Betav 18. Sayı 24.5.2014

Transkript

Betav 18. Sayı 24.5.2014
Yıl : 27 Sayı : 18
SUNU
B
Bitlis’in kalesi, balı, tütünü
BETAV
24 Mayıs 2014
Bitlis Eğitim ve Tanıtma
Vakfı Yayın Organı
Yayın Kurulu
Prof. Dr. Hamza ZÜLFİKAR
İlhami NALBANTOĞLU
Güner ÖZDEMİR
Selma Uysal KARATEKE
Genel Merkez
Selanik Cad. No:17/13 Kızılay/ANKARA
Tel : (0 312) 418 69 16
Faks : (0 312) 417 86 42
www.betav.org.tr
e-mail : [email protected]
İstanbul Şubesi
Molla Gürani Mah. Muratpaşa Sk. Bilge Apt.
No:21/4 Yusufpaşa/Aksaray/İSTANBUL
Tel : (0 212) 635 35 13
Faks : (0 212) 635 11 17
e-mail : [email protected]
Bursa Şubesi
Simge Tesisleri
M. Fuat Kuşcuoğlu Cad. No:63
Osmangazi/BURSA
Tel : (0 224) 248 90 71
Faks : (0 224) 248 88 72
e-mail : [email protected]
Bitlis Şubesi
Nur Cad. Eski Belediye Binası.
No:73 Kat:3 /BİTLİS
Tel : (0 434) 226 08 48
Faks : (0 434) 226 83 44
e-mail : [email protected]
BASIM
Öz-San Matbaası
İ.O.S.B. Matbaacılar Sit. 1515. Sk. No: 14
Yenimahalle / ANKARA
Tel: 0312 311 98 19 - 311 09 90
itlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı, 1987 yılında hayat
bulmasının ardından, saygın, başarılı, iş bilir, üretken insanların gayretiyle aradan geçen 27 yılın sonunda
Türkiye’de adından söz ettiren örnek bir kuruluş hâlini
aldı. Onun bu gelişmesini, yayın organı olan BETAV Dergisi, canlı tuttu ve her sayısında giderek artan katkıları, etkinlikleri sayfaları arasına alarak, işledi ve okuyucularına
sundu.
Bu dergiyi edinenlerden bazıları sadece içindeki
resimlere bakıp bir köşeye koyarken kimileri de satır satır
okudu; Bitlis’in sosyal, kültürel konularında bilgi edindi;
Vakfın etkinliklerinden, Bitlis’e olan pozitif katkılarından,
Bitlis’in bu süre içerisinde değişen ve gelişen yüzünden
haberdar oldu.
BETAV Derginin ilk kapağına bakıyoruz. Açık kahverengi bir zemin üzerinde Bitlis tütününü, balını, ve
kalesini temsil eden bir amblem var. Bütün sayılarında bu
amblem derginin kapaklarında yer almış. İsabetle seçilmiş
bu figürler arasında Bitlis tütününü temsil eden şekil o
ince kıyılmış hoş kokusuyla şimdi önemini kaybetti.
Bitlis’te üretimi durduruldu. Bu durumda amblemde de
bir güncelleme yapılması gündeme geldi. Bunun bir kitap
olması BETAV’ın ana amacına uygun bir tercih olacaktır.
BETAV Dergisi, başlangıçtan beri en az yılda bir kez
yayımlanmak üzere planlanmıştı. Ancak kimi yıllar elde
olmayan nedenlerle bu gerçekleşmedi. 27 inci yılımızda
50 inci, 60 ıncı sayılara olmasa bile hiç olmazsa 27 inci
sayı ile vefakar okuyucumuzun huzurunda olmayı çok
arzu ederdik. Çünkü; BETAV Dergisi Bitlis’in klasikleri
arasına girmeyi hak etmiş bir yayın organıdır. Sadece
Vakıf faaliyetlerini okuyucuya aktarmakla kalmamış,
Bitlis’in gün yüzüne çıkmamış pek çok tarihi, sosyal ve
kültürel değerlerini, bölgesel kalkınmaya ışık tutacak akademik ve bilimsel araştırma ve incelemeleri sayfalarına
taşıyan bir misyonu başarı ile yerine getirmiştir.
17. Sayısı 2011 yılında yayımlanan BETAV Dergisi’nin
üç yıl aradan sonra 18. Sayısı ile sizlerin huzurunda
olmasından duyduğumuz memnuniyeti belirtmek isteriz.
Saygıyla…
YAYIN KURULU
1
BETAV’ın Güvencesi Yeni Kuşak
2
İÇİNDEKİLER
Sunu...............................................................................................................................................................1
Önsöz.............................................................................................................................................................7
Çeyrek Asırlık BETAV / Cemil ÖZGÜR.....................................................................................................9
Çeyrek Asır Önceki Bitlis / Mustafa YILDIRIM.......................................................................................11
Bitlis / Kâmran İNAN...................................................................................................................................12
Bitlis “Doğu Okuyor Projesi” / Mehmet Emin KORKMAZ.....................................................................13
Bitlislilerin Ortak Değeri BETAV / Alaaddin YURDERİ........................................................................18
Temmuz 2010 Yönetim Kurulu Toplantımız...........................................................................................24
Onursal Başkan Sayın Cemil ÖZGÜR Röportajı....................................................................................29
BETAV Başkanı Sayın Ahmet EREN Röportajı......................................................................................37
BETAV’ın Kurucu Başkanı Sayın Mustafa YILDIRIM Röportajı........................................................41
Bitlis’i Geleceğe Kimlikli Taşımak / Prof. Dr. Metin SÖZEN..................................................................45
Babaennem / Prof. Dr. Tümer URAZ .........................................................................................................48
Bitlis İle İlgili Yorumlar ve Yapılan Etkinlikler / Prof. Dr. Hamza ZÜLFİKAR...................................50
Batılı Gezginlerin Bitlis İzlenimleri / Prof. Dr. İsmet KAYAOĞLU........................................................52
Bitlis ve Türkiye Okumalı / Prof. Dr. Hasan KÜRÜM..............................................................................63
Bitlis İline Gelen Göçerler ve Koyunculuk / Prof. Dr. Turgut AYGÜN..................................................64
Bilim Dilinde Bitlis’in Adının Verildiği Bitkiler / Arş. Gör. Mehmet FIRAT........................................69
Bitlis’e Selam / M.Asım HACIMUSTAFAOĞLU........................................................................................72
İlginç Bir Hikaye / M. Nezir GENCER.......................................................................................................73
Çocuktum, Düşlerim Vardı. Hiçbir Yere Sığdıramadığım Düşlerim / M. Zeki PEKER.....................75
Ahlat Selçuklu Eserlerinde Form, Ritm ve Estetik / İlhami NALBANTOĞLU....................................79
Kürt Memo / Vahit CİVELEK......................................................................................................................82
Geçmişte ve Bugün Şehre Varış Üzerine Yazılanlar,
Hatırlananlar ve Şehir Üzerine Düşünceler / Sabite MÜFTÜGİL.........................................................86
Bitlis’in Kaderinde İki Önemli Tarihi Şahsiyet / Burhan DODANLI...................................................92
Tarihi Kültür Mirasımız / Mehmet Kemal GÜNDOĞDU........................................................................94
Bitlis-Muş Büyükşehir Belediyesi / Cahit ZÜLFİKAR.............................................................................97
Son Yüzyılın Yaşayan Bilgini: Bitlisli Fuat Sezgin / Rahmi MALTAŞ...................................................98
Abdullah Nalbant Usta’dan Öğrendiklerim / Esma Tuğçe TÖZMAN...................................................100
Ufuktan Bakan Şehir “Bitlis”/ Nazif ÖZÇINAR.......................................................................................104
Komşuluk ve Dayanışma Kültürü / Cesim ÇELEBİ.................................................................................106
“Hain Üreten Bir Toplum Olduk!” / Hüsnü MERDANOĞLU................................................................109
Bitlisli Bir Şair Niyazi Ateşli / Cahit ULUER............................................................................................111
25 Yıllık Prestij / Celal SAYDAM................................................................................................................113
Ergin Ağabeyle Hayalimizdeki Bitlis / Serdar DURER...........................................................................114
Bitlis’te Turizm / Fatih BAKAR...................................................................................................................117
Rahva Bozkırlarında Turizm / Hacer ÖLMEZ.........................................................................................118
Bitlis’i Yaşamak / Mukaddes KORKMAZ...................................................................................................119
Şiir / BETAV’A GELİN… / SELAM OLSUN / Hüsamettin BİLGEN......................................................121
Şiir / BİTLİS’E ÖZLEM “BAKIN GIRA NİCOLDU” / Niyazi ATEŞLİ................................................123
Şiir / AŞIKSIN GÖNÜL / Mehmet Cemal SAYDAM................................................................................125
Şiir / SANCAK ŞEHİR / Burhan DODANLI............................................................................................126
BETAV’ın Kuruluşundan Günümüze Yönetim ve Denetim Kurulları................................................127
Kaybettiklerimiz / Nazmi KÜRÜM / Hasan ACAR /NAİL YETİŞKİN...................................................132
Vakfımızdan Burs Alarak 1988-2013 Yılları Arasında Mezun Olan Öğrenciler Listesi...................135
3
Bitlis Kalesi
Rahva’dan Bir Görünüş
4
Bitlis Heyeti Çankaya Köşkünde
5
Bitlis Eren Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Açılış Töreni
Genel Başkan, Onursal Başkan, Kurucu Başkan
6
ÖNSÖZ
Değerli Okuyucular,
B
itlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı olarak iki yıl gibi bir aradan sonra BETAV Dergisi’nin 18.
Sayısı ile yeniden sizlerle olmanın mutluluğunu yaşıyorum.
2006 yılında Onursal Başkanımız Sayın Cemil Özgür Bey’den devraldığım Vakıf Başkanlığı
görevimi büyük onurla sürdürmekteyim. Güzel memleketim Bitlis’e Yönetim Kurulu üyeleri
arkadaşlarım ile birlikte daha iyi hizmet etme çabası içindeyiz. Bir Bitlis sevdalısı olarak bizler,
bu kente ve onun güzel insanlarına sevgi ve saygı duyuyoruz. Hiç kuşku yok ki BETAV çatısı
altında bulunan tüm hemşerilerim de aynı duyguyu taşıyorlardır.
Bireylerin ya da kurumların varlıkları belirli bir düzeye geldiğinde sosyal sorumluluklarının daha çok bilincine vardıkları bir gerçektir. Gerek ülkemiz gerekse güzel Bitlis’imiz için ilk
sırada yer alan konunun eğitim olduğu tartışılmazdır. Vakıf olarak bu amaçla yola çıkmış ve
tanımlanan hedefin çok daha üzerinde bir başarıyı yakalamış olmaktan dolayı gururluyuz. Bu
yolda ilerlerken hiç kuşkusuz çok değerli hayırsever hemşerilerimizin maddi ve manevi katkıları bizi yüreklendirmiştir.
Bilindiği gibi vakıflar finansal kuruluşlardır, ekonomik gücü sağlam ise ancak hayatiyetini
sürdürebilir. Bu yüzdendir ki son yıllarda uzun vadeli gelir getirecek gayrimenkuller edinme
programına odaklandık. Ankara, İstanbul, Bitlis ve Bursa’daki gayrimenkullerimizin değeri 10
milyon Doları aşmış bulunmaktadır. Bu rakamın önümüzdeki beş yıl içinde 20 milyon Doları
aşacağını umuyoruz. Öte yandan gençlerimize burs vermeye devam ediyoruz. Ana amacımız
uzun dönemde herhangi bir bağışçı olmasa bile BETAV’ın varlığını sürdürebilir olmasıdır.
Son dönemde tanıtım alanında da önemli hizmetlerimiz oldu. Ankara, İstanbul ve İzmir’de
gerçekleştirilen “Bitlis Tanıtım Günleri” projesine sponsor olarak destek verdik. Uluslararası
finans desteği alarak Bitlis’in yeni yerleşim alanı ve eski eserlerin restorasyonu projelerine katkıda bulunuyoruz.
Bitlis Valiliği, Belediye Başkanlığı, Bitlis Eren Üniversitesi ve sivil toplum kuruluşlarıyla ortak çalışmalar içindeyiz ve iyi sonuçlar alacağımızı umuyoruz.
2014 Nisan ayı itibariyle Genel Merkez’imizin Ankara’dan İstanbul’a alınması ile ilgili yasal
süreç tamamlanmıştır. Ankara önemli bir şubemiz olarak faaliyetine devam edecektir.
Her görev beraberinde sorumluluk da getirir. BETAV Yönetim Kurulundaki çalışma arkadaşlarım ve yönetimde yer almamakla birlikte büyük desteklerini esirgemeyen diğer değerli
arkadaşlarım bu görev ve sorumluluğu benimle paylaşmaktadırlar.
Bu duygu ve düşüncelerle en içten teşekkürlerimi sunarım.
Ahmet EREN
Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı Başkanı
7
Adilcavaz’dan Genel Görünüm
Nemrut’tan Kış Manzarası
8
Çeyrek Asırlık Betav
Cemil ÖZGÜR
BETAV Onursal Başkanı
Bu muhteşem tarih hazinesini nihayet
geç de olsa devletimiz de kabullenerek Ahlat
ve çevresini sit alanı olarak ilan ederek sahip
çıkmaya başlamış, ardından 13.12.1990 tarih
ve 207724 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile
Vakfımıza vergi muafiyeti tanınması statüsü
verilmiştir. Daha sonraki yıllarda Cumhurbaşkanlığı merkezi Ahlat olmak üzere Bitlis
ve ilçelerini kapsayan bir koruma projesini
programına alarak uygulanmasına başlanmıştır. Devletimizin bu alicenap davranışlarına hem teşekkür borçluyuz hem de bu tarih
hazinesinin Türk kültürüne ve dünya turizmine açılmasında devletimizin yanında çalışmaya mecburuz.
Saygıdeğer Muhterem Okuyucular;
B
ETAV, Bitlis’ten uzun yıllar önce ayrılmış ama, doğduğu, büyüdüğü yurdunu, yuvasını unutmamış, yöresine olan vefa
borcunu eda etme arzuları içinde bulunan
birkaç hemşehrimize öncülük eden, dönemin Bitlis Valisi Sayın Mustafa Yıldırım Beyefendinin gayretleri sonucunda kısa bir süre
içerisinde gerekli formaliteleri tamamlayarak
1987 yılında 37.750 TL sermaye ile kurulmuş
bir Vakıftır. Bu yazıda BETAV’ın çeyrek asırlık süreçteki başarı çizgisinin köşe taşlarına
dikkatinizi çekeceğim.
Ana amacı ve hedefi, kendi yöresinde doğup, büyüyen sevgili hemşehri ve kardeşlerimizin yavrularının daha iyi bir kültür seviyesine ulaştırılmasına katkı sağlayarak, memleketimize ve ülkemize faydalı, bilinçli hizmetleri ile ister kamu idaresine, ister özel sektöre
katılmalarını sağlamaktır.
1992 yılında Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi tarafından Bitlis ve ilçelerinde açılan
yüksek okullar Bitlis’in kaderinin değişeceği
konusunda müjdenin kayda değer habercisi
olmuştur. Unutmamak lazımdır ki, bir ilin
kalkınması kültür seviyesinin ve buna paralel
olarak ilde yaşaylanların ekonomik seviyelerinin yükselmesi ile mümkündür.
Atalarımızın bizlere tam bir tarih hazinesi
olarak miras bıraktığı, doğduğumuz, büyüdüğümüz Bitlis’imizin evlatlarıyız, Bitlis bizim iftihar kaynağımızdır, onun için kalben
beraberiz. Tarih hazinesi olarak yetiştirdiği
birçok alim, ilim ve irfan fışkıran, her zaman
rahmetle andığımız büyük kıymetlerin torunlarıyız bizler, onlardan kopamadığımız için
Dünya’nın neresinde olursak olalım Bitlisliyiz
ve beraberiz.
1994 yılında, Bitlisimizde bir üniversite
kurulması konusunda yapmış olduğumuz teşebbüsler o dönmedeki Cumhurbaşkanımız
ve Milli Eğitim Bakanımız tarafından
olumlu karşılanmıştır. Vakfımızın da kurulacak üniversitenin hazırlanması ve kuruluş
aşamasında Devletimize yardımcı olması
önerilmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımızın
9
Süleyman Demirel’in; “Bitlisli olmak kolay
değildir.” şeklindeki sözlerinin ifade ettiği anlam doğrultusunda bu baba sözünü hiç
unutmayacak ve gereğini hep beraber toplumumuza sunmayı ilke edindik.
1995 yılına geldiğimizde Vakfımızın kuruluşu 8 yılı aşmıştı. Özellikle İstanbul’da yerleşik hemşehrilerimiz yavaş yavaş sıcak bir ilgi
göstermeye başlamışlardı. Bunda İstanbul
Şube Başkanımız Sayın Ahmet Eren Beyefendinin gayretlerinin olduğu görülüyordu.
İstanbul’un bu tutumu Bursa’dan da olumlu
ilgi ve duyumlara neden oluyordu. İstanbul
ve Bursa Şubelerinin kuruluşunun ardından
Vakfımız Ankara’da kendi malı olan dairenin
de sahibi oluyordu.
Vakfımızın gün be gün büyüyen ve gelişen
faaliyetlerinden cesaret alan hemşehrilerimiz
bu faaliyetlerimizi kifayetsiz bularak Vakfın iş
sahası açması konusunda istekte bulunmaya
başladılar. Bunun üzerine Bitlis’te emek yoğun
olabilecek bir konfeksiyon fabrikasının kurulması kararlaştırıldı. Bu girişim Türkiye’de
ve belki Dünya’da bir ilk oluyordu. Gönülleri
zengin hemşehrilerimiz az veya çok bu onurlu
katkıları ile bir ilke imza atıyorlardı. Kurulan
fabrikanın temelini dönemin Başbakanı Sayın
Mesut Yılmaz atıyordu.
Vakfımız önceliği üniversite öğrencilerine verilen burs olmak üzere amacı doğrultusuna hizmetlerine devam ediyor, öte yandan
değerli üyelerimizden ekonomik olanakları
ile olanlar birer birer analarının, babalarının, atalarının adlarını yaşatacak bir anlayışla
Bitlis’in temel ihtiyacı olan her kademedeki
eğitim kurumlarının yapılarak devletimize
teslim edilmesi yarışına girmiş bulunmaktaydılar.
2000’li yılların ikinci yarısına gelindiğinde
artık bir kan değişiminin zamanı geldiği düşüncesiyle görevi İstanbul Şubemizin değerli
Başkanı Sayın Ahmet Eren Beyefendiye devrettim. Eksik olmasınlar değerli hemşehrilerim, 20 yıla yakın hizmet etmekten büyük tad
aldığım, onur duyduğum Vakfımızın “Onursal Başkan” sıfatıyla beni onurlandırdılar.
Takip eden yıllarda ısrarlı talebimiz ve
takibimiz sonucunda Devletimiz Bitlis Eren
Üniversitesi’nin kurulmasını kararlaştırmış,
çok değerli hemşehrimiz aynı zamanda Vakfımızın Başkanı Sayın Ahmet Eren Bey ve ailesi Üniversitemizin tüm kampus binalarının
yapımını üstlenerek, Üniversitemizin hızlı bir
büyüme ve gelişme sürecine girmesi sağlanmıştır.
Üniversetimizin faaliyete geçmesinin ardından Vakfımız ortak projelerin uygulama
aşamasına geçilmiş ve pek çok proje uygulamaya konulmuştur.
Değerli okuyucular,
Nefesimin sonuna kadar BETAV’dan aldığım iyi hatıralarla bir nefer gibi BETAV’ın
yanında olacağımdan hiç kimsenin şüphesi
olmasın. Yaklaşık 20 yıl beraber hizmet verdiğimiz arkadaşlarımızın hepsine minnet ve
şükran borçluyum. Çok anlayışlı bir şekilde
hizmet verdik. Aynı anlayışı genç arkadaşlarımızın devam ettireceklerinden ve BETAV’ın
nesilden nesile aynı anlayış içinde götürüleceğinden eminim.
Çeyrek asrı aşan ömrü ile BETAV’ın asırlar
boyu Bitlis ve Ülkemize hayırlı hizmetlerde
bulunmasını dilerim.
10
Çeyrek Asır Önceki Bitlis
Mustafa YILDIRIM
(E) Bitlis Valisi ve Anayasa Mahkemesi Üyesi
B
itlis Valiği’ne seksen altı yılı aralık
ayında başladım. O yıl ülkemizin doğusunda çok karlı şiddetli bir kış yaşanıyordu. Bitlis’te en çok kar alan illerden biriydi. İli
Van ve Muş’a bağlayan, Rahva günlerce kapalı
kalıyordu. Vali Konağı (eski konak) ile hizmet
binası arasındaki iki yüz metre uzunluğundaki yol her sabah yedide köy hizmetleri ve
belediye karla mücadele ekiplerince temizleniyordu. Yeni geldiğim ili kısa sürede tanımak, biraz da memurlara örnek olmak için
il merkezinde bulunduğum günlerde daireye
saat yedide gidiyor, on dokuzda ayrılıyordum.
Yine şiddetli fırtına ile birlikte çok kar yağan
bir gün Vali Konağı yolu ancak saat dokuzda
açılabilmişti. Belediye Başkanı ile Köy Hizmetleri İl Müdürünü acele makama çağırarak kızgın bir şekilde; neden kar temizliğinin zamanında yapılarak yolun açılmadığını
sordum. Köy Hizmetleri İl Müdürü tepkime
sessiz kaldı, Belediye Başkanı;
-“Sayın Valim Bitlisi’in kışı çok ağır olur.
Bazen şiddetli tipiden görüş mesafesi sıfıra
iner ve iş makinelari çalışamaz. Bugünde öyle
günlerden birini yaşadık” dedi
Başkanın söyledikleri bana inandırıcı gelmedi. İşe geç kalan personelini korumak amacıyla söylediğini düşündüm. Ne var ki sonraki
günlerde başkanı doğrulayan bir çok olayla
karşılaştım, Rahvada fırtınaya yakalanıp mahsur kalan yolcu otobüsünü kurtarmak üzere
karla mücadele ekibiyle birlikte olay mahaline
giden Vali Yardımcısı ile Köy Hizmetleri İl Müdürü de on iki saat boyunca mahsur kaldılar ve
boğulmaktan zorlukla kurtarıldılar.
On Nisan polis gününde şehirde bir metreden fazla kar vardı.
-Röportaj yapmak üzere gelen TRT muhabiri Bitlis’in ağır kışını görünce “ İstanbul’da
birkaç santim kar yağınca okullar günlerce tatil ediliyor. Siz okulları tatil etmeyi düşünmüyor musunuz?” diye sordu. Ben de “Bitlis’li bu
kara kışa alışmak, onunla yaşamak mecburiyetindedir. Aksi takdirde okulları kışın aylarca tatil ederek, tüm yazın eğitim ve öğretimi
sürdürmemiz gerekir” diye yanıt verdim. Bin
dokuz yüz seksen altı, seksen yedi kışında
günlük ölçümlere göre Bitlis’e toplam onbeş
metre otuz santimetre kar yağmıştı. Kışın
karla mücadelede harcanan akaryakıt miktarı, yazın yapım çalışmalarına harcananın iki
katı olmuştu.
Yine göreve başladığımın ilk bir ayı içindeydi, Vali Yardımcıları ve Kaymakamlarla
geç biten bir toplantı sonucu birlikte akşam
yemeği yemek istedim. Özel kalem müdürüne
uygun bir lokantadan yer ayırmasını istedim.
Kısa süre sonra yanıma gelen özel kalem müdürü; “Sayın Valim polisevi kapanmış” dedi
Ben de, “Kardeşim polisevine gitmeyeceğiz,
şehirde herhangi bir lokantadan uygun bir
yer ayırtmanı istedim” dedim. Müdür; “Sayın
11
Bitlis’ten Genel Görünüm
Valim bu saatte (saat yirmi sularında) yemek
yenecek lokanta yoktur” dedi.
Bölgede yaşayan vatandaşlarımızca “deniz” olarak nitelendirilen Vangölü’nün kenarında sadece İl Emniyet Müdürlüğü ve Tuğay’a ait yaz aylarında çalışan, sadece kendi
mensuplarına hizmet veren sosyal tesisler
vardı. Tatvan da Deniz İşletmelerine ait olan
“Denizcilik oteli” ise kapasite ve hizmet kalitesi yönünden yetersizdi.
Bölgenin konaklama ve tatil ihtiyacını
karşılamak üzere iki önemli projeyi başlatmaya karar verdim. Valiliğimiz öncülüğünde
civardaki yedi ilin katılımı ile “Vangölü Çevre İlleri Vilayetler Hizmet Birliği”ni kurduk.
Amacımız bu illerde görev yapan mülki idare amirleriyle, il genel meclis üyelerinin hem
hizmet içi eğitimlerini hem de tatil yapmalarına olanak verecek bir tesis yapmaktı. Güzel
bir proje yaptırıp finansmanını temin ederek
Ahlat ilçesinde göl kıyısında uygun bir arsa
üzerinde bin dokuzyüz doksan yedi yılında
birlik üyesi valilerin katılımıyla temelini attık. Yine Van Gölü’nün en güzel yerinde Ahlat’ın başarılı Belediye Başkanı Mevlüt Aydoğan ile birlikte bir otel yapmaya karar verdik.
Göl manzaralı otel yerli ve yabancı turistlerin konaklama ihtiyaçlarını karşılayacaktı.
Selçuklu Türkleri’nin Malazgirt Zaferinden
önce Ahlat’a yerleşerek kalıcı eserler bıraktığı değerlendirilerek otele “Selçuklu” adını
verdik. İnşaatını kısa zamanda bitirdiğimiz
otelde hizmete sunmakta ciddi zorluklar yaşadık. Bölgede kaliteli personel özellikle ahçı
ve garson yoktu. Antalya Valiliği aracılığı ile
otelcilik okulundan getirdiğimiz bayan öğretmen bir ay süreyle garson yetiştirmek üzere
gençlere eğitim verdi. İyi bir aşçı bulunmasını
Bolu Valisinden rica ettim. Vali bir süre sonra
“Bitlis’te çalışmayı kabul eden iyi bir aşçı bulduğunu, ancak ücretinin yüksek olduğunu”
söyledi. Gerçekten ahçının istediği ücret Vali
maaşının üç katıydı. Ben bu ücreti göze almıştım. Çünkü başka bir alternatifimiz yoktu.
12
Ancak İl Özel İdaresi , daimi encümen üyeleri
“aşçıda kim oluyor da Vali maaşının üç katı
ücret istiyor” diye tepki gösterip karşı çıktılar.
Oteli çalıştırmak için talipli çıkmayınca zorunlu olarak kendi imkanlarımızla “Özel İdare” tarafından işletmeye karar verdik. Garson
sorununu kısmen çözümlemiştik. Ancak aşçı
olmadığından yemeklerden şikayet devam
ediyordu. Belediye Başkanı ve İl genel meclis üyeliği ile ahçı arayışımız devam ediyordu.
Bin dokuzyüz seksen sekiz yılı Nisan ayında
Ahlat genel meclis üyesi arayarak “ Sayın
Valim iyi bir aşçı bulduk, Selçuklu Oteline
alalım” dedi. Ben de “Pazar günü arkadaşlarımla geleyim. Aşçı hazırlansın, bütün maharetini ortaya koysun” dedim Eşimle birlikte
aşçının yemeklerinden tatmak üzere Selçuklu
Otele gittim.
Tuğay Komutanı, Bitlis Belediye Başkanı
ve İl emniyet müdürü de eşleriyle bize refakat ettiler. Yemeğe Ahlat Belediye Başkanı ile
genel meclis üyeleride katıldı. Aşçı kendince
tüm hünerlerini göstermişti, ancak yemeklerini beğenen olmadı. Hatta bazı hanımların
mideleri bozuldu. Daha sonra iyi aşçı olarak
tanıtılan kişinin Bursa’da seyyar köftecilik
yaptığını öğrendim.
Bu arada şunu da eklemek isterim Van
Gölü kıyısında otel yapmaları için bir çok tanınmış işadamı ile defalarca görüştüm. Kendilerine bedava arsa sözü verdim. İstedikleri
takdirde özel idarenin ortak olabileceğini
söyledim. Ancak bırakınız otel yapmayı Valiliğin konuğu olarak Bitlis’i görmeye gelmeleri
için bile ikna edemedim.
On yedi yıl sonra Bitlis’e Türkiye’nin en
başarılı vakıflarından olan BETAV tarafından
yaptırılan eğitim tesislerinin açılışları için git-
tiğimde bir öğle yemeğinde Selçuklu Otelinde
bulundum. Zaman içinde hizmet kalitesinin
yükseldiğini görerek mutlu oldum.
Bitlis doğal güzellikleri ve bağrında taşıdığı binlerce yıllık tarihi eserleriyle yüzbinlerce
turist çekecek olanaklara sahiptir. Ulaşım ve
iletişimin kolaylaşıp ucuzlaması, gelir düzeylerin artmasıyla insanlar daha çok yer gezmek
ve görmek istemektedirler. Türkiye’ye gelen
yabancı turist sayısının sürekli çoğalması
yanında, ülke içi turizmde de her gelen gün
artış gözlenmektedir. Artık vatandaşlarımız
yurtdışı kadar kendi ülkelerinin tarihi ve doğal güzelliklerinin daha çok farkına varmakta, turizm şirketlerinin de organizasyonlarıyla
daha önce görmediği doğu illerine fazlasıyla
ilgi duymaktadırlar Bitlis turizimden önemli
miktara pay alabilir. Bunun için temiz, bakımlı, kaliteli hizmet veren konaklama tesislerine
ihtiyaç vardır. Bu tesislerde çalışacak eğitimli
personel gereklidir. Batıdan doğuya personel
getirmek zordur. Hem fiyatı yüksektir, hem
de uzun süre tutmak mümkün değildir. Onun
için hizmet sektöründe istihdam edilecek personel mahallinde yetiştirilmelidir. Hem sanayinin ihtiyaç duyduğu ara insan gücü hem de
hizmet sektörü için daha çok meslek okulu
açılmalıdır. (Teknik liseler, Otelcilik okulları
gibi) Ayrıca çalışan personelin kalitesini artırmak, değişen şartlara uyumlarını sağlamak
için hizmet içi eğitime önem verilmelidir.
BETAV, gençlerin eğitimine hayırsever
Bitlislilerin katkıları ve yatırımlarıyla destek
olmuştur. Bu destek her türlü takdirin üzerindedir. Şimdi umarım devlet ve vatandaş iş birliğiyle ihtiyaç duyulan sosyal ve kültürel yatırımlar aynı şevk ve heyecanla gerçekleştirilir.
13
Bitlis
Kâmran İNAN
B
ir Bitlisli olarak benim Bitlis hakkında
yazı yazmam zordur, doğru da değildir. Zira bu konuda tarafsız olamam. Doğduğum, okul kapısından girdiğim, güvenilir
dostlarımın bulunduğu Bitlis, benim gözümde, her yerden daha güzeldir.
Bitlis’e hep haksızlık yapıldı, yapılmaya
devam ediliyor. Tarih boyunca hüvviyetini
korumak yolunda verdiği mücadele, savaşlar,
yetiştirdiği müstesna insanlar unutuluyor. Bitlis’in Türkiye haritasındaki yerini bilmiyenler,
bilenlerden fazladır. İnsanlarımız vatanını yeterince tanımıyor.
İdare, senelerce Bitlis’i, bölgeyi gereği gibi
tanımamış, hizmet götürmemiş, “sürgün yeri”
olarak görmüştür. Bitlis’e haksızlık yapılmıştır,
-bir ölçüde- yapılmaya devam ediyor.
Dünyanın her yerinde kalkınmışlık farkı
vardır, olmaya devam edecektir. Ancak bu
farkın kabul, izah edilebilir seviyede olması
gerekir. Bitlis ve civarı için bu seviye sağlanamamıştır. Bu uygulama Devlet Politikasından
değil, idarenin “konfor” arama zaafından kaynaklanmaktadır. Yörede oturan insanlarımız
Marmara, Ege, bölgelerini ziyaret ettiklerinde gördüklerini izah ve kabul etmekte zorluk
çekmekte, aklına gelen rahatsız edici sualleri
yanlış değerlendirmektedir. İnsanın tabiatı,
imtiyaza, farklılığa karşıdır. Bu konuda çıkan
sesleri susturmak için, hemen, “bölücü” damgası vurulmaktadır. Menfi yaklaşım hiçbir
meseleyi halletmez. Devlet yatırım ve hizmetlerinin yalnız ekonomik yönü değil, idari ve
denge yönü de dikkate alınmalıdır.
İdarenin lüks ve israfı mutlaka kontrol altına alınmalıdır. Yarım milyona yakın Devlet
lojmanı, yüz bine yakına resmi araba, demokrasiye ters düşmektedir. Her şeyin “idare için”
olduğu yerde demokrasi olmaz.
Tatvan’dan Genel Görünüm
14
Bitlis “Doğu Okuyor Projesi”
Mehmet Emin KORKMAZ
Milli Eğitim Müdürü
Alaaddin YURDERİ
Milli Eğitim Müdür Yardımcısı
K
ültür ve Turizm Bakanlığı tarafından
“Türkiye Okuma Kültürü Haritası Projesi” kapsamında yapılan çalışma, Türkiye’deki
okur profili ve eğilimleri hususunda çarpıcı
sonuçlar ortaya koyması itibariyle önemli bir
belgedir. Bu araştırmanın sonuçlarına göre
Türkiye ‘de yılda ortalama 7,2 kitap okunuyor.
Japonya ve bazı diğer ülkelerde yılda ortalama
25 ve üzeri kitap okunuyor. Okuma alışkanlığı
bağlamın da yapılan benzeri araştırmalarda da
ilk, orta, lise ve üniversite öğrencileri ile öğretmen/öğretim üyesi ve idarecilerin kitap okuma
oranları, kütüphane sayısı, ödünç alınan kitap
sayısı ve basılan kitap miktarı bakımından Türkiye ile kalkınmış ülkeler kıyaslandığında bir
ayrışmanın olduğu görülmektedir. Son yıllarda
Türkiye’de bu alanlarda da bir iyileşme görülmekle birlikte bazı ülkelerin düzeyini yakalamamız için daha da çalışmamız gerekmektedir.
En başta ilk, orta, lise ve üniversite öğrencilerinin okuma alışkanlığı kazanması ve düzeylerinin yükseltilmesi için iyi düşünülmüş gerçekçi
projelerin hazırlanması ve hayata geçirilmesi
gerekmektedir.
Yukarıdaki temenniye paralel olarak son
yıllarda Türkiye Okuyor Projesi gibi tüm yurt
sathında uygulamaya konulan projenin yanında, mülki ve mahalli idareler ile milli eğitim müdürlükleri bir kültür ve edebiyat hareketliliğini oluşturmak için farklı isimlerle ama
aynı maksatla okullarda yazarlar ile öğrencileri buluşturan birçok projeyi hayata geçirdiler.
Bu projelerden biri de Bitlis’te hayata geçirilen
“DOĞU OKUYOR PROJESİ” dir. Kapsayıcılığı, kullandığı e-konferans yöntemi, bütçesi
ve öğrenciler arası kitap dolaşımı gibi yönleri
ile birçok farklılığı ve yeniliği içinde barındıran bu proje, çetin tabiat şartlarının kapalı ve
zor bir coğrafya haline getirdiği Bitlis şehrinin“şerefu’l-mekânbi’l-mekin” kaidesince
ilim, sanat, edebiyat erbabı ışık şahsiyetleri,
tarihi tecrübesi, köklü geçmişi, birikimi ve
zenginliği ile birebir örtüşmektedir.
PROJE KAPSAMINDA BUGÜNE KADAR YAPILANLAR
Projenin uygulamaya konulduğu 15.03.2013
tarihinden bu güne kadar 34 yazar ilimize gelerek bazen de diğer paydaş illerimizdeki öğ-
PROJE KİMLİĞİ
KOORDİNATÖR KURUM
PROJE YÜRÜTÜCÜSÜ
Bitlis Valiliği
Bitlis Milli Eğitim Müdürlüğü
Bitlis Belediyesi Başkanlığı
Bitlis Eren Üniversitesi
PROJE ORTAKLARI
Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü
BETAV (Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı)
PROJE BÜTÇESİ
663.000,00 TL
BÜTÇE TEDARİKÇİSİ
Eren Holding Ailesi ve Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet EREN
DAVET EDİLEN YAZAR SAYISI 139
PROJE TAKVİMİ
2012-13 ve 2013-14 eğitim-öğretim yılları
PROJENİN KARDEŞ İLLERİ
Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Elazığ, Hakkari, Iğdır, Kars, Muş, Siirt ve Van
15
Doğu okuyor projesi tanıtım toplantısı
renci ve öğretmenlerle yüz yüze ve aynı anda
Milli Eğitim Bakanlığının sağladığı e-konferans imkânıyla yüzlerce salon da hazır bekleyen binlerce öğrenciye ulaşmıştır. Yazarlar
ilimize gelmeden en az bir ay önce yazmış
oldukları kitaplar öğrencilere dağıtılarak kitapları okumaları sağlanmaktadır. Öğrenciler
daha sonra yazarlarla bir araya gelerek hem
yazarlara sorular sormakta hem de okudukları kitaplar yazarlar tarafından imzalanarak
öğrenciler unutulmaz keyifli anlar yaşamaktadırlar. Bu güne kadar öğrencilere dağıtılan
kitap sayısı 46.910’dür. Ayrıca 10.000 kitap da
projenin kardeş illerindeki öğrencilere gönderilmiştir.
“Doğu Okuyor Projesi”nin nihai hede-
fi ilimiz ve diğer proje kardeşi 11 ilimizdeki
ilk, orta ve liselerde okuyan yaklaşık 100 bin,
Bitlis Eren Üniversitesindeki 6 bin öğrenciye,
ilimizde görev yapan 5 bin öğretmene yazar
ve kitapla ulaşarak kitap okuma alışkanlığının
kazandırılmasını sağlamaktır.
Sonuç olarak, bu projenin fikri zemininin
oluşmasında ve projenin koordinesinde ayrıca yazar olarak da projede yer almasından dolayı Bitlis Valisi Sayın Veysel YURDAKUL’a,
projenin bütçesini tedarik eden Eren Holding Ailesine ve onun değerli başkanı Ahmet
EREN Bey’e, projeye katılım davetine icabet
eden tüm yazarlara ve emeği geçen herkese
teşekkür ediyoruz.
Proje çalışmaları kapsamında bir etkinlikten görüntüler
16
İLİMİZE DAVET EDİLEN YAZARLAR LİSTESİ
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
A.Vahap AKBAŞ
Abbas GÜÇLÜ
Adem SARAÇ
Adil MAVİŞ
Ahmet BÜKE
Ahmet MARAŞLI
Ahmet MERCAN
Ahmet TAŞGETİREN
Ahmet ÜMİT
Ahmet Yılmaz BOYUNAĞA
Ali BULAÇ
Ali ÇOLAK
Ali DEMİREL
Ali Erkan KAVAKLI
Ali URAL
Ataol BEHRAMOĞLU
Ayla ÇINAROĞLU
Ayla KUTLU
Ayşe KULİN
Aytül AKAL
Aziz ERDOĞAN
Belkıs İBRAHİMHAKKIOĞLU
Bestami YAZGAN
Beşir AYVAZOĞLU
Bilgin ADALI
Burhan EREN
Bülent KORUCU
Can DÜNDAR
Canan TAN
Cem GÜLBENT
Cengiz ÇANDAR
Cüneyt ÖZDEMİR
Cüneyt SUAVİ
Çağrı CEBECİ
Çetin ÖNER
Demirhan KADIOĞLU
Doğan CÜCELOĞLU
Dursun GÜRLEK
Dursun TAŞÇI
Ekrem KAFTAN
Elif ŞAFAK
Esra ARGÖREN
Fatih ERDOĞAN
Fatma BÖREKÇİ
Filiz GÜNER
Filiz ÖZDEM
Fuat SEZGİN
Gülseren ŞENYÜZLÜ
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
Gülten DAYIOĞLU
Halit ERTUĞRUL
Harun TOKAK
Hasan Basri BİLGİN
Hasan CEMAL
Hasan Nail CANAT
Hasan YILMAZ
Hilmi YAVUZ
Hüseyin Emin ÖZTÜRK
İclal AYDIN
İhsan ATASOY
İlber ORTAYLI
İskender PALA
İsmail BİLGİN
Kahraman TAZEOĞLU
Kemal ÇAKMAKLI
Kemal SAYAR
Kemalettin ÇALIK
M.Niyazi ÖZDEMİR
M.Nuri YARDIM
Mavisel YENER
Mehmet DOĞAN
Mehmet PAKSOY
Mehtap KAYAOĞLU
Melek ÇE
Melih ARAT
Melike GÜNYÜZ
Muhammed BOZDAĞ
Muhammet ÖZTABAK
Mustafa ARMAĞAN
Mustafa KUTLU
Mustafa MİYASOĞLU
Mustafa OĞUZ
Mustafa ŞAHİN
Mustafa Tuğrul TANSER
Muzaffer İZGÜ
Mümin SEKMAN
Mümtazer TÜRKÖNE
Münir ARIKAN
Münire DANIŞ
Müştehir KARAKAYA
Nalan BARBAROSOĞLU
Nasuh MAHRUKİ
Nazan BEKİROĞLU
Nehir Aydın GÖKDUMAN
Nevzat TARHAN
Nur İÇÖZÜ
Nurullah GENÇ
17
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
Oğuz SAYGIN
Orhan BİLİR
Orhan PAMUK
Osman ÖZTÜRK
Osman ŞİMŞEK
Ömer LEKESİZ
Ömür CEYLAN
Recep Şükrü APUHAN
Reşit HAYLAMAZ
Sadettin KAPLAN
Sadık YALSIZUÇANLAR
Sait TÜRKOĞLU
Salih GÜLEN
Salih MEMECAN
Salih SURUÇ
Salih ZENGİN
Selahattin YAYLAMAZ
Selim GÜNDÜZALP
Selim İLERİ
Serhan KÜÇÜKKEÇECİ
Sevinç ÇOKUM
Sezai DEMİRCİ
Sıtkı ASLANHAN
Sibel ERASLAN
Sinan YAĞMUR
Şerif AYDEMİR
Taha AKYOL
Tahsin YILDIRIM
Talip ARIŞAHİN
Ünver ORAL
Vehbi VAKKASOĞLU
Yalvaç ORAL
Yaşar KEMAL
Yavuz BAHADIROĞLU
Yavuz Bülent BAKİLER
Yavuz DONAT
Yıldız RAMAZANOĞLU
Yılmaz YENİDİNÇ
Yusuf ÇAĞLAR
Yusuf DURSUN
Ziya DARAN
Zülfü LİVANELİ
Zülfükar ÖZKAN
Bitlislilerin Ortak Değeri BETAV
B
ETAV 25 yıllık geçmişiyle Bitlis’in en
köklü sivil toplum kuruluşlarından
biri durumundadır. 25 yıldan bu güne vakfın
çalışmaları daha çok Bitlis dışından yürütülmüş, kaynakları çok büyük ölçüde Bitlis dışındaki Bitlisliler tarafından temin edilmiştir.
Bu durum BETAV’ın ruhunu ve esas
sermayesini de tarif eder aslında. BETAV ruhunu ve gücünü Bitlis sevgisinden, Bitlis özleminden ve Bitlis’e hizmet arzusundan alır.
Bu sevgi ve hizmet aşkı etrafında birleşen
bir avuç Bitlislinin azmi ve çalışmasıyla 25 yılda Bitlisli binlerce gence eğitim bursu sağlanmış, memleketimize onlarca eğitim, kültür ve
spor tesisi kazandırılmış, birçok kitap bastırılmış, Bitlis’in geleceğine ve refahına yönelik
birçok projeye ön ayak olunmuştur.
BETAV’IN ÇALIŞMALARINA GENEL
BAKIŞ
BETAV’ın, temel hedefi olan eğitim ve tanıtım alanında sürdürdüğü çalışmaları ana
hatlarıyla aşağıda özetlenmiştir. BETAV, bu
bilgilendirme ile Bitlisli hemşerilerimizin
daha fazla ilgi ve destekle bu çalışmaların
içinde yer alacağını ümit etmektedir.
EĞİTİM ALANINDA YAPILAN FAALİYETLER
1987 yılından bu yana eğitim alanında yetenekli ancak okumak için imkânları sınırlı
olan öğrencilerimize burs veren vakfımız, yirmi beş yılda aşağıdaki tabloda sıralanan mesleklerde ve sayılarda, toplam 2684 öğrencinin
öğrenim görmesini sağlamıştır.
26. yıla geldiğimizde BETAV Bitlis’teki ve
Bitlis dışındaki hemşehrilerimizi memleket
sevgisi etrafında birleştiren organize bir toplumsal değer konumuna gelmiştir.
Bundan sonraki amacımız bu sevgi ve bağlılığı daha geniş bir katılımla Bitlis için çalışan büyük, güçlü ve kurumsal bir sivil toplum
kuruluşu olarak gelecek nesillere aktarmaktır.
Bu yolda her yaştan her toplumsal kesimden her meslekten küçük büyük her Bitlislinin yardımına ve desteğine ihtiyacımız bulunmaktadır.
Bir avuç hayırseverin başlattığı memleketine sahip çıkma çabasının tüm Bitlisliler tarafından sahiplenilmesiyle gençlerimiz daha
iyi bir geleceğe kavuşacak Bitlis’imiz layık olduğu güzelliklere yeniden sahip olacaktır.
18
1987-2012 Yılları Arasında Burs Verilen
Öğrenci Sayısı ve Meslek Dalları
Meslek Dalı
Tıp
Eczacı
Mühendis
Denizcilik
Hukuk
Mimar
Ulusl. İlişk.
Veteriner
Hemşire
Sağlık Memuru
Gazeteci
İşletme
İktisat
İstatistik
Maliye
Kamu Yönetimi
Çalışma Ekonomisi
Bilgi Belge Yönetimi
Öğretmen
İlahiyat
Diğer Meslekler
TOPLAM
Burslu Öğrenci Sayısı
144
17
433
6
127
22
25
13
26
20
33
105
67
9
38
66
12
4
1240
40
237
2684
BETAV Üyelerinin Hizmete Sunduğu
Tesis ve Eğitim Kurumları
1) Bitlis Eren Üniversitesi,
2) Nurullah Eren Anadolu Öğretmen Lisesi ve Pansiyonu,
3) Tatvan Hüsamettin Peker ilk Öğretim Okulu,
4) İsmail Eren Spor Kompleksi,
5) Sadullah Gencer Anadolu Lisesi,
6) Hikmet Kiler Fen Lisesi ve 300 öğrenci kapasiteli
pansiyonu,
7) Cemil Özgür Teknik Endüstri Lisesi ve 300 öğrenci kapasiteli pansiyonu,
8) Tatvan Sadullah Gencer Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi,
9) Eren Holding Merkez Eğitim ve Uygulama Okulu,
10)Necibe Gencer Kız Meslek Lisesi,
11)Tatvan Mesut Peker ilköğretim Okulu,
12)BETAV Mesut Peker Kültür Ve Taziye Evi,
13)BETAV Adilcevaz Kültür ve Taziye Evi
2009 yılında kentimizin ve ülkemizin hizmetine sunulan Bitlis Eren Üniversitesi Bitlis’in eğitim, kültür ve sosyal hayatında bir
kilometre taşı olmuştur. Yüz yılı aşkın dönemden sonra Bitlis eğitim ve kültür kenti
kimliğini yeniden kazanmıştır.
Üniversitemiz bünyesinde bulunan beş
fakülte, üç yüksek okul, iki enstitü,yedi meslek
yüksek okulu ile ülkemizin her bölgesinden
öğrenciye hizmet vermektedir.
Şehrimizde son yıllarda okul sayısında
önemli artış ve üniversitenin kurulması,
eğitime erişim imkânlarını büyük oranda
artırmıştır. Bitlis’in geçmişte en hayati
meselesi olan çocuk ve gençlerin eğitimi konusu, Bitlislilerin öncelikli meselesi olmuş ve
BETAV’ın öncülüğünde ve kamu kurumlarının destekleri ile eğitimde niceliksel gelişim
sağlanmıştır. Bundan sonra eğitim alanında yapılması gerekenler niteliksel gelişmeler
olacaktır. Bu yönde okul yönetimlerinin, öğretmenlerin ve öğrencilerin gayretleri sonuçlarını vermiş ve üniversite giriş sınavlarında
gençlerimiz önemli başarılar elde etmişlerdir.
BETAV, bu sonuçların elde dildiği 2010
yılından itibaren, gençlerin ve öğretmenlerin
başarılarını ödüllendirmek üzere her yıl 24
Kasım tarihinde Öğretmenler Günü etkinlikleri düzenlemektedir.
Üniversite ve okul temel atma ve açılış törenleri
19
TANITIM ALANINDA YAPILAN
FAALİYETLER
BETAV Ormanı
2012 yılı öğretmenler günü kutlamaları
BETAV, şehrimizde eğitimin niteliğini
yükseltecek çalışmaları ele almak üzere Bitlis
Eren Üniversitesi ile ortak çalışmalar başlatmıştır. Bu doğrultuda düzenlenen çalıştaylar,
BETAV üyeleri, BEÜ öğretim üyeleri ve öğrencilerinin yanı sıra, şehrin mülki amirlerinin, kamu kurum yöneticilerinin, sivil toplum
kuruluşu temsilcilerinin ve halkın katıldığı,
fikir ve önerilerin paylaşıldığı, hedef ve eylem
planlarının hazırlandığı ortamlar yaratmıştır.
Bugüne kadar üç çalıştay aşağıdaki tarihlerde
yapılmıştır:
Çalıştay
Çalıştay
Çalıştay
6 Ağustos 2010
23 Kasım 2010
23 kasım 2012
Bu çalıştaylarda eğitimin niteliğini artıran
ve öğrencilere bilgi ve becerilerini geliştiren
projeler ele alınmış ve ayrıca şehrin doğal ve
tarihi değerlerini korumak ve iyileştirmek
için yapılması gerekenler görüşülmüş, bu
alanda fikirler üretilmiştir.
Bitlis önemli doğa ve tarihi değerlere sahiptir. BETAV öncelikle, çıplak dağ sıralarının
arasındaki vadilerde akan derelerin suladığı bitki örtüsü ile bölgedeki en yeşil vadilerin içinde kurulu Bitlis’in bu yeşil dokusunu
çoğaltmak için “BETAV Ormanı” projesini
BEÜ ile ortak olarak başlatmıştır. Proje, BEÜ
yerleşkesinde her yıl BETAV’dan burs alan ve
üniversiteye kaydını yapan öğrencilerin bir
fidan dikmeleri ile gerçekleşmektedir. Proje,
gençlerin çevreyi koruma ve geliştirme bilinci kazanmalarını ve Bitlis’i yeşil dokusuna
kavuşturmayı amaçlamaktadır. 2010 yılında
başlayan BETAV Ormanı projesinde;
24 Kasım 2010 tarihinde BEÜ bünyesindeki El Aman Kültür Merkezinin bahçesinde
Birinci fidan dikim şenliği,
27 Ekim 2011 tarihinde BEÜ açılış töreni
sonrasında, üniversite yerleşkesi arazisi üzerinde 2. fidan dikimi,
9 Ekim 2012 tarihinde yine BEÜ açılış töreni ardından üniversite yerleşkesinde 3. fidan dikimi yapılmıştır. Bu etkinliklere şehrin
idarecileri, BEÜ ve BETAV mensupları, öğrenciler, öğretim üyeleri BETAV bursiyerleri
katılmıştır.
BETAV’ın eğitimin yanı sıra üstlendiği diğer misyonu olan Bitlis’in doğa ve tarihi değerlerini tanıtma konusunda geliştirilen bu
fikirler ve yapılan çalışmalar aşağıda özetlenmektedir.
BEÜ Yerleşkesi fidan dikimi
20
Tarihi Kentin Korunması, iyileştirilmesi
Bitlis, Van havzasında tarihi sivil mimari
dokusunu kısmen de olsa koruyabilmiş tek
şehirdir. Şehrin, tarihteki siyasi ve ekonomik
gücünün bir göstergesi olan ve yüksek bir mimari nitelik, ustalık ve estetik birikim taşıyan
taş evler, bu özellikleriyle uzun yıllar kullanılmıştır. Ancak, geçen 30 yıl içinde sahiplerinin
göç etmesi nedeniyle bu evlerin harap olması
ve şehrin kontrolsüzce büyümesiyle yıkılıp
yerlerini niteliksiz ve çirkin beton binalara bırakması, bu eşsiz tarihi değerlerin yok olması
tehlikesini yaratmıştır.
Bitlis kentsel tasarım projesi
BETAV, bu tarihi dokuyu korumak ve
şehrin yöneticilerinin başlattığı çalışmaların
yanında olmak için, bu konuda yapılması gerekenleri BEÜ ile ortak düzenlediği çalıştaylarda ele almış ve kentin tüm paydaşlarını bu
çalışmalara dâhil etmeyi hedeflemiştir.
Bitlis Belediyesinin Çekül, Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı ile
birlikte hazırladıkları Kültür Odaklı Yol Haritasının hayata geçmesinde yönlendirici rolü
üstlenen BETAV, bu yol haritasının ilk adımı
olan ve şehrin doğal ve tarihi özellikler taşıyan beş bölgesini içine alan Fikir Projelerinin,
DAKA, Doğu Anadolu Kalkınma Ajansından
destek alarak yapılmasını sağlamıştır.
Bitlis kentsel tasarım projesi
Bitlis kentsel tasarım projesi
Kentsel Tasarım Fikir Projeleri ve Tasarım
Rehberi 14.05.2012 Bitlis’te, DAKA Genel
Sekreteri, Kent yöneticileri, kamu kurumları
yetkilileri, Üniversite Yönetimi ve mensupları,
Koruma Kurulu üyeleri ve STK temsilcilerine
sunulmuştur.
Fikir Projelerinin uygulama aşamasına geçirilmesi için 2012 yılı içinde İstanbul ve Bitlis’te Bitlis Belediyesi, Valilik, Çekül ile çalışma toplantıları düzenlenmiş, proje uygulama
kurulları oluşturulmuştur.
BETAV, Bitlis Çayının üstü kapalı kısımlarının açılması ve ıslahı için DSİ tarafından
yapılan dere ıslah projesinin, çayın doğal yapısını ve peyzajını bozmayacak şekilde değiştirilmesi için idareciler ve ilgili kurumlarla
görüşmeler sürdürmüştür ve proje değişikliğinin takip etmektedir.
21
Fikir Projeleri sunum toplantısı
Fikir Projeleri içindeki beş alandan biri
olan Kurubulak Tütün Fabrikasının, “Tütün
Çarşı” adı altında bir alış veriş ve kültür merkezi olarak yenilenmesi projesinin yapımı için
DAKA, Doğu kalkınma Ajansına Bitlis Belediyesince yapılan başvuru kabul edilmiştir. Bu
uygulama projesinde BETAV iştirakçi olarak
yer almaktadır.
Tarihi ve doğal dokusu ile ülkemizin
önemli turizm potansiyelini bünyesinde barındıran ilimizin layık olduğu ekonomik ve
sosyal seviyelere gelebilmesi için bu dokunun
korunması hayati bir önem taşımaktadır. Bu
bilinç ile Vakfımız üzerine düşen sorumlulukları yerine getirebilmek amacıyla son üç
yıldır kent yöneticileri ile işbirliği içinde yukarıda başlıklar halinde belirtilen çalışmaların içinde öncü, organize eden ve destekleyen
bir rol üstlenmiştir. Bu çerçevede, BETAV,Bitlis’in tarihi ve kültürüyle ilgili bazı yayınların
basımını sağlamıştır.
BETAV’ın Yayınladığı Kitaplar
1. Cesim Çelebi, Bitlis Vadideki Güzel
Şehir
2. Dr.Mehmet Karataş – Dr.Selim Kaya,
Heşt Bihişt
3. Necla Eker Tiyenşan, Bitlis Folkloru ve
Örnekleri
4. Prof.Oktay Belli – V.Evren Belli, VII.
Uluslararası Van Gölü Havzası
Sempozyumu Bildiriler Kitabı
Bu eserlerin yanı sıra 18. sayısına ulaşan
BETAV dergisi, Bitlis kültür hayatının önemli
bir kaynak yayını olarak yerini almıştır
Çekül merkezinde toplantı
Fikir Projeleri Teknik Kurul toplantısı
22
Dere ıslah uygulama
Bitlis çayı doğal peyzajı
BETAV’IN GELECEĞİ VE HEDEFLERİ
Geçmiş 25 yıl BETAV faaliyetleri ve Bitlis’e
kazandırdıklarıyla her Bitlislinin gönlünde bir
yer edinmiş, Bitlislilerin ortak değeri olmayı
başarmıştır.
Yüzlerce yıllık Osmanlı vakıf kültürü geleneğinin bu günkü yaşayan halkası olarak
bizler oluşturduğumuz bu değeri geliştirmek
ve kalıcı kılmakla mükellefiz. Ancak bu ortak
değerimizi geliştirmek ve gelecek nesillere aktarmak görevi gene bizlere düşmektedir.
Bütün amacımız gelecek nesillerin yüzündeki gülümsemeyi kaybetmemek, kalplerindeki umudu taze tutmaktır. Vakfımızın
bu yolda Bitlis’te yaşayan ve Bitlis’ten göçen
bütün Bitlislilerin her türlü katkısına ve sahip
çıkmasına ihtiyacı vardır.
Yönetim Kurulu
Tarih’ten genç kuşaklara bir armağan
23
Temmuz 2010 Yönetim Kurulu Toplantımız
1
987 yılından bu yana başarı ile sürdürülen eğitim faaliyetlerinin yanısıra tanıtım faaliyetlerine de ağırlık verilmesi kararı
ve oluşturulan komisyonlar;
• Kültür ve Tarihi Değerlerin Korunması
• Eğitim
Bu komisyonların önerdiği çalışmalar Bitlis
Eren Üniversitesi ile yapılan çalıştaylarla sürdürüldü
BETAV ORMANI PROJESİ
PROJENİN İÇERİĞİ
• Öncelikle BEÜ de yeşil alanlar olarak ayrılmış bölgelerde, uygun ağaç türlerinin
hazırlanacak alt yapı ve sulama sistemlerinin oluşturulması
• BETAV üyesi iş sahiplerinin BEÜ mezunlarına staj, istihdam, spor faaliyetleri destekleri vermesi
İLK ADIMI 24 Kasım 2010
BEÜ, El-Aman Han Kültür Merkezinin
bahçesinde bir fidan dikim şenliğiyle gerçekleşmiştir.
Şehrin idarecileri, BEÜ ve BETAV mensubları, öğrenciler, öğretim üyeleri ve BETAV
bursiyerlerinin katıldığı tören, müzikli eğlence ve ikramlar sonrası bahçeye 750 fidan dikilmiştir.
• BETAV’dan o yıl burs alan ve üniversiteye
o yıl kaydını yapan öğrencilerin bir ekim
şenliği düzenlerek fidan dikmeleri ve diktikleri ağacı takip etmeleri
• Bu etkinliğin geleneksel hale gelmesi
BETAV- BEÜ ÇALIŞTAYLARI
1.ÇALIŞTAY 06.08.2010 BİTLİS
ÖZET KARARLAR
• 1. Fidan dikim şenliğinin Ekim 2010 da El
Aman Han bahçesinde yapılması
• BEÜ’yü ilk 5 arasında tercih eden ihtiyaç
sahibi 10 öğrenciye burs verilmesi
24 Kasım 2010 BETAV Orman Projesi El-Aman
Han Kültür Merkezi fidan dikim şenliği
2.ÇALIŞTAY 23 KASIM 2010 BİTLİS
“Tarihi ve Kültürel Mirasın Geleceğe
Taşınması-Bitlis Yeniden”
Gündem
• Tarihi Yapıların Restorasyonu ve Korunması,
• Mimaride ve Kamusal Alanlarda Tasarım
Kalitesinin Artırılması
• Kurumlar Arası İşbirliğinin Geliştirilmesi
ve Ortak Vizyon
Bitlis yeniden proje çalışmalarından
Çalıştaya şehrin ve ilçelerinin tüm kamu-sivil kurum temsilcileri davet edildi.
24
SONUÇLAR
• Öncü olacak münferit tarihi binaların
restorasyonu ve yaşanabilir mekanlara
dönüştürülmesi. Örnek olmak için BETAV üyelerinin Bitlis’teki evlerinin restorasyonu için girişimlerde bulunması.
• Örnek mahalle olarak Zeydan Mahallesinin restorasyonu ve canlandırılması,
• Eski ve yeni kentte toplu ve özel tasarımlı
taşıma, turizm, doğa, spor merkezleriyle
güvenli ulaşım,
• Tarihi ve kültürel miras bilincini geliştirmek amaçlı araştırma, kongre, festival vb
etkinlikler düzenleme,
BİTLİS BELEDİYESİ- ÇEKÜL
Kültür Odaklı Yol Haritası Çalışması
Mayıs 2010, Bitlis
Bitlis Belediyesi ve ÇEKÜL, Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı
toplantıları sonucu
Tarihi ve kültürel mirası kentsel gelişmenin odağı olarak ele alan yaptığı Kültür Odaklı Yol Haritası
Çalıştayda alınan kararlar, bu yol haritasının çerçevesinde yürütülmektedir
SORUNLAR
Kültür ve Turizm Potansiyelinin Değerlendirilememesi:
• Turizm altyapısı eksiklikleri
•
•
•
•
Konaklama alanlarının yetersizliği
Tanıtım eksikliği
Tarihi ve kültürel mirasın yıpranması
Kültürel ve sosyal altyapı eksiklikleri
Çevresel Kalite:
• Çarpık yapılaşma
• Bitlis Deresi’nin kirliliği
• Atık su şebekesinin yetersizliği
Ulaşım Altyapısı:
• Erişilebilirlik
• Bisiklet ve Yaya Yollarının Eksikliği
• Kent merkezinde yer alan otobüs garajı
İmar Planı:
• Kentin vizyonu ile örtüşmemesi
• Mevcut sorun ve potansiyellere cevap vermemesi
• Meydan ve toplu kullanım alanlarına yer
verilmemesi
• Dere üstünde yapılaşmaya izin verilmesi
İmar Planın Tarihi Alan ile İlgili Sıkıntıları:
• Kalenin çevresindeki araç yolunun kaleye
zarar vermesi
• Tarihi dokuya zarar verecek şekilde kurgulanması
• Tescilli yapıların çevresinin yüksek katlı
konut alanı olarak belirlenmesi İmar Planının Gelişme Alanı ile İlgili Sıkıntıları:
• Gelişme alanının merkez ve odak olmaması
• Gelişme alanında karışık kullanıma yer
verilmemesi
Ekonomik Yapı ve Sınır Ötesi İşbirliği:
• İşsizlik ve kalifiye eksikliği
• Strateji eksikliği
• Dış göçle birlikte tarım ekonomisinin küçülmesi
• Doğal, tarihi ve kültürel potansiyelin ekonomik olarak değerlendirilememesi
25
ÖNERİ VİZYON 2;
‘Tarihi ve kültürel miras potansiyeli ile
bölgenin örnek kenti.
FIRSATLAR
Doğal Değerler:
• Van Gölü
• Nemrut Dağı ve Krater Gölü
• Süphan Dağı
• Bitlis Deresi
• Kış sporlarına uygunluk
• Ponza madeni
• Organik tarım alanları
• Yerel mahsullerin zenginliği
BİTLİS BELEDİYESİ - ÇEKÜL- BETAV
ÇALIŞMA TOPLANTISI 31.01.2011,
İstanbul
Tarih ve Kültür:
• Tarihi ve kültürel miras
• Yöreye özgü yemek ve el sanatları
Kurumsal İşbirlikleri ve Projeler:
• Bölgedeki mevcut işbirliği yapıları
• Uluslararası ve ulusal onlar
• Potansiyel dönüşüm alanları
• Bitlis’in bölgedeki yeni yatırımlar için
odak olması
• Bitlis Eren Üniversitesi
• Bölgesel Kültür Koridorunun merkezinde
olması
• Yerel kararlılık
• Teknopark Projesi
TEHDİTLER
• Bölgesel ulaşım kararlarında yapılabilecek
değişiklikler
• Kamulaştırmaya karşı gösterilebilecek direnç
• Kentin lineer gelişmesi
• Doğal afetler
• Restorasyon müdahalelerinin zamanında
ve yeterince yapılmaması
• Kültürel miras bilincinin gelişmemiş olması
• Kaynak sıkıntısı
BİTLİS’İN GELECEĞİ
ÖNERİ VİZYON 1;
‘Tarihi ve kültürel mirasıyla geleceğine şekil veren, bölgesi ile işbirliği içerisinde güçlü
bir kent’
SONUÇLAR
• Ortak çalışma ofisi
• Halk ve kurumların desteği
• Sürece katkıda bulunacak birikimli ve teknik insan gücü envanteri
• Doğa ve kültür envanterinin çıkarılması
• Bütüncül bir planlama ile tüm müdahale
alanlarının belirlenmesi ve iş takvimine
bağlanması,
• Belediye ekiplerinin ÇEKÜL akademi tarafından eğitilmesi,
• İlgili kurumların (TOKİ, Vakıflar,Kent
Konseyi, Kültür ve Turizm İl Md., Karayolları) dahil olduğu BETAV,BEÜ,Belediye ve ÇEKÜL ile ortak toplantı düzenlenmesi.
• Kültürel Miras Anayasının hazırlanması,
kente fiziksel müdahelede bulunan tüm
kamu ve özel kurumlara bildirilmesi.
Mali kaynakların araştırılması.
BİTLİS KÜLTÜR ODAKLI GELİŞİM
TOPLANTISI
19.04.2011, Istanbul
SONUÇLAR
• Kentin Tasarım Anayasasını oluşturacak
bir Tasarım İlkeleri Rehberinin yapılması,
• Dere İslah projesinin derenin tarihi ve doğal kimliğini koruyacak şekilde yapılması,
• TOKİ nin planladığı işlerin tasarım ve
projelendirme aşamalarının, Master Plan
ve Tasarım İlkeleri Rehberi çerçevesinde
yürütülmesi
26
• Kent Müzesinin, Kazım Paşa okulunda kurulması için halkın desteğini alacak çalışmaların Belediye tarafından yapılması,
• Üniversitenin yönetiminde ve bünyesinde bir Kent Arşivi ve digital merkezinin
oluşturulması.
• Meydan, Kale, Çarşı, Dere, Köprüler ve 4
Mahalle İyileştirme projeleri ve somut olmayan tarih ve sözlü kültür çalışmalarının
başlatılması.
• Kale kazılarının, İl Kültür Müdürlüğü,
Kazı başkanı ve Dünya Kaleli Kentler Birliği işbirliği ile dokümante edilmesi
• Öncü kurumların, Vilayet, Belediye ve
Üniversitenin şehir içinde görkemli tarihi binaları kurumlarının iletişim, araştırma merkezleri olarak restore etmeleri,
Ahlat’ta BEÜ yönetiminde Selçuklu Araştırmaları Enstitüsü kurulması,
• Bitlis İl Özel İdaresinin kurduğu KUDEB’in uzman eleman temini sağlanarak
işler hale getirilmesi,
• Çalışmaların tanıtımı ve tüm Bitlis tarafından sahiplenilmesini sağlayacak
iletişimin, basılı malzeme, basın, yayın,
digital ve sosyal medya gibi mecralarda
sürdürülmesi,
• Vizyonu hayata geçirecek Master Planın
yapılması
• Koruma Amaçlı İmar Planı revizyonunun
başlatılması
• Kent Müzesi ve Kent Arşivinin yer ve sistematiğinin hazırlanması
• Master Planın içindeki Kale, Meydan, Mahalle proje paketlerinin hazırlanması
• Halkın vizyonu sahiplenmesi ve Müzeye destek vermesi için tanıtım ve iletişim
mecralarının hazırlanması
• Devam eden ve planlanan proje ve uygulamaların Master Plan ve vizyonla uyumunun sağlanması,
DURUM ve ÖNERİLER
• Bitlis’in yerel yöneticileri kentin korunarak gelişmesi vizyonunu sahipler,
• BEÜ, kentin vizyonuna bilimsel ve eğitim
desteği verecek bir kurum olarak gelişiyor,
• BETAV, Bitlis Yeniden Projesi ile bu tarihi
dönüşümde süreci izleme ve yönlendirme
rolünü üstlenecek konuma sahip,
• BETAV üyelerinin kendi evlerini restore
ederek ve işlev kazandırarak öncü ve örnek olması sürece güç katacaktır.
• Kültür Odaklı Gelişiminde yer alacak kurumlar arasında koordinasyonu ve çalışmaların izlenmesini Betav’ın yürütmesi,
• Sürecin en önemli aşaması kentte yaşayanların görüşlerinin, ihtiyaçlarının belirlenmesi, Master Planın buna göre yapılmasıdır.
ACİL EYLEM PLANI (Nisan-Aralık 2011)
• Planların her an halkla paylaşılacağı iletişim noktaları ve mecraları ile halkın sürece tam katılımı sağlanmalıdır.
• Doğa ve Kültür Envanterinin tamamlanması ve kitap ve DVD olarak Ekim 2011
de yayınlanması
• Tasarım İlkeleri Rehberinin hazırlanması
27
Yönetim Kurulu
BETAV Cemil ÖZGÜR Hatıra Ormanı
28
Onursal Başkan
Sayın Cemil ÖZGÜR
Röportajı
B
ETAV: -Efendim, bilindiği gibi
siz Bitlis’te doğmuş, küçük yaşta
Diyarbakır’a taşınmış, ticarete burada
başlamış daha sonra ticari yaşamınızı
Ankara’ya taşımış ve burada önemli başarılara
imza atmış, bölgemizin en başarılı işadamı ve
girişimcilerinden birisiniz. Lütf edip bu süreci
kısaca anlatabilir misiniz?
ÖZGÜR: Tabi efendim memnuniyetle,
ben ilkokulda üçüncü sınıftan dördüncü sınıfa geçtim, dördüncü sınıftayken daha eğitim
döneminin yarısındayken yani 1938 yılında
Atatürk’ün ölümünden 15 gün sonra Diyarbakır’a naklimekan yaptık. Ben babamın ölümünden kırk gün sonra doğmuşum. Anneme
birçok talipli olmasına rağmen, Allah ona
gani gani rahmet eylesin, hiçbir kimseye evet
demeden, dayımla birlikte yaşamışız. Diyarbakır’a geldikten sonra da İnkilap İlkokulunda dördüncü sınıfı ve beşinci sınıfı da orada
tamamladım. Sonra ortaokula Diyarbakır’da
Fiskayası denilen yerde ortaokulda devam
ettim. İkinci sınıfı bitirdikten sonra üçüncü
sınıfa devam etme şansım kalmamıştı. Yani
maddi yönden kalmamıştı. 25 kuruş defter
kitap parasını bulmakta zorlanıyorduk. O
zaman, ortaokulu ikinci sınıftan terk ettim,
ayrıldım. Çalışmaya başladım, Bitlisli olan,
uzaktan da akrabamız olan Sayın Rauf Yaralı’nın yanında çalışmaya başladım. Gündüzleri nakliye işleriyle ilgileniyordum, geceleri de
ona ait olan Urfa Kapısı’ndaki Sümer sinemasında memurluk yapıyordum. Bu sinemada
akşamları gişede çalışıyordum. İyi yerleri ailelere ayırırdım. İşsize kapatırdım, bekârlara da
arkalarda yer verirdim. Bu yüzden Diyarbakır
halkı çok sevdi beni. Allah hepsinden razı olsun.
Bir gün, Belediye Fen İşleri Müdürü, sağ
mıdır, değil midir bilmiyorum, bana dedi ki;
Cemil Bey gel seni müteahhit yapalım. Efendim, dedim, müteahhitlik yapmak için sermaye lazım, benim tek kuruş sermayem yok.
Burada aylık 30 liraya çalışıyorum. Bir sürü
laf söyledi, beni ikna edemedi. Aradan iki üç
ay geçti, adam tekrar beni çağırdı dedi ki Belediye Fen İşlerine gel seninle konuşacaklarım
var. Gittim, bana dede ki; “30 lira maaşla bir
yere varamazsın, gel seni müteahhit yapalım.”
Efendim benim müteahhitlik yapmak için bir
sermayem yoktur dedim. Beş kuruş param
yok nasıl yapacağım. Herkes seni seviyor dedi,
işi alırsın dedi, veresiye mal alırsın, istikakını
aldığın zaman götürür aldığın malın parasını
verir borçlarını ödersin. Bunda bir sakınca
yok. Düşündüm, taşındım, adamın teklifini
uygun bulduğum için, gittim durumu patronuma anlattım. Dedim ki bana yapılan böyle
bir teklif var, siz bunu nasıl karşılarsınız. Sizin
fikrinizi almak istiyorum. Bana ilkten dedi
ki, “gece burada sinemada işine devam etmek
şartıyla, diğer işlerden seni azat edeyim. Böyle
29
diyince peki dedim, diğer işleri bıraktım, gece
sinemaya devam ettim, hem patronla münasebetimiz devam etti, hem de iş hayatına 346
liralık bir işle başladım.
Diyarbakır’daki dört ayaklı minarenin olduğu yerde Merik Ahmet semtinde 346 liralık
bir iş verdiler bana, işi aldım yaptım, Kime
gittiysem veresiye mal bana verdiler. Sonra
346 liralık iş, 600 lira, 1000 lira derken, büyüyerek gitti. Belediye kanallar ihale ediyordu,
600 liralık, 800 liralık bir iki tane kanal aldım,
işin tuhafı, müteahhit yoktu zaten ülkede o
zaman, gelenler de soruyorlardı, “yeğen işin
var mı yok mu?” diye Yok deyince, “al bu iş
senin olsun” diyorlardı. O dönemki Belediye
Başkanı da Abdulkadir Cizrelioğlu idi. Allah
ondan da bin defa razı olsun. Sonra başka
başka işler aldım, malzeme temininde hiçbir
sorun yaşamadım. Herkes bana veresiye mal
verdi. Ben de hak edişimi aldıktan sonra
götürüp borçlarımı ödüyordum. Bu böyle
devam ederken, askerlik meselesi geldi,
bedelli askerlik çıktı, Bitlis’e gittim askerlik
bedeli olan miktarı yatırdım, Bitlis’ten gelene
kadar, Genelkurmay’dan talimat gelmiş, bedelleri iade edin. Teslim olmadan geri geldim, yedi sekiz ay kadar bir süre kaçak olarak
çalıştım. Sonra baktım bu işin sonu yok. Rauf
Yaralı Bey de Kolordu Komutanı Korgeneral
Hilmi Güresin Paşaya söyledi, bir yazı yazıldı “falan oğlu falan Kolordu Karargâhına
tertip edilmiştir. Eğitim için 6. Piyade Alayı’na gönderilmiştir. Bilgi için Bitlis Askerlik Şubesi’ne.” 6. Piyade Alayı şehre yakındı,
gittim teslim oldum. Yataklar tamamen ot,
üstüne uzanmak mümkün değil, 80 kişilik
koğuş hepsi ot yataklarda yatıyor. Askerlik
hayatımda 84 gün Alayda kaldım. 43 gecesini
orada yattım, diğerini de evde yattım. Sonra
kolorduya naklettiler, geldim Evrak kaleminde çalışmaya başladım. Bir de Liceli bir arkadaşım vardı, adı Mehmet’ti. Kolordunun bütün evrakını ikimiz öğlene kadar kaydediyor,
öğleden sonra da ilgili yerlere sevk ediyorduk.
İşimizi bitirdikten sonra da zamanımız arttığı
için gazetelerin en küçük yazılarına kadar
okuyorduk. Birkaç ay böyle devam ettik, bir
gün arkadaşım Memet’e dedim ki, rica etsek
Komutana bir gün birimiz bir gün öbürümüz gelsek acaba olmaz mı? Dedi ki kabul
etmezler, peki dedim ne yapalım. Üç dört ay
daha geçti, bir gün ikimiz birlikte Karargâh
komutanına gittik ve durumumuzu anlattım,
Komutan bizi böyle beş dakika seyretti, “Sizi
hastaneye göndereyim.” dedi. Efendim vallahi
bir şeyimiz yok desek de “Yok yok göndereyim, siz burada ne yapıyorsunuz?” efendim
vatani görevimizi yapıyoruz. “Vatani görev
yapılırken, bir gün geleyim, bir gün gelmeyeyim diye pazarlık olur mu, ben sizi hastaneye
göndereyim, hasta olmasanız böyle bir teklifle gelir misiniz, hiç böyle bir emsali durumun
var mı, hadi bakalım işinizin başına marş
marş.”
Diyarbakır halkının hepsine müteşekkirim, bir ihale oluyor mesela, haberim oluyor,
asker elbisesiyle gidiyorum ihaleye, inanın
ihaleye gelen diğer insanların hiçbir şikayeti
olmadı. Sadece bana şunu sordular, işin kalmadı mı, kalmadı diyince al sana iş.
Bir gün Abdulkadir Cizrelioğlu beni çağırdı, “Yeğenim kimse bir şey demiyor ama, bir
daha geldiğinde biraz erken çık git elbiseni değiştir öyle gel. Birisi bir dedikodu eder, senin
huzurunu bozarlar.” Bunu insanın anası, babası, dayısı zor söyler. O kadar iyi insanlardı. Şimdi öyle bir şey yok. İnsanlar birbirlerini yiyor.
Sonra Çocuk bahçesi işi vardı, onu 30.000
liraya alıp bitirdim, askerlikten sonra 50.000
liralık bir iş alıp bitirdim.
Demokrat Parti iktidara geldi, ihalaler yapılmaya başladı. İller Bankasında yapılıyordu.
Ankara’ya geldim Varto içme suyu ihalesininin keşif bedeli 50.000 liraydı, onu aldım. Süresinden önce yapıp teslim ettim.
30
BETAV:-Efendim, Ankara’da bunca iş
yoğunluğunuz arasında Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı’nın kurulmasına önayak olmuş,
BETAV’ın Türkiye’nin en başarılı vakıfları
arasında üst sıralara yükselmesini sağlamış
bir hayırsever olarak bize neler söylersiniz?
ÖZGÜR: Efendim, zamanın Bitlis Valisi Sayın Mustafa Yıldırım, Ankara’ya geldi,
bizleri topladı, Ankara’nın o dönem ünlü
otellerinden olan Bulvar Palas’ta toplanıp bir
akşam yemeği yedik, orada Bitlis Eğitim ve
Tanıtma Vakfı’nın kurulması için bir karara
vardık. O toplantıya katılan hemşerilerin çoğunluğu beni bu Vakfın Başkanlığına seçtiler.
Bu göreve seçildikten sonra, kendi aramızda
bir Yönetim Kurulu oluşturduk ve ne yapabileceğimizi, neler yapabileceğimizi görüşmeye
başladık. Prosedür gereği kuruluş aşamasında
Bitlis Valisini Başkan olarak göstermiştik ama
bulunmadığı zamanlarda ben o görevi yürütüyordum. Böylece ilk çalışmalarımızı gerçekleştirmeye başladık.
Yönetim Kurulu’na seçilen arkadaşlarla
vakfın kuruluşundan sonuna kadar hiçbir ihtilafımız veya görüş ayrılığımız olmadı. Ancak bazı hemşerilerimiz mendi aralarındaki
meseleleri gündeme taşıyınca, ben onlara
dedim ki; “kusura bakmayın, burada sadece
Vakfın işlerini görüşmek üzere bulunuyoruz.
Vakfın gündeminin dışındakileri dışarı çıktığınızda kendi aranızda konuşabilirsiniz. Nasıl
anlaşırsanız anlaşırsınız, ben karışmam o işlere, ama buradaki toplantımızın amacı Vakfın
işlerini görüşmektir.” Başlangıçta Ankara’da
birkaç ay birlikte çalıştık, gücümüz yettiği
kadar bir ödeme yapmak suretiyle öğrenci
burslarını vermeye başladık. Birkaç yıl geçtikten sonra arkadaşlarımız dediler ki; “Bizim
İstanbul’da çok zengin hemşerilerimiz ve arkadaşlarımız var, gidip onları ziyaret ederek
onların da Vakıf çatısı altında yer almalarını
sağlayalım.” Bu öneriyi ben de olumlu karşıladım. Ben Bitlis’ten 1938 yılında 11 yaşın-
dayken çıktığım için hemşerilerimizin büyük
çoğunluğunu tanımıyordum. Bu öneri üzerine İstanbul’a gittik, birkaç hemşeriyi ziyaret
ettik, bazı hemşerilerimiz çalışmalarımızı
anlattık olumlu karşıladılar, bir hemşerimize
gittik, bir otelin resepsiyonunda o beyefendi
ile görüştük anlattık, inanınız bize bir çay bile
ikram etmekten kaçındı. Bizi dilenci pozisyonuna koydu. Dört, beş kişiyiz, affedersiniz beş
kişi dilenci olur mu? Çıktık oradan çok üzüldüm, arkadaşlarıma sitem ettim, bizi buraya
neden getirdiniz, yanlış yaptık diye. Birlikte
olduğumuz arkadaşlar, Nazmi Haşemoğlu,
rahmetli Cemil Haspolat, İrfan Cenkçi ve
Hamza Zülfikar özür dilediler. Sonra Ahmet
Eren Beylere gittik, bize ikramda bulundular,
dinlediler, elimizden geleni yaparız dediler.
