2012 döne-
Celal Kaya
TAYSAD Yönetim Kurulu
Başkan Yardımcısı
minde de Danışma Kurulu üyesi olarak
bana ve Yönetim Kurulu’na destek verecek. Bu dönemde de elbirliğiyle derneğimizi daha da üst seviyelere birlikte
çıkartacağız. t
uTAYSAD Yönetim Kurulu üyeliği görevine geleli tam dört yıl oldu. Ömer
Burhanoğlu ile birlikte göreve talip olduk. Başarılı çalışmalar yürüttük. Şimdi ise görevi devrediyoruz. Ömer bey,
TAYSAD Danışma Kurulu üyeliği görevine geliyor. Ben yeni Yönetim Kurulu’nda
görev alacak arkadaşlarıma görevi bırakıyorum.
hedef ülkemizde üretimin 1,5 - 2 milyonlara çıkması gerekliliğiydi. Yaşadığımız krizin etkisiyle bu hedefe ulaşmak
biraz gecikmiş olsa bile bir iki yıl gibi
ötelenerek bu hedef tutacak. “Projeler
Türkiye’ye” hedefindeki amaç otomotiv
pastasının büyümesi yan sanayinin bu
pastadan pay almasıydı. Biraz gecikmeli
de olsa bu hedef gerçekleşecek.
2006-2009 döneminde göreve gelirken
bazı hedefler ortaya koyduk. O gün belki ulaşılması zor gibi gözüken hedeflerdi, buna rağmen derneğimizi daha ileriye taşımak için bu hedefleri belirledik. Geçen dört yıl içerisinde bu hedeflerin tamamına yakınını gerçekleştirdiğimizi düşünüyorum. Görevi devir alacak yönetimin bu hedefleri ve vardığımız yeri daha iyi bir noktaya getireceğinden eminim.
Diğer hedeflerimizden bir tanesi,
TAYSAD’ı daha kurumsal bir yapıya kavuşturmak ve daha da profesyonel yönetilmesini sağlamaktı. Bu konuda da
çok büyük iyileştirmeler yapıldı. Organizasyon güçlendirildi. Yetkinliği yüksek
kişiler derneğimizde istihdam edildi. Şu
anda TAYSAD’ın kurumsal yapısı olması
gereken noktaya ulaşmıştır.
Hedeflerimizden en önemlisi “Projeler Türkiye’ye” idi. İnsan üstü gayretler sarfedildi. Gerek bazı yeni oyuncuların gelmesi, gerekse de mevcut üretimin artması sonucu Türkiyedeki araç
üretim sayısı bir milyon adedi geçti.
2015 hedefi de ortaya koymuştuk. Bu
Önemli görevlerimizden bir tanesi de
bu süre içerisinde TAYSAD’ın otomotiv sektörü içinde etkinliğinin giderek
artırılmasıydı. Sektörel diğer dernekler
ile ilişkilerin etkinliği artırıldı. Devletle olan ilişkilerde ciddi gelişmeler oldu.
Yıllar önce hatırlıyorum, devlet organizasyonunda en alt kademedeki bir memura ulaşmak konusunda bile çok zorOcak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
49
DÜŞÜNCEDEN UYGULAMAYA TAYSAD
IDEAS TO ACTION
lanırken; şimdi yapılan girişimler, geliştirilen iletişim sayesinde sektörümüzü ilgilendiren en üst kademeye kadar
rahatlıkla ulaşmaktayız. Derdimizi anlatıp, sektörün sıkıntılarını anlatabiliyoruz. Çözüm önerilerimizi iletiyoruz.
Bunların bir çoğu devlet tarafından dikkate alınıyor. Bu da derneğimiz açısından önemli ve büyük bir aşamadır.
SAD Yönetim Kurulu’nda görev aldım.
2006-2009 döneminde önemli görevleri yerine getirdik. Bu dönem TAYSAD’ın
da bir dönüşüm dönemine rastladı. Tarihin o dönem bizlere sunduğu fırsatları
iyi değerlendirdik. Dernek binamız yenilendi, bu faaliyetlerimize katkıda bulundu. Otomotiv sektörünün ülke ekonomisi içindeki yerinin güçlenmesi, ihracatın artması, TAYSAD Yönetim Kurulu
olarak faaliyetlerimizin etkinliğini güçlendirerek, zenginleştirdi. Bütün bunların ötesinde bu dönemin ve Yönetim
Kurulu’nun başarısı, TAYSAD’ın başkanının başarısın da da geçiyordu. Yeni fikirlere açık, yeni fikirler üreten, üretilmiş fikirleri kolaylıkla kabul edebilen,
bir başkasının fikir üretmesini destekleyen bir Yönetim Kurulu Başkanımız
oldu.
2006-2009 döneminde güzel bir ekip
çalışması yürüttük. Yönetim Kurulu olarak gerçekleştirilen toplantılara katılım
hep tam düzeyde gerçekleşti. Hepimizin hedefleri vardı ve bu hedeflerin çoğunu gerçekleştirdik. Ömer Burhanoğlu
bir başkan olarak Yönetim Kurulu’nu iyi
yönlendirdi.
Yeni dönemde ben Yönetim Kurulu yedek üyesi, Ömer Bey ise Danışma Kurulu görevini yürütecek. Yine değişik
görevleri üstlenerek derneğimize katkı
sağlayamaya çalışacağız. Ömer Burhanoğlu, TAYSAD Yönetim ve Denetleme
Kurulu ve profesyonel ekiple çalışmaktan çok memnun oldum.t
Otomotiv sektöründe biz hep müşterimiz tarafından kıyaslanmaya zorlanıyoruz. Şirketimizi başka kuruluşlar veya
rakiplerimizle mukayese ediyoruz. Böyle bakarak 2006-2009 dönemi TAYSAD
yönetimini ve Başkanımızı kıyasladığımda, çok ciddi başarılar görüyorum.
Ömer Başkandan çok şey öğrendiğimi
düşünüyorum. Ömer Burhanoğlu’nun
yaratıcı fikirlerinden ve heyecanından
hepimiz yararlandık. Birlikte ciddi bir
etkileşim içinde olduk. Yönetim Kurulumuz iyi bir takım oldu. Bu takımın içerisinde her bir üyenin ayrı ayrı özellikleri
vardı, herkes rengini yansıttı.
Geriye dönüp baktığımda çok verimli ve heyecanlı yıllar geçtiğini düşünüyorum. Yönetim Kurulu toplantılarına
hep yeni bir şeyler söylemenin arzusuyla katıldım.t
Behçet M. Türen
Alper Kanca
TAYSAD 2008-2009 Dönemi
Yönetim Kurulu Yedek Üyesi
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
TAYSAD member of the Board
"Verimli ve
heyecanlı bir dört
yılın ardından"
uÖmer Burhanoğlu ve TAYSAD Yönetim, Denetleme Kurulu ve profesyonel kadromuzla çok güzel bir dönem yaşadık. Benim açımdan önemli ve katkısı yüksek bir tecrübe oldu. İlk kez TAY50
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
uGeçmişte, sivil toplum örgütlernden birisinin başkanlığını yapmış biri
olarak, STÖ’lerin özellikle profesyonel
kadro oluşumu ve sesini duyurma konusunda ne tür sıkıntılarla karşı karşıya olduklarını bizzat yaşadım.
TAYSAD, Ömer Burhanoğlu başkanlığı dönemindeki yönetim kurulu ile birlikte önemli mesafeler katetti. Gerek
Dr. Mehmet Dudaroğlu
TAYSAD Yönetim Kurulu
Başkan Yardımcısı
"TAYSAD, iyi bir
noktaya doğru
taşındı"
u2002 yılında TAYSAD’daki serüvenimize, Ömer Burhanoğlu ile birlikte başladık. Geriye dönüp baktığımda çok şeyi
gerçekleştirdiğimizi görüyorum. Ekip
çalışmasında, Ömer Bey yönetiminde
profesyonel kadronun sektörün değişik
oyuncularından oluşması, gerekse karar
vericilerle olan ilişkilerde gelinen nokta
takdire şayandır.
Öte yandan, TAYSAD yönetim kurulunun uyum içerisinde her türlü görüşün
değerlendirildiği bir ortamda çalışması
da hedeflenen işlerin gerçekleşmesinde
görev alanlar için, büyük bir motivasyon kaynağı olmuştur.
İç
çekişme
sorunu
yaşamayan
TAYSAD’ın önü açıktır. Büyüyen ve gelişen Türk otomotiv sektörü ile beraber
sanayinin en önemli referans sivil toplum örgütü olmaya devam edecektir.
2006-2009 dönemi TAYSAD yönetim
ve denetleme kurulu üye ve başkanlarına verilen emekler için şükranlarımı sunuyorum. Değerli görüş ve destekleriyle sektöre ışık tutmaya devam etmelerini diliyorum. t
çok iyi yerlere geldik. TAYSAD’ın bugüne kadar yapmak istediği, özellikle kurumsallaşma gibi yapmak ve gerçekleştirmek istediği hedefleri birlikte gerçekleştirdik. Hedeflerimizden bazıları;
TAYSAD’ın kurumsallaşması, bilinirliğinin artırılması, paydaşlar ile iletişimin
çok güçlü hale gelmesiydi. Ayrıca, derneğin kendi ayakları üzerinde durabilmesini gerçekleştirdik. TAYSAD’ı kamuoyunda bilinir, bürokraside kabul görür,
paydaşlarıyla ise işbirliğini güçlendirmiş
bir hale getirdik.
Her birisi, hedeflerle tariflendiği gibi,
kendileri lider olan Yönetim ve Denetleme Kurulu üyelerinin de bu modelde,
TAYSAD adına yakışanı yaparak görevleri yerine getirdiği için yönetim ekibi
arkadaşlarımı;
Bu anlayışımıza ayak uydurma gayreti
içinde bizlerle çalışan TAYSAD profesyonel kadrosunu tebrik etmek gerekir
diye öngörüyorum.
Dört önemli unsurun tüm yönetim ve
denetim kurulu üyeleri tarafından farklı kelimeler ile vurgulandığını tespit ettim. Bunlar; bağımsız yönetim kurulu üyeleri, takım oyunu, güven ve motivasyon.
Üye sayımızı hedeflemiş olduğumuz rakamın üzerine çıkarttık. Bunların her biri
yönetime gelirken ortaya koyduğumuz
hedeflerdi. Bu hedeflerin dışında da çok
iyi çalışan bir ekip olduk.
TAYSAD’ı, ortaya koyduğu hedefler açısından değerlendirdiğimde, belirlediğimiz faaliyet ve etkinlikleri gerçekleştirmiş, hedeflerimiz tutmuş diyebiliyorum. Çok güzel başlamış olduğumuz
çalışmalar, yürüttüğümüz görevler ile
TAYSAD’ı iyi bir noktaya taşıdığımızı
görüyorum.
Bundan sonra da daha iyi yerlere getirmeyi amaçlıyoruz. Ömer Burhanoğlu, yeni dönemde Danışma Kurulu’nda
yer alacak, her zaman gönül birliği içerisinde olacağız. Ömer Burhanoğlu’na
TAYSAD’a yapmış olduğu katkılardan
ötürü teşekkür ediyorum. t
Süheyl Baybalı
TAYSAD Denetleme Kurulu Üyesi
"TAYSAD, örnek
bir model oldu"
uÖncelikle; Türkiye’de çok bilinen tariflere sığmayan, olağan dışı ve cesaretli yönetim modeli ile değişimi başlattığı için TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı
Ömer Burhanoğlu’nu;
Bu unsurların sadece TAYSAD yönetim kurulu için geçerli olmadığını, aslında başka şirketlerdeki yönetim kurulları tarafından örnek alınması gerektiğini,
TAYSAD’ın son dört yılındaki başarının
da bu unsurları doğru kullanmasından
kaynaklandığını son dönemde yapmakta olduğum araştırmalar ile tespit etmiş
durumdayım. AB ve ABD’ deki şirketlerde özellikle bağımsız yönetim kurulu
üyelerinin sayısının artması ile yönetim
modellerinin daha başarılı olduğu tespit
edilmiştir.
Önümüzdeki dönemde de başarılarımızın devamını diliyorum.t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
51
DÜŞÜNCEDEN UYGULAMAYA TAYSAD
IDEAS TO ACTION
Mustafa Alaca
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
TAYSAD member of the Board
"Saygın, nitelikli ve
konusunda uzman"
uTAYSAD’ın bazı ana sanayi firmaları nezdinde ‘parçacılar topluluğu’ndan
daha farklı bir boyuta taşınmasında,
Ömer Burhanoğlu’nun katkısını, derneğimiz üyelerinin unutmaması gerekir.
2006-2009 dönemi Yönetim Kurulu görevi süresinin bir çok aşamasında, profesyonel alt yapının oluşumunu solumak ve yaşamak son iki dönemin en heyecan verici değişimiydi.
Yönetim Kurulu olarak en önemli göstergenin, bu faaliyeti yürütürken aldığımız haz olduğuna inanıyorum. Bunun
da her zaman sözlerle ifade edilmesinin
zor olduğu görüşündeyim.
Özetle; Ömer Başkan’ın yaptıkları, yapılanlar, inandığı, inandıkları etrafında oluşan vizyonun; bu vizyona bizler
Yönetim Kurulu’ndaki arkadaşlarımızın
katılıp gitmesi, bütün bunların gerisinde saygın, nitelikli ve konusunda uzman
bir TAYSAD’ın oluşumunda gösterdiği
inanca, azime ve bu ortamda yer alma
fırsatını bana sağladığı için yürekten teşekkür ediyorum. t
İsmail Turfanda
TAYSAD Denetleme Kurulu Başkanı
"Derneğimiz
sınıf atladı"
Mustafa Alaca
nelleşmemiz ve olabilecek en iyi kadro
ile kurumsallaşmamız takip etti. Medya, devlet ve diğer sektör dernekleri ile
olan, özellikle Ömer Burhanoğlu’nun
ilişkileri, hepimize ve TAYSAD üyelerine ciddi katkılar sağladı. Bu dönem yapılanları teker teker aktarmak satırlara yetmeyecek. Ömer Burhanoğlu’ndan
beklentimiz TAYSAD’a olan katkısını Danışma Kurulu üyesi olarak devam
ettirmesidir.t
Esin Elif Uçar
TAYSAD Denetleme Kurulu Üyesi
"Büyük bir sinerji
yarattık"
u2008 yılından bugüne TAYSAD Denetim Kurulu üyesi olarak görev yapıyorum. Genç bir kadın ve ikinci kuşak
yönetici olarak, bu kurulda yer almaktan, TAYSAD’da çalışmaktan mutluluk
52
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
ve onur duydum. Yönetim Kurulu başkanının yönlendirmesinin etkisi ve katkısıyla çok şey öğrendim. Dernek yönetimi, sektörümüze nasıl katkı sağlanır gibi konularda iyi örnekler yaşadım.
Sektörün nasıl geliştirilebileceği, gönüllü olarak dernek çalışmasına katkı sağlamayı, özel işlerimizi bir kenara bırakıp,
dernek ve üyeler için çalışmayı, başkalarına faydalı olmanın katkısını yaşadım. 2008’den bu yana içinde bulunduğum dönemde derneğimizde olumlu
çalışmalara, büyük başarılara imza atıldı. Faaliyetlerimizi geliştirdik, derneğimizin tanınmasında büyük etkilerimiz
oldu. TAYSAD profesyonel kadrosuyla
beraber yarattığımız sinerji ile bu çalışmaları yürüttük. Ömer Burhanoğlu’nun
başkanlığı devretmesini üzüntü ile karşıladım. Başkanımızdan çok şey öğrendim, bizleri iyi yönlendirip farklı boyutlarda bakmayı kazandırdı. t
Zafer Uran Zaman
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
TAYSAD member of the Board
"Yarattığımız
katma değer"
uBaşkan Ömer Burhanoğlu’na, hem
Yönetim ve Denetim Kurulu üyeleri hem de TAYSAD mensupları olarak;
Derneğimize yaptığı katkılardan dolayı
teşekkür ederiz.
2006-2009 yönetim döneminde TAYSAD, açıkcası sınıf atlamıştır. TAYSAD’ı
belki de Ömer Burhanoğlu öncesi ve
sonrası olarak sınıflandırmak hiç de
abartılı bir ifade olmayacaktır. İlk farklılık yeni döneme yeni bir vizyon ve slogan ile çıkmamız oldu. Bunu profesyo-
Esin Elif Uçar
İsmail Turfanda
u2006 yılında Ömer Burhanoğlu’nun
daveti üzerine, TAYSAD Yönetim Kurulu adayı olarak, seçildim. Bu görevi seve
seve kabul ettim. TAYSAD gibi bir sivil
toplum kuruluşunda Yönetim Kurulu
üyesi olarak yer almak o gün için de ve
yıllar sonra bugün de mutluluk verici. İş
yaşamındaki yoğunluğumuz ve tempo-
olan üye sayımızın artırılmasında, ortaya koyduğumuz hedeflere ulaştığımızı düşünüyorum. Küresel krizi yaşamasaydık, bugün TAYSAD, 300 üyeye ulaşacaktı. Fakat bundan sonra yeni yönetimle beraber sayımız 300’e ulaşacak.
Ailemiz büyüyecek. t
muz içinde TAYSAD çalışmalarına katılmak benim için kıvanç verici.
İnsanın doğasında vardır, yaşamı boyunca bir katma değer yaratmak ister.
Yaşamın her aşamasında yarattığınız
katma değer, hem topluma, hem ailenize hem çevrenize ve iş yaşamınıza bir
artı değer olarak yansıyor. Geçmişinize
baktığınızda bununla övünürsünüz.
TAYSAD içerisinde karşılık beklemeden,
bir katma değer yarattığımızı düşünüyoruz. Bu da beni mutlu ediyor. Çünkü
Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Sadece ülkemizin değil, dünyanında da buna ihtiyacı var. Belki on beş, yirmi yıl sonrasında dünyayı sivil toplum kuruluşlarının yönetmeye başlayacağına inanıyorum. Şu an böyle bir yapının içerisinde,
öncüller içerisinde olmaktan, TAYSAD
Yönetim ve Denetleme Kurulu üyeleri,
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ömer
Burhanoğlu ile birlikte bir katma değer
yarattığımız için çok mutluyum. t
Doğan Gülaydın
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
TAYSAD member of the Board
"Üye sayımız
artıyor"
Yıllardır, TAYSAD için Yönetim ve Denetleme Kurulu üyeleri ve Başkanı,
hep birlikte omuz omuza gönül birliği içerisinde katkıda bulunmaya çalıştık. 2006 yılında Ömer Burhanoğlu ile
bir ekip olarak göreve talip olduk. Yıl-
Zafer Uran Zaman
Neslihan Küçükoğlu
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
TAYSAD member of the Board
Doğan Gülaydın
lar önce, İzmir’de manifestomuzu oluşturup, ekip olarak TAYSAD için ortaya koyduğumuz hedefler için kararlılığımızı ortaya koymayı ifade etmiştik.
Başkanımızın planlı yaklaşımlarıyla güzel faaliyetler ve etkinlikler yapıldığını,
hedeflerimize ulaştığımızı düşünüyorum. İyi bir profesyonelleşme sürecine
girdik, sağlam kadrolar yaratmaya çalıştık. Hem ana sanayimiz, hem devlet,
hem de toplum nezdinde sözü muteber bir dernek olarak anılmaya ve daha
da yer bulmaya başladık. Bu gelişimde
Ömer Burhanoğlu’nun kişisel çabaları
hayli etkili olmuştur. Ana sanayiye, aynı
gemide olduğumuzu hissettirmiş, onların kaptan köşkünde biz yan sanayicilerin makina dairesinde olduğunu göstermiştir. Şu an sektörün iki güzide kuruluşu OSD ve TAYSAD çok başarılı faaliyetler yürütüyoruz. Bu başkanın vizyonunun katkısıyla gerçekleşti.
Hedeflerimize baktığımda, benim Yönetim Kurulu üyesi olarak görevlerimden
"Kadın girişimcileri
destekledi"
uTAYSAD serüvenim, 2008 yılında
ben Viyana’dayken, Ömer Burhanoğlu bir telefon görüşmesiyle beni göreve
davet etmesiyle başladı. Kadın girişimci ve yönetici olarak bu iki yıl süresince
çok özel tecrübeler elde etti. Görev dönemim ülkemizin ve sektörün yaşadığı
küresel krize denk geldi. Yönetim ve Denetle Kurulumuz ve Başkanımız ile birlikte bu zorlukların üstesinden gelebilmeyi, takım ruhuyla bu zorlukları aşma
gayretimizin bana katkısı büyük oldu.t
Abdullah Saner
TAYSAD Yönetim Kurulu Yedek Üyesi
"Ortaya çıkan
performans"
uSivil toplum kuruluşu örgütlenmelerinin zayıf olduğu ülkemizde, Ömer
Burhanoğlu gibi bir başkan ve Yönetim
Kurulu üyesi arkadaşlarımızla birlikte
görevi yürüttüm. Bunu otomotiv sektörü için büyük bir şans olarak görüyorum. Ömer Burhanoğlu, TAYSAD’ın çıtasını yükselti. Geçmiş göstergelere bugünden bakarsak; dört yıldır gerek üye
sayımız, gerek TAYSAD’ın basında yer
alma etkinliği, gerekse mali gücü gibi
bütün performanslarımız olumlu bir gelişme göstermiştir.t
Neslihan Küçükoğlu
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
53
2010 ÖNGÖRÜLERİ
2010 EXPECTATIONS
2009’un Şifreleriyle
Geleceğe Yaklaşımlar
ment hem ÖTV’nin düşük olması hem
de KDV açısından mahsup edilebiliyor
olmasından dolayı krizden en az etkilenen segmentlerden biri oldu. Eksi yüzde
34 gibi bir düşmeyle yılı kapatacak gözüküyor. Esas kötü olduğumuz kısım ticari araçlarda, özellikle küçük kamyonda çok kötü durumdayız. Nerdeyse geçmiş senelerdeki aylık üretim, bu yıl yıllık üretim şekline geldi. Yüzde 91 gibi
bir düşüş görüyoruz. Bunu aynı şekilde
minibüs ve midibüs izliyor. Bu segmentte iyi olan, ağır vasıtada iyi olan, otobüs
var. Yüzde 22 gibi, nerdeyse otomobil
gibi, düşüşü çok kötü olmayan, özellikle Mercedes’in hem Avrupa’da hem de
Türkiye’de üretimini artırması, satışların iyi gitmesi bu sektörü topladı. 4 bin
araç civarında sadece Mercedes üretti.
Bütün toplama baktığımızda otomotivde yüzde 30 gibi bir düşüş görüyoruz.
Tüm sektörlere baktığımızda ise en fazla etkilenen otomotiv sanayi gibi gözüküyor.
Ömer Burhanoğlu
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the Board, TAYSAD
u2009’a Kısa Bir Bakış
Son zamanlarda ÖTV’nin desteği, biraz da gelen kampanyalarla yurtiçi satışların artması, yurt dışında da hala süren hurda teşviği, özellikle çevreci araçlara teşvikler ve küçük araçlara olan
teşviklerden dolayı ivmelenen otomotiv sanayi ile yıl sonuna doğru başlarda yüzde 50’lerde başladığımız eksiği yüzde 23 gibi bir oranla toparlamış
gözüküyoruz. Verilerde kamyonet diye
geçen, hafif ticari araç dediğimiz seg54
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
İhracata gelince; bizi toparlayan, daha
stabil halde götüren ihracat rakamları
ama geçmiş yıllara oranla tabii önemli düşüşler var. Yüzde 40 civarında düşüş seyrediyor. Fakat önümüzdeki yıl
bu teşviklerin sürdürüleceği gözüküyor.
Yüzde 5 civarında bir ihracat artışı öngörüyor otomotiv sanayi.
Özellikle medyada ‘ÖTV ithalata yaradı’ biçiminde çok ciddi tartışmalar var
ama geçmiş yıllara baktığımızda ve hatta, Nisan’dan sonra olan kısma baktığımızda ithal oranının çok da yüksek olmadığını, son dönemlerde ise neredeyse eşitlendiğini yüzde 50, yüzde 50’ye
geldiğini görüyoruz. O kadar korkulacak bir durum yok. Doğal olarak, tabii
biz belli segmentler üretiyoruz, muhakkak değişim olacak. Yani bir şeyler gelecek ve bir şeyler gidecek. Bundan çok
fazla korkmaya gerek yok, yeter ki biz
ürettiğimizi fazla üretelim ve ihraç edelim. Asıl önemlisi yüzde 80’lerde olan
ve yüzde 85’lere tırmanan ihracatımızı
devam ettirelim.
Yaptıklarımız ve Yapamadıklarımız
ÖTV’yi zaten biliyorsunuz, ancak biz
hurda ve KDV indirimi ile özellikle ticari
araçta çok ısrarcı olduk. Çünkü ÖTV’nin
fazla olmadığı bu segmentde ÖTV indiriminin bir hareket yaratmayacağını biliyorduk, defalarca anlattık ama maalesef başarılı olamadık. Ticari araç yüzde 90’lara varan kötü düşüşler gösterdi.
Önümüzdeki dönemler için bizim önerimiz aracın yaşına bakılmaksızın sadece
hurda olarak teslim edilmesi ve bunun
karşılığında da KDV’siz araç alınması.
Yani kimsenin cebinden bir şey çıkmayacak. Devlet olarak tek feragat edilecek şey zaten satılmayıp KDV’sini almadığınız bir şeyin KDV’sini almamak.
Çevreye zararlı olan, trafiğe problem çıkartan, tehlike potansiyeli yüksek araçlardan kurtulmanın yanında bir dolu
yan faktörlerden özellikle sosyal sigortalardan, fabrikalar çalıştığı için kazancınız yüksek olacak. Artı satış sonrası hizmetler, gelir vergisi, yani alacakla vereceği mukayese ettiğinizde müthiş bir karınız oluşuyor. Bunları anlattık, hatta bununla ilgili bir simülasyon
da yaptık. Fakat şu ana kadar maalesef
ikna edemedik. Diğer yandan finansman konusunda, kredi garanti fonunda ciddi ilerleme kaydedildi. Pratiğe de
dönüşüyor ve bu konuda da başvurular
değerlendirilmeye başlandı. Faizler zaten düştü. Zamanında çok istediğimiz
bir şey, geç olsa da oluştu. KOBİ’lere
cansuyu zaten yapılmıştı. Biz uzun vadeli mevduatlar özendirilsin istiyoruz.
Borçların yeniden yapılandırılması için
devlet bankalarının devreye girmesini istiyorduk ve bu konuda bir şey yapamadık. Yatırım finans faizlerinin düşürülmesi konusunda da çok ciddi, kayda değer bir şey olmadı ama bankaların artık çaresi kalmadığı için yavaş yavaş bu konuda açıldıklarını görüyoruz.
Bunun yanında özel sanayi fonunun yaratılmasını istiyorduk. Ve muhakkak şu
KKDF’den kurtulmak ki faizlerin bu kadar düştüğü bir dönemde vadeli itha-
latın yüzde 3 gibi ciddi bir finansmanla yapılması son derece anlamsız. Ama
bunda da başarılı olamadık. Ar-Ge yatırımı konusunda biliyorsunuz Ar-Ge teşviği çıktı ve eli kulağında, şimdi de yatırım teşviği çıkıyor. Yan sanayi oranı çok
yüksekti onu 5 milyon TL’ye kadar düşürdük ve bu oranda yatırım yapan herkes yatırım indiriminden yararlanacak.
Diğer yandan çevre koruma yatırımlarının özendirilmesini istiyoruz çünkü artık dünya bu konuya çok önem veriyor.
Ve esas üzerinde durduğumuz şey yeni
nesil araçlara, özellikle elektrikli araçlara, hibrit araçlara yatırım yapanların bu
konuda özendirilmesi. Hatta bu araçların bir müddet vergisiz satılması, bunların alt yapısına devletin teşvik vermesi konusunda taleplerimiz var. Umuyoruz bunlardan da sonuç alacağız, olumlu gidiyor. TÜBİTAK-TEYDEB projeleri
ise kabul oluyor ama daha pratik hale
getirilmesini istiyoruz.
Çalışanlarla ilgili hepimizi kurtaran ve
Avrupa’da da çok işe yarayan, bizim de
çok işimize yarayan kısa çalışma ödeneği uygulamadaydı. Hepimiz bundan
çok iyi bir şekilde yararlandık ve işçilerimizi tutma şansımız oldu. Yüzde
50’ye düşen üretimler karşısında, yaptığımız araştırmaya göre, sadece yüzde
15 oranında işçi azaltılması oldu. Burada da kısa çalışma ödeneğinin çok büyük faydasını gördük. İşveren payı yüzde 5 azaltıldı. Ama biz yine de kriz döneminde sosyal sigortalar ve muhtasar
ödemelerinin ertelenmesini istemiştik
ve vergilerin azaltılmasını. Yatırım indirimine bağlantılı olarak, çalışan sayısına
bağlı vergi indirimleri istemiştik.
