Bayburt İli Doğa Turizmi Master Planı
Transkript
Bayburt İli Doğa Turizmi Master Planı
T.C. ORMAN VE SU ĠġLERĠ BAKANLIĞI 13. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ BAYBURT ġUBE MÜDÜRLÜĞÜ BAYBURT ĠLĠNDE DOĞA TURĠZMĠ MASTER PLANI 2013 – 2023 2013 1 ÖNSÖZ Gezmek, görmek, dinlenmek, değiĢik kültür ve mekânları tanımak için yapılan seyahatler turizmi oluĢturmaktadır. Son dönemde anonimleĢen, her yerde olan standart kimliksiz ürün ve yerlere ilgili azalmaktadır. GeçmiĢ kültür izlerinin yerinde görüldüğü, kültürel temaların olduğu yaĢam tarzının izlenebildiği, el sanatları alıĢveriĢinin yapılabildiği, doğa ile iç içe olan turizm anlayıĢı ilgi çekmeye baĢlamıĢtır. Bayburt bölgesi; doğal morfolojik yapısı (yüksek dağ sıraları, platolar, ovalar, yeraltı ve yer üstü su kaynakları), peyzajı, flora ve faunadaki çeĢitliliği ile farklılaĢan bir bölgedir. Doğal çeĢitliliğin yanısıra, tarih boyunca çeĢitli medeniyetlere yurt olması ve ipek yolu güzergahı üzerinde yer alması dolayısıyla; tarihi, arkeolojik, etnoğrafik ve folklorik zenginlikleri ile de “kültürel çeĢitlilik” olanakları sunmaktadır. Ġl bütününde kırsal alandan kent merkezlerine ve kent merkezlerinden diğer bölge kentlerine yaĢanan nüfus hareketi ve sınırlı sanayileĢme olgusu; doğal kaynakların tüketilmesini engelleyerek günümüze kadar taĢınmasında önemli bir etken olmuĢtur. Korunan bu doğal kaynaklar günümüzde bölge için önemli turistik potansiyeller olarak öne çıkmaktadır. ġube Müdürlüğümüzce hazırlanan Doğa Turizmi Master Planında; geliĢen turizm anlayıĢına paralel olarak; doğayı ve kültürel kaynakları korumayı destekleyen, düĢük ziyaretçi etkisi olan, yerel halka sosyoekonomik fayda sağlayan, bozulmamıĢ doğal alanlarda çevresel açıdan sorumlu seyahat, ziyaret ve aktivitelerin planlaması düĢünülmüĢtür. Alpaslan KATIRCI ġube Müdür V. 2 ĠÇĠNDEKĠLER ÖNSÖZ 1.GĠRĠġ 1.1 DOĞAL ALANLAR, YÖRE ĠNSANININ GELENEKSEL HAYATI KIRSAL KALKINMA, SÜRDÜRÜLEBĠLĠR TURĠZM ALTERNATĠFĠ VE BAYBURT VĠLAYETĠNDE SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ 1.2 DOĞAL ALANLAR VE SÜRDÜRÜLEBĠLĠR KALKINMA 1.3 SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ 1.4 SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ GELĠġME STRATEJĠSĠ 2. SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ GELĠġĠMĠNE ĠLĠġKĠN ÇALIġMALAR 2.1 KAYNAK ANALĠZĠ 2.2 TURĠZM POTANSĠYELĠ 2 5 2.3 TAġIMA KAPASĠTESĠ 18 5 5 7 9 11 11 14 3.ĠLGĠ GRUBU ANALĠZĠ VE YEREL ORGANĠZASYONUN OLUġTURULMASI 20 3.1 ĠLGĠ GRUPLARI/PAYDAġLAR 20 3.2 ĠLGĠ GRUBU KATEGORĠLERĠ 21 3.3 ĠLGĠ GRUBU ANALĠZĠ 21 3.4 TOPLUM TEMELLĠ YAKLAġIM 22 3.5 YEREL ORGANĠZASYONUN OLUġTURULMASI 22 3.6 TARĠHÇE 23 3.7 BAYBURT ĠLĠNĠN GENEL ÖZELLĠKLERĠ 30 3.7.1. Ġlin Jeomorfolojik Özellikleri 30 3.7.2. Jeolojik Özellikler 31 3.7.3. Ġklim Özellikleri 32 3.7.4. Hidrografya 33 3.7.5. Toprak Özellikleri 34 3.7.6. Arazi Varlığı 34 3.7.7. Orman Varlığı 36 3.7.8. Flora-Fauna ve Hassas Yöreler 36 3.7.9 YerleĢim Alanları ve Nüfus 38 3.7.10. Tarım ve Hayvancılık 40 3.7.11. Sanayi ve Teknoloji 43 3.7.12. Altyapı, UlaĢım, HaberleĢme ve Konaklama 44 3.7.13. Madencilik 45 3.7.14. Enerji 47 3 3.8. ĠLGĠ GRUBU ve PAYDAġ ANALĠZĠ 47 4.BAYBURT ĠLĠ DOĞA TURĠZMĠ ARZI 48 4.1 BAYBURT ĠLĠNĠN DOĞA TURĠZMĠ DEĞERLERĠ (DOĞA TURĠZMĠ ARZI) 48 4.2. BAYBURT ĠLĠNĠN DOĞA TURĠZMĠ (ARZI) DEĞERLERĠ VE BĠLĠNĠRLĠK DEĞERLENDĠRMESĠ 4.3. 52 BAYBURT ĠLĠNDE DOĞA TURĠZMĠ AMAÇLI KULLANILAN VE KORUMA STATÜLÜ ALANLAR 60 4.4 SEÇKĠN ÖZELLĠKLĠ DĠĞER SAHALAR 61 4.5 BAYBURT ĠLĠNDE DOĞA TURĠZĠM ÇEġĠTLERĠ 64 5.SEÇKĠN VE YÜKSEK DEĞERLENDĠRĠLMESĠ VE DEĞER TAġIYAN POTANSĠYELĠNĠ (X) YILDIZ GELĠġTĠRME ALANLARIN ĠMKANLARININ ORTAYA KONULMASINA ĠLĠġKĠN ANALĠZLER 67 6. BAYBURT ĠLĠ SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ STRATEJĠLERĠ 73 6.1.GeliĢme Stratejileri 73 6.2. Pazarlama Stratejisi 74 6.3. Ziyaretçi Yönetimi Stratejisi 74 6.4. Ġzleme ve Değerlendirme Stratejisi (Turizmin etkilerinin ve sürdürülebilirliğin izlenmesi) 74 4 1. GĠRĠġ 1.1 DOĞAL ALANLAR, YÖRE ĠNSANININ GELENEKSEL HAYATI, KIRSAL KALKINMA, SÜRDÜRÜLEBĠLĠR TURĠZM ALTERNATĠFĠ VE BAYBURT VĠLAYETĠNDE SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ Tabiatı korumanın geleceği kırsal alanların geleceğine, kırsal hayatın korunmasına ve sağlıklı yürüyen bir kırsal ekonomiye bağlıdır. Kırsal alanlardaki düĢük ve dağınık nüfus ile beraber yetersiz gelir söz konusu olduğunda bu alanların turizm köyleri vb. gibi faaliyetler için kullanılması söz konusu olacaktır. Bu tür giriĢimlerin önemli bir kısmı korunan alanlarda veya dıĢında yapılmaktadır. Bazı etkinliklerin korunan alanlara ve tabiata çok zarar verdiği de görülmektedir. Bu sebeple tabiatı korumakla görevli olan bizlerin çevremiz ile iyi bir proaktif iliĢkiler içinde olmamız gerekmektedir. Proaktif kiĢi; iliĢkilerde ve faaliyetlerde insiyatifi eline alan kiĢi demektir. Tabiattaki faaliyetlerin kontrolü için Orman ve Su ĠĢleri Bakanlığı taĢra kuruluĢlarının kırsal sahalarda doğa turizminin geliĢtirilmesinde öncü olması doğru bir harekettir. Son yıllarda sivil toplum kuruluĢları ve diğer kamu kurum ve kuruluĢları; statülü korunan alanlar, doğal alanlar, kırsal kalkınma, kalkınma için iĢbirliği gibi konuları tamamıyla farklı bir bakıĢ açısı ile algılamaya baĢlamıĢlardır. Tabiat ve geleneksel kültürler üzerinde turizmin meydana getirdiği olumsuz tesirler ve bunların neticesinde duyulan korkular kitle turizmine karĢı alternatif, çevreye duyarlı turizmi ve tabiatı korumayı öne çıkarmıĢtır. Sürdürülebilir doğa turizmi ve ekoturizm tabiatın korunması için bir umut olarak ortaya çıkmıĢtır. Algılamadaki bu değiĢiklik, doğal alanlar, korunan alanlar ve çevresinin bölgesel planlamasında turizme iliĢkin proje ve çalıĢmaların giderek artmasına yol açmıĢtır. Bu sayede turizm, zaman içinde kırsal alanların kalkınmasında, yoksulluğun azaltılması ve yöresel kültürel zenginliğin korunmasında anahtar bir rol haline gelmiĢtir. Sürdürülebilir doğa turizmi, kırsal ekonominin çeĢitlendirilmesi, kırsal nüfus için yeni bir bakıĢ açısı meydana getirilmesi, yoksulluğun ve kırsal göçün azaltılmasında önemli seçeneklerden biri olarak görülmektedir. Ancak, turizmin yalnızca yerel ekonomi ile doğru Ģekilde bütünleĢtirildiği takdirde beklentileri karĢılayabileceği ve yöre halkı ile diğer ilgi gruplarına fayda sağlayacağı unutulmamalıdır. 1.2 DOĞAL ALANLAR VE SÜRDÜRÜLEBĠLĠR KALKINMA 1980’li yıllardan itibaren BirleĢmiĢ Milletler Çevre Programı (UNEP), çevre konularına iliĢkin çalıĢmaları arttırmıĢ, Bu çalıĢma giderek artan bir etkinin meydana gelmesini sağlamıĢtır. Dünya Çevre Kalkınma Komisyonu’nca 1987 yılında tamamlanan çalıĢmalar 5 sonunda “ortak geleceğimiz” adlı bir rapor hazırlanmıĢtır. GeliĢmiĢ ve geliĢmekte olan ülkelerde, çevre ve kalkınma konularına çok farklı yaklaĢılması gerektiği bu raporda vurgulanmıĢtır. Kalkınmanın ve insanlığın sahip olduğu kaynakların sürdürülebilir olduğuna vurgu yapılmıĢtır. Raporda ortaya konulan “sürdürülebilir kalkınma” kavramı, insanların elinde bulundurduğu ve onlara muhtaç olduğu ekolojik, kültürel ve sosyo-ekonomik kaynakların nadir ve eĢsiz olduğu görüĢüne varılmıĢtır. Bir sahanın sahip olduğu kaynaklar, çok farklı maksatlar için kullanılabilmektedir. Örneğin, bir orman, kereste imalatı için kullanılabilirken, üzerindeki ağaçlar kesilerek tarım toprağı olarak kullanılabilmekte ayrıca korunan alan olarak da ayrılabilmektedir. Alanın ve alanda yaĢayan yöre halkının özelliklerine bağlı olarak bu seçeneklerden bazıları uygulanabilirken, bazıları ise kesinlikle uygulanamaz. Yalnızca korumacı bir yaklaĢım içine girildiğinde doğru görülen seçenek ormanın el değmemiĢ eski haline bırakılması olsa da, yöre halkı ve diğer iĢ gruplarının bu kaynakların sürdürülebilir kullanımı hayat kalitelerini yükseltmek için ormandan hak iddia etmeleri mevzubahistir. Bu sebeple yüzde yüz sürdürülebilir kalkınmaya her zaman ulaĢılamasa da bu hedef üzerine yoğunlaĢılmalıdır. Doğal ve korunan kırsal alanlarda, geçmiĢten günümüze yerel topluluklar ile arazinin beraberliği çok önemlidir. Korunan alan ağı büyüdükçe korunan alan kavramının anlamı da değiĢmeye ve geliĢme göstermeye baĢlamıĢtır. Bu geliĢme içinde yöre insanlarının varlığı ve faydalanmalarının sürdürülebilirliği de öne çıkmaktadır. Bir doğal alan ve korunan alanın içinde yer aldığı bölgenin sürdürülebilir kullanımı, turizm, ekolojik tarım, hayvancılık, yeni bölgesel ürünler, sürdürülebilir ormancılık, hatta enerji üretimindeki yatırımlarla birlikte düĢünüldüğünde daha baĢarılı olacağı açıktır. Doğal alanlarda faaliyetlerin açıklanmasında Kırsal alan, Kırsal kalkınma ve Sürdürülebilir Kalkınma gibi kavramlar değerlendirilmelidir. Bu kavramlara baktığımızda; Kırsal Alan; ġehir diye tabir edilen yerleĢme sahalarının dıĢında kalan tarımla ilgili etkinliklerin yapıldığı alanları da içeren köy, mezra, kom vb. adlarla adlandırılan ve anılan insan yerleĢimlerinin var olduğu alanları “kırsal alan” olarak tanımlayabiliriz. Kırsal Kalkınma Kavramı: Kırsal kalkınma, küçük toplulukların içinde bulundukları ekonomik, toplumsal ve kültürel Ģartları iyileĢtirmek amacıyla giriĢtikleri çabalarının, devletin bu konudaki çabalarıyla birleĢtirilmesi, bu toplulukların tüm ülke insanlarının tümüyle kaynaĢtırılması ve ulusal kalkınma çabalarına tam katkıda bulunmalarının sağlanma süreci Ģeklinde tanımlanmıĢtır. Kırsal Alan Kalkınması; Hem eğitim hem de örgütlenme iĢi olup, kırsal alan; toplumun ihtiyaçlarının göz önünde tutulması, kırsal alan kalkınma politikası ile ilgili planların 6 alınması sırasında topluma zorla kabul ettirilmemesi gereken bir konudur. Toplum istediklerini elde etmedikçe kırsal alan çalıĢmalarına katılmayacaktır. Tarımsal çalıĢmalar, beslenme, eğitim, mesleki önderlik ve öğretim, kooperatifler, el sanatları, küçük sanayiler, sosyal güvenlik çalıĢmaları, planlama ve sağlık politikaları nitelikleri kırsal alan ve ülke planları ile bir bütünlük içinde olmalıdır. Sürdürülebilir Kalkınma: Ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel kaynakların sürdürülebilir kullanımına dayanmaktadır. Burada ekolojik, ekonomik ve sosyo kültürel sürdürülebilirlik Ģartlarının tamamının sağlanması önemlidir. Kırsal alanlar turizm ve boĢ zamanların değerlendirilmesinde önemli bir yer tutmaktadır. Kırsal alan, turistlere sakin ve huzurlu bir seçenek sunmaktadır. 2005 yılında yapılan bir araĢtırmada; Fransız vatandaĢları tatillerinin, %52’sini ya bir ailenin yanında ya da bir arkadaĢının evinde, %26’sı evlerinde geçirdiklerini ve %9’luk bir kısmı ise kırsal alanda ikinci bir eve sahip olduklarını ifade etmiĢlerdir. Kırsal alanlar doğa için önemli role sahiptir. Tabii kaynakların korunması, biyolojik çeĢitliliğin sürdürülmesi, doğal felaketlere karĢı koruma, iyi hayat Ģartlarının korunması ve doğal manzaranın korunması doğal çevre ile ilgili hususlardır. 1.3 SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ Sürdürülebilir kalkınma, ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel kaynakların sürdürülebilir kullanımına dayanmaktadır. Sürdürülebilir turizmin geliĢimi de sürdürülebilir kalkınma ile bağlantılı bir yaklaĢımdır. Sürdürülebilir turizmin geliĢiminde turistlerin ve ziyaret edilen yerlerin bugün kü ihtiyaçlarının, gelecekteki fırsatları koruyup geliĢtirerek ve geniĢleterek karĢılanması amaçlanmaktadır. Bu yaklaĢım, ekonomik, sosyal ve estetik ihtiyaçların, kültürel bütünlüğün, gerekli ekolojik süreçlerin, biyolojik çeĢitliliğin ve kırsal hayatı destekleyen süreçlerin devamını içermektedir. BirleĢmiĢ Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün tanımına göre sürdürülebilir bir turizm geliĢimi; Çevresel kaynakların en iyi Ģekilde kullanılmasını sağlamalı, Ziyaret edilen toplulukların sosyo-kültürel yapısına, gelenekselliğine saygı göstermeli, Bütün ilgi gruplarına adil bir Ģekilde dağıtılan sosyo-ekonomik faydalar ile tutarlı ve uzun vadeli ekonomik faaliyetler ortaya koymalıdır. Buna göre sürdürülebilir kırsal/doğa turizminin geliĢme ölçütleri; a. Biyolojik çeĢitliliğin korunması, b. Ekonomik tutarlılık, c. Kültürel zenginlik, 7 d. Yöre halkının refahı, e. Ġstihdam kalitesi, f. Sosyal eĢitlik, g. Ziyaretçi memnuniyeti, h. Yetkinin yerele doğru dağıtılması, i. Toplumun genelinin refah ve mutluluğu, j. Fiziki bütünlük, k. Kaynakların etkin kullanımı, l. Çevre temizliğidir. Korunan alanlar açısından; tabiatın seçkin parçaları olan korunan alanlar ile turizm arasındaki bağ, korunan alanların tarihçesi kadar eskidir. Korunan alanlar turizme, turizm de korunan alanlara ihtiyaç duymaktadır. Turizm korunan alanların kurulması ve yönetiminde göz önüne alınması gereken önemli bileĢendir. Turizm; aynı Ģekilde koruma altında olmayan flora ve faunanın tutunduğu tabiat alanlarına ve insanın yaĢadığı sahalardaki yöresel kültüre de bağımlıdır. Bu bağımlılık doğa ve kültürün bozulmaması için tedbirleri gerektirir. Bu tedbirlerin neler olacağının “sürdürülebilir kırsal kalkınma” ilkeleri çerçevesinde tespiti de zorunludur. Turizmin önemli bir ekonomik faaliyet olması ve tüm göstergelerin bu faaliyetin büyüme eğiliminde olacağı yönünde olması önemli bir husustur. Turizmdeki büyümeyle beraber sürdürülebilir turizm, ekoturizm gibi doğayla ilgili turizme olan talep artmıĢ ve turizm ürünleri ile destinasyonlar çeĢitlenmiĢtir. Turistlerin talepleri de değiĢmiĢ ve çeĢitlenmiĢtir. Turistlerin talepleri konaklamada konforun sağlanması yanında, yöreye özgü kültürel değerler hakkında bilgi edinme, yöre halkıyla iletiĢim, bölgenin flora ve faunası, özel ekosistemler, doğal hayat ve bunların korunması da dahil olmak üzere daha sorumlu bir seyahat deneyimi kazanmak da söz konusudur. Beklenen büyüme ve yeni eğilimler turizmi o kadar stratejik bir konuma taĢımıĢtır ki, turizm eĢsiz özellikli doğal veya korunan alanların sürdürülebilirliğinin yanı sıra bu alanların çevresinde yaĢayan yöre halkının kalkınma potansiyeline de müspet etki sağlayabilmektedir. Bu durumda turizm, doğal alanların korunması ve yöre halkı ile ziyaretçilerin çevre bilincinin arttırılmasında kullanılabilecek çok önemli bir araçtır. Dolayısıyla turizm sayesinde koruma çalıĢmaları için gerekli mali kaynakların kazanılmasının yanı sıra ziyaretçiler ile yöre halkına yönelik bilinçlendirme ve eğitim programlarının oluĢturulması ve uygulanması gibi hedeflere de kolayca ulaĢılabilmektedir. 8 En önemli hususta; turizm faaliyetlerinin uzun dönemde sürdürülebilir olması için geniĢ kapsamlı, dikkatli, katılımcı ve paylaĢımcı olarak planlaması, sürecin etkin yönetimi ve izlenmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, bu faaliyetlerin geri dönüĢü mümkün olmayan olumsuz etkileri ortaya çıkacak ve turizm bu alanları tahrip eden bir faktör haline gelebilecektir. ĠĢte bu nedenle; “SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ GELĠġME (MASTER) PLANI” çalıĢmasına lüzum duyulmuĢtur. 1.4 SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ GELĠġME STRATEJĠSĠ Yukarda da bahsedildiği üzere, insan kullanımı bakımından hassas olan sahalarda turizm söz konusu olduğunda turizmin iyi planlanması ve yönetilmesi önemli olmaktadır. AlıĢılmıĢ turizm stratejileri ile Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme Stratejisi arasındaki fark Ģudur; alıĢılmıĢ yöntemler yukarıdan aĢağıya bakıĢ açısı ile uygulanmaktadır. Yani kararlar merkezden alınmakta ve uygulanması için yerele taĢınmaktadır. Yöre halkı katılımcı olamamaktadır. Sürdürülebilir turizm ise aĢağıdan yukarıya bir yaklaĢım için gayret göstermektedir. Bu yaklaĢımda yöre halkının beklentileri ele alınır, yönetime katılmasını sağlayıcı yapı kurulur, yörenin kalkınma potansiyelini bünyesinde barındıran tabii değerlerin korunması için ortak kararlar alınır. Karar almanın yanında uygulama ve izleme aĢamalarında da yöre halkının bilgisini, becerilerini, en uygun Ģekilde kullanmak esastır. Bu yaklaĢım yöre halkının, yerel otorite ve organizasyonların yetkilendirilmesine dayanır. -Sürdürülebilir turizm geliĢim aĢamasında doğa ve çevresinin ortak çıkarları söz konusudur. Konaklama ve diğer turizm altyapıları mümkün olduğunca doğal alan dıĢında olmalıdır. Bu durum doğaya ve kültüre zararı en aza indirdiği gibi ev pansiyonculuğu gibi faaliyetlerin yapılmasıyla yöreye faydayı arttırabilir. -Yöre halkı ve diğer bölgesel ilgi grupları turizm geliĢiminde önemli ortaklardır. Söz konusu gruplar turiste konaklama imkanı sunacaklar, sunacakları ürünün kalitesinin korunmasında da sorumluluk alacaklardır. -Günübirlik ziyaretçiler yerine uzun süreli konaklamaya lüzum duyan turistle hedefleniyorsa, doğal ve kültürel mirasa dayalı çekim noktaları, el sanatları gibi faaliyetler ortaya konmalıdır. -Doğal alanlar genellikle çok hassastır, bu sebeple ekolojik değerler, belirli bir saha ile sınırlı olmayacaktır. Geleneksel hayat, yerel kültür, kırsal, sosyal ekonomik yapılar da aynı zamanda turizmin temel kaynağı olmaktadır. - Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planı’nın ilimizde/bölgemizde ve ülkemizde doğa turizmine konu olacak sahaların tüm ilgi grupları için anlamlı ve cazip bir bakıĢ açısına dayandırılmasına esas olmalıdır. - Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planı’nda turizm; doğayı koruma, kırsal kalkınma için bir araç olarak ele alındığından, doğa turizmi yönetim planı olarak ele alınmalıdır. Halihazırda olan turizm etkinlikleri de tartıĢılmalı, değerlendirilmelidir. Ġlde sürdürülemez olan turizm veya gelir getirici faaliyetler de tanımlanmalıdır. Ayrıca iyi bir 9 yönetim için tehditler ve fırsatlar da ele alınarak bunlardan hareketle ortaya çıkacak fikirler ortaya konmalıdır. -Doğaya dayalı turizm yönetiminin entegre bir anlayıĢla (alan ve çevresinin sahip olduğu doğal, tarihi ve sosyo-ekonomik kaynakların bütüncül ele alınması) değerlendirilmesi de önemlidir. -Turizm geliĢimi genel olarak piyasa talebine göre yönlendirilir. Bir alanın turizm potansiyelinin değerlendirilmesi, rekabetçi özgün ve özellikli bir destinasyon oluĢturması için gerçekçi beklentiler ortaya konulmalıdır. Yüksek ekolojik değerlere sahip olan sahalar yüksek turizm değeri içermeyebilir. Turizm, ancak doğru pazar ürünlerini hedeflediği zaman baĢarılı olabilir. Özellikle hassas tabiat alanlarında taĢıma kapasitesi düĢük iken, bu alanlardan beklenen faydalar yüksek olmaktadır. TaĢıma kapasitesinin düĢüklüğü sınırlı sayıda turist demektir. Bu sebeple taĢıma kapasitesinin değerlendirilmesi de önemlidir. -Entegre Doğal Alan Yönetimi, Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planı ile doğa ve turizm yönetimi için tüm ilgi gruplarının desteğini almayı hedefler. Tüm ilgi gruplarının etkin desteği önem taĢır. Turizm geliĢiminin karmaĢık yapısı göz önüne alınırsa, ilgi gruplarının etkin iĢ birliği oldukça önemlidir. Planın herkes tarafından sahiplenilmesi ayrıcalık olacaktır. -Sürdürülebilir kırsal kalkınma için kapsamlı bir vizyon belirlenmesine de ihtiyaç vardır. -Pazarlama Stratejisi; Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planı’nın bir parçasıdır. Kalkınma ve rekabete açık ürün-Pazar kombinasyonu için yaratıcı yaklaĢımlar içermelidir. Pazarlar, hedef gruplar, turist sayısı, ürünler, hizmetler, yaratıcı yaklaĢımlar bu stratejide yer almalıdır. -Turizm Destinasyonu Yönetimi; Yaygın bir stratejik yaklaĢım olup, destinasyonu rekabete açık hale getirir, bir turizm pazarını iyi bir Ģekilde yönetmek, pazarlamak, bir destinasyonu rekabetçi yapabilmek için gereken tüm unsurları içeren bir yaklaĢımdır. -Ġyi tanımlanmıĢ amaçlar ve göstergelerle mantıksal bir çerçeve kurmak, ayrıntılı bütçe, mali portre ve ilgi gruplarının tümüne açık görev ve sorumluluklar veren bir iĢ planı hazırlamak gereklidir. -Ziyaretçinin Ġzlenmesi ve Ziyaretçi Yönetim Planı: Madem ki doğa gibi hassas bir sistemde çalıĢılıyor, bu durumda turist ziyaretinin ilkelerini belirleyen bir ziyaretçi yönetim planı lüzumludur. Aynı zamanda da hem geri bildirim temin etme, hem de taĢıma kapasitesinin kontrolü için izleme programı da olmalıdır. Geri bildirimler kalitenin arttırılması, sunumların taleplere uygun hale getirilmesi (iyileĢtirilmesi), hizmetteki aksamaların ve doğadaki değiĢimlerin takibi için çok önemlidir. 