Oradan çıktıktan sonra bir başka hemşerimiz
Necmettin Bitlis Beylere gittik. Ben tanımıyordum, o da bize söz verdi bin lira gönderecekti, onu da göndermedi. Başka hemşerilere
de gittik, kimseden gerekli ilgiyi göremeden
Ankara’ya döndük. İstanbul’daki hemşerilere
ben şunu söyledim; “Siz haftada bir gün çocuklarınızı alıp dışarıda bir yemeğe gidiyor
musunuz, orada garsona bir bahşiş veriyor
musunuz, garsona verdiğiniz bahşiş kadar
Vakfa yardım ederseniz, bu Vakıf daha canlanır, daha çok çocuğumuza burs verme imkanına kavuşur. Fazla bir şey istemiyoruz.”
Bu seyahatten hiç memnun kalmadım, çünkü
hiçbir şey yapamadık, kimse bir şey vermedi
bize, ciddiye alınmadık.
Vakıf, Ankara’da görevine devam etti, ben
elimden geldiğini yaptım, öğrencilere verdiğimiz burs miktarı her sene arttı, Vakıf büyümeye, gelişmeye başladı, kimseye ihtiyacı
kalmadan ciddi çalışmalara imza attı. Siyaseti hiçbir zaman Vakıf çatısı altına sokmadık. Dedik ki; burası vakıftır, burada siyaset
olmaz, siyasetle uğraşanlar kusura bakmasın
bizden vazgeçsin.
31
Vakfın başarısı Bitlis’e ve Türkiye’ye yayıldı, Bitlis’teki hemşerilerimiz de bizim çalışmalarımızı takdir etmeye başladılar. Aradan
4-5 sene geçtikten sonra Vakfın bu gelişmesini görülünce, İstanbul’da Ahmet Eren Bey’le
görüşmemiz sonucunda Vakfın bir şubesinin
açılması için teklif aldık. Daha sonra da Bursa’da bir şube açma teklifi geldi. Yönetim Kurulumuzda görüşüp bu şubelerin açılmasını
kararlaştırdık. İstanbul’da Ahmet Eren Bey,
Bursa’da da Nezir Gencer Bey Şube Başkanlıklarını yürütmeye başladılar. Bu şubeler de
yavaş yavaş Vakfa yardım etmeye başladılar.
Vakfın kuruluşundan 6-7 yıl sonra Devlet
tarafından da destek ve katkılar almaya başladı, o dönemin Devlet Bakanı hemşerimiz
Sayın Kamran İnan Bey’in desteğiyle bir Bakanlar Kurulu Kararı ile Vakfımıza vergi muafiyetinden yararlanma olanağı sağlandı. Bu
gelişme Vakfın ekonomik gücünün daha da
artmasını sağladı.
Daha sonra Bitlisli hemşerilerimizden şöyle bir talep gelmeye başladı; “Sadece çocuklarımıza burs vermek yetmiyor, bize çocuklarımızın geleceği için bir ekmek kapısı açmanızı da istiyoruz.” Bu öneriyi oturup Yönetim
Kurulumuzda değerlendirdik, tekstil konusu
gündeme geldi. Ben tekstilden hiç anlamam,
ama fabrika binasının projesini bana verin,
ben binayı yapıp size teslim edeyim. İçini nasıl doldurmak istiyorsanız öyle yaparsınız.
Dönemin Başbakanı Sayın Mesut Yılmaz
Bey’i Bitlis’e davet ettik gelip fabrikanın temelini attı. Temel atarken dedi ki; “Ben elimden
geleni yapacağım, Bitlis’te ne olduğunu, ne olmadığını biliyorum, fabrikanın gelişmesi için
size iş verdireceğim. Ne yapılması gerekiyorsa
elimden geleni yapacağım.”
Fabrika için gerekli olan arsayı Özel İdareden aldık, proje yapıldı, bir yıl içinde fabrika
binasını bitirdim. Fabrika Müdürü tayin edildi, 130 adet çeşitli makine alındı, iş temin edil-
meye çalışıldı, Özel İdare Bitlis’teki bazı işleri
bize verdi, bunlar üretilip teslim edildi, fakat
bu işlerin arkası gelmedi. Böyle olunca ben bu
konuya kesin bir çözüm bulmak amacıyla dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel’den görüşmek üzere randevu istedim.
Aynı gün beni kabul etti, Ziyaretine gittim ve
kendilerine durumu detayları ile anlattım, bu
fabrikanın çalışması, bölgeye, Bitlis insanına
hatta Ülkemize yararlı olması için çalışması
lazım. Bunun için Milli Savunma Bakanlığından bu fabrikanın çalışması için iş vermesi
konusunda bize yardımcı olunuz dedim.
Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel
bana; “Cemil çok isabetli bir günde geldin,
bu akşam Milli Savunma’nın Bilkent Otel’de
bir yemeği var, Milli Savunma Bakanı Sayın
İsmet Sezgin Bey’de gelecek oraya, akşam sen
de gel oraya, seni tanıştırayım, gerekeni de
ben söyleyeyim size iş versinler.” dedi. Çok
sevindim, akşam oldu gittim oraya, Cumhurbaşkanı Demirel’e yakın bir yere oturdum,
Sayın İsmet Sezgin Bey’le tanıştırdı beni, ve
dedi ki; “ Bitlisliler, Bitlis Eğitim ve Tanıtma
Vakfı’nı kurmuşlar, Vakfın bir de fabrikasını
kurmuşlar, bunların bu çabalarını göz ardı
edemeyiz bunlara iş verdirelim.”
Dönemin Milli Savunma Bakanı Sayın İsmet Sezgin Bey, bize üç gün sonraya bir randevu verdi. Üç gün sonra ziyaretine gittik,
durumumuzu anlattık, bu tür işlerle görevli generali telefonla arayarak dedi ki; “Sayın
Cumhurbaşkanımızın talepleri doğrultusunda bu sivil toplum kuruluşumuza iş verilmesi
için gereğinin yapılması.” diyerek bizi generale gönderdi, gittik. Fabrikanın her türlü yasal
formalitesi uygun olmasına rağmen Paşa bize
dedi ki; “Siz bu işi yapamazsınız.” Her türlü
açıklamamıza rağmen, yetmiş dereden yetmiş
su getirdi ve bize bir iş vermedi. Süleyman
Bey’e de bir şey diyemedim.
32
Aradan bir zaman geçti, Hükümet değişikliği oldu, Devlet Bahçeli sekiz Bakanı ile
birlikte Malazgirt’e geldi, programın sonunda Ahlat’a geleceğini öğrendim, Ankara’dan
bir faks gönderdim; “Bitlis’te bir tekstil fabrikamız var, bir öğlen veya akşam yemeğinde
konuğumuz olmanızı istiyoruz, şereflendirirseniz çok mutlu oluruz.” Hemen olumlu
yanıt geldi, ve bir öğlen yemeğinde fabrikamızı ziyaret edeceklerini bildirdiler. Hemen
Bitlis’e gittim, yemekler hazırlandı, her şey
mükemmel düzenlendi, Sayın Devlet Bahçeli, yanında sekiz Bakanı ile birlikte geldiler,
elimde önceden hazırladığım bir kararname
taslağı var, Sümerbank veya Gima gibi bazı
kuruluşların ihalesiz işlerinden bizim fabrikamıza da vermesini istedim. Fabrikayı birlikte
gezdik, iş olmadığı için fabrikadaki makinelerin bazılarının üstü kapalı, sordu bunların
üstü neden kapalı, iş temin edemediğimiz
için kapalı durduğunu izah ettim. Halbuki
biz burada 130-150 kişiye iş temin edebiliriz.
Hatta fabrikayı bin kişilik bir kapasiteye kadar
da büyütebileceğimizi de söyledim. Bu kapasiteye çıkardığımız zaman Bitlis’in tümden
kurtulabileceğini anlattım. Ardından yemeğe geçtik. Beni yanına aldı, altı yedi satırdan
oluşan kararname taslağını çıkardım kendisine verdim, okudu, Özel Kalem Müdürü’ne
verdi, bana dönerek dedi ki; “Ankara’ya gel,
görüşelim, ilgili yerlere gerekli talimatı vereyim.” Efendim dedim; “Bundan önceki politikacılar hepsi söz verdiler, ama hiçbirisi bir şey
yapmadı. Siz yeni politikaya atılmışsınız, size
güvenmek istiyorum, bu işimizi hallederseniz, Bitlis kurtulur, Bitlis’in oyu hep sizin olur.
Efendim, burada sekiz Bakan var, emreder bu
taslağı bunlara imzalatırsanız, geriye kalanları
da Ankara’da ben imza ettirir sonra size getiririm.”
İki gün sonra Ankara’ya döndük, randevu
istedim, verdiler, gittim görüştüm, dönemin
Milli Savunma Bakanı Sayın Sabahattin Çak-
makoğlu’na telefon etti. Durumu anlattı, o da
bize randevu verdi ve ben Sayın Ahmet Eren,
Sayın Nazmi Haşemoğlu ve Sayın Erdal Eren
ona gittik. Gittiğimizde makamında değil de
yan taraftaki çalışma masasında oturuyordu,
yanında da bir tümgeneral vardı. Bizi de yanlarındaki boş koltuklara oturttular. Konuyu
anlattık, biz de o sırada Jandarma Genel komutanlığının İstanbul’daki bir ihalesine girmiş, bir elbise ihalesi almıştık. 25 yılmış bu elbiseyi Bayraktarlar firması veriyormuş. Sayın
Ahmet Eren Bey’le birlikte onlara ne kadar
kumaş götürdüysek hiçbirini beğendiremedik. Bize illa Bayraktarlardan kumaşı alacaksınız dediler, bayraktarlar da bize kumaş vermediler. Böylece teminatımızı yaktılar. Sırası
gelmişken bu durumu da Sayın Çakmakoğlu’na anlattık. Bize verdiği cevap; “Cemil Bey,
çok şikayet var ama hiçbir şey yapamıyoruz.”
Hepsi bu kadar!.
O yaktığımız 25 milyon liralık teminat bize
88 milyon liraya mal oldu ve hepsini ödedik.
Tüm bu çabalara rağmen fabrikayı çalıştıramadık. Yönetim Kurulu’nda konuştuk, satalım dedik, içinde fazla bir şey yok, makineleri
Sayın Ahmet Eren Bey aldı, binayı da Bitlis’te
mermer ocağı işleten bir fabrikaya verdik.
Harcadığımız parayı alamadık oradan. Büyük
zarar ettik, zararın üç yıllık kısmını Sayın Ahmet Eren Bey karşıladı, iki yıllık kısmını da
ben karşıladım, Vakfa yük olmasın diye. Çünkü Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakfın parasını
zarar ettiremezsiniz diyordu. Onun için kendi
imkanlarımızla karşıladık.
Bitlis halkının ısrarıyla fabrikayı kurduk,
ama satarken Bitlis halkının hiçbir tepkisini
göremedik.
Şimdi benim yaşım doldu, bu kutsal görevi
genç arkadaşlara bırakmamız gerekiyor, belki
ben yanlış bir iş yapıyorum, yeni gelen kadro
daha iyi işler yapabilir, daha iyi şeyler olabilir,
böyle bir tavır koyunca ortaya, bir Genel Ku-
33
rul’da Sayın Ahmet Eren Bey’i Başkan olarak
seçtik. 5-6 senedir Ahmet Bey arkadaşımız
götürüyor.
Bu sefer merkezin İstanbul’a nakli istendi, daha evvel üye adedini artırırken oturup
konuşmuştuk, üye sayısını artırırsak merkez
İstanbul’a taşınabilir demişti arkadaşlar, ben
de dedim ki bizler ne yapıyoruz ki, para oradan toplanıyor, oradan idare ediliyor, Ankara’da 5-10 arkadaşın dışında Vakfa yardım
eden kimse yok. On lira bile getirip veren
yok. BETAV:-Efendim, birçok kereler Ankara
ve Türkiye vergi rekortmeni olma başarısını
gösterdiniz, son olarak 2006 yılında gerek
Bitlis’te gerekse ülke genelinde yapmış olduğunuz hayır işleriniz nedeniyle Türkiye Büyük
Millet Meclisi’nin “Üstün Hizmet Ödülü”ne
layık görüldünüz. Bu konudaki duygularınızı
lütfeder misiniz?
ÖZGÜR: Efendim, ben 1953’te Ankara’ya
nakli mekan yaptım. Müteahhitlik hayatıma
devam ettim. Allaha şükürler olsun birçok işler yaptım. 8 defa “Vergi Rekortmeni” olarak
ilk on kişi arasına girdim. 2004 yılında gelir
vergisi mükellefi olarak “Türkiye Birincisi”
oldum. Allaha şükürler olsun, TBMM’den
“Türkiye Büyük Millet Meclisi Üstün Hizmet
Ödülü” ile ödüllendirildim. İşlerimize devam
ediyoruz, 2008 yılında Sheroton Oteli’nde
Sayın Cemil Çiçek’in teşrifleriyle iş hayatına
veda ettim, ve işimi çocuklarıma bıraktım.
Şimdi de boş durmuyor, bir şey sorduklarında
bilgi birikimimi ve deneyimlerimi paylaşıyorum.
BETAV:-Efendim, birkaç yıl önce Bitlis’e
“Meslek Teknik Lisesi”ni derslikleri, laboratuarları, spor kompleksleri, öğrenci yurdu
ve lojmanları ile çok kısa bir süre içerisinde
hizmete soktunuz. Sayın Cumhurbaşkanı açılışını yaptı. Ancak siz, açılışın mükemmel olması, hiçbir aksilik ve eksikliğin yaşanmaması
için büyük çaba harcadınız. Bu heyecanınızı
nasıl ifade edersiniz?
ÖZGÜR: Bitlis’te bir Meslek Teknik Lisesi
ve bir de 300 kişilik pansiyon binası yaptım.
Bugünkü Cumhurbaşkanı teşrif etmişlerdi,
açılışı o yaptı. Konuşmasında da beni daha
evvelden tanıdığını, neler yaptığını bildiğini
ifade etti, Allah razı olsun diyecek bir şeyim
yok. Bu ülke bizimdir, bu ülkenin sorunlarının birincisi eğitimdir, ikincisi gene eğitimdir,
üçüncüsü gene eğitimdir. Eğitimin dışında,
sorunlar çok rahatlıkla çözümlenebilecek sorunlardır. Siz burayı temizleyen bir hizmetçi
kadını eğitmezseniz, burayı temiz tutamazsınız. İşte bu kadar basit.
BETAV: Efendim, büyük bir iş adamı olarak siyaset sizin uzağınızda bu konuda neler
söylersiniz?
ÖZGÜR: Efendim, duyduğum bir şeyi
söyleyeceğim, Kamran Beyefendi dedi ki; “Biz
15-16 kişiyiz, bu hırsızlarla baş edemiyoruz.
Ben siyasete atılsaydım, hiçbir şey yapamazdım. Çünkü siyasilerin büyük çoğunluğu
suistimal yapıyor. Ben bunu benimsemediğim için siyasetin “s” ine karışmadım. Hiç
ilgilenmedim, teklif geldi Ankara’dan aday
edelim diye, ben yok dedim, ben işadamıyım.
İşadamının siyasetle ilgisi yoktur. Gerçekten
de böyle düşünüyorum. Hayatım soyunca da
böyle gitti. Bugün 87 yaşındayım, Allaha şükürler olsun hiç şikayetim yok. İtibar kadar
zengin bir şey yok. İtibarımın derecesini ben
söylemem, çevrem ve hemşerilerim bilir. Hiç
kimsenin bir santim hakkına tecavüz etmiş
değilim. Bir anlaşma yapacağım zaman karşımdakinin lehine hareket ederim. Para her
şey değildir. Paranız olsa da olmasa da yaşama
imkanınız var. Ne lüzum var siyasetle uğraşıp
da kendimi rezil edeceğime itibarımla ayaktayım, çok şükür.
34
BETAV: -Efendim, ülke olarak yeni bir
süreç yaşıyoruz. Bölgemiz açısından gelecek
adına neler söylersiniz?
ÖZGÜR: Hiç şüpheniz olmasın, Doğudaki her kişi milletvekili olabiliyor mu, Bakan,
Başbakan, Cumhurbaşkanı olabiliyor mu,
Doğu ile Batı insanı arasında ne fark var? Hiçbir fark yok, her şey olunabiliyor. Diyarbakırlı
İstanbul’da çalışıyor, buna karışan müdahale
eden var mı? Ankara’ya geliyor, İzmir’e gidiyor, her yere gidiyor, kimse diyor mu sen Bitlislisin, sen Vanlısın, Hakkarilisin ne işin var
Antalya’da yahut İzmir’de? Yok böyle bir şey.
Bütün insanlar, doğulusu, batılısı her türlü
hareketinde serbest değil mi? Bundan daha iyi
bir hürriyet olamaz. Aslında bu geniş bir hürriyet ortamıdır. Birbirimizle kavga etmenin
de hiçbir anlamı yok. 1970 yılına kadar Türkiye’de Sün’i-Alevi meselesi yoktu. 1970’te Allah rahmet eylesin Ecevit kalktı dedi ki Türk
halkı yok, halkları var. Sırf Alevilerin oylarını almak için. Halbuki Alevi ile Sün’i birlikte
yaşıyordu. Ortaktı, kız alıp veriyordu, kimse kimseyi yadırgamıyordu. Lüzumsuz yere
kavga ediyoruz, bu kavgaların birkaç kişinin
makam sahibi olma arzusundan kaynaklanan
bir hadise olduğuna inanıyorum. Türk milleti gerçekten birbirini seven, akrabalık bağı
olan bir topluluktur. Hiç kimse bu Kürt’tür, bu
Kürt kızıdır, bu Alevi’dir demiyor ki. Herkes
birbirinden kız almış-vermiş kaynaşmış bir
toplumuz. Bundan daha güzel bir şey olabilir
mi?
BETAV: Efendim, BETAV’ın Kurucu ve
Onursal Başkanı olarak sizden sonraki yönetime önerileriniz olabilir mi?
ÖZGÜR: Efendim BETAV’ın Kurucu Başkanı olarak, şu anda BETAV’da görev yapan
bütün arkadaşlarıma BETAV’a siyaseti sok-
mamalarını, doğru dürüst hizmet vermelerini
diliyorum. BETAV’ın amaçları, ilkeleri doğrultusunda, hiçbir yöne sapmadan Bitlis’e ve
Bitlis insanına layık hizmetlerde bulunmasını
diliyorum.
BETAV: -Efendim, bunca başarı dolu bir
yaşamın herhangi bir yerinde hobilere de yer
ayırdınız mı?
ÖZGÜR: Efendim, kendimi öylesine işime
verdim ki hiç bir hobim olmadı. Sporla ilgilenmedim, başka alışkanlıklarım yok, sigara
içmedim, toplantılar dışında içki içmedim,
tavla oyununun dışında hiçbir oyun bilmem
BETAV: -Bunların dışında biraz da ailenizden söz eder misiniz?
ÖZGÜR: 1953 Şubatında Ankara’ya geldim, birkaç göbek öncesinden akraba olduğumuz Muzaffer Hanım’la aynı yıl evlendim.
Dört erkek çocuğum oldu, çocuklarım büyüdü hepsi 50 yaşın üstündeler. Her birinden
ikişer tane torunum var. Ben çocukları da
torunlarımı da çok seviyorum. Ailemle de
Muzaffer Hanımla da, çocuklarla ilgili olmak
üzere tartışmamız olmuştur onun dışında
hiçbir konuda tartışmamız dahi olmamıştır.
Kendisine müteşekkir ve minnettarım. Bu
sene 60’ıncı evlilik yıldönümümüzü kutladık.
BETAV: Efendim, bizi kabul ettiğiniz,
sorularımıza içtenlikle yanıtlar verdiğiniz,
Bitlis’ten çıkıp gelen, Bitlis adını yücelere taşıyan, Bitlis insanının göğsünü kabartan örnek
alınacak bir tablo ortaya koyduğunuz için tekrar teşekkür eder, sizin gibi memleket sever,
hayırsever değerli büyüklerimizin sayılarının
çok artması ve genç kuşağa örnek teşkil etmesi dileğiyle saygılar sunuyoruz.
35
Röportaj: Recep ACAY
BETAV Başkanı Sayın Ahmet EREN’nin Açılış Konuşması
36
BETAV Başkanı
Sayın Ahmet EREN
Röportajı
B
ETAV: Sayın Eren, Bitlis Eğitim ve
Tanıtma Vakfı’nın Başkanı, Eren Holding Yönetim Kurulu Başkanı, Bitlis Eren
Üniversitesinin en büyük sponsoru ve pek çok
sivil toplum kuruluşu ve sendikanın başkanlıkları gibi birçok görevi bir arada başarı ile
yürüten değerli bir Bitlis insanı olarak, bunca
yoğun programınız arasında bizimle röportaj
yapma fırsatı tanıdığınız için öncelikle teşekkürlerimizi arz ederiz.
EREN: Ben de size teşekkür ederim. Aslında ne kadar yoğun olursak olalım, BETAV’a
ayıracak vakti her zaman bulmaya çalışıyoruz.
BETAV: Efendim, lütfeder izin verirseniz
sizinle yapacağımız röportaji 4 ana başlık altında toplayarak sorularımızı yöneltmek istiyoruz.
1.Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı Başkanı,
2.Eren Holding Yönetim Kurulu Başkanı,
3.Bitlis Eren Üniversitesi Ana Sponsoru,
4.Bitlis Sevdalısı Ahmet Eren.
EREN: Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı
Başkanlığı hem onur duyduğum, hem de zevk
aldığım bir görev. Her görev beraberinde sorumluluk da getirir. BETAV Yönetim Kurulundaki çalışma arkadaşlarım ve yönetimde
yer almamakla birlikte büyük desteklerini
esirgemeyen diğer değerli arkadaşlarım bu
görev ve sorumluluğu benimle paylaşmaktadırlar. Teker teker isimlerini belirtemeyeceğim bu arkadaşlarıma yeri gelmişken teşekkürlerimi sunuyorum.
Eren Holding bir aile şirketimiz. Holdingi
ve bağlı şirketleri kardeşlerimle beraber yönetiyoruz. Şu anda ikinci kuşak da şirketlerin
yönetiminde. Allah bozmasın hem kardeşler,
hem yeğenler arasında güzel bir uyum var.
Holdinge bağlı bazı şirketlerimizde yabancı
ortaklarımız da var.
Belirttiğiniz gibi Bitlis Eren Üniversitesi’nin devletimiz ile birlikte eş destekçisiyiz.
Fen-Edebiyat Fakültesi iki yıldır hizmet veriyor. Misafirhane tamamlandı. Rektörlük
binası tamamlandı. Mühendislik ve Mimarlık
Fakültesi ile Yerleşke Camisi inşaatına başlandı. Eren Üniversitesi’ni kaliteli öğretim üyelerine cazip hale getirmek için Rektörümüz ile
birlikte hazırladığımız bir programı da bu yıl
uygulamaya koyuyoruz. Yüksek standartta bir
üniversite için fiziki altyapı gerekli ama yetersiz. Eğitimin ve öğretimin kalitesini de yükseltmek çabası içindeyiz.
Beni Bitlis sevdalısı olarak nitelendirmenize memnun oluyorum. Gerçekten biz ailece
kendimizi Bitlis’e bağlı hissediyoruz. O şehre
ve güzel insanlarına sevgi duyuyoruz. Benim
görebildiğim kadarı ile BETAV çatısı altındaki
bütün Bitlisliler de aynı duyguları taşıyor.
BETAV: Efendim, 1987 yılında kurulan ve
Bitlis’in Cumhuriyet tarihi döneminde en başarılı ve en prestijli sivil toplum kuruluşu olma
özelliği gösteren Bitlis’in eğitim gibi köklü bir
sorununu tarihe gömen, diğer yatırımları ile
rol-model olarak gösterilen Bitlis Eğitim ve
Tanıtma Vakfının kurucu ve Onursal Başka-
37
nı Sayın Cemil Özgür Bey’den devraldığınız
Başkanlık görevini başarı ile yürüterek, çıtayı
daha yükseklere taşıdınız. Bu konudaki duygu ve düşüncelerinizi lütfeder misiniz?
EREN: Sayın Cemil Özgür bizim pirimiz
ve Onursal Başkanımızdır. Kendisinden devraldığım görevi elimden geldiğince arkadaşlarımla birlikte daha iyiye götürmeye çalışıyorum. Kendisine olan sevgi ve saygımızı bu
vesile ile bir kez daha ifade etmek isterim.
BETAV: 05 Nisan 2003 tarihinde Ankara’da yapılan “Bitlis Platformu” toplantısında kürsüye gelerek; “Ben ilk kez bu tür bir
toplantıya katılıyorum. Biz aile olarak geçtiğimiz günlerde bir evladımızı kaybettik,
acımız büyüktür. Bu acının etkisini daha
üzerimizden atmadan buradayım. Biz evladımızın anısına Bitlis’te bir eğitim kurumu
yapacağız. Ancak bu eğitim kurumu sıradan bir kurum olmayacak. Batıda Koç Lisesi neyse, Sabancı Lisesi neyse öyle olacak.”
dediniz ve bir yıl sonraki Ağustos ayında bu
eğitim kurumunun açılışını yaptınız. Bu durum Bitlis’te pek alışık olmayan bir durumdu.
Herkes bu kadarla kalacağını beklerken ardı
ardına eğitim kurumlarını sıralarken en uzak
duran zenginlerimizin de rol-modeli olarak
Bitlis’in makûs talihini tarihe gömdünüz. Bu
konudaki duygularınızı lütfeder misiniz?
EREN: Varlığınız belli bir düzeye gelmiş ise
sosyal sorumluluğunuz daha da artar. Bize göre
sosyal sorumlulukla ele alınacak sahaların en
önemlisi eğitimdir. Bitlis, Türkiye’de böyle bir
desteği hak eden illerin başında gelir. Bitlisli
olarak ailemizin Bitlis’e odaklanmış olması doğaldır. Bu kulvarda çok değerli hemşerilerimize
rehberlik yapmış isek ne mutlu bize. Bu vesile
ile bu hayırsever hemşerilerimize Betav adına
minnet ve şükranlarımızı ifade ediyorum.
Geçen ay Bitlis’e gitmiştim. İlk eğitim kurumumuz Nurullah Eren Anadolu Öğretmen
Lisesi’ni de gezdim. Aradan nerede ise 10 yıl
geçmiş olmasına rağmen herşeyi ile yepyeni
duruyor. Çünkü binayı yapıp terk etmiyoruz.
Onu kendi evimiz gibi görüyoruz. Onarımını,
bakımını, yenilenmesini sürdürüyoruz.
BETAV: Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı
çeyrek yüzyıllık süreçte 3.000’i aşkın Bitlisli
öğrencinin eğitimine katkı sağlayarak büyük
bir hizmeti gerçekleştirdi. Biliyoruz ki gelecek
adına daha büyük hedefleriniz vardır. Bunların neler olduğunu anlatır mısınız?
EREN: Bildiğiniz gibi vakıflar finansal
varlıklardır. Derneklerden farklıdır. Finansal
yapısı sağlam ise hayatiyetini sürdürebilir. Bu
yüzdendir ki son yıllarda uzun vadeli gelir getirecek gayrimenkuller edinme programına
odaklandık. Şu anda Ankara, İstanbul, Bitlis
ve Bursa’daki gayrimenkullerimizin değeri 10
milyon doları aşmıştır. Gelecek beş yıl içerisinde 20 milyon doları aşacağını ummaktayız.
Diğer taraftan burs vermeye de devam edeceğiz. Ana amaç uzun dönemde herhangi bir
bağışçı olmasa dahi BETAV’ın varlığını sürdürebilir olmasıdır.
BETAV: Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı’nın
son dönemlerde ana statüsünde yer alan “tanıtma” alanında da etkinliklerini görmeye
başladık. Vakfın bu alandaki görünümünü
programındaki hedeflerinin neler olduğunu
lütfeder misiniz?
EREN: Evet, tanıtma alanında da uğraşlarımız var. Avrupa Birliği’nden sağlamış olduğumuz desteği ile özellikle Bitlis’in yeni
yerleşim planı ve eski binaların restorasyonu
programlarına katkıda bulunuyoruz. Bu konuda değerli arkadaşlarım Türkiye’nin ünlü
mimarları ve şehir plancıları ile birlikte çalışıyorlar. Valilik, Belediye ve Üniversite ile iyi
bir ortak çalışma grubumuz var. İyi sonuçlar
alacağımızı umuyoruz.
BETAV: Vakfın idari yapısında bir değişikliğin gündemde olduğunu biliyoruz. Genel
Mekezin İstanbul’a taşınması gibi buna benzer yeni şubeler kurmak gibi bir hedefinizin
olup olmadığı konusunda neler söylersiniz?
EREN: Genel Merkez’in Ankara’dan İstanbul’a alınması Genel Kurulumuzca kabul
edildi. Ankara önemli bir şubemiz olarak fa-
38
aliyetine devam edecek. Orası bizim ilk gözağrımız ve hareket noktamızdır. Vakfımızın
kuruluşunu sağlayan saygın isimler oradadır.
Vakfımızın yönetiminde de ağırlıklı bir paya
sahiptir.
BETAV: Efendim, Vakfın daha popüler etkinliklere de soyunması gibi, örneğin Bitlis’te
bir festival, sanatsal bir aktivite, moda, sanat,
sinema, basın dünyasından ünlülerin katkılarıyla Bitlis adına farkındalık yaratacak etkinlikler düşünce bazında ya da hedef olarak
belirlenen hususlar arasında mıdır?
EREN: Bu söyledikleriniz de Bitlis’in tanıtımına olumlu katkılar sağlayacak uğraşlar.
Neden olmasın? Bütçemiz çerçevesinde bunların da gündeme alınmasında fayda var.
BETAV: Efendim, Bitlis Eğitim ve Tanıtma
Vakfı etkinliklerinin dışında siz Eren Holding
Yönetim Kurulu olarak da Bitlis’e çeşitli destek ve yardımlarda bulunuyorsunuz. Eğer sizce bir sakıncası yoksa bunlardan da söz eder
misiniz?
EREN: BETAV dışında Eren Holding olarak Bitlis’e bazı destek ve yardımlarımız da olmaktadır. İzin verirseniz bu konuda ayrıntıya
girmek istemiyorum.
BETAV: Bitlis Eren Üniversitesi’nin kampus binalarının yapımını üstlenen bir özel
sektör kuruluşu olarak destek ve katkılarınız
hakkında biraz ayrıntılı bilgi lütfeder misiniz?
EREN: Sorularınızın ikincisine cevap verirken bu konuda gerekli açıklamaları yapmıştım. Amacımız ve planımız 2020 yılında
15 bin öğrencisi olacak Bitlis Eren Üniversitesi’nin bu ihtiyacını fizik altyapısı ve öğretim
kadrosu olarak yüksek standartta karşılıyor
olmak. İnşallah bunu başaracağız.
BETAV: Bir konuşmanızda, Bitlis Eren
Üniversitesi’nin tamamlanmasının ardından
hedefleriniz arasında İstanbul ve Londra üniversitelerinin olduğunu belirtmiştiniz. Bu konuya biraz açıklık getirebilir misiniz?
elverirse bir yandan Bitlis Eren Üniversitesi
hedefine doğru ilerlerken İstanbul Eren Üniversite’nin de inşaatına başlarız. Bu zincirin
üçüncü halkası da Londra Eren Üniversitesi’dir. Biz kardeşler hayatta olmayabiliriz. Şükürler olsun ki Eren Ailesi’nin evlatları bunları gerçekleştirecek bilince ve kaliteye sahiptir.
BETAV: Sayın Eren, siz bir Bitlis sevdalısı
olarak zaman zaman Bitlis’in taşına, toprağına, yemeğine, türküsüne, şarkısına, insanına,
havasına, suyuna olan tutkunuzu sergiliyorsunuz. Bu konudaki duygularınızı bizimle
paylaşır mısınız?
EREN: Çocukluğumuz bu söylediğiniz
nesneleri duyarak, koklayarak, tadarak geçti.
Çocukluk yıllarındaki algı çok kuvvetlidir.
Kolay kolay silinmez. Büyüyünce Bitlis insanının çok mert, karakterli ve misafirperver
olduğunu da mukayese ederek anlıyorsunuz.
Muhtaç olduğu halde yaptığınız yardımın
daha muhtaca verilmesini isteyen insanların
şehridir Bitlis.
BETAV: Efendim, bir dönem ülke genelinde Bolu’nun yetiştirdiği İzzet Baysal çok
popüler olmuştu, herkes gıpta ile ondan söz
ediyordu. Biz Bitlisliler de imreniyorduk. Ancak daha sonraları Bitlis insanı göğsünü gere
gere; “Bolu’nun İzzet Baysal’ı varsa Bizim de
Ahmet Eren’imiz var.” diye duygularını dillendirmeye başladı. Ve ardından “Sağlığımız
ve varlığımız elverdiği sürece Bitlis’e hizmetimiz devam edecek.” diyerek gönüllerde
taht kurdunuz. Biz de diyoruz ki:Tanrı sizin
sağlığınıza ve varlığınıza zeval vermesin: İyi ki
varsınız.
EREN: Bize böyle bir paye verilmişse seviniriz. Bitlislilerin alicenap duygularına ve
davranışlarına teşekkür ederiz.
BETAV: Efendim, lütfettiniz bizi kabul
buyurdunuz, sorularımızı içtenlikle yanıtladınız. Sonsuz teşekkürlerimizi lütfen kabul
buyurunuz.
EREN: O benim hayalim. Olanaklarımız
39
Röportaj: Nisanur AKPOLAT
Ahlat Ovakışla Nazik Gölü
Hizan’dan Bir görünüm
40
BETAV’ın
Kurucu Başkanı
Sayın Mustafa YILDIRIM
Röportajı
B
ETAV: Sayın Valim, Bitlis’in ve Türkiye’nin en önemli Sivil Toplum Kuruluşlarından biri olan Bitlis Eğitim ve Tanıtma
Vakfı’nın kurulmasına önayak olan dönemin
Bitlis Valisi olarak, sizi bu kararın alınmasına
yönelten koşulların neler olduğunu anlatabilir
misiniz?
YILDIRIM: Bin dokuz yüz seksen altı yılı,
Aralık ayında Bitlis’te göreve başladım. Daha
önce dört yıl, Siirt’in Eruh ilçesinde kaymakamlık yaptığımdan bölgeyi tanıyordum.
Ancak aradan on yıl geçtiğinden büyük değişiklikler, çok olumlu gelişmeler olduğunu
düşünüyordum. Ancak umduğum ve beklediğim ölçüde bir gelişme olmamıştı. En önemli sorun eğitim ve öğretimdeydi. Bina, araç
- gereç ve personel noksandı. Okur - yazarlık
oranı yüzde elliyi bile bulmuyordu. Öğretmen
açığı vardı. Olanlarda genç ve deneyimsizdi.
Üniversiteyi kazananların sayısı azdı. Bir kısmıda kazandığı halde ekonomik nedenlerle
öğrenimini sürdüremiyordu. Kız çocuklar
zaten ilkokula bile gönderilmek istenmiyordu.
Süratli bir şekilde kaymakamlar ve milli
eğitim yetkilileriyle birlikte ilin her yanını
gezerek, halkı her yönüyle yakından tanıyarak milli eğitimde neler yapabileceğimi, nasıl
kaynak bulabileceğimi araştırmaya, düşüncelerimi vatandaşlar ve kamu görevlileriyle
paylaşmaya başladım. Bir çok belde ve köyü,
eşimle birlikte ziyaret ettim. Kadınların öne
çıkarılmasında, öğretmen olan eşimin büyük
katkısı oldu. Köylerde Türkçe bilmeyen kadınlar bile toplantılara katıldılar. Cahil bırakılmalarından büyük üzüntü duyuyor ve çocuklarının mutlaka okutulmasını istiyorlardı.
Mutki ilçesinde, halk eğitimin yıl sonu biçki
- dikiş kursunun açılışına eşimle birlikte katıldık. Sergide bir genç kız, yıl içinde yaptığı el
işlerini eşime gururla göstererek çalışmalarıyla ilgili bilgi veriyordu. Eşim bir ara “Çok zeki
bir kız olduğun anlaşılıyor. Neden ortaokulu,
liseyi hatta üniversiteyi okumadın?” diye sordu. Genç kız birden ağlamaya başladı. “Ben ilkokula bile gidemedim. Okumam yazmam da
yoktur. Buralarda kız çocuklarını okutmazlar” dedi. Üzüldük, duygulandık, gözlerimiz
yaşardı.
Eğitim Bitlis’in bir numaralı sorunuydu.
Ne var ki çözmede Devletin olanakları çok
yetersiz kalıyordu. Bitlis dışında yaşayan, Bitlis kökenli bir çok zengin ve tanınmış işadamı
vardı. Bitlis spora yardım temini amacıyla,
İstanbul ve Ankara’da düzenlediğimiz gecelerde onlarla tanışmıştım. Sonra kendilerini
iş yerlerinde ziyaret ettim. Bitlis’e neler yapabileceğimi konuştuk. Uzun yıllar önce ayrıldıkları halde, kalplerinin memleket sevgisi
ile dolu olduğunu, Bitlis deyince heyecanlandıklarını, hatta gözlerinin içinin güldüğünü
gördüm. Bitlis için birşeyler yapmak istiyorlardı. Eğitim sorununun çözümüne bir şekil-
41
de, Bitlislilerin katkı ve katılımını sağlamalıydım. Bu amaçla dernek ve vakıf şeklinde bir
yasal örgütlenmeye önderlik etmeliydim. İşte
tam bu sırada İstanbul Hilton otelde yapılan
Malatya Eğitim Vakfının toplantısına katıldım. Malatya’lı işadamları Vakıf ’a yardımda
yarışıyorlardı. Bunda şüphesiz Malatya’lı olan
başbakan Özal’ın toplantıya katılıyor olmasının etkisi büyüktü ve “Malatya valisi olsaydım
neler yapardım” diye içimden geçirdim. Malatya büyük ve zengin bir ildi. Bitlis’in, otuz
kırk katı ekonomik güce sahipti. Ancak Bitlislilerin içtenliği, heyecanı, yıllar önce ayrıldıkları, binbir zorluklarla savaştıktan sonra ülkemizin saygın işadamları arasına katılan Bitlis
kökenli işadamlarının ilgi ve heyecanı, bana
cesaret verdi. Sonunda genellikle Bitlis dışında yaşamını sürdüren ve çoğunluğu işadamı
olan Bitlislilerle birlikte, Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı’nı ( BETAV ) kurduk. BETAV’ın
ilk başkanlığını üstlendim ve ilden ayrılıncaya kadar ( bir yıl ) sürdürdüm. Başkan vekilliğine işadamı Cemil Özgür getirildi. Sayın
Özgür ayrılışımdan sonra seçildiği BETAV
başkanlığını, aralıksız on dokuz yıl sürdürdü. BETAV’ı Türkiye’nin en başarılı ve saygın
vakıflarından biri haline getirdi. Yerini yine
kendisi gibi Bitlis’in gurur duyduğu, başarılı
işadamlarından Ahmet Eren’e bıraktı.
BETAV üniversite öğrencilerine burs vermeye, lise son sınıf öğrencilerine üniversiteye hazırlık kursu açmaya öncelik verdi. Daha
sonra BETAV üyeleri Bitlis’te bir çok okul ve
yurt yaptılar. Son olarak BETAV başkanı Ahmet Eren, ilde yeni kurulan ve ailesinin adı verilen Eren Üniversitesinin binalarını yapmayı
üstlendi. (Bir kısmını da yaparak bitirdi.)
Bitlis’in diğer bir sorunu, tanıtım eksikliğidir. Bitlis bağrında beş bin yıllık tarihi barındırmaktadır. Adeta bir açık hava müzesidir. Büyük İskender tarafından yapılan Bitlis
Kalesi, Ahlat Selçuklu mezarlığı, yine harika
Selçuklu eserleri olan Camiler, kervansaray-
lar, kümbetler, Bitlis’e giden yerli ve yabancı
turistlerin ilgisini çekmektedir. En güzel kıyıları Bitlis hudutları içinde olan, doğunun
denizi Van Gölü, harika alternatif tatil beldesi
olabilir. Dünyada inanılmaz bir turizm hareketliliği vardır. Gelişen ulaşım ve iletişim neticesinde, insanlar gezip görmeye her geçen
gün daha çok para harcamaktadırlar. Bitlis bu
pastadan mutlaka payını almalıdır. Bu amaçla
BETAV’ın önemli görevlerinden biride Bitlis’in tanıtımıdır. Zaman içinde eğitimin yanında, tanıtımı da öne çıkarmalıdır.
BETAV: Bitlis insanı sizi Bitlis’e BETAV
gibi bir STK’yı kazandırmış ve çeyrek asır
arkasında destek vermiş bir yönetici olarak
büyük bir sevgi ve saygıyla anıyor. Yeni kuşak
için Mustafa Yıldırım’ın kim olduğunu, kamu
görevi yaşamını, zevkleri, hobileri, ilgi alanı,
aile yaşamı gibi konular hakkında neler söylersiniz?
YILDIRIM: Artvin ili, Ardanuç ilçesi Cevizli köyünde çiftçi bir ailenin çocuğu olarak
doğdum. Annem ve babam sadece okur yazardır. Kıt iktisadi imkânlarına rağmen her
türlü özveriye katlanarak dört çocuklarına da
yüksek tahsil yaptırmışlardır. Liseyi, sınavı
kazanarak parasız yatılı, üniversiteyi burslu
okudum. Üniversiteyi bitirinceye kadar yaz
tatillerinde ailemle birlikte çiftçilik yaptım.
Köyün en çalışkan çiftçilerindendim. Tırpanla buğday, çayır biçtim. Odun kırdım, pullukla tarla sürdüm. Kasım ayında üniversiteye giderken rahmetlik annem “yazın çok çalıştın,
çok yoruldun, ne iyi ki kışın dinleneceksin”
derdi. Yani okumak benim için dinlenmekti.
On sekiz yıl kaymakamlık, on sekiz yıl valilik görevlerinde bulunduktan sonra, yedi yıl
Anayasa Mahkemesi üyeliği yaptım ve buradan emekli oldum.
Hep bulunduğum görevlerin onur ve sorumluluğunu düşünerek hareket ettim. Eşim
ve çocuklarımda bana yardımcı oldular. Sade
42
bir yaşantımız oldu. Gösterişten uzak kaldım.
Kimsesizlerin kimsesi olmaya gayret gösterdim. Hatırlı kişilerin, Devlet kademelerinde
aracılık etmesinden hoşlanmadım. Hepsini
eşit ve birinci sınıf gördüğüm vatandaşların,
doğrudan her türlü makama ulaşarak dertlerini doğrudan anlatmalarını istedim.
Gençliğimde ata binmeyi severdim. Engebeli arazide uzun yürüyüşler yapmayı severim. Çorum’da, Kayseri’de, Malatya’da her
sabah iki saat yürürdüm. ( Bu alışanlığımı
emekli olduktan sonra da sürdürüyorum.)
İyi bir yüzücü olmasam da denizi ve yüzmeyi severim. Her ay bir kitap bitirmeye gayret
ederim. Zaman ve maddi durumum el verdiği
ölçüde seyahatten hoşlanırım. Özellikle daha
önce görev yaptığım il ve ilçelere gitmek, oralardaki değişiklik ve gelişmeleri görmekten
büyük mutluluk duyarım. Umuma açık yerlerde (kahvehaneler gibi) vatandaşlarla bir
araya gelerek sohbet etmekten zevk alırım.
Sınıf arkadaşlarımla ve dostlarımla sık sık bir
araya gelmekten büyük haz duyarım.
BETAV: Böyle bir vakfın kurulmasına karar verirken mevcut koşulları dikkate aldığınızda bugün içinde bulunduğumuz 25. Yılda
elde edilen bu başarının yakalanabileceğini
öngörmüş müydünüz?
YILDIRIM: Yirmi beş yıl evvel BETAV’ı
kurduğumuzda açıkcası bu kadar başarılı olacağını tahmin etmemiştim. Bende de, kurucularda da büyük heyecan ve umut vardı. Ancak
istek ve heyecanın Türk milletinin yapısına
uygun olarak zaman içinde azalacağını düşünmekteydim. Ama BETAV’da tersi oldu. İstek,
arzu ve katılım her gelen yıl artarak sürdü. BETAV her geçen yıl bir öncekinden daha başarılı
olarak, sadece Bitlis’in değil Türkiye’nin örnek
sivil toplum örgütlerinden biri haline geldi.
BETAV: -Böyle bir başarının sırrı olarak
lokomotif etkenin ne olduğunu düşünüyorsunuz?
YILDIRIM: BETAV’ın başarısında en büyük pay, ondokuz yıl başkanlık yapan Sayın
Cemil Özgür’le, yerine gelen Sayın Ahmet
Eren’e aittir. İki başkanda saygın ve birleştirici
kişilikleriyle BETAV’ı tüm Bitlis’in, sevip benimsediği, gurur duyduğu kuruluş haline getirdiler. BETAV’ı siyasetin dışında ve üstünde
tuttular. Kendileri, Bitlis’e karşılıksız vermenin anlamlı örneğini koydular. Şüphesiz başkanlara tam destek veren yönetim kurulu ve
vakıf üyelerinde başarıda büyük katkıları vardır. Birçok işadamı, BETAV’ı içten gelen bir
arzuyla, sevgiyle benimsedi, onu daha yukarılara taşımak için gayret gösterdi..(Birçokları
da Nazmi Haşemoğlu, Cemil Örnek, Nezir
Gencer gibi öne çıkmadan isimsiz kahraman
olarak kalmayı tercih ettiler.)
BETAV: BETAV’ın ülke genelinde ön plana çıkma başarısını göstermiş benzer vakıflarla bir kıyaslamasını yapar mısınız?
YILDIRIM: BETAV, Bitlis’in makus talihini değiştirmek üzere yola çıkan, idealist
Bitlis’lileri bir araya getiren, gönüllülüğü esas
alan bir sivil toplum örgütüdür. Böyle bir örgütün kurulmasına önderlik etmek bana hep
gurur vermiştir. Ben kendimi hep BETAV
mensubu olarak gördüm. Ayrıldıktan sonrada kalben BETAV’a da Bitlis’de bağlı kaldım.
BETAV’ın çalışmalarını da yakından izledim.
Başarılarıyla gurur duydum. Benim BETAV’a
yakınlığım bir kardeşe, bir evlada duyulan yakınlık gibidir.
BETAV: -Bitlis’ten ayrıldıktan sonra Türkiye’nin en önemli illerinde valilik görevlerinde
bulundunuz, oralarda da BETAV örneğine
benzer girişimlerde bulundunuz mu?
YILDIRIM: Çorum ilinde de BETAV tecrübesinden yararlanarak Çorum Eğitim ve
Kültür Vakfı’nın (ÇEKVA) kuruluşuna önderlik ettim. Başkanlığı yapmadım. Ancak
başarılı olması için, her türlü desteği verdim.
ÇEKVA’da üniversite öğrencilerine burs ver-
43
mek, lise son sınıf öğrencilerine üniversiteye
hazırlık kursları açmak suretiyle yoluna başarıyla devam etmektedir.
BETAV: -Bugünkü deneyim ve birikimlerinizle yeniden böyle bir vakfın kuruluşuna
önayak olursanız geçmişteki yaklaşımınızdan
farklı olarak bakış açınız veya yaklaşımınız
nasıl olurdu?
YILDIRIM: Bugünkü birikimim ve deneyimimle yeniden BETAV gibi bir vakfın kuruluşuna öncülük etsem geçmişteki yaklaşımım
ve bakış açımda değişiklik olmazdı. BETAV’ın
25 yılldır artarak süren başarısı, sağlam temeller üzerine kurulduğunu göstermektedir.
BETAV kuruluşundan itibaren geçen çeyrek asır içinde Bitlis egitimine olaganüstü
katkı yaparak başarısını kanıtladı. Üç binden
fazla genç BETAV bursundan yararlandı. BETAV’ın açtığı üniversiteye hazırlık kursları
sayesinde (doğu illeri üniversitesi sınavlarında
genellikle sonlarda yer alırken,) Bitlis’li gençler bir çok dalda birinci olarak hemşehrilerini
onurlandırdı. BETAV Bitlis’liye imkân verildiğinde neleri başarabileceğini gösterdi. Yine
BETAV üyeleri Bitlis’e çok önemli okullar,
yurtlar kazandırdılar.
Ancak tanıtım alanında eğitim kadar başarılı olduğu söylenemez Bitlis’in tanıtımı
için yazılı ve görsel medyadan daha çok yararlanılmalıdır. Bitlisin tanıtımı için gerekli
çalışmaları yaparak bir plan oluşturmak üzere BETAV’ın önderliğinde “Tanıtma Grubu”
oluşturulmalıdır.
BETAV: BETAV’ın 25. Yıllık bu serüvenini
göz önünde bulundurarak, bundan sonraki
dönemde nasıl bir profil çizmesini önerirsiniz?
YILDIRIM: BETAV yirmi beş yıllık çizgisini özenle sürdürmelidir. Siyasetin dışında ve
üstünde kalarak bütün Bitlislilerin vakfı olma
özelliğini sürdürmelidir. Bir şekilde vakfa
uzakta kalmış iş adamlarını kazanmak için
gayret gösterilmelidir. Bitlis merkez ve ilçelerinin vakıf çalışmalarına aktif olarak katılarak
katkıda bulunmaları için çalışma yapılmalıdır. Vakfın finansmanının sürekli yardımlar
yanında gelir getirecek yatırımla desteklenmesine özen gösterilmelidir. Valilik belediye
ve üniversite ile yakın işbirliği yapılarak, bu
kuruluşların vakfa ilgileri artırılmalıdır.
-BETAV’lı olmak; Ekonomik, siyasi ya da
başkaca beklenti içine girmeden, Bitlis’li için
karşılıksız vermek, özveride bulunmaktır.
-BETAV’lı olmak; BETAV bursu ile üniversite bitiren, BETAV tarafından yaptırılan
okullarda okuyan, yurtlarda kalan Bitlis’li
gençleri görmekten keyif almak, gurur duymak demektir. BETAV birlik ve beraberliğin,
Bitlis’li olmanın, Bitlis’i sevmenin simgesidir.
BETAV’ı saygın ve başarılı yapan ilkeleri bundan sonra da özenle korunmalıdır. BETAV’a
yapılan yatırım, sadece Bitlis’in değil Türkiye’nin geleceğine yapılmaktadır.
BETAV: Keşke şöyle bir soru sorulsa da yanıtlama fırsatım olsa diyebileceğiniz bir soru
var mı?
YILDIRIM: Tüm Bitlislileri BETAV’a daha
çok sahip çıkmaya çağırıyorum. Ekonomik
durumu iyi olan maddi katkıda bulunsun.
Maddi yardım yapamayanlar fikri yardım
yapsınlar. Özellikle Bitlis dışında yaşayan ve
son zamanlarda büyük işler alarak zenginleştirdiklerini gördüğümüz ve bundan da mutluluk duyduğumuz iş adamlarının başta BETAV
olmak üzere Bitlis’e sahip çıkmalarını, yatırım
yapmaları bekliyorum.
BETAV: Değerli zamanınızı ayırıp bize bu
röportajı yapma fırsatı verdiğiniz için teşekkür ve saygıyla.
44
Röportaj: İlhami NALBANTOĞLU
Bitlis’i Geleceğe Kimlikli
Taşımak
Prof. Dr. Metin SÖZEN
ÇEKÜL Vakfı Başkanı
“Dünyayı, Anadolu’yu renkli haritalardan öğrenmiş kişilere çok uzak, masal ülkeleri kadar
uzak gelecektir Bitlis. Kışın dağları, geçit vermez yolları, coşup uğuldayan Bitlis Irmaklarıyla,
uzaklıklar bir kat daha büyüyecektir gözlerinde. Yalçın kayalıklar arasında akan bir ırmak
gibidir Bitlis. Gökyüzünü, ancak evlerin, sıkışmış ağaçların, kayalıkların arasından seyre dalar,
çoluk çocuk, evliler, iş erleri, işsizlerin içinde bir nesne gibi kalırsınız.”
1
950’li yıllarda gördüğüm, “Anadolu
Kentleri” kitabımda özel yer verdiğim
Bitlis’in yukarıdaki cümlelerle tanımlıyor,
“Acaba burası düşsel bir dünya mı” diye niteliyorum.
Arada değişik nedenlerle araştırma olanağı bulduğum kentin geçirdiği serüveni-süreci birçok kentin yaşadığını bilmeme karşılık,
Bitlis’i onlar içinde ayrı bir yere koyuyorum.
Çünkü doğa-tarih-kültür üçgeninde Anadolu
coğrafyasında uluslararası ortamlara taşıma
olanağı veren sayılı bir yerleşmeydi Bitlis. Tümüyle kimliğini koruyan bu kente ne olduysa
yarım yüzyıl içinde oldu.
Düş Kenti Bitlis
Peki Bitlis’i Bitlis kılan temel özellikler
neydi? Bizlere düş kenti dedirten nitelikleri
hangi noktalarda toplanıyordu? İlk söylenecek söz, büyük bir özel coğrafyada özel yer
almasından kaynaklanıyordu. Özel coğrafyayı
Süphan, Nemrut dağları ve Van Gölü belirliyor, tüm yerleşmeler onların elverdiği oranda
varlık nedenlerini kanıtlama olanağına ulaşıyor, kısaca kimliklerini bu ortamda kanıtlayabiliyorlardı.
Uzağa gitmeden salt Van Gölü çevresindeki yerleşmeleri sıralayıp düşünsek, Muş, Tatvan, Ahlat, Adilcevaz, Erciş, Van, Gevaş gibi
benzer tarihi, benzer kültürleri görmüş yerleşmelerde bugüne akan değerlerin ötesinde
Bitlis, çok özel doğal yapısıyla kentsel öğelerin tüm verilerini farklı algılamamıza olanak
sağlayan öğelerle yüklüdür..
Bu olanağı bizlere sunan veriler nedir?
1950’li yıllarda da vurguladığım gibi, Van Gölü’nün uzayıp giden derinliğinden bizleri içine çeken vadi ve birbirini izleyen hanlardan
sonra Bitlis Kalesi’nin bizleri karşılamasıdır.
Genişleyerek uzanan vadinin ise, ayrı bir derinlik duygusunu yaşatmasıdır. Dün tümüyle
görülen suyun bu derinliği güçlendirmesi,
özelliklerle yüklü köprülerle birbirine bağlanması, vadinin iki yakasındaki bölgesel niteliklerle yüklü evlerin görünümü bütünlemesi,
minarelerle gökyüzü mavisinin görünümü
tamamlaması, Bitlis’i ayrıcalıklı, ayırıcı kılan
temel niteliklerdi.
Acaba Giden Gelebilir mi?
Değindiğim düşsel kent Bitlis’i Bitlis kılan temel özellikler; salt coğrafyanın sundu-
45
ğu özel durumundan kaynaklanmıyor. Bu
nedenle, doğa gücünü yitirmeden bu kentler
için mutlak sağlıklaştırıcı önlemler almalıyız.
Öncelikle geçmişin bize sunduğu kalıcı niteliklerin kalabilenlerinin saptanması gerekir.
Sonuçta ulaşılmak istenen soyut-somut ayrıntılı bir envanter üretmektir. Kalanlar acaba
bizi ne oranda doğrulara yaklaştırabilir? Bu
noktada umut kapısı kapalı değil. Kale-çarşı-mahalle üçgeninde çarşı bölgesi, üzerine
gideceğimiz öncelikli hedef olarak gözükmektedir. Kalenin kimliğine kavuşturulması,
geleneksel dokunun yaşadığı mahallelerde
görsel kirlilik yaratacak olanaklar yaratılmaması koşuluyla, büyük önem verdiğimiz düş
kurduğumuz kenti, yeniden algılama olanağı
bulabiliriz. Çünkü yeşil dokuyla, geleneksel
konutların, geçmiş dengesini henüz yitirmemiş olduğu görülüyor.
Çarşı Bu Durumdan Çıkabilir mi?
Bu noktaya kadar alınan yoldan, geçilen
zorluklardan hiç söz etmedim. Çünkü bu
değindiklerimizin hemen hemen hepsinin
cevabı olan değişik ölçekte plan, yol haritası,
ayrıntılı olmasa da bir kültür envanteri, tartışma ortamına gelmiş bulunuyor. Kamu-yerel-sivil-özel birlikteliği, özellikle 25. yılını
kutlayan Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı/BETAV, her kesimle, bizlerle yoğun bir çaba içine
girmiş bulunuyor. Ayrıca bu sürece süreklilik
kazandırmak için her ortamla işbirliğini sürdürüyor.
Yeni çıkan yasal düzenlemeler, kaynaklar,
tasarım çalışmaları göz önüne alındığında
valiliğin çabaları ve destekleriyle Bitlis Belediyesi’nin çarşıyı görsel kirlilikten arındırma
iradesini tüm kesimleri yanına alarak göstermesi, çok yönlü hazırlanmış projelere yaşam
hakkı tanıyacaktır. Anadolu’da birçok kentin
yüzlerce niteliksiz yapıdan arındırıldığında
tarihsel dokusunun nasıl ortaya çıktığının başarılı örneklerini gördük. Üstelik şu anda Bit-
lis kadar üzerinde sürekli tasarım yapılan kent
çok azdır. Herkesin ortak aklının birleştiği bu
aşamada, seçim sıkıntıları dikkate alınarak
güçlü bir uygulama başlatılabilir. O zaman tarihin bize doğru yüzünü göstermesiyle, farklı
bir güç odağı Bitlis’te egemen olacağı açıktır.
Çünkü geçmiş birikim, bizlere bu zenginliği
vermektedir.
Dünle Bugün Nasıl Bütünleşecek?
Ülkemizde bu soruya cevap vermek güçtür. Bizler bu evrede tarihsel-kültürel dokuyu
korumaya çalışırken, yeni gelişmekte olan
alanlar bütüne gitmeyi zorlamaktır. Her ölçekte geleceğe dönük ortak dil, ortak tasarım
gelişmeden yeni adına atılan adımlar geleceği ikinci kez gölgelemektedir. Çünkü planın
uygulanması sürecin birlikteliğini zorunlu
kılmaktadır. Bitlis bunu şu anda gündeme
getirdiğinde, geleceği bir oranda kurtarmış
olacaktır.
Kamu-sivil yapıların gelişme yönü dikkate alındığında, Tatvan’a uzanan vadinin
doğal yapısını zorlayacak uygulamalardan
kaçınmak, yeşil alanların varlığına süreklilik
kazandırmak gerekmektedir. Neyin nerede,
hangi yoğunlukta yer alacağı da kesin kurallara bağlanmalıdır. Kısa süre sonra kente gelenleri karşılayan, ilk izlenim veren noktalar,
Bitlis’e ikinci bir sorun yaratmamalıdır... Ulaşılmak istenen nitelikli kent izlenimi delinmemelidir...
Bitlis’te Nasıl Bir Yaşam Bizleri Beklemektedir?
Van Gölü Havzası’nda Bitlis, tarihsel kimliğini iyileştirme sorunlarına rağmen eğitim-kültür-turizm alanında farklı konumuyla
kendi ölçeğinde Anadolu’nun öne çıkan kentlerinden biri olma yolundadır. Eski dokunun
sayısız zenginliklerini ortaya çıkarıp yeniyi
onu güçlendirecek, bütünleştirecek nitelikte
donatabilirsek, iki kez sağlıklaştırma ortamına tanık olma sürecini yaşamamış oluruz.
46
Kent merkezinde Bitlis Valiliği’nin birbirinden önemli yapılara Eğitim-Kültür Merkezi,
Geleneksel Bitlis Evi ve benzeri işlevler vermeye yönlenmesi, Kent Müzesi ve Arşivi çalışmalarının başlaması, BETAV Vakfı’nın geçmişe-günümüze-geleceğe dönük her boyutta
her ölçekte tasarım ve uygulamaların üretilmesine öncülük etmesi ve kesintisiz gündemini genişletmesi, ulaştığı eğitimdeki öncü
varlığı, kolay yaratılmayacak ortamlardır.
Ayrıca bu noktada, Bitlis gelişmiş Avrupa
kentlerinde görüldüğü gibi, bir eğitim kenti
yaratma şansına sahiptir. Kurucusu Ahmet
Eren’in her noktada kente sürekli katkısıyla,
Eren Üniversitesi’nin temel öğelerini kente
uygun oluşturmasıyla üniversite, ulusal-uluslar arası boyuta kolayca taşınabilir. Kent-
te kültür-eğitim-turizm öncelikli sağlıklı bir
ekonomik ortam yaratılabilir.
Bu aşamada ülkemizdeki Bitlislilerin katılımcı yaklaşıma uygun destek politikaları,
yerel yöneticiler için büyük avantaj olarak
gözükmektedir. Ancak bu şansı somut sonuçlarla görünür kılmak, başarıya giden yolda en
inandırıcı çizgiyi yakalamak demektir. Ancak
bu, oluşan ortamın sıcaklığını diri tutmak,
kentte kültür-sanat-eğitim odaklarını çoğaltmakla mümkündür. Havzada öne çıkmak,
yeni bir düzen yaratmak, kültür-turizm odaklı bir ekonomi yaratmak iradesine ve sürekliliğine bağlıdır. Artık var olan bu iradeyi bizlerin, yaşanır kılma sorumluluğuyla sürekli
kılalım.
Ankara Bitlis Tanıtım Günlerinde BETAV Standı
47
Babaennem
Prof. Dr. Tümer URAZ
B
u başlık çok bireysel gözükebilir ama,
Bitlis’in 90- 100 yıl kadar öncesine ait
bazı bilgilerin, yaşanmışlıkların; bizim gibi
yaşlı kişiler tarafından sunulması, anlatılması
belki biraz ilginç gelebilir.
Örneğin seferberlik sırasında ailesi ile
birlikte İstanbul’a giden, yaşamının önemli bir bölümünü Yozgat’ta geçiren ve sonra
da Ankara’ya yerleşen; ancak 1966’dan sonra bizlerden haberi olan, babamdan 10 yaş
kadar büyük (babamın doğumu 1902) teyze
(Bitlislice hala) çocuğu Hulusi Işıl Bey, kendi
yaşına yakın bulunan amcam Mehmet Şerif ’e
“babasının okul bitirme hediyesi olarak “Şam
Eşeği” (günümüz adıyla Kıbrıs Eşeği) aldığını
ve birlikte Alemdar Köprüsü’ne “su vermeye”
götürdüklerini anlatırdı. Böyle bir hediye, bugünün Mercedes ya da BMV’sine denk gelir
mi ?!!
Aralık 1944’de vefat eden babaannemin
kaç yaşında olduğunu bilmesem de, babamla
birlikte yaptıkları tahminlerde 80-90 yaşlarından söz ettiklerini çok iyi hatırlıyorum. Bana
göre son birkaç haftaya kadar da aklı yerinde
idi. Çünkü sevdiğim yemekleri, yalnızca o
yapardı.
Babaannem çevresinde bir hekim, bir falcı, bir dert ortağı gibi bilinirdi. Sözgelimi şu
anda Ankara Ziraat fakültesinde doçent olan
Mücahit Taha Özkaya’nın annesi Neriman
(d.1938), 1940’ların ortasına dek Tatvan’da
yaşayan, sonra da Van’a göçen Bitlisli Müteahhit Musa Ziyaretli’nin kızıdır. O, beni değil
de babaannemi (nene olarak) hatırladığını,
bir telefon konuşmasında anlatmıştı. Oysa
Neriman’ın ağabeyi Adnan’la ilkokul 3’e kadar
birlikte okumuştuk.
Babaannem birlikte olduğumuz zamanlar
bazı taşları toplar, saklar; özellikle kendince
önemli saydığı bitkileri kurutur ve çıkınına
yerleştirirdi. Onun göz ağrıları için kullandığı,
gözyaşına değdiğinde pembeleşen toz ilacını
(ilaçsa eğer) hiç unutamam. Gerek Mutki’de,
gerekse Bitlis’te sabahları kapımızın önünde
bekleşen, gözü çapaklı çocuklar şu anda bile
hafızamda yerini koruyor. Durum bu olmakla
birlikte babam, hiçbir gün ilaç denen bu maddeden benim gözüme koydurmadı.
Çünkü kendisi bana şöyle bir olayı anlatmıştı: küçükken gözünde çok sık olarak it
dirseği (arpacık) çıkarmış, bunun için de sık
sık götürüp Paşa Hamamının (Han Hamamı
da olabilir) Bitlis Çayına akan kirli suları ile
yüzünü yıkatırlarmış.
Lisede öğrenci iken çarşıda dolaştığımda,
Paşa Hamamının çaya akan kirli sularını görünce hep bunu hatırlardım.
Babam, babaannemin yalnızca şu uygulamasına izin verirdi. Köpek vb. varlıklardan
korkup kaçtığımda, (korkunun etkisini bertaraf için !!!) beni hemen sırtüstü yatırır, bir
şeyler yüzüme okuduktan sonra (galiba 5 kez)
sağ elimle sol ayağımı, sonra da sol elle sağ
ayağımı çarpıtıp gönderirdi.
Babaannemin birçok kişinin falına baktığını, bazen kendisine yöneltilen
sorulardan ve yaptığı yorumlardan anlardım.
Bir keresinde (vefatından birkaç ay önce) kendisini Eski Tatvan’ın çarşı kısmına yakın, merkezi bir çeşmenin başında oturur vaziyette
buldum; yanına gidip konuşmak istedim ama
başaramadım. Bu arada da çeşmenin havuzunun içinde evin anahtarını gördüm. O yılda
ben sekiz yaşını doldurmuştum. Bunun üzeri-
48
ne hem anahtarı sudan almama, hem de kendisini zorla konuşturmama çok sinirlenmişti.
Eve gelip olayı babam ve anneme anlattığımda, meğer 22 Nisan 1945 doğumlu kardeşime hamile olan annem için fal tutmuşmuş.
“Anahtar suda iken ilk konuşan erkekse torunun erkek olacağı, kadınsa kız olacağı” sonucuna ulaşmak istiyormuş.
Kendisi 3. torununun doğumuna yetişemedi ama, bir yandan benim o yaştaki erkekliğimin, diğer yandan da Tatvan’da bayanların çarşıda fazla dolaşmamasının doğurduğu
sonuçla benden 9 yaş küçük kardeşim erkek
olarak dünyaya geldi (!!).
En küçük kız kardeşi (bacısı) Nemne’nin
(Mahbup) bana anlattıklarına göre, babaannem Nasırlar’dan Arafat’ın kızı Cevahirdir.
Önce Hersan’lı Resul ile, onun vefatından
sonra da kardeşi Recep Efendi ile evlenmiş.
İlk evlilikten, Seferberlik sırasında yolda vefat
eden Nazım (başka bir yerde Nezir yazmışım)
ile Bitlis ve Gaziantep’te vakıf müdürlüğü yapan Mahmut Uraz (vefatı 1935), ikinciden ise
babam M. Salih Uraz ile yine Gaziantep’in değişik ilçelerinde Nüfus Memurluğu görevinde
bulunan M. Şerif Uraz (erkek çocukları) dünyaya gelmiş.
Bunların yanı sıra, ancak hangi evliliklerden olduğunu bilmememe karşın, babaannemin Avekli Derviş’le evlenmiş bulunan
Mircan, Kömüslü ile evlenen Emine ve Dalkıranlar’dan Abdurrezak ile vefat sonucunda
art arda evlenen kız kardeşler, Fatma ve Ayşe
adında çocukları da varmış.
Bilim ve teknolojinin alabildiğine ilerlemesine karşın, hala bir takım taşlardan medet
uman, değişik rüya ve yorumlardan çıkar sağlayan kimselerin kol gezdiği günümüz Türkiye’sinde, belki bunları yazmamam gerekirdi.
Yalnız 1950’lerde aile fertlerimizden birinin
tifoya yakalanması; benim de çok küçük yaşta ha öldü, ha ölecek ümitsizliği içinde beklenen hastalığımın da, babam tarafından tifo
olabileceği söylenmişti. Bu gün tifo benzeri
bulaşıcı, ateşli hastalıların iyileştirilmesinde
çok çeşitli ve de etkili ilaçların bulunduğu bilinmektedir.
Oysa o hastalıktan ben, koltuk altlarıma
konulan su dolu rakı şişeleriyle ateşimin düşürülmesi sonunda iyileşmişim.
Ekli resim : ben ve babaannem (1942 öncesinde Mutki’de çekilmiş olabileceğini tahmin ediyorum).
Ankara Bitlis Tanıtım Günlerinde BETAV Standı
49
Bitlis İle İlgili Yorumlar ve
Yapılan Etkinlikler
Prof. Dr. Hamza ZÜLFİKAR
O
nbeş yıl boyunca Bitlis üzerine yazılmış ve basılmak üzere BETAV dergisine gönderilmiş yazıları okudum, imlasını
ifadesini düzelttim. Konular hep aynı. Bitlis
güzeldir, yeşildir, kalesi ihtişamlıdır, şırıl şırıl
akan dereleri, büryanı, cevizi, balı, beş minaresi, tarihi eserleri ünlüdür, suları soğuktur…
Senede bir veya iki defa Bitlis’e giderim.
Bitlis’e özlem duyan herkes gibi ben de orada
duygulanır, mutlu olur, huzur duyarım. Ama
kale aynı kale, minareler aynı minareler, insanları arayış içinde.
Şehrin iki yanından akan dere gene aynı
hızla ama inleyerek akıyor. Giderek içinde
daha çok atık madde, kesilmiş hayvanların iç
organları, karpuz kabukları, inşaat atıkları ve
her türlü çöp ve plastik madde, sonbaharda
veya ilkbaharda gelecek seli bekler. Dükkanların üstünde gecekondumsu yapılar, ilaveler,
sebze kasaları veya bir gün gelir lazım olur diye
çeşitli atıklar.
Gençlik yıllarımda bir türlü anlam veremezdim Bitlis’te olup bitenlere. İlkbaharda
Bitlis Belediyesinin işçileri ucu çengelli sopalar kullanarak kalenin taşlarını yerinden
söker, aşağı atardı. Taşlar parçalanır, dereye
atılırdı. Amaç yağmurla, karla yerinden oynamış taşlar yoldan geçenlerin başına düşmesin.
O yıllarda onarmak değil, yıkmak çözümdü.
Dideban dağının üstündeki gözetleme kulesi
de bu zihniyetin kurbanı oldu.
Bir hayırlı iş yapmaya kalkanlara çevreden gelen hayret dolu yorumlar, “Bir menfaati var zahir.”
Yıllar geçti, belli bir seviyeye, yaşa geldim.
Bitlis’e yolu düşmeyen siyasiler Bitlis’e gelmeye
başladı. Gelenlerin konuşmalarını dinliyorum.
İsmini vermeyeyim. Bir büyük devlet adamının eline önceden “Bitlis’in sorunları” diye
bir pusula verilmiş, törende söz konusu devlet
adamı, Bitlis’in sorunlarını okuyor ve ekliyor:
“Sayın Bitlisliler bu sorunlarınızı biliyorum.”
Arkamda oturan ilkokuldan arkadaşım, “Hamza göresen, sorunları biler ama ne yapecağını
bilmer.” Diye bana hatırlatmada bulunmuştu.
Uzun yıllar geçti, iki binli yıllara kadar
araştırmaya dayanan planlı programlı bir çalışma yapılmadı. Geçmişteki tahribat, yıkım,
yapıma döndürülemedi. İyi hatırlarım. Ulu
Cami’den sonraki alanda üstü kapalı bir han
vardı. Mumhane diye adlandırılırdı. Yıkıldı yerine betonarme dükkanlar yapıldı. Paşa
Hamamından sonra sıralanan dükkanların
üstü kapalıymış yani kapalı çarşı görünümündeymiş onu da yıkmışlar. Şerefiye Camisinin
önündeki han ve fırın bizimdi Belediye onu
da yıkıp garaj girişini buradan verdi. Kimse
biraz daha güneye yayılmaya, şehri o daracık
alandan kurtarmaya cesaret edemedi.
Her gidişimde Acısu’yu görmek o şifalı suda
yıkanmak isterim. Bu gidişimde ilk defa bir değişiklik gördüm; vatandaş Acısu’nun etrafını
dışarıdan görünmesin diye bezle çevirmiş.
Güroymak ilçesinin sınırları içinde bulunan ve minareler bakımından zengin Germav
(Germ: sıcak ab<av:su) bir türlü değerlendirilemedi. İyi hatırlarım, Özel İdare yıllar önce
oraya bir soyunma giyinme odaları yaptırmıştı, ertesi sene pencereleri, çatısı, duvarlardaki
demirleri sökülüp götürülmüştü. Ne zaman
Bitlis’e gitsem Şorki, Alemdar suyu aynı. Bir
de Batı’da bu şifalı suların çevresindeki tesisleri, kaplıcaları hatırlayın.
Her mahallede çeşmeler vardı. Kana kana
o sulardan içerdik. Kirlendi diye o çeşmeleri
taşla, toprakla kapattılar. Bırakın aksın. İçilmez diye levha koyun.
50
Tıkılban diye de adlandırılan bölgede bulunan Atunhelbir (Altunkalbur)’i görmeden
Bitlis’ten ayrılmazdık. Bir defasında Bitlis’e
gittiğimde önüne betondan bir set çekildiğini gördüm. O gün büyük bir icraat diye setin
önünde fotoğraflar çekilmiş, fotoğrafta o zamanın valisi de iftiharla yer alıyor. Bu su kaynağının çevresinde iri iri, büyük kayalar vardı.
Genç kızlar ve erkekler develer diye tabir ettikleri bu kayaların etrafında birkaç tur atar,
sonra kulaklarını taşın deliklerine tutar, horoz
sesini duymaya çalışırlardı. Horoz sesi onlara
bu yıl bir kısmet çıkacağının müjdesiydi. Bu
efsanevi kayaları Kara Yolları yıktı. Tıpkı Deliklitaş (Semiramis geçidi) gibi.
Bitlis, çevresiyle sular cennetidir. Biri duab’dan ‘du: iki, ab: su) biri Başhan’dan doğar;
Buradan doğan sular güneye Güroymak’tan
doğan sular batıya akar. Bu iki su, yolda aldıkları sularla beslenir Dicle olur, Türkiye sınırlarını
aşar, Arap ülkelerinde Tigrit adını alır. Binlerce
kilometre ötede akmasına devam eden bu sulara dalar dalar beni tanıdınız mı diye sorardım.
Bitlisli, altı ay yağan karın eziyetini çeker,
eriyip su olan bu hazine, barajları doldurur,
elektrik üretir, sınırların ötesindeki insanlar
ise bu suyun sefasını sürer, Bitlisli cefasını.
Duap’taki kaynağın üstü betonla kaplanmış. Başhan’daki kaynağın yanı başında bir tesis yapılmamış. Oysa bu iki su kaynağının bizde tarihi hatıraları var. Yavuz’un kumandanlarından Melik Ahmet Paşa Van’da bulunurken,
Bitlislilerle görüşme, Osmanlı sınırlarına dahil
olma törenleri Başhan’daki suyun çevresinde
yapılmış, karşılıklı hediyeler verilmiş.
Duap yaylasına çıkıp oradan Van Gölünü
gören Atatürk, şark üniversitesinin burada
kurulmasını istemiştir. Üniversite Erzurum’a
nasıp oldu. Ardından Vanlılar dayattılar, Atatürk’ü sözünü temel alarak Atatürk Van’a gitmemiş, yalnızca Duap yaylasından Van Gölü’nü görmüş, önündeki arazide bir üniversite
hayal etmişti. Tespiti yönündeydi. Üniversite
Van’da kuruldu, ben de kurucu üyelerden oldum. Ne hizmetler ne canla başla çalışmalar.
Helal olsun. Bugün Bitlis Milli Eğitim Müdürü
o yıllarda okuttuğum öğrencim. Bitlis milletvekili de kıymetli öğrencilerimdendi.
Üniversite, Vanlıların kültürel, ekonomik,
sosyal yapısına katkı sağladı. Atatürk’ün şark üniversitesi için işaret ettiği bölge ise Bitlis ili sınırları
içindeydi. Gün geldi o da gerçekleşti. Demek bize
de bir üniversite nasip olacaktı. Atatürk’ün vasiyeti yerine gelecekti. Önayak olanlardan, destek
veren Erenler’den Allah razı olsun.
Şimdi Çekül Vakfı devreye girmiş, planlı programlı bir kalkınma üzerinde çalışıyor.
Onları faaliyetlerini umutla bekliyoruz.
Hemen her yıl bu bölgede sempozyumlar, kongreler yapılıyor. Bir bilgi birikimi var.
Umarım bu bilgi birikimi bir gün yapılaşmaya, restorasyona, kalkınmaya kaynak olur. Bitlis’ten göçü durdurur, insanlarını barış içinde
mutlu kılar, yılda bir defa Bitlis’e gelenler ilde
bir kalkınmışlık, bir refah seviyesi görür.
Görebildiğim kadarıyla Bitlislilerde de bir
hareket bir çaba var. Bitli dışında yaşayan köylüler, gelip köylerinde villa yapıyor. Göçtükleri her ilde dernekler kuruyor, Bitlis ile ilgilerini kesmiyor, Bitlis’in örf ve adetlerini oralarda
yaşatıyor. Yardımlar yapıyor.
Tahmin ediyorum ki Bitlis artık güzeldir,
yeşildi, kalesi ihtişamlıdır, şırıl şırıl akan dereleri, beş minaresi, tarihi eserleri, cevizi, balı
gibi sözde kalan sloganlarıyla tatmin olmayacak bir düzeye geldi. Bu gelişmede BETAV etkili oldu, örnekler yarattı. Onun öncülüğünde
hayırsever iş adamları kalkınmışlığın temelinde eğitim olduğunu kabul ederek okullar
açtı, modern binalar yapıp devlete bağışladılar. Şimdi bu örneklere yenilerini katmak için
bir yarış başlamıştır.
Devlet ve halk katında başlatılmış olan bu
kalkınma hamleleri dilerim Bitlis’in tarihi dokusuyla, sosyal ve kültürel yapısıyla, mimarisiyle uyum içinde gelişmesini sağlar, dereleri
gene eskisi gibi şırıl şırıl akar.
51
Batılı Gezginlerin Bitlis İzlenimleri
Prof. Dr. İsmet KAYAOĞLU
B
ir şehrin bugününü anlamak için geçmişine göz atmanın gerekli olduğu
bir gerçektir. Bir şehir ne kadar çok eski ise
taşıdığı tarihî miras o kadar zengindir. Bu bakımdan Bitlis antik bir yerleşim yeri olduğundan günümüze getirdiği değerler çoktur ve
zengindir. Ayrıca şehrin doğal zenginlikleri
ve bulunduğu coğrafî konum, başka yerde az
rastlanan özelliğidir.
hayvancılık başta olmak üzere ticarî hayatını
yerli halkın dış dünya ile ilişkileri ve beklentilerini öğrenebilmekteyiz.
Bitlis hakkında edebî kaynaklar içinde bilgi
edineceğimiz bir kaynak da seyahatname türü
olarak yazılmış eserlerdir. Yerli ve yabancı gezginler bize Bitlis’in o zamanki durumunu kendi
üslup ve görüşleriyle anlatırlar. Tarih kitaplarının yanısıra bu seyahatnameler bize yaşayan
yönü ile olayları, mekânları, insanları tanıtır.
Kadim Bitlis’e 18. yüzyıldan başlayarak bilhassa 19. yüzyılda artan oranda birçok yabancı
seyyah gelmiştir. Osmanlı’nın Doğu Eyaleti’ni
gezip tanımaya gelen bu seyyahlar yazdıkları
kitaplarında Bitlis’e önemli yer ayırmışlardır.
William Francis AİNSWORTH ile başlayalım. Yazar İngiltere’de Royal Geographic
Society üyesidir.
Burada bu seyahatnamelerden birkaçını ele alıp, olduğu gibi İngilizce asıllarından
Bitlis’le ilgili bölümlerini aktarmak istiyoruz.
Elimizde sayı itibariyle çok olan bu kitaplardan burada bir seçme yapmak zorunluluğu
doğmuştur.
Bu seyahatlerin çok farklı amaçları olabilir.
Sırf Doğu merakı ve Doğu’yu tanımak amacı
ile seyahat edenler varsa da sayılan azdır. İlk
planda dinî bu misyon amacıyla gelenler ve
uzun süre kalanlar vardır. Sonra ülkeleri tarafından siyasî bir misyonla gönderilip bölge
hakkında bilgi verenler gelir. Yine bölgenin
doğal kaynaklarını inceleyip, gönderildikleri
şirket ve kurumlara bilgi veren ve bu arada
anılarını kaleme alanlar bulunur. Ama Bitlis’te uzun süre kalan, kilise tarafından karşılanan, iaşesin temin edilen misyon sahipleri
en ayrıntılı bilgileri vererek şehrin sosyal durumunu yansıtırlar.
“… Kayalık ve rüzgârlı geçit bizi Bitlis Çayı
vadisine getirdi. Bitlis Çayı 10 feet (3 m.) genişliğinde 1 feet (30 cm.) derinliğinde bir küçük deredir. Bitlis Kalesi yönüne doğru akar.
Buradan itibaren sonu gelmeyen kaya terasları sıralanır, üst üste bahçeleri ve pitoresk
evleri ile Bitlis şehri bizi hayranlıkla karşılar.