Bir Öngörü: “2008’i 2012’de
Yakalarız”
Gelecekle ilgili biz, TAYSAD olarak, neler düşünüyoruz? Biz hemen sıçrayıp
2010 ve 2011’de 2008’i yakalayamayacağımızı ancak aynı rakamlara 2012
civarında tekrar ulaşacağımızı düşünüyoruz. 2008’de bir milyon 300 bin adet
bekliyorduk. 2009’da artık 1 milyon 500
binleri geçip, 2010 ve 2011’de 2 milyona doğru gideriz diye düşünüyorduk. Biz
yüzde 25’lerden, yüzde 30’lardan bahsediyoruz ama 2008’e göre bahsediyoruz. Hedeflediğimiz rakama göre oldukça uzaktayız. Bizim hazırlıklarımız yatırımlarımız insan gücümüz hep bir buçuk-iki milyon adede göre hazırlanıyordu. Ana sanayimiz gelip bize diyordu ki:
“Hazır mısınız? Biz yarın iki milyon adet
Pazar Fiyatından İşbirliği Anlayışına...
Pazar fiyatını sıkı tutan GM ve Ford eksi seviyede, iyi bir duruma geçememişler. Diğer şirketler artı seviyelerde ama bazıları daha iyi... Mesela Toyota ve Honda biraz daha iyi seviyedeler...
En son yurt dışında bir toplantıda söylediler, Ford ciddi derecede politika değiştiriyormuş ve
pazar fiyatından iş birliğine doğru gidiş gösteriyormuş. BMW’de tam tersi, aslında işbirliği tarafına çok yakın olan firmalardan, pazar fiyatına doğru gidiyor. Mercedes işbirliği anlayışında ve
onu daha da geliştirmek istiyor.
Honda ve Toyota her zaman olduğu gibi stabil. Uzun vadeli stratejiler yaptıkları için çok fazla bir oynama göstermiyorlar, işbirliği anlayışındalar. Karları da zaten diğerlerine göre daha
yüksek. Ki Toyota bu kriz döneminde hep böyle uzun vadeli davranıp çok fazla esnek olmadığı için ciddi kayıplara uğradı. Yine de işbirliği anlayışından, yan sanayide işbirliği anlayışından,
vazgeçmiyor.
üreteceğiz, bizi yarı yolda bırakmayın.
Şimdiden yatırımlarınızı yapın”, “Yapabilecek misiniz? Sizde bu enerji, bu istek
var mı” diyorlardı. Biz de yapıyorduk.
Yani bunlara hazırlandık ve biraz da bu
yüzden sıkıntı çekiyoruz. Tabii bütün
bunların finansmanını sağlamak ve nakit akışını düzenlemek bize ciddi sıkıntılar veriyor. Ama şu çizdiğim biraz pesimist tablo, umarız daha iyisi olur. Benim önerim (kendi şirketimde de onu
yapıyorum) 2012’ye kadar muhakkak
bütçelerin yapılması ve biraz temkinli
davranılması.
Dünyada Neler Oluyor?
Dünyada son 2 yıl içerisinde iflas istemine giren pek çok büyük otomobil tedarikçisi, bildik tanıdık şirketler var. Tabii bunlar küresel krizin etkilerinden
ama aynı zamanda sorgulamak lazım
doğru bir iş modeli içerisindeler miydi
yoksa yanlış bir iş modeline destek olarak mı kriz çıktı da bu duruma düştüler?
80’li yıllarda nasıldık biz? Artı maliyet
felsefemiz vardı. Maliyet üzerine kar
koyuyorduk ve satıyorduk. Kazançlı te-
darikçiler vardı ve 80’li yıllarda hepimiz çok iyi paralar kazandık. 90’lı yıllara
gelince sisteme uygun büyüklükte yan
sanayiler arandı. Ve pazar fiyatı yavaş
yavaş oluşmaya başladı. Özellikle GM
bunu destekledi, tedarikçilerin üzerinde artan baskılar oluştu. Başka rakipler
oluştu. Dış kaynaklar devreye girmeye
başladı. Ve 2000’li yıllarda artık çok iyi
kominikasyon olduğu için bir takım ihaleler açılmaya başladı internet üzerinden.. Alıcı profillerinde değişiklik oldu.
Teknik satın almacılar, entel yöneticilere dönüşmeye başladı. 2005 yılında düşük maliyetli ülkeler çoğalarak devreye
girdiler, ve onlar da teknolojilerini arttırmaya başlayarak bu rekabetin içine
dahil oldular. Dolayısıyla aşırı tasarruf
hedefleri istendi, amortisman yoluyla yatırımların geri ödenmesi başlandı.
Bir sonraki işleri alabilmek için alınan işlerden indirim istenmeye başlandı. Bunların üzerine küresel finans problemleri
ve ekonomik kriz gelince işte bu kaçınılmaz sistem hatası oluşup birçok şirket
sıkıntıya girdi. Şimdi baktığımızda burada ana sonuçlar nedir? Tedarikçiler fiOcak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
55
2010 ÖNGÖRÜLERİ
2010 EXPECTATIONS
nansal sıkıntıda bir kere... Tedarikçilerin
o yıllardır istenen mühendislik birimleri
artık yeterince kullanılmıyor çünkü herkeste fazla kapasiteler oluştu. Bunlar
ciddi maliyetleri olan bölümler ama yeterince kullanılmayan bölümler. Aynı
şekilde üretimde sınırlı kapasite kullanımları başladı çünkü bütün bu talepler yanında dünyada ciddi bir kapasite
fazlalığı oluştu. Bu kapasite fazlalığı ise
eninde sonunda kaçınılmaz konsolidasyonları getirecek. Bazıları hem ana sanayi olarak, hem yan sanayi olarak birleşmek, kapasitelerini birleştirmek durumunda kalacaklar, kaldılar da...
saymama gerek yok. Ama yeni ülkeler
hem bizim için bir tehdit, hem de ciddi
bir potansiyel... Bizler de oraya gidebiliriz. Bizi sıkıştıran bu kadar kapasite fazlası olmasına rağmen pazarı canlandırmak için uğraşan OEM’lere karşı bu yeni
projelerde yer alabiliriz. Bu da potansiyel yeni bir fırsat... Tabii yeni teknolojiler çıkıyor çünkü yeni nesil araçlar olacak, dünya değişecek. Bu bizim bildiğimiz yanmalı motorlardan çok farklı olarak elektrik ve hibrit motorlar bununla
bağlantılı olarak farklı aktarma organları ve farklı hafif metallerin kullanılması, plastik oranının artması söz konusu. Şimdiden yatırım yaparsak yeni teknolojilerle kendimize fırsatlar sağlayabiliriz. Ve küçük tedarikçileri konsolide
edip belli, büyük çaptaki yan sanayicilere bağlamak üzerine kurulu politikalar
bize yeni fırsatlar çıkaracak, onları bir
araya getirip kendimize daha büyük potansiyel sağlama şansımız olacak. Bunlar da bizim yeni fırsatlarımız.
Yan Sanayii İçin Risk Faktörleri ve Potansiyel Fırsatlar
Şimdi geldiğimiz durumda özellikle bu
küresel tedarikçiler için, OEM’le geniş
çapta çalışan küresel tedarikçiler için,
söylüyorum geldiğimiz durumda hem
risk faktörleri var hem potansiyel fırsatlar var. Risk fakörleri neler, tabii ki kısıtlı finansman var. Bütün dünyada da
böyle, şirketimizde de böyle. Fiyat tabanlı seçimler var, fiyat çok önemli rol
oynuyor artık yan sanayi seçiminde. İyileştirme programları var sürekli geliyorlar oditler yapıyorlar sinerji programları uyguluyorlar, sürekli nereden, ne kısarız programları var. Ve kapasite fazlasıyla doymuş pazarlarda ulusal rekabetler için hem yeni, çok sayıda proje üretiliyor ve bunlara yatırım yapılması bekleniyor, hem de bunlar için yeni yan sanayiciler ortaya çıkıyor. Özellikle Uzak
Doğu’dan bu tür risk faktörleri var ama
potansiyel fırsatlar da var. Bunlar neler?
Otomotiv artık bölge değiştiriyor yani
doğuya doğru gidiyor. Bizde bu konuda aslında iyi bir potansiyeliz çünkü doğuya giderken ilk durak, doğudan batıya
giderken de en yakın son durak... Bunu
kullanmamız lazım ama yeni ülkelerin
çıkacağı muhakkak, yani artık hepiniz
biliyorsunuz Çin’i, Hindistan’ı, Rusya’yı
56
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Ne Yapmalı?
Şimdi bizim ne yapmamız lazım? Kendi pozisyonumuzu belirlememiz lazım
OEM’e karşı. Bir kere anahtar tedarikçi miyiz? Bunu iyi anlamamız, pozisyonumuzu iyi belirlememiz lazım. Burada
olabilmek için küresel tedarikçi olmanız
lazım. Tüm bölgelerde, tüm markalarla
çalışmanız lazım, uzun süreli ilişki gerekiyor. Ortak gelişim projelerinde olmanız lazım, kritik bir takım kategorilerde ortak yatırım yapabiliyor olmanız lazım, dış kaynak için ilk seçenek siz oluyorsunuz bu durumda. Bizler belki daha
çok, yani Türkiye’deki lokal yan sanayicilerden bahsediyorum, Tier 1 olarak bölgesel tedarikçi olabiliriz. Burada da anahtar tedarikçiye benzer yaklaşım içinde , o anlayış içinde olmamız
lazım... Ana sanayi ile muhakkak sınırlı
ortak gelişim rolümüz olması lazım. Ve
anahtar tedarikçileri için fiyat rekabet-
leri, özellikle dış kaynak anlaşmalarında ön plana geçmemiz lazım. Onlardan
daha iyi olmamız lazım. Bir de tabii yerel tedarikçiler var bunların şansı belki
daha da fazla, yani küresel rekabete girmeden yerel tedarikçi oluyor. Ülke içerisinde kendisi güçlü, tekniği, fiyat yapısı, organizasyonu güçlü ama bölgesel
olarak çalışabiliyor. Dış kaynakta sınırlı
rol oynayabiliyor ama içeride çok kuvvetli... Yerel tedarikçi modelini benimsemiş oluyor, böyle bir rolde miyiz buna
bakmak lazım. Ya da hiç birini yapamıyorsak emtia üreticileri dediğimiz ortak
geliştirme kabiliyeti olmayan, sadece fiyata dayalı çalışabilen, diğerlerine alt
yüklenici olarak davranabilen model. Bu
çizdiğimiz modellerden bir tanesini benimseyip onun üzerine konsantre olup
gelişimimizi yukarıya doğru çıkartmaya
çalışmamız lazım.
Sonuç; Ne yapmamız lazım? Maliyet
indirimi evet, fakat sadece fiyat indirimi değil, fiyat rekabeti tabii ki yapacağız ancak toplam maliyet dikkate alınmalı. Fiyat rekabeti yaparken özellikle
hammadde konusuna çok dikkat edilmeli. Muhakkak bazı kurallara bağlamalı. Tabii ki ortak yatırım yapmamız lazım ama, OEM’le risk ve fırsatlar paylaşım ortaklığına dayalı bir iş planı olması lazım. Tasarım maliyetlerimizin özellikle kalıp yatırımlarımızın çok uzun sürede geri ödemelerinde yani ya doğru
bir finansal kaynak bulmak lazım ya da
bu konuda farklı çözümlere gidip OEM’i
ikna etmek lazım. Ortak gelişim evet
ama uzun süreli ilişkiye dayalı bir ortak
gelişim... Tedarik zinciri konsolidasyonuna da maruz kalacağız büyük bir ihtimalle ama bunun için muhakkak somut iş taahhütleri almamız lazım. Küreselleşme yine öyle, sizden bunlar istenebilir. Büyüdüğünüz takdirde muhakkak bizimle beraber şuraya geleceksiniz veya şuradaki birime gideceksiniz
ve Kore’de de bu işleri yapacaksınız denilebilir. Ama bunun için de iş taahhütleri alarak yürümeniz lazım. Ve bütün
bunları yapamıyorsak birileriyle bizi
evlendirebilirler. İşbirliğine götürtebilirler, bunlar lisans da olabilir, ortak yatırım da olabilir veya komple sizin satın
almanız da olabilir. Orta ve uzun vadeli bir bakış açısıyla muhakkak iyi bir değerlendirme yapıp ona göre evet dememiz lazım. Benim kısaca hem günümüzde geldiğimiz rakamlar itibari ile hem
de ilerde olabilecek senaryolar itibari ile
anlatmak istediklerim bunlar.t
2010 ÖNGÖRÜLERİ
2010 EXPECTATIONS
Dünyayı, Türkiye’yi ve
kendimizi bilmek
uBirkaç önemli şeyin Türkiye’de çok
kötü yapıldığı kanaatindeyim. Birincisi
veri okumayı pek fazla bilmiyoruz.
Basın bir kenara, kurumlarda bile çıkan verilerin doğru filtrelerden geçirilip anlatılmadığını görüyoruz. Bunun büyük sakıncaları var çünkü yanlış kamuoyu oluşuyor. Sadece kamuoyu oluşmuyor. Siz, işin içindeki insanlar bile iyiye, doğru gittiğine dair birşeyler hissederken birden durumun
kötüye gittiğine dair bir haber çıkıyor. Mesela siz Bursa’da iyiye giderken
kötüye giden bir haber duyuyorsunuz.
Ya da siz kötüye gittiğini hissediyorsunuz, kendi işiniz, sektörünüz etrafında ve birden iyiye gittiğine dair bir haber çıkıyor, şaşırabiliyorsunuz. Aslında
şaşırmamak lazım. Çünkü muhtemelen yanlış okumalar geliyor size. Bazen
de sektör içerisinden yanlış okumalar gelebilir yalnız...Herkes kendi sektörünü, kendi şirketini ülke ekonomisi gibi görür. Sizin iş kötüye gidiyorsa ülke de kötüye gidiyor diyebiliyorsunuz. Fakat öyle değildir her zaman.
Dolayısıyla o ayrımları çok dikkatli ve
iyi yapmak lazım. Şimdi ‘Türkiye ekonomisi ne durumda’ diye sorduğunuz
zaman, buna tek başına Türkiye üzerinden cevap vermek mümkün değil.
Neden değil, çünkü dünyaya çok en-
58
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
tegre bir ekonomi Türkiye... Bu entegrasyonun getirdiği sadece ekonomik sonuçlar yok sosyal ve siyasi bazı sonuçlar da var. Bu Türkiye’nin işlerini bir anlamda çok kolaylaştırabiliyor, bazen de
zorlaştırıyor. Ne zaman zorlaştırıyor?
Bağlı olduğunuz global sistem sıkıntıya
girdiği zaman işiniz çok zorlaşıyor. Global sistemde işler iyiye gittiği zaman, sizin işinizin de ciddi şekilde önü açılıp gidiyor. Dünya sistemi tökezlemeden sizin tek başına tökezlemeniz çok zorlaşıyor. ‘Türkiye’nin bundan sonra kendi başına, kendi ekonomik krizini yaşaması mümkün müdür?’ derseniz bence
mümkün değildir. Yani dünyada her şey
güllük gülistanlıkken Türkiye’de bir ekonomik kriz olması bence artık mümkün
değil. O devir geride kaldı. Ama Türkiye
Yapı Kredi Bankası
Baş Ekonomisti
Doç. Dr. Cevdet Akçay
kendi krizini siyaset üzerinden zorlaya
zorlaya yaratabilir. Normal (buradaki
normalin tanımını sonra yaparım) bir
siyasi sistemde, gelişmiş Türkiye ekonomisinin kendi ekonomik krizini yaratması mümkün değildir. Yalnız buraya bir çekince koyun hemen ki son
dönemlerde bunu yaşıyoruz. Dünyadan bağımsız olarak, gidişatta bir sakatlık görüyorum ben Türkiye ekonomisinde... Büyüme hızımız, toplam
faktör verimliliği yaratma anlamında sınırlara gelmiş gözüküyoruz. Bundan sonrası Türkiye için zorlaşıyor. Ve
Türkiye’nin normalleşmesi itibariyle
bazı şeyler daha tehlikeli hale gelecek.
Türkiye ekonomik olarak normalleştiği, normal ekonomik parametreleri-
ne ulaştığı anda TL’nin ne olacağını pek
fazla bilemeyeceksiniz. Size herkes normal muamelesi yapacak ve normal bir
ülkenin parası da dört tane kötü veriden
sonra yüzde 8 değer kaybeder ve kalır
o... Bir yere de gitmez. Ama normalleşen bir ülkenin parası altı tane kötü data
gelse, herkes hala sizin normalleşmenize oynuyorsa, paranıza hiç bir şey olmaz, değerli gitmeye devam eder. Biraz paradoksal gözüküyor. Daha normal bile değilsin paran hala değerleniyor. Normalleştin iyi bir şey ama paran
değer kaybediyor. Normal ülkelerin bazı
göstergeleri, artık çok veri alındığı için,
onlardaki bozulmalar daha ciddiye alınır. Yani detaylar önemli hale gelmeye başlar. Normal bir ülkede büyük resim önemlidir, detaylar önemli hale gelmeye başlar. Dolayısıyla beş tane kötü
gelen veri normalleşen bir ekonomide
detaydır, önemli değildir. Ama normal
bir ekonomide 5 tane kötü veri detaydır ama çok önemli bir şey haline gelir. Bu benim kendi kafamda kurduğum
bir şey ama testine de baktım değişik
ülkelerde, tutuyor hakikaten... Mesela
Avrupa Birliği yakınsaması var, ülkeler
AB’ye girmeden önce paraları çok daha
fazla kuvvetleniyor. Ama girdikten sonra artık normal bir ülke muamelesi görüyorsunuz. Artık daha sağlam olduğunuz için paranızın değer kaybetme ihtimali artıyor.
Türkiye bence iktisaden çok normalleşti. Milli gelirde krizle beraber çok ciddi
düşüş var. Bu arada dünyanın her yerinde var. Yüzde 5-5.5 daralma dünyada artık bugün için standart bir daralma
zaten. Bu resim, birinci resim...
Dolar - TL paritesi ile ilgili bankada yapmış olduğumuz bir çalışma var. Çok sofistike istatistiki bir yöntem bu.. Markov Rejim Değişimi modeli... Rejimden
kastımız da şu: Herhangi bir değişkende o kadar kuvvetli düzeyler oluyor ki,
o düzeylere biz o sistem içinde, rejim
diyoruz. Baktığımızda 2003 senesinden
beri TL/dolarda iki tane rejim bulduk.
Bir tanesi 1,31’ler bir tanesi 1,52’ler...
İkisi dışındaki her rakama, bu iki rejim
etrafındaki rahatsızlıklar gibi bakılabilir. 1,19’lara geldik mesela onlar aslında 1,31 rejimi etrafındaki rahatsızlıklar.
1,70’ler gördük, 1.82’ler gördük, onlar
da 1,52 etrafındaki rahatsızlıklar. Ama
oralarda hiç kalmıyor. Döviz kurunda
bayağı bir istikrar gördük ve bence Türk
Lirası nihayet rüştünü ispat etti. Bugün
TL hakkında en kuşkulu insanlar bile ‘ne
olursa olsun galiba TL’ye pek de bir şey
olmuyor’ fikrine alıştılar.
İki resmi birleştirin milli gelir aşağı geldi, döviz kurunda bayağı bir istikrar/kararlılık var... Diğer resim, üçüncü resim
faizlerin, hem Merkez Bankası hem de
bono faizlerinin nasıl aşağı geldiğini hatırlayın. Korkunç bir aşağı geliş var. Şimdi üç resmi birleştirelim. Bu resmi daha
evvel ne zaman gördünüz Türkiye’de?
Hiç görmediniz. Krize girdiğimiz zaman
milli gelir aşağı evet, döviz kuru uçup
gidiyor, onu tutacağım diye faizler yukarı... Yani kriz resmi Türkiye’de budur.
O resim artık Türkiye’de yok, bir daha
“Nereye gideceksek önce
olduğumuz yeri anlamak
çok önemli. Türkiye’nin en
büyük problemi bu. Yabancı ülkelerde bazı konferanslara katılıyorum. Hiç bu tür
problemleri yaşamıyorum,
Çünkü teşhis konusunda bir
farklılığımız olmuyor yani o
ülkede o ana kadar ne olduğu neyin nasıl geliştiği ve
mevcut durum konusunda
hiçbir fikir ayrılığı olmuyor.”
da olmayacak demeyelim ama çok çok
zor. Ama bu normalleşme çok kuvvetli
bir normalleşme. Ben hala başka bir risk
arıyorum ki çünkü bu Türkiye’nin büyük
bir avantajıdır, dezavantaja dönerse risk
olacak. O da siyasi normalleşme.
Bu kriz başlamadan evvel bana deseydiniz ki: ‘Muazzam bir finansal kriz geliyor. Bana öyle hayali bir ülke tasvir et ki
bu ülke böyle bir krizden minimum hasarla çıksın. Yok böyle bir ülke ama sen
yine de bir tasvir et’. Tasvire şöyle baş-
lardım. Ekonomi bir kere büyük olsun.
Küçük ekonomi olma çünkü yanarsın.
Çeşitlenmiş olsun yani Avusturya’ya
benzemesin. Çikolata var, kayak var
başka bir şey yok. Finansal sektörü
mümkün olduğu kadar cüce kalmış olsun. Çünkü büyük finansal sektör büyük tehdittir böyle bir krizde. O finansal sektörde finansal enstrümanlar gelişmiş olmasın, sistemde sekuritizasyon
olmuş olmasın, yani banka verdiği krediyi kredi olarak tutsun. O kredi üzerinden yeni varlıklar yaratıp 1001 tane
varlık yaratmış olmasın. Hane halkları mümkünse borçlu olmasın, şirketleri
mümkünse pek fazla leverage kullanan
şirketler olmasın. Böyle hayali bir yer...
Türkiye’yi tasvir ettim size. Bu ülke tasviri Türkiye’dir. Normal zamanlarda dezavantajı olan şeyler finansal sisteminiz güdük, finansal enstrümanlar gelişmemiş, hane halklarınız ortalığı canlandırmıyorlar fazla, finansal sistem çok
fazla finansal aracılık yapamıyor vs. Bu
normal zamanlar için kötü reçete. Kriz
içinse en iyi reçete. Türkiye’nin buradan minumum hasarla çıkması aslında
hakikaten mümkün idi. Çıktı mı? Çıkmadı. Niye çıkmadı? Anlatması biraz
uzun ama, bir yerde bırakırsam da haksızlık oluyor. Nereye gideceksek önce
olduğumuz yeri anlamak çok önemli.
Türkiye’nin en büyük problemi bu. Yabancı ülkelerde bazı konferanslara katılıyorum mesela orda hiç bu tür problemleri yaşamıyorum, Türklerle yaşadığım problemleri... Çünkü teşhis konusunda bir farklılığımız olmuyor yani
o ülkede o ana kadar ne olduğu, neyin
nasıl geliştiği ve mevcut durum konusunda hiçbir fikir ayrılığı olmuyor. Ama
ne olacağı konusunda feci olabiliyor.
Türkiye’de her konuştuğumda ne olduğu konusunda büyük fikir ayrılıkları var.
mevcut durum tesbitinde buluşamıyoruz zaten. Buluşamadığımız zaman da,
ileriye dair ne söyleyeceğimiz konusunda buluşmamız zaten hiç mümkün değil. O şans tamamen ortadan kalkıyor.
Benim teşhisim şu. Her ülke üç kanaldan etkileniyor. Kuzey Kore hariç, bir
miktar Küba hariç ki Küba bile artık nerdeyse devreye girmiş bir vaziyette. Sadece Kuzey Kore kaldı. Her ülke Amerika, Bolivya, Ruanda, Türkiye, Macaristan hiç farketmez üç kanaldan etkileniyorsunuz. Bu üç kanal da şu: Bir ticaret
kanalı, iki finans kanalı, üç expectation
dediğimiz beklentiler kanalı... Bu üç kanalı bir şekilde büyüme ile birebir ilişOcak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
59
60
2010 ÖNGÖRÜLERİ
2010 EXPECTATIONS
kilendiriyorsunuz. Yani ne kadar çok ticaret yapabiliyorsanız, ne kadar çok finansman bulabiliyorsanız içerden, dışardan ve beklentileri ne kadar iyi yönetiyorsanız büyümeniz o kadar yüksek oluyor. Bunlardaki kötü gidişatlar
da sizin büyümenizi etkiliyor. Enteresan nokta şu ki iki tane kanal ilk başta söylediğim yani ticaret ve finans kanalı Kuzey Kore hariç dünyanın her yerinde hiçbir hükümetin kontrolünde değil. Amerika’nın da değil, Bolivya’nın
da değil, Türkiye’nin de değil. Bunların
ne olacağına, ticaretin, finansmanın ne
olacağına dünya karar veriyor. Siz karar
veremiyorsunuz. Orada dümen dünyada. Yani globalizasyon dediğimiz şey
bu aslında bana sorarsınız. Dümeni gönüllü olarak bırakmış olmanız. Bırakmadığınız takdirde tek yanaşacağınız yer
Kuzey Kore. Birazcık İran’a benzersiniz,
biraz da Küba’ya...Çokca Kuzey Kore’ye
ama bu dünyanın global sisteminin bir
parçası olamazsınız. Türkiye seçimi çoktan yapmış vaziyette. Ben global sistemin bir parçasıyım diyor. O zaman ticaret ve finansman sizin kontrolünüzde değil zaten. Bir tek beklentiler sizin kontrolünüzde. Dünyanın en iyi siyaset adamları beklentileri en iyi kontrol eden adamlar. Bizden daha iyi yapmış olan Amerika, orada da büyük kavgalar kopuyor. Obama daha işler kötüye gitmeden, bakın işler daha kötüye gidecek diyor. Önce daha kötüye gidecek sonra düzeleceğiz, hazır olun diyor. Bizde ne deniyor? Merak etmeyin
sağlamız deniyor. Ne olduğunu iyi anlayan insanların tepede olduğunu bilmek
, altta olan bizler için en büyük güvencedir. Çünkü yukarıdan gelen doğru sinyalle biz aslında hareketlerimizi ayarlarız ve onların sonuç verdiğini görürsek
yukarıya daha da güveniriz. AKP iktidarı
devraldıktan sonra bence çok iyi iş götürdüler. Herkes diyor ki ‘dünya çok uygundu da ondan iyi götürdüler’. Dünya
daha evvel de çok uygun oldu, daha evvel de dünyada bizim push (itici) dediğimiz faktör vardı hiç Türkiye’den pull
(çekici) faktörü çıkmadı. İlk defa çekici faktör çıktı. Özelleştirme, mali disiplin gibi bunların hepsi ciddi atılım yaptırdı bu ekonomiye ve Türkiye’nin çehresi değişti. Bir kere bunu kabul etmek
lazım. Türkiye’nin çehresinin altı sene
içinde değiştiğini kabul etmeniz lazım.
O değişmeden sonra, nasıl götürüldüğüne baktığınız zaman bence hatalar
yapıldı. Birinci en önemli hata da budur.
Üçüncü kanalı iyi götüremedik, beklenti kanalını... Sebebi ben hep şunu söylerim sokaktaki insanın aklını, sıradan
bir insanın aklını, sakın hor görmeyin.
Aslında çok akıllılar. Ben eğitimlilerde
daha fazla problem görüyorum. O eğitimsiz diye bakılan insanlar aslında bütün mevzuları, demokratik sistemle ilgili, ekonomiyle ilgili bütün rahatsızlıkları çok derin analizlere girmeden temiz, rahat görebiliyorlar. Bence en büyük hata, Başbakan önce merak etmeyin bir şey olmayacak dedi, sonra baktı
ki biraz oluyor teğet geçecek dedi, baktı
ki deldi geçti ilk biz çıkacağız dedi. Baktı ki ilk biz çıkmamışız, en derin girmişiz, Singapur’dan sonra, ileriye yönelik
şöyle böyle olacağız dedi. Haksızlık etmek istemiyorum ama bu çok kötü bir
yönetim tarzı. Ben olsam iki sayfalık
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
“Krizin büyüklüğünü muhtemelen size anlatma şansım yok, yani finans sektöründe idiyseniz anlama şansınız vardı ve anlayınca da
dudaklarınız uçuklamaması mümkün değil. Eğer sektör dışında iseniz inanın anlama şansınız yok krizin büyüklüğünü. O kadar acayip
bir şey bu”.