10 ġu unutulmamalıdır ki; turizm, doğanın korunması için ortaya konan ana hedeflere ulaĢmak garanti edildiği takdirde teĢvik edilmelidir. 2. SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ GELĠġĠMĠNE ĠLĠġKĠN ÇALIġMALAR 2.1 KAYNAK ANALĠZĠ GeliĢme planı ve stratejisi için öncelikle kaynak analizi yapılması mecburidir. Bir alanın sahip olduğu kaynaklar, o alanın kalkınması için bir sermaye veya potansiyel oluĢturmaktadır. Bu kaynakların analizi de önemli veri ve bilgi oluĢturulmasını temin etmektedir. Ekolojik ve kültürel kaynakların yanında sosyo-ekonomik özellikler de turizm geliĢimi için önemli bir temel oluĢturmaktadır. Örneğin kırsal turizmin, tarımsal faaliyetleri desteklemediği durumlarda kırsal turizmin gerçekleĢtirildiği bölge hem kendi sermayesini hem de kırsal olma özelliğini kaybedecektir.Gerek turizm potansiyeli gerekse taĢıma kapasitesi turizm kaynaklarının mevcut durumuna bağlı olduğundan kaynak envanterinin mutlaka yapılması gerekir. 2.1.1 Kaynak Analizinde Ele Alınacak Unsurlar a. Doğal Kaynaklar: turizmin geliĢimi için önemli olan yöreye özgü doğal kaynaklardır. Bu kaynakların hali hazırdaki ekonomik kullanımları, korunma durumları, statüleri, iklim gibi turizm geliĢimi için potansiyel kaynakların envanterini içermektedir. Seçkin Doğal Kaynaklar: Turizm yalnızca korunan doğa parçaları ile ilgili değildir. EĢsiz manzaralar, dağlar ve nehirler gibi ve korunmayan türler de turizm için ilgi çekici olmaktadırlar. Örneğin; ormandaki ağaçların üzerinde gezinen sincapları, konakladığımız evin penceresinden gözlemlemek son derece çekicidir. Bir orman öncelikli olarak odunculuk amacıyla kullanılsa da dağ bisikleti gibi bir aktivite için ortamı çekici hale getirebilmektedir. Seçkin Doğal Kaynakların Halihazırdaki Ekonomik Kullanımlarının Tanımlanması Doğal kaynakların çok çeĢitli kullanımları söz konusudur, ormanların odunculuk, nehirler ve göllerin sportif balıkçılık, su sporları ve enerji üretmek için kullanımları gibi. Bu kullanımlardan bazıları gelenekseldir ve düĢük etkilere sahiptir. Bazıları ise sürdürülebilir değildir. Bu sebeple bunlar turizm geliĢimi için de uygun değildir. Kaynağın Korunma Durumu ve Statüsü: Bazı doğal kaynaklar mevcut kanunlarla korunur. Bunların turizmde kullanımı da bu kanunlara uygun olmalıdır. 11 Ġklim; mevsimlerin dağılımı, ortalama sıcaklık, nem ve günlük ortalama optimal güneĢ ıĢığı saatlerine bağlı olarak iklim analizi yapılmaktadır. Burada önemli olan iklimin farklı mevsimlerde turizm için elveriĢli olup olmadığıdır. Turizm GeliĢimi Ġçin Potansiyel Doğal Kaynaklar: Potansiyel kaynakların tespiti turizm planlaması için önemli ve özellikle yönlendirici olmaktadır. Tüm bu kaynakların envanter çalıĢmalarının haritaya aktarılması, turizm ürünleri ve hizmetlerinin geliĢmesi ve altyapı ile tesislerin fiziksel planlaması için önemli olmaktadır. b. Kültürel Kaynaklar: Kültürel kaynakların envanteri doğal kaynaklara iliĢkin çalıĢmalara benzerlik göstermektedir. Özellikle doğal ve kültürel kaynaklardan oluĢan kombinasyonlar, turistler tarafından yüksek ilgi ile karĢılanmaktadır. Kültürel mirasın korunmasının önemi konusunda farkındalık meydana getirilebilirse, sürdürülebilir turizm geliĢimine ve doğa korumaya verilen destek artacaktır. c. Sosyo-Ekonomik Kaynaklar: Altyapı, insan kaynakları ve farklı ekonomik sektörlerin bileĢimini içermektedir. Bu konuda yapılacak envanter çalıĢması, birbiri ile bağlantılı birçok farklı unsurlar içermesi ve bu unsurların turizm geliĢimi için ilk bakıĢta kavranamaması mümkündür. Bölgenin kalkınma potansiyelinde, sosyal ve ekonomik rekabet edebilirlik unsurları büyük öneme sahiptir. Yerel nüfusun turizme yaklaĢımı, turizm sektöründe çalıĢma isteği gibi bazı unsurların turizm ile doğrudan iliĢkisi bulunmaktadır. Altyapı: Bir bölgenin turizmde rekabet edebilirliği ve kalkınma seviyesinin tespiti için altyapı kalitesi önemli bir göstergedir. Altyapının kalitesi, yerel nüfusun hayat kalitesini ortaya koymanın yanı sıra turizm geliĢimi için de zorunlu bir Ģarttır. Alan, güvenli içme suyu, donanımlı sağlık tesisleri gibi temel unsurları içermiyorsa turizm geliĢimi asla baĢarılı olamayacaktır. Altyapının farklı unsurları için Ģartlar, kalite ve gelecekteki durum değerlendirilmelidir. Kaynak halihazırda turizm için mi kullanılmaktadır? Sorusu hem kaynağın turizm geliĢimi için önemi konusunda hem de kaynak kalitesi hakkında göstergeleri ortaya koyabilmektedir. - Su kaynaklarına yönelik etütler; kaliteli su kaynağının sağlanması, su kaynağının sürdürülebilir kullanımı ve su çıkarmanın çevresel etkisini de içerir. - ĠletiĢim ağına yönelik etütler; turistlerin refahı ve turizm geliĢimi için önemli olan cep telefonları da olmak üzere telefon ve internet ağlarının kalitesine yönelik etütleri içermektedir. - Sağlık hizmetlerinin; kalite, miktar ve coğrafi dağılımı son derece önemlidir. 12 - Güç kaynaklarına yönelik etütler; elektrik Ģebekesi, ısınma ve yemek piĢirme için enerji kaynaklarının varlığı önemlidir. Her ne kadar resmi standartlara göre planlansa ve tehlike içermese de turistler nükleer santrallerin yakınında konaklamamaktadır. - Su ve toprak kirliliği etkisi olan atık su sistemleri önemli olup, bölgeye gelen turistlerin sayısı ile meydana gelecek atık su miktarı da dikkate alınmalıdır. - Katı atıkların düzenli depolaması toplum için olduğu kadar çevre için de önemlidir. Katı atıkların görüntü kirliliğine de yol açması ayrı bir menfi etkisidir. - Yol ağlarının durumu; çoğu turistin tercihlerini yaparken en önemli etkendir. - Güvenlik; kamu güvenliğini ve asayiĢi sağlamak turist güvenliği gibi unsurlar önemli olmaktadır. AĢırı kar yağıĢı, kanyon veya dağ kurtarma timlerinin olup olmaması da çok önemlidir. - Politik istikrarsızlık ve suçlar; turist için caydırıcı etki yapmaktadır. Ġnsan Kaynakları; Bir bölgenin insan sermayesini ifade eden bu unsur, turizm geliĢiminde anahtar etmenlerden biridir. Ġnsan kaynakları hem hizmeti hem de manevi nitelikteki kültür ve kimliği oluĢturmaktadır. Ġnsan kaynaklarına iliĢkin etütler aĢağıdaki unsurları içermelidir; - Yöre halkının nüfusu, - Göç vb. eğilimler, - Demografik yapı, - Aktif nüfus ve yapısı, eğitim seviyesi, potansiyel bilgi ve beceriler, açık fikirlilik, geleceğe odaklanma, çalıĢma ahlakı, - Yöreye özgü geleneksel ekonomik faaliyetleri ve yöresel sanatları yapabilme, - Turizm geliĢimine iliĢkin tutum, misafir severlik duygusu, hizmete yönelim, - Sosyal tutarlılık, esneklik, mevcut sosyal iliĢkilerin kalitesi ve aralarındaki iĢbirliğini içeren sosyal yapı, - Yerel kurumlar, idareler, yönetiĢim, bürokrasiden kaçınma vb. hususlarla finansal kaynaklar ve yönetimleri, - Alanın kültürü ve kimliği, alanda etkin görev alacak kiĢilerin ortak değerleri, ilgileri, yaklaĢımları, algılama Ģekilleri, özel ilgi ve becerileri, özgün gelenekler, o topluma ait olma ve o toplumda yaĢamaktan onur duyma gibi durumları içerir, - Farklı ekonomik sektörler; söz konusu coğrafi bölgeye ve ile yoğunlaĢma durumları, firma sayısı, ölçeği, ortalama karlılık, geleceğe yönelik bakıĢ açısı, pazarları ve dıĢ iliĢkileri, sektörler arası iĢbirliği son derece önemlidir, tüm sektörler turizm sektörü ile iliĢkili olabilmektedir. 13 Kaynak analizinin sonuçları; sürdürülebilir turizm yönetimi ve kalkınmada sermayeyi oluĢturan kullanılabilir kaynaklara genel bir bakıĢı sağlamakla beraber, bölgenin mevcut kalkınma durumunu ve sürdürülebilirliğini değerlendiremeye yönelik bir resim sunmaktadır. Analiz aynı zamanda; bölgenin sürdürülebilir kalkınmasına yönelik bir vizyon oluĢturulmasını ve turizm geliĢiminin diğer sektörlerle bütünleĢtirilmesini sağlayacaktır. 2.2 TURĠZM POTANSĠYELĠ Yüksek değerlere sahip doğal ekolojik sahalar her zaman yüksek turizm potansiyeli içermezler; - Bazı doğa parçaları araĢtırma yapan uzmanlara, iyi eğitimli ekoturistlere hitap etmektedir. Bu alanlar sayıca az olduğu için de sınırlı bir turizm potansiyeli içerirler, - Bazı doğal sahalar, eriĢim, güvenlik gibi nedenlerle turistler için elveriĢli olmayan yerlerde bulunurlar, - Ekolojik kaynakların kullanımlar karĢısındaki duyarlılığı (taĢıma kapasitesi), ziyaretçi giriĢinde kısıtlamalara sebep olmaktadır, Bir sahanın daha fazla turist çekebilmesi için ihtimalleri ortaya koyan turizm potansiyeli önemli bir konudur. Turizm potansiyelinin tespiti için arz ve talebin ortaya konması gerekir. Bu potansiyel sınırlıysa baĢarılı bir turizm giriĢimini baĢlatmak imkanı olmayacaktır. Turizm ekonomik bir faaliyet olduğundan ancak turizm pazarında sürdürülebilirliği için bir talebi karĢılaması lüzumludur. Turizme iliĢkin motivasyon ve istekler değiĢkendir, kaynakların değeri aynı kalırken değiĢen tüketici davranıĢları turizm potansiyelini etkilemektedir. Dolayısıyla turizm potansiyeli tüketicinin bakıĢ açısı (talebi) ile değerlendirilmelidir. Turizm potansiyeline iliĢkin veri toplarken, istatistiki veriler, anketler gibi yöntemlerle veri elde edilebilir, ayrıca derinlemesine görüĢmeler, katılımcı gözlemleme, olaylar üzerinde çalıĢmalar ile veri elde etmek için kullanılan niteliksel araĢtırma metotları kullanılmaktadır. Turizm potansiyeli için “turizm talebi” incelemesi aĢağıdaki hususların tespiti ile yapılabilir; - Halen yapılan turizm, - Halihazırdaki turist miktarı, - Her bir ziyaretçinin günde harcadığı miktar, - Ortalama kalma zamanları, - Turist profili, 14 - Dürtü analizi; hangi temel etmenlerin turistler için rol oynadığı,(doğa, kültür, sağlık, güneĢ, vb.) - Benzer bir il veya saha ile kıyaslama yapılması, milli veya milletlerarası bir il ile kıyaslama yapılması ve neden o ilin tercih edildiği, - Gelecekte rakip olacak iller hangileridir, nedeni, “Turizm arzı” incelemesinde ise aĢağıdaki hususlar öne çıkmaktadır; - Ġlimizde bir uluslar arası havaalanı var mıdır veya yakın bir ilden yararlanma imkanı makul müdür? - Alan ulaĢım hangi araçlarla olur?(demiryolu, özel taĢıt, genel taĢımacılık, vd.), bunlara yaklaĢım nasıl olmaktadır (kötü, yeterli, iyi gibi), - Alana ulaĢma durumu (kolay-rahat, çaba ile, zor ve tehlikeli) - Ġle gelmek için yabancı turistler ülkemizden vize alıyor mu? - Sahamızın istikrarlı bir yönetimi var mı?, - Güvenlik ve ulaĢım açısından ne gibi problemler yaĢanabilir? - Alt yapı incelemesi; taĢımacılık ağı, yerel yolun durumu (toprak, asfalt), anayolla bağlantısı, demiryolu ağı, yerel genel taĢımacılığın yaygınlığı, program, ücretler, hat/duraklar, döngü patikaları, patikalar, yollar, iĢaret levhaları, genel enformasyon levhaları, araç-otobüs park kapasitesi, bilgi alma, tercüme kolaylıkları, - Yiyecek içecek ve barınma; restoran sayısı, restoranların sınıflandırılması (iyi-sayısı, orta iyi-sayısı vb.) - Hangi standartta yiyecek sunuluyor? (yüksek, yeterli, kötü) - Ġl ve çevresinde ne tür barınma alanları var? (otel, hotel, yatak kapasitesi, rota üstü barınma kulübeleri, bungalov, parkları, kamp alanı, diğerleri), - Hangi standartlarda barınma sunuluyor? (yüksek, yeterli, kötü), - Ġlinizin seçkin özellikteki doğal alanlarının özellikleri (sundukları ile tek mi?, biraz farklı mı?, diğer seçkin özellikli yerlere benziyor mu?), - Alan turist gezi rotasına girecek Ģekilde turistlerin ilgisini çekebilecek diğer sahalara yakın mı? (diğer çekici sahalara yakın, orta derecede potansiyel, düĢük veya yakında böyle bir potansiyel bulunmamakta), - Ġlin alanlarında yaban hayatı; (bayrak tür, ilginç diğer türler, temsil edici yaban hayatı, farklı yaban hayatı izleme aktiviteleri, yürüyerek, botla, gözlem noktası ile vb.), - Yaban hayatı izleme de tatmin edicilik durumu (garanti etme, genellikle, Ģans veya mevsime bağlı), 15 - Bölgedeki önemli yaban hayatının tanımı, - Yardımcı tesislerin durumu (rekreasyonel, spor, diğer; durumu:kötü-yeterli-iyi), Kaynakların turizm potansiyelinin değerlendirilmesi; - doğal değerler: (sahiller, sahil kayalıkları, kumullar, dağlar, ormanlar, korunmuĢ izole olmuĢ alanlar, Ģelaleler, göller, nehirler, mağaralar, yaban hayatı, hayvan-kuĢ, deniz canlıları, iklim, diğerleri), - kültürel değerler; (tarihi binalar, tarihi yerler, anıtlar, arkeolojik yerler ve koleksiyonlar, folklor ve gelenekler, el iĢleri, müzeler, sahne sanatları, sanayi mirası vb.) - Toplumun turizm potansiyeli; (insan kaynakları; aktif nüfusun büyüklüğü ve yapısı, eğitim düzeyi ve profesyonel bilgi, beceriler, eğitimler, orijinal-karakteristik ve geleneksel özellikleri, ekonomik faaliyetler-sanatlar profesyonel olmayanlar dahil, resmi olmayan bilgi ve beceriler, turizm geliĢimine yaklaĢımlar, misafir severlik anlayıĢı, hizmet eğilimleri, yerel kuruluĢ ve idareler ile yönetiĢim, alanın kültürü ve kimliği, - Ekonomik kaynakların turizm potansiyeli; (tarım, ormancılık, balıkçılık, sanayi ve diğer), - Altyapı; (su sistemleri, ulaĢım ağları, sağlık imkanları, ulaĢım terminalleri, enerji kaynakları, kanalizasyon sistemleri, katı atık ve yok etme sistemi, caddeler/yollar, güvenlik sistemleri vb.) - ĠĢ ve hizmet altyapısı; (fırınlar, kasaplar, bakkallar, süpermarketler, doğrudan satıĢ yapan çiftlikler, kiralık araç, servis istasyonları, taksiler, otobüsler, kiralık bisiklet, kiralık spor malzemeleri ve bakımı, postaneler, bankacılık hizmetleri, doktorlar, diĢçiler, eczaneler, kafe ve restoranlar, atm’ler, bankalar, diğer iĢ ve hizmetler.) Turizm Talebi; turizmin mevcut durumunun incelenmesi; Ziyaretçi; boĢ zamanlarını geçirmek için bir yere gelen kiĢi olarak tanımlanabilir, turist ise alanda bir veya daha fazla gece konaklamaktadır. Her turist bir ziyaretçidir, ancak her ziyaretçi turist değildir. Dolayısı ile turist ve ziyaretçi sayılarının ayrılması gerekmektedir. Ziyaretçi ve turist ayrımı farklı talepleri sebebi ile yapılmak durumunadır, ayrıca her ikisinin de farklı etkileri bulunmaktadır. Bir turistin ortalama harcaması alanda daha fazla zaman geçirdiğinden, konaklamaya, ilave yiyecek ve içeceğe ödeme yaptığından genellikle daha yüksek olmaktadır. Turizme iliĢkin mevcut durumun ortaya konabilmesi için; 16 - Turist ve ziyaretçileri ayrı ayrı sayısı (yıllık, mevsimlik, aylık, haftalık, günlük), - Son on yılda turistlerin/ziyaretçilerin değiĢimi, - Ortalama kalıĢ süreleri, konaklama ve ulaĢım Ģekilleri önemlidir. (Sürdürülebilir doğa turizm geliĢme planımızda ana unsur turizm olduğundan;turizme iliĢkin veri kullanılamaz olduğu hallerde ikinci en iyi seçenek olarak ziyaretçilere ait verielr üzerinden değerlendirme yapılması mecburiyeti doğmaktadır). - Turist baĢına ortalama harcama, - Grup hacmi ve düzeni, - Turistlerin ağırlıklı yaĢ grubu, - Yaptıkları faaliyetler, - Ziyaret edecekleri-ettikleri yere iliĢkin seçimleri, - Memnuniyeti, deneyimleri ve para harcama Ģekilleri, - Ġkinci ziyaretlerin yüzdesi ve sayısı, - Kullanılabilir ilave veriler. Talep incelemesinde ilimizi rakip olarak gördüğümüz veya bizimle rekabet eden benzer il veya illerle karĢılaĢtırmak faydalı ve yerinde olacaktır. Turizm Arzı: Konum Faktörü; Bir ilin baĢka turizm pazarları ile iliĢkili olarak nasıl konumlandığını, bir turistin alana ulaĢmak için harcadığı zamanı, parayı/enerjiyi belirtir. Bir saha ne kadar güzel olursa olsun, hedef grup tarafından kolayca ulaĢılabilir değilse asla baĢarılı bir turizm geliĢimi sağlanamayacaktır. Yerel nüfusun değil turistin algılama durumu dikkate alınmalıdır. Örneğin bakir alanları ziyaret etmekten zevk alan ve ilkel patika yollarla ulaĢılan yerleri ziyaret etmek isteyen turistler için düĢünülen uzak mesafeler için alanın sınırlı sayıda turist potansiyeli olacaktır. - Uzun mesafeden gelen turistler için hava alanına uzaklık çok önemlidir, - Tur operatörlerinin çoğu havayolu ulaĢımını zorunlu görmektedirler, bu sebeple bağımsız turistler veya tur operatörleri hedeflenebilir, - Tren, otobüs veya özel araçlarla eriĢim de konum faktörleri içinde önemlidir, - Alana ziyaret iklim Ģartları açısından da kısıtlı imkanlara neden olabilir, 17 - Ġle özgü yapılan bürokratik iĢlemlerin bıktırıcılığı da önemlidir, sık sık güvenlik birimleri tarafından kimlik sorulmak, aranmak gibi, - Turizm arzında; iĢaretlemeler, doğru yönlendirmeler, bilgiye ulaĢma kolaylığı da önem arz etmektedir. Haritalar, broĢürler, internet imkanı, kılavuz ve rehberler önemli bir arz faktörüdür. - Yiyecek içecek sunumu ve konaklama arzı; Sunumun ürün ve hizmet kalitesi, hijyenik standartlar, özgünlük/otantik, yöresel olması, yer ve ürünlerin çeĢitliliği, ortam ve konukseverlik önemlidir. - Restoranların sınıflaması önceden yapılırsa turist için kolaylık olacaktır. - Konaklama tüm türleri içerebilmelidir, ürün ve hizmetlerin kaliteli olması, özellikle hijyeniklik konaklamada çok önemlidir. Doğal Alanın Kendine Has Özellikleri; Doğal alanların değer yaratması, kırsal kalkınmada rol oynaması beklentisi de son yıllarda öne çıkan bir görüĢtür. Doğal alanların alternatif kaynak kullanımına dönüĢtürülmesi için yapılan baskılar sonucu tehdit altında olduğu yerlerde devamlılığını sürdürebilmeleri, diğer alternatif kaynak kullanımları karĢısında koruma ve kullanma dengesinin uzun dönemli ekonomik değerinin gösterilebilmesine bağlıdır. Tabiat ve kültürel miras, yaban hayatının gözlemlenmesi, yöreye özgü özellikler ve korunması gereken öncelikli türler, doğa ile ilgili çalıĢan ve doğanın kıymetini bilen ekoturistler için son derece önemlidir. 2.3 TAġIMA KAPASĠTESĠ - Belirli bir sürede ( yıl, ay, hafta, gün, saat ) bir bölgenin alabileceği ziyaretçi sayısı veya bölgenin kaynakları üzerinde istenmeyen veya planlanmamıĢ etkilere sahip olmayan ve sürdürülebilir kalkınmayı tehdit etmeyecek düzeyde bir alanda aynı anda bulunabilecek ziyaretçi sayısı, - Bir bölgenin, hayati önemde olduğu düĢünülen değerleri, ekolojik süreç ve koĢulları tehlikeye atmadan ve sürdürülebilir kalkınma imkanlarını azaltmadan belirli bir süre boyunca destekleyebileceği insan faaliyetlerinin (ağaç kesimi, avlanma, tarım) ve diğer etmenlerin (örn: iklim değiĢikliği, kirlenme.vb.) baskısı, - Ziyaret edilen bir alan veya tesisin sahip olduğu kaynaklar üzerinde koruma amaçlarını tehlikeye atmadan, istenmeyen ve planlanmayan etkilere neden olmadan belirli bir süre (yıl, ay, gün, an) boyunca alabileceği ziyaretçi sayısı Ģeklinde tanımlanmaktadır. TaĢıma kapasitesi, Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planında önemli bir planlama aracıdır. Turizmin geliĢimi ve korunmasında önemli bir kavramdır. 