Eskiden efendileri olan padişahı kibirle göz
ardı ederek buralara hükmeden Kürt beyleri, yeni zamanlarda yola getirilmiştir. Albay
Sheil ve bay Konsül Brant’ın ziyaretlerinde
hediyeler alan vali, İngilizler’in geldiğini duyduğunda kibarlıkta aşırılık gösterdi ve kendi
yanında konaklamamız için ısrar etti. Bunun
uygun olmadığını düşünerek reddettik; o da
bizi mutfağından yararlanabileceğimiz yakındaki bir Ermeni evine yönlendirdi. Bitlis,
Kneir tarafından şekli itibariyle bir yengece
benzetilmiş, oldukça güzel görünümlü, fevkalade bir yerleşim yeridir. Bitlis sonraları daha
uzun ifadelerle tanımlanmış olsa da, bölgeyi
bizzat gezdikten sonra buranın özelliklerini
belirtmede beni tatmin etmedi.
Bu seyahatnameler vasıtasıyla, Bitlis’in
o günkü nüfus dağılımını, dinî durumunu,
imarını, tarihi anıtsal yapılarını, dokumacılık,
Daha önce burası için verilen bilgilerde
yazıldığı gibi evler ve kamu binalarının yapıldığı taşlar, yumuşak taştan değil, Nemrud
52
Dağı’ndan akıp Bitlis vadisi’ni dolduran kayaların üzerindeki lav taşı ile yapılmış binalardır. Çevredeki dağlar mika tabakaları üzerine
oturan kalkerden oluşmuştur. Lavlar sadece
vadide bulunur. Bu lavlar genellikle hafif, kırılgan, poröz kayalardır. Ancak bazı yerlerde
yoğunlaşır (compact) ve ojit hale döner, bazalta benzeşir.
Şehri çevreleyen dağlar, iki ayrı vadiyi ortaya çıkarır; her biri ana nehre su götüren iki
dereye sahiptir. Ayrıca evler hemen hemen
bahçelerle kaplıdır. Akıp gelen lavlar, vadilere görünüş çeşitliliği kazandırmıştır. Bu kuzeydoğu vadide pek belirgin değildir. Burada
yokuşlar daha düzenli ve süreklilik arz eder
ve dağın çöküntü şeklindeki kavisi hoşca serpilmiş evler dizisi ve birbiri üzerine kurulu
verimli bostanlar ve bahçeler üst üste yükselmişlerdir. Bu birbirine benzeyen yapılar dizisi
bir Ermeni Kilisesi veya belli belirsiz bir mescidin beyaz kubbesi tarafından değişmektedir.
Esasen lavdan oluşan kara parçası iki vadiyi
böler ve bu kara parçasının en tepesi sarayı
adında paralel kenar formunda modern bir
bina ile taçlanmıştır. Güneye doğru uzantısında bu yarımada bir çarşı ve ardından uzak bir
sıra sağlam yapılı evler, köşkler içerir. Bu binalar yapıldıkları malzemeden dolayı karanlık görüntüleriyle eskiyi çağrıştırırlar. Bu evler
sıklıkla siperli duvarlarla çevrilidir. Kapıları
geniş, yüksek kemerli ve geniş cephelidir. Bir
çoğu Ermeni evleridir. Batıya doğru bu yarımada parçası vadinin üzerinde dik uçurumlar
oluşturarak birden kesilir. Farklı yüksekliklerdeki kaya teraslarında ve arazinin elverdiği yerlerde serpiştirilmiş bahçeler, ağaçlar ve
altlarında birbirine benzeyen balkonlu evler
mevcuttur.
Büyük batı vadisinde bu özellikler çok sık
tekrarlanır. Burada en belirgin şey büyük eski
bir kalenin kalıntılarıdır. Bu kale yıkıntısı hemen hemen tecrit olmuş lavdan oluşan sarp ve
kayalık bir uçurum üzerindedir. Zamanın et-
kisi ve tahribine rağmen hâlâ hayranlık uyandırmaktadır. Eski cephenin dikildiği uçurum
alçak seviyelidir; vadinin hemen hemen merkezindedir. Aşağı tarafta geniş bir han ve çok
sayıda hane ve dükkan yer alır. Bunların arasında sarp ve siyah lav uçurumları ile tezatlık
gösteren kireç boyalı bir mescit ve kaya üzerinde sütun gibi yükselen bir minare de göze
çarpar. Kalenin yukarısında bakıldığında Bitlis
deresi kayaların ve evlerin arasından kıvrılarak
akar. Sular aynı zamanda kanallar vasıtasıyla
birçok bahçeyi sulamak için kullanılır. Kanalların sonunda kayalık uçurumlardan sayısız
kollara ayrılarak dökülürler. Vadilerin kollarını
yeşillikle bezeyerek meyve ağaçları ve çiçekli
bitkilerle süslü yeşil yamaçlara veya oyuk şeklindeki yerlere dökülerek kaybolurlar.
Bitlis’in 2000 Müslüman evi (Kürtler,
Türkler, Şiiler ve Osmanlılar), 1000 Ermeni
evi, 50 Suriyeli [Süryani olabilir Ç.N.] ve biraz
Keldani evi bulunduğu söylenmektedir. Kinneir burada 12.000 kişinin yaşadığını tahmin
etmektedir. Albay Sheil ise 1500 ev olduğunu
tahmin eder. Benim elime geçen kayıtlar Mr
Konsül Brant ve Mr Soughtgate’in tahminleriyle örtüşmektedir. 3 cami, 12 mescit ve çok
sayıda tekke bulunur. Ermenilerin 8 kilisesi
vardır. Bunlardan 3’ü harabe halindedir. Suriyeli [Süryani (?) Ç.N.] ve Keldanilerin de kendi ibadethaneleri bulunur.
Tacirler ve mallar için hanlar vardır. Ticaret, yünlüler, tütün, bir çeşit palamut (gallnuts),
ağaç sakızı üzerinden yapılır. Ağaç sakızı yılda
12.000 okka (1 okka: 1.282 kg) ihraç edilmekte
idi. Ham pamuk İran’dan getirilmekte ve pamuklu elbiseler şehirde üretilmektedir. Hıristiyanlar ticaret içerisinde zanaatkar olarak boyama işinde ve rakı imalinde çalışırlardı.
Bitlis Sarayı, Mr Glasscott’ın gözlemlerine
göre 42° 4 45” doğu boylamında yer alır. Bu
ölçüm, bizim kronometrik gözlemlerimize
yakındır. Aynı yerin Kuzey enlemi Güneş ve
Ay’ın meridyen yüksekliğine göre 38° 24 ” idi.
53
Mr Glasscott’ın gözlemlerine göre bu ölçüm
38° 23 54” idi. Barometre göstergesi hanın
yaklaşık 300 feet yukarısında 5470’dir. Termometre ölçümü kaynama noktası çok yüksek
değer vermedi. Saray için yalnızca 5000 feet
(1524 m) yüksekliğinde idi. Bu yükseklikte
insanlar evlerinin damında uyumazlar. Kavun, karpuz, üzüm ve incir; elma, armut, erik,
lahana ve ılık iklimin sebzeleri yan yana yetişirler. Buranın Hıristiyanları seyahat ederek
Avrupa ürünlerini buraya getirirler. Askerlerin başında Napoleon’u gösteren bir Fransız
resmi, odamızı süslemekte idi.
Bitlis besbelli eski bir şehir olmasına rağmen, tarihi geçmişi bilinmez; Ermeni kayıtlarında da yer almamaktadır. St. Martin yalnız
Bitlis’in Kürt Beyleri tarafından yönetildiğini
söylemiştir. Bununla birlikte eski zamanlarda
Ermenilerin kontrolünde olduğu düşünülebilir ki aksi halde Artaşad (Aras üzerinde bir şehir) ile Silvan (Tigranokerd) arası aşılamazdı.
Tavernier’nin zamanında bağımsız bir bey tarafından yönetilmekte idi. Günümüzde de bir
bey vardır. Kürt ailelerinde Bey olma babadan
oğula geçmekte idi. Ancak bu geleneğin son
üyesi Osmanlı’nın Erzurum Paşası tarafından
yerinden edilerek Sultan’a daha yakın olabileceği düşünülen biri ile değiştirildi. Böylece
görevinden uzaklaştırılmış yöneticinin 12
yaşındaki oğlu, bizim ziyaretimiz esnasında,
zamanın çoğunu bizimle birlikte geçirdi.
7 Eylül, Bitlis’ten üzüntülü ayrılan ilk
seyyahlar biz değiliz. Güzel teraslarında ve
münzevi köşklerinde bir hafta daha seve seve
geçirebilirdik. Yolumuz Bitlis Çayı vadisinden geçti. Bir saatlik at sırtında yoldan sonra
Papşin Hanı’na vardık. Bu han, siyah renkli
lav taştan güzel bir şekilde bina edilmiş olup,
yanında suları bazanetik lav seti üzerine dökülen küçük bir derenin kenarındadır. Arka
tarafında aynı adlı bir köy vardır. Tam bir saat
sonra benzer bir sağlam mimaride bir başka
hanın yanından geçtik. Yine at üzerinde bir
saatlik yoldan sonra Başhan’a geldik. Adından da anlaşıldığına göre burası suların baş
kısmındadır. Dicle Havzası’na suyunu boşaltan son kaynağın yanıbaşındadır. Doğuluların hepsi fiziki coğrafyanın bu harikalarına
umarsız değildir. Büyük Zap ile İran nehirleri arasındaki toprakta Başkale bulunmakla birlikte burada da onların Başhan’ı vardır.
Başhan, kaynama noktası termometresi ile
ölçüldüğünde 5690 feet (1734 m.) rakımındadır. Bitlis’ten Başhan’a giden kişi sürekli yokuş
çıkar. Başhan’dan Tatvan’a giden yol düzdür.
Norşin’i geçtikten sonra kenarda bir mezarlıkta duran bir kümbete vardık. Bu yer hoş
bir yapı idi. Yarı daire kubbesi, sivri kemerli
pencereleri vardı. Siyah lav taşından eğimli
kenarlı temelleri ve üst kısmı ise kırmızı lavdan inşa edilmişti. Bu kümbet Karasu’nun ana
suyunu oluşturan kaynağın hemen yanında
yükselmiştir. Volkanik kayada derin dairesel
boşluktan doğal artezyen kaynağı çıktığında
şaşırdık. Su, kraterin karşılıklı ağızlarında iki
gür dere şeklinde dökülür. Her birinin genişliği başta 30 feet (9,14 m.)den fazladır ve bir
süre sonra birleşirler. Kraterin kendisinin etrafı 220 feet (67 m.)dir. Denizden yüksekliği
4540 feet (1384 m.)dir. Bu kaynağın yanından
geçmiş olması gereken Mr Consul Brant’ın
burayı rehberlerinden duymamış olması hayret edicidir. Bu yoldan geçen Peder Southgate,
inanışa göre, Nemrud Dağı zirvesinde bulunan, derinliği bilinmeyen bir kaynakla, buradaki suyun birbiriyle irtibatlı olduğunu not
etmiştir. Böylece görülmektedir ki geleneksel
inanışlar, çoğu zaman fiziksel araştırmalarla aynı sonucu göstermektedir. St. Martin de
bu kaynağı Memrud Dağı’na yakın oluşu fevkaladeliliği ile Ermeni yazarların eserlerinde
fark edilmiştir. Su çıktığı noktada çok berraktır; ancak daha sonra geniş bataklık alanda
yayıldıktan sonra Karasu adı ile uyumlu bir
hal alır.
54
(William Francis AİNSWORTH, Travels
and Researches in Asia Minor, Mezopotamia, Chaldea and Armenia, 2 vol. West
Strand, 1842, s. 369-376)
Süphan Dağı’na hakimdi. Sabahın 6’sında 52,
akşam aynı saatte ise 62 idi (Eğer ölçü Fahrenheit ise sırasıyla 11,1 ve 16,6 C° olur. Ç.N.)
Bir Batılı seyyahın gözüyle Kadim Şehir Bitlis’in tasviri, içinde yaşayan kişilerin göremedikleri sahneleri gözler önüne seriyor. Bu seyyahlar
görgü ve bilgileri derecesinde kendi kültürleriyle, görüp yaşadıklarını karşılaştırma yapmak
imkanını buluyorlar. 19. yüzyılda Bitlis’ten geçen
ve burada kısa bir süre kalan J. M. KINNEIR, o
günkü Bitlis’i çok güzel tasvir ediyor:
1 Temmuz, sabah 7’de yola çıktık. 3 mil
sonra düzlük bitti. Nemrut Dağı’na (eskilerce:
Niphates) tırmanmaya elverişli olan yerden
başladık. 4. milde bir düzlüğe vardık, daha
yüksek yerlerde kar vardı. Buradan ilk kez
Van Gölü’nün uzaktan görünüşüne şahid olduk. Bu düzlük boyunca 6 mil yürüdük. Nemrud Dağı’nın en yüksek kısmı sağ tarafımızda
kaldı. 10. milde küçük bir tepenin üzerinden
gölün manzarasını iyice görür hale geldik. Bu
göl kuzeyindeki Argish veya Arsis (bugünkü
Erciş olabilir Ç.N.) olarak bilinen kasabadan
dolayı Ptolemy tarafından Arsis olarak adlandırılmıştır.
“… Saat 8’de yola çıktık 3 mil sonra Pink
adında bir köye vardık. Burada bir bölgenin
başı olan Beğ’de bir kahve içtik. Ovada, yerden biraz yüksek taşlı yolda yola devam ettik.
8 mil sonra Belican mevkiinde, sıradağların
eteğinde yıkık bir kasaba ve kale gördük ve
geçtik. 9 milde atlarımızı dinlendirmek için
Alte Bayezıd adlı perişan bir köyde durduk.
13. milde dağların zirvesine çıktık. Eskilerin
Arethusa dedikleri Nazik Gölü’ne uzaktan
şahid olduk. Dağdan inerken yaklaşık bir mil
kadar sonra gölün batı kıyısına ulaştık. Burası, doğudan batıya uzunluğu yaklaşık 13 mil,
merkezden genişliği de yaklaşık 5 mil idi. En
batı tarafında genişliği ½ mile kadar daralmakta, buna karşı doğuda daha genişlemekte idi. Bu bölgede ağaç olmamasından dolayı
romantik güzellikten yoksundur. Sadece güney batı tarafında bir yarımadada kurulmuş
Cezira Oka adında bir köy vardı. İçtiğimiz su
çok leziz ve sağlıklı idi ve her türlü kullanıma
uygun idi. Gölün batı kıyısını dolaştıktan sonra güneydeki tepelere tırmandık ve Dicle’nin
kaynaklarından biri olduğu söylenen küçük
bir dereden geçtik. 17. milde Nazik Gölü’nü
artık göremez olduk. Tepelerden aşağıya, ekili
bir düzlüğe indik ve geceyi geçirmek üzere, bir
Yahudi köyü olan Mişi’de durduk. Burada çok
sıcak karşılandık. Yatağımızı Ağa’nın evinin
önündeki bir barakada ot yatakların üzerine
serdik. Bu yer içi karartıcı, kasvetli manzaraya bakıyordu; kuzeydoğuda iki tepesi görülen
… Tepeden vadiye doğru indik ve Ermeni
köyü Teyrut’ta kahvaltı yaptık. Bu köy göle 1
mil, Van’a 40 saat mesafede idi. Öğleden sonra
2’de, sıcaklık biraz azaldığında yolculuğumuza yeniden koyulduk. Akşam vakti, 4 saat veya
14 mil yol yürüyerek Çukur’a varmış olduk.
Burası bir Hıristiyan yerleşimi olup, Nemrud’un en son ve en yüksek tepesinin eteğinde
yer alıyordu. Gölün yaklaşık ½ mil kıyısında,
suya doğru hafif bir eğilimli yerde dolaştık.
2 mil sonra Ahlat kasabasını gördüğümüzde burası doğu, kuzeydoğu yönünde 5 mil
uzaklıkta idi. Ahlat bir bey tarafından yönetilen yaklaşık 1000 haneli bir kasabadır. Van
Gölü’nün kuzeybatı ucundan yaklaşık 1 mil
mesafededir. Meyve bahçelerinin içindedir…
… Bu dağlık arazi pek çok Kürt beyinin
mülkiyeti altında idi. Buralar iyi korunmuş
mevkilerinde, bizim feodal lordlarımızda olduğu gibi, ihtişam ve bilgisizlik içinde yaşıyorlardı. Türklere ve İranlılara karşı bağımsızlıklarını korumuşlardı. Çukur köyü bize uyumamız
için iyi bir yer temin edemedi. Gecenin soğuğuna aldırmaksızın kilisenin sıralarının üzerine yaygılarımızı sermek zorunda kaldık. Bu
kilise küçük dörtgen şeklinde ve kesme taştan
55
yapılmıştı. Küçük Gotik pencerelerinden gelen
ışık burayı loşça aydınlatıyordu. Her köyün bir
papazı vardı. Bu papaz bir manastırda veya
daha büyük şehirde eğitim gördükten sonra
Erzurum Patriği tarafından atanırdı. Bir papazın yönetimindeki bölge yılda bir kez piskopos
ve Diyakoz (papaz yardımcısı) tarafından ziyaret edilmekte idi. Bunlar kilisenin işlerini denetleme görüntüsünde köylülere para vermeye
mecbur tutuluyorlardı.
… Hateraş Dağları’nın kalbinde yer almış
ve Dicle’ye varan iki küçük çayın geçtiği yerdedir. Görünümü bir yengeç gibidir. Kalesi
yengecin gövdesi iken, dereler onun kollarına
benzer. Şehir çok eskidir; Kürtlerin geleneksel anlayışına göre Tufan’dan birkaç yıl sonra
doğrudan Nuh’un soyu tarafından kurulmuştur. Evler çok güzel bir şekilde kesme taştan
yapılmış ve damlıdır. Şehirdeki evlerin büyük
çoğunluğu, elma, armut, erik, ceviz, kiraz
ağaçlarıyla dikili bahçelerle çevrilidir. Sokakları dik olup, çıkılması zordur. Her ev küçük
bir kale gibidir. Dünyanın bu karışık kısmında gereksiz bir önlem değildir. Evlerin büyük
kısmı Gotik kemer benzeri geniş pencerelere
sahiptir. Kale kısmen meskun ve kısmen harap haldedir. Çok eski bir yapıdır. Şehrin ortasında çanaktan yükselen kayaların üzerine
kurulmuştur. Burası Bitlis’in eski Han ve Beylerinin ikametgahı idi. Bu kişiler Kürdistan’ın
en kuvvetli hakimleri idi. Kan davaları sonucunda kale yıkıma terk edildi. Kalenin duvarları evlerinkilerle aynı taştan yapılmıştı ve
surlara yaklaşık 100 feet (130,5 m.) yüksekliktedir. Şehirde yaklaşık 30 cami, 8 kilise, 4 hamam ve çok sayıda han bulunmaktadır. Nüfus
söylendiğine göre, 12.000 kişi olup, bunun yarısı Müslüman geri kalan Hıristiyan Ermenilerdir. Derelerin üzerinde 20’den fazla taştan
köprü vardır. Çarşısında bol ölçüde meyve ve
erzak bulunur; ama elbise, hırdavat gibi birçok eşya çok pahalı olup her zaman tedarik
edilememektedir. Tüccar bazen silahla iyi korunan kervanlarla mal getirmeyi göze alsa da
sürekli bir yağmalanma ve öldürülme korkusu vardır. Bitlis’in elma, armut, erik ve cevizi
mükemmeldir. Şehrin 6 mil doğusunda Kolti
köyünün üzüm bağlarından mükemmel şarap ve kanyak (arak) üretilir. Bununla birlikte
araziler esas olarak, mera halinde tahsis edilmiştir. Görünüme bakılırsa, yerlilerin buğday
ekmektense, sebze ve meyve yetiştirmeyi yeğlediklerini söyleyebiliriz. Bahçeler derelerden
veya dağlardan su taşıyan küçük su kemerleri
ve kanallar vasıtasıyla sulanır. Hidrolik bilgisi bu kadar iyi olan cahil insanlara pek rastlamadım. Bazı su kemerleri, 5-6 mil uzaktan
su taşımaktadır. Bunlar tepelerin eteklerine
kazılmış küçük arklar şeklindedir. Seviyeleri
herhangi bir ölçüm aleti kullanılmaksızın en
üst doğrulukta ayarlanmıştır. Kürtlerin öfkeli
ve kavgacı mizaçlarından dolayı kaba, eğitimsiz ve gaddar bir ırk olmalarından dolayı bu
durum bir sıradışılık göstermektedir. Dinlerinin değiştiğini hariç tutarsak, Ksenefon’dan
bugüne karakterleri hiç değişmemiştir. Bitlis,
Muş’taki Paşa tarafından tayin edilmiş bir
Bey’e görünüşte bağlıdır. Ama gerçek otorite
Kürtlerin Hanı’dır. Bunlar daha eskiden beri
bölgenin efendisi olan feodal beylerin soyundan gelmektedir. Anladığım kadarıyla bu bey
birkaç yıldan beri Saray’ın bir derecede hükmüne tâbi olarak yıllık vergi vermektedir…”
(J.M.KINNEIR, Journay Trough Asia Minor, Armenia and Koordistan (in Years 1813
and 1814) London 1818, s. 382-388 v.d.)
Kadim Şehir Bitlis hakkında geniş bilgi
veren bir seyyah da 1880 yılı Ağustos ayında
burada kalan papaz Henry Fanshawe TOZER’dir. Kültür seviyesinin yüksek olduğu anlaşılan bu şahıs tarih, coğrafya, siyaset ve din
konularında daha ayrıntılı bilgi vermektedir.
O şöyle diyor:
“… Van Gölü’ne doğru olan rotamızdan
biraz çıkarak, kısa bir gezinti yapmak üzere Bitlis’e geçtik. Bu ilginç kenti ve Dicle’nin
doğu kollarının kaynaklarını keşfedeceği-
56
mizden dolayı heyecanlıydık. Dicle’nin batı
kolunun kaynaklarını görmüştük. Rotamız
üzerinde çeşitli noktalarda yılın kötü mevsim şartlarında seyahat edenler için sığınak
görevi görmesi üzere inşa edilmiş büyük taş
hanlar vardır. Bunlar bizim Alp Geçitleri’nde
gördüğümüz sığınaklarla aynı amaçla yapılmıştır. Ancak bunlar mimari açısından daha
gösterişli ve daha eski görünümlü yapılardır.
Norşin’e doğru tarafta, içine girdiğim Han,
çevresinde kemerli tavanlı bir yapı idi. Bitlis’e
doğru bir diğeri ise işlemeli bir taç kapıya sahipti. Aşağıya inerken aralıklarla çok sayıda
berrak derelerden geçtik. Bu dereler Dicle’nin
suyunu besleyen derelerdi. Çıplak taşlı vadi
boyunca 3 saat at sırtında seyahatten sonra
kendimizi şehrin girişinde bulduk. Şehre bu
taraftan girildiğinde Bitlis sürpriz bir şehir
olarak karşımıza çıkar. Çünkü içine girinceye kadar birkaç ağaçtan başka birşey görmez
ve meskun bir yerin bu kadar yakın olduğunu bilemezsiniz. Kent, yukarı vadinin tam
aşağısında yer alır. Bu vadi birden iniş yapar,
içindeki dere coşkulu akar ve çağlayanlara dönüşür. Şehrin ortasında, kuzeybatı yönündeki
dağlardan gelen bir başka dere ile birleşir. Vadinin yamaçlarında binalar birbiri üstüne çok
ilginç şekilde dizilmişlerdir. Az önce andığım
coşkun Bitlis Çayı, derin vadiler boyunca akarak, günler boyu yolculuğu sonunda aşağıdaki illere uzanır. Şehrin girişinde taşevlerin
sağlam duruşu dikkatimizi çekti. Bu evlerin
büyük duvarlarla çevrili geniş avlu ve bahçeleri vardır. Duvarların üstü sivri bitecek halde yontulmuştur. Bir başka göze çarpan şey,
ağaçların bol miktarda oluşu idi. Bu durum
dağların çıplak yamaçları ile tezat içinde idi.
Şehrin ortasında ve iki derenin arasında Kale
yükselir. Bu kale kaya bir platformun üzerine
kurulmuş ve kenarı uçurumdur. Kapladığı
alan geniş olup, yerin kıvrımına bağlı olarak
kare veya dairesel kuleleriyle göze çarpan bir
eserdir. Görünüşündeki tek eksiklik, rengidir.
Çünkü binalar dağların rengi ile birebir ör-
tüşecek şekilde kahverengi taştan (kumtaşı)
inşa edilmiştir. Bu da tekdüze görülmektedir.
Şehir yöneldiği yön hasebiyle Arabistan ile
komşudur. Bu nedenle iklim burada Ermenistan Platosu’na oranla daha yumuşaktır. Ve
kışın sıcaklık nadiren sıfırın altına düşer [?].
Ancak daha kuzeylerde böyle değildir. Rakım
oldukça yüksektir. Deniz seviyesinden 4700
feet 1433 m.) yüksekliktedir.
Muş’tan tanışıklığımızı bildirmek üzere
aradığımız Ermeni Beyi ararken onun şehrin
yukarısında ve şehrin girişinin uzağında olmadığını öğrendik. Ama amacımız Amerika
misyonunun yakınında olmaktı ve Amerika
miyonu çok uzakta idi. Güneydoğu yönünde uzak mahallede bulunuyordu. Dolayısıyla
bu Ermeni beyden ev sahipliği istememeye
karar verdik. Dik sokaklardan inerek Dicle
(Bitlis Çayı) sol tarafımıza kalıp, Kale’yi geçerek, yolumuzu harikulade çarşılara uğrayarak sürdürdük. Daha sonra bir dereyi geçtik.
Buradan manzara hemen hemen bütün şehri
görmeye imkan verdiği için çok güzeldi. Kale,
şehrin kayalık çanağının merkezinde idi. Mr
Knapp’ın evine varmadan önce sokağın köşesinde atlarımızı ve yükümüzü bırakarak, yaya
olarak gittik. Ve kalacak yer hakkında bilgi almak istedik. Şanslı bir zamanda varmışız. Yaz
ayları boyunca kamp kurmak üzere araziye çıkıyormuş. Bizi görmekten memnun oldu. Bu
uzak diyarda, buraya gelen Avrupalı ziyaretçi
sayısı iki yılda bir kişi idi. Ancak ziyaretimize
hazırlıksız olduğu için, onun deyimiyle bulutlardan düşmüştük. Okulundaki kızlar şu anda
mevcut olmadıklarından kalmamız için bize
bir dersliği önerdi. Burası daha önce bir beyin, bahçe içerisinde yer alan evinin en geniş
odası idi ve kendi evine yakındı. Memnuniyetle kabul ettik. Demir parmaklıklı pencerelerin, taş zemini, sağlam duvarları ve haritalar
dışında hiçbir şey bulunmaması bir hapishaneyi andırıyordu. Temizliği, havadarlığı ve
çirkin mobilyaların bulunmaması yönüyle bizim için ideal bir rezidans oldu.
57
Ahlat’dan Genel Görünüm
58
59
Hizmetçimizi, bizim için düzenlemeler
yapması için burada bıraktık. Tekrar atlara
binerek arazi gezisine eşlik etmek üzere ev
sahibimize katıldık. Güneydoğuya doğru vadinin kıyısı boyunca yola devam ettik. Burada
bir dereyi dik eğilimleri ve rüzgarlı patikayı
geçtik. 45 dakika sonra, iki büyük çadırdan
oluşan kampa ulaştık. Burada Mss. Knapp,
iki büyük kızı ve kızlar okulundan 30 Ermeni
yatılı öğrenci bulunmakta idi. Yer fevkalade
ve sükunet içinde idi. 600 feet (183 m.) aşağımızda bulunan şehir, araya giren bir dağ
kolu tarafından gizlenmekte idi. Kürdistan’ın
büyük dağları bütün çevremizi sarmakta idi.
Burada öğleden sonrayı geçirdik; etrafta çok
bulunan ceviz ağaçlarından birinin altında
yemek yedik. Bu ağaçların gövdelerinde bulunan halkalar ve düğümler tacirler tarafından
kaplamacılıkta kullanılmak üzere toplanmaktadır. Bu amaçla çevrede ceviz ağacı yetiştirilmektedir. Çoğunlukla Fransa’ya ihraç edilir ve
burada loupes diye bilinir. Bitlis’teki ağaçların
yumruları önceden kesilip alınmıştı. Bu ticaretin Amasya’da da yapıldığını duymuştuk.
Esasen Anadolu ve Ermenistan gibi bu ağacın
bulunduğu yerlerde bu iş yapılmaktadır. Yanıbaşımızda küçük bir köy vardı. Bitlis yakınında hemen hemen tüm köylüler gibi bu köy de
Türk-Rus savaşı sırasında Kürtler tarafından
yağmalanmıştı. O dönem Hıristiyanlar için
büyük bir cefa, eziyet vardı. Müslüman nüfus
cezalandırılma korkusu olmadığı için zapdedilemeyen bir hal almıştı. Mr Knapp o sırada
Bitlis’te ikamet etmek zorundaydı. Ancak şu
an durum, büyük çoğunlukla eski haline döndü diyebiliriz. Pek çok açıdan misyonun burada zor mücadele verdiği görülmektedir. Tek
bir aile için burada hayatın yalnızlığının zor
olduğu tahmin edilebilir. Çadırların yakınında aşağıdaki dereye akan berrak bir su kaynağı
vardı. Bu bölgenin tamamı kaynaklar bölgesidir. Bunların çoğu mineral suyudur. Bunlardan biri demir içerir; bir diğeri ise Amerika’ya
analiz için gönderilmiş olup Vichy suyu ile
aynı bileşikleri içerdiği düşünülmektedir. Bu
suyu bir şişeden içtiğimde hafif bir mürekkep
tadı aldım. Mr Knapp, budret helvası (manna) sının nasıl toplandığı hakkında bize bilgi verdi. Pek çok çeşit ağacın yapraklarından
elde edilmektedir. En kolay olarak meşeden
elde edildiği halde, sadece kaynağı bu ağaç
değildir. Kurak yıllar, özellikle iyi gelir. Bu
sene iyi bir hasat elde edilmiş, iki farklı yolla
elde edilir.Yapraklar bir araya getirilerek suya
basılır. Ardından ezilerek şekersi bir madde
çıkarılır. Arazide gördüğümüz yeşilimsi renkte yığınlar bu şekilde bir işlemin sonucudur.
Diğer yöntemle, yaprakların kurutulmaya bırakılması ve beyaz katmanın pul pul olması ve
toplanması yoluyla olur. Orijini hakkında insanlar aynı fikirde değillerdir. Genellikle yapraklardan sızdığı düşünülür. Yaprakların yüzeyindeki görüntü böyle düşünmemizi sağlar.
Ama Bitlis halkı böyle düşünmez; onlar türü
fark etmeksizin, herhangi bir bitki üzerinde
ve hatta giysilerde bile bunun görülebileceğini söylerler. Sonuç olarak bunun kaynağının
hava olduğuna inanırlar. Mr. Knapp onlarla
aynı fikirdedir. Arabistan yönünden gelen
rüzgarların aromatik içeriğinin buna kaynak
olduğunu düşünmektedir. Burada çokça toplanan bir diğer madde Tragacanth (kitre) sakızıdır. Erciyes Dağı çevresinde de bulunduğundan daha önce bahsetmiştik.
Akşam yemeğinde, kendi bahçelerinde
yetiştirilmiş patatesten bir yemeği ikram ettiler. Bu çok güzel bir ikramdı; çünkü seyahatimiz boyunca sebze yemeği en çok eksikliğini
hissettiğimiz bir yemekti. Sebze yetiştirmek
–özellikle de bakımı zor sebzelerin yetiştirilmesi- bir yerdeki medeniyetin en iyi ölçüsü
olduğunu sıklıkla gözlemişimdir. Misyonlar
tarafından tanıtıldığı yerler dışında burada patates pek bulunmamaktadır. Halbuki
ekildiği takdirde iyi yetişmektedir. Nihayet
Güneş’in gölgesi Kürt dağlarında uzamaya
başlayınca kibar ev sahibimize veda ettik.
Atlarımız vadinin zikzak patikaları boyunca
60
sürdük. Bir su yolunu takip ederek, bunun
rehberliğinde şehre doğru yol aldık. Batı yönünde daha uzaklardaki dağlar bu iklimin
kısa alacakaranlığında hızlıca maviye dönüştü. Bitlis’e girmeden önce ay çoktan parlamaya
başlamıştı. Bu bölgenin Toros silsilesinin bitimini oluşturan yüksek zirveleri, eskiçağların
Niphates’idir. Bu silsile Virgil ve Horace’a göre
Roma’nın Asya’daki düşmanlarının tecessüm
etmiş (şekillenmiş) halleridir. Bu dağların zirvesi Milton’un şeytanı tutuşturduğu yerdir.
Ertesi günü de Bitlis’te geçirdik. Önceki haftadan kalan zorluklara, dinlenmek iyi
geldi. Bizi görmeye çok sayıda ziyaretçi geldi.
Bunların arasında Harput’taki kolejde profesör olmak üzere olan bir Ermeni de vardı.
Bizim geldiğimiz yöne, aynı yoldan seyahat
etmek üzere, ancak güvenli bir yolculuk için
yeterli olacak büyük kervanın kurulmasını
bekliyordu. İlk eğitimini Harput’ta, ardından
Basle’de almıştı. İngilizce ve Almancayı iyi konuşuyordu. Öğleden sonra, Paşa’nın bize kattığı bir zaptiye eşliğinde Kale’yi dolaştık. Fakat
herhangi bir kitabe, ilgi çekici bir şey bulamadık. Ancak duvarların dış yüzünde Arapça karakterlerle yazılı bazı kitabeler vardı. Kale’nin
tarihi bilinmemektedir. Burada oturanlar, Büyük İskender’e dayandığını söylemektedirler.
Ancak bir ihtimal Bitlis Emirlerinin önemli
şahsiyetler olduğu sarazenler zamanına dayanır. Ayrıca buranın eski bir Ermeni şehri olan
Bageş olmasından dolayı güçlendirilmiş (tahkim edilmiş) olduğu düşünülmektedir. Zira
bu kayalık çevreye hakim bir konumdadır. Bu
yerle ilgili tanımlamaların tamamen doğru olduğunu bildiğimiz Ebu’l-Fida’dan öğrendiğimize göre Bitlis ortaçağda bir surla çevrili idi.
Kendi zamanında bu surun yarısının harabe
halde olduğunu eklemiştir. Son zamanlara kadar burası yarı bağımsız Kürt Beyleri tarafından yönetilmekte idi. Bu beylerin sonuncusu
Şerif Bey, albay Shiel 1836’da Bitlis’i ziyaret
ettiğinde hâlâ hakimiyetini sürdürmekte idi.
Albay Shiel, anılarında şöyle söylemektedir:
Beyin evinde kalıyorduk. Burası geniş bir avluyu içine alan taş yapılı geniş kare şeklinde
bir bina idi. Yüksek bir tepede tek başına, şehrin bir kısmına hâkim olarak konumlanmakta idi. Mr Knapp bize söylediğine göre bu ev
bizim yaşadığımız yerin biraz yukarısında idi.
Ancak şu an tamamen yıkılmış durumdadır.
Bey, zalimliği ile nam salmıştı. Türkler tarafından yakalanıp, İstanbul’a götürülmüş ve
orada ölünceye kadar tutulmuştur.
Bitlis’te 3000 kadar ev olduğu söylenmektedir; bunlardan 2000’i Kürtlere 1000’i Ermenilere, 20’si Türklere ve 50’si Suriyelilere (Yakubilere) aittir [Kinneir bu sayıyı 2000 hane
olarak vermişti. Ç.N.]. Ev sahibimiz bunun
30.000 nüfusa denk geldiğini tahmin etti. Bu
hesaplama ile hane başına beklenenden fazla
nüfus düşmekle beraber evlere dahil olan geniş eklemelerin bulunması bu tahmini doğrulamaktadır. Buranın Kürt kızları sıkça, Ermeni
kadınlarının Çengeli (Changeli) manastırında
taktıklarının aynı olan burun hızmasından takarlar. Pazarlarda gördüğümüz bu ırkın genç
erkekleri, siyah saçları ve gözleri, düzgün yüz
hatları ve kararlı bakışlarıyla genelde yakışıklı
idiler. Ayrıca iyi giyimli idiler. Parlak renkli yeleklerinin üzerine, koyun postu tüylü, kolsuz,
önü açık bir tür ceket giyerler. Dağlık bölgelerdeki Kürtlerden ve Muş ovasındakilerden farklı olarak bunlar, dini açıdan Kızılbaş veya Şiî
değildir: Türkler gibi Sünnidir. Bunlar bizim
bir şehirde gördüğümüz en vahşi insan topluluğu idi. Kale’nin resmini çizerken yanımızda
zaptiyenin bulunmasından dolayı memnun
idik. İnsanlar etrafımızı öyle bir sardılar ki zaptiye yanımızda olmasaydı çizmek istediğimiz
nesneleri görmek mümkün olamazdı.
Ramazan Türkiye’ye seyahat edecekler için
uygun bir zaman değildir. Erken başlamak
istediğinizde, size eşlik edecek kimseler geç
gelir veya çok sayıda şeyin ihmal edildiğini
görürsünüz. Bu 29 Ağustos sabahı Bitlis’ten
ayrılırken yaşadığımız şeydi. Yeni kiraladı-
61
ğımız atlar nalsızdı. Bunun için bir nalbant
gönderilmeliydi. Bir önceki gecenin eğlencesinden dolayı herkes yarı uykuluydu. Bunun
sonucu saat 8’den önce başlayamadık. Bitlis’te
yaşayanlar hakkında edindiğimiz izlenim,
yeni zaptiye ve katırcılarımızın davranışları
ile tamamen doğrulanmış oldu. Bunların hepsi Kürttü. Özellikle yeni zaptiyemiz çok kaba
bir kişiydi. Bu onun hatası değildi. Şüphesiz
doğa onu çok çirkin yapmıştı; saçı, buralarda
alışılmamış bir özellik olarak keçeleşmiş havuç renginde olmuştu. Onu yırtık, pırtık yamalı üniforması içinde suçlayamazdık. Onun
üstündeki bu giysi, giyilmiş olmaktan ziyade,
asılmış gibi durmakta idi. Muhtemelen, teşkilatının büyük kısmında olduğu gibi, para alamıyor ve kıyafet temin edilemiyordu. Bunun
sonucu reayadan kopardıkları haraç ile kendilerini idame etmek zorunda kalıyorlardı.
Yine de somurtkanlığı ve nezaketsizliğinden
kendisi sorumlu idi. Ve bunlar kendisini sevimsiz bir refakatçi haline getirmekte idi. Yolumuz Bitlis’e iki gün önce girdiğimiz vadiye
çıktı. Ancak bu kez derenin sol yakası üzerinde, yani önceki yolumuzun karşısında seyrediyorduk. Kente girmedik, merkezden uzak
evlerin yakınlarından geçtik. Güney taraftaki dağların bayırlarının ayağını takip ederek
Dicle’nin doğduğu havzaya vardık. Tepeden
baktığımızda arazinin nasıl olduğuna dair ilk
izlenimlerimiz doğrulanmış oldu. Buradan
doğuya doğru gidildiğinde bir miktar daha
yüksek rakımda, her iki tarafı yüksek dağlarla
çevrili bir düz alan uzanır. Kuzeye doğru yönelen dağlar karameşe ağaçlarıyla kaplıydı.
Bunların arkasında Nemrud Dağı’nın zirvesi
görünmekte idi. Burada gerektiğinde, ne kadar çok alanın ekilebileceği gösterircesine,
bayırlarda, şaşılacak kadar yükseklere varan
mısır tarlalarının yer aldığını gördük. Van
Gölü’nün manzarası ile karşılaşmaya çok hevesli idik ve bunun gerçekleşmesi uzun zaman
alacak gibi görünüyordu. Van Gölü’nün kuzey
kısmında Süphan Dağı’nın zirvesini zaman
zaman seyredebiliyorduk. Uzakta, sağ tarafta
kendini fark ettiren dağ silsilelerini de görebilmeyi arzuluyorduk. Aniden, önümüzde yol
inişe başladı ve göz alıcı bir boşluk belirdi.
Çok sayıda koyları, birbirini izleyen burunları
ve ince şekillenmiş hafif sırtlarıyla güzel bir
manzara ile karşılaştık. Ancak, yine de manzara bu iç denizin büyüklüğü hakkında bir fikir vermemekte idi. Burada görülebilen kısım
Göl’ün sadece batıdaki dar kısmı idi. Burası
oldukça kara kısmına girmiş olan kısımdı.
Ve ötede Göl’ün daha genişlediğini düşündürmekte ve çok uzaklardaki gölgeli dağların
bulunduğunu çağrıştırıyordu. Hemen aşağımızda en iç koyun kenarında Tatvan köyü bulunmakta idi. Buranın bir kenarında, kıyıdan
yükselen iki tepeye bölünmüş kayalık bir saha
yer almakta idi. Bu köye doğru Bitlis’ten 5 saatlik bir yolculukla varmıştık…”
(Henry Fanshawe TOZER, Turkish Armenia and Eastern Asia-Minor, London,
1881, s. 300-309)
Bu seyahatnamelerde anlatılanları o günkü şartları ve teknik, politik durumu hesaba
alarak yanlış değerlendirmelerden sakınılmalıdır. Bu seyyahlar yerli halkı bütün yönleriyle
kısa sürede tanıma imkanına sahip değillerdir.
Halkın günlük yaşayışını, çarşı pazarın durumunu, esnaf ve meslek erbabını yakından tanıma şansına sahip değillerdir. Dil ve din engeli halkla içiçe olmalarına engel olabilir.
Burada, Türk yöneticilerinin ve halkın
hoşgörüsü ile güven ve emniyet içerisinde
gezdiklerini ve yerel otoritelerden herhangi
bir sorguya muhatap olmadan, aksine yardım
görerek, ikametlerini gerçekleştirdiklerini net
olarak fark etmekteyiz.
62
Bitlis Ve Türkiye Okumalı
Prof. Dr. Hasan KÜRÜM
B
itlis Eğitim ve Tanıtım Vakfı’nın 25.
Yılını kutluyorum. Bu vakıftaki çalışmalarda emeği geçen herkese minnet borçluyuz.
Gelişmiş bir toplum olmanın ilk yolu, toplum üyelerinin aydın bir insan olarak yetiştirilmesidir. Bu da eğitim ve okumakla mümkün olmaktadır. Ülkemizde okuma oranı
gelişmiş ülkelere göre çok düşüktür. Gelişmiş
olmakla okumak arasında çok doğrusal bir
ilişki vardır. Toplumumuza okuma alışkanlığını okuyarak kazandırmalıyız. Bu konuda
en önemli rol anne ve babalarımıza düşmektedir. Çocuklarımıza örnek olsun diye bazen
okuyor gibi yapabiliriz, bu durum bize de
okuma sevgisi alışkanlığı kazandırabilir. Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği ile okuma
arsında doğrudan bir ilişki kuruyorum. Bu
nedenle çocuklarımıza okuma alışkanlığı kazandırmadan vazgeçemeyiz. Bu konuda Sayın
Cumhurbaşkanımız ve bazı valilerimizin çok
önemli kampanyaları olmuştur. Bu kampanyalar çok verimli sonuçla verdi. Bu faaliyetleri
sürekli devam etmesi gereklidir. Okuma alışkanlığı kazanmış bir çocuk, genç veya yetişkinin elindeki kitabı almanız mümkün değildir,
bu en ağır ceza olur. Okuyan insan mutlu, başarılı, özgüvenli ve tevazu sahibi olur. İşinde
çok başarılı olur. Çok mutlu ve dolu dolu bir
hayat yaşar. Böylelikle Bitlis ve Türkiye en yaşanabilir il ve ülkeler arasına girer. Terör ve
suç yok olur. İşsizlik ortadan kalkar. Okuma
alışkanlığı olan kişi ekmeğini taştan çıkarır.
İnsanların kültürlü ve saygılı olduğu bir
topluma hangimiz yaşamak istemeyiz. Sokak, trafikte ve hizmet aldığınız her yerde beyefendi insanlar olduğunu düşünün. Dünyada böyle toplumlar var tabi
tersi de, sokağa çıktığınız andan itibaren
can güvenliğinizin olmadığı toplumlar.
Okumak için kitaba para vermeye de gerek
yok. Kütüphanelerimiz önemli ölçüde bu isteğimizi karşılayabilecek durumdadır. Ödünç
kitap edinerek okumak bir başka yoldur. Okuma alışkanlığı kazanmış biri için kitap ekmek
kadar gereklidir.
Kitap boş zaman aktivitesi değildir. Yaşamın en önemli gereksinimidir. 24 Saatimizin
en az bir saatini okumaya ayırmalıyız. Okumanın kötüsü yoktur. Her okuma başka şeyler
kazandırır. Okumaya sevdiğimiz türden başlayabiliriz.
Çocuklarımıza iyi bir gelecek kazandırmak için neler yapmayız? Ama yapacağımız
en iyi şey onlara okuma alışkanlığı kazandırmaktı. O zaman çocuklarımızın hayatında
çok öneli yer tutan sınavlarda ve meslek hayatına çok başarılı olduğunu kesinlikle göreceğiz. Çocuklarımıza oku demeyelim okuyarak
model olalım.
63
Saygı ve sevgilerimle.
Okul çıkışı çocuklar
Bitlis İline Gelen Göçerler ve
Koyunculuk
Prof. Dr. Turgut AYGÜN
Yüzüncü Yıl Ünv.Ziraat Fak. Zootekni Anabilim Dalı
T
ürkiye’nin çeşitli ekonomik sektörleri
arasında en önemli yer tutan sektörlerinden biridir, tarım. Tarımın özelinde de
ekonomik olarak öteden beri önemli bir yeri
olan hayvancılık faaliyetleri, ülkemizin bölgesel farklılıklarına uyarlanmış bir şekilde değişik uygulamaların öne çıkmasıyla karakterize
olmuştur.
Bu değişikliklerin başında, yerleşik (sedanter) ve göçebe (göçer) hayvancılık olarak
adlandırılan yetiştirme sistemleri gelmektedir. Ülkemizin coğrafi yönden sahip olduğu
topoğrafik özellikler etkisi altında bulunduğu
iklim ve bitki örtüsü, hayvancılığa bağlı faaliyetlerin bazı yörelerde göçebe küçükbaş hayvancılık şeklinde sürdürülmesini doğrudan
etkilemiştir.
Yaşadıkları bölgelerde havaların iyice ısınmasıyla birlikte daha kuzey ve doğu illerine
gelerek 5-6 ay bu illerin yaylalarında koyunculuk faaliyetlerine devam ederler, göçerler.
Bu iller arasında Ağrı, Bitlis, Erzurum, Hakkari, Muş ve Van yer almaktadır. Göçer aileler
Batman, Mardin, Diyarbakır ve Siirt’ten Bitlis
iline gelmektedirler. Bu bağlamda, Bitlis ilinde hayvancılığın sürdürülebilmesi ve İle sağlanacak ekonomik yarar bakımından göçebe
koyunculuk yapan ailelerin mevcut sorunlarının çözülmesi gerekmektedir.
Göçebe Yaşam ve Aşiretler
Göçebe koyunculuk yapan aşiretleri, “sabit
bir konuta ve toprağa bağlı olmadan, tarımsal
faaliyetlerden yalnızca küçükbaş hayvancılık
ile uğraşan, hayvanlarına daha iyi otlaklar
bulabilmek için mevsim ve bitki örtüsü durumuna göre yaylalardan steplere, steplerden
yaylalara göçüp daima çadır hayatı yaşayan,
az çok kapalı bir ekonomiye sahip, kan akrabalığı ve birlik duygusu gibi bağlarla birbirine
bağlı, daima bir şefe bağlanmayı tercih eden,
okuma yazması ve kültür seviyesi düşük, geleneksel bir grup” olarak tanımlanabilir.
Bugün Doğu Anadolu’da küçükbaş hayvancılığı her ne kadar köylük yerlerde yapılıyor ise de, göçebe aşiretler tarafından yapılan
hayvancılık faaliyetleri de küçümsenmemelidir. Köyde yaşayan ailelerin sahip olduğu
küçükbaş hayvan sayısı ortalama 20 olduğu
halde, aşiretlerde bu sayı 160 civarındadır.
Nemrut dağındaki göçebe koyun
sürüsünden bir görüntü
Bitlis İlinde de, göçebe ve yarı göçebe küçükbaş hayvancılık tipini sürdüren toplulukların çoğunluğu birden çok aile ya da daha geniş akrabalık tabanına dayalı, aşiret düzeniyle
temsil edilen geleneksel topluluklardır. Bu
aşiretlerde, göçebe veya yarı göçebe küçükbaş
hayvancılık yaygın bir ekonomik faaliyet olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu topluluklarda
geleneğe bağlı üretimle sürdürülen göçebe
küçükbaş hayvancılık, sadece bir ekonomi
64
türü değil aynı zamanda çevresinde kümelenen, kalıplaşmış bir dizi süreçle toplumsal ve
geleneksel bir kurum niteliğindedir.
Doğu Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde hareket eden birçok göçebe aşiret mevcuttur. Bu
göçebe aşiretleri sosyal organizasyon, değer
sistemleri vb. faktörler nedeniyle Ege bölgesinde bulunan Yörüklerden ve Toros Dağlarında dolaşan Türkmenlerden farklıdırlar.
Göçebelerin yılın belirli süresi içinde, çoğunlukla kış aylarında, ekili alanların yanında
sabit konutlarda oturmaya başlamaları ve diğer zamanlarını göçlerle yaylalarda ve çadırlarda geçirmeleri durumunda da göçebelikten
söz etmek mümkündür. Bitlis İli ve çevresinde az da olsa yarı göçer olarak nitelendirilen
bölgedeki göçerlerden koparak yerleşik hayata geçmeye başlayan yarı göçer hayat tarzını
benimseyen aileler de bulunmaktadır.
hayvancılık faaliyetlerini sürdüren yarı göçebe ve yaylacı grupların varlığından söz edilebilir. Ülkemizin batısından doğusuna kadar
uzanan coğrafi bölgelerin hepsinde bu tiplerle
ilgili örneklere rastlamak her zaman mümkündür. Daha çok Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde yapılan göçebe hayvancılığın
hareket alanları, yaylak ve kışlak mıntıkaları
Sason, Düav, Kariz, Nemrut, Süphan, Aveberhan yaylaları Bitlis ili sınırları içerisinde yer
almaktadır.
Göçebenin yaylak ve kışlak mıntıkaları
arasında çok geniş mesafe vardır. Örneğin
yazı Nemrut ve Süphan yaylalarında, kışı Silvan Ovası’nda geçiren Alikan Aşireti, kışlaklardan yaylalara, yaylalardan kışlaklara göç
etmek için 250-300 km yol gitmek zorundadırlar. Bu bakımdan göçebelik zor bir
yaşam tarzıdır.
Göçerlerin Genel Sorunlarına Bakış
Göçebe küçükbaş hayvancılık yaparak
geçimlerini sağlayan aileler, hayvanlarını götürecekleri yayla ve kışlakların seçiminde ve
hayvancılık yapabilmek için gerekli olan şartları sağlamakta zorlanmaktadırlar. Özellikle
son 15 yıldır başlayan terör nedeniyle Bitlis İli
gibi yüksek yaylara sahip olan illerin nüfusunda azalmalar olmuş; kırsalda yaşayan insanlar bölgeden ayrılmak zorunda kalmışlardır.
Terör faaliyetlerinin azalması sonucu Bitlis
İlinin yaylaları göçebe küçükbaş hayvancılık
yapan aşiretler için büyük önem kazanmıştır.
Göçebe koyunculuk yapan ailenin
aşamış olduğu bir çadır
Bitlis İline her yıl düzenli olarak gelen göçebe koyunculuk yapan aileler bir sezonda
yaklaşık 150.000 küçükbaş hayvan getirmekte
ve yaylalarda hayvancılık yapmaktadırlar. İlin
ekonomisinde büyük canlanmaya sebep olan
göçebe küçükbaş hayvancılık faaliyetlerinin
yerel halk tarafından da önemi bilinmektedir.
Bitlis’teki göçerlerin en önemli sorunlarından biri de hiç şüphesiz, ülkenin geleceğinde
önemli olduğu her platformda vurgulanan çocuklarımızın, özellikle de kız çocuklarımızın
eğitimi ile ilgilidir. Yaylada çadırlarda kalarak
ailelerine katkı sağlayan çocuklar, göçebe yaşamın her türlü koşullarında yaşamın gerekliliklerini yerine getirmede görev alıyorlar.
Eğitim hayatlarına ise hep bir adım geriden
başlayabiliyorlar. Kız çocuklarının ise böyle
bir şansı bile olmuyor, bu yaşam biçiminde.
Ülkemizde gerçek göçebe grupların sayısı azalmış ve giderek bu hayat tarzı ortadan
kalkmış olmasına rağmen, göçebe küçükbaş
Göçerler Bitlis İlini Neden Tercih Ediyorlar?
Doğu Anadolu Bölgesi’nin Yukarı Fırat
65
Bölümü ile yukarı Murat-Van Bölümündeki
Bitlis İli, 410º33’ – 430º11’ doğu boylamları
ile 370º54’ - 380º58’ kuzey enlemleri arasında yer almaktadır. Yeryüzü şekilleri açısından il topraklarının %71’ini dağlar, %16’sını
platolar, %3’ünü yaylalar ve %10’unu da ovalar oluşturmaktadır. Bitlis İli Doğu Anadolu
Bölgesi’nin en dağlık yerlerinden birini teşkil
etmektedir. İl arazisinin % 71’lik kısmı dağlık alanlardan oluşmaktadır. Hatta Hizan ve
Mutki ilçelerinde hiç ova bulunmamakta ve
dağlık arazinin oranı % 90’ı geçmektedir. Bitlis İlinin ortalama yüksekliği 1605 m’dir.
Bitlis İli dağlık bir sahayı kapsadığı için
platoları az miktardadır. Yüzölçümünün
%16’sını platolar oluşturmaktadır. Bu platolar Van Gölü’nden 200-300 metre yükseklikte
dağ eteklerinde yer alan volkanik yapılı düzlüklerdir. Nemrut Dağı’nın 1900 metre yüksekliklerinde platolar yer alır.
Göçebeler kışı geçirdikleri güney illerinden, yazı geçirmek için kuzeye illerine doğru
hareket ederler. Bitlis İli de hem yazın aşırı sıcak olan güney illerine yakın olması hem de
yüksek rakımdaki yaylalara sahip olması nedeniyle göçebe küçükbaş hayvancılık yapan
aşiretler tarafından tercih edilmektedir.
Bitlis İlinin en büyük yaylaları; Duav Yaylası, Nemrut Yaylası, Avaberhan Yaylası, Süphan Yaylası ve Süte Yaylasıdır.
Bitlis İlinin coğrafi yapısının dağlık olması, rakımının yüksek olması, yaylalarındaki
ot veriminin iyi olması ve suyun oldukça bol
olması göçebe hayvancılık için uygun bir il
olmasının başlıca nedenleridir. İl genelinde
göçebe hayvancılık yapan aşiretlerin öneminin halk tarafından iyi bilinmesi ve İl’in ekonomisine göçebe küçükbaş hayvancılığın büyük katkı sağlamsı göçebe hayvancılık yapan
aşiretlerin, sorunsuz olarak İl’deki yaylalara
gelebilmelerine olanak tanımaktadır.
İl genelinde bulunan yaylaların hemen
hepsine her sene göçebe hayvancılık yapan
aileler gelmekte ve Bitlis İline bir yılda resmi
kayıtlara göre 150.000 civarında küçükbaş
hayvan getirmektedirler. Fakat resmi işlemlerini yaptırmadan, kaçak olarak da hayvanlarını Bitlis İline getiren göçebe ailelerin sayısı da
oldukça çoktur. Yaz sezonunda, güney illerinden Bitlis İline yaklaşık 250.000 baş küçükbaş
hayvan geldiği tahmin edilmektedir.
Göçebe küçükbaş hayvanların sağım zamanı
Bitlis’e Gelen Göçerlerin Genel Karakteristikleri
Göçer aile reisinin başlıca görevleri arasında; mal ve can güvenliğini sağlamak, göçer
ailesinde bulunan haneler arasında düzeni,
huzuru, adaleti sağlamak ve yürütmek, diğer
göçer aileleri ile aralarındaki ilişkileri düzenlemek, göçer ailesi içinde bulunan haneler
arasında çıkan anlaşmazlıklarda hakem olmak, gelen konukları ağırlamak, devletle olan
tüm ilişkileri yürütmek ve yapılacak olan tüm
işlemleri yapmak, göçer ailesinde bulunan
tüm kişilerin devletle olan işlemlerini yürütmek ve yayla kiralama ve ürünlerin satış ve
pazarlaması ile ilgili tüm işlemleri yetkililerle,
köylülerle ve tüccarlarla konuşarak anlaşmak
ve tüm pazarlıkları yapmak, daha sonra hane
başına düşen gider ve gelirleri paylaştırmak
gibi eylemler yer almaktadır.
Bitlis İlinin güneydeki aşırı sıcak olan illerden gelen göçerlerin aile reisleri Nisan ve
Mayıs aylarında Bitlis’e gelerek bölgedeki yayla ve meraların durumunu öğrenip gerekli
olan kiralamaları ve resmi işlemleri yaparlar.
Kiralama işlemleri için ilk önce mera ve yayla
66
hangi köyün sınırları içerisinde ise o köyün
muhtarının yanına gider ve yaz boyunca getirecekleri hayvan sayılarını söyleyerek muhtarlarla gayri resmi bir pazarlık içine girerler.
Bir göçer aile reisinin talip olduğu yere, daha
sonra anlaşmazlıklar çıkmaması için başka
bir göçer aile reisi talip olmaz. Aile reisleri
muhtarla yapılan anlaşmadan sonra, resmi
başvurularını İl Mera Komisyonu Başkanlığına yaparlar, İl Mera Komisyonu Başkanlığı
da her yıl yayınlanan Mera Yaylak ve Kışlak
Kiralaması ile ilgili Valilik Genelgesi doğrultusunda 4342 Sayılı Mera Kanunu çerçevesinde yasal işlemleri yaparak göçer aile reisi ile
kiralama sözleşmesi imzalar. Göçer aile reisi
böylece kiralama işlemini tamamlamış olur.
Göçerler kışlaklardan hayvanlarını havalar ısınmaya başlayınca kiralama işlemlerini
yaptıkları mera ve yaylalara doğru götürürler. Göçer ailelerinin kışlaklarında havalar
yeterince ısınıp, gidecekleri yaylalardaki kar
kalkınca genellikle Mayıs ayının son haftası ile Haziran ayının ilk haftasında yaylalara
hayvanlarını getirirler ve hayvansal üretime
yönelik faaliyetlerini yürütürler. Yaylalardan
kışlaklara ise yaylalara kar düşmeye başlayınca, genellikle Kasım ayının son haftasında
gitmeye başlarlar. Yaylalara aile fertlerinin hemen hepsi çıkarlar. Herkes yaylaya çıkış yolu
boyunca yapacağı işleri bilir ve yaylaya varınca tüm aile fertleri birlikte çalışır.
Hayvancılık faaliyetleri için en önemli
hayvan olan koyun sürüleri, genellikle 8001000 baş koyundan oluşan sürülerdir. Koyunlar geceleri otlarlar gündüzleri ise dinlendirilirler. Kuzular sütten kesildikten sonra koyun
sürüsünden ayrılırlar ve her koyun sürüsünün
kendi kuzularından oluşan kuzu sürüleri olur.
Kuzular sürüden ayrıldıktan sonra koyunlarda sağım yapılmaya başlanılır. Günde iki kez
biri saat sabah 10.00 civarlarında biri de akşam 17.00 civarlarında olmak üzere sağım yapılır. Sağım elle yapılır ve ailedeki bütün fertler sağım işlerine katılır; kadınlar, erkekler,
çocuklar herkes sağım yapmayı bilir ve sağım
zamanı görev paylaşımı yapılır.
Bitlis İline gelen göçerlerin çoğu Siirt İli
merkez köylerinden ve ilçelerinden gelmektedir. Kimi göçer aileler Batman, Mardin ve Muş
İli merkez köyleri ve ilçelerinden gelmektedir.
Bitlis İline gelen göçebe küçükbaş hayvancılık yapan göçer aileleri genellikle Mehmediyan, Alikan ve Milan Aşiretlerinin
mensubudurlar. Gelen göçebe aile reislerinin
birçoğunun da birbirleri ile akraba oldukları
bilinmektedir.
Göçerler İçin Neler Yapılabilir?
Türkiye’de kırsal alanlardaki nüfusun, büyük şehirlere göç etmesi ile büyük şehirlerde
sosyo-ekonomik sorunlar meydana gelmektedir. Kırsal alanlardaki nüfusu bulundukları
yerlerde barındırabilmek ve ekonomik olarak
kötüye gidişi durduracak çeşitli önlemlerin
alınması gerekmektedir. Aksi takdirde hem
kırsal alandaki tarımsal alanlar yok olacak
hem de büyük şehirlerdeki problemler gittikçe derinleşecektir.
Göçebe koyunculuk kırsal alanları en iyi şekilde değerlendirmemize ve bu değerleri ekonomiye artı olarak kazındırma yollarından biri
olduğuna göre göçerlerin sorunlarının derinlemesine incelenmesi ve bu yönde politikalar
geliştirilmesi ülke hayvancılığı için önemlidir.
Kaynaklar
Anonim, 2002. Bitlis Tarım Master Planı. Bitlis İl
Tarım Müdürlüğü.
Beşikçi, İ., 1992. Doğu Anadolu’da Göçebe Kürt Aşiretleri. Yurt Kitap, 65, İstanbul. 141.
Kutlu, M., 1987. Şavaklı Türkmenlerde Göçer Hayvancılık. Sevinç Matbaası, Ankara. 224.
Özer, A., 1990. Doğu Anadolu’da Aşiret Düzeni. Boyut Yayınevi, İstanbul. 78.
Sezgin, Y., 2006. Bitlis İlinde Göçebe Küçükbaş Hayvancılık Faaliyetleri (yüksek lisans tezi, basılmamış).
Yüzüncü Yıl Üniv., Fen Bilimleri Enst., Zootekni Anabilim Dalı, Van, 60 s.
Tunçdilek, N., 1978. Türkiye’nin Kır Potansiyeli ve
Sorunları. İstanbul Üniversitesi, 2364, İstanbul. 304.
67
Bitlis’in cennet köşelerinden Nemrut Krater gölleri
İstanbul Bitlis Tanıtım Günleri BETAV Standı
68
Bilim Dilinde Bitlis’in Adının
Verildiği Bitkiler
Arş. Gör. Mehmet FIRAT
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Bölümü
G
eçmişten günümüze birçok yabancı
ve yerli botanikçi Bitlis ili ve çevresinda Floristik (bitki türleriyle ilgili) araştırmalar yapmışlardır. Bitlis bitkilerden ilk
bahseden ünlü seyyah Evliye Çelebi’dir. Daha
sonraki dönemlerde yabancı botanikçilerden
Förodin, Kronenburg, Hand-Mazz, Davis ve
Polunin gibi dünyaca ünlü birçok botanikçi
Bitlis ilinde bitki örnekleri alarak dünyanın
birçok herbaryumuna (bitki müzesine) koymuşlardır. Tarihten günümüze Bitlis ilinde
yapılan floristik çalışmalar sonucu tespit edilen bitki türü sayısı yaklaşık 1200 ve bunların
170 Endemik (Yöreye has-başka yerde bulunmayan) olarak il sınırları içinde yayılış göstermektedir. Bölge teferruatlı çalışılırsa tahmini
bitki türü sayısı 2000 civarı olacağını düşünüyorum.
olarak kullanırlar. Kimi de semt pazarlarında
satarak aile geçimine katkıda bulunmaktadır.
Bitlis’te Casu denilen halk hekimi dediğimiz
koca karı ilaçlarını yapıp insanlara bitkilerle
şifa dağıtan çok sayıda bilgin bulunmaktadır.
Bilim insanları bilimsel adlandırma kurallarını kabul ettiğinden bu yana Bitlis ili ve
çevresinde topladıkları bazı bitkilere Dünya
bilim literatüründe Bitlis’in adını vermişlerdir. Bu adlar Bilimsel kurallar çerçevesinde
epitetlerine (bitlisica, bitlisianum, bitlisensis
ve bitlisicus ) adlandırılmuştır. Bu şekilde adlandırılan 5 bitki türü Bitlis’in adı verilerek
dünya literatürüne giçmiştir. Bunlar; Isatis
bitlisica, Gypsophila bitlisensis, Lathyrus
bitlisicus, Scrophularia bitlisica ve Verbascum x bitlisianum olarak adlanrılmıştır.
Dünyada 260 bin, Avrupa kıtasında 12500,
İran’da 7500, Irakta 3500, Yunanistan’da 5500
ve Türkiye’de 11500 bitki türü var olduğu
düşünüldüğünde Bitlis ili bitki çeşitliliği yönünden çok zengindir. Bitlis’te doğal olarak
yetişen bitkilerin % 14 ü endemiktir. Bu oran
Türkiye ortalamasına göre çok yüksektir.
Bitlis yöresinde halk tarafında bitkiler çok
yüksek oranda gıda, baharat, tedavi ve süs bitkisi olarak kullanılmaktadır. Örneğin ilkbahar
aylarında kadınlar haftalarca yaylalarda pancar dedikleri (Mendik, Siyabo, Sirik, Kereng,
Lüş, Catır, Helız, Püng, Cüng, Sirmok, Rımbız, Sıtırk, kari vb.) doğal bitkileri toplayarak
kimilerini sebze olarak, kimini otlu peynire
katarak, kimilerini de akşam evinde pişecek
aşa katmak için ya da kurutup kışın yiyecek
Isatis bitlisica
Isatis bitlisica: Bilimsel adını Bitlis’ten
alan bu bitki İlk kez 1950 yılında “Davis”
isimli bir yabancı tarafından tip örneği Hürmüz köyü civarında bulunan Kamboz (Gampoz) Dağında toplanmıştır. 1964 yılında aynı
kişi tarafından bilin dünyasına Isatis bitlisica
olarak tanıtılmış ve tip örneği İngiliz kraliyet
ailesinin herbaryumunda (bitki müzesinde)
69
bulunmaktadır. Yöre halkı tarafından ‘Vesme’
olarak bilinen bu bitki ev yapımı kilimlerde
sarı rengi elde etmede boyamada kullanılır.
Bu bitki çok yıllık bir bitki olup 50-60 cm
uzayabilen ve çok dallanmış sarı çiçekli bir
bitkidir. Dünyada sadece Bitlis’in Gampoz
Dağında bulunan, Taşlık yamaçlarda ve deniz seviyesine göre 1950-2100 m yükseklikte
yetişen bu bitki Haziran-Temmuz aylarında
çiçeklenir.
Gypsophila bitlisensis
Gypsophila bitlisensis: Halk arasında
‘Çohan’ olarak bilinen bu bitki ilk kez yabancı
bir bilim insanı tarafından Bitlis-Tatvan arasında 1910 yılında toplandı. Daha sonra 1962
de Bark adında bir bilim insanı “Förodin”
tarafından Bitlis’in adına atfen Gypsophila
bitlisensis adlandırılıp yeni tür olarak dünya
literatüre geçti. Bu bitki helva yapımında kullanılmaktadır. Tek yıllık bir bitki olup 15-40
cm kadar uzayabilen, Haziran ve Temmuz
ayında beyaz çiçek açan bir bitkidir. Bitlis ile
Tatvan arasındaki steplerde 1800 m arasında
yayılış göstermektedir. Tip örneği İskoçyada
Edinburg ve İngiltere Kew Herbaryumlarında
bulunmaktadır.
Lathyrus bitlisicus: İlk kez ülkemizin
yetiştirdiği güzide bilim insanı ve botanikçi
hocamız rahmetli “Prof. Dr. Hasan Peşmen”
tarafından Bitlis’te 1972 yılında askerlik yaptığı sırada Kirkor Dağında dolaşırken topladığı
ve 1978 bilim dünyasına tanıttığı bir türdür.
Halk tarafından ‘Şolık’ olarak bilinen bu bitki
Dar yayılışlı olduğundan nesli tükenmek üzeredir. Dünyada toplayıcısı dışında ikinci kez
tarafımdan toplandı. Çok yıllık olan bu bitki
60-70 cm boyundadır. Sadece Bitlisin Kirkor
dağında 2500 m de meşelik alan içinde az bulunan bu bitki Temmuz ayında Çiçekleri Mavi-mor arasıdır. Tip örneği Hacettepe üniversitesi Herbayumunda bulunmaktadır.
Lathyrus bitlisicus
70
Scrophularia bitlisica
Scrophularia bitlisica: Çok yıllık olan bu
bitki 60-70 cm boyunda olup Nisan-Haziran
aylarında yeşil ile sarı arası çiçek açar. İlk defa
1966 yılında yabancı bir bilim insanı tarafından Bitlis kalesinden Nisan ayında toplanmıştır. Daha sonraki yıllarda “Lall” adındaki bir
yabancı bilim insanı tarafından 1970 bilim
literatörüne (Scrophularia bitlisica) epitetli ad
verilerek tanıtılmıştır. 1550-1900 m arasında
ormanlık-step-kayalık alanlarda yayılış gösterir. Halk tarafından ‘Gıyaberaz’ olarak adlandırılan bu bitki sadece Bitlis il sınırları içinde
yetişmektedir. Tip örneği İskoçyada Edinburg
ve İngiltere Kew Herbaryumlarında bulunmaktadır.
Verbascum x bitlisianum: Verbascum
longipedicellatum x Verbascum oreophilum
bu iki türün bir araya gelerek oluşturduğu
melez bir türdür. İlk kez 1951 yılında “Huber
Morath” adında bir yabancı kereste tüccarı ve
bilim adamı tarafından Bitlis yakınlarından
toplanmıştır. Bilim dünyasına aynı kişi tarafından 1955 yılında Bitlis’in adı verilerek tanıtılmıştır. Halk tarafından ‘Masicark’ olarak
bilinen bu bitki 1-2 metre arası boya sahip
olup, yol kenarlarında yetişir. Temmuz ayında
sarı çiçek açar. Sığır kuyruğu olarak bilinen
bu bitki süpürge olarak kullanılır. Tip örneği İsviçrenin Cenevre kentinde bulunan Huber-Morath herbaryumunda bulunmaktadır.
Verbascum x bitlisianum
71
Bitlis’e Selam
M.Asım HACIMUSTAFAOĞLU
E. Bitlis Valisi
B
itlis Tanıtma ve Eğitim Vakfı, çeyrek
asrı aşkın bir zaman önce kurulduğu
günden bu yana, Bitlis İlinin başta eğitim hizmetleri üzere olmak tanıtımına,gelişmesine,
kalkınmasına büyük katkılar vermiş, Ülkemizin önde gelen ve en çok takdir toplayan
vakıflarından biri.. Bu vesile ile BETAV’ın
kurucularını, yönetiminde görev alanları ve
anıtları dikilmesini hakeden başkanlarını kutlamayı bir borç biliyorum.
Özellikle Bitlis’de hayırsever işadamlarımızın milli eğitime kazandırdığı orta öğretim kurumları ile Bitlis Eren Üniversitesinin
kurulmasından sonra, Bitlis’li gençlerimizin,
ülke genelinde elde ettikleri büyük başarıları
gördükçe, Bitlis’de eğitime yapılan uzun vadeli planlama ve yatırımların sonuçlarının alınmaya başlanmış olmasından mutluluk duyuyorum.
Bitlis yurdumuzun en güzel yörelerinden..
Van ve Nemrut Gölleri, Süphan ve Nemrut
Dağları, tarihi kaleleri, hanları, kervansarayları, köprüleri, kümbetleri, yaylaları, ören yerleri, anıt mezarları ve tarihi evleri ile korunması gereken bir hazine konumundadır.
Bitlis İlinden sonra görev yaptığım Nevşehir’de Valiliği ziyaret eden bir grup yerli ve yabancı üniversitelerden coğrafyacı akademisyenle sohbet ederken söz Bitlisden açılmıştı:
Öğretim üyelerinden biri, uluslararası bir toplantıda, dünyanın en güzel yerleri sıralamasında, 2008 yılında, Türkiye’den Bitlis-Nemrut ile Pamukkale’nin ilk iki sırayı paylaştığını, biliyor muydunuz, diye sordu. Sonra Nemrut dağını, göllerini, Nemrut yöresinin, başka
yerlerde yetişmeyen bitkilerini, böceklerini,
Nemrut Kanyonunu anlatmaya başladı. Nemrut Kanyonunu hiç duymamıştım, ama beni
ziyaret eden kişilerce çok iyi biliniyordu. Ziyaret sona erdikten sonra, Bitlis Kültür ve Turizm Md. Hüsnü Işıkgör arkadaşımı aradım,
meğer Nemrut Kanyonunu o da bilmiyormuş,
Tatvan istikametinden Nemrut’a giden tek
yol üzerindeymiş ve her defasında üstünden
geçiyormuşuz. Nemrut Dağından doğan bir
akarsuyun araziyi yüzyıllardan beri aşındırarak oluşturduğu muhteşem bir Kanyondan,
böylece ilk kez haberdar olmuş olduk.
Bitlis İlinde görev yaptığım yıllarda, çalışmalarımız sonucu Nemrut Dağı ve çevresi
Milli Park ilan edildi. Türkiye’nin en yoğun
kar yağışını alması ve kayak pisti yapımına
uygun, eğimli arazisi sebebiyle Nemrut’a kayak tesisleri kazandırıldı. Yurdumuzun bütün
bölgelerinde kar bittikten sonra, her yıl 15
Nisanda, Turizm Haftası Bitlis’de kayak gösterileriyle kutlanırdı. Kayak ve görsel amaçlı,
1650 metre uzunluğunda ki Nemrut Telesiyeji, Nemrut Dağının doruklarına kadar çıkıyordu. Oradan bir teleferikle Nemrut Gölüne
ulaşma projesini gerçekleştiremeden ayrılmıştım. Ama düşünülmesi gerekli bir proje ve
yakın zamanda başarılacağına inanıyorum.
Bitlis’deki güzel gelişmeleri, Bitlis’e kazandırılan hizmetleri, bir Bitlis’li gibi, ilgi ve heyecanla takip ediyor ve Bitlis’e yıllardır kazandırılan hizmetlerin kesintisiz sürmesinden
mutlu oluyorum. Bitlis’in çalışkan, girişimci,
her dönemde Devletine ve Cumhuriyetine
bağlı insanının bütün güzelliklere layık olduğuna inanıyorum.
72
İlginç Bir Hikaye
M. Nezir GENCER
BETAV Bursa Şb. Başkanı
Ü
lkemizde altmışlı yıllara kadar araçların plakalarında şehirlere verilen
numara yoktu. Eskiler bilir, sadece şehrin
ismi yanında birde aracın numarası vardı.
Örnek olarak sadece BİTLİS 135 yazardı.
Atmışlı yıllarda şehirlere plaka numarası verilmeye başlandı. Bu plaka numaraları verilirken alfabetik sıra takip edilerek verildi. Bir
de baktık ki Bitlis’e 13 plakası denk gelmiş. E
,devletimiz böyle bir numara vermişse bize
de başla göz üstüne demek düşer. Gökten ne
yağdı ki Bitlis’ li kabul etmedi? Ama kimsenin aklına Bitlis’ in adına bir ilave yapmak filan gelmemiş. Mesela Bitlis’in adı da Şanlıurfa
veya Kahramanmaraş gibi bir ilave kullanarak
mesela Çilekeşbitlis olamaz mıydı? O zaman
Bitlis’ in plaka no su da 13 olmazdı.
Ama gel gör ki bizim hiç itiraz etmeden
kabul ettiğimiz konu meğerse Bitlis’e dolayısıyla Bitlisliye biraz pahalıya patlamış.
Çok yakın bir zamanda bir yemekte tanıştığım yaklaşık yetmiş yaşlarında emekli
br vali büyük bir samimiyetle hayatını etkileyen ilginç bir hayat hikayesi anlattı. Sayın
Vali’ den Bu ilginç hikayeyi dinledikten sonra
dergimizde yazabilmek için sayın validen izin
istedim. O da “ismimi yazmamak kaydıyla yazabilirsiniz” dedi. Bu nedenle sayın valimizin
bu samimi hikayesini kimliğini gizleyerek
anlatmaya çalışacağım.
Bu çok samimi insanın çok ilginç hikayesi
gele gele bizim BETAV’a kadar geliyor. Hikaye aklımda kaldığı kadarıyla şöyle;
“Ben yetmişli yıllarda iyi bir batı ilçesinde
kaymakamlık sürecini aşağı yukarı tamamlamış bir kaymakamdım. Artık bende valilikle
ilgili hayaller kurmaya başlamıştım. Toplu bir
atama kararnamesi çıkmak üzereydi ki ben de
çok değerli bir abimden Bitlis İline vali olarak
atanacağımı öğrendim. Çok sevindim. Çünkü bir kaymakam için vali olmak büyük bir
erişilmezliktir. Sevinçten adeta yerimde duramıyordum. O zaman iletişim imkanları son
derece kısıtlı olduğu için bu sevincimi kimse
ile paylaşamıyordum. İlk olarak bu sevincimi eşimle paylaşmak istedim. Kaymakamlık
makam telefonumdan lojmanımın telefonunu bağlattım. Eşime “müjdemi ver Bitlis’e Vali
olarak gidiyoruz” dedim. O da bu habere önce
inanamadı. Sonra da sevinç çığlıkları atamaya
başladı. Sevinçten adeta yerinde zıplıyordu.
Akşam oldu mesai bitince eve gittim. Sevincimizi eşimle paylaştık. Sabaha kadar ne
o uyuyabildi ne de ben. Ama ikinci gün eve
döndüğümde eşim beni çok değişik bir görüntü ile karşıladı. Bir gün önceki neşeli durumdan eser kalmamıştı. Kendisini anlamaya
çalıştım. Adeta dili tutulmuş gibiydi. Bana yalvarırcasına bu tayini durdurmamı istiyordu.
Sebebini önce söylemek istemedi. Ben ısrarla
sorunca bu saçma sebebi söylemek mecburiyetinde kalmıştı. Efendim Bitlis ilinin plaka
numarası 13 tür. Bu rakam çok uğursuzmuş.
Bu bizi de etkilermiş.
Eşim ile komşu ilçemizdeki çok yakın dostumuz kaymakamın arkadaşımızın hanımı
telefonla konuşmuşlar. O da böyle demiş.
“Ben öğrendim o şehirde yaşayan hiç kimse
mutlu olmamış. Bitlis’te yaşayan insanlar da
hiç mutlu değillermiş. Bu nedenle herkes Bitlis’i terkedermiş, ancak ondan sonra mutlu
olurlarmış. Bu bizim mutlu ailemizi de etkiler, ne olur biz kaymakam kalalım Bitlis’ e vali
olmayalım “dedi.
73
Doğrusu ben vali olmayı çok arzu ediyordum. Türkiye’de binlerce kaymakam vardı
ama sadece 67 vali vardı. Ben de o 67’den birisi olacaktım. Ama eşimi de çok seviyordum.
Onu bu halde bırakmaya içim el vermedi.
Çarnaçar kalkıp Ankara ya gittim. Ben Bitlis
İline Bitlis’in plakası 13 olduğu için vali olmak istemiyorum diyemezdim. Çünkü “Seni
vali yapıyoruz sen yer mi seçiyorsun” derlerdi bana. Efendim Bitlis ilinin plaka numarası
yüzünden eşim oraya gitmek istemiyor da diyemezdim. Saçma sapan sebepler uydurarak
vali olmak istemediğimi söyledim. Kimse bu
sebeplere de inanmadı ama vali olmak istemeyen aptal bir kaymakamı da ilk kez görüyorlardı. Eşimin sağlık problemini bahane
ettim. Hayretler içerisinde benim isteğimi
kolaylıkla yerine getirdiler. Çünkü vali olmayı
hayal eden en az iki bin kaymakam yüzlerce
vali yadımcısı, v.s vardı. Yani isteğim üzerine
beni vali yapmadılar.
Bir yıl sonra Bitlis büyüklüğünde bir vilayete vali yardımcısı olarak tayin edildim.
Yıllarca sonra küçük bir ile vali oldum. Ama
eşim de ben de hep Bitlis’i takip ettik. Son
on beş yıla kadar hep eşim haklı çıktığını ıspatlamak arzusu ile bir şeyler buldu. Çünkü
Bitlis hep yerinde sayıyordu. Ama son yıllarda
orada görev almış üs düzey bürokrat ve vali
arkadaşlar Bitlis’i ve Bitlisliyi çok övmeye başladılar. Buna baş sebep olarak da oradaki bir
eğitim vakfının başarılı çalışmalarını gösterdiler. Bu vakfın sayesinde başta eğitim olmak
kaydıyla çok başarılı çalışmalar yapıldığını
insanların geleceğe büyük bir umutla baktığını öğrendim. Bu durumları eşim duyunca
benim kaderimle oynadığı için çok üzülüyordu” dedi. Daha sonra birçok Bitlisli iş adamı
ile tanıştığını ve hepsinden çok etkilendiğini
anlattı. Hatta Bitlis’e komşu vilayetlerin valileri de “ ah keşke ya ben Bitlis’e vali olsaydım
veya benim ilimde böyle iş adamları olsaydı
böyle BETAV Vakfı gibi bir vakıfımız olsaydı”
diyorlarmış. Benim de bu vakıf ’ta görevim olduğunu öğrenince beni çok tebrik etti.
Ben de ona;
“Sayın Valim desene biz BETAV olarak 13
rakkamının uğursuzluğunu bile yenmişiz”
dedim. O da kesinlikle dedi.
