21072015 (3707) Salı.cdr
Transkript
21072015 (3707) Salı.cdr
K M C Y K M K M C Y C Y Klas Optik'te 0507 0507220 22000 00 55 55 0554 300 60 0554 300 60 60 60 21 Temmuz 2015 Salı Fiyatı: 60 Kuruş Yıl: 14 Sayı 3707 OSB'de kamulaştırma son aşamada K M C Y AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ Ramazan bayramında ziyaret ettiği Soma’da devam eden yatırımlar ve maden işçilerinin sorunları hakkında açıklamalarda bulundu. SOMALILARI SADECE KÖMÜRE MAHKUM ETMEYECEĞİZ “Maden işçilerimiz 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen Türkiye’nin en büyük iş kazasından bu güne kadar işlerine devam etmeyi sürdürmüşler, her şeye rağmen evlerine ekmek götürebilmenin bahtiyarlığını yaşamışlardır” diyen Özdağ, “Soma’da yaşayan ve evine ekmek götürmek için gece gündüz çalışan vatandaşlarımızı sadece madene, kömüre mahkum etmemek için yeni iş sahalarının açılmasını sağladık. Bunların hiç kuşkusuz başlıcası Soma’da yeni Organize Sanayi Bölgesi’dir. Bitirilmesi için 25 Milyon lira para aktardık ve kamulaştırma şu an son aşamada” şeklinde konuştu. MADENCİLERİN TAZMİNATLARI DA ÖDENECEK EKİM'DE FİRMALAR FAALİYETE GEÇECEK AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ CHP Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu’nun “Soma işçileri beş kuruşa mahkum” sözlerini eleştirdi. Soma OSB’de en geç Ekim ayı gibi firmaların hizmete başlamasını beklediklerini belirten Özdağ, “750 kişiye istihdam yaratacak, 300 Milyon Euro’ya mal olacak olan ve 18 ayda tamamlanacak olan yerli- yabancı sermaye ortaklığında yapılan Çimento Fabrikasının da takipçisi olduk. Soma’da meydana gelen üzücü iş kazasından sonra Valilik, Kaymakamlık, Belediye, hükümetimizin tüm organları, devletimizin tüm birimleri yaraları sarma adına seferber oldular.” zdağ, “Ağzı olan konuşuyor. Muhalefet tabi konuşacak ama mantıklı konuşacak, laf olsun diye değil. Biz bu maden işçisi kardeşlerimiz işsiz, aşsız kalmasın diye çaba gösterirken bunlar o zaman bu ocaklar için, ‘kapansın’ diyorlardı. Birileri gibi televizyonlara, meydanlara çıkıp şov yapmıyoruz, iş yapıyoruz. AK Partili Manisa Milletvekilleri olarak bizden ne talep edilmişse, ne istenmişse işçilerimizin, ailelerimizin ve halkımızın emrinde olduk. Bayramdan önce işçilerin kıdem tazminatlarının bir kısmını ödedik geri kalan ödemeleri de bayram sonunda yapacağız” dedi. Ö K M C Y Bu yolculuk Soma şehitleri için A khisarlı Veli Buğaç Yalaza, "301 Soma" adını verdiği kanosuyla "Kürek kürek Türkiye" yolculuğuna başladı. Yalaza, İzmir'den İskenderun'a kadar gittiği her yerde maden şehitlerini ve ailelerinin insani ihtiyaçlarını hatırlatacak. Ege'nin sularına kanosuyla 13 Mayıs'ta giren Veli Buğaç Yalaza, İskenderun'a doğru yola çıktı. Ancak, bu yolculuğun başlamasından kısa bir süre sonra güvenlik güçleriyle yaşadığı bir tartışma sonucunda ilerlemesine ara verdi. Bayram onun için sularda çılgınca ilerlemekti ve yeniden yola çıktı. Bütün amacını, "Somalı hemşehrilerimin dramı unutulmasın, unutturulmasın" diye açıklayan Veli Buğaç Yalaza, planladığı yolculuğun sonuna kadar gitmekte kararlı. sayfa 'de 2 Sotes'te yaprak dökümü devam ediyor G eçtiğimiz sezon Bölgesel Amatör Lig'de mücadele eden ve kısıtlı imkanlar nedeniyle ligde tutunamayan Sotesspor'da oyuncular birer birer yuvadan uçuyor. Son olarak Soma Sotesspor’da iyi bir sezon geçiren sol kanat oyuncusu Memduh Doğan'da Horozköyspor'a transfer oldu. sayfa 'de 2 2'de Kat Kaloriferi Merkezi Kalorifer Sistemleri Güneş Enerjisi Ücretsiz Keşif Keşif Ücretsiz Gününde Teslim Gününde Teslim Birinci Sınıf Sınıf İşçilik İşçilik Birinci 0533665 66506400640-0542 0542525 5253370 3370 0533 Atatürk AtatürkCd. Cd.No:50 No:50SOMA SOMA Tel:612 61224 2488 Fax:612 612656558 Tel: 08 Fax: 58 O L A Y K M K M C Y C Y K M C Y K M C Y K M C Y 2 21 Temmuz 2015 Salı K M C Y OSB'de kamulaştırma son aşamada AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ Ramazan bayramında ziyaret ettiği Soma’da devam eden yatırımlar ve maden işçilerinin sorunları hakkında açıklamalarda bulundu. S Bu yolculuk Soma şehitleri için K M C Y Aslen Akhisarlı olan motosiklet yarışçısı Veli Buğaç Yalaza, geçirdiği bir kaza sonucu engelli kalmış. 45 yaşında, malülen emekli olmuş. Tek geliri de bu zaten. Kendini denizlere vermiş. Kanosuyla çılgın yolculuklar yaparken, bu kez bir amaç uğruna çıktığı yolculuğu ve maceralarını anlattı. -Nereden çıktı bu yolculuk? Ben Akhisarlıyım, yani Soma'ya komşuyuz. 13 Mayıs'ta hemşehrilerimin de aralarında bulunduğu 301 madenci kardeşimiz hayatını kaybetti. Hiç unutmadım. Sıradışı işler yapan birisi olarak, geçirdiğim motosiklet kazası sonucu bir ayağım sakat kaldı. Onlar için yapabileceğim bir şey var diye düşündüm ve geride kalanların ihtiyaçlarının unutulmaması için ben de böyle bir etkinlik planladım. -Niye aksadı? Planladığınız tarihe uymadı... 13 Mayıs 2015 günü Soma faciasının 1. yıldönümünde İzmir'den İskendurun'a yola çıktım. Didim'de ara verdim. Güvenlik güçleriyle yaşadığım bir tartışmada söylediklerim hakaret sayıldı ve kamu hizmeti cezası verildi. Okullarda 15 günlük bir hizmet verdim. Sevdim de bu işi aslında. Şimdi yola devam ediyorum. -Vazgeçmeyi düşündünüz mü? Asla... Ben bu yola başkoydum. Madenlerde 301 can verdi Soma. Gerekirse 302'ncisi ben olurum ama bu yolculuktan vazgeçmem. Kanoma 'Soma 301' adını verdim. "Kürek Kürek Türkiye" etkinliğimde geçtiğim her yerleşim yerinde Somalı şehitlerimizin ailelerinin hatırlanması, onların insani beklentilerine karşılık verilmesi için destek isteyeceğim. "Denizde hayat var" -Yolculukta ihtiyaçlarınız olmuyor mu? Nasıl bir yolculuk bu... Destek olan var mı? Bu yolculuk baştan sona macera dolu olmalı. Piknik tüp, palet, zıpkın, maske, güneş gözlüğü, tencere, tava, çatal, kaşık, bıçak, 60 litrelik plastik zeytin bidonu, uyku tulumu, olta malzemesi, çorap, deniz şortu, medikal malzeme... İşte bütün ihtiyacım bunlar. Denizde her şey var. Hayat var! Hem deli hem veli! -Toplumun gözünde nasıl görünüyorsunuz? Bu yaptıklarınız yüzünden size deli diyen var mı? Evet, 'deli' diyorlar çoğunlukla. Bu güzel bir tanımlama. Kimisi de, 'veli' diyor. Her ikisi de kabulümdür. Eyvallah der geçerim. İki kavram arasında ince bir çizgi var. Ben bunları aştım. Ben yoluma ve hedefime bakarım. Cüzdanını çaldırdı -En unutamadığınız nedir bu yolculukta? Sıkıntıya düştünüz mü? İlk yola çıktığımda, Alaçatı'da cüzdanımı çaldırdım. Kredi kartım, bana ait kimlik bilgilerim uçtu... Çeşme'den yola çıktıktan sonra sahillerde parçalanmış kaçak botlarını gördüm. Ne umutlarla yola çıkmış insanların hayatlarının söndüğünün de izlerini görüyorum. Uzun vadeli plan yapmıyor -Bundan sonra başka projeler var mı? Ben uzun vadeli yaşam planları yapmam. Günün getirdiklerine ise hızla intibak ederim. Mesela Somalı kardeşlerimizin yanında olmak sözle olmaz. Fiilen katıldığım bu projeyi de uzun vadeli yapmadım. Bana destek versinler, ben gösteriş olarak bunu yapayım diye de düşünmedim. Gönlümden kopan, doğru gördüğüm amacın peşine düşerim. oma OSB’de en geç Ekim ayı gibi firmaların hizmete başlamasını beklediklerini belirten Özdağ, “750 kişiye istihdam yaratacak, 300 Milyon Euro’ya mal olacak olan ve 18 ayda tamamlanacak olan yerli- yabancı sermaye ortaklığında yapılan Çimento Fabrikasının da takipçisi olduk. Soma’da meydana gelen üzücü iş kazasından sonra Valilik, Kaymakamlık, Belediye, hükümetimizin tüm organları, devletimizin tüm birimleri yaraları sarma adına seferber oldular. Bakanlarımızla birlikte AK Partili Manisa Milletvekilleri olarak bizler üzerimize ne düşüyorsa onu yapmaya üstün gayret gösterdik. Meydana gelen kazadan sonra Soma’ya 22 kez geldim ve tüm çalışmaların takipçisi oldum. Yardım paralarının ailelere sağlıklı bir şekilde dağıtılmasını sağladık. Okulları, Spor Salonlarının açılışını gerçekleştirdik. Yani o trajediden sonra ne söz vermişsek bunların hepsini yerine getirdik. En son yine işçilerle ilgili kıdem tazminatları gündeme getirildi bunun da ödenmesini sağladık. Bu paranın bir kısmı önce verildi geri kalan kısmı da bayramdan sonra verilecek. Daha bayram bitmeden sırf laf olsun diye Muhalefet Milletvekillerinden biri kalkmış, “İşçiler üç kuruşa muhtaç” diyor. Ağzı olan konuşuyor. Muhalefet tabi konuşacak ama mantıklı konuşacak, laf olsun diye değil. Biz bu maden işçisi kardeşlerimiz işsiz, aşsız kalmasın diye çaba gösterirken bunlar o zaman bu ocaklar için, ‘kapansın’ diyorlardı. Birileri gibi televizyonlara, meydanlara çıkıp şov yapmıyoruz biz, iş yapıyoruz. AK Partili Manisa Milletvekilleri olarak bizden ne talep edilmişse, ne istenmişse işçilerimizin, ailelerimizin ve halkımızın emrinde olduk. Devlette kimsenin parası kalmaz bu işçilerimizin de kalmayacak” dedi. SOMA’DA İŞSİZLİĞİ YÜZDE 3’E ÇEKECEĞİZ Soma’da işsizliğin 13 Mayıs’ta meydana gelen maden kazasından önce yüzde 5 civarında olduğunu gelinen nokta da tüm yaşanan üzücü olaylara rağmen işsizlik oranının aynı olduğunu kaydeden Özdağ, “OSB’yi açarak, yeni yatırımlar yapmanın gayretiyle işsizliği Soma’da yüzde 3’e çekmenin hedefindeyiz. Bölge esnafımızda yaşanan kazadan sonra mağduriyet yaşamasın diye 2500 esnafımıza da ilk bir yıl ödemesiz üç yıl geri ödemeli 50 Bin lira ödedik ki bölgeye canlılık gelsin. Yıldırım Demirören hayırsever işadamı olarak yeni bir okul yaptı. Ondan önce yine hayırsever işadamı Sadettin Saran’a spor salonu yaptırdık ve hemen açtırdık. Yatırımları sadece Soma ile sınırlı bırakmayarak mağduriyetlerin yaşandığı yakın ilçe olarak Kırkağaç ilçesinde de önemli yatırımlar yaptık” diye konuştu. TAZMİNATLAR ÖDENECEK AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ CHP Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu’nun “Soma işçileri beş kuruşa mahkum” sözlerini eleştirdi. Özdağ, “Ağzı