Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği

Transkript

Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Tek yanlý karar
alma tehdidi
Dürüstlüðün, barýþýn ve baþarýnýn simgesi:
Kurmay Albay Kahraman Güneþ
Albay Güneþ’e “Süleyman Brina Balkanlar Türk Kültürü Hizmet Ödülü” Verildi.
er yýl geleneksel olarak düzenlenen ve Türklüðe hizmet
edenlere daðýtýlan “10. Süleyman Brina Balkanlar Türk
Kültürü Hizmet Ödülü” bu yýl 2001-2002 yýllarý arasýnda
Kosova’da KFOR barýþ gücünde Kosova Türk Taburu Görev
Kuvvet Komutalýðý Komutaný olarak görev yapan Kurmay Albay
Kahraman Güneþ’e verildi.
“Doðru Yol” Türk Kültür Sanat Derneði salonunda düzenlenen
törene; KDTP Genel Baþkaný Mahir Yaðcýlar, ESNAF Ýþadamlarý
Derneði Baþkaný Cemil Luma, Kosova Türk Taburu Görev Kuvvet
Komutaný Kurmay Binbaþý Kerim Acar, Yeni Dönem KTM Sahibi
Mehmet Bütüç, Prizren Belediyesi Baþkan Vekili Ercan Þpat yaný
sýra çok sayýda temsilci katýldý.
H
Brüksel ziyareti dönüþü gazetecilerin sorularýný
yanýtlayan Seydiu ve Çeku’nun eskiye nazaran daha
sert mesajlar vermeleri gözlerden kaçmadý. Seydiu,
baðýmsýzlýk için diðer alternatiflerin varlýðýna dikkat
çekerken, Çeku uluslararasý toplumun tutumunu
eleþtirerek, Kosova’nýn tek taraflý olarak ilan edeceði
baðýmsýzlýðý tanýmaya çaðýrdý.
rüksel ziyaretini tamamlayan Baþkan Seydiu ve
Baþbakan Çeku, Priþtine’ye döndüler. Priþtine hava
limanýnda gazetecilerin sorularýný cevaplayan iki lider
eskiye nazaran daha sert mesajlar verdiler. Baþkan Seydiu,
konuþmasýnda baðýmsýzlýk için diðer alternatiflere deðinirken,
Baþbakan Çeku Brüksel’de uluslararasý toplumu eleþtiren
mesajlarýný tekrarladý.
B
devamý sayfa 7’de
devamý sayfa 7’de
KOSOVA TÜRKLERÝ`NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
SAYI: 386
YIL: 9
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Fiyatý: 0.50
Rusya yine beðenmedi
Güvenlik Konseyi çerçevesinde Kosova sorununa çözüm bulmak amacýyla Batýlý ülkeler tarafýndan hazýrlanan beþinci karar tasarýsý Rusya’nýn engeline takýldý. Amerikan
Büyükelçisi, Rusya’nýn bu uzalaþmaz tutumunu eleþtirken, Rusyasýz soruna çözüm
bulabileceklerinin mesajýný verdi. Fransýz Büyükelçi ise bu karar tasarýsýnýn son þans
olduðununa dikkat çekerken, Rus Büyükelçi ise Sýrbistan’ýn kabul etmeyeceði hiçbir
kararý kabul etmeyecekleri tutumunu yineledi.
BD ve AB
ülkeleri
tarafýndan
Kosova ile ilgili
beþinci karar tasarýsý
G ü v e n l i k
Konseyi’nde Rusya
engeline takýlmaktan
kurtulamadý. Kapalý
kapýlara
ardýnda
yap-ýlan toplantýda
Kosova sorununa
yine çözüm bulunamadý. Bu karar
tasarýsý Kosova’da
se-kiz yýldan beri yönetimi
elinde bulunduran UN-MIK’in
yetki ve yükümlülüklerini
AB’ye devretmesini öngörüyordu. Beþinci defa Batýlý ülkeler tarafýndan Kosova ile ilgili
hazýrlanan karar tasarýsý sonuçsuz kalmýþ oldu.
Rusya’nýn bu uzlaþmaz
tavrý konseyin diðer daimi
üyeleri tarafýndan eleþtirildi.
ABD BM Büyüklelçisi Büyükelçisi Temsilcisi Zalmay Halilzad, Rusya’yý sergilemekte
olduðu tutumlar yüzünden
eleþtiri yaðmuruna tutarken,
artýk çözüm zamaný olduðunu
ve Rusya’nýn da bunu anlamasý
gerektiðini ifade etti. Rusya’nýn bu uzlaþmaz tutumunu
sürdürmesi halinde Kosova
konusunun BM gündeminden
çýkarýlýp diðer yollara baþ
A
vurma tehdidinde bulunan
Halilzad,
ama BM çatýsý
içinde bir çözümün gerekliliðine iþaret etti. Fransa BM
Büyükelçisi Jean-Marc de La
Sabliere, Güvenlik Konseyi
üyeler arasýnda Kosova konusunda bir anlaþmaya varýlmasý
için son þans olduðuna dikkat
çekerken, “Biz metinde düzeltmeler yapabiliriz, ancak metnin esasýný deðiþtiremeyiz”
dedi. Rusya’nýn BM Büyükelçisi Vitaliy Çurkin ise yaptýðý
açýklamada karar tasarýsýnýn
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný öngördüðünden dolayý kabul
etmeyeceklerini ifade ederken,
Sýrbistan’ýn kabul etmeyeceði
hiçbir kararý da kabul etmeyeceklerini tekrarladý.
Bu yeni karar tasarýsýnýn
Rusya engeline takýlmasýndan
sonra bu karar tasarýsýnýn BM
Güvenlik Konseyi toplantýsýnda oylanýp oylanmayacaðý
hafta sonuna kadar belli olmasý
bekleniyor. Rusya’nýn karar
tasarýsýný veto edeceðini hazýrlýk aþamasýnda bildiren Rusya’nýn karar tasarýsýný kabul
etmesi uzak bir ihtimal olarak
görülmektedir. Rusya eðer bu
uzlaþmaz tutumuna sürdürürse
Kosova sorununa artýk BM
çatýsý dýþýnda bir çözüm bulunacaðý fikri de tartýþýlmaya
baþlandý. Önümüzdeki günlerde Temas Artý Gurubunun
Kosova sorununa çözümbulmak için Almanya’da toplanmasý da bekleniyor. Bu toplantýda alýnacak olan karar Batýlý
ülkelerin bundan sonraki
Kosova ile ilgili hareket planý
da belirlenmiþ olacak.
KINAMA
osova Türk Gazeteciler Derneði Ýskeçe’de Türk
gazeteciye yapýlan saldýrýyý þiddetle kýnamakta,
saldýrýya maruz kalan deðerli meslektaþýmýz sayýn
Cengiz Ömer ve ebeveyinlerine acil þifalar dilemektedir... Bu
saldýrý, aþýrý milliyetçiliðin insanlarý bu hususta Yunan polisini
nasýl saldýrgan hale getirdiðini, kanun bekçisi olsa bile ayný
ülkede yaþayan fakat onun soyundan olmayan insanlara karþý
kin ve nefretin nasýl kalplerini esir ettiðinin açýk bir örneðidir.
Hepimizi derinden üzen bu olay, hasta ebeveyinlerinin
yardýmýna koþarak bir evladýn ana babasýna olan þefkatli
görevini yerine getirmeyi engelemekle birlikte bir gazeteciye
fiziki saldýrýda bulunan Yunan polisinin hakaret etmekten ve
ºiddet uygulamaktan çekinmediðini göstermektedir. Yaºana bu
olay, Avrupa Birliði’ne üye olan bir ülkede bu hususta
Yunanistan’da bu olaylarýn sýkça yaþanmasý, “standartlar”
olarak adlandýrýlan deðerlerin yerine vahþet, hoþgörüsüzlük ve
uygarsýzlýðýn hakim olduðunun bir göstergesidir.
Yunan Hükümeti’nin acilen kanunlar çerçevesinde, yetkilerini
aþarak, aþýrý milliyetçi duygulara teslim olan saldýrgan polis
memurunu cezalandýrmasý, Avrupa Birliði’nin de bu olaylar
karþýsýnda duyarsýz kalmamasýný temenni ederiz. Zira, inkârcý politiklasýyla, kanun bekçilerini de kullanarak, Türklere
sýkça yapýlan saldýrý ve tehditlere göz yuman Yunanistan’ýn,
Avrupa’da uygarlýðýn beþiði deðil, ýrkçýlýðýn yuvasý olduðunu
hiç kimse artýk inkâr edemez.
Kosova Türk Gazeteciler Derneði, Yunanistan’da Türk
meslektaþlarýna yapýlan saldýrýlara son verileceði ve suçlularýn cezalandýrýlacaðýný umut etmektedir.
K
Kosova Türk Gazeteciler Derneði
Yönetim Kurulu
Yeni Dönem Kosova Türk Medyasý çalýþanlarý olarak,
Yunanistan’da soydaþ meslektaþýmýza Yunanistan Devleti
tarafýnca uygulanan bu þiddet ve medeniyetsizlik, anti
demokratik ve ýrkçý hareketi Biz de kýnýyoruz. Avrupa Birliði
üyesi olan Yunanistan’da yaþayan Türkler ve diðer
Müslüman halkýna uygulanan bu tür olaylar karþýsýnda,
Avrupa Birliði’nin susmasý, daha önce de Türk Ulusu söz
konusu olunca, çifte standart uyguladýðý açýkça ortadadýr.
KINIYORUZ.
Yeni Dönem Kosova Türk Medyasý çalýþanlarý
Kosova
Destek talep ziyaretleri
Liderler, Solana ile görüþtü
rüksel ziyaretinde bulunan Baþkan Fatmir Seydiu
ziyareti çerçevesinde BM Genel Sekreteri Ban Ki
Mun ile bir araya geldi. Kosova statüsünün belirlenmesi konusunun ele alýndýðý toplantý sonra açýklamalarda bulunan Genel Sekreter, “Kosova statüsünün
ertelenmesi barýþa olumsuz etki edeceðine dikkat çekti.
Mun, “Kosova gibi önem arz eden bir sorunun devamlý
ertelemeye tabi tutulmasý sadece Kosova ve Balkanlarda
deðil, tüm Avrupa barýþýný saðlanmasýna olumsuz etki
edecektir” dedi. Rusya ve Batý devletleri arasýnda
Kosova ile ilgili var olan fikir ayrýlýklarýnýn kaldýrýlmasý
gerekliliðine iþaret eden Mun, Güvenlik Konseyi
çerçevesinde dört aylýk süre içinde taraflarýn kabul edeceði bir yasa tasarýsýnýn en iyi çözüm olacaðýný belirtti.
Kosova statüsü ile ilgili açýklama da yapan Mun, BM
“ölü bir nokta” ile karþý karþýya býraklýldýðýný ifade
ederken, “Bu sorunun beklediðimiz þekilde çözüme
kavuþturulamadýðý için büyük bir üzüntü duyuyorum.
Kosova sürecinin bir an önce çözüme kavuþturulmasý
için elimizden gelen bütün çabayý sarf ediyoruz. Bundan
sonra da çaba sarf etmeye devam edeceðiz” dedi.
Baþkanlýk tarafýndan görüþüme ile ilgili yapýlan açýklamada Seydiu’nun görüþmede Kosova statüsünün bir
karar tasarýsý çözüme kavuþturulmasýný dile getirdiði
bildirildi. Seydiu’nun BM Genel Sekreteri Mun’un
Kosova statüsünün baðýmsýzlýkla sonuçlanmasýnda
göstermiþ olduðu katkýlardan dolayý duyduðu memnuniyetinidile getirirken Marthi Ahtisari’nin Kosova
paket önerisi çerçevesinde yeni bir kararýn kabul
edilmesini dile getirdi. Seydiu, “Konsey kararý ile çözüm
en iy seçeneklerin baþýnda bulunmaktadýr. Ama eðer
Rusya Güvenlik Konseyi kararlarýný engellemeye devam
ederse, Kosova’nýn baðýmsýzlýðý için alternatif yollar aramaya baþlayacaðýz” dedi.
Brüksel ziyareti sýrasýnda Baþkan Seydiu, Belçika
Dýþiþleri Bakaný Karel De Guht ile de bir araya geldi.
Görüþmede Sey-diu’nun, Guht’an Ahtisari’nin Kosova
paket önerisi için destek istediði bildirildi.
B
Brüksel ziyaretleri çerçevesinde Baþkan
Fatmir Seydiu ve Baþbakan Agim Çeku, Avrupa
Birliði Dýþ Siyaset ile Güvenlik Yüksek yetkilisi Havier Solana ile bir araya geldiler. Kosova
iki üst düzey yetkilisi, Solana ile gerçekleþtirdikleri görüþmede Kosova statüsünün bir
an önce çözülmesi için yardým isteklerini dile
getirdiler. Kosova statüsünün Güvenlik Konseyi
tarafýndan çözülmesi gerekliliðini kabul ettiklerini belirtirken, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný ne
zaman kazanacaðý ile ilgili bir plan ve programýn artýk kabul edilmesi gerektiðini dile
getirdiler. Solana, konuklarýnýn onuruna verdiði
öðle yemeði ardýndan Kosovalý liderler ile ortak
bir basýn toplantýsý ile medya mensuplarýnýn
önüne çýktýlar.
Basýn toplantýsýnda gazetecilerde açýklamalarda bulunan Kosova Baþkaný Fatmir Seydiu, Kosova statüsünün
bir an önce çözülmesi gerekliliðine iþaret ederken,
Kosova statüsünün belirlenmesi Kosovalý vatandaþlarý
yakýndan ilgilendir-diðine dikkat çekerken “Kosovalýlar
baðýmsýzlýk ile sonuçlanacak olan bir karardan yanadýr”
dedi. Solana ile gerçekleþtirdikleri görüþmeyi Kosova
statüsü için yapýcý olarak deðerlendiren Seydiu, AB’nin
þimdiye dek Kosova için sunmuþ olduðu desteklerden
dolayý Solana’ya teþekkürlerini iletti.
Priþtine’nin Belgrat ile yeni görüþmelerin yapýlmasýný
kabul edip etmeyeceði sorusuna Seydiu, bu konuda
çeþitli söylentiler olduðunu belirtirken, kendilerinin bu
konu ile ilgili hiçbir öneri almadýklarý gibi bu konuda
kendilerine biþey de danýþýlmadýðýný ifade ederken,
“Kosova statüsü baðýmsýzlýk ile sonuç-lanacaðýný
söyleyebilirim” dedi.
AB’den BM Güvenlik Konseyi çerçevesinde yeni bir
kararýn alýnmasý fikrinden vazgeçmesi gerektiðini ifade
eden Baþbakan Çeku, AB’den Kosova’nýn baðýmsýzlýðý
tanýmasý isteminde bulundu. Çeku, “Artýk BM Güvenlik
Konseyi’nde Kosova ile ilgili bir olumlu kararýn alýnmayacaðýnýn farkýndayýz. Bizim
için artýk uluslararasý toplum
tarafýndan Kosova ile ilgili yeni
bir kararýn kabul edilmesi yeterli
deðildir. Güvenlik Konseyi’nin
her soruna çözüm bulma tekelini
elinden almamýz gerekiyor.
Avrupa ile ilgili kararlarýn artýk
Avrupa tarafýndan alýnma zamaný
gelmiþtir” dedi.
Baþbakan Çeku’nun bu açýklamasýna katýlmadýðýný ifade eden
Solana, “Güvenlik Konseyi ile
sýký iþbirliðimizi sürdürmeye
kararlýyýz. Çünkü, BM uluslararasý sistemin kalbini oluþtur-
Önce görüþme,
sonra karar
olana, taraflar arasýnda yeni
görüþmelerin yapýlmasýný desteklediklerini belirtirken, görüþme sonrasý yeni kararýn alýnacaðýna inancýný dile
getirdi. Solana, görüþmelerin ne kadar
süreceðinin önemli olmadýðýný ifade
ederken, taraflarýn bu görüþmelerde bir
sonuca varmasýnýn önemine deðindi.
S
Brüksel ziyaretleri çerçevesinde BM
Genel sekreteri Ban Ki Mun, Avrupa
Birliði Dýþ Siyaset ile Güvenlik Yüksek
yetkilisi Haviyer Solana ile bir araya
geldi. Kosova statüsünü belirlenmesi
konusu ele alýnan görüþme ardýndan ikili
ortak bir basýn toplantýsý düzenlendiler.
Solana yaptýðý açýklamada Batýlý ülkeler
tarafýndan Priþtine ile Belgrat arasýnda
planlanan yeni görüþmeler ardýndan
Güvenlik Konseyi’nde Kosova ile ilgili
yeni bir karar tasarýsý kabul edeceðini
söyledi. Solana, “Ýki taraf arasýnda
görüþmeler ile yeni bir dönem açýlacaktýr.
Bunu takiben de yeni bir karar tasarýsý
kabul edilecektir” dedi. New York’ta
görüþülmekte olan Kosova ile ilgili yeni
karar tasarýsýna da deðinen Solana, bu
karar tasarýsýnýn taraflar arasýna
görüþmelerin 120 gün içinde yapýlmasýný
öngördüðünü belirtirken, “Görüþmelerin
Perþembe, 19 Temmuz 2007
2
Kosova statüsünün ertelenme kararý ardýndan
Kosova’nýn geleceði ile kaygýlar da artýþ
bulunuyor. Bu kaygýlarýn giderilmesi için
Kosovalý liderler destek bulma ziyaretlerine
start verdiler. Cumhurbaþkaný ile Baþbakan,
destek ziyaretleri çerçevesinde Brüksel’de BM
Genel Sekreteri baþta olmak üzere diðer
önemli liderler ile bir araya gelerek,
Kosova’nýn baðýmsýzlýðý için destek istediler.
maktadýr. Örgütün fonksiyonel çalýþmasý herkesin
çýkarýndadýr” dedi. AB olarak BM Kosova baþ müzakerecisi Marthi Ahtisari’nin Kosova çözüm öneri paketini
desteklediðini hatýlatan Solana, Güvenlik Konseyi’nde
bu günlerde Kosova liderlerini memnun edecek bir karar
tasarýsýný kabul edeceðini ifade etti. Kosova liderleri ile
yaptýðý görüþmeyinin sýradan bir görüþme olmadýðýný
belirten Solana, Kosova’nýn geleceði ile ilgili bir çok
þeyi açýklýða kavuþturduklarýný belirtti. Solana, “Kosova
geleceði ile ilgili sorununa artýk çözüm bulmak kaçýnýlmazdýr. Güvenlik Konseyi’nin bu konuda kabul edeceði
karar tasarýsý bizim için önem arz etmektedir. Kosova liderlerini memnun edecek bir karar tasarýsý kýsa bir zaman
içinde kabul edilecektir” dedi.
Kosova’nýn baðýmszýlýðý ile herkesle çalýþmaya hazýr
olduklarýný ifade eden Çeku, “BM, AB, ABD ve diðer
uluslararasý toplum üyeleri ile Kosova ile ilgili gerçek bir
uluslararasý çözüm bulmak için iþbirliði içine girmeye
hazýrýz. Arnavutlar, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný tanýyacak, gerçek ve güvenli bir planýn kabul edilmesini istemektedir” dedi. Sýrbistan ile yeni görüþmeler ilgili
soruya Çeku, “Arnavutlar her zaman Belgrat ile görüþmeye hazýrdýr. Kosova statüsü ardýndan komþumuz ile her
þeyi açýkça görüþebiliriz. Biz bütün komþularýmýz ile iyi
iliþkiler gütme taraftarýyýz. Bunu gerçekleþtirmeye de
hazýr olduðumuz belirtmek istiyorum. Ama Belgrat ile
statü ile ilgili konuþacaðýmýz biþey yoktur. Bizim için
görüþmeler miladýný tamamlamýþtýr. Kosova statü süreci
Ahtisari’nin paket önerisi ile sona ermiþtir. Bununla ilgili
baþka her hangi konuþacak bir þey yoktur”dedi.
Baþkan Seydiu ve Baþbakan Çeku, Brüksel ziyaretleri
çerçeves-inde Avrupa Komisyonu Baþkaný Hoze Manuel
Baroso ile bir araya geldiler.
ne kadar süreceði þu an birinci
önceliðimiz deðildir. Görüþmelerin dört
yada altý ay sürmesi pek önemli deðildir.
Önemli olan bir sonuca varmaktýr” dedi.
Solana, AB’nin Kosova’da yasalarýn
üstünlüðünü saðlamasý ve denetlemesi
için Güvenlik Konseyi kararýnýn
gerekliliðine iþaret etti. Ýki taraf
arasýnda yapýlacak görüþmeler
sýrasýnda Güvenlik Konseyi’nin
AB’nin Kosova’da sivil misyonu üstelenmesine yeþil ýþýk
yakýp yakmayacaðý sorusuna
“Olaylarýn nasýl geliþeceðini
önceden kestirmek zordur. Ama
AB’nin UNMIK’ten görevi
devralmasý için Güvenlik
Konseyi kararýna gereksinim
duyulmaktadýr” dedi.
BM Genel Sekreteri Ban Ki Mun,
Kosova sorununun önlerinde bulunan en
ciddi sorunlardan biri olduðunu söyledi.
Taraflarýn tek yanlý karar almamalarý
gerektiðinin altýný çizen Mun, “ Bu güne
dek bileþik olan durum, daha da bileþik
olacaktýr” dedi.
3
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Kosova
Kosova parçalanýyor mu?
Güzel sözler
Bîçare hakikatler kýymetsiz ellerde kýymetsiz olur.
Belgrat ziyareti çerçevesinde
Sýrp liderlere Kosova’nýn
parçalanmasýný önerdiði
iddia edilen Kouchner’in
bu önerisi Kosova’da
bomba etkisi yarattý.
Kouchner, bu söylentileri
sert bir dille eleþtirirken
böyle bir
öneriyi kimse ile paylaþmadýðýný ifade etmesine raðmen Kosova’da bu öneri soru
iþaretlerini de beraberinde
getirdi.
(BEDÝÜZZAMAN)
elgrat ve Priþtine ziyaretinde bulunan eski Kosova UNMIK yönetici
þimdiki Fransa Dýþiþleri Bakaný Bernard Kouchner, Kosova
statüsünün belirlenmesi ile ilgili yeni bir öneri ortaya attýðý ileri
sürüldü. Kouchner, Belgrat ziyareti sýrasýnda ezeli dostlarý Sýrplara
Kosova’nýn parçalanma önerisini dile getirdiði iddia edildi. Kouchner,
Sýrbistan üst düzey yetkilileri ile yaptýðý görüþmeler ardýndan yaptýðý açýklamada “Fransa’dan Kosova ile ilgili bir deðiþim yada yeni bir oluþuma öncü
olmasýný beklemeyin. Belgrat ve Priþtine en sonunda Kosova’nýn parçalanmasý için anlaþmalýdýrlar. Fransa parçalanmanýn önlenme olasýlýðýný düþük
olarak görmektedir” dediði iddia edildi. Belgrat ziyareti sonrasý Priþtine’ye
gelen Kouchner, Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili konuþmasýnýn kendi
konuþmasý olmadýðýný iddia etti.
B
Bu açýklaya benzer bir açýklama geçen hafta Büyük Britanya’nýn Belgrat
Büyükelçisi Steven Worldsworth’dan da geldi. Büyükelçi Worldsworth, Beta
ajansýna verdiði demeçte “Birkaç sebepten dolayý, Kosova’nýn parçalanmasý
iyi bir fikre tekabül etmemektedir. Görüþmeler esnasýnda iki taraf parçalanma ile ilgili anlaþmalarý durumunda, o zaman bu çok þeyi deðiþtirir” dedi.
Bu iki açýklama bu güne dek uluslararasý toplum tarafýndan Kosova
statüsü ile ilgili ortaya atýlan önerilerden çok büyük farklýlýk içermektedir.
Viyana’da taraflar arasýnda on altý ay süren görüþmeler esnasýnda bile
Kosova’nýn parçalanmasý gündeme getirmediler. Görüþmelerde Kosova
müzakere heyeti Kosova’nýn baðýmsýzlýðýndan yana olduðunu dile getirirken,
Sýrp tarafý ise Kosova’ya özerklik tezini savundular. Arnavutlar, Kosova’nýn
parçalanmasýna þiddetle karþý çýkýyorlar. Çünkü parçalanma ekonomik
geliþmeye olumsuz etki edeceðinden endiþelenmektedirler. Sýrplar ise Kuzey
Kosova’nýn parçalanmasýna karþý çýkmaktadýrlar. Çünkü olasý parçalanmada
Sýrplarýn çoðunluk olarak yaþadýðý yerler niceki Þtrpçe, Graçaniça ve Morava
boyu Arnavut tarafýnda kalacak olmasýndan parçalanmaya karþý çýkmaktadýrlar. Sýrbistan milli ideologu Dobriça Çosiç ise birkaç defa Kosova’nýn
parçalanma tezini ortaya atmýþtýr.
Washington’da bir araya gelen Temas Artý gurubu Kosova ile ilgili kabul
ettiði üç ilkeden birini Kosova’nýn parçalanmamasý oluþturmaktadýr. Temas
Artý gurubu tarafýndan kabul edilen üç ilke Viyana’da yapýlan görüþmelerin
temellini oluþturdu. Viyana görüþmeler sýrasýnda bu üç ilkeye karþý gelmemeye özen gösterildi. Viyana görüþmeleri baþarýsýz sonuçlanmasýna raðmen o
günden sonra bile Kosova’nýn parçalanmasýný gündeme gelmedi. NATO
müdahalesi, Miloþeviç rejiminin Kosova’da gerçekleþtirdiði þiddete son vermek ve Kosova’da çok uluslu bir toplumun kurulmasý göz önünde bulundurarak yapýldý.