18 TaĢıma kapasitesinin analizi ve izlenmesi, yönetim kararları yönünden girdi sağlayacaktır. TaĢıma kapasitesi sayesinde kullanımı sınırlamak, en elveriĢli ziyaretçi sayısını tamamlayarak müspet etkileri azamiye çıkartmak, olumsuz etkileri en aza indirmek mümkün olabilecektir. Kısaca Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planındaki “sürdürülebilirlik” taĢıma kapasitesinin aĢılmaması ile temin edilir. Ziyaretçi sayısı ve etkinin büyüklüğü arasında doğrudan iliĢki vardır. Ancak alan içinde tek tehdit unsuru ziyaretçiler değildir. Doğa için önemli olan tehditlerin tümünün birleĢik etkisidir. 2.3.1. TaĢıma Kapasitesinin Elemanları; Sosyal TaĢıma Kapasitesi, Turizm için yerel tolerans limitleri olarak tanımlanmakta olup yöre halkı üzerindeki olumsuz etkilerinden ve ziyaretçiler ile yöre halkı arasındaki çatıĢmalardan kaçınılmasını içerir.Bu unsurun turizm geliĢimi içerisinde anahtar rolü vardır. Yöre halkı turizmi desteklemezse kalkınma asla olmaz. Yerel kabulü belirleyen temel etmenler, sosyal yapı ve kültürün hassaslığı, toplumun değiĢimin üstesinden gelebilme yeteneği, turizmin algılanıĢı, yöre halkı ile ziyaretçilerin iliĢkileri, kullanıcı grupların davranıĢları, birbiri ile uyumu ve paydaĢ olmanın ekonomik ve toplumsal faydalarıdır. Ekonomik TaĢıma Kapasitesi; Sürdürülebilir bir turizm geliĢiminde turizm, ekonomik yapı ile bütünleĢmiĢtir ve diğer sektörleri de desteklemektedir. Ekonomik taĢıma kapasitesi; turizm geliĢimini sağlayan bir yerel ekonomi ve yerel ekonominin sürdürülebilirliğini sağlayan bir turizm geliĢimi anlamına gelmektedir. Yani temel kıstas; turizm geliĢimi ile yerel ekonomi arasındaki sinerjidir. Ekonomik taĢıma önemli olan iki unsur; Beklenen faydaları temin etmek için asgari turist sayısı ve ekonominin üstesinden gelebileceği azami turist sayısıdır. Ekolojik TaĢıma Kapasitesi; Ekolojik taĢıma kapasitesi, ziyaretçilerin/turistlerin ziyaret edilen alandaki ekosistemler, ikamet yerleri ve canlı türleri üzerinde ortaya koyduğu ekolojik zararlardır. Burada, ekolojik değerlerin, ziyaretçi akıĢlarının ve davranıĢlarının uzun süreli ve sistematik olarak izlenmesi ve veri toplanması önemli olmaktadır. Ġdari/fiziki TaĢıma Kapasitesi; 19 Fiziki taĢıma kapasitesi aynı anda ve belirli bir zamanda müĢteri olarak alınabilecek ziyaretçi sayısıdır. Bu kapasite, alana uygun insan sayısına, yani alanın büyüklüğü ve diğer fiziki Ģartlar (doğal, coğrafi koĢullar ve hava Ģartları) ile turizm altyapısının kapasitesine dayanmaktadır. Burada temel göstergeler; kalabalık, kuyruklar ve trafik sıkıĢıklığıdır. Fiziksel kapasite yönetiminin verimliliği ve etkinliği Ģu unsurlara bağlıdır; - Organizasyon kaynaklarının kapasitesi (insan ve ekonomik kaynaklar vb. gibi), - Ziyaretçi yönetiminin kapasitesi, Bir sahanın ziyaretçi kullanımına/ turizm geliĢimine karĢı hassas olan kaynakları: Kırmızı liste ve endemik türlerin habitatları, alanın savunmasız olan diğer kaynakları, göçe hassas türler, Ziyaretçi yönetimi de dahil olmak üzere yönetim amaçları ve hedefleri: Genel bir doğa koruma planı, amaçlar, hedefler ve doğa koruma politikası, tür koruma politikaları, bölgeleme sistemi, izleme sistemi, Ziyaretçiler/turistler, turizm geliĢimi ve etkileri üzerine veriler; tüm güzergahlar, tesisler, konaklama ve ziyaretçi/turist için olan etkinlikler ve detaylı haritalar, ziyaretçi sayısı, özellikleri, akımları, ziyaretçi modelleri, etkinlikler ve mevsime bağlı özelliklere iliĢkin bilgiler vb., ziyaretçiler tarafından özel olarak gerçekleĢtirilen faaliyetler, ziyaretçi etkilerine iliĢkin veriler, etkilerin izlenmesi ve değerlendirilmesine iliĢkin yöntemler, ölçütler ve göstergeler. Coğrafi bilgi sistemleri (CBS) teknikleri ile bilgilerin gösterilmesi mümkündür. Psikolojik TaĢıma Kapasitesi; Psikolojik taĢıma kapasitesi bir alanın belirli bir zaman diliminde ziyaretçi deneyimleri üzerinde olumsuz etkilenmeye sebep olmaksızın kaldırabileceği maksimum ziyaretçi sayısıdır. 3. ĠLGĠ GRUBU ANALĠZĠ VE YEREL ORGANĠZASYONUN OLUġTURULMASI 3.1 ĠLGĠ GRUPLARI/PAYDAġLAR Ġlgi grupları, “belirli bir koruma ve sürdürülebilir kalkınma projesi ile ilgili olarak fayda sağlayan, projenin içinde yer alan veya söz konusu projeden olumlu ya da olumsuz etkilenen bireyler, gruplar veya organizasyonlar” olarak tanımlanabilirler. 20 PaydaĢlar, bir problemi çözmek için sürdürülebilir doğa turizmi geliĢimine ve amaçlarımıza ulaĢmak için güvenebileceğimiz kiĢilerdir. Ġlgi gruplarının hepsi sürdürülebilir doğa turizmi geliĢimine ortak değildir veya olmaları gerekmez. Çünkü bir ortağın projeye olumlu bir bakıĢı, tutumu olmalıdır ve amaçlara ulaĢmak için iĢbirliği yapmalıdır. Bazen bir ilgi grubu projeye olumsuz bakabilir ve hatta aktif bir tehdit bile olabilir, ilgi gruplarını iĢbirliği yapılanlar haline getirmek onlara paydaĢ değeri verilmesi ile mümkün olur. 3.2 ĠLGĠ GRUBU KATEGORĠLERĠ Turizmde ilgi grupları; - Yöre halkı, kiĢiler ve kurumlar, - Alana dayalı ilin sorumlu yöneticileri, - Bölgesel yetkililer, - Ulusal yetkililer, - Turizm ofisleri, yerel turizm organizasyonları, konaklama ve hizmet sunanlar, taĢımacılar, - Turizmle ilgili sektörler, - Tarım, ormancılık ve balıkçılık gibi farklı ekonomik sektörlerin temsil edildiği ticaret ve sanayi odaları ve el sanatları ile ilgili birimler, - ĠĢçi sendikaları, dernekler, STK’lar, - Eğitim ile ilgili birimler, 3.3 ĠLGĠ GRUBU ANALĠZĠ Ġlgi grubu analizi sürdürülebilir doğa turizmi geliĢme planının ortaya konması ve uygulamasında yer alan farklı taraflara iliĢkin genel bir izlenim sahibi olabilmek, niyet okumak için kullanılan bir araçtır. Yalnızca bir envanter olarak ele alınmamalıdır, sürdürülebilir doğa turizmi geliĢme planının planlanmasında potansiyel ortaklarımızın kimler olduğunu ve hangi tarafla çeliĢkiler yaĢayacağımızı bize bildirmektedir. Ayrıca projenin farklı seviyelerinde destek temini için de son derece elveriĢli bir analizdir. Ġlgi grupları analizine dayalı olarak sürdürülebilir doğa turizmi geliĢme planının yönetiminden sorumlu bir organizasyon oluĢturulmalıdır. Sürdürülebilir doğa turizmi geliĢimi için, detaylı bir ilgi grubu analizi ilgi gruplarının; - Genel hedeflerini, 21 - Turizmden beklediği faydaları - Turizmdeki rollerini tanımlamalıdır. Bu süreç; Ģu adımlardan oluĢur; 1. Ġlgi gruplarının tanımlanması, 2. Her ilgi grubunun çıkarlarının, önceliklerinin ve değerlerinin belirlenmesi, 3. Her ilgi grubunun davranıĢlarının belirlenmesi, 4. Ġlgi grubunun gücünün ve ilgi grupları arasındaki muhtemel koalisyonlarının gücünün tahmin edilmesi, 5. Ġlgi gruplarının mevcut ihtiyaçlarının ne düzeyde karĢılandığının değerlendirilmesi, 6. Ġlgi grupları ile birebir iletiĢimlerin baĢlatılması ve ilgi gruplarının güveninin kazanılması, 7. Ortak menfaatler, sinerji ve baĢarı unsurlarının tanımlanması, 8. PaydaĢların bir araya getirilmesi, 9. Ortak hedef ve amaçların ve onlara ulaĢmak için gerekli olan stratejinin ortaya konması, 10. Organizasyon çerçevesinin oluĢturulması, 11. Uygulama (zaman çizelgesinin ve hedeflerin ortaya konması, iletiĢim organizasyonunun oluĢturulması, ilgi gruplarına somut sorumlulukların verilmesi.) 12. Ġzleme ve geri bildirimin yapılması 3.4 TOPLUM TEMELLĠ YAKLAġIM Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme Planı’nın hazırlanmasında toplum temelli yaklaĢım uygulanması neticesinde; - Yöre halkı için sürdürülebilir geçim kaynakları ortaya koymak, - Toplulukların kendi yapılarını korumalarını teĢvik etmek ve - Doğal alanların koruma hedeflerinde yerel faydayı oluĢturmak mümkündür, Toplum temelli turizmin en önemli özelliği, doğal kaynakların kalitesi ile alanın kültürel mirasının bozulmamıĢ ve turizmle güçlendirilmiĢ olmasıdır. Doğal çevre üzerindeki olumsuz etkiler en aza indirilmeli ve yerel kültür korunmalıdır. Turizm, insanların kendi yerel kültürlerini yaĢatma ve değerlendirmeye teĢvik etmelidir. 3.5 YEREL ORGANĠZASYONUN OLUġTURULMASI 22 Ġlgi grubu analizine dayalı olarak, korunan alan ve çevresi için, Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme Planını izlemek veya biçimlendirmek amacıyla, korunan alan yönetimi ve tüm ilgi gruplarının resmi iĢbirliğine dayalı bir organizasyon oluĢturulmalıdır. Bu iĢbirliği Valiye imzalatıldığı takdirde resmi bir dokümandır. Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme Planını uygulamak, desteklemek ve sorumluluklarını, karar verme gibi hususları düzenler. 3.6 TARĠHÇE 1.Bayburt Adı Ortaçağlarda ve erken Osmanlı dönemlerinde çok büyük bir öneme sahip olan Ģehrin adı ve kuruluĢ tarihi hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ksenophon’un Anabasis’inde Gymnias ve Bryer’in Pontos’unda Paipertes olarak geçen Ģehrin adına, Ortaçağ Ermeni kaynaklarında, Payberd, Bizans kaynaklarında Payper, Bayberd ve Paybert olarak rastlanmaktadır. Justinianos döneminde Baiberdon olarak telaffuz edilen Ģehrin adının, Hellen dilinde “Baiberdlilerin Kenti” anlamına geldiği ve Ermeni dilinde ki eski söyleniĢ biçimi olan Baberd’in, Ermenicede kale ve hisar anlamında kullanılan Pert’ten üretildiği öne sürülmektedir. XIII. yüzyıl sonlarında bölgeden geçen Marco Polo, seyahatnamesi’nde Ģehrin Paipurth adıyla anılan bir kalesi bulunduğundan ve burada zengin gümüĢ madenlerinin varlığından bahsetmektedir. Arap kaynaklarında Bâbirt ve Akkoyunlu tarihinden bahseden çağdaĢ eserlerde Pâpîrt olarak kullanılan, Ģehrin adının, Bayböğrek’ten geldiği de öne sürülmektedir. Çağatay umerasından Emir Eratna oğlu Mehmed Eratna adına Bayburt’ta basılan tarihsiz bir parada Ģehrin adından Baybert olarak bahsedilmektedir. Kazvini’nin eserinde ise Bayburt olarak kayıtlıdır. Batılı seyyah Ainsworth, Bayburt adının meĢhur coğrafyacı Bell’in eseri ile Brant ve Southgate’in seyahatnamesinde Baibout, Baibut ve Baiaboot biçiminde kullanıldığını beyan etmektedir. Osmanlı kaynaklarında söyleniĢ biçimi, genelde günümüzde kullanıldığı Ģekilde olup, Kâtip Çelebi’nin Cihannûmâ’sında “Bayburd” ve “Bayburt” ve Evliya Çelebi’nin seyahatnamesi’nde “Bayburd” olarak geçmektedir. XVII yüzyıl ortalarında bölgeye gelen Evliya Çelebi, Ģehrin adının, ”bay” kelimesinin Türkçede zengin, “yurt” kelimesinin mesken manasına geldiğinden yola çıkarak “zengin yurt” anlamına geldiğini söylemektedir. 23 Bayburt adının Orta Asya kökenli bir erkek adı olduğu da ileri sürülmektedir. Bu görüĢe göre, Türkler Bayburt’u fethettikten sonra Baiburt, Babirt, Papirt ve Baypırt adlarından birini taĢıyan Ģehrin adını kendi dillerinde var olan “Bayburt”a dönüĢtürmüĢlerdir. Ġncelediğimiz dönemde kullanılan Osmanlıca kayıtların tamamında Ģehrin adı Bayburd olarak kaydedilmiĢtir. Sadece 1642 tarihli mufassal avâriz defterinde Bayburt olarak yazılmıĢtır. 2.Tarihçesi a.Türk Hâkimiyeti Öncesi Bayburt Çoruh havzasının yukarı kısmında yer alan Bayburt, en eski çağlardan Paleolitik ve Mezolitik/Epipaleolitik dönemlerden itibaren yerleĢim görmüĢ bir alandır. Çoruh’un kollarından Gez Deresi vadisinde alt ve orta Paleolitik çağa ait konaklama yerine rastlanmaktadır. Eskiçağlarda Haldilerin yaĢadıkları sahada yer alan Bayburt yöresi, M.Ö. IV. bin sonlarından itibaren coğrafi tanımla Karaz; etnik tanımla Hurri kültürü sahası içerisine girmiĢtir. Hitit kaynaklarına göre M.Ö. 14. yüzyılın baĢından itibaren HayaĢa ve çoğu defa onunla anılan Azzi Krallığının çekirdek topraklarının bir bölümünü oluĢturmuĢtur. Sonraları Diauehi adlı bir beyliğin toprakları içerisinde yer alan Bayburt, daha sonra Urartu devletinin egemenliğine girmiĢ ve yıkılıĢına kadar da bu devletin hâkimiyetinde kalmıĢtır. Urartular stratejik açıdan çok önem verdikleri kaleyi bir yerleĢim merkezi olarak imar etmiĢler ve yöredeki hâkimiyetlerini üç yüz yıl kadar sürdürmüĢlerdir. Bir müddet Roma Ġmparatorluğu’nun egemenliğine giren Bayburt, imparatorluğun 395’te ikiye ayrılmasından sonra Doğu Roma (Bizans) toprakları içinde kalmıĢ ve uzun bir süre Bizans Ġmparatorluğu’nun sınır kasabası olmuĢtur. Bizanslılar ülkeyi thema denilen eyaletlere ayırmıĢlardır. Bunlar içerisinde önemli bir konuma sahip olan Theodosiopolis temasının kuzeyinde dağlık Khaldia (Haldia) yer almakta ve Bayburt, Konstantinos Porphyrogennetos zamanındaki yedi piskoposluktan dördüncüsünü teĢkil etmekteydi. Doğu Roma ve Ġran (Sasani) imparatorlukları arasında cereyan eden savaĢlar dolayısıyla Bayburt, Justinianus zamanında tahkim edilmiĢtir. Bayburt ve çevresinde yapılan tarihi ve arkeolojik çalıĢmalar neticesinde eskiçağlara ait pek çok kale ve höyük tespit edilmiĢtir. Bayburt Kalesi dıĢında çevrede, Kitre, Sarıhan, Kapılı, BayrampaĢa ve Aydıntepe kaleleri eskiçağlardan kalma kalelerdir. Bundan baĢka TaĢkesen, AkĢar, Kitre, DanıĢment, Mutlu, Çorak, Çayıryolu, Gökçedere, ÇiftetaĢ, YazıbaĢı, Tepetarla, Çiğdemtepe, Kalecik, Sancaktepe, Sırakayalar ve Yedigözeler köylerinde höyükler bulunmaktadır. b.Türk Hâkimiyetine GiriĢi Bayburt, Türklerin Anadolu’da ilk fethettikleri ve yerleĢtikleri sahalardan biridir. Ġlk Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey, 1054 yılı seferinde ordusunu üç kısma ayırıp bir kısmı Parhar dağları ve Canik ormanları istikametine sevk ederken, göçebe Oğuzlardan bir grupta Bayburt havalisini ele geçirmiĢtir. Ancak, bu istila devamlı olmamıĢ ve Bayburt, 1071 Malazgirt zaferini müteakip fethedilip Türklerin yurdu olmuĢtur. I. Haçlı seferinin verdiği sarsıntılardan faydalanan Bizanslılar Türklere karĢı genel bir saldırı baĢlattıkları sırada, Trabzon Dukası Thedore Gabras da Bayburt’u iĢgal etmiĢtir. Ġlk Haçlı seferini takiben Kılıç Arslan 24 Bizanslılara karĢı müdafaaya geçerken DânıĢmendli hükümdarı GümüĢ-Tekin Ahmet Gazi de oğlu Ġsmail’i, iĢgal edilen Bayburt’u kurtarmak için göndermiĢtir. Ġsmail 1098’de Gabras’ı burada bozguna uğratmıĢ ve böylece Bayburt, kısa süren Bizans iĢgalinden sonra tekrar Türklerin eline geçmiĢtir. Bayburt’un DâniĢmendliler idaresinde ne kadar kaldığı bilinmemekle beraber, Ģehrin yakınındaki DânıĢmend Köyünün, onların hâkimiyetinin bir hatırası olabileceği tahmin edilebilmektedir. Ancak Bayburt’da DâniĢmendlilere ait baĢka bir eser bulunmadığı gibi DâniĢmed-nâme’de de Bayburt’un onlara ait olduğuna dair bir iĢaret mevcut değildir. Buradan yola çıkarak Ģehrin erkenden Saltuklulara veya Mengüciklere geçtiği ileri sürülmektedir. Saltuklu hükümdarı Ġzzettin Saltuk döneminde Bayburt, Saltuklu ülkesi sınırları içerisinde yer almıĢtır. Bayburt’un, asıl geliĢmesi ise Erzurum Meliki Mugiseddin Tuğrul ġah ile oğlu Rükneddin Cihan ġah (1200-1230 ) zamanında olmuĢtur. Tuğrul ġah Trabzon Rum Ġmparatorluğundan gelebilecek tehlikelere karĢı kaleyi yeniden inĢa etmiĢtir. Sultan Alâeddin Keykubâd, Celâleddin HârizmĢâh’ı mağlup edip ve 1230 yılında da Erzurum Beyliği’ne son verince Bayburt, Erzurum ile birlikte kesin olarak Selçuklu Türkiye’sine katılmıĢtır. 1243 Kösedağ savaĢını müteakip baĢlayana Moğol istilası zamanında da Bayburt, Anadolu Selçuklularına bağlı kalmıĢtır ki bu durum, 1291 yılında Selçuklu Sultanı II. Gıyaseddin Mes’ud adına Bayburt’un Maden Nahiyesinde bastırılan gümüĢ paradan da anlaĢılmaktadır. Selçuklu döneminde Anadolu Ģehirlerine bir unvan verilmekte olup, Bayburt Ģehri de dâr üssuğr (uç/sınır Ģehri) olarak anılmıĢtır. Selçuklular zamanında, Tebriz’in Ġlhanlıların baĢĢehri olması ve Ġslam dünyasının en büyük merkezlerinden biri haline gelmesi, Trabzon-Tebriz yolunun canlanmasına ve bu bağlamda yol üzerinde bulunan Bayburt’un da daha fazla geliĢmesine imkân vermiĢtir. Selçuklular ile baĢlayan bu geliĢme Ġlhanlılar döneminde de devam etmiĢtir. Nitekim Kazvinî, Bayburt’un Ġlhanlılara 21.000 dinar vergi ödediğinden bahsetmektedir. Ġlhanlı hükümdarı Olcaytu Han’ın Erzurum ve Bayburt’taki yöneticisi olan Hoca Cemalettin Yakut, burada adına bir medrese inĢa ettirmiĢ ve medreseye çevresindeki arazilerden bir kısmını vakfetmiĢtir. Ġlhanlıların son hükümdarı Ebu Said Bahadır Han’ın 1335’te ölümünden sonra Bayburt, Erzurum, Erzincan ve GümüĢhane ile beraber Celâyirlilere geçmiĢtir. Bölgede bir müddet Ertene/Eratna oğulları hakim olmuĢtur. Bir ara geçici olarak Çobanlı ġeyh Hasan tarafından iĢgale uğramıĢsa da sonradan kurtarılmıĢtır. Eratnalı Sultan Gıyaseddin Mehmed ve Alâeddin Ali adlarına tarihsiz olarak Bayburt’ta gümüĢ sikke kestirilmiĢtir. Sonra da Bayburt, Erzincan hâkimi Mutahharten’in eline geçmiĢtir. Kadı Burhaneddin Ahmed, 1395’te Erzincan Emiri Mutahharten ile savaĢmak için Erzincan’a doğru yola çıktığında, Akkoyunlu Beylerinden Kutlu Beyoğlu Ahmed, Kadı’ya yardım etmiĢtir. Ġyice güçlenen Kadı Burhaneddin bir ay süreyle bölgeyi zapt etmiĢ ve Bayburt’a kadar olan yerleri Akkoyunlu Ahmed Bey’e ikta olarak vermiĢtir. Daha sonra iki hükümdar 1395 sonbaharında Bayburt’un Pulur köyü yakınlarında savaĢmıĢlar ve askerden, komutandan ve hizmetçiden kimsenin yanında kalmadığını gören, Kadı Burhaneddin ağır bir yenilgi almıĢtır. 25 Akkoyunlu Tur Ali Bey, Bayburt hâkimi Mahmud Rikâbdar ve Erzincan hâkimi Gıyaseddin Ahi Ayna Beylerle 1348 yılında bir ittifak oluĢturarak Trabzon’u muhasara altına almıĢlardır. Tur Ali Bey’in ölümünden sonra Akkoyunluların baĢına Kutlu Bey geçmiĢ ve 1362-1388 yılları arasında hüküm sürmüĢtür. Trabzon Rum imparatorluğu ile savaĢan ve Duhâri aĢiretini Rumların elinden kurtaran Kutlu Bey 1365’de eĢi Despina Hatun ile birlikte kayınpederi Trabzon Rum Ġmparatoru III. Alexious’u ziyaret etmek için Trabzon’a gelmiĢ ve burada sekiz gün kalmıĢtır. Bu ziyaretten çok memnun olan Ġmparator, ertesi sene beraberindekilerle Kutlu Bey’e misafir olmuĢlardır. Bir süre Akkoyunlu ve Karakoyunlu mücadelesine de sahne olan Bayburt ve havalisi bundan sonra Osmanlı egemenliği ile tanıĢmıĢtır. c. Osmanlılar Tarafından Fethi Uzun Hasan iktidara geldiğinde Akkoyunluların elinde bulunan Bayburt, Osmanlı PadiĢahı Fatih Sultan Mehmed’in bizzat katıldığı 1473 Otlukbeli SavaĢı’ndan sonra Osmanlı ordusu tarafından ele geçirilmiĢse de bir müddet daha Akkoyunlular’da kalmıĢ ve daha sonra 1501’de Safevilerin hâkimiyetine girmiĢtir. Bu dönemde Bayburt, Ģiilik ve safevilik kavgalarına sahne olmuĢtur. Trabzon Valisi ġehzâde Selim, ġah Ġsmail’in bölgede sebep olduğu kargaĢalığa son vermek amacıyla birçok kere sefere çıkmıĢ ve 1499 yılında Bayburt’a gelmiĢtir. Bayındır Beylerinden FerruhĢâd Bey ve ManĢûr Bey bu tarih de ġehzâde Selim’in hizmetine girmiĢtir. ġehzâde Selim, ġii tehlikesi nedeniyle 1508’de Bayburt’a kadar uzanan bir sefer daha yapmıĢ, ancak Ģehir tam olarak Osmanlı egemenliğine alınamamıĢtır. Yavuz Sultan Selim Çaldıran Seferine çıktığında, ġah Ġsmail’e karĢı silahlanmıĢ olan FerruhĢâd Bey’e, Maltepe karargâhından bir mektup göndererek onu Ģecaat ve metanet göstermeğe teĢvik etmiĢtir. Karadeniz üzerinden Trabzon’a gönderilen zahirenin orduya ulaĢması için bir haftadan daha fazla Erzincan’da beklemek zorunda kalan Sultan Selim, düĢmanın durumunu öğrenmek ve dil almak için, içinde PadiĢahın lütuflarına mazhar olmuĢ FerruhĢâd Bey’in de bulunduğu Bayındır beylerinden ileri gelenleri yanlarına birer bölük asker vererek düĢman tarafına göndermiĢtir. FerruhĢâd Bey yanına aldığı üçyüz kadar atlı ile Erzincan’dan hareket ederek Geçit Deresinden ve Haçdük hanından geçerek büyük Hayik köyü yakınındaki Zelhe deresine varmıĢ ve orada Tercan Bey’i Ahmed’i yakalamak için pusuya yatmıĢtır. Emir Ahmed buradan geçerken pusudan çıkan FerruhĢâd ve adamları Emir Ahmed kuvvetleriyle çarpıĢmıĢlardır. Kethüdası Bayram Bey ile yaklaĢık on beĢ askerini Ģehit vermiĢlerse de KızılbaĢları mağlup etmiĢler ve Emir Ahmed’i yakalayıp Sultan Selim’in huzuruna çıkarmıĢlardır. Sorguya çekilen Tercan Beyi, daha sonra idam edilmiĢtir. Tercan Beyi’nin yakalanmasından son derece memnun olan Sultan Selim, FerruhĢâd Bey’e iltifatlar etmiĢ ve hediye olarak dört yüz akçe ve bin altın ve bir hil’at vermiĢtir. Yavuz Sultan Selim, 10 Ağustos 1514 tarihinde Eskitepe denilen yerde konakladığında, Yanya sancakbeyi Mustafa Bey ile Trabzon sancakbeyi Mehmed Bey’i, Rumeli ve Anadolu’da tımardan azledilmiĢ kiĢilerle birlikte, Bayburt kalesini kuĢatıp fethetmek üzere tayin edip göndermiĢtir. 