çok temiz, düzgün, basit bir raporu yurda sesleniş olarak okurdum. Dünya çok
ciddi bir krizde ve bu krizin ne nitelikte
olduğunun fena halde farkındayız. Demin size Türkiye’yi tasvir ettim, bu krizden hasarsız çıkmak yok çünkü. Bunun
literatürdeki adı muson yağmuru cinsi
kriz. İki bulaşma krizleri var, üç spekülatif krizler var. Muson yağmuru merkezde bir şey olunca çıkan krizler. Onun
için herkes ıslanıyor. Ya paçaya kadar,
ya kalçaya kadar ya da gırtlağa kadar
ama ıslanmamak mümkün değil herkes
ıslanacak. Bu o tür bir kriz, nerede oldu?
Dünyanın merkezinde Amerika’da oldu.
Niye dünyanın merkezi Amerika? derseniz onu da söyleyeyim: Amerika’da
bir kredi piyasası var, onun içinde emlak
kredisi piyasası var, onun da içinde düşük kaliteli olan subprime denilen piya-
sa var. Bu kriz nerde çıktı? Subprime’da
çıktı. Kim krize girdi? Bütün dünya.
Bana böyle başka bir ülke gösterin, yok
böyle başka bir ülke ve uzun süre de olmayacak. Merkez Amerika’dan falan da
çıkmayacak. Orası hala merkez olmaya
devam edecek. Finansal anlamda bu kesin. Böyle birileri ıslanacak ey Türk milleti! Biz paçaya kadar ama göreceksiniz dize kadar ve gırtlağa kadar gidenler
olacak. Gelişmekte olan piyasalar, yani
bizlere bir şey olursa en başta onlar batacaklar. Örneğin İsviçre... Öyle bir ülke
var ki milli gelirinin yüzde 85’i bankacılıkta. Onun da yüzde 75’i ülke dışında...
12 tane IMF programının 10’unu açan
ülkeler.. Şimdi orası mı daha sakat yoksa Türkiye mi daha sakat? Ülke Avusturya. Dört sene evvel her yurdum insanı Avusturya’ya muhtemelen imrenerek bakabilirdi.
Bugün bir Türk’ün Avusturya’ya kesinlikle imrenerek bakmaması lazım.
Bizden daha kötü durumdalar. Uzun
süre de düzeltemeyecekler, bu öyle
bir kriz. Uzun süreli etkileri çok fazla...
Yunanistan’a bakın, bundan yedi sekiz ay evvel altı aylık borçlanamıyordu,
TC hazinesi beş yıllık borçlanırken. Parasının Drahmi olduğunu düşünün, tepe
taklak giderdi. Bu ülkeleri şu anda euro
kurtarıyor. Paraları euro olmasa büyük
sıkıntı içerisindeler. Benim krizler hakkında en sevdiğim şey röntgeninizi falan değil, emarınızı çekiyor. Ne var, ne
yok böyle çıkıyor ortaya. İyi zamanlarda
saklarsınız, kriz zamanında saklayamazsınız. Bugün Türkiye’nin bir Macaristan
olmadığı ortaya çıktı. Olumlu anlamda söylüyorum. Bundan bir sene önce
hangi Türk’ü çevirseniz ‘Tabii ki Macaristan.. baksana Türkiye’den zaten bir
şey olmaz’ derdi, bin bir tane kötü şey
sayardı size Türkiye hakkında. Öyle ol-
madığı ortaya çıktı. Bunları süperiz diye
söylemiyorum, biz de tepe taklak gittik. Ciddi kaçmış bir şans var. Önümüzde fırsatlar var mı, bir dolu değil ama
var bir miktar. Bazılarında hiç yok. Bizde bir miktar var. Avantajımız ne? Örneğin ihracata dayalı büyümek...İhracat
çok iyi bir şey ama ihracata dayalı büyümeye yaslanmak kötü bir şey. Ancak
ihracatta Kore’ye Çin’e dönmeye kalkmayın, çünkü kontrol edemediğiniz kanallar. Size darbesini vurduğu anda hiçbir şey yapamazsınız. Onun için ihracat
çok önemli. Ama esas önemli olan ihtiyacı olan ithalatı yapabilmek. Bunun
için ihracata ihtiyaç var. Dolayısıyla iç
talep, içerdeki tüketim ve yatırım harcamalarını sakın hor görmeyin. Canlı
bir iç ekonomi çok önemli bir şeydir. Ve
kuvvetli bir ihracat sektörü ki ihtiyacım
olan ithalatı yapabileyim.
Tüketim malı üretmekle büyünür.
Türkiye’nin milli geliri Bursa’dan bir
araba çıkarsa artar. Ondan sonra o araba galeriye gider, ondan sonra da komisyon alırsın. Asıl gelir, araba fabrikadan çıktığı zaman kazanırsın. O araba
stokda mı kalmış, satılmış mı, altı taksitle mi, yirmi dört taksitle mi, peşin mi
hiç fark etmez. Tabii satışlar arttığı zaman ordan bir çarpan etkisiyle daha da
fazla artıyor... Ama esas gelir arabanın
fabrikadan çıkmasında. Buna böyle bakmanız lazım. Bunu da anlamıyor mesela Türkiye. Üretim çok iyi ama tüketim
çok kötü, hayır tüketim iyi ama sizi büyütmez. Çok az büyütür, üretimdir asıl
sizi büyüten.
İthalat ve ihracatta da aynı şey var. ihracat iyidir, ithalat kötüdür. Yanlış..
Çünkü malı üretmişim, fabrikamdan
çıkmış, tüketmiyorum güzelim malı elin
yabancısına satıyorum. Nesi iyi bunun?
Çünkü onun karşılığı daha fazla istediğim ya da benim mukayeseli avantajımın olmadığı bir malı alacağım ben.
Yani ithalat kötü bir şey değil. İthalat iyi
bir şeydir. Çünkü üretmenin size maliyetli olduğu, (euro maliyeti değil) mukayeseli avantaj anlamında maliyetli olan şeyleri bir şekilde üretmezsiniz
ve dışarıdan alırsınız. Japonya uçak yapıyor mu, yapmıyor. Japonya uçak yapsa, Airbus’ı yapsa euro maliyet bazında Avrupa’dan daha ucuza getirir mi?
getirir. Peki neden yapmıyor Japonlar
Aırbus’ı? Çünkü fırsat maliyeti yüksek,
euro maliyeti değil. Onu yaptığı anda
vazgeçeceği şey Avrupalının vazgeçe-
ceğinden çok daha fazla. Öyle olduğu
için bir anlamı yok. Elektronik mamulümü üretirim ordan kazandığım ile alırım ben uçağı diyor. Yoksa teknolojisi
var, bilgi birikimi var her şeyi var ama
yapmıyor. Böyle bakmak lazım meseleye. Bunlar yerleşmeden Türkiye’de ekonomi konuşmak zaten çok zor.
Bu kriz çok tarihi bir fırsat yarattı Türkiye’ye. İki tane rejim vardı 1,31
“Tüketim malı üretmekle büyünür. Türkiye’nin milli geliri Bursa’dan bir araba çıkarsa artar. Ondan sonra o araba galeriye gider, ondan
sonra da komisyon alırsın.
Asıl gelir, araba fabrikadan
çıktığı zaman kazanırsın. O
araba stokda mı kalmış, satılmış mı, altı taksitle mi, yirmi dört taksitle mi, peşin mi
hiç fark etmez.”
ve 1,52.. Size bahsettiğim o döviz kuru
rejimini rahatsız etmeden, faizleri aşağı getirme şansını verdi bize...Kura da
bir şey olmadı.. Ve insanların kura olan
inancını da sarsmamanız lazım. Eğer
krizde TL 80’e fırlasaydı, 76’larda kalsaydı bugün çok tehlikeli bir durumdu.
Belki ihracatçılar sevinecekti, muazzam
bi avantaj yakaladım diye ama o avantaj çok yanıltıcı... Çünkü istikrarı olmayan bir parayla ticaret yapmanız mümkün hale gelmeyecekti. Onun için kurda
istikrarı yakalamak herkesin en arzu ettiği şey olmalı. Artı en büyük derdimizin
bence enflasyon olması lazım. İhracatçının da enflasyon olması lazım. Kurdan ziyade enflasyon olması lazım.
Şu resim de değişecek bakın hep ihracatın katkısından bahsediliyor büyümeye,
ihracatın katkısından bahsedilmez. Net
ihracatın katkısından bahsedilir. Yani y
= c dediğimiz denklemde “c” özel tüketim + ‘’ ı ’’ özel yatırım + ‘’g’’ kamu harcamaları + eks eksi ‘’m’’ parantez içinde tek bir terim diye bakarız. İhracat tek
başına değil, ihracat eksi ithalatın büyümeye katkısına bakarsınız. Ve Türkiye’de net ihracat dediğimiz kalemin büyümeye katkısı sadece kriz zamanında
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
61
2010 ÖNGÖRÜLERİ
2010 EXPECTATIONS
pozitifdir. Normal zamanlarda negatifdir, yani özel tüketim mallarının üretimi katkı yapar, yatırım malları üretimi katkı yapar vs. net ihracat da çalar
hep Türkiye’de büyümeden. Bu kötü bir
şey değil. Çünkü bu ne yapıyor size nihayette bir dış açık yaratıyor. O dış açık
sürdürülebilir, finanse edilebilir, korkutmayan düzeylerde olursa aslında iyi bir
şeydir. Şöyle bakın: Sürekli bankadan
kredi alıp büyüyen ve hiçbir geri ödeme
problemi olmayan şirket gibisiniz. Ülkeyi öyle tasvir edersiniz. Dış açığı olan
bir ülke bunu rahat finanse edebiliyorsa, sürdürülebilirlik konusunda herhangi bir tehlike yoksa ortalıkta, aynen o
benzetmeyi yapabilirsiniz. Sürekli kredi
alıyorsunuz yüzde 6 faizle sürekli yüzde 10 getiriniz var. Net 4 karınız var. Bu
mümkün olduğu kadar sürsün ister misiniz tabii ki istersiniz. Ülkeye de, insana da, şirkete de aynı şekilde bakmak lazım. Biz onu da öyle yapmıyoruz çünkü nosyonlar da kafalarda biraz karışık.
A şirketinin şu kadar borcu var denildiğinde ‘eyvah battı adamlar’ diyorsunuz.
Aynı rakam A şirketi bankadan şu kadar kredi almış yürüyor dediğiniz zaman
‘helal olsun gidiyor adamlar’ diyorsunuz. Borç kredi demektir. Ama Türkçede
borç dediğinizde kötüdür, kredi denildiği zaman büyüme anlamına geldiği için
iyidir. İkisi de aynı şey aslında. Yani bazı
takıntılardan daha kelime bazında bile
kurtulamıyoruz.
odaklan. Ekonomiye değil canına odaklandı çok uzun bir süre. Ve ben biliyorum ki o kapatma davasında vs. fena
halde kapatılacaklarına inandılar. Kapatılmadı ama öyle hazırdılar ki kapatılmaya bir tokat yemiş psikolojisine girdiler. Ekimde çıkan AB ilerleme raporunu okuyan var mı? 94 sayfalık bir rapor. Galiba Türkiye’de tek okuyan benim. Herkes okumadan konuşuyor hakkında. Çünkü orada okuduklarını birazcık söylemeye kalksalar ortalık birbirine
girer Türkiye’de. İlk defa bu kadar olumlu bir rapor çıkıyor Türkiye hakkında.
Son bir sene içinde yapılan reformlarla
ilgili AB muazzam memnun...
Biz ne istedik hükümetten, ekonomiye
O psikoloji ile ekonomik performansa odaklanmak zordu ama yapmak zorundasınız. Onun için de ne yapacaksınız? Birazcık akil bişeyler duyup sağ-
“Biz kendimize bakamıyoruz, Türkiye’ye Türk gibi
bakıyoruz. O sizi hep yanlış yerlere götürüyor. Türkiye ye dışarıdan gelen biri
gibi bakmanız lazım. Yoksa objektif olamıyorsunuz
Türkiye hakkında. O yüzden
herkesin biraz aklı selimlen
Türkiye’ye bakmasında büyük fayda var.”
dan soldan devreye sokmaya çalışacaksınız. Problem, üstüne gelindikçe içine
kapanan bir tane yapı var. Halbuki açılmaya muhtaç olan bir yapıdan bahsediyoruz biz. İçine kapanmaya değil. Ve
bu kilitlenme Türkiye’nin başına bence
bu ekonomik kilitlenmeyi soktu. Mevzu
budur. Yoksa şöyle düşünün, hükümet
şimdiye kadar neler gerçekleştirdiğinin,
başardığının farkında olsa finans sektörüne saldıracağına bence ‘ben Türkiye de ilk defa reel sektörü ve finans
sektörü aynı bota bindirdim. Bizim zamanımızda oldu bu. Eski Türkiye’yi silin aklınızdan. Eski Türkiye’de reel sektör 35 reel faizlerle uğraşırken bankacılıkta adamlar muazzam paralar kazanıyordu. O devir bitti. O Türkiye yıkıldı.’
demesi lazım. Bugünün Türkiyesinde finans sektörü batarsa, reel sektör batar.
Reel batarsa, finans batar. Ya beraber
kazanacağız, ya beraber kaybedeceğiz.
Birinin batıp öbürünün ayakta kalması
bu Türkiye’de mümkün değildir. Sebebi
normalleşti ekonomi. Dünyanın her ülkesi gibidir şu anda Türkiye.
Şimdi motorlu kara taşıtları ile ilgili rakamlara bakalım. Aylık üretim cinsinden üretim kaybına, alt sektörlerin krize çıkış ve çıkış zamanlarına bakıyoruz.
Krize girmeden önceki büyüme trendleri ile krizden çıkıştakilere bakıyoruz. Ve
kriz öncesi uzun vadeli trendin eğimi ne
kadar yüksekse siz o kadar hızlı giden
bir sektörsünüz. Ortalama aylık üretim
kaybına baktığımızda sizinki çok sağlam
38, en yükseklerden birisiniz. Kriz öncesi uzun vadeli trend eğimi de yine yük-
62
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
sek. Aslanlar gibi giden sektörlerden bir
tanesiymiş ve dolasıyla krize de sağlam
giriyorsunuz. Ondan sonra potansiyel
krizden çıkış trendi, ama ne kadar dipledi iseniz tabi o kadar hızlı gibi gözüktüğü için ona da bir casting yapıyoruz biz..
Düzeltilmiş krizden çıkış trend eğimi..
Bir hisse senetçi olsam, bana hangi sektörlere gireceğinizi sorsanız buraya bakarım. Krizden çıkışta düzeltilmiş eğim
ne kadar hızlıysa o sektöre yatırım yapmakta fayda var gibi gözükür. Potansiyel ve cari üretim farkına baktığınızda
siz fazla yükseklerden bir tanesi değilsiniz, krizden çıkış zamanınız nispeten
daha erken teşviklerden dolayı vs. Dolayısıyla cari ile potansiyel üretim farklı.
Sizin sektörle ilgili bir de; taşıt kredileri. Konut tarafında hareketlenme var
ama taşıt tarafında hareket göremiyoruz. Aşağı inen faizleri, inen fiyatları vs.
insanlar konut için bir fırsat olarak görebiliyor ama araba için, taşıt için hala
böyle bir talep doğmuyor. En kötü giden kredi sektörü taşıttır. Yani, nominal bazda her ay krediler azalıyor. Geri
dönüş var ama yeni krediler açılmıyor.
Kredi artışının milli gelire oranı... yani
ne kadar açılmış bu ülkeler krize girerken... Baktığınızda yine medyan bir
ülke Türkiye. Son bir şey kredi mevduat oranları, yine ortalarda Türkiye..Baktığınızda yine kötü uçtan ziyade iyi uca
yakın.
‘Türkiye çok kötü, çok fena krize girdi’ tespitlerinin tek başına anlamı yok.
Dünyada nerede durduğunuz ve bu durulan yerden daha iyisi olabilir miydi sorularına yanıt vermek önemli. ‘Fırsat ne var’ diye sorarsanız Türkiye siyasi düzeltmesini yapabilirse yani istikrarı yakalarsa bölgede çok önemli fırsatlar var. Her sektör için var. Ben kriz öncesinde, yabancı/yerli yatırım projelerinin listesini gördüm. Büyük bir dosya,
sırf Güneydoğu için... İnanılmaz yatırım
projeleri ve hepsi krizden dolayı durdu.
Şimdi subprime dursa bile, bu yatırımlar yine duracak Türkiye’de ortalık birbirine girdiği için. Oraya nisbi bir huzur ve istikrar getirdiğimiz zaman o bölgeye Türkiye’nin Çin’i gibi bakabilirsiniz. Muazzam bir potansiyel var. Kendi bankama aynı şeyi söylüyorum gidelim Batman’ın, Şırnak’ın falancasındaki yerde açalım banka şubemizi, 2-3 yıl
kar etmeyelim ama insanların gördüğü
ilk banka olalım. İlk bizi görsünler, banka diye bizi bilsinler.
Hem riskleri, hem potansiyelleri görelim. Gerçek gücümüzün nerede olduğunu görüp, onlara oynayalım. Gücümüzün olmadığı yerlerde kendimize güç
vehmetmeyelim, yoksa olanları da göremiyoruz.. Bence bir uyanmadan geçiyor Türkiye.. Bayağı bir sallanıyoruz
sonu hayırlı olur umarım.
İlk defa Türkiye’nin burada üstlenilmiş
olduğu rol, hiç kimsenin çıkarına aykırı düşmüyor. AB, Amerika, Nato ve dahi
Rusya... Rusya bile bu krizde tek başına
gezemeyeceğini anladı bölgede. Rusya bir enerji politikasını çeşitlendiriyor
Türkiye üzerinden. Çünkü onlar da anladı ki tek başına bunu burada götürmen
mümkün değil. Dolayısıyla herkes bir
normalleşiyor. İsrail de normalleşecek.
Onlarda çok normal değiller. İran da
normalleşecek. Türkiye de normalleşmeye çalışıyor. Ve bu ülkede bu ülkenin
hepsinin biraz daha normal hale geldiği
bir ortam düşünün. En avantajlı konumlarda olanlar da bence teknoloji satacak olan İsrail, tabii yapabilirse bunu,
büyük handikapları var bölge anlamında ama yapabilirse büyük bir avantaj-
“Her kararınızın bir maliyeti
var. Bunu anlıyorsanız, ekonomiden anlıyorsunuz demeksiniz. Ben şurayı yükselticem dediğiniz anda biliyor olmanız lazımki başka bir yeri düşüreceksiniz.
Yoksa olmayacaksa öyle
bir şey o karar değil zaten.
Yürü git yani orada durma
bile. Karar bu demek. Maliyet hesaplarını doğru yapabilmek.”
dır. Kendi yapamazsa benim üzerimden yapar. Üzerinden yapacağı ilk ülke
de Türkiye’dir bu arada. Çok garip, çok
enterasan fırsatlar var. Bunların hiç birini kısa vadede size satış malzemesi olarak sunmak mümkün değil. Çünkü orta
uzun vadede bunların hepsi büyük satış malzemesi. Yani, ümitsizliğe kapılınacak son yerlerden bir tanesi Türkiye.
Yabancıları dinleyince iyice böyle olduğunu anlıyorsunuz. Biz kendimize bakamıyoruz, Türkiye’ye Türk gibi bakıyoruz. O sizi hep yanlış yerlere götürüyor.
Türkiye’ye dışarıdan gelen biri gibi bakmanız lazım. Yoksa objektif olamıyorsunuz Türkiye hakkında. O yüzden herkesin biraz aklı selimlen Türkiye’ye bakmasında büyük fayda var.
Riskler var, her sektör için var, onu da
söyleyeyim bu arada size. Rekabet çok
ciddi dünyada... Türkiye’nin toplam faktör üretkenliğini arttırmadan tek şansı
vardır, muazzam bir sermaye girişinin
olması. Bu olmazsa tek şansı faktör verimliliğini arttırmaktır. Emeğin de, sermayenin de. Aksi taktirde tıkanacağız.
Bu çok aşikar. Şimdi Türkiye kendi başına bir tasarruf artışını yapabilecek konumda değil. Çünkü sermaye stoğunuzun artması için yatırım lazım, yatırım
için tasarruf lazım, tasarruf yapacak insan, tasarruf yapacak şirket lazım.
Her kararınızın bir maliyeti var. Bunu
anlıyorsanız, ekonomiden anlıyorsunuz demeksiniz. Ben şurayı yükselticem
dediğiniz anda biliyor olmanız lazımki
başka bir yeri düşüreceksiniz. Yoksa olmayacaksa öyle bir şey o karar değil zaten. Yürü git yani orada durma bile. Karar bu demek. Maliyet hesaplarını doğru
yapabilmek. t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
63
2010 ÖNGÖRÜLERİ
2010 EXPECTATIONS
"Riskler fırsata
çevrilebilir"
sata dönüştüreceğine inanıyorum. Bu
sektörün ulaştığı yüksek işgücü verimliliği, eriştiği yüksek kalite seviyesi neticesi rekabetçi bir yapıda olması bunun
bir göstergesidir.
2015 yılındaki 2 milyon adet üretim,1,5
milyon adet ihracat ve 50 milyar dolar ihracat geliri hala ulaşılabilir bir hedeftir.
Orhan Sabuncu
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
TAYSAD member of the Board
u2008 yılı ortalarında ülkemizi de
etkilemeye başlayan global ekonomik
kriz, ağırlıklı olarak ihracata dayalı otomotiv sektörünü de derin bir şekilde etkilemiştir. Ancak 2009 yılında yapılan
ÖTV indirimleri bu krizin bir nebze de
olsa hafiflemesine yardımcı olmuştur.
2009 yılında en az 1.300.000 araç üretilmesi beklenirken kriz nedeni ile üretim 870.000 adette kalmıştır. Krizler
risklerle birlikte fırsatları da beraberinde getirir.
Ülkenin daha önce geçirdiği krizlerden
elde ettiği tecrübe ve dayanıklılık ve gerekse ÖTV gibi alınan tedbirler neticesi krizin etkileri ticari araç üretimi hariç
asgari derecede tutulmaya çalışılmıştır. 2010 yılında alınacak finansal tedbirlerle gerekli destekler sağlanmalıdır.
Türk otomotiv sektörünün bu krizi fır-
"2010, 2009'dan
daha iyi olacak"
Hermann Butz
TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi
TAYSAD member of the Board
64
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
u”Korkunç Yıl” olarak tabir edebileceğimiz, zor bir yıl, 2009, geride kaldı.
Hepimiz önemli ölçüde belirsizlikler yaşadık. Kaynakları düzenlemeye yönelik
esneklik ve hız hepimizin gündeminin
tepesine oturdu. İyi ki 2009’un akışında büyük resim değişmeye ve gözle görülür şekilde iyileşme göstermeye başladı. 2009’un ikinci yarısından itibaren
gelişen bu olumlu trendin hala devam
ettiği ve bu ivmenin korunacağı aşikar.
2010 için ilk sinyaller daha olumlu ve
2010’un aslında 2009’dan iyi geçeceği-
Ülkemizdeki otomotiv sanayiinin kalıcı
olabilmesi için ;
n Sektör bu rekabetçi yapısını sürdürmelidir.
n
İç Pazar güçlenmeli bunun için araç
üzerinden alınan ÖTV ve KDV oranları AB seviyesine bir plan dahilinde
hızla çekilmelidir.
n
Ar-Ge teşvikleri devam etmeli ve yan
sanayiininde daha fazla faydalanacağı şekle göre yeniden belirlenmelidir.
n
Türkiyenin yeni nesil araçların
(elektrikli-hibrid) üretim merkezi olması için Ar-Ge teşvikleri daha özendirici olmalıdır.
n
Girdi fiatları rekabetçi değerlere
indirilmelidir.t
ni gösteren nedenler var. Bununla birlikte hala dikkatli olmalıyız. Otomotiv piyasasındaki belirsizlikler devam ediyor
ve pazarlar eski büyüklüklerine dönmeden iyileşmeye devam edecek. Bu süregelen belirsizliğie rağmen 2010 büyüme fırsatları getirecek. Bu fırsatlardan
faydalanmak için motivasyonu fazla insanlara ve yenilikçi ürünlere ihtiyaç var.
İnsana ve Ar-Ge’ye yapılan yatırımlara
devam etmemiz lazım aksi takdirde bir
duraklamaya gireriz ve iş öngörülerimizi tamamen yokederiz.
Sonuç olarak 2010, 2009’dan daha iyi
bir yıl olacak ve büyüme getirecek yeni
fırsatlar sağlayacak. Yine de belirsizlikler de devam edeceği için başarıları korumak için kanıtlanmış önlemler almaya, geleceğe yönelik yatırımlara da devam etmek gerekiyor. 2010’da hepimizin iyi bır yıl geçireceğine inancım tam
ve herkese başarı ve refah dolu bir 2010
diliyorum. t
2010 ÖNGÖRÜLERİ
2010 EXPECTATIONS
CLEPA'nın 2010 Avrupa
yenileme pazarı öngörüleri
u Tüm endüstriler gibi otomotiv de eşi
görülmemiş bu krizle yüzleşedursun;
Avrupa otomotiv yenileme pazarı, Avrupa otomotiv sanayisinde neredeyse
güvenli liman atfedilen OEM ile kıyaslandığında, 2009’u kayıpsız kapattı ve
2010 içinde de bu durumu koruyacağını
düşünüyoruz. Bununla birlikte Avrupa
yenileme pazarı uluslararasılaşma, konsolidasyonlar ve yeni teknolojiler gibi
pek çok unsurla büyük bir değişime giriyor. Sektör üzerinde önemli bir etkisi
olan bilgisayar otomasyonları güçlü şekilde ilerlerken, araçları tekerlekli bilgisayarlar haline getiriyor.
Pazarın Hacimi ve Yapısal Gelişim
Avrupa’daki yenileme pazarına ilişkin öngörüleri paylaşmak için bu pazara ilişkin temel unsurları incelemek gerek; kriz zamanında dahi arabaların olduğu bu pazar, tamir gereklilikleri ve bu
pazarın korunması gerekecek. ACEA’nın
2007 yılında sunduğu verilere göre
Avrupa’da bulunan 265 milyon aracın
ortalama yaşının 8,5 olduğunu görüyoruz. Bu araçların üçte biri 5 yaşından küçük; üçte biri 5 ila 10 yaş arasında; son
üçte birlik kısmı ise 10 yaşından büyük...
Bu pazara milyar Euro’luk perspektiften ve de bu aşamanın evriminden bakacak olursak da Avrupa yenileme pazarında büyüme olacağını kesinlikle görebiliriz ancak bu noktada Batı ile Doğu
Avrupa arasında bir ayrım yapmak gerekiyor. A.T Kearney ve Supplier Business verileri gösteriyor ki Avrupa’daki
yenileme pazarı 2009’da 165 Milyar
Avrupa
Otomotiv
Yan Sanayicileri Derneği, CLEPA, üyeleri otomotiv parçaları,
sistemleri ve modülleri üreten ve dünyanın önde gelen 77 yan sanayi firması, 27 ulusal dernek ve birlik ile Avrupa
sektörel birliklerinden oluşuyor. Merkezi Brüksel’de bulunan CLEPA; üyeleri aracılığıyla 3000’den fazla şirketi ve üç milyondan fazla çalışanı temsil ediyor ve Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği kurumları ve diğer benzer organizasyonlar (ACEA, JAMA, MEMA gibi) tarafından ulusal işbirliği ortağı olarak tanınıyor.
CLEPA
Euro’dan 2020’de 230 Milyar Euro’ya
ulaşacak bir pazar. Bu rakamlara işçilik
ve KDV’nin eklendiği müşteri fiyatlarını
yansıtıyor. Batı Avrupa’da aynı dönemdeki büyüme 145 Milyar Euro’dan 164
Milyar Euro’ya ulaşacakken esas büyümenin Doğu Avrupa’da olacağı düşünülüyor. Çalışmaya göre 2020’de 20 Milyar Euro’dan 66 Milyar Euro’ya varan
bir büyüme olacağı sonucu ortaya çıkıyor ki bu da yıllık yüzde 10,5 oranında
bir büyümeye tekabül ediyor.
Bu rakamlarla Avrupa yenileme pazarının büyüdüğü ve gelecek on yılda bu
büyümenin devam edeceği sonuçlarına
varıyoruz.