Þimdi bu noktada asýl önemli kazanan nokta Priþtine ile Belgrat arasýnda
yeni görüþmelerin yapýlýp yapýlmayacaðý. Çünkü, iki taraf ararsýnda on altý ay
süren görüþmeler sýrasýnda hiçbir ileriye dönük adým atýlmazken taraflar
bildiðini çalkmakta direttiler. Yeniden bir araya geleceði tartýþýlan taraflar ve
120 günlük süreç içinde yeni öneriler ile görüþmelere katýlýmlarý gerekmektedir. Kosova tarafý yeni görüþmeler için gereksinim olmadýðýný belirtirken,
Ahtisari’nin planýný desteklemeye devam edecekleri mesajýný veriyorlar.
Sýrbistan ise Rusya ile görüþmelerin yapýlma taraftarý olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Ahtisari, geçenlerde yaptýðý bir açýklmada iki tarafýn Kosova ile
ilgili hiçbir zaman bir anlaþmaya varamayacaklarýný dile getirdi. Ama iki
taraf arasýnda olasý yeni görüþmelerde herhangi bir anlaþma saðlanmasý uzak
bir ihtimal olarak karþýmýza çýkmaktadýr.
Haziri’den mekik
diplomasisi
Haziri, Kosova statü sürecinin çözümünün en önemli iki temsilcisi ile bir
araya geldi. Haziri ilk ziyaretini Rusya’nýn BM Büyükelçisi Çurkin’e
yaparken, almayý beklediði desteði alamadý. ABD Büyükelçisi ile
gerçekleþtirdiði görüþmeden baðýmsýzlýk sözü aldý.
osova Baþbakan yardýmcýsý ve Kosova Yerel yönetim Bakaný Lütfi Haziri
bir haftalýk ABD ziyaretini
tamamlandýktan sonra Priþtine’ye
döndü. Bir hafta süren ABD
ziyareti esnasýnda Haziri, ABD ve
Rusya BM Büyükelçileri Zalmay
Kalilzad ve Vitaliy Çurkin ile bir
araya geldi. Haziri, Priþtine hava
limanýnda gazetecilere gerçekleþtirdiði görüþmeler ile ilgili açýklamalarda bulundu. Haziri, Çurkin
ile gerçekleþtirdiði görüþmede
Priþtine’nin Ahtisari’nin Kosova çözüm
öneri planýnýn hayata geçirilmesi ile tüm
olanaklarýn tükenmesi durumunda bu
planýn kabul edilmesi gerekliliðini dile
getirdiðini ifade etti. Haziri, “Rusya BM
Büyükelçisi ile yaptýðým görüþmede
anlayabildiðim kadarý ile Rusya’nýn
UNMIK yetkilerini AB devredilmesine
karþý olmadýðý izlenimi edindim. Rusya,
taraflara bir anlaþmaya varmalarý için az
zaman verildiðinden süreci týkamaktadýr”
dedi. Haziri, Çurkin’in ile yaptýðý
görüþme sonrasý elde ettiði izlenimlerden
yola çýkarak Rusya’nýn Güvenlik
Konseyi’nde yeni yasa tasarýsýnýn kabulünün çok zor olduðunu ifade etti.
Haziri, Rusya’nýn süreci yeniden
engelleme yönünde yeni bir adým atmasý
durumunda, Batýlý devletleri bu karmaþaya son vermek için yeni yollar
arayýþýna gireceðini belirtti.
Kosova Baþbakan yardýmcýsý ve Yerel
Yönetim Bakaný Lütfi Haziri, ABD BM
Büyükelçisi Zalmay Kalilzad ile yaptýðý
görüþmeyi olumlu olarak deðerlendirirken, görüþmede BM Güvenlik
Konseyi’nde AB ve ABD tarafýndan
hazýrlanan yeni yasa tasarýsýný masaya
yatýrdýklarýný söyledi. Haziri, Kalilzad’ýn
K
kendisine AB ile hazýrladýklarý yeni yasa
tasarýsýnýn Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný
garanti edeceðini ifade ettiðini belirtti.
Haziri, taraflar arasýnda yapýlacak olan
görüþmelerde Ahtisari’nin Kosova
çözüm önerisinde deðiþmeler yapýlmayacaðýný
belirtirken,
görüþmelerde
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn tartýþýlmayacaðýný söyledi. Haziri, “Ruslar ve
Sýrplara yeni karar tasarýsýný kabul
etmeleri için yeni bir süre tanýnacak.
Ahtisari tarafýndan hazýrlanan çözüm
öneri paketi Kosova ile ilgili hiçbir yeni
karar kabul edilmeyecek” dedi.
Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili bir
soruya Haziri, Belgrat’ýn Kosova’nýn
parçalanmasý ile ilgili bir önerisi
olduðunu belirtirken, Priþtine’nin bunu
hiçbir zaman kabul etmeyeceðini ifade
etti. Haziri, “Ahtisari ile Kosova’nýn
parçalanmamasý için çalýþmalarda bulunduk. Parçalanma çok tehlikeli bir þey olabilir. Sýnýrlarýn bir bölümünün deðiþmesi
kabul edilemez bir olguya tekabül etmektedir. Eðer deðiþmeler yapýlýrsa o zaman
Balkanlarda sýnýrlarýn yeniden çizilmesi
gerekebilir. Sýrbistan’ýn Kosova’yý
istikrarsýzlýða sevk etmesine izin vermeyeceðiz” dedi.
Kosova
Surroi: “Kosova kendi
baðýmsýzlýðýný ilan etmelidir”
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Ahtisari’den
Rusya’ya nasihat
ORA Parti Baþkaný Surroi, Kosova’ya artýk konsey çerçevesinde bir çözüme bulma devrinin
kapandýðýný belirtirken, Kosova’nýn tek taraflý olarak kendi baðýmsýzlýðýný ilan
etmesinden baþka yol bulunmadýðýný ifade etti.
osova sorununun çözümü için bu güne dek
atýlan bütün adýmlar olumlu sonuç vermekten
uzak kaldý. Viyana’da on altý ay süren taraflarýn
görüþmelerinde ileriye dönük hiçbir adým atýlmadý. ABD
ve AB tarafýndan hazýrlanan Kosova ile ilgili beþinci
karar tasarýsý da diðer tasarýlar gibi Rusya ve Sýrbistan
tarafýndan tepki ile karþýlandý. Rusya ve Sýrbistan yetkilileri beþinci karar tasarýsýný da Kosova’yý baðýmsýzlýða
taþýyacaðýndan dolayý kabul edilemez olarak nitelendirdiler. Batýlý devletleri tarafýndan hazýrlanan yeni
karar tasarýsý ile taraflara yeni görüþmlerde bulunmalarý için 120 günlük bir
süre tanýyor. Bir buçuk yýl gibi bir
zaman diliminde hiçbir nokta üzerinde
anlaþma saðlayamayan taraflarýn bu 120
günlük sürede bir sonuca varýp varmayacaklarý merak konusu. Kosova tarafý
haziran ayýnýn sonunda Konsey kararý
ile baðýmsýz olmayý beklerken, Rusya
engeli ile baðýmsýzlýðý erteleme durumunda kaldýlar. Kosova tarafý bu yeni
durum ile karþý karþýya kalmýþken
Priþtine’nin bu süreç ile ilgili
düþüncesinin ne olacaðý merak edilmeye
baþlandý.
ORA Baþkaný Veton Surroi parti
merkezinde düzenlediði basýn toplantýsýnda Kosova sürecinde artýk B planýnýn uygulanmasý
gerekliliðine vurgu yaptý. B planý Kosova’nýn Güvenlik
Konseyi kararý olmadan baðýmsýz olmasý anlamýna geliyor. Kosova Baþ Müzakere heyetinin de bir üyesi olan
ORA Baþkaný Veton Suroi, BM Güvenlik Konseyi
tarafýndan Kosova’ya uluslararasý denetim altýnda baðýmsýzlýk verilmesi planýnýn baþarýsýzlýkla sonuçlandýðýný
belirtirken, bu sürecin de artýk tamamlandýðýný ifade etti.
Surroi, Güvenlik Konseyi’nde Kosova’nýn baðýmsýzlýðý
ile ilgili yapýlacak tüm oylamalarýn Rusya engeline
takýlacaðýnýn altýný çizerken, “Rusya tarafýndan bugüne
kadar yapýlan engellemelerle Kosova için görüþme süreci
sona ermiþtir. Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn bir kararla
tanýmak için olanaklar ortadan kalkmýþtýr. BM
çerçevesindeki sürecin sona erdiðini söyleyebilirim”
dedi. Suroi, müzakere heyeti üyelerini kýsa bir zaman
içinde bir araya gelmeye davet ederken, sürecin bundan
sonrasý için yeni bir strateji hazýrlanma zamanýn geldiðini
ifade etti. Surroi, “Kosova ile ilgili her karar tasarýsý
öncesi Rusya’nýn veto tehtidi ile karþý karþýya kalýyoruz.
Bundan dolayý, uluslararasý toplum ile beraber Rusya’yý
dýþarda býrakacak diðer yollara baþ vurmalýyýz. Somut bir
tarih için beraber karar alma zamaný gelmiþtir” dedi.
Rusya’nýn Kosova sorununun belirlenmesinde yapýcý bir
partner olmadýðýný belirten Surroi, Kosova tarafýnýn
Rusyasýz yoluna devam etmesi gerektiðini ifade etti.
Surroi, “Kosova’nýn baðýmsýz olmasý için artýk B planýný
uygulanma zamaný gelmiþtir. Bu güne dek yapýlan bütün
görüþmelerde sürecin Rusya’nýn da çýkarlarýna uygun
olmasý için çaba harcandý. Rusya, Kosova’nýn baðýmsýzlýðý yönünde atýlacak her bir adýmý engelleyeceðini
duyurdu. Bu yüzden Kosova ile ilgili B planýmýz hayata
K
:386
ý
y
a
S
KOSOVA TÜRKLERÝ’NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
Haftalýk gazete
Sahibi ve Genel Müdürü:
Mehmet BÜTÜÇ
Ýç Haberler: Fevzi KARAMUÇO
Kültür: Ýskender MUZBEG
geçirmenin tam zamanýdýr” dedi. Rusya’nýn veto tehditlerinin B planýný doðurduðuna dikkat çeken Surroi,
Rusya’nýn Kosova’yý AB ile tutsak durumuna
düþürdüðünü söyledi. Surroi, bizim Rusya’ya tutsak
olduðumuz kadar AB’nin de tutsak olduðunu görebiliyoruz. Eðer, AB, Rusya’nýn rýzasý olmadan hiçbir
düþüncesini hayata geçiremiyor ise o zaman AB de
Rusya’nýn rýzasý olmadan hiçbir karar alamaz” dedi.
Kosova tarafýnýn atabileceði yeni adýmlara da deðinen
ORA Baþkaný Suroi, “Þimdi B planýn baþlatýlmasý dönemi içindeyiz. Bu planýn hayata geçirilmesi için nasýl bir yol izlanmasinin
saptanmasý gerekiyor. Ýlk olarak
dinamik süresini saptamalýyýz. Kosova
liderleri olarak uluslararasý toplum ile
amacýmýza varmak için ortak çalýþmalarýmýzý sürdürmeliyiz” dedi.
Kosova tarafýnýn bu güne dek güttüðü
siyasete sadýk kalmasýnýn beklenmemesi gerekliliðine vurgu yapan
Surroi, kontrol edemediðimiz
geliþmelerin tutsaðý olmayacaklarýný
ifade etti. Suroi, “Ýki üç ay sonra uluslararasý toplumda Batý ile Rusya
arasýnda bir kriz yaþanma ihtimali yüksek gibi görülmektedir. Yaþam durmamalýdýr. Biz üzerimize düþen görevimizi yerine getirdik. Kosova’nýn baðýmsýzlýðý için artýk
beklenmemelidir” dedi.
ABD Dýþiþleri Bakaný Condelisa Rice ile Kosova
müzakere heyetinin yapacaðý görüþmeye de deðinen
Surroi, görüþmede bazý çerçeve zamanlamasýnýn saptanacaðýný ve bu çerçeveye göre Kosova Meclisi’nin bazý
kararlarý ki bunlar arasýnda baðýmsýzlýk kararýný da alacaðýný söyledi. Surroi, “Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný ilan
etme zamaný gelecektir. Rusya’nýn engellemesi olmadan
uluslararasý toplumun iþbirliði sayesinde Kosova baðýmsýzlýðýna kavuþacaktýr” dedi. Kosova’nýn
parçalanmasýný gündeme getirilmesinin
yeni bir olaya tekabül
etmediðini ifade eden
Suroi, bu senaryonun
1999 yýlýndan yani
dönemin siyasi etkenleri ile uluslararasý
toplumun yanlýþlýðýndan kaynaklandýðýný
söyledi. Kosova’nýn
bölünmesi ile ilgili
hiçbir opsiyon
olmadýðýný dile
getiren Surroi,
Kosova’nýn parçalanmasý yalýnýz
Kosova’yý deðil bölge
istikrarýný da etkileyeceðini ifade etti.
Yayýn Koordinatörü:
Taner GÜÇLÜTÜRK
Balkan ve Ankara Muhabiri:
Erhan TÜRBEDAR
Gilan Muhabiri: Celal MUSTAFA
Mamuþa Muhabiri: Suphi MAZREK
Kadýn: Sezen HASKUKA
Gençlik: Sinem ÞÝÞKO
Çocuk Sayfasý: Eda BÜTÜÇ
Spor: Ýsmail MAKASÇÝ
Luan MORÝNA
Mizanpaj: Eren BÜTÜÇ
Yazýlarda ortaya atýlan
fikirler, yazarlara
aittir. Gazetemizin resmi
görüþü deðildir.
Yazýlarýn sorumluluðu
yazarlara aittir.
e-mail:
[email protected]
[email protected]
Adres: Adem Yaþari No: 8,
Prizren/Kosova
Tel. 029 623 503
Fax: + 381 (0)29 623 503
4
Kosova statü sürecinin baþ mimarý Marthi
Ahtisari, Ruslarýn Kosova konusunda takýnmýþ
olduðu tavrýn Rusya’ya bir þey kazandýrmaktan
çok, bir þeyler kaybettirdiðini ve kaybettirmeye
de devam edeceðini vurgu yaptý.
Kosova baþ müzakerecisi Marthi
Ahtisari Finlandiya medyasýna Kosova
ile ilgili önemli açýklamalarda bulundu.
Ahtisari, Ruslarýn, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna karþý
gelmesinin onlarýn lehine deðil de alehine olduðunu ifade
ederken “Rusya takýndýklarý bu tavýr ile kendi pozisyonunu güçlendirdiðini sanýyor ama bunu düþünmekle
BM
büyük ahata yapýyorlar. Çünkü, bu tavýr onlarýn pozisyonlarýný zayýflatýyor” dedi. Rusya’nýn Güvenlik Konseyi’nde
kendi kendisine problemler yaratýðýnýn altýný çizen
Ahtisari, “Rusya, Güvenlik Konseyi’nde bir konu üzere
sorunlar yaratmakla BM çalýþmalarýnda da sorunlar yaratmaktadýr” dedi.
Görüþmeler süresine de deðinen Ahtisari, “Ýki taraf
arasýnda yapýlacak görüþmelerin uzatýlmasý gözle görülür
sorunlar yaratacaktýr. Bu olumsuz ortamda þiddet olaylarý
artabilir. Kosova’nýn baðýmsýzlýðý görünürde olmadýðý
zaman, Kosova yöneticilerine yönelik eleþtiriler de artasý
muhtemel ihtimaller arasýnda yer almaktadýr” dedi.
A bahçemiz kurudu,
zaman kaybetmeden
B’ye geçelim...
Banka:
Raiffeisen Bank
Yeni Dönem
Hesap No:
1502001000171635
Baský:
“SIPRINT” basýmevi
Prizren
“Yeni Dönem”
Kosova Türk Medyasý
yayýnýdýr.
Yeni Dönem KTM Þirketi
Danýþma Kurulu:
Fikri Þiþko (Ýl Mahkeme Yargýcý)
Refki Taç (Avukat, Uluslararasý Hukuk
Uzmaný)
Cemil Luma (Esnaf ÝE Derneði
Baþkaný)
Zeynel Beksaç (Türkçem Dergisi
Sahibi)
Agim Rifat Yeþeren (Belediye Kamu
Avukatý)
Levent Koro (UNDP Ekonomi Uzmaný)
Elsev Brina (Türk Dili Öðretmeni)
5
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Kouchner,
Kosova’da
Kosova’nýn eski UNMIK Yöneticisi Bernard
Kouchner, yýllar sonra Fransa Dýþiþleri Bakaný olarak
Kosova’ya iþ ziyaretinde bulundu. Belgrat’ta
Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili yaptýðý konuþmanýn
yanlýþ anlaþýldýðýný ifade ederken, ne Fransa’nýn ne
de Temas Artý Grubunun Kosova’nýn parçalanmasýný
fikrinin karþýsýnda olduðunu ifade etti.
ransa Dýþiþleri
Bakaný Bernard
Kouchner cuma
günü
bir
günlük
Priþtine ziyareti çerçevesinde
Kosova
UNMIK Yöneticisi
Yoakim Rüker, KFOR
Komutaný General Ronald Kater, Baþkan Fatmir Seydiu, Baþbakan
Agim Çeku ile Kosova Baþ müzakere
heyeti ile ayrý ayrý
görüþmelerde bulundu.
Görüþmeler ardýndan gazetecilere açýklamalarda bulunan Kouchner, Belgrat’ta Rusya tarafýndan Kosova
ile ilgili yeni yasa tasarýlarýn kabul edilmemesi ile Kosova’nýn
parçalanmasý ile ilgili yaptýðý açýklamlarýnýn yanlýþ yorumlandýðýný
söyledi. Kouchner, Kosova’nýn parçalanmasý tutumunun ne Fransa
ne de Temas Artý Gurubun tutumunu yansýtmadýðýný söyledi.
Kouchner, “Ne ben ne de herhengi bir Temas Artý Gurubu yetkilisi
Kosova’nýn parçalanmasý ile ilgili herhangi bir açýklama yapmadýk. Temas Artý Gurubun son günlerde Kosova ile ilgili takýnmýþ olduðu tavrýn altýnda Rusya’nýn yeni karar tasarýsýný kabul
ettirmek için zaman tanýmaktýr” dedi.
Uluslararasý toplumun Rusya’nýn olumsuz tavrý yüzünden
Kosova statüsünün belirlenmesi ile ilgili tutum deðiþtirdiði
yöneünde yaopýlan açýklamalarýn gerçeði yansýtömadýðýný belirten
Kouchner, uluslararasý toplum Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile ilgili
olan tutumunda hiçbir deðiþikliðin olmadýðýný dile getirdi.
Kouchner, “Þimdiye dek Rusya ile iyi bir iþbirliði içinde bulunduk.
Þimdi ise bu iþbirliðinin var olduðunu söyleyemeyiz. Rusya’nýn
BM Güvenlik Konseyi’nin daimi bir üyesi olduðunu unutmamýz
gerekir. Biz BM’de çok taraflý iliþkilerin kurulmasý taraftarýyýz”
dedi. Kosova’da son sekiz yýl içinde büyük deðiþmelere imza
atýldýðýný ifade eden Kouchner, Kosova statüsünün belirsizliði
yüzünden Kosovalýlarýn tedirginliklerini anlayýþla karþýladýðýný
ifade etti. Kouchner, BM Güvenlik Konseyi’nin Kosova ile ilgili
baðýmsýzlýk kararý alamasa dahi Kosovalýlarýn tek taraflý olarak
baðýsýzlýðýný ilan etmesine karþý olduðunu dile getirdi. Kouchner,
AB’nin 120 gün süre zarfýnda yapýlacak görüþme ardýndan Kosova
statüsü ile ilgili ortak bir tavýr takýnmasýnýn zor olduðunu dikkat
çekti.
Görüþme sonrasý Kouchner’in Kosova’ya getirdiði mesajlarý
deðerlendiren Baþkan Seydiu, Kosovalýlar için Güvenlik Konseyi
çerçevesinde çözümün hayati önem taþýdýðýný söyledi. Seydiu,
“Biz uluslararasý toplum ile danýþmaya devam edeceðiz. Güvenlik
Konseyi’ne sunulacak olan yeni karar tasarýsý hakkýnda bilgi sahibi
deðilim. Fransa ve diðer ülkelerle iþbirliðinin devam edilmesi
gerektiði bilinci içinde olduðumu sizlerle paylaþmak istiyorum”
dedi. Kosova Baþ Müzakere heyetinin geçerliliðini yitirmesi için
daha zamaný bulunduðunu belirten Seydiu, “Uluslararasý toplum
ile bazý anlaþmazlýklarýn varolmasýna raðmen, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný için yapýlacak olan ek görüþmeler sýrasýnda bunu ortadan
kaldýrabileceðimizi düþünüyorum” dedi.
Kouchner ile gerçekleþtirdiði görüþme ardýndan gazetecilere
açýklamalarda bulunan Kosova UNMIK Yöneticisi Joachim
Rücker, “Uluslararasý toplumun Kosova’ya verdiði sözü yerine
getiremedi diyemeyiz. Beklediklerimizi yerine getirmediðini
söyleyebiliriz” dedi.
Kouchner, Kosova üst düzey yetkilileri ile yaptýðý görüþme
ardýndan öðle yemeðinde Kosova Baþ müzakere üyeleri ile bir
araya geldi. Görüþmeden sonra konuk Dýþiþleri Bakaný Prekazi’de
bulunan Adem Yaþarý anýr mezarýný ziyaret ederek, aile üyeleri ile
bir araya geldi. Kouchner, ardýndan Deçan manastýrýný ziyaret
ederek piskopos Teodosiye ile bir araya geldi.
F
Kosova
Görüþmelere katýlýn çaðrýsý
Statünün erteleme kararýndan sonra görüþmelerin yapýlýp yapýlmayacaðý tartýþýlmaya
baþlanmýþtý. Kosova ziyaretinde bulunan Fried, Kosova tarafýnýn Sýrbistan ile yapýlacak
olan yeni görüþmelere katýlmasý gerekliliðine iþaret ederken, görüþmelerin sonucunda
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna kavuþacaðýný ifade etti.
osova ziyaretinde bulunan ABD Dýþiþleri
Bakaný Avrupa ve Avrasya yardýmcýsý
Daniel Fried Kosova baþ müzakere heyeti
ile bir araya gelerek Priþtine ile Belgrat arasýnda
yeni görüþmelerin yapýlmasý gerekliliðine iþaret
etti. Fried, Kosova baþ müzakere heyeti ile yaptýðý
görüþme ardýndan Baþkan Fatmir Seydiu ile
düzenlediði ortak basýn toplantýsýnda Sýrp tarafý ile
yapýlacak görüþmelerin belli bir zaman diliminde
yapýlacaðýný ifade ederken, görüþmelerin baðýmsýzlýk ile sonuçlanacaðýný belirtti. Kosovalýlar’dan
Baþkan Bush’un Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile yaptýðý açýklamalarýnýn samimi olduðuna inamalarý
gerektiðini ifade eden Fried, görüþmelerin
Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile tamamlanacaðý
sözünü verdi. Fried, Kosovalýlar’dan sabýr ve
destek istediklerini ifade ederken, tek taraflý kararlardan uzak durma çaðrýsýnda bulundu.
K
Bu safhada görüþmelerin devamý ile ilgili
detaylý bilgi sahibi olmadýðýný belirten Fried, “Her
ihtimale göre bir dönem daha görüþmeler yapýlacak. Bu görüþmeler zamanla sýnýrlandýrýlacak.
Süreç Baþkan Bush’un belirttiði gibi baðýmsýzlýkla sonuçlanacaktýr” dedi. Kosova halkýnýn süreç
hakkýnda bilgi sahibi olma hakký olduðunu kabul
eden Fried, “Bu yüzden yeni görüþmler sýnýrlý olacaktýr. Kosova statüsünün baðýmsýzlýkla sonuçlanmasý için önümüzde birkaç yol bulunmaktadýr.
Belgrat’ýn tartýþýlmasýný istediði bazý ilginç noktalar bulunmaktadýr” dedi. Kosova tarafýnýn baðýmsýzlýðýn tartýþýlmaz olduðu tavýrlarýna saygý ile
karþýladýklarýný ifade eden Fried, Bush’un da
Arnavutluk’ta bu yönde yaptýðý konuþmasýný hatýrlattý.
Fried yaptýðý konuþmasýnda Kosovalýlar’dan
görüþme süreci çerçevesinde güvenlerini
yitirmemeleri ve kendi baþlarýna adým atmamalarý
isteminde bulundu. Fried, “Korkuyu temel alacan,
tek taraflý tehtitkar açýklamalarýn Kosova’nýn
baðýmsýzlýk sürecine olumlu etki edeceðine inanmýyorum. Baþkan Bush, bizim Kosova ile ilgili
tutumumuzu açýk bir þekilde bütün dünya ile paylaþtý. Baþkan, bu açýklamayý yaparken
Kosovalýlar’dan yani sizlerden Amerika’ya
güvenmenizi istedi. Ben de burada sizden þunu
istiyorum; Bize güvenin” dedi. Fried, Kosova
müzakere heyeti üyelerine Kosova siyasi sürecinin
belirlenmesinde yaptýklarý iþbirliði için teþekkürlerini iletmeyi unutmadý.
Baþkan Fatmir Seydiu, Güvenlik Konseyi’nde
Kosova sürecine yardýmda bulunan tüm üyelerin
sorunlar ile boðuþtuðunu hatýrlatýrken, Priþtine’nin
Marthi Ahtisari’nin planýnýn arkasýnda olmaya
devam edeceðini ifade etti. Seydiu, Kosova
tarafýnýn yeni görüþmelere katýlacaðýný açýklarken,
“Son günlerde Kosova ile ilgili yeni bir karar
tasarýsýnýn kabulü için giriþimlere hýz verilmiþtir.