26 Çaldıran seferi dönüĢünde PadiĢah Erzurum’a geldiği vakit Bayburt’un halen düĢmediğini öğrenmiĢ ve bu duruma çok sinirlenerek kaleyi kuĢatan Bıyıklı Mehmed Bey’e, bir baĢarı sağlanamadığı takdirde öldürüleceğini bildirmiĢtir. Bayburt’un Sinür köyüne 25 Ekim 1514 tarihinde gelen Yavuz Sultan Selim, Bayburt kalesini fethetmek için askerleri yola çıkarmıĢ ve kale fethedilmiĢtir. DaniĢmend ve Sinür köylerinde ordusunu istirahat ettiren Sultan Selim, burada fevkalade takdir ettiği FerruhĢâd Bey’e, Bayburt ve Erzincan’da geniĢ topraklar temlik etmiĢtir. 1553’de Ġran ġahı ġah Tahmasb, Bayburt’a kadar bir akın yapmıĢ ve Osmanlı orduları karĢısında geri çekilmeye mecbur olmuĢtur. Tahmasb’ın kuvvetleri geri çekilme sırasında Sinür köyündeki Kutlu Bey’in Cami ve kabrini yakıp harap etmiĢtir. XVII. Yüzyılın baĢlarında Bayburt, Sultan I. Ahmed’in sadrazamı Murad PaĢa’yı ağırlamıĢtır. Celâli isyanlarında kuyucu lakabını almıĢ olan Murad PaĢa, asi Canbolatoğlu meselesini hallettikten sonra diğer bir isyancı olan Kalenderoğlu üzerine yürümüĢtür. 1608 yılında MaraĢ civarında bozguna uğratılan Kalenderoğlu kuvvetleri Bayburt’a doğru kaçmıĢtır. Muakkipçiler dahi bu yarı canlı eĢkıyayı tu’ma-i seyf ederek muazzam kaçaklara Bayburd havalisinde dar bir geçitte eriĢmiĢler ve burada da bir sure mukavemet gösterdikten sonra, iyice bozulup Ardahan cihetinden Revan’a kaçmıĢtır. Kuyucu Murad PaĢa Bayburt’a geldiğinde Celâli olmayan, fakat onbeĢbin kiĢilik kuvvetiyle halka fenalık etmekte olan Murad Hanlılar diye bilinen Trabzon Beylerbeyi Ali PaĢa, kardeĢi Mustafa PaĢa ve sancakbeyi Abdurrahman Bey’den müteĢekkil üç kardeĢi ve BeyĢehirli Emîr ġahî denilen zorbayı ortadan kaldırmıĢtır. 1635 yılında Revan seferine çıkan PadiĢah IV. Murad, Balahor, Sinür, Cebre ve Hayik menzillerinden geçip, Tolos köyünden Mama-hatun/Tercan’a oradan da Erzurum’a giderek yoluna devam etmiĢtir. PadiĢah Sinür ovasına geldiğinde, vezir-i azam tarafından burada karĢılanmıĢ ve sancağ-ı Ģerif kendisine teslim edilmiĢtir. Ordunun bir takım zahire ihtiyacı Bayburt’tan karĢılanmıĢtır. XVIII. yüzyıl boyunca çok büyük bir siyasi geliĢmenin olmadığı Bayburt ve yöresi, 19. yüzyılda önemli olaylara sahne olmuĢtur. Ġlk olarak 1828-1829 Osmanlı-Rus harbi sırasında Bayburt, Trabzon’u ele geçirmek için harekete geçen Rus komutan General Ġ.F. Paskeviç emrindeki kuvvetlerin iĢgaline uğramıĢtır. Askerin büyük müdafaası yanında halkın da gösterdiği direniĢ yeterli olmamıĢ ve bölge büyük sıkıntılara maruz kalmıĢtır. Ruslar kaza merkezini yağmalamıĢ küffâr-ı hâksar kasabayı gârât ve kal’asının iki yerini lağmeylemiĢ ve derûnunda olan haneleri ve mescidleri ihrâk etmiĢ ve halkın yiyecek ve içeceğini zahâir-i hasılâttan dâne-i vâhide kalmayacak Ģekilde gasp etmiĢtir. Naib El-hâc Ahmed Efendi’nin ilamından anlaĢıldığına göre, Ruslar Bayburt içinde elli günden fazla kalmıĢlar, Ģehri ve civar köyleri tamamen yağmalamıĢlardır. SavaĢ dolayısıyla ahalinin bir kısmı Ģehirden ayrılmıĢ ve aceze ve bî çâre takımı dıĢında geride kimse kalmamıĢtır. Muharebenin seyrinde çok önemli bir yeri olan Hart savaĢlarının sonunda, Ruslar bölgeden çekilmiĢlerdir. Ancak, bu geri çekilme esnasında Bayburt kalesini ve kasabasını ateĢe vermiĢlerdir. Bayburtlu meĢhur Ģair Zihnî de bu savaĢlarda Bayburt’un iĢgalini ve Hart savaĢlarını konu edinen tarihî Hart Destanı’nı kaleme almıĢtır. SavaĢ sonrası Rusların Ģehirde yaptığı tahribat, bu tarihlerde ve ileriki yıllarda Ģehre uğrayan pek çok seyyahın eserinde de dile getirilmiĢtir. 27 Rusların bölge üzerindeki emelleri artarak devam etmiĢ ve 1877-1878 Türk-Rus savaĢında Erzurum’a kadar ilerlemiĢler, ancak Bayburt’a girememiĢlerdir. SavaĢ esnasında Erzurum ve Kars’a sevk edilen bir grup Türk askerinin Bayburt’tan geçiĢi sırasında Bayburt halkı, askerlerin yağ, bulgur gibi erzaklarının temininde çok büyük yardımlarda bulunmuĢtur. SavaĢın sonunda imzalanan 1878 Berlin AntlaĢması ile Doğu Anadolu’da bir kısım yerler Ruslara bırakılmıĢ ve bunun neticesinde Osmanlı Devleti bölgede bir takım yeni idarî düzenlemeler yapmak zorunda kalmıĢtır. BaĢta Ruslar olmak üzere bazı batılı devletler, savaĢ sonrası Osmanlı Devleti’nin zor durumundan istifade yoluna gitmiĢler ve Osmanlı topraklarındaki emellerini ermeni meselesi üzerinden gerçekleĢtirmek istemiĢlerdir. Berlin AntlaĢması’nda Osmanlı Devleti’ne, Ermenilerin yaĢadıkları bölgelerde ıslahat yapılmasını kabul ettirmiĢler ve Batıdan bu desteği alan Ermeniler de ülkenin muhtelif yerlerinde olaylar çıkarmaya baĢlamıĢlardır. Özellikle 1895 yılında pek çok Anadolu Ģehrinde karıĢıklıklar baĢ göstermiĢ ve bu bağlamda Bayburt ve köylerinde de bir kısım hadiseler zuhur etmiĢtir. 1. dünya savaĢında Rus kuvvetleri 2 Mart 1916 tarihinde Kop’ a varmıĢlar, burada Türk Askeri ve Bayburt halkı büyük bir direnme göstermiĢ ve bu savunma tarihe “2.Plevne Savunması” olarak geçmiĢtir. 16 Temmuz 1916 da Bayburt’a giren Rus Kuvvetleri ve onların iĢbirlikçisi Ermeniler halka pek çok zulüm yapmıĢlardır. Ermeniler 1918 yılının ġubat ayında yüzlerce Bayburtluyu TaĢ mağaralara doldurmuĢlar ve diri diri yakmıĢlardır. Bayburt bu iĢgalden 21 ġubat 1918 tarihinde kurtulmuĢtur. Bu iĢgal esnasında muhacir olarak Anadolu’nun iç kesimlerine giden Bayburtlular kurtuluĢla birlikte yurtlarına geri dönmüĢlerdir. Çorumdan dönenler Çorumda gördükleri Saat Kulesinin bir örneğini de Bayburt’ta yaparak Türkiye Cumhuriyetinin 1. kuruluĢ yıl dönümü olan 29 Ekim 1924 yılında hizmete sokmuĢlardır. 1927’ ye kadar Erzurum’ a bağlı olan Bayburt bu tarihte GümüĢhane’ye bağlandı. 21.06.1989 tarihinden itibaren 3578 sayılı yasa ile il statüsüne kavuĢtu. 28 AYDINTEPE ĠLÇESĠ Önce Urartuların ardından Ġskitlerin egemen olduğu yörede antik çağdaki adıyla “Hart” (Aydıntepe) kenti kurulmuĢtur. Eski bir yerleĢim olan Aydıntepe, Perslerin, Romalıların, Bizansların ve son olarak Türklerin egemenliğine geçmiĢtir. Ġlçenin kuruluĢu Bayburt kentinin kuruluĢ tarihi kadar eskidir. Onun için ilçe tarihini Bayburt tarihinden ayrı olarak ifade etmek mümkün olmamaktadır. Cumhuriyetin kuruluĢundan sonra bucak merkezi olmuĢ, 1957 yılında da nüfusu göz önüne alınarak belediye teĢkilatı kurulmuĢ, Hart olan adı Aydıntepe olarak değiĢtirilmiĢtir. 4 Temmuz 1987 gün ve 3392 sayılı Kanunla ilçe olmuĢ, önce GümüĢhane iline, daha sonra il olan Bayburt'a bağlanmıĢtır. Son yıllarda ilçe merkezinde yapılan kazılarda ortaya çıkarılan yeraltı Ģehri ve mezarlar Ġlçenin turizm açısından önemini artırmıĢtır. Ġlçe merkezindeki bu yeraltı kenti, tüf kaya içinde, yüzeyden 22,5 metre derinde ve baĢka yapı malzemesi kullanmadan ana kayaya oyulmuĢ galeriler, tonozlu odalar ve bu odaların açıldığı daha geniĢ mekanlardan oluĢmaktadır. 1988 yılında tescil edilen ve 1989 yılında da kazı çalıĢmalarına baĢlanan kentin, bölgede daha önce sözü edilen Halde kentine ait olduğu, eski ismi Hart olan ilçenin isminin de “Halt” dan geldiği tahmin edilmektedir. Hıristiyanlığın henüz yerleĢmediği devirde Romalılar tarafından kovulan ilk Hıristiyanların bu bölgeye sığındıkları, yeraltı kentinin de bu dönemlere ait olabileceği ve kentin 3 km doğu-batı, 2,5 km'de kuzey-güney yönünde olmak üzere yaklaĢık 7,5 km2'lik bir alana yayıldığı belirtilmektedir. DEMĠRÖZÜ ĠLÇESĠ Yörenin bilinen en eski halkı ĠÖ.1500'lerde yaĢayan Azziler ve AyyaĢlar'dır. Yapılan araĢtırmalarda ĠÖ.2000-3000 arasına tarihlenen Evcikler Tepesi Höyüğü ve Pulur Höyüğü Tunç Çağına ait çanak, çömlek buluntuları ile önem kazanmıĢtır. Yörenin Urartu, Kimmer, 29 Iskitler, Med, Pers, Pontus, Roma, Bizans, Arap, Selçuklu ve Osmanlı idaresi altına girdiği ve ev sahipliği yaptığı bilinmektedir. Osmanlı döneminde yörede Müslüman, Ermeni ve Rum halklarının yaĢadığı kayıtlardan anlaĢılmaktadır. Yörenin 1410'da Karakoyunluların, 1476'da Akkoyunluların egemenliği altına girdiği ve Fatih Sultan Mehmet'in Otlukbeli savaĢında Akkoyunluları yenmesi ile Osmanlı egemenliğine girdiği bilinmektedir. Otlukbeli SavaĢı'nın geçtiği mekan Demirözü ilçesi sınırları içerisindedir. Demirözü Bayburt ilçesine bağlı bir bucak merkezi iken, 1987 yılında Gümüshane'ye bağlı ilçe yapılmıĢ, 1989 yılında Bayburt'un il yapılması ile birlikte Bayburt'a bağlanmıĢtır. 3.7 BAYBURT ĠLĠNĠN GENEL ÖZELLĠKLERĠ 3.7.1. Ġlin Jeomorfolojik Özellikleri Bayburt ve çevresini yeryüzü Ģekilleri bakımından genel olarak üç bölümde inceleyebiliriz. Birinci bölüm; alanın batı yarısını oluĢturan Bayburt ovası, ikinci bölüm; akarsuların oluĢturduğu vadiler, üçüncü bölüm; bölgenin etrafını çevreleyen özellikle kuzey ve güneydoğu kesiminde yer alan dağlık alanlardır. DAĞLAR: Dağlık alanlar saha yüzölçümünün %45'ini oluĢturmaktadır. Bayburt Ovası'nın etrafında sahanın doğu yarısında dağlık alanlar yer almakta ve ovanın Kuzeyinde ve güneyinde yüksek sıradağlar bulunmaktadır. Güneyde yer alan dağların baĢlıcaları; batıdan doğuya doğru, Pulur (2300 m), Otlukbeli (2520 m), Saruhan (2400 m), ÇoĢan (2963 m), Kop (2600 m) ve ÇavuĢkıran (2580 m) dağlarıdır. Sahanın kuzey kesimindeki dağlar; batıdan doğuya doğru, Zülfe (2750 m), Kemer (2856 m), Soğanlı (2750 m), Haldizen (3000 m), Kırklar (3350 m) dağlarıdır. Çoruh nehrinin çizmiĢ olduğu yayın orta bölümünde oluĢan sahanın doğu kesiminde, nispeten yüksek tepeler (2250-2500 m) yer almaktadır. Kaledere tepesi (2500 m) ve Ziyaret tepesidir (2400 m). OVALAR: YaklaĢık olarak 900 km²'yi bulan dağlarla çevrelenen ve ortasından akan Çoruh Irmağı'nın kolları ile parçalanan Bayburt Ovası, esas itibariyle dört bölümden oluĢmaktadır. Güneydoğu bölümünü oluĢturan Keçevi Düzü 1600-1750 metreler arasında yer tutar, batı kesiminde yer alan MormuĢ düzlüğü 1550-1600 metreler arasındadır. Eğimin azlığı nedeniyle daha önceleri bu düzlüğün ortasında MormuĢ bataklığı yer almakta iken bataklık, DSĠ tarafından yapılan drene çalıĢmaları sonucunda kurutulmuĢtur. Üçüncü bölümü oluĢturan Aydıntepe ovası, kuzeyde yer alır. Bu ovanın yükseltisi 1450-1550 metreler arasındadır. Dördüncüsü ise kuzeydoğuda, Değirmencik suyu ile Çoruh nehrinin birleĢtiği kesimde, Bayburt Ģehrinin kuzeyinde yer alan Düzeker ovasıdır. Yüzölçümü bakımından az olan bu ovanın uzunluğu 35 km, geniĢliği 10 km civarındadır. Yükseltisi ise diğer üç ovadan az olup, 1400-1500 metreler arasındadır. Bu ova ve düzlüklerin kuzey ve güneyinde yer alan birikinti yelpazeleri üzerinde yerleĢme merkezleri ve köyler kurulmuĢtur. AKARSULAR: Ġlin ve ülkemizin en önemli su kaynaklarından biri olan Çoruh Nehri kaynağını Mescit Dağlarından 3239 m alarak il sınırlarına güney doğudan girmektedir. Nehrin oluĢması esnasında Masat vadisinden gelen ana kaynak ile Kop dağlarının eteklerinden gelen kop suyu maden bucağında birleĢirler, alt kısımlarındaki diğer küçük derelerin sularını da toplayarak, Ģehir yerleĢiminin orta bölümünden güney-kuzey doğrultusunda geçen Çoruh aynı yönde akıĢına bir süre daha devam eder. Düzeker ovasında diğer önemli yan kolu olan 30 Değirmencik Suyunu alır. Değirmencik Suyu, Otlukbeli ve Pulur dağlarından kaynağını alan BeĢpınar Deresi ile Pulur (Gökcedere) Deresinin MormuĢ Ovasında birleĢen suyu ile AkĢar ve Sorkunlu derelerinin sularından oluĢur. Çoruh Nehri Değirmencik Suyunu aldıktan sonra suları iyice çoğalır ve dirsek yaparak doğuya yönelir. Daha sonra nehir dar ve derin olan Çoruh Vadisine girer ve batı doğu doğrultusunda akıĢına devam ederek ili terk eder. YAYLALAR: Dağlık bir yapıya sahip olan ilde önemli sayıda yayla bulunmaktadır. Yaylalar genel olarak Kop ve Soğanlı dağlarında bulunmaktadır. Bu yaylaların bazıları; Aydıntepe, Akbulut, Cumavank, Otlukbeli, Yazyurdu, Yoncalı, Tohnovi, Çavdar, Somarova, Karakaya, Menge, Seydiyakup, Kavlatan, Akkoyun, Solkari, GümüĢdamla, Yaylapınar, Üzengili, KuĢmer, Gökçedere, Dumlu, Günbuldu, ġur, Irmak, Eser, Çukur, Ardıçgöze, Armutlu, Göloba, Çençül ve Çımağıl ve Kop yaylalarıdır. Tamamen bakir olan bu yaylalar, kaynak suları, doğal bitki örtüsü ve manzaraları ile yayla turizmi için ideal özellikler taĢımaktadırlar. GÖLLER: Ġlin doğal gölleri genelde krater gölleri olup, Soğanlı Dağları üzerinde yer almaktadır. Bunlardan bazıları Haldizen (Balıklı Göl), Göloba (Atlı Göl). 3.7.2. Jeolojik Özellikler Bayburt Ġli toprakları genelde farklı tür ve yaĢta kütlelerle kaplıdır. Bayburt Ovasının kuzeyi, merkez ilçenin doğusu ve Soğanlı Dağlarının güney kesimleri mezozoik yaĢlı malm ve liyos serileriyle kaplıdır. Bu serilerde bol fosil bulunmaktadır. Bölge de tensiyer oluĢumlarına rastlanır. Tensiyer yaĢlı seriler, volkanik üst kratese serisini yaklaĢık 300 m kalınlığında bir tabaka halinde örter. Serilerin yapısında göre, konglomera, kil, marn ve yer yer de kalker bulunur. Genç alüvyonlara ise Çoruh vadisinde rastlanır. Dik yamaçların eteklerine doğru geniĢçe bir yayılım gösterirler. Çoruh Havzası genel olarak tektonik çöküntü alanı içinde kaldığından Bayburt'un güneyinde iki küçük bölge, depremin çok olduğu tektonik çukurluklar ve kırıklar dizisi içinde kalmaktadır. Ġl toprakları 1.2.3 ve 4. derece deprem kuĢağı içindedir. 31 Deprem Bölgeleri Haritası 3.7.3. Ġklim Özellikleri Bayburt Ġli Doğu Karadeniz iklimi ile Doğu Anadolu iklimi arasında, karasal özellikleri ağır basan bir geçiĢ iklimi hüküm sürmektedir. Kuzeyde uzanan Karadeniz Sıra Dağları, Karadeniz iklim etkilerinin bölgeye sarkmasını engellemektedir. Bu nedenle bölgede Doğu Anadolu’nun karasal ikliminin etkileri egemendir. Bu nedenle yazları sıcak ve kurak, kıĢları ise soğuk ve kar yağıĢlı geçmektedir. Tablo 4: Bayburt Ġklim Verileri (1975-2010) BAYBURT Ocak ġubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık Uzun Yıllar Ġçinde GerçekleĢen Ortalama Değerler (1975-2010) Ortalama Sıcaklık (°C) Ortalama En Yüksek Sıcaklık (°C) Ortalama En DüĢük Sıcaklık (°C) Ortalama YağıĢlı Gün Sayısı Ortalama YağıĢ Miktarı -6.7 -5.2 0.2 7 11.6 15.4 19.1 18.9 14.8 9.3 2.3 -3.6 -1.5 0.1 5.5 12.8 17.9 22.3 26.8 27.2 23.3 16.4 8.2 1.3 -11.1 -9.8 -4.4 1.7 5.4 8.1 11 10.8 7.2 3.4 -2.2 -7.6 10.9 12.4 13.7 15.7 10.4 5.3 4.8 5.1 9 9 10.8 61.4 68 50.8 20.4 15.9 21.8 47.3 35.3 28.7 11.3 26.5 28 41.1 (kg/m2 ) Uzun Yıllar Ġçinde GerçekleĢen En Yüksek ve En DüĢük Değerler (1975-2010) En Yüksek Sıcaklık (°C) En DüĢük Sıcaklık (°C) 10.3 12.1 21.2 25.3 29.6 32.4 36.2 37.1 33.3 28.8 18.8 18.2 -31.3 -27.6 -28 -12 -4.4 -1.6 0.2 2.4 -2.1 -20 -29 -11 Kaynak: www.dmi.gov.tr SICAKLIK: Bayburt ili ortalama sıcaklığı 6.9ºC’dir. Uzun yıllık trende bakıldığında ortalama sıcaklıklarda 3.4ºC/100 yıl olmak üzere artıĢ trendi vardır. Son yıllarda 1997 yılı hariç ortalama sıcaklık anomalileri pozitiftir. 32 YAĞIġ: Bayburt ili ortalama yıllık toplam yağıĢı 442.1mm’dir. Uzun yıllık trende bakıldığında yağıĢlarda 318mm/100 yıl olmak üzere bir artıĢ eğilimi görülmektedir. Bayburt’ta Kaydedilen Uç ve Ortalama Değerler (veri aralığı 1959-2010) En yüksek sıcaklık (°C) : 37.1 14.08.2006 En düĢük sıcaklık(°C) : -31.3 20.01.1972 En çok yağıĢ (kg/m²) : 71.2 15.10.1946 En hızlı rüzgar (km/saat) : 108 22.12.1967 En yüksek kar (cm) : 110 04.03.1976 Uzun yıllar ortalama sıcaklığı : 6.9°C Ortalama nispi nemi : % 61.0 Ortalama rüzgar hızı : 1.9 m/sn, Ortalama yıllık toplam yağıĢı : 442.1 mm YağıĢlarda 318 mm/100 yıl olmak üzere bir artıĢ trendi Ortalama sıcaklıklarda 3.4°C/100 yıl artıĢ trendi vardır. Türkiye Ġklim Sınflandırmasına göre Bayburt, yarı kurak az nemli bir iklime sahip, kıĢları soğuk, yazları ılık, su fazlası kıĢ mevsiminde ve orta derecede, kara tesirine yakın bir iklime sahiptir. 3.7.4. Hidrografya Yeraltı ve yer üstü su kaynaklarının varlığı, sulama olanakları kadar; görsel peyzaj oluĢturmak ve üzerinde turizm aktivitelerinin gerçekleĢtirilmesi potansiyeli açısından önemlidir. Bu nedenle yeraltı ve yer üstü su kaynaklarının türü, niteliği ve potansiyelleri önem taĢımaktadır. Bayburt Bölgesindeki önemli akarsu kaynağı olan Çoruh Nehri Masat Deresi, Kop Deresi, BeĢpınar Deresi Gökçedere Deresi, Çatıksu Deresi, AkĢar-Sorkunlu ve GümüĢdamla dereleri tarafından beslenmektedir. Çoruh nehrinde su seviyesi ilkbaharda (Nisan-Mayıs) aylarında en yüksek seviyeye ulaĢırken, kıĢ aylarında (Aralık-Ocak) ise en düĢük seviyeye ulaĢmaktadır. Bir kolu Mescit Dağları'ndan, diğer bir kolu da Otlukbeli Dağları'ndan çıkarak iki kol halinde DikmetaĢ Köyü altında Çoruh Nehri ile birleĢmektedir. Çoruh Nehri debi bakımından ülkemizin en önemli akarsularından biri olup, bu özelliği nedeniyle su sporlarına çok elveriĢlidir. DikmetaĢ Köyü'nden baĢlayarak Çoruh Nehri'nin il sınırlarımızı terk ettiği Aslandede Köyü'ne kadar olan kısmında su sporlarından kano ve rafting yapılmaktadır. Bölgede sulama amaçlı yapılan göletler ilde rekreasyon amaçlı kullanıldığı gibi, balıkçılık amacıyla da kullanılmaktadır. 33 Ġlin doğal gölleri genelde krater gölleri olup, Soğanlı Dağları üzerinde yer almaktadır. Bunlardan bazıları Haldizen (Balıklı Göl), Göloba (Atlı Göl). Bunların haricinde DSĠ ve Ġl Özel Ġdaresi tarafından yapılmıĢ sulama ve HĠS göletleri mevcuttur. Sulama Baraj ve Göletleri: Demirözü Barajı, Gökçedere Göleti, Eymür Göleti, Sakızlı Göleti, Saraycık Göleti, DaniĢment Göleti, Oruçbeyli Göleti, Yakupabdal Göleti, Aydıntepe Yayla Göleti, Yukarıpınar Göleti ve Bayraktar Göleti. Hayvan Ġçme Göletleri: Yazlık HĠS, BeĢpınar HĠS, Kurugüney HĠS, Karlıca HĠS, Pınarcık HĠS, Yaylapınar HĠS ve Yaylalar HĠS. 3.7.5. Toprak Özellikleri Bayburt ve civarındaki topraklar baĢta Kahverengi ( %58 ), Alluviyal ( %23 ), Kolluviyal ( % 9 ) ve Kireçsiz Kahverengi ( % 8 ) topraklardır. Kestane renkli toprakların toplam alan içerisindeki oranı düĢük olup ( % 2 ) kadardır. Tablo : E.1 Bayburt Ġlinde Toprak ÇeĢitleri ve Sulama Durumu TOPRAK ÇEġĠDĠ (SINIFI) Kahverengi Toprak Alluviyal Toprak Kolluviyal Toprak Kireçsiz Kahverengi Toprak Kestane Rengi Toprak TOPLAM ALAN (HEKTAR) (SULU+KURU) 20.400 33.100 14.100 6.700 4.600 3.600 5.400 1.700 2.100 150 46.600 45.250 ORANI % (SULU+KURU) 38 62 68 32 57 43 76 24 93 7 51 49 TOPLAM % (SULU+KURU) 58 23 9 8 2 100 Kaynak Ġl OluĢunun 10. yılında Bayburt Sempozyumu Bayburt ili toprakları genellikle orta derecede kireçli topraklardır. PH’ ları 7.6 – 8.2 arasında değiĢen bu topraklar alkalin reaksiyonlu tuzsuz topraklar olup organik madde yönünden ( % 1 –3 ) zayıf oldukları gibi fosfor ve azot yönünden de fakir sayılırlar. Potasyum seviyeleri yeterli kabul edilmektedir. 