66
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Krizin etkisi
Yukarıda bahsedilen uzun vadeli vizyon kriz öncesinde oluşturulmuştu, dolayısıyla krizin etkilerini de görebilmek
için CLEPA olarak A.T. Kearney ile birlikte “1. CLEPA Avrupa Aftermarket Konferansı” hazırlığında bir anket çalışması yürüttük. Otomotiv yenileme pazarında güçlü oyuncuların büyük bölümünün yer aldığı bu anket aynı zamanda
tedarikçileri ve distribütörleri de kapsadı. Bazı kilit oyuncularla derinlemesine görüşmeleri de içeren anketin amacı krizin Avrupa yenileme pazarı üzerinde yaratacağı kısa ve uzun vadeli etkileri araştırmaktı. Bu yaklaşım sayesin-
n
Küçük araçlara eğilimin artması beklenmektedir.
Ankete katılanlar Avrupa'daki yenileme pazarının krizden ortalama biçimde
etkileneceğini ve tam düzelmenin üç yıldan sonra gerçekleşeceğini düşünüyorlar.
Participants expect a moderate hit on the European after-market due to the crisis and
a full recovery after 3 years
n
Düşük maliyetli parça talebi artmaktadır.
Aftermarket development
Short-term
(<12 months)
Mid-term
(12-36 months)
n Participants expect
a further downturn
in 2010 and growing
markets only in 1236 months
n
Western Europe
shows a very
inhomogeneous
picture from "north
to south"
n
Eastern Europe is
stronger hit by the
crisis but is also
expected to show
more momentum in
the recovery
+0,5 to +1,5%
Western
Europe
-0,5% to 0%
- 1,0 to -2,5%
3,5-5,5%
Eastern
Europe
0 to +0,5%
-2,5 to -4,0%
de bu anketin Avrupa yenileme pazarının bugunkü ve gelecekteki durumunu
yansıttığını söyleyebiliyoruz.
Çeyrek Dönem Barometresi
Avrupa yenileme pazarının gelişimine ilişkin bize fikir verebilecek diğer bir
kaynak ise CLEPA, 4 uluslararası satın
alma grubunun (ADI, ATR, Group Auto
Union ve Temot International) yeni
oluşturduğu sektör barometresi olabilir.
Bu ortak sektör barometresi çeyrek dönemlerde tüm büyük Avrupa yenileme
pazarının tedarikçileri ve distribütörleri
arasında satış ve diğer sektör gelişmelerine ilişkin verileri bir araya getiriyor.
Kasım 2009 yapılan ilk anket katılımcıların 2010’un ilk çeyreğine ilişkin öngörülerini sordu. Satış beklentileri konusunda katılımcıların yüzde75’i artış öngörürken, yüzde25’i düşüş olacağını ifade erttiler. Katılımcıların büyük kısmı
yüzde 0 ila 10 arasında bir artış öngörüyor. Diğer bir anket başlığı ise yenileme pazarının toplam gücünün değerlendirilmesine ilişkindi. Bu bölümde sadece yüzde17’lik bir düşüş öngörülürken, büyük çoğunluk (yüzde46) durumun aynı olacağını, yüzde37 ise artış
öngörüyor.t
rın Bağımsız yenileme pazarı değer zinciri içindeki küresel kaynak kullanımı ve
birleşmelerin kriz nedeniyle kilit stratejiler olarak hızlanacağından emin olduğunu gördük.
Özetlemek gerekirse:
n Avrupa yenileme pazarı önümüzdeki
12 ayda ortalama bir düşüş yaşayacaktır.
n
Yenileme pazarının tamamen iyileşmesinin bugünden itibaren en az 36
ay sürmesi beklenmektedir. ,
Development of Sales -expectations for the next quarter
Satış Gelişmeleri - Gelecek Çeyrek Dönem Beklentileri
40%
36%
30%
27%
26% 23% 26% 26%
20%
18%
18%
14%
10%
7%
9%
15% 14%
11%
7%
11%
9%
3%
> +10%
+10 to +20%
+5 to +10%
Supplier
0 to -5+
0 to -5%
Overall
-5 to - -10%
-10 to -20%
0%
<-20%
Ankete katılanlar Avrupa yenileme pazarının krizden aşırı etkileneceğini düşünmüyorlar ve tam düzelmenin üç
yıldan önce olmasını beklemiyorlar.
2010’a dair genel olarak artan bir gerileme beklenirken; pazarların yeniden
büyümesinin 12 ila 36 ay süreceği beklentisi var. Doğu Avrupa krizden daha
fazla etkilendi ancak daha hızlı iyileşme
göstermesi bekleniyor. Anketin, piyasadaki farklı oyunculara ilişkin bölümü
krizden en çok Orijinal Malzeme Üreticileri, parça tedarikçileri ve satıcılarının
etkilendiğini gösteriyor. Bu durum, söz
konusu kitlenin orijinal malzeme işine
bağımlı olmasıyla açıklanabilir. Araç satılmazsa, araç satan ve üreticilere parça
sağlayan firmalar doğal olarak daha az
satış yaparlar. Bağımsız yenileme pazarı
işinde kazananlar ise tamamen hizmet
ve tamir işine odaklananlar... Daha önce
bahsettiğimiz gibi hali hazırda ortada
olan araçlar var ve bunların her daim
bakım ve tamire ihtiyaçları var. Dahası bağımsız yenileme pazarı kanalının
2010 yılında kriz nedeniyle daha fazla
Pazar payına sahip olacağını düşünüyoruz. Tüketici bilincinin artan maliyetleri,
bağımsız yenileme pazarı leasing yoluyla firmalara/filolara verdiği tamir hizmeti trendi, hurda fonlamalarına karşın
yaşlanan mevcut araçlar gibi nedenler
bu durumu açıklıyor. Dahası katılımcıla-
n
Bağımsız yenileme pazarının kanalının krizden faydalanması beklenmektedir. (Pazar payında yüzde 2 ila
2,5 artış )
Long-term
(>36 months)
Warehouse Distributor
All developments compared to the corresponding quarter 12 months ago
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
67
2010 ÖNGÖRÜLERİ
2010 EXPECTATIONS
Expectations European Automotive Aftermarket
in 2010 by CLEPA, European Association of
Automotive Suppliers
uThe industry as a whole and the automotive industry in particular is facing an unprecedented crisis. However,
the aftermarket business remained in
2009; in comparison to the Original
Equipment business more or less a safe
harbour within the automotive industry
in Europe and for 2010 we can expect
that it will maintain this position. Still,
the European automotive aftermarket
is undergoing major changes due to internationalisation, consolidations and
new technologies. Computerisation is
strongly advancing, making cars “computers on wheels” which has a big impact on this business.
car park we can say that more or les one
third of the cars is less then 5 years old,
one third between 5 and 10 years old and
the last third is older than 10 years.
Evolution of size and structure
To give an overview about the expectations of the European Automotive Aftermarket in 2010 it is important to consider first the key elements of this market.
Even in a crisis the base will always be
the existing car park and the need to repair and maintain this car park. Regarding the structure of the European car
park, figures from ACEA in 2007 mention 265 Million Vehicles in Europe with
an average age of 8, 5 years. Within the
If we look to the size in billion Euros and
the evolution of this size it is clear that
there will be an increase in the size of the
European aftermarket. However it is important to make a distinction between
Western and Eastern Europe. Following
figures from A.T. Kearney and Supplier
Business the whole European aftermar-
Aftermarket Overall Strength: Development
Yenileme Pazarının gücü: Gelişme
Supplier
Expectation
Next Quarter
Last Quarter
Overall
46 %
29 %
73 %
27 %
25 %
36 %
38 %
38 %
24 %
17 %
64 %
46 %
9%
30 %
19 %
27 %
51 %
decrease
same
increase
All developments compared to the corresponding quarter 12 months ago
68
Warehouse
Distributor
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
ket will grow from 165 billion Euros in
2009 to 230 in 2020. These are consumer
prices including labour and VAT. Western
Europe will grow from 145 to 164 billion
Euros but more important is the expected growth in Eastern Europe. The study
shows an increase from 20 to 66 Billion
Euros in 2020. This means an average
growth rate of 10, 5 % per year.
From this figures we can conclude that
the European Aftermarket is growing and
expected to grow the next decade.
Crisis impact on the European Aftermarket
The above mentioned long term vision
was established before the crisis and
to verify the impact of the crisis CLEPA
conducted together with A.T. Kearney
in preparation of the “First CLEPA Automotive Aftermarket Conference” in
November 2009 a survey amongst most
major players in the automotive aftermarket; which are Original Equipment
Manufacturers, suppliers and wholesale
distributors. This survey was combined
with in-dept interviews of some key players. The aim was to investigate what the
short and long-term impact of the crisis
on the European aftermarket will be. This
approach gives us the possibility to say
that this survey is representative for the
current and future European aftermarket
business.
CLEPA is the European Association
of Automotive Suppliers. 77 of the
world’s most prominent suppliers
for car parts, systems and modules
and 27 National trade associations
and European sector associations
are members of CLEPA, representing more than 3,000 companies,
employing more than three million
people and covering all products
and services within the automotive
supply chain. Based in Brussels,
Belgium, CLEPA is recognized as
the natural discussion partner by
the European Institutions, United
Nations and fellow associations
(ACEA, JAMA, MEMA, etc).
Participants expect a moderate hit on the
European aftermarket due to the crisis
and a full recovery only after 3 years. In
general we expect a further downturn in
2010 and growing markets only in 12 to
36 months. Eastern Europe is stronger hit
by the crisis but is also expected to show
more momentum in the recovery. Regarding the different players in the aftermarket the survey showed that Original
Equipment Manufacturers, parts suppliers and the car dealers are hit the most by
the crisis. This can be easily explained by
their dependence of the Original Equipment business. If no cars are sold, com-
panies selling cars and delivering parts
to the vehicle manufacturers will consequently sell less. “Winners” can be found
in Independent Aftermarket businesses
which purely focus on service & repair. As
already mentioned the basis is the existing car park which always needs maintenance and repair. Furthermore we expect
the Independent Aftermarket channel
to gain market share in 2010 due to the
crises. The reasons are the increased cost
consciousness of consumers, the trend of
Independent Aftermarket repair by leasing companies/fleets and the aging car
park, despite the scrapping schemes.
Furthermore we saw that participants
are convinced that global sourcing and
consolidations within the Independent
Aftermarket value chain will accelerate
as being a key competitive strategy due
to the crisis.
We can summarize in following points:
n
The European aftermarket is expected
to moderately decline in the next 12
months
n
A full recovery of the aftermarket is expected to take more than 36 months
from now
n
Especially the trend towards smaller
cars is accelerated
n
Demand for low cost parts specifications is increasing
n
The Independent Aftermarket channel is clearly expected to benefit
from the crisis (+2 to 2,5% market
share)
Quarterly Barometer
Another source which could give us an
idea about the evolution of the European aftermarket in 2010 is a newly established business barometer by CLEPA,
and the 4 international buying groups,
which are ADI, ATR, Group Auto Union and Temot International. This joint
business barometer gathers on quarterly base information on the sales and
other business developments amongst
all major European aftermarket suppliers and wholesale distributors.
The first survey was in December 2009
and asks about the expectations for the
first quarter of 2010. Concerning the
sales expectations for the next quarter
75% of the respondents reacted that
their sales will grow, consequently 25%
expects a decline. The majority of respondents which expect an increase in
the next quarter speak of an increase
of 0 to 10%. Another survey topic is
the assessment of the overall strength
of the aftermarket. Here only 17% aspect a decrease, the majority thinks the
strength of the aftermarket will remain
(46%). 37 % of the respondents speak
of an increase.t
YILDIZ İNSAN KAYNAKLARI LİMİTED ŞİRKETİ
İşkur Özel İstihdam Bürosu No:146
İstihdamda
Sorunsuz Çözümlerimizle
Yanınızdayız
Temizlik Elemanları
Villa Bekçisi
Bahçıvanlar
Aşçılar
Hemşireler
Hasta Bakıcılar
Servis Şoförü
Dadı ve Çocuk Bakıcısı
YILDIZ İNSAN KAYNAKLARI LİMİTED ŞİRKETİ
Kuşdili Cad. Karadut Sk. Doyrancı Apt. No: 39 (31)
K:3 D:7 Altıyol Kadıköy İstanbul 34714
Tel : 0 216 414 77 81 - 82 Faks : 0 216 541 99 39
[email protected]
www.yildizinsankaynaklari.com
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
69
2010 ÖNGÖRÜLERİ
2010 EXPECTATIONS
MBT Direktörler Kurulu Başkanı Wolf Dieter Kurz:
"2010'da küçük bir otomotiv
piyasası bekliyoruz"
u Mercedes Benz Türk’ün 2009 yılı değerlendirmesi ve 2010 yılı hedeflerinin
açıklandığı basın toplantısında konuşan Wolf Dieter Kurz, Mercedes Benz
Türk’ün, Türkiye’de 42. yılını doldurduğunu söyledi. Türkiye’deki Aksaray
ve Hoşdere fabrikalarında bugüne kadar bugüne 56 bin 500 otobüs, 120 bin
kamyon üretildiğini, 650 milyon Euro
yatırım yapıldığı bilgisini veren Kurz,
şirkette 4 bin kişinin çalıştığını kaydetti.
Şirketin, 2008’de ihracatçı firmalar arasında 13. sırada yer aldıklarını hatırlatan Kurz, ayrıca 2009’da 2 bin 450 otobüs, 980 kamyon ihracat edildiğini, yine
kriz yılı olan 2009’da 35 milyon Euro
yatırım yapıldığını hatırlattı.
Mercedes Benz Türk, krizde 2.775
otobüs, 3.720 kamyon üretti
Mercedes-Benz Türk’ün 2009`da 2 bin
775 adet otobüs ve 3 bin 720 adet kamyon üretirken, düşen satış rakamlarına
karşın her iki ürün grubunda da pazar
liderliğini sürdürdüğünü belirten Kurz,
şehirlerarası otobüste pazardan yüzde
65.2’lik pay alarak en fazla tercih edilen marka olduklarını belirtti. Batı Avrupa başta olmak üzere yurtdışı pazarlarına 2 bin 350 adetlik otobüs ihraca70
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
tı gerçekleştirdiklerini açıklayan Kurz,
2009 yılında yüzde 41 oranında daralan
6 ton ve üzeri kamyon pazarında 5 bin
230 adetlik satış gerçekleştirdiklerini,
bu sayede pazar paylarını yüzde 33.5`e
çıkarmayı başardıklarını söyledi. Kurz,
toplam 980 kamyon ihracatı gerçekleştirilen Fransa ve Almanya’nın önemli ihracat pazarları olduğu bilgisini verdi.
ÖTV ve KDV gibi vergilerin geçici olarak azaltılması, satışların canlanmasında önemli olabilir. Hurda indirimi yapılabilir. Ek destekler olmazsa, Mercedes
Benz Türk satışlarının 2009 ile aynı seviyede gerçekleşeceğini öngörüyoruz.
Bunun dışında kısa çalışma ödeneği uygulamasının sürmesi ile işsizlik artışının
devam etmesi önlenebilir” dedi.
Şirket olarak pazardaki daralmaya ve
krizin olumsuz etkilerine rağmen, tüm
ürün gruplarında pazar paylarını arttırmayı başardıklarını dile getiren Kurz, bu
süreçte yeni teknolojilere, yalın süreçlere, insan kaynağına, Ar-Ge çalışmalarına
yatırım yapıldığını açıkladı. 2009 kriz yılında kısa çalışma ödeneğinin kendileri
için önemli olduğunu dile getiren Kurz,
“Mercedes Benz Türk, 2009 yılından alnının akıyla çıkabildi” dedi.
Mercedes-Benz Türk Pazarlama ve Satış Direktörü Süer Sülün, 2009’da kamyon pazarında yaklaşık yüzde 40’lık bir
daralma olduğunu belirterek, “Bu düşüş
acılı bir durum ve kolay başedilebilecek bir durum değil” ifadelerini kullandı. Orta ve büyük sınıf otobüste son 20
yılın en yüksek Pazar payına ulaştıkları bilgisin veren Sülün, ancak satış adetlerinin hacimsel olarak düşük olduğunu
hatırlattı.
2010’da otomotiv küçülecek
2010 yılında Türkiye’deki otomotiv pazarında bir iyileşme beklemediklerini
açıklayan Kurz, “2010 yılında, 2009’a
göre biraz daha küçük bir otomotiv piyasası bekliyoruz” dedi. Otobüs ve kamyonda beklentilerinin, bu yıl da değişmeyeceğini, binek otomobillerle ilgili satışın canlanması için hükümet tarafından ilave önlemlerin alınması gerektiğini vurgulayan Kurz, “2010 yılında
2010’da yatırım bütçesi
35 milyon Euro
Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Wolf Dieter Kurz, ihracat pazarları açısından Batı Avrupa ülkelerinden ziyade, Türkiye’nin etrafındaki komşu ülkelerde çok büyük hareket olduğunu belirterek, “Bizim beklentimiz, büyümenin özellikle Türkiye`nin
koşu ülkelerinden olacağı yönünde. Batı
Avrupa’daki durumun stabil olacağını düşünüyoruz” dedi. Mercedes Benz
Türk`ün, 2010 yılı yatırım planına ilişkin olarak Kurz, 2009 yılında 35 milyon
Euro yatırım yaptıklarını hatırlatarak,
“Toplamda aynı rakamları 2010’da da
yatırım olarak ayırmayı düşünüyoruz.
Yatırımları daha çok Aksaray`da yapacağız. Aksaray için daha uzun süreli yatırım planlarımız var” dedi.
Ar-Ge merkezleriyle ilgili bir başka soruya Kurz, “Ar Ge merkezimizde çalışan
sayımızı 180 kişiden, 220 kişiye çıkarttık. Türkiye’deki Ar-Ge merkezinin amacı, Türkiye ürünleri geliştirmek” dedi.t
VERGİ DENETİMİ
TAX AUDITING
Kamu denetçileri tarafından
yapılan vergi denetimi
rumda denetçi ile denetlenen firmanın
denetimden önce denetim ilkeleri konusunda karara varmaları gerekir.
Denetlenmekte olan bilginin kabul edilen ölçütlerle uygunluk içinde olup olmadığının belirlenmesi için denetçi tarafından nesnel olarak elde edilerek değerlenen bilgi olarak tanımlanabilir. Kanıt, müşterinin sözlü beyanı, üçüncü kişilerle yazışmaları, denetçi tarafından
yapılan gözlem ve soruşturmalar gibi
çeşitli şekillerde olabilir. Önemli olan
denetim amacının gerektirdiği nitelikte
ve miktarda kanıt toplanmasıdır. Gerekli kanıtların türünün ve miktarının belirlenmesi ve bilginin, kabul edilmiş ölçütlere uygun olup olmadığının değerlenmesi denetimin önemli bir bölümüdür.
Dr. Halil Yürüdü
Ata Uluslararası Bağımsız
Denetim A.Ş.
Vergi Ortağı
u Genel anlamda denetim, sunulan
bilgi ile kabul edilen ölçütler arasındaki uygunluğun derecesinin belirlenmesi
ve raporlanması için bilgi hakkında kanıt toplanması, değerlendirilmesi ve sonuçların ilgili kullanıcılara iletilmesidir.
Denetim bağımsız bir uzman tarafından
yapılmalıdır.
Denetimin yapılabilmesi için beyan
edilmiş bilginin varlığı ve bu bilgilerin
karşılaştırılabileceği önceden belirlenmiş ölçütlerin olması gerekir. Bilginin
denetlenmesi için gerekli ölçütler, denetlenen bilginin türüne göre değişir.
Bir denetim firması tarafından yapılan
finansal tablo denetiminde ölçüt Genel
Kabul Görmüş Muhasebe ilkeleri iken,
maliye tarafından yapılan vergi denetiminde ölçüt vergi yasaları ve düzenlemeleridir. Verimlilik denetimi gibi daha
öznel konularda yapılan denetimlerde
ölçüt oluşturmak daha zordur. Bu du72
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Denetçinin Konumuna Göre Denetim
Türleri
Denetçi bilginin doğru ve güvenilir olup
olmadığını araştıran kişidir. Konumlarına göre bağımsız denetçi (dış denetçi),
iç denetçi ve kamu denetçisi olarak üçe
ayrılmaktadır. Denetim işini yapan denetçilerin türleri ve denetçinin konumuna göre denetim türleri şu şekilde sınıflandırılabilir;
l
Bağımsız Denetçi ve Dış denetim
l İç denetçi ve İç denetim
l
Kamu denetçisi ve Kamusal Denetim
Bağımsız Denetçi ve Dış Denetim
Bağımsız denetçiler herhangi bir işletmeye bağlı olmaksızın, denetim işini bir
serbest meslek icrası olarak yerine getiren uzmanlardır. Denetim işini bir denetim firmasına bağlı olarak veya kendi adlarına yapabilirler. Denetlenen işletmeler, bağımsız denetçinin müşterisidir. Bağımsız denetçiler hem müşterilerine hem de topluma karşı sorumluluk taşırlar. Denetlenen işletmeler denetçinin ücretini ödemekle birlikte, denetçinin denetlediği işletmenin elemanı olmaması nedeniyle, her bir müşteri
bakımından denetçinin müşteriden ba-
ğımsız olduğu kabul edilir. Bu nedenle
işletmeden bağımsız bir uzman tarafından yapılan denetim, bağımsız denetim
veya denetçinin işletme dışından olması nedeniyle dış denetim olarak isimlendirilir. En geniş uygulama alanı finansal
tabloların denetimidir.
Bu yazımızda kamu denetçileri tarafından yapılan vergi denetimi üzerinde durulacaktır.
İç Denetçi ve İç Denetim
İç denetçiler özel veya kamu kuruluşlarında, o kuruluşun bir elemanı sıfatıyla
ücretli olarak çalışan denetim uzmanlarıdır. Bu uzmanlar tarafından yönetim adına yapılan denetim, iç denetim
olarak isimlendirilmektedir. Büyük işletmelerde iç denetim işlevi doğrudan yönetim kuruluna bağlı bir bölüm tarafından yerine getirilirken, küçük işletmelerde bir veya birkaç denetim çalışanı
tarafından gerçekleştirilir.
Kamu Denetçisi ve Kamusal Denetim
Devlete bağlı denetçiler tarafından,
kamu kurumlarının veya özel sektöre
ait kurumların kanunlara, yönetmeliklere, politikalara ve yordamlara uyup uymadıklarının araştırılması amacıyla yapılan denetimdir. Kamu denetçileri devlet kurum ve kuruluşlarında faaliyet denetimi ve uygunluk denetimi, özel sektör kuruluşlarında ise vergi denetimi yapabilirler.
Vergi incelemesi ile neyin amaçlandığı,
Vergi Usul Kanunu’nun 134 üncü maddesinde belirtilmiştir. Buna göre ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu
araştırmak, tespit etmek ve sağlamak
olduğu belirtilmiştir. Buna göre bu işlem, mükellefin ödediği verginin defter,
hesap, kayıt ve belgeler ile gerekli olduğunda yapılacak fiili envanter ve dışsal
diğer araştırmalardan elde edilecek bulguların uygunluğunun incelenmesi ve
doğruluğunun saptanmasıdır.
Vergi incelemesi, beyanların ve öden-
mesi gereken vergilerin doğruluğunu
sağlamak amacıyla yükümlülerin kayıt ve belgeleri ile mevcutları üzerinden
yapılan derinlemesine bir araştırmadır.
Kapsam Açısından İncelemeleri 4 Ana
Grupta Toplamak Mümkün Olabilmektedir.
Tam İncelemeler: Bütün vergi inceleme safhalarını ve matrah unsurlarını
kapsayacak ve yükümlünün tabi olduğu
bir vergi karşısındaki durumunu bir vergilendirme dönemi bazında tespit etmeye yönelik olarak yapılan vergi incelemeleridir.
Kısa İncelemeler: Vergi matrahını
oluşturan unsurlardan yalnız biri veya
birkaçında yapılan vergi incelemeleridir.
Sınırlı İncelemeler: Vergi matrahını
oluşturan unsurlardan biri veya birkaçına ilişkin olarak belirli konularda yapılan vergi incelemeleridir.
Karşıt İncelemeler: Direkt olarak defterleri istenen mükellefi ilgilendirmeyen incelemelerdir. Bu inceleme genellikle bir şirket incelenirken bu incelenen
şirkete mal satan veya bu firmadan mal
alan şirketlerin incelenmesi anlamına
gelmektedir.
Vergi İncelemesine Tabi Tutulmuş Olan
Şirketlerin Devamlı Suretle Sordukları Bir
Soru Vardır! “Neden Bizim Şirketimiz İnceleniyor?”
Şirketler var olduğu müddetçe ve devletlerin şirketlerin karlarından vergi almaya devam ettiği müddetçe şirketler
vergi idarelerince inceleneceği açıktır.
Ancak şirket sayısının fazla olması ve
kamu denetçilerinin sayısının da belirli sayılarda olması nedeni ile şirketlerin
incelenme oranları oldukça düşük olmaktadır. Buda şirketlerin belirli teknikler ile vergi denetimine seçiliyor olmasına sebep olmaktadır.
Aşağıdaki hususlar şirketlerin incelenmesindeki neden olarak sıralanabilir.
l
Bağlı bulunulan vergi dairesindeki
matrah büyüklüğüne göre yapılan rutin
matrah incelemeleri
l
Tüm yıl boyunca Katma Değer Vergisi beyanname üzerinde ödenecek olarak çıkmaması ve sürekli katma değer
vergisi alacağının doğması,
l Elektronik ortamda verilen vergi
matrahlarının belirli analizlerine tabi
tutulması nedeni ile seçilmesi ,
l
Kasa hesabının, ödemeler ve tahsilatlar da banka ödemelerinin yerine tercih edilmesi,
l
Ortaklar cari hesabı ile ilgili hareketler,
l
Şirketin vergisel riskini bilenler tarafından ihbar edilmesi,
l
Vergi İdaresi tarafından sektörel incelemelerin yapılması. Karlılık oranının
sektörel beklentiye uygun olmaması,
l
Karşıt inceleme nedeniyle,
l
Kod Listelerine Girilmesi (sahte belge kullananların ve düzenleyenlerin yer
aldığı liste),
l
Ba ve Bs formlarının alımı ve satımı
yapılan firmaların formları ile örtüşmemesi,
l
Vergi matrahlarının ve vergi bildirimlerinin (Beyannamelerin) elektronik ortamda zaman zaman verilmesinin
unutulması, hatalar yapılması veya düzeltme beyanları,
l
Sürekli zarar edilmesi,
l
Vergi idaresi tarafından şirketlere
gönderilen yazılı veya sözlü sorularda
yeterli açıklamaların yapılamaması,
l
Yapılan harcama ve giderlerin vergi
Dr. Halil Yürüdü; Muhasebe Denetim alanından doktora derecesine sahip olup Ata Uluslararası Bağımsız Denetim Anonim Şirketinde vergi ortağı
olarak çalışmaktadır.
Ata Denetim ve Danışmanlık Grubu,
bağımsız denetim, vergi, kurumsal finansman ve yönetim danışmanlığı disiplinlerinde kamu ve özel sektör kurumlarına anahtar teslimi uluslararası standartlarda hizmet vermek hedefi
çerçevesinde örgütlenmiştir. Yönetim
kadromuz, yurt içinde ve yurt dışında
kendi alanlarında söz sahibi ve yıllara
dayalı hizmet sunmuş bir ekipten oluşmaktadır.
Ata Uluslararası Bağımsız Denetim
Anonim Şirketi yaklaşık 93 ülkede,
740’ın üzerinde ofiste çalışmakta olan
yaklaşık 20,200 personeli ile dünyanın
belli başlı muhasebe, denetim, vergi
ve yönetim danışmanlığı hizmeti sunan uluslararası firmalarından birisi
olan KRESTON International’ın üyesidir.
kanunlar açısından kabul edilmeyen kısımlarının yüksekliği,
Yargıya İntikal Etmiş İnceleme
Nedenleri
Şirketler zaman zaman çeşitli nedenler ile vergi incelemesine tabi olmaktadır. Ancak bu incelemelerin sonuçlarına göre şirketler ile vergi idaresi dava
aşamasına gelmektedir. Bu incelemelere konu olan dava dosyaları incelendiğinde aşağıdaki başlıklarda toplamak
mümkün olabilmektedir.