Yeni görüþmelerin yapýlmasý için düþünceler
bulunmaktadýr. Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn
tartýþýlmaz olduðunu devamlý dile getirdik. Þimdi
de ayný düþüncelerin r-arkasýnda olduðumuzu
ifade etmek istiyorum. Bu dönemde destekçilerimiz ile birlikte sürecin kýsa bir zaman içinde
sonuca kavuþturulmasý için çalýþma kararý almýþ
bulunuyoruz” dedi.
Fried’den Sýrbistan ziyareti
ABD Dýþiþleri Bakaný Avrupa ve Avrasya
yardýmcýsý Daniel Fried, Kosova ziyareti sonrasý
Belgrat’tý da ziayret etti. Belgrat ziyareti
çerçevesinde Sýrbistan Cumhurbaþkaný Boris
Tadiç ve Baþbakan Koþtuniça ile bir araya geldi.
Görüþme ardýndan gazetecilere açýklamada bulunan Fried, iki taraf arasýnda yeni görüþmelerin
baþlanacaðýný ve görüþmelerin Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile sonuçlanacaðýný dile getirdi. Fried, bu
konuda kararlý olduklarýný ifade ederken,
“ABD’nin bu konuda tutumu, Kosova sorununun
çözülmesidir. Final görüþmelerin çözüm için en iyi
fýrsat olacaðýný düþünüyoruz. Hükümetimizin bu
konudaki tutumu açýktýr. Biz, Kosova’nýn baðýmsýz olmasý taraftarý olduðumuzu sürekli dile
getiriyoruz. Gayemiz, Sýrp topluluðunu korumak,
sorunu sakin ve istikrarlý bir þekilde çözmektir”
dedi. ABD’nin Priþtine ile Belgrat arasýnda
görüþmelerin yeniden yapýlmasýndan yana
olduðunu dile getiren Fried, görüþmelerin bir
zaman ile sýnýrlandýrýlmasý gerekliliðine vurgu
yaparken, Kosova’ya uluslararasý toplum denetimi
altýnda baðýmsýzlýðýn tanýnmasýnýn Kosova’nýn
geleceði için en önemli çözüm olduðuna duyduðu
güveni dile getirdi.
Sýrbistan Cumhurbaþkaný Boris Tadiç görüþme
sonrasý yaptýðý açýklamada Sýrbistan olarak
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna karþý olduklarý tezini
tekrarlayarak, sonucu önceden belli olmayan
görüþmelerden yana olduklarýný ifade etti.
Kosova’ya kalýcý bir çözüm bulunmasýndan yana
olduklarýný vurgulayan Tadiç, kabul edilecek olan
çözümün iki tarafý kucaklamasý gerektiðini belirtti. Kosova’nýn tek taraflý tanýmalar yoluyla baðýmsýz olmasýný kabul edilemez olarak deðerlendiren
Tadiç, Kosova’nýn Sýrbistan sýnýrlarý içinde
kalmasý için her tür diplomatik, hukuki ve barýþçýl
yollarla mücadelelerine devam edeceklerini söyledi. Tadiç, BM Güvenlik Konseyi kararý olamadan
kimi bazý devletlerin Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný
tanýmasýnýn
çok
büyük
olumsuzluklarý
beraberinde getireceðini ifade etti.
Baþbakan Koþtuniça ise yaptýðý açýklamada
Sýrbistan’ýn yeni görüþmelerin yapýlmasýný
aylardýr dile getirdiðini hatýrlatýrken, “BM
Güvenlik Konseyi iki taraf arasýnda yapýlacak
görüþmelerin baþlamadan önce sonucunun belli
olmasý kabul edilemez bit olguya denk düþmektedir. Bu yüzden sonucu önceden belli olan görüþmenin hiçbir önemi olmayacaktýr. Biz taraflar
arasýnda görüþmelerin BM 1244 sayýlý kararýn
esaslarýna göre yapýlmasý gerektiðini düþünüyoruz” dedi. Koþtuniça, ABD’den Sýrbistan’ýn egemenliðini ve toprak bütünlüðü ile sýnýrlarýný garanti altýna alan BM Beyannamesini saygýlý davranma
çaðrýsýnda bulundu. Koþtuniça, Avrupa’da baðýmsýz bir Kosova devletinin kurulmasýný yýlkýcý ve
uluslararasý düzene karþý en tehlikeli bir proje
olarak nitelendirdi.
Güncel
Schefer, statükonun
bitirilmesini istedi
NATO Genel Sekreteri Schefer, Kosova’daki mevcut statükonun artýk çökme aþamasýna
geldiðine dikkat çekerken, Kosova ve bölge istikrarý için Kosova sorunun artýk
çözüme kavuþturulma zamaný geldiðinin altýný çizdi.
ATO
Genel
sekreteri Jap
De
Hoop
Schefer,
Belgrat’ta
Barýþ ve Ýþbirliði
çerçevesinde Sýrbistan
üst düzey yetkilileri ile
bir
araya
geldi.
Görüþme
ardýndan
gazetecilere açýklamada bulunan Schefer,
Kosova’da statükonun
artýk kabul edilemez
bir hal aldýðýna dikkat çekerken erteleme için
gereksinim olmadýðýný söyledi. Schefer,
“Güvenlik Konseyi’ne sunulan son karar
tasarýsýnýn her iki taraf için son þans olduðuna
inanýyorum. NATO çözüm sürecinde baþ rol
oynamamaktadýr. Kosova statüsünün belirlenmesi
NATO’nun elinde deðildir. NATO dolaylý yollardan sürece katýlmaktadýr. Sorunun Güvenlik
Konseyi çerçevesinde çözülmesi gereken bir
süreç olduðunu düþünüyorum” dedi.
N
Taraflara bilinçli ve esnek olmalarý çaðrýsýnda
bulunan Schefer, Kosova statüsünün sonucunun
uluslararasý denetim altýnda baðýmsýzlýk olmasý
gerektiðini vurgu yaparken, “NATO olarak
Ahtisari tarafýndan hazýrlanan Kosova çözüm
öneri paketinin sorunun çözümü için yeterli
olduðu fikrini paylaþmaktayýz. Þu anda Güvenlik
Konseyi gündeminde görüþmelerin devamýný
öngören yeni bir yasa tasarýsý bulunmaktadýr. Bu
güne dek Güvenlik Konseyi’ne sunulan yasa
tasarýlarý engelleyenlerden bu
karar tasarýsý ile ilgili daha
esnek olmalarýný istiyorum”
dedi.
Sýrbistan Cumhurbaþkaný
Boris Tadiç, NATO Genel
Sekreteri
Schefer’den
Kosova
nihai
statü
görüþmelerin sürmesine raðmen Kosovalý Sýrplarýn
güvenliklerini saðlamalarý
ricasýnda bulundu. Tadiç,
Sýrbistan’ýn hukuki ve siyasi yöntemlerle
Kosova’yý korumaya devam edeceklerini ifade
etti.
Sýrbistan Baþbakaný Voyislav Koþtuniça,
Schefer ile görüþme sonrasý yaptýðý açýklamada
Kosova için hazýrlanan yeni karar tasarýsýnýn
Sýrbistan topraklarýnýn % 15’de yeni bir Arnavut
devletinin kurulmasý için zemin hazýrladýðýný
söyledi. Taraflar arasýnda saðlanacak olan bir
anlaþmanýn Güvenlik Konseyi’nde Kosova ile
ilgili yeni bir kararýn kabulü için temel oluþturacaðýný ifade eden Koþtuniça, olasý yeni
görüþmelerin BM 1244 sayýlý kararý, BM
Beyannamesi ve Sýrbistan yeni anayasasýnýn esas
alacaðýný söyledi.
Sýrbistan Dýþiþleri Bakaný Vuk Yeremiç,
NATO Genel sekreteri ile yaptýðý görüþmeyi
olumlu olarak deðerlendirirken, Kosova’da barýþ
ve istikrarýn saðlanmasý için fikir birliðine vardýklarýný söyledi.
Huzurlarýnýzda
Slovenya
Telekom
Savaþtan sonra yedi yýla yakýn bir zaman
diliminde Kosova’da cep telefonu pazarýnda
tekeli elinde bulunduran “Vala 900”
þebekesine Kosova’da ikinci ihalesini
kazanan Slovenya Telekom rakip olmaya
hazýrlanýyor. Kosova genelinde alt yapý
çalýþmalarýna baþlayan þirket, yýl sonunda
piyasaya girmeye hazýrlanýyor.
osova’da ikinci cep telefon þebekesi
ihalesini kazanan Slovenya Telekom,
Kosova’da hizmet vermek için çalýþmalarýný hýzlandýrdý. Kosova’da cep telefonu
ihalesi ile ilgili anlaþmazlýklar giderildikten sonra
yýlýn sonunda Slovenya Telekom da hizmet vermeye baþlayacak. Monakolu bir firmanýn sahibi
olduðu “Vala 900” Kosova’da uzun zaman
sürdürdüðü tekelini Slovenya Telekom firmesý ile
paylaþmak zorunda kaldý. Þimdiki Fransa
Dýþiþleri Bakaný ama eski UNMIK Yöneticisi
Bernard Kouchner bu tekelin oynamasýnda baþ
rol oynayanlar arasýonda yer aldý. Bu tekel yüzaünden Kosovalýlar uzun zaman dünyanýn en
pahalý cep telefonu olan “Vala 900” kullanmak
zorunda kaldýlar. Kosova’da ikinci cep telefonu
ihalesini kazanan Slovenya Telekom bugünlerde
Kosova’nýn farklý yerlerinde antenler kurarak alt
K
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Kouchner’den
Sýrbistan’a mesaj
Kouchner, Sýrbistan’ýn AB’ye üye olmasý için Kosova
sorununu çözüme kavuþturmasý gerektiðini ifade
ederken, Sýrbistan’a AB yolunda her tür yardýmý
sunmaya hazýr olduklarýný dile getirdi.
ransa Dýþiþleri Bakaný Bernard Kouchner, statü süreci ile ilgili
nabýz yoklamak için Belgrat’tý ziyaret etti. Belgrat ziyareti
sýrasýnda Sýrbistan Cumhurbaþkaný Boris Tadiç, Baþbakan
Voyislav Koþtuniça ve Sýrbistan Dýþiþleri Bakaný Vuk Yeremiç ile bir
araya geldi. Konuk Dýþiþleri Bakaný, Sýrbistan üst düzey yetkilileri
ile yaptýðý görüþmelerin ana maddesini Kosova statü süreci ile
Sýrbistan’ýn AB üyeliði oluþturdu. Kouchner, Sýrp yetkililerine AB
üyeliði ile mesajlar verirken, “AB’ye üye olmak isterseniz Fransa
sizin en yakýn müttefikiniz olarak yanýnýzda bulunmaya hazýrdýr.
Ama bunu gerçekleþtirmek için Kosova sorununu çözüme kavuþturmalýsýnýz. Çözülmemiþ bir etnik soruna sahip olan bir ülkenin birliðe
girmesi çok zordur. Kosova Avrupa’nýn bir sorunudur. Bu sorun
yüzünden “Avrupa içi çatýþmalar” yaþanabilir” dedi.
Görüþme sonrasý gazetecilere açýklamama yapan Kouchner, BM
Güvenlik Konseyi’ne sunulacak yeni karar tasarýsýna deðinirken, iki
taraf arasýnda baþlayacak olan görüþmelerin baþarýsýzlýkla sonuçlanmasý durumunda Ahtisari’nin Kosova çözüm öneri paketi otomatik
olarak yürürlüðe girmeyeceðini söyledi.
Diðer taraftan Sýrp yöneticileri ise Kosova için yeni karar tasarýsý
ile Ahtisari’nin Kosova çözüm öneri paketinin kabul edilmezliðine
dikkat çekerken, Sýrbistan ile Kosova arasýnda varolacak bir anlaþma
ile çözümü kabul edebileceklerini dile getirdiler.
F
Yangýnlar kül
etmeye devam ediyor
Yaz aylarýnda dünya genelinde artýþ gösteren orman
yangýnlarý Kosova’da da görülmeye baþlandý. Tarým
bakanlýðý tarafýndan yapýlan açýklamada bir hafta içinde
Kosova’da 200 hektarlýk ormanlýk alanýn kül olduðu
bildirilirken, bakanlýk vatandaþlarý biraz
bilinçli davranmaya davet etti.
ünyanýn bir çok yerlerinde
olduðu gibi Kosova da son
günlerde orman yangýnlarý
ile karþý karþýya kalmaya baþladý.
Son günlerde Kosova’nýn farklý
bölgelerinde yangýlar sonucu
yüzlerce hektar orman alan kül
olmaktan kurtulamadý. Kosova
kurumlarý orman yangýnlarýnýn
kontrol altýna alýnmasý için alarma
geçmiþ durumdalar. Yetkililer yaz
boyu sürmesi beklenen yüksek
hava
sýcaklýklarý
yüzünden
Kosova’daki ormanlýk alanlarýn
tehdit altýnda olabileceðini belirtirken, herkesi orman yangýnlarýnýn önüne geçilmesi için
göreve çaðýrdý.
D
yapý çalýþmalarýna baþladý. Alt yapý çalýþmalarýna
daha çok Kosova’nýn büyük kentlerinde start verildi.
Slovenya Telekomun Kosova yetkilisi Tina
Cipot, konu ile ilgili yaptýðý açýklamada
Kosova’da cep telefonu ile ilgili altyapý çalýþmalarýnýn bu yýlýn sonuna kadar tamamlayacaklarýný ve bu süre zarfýnda da hizmet vermeye
baþlayacaklarýný ifade etti. Kosova’da diðer cep
telefonu firmalarý ile rekabete hazýr olduklarýný
belirten Cipot, hizmeti tüketicilere ucuz ve
kaliteli bir þekilde sunmaya kararlý olduklarýný
ifade etti. Slovenya Telekom yetkilileri ihale sonrasý yaptýklarý açýklamada önümüzdeki beþ yýl
içinde piyasanýn %90’ýna ulaþmayý planladýklarýný açýkladýlar.
Slovenya Telekom cep telefonu þirketi
Kosova’da ikinci tur ihalesine katýlým için
Kosova bütçesine 75 milyon avroluk bir ödenek
yatýrdý. Firma yetkilikleri ayrýca Kosova’da 200
milyon avro deðerinde de yatýrým sözü verdiler.
Slovenya Telekom firmasý Kosova’da cep telefonu ile ilgili alt yapý çalýþmalarýný ihale ile
Hýrvatistan’ýn “Ericson Nikola Tesla” firmasýna
37 milyon avro ile ihale edildi.
6
Kosova Tarým Bakaný yardýmcýsý Tom Haydari, çiftçilerin
ovalarda bundan böyle hiçbir
ürünü yakmamasýný önleyen anlaþmayý imzaladý. Kosova’nýn son
günlerde karþýlaþtýðý bu yangýnlarýn bu sebepten çýktýðý tahmin
ediliyor. Kosova Tarýmcýlýk
Bakanlýðý tarafýndan konu ile ilgili
yapýlan açýklamada son yangýnlar
ile 200 hektarlýk ormanlýk alanaýn
yandýðý belirtilirken itfaiyecilerin
özverili çalýþmalarý sayesinde
yangýnlarýn kýsa bir zaman içinde
kontrol altýna alýndýðý ifade edildi.
Bakanlýk tarafýndan yapýlan açýlamada bilinçsiz vatandaþlarýn
piknikte yaktýklarý ateþlerin de
yangýnlara sebebiyet verdiðinin
altý çizilirken bu konularda vatan-
daþlardan daha dikkatli olmalarý
isteniyor. Gilan belediyesi son
günlerde çýkan yangýnlardan en
çok etkilenen belediyelerin baþýnda bulundu. Gilan Belediyesi’nde
Nasle ve Lovce köylerinde yangýnlarý kül etti. Viti Belediyesine baðlý
Budrik köyünün ormaný da
yangýndan nasibi aldý
Vuçitýrýn belediyesi’ne baðlý
Novolan, Reznik, Aþaðý Dumnic
ve Reznik köylerinde ormanlýk
alanlar büyük zararlar görürken,
Leposaviç Belediyesi’ne Plakonica köyünde bir ev ve ahýrýn
yandýðý bildirildi. Mitroviça
belediyesinde çýkan yangýnda 100
hektar orman da kül olmaktan kurtulamadý.
Prizren polis birlikleri tarafýndan yapýlan son açýklamada
belediye bünyesinde 8 yangýn
olayýnýn olduðu bildirildi. Polis
Birlikleri Basýn Sözcüsü Hazir
Beriþa yaptýðý açýklamada Prizren
belediyesinde yangýnýn büyük bir
alana sýçradýðýný belirtirken,
Gorojup köyünde 5-6 hektarlýk
ormanlýk alanýn kül olduðunu
bildirdi. Rahovça Belediyesi’nin
Paskidol bölgesinde 10 hektarlýk
orman alanýnýn yandýðýný ifade
eden Beriþa, Koriþa köyünde de 4
hektar, ormanlýk alanýn yangýnlara
teslim olduðunu ifade etti. Prizren
itfaiyecileri, polis birlikleri ile
KFOR birliklerinin iþbirliði ile
yangýnlar kontrol altýna alýndý.
7
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Güncel
Tek yanlý karar
alma tehdidi
Meclis, statü için toplanýyor
Kosovalý liderler Kosova Meclisi’nin 30 Temmuz’da Kosova statüsünün geleceðini ele
alýnmasý kararýný oy birliði ile aldý. Kosova Müzakere heyetinin ABD dönüþü
gerçekleþmesi beklenen toplantýda Kosova’nýn geleceði ilgili önemli kararlarýn
alýnmasý bekleniyor.
osova müzakere heyeti
salý günü Kosova Baþkanlýk divaný
üyeleri ile bir araya
geldi. Kosova statüsünün çözümünün ele
alýndýðý toplantýda Kosova Meclisi 30 Temmuz’da ki yapýlacak
toplantýsýnda Kosova
statüsü ile ilgili atýlacak adýmlarýn saptanmasý kararýný aldý. Toplantýnýn Kosova müzakere heyetinin ABD’ye yapacaðý
ziyaretin ardýndan toplanmasý kararlaþtýrýldý. Kosova müzakere heyeti 23 Temmuz’da ABD Dýþiþleri
Bakaný Condelizza Rice ile Kosova statüsü ile ilgili atýlmasý gereken adýmlarý görüþecek.
Kosova Meclis Baþkaný Kol Beriþa toplantý ardýndan Kosova Meclisi Baþkanlýk divaný ile Kosova
müzakere heyeti tarafýndan alýnan ortak kararý basýn mensuplarý ile paylaþtý. Beriþa, yaptýðý açýklamada iki kurulun kararý oy birliði ile aldýðýný ifade etti. Beriþa, Kosova müzakere heyetinin Rice ile 23
Temmuz günü yapacaðý görüþme ardýndan Kosova Meclisi’nin toplanacaðýný dile getirdi.
Kosova Baþkaný Fatmir Seydiu toplantý sonrasý yaptýðý açýklamada Kosova Meclisi’nin ne zaman
bir araya geleceðinin pek de önem taþýmadýðýný belirtirken, asýl önemli olanýn Rice ile yapacaklarý
görüþme öncesi hazýrlýk aþamasýnýn önem arz ettiðini ifade etti. Seydiu, “Toplantýda oy birliði ile karar
aldýk. Meclis bu konuda karar almalýdýr. Þu an bizim için önemli olan Washington ziyareti ile ilgili
bütün hazýrlýklarýmýzý tamamlamaktýr. ABD ve AB’nin bu güne dek Kosova’nýn baðýmsýz olmasý için
sunduklarý desteðin süreceðine inanýyorum” dedi.
PDK Baþkaný Haþim Thaçi, meclisin toplanmasý ile ilgili alýnan kararýn büyüm önem taþýdýðýna
dikkat çekerken, “Toplantýnýn ne zaman yapýlmasý ile ilgili hiçbir önerim yok. Ben, Kosova müzakere
heyetinin birlik ve beraberlik içinde çalýþmasýndan yanayým. Kosova statüsünün ele alýnacaðý her
toplantýya katýlmaya hazýrým” dedi.
ORA Baþkaný Veton Suroi ise konu ile ilgili yaptýðý açýklamada kendisi tarafýndan ortaya atýlan
önerinin kabul edilmediðini ifade ederken, diðer önerinin yani meclis toplantýsýnýn 30 Temmuz’da
yapýlmasýnýn kabul edildiðini belirtti.
PDK meclis gurubu geçen hafta Kosova Meclisi’nin Kosova statüsü ile atýlacak adýmlar ile ilgili
bu hafta meclisin bir araya gelmesi önerisinde bulundu. PDK Meclis Gurubu ayrýca Kosova müzakere
heyetinin Kosova Baþkanlýk divaný üyeleri ile konuyu bir arada görüþmesini teklif etmiþti.
K
Lavrov, beðenmedi
Rusya, Kosova’nýn baðýmsýzlýðý önünde en büyük engel olmaya devam ediyor.
Kosova ile ilgili hazýrlanan beþinci karar tasarýsýný da eleþtiren Lavrov,
baðýmsýzlýðýn artýk gündemden düþmesi gerektiðini ifade etti.
usya, diðer Güvenlik
Konseyi
üyelerinin
hazýrladýðý Kosova ile
ilgili beþinci karar tasarýsýný da
eleþtirdi. Rusya Dýþiþleri Bakaný
Sergey
Lavrov,
Moskova
ziyaretinde bulunan Gana
Dýþiþleri Bakaný ile yaptýðý
görüþme ardýndan Kosova ile
ilgili hazýrlanan beþinci karar
tasarýsýný eleþtirdi. Lavrov,
Kosova için hazýrlanan beþinci
karar tasarýsýnýn eski tasarýlarýn
baþka bir dille maskelenmiþ bir
diðer versiyonu olarak nitelendiriken, bu karar tasarýsýnýn
da Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný
desteklediðini ifade etti. Lavrov,
“Kosova’nýn baðýmsýzlýðý artýk
gündemden düþmelidir. Diplomatik bir dille
yazýlan bu karar tasarýsý görüþmelerin sonucunda
Ahtisari tarafýndan hazýrlanan Kosova çözüm
R
önerisinin hayata geçirilmesini içermektedir” dedi.
Rus Ýnterfax ajansýnýn
haberine göre Lavrov’un,
Belgrat ile Priþtine’ye Kosova
statüsüne çözüm bulmak için
tekarar masaya oturmalarý
çaðrýsýnda bulunduðunu iddia
edildi. Lavrov, “Görüþmeler
bir
þarta
baðlanmadan
görüþmeler
yapýlmalýdýr.
Rusya, Belgrat ile Priþtine
arasýnda varýlacak ortak bir
çözümden yanadýr. Ama bu þu
anda mümkün gibi görünmemektedir” dedi.
Rusya Dýþiþleri bakanlýðý
tarafýndan yapýlan açýklamada
Rusya’nýn BM misyonuna
iletilen Kosova ile ilgili yeni karar tasarýsýný
aldýðýný ve bunun etüt edildiðini duyurdu.
Brüksel ziyareti dönüþü gazetecilerin sorularýný yanýtlayan
Seydiu ve Çeku’nun eskiye nazaran daha sert mesajlar
vermeleri gözlerden kaçmadý. Seydiu, baðýmsýzlýk için
diðer alternatiflerin varlýðýna dikkat çekerken, Çeku uluslararasý toplumun tutumunu eleþtirerek, Kosova’nýn tek
taraflý olarak ilan edeceði baðýmsýzlýðý tanýmaya çaðýrdý.
osova sürekli ertelemeler ile esir edilemeyeceðini ifade
eden Seydiu, Marthi Ahtisari tarafýndan hazýrlanan Kosova
çözüm öneri paketinin Kosova statüsünün belirlenmesinde
esas olmasý gerektiðini söyledi. Seydiu, “Ahtisari’nin Güvenlik
Konseyi’ne uluslararasý toplumun desteði ile hazýrladýðý dokümaný
sunmakla önemli bir çalýþma yaptý. Bu süreci yeni bir karar tasarýsý
kabul etmekle noktalamak istiyoruz” dedi.
Batý
ülkeleri
tarafýndan hazýrlanan beþinci karar tasarýsý içeriliði hakkýnda açýklama yapmaktan kaçýnan Baþkan Seydiu, “Bizim için önemli olan
þey Kosova’nýn baðýmsýzlýðýdýr” dedi. Kosova baþ müzakere ekibi
çalýþmalarýna da deðinen Seydiu, çalýþmalarýn birlik ve beraberlik
içinde devam edeceðini ifade etti.
Baþbakan Çeku, Havier Solana ile yaptýðý görüþme sonrasý yaptýðý açýklamaya benzer bir açýklamada bulundu. Çeku, “Biz kýsa bir
zaman içinde Kosova statüsünün çözüme kavuþturulmasýný istiyoruz. AB’den Kosova ile ilgili daha kararlý adýmlar atmasýný istiyoruz. AB’nin Güvenlik Konseyi ile Kosova sorununun çözümü
yönünde çalýþmalarýný yetersiz buluyoruz. BM, Kosova statüsünün
çözümünü sürekli erteleyerek, sorunun nasýl ve ne zaman çözüleceðini anlamsýz kýlýyor” dedi. Rusya’nýn karþý tutumundan dolayý
Güvenlik Konseyi’nde Kosova sorununun çözülemeyeceðini
gördüðümüzü belirten Çeku, “Tek çözüm baðýmsýzlýk olduðunu
tekrarlamak istiyorum” dedi.
K
Monk, ziyaretlerde
NMIK
Kosova
Baþ
Komiseri Richard Monk,
Fer-izovik belediyesi ile
Kaçanik, Þtimle ve Elezhan
belediyelerini ziyaret ederek
belediye yetkilileri ile bir araya
geldi. Monk, Ferizovik belediye
yetkilileri ile yaptýðý görüþ-mede
beklediyedeki mevcut durum ile
güvenlik durumu hakkýnda bilgi
aldý. Monk, çalýþma arkadaþlarý
ile beraber ayný gün Þtrpçe
belediyesini
ziyaret
ederek
belediye yetkilileri ile belediyenin
güveliðini ele aldý.
