1 kısa haberler - Vizyon Anadolu
Transkript
1 kısa haberler - Vizyon Anadolu
KISA HABERLER 1 KISA HABERLER 2 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 3 KISA HABERLER 4 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 5 KISA HABERLER 6 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 7 KISA HABERLER 8 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 9 KISA HABERLER 10 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 11 KISA HABERLER 12 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 13 KISA HABERLER 14 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 15 EDİTÖR'DEN EDİTÖR'DEN [email protected] EROL SUNAT SAYI: 35 • MAYIS / HAZİRAN 2014 Beyazıt Mah. Sultan Cem Cad. A Plaza A-Blok No:35 Kat:4/403 | KONYA/TÜRKİYE TEL: +90 332 320 25 62 - 63 FAX: +90 332 320 25 64 www.konyavizyon.org • www.medyafgroup.org • www.vizyonkonya.com Süreli Yayın / Kültür, Sanat ve Yaşam Dergisi / Yerel / KONYA İki ayda bir yayınlanır MEDYA F GROUP YÖNETİM KURULU BAŞKANI Volkan ÇAKIR MEDYA F GROUP ADINA İMTİYAZ SAHİBİ Funda ÇAKIR YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Funda ÇAKIR GÖRSEL YÖNETMEN Vahdet KARAKAYA REKLAM VE YAYIN KOORDİNATÖRÜ Emine HARMANKAYA CREATİVE DOODLES Vahdet KARAKAYA FOTOĞRAF Volkan ÇAKIR OFİS SORUMLUSU Günay SATILMIŞ KATKIDA BULUNANLAR ÜÇ AYDA, ÜÇ AYRI ORGANİZASYON! Sevgili Konya Vizyon Dergisi Okurları; 2014 yılının ilk yarısında, üç ayda, üç ayrı organizasyon gerçekleştirerek, 35. sayımızda sizlerle birlikteyiz. Dilerseniz bu üç organizasyondan bilgiler sunalım sizlere; 4. Hoşgörü ve Barış Vizyon ödüllerimiz 1 Mart 2014 gecesinde Rixos Otel'de sahiplerini bulurken, Vizyon gecemiz, tam anlamıyla bir yıldızlar geçidine sahne oldu. Vizyon gecesine gelenler, unutulmayacak bir gece yaşadılar. Her sene iple çekilen, özlenen, merakla beklenen gece, sanıyorum sunucusundan sanatçılarına ve geceye katılan misafirlerimizle bambaşka bir gece olarak, hafızalardaki yerini aldı. Vizyon gecesinden bir buçuk ay sonra, Anadolu'nun ilk ve tek Düğün Hazırlıkları ve Evlilik Festivali olma özelliğini taşıyan DÜĞÜNFEST'in üçüncüsü bir çok firmanın katılımı ile Dedeman Otel'de 23-24-25-26 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirildi. DÜĞÜNFEST'ten bir ay sonra Mayıs ayı içerisinde ise Konya'da yine bir ilki gerçekleştirdik. 25-26-27 Mayıs 2014 tarihleri arasında özel ve devlet kurumları ile birlikte Kreşlerden Anaokullarına, İlkokullardan Liselerimize ve Üniversitelerimize kadar uzanan geniş bir yelpaze içerisinde Dedeman Otel'de "Anne, Çocuk ve Eğitim Günleri" düzenledik. Bu birbirinden güzel ve renkli üç etkinlik sonrasında, yepyeni ve Konya Vizyon anlayışına ve tarzına uygun yeni dergi kapağımız ve içeriğimizle sizlerin karşısındayız. Konya Vizyon Dergisini yeni haliyle de çok beğeneceğinizi umuyoruz. Konya'nın en büyük Sivil Toplum Kuruluşlarının başında gelen Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanlığını kazanan Lokantacılar Odası Başkanı Ali Osman Karamercan'ı artık Konya'da bir fenomen olan Kırmızı Koltuk'ta misafir ettik. Erol SUNAT HUKUK DANIŞMANI Av. Faik BİRİŞİK YAYIN KURULU Prof. Dr. Yusuf KÜÇÜKDAĞ, Prof. Dr. Hakkı GÖKBEL, Doç. Dr. Caner ARABACI, Erol SUNAT, Uzman Ahmet AYTAÇ, Bekir ŞAHİN, Mehmet Ali UZ, Funda ÇAKIR, Volkan ÇAKIR, Sefa MUNGAN, Kazım ÖZTOKLU, Yaşar TOY, Muhammed IŞIK, BASKI Ölçü Ofset | Büsan Özel Organize Sanayi Bölgesi Demir Cad. 10675. Sk. No:45 Karatay / KONYA Tel: 0 332 345 42 36 | Fax: 0 332 345 27 94 HAZİRAN / 2014 DAĞITIM EKİN Kurye Aracılık Hizmetleri 0 332 236 36 12 MAYIS / HAZİRAN 2014 Bu sayımızda, Konya Valisi Sayın Muammer Erol'la yapmış olduğumuz röportajla birlikte bir başka yenilik olarak Vizyondakiler adı altında yeni bir sayfayı sizlerle buluşturuyoruz. Bundan böyle her sayımızda Konya Vizyonuna çıkan dört ismi bu sayfamızda sizlerle buluşturacağız. Sevgili Okurlar, bir önceki sayımız 30 Mart 2014 Mahalli İdareler seçimleri öncesinde sizlere sunulmuştu. Bu sayımız ise seçim sonrasında sizlerle buluşuyor. Büyükşehir Belediye Başkanlığına üçüncü kez seçilen Sayın Tahir Akyürek'i, Karatay Belediye Başkanlığına 3.kez seçilen Sayın Mehmet Hançerli'yi, Selçuklu Belediye Başkanlığına 2. kez seçilen Sayın Uğur İbrahim Altay'ı ve Meram Belediye Başkanlığına seçilen Sayın Fatma Toru Hanımefendiyi kutluyor ve kendilerine başarılar diliyoruz.. Süper Ligde kalma başarısı gösteren ve gelecek sezonlar için bizlere umut veren Konyasporumuzla Süper Ligde yolumuza devam etmek, inanın bambaşka bir duygu. Konya Vizyon Dergisi olarak, her sayımızda dergi dünyasının keşfedilmek için bekleyen yeni konularına ve alanlarına sizleri götürme arzusundayız. Konya'nın vizyonuna, kültürüne ve şehrimize katkı adına pişirilen çorbada bir fiske tuz olabilirsek, ne mutlu bize diyoruz!... 36. sayımızda buluşmak dileğiyle... Bu Şehirle Yaşayın!.. 16 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 17 KISA HABERLER 18 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 19 KISA HABERLER İÇİNDEKİLER 32 Sayı: 35/2014 HER AY 20 KISA HABERLER Mayıs ve Haziran ayındaki gelişmeler 116 TEKNOLOJİ HTC One Max 119 UÇAK/TREN SEFERLERİ Konya/Ankara/İstanbul 120 SİNEMA/DVD Su ve Ateş YAZAR 56 EMİNE HARMANKAYA Herşeye ‘’Hayır’’ Diyen Çocuklar 58 PROF. DR. YUSUF KÜÇÜKDAĞ Türkiye Selçukluları Konyası’nda Tasavvufî Hayata Yön Veren Bazı Akımlar 64 BEKİR ŞAHİN Mevleviliği Kurumlaştıran Alim; Sultan Veled ve Divanı 72 EMİRHAN DOĞAN Hayatı Tasavvuf Müziği İle Yaşamak 96 MEHMET ALİ UZ Yok Olan Tarihi Bir Mahalle II 100 SEYİT KÜÇÜKBEZİRCİ Tahir Sakman Diyor ki; " -Tahir olmak da ayıp değil, Zühre olmak da" 110 KAZIM ÖZTOKLU Turizm ve Sosyal Medya 112 MUHAMMED IŞIK Konyaspor yolgeçen hanı olmasın… 20 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KIRMIZI KOLTUK ALİ OSMAN KARAMERCAN KISA HABERLER KONYA'NIN PERA PALASI GÜNCEL 28 BUNLARI BİLİYORMUYDUNUZ? 50 VİZYONDAKİLER 74 66 HAYVANAT BAHÇESİ 70 İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ 78 KARA TREN GECİKİR BELKİ HİÇ GELMEZ 86 PET SHOP 90 AYNALI KÖRÜK 92 İLK ECZANE Firdevs Eczanesi 98 BİN ÇEŞMELİ ŞEHİR 104 1S5C 108 TUZ GÖLÜ 38 82 YILDIZLAR GEÇİDİ 102 CANER ÇELİK Cennete uçtu gitti... MUAMMER EROL Konya Valisi KOLEKSİYONER 60 21 KISA HABERLER ANADOLU KARTALI EĞİTİM TATBİKATI KOMEK “ALTIN DOKUNUŞLAR – SELÇUKLU’DAN GÜNÜMÜZE” SERGİSİ AÇILDI KONYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ MESLEK EDİNDİRME KURSLARI’NIN “ALTIN DOKUNUŞLAR-SELÇUKLU’DAN GÜNÜMÜZE” İSİMLİ SERGİSİ 104 BRANŞTA 2014 ESERLE AÇILDI. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Konya’nın her alanda geliştiğini, güçlendiğini ve yeryüzünün en önemli şehirleri arasında yeniden kendine yer bulduğunu belirterek, Konya gelişiminin bir göstergesini de KOMEK’in ortaya koyduğunu söyledi. Konya Büyükşehir Belediyesi Meslek Edindirme Kursları’nın “Altın Dokunuşlar – Selçuklu’dan Günümüze” isimli sergisi açıldı. Büyükşehir Belediyesi Mevlana Kültür Merkezi’nde düzenlenen program, KOMEK İşaret Dili Kursu öğrencilerinin eşliğinde hep birlikte İstiklal Marşı’nın söylenmesiyle başladı. BAŞKAN AKYÜREK, ÖĞRENCİLERİN KARNE SEVİNCİNE ORTAK OLDU KONYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI TAHİR AKYÜREK, YUNUS EMRE İLKÖĞRETİM OKULU’NDA DÜZENLENEN KARNE GÜNÜNDE ÖĞRENCİLERE KARNELERİNİ DAĞITTI. Başkan Akyürek, gençlerin yaz tatillerini iyi değerlendirmelerini tavsiye etti ve belediyenin düzenlediği yaz okuluna beklediklerini söyledi. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, 2013-2014 eğitim öğretim yılının sona ermesi nedeniyle Yunus Emre İlköğretim Okulu’nda düzenlenen törene katıldı. Burada öğrencilerin yaz aylarını iyi değerlendirmesini isteyen Başkan Akyürek, öğrencileri, belediyenin yaz okullarına davet etti. Öğrencilerle tek tek ilgilenerek karnelerini ve gelecek hedeflerini dinleyen Başkan Akyürek, “2013-2014 eğitim yılını bugün kapatıyoruz. Çocuklarımızın karne heyecanına katılıyor, hayırlı olmasını diliyoruz. Çocuklarımız karne tatiline gidiyor. Tatili iyi değerlendirmelerini umuyoruz. Yaz tatili döneminde belediyelerimizin yaz okulları var. Yaz okullarına kayıtlarımız şu günlerde devam ediyor. Gençlik merkezlerimiz, kadınlar lokallerimiz, mesleki eğitim merkezlerimizin yanı sıra çocuklarımızın da yaz okullarına kayıt yaptırmalarını diliyoruz. Yaz aylarında da hem eğlensinler hem öğrenerek geçirsinler” dedi. 22 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 ANADOLU KARTALI EĞİTİM TATBİKATI TÜRKİYE’NİN EV SAHİPLİĞİNDE İNGİLTERE, İSPANYA, KATAR, ÜRDÜN VE NATO UNSURLARININ KATILIMIYLA SÜRÜYOR. Konya’da 3. Ana Jet Üs Komutanlığında 9 Haziran’da başlayan ve bu yıl ikincisi düzenlenen Anadolu Kartalı Eğitim Tatbikatı basın ve seçkin gözlemci günü, Hava Kuvvetleri Komutanı Hava Orgeneral Akın Öztürk, Katar Hava Kuvvetleri Komutanı Muhammed Al-Kemit Alkhayarein ile yabancı misyon temsilcilerinin katılımıyla yapıldı. Basın brifinginde konuşan Anadolu Kartalı Eğitim Merkezi (AKEM) Filo Komutanı Hava Pilot Binbaşı Hasan Saffet Çelikel, 2001 yılında kurulan AKEM’in dünyanın 3 eğitim merkezinden birisi olduğunu söyledi. Kırmızı ve Mavi Kuvvetler olarak ikiye ayrılan grupların basitten zora doğru bir senaryo dahilinde tatbikatta görev aldığını ifade eden Binbaşı Çelikel, “Komuta kontrol merkezi, radar operasyon odası, NATO Awacs ve tatbikata ilk kez katılan milli Havadan İhbar ve Kontrol Uçağı’ndan (HİK) alınan görüntüler ekrana yansıtılıyor. Burada uçakların bütün hareketlerini görebiliyor ve yönlendirme yapabiliyoruz” dedi. Tatbikata, Ürdün'e ait 3 adet F-16, Katar'a ait 4 adet Mirage 2000-5, İspanya'ya ait 6 adet F-18 ve 6 adet EF-2000, İngiltere'ye ait 6 adet EF-2000, Türk Hava Kuvvetlerine ait 11 adet F-4E 2020, 40 adet F-16, bir adet KC-135R Tanker, bir adet EW-7T Milli HİK, bir adet CN-235 ve bir adet C-160 ile NATO'ya ait AWACS uçağı katılıyor. BERA OTEL 4. ŞUBESİNİ ANKARA'DA AÇTI OTELİN AÇILIŞ PROGRAMINA ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI LÜTFİ ELVAN, AK PARTİ KONYA MİLLETVEKİLLERİ MUSTAFA KABAKCI VE MUSTAFA AKIŞ, İZMİR MİLLETVEKİLİ HAMZA DAĞ, KEÇİÖREN BELEDİYE BAŞKANI MUSTAFA AK, KOMBASSAN HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKANI HAŞİM ŞAHİN, HOLDİNG YÖNETİCİLERİ VE DAVETLİLER KATILDI. Törende konuşan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, "Bizler oldukça misafirperveriz ülke olarak, vatandaş olarak. Gelen konuğa gereken her türlü yardımı desteği veren bir toplumuz. Bu açıdan da baktığımızda, bizim açımızdan önemli olan gerçekten nitelikli iş gücü. Ben bugün burada Kombassan Holding yöneticilerine çok teşekkür etmek istiyorum. Türkiye’nin dört bir yanında onlarca işletmeleri var. Çok sayıda kardeşimize vatandaşımıza istihdam sağlıyorlar, başta Konya ve Karaman’da olmak üzere. İnşallah bu otelle birlikte yine hizmet zincirine devam edecek diye düşünüyorum. Ben Bera Otellerinin Ankara şubesi için hayırlı uğurlu olsun diyorum. İnşallah daha fazla istihdam daha fazla yatırım olur. Holding yöneticilerimizi kutluyorum. Türkiye’nin üretebildiği nitelikli iş gücü daha çok yatırım, daha çok üretim, daha çok istihdam diyorum” ifadelerini kullandı. KISA HABERLER KONYA’DA “YAŞASIN İKİ TEKER” PROJESİ BAŞLADI KONYA İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN BAŞLATILAN SAĞLIK İÇİN “YAŞASIN İKİ TEKER” PROJESİ BİSİKLET TURUYLA BAŞLADI. KONESOB YÖNETİMİNDEN VALİ EROL’A ZİYARET KONYA ESNAF VE SANATKARLAR ODALARI BİRLİĞİ (KONESOB) YÖNETİM KURULU BAŞKANI ALİ OSMAN KARAMERCAN, KONYA VALİSİ MUAMMER EROL’U ZİYARET ETTİ. Yapılan genel kurulun ardından kısa bir süre önce KONESOB başkanlığına seçilen Ali Osman Karamercan, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Konya Valisi Muammer Erol’u ziyaret etti. Valilik makamında gerçekleşen ziyarette konuşan Ali Osman Karamercan, 3 listenin yarıştığı seçimlerde genel kurul üyelerinin kendisi üzerinde karar kıldığını anımsattı. Karamercan, “Esnaf ve sanatkarımız için elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Konya esnafımızın kalkınması adına birlik ve beraberlik içinde çalışacağız” dedi. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Konya Valisi Muammer Erol, KONESOB yönetim kuruluna görevinde başarılar dileyerek, “Konya’ya gelen turistin konaklamasını sağlamız gerekli. Turistin, Mevlana Müzesi ziyaretinin yanı sıra şehirdeki diğer müze ve tarihi mekanları da görmesini sağlamalıyız. Bu konuda tur operatörlerine büyük görev düşüyor. Şehirde konaklayan ziyaretçi sayısı arttıkça Konya esnafının da kazancı elbette artacak” diye konuştu. İl Sağlık Müdürlüğü bahçesindeki etkinliğe, İl Sağlık Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hasan Küçükkendirci, sağlık müdürlüğü yöneticileri ile personelleri ve çok sayıda vatandaş bisikletleriyle katıldı. Proje hakkında bilgi veren İl Sağlık Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hasan Küçükkendirci, “Yaşasın iki teker” kampanyası projesiyle amaçlarının başta obeziteyle mücadele, kişilerin sağlıklı yaşama ulaşabilmesi için fiziksel aktivitelerini artırmak, bisiklete binme alışkanlığını tekrar kazanabilmek olduğunu söyledi. Türkiye’de birçok ilde olmayan bisiklet yollarının aktif olarak kullanılabilmesini sağlamak amacıyla “Yaşasın iki teker” kampanyasını başlattıklarını kaydeden Yrd. Doç. Dr. Küçükkendirci, “Sağlık Bakanlığımızın ve Halk Sağlığı Kurumumuzun yapmış olduğu çalışmalarda sağlıklı bir bireyin günde en az 10 bin adım atması talep ediliyor. Biz bisiklete binmeye daha aktif hale getirebilirsek, belki bu 10 bin adım kampanyasına daha büyük bir destek vermiş olabiliriz diye düşünüyoruz.” diye konuştu. Konuşmaların ardından etkinlik, bisikletleriyle Alaaddin Bulvarı, Mevlana Caddesi istikametinden Mevlana Türbesi’ni motorize 112 Acil ekiplerinin eşliğinde dolaşan katılımcıların, tekrar İl Sağlık Müdürlüğü bahçesine gelmesiyle sona erdi. ENGELLERİ KALDIRAN MAÇ MEDİCANA KONYA HASTANESİ PERSONELİ İLE AMPUTE FUTBOL TAKIMI DOSTLUK MAÇINDA KARŞILAŞTI. KAZANANI OLMAYAN MAÇTA HER İKİ TAKIM OYUNCULARINA DA MADALYA VERİLDİ. KONYA KÜLTÜRÜ GELECEK KUŞAKLARA AKTARILIYOR KONYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KOYUNOĞLU ŞEHİR MÜZE VE KÜTÜPHANESİ BÜNYESİNDE AÇILAN “KONYA YAŞAM KÜLTÜRÜ MÜZESİ”NDE GELENEKSEL BİR AİLE YAŞAMI ANLATILARAK KONYA’NIN KÜLTÜREL DEĞERLERİ GELECEK KUŞAKLARA AKTARILIYOR. Konya Büyükşehir Belediyesi Koyunoğlu Şehir Müze ve Kütüphanesi bünyesinde bulunan ve “Konya Yaşam Kültürü Müzesi” olarak düzenlenen İzzet Rasih Koyunoğlu'nun tarihi aile evi büyük ilgi görüyor. Konya’nın Selçuklulardan günümüze köklü kültür birikiminin gelecek kuşaklara aktarılması amaçlanan Konya Yaşam Kültürü Müzesi’nde, 100 yıl öncesinin Konya evinde bir ailenin geleneksel yaşamı anlatılıyor. Ziyarete gelenleri evin oğlu ve kızı geleneksel kıyafetlerle kapıda karşılarken Konya yaşam kültürü hakkında bilgi vererek geleneksel ikramlarda bulunuyor. Konyalılardan ve Konya dışından gelen gruplardan büyük ilgi gören müzede her Cumartesi İkindi Sohbetleri düzenleniyor. Konya Fikir, Sanat, Kültür Adamları Derneği ile ortaklaşa düzenlenen sohbetlerin ilkinde dernek başkanı Seyit Küçükbezirci, “Birinci Şehir Konya’nın Muhteşem Kültür Birikiminden Satırbaşları” konulu konuşma yaptı. Engelli dernekleriyle görüşerek talepleri doğrultusunda hareket eden hastane yönetimi, sosyal sorumluluk anlamında da çeşitli etkinlikler gerçekleştiriyor. Medicana Konya Hastanesi personeli ile Türk Telekom Konya Ampute Futbol takımı dostluk maçında karşılaştı. Bir halı sahada düzenlenen karma maçta engelliler ile sağlık personeli aradaki engelleri kaldırarak mücadele etti. Kazananı olmayan maçta futbolcular birbirini tebrik etti. Maç sonrası düzenlenen törenle Türkiye Sakatlar Derneği Konya Şube Başkanı Ahmet Mıhçı ile Medicana Konya Hastanesi Genel Müdürü Belgin Danış oyunculara madalya taktı. 23 KISA HABERLER TÜRKMENLER MOBİLYA YENİ MAĞAZASINI TANITTI Türkmenler Mobilya, Konya yolu üzerine açtığı yeni mağazasını basına tanıttı. Türkmenler markası ile yarım asrı yüzlkıyla geride bıraktıklarını söyleyen,Türkmenler Mobilya sahibi Mustafa Türkmen, yeni mağazalarının sadece Karaman'a değil, bölgeye hitap edeceğini söyledi. Yeni mağazalarının resmi açılışını Ramazan Bayramından sonra yapacaklarını belirten, 30 metrekare ile başladıkları iş hayatında beş tanesi Karaman'da, üç tanesi Konya'da olmak üzere sekiz mağazaları ile Karaman'a ve bölgeye hizmet ettiklerini söyleyen Mustafa Türkmen, " 2013 yılın son çeyreğinde doğduğumuz ve doyduğumuz güzel memleketimiz Karaman’ın kent olma yolunda bizimde bir katkımız olması amacıyla şu anda sizleri de misafir ettiğimiz yeni mağazamızı kurmaya karar verdik. Bu yeni mağaza ile müşteriden öte hepsi birer dostumuz olan Karamanlı hemşehrilerimize Türkiye’nin en iyi markalarını, en seçkin modellerini tek çatı altında toplayarak sunmayı hedefliyoruz. 3 kattan oluşan mağazamızda her kat 900 metrekereden oluşmakta ve toplamda 2700 metrekare ile hizmet vermekteyiz. " dedi. SELÇUK OTEL ŞEMS-İ TEBRİZİ AÇILDI Konyanın ilk Turizm belgeli Otellerinden biri olan Selçuk Otel'in, ikinci şubesi olan Selçuk Otel Şems-i Tebrizi, düzenlenen törenle hizmete girdi. Konya Valisi Muammer Erol, Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hakkı Gökbel ve çok sayıda davetlinin haızr bulunduğu törende, bir konuşma yapan Selçuk Otel Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Rıza Dolapoğlu, " “Ailemizden aldığımız lekesiz ve temiz ismimizi iş hayatımızda da bundan önce olduğu gibi bundan sonra da kalite ve prensipten taviz vermeden daha ileriye taşımaya gayret edeceğiz” dedi. Kaliteden taviz vermeden 45 yıldır hizmet eden Selçuk Otel'in yeni şubesi olan Selçuk Otel Şems-i Tebrizi'de 88 oda ve 171 yatak, 1 adet restoran 3 adet üzeri kapanıp açılabilen teraslı çok amaçlı salon, 1 adet sinema salonu, Türk hamamı, sauna, buhar odası, fitness center, business center ve 60 araçlık otopark bulunuyor. MEVLANA SANAT MERKEZİ’NDE DÖNEM SONU SERGİSİ KONYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İLE KARATAY HALK EĞİTİM MERKEZİ İŞBİRLİĞİNDE YENİ MAHALLE’DE HİZMET VEREN MEVLANA SANAT MERKEZİ’NDE DÖNEM SONU SERGİSİ AÇILDI. Konya Büyükşehir Belediyesi’nin Karatay Halk Eğitim Merkezi ile Yeni Mahalle’de hizmete sunduğu Mevlana Sanat Merkezi’nde dönem sonu sergisi açıldı. Dezavantajlı vatandaşlara meslek edindirmek ve topluma kazandırmak amacıyla hizmet veren Mevlana Sanat Merkezi’ndeki sergide konuşan Karatay Halk Eğitim Merkezi Müdürü Osman Öz, kurslarla birlikte sosyal ve kültürel faaliyetlerin de yapıldığını söyledi. Konya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ercan Uslu, Mevlana Sanat Merkezi’ndeki kurslara gösterilen ilginin memnuniyet verici olduğunu belirterek, mahalle halkıyla uyum içinde güzel çalışmalar yapıldığını, hayırlı gelişmeler olduğunu dile getirdi. KONYA’NIN GÖLLERİNE BİLİMSEL ARAŞTIRMA TEKNESİ GÖLLERDEKİ BİLİMSEL ARAŞTIRMALARA YENİ BİR İVME KAZANDIRACAK ARAŞTIRMA TEKNESİ, İLÇE PROTOKOLÜ VE ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN DE KATILDIĞI PROGRAMLA GÜLDİBİ MEVKİSİNDEN BEYŞEHİR GÖLÜNE İNDİRİLDİ. TÜRKİYE'NİN KÖKLÜ MOBİLYA MARKASI KELEBEK KONYA'DA HİZMETE AÇILDI 1965 yılında Mobilya sektörüne giren Dolapoğlu ailesi, Cumhuriyet tarihinin en eski kuruluşlarından olan Kelebek Mobilya ile anlaşarak, Kelebek Mobilya'nın Konya, Karaman, Aksaray Bölge Bayiliklerini alarak hizmet vermeye başladı. Düzenlenen açılış töreninde Konya valisi Muammer Erol, Konya Sanayi Odası Başkanı Memiş Kütükçü, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Namal ve davetliler katıldılar. Törende bir açıklama yapan, Kelebek Mobilya Konya, Karaman, Aksaray Bölge Bayii İbrahim Dolapoğlu, Kelebek Mobilya, yıllardır ürettiği oturma grupları, yemek odaları, yatak odaları, genç odaları ile yaşam alanlarında estetik çözümler sunuyor, Kelebek Mobilya ile Konyalı hemşerilerimize hizmet sunmaktan mutluluk duyuyoruz dedi. 24 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Tekne deneme ve araştırma sürüşlerinin ardından Beyşehir Jandarma Asayiş Botu’nun da konuşlu olduğu limana bağlandı. Selçuk Üniversitesi (SÜ) Fen Fakültesi Genel Biyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve SÜ Beyşehir Ali Akkanat Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Müdürü Doç.Dr.Cengiz Akköz, bilimsel araştırma teknesinin SÜ Su Ürünleri Araştırma Uygulama Merkezi tarafından hayata geçirilen bir proje kapsamında alınarak üniversite bünyesine kazandırıldığını söyledi. Konya’nın ‘Göller Bölgesi’nde olması münasebetiyle böyle bir tekneye ihtiyaç duyulduğunu anlatan Doç. Dr. Akköz, “Göllerdeki biyo çeşitliliği, ekolojik sorunları, su rezervi ve kalitesini belirleyebilmek ve Fen Fakültesi Su Biyolojisi Bölümü öğrencilerinin yanı sıra, Su Ürünleri Araştırma Uygulama Merkezi’nin ortak yapacağı bütün çalışmalarda kullanabileceği bir ekipman olarak teknemizi aldık. Teknenin donanımında arazi uygulamasında kullanabileceğimiz analiz ekipmanlarımız var. Buna göre tasarlandı. Sığ sularda çalışabilmesi ve mobil olması dolayısıyla Konya’da irili ufaklı göllerde de pratik olarak tasarlandığından şu anda işimizi görecek kapasitede. Bu tekneyle biz sadece Beyşehir’de değil, Konya’da 15 civarında doğal gölde de çalışmalarımız var. Bu çalışmalarda teknemiz mobil ve taşınabilir olduğu için o göllerde de değerlendirebileceğiz” diye konuştu. KISA HABERLER 25 KISA HABERLER YARIŞMADA KAZANDIKLARI ALTINLARI SOMA'YA BAĞIŞLADILAR KONYA'NIN AHIRLI İLÇESİNDE OKUYAN 44 ÖĞRENCİ AKKİSELİLER DERNEĞİ'NİN DÜZENLEDİĞİ YARIŞMADA ÖDÜL OLARAK KAZANDIKLARI 44 ALTINI SOMA'DA HAYATINI KAYBEDEN MADENCİLERİN AİLELERİNE BAĞIŞLADI. KONYA'DA MAKİNE SEKTÖR ZİRVESİ MÜSTAKİL SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ (MÜSİAD) TARAFINDAN ‘ÜRETİM ODAKLI EĞİTİM’ ANA TEMALI İLE DÜZENLENEN MAKİNE SEKTÖR ZİRVESİ YAPILDI. MÜSİAD Konya Şubesinde gerçekleştirilen Makine Sektör Zirvesine Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik, Konya Valisi Muammer Erol, AK Parti Konya Milletvekili Cem Zorlu, MÜSİAD Makine Sektör Kurulu Başkanı Kamil Levent Kaya, MÜSİAD Konya Şube Başkanı Lütfi Şimşek, Konya Sanayi Odası Başkanı Memiş Kütükcü ve işadamları katıldı. MÜSİAD Konya Şube Başkanı Lütfi Şimşek, 80 değişik alanda üretim yapan Konya sanayisinin bu özelliği ile tam bir sektörel mozaik oluşturduğunu söyledi. Şimşek, "Sektörel yelpazesi sayesinde sahip olduğu bu avantajını en iyi şekilde değerlendiren Konya sanayisi hızla gelişmekte ve küresel rekabet şartlarına artan oranda entegre olmaktadır.” diye konuştu. Akkiseliler Derneği’nin düzenlediği 14. Geleneksel Bahar Şenliği Soma’da meydana gelen maden faciasında 301 işçinin hayatını kaybetmesi sebebiyle eğlence programı yerine, dua temalı gerçekleştirildi. Etkinlikte düzenlenen öğrenciler arasındaki yarışmalarda altın kazanan 44 öğrenci, bu ödülleri Soma’da hayatını kaybeden işçilerin yakınlarına bağışlamak için Konya Valisi Muammer Erol’u ziyaret etti. 44 öğrenciyi temsilen ziyarete gelen Şerife Acar, Hasret Akgül ve Mustafa Gültekin’den altınları teslim alan Konya Valisi Muammer Erol, “44 çocuk böyle çalışarak, başararak yarışmada elde ettikleri altın ödülünü Soma’daki 301 şehidimizin yakınlarına katkı olması için Valiliğimize teslim ettiler. Biz alıyoruz, inşallah Konya’mızda Başbakanlığımızın talimatıyla açılan yardım hesaplarına ilave edilmek üzere bunu da biz alacağız ve inşallah oradaki 301 şehidin yakınlarına ulaştıracağız. İnşallah bunların hepsini olduğu gibi bağışlayacağız. Bu Konya’nın hayır hattı çıtasının ne kadar yüksek olduğunu ve Konya’nın ne kadar hamiyet perver ve güzel bir insan olduğunu ortaya koyuyor” ifadelerini kullandı. KONYALILAR TRAMVAYLARININ RENGİNİ SEÇİYOR KONYA’DA YAPIMI SÜREN ALAADDİN-ADLİYE HATTI’NDA KULLANILACAK OLAN TRAMVAYLARIN RENGİNİ İNTERNET ÜZERİNDEN YAPILAN OYLAMAYLA KONYA HALKI BELİRLİYOR. Son model 60 tramvayın ardından yapımı süren Alaaddin-Adliye Hattı’nda kullanılacak dünyadaki en ileri teknoloji, katanersiz 12 yeni tramvayın rengini de Konya halkı belirliyor. Tarihi dokuya uygun renklerin olacağı tramvaylar için www.tramvayinisensec.com adresinden oy kullanılabiliyor. KONYARAY Projesi kapsamında 60 son model tramvayı şehre kazandırdıklarını söyleyen Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, her ay 4 yeni taşıtın filoya dahil olduğunu belirtti. Hizmete giren yeni tramvay sayısının 18’e ulaştığını kaydeden Başkan Akyürek, Alaaddin-Adliye arasındaki yeni hatta dünyadaki en ileri teknolojinin uygulanacağını, tarihi dokuya uygun, katanersiz 12 raylı sistem aracının alımını yaptıklarını ve imalatın başladığını kaydetti. Başkan Akyürek, yeni tramvayların renklerini de öncekilerde olduğu gibi Konya halkının belirleyeceğini ifade etti. 26 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KONYA’YI GÜLLER SÜSLÜYOR SON YILLARDA LALE VE GÜL İLE ANILMAYA BAŞLANAN KONYA’DA HAZİRAN AYI İLE BİRLİKTE AÇAN 1 MİLYONDAN FAZLA GÜL ŞEHRİ SÜSLÜYOR. Konya Büyükşehir Belediyesi’nin kendi yetiştirdiği ve şehir geneline diktiği rengarenk güller insanlara huzur veriyor. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, son yıllarda özellikle lale ile anılmaya başlanan Konya’nın yaz aylarının gelmesiyle birlikte adeta bir gül şehri haline geldiğini belirterek, şehrin farklı noktalarına dikilen güllerin yeşil dokuya ve şehir estetiğine katkı yaptığını söyledi. Her mevsim açan çiçeklerle Konya’nın adeta bir çiçek şehri olduğunu belirten Başkan Akyürek, bahar aylarında yaklaşık 5 milyon lale ve soğanlı bitkinin şehri süslediğini, Haziran ayı ile birlikte ise şehir genelindeki park, refüj ve yeşil alanlardaki güllerin açtığını vurguladı. Her yıl Büyükşehir Belediyesi fidanlıklarında yetiştirilen 150 bin gül fidesinin dikiminin yapıldığını, son 10 yılda 1 milyondan fazla gülün şehre kazandırıldığını kaydeden Başkan Akyürek, böylelikle hem şehrin yeşil dokusuna katkıda bulunduklarını, hem de tasarruf sağladıklarını ifade etti. KISA HABERLER KONYA TARIM FUARI AÇILDI KONYA TARIM FUARI, GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHDİ EKER İLE ENDONEZYALI MEVKİDAŞININ KATILDIĞI TÖRENLE AÇILDI. 12. Uluslararası Tarım, Tarımsal Mekanizasyon ve Tarla Teknolojileri Fuarı (Konya Tarım 2014), Konya Ticaret Odası (KTO) Uluslararası Fuar Merkezinde törenle açıldı. 20 ülkeden 978 markanın 358 firma ve temsilcisinin katılımıyla düzenlenen Anadolu’nun en büyük fuar merkezindeki açılışa Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ile Endonezya Tarım Bakanı Dr. Ir. Suswono Mma, Konya protokolü, sektör ve çiftçi temsilcileri katıldı. Törende konuşan KTO Başkanı Selçuk Öztürk, 6 hole çıkardıkları fuar merkezinde düzenlenen ilk fuara katılanlara teşekkür etti. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, bugün ülke ve bölgenin en önemli Tarım Fuarı’nın yanı sıra, Türkiye’nin en önemli fuar merkezlerinden birisinin de açılışını yapmanın mutluluğu içinde olduklarını söyledi. Konya’da son 50 yılda yapılan en önemli yatırımlardan birinin bu fuar alanı olduğunu anlatarak, şehrin ihtiyaçlarının giderilmesi için ellerinden gelen gayreti göstereceklerini kaydetti. Endonezyalı mevkidaşının İngilizce yaptığı konuşmanın ardından kürsüye gelen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, bugün Türkiye tarımının en büyük merkezlerinden Konya’da, giderek daha büyüyen uluslar arası bilinilirliği artan, Konya Tarım Fuarında bulunmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. DEDEMAN KONYA OTELİ’NDE ATAMA DEDEMAN KONYA’NIN YENİ SATIŞ VE PAZARLAMA MÜDÜRÜ FATİH KOCAGÜZEL OLDU Üstün hizmet anlayışı ve merkezi konumuyla Konya’nın 2006’dan beri yükselen yıldızı Dedeman Konya Hotel & Convention Center’ın Satış ve Pazarlama Müdürlüğü görevine Fatih Kocagüzel getirildi. Dedeman Hotels & Resorts International bünyesinde faaliyet gösteren Dedeman Konya Oteli’nin yeni Pazarlama Satış Müdür Fatih Kocagüzel 2008 yılından bu yana Dedeman Konya otelinde çeşitli pozisyonlarda görev yaptı. Mersin Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Fakültesi mezunu Fatih Kocagüzel; 2006-2007 yıllarında Amerika Birleşik Devletlerinde görev yaptığı yıllar süresince sırasıyla Yiyecek-İçecek Servis Elemanı, Ön Büro Memuru ve Housekeeping Supervizörü olarak çalıştı. Son olarak 2011 yılında Dedeman Konya’da Ziyafet ve Grup Satış Müdürü görevinde bulunan Fatih Kocagüzel, 01 Mayıs 2014 tarihi itibariyle Dedeman Konya Otelinde Satış ve Pazarlama Müdürü olarak göreve başladı. KONYA'DA "YILIN BABASI" GÖRME VE YÜRÜME ENGELLİ BABA SEÇİLDİ GÖRMEYENLERİ KORUMA DERNEĞİ KONYA ŞUBESİ BAŞKANI VELİ ÖZAĞAN, BABALAR GÜNÜ DOLAYISIYLA DERNEK ÜYELERİYLE BİR ARAYA GELDİ. Dernek binasındaki buluşmada, Veli Özağan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından dağıtılan az gören veya göremeyen kullanıcılar için geliştirilmiş mobil bir uygulama olan "Gören Göz" cihazını tanıttı. Tanıtımın ardından tüm babaların babalar gününü kutlayan Özağan, “Engelliler arasında yuva kurmak sıkıntılı olabiliyor. Yuva kurulsa iş bulmak sıkıntılı yani adı üstünde imtihan dünyası diye boşuna denmemiş. Vatandaşlarımız çeşitli şekillerde imtihandan geçiyor. Biz bugüne kadar hiçbir zaman engelimizden dolayı utanmadık, utanmayacağız da. Ama toplum içindeki bize karşı ön yargılı davranan kişilere de mutlaka yeri geldiği zaman Görmeyenleri Koruma Derneği Konya Şubesi olarak cevap veriyoruz” dedi. MİRAÇ KANDİLİ’NDE HALK MEVLANA'YA AKIN ETTİ MİRAÇ KANDİLİ MÜNASEBETİYLE MEVLANA MÜZESİ ZİYARETÇİ AKININA UĞRADI. Miraç Kandili münasebetiyle Mevlana Müzesi ziyaretçi akınına uğradı. Müzeyi ziyaret eden yüzlerce vatandaş, Hazreti Mevlana’nın sandukası önünde dua etti. Mübarek gecede, Mevlana Müzesi’nin hemen yanında bulunan Sultan Selim Camii de dolup taştı. Camiye sığmayan vatandaşlar, cami avlusunda ve müze bahçesinde seccadelerini açarak namazlarını kıldı. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar ziyarete açık olan Mevlana Müzesi’ne gelen vatandaşlar, Müslüman aleminin mübarek Miraç Kandili’ni kutladıklarına ve Soma’da yaşanan maden faciasında hayatını kaybeden işçilere dua ettiklerini söylediler. 27 KISA HABERLER ANAMAS’TA DAĞCILIK ŞENLİĞİ KONYA’NIN BEYŞEHİR İLÇESİNİN SİMGESİ OLAN ANAMAS DAĞI’NIN ETEKLERİNDEKİ MELİKLER YAYLASI’NDA GELENEKSEL DAĞCILIK ŞENLİĞİ YAPILDI. DÜNYA LANSMANINI KONYA TARIM FUARINDA YAPTI KONYA TARIM FUARI, YÜZDE YÜZ YERLİ OLARAK TÜRKİYE’DE ÜRETİLEN YENİ BİR TRAKTÖRÜN DÜNYA LANSMANINA EV SAHİPLİĞİ YAPTI. 12. Uluslararası Tarım, Tarımsal Mekanizasyon ve Tarla Teknolojileri Fuarına katılan Same Deutz-Fahr, Bandırma’da Fabrikası’nda yerli olarak üretilerek piyasaya sunulacak olan "Frutteto3 Natura"l model bahçe traktörünün dünya lansmanını törenle yaptı. Konya Valisi Muammer Erol, Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk, Konya Sanayi Odası Başkanı Memiş Kütükcü, Konya Ticaret Borsası Başkanı Uğur Kaleli ve firma yöneticileri hep birlikte alkışlar arasında üzerindeki örtüyü açarak yeni traktörü tanıttı. Konya Valisi Muammer Erol, ürünün ilk tanıtımının Konya’da yapılmasının Konya Tarım Fuarına verilen önemi gösterdiğini söyledi. Bu nedenle firmaya teşekkür eden Vali Erol, yeni traktörden Türk çiftçisinin istifade etmesini umduğunu bildirdi. Eğirdir Turizm Tanıtma ve Doğa Sporları Derneği (ETUDOSD) tarafından bu yıl 18’incisi gerçekleştirilen dağcılık şenliğinde, Türkiye’nin birçok il ve ilçelerinden gelen değişik dağcılık kulüpleri bünyesinde faaliyet gösteren dağcılar ve ferdi sporcular ile doğa yürüyüş grupları biraraya geldi. Dağcılar ve doğaseverler 2 gün devam eden etkinlik kapsamında Anamas Dağı’nın 2 bin 998 metre yüksekliğe sahip Dedegöl Zirvesi’ne tırmanarak Türk bayrakları dikti. Melikler Yaylası, Türkiye’nin birçok yöresinden gelen yaklaşık 2 bine yakın dağcıyı ve doğaseveri buluşturdu. Geleneksel Anamas Dağı zirvesi tırmanışına Beyşehir ilçesinden giden Beyşehir Kültür ve Turizm Derneği Beyşehir Doğa Yürüyüş Topluluğu’na mensup 65 doğasever de katıldı. Beyşehir Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Mustafa Büyükkafalı ise, Melikler Yaylası’nda düzenlenen etkinliğin Türkiye genelinden yaklaşık 3 bin kişinin katılabildiği büyük bir organizasyon olduğunu dile getirerek, kendilerinin de her yıl olduğu gibi bu yıl da bu aktivitenin içerisinde yer aldıklarını söyledi. 61 YIL SONRA GELEN MADALYA SEVİNCİ GENÇLİK KOMEK YAZ OKULU’NDA BULUŞACAK KONYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ YAZ OKULU PROJESİNİ HAYATA GEÇİRİYOR. Konya Büyükşehir Belediyesi, meslek edindirmede marka haline gelen KOMEK ile bir yeniliğe daha imza atıyor. KOMEK, meslek kurslarının yanı sıra bu yaz ilk kez “Yaz Okulu” açacak. “Bu yaz gençlik KOMEK’te buluşuyor” sloganıyla 11 merkezde açılacak kurslar hakkında Konya Büyükşehir Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, 11 - 16 yaş arası bütün öğrencilerin kayıt yaptırabileceği Büyükşehir Yaz Okulu’nda yüzme, masa tenisi, salon sporları, müzik, Kur’an-ı Kerim ve dini bilgiler ile görgü kuralları, el sanatları, İngilizce, bilgisayar, resim, tiyatro eğitimlerinin yanı sıra doğa yürüyüşleri, gezi ve yarışmalar gibi etkinlikler de yapılacak. www.komek.org.tr adresinden yapılacak olan kayıtların ücreti ise 100 TL olarak açıklandı. 28 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KONYA’NIN HÜYÜK İLÇESİNDE YAŞAYAN 83 YAŞINDAKİ KORE GAZİSİ MEHMET KÜÇÜKSAYAR, 61 YIL SONRA MADALYASINA KAVUŞTU. Küçüksayar'a gazilik madalyası sevincini tedavi gördüğü hastanede kendisini ziyarete gelen komutanlar yaşattı. Hüyük ilçesinde yaşayan ve rahatsızlığı nedeniyle Beyşehir Devlet Hastanesi'nde tedavi gören Kore gazisi Mehmet Küçüksayar’ı, Konya Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Güray Alpar, Konya Jandarma İl Komutanı Albay Emin Dursun, Beyşehir Kaymakamı Muzaffer Başıbüyük, Beyşehir Garnizon ve Jandarma Komutanı Binbaşı Mustafa Özdemir, Beyşehir Belediye Başkanı Murat Özaltun ve Beyşehirli gaziler hastanede ziyaret etti. Ziyarette Kore gazisine acil şifa dileğinde bulunan Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Alpar, yapılan müracaat üzerine Kore Cumhuriyeti tarafından gönderilen resmi bildiriyi okuduktan sonra madalyasını Küçüksayar'a taktı. Küçüksayar’a gazilik rozetleri de takıldı. Rahatsızlığı nedeniyle konuşamayan Kore gazisi Küçüksayar’ın 61 yıl sonra gazilik madalyasına kavuşma sevinci gözlerine yansıdı. Ailesinin yardımıyla asker selamı verip, madalyası ile objektiflere poz veren Küçüksayar, 83 yaşında büyük bir gurur yaşadı. KISA HABERLER 29 KISA HABERLER 30 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 31 KISA HABERLER 32 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 33 KISA HABERLER ALİ OSMAN KARAMERCAN TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK ESNAF VE SANATKARLAR ODALARI BİRLİĞİNDEN BİRİ OLAN KONYA ESNAF VE SANATKARLAR ODALARI BİRLİĞİNİN YENİ BAŞKANI. LOKANTACILIK MESLEĞİNİN HER KADEMESİNDE BİLFİİL ÇALIŞARAK KAZANDIĞI DENEYİMLE KONYA'NIN EN ÖNEMLİ LEZZET USTALARINDAN BİRİ AYNI ZAMANDA. DURUŞUYLA, AĞIRLIĞIYLA, EFENDİLİĞİ VE DÜRÜSTLÜĞÜ İLE DİKKAT ÇEKEREK ALMIŞ OLDUĞU TEKLİFLER ONU ÖNCE LOKANTACILAR ODASI BAŞKANLIĞINA SONRA DA ESNAF VE SANATKARLAR ODALARI BİRLİĞİ BAŞKANLIĞINA TAŞIDI. BİR ÖNCEKİ BİRLİK BAŞKANI, BİRLİĞİN ONURSAL BAŞKANLIĞINA GETİRİLEN BEKİR DUVARCI'NIN VE ODALARIN DESTEĞİNİ VE GÜVENİNİ YANINA ALARAK ÇIKTIĞI YOLDA, AĞABEYİ MUSTAFA KARAMERCAN'IN VE AİLESİNİN BÜYÜK DESTEĞİ VE DUALARININ HEP YANINDA OLDUĞUNU UNUTMAYANLARDAN VE UNUTMAYACAK OLANLARDAN. 34 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KIRMIZI KOLTUK EROL SUNAT VOLKAN ÇAKIR Başkan Karamercan oldukça samimi, içten, duygusal, kucaklayıcı, esnaf arkadaşlarına sevgi ve muhabbetle bakmasını bilen bir yönetici. Halkın içinden ve içimizden biri tanımına tam anlamıyla uyan bir ruh haline sahip. Konya adına gerçekten bir kazanç. Adam gibi bir adam seçen ve aday gösteren yılların Birlik Başkanı Bekir Duvarcı'nın, insan sarrafı olduğunun bir göstergesi aynı zamanda. Konya Vizyon Dergisi olarak, Kırmızı Koltuk' da misafir ettiğimiz Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Ali Osman Karamercan'la yapmış olduğumuz röportajı sizlerle paylaşıyoruz. ADAM GİBİ ADAM Sayın Ali Osman Karamercan kısaca sizi tanıyabilir miyiz? 1962 Parsana doğumluyum. Çalışma hayatına 1974 yılında başladım. Mesleğimin her kademesinde çalıştım. 1974 yılından askere gidinceye kadar çalıştım. Askerden geldikten sonra Çocuk Esirgeme Yurdunda üç yıl Başaşcılık yaptım. 1986 yılında CEMO adıyla bir dükkan açtık. Çok sevdiğimiz Antepli Cumali diye bir ağabeyimiz vardı. Dükkanın sahibi oydu. Ben burayı satıyorum dedi. Orayı almaya talip olduğumuzda, bir şartım var, beni hatırlamanız için adı CEMO olarak kalacak. CEMO dört harfli güzel, akılda kalan bir isimdi. Allah nasip etti Ağabeyimle birlikte orayı aldık. Konya'yı etliekmekle ve kebaplarla tanıştırdık. 2005 yılında Meram şubemizi, 2008'de CEMO Toplantı ve Düğün salonumuzu, 2011 yılında da Otogar karşısı Real civarında üçüncü lokantamızı açtık. Esnaf olarak Lokantacılar Odasına ilk kaydınızı yaptırdığınızda, Oda Başkanı, Oda Başkanı olduğunuzda ise gün gelip Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı olacağınızı hayal ettiniz mi? Lokantacı esnafı olarak 1987 yılının Ocak ayında, Lokantacılar Odasına üye oldum. Yıl 1999, dükkan için alışveriş yaptığım yerde, oradan alışveriş yapan Lokantacılar Odası Başkanı İsmail Sezer'le karşılaştık. İsmail Ağabey, "Ya güzel kardeşim dedi ben seni Lokantacılar Odası yönetimine almak istiyorum" bende, "bundan saygı duyarım" dedim. 35 KISA HABERLER YAPTIĞIM BÜTÜN GÖREVLERDE BANA TEKLİF GELDİ, HİÇBİR ZAMAN GÖREV İSTEMİŞ DEĞİLİM Seçim sonrasında Yönetime girdik mazbatamı aldıktan sonra beni otomatikman Başkan vekili yaptı. Bu benim için onur verici bir şeydi. Seçildiğiniz ilk dönem Başkan vekili olmak kolay değildir. 2005 yılında İsmail Ağabey Konfederasyona gidiyorum, bu göreve seni layık görüyorum dedi. Aday oldum 2005 yılında Başkan oldum. Böyle bir hayalim kesinlikle yoktu. Yaptığım bütün görevlerde bana teklif geldi, hiç bir zaman görev istemiş değilim. Görev istemezde, teklif gelirse güzel oluyor. Birlik Başkanlığı aklımın ucundan geçmedi. 2006-2007 döneminde Bekir Duvarcı Ağabey beni merak etmiş.. Bu çocukla bir tanışalım demiş. 2006 yılında tanıştık. 2010 yılında seni yönetime alıyorum dedi. Göreceksin senin geleceğin çok parlak olacak dedi. Kendisine teşekkür ettim. Bekir Duvarcı yeri doldurulamayan bir Ağabeyimdir. Masasındayken Başkanımızdı. Masadan kalktığında ağabeyim gibiydi. 2010 yılında Birlik Yönetimine girdim. İşler farklı, toplantılar Konya dışında ve oldukça yoğundu. Gerek dışarda gerekse de Konya'ya gelen misafirlerimizi ağırlama konusunda elimden geleni yaptım. Herkes beni sevmeye ve bana ısınmaya başladı. Ardımdan geleceğin Birlik Başkanı demişler. Birlik Başkanlığı için aday olma süreciniz nasıl gelişti? Aday olduktan sonra ne yaptınız? Başkanlığa giden seçim öncesinde ve seçim sonrasında neler yaşadınız? Bekir Duvarcı Ağabey yaşım 75'e geldi Ben Başkan olmayacağım dedi. 53 Oda Başkanını bir Otelde toplamış ben artık yaşlandım aday olmayacağım. Benim desteklediğim adayı destekler misiniz? Evet demiş başkanlar. Buraya çağırsam beni mahcup eder misiniz? Etmeyiz demişler. Bir telefon geldi. Soluk soluğa gittim Otele. Benim Adayım Ali Osman Karamercan dedi. Başkanlar ayağa kalktılar alkışladılar. Bekir Başkanın elini öptüm. İki gün sonra da 31 Oda Başkanının huzurunda beni takdim etti. İnsanın yüreği kalkıyor. Sesim düğümlendi, boğumlandı. Duygulandım ve ağladım. Aklımın ucundan geçmiyordu. Anlatılmaz bir duygu yaşadım. İnsanın gözünden yaş geliyor mu, geliyor. Gerçekten insanın ilk çocuğu olur da mutluluktan uçar ya. Bence öyle bir duygu seçim kazanmak. Seçim Cumartesi günüydü. Uyuyamadım Cuma'yı Cumartesi'ye bağlayan gece 03.00'da kalktım. Traş oldum. Abdest aldım. Sabah namazını kılıp, Mevlana'ya gidip orada dua ettim. Annem ve babam Musalla mezarlığında yatıyorlar. Onların başında birer fatiha okuduktan sonra seçimin yapılacağı Esnaf Odalarına geldim. Heyecandan yemek yiyemedim o gün . Sabah ayak üstü bir kaç lokma bir şeyler yemiştim, hepsi o.. Kazandığım belli olupda açıkladığında da o duyguları çok daha fazla yaşadım. Güzel bir görev. 50 bin esnafı temsil edeceksiniz. Sizi ilk arayan, ilk tebrik eden kim oldu? Beni telefonla ilk tebrik eden Konfederasyon Başkanımız Bendevi Palandöken oldu. Salonda üçyüzden fazla insan vardı. İnanın salondaki arkadaşlardan beni ilk defa kim tebrik etti, kimler tebrik etti, o atmosfer içesinde bilemiyorum. Biz Konya'da tanınmış bir esnafız. 36 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KIRMIZI KOLTUK Ben halkın içinden geliyorum. Onlardan birisiyim. Bir çok insan Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğine "Adam gibi adam geldi" dediler. Telefonumu sessize almıştım. Eve geldiğimde 300 arama vardı. Ağabeyim Mustafa Karamercan'a minnettarım. En büyük destekçim oydu. Eşim, çocuklarım ve yeğenlerim benim için çok dua ettiler. Her zaman yanımdaydılar. O gün dükkanı tezgahı terketti, benim yanımda sonuna kadar durdu. Sonuca inanamamış gibiydi. Kazandık mı diye tekrar sordu. Konya Esnaf ve Sanatkarlar Birliği, Konya'nın en büyük Odası. İnşallah bu göreve layık olacağız. AĞABEYİM MUSTAFA KARAMERCAN'A MİNNETTARIM. EN BÜYÜK DESTEKÇİM OYDU. EŞİM, ÇOCUKLARIM VE YEĞENLERİM HERZAMAN YANIMDAYDILAR. Her esnafı yetiştiren bir usta vardır. Sizin kendi mesleğinizdeki ustanız ve Oda başkanlığındaki ustanız kimlerdi, onlarla ilgili duygu ve düşüncelerinizi alabilir miyiz? İlk ustam Konyalı Muammer Usta. Türbeönülü Muammer Usta. Kabri cennet olsun. Merkez Lokantasının Başustasıydı. Konya'da onun gibi bir usta yoktu. Ustalarım olan Kabakçı İsmail Işık ve Halepli Arap Hasan meşhur ustalardı. Onların yanında ve terbiyesinde yetiştim. Bizi sevgi ve saygı ile yetiştirdiler. Sabah 5'ten akşam 11'e kadar çalışrdık. Merkez Lokantasında yevmiye 2.5 lira ve aylıklı çalışıyorum. Aylığımı bir zarfa koymuşlar. Ustam bana zarfı uzattığında, Sağol ustam demişim. Lafımı tam bitirmiştim ki, bir tokat patladı yüzümde. Sağol değil, "Allah bereket versin" diyeceksin, ondan sonra da teşekkür ederim ustam diyeceksin. Lokantacılar Odasındaki ustam İsmail Sezer'dir. Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinde ise Bekir Duvarcı ustam oldu. Bu insanlar sözlerinin arkasındaydılar. Oturuşları, kalkışları, konuşmaları, hal ve hareketleriyle kendilerini kabul ettirmiş insanlardı. İnsan konuşurken belli olur. Koltuğa oturan Oda Başkanı o koltuğu dolduracak. Koltuğu dolduramayan Başkan o koltuğa oturmasın. Ben koltuğunu dolduran insanlardan ders aldım. Onları kendime örnek aldım. Benim rehberim onlar oldular. Ali Osman Karamercan, asabi midir, esprili midir, en çok neye kızar, mesela sizi en çok ne sinirlendirir, alıngan mısınız? Neye tavır koyar, nelere gülersiniz? Hayatta hiç sevmediğim şey yalan. Ciddi olmayanı sevmem. Ağzımdan çıkan sözün arkasında olurum. Ne isem oyum. Çabuk kızarım, çabuk geçerim. Asla kinci değilim. Birde burcum Yengeç. Çok duygusalım. Dinlemeyi ve yardım etmeyi çok severim. Samimi ve ciddi olanları daha çok severim. 37 KIRMIZI KOLTUK Sizi etkileyen ve unutamadığınız birkaç hatıranızı anlatır mısınız? Sene 2009 'du sanırım Sanatçı Metin Akpınar'ı Meram'daki lokantamızda ağırladık. Önce bir bamya çorbası ikram ettik. Ardından etli ekmek. Onun ardından da yüz gram tandır kebap. Yüz gram daha tandır kebap istedi. Bir yüz gram daha Tandır kebap yedi. 300 gram oldu. Tatlı olarak sacarası, höşmerim ve baklavadan oluşan büyükçe bir tabak getirdik. Metin Akpınar, onları da afiyetle yedi. Nalçacı daki dükkandayım. 16-17 yaşlarında çelimsiz bir çocuk geldi. Abi dedi beş tane etli ekmek. Paket mi yapayım deyince, yok dedi burada yiyeceğim. Üç tane yaptım. Abi dedi parça parça kesme, ortadan ikiye böl, yemesi daha kolay oluyor. Gözüm çocukta, üç taneyi yedi. Sonra bana döndü, abi iki tane daha yap dedi. Onlarıda yedi. Ayağa kalk bakayım dedim. Ayağa kalkınca, nerene yedin oğlum bunları deyince, abi dedi at iki tane daha onları da yiyeyim. O zaman tatlın benden diyerek çelimsiz delikanlıya tatlı ikram ettim. Tatlıyı yedi, üzerine çayını içti kalktı gitti. Türkiye'nin önemli birliklerinden biri olan Konya Esnaf ve Sanatkarlar Birliğini Başkanı olarak hedefleriniz neler? Konya nüfus olarak 6. büyük İl. Ancak Esnaf ve Sanatkarlar Birliği olarak, İstanbul, Ankara ve İzmir'den sonra 4. Birlik. Biz ilk dördün içerisinde olan bir birliğiz. Esnafımızı dinleyeceğim. Esnafımızın sorunu belli. Seyyar, kayıt dışı çalışanlar ve merdiven altı iş yapanlar. Bunlarla kararlı bir biçimde mücadele edeceğiz. Ve bunların önüne geçeceğiz. Konya Ahiliğin, usta, kalfa, çırak birlik ve beraberliğinin en eski merkezi, esnaflarımız vereceğiniz bir mesajınızı alabilir miyiz? Bizler Ahilikten gelmeyiz. Ahiliğin merkezi Kırşehir, yayıldığı ve etkili olduğu alanlar Konya ve Kayseri dense de, Ahiliğin asıl Merkezi Konya'dır. Ahilik kültüründe çalma, çırpma, yalan söyleme ve hile yapmak yoktur. Esnaf kardeşlerime şu tavsiyelerde bulunmak istiyorum; Müşterilerine, Konya'ya gelen ziyaretçilere Ahiliğe uygun davranışlarda bulunsunlar. Buradan hem kendileri, hem Konya kazançlı çıkacak. Konya'ya gelenler mutlu ayrılacaklar, Konya'nın reklamını güzel yapacaklar, gelirken dostlarını da getirecekler. Esnaf kardeşlerimden ricamdır, gelenlere güzel davranalım, hoş tutalım, insanlar Konya'ya yine gelsinler, yine gelsinler, yine gelsinler... 38 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 39 KISA HABERLER 4. VİZYON HOŞGÖRÜ VE BARIŞ ÖDÜLLERİ HOŞGÖRÜ VE BARIŞ'IN DAMGASINI VURDUĞU GECE 4.Vizyon Hoşgörü ve Barış Ödülleri gecesi 1 Mart 2014 Cumartesi günü Rixos Otel'de gerçekleştirildi. Konya Rixos Otel'de 19.30'da verilen kokteylle başlayan gece, daha sonra yemek ve Ödül töreni ile devam etti. Geceye iş ve sanat dünyasının önemli isimleri ile çok sayıda davetli katıldı. 40 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 4. Vizyon Hoşgörü ve Başarı Ödülleri gecesi sanat dünyası ile iş dünyasını buluşturan bir gece oldu. 177 bin oyun kullanıldığı süreç sonunda 1 Mart 2014 gecesi ödüller sahiplerini bulurken, renkli, hareketli ve coşku dolu bir gece yaşandı. İş dünyasından, sanat dünyasına, ödüle layık olan bir çok isim bu gecede ödüllerini aldılar. Üstün Hizmet ve Başarı Ödülüne layık görülen oldukça seçkin isimler geceye damgasını vurdu. KONTV’nin canlı olarak yayınladığı ödül gecesinin sunuculuğunu, Konya’nın ya- kından tanıdığı, sempatik sunucu İkbal Gürpınar yaparken, geçtiğimiz ay “4. Yılın en iyileri” ödül törenine ev sahipliği yapan Engelsiz Yaşam Vakfı Başkanı Atila Kaplakarslan’ın “Yılın Vakfı” ödülünü almak üzere ödül gecesine gelmesi oldukça anlamlıydı. 2010 yılından bu yana Konya vizyonunda öne çıkan, Konya'nın enlerini seçerek ödül veren Konya Vizyon Dergisi, bu konuda gerek süreklilik olarak, gerekse de her yıl daha da değişik ödül geceleri ile Konya'da öncülük görevini üstlenmeye devam ediyor. KISA HABERLER Konya bu ödül gecelerinde iş ve sanat dünyasının yanı sıra, siyasileri, kurumları ve yerel medyayıda Konya ile buluşturuyor. Vizyon geceleri bütün bir yıl boyunca konuşulan ve bir sonraki ödül gecesi iple çekilir hale dönüşen geceler arasında ön sıralarda. Vizyon gecelerinin mimarı, Konya'yı böyle müstesna gecelerde buluşturan, biraraya getiren, Konya Vizyonuna renk katan, Konya'nın değerlerini ortaya çıkaran isim ise Konya Vizyon Dergisi Yönetim Kurulu Başkanı Volkan Çakır. Konya Vizyon Dergisi, Konya vizyonunda ses getiren bir geceye daha imzasını atarken, gecenin açılış konuşmasını yapan, Konya Vizyon Dergisi Yönetim Kurulu Başkanı Volkan Çakır, "Bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen ödül gecesinin en önemli özelliğinin bu yıldan itibaren "Hoşgörü ve Barış" ödülleri gecesi olması ve bundan böyle de bu isimle anılacak olmasıdır" dedi. Konya demek sevgi demekti. Konya demek hoşgörü demekti. Hz. Mevlana'nın bütün bir dünyayı sevgi ve hoşgörü ikliminde buluşturduğu Konya'da verilebilecek en anlamlı ödül "Hoşgörü ve Barış " ödülüydü. Volkan Çakır'ın Hoşgörü ve Barış üzerine yapmış olduğu vurgunun bundan sonraki ödül gecelerine yansıyacak olması, geniş bir kabul gördü. Mevlana Diyarının hoşgörü ikliminde takdim edilen ödüller kadar, geceye renk katan sanatçılar, sahne performansları ile geceye katılan misafirleri hem coşturdular hemde onlara unutulmaz bir gece yaşattılar. Gecenin sunuculuğunu, Konya'nında yakından tanıdığı İkbal Gürpınar yaptı. İkbal Gürpınar, sempatikliği ve güleryüzlüğü ile bir kez daha Konya'lıların gönüllerini fethetti. 41 KISA HABERLER HOŞGÖRÜ VE BARIŞ GECESİNDE KELİMENİN TAM ANLAMIYLA BİR ÖDÜL YAĞMURU VARDI. KONYALI İZLEYİCİLERİN BÜYÜK ALKIŞLARIYLA ÖDÜL KAZANANLAR ÖDÜLLERİNİ ALDILAR. "BEN KONYA'NIN EKMEĞİ İLE ÇOCUKLARIMI BÜYÜTTÜM" DİYEN TÜRK HALK MÜZİĞİNİN EŞSİZ SESLERİNDEN BEDİA AKARTÜRK, GECENİN EN İLGİ ÇEKEN SANATÇISI OLDU. BEDİA AKARTÜRK SÖYLEDİĞİ TÜRKÜ İLE SALONU COŞTURMAKLA KALMADI, AYNI ZAMANDA ÖDÜL TAKDİMİNDE DE SAHNEDE YERİNİ ALDI. YİNE TÜRK HALK MÜZİĞİNİN UNUTULMAZ SANATÇILARINDAN BİRİ OLAN NURAY HAFİFTAŞ GECEYE DAMGA VURAN SANATÇILARDAN BİRİSİYDİ. YEŞİLÇAM'IN ÜNLÜ JÖNLERİNDEN SALİH GÜNEY, GECENİN EN İLGİ VE DİKKAT ÇEKEN SANATÇILARINDAN BİRİ OLARAK, İLGİ ODAĞI OLMAYI BAŞARDI. 42 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER MERYEM FİLMİNDEKİ BAŞARISI İLE TÜRK SİNEMASININ ÖNEMLİ VE YETENEKLİ AKTÖRLERİ ARASINDA GÖSTERİLEN İSMAİL HACIOĞLU SEMPATİK TAVIRLARIYLA KONYALILARIN GÖNLÜNDE TAHT KURDU. TÜRK SANAT MÜZİĞİNİN GENÇ SESLERİNDEN ASLI HÜNEL, SESİ VE ZERAFETİYLE İZLEYİCİLERDEN OLUMLU NOT ALDI. İLK DEFA KONYA'YA GELEN VE GECENİN ÖDÜL ALAN SANATÇILARINDAN BİRİ OLAN HÜNEL DUYGULARINI SEVENLERİYLE PAYLAŞIRKEN ÇOK HEYECANLIYDI. KONYALILARIN YAKINDAN TANIDIĞI, KONYALI SANATÇI EKİN DURUŞU İLE, MÜTEVAZİ KİŞİLİĞİ VE GÜÇLÜ YORUMU GECEYE RENK KATTI. GECENİN TARTIŞMASIZ EN İLGİ ÇEKEN, EN FAZLA İLGİ VE ALAKA GÖREN SANATÇISI İZZET YILDIZHAN OLDU. YILDIZHAN GÜÇLÜ SESİ, SEMPATİK TAVIRLARI VE İÇTENLİĞİ İLE ALKIŞLANIRKEN, ÖDÜL GECESİ SONUNDA DAVETLİLERİN EN FAZLA FOTOĞRAF ÇEKTİRDİKLERİ SANATÇI OLDU. 43 KISA HABERLER 44 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 45 KISA HABERLER 46 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 47 VİZYON ÖDÜL ONUR ÖDÜLÜ ABH YÖNETİM KURULU BAŞKANI / RECEP KONUK ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI / KONYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI / TAHİR AKYÜREK ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI / MERAM BELEDİYE BAŞKANI / SERDAR KALAYCI ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI SELÇUK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ / HAKKI GÖKBEL ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI KONYASPOR BAŞKANI / AHMET ŞAN ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI MÜSİAD KONYA ŞUBE BAŞKANI / LÜTFİ ŞİMŞEK ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI KTO YÖNETİM KURULU BŞK. / SELÇUK ÖZTÜRK ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI KTB YÖN. KUR. BŞK. / MUHAMMET UĞUR KALELİ ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI KSO YÖNETİM KURULU BŞK. / MEMİŞ KÜTÜKÇÜ ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI / İTTİFAK HOLDİNG YÖNETİM KURULU BŞK. / MEHMET ALİ KORKMAZ ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI / KOMBASSAN YÖNETİM KURULU BAŞKANI / HAŞİM ŞAHİN ÜSTÜN HİZMET VE BAŞARI TORKU KONYA S.Ü. KLÜP BAŞKANI / YUNUS DEREBAĞ YAŞAM BOYU MESLEK VE ONUR BEDİA AKARTÜRK YILIN EN BAŞARILI BAYAN SUNUCUSU İKBAL GÜRPINAR YILIN EN BAŞARILI TÜRK SANAT MÜZİĞİ BAYAN YORUMCUSU / ASLI HÜNEL 48 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER KONYA VİZYON DERGİSİ EKİBİ 49 VİZYON ÖDÜL 50 YILIN EN BAŞARILI FANTAZİ MÜZİK ERKEK YORUMCUSU / İZZET YILDIZHAN YILIN EN BAŞARILI TÜRK HALK MÜZİĞİ BAYAN SANATÇISI / NURAY HAFİFTAŞ YILIN EN BAŞARILI ÖZGÜN MÜZİK ERKEK YORUMCUSU / EKİN YILIN EN İYİ SİNEMA FİLMİ MERYEM YILIN EN İYİ ERKEK SİNEMA OYUNCUSU İSMAİL HACIOĞLU YEŞİLÇAM ONUR ÖDÜLÜ SALİH GÜNEY YILIN EN BAŞARILI MAGAZİN GAZETECİSİ NURETTİN SOYDAN YILIN FOTOĞRAF SANATÇISI SEFA MUNGAN YILIN GENÇ İŞ ADAMI MUSA DİKKAYA YILIN KÖŞE YAZARI EROL SUNAT YILIN HASTANESİ BAŞKENT HASTANESİ YILIN EN BAŞARILI GÖZ HASTANESİ AVRUPA GÖZ YILIN DİL OKULU DEULCOM YILIN GİRİŞİMİ KONET / ANAMERA YILIN GAYRİMENKUL DANIŞMANI TUZER GAYRİMENKUL İNŞAAT / BAHA TUZER MAYIS / HAZİRAN 2014/35 VİZYON ÖDÜL YILIN MEKANI CLUB İNFERNO YILIN EN BAŞARILI VAKFI / ENGELSİZ YAŞAM VAKFI ATİLLA KAPLAKARSLAN / VAKIF BŞK. YILIN DÜĞÜN VE TOPLANTI SALONU TAYAT YILIN SİGORTA ACENTASI KALİTE SİGORTA CENTER YILIN SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ PERFORMANS / İDOLWİN YILIN ÖĞRENCİ YURDU KIVILCIM YURTLARI YILIN YAPI KALİTE FİRMASI BARBAROS YAPI YILIN ORGANİZASYON FİRMASI NET MÜZİK SPONSOR ÖDÜLLERİ - SPORSORLARIMIZA TEŞEKKÜR EDİYORUZ 51 KISA HABERLER BU SAYIMIZDAN İTİBAREN, KONYA KAMUOYUNDA EN ÇOK KONUŞULAN, EN ÇOK SES GETİREN, EN ÇOK İLGİ ODAĞI OLAN, EN ÇOK MERAK EDİLEN VE GÜNDEME OTURAN İSİMLERİ SİZLER İÇİN "VİZYONDAKİLER"DE BULUŞTURUYORUZ. "VİZYONDAKİLER" KONYA VİZYONUNA ÇIKAN, BAŞARILARI İLE GÖĞSÜMÜZÜ KABARTAN, HAYRANLIK UYANDIRAN BAŞARILARA İMZA ATAN, ADINDAN ÜLKE VE DÜNYA ÇAPINDA BAHSETTİREN İSİMLERE EV SAHİPLİĞİ YAPACAK BİR KÖŞE. SİYASETTEN TİCARETE, İŞ DÜNYASINDAN KÜLTÜR ADAMLARINA, BÜROKRASİYE KADAR UZANAN GENİŞ BİR YELPAZE İÇERİSİNDE DİKKAT ÇEKEN İSİMLER HER SAYIMIZDA DÖRT KİŞİ OLARAK BU KÖŞEMİZDE SİZLERLE OLACAKLAR. Memiş KÜTÜKÇÜ Fatma TORU Konya Sanayi Odası Başkanı Meram Belediye Başkanı KONYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISIYKEN, GEÇTİĞİMİZ YIL ADAY OLDUĞU KONYA SANAYİ ODASI BAŞKANLIĞINA SEÇİLEN MEMİŞ KÜTÜKÇÜ, DAHA SONRA TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ (TOBB)'UN YÖNETİM KURULU ÜYELİĞİNE SEÇİLDİ. BU BAŞARISI İLE "VİZYONDAKİLER"DE YER ALDI. Ahmet Hakan BAHÇIVAN Konya Basın Konseyi Başkanı KURULUŞ TARİHİ İTİBARIYLA KONYA'NIN YARIM ASRI GEÇEN, EN ÇOK TANINAN VE BİLİNEN GAZETELERİNDEN BİRİ OLAN YENİ MERAM'IN BAŞINDA OLAN AHMET HAKAN BAHÇIVAN, GEÇTİĞİMİZ AY KONYA BASIN KONSEYİNİN BAŞKANLIĞINA SEÇİLDİ. BU BAŞARISI VE PERFORMANSI İLE "VİZYONDAKİLER"DE YER ALDI. 52 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 30 MART 2014 MAHALLİ SEÇİMLERİNDE, KONYA MERKEZ İLÇELERİNDEN MERAM'DA İLK KEZ, BİR HANIM SİYASETÇİ OLARAK PARTİSİ TARAFINDAN ADAY GÖSTERİLEN FATMA TORU, YÜZDE 70.7 İLE 136.160 OY OLARAK MERAM BELEDİYE BAŞKANI SEÇİLDİ. BU BAŞARISI İLE "VİZYONDAKİLER"DE YER ALDI. Ali Osman KARAMERCAN Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı LOKANTACILAR ODASI BAŞKANLIĞINDAN, KONYA'NIN EN BÜYÜK SİVİL TOPLUM KURULUŞLARINDAN BİRİ OLAN KONYA ESNAF VE SANATKARLAR BİRLİĞİ BAŞKANLIĞINA SEÇİLEN ALİ OSMAN KARAMERCAN, BU BAŞARISI İLE "VİZYONDAKİLER"DE YER ALDI. KISA HABERLER 53 KISA HABERLER ANADOLUNUN İLK VE TEK DÜĞÜN FUARI 3. YILINDA 2012 yılından bu yana düzenlenen ve dört gün süren, Anadolu'nun ilk ve tek düğün fuarı olma özelliği taşıyan Düğün ve Alışveriş Fuarı ( DÜĞÜNFEST) bu yıl üçüncüsünü sergilediği fuarı yine Dedeman Otel'de ziyeretçilerin beğenisine sundu. Fuarı organize eden Medya F Group Sahibi Volkan Çakır, “Bu yıl üçüncüsünü düzenliyoruz Düğün Fest’in. Ciddi anlamda şehrin ekonomisine katkı veren bir organizasyon. Yaklaşık 50 adet firma gelinlikten abiyeye, mobilyadan beyaz eşyaya birçok ürün içeriyor. Hatta kuyumcularımız altından bir elbise yaptılar bu fuar için. Şehirde müthiş bir atmosfer oluşturduğunu düşünüyoruz, inanıyoruz. Buraya herkesi bekliyoruz. Çünkü ciddi indirimler var, evlenecek çiftlere bir kılavuz niteliğinde. Yeni evlenecek çiftlerin bu kılavuzdan yararlanmasını istiyoruz. Bu sefer geçtiğimiz seneye göre daha çok firma katıldı. Katılan firmalarımız da bizle beraber daha çok tecrübe kazanıyor. Eşyalarını daha geniş kapsamlı ve daha güzel sergiliyorlar. Ziyaretçi anlamında da ciddi bir artış var” ifadelerini kullandı. 