olan konuşuyor. Muhalefet tabi konuşacak ama mantıklı konuşacak, laf olsun diye değil. Biz bu maden işçisi kardeşlerimiz işsiz, aşsız kalmasın diye çaba gösterirken bunlar o zaman bu ocaklar için, ‘kapansın’ diyorlardı. Birileri gibi televizyonlara, meydanlara çıkıp şov yapmıyoruz, iş yapıyoruz. AK Partili Manisa Milletvekilleri olarak bizden ne talep edilmişse, ne istenmişse işçilerimizin, ailelerimizin ve halkımızın emrinde olduk. Bayramdan önce işçilerin kıdem tazminatlarının bir kısmını ödedik geri kalan ödemeleri de bayram sonunda yapacağız” dedi. AYM’NİN KARARINDAN SONRA HAYAL DÜNYASINA GİRDİLER Soma’da ki maden ocakları ve işletmelerinde ki yetkili sendikanın Türk-İş’e bağlı olduğunu kaza meydana geldikten sonra sendikanın DİSK’in eline geçmesi için bazı kesimlerin çok çaba gösterdiğini kaydeden Özdağ, “DİSK yetkili sendika olabilir ama DİSK öne sürülerek PKK’nın eline geçirilmesine çalışıldı. Bunu engelleme adına dolaylı ya da dolaysız çok çalıştım, gayret gösterdim. Paralel yapı da tehlikelidir ve mücadele konusunda kesin kararlıyız ama bu ülke için en büyük tehlike PKK’dır. Somalı vatandaşlarımız, işçilerimiz her zaman Soma’da ki mevcut imkanlarla devleti de yanına alarak kendi yağlarında kavrulur ama biz Soma’ya illegal örgütlerin, PKK’nın ve provokatörlerin girmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’de Paralel Yapı ve PKK olmak üzere iki örgüt yapısıyla karşı karşıyayız. Bu iki tehlikeye karşı çok dikkatli ve uyanık olmalıyız. Paralel yapı yıllarca milletimizi, devletimizi istismar ederek makbuzsuz çok büyük paralar topladı. Geçmiş dönemlerde de iyi niyetle biz de bunlara okul, yurt yapıyorlar, öğrencilere burs veriyorlar, gazete çıkartıyorlar diye yardım ettik. Hasbi olan, samimi olan vatandaşlarımıza sesleniyorum; Bu Paralel Yapı tehlikeli bir örgüttür ve buradan ayrılın. Dershanelerle ilgili AYM’nin kararından sonra şimdi yine hayal dünyasına kapıldılar. Halbu ki yeni bir kanun çıkartılıncaya kadar başka bir kanundan bahsedilemez, dolayısıyla dershaneler kapalıdır. Başbakanımız ve Milli Eğitim Bakanımız bu konuyla ilgili açıklama yaptılar yapmaya da devam edecekler inşallah. Konuyla ilgili yeni bir düzenleme yapılması gerekiyorsa Türkiye Büyük Meclisinde de Milletvekilleri olarak bu düzenlemeyi yaparız. Bütün dershaneler bunlara ait de değil. Paralel Yapıya bağlı Türkiye genelinde 300 civarında dershane vardı. Bunların bakmayın fakir öğrencileri okutacağız dediklerine, bunlar zengin ve zeki öğrencilerin yanındadır. Okullarında, dershanelerinde zengin, fakir, zeki öğrenci ayrımı yapan bir eğitimci karakterine sahipler. Lise de okuyan öğrenciler bile son zamanlarda bunun farkına varmışlardı. Paralel ve vesayetçi yapı ile mücadelemiz devam edecek” dedi. K M C Y Haber Merkezi Sotes'te yaprak dökümü devam ediyor Geçtiğimiz sezon Bölgesel Amatör Lig'de mücadele eden ve kısıtlı imkanlar nedeniyle ligde tutunamayan Sotesspor'da oyuncular birer birer yuvadan uçuyor. Son olarak Soma Sotesspor’da iyi bir sezon geçiren sol kanat oyuncusu Memduh Doğan'da Horozköyspor'a transfer oldu. B ölgesel Amatör Lig’de mücadele edecek olan Horozköyspor, dış transferde bir atak daha yaparak Soma Sotesspor’dan sol kanat oyuncusu Memduh Doğan’la anlaşmaya vardı. Geçen sezon BAL Ligi’nde 21 maçta 3 gole imza atan 21 yaşındaki oyuncu, Manisa’ya gelerek sözleşmeye imza attı. Başkan Osman Yıldırım, Memduh’un hem genç hem de tecrübeli bir oyuncu olduğunu belirterek, “BAL Ligi tecrübesi yaşamış futbolcu kardeşimizin takımımız da başarılı bir sezon geçireceğine inanıyoruz. Hocamızın isteği doğrultusunda hem tecrübeli hem de geleceği parlak bir ismi kadromuza kattık. Bu transfer camiamıza hayırlı olsun” dedi. FENLİ: “BU TAKIM GÖZDE OLACAK” Memduh’u uzun zamandır yakından takip ettiğini belirten Teknik Patron Nejat Fenli ise takıma katkı sağlayacak bir transferi daha gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Fenli, “İyi bir takım kuruyoruz. Memduh da bu zincirin halkalarından biri oldu. Kalitesine inandığım bir oyuncu. Sağolsun başkanımız transferde isteklerimizi geri çevirmiyor. BAL Ligi’nde ses getirecek bir takım olacağız. Bu takım gözde olacak” şeklinde konuştu. MEMDUH “BÜYÜK BİR AİLEYE GELDİM” Horozköyspor’un giderek marka haline geldiğini ifade eden Memduh Doğan ise “Horozköyspor’un büyüyen bir vizyonu var. Birçok takımın ilgisine rağmen fedakarlık yaparak Horozköy’ü seçtim. Hocamın ve başkanımın ilgisi de beni etkiledi. Kaliteli oyunculardan kurulu bir takıma geldiğimi biliyorum. Büyük bir aileye geldim. Bana güvenenleri mahcup etmeyeceğim. İnşallah hep birlikte iyi bir sezon geçiririz” diye konuştu. Bayram bilançosu ağır oldu Alınan tedbirlere ve yapılan uyarılara rağmen, arife gününden beri trafik kazalarında 74 kişi öldü, 423 kişi yaralandı. R azaman Bayramı dolayısıyla yakınlarına ziyarete gidenler, tatile çıkanlar ya da günlük işlerini yapmak için yolda olanlar çok sayıda trafik kazasına karıştı. Ramazan Bayramı arifesinde yurt genelinde meydana gelen kazalarda 24 kişi yaşamını yitirdi, 95 kişi ise yaralandı. Bayramın ilk günündeki kazalarda 19 kişi öldü, 102 kişi yaralandı. Bayramın ikinci gününde medana gelen kazalarda ise 21 kişi hayatını kaybetti 117 kişi ise yaralandı. Bayramın son günü ise 10 kişi öldü, 109 kişi yaralandı. Arife gününden beri meydana gelen trafik kazalarında toplamda 74 kişi hayatını kaybetti, 423 kişi de yaralandı. O L A Y K M C Y K M C Y K M C Y K M C Y K M C Y 3 21 Temmuz 2015 Salı K M C Y Manisalı Aile Boğulmaktan Son Anda Kurtuldu Balıkesir’in Ayvalık ilçesinin dünyaca ünlü Sarımsaklı plajlarında boğulma tehlikesi atlatan Manisalı çifti cankurtaranlar kurtardı. B alıkesir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Ayvalık İtfaiye Grup Amirliği bünyesindeki cankurtaran ekibi, iki çocuklarıyla Manisa’dan Ayvalık’a tatile geldiği öğrenilen bir çifti boğulmaktan kurtardı. İyi yüzme bilmediği öğrenilen ve şişme simit yardımıyla denizde serinlemeye çalışan çiftin sert esen poyraz rüzgârının tesiriyle denizdeki güvenlik bariyerini aştığını fark eden mavi bayraklı plajın cankurtaranlarından Umut Akbulut, denize atlayarak çiftin imdadına koştu. Kısa sürede deniz bariyerlerini aşarak su yutmaya başlayan kadına ulaşan Akbulut, önce isimleri öğrenilemeyen kadını, daha sonra da eşini kıyıya çıkarmayı başardı. İki çocuklarıyla Ayvalık’a bayram tatiline geldikleri öğrenilen çiftin zamanında müdahale ile kurtarılması vatandaşlar tarafından memnuniyetle karşılandı. 3 ÇOCUK ANNESİ KADIN İNTİHAR ETTİ (İHA) - Manisa’nın Turgutlu ilçesinde 3 çocuk annesi bir kadın, av tüfeğiyle intihar etti. Turgutlu Yedi Eylül Mahallesi Sanatçılar Sokak üzerinde meydana gelen olayda iddiaya göre, Meliha Türkmen (29) eşiyle tartıştıktan sonra evinde kime ait olduğu henüz bilinmeyen av tüfeğiyle intihar etti. Eşinin ve mahalle sakinlerinin ihbarı üzerine olay yerine gelen emniyet ve sağlık ekipleri Türkmen’in öldüğünü belirledi. 3 çocuk annesi olduğu öğrenilen kadının cenazesi Turgutlu Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. CHP'Lİ ÖZEL: "MHP HER KONUDA YAN ÇİZDİ" Manisa'nın Sarıgöl ilçesinde vatandaşlarla bayramlaşan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Manisa Milletvekili Özgür Özel, "MHP ne dedikse hep yan çizdi. Şimdi ise tek bir seçenek kaldı; AKP ile CHP koalisyonu. Biz vatandaşlarımıza ne vaat etmiş isek sonuna kadar sözümüzün arkasındayız" dedi. K M C Y (İHA)-Manisa'nın Sarıgöl ilçesinde CHP Manisa Milletvekilleri Mazlum Nurlu ve Tur Yıldız Biçer ile birlikte bayramlaşma ziyaretinde bulanan CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, burada yaptığı açıklamada MHP’nin her konuda yan çizdiğini ileri sürerek, "7 Haziran seçimleri AKP iktidarına 'dur' dedi. Buradan çıkan tablo ile vatandaşımız 'koalisyon yapınız mesajını' verdi. Bakınız seçim alanlarında vatandaşlarımıza muhalefet partileri olarak bir çok vaatlerde bulunduk. Dedik ki; 'mazotu 1,5 TL yapacağız, emeklilerimize iki bayram bin 500 TL vereceğiz, taşeron işleri kaldıracağız, asgari ücreti günün şartlarına göre yapacağız.' Biz CHP olarak, MHP’ye 'başbakan sen ol' dedik, yan çizdi. Adayımız Sayın Baykal’a destek vermedikleri gibi oylamaya katılmayıp TBMM Başkanlığını AKP’ye kaptırdık. Ne dedikse hep yan çizdi. Bakınız en son RTÜK seçimlerinde AKP ile iş birliği yaparak RTÜK kaptırıldı. Şimdi ise tek bir seçenek kaldı; AKP ile CHP koalisyonu. Biz vatandaşlarımıza ne vaat etmiş isek sonuna kadar sözümüzün arkasındayız. 