Monk, Ferizovik’te belediye yetkilileri ile yaptýðý görüþmede
Kosova’nýn zor bir dönemden geçtiðini kabu ederek, kurumlarýn
bu süreçte benliklerini korumasýnýn önemine deðindi. Kosova’da
güvensizlik için hiçbir örneðin bulumadýðýný belirten Monk, bireylerin kurumlar ile iþbirliðinin büyük önem taþýdýðýna vurgu yaptý.
Kosova’da güvenliðin saðlanmasý konusuna da deðinen Monk,
güvenliðin herkese ait olduðuna dikkat çekerken güvenlik organlarý ile vatandaþlar arasýnda yapýlacak olan iþ birlik sayesinde her
zaman güvenliðin saðlanabileceðini belirtti.
Kimi çevrelerin Kosova’da durumu istikrarsýzlýða sevk edip
etmediði sorusuna Monk, “Bu tür güçler ile ara sýra karþý karþýya
kaldýðýmýz bir gerçek. Ama onlar da birkaç kývýlcým dýþýnda
Kosova’da istikararý bozamayacaðýnýn farkýndadýrlar. Bireylerin
kendi memnuniyetsizliklerini dile getirme hakkýna sahip olduðunu
ifade eden Monk, ama kimsenin þiddet olaylarýna baþ vurarak
menuniyetini dile getime hakký bulunmadýðýna dikkat çekerken,
“Bu Kosova’nýn geleceði için çok zararlý bir eylemdir” dedi.
Ferizovik Polis Birlikleri Komutaný Albay Ýsa Hüseni ve
Elezhan Belediye Baþkaný Mazlum Çeyani, UNMIK Polis komiserinden sýnýr bölgelerinde polis istasyonlarýn açýlmasý için destek
istediler.
Kosova UNMIK Polis Komiseri Riçard Monk, Ferzovik
belediye ziyareti sonrasý geçenlerde Sýrplarýn evlerine döndükleri
Babuþ köyünü de ziyaret etti. Babuþ köyü sakinlerinin sorunlarýný
dinleyen Monk, iþsizlik, aðýr ekonomik sorun ve sosyal durumun
düzeleceði sözünü verdi.
U
To p l u m
REGÂÝB KANDÝLÝ
19
u fabrika, ilk büyük bir fýrýn olarak 1955/56 yýlýnda Yeni
Mahalle’de birkaç dükkâný birleþtirerek çalýþmaya baþlamýþtýr.
Çok kaliteli ekmek ürettiðinden dolayý, çalýþanlarýn isteði üzere
daha büyük bir arazide ekmek fabrikasý inþaa olunmasýný belediyeye
baþvururlar. Prizren Belediyesi çok çabuk bir þekilde bu baþvuruyu
gerçekleþtirir. Dört hektarlik bir arazide yeni bir ekmek fabrikasýnýn
inþaa edilmesine izin verir. Yeni fýrýn 1970/71 yýlýnda inþaa edilmiþtir. O
zamanki “Jitopromet” þirketine ait bu ekmek fabrikasýnda yýllar boyunca 70 iþçi çalýþýrdý. Üretilen ekmekler diðer özel fýrýnlardan çok daha
kaliteli olduðundan dolayý, gittikçe ekmeðin üretimi artmýþtýr. Adý geçen
fabrikada üretilen ekmeklere halkýmýz ‘hükümet ekmeði’ derdi.
Prizren’de çeþit mahallelerde sekiz dükkânda ekmeðin satýlýþý olurdu. Bu
dükkânlarda 30 iþçi çalýþýrdý. Üretim sezona göre ekmeðin sayýsý belirlerdi. Yaz mevsiminde günde 18.000 ekmek, kýþ mevsiminde de günde
10.000 ekmek piþirilirdi.
B
[email protected]
[email protected]
Temmuz Perþembe gününü 20
Temmuz Cuma gününe baðlayan
gece Regâib Kandilidir. Yüce
Mevla, kullarýna bol bol rahmet ve baðýþta
bulunduðundan bu geceye “Regâib” adý
verilmiþtir.
Regaip gecesinin, içinde bulunduðu Recep
ayý, rahmeti, bereketi ve maðfireti bol olan
bir aydýr. Hz. Peygamber: “Allah’ým!
Recep ve Þaban aylarýný bize mübarek kýl
ve bizi Ramazan’a kavuþtur”[1] diye dua
etmiþtir.
Sevgili Dostlar!
Hayat su gibi akýp gitmektedir. Dün,
hatasý ve sevabý ile geçmiþtir. Geçen günleri geri getirmek mümkün deðildir.
Gelecek günleri yaþayacaðýmýza dair hiçbir
garantimiz de yoktur. Bugünün deðerlendirilmesi ise bizim elimizdedir. Mübarek
gün ve gecelerin manevi ikliminden yararlanarak içinde bulunduðumuz zamanýn
kýymetini bilip, üzerimize düþen kulluk
görevlerini hakkýyla yerine getirmeye çalýþmalýyýz. Bu mübarek gün ve geceler,
kendimizi toparlamak, sorgulamak,
davranýþlarýmýza çeki düzen vermek için
bulunmaz fýrsatlar sunmaktadýr. Bir kere
daha, bu mübarek gün ve gecelerde
geçmiþimizin muhasebesini yapýp geleceðe
hazýrlýklý olmanýn tedbirlerini almalýyýz.
Ahiretin tarlasý olan dünya hayatýný çok
iyi deðerlendirmeli, fýrsat elimizde iken
Cenâb-ý Allah’a yönelip O’na karþý kulluk
görevlerimizi yerine getirmeliyiz.
Kaybedecek zamanýmýz yoktur. Hedefimize
ulaþmak için zamanýnda gereken yüküm-
8
“Prizreni” Ekmek Fabrikasý
Din ve Toplum
M. Tevfik Yücesoy
Perþembe, 19 Temmuz 2007
lülüklerimizi yerine getirmeli ve Yüce
Rabbimize yönelerek dua ve niyazda
bulunmalýyýz. Kur’an-ý Kerîm’de “Öyleyse,
bir iþi bitirince diðerine koyul. Ancak
Rabbine yönel ve yalvar”[2] buyurulmuþtur.
Yüce Allah’ý sevmek, O’na karþý kulluk
görevini yapmamýzý; Hz. Peygamberi
sevmek O’nun sünnetini yaþamamýzý gerektirir. Kur’an-ý Kerîm’in Allah kelamý
olduðuna inanmak, onun emirlerini tutup
yasaklarýndan sakýnmamýzý, Yüce Allah’ýn
verdiði nimetlere þükretmemizi; ahiret için
hazýrlýk yapmamýzý ön görür. Geçen yýl bizimle birlikte olan eþ, dost, akraba ve
arkadaþlarýmýzdan bu geceye ulaþamayanlar
var. Bu kandilin bizim için de son kandil
olabileceðini düþünmeli, görevlerimizi
Yüce Allah’ýn istediði þekilde yerine
getirmeye gayret göstermeliyiz.
Aziz Dostalar!
Mübarek gün ve geceler, geçmiþi deðerlendirmek, geleceðimize yön vermek için
bulunmaz fýrsatlardýr. Yapýlan dualarýn
kabul edildiði, günahlarýn baðýþlandýðý ve
manen yeni bir sayfanýn açýldýðý bereketli
zaman dilimleridir. Hepinizin kandilini
tebrik ederim.
1- Tirimizi C.4.S-55 2- Ýnþirâh, 94/7,8
NOT: 19/07/2007 PERÞEMBE AKÞAM
NAMAZINI MÜTEAKÝP SÝNAN PAÞ
CAMÝÝNDE KANDÝL PROÐRAMI
ÝCRA EDÝLECEKTÝR. CÜMLE
MÜMÝNLER DAVETLÝDÝR
Neden yaz mevsiminde daha çok ekmek üretilirdi diye soulursa, cevabý da bu mevsimde köylerin çoðunda düðünler olurdu. Düðün yapan
köyün muhtarý aracýlýðýyla, 3-4 gün önce fýrýna baþvururdu, 300-400
ekmek ýsmarlardý, aynýca alacaðý günü de belli ettirirdi. Fýrýndan aranýlan
ekmek sayýsý istenilen günde gönderilirdi. Kýþ yýl çaðýnda neden daha az
ekmeðin sayýsý olurdu? Çünkü birçok köylerde köy halký kendileri ekmek
yoðururlardý ve evlerindeki sýcak sobalarýnda yoðurulan ekmekleri
piþirirlerdi.
Üretilen ekmeklerin sayýsýný: Prizren’in, Suvareka’nýn, Rahovça’nýn,
Dragaþ’ýn, Has Nayesi’nin, Reçana’nýn etraftaki tüm köylere götürülürdü
ve oralarda satýlýrdý. Bu fýrýnda Zýrza’yla bir arada 450 iþçi çalýþýrdý.
Zýrza’daki fabrikanýn müdürü olan Ýsmet Bakali idi ve onun yönetiminde
iþçilerin aylýk kazancý o zamanki yaklaþýk 1000 Alman markýna ya da
bugün 500 avroya denk gelirdi. Bu müdür iþçilerin hakkýný asla yemezdi,
çok kere 13’üncü aylýðý bile iþçilere verirdi. Bu ekmek fabrikasý da
özelleþtirildi. Zýrza fabrikasý ayrý satýldý, Prizrenin ekmek üreten fabrikasý
ise iki bölümden satýldý.
- Birinci bölüm ekmek üreten fabrika 1 milyon 200 bin avro satýlmýþtýr.
- Ýkinci bölüm ayný arazide olan büyük bir benzin pompasý 1 milyon
100 bin avro deðerinde satýlmýþtýr.
Sýrbistan’dan, Hýrvatistan’dan ve Bosna’dan fýrýncýlarýn Prizren’e
gelmeleriyle ve onlarýn Prizren’de çok sayýda özel fýrýnlarýn açýlmasýyla,
Prizren’in ekmek fabrikasýnda ekmeðin üretim sayýsý da azalmýþtýr.
Fabrikada üretilen ekmeklerin kalitesi eskisi gibi aynýdýr. Halkýmýz hala
bu fabrikada üretilen ekmeklere ‘hüçümet ekmegi” der.
Zahit VOLKAN
Ölümünün yedinci gününde, eþim,
babamýz, kardeþimiz, amcaoðlumuz
Merhum
TAHÝR
VIRMÝÇA’yý
VEHÝBE (GÜRCEHALO) CÝN
ANA
anýyoruz.
Vefatý tüm aile üyelerimizde büyük
üzüntü yarattý. Aradan yedi gün geçmesine raðmen
içimizdeki özlemi ve hatýralarý hala hayatta gibi capcanlý.
Konuþtuðumuz her kelimemizde onu yanýmýzda hissediyoruz.
Ona olan sevgilerimizi dile getirerek onu anarak yaþýyoruz.
Þimdiye kadar olduðu gibi þimdiden sonra da kalbimizin en
deðerlisi olarak kalmaya devam edecektir.
Seni hiçbir zaman unutmayacaðýz.
Ruhun þad, mekânýn cennet olsun.
VIRMÝÇA AÝLESÝ
Tam bir yýl sensiz
Acýyanlar; Firdes, Nedret, Minire, Zeynel, Ýbrahim
Balkan
9
Bulgaristan Baþbakaný
kabineyi deðiþtiriyor
Perþembe, 19 Temmuz 2007
aþbakan Sergey Staniþev, üçlü
iktidar koalisyonu üyeleriyle
yaptýðý sonrasýnda 13
Temmuz Cuma günü kabinede sýnýrlý
bir deðiþikliðe gideceðini duyurdu.
Ulusal Meclis’in Bütçe Komisyonu
baþkaný Peter Dimitrov ekonomi ve
enerji bakanlýðý görevinde Rumen
Ovcharov’un yerini alacak.
Ovcharov, yolsuzluk skandalýna
karýþmasý üzerine geçen ay istifa
etmiþti. Miglena Tacheva ise Georgi Petkanov’un yerine savunma bakaný
görevini üstlenecek. Petkanov, görevde geçirdiði altý yýl sonrasýnda saðlýk
nedenlerinden ötürü istifa etmiþti. Parlamentonun deðiþiklikleri Çarþamba
günü onaylamasý bekleniyor. Son 30 gün içinde istifa eden çok sayýda
bakan yardýmcýsýnýn yerleri Meclis oylamasý sonrasýnda doldurulacak.
ERHAN
TÜRBEDAR
B
Del Ponte’den iþbirliði
çaðrýsý
mahkemesi baþsavcýsý Carla del Ponte 13 Temmuz Cuma
günü Brijuni’de düzenlenen bölgesel bir toplantýda yaptýðý
konuþmada, savaþ suçu davalarýnýn görülmesinin önünde geri kalan bütün engellerin kaldýrýlmasý için mahkemeler arasýnda daha fazla iþbirliði yapýlmasý
yönünde çaðrýda bulundu.
Toplantýya Bosna-Hersek,
Hýrvatistan ve Sýrbistan’dan
savaþ suçu savcýlarý katýldý.
Del Ponte’nin sözcüsü Olga
Kavran’a göre, katýlýmcýlarýn
tümü de cezalandýrýlmamýþ
hiçbir suç kalmamasý gerektiði
ve bölge yargý makamlarýnýn
Lahey mahkemesinin kapanmasý yönündeki planlar
dahilinde bekleyen davalarla
ilgili daha fazla sorumluluk
üstlenmek zorunda kalacaklarý
konusunda anlaþtýlar. Kavran, Lahey savcýlarýnýn mahkemede yargýlanmayý bekleyen zanlý Hýrvat Generali Ante Gotovina’nýn herhangi bir þekilde þartlý tahliyesine karþý olduklarýný da kaydetti. Konu, del Ponte’nin
Hýrvatistan Baþbakaný Ivo Sanader ve Cumhurbaþkaný Stipe Mesiç ile
Cuma günü yaptýðý ayrý bir görüþmede de ele alýndý.
BM
Bulgar saðlýkçýlarýn
hayatlarý satýn
alýnabilir
IV bulaþan 438 çocuðun ailelerinin tazminat konusunda Libya
hükümetiyle anlaþmaya varmalarýyla, beþ Bulgar hemþire ve
Bulgar vatandaþlýðý verilen bir Filistinli doktorun serbest býrakýlmasýnýn önü potansiyel
olarak açýlmýþ oldu. Altý
saðlýk görevlisi, yerel bir
mahkemenin çocuklara
kasýtlý olarak hastalýk
bulaþtýrdýklarý yönünde
karar vermesi sonrasýnda
idam cezasýna çarptýrýlmýþtý. Libya Yüksek Mahkemesi cezalarý
geçen hafta onayladý.
Resmi olmayan haberlere
göre, aileler çocuk baþýna
aþaðý yukarý 1 milyon dolar olmak üzere 400 milyon dolarýn üzerinde bir
tazminat paketini kabul ettiler. Ailelerin avukatlarýndan biri, yeni anlaþmayla saðlýk çalýþanlarýnýn idam edilmelerini artýk talep etmeyerek Libya
Yüksek Yargý Konseyi’nin cezalarý deðiþ tokuþ etmesine olanak saðlayacaklarýný söyledi. Bu yapýldýðýnda, saðlýk çalýþanlarý mevcut ikili iade
anlaþmasý uyarýnca Bulgaristan’a gönderilecek.
H
Ankara
Mektubu
E-posta:[email protected]
Türkiye’deki Siyasi
Partilerin Balkanlar’a Bakýþý
urtta barýþ, dünyada barýþ ilkesi
çerçevesinde hem batýsýnda hem de
doðusunda kararlý bir barýþ
ortamýnýn saðlanmasý için çaba harcayan
Türkiye, Türk-Yunan sorunlarý karþýsýnda
zaman zaman yaþanan hareketlilikler dýþýnda, Balkan coðrafyasýnda yer alan bütün
ülkelerle dostane iliþkiler sürdürüyor.
Yunanistan dýþýndaki Balkan ülkeleriyle
çözüm bekleyen açýk sorunlarý bulunmazken, Türkiye’nin dýþ politika alanýnda,
dünyanýn diðer bölgeleriyle ilgili ciddi
tehdit ve fýrsat algýlamalarý vardýr. Bu yüzden, Türkiye’deki siyasi partilerin
Balkanlar’a özel önem sarf etmeleri beklenemez. Nitekim, 22 Temmuz 2007 tarihli
meclis seçimleri için hazýrlanan seçim
beyannamelerinde, Balkanlarla ilgili
ifadelerin, ayrýntý ile çözüm önerileri içermeyen genel ifadeler olduðu anlaþýlýyor.
Türk siyasi partilerinin seçim beyannamelerinde Balkanlar hakkýnda geçen cümlelerin önemli bir özelliði, Türkiye’nin bu
bölgeye yönelik resmi politikasýnýn temel
parametrelerinden en az birine dayanýyor
olmasýdýr. Nitekim, Türkiye’de iktidara kim
gelirse gelsin, ülkenin Balkan politikasýnýn
ayný kalacaðý söylenebilir.
Türkiye’nin Balkan politikasýnýn temel
parametrelerini, tarih, coðrafya ve insan faktörleri oluþturuyort. Tarih faktörü,
Türkiye’nin Balkan ülkeleriyle olan ortak
tarih deneyimidir. Bu deneyim ise baþlý
baþýna Türkiye’yi, bütün bölge ülkeleriyle
iyi iliþkiler geliþtirmeye teþvik ediyor.
Seçim beyannamelerinde Türkiye’ye
“bölgesel güç” gözüyle bakan Adalet ve
Kalkýnma Partisi (AK Parti), Milliyetçi
Hareket Partisi (MHP) ve Demokrat
Parti’nin (DP), Balkanlar’ý Türkiye’nin bir
etki alaný olarak algýladýklarý söylenebilir.
Etki alanýnýn geliþtirilmesi için ise, AK Parti
Balkan ülkeleriyle ekonomik, kültürel ve
siyasi iliþkilerin ilerletilmesini öneriyor,
MHP bölgesel iþbirliðine ve ortak ekonomik
projelere önem atfediyor, DP ise Balkanlar
dahil, komþu ülkelerle ekonomik iliþkilerin
geliþtirilmesinin altýný çiziyor. Türkiye için
“Bölgesel güç” kavramýný kullanmayan
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ise, Balkan
ülkeleriyle karþýlýklý güven ve saygýya dayalý iliþkiler sürdüreceðini belirterek, bu
ülkelerle karþýlýklý menfaat gözeten ortak
iþbirliði projeleri geliþtireceðini vaat ediyor.
Tarih faktörünün bir uzantýsý olarak,
günümüzde Balkan dillerinde önemli miktarda Türkçe kelimeler hâlâ kullanýlýyor ve
Osmanlýnýn en güzel mimari eselerinin çoðu
Balkan þehirlerini süslüyor. AK Parti’nin
seçim beyannamesinden, bu siyasi partinin
Balkanlar’daki Türk tarih ve kültür
mirasýnýn korunmasýný arzuladýðý da
anlaþýlýyor.
Coðrafya faktörü açýsýndan deðerlendirildiðinde, Balkanlar Türkiye’nin
Avrupa’ya açýlan bir köprüsü olduðu
ortadadýr. Bu yüzden, bölgedeki bütün
Y
geliþmeler Türkiye’yi de yakýndan
ilgilendiriyor. MHP seçim beyannamesinde
bunu açýk belirtmektedir. Bunun dýþýnda,
tarihin de gösterdiði gibi, Balkanlar bazý
koþullarda Türkiye’ye bir savunma kalkanýný teþkil edebiliyor. Neticede,
Balkanlar’daki gerilimin düþürülmesi ve
barýþ ortamýnýn kalýcý kýlýnmasý, Türkiye’nin
bölgedeki temel çýkarýdýr. AK Parti bunu
“Türkiye çevresinde güvenlik ve refah
halkasý oluþturmak istemektedir” yönündeki
ifadede belirtiyor. Benzer ifade, Türkiye’nin
etrafýnda “istikrar ve güvenlik kuþaðýnýn”
oluþturulmasýndan bahseden MHP’nin seçim
beyannamesinde de yer alýyor.
Türkiye’nin Balkan politikasýna yönelik
insan faktörü, bölgede yaþayan Türkler ve
akraba topluluklar ile ilgilidir. Resmi verilere göre, günümüzde Balkanlar’da 1 milyon 100 bin civarýnda Türk yaþamaktadýr.
Ancak, bölgede yaþayan Türklerin liderlerinin ileri sürdüðü rakamlar dikkate
alýndýðý zaman, Balkanlar’daki Türklerin
sayýsý yaklaþýk iki milyonu bulmaktadýr.
Türkler dýþýnda, Balkanlar’da, Türkler ile
ayný tarihi, kültürü ve benzer kaderi paylaþan azýmsanmayacak sayýda diðer
Müslüman topluluklar da yaþamaktadýr.
Resmi rakamlara göre günümüzde
Balkanlar’daki toplam Müslüman nüfusun
sayýsý yaklaþýk 8 milyon 250 bin (bölgenin
toplam nüfusunun yüzde 12’si) civarýndadýr.
Türk insanýnýn Balkanlarla mevcut olan
aile ve duygusal baðlarý, kriz dönemlerinde
bölgedeki soydaþlarýn ve diðer akraba topluluklarýn acýlarýyla özdeþleþmekte, Türk
siyasi partilerinin ise Balkanlar’daki bazý
geliþmelere karþý daha duyarlý olmalarýný
saðlamaktadýr. Bir tek MHP, genel anlamda
Türkiye dýþýndaki Türk ve akraba topluluklarla ilgileneceðini açýk olarak belirtiyor,
Türk dünyasýna dýþ politikasýnda önemli bir
yer ayýracaðýný söylüyor. AK Parti
Balkanlar’daki insan faktörüyle ilgili açýk
ifadelere yer vermemiþ ise de, bölgedeki
Türk tarih ve kültür mirasýnýn korunmasýný
arzuladýðýný belirttiði ifadede, soydaþ ve
akraba topluluklarý da kastettiði söylenebilir.
Çünkü, Türk kültürünü bütün canlýlýðýyla
hayatta tutan, Osmanlý Devleti’nin bölgedeki en önemli mirasý olan Balkan Türkleri ve
diðer akraba topluluklarýdýr.
Genel bir deðerlendirme yapmak
gerekirse, 22 Temmuz 2007 tarihli seçimlerin ardýndan Türkiye’de iþbaþýna hangi
hükümet gelirse gelsin, görev süresi içinde
Balkan devletleriyle güven tazelemeyi hedefleyen ekonomik, siyasi ve askeri nitelikli
anlaþmalar yapacak. Diðer taraftan, Batý
Balkan ülkelerinin Avrupa Birliði (AB) ile
gelecekteki iliþkileri, bölgeyi Türkiye
açýsýndan daha önemli kýlacak. Türkiye ve
Batý Balkan ülkeleri, farklý yollar üzerinden
olsa dahi, AB üyeliðine doðru birlikte adým
atýyor. Ýþte bu sebeplerden dolayý
Türkiye’nin Balkan ülkeleriyle iliþkilerini
daha yüksek seviyeye çýkarmasý bekleniyor.
Dünya
eyaz Saray, yeni Irak stratejisini belirlemek için Eylül ayýnda Irak’taki
Amerikan güçlerinin komutaný David
Petreaus’un hazýrlayacaðý raporu bekliyor.
Ancak Amerika’da artýk en büyük savaþ
destekçileri bile bu rapordan umudunu kesmiþ
durumda. ABD Senatosu’na Irak’tan çekilme
yasa tasarýsý da ulaþtý. Planlar askerlerin nasýl
çekileceði üzerine yapýlýyor. Newsweek dergisine göre Genelkurmay Baþkaný Peter Pace kurmaylarýna 150 bine yakýn askeri Irak’tan çýkarma
B
planlarý üzerinde çalýþma emrini verdi. Bu planlardan en hýzlýsý 9 ay içinde bölgeyi terk etmeyi
öngörüyor. En yavaþ çekilme süresi ise 2 yýl.
Uzmanlar çekilme planýnýn akýllýca yapýlmamasý
durumunda en az þimdiki kadar büyük bir kâbusla karþýlaþýlacaðýný belirtiyor. Önceki hafta ABD
Baþkaný Bush’a “Eve dönüþ zamaný” adlý
baþyazýyla çekilme çaðrýsý yapan New York
Times uzmanlara alternatifleri sordu. Buna göre
Amerika’nýn Türkiye üzerinden çekilmek dýþýnda seçeneði yok gibi... Güneyde Þii milisler
Kuveyt’ten,
batýda
Sünni
direniþçiler
S.Arabistan’dan Irak’ý terk etmenin yolunu kapatýyor. ABD askerleri bu ülkelere ulaþabilmek
için çetin operasyonlar düzenlemek zorunda.
Geriye tek alternatif kalýyor: Türkiye. Çoðu
Baðdat çevresinde konuþlanan askerlerin Kürt
bölgesine, oradan da Türkiye’ye gelmesi planlanýyor. New York Times’ýn baþyazýsýnda, Irak
Savaþý’nýn baþýnda ABD ile tezkere krizi
yaþayan Türkiye’ye, “Bu kez hava ve deniz
limanlarýný açmanýz yararýnýza” çaðrýsý
yapýlmýþtý.
Kuzey
Kutbu’nda
18
dakika
yüzdü
Ý
merikan yönetimi, Küba’daki
Guantanamo üssünden 16
tutukluyu serbest býraktý.
Serbest býrakýlan 16 Suudi Arabistan
vatandaþý, ülkelerine iade edildi.
Suudi Arabistan Ýçiþleri Bakanlýðý,
Amerikan hükümetinin Guantanamo
üssünde tuttuðu vatandaþlarýndan
16’sýný serbest býraktýðýný açýkladý.
Bakanlýk, üste kalan 53 Suudi
Arabistan vatandaþýnýn da serbest
býrakýlmasýna çalýþýldýðýný bildirdi.
Üs’te daha önce 3 Suudi Arabistanlý
tutuklu ölmüþ, Amerikan yönetimi, bu
kiþilerin intihar ettiðini öne sürmüþtü.