1. Vergi Usul Kanunu’nda belirlenmiş
değerleme standartlarına uyulmaması,
2. Amortisman ve enflasyon muhasebesi uygulamaları
3. Katma Değer Vergisi Kanunu’nda belirlenen istisna hükümlerinin yanlış değerlendirilmesi ve uygulanması
4. Şirket giderlerinin hasılatlara oranla
daha fazla artması
5. Tevkifat uygulamalarında yapılan
yanlışlıklar,
6. Yıllara sari inşaat ve onarma işlerinde
maliyet ve hasılatın işin bitirildiği dönemde sonuç hesaplarına intikal ettirilmemesi,
7. Vergi Kanunlarında belirlenen muafiyet ve istisna uygulamalarındaki şartlara uyulmaması,
8. Vergi İdaresince tespit edilen kayıt
dışı hasılat
9. Emsallerine göre düşük bedelli satış
10. Randıman incelemeleri sonucu bulunan farklar
11. Sahte ve yanıltıcı belge kullanmak
12. Grup şirketlerinden herhangi birinin
zarar eden şirket olarak kullanılması ve
bu zararın diğer şirketlere taşınması,
13. Envanter farklılıkları
14. Belge tahrifatları
15. Arızi gelirlerin gizlemek
Yazımızda özetlemeye çalıştığımız
kamu denetimlerinin nihayi amacının
vergi matrahının, Vergi Kanunlarında
belirtildiği şekilde hesap edilmesine yönelik olduğunu ancak bu denetimin sonunca vergi denetmeni tarafından yazılan raporun nihai olmadığını hatırlamak
gerekmektedir. Yazılan rapora bağlı kesilen cezaların ödeme, uzlaşma, dava
açma gibi seçenekleri bulunmaktadır. t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
73
YALIN ÜRETİM
LEAN PRODUCTION
Verimliliğin Şifresi
l
“Finansal göstergelerimiz iyi, genel
toplamda karlıyız.” dediler; detaylara ulaşamadık, hangi müşteriden kar,
hangisinden zarar ettiğimizi anlayamadık.
Hep denilenleri yaptık ancak yinede istediğimiz sonucu alamadık, verimli olamadık. Çünkü araştırmadık, gelişmeleri takip etmedik ve yeniliklere açık olmadık.
Dünya genelinde insanları üç gruba ayırıyorlar: Birinci grup: Oldukça azınlık ve
küçük bir topluluktur. Tüm gelişmeleri,
yenilikleri onlar yapıyor. Hayatımıza giren ve bize fayda sağlayan her yeni sistemde, teknolojide onların imzası bulunuyor.
Lütfi Apilioğulları
Lean Ofis, Kurucu / Yönetim ve
Uygulama Danışmanı
Operasyon Yönetim & Altı Sigma
u Bize hep bir şeyler söylendi ve bizler
de peşinen kabul ettik, uyguladık. Tıpkı üretim operasyonlarında olduğu gibi,
İkinci grup: Birinci gruptan biraz daha
geniş bir topluluk ki her ne kadar gelişmelere yön vermeseler de en azından
teknolojiyi, gelişmeleri sürekli takip ediyor, sorguluyor, daha önceleri yaptıklarını yeni sistemler ile kıyaslıyor ve iyi
olanı uygulamaya çalışıyor.
l
“Bu müşteri çok önemli; sakın üretimde hata olmasın.” dediler; kaliteyi
hat sonuna koyduğumuz personel ile
sağlamaya çalıştık, ama yinede hatasız ürün gönderemedik.
l
“Eğitime ayıracak bütçe yok.” dediler; eğitime, gelişime yeterince önem
vermedik, çalışanlarımızın kapasitelerinden faydalanamadık ve umutsuz, hedefsiz insanlar topluluğu oluşturduk.
74
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Biz acaba hangi gruba aitiz?
Küresel ekonomik krizin etkileri kolay geçecek gibi gözükmüyor. Hatta
bazı uzmanlar artık hiç bir şeyin eskisi gibi olamayacağını ve bu şekilde yaşamaya kendimizi hazırlamamız gerektiğini bile belirtiyorlar. En geçmişin tükenmeyecek sandığımız kaynak bolluklarından yakın geçmişin kısıtlı kaynak imkânlarına ve buradan da geleceğin olmayan kaynak yokluğuna doğru yol aldığımız şu dönemde tüm işletmelerin en öncelikli konusu kaynakların daha etkin kullanılması yani Verimli olabilmek.
Özetle; daha çoğu daha az ile yapabilmek. (more and more with less and
less)
OPERASYONEL MÜKEMMELLİK
l “Makine boş durmasın, çalışsın,
üret.” dediler; hep ürettik ve stokları şişirdik.
l
Proseste problem olduğu zaman,
“sakın makineyi durdurma, hataları sonra düzeltiriz, şimdi üretim yapmalıyız.” dediler; hep ürettik ve hatalı ürünleri çöpe attık.
Üçüncü grup: Birinci ve ikinci grup ile
kıyaslanamayacak ölçüde muazzam bir
kalabalığın oluşturduğu topluluk. Ne
Dünya’da olan bitenden haberleri var
nede gelişmeleri takip ediyorlar. Sadece onlara ne öğretilmiş ise onunla yetiniyorlar.
Yeni Ürün
Geliştirme
Yalın Tedarik
Zinciri
Kalite
Entegrasyonu
Fiyat / Karlılık
Üretim Zamanı
İlk Seferde
Doğru
(Value)
(Speed)
(Capability)
INNOVATION
YALIN
6 SİGMA
YALIN DÖNÜŞÜM
Peki, nedir acaba verimliliğin şifresi?
Verimli olabilmek için neleri yapmak ve neleri
yapmamak gerekiyor?
DELTA MKS
DELTA® yüzeyleri korur.
Bu soruların cevabını bulabilmek için öncelikle
içinde bulunduğumuz üçüncü gruptan araştırma
yapan, sorgulayan ve yeniliklere açık olan ikinci
gruba doğru geçiş yapmalıyız.
İkinci gruba geçtik. Artık araştırıyoruz, sorguluyoruz ve bize öğretilenler ile yeni gördüklerimizi kıyaslıyoruz. Kimler neler yapmışlar, nasıl gelişmişler ve nasıl mükemmel bir üretici (World Class
Manufacturer) olmuşlar, bunları incelediğimizde
yaptığımız birçok şeyin doğru olmadığını, yaptıklarımızı aslında yapmamamız gerektiğini ve bunların verimsizliğimizin en önemli sebepleri olduğunu öğreniyoruz. Bize öğretilmeyen çekme sistemini, üretimde akışın sağlanması gerekliliğini,
duruş kültürünü, sürekli iyileştirme felsefesini ve
daha birçok aslında yeni olmayan ve uzun yıllardır var olan şeyleri yeni öğreniyoruz.
Evet, artık biliyoruz. Verimliliğin şifresi yalın olmak…
Bir başka ifade ile “Yalın düşünmek, yalın üretmek ve yalın insanlar yetiştirmek”.
Tıpkı Toyota’nın yıllar önce yapmaya başladığı ve
halen devam ettirdiği gibi.
Üreticiler olarak “World Class Manufacturer”
olma yolunda alınacak epey bir yolumuz var.
Yapmakta olduğumuz çalışmalardan edindiğimiz
deneyimler bize nerede olmamamız veya neleri
yapmamamız gerektiğini son derece net bir şekilde göstermektedir.
Operasyonel mükemmellik (Operational Excellence) anlamında;
Sadece kendi sektöründe değil “genel proses endüstrisinde” örnek gösterilen bir fabrika olabilmek kanımca doğru stratejiler ile beraber doğru
adımların atılması halinde uzak bir hedef değildir.
Bunun için;
l
Operasyonel süreçler ve prosedürler mükemmel tasarlanmalıdır. (World Class Operating
System and procedures in all plants)
l
Çalışanlar için gelişim programları uygulanmalıdır.(Development program for our employees - Skilled & Educated People)
l
Performansa dayalı yönetim modeliniz olmalıdır.(Performance based management System
-Management by objectives)
Ancak bu sayede hem biz hem de ülkemiz
kazanabilir.t
Korozyona karşı mücadelede
en etkin ürünleri sunmanın yolu
yenilikçi fikirlerden geçer.
uMerkezi Almanya Herdecke’de bulunan Dörken MKS, 30 yıldır
mikro tabakalı korozyondan koruma sistemleri geliştirip üretmektedir. Yüksek performanslı bir korozyon koruması, fazlasıyla ince
bir tabakadan oluşmasına rağmen, zorlu şartlara ve karmaşık teknik
özelliklere uyum sağlayacak dayanıma sahip olmalıdır. Bu anlamda,
özellikle detaylı ve hassas Ar-Ge ve üretim aşamaları gerektirir. Dörken MKS, geliştirdiği her yeni ürünün etkin, verimli, doğayla uyumlu,
kısacası daima daha iyi olmasını hedeflemektedir. Bu amaçla, üretim sürecinin hiçbir aşamasında krom, kadmiyum ve kurşun gibi ağır
metaller kullanılmaz.
Faaliyet alanının her aşamasında, 30 yıllık tecrübe ve bilgi birikimini yenilikçilik ruhuyla bütünleştirmeyi başaran Dörken MKS, her zaman daha hesaplı, daha hızlı ve daha büyük kolaylık sağlayan ürün
ve hizmetleri sunmak için yeni çözümler geliştirme çalışmalarını
aralıksız yürütmektedir.
Dörken MKS Sistemleri, DELTA-MKS® markasıyla ürettiği yüksek
kalite ve performansa sahip yüzey koruma sistemlerini, otomotiv,
elektronik, inşaat ve havacılık sektörlerinin hizmetine sunmaktadır.
The most effective means of fighting corrosion:
Innovative ideas.
Dörken has been developing microlayer corrosion protection systems in Herdecke for 30 years. And as such high-performance corrosion protection has
to withstand enormous stresses and complex specifications despite each layer being extremely thin, this is just as complicated as it sounds – particularly in
development and production. As we develop every new product, we therefore ask ourselves: Is it efficient? Is it environmentally compatible? Quite simply:
Is it better?
So that our products can be used free of concern, we have, for example, always
consistently avoided the use in their production of any heavy metals, such as
chromium, cadmium or lead.
Years of experience and the spirit of innovation unite in our operation, and we
are continually working on new solutions designed above all to make onward
processing simpler, cheaper and quicker for our customers.
Under the brand name DELTA-MKS®, Dörken MKS Systems produces and configures extremely effective surface protection for the automotive, wind, electrical, construction and aviation industries. t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
75
ÜYELERDEN HABERLER
NEWS FROM MEMBERS
İnci Holding Yönetim Kurulu
Başkanlığı'nda Bayrak Değişimi
İnci Holding’in temelleri 1952 yılında Cevdet İnci tarafından atıldı. 2003 yılında Cevdet İnci yönetimi devrederken
başkanlığı Emel Önal Özkaya’ya emanet etti. Halen İnci
Holding başkanlık görevi Yönetim Kurulunun kendi içinden seçtiği başkan tarafından yürütülmektedir. 2007 yılında, Yönetim Kurulu Başkanlığını Emel Önal Özkaya’dan
devralan Şerife İnci Eren, 3 yıldır sürdürdüğü başkanlık
görevini Meral İnci Zaim’e devretti.
Meral İnci Zaim
Yönetim Kurulu Başkanı,
İnci Holding
Meral Zaim Boğaziçi Üniversitesi
Endüstri Mühendisliği Bölümü’nü
bitirdikten sonra, kişisel liderlik ve
zaman yönetimi, aile şirketlerinde
yönetim ve kurumsallaşma, maliyet muhasebesi, lojistik sistemleri,
yönetim bilgi sistemleri ve ERP (kurumsal kaynak planlaması) sistemleri alanlarında birçok proje yürüttü.
Meral İnci Zaim 1979’da iş hayatına grup şirketlerinden Jantaş’ta
başladı. Grup şirketlerinde çeşitli yönetim kademelerinde görev
aldı. 1980’den bu yana İnci Holding yönetim kurulu üyesi olan
Zaim, Aralık 2009’dan itibaren İnci
Holding Yönetim Kurulu Başkanı
seçilmiştir. Zaim ayrıca, İnci Akü,
HL-Jantaş, HL-İnci, İncitaş, Cimak,
ISM şirketlerinde ve Zaim A.Ş.’de
yönetim kurulu üyesidir.
76
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
u 23 Aralık Çarşamba günü İzmir Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde
yapılan “Yeni Yıla Merhaba” gecesinde
gerçekleşen devir teslim töreninde görevini Meral İnci Zaim’e devreden Şerife
İnci Eren, “Bu görevi Meral İnci Zaim’e
devrederken büyük mutluluk ve gurur
duyuyorum. Kurucumuz Cevdet İnci’nin
sorumluluk anlayışı, sağduyusu ve vizyonunun hepimize yansıyan iş yapma
modellerimiz sayesinde Grubumuz şirketleri Türkiye ve bölgemiz ekonomisinin gücü olma yolunda çalışmalarına
devam ediyor. İnanıyorum ki; yöneticilik sadece geçmişin devamlılığını sağlamak değil, geleceğin yeni değerlerle
yaratılmasıdır. Bizler bugüne kadar yarattığımız değerlerin gelecekte daha da
ilerilere taşınması için inşa edilen sistemin yöneticileri olduk. Bu doğrultuda 2009’da yönetici ekibimizle birlikte
zorlukları aşarken, bir taraftan da geleceğimizi planladık. 100 de 1000 olarak
sloganlaştırdığımız 2023 vizyonumuzda, dünyanın ilk 1000’inde olmayı hedefledik, bu heyecanlı yolculukta bayrak değişimi zamanı geldi” dedi.
Devir teslim töreni sonrasında sözü
alan Meral İnci Zaim, “ Bizler, İnci ailesi olarak bize bırakılan bir emaneti koruyup geliştirmeyi, geleceğe ise başarıyla bırakma sorumluluğunu taşıyoruz.
Bu sorumluluğu şerefle üç yıldır taşıyan Şerife İnci Eren’e ve önceki yönetime huzurlarınızda teşekkür ediyorum.”
dedi. Zaim konuşmasının devamında
“Grup olarak ekonominin zor dönemle-
rinde şirketlerimizi ayakta tutmayı öğrendik. Dünya standartlarında ve etik
ilkelere uygun olarak yaptığımız işlerle, hedeflerimize ulaşıyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılına doğru başarı çıtamızı daha da yükselttik. Ülkemize, çalışanlarımıza, kurumumuza olan güven,
bu başarı için çok önemli. Biz biliyoruz
ki, ancak çalışanlarımızla ortak bir vizyonu paylaştığımızda böyle bir başarıya imza atabiliriz. Değerlerimiz, kültürümüz, çalışanlarımızın bilgi birikimi ve
iş deneyiminden kaynaklanan birikim
ve iddialı vizyonumuzun azmiyle bu sorumluluğun altından başarıyla kalkacağız. Biz Türkiye’nin sahip olduğu coğrafi
konum, kültürel miras ve dinamik insan
gücünden güç alan bir topluluk olarak,
ülkemizde ve uluslararası alanda rolümüzü gün geçtikçe daha etkin hale getiriyoruz. Bu başarıda payı olan herkese teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. t
ÜYELERDEN HABERLER
NEWS FROM MEMBERS
Tirsan şaftları
Dakar 2010 Rallisi'nde yarıştı
u Paris – Dakar rallisi, 1979’da başlayan ve 10 bin kilometrelik çok zorlu bir
parkurda koşulan, dünyanın en zorlu
yarışıdır. Hem araçların, hem de ekiplerin sınırlarını zorladığı için katılan ekipler ve araçları en zorlu şartlara göre hazırlanmaktadırlar.
Geleneksel olarak Paris – Dakar arasındaki yarış, son yıllarda teröre karşı önlem amacıyla Arjantin – Şili bölgesinde yapılıyor. Marka olmuş ismini devam ettirerek Dakar rallisi olarak anılıyor. Parkur değişmiş olmasıyla birlikte,
yarışın zorluğu aynı kalmıştır.
Bu sene Dakar 2010 olarak 2 Ocak 2010
tarihinde başlayan yarışlar, 16 Ocak
2010 tarihinde sona erdi. Toplam 9 bin
km katedilen yarışta, 140 araba, 161
motorsiklet, 29 özel yapım araç ve dünyanın önde gelen tüm markalarına ait
53 kamyon yarıştı.
ri versiyonları, bu ülkenin tüm yükünü
çekmekte ve dayanıklılıkları sebebi ile
tercih edilmektedir. Bu sebeple de bu
yarışı yıllardır ön sıralarda bitirmeleri
doğaldır.
Yarışının kamyon klasmanında Rus Tatar Kamaz Master takımı birinci ve ikinci sıraları kazanırken, aynı takımın servis aracı dahi beşinci sırayı almayı başarmıştır. Rusya’nın engin ovaları, dağları ve Sibirya’sında çok zorlu yol koşullarında çalışan bu kamyonların tica-
Rusya’nın en büyük kamyon fabrikası Kamaz’ın araçlarının tüm şaftlarını
sağlayan Tirsan Kardan firması, Kamaz
Master takımı ile şaft tedariği konusunda da anlaştı. Yüksek teknoloji ürünü
kamyon şaftlarını Kamaz ile Rus pazarına tanıtan Tirsan Kardan, Kamaz Mas-
Yaylalı Günay Çemaş'a danışman oldu
Çemaş, sektörün duayen ismi
Yaylalı Günay'ı Yönetim Kurulu Danışmanlığı'na getirdi. Koç Holding bünyesindeki Döktaş'ın
Finlandiyalılar'a satışına kadar uzun süre Döktaş Genel Müdürlük koltuğunda oturan Günay, halen Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği'nin
de Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı sürdürüyor.
u Çemaş döküm, sektörün duayen
ismi Yaylalı Günay’ın danışmanlığında verimliliğini ve karlılığını artıracak. Çimento sanayisinin öğütücü eleman, otomotiv ve beyaz eşya sanayilerinin de döküm parça ihtiyaçlarına
hitap eden ürün gamıyla Türkiye’nin
yanı sıra Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da da yaygınlaşan Çemaş,
78
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Yaylalı Günay’ın danışmanlığında rekabetçi gücünü artırmayı ve 2009 yılında 25.000 tona arttırdığı kapasitesini tam olarak kullanmayı hedefliyor.
Halen Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği’nin (TÜDÖKSAD) Yönetim
Kurulu Başkanı olan Günay, son olarak Koç Holding’e bağlı Döktaşın Genel Müdürlüğü’nü üstlenmişti. t
ter takımı ile de işbirliğine başlayarak,
ürünlerinin kalitesini dünyanın en zorlu yarışında, en kuvvetli takım ile sınama imkanına kavuştu. Bu anlaşma neticesinde Tirsan şaftlı ilk yarışını Türkmenistan rallisinde koşan Kamaz takımı, yarışı bitirebilen tek kamyon firması
oldu. Dakar 2010 ise yine Tirsan şaftlarının şampiyonluğu ile sonuçlandı.
Tirsan Kardan şirketinin Genel Müdürü Nuri Ünver, “Müşterimizin bize ve
ürünlerimize duyduğu güvenin bundan
daha yalın ve kesin ifadesi olamaz, tüm
arkadaşlarımı ve Kamaz takımını kutluyorum.” diyerek düşüncelerini dile getirdi. Bu tür etkinliklerde yarışmanın
teknolojik gelişime büyük katkı sağladığını ifade eden Ünver, “Bir sonraki yarışta umarız bir Türk takımını destekleme imkanına kavuşuruz,” dedi. t
Tırsan axles raced at Dakar
2010 Rally
Tırsan Kardan, which provides all axles of
the vehicles in Russia’s biggest truck factory, Kamaz, made an agreement with
Kamaz Master Team on supplying axle.
Tirsan Kardan promoted its high quality
axles to Russian market through Kamaz
and it has had the opportunity to test its
products at the world’s most challenging
race.t
ÜYELERDEN HABERLER
NEWS FROM MEMBERS
Yiğit Akü'den
yeni nesil akıllı akü
u Bu yıl içinde 2 fabrika birden açarak
krizde büyümeyi başaran Yiğit Akü, ileri teknoloji üretimleri ve Ar-Ge çalışmaları sonucunda dünya pazarında da
bir ilke daha imza atarak Türkiye’nin ve
Avrupa’nın ilk ve tek “akıllı akü”sünü
geliştirdi.
Yeni nesil “Akıllı Akü Elektro“, üzerinde
bulunan mikro işlemcili chip ve “durum
göstergesi” sayesinde hem aküyü hem
de aracın şarj sistemini kontrol altında
tutuyor. Buna göre bir araç sahibi, aracının şarj sisteminde ortaya çıkan sorununun nereden kaynaklandığını, akıllı
aküye bakarak öğrenebiliyor. Patentini
Yiğit Akü’nün elinde bulundurduğu akıllı akü şimdiden Avrupa ülkeleri başta olmak üzere 45 ülkeden sipariş almış durumda.
Konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada,
uzun süredir üzerinde çalıştıkları “yeni
nesil” aküleri Akıllı Akü’nün tamamen
kullanıcıyı koruyan ve kullanım ömrünü uzatan bir temel üzerine geliştirildiğine dikkat çeken Yiğit Akü Genel Müdürü Hulki Büyükkalender, bu yeni ürünün tüketicilerin yanı sıra hem akü satıcılarına, hem de akü ve otomotiv servislerine büyük kolaylık ve rahatlık sağladığını söyledi.
2010 hedefi 500 adet
Dünyanın en ileri teknolojisi kullanılarak ciddi bir Ar-Ge yatırımı ile üretilen
Akıllı Akü’nün tüm patentlerini ellerinde bulundurduklarını kaydeden Büyükkalender 2010 yılında 500 bin adet üretim hedeflediklerini belirtti. Açıklamasında bu yeni ürün hakkında bilgi veren Büyükkalender, ürünün özelliklerini şu şekilde sıraladı: “Akıllı akü, gece ya
da gündüz herhangi bir zaman diliminde aracınızın şarj sistemiyle ilgili onlarca soruya yanıt veren bir ürün. Örneğin
akü almaya gittiniz; Acaba stokta uzun
süre kaldı mı? Şarjı yeterli mi? Üretim
hatası var mı? Bu sorulara tüketici anında yanıt buluyor ve akıllı akü sizi alımda
koruyor. Ya da, bir kış sabahı kalktınız
80
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Yiğit Akü’nün yeni nesil aküsü akıllı akü, aracın şarj ssteminindeki arızanın nereden kaynaklandığını sürücüye rapor ediyor. Bu sayede aracında şarj problemi yaşayan bir
tüketici zaman ve para kaybetmeden aracın arızasını giderebiliyor.
aracınıza bindiniz fakat araç çalışmadı. Çok sayıda soru ortaya çıkıyor: Acaba Araçtan mı, Akü den mi?, Akücüye
mi gitmek lazım, Araç servisini mi çağırmak lazım. Acaba akü sadece deşarj
mı oldu, şarj edilse normal duruma gelir mi? Yoksa yeni akü mü almak gerekecek?, Garantiye girer mi? Girmez mi?
İşte akıllı akü onlarca senaryoda ortaya
çıkan onlarca sorunun yanıtını veriyor
ve akü üzerinde bulunan ışıklar size ne
yapılması gerektiğini anlatıyor.”
Erken uyarı sistemi
Ürün üzerinde “erken uyarı” sisteminin
de bulunduğunu anlatan Büyükkalender, akünün üzerindeki sarı ışığın devreye girmesi ile olası seyahatler öncesinde “yolda kalmadan” potansiyel
problemleri engelleme olanağının bulunduğuna yer verdi. Büyükkalender,
şarj problemlerinin sanılanın aksine sadece aküden değil, aracın şarj sisteminden kaynaklanabileceğine, akıllı akünün
bu sorunları da rahatlıkla okuyarak araç
sahibine bildirebildiğine dikkat çekti. Araçta şarj sistemi hatası var ve bu
sorun giderilmediği takdirde boşu boşuna yeni akü alınsa bile, bir süre son-
ra ya yolda kalınacağını yada akünün
ömrünün kısalacağını, bunun da zaman
ve para kaybı anlamına geldiğini anlatan Büyükkalender, ürünün bu yönüyle
“ekonomik”, diğer bir yönüyle de “ekolojik” olduğunu söyledi.
Sürücü teşvik kapsamında
Akıllı Akü’nün yüzde 100 geri toplama sistemi ile bütünleştirildiğini, herhangi bir bayiye getirilen akünün özel
araçlarla toplanıp, tekrar kurşuna çevrildiğini ifade eden Büyükkalender “Ayrıca Kullanıcıların çevreye duyarlılığını
özendirmek için, kullanılmış aküyü geri
getiren müşteriye, yeni aküde iskonto
uyguluyoruz yada isterse belirli miktar
ücret ödeyerek teşvik kapsamına alıyoruz” dedi.
Üzerindeki özel hologramı, izleme kodu
ve çip sayesinde akünün garanti bilgilerinin, fatura, garanti belgesi ya da herhangi bir başka belge istenmeksizin akıllı akü üzerinden okunabildiğini ve sürücülerin garanti kapsamına ilişkin hiçbir
endişelerinin bulunmadığını da sözlerine ekleyen Büyükkalender, yeni nesil
akülerinin Yiğit Akü’yü Pazar liderliğine
taşıyacağını söyledi. t
New Generation Smart
Batteries of Yiğit Battery Co
New Generation Smart Battery of Yiğit
Battery Co. reports the driver where the
failure arise from in the car’s charging
system. So any consumer who experiences charging problems can fix the problem without loss of time and money.t
Beyçelik-Gestamp "Ar-Ge
Merkezi Belgesi" aldı
TAYSAD üyesi Beyçelik Gestamp Kalıp ve Oto Yan Sanayi AŞ`nin bünyesinde kurduğu Ar-Ge birimi, Sanayi
ve Ticaret Bakanlığı tarafından verilen Ar-Ge Merkezi
Belgesi`ni almaya hak kazanarak Bursa’nın dört Ar-Ge
merkezinden biri oldu.
u
Demirtaş
Organize
Sanayi
Bölgesi’nde 15 bin metre kare kapalı
alan içerisinde yer alan ve Türkiye’nin
önde gelen kalıp fabrikalarından Beyçelik Gestamp Kalıp ve Oto Yan Sanayi A.Ş.’nin bünyesinde kurduğu Ar-Ge
birimi, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından verilen Ar-Ge Merkezi Belgesini almaya hak kazanarak Bursa’nın
dört Ar-Ge merkezinden biri oldu. Beyçelik Gestamp’dan yapılan açıklamada,
otomotiv sektöründe hızla artan rekabet koşulları nedeniyle ucuz, sağlam ve
çevreci araçlar üretmek için teknoloji
alanında yeni yatırımlar ve geliştirmeler yapıldığı belirtildi. Açıklamada, BeyçelikGestamp’ın pazardaki yerini koruması ve geliştirmesi için kalıp tasarımında daha hızlı çözümler elde etmesi,
yeni üretim teknolojilerine ağırlık vermesi ve yeni nesil malzemelerin işlenebilmesi konusunda uzmanlığını ileri seviyelere taşıması gerekliliğine dikkat çekildi. Beyçelik Gestamp’ın hedefleri doğrultusunda insana yatırım yapan, yenilikçi ve teknolojiyi takip eden
bir firma olma özelliğini, bir adım daha
ileriye taşıyarak 5746 sayılı Araştırma
ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun ile 31 Temmuz
2008 tarih ve 26953 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesine İlişkin Uygulama ve Denetim Yönetmeliği “ hükümleri çerçevesinde ArGe
Merkezi unvanı aldığı vurgulandı. Otomotiv Yan Sanayi Sac Şekillendirme ve
Kalıpçılık alanında Türkiye’nin ilk Ar-Ge
merkezi olan Beyçelik Gestamp’ın , 70’i
aşkın uzman kadrosuyla farklı disiplinleri bir arada bulundurarak 2012 yılına
kadar minimum 12 yeni buluş ve geliştirme konusunda faaliyetlerini tamamlamayı hedeflediğine dikkat çekilirken,
üreten, geliştiren ve sürekli keşfeden bilimsel temele dayalı çalışmalara bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada
devam edileceği ifade edildi. t
Beyçelik-Gestamp received
“R&D Centre Certification”
TAYSAD member Beyçelik – Gestamp received “R&D Centre Certification” of Ministry of Industry and Commerce and became one of four R&D centres in Bursa.t
Beyçelik-Gestamp'a
OSD'den ödül
Beyçelik Gestamp, Otomotiv Sanayicileri Derneği (OSD) tarafından 2009 yılı yan sanayi firması seçildi. Beyçelik Gestamp, 19 Mart 2010 tarihinde İstanbul Ticaret Odası’nda düzenlenecek törende ödülünü alacak.
Award from OSD to Beyçelik-Gestamp
Automotive Manufacturers’ Association has announced Beyçelik – Gestamp as “Supplier
of 2009”. Beyçelik – Gestamp will receive its prize with a ceremony that will be held at İstanbul Chamber of Commerce on 19 of March 2010.t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
81
TAYSAD ÜYELERİ
82
TAYSAD MEMBERS
Firma Adı
Telefon
Faks
Ana Sayfa
1
A RAYMOND BAĞLANTI ELEMANLARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581058
+90 262 6581073
http://www.araymond.com
2
AKA OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2703300
+90 224 2703301
http://www.akaoto.com.tr
3
AKÇELİK DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3767432
+90 232 3280746
http://www.akcelik.com.tr
4
AKIM METAL SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 5931990
+90 216 5931999
http://www.akimmetal.com.tr
5
AKKARDAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7446630
+90 262 7441873
http://www.akkardan.com
6
AKTAŞ HAVA SÜSPANSİYON SİSTEMLERİ A.Ş.