14 maddelik bir şartımız var. Bunlar kabul edilene kadar mücadele edeceğiz. Çünkü,vatandaşlarımızın oylarını böyle kazandık’’ diye konuştu. "ERKEN SEÇİM TARAFTARI DEĞİLİZ” "AKP ile ortak hükümet kurulmadığında vatandaşlarımız her gittiği yerde MHP’nin yan çizdiğini anlatsınlar" diyen Özel, ÇOCUĞA ÇARPIP KAÇTI şöyle konuştu: “Biz CHP olarak erken seçime gidilmesi taraftarı değiliz. Seçmenlerin yüzde 80’i hangi partiye oy vereceklerini dört ay öncesinden belirliyor. Geri kalan yüzde 20’in de seçimlere 10-15 gün kala karar vermekte olduğunu istatistikler ortaya kaymaktadır. Erken seçimde CHP oylarını kaybetmez aksine artırır. Zira vatandaş görüyor. Biz sözümüzün ardındayız. Burada yan çizen MHP’dir. Erken seçim olursa vatandaşlarımız kimin yan çizdiğini biliyor." (İHA) - Manisa’nın Kula ilçesinde bir otomobilin çarpıp kaçtığı çocuk yaralandı. Edinilen bilgiye göre, dün saat 22.30 sıralarında Hisarkapı Kavşağı'nda bir market önünde meydana geldi. Arkadaşlarıyla birlikte alışveriş yapmak için markete gelen M.B.’ye (10), alışveriş yaptıktan sonra marketten çıktığı sırada plakası alınamayan bir araç çarpıp kaçtı. Yaralanan çocuk, olay yerine çağrılan 112 acil servisleri tarafından ilk müdahalesinin ardından Kula Devlet Hastanesine kaldırıldı. Yaralı B.'nin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Polis ekipleri kaza ile ilgili soruşturma başlattı. K M C Y MÜLTECİLERE 10 AY SONRASINA GÜN VERİLİYOR Ülkelerindeki iç savaş ve karışıklıklar nedeniyle Türkiye’ye sığınan mültecilerin sağlık ve yardımlardan yararlanmalarını sağlayan mülteci kimlik kartları için Manisa’da 10 ay sonrasına gün veriliyor. İHH İnsani Yardım Derneği Manisa Şubesi Başkan Yardımcısı Halil Uysal, sağlık konusunda aciliyeti olan mültecilerin mağduriyet yaşadığını ve Manisa Göç İdaresi Müdürlüğüne acilen personel atanması gerektiğini söyledi. (İHA)-Resmi kayıtlara göre yaklaşık 2 bin mültecinin yaşadığı Manisa’da Göç İdaresi Müdürlüğü’nde yaşanan personel sıkıntısı yüzünden mülteciler, sağlık ve yardımlardan yararlanmalarını sağlayan mülteci kimlik kartlarını alabilmek için en az 10 ay sonrasına randevu alabiliyor. Manisa’ya gelen çok O L A Y K M C Y sayıda mültecinin ciddi sağlık problemleri yaşadığını ve sağlık hizmetlerinden yararlanabilmeleri için mülteci kimlik kartlarının olması gerektiğini kaydeden İHH İnsani Yardım Derneği Manisa Şubesi Başkan Yardımcısı Halil Uysal Valiliğin biran önce bu konuda girişimlerde bulunması gerektiğini söyledi. Uysal yaptığı açıklamada, Manisa’nın eski Valisi Abdurrahman Savaş’ın Manisa’ya Göç İdaresi Müdürlüğü kurulacağını ve işlerin daha hızlı bir şekilde aksamadan devam edeceğini söylediğini anlatarak, “Göç İdaresi Müdürlüğü kuruldu. Ancak müdürlükte yaşanan personel sıkıntısı nedeniyle mültecilerin sağlık ve yardımlardan resmi olarak yararlanabilmeleri için gerekli olan mülteci kimlik kartının çıkarılabilmesi için 10 ay sonrasına gün veriliyor” dedi. CİDDİ SIKINTILAR YAŞANIYOR Uysal, “Bundan yaklaşık 2 ay önce Manisa’mıza sığınan yabancı mültecilerimizin resmi işlemlerini emniyet, yabancılar şube müdürlüğümüz tarafından yapılmaktaydı. Avrupa Birliği standartlarına göre Yabancılar Şube Müdürlüğümüz, Göç İdare Müdürlüğü olarak değiştirildi. Ülkelerinde iç savaş, yoksulluk ve karışıklıklar nedeniyle çok sayıda mülteci ülkemize geliyor. İran, Afganistan, Irak, Suriye gibi çeşitli devletlerden Ülkemize sığınan bu mülteciler Birleşmiş Milletler kanalıyla Türkiye’deki illere dağıtılıyor. Bu illere dağıtılan ve Manisa’ya gelen mültecilerimiz valilik aracılığıyla Göç İdaresi Müdürlüğüne müracaat ediyorlar. Göç İdaresi Müdürlüğü mültecilerin yoğunluğundan ve personel yetersizliğinden dolayı 10 ay sonrasına tarih veriyor. Bu 10 süresince mülteciler hastalanırsa hastaneye gidemez, erzak alamaz ve zaten ülkelerinde savaşı bırakıp gelmişler ve ciddi sıkıntılar yaşamışlar. Acil hastaneye gitmesi gerekenler gidemiyorlar. Göç İdaresi Müdürlüğüne gittiğimizde işlemleri hızlandırma konusunda yetersiz kalıyoruz. Müdürlüğe 4-5 tane personel ihtiyacı var. Bu personel olduktan sonra işlemler çok daha fazla hızlanacak. Bu geçici mülteci kimlik kartları olduğunda 3 ayda 300 lira maaş ve gıda yardımlarını alabiliyorlar. Resmi kayıt altına girmeleri gerekiyor. Kısacası bu insanlar ölüme terk ediliyor. Bunun anlamı K M C Y bu kısacası hiçbir şey yapılamıyor. Sayın Valimizde Göç İdaresi Müdürlüğüne büyük felaketler yaşanmaması için personel tahsisi yapılmasını istiyoruz.” diye konuştu. İHH’nin sadece erzak, gıda, eşya dağıtan bir kuruluş olmadığını kaydeden Uysal, “İnsan hak ve hürriyetler adına da çalışmalar yapmaktayız. İnsan yaşam ve sağlık hakkı kim olursa olsun öncelik olmazsa olmaz hakkıdır. Biz önce insan diyoruz. Bir insanın hak ve hürriyet yaşam hakkını kısıtlanırsa sosyal olayların artmasına sebep oluruz. Valiliğimizden bir an önce Manisa’mıza sığınan mültecilerin sağlık ve gıda gibi imkanlardan faydalanmaları için bir an önce kimlikleri verilmesi gerekmektedir. Şimdiye kadar hayırsever doktorlarımızın yardımlarıyla yardımcı olmaya çalışıyoruz ama çok sıkıntılar yaşamaktayız.” şeklinde konuştu. Göç İdaresi Müdürlüğünde çalışan tercümanın da maddi sebeplerden dolayı işini bıraktığını öğrendiklerini kaydeden Uysal, müdürlükte şimdi de tercüman sıkıntısı yaşandığını ve buraya sözleşmeli bir tercüman alınarak bu sorunun ortadan kaldırılabileceğini belirtti. MANİSA'DA OTOMOBİL YAYAYA ÇARPTI: 1 ÖLÜ (İHA) - Manisa'nın Salihli ilçesinde otomobilin yayaya çarpması sonucu bir kişi hayatını kaybetti. Edinilen bilgiye göre kaza, Salihli-Kula yolu üzerinde Durasıllı yakınlarındaki Soil Petrol’ün 600 metre ilerisinde meydana geldi. Salihli istikametinden Kula istikametine gitmekte olan İsmail İ. yönetimindeki 35 HB 8191 plakalı otomobil, sabaha karşı saat 04.30 sıralarında Mustafa Binbir (56) isimli yayaya çarptı. Çarpmanın etkisiyle yol kenarına savrulan Binbir hayatını kaybetti. Otomobil sürücüsü İsmail İ. gözaltına alınırken, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. www.somaolay.com.tr SOMANIN GÜNCEL HABER PORTALI K M C Y K M C Y K M C Y 4 21 Temmuz 2015 Salı K M C Y MANİSA İZMİR'İ GEÇTİ! Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, üretim artışı beklenen Antep fıstığında fiyatların çok fazla düşmesinin önüne geçmek için ihracat kanallarının zorlanması gerektiğini bildirdi.Türkiye’de 41 ilde Antep fıstığı yetiştirildi, üretimin çok büyük bir bölümünü Güneydoğu Anadolu Bölgesi illerinden sağladı. TÜİK’in 2014 verilerine göre Manisa'da 2 bin 45 ton antep fıstığı üretildi. Manisa bu rakamla Bin 281 ton üreten İzmir'in de önüne geçmiş oldu. K M C Y 472 bin tonunu İran, 235 bin tonunu ABD, 150 bin tonunu Türkiye, 74 bin tonunu Çin, 57 bin tonunu Suriye, 10 bin tonunu Yunanistan üretmektedir. Afganistan’ın 3, Tunus ve İtalya’nın 2’şer bin tonluk üretimi bulunuyor. Diğer ülkeler de 22 bin ton Antep fıstığı üretiyor.” İLLER ARASINDA ŞANLIURFA BİRİNCİ Türkiye’de 41 ilde Antep fıstığı yetiştirildiğini, üretimin çok büyük bir bölümünü Güneydoğu Anadolu Bölgesi illerinin sağladığını belirten Bayraktar, “TÜİK’in 2014 İRAN, ABD VE TÜRKİYE’DEN (İHA)-Bayraktar, yaptığı verilerine göre, Şanlıurfa 21 bin TZOB Genel Başkanı Bayraktar, 494 tonluk üretimle birinci. Bu açıklamada, 2013 ve 2014 yıllarında Antepfıstığında olumsuz şunları kaydetti: ilimizi, Antep fıstığı ağaç sayısında “Antepfıstığı, periyodisite hava koşuları ve Antep fıstığının birinci olan Gaziantep 17 bin 231 periyodisite göstermesi sebebiyle gösteren bir meyve türü tonla, Siirt 15 bin 228 tonla takip olduğundan üretim yıllara ve rekoltede düşüş yaşandığını, etti. Adıyaman 9 bin 704, ülkelere göre değişimler üretimin 2014’de 80 bin tonda Kahramanmaraş 2 bin 438, Kilis 2 göstermektedir. Dünya Antepfıstığı bin 349, Manisa 2 bin 45, kaldığını, bu yıl ise 150-160 bin üretiminde ilk üçsırayı İran, ABD tonluk bir üretim beklendiğini Diyarbakır 1511, İzmir 1281, ve Türkiye almaktadır. Dünya vurguladı. Üretimdeki büyük Mersin 1232, Mardin 1213, toplam Antepfıstığı üretiminin oynamaların fiyatlarda Çanakkale 769, Batman 692, ortalama yüzde 83,4’ü İran, ABD istikrarsızlığa yol açtığını, bunun diğer iller 2 bin 813 ton Antep ise bazen üretici bazen de tüketici ve Türkiye tarafından fıstığı üretti” dedi. üretilmektedir. Türkiye 2006 açısından olumsuzluk taşıdığını ÜRETİMİ VE İHRACATI belirten Bayraktar, “Bu yıl üretimde yılında üretimde dünya ikincisi ARTIRMA POTANSİYELİMİZ VAR iken 2007’den itibaren ikinciliği önemli miktarda artış olacağı Ülkemizde Antepfıstığı ABD’ye kaptırmıştır. İran ve tahmin ediliyor. Antep fıstığında sulanmayan koşullarda ABD,Antep fıstığı üretimini fiyatların çok fazla düşmesinin yetiştirildiğine işaret eden ovalarda, sulu koşullarda, büyük önüne geçmek için ihracat Bayraktar,Antepfıstığı üretiminde arazilerde, birim alana sık ağaç kanallarının zorlanması gerekir” ileri olan ülkelerden gerek İran, dikimiyle yapmakta ve dekara dedi. Şemsi Bayraktar, bazı gerekse ABD’nin Kaliforniya ülkelerin ticari ve teknik avantajlar yüksek verim almaktadır. eyaletinde yetiştiriciliğin sulu Türkiye’de ise Antepfıstığı tarımı sağlayabilmek için bilgi koşullarda yapıldığını vurguladı. saklamaları, bazı tüccarların ticari daha ziyade kıraç koşullarda Bayraktar şunları kaydetti: yapılmaktadır. Ayrıca Türkiye’de teknik engelleri aşmak için “Ülkemizde halk arasında yetiştirilen Antepfıstığı genellikle satışları başka ülkeler adına Antepfıstığının sulanmadan aroması yoğun ve lezzetli, yapmaları, bazı üreticilerin vergi yetiştirileceği şeklinde yanlış bir ayıklanması nispeten zor ve benzeri olası cezalardan kanı yaygın olmasının yanında olduğundan kabuksuz tüketime kaçınmak için yanlış bilgi sulama imkanlarının da yetersiz uygun uzun çeşitlerdir. İran ve vermeleri, çok çeşitli kullanımı olması sebebiyle Antepfıstığı ABD’nin ürünleri ise daha verimli olan bir ürün olması nedenleriyle üretimimiz düşüktür. Antepfıstığı ancak nispeten daha lezzetsiz, iri sulamadan değil taban suyu dünyada ve Türkiye’de Antepfıstığının gerek üretim gerek ve çıtlaklık oranı yüksek yuvarlak seviyesinin yüksek olmasından ticaretine yönelik sağlıklı istatistiki çeşitlerdir. Gıda ve Tarım hoşlanmaz. Antep fıstığı Örgütü’nün (FAO) 2012 yılı verilere ulaşmanın oldukça zor üretiminde geleneksel metotlar verilerine göre, dünyada üretilen 1 bırakılmalı, kalite ve verimi artıran olduğunun altını çizdi. milyon 5 bin ton Antepfıstığının ÜRETİMİN YÜZDE 83,4’Ü sulamaya önem verilmelidir. Dünyada üretim bakımından ilk sırada yer alan İran’da yetiştiricilik sulanan koşullarda, sık dikim ya da yoğun dikim şartlarında yetiştirilmektedir. Bakım işlemleri ve hasat yine diğer ülkelerdeki gibidir. ABD’de ise yine sulanan koşullarda yetiştiricilik gerçekleştirilirken hasat ve hasat sonrası tüm işlemler mekanizasyonla yapılmaktadır. Ülkemizde ise hasat elle ve hasat sonrası işlemler de yaygın olarak geleneksel yöntemlere göre yapılmaktadır. Diğer ülkelerle rekabet edebilmek