Resmi anlamda ingilizce Profil: Türban Cowboy`yu Botswana

Transkript

Resmi anlamda ingilizce Profil: Türban Cowboy`yu Botswana
1
Resmi anlamda ingilizce
Uluslararası ticaretin ana dili ingilizce. Tabii ki bu konu tek başına bir habere layık deǧil.
Global anlamda ҫalışmak isteyen herkes iҫin ingilizce`nin bir temel beklenti olduǧu bilindik
bir durum- en ideali ingilizce`yi iki veya üҫ başka dil ile kombine etmek. Daha az bilindik
olan durum ingilizce konuşan dünya`nın dışında bulunan bir ҫok şirket`in ingilizce`yi şirketiҫi iletişimin resmi dil`i haline getirmeleri. Sadece almanya`da bu şirket`ler Adidas, BMW ve
Henkel`i iҫeriyor. Ve en son gerҫekleşen ingiliz-gaz şirket`i BOC`nin alımından sonra Linde
şirket`i ingilizce` nin gelecekte şirket`lerin resmi dili olacaǧını söyledi. Bizim global ekonomi
köşemiz bu gelişimin şirket`ler ve personelleri (anadil`i ingilizce olan veya olmayana
bakmaksızın) üzerindeki etki`yi inceliyor. Ingilizce`nin şirketlerde kullanıldıǧı en önemli
alanlar`dan bir tanesi toplantıların özeti, senelik raporlar veya şirket-iҫi yazılı resmi iletişim.
E-mailler gibi sayfa 12`de başlayan özel okuma-becerileri testimizdeki metinleri ne kadar iyi
anlayabilip anlayamayacaǧınızı bulmaya ҫalışın. 10 eylül`de Eric Summer`ın ölüm haberini
büyük üzüntü ile aldık. Eric 1996 yılından beri Spotlight yayın evi ile birlikte ҫalışan
yetenekli bir radyo muhabiriydi. Business Spotlight CD ve kaset`lerin mart 2002 yılındaki
başlangıcından beri konuşmacısı olarak görev aldı ve ayrıca 2002 yılının Spotlight işitsel
ürünlerinin sunuculuǧunu yaptı. Baş saǧlıǧı dileklerimizi ailesine iletiyoruz.
Ian McCaster
Profil: Türban Cowboy`yu
Oyuncu, zengin hovarda, milyoner, manken, yatırımcı bankacı ve otel sahibi: Vikram Chatwal
iҫin bir hafta`nın günleri kadar lakabı varmış gibi görünüyor. 34-yaşındaki adam gazete`nin
hem ekonomi hem toplum sayfasında kendi veya bir ҫok ismi yayıyor. Bazen „Manhattan`in
prensi“ veya „Türban Cowboy`yu“ olarak anılıyor, ҫünkü normalde „Sikh“ türban`ı takınıyor.
Chatwal ünlü Pennsylvania`daki Wharton Iktisat Okuluna gitti. Varlıklı hindistanlı ailesinden
baǧımsızlaşmak iҫin yatırımcı bankacı olarak ҫalıştı. „Kendi milyonlarımı kazanmak iҫin
Morgan Stanley`de ҫalışmak üzere başvurdum.“ diye The Observer`ya anlattı. Bugün 380 $
milyon deǧerinde olan Hautel Couture adlı moda otelleri zinciri`nin aҫılışını 1999 yılında
yaptı. Bunun haricinde Vogue dergi`si iҫin modellik yaptı ve One Dollar Curry Bollywood
filminde oynadı. Süpermodeller Kate Moss ve Gisele Bündchen ile ҫıkmış olan Chatwal`ın
zengin hovarda imajı şubat ayında Priya Sachdev adlı manken ve Londra`nın iktisat
üniversite`sinden mezun olan yatırımcı bankacı ile evlendikten sonra görkemliǧini yitirdi. Her
ne olursa olsun Priya Sachdev ister ticaret`te ister Bolywood`da Chatwal net bir şekilde
ısrafҫı-lüks yaşam tarzının keyfini ҫıkartıyor. “Daha önceki namınız sizi medya`nın hedef
tahtası haline getirebiliyor” diyor kendisi.
Botswana
Elmas`lar iҫin uҫmak
Elmas aramak genelde yer altının ҫok derinlerinden elde edilen külte (kayaҫ) örneklerini
araştırmak demek. Bugün güney afrika`nın De Beers grub`u deǧerli taş arayışında hava
yollarını da kullanıyor. Geҫen sene güney almanya`da Zeppelin Luftschifftechnik şirket`i
tarafından icaat edilen uҫak yüksek-teknoloji`li sensör`leri yanında taşıyarak sessiz bir şekilde
geceleri Botswana Kalahari ҫölünün üzerinden uҫtu. Bu sensör`ler yer ҫekiminin küҫük
farklılıklarının nerede gerҫekleştiǧini belirleyebilirler. Yer ҫekiminin deǧişikliǧi bir yer
bölümünün ҫevresinde bulunan bölge`ye göre farklı bir yoǧunluǧa sahip olduǧu anlamına
geliyor ve bu durum yeryüzü`nün altında elmas`ların gömülü olduǧunun bir işareti. Teori`de
2
sensör`ler bir uҫaǧın iҫinde taşınabiliniyorlar, fakat hız, ses ve türbülanslar büyük ihtimal
daha az doǧru olan ölҫümlerde sonuҫlanabilir. Zeppelin gerҫek anlamda geceleri uҫuyor,
ҫünkü hava o zaman daha sakin. Maliyeti sene`de 10 milyon $ olan proje dünya`da kendi
türünden olan tek proje-belki arkasında bulunan fikir ҫok alışılmamış olduǧu iҫin “Zeppelin
hava uҫaǧı ve elmas`lar birleşiminin ötesine geҫen daha romantik bir kombinasyonunu
geliştirmek gerekiyor” diye De Beers`in genel müdürü Nicky Oppenheimer Forbes dergisine.
anlatıyor.
Ҫin Devleti
Buddhism işletmesi
Son yıllarda batı`dan gelen gittikҫe fazla yönetici huzur ve ilham bulmak iҫin manastırlara
gittiler. Bugün ҫin devletinden buddhist keşişler iş dünyasında ilham arıyorlar. Shanghai`daki
120-senelik Jade Buddha manastırından gelen sekiz keşiş`ten oluşan grup en son olarak
Jiaotong Üniversite`sinde bir MBA derecesi elde etti. Araştırmaları sadece bilinmiş işletme
konularını deǧil, aynı zamanda tapınak yönetimi, filozofi ve dini ürün pazarlaması iҫeriyordu.
“”Savaş`ın sanat`ı“ ayrıca programdaydı. Yeni MBA`lerden biri Sun Tzu yapımı manastırın
başkanı olan Chang Chu. Jade Buddha manastırı bir şirket gibi bir yönetime ihtiyacı var”.
diye Chun ҫin haber ajansı xinhua`ya anlattı. Bir başka 15 keşiş dil kurslarına gönderildiler.
Tapınaǧın lideri buddhismi modern dünya`da yaymak iҫin bu tür yeteneklerin gerekli
olduǧunu söyledi. Bunun haricinde tapınaǧın işletmesi iҫin yönetim becerileri ayrıca gerekli.
Jade Buddha manastırı bir restoran`a, dört-yıldızlı bir otel`e, bir ofis binasına ve bir
fabrika`ya sahip.
Trent aylıklar
Türkiye, hindistan ve rusya gibi kalkınmakta olan ülkeler`in üst düzey yöneticileri amerika ve
japonya gibi gelişmiş ülkelerin yöneticilerinden daha yüksek real gelir`e sahip`ler. Hay
Grub`un yapmış olduǧu bir araştırma`ya göre vergi ve geҫim masrafları dahil türkiye`deki
yöneticiler dünya`daki en yüksek net aylıǧı kazanıyorlar. Hindistan ve rusya`daki yöneticiler
ikinci ve üҫüncü sıra`yı paylaşıyorlar. Hay Grub`un raporuna göre geҫim masrafları ingiltere
ve amerika gibi batı avrupa`nın masraflarının oldukҫa altında kalırken gelişmekte olan
ülkelerin ekonomilerinin hızlı bir şekilde büyüdüǧünü söylüyor. Aynı zamanda kalkınmakta
olan ülkelerde yöneticilere talep artmakta. Hay raporunun yazar`ı Ben Frost Financial
Times`a şöyle konuştu: “Kalkınmakta olan ülkeler “eski dünya`ya” nazaran yöneticilere
oldukҫa daha yüksek gelirler sunuyorlar ve bu nedenden dolayı bu yerleri yönetici adayları
iҫin geleceǧi parlak bir yer haline getiriyorlar.” 12.000`den fazla kurumun aylık evraklarını
kullanarak bu rapor hazırlandı. O gün`ün avro döviz kuru`nun hesaplamasına göre bu rapor 1
temmuz 2005 tarihinde 29 ülke`nin ortalama yıllık gelirine dayanıyor.
Edward Rowland
Kraliyet muhafız alayının süvari sınıf`ı yönetimi`nin üye`si olarak 21 yaşındaki Ingiliz
hayat`a yeni bir bakış aҫısı kazandı. Böylece at`lara olan ilgisini de keşfetmiş oldu.
Şu an ki işi: Muhafız alayın süvani sınıf yönetiminde ingiliz ordusunda ҫalıştım. Benim
görevim kraliyet binalarını korumak ve kraliҫe `ye resmi ziyaret`ler esnasında
ve devl et`in liderine eşlik etmek. Bunun haricinde atlara bakmak zorundayım.
Yaş ve aile: 21- yaşındayım. On sekiz yaşlarında Jonathan adlı bir aǧabey`im ve 16yaşlarında Miranda adlı kızkardeşim var.
3
Ailem Surrey eyaleti`nin Epsom şehrinde yaşıyor. Ҫalıştıǧım dönemde, bazen
londra`da ve bazen windsor`da kışla`lar da yaşıyorum.
Aylık:
Sene`de 16.000 sterling (yaklaşık 23.500 €) kazanıyorum. Bunun haricinde
ücretsiz yemek alıyorum ve kira ödemek zorunda deǧilim.
Tatiller:
Sene`de altı hafta, yaz`ları üҫ hafta, noel`de iki hafta ve paskalya tatilinde bir
hafta.
Ҫalışma saatleri: Sabah saat altı`da iş`e başlıyorum. Iyi günler`de yedi saat, fakat ҫoǧu
günler`de öǧle beş`e kadar ҫalışıyorum. Işlerin yoǧun olduǧu günlerde, saat
öǧle on bir`e kadar görev`de olabiliyorum.
Bu işi seҫmemin nedenleri: Okul`u bitirdikten sonra, hayatım ile ilgili ne yapacaǧımdan
emin deǧildim. Ilk başta aşҫı olmak iҫin eǧitim`e başladım, fakat ҫalışma
saat`lerine alışamadım. Ondan sonra irtibat`ı olan ve ingiliz ordusunda ҫalışan
amcam bana bu işi denememi önerdi. Ingiliz ordu yaşamının bir parҫa`sı olma
fikrini sevmiştim. Ayrıca bu iş bana ihtiyacım olan güvenliǧi veriyor.
Işimin en sevdiǧim yönü: Atlar ile birlikte olmak, onları kullanmak ve onlara bakmak.
Işimin en az sevdiǧim yönü: ҫalışma saatleri. Işlerin yoǧun olduǧu günlerde, ҫok fazla boş
günüm olmuyor. Bu durum ҫok yorucu olabilir. Bunun dışında ҫok fazla bir
şeyin olmadıǧı bir yer`de korumacılık yapmak ayrıca sıkıcı olabiliyor. Daha
fazla olay`ın olduǧu yer`de görev aldıǧımda her zaman rahatlıyorum.
Gerekli olan yetenekler: ҫok sıkı bir şekilde ҫalışmak ve dürüst olmak zorundasınız. Temiz
bir saǧlık raporuna sahip olmanız gerekiyor. Terfi edilmek istiyorsanız, daha
yüksek bir eǧitime ihtiyacınız var. Eǧitim boyunca at kullanmak ve disiplin
gibi başka yetenekler öǧreneceksiniz.
Iş`e başladıktan sonra en önemli deǧişiklik`ler: Genel anlamda hayat`a bakış aҫım deǧişti
ve şu an daha rahatım. Bugünlerde her gün iş`e zamanında gidiyorum ve
işim`de daha fazla sorumluluk üstleniyorum.
Konuşulan diller: ingilizce ve macarca dilinde temel bilgiler.
Iş dışında en önemli ilgi alanları: atlar, bilgisayar`lar, filmler, rugby ve cricket.
Hedefler ve hayaller: avustralya ve yeni zelanda`da kendi at`lık ҫiftliǧimin olmasını ve hasta
– genҫ atlar`a bakmak isterdim.
Pişmanlıklar: En büyük pişmanlıǧımın okul`u erken`den terk edip eǧitimimi tamamlamamış
olmam.
En büyük an: Kraliҫe`nin ҫok yönlü kullanılan Peter Pan II adlı at`ını kullandıǧımda kraliҫe
ile karşılaşmış olmam.
Hayattaki en önemli öncülük: Para biriktirmek, ondan sonra avustralya veya yeni
zelanda`ya taşınmak.
Ev:
Kathrin Hauger
Yirmi soru
Işiniz ile ilgili fark etmiş olduǧunuz bir konu bütün gün işyerinde olmanız gerektiǧi. Bu
durum bir takım olayları zorlaştırabiliyor. Ve bu durum ile geҫ yapılan büyük kahvaltılar, beş
saatlik alışverişleri veya iҫki nedeni ile yapılan kısa uykuları kastetmiyorum. Kastettiǧim
durum daha ҫok gizli kalmasını istediǧiniz bir konu`yu tibbi bir merkez`e anlatmanız. Kliniǧi
aramak amacı ile ofis`de yalnız olana kadar bekliyorsunuz ve bütün bunlara doktor`un
konuşmaya müsait olmadıǧını öǧrenmek iҫin katlanıyorsunuz. Sizi en sonunda geri
aradıǧında, bu arama genelde düşünülebilecek en kötü an`da gerҫekleşiyor. Bu durum en son
başıma geldiǧinde şu zeki sözleri söyledim. “Uh, uh, uh hakkında biraz endişeliyim.“ Ҫok
kısa süre`de ofis`teki herkes tam saǧlıklı düşünemiyormuşum gibi bana baktı. Doktor
4
konuşmaya müsait olmadıǧımı anladı ve bana kendisini daha sonraları arayabileceǧimi
söyledi. Öyle yaptım ve kendisi yine konuşmaya hazır deǧildi. Bu oyun günler boyunca
sürdü. Orada kaҫ ofis ҫalışanı`nın ve kaҫ tibbi sorun`un ҫözülmeyi beklediǧi düşünüldüǧünde,
bu tür olayların bir ҫok kez gerҫekleştiǧi ortaya ҫıkıyor. Tibbi sorunların ҫözümünü arayanlar
iҫin aklıma gelen tek mümkün ҫözüm bu insanların telefon`da „yirmi soru“ oyunu`nu
oynamaları. Kural sizin „evet“ veya „hayır“ ile cevaplandırabileceǧiniz 20 soru sorarak sizin
ne düşündüǧünüzü tahmin etmeye ҫalışmaları. Bu bir zaman tüketimi ve zor bir iş deǧil.
Örneǧin bir doktor ayak kliniǧinde ҫalışıyorsa, gözünüz ile ilgili sorunları dile
getirmeyeceǧinize dair şanslar oldukҫa iyi.
Parti sohbet hattı
Işvereninize karşı her zaman iyi bir izlenim bırakmak istiyorsanız bunu yapmak iҫin en kısa
sürede şirketinizin noel partisinde altın deǧerinde bir imkan`a sahip olacaksınız. Fakat en
yüksek etki iҫin bir takım kuralları göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Eǧer iyi
görünüyorsanız, saygılıysanız, ofis`i doǧru zamanda terk ediyorsanız ve sonra`dan
işvereninize teşekkür ediyorsanız, o zaman sadece beklenileni yapıyorsunuz. Sizi hiҫ bir
zaman fark etmeyecek. Eǧer gerҫekten halkla ilişkiler alanında bir başarı istiyorsanız, hasta
olana kadar iҫiniz, masa`da oynayınız, işverenin eşine dokununuz ve her cümle`ye şöyle
başlayınız: „Size her zaman anlatmak istediǧim bir şey var.“ Sonradan hiҫ bir şey aklınıza
gelmiyor da olsa işvereninizin sizi zamanın sonuna kadar hatırlayacaǧını garanti ediyorum.
Ani utanҫ verici bir dehşet (korku)
Internet vasıtası ile gerҫek zaman iletişimini mümkünleştiren hizmet`in hayranı mısınız? Eǧer
iş yerinde kullanıyorsanız dikkatli olunuz: eǧer yazılım dikkatli kullanılmazsa bu kariyeriniz
iҫin ҫok kötü olabilir. Bir ҫok internet gerҫek zaman iletişim hizmet`i kullanıcıları gibiyseniz
programı öyle kurmuş oluyorsunuz ki, siz internet`teyken birileri size yazarsa haber hızlı bir
şekilde ekranınızda görünecektir. Eǧer bilgi`ye hızlı bir şekilde ihtiyacınız var ise bu sizin iҫin
ҫok yararlı olabilir, fakat bunun bir de olumsuz yönü var: mesaj`ın türü ve mesaj`ı görenler ile
ilgili hiҫ bir kontrol gücüne sahip deǧilsiniz. Bir felaket`in potansiyeli ҫok büyük, özellikle de
kişisel haberlerin gönderildiǧi haberler`de. Örneǧin sadece sizin tanıtımınızı dinlemeye gelen
yüksek-mevkili yöneticiler`den oluşan bir grubun karşısında dikildiǧinizi düşünün.
Günlerden beri hazırlamış olduǧunuz önemli tanıtımı dizüstü bilgisayarınız ile veriyorsuuz.
Herşey ҫok iyi gidiyor, ta ki herkesin görebileceǧi şekilde „Ne giyiniyorsunuz?“ sözleri
ekranınızda görünene kadar. Bu durum gerҫek anlam`da duymuş olduǧum zavallı bir bey`yin
başına geldi. Böylece eǧer IM (instant messaging) hizmetini işyeriniz`de kullanmak
istiyorsanız, o zaman bütün mesaj metni`nin otomatikmen gelmeyecek, fakat üzerine
tıkladıktan sonra okunabilecek şekilde bu hizmet`i kurmanız en iyisi olur. Ve önemli iş
toplantıları iҫin ihtiyacınız olan program dışında bütün diǧer programları kapatınız. Sonuҫta
tanıtımınızın en düşünmeye deǧer bölümünün en iyi arkadaşınız tarafından „Bu şirket iҫin
ҫalışmayı ne zaman bırakacaksın?“ şeklinde gönderilmiş olan bir „pop up“ mesaj`ı olmasını
istemezsiniz.
Anadil`li olmak
Uluslararası platform`da faaliyet gösteren bir şirket`te ingilizce iş ilişkilerinde iletişim dili
haline geldi. Dünya`daki bütün şirket`lerin ҫalışanları Vicki Sussens-Messerer`ya ingilizce`nin
konuşulduǧu bir iş ortamında tecrübelerini dile getirdiler. Christoph Buro arabası ile yavaşҫa
münih`in yeşil alanlarından işyerine giderken almanca dilinde düşünüyor. Cep telefonu
ҫalıyor. Şu an ingilizce konuşuyor. Ҫalışma gün`ün geri kalan kısmın`da BMW grub`a ait
olan Rolls-Royce Motor Cars`şirketi`nin üretim bölümünün 42-yaşındaki başkanı bir dil`den
diǧer dil`e geҫişi saǧlıyor. „Üretim planlaması ve ürün gelişimi iҫin Rolls-Royce Motors
5
Cars`Berlin`deki merkezi ile birlikte ҫalışıyoruz“ diye anlatıyor. Buro okul`da ingilizce
dilinde düşük not almasına raǧmen iş hayatına ilişkin ingilizce alanında mükemmel
yeteneklere sahip. Dil hakimiyet`i amerika, güney afrika ve ingiltere`de okuyup ҫalıştıktan
sonra gelişti. Şu an ingiliz meslektaşları ile kelime oyunları oynamaktan ve kesin kararlı
olduǧunda ne kadar ingiliz gibi davranabileceǧini görmekten büyük keyif alıyor: „bir takım
şeyleri nazikҫe söylemek, fakat bunları hala gerҫekleştirmek“ kendisinin anlatmış olduǧu gibi.
Buro`nun ingilizce konuşabilme ve diǧer kültürleri anlayabilme yeteneǧi global iş piyasasında
kendisine önemli bir avantaj saǧlıyor. Almanya`nın Herzogenaurach`da bulunan adidas
şirketi`nin halk ile ilişkiler bölümünün ekip lideri Anne Putz`un ҫalışma masasına özgeҫmişi
düşse oldukҫa iyi görünecek. Şirket şu an ҫin devlet`i iҫin personel bulma konusunda
mücadele veriyor. „Yeterince iyi ingilizce konuşan insanları bulamıyoruz“ diyor Putz.
Adidas`ın sorunu farklı kültür ve dillerde konuşarak küreselleşen şirket`ler iҫin büyük bir
engel oluşturuyor. Eǧer fabrika ҫalışanlarının dillerini konuşmuyorsanız, onlardan
istediklerinizi onların anlamalarını nasıl saǧlıyorsunuz? Uluslararası bir personel`i olan iş
alanında hangi dil`i kullanıyorsunuz? Ve farklı ülkeler`den gelen şirket`lerin birleşiminde ne
tür dil engelleri mevcut? Global şirket`ler ingilizce`yi resmi şirket dil`i haline getirerek bu tür
sorunlara ҫözüm bulmaya ҫalışıyorlar. 2004 yılında yapılan Business Spotlight anket`ine göre
almanca konuşan okuyucuların 60%`ı ingilizce`nin şirket`lerinde resmi dil olduǧunu
söylediler. 2005 yılının dil grubu ETS Avrupa tarafından gerҫekleştirilen anket`e göre
fransa`da bile ülke`nin en iyi 26 şirketinden 16`sı bu trend`e katıldılar. Fransa`nın aҫık bir
şekilde kendi dilini ingilizce dili`ne karşı korumasına ve 2004 yılında fransız personel`in
amerikan şirket`i General Electric Medical Systems`e karşı şirket evraklarını franzısca`ya
tercüme etmeyi reddetmesinden dolayı başarılı bir şekilde dava`yı aҫmasına raǧmen bu durum
gerҫekleşti. „Bugün ingilizce konuşmayan bir kimse 50 sene önce okuyamayan ve yazamayan
bir kimse`ye benziyor“ diye ETS raporu yorum`da bulunuyor. Fakat ingilizce`nin bir şirket`in
resmi dili haline gelmesi ne anlama geliyor? Şirket`lerin dil politikalarının uygulamaları hala
keyfi. Bir endüstri standard`ı yok“ diyor almanya`nın en büyük şirketi`nin işletme dil
uzmanları kurumu olan ERFA Ekonomi`nin genel başkanı ve Henkel şirketi`nin iletişim
yöneticisi Gabriele Eilert-Ebke. „Ingilizce`nin resmi dil olması normalde bütün resmi
evrakların, yazışma`nın, toplantıların ve tanıtımların ingilizce dilinde olduǧu anlamına
geliyor. Ayrıca iyi ingilizce dil bilgi`si hem işyeri iҫin başvuran`lar hem de şirket`te kariyer
yapmak isteyenler iҫin ҫok önemli“ diye Eilert-Ebke anlatıyor. Bunun dışında bir şirket`in
ingilizce dili`nin kullanımına ilişkin beklentileri şirket`ten şirket`e ve hatta şirket iҫinde
deǧişiyor. Örneǧin adidas`ın merkezinde bütün bölümlerin global bir fonksiyonları var ve
personel 50 farklı ülke`den geliyor. „Eǧer almanya`da personel arıyorsak, personel`in
almanca öǧrenmesine gerek yok, fakat ingilizce konuşmak zorunda“ diyor Putz. Örneǧin
personel`in büyük kısmı alman ve toplantı`da alman olmayan bir katılan var ise iletişim
ingilizce dilinde gerҫekleşmesi gerekiyor. Alman`lar arasındaki bir toplantı almanca dilinde
gerҫekleşebilir, fakat tutanak ingilizce dilinde hazırlanması gerekiyor eǧer başkaları bu
tutanaǧı okumaları gerekiyorsa.“ Almanca ve ingilizce gibi iki resmi dil`i olan BMW daha
esnek bir politika`ya sahip. Işletme ve finans iletişiminin başkan`ı Marc Hassinger bu
durumun neden böyle olduǧunu anlatıyor. „Günlük işlemler`de durum ve amaҫ iҫin en uygun
dil kullanılıyor. Ayrıca herşeyi tercüme etmek gibi bir kural yok, bu durum rekabet`in olduǧu
bir ortam`da faaliyet gösteren ve en mükemmel verimlilik iҫin mücadele veren bir şirket`in
beklentilerini yerine getirmez.“ Amerikan şirket`leri daha sıkı-kurallı olmaya eǧilim
gösteriyorlar. „Dow kimyasal şirket`i avrupa`ya geldiǧinde bir başka şirket dilini kullanma
konusunda hiҫ bir sorun yaşamadı. „Isviҫre, Horgen şehrinde merkezi olan Dow Europe
şirketi`nin avrupa basın işlerinden sorumlu başkanı Matthias Graf: „Her ne olursa olsun
şirket`in şirket iҫi bir tercümanlık hizmeti var. Personelimizin hepsi ne ingilizce dilinde
ҫalışıyor ne de ingilizce diline ihtiyacı var, böylece şirket evraklarını yerel diller`e
ҫeviriyoruz“ diyor Swiss German`ın anadili ingilizce olan ҫalışanı. Bu durum güvenlik
6
talimatlarını anlamaları gereken özellikle fabrika işcileri iҫin önemli.“ Global iletişim
sorunlarının ҫözümü iҫin ingilizce iş görüşmelerin dil`i haline getirilirken herkes gerekli olan
ingilizce bilgisine sahip deǧil. Internet vasıtası ile dil öǧreten şirket Global Business
tarafından 2005 yılında gerҫekleştirilen 4000`den fazla katılan uluslararası anket`e göre
anadil`i ingilizce olmayan kişilerin 91%`i ingilizce`yi işleri iҫin gerekli görüyorlar. Bunun
haricinde 44`ü ingilizce`yi her gün kullandıklarını söylüyorlar. Sadece 9%`u ingilizce`lerinin
işleri iҫin yeterince iyi olduklarına inanıyorlar. Öyleyse şirket`ler ҫalışanlarının ingilizce
konuşmalarında nasıl yardımcı oluyorlar? Düsseldorf`daki Henkel bu eǧitimin son on sene`de
nasıl geliştiǧine dair iyi bir örnek sunuyor. Henkel şirketi`nin 52.000 ҫalışanlarının 80%`i
almanya dışında ҫalışıyor. Almanya iҫinde bile ingilizce bütün şirket`te kullanılıyor.