+90 224 5248571
+90 224 2612330
http://www.aktasgroup.com
7
AKYIL OTOMOTİV YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 6219865
+90 216 6219866
http://www.akyilotomotiv.com.tr
8
ALBA KALIP VE OTOM. MAK. İML. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 4999585
+90 216 4999584
http://www.albakalip.com.tr
9
ALKAN OTOMOTİV PARÇALARI ÜRETİM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6788600
+90 262 6588601
http://www.kanca.com.tr
10
ANADOLU RULMAN İMALAT SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 380 7355154
+90 380 7355177
http://www.anadolurulman.com.tr
11
ANSEL METAL İMALAT SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3785104
+90 216 3785068
http://www.ansel.com.tr
12
ANT KALIP SAN. TİC. A.Ş.
+90 216 5932430
+90 216 5932435
http://www.antkalip.com
13
A-PLAS PLASTİK VE LASTİK SANAYİ
+90 224 2610550
+90 224 2610554
http://www.a-plas.com.tr
14
ARCELORMİTTAL İSTANBUL PASLANMAZ ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7512914
+90 262 7512923
http://www.uginox.com.tr
15
AREVA T&D ENERJİ ENDÜSTRİSİ A.Ş.
+90 262 6483300
+90 262 6412036
http://www.areva-td.com
16
ARFESAN ARKAN FREN ELEMANLARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7510269
+90 262 7510189
http://www.arfesan.com.tr
17
ARGEN OTOMOTİV MÜHENDİSLİĞİ ÖZEL ARAÇ İML. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3941725
+90 216 3941511
http://www.argen.com.tr
18
ARIKAN KRİKO VE MAK. SAN. TİC. A.Ş.
+90 222 2360770
+90 222 2360774
http://www.arikankriko.com.tr
19
ARKPRES EMNİYET KEMERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 3495490
+90 262 3493793
http://www.arkpres.com
20
ARMETAL MAKİNA METAL SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6445704
+90 262 6445703
http://www.armetal.com.tr
21
ARPEK ARKAN PARÇA ALÜMİNYUM ENJ. VE KALIP SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6589744
+90 262 6589749
http://www.arpek.com.tr
22
ASAŞ FİLTRE SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 326 4561560
+90 326 4561023
http://www.asasfilter.com
23
ASİL ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2806100
+90 224 2806200
http://www.asilcelik.com.tr
24
ASSAN HANİL OTOMOTİV OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 3176800
+90 262 3651814
http://www.assanhanil.com.tr
25
ASV SAN. VE TİC. KOLL. ŞTİ.
+90 212 8867387
+90 212 8867396
http://www.asv.com.tr
26
ATAY MAKİNA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581919
+90 262 6582000
http://www.ataymakina.com
27
ATAYLAR MAKİNA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 212 6890233
+90 212 6890215
http://www.ataylar.com
28
AUTOLIV CANKOR OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6484600
+90 262 6484601
http://www.autoliv.com
29
AYDINLAR YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 332 2390151
+90 332 2390154
http://www.aydchassis.com
30
AYGERSAN AYDINLATMA GEREÇLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 312 8154561
+90 312 8154220
http://www.bayraktarlar.com
31
AYHAN METAL PRES DÖKÜM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7512194
+90 262 7512198
http://www.ayhanmetal.com.tr
32
B PLAS BURSA PLASTİK METAL İNŞ. VE TUR. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2610900
+90 224 2610918
http://www.bplas.com.tr
33
BANDO KAYIŞ SANAYİ VE TİCARET (TÜRKİYE) A.Ş.
+90 262 6771120
+90 262 6771128
http://www.kaleoto.com.tr
34
BANT BORU SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6774700
+90 262 7514637
http://www.bantboru.com
35
BASKI DEVRE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 3901036
+90 216 3544941
http://www.baskidevre.com.tr
36
BELDESAN OTOMOTİV YAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 3234130
+90 212 3230695
http://
37
BELKA KAUÇUK ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 4111500
+90 224 4111503
http://www.belka.com.tr
38
BELTAN VIBRACOUSTIC TİTREŞİM ELEMANLARI SAN. A.Ş.
+90 224 2707102
+90 224 2431436
http://www.beltan.com.tr
39
BEMAG MAKİNA ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7510160
+90 262 7510163
http://www.bemag.com.tr
40
BEŞEL BİJON MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 4162887
+90 216 4108589
http://www.besel.net
41
BEŞER BALATACILIK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 4781801
+90 232 4781778
http://www.beser.com.tr
42
BEYÇELİK GESTAMP KALIP VE OTO YAN SAN. PAZ. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2700600
+90 224 2415200
http://www.beycelik.com.tr
43
BİLEN EGZOST SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3645959
+90 216 3643662
http://www.bilenegzost.com
44
BİRİNCİ OTOMOTİV SAN. A.Ş.
+90 216 4661990
+90 216 3647401
http://www.birinciotomotiv.com.tr
45
BORÇELİK ÇELİK SAN. TİC. A.Ş.
+90 224 2804000
+90 224 5190130
http://www.borcelik.com
46
BORUSAN MANNESMANN BORU SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 3935800
+90 212 2936960
http://www.borusanmannesmann.com
47
BOSAL MİMAYSAN METAL İŞLEME SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7514425
+90 262 7514434
http://www.bosal-mimaysan.com
48
BOSCH FREN SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2610500
+90 224 2610510
http://www.bosch.com.tr
49
BOSCH REXROTH OTOMASYON SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6760000
+90 262 6760101
http://www.boschrexroth.com.tr
50
BOSCH SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2192500
+90 224 2192502
http://www.bosch.com.tr
51
BOSİM SAÇ İŞLETME MERKEZİ LTD. ŞTİ.
+90 216 5970450
+90 216 3960456
http://www.bostemboru.com
52
CENGİZ MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6581220
+90 262 6581228
http://www.cengizmakine.com.tr
53
CEVHER DÖKÜM SAN. A.Ş.
+90 232 4781000
+90 232 4781010
http://www.cevherdokum.com.tr
54
CHEMETALL SANAYİ KİMYASALLARI TİC. VE SAN. A.Ş.
+90 262 6774900
+90 262 6774950
http://www.chemetall.com
55
CHEP KONTEYNER VE PALET LTD. ŞTİ.
+90 216 5377730
+90 216 5377737
http://www.chep.com
56
CMS JANT VE MAKİNA SAN. A.Ş.
+90 232 3991000
+90 232 3991010
http://www.cms.com.tr
57
COMPONENTA DÖKÜMCÜLÜK TİC. VE SAN. A.Ş.
+90 224 5734263
+90 224 5734273
http://www.componenta.com
58
COŞKUNÖZ METAL FORM MAKİNA END. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2800100
+90 224 2431146
http://www.coskunoz.com.tr
59
CPS OTOMOTİV TEKSTİL SAN. VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581800
+90 262 6581807
http://www.c-p-s.com.tr
60
CPS PRESSFORM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581800
+90 262 6581807
http://www.c-p-s.com.tr
61
CRH OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581160
+90 262 6581163
http://www.crh-group.com/
62
ÇAĞATAY KABLO SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 212 7388484
90 212 7388487
http://www.cagataykablo.com
63
ÇAVUŞOĞLU MAKİNA VE OTOM. YAN SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 7591564
+90 262 7591566
http://
64
ÇELİKEL ALÜMİNYUM DÖKÜM İML. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3111442
+90 216 3111067
http://www.celikel.com
65
ÇETİNPRES OTO YAN SAN. A.Ş.
+90 216 3771041
+90 216 3771043
http://www.cetinpres.com
66
ÇİFTEL ELEKTROMEKANİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581810
+90 262 6581029
http://www.ciftel-ltd.com
67
ÇİMSATAŞ ÇUKUROVA İNŞ. MAK. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 324 2218400
+90 324 2218404
http://www.cimsatas.com
68
ÇORLU OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 282 6514393
+90 282 6515524
http://www.corluotomotiv.com
69
DELPHI OTOMOTİV SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 4887200
+90 232 4887205
http://www.delphi.com
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Firma Adı
Telefon
Faks
Ana Sayfa
70
DENET CIVATA SAN. A.Ş.
+90 212 5676748
+90 212 4800800
http://www.denetcivata.com
71
DENSO OTOMOTİV PARÇALARI SAN. A.Ş.
+90 262 6795700
+90 262 6795757
http://www.denso.com.tr
72
DESTAŞ DİJİTAL ELEKTRONİK SAN. VE TİCARET A.Ş.
+90 216 3785703
+90 216 5950811
http://www.destas.com.tr
73
DİTAŞ DOĞAN YEDEK PARÇA İMALAT VE TEKNİK A.Ş
+90 216 5457000
+90 216 5451373
http://www.ditas.com.tr
74
DOĞAN LASTİKÇİLİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7512550
+90 262 7510570
http://www.teknokaucuk.com
75
DOSTEL MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7510230
+90 262 7510288
http://www.dostelmakina.com
76
DOW TÜRKİYE KİMYA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 7546800
+90 262 7548801
http://www.dow.com
77
DÖKSAN BASINÇLI DÖKÜM VE MAK. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6582910
+90 262 6582669
http://www.doksandokum.com
78
DÖNMEZ DEBRİYAJ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3768766
+90 232 3768999
http://www.donmezdebriyaj.com.tr
79
DURDEN PLASTİK ÜRÜNLER VE YAPIŞKAN FİLM TİC. VE SAN. A.Ş.
+90 262 6582771
+90 262 6582772
http://dourdin.fr
80
DYTECH DYNAMIC FLUID TECNOLOGIES S.P.A
+90 262 3736660
+90 262 3736077
http://www.dayco.com
81
ECS ELEKTRİK ENJ. VE KABLO SİS. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 4111015
+90 224 4111017
http://www.ecselektrik.com
82
EGE ENDÜSTRİ VE TİC. A.Ş.
+90 232 4911400
+90 232 4911515
http://www.egeendustri.com.tr
83
EGE FREN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3973600
+90 232 4790208
http://www.egefren.com.tr
84
EGE SOĞUTMACILIK KLİ. SOĞ. HAVA TES. İHR. İTH. SAN VE TİC AŞ
+90 232 8333764
+90 232 8333755
http://www.safkar.com.tr
85
EGEBANT ZIMPARA VE POLİSAJ MALZ. SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6791313
+90 262 6791300
http://www.egebant.com.tr
86
EKU FREN KAMPANA VE DÖKÜM SAN. A.Ş.
+90 262 6581010
+90 262 6581000
http://www.eku.com.tr
87
ELATEK KAUÇUK PLASTİK VE KİMYEVİ MADDELER SAN. LTD. ŞTİ.
+90 224 2611230
+90 224 2611300
http://www.elatek.com.tr
88
ELBA BASINÇLI DÖKÜM SAN. A.Ş.
+90 236 2330600
+90 236 2330602
http://www.elba.com.tr
89
EMAS ELEKTROTEKNİK MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 5492252
+90 212 5492580
http://www.emasas.com.tr
90
EMEK KALIP APARAT VE MAK. SAN. A.Ş.
+90 262 6589984
+90 262 6589986
http://www.emekkalip.com.tr
91
ERDEMİR ÇELİK SERVİS MERKEZİ SA. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6792727
+90 262 6792709
http://www.erdemir-csm.com.tr
92
EREĞLİ DİLME SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 372 3181020
+90 372 3180902
http://www.ereglidilme.com
93
ERKURT TEKSTİL VE YALITIM ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2610023
+90 224 2610015
http://www.erkurt.com
94
ERLER DIŞ TİC. A.Ş.
+90 216 5733858
+90 216 5733857
http://www.impa-imalat.com.tr
95
ERMETAL OTOMOTİV VE EŞYA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2802000
+90 224 2610971
http://www.ermetal.com
96
ERSAN KAUÇUK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3042444
+90 216 3042471
http://www.ersankaucuk.com
97
ERSEL AĞIR MAKİNE SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6581340
+90 262 6580527
http://www.ersel.com
98
ERTANLAR MAKİNA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 222 2360553
+90 222 2360555
http://www.ertanlar.com
99
ESTAŞ EKSANTRİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 346 2181220
+90 346 2181231
http://www.estas.com.tr
100
FARBA OTOMOTİV AYDINLATMA VE PLASTİK FABRİKALARI A.Ş.
+90 212 2564960
+90 212 2561043
http://www.farba.com
101
FARHYM OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 312 3980254
+90 312 3980258
http://www.farhym.com
102
FARLAS OTOMOTİV PAZARLAMA A.Ş.
+90 212 2385454
+90 212 2382627
http://www.bayraktarlar.com
103
FARPLAS OTO YEDEK PARÇALARI İML. İTH. İHR. A.Ş.
+90 262 6796500
+90 262 6796553
http://www.farplas.com
104
FAURECIA POLİFLEKS OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 4594020
+90 216 4594026
http://www.faurecia.com
105
FEDERAL MOGUL İZMİT PİSTON VE PİM ÜRETİM TESİSLERİ A.Ş.
+90 262 2260820
+90 262 2262405
http://www.federalmogul.com
106
FEDERAL MOGUL PİSTON SEGMAN GÖMLEK ÜRETİM TES. A.Ş.
+90 212 2926313
+90 212 2926268
http://www.federalmogul.com
107
FERRO DÖKÜM SAN. VE DIŞ TİC. A.Ş.
+90 262 6534260
+90 262 6531852
http://www.ferrodokum.com.tr
108
FICOSA INTERNATIONAL OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 4111450
+90 224 4111458
http://www.ficosa.com
109
FİGES FİZİK VE GEOMETRİDE BİLGİSAYAR SİM. HİZ. TİC. A.Ş.
+90 224 2808525
+90 224 2808532
http://www.figes.com.tr
110
FİLKAR OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 332 2390761
+90 332 2390764
http://www.filkar.com.tr
111
FKK GÜNEY OTO LASTİK TAKOZ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 362 2668090
+90 362 2668094
http://www.fkk.com.tr
112
FONTANA PİETRO KALIP SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 5931837
+90 216 5931892
http://www.fontana-group.com
113
GALSAN PLASTİK VE KALIP SAN. A.Ş.
+90 262 6777575
+90 262 7512775
http://www.galsan.com
114
GATES POWERTRAIN PLASTİK METAL VE MAKİNE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 232 2580078
+90 232 2522011
http://www.gates.com
115
GKN ESKİŞEHİR OTOMOTİV ÜRÜNLERİ ÜRETİM VE SATIŞ A.Ş.
+90 222 2362505
+90 222 2362509
http://www.gkndriveline.com
116
GRAMMER KOLTUK SİSTEMLERİ A.Ş.
+90 224 2193000
+90 224 2197737
http://www.grammer.com
117
GREEN CHEMICALS KİM. MAD. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 4565175
+90 216 4565169
http://www.green-chemicals.com
118
GTB KABLO SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6776200
+90 262 6776258
http://www.gtbotomotiv.com
119
GÜÇLÜ PRES MAK. SAN. TİC. A.Ş.
+90 262 6580343
+90 262 6580344
http://www.guclupres.com.tr
120
GÜNGÖR OTOMOBİL YAN. SAN. A.Ş.
+90 262 7511856
+90 262 7510532
http://www.gungorotomobil.com.tr
121
GÜRSETAŞ DÖKÜM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6583001
+90 262 6583011
http://www.ersen.com
122
GÜVEN OTOMOTİV PARÇALARI ÜRETİM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6788600
+90 262 6588601
http://www.kanca.com.tr
123
HANİL CF OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 3496279
+90 262 3496285
http://www.hanilcf.com.tr
124
HASÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 4444140
+90 216 5930890
http://www.hascelik.com
125
HAYES LEMMERZ JANTAŞ JANT SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 236 2334329
+90 236 2334330
http://www.jantas.com.tr
126
HEKİMOĞLU DÖKÜM SAN. NAK. VE TİC. A.Ş.
+90 462 3255042
+90 462 3255044
http://www.karceliktas.com.tr
127
HEMA ENDÜSTRİ A.Ş.
+90 282 7581040
+90 282 7581071
http://www.hemaendustri.com
128
HIZLANLAR OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6536140
+90 262 6536141
http://www.hizlanlar.com
129
HİPAK HİDROLİK MAKİNE SAN. A.Ş.
+90 212 5496901
+90 212 5496907
http://www.hipak.com.tr
130
HP PELZER PİMSA OTOMOTİV A.Ş.
+90 262 6489300
+90 262 6589140
http://www.pelzerpimsa.com.tr
131
ISE OTOMOTİV GELİŞTİRME SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 382 2159450
+90 382 2159459
http://www.ise-automotive.com
132
ISILSAN MAKİNA SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
+90 264 2767670
+90 264 2758794
http://www.isilsan.net
133
ISTAŞ İZMİR ISIL İŞLEM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 8770300
+90 232 8770301
http://www.istasas.com.tr
134
İLERİ MEKANİK MAKİNA KALIP İMALAT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 4138206
+90 216 4138210
http://www.ilerigroup.com
135
İNCİ AKÜ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 236 2332510
+90 236 2332513
http://www.inciaku.com
136
İNELLİ PLASTİK TEKSTİL OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3767500
+90 232 3767113
http://www.inelli.com.tr
137
infoTRON ELEKTRİK VE BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ ÜRETİM VE TİC. A.Ş.
+90 216 6510955
+90 216 6510954
http://www.infotron.com.tr
138
İNTER KAUÇUK VE EVA LTD. ŞTİ.
+90 212 5151247
+90 212 5151292
http://www.intereva.com.tr
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
83
TAYSAD ÜYELERİ
84
TAYSAD MEMBERS
Firma
Telefon
Faks
Ana Sayfa
139
İS-KA İSTANBUL KABLO SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 6136655
+90 212 5763697
http://www.iska.com.tr
140
İZELTAŞ EL ALETLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 4721375
+90 232 4721378
http://www.izeltas.com.tr
141
KALE BALATA OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7440386
+90 262 7440389
http://www.kalebalata.com
142
KALE OTO RADYATÖR SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7441852
+90 262 7441275
http://www.kaleoto.com.tr
143
KALIPYANSAN STANDART KALIP ELEMANLARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 3781212
+90 216 3782780
http://www.kalipyansan.com
144
KANCA EL ALETLERİ DÖVME ÇELİK VE MAK. SAN. A.Ş.
+90 262 6788600
+90 262 6788601
http://www.kanca.com.tr
145
KARAT GÜÇ SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6776200
+90 262 6776248
http://www.deltaguc.com
146
KARDEŞ ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 6249204
+90 212 6243392
http://www.kardeselektrik.com.tr
147
KAYNAK TEKNİĞİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6797800
+90 262 6797700
http://www.askaynak.com.tr
148
KERİM ÇELİK MAMULLERİ İMALAT VE TİC. A.Ş.
+90 216 5813000
+90 216 5813045
http://www.kerimcelik.com
149
KFI KARTAL FCMP OTOMOTİV SAN. TİC. A.Ş.
+90 236 3131251
+90 236 3131651
http://www.kfi.com.tr
150
KONEKS PİSTON GÖMLEK İMALAT SAN. TİC. A.Ş.
+90 332 2390800
+90 332 2390615
http://koneks.com.tr
151
KORMAS ELEKTRİKLİ MOTOR SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 6601011
+90 216 6601044
http://www.kormas.com
152
KORMETAL SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 6946000
+90 212 5095508
http://www.kormetal.com
153
KROS OTOMOTİV SAN. TİC. A.Ş.
+90 274 2662500
+90 274 2662469
http:///krosotomotiv.com.tr
154
KTC KALİBRE BORU KESME SAN. LTD. ŞTİ.
+90 262 3166600
+90 262 3350792
http://www.kalibreboru.com.tr
155
LASPAR KAUÇUK YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 224 2806900
+90 224 4842597
http://www.las-par.com
156
LUCAS ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 264 2768750
+90 264 2752891
http://www.lucaselektrik.com
157
MAGNA OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 262 3156875
+90 2623156879
http://www.magna.com
158
MAHLE FİLTRE SİSTEMLERİ A.Ş.
+90 262 7515301
+90 262 7515310
http://www.mahle.com
159
MAHLE MOPİSAN YEDEK PARÇA SAN. TİC. A.Ş.
+90 232 2518694
+90 232 2518695
160
MAJOR SKT OTO DONANIM A.Ş.
+90 224 2805400
+90 224 2805444
http://www.majorskt.com
161
MAKERSAN MAKİNA OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 7512505
+90 262 7513580
http://www.makersan.com
162
MAKO ELEKTRİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2195600
+90 224 2195681
http://www.mako.com.tr
163
MAKTEL MAKİNE VE TEL SAN. A.Ş.
+90 216 5614580
+90 216 3118388
http://www.maktel.com.tr
164
MAPA CİVATA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580700
+90 262 6580690
http://www.mapaclutch.com
165
MA-PA FREN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580700
+90 262 6580690
http://www.mapaclutch.com
166
MA-PA MAKİNA PARÇALARI ENDÜSTRİSİ A.Ş.
+90 262 6580700
+90 262 6580690
http://www.mapaclutch.com
167
MARTUR SÜNGER VE KOLTUK A.Ş.
+90 212 3460585
+90 212 3460576
http://www.martur.com.tr
168
MATAY OTOMOTİV YAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 4833550
+90 224 4833564
http://www.matay.com.tr
169
MAYSAN MANDO OTOMOTİV PARÇALARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2431350
+90 224 2435902
http://www.maysanmando.com
170
MEBANT İZOLASYON VE BANT SAN. LTD. ŞTİ.
+90 232 4336071
+90 232 4572073
http://www.mebant.com.tr
171
MECAPLAST OTOMOTİV ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580478
+90 262 6580487
http://www.mecaplastgroup.com
172
MEKRA LANG OTOMOTİV YAN SANAYİ A.Ş.
+90 312 6401216
+90 312 6401225
http://mekra-turkey.com
173
MESA MAKİNA DÖKÜM GIDA SAN. TİC. A.Ş.
+90 332 2391872
+90 332 2391876
http://www.mesamakina.com.tr
174
MURAT TİC. KABLO SAN. A.Ş.
+90 262 6796700
+90 262 6580210
http://www.muratticaret.com
175
MUTLU AKÜ VE MALZ. SAN. A.Ş.
+90 216 3041590
+90 216 3041869
http://www.mutlu.com.tr
176
MUTLU PLASTİK VE AMBALAJ SAN. A.Ş.
+90 212 5504582
+90 212 6513039
http://www.mutluplastik.com.tr
177
NEŞE PLASTİK TİC. VE SAN. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581090
+90 262 6581096
http://www.neseplastik.com
178
NET CİVATA VE VİDA SAN. A.Ş.
+90 212 6989170
+90 212 6989178
http://www.netcivata.com
179
NORM CİVATA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3767610
+90 232 3767613
http://www.normcivata.com
180
NSK SINAİ MAMÜLLER İMALAT VE TİC. A.Ş.
+90 224 6761219
+90 224 6621240
http://www.nskgroup.com.tr
181
NURSAN ELEKTRİK DONANIM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 8559300
+90 212 8559304
http://www.nursanelektrik.com
182
NURSAN OTOMOTİV KABLO SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 8559300
+90 212 8559304
http://www.nursanotomotiv.com
183
OLGUNÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 236 2330444
+90 236 2331305
http://www.olguncelik.com.tr
184
OLİMPİA OTO CAMLARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6463878
+90 262 6463882
http://www.olimpia.com.tr
185
OMTAŞ OTOMOTİV TRANSMİSYON AKSAMI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6555544
+90 262 6555401
http://www.omtas.com.tr
186
OPAŞ OTOMOTİV PLATİNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 6429050
+90 212 5579097
http://www.opasauto.com
187
OPSAN ORİJİNAL SAC PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 7514105
+90 262 7514125
http://www.opsan.com.tr
188
ORSAN TİCARİ ARAÇ SİSTEMLERİ LTD. ŞTİ.
+90 282 6818400
+90 282 6818414
http://www.orsantr.com
189
ORSAN YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 282 6818400
+90 282 6818414
http://www.orsantr.com
190
ORTADOĞU RULMAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 312 2898900
+90 312 2846253
http://www.ors.com.tr
191
OTOPARSAN OTOMOTİV PARÇA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 212 8580143
+90 212 8580146
http://www.otoparsan.com
192
OT-SA OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 5962785
+90 216 3964420
http://www.ot-sa.com
193
ÖNAYSAN METAL SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 5282600
+90 216 4204889
http://www.onaysan.com.tr
194
ÖZEN PRES MAKİNA VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6581200
+90 262 6581209
http://www.ozenpres.com
195
ÖZKAR OTOMOTİV PARÇALARI İMALAT SAN. A.Ş.
+90 262 6580338
+90 262 6580340
http://www.ozkarotomotiv.com
196
ÖZLER PLASTİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 4566666
+90 212 4566697
http://www.ozlerplastik.com
197
PAKSAN MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 5505700
+90 212 5505528
http://www.paksan.com.tr
198
PARSAN MAKİNA PARÇALARI SAN. A.Ş.
+90 216 4931266
+90 216 4931280
http://www.parsan.com
199
PİMSA ADLER OTOMOTİV A.Ş.
+90 262 6582778
+90 262 6582786
http://www.pimsaadler.com.tr
200
PİMSA POLİÜRETAN İMALAT SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3641080
+90 216 3641117
http://www.pimsa.com.tr
201
PUNTAŞ MAKİNA VE YEDEK PARÇA SAN.
+90 212 8750403
+90 212 8750460
http://www.puntasmakina.com
202
RAPRO KİMYA TURİZM BİLİŞİM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 4497978
+90 232 4597960
http://rapro.com.tr
203
RİETER ERKURT OTOMOTİV YAN SAN VE TİC. A.Ş.
+90 224 4832729
+90 224 4832727
204
RÖZMAŞ ÇELİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
+90 262 7510826
+90 262 7511314
http://www.rcstr.com
205
RÖZMAŞ METAL SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6771000
+90 262 6771009
http://www.rcstr.com
206
SA-BA ENDÜSTRİYEL ÜRÜNLER İML. VE TİC. A.Ş.
+90 216 5931955
+90 216 5931440
http://www.sa-ba.com.tr
207
SADIK OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 2785811
+90 212 3245356
http://www.sadikotomotiv.com
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Balık
FARKIMIZ: HİZMET
KALİTEMİZ: ÖZENLİ DEKORASYON
TOPLANTI VE BARKOVİZYON SALONUMUZ
ÇARŞAMBA, CUMA VE CUMARTESİ
AKŞAMLARI PİYANO EŞLİĞİNDE
MÜZİKLİ YEMEK
DODO MARİN BALIK RESTAURANT
Ankara Mercan, Çınarlı Sokak No: 54 Tuzla - İstanbul
Tel: 0 216 582 07 07 - 446 87 39 Faks: 0 216 582 09 90
www.dodobalik.com
TAYSAD ÜYELERİ
86
TAYSAD MEMBERS
Firma
Telefon
Faks
Ana Sayfa
208
SANGO OTOMOTİV ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6796100
+90 262 6796161
http://www.sango-sti.com
209
SANİFOAM SÜNGER SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 282 7252725
+90 282 7252716
http://www.sanifoam.com.tr
210
SAN-PAR KALIPÇILIK PARÇA İMALATI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 216 3072400
+90 216 3075015
http://
211
SARIGÖZOĞLU HİDROLİK MAKİNA VE KALIP SAN. TİC. A.Ş.
+90 236 2337050
+90 236 2337047
http://www.sarigozoglu.com.tr
212
SEKİSO OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580539
+90 262 6580540
http://www.sekiso.com.tr
213
SEL METAL OTOMOTİV VE MAKİNA İMALAT SANAYİ
+90 262 7511315
+90 262 7512228
http://www.selmetal.com
214
SENTEZ OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 232 4359410
+90 232 4359497
http://www.sentezotomotiv.com
215
SERVET MADENİ EŞYA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 212 7361886
+90 212 7361891
http://www.servetmadeni.com
216
SIGARTH METAL İŞLEME SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6582601
+90 262 6582605
http://www.sigarth.com
217
SIZMAZ CONTA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 2192113
+90 212 4854146
http://
218
SİKA YAPI KİMYASALLARI A.Ş.
+90 216 5810600
+90 216 5810699
http://www.sika.com
219
SİSAN SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6582680
+90 262 6582699
http://www.sisansanayi.com
220
SİSMAK OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3280255
+90 232 3280262
http://www.sismak.com
221
SİSTEM TEKNİK SANAYİ FIRINLARI A.Ş.