54 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER Fuarda, gelinlik giyip podyuma çıkan ünlü manken Tuğba Özay da, çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayarak şarkı söyledi. Gelinlik, mobilya, araba, çeyizlik ürünler, beyaz eşya, cilt bakım hizmetleri, ziynet eşyaları ve daha birçok ürünün sergilendiği fuar 26 Nisan Cumartesi Günü Saat 23.00’e kadar açık kaldı. Dört gün boyunca defilelerin, konserlerin düzenlendiği fuara ziyaretçiler tarafından gösterilen ilgi her zaman olduğu gibi büyüktü. Mobilyadan çeyize, kuyumculuktan düğün salonlarına, abiye giyime, düğün organizasyon firmalarından, güzellik salonlarına,, alternatif düğün salonlarına, nikah şekerlerine kadar kendi alanında isim yapmış sektörlerden 50 firma Düğün, Alışveriş ve Evlilik Hazırlıkları fuarına katıldı. 23 Nisan 2014 tarihinde açılan fuar 26 Nisan tarihine kadar Dedeman otelde ziyareçilerin ilgisi ve beğenisine sunuldu. Evlilik planı yapan çiftler için hemen herşeyin düşünüldüğü ve yer aldığı fuar ziyaret- çiler tarafından ilgi ile gezilirken gece ve düğün kıyafetlerinin tanıtıldığı defileler, ilgi ve alaka ile izlendi. Fuarda sergilenen etkinlikler ve defilelere basın çok daha geniş yer verdi. Ziyaretçiler, Konya'nın tanınmış etkin ve sevilen markalarının yer aldığı fuarın her geçen yıl etkinliğini daha da artırdığı görüşünde birleştiler. 3. Düğün, Alışveriş ve Evlilik Hazırlıkları fuarında ; Altınkaynak, Arçelik, Argeontur, Atikerdeluxe, Aura, Azzora, Başkent Hastanesi, Beğen İnşaat, Beyaz Güzellik, Cemo, Foto Göksel, Gold Grden, Hazbahçe, İtez, Kamay, Koçak Medya, KOMEK, Lagün, Lika, Loranikah, Lotus, Mavi Işık, MEHİR vakfı, Melekler, Model Çiçek, Nostalji Çeyiz, Nurhan Moda, Rendi, Siemens Başak, Türkmenler, Uyararslan ve Vienna firmaları stant açtılar. Göstermiş oldukları özveri ve hizmetlerden dolayı öncelikle Dedeman Oteli ailesine, emeklerinden ve fuarımıza yapmış oldukları katkılardan dolayı katılımcı firmalara Medya F Group ailesi olarak teşekkür ederiz. 55 KISA HABERLER KONYA'NIN İLK ANNE, ÇOCUK VE EĞİTİM GÜNLERİ ETKİNLİĞİ KONYA KAMUOYUNDA DAİMA İLKLERE İMZA ATMASI İLE TANINAN BÜNYESİNDE KONYA VİZYON VE KONYA DÜĞÜN DERGİLERİ BULUNAN MEDYA F GROUP, 2014 YILININ İLK YARISINDA ÜÇÜNCÜ ETKİNLİĞİNEDE İMZA ATTI. BİLİNDİĞİ GİBİ MEDYA F GROUP 1 MART 2014 TARİHİNDE DÖRDÜNCÜSÜNÜ GERÇEKLEŞTİRDİĞİ VİZYON ÖDÜLLERİ GECESİNDEN SONRA, 23-24-25-26 NİSAN TARİHİNDE ÜÇÜNCÜSÜNÜ GERÇEKLEŞTİRDİĞİ DÜĞÜN HAZIRLIKLARI VE EVLİLİK FESTİVALİ ( DÜĞÜNFEST) SONRASINDA ÜÇÜNCÜ ETKİNLİĞİNDE DE BİR İLKİ GERÇEKLEŞTİREREK ANNE-ÇOCUK VE EĞİTİM GÜNLERİ ETKİNLİĞİNİ KONYA DEDEMAN OTEL’DE ZİYARETÇİLERİN BEĞENİSİNE SUNDU. MEDYA F GROUP YÖNETİM KURULU BAŞKANI VOLKAN ÇAKIR'IN ANNE, ÇOCUK VE EĞİTİM GÜNLERİ ETKİNLİĞİ HAKKINDA YAPMIŞ OLDUĞU AÇIKLAMALARIN ARDINDAN ZİYARETÇİLER STANTLARIN BULUNDUĞU ALANI GEZMEYE VE STANT GÖREVLİLERİNDEN BİLGİ ALMAYA BAŞLADILAR. 56 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER Konya’da ilk olan ve 25-26-27 Mayıs 2014 tarihlerinde 3 gün boyunca ziyaretçilere açık kalan Eğitim Günleri etkinliğinde, üniversiteler, dil okulları, liseler ve kreşler stant açtı. Etkinlikte ayrıca öğrenciler için seminerler verildi.. Etkinliğin ilk gününde Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Yılmaz, üniversiteye hazırlanan öğrencilere, “Başarı ve Mutluluk” konulu bir seminer verdi. Etkinliğin son günü olan 27 Mayıs 2014 tarihinde Ahmet Oğur tarafından 'Uzaktan Eğitim', Lokman Hekim Sağlık Meslek Lisesi Öğretmenlerince 'Sağlık', Sınav Koleji öğetmenlerinden Umut Çetin tarafından 'Sınav Süreci ve Sağlık' ve 'Çocuk Gelişimi' konularında verilen seminerler ziyaretçiler ve öğrenciler tarafından ilgiyle izlendi. Küçük çocuklarıyla birlikte, çocuk arabalarıyla özellikle kreşleri gezen çalışan çiftlerin anne, çocuk ve eğitim günlerine ilgisi görülmeye değerdi. Etkinliğin son gününde ziyaretçi akınına uğrayan stantlar hoş ve eğlenceli görüntülere sahne oldu. Konya açısından alanında ilk olan Anne, Çocuk ve Eğitim Günleri etkinliğinde; Melekler Kreşi, Sistem Koleji, English Time, Sınav Koleji, Okyanus Sürücü Kursu, Dolapoğlu Kreş ve Anaokulu, Düşler Bahçesi Kreş ve Gündüz Bakımevi, Özel Konya Lokman Hekim Anadolu Sağlık Meslek Lisesi, Matsi, Moza, Sedomed, KTO-Karatay Üniversitesi, Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi, Artiz Çocuk, Hayy Hayat, Zinde Dershaneleri, Selçuk Üniversitesi, Deulcom, Necmettin Erbakan Üniversitesi, Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi, Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Bilge Çocuk Kreşi, Kanz, İstanbul Aydın Üniversitesi, Başkent Hastanesi ve Özel Esentepe İlköğretim Okulu standlarıyla yer aldılar. 57 VİZYON KÖŞE EMİNE HARMANKAYA HERŞEYE "HAYIR" DİYEN ÇOCUKLAR ÖYLE BİR AN GELİR Kİ ÇOCUĞUNUZUN NE İSTEDİĞİNİ ANLAYAMAZSINIZ, ADETA ÇILDIRACAK GİBİ OLURSUNUZ AMA ÇOCUĞUNUZUN NEDEN "HAYIR" DEDİĞİNİ BİR TÜRLÜ ÇÖZEMEZSİNİZ.AMA ÜZÜLMEYİN, HER ŞEYE "HAYIR" DİYEN SADECE SİZİN ÇOCUĞUNUZ DEĞİL. BİRÇOK ANNE VE BABA BU DURUMLA KARŞILAŞABİLİYOR. NEDEN Mİ? Araştırmalara göre verilen en önemli cevap çocuğunuz bağımsız olmak istiyor! Evet doğru duydunuz, çocukların bir çoğu kendi gelişimlerini gerek etraflarındaki insanlara gerek kendilerine ispatlamak için "hayır" demeyi bir yol olarak seçebiliyor ve uzun bir süre her teklifinize "hayır" cevabı verebiliyor. Peki ne yapmak gerekiyor? Bu durumla başa çıkabilmenin en önemli anahtarı onu anladığınızı ve onun görüşlerine önem verdiğinizi çocuğunuza göstermek. İşte bazı öneriler... Olumlu Adımlar... • Çocuğunuza kendisini ifade edebilmesi için fırsatlar tanıyın. Onun çocuk olması kendini ifade etmesini engellemez, bunu unutmayın, çocuğunuza kendini bir birey gibi hissetmesi için olanak sunun. • Çocuğunuzun yorgun olmasını önlemek için düzenli yemek ve uyku saatleri düzenleyin, çocuğunuz fiziksel ihtiyaçlarını karşılamayınca size karşı negatif davranmaya başlayacaktır, unutmayın. • Olabildiğince az "hayır" kelimesini kullanın. • Çocuğunuza karşı olabildiğince sakin ve anlayışlı olun, onu anlamaya çalışın ve ona hayır demeniz gerektiği durumlarda mutlaka nedenini açıklayın. • Çocuğunuz üzerinde aşırı kontrolcü olduğunuz izlenimi yaratmayın, çocuğunuza hareket edebileceği alanlar bırakın, kendisi ile ilgili karalar alabilmesi için ona fırsatlar sunun. • Özellikle güvenlik konularında sınırlarınızın neler olduğunu çocuğunuza açık bir şekilde anlatın ve bunu onu korumak için yaptığınızı ona anlatın. • Akılcı taktikler kullanın, örneğin çocuğunuza odasını toplamasını emretmek yerine ona "hadi yarışalım, hangimiz daha önce odasını toplayacak! gibi cümleler önerin. • Çocuğunuza geniş seçenekler sunmak yerine sınırlamalara gidin, örneğin "tostunun 58 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 içinde peynir mi istersin yoksa sucuk mu?" • Çocuğunuz iyi bir şey yaptığında mutlaka motive edin ve onu bir daha aynı şekilde davranması için teşvik edin. • Çocuğunuz "hayır" dediğinde ona gülmeyin ve onunla alay etmeyin. Neden hayır dediğini sorun ve nedenini anlamaya çalışın. Siz de "hayır" kelimesini kullanmaktan kaçının. Bunun için... • Çocuğunuza "hayır" demek yerine onu bambaşka şeylere yöneltebilirsiniz, özellikle iki-üç yaş aralığındaki çocuklar için geçerli olan bir yöntemdir bu. • Pozitif tutum göstermeye çalışın ve çocuğunuza kızarak ya da sinirlenerek bir şeyler söylemekten kaçının. • Erteleme sözcükleri kullanabilirsiniz, örneğin "hayır yapamazsın" yerine "öğlen yemeğini yedikten sonra yapabilirsin" ya da "belki akşam yapabiliriz". • Çocuğunuza izin vermediğiniz durumlar için lütfen açıklama yapın. • Şakalaşın çocuğunuza "hayır" demeği düşündüğünüz durumlarda ona şaka yapabilir, onun üzülmesini engelleyebilirsiniz. KISA HABERLER 59 TARİH PROF. DR. YUSUF KÜÇÜKDAĞ TÜRKİYE SELÇUKLULARI KONYASI’NDA TASAVVUFÎ HAYATA YÖN VEREN BAZI AKIMLAR Konya’da tarikatların ortaya çıkmaya başlaması, XII-XIII. yüzyıllardadır. Şimdiye kadar hep söylenegeldiği gibi, Anadolu’daki tasavvufi yapılanmalar, yalnız Ahmed Yesevî’ye dayanmaz. Onun dışında, birçok mutasavvıf kendi görüşleri doğrultusunda tarikat kurmuştur. Türkiye Selçuklu Devleti’nin başkenti Konya, XIII. yüzyılda, birçok mutasavvıfın fikirlerini ortaya koyduğu ve yaydığı yer olmuştur. Bunlar, genel çizgileriyle şöyle gruplandırılabilir: a. Şeyh Necmü’d-Din-i Kübrâ (ö. 1221)’nın kurduğu Horosan orjinli Kübreviyye’nin etkisi ile meydana gelen tasavvufi ortam; b. Sülemî’nin X. yüzyıl sonlarında genel prensiplerini eserlerinde koyduğu ve Abbasi Halifesi Nasır li-Dinillâh ile XIII. yüzyıl başlarında Bağdat’ta güçlü bir ekol 60 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 haline gelen Fütüvvet’i esas alarak ortaya çıkan örgütlenme; c. Endülüs’ten Konya’ya gelip “Vahdet-i Vücûd” felsefesini ortaya koyan Muhyiddin İbnü’l-Arabî’nin kurduğu kabul edilen Ekberiyye hareketi. d. Kalenderilik. Bu gruplamadan sonra yukarıdakilerden Konya’da o devirde rekabet içinde olan ve uzantıları günümüze kadar gelen ilk ikisinin dayandığı tasavvufî akımlar üzerinde kısaca durulacaktır. 1) Kübreviyye Tarikatı Kübreviyye’nin kurucusu Şeyh Necmü’dDin-i Kübra’nın tasavvufa dair birçok eseri bulunmaktadır. Mustafa Kara, Tasavvufî Hayat adını verdiği eserde bunlardan “Usûlü Aşere”, “Risâle ile’lHâim” ve “Fevâihu’l-Cemâl”i yayımlamıştır. Necmü’d-Din-i Kübra, eserlerinde mutasavvıfların daha çok dünya nimetlerinden uzak kalmasını öğütlemiş; “Usûlu Aşere” adlı eserinde “zühd” ve “uzlet” üzerinde ayrıntılı olarak durmuştur. Buna karşılık çalışmanın insan için önemi hakkında herhangi bir fikir beyan etmemiştir. Kendisi de tam bir züht hayatı yaşamıştır. Şu halde Kübreviyye Tarikatı’nın temelinde dünyadan el etek çekme düşüncesi yatmaktadır. 2) Fütüvvet Fütüvvet, İslam âleminde ikinci bir tasavvuf yolu olarak ortaya çıkmış; IX. yüzyıldan sonra bu konuda eserler yazılmıştır. Ebû Abdurrahman es-Sülemî (ö. 1021) bunların öncüsü olup, onun Kitâbü’l-Fütüvve adlı eseri, Süleyman Ateş tarafından Türkçeye “Tasavvufta Fütüvvet” adı ile tercüme edilmiştir. Sülemî, bu eserinde Fütüvvet ehlinin yapması gereken şeyleri sıralamıştır. TARİH İslamiyet’in farklı yorumları kabul edilebilecek bu iki anlayış, dönemin Selçuklu devlet damları tarafından destek görmüş ve resmî birer kuram olarak Konya’da örgütlenmeleri sağlanmıştır. O, Kübreviyye Tarikatı’nın kurucusu Necmü’d-Din-i Kübrâ’dan farklı görüşler ortaya koymuş; Fütüvvet ehlinin dünyayı ihmal etmemesi, dünya nimetlerinden meşru ölçüler dâhilinde yararlanması gerektiğini örneklerle vurgulamıştır. Sülemî’nin eserleriyle şekillendirmeye çalıştığı Fütüvvet, hayatla iç içe olmayı, bunun için çalışmayı esas almayı hedefleyen bir tasavvufî akım olarak XII. yüzyılın son çeyreğinde Konya’da da yayılmaya başlamıştır. Konya’da Kübreviyye ve Fütüvvet’ten Doğan Yeni Ekoller Yukarıda kısaca tanıtılan Kübreviyye ve Fütüvvet’ten etkilenen mutasavvıfların Konya’ya gelip fikirlerini yaymaya başlamaları, aynı dönem rastlamaktadır. Aslında temelleri Konya dışında atılan bu iki akımın farklı isimler altında yapılanmasını sağlayan öncüleri, bağlı bulundukları tasavvuf ilkelerine farklı yorumlar getirerek Anadolu’daki Türk toplumuna has bir şekil vermişlerdir. Bunlar, Mevlevilik ve Ahilik’tir. 2) Ahilik Yüksek erdemlere sahip, yiğitlikte ileri giden ehl-i Fütüvvet’e “Fityan” deniyordu. XIII. yüzyıl kaynaklarında bunların geçmişleri, İslamiyet’in ilk dönemlerine kadar götürülmektedir. Daha XIII. yüzyıl ortalarında, Türkiye Selçukluları’nda bunlar esnaf teşkilatı müntesipleri olarak algılanmaya başlanmıştır. XII. yüzyıl sonlarında Anadolu’da adları çok sık geçen fityanlar, bir başkana bağlı olarak hareket ediyorlardı. Daha sonra bunların Ahi başkanlarının emrine girdikleri görülmektedir. Öyle ise başlangıçta ayrı bir ekol görünümündeki ehl-i Fütüvvet, daha sonra Ahiler’le birlik oluşturmuşlardır. Bundan sonra Fityanlar, Ahiler’in yanında devlet protokolünde yer almaya, kentlerde düşman saldırısı söz konusu olunca, savunmada Ahiler’le birlikte hareket etmeye başlamışlardır. Sultanı İzzeddin Keykâvus (1210-1219)’un Halife Nasır li-Dinillah tarafından düzenlenmiş biçimiyle Fütüvvet’i Ahilik adı altında uygulamaya özen göstermiş ve bunun ilk etkileri başkent Konya’da görülmüştür. Ahiliği Konya’da Ahiler’in hâmisi olan Alâeddin Keykubad (1220-1237) döneminde Ahi Evran örgütlemiştir. Mevlevilik, XIII. yüzyıldan sonra geniş alanlara yayılmış; Mevlevihane adı verilen tekkeler özellikle büyük kent merkezlerinde birer kültür merkezi olmuştur. Ahilik, Türkiye Selçuklu Devleti’nin kalkınmasına alt yapı oluşturmuş; yıkılma aşamasında Osmanlı Beyliği’nde etkin rol oynamıştır. Bunlar sayesinde Osmanlı Devleti güçlü bir biçimde kurulmuştur. 1) Mevlevilik Konya’nın XIII. yüzyılda en etkin tasavvuf grubunu 1221’de vefat eden Şeyh Necmü’dDin-i Kübra’nın müntesipleri oluşturmaktadır. Bunlar, Sültanü’l-Ulemâ Bahâeddin Veled ve oğlu Mevlâna Celâleddin-i Rumî’dir. Bu iki isim göz önüne alındığında denilebilir ki, fikrî temelleri Konya’da XIII. yüzyılda atılan Mevlevilik, esasta Necmü’d-Din-i Kübra’nın ortaya koyduğu kurallardan etkilenmiş; Mevlâna, bu kurallar çerçevesinde yapılanmaya gitmiş ve bunun sonucunda yepyeni bir ekol, Mevlevilik ortaya çıkmıştır. Tefekkür, şiir, edebiyat ve semaa önem veren Mevlevilik, Mevlâna’dan sonra geniş alanlara yayılmıştır; 61 VİZYON KÖŞE KONYA VALİSİ MUAMMER EROL, ALIŞILMIŞ VALİ PROFİLLERİNİN DIŞINDA BİR İNTİBA BIRAKIYOR. GÜLER YÜZLÜ, SAMİMİ VE İÇTEN YAKLAŞIMI İLE DİKKAT TOPLARKEN, HALKIN ARASINDA OLMAYI SEVEN, BİREBİR İNSANLARLA KONUŞMAKTAN KEYİF ALAN BİR VALİMİZ VAR. MÜTEVAZİ HALİ, OLAYLARA YAKLAŞIMI, DİNLEMEYİ SEVEN YAPISI, DİNLEDİKLERİNİ HAYATA GEÇİRME KONUSUNDAKİ KARARLI TUTUMU, KONYA VALİSİNİ BULDU DEDİRTİYOR. KONYA VİZYON DERGİSİ OLARAK, KONYA VALİSİ SAYIN MUAMMER EROL'LA YAPMIŞ OLDUĞUMUZ RÖPORTAJI SİZLERLE PAYLAŞIYORUZ. Konya Valisi Muammer Erol, 03.10.1962 Kayseri Bünyan doğumlu. İlk-orta ve Lise tahsilini Bünyan'da tamamladı. 1980 yılında İstanbul Hukuk Fakültesine giren ve 1984'de mezun olan Muammer Erol, Avukatlık stajını tamamladıktan sonra, Kaymakam Adaylığı imtihanını kazanarak İçişleri Bakanlığına geçti. 1985-88 arası Kaymakamlık adaylığı sürecinden sonra, 1988 yılında Burdur-Kemer'e Kaymakam olarak atandı. 2 yıl sonra Muş-Bulanık Kaymakamlığı yaptı. Daha sonra Muş Vali Yardımcısı oldu. Muş'tan sonra BoluGöynük Kaymakamlığına atandı. Bir yıl kadar burada çalıştıktan sonra, Mülkiye Müfettişi oldu. 1995-2004 yılları arasında bu görevi yürüttü. 2004 yılında kadrosu İçişleri Bakanlığında kalmak üzere İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcılığına getirildi. 4.5 yıl kadar bu görevde çalıştıktan sonra da, 2009 yılında Elazığ Valisi oldu. On aydır 'da Konya Valisi. Evli, üç çocuğu var. 62 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 RÖPORTAJ VOLKAN ÇAKIR TAHİR CEYLAN Sayın Valim, sizce Mevlana Diyarında, Selçuklu Başkentinde Valilik yapmak nasıl bir duygu? Bir defa Konya imkanları olan bir şehir. Alışması ve yaşaması kolay olan bir şehir. Bu kolaylıkları sağlayan alt yapılar 30 yıl önce başlayan gelişmeler biraz daha kontrollü gidiyor. Bugün Büyükşehir olan iller arasında ilk onda olan bir şehir. Kentsel dönüşümlerin yenilenmesi konusundaki genel alanların oranı en düşük bir kaç vilayetten biri. Yaklaşık 30 yıldır sürdürülen alt yapı hizmetleri düzenli ve olumlu. Kolay alışılan, kolay yaşanılan bir şehir olmanın dayanağı burada. Konya'da ki hizmetlerden eğitim, sağlık, ulaşım ve iletişime kolay ve daha ucuz maliyetlerle erişilmesi mümkün. Coğrafya olarak yurt içi yurt dışı bağlantıları şehri kolay ulaşılabilir, kolay yaşanır bir hale getirmiş. girmiş olayım. Elazığ'da esnaftan genç bir arkadaşım vardı. Dedi ki, sayın Valim, "Oh ne güzel, halkın içine giriyorsun." Vicdansızlık etme dedim. Sen içeriye giriyorsun derken, beni dışarıda bir yerde konumlandırıyorsun. Oradan içeriye girmemizi de bayağı bir işmiş gibi söylüyorsun! Ben dışarıda değilim, zaten içerideyim. Hiç dışarı çıkmadım! Konya denince akla Etli Ekmek ve Konya Pilavı gelir. Etli Ekmek ve Düğün Pilavı ile aranız nasıl? İlk Düğün Pilavına kime davetliydiniz? İlk geldiğim günlerde gemi maketi gibi bir yerin karşısında bir Konya Pilavına davetliydik. Konya Pilavıyla orada tanıştım. Kazan kapaklarının açılması seremonisi gibi güzel şeyler var. Tabi ki sunum çok önemli. Konya Pilavını kökleri derinde. Tam olarak yaşatılması çok önemli. Konyalılar bu geleneği yaşatıyorlar. gelen ziyaretçilere de sunuyorlar. Alaaddin ve çevresinde Etliekmekçi, Tandır kebapçı var, ancak Konya Pilavı yapan bir yer yok. Kazan kapaklarının açılması gibi seremonilerinde yapıldığı Konya pilavcıları olması ve bulunması lazım. Etli ekmek'i biliyorum. Mülkiye Müfettişliğim zamanında Konya'ya geldiğimde tatmıştım. Görev icabı gittiğimiz bir çok yerde değişik pide çeşitleriyle karşılaştım. Ancak fark sunumda. Sevgi, muhabbet ve müşteriye olan saygı sunum farkıdır. Sunum daha iyi olmalı diye düşünüyorum. Eskiden bir çok dükkanda "Müşteri Velinimetimizdir" diye bir levha vardı. Velinimetin hakkına saygı gösterme niyetinde olan bir işletme size sirke çorbası bile sunsa güzeldir. Konya meselelerine yakinen vakıf olmanız dışında halkın arasında dolaşan bir Vali imajı çiziyorsunuz. Konyalıların özlediği bu tavrı bize açar mısınız? Bir işçi emeklisinin üç çocuğundan biriyim. Valilik görevi ayrı amma, bende herkes gibi Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşı Muammer Erol'um. Herkes gibi, çocuklarımızın ihtiyaçlarını temin adına, sağlık problemlerimizi çözme adına, şehirde gezme-dolaşma adına mümkün olduğu kadar bu görevleri vatandaş Muammer Erol'a yaptırıyorum. Valilik görevini de Valilik sıfatı olan Muammer Erol'a. Halkın dışında değilim ki, halkın içine 63 RÖPORTAJ Bu şehrin duyarlı, hassas ve bu şehri seven bir yöneticisi olarak, Konya sorunları çözümlenemeyecek sorunlar mı? Konya'da bazı hizmetler için bir asırdan fazla beklenildiği doğrudur. Şundan emin olun ki, son on yılda kaydedilen gelişmeler bazı kalemlerde 70-75 yıla denk gelen gelişmelerdir. Bunun hakkını teslim etmek gerekir. Bu gelişmelere baktığımızda şöyle bir güvenimiz var. Bunları biz yaptık, daha büyüklerini de yapabiliriz. Hadim ve Taşkent'in bugün 20 trilyonluk ihracat geliri var. Gördüklerimizi, bildiklerimizi ve üzerine birikimlerimizi de ekleyip, inşallah bir araya da gelebilirsek çok daha ilerilere ulaşacağız. Konya bir manada dışarıdaki yabancı sermayenin de dikkati çeken bir sanayi şehri haline geldi. İlk sırayı işgal eden bir çok kalem var. KTO' nun 6 hollü fuarını önemsiyorum. Niye? Çünkü Anadolu'da tek. Anadolu'nun en büyük fuarı. Hz. Mevlana'nın tanıtımı ve yapılacak çalışmalar noktasında ilk defa geniş kapsamlı ve her kesimden insana söz hakkı veren toplantılar yaparak farklı bir Mülki İdare Amiri portresi çizerken takdir topluyorsunuz, bu çalışmalarınızı okurlarımıza anlatır mısınız? Biz yerel paydaşlarla, Mahalli İdarelerle, Sivil Toplum Kuruluşlarıyla mümkün olduğu kadar hep birlikte götürmek istiyoruz. Hz. Mevlana’yı anmak ve anlamak tek başına sadece bir Valinin, Kültür Müdürlüğünün işi değil. Bilgi, birikim, deneyim, iyi niyet bile olsa bunu tek başına yapmaya hakkımız 64 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 olmadığı düşüncesindeyim. Hz. Mevlana hepimizin Mevlana’sı. Ona sahip çıkmayı, kendi imanımıza, inancımıza ve geçmişten gelen, süzülen değerlerimize sahip çıkmayı anlıyorum. geçtiğimiz yıl düzenlenen programda sadece seyirciydim. Eleştirileri ve önerileri topluyorum. benim yaptığım arayış toplantılarıdır. 17 Aralık biter bitmez, bir sonraki yılın hazırlıklarını yapmanız gerekiyor. Bu iş için öncelikle, Tanıtım Fonundan para alacaksınız. Bunun içinde Mayıs ayına kadar en ince detayına inilmiş bir projeyi vermeniz gerekiyor. değilse Ekim-Kasım ayında konuşulan bir proje nafile bir konuşmadır. Onu tanırken ve anlatırken ucunda, kenarında Diyanet İşler Başkanlığı olmalıdır. Hz. Mevlana bir İslam Alimi ise Diyanet bu işin ucundan tutmalıdır. Sayın Muammer Erol'un Konya için hayallerini öğrenebilir miyiz? Mavi Tünel bitiyor, ova sulanıyor, İstanbul -Konya Yüksek Hızlı Tren önümüzdeki günlerde hayata geçiyor, Çevre yolu başladı. İhale olmuştu. İhaleyi alan firma şantiyesini kurma çalışmalarına başladı. Bir yıldır konuşulan Bölge Hastanesinin Bahri Dağdaş Enstitüsünün 965 bin metrekarelik alanında yapım kararı 13 Haziran tarihli olarak onaylandı. şehre kazandıracağı bin yatakla, Konya'nın sağlık sunumu değişecek. Yüksek Hızlı Tren İstanbul-Konya hattı dışında Konya- Karaman arasında hızlandırılmış Tren, Ulukışla Karaman arasında Sayın Bakan tarafından ihale talimatının verilmiş olması, Lojistik Merkezden Akdeniz’e limana ulaşıl- ması beş yıl içerisinde gerçekleşecek. Yeni açılan 5. Organizeye bir hayli rağbet var. Röportajımız sona ererken, dergimiz Konya Vizyon’ u nasıl buluyorsunuz? Konya Vizyon Dergisinde , kültür sanat ağırlıklı ve eksenli, popüler hayata dönük bir ayna tutuş var. Ancak bu kadar olurdu. Bence işinizi samimiyetle yapıyorsunuz. Sayın Valim, okurlarımız için bir mesajınızı alabilir miyiz? Konya ile ilgili yapılan değerlendirmelerde insanlar hep yaşanacak bir şehir olduğunun altını çiziyorlar. Neden Konya yaşanacak bir şehirdir? Burada insanların tutum, tavır ve davranışları, bir çok artıları olan karelerle ifade edilebilir. Konya hayırhah çıtaları yüksek olan bir şehir. Çokça güzel insan, çokta güzel işler yapıyorlar. Ramazanda yapılan güzel işler tavan yaptığı gibi gönülden yapılıyor, samimiyetle yapılıyor. Sadece ve sadece Cenab-ı Hakkın rızasını kazanma gayreti içinde yapıldığı için güzeller. Bugüne kadar böyle olmuş,, dilerim, hayır çıtaları yine böyle maksimum çıtaları zorlar. Konya için dışarıdan gelen birisi, " Bana Medine havasını en çok hatırlatan şehir " diyordu. Bu çok önemli. Her şehir için söylenmez. Hz. Mevlana'nın varlığı Selçuklu ve Osmanlı eserlerinin bu şehirdeki varlığı, insanların tutum, tavır ve davranışları bu havanın oluşmasına etken. Dileriz Konya bu karakterini, güzelliğini geliştirir ve gelecek nesillere aktarır. Önemli olan şehirlerin yaşanabilir olmasıdır. KISA HABERLER 65 VİZYON KÖŞE BEKİR ŞAHİN MEVLEVİLİĞİ KURUMLAŞTIRAN ALİM; SULTAN VELED VE DİVANI (623/1226 -712/1312) TÜRKİYE SELÇUKLULARI DÖNEMİNDE KONYA’DA YAŞAYAN, MEVLEVİLİĞİ KURUMLAŞTIRAN ALİM; SULTAN VELED, LÂRENDE/KARAMAN’DA DÜNYAYA GELDİ. BABASI, MEVLÂN CELÂLEDDİN-İ RÛMÎ, ANNESİ ŞERAFEDDİN LALA’NIN KIZI GEVHER HATUN’DUR. GELENEK OLARAK İLK ERKEK TORUNLARINA DEDELERİN İSİMLERİNİ AYNEN VERDİKLERİ İÇİN, MEVLÂNÂ’DA ONA BABASININ ADINI VERMİŞTİR.MEVLÂN VE YAKINLARI TARAFINDAN BAHAEDDİN DİYE ÇAĞIRIRDI. ANCAK DAHA ÇOK SULTAN VELED OLARAK BİLİNMEKTEDİR.MEVLÂN VE YAKINLARI TARAFINDAN BAHAEDDİN DİYE ÇAĞIRIRDI. ANCAK DAHA ÇOK SULTAN VELED OLARAK BİLİNMEKTEDİR. Çocukluğunun ilk yıllarını dedesi Bahâeddîn Veled ile birlikte geçiren Sultan Veled, ilk eğitimini babasından almıştır. Konya'da ve Şam'da çeşitli âlimlerden, özellikle babasından medrese ilimlerini öğrenmiştir. Seyyid Burhâneddin Tirmizî, Şems-i Tebrizî, Hüsâmeddin Çelebi'ye kadar birçok büyük sûfîyle ve zamanın âlimleri ve şairleriyle sürekli münasebetlerde bulunarak ilim ve sülûk yönünden yükselmiştir. Onun yetişmesinde, inanış ve duyuş tarzı ile düşüncelerinin şekillenmesinde babasının büyük bir etkisi vardır. Sultan Veled gençliğinde Konya Akören Medres Mevlânâ, oğlunu Şems’e murîd yapmıştır;(Manâkıb al-’ârifın s.333) Sultan Veled ise, babasının ölümünden sonra, içten gelme bir kadirbilirlikle, kendiliğinden, Hüsameddin Çelebi’nin müridi olmuştur. Şeyh Salâhaddin Zerkûb’un ölümünden (1261) sonra Mevlânâ, mürîdlerinden Hüsameddin Çelebi’yi halife seçmiştir. Mevlânâ’dan gerekli dinî ve tasavvufi bilgileri elde eden Sultan Veled, bunları yalnız öğretmekle yetinmemiş bilgilerini başkaları için faydalı bir hale getirmeğe ve öğretmeğe de çalışmıştır. Selahaddin Zerkubi’nin kızı Fatma Hatun’la evlenmiştir. Şam’da tahsilinden sonra Haleb’e gelmiş ve orada bulunan Alimlerle münazaralarda bulunmuştur. Hanefilere dair tabakat kitaplarında Sultan Veled fakihlerin en meşhurları arasında yer almaktadır. eserlerini Farsça yazmakla birlikte epeyce Türkçe şiirleri de bulunmaktadır. Bu açıdan O, Ahmed Fakîh ile birlikte, Anadolu Türk edebiyatında bir öncü durumundadır. Sultan Veled Mevlevîliği sistemli bir tarikat haline getirilmesi Mevlevîliğin âdâb ve erkânı Sultan Veled döneminde teşekkül etmeye başlamıştır. Nitekim Mevlevî mukabelesinde semâhânenin üç defa devredilmesinden ibaret “devr-i veledî” zikrinin yapılması ona izâfe edilmektedir. 66 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 VİZYON KÖŞE Mevlevî dergâhları bir okul gibi halkın aydınlatılmasında büyük hizmetler görmüştür. Tarikatın ilk şeyhi de Hüsâmeddin Çelebi olmuş, 1284 yılında vefat etmesi ile yerine Sultan Veled geçmiştir. Mevlevilik zamanla yayılmış, Bursa ve Edirne başta olmak üzere, Osmanlı devleti içinde itibar görerek gelişmiş, hatta padişahların da ilgisini, yardımını ve desteğini görmüştür. 