Laboratuvar`dan üretim`e kadar bazı şirket bölümleri uluslararası müşteriler ile yakından
ҫalışıyorlar. „Yurtdışından gelen meslektaşlarımız var ve personelimiz kompleks süreҫ`leri
ingilizce dilinde anlatabilmesi gerekiyor“ diyor Eilert-Ebke. 1990`lı yılların başında Henkel
şirket`i almanca dili`nin yanısıra ingilizce dilini resmi dil haline getirirken, dil-bazlı eǧitimler
sundu. „Ҫok kısa süre`de personel`in dil bilgisinden daha fazla bilgi`ye ihtiyaҫ`ları olduǧunu
fark ettik“ diye Eilert-Ebke anlatıyor. Bu eǧitim iletişim yeteneklerinin tanıtım, toplantı ve
pazarlık becerileri, sakin ve kesin kararlılık ile sorun ҫözme ve kültürel farklılıkların bilinci
gibi önemli yetenekleri iҫermesi iҫin genişletildi. Aҫık ve net bir şekilde ingilizce işletmenin
iletişim dili, fakat bu tek önemli dil olduǧu anlamına gelmez. „Global işҫiler ҫabasız bir
şekilde ҫok dilli ve ҫok kültürlü durumlarda hareket edebilmek iҫin entellektüel esnekliǧe
ihtiyaҫları var“ diyor Eilert-Ebke. „Eǧer anadili ingilizce olmayan bir kişi`nin ingilizce`yi
konuştuǧu şekilde neden konuştuǧunu anlarlarsa daha iyi bir iletişim kuracaklardır. „Eski
doǧu almanya`dan gelen Manja Grosche bunu doǧrulayacaktır. Bangalore`deki Siemens
Communications Software (SCS) şirketinde görevli olan 34-yaşındaki test yöneticisi
hindistan`da üҫ sene ҫalıştı. „Evimin kapısından ҫıktıǧım vakit ingilizce konuşuyorum“ diye
konuşuyor. Daha önceleri anadil`i ingilizce olmayan kişiler ile Grosche ҫalışmış olmasına
raǧmen münih`in merkez ofisinde ҫin ve portekiz meslektaşları vardı ve hindistanlı`ları
anlamayı zor buluyordu. Ҫok hızlı konuşuyorlar ve güҫlü bir aksana sahipler. Bunun
haricinde argo kelimeler ve farklı kavramlar kullanıyorlar.“ diye anlatıyor. Örneǧin
hindistanlı`ların bir ҫoǧu „Let`s go on foot“ yerine „Let`s go by walk” kavramını
kullanıyorlar. Ilk başta Grosche ҫoǧu kez kendilerini tekrarlamaları iҫin rica da bulunmak
zorunda kaldı. Fakat yaklaşık altı ay sonra yeni meslektaşlarını anlayabiliyordu. “Her ne
zaman işyeri deǧiştirdiǧinizde ve anadil`i ingilizce olmayan yeni kişiler ile ҫalıştıǧınızda bu
aynı süreҫ`ten geҫmek zorundasınız” diye anlatıyor. “Belli bir dönem`den sonra ingilizce
anadil`i olmayan kişilere bir kulak geliştiriyorsunuz“. Bunun haricinde global işҫilerin
alışmaları gerektiǧi başka dil özelliklerin olduǧunu söylüyor Grosche. “Küҫük gruplar`da
ҫalışan, ҫok-dilli personel kendi dillerini geliştiriyorlar. Böylece örneǧin ilk önce iş alanınız
ile ilgili özel kavramları öǧrenmek zorundasınız. Ondan sonra herkes`in yabancı kavram`ları
ve yerel argo kelimeleri ingilizce ile karıştırmaya eǧilim gösterdiklerini göreceksiniz. Kendi
grubunuzun kullandıǧı dil`e alışmak zorundasınız ve yeni bir grup ile başa ҫıkmak zor
olacaktır. “Bu karışıklıǧa yeni ingilizce kavramların hızlı gelişimi ekleniyor“ şirketimiz`de
bile farklı şirket bölümleri ingilizce kavramlarını farklı bir şekilde algılıyorlar” diyor
Grosche. Bu zorluklara raǧmen Grosche anadil`i ingilizce olan kimselere nazaran anadil`i
ingilizce olmayan kişiler ile iletişim kurmayı daha kolay buluyor: “Anadil`i ingilizce olmayan
kişiler daha yavaş konuşuyorlar ve kısıtlı bir hazne`den kelimeler söylüyorlar, tipik işletme
ingilizce`sinde takılı kalıyorlar” diye anlatıyor. Eşi Rita ile birlikte Duncan Baker
ingiltere`nin Shropshire şehrinde Lydbury ingilizce merkezini yürütüyorlar ve ҫok dilli
işletme grupların etkileşim`lerini ilgi ile izlediler. “Geҫenlerde birbirlerini ingilizce dilinde
anlayabilen macaristan`lı ve isveҫ`li kişiler buradaydı” diyor Baker. “Onları ondan sonra
kendileri gibi aynı iş ile ilgilenen bir ingiliz ile tanıştırdık. Ne macaristan`dan gelen kişi ne de
isveҫ`li kendisini anlayabiliyordu”. Baker anadil`i ingilizce olanların ҫoǧu kez anadil`ı
7
ingilizce olmayan yöneticilerin deyimleri anlamadıǧına şaşırdıklarını söylüyor. „Ҫoǧu kez
anadil`i ingilizce olmayanlar anlamadıklarını itiraf etmezler, böylece anadil`i ingilizce olanlar
dillerini kolaylaştırmayı öǧrenmek zorundalar“ diyor Baker. Gerҫek anlam`da işletme
ingilizce`si eǧitim`de artan trent ingiliz ve amerikan kültürü ile ilgili olmayan deyimlerin
basitleşmiş „uluslararası ingilizce`sini öǧretmek. Manja Grosche gibi genҫ mobil ҫalışanlar
ile ilgili uluslararası iş tecrübesi olmayan daha yaşlı nesillerin insanları işletme ingilizce`si ile
daha fazla mücadele etmeye eǧilim gösteriyorlar. 64-yaşındaki münih`li TNS Infratest
şirketi`nin başkanı Reinhold Weissbarth geҫenlerde bir grup tartışmasında bir meslektaşı ile
bir husus`u tartışıyorlardı. „Ben daha iyi argümanlara sahiptim, fakat kendisi daha iyi
ingilizce konuşuyordu“ diye anlatıyor. Weissbarth karşıtlarının „smooth sohbetinden“ ҫok
diǧerlerin iyi argümanlarından daha fazla ikna olacaklarını umuyordu. „Fakat dikkatli
dinleyebilmek iҫin zaman`a ve sabır`a ihtiyacınız var. Bugün`lerde insanlar buna sahip
deǧiller. „Copenhagen işletme üniversite`sinde kültürlerarası iletişim ve yönetim alanında
uzman olan profesör Anne-Marie Soderberg güҫ pozisyonuna alışık olan bir kimse iҫin eksik
iyi ingilizce bilgi`sinin zor olacaǧını söylüyor. Kendilerini „otoritelerini kaybetmiş gibi
hissedebilirler“ diye anlatıyor. Ҫoǧu kez bir insan grubu`nun diǧer ortaǧın dilini konuşmak
zorunda kaldıǧı şirket birleşim ve alımlarında güҫ dengesi deǧişiyor. Örneǧin bunu bazen
ingiliz veya amerikan şirket`leri bir şirket`i satın aldıklarında görüyorsuuz. Ingilizce`yi resmi
dil haline getiriyorlar ve şirket satın aldıkları iҫin gündem`i belirleyebileceklerini
düşünüyorlar. Bu durum anadil`i ingilizce olmayan kişileri daha düşük bir pozisyon`a
düşürüyor.“ Işyerindeki insanlar arasında engeller`e neden olan dil eşitsizliklerinin bulunduǧu
başka alanlar var. Almanya`nın Regensburg şehrindeki üniversite`de profesörlük yapan
Christoph Marx ve Marek Nekula`nın 2005 yılında yaptıkları anket`de alman araba
teslimatҫı`sı ҫek cumhuriyetinde 900 ҫalışanı olan bir üretim merkezi aҫıyor. Süreҫ`leri
geliştirmek almanya`daki ofis ve müşteriler ile yoǧun bir işbirliǧi gerektiriyor. Ilk başta
ҫek`lilerin ҫoǧu ingilizce`den daha ҫok ҫek`ce bildikleri iҫin kullanılan dil almancaydı.
Uluslararası müşteriler ile iş ilişkileri arttıkҫa ingilizce zaman ile almanca`nın yerini aldı.
Sonunda almanca dili`nin kullanımı idari alanda görevli olan bir kaҫ ҫalışanların kullanımına
indirildi. Şirket uluslararası iletişim sorunlarını ingilizce kullanarak ҫözdü, fakat üretim
merkezindeki ҫalışanlar farklı dillere bölündüler. Henkel şirketi`nin ҫalışanı Eilert-Ebke`ye
göre şirket`ler dil engellerine bir ҫözüm bulmadan önce kattetmeleri gereken uzun yolları var.
Şu an şirketlerin bu soruna yeterince stratejik bakmadıklarını söylüyor. „Dil kılavuzları
yönetim tarafından ҫoǧu kez diǧer bölümler ile görüşülmeden hazırlanıyorlar. Gerekli olan
sadece yukarıdan aşaǧı bir yaklaşım deǧil, aynı zamanda aşaǧıdan–yukarıya bir yaklaşım.
Sadece böyle herkesin anlayabileceǧi bir sistem kurabilirsiniz.“
Işyerindeki otopark`a girdiǧimde, ingilizcem orada
Işyerinde ne kadar ҫok ingilizce konuşuyorsunuz? Zaman`ın yaklaşık 90%`nı. Isviҫre`nin
Horgen şehrinde merkezimizin olmasına raǧmen ҫok nadir bir şekilde kendi dilim olan
isviҫre-almanca dilini konuşuyorum. Bazen öǧle yemeǧinde isviҫre`li meslektaşlarım ile
konuşabiliyorum. Bu nasıl bir duygu? Oldukҫa normal bir duygu. Uluslararası şirket`lerde
ҫalışmaya alışkınım, böylece bu şirket`lerin iҫinde kendinizi geliştirebiliyorsunuz. Fakat bu
dil`in anadiliniz olmadıǧının her zaman farkındasınız. Her zaman sözlük`te kelimelerin
anlamlarına bakmak zorundasınız veya hata yapıyorsunuz. Fakat “Oh, ingilizce
konuşuyorum” diye düşünmüyorum. Işyerindeki otopark`a girdiǧimde ingilizcem orada. Ve
ev`e gitmek iҫin işyerini terk ettiǧimde hemen isviҫre-almanca dili`ne dönüyorum.
Bir yabancı dil konuştuǧunuzda kendinize bir zarar verildiǧini düşünüyor musunuz?
Ben bu dil`i kendimi anlatmak iҫin kullanıyorum. Bunu başarabildiǧim sürece mutluyum.
Bazen doǧru sözleri kullanmak iҫin mücadele veriyorum, özellikle teknik ingilizce
8
konuştuǧumda bir cümle`yi tamamlamam uzun zaman alıyor. Fakat her tür tartışmaya
katılmak iҫin ingilizcemin yeterince iyi olduǧunu düşünüyorum. Anadil`i ingilizce olan ve
olmayan kişiler ile konuşmak arasında bir fark olup olmadıǧına inanıyor musunuz? Anadil`i
ingilizce olan kişiler oldukҫa hızlı konuşmaya eǧilim gösteriyorlar. Diǧer yandan dikkat`li
dinleyerek ingilizcenizi geliştirebilirsiniz. Anadil`i ingilizce olmayan kişiler`de resmi-dışı
iletişimler`de hiҫ kimse hatalara aldırış etmiyor. Her ne olursa olsun resmi konuşmalar`da ve
yazılı ingilizce`de kendimize yüksek beklentiler koyuyoruz.
Öyleyse anadil`i ingilizce olan kişilerin bir avantaj`a sahip olduklarını düşünüyor musunuz?
Bu konu`yu ҫoǧu kez meslektaşlarım ile tartışıyorum. Ingilizce anadil`i olan bir kimse gibi
olmanın ҫok iyi birşey olduǧunu düşünüyorsunuz, fakat ondan sonra mükemmel bir şekilde
fransızca, almanca ve ispanyolca konuşabildiǧinizi unutuyorsunuz. Anadil`i ingilizce olan
kimseler anadil`i ingilizce olmayan kişiler gibi diǧer dilleri ҫok fazla öǧrenmiyormuş gibi
görünüyorlar. Ve bu bugün`ün ҫok dil`li işyerlerinde bir dezavantaj.
Durum incelemesi: dört ülke, bir dil
Dengeleyici etken olan yabancı dil: Vicki Sussens-Messerer dil sorununun iskandinavya`lı
ҫözümü hakkında bilgi veriyor.
Bir gün uyanıp ve o gün`den itibaren yabancı dil`de ҫalışmanız gerektiǧini düşünün. Bu
durum merkez`i „Stockholm`da bulunan 2000 yılında „Nordea“ bankasını kurmak üzere
birleşen dört kuzey ülke`yi temsil eden üҫ banka`nın personelinin başına geldi. Bir gece`de
merkez`den gelmek üzere personel`in yüzde yirmisi ingilizce dilinde konuşmak ve yazışmalar
yapmak zorundaydı. „Fark ettiǧim husus kendi anadilimi konuştuǧum kadar işyerinde
ingilizce`yi akıcı bir şekilde konuşamamam“ diyor danimarka`dan gelen Torben Laustsen.
Kişilik ve iletişim grubu`nun „Nordea“ başkanı olarak yeni şirket dili`ni uygulamaktan
sorumluydu. Personel`in bir kısmı sınırları aşan bir birleşme yaşadı. 1997 yılında isveҫ
„Nordbanken“ fin`li „Merita“ şirketi ile Merita-Nordbanken şirketini kurmak üzere birleştiler.
Isveҫ dili resmi şirket dili haline geldi. Ondan sonra 2000 yılının mart ayında MeritaNordbanken danimarka`lı finans şirket`i Unidanmark ile birleşti. Bir kaҫ ay sonra CBK adlı
norveҫ bankası grub`a katıldı. “Nordea eşitlerin bir birleşimiydi. Ingilizce`yi şirketimizin dili
haline getirerek, herkese eşit imkanlar sunduk” diyor Laustsen. Nordea bilgi kaǧıdı ve
birleşimi anlatmak amacı ile şirket`in “intranet`ini” kullanarak personel`i biraraya getirmek
iҫin kapsamlı bir süreҫ`ten geҫti. Dil kılavuzların planlaması ve uygulaması bu sürec`in
önemli bir parҫasıydı. Ingilizce dilindeki bütün resmi evraklar ingilizce konuşmayan
ҫalışanlar iҫin dört dil`e ҫevrilmesi gerekiyordu. Dil kursları başladı. Bir zorlu görev isveҫ,
norveҫ, fin`li ve danimarka`lı bankalar iҫin bir veri tabanı ve işletme kavramlarını
hazırlamaktı. “Bir ingilizce kavramını kullanmak konusunda anlaşırdık, ondan sonra ne
anlama geldiǧi konusu ile ilgili herkesin farklı bir fikre sahip olduǧunu öǧrenirdik” diyor
Kausten ve ayrıca kültürel sorunların da var olduǧuna deǧiniyor. Bir isveҫ “küҫük bir
sorunumuzun olduǧuna inanıyorum” söylediǧinde bütün isveҫliler önemli bir felaket`ten
bahsettiǧini bilir. Fakat başkaları “küҫük sorun mu var? Eh, ne olmuş? diye sorarlar.
Copenhagen işletme okulu`nun kültürlerarası iletişim ve yönetim bölümünün profesörü AnneMarie Soderberg “Nordea” birleşiminin kitabının ikinci yazarı. “Bir ҫok üst-düzey
yöneticileri iyi akademik eǧitim almış olmalarına ve ingilizce konuşmalarına raǧmen zor
konuların tartışılmasında ve ingilizce dilinde sorunlar ҫözme konusunda büyük zorluklar
yaşadılar” diye söyledi. Bir karşılaştırma`nın olduǧu durumda yöneticiler bir takım sözleri
nazikҫe konuşamamaktan korkuyorlardı. “Ҫok fazla direkt olmaktan ve başkaların utanҫ`tan
birbirlerine bakamamalarından korkuyorlardı” diyor Soderberg. “Böylece sorunlar`dan
kaҫındılar. Fakat ҫözülmemiş olan küҫük sorunlar büyük sorunlar haline geliyorlar.” Ve orada
9
sorunlar mevcut. Örneǧin banka mümkün olabildiǧince bir ҫok alanlar`da en mükemmel iş
sürecini uygulamak istedi.“ Bu durum kendi bankalarının en önemli iş uygulaması olduǧu
müddetҫe herkes buna onay veriyordu” diyor Laustsen. Bunun haricinde Merita-Nordbanken
finlandiya`nın en büyük bankası iken diǧer bankalar ülkelerinde ikinci büyük şirket`lerdi.
“Böylece piyasa lideri olarak düşünmeye alışkın ve piyasa takipҫisi olan kimse`leri ayırt
edebiliyorduk.” Laustsen bu sürecin “empirik bir yaklaşım” olduǧunu söylemesine raǧmen
bugün Nordea uyumun bir model`i. Bugün bir takım olayları farklı yapar mıydı? “Iletişimin
dil ve kültürel farklılıklarına daha fazla dikkat tanırdım”.
Ҫocuklar iҫin cep telefonları mı?
Cep telefonu teknoloji`si ҫocuklar ҫin oldukҫa problematik. Ilk önce reklam ajanslarına genҫ
insanları hedef almaları iҫin yeni imkanlar sunuyorlar. Amerikan ҫocukları ve avrupa`lı
ҫocuklar obezite, şeker hastalıǧı, teknolojik şans oyunları gibi hastalıklardan eziyet ҫekiyorlar.
Şirket`lerin ҫocuklara direkt reklam yapmalarını mümkünleştiren cep telefonları ihtiyaҫ`ları
olan son şey. Ҫocuklar dikkat`lerini bozan bir ҫok unsurlar ile karşı karşıyalar. Amerika`da
rekor sayı`da dikkat eksikliǧi hastalıǧının teşhis`i konuldu. Mesajlarını kontrol etme ve
sürekli aҫık tutulması gereken cep telefonları gibi dikkat bozan cihaz`lara ҫocukların
ihtiyaҫ`ları yok. Ondan sonra bu cihaz`ın genҫ beyinler üzerindeki etkileri ile ilgili endişeler
var. Cep telefonlarının beyin ve kulak tümörlerine neden olduklarına dair bir kanıt`ın
olmamasına raǧmen, bu cep telefonlarının güvenli olduklarını garanti edemeyiz. Ingiliz
uzmanı Sir William Stewart bu telefonların yetişkinlere nazaran genҫ insanlar üzerindeki
saǧlık etkilerinin daha kötü olacaǧını ve sekiz yaş altı ҫocukların cep telefonlarını
kullanmamalarını ve yaşҫa daha büyük olan ҫocukların bu telefonları mümkün olabildiǧince
az kullanmaları gerektiǧini söylüyorlar. Sir William saǧlık koruma ajansını yönetiyor ve cep
telefonların saǧlık etkileri ile ilgili „Ulusal radyolojik (ışınlardan) korunma kurumu tarafından
baǧımsız bir şekilde yapılan araştırmanın başkanıydı. Bir başka sorun ise bu cep telefonlarının
ҫocuklara zarar veren kişiler tarafından suistimal edilebilme potansiyeli. Eǧer bir ҫocuǧun cep
telefonu var ise ҫocuǧun bu numarasına kim el koyacak? Bunun haricinde bilgisayar
teknolojisi telefon şirketlerinin müşterilerinin nerede olduklarını bilmelerini gerektiriyor.
Amerika`da yer`e özel pazarlama yapma konusunda gittikҫe artan bir ҫaba söz konusu.Bu
durum reklam ajansların kullanıcıların nerede olduklarını bildikleri, böylece bilgileri
kendilerine direkt bir şekilde sunabilecekleri anlamına geliyor. Başka kim ҫocukların nerede
olduklarını bilebilir? Bir başka sorun ise yüzlerce ses tonu yüklemenin ne kadar pahalı
olabileceǧini anlamayabilirler, fakat birileriҫocukların yüksek faturalarını ödemek zorunda.
Ҫocukların yaşamları yukarıdan aşaǧıya kadarticarileştirildi. Disney, Mattel ve Firefly Mobile
gibi şirket`ler cep telefonları sayesinde ҫocukların anne-baba`larını acil durumlarda temas`a
geҫebilecekleri konu üzerinde ısrar ediyorlar. Iletişim şirketlerinin gerҫekten istedikleri olay
ҫocuklar üzerinden ebeveyn`leri hedef almak. Örneǧin Mattel`in Barbie cep telefonu genҫ
kızlar`ı hedef kitlesine sayarak bütün fonksiyonlar ile donanımlı bir Nokia cep telefonu. Bazı
şirket`ler altı yaşındaki ҫocuklar iҫin cep telefonları yapmayı hedefliyorlar. Biz hiҫ bir zaman
ҫocukların kendi cep telefonlarına sahip olamayacaklarını veya kullanamayacaklarına dair bir
nedenin olmadıǧını söylemiyoruz, fakat cep telefonları kendilerine satılmaması gerekyor.
Ҫocukların bir cep telefonları olmasını isteyenlerin ҫoǧu kez ebeveyn`ler olduǧunu kabul
ediyorum, fakat ebeveyn`ler bu telefon`ların riskleri ile ilgili iyi bilgilendirilmiş olmalılar.
Geҫen sene „Commercial Alert“ kurumu kongrenin üyelerine cep telefonlarının ҫocuklara
pazarlanmasına ilişkin bir araştırma ricasında bulundu. Biz genҫ ҫocukların iletişim
sektöründe hedef alınan bir sonraki büyüyen piyasa olarak hedef alınmalarının amerikan
ekonomisi iҫin uzun vade`de en kötü fikir olduǧunu söylüyoruz.şimdiye kadar dinlenmeler
olmadı.
10
Ҫocuklarımıza genҫ yaşlarda cep telefonu vermek mantıklı mı?
Iki uzman görüş aҫılarını Elisabeth Ribbans`a anlatıyor. Birilerinin ҫocuklar ve cep telefonlar
ile bir sorunu olabileceǧini anlayamıyorum. Ve bunu sekiz- on dört yaş arası kızlar`a cep
telefonları pazarlayan bir şirket`in sadece müdürü olarak söylemiyorum, daha ҫok üҫ ҫocuklu
bir baba olarak bu konu`ya deǧiniyorum. Ҫep telefonlar ile ilgili en iyi şeylerden bir tanesi
ebeveyn`lere ҫocuklarına istedikleri zaman ulaşma imkanı sunması. Genel olarak aile`lerin
temas`da kalmasında yardımcı oluyor ve özellikle acil durum`larda ҫok yararlı oluyor. Bunun
haricinde ҫocuklar cep telefonlarını arkadaşları ile sohbet etmek iҫin kullanıyorlar. Bu
sosyalleşmenin yeni bir türü. Bizim ҫocuklara cep telefonları satmadıǧımız durumda
ҫocukların ticari amaҫlar`dan korunduklarına inanmak ҫok saҫma. Ne tür cep telefonların
satışa sunulduǧunu biliyorlar, anne-babalarının, aǧabeylerinin ve kız kardeşlerinin ne tür cep
telefonlarına sahip olduklarını görebiliyorlar. Eǧer bizim Bratz telefonu maǧazalarda satışa
sunulmadıysa, o zaman sadece normal bir cep telefonu istediler. Ҫoǧu zamanda ebeveynler
ҫocuklarının cep telefonları olmasını istiyorlar. Ҫocuk sadece hangi cep telefonu`nu en ҫok
sevdiǧine dair karar veriyor. Bazı şirketler ҫocuklar iҫin ҫok basit cep telefonları ürettiler,
fakat biz böyle yapmamaya karar verdik. Ҫocuklar insanların onların tahmin ettiklerinden ҫok
daha zekiler- fonksiyon aҫısından tam donanımlı bir cep telefonu`nu nasıl kullanmaları
gerektiǧini biliyorlar ve sadece „ҫocuklar iҫin üretilmiş olan bir cep telefonu“ istemiyorlar.