için sulamanın yanında teknik, hasat ve hasat sonrası işlemlerin modern bir şekilde yapılması gerekiyor. Dünyanın üçüncü büyük üreticisi Türkiye, Antepfıstığında yeterince ihracat yapamıyor.” YAPILMASI GEREKENLER Bayraktar, Antepfıstığı sektöründe görülen sorunları ve yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı: “Serbest bölgenin yakın olmasından dolayı, İran’dan kaçak bavul ticaretiyle İran fıstığının üreticimizin satış fiyatının yarısına gelmesi, çiftçilerimizi zor durumda bırakmaktadır. Tedbir alınarak kaçak fıstık girişi önlenmelidir. Yeni kurulacak kapama fıstık bahçelerine tesis desteği verilmeli, alan bazlı desteğe geçmeliyiz. Diğer taraftan depolama süresi uzun olan Antep fıstığında, piyasada kaliteli ürünün her an bulunabilmesi, fiyat istikrarı sağlanması ve üreticimizin yeterli gelir elde edebilmesi için lisanslı depoculuk ve ürün ihtisas borsaları kurulması bir zorunluluktur. Lisanslı depoculuk ve ürün ihtisas borsalarının hayata geçirilmesi üreticimizin ürününü değerine pazarlamasını sağlayacak, fiyat istikrarında sürdürülebilirlik ile kaliteli ürünün her an piyasada bulunabilirliği mümkün olacaktır.” MADALYADAN VAZGEÇİP GÖNÜLLERİ KAZANDI Görme Engelli Milli Judocu Güler Demircan, Dünya Şampiyonası’nda finale giden maçta hakem kararıyla rakibini yenmesine rağmen pozisyonda kendisinin daha önce mindere düştüğünü söyleyerek, rakibinin galip ilan edilmesini sağladı. Genç sporcu, Dünya Görme Engelliler Federasyonu ile Milli Olimpiyat Komitesi tarafından Fair-Play Ödülü’ne layık görüldü. zmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü adına mücadele eden 25 yaşındaki Manisalı görme engelli judocu Güler Demircan, ABD’nin Colorado eyaletinde düzenlenen Dünya Şampiyonası’ndaki örnek davranışı sayesinde Dünya Görme Engelliler Federasyonu ile Milli Olimpiyat Komitesi tarafından Fair-Play Ödülü’ne layık bulundu. İzmir Büyükşehir Belediyesporlu genç judocu, finale giden maçta hakem kararıyla rakibini yenmesine rağmen, pozisyonda kendisinin daha önce mindere düştüğünü söyleyerek, rakibinin galip ilan edilmesini sağladı. İzmir Büyükşehir Belediyesporlu Güler Demircan’ın bu hareketi sonrası şampiyonada yoluna devam etme şansı elde eden Macar rakibi, finale kadar yükselerek altın madalyayı kazandı. Güler Demircan ise madalya değil ama kazandığı Fair-Play ödülü ile dürüstlüğünün karşılığını aldı. “ÖNCE BEN DÜŞTÜM, RAKİBİM DEĞİL” Geçirdiği rahatsızlık nedeniyle görme yetisini yüzde 90 oranında kaybeden Güler Demircan, başarı için her şeyin mübah olmadığını söyleyerek, “Maç esnasında bir harekette rakibimle aynı anda tatamiye düştük. Ancak ben, rakibimden daha önce düştüğümü hissettim İ O L A Y K M C Y ve bunu doğrudan antrenörüme ilettim. O da benimle aynı görüşte olunca durumu hakemlere aktardık. Karar bizim aleyhimize de olsa sonuçta haklı olanın kazanması önemliydi” dedi. 9 YIL ÜST ÜSTE ŞAMPİYON 2006 yılında ilk kez katıldığı Türkiye Şampiyonası’nda altın madalya kazanan Güler Demircan, 9 yıl üst üste Türkiye Şampiyonluğu'nu kimseye kaptırmadı. Güler Demircan, 2010'da Türkiye'deki Dünya Şampiyonası'nda gümüş madalya, 2014'te Almanya'daki uluslararası şampiyonada ve yine aynı yıl ABD’deki Dünya Şampiyonası'nda bronz madalyaların sahibi oldu. 2016 Rio'da yapılacak paralimpik olimpiyatlarına gitmek istediğini ve madalya ile dönmeyi hayal ettiğini belirten İzmir Büyükşehir Belediyesporlu judocu, “Hedefim Brezilya. Ülkemi ve kulübümü en iyi şekilde temsil etmek amacındayım. Bizlere desteklerini esirgemeyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Aziz Kocaoğlu, kulüp başkanımız, idarecilerimiz ve hocalarımıza gerçekten çok teşekkür ediyorum. ALEV ALAN KAMYONDA YANARAK ÖLDÜ M anisa'nın Salihli İlçesi'nde, önündeki kamyona arkadan çarparak şarampole yuvarlanan kamyonun alev aldığı kazada 1 kişi yanarak öldü, 1 kişi yaralı kurtarıldı. Kaza, 05.00 sıralarında, Salihli-Kula Karayolu Salihli Organize Sanayi Bölgesi yakınlarında meydana geldi. Ankara'dan Salihli yönüne gelen 40 yaşındaki Mustafa Toklu, yönetimindeki 33 ZL 560 plakalı salçalık biber yüklü kamyonla, 40 yaşındaki Veli Ercan yönetimindeki 06 PVY 13 plakalı saman yüklü kamyona arkadan çarptı. Önündeki araca çarparak kontrolden çıkan Toklu'nun kullandığı kamyon, yaklaşık 5 metreden şarampole yuvarlandıktan sonra yanmaya başladı. Alevlere yangın tüpleriyle müdahale eden diğer araç şoförü Ercan ve yanındaki 26 yaşındaki Recep Doğan, yanan kamyonun şoförü Toklu'yu araçtan çıkarmayı başardı. Ancak, kamyonda bulunan kimliği belirsiz 1 kişi yanarak öldü. İhbar üzerine gelen itfaiye, yangını söndürdü. Sağlık ekipleri de ambulansla Toklu'yu Salihli Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Jandarmanın kaza yerine yaptığı inceleme ardından yanarak ölen kişinin cesedi morga kaldırıldı. Kazaya karışan kamyonun şoförü Ercan, jandarmaya götürüldü. Hayati tehlikesi bulunan Toklu'nun sözlü ifadesinde yanarak ölen kişiyi yolda otostop yaparken görüp aldığını ve tanımadığını söylediği belirtildi. Ölen kişinin kimliğinin belirlenmeye çalışıldığı, kazayla ilgili soruşturmanın sürdüğü açıklandı. Alev alan araçtaki yaralıları çıkarmaya çalışanlardan Recep Doğan, "Yolumuzda ilerlerken bir anda arkadan bir araç çarptı. Kamyonu güçlükle durdurup bize çarpan kamyona bakmaya gittik. Yoldan çıkan ve şarampole uçan kamyondan sürücüyü çıkartmayı başardık. Bu sırada yangın çıktı. Yanımızda bulunan ve yoldan geçen sürücülerden aldığımız yangın tüpleri ile yangını söndürmeyi denedik ancak olmadı" dedi. K M C Y İzmir Kulüplerine Manisa'dan Kötü Haber zmir'de yaşanan stat sıkıntısı yüzünden lig maçlarını oynayacak tesis ve kent arayan İzmir ekiplerine Manisa'dan da kötü haber geldi. Göztepe ve Altınordu'nun iç saha karşılaşmalarında kullanmak istedikleri Manisa 19 Mayıs Stadı'nın önümüzdeki günlerde bakıma alınacağı açıklandı. Manisaspor ile Akhisar Belediyespor tarafından ortaklaşa kullanılan tesisin çim zemini ile drenajının yenilmesiyle ilgili ihalenin tamamlandığı, çalışmaların bayramdan sonra başlayacağı bildirildi. Manisa Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürü Dr. Savaş Duman, süreci hızlandırmak için ihaleyi alan firmanın gece de çalışacağını belirtirken şu bilgileri verdi: "Bu iş, biraz zaman alacak. Çimlerin oturması lazım. Manisaspor'un maçları geç başlayacak ancak Akhisar Belediyespor, ilk 2 iç saha maçını deplasmanda oynayabilir. Uzun yıllardır ihmal edilen çimleri korumamız şart. İzmir takımlarına da Manisa dışında alternatif stat aramalarını tavsiye ediyorum." İ İmtiyaz Sahibi KADİR ARSLAN Sayfa Editörü REFİKA ARSLAN Sorumlu Yazı İşleri Müdürü YILMAZ SARIPINAR Haber Merkezi ŞUAYİP BAYBURE EMİN KARAASLAN Yayın türü: Yerel süreli Olimpiyatlarda kürsüye çıkacağım” diye konuştu. HAYATI SPORLA DEĞİŞTİ İzmir Büyükşehir Belediyespor’un engelli sporculara yepyeni bir gelecek verdiğini de sözlerine ekleyen Güler Demircan, “Ağabeyim Sabri Gür ile kardeşim Ayten Özyörük de aynı hastalık nedeniyle engelli durumda. Şu anda onlar da engelli judo ve engelli halterde ülkemizi başarıyla temsil ediyorlar. K M C Y Manisa’nın kırsal bir bölgesinden çıkıp spor sayesinde bu noktaya kadar geldim. Zor olan yaşam koşullarımı spor sayesinde değiştirdim. Engelli çocukları olan ailelerin spora yönlenmesi gerekir. Büyükşehir Belediyesi, bu ortamı bizler için hazırlıyor. Anne-babaların yapması gereken tek şey, çocuklarını kızerkek ayrımı yapmadan salonlara getirmesidir” ifadelerini kullandı. ORKİDE TAŞKIN İdari ve Baskı Adresi Namazgah Mah. Kaymakam Hamdi Onat Sok. (Ziraat Bankası Arkası) Paşaoğlu Pasajı No:3 SOMA Tel&Faks: (0236) 612 9640 HABER: 0530 693 79 19 REKLAM: 0544 304 62 64 Satış Fiyatı : 60 KRŞ AYLIK ABONE : 15 TL YILLIK ABONE : 180 TL Baskı: SOMA OLAY GAZETESİ MATBAASI e-mail: [email protected] [email protected] Hotmail: [email protected] [email protected] Gazetemize gönderilen yazı, makale, fotoğraf vb. yayınlansın yayınlanmasın iade edilmez. Yazılan makalelerden yazarları sorumludur. Görüşleri gazetemizin görüşlerini yansıtmaz. Gazetemiz basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir. Banka Hesap Numaraları İş Bankası İban No : TR 260006400000135260439520 Ziraat Bankası İban: TR 380001000193328870175001 K M C Y K M C Y K M C Y 5 GÜNCEL İHRACAT ŞAMPİYONLARININ 139 TANESİ EGELİ İhracat şampiyonları listesine 2014 yılında Ege Bölgesi’nden 139 firma girmeyi başardı. Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından açıklanan ihracat şampiyonları listesinde 2012 yılında 129, 2013 yılında ise 138 Egeli firma yer almıştı. E K M C Y ge Bölgesi, Marmara Bölgesi’nden sonra listeye en fazla firma sokan ikinci bölge oldu. İzmir, ilk 1000 ihracatçı listesinde 68 firma ile İstanbul’un ardından ikinci il olurken, Egeli ihracat şampiyonları Türkiye’ye 2014 yılında 17 milyar 302 milyon dolarlık döviz kazandırdı. İhracatın Şampiyonlar Ligi olarak tanımlanan, Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından her yıl açıklanan en fazla ihracat yapan 1000 firma listesinde, 2014 yılında Ege Bölgesi’nden 139 firma yer buldu. Aynı listede 2011 yılında 118, 2012 yılında 129, 2013 yılında ise 138 Egeli firma yer almıştı. 2014 yılında Türkiye’ye 17 milyar 302 milyon dolar döviz kazandıran 139 firma Türkiye ihracatının yüzde 11’lik dilimini gerçekleştirdi. İzmir 68 firma ile ilk 1000 ihracatçı listesine Ege Bölgesi’nden en fazla firma sokan il olurken, Denizli 24 firma ile ilk 1000 listesinde yerini aldı. 2013 yılında 18 firma ile ilk 1000 ihracatçı listesinde yer bulan Manisa bu yıl 21 firmasıyla listedeki konumunu güçlendirdi. İzmir, Denizli ve Manisa’dan toplam 113 firma İlk 1000 ihracatçı listesine girdi. Aydın ilinden 7 firma, Balıkesir’den 5 firma, Afyon’dan 2, Muğla 4, Kütahya’dan 3’er ve Uşak’tan 2 firma ilk 1000 ihracatçı listesinde yer almanın mutluluğunu yaşadı. Kayıtlara Kocaeli firması olarak giren İzmir’de de rafinerisi bulunan Türkiye Petrol Rafinerileri A.