+90 262 6582914
+90 262 6581819
http://www.sistemteknik.com
222
SKT YEDEK PARÇA MAKİNA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2434100
+90 224 2431424
http://www.skt.com.tr
223
SOM CİVATA SOMUN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 312 2671467
+90 312 2671068
http://www.somas.com.tr
224
STANDARD PROFİL OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 3133100
+90 212 2321936
http://www.standardprofil.com
225
STANDART YAY SAN. KOLL. ŞTİ.
+90 212 5495986
+90 212 5495990
http://www.standardyay.com
226
SUPAR SUPAP VE PARÇA SAN. TİC. A.Ş.
+90 332 2482394
+90 332 2487521
http://www.supar.com
227
SUPSAN MOTOR SUPAPLARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 3363200
+90 212 5927268
http://www.supsan.com.tr
228
SÜPERPAR OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 8770212
+90 232 8770217
http://www.superpar.com
229
ŞAHİN MOTOR YATAKLARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6533361
+90 262 6533101
http://www.sahin.com.tr
230
ŞESAN YEDEK PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580035
+90 262 6580312
http://www.sesan-semak.com
231
TAKOSAN OTOMOBİL GÖSTERGELERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 5541525
+90 212 6425297
http://www.takosan.com.tr
232
TANATAR KALIP PRES İŞLERİ SANAYİ VE TİCARET LTD ŞTİ.
+90 222 2360970
+90 222 2360969
http://www.tanatarkalip.com.tr
233
TAYSAN OTO YAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2433516
+90 224 2433515
http://www.erkurtholding.com
234
TEFAŞ KİMYASAL VE SERAMİK KAPLAMA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580220
+90 262 6588202
http://www.tefas.com.tr
235
TEKERSAN JANT SAN. A.Ş.
+90 216 4745715
+90 216 4745697
http://www.tekersan.com.tr
236
TEKİŞ TEKNİK EROZYON KALIP SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6580404
+90 262 6580413
http://www.tekiskalip.com.tr
237
TEKLAS KAUÇUK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6484400
+90 262 6417963
http://www.teklas.com.tr
238
TEKNOFOAM İZOLASYON SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 5170956
+90 216 5170957
http://www.teknofoam.com
239
TELFORM KELEPÇE VE YAY SAN. TİC. A.Ş.
+90 216 3933585
+90 216 3932612
http://www.telform.com.tr
240
TEMEL CONTA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 4835409
+90 232 4259269
http://www.temelconta.com.tr
241
TERBAY MAKİNA ENDÜSTRİ VE TİCARET A.Ş.
+90 232 4782525
+90 232 4782526
http://www.terbay.com.tr
242
THYSSENKRUPP OTOMOTİV PARÇALARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6582607
+90 262 6447528
http://www.thyssenkrupp.com
243
TI OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 224 4110110
+90 224 4110111
http://www.tiautomotive.com
244
TI OTOMOTİV SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. / GEBZE
+90 262 6784800
+90 262 6784890
http://www.tiautomotive.com
245
TIR-SAN TREYLER SAN. VE TİC. NAKLİYAT A.Ş.
+90 216 5640200
+90 216 3118097
http://www.tirsan.com
246
TİRSAN KARDAN A.Ş.
+90 232 4636161
+90 232 4225332
http://www.tirsankardan.com.tr
247
TKG OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2807900
+90 224 4823934
http://www.tkg.com.tr
248
TOKSAN YEDEK PARÇA İMALAT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 224 4111950
+90 224 4111959
http://www.toksanotomotiv.com
249
TOPÇESAN TOPBAŞ ÇELİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2612555
+90 224 2610137
http://rapro.com.tr
250
TOYOTA TSUSHO EUROPE S.A. - İSTANBUL ŞUBESİ
+90 262 6588400
+90 262 6580284
http://www.toyota-tsusho.com
251
TOYOTETSU OTOMOTİV PARÇ. ÜRETİM VE TİC. A.Ş.
+90 262 6588710
+90 262 6588717
http://www.toyetsu.com.tr
252
TOZMETAL TİC. VE SAN. A.Ş.
+90 212 8805660
+90 212 8806147
http://www.tozmetal.com
253
TRAKYA CAM SAN. A.Ş.
+90 212 3503366
+90 212 3504366
http://www.sisecam.com
254
TRİGO ÇÖZÜM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 2874093
+90 212 2874094
http://www.trigo-sas.com.tr
255
TUĞBAY OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 312 4409700
+90 312 4387667
http://www.adogan.com
256
UÇAR METAL MAKİNE OTOMOTİV PARÇA SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6556018
+90 262 6555915
http://www.ucar.com.tr
257
ULUS METAL SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
+90 262 6771021
+90 262 6771025
http://www.ulusmetal.com.tr
258
USO OTOMOTİV SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3641090
+90 216 3646547
http://www.uso.gen.tr
259
UZEL OTOMOTİV SİSTEMLERİ A.Ş.
+90 262 6787000
+90 262 6589193
http://www.uzelautomotive.com
260
ÜNKAL OTOMOTİV SAN. VE DIŞ TİC. A.Ş.
+90 212 5503804
+90 212 5503851
http://www.unkal.com.tr
261
ÜNÜVAR ELEKTRONİK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 4205000
+90 216 4156507
http://www.unuvar.com
262
VALEO OTOMOTİV SİSTEMLERİ END. A.Ş.
+90 224 2700400
+90 224 2610055
http://www.valeo.com
263
VAN PRES DÖKÜM KROMAJ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2431458
+90 224 2431460
http://www.vanpres.com.tr
264
VERİTAS OTOMOTİV SAN. LTD. ŞTİ.
+90 282 7264762
+90 282 7251847
http://www.veritas-ag.de
265
VOLAN DİŞLİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 282 7461213
+90 282 7461217
http://www.volandisli.com
266
YAYSAN TEKNİK YAY SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2434200
+90 224 2431532
http://www.yaysanteknik.com.tr
267
YAZAKİ OTOMOTİV YAN SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 224 2701000
+90 224 5248999
http://www.yazaki-europe.com
268
YEMENİCİ OTOMOTİV VE PARÇALARI SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 262 6432122
+90 262 6412836
http://www.yemenici.com
269
YENMAK MOTOR GÖMLEK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 332 2489276
+90 332 2484855
http://www.yenmak.com.tr
270
YILDIZ KALIP SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 212 7711515
+90 212 7712898
http://www.yildizkalip.com
271
YİĞİT AKÜ MALZEMELERİ NAKLİYAT SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 312 2670280
+90 312 2670861
http://www.yigitbattery.com
272
YOĞURTÇUOĞLU KAUÇUK PARÇA SANAYİ
+90 224 4823002
+90 224 4823001
http://www.omrubber.com
273
ZATEL PRES DÖKÜM SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 3951302
+90 216 3950112
http://www.zatel.com.tr
274
ZF LEMFÖRDER AKS MODÜLLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 232 3981307
+90 232 3981391
http://www.zf.com
275
ZF TÜRK SAN. VE TİC. A.Ş.
+90 216 5920750
+90 212 5920764
http://www.zf-group.de
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
ULUSAL KALIP ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ VE TAYSAD İŞBİRLİĞİYLE
KALIP DOSYASI
KALIP DOSYASI
UKUB Yönetim Kurulu Başkanı Şamil Özoğul:
"Kalıp sanayi zorluklar ve engellere rağmen
olanakları çok yüksek bir sektördür"
Bugün itibariyle mesleğe gönül vermiş
114 üyemiz bulunmaktadır. Üyemiz
olan kalıp üreticilerimizin tasarım, makine, ekipman, analiz yazılımları, ölçme
ve değerleme imkanları açısından rekabet güçleri oldukça yüksektir. Bu tecrübe ve sermaye gücüne nispeten ucuz
olan nitelikli iş gücünü, esnekliği, hızlı ve doğru reaksiyon gösterme kabiliyetini, iletişim kolaylığını ve lojistik açıdan Türkiye’nin konumunu eklediğinizde Türkiye kalıpçılık endüstrisi bir cazibe merkezi haline gelmektedir.
UKUB’un en önemli görevi, teknik kabiliyet ve teknoloji açısından, gelişmiş
Avrupa firmaları ile boy ölçüşen Türkiye kalıpçılık endüstrisinin özellikle Avrupa ülkeleri için bir cazibe merkezi olduğunu anlatmak ve Avrupalı üreticileri
Türkiye’ye çekmektir.
Şamil Özoğul
Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği
Yönetim Kurulu Başkanı
Chairman of the 4th Board of
Tool Manufacturers’ Association
of Turkey
u Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Ulusal
Kalıp Üreticileri Birliği sektöre hangi
açılımlar ve hedefler sunuyor?
Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği, 2002 yılında Bakanlar Kurulu’nun 2002/4457
sayılı kararıyla, kalıpçılığın, tüm üretim sanayi için öneminden yola çıkarak
Türkiye’deki kalıp endüstrisine hizmet
veren kurum ve kişileri tek çatı altında toplamak, bu kurum ve kişileri yurtiçinde ve yurtdışında temsil etmek, kalıp üretim teknolojileri alanında çalışmalar yapmak, uygulama ve araştırma
merkezleri kurarak dünya ile rekabet
edebilecek ortamı sağlamak amacıyla
Bursa’da kuruldu.
88
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Uluslararası firmaların Türkiye kalıpçılık
endüstrisine ilgilerini arttırmak için diğer ülke birlikleri ve ISTMA(International
Tooling and Machining Association) ile
güçlü ilişkiler kurduk ve kendileri ile sürekli iletişim halindeyiz. Yurt dışı ve
yurt içi fuar organizasyonları ile bir-
likte yoğun tanıtım faaliyetleri gerçekleştirerek, kalıp tedariki konusunda Türkiye’nin Avrupa’ya ne kadar “YAKIN” olduğunu anlatmaya çalışıyoruz.
Kalıp sektörü hangi diğer sektörlere
tedarik sağlıyor?
Kalıpsız üretim olmaz... Üretimin neredeyse her alanında kalıba ihtiyaç vardır.
Otomotiv, beyaz eşya ve ambalaj başta olmak üzere, elektronik, elektrik, aydınlatma, telekomünikasyon, savunma
ve silah sanayi, tarım, tekstil, ayakkabı,
oyuncak gibi sektörlerin tümünde yoğun olarak kalıp kullanılarak üretim yapılmaktadır.
Dünya genelinde üretilen tüm kalıpların
yaklaşık yüzde 70’i otomotiv endüstrisinde kullanılmaktadır. Yüzde 10 beyaz
eşya, yüzde 20 diğer tüm sektörler olarak oranlanabilir.
Doğrudan kalıp üreten firmalar haricinde bu firmalara destek veren tasarım ofisleri, CAD/CAM, MRP/ERP yazılım firmaları, takım çeliği, ısıl işlem, yüzey kaplama, desen, model, kesici ta-
kım, takım tutucu, kesme yağları, fason
işlem tedarikçileri gibi firmaları da hesaba kattığımızda yaklaşık olarak 10 bin
firma bu alanda faaliyet göstermektedir. Yarattığı toplam istihdam ise 150
bin kişi civarındadır.
Kalıbın en yoğun kullanıldığı sektörler
otomotiv, beyaz eşya ve ambalaj sektörleridir. Doğal olarak kalıpçılar da bu
sektörlerin faaliyet gösterdiği illerimizde yoğunlaşmıştır. Otomotiv kalıpçıları Bursa, İstanbul, Kocaeli, beyaz eşya
kalıpçıları İstanbul, Bolu, Manisa, İzmir,
Eskişehir, ambalaj kalıpçıları, İstanbul
gibi illerimizde yoğunlaşmışlardır.
Dünyadaki kalıp sektörüne baktığımızda Türkiye’nin yeri nedir? Sektörün küresel rekabet ortamında avantajları ve dezavantajları nelerdir?
Yurtdışında kalıpçılar, ana sanayi ile işbirliği içerisinde, devletin sağladığı türlü teşvikler ve Ar-Ge destekleri ile kalıp
üretmekte ve gelişime yönelik yeni yatırım yapabilmektedirler.
Portekiz, İtalya, İspanya, Güney Kore
gibi birçok ülkede kalıp sektörü milli sektör olarak ilan edilmiş olup devlet tarafından doğrudan desteklenmektedir.
Kalıp sektörünün küresel krizin etkisiyle yaşadığı sorunlar neler?
2009 yılının ilk yarısında, Türkiye ekonomisi yaklaşık yüzde 15 gibi rekor bir
oranda küçülmüş, ihracatımız yüzde 30
düşmüş, işsizlik oranı yüzde 13’e yük-
çılık sektörünü derinden etkilemesinin
asıl nedeni de hem dış hem iç talepteki
bu daralmadır.
Tüm yıkıcılıklarına rağmen, kriz dönemlerinin, bir taraftan da, sistemin aksaklıklarını görmeye ve iyileştirici düzenlemelere gitmeye olanak tanıyan fırsat
dönemleri olduğunu unutmamalıyız.
Daha önce yaşanan krizlerden edindiği tecrübe ile, sanayimiz süratle kendini onarım sürecine girmiştir. Ancak bu
onarım sürecinin tamamlanabilmesi
ve krizin en az hasarla atlatılması, özel
sektörün güvenini kazanmış, güçlü, tutarlı ve kararlı bir siyasi irade gerektirmektedir.
Avrupa ülkelerinde neredeyse üç yıl
önce kendini hissettirmeye başlamış
olan kriz, maliyetleri her geçen gün artan bu ülkeleri arayış içerisine itmiştir.
Önceleri çözümü uzaklarda, Çin gibi düşük maliyetli ülkelerde arayan Avrupalı
firmalar yaşadıkları kalite, termin, iletişim ve ulaşım sorunları nedeniyle daha
yakın ülkelerde arayışa devam etmişlerdir. Bu ülkeler de Doğu Avrupa ülkeleri ve Türkiye’dir. Bu noktada kalite-fiyat
performansı yüksek, ulaşım ve iletişim problemi olmayan Türk firmalarının bu değişimden faydalanacakları kesindir. Özellikle işçilik katma değerinin
çok yüksek olduğu kalıpçılık endüstrisi
gibi sektörlerin avantajı diğer sektörlerden fazladır.
Türkiye’ de kalıpçılık merdiven altı anlayıştan sıyrılıp, kalıp üreticisi kurumsal
firmaların önderliğinde sürekli gelişen
bir endüstri haline gelmiştir.
Kalıp sektörümüzün belirli firmalar bazında standartları dünyada söz sahibi
Avrupa veya Kore, Japonya gibi Uzakdoğulu birçok kalıp üreticisinden yüksektir. Bunun en önemli sebebi ülkemizin 2000’ li yıllarda otomotiv sanayinin
hızla ve gelişerek büyümesi ile ortaya
çıkan kaliteli ürün ve nihayetinde kaliteli kalıp talebini karşılamak üzere yapılan güncel yatırımlardır.
Türkiye Kalıpçılık Endüstrisi’ni daha yukarılara çıkarmak için ana sanayinin,
yan sanayinin ve devletin kalıpçılarımıza güvenmesi ve ulusal kalıpçılığı desteklemesi gereklidir.
selerek işsiz vatandaş sayısı 4 milyona
ulaşmıştır.
Elbette, üretimin ilk aşaması olan kalıp,
diğer sektörlerin küresel anlamda yavaşlamasından etkilenmiştir. Özellikle
otomotiv sektöründeki gerileme, otomotiv sektörüne hizmet veren kalıpçıları zor durumda bırakmıştır. Genel talep düşüşü ambalajdan tutun beyaz eşyaya kadar tüm pazarları daraltmıştır.
Üretim sanayimizin başı çeken sektörü
olan otomotiv, üretiminin yaklaşık yüzde 80’ini ihraç etmektedir. 2009 ilk çeyreğine baktığımızda dış piyasalardaki
krize bağlı talep düşüşü yüzde 25, iç piyasada ise satışların büyük oranda banka taşıt kredileriyle yapılıyor olmasından dolayı yüzde 60 civarındadır. İşte
krizin üretim sanayini ve haliyle kalıp-
Makro ekonomiyi ve siyaseti bir yana
bırakırsak, mikro ekonomik ölçekte, işletmelerin kendileri için doğru stratejiler belirlemesi, kriz sürecinde ayakta
kalmaları bakımından hayati önem taşımaktadır.
Kalıp üreticileri olarak bizlerin de bu
durgun dönemde, katma değeri en yüksek sektörlerden biri olan kalıpçılığımızı geliştirmek ve verimliliği yükseltmek
için yapılması gerekenleri düşünmemiz,
iyileştirme, araştırma ve geliştirme çalışmalarına yoğunlaşmamız en doğru
yaklaşım olacaktır.
Türkiye’de kalıp sektörü ne durumdadır?
Ülkemiz sanayisinde genel girdi maliyetleri Avrupa’ya kıyasla çok yüksektir.
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
89
KALIP DOSYASI
Girdi maliyetlerinin yüksek oluşu sadece kalıpçılığın değil ülkemiz üretim sanayinin genel sorunudur.
Türkiye ilginç bir ülke. Dünyanın sayılı otomotiv üretim merkezlerinden bir
haline gelmişiz, ürettiğimizin yüzde70’
ini ihraç ediyoruz fakat diğer yandan
bakıyorsunuz otomotiv ihtiyacımızın
yüzde 80’ ini ithalat ile sağlıyoruz. Kalıp tedarikinde de durum aynı. İç piyasa ihtiyacını büyük oranda bizden karşılamıyor ama biz BMW, Mercedes, Porsche gibi dünya devlerine kalıp satıyoruz.
Hem de hangi şartlarda:
l
Avrupa’nın en pahalı elektriğini kullanarak,
l
Avrupa’nın en pahalı akaryakıtını
kullanarak,
l
Kriz döneminde düşürülene kadar
yüzde18 KDV ile yapılan makinateçhizat yatırımlarıyla,
l
Yerli sanayimize ne fayda sağladığı
belli olmayan yüzde 3 KKDF ile, sanayi yağlarına uygulanan neredeyse
1 TL/kg ÖTV ile.
Krizin en ağır yaşandığı bir dönemde
yapılan ÖTV uygulaması ile bir varil sanayi yağının fiyatı 200 TL yükseltilmiştir. Bir başka deyişle hükümet bir varil
yağdan 200 TL daha fazla vergi almaya başlamıştır.
Açıklanana göre krize karşı önlem olarak düşürülen ÖTV ve KDV indiriminden devletin uğradığı vergi kaybı 900
milyon TL’ dir. Sanayi yağlarına 2009
ilk aylarında konulan ÖTV ile maliyenin
kasasına girecek vergi ise en az 1 milyar TL’ dir.
Krize özel fonlanmış destekler ve teşvikler son dönemde ıstırabımızı dindirse de uzun vadede Türkiye üretim sanayinin köklü vergi reformlarına ve yatırımı teşvik edecek uygulamalara ve nitelikli işgücü ihtiyacını karşılamaya yönelik teknik eğitim reformlarına gereksinimi vardır.
Biz bu işe gönül koyduk, yüreğimizi
koyduk. Reel sektör olarak bugüne kadar üzerimize düşeni yaptık, halen yapmaya gayret ediyoruz ve köklü çözüm
önerileri içerisinde bizden istenecek her
türlü özveride bulunmaya ve işbirliğine
de hazırız.
Sonuç itibariyle dünyanın en yüksek finansman ve işletme maliyetlerine rağ90
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
men Türkiye Kalıpçılık Endüstrisi gelişmektedir. Para ticareti ile dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan yüksek kazançların elde edildiği bir ülkede yüksek yatırım ve işletme maliyetleri rağmen üretim yapmaya devam ediyoruz ve gücümüzün yettiği yere kadar da devam
edeceğiz.
Yatırım ve işletme maliyetlerinin çok
yüksek olması, ülkemizin konumunun,
insanımızın yaratıcılık, değişen şartlara çok hızlı uyum sağlayabilme, iletişim kabiliyeti gibi farklılık yaratan, değer katan ve rekabet gücü sağlayan
özelliklerinin avantajını ortadan kaldırmaktadır. Yatırım yapıp istihdam yaratacak, katma değer yaratarak ülkemiz
ekonomisine katkıda bulunacak sanayi
yatırımları bu ve benzeri uygulamalarla zora sokulmakta, sanayicimizin şevkini kırmaktadır.
Otomotiv ve kalıp sektörü arasındaki
ilişki ve işbirlikleri nasıldır?
2000’li yıllarda otomotiv sanayinin hızla ve gelişerek büyümesi ile ortaya çıkan kaliteli ürün ve nihayetinde kaliteli
kalıp ihtiyacı ve yurtdışından temin edilen kalıpların bakım ihtiyacı ülkemiz kalıp endüstrisinin de hızlı bir şekilde büyümesine sebep olmuştur. Özellikle son
5 yılda, otomotiv sanayi açısından Türkiye’ nin önemli bir küresel tedarikçi konumuna gelmesi ile, otomotiv alt tedarikçileri de hem fiyat hem kalite açısından uluslar arası standartlara uygun
ürün ve hizmet tedarik etme durumunda kalmışlardır. Türkiye kalıpçılık endüstrisinin gelişmesi de bu problemin
ortaya çıkması ile başlamıştır. Amaca
uygun kalıp ihtiyacının karşılanamama
problemi değişim ihtiyacını ortaya çıkarmış, değişim ihtiyacı da gelişimi te-
“Despite its difficulties and challenges,
moulding industry has many opportunities”
uCan you please give us information on Tool Manufacturers’ Association of Turkey (UKUB)? What kind
of objectives do you provide for the
sector?
Based on the decision number
2002/4457 of Council of Ministers in
2002, UKUB established in Bursa in order to gather institutions and manufacturers operate in moulding industry; to
represent those in national and international platforms; to conduct studies on
mould manufacturing techniques, and
to provide the appropriate environment
that can compete with the world by establishing implementation and research
centres.
We have now 114 members, which
have significant competitive powers in
terms of design, machinery, equipment,
analysis software, measurement and assessment opportunities. Qualified and
cheap labour force, despite the experience and capital power, flexibility, quick and correct responding skill, easy
communication and Turkey’s location
in terms of logistics make Turkey a centre of attraction for moulding industry.
The most important task of UKUB is po-
sitioning Turkey as a centre of attraction and attract European manufacturers
to Turkey, of which’s moulding industry
can compete with powerful European
companies in terms of technical skills and
technology.
We have established strong relations and
communication lines with ISTMA (International Tooling and Machining Association) and other country unions to increase the interest of international companies. We are trying to tell how Turkey
is “NEAR” to Europe in case of moulding
supply by holding promotional activities
and participating to foreign and domestic fairs.
Where is Turkey in the map of global
moulding sector? What are the advantages and disadvantages in global
competition environment?
The crisis that started to be perceived in
European countries three years ago, led
those countries, of which’s costs increased day by day, to different quests. Initially they have looked for the solution
in far away in countries with lower costs
like China but as they started to experience problems with quality, timing, com-
tiklemiştir. Bu süreçte, kalıpçılarımızın,
büyük oranda kendi imkanları ile, nitelikli insana, tezgaha ve yazılıma yaptığı yatırımlar sayesinde sektörde olumlu gelişmeler olmuştur.
Eskiden sadece yurtdışından alınan kalıplar, artık ülkemizde yapılıp yurtdışına satılır hale gelmiştir. Ne mutlu bizlere ki uluslararası otomotiv markalarının
onaylı tedarikçi listelerinde birbirleri ile
rekabet eden birden fazla Türk kalıp firması görülebilmektedir.
Kalıpçılarımız artık merdiven altından
çıkmış, organize sanayi bölgelerinde
bulunan fabrikalara taşınmaktadırlar.
Ancak Türkiye’deki kalıp imalatçıları yüksek yatırım maliyetleri nedeniyle iş ölçeklerini genel olarak küçük-orta
ebatlı kalıpların üretimine yönelik olarak belirlediklerinden özellikle büyük
ebatlı parçaların kalıpları yapılamamakta, halen yurtdışından tedarik edilmektedir.
Burada dikkatinizi çekeceğim önemli bir
konu var. Bugün Türkiye’nin önde gelen
10 kalıpçısına bakacak olursanız kapa-
sitelerinin ortalama yüzde 60’ını yurtdışına yaptıklar kalıplar doldurmaktadır ve daha da önemlisi yurtdışı müşterilerinin bir kısmı da Avrupa’lı kalıpçılardır. Evet, kalıpçılarımız rekabetçi kalite
ve fiyatları ile yurtdışına kalıp ihrac etmekte ancak yerli ana sanayi kalıplarını
büyük oranda halen yurtdışından tedarik etmektedirler.
Büyük ölçekli kalıplar da dahil ana sanayimizin ihtiyaç duyduğu tüm kalıpları Türkiye’de imal etme potansiyeline
sahibiz. Eksiklerimiz vardır, yaşadığımız
zorluklar vardır, engeller vardır, imkansızlığımız yoktur. Ana sanayi ile işbirliği yapılması ve devletin belli konularda sağlayacağı destekler ile ülkemiz çok
kısa sürede yüz milyonlarca dolar ithalat tasarrufu, yüz milyonlarca dolar ihracat artışı sağlayacaktır.t
the development of the need of change.
During this process, many positive developments emerged in the sector with the
investments on human resources, machinery and software.
munication and logistics this time they
have came closer for solution. Those are
the Eastern European Countries and Turkey. At this point, Turkish companies with
high quality – price performances, no
communication and transportation problems will benefit from this wind of change. The advantages of industries like moulding, as because especially the labour
has a high added value, are more than other sectors. The moulding became a continuously improving industry with the leadership of the institutional moulding
manufacturers.
The standards of moulding sector – based on some institutional companies- are
higher than most of any other mould manufacturers in Europe, Korea, Japan and
Far East countries. The reason behind this
fact is that our automotive industry rapidly developed in 2000’s and there have
been many investments to respond increasing high quality moulding demand. To
strengthen the industry, main industry,
supply industry and the government should trust and support us.
Foreign moulding manufacturers can invest for development and manufacture
through state incentives and R&D sup-
ports with collaboration of the main industry. Moulding announced as a national sector in many countries like Portugal, Italy, Spain and South Korea and they
are getting state incentives.
How about the relations and collaborations between moulding sector and
automotive?
2000’s of automotive industry led us to
grow rapidly. Especially in the last five
years, Turkey became a global supplier
for automotive industry and automotive
suppliers had to provide service and product in international standards. This also
led growth of the sector. Since the need
for proper moulding could not be met, a
need for change occurred and triggered
Once we were importing them, next we
were exporting. It is a proud that we can
now see many Turkish companies in the
approved supplier lists. Our manufacturers left their small business and moved to
organized industrial zones. However due
to high investment costs mould manufacturers in Turkey define their work scales mostly on small and mid size mould
manufacturing. As a result of that big size
tools cannot be manufactured in Turkey
and still they are being imported from foreign countries.
An important point I want to emphasize
is 60 percent of the production of 10 biggest mould manufacturers in Turkey is for
export and even more most of their customers are European companies. Yes our
manufacturers export with their competitive prices and quality, but domestic
main industry still imports from foreign
countries. We have the potential to product what our main industry need, including big size moulds. We may have challenges, weaknesses but we do not have
impossibilities. Incentives and supports of
the state, with collaboration of main industry will provide saving from hundreds
of million dollar amounted import costs
and increase in export. t
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
91
KALIP DOSYASI
Çelik Metal San. ve Tic. Ltd. Şti.
Yeni merkezimiz ile hizmetinizdeyiz
maktadır.Günümüz Rekabet koşullarında; Müşteri beklentilerini gerek Kalite
ve gerekse Maliyetler açısından en yetkin şekilde karşılama hedefi Çelik Metal olarak faaliyet anlayışımızın merkezindedir.
Özellikle Kalıp İmalat Sektörümüzün
günümüzde geldiği kayda değer seviye ve beklentilerine uyumlu hizmet gerekliliği; yatırımlarımızı yönlendiren en
önemli etken olmuştur.Artan İş hacmimize paralel olarak gerek Personel yatırımlarımız ve gerekse Teçhizat-Tezgah
yatırımlarımızı; Kendi Mülkümüz olan
yeni Merkez ve Stok sahamızda hayata
geçirmiş bulunmaktayız.
Recep Çelik
Çelik Metal San. ve Tic. Ltd. Şti.
Genel Müdür
u Kalıp ve Makine İmalat sektörüne
yaklaşık 30 yıllık tecrübesi ile hizmet
vermekte olan Firma’mız; son yıllarda
hayata geçirdiği atılımların en önemli
son halkasını da hizmet zincirine ilave
etmiştir, kıvançlıyız.
Firmamız Başta Plastik Kalıp Çelikleri olmak üzere; Takım Çelikleri ve diğer
Grup Çelik Malzemelerin İthalat ve Arzında Kalıp İmalat Sektörümüzün Öncü
Kuruluşları arasındadır.
