DÖVİZ DERGİSİ`NDE
Transkript
DÖVİZ DERGİSİ`NDE
PİYASA GELİŞMELERİNİ İLK SİZ TAKİP EDİN döviz dergisi 25 MART pazartesİ - SAYI NO: 11 BİRÇOK ANALİZ PİYASA İLE İLGİLİ GELİŞMELER DÖVİZ DERGİSİ’NDE ANALİZ www.dovizdergisi.com İÇİNDEKİLER SAYFA 4 SAYFA 28 • ALPER KORKMAZ KÖŞESİ • KIBRIS’IN BANKACILIK SİSTEMİ KURTARILABİLİR Mİ ? • ANASTASIADIS, GÜNEY KIBRIS İÇİN “B” PLANI SUNUYOR • APPLE’A KARŞI PATENT DAVASI AÇILIYOR • AVRUPA BİRLİĞİ, JAPONYA İLE SERBEST TİCARET MÜZAKERELERİNE BAŞLIYOR SAYFA 7 SAYFA 29 • BERNANKE VE DOLAR • BEYAZ SARAY, ABD-AB SERBEST TİCARET MÜZAKERELERİNİ KONGRE’YE RESMEN BİLDİRDİ • BRICS ASKERİ BİR KURULUŞ DEĞİL SAYFA 5 SAYFA 8 • S&P500 ANALİZ • MİLANO BORSASI ANALİZ • İBEX ANALİZ SAYFA 30 SAYFA 9 • ÇİN KÜRESEL SİLAH PİYASASINI FETHEDİYOR • BAKIR ANALİZ SAYFA 13 • EUR/JPY ANALİZ • EUR/USD ANALİZ • USD/TRY ANALİZ SAYFA 14 • BULGARİSTAN’DA KENDİNİ YAKMA OLAYLARI DEVAM EDİYOR SAYFA 31 • DENİZBANK KIBRIS’TAKİ DURUMDAN ETKİLENMEYECEK • EUROGROUP BAŞKANI, FRANSA’DAN ‘BÜTÇE AÇIĞI’ İÇİN AÇIKLAMA İSTEDİ • FED POLİTİKA DEĞİŞTİRMEDİ • BASINDAN HABERLER SAYFA 32 SAYFA 21 • GAZPROM KIBRIS GAZ SAHASI İLE İLGİLENMİYOR • GOOGLE’DAN SANAL NOT DEFTERİ HİZMETİ • İNGİLTERE BASINI SAYFA 26 SAYFA 34 • GÜNEY KIBRIS’TAKİ KRİZ GÖZLERİ LETONYA’YA ÇEVİRDİ • HİTO, AMERİKAN MODELİ BİR BAŞBAKAN OLUR • 25 TÜRK FİRMASI RUSYA’DA YATIRIMA HAZIRLANIYOR • ABD, ENERJİ SEKTÖRÜ DOĞALGAZLI TAŞITLARA GÖZ DİKTİ SAYFA 35 SAYFA 27 • İLK AB DENİZDE SONDAJ YASASI YOLDA • İNGİLTERE’DEN YENİ NÜKLEER SANTRALA ONAY • ABD’NİN DOĞAL URANYUM REZERVLERİNİN BEŞTE BİRİ ROSATOM’UN KONTROLÜNDE • AMERİKA’DA ALTYAPI YETERSİZ SAYFA 36 • İRAN’DA CUMHURBAŞKANLIĞI YARIŞI BAŞLADI VE BİRÇOK HABER... 2 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com NEDEN DÖVİZ DERGİSİ ? Dünyanın en büyük piyasasında işlem yapmak ve yaptığınız işlemler için bilgi almak istiyorsunuz. Döviz dergisini okuyorsunuz çünkü yurt dışı piyasalardaki gelişmelerin hayatımızı daha çok etkilediği bugünlerde, başta ekonomik olmak üzere, politik, sosyal, çevresel ve teknolojik oluşumları daha yakından takip etmek ve yurt dışı spot parite (fx), vadeli işlemler, opsiyon ve CFD piyasaları aracılığıyla yatırım portföyünüzü çeşitlendirmek istiyorsunuz. 2001 ve 2007 yılında yaşanan ekonomik krizler sonrasında, ülkemizde önce döviz dalgalanmalarının serbest bırakılması, ardından faizlerin hızla gerileyerek cazibesini kaybetmesi, yatırımcıların alternatif yatırım araçlarına yönelmesine neden olmuştur. Yatırımcıların kaldıraçlı yatırım enstrümanlarına olan talebi, uzun bir süredir Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası A.Ş’nin faaliyete geçmesini sağlamış, zamanla aynı şekilde çalışan yurt dışı piyasalara ilgi daha da artmıştır. Bu ilgi, yatırımcıların tek bir borsa ve geleneksel enstrümanlar yanında, farklı yatırım alternatiflerine duydukları ihtiyacı işaret etmektedir; bu durum aynı zamanda ülkemizdeki yatırımcıların daha nitelikli ve bilinçli olmaları yolunda güzel bir trendin başladığının da işaretidir. Döviz Dergisi bu trende paralel olarak, yatırımcıların yurt dışı piyasalara güvenilir ve etkin bir kaynaktan erişimlerini sağlamak üzere kurulmuştur. DÖVİZ DERGİSİ İLETİŞİM Telefon : 0(212) 505 37 69 E-Posta : [email protected] Adres : Galataderesi Cd. 27/6 Şişli - İstanbul Sitemizde zengin kapsamlı strateji bültenlerimize erişebileceksiniz. Döviz Dergisi ile edindiğimiz tecrübelerimizi ve bilgilerimizi sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Günlük yazılı ve görüntülü bültenlerimiz yanında, şirketimizin tecrübesinden birebir komünikasyonla faydalanabilme ayrıcalığının size katma değer olacağına inanıyoruz. Spot parite (fx), vadeli işlemler, opsiyon ve CFD piyasalarında onlarca parite, metal, emtia, hisse senedi, hazine bonosu yatırımları yaparken profesyonel desteğe ihtiyaç duyacağınızı düşünüyorsanız, gelin birlikte çalışalım. Kişiye özgün ve 7/24 hizmetlerimizden faydalanma imkânına gerçek anlamda ilk defa ulaşma fırsatını yakalayın. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 3 ALPER KORKMAZ KÖŞESİ E-Posta : [email protected] Twitter : twitter.com/alperfrx Bundan 100 yıl önce yeryüzünde sonu geldi, yeni devir başlıyor, yeni dengeler kurmalıyız diyen ülkeler bugünlerde hem siyasi hemde ekonomik krizler ile uğraşmaktadır. Osmanlı gitti.. Giderken çok şey getirdi.. Mesela HUZUR gibi.. Şöyle bir bakın son 100 yıla dünya hangi aralıkta huzura ulaşmış, refahı yakalamıştır ? 1929 - 1940 - 1970 - 1993 - 2001 - 2007 ve sonrası.. Hepsinde bir kriz var. Sistem basit artık ülkeler savaşmıyor. Holdingler veya kişilerin savaşı var.. Yaklaşık 150 yıl önce buğday fiyatlarının çok yükselmesinden dolayı iç savaş yaşayan Amerika bugünlerde o günleri arar bir halde enerji sorunu ile uğraşmaktadır. 2001 ve 2006 yıllarında yayınlanan rapora göre 2020 yıllarda Amerika’nın petrol rezervleri bitecek raporu elden ele gezerken son günlerde Amerika’nın petrol rezervleri artmış 2050 yılına kadar yetecek deniliyordu. Dünyayı kim yönetiyor sorusuna verilecek cevap ardından gelecek kişisel görüşler çokta önemli değil.. Dünyayı diyelim ki Amerika’da XYZ adlı kişi yönetiyor mu zannediyorsunuz ? Dünyayı yönetmek güzel, şaşalı bir kelime.. Her insan birini yönetmek ister. Bugün mevki, makam sahiplerine bakın.. İşin ilginç tarafı emir altında olan üstünde bir yönetici olan kişi ne hikmet ise patronunu, müdürünü, amirini neyse hiç tasnif etmiyor, hep şikayet ediyor. Gerçek şudur ki bundan 150 yıl önce dünya da Osmanlı diye bir devlet vardı. Ne oldu ? Bundan 150 yıl sonra kimbilir hangi ülkeler dünya üzerinde olmayacak.. Bilemiyoruz.. Bugün Türkiye bütçesi kadar büyüklükteki Amerikan, İngiliz, Rus Şirketleri teker teker iflas ediyor. Bir yerler de sorun var. Sorunun kaynağı yönetmek.. Kişiler, kurumlar her sözünü “emir” olarak algılanmasını istiyor. İtaat istiyor. Boyun eğdirmek istiyor. Sen öyle düşünemezsin benim düşüncem doğru.. Öyle yapma yanlış yaparsın.. Bunu yaparsan başımıza iş gelir.. Geleceğin dünyasında bizleri iyi günler beklemiyor. Her geçen gün daha da işler kötüye gidecek.. Belki hatırlarsınız Yunanistan krizi gündeme düşünce hemen ortaya Dubai krizi çıkmıştı.. Bakın bugün Kıbrıs sorunu yaşıyoruz. Dubai emlaklarını sattı.. Krizden kurtuldu.. Kıbrıs konusunda 2003’te ABD, Almanya, Fransa ve Rusya dengeler kurmuştu. Gürcistan sorunu ile geçiştirerek Kıbrıs’ı Rusya bir bakıma emri altına almış oldu. Hemen ardından Slovenya sorunu ortaya çıktı.. Slovenya da bildiğiniz gibi yine Rus izleri görünmektedir.. Şimdi bir toparlayalım.. Bu kriz ortamında Almanya , Fransa , Rusya ve Çin ne kazandı. Irak işgal edildiğinde Fransa, Almanya ve Çin şirketlerinin Irak petrolünü kontrol ettiğini biliyorduk. Irak işgali ile İngiliz ve Amerikan şirketleri yerini aldı.. Şimdi kim kaybetti.. İngiltere, AB ayrılmak istiyormuş.. AB içinde neden İngiltere yer aldı ki.. İngiltere AB üyesi olmak ile ne kazandı? Ne kaybetti.. Sonuç olarak bir savaş var. Bu savaşı başlatan Amerika.. Hedefler belli.. Önce petroldu. Petrol rezervleri arttı.. Almanya, Fransa, Rusya ve Çin’e sorunlu ülkeler teslim edildi.. Altta daima kriz olacak ki üstte daima kurtarıcısı olsun.. Şimdi söyleyin bana İngiltere bu işin neresinde ? 4 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com 26 MART 2013 FOREX EMTİA ENDEKS HİSSE SENEDİ ANALİZİ Güney Kıbrıs sorunu sonucu Rusya - AB karşı karşıya geldi. Sonuçta iki tarafta kaybetti. Hem de Güney Kıbrıs AB dönem başkanlığı döneminde bu iflasın gelmesi tesadüf değildir. Obama, İsrail gezisi ve gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Hem ABD hem de Rusya tarafından soruna bakıldığında, ABD gelinen noktadan memnun bence. Çünkü kara para aklamanın ideal yeri bir zamanlar Güney Kıbrıs için geçerliydi. Şimdi İngiltere ve ABD kolay bir şekilde Rus ve Çin fonlarına ABD - İngiltere merkezlerine kolay çekecektir. 10 yıllık bonolara yeniden alım getirmesi endeksleri biraz aşağı çekecektir. FTSE çok kritik bir noktaya geldi. Aynısı DAX ve S&P500 içinde geçerlidir. Bu hafta Cuma günü tatil. Bu nedenle opsiyonlarda gözümüz kulağımız olacak gibi görünmektedir. Çıkacak bir ekonomik kriz özellikle uzun vade Dowjones satışları tetikler ki kimse bunu kaçırmak istemez. Altında aynısı geçirli. Çıkacak bir var gibi.. ABD bildiğiniz gibi Mart sonuna bütçe sözü vermişti. Siz neden Obama’nın İsrail’e geldiğini düşünüyorsunuz ki ? Bütün bunları birleştirerek bir analizde bulunmak büyük kazanç getirecektir. EURUSD paritesi 1.257 dinamiği için hareket ediyor. GBPUSD 1.42 dinamiğini devam ettiriyor. Ama biraz piyasa GBP aldı. GBPCHF almayı tercih ediyorum şimdilik. Petrol aynı dinamik devam ediyor. Biraz bekleyelim. Brent alımları tutuyoruz. Wheat (buğday) ve Corn (mısır) alımları koruyunuz. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 5 KIBRIS’IN BANKACILIK SİSTEMİ KURTARILABİLİR Mİ ? Güney Kıbrıs’ta parlamentoda bankacılık sistemini kurtarmak için Avrupa Birliği’yle görüşmeler devam ederken hükümet, bu konunun ülkenin geleceğini belirleyeceğini söylüyor. Hükümet sözcüsü Hristos Stilyanides parlamentoya yaptığı konuşmada ülkenin kurtarılması gerektiğini söyledi. Sözcü konuşmasında önlerindeki birkaç saatin, ülkenin geleceğini belirleyeceğini ve herkesin sorumluluk sahibi olması gerektiğini söyledi. Güney Kıbrıslı parlamento üyeleri, 7,5 milyar dolarlık kaynağı garanti altına almak için AB’nin belirlediği tarih olan Pazartesi gününe kadar farklı önerileri değerlendiriyor. Bu tarihe kadar bir karar çıkmaması durumunda bankalara sağlanan acil fonlar durdurulacak. Alacaklı ülke ve kurumlar Kıbrıs’ın 13 milyar dolarlık kurtarma paketine ön koşul olarak bu ülkenin de kaynak yaratmasını istiyor. Eğer bir çözüm bulunamazsa Güney Kıbrıs borç yükümlülüklerini yerine getiremez hale gelebilir ve 17 üyelik Euro bölgesinden çıkmaya zorlanabilir. Ülke en azından bir bankayı tekrar yapılandırmayı planlıyor. Kilit bankalardan biri olan Laiki, sorunun çözümü için Merkez Bankası ile beraber 130 bin Euro’dan fazla olan sigortasız banka hesaplarından ek mevduat vergisi alınması fikrini önerdi. Mevduat sahipleri bu fikre karşı çıkarken parlamento da birikimlerin vergilendirilmesi fikrini büyük bir çoğunlukla reddetti. Büyük hesapların üzerinden alınacak yeni vergi, bu vergi cenneti ülkeye paralarını taşımış birçok zengin Rus’u yakından ilgilendiriyordu. Güney Kıbrıs Rusya’dan da yardımını artırmasını istedi. Rusya öncelikle bu talebi reddetti. Ancak sonradan Başbakan Dimitri Medvedev, Güney Kıbrıs’ın öncelikle AB’yle uzlaşmaya varması durumunda yardım eli uzatabileceklerini söyledi. Medvedev Güney Kıbrıs’ın bir AB ülkesi olmasına rağmen Rusya’nın ülkede ekonomik çıkarları olduğunu, ülkeye daha önceden de borç vererek destek olduklarını ve ülkenin Avrupa ile bir uzlaşmaya varması durumunda tekrar bir yardımın gündeme gelebileceğini bildirdi. Bu arada adanın güneyindeki bankalar panikleyen yatırımcıların hesaplarından büyük meblağlar çekmelerini engellemek amacıyla Salı gününe kadar kapalı bulunuyor. Ancak huzursuz mevduat sahipleri bankamatiklerden sınırlı oranlarda para çekebiliyor. Güney Kıbrıs bir uzlaşmaya varılması durumunda elde edeceği yardımı, bankaları desteklemek için kullanmayı planlıyor. Ülke bankaları Yunanistan’daki ekonomik durumla bağlantılı olarak düşen devlet bonolarına yaptıkları yatırımlardan büyük zarar görmüş durumda. 6 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 7 BERNANKE VE DOLAR Amerika Merkez Bankası 2013 yılında ekonomiden beklentilerini yüksek tutmasa da işsizlik oranının daha önce tahmin edildiğinden daha hızlı düşeceğini öngörüyor. Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke, iki gün süren toplantılardan sonra yaptığı açıklamada, uzun vadeli faiz oranlarının düşük kalacağını söyleyerek mali piyasalara güven verdi. İmalat sektörü ve emlak piyasasının güçlenmesine rağmen Amerikan ekonomisinin görünümünde büyük bir değişiklik yok. Merkez Bankası’na göre 2013’te ekonomik büyümenin yüzde 2,8’i aşması zor. Ancak Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke’ye göre, işsizlik oranının beklenenden hızlı düşerek yıl sonunda yüzde 7,3’e inmesi mümkün: ”Özel sektörde işe başlayanların sayısı ve toplam çalışılan süre arttı. İşsizlik sigortasına başvuranların sayısı düştü. İşsizlik oranı azalmaya devam ediyor.” Devlet harcamalarında kesintiler, vergi artışı ve Avrupa ekonomisindeki istikrarsızlık, Merkez Bankası’nı da etkiledi. Banka, uzun vadeli faiz oranını sıfıra yakın tutmak için ayda 85 milyar dolarlık tahvil alımı programına devam etmeyi planlıyor. Düşük faiz oranları sayesinde borsa yükselişe geçti. Bankrate.com yetkilisi Greg McBride durumu şöyle açıklıyor: ”Borsa, Merkez Bankası’nın uyguladığı tahvil programına bağımlı hale geldi. Eğer banka tahvil alım programında kısıntıya gideceği işareti verseydi borsa hızlı bir düşüş yaşardı. Oysa yükseliş devam ediyor.” McBride, düşük faiz oranlarının harcamaları ve daha riskli yatırımları teşvik ettiğini söylüyor. Ancak düşük faizler ekonomiyi canlandırırken enflasyonu körükleyebilir. Fiyatlardaki hızlı artışı engellemeye çalışan Merkez Bankası, işsizlik oranı yüzde 6 buçuğa gerileyinceye kadar faiz oranlarını düşük tutmayı planlıyor. Birçok ekonomist 2015’e kadar bunun gerçekleşmesini beklemiyor. USD INDEX ANALİZİ USD Index 82.35 seviyesinden haftayı kapattı. 81.75 destek seviyesine inmesi için dinamik oluşurken endeksde kısa vade negatiflik ortaya çıkmış görünse bile uzun vade dolar düşecek görüntüsü hala oluşturamamışdır. 81.75 ve altı görülebilir. Fakat kalıcı düşük bir dolar görmeyebiliriz. 8 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com ENDEKS ANALİZ S&P500 ANALİZ 1551 seviyesinden haftayı kapatan endeksde yükseliş dinamiği halen devam etmektedir. 1610 seviyesine ulaşmak için dinamik oluşturan endeksde yatırımcılar her gerilemeyi bir alım fırsatı olarak değerlendiriyor. 1570 haftalık işlemlerde direnç noktası olarak önümüze çıkarken 1541 ilk destek noktamızdır.1559 ara direnç noktasıdır. 1521 ikinci destek noktamızdır. Haftalık işlemlerde yatırımcılar yatırım vadesine göre riske girerek pozisyon alabilirler. MİLANO BORSASI (İTALYA) ANALİZ Haftayı 16070 seviyesinden kapatan endeks 15400 destek seviyesini savunarak Kıbrıs Sorununa rağmen yükseliş dinamiğini korudu.15910 haftalık destek noktamız olurken 16320 direnç noktamızdır. 15610 stop kullanarak 15950’den 16310 hedefli makul hacimde alım yapılabilir. MISIR ANALİZİ İBEX (İSPANYA) ANALİZ Haftayı 8335 seviyesinden kapatan endeksde 8050 seviyesine kadar gerilebiliriz. Yatay ve karışık bir seyir izlemesini beklediğimiz endeksde 8395 direnç noktasından makul hacimde kısa stoplu satış denenebilir. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 9 EMTİA ANALİZ BAKIR (COPPER) Haftayı 3.44 seviyesinden kapatan bakırda 3.27 desteğine inme dinamiğihi halen devam etmekdedir. 3.53 ilk direnç iken ikinci direnç noktamız 3.57’dir. Bu iki bölgeden 3.27 hedefli satış yapılabilir. 10 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 11 12 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 13 PARİTE ANALİZ Haftayı 122.7’den kapatan paritede 120.6 ve 119.9 destek seviyelerine korunmaya çalışıyor. Paritede oluşan görüntü EUR/JPY yükselişler kısa vade satış fırsatı olarak gözlemleniyor. Destek seviyeler test edilmek üzere satış baskısı görebiliriz. 117.7 paritede orta vade hedef bölgedir. 124.6 önemli direnç bölgedir. Bu bölgeye stop konularak satış yönünde yatırım yapılabilir. Kur beklediğimiz 1.82 seviyesine yükseldi. 1.835 riskli bölge- USD/TRY sine göre dinamik korunuyor gibi görünsede bulunduğumuz seviyelerden bizler kurda satış yapılmasını öneriyoruz. 1.821 ve 1.835 satış noktamızdır. Hedefimiz 1.66’dır. 14 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com BASINDAN HABERLER Sol liberal İspanyol gazetesi El Mundo, AB’nin Kıbrıs için hazırladığı kurtarma paketine ilişkin şu yoruma yer veriyor: “AB’nin, Kıbrıs bankalarındaki tasarruf mevduatlarının bir kısmına el koyma kararı halkta infial ve siyasî kaos yaptı. Hatta Kıbrıs Cumhurbaşkanı kendilerine şantaj yapıldığından söz etti. Ülkenin Merkez Bankası malî işlemleri durdurdu, hiç kimse de bankaların tekrar ne zaman açılacağını bilemiyor. Öte yandan ülkenin parlamentosu da toplanamadı. Zira muhafazakâr hükümet, kurtarma paketini parlamentodan geçirecek çoğunluğa sahip değil. Şimdilerde medya ve sosyal paylaşım siteleri AB’den hayal kırıklığına uğramış olan halkın öfkesini dışarıya yansıtıyor.” Sol liberal Polonya gazetesi Gazeta Wyborcza’nın aynı konudaki yorumunda ise şu görüşler göze çarpıyor: “Kıbrıs, finans sektörünü kurtarmak üzere uluslararası yardım talep eden Euro Bölgesi’nin beşinci ülkesi konumunda. Kıbrıs’ın işleri yolunda gitmiyor. Yardım isteyen ülkeler arasında en küçük olanı ve gayrisafi yurtiçi hâsılası bakımından Euro Bölgesi’nin sondan üçüncü ülkesi. Finans krizinden bu yana büyük ülkeler finans sorunlarını nispeten daha kolay çözüyor, çünkü onların durumu tüm Avrupa finans sistemini tehdit ediyor, bu nedenle de bu gibi ülkelere yardım elinin uzatılması bir zaruret oluyor. Avrupa, Kıbrıs’ın çökmesine katlanabilir. Bu yüzden de bu küçük ada devletine dikte edilen şartlar, Yunanistan’a, İspanya’ya, Portekiz’e ve İrlanda’ya edilenlerden daha sert.” Hollanda gazetesi De Telegraaf, Kıbrıs’ta tehlikeli bir emsal durum oluşturulduğu görüşünde: “Şimdi birdenbire kurallar değiştiriliyor. Aslında AB içerisinde 100 bin euroya kadar tasarruf mevduatları koruma altında bulunuyordu. Bu mevduatlardan yüzde 6,75 oranında vergi alma kararıyla bu kural çiğnenmiş oluyor. Tasarruf mevduatı garantisinin bir hamleyle hiçbir değeri kalmamış oluyor. Bu ağır bir kandırmaca, hatta dolandırıcılık olarak da adlandırılabilir. Ayrıca diğer zayıf konumdaki ülkelere gelecekte yapılacak kurtarma girişimleri için de tehlikeli bir emsal oluşturuldu. Bu noktada ortaya çıkan huzursuzluk, euro krizinin şimdi tüm gücüyle geri dönmesine yol açabilir.” Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 15 BASINDAN HABERLER Stuttgarter Zeitung yorumunda, güven ortamının sarsılmaması gerektiğini vurguluyor: “Kıbrıs’ta kendine özgü bir durumun olduğu söyleniyor. Bu girişimle sermaye tarafında bugüne kadar tam olarak tesis edilmemiş olan güven ortamı tekrar sarsılmazsa; bu, Euro Bölgesi’nin şansı olduğu anlamına gelecektir. Tüm tarafların bu kararı alırken tüm argümanları iyi tarttıkları güvencesini vermelerine inanmak durumundayız. Zira Euro Bölgesi’nin varlığını devam ettirmesi için insanların güvenini kazanmak, piyasa aktörlerinin güvenini kazanmaktan daha az önemli değil!” Münih’te yayımlanan Münchner Merkur gazetesinin yorumu ise farklı: “Kıbrıs’a uygulanan terapi yeni bir tedavi içeriyor: Banka mudilerinin milyarlık yardım faaliyetine iki kademeli bir biçimde katılmaları yükümlülüğü. Bu gerçi sonuçta nasıl bir sinyal vereceği bilinemeyen bir tabunun yıkılması anlamına geliyor. Ama bankaların tamamen çökmesi tehlikesi göz önünde bulundurulduğunda, ağrısına tahammül edilebilecek bir kurban olarak algılanabilir. Bir kez daha başkaları için dişini sıkarak kefil olacak Alman vergi mükellefleri, bu durumda Kıbrıslı milyonerlere ve sermaye kaçıran Yunanlara pek fazla acımayacaktır. Ancak en küçük tasarruf mevduatı sahiplerini bile para cambazlarının hataları nedeniyle yükümlülük altına sokmak, sosyal patlamalara yol açma tehlikesi açısından büyük bir dikkatsizliktir. Belirli bir sınırda duramama en basit deyimle sorumsuzluktur.” Süddeutsche Zeitung’un kısa yorumu da şöyle: “Euro krizinde son tabu da yıkıldı, şimdi sıra artık tasarruf hesaplarına geldi. Euro kulübünün Kıbrıs Cumhuriyeti’ni mali krizden kurtarmak üzere tasarruf mevduatı sahiplerinden altı milyar euro para elde etme kararı hem adil değil, hem de kısa vadeli bir çözüm.” 16 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com BASINDAN HABERLER Fransız gazetesi Le Figaro, Kıbrıs’ı kurtarma paketine ilişkin yorumunda şu görüşlere yer veriyor: “AB’nin, tarihinde ilk kez bankalardaki tasarruf mevduatlarının güvence altında olduğu yönündeki prensibi çiğnenmiş oluyor. Böylece AB tüm banka sistemine olan güveni sarsmış oluyor. Yatırımcı ister namuslu vatandaş olsun, ister oligarşik olsun, fark etmez. İspanyollar, Yunanlar ya da Portekizlilerin tasarruf hesaplarını boşaltmalarını isteyenler de aynı yolu izlemek zorunda kalacaktır. Fırsattan yararlanıp, kaynağı belli olmayan, milyarlara varan Rus paralarının aklandığı Kıbrıs’ı ödeme yapmaya davet etmek insanın kulağına fena gelmiyor. Ama burada asıl sorulması gereken şey, adadaki bankaları ağzına kadar doldurulmuş olan kara para aklama sistemin Avrupa’nın ortasında, herkesin gözü önünde nasıl işlemiş olduğudur.” İsviçre gazetesi Neue Zürcher Zeitung, aynı konudaki yorumunda şunları yazıyor: “Elbette ki hiç kimse vergi gelirleriyle Rus milyonerleri ve kara para aklayanları kurtarma niyetinde değil. Ancak tasarruf mevduatlarının tümünden zorunlu olarak kesinti yapılması, bir tabunun yıkılmasıdır. Bu insanların güveninin sarsılmasını da beraberinde getirir. Tüm AB ülkelerinde geçerli olan 100 bin euroya kadar tasarruf mevduatları koruma altında bulunurken, bu teminatın geçerliliği Kıbrıs’ta bir gecede kalktı. Şu sıralarda kulislerde küçük mevduat sahiplerinin vergilendirilmesinde düzeltme yapmak için çalışılıyor. Troyka’nın önce sonuç almak için tüm ağırlığını koyması, ardından da pazarlığa girmesi onun inandırıcılığına gölge düşürüyor.” Muhafazakâr İngiliz gazetesi The Times yorumunda, Kıbrıs’taki gelişmelerin Euro Bölgesi’ndeki krizin hâlâ atlatılmamış olduğunu da gösterdiğini belirtiyor. Yorumun devamında şu satırlar göze çarpıyor: “Euro Bölgesi’nin güney kuşağındaki ülkelerde bankacılık sistemi kırılganlığını koruyor ve bu ülkelerdeki hükümetlerin malî durumu, bankaları krizden kurtaracak güçte değil. Tasarruf sahiplerinin bankadaki parasının güvende olmadığı yönündeki endişesi yeni bir krize yol açabilir. İşte Kıbrıs’ta yaşananlar tam da budur! Güney ülkelerindeki tasarruf sahipleri yürüttükleri mantık sonucu tüm paralarını bankalardan çekmeye yeltenebilir. Böylece yakın bir zamanda bankalara hücum edilmesi gibi bir tehlike yaşayabiliriz. Euro Bölgesi’nin diğer krizi ise finans piyasalarına sirayet etmek suretiyle ortaya çıkabilir.” Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 17 BASINDAN HABERLER Bankalar krizi yüzünden devlet iflasının eşiğine gelen Euro Bölgesi üyesi Kıbrıs’ı kurtarma planıyla ilgili olarak Frankfurter Rundschau gazetesinde şu yorum yayınlandı: “Tasarruf hesaplarından zorunlu vergi kesilmesi, iyi niyetle düşünülmüş bir adım olabilir. Krizin maliyetini adil bir şekilde paylaştırma düşüncesine ne denebilir. Lakin, maliye bakanları tarafından alınan karar sorumsuzluk örneğidir. Ortak para bölgesi üyesi ülkelerin hükümetleri böylece, 100 bin euroya kadar olan banka hesaplarının devlet garantisi altında olduğuna dair verdikleri sözden dönmüş oluyorlar. Şimdi kimse bu formülü sahiplenmek istemiyor. Almanya hükümeti, sorumluluğun Lefkoşa’da aranması gerektiğini söylüyor. Kıbrıs’ın devlet başkanı ise hiç böyle bir niyetinin olmadığını duyuruyor. Unutmamak gerekir ki, maliye bakanlarının kararı oybirliğiyle alındı. Bu karardan dönülebileceği şeklindeki manevralar hiç olmazsa idrak gücünden yoksun olunmadığını gösteriyor. Karar en kısa zamanda düzeltilirse, Kıbrıs, Madrid ve Roma’da panik kopması önlenebilir. Avrupalı politikacılar bundan böyle sergiledikleri kriz yönetimine güven duyulmasını beklemesinler.” Münchner Merkur gazetesinin aynı konudaki yorumu ise özetle şöyle: “Bir devlet iflas ettiğinde, kefil vatandaşlarıdır. Vergi mükellefi işgücüyle, tasarruf sahibi servetiyle mesuliyeti üstlenir. Bu nedenle, Yunanca, İspanyolca ya da İtalyanca verilmiş de olsa, banka hesaplarındaki paranın sonsuza kadar garantide olduğu şeklindeki sözlerin değeri yoktur. Avrupa’nın kurtarıcıları, tasarruf sahibinin parasına kısmen el koymakla yeni bir güven krizini göze almış oluyorlar. Almanya başbakanının Kıbrıs’ta vermek istediği ibret dersi olumlu bir mesaj da içeriyor. Bu mesajın adresi İtalya’nın horoz kavgasından vazgeçemeyen siyasetçi sınıfı olabilir. Belki tedavinin sancısız olamayacağını kavrarlar. Tedavi, tasarruf ve reformlardan geçen dikenli bir yoldur. Devlet bu yoldan ayrılmazsa halkın güveni yerine gelebilir.” Kıbrıs’taki bankalar krizini yorumlayan Die Welt gazetesi de, krizin sorumluları yerine banka müşterilerinden para alınmasını eleştiriyor: “Kurtarıcılar, Kıbrıslı tasarruf hesaplarındaki paranın emsalsiz bir şekilde kısmen kamulaştırılmasının yarattığı tehlikeli etkinin ortadan kaldırılabileceğini sanacak kadar safça davrandılar. Euro’yu kurtarma girişimlerinin tutulmayan sözler listesi uzadıkça uzuyor. Bankaların hissedarları ile alacaklılarından daha fazlasını istemek yerine küçük tasarruf sahibinin cebine el atmak aptallık ve duyarsızlıktan başka bir şey değildir. Korku yeniden peyda oldu. Ne batık bankalar, ne de kriz ülkeleri İspanya, Portekiz ve İtalya’nın hükümetleri vatandaşlarının tasarruf hesaplarına inandırıcı bir şekilde kefil olabileceklerinden, bütün Euro bölgesinde mevduat garantisini tartışmaya açma vakti gelmiştir. Bu, gerçekten sistemik riskler içeren tehlikeli bir ekonomik oyundur.” 18 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com BASINDAN HABERLER Oldenburg’da yayımlanan Nordwest-Zeitung gazetesi, Almanya’daki Neonazi eğilimli Nasyonal Demokrat Parti’yi yasaklatmak için başlatılan girişimlere ayırdığı yorumda şu görüşlere yer veriyor: “Almanya Ekonomi Bakanı Philip Rösler bu partiyi kapattırmaya çalışmanın anlamı olmadığını söylemekte haklı. Gerçekten de aptallığı yasaklatmak mümkün değildir. Sadece bu kadar da değil: Şimdiye kadar bu nahoş siyasi partiyi adli yöntemlerle siyaset sahnesinden indirmek için atılan bütün adımlar aptallığın dillere pelesenk olmasından başka bir şeye yaramadı. Bütün yasaklatma denemeleri radikal sağcılar için reklam aracı oldu. Şimdi de aynı durumla karşılaşabiliriz.” Sağ liberal İspanyol gazetesi El Mundo, Kıbrıs Parlamentosu’nun AB’nin sunduğu kurtarma paketini reddetmesiyle kaosun eşiğine geldiği görüşünü savunuyor. Yorumun devamını okuyoruz: “Kıbrıs’ın şimdiye kadar uyguladığı ekonomik modelin savunabilecek bir tarafı kalmadı. Söz konusu sistem, yabancı sermayeyi düşük faizler ve uygun banka düzenlemeleriyle ülkeye çekmeye dayanıyordu. Ancak Euro Bölgesi’nin 100 bin euronun altındaki mevduat hesaplarından vergi kesilmesi yönünde geçen cumartesi günü aldığı kararını açıklığa kavuşturması gerekiyor. Çünkü AB bu kararıyla tasarruf mevduatlarını koruma prensibini ihlâl etmiş ve halk arasında huzursuzluğa meydan vermiş oldu.” Rus Wedomosti gazetesi de aynı konuya ilişkin yorumunda şu görüşleri savunuyor: “Kıbrıs Cumhuriyeti Maliye Bakanı Mihalis Sarris, taze para bulma umuduyla Moskova’yı ziyaret ediyor. Kıbrıs’taki banka mevduatlarından kesilecek vergiyle para temin edilememesi halinde, özelleştirme gündeme gelecek. Bu nedenle Rusya şimdi hangi ilginç alanlara yatırım yapması gerektiği konusunda öneri bekliyor. Böyle bir işbirliği, örneğin Rus devi Gazprom’un bağlı olduğu bankanın, Kıbrıs’ta doğal gaz üretimi için alacağı lisans karşılığında malî yardım yapması olabilir. Büyük Rus iş adamları paralarını zaten Kıbrıs’taki bankalarda tutmuyor, Kıbrıs’ı sadece transit ülke olarak kullanıyor. Onların parası çoktan daha güvenilir ülkelere, İsviçre, Lüksemburg ve İngiltere’ye yatırılmış durumda. Bu sorun daha çok Rus orta sınıfını ilgilendiriyor.” Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 19 BASINDAN HABERLER İflasın eşiğindeki Kıbrıs’ta yönetim, AB’nin talepleri ile halkın büyük tepkisi arasında sıkıştı kaldı. AB’nin malî yardım için şart koştuğu mevduatlara vergi tasarısı Meclis’e takıldı. Die Welt gazetesinde krize dair şu satırları okuyoruz: “AB Parlamentosu Başkanı Martin Schulz’dan yatırım bankacılarına kadar herkes birbirine suçu atıyor... Euro Bölgesi’ndeki normal vergi mükellefinin niye yıllardır krizle mücadelenin faturasını ödemek ya da borçlara kefil olmak zorunda bırakıldığını açıklayabilmek zor. Ama bankaları iflas ettiğinde zaten daha büyük bir kayba uğrayacak olan Kıbrıslı mevduat sahiplerinin bu sorumluluğu alması gerektiğini açıklamak güç değil. Artık sorumluluk, risk ve kefalet arasındaki bağlantının doğru bir şekilde kurulmasının zamanı gelmiştir… Bu karışıklığın sorumlusu kimse veya yardım paketinden kim fayda sağlıyorsa kurtarma çabalarına da ortak olması gerekir. Zira bu prensip, son yıllarda gereğinden fazla ihlâl edildi.” AB üyesi Kıbrıs’ta ekonomik kaosun giderek derinleşmesi, basında geniş yer buluyor. Budapeşte’den Nepszava gazetesi yorumunda, Rusya’nın bu sorunda oynayabileceği rolü yorum sütunlarına taşıyor: “Eğer Kıbrıs eurodan vazgeçerse, büyük olasılıkla Avrupa Birliği’nden de çıkmak zorunda kalır. Kıbrıs’ı AB’nin dışında sadece Rusya, özellikle de paralarını Kıbrıs bankalarına yatıran Rus milyarderler, kurtarabilir. Ancak burada sorun Rusya’dan gelecek böyle bir yardımın bedelinin inanılmaz derecede ağır olacak olması. Böyle bir durumda Kıbrıs tamamen Moskova’nın ilgi alanına girmiş olur. Gazprom, Ada’nın yakınındaki, Akdeniz’in derinliklerinde yatan güçlü doğal gaz kaynaklarından faydalanabilir. Rus güvenlik güçleri Suriye’deki varlığını uzun süre ayakta tutmayı başaramazsa, yeniden Kıbrıs’ta bir askerî üs inşa edebilir.” Avusturya’dan liberal Der Standard gazetesinin Kıbrıs’la ilgili yorumunda şu görüşler dikkat çekiyor: “Tasarruf mevduatlarından yapılması planlanan kesintilere karşı protestolar, ‘dış düşmanlara’ yönelik saldırganlığın ilk işaretleri. Yaşananların nedenini daha çok Avrupa ya da Türkiye’de ya da az da olsa Rusya’da gören Kıbrıslıların sayısı hiç de az değil. Bu durum, AB’nin Brüksel ya da diğer başkentlerindeki üst düzey politikacılar için önemli bir uyarı teşkil etmek zorunda. Bu liderler tasarruf planlarının toplumsal sonuçlarını tamamen hafife aldı, eğer AB üyesi bir ülke sallantıda ise, insanlar korkuya kapılır. Yunanistan, İspanya bunu memnuniyetle karşılayacaktır.” 20 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com BASINDAN HABERLER Leipziger Volkszeitung gazetesi, Güney Kıbrıs’taki ekonomik kriz çerçevesinde Avrupalı poltikacıların izlediği politikaları eleştiriyor. “Kıbrıs’ın AB’nin kurtarma planındaki kredi koşullarını reddetmesi anlaşılabilir: Zira mevduat hesaplarından vergi alınması, binlerce kişiyi işlemedikleri bir hatadan sorumlu tutuyor. Bu kurtarma planı hayata geçirilseydi bile, uçuruma düşüş yolunda sadece geçici bir durak olacaktı. Örnek olarak, bakınız Yunanistan. Ya da her ne kadar Brüksel bunu görmezden gelmeye çalışsa da Portekiz. Portekiz tasarruf diktasının tüm koşullarını çalışkan, örnek bir öğrenci gibi yerine getirdi. Ama buna rağmen, belki de tam da bu nedenle durumu giderek daha da kritikleşiyor. Kıbrıslıların yardım paketine “Hayır” demesinin yol açtığı endişe, Kıbrıs’ın geleceğinden ziyade, başka ülkelerin bu durumu emsal alması korkusundan kaynaklanmaktadır. Bu ülkeler giderek daha budalaca bir hal alan tasarruf diktasına boyun eğmektense Euro Bölgesi’nden çıkmayı tercih edebileceklerdir.” Stuttgarter Zeitung’un aynı konuya ilişkin yorumunda ise şu satırları okuyoruz: “Kıbrıslıların şişirilmiş bankacılık sistemlerini, Avrupa’nın normal standartlarına uydurması gerekir. Oysa onlar, Rusya kartını oynamayı deniyor. Ancak Rusya da vereceği her yardımın karşılığını fazlasıyla geri ödetecektir. Örneğin Kıbrıs kıyılarındaki doğal gaz çıkarma planlarından veya Kıbrıs bankalarına nüfuz ederek. Ayrıca Kıbrıs’ın şunu da iyi bilmesi gerekiyor. Bu adımların her birinde Avrupa’dan dayanışma bekleme hakkını daha da kaybedecektir.” Rusya’nın borç krizindeki Kıbrıs’la yaptığı pazarlıklar, Rus Nesavissimaya Gaseta’da şöyle değerlendiriliyor: “Kremlin, Kıbrıs’ı, Rus işletmeler için de hiç uygun olmayan zorunlu vergi konusunda neredeyse aklını çelen AB’ye karşı bol hileli bir oyunla misillemeye girişiyor. Kıbrıs krizinden basitçe ya da sancısız bir biçimde çıkış yolu hala bulunmuş değil. Rusların Ada’ya yeni yardımlar yapma konusunda sergilediği ihtiyatlı tavır, AB’ye karşı rahatlıkla baskı uygulamak için bir araç. Bunu şimdi AB yetkilileri de farketti.” Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 21 İNGİLTERE BASINI Daily Telegraph gazetesi, Avrupa Birliği’nin tasarrufları hedef alan bu adımının ekonomik toparlanma sürecine zarar verebileceğini belirtiyor. Gazete, ‘kaygı verici’ olarak nitelediği bu adımın diğer ülkeler için de emsal oluşturabileceğini yazıyor. “KIBRISLA SINIRLI KALINMAZ” Times gazetesi de manşetinde Avrupa Birliği yetkililerinin verdiği taahhüde rağmen, bu adımın Kıbrıs’la sınırlı kalmayabileceğine dikkat çekiyor. Mevduatlarda vergi alınması şartının Kıbrıs’ta paniğe yol açtığını belirten gazete, bu yüzden Euro bölgesinin ciddi bir tehditle karşı karşıya olduğunu ve Avrupa bankacılık sistemine güvenin darbe aldığını kaydediyor. Haberde şöyle deniyor: “Bu karar, kurtarma paketinin doğuracağı mali yükün yerel mevduat sahipleri ve vergi ödememek için paralarını Kıbrıs’a getiren Ruslar tarafından paylaşılmasını isteyen Almanya’nın ısrarıyla alındı.” Karardan emeklilerin ve sıradan ailelerin etkileneceğini belirten gazete, ellerinde devlet tahvili bulunan ve bankalardan alacağı olan yatırımcıların bir bedel ödemeyeceğini vurguluyor. Kıbrıs’ta halkın bankalar önünde kuyruklar oluşturduğuna dikkat çeken gazete, İrlanda ve İspanya hükümetlerinin benzer bir önleme başvurulmayacağı konusunda halkı ikna etmeye çalıştığını vurguluyor. “ALMAN VERGİ MÜKELLEFLERİ NEDEN RUS OLİGARKLARI KURTARSIN” Gazetenin başyazısında şöyle deniyor: “Kıbrıs, Yunanistan, İrlanda, Portekiz ve İspanya’nın ardından kurtarma paketi alacak beşinci Euro bölgesi ülkesi. Kıbrıs’ta zor durumda olan bankalar. Bankaların toplam varlıkları, Ada’nın gayri safi yurt içi hasılasının sekiz katı büyüklüğünde. Bankalar vergi teşvikleri ve kara para aklama konusundaki gevşek kurallar sayesinde büyüdü.” “Kıbrıs’taki bankalar Yunanistan’daki alacakları nedeniyle zor durumda ve vergi mükellefi tabanı, kurtarılmalarını sağlayacak kadar büyük değil. Kıbrıs’ın ekonomik büyüklüğü Euro bölgesinin büyüklüğünün binde ikisi kadar. Kıbrıs’taki sorunlar Almanya’daki seçim sürecine rastladı. Kıbrıs bankalarında Rusların çok parası var. Alman vergi mükelleflerinin Rus oligarkları kurtarıyor olabileceği olgusu önemli etkiye sahip olabilecek mesele ve Merkel risk almak istemiyor. “ 22 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com İNGİLTERE BASINI Financial Times yazarı Wolfgang Münchau, kurtarma paketi konusunda Kıbrıs’ın AB’yle vardığı uzlaşmanın, uzun vadede önemli siyasi sonuçları olacağını, kısa vadede ise Avrupa genelinde mevduat sahiplerinin bankalardaki paralarını çekmeye yönelebileceğini belirtiyor. Guardian’da yazan ekonomist Michael Burke de “Şimdi anlıyoruz ki, bankalar ve mevduat sahipleri için asıl tehdit, kemer sıkma önlemlerine karşı olan partiler değil, Kıbrıs Hükümeti’ne ‘İster al, ister alma’ diye ültimatom veren Avrupa Komisyonu, IMF ve Avrupa Merkez Bankası’dır” diyor: “Troyka ve destekçileri, mevduatlardan alınması planlanan vergiyi, ‘Bankaları kurtarmanın yükünü devlet üstlenemez’ diyerek savunuyor. Ama bu durumda borç yükü bankalardan yani ait oldukları yerden, bankaların borç verme kararlarında hiçbir dahli olmayan ailelere transfer ediliyor. Propaganda kampanyasında Rus oligarklara ve Kıbrıs bankaları üzerinden kara para aklayanlara odaklanılıyor.” “Karardan etkilenecek tek kişiler bunlar olsa bile bu, küresel bankacılık kuralları ve kara para aklamayla mücadeleden sorumlu yetkililerin suçlarını itiraf etmeleri anlamına geliyor. Onların başarısızlıkları küçük tasarruf sahiplerinin paralarına el konulmasını haklı kılmaz.” Avrupa Birliği’nin kurtarma paketi karşılığında Kıbrıs’a dayattığı koşullarla ilgili tartışma İngiliz gazetelerindeki ağırlığını koruyor. Times gazetesi manşetinde “Kıbrıs krizi derinleşti, Rusya Avrupa Birliği’ni tehdit etti” diyor. Haberde Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin’in mevduatlardan alınacak verginin adil olmadığını söylediği hatırlatılıyor ve Rusya Maliye Bakanı’nın da Kıbrıs’a verilen 2,5 milyar Euro’luk kredinin geri çekilebileceğini açıkladığına dikkat çekiliyor. Gazete, Rusya’nın bu çıkışının Berlin ve Brüksel’i şaşırttığını ve Kıbrıs ekonomisini düzlüğe çıkarılması için gerekli olan 16 milyar Euro’nun nereden bulunacağı konusundaki belirsizliği artırdığını vurguluyor. Times, kurtarma paketinin geleceğiyle ilgili belirsizliğin uluslararası piyasaları da rahatsız ettiğini, Euro’nun bir ara dolar karşısında son üç ayın en düşük seviyesine indiğini kaydediyor. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 23 İNGİLTERE BASINI “MERKER KURALLARI HİÇE SAYDI” Die Welt gazetesinin diplomasi editörü Alan Posener Times’taki makalesinde, Angela Merkel’in Kıbrıs’a bu koşulları dayatarak Avrupa Birliği kurallarını hiçe saydığını belirtiyor. Yazar şöyle diyor: “Almanlar mutlu olmalı. Çünkü başka bir Akdeniz ülkesini kurtarmak için onlardan bu kez para istenmiyor. Çünkü para Avrupa İstikrar Mekanizması, Uluslararası Para Fonu IMF ve Kıbrıs’taki bankalara para yatıracak kadar saf olanlardan çıkacak.” “Gerçekten de Cumartesi sabahı kurtarma paketinin koşulları açıklandığında birçok Alman mutluydu. Alman medyası Kıbrıs bankalarında 100 bin Euro’dan daha fazla parası olanların muhtemelen kara para aklayan Ruslar olduğunu yazıverdi. Bu kişilerin aşırı derece şişmiş, yeterince regüle edilmeyen Kıbrıs bankalarına destek olmalarının istenmesine kimin itirazı olabilir ki?” “Ancak sonradan sorular sorulmaya başlandı. Kıbrıs bankalarında büyük parası olan herkes kara para aklayıcısı mı? Bu kararı Interpol ve Europol’ün vermesi gerekmez mi? Sorunu, yaratanların çözmesi gerekiyor deniyorsa, Yunan tahvillerine ve ne olduğu belli olmayan kağıtlara aşırı derecede yatırım yapanlar mevduat sahipleri mi? Ayrıca tüm Euro bölgesinde 100 bin Euro’ya kadar olan mevduatlar garanti altında değil mi?” “EURO ALMAN SEÇİMLERİNE GERİ DÖNDÜ” Yazar kararın Almanya’daki genel seçimlere etkisi için de şöyle diyor: “Neden Brüksel’de bir avuç politikacı hukukun üstünlüğüne inanarak bankaya parasını yatıran esnafı hedef alıyor? Avrupalı liderler bunu yaptı, çünkü yapma güçleri vardı. Merkel’in çiğnediği yasaları yeni yasalarla değiştirme alışkanlığı var. Eğer bir şey yasa dışı ise, yasa çıkar yasal hale gelsin. Ancak Avrupa Birliği Kıbrıs bankalarına saldırıyla bu prensibi ‘Nasıl uyarsa’ diye değiştirmiş oldu.” “Şimdi Almanların sorular sormaya başlaması boşuna değil. İsviçre’deki kayak merkezlerinde ya da Türkiye kıyılarında Almanları sinirlendiren zengin Rusları yolmak iyi. Sırada İtalya ve İspanya’nın hatta bir gün Almanya’nın olmadığını kim bilebilir. Bu yüzden seçmenlerin dörtte biri Avrupa karşıtı yeni bir partiye oy vermeyi düşünebileceğini söylüyor. Kıbrıs bankalarına saldırı ve Avrupa karşıtlarının gelişiyle Merkel Euro’yu seçim kampanyasından uzak tutma hedefinde başarısız oldu. Euro geri döndü. Üstelik daha da korkutucu bir şekilde.” 24 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com İNGİLTERE BASINI “AVRUPA MERKEZ BANKASI’NIN EN BÜYÜK HATASI” Financial Times da manşetinde Kıbrıslı mevduat sahiplerine yönelik “baskın”ın Euro bölgesi bankacılık birliği planlarına darbe vurduğunu belirtiyor. Gazete bir banka yöneticisinin Kıbrıs’a yönelik koşulları Avrupa Merkez Bankası’nın en büyük hatası olarak nitelediğini kaydeden gazete, “Tasarruf mevduatlarından 5 milyar 800 milyon Euro toplama kararı Avrupa Birliği’nin Euro bölgesindeki krizden çıkışın anahtarı olarak gördüğü reformlarda büyük bir delik açtı, bankaların faaliyetlerini mevduat sahiplerinin paralarıyla çevirmesi hedefine de sekte vurdu” diyor. Gazete bir başka haberinde krizin Rus ekonomisini de vurabileceği belirtiliyor: “KRİZ RUS SÜPER ZENGİNLERİ DE VURDU” “Rusların Kıbrıs bankalarında milyarlarca Euro’su var. Kıbrıs para kanalı olarak Rus ekonomisi için çok önemli. Rus parası Kıbrıs’a gidiyor, vergi ayrıcalıklarından yararlanıp Rusya’ya geri dönüyor. Rusya Euro bölgesindeki krizi hep dışarıdan izledi. Kıbrıs’taki krizle Rusya’nın çıkarları ilk kez doğrudan etkileniyor.” diyor. Haberde bir bankacıya atfen, “Kıbrıs’ta bankaların uzun süre kapalı kalması Rus ekonomisi için yıkıcı olabilir” deniyor ve Rusların şimdiden kendilerine yeni offshore merkezleri aramaya başladığı aktarılıyor. “BRIC ÜLKELERİ ÖZGÜR AVRUPA DEĞİL” Independent yazarı Hamish Mcrae de Kıbrıs krizinin Avrupa’nın gücünün azaldığına işaret ettiğini belirtiyor. Yazar, Almanya’nın Euro bölgesinin binde ikisini temsil eden Kıbrıs’a ağır koşullar dayatırken, Lefkoşa’ya ilk yardımın Rusya’dan geldiğini belirten yazar şöyle diyor: “G7’ler yavaş büyüyor ve borç içinde. İngiltere’deki borçların toplamı gayri safi yurtiçi hasılanın dört katı. Almanya’da bile 2,5 katı. Oysa Rusya’da borç miktarı gayri safi yurt içi hasılanın dörtte üçü kadar. Çin’de, Hindistan’da Brezilya’da bu oran bir-buçuk katın altında. Bu yüzden BRIC ülkelerinin istedikleri yatırım yapma özgürlükleri, güçlerini istedikleri yere yoğunlaştırma özgürlükleri var, bizim yok.” Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 25 İNGİLTERE BASINI Guardian gazetesi krizin Kıbrıs vatandaşlığı alabilmek için Ada’ya milyonlarca Euro yatırım yapan süper zenginleri de vurduğunu belirtiyor. Gazeteye göre, Kıbrıs vatandaşlığı için beş yıl süreyle bir Kıbrıs bankasına en az 17 milyon Euro yatıranlara Kıbrıs vatandaşlığı veriliyor. 2007 ile 2010 arasında çoğu Rus 30 süper zengine vatandaşlık verildi. Bunlar arasında Rus çelik milyarderi Aleksander Abromov da bulunuyor. Guardian gazetesi Kıbrıs’ta Meclis’in Avrupa Birliği’yle üzerinde uzlaşılan kurtarma paketini reddetmesinin Euro bölgesini yeniden krize sürükleyebileceğini belirtiyor. Haberde şöyle deniyor: “Kıbrıs’ta bankalar yarın açılacak ve Kıbrıs’ın bir çözüm bulmak için önünde 24 saati var. Hükümetin Rusya’dan yardım isteyeceği beklentisi hakim. Oylamadan önce Maliye Bakanı Mihailis Sarris’in istifa ettiği yolundaki spekülasyon Euro’nun değerini son dört ayın en düşük düzeyine çekti.” Financial Times da Kıbrıs Rum yetkililerin Euro bölgesini tatmin edecek bir çözüm bulamaması halinde adadaki bankacılık sisteminin çökebileceğini Kıbrıs’ın Euro bölgesinden çıkmak zorunda kalabileceğini yazıyor. Avrupa Birliği’nin Kıbrıs bankalarının kurtarılması için vereceği 10 milyar Euro’luk kredi karşılığında mevduatlardan vergi alınması önerisi Ada’da öfke yaratmış, uygulamanın kurtarma paketi alan zor durumdaki diğer Euro ülkelerine emsal oluşturabileceği endişesi dile getirilmişti. 26 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com MİHALİS SARRİS DÖVİZ DERGİSİ HABERLER Akerson, “Eğer kar edeceğimizi düşünürsek elbette harekete geçeriz.” Ancak Akerson devlet ulusal bazda yakıt istasyonları kurulmasına destek vermezse bu fikrin gerçekleşmeyeceğini söyledi: “Enerji sektörünün gerekli altyapıyı inşa etmesi için devlet teşviki lazım. Bu bizim kontrolumuz dışında kalıyor. 25 TÜRK FİRMASI RUSYA’DA YATIRIMA HAZIRLANIYOR Altyapı desteği için güvence verilmeden üretim yapamayız.” Doğal gazla çalışan otomobil ve kamyonların pahalı olması yüzünden, Amerikan Petrol Enstitüsü baş ekonomisti John Türk otomotiv şirketleri direksiyonu 40 milyar dolarlık Felmy, geçişin ticari araçlarla yapılmasından yana. Rusya pazarına kırdı. 25 Türk şirketi Rusya’da yatırım için kolları sıvadı. John Felmy, “Bir aile aracı yapmak normal araç üretiminden daha pahalı. O yüzden maliyeti karşılamaz. Ama bir tır Brezilya’dan Kuzey Amerika’ya, Almanya’dan İspanya’ya filosu oluşturma açısından önümüzde iyi bir fırsat olduğunu kadar dünyanın dört bir yanında yatırım yapan Türk otomotiv düşünüyorum,” diyor. ana sanayinin hedefinde şimdi de Rusya var. Türk firmaları, yaklaşık 40 milyar dolarlık Rusya pazarından pay alabilmek Felmy, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatının da üreticileri, için Japon, Kore, Çin ve Avrupalı devlerle yarışıyor. Otomobil işlerini büyütmeye teşvik edeceği görüşünde: “Amerika’daki İhracatçıları Birliği Başkanı Orhan Sabuncu, şu ana kadar doğal gaz operasyonlarına bakarsanız, çok sayıda arama Rusya’ya yatırım yapan 8 firmanın olduğunu belirterek, 20-25 amaçlı kazı yapıldığını görürsünüz. Ama bu kuyular maliyet firmanın ise fizibilite çalışması yaptığını söyledi. yüzünden geliştirilemiyor.” Türk firmalanın 150 milyon dolarlık yatırım yaptığını ifade John Felmy, doğal gaz ihracatının Amerika’nın ticaret dengesi eden Sabuncu, “Her yıl 3-4 yeni yan sanayi firması ortalama açığını azaltacağını ve istihdam yaratacağını, ama tüketicinin 50 milyon dolarlık yatırımla Rusya’da üretime geçer. 2020’de cebini çok az rahatlatacağını söylüyor. Rusya’da üretim yapan Türk firmalarının sayısı 30-35 olur” dedi. Rusya’ya parça ihracatının arttığını, ama istenilen sevi- Doğal gaz kullanımının geliştirilmesinden yararlanacak tek yede olmadığını anlatan Sabuncu, yüzde 0.1 olan pazar payını ülke Amerika değil. Rus Cryogenmash şirketinden Mikhail büyütmek için Rusya’ya yatırım yapmanın şart olduğunu söyle- Smirnov, Amerikan şirketlerine LNG ekipmanı satmak istiyor: di. Sabuncu, “Rusya’da belirlenen yeni teşvik sistemiyle ana “Özel tüketim amaçlı, küçük miktarlarda sıvılaştırılmış doğal sanayi 36 ay içinde en az 300 bin araçlık kapasite oluşturacak. gaz alım ve satımını arttırması nedeniyle bu olasılık bizi de 48 ay içinde de üretilen araçların motorlarının yüzde 30’u heyecanlandırıyor.” Rusya’da imal edilecek” diye konuştu. Birçok ülkeden gelen enerji yetkilileri, bu konferansta kendi KİMLER YATIRIM YAPTI ? üretimlerini arttırma yollarını öğrenmeye çalıştı. 