3.7.6. Arazi Varlığı Araziler 8 farklı kabiliyet sınıfına ayrılmaktadır. I., II., III. Sınıf araziler tarımsal açıdan problemi olmayan arazilerdir. IV. Sınıf arazi toprak iĢlemeli tarımın son sınırı olup, eğimli olduğundan bazı tedbirler alınarak iĢleme yapılabilir. V., VI., VII. Sınıf araziler ise iĢlemeli tarıma uygun olmayıp, toprakların yerinde tutulabilmesi için devamlı bitki örtüsü altında tutulmalıdır. VIII. Sınıf araziler kayalık alanlar ve su yüzeylerinden oluĢmaktadır. Bayburt ili genellikle engebeli alanlardan oluĢmaktadır. Bu nedenle arazinin problemsiz kısmı oldukça azdır. Toprak iĢlemeye uygun olan I.,II.,III. ve IV. Sınıf arazilerin toplamı 109,999 ha’dır. Ġl arazilerinde V. Sınıf arazi 6,183, bunun yanında 15,813 ha VI. Sınıf ve 131,995 ha VII. Sınıf arazi mevcuttur. Bu arazilerin kullanımına bakıldığı zaman arazilerin hatalı kullanımları bariz olarak görülür. Bayburt’ta kullanım arazilerde toplam 85,577 ha’da kuru tarım, 46,418 ha’da da sulu tarım yapılmaktadır. Hatta kuru tarım alanlarında nadasa da yer verilmektedir. Oysa bu alanlarda toprağı iĢleyerek tarım yapmak, üstelik bazı yıllar nadasa bırakmak son derece tehlikelidir. Zaten eğimli olan bu alanlarda toprak tabakası oldukça yüzeysel ve organik maddece fakirdir. Bu nedenle bu araziler doğal mera alanlarıdır. Bu toprağı iĢlemek ve üzerindeki bitki örtüsünü tahrip etmek toprakları erozyonla uzaklaĢmasına neden olmaktan baĢka iĢe yaramaz. Nitekim bu yanlıĢ uygulama sonucunda bugün ilde meralardan sürülmüĢ, kullanılmıĢ, verim alınmadığından dolayı terk edilmiĢ marjinal alanlar hayli fazladır. Üstelik bu alanlar terk edildikten sonra yıllar geçmesine rağmen eski bitki 34 örtüsüne kavuĢmamıĢtır. Bu alanları direnç kazanabilmeleri için en az 25 yıl geçmesi gerekmektedir. (GökkuĢ,1994) Ancak mera olarak kullanılan alanların yoğun olarak otlatılmasından dolayı bu süre daha da uzamaktadır. 1 2 3 4 5 6 7 8 ĠLĠMĠZĠN TOPLAM YÜZÖLÇÜMÜ (Ha) 373.900 ARAZĠNĠN DAĞILIMI ALAN (Ha) % Tarım arazisi (Sulu) 46.518 12 Tarım Arazisi (Kuru) 85.477 23 Orman arazisi 14.631 4 Kadastro GörmüĢ.Çayır-Mera 31.338 8 Kadastro görmüĢ hali arazi (mera vasfında) 71.041 19 Kadastro görmeyen kadastrosu yapılmıĢ olan meraları 113.983 31 çözülemeyen köyler Diğer Alanlar(Akarsu, Göller ve Adalar) 8.700 2 Köyiçi yerleĢim birimi 2.212 1 GENEL TOPLAM 373.900 100,0 Kullanım Durumu Arazilerin Ġlçeler Üzerinden Dağılımı (Ha.) YÜZÖLÇÜMÜ (Ha) Merkez Tarım alanı 97.316 Orman ve fundalık 14.531 Çayır ve mera 144.740 Tarım dıĢı arazi 10.325 (köyiçi – akarsular) TOPLAM 266.912 Aydıntepe 14.987 100 36.297 Demirözü 19.692 35.325 ĠL TOPLAMI 131.995 14.631 216.362 259 328 10.912 51.643 55.345 373.900 Arazi Sınıfları Bayburt Ġlinde arazilerin Kabiliyet Sınıflarına Dağılımı ve Kullanımı (Ha): SINIF I MERKEZ 2.569 AYDINTEPE 0,319 DEMĠRÖZÜ 0,461 II 30,348 3,767 5,173 III IV 41,955 7,991 6,462 2,144 7,745 1,065 TOPLAM 3,349 39,288 56,162 11,200 Kaynak: Gıda,Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü.2011. V VI 3,710 7,442 0,898 2,200 1,575 6,171 6,183 15,813 VII VIII 94,015 15,790 22,190 131,995 Bayburt Merkez, Aydıntepe ve Demirözü Ġlçelerinde Arazinin Kullanıma Göre Dağılımı Arazilerin Ġlçeler Üzerinden Dağılımı (Ha.) Merkez Aydıntepe Demirözü ĠL TOPLAMI YÜZÖLÇÜMÜ (Ha) 266.912 51.643 55.345 373.900 Tarım alanı 97.316 14.987 19.692 131.995 Orman ve fidanlık 14.531 100 - 14.631 35 144.740 36.297 Çayır ve mera Tarım dıĢı arazi 10.325 259 (köyiçi – akarsular) Kaynak: Gıda,Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü.2011 35.325 216.362 328 10.912 3.7.7. Orman Varlığı Orman alanları Bayburt Ġli bitki örtüsü açısından çeĢitlilik göstermesine rağmen zengin değildir. Yaz mevsiminin az yağıĢlı, kıĢ mevsiminin de soğuk geçmesi bitki örtüsü bakımından bu tür sonuçlar doğurmuĢtur. Ġl arazisinin %4'ü (142 km2) ormanlık alandır. Çoruh Vadisi bölümlerinde MeĢenin hakim olduğu dağınık ağaç toplulukları bulunmaktadır. Bazı yerlerde Sarıçam, Ardıç, Gürgen, Ahlat ve bodur dağ kavakları (Titrek Kavak) bulunmaktadır. Yörede bilinçsiz kesim, yangın ve teknolojik hareketler sonucunda orman alanları çok azalmıĢtır. Topoğrafik yapısı gereği il ormanlarının bulunduğu alanlar çok engebeli bir arazi yapısına sahiptir. Alanın %50'sinden fazla kısmı sarp-engebeli arazi özelliği göstermektedir. Jeolojik yapı bakımından metamorfik, mesozoik-üst kratese tabakalarından meydana gelmiĢtir. Toprak yapısı itibariyle haller ve serpontin ana kayadan oluĢan toprak yapısı orman yayılıĢını daraltmıĢtır. Bundan dolayı bu tür yapıdaki alanlarda ağaçlandırma çalıĢmalarının baĢarısı düĢüktür. Ġl sınırları içerisindeki ormanların ağaç türlerine göre dağılımı (hektar); Sarıçam: 1.269, Ardıç: 3.252, MeĢe: 8.09, Kavak: 297, Ġbreli-KarıĢık: 216, Yapraklı-KarıĢık: 866, Ġbreli Yapraklı KarıĢık: 371, Toplam: 14.163 (Kaynak: Ġl Çevre ve Orman Müdürlüğü Ġl Çevre Durum Raporu 2009) Tablo 5: Orman Alanları Dağılımı KORU ORMANI BALTALIK ORMANI GENEL TOPLAM Normal (Ha) Bozuk (Ha) Toplam (Ha) Normal (Ha) Bozuk (Ha) Toplam (Ha) Normal (Ha) Bozuk (Ha) Toplam (Ha) 570 4635 5205 3286 5672 8958 3856 10307 14163 Kaynak: Ġl Çevre ve Orman M d. 2009 Toplam ormanlık alanlar 2005 yılı ve sonrası yapılan ağaçlandırma çalıĢmaları ile 1010 ha artırılmıĢtır. Bayburt'ta ormanlar dağlık alanlarda küçük koruluklar halinde yer almaktadır. BaĢlıca ağaç türleri; Sarıçam (Pinus sylvestris), HuĢ (Betula litwinowii ), Sapsız MeĢe (Quercus petraea ), Ġspir MeĢesi (Quercus macranthera), Istıranca MeĢesi (Quercus hartwissiana), Katran Ardıcı (Juniperus oxycedrus),Boylu Ardıç ( Juniperus excelsa ), Söğüt, Sabin Ardıcı, Titrek Kavak, Keçi Söğüdü, Dağ Akçaağacı vb. yaygın olduğu gibi; Ahlat, Alıç, Yaban Eriği, Berberis, Kızamık, Yaban Elması, Yalancı Ġğde, Leylak, Dağ MuĢmulası, TavĢan Elması, KuĢburnu türleri gibi ağaç, ağaççık ve çalı türleri de yaygındır. Diğer taraftan yörede son yıllarda çeĢitli kavak türleri de yetiĢtirilmektedir. (Kaynak : Ġl Çevre Ve Orman Müdürlüğü Ġl Çevre Durum Raporu 2009) 3.7.8. Flora-Fauna ve Hassas Yöreler FLORA: Bayburt Ġlinde toplam 51 Familya 197 Cins 410 Takson tespit edilmiĢtir. 21 Familya 54 Cins86 Endemik Takson Rapor EdilmiĢtir. 36 ITRĠ VE TIBBĠ BĠTKĠLER; Bir zamanlar halk arasında geniĢ kullanım alanı bulan, fakat günümüzde sosyal ve kültürel alandaki değiĢmelerin getirdiği yanlıĢ anlayıĢ ve alıĢkanlıklarla bu bitkilerin kullanımı bütün dünyada artarken ülkemizde pek kullanılmamaktadır. Halk arasında; ıtri bitkiler baharat, tıbbi bitkiler Ģifalı otlar olarak tanınmakta ve tüketilmektedirler. Bu bitkilerin bir çoğu ülkemize özgüdür, Türkiye topraklarının dıĢında yetiĢmemekte yetiĢtirilememektedir, yani endemiktir. Günümüzde baĢta ilaç sanayi olmak üzere boya, kozmetik ve gıda sanayinin her dalında bu tür bitkiler bolca kullanılmaktadır. Ġlimizde Tabii Olarak YetiĢen Tıbbi ve Itri Bitkilerden Bazıları; GENEL ADI MAHALLĠ ADI BĠLĠMSEL ADI Adaçayı Atkuyruğu Ayrık Ballıbaba Banuotu Boğa dikeni Boynuzlu gelincik Böğürtlen Civanperçemi Çivitotu Ebegümeci Gelincik Yabani hardal Hindiba Isırgan otu KamıĢ Kekik Kökboya KuĢburnu Dulavrat otu Öksürük otu Papatya Peygamber Düğmesi Sığır kuyruğu Sinirli ot ġahtere otu Kadın tuzluğu Alıç Yalancı iğne Kan damlası ÇakĢır otu Kara hindiba Çoban değneği Çengel sakızı Dadırak Bürüncük Ayrık Emzik Deli badbad Devedikeni Deli haĢhaĢ Mora Paspenek Çadır otu Ebem ekmeği HaĢhaĢ Manalık ÇatlankuĢ Sırgan otu KamıĢ Kekik Kökboya KuĢburnu ġaplak ÇoroĢbozan Papatya ------Sığır kuyruğu Bağa yaprağı ------Kızanbuk Alıç Sincan dikeni Kurt haĢhaĢı ÇaĢır Ezeze Ebemekmeği Ağaç süpürgesi Salvia officinalis Equisetum arvense Agropyron repens Lamium purpureum Hyoscyamus niger Eryngium campestris Glaicum corniculatum Rabus fruticosus Achiella millefolium Ġshatis tinctoria Malva silvestris Papaver rhoeas Sinapsis arvensis Cichorium intybus Urticae dioica U. Urens Fragmites spp. Thymus spp. Rubia tinctorum Rosa canina Artium lapa Tutsilago farfara Matricarya Chamomilla Centaurea cyanus Verbascum spp. Plantago major Fumaria officinalis Berberis vulgaris Crataegus spp. Hyppophae rhamnoides Adonis flammea Ferula elaeochytris Taraxacum officinale Polygonum aviculare Chondrilla juncea 37 Kaynak:Prof. Dr. Ahmet GÜNCAN (10. Yılında Bayburt Sempozyumu) FAUNA: Bayburt ve yakın çevresi hayvan türleri yönünden oldukça fakir sayılır. Yüksek dağ köylerinde Bozayı, Yaban Keçisi, Tilki, Kurt daha aĢağı bölgelerde ve bilhassa Çoruh Nehri vadisinde yer alan yöre halkınca Bük adıyla tanımlanan çalılık ve meĢelik alanlarda Yaban domuzu, Ördek, Toy ve kırsal bölgelerde ise Keklik ve TavĢan gibi av hayvanlarına rastlanmaktadır. Ayrıca Çoruh Nehri'nin ana kolu boyunca devam eden Masat Vadisi, bitki örtüsünün elveriĢli olmasından dolayı fauna bakımından da zengindir: Toy, Tilki, TavĢan, Çakal, VaĢak, Sansar, Gelincik, Susamuru, Has, Kirpi, Domuz, Kurt, Ayı, Kartal, ġahin, Keklik, Bıldırcın, Çulluk ve Ördek gibi hayvanlar yaĢamaktadır. Çoruh Nehrine bağlı kol ve dereler ile Çoruh'u besleyen büyük akarsularda, (Kop, Masat, Otlukbeli, Yoncalı v.b.) Alabalık, Yayın, Aynalı Sazan, Bıyıklı, Sazan, Tahta, GümüĢ sazan ve Karabalık avlanabilmektedir. Soğanlı Dağlarının doğusunda, merkezi Kaçkar Dağları olan bölge, Önemli KuĢ Sahası (IBA) ilan edilmiĢtir. Bu alan Trabzon, Rize, Artvin, Bayburt, GümüĢhane, Erzurum illerine doğru uzanır. Alan büyüklüğü 1.23 milyon ha'dır. Ayrıca Türkiye’nin kelebek açısından en zengin iki alanından birisi olan Kop Dağı Geçididir. Bu alan 10adet endemik ve 37 adet nadir olmak üzere 134 farklı kelebek türünü barındırır. 3.7.9. YerleĢim Alanları ve Nüfus Bayburt 1989 da Ġl olduğu için 1985 yılına kadar olan nüfus verileri GümüĢhane Ġli içerisinde değerlendirilmiĢtir. 1990 yılı nüfus sayımında Ġlin nüfusu ortaya çıkmıĢtır. Bayburt nüfusu 1970 yılına kadar düzenli bir artıĢ göstermiĢ, ancak bu tarihten sonra iĢsizlik dolayısıyla ülke genelinde baĢlayan göç hareketlerinden nasibini almıĢ, Türkiye'nin en fazla göç veren bölgeleri arasına girmiĢtir. Nüfus artıĢı durağanlaĢmıĢ, kentli nüfus 1997 yılına kadar artıĢ göstermiĢ, kırsal nüfus ise hep bir azalma göstermektedir. Ġl toplam nüfusunun 1985 tarihinden itibaren sürekli azalma eğiliminde olduğu gözlenmektedir. Ġl nüfus yoğunluğu 20.1 kiĢi/km2'dir. Tablo 15: Nüfus GeliĢimi YILLAR 1927 1950 1960 1970 1980 1985 1990 1997 2000 2007 2008 2009 2010 KENT NÜFUSU 7373 9843 11937 20845 22578 34194 41295 46500 41356 37473 36912 36941 37537 KIRSAL NÜFUS 41469 69858 84300 90589 82739 75066 66035 54989 56002 39106 38763 37769 36875 TOPLAM NÜFUS 48842 79701 96327 110734 105317 109260 107330 101489 97358 76609 75675 74710 74412 Kayn ak : T ÜĠK verileri- Büro çalıĢması 38 ĠNDEKS 100 163 197 226 215 224 220 208 200 157 155 153 152 MUTLAK ARTIġ 30859 16626 14407 -5417 3943 -1930 -5841 -4131 -20749 -934 -965 -298 Ġlin kentleĢme oranı giderek artıĢ eğilimi gösterse de bu oran Türkiye geneli kentleĢme oranından düĢük kalmıĢtır. 2010 nüfus sayımına göre kentsel nüfusun toplam nüfusa oranın aldığı pay %50.4'dür. Kent nüfusu düzenli olarak artıĢ göstermiĢ, ancak 1997-2000 yılları arasında kent nüfusunda %12 'lik bir azalma yaĢanmıĢtır. Ġlde istihdam alanlarının çok sınırlı olması sebebiyle sürekli nüfus kaybı yaĢanmaktadır. Ġç göç 1980'den sonra hız kazanmıĢtır. Kırsal nüfus 1970'den sonra sürekli azalma göstermiĢtir. Bayburt'un 1989 yılında Ġl olmasından sonra özellikle Ġl kentsel nüfus geliĢimi hız kazanmıĢ, ancak 1997'den sonra Ġl kent nüfusunda da azalma gözlenmiĢtir. Ġlçe Nüfusları açısından bakıldığında Demirözü ilçesinin 27, Aydıntepe ilçesinin 23 kırsal yerleĢimi bulunmaktadır. Bayburt merkez ilçesinde kır nüfusu daha çok olmak üzere kent nüfusu da erozyona uğramıĢ durumdadır. Buna bağlı olarak, toplam 171 köy yerleĢmesi olan Bayburt'ta ortalama köy nüfusu 1990'da 537 iken 2010 yılında 215'e gerilemiĢtir. Aydıntepe: Ġlçenin 1990 yılında 16.081 olan toplam nüfusu 2010 yılı sayımlarında 6.722' e düĢmüĢtür. Bu yapı Aydıntepe ilçesinin göç verdiğini göstermektedir. Aynı dönemde ilçe merkezinin nüfusu 33.677'den 32.782'e düĢmüĢtür. Bu değerler kırsal alanda nüfus erozyonunun yaĢandığı göstermektedir. 1990'da 474 olan ortalama köy nüfusu 2010 yılında 179'a düĢmüĢtür. Demirözü: Demirözü ilçesinin 1990 yılı toplam nüfusu 13.319 iken 2010 yılında 8.688 olmuĢtur. Aydıntepe ilçesi ile toplam nüfusları benzer eğilimde olan Demirözü'nde ilçe merkezinin nüfusu aynı dönemde 2.452 ve 2.158 olmuĢtur. Demirözü ilçe merkezi Aydıntepe ilçe merkezine oranla daha küçüktür. 27 köyü bulunan Demirözü ilçesinin 10.867 olan 1990 yılı kırsal nüfusu 2010 yılında 6.530'a düĢmüĢtür. Bu değerler Demirözü'nün hem ilçe merkezinde hem de köylerinde nüfus erozyonu yaĢandığını göstermektedir. Ortalama köy nüfusu yirmi yıl içinde 402 ile 322 arasında değiĢmiĢtir. Bu değere göre Demirözü köylerinin Aydıntepe köylerinden daha düĢük oranda nüfus erozyonu yaĢadığı görülmektedir. Nüfusun Yıllara Göre GeliĢimi ĠLÇE NÜFUSLARI MERKEZ ĠLÇE YIL ĠLÇE MER KEZĠ KÖY TOPLAM AYDINTEPE ĠLÇESĠ ĠLÇE MER KEZĠ DEMĠRÖZÜ ĠLÇESĠ KÖY TOPLAM ĠLÇE MER KEZĠ TOPLA KÖY M ĠL TOPLA MI 1990 33,677 44,253 77,930 5,166 10,915 16,081 2,452 10,867 13,319 107,330 2000 32,285 38,982 71,267 7,010 5,604 12,614 2,061 11,416 13,477 97,358 2007 32,546 27,293 59,839 3,012 4,188 7,200 1,915 7,655 9,570 76,609 2008 32,020 27,591 59,611 2,748 4,286 7,034 2,144 6,886 9,030 75,675 2009 32,141 26,985 59,126 2,663 4,122 6,785 2,137 6,662 8,799 74,710 2010 32,782 26,220 59,002 2,597 4,125 6,722 2,158 6,530 8,688 74,412 2011 35,654 25,956 61,610 2,570 4,014 6,584 2,130 6,400 8,530 76,724 39 3.7.10. Tarım ve Hayvancılık Bayburt’ta doğu Karadeniz iklimi ve doğu Anadolu iklimi arasında, karasal özellikleri ağır basan bir geçiĢ iklimi hüküm sürmektedir. Ġlimizde hayvansal üretim yapan 9.082 adet çiftçi ailesi iĢletmesi bulunmaktadır. ĠĢletme baĢına ortalama arazi büyüklüğü 81,79 dekardır. Ġllimizin yüzölçümü 373.900 ha’dır. Bu alanın %58’i çayır mera, %35’i tarım arazileri, %4’ü orman ve %3’ü tarım dıĢı arazilerden oluĢmaktadır. Ġlimizin istihdam verileri ise %74,68’i tarım iĢ kolu ve %25,32’si ise diğre iĢ kollarıdır. Bayburt'ta temel geçim kaynağı hayvancılıktır. Tüm köylerde ilçeler ve il merkezinin kenar mahallelerinde hayvan yetiĢtiriciliği yapılmaktadır. ĠĢletmeler çoğunlukla küçük aile iĢletmeleri olup, koyunculuk, süt sığırcılığı, balıkçılık, besicilik ve arıcılık yapmaktadırlar. Bayburt'ta hayvansal üretim değeri %70, Bitkisel üretim değeri % 30’dur. Ġlimizde toplam 62.376 adet büyükbaĢ hayvan bulunmaktadır. Kültür ve kültür melezi sığırların popülasyondaki oranı %95,5 Türkiye de ise bu oran %85’tir. Ġlimizde ortalama süt sığırı 32.500 adet olup, BüyükbaĢ hayvan baĢına düĢen ortalama süt verimi 3.000 kg/yıl’dır. Arazilerin Dağılımı ĠLĠMĠZĠN TOPLAM YÜZÖLÇÜMÜ (Ha) ARAZĠNĠN DAĞILIMI 1 Tarım arazisi (Sulu) 2 Tarım Arazisi (Kuru) 3 Orman arazisi 4 Kadastro GörmüĢ.Çayır-Mera 5 Kadastro görmüĢ hali arazi (mera vasfında) Kadastro görmeyen kadastrosu yapılmıĢ olan meraları çözülemeyen 6 köyler 7 Diğer Alanlar(Akarsu, Göller ve Adalar) 8 Köyiçi yerleĢim birimi GENEL TOPLAM 373.900 ALAN(Ha) 46.518 85.477 14.631 31.338 71.041 % 12 23 4 8 19 113.983 31 8.700 2.212 373.900 2 1 100 Arazilerin Ġlçeler Üzerinden Dağılımı YÜZÖLÇÜMÜ(Ha) Tarım alanı Orman ve fundalık Çayır ve mera Tarım dıĢı arazi (köyiçi – akarsular) TOPLAM Merke z 97.316 14.531 144.74 0 Aydıntep e 14.987 100 Demiröz ü 19.692 - 36.297 35.325 216.362 10.325 259 328 10.912 266.91 2 51.643 55.345 373.900 ĠL TOPLAMI 131.995 14.631 Kaynak :Gıda, Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü 2011 ÜRÜN Buğday Arpa Tarım Alanlarının Dağılımı EKĠLĠġ ALANI (Ha) 24.615 8.200 VERĠM (Kg/Ha) 3.700 2.800 40 ÜRETĠM (Ton) 78.940 22.960 Çavdar Triticale Fiğ (Dane) TOPLAM 1.921 726 505 35.967 2.750 3.000 1.600 5.283 2.178 808 110.169 Ġlimiz tahıl ekiliĢlerinde buğday il sırada yer almakta olup bunu arpa ve çavdar takip etmektedir. Üretilen ürünlerden aile için ihtiyaçlar karĢılandıktan sonra arta kalan miktarları un fabrikaları ve zahireciler aracılığı ile ekonomiye katılmaktadır. Baklagiller ÜRÜN EKĠLĠġ ALANI VERĠM (Kg/Ha) ÜRETĠM (Ton) (Ha) Nohut 33 1000 33 Kuru Fasulye 72 1.400 101 Y.Mercimek 94 1.250 118 Bezelye 6 1.000 6 TOPLAM 205 258 Yem Bitkileri ÜRÜN EKĠLĠġ ALANI VERĠM (Kg/Ha) ÜRETĠM (Ton) (Ha) Fiğ (Kuru Ot) 5.736 7.500 43.020 Yonca (Kuru Ot) 13.516 7.000 94.612 Korunga (Kuru Ot) 7.584 6.800 51.571 Mısır (Silaj) 927 45.000 41.715 Çayır (Kuru ot) 1.015 3500 3.553 Fiğ (Dane) 505 1.600 808 TOPLAM 29.283 235.279 Endüstriyel Bitkiler ÜRÜN EKĠLĠġ VERĠM ÜRETĠM ALANI (Ha) (Kg/Ha) (Ton) ġekerpancarı 644 42.500 41.310 Meyve Üretimi ÜRÜN ADI Kapladığı Alan (Ha) Armut Elma Erik Kayısı Zerdali Kiraz ViĢne Ceviz Toplam 10 40 1 0,5 0,5 2,3 3,5 2 59,8 Toplam Ağaç Sayısı (adet) 1.400 5.067 400 345 100 900 1.434 900 10.546 Sebze Üretimi ÜRÜN ADI Fasulye (Taze) Lahana (Beyaz) Domates Meyve Veren Ağaç Sayısı (Ad.) Meyve Vermeyen Ağaç Sayısı (Adet) VERĠM (Kg/Ağaç) 50 75 25 30 30 25 30 15 70.000 380.025 10.000 10.350 3.000 22.500 43.020 13.500 552.395 Armut Elma Erik Kayısı Zerdali Kiraz ViĢne Ceviz Toplam EKĠLĠġ (Ha.) VERĠM (Kg/Ha.) 60 51 12 41 6.000 60.000 35.000 ÜRETĠM (Kg) 10 40 1 0,5 0,5 2,3 3,5 2 59,8 ÜRETĠM (Ton) 360 3.060 420 Marul (Göbekli) Marul (Kıvırcık) Ispanak Maydanoz Hıyar Bal Kabağı Soğan (Taze) Havuç Biber Fasulye (Barbunya) TOPLAM 4 4 6 2 3 3 14 1 2 5 167 Hayvansal Üretim Miktarları: ÜRETĠMĠN CĠNSĠ 5.000 1.660 8.000 2.000 35.000 30.000 10.000 28.000 10.000 1.400 20 7 48 4 105 90 140 28 20 7 4309 MĠKTARI Süt Yün + Kıl Et (Mezbaha Kesimleri) Deri BüyükbaĢ +KüçükbaĢ Bal Bal Mumu Yumurta* Not: *16.000 adet yumurta 1 ton kabul edilmiĢtir. BĠRĠM 47.000 44.000 2.500 158.820 316.440 55 Ton Kg. Ton Ton Kg. Kg. Ton BüyükbaĢ Hayvancılık SIĞIR BÜYÜKBAġ Kültür K.Melez Yerli SIĞIR TOPLAMI Manda BÜYÜKBAġ TOPLAMI Ġlçeler Üzerinden BüyükbaĢ Hayvan Dağılımı: MERKEZ AYDINTEPE DEMĠRÖZÜ 39.384 6.554 15.941 SIĞIR 299 36 162 MANDA TOPLAM 39.683 6.590 16.103 Ġlçeler Üzerinden KüçükbaĢ Hayvan Dağılımı: MERKEZ AYDINTEPE DEMĠRÖZÜ KOYUN 15.675 7.520 4.329 KIL KEÇĠSĠ 2.748 671 586 TOPLAM 18.423 8.191 4.915 Kümes Hayvancılığı (Kanatlı Üretimi) Tavuk Hindi KÜÇÜK EVCĠL Ördek Kaz 42 7.618 52.091 2.170 61.879 497 62.376 TOPLAM 61.879 497 62.376 TOPLAM 27.524 4.005 31529 45.500 2.550 650 1.125 KÜÇÜK EVCĠL TOPLAMI 49.825 Su Ürünleri: Ġlimizin, ülkemizin en önemli ve dünyanın ikinci hızlı akan su kaynaklarından biri olan Çoruh nehri, kaynağını Mescit dağlarından 3.239m. alarak ilin güney doğu kesiminden gelmektedir. Nehrin oluĢması esnasında Masat vadisinden gelen ana kaynak ile Kop dağlarının eteklerinden gelen Kop suyu, Maden Köyünde birleĢir ve 44.570 lt/sn debiye ulaĢır. Ġlimiz Soğanlı Dağları üzerinde küçük göllerimiz bulunmakta olup genellikle krater gölleri niteliğindedir. Haldizen (Balıklıgöl), Göloba (Atlıgöl). Ġlimizde mevcut göletlerin altı adedi Ġl Müdürlüğümüzce değiĢik yıllarda balıklandırılmıĢtır. Ġlçeler Bazında Su Ürünleri Potansiyeli: Proje Kapasitesi Üretim BAYBURT ton/yıl Durumu ton/yıl Merkez 130,5 130,5 Demirözü 361 361 491,5 491,5 Toplam YapılıĢ Durumu Karada/Göletde Havuz balıkçılığı Kafes Balıkçılığı Arıcılık: Karadeniz Bölgesi ile Doğu Anadolu Bölgesi arasında geçit kuĢağı oluĢturan ve ortalama 1.750 m rakımı olan ilimiz coğrafi yapısı, iklimi ve bitki örtüsü bakımından arıcılığa son derece elveriĢli bir floraya sahiptir. Bu flora içerisinde yonca, korunga, fiğ, kekik, geven, adaçayı, yabani korunga, ballıbaba, akasya, sığırkuyruğu vb. bal kalitesi yüksek olan ballı bitkiler yer almaktadır. Bu flora yapısı da ilimizde üretilen balın kalitesini olumlu yönde etkilemektedir. Bu etkenler ve rakımın yüksek oluĢu nedeniyle, ilimizde üretilen balın, pazarlarda tüketiciler tarafından aranılan ballar arasına girmesini sağlamıĢtır. Tüm bu olumlu Ģartlara rağmen, yaklaĢık olarak 144.000 adet faal arılı kovan barındırılabilecek araziye sahip olan ilimizde, hali hazırda 21.096 adet arılı kovan bulunmaktadır. 