Bunun haricinde bizim telefonlarımızın farklı resim ve renkler ile deǧiştirilebilir kapakları
var. Bu durum ҫocukların cep telefonlarını bireysel bir şekilde şekillendirmelerine izin veriyor
ve yaratıcılıǧı destekliyor. Güvenlik yönünden ebeveyn`ler önceden ayarlanmış numaraların
aranmasını kısıtlayabilirler. Alacaklı telefon kartları veya kredi kartları ile faturaları kontrol
edebiliyor. Cep telefonların ҫocuk suistimalcilerine ҫocuklar ile temas`a geҫmeyi veya
yerlerini tespit ettirmeyi saǧladıklarını savunan eleştiriler paranoyak. Eǧer bir kimse bu tür
korkunҫ işler yapmak istiyorsa, kendilerine yardımcı olmak üzere bir cep telefonu`na
ihtiyaҫ`ları yok. Bir ҫocuǧun cep telefon numarasının nasıl yanlış ellere geҫebileceǧini
anlamıyorum. Ҫocuǧumun cep telefonu numara`sına sahip olabilecek tek insanlar aile fertleri
ve yakın arkadaş`ları. Cep telefonlarının okul`da dikkat bozan cihaz özelliǧine ilişkin
endişe`leri anlayabiliyorum. Amerika ve avrupa`daki bazı okullar cep telefonlarını sınıflar`da
yasakladılar ve bunun iyi bir karar olduǧunu düşünüyorum. Fakat cep telefonlarını sınıf
dışında veya okul`dan ev`e doǧru gittiklerinde kullanan ҫocukların durumları ile ilgili bir
sorun görmüyorum. Cep telefonları ilk kez yaygın bir şekilde mevcut iken potansiyel saǧlık
etkileri ile ilgili endişeliydim. Senelerce bu konu ile ilgili bir ҫok araştırmalar okudum ve eǧer
bana bir kimse cep telefonları ve her hangi bir hastalık ile baǧlantı olduǧuna dair bir kanıt
gösterirse, bizim Bratz cep telefonu`nu hemen yasaklayacaǧım. Fakat ҫocukları ve genҫleri
bizim elli sene önce yaşadıǧımız gibi yaşamalarına zorlayamazsınız.
Göҫmenlik kar`ları
Ingiltere`de avrupa birliǧine katılan ülkelerden gelen insanların daha sıkı göҫmenlik kuralları
istemeleri gittikҫe artıyor. Bu adım mantıklı olur muydu?
Iҫ işleri bakanlıǧının aҫıklamış olduǧu rakam`lara göre ingiltere`ye gelen doǧu avrupa
göҫmenlerin dalgası yavaş olabilir. Fakat göҫmenlik akımları oldukҫa yüksek ve siyasi
ajenda`da büyük bir rol oynamaya devam ediyor. Bir ҫoǧu evlerine geri döndü, fakat bir o
kadar`ı da ingiltere`de kaldı ve ingiltere`nin böylece bir göҫmenlik dalgasına tanıklık yaptıǧı
apaҫık. Bu göҫmenliǧin boyutu avrupa birliǧinin bir sonraki iki üyesi- Romanya ve
Bulgaristan`ı – kabul ederken kontrol taleplerine sebebiyet verdi. „Torie`ler“ bir takım
11
oranlara sahip`ler. Hükümet`in taviz vermemesi gerekiyor. Avrupa birliǧinin genişlemesi hem
ekonomik, hem siyasi aҫıdan iyi bir şey. Avrupa birliǧine giriş ve ҫıkış`lar avrupa birliǧinin iş
piyasasının verimli kullanımı iҫin ҫok önemli. Roman ve bulgarlar`ın avrupa birliǧine
katılımına ilişkin geҫici kısıtlamalar iҫeren argümanlar olabilir. Bu durum şu an ki
göҫmenliǧin etkilerini incelemeye ve bir ҫok ingiliz`in ekonomik yararlarını görmeleri iҫin
zaman tanıyor. Her ne olursa olsun bakanlar dikkatli bir şekilde ilerlemeleri gerekiyor. 2004
yılında doǧu avrupa`nın işҫilerini kabul eden üҫ devlet`ten biri ingiltereydi. Fakat ispanya ve
italya dahil diǧer devlet`ler romanya ve bulgaristan`a karşı daha cömert bir yaklaşım
izliyorlar. Diǧer ülke`ler korkmalarına neredeyse hiҫ bir nedenin olmadıǧını görmeye
başladıkları zaman ingiltere`nin korkması bir hata olur.
Mbeki basın`ı suҫluyor
Güney afrika`nın başkanı Mbeki basın`ın demokrasi`de ne tür bir rol üstlendiǧini anladı mı?
Aparthayt`tan on iki sene sonra ve bir ҫok korkunҫ vasiyetnamelere raǧmen yeni güney afrika
sabit bir ekonomik büyüme ve serbest, fakat adil seҫimler ile olaǧanüstü gelişmeler kaydetti.
Aynı zaman`da neredeyse 40%`lık işsizlik oranı, ülke`nin 47 milyon vatandaşı`nın 5,5
milyonu`nu etkileyen AIDS hastalıǧı ve kolombiya`nin suҫ oranları seviyesinde bulunarak bir
felaket`ten kılpayı kurtulmuş gibi görünüyor. Maalesef hiҫ kimse bu sorunlar hakkında
konuşmadıǧı zaman başbakan Thabo Mbeki bu sorunların böyle ҫözülebileceǧine inanıyormuş
gibi davranıyor. Basına saldırmak veya güney afrika ve afrikan ulusal kongresi adlı parti
hakkındaki kamusal kötüleme`ler ile ilgili şikayet`te bulunmak iҫin başbakan Thabo Mbeki
ҫoǧu kez haftalık „başbakan`dan mektup`larını“ kullanıyor. Sayın Mbeki yazılı ve
„broadcast“ medyasını sansüre tabi tutabilecek ve ülke`nin film ve yayınlama yasasını
deǧiştirebilecek bir yasa önerisinin hazırlanmasında yardımcı oldu. Bu durum ile birlikte
deǧişiklik ile ilgili öne sürülmüş olan neden ҫocuk pornografisini engellemek, fakat bu pek
inandırıcı görünmüyor. Bu önerilen deǧişiklik parlamento sürecini geҫemeyecek olmasına
raǧmen, bu durum sayın Mbeki`nin medya`nın demokrasi`deki rolü ile ilgili bir başka
endişeverici düşunce tarzını simgeliyor. Imaj oluşumu ve sansür ülke`nin aǧır ekonomik
sorunlarını belirlemeyecek veya gün`de 51 insan`nın ödürüldüǧü cinayet oranını
azaltmayacak.
Nikotin oranını gizlice yükseltmek
Amerika`da sigara iҫenler tütün şirketleri tarafından kötü yol`a mı yönlendiriliyorlar?
Yeni genҫ sigara iҫenlerini ҫaresizce baǧımlı yapmaya ҫalışmak ve baǧımlı sigara iҫenlerini
sigara`yı bırakmakta önlemek faaliyetleri Massachusetts yasası tarafından tespit edildi ve bu
yasa tütün şirketlerini farklı markaların tipik sigara iҫenlerin iҫtikleri nikotin miktarların test
sonuҫ`larını rapor şeklinde bildirmeye zorladı. Son zamanda Massachusetts toplum saǧlık
kurumu 1998 ve 2004 yılları arasında sigara iҫmeyi önlemek amacı ile başlatılan toplum
saǧlık kampanyaları ile üreticilerin baǧımlı sigara iҫenlerin sayısını 10%`luk ortalama sigara
iҫenlerin sayısına yükselttiǧini ortaya ҫıkarttı. 2004 yılında test edilen 179 sigara markaların
iҫinde şaşırtıcı 166`lık marka sayısı devlet`in en yüksek nikotin kar alanında bulunuyor. Üҫ
aşaǧı beş yukarı bütün markaların aǧır bir baǧımlılık yaratabilmek iҫin yeterince nikotin
ürettikleri ortaya ҫıkartıldı. Bu trent farkedilmedi, ҫünkü hükümet`in testleri gerҫek
yaşamdaki sigara iҫme alışkanlıklarını simüle edemeyen sigara makinalarını kullanıyor.
Örneǧin bir üretici sigara dumanını azaltmak amacı ile sigara filtresinin iҫine küҫük
ventilasyon delikleri aҫarak az nikotin üreten sigaralar üretebilir. Fakat gerҫek yaşamda bir
sigara iҫeni hava deliǧini dudakları veya parmakları ile kapattıǧı iҫin daha yüksek nikotin
12
miktarını iҫiyor. Bu tehlikeli endüstri`yi devlet`in kontrolü altına almak kongre`nin ҫok
zamanını aldı.
Başlıkların arkası
Ingiliz medyasındaki başlıklar zor anlaşılabilinir. Ҫoǧu kez deyimler ve kelime oyunları ile
dolular. Bunun haricinde başlıklar ҫoǧu kez kısa oldukları iҫin bazı kelimeler
kullanılamayabilirler ve bu durum cümle`nin gramer yapısını anlamayı zorlaştırabilir. Burada
son zamanlarda yayınlanan başlıkların anlamlarına bakıyoruz.
U.S agency`s hybrid idea is set to debut on trucks
U.S. agency: amerikan doǧa koruma kurumu veya EPA.
hybrid idea: EPA kurumu şu an yeni bir “hybrid” ürününü test ediyor: iki enerji kaynaǧını
kullanan bir ҫöp arabası “hybrid fikri” bu yeniliǧi tanımlamanın kısa bir yol`u.
is set to: muhabirlerin dil kullanımında “olmak” fiil`in gelecek zamanı`nın yeri ҫoǧu kez “is
set to” bir şeyin planlandıǧı veya olmak üzere anlamına gelen kavramı ile dolduruluyor.
debut on trucks: “debut” hem isim hem fiil olarak kullanılabiliniyor. Isim olarak bu kavram
bir kimse`nin bir rol veya durumun`daki ilk performansına veya görünümüne deǧiniyor.
Burada bu kavram “devre`ye sokmak” veya “test edilmek” anlamına geliyor. “Üstünde” adlı
ilgeҫ burada “kullanmak” anlamına geliyor.
basit ingilizce`de amerikan doǧa koruma kurumu ilk hibrid kamyonlarını üretmeyi planlıyor.
Europe battles against the VAT cats
avrupa: burada kastedilen avrupa birliǧi.
bir şeye karşı savaşmak: burada bu kavram “savaşmak” anlamına gelen fiil olarak
kullanılıyor. Bir kimse bir şeye, kesin olan bir olay`ya veya bir konsep`te karşı savaşabiliyor.
(Martin Luther King) hayatını ırkҫılıǧa karşı mücadele vermek iҫin adadı.
VAT cats: bu varlıklı ve güҫlü insan iҫin olumsuz anlamda kullanılan “fat cat” (Bonze)
kavramı ile ilgili bir kelime oyunu. VAT katma deǧer vergisi iҫin kullanılan bir kısaltma.
Avrupa birliǧi bölgesinde bazı insanlar katma deǧer vergi sisteminin dolandırıcılık ve başka
suiistimaleri ile zengin oluyorlar. Normal`de VAT kavramı tek olarak seslendiriliyor, fakat
bazen “fat” kelimesi ile uyuşması iҫin deǧişik seslendiriliyor.
basit ingilizce`de: avrupa birliǧi katma deǧer vergi sistemi ile ilgili dolandırıcılıǧa karşı
mücadele veriyor.
Open Skies hitch blocks Aer Lingus
Open Skies: “Aҫık gökbulut`u” amerika ve başka ülkeler arasındaki hava taşımacılıǧı iki
veya ҫok taraflı anlaşmaların tanınmış bir ismi. “Open skies” anlaşmaları uluslararası uzay
piyasasını liberalleştiriyor ve hükümet`in bu iş alanına müdahale etmesini az`a indiriyor.
hitch: resmi dışı ingilizce`de “hitch” bir sorun veya darbe anlamına geliyor. “Open skies
hitch” birleştirilmiş kavramı amerika ve irlanda arasındaki “Open Skies” anlaşmasının
gecikmeli uygulamasına deǧiniyor.
blocks Aer Lingus: bir şeyi engellemek ilerlemesini veya ҫalışmasını önlemek anlamına
geliyor. Burada bir anlaşmanın eksikliǧi “Aer Lingus” adlı irlandalı hava uҫak şirketi`nin
planını hayat`a geҫirmesini önlüyor.
basit ingilizce`de: Open Skies anlaşmasının uygulaması`nın gecikmesi “Aer Lingus” şirketine
sorunlar aҫıyor.
13
Bets on U.S. sales data arrest the dollar`s skid
bets: standart ingilizce`de bir “bahis” bir spor veya başka etkinliǧin sonuҫları üzerinde para`yı
risk etme`ye yönelik bir anlaşma. Burada bir ön tahmin veya beklenti anlamına geliyor.
Burada finans analist`leri perakendecilik karların istatistik`lerinin olumlu olacaǧını tahmin
ettiler.
amerikan satış verileri: bu kavram amerikan devleti`nin istatistik kurumu`nun hazırladıǧı
istatistiklere deǧiniyor.
arrest: bu kavram bir faaliyet`in veya etkinliǧin sürecini “durdurmak” veya “yavaşlatmak“
anlamına gelen resmi eş anlamlı bir kelime.
dollar`s skid: bir „skid“ genelde istenilmeyen yönde „ani, kontrol dışı” bir kayma. Burada
dolar`ın kayması dolar`ın avro ve yen gibi diǧer para birimlerine karşı deǧer düşüşüne
deǧiniyor.
basit ingilizce`de: daha yüksek perakendeci satışlar`ın beklentileri daha fazla dolar`ın deǧer
düşüşünü önleyerek dolar`a olan güveni artırdı.
Özgürlüǧün dansı
John Burke`nin bilgilerine göre yeni özgürlük balkan devletleri iҫin ekonomi`de mücadele ve
büyük ҫap`ta göҫ anlamına geliyor. Aҫık hava festivalinde halk müzesi ve üҫ balkan
devleti`nin şarkı festivalleri bulunuyor. Bu olay hem ҫocuklar hem de turistler iҫin yanı başı
duran rus kültüründen ҫok farklı olan zor kazanılmış ulusal kimliklerin önemli bir anısı.
Estonya, letonya ve litvanya`nın baǧımsızlıkları bu sefer avrupa birliǧi tarafından tehlike
altında bulunuyor. Avrupa birliǧi balkan devletlerinden gelen göҫü ve “Nordic” ile polonya`lı
şirketlerin ekonomi`lerine girişi`ni destekleyerek sermaye ve iş güҫlerinin serbest akımına
neden oldu. Komünizm döneminde bugün bu iki şehrin borsalarının birleştiǧi estonya`nın
başkent`i Tallinn`de bulunan Helsinki`ye vapur (feribot) vardı. Finlandiya`nın önde gelen
maǧaza zinciri, Stockmann, bugün hem Tallinn`de hem de letonya`nın başkent`i Riga`da
maǧazalara sahip. Letonya ve litvanya`da iҫecek şirket`leri Carlsberg gibi danimarka`lı bira
fabrikaları tarafından satın alındı. Ve “Nordic” şirket`leri bir polonya`lı grup PZU tarafından
gölge`de bırakıldıkları Litvanya dışında bütün balkan devlet`lerinde sigorta piyasasını
yönettiler. Ayrıca avrupa birliǧinin aҫılımı balkan ülkelerinden gelen binlerce insan`ın batı`da
iş aramalarına neden odu. Sadece Dublin`de bu insanlar`dan 30.000 kişi var. Göҫ balkan
insanları iҫin yeni bir durum deǧil. Bu ilk göҫ dalgası bir yüzyıl`dan önce gerҫekleşen
„Tsarist“ ezilmşliǧini önlemek iҫin batı`ya doǧru gelişti. Ondan sonra ikinci dünya savaşında
bu ülkelerin yarım milyon insan`ı bir ҫok insan`ın hayatını kaybettiǧi sibirya`ya götürüldü.
Savaş`tan sonra on binlerce insan bugün hala büyük balkan topluluklarının bulunduǧu isveҫ
ve almanya`ya kaҫtılar. Bu tür topluluklar hem sydney hem melbourne`de bulunabilinir. Artık
anavatanlarına dönen avustralyalı`ların arasında bugün „Litvanya bugün“ gazetesini yöneten
Ray Vysniauskas bulunuyor. Geҫenlerde gazetesi ikisi de doktor olan ve vatanlarında eksik
demokrasi nedeni ile mutsuz oldukları iҫin toronto`ya göҫ etmiş olan iki litvanya`lı ile
röportaj yaptı. Komünizm`in ҫöküşünden beri letonya`nın nüfusu 2,3 milyonluk nüfus`un
yaklaşık on`da biri iken 300.000 litvanya`lı ülke`yi terk etti. Resmi rakamlara göre
estonya`dan göҫ edenlerin sayısı sadece 8000. Bir zamanlar McGill üniversite`sinde ders
veren letonya`nın başkan`ı Vaira Vike-Freiberg anne babası avrupa`dan 1940 yılında
kaҫtıktan sonra „Quebec“ de büyüdü. Litvanya parlamentosu`nun eski başkanı Arturas
Paulauskas anne-babası chicago`ya göҫ eden, ülke`ye geri dönen ve sürekli yurt dışında
yaşayan bir kişi. Bazı gözlemciler yurtdışında yaşayan yetenekleri kazanmak amacı ile balkan
14
devletlerinin irlanda`nın kampanyasını kopyalamaları gerektiǧini düşünüyorlar. Estonya`da
tartu üniversite`si bu soru`nu inceliyor. Konuşmacı Lina Jürgen bu konu`da olumlu
düşünüyor. „Bilimsel ünümüz ve yabancı yatırımların sayesinde en iyi bilim adamlarını ve
kadınlarını amerika gibi ülke`lerden ҫekebiliyoruz.“ diyor kendisi.
Ҫeşitlilik: Farklı olmaya cesaret göstermek
Avrupa`lı ve ulusal yasa koyucusu hiҫ kimse`nin farklı görünüşünden dolayı ayırımcılıǧa
kurban gitmemesine karar verdi. Robert Gibson bu yasaların şirketteki uygulanmasını bir
uzmana sordu.
Normal`de yurt dışından gelen ziyaretҫi profesör`ler tarafından verilen kurs yerleri iҫin uzun
bir bekleme listesi bulunuyordu. Bu sefer durum daha farklıydı. Amerika`dan gelen profesör
„ҫeşitlilik ve personel yönetimi“ adlı seminerine sadece bir kaҫ öǧrenci`nin yazıldıǧını
görünce şaşırmıştı ve hayal kırıklıǧına uǧramıştı. Bu olay on sene önce önde gelen bir alman
iktisat okulunda gerҫekleşti. Fakat bu ilgi eksikliǧinin nedeni neydi? Belki öǧrenciler kurs`un
iҫeriǧinden emin deǧillerdi ve „ҫeşitlilik“ kavramını almanca`ya nasıl ҫevirmeleri gerektiǧini
bilmiyorlardı. Bunu bilseler dahi bu konu`nun önemini göremiyorlardı. Neredeyse kesin
olarak bugün durumlar farklı olurdu, ҫünkü „ҫeşitlilik“ iş dünyasında en son madde başı sözü
haline geldi. En önemli şirket`lerin bazıları tam gün, profesyonel bir ҫeşitlilik yöneticisini
ҫalıştırarak bu kavramın önemi hakkında konuşuyorlar. Almanya`daki itibarlı özel Witten
Herdecke Üniversite`si şu an „ҫeşitlilik yönetimi“ alanında bir „Master“ programını
başlatıyor ve hem avrupa hem de ulusal seviye`de yeni önemli bir yasama söz konusu.
Uluslararası şirket`lerin ҫeşitlilik hakkında ki sohbetleri bu kavramın işletme baǧlamında ne
anlama gelebileceǧi ile ilgili yararlı tanımlamalar sunuyor. Örneǧin avrupa`lı Ford şirket`i
işyerinde herkese eşit imkanlar, adalet, dengeli bir iş-özel yaşam, saygı ve onur imkanı
sunmakta kendilerini sorumlu görüyorlar. „Ford şirket`i kültürel, etnik, ırk, cinsiyet, uyruk,
yaş, din, özürlülük, medeni hal, cinsi tercih, eǧitim, yaşam tecrübesi, imkanlar ve inanҫ
alanındaki farklılıkları önemsiyor.“ Bu arada BP şirket`i „Farklılıklara deǧer vermek“ adlı
başlık ile şu sözler ile bir şirket aҫıklamasında bulunuyor: Aramızdaki farklılıklara deǧer
vererek kurum olarak yaratıcılık, yenilikler ve sorun ҫözümü iҫin bir zemin hazırladıǧımızı
düşünüyoruz. Bizim bir ҫeşitlilik kültürü geliştirme sorumluluǧumuz bu nedenden dolayı
gerҫek bir iş koşulu. Bize geҫmişi, yaş, din, etnik geҫmiş, uyruk, özürlülük ve cinsi tercih
gözetmeksizin mevcut olan en iyi yetenekleri kazanmamızı, geliştirmemizi ve tutmamızı
saǧlıyor.“ BP şirketi`nin avrupa ҫeşitlilik yöneticisi Hans Jablonski ([email protected])
bu alanda on sene`den beri ҫalışıyor. Ҫeşitliliǧin prensipleri ve bunların bugün`ün işletme
dünyası iҫin önemi hakkında kendisi ile sohbet ettik. Ҫeşitlilik yönetimi ile ilgili nasıl iş
yapmaya başladınız? Ҫeşitlilik bilinҫ eǧitimini geliştirmiş olduǧum Ford şirketinde bu alanda
iş`e başladım. O zamanları 1996 yılında toplum`daki hiҫ kimse ҫeşitlilik hakkında
konuşmuyordu, böylece almanya`da ve avrupa`nın bir ҫok yerlerinde bu konu tamamen yeni
bir konuydu. Eǧitim ve gelişim bölümünde ҫalışıyordum ve şirket iҫi eǧitimcilerin
belirlenmesinde, eǧitimcilerin eǧitiminde ve iş alanında ҫeşitlilik programı geliştirme
konusuna destek verdim. Ҫeşitlilik iҫin yatırım projesini analiz ettikten sonra benim
görevlendirildiǧim ҫeşitlilik yöneticisi iş pozisyonu yaratıldı. Ondan sonra BP şirketinin
„avrupa rolü“ pozisyonuna geҫtim.
Avrupa ve amerika`da ҫeşitlilik bilincindeki farklılıklar neler?
Almanya`nın ҫeşitlilik yönetimi alanındaki gereksinimlerini tanımlamak ҫok ilginҫti ve
gerҫekten `de öyle bir gereksinim söz konusu. Avrupa`lılar ayrımcılıǧa karşı yasama`dan ve
farklı kültür`lerden gelen insanlar`dan dolayı amerikalı`ların ҫeşitlilik ile ilgili sorun
yaşadıklarını biliyorlar. Şirket`ler iҫin hukuki risk`in var oluşundan dolayı avrupa`lılar
15
amerika`lıların ҫeşitlilik yönetimine ihtiyaҫları olduklarını düşünürken, bizim burada
avrupa`da bu tür bir yönetime ihtiyacımızın olmadıǧını düşünüyorlar, ҫünkü hoşgörülüyüz ve
insanlar arasında ayrımcılık yapmayan bir kültür`e sahibiz. Fakat avrupa`da hangi durumların
amerika ile benzer olduǧunu ve tamamen farklı olduǧunu kendimize sormamız gerekiyor.
Geҫmişlerinin ne olduǧuna ve dünya`nın hangi yerinden geldiklerine bakılmaksızın
insanlar`ın birlikte ҫalışabileceǧi verimli bir kültüre ihtiyacımız var.
Ҫeşitlilik uluslararası şirketler iҫin neden önemli?
Bir ҫok insan iҫin bu kulaǧa ilginҫ geliyor, fakat bu şirket bunu neden yapıyor? „Yatırım
projesinin incelemesi şu an toplum`da gerҫekleşen deǧişikliklerin şirket`ler tarafından kabul
edilmesi gerektiǧi gerҫeǧine dayanıyor. Bu sorunlar gelecekteki personelimizi nereden temin
edeceǧiz soruları gibi. Elli yaş altı tipik ortalama erkeklerin sayısında gerileme olduǧu iҫin
personel arayışında „yetenekler savaş`ı“ söz konusu. Bu gerilemeye tepki olarak şirket`ler bir
bölgenin insanlarını işe alan bir kurum olarak kabul edilmeleri gerekiyor. Bunun haricinde
insanları nasıl tutabileceklerini ve personeli nasıl motive edebileceklerini düşünmeleri
gerekiyor. Bu onların kendilerini sistemin bir parҫası gibi hissetmelerini saǧlamak anlamına
geliyor. Bayanların daha fazla ҫalışıp, para harcadıǧı veya daha yaşlı müşterilere nasıl hitap
edileceǧini bilmek gibi yeni durumlara şirketler tepki vermeleri gerekiyor. Bir diǧer konu ise
yasama. Şirketler yasaların ihmal edilmesi durumunda riskleri azaltmak zorundalar. Ҫeşitlilik
bir şirkette nasıl desteklenebilir? Ilk adım farklılıklar ile ilgili bilinci artırmak. Diǧer insanlar
ile ekip halinde iş yaptıǧımızda onların bir kaҫının bizden tamamen farklı bir şekilde
davranacaklarını kabul etmek zorundayız. Burada ҫeşitlilik yetkisi gerekli, bu ne tür
basmakalıplar ile karşılaştıǧımızı ve onlara karşı nasıl tepki verdiǧimizi sorgulamamız
anlamına geliyor. Insanlar ilk başta bu yetki`yi geliştirmeleri gerekiyor, ondan sonra günlük
yaşam`da uygulamaları gerekiyor. Bu araba sürmeyi öǧrenmek gibi bir durum. Ilk başta
pedalleri, vites ve direksiyonu nasıl kullandıǧınıza dair bir bilinҫ geliştiriyorsunuz. Ondan
sonra bunlar otomatikmen günlük yaşamın bir parҫası haline geliyor ve bunları nasıl
kullandıǧınızı düşünmüyorsunuz bile. Eǧitim, örnekler ve iletişim ҫeşitliliǧi geliştirmek iҫin
araҫlar. Ilk adımımız bilinҫ dersleri vermek. Bu durum iҫerdiǧi farklı boyutlardan dolayı zor
olabilir. Burada cinsiyet konu`su göz önünde bulundurulması lazım: bay veya bayan
meslektaşlar ile ҫalışmanın ne anlama geldiǧini bilmek lazım. Ondan sonra özürlülük konusu
geliyor: özürlü insanlar ile ҫalışıldıǧı vakit insanların kendilerini ne kadar iyi hissedip,
hissetmedikleri sorusu ortaya ҫıkıyor. Cinsi tercih bazı insanlar iҫin zor bir konu olabilir.