Ş. 3 milyar 741 milyon dolarlık ihracat rakamıyla Türkiye birincisi olurken, Türkiye genelinde 4. firma olan Vestel Dış Ticaret A.Ş. 2 milyar 419 milyon dolarlık ihracat rakamı ile TÜPRAŞ’ı izledi. İzmir Aliağa’da üretim tesisleri bulunan kayıtlara İstanbul firması olarak giren Habaş Sınai ve Tıbbi Gazlar İstihsal Endüstrisi A.Ş. 1 milyar 195 milyon dolarlık ihracat rakamıyla Ege Bölgesi’nde üçüncü sırada yer aldı. 2014 yılında 806 milyon 981 bin dolarlık dövizi ülkemize kazandıran Pergamon-Status Dış Ticaret A.Ş. Ege Bölgesi’nde en fazla ihracat yapan dördüncü firma oldu. Petkim Petrokimya Holding A.Ş. 509 milyon 500 bin dolarlık ihracat rakamıyla beşinci oldu. İzmir Demir Çelik A.Ş. ise 377 milyon 982 bin dolarlık ihracata imza attı ve 6. sırada yer buldu.Denizli merkezli Başak Metal Tic.ve San. A.Ş. ise, 245 milyon 931 bin dolarlık dışsatımla Türkiye genelinde 45., Denizlili firmalar arasında ise 1. sırada yer aldı. Denizli’de Başak Metal Tic. ve San. A.Ş.’yi 208 milyon 582 bin dolarlık ihracatla Menderes Tekstil San. ve Tic. A.Ş., 205 milyon 86 bin dolarlık ihracat rakamıyla Kocaer Haddecilik San. ve Tic. A.Ş. takip etti. Manisa’da Vestel Ticaret A.Ş.’yi, 293 milyon 531 bin dolarlı Bosch Termoteknik Isıtma ve Klima San. ve Tic. A.Ş. ve 182 milyon 106 bin dolarlık dışsatımla Schneider Elektrik San. ve Tic. A.Ş. izledi. Uğur Soğutma Makinaları San. ve Tic. A.Ş. 149 232 bin dolarlık ihracatla Aydın’ın ihracat şampiyonu olurken, Banvit Bandırma Vitaminli Yem San. A.Ş. 93 milyon 984 bin dolarlık ihracatla Balıkesir ihracat şampiyonu, Muğla merkezli KLC Gıda Ürünleri İth. İhr. ve Tic. A.Ş. 106 milyon 397 bin dolarlık döviz girdisi ile Muğla şampiyonu, Afyon Yumurta İth. İhr. ve Tic. A.Ş. ise 39 milyon 839 bin dolarlık ihracatla Afyonkarahisar ihracat şampiyonu olarak listede yer aldı. Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından açıklanan ilk 1000 ihracatçı listesindeki Egeli firma sayısının 2012 yılından bu yana 118’den 139’a yükselmesinin gururunu yaşadıklarını belirten Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, 2014 yılında en fazla ihracat yapan ilk 1000 firma listesinde Ege Bölgesi’nin 139 firma ile temsil edilmesinden mutlu olduklarını kaydetti. Ege Bölgesi’nin Türkiye’de ihracatın başlangıç noktası olduğuna işaret eden işaret eden Ünlütürk, “Bu liste, Ege Bölgesi’nin Türkiye ihracatındaki gücünü ortaya koyuyor. Önümüzdeki süreçte, İnovasyon, Tasarım, Ar-Ge ve Markalaşma çalışmalarına ağırlık vererek ilk 1000 ihracatçı listesindeki konumumuzu daha da güçlendirmek istiyoruz. 2014 yılında gümrük kayıtlarına göre 22 milyar doları aşan Ege Bölgesi ihracat rakamının 2023 yılında 100 milyar dolara çıkması için çalışmalarımızı yürütüyoruz” şeklinde konuştu. FİLM GİBİ OLAY... 21 Temmuz 2015 Salı K M C Y ALAŞEHİR’DE MOTOSİKLET KAZASI: 2 ÖLÜ (İHA) - Manisa'nın Alaşehir ilçesinde, bir motosikletin yayaya çarpması sonucu hem motosiklet sürücüsü hem de yaya hayatını kaybetti. Kaza, Manisa'nın Alaşehir ilçesi İstasyon Mahallesi Süleyman Demirel Bulvarında meydana geldi. İddialara göre, 45 KB 52.. plakalı motosikleti kullanan 16 yaşındaki S.Y., aşırı hız ve dikkatsizlik nedeniyle özel bir akaryakıt istasyonunda çalışan ve işten çıkıp evine gitmek üzere yolun karşısına geçmeye çalışan 47 yaşındaki Raşit Şentürk’e çarptı. Çarpmanın etkisiyle kaskı bulunmayan motosiklet sürücüsü S.Y. ile işten evine giden yaya ağır yaralandı. 112 Acil tarafından Alaşehir Devlet Hastanesine kaldırılan iki yaralı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. İLÇE EMNİYETİ AİLELERİ UYARDI Yaz ayları başından bu yana özellikle motosiklet sürücüleri üzerindeki denetimlerini artıran Alaşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü motosiklet sürücüleri ve ailelerine yeni uyarılarda bulundu. Alaşehir merkez ve tüm mahallelerinde 13 bin tescilli motosikletin bulunduğunu ve bunların yazhasat mevsimi nedeniyle yoğun olarak trafikte olduklarını hatırlatan yetkililer, motosiklet sürücülerinden tescilsiz, ehliyetsiz ve kasksız araç kullanmamalarını ve aşırı süratten kaçınmalarını istedi. Denetimlerin devam edeceğini belirten yetkililer, ailelere 18 yaşından küçük ve ehliyetsiz çocuk ve yakınlarının motosiklet kullanmalarına izin vermemelerini tavsiye etti. Öte yandan Alaşehir'de son günlerde yapılan sıkı denetimler sonrasında kask kullanım oranının yüzde 80'e ulaştığı gözlendi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Alaşehir'de motosiklet kazası oranlarının diğer yerleşim birimlerine göre daha fazla olduğu öğrenildi. Türkiye ortalamasının yüzde 14 olduğu motosiklet kaza oranlarında Alaşehir'de bu oranın yüzde 20'lerde olduğu öğrenildi. DENGESİNİ KAYBETTİ, KAZA YAPTI (İHA) - Manisa’nın Kula İlçesinde plakasız motosiklet sürücüsü direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kaza yaptı. Tek taraflı kazada motosiklet sürücüsü 15 yaşındaki çocuk yaralandı. Edinilen bilgiye göre kaza, Saat 21.45 sıralarında Akgün Mahallesi 65. sokak ile 67 sokağın birleştiği yerde meydana geldi. 65. sokaktan 67. sokağa doğru seyretmekte olan Alper Ş. (15) yönetimindeki plakasız motosiklet, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu devrildi. Motosikletin aşırı süratli olması nedeni ile yolun kenarındaki bordür taşlarına çarparak durabildiği öğrenildi. Motosikletin devrilmesi ile yaralanan sürücü Alper Ş., olay yerine gelen 112 acil servis ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Kula Devlet hastanesine kaldırıldı. Yaralı sürücü Alper Ş.'nin hayati tehlikesinin olmadığı öğrenildi.Polis ekipleri kaza ile ilgili soruşturma başlattı. K M C Y Türk genci ile Rus kız birbirine aşık olunca nikah dairesinin yolunu tuttu. Ancak erkeğin hiç görmediği biriyle, hiç gitmediği bir şehirde evlilik yaptığı anlaşıldı. Gencin Manisa Kırkağaç'ta oturan 31 yaşındaki Ö.A. adlı kadınla evli olduğu nikah dairesinde ortaya çıktı. stanbul'da yaşayan Burak Aydın (32), Rusya'da bir iş ortamında tanıştığı İnna Rakshona (28) ile evlenmeye karar verdi. İnna Rakshona, Rusya'daki işinden istifa edip İstanbul'a yerleşti. Nişanlanan çift, düğün davetiyelerini de bastırıp eşe dosta dağıttı. Balayında kalacakları otel bile belirlendi. Ancak, nikah tarihi almak için Kartal Evlendirme Dairesi'nin yolunu tutan çift, büyük bir şokla karşılaştı. Görevli memur, sistemde, Burak Aydın'ın 3 ay önce Manisa Kırkağaç'ta oturan 31 yaşındaki Ö.A. adlı kadınla evlendiğinin İ gözüktüğünü söyledi.Nikah talebini yerine etiremeyeceklerini bildirdi. Neye uğradığını şaşıran Aydın, Manisa Nüfus Müdürlüğü'nü aradı. Buradan, kimlik bilgileri kullanılarak sahte bir evlilik yapıldığını öğrendi. HEMEN EVLİ GÖZÜKTÜĞÜ KADINI ARADI Aydın, hemen kağıt üzerinde evli gözüktüğü Ö.A.'ya ulaştı. Telefonda konuştuğu Ö.A.'ya "Eşiniz benim kimlik bilgilerimi kullanarak sizinle evlenmiş. Büyük bir sahtecilik sonucu, yanlışlıkla benimle evlenmişsiniz" dedi. SAHTE DAMAT ORTADAN KAYBOLDU Bu kez bir şok da kadın yaşadı. Telefonu kapatan kadın, 3 ay önce evlendiği eşini arayıp hesap sordu. Tartışma üzerine sahte kimlik kullanarak Ö.A. ile evlenen adam ise ortadan kayboldu. SAVCILIĞIN YOLUNU TUTTULAR Evrakta sahtecilik sonucu hiç tanımadığı biriyle evli görünüp nişanlısı ile hayatını birleştirme hayalleri suya düşen Burak Aydın ve gerçek adını bile bilmediği kişiyle evlenip neye uğradığını şaşıran Ö.A. savcılığın yolunu tuttu. Sahte kimlikle evlilik yapıp Ö.A. ve Burak Aydın'ın hayatını alt üst eden kişi hakkında suç duyurusunda bulunuldu. "SABIKALI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ” Şimdi Ö.A. evliliğinin mutlak butlan sebebiyle iptal edilmesini, Burak Aydın ise nişanlısı İnna Rakshona ile bir an önce evlenebilmeyi bekliyor. Ö.A' nın avukatı, "Eşgalini verdiğimiz şahsın gerçekte kim olduğu ve nerede olduğu hala tespit edilmedi. Şahsın sabıkalı olduğunu düşüyoruz. Aydın'ın kimlik bilgilerini nasıl edindiği araştırılıyor" dedi. www.somaolay.com.tr O L A Y K M C Y K M C Y BÜYÜKŞEHİR’E HAZIRLIK MAÇLARINDA ZORLU RAKİPLER (İHA) - Üç günlük bayram izninin ardından ikinci etap hazırlıkları için yeniden Bolu’da toplanan Manisa Büyükşehir Belediyespor’da, hazırlık maçlarının programı belli oldu. Yeşil-beyazlılar Bolu’da PTT 1. Lig ekibi Gaziantep BBSK ile birlikte 3. Lig ekipleri Bergama Belediyespor, Silivrispor ve Kozan Belediyespor takımları ile hazırlık maçı oynayacak. Yeni sezon hazırlıklarına verilen bayram arasının ardından yeniden Bolu’da toplanan Manisa Büyükşehir Belediyespor, hazırlıklarına kaldığı yerden devam etmeye başladı. Günü çift idman yaparak geçiren yeşilbeyazlılarda, hazırlık maçlarının programı da belli oldu. Bolu kampında ikinci etap hazırlık dönemi boyunda, dört hazırlık maçı oynayacaklarını ifade eden Teknik Direktör Hakan Şapçı, bu maçlarda takımın son durumunu görme fırsatı bulacaklarını söyledi. Çok iyi bir hazırlık dönemi geçirdiklerinin altını çizen Şapçı, “Takıma yeni katılan oyuncularımızla birlikte daha da güçlendik. Yeni transferlerimizin uyum sorunu yaşamaması bizim için sevindirici oldu. Hazırlık maçlarında takımımız tam olarak lige hazır hale gelecektir” diye konuştu. DÖRT HAZIRLIK MAÇI OYNAYACAK Manisa Büyükşehir Belediyespor, ikinci etap kamp döneminde dört hazırlık maçı oynayacak. Yeşil-beyazlılar hazırlık maçlarında PTT 1. Lig ekibi Gaziantep Büyükşehir Belediyespor’un yanı sıra 3. Lig ekipleri Bergama Belediyespor, Silivrispor ve Kozan Belediyespor takımları karşı karşıya gelecek. K M C Y K M C Y K M C Y 6 21 Temmuz 2015 Salı ‘Malul Gazilere Tanınan Haklar, Muharip Gazilere Tanınmıyor’ Türkiye Muharip Gaziler Derneği Manisa Şube Başkanı Şener Tarım, malul gazilere tanınan hakların, muharip gazilere tanınmadığını söyledi. T ürkiye Muharip Gaziler Derneği Manisa Şube Başkanı Şener Tarım, malul gazilere tanınan hakların, muharip gazilere tanınmadığını söyledi. Hakiki gazilerin kendilerini olduğunu söyleyen Tarım, “Ama haklarımız kısıtlı.” dedi. Türkiye Muharip Gaziler Derneği Manisa Şubesi, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 41. yıldönümü dolayısıyla Cumhuriyet Meydanı'ndaki Milli Egemenlik Anıtı’na çelenk koydu, saygı duruşunda bulundu ve İstiklal Marşı okudu. Şube K M C Y Başkanı Şener Tarım, burada yaptığı konuşmada harekat sayesinde Kıbrıs’ın 41 yıldır barış içerisinde olduğunu söyledi. Tarım, “Kıbrıs Türkü, 20 Temmuz 1974’ten itibaren kendi vatanında ve kendi bayrağı altında hür ve bağımsız yaşamaktadır. Uğrunda kan dökülen, can verilen bu toprak, artık Kıbrıs Türkünün öz vatanıdır. Kıbrıs’ta kazanılan vatan toprağı asla geri verilmez ve kaderine terkedilmez. Kıbrıs’ta Türk varlığını yaşatmak, gelecek nesillere ve bu topraklar uğruna şehit düşenlere karşı bir namus borcudur.” dedi. 