Amerikan yönetimi, 11 Eylül
saldýrýlarýndan sonra Afganistan ve
Pakistan’da baþlattýðý “terörle
A
aponya,
son 10
yýlýn en
büyük
depremini
yaþadý. 6, 8
büyüklüðündeki depremde
ölenlerin
sayýsýný, Japon
televizyonu 5
olarak duyurdu. Bir nükleer santralde yangýna yolaçan depremde 500 kiþi de yaralandý.
Depremin merkez üssünün, Japonya’nýn kuzeybatýsýndaki
Niigata bölgesi sahili olduðu bildirildi. 20 saniye süren sarsýntý,
baþkent Tokyo’dan da hissedildi. Depremde 300 kadar ahþap ev
yýkýldý, yol ve köprülerde çatlaklar meydana geldi, yüksekliði
yarým metreye varan küçük tsunamiler yaþandý, bir nükleer
santralde yangýn çýktý. Santralin deprem sýrasýnda otomatik
olarak kendini kapattýðý, radyasyon sýzýntýsý olmadýðý bildirildi.
Japon televizyonu, depremde 5 yaþlýnýn öldüðünü duyurdu.
Haber, polis kaynaklarý tarafýndan doðrulanmadý. Ajanslar,
depremde ölü sayýsýný üç olarak vermiþti. Evleri hasar gören iki
bin kadar kiþi de tahliye edildi. Deprem sýrasýnda tavaný yýkýlan
binalar arasýnda, bir turnuvanýn yapýldýðý spor salonu da
bulunuyor. 200 kiþinin bulunduðu salonda, sadece bir kiþi hafif
yaralandý. Demiryolunda duran bir tren de sarsýntý sýrasýnda raydan çýkarak devrildi, yaralanan olmadý, tren seferleri ertelendi.
Japonya’da 1995 yýlýnda meydana gelen Kobe depreminde altý
bin 500 kiþi hayatýný kaybetmiþti.
J
K.Kore Nükleer
Reaktör Kapattý
ngiliz Lewis Gordon Pugh (37) adlý bir
kaþif ve yüzücü, küresel ýsýnma ve
buzullarýn erimesine karþý dikkat çekmek
amacýyla Kuzey Kutbu’nda yüzdü. Ýngiliz
kaþif ve yüzücü Pugh yayýmladýðý bildiride,
eksi 1.8 derece sýcaklýktaki sularda bir kilometre yüzdüðünü, bu mesafeyi 18 dakika 50
saniyede katettiðini belirtti. Pugh bildirisinde,
bu eyleminin dünya liderlerini iklim deðiþikliklerini dikkate almaya iteceðini ümit ettiðini
kaydederek, liderlerin önümüzdeki yýllarda
Guantanoma’dan
16 Tutuklu Serbest
10
Japonya’da Deprem:
5 Ölü, 500 Yaralý
Perþembe, 19 Temmuz 2007
alacaklarý kararlarýn dünyanýn biyolojik
çeþitliliðini ortaya koyacaðýný belirtti. Pugh,
‘’Benim çocuklarým ve onlarýn çocuklarýnýn,
kutup ayýlarýnýn hala yaþadýklarýný bilmelerini
istiyorum’’ dedi. Pugh, bu eyleminin ‘’hem
zafer, hem de trajedi’’ olduðunu vurgulayarak,
‘’son derece zor þartlarda yüzebildiði için zafer
olduðunu, ancak bunun Kuzey Kutbu’nda
mümkün olabilmesinin ise trajedi olduðunu,
bunun küresel ýsýnma yüzünden gerçekleþebildiðine’’ dikkat çekti.
mücadele” operasyonlarýnda ele
geçirdiði 800 kiþiyi Guantanamo’ya
götürmüþtü. Halen kampta bulunan
350 kadar tutuklu, uluslararasý
kamuoyunun tepkisine raðmen,
mahkemeye çýkarýlmýyor.
Ýsrail Baskýnlarýný
Azaltacak
srail, Batý Þeria’da Filistinlilere
yönelik baskýnlarý azaltma kararý
aldý.
Ýsrail güvenlik yetkilileri, kararýn
Filistin Devlet Baþkaný Mahmud
Abbas’a destek amacý taþýdýðýný açýkladý. Ýsrail askerleri, Batý Þeria’da
hemen her gece, baskýnlar düzenleyerek Filistinlileri gözaltýna alýyor.
Geçen hafta yürürlüðe giren yeni
uygulamaya göre, her operasyon
Ý
luslararasý Atom Enerjisi Kurumu (UAEK), Kuzey
Kore’nin, bir nükleer reaktörünü kapattýðýný doðruladý. UAEK müfettiþleri, Kuzey Kore’de Sovyetler
Birliði döneminden kalan Yongbyon santralindeki reaktörün kapatýldýðýný teyid etti. Güney Kore de santralin kapatýlmasý karþýlýðýnda daha önce söz verdiði 6 bin 200 tonluk petrol yardýmýný Kuzey Kore’ye iletti, 7.5 ton petrol
yardýmýný daha yola çýkardý. UAEK müfettiþleri,
Yongbyon’daki dört nükleer tesiste daha incelemelerde
bulunacak, kapatýldýklarý yolundaki açýklamalarýn doðruluðunu denetleyecek. UAEK, kapatýlan tesislere kamera
yerleþtirerek, tekrar açýlýp açýlmadýklarýný da denetim altýnda tutacak.
U
öncesi Ýsrail komuta merkezinden
onay alýnacak ve bu tür operasyonlarýn sayýsý azaltýlacak. Söz konusu
uygulama, Ýsrail’in cezaevlerinde tuttuðu 200 El-Fetih üyesinin, silah
býrakma karþýlýðýnda serbest kalmasýna yönelik anlaþmanýn ardýndan
baþlatýldý. Böylece Ýsrail ordusunun,
Ýslami Cihat ile Hamas’a yönelik
operasyonlar üzerinde yoðunlaþacaðý
belirtiliyor. Ýsrail, Batý Þeria’daki ElFetih yanlýsý güvenlik güçlerine
Ürdün’den silah sevkiyatý yapýlmasýný
da kabul etti.
Kiliseye Taciz Ýçin
Rekor Ceza
merika Birleþik Devletleri’nin
Los Angeles kentindeki Roma
Katolik Baþpiskoposluðu’ndan
A
Dünya Turu
cinsel taciz davacýlarýna rekor tazminat ödeyecek. Baþpiskoposluk, papazlarýn karýþtýðý cinsel taciz suçlamalarýyla ilgili olarak 500 davacýya
660 milyon dolar tazminat ödemeyi
kabul etti. Davacýlarýn avukatý, Los
Angeles’taki Roma Katolik
Baþpiskoposluðuyla tazminat
konusunda uzlaþmaya varýldýðýný ve
Baþpiskoposluðun davacýlara toplam
660 milyon dolar ödemeyi kabul
ettiðini bildirdi. Davacýlarýn her birine
1 milyon 300 bin dolarýn üzerinde
tazminat ödenmesini öngören anlaþmanýn, hakim tarafýndan onaylanmasý
gerekiyor. Söz konusu anlaþmanýn
onaylanmasý halinde, davacýlara,
Amerika Birleþik Devletleri’nde cinsel
taciz skandalýnýn ortaya çýktýðý 2002
yýlýndan bu yana en yüksek miktarda
tazminat ödenecek.
11
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Türkiye
Ýþte PKK’ya silah satan o
ülkeler!
enelkurmay, PKK’ya silah satan ülkeleri tespit
etmek için harekete geçti. Ýþte bölücü örgüte
silah sattýðý tespit edilen ülkeler. Kuzey Irak’ta
PKK’nýn Kandil Daðý’ndaki kampýna ABD askerlerince
silah taþýndýðý iddialarýnýn ardýndan Genelkurmay
Baþkanlýðý ele geçirilen teröristlerin silah kaynaklarýný
belirlemek için çalýþmalarýný sürdürüyor. Askeri yetkililer, ele geçirilen silahlarýn bir kýsmýna ait bilgilerin ya
silah üreticileri ya da kaçakçýlar tarafýndan özellikle
silindiðini söylediler. Yakalanan silahlardan menþei tam
olarak belirlenenlerin önceki yýllarda elde edilen
sonuçlarla da benzerlik gösterdiðini kaydeden askeri
yetkililer þunlarý söyledi: “Hafif silahlarýn çoðunluðunun baþta Rusya olmak üzere eski doðu bloðu ülkeleri
ve Çin menþeli olduðu belirlendi. Bir kýsým silahlar ise
Almanya, Ýtalya, Ýngiltere, Ýspanya, ABD gibi ülkeler
tarafýndan üretildikten sonra, doðrudan veya dolaylý
yollarla terör örgütlerine aktarýlýyor. Arazide yeri tespit
edilen ve emniyet gerekçesiyle yerinde imha edilen
mayýnlardan büyük çoðunluðununun ise Ýtalyan menþeili olduðu anlaþýlýyor.”
G
Göç yasasý ýrkçý deðil
l m a n y a
Cumhurbaþkaný Horst
Köhler, Cumhurbaþkaný Ahmet Necdet Sezer’in de
BM Ýnsan Haklarý Sözleþmesi
ile baðdaþmadýðýna dikkat çektiði, tartýþmalý Göç Yasasý’ný
imzalayacaðý sinyali verdi.
Köhler, Alman ZDF kanalýnda
yayýnlanan “Yaz Söyleþisi”nde, baþta Türk çatý örgütleri olmak üzere aralarýnda
muhalefet ve hükümet partili
bazý politikacýlarýn, tasarýnýn
ayrýmcýlýk içerdiði görüþüne katýlmadýðýný söyledi. Köhler, Almanya hükümetine Göç
Yasasý nedeniyle ýrkçýlýk suçlamasýnda bulunulmasýna da karþý çýktý. Alman Cumhurbaþkaný
“Bize dönük ýrkçýlýk iddialarý var. Buna çok þaþýyorum, hayret ediyorum” dedi. Köhler’in
bu sözleri Berlin’deki siyasi gözlemciler tarafýndan Göç Yasa Tasarýsý’ný imzalayacaðýnýn
bir sinyali olarak deðerlendirildi. Köhler, “Tasarý önüme gelir gelmez titiz bir biçimde
inceleyeceðim. Burada ölçü Anayasa’dýr” diye konuþtu.
A
Atalay’dan Kömür Yardýmý
Açýklamasý
evlet Bakaný Beþir Atalay, kömür
destek programýnýn seçime yönelik bir faaliyet olduðu yönündeki
eleþtirilerin gerçeði yansýtmadýðýný, bu
faaliyetin 5 yýldýr düzenli olarak devam
ettiðini belirtti. Beþir Atalay, “5 yýldýr
yürüttüðümüz programý bu yýl seçim
olduðu için kesemezdik.” diye konuþtu.
Beþir Atalay her yýl yaklaþýk 1.4 milyon
ton kömürün atýl durumdaki ocaklardan
çýkarýlarak Türkiye’nin her köþesine
ulaþtýrýldýðýný ifade etti. Atalay þunlarý
söyledi: “Þu eleþtirilerden dolayý
doðrusu üzülüyoruz, iþte seçim ortamýnda sanki vatandaþa seçim öncesi böyle bir kömür
desteði yapýlýyor gibi asla böyle deðil, bu 5 yýldýr yürütülen bir programdýr, Nisan ayýndan
Ekim ayýnýn sonuna kadar bu çalýþma devam eder, ülkemizin biraz daha kýþý erken gelen bölgelerine öncelik verilir, bu sene seçim olduðu için biz bu programý kesemezdik, 5 yýldýr uyguladýðýmýz programý devam ettiriyoruz.” Beþir Atalay kömür daðýtýmýnýn bir belediye faaliyeti
olmadýðýný ve hazine tarafýndan finanse edildiðini vurguladý.
D
Kim demiþ Almanlara
‘Irkçýdýr’ diye...
tarihi enayiliðimiz ah, bir türlü aklýmýz
baþýmýza gelmez. Oysa geçen hafta ne kadar
þendik “Merkel Teyze”miz gittiði bir yerde
“ekmek için döner” yemiþ beðenmiþ, belki de eve paket göndertmiþtir.
Hep böyle olur, adam Ýstanbul’a gelir; yedirir, içiririz,
ayrýlýrken “Ah güzel Ýstanbul!” diye bir nutuk atar, “Ah raký,
ah kavun, ah peynir!”der, bir de “þiþ kebabý” övdü mü,
sanýrýz ki artýk o adam bizim baþ dostumuz...
AH
***
ARADAN bir zaman geçer, aaa o da ne?
Adam zehir zemberek, Ermeni soykýrýmý, Güneydoðu da
insan haklarý, Ege denizi, Kýbrýs iþgali, say sayabildiðin
kadar...
Yahu bu adamý Ýstanbul’da ne güzel aðýrlamýþtýk, raký, þiþ
kebabý, kavun, peynir yedirmiþ, Boðaz’da ziyafet çekmiþtik,
ne oldu buna?
***
ONA olan bir þey yok, sen enayiliðine doyma!
Adamýn bin yýllýk Haçlý kafasýný nasýl deðiþtireceksin?
Hem niye deðiþtirsin? Çýkarý bunda...
***
“TANTE Merkel”in “ekmek içi döneri” de ayný hikâye...
Döneri pek beðenir ama, arkadan “Göç Yasasý”ný da
geçiriverir.
Nedir bu yasa?
Biliyorsunuz, çeþitli nedenlerle Alman vatandaþlýðýna geçmiþ
Türkler var...
Diyelim, bunlardan “Ahmet oðlumuz” Türkiye’den “Fatma
kýzýmýz”a gönlünü kaptýrdý, kýzý alýp Almanya’ya getirecek...
Kolay mý?
“Fatma”nýn, Ahmet’le evlendikten sonra Almanya’ya
gelebilmesi için “dil sýnavý”na girmesi gerekecek, yani
Yozgatlý, Çorumlu, Trabzonlu, Þýrnaklý, Urfalý Fatma
Almanca biliyorsa, kocasýnýn yanýna gelebilir.
***
PEKÝ, ya Ahmet oðlumuz, Japonla, Hintliyle, Ýsrailli ile
evlenirse? “Yengemiz”e Almanya’nýn bütün kapýlarý açýk,
Almanca tek kelime bilmese bile...
***
BÝR baþka örnek...
Bir Alman Türkiye’ye gezmeye geldi, Fatma kýzla tanýþtý,
aldý Almanya’ya getirdi. Fatma kýzýn Almanca bilip
bilmemesi önemli deðil, yeter ki kocasý Türk olmasýn...
***
MADEM devletler arasýnda mütekabiliyet vardýr, o halde
benzer bir kanunu Türkiye de çýkarsýn, Alman gelinler
Türkçeden sýnava sokulsun...
Mümkün mü?
Dünyayý yýkarlar baþýmýza, ne insan haklarý kalýr, ne evrensel
beyanname, ne Avrupa uyum yasalarý...
***
ADAM ne diyor?
“En iyi Türk ölü Türktür!” diyor.
Yok, yok, yok tarih kitaplarý yanlýþ yazýyor.
Irkçý Hitler’in Almanlarla bir ilgisi yoktur.
Hem kim demiþ “Almanlar ýrkçýdýr!” diye...
(Hasan Pulur’un yazýsý Milliyet’ten alýnmýþtýr)
Kültür
Perþembe, 19 Temmuz 2007
12
Gelenek ve Göreneklerimiz
Tefrika (11)
Bahar Tören ve Geleneklerinden - HIDIR NEBÝ -2
smanlý döneminin ilk ve geliþme
dönemlerinde Osmanlý akýncýlarý
olarak da gösterilen romlarýn
katýlmýþ olduklarý savaþlar esnasýnda
göstermiþ olduklarý yiðitlik ve vermiþ
olduklarý çok sayýda þehitler nedeniyle, o
O
zamanda akýncý baþýndan veya Osmanlý
Devleti tarafýndan bir sancaðýn hediye
edildiði ve savaþlara bu sancakla katýlmalarý saðlanmýþtýr diye rivayet edilmektedir. Bugün Terzi mahalle semtindeki Rom
mahallesinde faal gösteren Rufai Tarikatý
þeyhi, Þeyh Nevruz’un her yýl kutladýklarý
Hýdýr nebi törenleriyle ilgili vermiþ
malumatlarýn içeriðinde yer alan bu bilgilerin devamýnda þunlar da denilmektedir:
Uzun zaman geçmesine raðmen bu sanacak
gün bugün halkýmýz tarafýndan kutsal bir
sembol olarak korunmaktadýr ve bütün yýl
saklý olurken her yýl 22 veya 23 Mayýsta
Hýdýr Nebi denilen gününde çýkarýlarak
Rom halkýnýn mevcudiyetini belirtme
anlamýnda yapýlan törende dalgalandýrýlmaktadýr.
Rom halký 22 Mayýsýn sabah saatlerinde
Lez Baba Türbesine kalabalýk bir þekilde
giderler ve o günü ve geceyi Lez köyünde
yani Lez baba türbesi etrafýnda buraya
gelen diðer Müslümanlarla birlikte kalarak
o günü muhtelif þenliklerle bir bahar bayramý olarak kutlarlar.
O günde Lez Baba türbesi etrafýnda Hýdýr
Nebi günü þerefine büyük þenlikler düzenlenir. Pilavlar piþirilir, kuzu veya koyun
kýzartýlýr, ateþ üzerinden gelenek halini
almýþ atlamalar yapýlýr.. Ömer Baba türbesine adak için girilir ve asýrlardan beri
korutulan ve kutsal bilinen yeþil sancak
türbedeki Ömer Baba sandukasý üzerine
serilir. O gün bazý kiþiler Lez köyünden
yaya olarak 2-3 saat uzaklýkta bulunan
Cerman Kuyusuna giderler ve onun da
etrafýnda oyunlar, þarký ve diðer þenlikler
yaparak adaklarýný kuyu civarýndaki Kesik
Baþ türbesinde yaptýktan sonra muratlarý
olmalarý için kuyuya taþ atar, muratlarýn ve
adaklarýnýn kabullenmesi için de kuyudan
kuþlarýn çýkmasýný bekler ve kuyudan kuþ
çýkarsa, adaðýn yerine geldiðine inanýr.
Lez Baba Türbesinde bütün gece
hiç uyumaksýzýn þenlikler yapýlýr, Þarký
türküler, maniler ve diðer oyunlar oynanýlýr,
çeþitli yemekler yenilir. Ertesi gün sancak
türbeden çýkarýlýr kafile bir araya gelince
geri dönmeye baþlarlar. Sancaðý taþýyan
kafile baþýna geçer ve onu
diðerleri takip eder. Dönüþ
esnasýnda müzik hiç durmaz
ve bütün yolculuk þenliklere
geçer. Herkes þarký söyler,
oyunlar oynar ve gülüp
eðlenir. Kafile Prizren’e gelir
ve Rom mahallesine kadar bu
þenlikler devam eder. Bu þenlikler Rom mahallesinde gece
yarýsýna kadar sürer ve ondan
sonra Sancak törenle kalýplanarak özel bohçaya atýlýr.
Korunacaðý evin sahibine yani
bayraktara teslim edilir ve
böylelikle Hýdýr Nebi töreni
akþamýn bu geç saatlerinde
sona erer. Hýdýr Nebi gününde
genelde küçükbaþ havyalar da
kurban olarak kesilir, Lez köyünden dönerken Toçila çeþmesinden geçilir ve bu
çeþmeden de su alýnýr ve bütün Rom
mahallesi sakinlerine daðýtýlýr.
1999 Kosova olaylarýndan sonra Romlar
tarafýndan Hýdýr Nebi bahar bayramý hala
kutlandýðýný beyan ederken, eskisi gibi Lez
Baba türbesinde deðil sadece Rom
mahallesinde kutlandýðýný da söylemek
gerekir. 22 Mayýsta yine sabahýn erken
saatlerinde Sancak çýkarýlarak büyük törenlerle mahallenin çeþitli sokaklarýndan geçirilerek Lez köyünden dönmüþ gibi benzeri
yapýlmaktadýr ve önceleri gibi bütün gün ve
gece deðil sadece o günde birkaç saat süren
törenle kutlanmaktadýr. Bugünde de
gelenek halini almýþ bütün adet ve gelenekler yapýlmaktadýr, fakat daha sýnýrlý bir
biçimde. Tören bittikten sonra Sancak yine
kalýplanarak ertesi yýla kadar korunmaktadýr.
Prizren halký da Hýdýr Nebi bahar
bayramý için önceden hazýrlýklar yaparlar.
Evler temizlenir, çeþitli yemekler piþirilir.
23 Mayýsta yukarýda belirttiðimiz gibi,
Prizren halkýnýn büyük bir çoðunluðu Lez
köyündeki Ömer Baba türbesine gider ve
orada kendi adaklarýný kurban kesmekle,
türbe içinde mum yakmakla, para ve eþya
vermekle, dua ve Lez Baba kabri üzerinde
yaslanma ile diðer adaklarýný yaparlar.
Gelenler türbe etrafýnda yapýlan muhtelif
eðlencelerde þarký, türkü ve müzik
eþliðinde Prizren oyunlarýný oynarlar.
Akþamleyin yine büyük þenliklerle ve
bütün yol boyunca þarký ve türkülerle
Prizren’e dönerler.
Naksali yaný sýra Prizren halkýnýn büyük bir
bölümü Hýdýrlezin ikinci haftasýnýn Salý
gününde ki bugün 15 Mayýsa rastlamaktadýr, Prizren’den 8 Km. uzaklýkta bulunan
Naþeç köyünün yakýlýðýndaki Grajdanik
denilen yerde bulunan Suzi yerine gider.
Orada da Hýdýr Nebi
þerefine büyük þenlikler düzenlerler.
Suzi’nin “Delikli
Taþý”, Suzi Türbesi,
Suzi Çeþmesi ve
Kurban Taþý etrafýnda
insanlar büyük eðlence
tertip ederler. Ýnsanlar
gruplar halinde
zamanýnda Suzi deðirmenin bulunduðu açýklýk yerde veya çeþme
ve delikli taþ yanýndaki
boþ yerlerde öbek öbek
oturur, yemekler
piþirir, þarký türkü
söylerler. Adaklar
mum yakmakla, kurban kesmekle ve dualar
okumakla gerçekleþir. Bu adaklarý daha
fazla çocuðu olmayan yeni evliler, evlenme
çaðýna gelmiþ ve bahtýnýn açýlmasýný
bekleyen kýzlar, Suzi Türbesinde çeþitli
dileklerde bulunarak yaparlar. En önemlisi
ise Delikli Taþtan geçmenin düzenlenmesidir. Efsaneye göre bu taþtan üç defa geçen
kiþinin kötü ruhlardan arýndýðý, günah
iþleyenlerin ise delikli taþ içinde sýkýþýk
kalacaðýna inanýlmaktadýr. Ona giren
kolaylýkla çýkarsa, muradýna ermiþ sayýlýr,
aksine sýkýþýk kalýrsa muradýna ermez olur.
Suzi mekânlarýný bakan türbedar, adak için
gelen kimselere sýrma tastan Suzi
Çeþmesinin suyunu içirir. Bu suyun þifalý
ve insanlara umut verici olduðuna inanýlýr.
Suzi vakýfnamesinde Grajdanik denilen bu
yer Suzi’ye, Yavuz Sultan Selim tarafýndan
1512-1520 tarihli “Temlik name” ile bir
Çiftlik olarak, Prizren’de bulunan mescid
ile dershanenin idaresi için vakf edildiði
tefhim edilmektedir. Geçmiþten günümüze
kadar kalan bu çiftlik Prizren halkýnda
“Suzi’nin yeri veya çiftliði” olarak malumdur. Bu yerde ayný zamanda: Suzi’nin
Prizren’den getirdiði su kanalý veya halkta
bilinen “Suzi Deresi”, sol tarafta “Suzi
Çeþmesi” onun üzerinde “Delikli Taþ” ve
Kurban Taþý” bulunmaktadýr. Derenin sað
tarafýnda ise “Suzi Türbesi” denilen bir
maðara ve zamanýnda dere üzerinde “Suzi
Deðirmeni bulunmaktaydý. .
Prizren ve yöre halký uzun yýllardan beri bir
gelenek olarak bu yerde her yýl sadece iki
gün olmak üzere, iki bahar bayramýný kutlamaktadýrlar. Her yýl 15 Mayýsta yöre halký
buraya gelip baharýn geldiðini büyük þenliklerle kutlamaktadýrlar. Aynýca 2
Aðustosta “Ali Günü”nü de törenli bir þekilde kutlanmaktadýr. Geçmiþ yýllarda bu
kutlamalar büyük bir çoðunluk ve kalabalýkla gerçekleþirken, bugüne dek devam
eden bu kutlamalar artýk çok az sayýda
gelen kiþilerle gerçekleþmektedir.
Zamanýnda buraya sadece bu belli günlerde
deðil hafta sonunda da piknik için çoðu kiþi
ve ailelerin geldiði malumdur.
“Hýdýr Nebi” ve “Ali Günü” olarak belli
edilmiþ bu günlerde buraya gelen aileler
veya kiþiler, burada bütün gün kalýrlar,
adaklarýný-nezirlerini, mum yakmakla, para
ve eþya vermekle, kurban kesmekle yerine
getirirler. Burada gün boyunca yer içer,
akþamleyin evlerine dönerler. Burada adak
edenler okunan duadan sonra özel bir sýrma
tasýyla “Sozi Çeþmesi” suyundan da su
içerler ve tas
içinde yazýlan
duayý okurlar o
günde bu tas
Suzi Çeþmesi
yanýnda durmaktadýr. O
RAÝF VIRMÝÇA
günde bu çeþmeden içen suyun þifalý olduðuna inanýlmaktadýr.