1. Nobel Automotive 2. Coşkunöz 3. Trakya Cam 4. Tirsan Kardan 5. Teklas 6. Canel Otomotiv 7. Pilot Koltuk 8. Tırsan/ Mozambik Ulusal Petrol Enstitüsü Başkanı Arsenio Mabote’ye Kaessbohrer göre enerji sektörünün gelişmesi birçok ülkenin yoksullukla mücadelesi için de önemli: “Enerji kaynaklarına sahip olmakla halkınıza elektrik sağlar, bu şekilde kalkınmayı hızlandırırsınız.” Uzmanlar, ülkelerin önümüzdeki yıllarda enerji taleplerini karşılamak için petrol, doğal gaz, kömür ve yenilenebilir yakıtlar gibi çeşitli kaynaklara daha fazla ihtiyacı olacağının altını çiziyor. ABD, ENERJİ SEKTÖRÜ DOĞALGAZLI TAŞITLARA GÖZ DİKTİ Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 27 DÖVİZ DERGİSİ HABERLER ASCE’nin tahminlerine göre altyapı notunu “şu an için yeterli” anlamına gelen “B”ye çıkarmak için 2020 yılına kadar 3 trilyon 600 milyar dolarlık yatırım yapılması gerekiyor. Bu, şu anda bütçede ayrılan ödeneğin 1 trilyon 600 milyar dolar üstünde. ASCE Başkanı Gregory DiLoreto’ya göre, Amerika’nın altyapı konularında ileriye doğru plan yaparak altyapının gelecek ABD’NİN DOĞAL URANYUM REZERVLERİNİN BEŞTE BİRİ ROSATOM’UN KONTROLÜNDE nesiller için iyi duruma getirilmesini garanti altına alması gerek. Rosatom, ABD topraklarında bulunan doğal uranyum nde bir köprü çökmüş, 13 kişi ölmüş, 145 kişi de yaralanmıştı. rezervlerinin %20’ni kontrol ediyor. Açıklamayı Rosatom Bu ABD’de altyapının durumuyla ilgili tartışma yaratmış ve Genel Müdürü Cergey Kirienko yaptı. altyapı sorunları Başkan Obama’nın konuşmalarında da sık 1 Ağustos 2007’de Minneapolis’te Mississipi Nehri’nin üzeri- sık yer almıştı. Obama bu yılki Birliğin Durumu Konuşması’nda Moskova’da Çarşamba günü yapılan askeri sanayi Amerika’nın kötü durumda olan yollarının onarımı için 50 konferansında Kirienko, “Ülkemizde stratejik yataklar satın milyar dolar ayrılmasını istedi. alıp bizi bir hammadde üssü olarak kullanma çabalarına karşı uzun zaman direndik. Bugün bizim böyle bir imkanımız varsa, Denetim şirketi KPGM’in 2010 yılında yayınladığı bir raporda bu yatakları elde ederek başkalarını hammadde üssü olarak dünyada devam eden “En Heyecan Verici 100 Altyapı Projesi” kullanmamızı ne engeller. Bence, yaklaşık beş yıl önce bunu sıralanmış ve bu listeye ABD’den 13 proje girmişti. Listeye düşünmek bile korkunçtu ancak bugün Rosatom’un ABD Türkiye’den giren projeler ise Marmaray, Kartal Pendik Hafif sınırları dahilinde bulunan uranyum yataklarının % 20’sine Raylı Sistemi ve Kayseri Entegre Sağlık Kampüsü projeleriydi. sahip olmasını normal olarak değerlendiriyoruz.” dedi. Bu listeye dünya ekonomisinin yüzde 22’ini oluşturan ABD’den 13 proje girerken dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 1’ini oluşturan Türkiye’den 3 projenin girmesi belki gelişmiş ekonomilerdeki altyapı sorunları hakkında bir fikir verebilir. Kuşkusuz gelişmekte olan ekonomiler hızla artan ihtiyaçlar için altyapıya önem vermek zorunda oldukları kadar, son yıllarda kriz yaşayan gelişmiş dünya ekonomilerine göre de daha avantajlı durumdalar. AMERİKA’DA ALTYAPI YETERSİZ Buna rağmen Amerika’nın gelişmiş ekonomiler arasında da Amerikan İnşaat Mühendisleri Odası’nın (ASCE) hazırladığı Teşkilatı’nın 2011 yılı raporunda ABD’nin altyapı kalitesinin rapora göre, birçok bölgedeki gelişmelere rağmen, dünyada 23. sıraya gerilediği belirtilmişti. 2011 yılında ABD’de Amerika’daki altyapı seviyesi hala ortalamanın altında. altyapı yatırımının ekonomideki payı yüzde 2,4’e gerilemişken Raporda, altyapının gelecekte toplumun gereksinimlerini bu oran Avrupa’da ortalama yüzde 5, Çin’de ise yüzde 9 karşılamayacak duruma gelebileceği belirtildi. civarındaydı. ASCE dört yılda bir yayınladığı raporlarda ülkede yollar, Günümüzde Amerikalılar işe gitmek için Avrupalılar’a göre köprüler, şehir suyu sistemleri, toplu ulaşım, okullar ve enerji çok daha fazla zaman harcıyor. Ayrıca 2010 yılında trafik sistemlerini değerlendiriyor. ASCE ülkenin 2009’da “D” olan kazalarında 33 bin Amerikalı yaşamını yitirmişti. Bu nüfusa altyapı notunun biraz yükseltilerek 2012’de “D+”ya çıktığını oranlandığında Avrupa’nın yüzde 60 üstünde ölümcül kaza bildirdi. anlamına geliyor. Farklı altyapı sistemleri için notlar, çok iyi durumda olan Amerika’da altyapı sorunları, Katrina Kasırgası ve Minnesota’da sistemler için “A+”dan sınıfta kalan sistemler için “F”ye kadar çöken köprüden sonra siyasal gündeme girmişti. Ekonomik değişiyor. Rapor, notlarda 1998’den beri ilk defa bir yük- durgunluğun getirdiği kısıtlı eyalet bütçeleri göz önünde selme olduğunu gösteriyor. Bu iyileşme birkaç farklı sektörde bulundurulduğunda bu tartışmaların önümüzdeki yıllarda da görülmüş. devam etmesi beklenebilir. 28 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com geride kalmaya başladığı görülüyor. ABD Ulusal Güvenlik DÖVİZ DERGİSİ HABERLER ANASTASIADIS, GÜNEY KIBRIS İÇİN “B” PLANI SUNUYOR ‘Mevduat vergisine karşı kurtarma programı’ anlaşmasının APPLE’A KARŞI PATENT DAVASI AÇILIYOR parlamentoda reddedilmesinin ardından Güney Kıbrıs lideri Nikos Anastasiadis, siyasi liderlere ‘B Planı’nı sunuy- Yazılımları geliştiren Intertrust Technologies şirketi Apple or. Ziyaretinin ilk gününde bir anlaşma sağlayamayan devini patentlerini ihlal etmekle suçlayarak mahkemede Maliye Bakanı Mihalis Sarris de Moskova temaslarını tazminatın ödenmesini isteyeceğini açıkladı. sürdürüyor. Şirket, açtığı davanın iPad, iPhone, Apple-TV, dizi üstü bilgiHalkın kitleler halinde paralarını çekmesinin önüne geçmek sayarlar ve Appe Store ve iTunes servisleri dahilinde birçok için haftasonundan bu yana kapalı tutulan bankaların, önü- ürünler ile ilgili olduğunu resmi sitesinde belirtti. Intertrust müzdeki Salı gününe kadar kapalı kalacağı açıklandı. Technologies Genel Müdürü Tatal Şamun, dava ile ilgili yorumu yaparak Apple’nın şirketinin güvenlik alanında geliştirmelerini Kıbrıs Haber Ajansı’nın aktardığına göre Anastasiadis, kullanıp birçok ürünlerini çıkardığını ve tarafların ilişkilerinin ‘Kıbrıs’ın kurtarılması için bir karar en geç Perşembe günü uzun sureli ortaklığa dayandığını açıkladı. verilmeli’ dedi. Anastasiadis teklifini sabah saatlerinde siyasi liderlerle görüşmeye başlayacak. Önerinin öğleden sonra par- Şamun ayrıca bu defa anlaşmazlığın mahkemede çözülmesi lamentoya gelmesi bekleniyor. gerektiğinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. 2004 yılında Intertrust Microsoft şirketine karşı benzer dava açıp sonu- Güney Kıbrıs için kurtarma programına Rusya da dahil olabilir. cunda 440 milyon doları kazanmıştı. Şirketin patentlerini alan Rum Maliye Bakanı Mihalis Sarris, Çarşamba günü Rus firmalar arasında Samsung, Panasonic, HTC, LG, Motorola, mevkidaşı Anton Siluanov’u ziyaret ederek Moskova’nın Adobe ve Nokia gibi devlerin isimleri geçiyor. Rumlara 2011 yılında verdiği 2.5 milyar Euro’luk kredinin şartlarını hafifletmeyi ve gelecekte de kredi alma olasılığını görüştü. Sarris, Rus mevkidaşı Anton Siluanov ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamalarda ‘İyi bir başlangıç oldu. Son derece olumlu, dürüst ve açık bir görüşme oldu’ dedi. Ancak Sarris’in Başbakan Yardımcısı Igor Şuvalov ile görüşmelerinden bir sonuç çıkmadığını bildirildi. Moskova’daki görüşmeler Perşembe günü de devam edecek. AVRUPA BİRLİĞİ, JAPONYA İLE SERBEST TİCARET MÜZAKERELERİNE BAŞLIYOR Rus doğalgaz devi Gazprom’a ada çevresindeki, Türkiye ile Önümüzdeki hafta düzenlenecek Japonya-Avrupa Birliği tartışmalara yol açan doğalgaz yataklarından pay verilmesi zirvesinde, serbest ticaret anlaşması için müzakerel- karşılığında Rusya’nın Rum kesimine destek vermesi de erin başlatılması bekleniyor. Gümrük Birliği sebebiyle masadaki seçeneklerden biri olarak değerlendiriliyor. Türkiye’yi de yakından ilgilendiren anlaşma, Avrupalı otomotivciler tarafından endişeyle karşılanıyor. Güney Kıbrıs’taki tüm mevduatların üçte biriyle yarısı arasında bir kısmının kaynağının Rusya olduğu tahmin ediliyor. AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ve Avrupa Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de kurtarma programı Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, Pazartesi günü anlaşmasını ‘haksız, profesyonellik dışında ve tehlikeli’ olarak bir günlük zirve için Tokyo’yu ziyaret edecek ve Japonya değerlendirmişti. Başbakanı Şinzo Abe ile bir araya gelecek. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 29 DÖVİZ DERGİSİ HABERLER AFP’nin aktardığına göre yetkililer, iki tarafın uzun süredir Yasa bir yandan da Kongre’ye, ABD ile AB’nin yanı sıra Pasifik gündemde olan serbest ticaret anlaşması için bu zirvede nihai arasındaki 10 ülke ile arasındaki müzakerelerde hedefler anlaşmaya varmayı hedefliyor. belirleme yetkisi veriyor. Liderlerin aynı zamanda güvenlik, çevre, bilim ve teknoloji Gümrük vergilerinin halihazırda düşük olması sebebiyle müza- alanlarını kapsayan bir siyasi anlaşmaya da varması bekleni- kerelerdeki esas konu, tarım, kimyasal, ilaç ve otomotiv sek- yor. törleri gibi alanlardaki düzenlemelerde bulunan farklılıkların üstesinden gelmek olacak. AB ticaret bakanları geçtiğimiz Kasım ayında bir yandan Avrupalı otomotivcileri koruma sözü verirken, diğer taraftan Senato’nun Maliye Komitesi’nde düzenlenen oturumda ise Japonya ile serbest ticaret müzakerelerine başlama kararı Senatörler, Marantis’e AB’nin ABD’den gelen tarım ürünlerine almıştı. koyduğu engelleri kaldıran ve sıkı fikri mülkiyet hakları temin eden ‘kapsamlı’ bir anlaşmaya ihtiyaç olduğu mesajını tekrar Avrupalı otomotivciler, gümrük vergilerinin kaldırılmasının tekrar iletti. daha önce Güney Kore ile yapılan anlaşmada olduğu gibi Japon araç ithalatını artırmasından endişe ediyor. Cumhuriyetçi Senatör Orrin Hatch, ‘Avrupa Birliği ile önceki görüşmelerimiz, bunun ne kadar zor olabileceğini gösterdi. Bu Japonya tarafı ise, yüksek gümrük vergilerinin koruması kez bu işi başarabileceğimizi ümit edelim’ dedi. altında bulunan tarım sektörünün muhalefetiyle karşı karşıya. BEYAZ SARAY, ABD-AB SERBEST TİCARET MÜZAKERELERİNİ KONGRE’YE RESMEN BİLDİRDİ BRICS ASKERİ BİR KURULUŞ DEĞİL ABD Başkanı Barack Obama, Avrupa Birliği ile ser- “BRICS Örgütü (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney best ticaret anlaşması için müzakerelere başlama planını Afrika) askeri bir yapılanmaya gidilmesini öngörmüy- Kongre’ye resmen bildirdi. Anlaşma, dünyadaki en büyük or ve faaliyetini ekonomik ve sosyal sorunların çözü- ticaret ilişkisini daha da güçlendirmeyi hedefliyor. müne yoğunlaşmak olarak görüyor.” Bu açıklama Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov tarafından ABD Ticaret Temsilci Yardımcısı Demetrios Marantis, ‘Avrupa Perşembe günü verilen birfingde yapıldı. ile yüksek standartta kapsamlı bir ticaret anlaşması ABD ekonomisi ve AB için, yeni ihracat fırsatları ve istihdam yaratmak Ryabkov’un sözlerine göre Moskova Rusya’nın BRICS’e için son derece faydalı olacaktır’ dedi. katılımını dış politikada önemli hedeflerden biri olarak görüyor. Ryabkov bunun iki faktörden kaynaklandığını söyledi: BRICS’in Başkan Barack Obama, anlaşma için müzakere yürütme dünya çapındaki büyük ve sürekli artan ağırlığı, ayrıca Rusya planlarını Şubat ayında açıklamıştı. Ancak ABD’de müzak- ve BRICS ülkelerinin stratejik çıkarlarının ortak olması. erelerin başlamasından en az 90 gün önce parlamenterlere resmi bir bildirimde bulunulması gerekiyor. Kongre üyeleri ve iş Rusya’nın BRICS’deki ana amaçları dünya ekonomisinin emin dünyası örgütleri, gelişmelerden duydukları memnuniyeti dile ve dengeli bir gelişmeye yönlendirilmesi, G20 çerçevesinde getirdi, ancak ‘ticareti teşvik otoritesi’ kanununun yasalaşma ve IMF tarafından tespit edilmiş süre ve şartlarda IMF sürecine hız verilmesini istedi. reformlarının tamamlanmasıdır. Bu kanun sayesinde ABD-AB ticaret anlaşması tamamlandığı Rusya, enerji alanında da BRICS ile işbirliği yaparken uzun zaman, herhangi bir değişikliğe uğramadan Kongre’de oylama- vadeli sevkiyatlar esasında enerji kaynakları ihraç piyasasının ya sunulabilecek. Anlaşmanın tamamlanmasının birkaç yılı çeşitlendirilmesini hedefliyor. alması bekleniyor. 30 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com DÖVİZ DERGİSİ HABERLER Raporda yer alan bilgiye göre, 2008-2012 yıllarında konvansiyonel silah sözleşmelerinde Çin, yüzde 5 pay sahibi oldu. Bundan önceki beş yılda payı sadece yüzde 2 civarındaydı. Şimdi, 5. sıraya çıkarak İngiltere’nin yerini aldı. Üstelik silah ihracatı, görülmedik bir hızla yüzde 162 artış gösterdi. Rakam, ABD, Rusya, Almanya, Fransa ve İngiltere’den oluşan eski ilk beşin ortalamasından 13 kat daha yüksek. Uzak Doğu BULGARİSTAN’DA KENDİNİ YAKMA OLAYLARI DEVAM EDİYOR Araştırma Enstitüsü uzmanı Aleksandr Larin, Rusya’nın Sesi radyosuna verdiği demeçte, Çin’in sıçrayışını sağlayan diğer faktörlere değinerek şunu söyledi: Bulgaristan devlet radyosu BNR, kendini yakan 41 yaşında bir adamın Varna’da hastaneye kaldırıldığını ve durumu- “Çin’in bir üstünlüğü var. Diğer ülkelere kıyasla daha ucuza nun kritik olduğunu bildirdi. silah satıyor. Rusya ile işbirliğinin Çin’e büyük katkısı oldu. Rusya silahını sattı ve üretim lisanslarını devretti. Ülkemizin Geçtiğimiz ay başlayan protestolar, Boyko Borisov hükü- yardımı ile modern toplarla taktik füzeler ve uçaklar için motor metinin düşmesine yol açmıştı. Avrupa Birliği’nin en yoksul ve parçalarını üretiyor. Lisanslar, çoğu zaman üçüncü ülkelere ülkesindeki gösteriler, ilk başladığı zamankinden bu yana silah satışını yasaklayan maddeler içeriyordu. Fakat Çin, canlılığını kaybetse de bir yandan Mayıs ayındaki erken seçim topların çapını azıcık değiştirmek gibi ufak değişikliklerle dış yaklaşırken, tekrar hararet kazanabilir. piyasalara çıkıyor. Bunu, uzun zamandan beri yapıyor.” 