Müslümanlar veya araplar ile ilgili bir ҫok basmakalıp`ların olduǧu bugünlerde ırk sorusu
özellikle zor bir soru. Insanların kendi basmakalıp`larını gerҫek yaşam ile uyuşup,
uyuşmadıklarını deneyebilmeleri iҫin ve aҫık olma yetkisini geliştirmek adına bütün bu
konuları göz önünde bulundurmamız lazım. Bunu eǧitim sayesinde yapıyoruz, fakat lider
pozisyonlarında ayrıca rol modellerine ihtiyacımız var. Örneǧin almanya`da başbakan`ın
bayan olması bir satış elemanı veya kuaför`den daha farklı ve fazla imkanların olduǧunu
gören genҫ bayanlar iҫin bu bir rol modeli teşkil ediyor. „Ben bunu başardım.“ diyen ve başka
insanları bunun aynısını yapmaya teşvik eden insanlara ihtiyacınız var.
Öyleyse bu farklı gruplardan gelen insanları şirketinizde aktif bir şekilde destekliyor
musunuz?
Yönetim pozisyonunda kaҫ bayan`ın olduǧu sorusu bir ҫok insanı ilgilendiriyor. Fakat biz
süreҫ`lere odaklanıyoruz: bu sonuҫ`lara hangi durumlar sebebiyet veriyor? Sadece kota
oranlarını göz önünde bulundurmak yerine bu sürec`e odaklanmak daha önemli. Örneǧin
seҫim komitesi iҫin bir yürütmeliǧimiz var. Eǧer müracaat`ҫılar mümkün olabildiǧince ҫeşitli
deǧil ise insanları işe almak veya terfi etmek iҫin bu durum bir iş görüşmesi
yapamayacaǧımız anlamına geliyor. (Tabii ki bu durumun her ülke`de ne anlama geldiǧini
tanımlamak zorundayız). Ve seҫim komitesinin kendisi de „ҫeşitli“ farklı kültürlerden
16
oluşması lazım. Benzer geҫmişi, evli, 35-yaşlarında ve beyaz olan üҫ erkek ile mühendislik
iş`i iҫin iş görüşmesi bir bayan başvuran`ın durumu kurtulmak istediǧimiz durumun tipik bir
örneǧi. Basmakalıp`ların seҫimleri etkilememesini saǧlamanız gerekiyor, örneǧin bayanların
bir konu`ya odaklanamadıkları ve kolay bir şekilde duygusallaştıkları basmakalıbı. Bu
ҫeşitlilik programların ve inisiyatif`lerin başarı engelleri nelerdir? Engeller her hangi bir
deǧişim yönetim programını başlattıǧınızda ortaya ҫıkan engellerin benzeri. Insanlar belli
davranış biҫimlerine alışık ve konfor alanlarına sahipler. Siz insanlara bu konfor alanından
ҫıkmaları iҫin rica da bulunuyorsunuz. Almanya`daki teknik insanlar bir örnek olabilir. Onlar
daha ҫok erkeklerin egemenlik kurduǧu bir sistem`de eǧitim görüyorlar, ҫünkü sadece bir kaҫ
bayan mühendislik okuyor. Profesörlerin tümü erkek; bayanlar ev kadınları olarak
görülüyorlar, meslektaş olarak deǧil. Mühendislik mezunları şirketlerde ҫalışmaya
başladıkları vakit, genelde erkeklerin egemenlik kurduǧu ekiplerde ҫalışıyorlar. Öyleyse
bayan meslektaşlar ile nasıl davranılması gerektiǧini öǧreten rol modeli nerede? Rol
modellerinin eksikliǧi ҫeşitliliǧi uygulamak konusundaki en önemli engel.
Neden ҫeşitlilik
Şirket`ler ҫeşitlilik konusuna gittikҫe fazla ilgi duymaya başlıyorlar, ҫünkü bunu desteklemek
iҫin güҫlü argümanları var. Amerikan ҫeşitlilik danışmanlık şirket`i Simmons Associates`in
genel müdürü Peggy Hazard`ın bilgi`sine göre ҫeşitliliǧi anlamanın ve desteklemenin en
önemli işletme argümanları şunlar:
• en iyi elemanları kazanmak ve tutmak. Geleneksel işҫi/eleman bulma kaynakları
geriledikҫe yeni metodlar bulunması gerekiyor. Görevli olan bir personel durumunda
ҫalışanların şirket`te kalmalarını desteklemek amacı ile işverenler uyumsal olmaları
gerekiyor.
• „ҫeşitli ekiplerin“ ҫalışmasını saǧlamak:
ekiplerinin verimli bir şekilde ҫalışmalarını saǧlamak iҫin yöneticiler ve ekip liderleri
bu farklılıkların bilincinde olmaları gerekiyor. Verimsiz yönetimin sonuҫları
gecikmeler, daha yüksek masraflar ve müşteri kaybı.
• yeni fikirlerin kaynaǧını sunmak: Yenilikcilik iyi ҫalışan ҫeşitli ekiplerin ürünü.
• birleşen ve satın alınan şirketlerin ҫalışmasını saǧlamak: ҫeşitlilik kurumların
birleşiminin doǧal bir sonucu. Bu durum birleşimler uluslararası boyutta oldukları
zaman söz konusu, fakat ulusal bir kültürün iҫerisinde ayrıca önemli.
• müşteri ihtiyaҫlarına cevap vermek: Örneǧin büyük bir alman mobilya satıcısı elli yaş
üstü insanları yetiştirmek iҫin ilgi duyuyor.
• bunun nedeni ise daha yaşlı ҫalışanların aynı yaş`ta bulunan gittikҫe artan müşterilere
danışmanlık verme konusunda daha iyi olmaları.
• toplum`dan gelen baskı`ya cevap vermek. Şirket sorumluluǧunu göstermek iҫin
şirket`ler gittikҫe artan bir baskı`nın altında bulunuyorlar.
• yasalara uymak: Ayrımcılıǧa karşı yasalar gittikҫe kompleks oluyor ve yasalara aykırı
davranmanın maliyeti yüksek.
Ҫeşitliliǧe karşı direnҫ
Dünya`nın bir ҫok yerinde amerika`dan ithal edilen ҫeşitlilik programlarına karşı insanlar
kuşkulu`lar. 1990`lı yıllarda japonya, almanya, ingiltere ve meksika`da gerҫekleştirilen bir
ҫeşitlilik araştırmasında amerikan tarzı ҫeşitlilik programları incelendi ve „amerika dışında
aşaǧıda yazılan hususların bir veya daha fazlasının doǧru olabileceǧi kanısına varıldı.
17
• insanlar amerikalı`ların yaptıkları gibi birbirlerini kategorilere koyma konusunda ҫok
fazla ҫaba harcamıyorlar.
• insanlar insanlık farklarının belli kişilik tarzlarını belli ekonomik ve sosyal rollere
tahsis etmek iҫin doǧru temel oluşturduklarına inanıyorlar.
• bazı insanların başkalarına nazaran daha iҫkin deǧerleri olması fikri ҫerҫevesinde
insanlar yaşamlarını organize etme konusunda rahatlar.
• insanlar „ayrımcılıǧı“ kişileri kategorileşme anlamında ve istenilen yetenek ve sosyal
aҫıdan yararlı faaliyetler olarak algılıyorlar.
Bu araştırmadan alınacak ders ҫeşitlilik inisiyatiflerinden uzaklaşmak yerine „ҫeşitliliǧe
aҫık olmanın“ yolu`nun pratikte uygulamaktan geҫtiǧinin bilincinde olmak gerekiyor.
Uluslararası iş dünyasının başka alanlarında olduǧu gibi ҫeşitlilik programların başarısı
iҫin global konseptler yerel farklılıklara karşı olan saygı ile kombine edilmesi gerekiyor.
Ҫeşitlilik ile ilgili yeni yasama
Avrupa birliǧi 2007 yılını „herkes iҫin eşit imkanlar yılı“ olarak ilan ederek önemli yeni
bir programı „ҫeşitliliǧe evet, ayrımcılıǧa hayır“ sloganı ile başlattı. Işyerinde ayrımcılıǧa
karşı koruyan ve eǧitim, sosyal güvenlik, saǧlık bakımı ve konaklama dahil ürün ve
hizmetlere erişimi saǧlayan ırk eşitliǧi ve eşit iş hakları ile ilgili yürütmelikler hazırladı.
Insanlar ırk, etnik, geҫmiş, din, inanҫ, özürlülük veya yaş gözetilmeksizin aynı muameleyi
görmeleri gerekiyor. Almanya`da yeni ayrımcılıǧa karşı yasası avrupa`nın yasamasına
uymak amacı ile 2006 yılının auǧustos ayında yürürlüǧe girdi. Bu tür yasaların
uygulanması oldukҫa zor olduǧu iҫin şirket`lerin ҫeşitlilik konusuna ilgi geliştirme
konusunda daha fazla baskı uygulayacaklar. Avrupa birliǧinin bir broşürü şirket`lerin
ayrımcılık ile nasıl mücadele edecekleri ve ҫeşitliliǧi nasıl destekleyebilecekleri
konusunda tavsiyeler`de bulunuyor. Burada vermiş oldukları tavsiyelerden bir kaҫı yazılı:
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
ayrımcılıǧın olabileceǧini kabul edin.
doǧru iklimi yaratın.
ayrımcılıǧı yasaklayan bir yürütme hazırlayın
yönetmeye hazır olun
kurumunuzun bütününü göz önünde bulundurmaya ҫalışın
yaptıǧınız iş ile ilgili konuşun
ҫalışanlarınızın yeteneklerini geliştirmeye ҫalışın
şikayetler ile ilgilenin
insanlara sorumluluk verin
başarınızı ölҫün
uzman yardımı alın
Bizim büyük ümidimiz
Anne babaların bakımı önemli. Bugün ise ülke`ye zarar verecek şekilde bu bakım ҫin
devletinde belki biraz abartılı. Liu Shinan bilgi veriyor.
26 sene önce batı`lı bir muhabir tarafından yazılmış olan ҫin devleti ile ilgili bir makale
okudum. Ismini veya ҫalışmış olduǧu gazete`yi hatırlamıyorum, fakat şunu hatırlıyorum:
Bir ҫin ҫalışanının bebeǧini sürekli öpmesine tanık olduktan sonra, kendisi şöyle yazdı:
„Ҫocuklar ҫinliler iҫin en büyük ümitleri.“ Ҫocuklarımız hala en büyük ümidimiz. Fakat
18
ihtiyaҫlarını giderme konusunda aşırı mı davrandık? Makale`nin yazıldıǧı dönemde „Kültürel
devrim`in“ sonrasındaki yıllarda ҫin devleti hala fakirlik ҫekiyordu. Bugün biz ҫinli`ler ҫoǧu
zaman fakirlikten kurtulduk ve bütҫemiz ҫocuklarımıza daha pahalı sevgi gösterilerinde
bulunmak iҫin izin veriyor. Gelirimizin büyük kısmını onların saǧlıǧı ve eǧitimleri iҫin
harcıyoruz. Şehirlerde iyi bir yemek, öǧrenmek, oynamak ve tabii ki mobil iletişim aҫısından
okul ҫocuklarının ihtiyaҫları fazlası ile karşılanıyor. Kırsal alanda en fakir aileler bile
bütҫelerinin büyük kısmını ҫocuklarının eǧitimleri iҫin harcıyorlar. Her ne olursa olsun
gösterdiǧimiz bakım aşırı bir boyutta gerҫekleştiǧi iҫin genҫlerimizin saǧlıklı gelişimleri iҫin
bu ҫok fazla iyi olmayabilir. Örneǧin bu sene`nin ulusal kolej`in giriş sınavını el`e alın.
Toplumun neredeyse bütünü ҫocuklara konforlu bir ҫevre sunmak iҫin hareket`e geҫirilmişti.
Gazeteler ebeveyn`lere ҫocuklarının bu zor durumda ne yemeleri gerektiǧi konusunda
tavsiye`lerde bulunuyordu. Ebeveyn`ler okulların yakınlarında genҫlerin öǧle vakti
dinlenebilmeleri iҫin odalar kiraladılar. Kolej`in etrafındaki caddeler trafiǧe kapatılmıştı. Ve
en aşırı trafik olaylarında ҫin devleti`nin kuzey doǧusunda bulunan „Dalian“ havalimanı
şehrin üzerinden uҫmayı engellemek amacı ile yollarını deǧiştirmeleri iҫin uҫak tuttular. Bu
muameler ile bu ҫocuklar gelecekte yetişkin oldukları zaman beklentileri yerine
getirebilecekler mi? Ҫin devleti`nin yaşlanma araştırma merkezi`nin en son araştırması
büyümüş olan ҫin ҫocuklarının 30%`dan fazlasının anne-babaları tarafından maddi anlamda
destek gördüklerini ve birlikte yaşadıklarını gösteriyor. Bunların 50%`si bir iş bulamadılar
veya „iş ҫok yorucu olduǧu iҫin „işlerini bıraktılar. Geҫenlerde Zhejiang ilinde gerҫekleşen
bir iş fuarında küҫük şehirlerde bulunan küҫük şirket`lerdeki genҫlerin istemediǧi 14.000
işyeri doldurulamadı. Başarılı bir kariyer saǧlam bir iş ile başlar. Iş`in ne kadar küҫük olduǧu
gözetilmeksizin ҫalışmaya ve öǧrenmeye hazır olan bir kimse sonunda başarı saǧlayacaktır.
Bu bizim ҫocuklarımıza öǧretmemiz gereken bir durum. Bunun yerine „hedonistic“ bir yaşam
tarzını tercih eden ve aǧır iş`ten sakınan bir nesil`e sahibiz. 1997 yılında Tamotsu Sengoku
adlı japon sosyoloǧu ҫin ҫocuklarının on sene iҫerisinde „bir ciddiyet`lik düşüşü“
yaşayacaklarını tahmin etti. Japon genҫ`lik araştırması enstitüsü`nün başkanı olarak japon
genҫlerde mevcut olan ciddiyetlik eksikliǧi ile ilgili kapsamlı araştırmalar gerҫekleştirdi. Bu
konu ile ilgili bir kitap`ta Sengoku şöyle yazıyor: „1970`li yılların başından önce japonların
idealleri batılaşmak ve rekabette amerika ve avrupa gibi gelişmiş ülkeleri yakalamak. O
zamanın etik deǧerleri aǧır iş, dayanıklılık ve bir kimse`nin kendini feda etmesi. Fakat 1990`lı
yıllarda Sengoku japon genҫlerinin bu deǧerleri terk ettiklerini ve hayatlarını konforlu bir
yaşama adadıklarını söylüyor. „Zor dönemlerden artık geҫmek istemediler ve bunun yerine
zorluklardan sakındılar.“ Bu durum`dan bir takım şeyleri öǧrenmemiz gerekiyor. Bizim
ulusumuz on dokuzuncu ve yirminci yüzyıl`da gelişim konusunda batı`lı ülkelerin
arkasındaydı. Bir ҫok ҫin nesillerinin modern globalleşmeye ayak uydurmalarını saǧlayan
unsur dayanıklılık. Eǧer genҫlerimiz bu motivasyonu kaybederse, endişeli bir gelecek bizi
bekliyor.
Iki şehrin hikayesi
Londra ve berlin: iki başkent ve emlak yatırımcıları iҫin iki uygun yer. Fakat londralı emlak
komisyoncusu ve berlin`li meslektaşı`nın fark ettiǧi gibi ingiltere ve almanya`da durum
oldukҫa farklı.
Andrew Weir: Merhaba Heinz. Berlin`de emlak alışverişi ne durumda?
Heinz Krüger: Gerҫekten ҫok karışık, Andrew. Bazı alanlarda olaylar ҫok hızlı gelişiyor ve
block daire`leri gibi emlak türlerinde aҫıǧımız var.
Weir: Kim bu emlakları satın alıyor?
Krüger: Özellikle ingiltere`den, irlanda`dan ve iskandinavya`dan gelen yabancı yatırımcılar.
Ve bu emlakları satın alan sadece büyük kurumlar deǧil, daha ҫok özel kişiler.
Weir: Bu son zamanlarda gerҫekleşen bir durum mu?
19
Krüger: Evet ve bu gelişme gerҫekten yeni. Geҫen eylül ayında Sunday Times gazetesinde
bir makale ile başladı. Yazar berlin`i ziyaret etti ve bir yatırım imkanı olarak nasıl
görünebildiǧine şaşırmıştı. Yatırımcılar emlakları avrupa`nın doǧusundan satın alıyorlardı,
fakat aynı fiyat`a ve hatta daha güvenli bir ortam`da berlin`de emlak`ların mevcut olduǧunu
hiҫ kimse fark etmemişti.
Weir: Bu durum fiyat`ların berlin`liler iҫin yükselmesine neden oldu mu?
Krüger: Fiyatlar yaklaşık 10% yükseldi, fakat fiyat durumu daha ҫok bulunulan yer`e baǧlı.
Sanırım londra`daki yabancı yatırımlara alışıksınız.
Weir: Bu doǧru. Biz her zaman yüksek sayı`da yabancı yatırımları ҫekmeyi başardık. En
büyük deǧişiklik bu yatırımları yapan ülkelerde gerҫekleşti: şu an yüksek miktarlarda rus ve
ҫin parası görüyoruz.
Krüger: Öyleyse şu an meşgul musunuz?
Weir: Oldukҫa meşgul. Şehrimizi yoǧun bir şekilde etkileyen tek unsur 2005 yılının sonunda
büyük ikramiyeler veren finans şirketleri. 2006 yılının sonundaki ikramiyelerin daha da büyük
olması bekleniliyor.
Krüger: Ve bu insanlar bu ikramiyeler ile neler yapmak istiyorlar?
Weir: Faiz`ler düşük olduǧu iҫin insanların bir kısmı emlaklarını tutmaya ve kiralamaya
ҫalışıyorlar veya iҫinde oturmak iҫin emlak satın alıyorlar.
Mal varlıǧı ingiltere`de uzun zamandan beri bir baǧımlılık haline geldi ve şu an ҫok cazip bir
yatırım biҫimi.
Krüger: Almanya`da biz emlak komisyoncuları insanların emlaǧa yatırım korkusunu
yenmelerinde nasıl yardımcı olabileceǧimizi bilmiyoruz. Anket`ler insanlar`ın yüzde
sekseninin emlak sahibi olmak istediklerini gösteriyor, fakat gerҫek`te almanların sadece
42%`si kendi evlerinde yaşıyorlar- bu rakam berlin`de sadece 13%. Ingilizlerin düşünüş
biҫimleri oldukҫa farklı, öyle deǧil mi?
Weir: evet, ingilizlerin yaklaşık 70%`i kendi evlerinin sahipleri. Emlaklar her zaman iyi bir
yatırım olarak görülüyor ve bu durum bugün daha da doǧru. Gördüǧümüz olay bir`den fazla
ev satın alan şehir ikramiye tip`leri deǧil, şu an ikinci veya üҫüncü yatırımın arayışında olan
büyük bir müşteri yelpazesi görüyoruz.
Krüger: Bu duruma sizce ne sebebiyet veriyor?
Weir: Borsa`ların deǧişkenliǧi ve emeklilik korkuları büyük bir rol oynadı. Bunun haricinde
rekabet`i oldukҫa yüksek olan bir ipotek piyasasasına sahibiz. Bir ҫok durumlarda özellikle
londra`nın merkezinde ipotek ödemeleri gerҫekte ödenilen kira`dan daha düşük. Fakat bana şu
durumu izah edin: eǧer almanlar bütün yaşamları boyunca kira`da otururlarsa emekli oldukları
zaman kendi evlerini ödeyebilmeleri iҫin maddi durumları nasıl yetsin?
Krüger: Kiralar emeklilerin ödeyebilecekleri şekilde hala oldukҫa düşük. Örneǧin berlin`de
fiyat`ları uygun bir seviye`de tutacak şekilde yaklaşık 100.000 boş dairemiz var.
Weir: Londra`nın merkezinde bulunan orta-boy, iki-yatak oda`lı bir daire ay`da kolayca 1500
sterling (yaklaşık 2200 €) tutabilir. Berlin`de bunun fiyat`ı ne kadar olur?
Krüger: Bu daire`nin büyüklüǧüne baǧlı. Hangi büyüklüǧü kastediyorsunuz?
Weir: Özür dilerim, fakat ingiltere`de daire`leri metre kare yerine yatak odaların sayıları ile
anlatmak normal. Fakat seksen metre kare diyelim.
Krüger: Berlin`de seksen metrekarelik bir daire`yi 800 ve 1000 € arasında kiralıyabilirsiniz.
Aynı daire`yi „ortalama“ bir yer`de satın aldıǧınız zaman yaklaşık 150.000 € ve „lüks“ bir
yer`de 350.000 € tutabilirsiniz. Bu durum londra ile nasıl karşılaştırılabilinir?
Weir: Bu ҫok büyük bir ölҫüde deǧişiyor, fakat ortalama rakam 300.000 sterling (yaklaşık
445.000 €) olabilir. 250.000 sterling`in altında kiralayabileceǧiniz iki-yatak oda`lı daireleri
londra`nın bir kaҫ yerlerinde bulabilirsiniz, fakat başka yerlerde fiyat`ı bir milyon sterling`in
üzerinde olabilir.
Krüger: Ve insanlar hala satın almak istiyorlar! Öyleyse londra`da yatırım yapmak iҫin
300.000 sterling`im olsa nereye gitmem gerekir?
20
Weir: 2012 yılında gerҫekleştirilecek olan olimpik oyunlar nedeni ile herkes size doǧu`ya
gitmenizi önerecektir. Bir ҫok etkinliklerin gerҫekleştirileceǧi Londra`nın doǧusundaki
yenilenmenin yararlı bir etkisi olacaǧı düşünülüyor. Alt yapının iyi olduǧu yerlerde, fiyatlar
bir haylı yükseldi. Futbol dünya şampiyonluǧunun her hangi bir etkisini gördünüz mü?
Krüger: Şimdiye kadar deǧil. Bizim iҫin sadece oldukҫa sessiz bir zamandı, ҫünkü herkes
maҫ`ları izliyordu.
Weir: Almanya`da bir ҫok emlaǧın ankastre mutfaǧı olmadan kiralandıǧını biliyorum.
Londra`da mutfaǧı olmayan bir daire`yi kiralamayı düşünemezsiniz.
Krüger: Evet ҫoǧu kez mutfakları basit olan daireler bulabiliyorsunuz. Fakat şu an bir
deǧişim görüyoruz!
Weir: Gelecek sene`den itibaren ingiltere`de her ev satan bir kimse emlak ile ilgili bir ҫok
evrak iҫeren bir „satış dosyası“ sunmak zorunda. Buna benzer bir durum almanya`da söz
konusu mu?
Krüger: Hayır, fakat alıcının emlaǧın deǧerini etkileyebilecek gelişmelerin olup olmadıǧını
araştırması gereken ingiltere`nin ters durumu söz konusu. Almanya`da bu planlar ile ilgili
bilgi toplamak emlak komisyoncusunun görevi. Bunun haricinde satıcı ev`in iyi bir durumda
olduǧunu onaylaması veya mevcut olan bir kaҫ sorunu aҫıklaması lazım. Londra`nın emlak
sektörü bizim sektörümüzden biraz farklı görünüyor. Bu sene daha sonraları buraya gelmeyi
planlıyorum ve durumu daha yakından görmek iҫin seviniyorum.
Weir: Sizin ile buluşmaktan mutluluk duyarım.
Krüger: Teşekkür ederim. Ve eǧer berlin`i ziyaret edecek olursanız bazı yatırım imkanlarını
size gösterebilirim.
Markanızı geliştirmek
„Söylediǧimiz ve yaptıǧımız her şey ruhumuzun süresi ve gölgesi olduǧu iҫin bizim etkimiz
var oluşumuzun kalitesi tarafından belirleniyor“. Dale E. Turner, amerika`lı oyuncu.
Sizin meslektaşlarınız ve iş ortaklarınız üzerindeki etkiniz iş hayatında ҫoǧu kez başarınızı ve
başarısızlıǧınızı belirliyor. Bob Dignen size diǧer insanlar üzerindeki etkinizi nasıl kontrol
edebileceǧinizi ve durumunuzu nasıl düzeltebileceǧinizi söylüyor.
Başka insanları etkileyebilme yeteneǧi iş dünyasında her zaman önemli bir yetenek`ti. Son
senelerdeki kurumsal deǧişiklikler bu yeteneǧin gittikҫe önem kazandıǧını gösterdi. Şirket
hiyerarşi`leri deǧişiyor ve emir ile kontrol gibi eski yönetim şekilleri daha fazla yetkiler ile
donanmış proje ekiplerine yerini bırakıyor. Sonuҫ olarak bir ҫok insan şart koşulan kurallara
uyulmasını zorlamak iҫin hiyerarşik güc`e sahip deǧil. Bunun yerine insanları ikna etmek ve
etkilemek zorundalar. Bu makale`de başkalarını verimli bir şekilde etkilemek iҫin gerekli
yetenekleri sunuyoruz ve bir sonra ki toplantı, tanıtım ve pazarlıkta deneyebileceǧiniz pratik
teknikler sunuyoruz. Okumaya devam etmeden önce aşaǧıdaki sorular ile ilgili biraz
düşününüz ve ondan sonra cevaplarınızı makale`deki cevaplar ile karşılaştırmak iҫin biraz
zaman ayırınız.
•
•
•
•
•
•
Iҫinde bulunduǧunuz ortam bir insan`ı etkileyebilme yeteneǧini nasıl etkileyebilir?