Suzi Çeþmesi, çok basit bir çeþmedir ve her
zaman suyu boldur. Yaz günlerinde buralardan geçen köy sakinlerine ve çobanlara
temiz ve soðuk suyuyla hizmet vermektedir. Çeþmenin dere taþlarýndan yapýlan
duvar halinde bir ana gövdesi vardýr.
Gövdenin üst kýsmý yerle hem yüzey olup,
zeminden 100 cm yüksekliktedir ve tek
muslukludur. Kurnasý yoktur. Kenarlarýnda
iki büyük taþ bulunmaktadýr. Çeþme, dere
kýyýsýndan dört metre uzaklýktadýr.
Suzi Çeþmesinin hemen üstünde yer alan
“Kutsal Delikli Taþ” halk arasýnda
“Sozi’nin Taþý” olarak da malumdur.
Delikli Taþ yanýnda mumlarýn yakýldýðýný
ve kurbanlarýn kesildiði görülmektedir.
Delikli Taþ aslýnda kare biçiminde bir
yarýktan ibarettir. Bir tarafý daha dar, diðer
tarafý daha geniþtir. Bu delik ise kaya içinde
kendiliðinden oluþturulmuþ bir boþluktur.
Bu yerin diðer kutsal yerlerinin gibi beyaz
kireç ile badanalandýðýna tanýk oluyoruz.
Kutsal “Delikli Taþ”ýn tam karþýsýnda, yani
Suzi deresinin sað kýyýsýnda ve halkta,
“Sozi Baba Türbesi” denilen bir maðara
vardýr. Ziyaret esnasýnda burada erimiþ
mumlarýn yakýldýðýný görüyoruz. Bu yerin
de beyaz kireç ile badanalandýðý görülmektedir. Türbeye Suzi Deresi üzerinde yapýlan
basit ahþap köprüden geçilir. Bu yarýklýk 56 metre yükseklikte olmakla alt kýsmýn 50
cm, üst kýsýmlarýnýn da 60-70 cm
geniþliðinde olduðu görülmektedir.
Sozi Baba Türbesi için iþittiðimiz efsanede,
“bu taþýn ya da daðýn, Hz. Ali tarafýndan
yarýldýðý bildirilmektedir. Burayý zamanýnda
Hz. Ali düþmanlardan kaçarken, kýlýcýyla
yarmýþ ve içine girip saklanmýþtýr” diye
rivayet edilmektedir. Biz bu rivayeti
Cerman Kuyusi Efsanesi belgeselinde
ayrýntýlarýyla bildirdiðimizden dolayý burada bir daha anmaya hacet görmüyoruz.
Bu yerden biraz daha uzaklýkta 1980 yýllarýna kadar küçük bir deðirmenin de var
olduðunu ve halka hizmet verdiði vakýfnameden malumdur. Halkta “Sozi’nin
Deðirmeni” olarak bilinen deðirmenden, bu
yerde bugün sadece kimi taþ kalýntýlarý
kaldýðý görülmektedir. Grajdanik’te
Suzi’nin vakfý olarak bilinen Suzi Deresi de
yer almaktadýr. Yaz aylarýnda az ve temiz
suyuyla anýlan derenin kýþ aylarýnda karlarýn erimesiyle kimi zaman coþtuðu da
vurgulanmaktadýr. Ocak ayýnda yapmýþ
olduðumuz ziyaret esnasýnda derenin büyük
olduðu nedeniyle karþý tarafa köprüden
geçtik. Bu derenin iki büyük bayýrýn
vadisinden geçtiðini, zamanýnda Suzi’nin
Prizren’de yaptýrmýþ olduðu su kanalýndan
meydana geldiði malumdur.
13
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Kültür
ÝZLENÝMLER
ÝSKENDER MUZBEG
Bir Þiirli Selam Ýstanbul’dan Burgazada’dan
ize bir þiirli selam yollamak
istiyorum Ýstanbul’dan,
Burgazada’dan.
Ýstanbul… Her geliþimde giderek
artan yeþiline, denizine, surlarýna, tarihi anýtlarýna yeniden hayran kaldýðým
Ýstanbul…Baþkentlerin baþkenti,
kültürlerin baþkenti Ýstanbul.
Bugünlerde, bir yandan her zamandan
daha çok Mevlana kokan, diðer yandan da her zamandan daha büyük bir
hýzla milletvekili seçimlerine giden,
seçimlere giderken kýzýþan, yine de
gelene geçene mütevazý bir biçimde
baðrýný açan, tek sözle anlatýlmasý zor
Ýstanbul. Þairin “Bu bir þehri Sitanbul
ki” dizesi bu koþuyu, kýzýþmayý,
cömertliði, alçakgönüllülüðü ve
anlatýlamazlýðý en iyi bir biçimde dile
getirmektedir.
Bugünlerde ben Ýstanbul’dayken
Türkiye’nin kimi yayýnlarýnda Rumeli
insanýna, dolayýsýyla Rumeli Türk’üne,
Türkiye sýnýrlarý dýþýnda kalanlara,
Balkan Türkleri - Batý Trakya Türkleri,
Rodoplar, Kosova diye daha yakýn bir
ilginin gösterildiðini görebildim. Bunu
özellikle TRT yayýnlarýnda “Gurur
veren Türkler”, “Gönül Baðý” gibi
S
programlarda görmek mümkün.
Örneðin, beþ altý gün önce Mehmet
Özbek bir müzik yayýnýnda “Þimdi
Prizren’den, Agim Gürses’ten
derlediðim bir türküyü okuyacaðým”
diyerek “Bir evler yaptýrdým be
Ramizem” türküsünü okudu; 14
Temmuz 2007’de yayýnlanan “Gönül
Baðý” programýnda da, yine Mehmet
Özbek’in derlediði “Kýzým Be Kýzým,
Naciye Kýzým” türküsü Türk Dünyasý
Müzik Topluluðu tarafýndan söylendi.
Doðruyu söylemek gerekirse, buna
sevindim, duygulandým çünkü bizim
öteden beri istediðimiz buydu, yarýn
da istediðimiz bu olacaktýr –
Türkiye’nin çeþitli kurum ve kuruluþlarýnýn bize daha büyük bir önem
vermesi, bizim ezelden arzu ettiðimiz
bir þeydir. Bu bizim hem bireysel hem
de toplumsal varlýðýmýzýn güzel yarýnlarý için çok gereklidir. Çünkü biz bir
bütünüz.
Böyle düþünce ve duygular
eþliðinde not defterime yazdýklarýmý
aþaðýda sizinle paylaþmak istiyorum.
Bir Þiirli Selam Ýstanbul’dan
Burgazada’dan
Ben duygulardan kaçacaðým bugün
Ve duygulara sýðýnacaðým,
Þiire…
Gerçeklerden kaçmayacaðým
Gerçeküstücülük neyime
Akýlcýlýk
Simgecilik…
Þu anda duyduklarýmýn tümü
Bir ney sesinin gizli enginlerine
koþuyor
Ney sesiyle coþuyorum
Gülhane’nin g’si coþuyor
Ýstanbul’un i’si…
Dalga dalga yayýlýyor ney sesi
Sahilyolu’ndan
Tepelere doðru,
Yeþile, umuda…
Geçmiþ yüzyýllarýn kaybolan
anýlarýndan koparak
Bir deðer daha katýyor
birlikteliðimize
Beraber yaþanan anlara,
Yine de ben
Duygulardan kaçacaðým bugün
Gerçeklerden kaçmayacaðým
Þu “bir göz açýp yummuþ gibi”
ömürde
Yeni bir sayfa açacaðým
Can yeniden nasýl katýlýrsa cana
Öyle bir yeni sayfa açacaðým
Tarlada buðdaya
Uðurböceðine dalda
Denizde allý pullu mercana
Sen de biliyorsun,
Ömür direðim, bütünümün yarýsý.
Adalardan bir ses gel diyor bize
Adalara kanat açacaðým
Yeni bir kapý düþlerimdeDuygulardan kaçacaðým
Yanýp söneceðim
Sönüp yanacaðým hayallerimde.
Biliyorum sen derdimden anlarsýn
Ve bilirsin ki
Ve eminsin ki
Anka Kuþu’nun tüylerindeki küller
gibi
yeniden yanmaya hazýr
Ve yakamozlar gibi denizde
Duygularýmýn korunda sen varsýn
Yollarýmda sen, ve sen, ve sen
parýldarsýn.
Not. Bu bir þiir mi yoksa daðýnýklýk
mýdýr, bilinmez. Bu þiir yarýda kaldý
þimdi. Gecenin gelmesiyle yarýda
kalan gündüzler gibi; sel nedeniyle
yarýda kalan beraberlikler gibi yarýda
kaldý. Bu þiiri bitirmek için aradan
nice yýllarýn geçmesi gerekecek.
Bir Þiirli Selam Ýstanbul’dan
Burgazada’dan demiþtim yazýmýn
baþýnda. Burgazada’dan size gelecek
hafta seslenmeye çalýþacaðým.
Dürüstlüðün, barýþýn ve baþarýnýn simgesi:
Kurmay Albay Kahraman Güneþ
Albay Güneþ’e “Süleyman Brina Balkanlar Türk Kültürü Hizmet Ödülü” Verildi.
eçtiðimiz yýl verilen ödülü
yoðun iþ temposu nedeniyle
Kosova’ya gelip alamayan
Güneþ, ailesiyle birlikte bu sefer geldiði
Kosova’da, ödülü merhum Süleyman
Brina’nýn eþi öðretmenimiz Meseret
Brina Haný-mýn elinden aldý.
Süleyman Brina Balkanlar Türk
Kültürü Hizmet Ödülü Seçici Kurulu
Baþkaný Zeynel Beksaç, Kahraman
Güneþ’e ödülün KTTGK Komutaný
görevini yaparken baþarýlý çalýþmalarý
ve her yanlý desteði için verildiðini
söyledi.
Albay Kahraman Güneþ’in biyo-
G
grafisinden notlarla devam edilen
törende, “Doðru Yol” Derneði Baþkaný
Ýrfan Þekerci de yaptýðý konuþmasýnda
ödülün 11 yýldýr daðýtýldýðýný hatýrlattý.
KDTP Genel Baþkaný Mahir Yaðcýlar
ise yaptýðý konuþmasýnda, Kosova için
2001 yýlýnýn önemli bir yýl olduðunu,
Kahraman Güneþ’in de bu yýllar arasýnda Kosova’ya büyük katkýsýnýn geçtiðini
belirtti. Yaðcýlar; o dönemki çalýþmalarý
“Þanlý Türk ordusunun en güzel örneklerinden biridir” dedi.
Baþkim Çabrat, Kurmay Albay
Kahraman Güneþ’in san-atçýlara verdiði
öneme iþaret etti ve yayýnlanan kita-
plarýndan birer örnek
hediye etti.
“Esnaf” Ýþadamlarý ve
Es-naflar Derneði Baþkaný
Cemil Luma, Süleyman
Brina’nýn kiþiliðinden söz
etti ve yokluðunun hala
bugünlerde bile arandýðýný
söyledi. Luma, 2001 yýllarýnda
KTTGKK’nýn
Drenica Bölgesi’ndeki sünnet törenlerinin iki toplum
arasýnda
dostluðun
pekiþtirilmesinin önemine de iþaret etti
ve o sünnet törenlerinin bugün de ayný
þekilde devam ettiðini dile gettirdi.
Yeni Dönem KTM Sahibi Mehmet
Bütüç de kendi konuþmasýnda, Kurmay
Albay Kahraman Güneþ’in kiþiliði
hakkýnda konuþurken, “Komu-tanýmýz
tek taraflý yorum, tek taraflý karar hiçbir
zaman almamýþtýr. Her sorun hakkýnda
her iki tarafý dinledikten sonra, çözüm
kararý alýrdý. Baþarýlý olmasýnýn nedenlerinden biri de bundan kaynaklanmaktadýr. Kendi dürüstlüðüyle, barýþseverliðiyle sadece Kosova Türk-lerinde
deðil, diðer topluluklarda da taht kurdu”
dedi.
Albay Kahraman Güneþ ise, çok
sevdiði Kosova’yý ailesine tanýtmak için
Kosova’ya gel-diðini söyledi. Görevini
tamamladýktan 4 yýl sonra ödüle layýk
olmanýn gururunu yaþadýðýný söyleyen
Kahraman Güneþ, o dönemde verilen
imkanlarla
Kosovalýlara
hizmet
edildiðini ve bu konuda diðer ülkelerin
silahlý kuvvetlerine kýyasýn son derece
baþarýlý olunduðunu belirtti. Baþarýlarýn
kiþisel deðil ekip iþi sonucu geldiðini
hatýrlatan Güneþ, ödülü o dönem
Kosova’da görev yapmýþ Türk Silahlý
Kuvvetleri Mensuplarý adýna da aldýðýný
vurguladý.
Ödül törenine katýlan tüm konuklarla
ayrý ayrý ilgilenerek, Alhambra Restoran
sahibi Süleyman Brina’nýn en yakýn
dostlarýndan olan Sülo Abi’ye kahve
ziyaretine katýldýlar.
Gençlik
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Kendinize
Sormanýz
Gereken
Hayati
21 Mart - 20 Nisan
endinizi hayatýn akýþýna býrakmak ve bulunduðunuz
yolun doðru olup olmadýðýný düþünmemek kolay, ancak
asýl önemli olan bu yolda ilerlerken zaman zaman
durup yön kontrolü yapmaktýr. Zararýn neresinden dönerseniz kâr, bunu unutmayýn. Tavsiyemiz her þey yolunda gibi gözükse de, ara sýra durup yaptýklarýnýzýn geleceðiniz için
en uygun seçenek olup olmadýðýný etmeniz. Ýþte kendinize sormanýz
gereken 4 önemli soru...
K
1. Gerçek Arkadaþlarýnýz Kimler?
Arkadaþ olarak gördüðünüz bazý kiþilerin sizi geriye
doðru çekmekten baþka bir iþle uðraþmadýklarýný göreceksiniz. Onun için gerçekten sizi düþünen kiþilerle
arkadaþ olmalýsýnýz. Baþarýlarýnýzla sevinen, üzüntülerinizi yürekten paylaþan insanlarla çevrilmelisiniz. Sizi
kontrol altýna almaya çalýþan, sizi kýskanan veya çok alýngan insanlar, kendi sorunlarýný size yansýtarak (sizinkileri
dinlemeden) size olumsuz enerji verirler. Bu tür insanlarla
vaktinizi harcamaya deðmez.
Eðer bun insanlarý kesin olarak hayatýnýzdan silemezseniz, en azýndan araya mesafe koymayý deneyin.
Telefonlarýna ara ara cevap verin, e-postalarýna gecikmeli
cevap gönderin. Onlarý gördüðünüzde sevinmek yerine mesafeli ve
resmi bir davranýþ sergileyin, sorularýna kýsa ve net cevaplar verin. Bu
þekilde davranýrsanýz, açýk açýk tartýþmadan onlara mesajýnýzý vermeyi
baþarýrsýnýz.
2. Sinirlerinizi Bozan Þeyler Neler?
Bazý günlerde moraliniz bozuk, kýrýlgan ve sinirlisiniz ve bunu fark
etmek kolay oluyor. Peki bunun sebebi ne? Sinirliliðinizin kaynaðýný
bulmak için gece gibi, kafanýzýn karýþýk olmadýðý, rahat ve sakin
olduðunuz bir zamaný seçin. Sizi yiyip bitiren olayý tespit ettikten
sonra ne yapacaðýnýza dair bir karara varýn. Bir arkadaþýnýzla mý
tartýþacaksýnýz? Ýþinize mi son vereceksiniz? Sonra da yapacaðýnýz
hareketlerin olaðan sonuçlarýný düþünün. Eðer sonuçlara katlanamazsanýz, baþka bir çözüm yolu düþünün. Kendinize birçok alternatif
tanýyýn. Sonuçlarla barýþýk olduðunuzda, iþte o yol doðru çözümdür.
Hayat denen dikenli yolun baþýnda mutlu mesut
ilerleyen bir insan mýsýnýz, yoksa hep engellere mi
takýlýyorsunuz? Bu sorunun cevabýný
bulabilmek için aþaðýdaki sorularý kendinize
sormalýsýnýz.
21 Mayýs - 21 Haziran
22 Haziran - 22 Temmuz
Yeni maddi imkanlar ortaya çýkabilir veya
emeklerinizin ya da bir emeðinizin
karþýlýðýný alabilirsiniz. Bulunduðunuz ve
yaþadýðýnýz ortamdan uzak kalmamaya
çalýþýn.
Dönemsel maddi sýkýntýlar yaþayabilirsiniz.
Harcamalarda ölçüyü aþmamanýz gerekiyor.
Alýþveriþlerde dengeli ve kararlý davranýn.
Ýhmal ettiðiniz dostlarýnýzý aramaya gayret
edin.
21 Aralýk - 19 Ocak
Ýhtiyaçlarýnýzý karþýlamak için
yapacaðýnýz harcamalarda aþýrýya kaçmamalýsýnýz. Elinizden geldiðince yeni bir
þeyler almamaya özen göstermelisiniz.
20 Ocak - 18 Þubat
Onlarý ihmal etmeyin
korkunç ateþ yaðmuru altýnda arkadaþýna
ulaþtý. Onu sýrtýna aldý ve koþa koþa
döndü. Birlikte siperin içine yuvarlandýlar.
Teðmen, kanlar içindeki askeri muayene
etti. Sonra onu sipere taþýyan arkadaþýna
döndü: - Sana deðmez, hayatýný tehlikeye
atmana deðmez, demiþtim. Bu zaten
ölmüþ.
- Deðdi teðmenim, dedi asker. - Nasýl
deðdi? dedi teðmen. Bu adam ölmüþ görmüyor musun?.
- Gene de deðdi komutaným. Çünkü yanýna ulaþtýðýmda henüz saðdý. Onun son
sözlerini duymak, dünyaya bedeldi benim
Nuh peygamber tufandan sonra hayvanlarý ile Aðrý daðý
eteklerinde yaþamaya baþlar. Karýnlarýný doyurmak için
civarda dolaþan hayvanlardan keçinin bir gün olaðanüstü
neþeli döndüðünü görür. Bu günlerce devam edince Nuh
peygamber keçinin peþinden giderek bu durumun keçinin
yediði bir meyveden kaynaklandýðýný keþfeder. Kendisi de
bu meyveyi tadar ve hayatý pespembe gösteren üzüm
suyunun müptelasý olur. Nuh peygamberi mutlu gören þeytan onun neþesini kýskanarak alevli nefesi ile asmalarý
Hangi saðlýk sorununuz ön planda ise
veya kronik bir sorununuz varsa ona
dikkat edin. Bunlar yoksa soðuk algýnlýklarýna, alerjilere veya küçük kazalara
karþý dikkatli olun.
zaman geçirmek, beraber yaþamak veya evlenmekle ilgili
düþünceleriniz uyuyor mu? Eðer yukarýdaki sorulara cevabýnýz “Evet”
deðilse, ondan vazgeçseniz iyi olur. Kimse kolay olacaðýný söylemiyor 23 Temmuz - 22 Aðustos
ama ideal bir çift oluþturup oluþturmadýðýnýzý ne kadar
Sevdiðiniz kimseye karþý beslediðiniz
çabuk anlarsanýz, ikiniz için de o kadar iyi.
duygularý ortaya çýkartýn. Birisi ardýnýzdan
iþler çeviriyor. Sizin ilerlemenizi istemeyen,
4. Kendi Kendinizi Engelliyor musunuz?
sizde gözü olan ve duygusal iliþkilerinizi
Kendinize ait bir eve sahip olmak, kariyerinizin yönünü
kýskanan biri var.
23 Aðustos - 22 Eylül
deðiþtirmek veya sporla uðraþmaya baþlamak sizi daha
mutlu edecekse, bunlarý yapmak için henüz harekete
Sosyal yöndeki hýrslarýnýz bu dönem öne
geçmediyseniz, büyük ihtimalle yanlýþ yapma korkusu
çýkacaktýr. Bu hýrslarýnýzý kontrol etmyaþýyorsunuz. Hedefinize ulaþmak için adým adým uygulayenizde yarar var. Çünkü elinizdeki kozlarý
acaðýnýz bir plan seçin. Hedefinize ulaþtýran yolu ufak
kullanabilir ya da yanlýþ bir zamanlama ile
adýmlarla bölerseniz, hedefiniz daha yakýn görünecek,
gereksiz yere riske girebilirsiniz.
23 Eylül - 22 Ekim
küçük hedeflere tek tek ulaþarak özgüven kazanacaksýnýz.
Hedefinize ulaþmak için zaman zaman fedakarlýklar yapAile iliþkilerinizde bazý terslikler geliþebilir.
mak zorunda kalacaksýnýz. Kafanýzýn karýþmamasý için
Büyüklerinizle ilgili bir þikayetiniz olmayahedefinize ulaþmak için nelerden vazgeçmeniz gerektiðini not edin ve caktýr. Ancak varsa kardeþleriniz ya da
bunlarý gerçekten vazgeçip geçmediðinize karar verin. Ödediðiniz
yakýn akrabalarýnýzla ilgili bazý sorunlar
bedelin sizin için fazla yüksek olmadýðýndan emin olun. Her ne için
yaþayabilirsiniz.
23 Ekim - 21 Kasým
uðraþýyorsunuz, onu gerçekten istediðinize kesin karar verin. Gerçek
Karþýt cins iliþkilerinde engelleyici etkiler
baþarý, istediðinize tek baþýnýza ulaþmaktýr.
altýnda olacaksýnýz. Olaylarýn gerçek
nedenlerini iyice araþtýrýn, anlayýn ve hatta
çözüm yollarýný öngörün. Her þeyden önce
22 Kasým - 20 Aralýk samimi ve açýk olun.
Partnerinizle iyi anlaþsanýz da, ruh eþiniz o olmayabilir. Birbiriniz için
yaratýlýp yaratýlmadýðýnýzý nasýl mý anlayacaksýnýz? Ona ve kendinize
doðruyu söyleyerek. Ýkiniz de ortak sorunlarý çözmeye hazýr mýsýnýz,
yoksa onlarý görmezden gelmeyi mi tercih ediyorsunuz? Birlikte
Garip Bir Efsane
21 Nisan - 20 Mayýs
Kendinizi hem fiziksel hem düþünsel olarak
son derece dinamik hissedeceksiniz.
Cinsiyetiniz ne olursa olsun üzerinizde
otoritesi olan biri sizi yönlendirebilir.
3. Birlikte Olduðunuz Kiþi Sizin Ýçin Ýdeal Mi?
Savaþýn en kanlý günlerinden biriydi.
Asker, en iyi arkadaþýnýn az ileride kanlar
içinde yere düþtüðünü gördü. Ýnsanýn
baþýný bir saniye bile siperin üzerinde
tutamayacaðý ateþ yaðmuru altýndaydýlar.
Asker teðmene koþtu ve: Teðmenim, fýrlayýp arkadaþýmý alýp gelebilir miyim?
dedi. Delirdin mi? der gibi baktý teðmen...
Gitmeye deðer mi?. Arkadaþýn delik deþik
olmuþ... Büyük olasýlýkla ölmüþtür bile.
Kendi hayatýný da tehlikeye atma sakýn. Asker ýsrar etti ve teðmen “Peki” dedi.
“Git o zaman.”
Ýnanýlmasý güç bir mucize. Asker o
Maddi yönden biraz zorlanýyorsunuz.
Fakat hýrsýnýz bu zorlu devreyi atlatmanýza yardýmcý olacaktýr. Kendi
baþýnýza yapacaðýnýz bir þey bir dostunuzla aranýzý bozabilir.
Uzun bir yolculuk görünüyor. Ýþlerinizi halletmeye gayret gösterin. Bu yolculuk
sýrasýnda geride býraktýðýnýz ve
önemsemediðiniz bir arkadaþýnýzýn kýymetini daha iyi anlayacaksýnýz.
Soru
14
için. Ve arkadaþýnýn son sözlerini
hýçkýrarak tekrarladý: “Geleceðini biliyordum!. demiþti arkadaþý...”
Geleceðini biliyordum!..
Kalbimizde “Arkadaþlýk” adýnda bir
mucize var. Nasýl olduðunu veya nasýl
baþladýðýný anlamazsýnýz. Ama bu özel
armaðaný bilirsiniz ve arkadaþlýðýn
Allah’ýn en büyük armaðaný olduðunu
anlarsýnýz. Gerçekten de arkadaþlar çok
nadide mücevherlerdir. Sizi gülümsetip
baþarmanýz için cesaret verirler. Sizi dinlerler ve kalplerini size açmak isterler.
Arkadaþlarýnýzý ihmal etmeyin. Gelin
bugün arkadaþlarýnýza onlarla ne kadar
ilgilendiðinizi gösterin.
kurutur. Nuh peygamber üzüntüsünden yataklara
düþünce, þeytan insafa gelip bu meyveyi yeniden canlandýrmak için ne yapýlmasý gerektiðini söyler. Eðer
meyvenin kökü açýlýr ve 7 hayvanýn kaný ile sulanýrsa
asma canlanacaktýr. Aslan, kaplan, köpek, ayý, horoz, saksaðan ve tilkiden oluþan kurbanlar seçilip, asmanýn kökü
kanlarý ile sulanýr ve 1 yýl sonra bitki tekrar canlanýr;
yaprak ve meyve vermeye baþlar. Þarapla sarhoþ olan
insanlarýn davranýþlarý incelendiðinde bu 7 hayvan karakterini taþýyan tavýrlar görülür. Aslan gibi cesur, kaplan gibi
yýrtýcý, ayý gibi kuvvetli, köpek kadar kavgacý, horoz gibi
gürültücü, tilki gibi kurnaz, saksaðan gibi geveze olurlar...
Her konuda rakiplerinize üstünlük saðlayacak, size meydan okuyan kimselere ya da
olaylarýn üstüne korkusuzca, gözünü
budaktan sakýnmadan gideceksiniz.
19 Þubat - 20 Mart
Duvar yazýlarý
Virüsünü temizlemeyen diskini temizler.
***
DOS iþler Windows övünür.