7 milyonluk ülkede aylık ortalama maaş 400 Euro, emekli Çin’den büyük miktarda silah satın alan ülkeler arasında maaşı ise bunun yarısından daha az. Pakistan, Mısır, Bangladeş, Namibya ve Sri-Lanka bulunuyor. Pakistan, sadece son yıllarda Çin’den 50 adet JF-17 avcı Son olarak Pazartesi günü de Bobovdol kentinde 59 yaşındaki uçağı ve MVT-2000 modeli 203 adet tank satın aldı. Çin tank bir adamın kendini yaktığı bildirilmişti. ihracatında Almanya, Fransa ve İngiltere’yi geride bırakarak Rusya’dan sonra ikinci sırayı aldı. Çin’den tank satın alan Kendini ateşe yakan kişilerden üçünün hayatını kaybetti, müşteri listesinin başında Afrika ülkeleri yer alıyor. Bu paz- diğerleri ise ağır yaralı olarak hastanede. arda, yerini kaptıran Batı, Çin’i, insan haklarını ihlal eden Afrika ülkelerine bol miktarda silah sağlamakla suçluyor. Çin bu Geçici hükümete Başbakanlık yapan Marin Raykov, bir yandan suçlamaları reddederek ilgili sözleşmelerin şeffaf olduğuna ve mali disiplini korurken diğer taraftan emeklilerin ve yoksulların silah satışına ilişkin uluslararası kurallarına noktası noktasına durumunu iyileştirecekleri sözünü vermişti. riayet edildiğine işaret ediyor. Çin ejderhasının global silah piyasasında yaptığı yeni sıçrama, ABD ve Avrupa Birliği’ni öfkelendiren yeni bir faktör haline gelebilir. ABD ve AB, insan hakları alanındaki ihlaller nedeniyle Çin’e çift amaçlı teknoloji ve modern silah ihracatında ambargo uygulamaya devam ediyor. Üstelik bu ayırımcı rejimi haklı çıkarmak için AB, Çin’in Batı teknolojilerini ile silahlarını ustaca kopyalayarak üçüncü ülkelere ihraç edebileceğini ve bu sayede küresel piyasadaki rekabette üstünlüğünü ÇİN KÜRESEL SİLAH PİYASASINI FETHEDİYOR arttırabileceğini ileri sürüyor. Çin ejderhası, küresel piyasalarda yeni bir sıçrama yaptı. Bu nedenle, dünya silah ihracatçıları listesinde Çin’in az Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün farkla önünde bulunan Almanya ve Fransa’nın, Çin’e modern dünya genelinde silah satışına ilişkin 2012 raporuna göre silah sevkiyatına AB’nin ambargosu konusunda pozisyonunu bu devlet, ilk kez, silah ihracatında önde gelen beş ülkeden sertleştirmesi ihtimal dışı değil. biri oldu. Böylelikle soğuk savaşın bitiminden sonra silah satışında önde gelen beş ülke arasında ilk kez bir değişiklik AB bunu, ABD ve Asya’daki müttefiklerinin baskısıyla da yaşandı. Ayrıca, dünyada silah ihracatında önde gelen beş yapabilir. ülke arasında yer alan ilk Asya ülkesi oldu. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 31 DÖVİZ DERGİSİ HABERLER Örneğin Japonya, farklı düzeydeki açıklamalarla, Pekin’e Eurogroup Başkanı Jeroen Dijsselbloem, AB’nin bütçe silah Brüksel’e açığı limitini aşan her ülke gibi Fransa’nın da bunu nasıl defalarca çağrıda bulunmuştu. 18 Mart’ta Japonya hükü- düzelteceğini açıklamak için ‘iyi bir hikayeye’ ihtiyacı meti, Fransa’nın önde gelen gemi yapımcılarından DCNS’in olduğunu söyledi. yasağının kaldırılmaması konusunda Çin’le sözleşmesinden dolayı bu ülkeye tedirginliğini bildirdi. Sözleşmede, helikopterlerin kötü hava koşullarında gemiye Hollanda Maliye Bakanı ve Euro Bölgesi maliye bakanlarından daha kolay iniş olanağını sağlayan tertibatın satışı öngörül- oluşan Eurogroup’un Başkanı Dijsselbloem, katıldığı Avrupa üyor. Parlamentosu oturumunda kendisine yöneltilen bir soru üzerine ‘Eğer Hollanda gibi bir ülke yüzde 3 hedefine ulaşamazsa, o zaman niye olduğunu anlatmak için iyi bir hikayeye ihtiyaç olur’ dedi. Olağanüstü durumlarda bazı ülkelere fazladan süre tanınabileceğini belirten Dijsselbloem, bunun, üzerinde anlaşılan mali önlemlere ve yapısal reformlara bağlı olduğunu söyledi. DENİZBANK KIBRIS’TAKİ DURUMDAN ETKİLENMEYECEK Eurogroup Başkanı, ‘Fransa da her ülke gibi bu kriterler çerçevesinde değerlendirilecektir. Önümüzdeki yıl bu hedeflere ulaşmak için fazladan ne yapıyorlar? Yapısal reform anlamında Rusya’nın Sberbank şirketinin Türkiye’de sahip olduğu ne yapıyorlar? Bunlar her ülke gibi Fransa için de geçerli’ dedi. Denizbank’ın, Kıbrıs hükümetinin banka mevduatlarına Geçtiğimiz ay Avrupa Komisyonu, Fransa’da bütçe açığının muhtemel bir ek vergi kararından etkilenmeyeceği açıklandı. GSYİH’ya oranının, bu yıl yüzde 3.7’yi bulacağı beklentisini açıklamıştı. TÜSİAD ve Saint Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu tarafından organize edilen “Türkiye ve Rusya - Bölgesel AB’nin Euro Bölgesi ülkeleri için bütçe açığı limiti yüzde 3. Kalkınma için Ekonomik Entegrasyon” başlıklı bir panele katılan DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, Prime haber ajansına yaptığı açıklamada, “Kıbrıs Rum kesimiyle herhangi bir bağlantımız yok.” dedi. Denizbank’ın, Almanya ve Avusturya’daki varlığını genişletmeyi planladığını belirten Hakan Ateş, 2013’te bu iki ülkede beşer şube açılacağını açıkladı. Sberbank, geçtiğimiz sene, aktifleri açıdan Türkiye’nin ilk on banka arasında bulunan Denizbank’ın hisselerinin yüzde 99,85’ini satın almıştı. FED POLİTİKA DEĞİŞTİRMEDİ Amerika Merkez Bankası düşük faiz oranı ve büyük çapta tahvil alımı politikalarını değiştirmeyerek Amerikan ekonomisini canlandırma çabalarını sürdürmeyi kararlaştırdı. Merkez Bankası işsizlik oranının beklenen daha hızlı düşmekle birlikte hala çok yüksek olduğunu , ayrıca otomatik bütçe kesintilerinin getirdiği kısıtlayıcı mali politikaların canlandırma politikalarına devamı gerekli kıldığını açıkladı. EUROGROUP BAŞKANI, FRANSA’DAN ‘BÜTÇE AÇIĞI’ İÇİN AÇIKLAMA İSTEDİ 32 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com DÖVİZ DERGİSİ HABERLER Konut sektörünün düzelmekte olduğunu vurgulayan Merkez Kısa bir süre içinde bu yaklaşım değişti ve Rusya’ya yöne- Bankası Amerikan ekonomisinde geçen yılın son çeyreğinde lik bildik söylentiler ve şüpheler havasına girildi. Üstelik duran büyümenin ılımlı oranda yeniden gelişmeye başladığını bu değişim Rusya’nın ve Kıbrıs’ın Kıbrıs banka sisteminin belirtti. ‘alınması’ konusunda anlaşmaya varamadıklarının açıklandığı bir ortamda yaşanıyor. Ancak yine de söylentilerin ardı arkası Merkez Bankası Amerikan ekonomisi için 2013 yılında 2.3-2.8 kesilmiyor. Kıbrıs’ta Rus askeri deniz üssü inşa edileceğine oranında büyüme tahmininde bulundu. Banka yetkilileri daha dair fantastik dedikodulardan tutun Kıbrıs’ın Gazprom önce 2.3-3.00 oranında büyüme tahmin etmişti. paraları ile kurtarılması gibi gerçeğe daha yakın gibi görünen dedikodulara kadar her şey var. Gazprom konusunda şirketin Amerikan Merkez Bankası FED, tahvil alım programıyla uzun yapacağı masrafları Kıbrıs yönetiminin Akdeniz’deki adanın vadeli faiz oranlarını aşağı çekerek yatırım harcamalarını kıtasahanlığında petrol arama izni vermeleri ile telafi edeceği teşvik etmeyi bu şekilde de ekonomiyi canlandırmayı umuyor. iddia ediliyor. Gazprom böylesi planların olduğunu reddetti. FED bugüne kadar, 2,5 trilyon dolarlık tahvil alımı yaptı, bu Rusenergy şirketi ortağı, bağımsız uzman Mihail Krutihin de yüzden de bilançosu 3 trilyona kadar çıktı. Kıbrıs’ta petrol çıkarmanın Gazprom’un masraflarını telafi edeceğine inanmayanlardan. Krutihin bu konuda şunları söyle- Merkez Bankası Başkanı Bernard Bernanke ekonomik can- di: lanma hızlanana kadar piyasalarda para bolluğu yaratan politikalarına devam edeceğini önceden açıklamıştı. Ancak “Bana kalırsa işi biraz büyütüyorlar. Çünkü oradaki proje son dönemde özellikle konut sektöründe görülen düzelme pek de büyük değil, Gazprom için orada çalışmak çekici ve işsizliğin azalmasıyla birlikte bankanın politikalarında değil. Gazprom’un İsrail-Kıbrıs-Yunanistan arasında büyük değişikliğe gidip-gitmeyeceği konusu öne çıktı. bir gaz taşıma sisteminin kurulmasına karşı çıkması, Yakın Doğu’dan geleneksel piyasasına rakiplerin girmesine engel Toplantılar öncesinde Bernanke politikaların devamından yana olmak istemesi daha mantıklıdır.” olduğunu ve bankanın devre dışında kalmasının alınmaması gereken bir risk olduğuna işaret etti. Krutihin, Gazprom’u biraz endişelendiren ve AB tarafından Rus enerji kaynaklarına alternatfi olarak görülen İsrail-Kıbrıs- Bernanke ve FED başkanıyla aynı fikirde olanlar %7,7 Yunanistan devletleri arasında bir gaz taşıma sisteminin oranındaki işsizliğin hala yüksek olduğunu söylüyor. kurulması son derece sorunlu bir projedir görüşünü savunuyor. Sorunların nedeni Yunanistan ve Türkiye arasındaki potansiyel FED daha önceki açıklamalarında tahvil alımlarını durdurmak değil Kıbrıs ve Türkiye arasındaki gernginliktir. için işsizlikte hedef oran olarak %6,5’i belirlemişti. Enflasyon oranı olarak da %2,5 seçilmişti. Bu iki rakam, bankanın tahvil Krutihin sölzerine şöyle devam etti: alımlarını durdurması için hedef belirlendiğinden hala FED’in mevcut politikalarının devamı açısından bir çizgi oluşturmadı. “Politik gerginlik ortamında arama çalışmaları yapmak, sismik ölçümler almak, kuyu açmak şirketler için çok zordur. Özellikle de etrafta savaş gemileri dolaşıyor ise hiç ihtimal verilecek bir şey değildir.” GAZPROM KIBRIS GAZ SAHASI İLE İLGİLENMİYOR Kıbrıs’ta yaşanan banka krizi konusunda yeni yeni söylentiler ortaya çıkıyor. Avrupa ve Amerikan basın-yayın organlarında görülen ve adadaki banka mevduatlarına GOOGLE’DAN SANAL NOT DEFTERİ HİZMETİ %10’luk vergi uygulanmasını talep ederek Kıbrıs’ta banka ABD’li bilişim devi Google, bulut tabanlı “Google Drive” krizine neden olan AB ve AB üst düzey memurlarına yöne- hizmetleri arasına bir yenisini daha ekleyerek sanal not lik kritik yorumlar ancak birkaç gün devam etti. defteri servisi başlattı. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 33 DÖVİZ DERGİSİ HABERLER NE EKSİK ? Ancak bundan kısa süre önce, haber kaynaklarını tek elden okumaya imkan veren RSS okuyucusu ‘Google Reader’ı kaldıracağını duyuran ve aldığı tek taraflı kararla kullanıcıları Ücretsiz olan ve minimalist bir arayüzle işleyen “Google şoke eden Google’un yeni sanal not defteri hizmeti “Google Keep” servisi bütün kullanıcılara hizmet vermeye başladı, Keep” için seçtiği zamanlama çok yerinde bulunmadı. fakat uzmanlar Keep’in en fazla “kağıttan” bloknotlara rakip olabileceğini ve Evernote ile rekabet etmesinin çok zor Google’ın “Keep” adlı servisi başlatmak için seçtiği olduğunu düşünüyor. zamanlamanın doğru bulunmamasının nedeni ise kullanıcıların Google’a başka bir sebepten dolayı kızgın olmasından Çünkü Keep’i minimalist kılan etkenler, bu servisin “sınırlı kaynaklanıyor.ABD’li bilişim devi haber okuma servisi ‘Google kabiliyetleriyle” fazlasıyla ilişkili. Çünkü Keep’in basitliği rakip- Reader’a 1 Temmmuz 2013?de son vereceğini duyurmuş lerinin sahip olduğu çok temel özelliklere sahip olmamasından ve kullanıcılarından abone oldukları RSS kanallarını yedekl- kaynaklanıyor. emelerini istemişti. Birçok kullanıcının bu sebeple Google’a kızgınlığı sürerken, diğer yandan da “Google Keep” adlı yeni Google Keep servisi, yeni yazılı ya da sesli not oluşturma, not servisin benzerleri arasında tutunup tutunamayacağı henüz paylaşımı, yapılacaklar listesi hazırlama ve resim yükleme gibi kestirilemiyor. çok genel özelliklerin haricinde daha karmaşık fonksiyonları desteklemiyor. Bu işlemlerden birini akıllı telefonu ile yapan YENİ UYGULAMANIN FİŞİ NE ZAMAN ÇEKİLECEK kullanıcı yüklediği içeriği eşzamanlı olarak tablet bilgisayarında da kullanabiliyor. Masaüstü bilgisayarda ise tarayıcı üzerinden Google’a güvenerek favori web adreslerini ve linklerini daha önce tutulan notlara erişmek mümkün. “Google Reader” aracılığıyla saklayan kullanıcılar, bu servisin kaldırılacak olması yüzünden bir anda ortada kalırken, Keep’de notlar arasında metin araması yapmak ve tutulan teknoloji blogu yazarları da “Keep” adlı hizmetin ne kadar süre notları yedi farklı renk ile işaretlemek mümkün. Ancak bütün devam edeceğinin belirsiz olduğuna dikkat çekti. notları tek bir renkle göstermeye imkan vermeyen Google Keep, bu özelliği daha başından işlevsiz kılmış görünüyor. Birçok blogcunun Google’ın yaptığı duyurunun ardından gün- TEK KİŞİLİK NOT DEFTERİ deme getirdiği ilk soru “Google bu servisin fişini ne zaman çeker acaba?” şeklinde oldu. Google’ın 2011 yılında son verdiği çevrimiçi not defteri hizmeti EVERNOTE’A RAKİP Mİ ? “Google Notebook” tutulan notları etiketlemeye izin verirken, Keep’de bu fonksiyona dahi yer verilmediği görülüyor. Bilindiği üzere “Evernote”, Microsoft “One Note” ya da Apple’ın işletim sistemine entegre ederek sunduğu “iCloud Notlar” Bu açıdan bakıldığında Google Keep adlı servisi “sanal post-it” uygulaması, kullanıcıların akıllı telefonlarına ve bilgisayarlarına hizmeti olarak da değerlendirilmesi mümkün. Fakat görünen o aldığı notları senkronize etmelerine imkan veriyor. ki Google burada da her bir kullanıcının tek başına yaşadığını varsayıyor. Örneğin Evernote bu hizmeti çevrimiçi kullananlara ücretsiz, çevrimdışı da kullanmak isteyenlere ise ücretli olarak sunuyor. Çünkü post-it kağıdı üzerine yazılan bir notu buzdolabına Apple’ın “Notlar” adlı uygulaması ise ücretsiz kullanılabiliyor. ya da bilgisayarın üzerine yapıştırarak diğer “kullanıcılar” Microsoft da belli bir sınıra kadar ücretsiz hizmet veriyor. ile “paylaşmak” mümkünken, Google Keep buna da imkan vermiyor. Keep ile hazırladığınız alışveriş listesini, eğer Google’ın yeni Keep adlı hizmeti ise bulut tabanlı ağ belleği öğrenciyseniz ev arkadaşınızla ya da evliyseniz eşinizle Google Drive’ı kullanıyor ve ücretsiz işliyor. Mobil uygulaması paylaşma imkanınız bulunmuyor. ilk etapta sadece Android işletim sistemiyle çalışan telefonlar için geliştirilen Keep’in daha sonra iOS ve Windows 8 için de geliştirileceği tahmin ediliyor. Keep’i mobil olarak kullanmak isteyenlerin öncelikle bir Google hesabına sahip olması ve ayrıca akıllı telefonlarındaki Android sürümünün de 4.0 ve üzerinde olması gerekiyor. . 34 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com Kaynak : USASABAH ve Ajanslar DÖVİZ DERGİSİ HABERLER GÜNEY KIBRIS’TAKİ KRİZ GÖZLERİ LETONYA’YA ÇEVİRDİ HİTO, AMERİKAN MODELİ BİR BAŞBAKAN OLUR Gassan Hito’nun Suriyeli muhalifler tarafından geçici Nüfusunun üçte biri Rusça konuşan Letonya, aynı zaman- hükümet başkanı seçilmesinin yankıları sürüyor. Vatan da Rusya için büyük bir dış yatırım merkezi. Letonya Gazetesi Dış Haberler Editörü Uğur Koçbaş, Hito’nun, bankalarında yabancılara ait hesaplar son yıllarda artış Suriye’de yeni bir hükümet kurulursa ve onun başına gösterdi. geçerse Amerikan modeli bir başbakan olacağına vurgu yaptı. Ancak bankacılık sektörünü denetleyen kuruluş FKTK’nın Başkanı Kristaps Zakulis, büyük miktarda Rus parasına ev Suriye Muhalif ve Devrimci Ulusal Güçler Koalisyonu tarafından sahipliği yapan ve Euro Bölgesi ile bir kurtarma programı için yapılan seçimde, Suriye’nin geçici hükümet başkanı Gassan anlaşmaya varmaya çalışan Kıbrıs’taki sorunlardan kaynakla- Hito oldu. nan büyük bir para akışı beklemediklerini söyledi. İstanbul’da gerçekleştirilen seçimde, 62 SMDK üyesi oy Zakulis, yaptığı açıklamada ‘Önümüzdeki günlerde bilinmeyen kullandı. Gassan Hito, 35 üyenin oyunu alarak geçici hükümet kaynaklardan Letonya’nın finans sektörüne büyük bir para başkanı oldu. akışı olacağı beklentilerinin bir temeli yok. Aynı zamanda Letonya’nın ikinci bir Kıbrıs olacağı açıklamaları da gerçeği Adaylardan Esad Mustafa 7, Velid ez-Zu’bi ise 2 üyenin yansıtmıyor, çünkü iki ülkenin finans sektörlerinin büyüklüğü oyunu aldı. 18 üye ise boş oy kullandı. Hito’nun büyük ölçüde ve ekonomilerinde tuttukları yer çok farklı’ dedi. İslami eğilimli üyelerden aldığı destekle yeni görevine seçildiği bildirildi. Avrupa Merkez Bankası (ECB), Rum yönetimine kurtarma paketine karşılık 6 milyar Euro bulmak için Pazartesi gününe Hito, Suriye Ulusal Konseyi’ne başkanlık eden Seyda’dan kadar süre verdi. Aksi takdirde adanın güneyindeki bankalara sonra Suriye muhalefetinde üst düzey temsil makamına gelen sağlanan likidite kesilecek. 2. isim oldu. Güney Kıbrıs parlamentosu, çoğu Ruslara ait olan mevduat- Vatan Gazetesi Dış Haberler Editörü Uğur Koçbaş, Atilla lara bir vergi getirilmesi planını kabul etmemişti. Güner’le Akşam Postası Programı’nda, Hito’nun başbakan seçilmesini değerlendirdi. Önümüzdeki yıl Euro Bölgesi’ne katılmaya hazırlanan Letonya da 2008 yılında büyük bir kriz yaşamıştı. Krizde, Rus Uğur Koçbaş : Taliban devrildikten sonra Afganistan’ın müşterilerle çalışan büyük bir banka batmış ve ülkenin, AB ve başına gelen Karzai’ye benzetiyorum. Karzai’yi de CIA’nin IMF’ten mali yardım alması gerekmişti. yetiştirdiği söylenir. Uzun süre Amerika’da kaldığı bilinir. Hito da aynı şekilde Amerikan vatandaşı ve Teksas’da yaşamış. Krizde neredeyse dörtte bir oranında küçülen ülkenin ekono- Orada şirketi var. Esad devrilip, yeni bir hükümet kurulursa ve misi şu anda iyileşiyor. onun yerine geçerse Amerikan modeli bir başbakan olacak. İngiltere’de bir sistem var, normal hükümet kurulur, bir de Letonya, yabancılara hizmet veren bankaların sıkı bir şekilde muhalefet kendi hükümetini kurar. Ona da gölge kabine denir. denetlendiğini ve bankalara hücum yaşanması halinde Aslında Suriyeli muhalifler gölge kabineyi kuruyorlar. Suriye sağlanabilecek likiditenin mevcut olduğunu söylüyor. başkanına alternatif bir başbakan seçtiler. Bu aslında çok açık mesaj. “Biz bir mücadele veriyoruz. Artık Amerika bize destek olsun” mesajı bu. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 35 DÖVİZ DERGİSİ HABERLER Amerikan Dışişleri Bakanı Kerry’nin yaptığı açıklamada buna Yeni kurallar yalnızca AB karasularında geçerli olacak. Ancak bir nevi destek niteliğinde. “İngiltere’yle Fransa muhaliflere silah Komisyon, bu standartların tüm ülkelerde uygulanması için vermek istiyorsa kimse onları engelleyemez” diye bir açıklama tüm dünya ile birlikte çalışacaklarını söyledi. yaptı Kerry. Hatta buna Amerika’nın da katılabileceğini söyledi. Bu üç ülke çok açık bir şekilde “Biz muhaliflere bundan sonra Avrupa Parlamentosu’ndaki Yeşiller grubunun mensupları destek vereceğiz” dedi. Muhalifler de “Bakın biz size ne kadar ise Genel Kurul’a, yasaya nihai onayı vermeme çağrısında yakın bir liderle bu yolda yürümeye karar verdik” diye karşılık bulundu. verdiler. Yeşiller grubundan Avusturyalı parlamenter Eva Lichtenberger, yeni mevzuatın güvenlik düzenlemelerindeki tüm boşlukları kapatmadığını söyledi. Lichtenberger, ‘Aynı zamanda hassas veya (Kuzey Kutbu gibi) uç noktalarda sondajı askıya alma çağrısında da bulunmuyor’ dedi. UYGULAMA DA MANEVRA ALANI VAR Greenpeace ise ön anlaşmanın olumlu olduğunu ve risk değerlendirme şartının, dürüst olmayan kuruluşları caydıracağını söyledi. İLK AB DENİZDE SONDAJ YASASI YOLDA Greenpeace AB İklim Politikası Müdürü Joris den Blanken, Yasanın Avrupa Parlamentosu ve üye ülkelerin de ‘Denizde sondaj için bu AB güvenlik kanunu, petrol şirketlerinin desteğini alması gerekiyor. Çevreciler yasanın yeterince Kuzey Kutbu’nda riskli bir maceraya kalkışmadan önce uzun katı olmadığı görüşünde, ancak yasanın petrol sızıntılarının ve derinlemesine düşünmesini sağlama yolunda atılmış bir önüne geçebileceği görüşü de dile getiriliyor. adım’ dedi, ancak ‘Anlaşma maalesef, uygulama alanında çok fazla manevra alanı bırakıyor’ diye de ekledi. Denizden en çok petrol çıkaran AB ülkelerinden İngiltere’de siyasetçiler, yasadan memnuniyetlerini dile getirdi. İngilizler, İngiltere, bu kanunun yönetmelik formunda olmasını isteyen Kuzey Denizi’nin çetin şartlarında yıllar boyunca elde ettikleri ülkelerin başında geliyordu. Bu sayede kanun, onaylanmasının tecrübelerin, İngiltere’deki güvenlik standartlarını halihazırda ardından 27 AB ülkesinde birden otomatik olarak yürürlüğe mükemmel seviyeye taşıdığı, yasayla birlikte diğer ülkelerin de girmek yerine, her ülkede tek tek ulusal mevzuata dahil buna uyum sağlayacağı görüşünde. edilmek zorunda olacak. Avrupa Komisyonu’nun enerjiden sorumlu üyesi Günther İngiltere’nin Avrupa Parlamentosu’ndaki Muhafazakar vekil- Oettinger, ‘Bu kurallar, halihazırda bazı ülkelerde büyük ölçüde leri, Kuzey Denizi’ndeki standartları aşağıya çekebileceğini uygulanan, en üst düzey güvenlik standartlarının Avrupa savundukları tekliflerin önüne geçtiklerini söyledi. çapında tüm petrol ve doğalgaz platformlarında izlenmesini sağlayacak’ dedi. Muhafazakar parlamenter Vicky Ford, ‘Güvenlik standartlarımızı aşağı çekmek yerine, Avrupa’nın geri kalanının da İngiltere’nin Komisyon, Meksika Körfezi’nde Mayıs 2010’da meydana yüksek standartlarına ulaşmasına destek vereceğiz’ dedi. gelen kazanın ardından ulusal güvenlik kurallarını gözden geçirdiklerini ve dünyanın en üst güvenlik, sağlık ve çevre standartlarını Avrupa Birliği çapında uygulamak istediklerini söyledi. Mevzuat çerçevesinde güvenlik standartlarının ihlali halinde lisans iptaline kadar gidebilecek cezalar öngörülüyor. Şirketlerin aynı zamanda acil durum planları ve risk değerlendirmeleri de hazırlaması gerekecek ve kıyıdan 370 kilometreye kadar, çevrede meydana gelebilecek tüm zararlardan sorumlu olacak. 36 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com İNGİLTERE’DEN YENİ NÜKLEER SANTRALA ONAY DÖVİZ DERGİSİ HABERLER İngiltere, ülkede kurulması planlanan yeni kuşak nükleer Rekabete, santrallerin ilkine onay verdi. arkadaşı Aref’ten başlayarak İran devrim muhafızları eski eski liberal Cumhurbaşkanı Hatami’nin iş komutanı Mohsen Rezai’ye kadar liberal reformcu politikanın Enerji Bakanı Ed Davey, Avam Kamarası’nda yaptığı taraftarlarının yanı sıra sert radikal tutucu politikanın taraftarları açıklamada, Somerset kentinde kurulacak Hinkley Point C da katılıyorlar. santralının inşaatı için Fransız enerji devi EDF’e planlama izni verildiğini bildirdi. Aralarında, İran’ın geleceğiyle ilgili birbirine tamamen karşıt görüşleri savunan ünlü politikacılar bulunuyor. Kayda değer bir Davey, hayati önem taşıdığını söylediği projenin bölgede yeni husus daha var: savundukları tüm düşünceler, sırf İslam rejimi işler yaratarak yerel ekonomiye katkıda bulunacağını kaydetti. çerçevesinde bulunuyor. Ed Davey, İngiltere’nin 2010 yılının Mayıs ayından bu yana aralarında rüzgar enerjisi, biyokütle ve doğal gaz santralleri de Rusya Şarkiyat Enstitüsü görevlisi Yelena Dunayeva, bulunan birçok enerji projesine onay verdiğini söyledi. Rusya’nın Sesi radyosuna verdiği demeçte şunu söyledi: 14 milyar sterline mal olması beklenen yeni nükleer santral 5 “Dini lider Ayetullah Hamenei, zor bir seçimle karşı karşıya. En milyon konutun enerji ihtiyacını karşılayacak. umut verici ve sadık adaylardan kimi desteklemeli? Çok karışık iç ve dış politik durumda üst zümrenin yanı sıra tüm toplumun Projenin, inşaat aşamasında 20-25 bin, bitiminde de 900 kişiye bölünmüşlüğe yol açabilecek hatalar yapılmamalı. istihdam yaratacağı belirtilmekte. Ülkenin, seçmenlerin ezici çoğunluğunun işine yarayacak ve İngiltere’de