Başka insanları etkileyebilmeniz iҫin ne tür strateji`ler kullanabilirsiniz?
Fikirlerinize aykırı görüşler ile nasıl başa ҫıkabilirsiniz?
Hikaye anlatımı ve „anekdot`lar“ başka insanları etkilemede size nasıl yardımcı
olabilir?
„Kişilik güzelleştirmesi“ nedir ve kariyer gelişiminizi etkilemek iҫin bunu nasıl
kullanabilirsiniz?
Diǧerlerini verimli bir şekilde etkileyip, etkilemediǧinizi nasıl kontrol edebilirsiniz?
21
1. Ortamın önemi
Her iletişim`de geҫerli olduǧu gibi başka insanları etkileyebilme yeteneǧi özel durumunda
incelenmesi lazım. Bir durum`da başkalarını etkilemek başka bir durum`da etkileme aҫısından
başarısız olabilir. Fakat önemli olan bir etken güҫ. Örneǧin satıcılar potansiyel bir müşteri`ye
yaklaşdıklarında ҫoǧu kez güҫ noksanlıklarını fark ediyorlar. Sonuҫ olarak müşteri`yi
etkileyebilmek iҫin bir „tarz“ kullanmak zorunda olabilirler. Bu yaklaşım insanı dinlemeye ve
o zaman yerine getirilebilecek ihtiyaҫların belirlenmesi iҫin yaratıcı soru sorma yöntemine
dayalı olabilir. Diǧer yönden alıcılar ҫoǧu kez daha agresif olan bir „tarz“ kullanabilirler.
Örneǧin tanışmış olduǧum alıcıların ҫoǧu daha düşük fiyatlar ve fazla hizmet iҫin
teslimatҫılara daha fazla baskı yapmak amacı ile „sözlerini geҫirmeye“ ҫalıştıkları görünüyor.
Bu iki yaklaşımda kullanılan dil örnekleri ile ilgili ҫıkartmalı tavsiye kaǧıdına bakınız.
Insanları her durumda etkileyebilmek iҫin kullanmanız gereken doǧru strateji`yi
planladıǧınızda insani ilişkilerde sahip olduǧunuz gücü ilk önce deǧerlendirin. Ondan sonra
etkileme strateji`lerin yardımı ile ulaşmak istediǧiniz hedefleri belirleyen fikirleri kontrol
edin.
Kendinize sorun: Hangi durumlarda hiyerarşi`deki yerim diǧer insanları etkilemeyi
mümkünleştiriyor veya etkileme yeteneǧini kısıtlıyor?
2. Insanları etkilemek iҫin stratejiler
Bu bölümde işyerindeki diǧer insanları etkileyebilmek iҫin dokuz özel strateji`yi inceliyoruz.
Her strateji`nin ardından üzerinde düşünebileceǧiniz bir soru geliyor. Kullanılan dil`in
örnekleri iҫin sayfa 71`e bakınız.
•
Yararları vurgulayınız: Insanlar daha büyük bir ihtimal ile kendi ihtiyaҫlarını gideren
şeyleri sunan insanlar tarafından etkileniyor. Gerҫek`te insanlara niye ihtiyaҫları
olduklarını anlatarak onları daha az etkiliyor olabiliriz, fakat kendilerine ne
istediklerini sorarak ve ondan sonra doǧru ҫözümü sunarak daha fazla etki
yaratabiliriz.
Kendinize sorun: Insanlara bir şey anlatmak yerine onlara hangi sıklık ile sorular
soruyorum?
• Güven geliştirin: Insanlar etkilenme konusunda güvendikleri bir kimse`ye karşı daha
aҫıklar. Bu güvenin geliştirilmesi ҫoǧu kez sizin adil davranışlarınıza ilişkin insanların
algılamasına, kararlılıklarına ve sizin başarı bilanҫonuzu bilmelerine baǧlı. Insanlar
büyük ihtimal uzmanlık bilgisi ile verdiǧi sözü yerine getirebileceǧine inandıǧı bir
kimse`ye güvenecek.
Kendinize sorun: Benim vermiş olduǧum kararlara ve yapmış olduǧum deǧerlendirmelere
güvenebilmeleri iҫin insanlar yeteneklerim ile ilgili yeterince bilgi`ye sahipler mi?
• Aҫık ve net olun: Bundan önceki makalelerde`de söylemiş olduǧumuz gibi aҫık ve net
olmak bir iletişim iҫin ҫok önemli. Bu durum hem söylemiş olduǧunuz iҫerik (ne
söylüyorsunuz) hem de motivasyonu`nuz (neden söylüyorsunuz) iҫin doǧru bir durum.
Düşünce biҫimini aҫık ve net bir şekilde anlatan insanlar daha büyük bir ihtimal ile
dürüst, her iki tarafın kazandıǧı bir sonuca ilgi duyan ve böylece başkalarını
etkileyebilen bir kimse olarak görülecekler. Bunun tersine fikirlerini oluşturan ve
düşünce tarzını anlatamayan kimseler taktik ve başka insanları yönlendirme amacı ile
22
•
•
•
davranan bir kimse olarak görülebilir. Bir ҫok uluslararası iletişimciler aҫık ve net
olmanın öneminin tam olarak farkında deǧiller ve kolay bir şekilde başkalarının
kendilerinin ne söylediklerini ve bunları neden söylediklerini bildiklerini tahmin
ediyorlar. Kendinize sorun: Insanlar hangi ölҫüde beni aҫık ve net iletişim kuran bir
kimse olarak tanımlıyorlar?
Mantıklı argümanlar kullanın: Durumların ҫoǧunda insanlar güven ile pekiştirilmiş
olan iyi argümanlar ile ikna ediliyorlar.
Kendinize sorun: Insanlar beni hangi ölҫüde mantıklı bir şekilde nedenlerini aҫıklayan
bir kimse olarak görüyorlar?
Ilişkilere odaklanın: Insanlar genelde sevdikleri veya ortak ilgi alanlarının olduǧu
insanlar tarafından etkilenmeye daha aҫıklar. Nezaket, saygı, aҫık fikirlilik ve bir
nebze espiri anlayışı oldukҫa önemli olabilir. Ayrıca bu etkenlerin öneminin
kültür`den kültür`e deǧişebileceǧini hatırlayın.
Kendinize sorun: etkilemem gereken insanların kaҫ tanesi beni gerҫekten seviyor?
• Güҫlü olun: Insanlar büyük ihtimal ile fikirlerini aҫık ve inatҫı bir şekilde savunanlar
tarafından ikna ediliyorlar. Şiddet insanları etkileyemeyecektir. Bu bir başka önemli
kültürlerarası bir sorun: (özellikle kuzey avrupa`nın ) bazı ülkelerinde bir kimse
istediǧini yaptırabilen bir kişi olarak algılanıyorsa japonya gibi uzlaşmaya yönelik
kültürlerde bu davranış bir şiddet gösterisi olarak algılanabilinir.
Kendinize sorun: Insanlar beni hangi ölҫüde istediǧini yaptırabilen veya şiddetli bir kimse
olarak görüyorlar?
• Geleceǧe bir bakış: Geleceǧin adım-adım anlatımı ile aҫık ve net vizyonunu ve bu
vizyon`a ulaşma imkanlarını sunan insanlar daha verimli ve güҫlü olarak görülüyorlar.
Bu vizyon-netliǧi olgu ve rakamlar ile en iyi şekilde ulaşılamaz, ilham kaynaklı
anekdot ve hikayeler ayrıca yardımcı olabilirler.
Kendinize sorun: Insanlar beni hangi ölҫüde ilham kaynaǧı ve net bir vizyon`u olan bir
kimse olarak anlatırlar?
• Özgüvenli olun: Bazı insanlar başka insanları ayrıntılı argümanlar ve güvenilir veriler
olmadan kişilikleri ve karizmaları ile etkileyebilirler. Her ne olursa olsun karizmatik,
özgüvenli ve kendini beǧenmiş olarak görünmek arasında ince bir ҫizgi bulunuyor.
Kendinize sorun: Insanlar beni karizmatik ve özgüvenli olarak görüyorlar mı? Insanlar
beni kendini beǧenmiş olarak görebilirler mi?
• Olumlu düşündüǧünüzü gösterin: Olumsuzluk pek ilham verici deǧil. Yaratıcı
ҫözümler iҫin enerji ve tutku ile olumlu düşünen insanlar daha cazip ve güҫlüler.
Kendinize sorun: Insanlar büyük ihtimal ile beni olumlu veya olumsuz bir kişi olarak mı
tanımlarlar?
3. Itirazlar ile başa ҫıkmak
Sizin başkalarını etkileme yeteneǧiniz sizin yapmış olduǧunuz önerilere karşı dil`e getirilen
itiraz`lar ile başa ҫıkma kapasiteniz. Her zaman önerileri önceden tahmin etmeye ҫalışın ve
karşıt-argümanlarınızı planlayın. Aşaǧıda tartışmalarda dile getirilmiş olan bir sürü farklı
itirazlar bulunuyor. Hangi karşıt-argümanları kullanabilirsiniz? Kendi fikirlerinizi sayfa 71`de
bulunan ҫıkartmalı kaǧıt ile karşılaştırın.
23
Itiraz türleri
moral
analiz
tecrübe
öncülükler
başarısızlık korkusu
Göz ardı etmek
Güҫ oyunu
deǧişiklik korkusu
Örnek
„bu durum etik deǧil“.
„daha fazla veri`ye ihtiyacımız var.“
„bunu daha önceleri denemiştik.“
„yapılacak ҫok daha önemli bir işim var.“
„eǧer bu iş yolunda gitmezse ne olur?“
“ben anlamıyorum.”
“bu olay`yı cezalandıramam.”
Kendinize sorun: daha ne tür argümanlar duyabilirim ve hangi karşıt-argümanları
kullanabilirim?
4. Öykü anlatımı ve anekdot`lar
“Öykü anlatımı fikirleri bugün`ün dünyasına düşünceleri aktarma konusunda en güҫlü
yöntem.”
En son öykülerin nasıl anlatılması gerektiǧini öǧrendiǧi iki-haftalık eǧitim kursuna
gittiǧini anlatan norveҫ`li personel müdürü ile görüştüm. Bu kulaǧa tuhaf bir seminer
seҫimi olarak gelebilir, fakat sayısı gittikҫe artan işletme liderleri ҫalışanlarını
etkileyebilmek iҫin öykü-anlatım becerilerini öǧreniyorlar. Öykü anlatımı binlerce sene
insanlara öǧreten, bilgi veren, insanları eǧlendiren ve etkileyen eski bir sanat. Geleneksel
olarak sözlü iletilen hikayeler bir nesil`den diǧer nesil`e bir kültürü aktarmanın aracı, bu
nedenden dolayı geҫmiş ve şimdiki zaman arasında unutulamayan bir köprü kuruyorlar.
Bugün işletme liderleri ҫalışanlarına ilham vermek, etkilemek ve yönlendirmek amacı ile
unutulmaz öyküler üreterek ҫalışanlarını deǧişim vasıtası ile öyle deǧiştiriyorlar ki bu
durumu olgu ve rakamlar ile basit bir şekilde aҫıklamak imkansız. Kişisel anekdot`lar en
ҫok kullanılan öykü-anlatım teknikleri. Anekdot`ların avantaj`ı konuşmacı`yı ve
dinleyici`yi belli bir duygusal seviye`de buluşturarak konuşmacının daha insani
görünmesini saǧlamak. Dinleyiciler gerҫeǧi öykü anlatıcısının gözünden, kulaklarından ve
duygularından görmeleri iҫin motive ediliyorlar. Burada insanları etkileyebilmeniz iҫin
bazı farklı anekdot tarzları bulunuyor:
•
•
•
•
Kişisel deǧerlere bir bakış: örneǧin zor bir karar veya utanҫverici bir an ile nasıl
başa ҫıktıǧınız ile veya beklenmedik bir şekilde nasıl başarı elde ettiǧiniz ile ilgili
kendiniz hakkında bir kısa öykü anlatmak kişisel deǧerleri aҫıklamanın ve
başkalarının sizi bilmesi, size saygı duyması ve güvenmesi iҫin bir temel
oluşturmanın en mükemmel yolu olabilir.
Bir öǧrenme tecrübesi: şu an ki sorun ile ilgili nasıl bir izlenim edindiǧinizi
gösteren bir öykü anlatımı ҫözümünüzün kabullenmesini desteklemek amacı ile
genelde kullanılan bir yardımcı araҫ. Özellikle kişisel veya acı dolu öǧrenilen bir
tecrübe`yı paylaşmak önerilerinizi desteklemek aҫısından güҫ`lü bir yöntem.
Şaşkınlık anları: Ya sizin başka bir kimse`yi yanlış anlamanızdan ya da onların sizi
yanlış anlamasından dolayı yaşamış olduǧunuz bir yanlış anlaşılma ile ilgili bir
öykü anlatmak insanlar`ın sizi yanlış anlamamaları iҫin rica`da bulunmanın ilginҫ
bir yöntemi olabilir. Anekdot aksi takdirde tam kabullenilmeyen argümanlar ile
ilgili aҫıkfikirliliǧi desteklemesi gerekiyor.
Inatҫılıǧın anları: Beklenilenin aksine zorluǧun gölgesinde inatҫılıǧın öyküsünü
anlatmak zor zamanlarda moralleri yükseltmek ve insanları motive etmek iҫin ҫok
iyi bir yöntem. Bu hikayeler ünlü tarihi veya ҫaǧdaş`lar ile ilgili anekdot`lara
dayanmaya eǧilim gösteriyor, fakat kendi yaşam öykünüzün bir unsurunu iҫerdiǧi
zaman daha iyi iş`e yarıyor.
24
•
Kendiniz deneyin: Vizyonunuza angajman geliştirmek amacı ile bir dizi
profesyonel ortamlarda kullanabileceǧiniz kişisel anekdot`ları geliştirmek iҫin dört
öykü anlatım formatlarını kullanın.
5. Olumlu kişilik gösterme ve kariyer gelişimi
Insanları etkilemek bir cuma öǧleninde gerҫekleşen bir toplantı`da bir program hususu
hakkında anlaşmaya varmak gibi tek bir konu ile sınırlı kalmıyor. Başkaları üzerindeki
etkimizin dikkatlı yönetimi sayesinde kendi kariyerimizi etkileyebiliyoruz. Her oda`ya
girişinizde konuşma ve dinleme tarzınız, gülüşünüz, saҫ modeliniz ve giymiş olduǧunuz
giyisiler ile bir etki dalgası yaratıyorsunuz. Bu hususların bütünü bir deǧer paketi sunuyor.
Işkadınları ve erkeklerinin gittikҫe artan sayısı olumlu-kişilik gösterme hizmetleri veren
danışmanlık şirketlerine ilgi duyuyorlar. Bu hizmetler işverenlerinin, meslektaşlarının ve
müşterilerinin kendileri ile ilgili edindikleri izlenimini, etkilemekte ve kendi kariyer
imkanlarını maksimize etmekte yardımcı olabilir. Başkalarını etkileyebilmek iҫin güҫlü bir
olumlu kişilik ve „promotional“ strateji ile birlikte sizin kim olduǧunuza ve ne tür hizmetlerde
bulunabileceǧinize dair net bir vizyon geliştirmek gerekli.
Aşaǧıdaki üҫ adım size verimli bir olumlu kişilik stratejisi yaratma konusunda yardımcı
olabilir:
•
•
•
Birinci adım: „Yalnızlık“ niteliǧini tanımlayın: Sizin sahip olduǧunuz „yalnızlık
niteliǧi“ sizin sunmuş olduǧunuz özel nitelikler- örneǧin eşsizliǧiniz. Pepsi, Nike ve
BMW gibi markalar kendi vizyonlarını ve deǧerlerini tanımlama konusu iҫin
milyonlarca dolar harcıyorlar. Şu an kendinize sorun: ҫevremdeki insanlara nazaran
beni daha deǧerli ve farklı kılacak hangi niteliǧi sunabilirim? Sayfa 72`de bulunan
ҫıkartmalı kaǧıt bölümündeki soruları kendiniz hakkında beş dakika düşünmek iҫin
kullanın. Ondan sonra kendiniz ile ilgili kısa yirmi kelimeden az oluşan bir kişilik
metni yazın ve bir ҫok kez bunu sesli bir şekilde okuyun. Eǧer bu sizi
heyecanlandırmıyorsa, sizi heyecanlandırana kadar bir daha hazırlayın ve okuyun.
Ikinci adım: „kendinizi satın“: en mükemmel niteliklere sahip olabilirsiniz, fakat bu
nitelikleri kimse bilmediǧi zaman, o zaman bunlara sahip olmayabilirsiniz. Başarılı bir
„olumlu kişilik“ verimli iletişim stratejisine dayanıyor. Bu sizin kendinizin şirketiҫi
(meslektaşlarınız ve yönetim`e) ve şirketdışı (müşterilere ve diǧer şahıslara reklam
yapmanız anlamına geliyor. Deǧerli görünmeniz gerekiyor, öyleyse insanların sizi
bilmesi iҫin adımlar atın: toplantı`lara davetiye elde edin, ayriyetten düzenlenen
proje`lere katılın, yeni ilişkiler kurmak iҫin konferanslara gidin ve insanların
yapabileceklerinizi öǧrenmelerine izin verin. Kapıları aҫacak olan ününüzü
geliştirmeye başlayın. Arkadaşlar, meslektaş`lar ve müşteriler ile kurduǧunuz ilişkiler
sahip olabileceǧiniz en iyi pazarlama yolu. Öyleyse bunu dikkatli bir şekilde koruyun!
Üҫüncü adım: liderlik vasıtası ile fazla deǧer ekleyin: eǧer kariyer markanızın deǧerini
yükseltmek istiyorsanız, inisiyatifi elinize geҫiriniz ve işyerinde mümkün olduǧunca
ҫok liderliǧi üstleniniz. Bu haftalık personel toplantılarında tutanak tutmaktan yeni
projeleri yönetmeye kadar varabilir. Hatırlayın: ilk başta markanızı geliştirebilmeniz
iҫin etkileme gücü elde etmeniz gerekiyor.
6. Etkinizi kontrol edin
Bugünün iş dünyasında insanları etkileme yeteneǧi hem kurumlar hem de birey`ler iҫin
artan bir öneme sahip. Farklı uluslararası durumlar`da kurumların başka insanları motive,
ikna edebilen ve etkileyebilen insanlara ihtiyaҫları var. Hem kurumsal hem de kariyer-
25
gelişim hedeflerine ulaşmak iҫin bireylerin her durum`da doǧru etkileme stratejisini
kullanabilmeleri iҫin bilgi ve uyuma ihtiyaҫları var. Bu konu`ya ne kadar iyi hakimsiniz?
Kendi başarınız ile ilgili bir fikre sahip olabilirsiniz, fakat etrafınız`dakilere neden bu
konu`yu sormuyorsunuz? Gerҫek`ten ne kadar başarılı olduǧumuzu keşfetme konusunda
bir deǧerlendirme edinmek en iyi yöntem. Bu makale ve ҫıkartmalı dil bölümleri üzerinde
ҫalıştıktan sonra neden bir kaҫ güvenilir işverene, meslektaşlara veya müşterilere insanları
etkileme konusunda kendi tarzınız ile ilgili soru sormuyorsunuz? Böyle yaparak hangi
güҫlü yönlerinizi maksimize edebileceǧinizi öǧrenebilirsiniz. Ve üzerinde
ҫalışabileceǧiniz bir kaҫ zayıf yönlerinizi keşfedebilirsiniz.
Milyon dolarlık öǧrenci
Parlak, ateşleyici bir fikir ve oldukҫa gelişmiş işletmecilik anlayışı ile yirmi-iki yaşındaki
Alex Tew eşi benzeri olmayan bir başarı elde etti: milyon dolar`lık websitesi. Bugün genҫ
işletmeci ҫok cazip tekliflerde bile seҫici olabiliyor. Rebecca Perl bilgi veriyor.
Ara sıra birileri kendisinin ramp ışıǧında durabilecek şekilde olaǧanüstü basit ve orjinal
bir işletme fikrini dil`e getiriyor. Bu olay ingiltere`nin küҫük-güney-batı şehri
Cricklade`den gelen yirmi iki yaşındaki Alex Tew`ın durumuydu. Ismini hatırlamıyor
olabilirsiniz, fakat geҫen sene başlatmış olduǧu milyon dolar`lık website`sinden duymuş
olma şansınız oldukҫa iyi (kutu`ya bakınız). Bu site`nin fikri bir gece yarısında Tew
„işletme yönetiminde“ almış olduǧu derece`yi nasıl ödeyebileceǧini düşündüǧünde ortaya
ҫıktı. „Fikri genel olarak geliştirdim ve anneme göstermek üzere götürdüm“ diye
anlatıyor. „Kendisi etkilenmişti ve ben sabah`ın ayazında hala bunun iyi bir fikir olduǧuna
inanıyordum ve ondan sonra herşey gelişmeye başladı“. Asıl fikir bir website`de bir
milyon piksel şeklinde gösterilen reklam alanını bir dolar`a satmak. Ondan sonra alıcılar
kendi piksel bloklarından kendi websitelerine doǧru bir baǧlantı`ya sahip olacaklar. Tew
bu fikrin başarılı olup olmayacaǧından emin olmamasına raǧmen, bunu deneyerek
kaybedeceǧi şeyin ҫok az olduǧunu düşünüyordu. Bunun hesabını yaptı ve eǧer
piksel`lerin sadece 3%`nü satabilirse üniversite masraflarının bir kısmını karşılamak iҫin
hala iyi bir başlangıҫ olacaktı. Website`nin haberi ziyaret`ҫi trafiǧi ve talep oluşturarak
hızlı bir şekilde yayıldı ve bilinmişliǧinin zirvesindeyken website`nin bir gün`de
800.000`den fazla „bir`den-fazla-ziyaretҫi`si“ oldu. Böylece piksellerin sadece 3%`nü
satmak yerine Tew bunların hepsini beş ay`da sattı. Yüksek talep nedeni ile 2006 yılının
başında son 1000 piksellerini ebay`de toplam olarak 38.100 $ artırıma sunmaya karar
verdi. “Derin bir nefes aldım ve işim halloldu” diye Wired dergisine anlattı. Nottingham
üniversite`sinin Işletme ve Yenilikҫilik Enstitü`sünün müdürü profesör Martin Binks Tew
öǧrenciyken ҫok etkilenmişti. „Milyon dolarlık website harika bir fikir`di“ diyor Binks.
„Başarının anahtarı ilk olarak kolaylıǧında yatıyordu ve ikinci nedeni ziyaret`ҫi trafiǧi
arttıkҫa her piksel`in deǧerinin artmasıydı, fakat fiyat sonuna kadar aynı kaldı. Website`de
ne kadar ҫok ziyaret`ҫi trafiǧi oluştuysa, tanınmışlıǧı bir o kadar artıyordu. Milyon
dolarlık website`nin örneǧi bir ҫok işletmecilik kurslarımızda dil`e getirildi ve şüphesiz
daha ayrıntılı durum incelemesi materyalleri geliştirilecek“. Bunun haricinde Binks
reklamcıların website`ye olan ilgilerinin yenilikler ve merak faktörü sayesinde
uyandırıldıǧını söylüyor. Bazı reklamcılar bu site`nin insanların ilgilerini ҫekeceǧini ve
büyük bir başarı olacaǧını hızlı bir şekilde bildiklerini iddia ettiler, başkaları ise
reklamlarını kuşkulu bir şekilde website`ye yerleştirdiler. Reklamcılardan biri pazarlama
sektöründe şirket`lere müşteri bulma konusuna odaklanan ingiltere`deki Sponge New
Business adlı ajansın genel müdürü Steve Fair`di. Fair 100 piksel satın aldı. „Reklamı
website`ye yerleştirdikten sonra ziyaretҫi trafiǧinin gün`de 90 ziyaretҫi`den ortalama 5000
€ yükseldiǧini fark ettik“ diye anlatıyor. „Bir gün 19.500 ziyaretҫi sayısı oluştu. BBC
26
radyo`su ile röportaj yaptım ve yeni müşteri deǧerinde olan binlerce sterling kazandım. Bu
benim şimdiye kadar yapmış olduǧum masraflar aҫısından en verimli pazarlamamdı.“ Her
şeye raǧmen başarı`nın olduǧu yer`de bu iş`e inanmayanlar da var, böylece komploculuk
teorisi ayakta durabildi. Daha bilindik teoriler`den bazıları Tew`un gerҫek anlamda milyon
kazanmadıǧı ve kendisinin orta-yaş pazarlama yöneticisi olduǧu veya anne-babasından
biri`nin medya dünyasında yüksek bir mevki `de olması. Bunların hiҫ biri doǧru deǧil ve
Tew bu eleştirilere raǧmen hiҫ rahatını bozmadı. Websitesin`deki internet günlüǧünde
şöyle cevap verdi: „Eşsiz bir fikrim vardı (bu fikrin başarısı iҫin yenilik ҫok önemliydi ve
bunu hayat`a iyi geҫirdiǧime inanıyorum). Bu durum tesadüf eseri gerҫekleşmedi. En
önemli anlar`da bu sistemin ayakta kalması ve işlemesi iҫin en önemli kararları vermek
zorundaydım. Başarım beklenmedikti, evet, fakat tesadüf deǧil`di. „Ani başarı ve
medya`nın ilgisi Tew iҫin yeterince zor olmadıǧı iҫin 2006 yılının başlarında daha fazla
dram (acıklı olay) vardı. Milyon dolar website`si DDOS ataǧının saldırısına uǧradı.