Peki dedim şimdi Emekli olmasaydınız
Bitlis’e vali olarak gelir miydiniz? dedim.
“Bunu benden daha çok eşim ister dedi. Çünü
hem bana hem Bitlis’e haksızlık ettiğini düşünüyor” dedi.
Vali beyden bunları dinledikten sonra internetten (google’dan) 13 sayısının durumuna
baktım. Tüm dünyada ve özellikle Hıristiyan
inanışında bu 13 rakamına karşı bu kadar büyük bir tepkinin olduğunu bilmezdim.
Doğrusu Türkiye’de son 30 yılda il sayısı
67’den 81’e çıkınca yeni iller alfabetik sırayı
bozdular. Acaba biz de devletimizden 13 yerine mesela 99 numarayı isteyebilir miyiz?
Bu öneriyi yaparken korkuyorum da Bitlis’in
bütün plaka numaraları değiştirilse beni tefe
koyar çalarlar. “ Ula baban evi yıhılmiye mege
bız Hırıstıyanoğ” demezler mi? Ama bu fikir
benden çıktığı için hem ben hem de Bitlis
bayağı ün yaparız. Belki BETAV’ ın işi biraz
daha kolaylaşır. Hem de bu değişiklik sayesinde insanlarımız psikolojik olarak kendilerini
daha güçlü hissederler.
Ama ne tesadüftür ki benim Bursa da
oturduğum eviminde kapı numarası 13 tür.
Sitemizde bunu ben istemiştim. Onu değiştirmem. Evimizden hiç bir şikayetimiz yoktur.
Bu evde çok mutlu günler yaşadık yaşıyoruz.
Ha ne dersiniz sayın Bitlisli hemşerilerim?
Kurban bayramının arefe günü bu yazıyı yazdım. Bu vesile ile tüm hemşerilerimin
ve Bitlis iline hizmet vermiş ve veren vali ve
değerli bürokratlarımızın Kurban Bayramını
tebrik eder saygı ve sevgilerimi sunarım.
74
Çocuktum, Düşlerim Vardı. Hiçbir
Yere Sığdıramadığım Düşlerim…
M. Zeki PEKER
BETAV Yönetim Kurulu Üyesi
Ç
ocuktum, daha büyümemiştim. Ama
hep büyük olmayı isterdim, hemencecik onlarca yaşı atlamayı. Nerden bilirdim
yaşlandıkça, o yaşlara, o günlere dönmek isteyeceğimi. Küçük bir çocuktum, bedenim de
yüreğim de küçücüktü. Ancak düşlerim vardı.
Cüssemden ve yüreğimden çok daha büyük,
hiçbir yere sığdıramadığım düşlerim…
Nel’de (Koyunpınar köyü) idim. Dostum
Yahya ile Köyün girişindeki tepeye çıkar, Tatvan ve Hizan istikametinden gelen arabaları
izlerdik. Hasretle bakardım o arabalara. Acaba benim de olacak mı bir gün diye. Bazen
saatlerce geçmezlerdi. Malum, araba sayısı
çok azdı o zaman. Ama yine beklerdim. Bir
umutla, çocukluk düşleri kurarak geçmelerini
beklerdim.
Sonra Tatvan. Van Denizi, Nemrut, yemyeşil tepeler, dağlar... Var mıdır daha güzeli
dünyada bilmem. Benim için dünyanın en
güzelidir. Hani çok güzel bir kız görüldüğünde, bakılmaya kıyılmaz denir ya, işte Tatvan
benim için öyledir. Her gidişimde ayrı bir
heyecan duyarım. Yolda iken bir an önce görmek için sabırsızlanırım, Tatvan’ı ve denizini.
Sanayi sitesinin ordan görünür ilk, o eşsiz
deniz manzarası. İçimi ferahlatır, içim huzur
dolar. Bir oh çekerim. Ama bu bir sitem veya
kederden dolayı çekilen oh değil, bir rahatlamanın ifadesidir.
Çok değer verdiğim, büyük ve ünlü Vanlı
romancımız Yaşar Kemal’in deyimiyle: “Dünyada hiçbir göl, hiçbir deniz, hiçbir su Van
Gölü’nün maviliğinde olamaz. Deli eden bir
mavilik.” Evet gerçekten deli eden bir mavilik.
Benim gördüğüm ilk mavilik. Bundan büyük
su var mıdır diye sorardım hep. Alır götürür
insanı uzaklara. O engin mavilik halen alır
götürür beni. Çocukluğuma, düşlerime, o en
güzel günlerime…
Çocuktum, bir an önce okula başlamak
isterdim. Büyümek, adam olmak… Başladım
ve ilkokulu bitirdim. Dahasını da istedim. Olmadı. Allah nur içerisinde yatırsın, merhum
babam izin vermedi. Neden diye sorduğumda, babam: “okuyup komünist mi olacaksınız”,
diye cevap verdi. O zamanlar aklımız ermezdi. Her okuyanın komünist olacağına inanmıştık. Mecbur, boynumuz kıldan inceydi ve
eğdik boynumuzu.
İlk hayal kırıklığımı yaşamıştım. O kurduğum düşler var ya, işte onlardan biri olmayacaktı artık. Ortaokul öğrencilerinin taktığı
kravatları takamayacaktım.
Okuyamadım, ama gider özlemle izlerdim
okula gidenleri. O sabah serinliğinde derse
yetişmek için koşturmalarını seyrederdim, cıvıltılarına kulak kabartırdım.
İşte o zamanlar, ilk hayal kırıklığımı yaşadığım o zamanlar, bir karar verdim. Çalışacaktım ve çok başarılı bir iş adamı olacaktım.
Öyle biri olduğum zaman düşleri yarım kalmasın diye çocuklara destek olacaktım. Ben
yaşayamadım, eksik kaldım. Onlar bundan
mahrum kalmasın diye koyuldum yola.
Şurada bir parantez açmak durumundayım. Babamın aziz hatırası önünde saygıyla
eğiliyorum. Okutmadı, ama, bugün bir yerdeysem, memlekete, insanıma bir faydam
olmuşsa, onun sayesindedir. Allah mekânını
cennet etsin.
75
Sonra ilk iş deneyimim başladı. Annemin
hazırladığı kekleri ve “Eskimoları” (oraletli
buz) Tatvan maçlarında ve fuarda satma günleri… Kardeşim Medeni ile giderdik. Kekler
ve Eskimolar bittiğinde, hani, Züğürt Ağa filminde Şener Şen çiğköfteyi bitirdikten sonra
elindeki metal tepsiyi çalar oynardı ya. İşte
biz de her şeyi satıp bitirmenin mutluluğuyla çalar oynardık. Tabi bazen satamadığımız
da olurdu. Bazen de bizden büyük çocukların
hışmına uğrardık. Bir seferinde o çocuklar,
şimdinin iyi dostları olan çocuklar, elimizdeki
tüm eşyayı alıp bizi bir güzel dövmüşlerdi. Eşyayı kaptırmanın acısı, dayak yemenin, yara,
bere, toz içinde kalmanın acısından daha büyüktü. Kabul etmese de o da vardı o çocukların arasında. Evet, sen de vardın sevgili
dostum Şeref, oradaydın. Halen bana bir tepsi
eşya borçlusun!
Annem, namı diyar Kamile Nene. Nur
içinde yatsın, Allah mekânını cennet etsin…
Boş tepsi ile eve döndüğümüzde, büyük bir
aferin çeker, öperdi yanaklarımızdan. Hemen
bir sonraki günün eşyasını hazırlamaya koyulurdu. Bize de oyun oynamak kalırdı. Annem,
güzel insan, Kamile Nene… Hiçbir şey yerini
dolduramadı. Bir yanım hep eksik kaldı. Duaların beni hep ayakta tutardı. Ama üzülme,
şimdi başka annelerin duasıyla ayakta durabiliyorum. Sağ olsunlar, esirgemiyor dualarını
Bitlis’in vefalı anaları…
Daha sonra çaycılık başladı… Çay bardaklarını toplamadan kapatmazdım dükkanı.
Hatta çay bardağı kalıp kapanan dükkanları
açtırırdım. “Ne var, kaçacak mıyız diye sitem
edenlere”, benim işim bu, hesabı benden soruluyor derdim. İş hayatında disiplinli çalışmanın faydalarını hep gördüm. Tavsiye ederim.
Mesleğe atıldım. Yani inşaatçılığa. İlk inşaat işçiliğim emlak bankası lojmanları işiydi.
Görevim, eğrilen çivileri, yeniden kullanılmak üzere, çekiç ile düzeltmek. Eh, çekirdek-
ten yetişmek böyle bir şey. En alt kademeden
başlıyorsun. Çalıştığım ilk iş yeri, şimdi iş
merkezim, büromun olduğu Pekhan İş Merkezi oldu. Kimin bu bina, ne büyük bir bina
derdim. Benim de olacak mı bundan diye sorardım kendime. Oldu. Hayal ettim, çalıştım
ve oldu.
Daha sonra abim Hüsamettin ve babamın
birlikte yaptığı yol işinde çalışmaya başladım.
Babam sabah ezanında, hadi kalkın, akşam
olacak, siz halen uyuyorsunuz diye uyandırırdı. Akşam karanlığı çöktüğünde de daha sabahın körü çalışın derdi. Hatta bir keresinde
bir ustamız: “Hacı amca, senin vakitlerin ya
sabah ya da akşam oluyor, sen de öğle ve ikindi hiç yok mu?”, diye sormuştu… Yoktu, iyi
ki de yoktu. Daha sonraları anladım faydasını.
Artık kendi işimi açma zamanı gelmişti.
Enver, çok iyi dost, güzel adam… Pekhan İnşaatı onunla kurdum. İlk işlerimizde her şey
bizdik. Çalışan da, amele de, usta da, bekçi
de, muhasebeci de… Eve gitmez, haftada bir
banyo bile yapamazdık. Yemeğe çok düşkün
dostum Enver’den güzel bir yemeği bile esirgerdim. Hak edişi almış, elimizde bir tomar
para ile yürürken, Enver: “Zeki ne olur güzel
bir yemek yiyelim”, dedi. Ben de, iyi diyorsun
da para nerde dedim. “Elinde”, deyince, dur,
borçlarımız var, onlar ödenmeden olmaz, dedim. Yedirmedim. İnsanların hakkını ödemeden, parayı kullanmak büyük vebaldir. Buna
inandım, halen inanıyorum. Enver’e güzel bir
yemek yedirmemek pahasına…
Kalite, güven ve dürüstlükle yol aldım,
almaya devam ediyorum… Bir yanım eksik
kaldı. Okuyamamak. Şimdi onu gidermek
için lise diplomamı aldım. Üniversite’ye girmek için de çalışacağım. Zamanında olmadı.
Olsun, okumanın yaşı yoktur. Ama yine de
zamanında okuyamadığım için hayallerim
yarım kaldı.
76
Bunun için burdayım, BETAV’dayım. Ço-
cuklarımızın okuma hayalleri gerçekleşsin
diye, her hangi bir sebeple eğitimleri yarım
kalmasın diye BETAV’dayım. 25. Senemiz geride kaldı. Hayalimiz 100. Yıla ulaşmak. 100.
yıl hayalini gerçekleştirmek için emin adımlarla yürüyoruz. Allah bu işe katkı sunanların
tamamından razı olsun.
Peygamber Efendimiz, “Alimin mürekkebi, şehidin kanından üstündür” diye, buyurur.
Yani, bilgi, ilim her şeyin üstündedir diyor,
Efendimiz. Buna destek olmak da en büyük
hayırlardan biridir. Allah bizi bu hayırlı işten
mahrum etmesin. BETAV’ın 100. Yılını bizden sonra gelen nesillere nasip etsin.
Ben, kendi hikayemi kısaca anlatmaya çalıştım. Çocukluğumu, gerçekleşen, gerçekleşemeyen düşlerimi, biraz da tavsiyelerde bulunarak ve örnekler vererek anlatmaya çalıştım. BETAV’da bulunan bir çok hemşerimin
de, eminim ki benzer hikayeleri vardır. Ben
istiyorum ki, çocukların, gençlerin umutları
kırılmasın, yüzleri hep gülsün. Bunun için
BETAV gibi kurumlar daim olsun…
Nice Mutlu Yıllara BETAV…
Sadullah Gencer Anadolu Lisesi Açılış Töreni
77
Emir Bayındır Kümbeti
78
Ahlat Selçuklu Eserlerinde Form,
Ritm ve Estetik
İlhami NALBANTOĞLU
BETAV Kurucu Üyesi
Ahlat Kültür Sanat ve Çevre Vakfı Başkanı
E
vrendeki düzen ve ritm, insan yaşamını ve çevresini yorumlamaya çalışan bilim ve sanatın zeka ile geliştirilmesiyle
daha anlamlı yaşam olanaklarının oluşturulmasını sağlamaktadır. İnsanoğlunun yaptıkları, yapacakları, hayal ettikleri evrensel ritm
ve düzen ile yakın ilişki içindedir.
Sanatçılar, zaman zaman da olsa kendi tercihlerini aşılamak istedikleri için ürünlerinde
ritm denen tekrardan yararlanmayı yeğlemişlerdir.
İslam Sanatı’nda da doğada olduğu gibi
ritm vardır. Bu olgu yatay ve dikey olmak
üzere iki biçimde oluşmaktadır. Bunlardan
birincisi hareketi, ikincisi ise dengeyi sağlamaktadır.
İslam sanatında bir yenilenme ve yeniden
yapılanma dönemini yaşayan ve “Selçuklu Rönesansı” olarak da nitelendirilen Ahlat Selçuklu eserlerinde de bu form, ritm, ve estetiğin en
seçkin örneklerini görmek mümkündür
1071 Büyük Zafer ile Anadolu’nun kapılarının Türklere açılmasıyla Anadolu’yu baştan
başa tarihi ve kültürel eserlerle donatan Türk
insanı bununla yetinmemiş, Asya Kıtası’nın
son noktasından Avrupa Kıtası’na da adımını
atmış ve burada da Dünya Kültür Mirası’na
önemli ve kalıcı kültürel eserler bırakmıştır.
nüfusu 300.000’lere kadar çıkmış ve bu özelliğinden ötürü de “Kubbe-tül İslam” adıyla
taçlandırılmıştır.
Ahlat’ın bu parlak döneminden günümüze çok sayıda eser kalmıştır. Bunun yanında
Dünyanın en büyük Türk-İslam mezarlığı
olan bu büyük açık hava müzesinde binlerce
mezar taşı, her biri birer anıt olarak döneminin özelliğini gelecek kuşaklara taşımaktadır.
Sanat eserlerinde dış görünüş ve eserin dış
çizgileri bakımından niteliğini ortaya koyan
çevre çizgilerine form diyoruz. Ahlat Selçuklu eserleri arasında tekdüze olmayan bir form
çeşitliliği ve zenginliği ile karşılaşmaktayız.
Örnek olarak Erzen Hatun Kümbeti ile
Emir Ali Kümbeti’ni gösterebiliriz. Erzen Hatun Kümbeti, son derece zarif, bol tezyinatla
bezenmiştir. Eserde taş işçiliğinin seçkin bir
örneği sergilenmiştir. Bunda büyük olasılıkla
bir kadına ait olmasının payı vardır.
Kare biçimindeki kaideden köşelerin pahlanmasıyla silindirik bir gövdeye geçilmiştir.
İçten dairesel planlı kümbet, içten kubbe, dış-
Bu tarihi ve kalıcı eserlerin başında, “Anadolu’nun Kapısı” olarak adlandırılan Ahlat,
önemli bir işlevi yerine getirmiştir. 13. Yüzyıl
başlarında Dünyanın sayılı kültür, sanat, bilim ve uygarlık merkezleri arasında yer almış,
Mezar Taşı
79
Ulu Kümbet
tan ise iki kademeli örtü sistemiyle konik bir
külahla örtülmüştür.
Emir Ali Kümbeti ise bunun tam tersi
farklı çizgiler taşımaktadır. Kare planlı ana
mekana sahip kümbet, tek katlı olup, doğudaki bir kapıdan avluya girilmektedir. Türbe
kısmı sivri bir kemerle avluya açılır. Kümbet
içten kubbe, dıştan piramidal külahla örtülmüştür.
lemelerden oluşan bölümde yer alan “mesaj
kuşağı” sanatın bilimle buluştuğunun en üstün örneklerini teşkil etmektedir. Burada bir
hesap ve matematik biliminin sergilendiğini
görmekteyiz.
Bu kuşakta ya bir hadis, ya da bir ayet yer
almaktadır. Buraya işlenen ayetin başladığı
yerde bitirilmesinin ancak bilimle gerçekleştirilebileceği kuşkusuzdur. Bu ise üstün bir bilgi
birikimi gerektirmektedir. Bu aynı zamanda
sanatın bilimle buluşmasının bir göstergesidir.
Bu kuşak aynı zamanda ritm kaygısından
uzak bir yaklaşımdır. Burada tekrar söz konusu değildir. Bu gelişme ise İslam sanatında tek
düzeliğe karşı bir gelişmedir.
Emir Ali Kümbeti
Erzen Hatun Kümbeti
Birbiriyle hiçbir ortak özelliği olmayan bu
iki eserde de İslam Sanatı’nın en yüksek estetik değerlerini görüyoruz. Bu, Ahlat’ta sanatın ulaşmış olduğu düzeyin göstergesidir. Bu
görüntüde yatay ritm için çok seçkin bir örnek görülmektedir.
Erzen Hatun Kümbeti’nin hemen yanı başında bulunan Şeyh Necmettin Türbesi de
form itibariyle diğerleriyle benzeşmeyen farklı bir yapıya sahip eserlerden birisidir.
Ahlat Selçuklu eserlerinde ritm kaygısının
taşınmadığı eserleri de görmek mümkündür.
Bu da sanatın sınırlarının çizilemeyeceğine dair bir örnektir. Bu uygulamayı da gene
Emir Bayındır Kümbeti’nde görüyoruz.
Silindirik gövdenin yapısına dokunularak
ön kısmı sütunlarla bezenmiştir. Bu çağına
kıyasla yeryüzünde örneği çok ender görülen
bir sentezdir. Sanatçı eserini sütunlarla bezeyerek farklı ve özgün stilini ortaya koymuştur
Ahlat Selçuklu eserlerinden söz ederken
Divriği Ulu Camisi ve bunun ünlü mimarı Ahlatlı Hürremşah’ı anmadan geçemeyiz.
UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine ülke-
Evrenin düzenini oluşturan ilahi ritm, insanoğlunun bilim ve sanat alanında en çok
başvurduğu unsur olmuştur. Ahlat Selçuklu
eserlerinde de gerek bilim yönü ile gerekse
sanat ve estetik değerler kaygısı ile benzer örnekler yer almaktadır.
Emir Bayındır Kümbeti, Erzen Hatun
Kümbeti, Usta Şagirt Kümbeti’nin ve diğer
bazı eserlerin örtü sistemlerinin hemen altında gövdeyi tümden saran tezyinat ve süs-
80
Selçuklu Mezarlığı
Taşın Bilim ve Sanatla Buluştuğu Selçuklu
Rönesansının En Seçkin Örneklerinden
mizden giren tek “insan” eseri olması ile dikkati çekmektedir.
Geçtiğimiz günlerde Mimar Sinan’ın ustalık eseri Selimiye Camisi de bu listeye girerek
Hürremşah’ı yalnız bırakmamıştır. Dileğimiz
bu sevdaya baş koyan Ahlat’ın da Dünya Kültür Mirası Listesi’ne girerek bir an evvel mu-
Ahlat Selçuklu eserlerinde estetiğin çok
seçkin örneklerini günümüze kadar gelebilmeyi başaran sayıları on binleri aşan mezar
taşlarının tümünde görmekteyiz.
Her mezar taşını heykel sanatının seçkin
bir örneği sayarsak “Selçuklu Rönesansı” tanımlamasının ne kadar yerinde ve isabetli bir
tanım olduğunu görüyoruz.
radına ermesidir.
Sütey Yaylası
81
Kürt Memo
Vahit CİVELEK
E. Ahlat ve Ankara C. Savcısı
1
967 yılında İstanbul üniversitesi hukuk
fakültesinde tahsilime devam ederken
maddi sıkıntılarım sebebiyle iş aramağa başladım. Koca İstanbul kazan, ben kepçe; kimse öğrenciye iş vermiyor. Memleket bizi paklar deyip,
Mardin’e gittim. Milli eğitim müdürlüğüne müracaat ederek, kimsenin gitmek istemediği yer
olsun, bir köye öğretmen olayım dedim…Kısmetime Ğurs tabir edilen dağ köyleri vadisinde
bulunan orta Ğurs (Yüceli)köyü çıktı.Zaten yöreyi daha önce gezmiştim.
Kızıltepe’den kiraladığım bir jeep ile köye gittim. Okulun karşısındaki köy kahvesinin önünde durduk, araçtan indim. Tavşan kanı gibi çayı
dağıtan kahveciyi görünce önce bir çay içmeğe
karar verdim. Küçük bir masanın yanındaki hasır kürsü’ye oturarak, elimi uzatıp seleden çayımı aldım. Çaycı
-Hoş geldin bey,kimsin sen?
İçimden seni “meraklı turşucu” dedim ve
okula geldim arkadaşımı arıyorum diye uydurup güldüm.Çaycı cevabımı yeterli bulmadı
-Bizim buralara işi düşmeyen gelmez, Arap
var Kürt var Çeçen var hiç birine benzemiyorsun kravatın var çantan var, demek ki sen müfettişsin dedi.
İsabet ettirip ettirmediğini kontrol için zekice kara gözlerini dikti, kirli önlüğündeki paraları çalkaladı, hafif kumral saçlarını düzeltti, otuz
yaşlarında olduğu halde buruşmuş yanık ellini
uzatıp para istedi…Parasını verip yücel köyü ilk
okulu tabelasına doğru yürüdüm.
Okulda başka öğretmenler olduğu halde
her pazartesi olduğu gibi istiklal marşı okunmasına müdürden başkası gelmemişti. Müdür
bir öğrenciyi istiklal marşını ve and’ı okutmak
üzere görevlendirirken çocuğun ben söyletemem diye itiraz ettiğini görüp, kendimi tanıt-
madan merdivenlerin üstüne çıkarak hazır ol
komutunu verdim, ses verdikten sonra istiklal
marşını okuttum. Müdür de beni müfettiş sanmış. And okutmak üzere aynı öğrenciyi çağırıp
müdürle tanıştık. Çok sevindi, bekârdı ve diğer
arkadaşlarla yakınlaşamamış yalnız kalmıştı. Er
öğretmen olarak geldiği köyde çeşitli ırklardan
çocuklar vardı,bunlar zaman zaman gruplaşabiliyorlardı,ortak özellikleri de;okula başlayanlar
Türkçe bilmiyorlardı.
Ben Arapça, Kürtçe ve Fransızca bildiğimi
söyleyince çok sevindi. Türkçe öğretmek görevi
bana verildi.
Salı günü birinci ve ikinci sınıflar bir arada
derse başladık. Sınıfları ayıracak başka salon
yoktu. Okulda yakacak ödeneği bulunmadığından her çocuk eline bir odun parçası almış
gelmişti. Sobayı tutuşturup derse başladık. Yoklama sırasında adını ve soyadını bilmeyenler
olduğunu, ikinci sınıfa geldiği halde halen okumayı sökemeyenlerin bulunduğunu tesbit ettim.
Ve her şeye sıfırdan başladım. İlk öğretim plan
ve projelerini rafa kaldırıp elime bir ince odun
parçası alıp bu nedir diye bağırdım. Kürt olanlar (Kırşık), Arap olanlar (hatab) dediler, yalnız
uzatmalı çavuşun kızı odun demişti. Tahtaya
yazıp onar kere deftere yazdırdım. Bu bir örnek
adım oldu, artık her şeyi gösteriyor Arapçasını
ve Kürtçesini söyleyip Türkçeyi öğretiyordum.
Bu çocuklar zehir gibi,artık birbirleriyle yarışarak Türkçe öğreniyorlar.Her şeyi bir iki tekrarla ezberliye biliyorlardı. Onlara verdiklerimden
fazlasını aldıkça dünyalar benim oluyordu.Bir
ay bitmeden tüm öğrencilerim okumayı söktü,kırmızı kurdele taktı.
Ve…İçlerinden biri var dı ki; kara gözleri,elma yanakları,kısa, toplu ,güleç,esmer sevimli
yüzüyle sevgi dolu olduğunu derhal belli ederdi.
Bu kara oğlan;Köyün çobanı (Yetim Memo) ya
82
da (Kürt Memo) suydu. O’nun yanında bir dörtlük şiir oku , Türkçeyi bilmediği halde aynen
tekrar etsin, türkü söyle; aynı makamı tutturuversin, sözlerini hatırlamazsa uydurur ,güldürür
sarılıp sevesin gelir.Fakir olduğu için okuyamayacak. Annesi; memonun, okur yazar oluncaya
kadar okula gelebileceğini söylemişti. Memoyu
tüm öğretmen ve öğrencilere and’ı okutturarak
tanıttım. Bir gün istiklal marşını benim taklidimi yaparak arkadaşlarına söylettiğini duydum.
Ve onu pazartesi günü merdivenlere çıkartıp
tüm okula istiklal marşı okutmasını sağladım.
Memo beni seviyordu,ben de onu çok seviyordum.Okul müdürü de Memoyu seviyor zaman
zaman tutup öpüyor ve bana o’nu kazandırdığım için teşekkür ediyordu.
Bir gün Memo;
-Karşı tepeye ay yıldız yapalım altına da ne
mutlu türküm diyene diye yazalım öğretmenim
deyince kaç öğrencimin bunu destekleyeceğini
merak edip oylama yaptım,tüm öğrencilerim
yapalım diye bağırdı
Öneriyi tüm okulun önünde yaptık, herkes
sevinçle yapalım diye bağırdı.Cumartesi günü
tepeye çıktık. Kızıltepe ovasından da görülebilecek bir tepenin üst kenarında taş toplamağa
başladık. En çok taş toplayan Memoydu. Planımızı yaptık ve bayrağımızın ay yıldızını tepeye
yaptık. Beyaz kireç taşlarını Memo ufaladı ve
üzerine su döküp eritip akladı. Yorulduk yazacığımız yazının çok taş ve emek gerektirdiğini
görüp çalışmalarımızı erteledik, başka zaman
yaparız dedik,bıraktık. Memo okuldan sonra
çobanlığı sürdürdüğü için hep tepelerde idi. Bir
hafta kadar geçince tepede (Ne mutlu türküm
diyene) yazısı, planladığım gibi yazılmıştı.Milli
eğitim müdürü; Çeçen Abdürrahim Bey, olayı
işitmiş Memoyu ilk okuldan sonra yatılı bir okula vermek üzere annesi ile konuşmaya gelmişti.
Ancak olayı işiten ağa Şehmus Aslan ;
-Köyde çobanlık yapacak başka çocuk yok,bu işe karışmayın diye ilköğretim müdürüne çıkışmıştı. Memonun annesi de boynunu büküp
ağa ne derse odur demişti. 23 nisan geldi Memo
şiir okudu. Köylü hanımlar düz damlara çıkıp
töreni izliyorlardı.Mikrofonun bulunmadığı dönemdi ve Memo bağıra bağıra Atatürk’e yazılan
(Oy Atatürk oy) isimli şiiri içtenlikle okuyunca,Memonun halası (Babası görse idi) diye ağlamıştı. Her kes onu alkışlamıştı.Memo ve onu
yetiştiren öğretmenleri mutluyduk.
Ancak, köy okulları erken tatile girer,ben
de sınavlar yaklaştığı için artık İstanbul’a dönmeliydim. Çantamı alıp çıktığım gün Memo,
ağanın atını getirmiş jeepe kadar ata binmemi
istemişti.Atımın yularını çekmek istiyordu.Dayanamadım ağlayıp kendisine sarıldım.Koşup
jeep’e vardım.Her kese Allaha ısmarladık dedim.
Jeep hareket ederken alkışlandığımı duydum.
Aradan uzun yıllar geçmişti. Mardinin Midyat ilçesine cumhuriyet savcısı olarak atanmıştım. Asayiş bozuktu,soygun,silahla tarama ve
anarşi artmıştı. Bir gün Dargeçit nahiyesinde bir
anarşisti jandarmalar vurdu diye haber verildi.
Görevim nedeniyle tahkikat için gittim. Kasabanın ortasında halk birikmişti. Arada jandarmalar ve yerde yatan peşmerge kıyafetli bir ceset ile
yanında kalaşinkof tüfek gördüm. Katip Ahmet
zadeoğlu daktilosunu bir binek taşına koyup
zabıt girişini hazırlarken ben kimlik şahitliği
yapabilecek birini aradım. Kimse yardım etmek
istemiyordu. Kürtçe sorunca biri bana onu tanıdığını söyledi.Yanıma alıp cesedin yanına gittik,
yüzünü çevirdik; Tanıyor gibiydim. Ama anlam
veremedim. Üstünü aradık,parası yoktu,kimliği
ve küçük bir defterin arasında Yüceli köyü ilk
okulunda memo ile birlikte fotoğrafçı Mustafaya çektirdiğim resim vardı. Kimliğine baktığımda dizlerimin bağı çözüldü. Ölen Memo’ydu.
Gözlerimden gelen yaşlarla (Maktülün üzerinden çıkan kimliğe göre adı Mehmet örnek diye
zapta geçtim)…
Sonradan öğrendim, yasa dışı ırkçı örgüt kaçırmış, silah verip eğitmiş ama memo hiç silah
kullanmamış. O gün de kaçacakmış dur demişler, durmamış, vurulmuştu.
83
Jandarmalar - (silahı vardı. Ateş ettik) dediler.
Güroymak’tan Bir Görünüm
84
85
Geçmişte ve Bugün Şehre Varış
Üzerine Yazılanlar, Hatırlananlar
ve Şehir Üzerine Düşünceler..
Sabite MÜFTÜGİL
“B
itlis’e kuzeyden gelirken, birdenbire ve tümüyle değişen görüntü
çarpıcıydı. Sönmüş volkanik dağların rastgele
böldüğü geniş düzlükler yerlerini, bir tepenin
diğer tepeyi, bir vadinin diğer vadiyi düzenli
sıralar şeklinde takip ettiği bir inişe bıraktı.
Bunlar güneşin yaktığı Mezopotamya’nın alçak topraklarına doğru sıralanarak inen dağ
teraslarıydı. Bulutlar artık gökyüzünde sakin
akan, pamuksu kümeler değil, tepelerin üzerinden kayan yelkenler gibi. Yukarıdaki düzlüklerde dolanarak akan sakin dereler burada,
kayalardan beyaz köpüklerle atlayan çağlayanlar olmuş. Açık, ağaçsız düzlüklerin yoran aydınlığı yerini, vadilerin gölgeliklerinin
loşluğuna bırakmış. Dere kenarları kavak ve
söğütlerle kaplı, derin vadilerin vahaları, aralarında ceviz ve karaağaçların göze çarptığı
orman ağaçlarıyla süslü.....”
Bu sözler, İngiliz coğrafyacı, tüccar ve yazar
Henry Finnis Blosse (H.F.B.) Lynch ‘in (18621916) 1901 yılında yayınladığı ‘Ermenistan,
Seyahatler ve Çalışmalar’ kitabının, Türkiye
topraklarındaki gezilerini kapsayan 2. cildinde yer alan ve Bitlis’e girişi anlatan bölümden
bir alıntı. Coğrafyacı olmasının etkisiyle olsa
gerek, topoğrafyayı geniş açılardan gören bakışı, arazi yapısını, bitki örtüsünü ayrıntılı ve
renkli betimlemesi gerçekten etkileyici. Şehre
girişi anlatan bu alıntı Bitlis’in coğrafyasının
o kendine has özelliklerini etkileyici bir dille anlatıyor. Uzun ve yorucu bir yolculuktan
sonra ulaşılan şehrin onu karşılayan güzelliklerinden duyduğu heyecanı yansıtıyor.
Kitabı okurken, çocukluğumda, yaz tatil-
lerinde Bitlis’e gidişlerimi hatırlamaya çalışıyorum. Bildiğim bir şehirdi gittiğim ama özlenen bir şehirdi ve o yüzden bu yolculuklar
benim için heyecan vericiydi. Üstelik İstanbul’dan gidiyordum, yani o tarihlerde hala yeşil tepelerini, kıyılarını, korularını, ıhlamur
ağaçlı, arnavut kaldırımlı sokaklarını, ahşap
köşklerini, kısacası sihrini yitirmemiş, yormayan ve yaşaması zevk veren bir şehirdi İstanbul. Ona rağmen okullar kapanınca sadece
babaya ve anneye değil, dağların arasındaki o
küçük, yeşil vadiye kavuşmak için de sabırsızlık duyardım, doğduğum yere, ana rahmine
sığınmak gibiydi.
Üç gün süren yolculukta kara trenin camından, Anadolu’nun o çok değişken coğrafyasının resmi geçidini seyrederdik kardeşlerimle, gözlerimize, burnumuza kömür
tozları dolardı. Sarp dağlar, yanı başımızdaki
uçurumların altında kızgın akan nehirler başlayınca anlardık yaklaştığımızı. Sonra Muş
ovasının düzlüklerine, Rahva’da kar tünellerine gelince artık biterdi yolculuk. Tatvan o zamanlar, gölün mavisinin ve bahçelerin yeşilinin hâkim olduğu doğal peyzajını yitirmemiş,
yolun iki kenarındaki binaların henüz beton
ucubelere dönüşmediği, sakin bir kasabaydı.
Tatvan’dan yani kuzeyden Bitlis’e giderken
tabii ki coğrafyacı Lynch’in baktığı gibi bakamaz, gördüğünü göremezdim küçük bir
çocuk olarak. Ama Rahva’da, düzlüğün ortasından birden bire çıkmış gibi duran ve sırtüstü yatmış birinin başına benzeyen dağ her
seferinde çok şaşırtıcı gelirdi bana. Atatürk’ün
başına benziyor derlerdi ama ben o devir ço-
86
cuklarının iyi bildiği Gulliver’in Maceraları
masalında, Liliputlar ülkesinde minik yaratıkların yere bağladığı dev Gulliver’in başına
benzetirdim o dağı. Bana masalsı bir şehre
geldiğimi müjdelerdi.
Bitlis’e giriş, tanıdık taş evlerle, bahçelerle,
meydanla, camiyle ve nihayetinde evimizle ve
bahçemizle yeniden karşılaşmaktı ve sevinç
vericiydi. Bildiğin, yaşadığın mekânların değişmemesinin, bozulmadan kalmasının insana iyi gelen bir duygu olduğunu şimdilerde
daha çok anlıyorum, yaşadığımız pek çok
mekânın hızla ve tümüyle değişmeye başladığı bir zamanda ve yerde yaşamak durumunda olunca. Yabancı diyarlara gittiğimde,
yıllar önceden beri bildiğim ve yıllardır her
gittiğimde aynı şekilde bulduğum ve bulacağımı bildiğim binalar, sokaklar, meydanlar,
ağaçlar, parklar ve hatta dükkânların aşinalığı rahatlatır beni. Yaşadığımı, bir geçmişim
olduğunu hissettirir bu yerlerle ilgili hatırladıklarım. Çevrenizin hızla değişmesi bu yaşamışlık duygusunu da yok ediyor. Geçmişinizi,
hatıralarınızı siliyor, boşlukta kalıyorsunuz,
çevrenize yabancılaşıyorsunuz.
Şehre varışın pastoral görüntülerinden
etkilenen Lynch, daha sonra şehri var eden
topoğrafyanın özelliklerini fark eder. ‘Burası
başlangıç ve bitişin, dışarıya açılan ve içeriye
kapanan yolların olduğu bir yer’ ifadesi çarpıcı bir şekilde Bitlis’in kendine has konumunu
ve bunun insanlarda yarattığı duyguları anlatıyor. Bitlis, gerçekten de Doğu Anadolu’nun
yüksek platolarını, Mezopotamya’dan ayıran
dağların tek geçit verdiği, dışa açılan, Acem
ve Arap diyarlarına giden yolların başlangıcıdır. Aynı zamanda, Bitlis, içinde bir zaman
yaşamış herkese az ya da çok, dağların arasında kalmış olma ve dağın ardını, ufku görememenin verdiği kapanmışlık duygusunu
hissettirir.
Öylesine bir kapanmışlık ki, ‘..şehri ancak
çok yakına geldiğinizde görebilirsiniz’ diye
devam eder Lynch ve vadi boyunca, diğer derelerle birleşerek kanyon içinde akan çayın iki
yanındaki uçurumların tepelerinde kümelenmiş evleri, kayalardan oluşmuş duvarları
gördüğünde, ‘...birdenbire vadi açılır, dere yön
değiştirir, güneye döner, birleşen derelerin iki
yanında vadi eğimlerinde sıra sıra düz damlı evler, teraslar halinde dizilir, ancak hala
şehrin kalesi ve çarşısı görünmez, saklıdır...’
Nihayet, dere kanyondan çıkıp düzlüğe geldiğinde kaya platformları arasında ve kemerli
taş köprülerin kenarındaki evlerin kale şekline bürünmüş büyük kayaya doğru dizilen
labirentini görür. Derenin içindeki kayalarda
köpüren suyu ve yamacındaki narin söğüt ve
kavak ağaçlarını gözden kaçırmaz.
Lynch, şehre girişi ve şehrin tüm dokuları,
görüntüleri, sesleri, renkleriyle yarattığı duyguları bütün ayrıntıları ile ve adeta bir resim
yapıyorcasına anlatır ve bir tepeden baktığında şehrin göbeğinde yer alan kaleyi dev
bir denizyıldızına benzetir. ‘... evlerle kaplı
vadiler, yaratığın ince vücudundan yanlara
açılmış uzun duyargaları gibidir..’ Bu sayfaları okuduğum günlerden kısa bir zaman önce,
aynı benzetmeyi, Bitlis Kentsel Tasarım Fikir
Projeleri hazırlanırken mimar arkadaşımızın proje çalışmasının ilk sayfasına koyduğu
şehrin uydu fotoğrafını görünce yapmıştık.
Gerçekten Bitlis kuş bakışı, beş kollu yeşil,
dev bir denizyıldızına benziyor. Lynch’le aynı
gözlemi paylaşmak hoşumuza gitti, yeşil denizyıldızını şehrin sembolü yapabilmeyi çok
isterdim doğrusu.
Lynch’in kitabı, Bitlis’in evlerini, camilerini, kiliselerini, manastırlarını, insanlarını,
çevresini yirminci yüzyılın başındaki yaşamını edebi bir üslupla ve aynı zamanda bilim
insanı bakışıyla anlatan bir kaynak. Bitlis üzerine yazılanların önemli bir kısmı 19. yüzyıl
sonu, 20.yüzyıl başı Avrupalı seyyahların,
askerlerin eserleri. Tabii, daha eskiye gittiği-
87
mizde Evliya Çelebi’nin o çok renkli, mübalağalı üslubuyla yazdığı Seyahatnamesinde
Bitlis’e ayırdığı uzun sayfalar var. Evliya Çelebi, dilinin şifreleri ve döneminin siyaseti iyi
anlaşılarak çözümlenmesi gerek bir yazar ve
geniş bir yazıya konu olacak zenginlikte bilgi
veriyor bize Bitlis hakkında.
Bitlis’e çok uzun bir aradan, neredeyse
kırk yıl sonra tekrar gittiğimde çocukluğumun Bitlis’e varış deneyimini yaşayamayacağımı biliyordum pek tabii olarak. Modern
zamanlar, bu memlekette yaşadığım, gittiğim
her yeri nasıl değiştirdiyse Bitlis de öyle değişmişti. Nüfus artıyor, şehirler kendilerine
dar gelen eski evlerine, sokaklarına sığmıyor,
onları yıkıyor, büyütüyor, etraflarına doğru
yayılıyorlar. Bitlis de o saklı, esrarlı, yeşil vadilerinin dışına çıkıp, kuzeye, düzlüklere doğru
genişliyor, bir cadde etrafına sıralanmış bina
kümeleriyle. Büyüme ve değişme kaçınılmaz
ama şehirlerin değişirken, kendilerini farklı
kılan özelliklerini ruhlarını, sihirlerini kaybetmeleri de mi kaçınılmaz? Modernleşmek,
tek tipleşmek, her yerin birbirine benzemesi
ve vasatlaşmak mı olmalı? Bugün Bitlis’e girişte etkileyici ve heyecan verici olan görüntüler
yok değil. Geniş bir yerleşke içindeki üniversite ve birbiri ardına sıralanan okul binaları,
Bitlis’in tarihinde, kültüründe, adeta genetiğinde hep var olan eğitime öncelik vermenin
bu gün de devam ettiğinin göstergesi.
Ancak, bir heykeltıraşın taşı yontarak heykel yapmasına benzer şekilde, Bitlis’in toprağının, kayalarının içinden çıkmış gibi duran
taş evlerinin estetiği, tabiatla içiçeliği, çevresiyle, diğer yapılarla uyumu ve bu uyumun
görenlerde yarattığı güzellik duygusundan
eser yok yeni yapılan konutlarda. Pek tabiidir ki bugün yaşayacağımız mekânları, evleri,
yolları, şehirleri inşa ederken, bugünün yaşama düzeni, alışkanlıkları ve bunları sağlayan
teknik gelişmeleri kullanacağız. Ama neden
eski şehirlerin, insanı, aileyi, topluluğun sos-
yal ihtiyaçlarını, doğayı, iklimi, rüzgârı, güneşi, mevsimleri gözeterek yapılmış mahalle, ev,
bahçe yerleşimlerinin bu özelliklerinden, bu
kadim bilgiden hiç yararlanamıyoruz. Bu şehirleri yapan ustaların mimarlık, mühendislik
diplomaları yoktu. Ama nesilden nesile onlara aktarılmış, Anadolu’nun o binlerce yıllık
medeniyetinin imbiğinden geçmiş ustalıkları
ve bilgileri vardı. Yaşadıkları yerin havasını,
taşını, toprağını, ağacını ve insanının çok iyi
bilirlerdi ve yapılarını bu bilgiyle yaparlardı.
Amaçları yapıp satmak değildi, eser yaratmaktı, komşularına, hemşerilerine sağlıklı
yaşam ortamları sağlamaktı. Neden bugünün
diplomalı mimar ve mühendisleri bu bilgiyi kullanamıyor ve çevremizdeki bu ruhsuz,
uyumsuz ve kimliksiz binaları, şehirleri görüyoruz?
Bu soruların cevapları var şüphesiz. Önce
ülkelerin tamamına sonra dünyaya yayılarak küreselleşen pazarlardaki üretim ve satış
ilişkilerini belirleyen modern, büyümeye endeksli bir ekonomik sistem içinde yaşıyoruz.
Bu ekonomi ve yüksek teknoloji bize en düşük
maliyetle, seri imalatla, dünyanın herhangi
bir yerinde ürettiğimiz malları, herhangi bir
yerine satma, nakletme imkânı veriyor. Böylelikle, aynı malzemeyi, aynı ürünü, aynı cihazı, aynı binayı dünyanın neredeyse her yerinde görüyoruz. Bu dev ölçekli pazar büyük bir
sermaye birikimi yaratarak ve yerel olan her
şeyin önüne geçerek kendini büyütüyor.
Ekonomik gelişme arzulanan bir şey, yeryüzünden yoksulluğu silecekse eğer, insanlığa refah getirecekse, bilimi, medeniyeti daha
ileri düzeye götürecekse. Peki, bugün dünya
ne durumda? Yoksulluk hala dünyanın gündeminin öncelikli maddesi, refah arttı ama
sadece dünyanın bir bölümünde, bu zengin
ülkelerin yaşam düzeyi, yerkürenin biyolojik
kapasitesini zorlayan doğal kaynak tüketimine sebep oluyor. Kısacası, yarattığımız medeniyetin çok büyük bir maliyeti olduğunu fark
88
Ankara Bitlis Tanıtım Günleri
Mutki Yaylasın’dan
89
ediyoruz nihayet. Bu maliyetler bugüne kadar ekonominin hesaplarına dâhil edilmediği
için tümüyle yanlış bir muhasebe sistemine
dayalı bu ekonomik sistemin devam edemeyeceği anlaşılıyor. Doğanın sundukları, hava,
su, denizler, nehirler, bitkiler, ormanlar, diğer
canlı türleri, bedelleri olmayan girdiler olarak
alabildiğince kullanıldıkları bu ekonomi içinde aynı zamanda artan tüketimin atıklarının
çöplüğü oldular, sınır tanımayan ekonomik
büyüme, sınırları olan ekosistemi, yerkürenin
yaşam alanlarını yok ediyor.
4.5 milyar yıldır var olan ve bu ömrü süresince ne canlı türleri, mega faunalar, görmüş, geçirmiş yerküremiz için biz insanların
yarattığı tahribat pek de sorun değil aslında.
Doğa kendi hükmünü icra eder, silkinir, eser,
savurur, yağar ve kendi dengelerini yaratır,
yeniden var eder canlı türlerini, temizler sularını, havasını, toprağını ve daha çok milyarlarca yıl sürdürür varlığını etrafında döndüğü
güneşi soğuyuncaya kadar. Ama kendine eşref-i mahlûkat sıfatı veren, doğayı ona sunulmuş nimetler olarak gören, zekâsını kibriyle
ve hâkim olma hırsıyla köreltmiş insan türü,
geçmişte kurduğu medeniyetleri, savaşların,
doğa olaylarının yok etmesine engel olamadığı gibi, bugünde gelecek nesillerine aktarılabilecek bir medeniyeti kurma becerisi gösteremiyor.
Tablo tümüyle karanlık değil tabii ki,
uluslararası cemiyetler, yeni bir dünya düzenini kurmak için son çeyrek asırdır politikalar oluşturuyorlar, anlaşmalar yapıyorlar. Bu
sorumsuz sistemin kurulmasında ve büyümesinde en fazla sorumluluğu olan gelişmiş
ülkeler en önce hatayı görüp, büyük bir dönüşümü başlattılar. Darısı bizim gibi gelişme
yarışına sonradan katılmış olan ve hala ne
pahasına olursa olsun ekonomi büyüsün paradigmasına sıkışmış kalmış olan ülkelerin
başına diyelim. Değişimi doğru okuyan ve bilinen sınırların dışında hareket seçeneklerini
gören topluluk ve yönetimler böyle dönüşümler başlatabiliyor.
Evet, zamanın ruhu değişiyor. Artık, aynı
gökyüzü altında, sınırları olan bir ekosistemin dengeleri içinde olduğumuzu görüyoruz.
Modern yaşamın sunduklarından yararlanmak, teknolojik ürünler kullanmak, özgürce
kendimizi geliştirmek, daha yüksek yaşam
standartlarına ulaşmak istiyoruz. Ama bu yaşamı çocuklarımızın, torunlarımızın da yaşayabilmesi için sorumlu davranmamız gerektiğini biliyoruz. Ayrıca, bu yaşamı bu zaman
diliminde dünyanın diğer bölgelerindeki insanların da yaşabilmesi gerektiğini biliyoruz.
Dolayısıyla mevcut ekonomik sistemi, adına
‘sürdürülebilir gelişme ‘ dediğimiz, yani çevre, ekonomi ve toplum arasındaki dengenin
sağlandığı, nesiller içinde ve nesiller arasında
eşitsizlik yaratmayan gelişmeye doğru dönüştürme gibi adeta tarihte yeni bir çağı başlatan
hareketin geliştiğini görüyoruz.
Sürdürülebilirlik her alanda, özellikle insan faaliyetlerinin yoğunlaştığı şehirlerde hayata geçecektir. Sürdürülebilir şehir, öncelikle
tüm doğal, tarihi, kültürel, toplumsal değerlerini koruyan ve gelecek nesillere aktarabilen şehirdir. Gelişimini, yerel özelliklerinin
çerçevesinde inşa eder. Şehirde yaşayanların
şehirlerini ve değerlerini bilmeleri, sahiplenmeleri ve yönetime fikirleriyle katılmaları
esastır. Sürdürülebilir şehir, ekonomisini yerel
kaynaklarına ve bu kaynakların verimli kullanılmasına, yaratılan gelirin eşit paylaşımına
dayandırır. Sürdürülebilir şehrin zenginliği,
imara açılan arazilerin rantıyla, motorlu araç
sayısı ve araçlara ayrılan yollarla değil, şehri
besleyen topraklarının üretimiyle, kamusal
alanları, meydanları ve toplu taşım imkânları
ile ölçülür.
Bu şehir tanımlamalarını bugün için fazla hayali bulabilirsiniz. Ancak bunlar hayal
değil gerçek. Bugün dünya üzerinde pek çok
90
şehirde, üstelik bu dönüşümü sadece sermaye
birikiminin gücüyle gerçekleştiren gelişmiş
ülke şehirlerinde değil, bilinçli yöneticilerin
ve halkın katılımının gücüyle başarmış Latin
Amerika ve bazı Asya ülkelerinin şehirlerinde
hayata geçen durumlar.
Uzun lafın kısası, meramım, Bitlis’in gelişiminin bu yönde olabileceğini anlatmak. Şehirliler ve yöneticileri inanırsa, şehirleşmenin
sorunları büyümeden Bitlis, yönünü bu doğru rotaya çevirebilir. Ancak, acil eylem gerek.
Bitlis’in o çok özel doğası ve dokusu hızla zamana yenik düşüyor. Evler yıkılıyor, bahçeler
bozuluyor, havası, suyu kirleniyor. Bitlislilerin, kişiler ve kurumlar olarak acilen bu hedef
etrafında toplanacağına inanmak istiyorum.
Yazıya geçmişte ve bugün Bitlis’e gelenlerin şehre dair duygularını anlatan bir girişle
başladım. Bitirirken bir başka Bitlis’e varış
hikâyesinden bir alıntı vermek istiyorum.
Bitlis’te doğmamış, Bitlis’te büyümemiş, hatta Bitlis’i hiç görmemiş ama hayatı boyunca
kendini Bitlisli olarak tanıtmış William Saroyan’ın 56 yaşında, dünyaca ünlü, Pulitzer
ödüllü bir yazar olarak, annesinden, anneannesinden duyarak adeta ezberlediği şehrine
1964 yılında gelişinin hikâyesinden bir alıntı
bu. ‘…Rahva boğazına geldiğimiz zaman El
Aman hanını görmek istedi. Oysa nasıl da
sürüyordu arabayı bir an önce ulaşmak için
Bitlis’e.. Bu duraklama, içinde 56 yıldır birik-
tirdiği heyecanın tadını iyice duymak, doya
doya, sindire, sindire duymak için olsa gerek.
..Hareket ettik. İki dağ arasında kayıp gidiyoruz. Eğiliyor, sağa, sola bakıyor “…very nice..
wonderfull”. Konuşuyor kesik, kesik: “Bunlar
tahayyül ettiğim gibi, bu dağlar..Bu dağları
çok dinledim..yaklaştık değil mi?..Ooo..Bitlis..Bitlis..” Diyadin Köprüsü’ne iki kilometre kala dört otomobil dolusu Bitlisli arkadaş
gördük. Ellerinde dağ çiçeklerinden yapılmış
buketler vardı. Hemen fren yapıp indi arabadan Saroyan. Uçuyordu kıvançtan..Çeşmeden
eğilip su içti doya doya.. “Bu suyun” dedi “iyi
olduğunu bana söylemişlerdi..” Sapkor köyü
yolun solunda, ötelerde… “Saroyan” dedi karşılayıcılar. “ Burası Sapkor, sizinkilerin köyü..”
Baktı oralara..Hareket ettik.Ağaçlara bakıyor
“..Girişteki bütün ağaçları tanırım, çok dinledim..Anlattılar.”Ve bağırıyor: “Artık Bitliste’yim.. Hayatımın en mana taşıyan günü..”
“Şimdi evler başlayacak..Evlerin taşları iyi
kesilmiştir..Muntazamdır. Ve babam bu yollardan yürümüştür. Şimdi İskender’in yaptığı
duvarı, suru göreceğiz..” Çocuklar el sallıyorlar.. “Bitlis çocukları.. Merhaba..” Acı bir fren..
Yere atladı. Bir kaplumbağa aheste aheste geçiyordu yoldan..”Oh, Bitlisli bu da” Yolun kenarına alıp koydu. “Bizim sokağa geliyorum..”
Ellerini çekti direksiyondan, kollarını açtı..
Otomobil sanki uçak pilota bağlanmış gibi
iniyordu. “Bitlis..Bitlis…Bitlis..”
Dünyanın En Büyük İslam Mezarlığının Doğal Tahribata Direnci
91
Bitlis’in Kaderinde İki Önemli
Tarihi Şahsiyet
Burhan DODANLI
Gazeteci –Yazar
B
itlisliler olarak da iki büyük bayramı
bir arada kutlamanın mutluluğunu
yaşadık.
yaşlı, kadın, çoluk çocuk demeden binlerce
Bitlis’li hunharca katledilmişti.
8 Ağustos 2013 Perşembe, hem Ramazan
Bayramının ilk günü, hem de Bitlis’imizin
düşman işgalinden kurtuluşunun 97 nci yıl
dönümüdür.
Bu fecaat karşısında savaş gücü çok zayıf
bu bölgeye acilen takviye güç gönderildi ve
Albay Mustafa Kemal komutasındaki 16 ncı
kolordu, Edirne-Karaağaç’tan Doğu Cephesine kaydırıldı.
Böylesi iki büyük bayram, sanki şehrimize
özelmiş gibi, bu yıl ilk defa aynı güne rastlıyor
sanırım…
Altı ay önce albaylığa yükselmiş olan Mustafa Kemal ise, yeni görevine başlar başlamaz
derhal Tuğgeneralliğe terfi ettirilmişti.
Hepimize kutlu olsun!. Uğur ve barış
getirsin!.
Kemal Paşa komutasında süvari ağırlıklı
birlikler, Diyarbakır’a gitmeyi planlayan Rusları püskürtmüş, yer yer süren çatışmalar sonunda 1916 yılı 8 Ağustos Salı gününün sabahında, Bitlis ve arkasından Muş özgürlüğüne
kavuşmuştu. Müteakiben Kafkaslara doğru
sürülen Rus orduları yurdu terk ederken, Erzurum ve havalisi de kurtarılmıştı.
KURTULUŞUN KISA TARİH ÖYKÜSÜ :
Yıllarca birçok ülkeyi olumsuz etkileyen
Birinci Dünya Savaşı tüm dehşeti ve çılgınlığıyla sürerken, Almanya’nın müttefiki Osmanlı İmparatorluğu da tarihinin en zor dönemini yaşıyordu.
Milletleri birbirine kırdıran bu dört yıllık
(1941-1918) savaşın sonunda, 900 bini Osmanlı Askeri olmak üzere, savaşan ülkeler
10 milyon insanını kaybetmişti ve en büyük
maddi ve manevi tahribat ülkemizde yaşanmıştı. Bu sırada dört ayrı cephede savaşan Osmanlı Ordusunun en zayıf noktasını kollayan
Ruslar, birkaç kez denedikleri gibi, doğudaki
topraklarımıza göz dikmiş ve genel bir saldırıya geçmişti.
1916’nın Ocak ayındaki bu saldırı
sonunda, Rus orduları Erzurum dahil birkaç
şehri ve bu arada 1 Mart’ta Bitlis’i işgal etti.
Ne yazık ki işgalle yetinilmemiş, intikamca
Ermeni çetelerinin yardımı ve o zaman bölgede yerleşik bazı Ermeni tebaanın ihanetiyle
Tabii ki , Bitlis’in şerefli tarihi boyunca yaşadıkları ve gördüğü kavimlerle kendine has
yönetim tarzı, engin kültürü, yetiştirdiği ünlü
âlimlerin hayatı ve eserleri, bu tür bir yazıya
asla sığmayacağı düşüncesiyle ele aldığım bu
iki konuya kısaca yer verilmiştir.
BİTLİS KALESİ VE BÜYÜK İSKENDER :
Resmi tarihlerdeki bilinen kaydı 2700 yılı
öncesine dayanan kentimizin ilk çağlardaki
adı BİTLİS değildi.
Nasıl ki, Fatih tarafından zaptedilene
kadar İstanbul’un adı Constantinopolis veya
Konstantiniye idiyse, Ankara’nın adı çağlar
boyu sırayla Ancaya, Engürü ve Angora, İzmir’inki Smyrna, Trabzon’un Trapezus, Van’ın
Tuşpa ve Diyarbakır’ın adı Âmid idiyse, Büyük İskenderle karşılaşıncaya dek, şehrimize
92
de çeşitli tarihi kaynaklara göre, Pağiş, Arbelitus ve Bageştiya denildiğini görüyoruz.
Coğrafi yapısıyla ancak vadide bulduğu
yer kadar gelişme gösterse de, tarihinin her
devrinde bu kent, batıyla doğuyu kavuşturan
yol üzerinde bir merkez olma önemini korumuştur. Zira, Ege kıyılarından İran içlerine
kadar uzanan 2500 kilometrelik Kral Yolunda, Torosların kuzeyindeki tek geçit burada,
bu vâdi üzerindeydi ve bundan ötürü de, hem
orduların, hem de göçlerle ticaret kervanlarının uğrak yeriydi.
Bu itibarla Büyük İskender dediğimiz Makedonya’nın efsanevi kralı 3. Aleksandros da,
yıllarca savaştığı Pers Kralı Darius (Dara) u
kovalayıp İran’ı da zaptetmeye giderken, bu
yolu izlemiş ve M.Ö. 331 yılının ilkbaharında İlimizden geçmişti. İncelediğim kaynaklar
böylediyor.
İskender’in buradan geçişi sadece geçişle
kalmadı.Mezopotamya ovasındaki Gaugamela’da Darius’u ikinci kez mağlubiyete uğratan
İskender’in vücudunda bazı yara berereler
oluşmuş ve ateşli bir hastalığa yakalanmıştı.
Tarihi rivayete göre, beraberindeki AmonRa rahipleri ve hekimler, mevsim koşullarında dinlenmek için birkaç ay geçirmek zorunda oldukları bu kentin ılıcaları ile içme sularının Kral’a iyi geleceğini tavsiye ettiler.
Ve İskender, günlerce ılıcalarımızda yıkandığında yaraları, (Bitlis Yıllığında belirtildiği
gibi) Hosor suyundan bolca içtikten sonra da
ateşli hastalığı şifa buldu.
Böylece bu kente sanki minnet borcunu
ödemek isteyen İskender, iki çayın arasındaki
büyük kaya kütlesinin üzerine zaptedilmesi
zor bir kale yapılmasını emretmiş. Bu görevi
de, çıkacağı İran seferinden dönünceye kadar,
buraya kendi adına yönetici (Satrap) olarak
atadığı Badlis veya Bedlayis adlı komutanına
vermiş.
Tarihin en büyük fatihlerinden olan Büyük İskender, İ.Ö. 336 yılında tahta çıktığında
20 yaşındaydı. Kral olur olmaz, 13 yıl aralıksız sürdürdüğü savaşlar sonunda, Küçük Asya
denilen Anadolu başta olmak üzere, Suriye,
Lübnan, Filistin ve Mısır’la İran’ı, Afganistan’ı,
Orta Asya’yı ve İndus nehrine kadar Hindistan topraklarını Makedonya’nın egemenliği
altına aldı.
Artık ülkesine dönmek istiyordu. Şehrimize ikinci kez uğrayıp Dicle havzasından
Mezopotamya’daki Babil şehrine geldiğinde,
(tarihte sıtma diye geçen) ateşli bir hastalığa
yakalandı ve özlediği ülkesine dönemeden,
henüz 33 yaşındayken, M.Ö. 323 yılının 13
Haziran günü hayatını kaybetti.
93
Tarihi Kültür Mirasımız
Mehmet Kemal GÜNDOĞDU
T
arihi kültür miraslar ülkelerin dünü
geçmişi, tek kelimeyle övünç nedeni
olan tarihi miraslardır. Zira tarihi kültür miraslar milletlerin çeşitli alanlarda duyuş, seziş,
kavrayış, anlayış ve kimliklerinin oluşumudur.
Bu oluşum, dünü yani tarihi tanıtan ve tanıtmanın yanında bireyleri tarihine bağlayan bir
bağdır. Bu bağlar, yarınların ana temel ögeleri
olup, maziyi yani geçmişi atiye (geleceğe) bağlar. Yahya Kemal BEYATLI’nın (1884-1960)
ifadesiyle “kökü mazide olan ati” olmaktır.
Zira tarihi kültür miraslar geçmişin karekterini açık bir şekilde yansıtan şaheserlerdir.
Tarihi kültür miraslar, aynı zamanda görgü ve
düşünüş alanında nasıl bir ruh olgunluğuna
varıldığının açık bir ifadesi ve belgesidir. Tarihi kültür, miras ve varlıklar, tarihi yani dünü
gözler önüne seren varlıklardır. Eğer bu tarihi
varlıkların bilincine varabilmişsek ne mutlu bize… Yok eğer bu tarihi varlıklarımızı
gördüğümüz halde duygulanmayıp geçip
gidiyorsak, kendimizi mutlaka sigaya çekmeliyiz.
İçinde dünyaya gelip büyüdüğümüz Bitlisimiz, tarihi kültür bakımından oldukça zengindir. Bu zenginliğimizin bilincinde hareket
etmemiz üstün görev anlayışımız olmalıdır.
Çünkü Bitlis, tarihi kültür miras açılarından
oldukça zengindir. Bu önemli varlığımızı bilmek, bildirmek, yaşamak ve yaşatmak bizlere
düşer. Bu konuda bilinçlenmek ve bilinçlendirmek kutsal görevimiz olmalıdır.
Gerek şehir merkezinde gerekse şehir dışındaki kültürel miraslarımızı korumalıyız,
gerektiğinde restore edilmek üzere resmi
kanalları harekete geçirmeliyiz. Zira geçmiş
yıllarda bu tarihi kültürümüzün bilincinde
olmadığımızdan veya sahip çıkamadığımız-
dan, şehir merkezinde Selçuklu eseri Hazo
Hanı affınıza mağruren 1970 yılına kadar
hayvan barınağı olarak kullanıldı. 1971 yılında Bitlis Bölge Vakıflar müdürlüğünce
Hazo Hanı asli kimliğine erdi. Beri taraftan
yine şehir merkezinde yıllarca hizmete amede olarak inşa edilen Ulu Hamam, Nato Yolu
diye adlandırılan yolun açılması nedeniyle
görevli mühendis tarafından yıktırılmasında Bitlis halkının ilgilenmemesi ve Vakıflar
Bölge müdürlüğünün ise görevi ihmal etmesi sonucu tarihi kültür mirasımız yok edildi.
Bu meyanda, Mevlana Şeyh Emin Efendi’nin
yaptırdığı devrin Hamidiye Tekkesi ile, yanındaki Şems-i Bitlisi’nin doğup büyüdüğü tarihi
binanın yol açılımında temellerinin sarsılması ile yok olmaları yürekler acısıdır.
Ayrıca Bitlis-Tatvan yolu üzerinde Başhan
Kervansarayının işlemeli büyük portalın başka
bir mühendis tarafından kış kar makinelerinin
han içine girmesi için yıktırılması da yürekler
acısı değil midir? Tarihi kültür mirasların mühendisler tarafından yıktırılması, acaba tarihi
unutturmak amacına mı yönelikti?
Beri taraftan, Bitlis ve Ahlat yöresine özgü
yontma taş evler korunma altına alınarak,
geçmişte olduğu gibi bazı tarihi binalarda
görülmekte olan biriket ve tuğla ile ilave
inşaatlara müdahale edilip tarihi dokunun
bozulmaması, behemahel belediyelerce müdahale veya ruhsat verilmiyerek sağlanmalıdır. Ayrıca bakımsızlık nedeniyle tahrip olan
veya yok olmaya yüz tutan kentsel doku,
korunarak yeniden hayatiyet kazandırılmalı, eski kentsel görünüm sağlanmalıdır. Aksi
takdirde Bitlis, tarihi kentsel dokusunu kaybetmenin acı günleriyle baş başa kalabilir.
Bitlis kentsel doku hayranı mimar-mühendis
94
Oktay EKİNCİ’nin Ahlat Gazetesindeki yazısı
takdire şahan bir yazıdır. Zira Bitlis’le ilgilisi
olmayan bir mimarın, Bitlis kentsel dokusunun bozulma acısını duyarken, biz Bitlisliler
silkinip kendimize gelmeliyiz.
inşa edildiği bilinmeyen cami, iki ayrı zamanda geçirdiği tamirlere dair iki ayrı kitabesi
vardır.
Tarihi kültür mirasımız dört ayrı
noktada kendini gösterir . Bunlar :
1.Kitabe: Bu mübarek eski mescidin
onarılmasını belbisli (Bitlis olsa gerek)
Hüseyin oğlu Alaattin emretti. 913 yılında
(M.1508) Kitabeler Kemal Turfan tarafından okunmuştur.
1- Camiler
2- Medreseler
3- Kervansaraylar
4- Kümbet ve Mezar taşlarıdır.
Bunlardan ancak birkaçı hakkında özet
bilgi vermek isterim.
İlk tamir, H.913-M.1508. İkinci tamir
H.1008-M.1697 dir.
2.Kitabe: Bu kitabe eski harflerle yazılmış
olup tarafımdan yeni harflere çevrildi.
Zelzele yıktı Kızıl camiyi emr-i Hak ey!
Yine tecidine imda-i Hak oldu vasıl
Kızıl Mescidin sergah-i İbn-i Kasım
el-Haci Muhammet
Bu ibadet evine dedi sibahi tarih
Sebep olanlara pek oldu sevap hasıl
1-Ulu Cami :
Büyük cami demek olan Ulu cami,
Ebul-Muzaffer tarafından H. 545- M. 1051 yılında inşa edilerek ibadete sunulmuştur. 500
sene sonra tahribata uğrayan Cami, H.1061M. 1652 yılında tamir edilerek tekrar ibadete
sunulan Cami, halen konumunu korumaktadır. Dikdörtgen şeklindeki Caminin minaresi
ise, daha sonra camiden ayrı olarak inşa edilerek, dört yönünde saat kulesi şeklindeydi.
Rivayete göre bu kulelere saatler takılması düşünülmüş ise de, mümkün olmamıştır. Ancak
1968 yılında saat kulesine düşen yıldırımın
tahrip etmesiyle, Bitlis Vakıflar Bölge müdürlüğünce tahrip edilen kısım Selçuklu tarzıyla
yapıldı. Zira cami Selçuki eseridir. Camiye
daha sonra son cemaat meali ilave olundu.
Kaynak minarenin, Kemal Turfan tarafından okunan kitabesini şöyle ifade eder : “Bu
mübarek minarenin yapılmasını büyük emir
Şeyh … 898 yılı tarihinde emretti. Miladi
1493. (M.Oluş Arık Bitlis yapılarında Selçuklu Rönesansı, sayfa 11, Ank., 1971)
2-Kızıl Cami :
Caminin taşları kızıl renkte olması nedeniyle Kızıl Cami diye bilinen cami, kızıl mescid mahallesi (İnönü Mahallesi)‘nde şehre
hakim bir yerde inşa edilmiştir. Hangi tarihte
3. İhlasiye Medresesi: Gök meydanda yıllardır varlığını sürdüren, sürdürecek ve devrin üniversitesi olan İhlasiye medresesi,
faal olduğu dönemde onlarla müderrisin
(profesör) yetiştirdiği öğrencilere hizmet
vermiş bir medrese yani eğitim ve öğretim
kurumudur. Bu eğitim ve öğretim kurumu,
zaman içinde etkinliğini yitirmiş olmasına
rağmen dimdik ayakta durmaktadır.
Selçuki mimari tarzını Bitlisimizde yaşatan ve yaşatacak olan bu tarihi kültür mirasımızın bilinci içinde değerlendirilmesi milli
bir görevdir. Yeri geldiğinde bu görev yerine
getirilmelidir.
Uzun bir süre muattal kalan bu eğitim ve
öğretim merkezi, haliyle tahrip oldu. Fakat
tarihi kültür mirasların bilincini taşıyanlar bu
eğitim-öğretim merkezini restore ederek yeniden hayatiyet kazandırdılar. Sadece İslahiye
medresesi değil, Bitlis-Tatvan arasında Rahva
olarak bilinen yerde yıllardır yok olmaya terk
edilmiş bazı ahvalde yolculara nisbi uğrak,
baykuşlara daimi durak olan El-Aman Hanı
95
de restorasyona tabi tutularak yeniden canlandırıldı. Tarihi kültür miraslar sadece Bitliste değil, yurdumuzun her yerinde restore
edilerek canlandırılmaktadır.
kompozisyonlu süslerin görülmekte olduğu
belirtilmektedir. (a.g.e.s.49-50) Binanın dış ve
iç kısımlarını restorasyondan önce bizzat gezip görmüştüm.
İhlasiye Medresesi yıllarca Bitlis emirliğini sürdüren Şerefhanlar olarak bilinen aile
bireylerinden Şerefname müellifi 5. Şerefhan
(1543-1604) tarafından H.997-M.1589 da
hizmete sunulmuştur. Eserin mimari tezyinat
zenginliğinin yanında genel hatlarıyla özet
olarak “Selçuklu çağı anıtlarında görülen “arkaik” (eski eser) etki bırakmayın yanında, yapılan büyük yatırım ve kalite işçilik zengin bir
tezyinatı” içermekte ve binanın içinde sade
Kemal Turfan tarafından eserin mermer
Arapça kitabesi şu ifadeleri içermektedir:
1- İhlasiye adı verilen bu şerefli şerefiye medresesinin yapılması güzel Allah’ın huzurunda iyi niyetle emir edildi.
2- Ve en büyük, Ulu, adil ve bilgili emir merhum Şemsettin Han oğlu emir Şerefhan
tarafından dokuz yüz doksan yedi yılı Zilhicc’sine inşa edildi. (a.g.e,s.50)
İhlasiye Medresesi
96
Bitlis-Muş Büyükşehir Belediyesi
Cahit ZÜLFİKAR
N
orşin yeni ismiyle Güroymak Belediyesi ileriye matuf bir tarihte büyükşehir belediyesi olursa buna şaşmamak gerekir diye düşünüyorum.
ortalama 84 km hızla gidildiğinde sadece bir
saatlik mesafedir. Her iki ilin hemen hemen
ortası Norşin İlçesi demektir.
Son zamanda ülkemizde hazine yardımlarından daha fazla yardım sağlanabilmesi,
ayrıca kolektif birlikteliğin getireceklerinden
istifade edilebilmesinin bir ürünü de Büyükşehir belediyelerini oluşturabilmekten geçiyor. Büyükşehir belediyesi olabilmenin belirli
bir sayının üstünde nüfusa sahip olmasının
gerekliliğidir.
Düşünün ki Bitlis en büyük ilçesi olan Tatvan’la birlikte bir ikiz şehir oluşturmuş, Muş
ili de en yakın Belediyeleri Hasköy ve Korkut
ilçeleri ile bir bütünlük sağlanmış Norşin ilçesi
de Gölbaşı ve Kırbayır (kotni) belediyeleri ile
Muş ili gibi üçlü bir birlikteliğini oluşturarak,
bu üç grubun merkezi büyükşehir belediyesi
neden Norşin olmasın? Diye düşünüyorum.
Ancak Güroymak veya Norşin ne dersek diyelim bunun da yeni ve çağına uygun bir mekanda her ögesi ile oluşturulması olmamasında bir neden olmamalıdır. Bu oluşumda yeni
merkezi büyükşehrin Norşin-Kırbayır arasındaki sahada oluşturulması bir ütopyadan öteye bir ihtiyacın ifadesi olacaktır. Kaldı ki bu
alan modern şehirleşme için çok müsait doğaya sahiptir. Bu tip bir proje ile BİTLİS-MUŞ
İlleri de kendi ölçeklerinde bir MEGA proje
oluşturabilir diye düşünüyorum.
Bitlis iline en yakın il Muş İlidir. Bitlis-Muş
arası hükümet konakları başlama ve bitim
alınmak kaydı ile 84 km dır. Bu mesafe saatte
Yeter ki beşeri gelişmelere anahtar deliğinden değil de geniş bir pencereden bakmasını
bilelim.
Şöyle ki, 17 sayılı BETAV dergisinde Twin
Cities (ikizşehir) yazımla Bitlis-Tatvan İkiz
Şehir düşüncemi gündeme getirmiştim. Bu
düşüncemi daha da detaylandırarak BİTLİSİM dergisinde tekrar yazdım. Bu gibi düşünceler ileriye dönük projelerin ilk kıvılcımı
sayılır. Ancak çok hızlı beşeri gelişmeler bu
tip projeleri doğurmaya mecburdur desem
doğrudur.
97
Son Yüzyılın Yaşayan Bilgini:
Bitlisli Fuat Sezgin
Rahmi MALTAŞ
Eğitimci-Yazar
K
adim şehirler, bağrından çıkan değer
ve özellikleriyle öne çıkarlar. Urfa denince insanın aklına ilk gelen Hz. İbrahim’dir.
Konya, Mevlana ile anılır. Bitlis bu anlamda
talihli bir şehirdir. Çok bilinmemekle birlikte
Kur’an’da sabreden ve Salih kul olarak zikredilen Zülkifl Peygamber’in mezarı bu kenttedir.
Bitlis son altı asırda her ile nasip olmayan
birçok siyaset adamı, din âlimi ve bilim adamı
da yetiştirmiştir. Şems-i Bitlisî, İdris-i Bitlisî
ve 20. Yüzyıla damgasını vuran, kitapları birçok dile çevrilen din âlimi Said Nursî sadece
öne çıkan birkaç önemli değerlerimizdir.
Bazen de musibetler, siyasi fırtınalar, zorbalıklar ellerimizdeki elmasları alıp götürür;
sağa sola savurur. Nereye düşse, birileri bu
cevheri alıp işler; paha biçilemez değere dönüştürür. Tıpkı Almanların Bitlisli Fuat SEZGİN gibi bir dehayı fark ettikleri gibi.
1924 Bitlis doğumlu. 1943 yılında mühendis olma hayaliyle İstanbul’a giderken tesadüfen ünlü Alman Şarkiyatçı Hellmut Ritter’le
tanışır ve bir saatlik dersini dinledikten sonra
Hocası . “Bugünkü bilimlerin temeli İslam bilimine dayanır” demesiyle bu alanda okumaya
karar verir. 1954 yılında en büyük hadis kaynaklarından biri olan Buhari’nin rivayet ettiği
hadisler üzerinde çalışır. “Buhari’nin Kaynakları” başlığı altında doktora tezini verir. İslam
Araştırmaları Enstitüsü’nde doçent olur.
1960 askeri darbesinin hışmına uğrayıp
147’likler diye tarihe geçen akademisyenlerden bir olarak üniversite hocalığından atılan
büyük bir bilim adamı Bitlisli Fuat SEZGİN :
Çoğu Bitlislinin adını dahi duymadığı 27 dil
bilen, 1961 yılında Almanya’ya hicret etmiş
bir ilim erbabı. Türkiye’den ayrıldıktan dört
yıl sonra Frankfurt Üniversitesi’nde profesör
olur.
Günde 16 saat çalışarak 13 ciltlik Geschichte des arabischen Schrifttums (Arap Edebiyatı Tarihi) ansiklopedisini yazmak için ülke
ülke gezen ama, kendi ülkesinden kovulan
büyük bilim adamıdır. Fuat SEZGİN. Bu 13
ciltlik ansiklopedi İslam’ın ilk döneminde
Müslüman bilginler tarafından ele alınan konuları kapsamaktadır. Dini ve tarihi edebiyattan 1982 yılında J.W.Goethe Üniversitesi’ne
bağlı Arap-İslam Bilimleri Tarihi Enstitüsü’nü
ve 1983’de buranın müzesini kurar. Emekli olduğu halde büyük bir gayret ve tükenmez bir
enerjiyle bu müzenin direktörlüğünü yürütmektedir. Enstitüye bağlı olarak kurduğu müzede SEZGİN, İslam kültür çevresinde Müslüman bilginler tarafından yapılmış aletlerin
ve bilimsel araç ve gereçlerin yazılı kaynaklara
dayanarak yaptırdığı numunelerini sergilemektedir. Müzede bulunan objeleri tanıtmak
ve İslam kültür çevresindeki bilimsel gelişmeyi
göstermek için hazırladığı Wissenschaft und
Technik im Islam (İslam’da Bilim ve Teknik)
isimli katalog 2003 yılında yayınlandı. Bu
muazzam çalışma Müslümanların geliştirdiği
tıp, astronomi, kimya gibi birçok bilim alanını
kapsamaktadır. Bu beş ciltlik ansiklopedi
İstanbul Büyük Şehir Belediyesi-Türkiye Bilimler Akademisi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ortak çalışmasıyla Türkçeye çevrildi.
Prof. Dr. Fuat SEZGİN son olarak, Arap-İslam Bilimleri Enstitüsü için hazırladığı bilim-
98
sel araç ve gereçlerin benzerlerini yaptırarak,
açılışını 25 Mayıs 2008 tarihinde Başbakan
Tayyip ERDOĞAN’ın yaptığı İstanbul İslam,
Bilim ve Teknoloji Müzesi’nin açılmasına
önayak olmuştur.
Bitlisli âlim Fuat SEZGİN Hoca, Hessen
Kültür Ödülü’nü Gazze katliamında İsrail lehinde beyanatları nedeniyle Alman Yahudileri Birliği Başkanı Salomon Korn’la birlikte
aynı ödülü alamayacağını gerekçe göstermiş
ve bu ödülü reddetmiştir.
60 yıllık
akademisyenlik hayatında en
büyük eseri olan Geschicte des Arabischen
Schrifttums Arap Edebiyatı Tarihi) devasa çalışması:
Prof. Dr. Fuat SEZGİN Ursula SEZGİN’le
evlidir ve birlikte Frankfurt’a yakın bir yerde
ikamet etmektedir. Tek çocukları olan Hilal
SEZGİN gazeteci yazardır.
Bugün 89 yaşında olan Prof. Dr. Fuat SEZGİN 60 yılını bilime adamış, bilim çevrelerince çok iyi tanınan, uluslar arası birçok ödüle
layık görülen Bitlisli bir bilgindir.
Aldığı ödüllerden birkaçı:
S. Arabistan Kral Faysal Ödülü (1978)
Frankfurt am Main Goethe Plaketi (1980)
Almanya 1. Derece Federal Hizmet Madalyası (1982)
Almanya Üstün Hizmet Madalyası (2001)
İran İslami Bilimler Kitap Ödülü (2004)
Hessen Kültür Ödülü (2009)
1- Cilt : Kur’an bilimleri, hadis, tarih, fıkıh, kelam ve tasavvuf.
2- Cilt : Edebiyat / Şiir
3- Cilt : Tıp, Farmakoloji, Zooloji, Veterinerlik
4- Cilt : Simya, Kimya, Botanik, Ziraat
5- Cilt : Matematik (yaklaşık
6- Cilt : Astronomi
7- Cilt : Astroloji, Meteoroloji ve ilgili bilimler
9- Cilt : Gramer
10- Cilt : İslam’da matematiksel coğrafya ve haritacılık ve bu bilimlerin Avrupa’da devamı
11- Cilt : İslam’da matematiksel coğrafya ve haritacılık ve bu bilimlerin Avrupa’da devamı
12- Cilt : İslam’da matematiksel coğrafya ve haritacılık ve bu bilimlerin Avrupa’da devamı
99
Abdullah Nalbant Usta’dan
Öğrendiklerim
Esma Tuğçe TÖZMAN
İ
çimde ne zaman hayata dair belli belirsiz yeni bir şeyler hissetsem, insana dair
duygulardan sevinmek, üzülmek, şaşırmak,
korkmak, merak etmek, istemek ya da vazgeçmek, ümit ya da ümitsizlik gibi duygulardan
biri olanca gücüyle ruhumu kaplasa, aklıma,
Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin bir şiiri gelir.
Her dizesinde, bir anlam, bana ışık tutacak
bir şey bulurum. Aynı şekilde, bu şiirde ifade
edilen “olanlar” ve “olması gerekenleri” düşündükçe de, tanıdığım insanların siması gelir gözümün önüne. Hâşâ, Abdullah Nalbant
Usta’yı Mevlana ile kıyaslamak, karşılaştırmak
gibi bir niyetim yoktur. Değerli insanların, büyük âlimlerin önünde, saygıyla eğilmek düşer
ancak. Bu yazıda okuyacaklarınız da methiye
değil, hayata bakış açımı değiştiren, ufkumu
genişleten büyüklerime saygı ve sevgimi iletmek amacıyla yazılmış naçizane satırlardır.
Mevlana der ki;
“Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum. Işığı gördüm, korktum. Ağladım.
Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim.
Karanlığı gördüm, korktum.
Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi…
Ağladım.
rına sığınmanın, kendimize yapabileceğimiz
en büyük kötülüklerden biri, hatta kendi kendimize yaptığımız hırsızlık olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden, ben de kaybettiklerim için
isyan edip ağlamak yerine, onları tanıdığım
için büyük bir mutluluk duyuyorum.
Abdullah Nalbant Usta
Yaşamayı öğrendim.
Doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu;
Aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu öğrendim.”
Dünyadaki her insanın bir öyküsü, mutlaka vardır. Hiçbir canlı sebepsiz yaratılmadığı
gibi, hayatımıza giren, her insanın bize kattığı bir şey vardır. Şahsen tanımamış olsam
da, okuduğum bir kitap sayesinde, “insanlık”
vasfının, pek çok nitelik ve sıfat içermesine
rağmen, yalnızca “insan olabilmenin hakkını
verenlere” nasip olduğunu öğrendim.
