DSÖ Avrupa Bölgesi`nde Leishmaniasis durumu

Transkript

DSÖ Avrupa Bölgesi`nde Leishmaniasis durumu
DSÖ Avrupa Bölgesi’nde
Leishmaniasis durumu
Bu bilgi kitapçığı, altı
bölümden oluşmaktadır
ve halk sağlığı alanında
çalışanlara yönelik olarak
hazırlanmıştır.
2.Leishmania
tatarcık
vasıtasıyla
bulaşır
Hastalık nasıl bulaşır?
Risk faktörleri
nelerdir?
3.Leishmaniasis
hastalığının özellikleri
Belirtileri nelerdir ve
nasıl tedavi edilebilir?
4.Leishmaniasis
önlenebilir bir
hastalıktır
Korunmak için ne gibi
önlemler alınabilir?
5.DSÖ neler yapıyor?
DSÖ, bu konuda ne
yapıyor ve nasıl destek
alabilirsiniz?
6. Daha ayrıntılı bilgi için
Daha ayrıntılı bilgiyle
etkin önleme ve
kontrol faaliyetleri ile
ilgili kılavuzlara nasıl
ulaşabilirsiniz?
© DSÖ
1. Leishmaniasis
Avrupa'da
görülmektedir
Avrupa ülkelerinde
riskler nelerdir?
Önemli mesajlar

Leishmania, enfekte dişi tatarcıkların sokması ile insanlara bulaşan
parazitik bir protozoandır. Leishmaniasisin üç klinik formu vardır:
Visseral (hastalığın en ciddi formu), kutanöz (en yaygın form) ve
mukokutanöz.

Leishmaniasis, ihmal edilmiş ve bildirimi yetersiz yapılan bir hastalıktır.
Leishmaniasis hastalık yükü, DSÖ Avrupa Bölgesi'nde yer alan pek çok
ülkede yeterince önemsenmemektedir.

İsrail, Türkiye, Türkmenistan ve Özbekistan Bölgede toplam vaka
sayısının yaklaşık % 80'ine tekabül eden kutanöz leishmaniasisten en
çok etkilenen ülkelerdir. Visseral leishmaniasis, özellikle Arnavutluk,
Gürcistan, İtalya ve İspanya'da görülmektedir.

Leishmaniasis genellikle yoksul insanları etkiler ve malnütrisyon,
nüfusun yer değiştirmesi, kötü koşullarda barınma, zayıf bağışıklık
sistemi ve diğer kaynakların yetersiz olmasıyla ilişkilendirilir.

Hastalık; ormanların yok edilmesi, baraj inşası, sulama planları,
kentleşme ve iklim değişikliğinin neden olduğu çevresel değişimlerle
yakından ilişkilidir.