1312 tarihinde vefat eden Sultan Veled, az da olsa, gerçek manada Türkçe gazel yazan ilk şairdir. İlk olması bakımından bazı aksaklıklar bulunsa da bu şiirler edebî yönden önemlidir. O gazellerinde daha ziyade babasının etkisi altında, topluma hitap eder. Eserleri: Sultan Veledin eserleri Mevlânâ’nınkiler gibi manzum ve mensur olmak üzere ikiye ayrılır. Babası gibi bir divan üç mesnevi ve bir de mensur Maârifi yazmıştır. Ancak Sultan Veled devrinde Türkçe’nin Anadolu’da varlığını kabul ettirecek bir hâle gelmesinden dolayı,eserlerinde Türkçe’ye daha fazla yer vermesiyle Mevlânâ’nın eserlerinden ayrılmaktadır. Manzum eserlerinin toplam beyit sayısı 30.000'e ulaşan Sultan Veled'in devrinde velûd (çok eser veren) bir şair olduğu görülür. Sultan Veled’in Mevlânâ'nadan ilham alarak tahminen 660/1267-69/1291 tarihleri arasında tanzim ettiği Divan'ında aruzun muhtelif kalıplarıyla yazdığı 925 gazel ve 455 rubai mevcuttur. Hepsi, 12719 beyittir. Bunun 129 beyti Türkçe'dir. Kılıç Arslan, Taceddin Hüseyin, Emin Alâmeddin Kayser, Muinûddin Pervane, Sahip Atâ Fahreddin Âli, Güneş Hatun, Selçuk Hatun ve Tabib Ekmelüddin gibi önemli şahsiyetler için yazılmış övgüler ve mersiyeler müstesna, bütün gazeller tasavvufi ve didaktik bir mahiyettedir. Bu gazellerin ve rubailerin hepsinde açık ve sâde oluşu Divanın önemli, özelliklerinden birisidir. Ayrıca Divan; Selçuklu tarihi ve Türk dili bakımından önemidir. Sultan veled Divanında Selçukî Ahîleri”ne de değinmekte ve Ahi Muhammed Seyid Averî, Bayburdlu Ahi Emir Ahmed, Ahî Saadeddin isimli ahileri tanıtmaktadır. Bu arada Ahi Muhammed ile birlikte Ahi Yusuf’dan da söz etmektedir. Sultan Veled’in Divân’ında hem dönemin Selçuklu tarihi hem de Konya tarihi ile ilgili bilgiler verilmekte ve bazı şahsiyetleri tanıtmaktadır. Nitekim eserde bahsi geçen devrin ahîlerinin özellikleri ile onların kendilerine yakınlığı hususuna da yer verilmektedir. Sultan Veled Divânı’nda sözü edilen dönemin ahilerinden bir kaçını tanıdığımız gibi, aynı zamanda onların kimlikleri, kişilikleri ve özelliklerini de Sultan Veled’in gözüyle görme ve tanıma imkânı bulmaktayız. “Ahî Sa‘deddin şehrimizin (Konya) ahîleri ve asrının fityânının başıdır.” Demek suretiyle Ahilikle ilgili bilgi de vermektedir; “Böyle güzel hâl ve tavra sâhib olan Sa‘deddin’i nazm ve nesir ile iki yüz defa övsen yeridir, yakışır; Ey Veled, ona benzer bir ahî gördün mü, onun gibisini işittin mi? Zira, Sa‘deddin, zenginlik içinde, hakiki “fakr”a mâliktir.” Sultan Veled, Dîvân’ında Ahî Muhammed’in ölümünün ardından, hem Ahî Muhammed, hem de Ahî Yusuf hakkında bir mersiye yazmaktan kendini alamamış, buna karşılık hayatta olan diğer ahîlerin de onlar gibi meziyet sahibi olduklarını da vurgulamış ve böylece döneminin şahsiyetlerine dair bilgiler de vermesi yönüyle eser önem arz etmektedir BİBLİYOGRAFYA: Sultan Veled, Maârif, Çev: Meliha Ambarcıoğlu, MEB, İstanbul 1991, s.V; M. Fuad Köprülü, Türk Edebiyatında ilk MutasavvıflarAnkara 1991, s. 216, 235-239; Abdülbâki Gölpınarlı, Mevlânâ Celâleddin, İstanbul 1952, Abdülbâki Gölpınarlı,Mevlana’dan Sonra Mevlevîlik, İstanbul 1953, Reşat Öngören, “Mevlânâ Celâled- dîn-i Rûmî”, DİA, XXIX, 444; Nuri Özcan, “Mevlevî Âyini”, a.e., XXIX, 464; Barihüda Tanrıkorur, “Mevleviyye”, a.e., XXIX, 468; Veyis Değirmençay “Sultan Veled”, DİA, XXIX, C 37, s. 521-522.; Divan-ı Sultan Veled, nşr. Feridun Nafız Uzluk, Ankara 1941 s,78-82; Sultan Veled, Maârif, Çev. Meliha Anbarcıoğlu, Konya ve Mülhakatı Eski Eserleri Sevenler Derneği Yayını, Konya: 2002, s.18; Hülya Küçük, Sultan Veled ve Maarif'i,Konya 2005.s.54; Sultan Veled, Maârif, Çev: Meliha Ambarcıoğlu, MEB, İstanbul 1991, s.XXIII; Ahmed Eflâkî, Menâkıbu’lÂrifîn (Çeviren: Tahsin Yazıcı), İstanbul 1973, II, s.397; Mehmet Şeker, Türk-İslam Medeniyetinde Ahîlik ve Fütüvvet-nâmelerin Yeri, İstanbul 2011 s,47-67 Divan-ı Sultan Veled, nşr. Feridun Nafız Uzluk, Ankara 1941 s,78-82; Komisyon, Sırrın Sırrı Sultan Veled, İstanbul 2011, s.77. Sultan Veled, İbtidâ-nâme, Çev. Abdülbaki Gölpınarlı, Ankara 1976, s.80-82 Düşüncelerini babası Mevlânâ ile özdeşleştirmiştir. Doğrudan kendisi de gazel ve rubâilerinde ilhamını babasının Mesnevîsinden aldığını belirtmektedir. Bu eserde, hem dönemin Selçuklu Tarihi hem de Konya Tarihi ile ilgili bilgiler ve şahsiyetleri tanıma imkânı bulunmaktadır. Sultan Veled Dîvân’ında sözü edilen Ahî Sa‘deddin’in Konya Ahîleri’nin başı olduğunu şu ifâdelerle dile getirmiştir: 67 KISA HABERLER 2005 YILINDA HİZMETE AÇILAN VE HER GÜN YÜZLERCE KİŞİNİN ZİYARET ETTİĞİ HAYVANAT BAHÇESİ, ÇOCUKLARA HAYVAN SEVGİSİNİ AŞILAYARAK, HAYVANLARI YAKINDAN TANIMALARINA OLANAK SAĞLIYOR. 68 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 YAŞAM Konya’da ilgi odağı haline gelen hayvanat bahçesindeki hayvan tür ve sayıları artırılıyor. Hayvan tür ve sayılarının artırıldığı hayvanat bahçesinde 83 türde toplam 520 hayvan barınıyor. Hayvanların barınma koşullarının daha da iyileştirildiği hayvanat bahçesine vahşi hayvanlarda katıldı. Hayvanat Bahçesinde en fazla ilgiyi ise Aslan, Kaplan, Puma, Ayı, Lama ve Piton yılanı görüyor. Bengal kaplanı ikinci kez bir batında dördüz doğururken, maymun sayısı 15’e yükseldi. Kaplan, aslan, puma, ayı, timsah, maymun, köpek, lama, kanguru gibi 83 türde 520 hayvanı bünyesinde bulunduran Hayvanat Bahçesinde gösteri yapan bir vatandaş tarafından bağışlanan Piton Yılanıda var. 7 yaşında hayvanat bahçesine bağışlanan ve şimdi on yaşında olan, 3,5 metre uzunluğunda zehirsiz olan sıcak iklim şartlarında yaşama özelliğine sahip sürüngen olan Piton yılanı canlı doğal ortamında tavşan, tavuk, fare, bıldırcın gibi hayvanları avlayıp bir bütün olarak yutarak besleniyor. ÇOCUKLARIN HAYVANLARI YAKINDAN GÖRMELERİ VE TANIMALARI ADINA ÖNEMLİ BİR FIRSAT OLAN KARATAY BELEDİYESİ HAYVANAT BAHÇESİ KÜÇÜK BÜYÜK HERKESİN İLGİ ODAĞI HALİNE GELMİŞ DURUMDA. Her gün yüzlerce kişinin ziyaret ettiği Karatay Belediyesi hayvanat bahçesi bir yandan çocuklara hayvan sevgisini aşılıyor, diğer yandan çocukların, hayvanları yakından tanımalarına olanak sağlıyor. Çocukların yanı sıra büyüklerinde ilgisini çeken Hayvanat Bahçesi ve piknik alanı özellikle hafta sonları yoğun ilgi görüyor. 69 KISA HABERLER Hobi Bahçeleri içerisinde ilk olarak 2 Bin m2 lik bir alana kurulan Karatay Hayvanat Bahçesi 2005 yılında Serbest Piknik Alanı içerisinde 15 Bin m2 lik daha büyük bir alana taşındı. Yapılan yeni düzenleme ile birlikte 4 Bin 500 m2 lik ilave yeni bir alanın daha kazandırılırak, 20 Bin m2 lik büyük bir alana ulaştı. Özellikle yıl içerisinde binlerce kişinin ziyaret ettiği Karatay Hayvanat Bahçesi ile ilgili bir dizi iyileştirme çalışmalarının yürütülerek hayvanların daha rahat bir ortamda kalmalarını sağlamak maksadıyla dev bir kuş kafesinin yapıldı. Bunun neticesinde Kartal, Şahin gibi yırtıcı kuşların daha rahat uçabilecekleri bir ortam sağlandı. Diğer yandan Kurt, Puma, Babun ve Aslan için ayrı kabinlerin yapıldığı ek alan ile Hayvanat Bahçesi daha geniş mekanıyla ziyaretçilerin beğenisine sunulmuş durumda. Konya'da 31 ilçenin ilgi odağı olduğu Hayvanat Bahçesine ziyaretçi sayısı hergeçen gün daha da artıyor. 2010 yılı itibarıyla ülke genelinde en fazla ilgi gören 3. Hayvanat Bahçesi olan, 70 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Karatay Hayvanat Bahçesi okulların sömestr tatili ve yaz tatillerinde öğrencilerin ilgi odağı olmaya devam ediyor. Hem yer olarak, hem de hayvan türü ve sayısı olarak büyümeye devam eden Hayvanat Bahçesi’nde sürekli olarak hem alan genişliyor, hemde hayvan sayısı fazlalaştırılıyor. Soğuklara karşı önlemimizi aldık diyen yetkililer, Her hayvanın barınağında ısıtıcılar ve kaloriferler var. Hayvanların yaşam şartlarına göre kaldıkları barınakların ısı seviyesini ayarlıyoruz” diyorlar. Hayvanat Bahçesi bir rehabilitasyon merkezi gibi buraya ilk defa gelen çocuklar hayvanat bahçesinden ayrılmak istemiyorlar. Hayvanat Bahçesinde her hayvan kendi özelliklerine göre besleniyor. Örneğin bir Kaplana günde 8 kilo et verildiğini biliyor muydunuz? KARATAY HAYVANAT BAHÇESİ TÜRKİYE'NİN EN FAZLA İLGİ ÇEKEN, TANINAN, BİLİNEN BİR HAYVANAT BAHÇESİ OLARAK ZİYARETÇİLERİNİ BEKLİYOR. KISA HABERLER 71 KISA HABERLER İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNİ KISACA TANIMLAYACAK OLURSAK; İŞ KAZALARI VE MESLEK HASTALIKLARINI ENGELLEMEK AMACI İLE ALINAN ÖNLEMLERİN TAMAMIDIR. BU ÖNLEMLER İŞ KAZASINA SEBEP OLACAK RİSKLERİN TESPİT EDİLMESİ, ACİL EYLEM PLANLARININ HAZIRLANMASI, ÇALIŞANLARIN PERİYODİK EĞİTİMLERİ, İŞ YERİ HEKİMLİĞİ HİZMETİ, PORTÖR MUAYENELERİ, İŞ GÜVENLİĞİ UZMANI HİZMETİ, İŞ YERLERİNİN FAALİYET GÖSTERDİĞİ ALANLAR DA KULLANILAN ASANSÖR, KOMPRESÖR GİBİ EKİPMANLARIN PERİYODİK KONTROLLERİ VE TEKNİK ANALİZLERİ, ELEKTRİK VE TOPRAKLAMA GİBİ UZMAN VE MÜHENDİSLİK HİZMETLERİNİ KAPSAMAKTADIR. HASAN ÖZEL OBJEKTİF OSGB GENEL MÜDÜRÜ Bu önlemlerin alınması amacı ile 6331sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği kanunu iş kazaları ve meslek hastalıklarının önüne geçilmesi amacı ile yapılan işin niteliğine ve çalışan sayısına bakılmaksızın personel çalıştıran her iş yerine çeşitli yükümlülükler getirmiştir. Bu yükümlülükler kısaca iş yeri sahasında ki risklerin değerlendirilmesi ve personelin periyodik sağlık kontrollerini içermektedir. İŞVERENİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ NELERDİR? Yapılan işin niteliği ve çalışan sayısına göre işverenlerin farklı yükümlülükleri bulunmaktadır. İşin niteliğine ve faaliyet alanına göre az tehlikeli, tehlikeli ve çok tehlikeli olmak üzere üç sınıfa ayrılmıştır. İşveren hangi sınıfta faaliyet gösteriyor ise kanun çerçevesinde gerekli önlemleri almak veya Çalışma ve Sosyal Güvenli Bakanlığınca yetkilendirilmiş firmalardan bu hizmetleri almakla yükümlüdürler. İşverenlerin ürettikleri hizmetlerin sınıfına göre yapması gerekenleri kısaca özetlemek gerekirse; 72 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Az tehlikeli iş yerlerinde; çalışan sayısı 50 kişini altında ise çalışma alanlarının risk analizi ve acil eylem planını yaptırma zorunluluğu ile personele temel yangın eğitimi ve iş güvenliği eğitimi verilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Çalışan sayısı 50‘nin üzerinde ise mutlak suretle her çalışan için aylık 4 dakika işyeri hekimi ve 6 dakika iş güvenliği uzmanı işyerinde bulunmalıdır. Tehlikeli iş yerlerinde; risk analizi ve acil eylem planı yaptırma zorunluluğu ile personele temel yangın eğitimi ve iş güvenliği eğitimi verilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Ayrıca çalışan sayısına bakılmaksızın mutlak suretle her çalışan için aylık 6 dakika işyeri hekimi ve 8 dakika iş güvenliği uzmanı işyerinde bulunmalıdır. Çok tehlikeli iş yerlerinde; risk analizi ve acil eylem planı yatırma zorunluluğu ile personele temel yangın eğitimi ve iş güvenliği eğitimi verilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Ayrıca çalışan sayısına bakılmaksızın mutlak suretle her çalışan için aylık 8 dakika işyeri hekimi ve 12 dakika iş güvenliği uzmanı işyerinde bulunmalıdır. ADVERTORIAL konuda çıkarması gereken dersler olduğu açıkça ortadadır. Ancak 740 işletme de ortalama 50.000 kişinin çalıştığı, 1941 yılından beri iş kazalarından dolayı 3.500 civarında maden işçisinin öldüğü, 100.000 civarında kişinin yaralandığı, meslek hastalığına yakalanarak hepimizden daha az yaşama ihtimali olan sayısız maden işçisinin çalıştığı bu sektörde, iş güvenliğinin gözden geçirilmesi, denetlemelerin sıklaştırılması ve takipçisi olunması gerektiği aşikârdır. Yapılan risk analizi ve acil eylem planı; iş yerini farklı bir adrese taşımadığı herhangi bir iş kazası olmadığı sürece, az tehlikeli iş yerlerinde 6 yıl, tehlikeli iş yerlerinde 4 yıl, çok tehlikeli iş yerlerinde 2 yıl boyunca geçerlidir. İşveren 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği kanununda belirtilen yükümlülükleri yerine getirmediğinin tespit edilmesi halinde çalışan kişi başına 1120 TL ile 5601 TL arasında para cezası uygulanmaktadır. Bu eksikliklerden dolayı iş kazası gerçekleşmesi durumunda ise işveren daha ağır para cezaları ve hatta yargılanma riski ile karşı karşıya kalacaktır. bunu lüzumsuz bir maliyet olarak görecek olursa sağlıklı bir iş birliği olmayacaktır. En nihayetinde eksikliklerin giderilmesi durumunda hem işveren kanunun getirdiği yükümlülüklerden kurtulmuş olacak hem de iş kazası yaşanma ihtimali en aza inmiş olacaktır. Unutulmamalıdır ki, OSGB işverenin çözüm ortağıdır. SOMA Soma’da yaşanan maden kazası hepimiz derinden yaralamıştır. Şuan da devam eden adli bir süreç var. Bu nedenle ihmal var mıdır yok mudur, sorumluları kimlerdir gibi konularda yorum yapmak doğru olmayacaktır. Eminim ki hepimizin bu Soma maden kazasından sonra iş güvenliği bir anda ülke gündemine oturdu. Öyle ki çevremizde ki insanlara iş güvenliğinin ne olduğunu anlatmaya zorlanırken bir anda herkesin hakkında yorum yapabildiği, bilgi sahibi olduğu ve ilgilendiği bir konu haline gelmiştir. İş güvenliği açısından Soma hepimizin için bir miat olmalıdır. Bundan sonra iş kazalarında yaşanan ölüm ve yaralanmaların en aza indirgenmesi için neler yapabiliriz, bunları konuşuyor olmalıyız. Umut ediyoruz ki bir daha iş kazası yaşanmaması için herkes gerekli dersleri almıştır. Alınacak ufacık bir önlemin bile insan hayatına mal olacak iş kazalarının önüne geçebileceğini hepimize tekrar hatırlatmıştır. ÇÖZÜM ORTAĞI ORTAK SAĞLIK GÜVENLİK BİRİMİ (OSGB) OSGB, İş Sağlığı ve İş Güvenliği konularında şirketlerin yükümlülüklerini yerine getirmelerinde yardımcı olmak üzere Çalışma ve Güvenlik Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş uzman kuruluştur. OSGB ile yapılan sözleşme neticesinde işveren 6331 sayılı kanun ile üzerine düşen yükümlülüklerin büyük bir kısmından kurtulmuş olacaktır. OSGB iş yerinde gerekli denetlemeleri yaparak iş kazalarına sebebiyet verebilecek riskleri tespit eder ve rapor haline getirerek işverene sunar, gerekli tedbirlerin alınmasını sağlar. İş sağlığı ve güvenliği mevzuatına göre gerekli düzenlemelerin yapılmasını sağlar, dökümanları hazırlar, iş yerinde çalışan personele mevzuatta geçen tüm eğitimleri verir ve personeli sertifikalandırır. İş yerindeki elektrik tesisatı, makine ve ekipmanların ölçümlerini bünyesinde görevli mühendislere yaptırarak kayıt altına alır. Tabi ki OSGB ve işveren tam bir iş birliği içerisinde çalışmalıdır. OSGB’nin tespit etmiş olduğu iş kazasına sebebiyet verebilecek eksikliklerin giderilmesi işverene ekstra maliyet çıkaracaktır. İşveren ise 73 VİZYON KÖŞE EMİRHAN DOĞAN HAYATI TASAVVUF MÜZİĞİ İLE YAŞAMAK TASAVVUF MÜZİĞİ, İSLAMDAKİ TASAVVUF FELSEFESİNE UYGUN OLARAK, EĞLENDİRMEK İÇİN DEĞİL, İNSANIN ALLAH'A OLAN KULLUĞUNUN FARKINA VARMASINI SAĞLAMAK İÇİN YAPILAN BİR MÜZİK TÜRÜDÜR. DİNİ DUYGULARIN SESLENDİRİLMESİDİR. MÜZİĞİN KÖPRÜ OLDUĞU MANEVİ BİR YOLDUR. TASAVVUF MÜZİĞİ VÜCUDUN BİRLİĞİ ANLAYIŞIYLA BESTELENMİŞ DİNİ YAPITLARDAN OLUŞUR. MEVLEVİ BEKTAŞİ CELVETİ GÜLŞENİ HALVETİ KADİRİ NAKŞİ V.B. TARİKATLARDA TASAVVUF MÜZİĞİ VARSA DA BUNLARIN İÇİNDE SANAT DEĞERİ TAŞIYAN VE GELİŞMİŞ MÜZİK MEVLEVİ MÜZİĞİDİR. ITRİ DEDE EFENDİ OSMAN DEDE AHMET AĞA GİBİ BESTECİLER TARAFINDAN BESTELENEN MEVLEVİ AYİNLERİ TÜRK TASAVVUF MÜZİĞİNİN BAŞYAPITLARIDIR TASAVVUF MÜZİĞİNİN ÖNEMLİ FORMLARI MEVLEVİ AYİNLERİ DİNİ PEŞREVLER İLAHİLER, NAATLAR, KASİDELER, MERSİYELER BEKTAŞİ NEFESLERİ DURAKLAR VE TEVŞİHLERDİR. Güzel sesi dinlemekte kalp huzuru ve Tanrıyla birleşme zevki vardır. Hz.Mevlana Tasavvuf Müziğinin Günümüzdeki Hali Tasavvuf veya tekke musikisinin müzik dalları içinde hatırı sayılır bir yeri vardır. Geçmişte, başta Mevlânâ dergâhları olmak üzere, çeşitli tasavvuf kurumları bu tür müziğin eğitiminin ve icrasının yapıldığı yerlerdi. Günümüzde ise, muhtelif kesimlerde tasavvuf müziğine ilginin arttığı görülüyor. Bunun sebepleri çeşitlidir. Mesela tasavvuf müziği bizatihi güzel ve etkileyicidir. Arayış içinde olan sanatkarlar için farklı bir tat sunabilmektedir. Tasavvuf Müziği Her Zaman Hayat Görüşümüzü Değiştirmiştir Tasavvuf müziği dinleyen insanların düşünce yapıları hep farklı olmuştur. Olgun bir kişilik kazanmanın yolu tasavvuftan geçiyor. Ölümü hatırlamak bir çoğumuzun işine gelmez hayatı hep neşeli ve toz pembe buluruz ama aslında hayat öyle değildir. Tasavvuf ta hep gerçekler ve doğrular vardır. Tasavvuf insanı olgunlaştırır ve huzura erdirir. 74 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Tasavvuf müziğini yorumlayan bir çok sanatçı vardır. Bunların başında Ahmet ÖZHAN, Sami ÖZER, Halil NECİPOĞLU gibi isimler kalite ve tarzlarıyla günümüzdeki ünlü isimlerdir. Günümüzde tasavvuf müziğine ilave edilen bir çok enstrümanlar olmuştur. Sami ÖZER tasavvuf müziğini batı formatında işleyen değerli sanatçılarımızdandır. Çeşitli müzik türleri içinde, melodi ve enstrüman olarak tekke müziğini bir çeşni veya yardımcı unsur şeklinde kullanan sanatkarlarımız olduğu gibi, bu alanda müstakil beste çalışmaları yapanlar da vardır. Bunların değerlendirmesi elbette ehline düşer. Bu alana aşina olanlardan dinlediğime göre, yeni yapılan bestelerden “tekke tarzı” veya “tekke üslubu” denen türe en yakın olanlar, TRT Ankara Radyosu Türk Tasavvuf Müziği Korosu Şefi sayın Ahmet Hatiboğlunun yaptığı tasavvuf müziği beste çalışmaları ve düzenlemeleridir.Ben bir tasavvuf müziği solisti olarak musikimizin osmanlı dönemindeki popülaritesini kazanması için elimden geleni acizhane yapacağım. KISA HABERLER 75 KISA HABERLER EROL SUNAT SELÇUK OTEL, ADININ SELÇUK PALAS OLDUĞU GÜNLERDE KONYA'NIN PERA PALAS'I OLAN BİR OTELDİ. ÖYLE Kİ, ŞEHRİN MERKEZİNDE TURİZM KÖKENLİ ONDAN BAŞKA OTEL YOKTU. NEREDEYSE DEMEYELİM AMMA, KONYA'NIN PERA PALAS'I NERESİYDİ DİYE SORULSA, O DEVİRLERİ YAŞAYANLAR SELÇUK OTEL'Dİ DİYECEKLERDİR. 76 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER Konya'ya dışarıdan gelen misafirlerin en sıcak bir şekilde karşılandığı, alışkanlık yapan, insanların kendi evlerine gelir gibi gönül rahatlığı ile geldikleri bir Otel. Konya merkezinde Konya'nın kalbinin attığı bir yerdi Selçuk Palas. Konya'nın en yüksek apartmanı olarak, şehrin simgesi olan Hayat Apatmanının hemen arka tarafında yer alıyordu. Mevlana ile gönül dostu olan Şems'in buluştuğu yerde oraya belki de bir kaç adım mesafe de olunca, Selçuk Palas'ın sahipleri, Selçuk Palas sonrası ilk otelllerine Selçuk Mevlana, Eylül 2013'te hizmete giren yeni otellerine de, Selçuk Şems-i Tebrizi Otel dediler, iki gönül dostuna ayrı ayrı cephelerden bakan iki kardeş otel fikri böylece doğdu. Selçuk Otel, misafirleri devamlı olan, verilen dostlukların, arkadaşlıkların, yolda kaldıklarında mesafe tanımadan onları alıp otele getirişin samimi bir mekanı. Alışkanlık yapan bir otel. Dışarıdan gelenlerin yalnızlıklarını alan, evlerine geliyormuş gibi geldikleri bir otel, Selçuk Otel. Selçuk Otel'de1970'li yıllarda Vehbi Koç, Bülent Ecevit, Süleyman Demirel, Aydın Menderes, Dr. Sadık Ahmet, Necmettin Erbakan, Tarkan, Hülya Koçyiğit, Dallas Belediye Başkanı, bir çok ülkenin Milletvekilini misafir edilmiş. Selçuk Otel yaşayan bir tarih. Selçuk Mevlana ve Selçuk Şems-i Tebrizi Otellerinde 400'e yakın yatak bulunuyor. Bu rakam şehir merkezinde bulunan oteller içerisnde en yüksek rakam. Bu söyleşimizde Selçuk Palas'tan, Selçuk Mevlana'ya ve Selçuk Şems-i Tebrizi'ye kadar gelen ve yarım asrı aşıp giden bir otelcilik hikayesini sizlerle birinci ellerden paylaşacağız. Şapka düşüren Apartmandan Selçuk Palas'a Dördüncü nesil olan ve en büyük dede olan Rıza Dolapoğlu'nun adını taşıyan Ali Rıza Dolapoğlu ile başlıyoruz sohbetimize ; Biz aslen Nevşehirliyiz. Rıza dedem, önce Şereflikoçhisar'a, 1930'lı yılların başında Konya'ya geliyor diye başlıyor Rıza bey, ve devam ediyor anlatımına; O zamanlar "Şapka düşüren apartman" denilen Hayat Apartmanı ile birlikte Selçuk Otel Mevlana'nın bulunduğu yeri satın alıyor Rıza dedem. Bugünkü Selçuk Mevlana Otelimizin bulunduğu yerde 3 katlı Selçuk Palas Oteli vardı. Butik bir Oteldi. Rıza dedemden, İbrahim dedeme geçen bir Otel. 1970'li yıllarda yıkıp, Selçuk Otel'i yapıyorlar. Yeni Otel'de üç katlı. Konya'nın ilk lüks ve yıldızlı oteli. Turizm alanında yapılan ilk otel olma özelliğini taşıyor. 1970 yılından 1990'a kadar Turizm ve inşaat işiyle uğraştık. 1990 yılında hayvancılık üzerine bir yatırım yaptık. 1990 sonrasında Otelimizde alkol satışlarını kaldırdık. Konya'da otellerde ilk alkolü kaldıran tesis biziz. Bunun üzerine Turizm Bakanlığı tarafından yıldızlarımız kaldırıldı. Yaklaşık 1.5 yıl kadar Belediye Oteli muamelesi gördük. Daha sonra hakkımız geri verildi. Dedem İbrahim Dolapoğlu vefat ettikten sonra hayvancılığa yöneldik ve bu sektöre 2000 yılına kadar ağırlık verdik. Sonrasında Organize sanayiinde geri dönüşüm üzerine bir yatırım yaptık. Biliyorsunuz aynı zamanda Kelebek Mobilyanında Bölge Bayisiyiz. Mevcut Otelimizin hemen yakınında Otopark olarak kullandığımız arsamız üzerine 1.5 yıl kadar bir süre sonunda 1 Eylül 2013 itibarıyla Selçuk Şems-i Tebrizi Oteli olarak misafirlerimizi ağırlamaya başladık. Eski Otelimizin bulunduğu yer Hz. Mevlana ile Şems-i Tebrizinin ilk karşılaştığı yer olarak geçiyor. Bu olay bize yeni Otelimize isim koyma konusunda ilham verdi. Çünkü Otelimizin biri Mevlana'ya, diğeri Şems'in türbesine bakıyor. Biz gerçekten bir markayız. Taklitlerimiz çıktı. 77 RÖPORTAJ Tamamen Selçuk ismini koyarak bölgedeki konumumuzu kuvvetlendirmek istedik. yeni Otelimiz beş yıldız konseptinde dört yıldızlı bir otel. Biz otelciliği butik olarak yapmak istiyoruz. Bizim bir anayasamız olmazsa olmazımız var. Hizmet sektöründe uzun yıllardan beri oturmuş bir ekiple çalışıyoruz. işimiz biraz daha büyüdü. Biraz daha kurumsal bir yapı olduk. Konya'da yapılmamış olduğunu düşündüğümüz uzun vadede şöyle bir projemiz var; Turizm Bakanlığı onaylı Butik otel projesi. Beş yıldız üzerinde bir seviyede düşünüyoruz. Önümüzdeki beş yıl içerisinde böyle bir yatırımı tekrar düşünebiliriz. 78 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Ercan Dolapoğlu Ercan Dolapoğlu, ailenin üçüncü nesli, Rıza Dolapoğlu'nun babası. Güngörmüş, hayat tecrübesiyle yuğurulmuş, esprili, geçmiş yıllara ait hatıraları hala taptaze. Konya 1953 doğumluyum. Mimarlık son sınıftan terkim. Okulu bitiremedim. Kayıdımı dondurdum. Bir dahada devam edemedim diyerek başladı anlatmaya, devamında ise; Babamla beraber, ticaretle uğraştım. hayat mücadelesi devam etti. O günden bugüne çok şey değişti. O yıllarda bizimle birlikte Saray Oteli vardı, Başak Oteli ve Şehir Oteli vardı. Selçuk Palas yapıldığında otel çoktu Konya'da. Selçuk Palas her odasında soba olan, salonunda büyük bir sobası olan mütevazi bir oteldi. 20 tane falan odası vardı. Müşteri parasını verirse odun sobası yakılırdı, yani ekstradan soba yakma parası vermeleri gerekirdi. Salonda odalara doğru açılan üç tarafta penceler vardı. Salonun sobası yandığında o pencereler açılır, salonun sıcaklığı odalara giderdi. Yumurta bütün otellerde ekstraydı. Artı para alnırdı. Şimdi müşteri yesin diye aklımız gidiyor. Selçuk Palas'ta pazarlamacılar 3-5 gün kalırlardı. Memurlardan, resmi dairelerde çalışanlardan, yeni tayin olmuş ev buluncaya, tutuncaya kadar memurlar kalırlardı. Seksenli yılların başında odada çalışan işçilerden biri yastığın içinde bir para buldu.17 bin mark'tı. Ben o güne kadar bir mark hiç görmemiştim. O yıllarda döviz taşımak suçtu. Benim taşıma iznim vardı. Bu parayı Emniyet Müdürüne teslim ettim. O paranın sahibi çıkmadı. Bir kaç gün sonra İstanbul gazetelerinden Tercüman ve Hürriyet'te teslim ettiğim paranın haberleri yayınlandı. Selçuk Palas iki katlı bir binaydı, biri zemin diğeri birinci kat. Hayat Apartmanını Rıza dedem aldı. Konya'nın ilk üç katlı apartmanıydı. İnsanlara o kadar yüksek gelirdi ki, fotörüyle yukarı doğru bakanların fotr şapkaları başlarından düşerdi ondan sonra binanın adı "Şapka düşüren" kaldı. Binanın temelini atanlardan biri, beyim dedi biz buraya öyle bir temel attık ki, herhalde 40 kat çıkabilirsiniz. RÖPORTAJ Bayramlarda bayram törenlerini izlemek için herkes bize gelirdi. Konya'nın en yüksek binası Hayat Apartmanıydı. Geçmiş zaman olur ki! Ercan Dolapoğlu, birbirinden güzel hikayeler anlatınca, o yılların Konya'sına Otelcilik penceresinden anlamlı ve tarihi notlar düştü hatıralarından... Üçüncü katın üzerindeki inek Konya'da herkes kurban kestiği için kasaplarda et zor bulunurdu. Kurbanlık bir inek aldım. Yanında birde yavrusu vardı. Kurbanı kestik, yavruyu ne yapalım, nerede besleyelim? Selçuk Otelinin 3. katına çıkardık. Kavun-karpuz kabuğu filan, lokantadan da yiyecek verdik. Hayvan ejderha gibi oldu. Hiç unutmam 301 nolu odada kalan müşteri içkili geliyor otele. Kafası dumanlı, tam da onun odasının üstünde ki, inek başlıyor bağırmaya. Bana herhalde bir şey oluyor diye düşünmüş, otelin üçüncü katında inek mi olur, herhalde içkiyi fazla kaçırdım diye vurmuş kafayı yatmış. Sabah olduğunda, ben dedi sabaha karşı yukarıda inek sesi duydum. Odanın üzerinde inek var diyemedim. Akşam içkili miydin? Evet dedi, Senin içkiyi bırakma zamanın geldi. Adam haklısın dedi gitti. Bu arada ineği kesmek hiç aklıma gelmiyor. Arkadaşın biri bu dedi buradan kaçar, aşağıya atlarsa, başın belaya girer, birinin üzerine düşse insan ölür dedi. İyi bir kasap bulduk kestirdik. Kasap Süleyman diye bir arkadaş. Hala da benim kasabım olur. Yılbaşı Yılbaşı günü kardeşimle bir program yaptık. Tam oturduk, abi gel, otelde bir müşteri vefat etti dediler. Kimene Halil'in meyhanesi vardı. Adamın çocukları da orada demleniyorlardı. Nasıl diyeyim babanız öldü diye? Yanlarına oturdum, çerezlerden, yemişlerden yedikten sonra, metanetli olun dedim, babanız rahatsızlandı, doktor falan getirdik amma vefat etti. Savcılığa haber verdim. Nöbetçi Savcı geldi. Pazarlamacı arabaları vardı. Cenazeyi paketledik, arabanın ruhsatını, yol belgesini aldım, yolculadım. Eve geldik sabah olmuş. Bütün gece ölüyle uğraştık. Otelcilik böyle zorlu bir iş işte. Biz içki içene karışanlardan değiliz. İnsanlara oda satıyoruz. Adam içkisini dışarıdan alır, getirir, odasında içer ona hiç karışmadık. İçki parasını kazancımıza karıştırmayalım diye içkiden bir kazanç düşünmedik. Ne resteurantlarımızda ne de büfemizde içki satışı yok, kaldırdık. Turistik Otel olmamıza rağmen içki satışı yapmıyoruz. Kardeşimle birlikte Allah rızası için kesemize içki parası girmemesi için otelin başına geçtiğimiz günden itibaren böyle bir karar aldık. Bizim çalışmalarımızda hizmet daima ön planda oldu. Hayat Apartmanın altında, Otelle birlikte hizmete başlayan Dolapoğlu Mobilya diye bir dükkanımız vardı. 1980'li yıllarda Selçuk Otel Mevlana'nın mevcut 3 katının üzerine bir üç kat daha çıkıldı altı katlı olduk. Üç yıldızlı bir oteldik, altı kat olunca dört yıldızlı olduk. Şehir merkezinde şehir otelciliği yaparak 400'e yakın yatak kapasitesi olan tek oteliz ve yerel bir markayız. 