Alman BUDERUS Takım Çelikleri’nin
Türkiye Genel Distribütörü olan Çelik
Metal; Geniş Ürün Yelpazesi, Yüksek seviyelerdeki stok imkanları ve konularında tecrübeli personeli ile hizmet vermektedir. Gerek yurtiçi Stoklarımız ve
gerekse güçlü Partnerimizin(Buderus
Edelsthal) Yurtdışı Stok imkanları; Müşterilerimizin Kalite ve Hizmet beklentilerini en iyi şekilde karşılama imkanını Firma’mız açısından mümkün kıl94
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Tek Merkezden etkin ve hızlı hizmet
vermek ve artan İş hacmimizi en iyi şekilde hayata geçirmek için; yaklaşık 20
ay önce temelini attığımız Yeni Merkez Binamız Ocak 2010 tarihinde hizmete girmiştir.İstanbul Kıraç’ta Toplam 2.400 Metrekare alandaki Yeni Tesisimiz; mevcut hizmet imkanlarımıza
önemli katkı sunacaktır.İlave Teçhizat
ve tezgah yatırımlarımız ile kesim Ölçülerinde Tüm talepleri karşılama kabiliyetine sahibiz.Yeni devreye aldıklarımızla birlikte toplam 16 Kesim Tezgahı ile sektörümüze hizmet vermekteyiz.
Gerekli Fiziki yatırımlara ilaveten artan
hizmet hacmimizin gereği olarak; alanında tecrübeli personel takviyelerimizi
de gerçekleştirmiş bulunmaktayız.Özellikle Takım Çeliklerinde kaydedilen gelişmeleri ve bununla ilgili mevcut talepleri yakinen takip eden teknik kadromuz; Sektörümüzün ihtiyaç duyacağı
her tür teknik konuda (Malzeme seçimi,
Kalıplık Çeliklerdeki yeni Çeşitler, Isıl
İşlem hizmetleri, Alternatif Malzeme
önerileri vb) gereken desteği vermektedir.Konusunda Tecrübeli üç Metalurji Mühendisi kadromuz ile Firmam’mız;
müşterilerimizin çözüm ortağıdır.
Firmamız bu günlere; en iyi şekilde hizmet vermeye çalıştığımız müşterilerimizin bizlere olan Güveni ile gelmiştir.
Bu güvene layık olmak ve bu sorumluluğun idraki ile hareket etmek tüm çalışanlarımızın öncelikli vazifesidir.t
ÇELİK METAL SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
Akçaburgaz Mah. 26. Sok. No:23 Esenyurt/İSTANBUL
Tel: 0212 886 45 45 (pbx) l Faks: 0212 886 23 13 l www.celikmetal.com.tr
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
95
KALIP DOSYASI
Delta Kalıp Elemanları A.Ş.
u Delta Kalıp Elemanları A.Ş. olarak Plastik ve metal kalıplarında kullanılan
merkezleme elemanlarını üretiyoruz. Şirketimiz 1993 yılında Genel Müdürümüz
Remzi Sakaoğlu tarafından kurulmuştur.
Kısa süre içerisinde 3 bayi ile satış ağını
kurmaya başlamıştır.
1996 yılında 15 çalışanı ve 6 bayisi ile 40
bin adet yıllık üretim kapasitesine çıkmayı başarmıştır.
1998 yılında yapmış olduğu yeni yatırımlar ile kalitesini artırmış ve kapasitesini
100 bin adet/yıla çıkartmıştır.
2000 yılında bayi sayısını 10’a yıllık üretim miktarını da 180.000 adete çıkarmış
ve standart kalıp elemanları kullanımını
yaygınlaştırmak için yurtiçi fuarlara katılmış ve Türkiye’de bir marka olmuştur.
2002 yılında 40’a yakın çalışanı ile Kartal/
Soğanlık’taki 2500 m2‘lik kendi binasına
taşınmış, bayi sayısını 15’e üretim kapasitesini ise 300.000 adete çıkartmıştır.
2003 yılında ISO 9000 kalite belgesi almış
ve 20 bayi ile tüm yurtta ürünlerini pazarlayabilir konuma gelmiştir.
2006 yılında ise 1700 çeşit ürünü, 50’yi
aşkın çalışanı, 40’a yakın yüksek teknolojili makine parkı ile yıllık 550.000 üretim
kapasitesine ulaşmış ve ortadoğudan sonra Avrupa ülkelerine de ihracat yapar duruma gelmiştir.
2007 yılında Hata ürün oranı 0,0001 gibi
çok küçük bir değerle kalitesini bir kez
daha kanıtlamıştır.
2008 yılında 25 Bayi, 80’e yakın çalışan,
50’den fazla ileri teknolojik makine parkı, %70’lik yurtiçi pazar payı, 700 bin adet
yıllık üretim kapasitesine ulaşmıştır.
2009 yılının ortalarında ise, Delta yatırımlarına devam edip ürün segmentine 9
yeni model daha katarak stoğunda 3154
çeşit ürünü ile Türkiye’de liderliğini sürdürmektedir.
Takdir edersiniz ki Delta Kalıp’ın ürün çeşitliliği çok geniş, bu yüzden yeni ve ilgi
çeken ürünlerimiz hakkında kısaca açıklama yapalım. Delta Kalıp’ın bütün çeşitlerine www.deltakalip.com adresinden hem
pdf katalogumuza, hemde katı modellerimizin tamamına ulaşılabilir.
Kesme ve form kalıp setlerinde merkezleme elemanı olarak kullanılan ve üretimden kaldırılan D04 ve D06 modelleri yerine; çift tarafında diş bulunan, tolerans ve
yüzey pürüzsüzlüğü ile de öne çıkan D00
kullanıcıların memnuniyetiyle karşılandı.
96
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
D00
D01
Plastik ve metal enjeksiyon kalıplarında hem merkezleme elemanı hemde eğik
maça pimi olarak kullanılan D01 modeli kullanıcılardan gelen yoğun istek üzerine yağ kanalsız D01D modeli olarak Delta
Kalıp’ın ürün çeşitleri arasına girdi.
Plastik ve metal enjeksiyon kalıplarında
kullanılan D03-D21-D40 Delta Kalıp’ın
stokları arasında. Bu ürünle kullanıcılar
hem alt plakadan üst plakaya kadar sabit-
D21
D22B
D40
D25
D01D
D03
dan iki ayrı seçim yapmaların zahmetinden kurtarıyor.
Yeni yatırımlarından biri olan savurma istasyonu ile Delta Kalıp kesme ve form kalıplarında kullanılan D25 ve D26 modellerini yeni ölçüleriyle 2008 Nisan’dan itibaren satışı yapılmaktadır. Bu modelin
Ø80’e kadar olan ürün gamındaki bütün
çeşitler çakma yöntemi ile değil savurma sistemi ile üretilmektedir. Yeni D25
D08
D27
D09
D60
leyebilecek hemde destek plakası ile bağlantı plakalarını merkezleyebilecekler.
ve D26’larda tamamen Avrupa standartlarında olduğu da küçük bir not.
Plastik ve metal enjeksiyon kalıplarının
itici plakalarında ve prograsif sac kalıplarının ara plakalarında yardımcı merkezleme elemanı olarak kullanılan D08-D09
modeli düşük yüzey pürüzlülüğü ile göze
çarpıyor.
Eski ürün segmentlerini sürekli ihtiyaçlara
göre yenileyen Delta, D27 ve D28 modellerinde Avrupa standartlarını kullanarak
Kasım 2008’den itibaren değişik plaka kalınlıklarına göre çeşitlendirerek ürün segmentini genişletti. Dakikadaki baskı hızı
200’ün üstündeki kullanımlarda, laminasyon preslerinde kullanılan ürünler, çeşitliliği arttırılarak raflardaki yerlerini aldı. Bu
bilyalı çözümü yeni D00 kolonlar ve D60
bilyalı kafeslerle takım olarak çalışıyor.
D22B adıyla satışa sunulan plastik ve metal enjeksiyon kalıpları için üretilen Delta
Kalıp’ın yeni ürünü bütün ölçüleri ile Avrupa standartlarında üretiliyor. Paket içeriğinde hem burç hem de bilyalı kafesi ile
takım gelen ürünün kullanıcılar tarafın-
D30
D32
Yeniliklerin öncüsü Delta Kalıp bir ilki
D33
D70
D71
D10
D30.01
daha gerçekleştirerek kullanıcıları yağlama derdinden kurtaran ürünleriyle çözüm ortağı olmaya devam ediyor. Kesme ve form kalıplarında kullanılan yeni D32 ve D33 sinterli burçları Türkiye kalıp dünyasında yeni bir sayfa açtı. İçindeki grafitlerin kaygan bir yüzey oluşturduğu, yağlanmaya
ihtiyaç duymayan bu burçların başka önemli bir özelliği de
sarma riski olmaması.
Kasım 2008 kataloğunda bağlamada büyük kolaylık sağlayan, maliyeti düşüren D70 döküm blokları ve D10 pimlerini
sektöre kazandırdı. Mayıs 2009 kataloğunda da farklı bağlama merkezi standartlarındaki ürünü D71’i fuarda kullanıcıları ile buluşturdu. Hem D70 hemde D71 ister tek tek isterse takım halinde temin edilebiliyor.
D30.02
D80.01
D12
D80.02
D12.01
D12.02
Delta müşterilerinin çağrılarını bir kez daha karşılayarak
Mayıs 2009 katalogunda D30.01 ve D30.02 grafitli burç,
D80.01 ve D80.02 grafitli plaka ve D88 düz kam çeşitlerine de yer verdi.
Mayıs 2009 katalogunda Delta yeni bir ürün grubunu daha
kullanıcılarına sundu. Tamamı Peugeot standartlarında olan
ürünleri hızlı bir biçimde stoklarına kazandırdı. Bu grubun
içinde D12 AFNOR Kolon, D12.01 tutucu flanş ve D12.02
halkası yer almaktadır. Bu ürünlerin karşı takımı niteliğinde D30.03 grafitli burç ve D30.03.01 tutucu flanşta Peugeot standartları grubunun içinde yer almaktadır.
Peugeot standartlarından bir diğeri olan grafitli sürtünme plakası D80.03’te Mayıs 2009 katalogunun içinde yer
almaktadır.t
D30.03.01
D80.03
D88
Ocak 2010 kataloğunda ise Delta Kalıp 13 yeni ürünü ile kullanıcıların karşısına çıkmaya hazırlanmaktadır.
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
97
KALIP DOSYASI
Güçsan Plastik Kalıp Metal
Sanayi ve Ticaret A.Ş.
u Güçsan 1967 yılında kalıp imalatı
ile sanayi sektöründe yer almaya başlamıştır. Firma sahibi Zihni Özcan, Yavuz Kalıp, Özen Kalıp, Norm Kalıp adında firmalar kurarak plastik enjeksiyon
kalıpları üretmiştir. Ardından, 1976 yılında plastik enjeksiyon imalatını da
bünyesinde icra etmeye başlayan Güçsan, 2003 yılından bu yana Gebze Plastikçiler Organize Sanayi Bölgesinde faaliyetlerine devam etmektedir.
yüzde90 oranında otomotiv sanayine çalışmakta olan Güçsan Plastik , bu
oranın yüzde75’ini ise, direkt OEM ana
sanayilerine yaptığı satış oluşturmaktadır. Ciro oranlarına göre müşteri sıralamasına bakıldığında, yüzde60 oranda Toyota, yüzde13 oranda ise Ford
Otosan ilk iki sırayı paylaşmaktadır. Diğer OEM müşterileri ise, Otoyol, Otokar, MAN, Mercedes, Honda’dır. Bunun
yanısıra, Tofaş ve Renault firmalarına
da indirekt olarak üretim yapılmaktadır. Otomotiv sektörü dışında yüzde10
oranında bir üretim payı bulunmaktadır. Isıtma sistemleri ve elektronik sanayi otomotiv dışındaki alanı oluşturmaktadır.
Güçsan’ın şu an kapasite kullanımı oranında yaklaşık yüzde 70 seviyesindedir. Global ekonomik küçülmeye bağlı
olarak, bu oranda geçen seneye oranla yüzde30’lara varan bir düşme görülmüştür.
Daha önce de belirtildiği üzere, Güçsan
Plastik plastik parça üretiminin yanısıra, aynı zamanda plastik kalıp imalatı yapmaktadır. Şu an 500m² ve 700m²
alana sahip iki kalıphanesi bulunmaktadır. Parça imalatında ise 10500 metrekare kapalı, 9500 metrekare de açık ve
boş alana sahiptir.
Güçsan Plastik’te çalışan sayısına bakıldığında, 27 kişisi beyaz yaka, 103’ü
mavi yaka olmak üzere toplam 130
personel çalışmaktadır. 13 Mühendis
görev yapmaktadır. Toplam 7 departmana sahiptir.
Ürünler çoğunlukla, binek ve ticari
araçlarda iç trim, dış trim şasi alt par98
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
çaları ve motor parçalarıdır. Bunlar sis
farı çerçevesi, tampon tutucuları, koltuk kızak kapakları, ayak basma yerleri, kol dayama yerleri, kapı kolları, araç
içerisindeki plastik kapaklar, dübeller,
gaz pedallarının plastik aksamları, hoparlör kapakları, havalandırmalar, ısıtma ve soğutma sistemlerinde kullanılan parçaları ve pompaların fanları gibi
çok çeşitlidir.
2009 yılı itibariyle 5,5 milyon Euro
civarında bir ciro gerçekleştirilmiştir. Cironun üçte birini kalıp, üçte ikisi de parça satışlarından oluşmaktadır. Direkt ihracat payı yüzde5’dir. Fakat, müşteriler aracılığı ile gerçekleştirilen yurt dışı satışlarında ise ihracat
payı yüzde40’ları geçmektedir. Örneğin, Toyota’nın Türkiye, İngiltere, Fransa, Japonya ve Güney Afrika lokasyonlarına parça gönderilmektedir.
Güçsan Plastik, sade bir kalıp imalatından daha çok, müşerilerine, kalıp tasarımında iyi bir proje yönetimi ve ortak tasarımı imkanları da sunmaktadır.
Toplamda 3 ton ağırlığa kadar kalıpları basabilmektedir. Yılda 70 adet kalıp
üretimi kapasitesine sahip olan firmada
geniş bir laboratuar imkanı mevcuttur.
13 test ekipmanı bulunmaktadır. Toplamda 27 makine olmak üzere genç bir
makine parkuruna sahiptir.
Güçsan kalıp imalatındaki kalitesi ve
deneyimleri ile yetinmeyip, müşteri spesifikasyonlarına ve gereklerine adaptasyonu ile ihtiyaçları karşılamadaki isabetliliği sayesinde, kalıpçılık sektöründe edindiği başarı ve kalıcı
prestijin haklı gururunu yaşamaktadır.
Firmanın önemli bir özelliği de, müşterilerini, teknik öneri ve co-design çalışmaları ile yönlendirerek, daha başarılı
sonuçların ortaya çıkmasında gösterdiği performanstır.
Firma, kalıp imalatı ile birlikte paralelinde yürüttüğü proaktif proje yönetimi
anlayışı ile de fark yaratmaktadır. Sürekli gelişimi ve yenilikçiliği hedef edinen kadrosu ile müşteri istek ve taleplerini karşılamada başarılı bir çizgiye sa-
hiptir. Modern makine parkuru ve güncel yazılımlar ile desteklediği deneyim
ve uzmanlığını Gebze ve Ümraniye’deki
kalıphanelerinde, kaliteli kalıp imalatlarına dönüştürmektedir.
Güçsan, son 7 senede yaptığı yatırımlarla da hızlı bir büyüme grafiği sergilemiştir. 2003 yılında GEPOSB’a taşınması ile başlayan maratonda, yeni kalıphane yatırımları, CAD/CAM ve ERP
yatırımları önemli bir yer tutmaktadır. Ayrıca, ISO/TS 16949 ve Q1 , ISO
14001 ve OHSAS 18001 sertifikalarının
da alınması ile başarılı bir grafik izlenmeye devam etmiştir.
Güçsan birden çok alanda gösterdiği
başarılarını aldığı ödüllerle de taçlandırmaktadır. 2009 yılı performansına
dayalı olarak Toyota’nın dünya çapında
verdiği “Regional Contribution Award”
Ödülünü almaya hak kazanmıştır. Ayrıca, Toyota Avrupa tedarikçileri arasında 2008 yılı tedarik performansı alanında en iyi tedarikçi ödülüne ve Proje
Yönetimi konusunda ise yine aynı yılda ve aynı tedarikçiler arasında ikincilik ödülüne layık görülmüştür. 2004 yılında ise, yine Toyota Avrupa çapında
tedarik performansı alanında ikincilik
ödülüne sahiptir.
Güçsan, bu büyüme ve ilerleme çizgisinde, ileriye yönelik hedeflerini gerçekleştirmek için tüm değerleri ile çaba
göstermektedir. Müşteri memnuniyetini sağlarken, toplumsal sorumluluklarının da bilincinde olan Güçsan’ın yakın
gelecek için en önemli hedefleri, R&D
Departmanın resmen oluşturulması,
yeni proses merkezleri, barkod sistemine geçiş ve yeni projelerin eklenmesi ile
kapasite artışını karşılayabilmek amacıyla ikinci üretim merkezinin inşa edilmesi olarak özetlenebilir.t
KALIP DOSYASI
SCHMOLZ + BICKENBACH Çelik A.Ş.
si ile 4000’den fazla standart sevkiyat
ürünü ve hemen hemen sınırsız sayıda
ölçülerde çelik üreten firmamız, müşterilerimizin tüm ihtiyaçlarını tek kaynaktan karşılayabiliyor. Varolan işleme merkezi ve ısıl işlem tesislerimiz ile
müşterilerimize entegre çözümler üretiyoruz.
u Yüksek kaliteli çelikler konusunda
uzman olan SCHMOLZ + BICKENBACH
Grubu, sektöründe dünya çapındaki liderler arasında yer almaktadır.
Özel çelikler konusunda üretim – işleme – dağıtım ve servis hizmetlerini, müşterilerine özel çözümler sunarak
gerçekleştirmeyi hedeflemiştir.
Sadece çelik üreten bir firmanın çok
daha ötesinde olduğumuz konusunda
iddialıyız ve bu iddiamızı gerçekleştirebilecek kapasitedeyiz. Müşterilerimizin
yoğun rekabet ortamında fark yaratıp
başarıyı yakalayabilecekleri ihtiyaçlarını, göz önünde bulundurarak, müşterilerimize yüksek kaliteli çelikler konusunda entegre çözümler üretiyoruz. Bizi
sunmuş olduğumuz hizmetlerle farklı
kılan ve bizi biz yapan en büyük değerimiz sahip olduğumuz kaliteli İnsan Kaynağımızdır. Dünyada 11.000’e yakın çalışanı ve yıllık 4 milyar Euro cirosu ile,
müşterilerimizin yanındayız.
Misyonumuz, tek kaynaktan sunduğumuz ve yüksek teknoloji ile gerçekleştirdiğimiz kaliteli üretim, işleme, dağıtım ve servis hizmetlerimiz ile müşterilemizin her zaman yanında bulunmaktır.
Global pazarlarda özellikle uzun paslanmaz çelikler ile takım çelikleri konusunda dünya lideri olan SCHMOLZ + BICKENBACH diğer ürünlerde de liderler
arasında yerini almıştır.
Nerede olursanız olun, ne ihtiyacınız
varsa; sizin için, size özel çözümler üretmek bize ilerlediğimiz yolda yol gösteren prensibimizdir.
Schmolz + Bickenbach Türkiye Gebze/
Kocaelinde 25 binm2 arsa üzerinde, 14
bin m2 kapalı alanda 85 kişilik kadro ile
takım çelikleri, parlak çelik ve paslanmaz çelik ürünleriyle üretim, işleme, ışıl
işlem ve teknik destek hizmetleri sunmaktadır.
Yılda 40 binton soğuk çekim kapasite-
Belirlenmiş amaçlarınız için ihtiyacınız olan özel çelikleri; mükemmel kalitede, tek kaynaktan, sahip olduğumuz
150 yıllık tutku, bilgi birikimi ve deneyimimiz ile siz müşterilerimiz için üretiyoruz. Güvenilir kalite standartları çerçevesinde en modern test ve dokumantasyon sistemlerini kullanarak hizmetnizdeyiz.t
Schmolz+Bickenbach Çelik A.Ş.’de
üretim
üm çelik çeşitlerimiz Gebze fabrikamızda üretilmekte ve işlenmektedir. Burada üretim ve işlemeden lojistiğe kadar
olan tüm ihtiyaçlarınızı karşılamaktayız.
Sizin avantajınız, sipariş anından teslimata kadar olan süreçlerde tek kişi tarafından tüm sorularınıza yanıt bulmanızdır. İster standart ister özel amaçlar için tasarlanmış çeşitli ölçülere sahip
çelik ürünleri olsun, her ürün, özel isteklerinize göre üretilip montaja hazır halde teslim edilir. Ürün paletimizde takım
çelikleri, özel çelikler, paslanmaz çelikler, asitlenmez veya ısıya dayanaklı çelikler bulunmaktadır. Ürünler tüm karışımlarda, kalitede ve ölçümlerde mevcuttur ve her amaç için uygundur.
Isıl İşlem: Isıl İşlem Tesisimiz, 2007 yılının Ekim ayında, Gebze fabrikamızda hizmete girmiştir. Tesisimizde 2
adet sertleştirme, 2 adet temperleme
100
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
ve 1 adet nitrürleme olmak üzere toplam 5 tane SCHMETZ marka vakum fırını ve AICHELIN marka yıkama ünitesi bulunmaktadır.
Yaptığımız İşlemler: Sertleştirme, Temperleme, Derin Soğutma, Nitrürleme,
Nitrokarbürleme, Oksidasyon, Gerilim
Giderme Tavlaması, Yumuşatma Tavlaması, Normalizasyon.
Tesisimizde bulunan 5 adet vakum fırınının hepsi Schmetz marka olup, ısıl işlem
teknolojisinin en son olanaklarını sizlere
sunmaktadır.
KALIP DOSYASI
102
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
KALIP DOSYASI
Yıldız Kalıp A.Ş.
yonda üretilmesi) hem kalıp maliyetlerini çok düşürmüş hem de prosesin hızlanarak üretim adetlerini en az 4 kat
arttırmıştır. Bu başarı, Yıldız Kalıp’ın tarihinde bir mihenk taşı olmuş ve bugün
Otomotiv ve Beyaz Eşya Endüstrisi’ne
saç metal şekillendirme kalıpları ve saç
parça üreten Yıldız Kalıp’ın her çalışanının çalışma felsefesi haline gelmiştir.
u Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın
Cemil YILDIZ tarafından 1969 yılında
kurulan Yıldız Kalıp, İstanbul Topkapı’da
başladığı sac metal şekillendirme kalıpları ve saç parça üretimine, 1979
Avcılar-Firuzköy’de ki 8.000 m2’ye kurulu fabrikasında devam etmiş ve üetimini 2004 yılı sonunda İstanbul / Hadımköy Organize Sanayi Bölgesinde
75.000 m2’lik fabrika arazisine kurduğu
modern fabrika binasına taşımıştır.
Son 8 yılda cirosunu 9 kat arttıran Yıldız
Kalıp, 2008 yılında Türkiye’nin en büyük 2. 500 üreticisi arasında 311. sırayı
almıştır. Müşterisine verdiği güvenin ve
hızlı gelişimin bir meyvesi olan bu büyük başarı, Yönetim Kurulu Başkanımız
Sayın Cemil Yıldız’ın, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürümüz Sayın Hakan Yıldız’ın ve Yönetim
Kurulu üyelerimiz Sayın Altan Yıldız’ın
ve Sayın Nurdil Yıldız’ın ileri görüşleri
ve yüksek hedefler felsefesi sayesinde
gerçekleşmiştir.
Ekonomik Kriz’in tüm dünyada derin
yaralar ve sarsıntılar oluşturduğu 2009
senesinde, Yıldız Kalıp atılım ve yatırımlarına devam etmiş, hem 20.000 m2
kapalı alanını, 45.000 m2’ye çıkarmış
hem de üretimini ve kalitesini mükemmelleştirme, hassaslaştırma ve hızlandırmak için 5-Eksenli CNC, optik ölçme
cihazı, yeni robotlu pres hattı ve robotlu punta kaynak hatları projelerini başarıyla sonuçlandırmıştır.
2008 ve 2009 yılında Yıldız Kalıp ArGe’si tarafından tasarlanarak, tamamı yine Yıldız Kalıp imalatı olan 1 adet
2.250 ton, 1 adet 2.000 ton, 1adet 400
ton alıştırma ve 2 adet 400 ton hidro-
1971 yılında, Kurucumuz Cemil Yıldız
Bey’in AUER firmasına yapmış olduğu
Set Üstü Ocak Tablası Kalıplarının Operasyon Azaltma Çalışması sonucunda
(Üretimin 4 operasyondan tek operasyona indirilerek, parçanın tek operas-
lik presler ve gelecek düşünülerek büyük boyutlu ve hareketli tablalar yardımıyla Yıldız Kalıp, daha önce yurtdışında basılan birçok büyük şasi parçasının
artık yurdumuzda üretilmesini de gerçekleştirmiştir.
Bu yeni projelerin gerçekleştirilmesiyle, Dünya otomotiv devlerinin ürettiği
araçların dış yüzey saç aksam kalıplarını işleyebilecek kapasiteye erişen Yıldız
104
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
Volkswagen, Porsche ve BMW, Opel,
Laepple, ThyssenKrupp, Voestalpine
gibi üreticilere direkt veya endirekt hizmet vermekte olup, kalitesini ISO 9001,
ISO/TS 16949, BS OHSAS 18001, Ford
Q1 ve ISO 14001 gibi kalite sistemleriyle devamlı güncel ve en üst düzeyde tutarak, müşterilerinden aldığı takdiri onlardan gelen yeni projelerle tasdik
ettirmektedir.
Kalıp, yine 2009 yılının içinde, yaptığı
yatırımın meyvalarını toplayarak, Porsche, Volkswagen, BMW ve Daimler gibi
Otomobil üreticilerinin araçlarında kullanılacak hassas parçaların kalıplarının
siparişlerini almıştır.
Gelişen teknolojinin devamlı takipçisi olan Yıldız Kalıp, 2008 yılından beri
yurtiçinde TÜBİTAK ile yurtdışında ise
Otomotiv üretici ve tedarikçileriyle ortak projeler geliştirmektedir. Teknolojisini bir adım daha ileriye götürmenin,
geleceğini daha da sağlamlaştıracağının
bilinciyle, Yıldız Kalıp, 2010 yılı için de
yeni pres ve üretim metodları ile ilgili projeleri planına almış olup, bu projeleri gerçekleştirerek hem dövizin yurt
içinde kalmasını sağlamak hem de ar-
tık bir Türk firmasının da kendi Ar-Ge
ve üretim imkanlarıyla yüksek teknolojili sistemleri dizayn edip, üretebileceğini göstermek amacındadır.
300 çalışanıyla geleceğe umutla bakan
Yıldız Kalıp, geleceğin yatırımlarını yaparak, sağlam yönetimi, 50 mühendisten oluşan Ar-Ge kadrosu ile gelişen
dünyanın benimsediği yeni teknolojileri takip ederek, geleceğe emin adımlarla
yürümektedir.t
Günümüzde yüksek kalitenin ve güvenilirliğin artık bir standart olduğunu çok
iyi bilen ve bunu bir çalışma mentalitesine dönüştürmüş olan Yıldız Kalıp,
yine 2009 yılı içinde yaptığı Optik Ölçüm Cihazı yatırımıyla bu felsefesini bir
kere daha kanıtlamış ve hem üretim esnasında ölçüm yapabilerek hem de her
üretim prosesini kontrol ederek, zaman
kayıplarını asgariye indirerek iç ve dış
ppm’lerini mükemmel duruma getirmiştir.
Bugün yurt içinde Ford Otosan, Mercedes Benz Türk, Isuzu gibi büyük Otomotiv üreticilerine ve BSH, Alarko gibi beyaz eşya üreticilerine kalıp ve saç parça üretimi konusunda hizmet veren Yıldız Kalıp, yurtdışında Daimler Evobus,
Ocak January - Şubat February 2010 www.taysad.org.tr
105

Benzer belgeler

328 yeni pazarlar yeni ufuklar

328 yeni pazarlar yeni ufuklar Mavi Tanıtım Ulusal - Türkçe/İngilizce - İlmi İki Ayda Bir Yayımlanır Tüm yayın hakkı TAYSAD’a ait olup kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir. Tüm reklamların sorumluluğu reklam veren fir...

Detaylı