'KIBRIS’TA MÜZAKERELER ÇERÇEVESİNDE BİRLEŞME OLMAZ’ Şener Tarım, Kıbrıs müzakerelerini de değerlendirerek, KKTC’den büyük tavizler istendiğini söyledi: “KKTC, diplomatik ve ekonomik birçok alanda sıkıntı yaşamaktadır. Bugün Kıbrıs Türkünden istenen toprağından, varlığından ve bağımsızlığından fedakârlık yapmasıdır. Böyle bir fedakârlık, KKTC’nin sonu demektir, 1974 öncesine dönmek demektir. Kıbrıs’ta K M C Y TAMİRCİ ALINACAKTIR Firmamızda çalıştırılmak üzere kamyon tamir ve bakım işinden anlayan ustalar alınacaktır. Müracaat Tel: 61323646138186-05323502302 asla müzakereler çerçevesinde birleşme kesinlikle olmaz. Beraber yaşaması olmaz. Biz buna inanmıyoruz. Havaalanı ve limanların açılmasında birleşme olur ancak geri kalanda birleşme olmaz. Türkler, asla Rumlarla kesinlikle yaşayamaz. Orada insanların acısı var, katliama uğrayanlar var.” Manisa genelinde 900 ve şubelerine kayıtlı 375 Kıbrıs gazisi bulunduğunu aktaran Tarım, bunların çeşitli sıkıntılar yaşadığını dile getirdi: “Kıbrıs Barış Harekatı'na, Manisa’dan bin 125 kişi gitti. Bunun ancak 900’ü gazi olarak döndü. Bu ülkede hakiki gazi biziz ancak malul gazilerin yararlandığı haklardan yararlanamıyoruz. Mesela malul gazilerin yakınlarına kamuda iş imkanı tanındı ancak biz muharip gazilerin yakınlarına böyle bir hak tanınmadı. Gerekçe olarak ise sayımızın fazla olduğu söyleniyor. Eğer bizim sayımız fazla olmasaydı, Kıbrıs’ı nasıl alacaktık? Maaşlarımız ikiye bölündü. Sosyal güvencesi olanlar 550 TL, sosyal güvencesi olmayanlar 900 TL maaş alıyor. Artık Kıbrıs gazilerine de bazı haklar tanınsın.” CHP'li Nurlu Trafik Kazalarının Sebeplerinin Araştırılması İçin Önerge Verdi K M C Y CHP Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu, trafik kazalarının nedenlerinin araştırılması amacıyla TBMM’de araştırma komisyonu kurulması için önerge verdi. C HP Milletvekili Manisa’nın Gölmarmara ilçesinde meydana gelen kazada 13’ü kadın 15 tarım işçisi ile bayram tatili boyunca trafik kazalarında 74 vatandaşın hayatını kaybettiğini ifade etti. Nurlu, Gölmarmara’da hayatını kaybeden tarım işçilerinin acıları dinmeden, geçen hafta Hatay’da aynı şekilde tarım işçilerini taşıyan kamyonetin karıştığı kazada 1’i bebek 3 kişinin ölümü ve 13 kişinin yaralanmasının, kazalardan ders alınmadığını gösterdiğini kaydetti. “2014’DE TRAFİK KAZALARINDA 3 BİN 524 KİŞİ ÖLDÜ, 285 BİN 59 KİŞİ YARALANDI” Yaşanan acılardan ders alınmadığı için kazalar ve ölümlerin sürekli artığını dile getiren Nurlu, “Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye’de karayolu ağında 2014 yılında toplam 1 milyon 199 bin 10 trafik kazası meydana gelmiştir. Bunun 168 bin 512’i ölümlü ve yaralanmalı trafik kazası olarak kayda geçmiştir. Manisa, geçen yıl meydana gelen 4 bin 173 kaza ile 9. sırada yer almıştır. 2014 yılında meydana gelen ölümlü ve yaralanmalı trafik kazaları sonucunda 3 bin 524 kişi hayatını kaybederken 285 bin 59 kişi ise yaralanmıştır. 2005 yılında 620 bin olan kaza sayısının 10 yılda ikiye katlanarak 1 milyon 200 bine çıkması üzerinde durulması gereken önemli bir konudur. Özellikle Manisa’da bitirilmeyen yollar, tünel inşaatları ve karayolları standartlarına uygun olmayan yol ve kavşaklar ölümlü trafik kazalarının başlıca nedenlerindendir. Bilindiği üzere Ege bölgesini Ankara, İstanbul ve Antalya’ya bağlayan karayolları Manisa sınırları içinden geçmektedir. Ayrıca bu yolları birbirine bağlayan ara yollarda da trafik yoğunluğu oldukça fazladır. 15 vatandaşımızın hayatına mal olan SalihliGölmarmara-Akhisar karayolu, Ankara-İstanbul yolunu birbirine bağlayan önemli bir yoldur. Her gün on binlerce araç bu yolları kullanmakta ve sık sık kazalar meydana gelmektedir.” dedi. Ana karayolları inşaatları tamamlanmasına rağmen bu yollarda inşaatların 15 yılı aşkın süredir devam ettiğini aktaran Nurlu, “Kazanın yaşandığı SalihliAkhisar ve Denizli-Antalya yolu olarak kullanılan SalihliAlaşehir kara yolunda inşaatlar yıllardır tamamlanmadığı için sık sık kazalar yaşanmaktadır. Bunun yanında İzmir-İstanbul yolu olarak kullanılan ve İzmir-Manisa arasını 15 dakikaya düşürecek olan Sabuncubeli tünelleri inşaatı da durmuştur. 2013 yılında açılacağı sözü verilmesine rağmen bu güne kadar tünelin ucu görünmemiştir. Mecliste kurulacak bir Araştırma Komisyonu trafik kazalarını detaylı şekilde araştırarak kazaların önlenmesine yardımcı olacaktır. Meclis bu siyasi iradeyi ortaya koymalı ve üzerine düşeni yapmalıdır.” şeklinde konuştu. Haber Merkezi Kavurucu sıcaklar geliyor Meteoroloji Genel Müdürlüğü Hava Tahmin Uzmanı Yusuf Ziya Yavuz, Çarşamba gününden itibaren oldukça yüksek sıcaklıkların görülmesini beklediklerini kaydetti. H O L A Y K M C Y afta ortasından itibaren sıcaklık ve kuru bir havanın yurdumuzu etkilemesini beklediklerini kaydeden Meteoroloji Genel Müdürlüğü Hava Tahmin Uzmanı Yavuz, “Şuan itibariyle Ankara’da 33 derece olan hava sıcaklıkları, Çarşamba günü 33, Perşembe ve Cuma günü 34-35 dereceye kadar çıkması, haftasonunda ise 38-39 dereceye kadar çıkmasını bekliyoruz. İstanbul’da sıcaklıklar özellikle gündüz sıcaklıkları 32-33 dereceye kadar çıkarken gece sıcaklıkları 26-27 derecede kalacak. İzmir’de ise haftasonu 38-39 dereceye kadar çıkan hava sıcaklıklarının görülmesini bekliyoruz” diye konuştu. Şuan itibariyle Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Akdeniz ve Güney Ege’de sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde olduğunu ifade eden Yavuz, Güneydoğu Anadolu Bölgesinde en yüksek sıcaklıkların 42.7 dereceyle Şırnak Silopi’de ölçüldüğünü kaydetti. Akdeniz Bölgesinde de 41-42 derece sıcaklıkların görüldüğünü belirten Yavuz, şöyle devam etti: “Sıcaklıkların hafta boyunca bu bölgelerde devam etmesini beklemekteyiz. Rüzgarın güneye dönmesiyle birlikte Akdeniz kıyı kesimlerinde sıcaklık azalır ancak bu sefer nem miktarı yükseldiğinden dolayı hissedilen sıcaklıkların yüksek olması vatandaşı bunaltacak, sıkıntıya sokacak sıcaklıkların görülmesini bekliyoruz.” Önümüzdeki Çarşamba gününden itibaren mevsim normallerinin üzerinde oldukça yüksek sıcaklıkların görülmesini beklediklerine dikkat çeken Yavuz, “İç Anadolu Bölgesinde mevsim normalleri 30-31 derece civarında fakat haftasonu 38-39 dereceye kadar çıkan sıcaklıkların görülmesini bekliyoruz. Bu değerler mevsim normallerinin 7-8 derece sıcaklık değerleridir” dedi. Sıcaklıkların artmasıyla birlikte vatandaşların sıcaklıkların en yoğun yaşandığı öğle saatlerinde dışarı çıkmamaları tavsiyesinde bulunan Yavuz, açıklamasına şöyle sürdürdü: “Özellikle iç bölgelerde ki vatandaşların öğlen saatlerinde sıcaklıkların en yüksek olduğu saatlerde yaşlıların, tansiyon hastalarının, çocukların dışarıya çıkmamalarını tavsiye ediyoruz. Vatandaşların bol bol sıvı tüketmelerini tavsiye ediyoruz ve mümkün olduğu kadar önümüzdeki 1 haftalık periyotta güneşte fazla durmamalarını tavsiye ediyoruz.” K M C Y K M C Y K M C Y K M C Y 7 SAĞLIK İ Eğer çocuğunuz çok hareketliyse dikkat! P K M C Y sikolog Kübra Yelkenoğlu, ilkokul çağındaki her 100 çocuktan 3 ila 5’inde görülen dikkat eksikliği ile hiperaktivite bozukluğunun, öğrenme sürecini ve sosyal ilişkileri olumsuz etkilediğini belirterek, "Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, kızlara oranla erkeklerde daha sık rastlanan genetik ve biyolojik kökenli psikiyatrik bir rahatsızlıktır" dedi. Psikolog Kübra Yelkenoğlu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun uzmanla birlikte ele alınması gerektiğini ifade ederek, ‘’Bu rahatsızlık nedeniyle çocuklar, gelişimine uygun olmayan aşırı hareketlilik, istekleri erteleyememe ve dikkat dağınıklığı sergilemektedir. Aşırı hareketlilik, çocuğun okul hayatında ve sosyal hayatında hem aileleri için hem de öğretmenler açısından önemli bir sorundur. Bu tip çocuklar, kendilerini kontrol etmekte güçlük çekerler. Acelecidirler, akıllarına ilk gelen şeyi yapmak isterler, siz soruyu sorarken o çoktan cevaba geçmiştir. Aceleci oldukları için, ‘bunu yaparsam sonuçları ne olur?’ diye düşünemezler. Sonunu düşünmeden hareket ettikleri için tehlikeli durumlarla karşılaşmaları olasıdır” ifadelerini kullandı. UZMAN YARDIMI ALINMALI Psikolog Yelkenoğlu, hiperaktif ve dikkat eksikliği olan çocuklara doğru yaklaşımın çok önemli olduğunu da belirterek, ‘’Aile bu konuda uzman yardımı almalı ve belirlenen plan çerçevesinde çocuğun bu süreci en doğru şekilde atlatması sağlanmalıdır. Yaz aylarında onun sevdiği aktivitelere yönlenmesi sağlanabilir. Ancak tatilde havuz, deniz ve açık alanda istenmeyen olaylar yaşanabileceğinden aile yaz kazalarına karşı çok dikkatli