Elbette ki sevdiklerimizi kaybettiğimizde
üzülürüz, ama üzülmekten çok, o insanı görmüş, tanımış, sevmiş olduğumuz için şükretmek, mutlu olmak yerine, isyan edip gözyaşla-
“Zamanı öğrendim.
Yarıştım onunla”
Zamanla yarışılmayacağını, zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim”
100
Yaşamak elbette ki sonlu eylemdir, ancak
öğrenmek ve öğretmenin sonu var mı? Başka insanların zihninde iz bırakanlar, zamana
karşı yenilmeden, öğretmeye devam ederler.
Henüz fiilen Ahlat’a hiç gidememiş, memleketimin güzelliklerinden birini görmemiş olsam da, zihnen uzun bir seyahatten dönmüş
gibiyim. Bir söz vardır; “çok gezen mi, yoksa
çok okuyan mı bilir” diye.
Bulunduğu muhitte bile, her gün geçtiği
yollardaki güzellikleri göremeyen bir insan,
isterse dünyayı dolaşsın, o körlüğü ve cahilliği, onu gölgesi gibi takip eder. Dökülmüş bir
gül yaprağı bile, harflere hiç ihtiyaç duymadan yüzlerce satırlık bir şiir gibi okunabilir
mi? Okumak, sadece yan yana gelmiş harfleri
anlamlandırıp seslendirmek midir? Evrendeki canlı ve cansız her şeyde, “tek bir varlığı”
görebilmemiz için bize sunulanların değerini
bilenin, dünyadaki en bilge insan olduğuna
inanıyorum.
Kalbimizdeki bahçeye ne kadar çok sevgi
tohumu ekersek, kötülüklere o kadar az yer
kalır. Ama her ikisi de var, iyiliğin değerini anlayabilmek için, kötülüklerden ders çıkarma
becerisi ise, illa ki fakültelerde değil, daha çok
hayat okulunda öğreniliyor. İşte bu yüzden;
“İnsanı öğrendim.
Sonra insanların içinde iyiler ve kötüler olduğunu”
Sonra da her insanin içinde iyilik ve kötülük bulunduğunu öğrendim.”
Mevlana gibi büyük bir âlimle, asırlar
boyu nice gönüller fethetmiş böylesine büyük
bir zatla kendimi kıyaslamak kadar manasız
bir şey göremiyorum. Ben ki şu dünyada değil, koca evrende parçacığın da parçacığıyım,
hatta bir “hiç” im ki, hiçliğimden de memnunum. Yeter ki gurur ve kibir zehrini yutmuş
olmaktansa, “hiç” liği tercih ederim ama;
“AHLAT HALK HEKİMLİĞİNİN EFSANE
İSMİ ABDULLAH NALBANT USTA”dan da
öğrendiklerimi, paylaşmak, Abdullah Nalbant Usta’ya teşekkür etmek istedim; cür’etimi
bağışlayınız. Çünkü;
“Sevmeyi öğrendim.
Sonra güvenmeyi”
Sonra da güvenin sevgiden daha kalıcı olduğunu,
Sevginin güvenin sağlam zemini üzerine
kurulduğunu öğrendim.”
Bu kitabın her satırında, iyiliğin, dürüstlüğün, yardımseverliğin, sevilmenin, saygı
duyulmanın en büyük zenginlik olduğunu
öğrendim. Nasıl ki saçımız, göz rengimiz,
ten rengimiz bedenimizin görsel varoluşu ise,
mizacımızın da ruhumuzun vesikası olduğu
kanısındayım. Hırs yerine azmin insanları başarıdan başarıya götürdüğünü, Abdullah Nalbant Usta’nın özgeçmişini okurken öğrendim.
Kitabın birinci bölümünde, Abdullah Nalbant Usta’nın askerliğiyle ilgili satırları okurken, bir asker torunu olarak, bir Türk evladı
olarak, kendisine saygı duydum. Günümüzde
askerlikle ilgili pek çok tartışmalar var. Ben; siyasi bir söylem yapacak değilim; ama Mustafa
Kemal Atatürk’ün ilke ve inkılâplarına sahip
çıkan, bu yolda da fedakârlıklardan sakınmayacak olan bir Türk Genciyim. Askeri eğitim
almadım, ülkemizde kadınlar için askerlik
de mecburi değil. Ama bu Vatan için askere
çağrılacak olsam, bir saniye bile düşünmeden
askere giderim. Abdullah Nalbant Usta’nın
hem 1937’de hem de 1942’de iki defa askere
gitmesi, üstelik o zamanki koşulların daha zor
olması; buna rağmen vatan sevgisinin insana
ne kadar güç kuvvet verdiğini gösterdi.
Ne zaman ki Çanakkale’yi düşünsem, önce
boğazımda bir düğüm, sonra da omuzlarımda bir kuvvet” Tıpkı üzerimde tüm bedenimi
kaplayan, görünmez; kuvvetli bir çelik zırh
varmış gibi, korkusuz ve güçlü Türk askeri” Ve
101
“İnsan tenini öğrendim.
Sonra tenin altında bir ruh bulunduğunu”
Sonra da ruhun aslında tenin üstünde olduğunu öğrendim.”
Yaşadıklarımız mı bizi şekillendirir, yoksa
biz mi mantığımızla yaşadıklarımıza yön veririz? Abdullah Nalbant Usta’nın, yaşadıklarının
etkisiyle; kendine, çevresine, Ahlat ahalisine
karşı bir sorumluluk yüklenmiş olması, hayata
karşı ne kadar kuvvetli bir tavır sergilediğinin
gösteriyor. Kendisini şahsen tanımadım elbette
ki, bilip bilmeden yorum yapmak saygısızlığını ise kendime yakıştıramam. Ancak bir insan,
yaşadıklarından bir anlam çıkarıp, hem kendisini, hem de çevresini aydınlatması, pek çok kişinin derdine deva olması, üstelik hiçbir ücret
de talep etmemesi, saygı duyulacak bir davranıştır. Eğitim, sağlık, milli ve manevi değerlerin
yaşatılmasını da göz ardı edemeyiz.
“Evreni öğrendim.
Sonra evreni aydınlatmanın yollarını öğrendim.
Sonunda evreni aydınlatabilmek için önce
çevreni aydınlatabilmek gerektiğini öğrendim.”
Pek çok meslekten, nitelikli insanlara saygı
duyuyorum. Türk Ordusuna, Türk doktorlarına ve öğretmenlere saygıda kusur etmekten
imtina ederim. Ben de; daha yolun başında
bir öğretmen olarak, gelecek nesilden ümitliyim. “Ben oldum” dediğimiz anda “bittiğimizi”, hiçbir şey bilmediğimiz halde “biliyormuş
gibi” davrandığımızda öğrenme imkânlarımızı elimizin tersiyle ittiğimizi düşünecek olursak, her yeni güne başladığımda ve her gün
batımında, etrafıma baktığımda ve gerçekleri
görebildiğim her an, öğrenmeye devam ediyorum.
“Okumayı öğrendim.
Kendime yazıyı öğrettim sonra”
Ve bir sure sonra yazı, kendimi öğretti bana”
Öğrenmek demek, kendini tanımak de-
mektir. Kendi değerlerimin, kapasitemin,
dünyaya geliş amacımın farkında değilsem,
kendime ve çevreme faydalı olamıyorsam,
“profesör” etiketine de sahip olsam, gerçekte düpedüz bir cahil olduğumu kabul etmek
mecburiyetindeyimdir.
Ama biliyorum ki, evrende öğrenecek çok
şey var. Beni ben yapan, yaşadıklarım, gördüklerim ve öğrendiklerim; hatta paylaşabildiklerimdir.
“Ekmeği öğrendim.
Sonra barış için ekmeğin bolca üretilmesi
gerektiğini…
Sonra da ekmeği hakça bölüşmenin,
bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim.”
Sahip olduğum şeyleri paylaşabildiğim
ölçüde insanım; bilgi ise benden çıkıp genç
zihinlerde kendine yer bulduğunda anlam kazanır.
“Düşünmeyi öğrendim.
Sonra kalıplar içinde düşünmeyi öğrendim”
Sonra sağlıklı düşünmenin kalıpları yıkarak düşünmek olduğunu öğrendim.”
Malvarlığıyla övünen insanlar tanıdım,
kimseye kötüdür diyemem, belli ki kendileri
için değer ölçütü malvarlıkları. Ama insanın
en çok sahip olmak istediği şeyler, kaybetmekten en çok üzüntü duyacağı şeydir. Aya baktıktan sonra evladının yüzünden başka bir şey
görmeyen göz, geleceğe değer vermiş; eğer yanılmıyorsam, paradan, puldan, unvandan çok
daha fazla anlam yüklemiş. Bir insanı, en çok
yaşatacak olan şey, fikirleri ve yaptıklarıdır.
İlaçlar ve doktorlar, yarlarımıza merhem
olur, derdimize deva bulur. Bedenen hayat kurtarmak ne kadar değerliyse, fikirlerle, eserlerle,
öngörülerle insanların ruhlarının, zihinlerinin
karanlıktan kurtulmasına yardım etmek, o
derece değerlidir. Gençken insan bazı şeyleri
fark etmez, tecrübesizdir, bazen düşünmeden
102
hareket eder. Sonra belirli kalıplar öğreniriz.
Ama gün gelir, o kalıplar bu güne uymaz, ya
da biz o kalıpları güncel fikirlere dönüştürmeyi
bilemeyiz. Ne zaman ki hem geçmişe, hem de
bugüne ait fikirleri birleştirir, mantık çerçevesi
içinde bir senteze ulaşırsak, geleceği hedeflemiş oluruz. Geleceğin anahtarıysa kalıplaşmış
fikirlerden kurtulmaktır. Kalıplaşmış fikirlerden kurtulmak içinse, eğitimden destek almak
zorundayız. Eğitim deyince, kitaplardan vazgeçebilir miyiz?
Benim için, ekmek, su kadar gerekli bir
ihtiyaç, giyecek tüketimimden daha fazla yer
kaplıyor hayatımda. Bir de eğitim kurumları
için düşünelim. Bitlis Eren Üniversitesi’ne gönderilen kitaplarla, Abdullah Nalbant Usta’nın
adının yaşatılması, bu kitabı okurken beni en
çok etkileyen bölümlerden biri olmuştur.
Mevlana’nın bütün dizelerini yazmadım,
tamamını da yazımın içine yerleştirmek, haddimi aşar. Ancak son olarak şu dizelerden
esinlenerek yazıma son veriyorum:
“Her canlının ölümü tadacağını,
Ama sadece bazılarının hayatı tadacağını öğrendim.”
Bu dünyada bencilce, sadece kendisi için
yaşayanların, hayatı tadamadan veda edeceklerini düşünüyorum. Benim daha hayattan
öğreneceğim çok şey var” Yaşarken de hem
kendime, hem de çevremdeki insanlara yardım ederek hayatı tatmayı, benden sonraki
nesle maddi olmasa bile, bir şeyler bırakabilmeyi ümid ediyorum. Tıpkı Abdullah Nalbant
Usta’nın yaşam öyküsünün bende iz bıraktığı
gibi”
Kendisini şahsen tanımamış olsam da,
Ahlat Kültür Sanat ve Çevre Vakfı Yayınları’ndan çıkan Sayın İlhami Nalbantoğlu’nun kaleme aldığı “AHLAT HALK HEKİMLİĞİNİN
EFSANE İSMİ ABDULLAH NALBANT
USTA” adlı kitap sayesinde yazılarla tanımış
olduğum için mutluluk duyuyorum.
İstanbul Bitlis Tanıtım Günlerinde BETAV Standı
103
Ufuktan Bakan Şehir “Bitlis”
Nazif ÖZÇINAR
Ş
air Abdurrahman TEPE ne de güzel
anlatır Bitlis’i mısralarında:
“Sensin bu yurdumun maşrıkı tulü
Gülşensiz, gülzarın yok mu bir gülü
Mevla’m güle ram eylemiş bülbülü
Şeydalar misali şakıyor Bitlis”
Yeryüzündeki ilgi çekici konumunun yanı
sıra tarihin bilinen en eski dönemlerinden
yakın tarihimize kadar çeşitli toplumsal, sosyal, siyasi hareketlere sahne olan Bitlis, halk
kültürünün beşiği olacak zenginliğe sahiptir.
Tarihin taşıdığı efsanelerden tutun, coğrafyanın cömertliğini sergileyen doğal güzelliklerin müziğin yürek titreten ezgileriyle eşlik
ettiği dört mevsim zenginliğindeki sofralara
uzanan ellere kadar apayrı özelliği aynı anda
yaşarsınız bu Beş Minareli Şehir’de. İşte bu
Beş Minare’den gelen davet, yakını uzak, uzağı
hasret eder Bitlisliye.
Şehirler kendi kültürlerini yine kendileri
anlatırlar; çünkü kültür, özellikle halk kültürü
dağına, taşına, toprağına, insanına, “özüne”
siner şehrin. Ama Bitlis, kültür zenginliğini
bir başka güzel anlatır. Gelin, sizinle biz uzaktakilerin gözünden uçan, yanındakilerin bakmaya doyamadığı bazı tabiat harikalarında
bir gezintiye çıkalım :
Van Gölü; denizden 1646 metre yükseklikte 3738 kilometrekare genişliğiyle “deniz”
unvanını hak etmiş, sularında bir inci gibi
taşıdığı Akdamar adasıyla turistleri çekmeyi
başarmıştır. Van Gölü çevresi volkanik tabakayla kaplıdır, yakınında bulunan Süphan
dağının başından yaz kış duman eksilmez.
Süphan’ın batısında bulunan Nemrut dağı
içinde bir krater gölü bulunmaktadır. Nemrut’un adıyla ilgili efsaneye göre, Hz. İbrahim
kendisini Allah olarak ilan eden Nemrud’u
ikna etmeye çalışırken onun gazabına uğrar,
ateşe atılır; fakat yanmaz. Bu olaya bağlı olarak dağa Nemrut adı verilir. Nemrut gölüne
getirilen romatizmalı hastanın göl sularının
fizik tedavi özelliği sayesinde yürüyerek gittiği halk reçetesine not edilmiştir. Van Gölü’ne
dökülen Kilise, Zilan, Bendimahi çaylarının
hikayelerinden en güzeli Şamran kanalına ait
olandır. Kanal, Urartulardan günümüze kalmış, yükseğindeki bir kayada çivi yazılı bir
kitabeyi bize emanet etmiştir.
Bitlis’in en önemli yerlerinden biri de Bitlis
Deresi’dir. Günümüzde şehirleşmeyle birlikte otantik görünümünden çok şey kaybeden
dere, bu yörede yapılan savaşlarda üzerinde
bulunan kale ve gözetleme yerleriyle şehrin
düşmandan korunmasındaki tarihi değerini
ortaya koymuştur.
İskender’in “Buraya öyle bir kale yapın
ki ben bile zapt edemeyeyim.” Sözü üzerine
inşa edilen Bitlis Kalesi bölgenin neredeyse
en büyük yapısı olarak ziyaretçilerin ilgisini
çekmektedir. Tarih boyunca buralarda yaşayan insanların meydana getirdiği maddi ve
manevi değerlerin kıymetinin bilinmeyişi, bu
emanetlerin yıkılmaya, yok olmaya terk edildiği gerçeği, her birimizin çuvaldızı başkasına
batırmadan önce kendimize batırmamız gerektiğine dair bir iğnedir. Her köşesinde kümbet, han, hamam, kervansaray, medrese, cami,
mescit bulunan Bitlis, tam bir tarih müzesi
konumundadır.
Kültürü, yaşantıya dönüştüren aileye yuva
olan Bitlis evleri, emanetçilerinin kaybıyla
yaşadığı hüznü, yıkılmış duvarları, dağılmış
taşlarıyla anlatırlar. O evler, insanlarının kışın
buz gibi suyla elini yıkarken yaşadıkları ür-
104
pertiyi kışın dondurucu soğuğunda bir başka
hissederler.
İnsanın yaratıcı gücünün anlam kazandığı
çeşitli gelenek ve görenekler, manevi kültürün
mihenk taşı gibidir. Sevinçte, acıda toplumu
birleştiren maniler, bilmeceler, ata sözleri,
söylenceler, anılar nesilden nesile aktarılarak
Bitlislilere has kısa, özlü, anlamlı konuşmaların birer halkası durumundadır.
Sözü yine şairin hepimizi Bitlis’in satırlara
sığmayan kültür zenginliğini sahiplenmeye
çağıran mısralarıyla bağlamalı;
“İlimle yoğrulmuş toprağı taşı
Çok özledim kavim ile kardaşı
Bunda doğdu gönüllerin güneşi
Gözleri ufukta bakıyor Bitlis”
Van Gölünde Yapılan Spor Müsabakalarıdan
105
Komşuluk ve Dayanışma Kültürü
Cesim ÇELEBİ
B
itlis kadim tarihi, kurumları, alimleri,
sanatçıları, mütefekkirleri ve geleneksel kültür zenginlikleriyle, önemli bir ilim ve
kültür merkezi olmuştur. Bu zenginliklerden
kaynaklanıp, yüzyıllardan süzülerek gelen ve
gündelik yaşamda yansımasını bulan dayanışma kültürü, geleneksel özellikleriyle günümüze taşınabilmiştir.
Büyükşehir yaşantısı, göçler ve apartman
hayatı gibi etkenlerle komşunun komşuya yabancılaştığı, tanımadığı günümüzde, sosyal
problemlerin arttığı görülmektedir. Hal böyle iken, Bitlis’te geleneksel uygulamalarıyla
halen devam ettirilen komşuluk ilişkileri ve
dayanışma kültürü, sosyal yaşamda refah ve
huzuru arttırmıştır.
Bitlis’te herkes herkesle tanış, kan bağı
veya kız alıp verme nedeniyle hısım veya akrabadır. Herkes birbirini tanır ve bilir. Can
ve mal kaygısı yoktur. Alışveriş bile kolaydır.
Paranın olmaması durumunda bile geçimin
idamesi mümkündür. Güven tam, söz senet,
dostluklar ise güçlüdür.
Resim: Canan Ölekli
Komşi komşinin külüne muhtaçto,
Komşi kızi çirkin olo,
Komşide pişer bızede düşer,
Gülme komşan gelo başan. vb.
Bitlis Çarşısında Sohbet
Atasözlerinde de vurgulandığı gibi komşuluk ilişkilerinde birincil ilişki hakimdir. Komşuya verilen değer yüksek olup, akrabadan
önde tutulur. Komşu komşuya dost, sırdaş,
dertlere ortaktır. İhtiyaç anında komşuya
yardım esastır, komşunun namusu kendi namusu bilinir ve kollanır, neşe ve üzüntü birlikte paylaşılır, komşu için toyda düğün evi,
cenazede yas evi olunur. Bu birlik ve dayanışma kültürü ildeki sosyal yaşantıda kontrolu,
güveni, saygıyı ve sevgiyi tesis ederken, güçlü
bir dostluk ve huzuru getirmiştir.
Ticari hayatta becerikli olan Bitlis’linin,
dükkan komşuluğunda da güven ve huzur
vardır. Her fırsatta dükkan önlerinde yapılan,
çaylı, kahveli sohbetler. Birbirini sayan ve
seven esnafın yarattığı nice hikayeler, dedikodular, takılmalar ve anlatmalar. Birbirinin
geçmişini ve bütün özelliklerini bilen dükkan
komşuluklarında, sevgi, saygı, ülfetin doğurduğu samimiyet ve güven ortamında. Yazılı
olmayan kurallarıyla bir çarşı kültürünün hakimiyeti kendisini hissettirir.
Bitlis’li nüktedan, hazır cevap, kıskanç,
onur ve haysiyetine önem veren, yardım sever,
cömert, kadirşinas, misafire karşı hürmetkar
bir kişilik yapısına sahiptir. Aç kalsada açlık
veya yokluğunu belli etmez. İsteyemez. Bu
tavır için kullanılan “kabırgesi kabe” tabiri
Bitlise has bir tabirdir. İstenmez verilir anlayışı ve kültürünün hakim olduğu ilden hiç
dilenci çıkmadığı anlatılır. Bunda yetişme
kültürü, kişilik ve aile yapısı ile komşuluk
ilişkilerinin payının büyük olduğunu düşünüyorum.
Günümüzde kısmen deforme olsada Bitlis’te isteyenin hor, istemenin ise ayıp sayıldığı bir ahlaki yapı hakimdir. İhtiyacı olupta sa-
106
daka isteyemeyen onurlu kimseler için “dam
altı fukaresi” tabiri kullanılır. Dam altı fukarasının korunup, kollanması önem ve öncelik
taşır. Ayrıca, düşkünü görüp gözetmenin bir
borç ve görev olarak algılandığı ilde, her ailenin veya mahallenin kendi fakirini koruyup,
gözettiği güçlü bir sosyal yapı vardır.
Bitlis’te ihtiyaç sahibinin sıkıntısını karşılamada öncü, hayır ve şefkat sahibi otorite
şahsiyetlerce yapılan, yardım taleplerinin imkanlar ölçüsünde karşılanıp, geri çevrilmediği
ve sorgulanmadığı bir gelenek halen devam
etmektedir. Maziden köklenip, yüzyıllardır
devam eden bu özveri kültürünün günümüze
taşıyıcıları yörede sevilen, sayılan cömert insanlar, isimleri değişse de toplumda hep var
olmuş ve misyonlarını korumuşlardır.
Bu vesile ile gördüğüm veya çalışmalarını
duyduğum hayır ve şevkat örneği şahsiyetlerden; Hacı Murat Ölekli, Muhtar Hayrettin
Yalçın, Rıfat Güney, Sait Özdemir, Muhyettin
Namlı, Hacı İbrahim Yıldızlı, Mehmet Kalkan, Şeyh Sıraç Efendi, Hacı Şaban Balcı...
hatırlayabildiklerim. İsimlerini sayamadığım
nice gönül eri, cömert, güzellikte örnek hayırsever insanlar. Hepsinin ruhları şad olsun.
Bu güzide şahsiyetler ya ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını kendileri karşılar, ya da bir
iki yardımcısıyla esnaf ve evleri dolaşıp topladığı ayni ve ya nakti yardımlarla karşılardı.
Yardımlar bir ihtiyaç sahibine denilerek toplanır, isim verilmez. Karşılanan ihtiyaçlar taşıyıcılar (hammal, katırcı, nakliyeci) vasıtasıyla
evlere teslim ettirilir. Yardımı yapanlar kime,
yardımı alanlar ise kimlerin yardım yaptığını bilemezdi. İhtiyaç sahibinin korunması
yönünde gösterilen bu hassasiyet ve incelik,
kişiler arasında sevgi ve ülfeti geliştirmiştir.
Bitlis’te komşuluk ve yardımlaşma ilişkilerinin en güzel örneklerinden bir diğeri ise,
ürün hasadı zamanlarında komşu ve akrabaların gözetilmesi, zengin fakir ayırmadan
hasat edilen ürünlerden komşu ve akrabalara
hediye olarak gönderilmesi geleneğidir.
Bal, üzüm, lahana, patates, elma, kiraz, vişne ve benzeri meyva ve sebzelerin hasadında,
bu ürünleri yetiştirmeyen komşu ve akrabalara maddi durumlarına bakılmadan dağıtım yapılır. Bunda, paylaşma, komşu hakkı
veya komşunun göz hakkı olduğu düşüncesi
yanında, elde edilen ürünlerin sadakasının
verilmesi gerektiği, aksi halde sonraki yıllarda verimin azalacağı veya olmayacağı inancı
vardır.
Paylaşmaya yönelik yöreye özgü bir diğer
güzel uygulama “Cume Sütü” dağıtımı geleneğidir. Süt hayvanı besleyenler cuma günü
sabah elde ettikleri sütü hane halkına ve satışa vermez, maddi durumuna bakılmaksızın
hayvanı olmayan komşu ve akrabalara dağıtır.
Komşu hakkı ve hayvanların başının sadakası inancı ile cuma günü ücretsiz dağıtılan bu
süte “Cume sütü” adı verilir. Sütü alan memnuniyet ifadesi ile sütün bol olması için hayır
duada bulunur. Cimri kişilerin davranışları ile
ilgili olarak “Cume sütünü gönderdi, ardından pişigini (kedi) gönderdi” ifadesi Bitlise has
bir başka tabirdir.
Ayrıca yine hayvan besiciliği ile ilgili olarak, sevinci paylaşma ve dayanışma adına
yapılan bir diğer uygulama ise “Ağuz” dağıtımıdır. Süt hayvanları yavruladığı zaman besicilerin sevinçleri artar. Bu sevincin nişanesi
olarak doğum sonrası alınan ilk ağız sütünden
“Ağuz tatlısı” yapılarak komşu ve akrabalara
dağıtılır. Ağuz gönderilen kap boş çevrilmeyip bir miktar tuz konur. Yavrunun besili,
sütün bol olması için dua ve temennide bulunulur. Ağuz kabıyla gelen tuz yeme katılıp
hayvana yedirilir. Bu uygulama ile mal artımı
sevinci yakın çevre ile paylaşılmış ve ağızlar
tatlandırılmış olur.
Bitlis’teki yardımlaşma ve dayanışma kültüründeki çeşitlilik ve zenginlik, islam inan-
107
cını yaşamına mihenk edinmiş insanımızın
geçmişten günümüze mirasıdır. Asırlar önce
yazılı kaynaklara da konu olan yardımlaşma
kültürü ile ilgili olarak, Bitlis konusunda 298
nci. Osmanlı şeriye sicil defterinde “Bâlû Çelebi-zade Bâlû adlı zat, hayatında maluk olduğu dükkanlarını Ramazan-ı Şerifte fakur
fukaraya ekmek dağıtılmak için vakfettiğine ve
bu hizmetin 100 seneden beri devam ettiğini”
yazmaktadır.
Bie diğer örnek, Hüsrev Paşa Vakfı’nın
996H (1581M.) tarihli vakfiyesinde:
“Rahuva’daki kervansaraya gelen misafirlere yedirilmek üzere günlük beş batman koyun
eti alınması, sabah buğday çorbası, akşam pirinç çorbası yapılması, yemekten sonra gelen
misafirlere bal, pekmez ,peynir ve yoğurt ikram
edilmesi,
Mübarek gecelerde misafirlere çorba, pilav,
zerde veya ekşi aş ile ziyafet verilmesi.
Kadirşinas Bitlisli özveri sınırlarını aşan
hizmetleriyle gurur ve mutluluğun tablosunu
oluştururken, hemşehrisi için bir umut ve gurur kaynağı olabilmiştir. Bu gurur ve mutluluğu bizlere yaşatıp, fedekarlıkları ile rehber ve
önder olan, başta vakıf başkanlarımız Sayın
Cemil ÖZGÜR ve Sayın Ahmet EREN’in şahıslarında BETAV’ın değerli yönetim kurulu
üyelerine, üye ve destekçilerine içten teşekkür ve minnettarlığımızı sunmayı bir borç
biliyorum. İyi ki varsınız.
Bu vesile ile kuruluşundan bu güne BETAV’a hizmet vermiş şahsiyetlerden hayatta
olmayanları da rahmet ve şükranla anıyorum.
Ruhları şad olsun.
Resim: Canan Ölekli
Kış günlerinde adam sayısınca her ocak
başına bir kucak odun ve yirmişer dirhemden
birer mum verilmesi, üç kandilin sabaha kadar
yanması, Mütevelliye günlük on iki akçe verilmesi”. Kaydedilmiştir.
Yazılı kaynaklarda da ifadesini bulan muhtacı koruma ve kollama inancı, Bitlisli için bir
yaşam biçimi olmuş. Nesilden nesile intikal
eden bu özveri ve dayanışma kültürü günümüzde BETAV ın ulvi yapısında en güzel ifadesini bulmuştur. Günümüz neslinin örnek
şahsiyetlerinin özveri ve fedakarlığında abideleşen BETAV gıpta edilir bir kuruluş olmuştur.
Bitlis Çarşısından Bir Görünüm
108
“Hain Üreten Bir Toplum Olduk!”
Hüsnü MERDANOĞLU
E
ski bakan ve diplomat Sayın Kamran
İnan’ın “Hain Üreten Bir Toplum Olduk!” yazısı oldukça üzerinde düşünülmesi
konuları içermektedir. Söz konusu yazının
kimi bölümleri şöyle;
“Bakanlar Kurulu’na güvenlik birimleri
brifing veriyordu. Ben, devlet aleyhine faaliyet gösterenlerin sayısını sordum. Bakanlar
Kurulu’na verilen brifingde 205 bin rakamı
telaffuz edildi. Ben de bunu o dönem yayımladığım bir kitabımda açıkladım ve resmi bilgilere göre 205 bin hainimiz olduğunu belirttim. Birkaç yıl sonra karşılaştığım dönemin
Genelkurmay Başkanı, ‘O zaman verilen rakamların şimdikilerin yanında çok mütevazı
kalıyor.’ demişti. Şimdi daha da arttı. Bunu
nereden çıkardığımı soruyorsanız, ben ülkemizde olup bitenleri yalnız gözlerimle bakmaz, incelerim. İnsanımız yanlış yolda ve ne
yazık ki benim vatanım hain yetiştiriyor. Türkiye insanı, yabancılara devletini gammazlıyor. Siyasetçilerin, bürokratların bile haberi
olmayan çoğu bilgi, yabancılara ulaştırılıyor.
Yabancı ülkelerden gelecek gazetecilerin kimlerle görüşmesi gerektiği bile önceden belli
çevreler tarafından ayarlanıyor ve özellikle
devlet aleyhine konuşacaklarla görüşmeler
ayarlanıyor. Devlet aleyhine faaliyet gösterenler haindir. Devletimizi dışarıya jurnalleyen,
yabancı kamçısıyla devletini dövmeye çalışanlar, bu yaptıklarının karşılığını da fazlasıyla alıyorlar. Ne kadar etkili olurlarsa ona göre
prim alıyorlar, ona göre mesleklerinde terfi
ediyorlar ve önemli noktalara gelmeleri sağlanıyor. Önemli noktalara gelince de çok daha
önemli konuları yabancılara aktarmaktan çekinmiyorlar. Bunları üzülerek gözlüyor ve anlatıyorum. Hainlik, ihanet üreten bir toplum
olduk. Bunun ilacını da bulamadık. Türkiye’de
devlet adamı yokluğu var. Bir zamanlar ülkemiz, ‘Devlet adamı hazinesi’yken, şimdi ‘Devlet adamı fukarası’ haline geldi. Devlet yönetiminde öncüyken, şimdi devlet yönetiminin
unutulduğu bir ülke durumuna gelmiş bulunmaktayız. Türkiye’de eğitim iflas etmiş halde.
Dünyada en az kitap yazan ve okuyan bir ülke
haline geldik maalesef. Örneğin Fransa’da
kişi başına yılda 30 kitap düşüyor, bizde ise
30 yaprak bile düşmemektedir. Okumadan,
araştırmayan bir ülke olduk. Batı ülkelerinde
liderler, devleti yönetenler kitap yazar. Bizde
bunların hiçbiri yok. Yazsanız da kim okur ki?
Bu kadar önemli bir yerde bulunan ülkemizi
küçültmek isteyenler var. Bunun için de büyükçabalar gösteriliyor.
Ülkemize sadakatle hizmet eden ve bunun
için çaba gösterenlerin başına çok işler getiriliyor. Ne yazık ki, Türkiye’de hainler makbuldür. Bu kadar hainin nasıl yetiştiği, toprağımızdan mı, suyumuzdan mı olduğu da
araştırılıp incelenmesi gereken bir konudur.
Buvatan hain yetiştirmede nasıl bu kadar verimli olduğu ortaya çıkarılmalı ve buna göre
önlemler alınmalıdır.”
Sayın Kamuran İnan’ın bu değerlendirmeleri ve özellikle; “Buvatan hain yetiştirmede
nasıl bu kadar verimli olduğu ortaya çıkarılmalı” vurgusu, Atatürk’ün her zaman güncelliğini koruyan ve koruyacak olan şu sözleriniakla getirmektedir:
“Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve
fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı,
Türk ekonomisi, Türk şiir ve edebiyatı bütün
güzellikleriyle gelişir.”
“Bir millet, savaş meydanlarında ne kadar
parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin
109
yaşayacak sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla mümkündür.”
“Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır;
ya da esaret ve sefalete terk eder.”
Atatürk’ün, dolayısıyla Kemalizm’in amaç
ve hedefi; geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımızıve gençlerimizi,ulusal gerçeklerimiz ve değerlerimiz doğrultusunda bir eğitim
ile yani ulusal eğitim ile yetiştirmektir. Başka
ulusları taklit ederek ulusal eğitim verilmez.
Bu nedenle cumhuriyetimizin ilk döneminde
eğitiminiçeriği dili, yöntemi ve eğitim araçları
ulusallaştırılmaya (millileştirilmeye) çalışılmıştır. Onca sıkıntılı günlerde, savaşın tam
ortasında 16 Temmuz 1921’de Ankara’da toplanan Maarif Kongresini açış konuşmasında
Atatürk şu sözleri, hedeflenen eğitimin içeriğini de belirleyen özelliktedir:
“Bugüne kadar izlenen eğitim ve öğretim
yöntemlerinin milletimizin gerileme tarihinde en önemli etken olduğu kanaatindeyim.
Onun için bir millî eğitim programından
bahsederken eski devrin hurafelerinden, toplumsal yapımızla hiç de ilgisi olmayan yabancı fikirlerden, doğudan ve batıdan gelebilen
tüm etkilerden tamamen uzak, millî özelliklerimizle ve tarihimizle bağdaşabilen bir kültür
kastediyorum”
Atatürk, 1 Mart 1922’de Türkiye Büyük
Millet Meclisi’ni açış konuşmasında; ilköğretimden üniversiteye kadar eğitimin her kademesinde gençlerimizin en önce ve her şeyden
önce Türkiye’nin istikbaline, kendi benliğine
ve ulusal geleneklerine düşman olan bütün
varlıklara karşı mücadele etme bilincinin kazandırılmasının gereğini vurgulamıştır.
Ülkemizde hain yetiştirilmemesinin ilacı,
geleceğimizin güvende olması ve dünyanın
en sorunlu bölgesinde yer alan yurdumuzun,
birlik ve bütününün korunması Atatürk’ün
hedeflediği ulusal eğitime yeniden dönmekle
mümkündür.
Ne mutlu, Atatürk’ü anlayanlara ve O’nun
ilkelerini koruyanlara.
Bitlis Mutfağın’dan Örnekler
110
Bitlisli Bir Şair Niyazi Ateşli
Cahit ULUER
Gazeteci-Yazar-Şair.
Ö
ncelikle, Niyazi Ateşli hakkında şair
tanımının yeterli olmayacağını söylemek isterim.
Niyazi Ateşli için günümüzde şovmenolarak adlandırılan gösteri sanatçısı deyimin
daha doğru
olacağını sanıyorum.1940’lı yıllarda Bitlis’te bütün kültürel ve sportif olaylarda Niyazi
Ateşli’yi görmek mümkündü.Ben,bu yılların
1944-1949 arası dönemini,okulla ev arasında
geçen bir yaşam diliminde hatırlayabildiğim
kadarı ile yazmaya çalışacağım.O yılları çok
daha iyi bilenlerin ve hatırlayanların bu gibi
konularda anılarını yazarak geleceğe ileteceklerini umuyorum.
O yıllar, II. Dünya Savaşı zorluklarının devam ettiği yıllardı.Şehirde elektirik yoktu.Halkevinde bulunan ve rüzgar dinamosu ile doldurulan akümülatörle çalışan bir radyo vardı.
O dönemde halkevi,bütün kültürel çalışmaların merkezi halindeydi.Halkevinde müzik
çalışmaları yapılırç,oyunlar sahnelenir,sportif
yarışmalar düzenlenirdi.Okul ödevlerimiz
için halkevinin zengin kütüphanesinden yararlanırdık. Halkevine gelen beş çift kayak,ilk
defa kayağı görmemizi,tanımamızı sağlamıştı.Şehirde elektirik tesisatı yapılınca;halkevinin işlevi daha da artmış;gezici tiyatro gurupları,ilizyonistler ve benzeri sahne sanatçılarını
da halkevinde ızleme olanağını bulmuştuk.İlk
sinama filmini de halkevinde seyretmiştik.O
yılların bütün olumsuz koşullarına karşın,şehirde canlı bir kültürel ve sosyal yaşamın varlığını hatırlıyorum. Bir örnek olarak;ortaokul
son sınıfı arkadaşlarımızın sene sonunda Molier’in Cimri oyununu halkevinde çok başarılı bir şekilde sahnelediklerini gösterebilirim.
Ayrıca;yine o yıllarda bazı evlerde zengin kitaplıkların varlığını da eklemek isterim.
Niyazi Ateşli, şehirdeki bütün bu sosyal
ve kültürel etkinliklerin içinde görülürdü.
Şiir yazar, saz çalar, taklitlerle herkesin ilgisini çekerdi. Şehrin tanınmış kişileri ile ilgili
taşlamaları kulaktan kulağa yayılır, taşlamalara hedef olanlar bile O’na sempetiyle bakarlardı.Niyazi Ateşli,Bitlis türkülerinin radyo
arşivlerine girmesini sağlayan kişi olarak da
bilinir.O’nun kaynak kişi olarak gösterildiği;Muzaffer Sarızözen ve Neriman Tüfekçi tarafından notaya alınan altı Bitlis türküsü günümüzde de zevkle dinlenmektedir. Bu türküler
(1) :
Bağa Vardım Nar İçin
Bitlisin Yolları Taştır Geçilmez
Memi Hayranım Olam
Oyar Hindi
Oynama Yorulursun
Yoncalar Hanım Yoncalar
Şeklinde sıralanabilir.
O yıllarda Ankara Radyosu’nun Yurttan
Sesler Programında “Niyazi Ateşli’den alınan
bir Bitlis türküsü”anonsunu duymak bize büyük bir zevk verirdi. Niyazi Ateşli’nin Ankara Radyosu’nda sanatçı olarak görev alacağı
düşünülür, konuşulurdu. Sanırım, kendisi
de bunu hayal ederdi. Ancak, bu hayali gerçekleşmedi. Daha sonra, İstanbul’a Üsküdar’a
yerleştiğini, Devlet Deniz Yolları’nın yurtdışı
seferler yapan vapurlarında çalıştığını biliyorum.1983 veya 1984 yılında bir gün, bana,yayınladığı Bitlis Ufuklarında adlı şiir kitabını getirdi. İç sayfada, kitabın Dilek Optik
sahibi Ahmet Dilek tarafından bastırılarak
Bitlislilere hediye edildiği notu vardı. 24 say-
111
fadan oluşan kitapta; önsözden sonra,Bitlis
Yöresinde konuşulan mahalli sözler (5-7.s.)
“Pişik”, “Bağa Vardım”, “Didevan Üstündeyim”, “Haha Haha Haha Ninna” başlıklı dört
türkü sözü,Bitlis Manileri ve Niyazi Ateşli’nin
on adet şiiri yer almaktadır. Şiirlerini yalın bir
dille yazmıştır. Konularını, Bitlis’ten, Bitlisle
ilgili kişiler ve olaylardan seçmiştir.” Kemal
“şiirini, çok genç yaşta ölen arkadaşı Kemal
Zülfikar için yazdığını not etmiştir. Aynı şekilde, Hamamcı Süleyman için yazdığı “Ulu
Hamam”, Bitlis’te ölen vali Hulusi Devrimer
için yazdığı “Hulusim” şiiri ile Bitlis Çayı’na
atlayarak intihar eden P.T.T. memuru Hasip
için yazdığı “Bitlis Çayı” şiiri,tanıdıklarının
ölümleri ardından yazdığı şiirlerdir.Bunların
dışında: “Gule”, “Bitlisin Akıllı Delileri”,
“Bak Gıra Nice Oldu”. Başlıklı şiirlerinin yanında “Unutmak”, “Binnaz”, “Unutulmak-”,
“Köçerden” başlıklı dört beş mısradan oluşan
şiirlerine de kitabında yer vermiştir.
BİTLİSİN AKILLI DELİLERİ
Muharrem der ki,ben alayım,
Nergis başına belayım,
Hepsinden ben alayım,
Benden başka erkek var mı, subay var mı?
Nergis der ki,ben nazlıyım,
Fato gilde gizliyim,
Mavi Şalvar, şaş gözlüyüm,
Benden başka güzel varmı, nikel var mı?
Şengo der ki,boyum uzun,
Beni al gerdana düzün,
Beşibirlik düzüm düzüm,
Benden başka tüccar var mı, zengin var mı?
Hamza Piloç gezer dilde,
Ben yalnızım bu ilde,
Doksanbir defteri yerde,
Benden başka dertli var mı,ahmak var mı?
Konuyu, Niyazi Ateşli’yi rahmetle anarak,
O’nun şiirine bir örnek olarak “Bitlisin Akıllı
Delileri”
Şiiri ile sonlandırmak istiyorum.
112
1) İnternet Türkü Sitesi
25 Yıllık Prestij
Celal SAYDAM
Sevgili hemşehrilerim;
B
ETAV’ın kuruluşunun 25. yıldönümü
nedeniyle hazırlanan prestij sayısında
yer almak, inanın bana bambaşka bir duygu
yaşattırıyor.
25 yıl önce BETAV kurulduğunda, BETAV
ile ilgili yaptığım yüzlerce haber, bir bir gözümün önünden akıp gitmeye başladı.
Dile kolay 25 yıl.
Türkiye’de eşi ve benzeri bulunmayan Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı, Devletin en sıcak
şekilde yaklaşım gösterdiği Vakıflardan biri
olma başarısını göstermiştir.
Bitlisli işadamlarının bir araya gelerek
oluşturduğu BETAV, kuruluşundan bu güne
kadar çıtasını hep yükseltmiş ve Bitlislilerin
göz bebeği olma başarısını göstermiştir.
Özellikle eğitim alanındaki başarısı tartışılmazdır. Bu güne kadar yüzlerce Bitlisli
öğrenciye sağladığı burs ve katkılar, ülkemizdeki bir çok vakıftan çok daha ileri seviyede
olmuştur.
İşte bu yüzdendirki; BETAV’ın hazırlamış
olduğu prestij sayısı, bence taşların yerine
oturduğunun bir göstergesidir. 1987 yılında
kurulan ve kurulduğu günden bu güne kadar
arkasında tek bir şaibe dahi bırakmayan BETAV, bir anlamda da rakipsiz tek vakıf olma
özelliğinide elde etmiştir.
Bitlis Belediye Başkanı sayın Fehmi ALAYDIN tarafından Bitlis’in anahtarının teslim
edildiği işadamımız, Bitlis’in hayırlı evladı,
büyüğümüz olan BETAV Genel Başkanı sayın
Ahmet EREN beyefendi ile sadece BETAV değil; Bitlis İl ve İlçeleride değişim göstermiştir.
Bitlis’e yapılan hizmetlerde sayın Ahmet
EREN’in izlerini görmek, diğer işadamlarımıza örnek olması ve aynı zamanda bir dinamo
gibi karşımızda durması hep güven verici olmuştur.
Bitlis’e bir çivi çakmanın ne kadar önemli
olduğunu ve çakılan her çivinin göğsümüzü
kabarttığı unutulmamalıdır.
Yapılan hizmetlerde elleri titremeyen işadamlarımızın sayısının artması ne kadar
önemli ise, BETAV’ında gönlümüzün en derin yerinde yer bulmuş olmasıda o kadar
önemlidir.
Bitlis’in anahtarını taşımak her yiğidin
karı değildir. Önemli olan o anahtara sahip
olabilmektir. Bitlis’in hayırlı evladı sayın Ahmet EREN beyefendi, Bitlisliyim diyen herkesin hayır dualarını bu yüzden almaktadır. Allah kendisinden razı olsun. Eşine ve ailesine
sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
BETAV’ın Prestij sayısının gelecek nice 25
yıllara ışık tutmasını diliyorum.
113
Sevgi ve saygılarımla. AĞUSTOS 2013
Ergin Ağabeyle Hayalimizdeki Bitlis
Serdar DURER
N
e Güzel demiş Yahya Kemal; İnsan
alemde hayal ettiği müddetçe yaşar.
Amerikalı yazar Mark Twain’de; Düşlerinizi
kovmayın, çünkü onlar gidince siz kalırsınız
ama artık yaşamıyorsunuz demektir.
İlk defa Bitlis’in sorunlarını kaleme almaya başladığım 97-98’li yıllarda genç bir araştırmacı iken tanışmıştım Ergin ağabeyle, araştırırken sabırlı olmak gerektiğini, daha çok
kaynağa ulaşmak gerektiğini ilk defa ondan
öğrenmiştim. Bitlis kütüphanesinde arşivlerin
raflarındaki tozu ilk defa onunla yutmuştuk.
Bana bir defasında Serdarcım sen azimli bir
gençsin, herkes doktor, mühendis, hukukçu, öğretmen olabilir ama herkes araştırmacı
olamaz. Herkes yazar olamaz. Bu, çok ayrı bir
şevk, heyecan, meşakkat isteyen bir alandır.
Demişti yıllar önce. Yıllar sonra Ergin ağabeyle kısa bir Bitlis turu yaptık. Bakın bu kısa
turdan ne hayaller çıkardık?
Ergin ağabeyle Şehri bey tepesinden başlayarak her açıdan Bitlis’in analizini yaptık.
Şehri bey tepesinden Dideban’a teleferik atılmasını hayal ettik. Şehri bey tepesine Atakule gibi bir yapının inşa edilmesini ve Bitlis’in
dört bir yanını görebilmeyi hayal ettik. Bitlis’in çevresindeki dağların ağaçlandırıldığını
ve yemyeşil bir Bitlis’i hayal ettik. Abdal ha-
nın cariyesi sofia ile gezindiği üzüm bağlarının tekrar yeşerdiğini hayal ettik. Bitlis’in eski
buz gibi suyuna kavuştuğu günleri hayal ettik.
Şehri bey tepesinden Bitlis Kalesi ve Mırcatlık
mezarlığını izledik. Beşminare’yi; Ulu Camii,
Gökmeydan, Şerefiye, Meydan ve Kale Camiyi aynı anda görebilmenin tadına vardık.
Şehri Bey’den Bitlis’in damına, Dideban
dağının tepesine çıktık. Ünlü Seyyah Evliya
Çelebi bakın ne diyor Dideban dağı hakkında; Bitlis şehrine hakim bir dağ vardır, adına
Dideban dağı derler. Üzerine çıkıldığı vakit
en yüksek dağların dahi ardını, arkasını görebilirsiniz. Dağ tılsımlı olup, halkın bundan
haberi yoktur. Demiştir.
Eskiden şehrin gözetleme kulelerinin bulunduğu Dideban’ın tepesinde uzun yıllardır
TRT’nin cihazları bulunmaktadır. TRT’nin
yayın akışının takip edildiği yer olarak kullanılıyor. Bu tepeden Bitlis’in her tarafını, her
güzelliğini görmek mümkün. Bu tepeye bir
teleferik kurulmasını ve Bitlis’in eşsiz doyumsuzluğuna bu sayede varılmasını hayal ettik.
Bitlis’in bir turizm cennetine dönüşmesini
hayal ettik.
Dideban’da TRT’nin personelleri Recep
Akan ve Gülmehmet Dağdagül amca ile közde demlenmiş çayları, büyük çanağın altında
yudumlamanın tadını tarif edemem. Sanki
Dideban’ın tepesine tesisler kurulmuş, bağlar, bahçeler, parklar ve bizde kendimizi sanki
kamelyanın birinde közde demlenmiş çay yudumlarken şehrin o eşsiz kuşbakışı manzarasını izliyorduk.
Dideban’ın tepesinden 5000 yıllık tarihe sahip, nice alimlerin yetiştiği, gezginlerin
durağı, büyüklerin uğrağı Bitlis’i hayal ettik.
114
T atvan Feribot İskelesi
Gençlerin üretken olduğu, kahve kültürünü
terk ettikleri el ele, omuz omuza bir Bitlis’i
hayal ettik. Dedikodunun bittiği, insanların
bir birini çok sevdiği, sevmek için yaşadığı ve
yaşattığı bir Bitlis’i hayal ettik. Bilim adamlarının, sanat adamlarının, fikir adamlarının
çokça olduğu bir Bitlis’i hayal ettik. Bitlis Eren
üniversitesinin Dünya’da en başarılı ilk yüz
üniversite arasına gireceği günleri hayal ettik.
Avrupa’dan, Uzak doğudan, Amerika dan isteyen herkesin direk Bitlis’e uçabileceği günleri hayal ettik. Bitlis’in ve ilçelerinin merkeze
yakın dağlarında kayak sporunun yapıldığını
ve Bitlis’in bir kayak şehri havasına bürüneceği günleri hayal ettik. Rahva’nın modern bir
şehir olacağı, Bitlis deresinin üzerinin açılıp
o tarihi köprülerin ve kemerlerin şehrin mistik görüntüsüne ayrı bir renk katacağı günleri
hayal ettik. Her alanda terakki kaydetmiş açık
hava müzesi bir Bitlis’i hayal ettik. Aslında Dideban her şeyin özetidir.
Dideban dağı bir çok türküye ve maniye de
konu olmuştur.
Bunlardan biride şudur; Dideban üstündeyim
Dal boyu kastındayım
Erenler dua etsin
Ben murat üstündeyim.
Dideban dağının tepesinde bulunan harabeye Murat taşı denirmiş. Kurtuluş savaşı döneminde Bitlis işgale uğrar iken, Dideban’da
nöbet tutan ve henüz muradına erememiş Askerler şehit edildiği için halk buna Murat taşı
ismini vermiştir. Evlenme çağına gelmiş genç
kızlar türkü ve maniler eşliğinde Dideban’a çıkar tepedeki kulenin etrafında yedi (7) tur atarak üzerine çıkıp eşarbını rüzgara bırakırmış.
Rüzgar eşarbı hangi yöne savurursa kader ve
kısmetinin o yönden geleceğine inanılırmış.
115
Dideban’dan Yusufiye medresesi’ne geçtik.
Bizi BİSİAD’ın görevlisi Numan Dinç karşıladı. Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından kiralanıp BİSİAD tarafından koruma altına alınan
medrese’nin otantik yapısına ve mekanın özüne hiçbir zarar verilmeden o kadar güzel bir
hale getirilmiş ki serin havasını da eklersek
oturmaya doyamazsınız.
Gökmeydan’da bulunan Ihlasiye Medresesinin içindeki Vakıflar bölge müdürlüğüne
geçtik. Vakıflar Bölge Müdürünü ziyaret ettik.
Bölge Müdürü ile Camilerimizin durumunu,
özelikle restorasyon çalışmaları devam eden
Şerefiye Camii, Ulu Camii’ni konuştuk. Başta
WC’si olmak üzere, havuzunun ve diğer problemlerinin ciddi boyutlara ulaştığı Aynelbarit
camii’ni konuştuk.
Ziyaretimizi müteakip şiirlere konu olmuş
Gökmeydan’a geldik. Rus ve Ermeni işgali sı-
rasında Bitlisli bir asker tarafından yazıldığı
tahmin edilen;
Gökmeydan baş aşağı
Belinde şal kuşağı
Alay kalkmış gidiyor
Hepsi Bitlis uşağı.
Bir rivayete göre de 1914’te Sarıkamış’a
Ruslara karşı savaşmaya giden Bitlisli askerlerin türküsüdür.
Dörtlüğünü Ergin ağabeyden dinledikten
sonra, soluğu Öğretmen evinde aldık. Soğuk
meşrubatlarımızı yudumlarken Dideban dağına şöyle alttan baktık. Şimdi bu araçla oraya
nasıl çıktık diye cesaretimize inanamıyorduk.
Şehri Bey’e çıkmayan, Dideban’dan Bitlis’i
izlemeyen, Aynel Barit’te çimmeyen, Duap
yaylasında gezmeyen kimse Bitlis benimdir,
ben Bitlisim demesin...
Gökmeydan Minaresi
116
Bitlis’te Turizm
Fatih BAKAR
Nurullah Eren Anadolu Öğrt.Lisesi
Öğrenci
T
urizm; dinlenmek, eğlenmek, görmek
ve tanımak gibi amaçlarla yapılan gezilerin, bir bölgeye turist çekmek için alınan
önlemlerin, yapılan çalışmaların tümüdür. Her
şeyden önce sosyal bir etkinliktir.
Turizm gelişmenin önemli bir faktörüdür.
Günümüzde gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerin elde edilen gelir tablosuna baktığımızda turizme düşen payın hiç de az olmadığı görülür. Çünkü turizm çok yönlü bir kavramdır.
Kendisiyle beraber maliye, işletme, politika,
çevre bilimi gibi bilim dallarını etkiler ve bunlardan etkilenir. Bu yüzden turizmin bu görülmeyen çok faydalı yanının ortaya çıkması için
çevremize yüzeysel açıdan yaklaşmamalıyız.
İçimizdeki farkındalık duygusunun harekete
geçmesi lazım. Başımızı kaldırıp etrafımıza
baktığımızda hakikaten işin çok farklı boyutlarda olduğunu görebiliriz. Bu çevreyi Bitlis
olarak düşündüğümüzde karşımıza bizi haksız
çıkarmayacak bir manzara çıkacaktır. Uygarlığın gelişmesine ev sahipliği yapan, birçok medeniyetin ayak izini taşıyan ve nice İdris-i Bitlisiler, Gavsi Hizaniler yetiştiren bu şehrin her
yerinin buram buram tarih kokmadığını kim
söyleyebilir. Bu kokuyu almamak; tarih hazinesinin mücevherlerinden yoksun kalmak değilde nedir? İki adımda bir Selçuklu ve Osmanlı
mimarisiyle tasarlanmış medreseler, camiler,
Bitlis evleri ve en önemlisi Makedonya Kralı
İskender tarafından kumandanı Bedlis’e inşa
ettirilen, heybetiyle görenleri büyüleyen tarihi
Bitlis kalesi; Bitlis turizminin en önemli yapı
taşlarındandır. Fakat bu eserlerin sahipsizlik ve
önemsenmemezlik nedeniyle var olan potonsiyelleri maalesef Bitlis turizmine yeterli katkıyı
sağlamaktadır. Bu nedenle bu eşsiz güzellikteki
yapıların hem hak ettiği değerleri tam olarak
alabilmeleri hem de Bitlis’in turizmine katkı
sağlayabilmeleri için bakım, onarım, tanıtım
çalışmalarının yapılması gerekiyor. Neden Bitlisimizde turizm gelişmesin ki? Neden akın
akın turist gelmesin ki? Şu an bile görüyoruz ki
her yıl yüzlerce turist bu güzel şehri ziyaret etmektedir. Ayrıca Bitlis’te turizmi sadece tarihi
yapılar olarak düşünmemeliyiz. Bunun yanında özel konumunun ve yükseltisinin getirmiş
olduğu dezavantajları avantaja çevirerek, şehri
kış sporlarının vb. aktivitelerin yapılabileceği
bir cazibe merkezi haline getirebiliriz. Bununla
beraber uzak ya da yakın coğrafyalardan şehrimize intikal eden misafirlerimize kendilerini
evlerinde hissedebilecekleri, her yönüyle rahat
ve konforlu otellerin şehrimizin merkezinde
inşa edilmesinin bu iş için vazgeçilmez olduğunu bilmeliyiz. Buna ek olarak çeşitli kültürel,
sosyal, bilimsel şenlik, panayır ve sempozyumlarla şehrimizin diğer bölgelerce de tanınmasına katkı sağlamamız gerekiyor. Şehrimizin
her türlü fiziki donanımının tamamlanması
turizm açısından ne kadar önemliyse, bölge
halkının gelen turistlere nasıl davranacağı ve
onlarla nasıl iletişim kuracağı o denli önemlidir. Bu eksikliğin giderilebilmesi ve halkın da
bu süreçte ektin rol alabilmesi için bilgilendirici ve eğitici seminerlerin ve konferansların
düzenlenmesi de önemlidir.
Tanıtım faaliyetlerinin yoğunlaşması, şehrin fiziki şartlarının iyileştirilmesi, yıkık dökük
tarihi yapıların onarılması ve halkın da bu süreçte etkin rol alabilmesi neticesinde şehrimizin kısa sürede çok geniş kitlelerce tanınmasına
büyük ölçüde katkı sağlayacaktır. Bitlis Kalesinin nice karlardan, fırtınalardan sonra güneşe
şahit olduğu gibi bizde buna şahit olacağız.
117
Rahva Bozkırlarında Turizm
Hacer ÖLMEZ
Nurullah Eren Anadolu Öğrt.Lisesi
Öğrenci
B
ilim, tarih, kültür ve sanat eserlerinin
korunup sergilendiği şehir hafızaları
olan müzeleri çoğaltmak ve zenginleştirmek
için büyük miktarlarda paraların harcandığı
günümüzde, Bitlis şehrinin tarihi dokusunun
korunması son derece önemlidir. Parmak
uçlarının haritada işaretlediği nokta Bitlis olmalı. Bitlis konuklarını taze, duru ve masum
bakışlarıyla karşılıyor.
Şehrin her köşesine serpilmiş bulunan
medreseler, tekkeler, köprüler, çeşmeler, şifahaneler, hanlar, hamamlar, kervansaraylar ve
daha birçok eser bu mucizevi şehrin içinde
kendine yer edinmiştir.
El- Aman Hanı dünyanın şimdiye kadar
gerçekleştirdiği en medeni ve insani müesseseleri arasında ilk sırayı alan Osmanlı İslam medeniyetinin kudretini, büyüklüğünü
gösteren koskoca abidevi kervansaraylardan
biri olan El-Aman Hanı bozkırın yalnızlığında binbir gece büyüsüyle, fakat hüzünlü, kaderine terk edilmiş, perişan bir vaziyette tek
başına durmaktadır. Birçok kervanın eman
(imdat) isteyerek sığındığı hayatta ölüm ara-
sındaki çizgide onlara kucak açtığı bilinen bu
muhteşem yapı, maalesef bugün kendisi eman
(imdat) istemektedir.
Beş minare tüm ihtişamıyla geleni gideni
ağırlamaktadır. Hüzünlü hikayesiyle gelen
gidenin yüreğini sızlatmaktadır. Herkesin aklında bir yer tutmaktadır.
Bitlis’in türkülerini dinleyen, kendinden
bir şeyler bulmaktadır. Kimisi kendisini, kimisi memleketini, kimisi özlemini … Bitlis
türküleriyle, minareleriyle, hanlarıyla, kervansaraylarıyla tarihi yaşatıyor ve yaşatmaya
devam edecektir. Evliya Çelebi, bu şehri kitabında o kadar güzel almış ki her şeyi anlatıyor
adeta söyleyecek söz bırakmıyor.
Bu şehrin kapılarını herkese ardına kadar
açık bırakmış. Bitlis kalesi şehre gelen misafirlerini koruyor adeta. “Bana emanetsiniz”
diyor adeta. Hanlarıyla, kervansaraylarıyla
geçmişte olduğu gibi bugün de konuklarını en
iyi şekilde ağırlamaya çalışmaktadır.
Bu şehir yaşamayı, yaşatılmayı hak etmektedir.
Van Gölünde Yelken Yarışları
118
Bitlis’i Yaşamak
Mukaddes KORKMAZ
Nurulah Eren Anadolu Öğrt. Lisesi
Öğrenci
D
oğu Anadolu Bölgesinde yukarı Fırat
ve yukarı Murad bölgelerinin sınırı kabul edilen, her köşesinin tarih koktuğu,
mavi, yeşil ve kahverenginin uyumunu gösteren bir şehir… Efsanelerle doğup büyüyen,
yalın ayak çocukların toprakla kardeşliğini
hissettiren bir şehir. Bakmak ve görmek arasındaki uç noktayı gösteren, güneşin doğmak
için sabırsızlandığı şehre turist olarak ayak
basmak için alıyoruz bohçamızı ve dostluğumuzu düşüyoruz yola.
Deliklitaş’ı geçtikten sonra varıyoruz turizmin ana merkezine. İlk durak yerimiz
Büyük İskender’in bile alamadığı kaleye.
Gözlerimiz kaleyi ilk gördüğü anda zaman
tünelinden geçiriyor ruhumuzu ve İskender’e
ulaştırıyor bizi. Koca bir dağı anımsatan bu
kale halen de düşmanların korkulu rüyası olmaktadır. Bu tarihi güzellik ne dille anlatılabilir ne de bembeyaz sayfaya dökülebilir. Bu
manzarayı gördükten sonra ikinci durağımızı da içten Mısır Pramitlerinin içi gibi dıştan
ise koca bir sarayı anımsatan El-Aman Hanı
olarak not ediyoruz. Bu görülmeye değer olan
eseri görünce nutkumuz tutuldu. Hele bir de
Selçuklu Devletine ev sahipliği yapan Bitlis’in
büyük çocuğu olan Ahlat’ı görünce ne yapacağımızı bilemedik. Dünyanın hayranlıkla
izlediği ve ölü bedenlere bir anne şefkatiyle
sarılan Selçuklu mezarı bize bu şehrin güzelliğini anlatıyor.
Sadece tarihle yetinmeyip medrese ve
türbeleriyle de başka şehirlerle yarışıp birinci olmaya aday bir şehirdir. Bu medresel ve
türbeler o minnacık yüreklerin isteklerini
kendin de gizlemiştir. Bu sırları aşikâr etmek
için tüm bedenleri bekliyor bu eserler. Bitlis’e
ayak basıp da bu yerlerin görülmemesi görme
engelli bir insanın etrafına bakması gibidir.
Çünkü bu sevgi bahçesi olan Şehr-i Bitlis’in
hamurunu bu türbeler de yatan insanlar yoğurmuştur. Bitlis’i görmek ve anlamak için bu
insanlar tanınmalıdır.
İşte böyle sevginin tohumlarının yeşerdiği
bu şehri turist olarak biz de atıyoruz bu tohumları. Bu şehrin her ne kadar kör sokaklarda kendini gizlemiş olsa bile dillerde hiç düşmeyen bir şarkı gibi tüm dillerde dolanmıştır.
Durak yerlerimiz mekan değiştikçe daha
da güzelleşerek bizi heyecana bürüyor. Çetin
geçen kışta kayak yapan insanları duyunca daha da artıyor heyecanımız. Bitlis’in bu
muhteşem dağlarında kayak yapmak bulunmayacak bir huzur tattırır insana. Bembeyaz
bir örtüye bürünen Bitlis’te kayak…
Bu durak yerimiz de hayatın acılarını içinde saklayan, yaşamın ne olduğunu bize anlatan Bitlisli bir dedenin yanıydı. Geçmişten
günümüze kadar olan efsaneleri tek tek, tane
tane bize döktü. Yüreğimizi en çok yaralayan
da “Bitlis’te Beş Minare” oldu. O bu cümleyi
söyleyince görmenin anlamını bilen gözlerden tane tane yaşlar aktı. O diller anlatınca
efsaneyi türküsünü de beraberinde getirdi.
Gerçekten her kulağın duyması gereken bir
efsane. Ona da veda edince son durak yerimiz
olan Bitlis mutfağına gitmek için yola düştük.
Bitlis’i tamamlar nitelikte olan yemekleri gözlerimizi fal taşı gibi açtırdı. Bu şehrin
yemekleri sevgiyle tadlanmış, merhametle
pişirilmiş ve şefkatle önümüze serilmiştir. Yemekleri yiyen herkesi bir hoş eden bu tadları
119
unutmamak için söz verdik birbirimize. Bu
durakta da mutlulukla tanıştık…
Artık veda etme zamanıydı. Fakat ayaklarımız geri geri gidiyordu. Görülmeye değer
turistik yerleri olan bu şehre benliklerimiz
alışmıştı. Bu şehirdeki turizm başka hiçbir
yerde olmadığını düşünüyorum. Bir yap boz
gibi olan şehrin tüm parçaları birbiriyle uyum
içinde. İskender’in ana yurdu, Erzurumlu
İbrahim Hakkı’nın şiir konusu ve alimlerin
merkezidir.
Bitlis’i Badlis olarak görmek istiyorsanız ve
turizmin ne demek olduğunu bilerek yaşamak
istiyorsanız düşün yollara. Nerde güler yüzlü insanlar görürseniz biliniz ki varmışsınız
Badlis’e. Bitlis’i bir turist olarak gezmek istiyorsanız bırakıyorum kalemi koşar adımlarla Bitlis’ten çıkmadan size kapıları açtırmaya
geliyorum. Kapıda sizi bekliyorum. Bir günde
olsa beklerim, bir yılda olsa beklerim sizi. Bitlis içinde Badlis için beklerim…
Tatvan’dan Van Gölüne bakış
120
Hüsamettin BİLGEN
BETAV’A GELİN…
Bu dergâh Bitlis’in öz dergâhıdır,
Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin.
Hayır sevenlerin kıblegâhıdır,
Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin.
Gelin tanıyalım birbirimizi,
Tanıyalım, tanıtalım Bitlis’i,
Elele çözelim, dertlerimizi,
Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin.
Bakalım öksüze, yetime, dula.
Muhtaç gençlerimiz gitsin okula,
Birlikte çıkalım, bu güzel yola,
Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin.
Gelin, vakfımıza sahip çıkalım,
Ayrılığı, gayrılığı, yıkalım.
Binbir parça değil, bir tek olalım,
Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin.
Vakfımız Bitlisin kendi sesidir,
Kardeşlik çatısı, dostluk yeridir.
BETAV hiç kimseye külfet değildir,
Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin.
121
Hüsamettin BİLGEN
SELAM OLSUN
Dideba’nın tepesından,
Meşhur Bitlis Kalesı’ndan,
Beş kaza, dört mahlesindan,
Gelenlere selam olsun.
Kışın karınde, buzunde,
Alemdar’ın havuzunde,
Aynelbarut’te, Şorki’de,
Çimenlere, selam olsun.
Bitlisliyim diyenlere,
Halen orde olenlere,
Toprağında yatenlere,
Ta yürektan, selam olsun.
Bitlis’in içli köftesi,
İsi isi has dolmesi,
Kışın, çorti taplemesi,
Yapenlere, selam olsun.
Adilcevaz, Ahlatı’ne,
Mutki’sıne, Hizan’ıne,
Denızıne, Tatvan’ıne,
Kucak kucak selam olsun.
Küp peynırıne, yağıne,
Cevizine, şam balıne,
Tütütüne, tabağıne,
Şor balığa selam olsun.
Şehirli de, köyli de bir,
Arvadi bir, eri de bir,
Zengüni bir, fekiri bir,
Cümlesine selam olsun.
Gılgıl, kurut, olur gebol,
Üzerinde yaği gol, gol.
Halaşorde bişen kartol,
Yiyenlere, selam olsun.
Ülicami, Kızılcami,
Azo Hani Han hemami,
Sılonun kulhan damıni,
Görenlere selam olsun.
Dişçi der, ey hemşeriler,
Gönlüm Bitlisle beraber,
Can kardeşler, can baciler,
Benden size selam olsun.
Delikli taş’tan, Rahvaye,
Ta Komus’tan, Merkava’ye
Çıhtapor’dan, Tıkılban’e,
Gökmeydan’e selam olsun.
BETAV der ey hemşeriler
Gönlümüz sizle beraber,
Can kardeşler, can bacılar
Bizden size selam olsun.
122
Niyazi ATEŞLİ
BİTLİS’E ÖZLEM
“BAKIN GIRA NİCOLDU”
Gurbet elden geldim mazim sormaya,
Onca dost ahbaplarla çene yormaya,
Gelin mahalle halkı secde durmaya.
Ulu Cami müezzini hoca Sakir bakın gıra nicoldu?
Aklıma geldi bu gün anlatayım başımdan,
Bitlis Vilayetinin insanından taşından,
Dokuma cacımından çortu aşından,
Dostum Büryancı İbrahim bakın gıra nicoldu?
Cümle alem tanırdı bu kişiyi,
Gebol yerken kırmıştı on dişini,
Koltuğundan kaldırdı bir kişiyi,
Kunik çorap dokuyan Minti bacı bakın gıra nicoldu?
Çirik Düzlü, Şeribey, Kurubulak, Hersan,
Unutulur mu, bu yerler hatırlanır her an,
O topraklar için nice akıtılan kan,
Avul meydan kahramanı Guzo Alâ bakın gıra nicoldu?
Neydi o tatlı burçikli güzelim keşür,
Acaba ne haldedir bizim katırcı Beşir,
Uşkun kengerle bezenmiş dağlar yemyeşil,
Falcı Çırıkelmasto bakın gıra nicoldu?
Saymaya bitermi mahalli yemekler
Aylık yapılan bembeyaz lavaş ekmekler,
Çortu aşı, Gilorik, taplama, içli köfteler,
Meşhur kebapçı, Ağo bakın gıra nicoldu?
Hatuniye, Alemdar, Arap köprüsü
Her tarafı tertemiz yoktur çöpçüsü
Paşa han Üllü Hamamları duruyor mu,
Muhtar Abdullah Muhittin bakın gıra nicoldu?
123
Kale altındaydı büyük kitapçı Niyazi Yılmaz
Emin ol o yerler kimseye kalmaz
Yüzi hep gülümserdi neşeyi ver verme doymaz.
Beni çok seven Sima bakın gıra nicoldu?
Kahveci Leto, Çağlayan Rıfat Usta,
Neşeler saçardı bütün ahbaba dosta,
Bitlisin kurtuluşu tam sekiz ağustosta,
Buram buram kokan kavurmalar, bakın gıra nicoldu?
Fatiha yokuşu son olur Kurubulâk,
Haydi Uşahlar Aviha bal yemeye gidah,
Şimdi gurbetteyim sor nice edah,
Horozun Şükrü Çavuş bakın gıra nicoldu?
Maşallah hepsi tüccar hep kapitalist,
İçlerinde bir benim köşede kalan artist
Duyunca destanımı nasıl gülersiniz kıs kıs
Meşhur Mumcu Gıdık Ahmet, bakın gıra nicoldu?
Zannetmem Bitlis’te artık kalan yok
Hemşehriler her tarafta istediğin kadar çok,
Destanımı ben yazdım ben dinledim aşina yok,
Eski samimi dostlar bakın gıra nicoldu?
Ben gurbete atılmış bir insanım,
Derdimi anlatmaya yetmez lisanım,
Kalbimde keder dolu gözlerimde hergün yaş,
Ömrüm tükendi bu yerde yavaş yavaş,
Ne dostlardan bir haber ne insanlardan bir ses,
Yıllar sildi ismimi, Ateşliyi unuttu herkes.
BETAV hiç kimseye külfet değildir,
Gelin hemşehriler, BETAV’a gelin.
124
Mehmet Cemal SAYDAM
AŞIKSIN GÖNÜL
Bezek bezek bezeniyor düşlerim,
Derinden derine, âşıksın gönül.
Adı “Zeyno” desem, yalan söylerim,
Sen başka birine, âşıksın gönül.
Sevdasız gönüle sual olunur,
Öyle sevda çek ki, ölsen durulur,
Dolmalar sarılır, toylar kurulur.
Davul zurna sesine, âşıksın gönül.
Kırıktır telleri, gönül sazımın,
Çekilmez acısı, sevda nazımın,
Mutki’de çift süren köylü kızının,
Topraklı terine âşıksın gönül.
Gölün kıyısında Adilcevaz’a,
Köçer kızı’ndaki sınırsız naza,
Kışına bahara, güze ve yaza,
Bu şehrin merdine, âşıksın gönül.
Bu dünyada gönül verdin birine,
Gem tutmuyor, vursalar da diline,
Süphan’ın karına, Ahlat İli’ne,
Nemrut’un gölüne, âşıksın gönül.
Tatvan’da maviye.Nurs’ta yeşile,
Hizan’da Gayda’ya, Mutki eline,
Zeydan’a şan veren o Sarayil’e,
Toprak zerresine, âşıksın gönül.
Bir keklik sesine, çam gölgesine,
Reyhan’ın rengine, bal teknesine,
Çağlayıp ta, kopan suyun sesine,
Bitlis Deresine, âşıksın gönül.
Şifadır Norşen’de tüm ılıcalar,
Altun Kalbur serin, gönlüme dolar,
Kapanmıyor içimdeki yaralar,
Bitlis’in derdine âşıksın gönül.
Yiğidin sözünden dönmeyenine,
Ateşin yıllarca sönmeyenine,
Mavzerin omuzdan inmeyenine,
Mertliğin serine, âşıksın gönül.
125
Burhan DODANLI
SANCAK ŞEHİR
Bitlis’e girdim ki, bir eski şehir,
Gördüm ki yücedir dağı Bitlis’in.
Dediler, sormadan seni iletir,
Dere’li sol yanı, sağı Bitlis’in…
Menevişli kuşağıyla şalıyla,
O güzelim folkloruyla şenlenir…
Yaylasında tütünüyle balıyla
Damağa lezzettir, yağı Bitlis’in…
Havası sert, insanı mert, sözü pak…
Nemrut’un zulmünü görmüş bir devir.
Altı ay karla kapalı yüzü ak,
Yazın bir cennettir bağı Bitlis’in…
Betlayis’in kurduğu sancak Şehir…
Kalesinden her rüzgârı seslenir,
Der ki; “Beni gördü İskender bile!”
Düşündüm ne uzun çağı Bitlis’in…
126
Betav’ın Kuruluşundan Günümüze
Yönetim ve Denetim Kurulları
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1988)
1- Bitlis Valisi (Ş. Ergun ÖZAKMAN) Başkan
2- Cemil ÖZGÜR
Başkan Yard.
3- İrfan CENKÇİ
Muhasip Üye
4- Nazmi HAŞEMOĞLU
5- Cemil HASPOLAT
6- Ali Orhan GERÇEK
7- Nurullah KADİRİOĞLU
DENETİM KURULU:
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Yücel ÖZDEMİR
GENEL SEKRETER: Kenan Mümtaz AKIŞIK
BETAV MERKEZ YÖNETİM
1- Bitlis Valisi (Ali SAKALLI)
2- Cemil ÖZGÜR
3- İrfan CENKÇİ
4- Nazmi HAŞEMOĞLU
5- Cemil HASPOLAT
6- Ali Orhan GERÇEK
7- Nurullah KADİRİOĞLU
KURULU: (1989)
Başkan
Başkan Yard.
Muhasip Üye
DENETİM KURULU:
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Yücel ÖZDEMİR
GENEL SEKRETER: Kenan Mümtaz AKIŞIK
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1990)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
1- Cahit BİNGÖL
Başkan Yrd.
2- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
3- Cemil HASPOLAT
Muhasip Üye
4- Cemil ÖRNEK
5- Nazmi HAŞEMOĞLU
6- Ahmet H. EREN
7- Kadri İVEGEN
8- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU:
1- Remzi DİLAN
2- Yaşar OKUMUŞ
3- Cemal BAYSEFEROĞULLARI
127
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1991)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Cahit BİNGÖL
Başkan Yrd.
3- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
4- Cemil HASPOLAT
Muhasip Üye
5- Cemil ÖRNEK
6- Nazmi HAŞEMOĞLU
7- Ahmet H. EREN
8- Kadri İVEGEN
9- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU:
1- Remzi DİLAN
2- Yaşar OKUMUŞ
3- Cemal BAYSEFEROĞULLARI
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1994)
1- Bitlis Valisi
Başkan
2- Cemil ÖZGÜR
Başkan Yard.
3- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yard.
4- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
5- Çetin BİNGÖL
Muhasip Üye
6- İrfan CENKÇİ
7- Yücel ÖZDEMİR
8- Kadri İVEGEN
9- Uğur BARUT
DENETİM KURULU:
1- Cemil ÖRNEK
2- Yaşar OKUMUŞ
3- Remzi DİLAN
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1992)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Cahit BİNGÖL
Başkan Yard.
3- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
4- Cemil HASPOLAT
Muhasip Üye
5- Cemil ÖRNEK
6- Nazmi HAŞEMOĞLU
7- Ahmet H. EREN
8- Kadri İVEGEN
9- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU
1- Remzi DİLAN
2- Yaşar OKUMUŞ
3- Cemal BAYSEFEROĞULLARI
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1995)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yard.
3- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
4- Çetin BİNGÖL
Muhasip Üye
5- Bitlis Valisi
6- M. Erdal EREN
7- Ali Orhan GERÇEK
8- Coşkun ZIRHLI
9- Uğur BARUT
DENETİM KURULU:
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Remzi DİLAN
BETAV MERKE YÖNETİM KURULU: (1993)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Cahit BİNGÖL
Başkan Yard.
3- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
4- Cemil HASPOLAT
Muhasip Üye
5- Cemil ÖRNEK
6- Nazmi HAŞEMOĞLU
7- Ahmet H. EREN
8- Kadri İVEGEN
9- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU:
1- Remzi DİLAN
2- Yaşar OKUMUŞ
3- Cemal BAYSEFEROĞULLAR
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1996)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yrd.
3- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
4- Çetin BİNGÖL
Muhasip Üye
5- M. Erdal EREN
6- Coşkun ZIRHLI
7- Ali Orhan GERÇEK
8- Uğur BARUT
9- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU:
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Remzi DİLAN
128
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1997)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yrd.
3- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
4- Çetin BİNGÖL
Muhasip Üye
5- M. Erdal EREN
6- Coşkun ZIRHLI
7- Ali Orhan GERÇEK
8- Uğur BARUT
9- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU:
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Remzi DİLAN
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2000)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Ahmet Hilmi EREN
Başkan Yrd.
3- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
4- Nazmi HAŞEMOĞLU
Muhasip Üye
5- M. Nezir GENCER
6- Ali Orhan GERÇEK
7- M. Erdal EREN
8- Abdurrahman TEKTAŞ
9- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU:
4- Cahit BİNGÖL
5- Cemil ÖRNEK
6- Remzi DİLAN
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1998)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Ahmet Hilmi EREN
Başkan Yrd.
3- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
4- Sabri HAŞEMOĞLU
Muhasip Üye
5- Nazmi HAŞEMOĞLU
6- Ali Orhan GERÇEK
7- M. Erdal EREN
8- Nihat GENCER
DENETİM KURULU:
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Remzi DİLAN
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2001)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Ahmet Hilmi EREN
Başkan Yrd.
3- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
4- Nazmi HAŞEMOĞLU
Muhasip Üye
5- M. Nezir GENCER
6- Ali Orhan GERÇEK
7- M. Erdal EREN
8- Abdurrahman TEKTAŞ
9- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU:
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Remzi DİLAN
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (1999)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Ahmet Hilmi EREN
Başkan Yrd.
3- Hamza ZÜLFİKAR
Genel Sekreter
4- Sabri HAŞEMOĞLU
Muhasip Üye
5- Nazmi HAŞEMOĞLU
6- Ali Orhan GERÇEK
7- M. Erdal EREN
8- Nihat GENCER
9- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU:
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Remzi DİLAN
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2002)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Ahmet Hilmi EREN
Başkan Yrd.
3- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yrd.
4- M. Erdal EREN
Muhasip Üye
5- M. Nezir GENCER
6- Yusuf Ziya ZÜLFİKAR
7- Hasan DALKIRAN
8- Abdurrahman TEKTAŞ
9- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU:
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Remzi DİLAN
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
129
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2003)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Ahmet Hilmi EREN
Başkan Yrd.
3- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yrd.
4- M. Erdal EREN
Muhasip Üye
5- M. Nezir GENCER
6- Çetin BİNGÖL
7- Hasan DALKIRAN
8- Nezir KARAKAŞ
9- Bitlis Valisi
DENETİM KURULU :
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Remzi DİLAN
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2006)
1- Ahmet Hilmi EREN
Başkan
2- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yrd.
3- M. Nezir GENCER
Başkan Yrd.
4- Çetin BİNGÖL
Muhasip Üye
5- M. Erdal EREN
6- Ali Orhan GERÇEK
7- Hasan DALKIRAN
8- Necdet SÜNE
DENETİM KURULU:
1- Cemil ÖRNEK
2- Remzi DİLAN
3- M. Zeki PEKER
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2004)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Ahmet Hilmi EREN
Başkan Yrd.
3- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yrd.
4- M. Erdal EREN
Muhasip Üye
5- M. Nezir GENCER
6- Nihat GENCER
7- Hasan DALKIRAN
8- Necdet SÜNE
9- Çetin BİNGÖL
DENETİM KURULU:
1- Cahit BİNGÖL
2- Cemil ÖRNEK
3- Remzi DİLAN
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2007)
1- Ahmet Hilmi EREN
Başkan
2- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yrd.
3- M. Nezir GENCER
Başkan Yrd.
4- Çetin BİNGÖL
Muhasip Üye
5- M. Erdal EREN
6- Ali Orhan GERÇEK
7- Hasan DALKIRAN
8- Necdet SÜNE
DENETİM KURULU:
1- Cemil ÖRNEK
2- Remzi DİLAN
3- M. Zeki PEKER
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2005)
1- Cemil ÖZGÜR
Başkan
2- Ahmet Hilmi EREN
Başkan Yrd.
3- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yrd.
4- M. Erdal EREN
Muhasip Üye
5- M. Nezir GENCER
6- Nihat GENCER
7- Hasan DALKIRAN
8- Necdet SÜNE
9- Çetin BİNGÖL
DENETİM KURULU:
1- Cemil ÖRNEK
2- Remzi DİLAN
3- İlhami NALBANTOĞLU
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2008)
1- Ahmet Hilmi EREN
Başkan
2- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yrd.
3- M. Nezir GENCER
Başkan Yrd.
4- Çetin BİNGÖL
Muhasip ÜYE
5- M. Erdal EREN
6- Nihat GENCER
7- Necdet SÜNE
8- Hasan DALKIRAN
DENETİM KURULU:
1- Cemil ÖRNEK
2- Remzi DİLAN
3- M. Zeki PEKER
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
130
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2009)
1- Ahmet Hilmi EREN
Başkan
2- Nazmi HAŞEMOĞLU
Başkan Yrd.