16 Mart 1974 yılında Konya'da yaşanan 40'dan fazla insanın öldüğü tipi'de müşterilerimizden biri Karatay terminalinden Otele kadar saçak altlarına sığına sığına tam iki saatte otele gelmiş. Kapıdan içeri nasıl girdiğimi bilmiyorum diyordu. O gün yürürken donupta ölenler oldu. 79 KISA HABERLER Kara tren, şimdi nostalji oldu. Hızlı Trenlerle uzakları yakınlaştıran Hızlı trenler, Git-gel Konya altı saat deyimini bile iki saate indirmiş durumda. Kara Tren 1950-60 döneminin vazgeçilmeziydi. Hatta en geçerli vasıtasıydı. Her su gördüğü, her ışık gördüğü yerde, her istasyonda mutlaka durur, nefeslenir, soluklanır, bir sonraki istasyona kadar, rayların üzerinde adeta dans ederek uçar giderdi. Bulunduğunuz yolcu vagonu penceresinden geçtiğiniz yolları, köyleri, size el sallayan insanları, gazete diye bağıran çocukları seyrederdiniz. 80 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 NOSTALJİ Tren kompartumanlarında dostluklar edinilir, erzaklar bölüşülür, dertler anlatılırdı. Nereli olduğunuzdan, nereye gittiğinizden, ne iş yaptığınızdan, evli iseniz kaç çocuğunuz olduğundan başlayan sorulardı bunlar. Yol olabildiğince uzun, zaman aramadığınız kadar çoktu. Yan kompartumanlardan bazen yanık ve içli türkü sesleri gelirdi. Kara tren kimine göre dertleri, kahırları, hasretleri, gurbetleri sırtlar götürürdü. Tren gelir hoşgelir ley ley lüm lüm ley diye başlayan türkülerle büyüdük biz. Onu, "Kara tren gecikir belki hiç gelmez / Dağlarda salınır da derdimi bilmez / Dumanım savurur halim hiç görmez / Gam dolar yüreğim gözyaşım dinmez." dizelerini taşıyan 1915'li yıllara damgasını vuran bir başka Kara Tren türküsü takip etmişti. Kara tren yani " Marşandiz" lokomotifinin ardına takılan yolcu vagonları ile günlerce yol giderdiniz. Kara Tren için istasyon demek, durmak demekti, soluklanmak demekti, dinlenmek demekti. Yolcuların bir kısmını indirip, yeni yolcularla yoluna devam etmek demekti. Her istasyon ayrı bir hikayeye ev sahipliği ederdi. Kavuşanlar, buluşanlar, sevdiklerini uğurlayanlar, sevdiklerinin cenazesi için gelenler, sevinçlerin, hüzünlerin, gözyaşlarının Kara Trenin isli dumanına, ben geliyorum yada gidiyorum anlamına gelen düdüğüne karıştığı anlar yaşanırdı. Bazen umutsuz aşklara sahne olurdu İstasyonlar, bazen umutsuzlukların mutluluğa dönüşüverdiği anlara. Mutlaka rötar yapan, rötarsız günü geçmeyen Kara Tren, ülkenin bir ucundan bir ucuna sevgi taşırdı, umut taşırdı. İstasyonlarda sevdiklerini karşılayanlar ve uğurlayanlar arasında dostluklar oluşurdu. Kara Trenin Kompartımanları üç ayrı mevki olarak sınıflandırılırdı. 1. mevki hem pahalıydı, hemde herkes binemezdi. Lokantası falan vardı. 1. mevkiyi gördüm diye anlatanları insanlar ağzı açık dinlerlerdi. 2. Mevki orta halli insanların bindiği bir vagondu. Memurlar, tüccarlar bu vagonda yer alırlardı. 1. mevkiye göre oldukça ucuzdu. 3. mevki ise en ucuz, en kalabalık hatta iğne atsanız yere düşmeyecek dolulukta olurdu. Kompartımanlar ve kompartıman önleri tamamen dolu olur, bilet kontrolü için vagonları gezen kondüktörler insanlar arasından zor geçerlerdi. Biletsiz binenleri ilk istasyonda aşağıya indirirdi Kondüktörler. Kondüktörler vagonları gezmeye başladığında, herkes biletlerini çıkarır, ona uzatırdı. O da elindeki bilet delen aletle biletleri iptal ederdi. Biletsiz binenlere acıyanlar bazende aralarında para toplar, sevaptır diye biletini alırlardı. 81 KISA HABERLER 82 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 83 KISA HABERLER KOLEKSİYONER OLMAK BAMBAŞKA BİR ŞEY. KESİNLİKLE İLGİLENİLEN KONUYA SEVGİ DUYACAKSANIZ. BİRİKTİRDİĞİNİZ VE TOPLADIKLARINIZI GÖRMEDEN, ONLARLA KONUŞMADAN, ONLARA BİR MERHABA DEMEDEN NE UYUYACAKSINIZ, NEDE GÜNAYDIN DEMEDEN KALKIP İŞE GİDECEKSİNİZ. SELÇUKLU ESKİ RAUF ORBAY MAHALLESİ MUHTARI MEHMET DOĞAN, 180 KADAR RADYO İLE TAM BİR RADYO KOLEKSİYONERİ. 1919 YILINA AİT "EUMİG" MARKA RADYO KOLEKSİYONUN EN ESKİ PARÇASI. RADYONUN DIŞINDA BİRİKTİRDİĞİ NELERİN OLDUĞUNU DA ONUNLA YAPTIĞIMIZ SÖYLEŞİDE BULACAKSINIZ. 84 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KOLEKSİYONER GEMİCİ FENERLERİ, GERÇEK FENERLER, İDARE LAMBALARI, LÜKSLER VAR. LÜKSLER O GÜN İÇİN GERÇEKTEN LÜKSTÜLER, gibi geliyor bana. Lambalı bataryalı radyoları görerek bugünlere geldim. Herşey o radyo ile başladı! Güneysınırı meydana getiren Karasınır ve Elmasun kasabalarından , Elmasun'lu Muhtar Doğan. Her şey bir akrabasında gördüğü ve satın aldığı bir radyo ile başlamış, gelin hikayenin devamını ondan dinleyelim; Bizim bir akrabada bir radyo vardı. Alpullu Şeker Fabrikası Müdüründen ona geçmiş. Çok orijinal bir radyoydu. Bugünkü televizyonlardan daha büyüktü. Simca marka Alman malı üzeri pikaplı bir radyo idi. İstedikleri fiyatı verdim aldım. O radyo evde, çok orijinal bir radyo. Daha sonra hurdacılarda gördüğüm radyoları da almaya başladım. Bu işin maddiyatla filan bir ilgisi yok. Mesela buraya bir çok insan yıllardan beri gelipgider, bir çoğunun ilgisini bile çekmez. Senin buradada bayağı eski bir şeyler varmış diyenler olur bazen. Ben bu işe 15 yıl önce başladım. Burada hemen hemen 150 kadar radyo var. Hepsi burada değil. Bakımlı hale getirilenler, tamir ettiklerim buradalar. Radyo tamir etmeyi kendi kendime öğrendim. İnsanlar bu radyolara sevgilerini vermişler. Onları almak, korumak kolay değil. Onları çalışır hale getirince onları canlandırmışım Muhtar ofisinde yok, yok. 1910 yılına ait Alman malı gramafon, sandıklı gramafon, çantalı gramafonla birlikte 15 gramafon var. Gemici fenerleri, gerçek fenerler, idare lambaları, lüksler var. Lüksler o gün için gerçekten lükstüler, 14 numara idare lambası çok gaz yağı yaktığı için annem 7 numara idare lambası yakardı diyor Mehmet Doğan. Fotoğraf makineleri, ilk çıktığından bugüne cep telefonları, bir devrin vazgeçilmezi çağrı cihazı, köstekli saatler, masa saatleri var. Saltanat adını taşıyan köstekli saat devrin Padişahı tarafından maiyetindekilere İsviçrede yaptırılmış ve hediye edilmiş, faal bir şekilde çalışıyor. Arkadan kurmalı, gümüş kaplama ve Konstinapol yazılı saatler. Daktilolar, gaz ocakları, pompalı ocakların sessiz ve sesli kafa çeşitleri. Gramafonlara ait 60 taş plak var. Kimlere ait olduklarına gelince, Şadan Adanalı, Aşık Veysel, Bay Ali, Müzeyyen Senar, Safiye Ayla, Zeki Müren, Bayan L. taş plaklar Almanya'da basılmış. 85 KISA HABERLER Ağlatan radyo! Ardından şöyle devam etti; İki sene kadar önce, Adana'dan bir iş için biri geldi. Raflarda bulunan radyoları bakmaya başlamıştı ki, birden ağlamaya başladı. On dakika kadar kendine gelemedi. Karşıda ki radyolardan bir tanesinin aynısı vefat eden babasında da varmış. O radyo beni çok duygusallaştırdı dedi. Bana meramını ancak 10-15 dakika sonra anlatabildi. Ben basit çapta bir şeyler biriktiriyordum. Böyle bir ilgi olacağını düşünmemiştim. Herkesin içinde varmış, göremiyormuş. Gerçek koleksiyoncular tek kalem üzerine yoğunlaşırlar. Amma bende öyle olmadı. Kömürlü ütüden tut, ilk düdüklü tencereye kadar herşey var. Gözüm hep eskilerde. Ben gençlerden de ilgi görüyorum. Üniversite öğrencileri gelip bayağı ilgileniyorlar, bu nesil bayağı ilgili. Çocuklarımın arasında da meraklı ve ilgili olanlar var. Sekiz yaşındaki torunum geliyor, pikabı çalıştırıp, burada eski plakları dinliyor. Yakın bir tarihte elime 8 mm'lik bir sinema makinesi 86 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 geçti. 1950 öncesine ait bir makine. LorelHardy'nin sessiz sinema dönemine ait. "Diş Çekimi" filminden bir bölümü bize izletti Muhtar. 'Aman dünya ne darımış!' Sıra 45'lik plaklara geldiğinde, tam bir müzik ziyafeti vardı. Şükran Ay'dan" Kahverengi gözlerin", Zeki Müren'den "Dün gece mehtaba dalıp hep seni andım", Adanalı bir sanatçı olan Halit Arapoğlu'ndan "Sevda yüklü kervanlar", Neşet Ertaş'tan" Güzelsin geçemiyom, sana yandım, ben senden geçemiyom", Zekeriya Bozdağ'dan "Nar ağacı", Yıldıray Çınar'dan, " Aman dünya ne darımış", Ayşem'den " Ne senden geçerim, ne meyhaneden", Müzeyyen Senar'dan" Senin sesini gözlerinin rengini unutabilsem", Behiye Aksoy'dan " Hani o saçlarına taç yaptığım çiçekler", Ali Ercan'dan " Adaletin bu mu dünya", Yüksel Özkasap'tan "Beyaz atlı geçti gitti buradan", Hakkı Bulut'tan " Dünya benim değilsin" ve Ferdi Tayfur'dan " Sevdalılar beni anlar" KISA HABERLER Ömür uzatan koleksiyon Bu aletler dinlendiğinde ömrün uzuyor, Muhtarlığın haricinden müzecilik gibi bir iş yapıyorum diyor Muhtar Doğan. başka neler mi vardı. Bastonlar, çanlar, deve boduğu(yavrusu) çanı, demir işlemeli katlanabilir kahve tavası, asma kilitler, 1970'li yıllara ait, ceketlerin iç cebinde taşınan yassı pille çalışan el fenerleri, Müslüm Gürses ve Yıldız Tezcan'a ait kağıttan 45'lik plak kılıfı, telefonlu servis siye meşhur olan devirlerin otobüslerine ait araç telefonu,, üç memur maaşı eden kasetli pikaplar, 1965 yılına ait hesap makineleri,, neredeyse bir asırlık düdüklü tencerenin ilklerinden bir düdüklü tencere, ceylan yavrusu ayağından yapılma muhtarın tabiriyle evlere sığamayan hurdacılara satılan bir ağa kamçısı, gazlı ve benzinli pürmüzler, fuarlarda atış için kullanılan havalı tüfekler, fasulye-nohut gözeri, muhtar ofisine geldiği 2006 yılından beri hiç bir örümceği içeriye sokmayan devekuşu yumurtası, hala faal olan çakmaklı tüfek, özellikle uzun bir dönem çocukların korkulu rüyası olan şırınga ve kutusu, kapıları makineleri yağlamakta kullanılan şık şık yağdanlık, bir zamanlar içip götürdüğünüzde iade parası alınan pepsi cola cam şişe, Gora adı verilen kapı kilitleri, hamur kesmek için kullanılan "hamur ısranası" Binden fazla malzemenin tıkış tıkış sığıştırılmaya çalışıldığı Muhtar Ofisinde, Muhtar'ımızın en büyük şikayeti yer darlığı. Yerim az daha olsa böyle üst üste olmazdı diye konuşuyor Muhtar Mehmet Doğan. 87 KISA HABERLER PET SHOP DENDİĞİNDE, İNSANLARIN YÜZÜNDE HEMEN BİR TEBESSÜM OLUŞUYOR. YAKIN BİR ZAMANA KADAR KEDİ-KÖPEK SATIŞLARIDA YAPILAN PET-SHOPLARDA YAYGIN OLARAK BALIK VE KUŞ TÜRLERİ VAR. AKVARYUMLAR, KAFESLER, PET SHOPLARA GEREK OLMADAN EŞTEN-DOSTTAN BULUNABİLEN KEDİ VE KÖPEKLER İÇİN MAMALAR DİKKATİ ÇEKİYOR. KONUŞAN PAPAĞANLARDAN ZİYADE, KONUŞAN, KONUŞTURULAN MUHABBET KUŞLARI KONYA İÇİN ÇOK DAHA FAZLA REVAÇTA. ANNE VE BABALARIYLA BİRLİKTE GELEN ÇOCUKLARIN GÖZLERİ MUHABBET KUŞLARINDA VE AZ DA OLSA AKVARYUMLARDA. ÇOCUKLARDA YOĞUN BİR ŞEKİLDE VAR OLAN HAYVAN SEVGİSİ ANNE VE BABALARIDA SEVİNDİRMİŞ VE ETKİLEMİŞ DURUMDA. BU ARADA CÜMLE KURMAKTA ZORLANMAYAN JAKO CİNSİ PAPAĞANLAR PET SHOPLARIN VE MÜŞTERİLERİN GÖZDESİ. SİZLER İÇİN DİNLEDİĞİMİZ PET SHOP İŞLETMECİLERİ BAKIN NELER DİYORLAR; 88 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 HOBİ OSMAN TÜRK/NİL AKVARYUM; MEHMET TABAK/SAFARİ AKVARYUM; Çocukluktan beri hayvanlara karşı bir merakım vardı. Eskiden akvaryumlar, kasap dükkanlarında, otellerde ve lokantalarda bulunurdu. Evlerde olmazdı. Dükkan açma merakım yoktu, açmak istemiyordum. Gerçekten çok zor iş. Meslek halinde getirmek istemiyordum, nasıl olduğunu anlamadan bu dükkanı beş yıl önce devraldım. Konya bu işe meraklı olmasına meraklı da, pazarlığı çok seviyor, ucuza almak istiyor. Parayı da ne kadar az verirse onu kâr diye düşünüyor. Kriz bizi etkiledi. Burada 4 kişiyle birlikte çalışıyorduk. Şu an tek başımayım. Ben bile fazla geliyorum. Bizim iş tamamen ekonomi ile ilgili. Amatör olarak kalmak istedim. O ruh bir başka, bana bu hayvanların bakımı ızdırap veriyor. Hele elli yaşından sonra daha da zor. Günlük bakımları, beslenmeleri beni yıpratıyor. kedi-köpek satışımız yok. Ancak onların ürünlerini satıyoruz. Tarım Bakanlığının istediği şartlarda açabilirsiniz, kedi-köpek satarsınız. İnsanlar bir şekilde kediyi de köpeği de buluyorlar. Büyük şehirlerde bizim yaptığımız işi yapanlar, kedi-köpek satışından iyi para kazanıyorlar. Ben kırk yıldır bu işin içindeyim. 26 yıl Zafer'de bu işi yaptım maalesef piyasa bozuk. 15 yıldan beri bu işi yapıyorum. 30 yıllık bir hobim. çocuklukta başladı bu sevgi. Şimdi ticareti ile uğraşıyoruz. Tarım Bakanlığı kedi-köpek satışına kısıtlamalar getirdi. Bizde burada balık-kuş ve papağan satıyoruz. Jako türü papağan en konuşkan tür. Yinede Ankara-İstanbul-İzmir gibi şehirlere göre bir hayli gerideyiz. Onların bir ayda sattığını biz üç ayda satıyoruz. Papağan daha ziyade İl dışına satılıyor. Konyalı Muhabbet kuşlarını seviyor. Küçük papağanlarımız var. Ancak müşterilerimiz fiyatı ve kendi küçük kuşları tercih ediyor. 10-12 yıldır papağan satıyorum. Alım gücü dışında hobisi yüksek olan insanlar alıyorlar papağanları. Bende bu iş tamaman bir hobi ile başladı. inan sevgi olsa dayanamazsınız. Değilse bu sesler, kafanızı ütüler. Oğlum beş yaşındayken papağan istedi. Ben ona bir başka ilden bir dostumdan bir Jako papağan aldım. Papağan beni hiç sevmedi. Karnı ne kadar tok olursa olsun, beş yaşındaki çocuğun uzattığı yiyeceği alıp yiyordu. O çocuğun bileğini parçalayabilecek bir şekilde güçlü bir gagaya sahip olan papağan o çocuğun kendisine olan ilgisini ve sevgisini yani sevgi gördüğü yeri biliyordu. Muhabbet kuşunun cümle kuranı var." Seni seviyorum tamam mı" diyor. Pet shopların birde ilginç bir özelliği var. Yanıbaşınızda dükkan, lokanta benzeri bir şey olsa ruhsat alamazsınız. Çiğ köfte satan bir yer bile olsa, ruhsat alamazsınız. Belli bir mesafeye kadar civarınızda gıda ile ilgili hiç bir yer olmayacak. Ben bu dükkanı üç yıldır işletiyorum. Konya'da en az yüz esnaf bu işi yapıyor. Bunun kayda değer olanları az. Herkes ruhsat alamıyor. 89 HOBİ BARBAROS KEÇECİOĞLU/BARBAROS PET SHOP; OSMAN YAĞCI/CAN AKVARYUM; Yaklaşık 16 yıldır bu sektörün içindeyiz. Ağırlığımız muhabbet kuşları. Papağan olarak cennet papağanları ve jako cinsi konuşan, cümle kuran papağanlarlar satıyoruz. En fazla talep Muhabbet kuşlarına. Jako cinsi bir papağanım vardı. Omzumda gezerdi. Evin içinde kafese hiç girmeden rahatça dolaşır gezerdi. Bakımını üstlenmekte çok zorluk çektim. Papağan özel ilgi ve alaka istiyor. 10 yıldır bu işi yapıyorum. Benim bu işi yapmama ağabeyim vesile oldu. Küçük bir balık akvaryumu ile başladık. Kısa bir süre sonra, evimizin bir odası tamamen akvaryum oldu. Ondan sonra da bu işi bırakamadık. 90 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 91 KISA HABERLER 92 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 NOSTALJİ Tek körüklü, dört tekerlekli, genellikle çift atlı binek arabasıdır fayton. Çocukken faytoncunun yanına binmek harika bir duyguydu. Türkülere bile konu olmuştu. Nasıl mı? "Aynalı körük" türküsünü bilirsiniz. "Aynalı körük olmazsa ben gelin gitmem /Ud, kemani çalmazsa aynalı körüğede binmem" O meşhur, hareketli türkünün nakaratı böyleydi. Son zamanlarda talika, kinto, kâtip odası, lando denilen çeşitli tipte arabalar yapıldı. Bütün bunlarla sadece insan taşınırdı. Otomobilden sonra fayton yavaş yavaş bırakıldı, büyük şehirlerde tamamen ortadan kalktı, Anadolu kasabalarında ise sayısı azaldı. Son yıllarda tekrar canlanan fayton kültürü bir çok şehirde çoğaldı bu yüzdende Manisa akhisarda fayton fabrikası kuruldu bu fabrika dünyanın bütün ülkelerine fayton gönderiyor. Lando ile kupaların oturma yerleri tamamen kapalıdır. Tek veya çift atla çekilen faytonların körükleri yarı yarıya ve öne doğru kapanacak şekildedir, sürücü için ön kısımda yüksek bir yer vardır. İstanbul adalarında motorlu taşıt kullanma yasağı olduğu için faytonlar bu adaların özelliğini teşkil eder. Konya'nın faytonlu günlerini gelin üç ayrı isimden dinleyelim: At arabası anlamına gelen fayton kelimesi Fransızcadan geliyor. M.Ö. 2800’lü yıllarda Mısır dolaylarında ilk olarak ortaya çıktığı söyleniyor. Nostaljik bir havası olan fayton insanı geçmişe doğru huzur dolu yolculuğa çıkartırken yaşattığı keyif ise eşsiz oluyor. Faytona kısacası at arabası diyebiliriz ancak daha detaylı bir tanım vermek gerekirse körüklü, dört tekerleği olan bir atlı binek arabasıdır. Fayton günümüzde pek tercih edilen bir ulaşım aracı değildir. Faytonu sadece eski dokuyu yaşatmaya çalışan nadir yerlerde bulabilirsiniz. Bu yerlere örnek verecek olursan İstanbul’da Adalar diyebiliriz. Osmanlı zamanında çok yaygın olan Fayton günümüzde yerini motorlu taşıtlara bırakmış durumda… Osmanlılar zamanında arabalara genellikle kupa adı verilirdi. M. SABRİ DOĞAN Eski dönemin tek binek arabası olan fayton arabası bakımlı ve görkemli vasıtalardı. Bir çift süslü kuşamlı küheylan gibi atların çektikleri bu gıcır, gıcır arabalara binmek bir zevkti. Faytonlar iki çeşit olurlardı. Birisi körük arabaları diğeri kupa arabalarıydı ki bunlar kapalı olurlardı. İçleri kadife döşemeli kapılarıyla birlikte, basamakları da açılıp kapanan kupalar zamanın en lüks ve en pahalı vasıtalarıydı. Genellikle baba evinden koca evine giden gelinler bu kupa arabalarına bindirilirdi. Yabancı gözlerden uzak tutulurdu. Gençliğin tatil günlerinde en belli başlı eğlencesini sinemaya gitmek veya özellikle yaz mevsimlerinde bir arabaya binip şehir etrafında tur atmak teşkil ederdi. Bir kaç arkadaş bir körük arabası kiralar, hükümet alanından İstasyon, İsmail Paşa Değirmeni'ni takiben İhsaniye, Devlet Hastanesi önünden yine Hükümet Alanı'na dönerdi ki bu geziler içinde sadece 25 kuruş ödenirdi. MUSTAFA ÇETİN Taksi sayılacak kadar az, körük de (fayton) lüks araçlar arasındaydı. Zira o yıllar da körük gelin arabası olarak kullanılırmış. Annem rahmetlinin de gelin arabası körükmüş. Özene özene anlatırdı: Atları grafon kağıtlarıyla süsler, körüğün kenarlarına balonlar bağlanır, arabacı da biraz düzenli giyinirmiş. “Gelin arabası bu ya” körükler daha çok İstasyon da, Alaaddin de, Mevlana’nın karşısında Kayıklı Kahve’nin önünde dururlardı. Konya’nın yerlisi zorunlu kalmadıkça bu arabalara binmezlerdi. Belediye otobüsü sadece Meram’a çalışır ve saat başlarında giderdi. O yıllar da eski Meram Yolu vardı, gidiş gelişler bu yoldan yapılırdı. SEYİT KÜÇÜKBEZİRCİ Türbeönü'nde, Sedirler’e gidilen yolun başlangıcında, sol yanda bir “Arabacılar Kahvesi” vardı. Onlarca ‘körük’, günün her saatinde önünde birikir; atlar nefes alır, arabacılar dinlenirdi. Bilirsiniz herhalde; Konyalı “fayton”a “körük” der. 93 KISA HABERLER GÜLSEREN BÜYÜKALTUNEL EROL SUNAT İSTANBUL'DA AÇILAN İLK TÜRK ECZANESİNE "NE ARARSAN BULUNUR, DERDE DEVADAN GAYRI" DİYE BİR TABELA ASMIŞLAR. BİZDE, KONYA'NIN GARİPLER MAHALLESİNİN İLK ECZANESİNİN HİKAYESİNİ ANLATALIM BU SAYIMIZDA. 1977 yılı ortalarında eski adı Garipler Mahallesi olan İhsaniye'de, Palalı Cami karşısına açılan Firdevs Eczanesi müşterilerini kabul etmeye başladığında, Tıbba kadar başka bir eczane yoktu. Ne Vatan Caddesi açılmıştı, ne de Millet Caddesi. Eczane önüne çıktığınızda çıplak gözle Numune Hastanesini görebilirdiniz. 2-3 katlı yeni evler tek-tüktü. Genel olarak tek katlı kerpiç evler vardı İhsaniye'de. Üstelik Konya'da bir kaç tane olan hanım eczacılardan biriydi Firdevs Eczanesinin Eczacısı. Şu andaki Yapıcı, Demirci ve Uluşahin İş merkezlerinin bulunduğu yerler bahçeydi, depoydu. Yine çıplak gözle İtfaiye binasını, Askeriyenin önünde ki Atatürk panosunu görebilirdiniz. Ne Belediye Sarayı vardı, Ne Defterdarlık binası, ne Ticaret Odası, ne de Hacıveyiszade Camii. Firdevs Eczanesi dünden bugüne bir çok olaya ve gelişmelere şahitlik ede ede bugünlere geldi. Gülseren Büyükaltunel o yılların ilk hanım Eczacılarından. Konyalı. Altınçeşme İlkokulundan mezun. Ortaokulu Kız Ortaokulun'da, Liseyi Atatürk Kız Lisesinde okumuş. 1966 Lise mezunu. 1968 yılında da Üniversiteye gitmiş. En büyük hayalinin Amcası Ali Berkoğlu gibi eczacı olmak olduğunu söyleyen Gülseren Hanım, daha 3-4 yaşlarındayken Eczacı olacağını söyleyenlerden. Gülseren Büyükaltunel, amcasınında büyük desteği ile İstanbul Özel Nişantaşı Eczacılık ve Diş Hekimliği Fakültesinin, Eczacılık bölümüne kaydolur. Ailede ikinci Eczacı kendisidir artık. 94 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 95 RÖPORTAJ Üniversitedeki öğrencilik yılları sırasında Yüksek Makine Mühendisi Mehmet Ali Büyükaltunel ile evlenir. MEHMET ALİ BÜYÜKALTUNEL Gülseren Hanım, Eczane açma fikrini anlatırken, "Ben önce Eczane açmak istememiştim. Bir arkadaşım vardı, sigortada eczacıydı. Onun kocasının Eczanesi vardı. Bana onlardan çalışma teklifi gelince tamam dedim. Kısa bir süre sonra biz vazgeçtik, eczaneyi kapatacağız dediler. Bayağı bir sükutu hayale uğradım. Şimdi düşünüyorumda iyi ki açmışım burasını." diyor. Eczanenin adının neden Firdevs olduğu da, oldukça hoş bir hikaye. Gülseren Hanımın kayınvalidesinin adı Firdevs, Osmanlı bir kayınvalide. Eczacı Hanımın kızının adı da Firdevs. Eczanenin açıldığı günden beri değişmeyen kalfası Ali Bozdemir, bende buradan ekmek yiyorum, ekmek paramı buradan kazanıyorum diye ikinci kızının adını Firdevs koymuş. ALİ BOZDEMİR 96 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Gülseren Hanım, oğlum olursa eşimin babasının adını, kızım olursa kayınvalidemin adını koyacaktım diyor. Adı tek isimdi, oldukça anlamlıydı. Kayınvalideme kız olursa, Eczacı senin adını koymaz demişler. Eczacı benim adımı koyar mı, diye anneme kadar sormaya gelmiş kadıncağız. Gerçekten çok iyi insandı, diye anlatıyor rahmetli kayınvalidesini. GÜLSEREN BÜYÜKALTUNEL İlk siftahımız diş macunuydu Konya merkez Dolav Mahallesinde (Eski Aslanlıkışla) doğup büyüyen, Mehmet Ali Büyükaltunel, Yıldız Teknik Üniversitesi mezunu, Selçuk Üniversitesi Harita ve Makina Mühendisliği Fakültesi kurucularından ve Öğretim üyelerinden, görevlerinden arta kalan zamanını eşine yardım etmeye ayırmış. Mehmet Ali Bey, o günleri bakın nasıl anlatıyor; "Sene 1977. Eczanenin yeri konusunda araştırma yaptım. Şekere kadar, Tıbba kadar bir başka eczane yoktu. İhsaniye de o zamanlar şimdi Ersin Düğün Salonu olan, Büyük Sinema ve BP petrol vardı. Sinemanın girişinde bir bakkal dükkanı vardı. Önce orasını Eczane olarak açalım dedik olmadı. Şu andaki Eczanenin yeri inşaat halindeydi. Biz uygun bir yer bulamayınca sonunda burası nasip oldu. 37 sene evvel, 1977 yılının Ağustos ayında Eczaneyi açtık. Eczanenin bulunduğu caddeye Hastane caddesi deniyordu. Ana caddeydi. Konya'nın 70. Eczanesi olarak açıldı. Ramazan mübarek bir gündü. Hemen karşımızda ki Palalı Camiinde sabah namazını kıldık. Müezzin Mustafa Elmalı vardı. Dualarla açtık eczaneyi. İlk siftahı da Mustafa Elmalı Hocaya bir diş macunu satarak yaptık." Yardım etmeye diye geldi oradan emekli oldu! Eczanenin kuruluşundan bugüne kadar gelen Eczacı Kalfası Ali Bozdemir, yardım etmeye diye geldiği Firdevs Eczanesinden emekli olmuş. Akpınar'lı. (Bulamas) Onunda hikayesi kendi anlatımıyla şöyle; "İlkokul 2. sınıftayken Eczacı Ali Berkoğlu ve kalfası Haydar abi ve Naci Abi bizim köye geldiler. Misafirlerin elini öptüm. Dedem, bu çocuk benim torun dedi. İlkokuldan sonra okur mu diye sordular. Dedem ne okuması yav dedi, mümkün değil. O zaman okul bittiğinde bu çocuğu al gel yanıma. Nereye? Eczaneye... Okulu bitirdim. Babam kolumdan tuttuğu gibi eczaneye getirdi. Ömür Eczanesine. Eti senin kemiği benim dedi. Eczane eski Tellal Pazarının tam karşısındaydı. Şimdi yerinde Derman Eczanesi var. Sene 1974 olabilir. 1977 yılında Firdevs Eczanesi açıldı. Osman Abi dükkanı yerleştirmeye gitti. Ben 3 aylığına diye geldim. 3 ay, 4 ay oldu. Gülseren Abla, aldığım maaşın iki katını verdi ve bundan sonra buradan gitmek yok dedi. Ne dediysem olmadı. Daha sonra işler açılmaya, eczane hareketlenmeye başladı. O yıllarda Firdevs Eczanesinden hastane tarafına baktığınızda Numune hastanesi direkt görünürdü. Demirci ve Yapıcı İş Merkezlerinin bulunduğu alanlar bahçeydi. Tek katlı kerpiç evler vardı. Tıp istikametine baktığınızda Askeriyenin önündeki Atatürk resmi görünürdü. O kadar açık bir alandı. İhsaniye'nin adı Garipler mahallesiydi. 1977-78 yıllarında müşteriler eczaneye girerken, ayakkabılarını dışarıda bırakır öyle girerlerdi içeriye. Şu hürmete, şu saygıya bakın. Eczaneler bakkal dükkanı gibi olduktan sonra, Eczacı Eczacılığını, kalfa kalfalığını, çırak çıraklığını bilmiyor." KISA HABERLER 97 KISA HABERLER ALÂEDDİN KÖŞKÜ Tepenin Sultan Kapısı’na yakın kuzey eteklerinde Selçuklu Köşkü ve Alâeddin Köşkü olarak anılan köşk, Sultan Kılıçarslan II.(1156-1192) döneminde 10x10 ebadında kare bir plan üzerine iki katlı olarak inşa edilmiştir. Zamanla depremlerin de tesiriyle harap olan köşk, Konya Surları inşa edilirken I.Alâeddin Keykubat tarafından onarılıp genişletilmiştir. Köşk bundan sonra Alâeddin Köşkü olarak anılmıştır. Köşk, Osmanlı’nın ilk dönemlerinde vali konağı olarak kullanılmış, bilahare harap olmuştur. 20. yy. başlarında resimde görüldüğü şekilde iki katlı olan köşk, köşkün duvarları altında yapılan kazılar yüzünden üst katı tamamen çökmüştür. Sade bir duvar parçasından ibaret saray kalıntısı halen bir beton şemsiye ile korunmaktadır. 2012 yılında köşkün yeniden yapılması düşüncesiyle çevresinde geniş bir alanda kazı yapıldı. SU DEPOSU Tepede mevcut, fakat günümüzde kullanılmayan su deposu da, 1320 H. 1902 M. yılında Vali Ferit Paşa zamanında, Konya’ya Çayırbağı Suyu getirildiğinde yaptırıldı. Deponun kitabesi Abdülhamit 98 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Han’ın adını taşır. Deponun alt tarafında bulunan iki çeşmenin kitabesi, Latin harflerine geçildikten sonra, Konya’da pek çok kitabe arasında, bu çeşmelerin kitabeleri de kazındı. (13) Tespitlerimize göre, İç Kale Mahallesi içerisinde, özellikle tepenin güney taraflarına doğru, günümüze kadar gelemeyen bazı kiliseler bulunmaktadır. Bunlardan birisi, eski Ordu Evi binasının ( Eski Ordu Kütüphanesi) yerinde bulunan Rum Kilisesidir. Ordu Kütüphanesi daha önce yıkılan bu kilise arsası üzerine, iki parsel birleştirilerek inşa edilmiştir. Konyalı’nın bir yabancı yazardan yaptığı nakle göre de, Selçuklu Köşkü’nün sol tarafında, Kayseri mimarı tarz-ı kadiminde yapılmış mahrutî damlı bir küçük kilise vardır. Tepenin güney sath-ı mailinde biri birine bitişik birer Rum ve Ermeni kilisesi ile mezarlıkları bulunmaktadır. Yine İç Kale Mahallesi içerisinde, diğer bir kilise de Alâeddin Tepesi’nin tam karşısında, Mimar Muzaffer caddesi ile Alâeddin Bulvarı arasındaki köşededir. (Terziler İş Hanı’nın karşısı) Kilisenin arka ve batı tarafı tamamen kabristandır. Kilise, bulvar açılması sırasında tamamen Alâeddin Bulvarı altında kalırken, kabristan üzerine de binalar inşa edilmiştir. Kabristan ve kilise akarı olarak yapılan dükkânlar, Tapu Kadastro kayıtlarında da görülmektedir. Yine Konyalı’nın anlatımına göre, tepenin güneyindeki bu Rum ve Ermeni kiliseleri Eflâtun Mescidi (Saat Kulesi) yıkılırken yıkılmış, hatta bu kiliseler yıkılırken bir belediye görevlisi de hayatını kaybetmiştir. 141) HALKEVİ VE BELEDİYE SİNEMASI BİNALARI 1950’li yıllarda ayakta olan bu binalar, Rumlardan intikal eden Rum Tatbikat Mektebi ile tatbikat binası olarak kullanılan tiyatro binalarıdır. 