Bilgisayar suҫluları Tew`a 50.000 $ ödenmediǧi durumunda koordineli grev tehtidinde
bulundular. Tew hiҫ birşey ödemedi ve site Tew internet günlüǧünde reklam yapma sözü
karşılıǧında bir internet güvenlik şirketi ile bir anlaşma yapana kadar altı günlüǧüne
kapalıydı. FBI bu saldırı`yı araştırmıştı. Her zaman olumlu olarak Tew 18 ocak internet
günlüǧünde şöyle yazdı: „Bu saldırının bir yan etkisi medya`da bir ҫok yeni haberlerin
ҫıkması. Bu durum sadece bugün 35.000`den fazla insan`ın website`yi ziyaret ettiǧi ve
yarın`ın daha büyük bir ihtimal ile ҫok daha yoǧun olacaǧı anlamına geliyordu. Belki
saldırganlar bana bir iyilik yaptılar!“. Tew ҫok genҫ yaşlarda işletmecilik yeteneǧini
gösterdi ve kendisini „fikirlerin insanı“ olarak tanımladı. Diǧer ҫocuklar sadece cep
haşlıǧı ile mutlu olurken, Tew ҫizgi film kitapları hazırlıyordu ve bunların tanesini 30
pence (yaklaşık 0,50 €) satıyordu. Işletmecilik yönü on kitapҫık satın alındıǧında bir
ҫikolata`nın bedava olmasında saklıydı. Tew iyi fikirlerinin randıman vermesinin sadece
bir zaman konusu olduǧunu biliyordu. Bu nedenden dolayı Tew bütün arkadaşları
üniversite`ye başlarlarken anne-babasının yanında ev`de kalmayı tercih etti ve iş projeleri
geliştirmek iҫin yerel süpermarket`de ҫalıştı. Para kazanma bakımından başka yarar
saǧlamasına raǧmen Tew`in ilk proje`lerinden hiҫ biri fazlası ile başarılı deǧildi. „Bütün
zaman boyunca öǧreniyordum ve bir takım şeylerin nasıl ҫalıştıǧını ortaya
ҫıkartıyordum“. Üҫ sene sonra Nottingham üniversitesinde işletme yönetimi fakültesine
yazıldı, fakat sadece bir sömestr sonrası milyon dolar website`si büyük başarı saǧladı. Tew
aslen sadece okumalarını ertelediǧini söyledi, fakat şu an üniversite`yi tamamlamak iҫin
geri dönmesinin ihtimali`nin ҫok az olduǧunu söylüyor. Okul`da ҫok iyi olmasına raǧmen
ne yapması gerektiǧini başkalarının söylemesinden hoşlanmadıǧını ve kesinlikle yaparak
öǧrenmeyi tercih ettiǧini söyledi. „Henüz öǧrenmediǧim bir şeyi bana ne öǧreteceklerini
bilmiyorum.“ Bir ҫok işletme profesörleri işletme alanında ҫalışmış deǧiller. Sadece
kitaplardan öǧretiyorlar ve bu beni biraz kızdırıyor“. Milyon dolar websitesinin başarısı
kesin olarak Tew iҫin kapıları araladı ve böylece seҫici olma hakkını kullanıyor. Bu
nedenden dolayı dünya`nın önde gelen internet şirketlerinden biri kendisine rol yaratma
teklifinde bulundukları zaman – hangi şirket`lerin olduǧunu söylemiyor- bunlara red
cevabı verdi. Bir ҫok insan`ın kararlarını sorgulayacaklarını bilmesine raǧmen bu işin
yapılması gereken doǧru bir iş olduǧundan emindi. „Bu teklifi aldıǧımdan dolayı gönlüm
gerҫekten okşanmıştı ve eǧer yeni kurulmuş bir şirket ise bu teklif daha farklı bir teklif
olabilir“ diye anlatıyor. „Fakat başka bir kimse iҫin ҫalışmayı düşünemiyorum. Beynim o
anlamda ҫalışmıyor“. Tew şu an kitap yayınlamak iҫin görüşmeler iҫinde ve bir ҫok
konuşmalar yapıyor. Bunun haricinde bir sonraki büyük kendisinin „internet bazlı“ ve
„uzun-vadeli işletme planı“ olarak nitelendirdiǧi proje üzerinde ҫalışıyor. Kendisine
aҫılmış olan bu yeni dünya`nın keyfini ҫıkartıyor ve profesör Binks“ kendisinin Alex
Tew`in gelecekte bir ҫok yaratıcı ve işletme fikirlerini geliştirmeye devam edeceǧinden
emin“. diye söylüyor. Milyon dolarlık soru şöyle: bir öǧrenci bir dolar milyoner`i
27
olduǧunda ne satın alır?” Acil bir şekilde ihtiyacım olan bir sürü ҫoraplar aldım, fakat şu
an büyük ihtimal gereǧinden daha fazlasına sahibim. Etraf`da gezinmek iҫin siyah bir mini
satın aldım ve itiraf etmem gerekirse ҫok fazla oynamadıǧım masa futbolu`nu”. Tew`un en
önemli lüks`ü Londra`da ofis olarak kullandıǧı lüks bir daire kiralamak ve personel
ҫalıştırmak dışında anne-babasına teşekkür etmek amacı ile satın almış olduǧu Tokyo
tatil`i. Tew iҫin aile oldukҫa önemli ve onlara bakabilecek şekilde bir pozisyon`da
ҫalışmak`tan oldukҫa mutlu. Şu an annesini yarım-gün bir iş`te ve kendisinden büyük iki
aǧabesini ҫalıştırıyor. Arkadaşlarının kendisine şu an daha farklı davranıp
davranmadıklarını sorduǧumda Tew kendisinin proje ile ilgili yeni arkadaşlarına hiҫ bir
zaman bir şey anlatmadıǧını söylüyor, ҫünkü onların kendisi ile ilgili bir ön fikir
geliştirmelerini hiҫ bir zaman istemedi. Ve eski arkadaşları kendisine daha farklı mı
davranıyor? Neden öyle davransınlar?
Milyon dolar`lık website
•
•
•
•
2005 yılında ingiliz öǧrencisi Alex Tew tarafından hayat`a geҫirildi. Ingiltere` de
üniversite`ye gidildiǧi zaman oluşan borҫdan kaҫınmak iҫin Tew bu site`nin
kendisine para kazandırabileceǧini düşündü.
Bu website reklam alanlarının blok şeklinde satıldıǧı bir milyon piksel`den
oluşuyor. Her reklamcının bir resmi ve website`ye bir baǧlantısı var.
O kadar başarılıydı ki bütün piksellerin satılması sadece 5 ay zaman aldı. Bazı
insanlar reklamcı`lardan büyük talep olmasına raǧmen Tew`un neden bir ikinci
website`sini kurmadıǧına şaşırdılar. “Milyon-piksel konseptinin parҫası olan
bütünleşmeyi ve özelliǧini korumaya kararlıyım” diye website`sindeki internet
günlüǧünde aҫıkladı.
Bu site ziyaretҫi kontrol hizmet`i Alexa tarafından dünya`nın en popüler 127.
websitesi olarak derecelendirildi.
Meşgul bir gelecek
Alex Tew ile ilgili bütün medya makalelerin bulunduǧu uzun liste`ye bakıldıǧında
röportaj`lardan yorulduǧu iҫin insan kendisini suҫlayamıyor. Business Spotlight en sonunda
kendisine ulaştıǧında haber kutusunda 5000 e-mail`den fazla e-mail bulunuyor- tipik ingiliz
sempatisi ile ҫok nazikti. Gelecek ile ilgili planları hakkında konuşuyordu. Milyon dolarlık
website`nin 2010 yılına kadar internet`te görüneceǧine dair reklamcı`lara söz verdiniz.
Bundan sonra ne olacak? Sanırım bu website`yi internet`te sıradışı fikirlerin sanduka`sı olarak
bırakacaǧım. Bu bir parҫa internet tarihi. Bu pikselleri yeniden bir daha satmayacaǧım.
Sanırım bu fikir eşi benzeri olmadıǧı ve bu nedenden dolayı orjinal olduǧu iҫin bu kadar
başarılı oldu. Ve 2010 yılında yeniden pikseller satmak zorunda kalsam bu arada iyi bir iş
yapmamış olurdum. Bu genҫ yaşta bu kadar başarılı olduǧunuz iҫin gelecekte başarılı olmanız
iҫin üzerinizde daha fazla baskı olduǧunu düşünüyor musunuz? Bu ҫok iyi bir soru. Belli bir
baskı miktarı var ve ben kesin olarak sadece bir başarı elde eden bir kimse olarak görünmek
istemiyorum. Fakat bunun sadece bir başlangıҫ olduǧundan eminim. Gerҫek`te bir ҫok iyi
fikirlerim var. Milyon dolar websitesi`nin başarısı bana diǧer projeleri gerҫekleştirmek iҫin
özgüven ve finansal desteǧi verdi. Şu an hangi konu üzerinde ҫalışıyorsunuz? Sene`nin
sonunda hayat`a geҫirmeyi ümit ettiǧim bir proje üzerinde yoǧun bir şekilde ҫalışıyorum.
Yeniden söylüyorum, bu proje internet-bazlı, fakat sıradışı fikir`den daha ҫok bu proje uzunvadeli bir işletme planı. Insanların her gün bakıp, kullanacaǧı bir şey olmasını umuyorum.
Fakat şu an söyleyeceklerimin hepsi bu kadar!
28
Alex Tew`un başarı iҫin önerileri
•
•
•
•
Iyi, orjinal bir fikre sahip olmak
Araştırmalarınızı yapın. Yaptıǧınız her hususu anlamak önemli, fakat ayrıntılarda
kaybolmayın.
Tavsiye sormaktan korkmayın
Bir ҫok insan`ın iyi fikirleri var, fakat bunlar ile ilgili hiҫ birşey yapmayın.
Adrian Furnham: yönetim psikolojisi
Yönetici eǧitim kurslarının tanınmışlıǧı bir ҫok kişi tarafından şaşkınlık ile izlendi. Tabii
ki bazı önemli ihtiyaҫları yerine getirdi. Nasıl zengin ve güҫlü insanların bir kişisel terapi
uzmanına ihtiyaҫ`ları varsa- her ikisi de (yönetici ve zenginler) birer statü sembolü ve bir
danışman, böylece yöneticilerin şu an yönetici eǧitimlerine ihtiyaҫ`ları var. Maalesef bu
eǧitimlerin söz verdikleri başarıyı kanıtlayan iyi bilimsel bir ispat`ın olmadıǧı görünüyor.
Fakat bu eǧitimlerin başarı saǧladıklarını nasıl ispatlayabiliriz. Aşaǧıdaki benzer soru`yu
cevaplandırmaya ҫalışan bilim adamlarının metodlarını kullanmak bir mümkün yöntem.
“Alternatif ilac`ın farklı sektörlerinin verdikleri sözü deǧerlendirmek iҫin bilim adamları
tesadüf sonucu gerҫekleştirilen kontrollü incelemeleri kullanıyorlar. Bu deneylerin üҫ
önemli unsurları var. Ilk`i hastaların (burada yöneticiler) tesadüf sonucu bir terapi
uzmanına (burada eǧitmenler`e) veya control gruplarına tahsis edilmesi. Tesadüf eseri
tahsis etmek ҫok önemli, ҫünkü terapi (eǧitim) iҫin kendi istekleri ile katılan insanlar
saҫtıkları etki`yi hesaba alıyorlar. Doktor-hasta (eǧitmen-yönetici) ilişkisindeki bütün
etkenlerinin sonucunu etkileyebileceǧini biliyoruz: yaş, eǧitim veya her iki tarafın iyi
görünümünün sürecin kendisinden ҫok daha önemli bir rol oynayabileceǧini biliyoruz.
Eǧer eǧitim iş`e yararsa bütün yöneticiler`e fayda saǧlaması gerekiyor. Eǧer sadece belli
eǧitmenleri olan belli tarz insanlar`a fayda saǧlayacaksa, o zaman bunun nedenini ve
eǧitim sürecinden farklı özel etkenlerin bir etki`ye sahip olup olmadıklarını bilmemiz
gerekiyor. Kontrol grupları bunu denemekte yardımcı oluyorlar. Bu tesadüf eseri yapılan
kontrollü incelemelerin ikinci hususu diǧer yöneticiler koşu, müzik, dinleme veya hiҫ bir
şey yapmama gibi eǧitim dışı faaliyet`lere tahsis edilirlerken bazı yöneticilerin gerҫek bir
eǧitmen olmayan bir kişi`ye tahsis edilmeleri. Bu gruplar bize yönetici
performanslarındaki deǧişikliklerin gerҫekleşip gerҫekleşmeyeceǧine dair bilgiler veriyor:
“Hızlı iyileşme” bedenin veya zihnin kendini iyileştirdiǧi bir tür. Iyileşme süreci her hangi
bir konu üzerinde konuşulabilecek bir kimse`nin olması, ofis`i terk etme veya önemli bir
şahıs olduǧunu bir kimse`ye hissettirmek ile desteklenebilir. Üҫüncü unsur ”tesadüf-eseri
inceleme” veya en ideali “ҫift-tesadüf eseri inceleme”. Tibbi deneylerde ne doktorlar ne
de hastalar hastaların gerҫek tedavi`yi elde edip etmediklerini bilmiyorlar. Ön bilgi güҫlü
bir şekilde sonuҫ`ları etkileyebilir. Eǧitim ile yöneticileri veya eǧitmenleri
körleştiremezsiniz, fakat yöneticilerin hangi tedavi`yi aldıklarını bilmemeleri gereken ve
bu tedavi`yi deǧerlendiren kimseleri körleştirebilirsiniz. Örneǧin altı aylık tesadüf eseri,
kontrollü bir inceleme`den sonra (RCT) ҫalışanlardan yöneticilerinin performanslarını
deǧerlendirmeleri istenebilir. Deney`deki hangi grub`un en fazla ve nasıl deǧiştiǧini
görmek amacı ile davranışların ölҫülmesi hala daha iyi bir yöntem. Eǧer eǧitim görmüş
yöneticiler istatistik bakımından diǧer gruplara nazaran daha iyi deǧerlendirmelere sahip
iseler, o zaman eǧitimin herkese yaradıǧını söyleyebiliriz. Eǧer eǧitim görmemişler ise o
zaman eǧitimin kimin iҫin, ne zaman nasıl iş`e yaradıǧı sorusunu cevaplama süreci yeni
başlayacaktır.
29
Insanlara güҫ mü vermek?
Bu devir tüketicilerin altın ҫaǧı`mış gibi görünüyor. Doǧru mu? Yanlış. Masrafları
azaltma baskısı altında büyük şirketler müşterilerini unutuyorlar. Son zamanda Business
Week yöneticilerin verimlilik ve hizmet arasındaki hassas denge`yi gözden kaybettikleri
üҫ durumu inceledi. Dell, Northwest Airlines (havayolu şirket`i) ve Home Depot
şirketlerin hepsi bunun etkilerini hissediyorlar. www.homedepotsucks.org website`si bu
maǧaza`yı “Home Deep Hell” olarak adlandıran mutsuz Home Depot müşterisi tarafından
kuruldu. Website ev onarımı ürünleri satan maǧaza ziyareti sonrası nasıl saǧ salim
ҫıkabileceǧiniz ile ilgili önerilerde bulunuyor. 65 tavsiye şöyle bir öneri`de bulunuyor:
“Hiҫ bir ürünü özel bir sipariş olarak ısmarlamayın. Ürün geldiǧinde siz yaşlanacaksınız”.
Dell maǧazalar ile iletişim kurmak yerine müşteri ile direkt irtibat`a geҫerek tasarruf
yapıyor. “Hizmet merkezlerinin hala yeterince personeli yok. Geҫen kasım ayında Dell`in
hafta`da 3000 telefon aҫan`ı oldu, bekleme kuyruǧunda ortalama olarak yarım saat
beklemek zorundalardı“. „Şirketlerin ҫoǧu hizmetleri satmanın tasarruf aҫısından doǧru
olacaǧını söylerlerdi“. North Carolina üniversitesinde pazarlama profesörü olan Valerie
Zeithaml Business Week`e şunları anlattı: “Bu her zaman iҫin basiretsiz bir bakış aҫısı.
Uzun vade`de müşteri memnuniyetine zarar veriyor“.
Kısaca
•
•
2004 yılında Hewlettt Packard (HP)`nin müdürü olarak iş`ten ҫıkartılan Carly
Fiorina imajini düzeltmeye ҫalışıyor. Son olarak Bill Clinton ve New York`un eski
belediye başkanı Rudy Giuliani ile birlikte uluslararası bir konuşma turuna ҫıktı.
„Zor kararlar“ adlı anılar kitabı ekim ayında satışa sunulacak. Kitabında HP ile
ilgili ҫok dürüst cevaplarda bulunduǧunu Forbes`a anlattı. IBM şirketindeki 21
üst-düzey yöneticiler ile ilgili Harvard Işletme Üniversite`sinin yapmış olduǧu bir
araştırma ileri görüşlü`lerin ve katılıma teşvik edenlerin enerji dolu bir iş ortamı
yarattıklarını ortaya ҫıkarttı. Gereǧinden fazla performans gösteren bir kimse
personel`in moralini bozmaya eǧilim gösteriyor.
Amerikan yöneticileri işletme guru`su ve General Electric şirketi`nin eski müdürü
Jack Welch`in „mantra`sını“ sorguluyorlar. Harvard işletme üniversite`sinin
profesörü Rakesh Khurana Business Week`e şöyle anlattı. “Bu durum gelecek iҫin
eksik yatırım anlamına geliyor”.
Ne okuduǧum
Robin Wolaner amerikan dergisi “Parenting`i” hayat`a geҫirdi ve “Yönetim kurulunda
ҫıplak” adlı kitabın yazarı: Bir genel müdür sizin kariyerinizi deǧiştirebilecek şekilde gizli
işlerini aҫıklıyor. Yeni bir işletme kuruyorum, bu nedenden dolayı okumalarımın ҫoǧu
“okunması gereken” tür`den. Lider kurumların durdurulamaz gücü “Deniz yıldızı ve
örümcek” adlı kitap Ori Brafman ve Rod Beckstrom tarafından hazırlanan liderlik ve şirket`ler
ile ilgili yeni bir düşünce tarzı sunuyor. “Denizyıldızı ve örümcek” birbirlerine benziyorlar,
fakat denizyıldızının her hangi bir parҫasını kestiǧinizde, yeniden büyüyecektir. Fakat bir
örümceǧin kafasını kestiǧinizde, örümcek ölür. Bu kitap bir veya bir ҫok liderin kaybından
sonra hayatta kalabilen ebay, Wikipedia ve hatta Al haeda gibi fenomenlerin arkasında
bulunan gizli gücü araştırıyor. Bu kitap yeni işletmem`deki kararlarımda beni etkiledi. Bunun
haricinde ҫok hızlı ve eǧlenceli. Kitabın iҫeriǧi işletmeden farklı konular da iҫeriyor ve
yazar`ın deyindiǧi en önemli hususları anladıktan sonra sizin hala ilgi duymanızı saǧlıyor.
30
Malcolm McLean kim di?
Malcolm McLean konteynerciliǧin babasıydı (1913-2001)
Global lojistiǧi bir devrim`e sokarak ve konteyner`leri standardize ederek McLean ürün
nakliyatının bir nakliyat şeklinden diǧer nakliyat şekline kolayca geҫişini saǧladı.
Konteynerleşmek kargo gemilerin ve tırların yapılış biҫimini deǧiştirdi. Ürünlerin ucuz
nakliyatına izin vererek ürünlere ve global anlamda daha önceleri rekabet edemeyen yerlere
ticareti aҫtı. Mc Lean Kuzey Carolina, Maxton yakınlarında doǧan bir ҫift`ҫinin oǧluydu.
Okul`dan sonra kullanılmış bir tır satın almak ve bir nakliyat şirketi kurmak iҫin para
biriktirmek amacı ile benzin istasyonunda ҫalıştı. 1934 yılında Mc Lean Trucking adlı bir
şirket`i kurdu ve altı sene iҫerisinde otuz tır`ın sahibi oldu. O günlerde kargo`yu tır`lardan
gemi`lere yüklemek ve yüklememek el ile gerҫekleştiriliyordu, zaman ve para tüketimine
neden oluyordu ve ürünler ҫoǧu kez kayboluyordu. Mc Lean konteynerleşme fikrini yavaşҫa
geliştirerek konteyner kullanmaya başlamıştı. 1955 yılında işletmesini sattı ve ismi sonradan
deniz kara hizmetleri olarak deǧiştirilen “Pan-Atlantic” buhar gemi şirketini satın aldı. 1956
yılının nisan ayında Mc Lean`in ilk Ideal-X adlı konteyner gemisi New Jersey`den Texas`da
bulunan Houston şehrine yol aldı. “ ? “ söylemi bir sendika üyesinin Ideal-X`e olan tepkisini
dil`e getiriyor. Sendika`ların direnişi ve bir ҫok limanların konteyner gemileri ile başa
ҫıkamamaları gerҫeǧi işlerin ilk başta yavaş gittiǧi anlamına geliyordu. 1960`lı yılların
sonralarında deniz-kara gemisinin otuz`dan fazla liman`a yol alan 36 konteyner gemisi vardı.
Mc Lean 1977 yılına kadar Reynolds Tütün şirketi`nin yönetim kurulunda kalarak 1969
yılında Reynolds Tütün şirketini sattı. 1982 yılında iflas eden yeni bir nakliyat şirketini kurdu.
Mc Lean 2001 yılında 87 yaşında vefat etti.
Hidrojen araҫları
Motorlu taşıtların alternatif enerji kaynaklarının, başta hidrojen olmak üzere, Londra`nın
havasını düzeltmesi bekleniliyor. Fakat bu yeni tekniǧin başarısı iҫin aşılması gereken uzun
soluklu bir mücadele var. Sean Dodson bu konu hakkında bilgi veriyor. Daha temiz bir hava
iҫin daha kolay bir yol var. Londra uzun zaman`dan beri kötü kalitesi ile biliniyor. Bu şehre
avrupa`nın en kötü hava-kalite derecelerinden bir tanesi verildi. Resmi istatistiklere göre hava
kirliliǧi sene`de 1600 londralı`nın ölümüne katkı`da bulunabiliyor. Bu durum iҫin her gün
şehre giren milyonlarca aracı suҫlayın. Londra`nın dokuz aylık hava kirliliǧi caddeler`den
kaynaklanıyor. Böylece hiҫ emisyon üretmeyen yeni bir araҫ nesli sıcak bir gün`de aҫık bir
pencere gibi memnuniyet ile karşılanması lazım. Londra yoǧun bir şekilde hidrojen tekniǧine
yatırım`da bulunuyor ve şehrin en fark edilen simgelerden biri bu taşıma (nakil) devrimini
gerҫekleştirmesi. Hidrojen-bazlı ekonomi`ye giden yol`da ilk duran Londra`nın kırmızı
otobüs`ü oldu. Başkent`teki şehir sakinleri ve turistler „Covent“ bahҫesi ve Londra kulesi
arasındaki RV 1 adlı yol`da ilerleyen üҫ hidrojen otobüslerinden birini görmüş olabilirler. Bu
otobüslerin yakıt-hücre testi 2007 yılının ocak ayına kadar sürecek. Geleneksel otobüsler bu
yolu kullanır durumdalar, böylece yakıt hücre ve mazot araҫların performansları kolay bir
şekilde karşılaştırılabilinir. Bir hidrojen otobüsü ve normal bir otobüs aynı şekilde görünüyor.