Leishmaniasis, tedavi edilebilir ve iyileştirilebilir bir hastalıktır.
1. Leishmaniasis, Avrupa'da görülmektedir
Leishmaniasis, DSÖ Avrupa Bölgesi'nde yer alan pek çok
ülkede ihmal edilmiş ve bildirimi yetersiz yapılan bir hastalık
olması nedeniyle hastalık yükü yeterince önemsenmeyen
bir hastalıktır. Hastalığın insidansı ve dağılımı; parazit
türlerinin özelliklerine, bulaş alanlarının yerel ekolojik
özelliklerine ve insan davranışlarına göre değişiklik gösterir.
Ev köpekleri, tilki, gerbil ve çakal rezervuar konakları
arasında yer almaktadır. Bölgesel visseral and kutanöz
leishmaniasis insidansının, leishmaniasisin küresel hastalık
yükünün % 2'sinden az olduğu tahmin edilmektedir.
Hastalığın üç ana formu
mukokutanöz ve visseral.
bulunmaktadır:
Kutanöz,
En yaygın form olan kutanöz leishmaniasis, dünya
genelindeki vakaların %95'inin sebebini oluştururken bu
vakalara esas olarak Akdeniz havzası, Orta Asya, Amerika
kıtaları ve Orta Doğu'da rastlanmaktadır. DSÖ Avrupa
Bölgesi'nde yer alan İsrail, Türkiye, Türkmenistan ve
Özbekistan toplam vaka sayısının yaklaşık % 80'ine tekabül
eden hastalığın bu türünden halihazırda en çok etkilenmiş
ülkelerdir. Balkanlar, Güney Kafkasya ve Orta Asya da
etkilen alanlar arasında yer almaktadır. DSÖ Avrupa
Bölgesi'nde etkenler büyük ölçüde L. major, L. tropica ve
L.infantum’dur. Avrupa'da kutanöz leishmaniasis için ana
vektörler Phlebotomus sergenti ve Ph.Papatasidir.
Mukokutanöz leishmaniasis vakalarının % 90'ı Çok Uluslu
Bolivya Devleti, Brezilya ve Peru’dan bildirilmektedir.
Visseral leishmaniasis (kala-azar olarak da bilinir), Hint
yarımadası ve Doğu Afrika'da endemiktir. Kıtanın güney
ve batı kısımları ile Balkanlar, Orta Asya, Güney Kafkasya
ve Türkiye gibi ülkelerden bildirimi yapılan Avrupa'da,
visseral leishmaniasis'e genellikle L. infantum neden olur.
Bu vakaların büyük bir kısmı (yaklaşık %75'i) Arnavutluk,
Gürcistan, İtalya ve İspanya'da görülmüştür. 1990'lı
yılların ortası ile 2007 yılı arasında Gürcistan'da özellikle 5
yaş altı çocuklarda visseral leishmaniasis vaka sayısı,
dokuz kattan fazla artarak 180 olmuştur. Ancak son
yıllarda visseral leishmaniasis tanısı alan yetişkin hasta
sayısı artış göstermiştir. Ayrıca antiretroviral tedaviler
arttırılmadan önce HIV ile koenfeksiyon olduğu
görülmüştür. İnsan leishmaniasisi, Güney Avrupa'nın bazı
kısımlarında yeniden ortaya çıkan bir sorundur ve visseral
leishmaniasis prevelansı istikrarlı bir şekilde artış
göstermektedir (Şekil 1).
Şekil 1. DSÖ Avrupa Bölgesi'nde endemik ve endemik olmayan visseral leishmaniasis alanları
2. Leishmania, tatarcık vasıtasıyla bulaşır
Leishmaniasis, parazitik protozoa Leishmania türlerinin
neden olduğu ve enfekte dişi tatarcıkların sokmasıyla
insanlara bulaşan bir dizi hastalığı tanımlamaktadır. Memeli
hastalığıdır ve kemirgenler ile köpekgiller ailesi gibi
zoonotik rezervuar konaklardan bulaşır. Rezervuar konaklar
arasında yer alan evde beslenen köpekler, veteriner
hekimlik açısından büyük önem taşımaktadır.