20.yüzyıl başında yapılan binalar eski Kilise Sokağı üzerinde, Orduevi binasının hemen güney eteklerindedir. Sonradan Rum Mektebi Halkevi, Tiyatro binası da uzun yıllar Belediye Sineması olarak kullanılmıştır. Bu binaları hâlâ hatırlayanlar vardır. Her iki bina da belediyenin mülkiyetindedir. Rum Tatbikat Mektebi, 1933 yılında, Cumhuriyet Fırkası Genel Merkezi’nin talebi üzerine, 500 lira bedelle Cumhuriyet Fırkasına verilmiş ve bu bina sonradan, Konya Halkevi kapanıncaya kadar Halkevi Binası olarak kullanılmış, daha sonra yıkılmıştır. Rum Tiyatro Binası ise 1960 KISA HABERLER yılında yanıncaya kadar, Belediye Sinema binası olarak kullanılmıştır. Her iki binanın da resimleri verilmiştir. (15) Alâeddin Tepesi’nin, tamamen binalardan arındırılıp, çıplak hale getirildiği bir dönemde tepeye, bir Rum mektebi ile bir tiyatro binasının yapılmasına müsaade edilmesi dikkat çekicidir. Binaların, İstanbul Hükümetine yapılan bir baskı sonunda inşa edildiği tahmin edilmektedir. İlk Orduevi binası, 1927 yılında Maliye Hazinesine ait Kilise Sokağı üzerinde, eski bir kilise arsası üzerine, 5. Kolordu adına 9 oda, 1 salon, 2. koridor, 1 bodrum ve avluyu havi olarak Fahrettin Paşa tarafından Askeri Kütüphane olarak inşa edilmiştir. Bina, 9. ve 10. parseller birleştirilerek 11 parsel numarasıyla 25.5.1932 tarihinde hazine adına kütüphane binası olarak kaydedilmiştir. Daha sonra yıkılıncaya kadar bu bina, Orduevi olarak kullanılmıştır. (33) Kütüphane olarak yapılan bina, 1960 yılında Cemal Tural Paşa zamanında yıkılarak yerine bugünkü Orduevi binası inşa edilmiştir. ALÂEDDİN KEYKUBAT DÜĞÜN SALONU İlkin, 1954 yılında Belediye tarafından Alâeddin Gazinosu olarak inşa edilen bina, Sıtkı Bilgin’in belediye başkanlığı döneminde (1958-1960), Amerika’nın Kaliforniya eyaletinin Torrance şehri ile Konya’nın kardeş şehir olmasının hatırasına ismi, Torrance Gazinosu olarak değiştirildi. (Konya Ansiklopedisi) Bina, yapılan pek çok tadilatla günümüzde uzun yıllar Alâeddin Keykubat Düğün ve Konferans Salonu olarak kullanıldı. Bina günümüzde sosyal faaliyetler için kullanılmaktadır. Tepenin doğu yamacında, Alâeddin Caddesi’nin tam karşısında Cumhuriyet döneminde yaptırılan bir de Hava Şehitleri Abidesi yer almaktadır. Netice olarak, pek çok kadim medeniyeti bağrında barındıran tepe korunamadığı gibi, büyük boyutlarda tarihî doku da tahrip edildi. Yetmişseksen yıl içerisinde tepe şekilden şekle sokuldu. Yapılan ihanetlerle dünyada bir eşi daha bulunmayan Selçuklu Köşkü’nün yıkılması hızlandırıldı. Bir tarafta tepeyi meskenlerden kurtarırken, diğer tarafta onların yerine beton binalar dikildi. İÇ KALE MAHALLESİNİN ORTADAN KALKMASI Alâeddin Tepesi, 19. yüzyılın sonlarına doğru süratle meskenlerden arındırılması sebebiyle 1926-1927 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tepede Orduevi, Halkevi, tiyatro binası, bir fırın ve tepenin kuzey batısında bir mesken dışında başka bina tespiti yapılamadığı görülmektedir. Resimlerde gözüken ve 1920 yılına doğru yapılan Elektrik fabrikası da, tepenin hemen kenarında yer almaktadır. 1313/1897 yılında Konya’ya gezmek için gelen ve Meram’da kardeşinin yanında iki ay kalan tarihçi Ahmet Tevhit Bey, arkadaşı Osman Ferit Sağlam’a gönderdiği mektuplarda o döneme ait çok kıymetli bilgiler verir. Mektupların birisinde ifade ettiği gibi Alâeddin Tepesi’nde köşk harabesi, Alâeddin Camii, Saat Kulesi ile biri birine muttasıl Ermeni ve Rum kiliselerinden başka tepede bina yoktur. Tepe, arsa-i haliyeden ibarettir. Demek ki tepede evler 1897 yılından önce yıktırılmıştır. 1897 yılında Rum Mektebi ile Tiyatro Tatbikat binası da henüz yapılmamıştır. Yine Ahmet Tevhit Bey’in anlattığına göre “… Tepenin etrafı vaktiyle surlar ve hendekle muhattır (çevrilidir). Sur harap olmuş ve hendek hayli dolmuştur… “Biraz ileriye doğru gittim kalenin bakiyesinden bir kapı yeri gördüm. Yıkıyorlardı. İsmini sordum, Zindankale, dediler” Verilen bu bilgiler son derece önemlidir. (35) Ahmet Tevhit Bey’in ifadesine göre, demek ki Zindankale 1897 yılı TemmuzAğustos aylarında yıktırılmaya başlanmıştır. Ondan sonraki elli yıl içerisinde de kalenin içi, şehrin çöpleri ile doldurulmaya çalışıldı. Zindankale’nin bir duvarı, 2009 yılında katlı otopark için yapılan hafriyat sırasında ortaya çıkarıldı. İçkale mahallesinde son bir asır içerisinde büyük değişiklikler olmuş, tepe binalardan arındırıldıktan ve etrafındaki yollar genişletildikten sonra mahalle tamamen tarihe karışmıştır. ____________________ 1. Konyalı, Konya Tarihi, s. 123-125, 2. KŞS:10/13; 10/147-1; 10/15-; 45/33-2. 3. Konyalı, Konya Tarihi, s. 129. 4. Konyalı,1964, 836 5. KŞS. 10/176-1. 6. Baykara, 1998, 30-31, 33. 7. Konyalı, 1964, 353. 8. Atçeken, 2003, 4. 9. Konyalı, 1964 824,831 11.Önder, 95). 12. Uz, Baha Veled’den Günümüze Konya Âlimleri ve Velileri, Konya 2004, s. 13. Konyalı, 1964, 991) 14. Konyalı,1964, s. 1078. 15. Tapu Kadostra kayıtları. 99 KISA HABERLER 2014 YILI İTİBARIYLA TATLISU ÇEŞMESİ BİNE ULAŞMIŞ BİR ŞEHİRDE YAŞIYORUZ. TATLISU KONYA İÇİN BİR NİMET, NEREDEYSE HİÇBİR ŞEHİRDE OLMAYAN APAYRI BİR GÜZELLİK Konya bir su şehri. Roma döneminden kalan şehir içi su şebekesi, Selçuklu döneminde daha da geliştirilmiş, şehir Başkent olduktan sonra bu konuya ağırlık verilmiş. Özellikle Selçuklu vezirlerinden Sahip Ata Fahrettin Ali, şehir içi su yollarını düzenleyenlerin en başında geliyor. Osmanlının meşhur seyyahı Evliya Çelebi, Konya içindeki göllerden billur gibi sular akan çeşmelerinden, 360 lülesi yani çeşmesi olan şehrin su zenginliğinden ve Meram deresinden bahsediyor. Adı gibi tatlı olan tatlısu, Konya'ya has bir su. Bin çeşmeden akan, bin çeşme ile Konya'nın en ücra köşesine kadar ulaşan, yeterli çeşmesi olmayan mahallelerin çeşme talebinde bulunarak, yetkililerin kapılarını aşındırdığı çeşmeler onlar. Konya hanelerinde iç huzuru ile içilen bir su, tatlısu. Her çeşmenin, her çeşme başının kendine has olayları, hikayeleri var. Kimbilir neler yaşandı o çeşmelerin başında? Çeşmeler buluşmaların, kavuşmaların, çeşme başı aşklarının, su doldururken kurulan dostlukların, dedikoduların ve adres tariflerinin de menbaı aynı zamanda. Tatlısu denildiğinde tatlısu kaynaklarını bilmemiz gerekiyor. KONYA VALİSİ FERİT PAŞA'NIN 1902 YILINDA ŞEHRİN SU İHTİYACINI KARŞILAMAK İÇİN ŞEHRE 20 KM. MESAFEDEKİ ÇAYIRBAĞ KÖYÜNDEN PİK BORULARLA ŞEHRE SU GETİRDİĞİ VE ALAADDİN TEPESİNE SU DEPOSU YAPTIRMASI İLE ANILAN TATLISU BİR ASIRDAN BERİ KONYALILARIN EVLERİNDE İÇME SUYU OLARAK KULLANILIYOR. 100 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 GÜNCEL 16. yüzyılda Yavuz Sultan Selim zamanına uzanan Dutlu kaynağından şehre getirilen su ise Dutlukırı mevkiinden gelen bir tatlısu kaynak suyu. Mukbil kaynağı Alaaddin Keykubat döneminde Beypınarı kaynağı ile birlikte şehre on km. mesafeden getirilmiş bir kaynak suyu. Beypınarı kaynağıda, Mukbil Pınarı ile birlikte şehre Alaaddin Keykubad döneminde getirilmiş bir kaynak suyu. Kırankaya kaynağı 1996 yılında KOSKİ Genel Müdürlüğü, Kırankaya mevkiinden şehre kazandırılan bir tatlısu kaynağı. Bu kaynaklardan getirilen sular yüzbinlerce metrelik şebeke ve bin çeşmeyle Konya'ya veriliyor. BİN ÇEŞMEDEN EVLERİNE TATLISU ALIYOR KONYALI */*/*/*/* Konya’da Selçuklu, Karamanoğlu ve Osmanlı döneminde yapılmış çeşmeler bulunmaktadır. Osmanlı döneminde şehrin su ihtiyacının artması üzerine yeni su kaynakları bulunmuştur. Yavuz Sultan Selim zamanında şehre Dutlu Suyu getirilmiştir. Kanuni Sultan Süleyman döneminde de su kaynakları daha da arttırılmıştır. XIX.yüzyılda Vali Ferit Paşa Kızılviran Dağları’ndan Çayırbağ Suyunu demir borularla şehre getirmiştir. Konya ile ilgili kaynaklarda 1344 yılında şehirde 404 çeşme, 3 havuz ve beş şadırvan olduğu yazılıdır. Ancak bunların çoğu mimari değeri olmayan bezemesiz çeşmelerdir. Bazıları kitabeli olan bu çeşmeler köfeki taşından yapılmıştır. Onarımlar sırasında ve yol yapımı nedeniyle birçoğu ortadan kalkmış, kimileri de özgünlüğünü yitirmiştir. Bu çeşmeler arasında en önemlileri; şehrin en eski çeşmesi olan Yavuz Sultan Selim Çeşmesi (1519), Uluırmak’ta Gevraki Çeşmesi (1537), Kapu Çeşmesi (XIII.yüzyıl), Nakiboğlu Çeşmesi (1444), Topraklık’taki Ak Çeşme (1555), Fakih Dede Mahallesi’ndeki Ali Paşa Çeşmesi (1555), Piri Mehmet Paşa Cami yanındaki Mehmet Ağa Çeşmesi (1589), Fakih Dede Çeşmesi (1555) ve Şemiş Çeşmesi’dir (1519). Konya çeşmeleri değişik tiplerde yapılmıştır. Daha çok köşe başlarında, meydanlarda meydan çeşmeleri olarak ve iki cepheli çeşmeler olarak yapılmışlardır. Düz cepheli olan çeşmeler de ayrı bir grup meydana getirmiştir. Bu çeşmelerin çoğunun üzerinde ahşap sundurmalar vardır. Konya’da kitabeli çeşme sayısı yüzün üzerindedir. Konya’da çeşmelerin yanı sıra şadırvanlar da bulunmaktadır. Bunların başında; Mevlana Dergâhı Şadırvanı (1512), Şerafeddin Cami Şadırvanı, Aziziye Camisi Şadırvanı gelmektedir. XIXyy. da Konya Valisi Kel Hasan Paşa nın su mevzuundaki faaliyeti dikkati çeker. 1848 yılında Konya nın Zindankale semtinde yaptırdığı Sevk-abet adlı köşküne havuzhan su deposundan hususi surette su almış, çesme ve sebiller akıtmıştır. Bu yüzyılın sonlarına doğru Konya da akan çeşme adedi 81 olarak kaydedilmiştir. Bu adet, şehir ihtiyacını karşılayamadığı için, Meram çay suyu küplerde dinlendirilmek suretiyle içilmiştir. Şiddetli yağmurlardan sonra, içilemeyecek kadar bulanık akan bu sular büyük toprak küplerde üç-beş gün bekledikten sonra, ayrı bir küpte durulanarak içilmişti. Bu süzülen çay suyunun leziz ve berrrak olduğu Istanbul un Karakulak suyuyla mukayese edilebileceği söylenmektedir. Bunun dışında bilhassa şehrin dış mahallelerinde oturan bir kısım halk da kuyu sularından faydalanmış, 7-8 metre derinlikte açılan bu kuyulardan "Cıngırık" denilen ve iki yüksek agacın arasına kurulan manivelalı kovalarla kuyudan su alınarak içilmiştir. Konya'da bir çok hayır eseri ile ismini ebedileştiren Konya Valisi Avlonyalı Ferid Paşa şehrin su ihtiyacını karşılamak üzere Cambaz Deli Osman'ın da tavsiyeleri ile 1902 yılında Konya'nın 23 km güneybatısında Loras dağlarının güney eteklerindeki bir dere içinde bulunan Çayırbağı suyunu getirmeye karar vermiş ve bu teşebbüsünü gerçekleştirmek için de bir "Su Komisyonu" teşkil ederek halktan tarik bedeli ve teberru olarak 16 bin lira ile işe başlamıştır. Çayırbağı halkının karşı çıkmasına rağmen mevcut suyun yarıdan fazlası 160 mm lik demir borularla istasyona, buradan da Alaaddin tepesinde ve inşaa edilen 500 tonluk Kargir depoya aktarılmış, yine demir borular vasıtasıyla elli kadar çeşmeye taksim edilmiştir. Çayırbağı suyunun getirilmesinde büyük emekler sarfedenlerin başında, Konya eşrafından Koyunuğlu Mustafa Efendi gelir, Çayırbağı Konya şehrinden 250 metre yüksek olduğu için depoya inen suyun tazyiki kolayca temin edilmiştir. Avlonyalı Ferit Paşa'nın eseri olan Çayırbağı suyu, 1905 yılında Konya Valisi Faik Bey tarafından tekrar ele alınmış ve iki bin lira masrafla tesisler yeniletilmiştir. 1907 yılında Vali Hüsnü Bey'in teşebbüsleri ile Konya'nın batısında Loras dağları eteğindeki Mukbil ve Beypınarı kaynakları 175 mm. Çapında ve 12 Km uzunluğundaki pik borularla, tekrar şehre isale edilmiştir. 1990'lı yıllardan itibaren her mahalleye bir tatlı su çeşmesi yapmak için geceli-gündüzlü bir çalışma başladı. Bugün dört bir yanı bin çeşme ile donatılmış bir Konya var. 101 VİZYON KÖŞE SEYİT KÜÇÜKBEZİRCİ KONYA'DAN ŞAİRLER, BESTEKÂRLAR, GÜFTEKÂRLAR TAHİR SAKMAN DİYOR Kİ; " -Tahir olmak da ayıp değil, Zühre olmak da" TAHİR SAKMAN'IN KİTAPLARI İLE, "MÜŞERREF" OLMAMIŞSANIZ ; GEÇ KALMIŞ SAYILMAZSINIZ. BİLEN OLUR, BİLMEYEN OLUR; GÜNLÜK HAY HUY İÇİNDE KAÇIRILMIŞ OLABİLİR... AMA, KONYA'YI, YÂNİ BU TILSIMLI ŞEHRİ SEVENLER; YUNUS EMRE GİBİ " AŞKA SALÂ" DİYENLER, TAHİR SAKMAN'INŞİİRLERİNİ GÖRMELİ... KİTAPLARINA NASIL ULAŞILIR, YAZIMIN SONUNDA SÖYLEYECEĞİM. Tahir Sakman, şimdilerde "Elliyedi yaş suları" nda dümen tutuyor...En güzel denizlerinde... Benim "mihenk taşı"ma göre iyi bir şair, iyi bir yazar; dikkatli bir halk bilim araştırmacısı...hani bir türkü var ; " - Haydan olur, huydan olur ; bu güzellik soydan olur" der...Tahir Sakman'ın " sanatçı damarı" da soydan gelir. Konya halk türküleri bâbında "Konya Klasiği" rahmetli Mazhar Sakman'ın oğlu; ünlü Müzik adamı, bestekâr Vedat Sakman'ın kardeşi... */*/*/*/* "Bir hayat yetmez" şiir kitabının şairi " Derviş Ozan" da Tahir Sakman... Kadim Türk vezni " hece vezni" nden, "serbest nazım" da şiir söylemeye geçti, ama Tahir "hece" de soluklu bir şair. "Hasret Sevgiden Öte"; "Söylesem Güç yetmez, Sussam İşkence"; "Yasadışı Aşk"; "Soğuk Ülkenin Sıcak Kızı Maria"da Tahir Sakman'ın şiir kitaplarının adları. Kitaplarını Rampalı Çarşıda ki kitapçılardan; ya da, internetteki kitapçılarda bulmak mümkün. "Dümbelek Dünya" da, insan kasırgalarla da, girdaplarla da karşılaşabilir; labirentlerede düşebilir... İnsanın tutunacağı birşeyler olmalı. Bence, "şiir" hem sığınılacak bir liman; hem "tutunacak" bir dal... Biliyorum, Tahir Sakman da şiire tutundu... "Tutunacak şiirler" söyledi. " Yer demir, gök bakır" zamanlarda Sakman'ın şiirlerine tutunabilir, ihtiyacı olan. */*/*/*/* Şiirlerinin bir çoğu'da bestelendi Sakman'ın... Hasip Celil Kolas'ın bestelediği " Hasret Sevgiden Öte" şiiri ile Doğan Zade'nin bestelediği " Hep Yarım " şiirlerini birlikte okuyalım: 102 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 HASRET SEVGİDEN ÖTE Sevmek kolay Zor olan hasret Hasret sevgiden öte Sevgiden öte yaşamak Hasretle Bıçak sırtında koşmak gibi Bulutlardan düşmek gibi Olsun Düşlerim var benim Düşüncelerim var ya Kırarım kilitleri Yeter ki acıtmayın yüreğimi Bir ateş düşerse tene Kanınıza girerse bir sevda Bilin ki Hasret sevgiden öte Ve kaçınılmaz Söz: Tahir Sakman Beste: Hasip Celil Kolas HEP YARIM Sanma sakın unuttum Kalbimde seni tuttum Geleceksin diyerek Hep kendimi avuttum Uzun yıllardan sonra Masal konmuş dudağa İlkbaharda olmazsa Sonbahara mutlaka Sen olmayınca canım Eksik kaldı bir yanım Bir ömür hasretlerle Yaşadık yarım yarım Koştukça adım adım Dile düştü feryadım Yarım yarım olsada Yine mutlu yaşadım Hep yarım çok yarım Eksik kalmış yıllarım Sen üzülme canım İnan mutlu yaşadım Söz: Tahir Sakman Beste: Doğan Zade KISA HABERLER Tahir Sakman; Şiiri yazan değil yaşayan adam Tahir Sakman'ın şiiri "kurgusuz" bir şiirdir. " Şiir yazayım" diye oturmaz; önce dolu dizgin yaşar; sonra yaşadığını sanatçı genlerinden gelen gizemle şiirleştirir. "Tahir Sakman Şiiri" kendine özgü bir şiirdir; " Tahir Sakman" cadır. Şiire şiir olarak bakarsanız, çok mısrada kendinizi bulabilirsiniz; " Yunus'u sigaya çeken Molla Kasım" gibi bakarsanız, Sakman'ın şiiri yakılacak şiirdir. */*/*/*/* - Çok yönlü bir edebiyat adamı olan Tahir Sakman..." Deneme" ler yazmıştır; denemeleri " Aşk Yoksa Yaşam Yok" ; " Kırmızı Yazılar" kitaplarında toplanmıştır. - "Konya Halk Bilimi"ne de önemli katkılar yapmıştır. Konya Halk Müziğinin büyük ustalarından Mazhar' Sakman'ın klasik olmuş türkülerini "Konyalı Mazhar Sakman'dan Türküler" kitabında toplamıştır. "Dünden bugüne Konya Oturakları"nı hazırlayarak uzun yıllar Konya'ya bu konuda negatif bakılmasının haksızlığını, bir halkbilimci etiği ile ortaya koymuştur. - Birde romanı vardır; Tahir Sakman'ın. Adı ; " Leyla'dan Mevlâya / Cennete Yürüyüş" Oylumlu dörtyüz sayfayı aşkın bir roman. Roman Tahir Sakman'ın " Tasavvuf Denizleri" nde pozitif istihaleler geçire geçire Leylâ' dan Mevlâ' ya giden mecrada akışının romanı. Bir Hayat Yetmez Hasret Sevgiden Öte Yayınlanan kitapları şöyle; arzu eden Rampalı Çarşı'daki kitapçılarda bulabilir. Soğuk Ülkenin Sıcak Kızı Maria Nüve Kültür Merkezi Yayınları Konyalı Mazhar Sakmandan Türküler Konya Valiliği İl Kültür Müdürlüğü Leyla'dan Mevla'ya Cennete Yürüyüş Tuna Yayınları Aşk Gittiği Yere Kadar Nüve Kültür Merkezi Yayınları Aşk Yoksa Yaşam Yok Nüve Kültür Merkezi Yayınları Dünden Bugüne Konya Oturakları Milenyum Yayınları Kırmızı Yazılar Nüve Kültür Merkezi Yayınları Söylesem Güç Yetmez Sussam İşkence Yasadışı Aşk Ramazan Manileri Karatay Belediyesi Kültür Yayınları 103 KISA HABERLER EROL SUNAT Şehit Teğmen Caner Çelik, 24 yaşındaydı. Annesinin "Caner'im" diye dilinden düşürmediği, babasının iftihar ettiği, devlete hizmet bayrağını gururla teslim ettiği evladıydı. Daha 4-5 yaşlarında Teğmen olacağım diyen bir çocuktu. Futbolu çok seviyordu, çocukluğundan beri Beşiktaşlıydı. Teğmen Caner Çelik, kalemi kuvvetli, oldukça duygusal yazılar kaleme alan, bir çok yazısı yayınlanan, duygusal, güzel şiirler yazmış şair ruhlu bir gençti. Uçma tutkusu onu öylesine sarmıştı ki, bu tutkusundan hiç vazgeçmedi. Hatta hiç bir engel bu tutkusuna mani olamadı. Sonunda helikopter pilotu oldu. 2002 yılından itibaren Skorsky'lerle uçmaya ve 2. pilot olarak görev yapmaya başlamıştı. Ta ki 19 Şubat 2004 gününe kadar. HABER AJANSLARI VE GAZETELER HABERİ ŞÖYLE VERMİŞLERDİ; HASTA OLAN 2 ERİ BİNGÖL'E GÖTÜRMEK ÜZERE HAVALANAN SKORSKY TİPİ ASKERİ HELİKOPTER, ADAKLI İLÇESİ YAKINLARINDA BELİRLENEMEYEN BİR NEDENDEN DOLAYI DÜŞTÜ. Tunceli Bölge Komutanlığına bağlı Skorsky tipi askeri helikopter, Bingöl'ün Yedisu ilçesi Kabayel Jandarma Karakolunda hasta erler Edip Onay ile İrfan Yılmazı alarak Bingöl'e götürmek üzere havalandı. Ancak helikopter, Bingöl'ün Adaklı ilçesi Hasbağlar mevkiinde belirlenemeyen bir nedenle düştü. Helikopterdeki kıdemli pilot yüzbaşı Hakan Tan, kıdemli pilot teğmen Caner Çelik, teknisyen kıdemli üstçavuş Ercan Demirel, jandarma er Edip Onay ve İrfan Yılmaz şehit oldu. Tunceli Bölge Komutanlığına ait başka bir helikopter, şehit askerlerin cenazelerini Elazığ'a götürdü. Şehit Teğmen Caner Çelik'in babası Cafer Çelik, şehit Cengiz Topel Karakolunda görevli Polis memuruydu. O gün Nöbetten çıkmış evine gelmişti. İkindiye doğru kapı çalındı. 104 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Babası- Cafer Çelik - Kapının gözetleme deliğinden baktım. Rütbeli askerler vardı kapıda. O günlerde küçük oğlum'da Manisa'da askerdi. Kapıyı açtım. Kapıda bir Albay, bir Tabip Binbaşı, birde Yüzbaşı vardı. Hanım bir anda " Cafer yetiş! Canerime bir şey olmuş! diye bağırmaya başlamıştı. Gelenler hiç bir şey söyleyemiyorlardı. Caner'in televizyonun üzerinde bir resmi vardı sürekli ona bakıyorlardı. Konuya bir türlü giremiyorlardı. Sonunda Albay, helikopter kazasında Teğmenimizi kaybet- tik dedi. Üzerimize bir anda karabulutlar çöktü. Televizyonda alt yazı ile oğlumun adı geçmeye başlamıştı. Yüreğimize ateş düştü. Bir müddet ne yapacağımız şaşırdık. Kara haberi televizyonlardan öğrenen akrabalarımız ve arkadaşlar koşup geldiler. Şehidimizi, törenle toprağa verdik. Garnizon şehitliğine defnettik. Evlat acısı acı bir şey. 24 yaşında hayalleri olan bir gençti. Ben memleketime hayırlı bir evlat yetiştirmiştim. Oğluma bayrağı teslim ettim. Oğlum bayrağı tekrar bana teslim etti. RÖPORTAJ az on kere ararım. Son gidişinde aramak aklıma hiç gelmedi. O beni aradı, anne ben Malatya'dayım diye. Yalnız bir şey söyleyeyim, oğlumun yüzüne öyle bir güzellik gelmişti ki, anlatamam. Babası - Cafer Çelik- Oğlumla en son 18 Şubat gecesi telefonla konuştum. Polis merkezinde görevdeydim. Her zaman ki, mutad konuşmamızdı. Biraz da uzun konuştuk. Olay günü uçma sırası bir başka ekipteymiş. Yüzbaşı Hakan Tan, hava tam Skorsky havası, biz yaralıları alır geliriz demiş. Yaralı askeri ve refakatçisini alıyorlar yarım saat sonra irtibat kesiliyor. Üç-dört gün önce de Malatya'da teknik bakımı yapılmış helikopterin. 2005-2014 yılları arasında Konya Şehit Aileleri Derneği Başkanlığı yaptım. Şehitlerimizin her işine koşturdum. O güzel insanlar için onurla ve gururla hizmet ettim. 8 Mart 2014 tarihinde kongremiz vardı bayrağı Recep Pekdemir kardeşime devrettim. Harp Okulunu bitirdi. Kara Harp Okulunda da pilot olmak istemiş, burnunda bir sorun çıkınca yine olmaz demişler. Bir Hakem Hastaneden rapor aldı. Bir yıl helikopter pilotu olmak için eğitim gördü. 2002 yılında mezun olarak Helikopter Pilotu oldu. Annesi - Ayşe Çelik- Caner'im, çok sevecen bir çocuktu. Büyükle büyük, küçükle küçük olurdu. Şakacıydı. Güleryüzlü ve pozitifti. Babasının görevi icabı İlkokulu Ankara'da okudu. Ortaokulun birinci sınıfını Van'da diğer sınıflarını Gebze'de okudu. Oradan Kuleli Askeri Lisesine gitti. Daha 4-5 yaşlarında Teğmen olacağım diyordu. Gebze'de 76 kişilik bir sınıfta okuyordu. Gece-gündüz ders çalıştı. Biz onu dershaneye filanda göndermedik. Hava Kuvvetlerine katılıp pilot olmak istiyordu. Muayenede belinde bir açıklık tespit edilince Hava Harp Okuluna gidemedi. Kara Babası - Cafer Çelik- Evladımız şehit olalı on yıl oldu. Her yıl dönümünde derneğimizde mevlid okutuyoruz. Bu görevi diğer şehit ailelerimiz için de yapıyoruz. Valilik ve Belediyemizden çok destek ve yardım gördük. Annesi - Ayşe Çelik- Caner'im, en son Kurban Bayramında geldi. Kendi isteği ile bütün akrabalarımızı tek tek gezdi. Şimdiye kadar böyle bir davranışını görmemiştik. Giderken çok sevdiği Beşiktaş atkısını unutmuştu. Ben çok evhamlıyım. Her gidişinde yerine varıncaya kadar en Annesi - Ayşe Çelik- Caner'imin şehit olmasından 3-4 ay önce, içime bir sıkıntı çöktü. Bizim Emniyetin doktoruna gittim. Bana sakinleştirici verdiler. Küçük oğlumda askere gidecek. Bizde komşularla birlikte birbirimize gelip gidiyor, Kur'an ve Yasin okuyorduk. 15 gün sonra sıra bendeydi. Bilmediğim bir sebeple, bir hafta sonra olmaz mı dedim. Eşim nöbetteydi. Nöbetten geldi. Hiç konuşmuyor, susup oturuyordu. Saat 4 civarı kapı çaldı. Kapıda askerler. Yetiş dedim Caner'ime bir şeyler oldu! Okuduğumuz Kur'anı çocuğum için hazırlamışım. Üniversitede bir kız arkadaşı vardı. Ciddiydiler. Kızın babasının adı da Caner'miş. Kız duyduğu üzüntü nedeniyle tedavi gördü. Her ikisinin de umutları ve hayalleri vardı, yarım kaldı. Caner için hazırladığım başörtüsü, havlu gibi ne varsa, bunlar senin deyip o kıza hediye ettim. Babası - Cafer Çelik- Oğlumun şehadetinden sonra akrabalarımızın bize çok yardımı oldu. Bizi gece-gündüz hiç yalnız bırakmadılar. İyi ki Konya dışında değildik. Doktorlar, her zile basılışında rahatsız olursunuz diye ev değiştirmemizi istediler. Tavsiyeye uyup evimizi değiştirdik. Son geldiğinde Kurban Bayramı diye gelmişti. Allah öyle bir güzellik vermişti ki, bir baba olarak Allah'ın verdiği bu güzellik için şükrettim. Askeri Hastanede yüzünü gösterdiler. Kaşının, gözünün, yüzünün güzelliği yerli yerindeydi. Hala gözlerimin önünde, unutamıyorum. Yüzündeki o nur gözlerimin önünden gitmiyor. Annesi - Ayşe Çelik- Çok cesur, çok gözü pek bir çocuktu. Okul yıllarında faaldi. Her sınıfta müsamerelerde yer alırdı. Caner'imin oradan gelen eşyaları karşıki dolapta. Yarım şampuanı, şapkası, eşofmanları, radyosu, el feneri ve terliği. 105 KISA HABERLER EROL SUNAT MUSTAFA SAMANCI/TAHİR CEYLAN KONYA VİZYON DERGİSİ OLARAK BU SAYIMIZDA DA SOKAĞIN NABZINI TUTMAYA DEVAM EDİYORUZ. BU SAYIMIZDA, ÜLKEMİZİN GÖRDÜĞÜ EN BÜYÜK MADEN FACİALARINDAN BİRİNE SAHNE OLAN SOMA MADEN FACİASI İLE İLGİLİ OLARAK, "SOMA'DA YAŞANAN MADEN FACİASI İLE İLGİLİ DUYGU DÜŞÜNCELERİNİZİ ALABİLİR MİYİZ?" SORUSUNU YÖNELTTİK. SORUMUZ KARŞISINDA, BAZI İNSANLAR KONUŞURUZ AMMA, ADIMIZI YAZMAYIN, FOTOĞRAFIMIZI ÇEKMEYİN DEDİLERSE DE, HER KİME SORUMUZU SORDUYSAK OLDUKÇA DUYGUSAL CEVAPLAR ALDIK. SOMA'DA YAŞANAN VE 301 MADENCİMİZİN HAYATINI KAYBETMESİ İLE SONUÇLANAN FACİA DA DUYGU VE DÜŞÜNCELERİNİ BİZLERLE PAYLAŞANLARLA HÜZÜNLÜ BİR SÖYLEŞİ GERÇEKLEŞTİRDİK. 106 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 SOKAĞIN NABZI 107 SOKAĞIN NABZI "Soma'da yaşanan Maden Faciası ile ilgili duygu düşüncelerinizi alabilir miyiz?" AHMET TAN KONYALI 36 YAŞINDA Soma gerçekten bütün ülkemizi derinden üzdü. Derinden yaraladı. Üzücü bir olay. İnsanların mecburende olsa öyle bir ortamda çalışmaması lazım. Devlet olarak yapılabileceklerin sanki sınırlıymış gibi yapılması, bazı şeylerin temize çıkarılmaya çalışılması üzücü. Yapılabilecek ne var? Yapılabilecek çok şey var. Dünyada uygulanan Maden yasalarının uygulanmadığını gördük. Bunların ülkemizde bir çok madende olmadığını gördük. Ve ne yazıktır ki, o faciadan sağ olarak kurtulanlar ekmek parası için benzer ocaklara çalışmaya gidiyorlar. Keşke imkan olsa bazı şeyler değiştirilebilse. ADNAN PARLAK KONYALI 34 YAŞINDA Somada yaşanan ve 301 madencimin ölümü ile sonuçlanan olaylarda millet olarak büyük acı yaşadık. Üzüldük. Kahrolduk. Onlar için dua ediyoruz. Ben, büyük ihmal olduğunu düşünüyorum. Denetimlerin yapılmadığını düşünüyorum. Bundan sonrasında denetimleri kağıt üzerinde yapmayalım. Birebir denetimler yapılmalı. Gerçek manada denetimler yapılmalı. Denetimi yapanlarında denetlenmesi gerekiyor. Orada çalışanların insan olduğunun düşünülmesi, şartlarında ona göre belirlenmesi lazım... 108 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 ABDULLAH YÜKSEL KONYALI 52 YAŞINDA Somalıları yaşadıkları sıkıntılar konusunda haklı görüyorum. Hükümetin yanlış politikaları var. Somalılar tazminat davaları açıyorlar, haklılar. Parasal yönden haklılar, kan davaları açıyorlar haklılar. On yıl önce de Zonguldakta yine böyle bir kaza olmuştu. Milletimizin ve hepimizin başı sağolsun. Devletimiz gereken ne ise onu yapmalı. Bir daha böyle ölümler ve acılar yaşanmasın, insanların gözyaşları dinsin diyorum. DEMET YILDIZ KONYALI 26 YAŞINDA Kelimeler hiç bir şekilde üzüntümüzü anlatmaya yetmiyor. Gerekli tedbirler alınmıyor. O kadar can yandı. Yapılması gereken birçok şeyin işletmelerde çalışanlar için nedense yapılmadığı, işletmeciler tarafından gözardı edilmesi sonucu, bedeli çok ağır ödendi. Somayı anlatmaya kelimeler yetmiyor. Onlarla birlikte bizde ağladık. Acılarını yaşadık. Ailelerin hayat hikayelerini bir bir okudum. Aileler yanmış, babalar gitmiş, Evin direği gitmiş, ateş düştüğü yeri yakıyor. bundan sonrası için, yetkililer üstüne düşeni yaparsa problem olmaz sanıyorum. Gerekli önlemler alınması gerekirken, çok ihmalle karşılaşılmış. Takdir Allah'ın amma ihmalleri görünce insan daha fazla üzülüyor. ALİ İHSAN ÖZGÜN KONYALI 61 YAŞINDA Yerin yüzlerce metre altında kaldı çocuklar. Evlerine bir lokma ekmek götürmek için toprakla buluştular. İnsanımızın iyi niyetine, çabasına rağmen bu facia yaşandı. Burada siyasi, idari yada firma bazında bazı eksikliklerin olduğu kabul edilmeli. Avrupa ülkelerindeki gibi şartlar bizde niye yok. İnsan hayatına biraz daha değer verilseydi bu olaylar yaşanmazdı. Hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum, geride kalan ailelere sabır diliyorum. Devletimiz bir şeyler yapmaya çalışıyor. Daha fazlası yapılmalı. Bundan sonrası için de gerekli tedbirlerin alınmasını ümit ediyorum. KISA HABERLER 109 KISA HABERLER 1665 KİLOMETREKARELİK ALANIYLA ÜLKEMİZİN VAN GÖLÜNDEN SONRA İKİNCİ BÜYÜK GÖLÜDÜR TUZ GÖLÜ. BÜTÜN YAĞIŞLARINI KIŞ MEVSİMİNDE ALIR. GEÇTİĞİMİZ YILLARDA AŞIRI KURAKLIKLAR YÜZÜNDEN TÜRKİYE’NİN İKİNCİ BÜYÜK GÖLÜ OLMA ÖZELLİĞİNİ KAYBETTİĞİ İLERİ SÜRÜLMÜŞTÜ. YAZIN GÖLE GİREN HERHANGİ BİR SU BULUNMAMAKTADIR. GÖL SUYU İÇİNDE BULUNAN TUZ KONSANTRASYONU OLDUKÇA YÜKSEK OLDUĞU İÇİN GÖL İÇİNDE YAŞAYAN HERHANGİ BİR BİTKİ YOKTUR. Konya’nın etrafında bulunan dağlardan süzülen suyun Konya havzasında buluşmasıyla oluşmuştur Tuz Gölü. Adından da anlaşılacağı gibi özü tuz olan bir göl. Yaz aylarında suyunun neredeyse tamamı buharlaşır. Sular çekildiğinde geriye bembeyaz tuzdan başka bir şey kalmaz. Tuz Gölü, adeta tuz çölüne dönüşür. Tuz kristallerinin beyaz rengi, tuz kristallerinin ışıltısı ve pırıltısı, göz yanılmalarına sebep olurken, bir çok göz tuz yığınlarını kar ve buza benzetir. Türkiye’nin tuz ihtiyacının yüzde yetmişine yakını buradan temin edilir. Ülkemizin en sığ göllerinden biri olma özelliğini taşır Tuz Gölü. Gölün tamamını bile dolaşsanız derinliği 50 santimi bulmaz. Çünkü Tuz Gölü Türkiye’nin en az yağış alan bölümünde yer almaktadır. Bu yüzden gölü besleyen akarsular yönüyle de, oldukça fakir olduğunu söyleyebiliriz. Tuz Gölü’nü besleyen suları sayacak olursak; Doğuda Şereflikoçhisar’dan geçen Peçenek Suyu, güneyde Eskil’den göle giren Bağlıca ve Kırkdelik suları ile Eşmekaya kaynakları, güneybatıda Tersakan ayağı ile batıda Cihanbeyli’den gelen İnsuyu. 