olmalıdır. Küçük ve eğlenceli ödevlerle çocuğa sorumluluk duygusu aşılanabilir. Tüm bunlara ek olarak düzenli takip çok önemlidir” dedi. K M C Y Aşırı sıcaklar migreni tetikliyor Kemik iliği kanseri tedavisinde yeni bir çağ başladı ngiliz bilim adamlarının geliştirdiği, bedenin bağışıklık sistemini kullanarak kanser hücrelerini yok etmesini sağlayan ilaç, multipl miyeloma (kemik iliği kanseri) yakalananlara umut oldu. Bilim adamları, ilacın kanser hücrelerindeki SLAMF7 adlı molekülü hedef alarak bağışıklık sisteminin bu hücreleri ortadan kaldırmasını sağladığını belirtti. Bilim adamlarından Profesör Graham Jackson, ilaç sayesinde kemik iliği kanserinin tedavisinde yeni bir çağ başladığını vurgulayarak hastaların daha az acı çekerek, daha uzun yaşayabileceğine dikkati çekti. DAHA AZ KEMOTERAPİ GÖRÜLECEK Jackson, hastaların daha az kemoterapi görerek hayat kalitelerinin de artabileceğini ifade etti. Konuya ilişkin makale "New England Journal Of Medicine" dergisinde yayımlandı. MULTİPLE MİYELOM NEDİR? Multipl miyelom, kemik iliğindeki plazma hücresi adı verilen hücrelerin kontrolsüz çoğaldığı nadir rastlanan bir kemik iliği kanseri. Bu anormal çoğalma özellikle omurlar, kalça kemikleri, kafatası, kaburgalar gibi iliğin etkin çalıştığı kemiklerde ağrılara yol açıyor. Hızla çoğalan hücreler kemiklerde ve kemik iliğinde toplanıyor ve kemik dokusunu harap eden kitleler oluşturarak kemiklerin zayıflamasına veya kırılmasına ayrıca enfeksiyonlara karşı vücut direncinin düşmesine yol açıyor. Hastalık daha çok 60 yaşın üzerindekilerde görülüyor. Türkiye'de yılda ortalama 3 bin multipl miyelom tanısı koyuluyor. Hastaların yüzde 30'una yaklaşık 10 yıl yaşam süresi verilebiliyor. 21 Temmuz 2015 Salı Prof. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu, “Yoğun baş ağrısı mide bulantısı olarak karşımıza çıkan migren rahatsızlığı, mevsimsel geçişlerden ve yoğun sıcaklıktan etkilenmektedir” dedi. M igren ve kronik baş ağrısının, sıcakların artması ve mevsimsel etkenler ile arttığına dikkat çeken Acıbadem Ankara Hastanesi Nöroloji ve Algoloji Uzmanı Prof. Dr. Erdemoğlu migren ve kronik baş ağrısı ataklarının nedenlerini anlattı. Uzman Prof. Dr. Erdemoğlu, Miğren ve kronik baş ağrısı olan mevsim geçişlerine dikkat etmesi gerektiğini ifade eden Erdemoğlu, “Yaz döneminde migren ve benzeri baş ağrısı olan kişilerin birçoğunun hassas olduğu parlak güneş ışıkları, su alımını azalması, serinlemek amacıyla kullanılan çeşitli metotlar ve eşlik edebilecek diğer hastalıkların yaz döneminde şiddetinin artması ve kontrolünün zorluğu (örneğin yüksek tansiyon), migren ve baş ağrıları yaz döneminde daha sık gözlemlendiğini vurguluyor. Isı değişiminin yanı sıra rüzgarlar, özellikle lodos migreni tetikleyen en önemli nedenlerden biri. Serinlemek için kullanılan bazı yöntemlerde özellikle yanlış ve uzun süreli artmış klima kullanımı baş ağrılarına neden olur. Yaz ayları ve sıcakların neden olduğu değişiklikler, uyku problemleri, düzenli yemek alışkanlığının olmayışı ve iş hayatındaki gerilimler migren ve baş ağrılarını artırır. Yaz dönemiyle birlikte artan baş ağrılarının tedavisi ağrının tipine göre farklılık göstermektedir. Bu nedenle, tedavinin şekline karar vermeden önce ağrının tipinin belirlenmesinin çok önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu, hastalığın tetikleyicilerinden mümkün olduğunca uzak durulması gerektiği konusunda migren rahatsızlığı olanları uyarıyor. İlaç dışı tedaviler kimi zaman ilk seçenektir. İlaç tedavisine rağmen geçmeyen veya sıklığı artmış olan hastalarda farklı enjeksiyonlar ve blok yöntemleri de uygulanmaktadır. Bu yöntemler ilaç tedavisini etkinliğini arttırmaktadır” diye konuştu. MİGREN AĞRILARINI ÖNLEMEK İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER NELERDİR? ‘Öğün atlanmaması vücudun kendini zinde tutması çok önemlidir’ diyen Erdemoğlu, “Kan şekerini sabit tutmak için düzenli yemek yemeye özen gösterilmelidir. Uyku düzenine dikkat edilmeli ve her gün vücut alışkanlığını oturtmak için aynı saatte kalkılmalı. Bazen tüm gün süren baş ağrılarının sebebi uykusuzluk olabilmektedir. Gün ortasında uyumamaya da özen gösterilmelidir. Her gün aynı saatte egzersiz yapmak stresten arınmaya yardımcı olacağı için ağrıların gelişmesini önlemektedir. Migreni tetikleyen faktörleri daha iyi tespit edebilmek için baş ağrısı günlüğü tutulmasını tavsiye eden Ali Kemal Erdemoğlu, bol bol sıvı tüketilmesinin gerektiğinin ve mümkün olduğunca stresli ortamlardan uzak durulması gerektiğinin altını çiziyor. Ayrıca çay ve kahve tüketiminin sınırlanmasının, günlük tüketimin 4-5 fincana yükseldiğinde kahvenin kafein bağımlılığı yapabildiğini ve ertesi sabah migreni tetikleyebildiğini vurguluyor” ifadelerini kullandı. SICAK HAVALARDA MİGRENİ ENGELLEME YÖNTEMLERİ Erdemoğlu, migrenin ve kronik baş ağrılarının etkilerini azaltmanın önerilerini ise şöyle sıraladı: “Güneşin dik olarak geldiği en sıcak saatlerde kendinizi ve başınızı koruyun. Bu saatlerde çok fazla dışarıda kalmamaya özen gösterin. Zorunda kaldığınızda şapka veya şemsiye kullanın. Ani ısı değişikliklerinden kaçının. Çok sıcak ortamdan, klimatize edilmiş soğuk ortama geçmemeye özen gösterin. Klimadan gelen soğuk havaya direkt maruz kalmamaya dikkat edin. Alkol tüketimi baş ağrılarını tetiklemektedir. Kıyafet seçimine özen gösterilmeli, açık renk terletmeyen ve bol giysiler tercih edilmelidir. Sokağa çıkıldığında geniş kenarlıklı şapkalar ve gözlükler takılabilir. Yeterli sıvı alımı önemlidir. Yazın sıcak günlerde en az günde 3-3,5 litre su tüketiminde yarar vardır. Ayrıca ayran gibi serinletici sıvıların tüketimi de arttırılmalıdır.” Havuz keyfiniz kabusa dönmesin Temizliği iyi yapılmamış havuzların dış kulak yolu iltihabı başta olmak üzere birçok hastalığa zemin hazırladığı bildirildi. K ulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Feyha Kahya Aydoğan, normalde dış kulak yolunun iyi korunaklı olduğunu ve kendi kendini temizleme özelliği olduğunu belirterek, bazı faktörlerin tek tek veya kombine olarak dış kulak yolu iltihabının oluşumunu kolaylaştırdığını söyledi. Aydoğan, “Sık aralıklarla duş yapma veya havuzda yüzme sonucunda kulak yoluna su girebiliyor. Su, kulak yolunun hemen girişindeki ter ve yağ bezlerinden salgılanan ve kulak kiri olarak bilinen koruyucu mumu yok ediyor. Böylelikle bakterilerin ve mantarların üremesi de kolaylaşıyor. Eğer, kulağınızı kulak yoluna parmak veya herhangi bir sert madde ile yaralarsanız kulak yolunun cilt yüzeyinde oluşacak çok küçük çatlaklardan mikroplar giriyor ve iltihap gelişebiliyor” dedi. YANLIŞ KULAK TEMİZLİĞİ ENFEKSİYONA YOLAÇIYOR Kulak temizlenmesinin de iki şekilde enfeksiyona yol açabileceğini söyleyen Aydoğan, “Birincisi, temizlemeye çalışılırken oldukça hassas olan dış kulak yolu derisi zarar görebiliyor ki bu enfeksiyona uygun bir zemin hazırlıyor. İkincisi ise, kirin olmayışı; onun fiziksel koruması, antimikrobiyal etkisi ve düşük pH'ı sağlaması gibi koruyucu etkilerinin de olmaması anlamına geliyor. Ayrıca kulak temizliği sırasında kir ileri itilerek artık şeklinde kalabiliyor” diye konuştu. Aydoğan, ayrıca dış kulak yolunun yapısının bazı insanlarda daha dar, uzun ve kıvrıntılı olması sonucu özellikle banyo ve yüzmeden sonra bir miktar suyun içeride kalmasına ve ıslaklık sonucu mikropların özellikle de mantarların yerleşmesine uygun ortam hazırlayabileceğini kaydetti. Dış kulak kanalının bir enfeksiyon sonucu oluşan hastalığın belirtilerinin genellikle yüzmeden sonraki birkaç gün içinde ortaya çıktığını hatırlatan Dr. Feyha Kahya Aydoğan, “Hastalık çocuklarda daha yaygın ve çok acı verici olabiliyor. Ağrı bazen kişinin günlük yaşamını etkileyebilecek kadar fazla olabiliyor. İleri aşamada ise çene eklemine, boğaza vuran ağrılara sebep oluyor ve hasta ağzını açmakta dahi zorlanıyor. Hatta bu belirtilere yüksek ateş de eklenebiliyor” dedi. DIŞ KULAK YOLU İLTİHABINI ÖNLEYECEK ÖNERİLER Dış kulak iltihabının belirtilerinin kulak ağrısı, kaşıntısı, akıntısı, kulakta dolgunluk ve tıkanıklık hissi, işitme azlığı, uğultu, çınlama ve kulak kepçesinde kızarıklık olduğunu vurgulayan Dr. Feyha Kahya Aydoğan, Dış kulak iltihabını önleyecek önerileri de şöyle sıraladı: "Klor, kulak cildindeki koruyucu tabakada bulunan keratin adlı maddenin parçalanmasını hızlandırıyor. Bu nedenle öncelikle temizliğinden emin olmadığınız yüzme havuzları yerine denizi tercih etmelisiniz.Dış kulak yolu iltihabında en önemli tedavi basamağını korunma oluşturuyor. Bu hastalığı oluşturabilecek risk faktörleri hakkında mutlaka bilgilenmelisiniz. Nemli ve rutubetli iklimlerde yaşayanlar ile su sporuyla uğraşanlar daha çok risk altında. Bunlarda, dış kulak yolunda ıslak birikimler, deride yumuşama, pH değişikliği ve dış kulak yolu iltihabına sık yakalanma eğilimi gelişiyor. Su geçirmeyen kulak tıkaçları enfeksiyonu önemli oranda engellerken, suya maruz kaldıktan sonra kulak kanalının kurulanması da önemli. Kulak ve kulak yolu derisine yönelik K M C Y manüplasyonlardan kaçının. Kulak çubuğu, ataç veya parmağınızı kulak yoluna sokmayın. Ayrıca kulağınıza sıvı veya sprey de sıkmayın. Bu işlemler dış kulak yolu derisini zedeleyebiliyor. Kulak kirini çıkartmaya çalışmayın.Kulaklarınızı mümkün olduğu kadar kuru tutmaya çalışın. Yüzme veya duş almadan sonra kulaklarınızı havlu ile kurulayın. Başınızı ve kulak kepçelerinizi hareket ettirmeye çalışarak suyun dışarı akmasını sağlayın. Düşük derecede ayarlanmış saç kurutma makinesi, kulak yolunu kurutmada yardımcı olabilir, ancak kulağınızdan 30 cm. uzakta tutun.Sık tekrarlayan dış kulak yolu iltihabınız oluyorsa yüzme esnasında başlık kullanarak suyun kulaklarınıza kaçmasını engelleyebilirsiniz. İşte dişlere zarar veren alışkanlıklar