L. infantum anneden çocuğa, dişi köpekten yavrusuna ve
ortak kullanılan şırınga vasıtasıyla bulaşabilir.
Avrupa Bölgesi'nde etkeni L. infantum olan visseral ve
kutanöz leishmaniasis ile ilgili kanıtlanmış ve şüphelenilen
en önemli vektörler arasında Ph. alexandri, Ph. kandelakii,
Ph. balcanicus, Ph.turanicus, Ph. halepensis, Ph. syriacus,
Ph. longiductus, Ph. perfiliewi, Ph. perniciosus, Ph. ariasi,
Ph. tobbi, Ph. transcaucasicus ve Ph. neglectus yer
almaktadır. Kutanöz leishmaniasis te ise etkenler genellikle
L. major, L. tropica ve L. infantum’dur. L. tropica'nın etken
oluğu antroponotik kutanöz leismaniasis'in ana vektörü
Ph.sergenti'dir. Ph. papatasi ise, L.major'un sebep olduğu
zoonotik kutanöz leishmaniasis'in esas vektörüdür.
Leishmania enfeksiyonu ile ilgili üç temel risk faktörü;
sosyoekonomik koşullar, nüfus hareketliliği ve iklim
değişikliğidir.
Yoksulluk gibi sosyoekonomik koşullar, leishmaniasis riskini
artırır. Yetersiz barınma ve ev içi hijyen koşulları (örn; atık
yönetiminin olmaması, açık kanalizasyon), tatarcıkların
üreme ve dinlenme alanlarını ve tatarcıkların insanlara
erişim olanağını arttırabilir. Tatarcıklar, kan kaynağı
bakımından zengin oldukları için kalabalık meskenleri
severler. Açık havada ya da yerde uyumak da riski artırabilir.
Malnütrisyon,
enfeksiyonun
visseral
leishmaniasis
enfeksiyonuna ilerlemesine sebep olur.
Leishmaniasis salgınları, genelde insanların göç ederek ve
taşınarak bulaş döngüsünün olduğu yerlere gitmesine
neden olan nüfus hareketliliği ile ilişkilendirilir. Geniş
çapta ormanların yok edilmesi, önemli bir faktördür:
Evvelden orman olan alanlara yerleşmiş insanlar,
vakaların hızla artmasına yol açabilecek tatarcıkların
üreme alanlarına komşu hale gelebilirler. Kentleşme de
bir risk faktörüdür.
Leishmaniasis üzerine, iklim değişikliğinin de çok önemli
etkisi vardır.
 Sıcaklık, yağış ve nem oranlarındaki değişimler;
dağılımlarını, hayatta kalma sürelerini ve popülasyon
büyüklüklerini değiştirerek tatarcıklara ve rezervuar
konaklara etki edebilir.
 Sıcaklık değerlerinde yaşanan küçük dalgalanmalar,
daha önce hastalığın endemik olmadığı alanlarda
parazit bulaşına neden olabilen Leishmania
protozoa'nın tatarcıklardaki gelişim döngüsü üzerinde
ciddi etkiler oluşturabilir.
 Kuraklık, kıtlık ve sel felaketleri, insanların Leishmania
bulaşı olan alanlara taşınmasına ve göç etmesine
sebep olabilir.
3. Leishmaniasis hastalığının özellikleri
Leishmania ile enfekte olan pek çok insanda hastalık
meydana gelmez. Avrupa'da leishmaniasisin iki formu
görülmektedir.
 Kutanöz leishmaniasis: En yaygın form olan kutanöz
leishmaniasis, vücudun maruz kalan kısımlarında
ülserlere neden olur ve hayat boyu kalıcı yaralar ve ciddi
sakatlıklar bırakır.
 Visseral
leishmaniasis: Tedavi edilmezse ölümle
sonuçlanır. Düzensiz ateş nöbetleri, kilo kaybı, dalak ve
karaciğer büyümesi ve anemi ile karakterizedir. Bu form
genellikle belirti vermez. Malnütrisyon, bağışıklık
sisteminin baskılanması ve HIV enfeksiyonu, hastaları
bu hastalığa yatkın hale getirir.