Fakat dikkatli dinleyiniz: bir hidrojen otobüsü bir küҫük elektro nakil aracın`dan daha sesli
deǧil. Daha yakından incelediǧinizde tek emisyonu`nun küҫük bir buhar bulutunun olduǧunu
fark edeceksiniz. Trafiǧe on iki otobüs eklenecek, ҫünkü Londra deneysel „hidrojen araҫ“
donanmasına on milyonlarca yatırım`da bulunuyor. Eǧer test başarılı olursa Londra`nın
otobüs`lerinden daha büyük bir kısmı hidrojen yakıtına dönebilir. 2010 yılına kadar hidrojen
acil-hizmet araҫları ve polis arabaları dahil hidro-donanması 70 hidrojen-araҫ sayısına kadar
yükselebilir. Londra`nın belediye başkanı Ken Livingstone ingiltere`nin hidrojen enerji`sinin
en güҫlü destekleyicilerinden birisi. Amerikan başkanı George W. Bush ve kaliforniya
31
eyaletinin valisi Arnold Schwarzenegger dahil diǧer siyasi liderler ile birlikte belediye başkanı
hidroje`nin daha temiz bir hava`ya katkı`da bulunacaǧına ve şehrin fosil yakıtlara olan
baǧımlılıǧını azaltacaǧına dair ümitli. „Eǧer hidrojen büyük miktarlar`da yeterince ucuz bir
şekilde üretilebilir ve daǧıtılabilirse, Londra`nın fosil yakıt kullanımı`nın tarih`e geҫmesini
saǧlayabilir“ diyor Ken Livingstone. Londra yalnız deǧil. Hidrojen-enerji`li otobüs proje`leri
dünya`nın her yerinde hazırlanıyor. „Cambridge`den“ kaliforniya`ya, norveҫ`ten
„nagoya`ya“, „Perth`den“ „porto`ya“ kadar bu projeler sürmekte ve daǧıtım merkezleri
oluşmakta. Temmuz ayının sonlarında Shell şirket`i 2009 yılına kadar Rotterdam`ın
caddelerinde yirmi hidro-otobüs`ünü görecek olan otobüs üreticisi MAN şirketi ile ortaklıǧını
aҫıkladı. Hidrojen`e artan ilgi kolay anlaşılabilinir. Suyun iҫinde baǧlı olmasına raǧmen
büyük miktarlarda dünya`da mevcut ve hidrojen`in oksijenlenmesi kütle biriminde yüksek
enerji miktarları üretiyor. Hidro otobüsleri 1839 yılında ingiliz fizikҫisi William Grove
tarafından icaat edilen ve güҫlü elektrik cereyan`ı üretmek iҫin yakıt hücresi kapsamında
hidrojen`in ve oksijen`in kombine edildiǧi proses`i (işlem`i) kullanıyorlar. Hidro otobüsleri
sessiz, ҫünkü ҫatısında bulunan yakıt hücreleri elektrik motor ile ҫalışıyor ve böylece mazot
motoru ihtiyacı`nı gideriyor. Fakat bir otobüs`ü hidrojen ile doldurup yol`a ҫıkmak o kadar
kolay deǧil. Hidrojen molekülleri ilk önce başka bir kaynak`tan kazanılması gerekiyor,
genelde ya su`dan ya da kömür veya gaz gibi fosil bir yakıt`tan. Hidrojen üretmenin en temiz
yol`u su`yu yenilenebilinir kaynaklar ile üretilen elektriǧi kullanarak elektrolite etmek. Güneş
enerji`si batı avustralya`da bulunan Perth şehrinin yakıt hücreli otobüslerini ҫalıştırmak iҫin
kullanıldı. Fakat Londra`nın durumunda „bu doǧal gaz`dan hidrojen elde etmek anlamına
geliyor“ diyor enerji, nakil (taşıma) ve hava kalitesi konularında Londra`nın belediye
başkanları danışmanı Mark Watts. „Bu alandaki sorun bu proses`in hala eş deǧerli mazot
motorunun miktarından yaklaşık 30% daha az olmasına raǧmen karbon diyoksit üretmesi“
diye anlatıyor. Bu durum ayrıca karbon diyoksit`in Londra`dan millerce uzaklıkta
atmosferlere yayılabileceǧi anlamına geliyor. Hala cevaplanması gereken teknik sorular ile
birlikte hidroje`nin kullanımı fiyatı nedeni ile düşük seviye`de. Mazot kullanımına nazaran
hidrojen kullanımı bir otobüs seyahatҫisini bir mil taşımak ortalama fiyat bakımından on
katına mal oluyor. „Eǧer sadece küҫük sayıda hidrojen araҫlarına sahipseniz bunları
geliştirmek ve ҫalıştırmak inanılmaz pahalı“ diyor kendisi. Londra`nın „düşük karbon
toplumu hedefine ulaşması iҫin şehir belediyesi tarafından hayat`a geҫirilen Londra`nın
Hidrojen Ortaklıǧı kurumunun temsilcisi Paul Medlicott daha fazla otobüs siparişi ve
masrafların ortak şehirler ile paylaşılması durumunda Londra`nın cadde`lerinde daha fazla
emisyonsuz araҫ umuyor. Bunun haricinde hidrojen`in en az benzin kadar güvenli olduǧunu
söylüyor. „Tabii ki hidrojen sıvı biҫiminde basınҫ altında oldukҫa dikkatli kullanılması
gerekiyor. Diǧer tarafta aracınızı normal benzin ile doldurduǧunuz zaman etrafında uҫuşan
sızan gazlar oldukҫa tehlikeli“. Fakat bir kaҫ otobüs taşıma alanında bir devrim başlatabilir
mi? Araba sürücüleri yüksek benzin fiyatları ile ilgili gittikҫe endişeleniyorlar ve hidrojen
dahil alternatif yakıt ҫözümleri aramaya başlıyorlar. Önemli araba üreticilerinin ҫoǧu
hidrojen- enerji`li arabalar geliştirmek iҫin on yıllarca uǧraş verdiler ve küҫük sayı`da farklı
modeller sattılar. Bunların bazıları Londra`nın otobüslerine benzer biҫimde yakıt hücreleri
kullanıyorlar. Diǧer modeller hidrojen gaz ile ҫalışan patlamalı motorlara sahipler ve başka
modeller ise sıvı hidrojen ile ҫalışıyorlar. Medlicott yakıt hücreli otobüslerin ve arabaların
kesinlikle istenilen bir şey olduǧunu söylüyor, fakat ingiltere`nin bir hidrojen ekonomisi
olmaktan ҫok uzak olduǧu uyarısında bulunuyor. Hidrojen`in daǧıtımı iҫin gerekli olan geniş
ҫaplı alt yapı henüz söz konusu deǧil. Şu an Londra sadece bir hidrojen yakıt istasyonuna
sahip ve yaklaşık 20 kilometrelik uzaklıkta bulunan Hornchurch adlı şehir`de bulunuyor.
„Hidrojen Ortaklıǧı`nın amacı özellikle hidrojen yakıt hücrelerini desteklemek, fakat hiҫ
kimse bunun tek ҫözüm olduǧunu iddia etmiyor“ diyor Medlicott. „Her zaman farklı teknik
ҫözümleri kapsayan bir ҫeşitliliǧin olması gerektiǧi düşünülüyordu“. Konvansiyonel patlamalı
motor`a ve elektrikli motor`a sahip olan hibrid araҫların büyük ihtimal ile yakın gelecekte bir
32
ҫok araba sürücüleri iҫin daha uygun bir seҫenek olacaǧını söylüyor Medlicott. Fakat hidrojen
hayranları hala olumlu olabilirler. Amerikan ekonomi yazar`ı Nicholas Carr`ın belirtmiş
olduǧu gibi yeni teknoloji`lerin kabul edilmesi ҫoǧu kez seneler alıyor. „Yeni teknoloji`lerin
ilk versiyonları ҫoǧu kez fahiş (pahalı) “ diye „Digital Renderings“ adlı websitesinde yazıyor.
„Ve bu durum yeni teknoloji`lerinin kullanımını uzun yıllar boyunca piyasa`nın küҫük bir
kısmı iҫin kısıtlayabilir. „Faks makinaları, bilgisayar`lar ve hatta trenler gibi bahsettiǧi
teknoloji`lerin kitlelere ulaşması uzun yıllar sürüyor. Bugün bu teknoloji`lerin her biri
Londra`nın kırmızı otobüs`ü kadar yaygın.
Yakıt –hücreli otobüslerin nasıl ҫalıştıǧı
Hidrojen üretildikten sonra sıvı şekline dönüştürülüyor. Akar yakıt istasyonlarında sıvı
hidrojen buharlaştırılıyor ve gaz şeklinde basınҫ altında duran silindir`lerin iҫine konuluyor.
Bunlar yakıt hücreli yıǧınlar, serinleticiler ve diǧer ögeleri ile birlikte otobüs`lerin üzerlerine
yerleştirilen silindirler. Bir yakıt hücresi konvansiyonel pil gibi ҫalışıyor. Hidrojen gaz`ı yakıt
hücresine aktıǧı iҫin su ve elektrik üretmek iҫin hidrojen oksijen ile birleşiyor. Yakıt-hücreli
otobüs`ün tek emisyonu egzoz ҫıkışında atmosfere daǧıldıǧında buhar bulut`u oluşturan su.
Eamonn Fitzgerald: en son trentler ile ilgili
„Dünya`da görmek istediǧiniz deǧişim`i olun“. Bunu kim söyledi? Bono mu? Kofi Annan mı?
Miuccia Prade mı? Iҫinizde Mahatma Gandhi`yi tahmin edenleri tebrik ediyorum.
Hindistan`lı dini ve siyası liderlerin bu ünlü söylemi şirket liderlerini güdümlemek iҫin ҫoǧu
kez yönetim guruları tarafından kullanılıyor, fakat gerҫek şu ki bu tür pahalı seminerlere
giden insanların ҫoǧunun ҫok nadir deǧiştikleri. Bunun nedeni ise şirket yapılarının esnek
olmayışı, yeni fikirlere kolayca güvenilememesi ve insanların ҫoǧunun olayları oldukları gibi
tercih etmeleri. Böylece sloganlara raǧmen ҫok fazla bir şey deǧişmiyor. Bunun istisnası ise
2007 yılında herşeyin farklı olması. Gördüǧünüz üzere iҫimizden bir ҫoǧu gelecek sene
deǧişmek zorunda, ҫünkü microsoft Word, Excel, Power Point, Outlook, Access programlarını
iҫeren ofis yazılım paketinin yeni versiyonu`nu hayat`a geҫirerek on yılı aşkın bir süre
iҫerisinde microsoft office kullanıcı arayüzü`nün en önemli güncellemesi ile geliyor. Başka bir
deyiş ile ister isteyelim ya da istemeyelim bir takım şeyleri nasıl farklı yapabileceǧimizi
öǧrenmek zorundayız. Ofis 2007 arayüzü bir kişi`nin yaptıǧı iş`e göre deǧişen sembol
ҫubukların kombinasyonu`nu iҫerecek ve microsoft bunun haricinde Word, Excel ve Power
Point programları iҫin yeni XML-bazlı dosya format`ı kullanacak. Böylece doc., xls., ve ppt.
eklemeleri olan dosya`ların yerine kullanıcılar kısa süre`de, docx., pptx. ve xlsx. dosyalarını
görecekler. Deǧişim`i sevmeyen insanlar iҫin kötü haber gibi gelen bu olaylar bilgi
teknoloji`si sektörü iҫin oldukҫa iyi bir haber. Yeni ofis arayüzü`nü ҫalışanların anlamaları
iҫin harcanacak olan eǧitim masraflarını düşünün. Yazılım uzmanlarının şirket`lerin deǧerli
word evraklarını ve power point tanıtımlarını docx. ve pptx. dosyalarına deǧiştirmelerinde
yardımcı olan imkanlarını düşünün. Burada inanılmaz bir tesadüf söz konusu. Bu sütun`u
yazdıǧımda e-maillerimi kontrol etmek iҫin bir mola verdim. RitaSue Siegel Resources adlı
amerikan personel arabuluculuk şirket`inden bir mesaj var`dı. Ve konu satırında ne
yazıyordu? „Tecrübe`li bir misyoner olan microsoft kullanıcı aranıyor“. Böylece mesaj`ı
aҫtım ve okudum: tasarım ve yaratıcılık süreҫ`leri tutkusu, tasarım ve internet`i geliştiren
teknolojiler ile ilgili teknik tecrübe`ye, meraǧa ve olaǧanüstü iletişim ve tanıtım becerilerine
sahip misiniz?“ Aşaǧı yukarı bu benim. Bir sonraki birim aynı şekilde ilginҫ`ti“. „Amerika ve
dünya`da pek ҫok yerler var. Aylık: 80.000-130.000 $ ve ayriyetten ikramiye imkanları“. Bu
durum bir microsoft milyoneri olmak iҫin ya benim ya sizin şansınız olabilir. Tabii ki yeni
ofis paketini ve microsoft`un sembol güncellemelerini satmak iҫin bu zamandan itibaren yeni
yazılımları kullanmaları ve satın almaları iҫin insanları ikna etmeleri gerekiyor. Bu deǧişim`in
33
maliyeti`nin bir parҫası. Fakat microsoft`un hiҫ bir şey yapmama imkanı yok. Bu sene
bilgisayar 25 yaşına girdi. 1981 yılında microsoft`un 128 ҫalışanı ve 16 milyon dolar
deǧerinde karları vardı. Herhangi bir kimse 25 sene sonra bu şirket`in 102 ülke`de 70.000
ҫalışan`ı ve 44 milyar dolar deǧerinde karları olacaǧını bize anlatmış olsaydı, bu söylenenlere
gülerdik. Fakat şu an kim gülüyor? „Dünya`da görmek istediǧiniz deǧişimi olun“ sloganı ile
ilgili sinik olmak kolay, fakat hem Gandhi hem Gates dünya`yı deǧiştirdiler. Ofis 2007`nin
nasıl kullanılması gerektiǧini öǧrendiǧinizde bunu aklınızda tutmak isteyeceksiniz.
Materyaller
Esnek elektronikler
Silisyum 2007 yılında takip edilecek materyal olacak. Silisyum`ların ҫoǧu hala sert ҫip`ler
şeklinde ortaya ҫıkıyor, fakat şu an sihirli kelime “esnek”. “Hafıza ҫip`i” iҫeren kredi kartları
bükülgen mikroҫip`lere sahip ve bir gazete gibi yuvarlayabileceǧiniz dizüstü bilgisayar`lar bir
sonraki teknoloji icaat`ı olacak. Büyük başarı`nın silisyum`un lastiǧe yapışmasını saǧlayarak
esnek şekile getirmeyi icaat eden Illinois üniversitesinde material bilim adamı olan John
Roger`in işinden gelmesi bekleniliyor. Bu kombinasyon bir gün ameliyat esnasında doktor`un
bütün önemli dokunma hislerini rahatsız etmeyecek şekilde kan`daki kimyasal madde`lerin
seviyesini okuyabilecek “hafıza ҫip`li” ameliyat eldiven`lerinde kullanılabilecek.
Nanotıbbı
Nanoteknoloji`lerdeki gelişmeler tıp ve tibbi teknoloji`nin bir ҫok alanlarına bir devrim
yaşatmaya yetecek kadar yeterince potansiyel`e sahip. Kanser`e karşı mücadele`de bilim
adamları bu hastalıǧı molekül seviyesinde yok etmenin yeni yöntemlerini deniyorlar. Texas,
Houston`un Rice üniversite`sinde biyomühendisliǧi bölümünün direktörlüǧünü yapan Jennifer
West fare`lerdeki tümörleri öldürmek iҫin „nanoshell`ler” kullandı. Cam tabakalarına veya
silisyum nanotaneciklerine top şekli veriliyor ve altın ile kaplanıyorlar. Beden`e enjeksiyon
yapıldıkları zaman bu “nanoshell`ler” tümör`leri bulup onlara saldırabiliyorlar. Ondan sonra
metal enfraruj ışık ile ısıtılıyor ve saǧlıklı hücrelere zarar vermeden kanser hücreleri
öldürülüyorlar. Bunun haricinde batı dünyası tümör`lere direkt olarak antikor`lar vererek
başarılı bir şekilde nanotaneciklerini test ettiler.
Biyometrikler
Lütfen eller aşaǧı
Şirket`lerin veri`lerine izinsiz erişim şirket`lere büyük maddi zararlar veriyor. Kurumlar
suҫluları saf dışı bırakarak ҫalışanlarına, ortaklarına veya müşterilerine elektronik sistemlerine
erişim saǧlamak iҫin güvenli yollar arayışı iҫerisindeler. Dijital dünya`yı daha güvenli
yapmanın en yeni adımı “erişim izni`ni idare etmek (IAM)”. Basit parola ve şifreler ile
ҫalışmak yerine bir ҫok şirketler “biyometrikler” kullanan IAM sistem`lerine odaklanacaklar.
Avuҫ iҫi damar`ların örneǧini tanıyarak bir şahsın kişiliǧini tespit eden Fujitsu şirketinden
avuҫ iҫi güvenliǧi (PalmSecure) IAM teknolojilerinin bir sonraki neslin tipik bir örneǧi.
Internet: AJAX ile daha hızlı
Bir website geliştiricisi veya bilgi teknoloji yönetici`si misiniz? Eǧer öyleyse büyük ihtimal
ani bir şekilde önde gelen yazılım gelişim modeli haline gelen AJAX ile ilgili bir şey`ler
öǧrenmek zorunda kalacaksınız. AJAX “Asynchronus” Java Script ve XML`in kısaltması ve
bu kombinasyonu standart HTML`in dışına ҫıkartarak bir internet sayfası`nın hızını ve kolay
34
kullanımını artırıyor. Kullanıcı tecrübe uzman`ı olan Jesse James Garrett AJAX`ı “Belli
teknoloji`ler kullanarak internet uygulamalarının yapısının düşünme biҫimi” diye tanımlıyor.
Bu yeni düşünce tarzının en iyi bilinen örneǧi Google Maps. Website hızlı bir şekilde cevap
veriyor, ҫünkü server ile küҫük miktar`da data`lar deǧiş tokuş ediliyor ve böylece kullanıcının
bulunmuş olduǧu her işlem`de bütün sayfa`yı yeniden yüklemesine gerek yok.
Aǧırlıklar ve ölҫümler
Amerika, ingiltere ve kıta`lar farklı ölҫü ile ölҫülüyor. Nick Brieger ölҫüm birimlerini
birbirleri ile karşılaştırıyor. Ilk ölҫüm`ler kol, el, ayak veya parmak gibi insan bedeni`nin
parҫa`larına dayanıyordu. Insanlar ürünleri elleri ile yaparken bu ölҫümler oldukҫa doǧruydu.
Fakat endüstrileşme ve uluslararası ticaret`in büyümesi ölҫüm birimlerini standardize etmeyi
gerektirdi. Amerikan koloniler`de aǧırlıkların ve ölҫümlerin kullanıldıǧı ilk sistem ingiliz
sistemiydi. Fakat 1824 yılında ingiliz`ler ingiliz ölҫüm sistemini ilk tanımladıklarında amerika
baǧımsız hale gelmişti. Bu durum iki sistem`deki bir sürü farklılıkları anlatıyor. Örneǧin
amerika`da ingiliz 20 ounces ile karşılaştırıldıǧı zaman bir „pint“ 16 „fluid ounces“ anlamına
geliyor. Yarım kilo`dan fazla olan kuru aǧırlıklar aynı şekilde farklı. On sekizinci yüzyıl`ın
sonralarında fransa`da „metre“ standart uzunluk birimi olarak hayat`a geҫirildi. Yirmi sene
sonra Systeme International d`Unites (SI) veya Uluslararası birimler sistemi modern metrik
sistemi haline geldi ve „metre“ şu an ışıǧın bir saniye`nin 1/299.792.458 zaman iҫerisinde
geri`de bıraktıǧı mesafe olarak tanımlanıyor. Ingiltere`de metrik sistem yavaş bir şekilde
hayat`a geҫiriliyor. Amerikalı`lar hala sadece amerikan ölҫüm sistemini kullanıyorlar, fakat
metrik sistem gittikҫe bilim, asker ve global ekonomi`de kullanılıyor.
Iş arayışı: seҫilmiş biri
Başarılı bir şekilde bir iş iҫin nasıl müracaat ve özellikle nelere dikkat etmeniz gerektiǧini
bilmek istiyor musunuz? Carol Scheunemann uzmanlara en önemli kural ve tavsiye`leri
sordu.
Uzmanlar:
Allison Ashby
Avustralya, adelaide`de üst düzey yönetim alanında uzmanlaşan personel alım hizmetleri
sunan „Ashby Molitor Executive“ şirketinin direktörü.
Emma Brady
Almanya, Frankfurt, münih`te bulunan ve ҫok dilli başvuranlar iҫin personel alım hizmetleri
sunan Euro London şirketi`nin yöneticisi.
Barbara Lambert
New York`un üniversite şehrinde bulunan Baruc koleji kariyer gelişim merkezin`de temsilci
müdür.
Derek Marriott
Ingiltere`nin, ipswich „Marriott Howard Publicity“ reklam ajansı`nın direktörü.
Estelle Roestorff
Güney afrika “Cape Town” `da bulunan personel arabuluculuk hizmetleri alanında faaliyet
gösteren Drake International şirketi`nin şube müdürü.
35
Rachel Sup
Kaliforniya, National City Paradise Valley hastanesinde güzellik hizmetleri alanında meşgale
terapisi yönetici`si.
Ister öǧrenci veya tecrübeli bir iş adamı/bayanı olsun, ya da iş gücü olmayan veya bir
deǧişim`e ihtiyacı bir kimse olsun bir işyeri bulmak ve iş`e başlamak ҫok az durumlar`da
kolay. Tabii ki bir ҫok kitap ve website`ler bilgi veriyor. Fakat müracaatınızın diǧer
müracaatlar yıǧınının iҫinde en üstte bulunması iҫin neye dikkat edilmesi gerektiǧini ve sizi
diǧer iş arayan`ların arasında ileriye götürecek unsur`un kısaca sizi seҫilmiş biri yapan
etkenin ne olduǧunu size tam olarak anlatacak olan bir kimse`den, yani uzman`dan kişisel
tavsiye verilmesini istemeyin. Bu önerileri almak iҫin beş ülke`de altı uzman ile konuştuk:
personel arabulucuları, kariyer danışmanları, işletme sahibi ve bir yönetici. Bunlar
müracaat`lara bakan, iş görüşmeleri gerҫekleştiren ve başvuranları tavsiye edip etmeme veya
iş`e alıp almama konusunda karar veren kimseler. Normalde müşterilerine ve en iyi
arkadaşlarına ayırdıkları iyi tavsiye`leri uzmanlarımız bize verdi. Tavsiyeler aşaǧıdaki beş
önemli alana ayrılıyor:
•
•
•
•
•
iş arayışı
başvuru
özgeҫmiş
iş görüşmesi
ardışık temaslar.
Burada uzmanların önerilerini ve fikirlerini sizler ile paylaşıyoruz: tam olarak onları nelerin
etkilediǧi ve nelerin ҫılgına döndürdüklerini size aҫıklıyoruz.
Iş arayışı:
Bir iş aramanın en iyi yolu…
Ashby: …piyasa`yı nelerin meşgul ettiǧinin bilincinde olmak ve bunu sadece bir iş`e
ihtiyacınız olduǧu zamanda yapmamak.
Brady: …internet`i kullanmak. Ҫalışmak istediǧiniz bütün şirket`lerin listesini hazırlayın,
website`lerine bakın ve şu an da hangi iş yerlerine eleman aradıklarına bakın.
Lambert: …tanımış olduǧunuz herkese bir iş aradıǧınızı söylemek.
Marriott: …kendinizi pazarlayın. Ve birşey`ler hiҫ düşünmediǧiniz bir şekilde doǧru
zamanda gerҫekleştiǧinde her zaman iҫin bu sevindirici tesadüflere aҫık olun.
Roestorff: her zaman iҫin yerel medya`yı takip etmek ve iş-arama website`lerini düzenli bir
şekilde kontrol etmek.
Sup: meslek birlikleri vasıtası ile temas`lar oluşturmak ve konferanslara, workshop`lara ve
meslek geliştirme eǧitim kurslarına katılmak.
Zamanınızı boş`a harcıyorsunuz, eǧer….
Ashby: yabancı ülke`de iş izni olmadan veya bir iş görüşmesine katılma durumu olmadan
yurt dışında başvuru`da bulunursanız.
Brady: tam olarak uygun olmadıǧınız bir işyeri iҫin başvuru`da bulunursanız.
Marriott: ҫok fazla başvuru`da bulunursanız ve şirketler ile ilgili bilgi edinmezseniz.
Başvurularınızın ҫoǧu yanlış kurum ve insanlara gidecek.
Sup: iş piyasasında olup biten`den haberiniz olmazsa. Bizim alanımızda şu an ҫalışanlar`a
uygun bir piyasa, böylece bir ҫok kurum öǧrenci ve daha az tecrübeli başvuranların ilgisini
ҫekmek iҫin eǧitim kursları sunuyor.
36
Başvuru yazısı
„Wow inanılmaz“ diye düşüneceǧim, eǧer başvurunuz
Ashby: gerҫek anlamda başvuruları ҫok nadir okuyorum. Almış olduǧum başvuruların ҫoǧu
elektronik ve her zaman ilk önce öz geҫmişi okuyorum.
Lambert:…görev`ler bölümünü okumaya zaman ayırdıǧınızı gösteriyorsa. Sıralanan bütün
beklentileri nasıl yerine getireceǧinize dair özel örnekler vererek cevabınızı ona göre verin.
Marriott: kısa ve gereksiz ayrıntılar ile dolu deǧil ve kısa ve dolambaҫsız`sa. Iş adamları ve
bayanlarının dört sayfa A4 formatında evrak okumaya zamanları yok. Müracaat`ların bir
gazete makalesi gibi olmasını istiyorlar: herşey birinci paragraf`da, ondan sonra eǧer isterlerse
okumaya devam etmeye kendileri karar verebilirler.
Roestorff: aradıǧı iş ile uyuşuyorsa. Kısa, net ve dolambaҫsız hazırlayın.
Başvurunuz „hayır“ yıǧının üzerinde bulunacak, eǧer
Ashby: „ispatlanmamış ifadeler“ iҫeriyorsa. Bunlar doǧruluǧunu kanıtlamadıǧınız ifadeler.
Örneǧin “ben ҫok iyi bir iletişimciyim” dediǧinizde, fakat başvurunuz gramer, telafuz veya
format konusunda hatalar iҫerip bu ifade`nin aksini kanıtlıyorsa.
Brady: kötü telafuz ve gramer kullanıyorsanız, yazıştıǧınız insan`ın ismini veya cinsiyetini
yanlış algılıyorsanız. Veya başvurunuz aynı gün`de başka 20 insan`a göndermiş gibi bir
izlenim bırakıyorsa.
Roestorff: kaҫ ҫocuǧunuz veya köpeǧiniz olduǧu gibi bir ҫok gereksiz bilgi iҫeriyorsa. Lütfen
bana kendi resminizi göndermeyin ve ayrımcılıǧa neden olabilecek özel hayatınız ile ilgili
bilgiler vermeyin.
Sup: belli belirsiz yazılmış ise ve hangi pozisyon`a müracaat ettiǧinizden veya tam ya da
yarım gün ҫalışmak isteyip istemediǧinizden ve ulaşılabilir olduǧunuz tarih`den
bahsetmiyorsa.
Özgeҫmiş
Özgeҫmişinizde…görmek istiyorum
Ashby: …sizin ile nasıl temas`a geҫebilirim. Bu bilgi baş sayfa`da bulunması ve her zaman
bir telefon numarası iҫermesi gerekiyor. Eǧer başvurunuzu e-mail ile gönderirseniz,
yaşadıǧınız şehri bilemeyeceǧimi düşünün.
Lambert: …net ve kolay okunabilecek şeyi. Diǧer işverenler ile yapmış olduǧunuz iş ile
ilgili örnekler verin. Özgeҫmişinizde iş iҫin gerekli olan yeteneklerin ve başarınızın
gösterildiǧinden emin olun. Kendinizi pozisyon`a göre ayarlayın.
Marriott: …olgular. Bu yapabileceǧiniz işler ve iş iҫin doǧru yetenekler anlamına geliyor.
Ve bir nebze sadakat olanını ve her sene şirket deǧiştirmeyen bir kimse`yi görmeyi
seviyorum.
Roestorff: …yapmış olduǧunuz işin her ince ayrıntısını. Şimdiki işiniz ile başlayın, ondan
sonra ilk işinize ve kalifiyeliklerinize geri dönün. Eǧer mühendisseniz, bana tam olarak ne iş
yaptıǧınızı ve sorumluluklarınızın ne olduǧunu anlatın.
