ali vahit şahiner - Boğaziçi Üniversitesi
Transkript
ali vahit şahiner - Boğaziçi Üniversitesi
ALİ VAHİT ŞAHİNER (1956-2010) Dr. Ali Vahit Şahiner 1 Haziran 1956’da Ankara’da dünyaya gözlerini açtı. 1979’da ODTÜ’de işletme bölümünü bitirdi ve ardından üniversitenin bilgisayar mühendisliğinde yüksek lisansa başladı. 1982’de bu derecesini tamamlayıp bir süre daha Ankara’da kaldıktan sonra araştırmaları için İngiltere’ye gitti ve doktora derecesini 1991’de Westminster Üniversitesinden aldı. Bilgisayar grafiği ve animasyonu, film düzenleme ve özel efektler, grafik tasarımı ve tipografi gibi konularda ülkemizin önde gelen araştırmacılarından olan Dr. Ali Vahit Şahiner 2004 yılından 2010 yılındaki vefatına kadar Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümünde görev yaptı. Dr. Ali Vahit Şahiner verdiği derslerle ve yaptığı işlerle hem öğrencilerinin hem de çalışma arkadaşlarının gönlünde yer edinen bir hocamızdı. Bilgisayar Mühendisliği öğretim üyeleri, öğrencileri ve mezunları olarak biz, hocamızla birlikte çalışmaktan hep keyif aldık. Estetik anlayışına, sihirli parmaklarına hayran kaldık. Ondan çok şey öğrendik. Ve bu öğrenme hiç bitmesin istedik. Büyük bir saygıyla hatırlayacağımız hocamız anısına oluşturulan bu kütüphanedeki kitapları beğeniyle okumanızı ümit ediyor ve öğrenme kervanında bize eşlik etmenizi temenni ediyoruz. Boğaziçi Üniversitesi, Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyeleri, Mezunları ve Öğrencileri Sevgili Arkadaşlar, İçinizdeki merak duygusunun coşkusunu hissediyor ve yeni şeyler öğrenmeye ne kadar çok heves duyduğunuzu biliyoruz. Çünkü biz de hayat yolculuğumuza sizinkiler gibi kıpır kıpır atan minik yüreklerimizle başladık. Merak ettik, sorular sorduk. Sadece biz miydik sorular soran? Kimler gelmiş, kimler geçmişti bizler gibi öğrenmeye can atan… Merak etmiş, soru sormuş, hatta bununla yetinmeyip öğrendiklerini kitap haline getirmişlerdi. Bu kitaplarla tanışmak bizim için ne derece büyük bir mutluluktu! Hazine bulmuştuk sanki. Uçakların yapımı, insanlığın en büyük gizemi olan genin keşfi, uzaya yolculuk, bilgisayarların çalışma mantığı, hastalıkları yenme yöntemleri, afacan çocuk Huckleberry Finn’in maceraları, memleketimizin kelime ustalarının sevgi dolu şiirleri, büyük büyük dedelerimizin ve ninelerimizin hayatları ve zorluklarla nasıl başa çıktıkları, sizler gibi köy okullarında okuyan diğer kardeşlerimizin yaşadıkları gibi birçok merak ettiğimiz konu ne dizilerde gösteriliyordu, ne de internetteki sitelerde. Kütüphaneydi onların yeri. Kitaplar denizin içinde bekleyen midyeler gibiydi, kabuklarını aralamadan içlerindeki inciyi göremezdik. Okudukça heyecanlandık, öğrendikçe daha çok merak ettik ve bir kitabı bırakıp başka bir kitaba sarıldık. Her kitap yeni bir diyar, her sayfa yeni bir serüvendi bizim için. Büyüdük, bilgisayar mühendisleri olduk. Kimimiz üniversitede parlak fikirli öğrenciler yetiştirmeye adadık kendimizi, kimimiz de bilgisayarlarda kullandığınız programları yazan kişiler olduk. Bankacılıktan bilgisayar oyunlarına, robotlardan animasyon filmlere, İnternet ağlarından bilgisayarla müzik üretmeye kadar birçok farklı alanda program geliştiriyor, araştırmalar yapıyoruz. Böyle büyük projeleri yönetenlerimiz de var, henüz yolun başında olanlarımız da. Fakat şunu biliyoruz ki hiçbirimiz yolu tamamlamadık, öğrenme yolunda hala iz sürüyor ve sorularımızın peşinden gidiyoruz. Sadece kendi alanımızdaki insanların söylediklerine yönelmiyor, her yönden gelişmeye çabalıyoruz. Kendimizi romanlardan, şiirlerden mahrum bırakmıyor, başkalarının söylediklerine de kulak veriyor, büyük insanların yaşamöykülerini heyecanla okuyoruz. Büyümemize rağmen yüreklerimizin sesini dinleyip okuyup öğrenmeye, hayal kurmaya devam ediyoruz. Çünkü biliyoruz ki bir insanın hayalleri tükendiğinde o insan ölmüş demektir. Sizlerin de bol bol okuyup derslerinizde ve yaşamınızda başarılı olacağınıza ve ileride çevrenize okuma sevgisi aşılayacağınıza hiç şüphemiz yok. Büyüdüğünüzde sizleri de aramızda görmek umuduyla hediye ettiğimiz bu kütüphane birbirinden güzel incilerle dolu. Dediğimiz gibi, bu incileri yalnızca kapağını açmaya cesaret edenler görebilir. Okuma serüveni bir kere tadına varılınca bırakılamayacak bir serüvendir. Okuyan insan ileride bir meslek sahibi olmanın çok daha ötesinde kültürlü ve saygın bir ilim insanı olur. Dünyaya diğer insanlardan daha bilge gözle bakar. Kardeşliğin, sevginin ve barışın önemini çok iyi bilir. Soru sormanın ve araştırmanın hep süreceğini ve uygarlığın tek başına değil, birlikte ulaşılabilecek bir hedef olduğunu kavrar. Siz de şimdiden küçük birer araştırmacı olun. Kitapları raflarına hapsedip üzmeyin. Orada, gelip kapağını açmanızı umutla beklediklerini ve size gösterecek güzel incileri olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Soru sormaktan ve araştırmaktan hiç ama hiç vazgeçmeyin. Merak duygunuza bir parça da olsa doyum verebilmesi ümidiyle, Boğaziçi Üniversitesi, Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyeleri, Mezunları ve Öğrencileri