122.904 adet daha arılı kovan barındırılabilecek potansiyelimiz vardır. Bu boĢluğun değerlendirilmesiyle, çiftçilerimizin ekonomik gücü artacak, dolayısıyla Bayburt ve ülke ekonomisine katkılar sağlanacaktır. Organik Tarım: 26/02/2010 tarih ve 2010/118 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına istinaden çıkarılan Organik Tarım Destekleme Ödemesi Hakkında Karar kapsamında yayımlanan 2010/24 sayılı tebliğ gereği; 2011 yılında Ġl genelinde Organik Tarım Destekleme ödemesine müracaat eden çiftçi sayımız 186 dır 3.7.11. Sanayi ve Teknoloji Bayburt ilinde sanayi tesisleri olarak; Tuğla Fabrikası, Kavi Metal Çelik Kapı, Yağmur Süt Mamulleri, ġetat Krom Tesisleri, TaĢ Mermer, TrastaĢı ve Kum Ocakları, Un fabrika ve yem sanayi fabrikası bulunmaktadır. Ġlde sanayinin çevreye zarar vermeden geliĢmesi açısından önem arz eden, küçük sanayi siteleri ve organize sanayi bölgeleri 2005 yılından itibaren devreye girmiĢtir. Ancak 180 iĢyeri ve sosyal tesisten oluĢan küçük sanayi sitesi %70 doluluk oranına sahiptir. Organize sanayi bölgesinde 4-5 adet iĢletme mevcut olup iĢletme kapasitesi çok düĢüktür. 43 Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun en zengin doğal taĢ (mermer, traverten, kireç taĢı, tüf) rezervlerine sahip olan Bayburt ilinde 2009 yılı itibari ile 81 adet arama ve 12 adet iĢletme ruhsatlı saha bulunmaktadır. Bayburt'ta yıllık 15.000 Ton üretim yapabilecek 10 adet iĢletmeyi 20 yıl boyunca besleyecek potansiyel doğal taĢ rezervi bulunmaktadır (BAYMED, 2010). 3.7.12. Altyapı, UlaĢım, HaberleĢme ve Konaklama Bayburt ili, Doğu Karadeniz bölgesini Doğu Anadolu bölgesine bağlayan E-390 Trabzon-Erzurum karayolu üzerinde bulunmaktadır. Ġl; Bayburt-Trabzon, Bayburt-Tirebolu karayoluyla Karadeniz'e, Bayburt-Erzurum karayoluyla Doğu Anadolu'ya ve BayburtErzincan karayoluyla orta Anadolu'ya bağlanmaktadır. Çevresindeki bütün illerle ulaĢımı karayoluyla sağlanmaktadır. Ġl sınırları içindeki birinci derecede önemli yol Trabzon-Ġran transit yoludur. Trabzon limanından baĢta Ortadoğu olmak üzere diğer ülkelere yapılan transit taĢımacılık il merkezinden geçmektedir. 1600 metrelik Zigana Tüneli'nin açılması ve yolun uygun hale getirilmesiyle bu güzergâh daha aktif hale gelmiĢtir. Ġldeki karayolu ağı 2234 km. olup, bunun 240 km'si devlet yolu, 51 km'si il yolu ve 1943 km'si köy yoludur. Ġl çevresinde üç önemli ulaĢım sorunu mevcuttur. Birincisi Jeolojik yapıdan dolayı çevre illerle bağlantısı geçitler aracılığı ile kurulabilmektedir. Ġkincisi sert iklim koĢullarına bağlı olarak yolların kapanması ve bakım güçlüğüdür. Üçüncüsü ve ilin ekonomisini etkileyen en önemlisi ise Trabzon Uzungöl Bayburt arasındaki 60 km'lik yolun 40 km'lik kısmının dar asfaltsız ve stabilize oluĢudur. Bu durum Turizm Bölge ve Alanı olan ve bölgenin çok önemli turistik mekânlarından olan Uzungöl'e gelen turların yol nedeni ile Uzungöl-Bayburt 44 güzergâhını tercih etmemesi ile gelecek turist sayısını azaltmakta ve önemli baĢka geçim kaynağı olmayan il ekonomisini olumsuz etkilemektedir. GümüĢhane-Bayburt yolunun niteliğinin yükseltilmesi ile ilin önemli bağlantı yollarından olan ve tarihi Ġpek Yolu güzergâhı da olan bu güzergâhta yol sorunu kalmamıĢtır. Ġldeki diğer ulaĢım bağlantısı ise Erzurum bağlantısıdır. Erzurum Hava Limanına bir saatte ulaĢılabilmektedir. Ġlin Erzincan'a olan yol bağlantısı da yenilenmiĢ, duble yol çalıĢmaları devam etmektedir. Ġldeki diğer devlet yolları da Aydıntepe ilçesi ve Demirözü ilçesine uzanmaktadır. Bu yollar dıĢındaki köy yollarının tamamı asfalt kaplamadır. Tablo 13: Ġl ve Ġlçe Merkezlerine olan uzaklıklar ĠLĠN ADI ĠLĠN ADI UZAKLIK (Km) ANKARA ĠSTANBUL ĠZMĠR BURSA ANTALYA ERZURUM ARTVĠN 790 1126 1372 1136 1310 124 331 GÜMÜġHANE ORDU TRABZON GĠRESUN RĠZE Aydıntepe (Ġlçe) Demirözü (Ġlçe) UZAKLIK (Km) 76 352 176 306 252 20 32 Kaynak: Büro çalıĢması Havayolu UlaĢımı Ġl sınırları içerisinde hava alanı yoktur. Ancak çevre illerden 124 km uzaklıktaki Erzurum Hava Alanı, 152 km uzaklıktaki Erzincan Hava Alanı, 176 km uzaklıktaki Trabzon Hava Alanı ile hava ulaĢımı yapılabilmektedir. Ancak Bayburt-Erzurum istikametindeki Kop Tuneli ve Bayburt-Araklı arasında yapımı devam eden SalmankaĢ tünellerinin bitirilmesi durumunda bu mesafeler oldukça kısalacaktır. Denizyolu UlaĢımı Bayburt Trabzon Limanına 170 km mesafede yer alıp, liman potansiyelinden yeterince yararlanamamaktadır. KuruluĢ çalıĢmaları sürmekte olan organize sanayi bölgesinde üretilecek malların özellikle Türk Cumhuriyetlerine ihraç edilebilecek bir kanal olarak görülmektedir. Bayburt ilinde merkezde bulunan belediye belgeli oteller ve yatak kapasitesi; toplam oda sayısı: 81, yatak sayısı ise156'dır. Kop Dağında 110 yatak kapasiteli otel olup, yaz aylarında kapalı kalmaktadır. Ayrıca; Soğanlı yaylasında 20 yatak kapasiteli yayla evi bulunmakta, il genelinde kapasite olarak oldukça yetersiz düzeydedir. 3.7.13. Madencilik 45 Sanayi Madenleri Bayburt Ġli bilinen madenler açısından zengin değildir. (MTA 1998) Ġlde tespit edilmiĢ olan sanayi madeni sadece kildir. Ġldeki kil rezervi ile ilgili bilgiler aĢağıda çıkarılmıĢtır. PamuktaĢ Yatağı: Tenör: Yüzde 31 Al2O3 Rezerv:78.000 ton mümkün refrakter kil Metalik Madenler Bayburt ilinde bilinen krom yatakları ile ilgili bilgiler aĢağıdadır. Corsan Yatağı: Tenör: Yüzde 41-42 Cr2O3 Rezerv:18.000 ton görünür. Yatak geçmiĢ yıllarda iĢletilmiĢtir. 46 Enerji Madenleri Bayburt’ ta enerji madenlerinden sadece linyit yatakları bulunmaktadır Tablo I.1: Bayburt Ġli Linyit Yatakları YATAĞIN BULUNDUĞU YER Su Kül Kükürt Merkez Balkaynak Yedigözeler AID K Kal/k 4500 3750 Gör Muh Müm AÇIKLAMA Jeo ĠĢletilebilir ĠĢletilebilir Ekonomik değil Kaynak:Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (1996) Bayburt ilinde krom bakır ve mermer iĢletmesi için özel sektör tarafından alınmıĢ altı adet iĢletme ruhsatı bulunmaktadır. Son yıllarda yıllık 7-8 ton bakır üretimi yapmaktadır, Krom tesisi 2007 yılında 200.000 ton kapasite ile faaliyete geçmekle beraber 2010 yılında kapasite artırımına gitmiĢ olup, kapasitesini 750.000 ton/yıl’a çıkartmıĢtır. Mermerde ise 4 adet iĢletmede toplam yıllık 5520 m3 üretim yapılmaktadır. Akbulut ve uğrak köylerınde çimento fab.hammaddesi olan tras taĢi çıkartılıp Erzurum AĢkale çimento fabrikasına götürülmektedır. Bayburt maden üretimi açısından iyi durumda değildir 3.7.14. Enerji Ġlimizde bulunan Çoruh nehri üzerinde HES çalıĢmaları mevcut olup Bayburt Enerji Üretim ve Tic. A.ġ. tarafından 14,487 MW kapasite gücünde 2010 yılından beri elektrik üretmektedir. Bayburt Enerji Üretim ve Tic. A.ġ. tarafından yapılan 11 MW kapasite gücündeki Yıldırm HES 2012 yılının sonunda üretime baĢlamıĢtır. Laleli Barajı 99 MW kurulu gücünde ĠnĢaat aĢamasındadır. Bayburtlu Enerji Üretim A.ġ. 6.019 MW kurulu gücündeki HES proje aĢamasındadır. Bayburt ili elektrik tüketiminin Türkiye tüketimi içindeki payı, 2011 verilerine göre on binde 3 gibi önemsiz bir seviyededir. Ġlde elektriksiz köy bulunmamaktadır. 3.8. ĠLGĠ GRUBU ve PAYDAġ ANALĠZĠ 1. Ġl Kültür ve Turizm Müdürlüğü: Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2023 Türkiye Turizm Stratejisinde bölgesel bazda turizm alanları sınıflandırılmıĢtır. Turizmin geleceği bu strateji çerçevesinde oluĢacaktır. Türkiye Turizm Stratejisi Kavramsal Eylem Planında Karadeniz Bölgesi'ni “Yayla Turizmi GeliĢim Koridoru”, Doğu Anadolu Bölgesi ile Orta Karadeniz Bölgelerini “ KıĢ Turizmi GeliĢim Koridoru”, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ni “Yemek ve Din Turizmi GeliĢim Bölgesi”olarak belirlemiĢtir. Doğa Turizmi çok çeĢitlilik gösteren bir ekonomik çeĢitlilik türü olup, kırsal alanda yaĢayan insanlar için ek gelir kaynağı olma özelliği göstermektedir. Türkiye'de Doğa turizminin önemli bir bileĢeni olan Yayla turizmi yayla ve yeĢil alanların yoğun olduğu Doğu Karadeniz Bölgesinde geliĢtirilmesi planlanmaktadır. Bayburt ili bu çerçeve içinde hem yayla hem de KıĢ turizm içinde yer almaktadır. 47 2. Ġl Özel Ġdaresi: Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün 2005 yılında kapatılmasının ardından kırsal alana yönelik yapılan çalıĢmalar Ġl Özel Ġdarelerine devredilmiĢtir. Bu kapsamda, Ġl Özel Ġdareleri, kırsal altyapının geliĢtirilmesi konusunda çalıĢmaları yürütmektedir. Tarihi ve kültürel değerlere sahip olup ulaĢımı zor olan yerleri turistler tercih etmemektedir. Bu yüzden bu yerlerin tanıtımının yanı sıra bölgeyi ziyaret edecek olan turistlerin yeterli bir altyapı ile karĢılaĢması önem arz etmektedir. 3. Orman ĠĢletme Müdürlüğü: Orman Genel Müdürlüğü tarafından Kırsal alanda orman köylerinde yaĢayan orman köylülerine yönelik krediler verilmektedir. Bu kapsamda orman köylerinde pansiyon tarzı yatırımlar için Orman Genel Müdürlüğü tarafından krediler verilebilir. 4. Ġl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü: Tespiti yapılan Doğa turizmi alanlarında yaĢayan, çevreye duyarlı doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilirlikle ilgili yeni teknolojileri ve bilgileri çiftçilere ulaĢtırılması, söz konusu alanlarda yaĢayan insanların temeli eko turizme dayalı yemek kültürü, el sanatları ve su ürünlerinin desteklenmesi ve sportif faaliyetler konusunda çiftcilerin desteklenmesi ve bilinçlendirilme. Bu kapsamda Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) tarafından kırsal ekonomik faaliyetlerin çeĢitlendirilmesi sağlanabilir. 5. Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı(KUDAKA) : Erzurum-Erzincan-Bayburt illerini kapsayan “2012-2023 Ġnovasyona Dayalı Turizm Stratejisi ve Eylem Planı” hazırlamıĢtır. Ayrıca 2013 yılında turizm yatırımları içim proje teklif çağrısı yapmıĢtır. Kırsal turizme yönelik yapılacak projeler desteklenebilmektedir. 6. Bayburt Üniversitesi Ġl genelinde Flora-Fauna konusunda envanter çalıĢması yaparak, biyolojik çeĢitliliğn bilimsel verilere oturtulmasını sağlamalı. 7. Ġl Ticaret ve Sanayi Odası: Ġlimizde yapılması planlanan doğa turizminde, kırsal alanda yaĢayan yöre halkın arasındaki disiplini ve dayanıĢmayı korumak ve geliĢtirmek, yapılacak ticaretin yöre halkı lehine uygun olarak geliĢmesine çalıĢmak. Özellikle Ġlimizin temsil edildiği fuar ve sergiler açılmasına destek vermek, doğa turizmin farkındalığını ticaret sektörüne izah edip yeni iĢ alanları oluĢturmak ve desteklemek. 4. BAYBURT ĠLĠ DOĞA TURĠZMĠ ARZI 4.1 BAYBURT ĠLĠNĠN DOĞA TURĠZMĠ DEĞERLERĠ (DOĞA TURĠZMĠ ARZI) Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “2023 Türkiye Turizm Stratejisinde” bölgesel bazda turizm alanları sınıflandırılmıĢtır. Türkiye Turizm Stratejisi Kavramsal Eylem Planında Karadeniz Bölgesi'ni “Yayla Turizmi GeliĢim Koridoru”, Doğu Anadolu Bölgesi ile Orta Karadeniz Bölgelerini “ KıĢ Turizmi GeliĢim Koridoru” olarak belirleiĢ olup, Bayburt Ġli bu çerçeve içinde hem yayla hem de KıĢ turizm içinde yer almaktadır. 48 Doğal Kaynaklar Tahrip edilmemiĢ, özgün ve çeĢitlilik gösteren doğal kaynakların varlığı, Dünya'da son dönemde geliĢme gösteren macera, keĢif ve doğa ile bütünleĢmeye yönelik turizm aktiviteleri açısından son derece önemlidir. Bu doğrultuda bölgenin büyük ölçüde tahrip edilmemiĢ ve “eĢsiz” doğal kaynaklarının; belirlenmesi, taĢıma kapasitelerinin tespit edilmesi, hangi aktiviteler için hangi koĢullarda kullanılabileceğinin (eĢiklerin belirlenmesi) ortaya konulması ve birbirleri ile entegre edilerek çeĢitlendirilmesi gerekmektedir. Doğal kaynaklara bağlı olarak birçok aktivite turizm amacıyla yapılabilmektedir Özellikle on yıllarda öne çıkan kano rafting gibi akarsu sporları, dağ ve doğa yürüyüĢleri, bisiklet turları, mağara turizmi, olta balıkçılığı kuĢ ve bitki inceleme milli parklar doğal kaynaklara dayalı olarak geliĢtirilecek faaliyetler olarak öne çıkmaktadır. Doğal kayaklara dayalı olarak geliĢtirilebilecek turizm faaliyetlerinde uygun iklim koĢulları ile birlikte peyzajda, flora ve faunada farklılık, çeĢitlilik ve ulaĢılabilirlik kolaylıkları kullanımı artıracaktır. Bölge bütünü içinde yer alan ve turizm girdisi olarak kullanılabilecek doğal kaynaklar ve mekansal bağlantıları aĢağıda sırasıyla incelenmektedir. Ġklim: Yine karasal iklim özelliği gösteren Bayburt'ta en güneĢli günler Temmuz ve Ağustos aylarında olup, ortalama güneĢli gün sayısı 93'tür. Bölgede ortalama sıcaklık 19,1oC'dir, en yüksek sıcaklık Ağustos ayında 27,2oC kadar çıkmaktadır. En soğuk ay ise Ocak ayıdır. Karasal iklim özelliklerine bağlı olarak, yıllık ortalama karla örtülü gün sayısı 87 gün, yıllık en yüksek kar örtüsü 65 cm'yi (Ocak) bulmaktadır. 49 Bitki Örtüsü ve Flora: Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi'nin 3000 m'ye varan yükseltisi ve toprak yapısı, özgün, çeĢitlenen bir bitki örtüsünü beraberinde getirmiĢtir. Çoruh vadisinin kuzeyinde kalan bölüm ile Doğu Karadeniz dağlarının derin vadilerle yarılmıĢ kuzey eteklerinde belirli yüksekliklere kadar zengin fauna ve bitki örtüsü ile kaplıdır. Bu bölgede flora bölgesinin birçok türleri yer tutmuĢ bulunmakla beraber, bu dar bölgeye özgü türler ve endemik bitkilerde vardır. Bölgede hakim bitki örtüsü, bozkır dağ stepidir. Bunun yanısıra uzun boylu step çayır, orman olmak üzere diğer bölgelerden farklı bitki toplulukları görülmektedir. Bitki örtüsünde çeĢitlenme ve bölgeye özgü karakterler, turizm aktivitesi açısından önemlidir. Doğal ve özgün türleri barındıran bitki örtüsü, bölgedeki turizm ve rekreasyon olanaklarının yaratılmasında etkin bir unsur olmaktadır. Bu bağlamda bölgenin en önemli kaynaklarından biri Çoruh Vadisi'dir. Su bitkileri açısından zenginlik gösteren bölgede, su bitkilerin dağılımı, bölge içinde yer alan dere ve nehirlerin, kıyılarıdır. Çoruh Vadisi ve Çoruh Nehri'ni besleyen birçok dere ve vadi gerek bitki örtüsü çeĢitliliği ve gerekse dinlenme amaçlı yoğun mesire alanları nedeniyle bölge bütününde dikkat çekmektedir. Bu vadi doğal yapısı, kültür coğrafyası, imajı, panoramik manzarası, kültür, tarihi, atraksiyon olanakları sunan potansiyellere sahiptir. Bunun dıĢında bölge spora yönelik aktif tatil yapma olanağı sunacak potansiyellere de sahiptir. Bu nedenle bölge trekking, bisikletle gezme, dağcılık, su sporları, ata binme ve kampçılığa uygun alanları ile turizmde çeĢitlilik yaratma açısından, bitki örtüsü ve doğal kaynaklar önemli bir potansiyeldir. Bayburt ilinin güneydoğusunda Maden Bucağı'ndan baĢlayıp Çoruh Vadisine doğru devam eden Masat Vadisi, topoğrafik yapısı ve bitki örtüsü açısından, çeĢitlilik sunan turizm ve rekreatif olanaklara sahiptir. Bu potansiyelleri dıĢında, her iki vadide mevcuttaki bu yapısı ile, yerel nüfusa değiĢken ve alternatifli rekreasyon olanakları sunmaktadır. Bunlardan en önemlisi dünyada ve ülkemizde geliĢen Tarımsal Çiftlik Turizmi dir. 50 Fauna: Fauna açısından oldukça zengin bir özellik gösteren bölgede av hayvanları bölgede yer alan su kanalları boyunca vadi ve dağ eteklerinde yoğunlaĢmaktadır. Çoruh Nehri ve muhtelif kolları tatlı su ürünleri balıkçılığına elveriĢlidir. Masat, Kopuz, BeĢpınar, Ozansu, Yoncalı, Yazyurdu, Kılıçkaya ve Çatıksu dereleri alabalık yönünden zengindir. Akarsular dıĢında göletlerde de kısmen balıkçılık yapılmaktadır. Bu göletlerden; Oruçbeyli, Sakızlı, Saraycık, DaniĢmend, Eymür, Gökçedere'de sazan balığı yönünden zengindir. Topoğrafik Yapı: Bayburt dağlık yapısına rağmen önemli sayıda yaylaya sahiptir. Kop Dağı Yaylası, Soğanlı Dağı Yaylası, Sultan Murat Yaylası, Üzengili Yaylası, Günbuldu Yaylası, Çengül Yaylası, Aydıntepe, Akbulut, Cumavank, Otlukbeli, Yazyurdu, Yoncalı, Tohnovi, Çavdar, Somarova, Karakaya, Menge, Seydiyakup, Kavlatan, Akkoyun, Yaylapınar, Üzengil, KoĢmer gibi bir çok yayla, kaynak suları, doğal bitki örtüsü ve manzarası ile kırsal turizm için önemli potansiyellere sahiptir. Dağlar: Tüm dağ sırası, korunaklı vadiler ve ağaçlandırma alanları dıĢında çoraktır. Bitki örtüsü genelde bozkır ve çalılardan oluĢmaktadır. Erozyonun yüksek olması sonucu, dik yamaçların aniden beliren düzlüklere karıĢtığı bir topoğrafik yapı ortaya çıkmıĢtır. Daha da yukarılara çıktıkça topoğrafya, geniĢ çanaklar ve koni Ģekilli doruklarla nitelik değiĢtirir. Bu nitelikleri ile dağlar turizm çeĢitliliği açısından, kıĢ turizmi ile beraber birçok turistik faaliyet için, büyük bir önem taĢımaktadır. Dağlık alanlarda dinlenme ve spor aktiviteleri yanında yüksek dağlık bölgelerde sportif amaçlarla yürüyüĢ ve gezi olanaklarına da imkan vardır. Bölgede bu amaçlarla kullanılabilecek çekici özelliklere sahip birçok dağ, tepe, yayla ve vadi bulunmaktadır. Dağcılık açısından kop dağları ve onun tepeleri önem taĢır. Bayburt ili arazi Ģekilleri açısından çeĢitlilik göstermektedir. Ovaların önemli yer tutmasına karĢın yüksek ve sarp dağlar ile bunların oluĢturduğu geçitler il topografyasında önem taĢır. Ġli kuĢatan Kemer, Soğanlı, Haldizen, Kırklar, Köse, CoĢan, Kop, Otlukbeli, Divanyolu, Sarıçiçek Dağları 20003000 metrenin üzerinde dağlar olup, bu alanlar atlı, dağ ve doğa yürüyüĢüne elveriĢlidir. Bölgenin bir diğer önemli topoğrafik oluĢumu da Kop Dağı'dır. Kop Dağı gerek panoramik güzelliği, gerek kıĢ turizmi olanakları ve gerekse dağa iliĢkin macera, keĢif aktiviteleri açısından, turistik potansiyel içeren bir bölgedir. Ġl Merkezine 39 km, Erzurum iline 48 km mesafede Bayburt-Erzurum karayolu üzerindedir. Bakanlar Kurulunun 7.02.1991 tarih ve 91/1514 sayılı kararı ile Kop Dağı “Turizm Merkezi” ilan edilmiĢ ve bu merkez üzerine “Kop Dağı Kayak ve KıĢ Sporları Merkezi” planlama çalıĢmaları Turizm Bakanlığınca yapılmıĢ, “Kop Dağı Kayak ve KıĢ Sporları Merkezi” planında mevcut olan kayak evinin bulunduğu alan ile günübirlik tesislerin bulunduğu alanlarda yatırımlar bitirilmiĢ ve konaklama tesisi Ġl Özel Ġdaresi'nce kiraya verilmiĢtir.(EK: 2 PLAN) Hidrolojik Yapı: Yeraltı ve yer üstü su kaynaklarının varlığı, sulama olanakları kadar; görsel peyzaj oluĢturmak ve üzerinde turizm aktivitelerinin gerçekleĢtirilmesi potansiyeli açısından önemlidir. Bu nedenle yeraltı ve yer üstü su kaynaklarının türü, niteliği ve potansiyelleri önem taĢımaktadır. Bayburt Bölgesindeki önemli akarsu kaynağı olan Çoruh Nehri Masat Deresi, Kop Deresi, BeĢpınar Deresi Gökçedere Deresi, Çatıksu Deresi, AkĢar-Sorkunlu ve GümüĢdamla dereleri tarafından beslenmektedir. Çoruh nehrinde su seviyesi ilkbaharda (Nisan-Mayıs) aylarında en yüksek seviyeye ulaĢırken, kıĢ aylarında (Aralık-Ocak) ise en düĢük seviyeye ulaĢmaktadır. Bir kolu Mescit Dağları'ndan, diğer bir kolu da Otlukbeli Dağları'ndan çıkarak iki kol halinde DikmetaĢ Köyü altında Çoruh Nehri ile birleĢmektedir. Çoruh Nehri debi bakımından ülkemizin en önemli akarsularından biri olup, bu özelliği nedeniyle su sporlarına çok elveriĢlidir. DikmetaĢ Köyü'nden baĢlayarak Çoruh Nehri'nin il sınırlarımızı terk ettiği Aslandede Köyü'ne kadar olan kısmında su sporlarından kano ve 51 rafting yapılmaktadır. Bölgede sulama amaçlı yapılan göletler ilde rekreasyon amaçlı kullanıldığı gibi, balıkçılık amacıyla da kullanılmaktadır. Doğal Sit Alanları: Doğal özellikleri nedeniyle koruma altına alınması gereken Uluçayır ve Kızıltepe doğal koruma alanları, Merkez ilçe Sarıkayalar Köyü'ndeki Sırakayalar ġelaleleri doğal güzellikleri ile öne çıkarken bölgede yaĢayanlara rekreatif olanaklar sunmaktadır. Kırkpınar Köyü'nün yılanlarının sağlık açısından Ģifalı olduğuna inanılmaktadır. AĢağı Çımağıl köyünde yer alan Çımağıl Mağarası renk ve özellik arz eden sarkıt ve dikitlere sahiptir. Helva köyünde yer alan, helva mağarası ise her mevsim buzullarla kaplı olup mağarada buzdan sarkıt ve dikitler bulunmaktadır. Köy halkı tarafından değiĢik zamanlarda soğuk hava deposu olarak kullanılmıĢ olan mağara buz oluĢumlarının değiĢik Ģekillerini yansıtmaktadır. 