110 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER SU KUŞLARI İÇİN KIŞLAMA ALANI Tuz gölü kış mevsiminde sahip olduğu geniş su alanı ile su kuşları için önemli bir kışlama bölgesi olduğu gibi, Uluslararası kriterlere göre A sınıfına giren bir sulak alandır. Kuş varlığı açısından bakıldığında Türkiye’nin en zengin göllerinden biridir. Kış aylarında çok sayıda Sakarca Kazı gölde barınır ve çevredeki tahıl ekili alanlarda beslenir. İlkbaharda göl içinde oluşan adacıklarda ve göl kıyısındaki bataklıklarda Suna, Angıt, Çamurcun, Büyük Yağmurcun, Kocagöz, İnce Gagalı Martı, Gümüşü Martı ve Bataklık Kırlangıcı kuluçkaya yatmaktadır. Gölün ornitolojik (kuşları inceleyen zooloji alt dalı) önemi yurdumuzda en büyük flamingo kolonisinin kuluçka alanı olmasıdır. Tuz gölünün bir başka benzeri ABD’de bulunmaktadır. TUZ GÖLÜNDE 22 MİNERAL VAR Tuz gölü tam bir doğa harikası. Gölde güneşin doğuşu, güneşin batışı bütün ziyaretçileri büyülüyor. Gelen ziyaretçilerin göl içerisinde yaptıkları yürüyüşler ilgi çekmeye devam ediyor. Tuz Gölü’nün çekiciliğini artıran bir başka özelliği de kozmetik etkisi. Bu etki, tuz gölünü gezen yerli ve yabancı ziyaretçiler için olağanüstü olarak kabul görüyor. Tuz gölünün suyu, tuzu ve çamurunda 22 mineral var. Bu zengin mineral yapı şifa arayanları Tuz gölüne yöneltiyor. Şifa arayanlar gölde yürüyüşler yapıyor, gölün çamurunu ciltlerine sürüyorlar. Tuz gölü ile ilgili çekmiş olduğu fotoğrafları bize gönderen Tahir Ceylan’a Konya Vizyon Dergisi olarak teşekkür ediyoruz. 111 TURİZM KAZIM ÖZTOKLU kazimoztoklu TURİZM VE SOSYAL MEDYA OTELLER SOSYAL MEDYA PAZARLAMALARI İÇİN YETERİNCE UYGUN VE OLGUN BİR SEKTÖR. GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE, OTELLER KENDİLERİNİ DERGİLERDE, GAZETELER VE EKLERİNDE, AÇIK HAVALARDA, SEYAHAT ACENTELERİNDE VE İNSANLARIN ANLATTIKLARIYLA PAZARLAMAYA ÇALIŞTI. Şimdi otellerin olumlu,olumsuz ve daha önce bilinmeyen yönleri en ayrıntılı şekilde, sosyal medya platformlarında ve seyahat yorum sitelerinde açıklanıyor. Bunların başında da Tripadvisor geliyor. Kullanıcıları otel deneyimlerini oldukça özgün ve tarafsız bir şekilde paylaşıyorlar. Bu siteler, otelin sunduklarını, diğer otellerin imkanlarıyla kıyaslamak ve size en uygun misafirleri bulmak için tasarlanmış. Sosyal medyaya giriş yapmadan önce, sunduklarınızı sosyal medya için önemli olan 4 temel öğeye ( fiyat,ürün,mekan ve kampanyalar ) göre değerlendirmeli ve nerede 112 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 güçlü nerede zayıf olduğunuzu görmelisiniz. Bu sizin üzerinde yoğunlaşacağınız alanları belirlemenize yardımcı olacaktır. Son birkaç yıldır, sosyal medyanın otel başarılarındaki rolü hep tartışılan bir konu olmuştur. Bu duruma hangi açıdan bakarsanız bakın, sosyal medyanın otel sektörünü oldukça değiştirdiği gerçeğini göz ardı edemeyiz. Hala gelir dönüşünü ölçmenin net bir yolu olmamasına rağmen, misafirlere ulaşmanın en kolay yol olduğu bir gerçek. Sosyal dünyayı anlamaya çalışırken, misafirlerle etkileşime girmek daha çok ön plana çıktı. Bu etkileşim sosyal medyada TURİZM bir çok farklı şekilde olabilir. Facebook’ta beğenme ve paylaşmayken Twitter’da retweet olarak karşımıza çıkıyor. Takipçilerin, paylaştıklarınızı beğenmesi ve tekrar paylaşması ilk ölçü olarak görülebilir. Bu etkileşimleri dikkatlice takip edip misafirlerin kişisel isteklerine özel seçenekler sunabiliriz. Misafir olmaktan öte uzun vadeli dostluklar bile kuruluyor bu şekilde. Günümüzde teknolojinin en büyük güzelliği elimizin altında bir sürü kullanışlı araç olması. Tabi nasıl faydalanılacağını bilmek gerekir.Bu yöntem de bu günlerde oldukça kolaylaşan bir yöntem olmuştur. Oteller artık sadece twitter’ı kullanarak bile yeni misafirlere ulaşmaya başladılar. Bunun onlarda uyandıracağı hissi bir düşünün. Bunu daha nereye gideceğine karar vermeyen insanlar üzerinde de uygulayabilirsiniz. İşin sırrı doğru stratejiyi doğru insanlarda kullanmak.Etkileşimler, daha basit ve muntazam şekillerde gerçekleşebilir. Misafirlerinize kayıt anında ya da ayrılırlarken kendilerini sosyal medyada takip edip edemeyeceğinizi sorabiliriz.Bazıları pek olumlu bakmasa da, bir çoğu değer verdikleri markalar tarafından bu tarz bir ilgi görmekten memnun kalacaktır. Sadece facebook ve twitter’dan takipçilerinizle etkileşime geçerek yapabilecekleriniz şaşırtıcı sonuçlar doğuracaktır. İnternet ve Sosyal medya ile ağların güçlenmesinden önce bile misafirler gidip gördükleri,konakladıkları yerleri ve bu tesislerde yaşadıkları deneyimleri arkadaş gruplarıyla ve yakınlarıyla paylaşıyordu.Şimdi ise sosyal medyanın karşılıklı etkileşime olanak veren iki yönlü bilgi alışverişi sayesinde insanlar diğer insanların tatil daha çabuk ulaşıyorlar. Üstelik milyonlarca kişinin yaptığı gibi konaklama deneyimlerini bloglarında yazıyor, otel fotoğrafladıkları yüklüyor, çektikleri videoları Youtube gibi önemli arama motoru olan video izleme ve paylaşma site- sinde yayınlıyorlar ve Foursquare’da yer bildirimi yapıp, yorum yapıyorlar. Bu mecralar, bir topluluk oluşturmuş insanlardan ve onların yüzlerce,binlerce arkadaşı, yakınından oluşuyor. Hem fotoğraf, hem video, hem yazı içeriği paylaşıp bu içeriklere bir çok yorum alıyorlar. Konya Facebook, twitter,foursquare gibi başlıca sosyal ağlarda son zamanlarda çok aktif ve kullanıcıların yaş ortalaması da gittikçe yükseliyor. Eskiden sadece gençlerin kullanıcısı gibi görünen bu mecralara artık yaş ortalaması daha da arttı ve en aktif kullanıcılar artık bayanlar ve gençler. Evet artık misafirlerin çoğu tripadvisor, Booking.com,Expedia ve diğer sitelerde yazılan yorumları okuyor ve otellerin web sitelerine veya bloglarını inceliyorlar. Seyahat acentaları, havayolu şirketleri, restaurantlar, oteller, süpermarketler ve bahsetmediğim diğer sektörler artık misafirler konaklayacakları oteli sosyal medyadan araştırıyor ve ona göre konaklama planını yapıyor.Bu araştırmayı yaparlarken online birçok araç kullanıyorlar ama kararlarını etkileyen yine bu araçlar değil daha önce buralara giden, gören, tecrübe eden kişilerin oluşturdukları içerikler ve tavsiyeler… İşte tam da bu noktada oteller misafirlerinin güvendiği bu mecralarda kaliteli içerik ve hizmetleriyle yer almak durumunda kalıyorlar. Artık günümüzde rezervasyonların çoğu sosyal veya mobil ağlar kullanılarak yapılıyor. Bir firmanın Facebook ve twitter hesabı üzerinden yapılan işlem ve trafik çoğu zaman web sitesinin çok üzerinde olabiliyor. Bu teknolojileri kullanarak konaklama yapmak ve yeni yerler görmek istediğimizde o kadar çok kriteri gözden geçiriyoruz ki bazen konaklama planı yapmak uzun sürüyor. Günümüzde insanların en az günde 1 saat sosyal medya’ da zaman geçirdiği, tatil fotoğraflarını, videolarını yüklediği düşünüldüğünde; kişisel yaşanılan deneyimler ve etkileyici görseller ile seyahat kararı alma sürecinde etkili olacağı açıkça görülüyor. İyi ve kaliteli hizmet sunulduğu zaman, misafir memnuniyeti artar ve otelinizde konaklama memnuniyetini yaşayan misafir konaklamalarında hep sizi tercih ederler ve çevrelerine de sizi önerirler. Bunlar olurken sosyal ağlarda otelinizin potansiyel kitlenizin bulunduğu mecralarda aynı kalite anlayışıyla içerik yayınlayarak sunacak olduğunuz hizmet ve yenilikleri yayınlayarak kitlenizi dolayısıyla potansiyel misafirlerinizi artırabilir ve misafir memnuniyetinizin ölçülmesi için bu kanalları kullanabilir, misafirlerinizi dinleyerek alınan geri dönüşlerle gereklilikleri ve hizmetlerinizi iyileştirebilir ya da yenileyebilirsiniz. Marka bilinirliliğinizi artırabilir sadık misafirlerinizin sizin için marka gönüllü marka elçiliği yapmasını sağlayabilirsiniz. Sosyal medya pazarlamasını stratejinize eklemlenmiş güçlü bir partner olarak görebilirsiniz. Kısacası internet,sosyal medya iletişimi ve dijital pazarlama Turizm Sektörü için artık bir zorunluluk gibi görünüyor. 113 VİZYON KÖŞE MUHAMMED IŞIK muhmed83 Konyaspor yolgeçen hanı olmasın… SÜPER LİGE GENÇ BİR KADRO İLE ÇIKMIŞTIK. TAKIM, MADDİ ANLAMDA YAŞAMIŞ OLDUĞU SIKINTI VE TRANSFER YASAĞINDAN DOLAYI ALT YAPIDAN ÇIKAN GENÇ OYUNCULARIN AĞIRLIKTA OLDUĞU BİR KADRO İLE SÜRPRİZ BİR ŞEKİLDE SÜPER LİGE ÇIKMIŞTI. GEÇEN SENE BU KADRO GENEL OLARAK KORUNDU. BAZI OYUNCULAR İSE ANADOLU SELÇUKLU SPOR İLE TAKASTA KULLANILDI VE KİRALANDI. Geçen sene takımın yaş ortalaması 27,8’di. Bu yıl yeni alınan ve sözleşmesi yenilenen önemli oyuncularında yaş ortalamalarının yüksek olduğunun altını çizelim. Süper ligde tecrübe kadar genç oyuncularında önemi var. Yeni transferlerden Barış 22, Benjamin Fuchs 30, Volkan 23, Torje 24, Uğur İnceman 32 yaşında. Sözleşmesi yenilenen Hleb 33, Hasan Kabze 31, Mehmet Güven 26, Ali Çamdalı 30, Ali Turan 30 ve Kaya Tarakcı 33 yaşındalar. Yaş ortalamasını biraz yüksek buldum. Yeni gelen genç oyuncuların fazla forma şansı bulabileceğini düşünmüyorum. Takımın kilit oyuncularının yaşlı olması ilerleyen haftalarda sıkıntı oluşturabilir. 30 yaş üstü oyuncuların sezon içerisinde sık sakatlanmasını teknik heyet göz önüne alacaktır diye düşünüyorum. Ligden düştüğümüz sezonlarda yaptığımız gereksiz transferler sezon içerisinde takımı oldukça zora sokmuştu. Bu yılda yeni alınan oyuncular içerisinde gereksiz olduğunu düşündüklerim var. Umarım ben yanılırım ama Benjamin Fuchs, Barış ve Volkan’ın transferleri bana göre gereksiz transferlerdir. Takımımızda zaten genç ve yetenekli oyuncularımız var. Onları değerlendirip her mevkii için alternatifli bir kadro kurulmalı. Özellikle çok iyi bir kaleci transfer edilmeli ki takımı olur olmaz maçlardan etmesin. 114 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Orta sahada birkaç kaliteli oyuncu takviyesi ile takımın iyi işler yapabileceğini düşünüyorum. Hleb, Konyaspor için en iyi transferdir. Uğur, Mehmet, Ali, Torje, Ömer Ali, Borek, Recep, Erdal, İshak, Mbamba arasından tercih yapılarak bazı oyuncularla yollar ayrılmalıdır. Kibong, Borek ve Erdal ile yollar ayrılarak yabancı takımı ayakta tutabilecek oyuncular transfer edilmelidir. Takımın çok iyi bir golcüye de ihtiyacı var. Geçen sene Gekas ve Hasan’ın sakatlandığı dönemde takım çok zorlandı. Gekas ile dünya kupası maçları sonrası tekrar görüşülecekmiş. Ben onun gibi bir oyuncunun takımda kalmasını isterim. Yaşı kaç olursa olsun çok yararlı olur. Onun yanına genç ve hızlı bir oyuncu daha alınırsa ve Hleb iyi bir performans gösterirse Konyaspor bu yıl üst sıralara oynayabilir. Yöneticilerimiz bu konuda seçici davranmalıdır. Takım ne zaman yolgeçen hanı olduysa ligden düştük. İskeleti bozma- dan nokta transferler yaparak yolumuza devam etmeliyiz. Dünya Kupası maçları sonrasında kupaya katılan ülkelerden bir sürpriz transfer gelebilir. Taraftarlarımız da yeni stadyumda bedava bilet isteyip kapı önünde beklemek yerine kombine alsın. Bu yıl kombine patlaması yapıp takımımıza destek olmalıyız. Tüm İslam aleminin Ramazan ayını tebrik eder, sağlık, sıhhat ve afiyet dilerim. KISA HABERLER 115 KISA HABERLER MUHAMMET KALKAN USTA, MESLEĞİNİN BÜYÜK BİR BÖLÜMÜNÜ ANEMON OTELLERİNDE GEÇİRMİŞ. BABASI VE ÖZELLİKLE AĞABEYİ TARAFINDAN YETİŞTİRİLMİŞ. ANEMON OTEL, ONUN VE DENEYİMLİ EKİBİNİN SUNDUĞU BİRBİRİNDEN GÜZEL LEZZETLERLE MİSAFİRLERİNİ AĞIRLIYOR. BU SAYIMIZIN CHEFF KONUĞU ANEMON OTELİNİN BAŞAHÇISI MUHAMMET KALKAN. KONYA VİZYON DERGİSİ OLARAK ANEMON OTELİNİN MUTFAĞINDAYDIK. MUHAMMET USTA, ALAYLI, MESLEĞİNE AŞIK, YEMEK PİŞİRMEYE ÇOK KÜÇÜK YAŞLARDA BAŞLAMIŞ. BİZDE SİZLERİ İŞİNE AŞIK BİR AŞÇIBAŞININ YEMEKLERİYLE BAŞBAŞA BIRAKIYORUZ. Muhammet Kalkan 1978 Erzurum-Şenkaya doğumlu. Baba mesleğini sürdüren Kalkan usta, mesleğe 1999 yılında İzmir Maksim Gazinosunda başladı. İlk ustası Ağabeyi Güven Kalkan. Bir diğer ustasıda Ekrem Toksoy olmuş. 2006 yılında Anemon Grubunda çalışmaya başlayan Muhammet Ustanın ilk görevi Anemon Ege Sağlık. Burada Su şefi-Ahçıbaşı Yardımcısı olarak başlayan Muhammet Usta, Anemon Çiğli'de Mutfak şefi olmuş. Anemon Gurubunun kendisine duyduğu güvenle çalışmalarını sürdüren Muhammet Usta, 2013 yılının Mayıs ayından bugüne Anemon Otelin Başahçılığını yürütüyor. Muhammet Usta Konya Vizyon Dergisi okurları için Anemon Otelinin adını taşıyan bir yemeğin ve bir tatlının tarifini verdi. ANEMON KEBABI ( 1 KİŞİLİK) MALZEMELER 150 GR DANA ANTRİKOT 150 GR SÜZME YOĞURT 50 GR TEREYAĞI - 5 GR KREMA 1 ÇAY KAŞIĞI TUZ 3)½ ÇAY KAŞIĞI KIRMIZI TOZ BİBER 150 GR PATATES - 1 GR TAZE KEKİK 50 GR AYÇİÇEK YAĞI KÖFTE İÇİN; 120 GR DANA KIYMA - 5 GR KURU SOĞAN ½ ÇAY KAŞIĞI KİMYON 1/3 ÇAY KAŞIĞI KARABİBER 1/3 ÇAY KAŞIĞI TUZ - 1/3 YUMURTA 116 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 YAPILIŞI: öncelikle tavaya ayçiçek yağını koyduktan sonra ısınmaya bırakın. Patatesleri soyduktan sonra rendeleyin, sonra bol suyla yıkayın ve süzün. Yağ ısındıktan sonra üzerine ilave edin ve kızartın. Ayrı bir tavada süzme yoğurdu ısınıncaya kadar sürekli karıştırın. Köfte malzemelerinin hepsini bir kapta karıştırdıktan sonra ızgara ve tavada kızartın. Dana antrikotu da ızgara veya tavada kızartın. Kızardıktan sonra ince kesilmiş şekilde ayrı bir tavada kızarmış tereyağında karıştırın. Sunum yapacağınız tabağa hazırmamış olduğunuz patatesi ,üzerine ısıtmış olduğunuz yoğurdu ilave edin kenarlarına kızarttığınız köfteleri sıralayın. En üzerine ince kıyılmış antrikotları ilave edin. Servise sunarken kızarmış domates ve biber ilave edebilirsiniz. Tavada kalan tereyağını üzerine gezdirin, kekikle süsledikten sonra servise sunun. LEZZET DURAKLARI ANEMON KEBABI YAPILIŞI MESİR MACUNLU KAZAN DİBİ (5-6 KİŞİLİK) MALZEMELER 1 LİTRE SÜT - 250 GR TOZ ŞEKER 5 GR NİŞASTA - 50 GR PİRİNÇ UNU 5 GR VANİLYA - 50 GR UN - 125 GR 100 GR MESİR MACUNU ÜZERİ İÇİN; 15 GR ANTEP FISTIĞI - ÇİKOLATA SOS YAPILIŞI: Bir tencerenin içine süt ve şekeri ilave edip kaynamaya bırakın. Ayrı bir kapta nişasta, pirinç unu ve unu bir miktar su veya sütle sıvılaştırdıktan sonra süzerek kaynayan süt ve şekerin üzerine ilave ediniz. Biraz kaynadıktan sonra mesir macunu ve vanilya ilave ediniz.5 dk kadar kaynadıktan sonra ocağı söndürünüz. Kare tepsinin içine kaynayan karışımdan bir miktar alıp ocağın üzerinde tepsinin tabanını yanana kadar karıştırın. Daha sonra tencerede kalan karışımı 2 dk kadar kaynattıktan sonra tepsiye ilave edin ve soğumaya bırakın. Soğuduktan sonra kesip rulo şeklinde çikolata sos ve antep fıstığı ile servis ediniz. 117 KISA HABERLER LENOVO IDEACENTRE HORİZON 27 HTC ONE MAX HTC One Max 5.9-inç ekranıyla Full HD çözünürlüğüyle dikkat çekiyor. Super LCD3 ekranın yanı sıra 1.7GHz dört çekirdekli Snapdragon 600 işlemcisi de HTC One Max’ın performansını belirleyen çip seti. HTC One modeli olan bir önceki amiral gemisi modelinde de olan Adreno 320 grafiklerine sahip. HTC One Max değiştirilemeyen bataryaya sahip olmasına rağmen iyi bir batarya performansına sahip. 3300mAh bataryanın yanında Mikro SD kart girişi ve mikro SIM girişi bulunduruyor. Ses tuşları, güç butonunun hemen üst kısmında bulunuyor. Yeni Sense 5.5 ara yüzü, Android 4.3 işletim sistemi ile Google’ın son işletim sistemiyle çalışıyor ve diğer son model telefonlarda olduğu gibi güncellemeyi beklemeden alabileceksiniz. Ayrıca HTC kullanıcılarının %70’inin Flipboard Blink Feed kullanması nedeniyle uygulama ana ekrana default olarak tutturulmuş. 118 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Horizon, Intel Core i5/i7 işlemci, 1 TB, 5,400 rpm hard disk, 8 GB RAM ve giriş seviye NVIDIA GeForce 620M grafik kartlarıyla geliyor. 27 inç boyutundaki bir tablet, bir ilk olma özelliği taşıyor. Teknolojiseverleri heyecanlandıracak, sektördeki diğer markaları da kıskandıracak bu gelişme Lenovo'nın yeni ürünüyle ortaya koyacağı farklılıklardan yalnızca biri. Elde taşınmaya imkan vermeyen 27 inçlik boyut ilk başta kullanıcıya çekici gelmeyecek gibi olsa da masaüstü bilgisayarı tahtından edecek yepyeni bir laternatif olarak karşısında duracak. Windows 8 işletim sistemine sahip olan Lenovo IdeaCentre Horizon, on parmak çoklu dokunmatik ekranıyla gerçek ötesi bir kullanım deneyimi sunuyor. Lenovo IdeaCentre Horizon'un ekran çözünürlüğü 1080p değerinde. İşlemci ve grafik kartı olarak Intel ve Intel'in i7 işlemcisi kullanılıyor. 27 inç boyutu sayesinde masa gibi düz bir zemin üzerine koyulduğunda Lenovo IdeaCentre Horizon, çok etkileyici ve konforlu bir kullanım imkanı sunuyor. Öyle ki Lenova, bu yeni tablet modeline uygun özel masalar bile tasarladı. 27 inç ekran LCD’lere göre masaya daha yakın duruyor fakat görüş açısı daha çok genişliyor. Yine de ufak tefek kazalara karşı dikkatli olmak gerekiyor. Bir LCD ekrandan farkı yok gibi düşünebilirsiniz. Ancak teknoloji isteklerimizin sınırlarını zorlamaya büyük telefonlarla ya da hybrid laptoplarla başladı zaten. Örneğin LCD ekranları ne için olursa olsun dizinize koyup kullanamazsınız öyle değil mi? Tablet bilgisayar dünyasını bir adım öne taşıyan teknolojinin tasarımı Apple iMac’leri ve Dell XPS One 27’yi andırıyor. Arka desteği ve klavyesinin mini ve kullanışlı olması Apple çizgisini hatırlatıyor. 85 dereceye dik durabilen ekranın dokunmatik özelliğinden de bir şey kaybolmuyor. 85 derece açı payıyla nerede kullanacağınız tamamen hayal gücünüze kalmış durumda. Lenova'nın tüm ezberleri bozacak yeni tablet modeli Moon Dial arayüzüyle çalışıyor. Ayrıca Ubisoft ve Electronic Arts oyun üreticileri, Lenovo IdeaCentre Horizon'a özel oyunlar da ürettiler. Tablet, içinde bu oyunlar yüklü halde geliyor. Lenova'nın yeni nesil tabletini heyecanlı kılan bir diğer özelliği de 27 inç ekranın bir anda air-hockey yüzeyine dönüşebilmesi. Tabletle birlikte verilen 6 adet stick, kullanıcının bazı oyunlarda ekranı oyunun içeriğine göre ayarlayabilmesini sağlayacak. Tablet üzerinden etrafında birden fazla kişiyle Monopoly, poker gibi oyunları oynamak da mümkün. KISA HABERLER APPLE IPAD AIR Apple daha önce iPad 2, iPad 3. nesil, iPad 4. nesil şeklinde devam eden isimlendirme standardından vazgeçerek yeni iPad’lerine “iPad Air” ismini veriyor. “Air” yani “Hava” kelimesini kullanmasın bir nedeni de bu yeni iPad’in şu ana kadar ki en ince ve hafif iPad olması. Bir önceki Wi-Fi’lı iPad modeli yani 4.nesil 652 gram iken, iPad Air ise sadece 469 gram. Yani iPad Air, iPad 4. nesile göre hem %28 daha hafif, %20 daha ince hem de toplam hacmi %24 daha az. Bir de Apple iPad Air’da cihazın eninini de biraz daha küçültmüş ekranın boyutunu ve çözünürlüğünü değiştirmeden. iPad 4′te 185.7 milimetre olan en, iPad Air’de 169.5 milimetreye düşmüş. Elbette iPad Air’deki yenilikler sadece boyut veya ağırlıkla ilgili değil. Apple’ın ilk olarak iPhone 5S‘te kullanmaya başladığı ve cihazın hızını ciddi derecede arttıran A7 çip, iPad Air’da da kullanılıyor artık. Dolayısıyla iPad Air’i de muhtemelen piyasadaki en hızlı tabletlerden biri yapıyor. Bu arada iPad Air’in arka renklerinin artık siyah ve beyaz olarak değil Uzay Grisi ve Gümüş rengi olarak değiştiğini belirtmekte fayda var. PANASONİC TX-P50ST60 ST60 panel tasarımı oldukça şık metal çerceve siyah parlak kasa üzerine yerleştirilmiş, led panel inceliğindeki tasarımı ve alt ayağın dekortaif uyumu şıklıktan hoşlananlar için seçim kolaylığı olacaktır. Dejudder özelliği 3 farklı otomatik hrtz aslında fps algılamasına sahip, DEJUDDER+3:2 pulldown akıllı resim algılması ile gerçek sinema keyfini yaşayacaksınız, görüntüdeki titremeler ve geçiş sorunları bu seride aşılmış özellikle Film fanatikleri için elbetteki oyuncular içinde fazlası ile güzel bir avantaj olarak evlerinize gelecek. Gama değerleri düzeltilmiş + renk kalibrasyon eşleştirmesi+siyah kalibre oranı panel ile tamamen uyumlu hale getirilmiş. Gama değeri fazla önemli gelmeyebilir aslında parlaklık üretimi panellerin en can alıcı özelliğidir, Gama değerinin mükemmelliği renklerinde kusursuz halde gözlerinize yansıması demek, Siyah seviyesi ise üst kalitede gölgeler ve resim derinliğini yaşıyorsunuz. 60 hz x 1080p/24 fps kalitesi Bluray filmlerdeki keskin ışık ve renk geçişleri mükemmele yakın. İnternet uygulamaları smart tv özelliği yenilenmiş, kolay bağlantı ve özel ekran ayarları yaratmak gibi bir çok farklı seçenek var, bağlantı kalitesi 20 mbit hız internet hızında gayet sorunsuz ve keyifli fakat düşük hızlarda malesef geçişlerde veya sayfa yüklemelerinde sorunlar yaşayabilirsiniz. Fazlası ile zengin sayfa içeriği mevcut kendinize özel sayfa geçişleri yaratabiliyorsunuz, akıllı erişim harici cihazlar ile bağlantı sorunsuz. Smart tv teknolojisine meraklı olanlar için keyif alacakları bir panel. JAWBONE UP Jawbone UP, içinde hareket sensörleri ve çipler bulunuyor. Bu sayede de bilekliğimizi taktığımız sürece ne kadar hareket ettiğimizi, ne kadar hareketsiz kaldığımızı ve hatta UP sayesinde gece nasıl uyuduğumuzu bile sonradan görebiliyoruz. UP’ın içindeki hareket sensörünün kaydettiği bilgileri, App Store’dan ücretsiz olarak indirdiğimiz bir uygulamaya aktararak tüm aktivitelerimizi görebiliyoruz. Hatta bilekliğimizi belli işler için programlaya da biliyoruz bu uygulamayla. Fakat UP’ın enteresan olan kısmı bileklikteki verileri uygulamaya aktarma yöntemi. Çünkü UP’taki verileri, cihazımızın (iPhone, iPad veya iPod touch) kulaklık/mikrofon çıkışına takarak aktarıyoruz. UP’ın şarjı da çok iyi gidiyor. 7-8 gün sonunda şarj etmeniz gerekiyor. UP’ın diğer bir donanımsal özelliği de esnek yapısı ve suya karşı çok dayanıklı olması. Havuza bile girseniz birşey olmaz diyorlar ama yine de dikkat etmek gerek. Bileklik tek başına bir işe yaramıyor, bileklik üzerinde sadece bir düğme var ve ekran yok. Bu yüzden bilekliğimizde toplanan verileri hep uygulamadan gözatıyoruz. Uygulamayı ilk açtığımızda karşımıza adım adım uygulamayı ve bilekliği nasıl kullanacağımızı anlatan ekranlar çıkıyor. Ayrıca bir seferlik bilekliğimizi kendimize göre özelleştiriyoruz. Örneğin cinsiyetimiz, yaşımız, boyumuz ve kilomuz gibi değerleri girip ayrıca bir de hesap açıyoruz. Bu sayede bilgilerimiz kaybolmuyor. Tüm bilgilerimizi girdikten sonra da en son olarak kendimize bir hedef (goal) belirliyoruz. Bu hedefler de Uyku (Sleep) ve Hareket (Move) olmak üzere iki adet oluyor. Eğer kolumuzda bileklik ile uyursak, uykumuzun ne kadarının hafif (light), ne kadarının derin (deep) geçtiğini görebiliyoruz. Hatta gece tuvelet veya su içmek için kalkarsak onların sayıları da gözüküyor. Dolayısıyla acaba ben de uyurgezerlik var mı diye merak edenler bu rapordan faydalanabilir. 119 KISA HABERLER ÇANAKKALE MAHŞERİ MEHMED NİYAZİ Basım Tarihi: 2013 Türü: Roman Sayfa Sayısı: 536 Ötüken Neşriyat Etiket Fiyatı: 25,00 TL SAVAŞLA İLGİLİ ROMANLAR YA STRATEJİK BİR YERDEKİ DİRENİŞİ, YAHUT DA BİR ASKERİN YAŞADIKLARINI ANLATARAK SAVAŞIN TAMAMI HAKKINDA FİKİR VERİRLER, DAHA ÇOK DA CEPHE GERİSİNDEKİ ACILARI DİLE GETİRİRLER, MEHMED NİYAZİ, BİR YERİN VEYA BİR KİŞİNİN DEĞİL, ÇANAKKALE SAVAŞI'NIN ROMANINI YAZMIŞTIR. Türk milleti, beş kıtanın Çanakkale Boğazı'nın iki yakasına sıkışan kaderini yorgun omuzlarından beklenmeyen bir metanetle taşıdı. Dünya tarihinin en zorlu çarpışmaları, en kanlı boğuşmaları yaşandı. Müttefikler Osmanlı'nın "boğaz"ına yapışarak savaşı bir an önce bitiremeyeceklerini anladılar. Birinci Cihan Harbi'ne kadar girdiği topraklardan çıkarılması mümkün olmayan Rus devleti, kâğıttan bir kaplan, mukavvadan bir dev haline geldi. Üzerinde güneş batmayan imparatorluğun ışıkları Çanakkale'nin boz kayaları tarafından emildi. "Çanakkale Mahşeri", Çanakkale romanlarının atası ve Çanakkale davasının günümüzdeki banisidir. 1 Mustafa Sandal • Tesir Altında 2 Kenan Doğulu ft Ozan Doğulu • Kız Sana Hayran 3 Ajda Pekkan ft Ozan Çolakoğlu • Ara Sıcak 4 Tarkan • Firuze 5 Toygar Işıklı • Hayat Gibi 6 Mabel Matiz • Aşk Yok Olmaktır 7 Gülşen • Irgalamaz Beni 8 Mustafa Ceceli • Söyle Canım 9 Gökhan Özen • İki Yeni Yabancı 10 Murat Dalkılıç • Neyleyim İstanbul'u BUKRE KAHRAMAN TAZEOĞLU Türü: Roman METRO LAST LIGHT SOĞUK KAHVE AHMET BATMAN Türü: Anlatı SENDEN ÖNCE BEN JOJO MOYES Türü: Roman VE DAĞLAR YANKILANDI KHALED HOSSEINI Türü: Roman 120 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 GOD OF WAR ASCENSION CALL OF DUTY GHOSTS Ansızın gelen bir saldırıyla, herşeyini kaybetmiş, itibarını yitirmiş, geleceğini bilinmedik bir karanlığa gömmüş bir ülkenin hikayesi. Tek umut ise; Hayaletler! Oyunun hikayesinde geçen bu yıkıcı saldırıların kaynağı belli değil. Fakat Amerika, bu saldırılarla büyük zarar görmüş, dünya üzerindeki süper güç özelliğini yitirmiş, birçok askeri birimine de son vermiştir. Oyunda bir üyesini kontrol edeceğimiz Ghosts kuruluşu, Amerika’nın sahip olduğu tüm askeri birimlerden, arta kalan kişilerle kurulmuş gizli bir askeri örgüttür. KISA HABERLER TÜRK HAVA YOLLARI AYLIK UÇAK SEFERLERİ KONYA - İSTANBUL İSTANBUL - KONYA 10 MAYIS 2014 - 10 TEMMUZ 2014 10 MAYIS 2014 - 10 TEMMUZ 2014 KALKIŞ VARIŞ NEREDEN NEREYE KALKIŞ VARIŞ NEREDEN NEREYE 05:40 07:00 Konya/Konya İstanbul/Atatürk 06:15 07:25 İstanbul/Atatürk Konya/Konya 08:10 09:25 Konya/Konya İstanbul/Atatürk 11:40 12:55 İstanbul/Atatürk Konya/Konya 13:40 15:00 Konya/Konya İstanbul/Atatürk 21:20 22:40 İstanbul/Atatürk Konya/Konya 23:25 00:45 Konya/Konya İstanbul/Atatürk 23:30 00:40 İstanbul/Atatürk Konya/Konya KONYA - ANKARA ANKARA - KONYA 10 MAYIS 2014 - 10 TEMMUZ 2014 10 MAYIS 2014 - 10 TEMMUZ 2014 KALKIŞ VARIŞ NEREDEN NEREYE KALKIŞ VARIŞ NEREDEN NEREYE 07:00 08:50 Konya Ankara Sincan: 08:08 07:00 08:52 Ankara Konya Sincan: 07:24 08:30 10:21 Konya Ankara Polatlı: 09:36 - Sincan: 09:57 09:35 11:30 Ankara Konya Sincan: 09:59 - Polatlı: 10:19 10:30 12:15 Konya Ankara Duruş Yok 11:20 13:10 Ankara Konya Duruş Yok 12:15 14:02 Konya Ankara Sincan: 13:38 13:00 14:52 Ankara Konya Sincan: 13:24 14:30 16:21 Konya Ankara Polatlı: 15:34 - Sincan: 15:57 15:30 17:22 Ankara Konya Sincan: 15:39 16:00 17:45 Konya Ankara Duruş Yok 17:00 18:52 Ankara Konya Duruş Yok 18:15 20:06 Konya Ankara Polatlı: 19:06 - Sincan: 19:27 18:30 20:25 Ankara Konya Sincan: 18:54 - Polatlı: 19:14 20:30 22:21 Konya Ankara Polatlı: 21:34 - Sincan: 21:57 20:45 22:40 Ankara Konya Sincan: 21:09 - Polatlı: 21:29 YÜKSEK HIZLI TREN AYLIK TREN SEFERLERİ 121 KISA HABERLER YARININ SINIRINDA EDGE OF TOMORROW Yönetmen Doug Liman Senaryo Christopher McQuarrie Yapım Yılı: 2014 Tür: Bilimkurgu Süre: 113 dk. X MEN: GEÇMİŞ GÜNLER GELECEK X MEN: DAYS OF FUTURE PAST Yönetmen Bryan Singer Senaryo John Byrne Yapım Yılı: 2014 Tür: Bilimkurgu Süre: 132 dk. MALEFİZ MALEFICENT Tür: Fantastik Yönetmen: Robert Stromberg Senaryo: Linda Woolverton Yapım: 2014, ABD Oyuncular: Angelina Jolie, Elle Fanning, Sharlto Copley, Sam Riley, Brenton Thwaites, Juno Temple, Ella Purnell Klasik Uyuyan Güzel masalına hiç kötünün tarafından bakmayı denediniz mi? Barışçıl bir orman krallığında büyüdüğü için huzurlu bir hayata sahip olan Malefiz, görkemli siyah kanatlara sahip güzel, saf ve genç bir kadındır, ta ki bir zamanlar inandığı adam olan Stephan topraklarının düzenini tehdit edinceye kadar… Malefiz, topraklarının koruyucusu olur ama acımasız bir ihanete uğrayınca o saf kalbi taşa dönüşür. Onun bu kadar kin ve öfke dolu olmasının nedeni budur, Aurora'yı 100 yıllık bir ölüme mahkum etmesi de tüm bu çektiği acıların sonucudur... Bu lanetin hikayesini anlatan filmin yönetmenliğini Robert Stromberg üstlenirken, başrol Malefiz'i Angelina Jolie canlandırıyor. Genç prenses ise Elle Fanning oynarken kendisine kadroda Sharlto Copley, Miranda Richardson, Sam Riley, Kenneth Cranham gibi tecrübeli oyuncular eşlik ediyor. 