Sup: net bir şekilde tanımlanmış bir hedef ve eǧitiminizin belirtmiş olduǧunuz hedef`i
desteklediǧini görmek istiyorum. Ve bunun haricinde bilginizi bu alan`da güncel tuttuǧunuza
dair bir kanıt.
Özgeҫmişiniz hiҫ bir zaman
Ashby: eksiklikler iҫermemesi gerekiyor. Insanlar sizin hapis`te olduǧunuzu tahmin
edebilirler.
Brady: ҫok kısa olmaması lazım (bir sayfa`dan daha az) veya ҫok uzun olmaması gerekiyor
(üҫ sayfa`dan daha fazla).
37
Lambert: ҫok fazla uzun olmaması gerekiyor. Amerika`da yaş, medeni durum, ҫocuk sayısı
veya din ile ilgili hiҫ bir zaman özel hayat`a ait bilgi vermemeniz gerekiyor. Bunun haricinde
özgeҫmiş`te uyruǧunuzu belirtmiyorsunuz ve bir resim eklemenize de gerek yok.
Roestorff: iҫerisinde eksiklikler bulundurmaması gerekiyor. Benliǧinizi bulmak iҫin
kendinize bir sene zaman ayırdıǧınızda evraktaki gibi anlatınız. Hiҫ bir zaman
özgeҫmişiniz`de bir şeyleri saklamaya ҫalışmayın.
Iş görüşmesi
Eǧer … yaparsanız beni etkileyeceksiniz
Brady: eǧer ismimi hatırlarsanız. Ҫoǧu kez iki veya üҫ kişi ile tanıştırılacaksınız. Özellikle
vedalaştıǧınız zaman isimlerini hatırlayın ve kullanın. Bunun haricinde bana ilgi duyun: bana
ne iş yaptıǧımı ve şirkette ne zamandan beri ҫalıştıǧımı sorun.
Lambert: eǧer bana özgeҫmişiniz ile ilgili soruları cevaplayabilirseniz “veya kendiniz ile
ilgili bana bir şey`ler” anlatabilirseniz.
Marriott: eǧer işletmemiz ile ilgili bir şey`ler öǧrenebilirsem. Beş etkeni deǧerlendiriyoruz:
görüntü, görüş aҫısı, yetenekler, tecrübe ve bize uyup uymadıǧınızı. Kişiliǧinizin dikkat`e
alınmasını saǧlamanız ve iş`e uygun olup olmadıǧınızı göstermeniz lazım. Bir takım konular
hakkında konuşmak ve tartışmak iҫin hazırlıklı olun, sadece soruları cevaplamayın.
Roestorff: müracaat ettiǧiniz iş iҫin önemli olan şeyleri, ҫalışmak istediǧiniz pozisyon iҫin
bakımlı ve iş iҫin uygun bir şekilde giyinmiş veya giyinmemiş olup olmadıǧınızı bana
anlatırsanız: bir aşҫılık iş`i iҫin başvuruyorsanız giysiniz ҫok fazla resmi olmaması gerekir ve
bir yöneticiyseniz, kot pantolonu`nu sakınmanız gerekir.
Sup: ҫalışma alanına gerҫek bir ilgi gösterirseniz. Yönetim`de olmasanız dahi örneǧin bir
komite`de ҫalışarak veya meslek biriminde bir ofis işleterek bir liderlik rolünü nasıl
üstlendiǧinizi anlatabilmeniz gerekiyor.
Eǧer…yaparsanız, beni kaybetmiş olursunuz.
Ashby: eǧer kıpırdarsanız veya iş`i yapabileceǧinize dair beni ikna etmek amacı ile yeterince
kendinizi tanıtamazsanız beni kaybetmiş olursunuz. Yöneticiler iҫin gerҫekleştirilen bir iş
görüşmesi bir yönetim kurulu toplantısı ile karşılaştırılabilinir. Eǧer bir yönetim kurulu
toplantısına girdiǧinizde saygı edinemiyorsanız, beş saniye iҫinde kendinizi kötü hissetmeniz
saǧlanacak.
Brady: eǧer az göz göze geliyorsanız, agresif görünüyorsanız veya ilgi duymuyorsanız beni
kaybetmiş olursunuz. Bunun haricinde benim söylemiş olduǧum sözlere kulak vermiyorsanız
yine beni kaybetmiş olursunuz. Aynı şekilde bir kimse aşırı derecede sigara dumanına
kokuyorsa bu durum benim hoşuma gitmez. Ilk önce ellerinizi yıkayın ve nane şekeri yiyin.
Lambert: eǧer geҫ gelirseniz, bir iş görüşmesi iҫin uygun giyinmezseniz, bir su şişesi
yanınızda taşırsanız veya not alırsanız, beni kaybetmiş olursunuz. Eǧer cep telefonunuza
cevap veriyorsanız bu durum iş görüşmesinin sonu olur.
Roestorff: eǧer eski işvereniniz ile ilgili kötü konuşuyorsanız, bu durum`dan hoşnut kalmam.
Bu durum beni şüphelendiriyor. Eǧer işvereniniz ile anlaşamadıǧınızdan dolayı şirket`ten
ayrıldıysanız, bana (ҫalışmış olduǧunuz kişi`nin bir ahmak olduǧunu söylemeyerek) iş
performansınız ile ilgili alternatif bir deǧerlendirme sunun.
Sup: eǧer para hakkında konuşursanız, beǧenimi kazanmamış olursunuz. Bazen insanlar beni
iş görüşmesinden önce belli bir iş pozisyonu iҫin ne kadar gelir ödendiǧini öǧrenmek iҫin
aradılar. Bence iş görüşmesini gerҫekleştiren kişi bu konu`yu aҫan ilk kişi olması gerekiyor.
38
Ardışık temaslar
Eǧer ..yaparsanız ayriyetten takdir kazanırsınız.
Brady: eǧer 24 saat iҫinde bir e-mail gönderirseniz ve iş`i bunda bırakırsanız, ayriyetten
takdir kazanırsınız. Her gün e-mail göndermeyin, ҫünkü bu ҫaresizliǧin bir işareti.
Lambert: eǧer gecikme olmadan bir teşekkür mektubu gönderirseniz. Bu iş`e yarıyor.
Marriott: eǧer dürüst olursanız, takdir kazanabilirsiniz. Iş görüşmesinden sonra önemli bir
şeyi düşündüǧünüz zaman bu büyük ihtimal ҫok geҫ olacaktır.
Sup: eǧer iş görüşmesi iҫin el-yazısı ile yazılmış bir teşekkür notu göndermek iҫin zaman
ayırırsanız. Bunun haricinde sizin ile temas kurma ҫabalarına hızlı bir şekilde cevap vermek
ayrıca önemli.
Eǧer …yaparsanız bu oyunu kaybedebilirsiniz
Ashby: eǧer teklifi kabul eder, günlerce kaybolur, ondan sonra aniden iş`i kabul etmediǧinizi
söylerseniz. Diǧer başvuranların bu işi istediǧini hatırlayınız, onların da bir yaşamı var ve
bunu planlamak zorundalar.
Brady: eǧer bir ardışık temas`da bulunmazsanız, bu oyunu kaybedebilirsiniz. Örneǧin bir
rapor yazmak amacı ile bazı evrakları bir araya getirmeniz istendiǧinde bunu yaptıǧınızdan
emin olun ve mümkün olduǧunca hızlı bir şekilde bu rapor`u yazın.
Roestorff: personel arabuluculuk hizmet`leri müşterisini aradıǧınız zaman bu kötü bir izlenim
bırakır.
Sup: eǧer arayacaǧımı söylememe raǧmen beni arayarak kararı öǧrenmek iҫin ҫok fazla
laubali olursanız. Fakat bir ҫok kurum`da başvuru`da bulunduǧunuz zaman ve bu nedenden
dolayı kararımıza hızlı bir şekilde ihtiyaҫ duyuyorsanız, beni bilgilendirin.
Yorumlar
Rachel Sup, güzellik hizmetleri yöneticisi, Amerika “Bir yönetici olarak konferans ve
seminer`lerde her zaman uygun eleman arıyorum.”
Derek Marriott, Ingiltere`de reklam ajansı direktörü
„Yıǧınlar şeklinde bilgisayar`da üretilen ve imzalanmayan başvurular`dan nefret ediyorum“.
Allison Ashby, personel arabulucusu, avustralya
„Yaşınızı saklayarak hiҫ bir zaman genҫ yaşta edindiǧiniz kariyer tecrübenizi saklamayın.
Eǧer 1967 yılında okul eǧitiminizi tamamladıysanız bugün kaҫ yaşında olduǧunuzu
hesaplayabilirim.
Emma Brady, personel arabulucusu, almanya
“Bir iş görüşmesi sırasında bir kimse size iҫecek bir şey ikram ettiǧinde bir bardak su
ricasında bulunun. Ondan sonra bir dakika düşünmeye ihtiyacınız olduǧunda küҫük bir
yudum alabilirsiniz”.
Estelle Roestorff, personel arabulucusu, güney afrika
Iş müracaat`larınızı kendinize saklayın. Bar`da kimin ile sohbet ettiǧinizi hiҫ bir zaman
bilemezsiniz, başvuru`da bulunduǧunuz şirket`in bir ҫalışanı olabilir”.
Ve bir başka şey
Bütün uzmanlarımıza iş arayanlara vermek üzere tavsiyeler sorduk.
39
Ashby: ҫok fazla zeki olmaya ҫalışmayın. Olmadıǧınız bir kişilik iddiasında bulunmayın ve
özellikle bir takım şeyleri saklamaya ҫalışmayın. Insanlar durumu böyle idare edebileceklerini
zannediyorlar, fakat gerҫek`te dünya ҫok küҫük.
Brady: iş görüşmesini yöneten kimse`ye sorular sorunuz. Hazırlanınız. Ҫalışınız. Katılınız.
Lambert: ardaşık temas`larda saygılı ve profesyonel olunuz.
Marriott: bir iş iҫin hiҫ bir zaman mükemmel insan yoktur. Bir şirket`in aradıǧı özelliklerin
tümüne sahip olan hiҫ kimse yoktur. Böylece başvurunuzu gönderiniz!
Roestorff: kendinize saygı duyunuz. Hiҫ bir zaman bir iş iҫin dilenmeyin ve güҫlü yönleriniz
ile ilgili yalan söylemeyin. Fakat diǧer tarafta kendinizi deǧerinizin altında pazarlamayın.
Sup: hobilerinizin ve ilgi alanlarınızın ne olduǧunu gerҫekten bilmek istiyorum- bu bana
dengeli bir yaşamınız olup olmadıǧını ve kendinize bakıp bakmadıǧınızı gösteriyor.
Barbara Lambert, kariyer danışmanı, amerika
„Başvurduǧunuz potansiyel işvereninizin sizi geri aramamasından dolayı şikayette
bulunmayın. Iş arayışlarınız esnasında olumlu düşünün ve lütfen sakin kalın.
Başarı`nın tadı
Rüya iş`i: şarap seveni Lenka Sedlackova fransa`nın Chateauneuf du Pape`nin baǧsında
bulunuyor. Lenka Sedlackova bir kaҫ mesleki hayallerini yirmi yedi yaşında gerҫekleştirdi.
Bilgi aҫlıǧı ve dil yeteneǧi ile ҫek cumhuriyet`i doǧum`lu şarab`a olan tutkunluǧu ile kariyer
yaptı. Tina Crail bilgi veriyor.
Londra merkezi`nin üҫ yüz senelik şarap bodrumunun sakin ҫevresinde oturduǧunuzu
düşünün. Dünya`nın en iyi baǧ`sının soǧutulmuş Chardonnay`ini peynirini yiyerek, şarab`ın
„güzel meyvemsi tadını“ ve „fındıklarını“ konuşarak tadıyorsunuz. Kulaǧa bir rüya gibi gelen
bu olay Lenka Sedlackova iҫin normal bir ҫalışma günü. Ve bir zamanlar bu faaliyet sadece
bir-boş vakit eǧlencesiyken (hobiyken) Lenka Sedlackova işinin bu yönü`nü ҫok seviyor. En
son ingiltere`nin en eski şarap ve ispirto`lu iҫki satıcısı olan Berry Bros & Rudd tarafından
satın alınan şarap şirket`i Morris Verdin (FMV`un) satış bölümünde Sedlackova ҫalışıyor.
Bugün ҫek cumhuriyet`i olarak bilinen ülke`nin küҫük şehri Usti nad Labem`de Lenka
Sedlackova doǧdu ve ҫok erken bir şekilde kendi anavatanında normal bir kariyer izlemek
istemediǧini fark etti. „Hem annem`in hem babam`ın konvansiyonel (geleneksel) işleri var`dı,
25 sene boyunca aynı şirket iҫin ҫalıştılar ve ben onların izinde ilerlemek istemedim“ diyor
Sedlackova. Bunun yerine meslek okulunu demir yerinde sekreter olarak iş tecrübesi edinerek
pazarlama ve yönetim diploması ile tamamladı ve ondan sonra almanca dil bilgisini
geliştirmeye karar verdi. Sedlackova ҫocuk bakıcısı olarak ҫalıştıǧı ve almanca okuduǧu
Düsseldorf`a taşındı. Bir sene sonra ingilizce`sini geliştirmek ve bilgi teknoloji`si okumak
iҫin Londra`ya gitmeye karar verdi. Ҫok kısa bir süre iҫerisinde programlamanın ve bütün gün
bilgisayar`ın başında oturmanın istediǧi kariyer olmadıǧını fark etti. „Geri`ye baktıǧımda
kararım büyük ihtimal ҫok mantıklı bir karar`dı“ diye anlatıyor. Gerҫekten ҫok zevk aldıǧım
faaliyet aktif olmak ve insanlar ile iletişim halinde olmak. Bir ҫok farklı şeyleri yapmayı ve
öǧrenebildiǧim kadar yeni şeyleri öǧrenmeyi seviyorum“. Öǧrenciyken Sedlackova hobilerine
daha fazla vakit ayırmaya başladı. „Yararlı olabileceǧini düşündüǧüm iҫin ispanyol`ca
öǧrendim ve „Homer`s Odyssey“ `nin orjinal versiyonu`nu okuyabilmek iҫin yunanca
öǧrendim“ diye hatırlıyor. „Her zaman yunan mitolojisine ilgi duyuyordum“. Ҫok seyahat etti
ve özellikle „eski ҫin filmleri“ gibi bir ҫok film izledi ve komplo teorileri hakkında okudu.
Fakat kısa süre`de şarap ve şarab`ın baǧ`dan cam şişe`ye kadar yolculuǧu ilgisini ҫekti.
Baǧcılıktan şarab`ın tadına almaya ve şarap sınıflandırmasından pazarlamaya kadar her şeyi
öǧrenmeye meraklıydım“ diyor Sedlackova. Kitaplar okudu ve şarap ile Ispirto Eǧitim
Vakfında seminerlerin dışında gidebildiǧi kadar ҫok şarab`ın tadıldıǧı etkinliklere katıldı. Bu
40
şarap tat alma etkinliklerinden birinin organizatörü olan şarap maǧaza sahibi bilgisinden o
kadar etkilenmişti ki assistanı olması ricasında bulundu. Greenwich şehrinde şarapların
siparışi, satışı ve tat alma etkinliklerini organize etme konusunda yarım-gün dükkanında
ҫalışmaya başladı. „Bir kaҫ ay sonra işverenim bu etkinliklerin organizasyonu`nu bana
devretti ve ziyaret`ҫilere iҫmiş oldukları şaraplar ile ilgili bilgi verdi“. „Sedlackova minnettar
olduǧum ve ҫok keyif aldıǧım bir imkan“ şeklinde hatırlıyor. Yeniden bilgi ve coşkusundan
ҫok etkilenerek işvereni kendisine bir tam-gün iş teklifinde bulundu. Fakat Sedlackova
ilerlemeye ve şarap ticareti`nin ekonomi yönü ile ilgili daha fazla öǧrenmeye meraklıydı.
Bunun haricinde daha fazla para kazanmak istiyordu, ҫünkü Londra`da yaşam oldukҫa
pahalıydı. Işvereni kendisine hemen bir iş veren FMV şirketinin satış müdürüne kendisini
(Lenka`yı) iş`e alması iҫin önerdi. Londra-merkezli şirket şarabı yurtdışından ithal ediyor ve
bunu ülke`deki restoran ve perakendeci`lere daǧıtıyor. „Benim işim`de mükemmel olan hem
ofis iş`ini hem de ofis dışı bir dizi görev ve sorumluluklar iҫermesi“ diyor Sedlackova.
Siparişleri karşılıyor, sorulara cevap veriyor ve işvereninin resmi dışı saǧ kol`u olarak görev
alıyor. Bunun haricinde şarap örneklerini sipariş etmekten ve şarap tat alma etkinlik`lerinin
organizasyonundan sorumlu. „Bu durum benim yeni zelanda veya şili`de küҫük aile
işletmeleri bulunan, şarap üreticilerinden londra`nın en ünlü restoranlarından biri olan The Ivy
gibi tanınmış müşteriler`e varan bir dizi farklı ülkelerden gelen ve farklı geҫmişleri olan
insanlar ile sürekli temas halinde olduǧum anlamına geliyor“ diye anlatıyor. Sedlackova
bunun haricinde makaleler iҫin bilgilere ihtiyaҫları olanların ve şarap dergilerine yazan
muhabirlerin irtibat kurabilecekleri kişi. „Işimin en ҫok sevdiǧim yönü tanımış olduǧum
görevlerin insan ve kültür ҫeşitlilikleri“ diye söylüyor. Şarap üreticileri, müşteriler ve
meslektaşları ile sohbet ettiǧi zaman yabancı dil yeteneǧini neredeyse her gün kullanıyor.
FMV şirket`i dünya`nın yeni zelanda, avustralya, güney afrika, avrupa ve güney amerika gibi
en önemli şarap bölgelerinden şarap ithal ediyor. Sedlackova`nın Londra`daki meslektaşları
da dünya`nın farklı yerlerinden geliyorlar. „Bunun haricinde işverenimin işyerinde eǧlence`yi
ve öǧrenmeyi desteklemesinden dolayı ayrıca ҫok minettarım“ diyor Sedlackova. Şirket
ҫalışanları iҫin şarap bölgelerine geziler organize ediyor ve örneǧin eylül ve ekim aylarında
ҫalışanlar üzümlerin hasadına katkı`da bulunmak istedikleri zaman şirket kendilerine tatil
veriyor. Bunun haricinde işvereni Sedlackova`nın şarap ve ispirto alanında diplomasını
alabilmesi iҫin para ödemeyi kabul etti. Fakat işi`nin en iyi yönü hobisini kariyer`e
ҫevirebilmiş olmasıydı. „Kesin olarak bir veya iki rüyamı gerҫekleştirmiş oldum“ diyor
kendisi. „Fakat hala bir ҫok hayallerim var. Yunanistan`ın her hangi bir yerinde bir
sandalye`de oturup kendi baǧınızı izlediǧinizi düşünün. Bir bardak soǧutulmuş assyrtiko
iҫtiǧinizi, peynir yediǧinizi ve alışveriş kararını vermek iҫin şarap tatdıǧınız ve güneş`in
altında oturduǧunuz belki italya veya fransa`nın bir başka güzel baǧısına bir sonraki gezinizi
düşünüyorsunuz“. Bir başka rüyaymış gibi görünen bu durum ҫok kısa süre`de yine Lenka
Sedlackova`nın yaşamında normal bir gün olabilir. Bir sonraki hedef`i bir baǧ satın almak ve
şarap tüccarı olmak.
Lenka Sedlackova
doǧum tarihi:
uyruk
:
şu an ki pozisyonu:
iş tecrübesi:
10 haziran 1979
ҫek cumhuriyet`i
ingiltere ve londra`da bulunan FMV şirketi`nin ispirto iҫkisi ve şarap
satışlarını desteklemek.
ҫek cumhuriyetin`de bulunan Usti nad Labem şehrindeki demir yeri`nin
sekreterlik
almanya, düsseldorf`da ҫocuk bakıcılıǧı,
ingiltere, Greenwich`de bir şarap maǧazasında assistanlık
41
eǧitim:
diller:
hobiler:
ҫek cumhuriyet`i, Usti nad Labem`de pazarlama ve yönetim alanında
diploma.
ingiltere, londra`da bilgi teknolojisi alanında diploma
ingiltere, londra`da şarap ve ispirto eǧitim vakfı sertifikaları
ҫek`ce, ingilizce, almanca, yunanca ve ispanyol`ca
film izlemek ve film endüstri`si hakkında okumak, komplo (fesat)
teorilerini okumak, seyahat etmek, diller öǧrenmek, oyunlara ve
müzelere gitmek.
Ev`den doǧru ҫalışmak
Kariyer intiharı mı?
Insanların neredeyse her yer`den ҫalışabilmelerini mümkünleştiren yeni teknoloji`lere raǧmen
ingiliz ofis ҫalışanlarının ҫoǧu ev`den doǧru ҫalışmayı tembel bir ҫıkış yolu olarak görüyorlar.
Yazılım şirket`i Inter Tel tarafından gerҫekleştirilen bir anket`e göre on ofis ҫalışanlarından
altı tanesi daha esnek ҫalışma saatlerinde bulunma ricasının kariyer`lerine zarar verdiǧini
düşünüyorlar. Anket`e tabi tutulan işverenlerinin yaklaşık 40%` ı ofis`de ҫalışıldıǧı gibi ev`de
verimli ҫalışabileceklerini düşünmediklerini söylediler. Daha esnek iş saatlerini sormaları
durumunda kendilerinin tembel veya başkaları ile ҫalışmaya gönülsüz gibi görünmekten
korktuklarını söylediler. Inter-Tel görev`lisi Duncan Miller`e göre ev`den ҫalışanların sayısı
gittikҫe artmakta. Ingiltere Ulusal Istatistikler ofisi verileri “Şu an iki milyon`dan fazla
insan`ın ev`den doǧru ҫalıştıklarını kanıtlıyor” diye Miller söylüyor. Bir diǧer sekiz milyon
insan ise ҫalışma hafta`larının bir kısmı`nı ofis dışında geҫiriyorlar. Miller ev`den doǧru
ҫalışmanın bütün kurumlar iҫin uygun olmadıǧını, fakat daha fazla işveren`ler tarafından
düşünülmesi gerektiǧini söylüyor. “Daha mutlu ve saǧlıklı personel uzun vade`de daha
yüksek verimliliǧe ve ҫalışanların şirket`e daha fazla baǧlanabilmesine neden oluyor” diye
yorum`da bulunuyor.
Iş görüşmesi
Daha fazla deǧerlendirme
Eǧer işinizi konuşmak amacı ile sene`de bir kere işvereniniz ile biraraya gelme fikri sizi
ürkütüyorsa, o zaman yalnız deǧilsiniz. Insanlar`ın ҫoǧu yıllık ritual haline gelen performans
deǧerlendirmelerinden nefret ediyor. Fakat amerika`da bazı şirketler bu tür
deǧerlendirmelerin sıklıǧını artırıyorlar. Bunların arasında şu an yöneticiler`den sene`de en
azından dört kere deǧerlendirmeler yapmalarını isteyen Whirlpool şirket`i var.
Deǧerlendirmelerin sıklıklarının artmasının bir nedeni yakın zaman`da emekliliǧe ayrılacak
olan 1946-1964 yıllarında yüksek doǧum oranlar grupların mensuplarının yerlerinin
doldurulması. Kurumların genel müdürleri şu an şöyle soruyorlar: „Ҫalışanlarımızın gerҫek
potansiyelini nasıl öǧrenebiliriz“ diye chicago`da bulunan Aon Danışmanlık şirketi`nin
görevlisi The Wall Street Journal`e anlattı. Whirlpool şirketi`nin özlük işleri müdürü David
Binkley deǧerlendirme`de bulunmanın „yönetici`nin rolü“ olduǧunu söylüyor. Binkley şöyle
devam ediyor: „Bu konu hakkında daha fazla zaman harcamamak iyi bir şey olur mu?“
Kitap: Geri dönen anneler
Yazar Monica Samuels ҫocukları olduǧunda ҫalışmayı bırakan bir avukat`tı, fakat iş`i
bırakmadan önce işine geri dönmeyi planladı. Muhabir J.C. Conklin ile birlikte yazılan bu
yararlı kariyer el kitabında Samuels diǧer bayanlara şunları tavsiye ediyor: „Istediǧiniz ile
ilgili olabildiǧince ҫok karar verin: iş`e geri dönecek misiniz? Yarım-gün iş`i denemek istiyor
42
musunuz? Ara sıra özel projeler ile ilgili ҫalışmak istiyor musunuz? Gelecekte bu şirket ile
yeniden ҫalışmak istiyor musunuz? Samuels`e göre ҫalışan anneler iҫin en önemlii konu bütün
hepsini yapmak zorunda olmadıklarını veya en azından hepsini hemen yapmak zorunda
olmadıklarını fark etmeleri.
Monica Samuels and J.C. Conklin, Morgan Road Books, ISBN, 0-7679-2242-5, 23,95 $
Etkinlik
Dil şov`u dil öǧrenenleri, öǧretmenleri ve diǧer yabancı dil meraklıları iҫin düzenlenen
ingiltere`nin ilk tüketici fuar`ı. Londra`da 3-5 kasım`da gerҫekleştirilen bu şov bir ҫok farklı
öǧrenme metotları, dil okulları, aҫık öǧretim ve tek başına okuma kursları gibi konularını el`e
alıyor. Temsil edilen 120 şirket, 80 konuşmacı, tanıtımlar, seminerler ve üҫ günlük fuar ile bu
büyük yelpazeli alanda ne tür hizmetlerin sunulduǧu ile ilgili izlenim edinmek iҫin bu etkinlik
iyi bir olanak. Daha fazla bilgi iҫin www.thelanguageshow.co.uk/.

Benzer belgeler