4.2. BAYBURT ĠLĠNĠN DOĞA TURĠZMĠ (ARZI) DEĞERLERĠ VE BĠLĠNĠRLĠK DEĞERLENDĠRMESĠ Yaylalar Özellikle son yıllarda turizmin gözde mekânları olan yaylalar bakımından da Bayburt çok Ģanslı bir konumdadır. Kimyasal ve fiziksel kirliliğin henüz girmediği yaylalarımız, kıyı turizmine alternatif olacak değerler taĢımaktadır. Yaylalarımızdaki doğal güzellikler, zengin endemik bitki türleri, atlı doğa yürüyüĢü, dağ yürüyüĢü imkânları bu mekânları cazip kılabilecek sebeplerden birkaçıdır. Ġlimizde Aydıntepe, Akbulut, Cumavank, Otlukbeli, Yazyurdu, Yoncalı, Tohnovi, Çavdar, Somarova, Karakaya, Menge, Seydiyakup, Kavlatan, Akkoyun, Solkari, GümüĢdamla, 52 Yaylapınar, Üzengili, KuĢmer, Gökçedere, Dumlu, Günbuldu, ġur, Irmak, Eser, Çukur, Ardıçgöze, Armutlu, Göloba, Çençül ve Çımağıl ve Kop yaylaları bulunmaktadır. Mağaralar Ġlimizde 2 adet mağara bulunmaktadır. Bunlardan Maden Bucağına 34 km uzaklıktaki AĢağı Çımağıl köyünün TaĢındibi Mahallesinde yer alan Çımağıl Mağarası renk ve özellik arz eden sarkıt ve dikitlere sahiptir. Mağaranın giriĢi tepenin yamacındadır, yaklaĢık 600 metre derinliğinde olduğu tahmin edilmektedir. On bir bölümden oluĢan mağaranın tavan yüksekliği 30 m'yi bulmaktadır. Mağarada küçük su birikintilerde mevcuttur. 53 Sarkıt, dikit, mağara incisi traverten, mağara gülleri vb. oluĢumların yoğun olarak bulunduğu mağaranın derinliği oldukça fazladır. Mağarada oldukça geniĢ odalar arasında yatay ve dikey dar geçiĢlerden oluĢmaktadır. Topoğrafik oluĢumlar açısından önemli bir unsur olup, 1. derece Doğal Sit Alanıdır. Helva köyünde yer alan Helva Buz Mağarası buz sarkıt-dikitleri ve her mevsim buzullarla kaplı yapısı ile Turizmin çeĢitliliği açısından, önemli bir potansiyel oluĢturmaktadır. Su Kaynakları Ġlin ve ülkemizin en önemli su kaynaklarından biri olan Çoruh nehri, kaynağını Mescit dağlarından 3239 m. yükseklikten alarak il sınırlarına güney doğudan girmektedir. Masat vadisinden gelen ana kaynak ile Kop dağlarının eteklerinden gelen Kop suyu Maden bucağında birleĢirler. Alt kısımlardaki diğer küçük derelerin sularını da toplayan Çoruh nehri, Ģehre ulaĢır. ġehir yerleĢiğinin orta bölümünden güney-kuzey doğrultusunda geçen Çoruh aynı yönde akıĢına bir süre daha devam eder. Otlukbeli ve Pulur dağlarından kaynağını alan BeĢpınar deresi ile Pulur (Gökçedere) deresinin MormuĢ ovasında birleĢen suyu ile AkĢar ve Sorkunlu derelerinin sularından oluĢan Değirmencik suyunu aldıktan sonra suları iyice çoğalır ve dirsek yaparak doğuya yönelir. Daha sonra nehir dar ve derin olan Çoruh vadisine girer ve batı doğu doğrultusunda akıĢına devam eder. Çoruh nehri ve kolları rafting, kano, olta balıkçılığı avcılık, kamp-karavan turizmi, kuĢ gözlem, fotosafari, bisiklet ve jeep safari güzergahı olarak önemli bir doğa turizmi potansiyeline sahiptir. 54 Ġlin doğal gölleri genelde krater gölleri olup, Soğanlı Dağları üzerinde yer almaktadır. Bunlardan bazıları Haldizen (Balıklı Göl), Göloba (Atlı Göl) ve Aygır Gölleri. Bunların haricinde DSĠ ve Ġl Özel Ġdaresi tarafından yapılmıĢ sulama ve HĠS göletleri mevcuttur. Sulama baraj ve göletleri ise Demirözü Barajı, Gökçedere Göleti, Eymür Göleti, Sakızlı Göleti, Saraycık Göleti, DaniĢment Göleti, Oruçbeyli Göleti, Yakupabdal Göleti, Aydıntepe Yayla Göleti, Yukarıpınar Göleti ve Bayraktar Göleti. 55 Ayrıca Kopuz vadisinde bulunan Sırakayalar ġelalesi görülmeye deyer yerlerdendir. Statülü Alanlar Ġlimizde Milli Park ve Tabiat Parkı gibi statülü alan bulunmamaktadır. Ancak Ģehir mücavir alanı içinde BayburtBelediyesi ile Orman ĠĢletme Müdürlüğünün ortaklaĢa yaptıkları Kent Ormanı ve Bayburt Valiliği Ġl Özel Ġdaresinin yapmıĢ oldugu Aslandağı Vilayaet Ormanı Mesire Alanı bulunmaktadır. YaklaĢık 650Ha lık bir ağaçlandırma sahası olan Aslan Dapı Vilayet Ormanı piknik mesire faaliyetlerinin dıĢında yürüyüĢ (YaklaĢık 20 km yol ağı mevcut) ve yaban hayatı gözlemleme açısından da önemli bir potansiyele sahiptir. Ayrıca yine Ġl Özel Ġdaresi tarafından yapılan Yakupabdal ve Aydıntepe Yayla Göleti için Tabiat Parkı çalıĢmaları baĢlatılmıĢtır. 56 Yaban Hayatı Ġlimiz flora açısından oldukça zengindir. Bayburt Ġlinde toplam 51 Familya 197 Cins 410 Takson tespit edilmiĢtir. 21 Familya 54 Cinste 86 Endemik Takson rapor edilmiĢtir. 57 Fauna açısından Ġlimizde toplam 129 kuĢ türü ve 22 adet memeli türü tespit edilmiĢtir. Soğanlı Dağlarının doğusunda, merkezi Kaçkar Dağları olan bölge, Önemli KuĢ Sahası (IBA) ilan edilmiĢtir. Bu alan Trabzon, Rize, Artvin, Bayburt, GümüĢhane, Erzurum illerine doğru uzanır. Ġlimizin konumu itibari ile Çoruh vadisi üzerinden güneye inen kuĢ göç yolları üzerinde bulunması nedeni ile kuĢ çeĢitliliği yüksektir. Ayrıca Türkiye’nin kelebek açısından en zengin iki alanından birisi Kop Dağı Geçididir. Bu alan 10 adet endemik ve 37 adet nadir olmak üzere 134 farklı kelebek türünü barındırır. 58 Ġlimiz nehir ve göletlerinde 8 çeĢit balık türü ile tatlı su yengeci ve muhtelif türde yılanlara rastlanmaktadır. Kırkpınar köyünde Mayıs ayında 15 gün süre ile görülen yılanlar Yaban Hayatı Gözlemcileri için bölgeyi değerli kılmaktadır. Avcılık Ġlimiz, özellikle bıldırcın, kınalı ve çil keklikleri, tavĢan, ördek ve yaban domuzu türleri için önemli bir potansiyele sahiptir. Ġlimize baĢta Karadeniz olmak üzere Ülkemizin değiĢik illerinden avcılar gelmektedir. Ġlimizde avlak bulunmayıp, en az üç adet yapılması planlanmaktadır. Doğa ve KıĢ Sporları Ġlimizin özellikle Kop ve Soğanlı dağları, el değmemiĢ doğal güzellikleri, panoramik dağ ve vadi manzaraları, flora ve fauna zenginliği ile bisiklet, ATV ve atlı geziler için oldukça elveriĢlidir. 59 Özellikle Kop Dağı, turizm çeĢitliliği açısından kıĢ sporları ile beraber, yaz aylarında da sporcuların yüksek irtifa antrenmanlarını yapabileceği potansiyel alanlara sahiptir. 4.3. BAYBURT ĠLĠNDE DOĞA TURĠZMĠ AMAÇLI KULLANILAN VE KORUMA STATÜLÜ ALANLAR 60 Ġlimizde Milli Park, Tabiat Parkları, Tabiatı Koruma Alanı, Tabiat Anıtı, Yaban Hayatı Geliştirme,Yerleştime, Yaban Hayatı Koruma Sahası ve Avlak, Sulak Alanlar ve Ramsar Alanları, Doğal Sit Alanları, Biyosfer Rezerv Alanları bulunmamaktadır. Uzungöl Özel Çevre Koruma Alanının bir kısmı ilimiz sınırları içinde kalmaktadır. İlimizde Bayburt İl Özel İdaresinin yapmış olduğu Aslandağı Vilayet Ormanı Mesire Yeri bulunmaktadır. Fakat önümüzdeki dönemde iki adet Tabiat Parkı ve en az üç adet Avlak yapılması planlanmaktadır. 4.4 SEÇKĠN ÖZELLĠKLĠ DĠĞER SAHALAR Arz analizi tabloları; Değerin bilinirliği; Bölgesel seviyede B, Ülke seviyesinde T, Milletlerarası seviyede: M YAYLALAR Adı Ġlçesi Bilinirlik Aydıntepe Yaylası Aydıntepe B GümüĢdamla Yaylası Aydıntepe B Kavlatan Yaylası Aydıntepe B Üzengili Yaylası Merkez B Yazyurdu Yaylası Merkez B Kop Yaylası Merkez B Yaylalara ait SWOT Analizi Güçlü Yönler 1-Aktif yaylacılığın yoğunluğu 2-BioçeĢitliliğin yoğunluğu 3-Bakir doğa varlığı 4-UlaĢım kolaylığı 5-Yaylaların çok çeĢitli turizm fırsatı sunması Zayıf Yönler 1-Mülkiyet sorunları 2-Altyapı tesislerinin eksikliği 3-Ġnsan kaynakları eksikliği 4-Konaklama eksikliği Fırsatlar 1-Kara, Deniz ve Hava Ulaşımının yakınlığı 2-Turizm destinasyonlarına yakınlığı 3-Bozulmamış doğa ve sosyal yapı Tehditler 1-Düzensiz ve kaçak yapılaşma 2-İnsan baskısının artması 3-Çevre kirliliği Yayla ve benzeri sahalara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha 61 geliĢtirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin önlenmesine ve doğa turizminin geliĢtirilmesine yönelik stratejik kararlar; 1-Yaylalarda pansiyonculuk uygulamalarının geliştirilmesi uygun görülmektedir 2-Yaylaların tamamında atlı, yürüyüş ve bisikletli gezi rotalarının tespit edilerek işaretlenmesi 3-Yöre halkından rehber yetiştirilmesi 4- Kırsal kalkınma maksadıyla, yöre insanının faaliyetlerden daha fazla pay almasına dayalı uyğulamaların geliştirilmesi MAĞARALAR Adı Ġlçesi Bilinirlik Çımağıl Mağarası Merkez B Helva Buz Mağarası Merkez B Mağaralara ait SWOT Analizi Güçlü Yönler Zayıf Yönler 1-Ġl Özel Ġdaresi tarafından yolunun yapılması(Çımağıl) 2-Ġl Özel Ġdaresi tarafından iç aydınlatma ve yolların kısmen yapılması 3-Bayburt Erzurum Karayoluna yakınlığı 1-Tanıtım eksikliği 2-Statü kazandırılamamıĢ olması 3-Altyapı tesis eksikliği Fırsatlar Tehditler 1-Yerel yönetimlerin desteklemesi 2-Bilinirliği arttıkça rağbet görmesi 3-Altyapı planlarının yavaĢ, yavaĢ yapılması 1-Sarkıt ve dikitlerin gezginler tarafından tahribi 2-Aydınlatmanın tekniğine uygun yapılmaması Mağaralara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha geliĢtirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin önlenmesine ve doğa turizminin geliĢtirilmesine yönelik stratejik kararlar; 1-Altyapı çalıĢmalarının yapılması 2-Statü kazandırılması 3-Yollarının asfaltlanması 4-Bayburt-Erzurum yoluna bağlantısının yapılması 5-Tanıtım çalıĢmalarının yapılması gerekmektedir. Adı SU KAYNAKLARI Ġlçesi 62 Bilinirlik Çoruh Nehri Ġl Geneli M Sırakayalar ġelalesi Merkez B Gökçedere Göleti Demirözü B Aydıntepe Yayla Göleti Aydıntepe B Yakupabdal Göleti Demirözü B Göloba ve Haldizan Gölleri Merkez B Su Kaynaklarına ait SWOT Analizi Güçlü Yönler Zayıf Yönler 1-Bilinirliği 2-Dünyanın en hızlı akan nehirlerinden biri olması 3-Kirliğin yok denecek kadar az olması 4-Önemli kuĢ göç yollarından birinin içinde yeralması 5-Sportif balıkçılığın geliĢmesi 1-Doğal güzelliklerin tam olarak tanıtılamaması Fırsatlar Tehditler 1-Aydıntepe ve Yakupabdal göletlerinin Tabiat Parkı olması için çalıĢmalara baĢlanması. 1-Teknolojik ve sosyal geliĢmiĢliğin artmasıyla beraber, kirliliğin artması. 2-Baraj yapımı Su kaynaklarına doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha geliĢtirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin önlenmesine ve doğa turizminin geliĢtirilmesine yönelik stratejik kararlar; 1-Tanıtım çalıĢmalarının arttırılması 2-Bayburt-Masat ve Bayburt-Baksi Müzesi güzergahlarının bisiklet rotası olarak belirlenmesi 3-Akarsu ve göllerde balıklandırma çalıĢmalarının yapılması 4-Sportif balıkçılık sahaları tespit edilerek, uygun nitelikli sportif balıkçılık iskeleleri yapılması 5-Sportif balıkçılık ve kuĢ gözlemciliği gruplarına ulaĢılması 6-HES’lerin ırmağa bırakması gereken cansuyu miktarlarının kontrolünün titizlikle yapılması Adı Ġl Geneli AV VE YABAN HAYATI Ġlçesi Ġl Geneli Bilinirlik T 63 Av ve Yaban Hayatına ait SWOT Analizi Güçlü Yönler 1-Nüfus azalmasından dolayı bozulmamıĢ bir doğa 2-MüthiĢ bir biyoçeĢitlilik 3-Kirliliğn olmaması 4-Yüksek avcılık potansiyeli Zayıf Yönler 1-Flora ve Fauna envanterinin akademik olarak güncellenmemesi 2-Tanıtım eksikliği 3-Avlakların henüz oluĢturulamamıĢ olması 4-Kırsalda konaklama eksiklikleri 5-Av kültürünün geliĢmiĢ olmaması 6-Yoğun avlanmanın kontrol altına alınamaması Fırsatlar 1-Temiz bir çevre 2-Tamamen yok olmamıĢ avcılık potansiyeli 3-Mevzuat çalıĢmalarının hızlanması Tehditler 1-Kaçak ve insafsız avcılık 2- Teknolojik ve sosyal geliĢmiĢliğin artmasıyla beraber kirliliğin artması. Milli Park ve benzeri sahalara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha geliĢtirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin önlenmesine ve doğa turizminin geliĢtirilmesine yönelik stratejik kararlar; 1-Ġlimizin Flora ve Fauna envanterinin akademik olarak bir an önce yapılması 2-Avlak çalıĢmalarının tamamlanması 3-Koruma çalıĢmalarının yoğunlaĢtırılması 4-Tanıtım çalıĢmalarının arttırılması 4.5 BAYBURT ĠLĠNDE DOĞA TURĠZĠM ÇEġĠTLERĠ Kuş Gözlemciliği Doğa Yürüyüşü (Trekking) Yayla ve Festival Turizmi Mağara Turizmi Av Turizmi Sportif Olta Balıkçılığı Akarsu Turizmi Atlı Doğa Yürüyüşü Bisiklet Turizmi Botanik Turizmi Yaban Hayatı (Fauna) Gözlemciliği Foto Safari Tarım ve Çiftlik (Agro) Turizmi 64 Kamp Karavan Turizmi Merkez Ġlçesi Aydıntepe Ġlçesi Demirözü Ġlçesi BAYBURT ĠLĠ VE ĠLÇELERĠNĠN ÖNE ÇIKAN DOĞA TURĠZMĠ DEĞERLERĠ MATRĠSĠ Değerler toplamı 38 28 28 Aktivite/değer Rafting (R) X Mağaracılık (M) X Dağ bisikletçiliği (DB) X X X Dağ-yayla gezisi imkanı ( DG) X X X Peyzaj güzelliği/fotosafari (PF) X X X Yaylada konaklama/kamping(YK) X X X Tabiata uyumlu kırsal miras gezisi(KMG) X X X Kır havasında Ģehir merkezleri(KHġM) X X X Aktif yaylacılık(AY) X X Kelebek gözlemciliği imkanı(KeG) X X X KuĢ gözlemciliği imkanı(KuG) X X X Sportif olta balıkçılığı imkanı(SOB) X X X KıĢ sporları potansiyeli(KSP) X Aktif kıĢ sporları merkezi(KSM) X Estetik Ģelale bulunan yerler(Eġ) X Estetik göl/baraj olan yerler(EGB) X X X Botanik gezilerine uygun saha(BOG) X X X Garantili yaban hayatı gözlemi(GYHG) X X X Ġzole ilginç ekosistemler(ĠE) X X Ormanaltı florası tanıma gezi imkanı(Mantar ve benzeri dahil) (FGĠ) X 65 X Endemik Bitkilerin Gözlemi (EBG) X X X X X X X X X Doğal taĢlardan tabiat tarihi gezisi(Gezi sırasında en az 10-15 değiĢik taĢ türü ve jeomorfolojik yapılar tanıtılmalıdır) (DTTTG) X X X Bakir doğa parçaları keĢif gezisi(Bakir vadi ve bakir orman gibi gizli kalan değerleri keĢfetme gezileri) (BDPKG) X X X Gastronomi gezisi (Gezi günü belirlenir. Gezi günü ziyaretçilerle yöresel yemekler yapılarak yedirilir) (GG) X X X Dokusu bozulmamıĢ kırsal miras gezisi (köyler) (KMG) X X X Yayla gezisi imkanı (Ya) X X X Yaya gezi imkanı (Y) X X X Tarihi eserler, sit alanı (Ts) X X X ġelale görme imkanı (ġ) X Peyzaj değeri yüksek yerler,fotoğrafik yerler (P) X X X Mağara gezisi (Mğ) X Motorlu gezi imkanı (M) X X X Jeolojik ve jeomorfolojik değerler (Jm) X Kanyon görme imkanı (Cn) X Botanik gezisi imkanı (Bt) X X X Köy Pazarları(Orman meyvelerinden reçel marmelat, kurutulmuĢ meyve satılması kaydıyla) (KP) Çayır Ģeklinde gruplanmıĢ dağ çiçekleri gezisi (görselliği yüksek olacak) (DÇG) Bakir orman gezisi (Bo) X Atla geziye uygun (At) X 66 X X 5.SEÇKĠN VE YÜKSEK DEĞER TAġIYAN (X) YILDIZ ALANLARIN DEĞERLENDĠRĠLMESĠ VE POTANSĠYELĠNĠ GELĠġTĠRME ĠMKANLARININ ORTAYA KONULMASINA ĠLĠġKĠN ANALĠZLER ÇIMAĞIL MAĞARASI Mağaranın Yeri Mağara Bayburt Ġli AĢağı Çimağıl köyü TaĢindibi mahallesinin 1500 metre doğusunda deniz seviyesinden 2450 metre yükseklikte yer alır. Bayburt-Erzurum ana tur güzergahının 20.km’sinden Maden mevkiinden Masat deresine ayrılan yol takip edilerek AĢağı Çimağıl köyüne oradan da mağaraya stabilize yolla ulaĢılır.Mağara % 25.000 ölçekli Tortum H 45 d 1 paftasında Çimenli mevkiinin batısındadır. Mağara Ve Yakın Çevresinin OluĢumu Mağara çevresinde molm-alt kretase yaĢlı berdigo formasyonuna ait kireç taĢları bulunmaktadır. Bunlar daha çok orta ve kalın masif tabakalanmalı gri-beyaz renkli, çatlaklı karstik yapılı ve yer yer resifa karakterli kireç taĢlarından oluĢmaktadır. Mağaranın oluĢumunu kuzey-güney ve kuzey-doğu güney batı yönlü kırık sistemleri kontrol etmektedir. Mağaranın OluĢumu Yağmur sularının havadaki karbondioksiti çözmesiyle oluĢan karbonik asitin zenginleĢmesi sonucu yer yuvarındaki kireç taĢlarının çatlakları boyunca hareket ederek su tarlasına kadar ulaĢırlar. Bu su seviyesinin altında çatlaklar kireç taĢını eritmeye ve boĢlukların oluĢumuna neden olmuĢtur. Nehir yatağının derinleĢmesi sonucu su tablası derin seviyelere iner. Daha önce oluĢan boĢluklar su tablasının üzerinde kalırken su tablasının altında kireç taĢında erimelerle devam etmektedir. Su seviyesinin üstünde kalan boĢluklara sızan sular üzerindeki basınç katlığından reaksiyon tersine dönerek su içinde çözünmüĢ kalsiyum karbonat içindeki karbon dioksiti açığa çıkartarak kalsiyum karbonat olarak çözülmeye baĢlar. Tavandan sarkan bu oluĢuklara sarkıt, zeminde oluĢanlara dikit, yatay olarak zemine yayılanlara traverten denir. Zaman içerisinde birleĢen sarkıt ve dikitler sütunları meydana getirmiĢtir. Mağaranın ġekli Mağara genel olarak Güney-Kuzey doğrultuludur. Bu doğrultuya dik yönde yan kollar vardır. Mağaranın ağız geniĢliği 20 metre kadar olup, mağara ağız giriĢi içeriye doğru 30 metre derinliğe sahiptir. Buradan itibaren giriĢ kanalı 60 cm ile 150 cm değiĢen çaplarda duvar 60 metre (1.Koridor) devam eder. Burada ilk Büyük Salona girilir. a)Büyük salon: Bu salonun tavan yüksekliği 15. metredir. Salon 15 derece eğimle,25 kotuna kadar iner. GiriĢ salon üç ana kola ayrılır. Bu kollardan Doğu-Batı yönünde 20 derecelik bir eğimle 100 m lik bir kolla(2.koridor) ilerledikten sonra 55.derece eğimle 50metre (2.koridor) daha gidince Kuzey-Güney doğrultulu Kremalı Odaya girilir. b) Kremalı oda: Oda Salonu 90 metre uzunluğunda, tavan yüksekliği 15 metredir. Ġkinci kol kuzey batı-Güney doğu yönünde 140 metre(3.koridor)ve 20 derecelik meyille devam eder 25 metre kotuna kadar devam eder. Üçüncü kol kuzey-Güney yönünde 70(4.koridor) metre 25 derecelik eğimle giderek 40 kotunda Küçük Odaya varılır. 