3- M. Nezir GENCER
Başkan Yrd.
4- Çetin BİNGÖL
Muhasip ÜYE
5- M. Erdal EREN
6- Nihat GENCER
7- Necdet SÜNE
8- Hasan DALKIRAN
DENETİM KURULU:
1 Cemil ÖRNEK
2 Remzi DİLAN
3 M. Zeki PEKER
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2010)
1- Ahmet Hilmi EREN
Başkan
2- M. Nezir GENCER
Başkan Yrd.
3- M. Erdal EREN
Başkan Yrd.
4- Oğur H. BARUT
Muhasip Üye
5- Muzaffer AHLAT
6- Nihat GENCER
7- Hasan DALKIRAN
8- M. Zeki PEKER
DENETİM KURULU:
1- Cemil ÖRNEK
2- Remzi DİLAN
3- Necdet SÜNE
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2012)
1- Ahmet Hilmi EREN
Başkan
2- M. Nezir GENCER
Başkan Yrd.
3- M. Erdal EREN
Başkan Yrd.
4- Oğur H. BARUT
Muhasip Üye
5- Muzaffer AHLAT
6- Nihat GENCER
7- Hasan DALKIRAN
8- M. Zeki PEKER
DENETİM KURULU:
1- Nihat GÜLÇİMEN
2- Necdet SÜNE
3- Nurdoğan OTO
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2013)
1- Ahmet Hilmi EREN
Başkan
2- M. Nezir GENCER
Başkan Yrd.
3- M. Erdal EREN
Başkan Yrd.
4- Oğur H. BARUT
Muhasip Üye
5- Muzaffer AHLAT
6- Nihat GENCER
7- Hasan DALKIRAN
8- M. Zeki PEKER
DENETİM KURULU:
1- Nihat GÜLÇİMEN
2- Necdet SÜNE
3- Nurdoğan OTO
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
BETAV MERKEZ YÖNETİM KURULU: (2011)
1- Ahmet Hilmi EREN
Başkan
2- M. Nezir GENCER
Başkan Yrd.
3- M. Erdal EREN
Başkan Yrd.
4- Oğur H. BARUT
Muhasip Üye
5- Muzaffer AHLAT
6- Nihat GENCER
7- Hasan DALKIRAN
8- M. Zeki PEKER
DENETİM KURULU:
1- Cemil ÖRNEK
2- Remzi DİLAN
3- Necdet SÜNE
GENEL SEKRETER: Hamza ZÜLFİKAR
131
KAYBETTİKLERİMİZ
NAZMİ KÜRÜM
1940 yılında Bitlis’te doğdu. İlköğretimini Bitlis Kazım Paşa İlkokulunda tamamladı.
Küçük yaşta Adana’ya giderek Yapı Enstitüsü’nü bitirdi. Ankara’ya gelen Nazmi
Kürüm İnşaat Teknikerliğini okudu, ardından 1960 yılında Ordu’da öğretmen olarak
askerliğini tamamladı.
1963 yılında İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisini şimdiki adıyla
Yıldız Teknik Üniversitesini bitirerek İnşaat Yüksek Mühendisi oldu.
Sosyal Sigortalar Kurumu, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Yapı İşleri Genel
Müdürlüğü,İstanbul Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ve Çalışma Bakanlığı İşçi
Sağlığı ve İş Güvenliği Müfettişi görevlerinde bulunduktan sonra 1973 yılında serbest
çalışmaya başladı.
İstanbul Kadıköy İlçesi yol ve kanal inşaatlarıyla müteahhitliğe adımını attı. Ardından
Türkiye’nin birçok il ve ilçelerinde altyapı çalışmalarını sürdürdü.
1977 yılında evlenip dört çocuk babası olan Nazmi Kürüm 26 Nisan 2013 yılında
hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Ruhu Şad Olsun.
Hatırasını saygıyla anıyoruz.
132
KAYBETTİKLERİMİZ
HASAN ACAR
1 Kasım 1945 tarihinde Bitlis’in Deliktaş Köyünde doğmuştur. İlkokul çağına geldiği
zaman İstanbul-Bitlis arası defalarca ikamet değiştirdiği için örgün öğretim alamamış fakat
ortaöğrenimini istanbulda dışarıdan bitirerek 1965 senesinde edirne uzunköprüde askerliğini
tamamlamıştır.
Askerden döndükten sonra 1967 senesinde bitlis eşrafından güleser zülfikar ile hayatlarını
birleştikten sonra tophane’de (eski salı pazarı) kamyonculuk ile uğraşmıştır. Yaklaşık 15
sene süren kamyon şoförlüğünün ardından kooperatifleşme ve esnaf örgütü olabilmek adına
1983 yılında küçükbakkalköy kamyoncular kooperatifini kurarak yöneticilik ve başkanlık
yapmıştır…
1998 Yılında istanbul kamyoncular esnaf odası başkanlık seçimlerine adaylığını koyan
hasan acar 2 dönem üstüste başkanlık görevini sürdürmüştür. Bu dönemde türkiye şoförler
ve otomobilciler federasyonu ve istanbul esnaf ve sanatkarlar odası denetim kurulu üyeliği
görevlerini ifa etmiştir..
2006 Yılında kendi isteğiyle emekliye ayrılan hasan acar’ın kamyoncu esnafına kattığı
değer, sektörün gelişmesi adına verdiği hizmetler ile sayısız plaket ve başarı sertifikaları
almıştır…
Aynı zamanda bitlis eğitim ve araştırma vakfı ve tophane bitlisliler derneği kurucu üyesi
olan hasan acar hayatı boyunca dürüstlüğü,yardımseverliği ve güvenilir bir insan olmak
adına onu tanıyan herkesten haklı bir takdir almıştır…
Almış olduğu doğu kültürünü istanbul beyefendiliğiyle birleştiren hasan acar her zaman
hemşehrileriyle bir arada olmayı ve dayanışmayı hayatı boyunca kendisine vazife edinmiştir.
6 Kız 1 erkek olmak üzere 7 çocuk babası olan hasan acar yakalandığı amansız hastalık
sonucu 9 şubat 2011 tarihinde hakkın rahmetine kavuşmuştur
Ruhu Şad Olsun.
Hatırasını saygıyla anıyoruz.
133
Benim Babam....
KAYBETTİKLERİMİZ
Nail Yetişkin.
10/06/1940 yılında Bitlis’ de doğdu.
NAİL YETİŞKİN
Onunla tam 45 yıl yaşadım.....
Anlattıklarından çok iyi biliyorum ki
Seçme hakkı olsa
Yine ‘Bitlis’i olurdu.
Bitlis Kazımpaşa İlk Okulundan sonra
Bitlis Lisesinden mezun oldu.
Askerliğini Yedek Subay olarak yaptı.
Sevgili annem Şengül Yetişkin ile evlendi..
Ayşegül Gencer, Zuhal Hayırlıel
ve ben üç çocuklarıyız.
Baran Gencer,Ozan Gencer,
Ece Yetişkin, Nail Bora Yetişkin,
İzel Hayırlıel de herşeyden çok sevdiği torunları...
Bankacı olarak iş hayatına başladı
35 yıllık meslek hayatından sonra emekli oldu.
11/12/2013 yılında vefat etti.
Yaşarken anlatmayı severdi….
Babasını ‘Berber Halil’i anlatırdı mesela....
Görmesem de bilirdim
Dedemin Topal Reco, Dişçi Osman Terzi Bekir ile birlikte
Deli Muzu ile şakalaşmalarını,
Bitlis’i anlatırdı...
Doğduğu evi,
Bitlis yemeklerini,
Hemşerilerinin nükteli sohbetlerini
Son yıllarda da BETAV’ı
Çok özet olacak ama
Benim babam Bitlis ile ilgili her şeyi çok sever,
BETAV’la gurur duyardı.
Tıpkı benim babama duyduğum hisler gibi....
Mekanı cennet olsun....
Oğlu
Faruk Yetişkin
134
VAKFIMIZDAN BURS ALARAK 1988-2013 YILLARI ARASINDA
MEZUN OLAN ÖĞRENCİLER
S. No.
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
ABAKAY Sultan
ABDÜSSELAMOĞLU Bervin
ACAR Fahreddin
ACAR Mahsun
ACAR Mehmet
AÇIK Cihan
AÇIK Emrah
AÇIK Gülsen
AÇIKYOL Erdi
ADAK Dilek
ADIYAHŞİ İrfan
ADIYAMAN Rıza
ADSOY Zeynep
AĞBAY Can Barış
AĞGÜN Fikri
AKA Erhan
AKA Muharrem
AKAL Cevdet
AKALIN Ersel
AKALIN Zafer Erkan
AKAR M.Fatih
AKAY Emrullah
AKAY İlknur
AKBABA Berrin
AKBABA Erdal
AKBAĞ Fatih
AKBAŞ Aykan
AKBAŞ Elçin
AKBAŞ Emrah
AKBAŞ Ersin
AKBAŞ Ferit
AKBAŞ Mahmut
AKBAŞ Murat
AKBAŞ Samet
AKBAY Barış Can
AKBAY Berna
AKBAY Betül
AKBAY Garip
AKBAY Osman
AKBAY Özlem
AKBAY Yalçın
AKBUDAK Faruk
AKBURAK Özkan
AKCAN İnan
AKÇELİK Yasin
AKÇURA Ferit
AKÇURA Sezgin
AKDAĞ Ömer
AKDEMİR Can Deniz
AKDEMİR Derya
AKDEMİR Fatih
AKDEMİR FURAT
AKDEMİR Handan
AKDEMİR Metin
AKDEMİR S.Ahmet Taha
AKDEMİR Sacide
AKDEMİR Serkan
AKDENİZ Abdullah
AKDENİZ Bilal
AKDENİZ Hüseyin
AKDENİZ M.Tamer
AKDENİZ Mehmetcan
AKGÖL Pınar
AKGÜL Mehmet
AKGÜL Sıtkı
AKGÜN Bülent
AKGÜN Fatma
AKGÜN Rafet
AKGÜNDÜZ Fırat
AKHAN Halil
AKIN Ahmet
AKIN Bengül
AKIN Cahit
AKIN Ersin
AKIN Halil İbrahim
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Celal Bayar Ünv. Fen-Edb.Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv.Düzce Tıp Fak.
Gaziosmanpaşa Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Muğla Ünv. Fen-Edebiyat Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
Ankara Ünv.Eğitim Bilimler Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
Mersin Ünv.Mühendislik Fak.
Selçuk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Uludağ Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Erciyes Ünv. Eğitim Fak.
ODTÜ Müh. Fak.
Selçuk Ünv. Müh.Mim.Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İnönü Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
ODTÜ Fen-Edb.Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
Niğde Üniversitesi. Aksaray Bed.Eğt.Spor Y.O.
Atatürk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Kocaeli Ünv. Tıp Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Eczacılık Fak.
Kafkas Ünv. Fen-Edb.Fak.
Erciyes Üniversitesi. Yozgat Müh.Mim.Fak.
Bozok Ünv. Yozgat Fen-Edb.Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Uşak Ünv. Fen.Edb.Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Fen-Edb. Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Ünv.Eğitim Fak.
İnönü Ünv. İ.İ.B.Fak./Malatya
Sakarya Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
Gazi Ünv. Meslek Eğitim Fak.
Sakarya Ünv.Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Mustafa Kemal Ünv. Müh.Mim.Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
İnönü Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. İ.İ.B.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv.Mühendislik Fak.
Gazi Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Gazi Üniversitesi. Sant.Eğt.Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Mühendislik Fak.
Celal Bayar Ünv.İ.İ.B.Fak.
İstanbul Ünv.Müh.Fak.
Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi.
Gazi Üniversitesi. Ticaret ve Turizm Eğt.Fak.
İstanbul Üniversitesi. İletişim Fak.
İstanbul Ünv.Hukuk Fak.
Uludağ Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi.
Ondokuz Mayıs Ünv. Tıp Fak.
Gaziantep Ünv.Mühendislik Fak.
Sakarya Ünv. Müh.Fak.
İstanbul Üniversitesi. İstanbul Tıp Fak.
Gazi Üniversitesi.Eğitim Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Fırat Ünv.Veterinerlik Fak.
İstanbul Üniversitesi.Orman Fak.
Kırıkkale Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
K.Sütçü İmam Ünv.Orman Fak.
Gazi Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Ünv. Tıp Fak.
Dumlupınar Ünv.Fen-Edb.Fak.
Dokuz Eylül Ünv.İ.İ.B.Fak.
Kafkas Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hasan Ali Yücel Eğt.F.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
135
BÖLÜMÜ
İngiliz Dili ve Edebiyatı
Tarih
Tıp
Matematik
Türk Dili ve Edebiyatı
Kimya
İlk.Sosyal Bilgiler Öğr.
Eğt.Prog.ve Öğrt.
Coğrafya Öğr.
Gıda Müh.
Klasik Arkeloloji
Tar.Yap. ve Sulama
Türkçe Öğr.
İnşaat Müh.
Bilgisayar Müh.
İşletme
Sosyoloji
Matematik
Sosyal Bilgiler Ögr.
Beden Eğitimi Öğr.
Sosyoloji
Tıp
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Eczacılık
Biyoloji
Jeoloji Müh.
Tarih
İktisat
Matematik
Türk Dili ve Edebiyatı
İngilizce Öğr.
Tarih
Fen Bilgisi Öğr.
İktisat
Zihin Engelliler Öğr.
İlk.Sosyal Bilgiler Öğr.
Kuaförlük-Güz.Blg.Öğr.
Bilgisayar ve Öğr.Tek.Öğrt.
Türkçe Öğretmenliği
Müzik Öğretmenliği
Elektrik-Elektronik Müh.
Hukuk
Tarih
İktisat
İnşaat Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Bilgisayar Eğitimi
Türkçe Öğr.
Jeodezi ve Fotogrametri Müh.
İktisat
Endüstri Müh.
İlahiyat
Muh-İşlt-Tic-Öğrt.
Radyo-Tv-Sinema
Hukuk
İlahiyat
Tıp
İnşaat Müh.
Jeofizik Müh.
Tıp
Türkçe Öğretmenliği
Bilgisayar Müh.
Veterinerlik
Orman Müh
Kamu Yönetimi
Orman Müh
Çocuk Gelişimi
Sınıf Öğretmenliği
Tıp
Tarih
İktisat
Sınıf Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
Türkçe Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
S. No.
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
AKIN Hüseyin
AKIN Leyla Mizgin
AKIN Mutlu
AKIN Necati
AKIN Nesim
AKIN Servet
AKINTI Ramazan
AKKAL Özcan
AKKOL Gülçin
AKKOL Önsel Buğra
AKKOL Özgür Burak
AKKOYUN Eda
AKKOYUN Öztekin
AKKOYUN Ruşen
AKKOYUN Sedat
AKKOYUN Serdar
AKKUŞ Ali
AKKUŞ Sinan
AKKUŞ Velat Ulaş
AKOT Bülent
AKPINAR Osman
AKPINAR Selda
AKSOY Ahmet
AKSOY Didem
AKSOY Mehmet
AKSOY Mehmet Cevat
AKSU Alper
AKSU Meliyan
AKSU Zeynep
AKŞİT Çetin
AKŞİT İbrahim
AKTAN Nimetullah
AKTAŞ Murat
AKTAŞ Özgür
AKTAŞ Sait
AKTAY Hakan
AKTAY Mehmet Reşit
AKTAY Necdet
AKTAY Servet
AKTEKİN Sacit
AKTEKİN Semih
AKTEKİN Serhat
AKTEKİN Tolgahan
AKTOSUN M.Gökhan
AKTOSUN Neslihan
AKTOSUN Servet
AKTOSUN Şafak
AKÜNSOY İlknur
AKÜNSOY O.İhsan
AKÜREK Emre
AKYOL Ekrem
AKYOL Selin
AKYOL Songül
AKYOL Zekeriya
ALABALIK Cevat
ALABALIK Cüneyt
ALABALIK Osman
ALABALIK Sabahattin
ALABALIK Yaşar
ALABEY Çetin
ALAÇ Rojda
ALADAĞ Naciye
ALAGÖZ Metin
ALAN Neşe
ALATLİ İzzet
ALAYDIN Aytaç
ALAYDIN Behçet Özgür
ALAYDIN M.Özay
ALAYDIN Sedat
ALAYDIN Yüksel
ALBAY Orhan
ALBAYRAK Derya
ALBAYRAK Hüsna
ALCA Sabri
ALÇİÇEK Ahmet
ALÇİÇEK Bilal
ALÇİÇEK Mustafa Rasim
ALÇİÇEK Tahir Selçuk
ALDAGÜL Caner
ALDAGÜL Necdet
ALDANMAZ Hasan
ALKAN Adnan
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Yüzüncü Yıl Ünv.Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv.Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
İstanbul Ünv.Hasan Ali Yücel Eğitim Fak.
Adnan Menderes Ünv. Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Çukurova Ünv. Diş Hekimliği Fak.
Fırat Ünv. Tıp Fak.
ODTÜ İktisadi İdari Bilimler Fakültesi.
İstanbul Teknik Üniversitesi. İşletme Fak.
Atatürk Ünv. K.K.E. Fak.
Ankara Üniversitesi. Eğitim Bilimleri Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv.Eğitim Fak./ Van
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi.
Ege Ünv. Ziraat Fak.
Ankara Üniversitesi. İletişim Fak.
Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi.
Niğde Ünv. Eğitim Fak.
Ankara Ünv.Fen Fak.
Atatürk Ünv.Fen-Edb.Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Hacettepe Ünv. Edebiyat Fak.
Siirt Ünv.Siirt Sağlık Y.O.
İnönü Üniversitesi. Sağlık Y.O.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
Pamukkale Ünv. Eğitim Fak.
ODTÜ Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi.Eğitim Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Hizmetler Y.O.
Mustafa Kemal Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Kocaeli Ünv.İletişim Fak.
Ege Üniversitesi. Müh.Fak.
Harran Üniversitesi. Fen-Edb. Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Ankara Üniversitesi.Siyasal Bilgiler Fak.
Selçuk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Pamukkale Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fak.
Kocaeli Üniversitesi.Hukuk Fak.
İstanbul Üniversitesi.Edebiyat Fak.
Selçuk Üniversitesi. İktisadi İdari B. Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv.İktisati ve İdari Bil.Fak.
Adnan Menderes Ünv.Tur.İşl.Otel Y.O.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Sanat Eğitimi Y.O.
Uludağ Ünv.İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Kafkas Üniversitesi. Sağlık Y.O.
Selçuk Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Kafkas Ünv. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Ticaret ve Turizm Eğitimi Fak.
İnönü Üniversitesi. Mühendislik Fak.
İstanbul Üniversitesi.Edebiyat Fak.
K.Maraş Sütçü İmam Ünv. Fen-Edb.Fak.
Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Çukurova Ünv.Müh.Mim.Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Tıp Fak.
Ankara Ünv.Beden Eğt.ve Spor Y.O.
Anadolu Ünv. Fen Fak.
İstanbul Üniversitesi. Teknik Bilimler M.Y.O.
Anadolu Üniversitesi. İktisadi İdari Bilimler Fak.
Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Çukurova Ünv. Tıp Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Atatürk Ünv. K.K.E. Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Osmangazi Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
136
BÖLÜMÜ
Coğrafya
Okul Öncesi Öğr.
Uluslararası İlişkiler
İlk.Matematik Öğr.
Tıp
Sınıf Öğretmenliği
Metal Öğretmenliği
Diş Hekimliği
Tıp
İşletme
Endüstri Müh.
Türkçe Öğr.
Reh.Psik.Danışmanlık
Sınıf Öğretmenliği
Zihinsel Engelliler Öğr.
Türk Dili ve Edb.Öğr.
Sosyal Bilimler
Tarım Makineleri
Gazetecilik
İlahiyat
Fen Bilgisi Öğr.
Matematik
Fransız Dili
Biyoloji
Sosyal Bilgiler Öğr.
Bilgi ve Belge Yönetimi
Hemşirelik
Sağlık Memurluğu
İlk.Matematik Öğr.
Fen Bilgisi Öğr.
Bilgisayar ve Öğr.Tek.Eğt.
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Sosyal Hizmetler
Sınıf Öğr.
Türk Dili ve Edebiyatı
Radyo,Tv,Sinema
Tekstil Müh.
Biyoloji
Maliye
Kamu Yönetimi
Tarih
Sınıf Öğretmenliği
Zootekni
Hukuk
Arap Dili ve Edb.
İşletme
İşletme
Turizm
Kimya Öğr.
Tesviye
Kamu Yönetimi
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Sağlık Memurluğu
Otomotiv Öğr.
Türkçe Öğr.
Tarım Teknolojisi
Türkçe Öğretmenliği
Turizm Eğitimi
Makine Müh.
Sosyoloji
Tarih
Elk.Elektronik Müh.
Jeoloji Müh.
Tıp
Spor Yöneticiliği
Fizik
Elektrik
İşletme
Yapı Öğretmenliği
Tıp
Sosyal Bilgiler Öğr.
Türkçe Öğretmenliği
Hukuk
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Hukuk
Türk Dili ve Edb.Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
İnşaat Müh.
İşletme
Hukuk
Coğrafya Öğretmenliği
S. No.
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
ALKAS Rasime
ALP Suat
ALPAY Zeynep
ALPTEKİN (BARIŞ) Sevgi
ALPTEKİN Alpay
ALPTEKİN Emrah
ALPTEKİN Gülşah
ALPTEKİN Tubanur
ALPTEKİN Yusuf
ALTAN Ayşe Hicret
ALTAN Cihad
ALTAN Harun
ALTAN İlknur
ALTAN Nurullah
ALTAY Cem
ALTAY Mehmet Veyis
ALTIN Mehmet
ALTINKILIÇ Mutlu
ALTINKILIÇ Umut
ALTİLAR Okan
ALTUN Burhan
ALTUN Cihan
ALTUN Emre
ALTUN Hüseyin
ALTUN İsmetullah
ALTUN Kazım
ALTUN Murat
ALTUN Veysel
ALTUNTAŞ Adem
ALTUNTAŞ Ömer
AMAT Onur
AMAT Önder
ANTEP Ersin
ARABOĞA Murat
ARACI Harun
ARAZ Murat
ARDA Erdem Samet
ARDA Özgür
ARDA Zafer
ARGINŞAH Nesim
ARICI İbrahim
ARIKAN Abdülmecit
ARIKAN Banu
ARIKAN Belgin
ARIKAN Erhan
ARIKAN Z.Erkan
ARIKBAŞ Mazlum
ARIKBAŞ Özlem
ARIKBAŞLI Behsat
ARIKBAŞLI Harun
ARIKBAŞLI Leyla
ARIKBAŞLI Özcan
ARIKBAŞLI Rıza
ARINÇ Dilaver
ARINÇ M. Selim
ARINÇ M.Said
ARINÇ Şennur
ARITÜRK Fuat
ARİK Rıdvan
ARİN Kıyasettin
ARİTÜRK Mahfuz
ARKAN Erkan
ARSLAN Arda
ARSLAN Belçim
ARSLAN Berrin
ARSLAN Ebru
ARSLAN Emin
ARSLAN Emrah
ARSLAN Eşref
ARSLAN Evin
ARSLAN Faruk
ARSLAN Ferahnaz
ARSLAN Hakan
ARSLAN İrfan
ARSLAN Kübra
ARSLAN Leyla
ARSLAN Mahir
ARSLAN Mete
ARSLAN Murat
ARSLAN Nesip
ARSLAN Nevin
ARSLAN Perver
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Dumlupınar Ünv. Sağlık Y.O.
18 Mart Ünv.Biga İ.İ.B.Fak.
Uludağ Ünv.Ziraat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Hukuk Fak.
Atatürk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Ünv. Hukuk Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
Boğaziçi Ünv.Uygulamalı Bölümler Y.O.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Erciyes Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Ege Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Ankara Ünv. Hukuk Fak.
Marmara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
ODTÜ Mühendislik Fak.
Harran Üniversitesi. Fen-Edb. Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Fen Fak.
Atatürk Ünv. İktisadi İdari Bilimler Fak.
Gazi Ünv.End.Sant.Eğit.Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Hukuk Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi. Elek-Elektronik F.
Gazi Üniversitesi. Meslek Eğitim Fakültesi.
Dicle Üniversitesi. Çermik M.Y.O.
Yüzüncü Yıl Ünv. Tıp Fak.
Atatürk Üniversitesi. Müh.Fak.
Akdeniz Ünv. Müh.Fak.
Dicle Üniversitesi. Şanlı Urfa M.Y.O.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Kırşehir Eğitim Fak.
Erciyes Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Yıldız Teknik Ünv. Elk.Elektronik Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Uludağ Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Dokuz Eylül Ünv.Yabancı Diller Y.O.
İstanbul Üniversitesi. İşletme Fak.
İstanbul Ticaret Ünv. Ticari Bilimler Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Fatih Eğitim Fak.
Boğaziçi Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak.
İstanbul Teknik Ünv.Maden Fak.
Marmara Üniversitesi.Mühendislik Fak.
Yıldız Teknik Ünv. Elektrik-Elektronik Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Necatibey Eğitim Fak.
Gaziosmanpaşa Ünv. Fen-Edb.Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Necatibey Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dicle Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Fırat Üniversitesi. Müh.Fak.
Fırat Üniversitesi. Müh.Fak.
Erciyes Üniversitesi. Mimarlık Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
İnönü Ünv. Tıp Fak.
Marmara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Atatürk Ünv. Fen-Edb.Fak.
18 Mart Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Marmara Ünv.İletişim Fak.
Yıldız Üniversitesi. Mimarlık Fakültesi.
Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Yıldız Teknik Ünv. Müh.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Çukurova Ünv.Eğitim Fak.
İstanbul Ünv.Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Mim.Müh.Fak.
Kocaeli Üniversitesi. İletişim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Müh.Fak.
İnönü Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Fen-Edb.Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Cerrahpaşa Tıp Fak.
137
BÖLÜMÜ
Fizik Tedavi ve Rehb.
Ekonometri
Ziraat Müh.
İlk.Matematik Öğretmenliği
Hukuk
Fransız Dili ve Edb.
Okul Öncesi Eğt.ve Öğr.
Hukuk
İlk.Sınıf Öğretmenliği
Yönetim Bilişim Sistemleri
Türkçe Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Sınıf Öğr.
Türkçe Öğr.
Tarih
Hukuk
İlahiyat
Makine Müh.
Kimya
Biyoloji
İşletme
İşletme Öğr.
Hukuk
Elektronik Haberleşme Müh.
Muhasebe-İşletme
Turizm ve Otelcilik
Tıp
Çevre Müh.
Makine Müh.
İşletme
İşletme
Türkçe Öğretmenliği
Endüstri Müh.
Elektrik Müh.
Biyoloji
Tekstil Müh.
Ekonometri
İşletme
Uluslar arası Ticaret
Hukuk
İlk.Matematik Öğr.
M.Biyoloji-Genetik
Coğrafya
Jeofizik Müh.
Bilgisayar Müh.
Elektronik Müh.
Türkçe Öğretmenliği
Türk Dili ve Edb.
Kimya Öğretmenliği
Maliye
İlk.Sosyal Bilgiler Öğr.
Mimarlık
Bitkisel Üretim
Hukuk
Elk.Elektronik Müh.
Elektrik-Elektronik Müh.
Şehir ve Bölge Planlama
Kimya Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Tıp
İlahiyat
Matematik
Rehberlik ve Psikolojik Dnş.
Türkçe Öğr.
Gazetecilik
Mimarlık
Mimarlık
İnşaat Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
İngiliz Dili
Türkçe Öğretmenliği
Endüstri Müh.
Jeoloji Müh.
Halkla İlişkiler ve Tanıtım
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Kimya Müh.
Jeoloji Müh.
Fizik
İlk.Sınıf Öğretmenliği
Tıp
S. No.
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
265
266
267
268
269
270
271
272
273
274
275
276
277
278
279
280
281
282
283
284
285
286
287
288
289
290
291
292
293
294
295
296
297
298
299
300
301
302
303
304
305
306
307
308
309
310
311
312
313
314
315
316
317
318
319
320
321
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
ARSLAN Roja
ARSLAN Safter
ARSLAN Yahya
ARSLANARGIN Ayşe
ARSLANARGIN Sedat
ARSLANARGIN Serhat
ARSLANARGUN Hamdullah
ARSLANARGUN Muhammed Şerif
ARSLANTAŞ Alev
ARSLANTAŞ Fırat
ARSLANTAŞ Fulya
ARSLANTAŞ Sibel
ARSLANTAŞ Zeynep
ARSLANTATAR Orhan
ARSU Sibel
ARSUK Cihan
ASANATUCİ Gökhan
ASLAN Büşra
ASLAN Cem
ASLAN Cesim
ASLAN Çayan
ASLAN Çiğdem
ASLAN Ezgi
ASLAN Ferdi
ASLAN Fetullah
ASLAN Feyat
ASLAN İbrahim
ASLAN Mahmut
ASLAN Mehmet
ASLAN Mustafa
ASLAN Nahit
ASLAN Reşit
ASLAN Şahin
ASLAN Ümmi Kelsim
ASLANER Mehmet Cemil
ASLANHAN Sabahattin
AŞKIN Deniz
ATAKOL Arif
ATALAY Nurullah
ATAMAN Muhittin
ATAŞ Hüseyin
ATAŞ Kubilay
ATAŞ Yasin
ATAY Harun
ATEŞ Hilal
ATEŞ Hüsamettin
ATEŞ Nermin
ATEŞ Ömer
ATEŞ Serkan
ATEŞ Zekai
ATILGAN Veysel
ATIŞ Özgür
ATLI Birnur
ATUK Levent
ATUK Özgür
ATUK Özlem
AVCI İlker
AVCIL Hülya
AVCİL Ergin
AVCİL Suat
AVCİL Süleyman
AVCU Seray
AVİS Halil Rıdvan
AVŞAR Başar
AVŞAR Gülçin
AVŞAR Harun
AVŞAR Serhat
AVŞAROĞLU Aykut
AY Ertan
AY Hüsamettin
AY Onur
AY Tayfun
AYAZ Erhan
AYAZ Erkan
AYAZ Ersin
AYAZ Evren
AYAZ Evrim
AYAZ Fatma
AYAZ Gülşah
AYAZ Hamza
AYAZ Maşuk
AYAZ Muhammet
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak.
İstanbul Teknik Ünv. Elektrik-Elektronik Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Ankara Üniversitesi. Fen Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Mersin Ünv. Eğitim Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Ünye İ.İ.B.Fak.
ODTÜ Mühendislik Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Fen Fakültesi.
İstanbul Ünv. Müh.Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Selçuk Ünv. Mesleki Eğitim Fak.
Fırat Ünv.Eğitim Fak.
İstanbul Ünv.İstanbul Tıp Fak.
Gaziantep Ünv.Eğitim Fak.
Kocaeli Ünv. Mühendislik Fak.
Gazi Ünv. Müh.Mim.Fak.
Dicle Ünv.Tıp Fak.
Selçuk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Ankara Ünv.Yabancı Diller Y.O.
Cumhuriyet Ünv. Fen-Edb.Fak.
İstanbul Ünv.Fizik Tedavi ve Reh.Y.O.
Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak.
ODTÜ Mühendislik Fak.
İstanbul Teknik Ünv. İnşaat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
İTÜ İnşaat Fakültesi.
Cumhuriyet Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Dokuz Eylül Ünv. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Edb.Fak.
Celal Bayar Ünv. İ.İ.B.Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. İ.İ.B.Fak.
İnönü Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Hizmetler Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Cumhuriyet Ünv. Müh.Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Amasya Ünv.Eğitim Fak.
Balıkesir Ünv.Bandırma İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Kafkas Ünv. Eğitim Fak.
Kafkas Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Erciyes Üniversitesi. Yozgat Müh.Mim.Fak.
Hacettepe Ünv. Spor Bilimleri ve Tek.Y.O.
Ankara Üniversitesi. Eczacılık Fak.
Çağ Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fakültesi
Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
İnönü Ünv. Müh.Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Süleyman Demirel Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dokuz Eylül Ünv.İ.İ.B.Fak./İzmir
İnönü Ünv. Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ege Ünv. İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Mustafa Kemal Ünv. Turizm işl.ve Otelcilik Y.O.
Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak.
İnönü Ünv. Eğitim Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak.
Fırat Ünv. Mühendislik Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Fırat Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Tıp Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dicle Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gazi Ünv.Fen Edb.Fak.
138
BÖLÜMÜ
Hukuk
Telekomünikasyon Müh.
Tarla Bitkileri
Fizik
Kimya Öğretmenliği
Hukuk
Biyoloji
Sınıf Öğr.
İktisat
İnşaat Müh.
Fen Bilgisi Öğr.
Matematik
Elektrik-Elektronik Müh.
Elektrik Müh.
Okul Öncesi Öğr.
Bilgisayar Öğr.
Tıp
İlk.Matematik Öğr.
Endüstri Müh.
Elektrik-Elektonik Müh.
Tıp
Türk Dili ve Edebiyatı
Alman Dili ve Edb.
Tarih
Fizik Ted.ve Rehb.
Türkçe Öğr.
İnşaat Müh.
İnşaat Müh.
Fizik Öğr.
İnşaat Müh.
Maden Müh.
İşletme
Kütüphanecilik
Maliye
İşletme
Fen Bilgisi Öğr.
Sosyoloji
Sosyal Hizmetler
Resim İş
Uluslararası İlişkiler
Kimya Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Elk.Elektronik Müh.
Sınıf Öğr.
İşletme
Tarla Bitkileri
Sınıf Öğretmenliği
İktisat
Sosyal Bilgiler Ögr.
Türkçe Öğretmenliği
Makina Müh.
Rekreasyon
Eczacılık
İktisat
Felsefe
Hukuk
İngilizce
Ev Ekonomisi Eğitimi
Maden Müh.
Elk.Elektronik Müh.
Hukuk
İktisat
İktisat
Türkçe Öğr.
Hukuk
Hukuk
Fransızca Öğretmenliği
Uluslar arası İlişkiler
Türkçe Öğretmenliği
Turizm ve Otel İşl.
Hukuk
Müzik Öğr.
Elektrik Müh.
Jeodezi ve Fotogrametri
Jeoloji Müh.
İngiliz Dili ve Edebiyatı
İlk.Sınıf Öğretmenliği
Tıp
İşletme
Tıp
Tarih Öğretmenliği
Çağdaş Türk Leh.ve Edb.
S. No.
322
323
324
325
326
327
328
329
330
331
332
333
334
335
336
337
338
339
340
341
342
343
344
345
346
347
348
349
350
351
352
353
354
355
356
357
358
359
360
361
362
363
364
365
366
367
368
369
370
371
372
373
374
375
376
377
378
379
380
381
382
383
384
385
386
387
388
389
390
391
392
393
394
395
396
397
398
399
400
401
402
403
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
AYAZ Özgür Umut
AYAZ Sedat
AYAZ Sema
AYAZ Tarık
AYBAY Erdem
AYBAY Nisbet
AYBAY Recep
AYBAY Ümit
AYBAY Zeynep
AYBER Emrullah
AYDAR Ferit
AYDAR Ümit
AYDEMİR Göksel
AYDIN Abdulnasır
AYDIN Ahmet
AYDIN Ayhan
AYDIN Cevdet
AYDIN Dicle
AYDIN Emin
AYDIN Ergün
AYDIN Faruk
AYDIN Fırat
AYDIN Gülüstan
AYDIN Gülvin
AYDIN Hasan
AYDIN Hasan
AYDIN Hülya
AYDIN İbrahim
AYDIN Leyla Evin
AYDIN Mehmet
AYDIN Mekineddin
AYDIN Murat
AYDIN Özgür
AYDIN Öznur
AYDIN Reşit
AYDIN Seyithan
AYDIN Tahirhan
AYDIN Tuncay
AYDIN Volkan
AYDOĞAN Erdal
AYDOĞAN Hakan
AYDOĞAN İbadettin
AYDOĞAN M.Ali
AYDOĞDU Cüneyt
AYDOĞDU Ecvet
AYDOĞDU Mehmet Fatih
AYGÜL Özcan
AYGÜN Mehmet Cihad
AYGÜN Metin
AYGÜN Ümit
AYKUT İhsan
AYNAS Suat
AYRIKSA Asuman
AYSAL Hatice
AYSAL Süleyman
AYTE Mehmet Raşit
AYTEKİN Hakan
AYYILDIZ Besim
AYYILDIZ Nurhuda
AYYILDIZ Sinem
AZAPAĞASI Ertuğrul Buğra
AZAPAĞASI Esra
AZAPAĞASI Mensur
BABA Çağla
BABA Emel
BABA Gülden
BABA Hatice
BABAHANOĞLU Eren
BABAHANOĞLU Veysel
BABÜR Gülçin
BABÜR Yavuz Serkan
BADAY Tuncer
BAĞATUR Bilal
BAĞATUR Derya
BAĞATUR Emrah
BAĞATUR M. İkbal
BAĞI Erdal
BAĞIRSAKÇI Canan
BAĞRIYANIK Erdal
BAKAN İhsan
BAKIR Fırat
BAKIR Kutbettin
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Ege Ünv. Ziraat Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Mersin Ünv.Fen Edb.Fak.
Gazi Üniversitesi. Eğitim Fak.
Uludağ Ünv. Eğitim Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Ends.Sant.Eğt.Fak.
Ege Ünv. İ.İ.B.Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
Siirt ünv.Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Sakarya Ünv. İ.İ.B.Fak.
Harran Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
İstanbul Üniversitesi.Siyasal Bilgiler Fak.
İstanbul Üniversitesi.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Mim.Fak.
Fırat Ünv. Fen.Edb.Fak.
Ankara Üniversitesi.Hukuk Fakültesi.
Harran Ünv. Fen.Edb.Fak.
Gaziantep Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fakültesi.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Erzincan Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Marmara Ünv. Tıp Fak.
Ankara Üniversitesi. Dil ve Tarih Coğrafya Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Marmara Ünv .Hukuk Fak.
Gaziantep Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Atatürk Üniversitesi.K.K.Eğt.Fak.
Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Gazi Ünv. Fen-Edb.Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Yıldız Teknik Ünv. Elk.Elektronik Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Aksaray Ünv.Mühendislik Fak.
İstanbul Ünv. Müh.Fak.
istanbul Ünv. Eczacılık Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
ODTÜ Mühendislik Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Giresun Ünv. Fen-Edb.Fak.
Atatürk Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Uludağ Ünv. Tıp Fak.
Esk.Osmangazi Ünv.Müh.mim.Fak.
Selçuk Üniversitesi.Ziraat Fak.
Fırat Ünv.Veterinerlik Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
İnönü Üniversitesi.Eğitim Fak.
Erzincan Ünv. Eğitim Fak.
Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ege Ünv. Tıp Fak.
Selçuk Ünv. Hukuk Fak.
Selçuk Ünv. İ.İ.B.Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Anadolu Ünv. İ.İ.B.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. İ.İ.B.Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Atatürk Ünv. K.K.E.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Fak.
Uludağ Ünv. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Uludağ Üniversitesi. Ziraat Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Marmara Ünv. Tıp Fak.
Gazi Ünv. Eğitim Fak.
uludağ Ünv. Tıp Fak.
139
BÖLÜMÜ
Ziraat Müh.
Matematik Öğr.
Bilgisayar Müh.
Sosyoloji
İngilizce Öğretmenliği
Sınıf Öğr.
Reh.Psik.Danışmanlık
İngilizce Öğretmenliği
Bilgisayar Müh.
İşletme
Reh.Psik.Danışmanlık
Matematik
Beden Eğitimi Öğr.
İşletme
Tarih
Kamu Yönetimi
Tıp
Tarla Bitkileri
Elk.Elektronik Müh.
Tarih
Hukuk
Coğrafya
İktisat
Hukuk
Türk Dili ve Edebiyatı
İlk.Sınıf Öğretmenliği
Türkçe Öğr.
Kimya
Tıp
Türk Dili ve Edebiyatı
Metal Öğretmenliği
Hukuk
Türkçe Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Matematik
Türk Dili ve Edebiyatı
İlahiyat
Türk Dili ve Edb.Öğrt.
Hukuk
Kimya
İlk. Sınıf Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Maliye
Elk.Haberleşme Müh.
Eğt.Prog.ve Öğrt.
Makine Müh.
Deniz Ulaş.İşlt.Müh.
Eczacılık
Sınıf Öğretmenliği
Petrol ve Doğ.Müh.
Fransızca Öğretmenliği
Rehberlik ve Psikolojik Dnş.
Resim İş
Kimya
Beden Eğitimi Öğr.
Tıp
Elk.Elektronik Müh.
Tarım Makinaları
Veterinerlik
İngilizce Öğr.
Beden Eğitimi Öğr.
Matematik Öğr.
Türk Dili ve Edebiyatı
Sınıf Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Resim İş
Tıp
Hukuk
Kamu Yönetimi
Sosyoloji
İşletme
Maliye
İnşaat Müh.
Coğrafya Öğr.
Elektrik-Elektonik Müh.
İlk.Sınıf Öğr.
Reh.Psik.Danışmanlık
Bitki Koruma
Türk Dili ve Edebiyatı
Tıp
İlk.Sınıf Öğr.
Tıp
S. No.
404
405
406
407
408
409
410
411
412
413
414
415
416
417
418
419
420
421
422
423
424
425
426
427
428
429
430
431
432
433
434
435
436
437
438
439
440
441
442
443
444
445
446
447
448
449
450
451
452
453
454
455
456
457
458
459
460
461
462
463
464
465
466
467
468
469
470
471
472
473
474
475
476
477
478
479
480
481
482
483
484
485
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
BAKIR Sedat
BAKIR Serdar
BAKIR Vedat
BAKIR Yavuz
BAKIRCIOĞLU Barış
BAKIRHAN Mehder
BAKIRHAN Rehber
BAKIRTAŞ Servet
BAL Abdülrezzak
BAL Selma
BALA Mehmet Emin
BALAMAN Muhammed Sena
BALCIOĞLU Ayşegül
BALCIOĞLU Sertaç
BALCIOĞLU Sevinç
BALI Cihan
BALI Ümit
BALIK Mehmet Cevat
BALKAYA Aydın
BALLIKAYA Etem
BALLIKAYA Melih
BALOĞLU Mahir
BANUS Ercan
BARAÇ Sinan
BARAN Celalettin
BARKIŞ Aysun
BARKIŞ Savaş
BARUT A.Gürkan
BARUT Boğaç Buğra
BARUT Cengizhan
BARUT H.Uğur
BARUT Kübra Gülnur
BARUT Nurhan
BARUT Ozan Bahadır
BARUT Ömer Serhat
BARUTÇU İlker A.
BARUTÇU İmren F.
BASU Ayşegül
BASU Selnur
BASU Veysel
BAŞ Atila
BAŞ Ferhat
BAŞ Kadir
BAŞAK Gamze
BAŞAK Gülgün
BAŞAK Leyla
BAŞAR Hasan
BAŞAR Özgür
BAŞAR Rıdvan
BAŞARAN Halis
BAŞARAN Nesrullah
BAŞARAN Suat
BAŞBOĞA Leyla
BAŞCI Nimetullah
BAŞKAN Burhan
BATIR İkram
BAYAR Feyzullah
BAYAR Gülcan
BAYAR Halil İbrahim
BAYATOĞLU Yücel
BAYAV Aykut
BAYAV Secahattin
BAYAV Selahattin
BAYDUR Safder
BAYGELDİ Hülya
BAYGELDİ Sedat
BAYGELDİ Serkan
BAYINDIR Hasan Ali
BAYINDIR Müge Burcu
BAYINDIR Pınar
BAYINDIRLI Baha
BAYÖLEK Yıldırım
BAYRAK İshak
BAYRAK Pınar
BAYRAKLI Veysel
BAYRAKTAR Dilek
BAYRAKTAR Levent
BAYRAM Didem
BAYRAM Gülhan
BAYRAMOĞLU Burak
BAYRAMOĞLU Murat
BAYSAL Ayhan
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. Demirci Eğt.Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik E­itim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Ege Ünv. İletişim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Harran Üniversitesi. Sağlık Y.O.
Atatürk Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Mehmet Akif Ersoy Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Çorum İ.İ.B.Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Uludağ Ünv. Fen Edebiyat Fak.
KTÜ Fen Edebiyat Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi. Müh.Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğt.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yıldız Teknik Ünv. Elk.Elektronik Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi.Tıp Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Ünv. Ziraat Fak.
Marmara Üniversitesi.Fen-Edb.Fak.
Ankara Üniversitesi. Sağlık Hizmetleri M.Y.O
Uludağ Ünv. Görükle Kampüsü.
Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Ankara Ünv.Eczacılık Fak.
Kocatepe Üniversitesi. Afyon İktisadi İdari B.F.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
Selçuk Ünv.Diş Hekimliği Fak.
İTÜ Maden Fakültesi.
Akdeniz Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Çukurova Üniversitesi. Müh.Mim. Fak.
Gazi Üniversitesi. Tıp Fak.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak.
Çukurova Ünv. İ.İ.B.Fak.
Ankara Üniversitesi.Fen Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Ankara Meslek Y.O.
Karadeniz Teknik Ünv.Mühendislik Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
İstanbul Bilgi Ünv. Hukuk Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. Müh.Fak.
Celal Bayar Ünv . Müh.Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Ünv.Tıp Fak.
Ankara Ünv. Dil ve Tarih-Coğrafya Fak.
Sakarya Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Müh.Mim.Fak.
K.Maraş Sütçü İmam Ünv. Fen-Edb.Fak.
Gazi Ünv.Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Tıp Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi.Elekt-Elektronik F.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak.
İstanbul Üniversitesi. Veteriner Fak.
ODTÜ Fen Edebiyat Fakültesi.
Karadeniz Teknik Ünv. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Eğt.Fak.
Anadolu Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Ünv.İ.İ.B.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Hukuk Fak.
Dokuz Eylül Ünv. İ.İ.B. Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Kocaeli Ünv. Mim.Tasarım Fak.
140
BÖLÜMÜ
Türk Dili ve Edb.Öğrt.
Fizik
İnşaat Müh.
Sosyal Bilg.Öğr.
Talaşlı Üretim Öğr.
Matematik
Biyoloji
Gazetecilik
Sınıf Öğretmenliği
Hemşirelik
Fizik
Sosyal Bilgiler Öğr.
Çocuk Gelişimi
İşletme
Resim İş
Fizik
Fizik
Makina Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Elektrik Müh.
Tıp
Ziraat Müh.
Kimya
Radyoloji
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğr.
Tıp
Eczacılık
Maliye
Eğt.Prog. ve Öğret.
Diş Hekimliği
Petrol Müh.
İnşaat Müh.
Elektrik-Elektronik Müh.
Tıp
El Sanatları
Maliye
İstatistik
İnşaat
Makine Müh.
İnşaat Müh.
Hukuk
İngilizce Öğr.
İngilizce Öğretmenliği
Çocuk Gel. Ve Ev Yön.Eğt.
İnşaat Müh.
İnşaat Müh.
Türk Dili ve Edebiyatı
Kütüphanecilik
Türkçe Öğr.
Matematik Öğr.
İlk.Matematik Öğr.
Sosyal Bilg.Öğr.
Tıp
Bilgi ve Belge Yönetimi
Endüstri Müh.
Eğt.Prog. ve Öğrt.
Elk.Elektronik Müh.
Türk Dili ve Edebiyatı
Tıp
Tıp
Sınıf Öğretmenliği
Elektronik Haberleşme
Nakış Öğretmenliği
Hukuk
Veteriner
Sosyoloji
İktisat
İngilizce Öğr.
İşletme
İlk.Sınıf Öğretmenliği
İngiliz Dili
İktisat
Kimya Öğretmenliği
Türkçe Öğretmenliği
Bilgisayar Öğretmenliği
Hazır Giyim Öğr.
Hukuk
Maliye
Hukuk
Mimarlık
S. No.
486
487
488
489
490
491
492
493
494
495
496
497
498
499
500
501
502
503
504
505
506
507
508
509
510
511
512
513
514
515
516
517
518
519
520
521
522
523
524
525
526
527
528
529
530
531
532
533
534
535
536
537
538
539
540
541
542
543
544
545
546
547
548
549
550
551
552
553
554
555
556
557
558
559
560
561
562
563
564
565
566
567
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
BAYSAL Barış
BAYSAL Fikret
BAYSAL Mehmet Emin
BAYSEFEROĞULLARI Zeynel
BAYTAŞ (AYOĞLU) Zeynep
BAYTAŞ Kıvılcım
BAYÜLSEN Ercan
BEBEK Ayşe Neslihan
BEBEK Ufuk
BEKTAŞ Bişar
BEKTAŞ Hüseyin
BEKTAŞ Kasım
BENİCE Mehmetcan
BENİCE Suat
BENİCE Şerefattin
BİÇER Fuat
BİLDİRİCİ Bedri
BİLDİRİCİ Hamdi
BİLEN Tekin
BİLGE İbrahim
BİLGE Ömer
BİLGİÇ Fesih
BİLGİN Sadettin
BİLİCİ Gülsün
BİLİM Büşra
BİLİM M.Yasin
BİLVANİS Süleyman
BİLYAN Sinan
BİLZE Engin
BİNGÜL Bıha
BİRİŞİK Akın
BİRİŞİK Ayhan
BİRİŞİK Erol
BİRİŞİK Fuat
BİRİŞİK Yavuz
BİRLİK Cemal
BİRLİK Çiğdem
BİRLİK Kezban
BİRLİK Mekin
BİRLİK Özlem
BİRLİK Selma
BOĞA Murat
BORAN Deniz
BOYACI Muhammed Yemen
BOYACI Veyis
BOZ Ergin
BOZ Hamdullah
BOZ Mehmet Suat
BOZ Meral
BOZ Metin
BOZ Okan
BOZ Serhat
BOZ Serhat
BOZ Zehal
BOZĞUŞ Cem
BOZKAYA Fuat
BOZKAYA Yakup
BOZKURT Behçet
BÖLÜM Serdar
BUBANLIOĞLU Taner
BUDAK Abdulkadir
BUDAK Caner
BUDAK Celal
BUDAK Faruk
BUDAK Feyaz
BUDAK Halil
BUDAK İbrahim
BUDAK M. Zeki
BUDAK Mehmet Eren
BUDAK Nazım
BUDAK Özkan
BUDAK Taner
BUDAK Zehra
BUĞRA Gülten
BUHAN Serkan
BUHARALI Veysel Murat
BULDUK Bahattin
BULDUK Can
BULDUK Emrullah
BULDUK Erdem
BULDUK Hasan
BULDUK Hüseyin
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Fen-Edb.Fak.
Selçuk Ünv. Müh.Mim.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kadir Has Ünv. İ.İ.B.Fak.
Hacettepe Ünv. Edebiyat Fak.
Atatürk Ünv.Sağlık Bilimleri Fak.
Ege Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi.
Osmangazi Üniversitesi. Tıp Fak.
Gaziosmanpaşa Ünv. Fen-Edb.Fak.
İstanbul Ünv.Edebiyat Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Tıp Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Dicle Ünv. Fen Fak.
Atatürk Ünv. K.K.E.Fak.
Kocaeli Üniversitesi.Mühendislik Fak.
İnönü Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Süleyman Demirel Ünv.Fen Edb.Fak.
Akdeniz Ünv. Tıp Fak./Antalya
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fakültesi.
Trakya Ünv. Kırklareli Ünv. Sağlık Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bil.Fak.
İstanbul Teknik Ünv. İnşaat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Adnan Menderes Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Mimar Sinan Üniversitesi. Mimarlık Fak.
Selçuk Ünv. Müh.Mim.Fak.
Selçuk Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Selçuk Ünv.Fen Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Kafkas Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Erciyes Ünv. Müh.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Kocaeli Ünv. Hukuk Fak.
Kırıkkale Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak.
Niğde Ünv.Beden Eğitimi Spor Y.O.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
İnönü Üniversitesi.Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Ünv. Fen-Edb.Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ağrı İbrahim Çeçen Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Niğde Üniversitesi.Fen-Edb.Fak.
Zonguldak Karaelmas Ünv.Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Van Sağlık Y.O.
İstanbul Bilim Ünv.Sağlık Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. Eczacılık Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
İnönü Üniversitesi. İlahiyat Fak.
141
BÖLÜMÜ
Türk Dili ve Edebiyatı
Jeodezi ve Fot.Mh.
Sınıf Öğretmenliği
İşletme
Psikoloji
Hemşirelik
Türk Dili ve Edb.
Tıp
Fizik
Felsefe
Fen Bilgisi Öğr.
Matematik
Sınıf Öğretmenliği
Elektrik Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Tıp
Tarih Öğretmenliği
Hukuk
İktisat
Çağdaş Türk Lehç.ve Edb.
Türkçe Öğr.
Endüstri Müh.
Maden Müh.
Tarih
Tıp
Zootekni
Sağlık Memurluğu
Sınıf Öğretmenliği
İktisat
Jeodezi ve Fot.Müh.
Tarih Öğretmenliği
Türkçe Öğretmenliği
Türk Dili ve Edb.
Okul Öncesi Öğrt.
Tarih Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Sosyal Bilg.Öğr.
Türk Dili ve Edb.Öğr.
Coğrafya
Sınıf Öğr.
Sosyal Bilg.Öğr.
Kimya
Şehir ve Bölge Planlama
Elk.Elektronik Müh.
Matematik Öğr.
Kimya
Fizik
İlk.Matematik Öğretmenliği
Tıp
Kimya
Fen Bilgisi Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Jeodezi ve Fot.Mh.
Kimya
Hukuk
Uluslar arası İlişkiler
Tıp
Fizik
Bilgisayar ve Kntrl Öğr.
Metal Öğretmenliği
Fen Bilgisi Öğretmenliği
İlahiyat
Türk Dili ve Edebiyatı
Antrenörlük
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sosyal Bilg.Öğr.
Coğrafya
Kimya Öğretmenliği
Sınıf Öğr.
Türk Dili ve Edebiyatı
İngilizce Öğretmenliği
Türkçe Öğr.
Türk Dili ve Edb.Öğr.
Kimya
Tarih
Matematik
Sağlık Memurluğu
Fizyoterapi ve Rehb.
Türkçe Öğretmenliği
Eczacılık
Hukuk
İlahiyat
S. No.
568
569
570
571
572
573
574
575
576
577
578
579
580
581
582
583
584
585
586
587
588
589
590
591
592
593
594
595
596
597
598
599
600
601
602
603
604
605
606
607
608
609
610
611
612
613
614
615
616
617
618
619
620
621
622
623
624
625
626
627
628
629
630
631
632
633
634
635
636
637
638
639
640
641
642
643
644
645
646
647
648
649
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
BULDUK Mahmut
BULDUK Muharrem
BULDUK Sedat
BULDUK Şeref
BULUT Caner
BULUT Deniz
BULUT İkbal
BULUT Mukadder
BULUT Orhan
BULUT Şakir
BULUT Zuhal
BÜKÜM Levent
BÜKÜM Mustafa A.
BÜKÜM Nevzat
BÜYÜKDERE Atanur
BÜYÜKDERE Faik Hüseyin
CALP Cihan
CALP Nazlı
CALP Serkan
CALP Sibel
CAN FERHAT
CANBEY Lokman
CANBEY Özcan
CANPOLAT Mahir
CANYİĞİT Ercan
CANYİĞİT Liyadin
CAYHAN Cihan
CAYHAN Cumhur
CAYHAN Maşallah
CELEP Cenk Selahattin
CEMALOĞLU Muammer
CEMALOĞLU Neşe
CEMALOĞLU Ömer
CEMALOĞLU Yusuf Cemil
CENGİZ Ali
CENGİZ Ebubekir
CENKÇİ B.Selim
CENKÇİ Baver
CENKÇİ Tuncay
CENKÇİ Vesile
CEVRİN İsa
CEVRİN Yusuf
COŞAR Nazan
CÜYEHLAN Necmi
ÇABUK Uğur
ÇAÇAN Devrim
ÇAÇAN Dila
ÇAÇAN Ruşen
ÇAĞDAŞ Bayram
ÇAĞLAYAN Fırat
ÇAĞLAYAN Fırat
ÇAĞLAYAN Murat
ÇAĞMAN Lokman
ÇAKAR Betül
ÇAKAR Cezmi
ÇAKAR İbrahim
ÇAKIR Ercan
ÇAKMAK Emrullah
ÇAKMAK Maşallah
ÇAKMAK Mekin
ÇAKMAK Tekin
ÇAKMAK Yüksel
ÇAM Çerkez
ÇAM Halil İ.
ÇAM Muhammed İkbal
ÇAM Murat
ÇAM Osman Halit
ÇAM Zekeriya
ÇAPKAN Seyfettin
ÇAPKAN Şahabettin
ÇARDAK Umut Ali
ÇATAK Caner
ÇATİ Mehmet Şerif
ÇATİ Songül
ÇAVUNMİRZA Ayşe
ÇEBER Metin
ÇELEBİ Ezgi Ceyhan
ÇELEBİ Gülay
ÇELEBİ Orhan
ÇELEBİOĞLU M.Hamza
ÇELEBİOĞLU Sebahat
ÇELİK Aydın
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
ODTÜ Müh.Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. İ.İ.B.Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak.
Ankara Ünv. Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi
Gazi Ünv. Müh.Mim.Fak.
İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. İktisat Fakültesi.
Hacettepe Üniversitesi.Müh.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Atatürk Ünv. Tıp Fak.
Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak.
Gazi Ünv. Kastamonu Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Tıp Fak.
Adnan Menderes Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Ünv. Denizcilik Fak.
Dicle Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dicle Üniversitesi.Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Su Ürünleri Fak.
Gaziantep Ünv. Kilis Muallim Rıfat Eğitim Fak.
Pamukkale Ünv. İ.İ.B.Fak.
Selçuk Ünv. İletişim Fak.
Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Muğla Ünv.Eğitim Fak.
Gazi Ünv.Müh.Mim.Fak.
Çukurova Ünv. Müh.Mim.Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. İnşaat Fakültesi.
Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Yıldız Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Dicle Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Uludağ Ünv. Eğitim Fak.
Sakarya Ünv. Müh.Fak.
Kocaeli Ünv.İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. İşletme Fak.
Gazi Üniversitesi. Kastamonu Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen - Edb. Fak.
Atatürk Ünv. Müh.Fak./Erzurum
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Müh.Mim.Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Kafkas Ünv. Fen Edb.Fak.
Cumhuriyet Ünv. Eğitim Fak.
Uludağ Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Siirt Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Sağlık Y.O.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
ODTÜ Müh.Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi. Elk.Elektronik F.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fak.
İnönü Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv.Müh.Mim.Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kocaeli Üniversitesi. İ.İ.B. Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi. Biga İ.İ.B.Fak.
Selçuk Ünv. Meram Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak.
Anadolu Ünv. Fen Fak.
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Kocaeli Ünv. Müh.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Tatvan Meslek Y.O.
Çanakkale 18 Mart Ünv. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak.
142
BÖLÜMÜ
Reh.Psik.Danışmanlık
Coğrafya
Hukuk
Hukuk
İnşaat Müh.
Uluslar arası Tic.ve Finans
Tekstil Müh.
Hukuk
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Kamu Yönetimi
İktisat
Bilgisayar Bil.Müh.
Nükleer Enerji Müh.
Tarım Makinaları
Tıp
İnşaat Müh.
İlk.Okul Öncesi Öğr.
Tıp
Sosyal Hizmet
Okul Öncesi Öğrt.
Deniz Ulşt.ve İşletme Müh.
Tıp
İşletme
Matematik
Su Ürünleri
Türkçe Öğr.
Maliye
Halkla İlşk.ve Tanıtım
Maliye
Hukuk
Sınıf Öğr.
Makine Müh.
Jeoloji Müh.
Sosyal Bilg.Öğr.
Türkçe Öğretmenliği
İnşaat Müh.
İşletme
İnşaat Müh.
İşletme
Otomotiv Öğr.
Enerji Teknolojisi
Türkçe Öğr.
Makine Müh.
Siyaset Bil.ve Kamu Yönt.
Matematik
İlk.Sınıf Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Elk.Elektronik Müh.
Kimya
Jeoloji Müh.
Reh.ve Psik.Danışmanlık
Bilgisayar Müh.
Okul Öncesi Öğrt.
Kimya
Tarih
İlk.Matematik Öğr.
Tekstil Mühendisliği
Sınıf Öğretmenliği
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Sağlık Memurluğu
İnşaat Müh.
Elk.Elektronik Müh.
Elk.Haberleşme Müh.
Türkçe Öğretmenliği
Tıp
Rehb.ve Psk.Danş.
Gıda Müh.
Fen Bilgisi Öğretmenliği
İşletme
Matematik Öğr.
Çalışma Ek.ve End.İlşk.
Tıp
Okul Öncesi Öğrt.
Türk Dili ve Edebiyatı
İstatistik
Peyzaj Mimarlığı
Elektronik ve Haber. Müh.
Tütün Yet.veİşl.
Maliye
Hukuk
S. No.
650
651
652
653
654
655
656
657
658
659
660
661
662
663
664
665
666
667
668
669
670
671
672
673
674
675
676
677
678
679
680
681
682
683
684
685
686
687
688
689
690
691
692
693
694
695
696
697
698
699
700
701
702
703
704
705
706
707
708
709
710
711
712
713
714
715
716
717
718
719
720
721
722
723
724
725
726
727
728
729
730
731
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
ÇELİK Cesim
ÇELİK Cihan
ÇELİK Çiğdem
ÇELİK Ekrem
ÇELİK Evrim
ÇELİK Ferhat
ÇELİK İbrahim
ÇELİK Koray
ÇELİK M. Nesim
ÇELİK Mehmet Nesim
ÇELİK Mesut
ÇELİK Necati
ÇELİK Nevzat
ÇELİK Özgür
ÇELİK Özhan
ÇELİK Pelin
ÇELİK Sema
ÇELİK Seracettin
ÇELİK Serap
ÇELİK Şahin
ÇELİK Şener
ÇELİK Turhan
ÇELİK Vasfi
ÇELİK Yüksel
ÇELİKEL Kıymet
ÇELİKER İlhan
ÇELİKTAN Mehmet
ÇELİKTAN Murat
ÇELİKTAŞ Güven
ÇEPKİ Neslihan
ÇETİN Diyadin
ÇETİN Erkan
ÇETİN Fatma
ÇETİN Gülşah
ÇETİN İdris
ÇETİN İhsan
ÇETİN Mehmet Ümit
ÇETİN Mustafa
ÇETİN Nurullah
ÇETİN Yusuf
ÇETİNKOL Hasan
ÇETİNSOY Erdal
ÇEVİK Mehmet
ÇEVİK Semih
ÇEVİKOL Zeynep Tuba
ÇILVIR Burçin
ÇINAR Mehmet
ÇINAR Nesrin
ÇINAR Sevtap
ÇINAR Yavuz
ÇINAR Yılmaz
ÇIPLAK Veysel
ÇİÇEK Adnan
ÇİÇEK İrfan
ÇİÇEK Maşallah
ÇİÇEK Melek
ÇİÇEK Murat
ÇİÇEK Said
ÇİÇEKLİTAŞ Betül
ÇİÇEKLİTAŞ Bilal Oktay
ÇİÇEKLİTAŞ Deniz
ÇİÇEKLİTAŞ Pervin
ÇİFTÇİ Alper
ÇİFTÇİ Emin
ÇİFTÇİ Hilal
ÇİFTKAYA Ayfer
ÇİFTKAYA Bülent
ÇİFTKAYA Bürol
ÇİFTKAYA Fisün
ÇOBAN Betül
ÇOBAN Bülent
ÇOBAN Engin
ÇOBAN Gülistan
ÇOBAN Kenan
ÇOBAN Muhammet Emin
ÇOBAN Rıda
ÇOBAN Sacid
ÇOBAN Serdar
ÇOBAN Serhat
ÇOKYAMAN Uğur
ÇÖKLÜ İsmail
ÇÖLGEÇEN Barış
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Ankara Ünv. Siyasal Bilimler Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
Mersin Ünv.Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Hacettepe Ünv.Mühendislik Fak.
Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak.
Çukurova Ünv. Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Fırat Ünv.Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Gazi Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kafkas Ünv.Veterinerlik Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Fen-Edb.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv.Mühendislik Fak.
Sakarya Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Trakya Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Düzce Tıp Fak.
Gazi Üniversitesi, Endüstriyel Sanatlar Eğt.F.
Trakya Üniversitesi. Tekirdağ Sağlık Y.O.
İnönü Üniversitesi, İkt.ve İd.Bilimler Fak.
Ege Ünv. Tıp Fak.
Akdeniz Ünv. Mühendislik Fak.
İstanbul Ünv.İstanbul Tıp Fak.
Muğla Ünv. Fen.Edb.Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Selçuk Üniversitesi, Mesleki Eğitim Fak.
Kırıkkale Üniversitesi. Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Hacettepe Ünv. Tıp Fak.
İstanbul Ünv. Cerrahpaşa Tıp Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Adnan Menderes Ünv.Fen Edb.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Tıp Fak.
Sakarya Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Batman Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. EdbFak./Van
Muğla Ünv. Fen-Edebiyat Fak.
Ankara Ünv. Dil ve Tarih-Coğrafya Fak.
Atatürk Üniversitesi.K.K.Eğt.Fak.
Atatürk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi.
Atatürk Ünv.K.K.E.Fak.
Karadeniz Teknik Üniversitesi. Tıp Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi.Mimarlık Fak.
İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bil.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Celal Bayar Ünv. Fen-Edb.Fak.
Fırat Ünv. Eğitim Fak.
Zonguldak Karaelmas Ünv. Ereğli Eğt.Fak.
Cumhuriyet Ünv.İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Edb.Fak.
Trakya Üniversitesi. Eğitim Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. Tütün Eksp.Y.O.
Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Celal Bayar Ünv.İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bil.Fak.
Marmara Üniversitesi, Teknik Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi.Elekt-Elektronik F.
İstanbul Üniversitesi. Diş Hekimliği Fak.
Gazi Ünv. Fen.Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi.İnşaat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Kocaeli Üniversitesi.Mühendislik Fak.
Selçuk Ünv. Hukuk Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Hizmetler Y.O.
İstanbul Üniversitesi. Tıp Fak.
Pamukkale Üniversitesi. Eğitim Fak.
Anadolu Üniversitesi. İletişim Bil.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Selçuk Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
143
BÖLÜMÜ
İktisat
Zihin Engelliler Öğr.
Tıp
Sosyoloji
Jeoloji Müh.
Türk Dili ve Edebiyatı
Tıp
Tarih Öğr.
Bitki Koruma
Hukuk
Sosyal Bilgiler Öğr.
Hukuk
Arapça Öğretmenliği
Veterinerlik
Makine
Maliye
Matematik
İnşaat Müh.
İnşaat Müh.
Fizik
Matematik Öğr.
Elektrik-Elektronik Müh.
Tıp
Bilgisayar Eğitim
Hemşirelik
Kamu Yönetimi
Tıp
İnşaat Müh.
Tıp
İstatistik
Matematik
Hukuk
El Sanatları
Tıp
Jeoloji Müh.
Tıp
Tıp
Sınıf Öğretmenliği
Tarih
Tıp
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Otomotiv Öğr.
İngiliz Dili ve Edebiyatı
Matematik
Hititoloji
Kimya
Bahçe Bitkileri
Felsefe Grubu Öğr.
Tıp
Mimarlık
Kamu Yönetimi
Sosyoloji
Tarih
Otomotiv Öğr.
Sınıf Öğr.
Kamu Yönetimi
Arşivcilik
Sınıf Öğretmenliği
Tütün Teknoloji Müh.
İktisat
İşletme
Türkçe Öğretmenliği
Matematik Öğr.
İktisat
Maliye
Elektrik
Elektrik Müh.
Dişçilik
Türk Dili ve Edb.
Resim-İş
İnşaat Müh.
Müzik Öğr.
Elektrik Müh.
Hukuk
Sosyal Hizmetler
Tıp
Sınıf Öğretmenliği
İletişim ve Planlama
Gıda Müh.
Bilgisayar Sis.Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
S. No.
732
733
734
735
736
737
738
739
740
741
742
743
744
745
746
747
748
749
750
751
752
753
754
755
756
757
758
759
760
761
762
763
764
765
766
767
768
769
770
771
772
773
774
775
776
777
778
779
780
781
782
783
784
785
786
787
788
789
790
791
792
793
794
795
796
797
798
799
800
801
802
803
804
805
806
807
808
809
810
811
812
813
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
DAĞ Engin
DAĞ Hikmet Kıvanç
DAĞ Mehmet Özgür
DAĞ Ömer
DAĞDEVİREN Esra
DALGA Mesut
DALGA Musa
DALKIRAN Özgür
DALKIRAN Serhat Ümit
DAMAR Nihat
DANIŞMAN Cevdet
DANIŞMAN Ferhat
DANIŞMAN Mutlu
DAŞDEMİR Fırat
DAŞDEMİR Pervin
DAŞİZİ Fuat
DAYAN Erdal
DAYAN Necla
DAYAN Oktay
DAYAN Seyfettin
DEĞERLİ Gülay
DEĞERLİ Sezgin
DEĞNEK Gamze
DELİBAŞ Necibe
DEMİR Ali
DEMİR Cemil
DEMİR Ebuhureyre
DEMİR Elif
DEMİR Enes
DEMİR Engin
DEMİR Ersin
DEMİR Fatih
DEMİR Fedail
DEMİR Hanifi
DEMİR Hüşam
DEMİR Kemal
DEMİR M. Vehbi
DEMİR Medet
DEMİR Mehmet
DEMİR Mehmet Nuri
DEMİR Muhsin
DEMİR Murat
DEMİR Nihat
DEMİR Özkan
DEMİR Sefa
DEMİR Serhat
DEMİR Serpil
DEMİR Sevim
DEMİR Suer
DEMİR Ümit
DEMİRBAY Ufuk
DEMİRCAN Deniz
DEMİRCAN Ramazan
DEMİRCAN Serkan
DEMİRER Kader
DEMİRKIRAN Duygu
DEMİRKIRAN Sezai
DEMİRKOL Veysi
DEMİRKOL Yunus
DEMİRKOL Yusuf
DEMİRÖZER Erdal
DEMİRTAŞ Ercan
DEMİRTAŞ Feride
DEMİRTAŞ İbrahim
DEMİRTAŞ Ömer
DEMİRTAŞ Tekin
DEMİRTAŞ Ümit
DEMİRTAŞ Yavuz
DEMİRTAŞ Zafer
DENİZ Ahmet
DENİZ Barış
DENİZ Esat
DENİZ Güner
DENİZ Kenan
DENİZ Naim
DENİZ Taner
DENİZ Yasef
DENİZCİ İnan
DENİZCİ Suat
DENİZER Serkan
DENLİ Ergün
DENLİ Serap
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Uludağ Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Akdeniz Üniversitesi. Turizm İşlt.ve Otelcilik Y.O.
Atatürk Ünv.Sağlık Bilimleri Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Uludağ Ünv. Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak.
Kocaeli Ünv. İ.İ.B.Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Trakya Üniversitesi. Tekirdağ Ziraat Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Düzce Tıp Fak.
Süleyman Demirel Ünv.Müh.Mim.Fak.
Gaziantep Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Dicle Ünv. Hukuk Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Sakarya Ünv. Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi, Mesleki Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. Hukuk Fak.
Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi.Kastamonu Eğt.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi.Meslek Eğitim Fakültesi.
Dicle Üniversitesi, D.Bakır Eğitim E.Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Y.O.
Afyon Kocatepe Ünv.Uşak Müh.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Dumlupınar Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak.
Dicle Ünv. Siirt Eğitim Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
Kafkas Ünv. Eğitim Fak.
Sakarya Ünv. Eğitim Fak.
Harran Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Tıp Fak.
Adıyaman Ünv.Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi, Kastamonu Eğitim Y.O.
Niğde Üniversitesi.Fen-Edb.Fak.
Marmara Üniversitesi, Hukuk Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Necatibey Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Müh.Mim.Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fak.
K. Maraş Sütçü İmam Üniversitesi. Ziraat Fak.
Pamukkale Ünv. Denizli Sağlık Y.O.
Kafkas Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kocaeli Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv.Eğitim Fak.
Kocatepe Ünv. Fen.Edb.Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Muğla Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Ünv. İ.İ.B.Fak.
Celal Bayar Ünv. Demirci Eğitim Fak.
Ankara Ünv. Eğitim Bilimler Fak.
Dicle Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Atatürk Ünv. Diş Hekimliği Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Ünv. Denizcilik Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Amasya Eğitim Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
İstanbul Ünv.Edebiyat Fak.
İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Niğde Üniversitesi. Müh.Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Fen Fak.
Dicle Üniversitesi. Batman Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Gazi Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bil.Fak.
Gazi Üniversitesi. Eğitim Fak.
144
BÖLÜMÜ
Bahçe Bitkileri
Matematik
Seyahat İşletmeciliği
Hemşirelik
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sınıf Öğretmenliği.
Fen Bilgisi Öğr.
Tıp
İşletme
Türkçe Öğretmenliği
Tarımsal Yapılar-Sulama
Tıp
İnşaat Müh.
İktisat
Hukuk
Matematik
Türkçe Öğr.
Çocuk Gelş.ve Eğt.Öğr.
Sınıf Öğr.
Hukuk
Türkçe Öğr.
Edebiyat Öğrt.
Okul Öncesi Öğr.
El Sanatları
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Tekstil Mühendisliği
Fen Bilgisi Öğr.
Antrenörlük Eğitimi
Biyoloji
İlk.Matematik Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Türkçe Öğr.
Fen Bilgisi Öğr.
Makine Müh.
İlk.Matematik Öğretmenliği
Tıp
İlk.Matematik Öğr.
Kamu Yönetimi
Coğrafya Öğrt.
Sınıf Öğretmenliği
Tarih
Hukuk
İlk.Fen Bilgisi Öğr.
Türkçe Öğretmenliği
Harita Müh.
Kamu Yönetimi
Biyoloji
İnşaat Müh.
Biyoloji Öğretmenliği
Hayvansal Üretim
Sağlık Memurluğu
Sınıf Öğretmenliği
Fizik
Türkçe Öğr.
Türk Dili ve Edb.
Sınıf Öğretmenliği
Matematik Öğr.
Fen Bilgisi Öğr.
Fen Bilgisi Öğr.
Kamu Yönetimi
Sınıf Öğretmenliği
Din Kültürü ve Ahlak Bilg.
İlahiyat
Diş Hekimliği
Sınıf Öğretmenliği
Deniz Ulş.İşlt.Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Matematik
Tarih
Coğrafya
Fen Bilgisi Öğretmenliği
Makina Müh.
Rehb.ve Psk.Danş.Öğr.
Matematik
Motor
Tarih
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Bitki Koruma
Uluslararası İlişkiler
Fen Bilgisi Öğretmenliği
S. No.
814
815
816
817
818
819
820
821
822
823
824
825
826
827
828
829
830
831
832
833
834
835
836
837
838
839
840
841
842
843
844
845
846
847
848
849
850
851
852
853
854
855
856
857
858
859
860
861
862
863
864
865
866
867
868
869
870
871
872
873
874
875
876
877
878
879
880
881
882
883
884
885
886
887
888
889
890
891
892
893
894
895
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
DEREŞ Arzu
DEREŞ Ebru
DEREŞ Murat
DERİN Özkan
DERSE Barış
DERSE Erkan
DERSE Özden
DERSE Volkan
DİKMEN Adem
DİKMEN Dilan
DİKMEN Fırat
DİLAN Hasibe Betül
DİLAN Rasim Aşkın
DİLAN Zeynep
DİLEK Nahide
DİLEK Pınar
DİLSİZ Erkan
DİNÇ Felemez
DİNÇ Menduh
DİNÇ Özcan
DİNDAR Cem
DİNDAR Fatma Sinem
DİŞSİZ Sezgin
DODANLI Çağrı
DODANLI Onay
DOĞAN Ecvet
DOĞAN Fatih
DOĞAN Mahmut
DOĞAN Neslihan
DOĞAN Serdar
DOĞAN Turan
DOĞANAY Şükran
DOĞRU Abdulbasit
DOĞRU İdris
DOĞRU Muhammed Z.
DOLAHMET Mehmet
DÖNER Ferhat
DÖYMAZ Burhan
DÖYMAZ Cengiz
DÖYMAZ Cezmi
DÖYMAZ Elif
DÖYMAZ Erkan
DÖYMAZ Özcan
DUK Erol
DUK Hakan
DUK Özhan Alpaslan
DUMAN Burhan
DUMAN Ersin
DUMAN Mehmet Cemil
DUMAN Sedat
DUMAN Vedat
DURAK Cabir
DURAK Ertan
DURAL Nail
DURAL Naim
DURAL Nesim
DURALİ Maşallah
DURER Serdar
DURGUN Cemal
DURMUŞ Hatice
DURMUŞ Mesut
DURMUŞ Özlem
DURMUŞ Pervin
DURMUŞ Seyhun
DURMUŞ Yunus
DURMUŞ Zülküf
DURSUN Hacı Yusuf
DURSUN Mehmet Ali
DURUK Burcu
DURUK Caner
DURUK Halil İbrahim
DURUK Şener
DURUK Vahit
DÜZCE Hasan Agah
DÜZCE Lütfiye
DÜZYOL İlker
ECE Muhammed Rakıp
EDİP Deniz
EKEM Fuat
EKEM Taner
EKER İsmet
EKER Tekin
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Gazi Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Müh.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İzmir Meslek Y.O.
K. Maraş Sütçü İmam Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Fırat Ünv.Eğitim Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. İ.İ.B.Fak.
ODTÜ Mühendislik Fak.
ODTÜ Mühendislik Fak.
Kırıkkale Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kafkas Ünv.Veterinerlik Fak.
Gazi Üniversitesi. Fen Edebiyat Fakültesi.
İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Fırat Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Fırat Üniversitesi. Müh.Fak.
Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak.
Celal Bayar Ünv. Fen-Edb.Fak.
Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Harran Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Marmara Ünv. Tıp Fak.
Hacettepe Ünv. Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. Müh.Fak.
Trakya Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Endüstriyel Sanatlar Eğt.F.
Balıkesir Ünv. Turizm İşlt.ve Otelcilik Y.O.
İnönü Ünv. Fen Edebiyat Fak.
Marmara Ünv. Bankacılık ve Sigorta Y.O.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Mersin Ünv. Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak./İst.
İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi.Eğitim Fak.
Ankara Ünv. İletişim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak.
Erciyes Ünv. Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Mim.Fak.
Fırat Üniversitesi. Veteriner Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Akdeniz Üniversitesi. Burdur Eğitim Y.O.
Gazi Üniversitesi. Ticaret ve Turizm Eğitim Fak.
Sütçü İmam Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Tıp Fak.
Gazi Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi. İşletme Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Eğitim Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Hemşirelik Y.O.
ODTÜ Müh.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Kafkas Ünv. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Akdeniz Ünv. Müh.Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Mühendislik Fak.
Muğla Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Dicle Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi.Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Kafkas Üniversitesi. Veteriner Fak.
Gazi Ünv. Ticaret ve Turizm Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
145
BÖLÜMÜ
İstatislik
Gıda Müh.
Muhasebe
Kamu Yönetimi
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Okul Öncesi Öğr.
İlk.Matematik Öğr.
Maliye
Endüstri Müh.
Makine Müh.
Biyoloji
Matematik
Müzik
Veterinerlik
Felsefe
Kütüphanecilik
Sosyoloji
Makine Müh.
İşletme
Kimya
İşletme
Antrenörlük Eğitimi
İnşaat Müh.
İktisat
Tıp
Fen Bilgisi Öğr.
Deniz Ulşt.ve İşletme Müh.
Sanat Tarihi
Okul Öncesi Öğretmenliği
Şehir Bölge Plan.
Türkçe Öğretmenliği
Bilgisayar Eğitimi
Konaklama İşletmeciliği
Kimya
Bankacılık
İlk.Matematik Öğr.
İlk.Matematik Öğr.
Din Kültürü ve Ahlak Bilg.
Kamu Yönetimi
Sınıf Öğretmenliği
Coğrafya Öğrt.
Halkla İlşk.ve Tanıtım
Fen Bilgisi Öğretmenliği
Metal Öğretmenliği
Tıp
Sınıf Öğretmenliği
Jeofizik ve Foto. Müh.
Veteriner
Sınıf Öğretmenliği
Fen Bilgisi Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Muhasebe
Coğrafya
Tıp
Beden Eğt.ve Spor Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Okul Öncesi Öğretmenliği
Endüstri Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Hemşirelik
Havacılık ve Uzay Mh.
Sınıf Öğretmenliği
İlk. Matematik Öğr.
Coğrafya
Sınıf Öğr.
İlk. Sınıf Öğretmenliği
İngilizce Öğretmenliği.
Jeoloji Müh.
Elk.Elektronik Müh.
Kamu Yönetimi
Doğu Dili ve Edebiyatı.
İlahiyat
Sınıf Öğretmenliği
Fizik Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Veteriner
Muh.ve Finansman Öğr.
Kamu Yönetimi
İnşaat Müh.