***
Ak antivirüs karagün içindir.
***
Elime aldým salladým salladým tam fýþkýracaktý ki hemen aðzýma aldým, “Coca cola” hayatýn tadý...
***
Karanlýktý, gözleri parlýyordu eðildim bacaklarýný ayýrdým, memelerini avuçladým. Çok
zevk alýyordum... Çünkü hayatýmda ilk kez
inek saðýyordum.
***
Dün gece seni o kadar aradým ki, soðuk
vücuduma dokunmaný o kadar istedim ki,
yataða sensiz ve çýrýlçýplak girmek zorunda
kaldým! Neredeydin benim caným pijamalarým...
15
Güncel
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Türkçenin Kosova’sý
Mu Uygarlýðý ve Türkler
eçmiþ, günümüzden uzaklaþtýkça
üstü gizemli perde ve örtülerle
örtülen bir hâl alýr. Bulanýklýk
gitgide artar. Tarih dediðimiz þey çok
geniþtir. Ben de bir tarih meraklýsý olarak
bu tür konulara ilgiyle yaklaþagelmiþimdir. Oradan beslenmenin ve
tarihi bilmenin önemini hep ortaya
atmýþýmdýr. Zaten satýrlarýmda tarihe rastlamanýz büyük bir ihtimaldir; bilirsiniz.
Bu sefer de size tarihten söz edeceðim
ama bir farkla… Bu fark kabul edilebilirliði belirleyen bir fark. Tarih konularda
kabul ettiðim en büyük kýstas kaynaktýr,
bilimselliðin gereði olarak. Her konuya
kaynaklarýnýn durumuna bakarak yaklaþmaya çalýþýrým. Asýl kaynaða inilemeyen
iddialara karþý mesafeli olmamýn gerektiðini düþünürüm. Elbette bilim
“merak”tan doðar ve “merak”la beslenir.
Çünkü merak, görülemeyeni görmemizi
saðlar. Bilimsel araþtýrmalarýn kapýsýný
açar, gerisi kanýt peþinde koþmaya kalýr.
Birazdan bahsedeceðim konuda merak
unsuru oldukça önde. Çevremden ve
basýlý kaynaklardan duyduðum Mu uygarlýðýna biraz eðilmek istedim.
Okumalarýmda vardýðým bazý bilgileri
sunacaðým ama bu Mu uygarlýðý konusunun zor bir konu olduðu muhakkak. O
nedenle aþaðýdaki bilgilerin deðiþebilme
ihtimalinin olduðunu unutmayalým.
Batýk kýta Mu’nun araþtýrýlmasýyla
birlikte insanlýðýn tarihine daha farklý bir
gözle bakmak durumunda kalabiliyoruz.
Geçmiþte yaþamýþ olan uygarlýklarýn, bilinenden çok daha eski olduðunu ve bu
uygarlýklarýn; geliþmiþlik düzeyi, kullandýðý eþyalar gibi birtakým arkeolojik
bulgulardan çok daha önemli gizemli bilgilere sahip olduðunu görebilmekteyiz.
Üstünde yaþadýðýmýz Balkanlar ve
Anadolu topraklarý birçok uygarlýðýn
beþiði olmuþtur. Ayrýca, Anadolu’nun
güneydoðusundaki Mezopotamya bölgesinde kurulan Sümer, Babil, Asur gibi
önemli uygarlýklarla da sürekli bir etkileþim içinde bulunmuþtur. Ancak bilinen
tarihin biraz daha derinlerine inip baktýðýmýzda (özellikle Anadolu’da) bugüne
kadar pek dikkate alýnmamýþ batýk uygarlýklarla Anadolu arasýndaki baðlantý
oldukça dikkate deðerdir. Bilgilere göre
Doðu ve Batý uygarlýklarýnýn iki ana kay-
G
Hazýrlayan: Abdülhadi Taduþka
naðý vardýr. Bunlardan biri “Atlantis”
diðeri de “Mu Uygarlýðý”dýr. Batýk Mu
uygarlýðý konusunda elde mevcut belgelerin çok fazla biriktiði ve bu belgelere
dayanarak dünya insan tarihinin geçmiþi
yeniden yazýlsa, kuþkusuz pek çok þeyin
deðiþeceði dahi bazý araþtýrmacýlarca
söylenmektedir. Bu büyük kýtanýn varlýðýný kanýtlayan belgelere genel olarak
baktýðýmýzda þunlara rastlarýz: Hindistan,
Çin, Burma, Tibet ve Kamboçya’da bulunan çeþitli yazýlar, kitaplar; Naakal tabletleri, kitabeler ve efsaneler; Yukatan ve
Orta Amerika’da bulunan eski Maya
yazýtlarý, tabletler, semboller ve efsaneler;
Pasifik adalarýnda özellikle Tahiti,
Samoa, Tonga, Cook gibi adalarda bulunan arkeolojik kalýntýlar; Meksika ve
Mexico City yakýnlarýnda bulunan taþ
tabletler; Kuzey Amerika’da bulunan
ilkel Amerikalýlarýn yazýlarý ve kitabeleri;
eski Yunan filozoflarýnýn kitaplarý. Bu
belgelerden en önemlileri arkeologlarýn
da bilimsel belge olarak gördükleri
piþmiþ topraktan yapýlmýþ tabletlerdir. Bu
tabletlerdeki bilgilere göre; Mu
Uygarlýðý, Pasifik Okyanusu’nda var olan
on binlerce yýl önce yeþermiþ ve yaklaþýk
12.000 yýl önce çeþitli depremler ve
volkan patlamalarýyla birlikte sulara
gömülmüþ olan bir uygarlýktýr. Atlantis
kýtasýyla Mu kýtasý hemen hemen ayný
dönemde batmýþ olmasýna raðmen
Atlantis daha çok tanýnýr. Oysa bugünkü
bilimsel bulgularýn ýþýðýnda, Mu kýtasýnýn
Atlantis’ten çok daha yaþlý bir kýta
olduðunu, üzerinde yüz binlerce yýl pek
çok kültürün oluþtuðunu, bu kültürlerin
ana kýtadan Atlantis ve diðer bölgelere
yayýldýðýný ve dünya tarihinde en az
Atlantis kültürü kadar önemli bir yeri
olduðunu öðrenmiþ bulunmaktayýz. Mu
konusuyla Atatürk de ilgilenmiþ, o
dönemde birçok tarihçimizi bu konuda
araþtýrmalar yapmak için görevlendirmiþ
ve New York’tan getirttiði Churchward’ýn
eserlerini bölümlere ayýrtarak resmî ve
özel kurumlarýn 60 kadar çevirmenine
kýsa sürede tercüme ettirmiþti. Atatürk bu
çeviriler üzerinde önemle durup pek çok
not alarak bu konudaki çalýþmalarýný
sürdürdü. Ayrýca, o dönemdeki tarihçilerimizden Tahsin Mayatepek’in Mu uygarlýðý ile ilgili Meksika’da yapmýþ olduðu
Alpay
ÝÐCÝ
araþtýrmalarýnýn raporlarýný da incelemiþ
ve konudan çok etkilenmiþti. Atatürk,
özellikle insanýn yaratýlýþý, Mu’nun insanlýðýn anayurdu olduðu, ilk insanýn orada
yaratýldýðý, Mu’nun batýþ nedenleri, göçleri, kolonileri; Orta Asya, Uygurlar ve
Anadolu ile ilgili kýsýmlarýn altlarýný çizerek okumuþ ve notlar almýþtýr. Bu þekilde Atatürk, Türklerin kökenini araþtýrmaya yönelik daha pek çok çalýþmalar
yapmýþ, Türklerin Maya ve Ýnkalarla olan
benzerliklerini bulmuþtur. Atatürk’ün o
dönemde dilimize çevirttiði
J.Churchward’ýn kitaplarý bugün
Anýtkabir’de Atatürk’ün kitaplarýnýn
bulunduðu bölümdedir.
Mu Uygarlýðýný tanýmamýzý saðlayan
ilk araþtýrmacý, Ýngiliz Albay James
Churchward’dýr. J.Churchward Mu ile
ilgili ilk araþtýrmalarýna Hindistan’da
bulunduðu sýrada baþlamýþ ve elli yýlý
aþkýn bir zaman içerisinde tüm dünyayý
dolaþarak Mu ile ilgili pek çok belge elde
etmiþtir. Aslýnda pek çok kutsal kitapta ve
pek çok kültürün mitolojisinde Pasifik
Okyanusu’nda bir kýtanýn yer aldýðýna, bu
kýtanýn üzerinde on binlerce yýl hüküm
süren ileri bir uygarlýðýn yeþermiþ
olduðuna ve bu uygarlýðýn yozlaþarak yok
olduðuna dair atýflar yer almaktaydý.
Örneðin Hintlilerin Ramayana destanýnda, Maya kutsal metinlerinde ve Mýsýr’ýn
Ölüler Kitabý’nda kýsmen ya da açýkça
Mu uygarlýðýndan söz edildiði belirtilmektedir. Fakat Mu uygarlýðýný dinî ve
mitolojik kimliðinden sýyýrýp, konuyu bilimsel bir temele oturtan ilk kiþi
J.Churchward’dýr. Hindistan’da görevli
bulunduðu sýrada bir tapýnaða konuk olan
J.Churchward batýk Mu uygarlýðý hakkýnda ilk bilgilerini bu tapýnaktaki arþivlerden edinir. Naga-Maya dili denilen,
çeþitli þekillerden, sembollerden oluþan
çok eski ve ölü bir dilde yazýlmýþ olan bu
tabletler Mu kutsal metinlerinden kopya
edilmiþtir. Naga-Maya dili Hindistan’daki
arkaik Sanskritçe olarak bilinen en ilkel
Hint dilinden daha eskidir. J.Churchward
Naga-Maya dilini bilen baþrahipten bu
ölü dili 2 yýllýk bir çalýþma sonunda
öðrenir. Ve rahibin de yardýmýyla bu
tabletlerde yazýlanlarý çözer. Burada
yazýlanlara göre, bu yazýlar 15.000 yýl
önce yazýlmýþ olup Hindistan’a Mu’nun
Soldan Saða
1. Priþtine’deki Türk bayan þarkýcý
2. ABD’li aktör ... Marfi
3. Evet Almanca – Senegal National
Republic Army – Arsen
4. Dinar – Bayan Þarkýcý ... Sayan –
Alfabenin 23. ve 15. harfi
5. Ortodokslarda din resimlerine verilen isim – Tren, Tranway demir yolu
6. Ustalaþmak durumu, usta durumuna gelmek.
Yukarýdan Aþaðýya
1. Kosova Baþkaný Fatmir ...
2. Davranýþ, Tavýr, Naz – Kosova
araba plakasý
bilim rahipleri dedikleri “Naakaller”
tarafýndan getirilmiþ tabletlerdir.
J.Churchward bundan sonra Güney
Pasifik adalarýna, Orta Asya’ya, Mýsýr’a,
Sibirya’ya, Birmanya’ya, Avustralya’ya,
Orta Amerika gibi daha birçok yerlere
giderek Mu’nun varlýðýna iliþkin pek çok
kanýt elde eder. J.Churchward’dan baþka
Amerikalý bir jeolog-arkeolog olan
William Niven da 1921-1923 yýllarý
arasýnda yaptýðý Meksika kazýlarý sýrasýnda bulduðu 2600’ü aþkýn tabletlerde Mu
uygarlýðýnýn varlýðýna iliþkin geçerli
kanýtlar elde etmiþtir. Tabletleri inceleyen
Carneige Enstitüsü uzmanlarý bunlarýn
gerçek tabletler olduðunu ve þimdiye dek
bilinen hiçbir uygarlýða ait olmadýklarýný
açýklamýþtýr. Niven’in araþtýrmalarýný
duyan Churchward Meksika’ya gelerek
bu tabletleri inceler ve bunlarýn
Hindistan’da gördüðü tabletlerdeki NagaMaya diline çok benzeyen bir dilde
yazýlmýþ olduðunu görür. Bu tabletler
bugün Meksika Müzesi’nde bulunmaktadýr ve 12.000 yýl önce yazýldýðý
düþünülmektedir. Niven ve
Churchward’ýn bulduðu tabletler dýþýnda
Mu’ya iliþkin diðer bilimsel belgeler ise
þunlardýr:
- Yukatan’da hazýrlanmýþ eski bir
Maya kitabý olan “Troano El
Yazmasý”. Bugün British Museum’da
bulunmaktadýr.
- Troano el yazmasýyla ayný yaþta olan
bir baþka Maya kitabý “Cortesianus
Kodeksi”dir. Bugün Madrid Ulusal
Müze’de bulunmaktadýr.
- Paul Schlieman tarafýndan Tibet’te
bir Budist tapýnaðýnda bulunan “Lhasan
Belgesi”
- Yukatan’da Mu kýtasý anýsýna inþa
edilmiþ Uxmal Tapýnaðý’ndaki yazýtlar
yaklaþýk 12.000 yýllýktýr. Bu tapýnakta
“Geldiðimiz yer olan Batý ülkelerinin
anýsýný korumak için inþa edilmiþtir” diye
kabartma yazýlar bulunmaktaymýþr.
- Meksiko þehrinin 96 km güneybatýsýnda yer alan “Xochicalo Piramiti
Yazýtlarý”. Bu piramit üzerindeki kabartma yazýlara göre “Batý ülkelerinin
yýkýmýnýn anýsýna” inþa edilmiþtir.
-Dr. Niven’in Alaska’da bulduðu Mu
kýtasý sembolleriyle iþlenmiþ bir totempol.
-Platon’un “Timeus ve Critias” adlý
eserinde batýk kýtaya dair þu sözler geçer:
“Mu ülkesinde on halk vardý.”
Mu uygarlýðýnýn Türklere dair kýsmýna
da kýsmetse önümüzdeki yazýmda
deðineceðim. Çok eskiye ait bu bilgileri
kabul etmek çok da kolay olmamakla
beraber düþünmekte sakýnca yok.
3. Boþnakça siz – Arnavutça bugün
4. Ýridyum – Övme, Fransa’da bir
nehir
5. Ýpe serilen Çamaþýrý tutturmak için
kullanýlan yaylý kýskaç
6. Alkollü bir içki – Alfabenin ilk
harfi
7. Her tarafý su ile çevrilmiþ kara
parçasý – Radyo Þkodra
8. Arnavutça var – Süriye’nin
Baþkenti
9. Güney Avrupa’da bir ülke
Bulmacanýn çözümü
NO. 10
Türk, halk, asa, tablo, rt, kola, s, k,
lote, No, adamd, lev, nova, lama
Kadýn
Perþembe, 19 Temmuz 2007
16
Annelik becerisi
Peki ya iþ yaþamý?
Anne olduktan sonra yeniden iþ yaþamýna döndüklerinde
keder, sýkýntý, suçluluk hissi, kafa
karýþýklýðý ya da kimlik bunalýmýndan muzdarip olmayan anneler
parmakla sayýlacak kadar azdýr.
Annelik ve kariyeri ayný potada
eritmek isteyen kadýnlar çoðu zaman
çevrelerindeki insanlarýn kendilerine iliþkin
kaygýlarýyla yüzleþmek zorunda kalýrlar.
Sosyal açýdan baþarýlý, dengeli bir çocuk
büyütemeyen kadýnlarýn annelikte baþarýsýz
olduðu düþünülür.
En iyi anne
nnelik insan olmanýn getirdiði en fazla zahmet
gerektiren, çetin, zaman zaman yýldýrýcý ama en
derin doyuma ulaþtýran mesleklerden biri. Sizi yapýlandýran, dönüþtüren ve kendinize baþka bir açýdan görmenizi saðlayan annelik ayný zamanda baþkalarýnýn da size
farklý bir gözle bakmasýný beraberinde getiriyor. Peki hayatýnýzýn iþi için kendinizi hazýr hissediyor musunuz?
A
Her annede, anneliðe iliþkin yetilerin ve
deneyimlerin benzersiz bir bileþimine tanýk
oluruz. Kusursuz anne diye bir þey yoktur.
Anne olmayý öðrenme bitmeyen bir
süreçtir. Neyse ki, hangi duygularý hissetmeniz gerektiðini anlatan kitaplarý
devirmek zorunda kalmadan anne olmak
elinizde. Dahasý, anne olmanýn verdiði benzersiz duygu kelimelerle ifade edilemez. Anne
olmak iþte böyle bir þey, onu yaþamak da size kalmýþ!
Anne-Kýz iliþkileri
Ýnsanýn canýný en çok, en sevdikleri yakabiliyor. Üstelik
sevgi ne kadar yoðunsa o kadar...
Anne-kýz iliþkisi. Bir baðlýlýk ve baðýmlýlýk iliþkisi.
Baðýmlýlýðý büyüttükçe baðýmsýzlýðý yitiriþin öyküsü.
Bir anne doðuyor
Bir kadýn ilk kez çocuk doðurduðunda, ayný zamanda bir
anne de dünyaya getirmiþ oluyor. Aslýnda, kiþiliðinde de
köklü bir deðiþim meydana geliyor. Anne olmaya hazýrlanýrken baþka hiçbir þeye benzemeyen bir deneyime adým
atacaðýnýzý aklýnýzdan çýkarmayýn. Ne mutlu ki, bu fikre
alýþmanýz için önünüzde dokuz aylýk bir zaman var.
Tamamen size baðýmlý olan, küçük bir insan yavrusuyla
yüklü olduðunuzu bilmek kendinizi zifiri karanlýk sularda
bir dalgýç gibi hissetmenize yol açabilir. Dünyaya
geldiðinde onun bütün sorumluluðu da günün yirmi dört
saati sizin üzerinizde olacak. “Dünyaya yeni gelen” anne
olarak çevrenize çocuðunuzun gözleriyle bakmaya baþlayacaksýnýz. Ne yaparsanýz yapýn, aklýnýzdan geçen her
düþünce bir þekilde onunla ilgili olacak.
Ayrýlmak deðil ayrýþmak
Yaþam boyu sürecek bir uðraþ
Annelik bütün yaþamýnýz boyunca sürecek olan bir iliþkiyi
hayatýnýza sokar. Bu fikir gözünüzü korkutsa da, bir kadýnýn
anne olmasý, hayatta ne kadar derin bir dönüþüm yaratan
sonuçlarý olduðuna bakýlmaksýzýn, herkes tarafýndan normal
kabul edilmekte. Doðum yapmak insaný her açýdan büyük
bir doyuma ulaþtýran bir olay olsa da, anne olma gerçeði
çok sayýda kadýnda buna tam olarak hazýr olmadýklarý hissini uyandýrýr. Genç annelerin büyük çoðunluðu için en
korkunç olan yaný ise, aniden baþka bir insanýn yaþamýnýn
tüm sorumluluðunu üzerine almýþ olmanýn yarattýðý vicdan
azabý. Annelik için gereken özgüven bebeðinizin geliþip
sergilediðine kendi gözlerinizle þahit olunca yavaþ yavaþ
artacaktýr. Bu baþarý sizde sakin ve derin bir güven ve
çocuðunuza ihtiyaç duyduðu her þeyi verebilme duygusu
yaratacak, böylece gerçekten anne olacaksýnýz.
Yeni bir kimlik
Dünyaya bir çocuk getirmekle toplumsal alanda da kendinize yeni bir konum edineceksiniz. Çocuðunuz olduktan
sonra, artýk kadýn olmaktan çok bir anne olarak görüleceksiniz. Aile içindeki durumunuz deðiþecek. Annenizle
aranýzdaki iliþki daha farklý olacak. Sizi anneliðe götüren
bütün süreçler boyunca, daha önceki düþünme þeklinizden
tamamen farklý bir yöne sapacaksýnýz. Ayrýca, çocuðu
olmayan kadýnlarýn tanýmadýðý yeni bir dünyaya gözlerinizi
açacaksýnýz. Destek ihtiyacý içinde olduðunuz için, baþka
annelerin deneyimlerine kulak verecek, böylece kendinizi
yeniden keþfetmeye baþlayacaksýnýz. Anne kimliðinin oluþturulmasýnda temel etkenlerden biri budur. Zihinsel ya da
duygusal anlamda neler yaþadýðýnýza bakmaksýzýn, anne
olmak son derece heyecan verici, olgunlaþtýrýcý ve biraz da
yorucudur.
artýyor. “Neden baþkasýnýn kýzý öyle de benimki deðil”
noktasýndan baþlayan yakýnmalar, kýzda “annesine layýk
bir evlat” olamadýðý duygusunu geliþtiriyor. Hele annenin
onaylamadýðý bir yaþam yolu izlenirse çatýþmalar, vicdan
azaplarý, gözyaþlarý, korkular birbirinin içine giriyor. Ama
aslýnda “layýk olmak” diye bir þey yok. Kýzýn dilediði bir
yaþamý seçmesi, ona verilen çabalarýn ve yatýrýmlarýn kaybolduðu anlamýna gelmez. Herkesin yaþamý kendinindir.
Kýz, kendi deneme yanýlmalarýyla yaþayacaktýr. Zaten
þöyle bir þey var; anne ne kadar benim yolumda git derse
kýz o kadar ayrý yolda gidecektir. Ne kadar baský
yaparsanýz eþ oranda bir tepki alýrsýnýz. Hele kiþilikli bir
çocuk varsa... Oysa genelde baský yapýlmayan durumlarda meyveler aðacýn gölgesine düþer.
Anne ve kýz arasýndaki çatýþmalarýn önemli bir bölümü
kýzýn belli bir yaþtan sonra sürdürdüðü cinsel yaþama ait.
Anneler bu durumun saðlýklý olduðunu kabul etmeli.
Suçlamalar, tamamen çevrenin koymuþ olduðu kalýplarla
ilgili. Kendini anne olmanýn yanýnda bir kadýn olarak da
kabul edebilmeli.
Toplumun hangi kesimine, hangi evin içine baksak, anne
ve kýzlarýn birbirlerini az ya da çok rahat býrakmadýklarýný
görebiliyoruz. Uzmanlar, anne-kýz çatýþmasýnýn temelinde
annenin kýzýna bir “yaþam modeli” oluþturmasý ve onu
“kendi devamlýlýðý hatta ölümsüzlüðü” olarak görmesi
olduðunu söylüyor: “Anneler kýzýný kendi istediði gibi
görmeyi arzuluyor. Kendi modelini sorgulamadan model
oluþturuyor. Kýz anneye karþý gelmemek adýna kendi
baðýmsýzlýðýný kilitliyor. Annenin yaþamýndaki yoksunluklarý, kýzýn yaþayabiliyor olmasý kýzda suçluluk duygusu
yaratýyor. Anneden farklý olmayý seçmek, kýza bir bakýma
anneye ve annenin yaþam seçimlerine ihanet gibi geliyor.
Bilinçaltýnda gerçekleþen bu durumla, kýzlar sadakat ve
sevgi duygularý adýna kiþisel geliþimlerini durduruyor.”
Yýkýlan düþ kaleleri
Anneler, kýzlarýyla ilgili düþler kurdukça bu düþlerin
gerçeðe dönüþmemesiyle ortaya çýkan üzüntü daha çok
Anne olmak, bizim ülkemizde pek kiþiye býrakýlan bir
tercih deðil. Anneliðe fiziksel ve ruhsal açýdan ne kadar
hazýr olunduðunun hesabý yapýlmýyor.
Annelik çok zevkli, çok yýpratýcý ve kutsallýkla taçlandýrýlan bir kavram. Bu
konuda çok önemli bir noktayý “ayrýþmak” oluþturuyor. Anne-kýz iliþkisinde
de, bireylerin kendi yaþamlarýný saygý
ve sevgi çerçevesini bozmadan kendi
doðrultusunda yaþayabilmesi anlamýna
geliyor. Anne de çocuðun yaþamýna
saygý duymalý.
Annelik kimliðinin sorgulanmasý bile çoðu insana
acýmasýzca geliyor. Kalp
kýrmak, hele bir
annenin kalbini kýrmak son derece
kötü. Ancak unutmayalým ki bilinçlenmek, sorgulamakla baþlýyor.
Tüm annelere
sevgiyle...
17
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Galileio Galilei
Yaþamý
Ýtalya’nýn Pisa kentinde
1564’de dünyaya geldi.
Öðrenimini bu kentte
tamamladý. Çok erken
yaþlardan itibaren matematikte baþarýlýydý. Ýtalya’nýn
önde gelen matematikçilerinden biri oldu. Hayatý
boyunca mekanik bilimi,
mercekler ve astronomiyle
ilgilendi, birçok icatlar yaptý. Dünyanýn ve diðer gezegenlerin güneþin etrafýnda döndüðünü savunduðu için baþý
Kilise’yle derde girdi. Sonunda Kilise yetkilileri, Galilei’yi
yargýladý. Ünlü bilim adamý suçlu bulundu. Görüþlerinin
yanlýþ olduðunu açýklayarak canýný zor kurtardý. Ancak
tarih Galilei’nin yanýndaydý. Dünyanýn Güneþ’in etrafýnda
döndüðünü bugün artýk herkes biliyor. Bir zamanlar
Galilei’yi yargýlayan Kilise bile bu gerçeði kabul etmiþ
durumda.
Teleskop
Aslýnda mercekleri kullanarak uzaðý gören aletler
Galilei’den daha önce yapýlmýþtý. Ancak bu
aletleri, yýldýzlarý ve gezegenleri inceleyecek
kadar güçlü hale getiren o oldu. Silindirin göz
dayanan kýsmýna ve diðer ucuna mercekler yerleþtiren Galilei teleskopu bulmuþ oldu. 1609
yýlýnda yaptýðý teleskopla birçok astronomik
gözlem gerçekleþtirdi. Bunlarýn arasýnda Ay’ýn
yüzeyindeki kraterlerin ilk kez tespit edilmesi
de vardý.
Jüpiter’in Uydularýný Nasýl Keþfetti?