67 c)Küçük Oda: GeçiĢ Salonu Ģeklinde olan bu odadan Hayaletler Odasın geçilir. Buradan Kuzeydoğu yönünde 40 metre(4.koridor) gidilince mağaranın en büyük salonu olan Hayaletler Odasına varılır. d)Hayaletler Odası: Hayaletler odası 160 metre uzunluğunda ortalama 70 metre geniĢliğinde ve 12 metre yüksekliğindedir. Odada Vali KöĢkü ve Kainat sofrası adında oluĢumlar mevcuttur. Vali KöĢkü: Hayaletler odasının en dikkat çekici mekânlarındandır. Sarkıtların üzerinde çatı Ģeklinde oluĢan travertenlerden meydana gelen mekân adeta köĢkü andırmaktadır. Kâinat Sofrası: Hayaletler odasının dikkat çeken diğer bir oluĢumu olan kainat sofrası dikitler üzerinde sofra Ģeklindeki travertenlerden meydana gelmiĢ, sofra Ģeklindeki travertenin kenarları mağara gülleri ile çevrelenmiĢtir. Bu nedenle fazlası ile ilgi çekici bir oluĢumdur. Bu salonun kuzey ucundan devam edilerek 100 metrelik(5.koridor)20 derece eğimli kolla Mavi Odaya varılır. Mavi odanın boyu 80 metre geniĢliği 20 metre dir. Mavi odada küçükte bir göl bulunmaktadır. Tüm kollar göz önüne alındığında mağaranın uzunluğu 1010 metredir. Su Varlığı Mağaranın giriĢi ve ilk büyük salonda su varlığı yoktur. Kremalı pafta odası ve hayaletler odasında küçük su birikintileri vardır. Bu odalarda su birikintileri mevsimsel olarak değiĢir. Mavi odanın sonun da ise 5 metre uzunluğunda ve 20 metre eninde 100 m2 alanlı bir gölcük bulunur. Mağaranın Havası Mağara içerisinde çok az hava hareketi vardır. Bunda giriĢteki büyük salonun tepesindeki dolinin etkisi büyüktür. GiriĢte kuru olan mağaranın atmosferik nemi iç kısımlara doğru gidildikçe artar. Hayvan Varlığı Mağaranın giriĢ ağzında küçük sinek ve böcek türleri bulunmaktadır. Bunun haricinde ilk büyük salonda bazı yarasa türleri yaĢamaktadır. Ayrıca tavandaki delikten (dolin) giren kuĢ türlerine burada rastlanmaktadır. Sahanın Turizm Talebi Değerleri tablosu Halihazırda ki ziyaretçi Eko turizme yönelik çalıĢmalar olmadığından sayısı bilinmemektedir Para harcama Ziyaretçi Profili GeliĢlerinin Ġlk 5 Sebebi Konaklama, yeme-içme, yanında yöresel el sanatı ve yöresel kurutulmuĢ veya konserve ürünler alınarak para ödeme Ģekilleriyle KiĢi baĢına harcama tespit edilememiĢtir. Bireysel gezginler : % 100 12345- Mağaracılık, Fotosafari, Doğa Gezileri, Doğa Eğitimi Programları Adrenalin gezileri (kaya tırmanıcılığı vb.) Kıyaslanabileceği saha 68 UlaĢılabilirlik Analizi Sahanın Uluslararası havaalanına yakınlığı Alana UlaĢım Orta derecede yakın; 2 saat (2-4 saat arasında) Özel taĢıt (X ) Toplu taĢıma ( ) Diğerleri (X) (Bisiklet, motosiklet, yürüyüĢ, atlı vb.) UlaĢım için problemler: 5 km stabilize Altyapı Analizi TaĢımacılık ağı Yerel ağ(toprak, asfalt) Anayollara bağlantı Yerel genel taĢımacılık Programlar Ücretler Ring patikaları ĠĢaret levhaları Genel yer iĢaret levhaları Bilgi panoları Araçlar için park kapasitesi Bilgi alma ve tercüme kolaylıkları Restoran sayısı Yetersiz x x x Ziyaretçinin Genel ulaĢım kanaati: Orta derecede zor Ġyi Yeterli Açıklama x x x x x x x x x x Yeme içme konaklama analizi Restoranların durumu Yemek Standartları Barınma imkanları Kategori Sayısı Turistik Yerel Yüksek standartlı yemek sunanlar : Yeterli ve yöresel standartta yemek sunanlar: Kötü standartta yemek sunanlar : Kategori KuruluĢ Sayısı (iyi-kötü-orta) Oteller Hosteller (Misafirhaneler) Yatak&kahvaltı oteli Rota üstü kulübeler Bungalov tarzı 69 Açıklama Yatak Sayısı Kamp alanı Diğerleri: Pansiyon Sahanın kendine has seçkin ve diğer önemli özellikleri Var-Yok Sunduğu değerlerden Alan turist ziyaret döngüsüne girecek Ģekilde turistlerin ilgisini çekecek diğer alanlara yakın mı? Alandaki yabanıl varlıklar Tek-eĢsiz olanlar var mı? Biraz farklı ama değerli olanlar Diğer ilgi çeken yerlere benzer olanlar Evet Neler? Jeolojisi farklı Var Hangi Sahalar Dede Korkut Türbesi ve Masat Vadisi Kop Dağları Sunduğu özellikleri Tarihi ve kültürel Bayrak türler Diğer ilginç yaban hayatı (fauna) 1.Keklik 1.TavĢan 2-Yaban Domuzu 3-Yaban Keçisi 2. Kelebekler Muhtelif kelebeği YaklaĢık 50 tür ……. tür Endemik bitkiler, Tatmin edici yaban hayatı izleme imkanı (Varsa) Tatmin edici yaban hayatı izleme imkanı Garanti edilen türler var mı? Genellikle rastlanma ihtimali ġans veya mevsime bağlı olanlar Alanda bulunan tesisler Sahadaki tesisler Rekreasyonel tesisler Spor tesisleri Diğerleri Memeliler KuĢlar Yaban Domuzu Keklik Boz Ayı Kartal Yaban Keçisi Akbaba Yetersiz X XX Yeterli Ġyi Açıklama Durum Açıklaması TaĢıma Kapasitesi Analizi Sosyal ve ekonomik taĢıma kapasitesi Değerlendirme ġekli: 1- Tamamen Sağlanabiliyor, 2- Genel Olarak Sağlanıyor, 3- Veri Yok, 4- Çoğunlukla Sağlanamıyor 70 5- Hiç Sağlanamıyor Göstergeler Tüm ilgi grupları turizmden elde edilen gelirden eĢit pay alırlar Tüm ilgi grupları turizm geliĢimine oranlı bir miktar para yatırımı yapabilir Yerel ekonomi için turizm faydaları açıktır Turizm geliĢimiyle ilgili paydaĢların ihtiyaç,istek ve önerileri ele alınıyor Tüm ilgi gruplarına önem veriliyor Ġlgi gruplarının birbiriyle olan iliĢkileri iyi Beraber çalıĢmanın önemi biliniyor Ġyi bir iĢbirliği içindeler Belirli kararların alınma amacı saklanmıyor Yerel ilgi grupları karar almada söz sahibi Bölgesel ilgi grupları karar almada söz sahibi Diğer sektörler de turizm geliĢimine fayda sağlıyor Turizm kırsal ekonomiye destek veriyor Geleneksel faaliyetler ve üretim türleri turizm geliĢiminden sonra geliĢme gösterdi Turizm geliĢimi istihdamı artırma beklentilerini karĢılıyor Yerel halk, özellikle gençler için yeni iĢ imkanı ortaya çıktı Kendi turizm iĢini kurmak isteyenlere yeterli destek veriliyor Turizm iĢi kurmak için eğitim ve öğretim veriliyor Planlı turizm uygulaması yapılıyor Yerel köyler ve kamusal alanın özelliği turizmden sonra zarar görmemiĢtir. Turizm temel olarak yerel mal ve hizmetlerden faydalanır Bölgemizi ziyaret eden turist sayısı yeterlidir Turizm kültürel mirasın devamına yardımcı oluyor Turizm endüstriyel mirasın sürdürülmesi için yardımcı oluyor Turizm geliĢimi peyzaj dokusuna zarar vermiyor Turizm doğanın korunmasına yardımcı oluyor Turizm kültürel manzaranın korunmasına yardımcı oluyor Turizm hayat kalitesini artırıyor 1 2 3 X 4 5 X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X Sosyal ve Ekonomik TaĢıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları; Ekolojik taĢıma kapasitesi analizi Etki Faaliyet Genel etkiler Müspet /menfi Korunan alan üzerindeki etki Kabul edilebilir Kamping&piknik AhĢap Hediyelik eĢyaların satılması, Dağcılık,trekking Su sporları Rafting Olta balıkçılığı Normal spor etkinlikleri Yeme içme 71 Kabul edilemez Kabul edilebilir ancak; Doğa yürüyüĢü Mağaracılık Kanyoning Yaban hayatı gözlemi Bilimsel geziler 1- Tamamen doğru, 2- Genel olarak doğru, 3- Veri yok, 4- Çoğunlukla yanlıĢ, 5- Hiç yok, Ekolojik taĢıma kapasitesinin etkileri; Ekolojik göstergeler Bitkiler turizm artıĢından etkilenmemektedir YürüyüĢ yolarından yürümeyen turistler bitkilere çok zarar veriyor Turizmden dolayı daha fazla toprak erozyonu meydana gelmektedir Korunan alanın suları gözle görünür Ģekilde kirlenmektedir Turizm geliĢimi sebebi ile balık miktarı azalmıĢtır Korunan alanın yer altı suları içme suyu olarak kullanılabilir Turistler yaban hayatı için rahatsız edici bir faktördür Turizmden dolayı flora ve faunada ölümler artmıĢtır 1 X 2 3 4 5 X X X X X X Ekolojik TaĢıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları; Saha turizme tam olarak açılmadığı ve nüfus yoğunluğunun az olmasından dolayı Ģimdilik bir değerlendirme yapılamamaktadır. Fiziki/idari TaĢıma Kapasitesi Ġncelemesi ve Değerlendirmesi; (1-Akıcı, Yeterli 2- Ġyi, 3- Fena Değil, 4- Kötü, 5- Çok Kötü) Fiziki/idari taĢıma kapasitesi Yiyecek içecek temini Ticaret Yer Kapasite 1 Korunan alana giriĢ yolları Korunan alandaki yol ağı Korunan alan içindeki toplu taĢıma araçları Park etme akıĢ Yer sayısı Biletleme yönlendirme ĠĢaret levhaları Yetkililer Ziyaretçi merkezi Ofisler Basılı ve görsel materyal Tedarik Seçenekler Kolaylık tesisleri Tuvaletler Altyapı Park giriĢi Park yeri imkanları Bilgi imkanları 2 3 4 5 X X X X X X X X X X X X X X X X 72 Patika ağı Yaban hayatı izleme noktaları Aktiviteler ÇalıĢanlar Atıkların toplanması Yeterlilik durumu Sayısı ve uygunluğu seçenekler Paket doğa turları Bisiklet kiralama Araç kiralama At-katır kiralama Yeterli sayıda Donanımlı X X X X X X X X X X Fiziki/idari taĢıma kapasitesi yönünden yapılan değerlendirme; Çımağıl Mağarasının statüsü olmadığından, Ģimdilik Ġl Özel Ġdaresi kendi imkanlarıyla turizme kazandırmaya çalıĢmaktadır. Psikolojik TaĢıma Kapasitesi: Gelen turiste karĢı herhangi bir olumsuzluk görülmemiĢtir. Bilakis misafirperverlik vardır. BAYBURT ĠLĠ VE ĠLÇELERĠNĠN KIYAS YÖNTEMĠ ĠLE KISA DEĞERLENDĠRMESĠ KarĢılaĢtırma yöntemi, kapsam dahilindeki unsurun benzerleri ve rakipleri ile arasındaki farkı görmesi ve daha ilerlemesine itici güç olması amaç edinilerek verimliliği arttırma yöntemidir. KarĢılıklı bilgi alıĢveriĢi olarak değerlendirilen bu yöntemde, kopyalama değil, kendi ürünlerimize yönelik ilham almak, uyarlamak hedeftir. Gelecek eğilimlerini Ģimdiden görüp, müĢterinin isteklerini Ģimdiden karĢılamaya hazırlıklı olmayı gerektirir. KarĢılaĢtırma yapılan ilçenin/ilin baĢarılı oluğu hususta takip ettiği yolun ilçede/ilde alınabilirliği araĢtırılmalıdır. KIYAS YÖNTEMĠ ĠLE DOĞA TURĠZMĠ POTANSĠYELĠ YÜKSEK OLAN BAZI ĠLÇELERĠN DEĞERLENDĠRĠLMESĠ Bayburt Ġli Ġlçe Kıyaslanan Kıyaslama Örnek Alınacak Deneyim Ġl/ilçe sebebi, Ayder-Rize Doğa ve yayla Yayla yapısı nedeniyle gerekli tanıtım Aydıntepe yapısı faaliyetleriyle turizm canlandırılabilir Yozgat Doğa Aslandağı Vilayet Ormanı, Yozgat Merkez Çamlığı ile aynı pozisyonda sosyal hayata olumlu etkiler yapacaktır. 6. BAYBURT ĠLĠ SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ STRATEJĠLERĠ 6.1.GeliĢme Stratejileri Strateji 1. Doğa turizmi yatırım projelerine uygulanmak için teĢviklerin sağlanması ile Iğdır’da turizm sektöründe yatırımların arttırılması. 73 Strateji 2. Yüksek potansiyele sahip ilçelerde yerel kalkınmada turizmin güçlü bir araç olarak öne çıkarılması. Strateji 3. BiyoçeĢitlilik konusunda akademik araĢtırmalar yapmak. Strateji 4. Av turizmini geliĢtirerek, gelirlerini mevzuat çerçevesinde yerel halka yansıtmak 6.2. Pazarlama Stratejisi Strateji 1. Milletler arası, ülke geneli, bölgesel ve yerel ölçekte markalaĢmanın hedeflenmesi, ülke çapında tanıtım ve pazarlamaya ek olarak varıĢ noktaları bazında tanıtım ve pazarlama faaliyetlerine baĢlanması. 6.3. Ziyaretçi Yönetimi Stratejisi Strateji 1. Koruma ilkeleri ve ziyaretçi yönetim kriterlerinin ile yaygınlaĢtırılması, bunun yanında, müĢteri beklentilerine de dayalı sürdürülebilir ziyaretçi yönetiminin sağlanması 6.4. Ġzleme ve Değerlendirme Stratejisi (Turizmin etkilerinin ve sürdürülebilirliğin izlenmesi) Strateji 1. Turizmin etkilerinin izlenmesi için, izleme birimlerince göstergelerden yararlanılması 74 6.1 .KAPASİTE GELİŞTİRME Amaç: ilgili paydaşların doğa turizmi (ekoturizm) açısından kapasitelerini geliştirmek Eylem Açıklama Yapacak kişi ve kuruluşlar İşbirliği ortakları Süresi Eylem no Öncelik Başlangıç tarihi 1 1 Ekoturizm eğitimi Yerel halkının eko-turizm hakkında eğitimi, Ekoturizme sunulabilecek ürünlerin geliĢtirilmesi ürünleri geliĢtirilmesi konusunda eğitilmesi. ĠKTM, OSĠBġM, Kalkınma Ajansı, HEM Belediyeler, Muhtarlıklar Ekoturizm Dernekleri 2014 2 1 Donanımlı insan kaynagı Rehber ve alan klavuzu yetiĢtirme HEM, DKMPGM, ĠKTM,OSĠBġM Muhtarlıklar 2014 Dernekler 3 1 Korunan alanların sayısının arttırılması ve UDGP’lerinin yapılması Bu çalıĢmalara hız vererek, ilimizin potansiyeli harakete geçirilmeli OSĠBġM, DKMPGM Kamu kurumları 2013 4 1 Envanter çalıĢmaları Ġldeki biyolojik çeĢitliliği oluĢturan flora ve fauna üyelerine ait envanter çalıĢmaları yapılacak ve popülasyon durumları ortaya koyulacaktır. OSĠBġM MüĢavir firmalar, 2013 Biyolojik çeĢitliliğin CBS aktarılarak, turizmden kaynaklı zaman içinde meydana gelebilecek değiĢimler tespit edilerek gerekli önlemler alınacak OSĠB Ġl ġube Müdürlüğü Muhtarlıklar Kaymakamlık lar 2014 Ekoturizm faaliyetleri öne çıkan ilçelerde gönüllü turizm elçileri ile alanın doğru ve anlaĢılır tanıtımının sağlanması, OSĠBġM, Üniversite, STK’LAR KUDAKA STK Yerel halk 2013 Ekoturizm yapılabilecek köy ve köylülerin Orman ĠĢletme Kaymakamlık lar, , 2013 5 1 6 3 7 1 Teknolojik altyapının oluĢturulması Gönüllülük sisteminin oluĢturulması Orman Köylüsünün Gelir Seviyesinin Arttırılmasına Üniversite 75 2 0 1 3 2 0 1 4 2 0 1 5 2 0 1 7 Bütçesi ve Finans kaynağı 2 0 1 9 2 0 2 1 2 0 2 3 Göstergeler Yönelik Destekleme Projeleri desteklenmesi için turizm aktörleriyle ara bağlantılar kurulmalı, bilinç oluĢturma, becerilerin geliĢtirilmesi ve hizmet sunumu konularında destek olacak ilgili kuruluĢlarla iĢbirliği sağlanmalı Müdürlüğü Muhtarlıklar 8 2 Dökümantasyon Yerli ve yabancı ekoturistlere hitap edebilecek haritaların, broĢürlerin hazırlanması, basılması ve ilgi grupları ile paylaĢılarak ortak dil kullanımının sağlanması, Valilik, Kaymakamlıklar, Belediyeler, DKMPGM, Çevre ve ġehircilik Ġl Md., STK, KUDAKA 2013 9 2 Hizmet ve Ürün kalitesinin geliĢtirilmesi Benzer özellikteki alanlarda yapılmıĢ olan baĢarılı giriĢimlerden örnek alınarak yöreye has tarzda; doğal, hizmet verilecek yaĢam alanlarının oluĢturulması, yöreselliğini kaybetmeyen tatların albenisi güçlü kombinasyonlarla desteklenerek sunulması, Yöre halkı, özel giriĢimciler, Halk Eğitim Merkezleri, Kaymakamlık lar, 2013 10 2 AR-GE faaliyetlerinin desteklenmesi Teknoloji kullanımı, turistik ve hediyelik ürünlerin geliĢtirilmesi ve üretilmesi, ürün çeĢitliliği, en az enerji ile çevreye duyarlı kaynak kullanımı, en az atık üreten sistemlerin bulunması ve hizmet kalitesi için çalıĢmalar yapılması, OSĠB Ġl ġube Müdürlüğü, Valilik, Kaymakamlıklar, Belediyeler KUDAKA 2013 11 1 Alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarının teĢvik edilmesi Zengin doğal kaynaklara zarar vermeden zorunlu ihtiyaçların karĢılanabilmesine yönelik giriĢimlerin desteklenmesi, Valilik Özel giriĢimciler 2013 STK 6.2. FİZİKSEL ALTYAPININ OLUŞTURULMASI Amaç; altyapıyı güçlendirmek veya geliştirmek, 76 Eylem Açıklama Yapacak kişi ve kuruluşlar İşbirliği ortakları Süresi Eylem no Öncelik Başlangıç tarihi 1 1 Atık Yönetimi Katı ve sıvı atıkların yönetimi konusunda, vahĢi depolama yapılması engellenecektir. Muhtarlıklar Belediyeler ) Ġl Özel Ġdaresi Dernekler Çevre ve ġehircilik Md 2014 2 1 Güvenli Ġçme Suyu Temini Ortak kullanıma açık alanlarda kaliteli, ulaĢılabilir ve güvenle kullanılabilecek içme suyu tesislerinin yapılması, yürüyüĢ yollarında, bisiklet parkurlarında küçük çeĢmelerin yapılması gibi, Muhtarlıklar, Belediyeler, Ġl Özel Ġdaresi OSĠBġ, Sağlık Müdürlüğü 2013 3 1 Ġlkyardım Hizmeti Verecek Sağlık Tesisleri Turizm alanlarında kolay ulaĢım imkanları olan uygun noktalarda gerekli müdahale yapılabilecek donanıma sahip sağlık tesislerinin kurulması, Ġl Sağlık Müdürlüğü, 2013 4 3 Telefon ve Ġnternet Hizmetleri Acil durumlarda ilgili birimlere ulaĢma hızı, ihtiyaçlar nispetinde uzaktan yönetim, istendiği anda arayabilme imkanının bilinirliği, ĠletiĢim ġirketleri 2013 5 1 UlaĢım ve Yol Ağları Turizmin en temel ihtiyaçlarından biri olan ulaĢımda yurt içi veya yurtdıĢından gelenler için ve tur organizatörleri için ilk tercih edilen hava ulaĢımından sonra alana bağlantılı yollar ve bu yolların Karayolları Bölge Müdürlüğü, Belediyeler, Kaymakamlıklar, Ġl Özel Ġdaresi 2014 77 2 0 1 3 2 0 1 4 2 0 1 5 2 0 1 7 Bütçesi ve Finans kaynağı 2 0 1 9 2 0 2 1 2 0 2 3 Göstergeler kalitesinin artırılması, 6 1 Güvenlik Alanda karĢılaĢılabilecek her türlü olumsuzluğa en kısa sürede müdehale edilebilmesi, mümkünse olmadan önce önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması; kalıĢ süresini uzatmakta ve tekrar ziyaret etme sebebi olmaktadır, Jandarma, 7 1 Kurtarma ekipleri Faklı turizm etkinlikleri sırasında yaĢanabilecek olumsuzluklarda müdehale etmek üzere konusunda teknik eğitim almıĢ uzman ve deneyimli ekiplerin oluĢturulması, Ġl Afet Acil Durum Müdürlüğü 8 2 Yönlendirme levhalarının yerleĢtirilmesi Konaklama, barınma, yemek-içmek, su, iletiĢim, sağlık, güvenlik, park yeri vb. her türlü ihtiyaç için uygun alanlarda iĢaret levhalarının yerleĢtirilmesi, Belediyeler, Kaymakamlıklar, OSĠBġM. 9 1 Botanik gezi güzergahları Zengin biyolojik çeĢitlilik alanlarda en uygun güzergahlarının tespiti taĢıyan gezi OSĠBġM Üniversite, 2014 10 2 Yaban hayatı izleme alanları Profosyonel turistlerin tercih ettiği ve sabır isteyen bu tür faklı deneyimler uygun alanlarda planlandığında ve yöreye has diğer etkinlikler ile bütünleĢtirildiğinde ekoturizm çeĢitliliği sağlanmıĢ olacaktır, OSĠBġM Üniversite 2014 11 3 Yardımcı diğer tesisler Uygun alanlarda rekreasyon ve spor amaçlı tesislerin de yapılması OSĠBġM Belediyeler, Kaymakamlıklar 2013 78 AKUT 2013 2014 2014 12 2 Sportif olta balıkçılığı yapılabilecek faklı alanların kombinasyonu Hem deniz hem akarsular yönünden zengin olan ilin bu iki değeri kombine ederek faklı deneyimler sunması turizm açısından kazanç olabilir, OSĠBġM., Ġl Gıda Tarım Hayvancılık Müd., Ġl Kültür ve Turizm Müd. 2014 13 2 Manzara seyir teraslarının yapılması Ġlde ulusal ve uluslararası bilinirliği olan ve farklı rotalardan ulaĢım ve seyir imkanı veren noktalarda hem dinlenme hem de fotoğraf çekimi yapılabilecek seyir teraslarının yapılması Belediyeler, Kaymakamlıkl ar,Muhtarlıkla r, OSĠBġM. 2013 6.3. ENVANTER, ÜRÜN OLUŞTURMA, ÜRÜN ÇEŞİTLENDİRME VE GELİŞTİRME, SERTİFİKALANDIRMA, TANITIM VE PAZARLAMANIN YAPILMASI Amaç: mevcut ekoturizm ürünlerinin ortaya çıkarılması, geliştirilmesi, tanıtımı ve pazarlamasını yapmak. Eylem no Öncelik Eylem 1 1 Açıklama Yapacak kişi ve kuruluşlar İşbirliği ortakları Süresi Başlangıç tarihi Kültürel ürün envanteri ürünleri sunuma hazır hale getirme Geleneksel hayat tarzı, kültüre iliĢkin olarak doğadan toplanan, üretilen gıda maddeleri veya doğal materyalden üretilen el sanatları vb. Değerlerin tespiti, satılabilir hale getirilmesi, sözlü değerlerin envanteri, bunların turizme sunulabilir hale getirilmesi. GTH Ġl Müd., OSĠBġM,Muhta rlıklar, HEM, 79 Dernekler, üniversiteler 2014 2 0 1 3 2 0 1 4 2 0 1 5 2 0 1 7 Bütçesi ve Finans kaynağı 2 0 1 9 2 0 2 1 2 0 2 3 Göstergeler 2 1 Bilgi alma ve danıĢma büroları oluĢturma Ġlde ulaĢılması kolay noktalarda gelen yerli ya da yabancı turistin Ģehirdeki turizm olanakları hakkında bilgi alabileceği bürolar açılması Kültür ve Turizm Müd, Belediyeler 3 2 Yerel tanıtım-pazarlama projelerinin desteklenmesi ÇeĢitli fonların, yapılacak projelere finansal destek vermesi KUDAKA, DOKAP 4 1 Reklam ve tanıtım faaliyetleri Yoğun bir Ģekilde reklam faaliyetleri baĢlatmak Basın, Fuarlar 5 1 Yöreye özgü ürünler satan küçük iĢletmelerin desteklenmesi Resmi ya da özel organizasyonlar ve turlar sırasında bu tür iĢletmelerin konuklar tarafından ziyaretinin planlanması ORKÖY, 2013 STK 2013 KUDAKA GTH Ġl Müd 80 2013 2013 6.4 . iZLEME VE DEĞERLENDİRMEYE YÖNELİK EYLEMLER Amaç: ekoturizm faaliyetlerinin izlenmesine ilişkin kriterlerin belirlenmesi, izlemenin yapılması, raporlama, değerlendirme ve geri bildirimlerin yapılması. Eylem Açıklama Yapacak kişi ve kuruluşlar İşbirliği ortakları Süresi Eylem no Öncelik Başlangıç tarihi 1 1 DeğiĢimin sınırlarının belirlenmesi Doğal ve kültürel değerleri etkileyen tüm turizm faaliyetlerinin kabul edilebilir değiĢimin sınırlarının belirlenmesi, bu çalıĢmanın hedefi yöresel düzeyde kabul edilebilir sınırların tespitidir. OSĠBġM, Üniversiteler, Kültür ve Turizm Md. 2 1 Çevresel etkilerin izlenmesi Yapılan faaliyetler sonucu çevrede meydana gelen değiĢimlerin izlenmesi, OSĠBġM, ÇġM 2014 3 3 Ekonomik etkilerin izlenmesi Turizmin getirileri ve giderlerinin faydazarar iliĢkilerinin izlenmesi TSO 2014 4 3 Sosyal ve kültürel etkilerin izlenmesi Yörede meydana gelebilecek sosyal ve kültürel etkilerin izlenmesi, Valilik 2014 5 1 Sürdürülebilirliğin izlenmesi Sürdürülebilir turizm faaliyetlerinin uygulama yöntemlerinin izlenmesi OSĠBġM, 2014 6 1 Ġzlemenin raporlama, değerlendirme ve geri bildirimlere dönüĢtürülmesi Çevresel, ekonomik, sosyal, kültürel ve sürdürülebilir etkilerin izlenmesi sonucu ortaya çıkan etmenlerin değerlendirilmesi, raporlanması, olumsuzlukların çözüm yollarının aranması ve uygulamacıların ortak karar alabilme mekanizmalarını geliĢtirmeleri, OSĠBġM, Üniversiteler, Kültür ve Turizm Md. 2014 81 WWF, Dernekler 2014 2 0 1 3 2 0 1 4 2 0 1 5 2 0 1 7 Bütçesi ve Finans kaynağı 2 0 1 9 2 0 2 1 2 0 2 3 Göstergeler ONAY SAYFASI: ĠĢ birliği yapılan ortaklar kamu kurum ve gönüllü kuruluĢları olması nedeniyle, il de bu onay Valiye açılmalıdır. Nedeni; 5442 Sayılı Kanuna istinaden planın resmiyet kazanması hem de emir niteliğine kavuĢması için. HAZIRLAYAN ………….. Ġli Doğa Koruma ve Milli Parklar ġube Müdürü KONTROL EDEN …………. Bölge Müdürlüğü/ …………../ ………… ġube Müdürü Uygun Takdim ……….……… Bölge Müdürü ..…………………. Vali Yardımcısı Doğa Turizmi Master Planının uygulanması UYGUNDUR ………………. VALĠ HAZIRLAYAN: AR-GE ġube Müdürlüğü 2013, (Hasan SADAY, Ümit Nabi ÜLKÜTAġIR, Haluk AKGÖNÜLLÜ) 82