122 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 MUPPETS ARANIYOR MUPPETS MOST WANTED Yönetmen James Bobin Senaryo Jim Henson Yapım Yılı: 2014 Tür: Animasyon Süre: 108 dk. KIŞ UYKUSU WINTER SLEEP Yönetmen Nuri Bilge Ceylan Senaryo Nuri Bilge Ceylan Yapım Yılı: 2014 Tür: Dram Süre: 196 dk. KARIŞIK AİLE BLENDED TRANSFORMERS: KAYIP ÇAĞ AGE OF EXTINCTION Yönetmen Michael Bay Senaryo Ehren Kruger Yapım Yılı: 2014 Tür: Bilimkurgu Süre: 122 dk. AYNI YILDIZIN ALTINDA THE FAULT IN OUR STARS Yönetmen Josh Boone Senaryo John Green Yapım Yılı: 2014 Tür: Romantik Süre: 125 dk. HERKÜL: ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI HERCULES Yönetmen Brett Ratner Senaryo Evan Spiliotopoulos Yapım Yılı: 2014 Tür: Aksiyon Süre: 120 dk. MAYMUNLAR CEHENNEMİ ŞAFAK VAKTİ Yönetmen Matt Reeves Senaryo Scott Z. Burns Yapım Yılı: 2014 Tür: Bilim Kurgu Süre: 107 dk. CEHENNEM MELEKLERİ 3 THE EXPENDABLES 3 Yönetmen Frank Coraci Senaryo Ivan Menchell Yapım Yılı: 2014 Tür: Komedi Süre: 117 dk. Yönetmen Patrick Hughes (II) Senaryo Dave Callaham Yapım Yılı: 2014 Tür: Aksiyon Süre: 98 dk. KISA HABERLER EYYVAH EYVAH 3 EYYVAH EYVAH 3 SVENGALI SVENGALİ Yönetmen Hakan Algül Senaryo Ata Demirer Yapım Yılı: 2013 BKM Etiket Fiyatı: 19,99 TL BABAM VE OĞLUM BABAM VE OĞLUM Yönetmen John Hardwick Senaryo Jonny Owen Yapım Yılı: 2013 Bağımsız Etiket Fiyatı: 24,99 TL FREE BIRDS KAHRAMAN İKİLİ Yönetmen Çağan Irmak Senaryo Çağan Irmak Yapım Yılı: 2013 Horizon International Etiket Fiyatı: 9,99 TL PATRON MUTLU SON İSTİYOR PATRON MUTLU SON İSTİYOR Yönetmen Jimmy Hayward Senaryo Jimmy Hayward Yapım Yılı: 2013 Bağımsız Etiket Fiyatı: 21,99 TL DEVIL'S DUE ŞEYTANIN GÜNÜ Yönetmen Kıvanç Baruönü Senaryo Yılmaz Erdoğan Yapım Yılı: 2014 BKM Etiket Fiyatı: 19,99 TL BENİM DÜNYAM BENİM DÜNYAM Yönetmen Matt Bettinelli-Olpin Senaryo Lindsay Devlin Yapım Yılı: 2014 Fox Etiket Fiyatı: 24,99 TL LEGEND OF HERCULES HERKÜL: EFSANE BAŞLIYOR Yönetmen Uğur Yücel Senaryo Can Yücel Yapım Yılı: 2013 Bağımsız Etiket Fiyatı: 24,99 TL SUPERSTAR SÜPERSTAR Yönetmen Renny Harlin Senaryo Renny Harlin Yapım Yılı: 2013 D Yapım Etiket Fiyatı: 21,99 TL VHS 2 DEHŞET KASETİ Yönetmen Xavier Giannoli Senaryo Xavier Giannoli Yapım Yılı: 2012 Bir Film Etiket Fiyatı: 21,99 TL Yönetmen Gareth Evans Senaryo John Davies Yapım Yılı: 2013 Bir Film Etiket Fiyatı: 21,99 TL SU VE ATEŞ Tür: Dram, Romantik Yönetmen: Özcan Deniz Senaryo: Özcan Deniz Yapım: 2013, TÜRKİYE Oyuncular: Özcan Deniz, Yasemin Allen, Kaan Çakır, Pelin Akil, Yusuf Akgün, Cem Uçan, İrem Candar, Burcu Kıratlı, Burçin Birben, Şefika Tolun, Barış Yalçın, Sera Tokdemir, Açelya Elmas, Metin Coşkun, Muharrem Gülmez, Tamer Levent, Jazzie Zonzolo Dil eğitimi için Londra'ya giden ve eğitimi bittikten sonra da orada yaşamaya devam eden Yağmur, Kemal'le tesadüf eseri bir uçakta karşılaşır ve tesadüfler peşlerini bırakmaz. Yağmur, çok az tanıdığı ve gizemli bir yönü olduğuna inandığ Kemal'e aşık olmuştur ve aralarında bir ilişki başlar. Hayatına giren diğer adamlardan farklı olan Kemal'in ise Yağmur'dan sakladığı çok büyük sırlar vardır. Londra'da rüya gibi günler geçiren çiftin, bugünleri kısa sürede geride kalacaktır. Asıl adı Haşmet olan Kemal, büyük bir aşiret hesaplaşması ve kan davasının içerisindedir. İki aşiretin, kanı karşılıklı olarak durdurması da tamemen Haşmet'e bağlıdır. Yağmur'u da içine sürükleyecek karanlık olaylar ise kapıdadır... Yapımı Avşar Film ve DNZ Film ortaklığında gerçekleştirilen projenin başrollerini Yasemin Allen ve Özcan Deniz paylaşırken, yönetmen koltuğunda yine Özcan Deniz oturuyor. Bağımsız Etiket Fiyatı: 24,99 TL 123 KISA HABERLER Sezgileriniz oldukça yoğun. Bir çok konuya adaptasyonda zorlanabilir; İç sesiniz sürekli bir şeyler fısıldar, zarar gördüğünüz halde ısrarla devam ettirdiğiniz alışkanlıklarınız için bir uyarıdır belki’de… Karar sizin ya sezgilerinize güvenecek ya da iç sesinize direnmeye devam edeceksiniz. İşle ilgili konularda ne kadar esnek ve işbirlikçi olursanız o denli kazançlı çıkabilir ve saygınlığınızı arttırarak kendi şansınızı kendiniz yaratabilirsiniz. Özel yaşamınızda ise önyargılı olmamanız gereken bir zamandasınız. Disiplinli, kararlı ve riskleri hesaplayarak dikkatli hareket etmeniz için kritik bir dönemdesiniz. Özellikle işinizle ilgili konularda kontrolü başkalarına bırakmadan her işinizle kendiniz ilgilenmeli ve rahatsızlık duyduğunuz, endişelendiğiniz, ruhunuza sinmeyen işlerinizi sonlandırmalı ya da iyileştirerek istediğiniz hale getirmeye çalışarak devam etmelisiniz. Özel yaşamınızda ise eş ya da sevgilinizden gelecek güzel bir haberle moral bulabilirsiniz. Sağlık durumunuzda herhangi bir aksaklık olmasa da dikkatli olun. Daha önce maddi olarak zarara uğradığınız konularda hakkınız olanı alabilmenin huzurunu yaşayabilirsiniz. Her konuda sabırlı davranmalı ve ilk sözü, ilk kararı veren taraf olmamaya özen göstermelisiniz. İş yaşamınızda da keza acelecilik olası başarılarınızı engelleyebilir. Sabretmeniz yararınıza. Özel yaşamınızda eş ya da sevgilinizin resmi kurumlarla yaşadığı problemleri aşmak için kararlarının değerlendirmesini birlikte yapmalı ve paniğe kapılarak yanlış kararlar vermesinin önüne geçmelisiniz. Olanca gücünüzle düşüncelerinizi pozitif yönde tutmaya gayret göstermeli ve enerjinizi bu doğrultuda değerlendirmelisiniz. Aşırı duygusal olmanız halinde beklemediğiniz karşı çıkışlarla karşılaşabilir ve kendinizi zor bir durumun içine sokabilirsiniz. Aile bireylerini ilgilendiren konularda sorumluluk almaktan çekinmemelisiniz. Özel yaşamınızda uzun zaman sonra gelen huzurun keyfini çıkarmalısınız. İlişkisi olmayan Yengeç’ler size karşı ilgisini açıkça göstermekten çekinmeyen özel insana duygularının karşılıksız olmadığını hissettirin. Yaşamın her alanında daha gerçekçi ve cesaretli olmanız için destek beklemeyin. İlişkilerinizi yeniden yapılandırabilir, geri çekildiğiniz her konuda cesaretle ön planda olmayı seçebilirsiniz. İş ilişkilerinizde beklentilerinizi hayata geçirmek için gereken her şeye sahipsiniz kimsenin etkisinde kalmadan iç sesinize güvenmeniz yeterlidir. Özel yaşamınızda ise bir dargın bir barışık süren bir ilişki içindeyseniz ve duygularınız tüm tartışmalara rağmen yine ona doğru akıp gidiyorsa işte size fırsat, ilişkinizi iyileştirebilmek için tüm güç sizin iradenizde… İyi niyetli olmayan kişilerin sözlerine karşı dikkatli olmalısınız. İş ve özel yaşamınızda değer verdiğiniz insanlarla aranızın açılmasını isteyenlere karşı gardınızı alın ve bu tarz insanların konuşmasına dahi izin vermeyin. Ruhsal olarak enerjiniz oldukça güçlü. Dua edin ve ağırlıklarınızdan uzaklaşın. Özel yaşamınızda eşinizin yapıcı davranışları kırgınlıklarınızı unutturabilir. Ona bir şans verirken kendinize de şans verdiğinizi unutmayın. Bekar Başak’lar aşk her an kapınızı çalabilir. Kapıyı doğru kişiye açın. Süslü püslü sözler büyük bir yanılgının içine girmenize sebep olabilir! Başkalarının etkisi altında kalabileceğiniz bu süreçte eş ya da sevgilinizle ilişkinizde de tutumunuz önem kazanmakta; yıkıcı değil yapıcı davranışlar içinde olmalısınız. Haksızlığa uğradığınızı düşünürken haksızlık edebilir, ilerleyen zamanlarda bunun zararlarını ciddi bir şekilde deneyimleyebilirsiniz. Sevdiğiniz insanları başkalarının sözlerinin etkisi altında kalarak kırmanız büyük pişmanlıklar yaşamanıza sebep olabilir! Doğru olan sizin içinizde. Zincirlerinizden kurtulmuşçasına özgürsünüz. İş hayatınızda hedeflerinizin üzerine kararlılıkla gidin. Ufak tefek aksilikleri büyütmeyin ve her şeyden önemlisi hiç vazgeçmeden olana kadar çaba gösterin. Yaşamınızda yeni başlangıçlar sizleri karşılıyor. İhtiyacınız olan her şeye sahipsiniz, yeter ki bunun farkına varın. Hiç kimsenin sizi yolunuzdan vazgeçirmesine izin vermeden ilerleyin. Sorunlu, sizi yoran, engelleyen eş ya da sevgilinizle yollarınız ayrılabilir. Bekar Akrep’ler yeni bir ilişkiye başlamanız an meselesi. Ailevi meseleler de insanların gerçekliği ve ummadıklarınız ile yüzleşeceksiniz. Bu deneyimi sadece görmek olarak değerlendirmeden çok iyi anlamalı iyi bir insanı kötü edemeyeceğiniz gibi kötü birini de iyi edemeyeceğinizi bilmeli, bu kişilere karşı tavrınızı, duvarlarınızı örerek göstermelisiniz. Özel yaşamınızda ise Bekar ve ilişkisi olmayanlar ilgi duyduğunuz insanın duygularını açması ile kendinizi bir anda harika bir ilişkinin içerisinde bulabilirsiniz. İlişkisi olanlar ise muhteşem bir sürprize hazırlıklı olsun. Ruhsal ve kişisel gelişiminizde deneyimleyeceğiniz olumlu gelişmelerle sizi yaşamın her alanında farklı noktalara taşıyacak enerjilere sahipsiniz. Farkındalığınızın oldukça yüksek olduğu bir gündesiniz. Daha önce farkına varamadığınız bir çok ayrıntıyı fark edebilir bunların üzerine düşünerek bilinç düzeyinizi yükseltecek çalışmalara başlayabilirsiniz. Özel yaşamınızda ise birlikteliği olmayan Oğlaklar uzun zamandır size ilgi duyan birinin aşk dolu sözleri karşısında ne yapacağınızı belirlemekte zorlanabilirsiniz. Bu aralar özel yaşamınızda sizin ve birlikte olduğunuz insanın dışında gelişecek olaylar sebebi ile ikinizin birden üzülebileceğini bilmeniz gerekiyor. Bu durum birlikte olduğunuz insanın geçmişte beraber olduğu bir insan ya da kendi yakınları tarafından bilinçli bir şekilde ilişkiniz hedef alınarak tasarlanmış olabilir. Dikkatli olun ve kimsenin mutluluğunuz bozmasına izin vermeyin. Bilin ki bu insanlar sizin mutluluğunuzla mutsuz olan, mutsuzluğunuzdan zevk alan insanlar. Siz sadece yolunuza devam edin. Beraberliği devam eden ve problemler yaşayan Balık’lar evliliğinizi ilişkinizi kurtarabilmek var olan sorunların üstesinden gelebilmek ve aşkınızı kuvvetlendirebilmek için tüm gücünüzle gayret edin. Ruhunuzdaki aşk, sözlerinize dökülsün ve aşkınız hayat bulsun. Bu olumlu etkiler kariyer hayatınızda da maddi şanslar ve statünüzün yükselmesi açısından oldukça önem taşımakta. Oturup kendinize yaşadığınız sorunlara isyan etmek yerine kendinizi toparlayın ve bu güzel etkinin gücünden olabildiğince faydalanın. 124 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 125 KISA HABERLER RESMİ KURUMLAR Valilik Meram Kaymakamlığı Selçuklu Kaymakamlığı Karatay Kaymakamlığı Büyük Şehir Belediyesi Santral Meram Belediye Başkanlığı Selçuklu Belediye Başkanlığı Karatay Belediye Başkanlığı Garnizon Komutanlığı Merkez Komutanlığı 310 353 235 350 235 221 251 350 327 322 Yangın İhbar Hızır Acil Orman Yangını Posta Kodu Telefon Arıza Ankesör Arıza Data Arıza Radyo Tv Arıza 20 31 50 13 46 14 02 13 02 87 11 68 50 13 00 00 50 13 52 76 Subay Orduevi Askerlik Dairesi Başkanlığı İl Jandarma Komutanlığı Adliye Sarayı Santral Emniyet Müdürlüğü Cumhuriyet Başsavcısı Milli Eğitim Müdürlüğü Bağ-kur İl Müdürlüğü SSK Müdürlüğü Sağlık Müdürlüğü 351 322 235 221 237 221 353 236 322 351 74 45 90 31 64 32 30 07 27 18 45 21 10 00 00 00 50 90 60 32 Koski Genel Müdürlüğü Halk Kütüphanesi Devlet Su İşleri İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Meteoroloji Bölge Müdürlüğü Müftülük Medaş Konya Ticaret Odası Ticaret Borsası Mimarlar Odası 221 351 321 353 322 350 255 221 342 353 61 34 70 40 74 61 00 52 14 47 00 25 19 21 30 58 60 52 44 17 Muhasebeciler Odası Lokantacılar Odası Türk Standartları Enstitüsü Müzeler Müdürlüğü Mevlana Müzesi Karatay Müzesi İnce Minare Müzesi Arkeoloji Müzesi Etnografya Müzesi 350 351 239 351 351 352 351 351 351 64 30 04 89 32 80 32 32 89 64 00 80 58 07 22 04 07 58 ÖNEMLİ TELEFONLAR 110 112 117 119 121 122 124 125 Çağrı Uyandırma Alo Zabıta Alo Trafik 133 135 153 154 Polis İmdat Jandarma İmdat Telekom Borç Sorma Alo Tüketici 155 156 163 175 Alo Rtük Çevre Bilgi Sağlık Danışma Su Arıza 178 181 184 185 Elektrik Arıza Gaz Arıza Cenaze Hizmetleri Vergi Danışma 186 187 188 189 HASTANELER Numune Hastanesi Meram Araş. Hastanesi (SSK) Dr. F.S. Doğum ve Çocuk Hast. Beyhekim Ünitesi (TOKİ) Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Beyhekim Ağız ve Diş Sağlığı 235 323 235 263 251 351 45 67 42 11 52 16 00 09 05 42 80 50 ULAŞIM Otogar Santral DDY THY Kontur Turizm Konset Turizm Metro Turizm Özkaymak Turizm Eventus Holiday 223 241 223 257 236 321 60 50 12 06 54 20 00 00 53 06 07 41 BASIN-MEDYA 265 322 351 265 265 265 265 0 242 324 02 45 36 80 20 00 00 80 18 61 00 40 01 60 8 324 KARGO TNT UPS DHL Express Kargo Aras Kargo MNG Sürat Kargo Aramex FedEx Özdes Lojistik S.Ü. Meram Tıp Fakültesi S.Ü. Selçuklu Tıp Fakültesi S.Ü. Diş Fakültesi Eğt. Hast. Başkent Üni. Araş. Hastanesi Belediye Sağlık Hastanesi Askeri Hava Hastanesi 246 444 444 352 345 236 345 238 235 342 55 00 00 15 10 79 34 10 56 69 70 33 40 16 86 33 38 48 42 03 324 325 325 325 321 324 324 323 324 238 76 06 17 26 47 60 01 03 44 69 76 01 48 26 66 50 06 02 01 06 261 324 323 235 244 325 18 34 67 25 90 15 18 10 86 20 93 06 Hakimiyet Memleket Gazetesi Yeni Meram Konya Postası Merhaba Gazetesi Yeni Konya ÜN TV Sun TV Kon TV KTV Konya TV Anadolu Manşet İHA 51 84 16 16 24 24 87 70 0 444 75 75 16 16 43 03 0 155 96 02 21 21 08 08 58 32 221 257 247 257 247 247 247 247 257 247 247 247 247 247 257 247 257 247 60 06 68 16 79 09 95 05 14 79 65 22 66 60 09 05 16 73 KİPA ÖZEL OKUL Bahçeşehir Koleji Başak Koleji Gündoğdu Koleji İdeal Koleji Ted Koleji Özel Gençlik 126 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 Kipa Hipermarket Vestel Philips Samsung İmza Batik Damla Dantel DGN Ceyo Fish House Perlinda Ruba Roman Fun Time Kütahya Porselen Deconum Assortie Willy Wonder's 444 353 353 235 351 350 42 72 88 50 41 37 00 00 03 42 00 77 KULE SİTE 353 352 345 321 350 350 241 233 444 236 236 323 238 KREŞ Ayçiçeği Kreş Deniz İncileri Günışığı Hepsi Papatyam Kıvılcım Minik Kalpler Oyna Eğlen Öğren Pınar Kreş Şımarık Patikler Düşler Bahçesi Vakıf Hastanesi Nakiboğlu Bilgi Hastanesi Akademi Hospital Özel Selçuklu Hastanesi Kızılay Hastanesi Konya Hospital 60 48 50 96 30 16 08 66 80 67 00 92 76 88 57 41 68 93 Adese Adese Kömür Arçelik Armağan Oyuncak Assortie Avşar Sinemaları Aylin Triko Bisse Boyner D&R Dagi Daniel Hechter Desa Digitürk Faik Sönmez Hotiç İttifak Altın Journey Kip Koton LCW Levi's Lostra Çilingir LTB Mc Donald's Network Nike Özsüt Pierre Cardin Pizza Pizza Perlina Rodi Sabri Özel Sarar Anıt Hastanesi Aknet Göz Hastanesi Mevlana Hastanesi Derya Tıp Merkezi Farabi Hastanesi Fizikon 353 444 221 249 221 353 04 02 37 74 44 69 05 46 37 74 44 00 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 265 10 02 32 23 34 18 32 19 11 11 12 11 12 12 11 28 27 41 12 05 39 36 05 11 10 10 21 36 25 23 10 23 47 33 00 65 42 55 33 70 06 80 45 28 72 21 34 14 61 85 20 37 00 15 12 12 15 11 65 50 56 17 25 79 45 75 90 53 M1 REAL 237 237 233 238 235 233 234 236 236 238 238 233 233 237 233 238 233 235 236 233 236 235 238 237 237 238 236 233 237 236 237 237 236 237 93 94 93 94 60 20 36 73 08 84 28 72 32 34 17 47 62 62 60 30 41 61 80 00 16 61 71 22 24 25 43 05 69 01 30 01 43 20 26 00 88 77 69 99 96 19 74 73 51 20 9470 32 83 22 62 87 54 57 58 02 99 33 27 72 42 47 17 Real Hipermarket Praktiker Mavijeans Seden Triko Adidas Süvari U.S.Polo Hatemoğlu Kiğılı Collezione Tefal Kafkas Şekerleme Centone Kitapsan L.C.W. Özsüt Burger King Mudo Ayakkabı Dünyası Nokia Panço Electro World Turkcell Avea Dry Center Belgin Triko Philips Karaca Teknosa Express Kundura Künefecim Harribo Koton Willy Wonder's KISA HABERLER RIXOS 221 50 00 www.rixos.com SPOR SALONU www.dedeman.com www.rixos.com BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI DEDEMAN OTEL RIXOS 221 66 00 221 50 00 OTEL www.dedeman.com www.bera.com.tr www.pasapark.com.tr DEDEMAN OTEL OTEL BERA PAŞAPARK OTEL 221 66 00 444 23 72 305 00 00 www.balikcilar.com www.hilton.com.tr wwwselcukotel.com.tr BALIKÇILAR HOTEL HILTON GARDEN INN SELÇUK OTEL 350 94 70 221 60 00 353 25 25 AVM BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI KULESİTE M1 REAL KENT PLAZA SELÇUKLU KİPA 323 10 17 323 10 17 323 10 17 323 10 17 127 128 KISA HABERLER SİGORTA www.2asigortacenter.com BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI SİGORTA CENTER 444 19 82 HALI-MOBİLYA-BEYAZ EŞYA MAYIS / HAZİRAN 2014/35 www.samancilar.com www.turkmenler.com.tr www.koprulu.com.tr SAMANCILAR MOBİLYA TÜRKMENLER MOBİLYA KÖPRÜLÜ MOBİLYA 238 29 42 251 12 42 342 26 42 www.kenzelmobel.com İstanbul Cad. Melikşah Mah. KENZEL ARÇELİK KAMIŞÇIOĞLU AZZORA 248 42 24 351 18 66 323 15 66 www.yuvakur.com.tr www.konfull.com.tr www.viskolove.com YUVAKUR KONFULL VİSKO LOVE 265 12 87 248 37 00 234 31 11 www.ozaksularhali.com www.ozemek-halimobilya.com.tr www.baglars.com ÖZAKSULAR HALI ÖZEMEK HALI BAGLAR'S 351 15 73 353 91 81 265 05 95 KISA HABERLER ÇİÇEKÇİ www.cicekciarzum.com BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI ÇİÇEKÇİ ARZUM 353 35 58 ALTIN - KUYUMCULUK www.ozboyaci.com.tr www.altinkaynak.com ÖZBOYACI ALTIN ALTINKAYNAK SARRAF KÜÇÜKBALCI 444 0 626 350 30 31 350 11 16 Kule Site www.karakaskuyumculuk.com www.necati.com.tr SARRAF KARACAOĞLU KARAKAŞ ALTIN NECATİ HEDİYELİK&ALTIN 241 49 26 354 00 00 353 18 60-61-62 AYDINLATMA www.kandilavize.net www.cobanoglu.com.tr BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI KANDİL AVİZE ÇOBANOĞLU AVİZE FAVORİ AVİZE & CAM 238 40 22 235 96 41 234 32 38 BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI 129 130 KISA HABERLER ATATÜRK EVİ MÜZESİ Atatürk Caddesi üzerinde 1912 yılında inşa edilen iki katlı tarihi bina; 1923 yılında hazine adına tescil edilip Vali Konağı olarak kullanılmış, Atatürk'ün Konya'ya gelişlerinde kendisine tahsis edilmiştir. 1927 yılında hazineden Konya Belediyesi'nce satın alınan ev 19.7.1928 tarihinde Konyalıların Atatürk'e şükranlarının bir ifadesi olarak Atatürk adına tescil edilmiş ve tapusuna "Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya Konyalıların hediyesidir." kaydı konulmuştur. 1963 yılında bina Milli Eğitim Bakanlığı'na devredilerek onarılmış "Atatürk Evi-Kültür Müzesi" adıyla ziyarete açılmıştır. GÜZELLİK Kerkük Cad. Kazım Karabekir Cad. www.haberdiyet.com ASMER SUDERM GÜZELLİK DİYAMER 236 36 31 322 34 51 323 44 10 Beyazıt Mah. Zafer Feritpaşa Mah. BEYAZ GÜZELLİK ELİF GÜZELLİK SALONU SAUNA GÜMÜŞKAPI 350 22 32 353 21 57 233 94 46 Nalçacı Cad. www.issilhamile.com Kerkük Cad. GİYİM www.ozbagci.com.tr Kerkük Cad. ÖZBAĞCI SHOES VENNA GUESTO IŞŞIL HAMİLE DÜNYASI ESİLA 238 38 29 237 53 59 235 11 33 238 97 72 238 48 62 Piri Mehmet Paşa Çarşısı Uzun Bedesten İçi BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI EMMİOĞLU TEKSTİL BEYEFENDİ GİYİM 350 74 35 353 30 41 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER İTEZ KUAFÖR 320 77 37 Şeyh Sadreddin Mah. DİŞ HEKİMİ Beyazıt Mh. A Plaza Vatan Cad. Adalhan BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI CEM DEMİR HİKMET DURMAZ 322 72 92 320 38 77 KUAFÖR M1 Real Feritpaşa Mah. Millet Cad. KUAFÖR ZAZA CEREN SAÇ TASARIM BAYRAM BAL 265 10 92 237 36 11 320 24 23 BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI Beyazıt Mah. İNTER KUAFÖR 321 40 91 FOTOĞRAF www.sedeffotograf.com www.fotocankaya.com.tr Nalçacı Cad. BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI SEDEF FOTOĞRAF ÇANKAYA FOTOĞRAFÇILIK FOTO ÖZCAN 233 16 45 235 79 57 235 25 19 BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI 131 KISA HABERLER İPLİKÇİ CAMİİ Sultan II. Kılıçaslan döneminde Vezir Şemsettin Altun-aba tarafından yaptırılmıştır. Caminin yapı üslubu ve ilgili vakfiyesine dayanılarak cami ve yanındaki medresenin XII. yüzyılın sonlarında yapıldığı bilinmektedir. Cami ilk yapıldığı yıllarda ilk banisinden ötürü Ebülfazl Mescidi, daha sonra Ahmed Bey Camisi ismiyle anılmıştır. Bitişiğindeki Altunaba Medresesi’nin vakfiyesinde belirtilen İplikçi Necibüddin Ayaz’ın bu medresenin mütevellisi olması ve yakınında da İplikçiler Çarşısı’nın bulunması nedeniyle cami, İplikçiler Camisi ismini almıştır. DÜĞÜN SALONU www.cemosalon.com Antalya Çevre Yolu www.saltanatdugunsarayi.com CEMO DÜĞÜN SALONU ŞELALE DÜĞÜN SALONU SALTANAT DÜĞÜN SARAYI 234 08 86 327 00 63 265 36 38 Meram www.ciltas.com.tr Ankara Yolu Üzeri KONEVİ DÜĞÜN SALONU ÇİLTAŞ İPEKYOLU 323 1 222 342 60 80 346 45 33 RESTAURANT Hatıp Yolu Üzeri 132 Beyazıt Mah. İstanbul Cad. www.mangalyum.com www.guvenbalik.com HAZBAHÇE HACI ŞÜKRÜ MİTHAT TİRİT SALONU MANGALYUM GÜVEN BALIK 327 34 34 352 76 23 350 72 98 265 09 79 324 45 46 Beyşehir Yolu Üzeri www.konakkonyamutfagi.com www.horantamangal.com Ankara Cad. Kule Plaza ÖZ KONYA MUTFAĞI KONAK KONYA MUTFAĞI HORANTA MANGAL TAKA RESTAURANT KULE SİNİ 257 16 16 352 85 47 323 13 33 237 88 02 237 58 53 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER İSTANBUL PASTANESİ 350 75 67 Zafer PETROL www.meramgaz.com.tr www.nadiravcanpetrolleri.com.tr www.starpet.com.tr MERAM GAZ NADİR AVCAN STARPET 375 02 02 238 61 03 233 34 22 PASTANE www.aciltatliservisi.com www.pasampastanesi.com Ferit Paşa Cad. PETEK PASTANESİ PAŞAM PASTANESİ BADE'M 321 0 222 238 01 59 321 00 02 Meram www.pasabag.com BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI MADO PAŞABAĞ PASTANESİ 323 33 00 321 01 02 CAFE Beyazıt Mah. Meram Yeni Yol Yazır Mah. NEW GARDEN CAFE'S KARMAŞIK CAFE CAFE İSTANBUL KALDIRIM CAFE 321 01 02 321 20 30 325 17 77 261 00 97 352 53 51 133 KISA HABERLER MEVLANA MÜZESİ Konya'da bulunan, eskiden Mevlâna'nın dergâhı olan yapı kompleksinde, 1926 yılından beri faaliyet gösteren müzedir. "Mevlana Türbesi" olarak da anılır. (Yeşil Kubbe) denilen Mevlana'nın türbesi dört fil ayağı üzerine yapılmıştır. O günden sonra yapı faaliyetler hiç bitmemiş, 19. yüzyılın sonuna kadar yapılan eklemelerle devam etmiştir. Osmanlı sultanlarının bir kısmının Mevlevi tarikatından olması Türbe'ye özel bir önem verilmesini sağlamıştır. Bağlı bulunduğu Kültür Bakanlığı'na en çok gelir getiren ikinci müzedir. (Birinci Topkapı Sarayı müzesi.) GELİNLİK www.azragelinlik.com www.naringelinlik.com www.senaygelinlik.com AZRA GELİNLİK NARİN GELİNLİK ŞENAY GELİNLİK 352 67 10 353 35 34 353 22 52 BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI www.ulgenmoda.com ÜLGEN MODA 220 00 06 OTOMOTİV Ankara Yolu Üzeri Ankara Yolu Üzeri 1. Organize Sanayi İstanbul Yolu Üzeri Yeni Otogar Karşısı GÖKMEN OTOMOTİV MERCEDES BAYRAKTARLAR TOYOTA OTOJEN ÖZKAYMAK CHEVROLET UYARARSLAN PEUGEOT 342 55 55 248 23 81 248 0 248 248 24 75 255 33 99 Ankara Yolu Üzeri www.onturplaza.com Ankara Yolu Üzeri www.avis.com.tr BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI 134 CITROEN KONMOT HYUNDAI ÖNTUR FIAT KOYUNCU 345 38 00 236 66 66 345 26 26 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 237 37 50 BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI KISA HABERLER BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI REKLAM www.alinapromosyon.com www.konyadijital.com www.gulmenak.com.tr ALİNA PROMOSYON KONYA DİJİTAL GÜLMENAK REKLAM 342 0 100 238 42 81 342 75 15 PERDE - TEKSTİL Kerkük Cad. www.cemile.com.tr Nişantaşı Mah. KONYA MEFRUŞAT CEMİLE HOME STORE GÜLER AKKAYA 351 35 98 233 57 75 236 66 77 Kerkük Cad. Rauf Denktaş Cad. BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI ELİT PERDE VİTRİN PERDE 237 09 09 235 77 27 OPTİK www.dinselleroptik.com Kule Site www.asudeoptik.com.tr www.onucyildizoptik.com BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI DİNSELLER OPTİK ENES SAAT&OPTİK ASUDE OPTİK ONÜÇYILDIZ OPTİK 350 62 11 235 70 08 236 96 86 350 05 67 135 KISA HABERLER SIRÇALI MEDRESE Sultan II. Alaeddin Keykubat’ın lalası Bedreddin Müslih tarafından 1242-1243 yılında yaptırılmıştır. Medrese kesme taştan iki katlı açık avlulu, eyvanlı, simetrik ve dengeli planı ile Selçuklu medreselerinin ilk örnekleri arasındadır. İsmini çini süslemelerinden almıştır. Günümüze cümle kapısı ve arkasındaki kalıntıları iyi bir durumda gelebilmiştir. Medresenin doğu cephesindeki kesme taştan giriş kapısı dışa taşkın geometrik bordürler, kitabeler ve mukarnaslı şekillerle bezenmiştir. Giriş kapısının sağında iki basamakla çıkılan türbesinde Bedreddin Müslih (ö.1258) gömülüdür. DERSHANE - KURS www.amerikankultur.org.tr www.konyakekeme.com www.diltas.com AMERİKAN KÜLTÜR DERNEĞİ KEKEMELODİ DİLTAŞ 353 52 29 320 01 01 324 19 00 Beyazıt Mah. www.sabahdershaneleri.com.tr BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI SİSTEM DERSHANELERİ SABAH DERSHANELERİ 350 40 50 353 11 22 BÜSAN www.akdenizcam.com 136 www.sumpas.com.tr www.baranok.com.tr AKDENİZ CAM SUMPAŞ BARANOK YUMURTA POLİGON AS CAKE 236 61 66 444 47 86 342 63 63 345 36 75 342 39 41 Toptancılar Çarşısı www.hilalsan.com.tr www.rotsan.com.tr www.ozteknik.com.tr www.konyaenerji.com.tr CEYLİN HİLALSAN MAKİNE ROTSAN OTOMOTİV ÖZTEKNİK RULMAN KONYA ENERJİ 233 23 27 345 16 16 345 17 27 345 37 38 345 09 00 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 www.poligonkonya.com www.ascake.com KISA HABERLER KONYA ŞEKER 324 03 53 www.konyaseker.com.tr TARIM www.konyabiofer.com www.bombus.com.tr BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI BİOFER BOMBUS İLAÇLAMA 265 39 99 350 91 64 MİMARLIK - İNŞAAT www.prestijresidences.com www.okkalar.com www.konev.com PRESTİJ RESİDENCE OKKALAR İNŞAAT KONEV İNŞAAT 265 43 43 236 50 60 237 77 00 www.sehayapi.com Beyşehir Çevre Yolu BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI SEHA YAPI KONAL İNŞAAT 444 73 42 247 13 50 TEKNOLOJİ - GÜVENLİK www.umutelektronik.com.tr www.cincin.com.tr www.pikselticaret.com www.galeriguvenlik.com BU ALAN SİZİN İÇİN AYRILDI UMUT ELEKTRONİK CİN CİN ELEKTRONİK PİXEL GALERİ GÜVENLİK 251 26 55 322 11 11 235 15 43 351 51 54 137 KISA HABERLER 138 MAYIS / HAZİRAN 2014/35 KISA HABERLER 139 140 KISA HABERLER MAYIS / HAZİRAN 2014/35