Galilei 7 Ocak 1610 akþamý, kendi yaptýðý
teleskobuyla Jüpiter’i incelerken, gezegenin yakýnýnda 3
küçük ve parlak yýldýz gördü. Böyle birþey beklemediði
için bir hayli þaþýrmýþtý. Onlarýn, diðerleri gibi birer yýldýz
olduðunu düþündü. Ertesi akþam yine Jüpiter’i gözlemledi.
3 küçük yýldýz bu kez Jüpiter’in batýsýna geçmiþ ve gezegene daha fazla yaklaþmýþtý. O zaman
bunlarýn yýldýz deðil, Jüpiter’in etrafýnda
dönen gezegenler olduðunu anladý.
Sonra bu gezegenlerin bir dördüncüsünü
daha keþfetti. Böylece Jüpiter’in ilk 4
uydusu keþfedilmiþ oldu. Dönemin
öndegelen astronomlarýndan Simon
Marius, Kasým 1609’da, yani
Galilei’den enaz 5 hafta önce 4 uyduyu
keþfettiðini öne sürdü. Ama daha önce
hiçbir açýklama yapmadýðý için bunu kanýtlayamadý. Bilim
dünyasý, Jüpiter’in 4 uydusunu Galilei’nin keþfettiðini
kabul eder. Ancak bu uydulara isimlerini 1614 yýlýnda
Simon Marius verdi. Uydulara mitolojiden alýnan, Io,
Europa,Ganymede ve Callisto adlarý verildi.
Mikroskop
Galilei teleskoptan daha küçük ölçülerde bir silindire yine
mercekler yerleþtirerek “occhialino” adýný verdiði
mikroskopu yaptý. 1619 - 1624 yýllarý arasýnda bu aletten
çok sayýda üretti.
Termoskop
Galilei, 1597 yýlýnda sýcaðý ve soðuðu ölçmek için bir alet
yaptý. Termoskop adýný verdiði bu alet, ince ve uzun bir tüp
þeklinde boynu olan, yumurta büyüklüðünde cam bir þiþeydi. Þiþenin tüp þeklindeki boynu , içinde sývý olan baþka bir
kaba konuluyordu. Yumurta þeklindeki kýsmý da elle ovuþturarak ýsýtýlýyordu. Eller çekildiðinde kaptaki sývý,
tüpün içinde belli bir yüksekliðe ulaþýyordu.
Sarkaçlar ve Saatler
Galilei’nin sarkaçlar üzerinde yaptýðý incelemeler
modern saatin ortaya çýkmasýna katkýda bulundu.
Bunun ilginç bir öyküsü vardýr. Galilei çocukluðunda bir gün kiliseye gider. Ayin sýrasýnda uzun
boylu bir adamýn baþý bir kandile çarpar ve kandil
ileri geri sallanmaya baþlar. Kilisede caný sýkýlan
ve ayinle fazla ilgilenmeyen küçük Galilei
kandilin, yavaþlasa bile hep ayný süre içinde ileri
ve geri gittiðine dikkat eder. Ünlü bilim adamý hayatýnýn
daha ilerki dönemlerinde de, sarkaçlarýn, yani ipe baðlý
aðýrlýklarýn sallanmasý üzerine incelemeler yaptý. Ýplerin
uzunluðu ayný olduðu zaman, bütün aðýrlýklarýn sallantýlarýný ayný zamanda tamamladýklarýný tespit etti. Eskiden
saat yapýmýnda en büyük sorun kendini
yineleyen ve hep ayný uzunlukta olan bir
hareket bulmaktý. Galilei’nin sarkaçlarla ilgili
tespiti saatlere uygulanýrsa bu sorun aþýlacaktý. Bunu daha sonraki yýllarda Hollandalý
bilim adamý Christian Guhens baþardý ve “tik
- tak, tik - tak” diye çalýþan, bildiðimiz modern saati yaptý.
Su Pompalama Makinasý
Galilei, Padua kentinde 1594 yýlýnda bir su makinasý için
patent hakký almýþtý. Ne yazýk ki bu aletin nasýl çalýþtýðýna
dair ayrýntýlý bir bilgi elimizde yok. Kayýtlarda makina için
þu ifade kullanýlýyor: “Suyu almak ve topraðý sulamak için,
kullanmasý kolay ve çok ucuz bir alet. Pompalarý sadece bir
atýn yardýmýyla çalýþtýrýyor ve topraðý sürekli olarak suluyor.”
Resim çizmeyi öðreniyoruz
Küçük Deniz Kýzý
ir zamanlar denizin derinliklerinde, garip bitkiler, yosunlar, irili ufaklý balýklarla birlikte altý deniz kýzý yaþarmýþ.
Ýçlerinden en küçüðü ve en güzeli
olan deniz kýzýnýn en büyük dileði
suyun üstüne çýkabilmekmiþ.
Ama, bunun için on beþ yaþýna
gelmesi gerekiyormuþ. iþte o
zaman mercan kayalarýn üstüne
oturup, gemileri, ormanlarý,
þehirleri görebilecekmiþ. Yaþýný
dolduran ablasý, suyun üzerine
çýkýyormuþ. Ama hiçbiri yeryüzünü görmek için onun kadar
sabýrsýzlanmýyormuþ.
Küçük deniz kýzýnýn dünyayý görmesi için daha beþ yýlý varmýþ. Ama yeryüzü
hakkýnda söylenenler onun aklýndan hiç
çýkmýyormuþ. On beþ yaþýna giren ablalarý
suyun yüzünde rahatça dolaþabiliyorlarmýþ. Gördüklerini küçük
deniz kýzýna anlatýyorlarmýþ. Ah ! Küçük kýz kardeþ nasýl da
onlarý dinliyormuþ. Büyük þehirleri, ormanlarý, þatolarý, gemileri
gözünde canlandýrmaya çalýþýyormuþ. Kardeþlerden biri, bir gün
suda oynayan çocuklara rastlamýþ. Onlarla oynamak istemiþ.
Ama çocuklar korkup, kaçmýþlar. Sonunda beklenen gün gelmiþ!
Küçük deniz kýzý, ‘’Hoþça kalýn!’’ demiþ ve su yüzüne çýkmýþ.
Hava serin ama deniz sakinmiþ. Büyük bir yelkenli de hemen
oracýktaymýþ. Denizciler þarkýlar söylüyormuþ. Rengarenk ýþýklar gemiyi süslüyormuþ. Küçük kýz, gemiye yaklaþmýþ. Dalgalar
onu yükseltince de yuvarlak pencerelerden içerisini görebilmiþ.
Ýçeride güzel giyimli bir sürü
insan varmýþ. Ama içlerinden en
güzeli genç bir prensmiþ. Prens,
gülen gözleriyle herkesin elini sýkýyormuþ. Vakit iyice geç olmuþ.
Küçük deniz kýzý hala prensi
seyrediyormuþ. Birden uzaklarda
þimþekler
çakmaya
baþlamýþ.
Gemiciler baðrýþýyormuþ:
-Fýrtýna çýktý! Fýrtýna!..
Gemi dalgalý sularda batýp çýkmaya baþlamýþ. Küçük deniz kýzý tehlikeyi sezmiþ. O anda da
gemi batmýþ. Prens dalgalarda kaybolmuþ. Hayýr ! Prens
ölmemeli denizin derinliklerine dalmýþ. Prensi bulunca suyun
yüzüne çýkarmýþ. Gemiden kopan kalaslar ve direkler azgýn dalgalara karýþýyor küçük deniz kýzýna zor anlar yaþatýyormuþ.
Tahtalar çarpabilir hatta ezilebilirmiþ. Ama bunlarýn hiç birini
düþünecek durumda deðilmiþ. Tek düþüncesi prensi azgýn dalgalardan kurtarmakmýþ. Prensin yavaþ yavaþ bütün gücü
tükeniyormuþ. Kollarý ve bacaklarý cansýz gözleri kapalýymýþ.
Eðer küçük deniz kýzý onu kurtarmasa azgýn sularda kaybolup
gidecekmiþ. Prensin baþýný devamlý suyun üstünde tutmaya
çalýþmýþ. Kendini onunla birlikte suyun akýþýna býrakmýþ.
Epeyce bu þekilde gitmiþler. Nihayet kara görünmüþ. Gecenin
bir vaktinde karaya çýkmýþlar. Küçük deniz kýzý geceyi prensin
baþýndan ayrýlmadan geçirmiþ. Sonunda hava aydýnlanmýþ.
Yemyeþil kýyýlarýn önünde büyük bir bina yükseliyormuþ. Burasý
eski bir þatoymuþ. Bahçesinde portakal aðaçlarýyla palmiyeler
varmýþ. Deniz, küçük bir koydan içerilere uzanýyormuþ. Su sanki
ama derinmiþ. Ýþte küçük deniz kýzý azgýn dalgalarla boðuþtuðu
gecenin, sonunda prensi böyle bir yere getirmeyi baþarmýþ.
Deniz kýzý, prensi kýyýya yatýrmýþ.
Prens biraz kendine gelir gibi
olmuþ. Ama gözleri hala kapalý,
yüzü ise solgunmuþ. Küçük kýz
onun güzel ve geniþ alnýný öpmüþ.
Birden, bir gong sesiyle birçok genç
kýz bahçeye çýkmýþ. Küçük deniz
kýzý, hemen kayanýn arkasýna saklanmýþ. Genç kýzlar prense yaklaþmýþlar. Prens etrafýndaki kýzlara
gülümsüyor, kendisini azgýn dalgalardan onlarýn kurtardýðýný sanýyormuþ. Onlara teþekkür etmiþ.
Deniz kýzý, üzüntü içinde denizin
derinliklerine geri dönmüþ.
Andersen
B
Spor
Baptista kararýný verdi !
alatasaray’ýn haftalardýr peþinde
olduðu Baptista kararýný verdi.
Galatasaray’ýn transfer etmek için
uðraþtýðý Brezilyalý yýldýz Julio Baptista’nýn,
sarý kýrmýzýlý yöneticilere olumsuz yanýt
verdiði bildirildi. Yýldýz futbolcu, þimdilik
Türkiye’de futbol oynamak istemediðini, futbol hayatýna Ýngiltere ya da Ýspanya’da devam
etmeyi düþündüðünü belirtti.
Ýspanyol spor gazetesi AS, Galatasaray’ýn
Real Madrid’in yýldýz futbolcularýndan birini
alarak yapmak istediði ‘’flaþ transferin’’ yapýlmayacaðýný yazarak, Baptista’nýn þimdilik
Türkiye’de futbol oynamak istemediðini, futbol hayatýna Ýngiltere ya da Ýspanya’da devam
etmeyi düþündüðünü belirtti.
Baptista ise basýna verdiði demeçte, yeni
teknik direktör Schuster ile Real Madrid’de
kendini göstermek istediðinin altýný çizerek,
‘’Real Madrid’de oynamak ve deðerimi göstermek için yeni bir fýrsat verilmesini istiyorum’’
dedi.
Öte yandan Ýspanyol vatandaþlýðýna hak
kazanan ve bunu elde etmek için sadece
G
anayasal yemin etmesi gereken Baptista’nýn
AB statüsünde oyuncu olacaðýný hatýrlatan AS,
Brezilyalý futbolcunun gerek yeni statüsünden,
gerekse Amerika Kupasý’nda sergilediði futboldan dolayý bonservis bedelinin Real Madrid
tarafýndan 20 milyon Avro’ya yükseltildiðini
kaydetti.
Ribery yine gündemde
Saray’dan ayrýlýþý olay oldu.
Transfer rekoru kýrdý. Þimdi de ismini deðiþtirdi. Galatasaray’a transfer
G.
olduktan sonra yýldýzý parlayan ve Sarý
Kýrmýzýlý kulüpten parasýný alamadýðý gerekçesiyle ayrýlarak Marsilya’ya imza atan Franck
Ribery, burada gösterdiði performansla transfer
rekoru kýrarak Bayern Münih’le anlaþtý..
Bu transferin ardýndan Ribery yine basýnýn
gündemine oturdu.. Bu kez onu gündeme
getiren konu futbolu deðil özel hayatý oldu..
Genç yýldýz, Müslümanlýðý seçtiðini açýkladý..
Eþi Vahiba ve 2 yaþýndaki kýzý Ýziza’da
müslüman olan Ribery, Kur’an-ý Kerim’i
defalarca okuduðunu ve Kur’an-ý Kerim’den
çok etkilendiðini belirtti. Ribery, bir dönem
Fenerbahçe’de de forma giyen Fransýz yýldýz
Nicolas Anelka gibi Bilal adýný tercih etti.
Perþembe, 19 Temmuz 2007
18
(19.07) Sürprizi
Adriano’mu?
Fenerbahçe’nin kuruluþ tarihini simgeleyen 19 Temmuz’da
(19.07) Sarý-Lacivertliler’in Brezilyalý yýldýzý renklerine
baðlayacaðý öne sürüldü.
Taraftara armaðan
Dünyaca ünlü bir yýldýz golcüyü kadrosuna katarak transferi
bitirmesi beklenen Fenerbahçe’nin Ýnter’den Adriano’yu iki
gün sonra Ýstanbul’a getireceði iddia edildi. Sarý-Lacivertli
yönetimin, kulübün kuruluþ yýlýný simgeleyen ve her yýl
taraftarlarca kutlanan 19.07 tarihinde Brezilyalý süperstarýn
transferini resmen açýklayarak, bombayý patlatacaðý kaydedildi.
Kanarya’nýn Ýtalyan ekibiyle transfer konusunda anlaþtýðý
bildirildi.
Ýtalyanlar da yazdý
Uzun süredir peþinde koþtuðu Sambacý golcü ile prensipte
anlaþtýðý belirtilen Fenerbahçe’nin kulüp için böylesine önemli
bir günde transferi resmiyete kavuþturup, gövde gösterisi yapmayý hedeflediði bildirildi. Ýtalya’nýn transfer haberleri veren
futbol sitelerinin de Adriano’nun Sarý-Lacivertli formaya iyice
yaklaþtýðýný öne sürmesi iddialarý güçlendirdi. Kanarya’nýn
kadroda bulunan Souza’yý göndereceði, Appiah ya da
Deivid’den vazgeçmesi bekleniyor.
Kupa Brezilya’nýn: 3-0
0
enezuella’nýn evsahipliði yaptýðý Copa
America’da; Arjantin’i finalde 3-0
maðlup eden Brezilya, kupanýn sahibi
olurken, Brezilya’ya kupayý FIFA Baþkaný Sepp
Blater verdi.
Copa America’yý Brezilya’ya getiren goller;
V
4.dakikada Baptista, 40.dakikada Ayala (kk) ve
65.dakikada Daniel Alves’den geldi.
Copa America’ya tam kadro gelen ve grup
maçlarýnýn hepsini kazanan Arjantin, yýldýz
oyuncularýndan yoksun Brezilya karþýsýnda
henüz maçta 4. dakika geride kalýrken,
Baptista’nýn golüyle 1-0 yenik duruma düþtü.
Atýlan uzun pasla cezasahasýnda topla buluþan
Baptista, kaleyi çaprazdan gören bir noktadan
önünde Roberto Ayala olmasýna raðmen yaptýðý
vuruþla, kaleci Roberto Abbondanzieri’nin
bakýþlarý arasýnda topu filelerle buluþturdu.
Arjantin, kalesinde golü görmesinin kýsa bir
süre ardýndan, beraberliði yakalamaya çok yaklaþtý.
Karþýlaþmanýn henüz baþýnda 1-0 yenik duruma
düþmesine raðmen mücadeleden kopmayan ve rakip kalede gol arayan
Arjantin, ilk yarýnýn tamamlanmasýna 5
dakika kala Ayala’nýn kendi kalesine attýðý
golle 2-0 yenik duruma düþtü.
Daniel Alves’in sað kanattan ortasýnda
kaleci Abbondanzieri topu almak için
penaltý noktasýna doðru yönelirken,
kayarak topu kesmek isteyen Ayala, topu
boþ kaleye yollayýp, Brezilya adýna farký
2’ye çýkarttý ve ilk yarý Brezilya’nýn 2-0
üstünlüðü ile tamamlandý. Ýkinci yarýda
Brezilya kontrollü bir oyun sergilerken, 20’ýn avantajýyla Arjantin kalesini zorlamadý ama bitime 25 dakika kala ani
geliþen bir atakla farký 3’e taþýdý.
Kontra atakla çýkan Brezilya’da Vagner
Love, Arjantin savunmasýný hazýrlýksýz yakaladý
ve ara pasla Daniel Alves’i topla buluþturdu.
Sað çaprazdan cezasahasýna giren Alves güzel
bir vuruþla topu filelerle buluþturdu.
Brezilyalý oyuncu Robinho 6 golle,
Venezuella’da “Gol Kralý” oldu.
Ýkincilik kupasý, Brezilya’nýn 2. golünü kaydeden Ayala’nýn ellerinde yükseldi.
Beþiktaþ, yeni sezondaki maçlarýna turuncu formayla çýkmanýn
hesaplarýný yapýyor.17 Temmuz 2007 10:19Beþiktaþ yeni sezonda büyük bir deðiþikliðe gitmeye hazýrlanýyor. Kara Kartallar
deplasman maçlarýna turuncu formalarla çýkmanýn hesaplarýný
yapýyor.
Þampiyonlar Ligi 2. ön eleme karþýlaþmasýna sayýlý günler kala
hâlâ yeni sezon formalarýný görücüye çýkarmayan Beþiktaþ’ta
ilginç geliþmeler yaþanýyor... Umbro firmasýyla sponsorluk
anlaþmasý bulunan Kara Kartallar’ýn yeni sezondaki deplasman
karþýlaþmalarýnda turuncu forma giymeyi planladýðý öðrenildi.
Ancak yetkililerin, “Erkek adam renkli takým tutmaz” pankartýný
benimseyen taraftarlarýn tepkisini de gözönüne alacaðý bildirildi.
Ayrýca 2000-2001 sezonunda Beþiktaþ’ýn giydiði parlak kýrmýzý
forma taraftarlarýn tepkisini çekmiþ ve Kara Kartallar kulübü
telefon ve faks yaðmuruna tutmuþlardý. Ayný durumun tekrarlanmamasý için harekete geçen yöneticilerin önce tribünlerin
nabzýný tutacaðý, daha sonra formalarý piyasaya süreceði ifade
edildi. Týpký Beþiktaþ gibi Siyah-Beyazlý Valencia da bir dönem
turuncu forma giyerken, bu sezon Bordo-Mavili Barcelona da
ayný renk formalarla boy göstermiþti.
19
Spor
Perþembe, 19 Temmuz 2007
Turkcell Süper Lig’de
fikstürü çekildi !
1. HAFTA
Ýstanbul B. B. - Fenerbahçe
Gençlerbirliði - G.birliði OF.
Galatasaray - Rizespor
Trabzonspor - Sivasspor
Denizlispor - Bursaspor
Ankaraspor - Ankaragücü
Kayserispor - Vestel Manisaspor
Beþiktaþ - Konyaspor
Gaziantepspor - Kasýmpaþa
2. HAFTA
Gençlerbirliði OF.- Trabzonspor
Konyaspor - Kayserispor
Vestel Manisaspor - Ankaraspor
Ankaragücü - Denizlispor
Rizespor - Gençlerbirliði
Sivasspor - Ýstanbul B. Belediye
Fenerbahçe - Gaziantepspor
Bursaspor - Galatasaray
Kasýmpaþa - Beþiktaþ
3. HAFTA
Gaziantepspor - Beþiktaþ
Trabzonspor - Rizespor
Denizlispor - Vestel Manisaspor
Ýstanbul B. B. - G.birliði OF.
Gençlerbirliði - Bursaspor
Galatasaray - Ankaragücü
Kayserispor - Kasýmpaþa
Fenerbahçe - Sivasspor
Ankaraspor - Konyaspor
4. HAFTA
Ankaragücü - Gençlerbirliði
Rizespor - Ýstanbul B. Belediye.
Beþiktaþ - Kayserispor
Vestel Manisaspor - Galatasaray
Bursaspor - Trabzonspor
Gençlerbirliði OF.- Fenerbahçe.
Sivasspor - Gaziantepspor
Konyaspor - Denizlispor
Kasýmpaþa - Ankaraspor
5. HAFTA
Ýstanbul B. Belediye - Bursaspor
Sivasspor - Gençlerbirliði OF.
Fenerbahçe - Rizespor
Gaziantepspor - Kayserispor
Trabzonspor - Ankaragücü
G.birliði - Vestel Manisaspor
Galatasaray - Konyaspor
Denizlispor - Kasýmpaþa
Ankaraspor - Beþiktaþ
6. HAFTA
Rizespor - Sivasspor
Gençlerbirliði OF.- Gaziantepspor
Kasýmpaþa - Galatasaray
Vestel Manisaspor - Trabzonspor
Ankaragücü - Ýstanbul B. B.
Bursaspor - Fenerbahçe.
Kayserispor - Ankaraspor
Beþiktaþ - Denizlispor
Konyaspor - Gençlerbirliði
7. HAFTA
Ýstanbul B. B. - V. Manisaspor
Galatasaray - Beþiktaþ
Gençlerbirliði OF.- Rizespor
Trabzonspor - Konyaspor
Gençlerbirliði - Kasýmpaþa
Denizlispor - Kayserispor
Sivasspor - Bursaspor
Fenerbahçe - Ankaragücü
Gaziantepspor - Ankaraspor
8. HAFTA
Kasýmpaþa - Trabzonspor
Ankaragücü - Sivasspor
Beþiktaþ - Gençlerbirliði
Vestel Manisaspor - Fenerbahçe.
Bursaspor - Gençlerbirliði OF.
Rizespor - Gaziantepspor
Ankaraspor - Denizlispor
Kayserispor - Galatasaray
Konyaspor - Ýstanbul B. B.
9. HAFTA
Gençlerbirliði - Kayserispor
Rizespor - Bursaspor
Fenerbahçe - Konyaspor
Ýstanbul B. Belediye - Kasýmpaþa
Trabzonspor - Beþiktaþ
Galatasaray - Ankaraspor
Gençlerbirliði OF.- Ankaragücü
Sivasspor - Vestel Manisaspor
Gaziantepspor - Denizlispor
10. HAFTA
Kayserispor - Trabzonspor
Konyaspor - Sivasspor
Kasýmpaþa - Fenerbahçe.
V.Manisaspor - G.birliði OF.
Ankaragücü - Rizespor
Bursaspor - Gaziantepspor
Denizlispor - Galatasaray
Ankaraspor - Gençlerbirliði
Beþiktaþ - Ýstanbul B. B.
11. HAFTA
Rizespor - Vestel Manisaspor
Gençlerbirliði OF.- Konyaspor
Gaziantepspor - Galatasaray
Ýstanbul B.B. - Kayserispor
Trabzonspor - Ankaraspor
Gençlerbirliði -Denizlispor
Bursaspor - Ankaragücü
Sivasspor - Kasýmpaþa
Fenerbahçe - Beþiktaþ
12. HAFTA
Denizlispor - Trabzonspor
Kayserispor - Fenerbahçe.
Konyaspor - Rizespor
Kasýmpaþa - Gençlerbirliði OF.
Vestel Manisaspor - Bursaspor
Ankaragücü - Gaziantepspor
Galatasaray - Gençlerbirliði
Ankaraspor - Ýstanbul B. B.
Beþiktaþ - Sivasspor
13. HAFTA
Ýstanbul B. Belediye - Denizlispor
Gençlerbirliði OF.- Beþiktaþ
Sivasspor - Kayserispor
Trabzonspor - Galatasaray
Ankaragücü - V.Manisaspor
Bursaspor - Konyaspor
Rizespor - Kasýmpaþa
Fenerbahçe - Ankaraspor
Gaziantepspor - Gençlerbirliði
Turkcell Süper Lig’de 2007-2008
sezonunun fikstürü bugün belli
oldu. Turkcell Süper Lig’de sezonun
11-12-13 Aðustos’ta baþlayacaðý, 23
Aralýk’ta oynanacak 17. hafta
maçlarýnýn ardýndan ilk yarýnýn
sona ereceði bildirildi. Ligin ikinci
yarýsýnýn 11-12-13 Ocak’ta baþlayacak ve 2007-08 sezonu 11 Mayýs
2008’de bitecek. Süper Lig’de sezonun ilk derbisi 7. haftada
Galatasaray’la Beþiktaþ arasýnda
olacak. Bu derbi maçý Sarý-Kýrmýzýlý
takýmýn cezasý nedeniyle seyircisiz
olarak oynacak.
14.HAFTA
Gençlerbirliði - Trabzonspor
Galatasaray - Ýstanbul B. B.
Konyaspor - Ankaragücü
Kasýmpaþa - Bursaspor
V.Manisaspor - Gaziantepspor
Denizlispor - Fenerbahçe.
Ankaraspor - Sivasspor
Kayserispor - Gençlerbirliði OF.
Beþiktaþ - Rizespor
15. HAFTA
Ýstanbul B.B. - Gençlerbirliði
Bursaspor - Beþiktaþ
Sivasspor - Denizlispor
Trabzonspor - Gaziantepspor
Ankaragücü - Kasýmpaþa
Rizespor - Kayserispor
Gençlerbirliði OF.- Ankaraspor
Fenerbahçe - Galatasaray
Konyaspor - Vestel Manisaspor
16.HAFTA
Galatasaray - Sivasspor
Kayserispor - Bursaspor
Gaziantepspor - Konyaspor
Kasýmpaþa - Vestel Manisaspor
Trabzonspor - Ýstanbul B. B.
Gençlerbirliði - Fenerbahçe
Denizlispor - Gençlerbirliði OF.
Ankaraspor - Rizespor
Beþiktaþ - Ankaragücü
17.HAFTA
Ýstanbul B. B. - Gaziantepspor
Rizespor - Denizlispor
Fenerbahçe - Trabzonspor
Vestel Manisaspor - Beþiktaþ
Ankaragücü - Kayserispor
Bursaspor - Ankaraspor
Gençlerbirliði OF.- Galatasaray
Sivasspor - Gençlerbirliði
Konyaspor - Kasýmpaþa
Reklam
Perþembe, 19 Temmuz 2007

Benzer belgeler