S. No.
896
897
898
899
900
901
902
903
904
905
906
907
908
909
910
911
912
913
914
915
916
917
918
919
920
921
922
923
924
925
926
927
928
929
930
931
932
933
934
935
936
937
938
939
940
941
942
943
944
945
946
947
948
949
950
951
952
953
954
955
956
957
958
959
960
961
962
963
964
965
966
967
968
969
970
971
972
973
974
975
976
977
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
EKİN İbrahim
EKİN M.Sani
EKİN Mehmet Salim
EKİN Ramazan
EKİN Sencer
EKİN Soner
EKİN Taner
EKİN Turgay
EKİNCİ Fatma
EKİNCİ Güneş
EKİNCİ Mehmet Sabri
EKİNCİ Nurdan
EKİNCİ Recai
EKİNCİ Seyithan
EKİNCİ Suat
EKİNCİ Tekin
EKİNCİ Tünay
EKİNCİ Ümit
EKİNCİ V. Akif
EKİNCİ Yavuz
ELBAN Ömer
ELÇİK Deniz
ELÇİK Erkan
ELDEM Suat
ELGÜN Yılmaz
ELİTAŞ Yılmaz
ELKATMIŞ M.Nazif
ELMAS Mecbure
ELMAS Müslüm
EMİNOĞLU Önder
EMLÜK Mehmet Enis
EMRE Mahsun
ENÇ Ayhan
ENÇ Erkan
ENGİN Nevzat
EPÖZDEMİR Berivan
EPÖZDEMİR Murat
EPÖZDEMİR Ozan
ERALP Asef
ERALP Bedrettin
ERALP Mehmet Vasıf
ERALP Muhsin
ERASLAN Adnan
ERASLAN Aslan
ERAT Veysel
ERCEK Mehmet Sait
ERCEK Niyazi
ERCEK Sunullah
ERCEK Yakup
ERCİK Sunullah
ERÇELİK Bejdil
ERÇELİK Mehmet Akif
ERÇELİK Mehmet Naim
ERDAL M.Salih
ERDAYAMIŞ Cengiz
ERDAYAMIŞ Yusuf
ERDEMİR Mustafa
ERDEMOĞLU Ali Evren
ERDEMOĞLU Erdem
ERDEN Talip
ERDİL Barış
ERDİL Bezat
ERDİL Engin
ERDİL Güven
ERDİL Necdet
ERDİL Safter
ERDOĞAN Hakan
ERDOĞAN Hilal
ERDOĞAN Taner
ERDÖNMEZ Oktay
EREK Mehmet Salih
EREM Adnan
EREM Ahmet
EREM Ayşe
EREM Ayşenur
EREM Ceyda Güler
EREM Elif
EREM Gökhan
EREM Melek
EREM Ozan
EREM Z.Hakan
EREN Ceren
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
İnönü Üniversitesi.Fen-Edb.Fak.
Ankara Üniversitesi. Eğitim Bilimler Fak.
Atatürk Üniversitesi.K.K.Eğt.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Ünv. K.K.E. Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hasan Ali Yücel Eğt.F.
İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Fak.
Marmara Üniversitesi.Hukuk Fakültesi.
Erzincan Ünv.Eğitim Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Pamukkale Ünv.Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Atatürk Sağlık Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kafkas Ünv. Eğitim Fak.
Akdeniz Ünv.Tıp Fak.
Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Dicle Ünv. Hukuk Fak.
Erciyes Ünv. Tıp Fak.
Akdeniz Üniversitesi. Ziraat Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi.Teknik Eğt.Fak.
Dicle Üniversitesi. Batman M.Y.O.
Anadolu Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Atatür Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Kastamonu Eğt.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Celal Bayar Ünv. Tütün Eks.Y.O.
Hacettepe Üniversitesi. Güzel Sant.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Çukurova Ünv. Müh.Mim.Fak.
Marmara Ünv.Hukuk Fak.
Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Bilkent Üniversitesi.Fen Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Sivas M.Y.O.
Atatürk Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
K.maraş Sütçü imam Ünv. İ.İ.B.Fak.
Atatürk Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
İnönü Ünv.Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Çukurova Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Akdeniz Ünv. Hukuk Fak.
Erciyes Üniversitesi.Yozgat M.Y.O.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Ankara Üniversitesi. Dil Tarih Coğrafya Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Cumhuriyet Ünv. Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Niğde Üniversitesi. Fen-Edb. Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak.
Kocaeli Ünv. Hukuk Fak.
Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Balıkesir Ünv. Necatibey Eğitim Fak.
Çukurova Üniversitesi. Tıp Fak.
Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Çukurova Ünv. Fen-Edb.Fak.
Devlet Diller Ünv. Eğitim Müşavirliği
Gazi Ünv. İ.İ.B.Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Sağlık Bil.Fak.
Anadolu Üniversitesi. Hukuk Fak.
Mersin Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Adnan Menderes Ünv. Ziraat Fak.
Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Ege Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Süleyman Demirel Ünv.İ.İ.B.Fak.
146
BÖLÜMÜ
Kimya
Eğitim Yön. ve Plan.
Türkçe Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Sosyal Bilgiler Öğr.
İlk.Fen Bilgisi Öğretmenliği
Rehb.ve Psk.Danş.Öğr.
İngilizce Öğr.
Hukuk
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sosyoloji
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sağlık Memurluğu
Tarih
Bahçe Bitkileri
Sosyal Bilg. Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Tıp
İşletme
Hukuk
Hukuk
Tıp
Bitkisel Üretim
Türkçe Öğretmenliği.
Edebiyat
Metal Öğretmenliği
Elektrik
Okul Öncesi Öğr.
Matematik Öğr.
İşletme
Fen Bilgisi Öğretmenliği
Türkçe Öğretmenliği.
Sınıf Öğretmenliği
Felsefe
Tütün Teknolojisi Müh.
Heykel
Tıp
Makine Müh.
Hukuk
Sınıf Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı Öğr.
Fizik
Halıcılık
İnşaat Müh.
Kamu Yönetimi
Fen Bilgisi Öğr.
Tarih Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği.
Bilgisayar ve Öğr.Tek.Öğrt.
Sınıf Öğretmenliği
Sosyal Bilg. Öğr.
İşletme
Hukuk
Muhasebe
Coğrafya
İktisat
Arşiv
Hukuk
İlk.Matematik Öğr.
İnşaat Müh.
İnşaat Müh.
Coğrafya
Hukuk
Tarih
Kimya
Hukuk
Maliye
Biyoloji Öğretmenliği
Tıp
Jeodezi-Fotogrametri Müh.
Sosyal Bilg. Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Kimya
Tercümanlık
Maliye
Hemşirelik
Hukuk
Çevre Müh.
Ziraat Müh.
Maliye
Gıda Müh.
İktisat
S. No.
978
979
980
981
982
983
984
985
986
987
988
989
990
991
992
993
994
995
996
997
998
999
1000
1001
1002
1003
1004
1005
1006
1007
1008
1009
1010
1011
1012
1013
1014
1015
1016
1017
1018
1019
1020
1021
1022
1023
1024
1025
1026
1027
1028
1029
1030
1031
1032
1033
1034
1035
1036
1037
1038
1039
1040
1041
1042
1043
1044
1045
1046
1047
1048
1049
1050
1051
1052
1053
1054
1055
1056
1057
1058
1059
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
EREN Erhan
EREN Gülşah
EREN Mehmet Zafer
EREN Metin
EREN Selim
EREN Şükrü
EREN Yasemin
EREN Yüksel
ERENSAYIN Özcan
EREZ Mehmet Şakir
ERGİN M.Müzekkin
ERGÜL Abdurrahim
ERGÜL Kasım
ERGÜN Gökçen
ERGÜN Nihat
ERGÜN Yakup
ERİBOL Mehmet
ERİBOL Savaş
ERİBOL Yalçın
ERİBOL Yüksel
ERİŞ D. Mehmet
ERİŞ M.Yasin
ERİŞ Serkan
ERKOÇ Ali
ERKOÇ Arif
ERKOÇ Kamuran
ERKOÇ M.Füdeyl
ERKOÇ M.Sabrullah
ERKOÇ Mehmet Fatih
ERKOÇ Muhammet Mucip
EROĞLU Gizem
EROL Berkan
EROL Ebumüslüm
EROL Mehmet Muhsin
EROL Mümin
ERSAN Ayşegül
ERSAN Burcu
ERSAN Enis Emre
ERSAN Fırat
ERSAN Muhsin
ERSAN Murat
ERSAN Önder
ERSAN Sibel
ERSAN Tayfun
ERSEN Burak
ERSEN M. Özkan
ERSEN Özgür
ERSOY Özgür
ERSOY Songül
ERSOY Ümit
ERTAŞ Erdal
ERTAŞ Gülcan
ERTEKİN Sabır
ERTEKİNOĞLU Servet
ERTEN Cesim
ERTEN Özlem
ERTEN Songül
ERTENLİ Mehmet N.
ERVÜZ Muhittin
ERVÜZ Nazım
ERYILMAZ Ferhat
ESEN Aytaç
ESEN Mehmet
ESEN Murat
ESEN Sertaç
ESER Cezmi
ESER İzzet
ESER Mesut
ETEŞ Nesip
ETİK Sedat
EVİRGEN Evren
EYİGÜN Nahit
EYİGÜN Yalçın
EYİGÜN Yavuz
FALAY Uğur Ekrem
FARUKOĞLU Ömer
FENDİ Fırat
FIRAT Erhan
FIRAT Ş.Murat
GARİP Necmettin
GEBELOĞLU Alpağa
GEBOLOĞLU Banu
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Gazi Üniversitesi. Fen Edebiyat Fakültesi.
Anadolu Üniversitesi. Hukuk Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Sakarya Ünv. Eğitim Fak.
İnönü Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bil.Fak.
Celal Bayar Ünv. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi.İlahiyat Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Müh.Fak.
Uludağ Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Ondokuz Mayıs Ünv. Amasya Eğitim Fak.
Kırıkkale Ünv. İ.İ.B.Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Adnan Menderes Ünv. İ.İ.B.Fak.
Gaziantep Ünv.Mühendislik Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Tıp Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Kocaeli Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Ege Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. Makine Fak.
Erciyes Üniversitesi. Tıp Fak.
Erciyes Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Selçuk Ünv. Ziraat Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Anadolu Ünv. Müh.Mim.Fak.
Balıkesir Ünv. Necatibey Eğitim Fak.
Fırat Ünv.Mühendislik Fak.
Süleyman Demirel Ünv.Müh.Mim.Fak.
Çukurova Ünv. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Zonguldak Karaelmas Ünv. Devrek Fen-Edb.F.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. Siyasal Bilgiler Fak.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Diş Hekimliği Fak.
Mustafa Kemal Ünv.Müh.Mim.Fak./antakya
Mustafa Kemal Ünv. Müh.Mim.Fak.
Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Gazi Ünv. Meslek Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Fırat Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
İstanbul Kültür Ünv. Fen.Edb.Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak.
Marmara Üniversitesi.Atatürk Eğt.Fak.
Bilkent Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Gazi Üniversitesi. Kırşehir Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak.
Pamukkale Ünv. Müh.Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Sakarya Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Zonguldak Karaelmas ünv.Tıp Fak.
Uludağ Ünv. Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Beden Eğitim ve Spor Y.O.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
İTÜ Mühendislik Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Marmara Ünv. Bankacılık ve Sigorta Y.O.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak.
Balıkesir Üniversitesi. İktisadi ve İdari B.F.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Ege Üniversitesi. Devlet Türk Musikisi Konservatuarı
147
BÖLÜMÜ
Fizik
Hukuk
İngilizce Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Sınıf Öğr.
Kamu Yönetimi
Biyoloji
Türk Dili ve Edebiyatı
Elk.Elektronik Müh.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Tarih Öğretmenliği
İlahiyat
Maden Mühendisliği
İktisat
Sınıf Öğr.
Siyaset Bil.Kamu Yönt.
Bilgisayar ve Öğr.Tek.
Uluslar arası İlişkiler
İnşaat Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Tıp
Sınıf Öğretmenliği
Elektrik Öğr.
Bilgisayar ve Öğr.Tek.
Gemi İnşaat Müh.
Tıp
İlahiyat
Ziraat Müh.
İnşaat Müh.
Elk.Elektronik Müh.
İlk.Matematik Öğr.
Kimya Müh.
Tekstil Müh.
Fen Bilgisi Öğr.
Hukuk
Kimya
Tarih Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
Tıp
Fen Bilgisi Öğr.
Resim
Tıp
Sınıf Öğretmenliği
Diş Hekimi
Elk.Elektronik Müh.
İnşaat Müh.
Talaşlı Üretim Öğr.
Ev Yönetimi Öğrt.
El Sanatları
İlahiyat
Makina Öğrt.
Fizik
Mobilya ve Dek.Öğr.
Türk Dili ve Edebiyatı
Bilgisayar- Enf.Müh.
Sınıf Öğretmenliği
İlk.Matematik Öğretmenliği
Jeoloji Müh.
Endüstri Müh.
Türkçe Öğretmenliği
Matematik
Türkçe Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı Öğr.
Metal Öğr.
Tıp
Rehb.ve Psk.Danş.
Türk Dili ve Edebiyatı Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Tarih Öğr.
Beden Eğt.ve Spor Öğr.
Talaşlı Üretim Öğr.
Elektrik-Elektronik Müh.
İnşaat Müh.
Eğitim Prog.ve Öğrt.
İşletme
Bankacılık
Makina Öğretmenliği.
Tarih
İktisat
Tarih
Fizik
Temel Bilgiler
S. No.
1060
1061
1062
1063
1064
1065
1066
1067
1068
1069
1070
1071
1072
1073
1074
1075
1076
1077
1078
1079
1080
1081
1082
1083
1084
1085
1086
1087
1088
1089
1090
1091
1092
1093
1094
1095
1096
1097
1098
1099
1100
1101
1102
1103
1104
1105
1106
1107
1108
1109
1110
1111
1112
1113
1114
1115
1116
1117
1118
1119
1120
1121
1122
1123
1124
1125
1126
1127
1128
1129
1130
1131
1132
1133
1134
1135
1136
1137
1138
1139
1140
1141
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
GEBOLOĞLU Evin
GEBOLOĞLU Nurtaç
GEBOLOĞLU Zeynep Gözde
GEDİK Zafer
GELİBOLU Beyna
GELİBOLU Binnur
GELİBOLU Bülent
GELİBOLU Emre Veysel
GELİBOLU Engin
GELİBOLU Özden
GELİBOLU Pınar
GELİBOLU Sedat
GELİBOLU Serap
GELİŞKAN Nil Nadire
GENCER Hacer
GENCER Şirin
GENCEROĞLU Burcu
GENCEROĞLU Fatih
GENÇ Fatma
GENÇ Turan
GERDAN Cihan
GERDAN Veysel
GERGİN Gülver
GEYLANİ Ali
GEYLANİ Ali Haydar
GEYLANİ Banu
GEYLANİ Emir
GEYLANİ Emrullah
GEYLANİ M.Fudeyl
GEYLANİ Muhammed B.
GEYLANİ Önder
GEYLANİ Seyit Faruk
GEYLANİ Yahya
GEZ Şahin
GİRAY Caner
GİRAY Fulya Seda
GİRAY Şebnem
GİRGİÇ Sinan
GÖÇMEN Özbek
GÖÇMEN Remzi
GÖK Yener
GÖKALP Ziya
GÖKBULAK Şule
GÖKÇE Zelal
GÖKKAYA Mete
GÖKKUŞ Güven
GÖKMEN Özgül
GÖKNAR Mert
GÖKSOY Fuat
GÖKSOY Gürsoy
GÖKTAŞ Fatih
GÖKTAŞ Tayfur
GÖKTEKİN Serdar
GÖL Hüseyin
GÖL İlhan
GÖNÜLDAŞ Ayaz
GÖNÜLDAŞ Azad
GÖNÜLDAŞ Burhanettin
GÖNÜLDAŞ Ferhat
GÖNÜLDAŞ Özgür
GÖNÜLDAŞ Savaş
GÖRÜCÜ Alpay
GÖZCÜ Ömer
GÖZEGİR Metin
GÖZEGİR Ramazan
GÖZEL Kürşat
GÖZEL Zekai
GÖZETEN Cesim
GÜL Ahmet
GÜL Canan
GÜL Enis
GÜL Hakan
GÜL Handan
GÜL Hatice
GÜL Nalan
GÜL Ömer
GÜLBAHAR Gökçe
GÜLENER Ferhat
GÜLER Ceylan
GÜLER Doğukan
GÜLER Özkan
GÜLER Veysi
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Ankara Üniversitesi.Eğitim Bil.Fak.
Ege Ünv. Fen Fak.
İTÜ Elektrik Elektronik Fakültesi.
Niğde Üniversitesi. İktisadi İdari Bilimler Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Ankara Üniversitesi. İletişim Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Boğaziçi Ünv. Eğitim Fak.
Çukurova Üniversitesi. Su Ürünleri Fak.
İzmir ileri teknoloji Enstitüsü.Mim.Fak.
Bitlis Eren Ünv. Sağlık Y.O.
Anadolu Ünv. Turizm ve Otelcilik Y.O.
Boğaziçi Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Marmara Ünv. Diş Hekimliği Fak.
Gazi Ünv. Tıp Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Ünye İ.İ.B.Fak.
Uludağ Ünv. Fen Edebiyat Fak.
Boğaziçi Ünv. Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. İletişim Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak.
Uludağ Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Gaziantep Üniversitesi.Müh.Fak.
Gümüşhane Ünv. Müh.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Ege Ünv. Eczacılık Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak.
İnönü Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Akdeniz Ünv. Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. İktisat Fak.
İstanbul Ünv. Fen-Edb.Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Üniversitesi.Uşak Fen-Edb.F.
Marmara Ünv.Atatürk Eğitim Fak.
18 Mart Ünv. Ziraat Fak.
İstanbul Teknik Ünv. Konservatuar Fak.
Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak.
Uşak Ünv. Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Eğitim Fak.
ODTÜ Mühendislik Fak.
Ege Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Pamukkale Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Gazi Üniversitesi.Kırşehir Eğt.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Hacettepe Ünv. Spor Bil. Ve Teknolojisi Y.O.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Uşak Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Y.O.
Dicle Ünv. Müh.Mim.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Tıp Fak.
Gaziantep Ünv.Mühendislik Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
Niğde Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak.
ODTÜ Mühendislik Fakültesi.
Ankara Üniversitesi. Fen Fakültesi.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Kafkas Ünv. İ.İ.B.Fak.
Osmangazi Üniversitesi.Müh.Mim.Fak.
Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak.
Erciyes Üniversitesi. Yozgat Müh.Mim.Fak.
Dicle Üniversitesi. Diyarbakır Meslek Y.O.
Dicle Üniversitesi.Siirt Eğitim Fak.
İnönü Ünv. Müh.Fak.
Celal Bayar Ünv. Fen Edb.Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi.Elk.Elektronik Müh.
Giresun Ünv.Eğitim Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv.Müh.Mim.Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Biga İ.İ.B.Fak.
Marmara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
148
BÖLÜMÜ
Türk Dili ve Edebiyatı
Eğt.Prog. ve Öğrt.
Kimya
Elektronik Müh.
İktisat
Okul Öncesi Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Hukuk
Radyo, Tv, Sinema
İngilizce Öğretmenliği
Tarih Öğretmenliği
Rehb.ve Psk.Dnş.
Su Ürünleri
Mimarlık
Hemşirelik
Turizm ve Otelcilik
Kimya
Dişhekimliği
Tıp
Elek.Elektronik Müh.
İşletme
Kimya
Rehb.ve Psk.Danş.
Gazetecilik
İnşaat Müh.
Felsefe
Gıda Mühendisliği
Jeodezi ve Fot.Müh.
Türk Dili ve Edebiyatı
Eczacılık
İnşaat Müh.
İşletme
İngilizce Öğr.
Elektrik Öğr.
Kamu Yönetimi
Sosyoloji
Makine Müh.
İngilizce Öğretmenliği
Matematik
Elektrik Öğrt.
Sosyal Bilgiler Öğr.
İlk. Fen Bilgisi Öğr.
Ziraat Müh.
Ses Eğitimi
Sınıf Öğr.
Sınıf Öğr.
Türkçe Öğr.
Endüstri Müh.
Zooteknik
Felsefe
Sınıf Öğretmenliği
Biyoloji
Beden Eğt.ve Spor Öğr.
Bilgisayar Müh.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Mimarlık
Tıp
Fizik Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Tarih
Sınıf Öğretmenliği
Petrol Müh.
Fizik
Kimya Öğretmenliği
İlk.Matematik Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Endüstri Müh.
İşletme
Kimya Müh.
Hukuk
Elektrik Öğrt.
İnşaat Müh.
Muhasebe
Sınıf Öğretmenliği
Elk.Elektronik Müh.
Türk Dili ve Edb.
Elektrik Müh.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Jeoloji Müh.
Uluslar arası İlşk.
İlahiyat
S. No.
1142
1143
1144
1145
1146
1147
1148
1149
1150
1151
1152
1153
1154
1155
1156
1157
1158
1159
1160
1161
1162
1163
1164
1165
1166
1167
1168
1169
1170
1171
1172
1173
1174
1175
1176
1177
1178
1179
1180
1181
1182
1183
1184
1185
1186
1187
1188
1189
1190
1191
1192
1193
1194
1195
1196
1197
1198
1199
1200
1201
1202
1203
1204
1205
1206
1207
1208
1209
1210
1211
1212
1213
1214
1215
1216
1217
1218
1219
1220
1221
1222
1223
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
GÜLHAN Burak
GÜLLÜBARDAK Büşra
GÜLMEZ Buket
GÜLMEZ Burak
GÜLMEZ Deniz
GÜLMEZ Sedat
GÜLMEZ Sibel
GÜLMEZ Şenol Vefa
GÜLOĞLU Adnan Naim
GÜLOĞLU Sinan
GÜLSAR Güler
GÜLSAR Öner
GÜLSUYU Adem
GÜLSÜN Servet
GÜLŞEN İsmail
GÜLTEKİN Fatih
GÜLTEKİN Fırat
GÜLTEKİN Kemal
GÜLTEKİN Murat
GÜLTEKİN Ömer
GÜLTEKİN Serpil
GÜLTEKİN Sevim
GÜLTEKİN Tekin
GÜLTEKİNOĞLU Deniz
GÜLTEKİNOĞLU Ebru
GÜLTEPE Sahra
GÜLTEPE Zahir
GÜMÜŞ Rahmi
GÜN Selda
GÜNAL F.Tülay
GÜNAL Hazal
GÜNAY Mehmet Fatih
GÜNAY Nedim
GÜNAY Süleyman
GÜNAY Tamer
GÜNAY Yusuf
GÜNBAY Muhsin
GÜNCEOĞLU Umut
GÜNDOĞAN Mücahit
GÜNDOĞDU Şükran
GÜNDOĞDU Cezmi
GÜNDOĞDU Hakan
GÜNDOĞDU Nevzat
GÜNDOĞDU Rahşan
GÜNDOĞDU Savaş
GÜNDOĞDU Tarkan
GÜNDOĞDU Volkan
GÜNDÜZ Ahmet
GÜNDÜZ Caner
GÜNDÜZ İnan
GÜNDÜZ Muzaffer
GÜNDÜZ Yasemin
GÜNERİ Cüneyt
GÜNERİ Metin
GÜNERİ Serkan
GÜNERİ Veysel
GÜNEŞ Ayhan
GÜNEY Engin
GÜNEY Mustafa Taner
GÜNEY Nezire
GÜNEY Suphi Selim
GÜNGÖR Maşuk
GÜNGÖR Vehbi
GÜNGÖRDÜ Derya
GÜNGÖRDÜ Sabiha
GÜNGÖRDÜ Uygar
GÜNGÜR Mehmet Şirin
GÜNÜÇ Leyla
GÜRBÜZ Emrah
GÜRBÜZ Murat
GÜRCAN Merve
GÜRCAN Yunus İlkay
GÜRSES Esmer
GÜRSOY Çiğdem
GÜRSOY Gülziba
GÜRSOY Kamran
GÜVENDİK Sinan
GÜVENER Hamit Ceyhun
GÜVENER Osman
GÜZEL Cesim
GÜZEL Mesut
GÜZEL Nejdet
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
ODTÜ İ.İ.B.Fak.
Çanakkale Onsekiz Mart Ünv.Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
İstanbul Ünv.Edebiyat Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Gazi Üniversitesi. Kırşehir Eğitim Fak.
Celal Bayar Üniversitesi.Demirci Eğt.Fak.
Akdeniz Üniversitesi. Turizm İşlet.ve Otel.Y.O.
Abant İzzet Baysal Ünv. İ.İ.B.Fak.
Yıldız Teknik Ünv. Makine Fak.
Gazi Üniversitesi. Endüstriyel Sanatlar Eğt.Fak.
Gazi Üniversitesi. Kastamonu Eğitim Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Tıp Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Çukurova Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak.
Uşak Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dicle Ünv. Siirt Eğitim Fak.
Erciyes Ünv. Mim.Fak.
Selçuk Üniversitesi. Hukuk Fak.
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Cumhuriyet Ünv. Sağlık Bilimleri Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Gebze ileri teknoloji Enstitüsü.Fen Fak.
Gazi Ünv. Kırşehir Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi.Dil ve Tarih Coğrafya Fak.
Gazi Ünv.Müh.Mim.Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Ankara Ünv. Siyasal Bilgiler Fak.
Ege Ünv. Fen Fak.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fak.
Mersin Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Atatürk Ünv. Müh.Fak.
Uludağ Üniversitesi.İlahiyat Fak.
K.Maraş Sütçü İmam Ünv. Fen.Edb.Fak.
İTÜ İşletme Fakültesi.
Gazi Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Mersin Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen Edb.Fak.
Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Yıldız Üniversitesi. Meslek Y.O.
Abant İzzet Baysal Ünv. Düzce Orman Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Celal Bayar Ünv.Fen Edb.Fak.
Yeditepe Ünv. İletişim Fak.
Uludağ Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
istanbul Ünv. Eczacılık Fak.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Ünv. İ.İ.B.Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Ankara Üniversitesi. Dil ve Tarih Coğrafya Fak.
İstanbul Ünv. İletişim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Bitlis Sağlık Y.O.
Yıldız Teknik Ünv. Makine Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Ege Üniversitesi. İletişim Fakültesi.
Pamukkale Ünv. Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. İşletme Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
İnönü Ünv.Eğitim Fak.
Uludağ Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Niğde Üniversitesi.Müh.Mim.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi
Niğde Ünv. Müh.Mim.Fak.
Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Eğitim Fak.
149
BÖLÜMÜ
İktisat
İngilizce Öğr.
İlk.Matematik Öğretmenliği
Arkeoloji
Hukuk
Türk Dili ve Edebiyatı
Sınıf Öğretmenliği
Konaklama İşletmeciliği
İşletme
Makine Müh.
Aile Bil. ve Tüketici Eğt.
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Felsefe
Tıp
Hukuk
İktisat
Fen Bilgisi Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Türkçe Öğr.
İktisat
İlk.Sınıf Öğr.
Şehir ve Bölge Planlama
Hukuk
Gıda Mühendisliği
Hemşirelik
İlk.Sınıf Öğretmenliği
Fizik
Türkçe Öğr.
Tiyatro
Mimarlık
Fizik Öğretmenliği
Elektrik Elektronik Müh.
Maliye
Biyokimya
Tıp
Gıda Mühendisliği
İnşaat Müh.
İlahiyat
Tarih
İşletme
Yapı Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
İktisat
Maliye
Sınıf Öğretmenliği
Bilgisayar Öğetmenliği
Hukuk
Türk Dili ve Edb.
İnşaat Müh.
Bankacılık
Peyzaj Mimarlığı
Sınıf Öğretmenliği
Fen Bilgisi Öğretmenliği
Makine Müh.
Türk Dili ve Edb.
Halkla İlşk.ve Tanıtım
İşletme
Eczacılık
İşletme
Endüstri Müh.
Tarih
Gazetecilik
Kimya
Hemşirelik
Makine Müh.
Reh.Psk.Danışma
Gazetecilik
Sınıf Öğr.
İşletme
Hukuk
Sınıf Öğretmenliği
Türkçe Öğr.
Sosyoloji
Fen Bilgisi Öğr.
Hukuk
İlahiyat
Makina Müh.
Hukuk
Elk.Elektronik Müh.
Jeodezi ve Fot.Müh.
Türkçe Öğr.
S. No.
1224
1225
1226
1227
1228
1229
1230
1231
1232
1233
1234
1235
1236
1237
1238
1239
1240
1241
1242
1243
1244
1245
1246
1247
1248
1249
1250
1251
1252
1253
1254
1255
1256
1257
1258
1259
1260
1261
1262
1263
1264
1265
1266
1267
1268
1269
1270
1271
1272
1273
1274
1275
1276
1277
1278
1279
1280
1281
1282
1283
1284
1285
1286
1287
1288
1289
1290
1291
1292
1293
1294
1295
1296
1297
1298
1299
1300
1301
1302
1303
1304
1305
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
GÜZEL Sakine
GÜZELDERE Emre
GÜZELDERE Hüseyin
GÜZELSOY E.Gülvin
GÜZELSOY Ozan Kadir
GÜZELSOY S.Servin
GÜZELSOY Ünal
GÜZELTAŞ Gökhan
HACIYUSUFOĞLU Burak
HAKİMOĞLU Cihan Murat
HAKVERDİOĞLU Gülegül
HAKYOL Ferdi
HAKYOL Özlem
HALİDİ Burhan
HALİDİ Faruk
HALİDİ Muhammet
HALİDİ Perihan
HALİDİ Rıfat
HALLI Fatih
HALLI Güldem
HALLI Selen Merve
HALLI Selim
HALLI Serkan
HAMAMCIOĞLU Burcu
HAMAMCIOĞLU Demet
HAMAMCIOĞLU Ejder
HAMAMCIOĞLU M.Cemil
HAMAMCIOĞLU Murat
HAMAMCIOĞLU Taşkın
HAMAMCIOĞLU Volkan
HAMZAÇELEBİOĞLU Harun
HANCIOĞLU Duygu
HANGÜL Nurşah
HASER Tuğba
HASPOLAT Avni
HASPOLAT Büşra
HASPOLAT Erdal
HASPOLAT Kadir
HASPOLAT Murat
HASPOLAT Ömer
HASPOLAT Songül
HASPOLAT Yılmaz
HASPOLATLI Ümit
HATİPOĞLU Demet
HATİPOĞLU Levent
HATİPOĞLU Mustafa Yavuz
HATİPOĞLU Seda
HATİPOĞLU Yücel F.
HAVUZ Yücel
HAYLAZ M. Sakin
HAZİNE Deniz
HAZİNE Sevim
HAZİNE Şahin
HERGÜL Abdurrahim
HERGÜL Mahmut
HERGÜL Mehmet
HIDIROĞLU Demet
HINIS Adem Sinan
HIRDAR Bayram
HOÇA Mesut
HORASAN Can
HUMAÇ Onur
HUYUT Ahmet Veysel
HUYUT Mesut
HUYUT Öznur
HUYUT Yunus
HÜSEYNİ Bahadır
HÜSEYNİ Erşat
IRGAT Belçim
IRGAT Paydar
IRKILATA Nedim
IRKİLATA Mafuz
IŞIK Çiğdem
IŞIK Kamuran
IŞIK Mehmet Fatih
IŞIK Nedim
IŞIK Özlem
IŞIK Serhat
IŞIK Volkan
IŞIKGÖR Emrah
IŞIKGÖR Halis
IŞIKGÖR Mustafa
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Cumhuriyet Ünv.Tıp Fak.
Kocaeli Ünv. İ.İ.B.Fak.
Anadolu Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Anadolu Ünv. Eğitim Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak.
K.Maraş Sütçü imam Ünv. Orman Fak.
Mersin Ünv.Tıp Fak.
Akdeniz Üniversitesi. Mühendislik Fak.
İstanbul Üniversitesi. Beden Eğit.ve Spor Y.O.
Selçuk Ünv. Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Mim.Fak.
Akdeniz Üniversitesi. Isparta Meslek Y.O.
Ege Ünv.Sağlık Y.O./İzmir
Zonguldak Karaelmas Ünv. İ.İ.B.Fak.
Selçuk Üniversitesi.Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Bitlis Sağlık Fak.
Celal Bayar Ünv. Akhisar Uygulamalı Bil.Y.0.
Dicle Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Anadolu Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Kocaeli Ünv. Müh.Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Anadolu Üniversitesi. İdari Bilimler Fakültesi
Selçuk Ünv. Fen Edb.Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi
Selçuk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Anadolu Üniversitesi. Hukuk Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Müh. Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Sakarya Ünv. Eğitim Fak.
Karadeniz Teknik Üniversitesi. Fatih Eğt.Fak.
Gazi Üniversitesi. Bolu İktisadi İdari İlimler Fak.
Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fak.
ODTÜ Mühendislik Fakültesi.
Ankara Ünv. Dil,Tarih ve Coğrafya Fak.
Sakarya Üniversitesi. Müh.Fak.
Dicle Üniversitesi. Batman M.Y.O.
Dicle Üniversitesi.Eğitim Fak.
Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğt.Fak.
Muğla Ünv.İ.İ.B.Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Hacettepe Ünv.İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Diş Hekimliği Fak.
Sakarya Üniversitesi. Devlet Konservatuar Fak.
Muğla Ünv. İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Ünv. K.K.E. Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi. İktisadi İdari İlimler Fak.
Gaziantep Ünv. Fen-Edb.Fak.
Cumhuriyet Ünv. Mühendislik Fak.
Dicle Ünv. Batman Teknik Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi.Orman Fak.
Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Adnan Menderes Ünv. Fen.Edb.Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi
Atatürk Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Selçuk Ünv. Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. İşletme Fak.
Çukurova Üniversitesi. Ziraat Fak.
Çukurova Ünv.Ziraat Fak.
Celal Bayar Ünv. Fen-Edb.Fak.
Mersin Ünv. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Müh.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Gazi Ünv.Fen Edb.Fak.
Fırat Üniversitesi. Müh.Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak.
Mustafa Kemal Ünv. Müh.Mim.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak.
Ege Üniversitesi. Su Ürünleri Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
İnönü Ünv. Müh.Fak.
Boğaziçi Ünv. Eğitim Fak.
Hacettepe Ünv. Edebiyat Fak.
150
BÖLÜMÜ
Tıp
Siyasal Bilg.ve Kamu Yön.
Fransızca Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
Sınıf Öğr.
İnşaat Müh.
Endüstri Müh.
Tıp
İnşaat Müh.
Antrenörlük Eğitimi
Türk Dili ve Edb.Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Jeofizik Müh.
İşletme
Hemşirelik
İşletme
Hukuk
Sosyal Bilgiler Öğr.
Hemşirelik
Bankacılık ve Finansman
Matematik
İnşaat Müh.
Bilgisayar Müh.
Matematik
İktisat
Türk Dili ve Edb.
Elektrik Elektronik Müh.
Sosyoloji
Hukuk
Tekstil Müh.
Tarih Öğretmenliği
Rehb.ve Psk.Danışmanlık
Sınıf Öğretmenliği
İşletme
Matbaa Teknolojisi
Makina Müh.
Tarih
Elektrik-Elektronik Müh.
Elektrik
İngiliz Dili
Elektrik Öğr.
Reh.Psk.Danışma
Kamu Yönetimi
Maliye
İşletme
Diş Hekimi
Türk Halk Oyunları
Kamu Yönetimi
Türk Dili ve Edebiyatı Öğr.
Sınıf Öğr.
Hukuk
İktisat
Tarih
Maden Müh.
Otomotiv Öğr.
İktisat
Orman Müh.
Çevre Müh.
Elk.Elektronik Müh.
Makine Müh.
Matematik
Jeoloji Müh.
Beden Eğitimi Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğr.
İşletme
Tarım Makineleri
Peyzaj Mimarlığı
Türk Dili ve Edb.
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
İlahiyat
Çağdaş Türk Leh.ve Edb.
Elektrik-Elektronik Müh.
Elektrik Öğrt.
Makine Müh.
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Su Ürünleri
Türk Dili ve Edb.Öğr.
Kimya Müh.
Kimya Öğr.
Bilgi ve Belge Yönetimi
S. No.
1306
1307
1308
1309
1310
1311
1312
1313
1314
1315
1316
1317
1318
1319
1320
1321
1322
1323
1324
1325
1326
1327
1328
1329
1330
1331
1332
1333
1334
1335
1336
1337
1338
1339
1340
1341
1342
1343
1344
1345
1346
1347
1348
1349
1350
1351
1352
1353
1354
1355
1356
1357
1358
1359
1360
1361
1362
1363
1364
1365
1366
1367
1368
1369
1370
1371
1372
1373
1374
1375
1376
1377
1378
1379
1380
1381
1382
1383
1384
1385
1386
1387
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
IŞIKGÖR Sabahattin
IŞIKGÖR Serkan
IŞIKLI Cindi
IŞIKLI Peyman
IŞIKLI Rümet
İÇYER Onur
İDER İsmail
İDİKURT Onur
İDİKUT Şaban
İKİLER Ömer
İKİZEK Mustafa
İLARSLAN Safter
İLBAN Cihan
İLBARS Cüneyt
İLBAŞ (KOÇMAN) Işın
İLBAŞ Abdulkerim
İLBAY Özge Nilay
İLÇİN Ferit
İLÇİN M.Mustafa
İLDENİZ Murat
İLETMİŞ Mehmet Cevat
İLGİN Yusuf
İLHAN Sedat
İLHAN Sedat
İLMEN M.Sabri
İMAMOĞLU Ahmet Cihan
İMAMOĞLU Orhan
İMAMOĞLU Yılmaz
İNAN Behlül
İNAN İzzet
İNAN Mehmet Emin
İNAN Münir
İNAN Necdet
İNANÇ Eşref
İNCE Ayşe
İNE Metin
İRKETİ Deniz
İRMAK Alettin
İSKENDEROĞLU Dilek
İSPAHA Mehmet Ali
İŞBİTER Asef
İŞÇİ Barış
İŞÇİ G.Sennur
İŞKARA Halit
İŞKUR Ayşe
İŞKUR Şerif
İŞLEK Ercan
İŞLEK Ertan
İŞSEVER Mesut
İTAP Sinan
İTMEÇ Hakkan
İZSİZ Mithat
KABAKÇI Rıdvan
KAÇAN Mezak
KAÇMAZ Fatih
KADİRİOĞLU Fatih
KAKI Berrin
KAKI Fatma Büşra
KAKI Nursefa
KAKI Özhan Yılmaz
KAKI Yunus Emre
KAKI Zehra Nur
KALELİ Abdullah
KALELİ Ömer Kamil
KALELİ Semra
KALELİOĞLU Barış
KALELİOĞLU Serkan
KALELİOĞLU Şafak
KALELİOĞLU Ümran
KALENDER Duygu
KALENDER Gürkan
KALENDER Özcan
KALKAN Adnan
KALKAN Gülşah
KALKAN İbrahim
KALKAN Mehmet
KALKAN Nur Özge
KALMACI Emrullah
KALYA Şener
KALYAZ Volkan
KAN Hamdullah
KANAÇ Turgut
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Ankara Ünv. Müh.Fak.
Selçuk Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi.Mühendislik Fak.
Mimar Sinan Ünv. Fen-Edb.Fak.
Fırat Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak.
Selçuk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Erciyes Üniversitesi. Y.Müh.Mim.Fak.
Gazi Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bilimler Fak.
Ege Üniversitesi. Tıp Fak.
Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Sakarya Ünv.Fen Edb.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fak.
Marmara Ünv. İ.İ.B.Fak.
Kafkas Ünv. İ.İ.B.Fak.
Niğde Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O
Atatürk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Tıp Fak.
Gazi Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bilimler Fak.
Ege Ünv. Fen Fak.
Gazi Üniversitesi. Meslek Eğitim Fakültesi.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Kırıkkale Ünv. Fen Edb.Fak.
Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğt.Fak.
Fırat Üniversitesi. Muş Meslek Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kafkas Üniversitesi. Fen-Edb. Fak.
Uludağ Ünv. Eğitim Fak.
Sakarya Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Akdeniz Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Selçuk Ünv. İ.İ.B.Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
ODTÜ Mühendislik Fak.
ODTÜ İktisadi İdari Bilimler Fakültesi.
Abant İzzet Baysal Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bilimler Fak.
Ege Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Uludağ Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bil.Fak.
Mersin Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
İTÜ İnşaat Fakültesi.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
İnönü Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Niğde Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
İTÜ Sakarya Mühendislik Fakültesi.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Süleyman Demirel ünv. İ.İ.B.Fak./Isparta
Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Dumlupınar Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Necatibey Eğitim Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Mühendislik Mimarlık Fak.
Anadolu Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi.
Selçuk Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak.
Trakya Ünv. Müh.Mim.Fak.
Ondokuz May1s Üniversitesi. Amasya Meslek Y.O.
Erciyes Ünv. İletişim Fak.
Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Endüstriyel Sanat.Eğt.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Adnan Menderes Ünv. Fen-Edb.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Fen-Edb.Fak.
Selçuk Ünv. İletişim Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Ankara Ünv. Ziraat Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Gümüşhane Müh.Fak.
Uludağ Üniversitesi. İktisadi ve İdari B.F.
Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak.
151
BÖLÜMÜ
Elektronik Müh.
Bilgisayar Sist.Öğr.
Kimya
Bilgisayar Müh.
İstatistik
Türkçe Öğr.
Metal Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
İnşaat Müh.
Çalışma Ek.ve End.İlişk.
Tıp
Metal Öğr.
Türk Dili ve Edb.
Türkçe Öğretmenliği
Türk Dili ve Edb.Öğrt.
Türk Dili ve Edb.Öğr.
İşletme
Siyaset Bil.Kamu Yönt.
Spor Yöneticiliği
Almanca Öğretmenliği
Tarih Öğretmenliği
Tıp
Kamu Yönetimi
Biyoloji
Turizm
Matematik Öğretmenliği
İlahiyat
Kimya
Tarih Öğr.
Tarih
Sosyal Bilg.Öğr.
İnşaat
Tarih Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Sınıf Öğretmenliği
Tarih
Sınıf Öğr.
Kimya
Biyoloji
Uluslar arası İlişkiler
Türkçe Öğretmenliği
Bilgisayar Müh.
İşletme
Elektrik Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
İnşaat Müh.
Kamu Yönetimi
Beden Eğitmi ve Spor
Çevre Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Türk Dili ve Edb.
Türkçe Öğretmenliği
Reh.Psk.Danışma
Endüstri Müh.
Zihin Engellilerin Öğr.
Çalışma Ek.ve Ends.İlşk.
Tıp
Matematik
Coğrafya Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Mimarlık
Sosyoloji
Giyim Öğretmenliği
Makine Müh.
Elektrik
Gazetecilik
Kamu Yönetimi
Bilgisayar Öğretmenliği
Maden Müh.
Kamu Yönetimi
Kimya
Matematik
Gazetecilik
Türkçe Öğr.
Maliye
Tarla Bitkileri
Ziraat Müh.
İnşaat Müh.
Kamu Yönetimi
Jeodezi ve Fot.Müh.
S. No.
1388
1389
1390
1391
1392
1393
1394
1395
1396
1397
1398
1399
1400
1401
1402
1403
1404
1405
1406
1407
1408
1409
1410
1411
1412
1413
1414
1415
1416
1417
1418
1419
1420
1421
1422
1423
1424
1425
1426
1427
1428
1429
1430
1431
1432
1433
1434
1435
1436
1437
1438
1439
1440
1441
1442
1443
1444
1445
1446
1447
1448
1449
1450
1451
1452
1453
1454
1455
1456
1457
1458
1459
1460
1461
1462
1463
1464
1465
1466
1467
1468
1469
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
KANARYA Bayram
KANBAY Ersin
KANDAŞ Sedat
KANDEMİR Mekin
KANIK Cengiz
KANIK Faruk
KAPLAN Ayhan
KAPLAN Ercan
KAPLAN Eyüphan
KAPLAN Gülistan
KAPLAN Kadir
KAPLAN Necip
KAPLAN Orhan
KAPLAN Orhan
KAPLAN Özcan
KAPLAN Sinan
KAPLAN Suat
KAPLAN Şükrullah
KAPLAN Tahir
KAPLAN Zübeyde
KAPUCU Hakan
KAPUCU Önder
KAPUCU Vahit
KAR Mahmut
KARA Ahmet Han
KARA Alev
KARA Ali
KARA Bülent
KARA Erdal
KARA Eser
KARA Esma
KARA Fatma
KARA Fırat
KARA Hüseyin
KARA İlhan
KARA İsmail Fehmi
KARA Kezban
KARA M.Fatih
KARA Mehmet
KARA Muhammed
KARA Ömer
KARA Samet
KARA Sefa
KARA Serdar
KARA Seren
KARA Şahin
KARA Veysel
KARAAĞAÇ Suat
KARAALP Cesim
KARAALP Deniz
KARAALP Fevzi
KARABABA Eylem
KARABABA Figen
KARABABA Songül
KARABABA Şenay
KARABAŞ Yusuf
KARABAY Hamza
KARABAY Mehmet Şirin
KARABEY Sevda
KARABULAK Abdullah
KARABULAK Özcan
KARACA Erkan
KARACA Fahrettin
KARACA Servet
KARACA Veysi
KARACAR Erol
KARACAR Mahir
KARACAR Umut
KARADAŞ Azad
KARAHAN Dilan
KARAHAN Serhat
KARAKAPLAN Deniz
KARAKAPLAN Servet
KARAKAŞ Fatma
KARAKAŞ Günay
KARAKOÇ İzzettin
KARAKOÇ Sedat
KARAKOYUN Yusuf
KARAKUÇ Mehmet Sadık
KARAKUŞ Vedat
KARALA Burak
KARALA Burak
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Atatürk Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Sakarya Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğt.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Dicle Üniversitesi.Eğitim Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi.Ziraat Fak.
İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Eğt.Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Y.O.
Uşak Ünv.Uşak Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak.
Erciyes Ünv. Yozgat Müh.Mim.Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Fen-Edb.Fak.
Harran Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv.Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Ünv. Eğitim Bilimler Fak.
Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak.
Marmara Üniversitesi.Teknik Eğt.Fak.
Sakarya Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Cumhuriyet Ünv.Eğitim Fak.
Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi.İnşaat Fak.
Selçuk Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Ankara Üniversitesi. Eğitim Bilimleri Fakültesi.
Harran Üniversitesi. Ziraat Fak.
Gazi Ünv.Gazi Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak.
Erciyes Ünv. Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Üniversitesi.Müh.Mim.Fak.
Mustafa Kemal Ünv. İ.İ.B.Fak.
Mersin Ünv. Eğitim Fak.
Ondokuz Mayıs Ünv. Sinop Su Ürünleri Fak.
Mersin Ünv. Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Teknik Eğitim Fak.
ODTÜ İ.İ.B.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Celal Bayar Ünv. Fen-Edb.Fak.
Celal Bayar Ünv. Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Ünv. Tıp Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak.
Erciyes Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Trakya Üniversitesi.Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Celal Bayar Ünv. Tütün Eks.Y.O.
Pamukkale Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Ticaret ve Turizm Eğt.Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Ünv.Uşak Müh.Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
İnönü Ünv. Fen-Edb.Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Mühendislik Mimarlık Fak.
Düzce Ünv. Orman Fak.
İnönü Ünv. Eğitim Fak.
Kocaeli Ünv. İletişim Fak.
Hacettepe Üniversitesi. İktisadi İdari B.F.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
İstanbul Kültür Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. Müh.Fak.
Yakın Doğu Üniversitesi.
İstanbul Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
152
BÖLÜMÜ
İlahiyat
Sosyal Bilgiler Öğr.
Elektrik
İlahiyat
Fen Bilgisi Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Fizik
Bahçe Bitkileri
Rehb.ve Psk.Dnş.
Hukuk
Hukuk
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Sosyal Bilgiler Öğr.
Tarih Öğretmenliği
Mimarlık
Türkçe Öğretmenliği
Çağdaş Türk Lehç.ve Edb.
Türk Dili ve Edebiyatı
Sınıf Öğr.
Fransızca Öğretmenliği
Türkçe Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
İşletme
Sınıf Öğretmenliği
Din Kült.ve Ahlak Blg.Öğr.
Uluslar arası İlişkiler
Makina
İnşaat Müh.
Çevre Müh.
O.Ö.Matematik Öğr.
Bilgisayar Eğt.Tek.Öğr.
İnşaat Müh.
Jeodezi-Fotogrametri Müh.
Eğt.Proğ. ve Öğretim
Toprak
Sınıf Öğr.
Tarla Bitkileri
Sınıf Öğretmenliği
İlk.Matematik Öğr.
Jeofizik Müh.
Kamu Yönetimi
Sınıf Öğr.
Su Ürünleri
Sınıf Öğr.
Bilgisayar Öğretmenliği
Uluslar arası İlşk.
Türk Dili ve Edebiyatı
Kimya
Sosyal Bilgiler Öğr.
Türk Dili ve Edebiyatı
Türkçe Öğretmenliği
Tarla Bitkileri
Tıp
Hukuk
İşletme
İşletme
Tıp
Sınıf Öğr.
Tütün Eksperliği
İnşaat Müh.
Kamu Yönetimi
Turizm Öğretmenliği
Alman Dili
Tekstil Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Türk Dili ve Edb.
Türkçe Öğr.
Makine Müh.
Peyzaj Mimarlığı
Fen Bilgisi Öğr.
Halkal İlişkiler
İktisat
Türkçe Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Matematik Öğretmenliği
Tıp
İlk.Matematik Öğr.
Uluslar arası İlişkiler
Makine Müh.
Uluslar arası İlişkiler
Spor Yöneticiliği
S. No.
1470
1471
1472
1473
1474
1475
1476
1477
1478
1479
1480
1481
1482
1483
1484
1485
1486
1487
1488
1489
1490
1491
1492
1493
1494
1495
1496
1497
1498
1499
1500
1501
1502
1503
1504
1505
1506
1507
1508
1509
1510
1511
1512
1513
1514
1515
1516
1517
1518
1519
1520
1521
1522
1523
1524
1525
1526
1527
1528
1529
1530
1531
1532
1533
1534
1535
1536
1537
1538
1539
1540
1541
1542
1543
1544
1545
1546
1547
1548
1549
1550
1551
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
KARALA Tufan
KARAMAN Bayram
KARAMAN M. Nesim
KARAMAN M.Cesim
KARAMAN Rıza
KARAOĞLU Elif Didem
KARAOĞLU Fatma
KARAOĞLU Fatma Fisün
KARAOĞLU Mahsun Burak
KARASU Fuat
KARATAY Mustafa
KARATEKE Selim
KARATEKE Süleyman
KARAV Nafi
KARAYAĞIZ Esra
KARAYAL Mustafa
KARAYILAN A.Güven
KARAYILAN Dilaver
KARAYILAN İlhan
KARAYILAN Oğuz
KARDAŞ Abdulaziz
KARDAŞ Mehmet Nuri
KARDAŞ Mehmet Şirin
KARDAŞ Tevfik
KARDOĞAN Bahar
KARDOĞAN Serkan
KARDOĞAN Yalçın
KARS Nurafer
KART Kıyasettin
KARTAL Berhem
KARTAL Mehmet Zabit
KARTPAK Serhat
KASER Cumali
KASKARA Ayten Gülsün
KAVUT M. Nesim
KAYA Alihan
KAYA Burhan
KAYA Cevat
KAYA Dilek
KAYA Edip
KAYA Efe
KAYA Ekrem
KAYA Ergün
KAYA Erkan
KAYA Erol
KAYA Ferhat
KAYA Hakan
KAYA İshak
KAYA Köroğlu
KAYA Necati
KAYA Özkan
KAYA Sezer
KAYA Sezer Yunus
KAYA Songül
KAYA Ümit
KAYA Veysel
KAYAR Naci
KAYAR Nihat
KAYGAÇ Saadet
KAYKAÇ Sedat
KAYMAZ Cihan Meriç
KAYNAKÇI Emrah
KAZANCI Kubilay
KAZAZ Aslı
KAZAZ Gökhan
KAZAZ Mete
KEKLİK Yavuz
KELEŞ Murat
KELEŞ Özal
KELEŞ Ubeydullah
KENDİLCİ Kenan
KENDİR Mahmut
KENDİR Tamer
KEPTİ Salih
KESKİN Mehmet Şerif
KESKİN Mutlu
KESKİN Şemsettin
KESKİNER Abdullah
KESKİNER Ferit
KETBOĞA Özgür
KETBOĞA Zeynep
KILAVUZ İshak
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
İstanbul Üniversitesi. Fen Fak.
Dicle Üniversitesi. Batman Teknik Eğitim Fak.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Ünv. Fen-Edb. Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Eczacılık Fak.
Akdeniz Ünv. İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Ticaret ve Turizm Eğt.Fak.
Çankaya Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Uludağ Ünv. Müh.Mim.Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğt.Fak.
Dokuz Eylül Ünv.Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Tıp Fak.
İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Fak.
Atatürk Ünv.Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
İTÜ Maden Fakültesi.
İTÜ İnşaat Fakültesi
Ankara Üniversitesi.Siyasal Bilgiler Fak.
Ankara Üniversitesi.Fen Fak.
Gazi Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
İnönü Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Celal Bayar Ünv.Tıp Fak.
Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak.
Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.F.
Fırat Üniversitesi. Eğitim Fak.
Zonguldak Karaelmas ünv.Müh.Fak.
Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Selçuk Ünv. Ahmet Keleş Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak.
Çanakkale Onsekiz Mart Ünv.İ.İ.B. Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. Simav Teknik Eğt.Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Gazi Üniversitesi.Beden Eğitimi Spor Y.O.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Gazi Üniversitesi.Teknik Eğitim Fakültesi.
Ankara Ünv. Hukuk Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Erciyes Ünv.İletişim Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Eğitim Fak.
Çukurova Ünv.Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Ünv.Tıp Fak.
İnönü Ünv. Tıp Fak./Malatya
Karadeniz Teknik Ünv. Tıp Fak.
Akdeniz Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak.
Celal Bayar Ünv.Fen-Edebiyat Fak.
Ankara Üniversitesi. Fen Fakültesi.
Sakarya Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Süleyman Demirel Ünv. İ.İ.B.Fak.
ODTÜ Mühendislik Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Süleyman Demirel Ünv. Orman Fak.
Selçuk Üniversitesi. İletişim Fak.
Erciyes Üniversitesi.Kayseri Meslek Y.O.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi.
İstanbul Ünv. Fizik Tedavi ve Reh.Y.O.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
Ege Ünv. İzmir Atatürk Sağlık Y.O.
Yıldız Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Atatürk Ünv.Veterinerlik Fak.Erzurum
Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Ankara Üniversitesi.Hukuk Fakültesi.
Cumhuriyet Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.F.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Fen.Edb.Fak.
Ankara Üniversitesi.Hukuk Fak.
153
BÖLÜMÜ
Fizik
Elektrik Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Kimya Öğretmenliği
Eczacılık
İktisat
Muhasebe-Finansman
Bilgisayar Müh.
Elektronik Müh.
Türkçe Öğretmenliği
Sosyal Bilgiler Öğr.
Fen Bilgisi Öğr.
Tıp
Türkçe Öğr.
Almanca Öğr.
Türkçe Öğr.
Petrol Müh.
İnşaat Müh.
Kamu Yönetimi
Fizik
Tarih
Türk Dili ve Edebiyatı
Türk Dili ve Edb.Öğrt.
Sınıf Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
İlk.Sınıf Öğretmenliği
Makine Müh.
Resim-İş
Zootekni
İlk.Matematik Öğr.
Tıp
İktisat
Sosyal Bilgiler Öğr.
Rehb. Psk.Danş.
Coğrafya Öğretmenliği
Metal Öğretmenliği
Makine Müh.
İşletme
Kimya Öğr.
Fizik
Kamu Yönetimi
Mobilya ve Dek.Öğr.
Beden Eğt.Öğret.
Beden Eğt.ve Spor Öğrt.
İlk.Matematik Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Beden Eğitimi
Metal İşleri
Hukuk
Sınıf Öğretmenliği
Halkla İlişk.ve Tant.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Tıp
Tarih Öğretmenliği
Tıp
Tıp
Tıp
Kimya
Matematik
Fizik Müh.
Çalışma Ek.ve End.İlişk.
Maliye
İnşaat Müh.
Matematik Öğretmenliği
Orman Müh.
Halkla İliş.ve Tanıtma
Elektrik
Coğrafya Öğretmenliği
Fizik Ted.ve Rehabilitasyon
Fen Bilgisi Öğr.
Sağlık Memurluğu
Jeo.Fot.Müh.
Kamu Yönetimi
Veterinerlik
Sınıf Öğr.
Maden Mühendisliği
Hukuk
Kimya Müh.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Matematik Öğretmenliği
Türk Dili ve Edb.
Hukuk
S. No.
1552
1553
1554
1555
1556
1557
1558
1559
1560
1561
1562
1563
1564
1565
1566
1567
1568
1569
1570
1571
1572
1573
1574
1575
1576
1577
1578
1579
1580
1581
1582
1583
1584
1585
1586
1587
1588
1589
1590
1591
1592
1593
1594
1595
1596
1597
1598
1599
1600
1601
1602
1603
1604
1605
1606
1607
1608
1609
1610
1611
1612
1613
1614
1615
1616
1617
1618
1619
1620
1621
1622
1623
1624
1625
1626
1627
1628
1629
1630
1631
1632
1633
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
KILIÇ Aygin
KILIÇ Emrah
KILIÇ Ferhat
KILIÇ Güven
KILIÇ Hasan
KILIÇ Mesut
KILIÇ Özgür Kerim
KILIÇ Özmen
KILIÇ Sedat
KILIÇ Suna
KILIÇ Zafer
KILIÇKAN Erhan
KINAV Kenan
KINAY Cihan
KINAY Esra
KINAY Fırat
KINAY Özgür Deniz
KIR Buket
KIR Rana
KIRAN Yüksel
KIRANŞAL Fırat
KIRANŞAL Sinan
KIRBOĞA Züleyha
KIRDAR İkram
KIRDAR Mehmetcan
KIRDAR Yaşar
KIRHAN Murat
KIRHAN Şeyda
KIRHAN Tuncay
KIRKAR Cezmi
KIRKLAR Birgül
KIRKLAR Fatih
KIRKLAR Melek
KIRMIZI Abdullah
KIYAGAN Murat
KIYATSIL Cezmi
KIYATSIL Erdal
KIYATSIL Serkan
KIZIL Uğur
KIZILAĞAÇ Miraç
KIZILCA Serkan
KIZILDAĞ Ahmet
KIZILGÜL Nurcihan
KIZILGÜL Yusuf
KIZILKAYA Edis
KIZILKAYA Faruk
KIZILKAYA Zafer
KIZILŞAH Sebhetullah
KIZILTAŞ Fesih
KIZILTAŞ İsmail
KIZILTAŞ Maşallah
KIZILTAŞ Nasır
KIZILTAŞ Sinan
KIZILTAŞ Şahin
KIZILTAŞ Şerif
KIZILTEPE Ömer
KIZILTOPRAK Barış
KIZILTOPRAK Özgür
KIZMAZ İhsan
KIZMAZ İlhami
KIZMAZ İsmail
KIZMAZ Rıfat
KİLER Fırat
KİLER Nur
KİLERCİ Özgür
KİNÇ Cemalettin
KİŞİ Sedat
KİTAPÇI Şengül
KİTAPÇIOĞLU B.Oktay
KİTAPÇIOĞLU Evrim
KİTAPÇIOĞLU Kubilay
KİTAPÇIOĞLU Pınar
KİTAPÇIOĞLU Tülay
KOCA Senem Ömür
KOCAARSLAN Burcu
KOCAASLAN Elif
KOCAASLAN Vedat
KOCABAŞ Handan
KOCAMAN Atakan
KOCAMAN Behçet
KOCAMAN Çetin
KOCAMAN Çiğdem
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak.
Celal Bayar Ünv.Mühendislik Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Uludağ Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Pamukkale Ünv. Eğitim Fak./Denizli
K.Maraş Sütçü İmam Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak.
İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak.
İstanbul Üniversitesi.Orman Fakültesi.
Ondokuz Mayıs Ünv. Müh.Fak.
Selçuk Ünv. Mesleki Eğitim Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Mim.Müh.Fak.
Süleyman Demirel Üniversitesi. İ.İ.B.F.
Karadeniz Teknik Üniversitesi.İkt.İdari Bil.Fak.
Anadolu Ünv. Güzel Sanatlar Fak.
Ankara Ünv. Diş Hekimliği Fak.
19 Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Uludağ Ünv. Fen-Edb.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Dicle Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Sakarya Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Eğitim Fak.
İnönü Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Eğitim Bil.Fak.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak.
Trakya Ünv. Tıp Fak.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Burdur Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Bitlis Meslek Y.O.
Gazi Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Sakarya Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Selçuk Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Meslek Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Muğla Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Ünv. Dil ve Tarih-Coğrafya Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Uludağ Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Karadeniz Teknik Üniversitesi. Müh.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Fırat Ünv. Mühendislik Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.F.
Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Fırat Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
İnönü Üniversitesi, İktisadi ve İdari B.F.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Cumhuriyet Ünv. Fen-Edb.Fak.
Fırat Üniversitesi. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Dumlupınar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Dumlupınar Ünv.İ.İ.B.Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Muğla Ünv. İ.İ.B.Fak.
Celal Bayar Ünv.Fen-Edebiyat Fak.
İTÜ İnşaat Fakültesi.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Ege Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Gazi Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak.
Ege Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi.
Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak./Samsun
Dicle Ünv. Siirt Eğitim Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. Kocaeli Müh.Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi.Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
154
BÖLÜMÜ
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Makine Müh.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Türkçe Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Talaşlı Üretim Öğr.
Okul Öncesi Öğr.
Fizik
Sosyoloji
İnşaat Müh.
Endüstri Mühendisliği
Tütün Eksperliği
Jeodezi ve Fot.Müh.
Çocuk Geliş.ve Eğt.Öğr.
İnşaat Müh.
İktisat
İşletme
Grafik
Dişhekimi
Tarih Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Tarih
Elektrik-Elektronik Müh.
Biyoloji
Yapı Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Eğt.Prog. ve Öğrt.
Aile Ek. veBes.Öğret.
Tıp
Aile Ek. ve Bes.Öğret.
Matematik Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat
Elekt-Elektronik Müh.
İnşaat Müh.
Makina Müh.
Tarih Öğr.
Beden Eğitimi ve Spor
Beden Eğitimi
Anaokulu Öğr.
İnşaat Müh.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sosyoloji
Makina Müh.
İlahiyat
Ekonometri
Jeodezi ve Fot.Müh.
Türk Dili ve Edebiyatı
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
İngilizce
İşletme
Bilgisayar Öğr.
Türk Dili ve Edebiyatı
Kamu Yönetimi
Tarih
Türk Dili ve Edebiyatı
Sosyoloji
Beden Eğtimi Öğr.
İşletme
Sınıf Öğretmenliği
Maliye
Tarih Öğretmenliği
İşletme
Tür Dili ve Edebiyatı
İnşaat Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Coğrafya
İşletme
Hukuk
Aile Ekon. ve Besl.
Rehb.ve Psk.Dnş.
Aile Ekon. ve Besl.
Beden Eğt.Öğret.
Fransızca Öğr.
İlk.Sınıf Öğr.
Elektrik Müh.
Coğrafya Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
S. No.
1634
1635
1636
1637
1638
1639
1640
1641
1642
1643
1644
1645
1646
1647
1648
1649
1650
1651
1652
1653
1654
1655
1656
1657
1658
1659
1660
1661
1662
1663
1664
1665
1666
1667
1668
1669
1670
1671
1672
1673
1674
1675
1676
1677
1678
1679
1680
1681
1682
1683
1684
1685
1686
1687
1688
1689
1690
1691
1692
1693
1694
1695
1696
1697
1698
1699
1700
1701
1702
1703
1704
1705
1706
1707
1708
1709
1710
1711
1712
1713
1714
1715
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
KOCAMAN Fatih
KOCAMAN Ferit
KOCAMAN Kamuran
KOCAMAN Nebil
KOCAMAN Oktay
KOCAMAN Sedat
KOCAMAN Serkan
KOCAMAN Tekin
KOÇ Ertekin
KOÇ Halil İbrahim
KOÇ K. Betül
KOÇ M.Şinasi
KOÇ Nezahat Berrin
KOÇ Rahmetullah
KOÇ Yılmaz
KOÇAK Veysel
KOÇAKLI Hüseyin
KOÇAR Serkan
KOÇBAY Zafer
KOÇHAN Burhan
KOÇHAN Önder
KOÇHAN Selma
KOÇHAN Suat
KOÇİ Gülnur
KOÇİ Meltem
KOÇİ Ömer Faruk
KOÇMAN İhsan
KOÇYİĞİT Güven
KOÇYİĞİT Hüseyin
KOLĞU Mustafa
KOLĞU Nurcan
KOLĞU Onur Murat
KOLĞU Serkan
KONAKÇI Şenol
KORGAN Fatih
KORGAN Özcan
KORKMAN Nurullah
KORKMAZ Ferhat
KORKMAZ İnan
KORKMAZ Muhittin
KORKMAZ Tacettin
KOYUNCU Haşem
KOZİK Mehmet
KÖÇEROĞLU Fırat
KÖÇEROĞLU İlker
KÖÇEROĞLU M. İkbal
KÖÇEROĞLU Ruşen
KÖKALAN Barış
KÖKALAN Burak
KÖKALAN Deniz
KÖKALAN Füsun
KÖKALAN Özgür
KÖKSAL Mustafa
KÖPRÜ Maşallah
KÖSE Adem
KÖSE Bülent
KÖSTEKÇİ Mehmet Halim
KUBULAN Serpil
KURÇ Ferhat
KUREYŞ Mehmet
KURT Alev
KURT Bülent
KURT Faruk
KURTKAN Aysun
KURTKAN Ümit
KURTOĞLU Levent
KURTTEKİN Hacer
KURTULUŞ Özen
KURTYE Fırat
KURTYE Nurullah
KURTYE Seçil Gizem
KUŞOĞLU Baran
KUŞOĞLU Berhan
KUŞOĞLU Musa
KUTBAY Erdoğan
KUTLU Ümit
KUTLUBAY Metin
KUZUCU Fırat
KÜFÜDÜR Ejder
KÜFÜDÜR Murat
KÜFÜDÜR Tarkan
KÜLEYUSUFOĞLU M.Ümit
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Karadeniz Teknik Üniversitesi. Fatih Eğt.Fak.
Fırat Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Amasya Eğitim Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Sinop Su Ürünleri Fak.
Kocaeli Ünv. Eğitim Fak.
Sakarya Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Mustafa Kemal Üniversitesi. Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Fatih Ünv. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Fen Fakültesi.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
İstanbul Üniversitesi. Fen Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Hizmetler Y.O.
Kocaeli Ünv. Fen.Edb.Fak.
Uludağ Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Uludağ Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Veteriner Fak.
Sakarya Üniversitesi.Mühendislik Fak.
Selçuk Ünv. Mesleki Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Mühendislik Fak.
Uludağ Ünv. Müh.Mim.Fak.
Gazi Üniversitesi.Meslek Eğitim Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Orman Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Sürmene Deniz Bil.Fk.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Ünv. Denizcilik Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Müh.Fak.
Pamukkale Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Ege Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Uludağ Üniversitesi. İşletme Fakültesi.
Kafkas Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Hukuk Fak.
İnönü Ünv. Müh.Fak.
KTÜ Fatih Eğitim Fakültesi.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Dicle Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Erzincan Ünv. Eğitim Fak.
Gaziantep Üniversitesi.Mühendislik Fak.
Yıldız Teknik Ünv. Makine Fak.
İstanbul Üniversitesi. Cerrahpaşa Tıp Fak.
Çukurova Üniversitesi. Tıp Fak.
Adnan Menderes Ünv. Beden Eğt.ve Spor Y.O.
Adnan Menderes Ünv.Nazilli İ.İ.B.Fak.
Amasya Ünv.Eğitim Fak.
Muğla Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
İstanbul Bilgi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Fen.Edb.Fak.
Sakarya Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Anadolu Ünv.Eğitim Fak.
Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi. Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Çukurova Ünv. Müh.Mim.Fak.
Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Gaziosmanpaşaa Ünv. Ziraat Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Afyon Kocatepe Üniversitesi. Uşak Eğitim Fak.
Çukurova Üniversitesi.Eğitim Fak.
Gazi Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik E­itim Fak.
Marmara Üniversitesi.Hukuk Fak.
İTÜ İnşaat Fakültesi.
Süleyman Demirel Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Ankara Üniversitesi.Hukuk Fak.
155
BÖLÜMÜ
Biyoloji Öğretmenliği
Metal Öğretmenliği
Fen Bilgisi Öğr.
Biyoloji Öğretmenliği
Su Ürünleri Müh.
Fen Bilgisi Öğr.
Metal Öğr.
İngilizce Öğretmenliği
Biyoloji Öğretmenliği
İşletme
Fizik
Hukuk
Fizik
Müzik Öğr.
Sosyal Hizmetler
Matematik
Makine Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Fen Bilgisi Öğr.
Veterinerlik
İnşaat Müh.
Giyim Öğr.
Elektrik-Elektonik Müh.
Çevre Müh.
Aile Ekonomisi Bes.Öğrt.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Felsefe
Sosyal Bilgiler Öğr.
Orman Müh.
Güverte
Coğrafya Öğretmenliği
Deniz Ulş.İşlt.Müh.
Endüstri Müh.
Tarih
Türk Dili ve Edebiyatı
İşletme
Fen Bilgisi Öğr.
Hukuk
Elk.Elektronik Müh.
Tarih Öğretmenliği
Fransızca
İlahiyat
Türkçe Öğr.
Elektronik Müh.
Gemi İnş.ve Gemi Mak.Mh.
Tıp
Tıp
Beden Eğt.ve Spor Öğrt.
Uluslar arası İlişk.
Türkçe Öğr.
Sosyoloji
Uluslar arası İlişkiler
Fars Dili ve Edebiyatı
Tarih Öğretmenliği
Matematik
Kamu Yönetimi
Türk Dili ve Edb.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Maliye
Elektrik
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Beden Eğt.ve Spor Öğr.
Makine Müh.
Elk.Elektronik Müh.
Matematik Öğr.
Hukuk
Ziraat Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Okul Öncesi Öğr.
Uluslar arası İlişkiler
Türkçe Öğretmenliği
Felsefe Grubu Öğrt.
Döküm Öğr.
Mobilya ve Dek.Öğr.
Hukuk
İnşaat Müh.
Makina Müh.
Peyzaj Mimarlığı
Hukuk
Hukuk
S. No.
1716
1717
1718
1719
1720
1721
1722
1723
1724
1725
1726
1727
1728
1729
1730
1731
1732
1733
1734
1735
1736
1737
1738
1739
1740
1741
1742
1743
1744
1745
1746
1747
1748
1749
1750
1751
1752
1753
1754
1755
1756
1757
1758
1759
1760
1761
1762
1763
1764
1765
1766
1767
1768
1769
1770
1771
1772
1773
1774
1775
1776
1777
1778
1779
1780
1781
1782
1783
1784
1785
1786
1787
1788
1789
1790
1791
1792
1793
1794
1795
1796
1797
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
KÜLEYUSUFOĞLU Ufuk
KÜNDÜ Ayşegül
KÜNDÜN Mehmet Özer
KÜNDÜN R.Özgür
KÜNTAŞ Sedat
KÜRÜM Ayşegül
KÜRÜM Buseyne Kübra
KÜRÜM Elif
KÜRÜM Hüseyin
KÜRÜMOĞLU Servet
LALE İsmail
LALE Murat
LALE Murat
LALE Ömer
LALE Pınar
LEVENTOĞLU Ecvet
LEVENTOĞLU Kemal
LULACİ Fırat
LULACİ Tayfun
LÜLACİ Mehmet Murat
MALTAŞ Abdullah
MAMİKOĞLU Gülşah
MAMUK Furat
MAMUK Sebğetullah
MARANGOZ A.Faruk
MARANGOZ Metin
MARANGOZ Taner
MARGİ Uğur
MARHAN Cüneyt
MASDAR Cihan
MASDAR Ergin
MAZLUM Kader
MENTEŞ Müge
MENTEŞ Nahit
MERMUT Serdar
MERMUTLU Rüya
METE Öner
METE Seval
MİRMAHMUTOĞLU Elif
MİŞE Güneş Fisun
MOLLAKÖY Aysel
MUMCU İlknur
MUMCU Özcan
MUTLU Ahmet
MUTLU Ayetullah
MUTLU M. Mehdi
MUTLU Maşallah
MUTLU Mehmet
MUTLU Muhammed Serdar
MUTLU Rukniddin
MUTLU Ümit
MUTLUBAY Devrim
NAKIŞÇI Kubilay
NALBANTOĞLU Merve
NAMLIOĞLU Sait Emre
NAMLIOĞLU Sibel
NAMLIOĞLU Sinem
NARMAN Zülküf
NASIR Arzu
NASIR Hakan
NASIR Kübra
NASIR Nazif Serdar
NASIR Tülin
NAZLI Zahir
NERGİZ Erdem
NERGİZ Erhan
NERGİZ Öner
NERGİZ Sezgin
NEVCANOĞLU Metin
NORŞENLİ Faruk
NURDUHAN Gamze
NURDUHAN Leyla
NURDUHAN Metin
NURDUHAN Uğur
OĞUR Erhan
OĞUR Sedri
OĞUR Tınar
OĞURLU Rezan
OĞUZ Tacettin
OĞUZ Ümit
OĞUZALP Tuncay
OK Behçet
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Ankara Üniversitesi. Fen Fak.
İnönü Ünv. Eğitim Fak.
İnönü Ünv.Mühendislik Fak.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Ünv. İnşaat Fak.
İstanbul Üniversitesi. Cerrahpaşa Tıp Fak.
Hacettepe Ünv. İ.İ.B.Fak.
Atatürk Ünv. K.K.E.Fak.
Trakya Ünv. Müh.Mim.Fak./Edirne
ODTÜ Mühendislik Fakültesi.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
İstanbul Üniversitesi. Diş Hekimliği Fak.
Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi.Hukuk Fak.
İstanbul Üniversitesi. Mimarlık Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Y.O.
İTÜ Sakarya Mühendislik Fakültesi.
Kocaeli Ünv. Eğitim Fak.
Erciyes Ünv. Müh. Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fakültesi.
Gümüşhane Üniversitesi. Müh.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Eğitim Fak.
Kocaeli Ünv. Müh.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Kars Veteriner Fakültesi.
Selçuk Üniversitesi. Hukuk Fak.
Kafkas Üniversitesi. Fen-Edb. Fak.
Ege Üniversitesi. Fen Fak.
Gazi Ünv.İletişim Fak.
Kafkas Ünv.Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv.Fen Edb.Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak.
Kocaeli Ünv. Müh.Fak.
Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. İletişim Fak.
Ege Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Mersin Ünv.Fen Edb.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
İstanbul Üniversitesi. Eczacılık Fak.
İTÜ İnşaat Fakültesi.
Dicle Ünv. Fen-Edb.Fak.
Osmangazi Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Gazi Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Gazi Üniversitesi. Tıp Fak.
İnönü Üniversitesi. İktisadi ve İdari Bil.Fak.
Zonguldak Karaelmas Ünv. Müh. Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fakültesi.
Afyon Kocatepe Ünv.Uşak Müh.Fak.
Uludağ Ünv. Ziraat Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Selçuk Üniversitesi. Karaman İ.İ.B.Fak.
Akdeniz Üniversitesi. İktisadi İdari Bil.Fak.
Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak.
Ege Ünv. Ödemiş Sağlık Y.O.
Atatürk Üniversitesi. İletişim Fak.
Ankara Ünv. Diş Hekimliği Fak.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Marmara Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Selçuk Ünv.Müh.Mim.Fak.
Anadolu Üniversitesi. Eczacılık Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik E­itim Fak.
İstanbul Üniversitesi. İşletme Fakültesi.
Dicle Üniversitesi. Batman Meslek Y.O.
Nevşehir Ünv.İ.İ.B.Fak.
Ankara Üniversitesi. D.Tarih ve Coğrafya Fak.
Kafkas Ünv.İ.İ.B.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Erzincan Ünv.Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak.
Sakarya Üniversitesi. Müh.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Sakarya Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik Eğt.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
156
BÖLÜMÜ
Matematik
Sosyal Bilgiler Öğr.
Maden Müh.
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Tıp
Aile ve Tüketici Bilimleri
Sınıf Öğretmenliği
Mimarlık
Elektrik-Elektronik Müh.
Hukuk
Diş Hekimi
Maliye
Hukuk
Mimarlık
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
İngilizce Öğr.
İnşaat Müh.
İngilizce Öğretmenliği
Jeodezi ve Fot.Müh.
Sosyal Bilgiler Öğr.
İnşaat Müh.
Elk.Elektronik Müh.
Veteriner
Hukuk
Kimya
Kimya
Gazetecilik
Okul Öncesi Öğr.
Türk Dili ve Edebiyatı
Çiçek,Örgü,Dokuma Öğr.
Türk Dili ve Edb.Öğr.
Türk Dili ve Edb.
Hukuk
Giy.End.Giy.San.Eğt.
İnşaat Müh.
Türkçe Öğr.
Gazetecilik
Türk Dili ve Edebiyatı
Sosyoloji
Sınıf Öğretmenliği
Fransız Dili ve Edb.
Eczacılık
İnşaat Müh.
Türk Dili ve Edb.
İnşaat Müh.
Sosyal Bilimler
Tıp
Kamu Yönetimi
Jeodezi ve Fot.Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Jeo.Fot.Müh.
Gıda Müh.
İstatistik
İşletme
Maliye
Jeodezi ve Fot.Müh.
Hemşirelik
Radyo-Tv-Sinema
Dişhekimi
Tıp
İşletme
Şehir ve Bölge Plnm.
Eczacılık
Metal Öğretmenliği
İşletme
Elektrik
İktisat
ingiliz Dili ve Edebiyatı
İşletme
Sınıf Öğretmenliği
Klasik Arkeoloji
Sınıf Öğr.
Tıp
Bilgisayar Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Alman Dili ve Edebiyatı
Makina Eğitimi.
Türkçe Öğr.
Makina Müh.
Fen Bilgisi Öğretmenliği
S. No.
1798
1799
1800
1801
1802
1803
1804
1805
1806
1807
1808
1809
1810
1811
1812
1813
1814
1815
1816
1817
1818
1819
1820
1821
1822
1823
1824
1825
1826
1827
1828
1829
1830
1831
1832
1833
1834
1835
1836
1837
1838
1839
1840
1841
1842
1843
1844
1845
1846
1847
1848
1849
1850
1851
1852
1853
1854
1855
1856
1857
1858
1859
1860
1861
1862
1863
1864
1865
1866
1867
1868
1869
1870
1871
1872
1873
1874
1875
1876
1877
1878
1879
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
OK Mahmut
OK Oktay
OK Ramazan
OK Zehra
OK Zühürye
OKAY Fikret
OKAY Hakan
OKAY Mudesir
OKAY Münevver
OKAY Yurdanur
OKTAY Yücel
OKUDUCU Emrullah
OKULEVİ Hasan
OKUMUŞ Aydın
OKUMUŞ Aydoğan
OKUMUŞ Deniz
OKUMUŞ Hicran
OKUMUŞ M. Özgür
OKUMUŞ Musa
OKUMUŞ Tülay
OKUMUŞ Vefa
OKUYUCU Feridun
OLAN Yasemin
OLCAY Oya
OLUĞ Hakan
OMAY Özbek
ONAT Vedat
ORAK Cüneyt
ORAK Diyar
ORAK Erdal
ORAK Ferdin
ORAK Ferhat
ORAK Güven
ORAK Mekin
ORAK Metin
ORAK Murat
ORAK Rıdvan
ORAK Sabri
ORAK Suat
ORAL Asım
ORAL Deniz
ORAL Emin
ORAL Faruk
ORAN Fırat
ORBAY Asiye
ORBAY Nurdan
ORHAN M.Fuat
ORHAN M.Suat
ORUCAN Haydar
ORUÇ Aydın
ORUÇ Fadime Fulya
ORUÇ Kenan
ORUÇ Recep
ORUK Ekrem
ORUK Erdal
ORUK İhsan
ORUK İzzet
ORUK Kerem
ORUK Mekiye
ORUK Seladin
ORUK Şemsettin
ORUK Vedat
ORUK Veysi
OTO Aslı Aysun
OTO Aycan
OTO Aylin
OTO Burak Bora
OTO Çağdaş
OTO Elvan
OTO Gamze
OTO Murat
OTO Murat
OTO Ömer Veysel
OTO Özgen Canan
OTO Remzi
OTO Sefa Ender
OTO Sehel
OTO Serap
OTO Süreyya Özgen
OTO Şener
OTO Uğur
OTO Umut Burak
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Mehmet Akif Ersoy Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. İktisadi İdari İlimler Fak.
Atatürk Ünv.Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Pamukkale Ünv. İ.İ.B.Fak.
Zonguldak Karaelmas Ünv. Ereğli Eğitim F.
Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Dicle Ünv. Tıp Fak.
Selçuk Ünv. Mesleki Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi. Elek-Elektronik F.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Biga İ.İ.B.Fak.
Uludağ Üniversitesi. İktisadi İdari İlimler Fak.
Erciyes Üniversitesi. İktisadi İdari Bilimler Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. İletişim Fak.
Ankara Üniversitesi. Fen Fak.
Çukurova Üniversitesi. Ziraat Fak.
İstanbul Üniversitesi. İletişim Fak.
İstanbul Ünv. Müh.Fak.
Kırıkkale Ünv.Mühendislik Fak.
Ege Ünv. Eczacılık Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Necatibey EğtimFak.
Çukurova Üniversitesi. Müh.Mim. Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Fatih Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Hukuk Fak.
Kocaeli Ünv. Hukuk Fak.
Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Sakarya Üniversitesi.Müh.Fak.
Selçuk Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Marmara Üniversitesi. Eczacılık Fak.
Selçuk Ünv.Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Y.O.
İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
Adnan Menderes Ünv. Nazilli İ.İ.B.Fak.
İnönü Üniversitesi. Tıp Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Selçuk Üniversitesi. Hukuk Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi
ODTÜ Mühendislik Fakültesi.
Kocaeli Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi
Hacettepe Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Dicle Ünv. Fen.Edb.Fak.
KTÜ . Fatih Eğitim Fak.
ODTÜ Mühendislik Fakültesi.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Bitlis Sağlık Y.O.
Sakarya Ünv. Fen-Edb.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Tıp Fak.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fak.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi. Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Karaman İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Tıp Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Bandırma Sağlık Y.O.
Doğu Akdeniz Üniversitesi.
Ankara Üniversitesi. Veteriner Fak.
Marmara Ünv. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Ege Ünv. İletişim Fak.
Süleyman Demirel Ünv.Güzel Sanatlar Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Müh.Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Mersin Ünv. Turizm İşletmecilik ve Otel Y.O.