© CDC/Dr D.S. Martin
Leishmaniasis, tedavi edilebilir ve iyileştirilebilir bir
hastalıktır. Erken teşhis ve etkin tedavi ile olası sakatlık ve
ölümlerin önüne geçilebilir. Leishmaniasis tedavisi,
hastalığın formuna ve ilgili parazit türlerine bağlı olarak
değişiklik gösterir. Özellikle visseral leishmaniasis'e yönelik
oldukça etkili ve güvenli anti-leishmanial ilaçlar
bulunmaktadır ve bu ilaçlara erişim imkanı günden güne
artmaktadır. Leishmaniasis teşhisi konan tüm hastaların,
vakit kaybetmeden ve eksiksiz bir şekilde tedavi edilmeleri
gerekir.
4. Leishmaniasis önlenebilir bir hastalıktır
Leishmaniasis'in önlenmesi ve kontrol altına alınabilmesi
kombine müdahale stratejileri gerektirir çünkü hastalık
bulaşı; insan konak, parazit ve tatarcık vektörü ve bazı
vakalarda hayvan rezervuarın bulunduğu karmaşık
biyolojik sistemlerde gerçekleşir. Önemli stratejiler arasında
şunlar yer almaktadır:
 Taşıdıkları hastalığın bulaşını azaltmak ya da sona
erdirmek amacıyla tatarcıkların özellikle ev içi koşullar
altında sinek kovucuların, insektisit emdirilmiş cibinlikler
© iStockphoto
ve kişisel korunma yöntemleriyle kontrol altına alınması,
 Karmaşık bir yapıda olan ve bulunduğu koşullara uygun
hale getirilmesi gereken rezervuar konakların kontrol
altına alınması,
 Etkin halk sağlığı hazırlılıklığı ve müdahalesi için önemli
olan etkili bir hastalık sürveyansı,
 Duruma özel iletişim stratejileri, önemli paydaşlarla
işbirliği ve diğer vektörle bulaşan hastalık kontrol
programlarıyla toplumun bu konuya yaklaşımını
değiştirmede önemli bir rolü olan sosyal mobilizasyon ve
ortaklıklar.
5. DSÖ neler yapıyor?
DSÖ, leishmaniasis kontrolü ile ilgili çalışmalara
 hastalığın önlenmesi ve kontrolüne yönelik olarak
uygulamaların izlenerek kanıta dayalı politika kılavuzları
hazırlayıp stratejiler geliştirerek ve standartlar
belirleyerek,
 salgınlara karşı önceden hazırlıklı olmak ve salgın
anında müdahale etmek amacıyla sürdürülebilir, etkin
sürveyans sistemleri ile programlarının oluşturulması
konularında ulusal leishmaniasis kontrol programlarını
destekleyerek,
 hastalığın önlenmesi ve tedavisine yönelik sağlık
hizmetlerine herkesin erişebilmesini teşvik ederek,
 ilgili ortaklar, paydaşlar ve diğer kurumlar arasındaki
işbirliği ve koordinasyonu güçlendirerek ve
 güvenli, etkili ve uygun fiyatlı ilaçlar, tanı araçları ve
aşılar da dahil olmak üzere etkili bir leishmaniasis
kontrolü ile ilgili araştırmaları teşvik ederek destek
olmaktadır.
Dünya Sağlık Asamblesi'nin almış olduğu WHA60.13
(2007) sayılı karar ve DSÖ Leishmaniasis Kontrolü
Uzmanlar Komitesi'nin
raporunda, DSÖ
Avrupa
Bölgesi'nde hastalık yükü ile ilgili güncel bilgilere acil
derecede ihtiyaç duyulduğunun ve bölgesel ile ulusal
düzeyde bu hastalık ile baş edilebilmesi için gerekli
politika ve stratejilere zemin hazırlanması gerektiğinin altı
çizilmiştir. Gürcistan, Tacikistan ve Özbekistan'da visseral
ve kutanöz leishmaniasis ile ilgili yerel epidemiyolojik
araştırmaları yapılmaktadır.
Vektörle bulaşan hastalık nedir?