Dr. A. Doğan Bircan, gün içerisinde ağız ve diş sağlığına ne kadar özen gösterilse de bazı alışkanlıkların dişlere zarar verme ihtimalinin çok yüksek olduğunu kaydetti. Z O L A Y K M C Y ararlı alışkanlıklara değinen Bircan, şöyle konuştu:“Biberon kullanmak: Bebeği uyuturken ağzında biberonla beslerken uyutmak, uykuya geçmesine yardımcı olabilir. Fakat uykuda ağzında biberon varken uyumamalıdır. Bu hem tehlikelidir hem de dişler için zararlıdır. Biberondaki tatlı meyve suları, süt ve formül besinler dişlerine zarar verir. Bebeğin uyumasına yardımcı olmak için biberon kullanılsa da uyuduktan sonra ağızda bırakılmamasına bu sebepten özen gösterilmelidir. Aşırı kahve ve sigara tüketimi: Çok fazla kahve tüketiyorsanız dişlerinizde zamanla renk değişimi ve sararmalar görülebilir. Eğer dişlerinizdeki renk değişikliği konusunda endişeleriniz varsa diş hekiminizle konuşun. Sigara gibi diğer tütün ürünleri de dişlerinizde lekelenme ve diş eti hastalıklarının ortaya çıkmasına neden olur. Sigaranın ayrıca dudak, dil ve ağız kanserine yol açabileceğini de unutmamak gerekir. Dişleri sıkmak ve diş gıcırdatmak: Genellikle strese bağlı olarak meydana gelen diş sıkma alışkanlıkları bazen gün içerisinde de kendisini belli eder. Bu durum dişlerin aşınmasına, çürüklere ve diş eti çekilmelerine neden olur. Gündüzleri sert gıdalar tüketmemeye özen göstermekte yarar vardır. Ayrıca bu tarz kötü alışkanlığı olan hastaların diş hekimlerine başvurup tedavi için kendilerine özel hazırlanan apareyleri edinmesinde fayda olacaktır. Bu alışkanlıkların alternatif çözüm yollarından biri de botoks uygulamalarıdır. Asitli gıdalar, enerji içecekleri ve meyve sularını aşırı tüketmek: Gün içerisinde bolca asitli gıdaların tüketilmesi ve enerji içeceklerinin fazla kullanılması dişler üzerinde şeker ve asit saldırılarının oluşmasına neden olmaktadır. Bu türlü gıdaların fazla derecede tüketilmeleri dişlerin çok hızlı bir şekilde çürümelerine neden olmaktadır. Özellikle süt dişleri olan bebeklerde bu tür içecek ve yiyeceklerin kesinlikle bebeğe verilmemesi gerekmektedir. Aynı şekilde meyve suları birçok vitamin çeşidini bünyesinde barındırsa da şeker bakımından çok yüksek bir orana sahiptir. Hazır meyve suları yerine meyve yemek ya da meyvenin kendi suyunu sıkıp içmek dişler açısından çok daha faydalı bir işlem olacaktır. Ayrıca hazır meyve sularının sulandırılması da içerisindeki şeker miktarını düşüreceğinden dişlere daha az zararı olur. Gün içerisinde sık atıştırmalar yapmak: Gün içerisinde sık sık atıştırmalar yapmanız ve özellikle aralarda şekerli gıdaların tüketilmesi dişlerin aralarında gıda maddelerinin kalma oranını arttıracaktır. Bu nedenler sık sık tüketilen gıdalar diş ipi ile ya da diş fırçalama ile temizlenmezse dişlerin hızla çürümelerine neden olurlar. Şişe kapaklarını ağızla açmak: Dişler için oldukça zararlı alışkanlıktır. Dişlerin çatlamasına, aşınmasına ve kırılmasına sebep verir. Sakızlı şeker çiğnemek: Şekerli besinlerin ağız ve diş sağlığını olumsuz yönde etkilediğini bilmeyen yoktur. Bu şekerli K M C Y materyallerin özellikle sakız gibi ağızda fazla kalan türleri dişlerin çürümesine olanak sağlar. Dil piercingleri: Diş piercingleri dişleri çatlatabilir ve kırabilir. Aynı şekilde dudak piercingleri de benzer bir zarara yol açabilir. Metal cismin diş etlerine sürtünmesi diş etlerine zarar vererek zaman içinde diş kayıplarının yaşanmasına yol açabilir. Piercingler ayrıca ağız içinde bakterilerin yuvalanmasına da zemin hazırlar. Buz çiğnemek: Buz çiğnemek her ne kadar birçoğumuzun gözünde masum görünse de buz yemek dişlerin çatlamasına ve kırılmasına neden olabilir. Ayrıca zaman içinde diş ağrıları da meydana gelebilir. Çok sıcak yiyecekler ve çok soğuk yiyecekler dişler için zararlıdır. Ağızda kalem ve benzeri cisimleri çiğnemek: Sınıfta ya da iş yerinde stresten dolayı çiğnenen kalem ve benzeri cisimler dişleri aşındırmakla beraber diş minesine oldukça zarar vererek dişlerin daha hızlı çürümelerine neden olmaktadır. Beslenme bozuklukları: Beslenme bozuklukları, doğru beslenememe ve özellikle tatlı tüketiminin fazla olması dişlerin çürümesine neden olur. Ayrıca mide sorunları ve bu sorunlardan dolayı oluşan kusmalar dişlerin erimesine, aşınmasına ve dişlerin çürümesine neden olmakla beraber ağız kokusuna da sebep olmaktadır. Çokça çekirdek yemek: Çekirdek çitlemek; diş minesinin aşınmasına, diş üzerinde oyukların oluşmasına ve ara yüzeylere giren çekirdek artıklarının diş ve dişetlerine zarar vermesine neden olmaktadır.” K M C Y K M C Y K M K M C Y C Y Salı HABERİN TEK ADRESİ 21 Temmuz 2015 Kırkağaç'ın başı dertte... Komşu ile Kırkağaçç'ın Çiftlik Mahallesi'nde, köylülerin başı sürülerine saldıran vahşi hayvanlarla dertte. GENEL CERRAHİ BÖLÜMÜNDE AĞRISIZ-KANSIZ LAZER İLE HEMOROİD TEDAVİSİ BAŞLAMIŞTIR B K M C Y ir buçuk yıldır köydeki pek çok büyük ve küçükbaş hayvanı telef edip, birçoğunu da yaralayan, bununla da kalmayıp, yılkı atları ile karacalara da zarar veren vahşi hayvanının ne olduğunun tespi için Manisa Doğa Koruma ve Milli Parklar 4'üncü Bölge Müdürlüğü tarafından bölgeye kameralar yerleştirildi. Kırkağaç'a 13 kilometre mesafedeki mahalleye dönüştürülen dağ köyü Çiftlik'te, geçen 18 Temmuz'da çoban Celal Nas'ın sürüsündeki 20 Vahşi hayvanın ne olduğunun tespiti için Manisa keçisi, vahşi hayvanlar tarafından telef edildi. Doğa Koruma ve Milli Parklar 4'üncü Bölge Çiftlik Mahalllesi Muhtarı İrfan Karataş, köylünün Müdürlüğü tarafından bölgeye kameralar yerleştirildi. 1.5 yıldır sürülerine dadanan vahşi hayvanlardan artık usandığını belirtip, "4 ay kadar önce çoban Özkan Kaçar'ın 50 küçükbaş hayvanını telef ettiler. Pek çok büyük ve küçükbaş hayvanı da yaraladılar. Bu vahşi hayvanın ne olduğunu bugüne kadar tespit edemedik. Çoban köpeklerini bile boğarak öldürüyor. Sadece sahipli hayvanlara değil, doğadaki yılkı atı ve karacalara da zarar veriyor. Hayvanlarımızı otlatmaya çıkaramaz olduk" dedi.Çoban Celal Nas da "Bırakın sürülerimizi kurtarmayı geceleri dışarı bile çıkamaz olduk. Ormanlık alana girildiğinde çok sayıda telef olmuş hayvan istekeletine rastlamak mümkün. Bizler hayvancılıkla geçinen insanlarız. Ekmeğimizi bu işten kazanıyoruz. Yetkililerden bir an önce bu sorunumuza bir çözüm bulmalarını bekliyoruz" dedi. Öte yandan köylülerden gelen şikayetler üzerine Manisa Doğa Koruma ve Milli Parklar 4. Bölge Müdürlüğü tarafından bölgeye bir süre önce kameralar yerletirildi. Ancak, hayvanlara zarar veren vahşi hayvanın ne olduğu henüz tespit edilemedi. OP. DR. MEHMET YALIM UÇTUM Örnek polis Başgut, kaldığı yerden devam K M C Y Otantik bir mekan ile hiztinizdeyiz 2 SÜT TANKERİ OTOMOBİLE ÇARPTI: DÖRT YARALI (İHA) - Manisa'nın Kula ilçesinde, bir süt tankerinin otomobile çarpmasıyla dört kişi yaralandı. Salihli istikametinden Kula'ya giden İsmail Bilgiç idaresindeki 16 TC 540 plakalı süt yüklü tanker, Kula ilçesi Kovukdere rampasında Turan Durgut yönetimindeki 45 SN 327 plakalı otomobile arkadan çarptı. Kazada, otomobilde bulunan Nurullah Durgut (68), Sait Ersöz (71), Musa Kardaş (65) ve Dursun Ersöz (55) yaralanarak 112 ambulansları ile Kula Devlet Hastanesine kaldırıldı. Temmuz ayının başında yine bir süt tankerinin açık kasa kamyonete çarpmasıyla Manisa'nın Gölmarmara ilçesinde 15 kişi hayatını kaybetmiş, bir kişi de yaralanmıştı. O L A Y K M C Y 0236 613 55 91 0236 613 20 80 006- 2013 yılları arasında ilçemizde polis memuru görev yapan ve kendisini kırk yıllık bir Somalı gibi gördüğünü her defasında söyleyerek bu bağlamda ilçedeki bütün kurum, kuruluş ve vatandaşlarla hep iyi münasebetlerde bulunan Dursun Başgut tayini sebebiyle gittiği Erzurum'da da sosyal ve insani yardımlarına devam ediyor. Erzurum Yakutiye Araştırma Hastanesinde hastane polisi olarak görev yapan Başgut, yine aynı hastanede röntgen teknisyeni olarak görev yapan ve Muş Alparslan Üniversitesi Fen Bilgisi Öğretmenliği 3. sınıf öğrencisi Samet Çermik, Meral Sakmak ve Meral Erol'un toplumsal etkinlik projesinde yer aldı. Bu proje ile Muş Alparslan Üniversitesi Fen Bilgisi Öğretmenliği okuyan üç öğrenci Muş ili Hasköy ilçesinde bulunan Alparslan İlköğretim Okuluna kütüphane, Alparslan Ortaokuluna 2 adet projeksiyon cihazı ve Hasköy anaokulunun boya ve badana yapımını üstlenmiş, bu görevi başarı ile yerine getiren öğrenciler Samet Çermik, Meral Sakmakve Meral Erol’un Alparslan İlköğretim Okuluna kütüphane yapımına da kendisini her zaman Soma’nın fahri hemşerisi olarak gören Dursun Başgut katkıda bulunmuştur. Hasköy Alparslan Ortaokulu müdür Mustafa Akkuş tarafından hazırlatılan ve kendisine verilen plaketi alan Başgut "Öncelikle beni bu sosyal etkinlik projesine dahil eden öğrenci arkadaşlara, yardımlarımızı kabul eden ve plaketi ile bizi onurlandıran Alparslan Ortaokulu müdürü Mustafa Akkuş'a ve bu etkinlikte her zaman yanımızda olan başta Numan Çelik abimiz olmak üzere tüm dostlarıma teşekkür eder, saygılarımı sunarım. Yaklaşık iki yıldır buradayım her ne kadar Erzurum benim memleketim olsa da Soma'yı ve tüm Somalıları çok özledim. Umarım en kısa zamanda Allah tekrar kavuşmamızı nasip eder." dedi. EGEMENLİK SİGORTA - OTOMOTİV - SERVİS - EMLAK ( DİKİLİ 0232 671 20 25 ) K M C Y Yaza SİZİNLE BÜYÜYORUZ TEŞEKKÜRLER SOMA K M C Y
Benzer belgeler
14112015 (3804) Cumartesi.cdr
Ülkelerindeki iç savaş ve karışıklıklar nedeniyle Türkiye’ye sığınan mültecilerin sağlık ve yardımlardan yararlanmalarını sağlayan mülteci kimlik kartları için Manisa’da 10 ay sonrasına gün veriliy...
Detaylı26012016 (3864) Salı.cdr
atıkları adeta tepe görünümünü oluştururken bu da bazı mahalle sakinlerinin tepkisini çekiyor. Rüzgarlı havalarda bu kül atıkları hem karşı taraftaki okuldaki öğrencilerin üzerine hem de evlerinin ...
Detaylı