İstanbul Üniversitesi. Hasan Ali Yücel Eğt.F.
Gazi Üniversitesi. End.San.Eğit.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Uludağ Üniversitesi. İktisadi İdari İlimler Fak.
Gazi Üniversitesi. İktisadi İdari Bilimler Fak.
Gazi Ünv. İ.İ.B.Fak.
157
BÖLÜMÜ
Sınıf Öğretmenliği
Bilgisayar ve Öğr.Tek.Öğr.
İktisat
Sınıf Öğr.
Türk Dili ve Edebiyatı
İşletme
Sınıf Öğretmenliği
Elk.Elektronik Müh.
Tıp
Giyim Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Elektrik Müh.
Maliye
Maliye
İşletme
Fransızca Öğretmenliği
Gazetecilik
Fizik Müh.
Tarım Makinaları
Gazetecilik
İnşaat Müh.
Endüstri Müh.
Eczacılık
Türk Dili ve Edebiyatı
Tekstil Müh.
Sosyal Bilgiler Ögr.
İlk.Sınıf Öğretmenliği
Hukuk
Hukuk
Tarih Öğr.
Tarih
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Jeodezi ve.Fot.Müh.
Eczacılık
Hukuk
Sınıf Öğretmenliği
Tıp
Tarla Bitkileri
Uluslar arası İlişkiler
Tıp
Makina Müh.
Coğrafya
Hukuk
Hukuk
Endüstri Müh.
Fizik
Sınıf Öğretmenliği
Hukuk
İngiliz Dili Öğr.
Kimya
Psikoloji
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Kimya Müh.
Tıp
Tarih Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Hemşirelik
Tarih
Tıp
Tıp
Sınıf Öğretmenliği
İşletme
Tıp
Hemşirelik
Bilgisayar Müh.
Veteriner
Çalışma Ek.ve End.İlşk.
Maliye
Tıp
Radyo,Tv,Sinema
Grafik
Gıda Müh.
Maliye
Turizm İşl.ve Otel
Türkçe Öğretmenliği
Aile Bil.Tük.Eğitimi
Kamu Yönetimi
İktisat
Çalışma Ekonomisi
İktisat
S. No.
1880
1881
1882
1883
1884
1885
1886
1887
1888
1889
1890
1891
1892
1893
1894
1895
1896
1897
1898
1899
1900
1901
1902
1903
1904
1905
1906
1907
1908
1909
1910
1911
1912
1913
1914
1915
1916
1917
1918
1919
1920
1921
1922
1923
1924
1925
1926
1927
1928
1929
1930
1931
1932
1933
1934
1935
1936
1937
1938
1939
1940
1941
1942
1943
1944
1945
1946
1947
1948
1949
1950
1951
1952
1953
1954
1955
1956
1957
1958
1959
1960
1961
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
OTO Vefa Can
OZAN Ömer
ÖBÜZ Gülay
ÖCAL Ahmet
ÖDEMİŞ Ömer
ÖĞÜR İlhami
ÖK Yunus
ÖKÇETEKİN Fehmi
ÖKMEN Aylin
ÖKMEN Azize
ÖKMEN Burhan
ÖKMEN Felemez
ÖLÇER Gönül
ÖLEK Özbek
ÖLEK Tuğbek
ÖLEKLİ Erhan
ÖLEKLİ Fırat
ÖLEKLİ Gökmen
ÖLEKLİ Hakan
ÖLEKLİ Müşerref
ÖLEKLİ Nilay
ÖLEKLİ Özgün
ÖLEKLİ Savaş
ÖLEKLİ Sertaç
ÖLEKLİ Zafer
ÖLGEN Serdar
ÖLGEN Talat
ÖLMEZ Goncagül
ÖLTEŞ Özgür
ÖMEROĞLU Şükran
ÖMEROĞLU Ümran
ÖMEROĞLU Yusuf
ÖMÜR Nedim
ÖNAL Cahit
ÖNAL Cihan
ÖNCÜ Memduh
ÖNCÜ Nazan
ÖNDAŞ Ramazan
Önder CANER
ÖNDER Ferhat
ÖNDER Sibel
ÖNDEŞ Mehmet Cabir
ÖNDOĞAN Adnan
ÖNDOĞAN Fatma
ÖNDOĞAN Mustafa Onur
ÖNDOĞAN Zeynep
ÖNDÜL Mehmet Nezir
ÖNSOY Didem
ÖRAL Rahmetullah
ÖRNEK Abdurrahman
ÖRNEK Ahu
ÖRNEK Ayşegül
ÖRNEK Serdar
ÖSME Necmettin
ÖTÜN Barış
ÖTÜN Cihan
ÖTÜN Pınar
ÖVET Yusuf Kenan
ÖVÜŞ Ceyhan
ÖZABAY Keramettin
ÖZABAY Tezcan
ÖZALP Barış
ÖZALP Mahir
ÖZALP Muharrem
ÖZAYDINLI Azad
ÖZAYDINLI Ferhat
ÖZAYDINLI Harun
ÖZAYDINLI Vural Özkan
ÖZBAY Ahmet
ÖZBAY Ferzende
ÖZBİL Necati
ÖZCAN Azeb
ÖZCAN Bülent
ÖZCAN Elif
ÖZCAN Hayati
ÖZCAN Mekin
ÖZCAN Neslihan
ÖZCAN Ömer Nuri
ÖZCAN Uygar
ÖZCAN Ülfiye
ÖZCAN Zafer
ÖZÇELİK Şeyhmuz Kaan
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Çukurova Ünv. İ.İ.B.Fak./Adana
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Marmara Ünv.Hukuk Fak.
Niğde Üniversitesi. Aksaray Müh.Fak.
Ege Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
ODTÜ Mühendislik Fakültesi.
İstanbul Teknik Üniversitesi. Mimarlık Fak.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Üniversitesi. Uşak Eğitim Fak.
Anadolu Üniversitesi. Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
K.Maraş Sütçü İmam Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Ege Üniversitesi. Müh. Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Ankara Ünv.Hukuk Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Trakya Ünv.Fen Edb.Fak.
Marmara Üniversitesi. İktisadi ve İdari B.F.
Atatürk Ünv. Hukuk Fak.
İstanbul Ünv. Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak.
Dicle Ünv. Siirt Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Kocaeli Ünv. Müh.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Ankara Ünv. Fen Fak.
Atatürk Ünv. Ziraat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Ünv.Eğitim Fak.
Yakın Doğu Üniversitesi. Hukuk Fak.
Pamukkale Ünv. Mühendislik Fak.
Celal Bayar Üniversitesi.Tütün Eksp.Y.O.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
İstanbul Teknik Ünv. İşletme Fak.
Celal Bayar Üniversitesi.Tıp Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Hukuk Fak.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dumlupınar Ünv.İ.İ.B.Fak.
Atatürk Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak.
K.Sütçü İmam Ünv.Fen-Edebiyat Fak.
Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak.
Niğde Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Süleyman Demirel Ünv.Burdur Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Kafkas Ünv. Kars Sağlık Y.O.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak,
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Uludağ Ünv. İ.İ.B.Fak.
Marmara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Ordu Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Y.O.
Dokuz Eylül Ünv. Buca Eğitim Fak.
Ege Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Dicle Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
İstanbul Teknik Ünv. Elektronik Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. Elek-Elektronik F.
Marmara Ünv. Eğitim Fak.
Anadolu Üniversitesi. Otelcilik Y.O.
Gaziosmanpaşaa Ünv. Fen-Edb. Fak.
Anadolu Üniversitesi. Edebiyat Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak.
Anadolu Ünv. İ.İ.B.Fak.
158
BÖLÜMÜ
İşletme
Elektrik Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Tarih
Kimya
Sınıf Öğretmenliği
İngilizce Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Okul Öncesi Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Hukuk
İnşaat Müh.
İşletme
İnşaat Müh.
Mimarlık
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Bilgi ve Öğr.Tek.Eğt.Öğr.
İnşaat Müh.
Okul Öncesi Öğretmenliği
Tarih
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Coğrafya Öğretmenliği
Hukuk
Makina Müh.
Sanat Tarihi
İşletme
Hukuk
Türk Dili ve Edebiyatı
Zootekni
İlk.Matematik Öğr.
Matematik
Endüstri Müh.
Sınıf Öğretmenliği
İstatistik
Ziraat Müh.
Türkçe Öğr.
Türk Dili ve Edb.Öğr.
Hukuk
Gıda Müh.
Tütün Teknolojisi Müh.
Hukuk
Endüstri Müh.
Tıp
Türk Dili ve Edb.Öğrt.
Hukuk
Rehb.ve Psk.Dnş.
Fen Bilgisi Öğretmenliği
İşletme
Türkçe Öğr.
Beden Eğt.ve Spor Öğr.
Zootekni
Kimya
Türkçe Öğretmenliği
Tarih
Tarih
Felsefe
Sınıf Öğretmenliği
Türkçe Öğretmenliği
Maden Müh.
Sağlık Memurluğu
Rehb.ve Psik.Danışmanlık
Makina Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Ekonometri
İlahiyat
Tarih
Sınıf Öğretmenliği
Fen Bilgisi Öğretmenliği
Tıp
Matematik
Elektrik Müh.
Elektrik Müh.
Fen Bilgisi Öğr.
Turizm ve Otelcilik
Türk Dili ve Edebiyatı
Sosyoloji
İnşaat Müh.
İşletme
S. No.
1962
1963
1964
1965
1966
1967
1968
1969
1970
1971
1972
1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
2001
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
2012
2013
2014
2015
2016
2017
2018
2019
2020
2021
2022
2023
2024
2025
2026
2027
2028
2029
2030
2031
2032
2033
2034
2035
2036
2037
2038
2039
2040
2041
2042
2043
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
ÖZÇINAR Faruk Veysel
ÖZÇINAR Ruhi
ÖZDAĞ Cenk
ÖZDAĞ Erdal
ÖZDAĞ Kutbettin
ÖZDAĞ Suat
ÖZDEK Mehdi
ÖZDEK Mürsel
ÖZDEK Recep
ÖZDEMİR Ahmet Veysel
ÖZDEMİR Arzu
ÖZDEMİR Bahar Evin
ÖZDEMİR Barış
ÖZDEMİR Bennur
ÖZDEMİR Celal
ÖZDEMİR Çelik
ÖZDEMİR Emin
ÖZDEMİR Ercan
ÖZDEMİR Erdoğan
ÖZDEMİR Erol
ÖZDEMİR Feride Bahar
ÖZDEMİR Gökhan
ÖZDEMİR Hafize
ÖZDEMİR M.Sani
ÖZDEMİR Mahmut
ÖZDEMİR Mekin
ÖZDEMİR Nihan
ÖZDEMİR Oktay Selçuk
ÖZDEMİR Ömer
ÖZDEMİR Özge
ÖZDEMİR Özgür
ÖZDEMİR Serkan
ÖZDEMİR Seyithan
ÖZDEMİR Vedat
ÖZDEMİRLİ Şeraze
ÖZDOĞAN Bülent
ÖZDOĞAN Erdal
ÖZDOĞAN Telhat
ÖZEL Erdoğan
ÖZEL Nevzat
ÖZEN Behçet
ÖZER Selma
ÖZEV Mehmet Ali
ÖZGÖK M.Murat
ÖZGÖL İlhan
ÖZGÖL Vahit
ÖZGÜL Hakan
ÖZGÜL Sedat
ÖZGÜLER Can
ÖZGÜR Cebrail
ÖZIŞIK Serhan
ÖZIŞIK Songül
ÖZİŞ Ferit
ÖZİŞ Hüseyin Emrah
ÖZİŞ Sinan
ÖZKAÇAN Eda Merve
ÖZKAN Ahmet
ÖZKAN Cihan
ÖZKAN Evrim
ÖZKAN Faruk
ÖZKAN Gökmen
ÖZKAN Sefa
ÖZKAN Servet
ÖZKAYA İ.Mürşat
ÖZKAYA Sercan
ÖZLÜK İkram
ÖZLÜK Murat
ÖZMEN Serdar
ÖZMEN Serkan
ÖZMENER Emin
ÖZTEKİN Ruken
ÖZTORUN Savaş
ÖZTÜRK Adem
ÖZTÜRK Gökhan
ÖZÜGÜZEL Hüseyin
ÖZÜGÜZEL Özgür
ÖZVURAL Ferit
ÖZVURAL Müştak
ÖZYURT Dilşat Özlem
ÖZZERMAN Sabahattin
PARLAKPINAR Murat
PAVİK Nesligül
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Ankara Üniversitesi. Dil ve Tarih Coğrafya Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Pamukkale Üniversitesi. Denizli Sağlık Y.O.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Ankara Ünv.İlahiyat Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Eğitim Fak.
Düzce Ünv. Tıp Fak.
Sakarya Üniversitesi. Müh.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
İstanbul Bilgi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Ünv. İletişim Fak.
Kırıkkale Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak.
ODTÜ İ.İ.B.Fak.
Atatürk Ünv. Ağrı Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Kastamonu Eğitim Fak.
Atatürk Ünv. Fen-Edb.Fak.
Ankara Ünv. Hukuk Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi. İnşaat Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Gazi Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Pamukkale Ünv. Eğitim Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Erzincan Ünv. Fen Edb.Fak.
Erciyes Üniversitesi. Nevşehir İ.İ.B.Fak.
Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Ünv. Müh.Fak.
Kocaeli Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Ankara Üniversitesi. Fen Fakültesi.
19 Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Fırat Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Fırat Üniversitesi. İletişim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Müh.Mim.Fakültesi
Uludağ Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. Akhisar Uyg.B.Y.O.
Harran Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Çukurova Ünv. Ziraat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Van Sağlık Y.O.
Kocaeli Ünv. Eğitim Fak.
Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak.
İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Dokuz Eylül Ünv.İ.İ.B.Fak./İzmir
Atatürk Ünv. Fen.Edb.Fak.
Trakya Ünv. Kırklareli Ünv. Sağlık Y.O.
Dicle Üniversitesi. Batman Teknik Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ege Üniversitesi. Müh. Fakültesi.
Muğla Ünv. Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Üniversitesi. Uşak Eğitim Fak.
İTÜ Kimya Metalorji Fakültesi.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak.
Gazi Ünv. Tic. Ve Turizm ve Eğitim Fak.
Erciyes Üniversitesi.Yozgat Müh.Mim.Fak.
Dicle Üniversitesi.Siirt Eğitim Fak.
ODTÜ Mühendislik Fakültesi.
Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Niğde Üniversitesi. Aksaray Sağlık Y.O.
Pamukkale Ünv.Müh.Fak./Denizli
Atatürk Ünv. K.K.E.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Van Sağlık Y.O.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi.Ziraat Fakültesi
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
İnönü Ünv. Fen Edebiyat Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
159
BÖLÜMÜ
İngiliz Dili ve Edebiyatı
İşletme
Bitkisel Üretim
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Sağlık Memurluğu
Sosyal Bilgiler Öğr.
İlahiyat
Sınıf Öğr.
Tıp
Çevre Müh.
Biyoloji
İşletme
Halka İlşk.ve Tanıtım
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
İktisat
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Sosyal Bilgiler Öğr.
Arkeoloji
Hukuk
İnşaat Müh.
Sınıf Öğr.
İlahiyat
Metal İşleri Öğrt.
Kamu Yönetimi
Fen Bilgisi Öğr.
Coğrafya
Türk Dili ve Edb.
İktisat
İşletme
Türk Dili ve Edb.
İlahiyat
İktisat
İnşaat Müh.
İşletme
Astronomi ve Uzay Bil.
Fizik Öğretmenliği
Elektrik Öğretmenliği
Fransızca Öğrt.
Radyo, Tv, Sinema
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Çevre Müh.
Endüstri Müh.
Tıp
Bankacılık ve Finansman
Makine Müh.
Ziraat Müh.
Sanat Tarihi
Sağlık Memurluğu
Fen Bilgisi Öğr.
Türk Dili ve Edb.
İşletme
İşletme
Türk Dili ve Edb.
Hemşirelik
Otomotiv Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Beden Eğitimi ve Spor
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
İngilizce Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Kimya Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Beden Eğitimi ve Spor
Sınıf Öğretmenliği
Seyahat İşletmeciliği
Jeoloji Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Çevre Müh.
İktisat
Sağlık Memurluğu
İnşaat Müh.
Sınıf Öğr.
Sağlık Memurluğu
Fizik
Bahçe Bitkileri
Sınıf Öğretmenliği
Türk Dili ve Edb.
Türk Dili ve Edebiyatı
Türk Dili ve Edb.Öğr.
S. No.
2044
2045
2046
2047
2048
2049
2050
2051
2052
2053
2054
2055
2056
2057
2058
2059
2060
2061
2062
2063
2064
2065
2066
2067
2068
2069
2070
2071
2072
2073
2074
2075
2076
2077
2078
2079
2080
2081
2082
2083
2084
2085
2086
2087
2088
2089
2090
2091
2092
2093
2094
2095
2096
2097
2098
2099
2100
2101
2102
2103
2104
2105
2106
2107
2108
2109
2110
2111
2112
2113
2114
2115
2116
2117
2118
2119
2120
2121
2122
2123
2124
2125
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
PAVİK Rıdvan
PEKEROĞLU Abdulkadir
PEKEROĞLU Elif
PEKEROĞLU Mine
PEKEROĞLU Nurcan
PEKEROĞLU Yasemin
PEKEROĞLU Yasin
PENİRCİ Orhan
PEYNİRCİ İshak
PİRAL Asım
POLAT Burhan
POLAT Sedef
POLAT Zafer
PÜRMÜS M. Yunus
PÜRMÜSLÜ İbrahim
PÜRMÜŞ Serdar
PÜTKÜL Haluk
RONA Levent
RONA Mustafa
RONA Vefa
RUMELİ Mehmet Taner
RUMULİ Damla
RÜZGAR Evren
RÜZGAR Maşallah
SABAZ Emrullah
SABUR Barış
SAÇIN Erkan
SAÇIN Fevzi
SAÇIN Güven
SAÇIN Nurullah
SAÇIN Serkan
SAÇIN Süheyla
SAĞIR Erdal
SAĞLIK Semih
SAĞNIÇ Gül Belçim
SAKCI Zakir
SAKCİ Lütfullah
SALAR Eylem
SALDANLI Serkan
SALGUT Ali
SALİM Selçuk
SALMAN Nilgün
SALMAN Oktay
SAMUR Yusuf
SARAÇOĞLU Gamze
SARĞUT Asaf
SARĞUT Metin
SARĞUT Sabır
SARİ İsmail
SARUHAN Hüsamettin R.
SARUHAN Mehmet Yusuf
SAVAŞ Aycan
SAVAŞ Çiğdem
SAVGIN Ferit
SAVĞAT Sinan
SAYAN Handan
SAYAN İnanç
SAYGI Dicle
SAYGI Emma
SAYGI Güzin
SAYGILI Sertaç
SAYGILI Vasfi
SAYICI Serkan
SAYILGAN Alev
SAYILĞAN Okan
SAYIN Eşref
SAYIN Özgür
SAYINDA Sinan
SAYINDA Uğur
SAYINTA Barış
SAYINTA Göksemin
SAYINTA Semih
SAYIT Yasemin
SAZ İlhan
SAZ Murat
SEBER Turgut
SEÇKİN Mehmet
SEFERBEY Yıldırım
SEFERBEYOĞLU Deniz
SERDAR Tuna Merve
SERGİCİ Fatma
SEVDA Hakan
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Ünv. Müh.Fak.
Ankara Üniversitesi. Fen Fakültesi.
Atatürk Üniversitesi.Müh.Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. Müh.Fak.
Süleyman Demirel Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Cumhuriyet Ünv. Tıp Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. Simav Teknik Eğt.Fak.
Gazi Ünv. Gazi Eğitim Fak.
Anadolu Üniversitesi.Müh.Mim.Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Uşak İ.İ.B.Fak.
Gaziantep Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi.Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi.
Azerbaycan İnşaat Mühendislik Fak.
Azerbaycan İnşaat Mühendislik Fak.
Azerbeycan İnşaat Mühendislik Fak.
Ankara Üniversitesi. Dil ve Tarih Coğrafya Fak.
Sakarya Ünv. Fen.Edb.Fak.
Adnan Menderes Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Gazi Üniversitesi. Mühendislik Mimarlık Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi.İlahiyat Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Fen Fakültesi.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak.
K.Sütçü İmam Ünv. İ.İ.B.Fak.
Muğla Ünv. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak.
Ege Ünv. Tıp Fak.
Marmara Ünv. Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. İstanbul Tıp Fak.
Gazi Ünv. Kastamonu Eğitim Fak.
Hacettepe Ünv. Hemşirelik Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Muğla Ünv. Fen-Edebiyat Fak.
Gazi Üniversitesi. Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Veteriner Fak.
Kastamonu Ünv. Eğitim Fak.
Adnan Menderes Ünv. Fen-Edb.Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Biga İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Pamukkale Ünv. İ.İ.B.Fak.
İnönü Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak.
Harran Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Erciyes Ünv.Sivil Havacılık Y.O.
Gazi Ünv. Hukuk Fak./Ankara
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. İ.İ.B.Fak.
Anadolu Üniversitesi. Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Fen Edebiyat Fakültesi.
Karadeniz Teknik Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
İTÜ Sakarya Mühendislik Fakültesi.
Gazi Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Anadolu Ünv. Müh.Mim.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv.Mühendislik Fak.
Ege Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Mustafa Kemal Ünv. Mühendislik Fak.
Mustafa Kemal Ünv. İ.İ.B.Fak.
Afyon Kocatepe Üniversitesi. Afyon Müh.Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik E­itim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Giresun Eğt.Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Ege Ünv. Tıp Fak.
Sakarya Ünv.Fen-Edb.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv.Fatih Eğt.Fak.
Uludağ Ünv. Fen-Edb.Fak.
Erciyes Ünv. Eğitim Fak.
Hacettepe Üniversitesi. İktisadi İdari B.F.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
160
BÖLÜMÜ
Sınıf Öğretmenliği
Elektronik Müh.
Astronomi ve Uzay Bil.
Çevre Müh.
Endüstri Müh.
Kamu Yönetimi
Kimya Müh.
Jeoloji Müh.
Tıp
Mobilya
Coğrafya Öğr.
Çevre Müh.
Kamu Yönetimi
İktisat
Sınıf Öğretmenliği
Beden Eğt. ve Spor
İlahiyat
Mülkü-Sanayi
Mülkü-Sanayi
İnşaat Müh.
Tiyatro
Felsefe
Biyoloji
Makina Müh.
İlahiyat
Türk Dili ve Edebiyatı
Sınıf Öğretmenliği
Biyoloji
Sınıf Öğretmenliği
İşletme
Sınıf Öğr.
İlahiyat
Matematik
Tıp
Müzik
Tıp
Fen Bilgisi Öğr.
Hemşire
Tarih Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Tarih
Hukuk
Veterinerlik
Sosyal Bilgiler Öğr.
Biyoloji
Kamu Yönetimi
Gıda Müh.
Sosyoloji
Maliye
Elk.Elektronik Müh.
İlahiyat
Kamu Yönetimi
Türk Dili ve Edb.
İktisat
Uçak-Elektrik-Elektronik
Hukuk
Sosyal Bilgiler Öğrt.
İktisat
İngilizce Öğretmenliği
Sosyoloji
Makina Müh.
İnşaat
Bilgisayar ve Öğrt.Öğr.
Zihinsel Engelliler Öğr.
Elk.Elektronik Müh.
İnşaat Müh.
İnşaat Müh.
İnşaat Müh.
İşletme
Jeodezi ve.Fot.Müh.
Makina
Tarih
İlk.Matematik Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Hukuk
Tıp
Tarih
Sınıf Öğretmenliği
Sanat Tarihi
Sınıf Öğr.
İşletme
Sosyal Bilgiler Öğrt.
S. No.
2126
2127
2128
2129
2130
2131
2132
2133
2134
2135
2136
2137
2138
2139
2140
2141
2142
2143
2144
2145
2146
2147
2148
2149
2150
2151
2152
2153
2154
2155
2156
2157
2158
2159
2160
2161
2162
2163
2164
2165
2166
2167
2168
2169
2170
2171
2172
2173
2174
2175
2176
2177
2178
2179
2180
2181
2182
2183
2184
2185
2186
2187
2188
2189
2190
2191
2192
2193
2194
2195
2196
2197
2198
2199
2200
2201
2202
2203
2204
2205
2206
2207
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
SEVİMLİ Fatih
SEVİNÇ Fırat
SEVİNÇ Hüseyin
SEVİNÇ Ömer
SEZER Cesim
SEZER Halil Murat
SEZER Nesim
SEZĞİ Özlem
SİLAHTAROĞLU Ahmet
SİLAHTAROĞLU Arzunur
SİLAHTAROĞLU Hasan
SİLAHTAROĞLU Murat
SİMEK Zehra
SİNANOĞLU Ferit
SOLMAZ Emrah
SOLMAZ Nezmi
SOP Mehmet Ali
SOP Serdar
SOYALAN Sinan
SOYALAN Tarık
SOYUGÜZEL Hakan
SOYUGÜZEL Tahir
SÖNER Yahya
SÖNMEZ Cenk
SÖNMEZ Feride Pınar
SÖNMEZ Hüseyin
SÖNMEZ Mahmut
SÖNMEZ Makbule
SÖNMEZ Metin
SÖNMEZ Ramazan
SÖNMEZ Selin
SÖNMEZIŞIK Ahmet
SÖZBİLİCİ Bilal
SÖZBİLİCİ Melek
SÖZBİLİCİ Setenay
SÖZEN Ayşe
SÖZEN Betül
SÖZEN Ebru
SÖZEN İbrahim
SÖZEN İsmet
SÖZEN İzzet
SÖZEN Mehmet
SUBAŞI Atilla
SUBAŞI Mahmut
SUBAŞI Muhammet Sefa
SUBAŞI Muhammet Vefa
SUBAŞI Ozan
SUBAŞI Saffet
SUCUK Diren
SUCUK Ebru
SUDAGEZ Ferit
SUDAGEZ Güven
SUDAGEZ Kamuran
SULAK Şeyda
SULUKAYA Muhammed
SULUKAYA Veysel
SUNAV Nurcan
SUPHANDAĞI Muhammed Ulvi
SUSAM Emre
SUSAM Erdem
SUSAR Enes
SUSEM Mehmet Emin
SUSEM Mustafa
SUSEM Osman
SUSİ Fatih
SUVAY Yaşar
SÜLE Yaşar
SÜME Ayhan
SÜMER Nilüfer
SÜNE Emine
SÜNE Selçuk Teoman
ŞAĞBAN Cengiz
ŞAHİN Cengiz
ŞAHSUVAROĞLU Rahmetullah
ŞAKAR Yahya
ŞANLI O.Fatih
ŞANLI Özgür
ŞANLI Özgür Levent
ŞANLI Sedat
ŞANSVEREN Mehmet Fatih
ŞAVLI Alp Erkan
ŞAVLI Serpil
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
İstanbul Üniversitesi.Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Fatih Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Harran Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. Elk.Elektronik Fak.
Anadolu Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Ege Üniversitesi. Dişhekimliği Fak.
Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak.
Sakarya Ünv. Müh.Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Yıldız Teknik Ünv. Elektrik-Elektronik Fak.
Marmara Üniversitesi. Eczacılık Fak.
Pamukkale Ünv. Fen-Edb.Fak.
Gazi Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Giresun Ünv.Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Dicle Ünv. Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
İstanbul Teknik Ünv.Hav.Uzay Fak.
10.Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Uludağ Üniversitesi. İktisadi İdari Bil. Fak.
Ondokuz Mayıs Ünv. Amasya Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Selçuk Ünv.Eğitim Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. İktisadi İdari Bil.Fak.
Harran Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Gaziantep Ünv. Mühendislik Fak.
Yıldız Teknik Ünv. Elektrik Elektronik Böl.
Kırıkkale Ünv. Mühendislik Fak.
Gazi Üniversitesi. Kız Sanat Eğitim Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Erciyes Üniversitesi. Nevşehir Sağlık Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Tıp Fak.
Erciyes Ünv. Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Y.O.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Atatürk Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Ünv.Siyasal Bilgiler Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. Kimya Fak.
Selçuk Ünv. Fen-Edb.Fak.
Gazi Ünv. Müh.Mim.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Rize Su Ürünleri Fak.
Mehmet Akif Ersoy Ünv.Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Tıp Fak.
Dicle Ünv.Devlet Konservatuarı.
Gazi Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. İktisat Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. Mimarlık Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi. Elk.Elektronik F.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Erciyes Üniversitesi. Yozgat Müh.Mim.Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Gaziantep Ünv. Mühendislik Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
İstanbul Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Tıp Fak.
Atatürk Ünv. Fen.Edb.Fak.
Ondokuz Mayıs Ünv. Fen Edb.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Abant Baysal Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Ankara Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Fırat Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Mühendislik Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak.
Akdeniz Ünv.Müh.Fak.
Gazi Üniversitesi.Tıp Fakültesi.
161
BÖLÜMÜ
Hukuk
Türk Dili ve Edebiyatı
Siyasal Bil. Ve Uls.İlşk.
Sınıf Öğretmenliği
Matematik Öğretmenliği
Beden Eğt.ve Spor Öğr.
Bilgisayar Müh.
Türk Dili ve Edebiyatı
Dişhekimi
İşletme
Elk.Elektronik Müh.
İnşaat Müh.
Elektrik Müh.
Eczacılık
Arkeoloji
Metal Öğr.
Sınıf Öğr.
Makina Müh.
Arkeoloji
Fen Bilgisi Öğr.
Biyoloji
Uçak Müh.
Kimya
Maliye
İlk.Matematik Öğr.
İlahiyat
Zihin Engelliler Öğr.
İşletme
İlahiyat
Sınıf Öğretmenliği
Endüstri Müh.
Bilgisayar Müh.
Elk.Elektronik Müh.
Giyim Öğretmenliği
İngiliz Dili ve Edebiyatı
Hemşirelik
Fizik
Tıp
Tıp
Sınıf Öğretmenliği
İlk.Matematik Öğr.
Tıp
Türk Dili ve Edebiyatı
Matematik
Maliye
Kamu Yönetimi
Kimya Müh.
Sanat Tarihi
Endüstri Müh.
İngiliz Dili ve Edebiyatı
Sosyal Bilgiler Öğrt.
Almanca Öğretmenliği
Su Ürünleri
Bilgisayar ve Öğr.Tek.Öğrt.
Tıp
Ses Eğitimi
El Sanatları
İktisat
Mimarlık
Elk. Haberleşme Müh.
Kimya Mühendisliği
Mimarlık
İngilizce Öğretmenliği
İnşaat Müh.
İnşaat Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Uluslararası İlişkiler
Matematik
Tıp
Sanat Tarihi
İstatistik
Türk Dili ve Edb.Öğrt.
İnşaat Müh.
Hukuk
Kamu Yönetimi
Tıp
Fizik
Çevre Müh.
Hukuk
Makine Müh.
Elk.Elektronik Müh.
Tıp
S. No.
2208
2209
2210
2211
2212
2213
2214
2215
2216
2217
2218
2219
2220
2221
2222
2223
2224
2225
2226
2227
2228
2229
2230
2231
2232
2233
2234
2235
2236
2237
2238
2239
2240
2241
2242
2243
2244
2245
2246
2247
2248
2249
2250
2251
2252
2253
2254
2255
2256
2257
2258
2259
2260
2261
2262
2263
2264
2265
2266
2267
2268
2269
2270
2271
2272
2273
2274
2275
2276
2277
2278
2279
2280
2281
2282
2283
2284
2285
2286
2287
2288
2289
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
ŞAYBAK Mehmet Şirin
ŞAYBAK Sinan
ŞEFKATLİOĞLU Emrah
ŞEFKATLİOĞLU Onur Salih
ŞEKER Kasım
ŞEKER Serkan
ŞEKER Uğur
ŞENER Nesrin
ŞENGÜL Adnan
ŞENGÜL Aynur
ŞENGÜL Bulut
ŞENGÜL Ömer
ŞENGÜL Ömer
ŞENGÜL Serhat
ŞENGÜR Fehime
ŞENGÜR Yavuz
ŞENOL Ercan
ŞENOL Habip
ŞENOL Mehmet Şah
ŞEREFHAN Selim
ŞEREFHANOĞLU Dila
ŞEREFHANOĞLU Heval Seda
ŞEREFHANOĞLU Sabriye
ŞEREFHANOĞLU Ş.Servan
ŞEREFOĞLU Hüseyin
ŞERMET Medeni
ŞERMET Sinan Münir
ŞİMŞAT İshak
ŞİMŞEK Ceylan
ŞİMŞEK Hüsamettin
ŞİRVAN Selami Serhat
ŞULAN Seferi
TABAK Erkan
TABAK İsmail
TADİK Abdulselam
TADİK Kenan
TADİK Yılmaz
TAĞAYLI Bülent
TAHİNCİOĞLU Gökhan
TAHİNCİOĞLU Melik Ahmet
TAKEN Kerem
TAN Mete
TAN Pınar
TAN Serdar
TAN Vedat
TANCI Can Mert
TANĞLAY Nesim
TANĞLAY Olcay
TANRIKULU Cihan
TANRIKULU Engin
TANRIVERDİ Sevil
TANYERİ Ayşe
TANYERİ Bilal
TARHAN Bedrettin
TARHAN Faruk
TARHAN Fuat
TARHAN Mehmet Hakan
TARHAN Melih
TARHAN Nafiz
TARHAN Oktay
TARHAN Orhan
TAŞ Harun
TAŞ Hayrettin
TAŞ Kamuran
TAŞ Maşallah
TAŞ Ömer
TAŞ Rahmi
TAŞ Sevim
TAŞ Ümit
TAŞCAN Orhan
TAŞCAN Rasim
TAŞCI Enver
TAŞCI Murat
TAŞDELEN Besim
TAŞDELEN Ertuğrul
TAŞDELEN Fatih
TAŞDELEN Muammer
TAŞDELEN Uğur
TAŞDEMİR Cem
TAŞDEMİR Cihan
TAŞDEMİR Deniz
TAŞDEMİR Derya
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Karamanoğlu M.Bey Ünv.İ.İ.B.Fak.
Erciyes Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Süleyman Demirel Ünv.Müh.Mim.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Niğde Üniversitesi.Müh.Mim.Fak.
Kilis 7 Aralık Ünv. Fen-Edb.Fak.
Abant Baysal Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Celal Bayar Üniversitesi. Müh.Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Ünv.Hukuk Fak./İzmir
Selçuk Üniversitesi. Hukuk Fak.
Selçuk Ünv. Edebiyat Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Mustafa Kemal Üniversitesi. Fen-Edb. Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Van Sağlık Y.O.
Akdeniz Üniversitesi. Isparta Mühendislik Fak.
Adnan Menderes Ünv. İ.İ.B.Fak.
Muğla Ünv. Fen-Edebiyat Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Turizm İşlt. Ve Otelcilik Y.O.
Erciyes Üniversitesi. Yozgat Fen-Edb.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Tıp Fak.
Atatürk Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak.
Ankara Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fakültesi.
Ankara Ünv. Hukuk Fak.
İstanbul Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi.
İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik E­itim Fak.
Marmara Ünv. Bankacılık ve Sigorta Y.O.
Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Pamukkale Üniversitesi. Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi.Müh.Fak.
Kafkas Üniversitesi. Eğitim Fak.
Sakarya Ünv. Güzel Sanatlar Fak.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Ünv.Fen-Edb.Fak.
Uludağ Üniversitesi. Tıp Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi. Tıp Fak.
Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Atatürk Ünv.Ağrı Eğitim Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv.Su Ürünleri Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Hizmetler Y.O.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Adnan Menderes Ünv. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Boğaziçi Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dicle Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Gazi Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Ünv. İ.İ.B. Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
İstanbul Üniversitesi.Eczacılık Fak.
Sakarya Ünv. Fen-Edb.Fak.
Hacettepe Ünv. Eğitim Fak.
İnönü Ünv.Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Mustafa Kemal Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Uludağ Üniversitesi.Müh.Mim.Fak.
Yeditepe Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Erciyes Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Afyon Kocatepe Üniversitesi. Veteriner Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Müh.Fak.
İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Eğitim Fak.
Trakya Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Ziraat Fak.
Mersin Üniversitesi. Tıp Fak.
Fırat Üniversitesi. Tıp Fak.
162
BÖLÜMÜ
Sanat Tarihi
İşletme
Makine Müh.
Makine Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
Elk.Elektronik Müh.
Türk Dili ve Edb.
Yapı Eğitimi
Hukuk
İnşaat Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Hukuk
Hukuk
Türk Dili ve Edb.
Maliye
Fizik
Protoh.ve Önasya Arkeolojisi
Sağlık Memurluğu
İnşaat
Uluslar arası İlişkiler
Sosyoloji
Fransız Dili Öğr.
Konaklama İşletmeciliği
Fizik
Tıp
Felsefe
Astronomi ve Uzay Bil.
Hukuk
Kütüphanecilik
Tıp
Metal İşleri Öğrt.
Bankacılık
Sosyal Bilgiler Öğr.
İnşaat Müh.
Fen Bilgisi Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Fen Bilgisi Öğretmenliği
Seramik
Tarih
Tıp
Türk Dili ve Edebiyatı Öğrt.
Tıp
İnşaat Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Su Ürünleri Müh.
Sosyal Hizmetler
Fransızca Öğretmenliği
Sosyal Bilgiler Öğr.
Elektrik Öğretmenliği
Tıp
İlahiyat
İşletme
Matematik
Türk Dili ve Edebiyatı
Elektrik Öğretmenliği
Maliye
İşletme
Eczacılık
Türk Dili ve Edb.
Matematik Öğr.
Sınıf Öğr.
Hukuk
Matematik Öğretmenliği
Türkçe Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Fizik
Endüstri Müh.
Tarih
Tarih Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Fransızca Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Veterinerlik
Makina Müh.
İlk.Matematik Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Matematik
Ziraat Müh.
Tıp
Tıp
S. No.
2290
2291
2292
2293
2294
2295
2296
2297
2298
2299
2300
2301
2302
2303
2304
2305
2306
2307
2308
2309
2310
2311
2312
2313
2314
2315
2316
2317
2318
2319
2320
2321
2322
2323
2324
2325
2326
2327
2328
2329
2330
2331
2332
2333
2334
2335
2336
2337
2338
2339
2340
2341
2342
2343
2344
2345
2346
2347
2348
2349
2350
2351
2352
2353
2354
2355
2356
2357
2358
2359
2360
2361
2362
2363
2364
2365
2366
2367
2368
2369
2370
2371
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
TAŞDEMİR Doğan
TAŞDEMİR İnan
TAŞDEMİR M.Emin
TAŞDEMİR Mahmut
TAŞDEMİR Muhammed
TAŞDEMİR Özdemir
TAŞDEMİR Selma
TAŞDEMİR Serdar
TAŞDEMİR Seval
TAŞDEMİR Suna
TAŞDEMİR Turgut
TAŞDEMİR Veysel
TAŞDÖĞEN Ersan
TAŞKAYA Miraç
TAŞKESER Cem Onur
TAŞKESER Handan
TAŞYÜZÜ Sevim
TATAR Nafize
TATAR Yeşim
TAVŞAN Sinan
TAYFUR Fikriye
TEKBEN Aynur
TEKBEN Bilgen
TEKDEMİR Necmettin
TEKDEMİR Zeynep
TEKER Hevra
TEKER Rüya
TEKER Zozan
TEKEŞ Ramazan
TEKEV Fırat
TEKEV Hayrettin
TEKEV Rahmi
TEKEV Zeynep
TEKİN Baver
TEKİN Ersin
TEKİN Evin
TEKİN Özlem
TEMEL Canan
TEMEL Eşref
TEMEL M.Salih
TEMİZEL Hamit
TEMİZEL Mehmet
TEPE Rahmetullah
TERZİOĞLU Sevinç
TETİKOĞLU Burhan
TETİKOĞLU Mehmet
TETİKOĞLU Mirza Muhammed
TETİKOĞLU Sabahattin
TEZEL Namık
TINAR Nur Sultan
TIRAŞ Aybike
TİL Barış
TİMUÇİN Hüseyin Kaan
TOKAY Ferit
TOKMAK Can Polat
TONTAŞ Ceylan
TONTAŞ Murat
TOPÇU Figen
TOPÇU Ümit
TOPÇUBAŞI Biret
TOROS Serhat
TOZDUMAN Bora
TOZDUMAN Meriç
TÖR Serdal
TÖR Vedat
TÖREHAN Fatma
TÖREMİŞ Faruk
TÖRÜN Yunus
TUÇ Seda
TUĞAN Hava
TULAY Cumali
TUNCEL Deniz
TUNCEL Özkan
TUNÇ Dilek
TUNÇ Erhan
TUNÇ Evin
TUNÇ Hasan
TUNÇ Nesim
TUNÇTAN Bülent
TUNÇTAN Fahri
TUNÇTAN Ferhat
TUNÇTAN Seyhan
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kırıkkale Ünv. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Ünv.Edebiyat Fak.
Dicle Üniversitesi. Tıp Fak.
Dicle Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fakültesi.
Marmara Üniversitesi. Bankacılık ve Sig.Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Fırat Üniversitesi. Su Ürünleri Fak.
Selçuk Ünv. Eğitim Fak.
Ağrı İbrahim Çeçen Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Siirt Sağlık Y.O.
Mersin Ünv. Mühendislik Fak.
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.
İstanbul Ünv. Deniz Fak.
Marmara Ünv.İ.İ.B.Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. İ.İ.B.Fak.
Erzincan Ünv. Eğitim Fak.
Ege Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Mersin Ünv.Sağlık Yüksek Okulu
Fırat Üniversitesi. Muş Meslek Y.O.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen Edb.Fak.
Hacettepe Ünv. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Celal Bayar Üniversitesi.Tütün Eksp.Y.O.
Celal Bayar Üniversitesi. Demirci Eğitim Fak.
Mersin Ünv. Turizm İşlet. Ve Otelcilik Y.O.
Pamukkale Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Celal Bayar Üniversitesi.Müh.Fak.
Gazi Ünv.Hukuk Fak.
Kafkas Üniversitesi. Fen-Edb. Fak.
Selçuk Ünv.Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Eğitim Fak.
Pamukkale Üniversitesi. Müh.Fak.
Ankara Ünv. Dil,Tarih ve Coğrafya Fak.
Pamukkale Ünv. İ.İ.B.Fak.
Gazi Ünv. Mesleki Eğitim Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv.Eğitim Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. Makine Fak.
Gazi Osmanpaşa Üniversitesi, Ziraat Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen-Edb.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Hacettepe Ünv. Edebiyat Fak.
Fırat Üniversitesi.Müh.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Tıp Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. Müh.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Ankarak Ünv. Veterinerlik Fak.
Niğde Üniversitesi.Müh.Mim.Fak.
Bilkent Ünv. Uygulamalı Tek.ve İşlt.Y.O.
Sakarya Ünv. Fen Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Siirt Ünv.Eğitim Fak.
Dicle Ünv.Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kocaeli Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İktisadi İdari Bilimler Fak.
ODTÜ İ.İ.B.Fak.
Yıldız Teknik Ünv. Fen-Edebiyat Fak.
Gazi Ünv. Teknik Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi.Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Gazi Ünv. Beden Eğitim ve Spor Y.O.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Trakya Ünv. Fen-Edb.Fak.
Celal Bayar Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Endüstriyel Sanatlar Eğt.F.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi.Edebiyat Fak.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik E­itim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Adnan Menderes Ünv. Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Abant İzzet Baysal Ünv. Eğitim Fak.
Fırat Ünv. Mühendislik Fak.
163
BÖLÜMÜ
Eğitim Prog. Ve Eğitimi
Uluslar arası İlişkiler
Tiyatro Eleştirmenliği
Tıp
Biyoloji
Bankacılık
Bitkisel Üretim
Su Ürünleri Müh.
Sınıf Öğr.
Sınıf Öğr.
Sağlık Memurluğu
Bilgisayar Müh.
Hayvansal Üretim
Deniz Ulaş.ve İşlt.Müh.
Maliye
Çal.Eko. ve End. İlişkiler
Sınıf Öğr.
Sanat Tarihi
Ebelik
İnşaat
Fizik
Rehb.ve Psk.Danş.
Türk Dili ve Edb.Öğrt.
Tütün Teknolojisi Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Turizm İşlt.ve Otelcilik
Tarih
Kimya Müh.
Hukuk
Kimya
Hukuk
Sınıf Öğretmenliği
Bilgisayar ve Öğr.Tek.Öğr.
Makina Müh.
Sinoloji
İşletme
Çocuk Gelişimi ve Eğt.Öğr.
Almanca Öğr.
Endüstri Müh.
Toprak
Sosyal Bilgiler Öğr.
Coğrafya
Biyoloji Öğretmenliği
İngiliz Dil Bilimi
Kimya Müh.
Tıp
Elk.Elektronik Müh.
Matematik
İngilizce Öğretmenliği
Hukuk
Veterinerlik
Jeoloji Müh.
Bilgisayar Tek.ve Bil.Sis.
Felsefe
Jeoloji Müh.
İlk.Sınıf Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Okul Öncesi Öğretmenliği
Türkçe Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
İşletme
Siyasal Bil.ve Kamu Yönetimi
İstatistik
Elektronik Öğr.
Beden Eğt.ve Spor Öğrt.
Spor Yöneticiliği
İktisat
Kimya
Türkçe Öğr.
Türkçe Öğretmenliği
Bilgisayar
Matematik
İngiliz Dili
Nakış Öğretmenliği
Metal İşleri
Türk Dili ve Edb.Öğrt.
Tıp
Türk Dili ve Edebiyatı
Kimya
Beden Eğitimi Öğr.
Fen Bilgisi Öğr.
Bilgisayar Müh.
S. No.
2372
2373
2374
2375
2376
2377
2378
2379
2380
2381
2382
2383
2384
2385
2386
2387
2388
2389
2390
2391
2392
2393
2394
2395
2396
2397
2398
2399
2400
2401
2402
2403
2404
2405
2406
2407
2408
2409
2410
2411
2412
2413
2414
2415
2416
2417
2418
2419
2420
2421
2422
2423
2424
2425
2426
2427
2428
2429
2430
2431
2432
2433
2434
2435
2436
2437
2438
2439
2440
2441
2442
2443
2444
2445
2446
2447
2448
2449
2450
2451
2452
2453
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
TURAN Esra
TURAN Metin
TURAN Zafer
TURGUT Ender
TURĞUT Meltem
TURŞAK Sercan
TURŞAK Tekin
TURŞAK Tezcan
TURŞAK Tolga
TUSUN Kasım
TUSUN Seyfettin
TUSUN Suat
TUSUN Suha
TUTCU Semra
TUTGUN Abdullah
TUTUĞ Hazal
TUZ Veysel
TÜREL Cevat
TÜRK Adem
TÜRKSOY Aytaç
TÜRKSOY Ümit Murat
TÜRKSOY Yeliz
TÜTÜN Muhammed Musa
TÜTÜN Özgür
TÜTÜN Zekeriya
TÜTÜNCÜ Bilal
TÜTÜNCÜ Cuma
TÜTÜNCÜ Elif
TÜTÜNCÜ Kerem
TÜTÜNCÜ Yasin
TÜZER Bülent
TÜZÜNER Gamze
UÇAK Gülay
UÇAK Metin
UÇAR Cihan
UÇAR Halit
UÇAR Süleyman
UÇAR Yıldırım
UÇKUN Seyfetullah
UGİŞ Öztürk
UĞURDAN Sıddık Özgür
UĞURLU Ekrem
UĞURLU Eşref
UĞURLU Nafiz
UĞURLU Şükrullah
ULAŞKIN İlhan
ULAŞKIN Yücel
ULUBAY Mehmet Emin
ULUÇ Rahmi
ULUÇ Serdar
ULUDAĞ Bülent
ULUDAĞ Serhat
ULUER Bülent
ULUER Bülent Umut
ULUS Ersin
ULUS Fuat
ULUS Nevzat
ULUS Suat
ULUS Zahit
ULUTAŞ Yasef
UNAL Cihan
UNAL Erkan
UNSU Burak
UNSU Neslihan
URAL Hamdullah
URASLI Ferhat
URASLI Yusuf
URFAN Abdullah
URFAN Mustafa
URFAN Yahya
URGAN Erdal
URGAN Esra
URYANOĞLU E.Melek
USLU Elif
USLU Engin
USLU Muhammed Atif
USLU Tuncay
UŞAR Meltem
UTKU Yücel
UTKUCU Mevlüt
UTKUCU Tamer
UYANIK Tuncay
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. Cerrahpaşa Tıp Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Selçuk Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ziraat Fak.
Zonguldak Karaelmas Ünv.İ.İ.B.Fak.
Çukurova Ünv. Mim.Müh.Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Fen-Edb.Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
Akdeniz Üniversitesi. İktisadi İdari Bil.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Afyon Kocatepe Ünv. Uşak Müh. Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Ege Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Fırat Üniversitesi.İlahiyat Fak.
Çukurova Ünv.Eğitim Fak.
Hacettepe Ünv.Fen Fak
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
Marmara Ünv.Hukuk Fak.
Sakarya Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Mersin Ünv. Müh.Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Hacettepe Ünv. Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Ünv.Müh.Mim.Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Atatürk Ünv. Eğitim Fak.
Karadeniz Teknik Üniversitesi.Orman Fak.
İstanbul Üniversitesi. Fizik Ted. Ve Reh.Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
İTÜ Makina Fakültesi.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Ziraat Fak.
Gazi Ünv. Tic.Tur.Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Selçuk Üniversitesi.Hukuk Fak.
Ankara Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Erciyes Üniversitesi. İlahiyat Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak.
Harran Üniversitesi.İlahiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi. Denizcilik Fak.
İstanbul Teknik Ünv. Denizcilik Fak.
İstanbul Üniversitesi.Edebiyat Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Buca Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Fen.Edb.Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.Eğitim Fak.
Afyon Kocatepe Ünv.İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Kafkas Ünv. Sarıkamış Beden Eğitimi ve Spor Y.O.
Mersin Ünv. İ.İ.B.Fak.
Marmara Üniversitesi.Atatürk Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.İlahiyat Fak.
Gaziantep Ünv.İ.İ.B.Fak.
Erzincan Ünv. Eğitim Fak.
Fırat Ünv. İnsani ve Sosyal Bil.Fak.
Uşak Ünv. Fen Edb.Fak.
Uludağ Ünv. Eğitim Fak.
Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
İstanbul Ünv. Hukuk Fak.
Balıkesir Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
İstanbul Teknik Ünv. Elektrik-Elektronik Fak.
Çukurova Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Ünv. K.K.E. Fak.
İstanbul Üniversitesi. İktisat Fak.
Kafkas Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Mesleki Eğitim Fakültesi.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğt.Fak.
İnönü Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak.
KTÜ Eğitim Fak.
Gazi Ünv. Eğitim Fak.
Cumhuriyet Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Sakarya Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Ankara Üniversitesi. Siyasal Bilgiler Fak.
Pamukkale Üniversitesi. Eğitim Fak.
164
BÖLÜMÜ
Ev Yönetimi Öğretmenliği
Tıp
Hukuk
Jeodezi-Fotogrametri Müh.
Bitkisel Üretim
Maliye
İnşaat Müh.
Kimya
Sınıf Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
Sınıf Öğretmenliği
Türkçe Öğretmenliği
Sınıf Öğr.
Tıp
İlahiyat
Türkçe Öğr.
Aktüerya Bilimleri
Sosyal Bilgiler Öğr.
Hukuk
Kamu Yönetimi
Çalışma Ek.ve End.İlşk.
İktisat
Çevre Müh.
Metal Eğitimi
İlk.Matematik Öğr.
Elk. ve Haberleşme Müh.
Tarih Öğr.
Sanat Tarihi
Hayvansal Üretim
Sınıf Öğretmenliği
Orman Endüstrisi Müh.
Fizik Ted. Ve Rehb.
Sınıf Öğretmenliği
Makina Müh.
Gıda Müh.
Muhasebe ve Finans.Öğr.
Rehb.Psk.Danş.
Hukuk
İlk.Sınıf Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Kamu Yönetimi
İlahiyat
Hukuk
İlahiyat
Tarih Öğretmenliği
Güverte
Deniz Ulşt.ve İşletme Müh.
Tarih
Türk Dili ve Edb.Öğrt.
Türk Dili ve Edb.
Eğitim Prog. Ve Eğitimi
Maliye
Tıp
Endüstri Müh.
Beden Eğt.ve Spor Öğr.
İktisat
Türk Dili ve Edebiyatı
İlahiyat
İktisat
Sınıf Öğr.
Türk Dili ve Edb.
Türk Dili ve Edb.
İngiliz Dili Eğitimi
İktisat
Türkçe Öğretmenliği
Hukuk
Kimya
Elektrik Müh.
Okul Öncesi Öğr.
Türkçe Öğr.
Uluslararası İlişkiler
Sınıf Öğr.
Aile Ekon. ve Beslenme
Sınıf Öğretmenliği
Sosyoloji
Sınıf Öğretmenliği
Muhasebe ve Finans Öğr.
Türk Dili ve Edebiyatı
Sosyal Bilgiler Ögr.
İktisat
Maliye
Fen Bilgisi Öğretmenliği
S. No.
2454
2455
2456
2457
2458
2459
2460
2461
2462
2463
2464
2465
2466
2467
2468
2469
2470
2471
2472
2473
2474
2475
2476
2477
2478
2479
2480
2481
2482
2483
2484
2485
2486
2487
2488
2489
2490
2491
2492
2493
2494
2495
2496
2497
2498
2499
2500
2501
2502
2503
2504
2505
2506
2507
2508
2509
2510
2511
2512
2513
2514
2515
2516
2517
2518
2519
2520
2521
2522
2523
2524
2525
2526
2527
2528
2529
2530
2531
2532
2533
2534
2535
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
UYGUN Recai
UYGUN Şener
UYĞAN Şafak
UYSAL Ömer
UZGUÇ Özhan
UZKUL Fatma
UZKUL Gökhan
UZUNSELVİ Tahsin
ÜLKÜ Savaş
ÜNAL Cemalettin
ÜNAL Cengiz
ÜNAL İshak
ÜNAL Kutbettin
ÜNAL Şahin
ÜNLÜ Seyfetullah
ÜNSEL Savaş
ÜNSEL Tufan
ÜRGÜN Deniz
ÜSTÜNDAĞ Seren
ÜSTÜNDAĞ Yılmaz
ÜSTYOL Ala
ÜSTYOL Lokman
ÜTKÜR Fuat
ÜTÜCÜ Eray
ÜTÜCÜ Onur
ÜTÜCÜ Özgür
ÜZEL Sevil
ÜZEL Veysel
ÜZEN Murat
ÜZGEN Serdar
VANGÖL Emre
VELİOĞLU Emrullah
VURAL Eyüp
VURAL Husret
VURAL Veysi
YABAR Abdulgaffar
YABAR Abdullatif
YABAR Esen
YAKIN Fehim
YAKIN Feyat
YAKIN Melican
YAKIŞIK Müşerref
YAKIŞIR Mehmet
YAKIT Erdoğan
YALAV Fatih
YALAVUZ Ünal
YALÇIN Bilal
YALÇIN Çiğdem
YALÇIN Eda
YALÇIN Erdal
YALÇIN Erkan
YALÇIN İdris
YALÇIN Muhammed
YALÇIN Özlem
YALÇIN Özleyiş
YALÇIN Seda
YALÇIN Serhat
YALÇIN Sertaş
YALÇIN Teymen
YALÇIN Uğur
YALÇIN Yasemin
YALÇINKAYA Ali Suat
YALÇINKAYA Esma
YALÇINKAYA Gönül
YALÇINKAYA Mukaddes
YALÇINKAYA Servet
YALDIZ Bedrettin
YALDIZ Hüseyin
YALVAÇ Nahide
YALVAÇ Ömer
YAMAÇ Dilan
YAMAÇ Erhan
YAMAÇ Eylem
YAMAÇ İsmet
YAMAÇ Kerem
YAMAÇ Mehmet
YAMAÇ Nazım
YAMAÇ Necdet
YAMAÇ Oktay
YAMAÇ Ömer
YAMAÇ Ömer Faruk
YAMAÇ Özgür
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Dokuz Eylül Ünv. Mühendislik Fak.
Dumlupınar Ünv.Kütahya Sağlık Y.O.
Ege Ünv. Fen Fak.
Pamukkale Ünv. Müh.Fak.
Gazi Üniversitesi.Gazi Eğitim Fak.
Gaziantep Üniversitesi. Adıyaman Eğitim Fak.
Marmara Ünv. Tıp Fak./İstanbul
Karadeniz Teknik Ünv. Müh.Mim.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Ünv. Diş Hekimliği Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Siirt Eğitim Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. Tütün Teknolojisi Y.O.
Marmara Üniversitesi. Atatürk Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Mimar Sinan Üniversitesi. Mimarlık Fak.
Boğaziçi Ünv. Fen Edb.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Erciyes Üniversitesi. Tıp Fak.
Erciyes Üniversitesi. Tıp Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. Eğitim Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fakültesi.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Müh.Fak.
Gazi Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Van Sağlık Y.O.
Kafkas Ünv. Veteriner Fak.
İnönü Ünv. Eğitim Fak.
Gazi Ünv. Endüstriyel Sanatlar Eğitim Fak.
Yıldız Teknik Ünv. İnşaat Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Giresun Eğt.Fak.
Selçuk Üniversitesi.Hukuk Fak.
Marmara Ünv. Hukuk Fak.
Erciyes Ünv. Fen-Edb.Fak.
Dicle Ünv. Hukuk Fak.
Atatürk Ünv. Fen-Edb.Fak.
Pamukkale Ünv. Müh.Fak.
Süleyman Demirel Üniversitesi. Burdur Eğt.F.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Atatürk Ünv. Tıp Fak.
Fırat Ünv. Elazığ Sağlık Y.O.
Atatürk Üniversitesi, İlahiyat Fak.
Marmara Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fak.
İstanbul Üniversitesi. Eczacılık Fak.
İstanbul Üniverstise. Edebiyat Fakültesi.
Fırat Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Doğu Akdeniz Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğt.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Müh.Fak.
Fırat Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Anadolu Ünv. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik E­itim Fak.
Gazi Ünv. Fen-Edb.Fak.
Dokuz Eylül Ünv.İ.İ.B.Fak.
Uludağ Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi.İnşaat Fak.
Ankara Ünv. Hukuk Fak.
Gazi Ünv. Mesleki Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Sakarya Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Ziraat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dumlupınar Ünv. İ.İ.B.Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İktisadi İdari Bil. Fak.
Mimar Sinan Ünv. Fen-Edb.Fak.
İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Mustafa Kemal Ünv. Müh.Mim.Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi.Fen Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fakültesi.
İnönü Ünv. İ.İ.B.Fak.
Ege Ünv. Mühendislik Fak.
İstanbul Ünv. Edebiyat Fak.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Ünv.İ.İ.B.Fak.
165
BÖLÜMÜ
İnşaat Müh.
Fizik Ted.ve Rehb.
Biyoloji
Gıda Müh.
Arap Dili Eğitim Öğrt.
Sınıf Öğretmenliği
Tıp
Elekt-Elektronik Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Dişhekimi
İlk. Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Tütün Tekn.Müh.
Matematik Öğrt.
Hukuk
Müzik Öğretmenliği
İktisat
Ürün Tas.Eğt.Prog.
Türk Dili ve Edb.
Beden Eğt. Ve Spor
Tıp
Tıp
Sınıf Öğr.
Endüstri Müh.
Makina Müh.
İşletme
Sınıf Öğretmenliği
Sağlık Memurluğu
Veterinerlik
Fen Bilgisi Öğr.
Endüstriyel Tek.Öğr.
İnşaat Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Hukuk
Hukuk
Fizik
Hukuk
Felsefe
İnşaat Müh.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Hukuk
Tıp
Sağlık Memurluğu
İlahiyat
Elektrik Öğretmenliği
Türkçe Öğr.
Eczacılık
Sosyoloji
Jeoloji Müh.
Hukuk
Zihin Engelliler Öğr.
Jeoloji Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Resim-İş
Maliye
Hukuk
Elektrik Öğretmenliği
Tarih
Maliye
Türk Dili ve Edebiyatı
İnşaat Müh.
Hukuk
Nakış Öğr.
Türkçe Öğr.
Turizm İşletmeciliği
Zootekni
Tarih
İşletme
Çal.Eko.ve End.İlişkiler
Türk Dili ve Edebiyatı
Kamu Yönetimi
İnşaat Müh.
Sınıf Öğretmenliği
Astronomi ve Uzay Bil.
Sınıf Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Matematik
İşletme
İnşaat Müh.
Bilgi ve Belge Yönetimi
İktisat
S. No.
2536
2537
2538
2539
2540
2541
2542
2543
2544
2545
2546
2547
2548
2549
2550
2551
2552
2553
2554
2555
2556
2557
2558
2559
2560
2561
2562
2563
2564
2565
2566
2567
2568
2569
2570
2571
2572
2573
2574
2575
2576
2577
2578
2579
2580
2581
2582
2583
2584
2585
2586
2587
2588
2589
2590
2591
2592
2593
2594
2595
2596
2597
2598
2599
2600
2601
2602
2603
2604
2605
2606
2607
2608
2609
2610
2611
2612
2613
2614
2615
2616
2617
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
YAMAÇ Özgür
YAMAÇ Yılmaz
YAMAÇ Yunus
YAMAN Berhem
YAMAN Mezher
YAMAN Murat
YAMAN Nahit
YAMAN Rahmatullah
YAMAN Tekin
YAMANOĞLU Fırat
YAMANOĞLU Seçkin
YAMLI Mehmet İnan
YAMLI Mehmet Sadık
YAMLI Sabri
YAMLI Sevilay
YANDIM Gurbet
YANDIM Nesim
YANDIM Özgür Kenan
YAPA Duygu
YAPA Erkan Barış
YAPA Yıldırım Cem
YAPICI Mahinur
YARALI Aysun
YARDIM Barış
YARDIM Veysel
YARDIMCI Nehir
YAŞAR Berrin
YAŞAR Faik
YAŞAR Hatice
YAŞAR Neslihan
YAŞAR Pınar
YAVUZ Elvan
YAVUZ Yunus
YAZICI Engin
YELER Cahit
YELER Cengiz
YELER Yavuz
YEMAN İzzet
YEMAN Rahmetullah
YEMEZ Ümran
YENİÇERİ E.M.Murat
YENİSÖZ Deniz
YENİYÖNDEM Hüseyin
YERLİKAYA Mustafa
YEŞİLIRMAK Fehmi
YEŞİLIRMAK İbrahim
YEŞİLTEPE Sedat
YEŞİLTEPE Şahin
YEŞİLYOL Raif
YETİŞKİN Ahmet Levent
YETİŞKİN Ceyda
YETİŞKİN Çağlar
YETİŞKİN Devrim
YETİŞKİN Didem
YETİŞKİN Levent
YETİŞKİN Melda
YETİŞKİN Meltem
YETİŞKİN Naimecan
YETİŞKİN Orkun
YETİŞKİN Sertan
YETİŞKİN Şeyda
YETİŞKİN Vildan
YETİŞKİN Zehra
YETKİN Burçin
YETKİN M. Tahir
YILDIRAK Cezmi
YILDIRIM Abdulmecit
YILDIRIM Edip
YILDIRIM Erhan
YILDIRIM Güven
YILDIRIM İrfan
YILDIRIM Mehtap
YILDIRIM Meltem
YILDIRIM Özgür
YILDIRIM Yusuf
YILDIZ Adnan
YILDIZ Çağatay
YILDIZ Eda
YILDIZ Emrah
YILDIZ Emrullah
YILDIZ Erem
YILDIZ Fatih
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
İnönü Ünv. Sağlık Y.O.
Adnan Menderes Ünv.Fen-Edebiyat Fak.
Gazi Üniversitesi. Gazi Eğt.Fak.
Mustafa Kemal Ünv. Müh.Mim.Fak.
Kocaeli Ünv. İletişim Fak.
Trakya Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Pamukkale Üniversitesi. Eğitim Fak.
Akdeniz Ünv.Tıp Fak.
Ankara Üniversitesi. İlahiyat Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi. Kastamonu Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Fırat Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Fen.Edb.Fak.
İstanbul Üniversitesi. İnşaat Fakültesi.
Dicle Üniversitesi. Dişhekimliği Fak.
Mersin Ünv. İ.İ.B.Fak.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Ünv.Güzel Sanatlar Fak.
Gazi Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
Uludağ Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Fatih Eğitim Fak.
Gazi Üniversitesi.Teknik Eğitim Fak.
Doğu Akdeniz Üniversitesi. İnşaat Fakültesi.
Niğde Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Gazi Ünv. Hukuk Fak.
Afyon Kocatepe Ünv. AfyonSağlık Y.O.
Boğaziçi Üniversitesi. Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Müh.Mim.Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Akdeniz Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Atatürk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Marmara Ünv. Diş Hekimliği Fak.
Fırat Üniversitesi. Müh.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Orman Fak.
Ondokuz Mayıs Ünv. Eğitim Fak./Samsun
Gaziantep Ünv. Kilis Muallim Rıfat Eğt.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv.Van Meslek Y.O.
Ankara Üniversitesi. Ev Ekonomisi Y.O.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Trakya Ünv.Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Fırat Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
İnönü Üniversitesi. Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak.
Gaziantep Ünv. İ.İ.B.Fak.
Selçuk Üniversitesi. Hukuk Fak.
Uludağ Üniversitesi. Eğitim Fak.
Ankara Ünv.İletişim Fak.
Selçuk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Çukurova Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Yıldız Teknik Ünv.İ.İ.B.Fak.
Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Çukurova Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Ankara Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi.
Sakarya Üniversitesi. Müh.Fak.
Uludağ Ünv.Eğitim Fak.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. Erzincan Eğitim Fak.
Boğaziçi Ünv. Eğitim Fak.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. İlahiyat Fak.
Celal Bayar Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak.
Selçuk Ünv. Meslek Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Mesleki Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Erciyes Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Kırıkkale Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Çanakkale 18 Mart Ünv. Fen-Edb.Fak.
Atatürk Üniversitesi. K.K.E.Fak.
Dokuz Eylül Ünv.İşletme Fak.
Balıkesir Ünv.Fen Edb.Fak.
Niğde Üniversitesi. Beden Eğitim ve Spor Y.O.
166
BÖLÜMÜ
Sağlık Memurluğu
Türk Dili ve Edebiyatı
Sınıf Öğretmenliği
İnşaat Müh.
Gazetecilik
Tarih
Hukuk
Sınıf Öğretmenliği
Tıp
İlahiyat
Resim-İş
Sosyal Bilgiler Öğr.
İşletme
Tarih
Sosyal Bilgiler Öğr.
Biyoloji
İnşaat Müh.
Dişhekimi
Kamu Yönetimi
İngilizce Öğretmenliği
Grafik
Tıp
Kamu Yönetimi
Kimya Öğretmenliği
Talaşlı Üretim Öğrt.
İnşaat Müh.
Tarih
Hukuk
Hemşirelik
Rehb.ve Psik.Danışmanlık
İnşaat Müh.
İnşaat Müh.
Kimya
Biyoloji
Dişhekimliği
Elekt-Elektronik Müh.
Orman Müh.
Resim İş
Türkçe Öğr.
Felsefe
Bilgisayar Programcılığı
Ev Ekonomisi
Sınıf Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
Türkçe Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Elektrik Öğretmenliği
Kimya
Sınıf Öğretmenliği
Kamu Yönetimi
Sınıf Öğretmenliği
İşletme
Hukuk
İngilizce Öğretmenliği
Halkla İlişk.ve Tant.
Kamu Yönetimi
İktisat
Sosyal Bilgiler Ögr.
İşletme
Fizik
İktisat
Sosyoloji
Endüstri Müh.
Sınıf Öğr.
Eğt.Proğ. ve Eğitimi
Sınıf Öğretmenliği
Matematik Öğr.
Felsefe Grubu Öğrt.
İlahiyat
İktisat
Sosyoloji
Anaokulu Öğr.
Okul Öncesi Öğr.
Sosyal Bilgiler Öğr.
Jabon Dili ve Edebiyatı
Hukuk
İktisat
Kimya
İlk.Matematik Öğr.
İşletme
Türk Dili ve Edb.
Beden Eğt. Ve Spor
S. No.
2618
2619
2620
2621
2622
2623
2624
2625
2626
2627
2628
2629
2630
2631
2632
2633
2634
2635
2636
2637
2638
2639
2640
2641
2642
2643
2644
2645
2646
2647
2648
2649
2650
2651
2652
2653
2654
2655
2656
2657
2658
2659
2660
2661
2662
2663
2664
2665
2666
2667
2668
2669
2670
2671
2672
2673
2674
2675
2676
2677
2678
2679
2680
2681
2682
2683
2684
2685
2686
2687
2688
2689
2690
2691
2692
2693
2694
2695
2696
2697
2698
2699
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
YILDIZ Hatice
YILDIZ M.Can
YILDIZ Mehmet Halil
YILDIZ Mehmet Salih
YILDIZ Murat
YILDIZ Müfit
YILDIZ Nesim
YILDIZ Önder
YILDIZ Özcan
YILDIZ Sevgül
YILDIZ Şakir
YILDIZLI Senem
YILMAZ Abdurrahman
YILMAZ Bedrettin
YILMAZ Burhan
YILMAZ Burhanettin
YILMAZ Bünyamin
YILMAZ Emine
YILMAZ Emrah
YILMAZ Erhan
YILMAZ Erhan
YILMAZ Halis
YILMAZ İsmail
YILMAZ Kadri
YILMAZ Mehmet Şirin
YILMAZ Mevlüt
YILMAZ Nazmi
YILMAZ Necip
YILMAZ Nesim
YILMAZ Özgür
YILMAZ Reşit
YILMAZ Ruhat
YILMAZ Rüken
YILMAZ Seçil
YILMAZ Selahattin
YILMAZ Serdar
YILMAZ Şehrinaz
YILMAZ Zafer
YİĞİN Ali İmran
YİĞİN Koray
YİĞİN Mete
YİĞİN Okan
YİĞİN Serkan
YİĞİN Ümit
YİĞİT Asuman
YİĞİT Emine Ahu
YOL Hatice
YOL Sevgi
YOLCU Murat
YOLDAŞ İnan
YOLDAŞ İsmail
YOLDAŞ M.Tahir
YOLDAŞ Mehmet Salih
YOLDAŞ Oktay
YOLDAŞ Serdar
YOLDAŞ Seval
YOLDAŞ Uğur
YOLDAŞ Umut
YOLDAŞ Vedat
YOLDAŞ Yasemin
YULCA M.Zeki
YULCA Refik
YUMUŞAK Zübeyr
YURCİ Ercan
YURCİ Yılmaz
YURTSEVEN Begüm
YURTSEVEN Celal
YURTSEVEN Cemil
YURTSEVEN Filiz
YURTSEVEN Savaş
YÜCEL Emir Fikret
YÜCEL Hakkan
YÜĞÜNT Cengiz
YÜKSEL Ali Ömer
YÜKSEL Atik
YÜKSEL Gül
YÜKSEL Jale
YÜKSEL Neşe
YÜKSEL Nurşen
YÜREK Burhan
YÜREK Cevat
YÜREK Kadri
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Ege Üniversitesi. İletişim Fakültesi.
Gazi Üniversitesi. Hukuk Fak.
Atatürk Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak.
Marmara Ünv. Atatürk Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Ziraat Fak.
Ege Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Selçuk Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Atatürk Ünv. K.K.E. Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Ziraat Müh.
Gazi Ünv. Kastamonu Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Selçuk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fak.
Hacettepe Ünv. Edebiyat Fak.
Ağrı İbrahim Çeçen Ünv. Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Mühendislik Fak.
İstanbul Üniversitesi. Eğitim Fak.
Celal Bayar Ünv. Tıp Fak.
Pamukkale Ünv. İ.İ.B.Fak.
Atatürk Üniversitesi. Ağrı Eğitim Fak.
Fırat Ünv. Fen-Edb.Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Uluslar arası Kıbrıs Ünv. İletişim Fak.
Çukurova Üniversitesi. Eğitim Fak.
Diclen Üniversitesi. Batman Teknik Eğt.Fak.
Dicle Üniversitesi. Eğitim Fakültesi.
Pamukkale Ünv. Müh.Fak.
İstanbul Ünv. Hasan Ali Yücel Eğt.Fak.
Dokuz Eylül Ünv. Müh.Fak.
Selçuk Üniversitesi. Sağlık Y.O.
Dokuz Eylül Ünv. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Hukuk Fak.
Yıldız Teknik Üniversitesi. Makine Fak.
Selçuk Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Fen-Edb.Fak.
Muğla Ünv.İ.İ.B.Fak.
Cumhuriyet Ünv. Müh.Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Uludağ Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Selçuk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Erciyes Ünv. Müh.Fak.
Selçuk Üniversitesi. Meslek Eğitim Fak.
Hacettepe Ünv. Eğitim Fak.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak.
Dicle Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak.
Marmara Ünv. İ.İ.B.Fak.
Gazi Üniversitesi. Endüstriyel Sanatlar Eğt.Fak.
Selçuk Üniversitesi. Eğitim Fak.
Erciyes Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Dicle Ünv. Fen.Edb.Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
Çukurova Ünv. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi. Eğitim Fak.
Marmara Ünv.Eczacılık Fak.
İnönü Üniversitesi.Fen-Edebiyat Fak.
Selçuk Ünv. Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Dicle Üniversitesi. Müh.Mim.Fak.
Gazi Üniversitesi. Teknik E­itim Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Tıp Fak.
Fırat Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Anadolu Ünv. Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Tıp Fakültesi.
İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak.
Atatürk Ünv. K.K.E. Fak.
İstanbul Teknik Üniversitesi. Fen-Edebiyat Fak.
Mersin Ünv. Mühendislik Fak.
Dicle Ünv. Tıp Fak.
İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
Marmara Ünv. İ.İ.B.Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
İstanbul Üniversitesi. İstanbul Tıp Fak.
ODTÜ Eğitim Fak.
Dicle Üniversitesi. Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi.Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Eğitim Fak.
Hacettepe Ünv. Eğitim Fak.
İnönü Üniversitesi. Mühendislik Fak.
167
BÖLÜMÜ
Türkçe Öğr.
Gazetecilik
Hukuk
Türk Dili ve Edebiyatı
Fen Bilgisi Öğr.
Resim-İş
Bitki Koruma
Deri Müh.
İnşaat Müh.
Türkçe Öğr.
Ziraat Müh.
Sınıf Öğr.
Sınıf Öğretmenliği
Hukuk
İktisat
Tarih
Felsefe
Sınıf Öğr.
İnşaat Müh.
İngilizce Öğretmenliği
Tıp
İktisat
Sınıf Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
TürkDili ve Edb.Öğr.
İngilizce Öğr.
Almanca Öğretmenliği
Elektrik Öğretmenliği
Coğrafya
Makine Müh.
Fen Bilgisi Öğr.
Çevre Müh.
Hemşirelik
Çalışma Ekon. ve Ends.İlşk.
Hukuk
Makina Müh.
Anaokulu Öğretmenliği
Türk Dili ve Edebiyatı
İşletme
Jeoloji Müh.
Elektrik Mühendisliği
Uluslar arası İlişkiler
Kamu Yönetimi
Elk.Elektronik Müh.
Nakış Öğretmenliği
Sınıf Öğr.
Rehb.ve Psk.Danş.
Hukuk
Biyoloji
Maliye
İşletme
İngilizce Öğretmenliği
İşletme
Psikoloji
İngiliz Dili Öğretmenliği
Sınıf Öğr.
Fen Bilgisi Öğretmenliği
Eczacılık
Sosyoloji
Türkçe Öğr.
İktisat
İnşaat Müh.
Mobilya ve Dekors.Öğrt.
Tıp
Talaşlı Üretim Öğrt.
Sınıf Öğr.
Tıp
Tıp
Türkçe Öğr.
Matematik
Çevre Müh.
Tıp
İktisat
İktisat
Hukuk
Tıp
Okul Öncesi Öğr.
Hukuk
Sınıf Öğretmenliği
Rehb.ve Psk.Danş.
Rehb.ve Psk.Dnş.
Maden Müh.
S. No.
2700
2701
2702
2703
2704
2705
2706
2707
2708
2709
2710
2711
2712
2713
2714
2715
2716
2717
2718
2719
2720
2721
2722
2723
2724
2725
2726
2727
2728
2729
2730
2731
2732
2733
2734
2735
2736
2737
2738
2739
2740
2741
2742
2743
2744
2745
2746
2747
2748
2749
ÖĞRENCİNİN SOYADI VE ADI
YÜREK Mevlan
YÜREK Mezher
YÜREK Mücahit
YÜREK Şakir
YÜREK Uğur
YÜREK Yeter
YÜRÜCÜOĞLU Ümit
YÜZDEMİR Alaattin
YÜZER Bahar
YÜZER Fatih
YÜZER Hüseyin
YÜZER Mehmet Akif
YÜZGEÇ Mehmet
YÜZGEÇ Pınar
YÜZGEÇ Uğur
ZENCİR Filiz
ZENCİR Meltem
ZENDERLİOĞLU Dündar
ZENGER Hakan
ZENGER Handan
ZENGER Serkan
ZEYDAN Canan
ZEYDAN Canan
ZEYDAN Cengiz
ZEYDAN Cezmi
ZEYDAN Derya
ZEYDAN İhsan
ZEYDAN Kenan
ZEYDAN Levent
ZEYDAN Murat
ZEYDAN Nur
ZEYDAN R.Zafer
ZEYDAN S.Zeyyad
ZEYDAN Seyhan Nida
ZEYDAN Zerrin
ZEYDANLI Hakan
ZIRHLI Aslı
ZIRHLI Nur Muhammet
ZIRHLI Sadık Kemal
ZIRHLIOĞLU Tülin
ZORER Abdurrahman
ZORER Harun
ZORLU Eylem
ZURLU Enver
ZÜLFİKAR Bilal Zafer
ZÜLFİKAR Emre
ZÜLFİKAR Özge Miraç
ZÜLFİKAR Tarık
ZÜLFİKAR Vasih
ZÜLFİKAROĞLU Ela
MEZUN OLDUĞU YÜKSEK ÖĞRENİM
Fırat Üniversitesi. Teknik Eğitim Fak.
Ankara Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Niğde Ünv. Müh.Mim.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Fizik Ted. Ve Reh.Y.O.
Cumhuriyet Üvn.Diş Hekimliği Fak.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Eğitim Fak.
Süleyman Demirel Ünv. Eğitim Fak.
Selçuk Ünv. Edebiyat Fak.
Muş Alparslan Ünv. Eğitim Fak.
Sakarya Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Ünv. İstanbul Tıp Fak.
Ankara Ünv. Tıp Fak.
Sakarya Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Kocaeli Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Mimar Sinan Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Atatürk Üniversitesi.K.K.E.Fak.
Adnan Menderes Ünv. Fen Edb.Fak.
Dumlupınar Üniversitesi. Mühendislik Fak.
İstanbul Üniversitesi. İşletme Fak.
İstanbul Üniversitesi. Tıp Fak.
ODTÜ Fen Edebiyat Fakültesi.
Yüzüncü Yıl Ünv. Sağlık Y.O.
Hacettepe Üniversitesi. Eczacılık Fak.
Ege Üniversitesi. Edebiyat Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Ege Ünv. Müh. Fak.
Dicle Ünv. Ziya Gökalp Eğitim Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Hukuk Fak.
Dokuz Eylül Üniversitesi. Hukuk Fakültesi.
Balıkesir Üniversitesi. Necatibey Eğitim Fak.
Anadolu Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
ODTÜ Mühendislik Fakültesi.
Ankara Ünv. İletişim Fak.
İnönü Üniversitesi. İ.İ.B.Fak.
İstanbul Üniversitesi. Mühendislik Fak.
Marmara Üniversitesi. Güzel Sanatlar Fak.
Mustafa Kemal Ünv.Müh.Mim.Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. İ.İ.B.Fak.
Marmara Üniversitesi. Hukuk Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Eğitim Fak.
Atatürk Üniversitesi.Ziraat Fak.
Hacettepe Üniversitesi. Eğitim Fak.
Yüzüncü Yıl Ünv. Van Sağlık Y.O.
Uludağ Üniversitesi.İ.İ.B.Fak.
İstanbul Teknik Ünv. Denizcilik Fak.
Dokuz Eylül Ünv.İ.İ.B.Fak.
Sakarya Üniversitesi. Eğitim Fak.
Kafkas Üniversitesi. Fen Edebiyat Fak.
Karadeniz Teknik Ünv. Ünye İ.İ.B.Fak.
168
BÖLÜMÜ
Metal Öğretmenliği
Hukuk
Elk.Elektronik Müh.
Fizik Ted. Ve Rehb.
Diş Hekimliği
Sınıf Öğretmenliği
Sınıf Öğretmenliği
Türk Dili ve Edb.
Türkçe Öğr.
Uluslar arası İlişkiler
Tıp
Tıp
Elektrik-Elektronik Müh.
Jeoloji Müh.
Elektronik Hab.
Türk Dili ve Edebiyatı
Eğt.Proğ. ve Öğretimi
Türk Dili ve Edb.
İnşaat Müh.
İşletme
Tıp
Matematik
Hemşirelik
Eczacılık
Sosyoloji
Hukuk
Deri Müh.
Matematik Öğr.
Hukuk
Hukuk
Sosyal Bilgiler Öğr.
İşletme
Elekt-Elektronik Müh.
Halka İlişkiler ve Tanıtım
İktisat
İnşaat Müh.
Sinema, Tv
Makine Müh.
İktisat
Hukuk
Sosyal Bilgiler Öğr.
Bitki Koruma
İngilizce Öğretmenliği
Sağlık Memurluğu
Kamu Yönetimi
Gemi Mak.İşlt.Müh.
İktisat
Sosyal Bilgiler Öğr.
Türk Dili ve Edebiyatı
İşletme

Benzer belgeler