Vektörle bulaşan hastalıklar, insan popülasyonunda yer alan patojenlerin neden olduğu hastalıklardır.
Bu hastalıklar, vektörler tarafından yayılır. Vektörler; insandan insana veya hayvanlardan insanlara patojen bulaştırabilen
canlı organizmalardır.
Vektörlerin birçoğu, enfekte konaklardan (insan ya da hayvan) kan emdikleri esnada patojenleri de yutan ve bunları daha
sonra kan emdikleri sırada yeni konaklara taşıyan kan emici böceklerdir.
Sivrisinekler, en çok bilinen hastalık vektörleridir. Diğer vektörler arasında bazı kene, sinek, tatarcık ve pire türleri yer
almaktadır.
© DSÖ


6. Daha ayrıntılı bilgi için
DSÖ dokümanları
1. Berg H van den, Velayudhan R, Ejov M. İstilacı sivrisinek vektörlerinin ve yeniden ortaya çıkan vektörle
bulaşan hastalıkların sürveyansı ve kontrolüne yönelik bölgesel çerçeve 2014–2020. Kopenhag: DSÖ
Avrupa Bölge Ofisi; 2013
(http://www.euro.who.int/en/health-topics/communicable-diseases/vector-borne-and-parasiticdiseases/publications/2013/regional-framework-for-surveillance-and-control-of-invasive-mosquitovectors-and-re-emerging-vector-borne- diseases,-20142020).
2. Leishmaniasis'in kontrolü. DSÖ Leishmaniasis Kontrolü Uzmanlar Komitesi'nin toplantı raporu, Cenevre,
22–26 Mart 2010. Cenevre: Dünya Sağlık Örgütü; 2011 (DSÖ Teknik Rapor Dizisi, No. 949;
http://www.euro.who.int/en/health-topics/communicable-diseases/vector-borne-and-parasitic-diseases/
leishmaniasis/policy).
3. Leishmaniasis ve HIV koenfeksiyonu. Cenevre: Dünya Sağlık Örgütü; 2014
(http://www.who.int/leishmaniasis/burden/hiv_coinfection/burden_hiv_coinfection/en).
4. Leishmaniasis. Bilgi formu No. 375. Cenevre: Dünya Sağlık Örgütü; 2014
(http://www.who.int/mediacentre/factsheets/fs375/en/).
5. Leishmaniasis kontrolü ile ilgili stratejik çerçevenin ana hatlarının belirlenmesi. DSÖ toplantı raporu, Tiflis,
Gürcistan, 16-18 Nisan 2013. Kopenhag: DSÖ Avrupa Bölge Ofisi; 2014
(http://www.euro.who.int/en/health-topics/communicable-diseases/hivaids/publications/2014/outlining-astrategic- framework-on-leishmaniasis-control).
6. Leishmaniasis kontrolü ile ilgili Dünya Sağlık Asamblesi'nin almış olduğu WHA60.13 sayılı karar.
On altıncı Dünya Sağlık Asamblesi, Cenevre, 14–23 Mayıs 2007. Kararlar ve ekler. Cenevre:
Dünya Sağlık Örgütü; 2007: 63–66 (WHASS1/2006–WHA60/2007/REC/1;
http://www.who.int/leishmaniasis/resolutions/en/).
Dış kaynaklar
1. Arce A1 ve ark. Leishmaniasisi'in İspanya'da yeniden ortaya çıkışı: 2009 ile 2012 yılları arasında
Madrid'de görülen salgın Eurosurveillance. 2013;18(30):20546
(http://www.eurosurveillance.org/ViewArticle.aspx?ArticleId=20546).
2. Alvar J ve ark. Dünya genelinde leishmaniasis ve küresel insidans tahminleri. PLoS ONE.
2012;7(5):e35671.
(http://www.plosone.org/article/info%3Adoi%2F10.1371%2Fjournal.pone.0035671).
3. Assimina Z, Charilaos K, Fotoula B. Leishmaniasis: Göz ardı edilmiş bir halk sağlığı sorunu. Health Science Journal.
2008;2(4):196-205
(http://www.hsj.gr/volume2/issue4/3Leishmaniasis196-205.pdf).
4. Dujardin J ve ark. Vektörle bulaşan hastalıkların yayılımı ve leishmaniasis hastalığının ihmal edilmesi,
Avrupa Yeni Ortaya Çıkan Enfeksiyon Hastalıkları. 2008;14(7):1013-18
(http://wwwnc.cdc.gov/eid/article/14/7/pdfs/07-1589.pdf).
5. Tatarcık haritalaması. Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi [internet sitesi]. Stokholm: Avrupa
Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi; 2013
(http://www.ecdc.europa.eu/en/healthtopics/vectors/vector-maps/Pages/VBORNET_maps_sandflies.aspx).
6. Gramiccia M ve ark. 1982 ile 2012 yılları arasında İtalya'daki visseral leishmaniasis hastalık yükü: 1989
ile 2009 yılları arasında ortaya çıkan çok yıllı salgınlar ile ilgili retrospektif bir analiz. Eurosurveillance.
2013;18(29):20535 (http://www.eurosurveillance.org/ViewArticle.aspx?ArticleId=20535).
7. Ready PD. Leishmaniasis'in Avrupa'da yeniden ortaya çıkışı. Eurosurveillance.
2010;15(1):19505
(http://eurosurveillance.org/images/dynamic/EE/V15N10/art19505.pdf).
DSÖ Avrupa Bölgesi'nde Leishmaniasis durumu
DSÖ Avrupa Bölge Ofisi
UN City, Marmorvej 51
DK-2100 Kopenhag Ø, Danimarka
http://www.euro.who.int

Benzer belgeler