hükümet, karbon salımını azaltmak için nükleer bir nevi hükümet koalisyonu kurabilecek kuvvetli bir lidere santrallerin devreye girmesi gerektiği görüşünde. ihtiyacı olduğu açık. Bu bağlamda İran’da, pragmatik görüşlü eski Cumhurbaşkanları Ali Ekber Haşemi Rafsancani ile Çevreci gruplar ise hem nükleer atıklardan dolayı, hem de san- Muhammed Hatami gibi güçlü siyasetçilerin olası adaylığından tralin yapım maliyetini çıkarmak için hükümetin elektriğe zam sıkça söz edilmeye başladı.” yapılmasını kabul edeceği kaygısıyla projeye karşı çıkıyor. Uluslararası yaptırımların ve çoğunluğa göre Cumhurbaşkanı Ahmedinejad’ın yanlış kararlarının sonucu olarak meydana gelen ciddi ekonomik zorluklar zemininde seçim öncesinde, 2009 yılında yaşanandan daha karışık bir durum oluştu. Dört yıl önce protesto etkinliklerinin merkezi, Tahran’dı. Analistler, protesto eğilimlerinin şimdi diğer bölgelere de yayıldığı kanısında. Üstelik politik nedenlerin yanı sıra hoşnutsuzluğun ekonomik nedenleri de var. İRAN’DA CUMHURBAŞKANLIĞI YARIŞI BAŞLADI Politik ve ekonomik protestoların birleşmesi olasılığı, iktidar İranlı reformcular, 14 Haziran’da rejimi için endişe verici bir beklenti halini aldı. yapılacak İran yönetimi, 2009 yılının yaşananlara benzer olayları önle- cumhurbaşkanlığı seçimleri için otorite sahibi bir mek için “yangın önleyici tedbirler” alıyor. Aynı zamanda halka, adayını buldu. Liberal güçler, eski İran Cumhurbaşkanı düşmanların entrikalarına İran’ın başarı ile karşı koyduğu Muhammed Hatami’nin Birinci Yardımcı Muhammed Rıza ve yaptırımlar sonucunda ülkenin ekonomik bağımsızlığını Aref tarafından temsil edilecek. sağlamlaştırdığı fikri telkin ediliyor. Seçimine üç ay kala, 10’u aşkın kişi daha adaylığını sürdü. Seçim günü yaklaştıkça son haftalarda bol bol tumturaklı İranlı siyaset uzmanlarına göre, adaylar listesi daha da uzuy- açıklamalar yapılıyor. Bu arada, dünyanın en modern destroyer- acak. İç ve dış politika faktörlerinin seçim öncesi rekabete ne inin suya indirildiği, hayalet uçağın testlerden geçirildiği, en gibi bir etkisi olacak? sevimli maymunun uzaya gönderildiği, nükleer araştırma merkezlerinde en modern santrifüjlerin montajının sürdüğü ve Nisan-Mayıs aylarında, seçim yarışı, en önemli aşamaya ülkede yeni kaliteli uranyum yataklarının keşfedildiği bildiriliyor. girecek. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 37 DÖVİZ DERGİSİ HABERLER Tahran, uluslararası toplum adına arabuluculuk yapan 5+1 Grubu ile gerçekleştirilen sonucu belirsiz son görüşmelerden bile Batı’nın yakında teslim olup İran’ın istemlerini kabul edeceği ve belki yaptırımlardan vazgeçeceği hükmünü çıkarıyor. Tahran, biraz beklemek gerektiği, bunun için ulusun iradesine ve beraberliğine ihtiyacı olduğu kanısında. Mevcut sıkıntılar da geçici bir olay. Öte yandan, mevcut muhalefetin, tüm bu konularda benzer tutuma sahip olması, yalnız birkaç önemli İTALYA’DA HÜKÜMETİ KURMAYI İLK BERSANİ DENEYECEK olmayan konuda cumhurbaşkanını eleştirmesi de çok ilginç. Dışarıdan, programları arasında önemsiz bir fark olduğu İtalya’da geçtiğimiz ay kördüğümle sonuçlanan seçimin görülebilir. Aslında benzer sözler altında, liberal görüşlü aday- ardından Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano, hükümeti larla muhafazakâr adaylar birbirinden tamamen farklı şeyler kurma görevini ilk olarak merkez solun lideri Pier Luigi kastediyor. Bersani’ye verdi. Seçimlerde en büyük şansı, sonsuz problemlerden yoru- Bersani liderliğindeki Demokratik Parti, sandıktan birinci sırada lan halkın beklentilerine yanıt verecek, aynı zamanda üst çıkarak Parlamento’nun alt kanadının kontrolünü ele geçirmişti. zümredeki en nüfuzlu çevrelerin, öncelikle dini lider Ayetullah Ancak Senato’da hiçbir parti çoğunluğu sağlayamamıştı. Hamenei’nin çevresindeki kişilerin onayını alacak politikacılar elde edecek. Bersani, sandıktan ikinci sırada çıkan eski Başbakan Silvio Berlusconi liderliğindeki merkez sağ ile koalisyona kapıyı Yakında seçim kampanyasının finalinde, Tahran’da başlıca kapatmıştı. kararları alanlar, zor bir seçimle karşı karşıya kalacak. Mevcut durumda hata yapmak hakları da yok. Seçimde büyük başarı göstererek oyların dörtte birini alan, düzen karşıtı 5-Yıldız Hareketi’nin lideri eski komedyen Beppe Kaynak : RU Grillo da hiçbir parti ile koalisyona gitmeyeceğini açıklamıştı. Eğer hükümet kurma görüşmelerinden bir sonuç çıkmazsa, İtalya’da seçimlerin tekrarlanması da gündeme gelebilecek. Bersani, seçimden net bir galibiyetle ayrılamamış olması sebebiyle kendi partisinde de baskı altında. İSKOÇYA BAĞIMSIZLIK REFERANDUMUNUN TARİHİ BELİRLENDİ İskoçya’nın bağımsızlık referandumu, 18 Eylül 2014 yılında yapılacak. Konuyla ilgili açıklama yapan bölgesel hükümetin lideri Alex Salmond, tarihi oylamanın, İskoçyalıların İngiliz ordusuna galip KAHVE İÇMEK KAZA RİSKİNİ AZALTIYOR geldiği muharebenin 700’üncü yıldönümünde yapılacağına Avustralya’da yapılan bir araştırma, kahve içen uzun dikkat çekti. mesafe kamyon ve TIR şoförlerinin daha az kaza yaptığını ortaya koydu. Referandumda çoğunluğun “Evet” demesi durumunda İskoçya, 2016 Mart ayında bağımsız devlet olarak ilan edilecek. Son Araştırmada, yakın geçmişte kaza yapmış 530 ağır araç anket çalışmalarına göre bağımsızlık fikrini halkın sadece şoförüyle, kaza yapmamış 517 şoför karşılaştırıldı. İngiliz Tıp yüzde 30’u destekliyor. İskoçların yüzde 50’si ise Birleşik Dergisi’nde yayımlanan araştırmada, kahve ve kafein içeren Krallıkta kalmak istiyor. diğer içeceklerin kaza riskini azalttığı belirtildi. 38 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com DÖVİZ DERGİSİ HABERLER KAHVE UYKUNUN YERİNİ TUTMAZ Haberi Prime ajansına veren Sberbank Başkanı German Gref, Güvenli sürüş uzmanlarıysa, kahvenin uykunun yerini ancak bankasının buna ilgi göstermediğini de ifade etti. tutamayacağının altını çizdiler. Araştırmaya katılan şoförlerin üçte birinden fazlası, kafeinli içecekler tükettiklerini söyle- Gref ayrıca, Sberbank’ın Kıbrıs’ta kayıtlı Rusya şirketlerine di. Bunları yarısıysa, bu içecekleri uyanık kalabilmek için vermiş olduğu yüklü bir kredi miktarının bulunduğunu aldıklarını belirttiler. doğrulayarak şirketlerin adada faaliyet göstermediklerinden dolayı bunda herhangi bir tehlike görmediğini ifade etti. Gref, YÜZDE 70’İ KENARA ÇEKİP UYUYOR “Müşterilerimizi daha altı ay önce, ada mevzuatına göre opera- Direksiyon başında uyumamak için kafeinli içecek tüke- syon yapmaktan adım adım vazgeçmeleri konusunda uyardık. tenlerin, tüketmeyen meslektaşlarına göre kaza riskini Bence, şirketlerin çoğu paralarını ciddi boyutta topladı.”dedi. yüzde 63 oranında azalttıkları tespit edildi. Bu oran, yaş, uyku düzenleri, kat edilen mesafe, alınan molalar ve gece Sberbank Başkanı, acele sonuçlar çıkarılmaması ve Kıbrıs sürüş programı gibi diğer faktörlerin de dikkate alınmasıyla Yönetiminin kararlarının beklenmesi gerektiği çağrısında hesaplandı. Araştırmaya katılan şoförlerin yüzde 70’i de, bulundu. uykuları geldiğinde kenara çekip, uyuduklarını söyledi. Bu da, güvenli sürüş uzmanlarının şiddetle önerdiği bir şey. YORGUNLUĞUN ÇARESİ DİNLENMEK Çalışmayı yapan Sydney Üniversitesi’nden bilim insanlarının başı Lisa Sharwood, şoförlerin yorulduklarında mola almalarının yapılacak en iyi şey olduğunu söyledi. Ancak Sharwood, bu molalar sırasında uyumanın mı, yoksa kahve içmenin mi daha iyi olduğu konusunda hala net bir KIBRIS RUM KESİMİNDE MEVDUAT VERGİSİ SIKINTISI sonuca varamadıklarını vurguladı. Kıbrıs Rum Kesimi sakinleri, ekonomik kurtarma pakİngiltere’deki yol güvenliği uzmanlarıysa, halsizliğin tek gerçek eti karşılığında mevduat hesaplarından bir seferlik vergi tedavisinin uyumak olduğunu söylüyor. alınması kararına tepki gösteriyor. GECE UYKULARINI İYİ ALMALI Tek seferlik vergi şartı, Euro bölgesi maliye bakanları ve İngiltere Ulaştırma Bakanlığı’ndan bir sözcü, “Yorgun araç Uluslararası Para Fonu tarafından iflası önlemek amacıyla sürmek kaza riskini önemli ölçüde arttırıyor. Dolayısıyla Güney Kıbrıs’a 13 milyar dolarlık yardım paketi sunulması şoförlere, direksiyon başına geçmeden önce iyice dinlen- karşılığında getirildi. melerini tavsiye ediyoruz. Şoförler gece uykularını iyi almalı, yeterli sayıda mola vermeli ve yorgunlarsa kenara çekip, din- 131 bin dolar ve üzerindeki mevduat hesaplarından %9,9, 131 lenmeliler” dedi. bin doların altındaki hesaplardan ise %6,75 oranında vergi alınmasını öngören plan yabancılar dahil mevduat hesabı bulunan herkesi kapsıyor. Öte yandan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, verginin haksız ve tehlikeli olduğunu bildirdi. Birçok Rus bankası ve şirketinin Kıbrıs Rum Kesimi’nde milyarlarca dolar tutarında hesabı bulunuyor. Kıbrıs Rum Kesimi’ndeki mali kriz nedeniyle tüm dünya borsalarında düşüş yaşanıyor. KIBRIS BANKASI, SBERBANK’IN İLGİSİNİ ÇEKMEDİ Kıbrıs Rum lideri Nico Anastasiades televizyondan halka Sberbank’a Kıbrıs’ta banka satın alması önerildi. etmemesi durumunda iflas tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını seslendiği konuşmasında parlamentonun vergi tasarısını kabul ve Euro bölgesinden çıkartılma riskinin bulunduğunu söyledi. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 39 DÖVİZ DERGİSİ HABERLER Kıbrıs Rum Kesimi, Euro bölgesinde ekonomik yardım paketi Macaristan hükümeti bu kez de Avrupa Komisyonu’nun alan beşinci ülke. Ancak bu beş ülke içinde sadece Kıbrıs’taki adaletten sorumlu üyesi Viviane Reding’in, ülkenin mevduat hesabı sahiplerinin yardım paketini kendi ceplerinden yargısıyla ilgili bir eleştiri sebebiyle duyduğu ‘derin öfkeyi’ karşılamaları bekleniyor. dile getirdi. Birçok Kıbrıslı, hesaplarından para çekmek için bankaların Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinde yer alan bir otomatik para çekme makinalarına akın etti. Bugün ulusal tatil makalesinde Reding, bir İrlanda vatandaşını, karıştığı ölümlü olması nedeniyle bankalar Salı gününe kadar kapalı kalacak. bir trafik kazası sebebiyle Macaristan’a iade etmek istememe- Ancak mevduat hesabı sahiplerinin para çekmesini engelle- sinin ‘anlaşılabilir’ olduğunu yazmıştı. mek amacıyla bankaların Salı günü de kapalı kalması olasılığı bulunuyor. Reding, ‘Hiç şaşırmadım. Ne de olsa tüm bunlar, Macaristan’da yargı bağımsızlığıyla ilgili ciddi şüphelerin gündeme geldiği bir dönemde oldu’ dedi. 2000 yılında Ciaran Francis Tobin isimli İrlandalı iş adamı, Budapeşte yakınlarında yaptığı kazada iki çocuğun ölümüne yol açmıştı. Tobin, Macaristan’da gıyabında mahkum edilmişti. Macaristan, 2004 yılında Avrupa Birliği’ne katılmasının ardından Tobin hakkında bir Avrupa Tutuklama Emri çıkardı. KIBRIS’TAKİ BİRÇOK RUS DEVLET ŞİRKETLERİNİN HESAPLARI BLOKE EDİLDİ Ancak İrlanda Yüksek Mahkemesi, Tobin’in iadesini iki kez Kıbrıs’taki birçok Rus devlet şirketinin hesapları bloke Macaristan Adalet Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, edildi. Bununla ilgili olarak Rusya Başbakanı Dmitriy ‘Macaristan Adalet Bakanlığı, Viviane Reding’in Tobin davası Medvedev Avrupa medyasına demeç verdi. ve Macar yargısı arasında bağlantı kuran açıklamalarından reddetti. duyduğu derin öfkeyi dile getirmektedir’ denildi. Medvedev konuşmasında “Bizim çok miktarda açık kamu kuruluşumuz Kıbrıs üzerinden çalışıyor. Paralar bilinmey- Macaristan Adalet Bakanı Tibor Navracsics, haftasonu Reding’e en nedenlerden dolayı bloke oldu” ifadelerini kullanarak hitaben kaleme aldığı açık mektupta Reding’den, ‘Yeterince şaşkınlığını dile getirdi. temeli bulunmayan ve genel itibariyle kötü niyet barındıran açıklamalarda bulunmaktan imtina etmesini’ istemişti. Medvedev’in sözlerine göre, birçok şirket işlemler için uygun bir yetki sağlandığı için hem Rus hem de Kıbrıs dahil yabancı Brüksel uzun zamandır, Macaristan’da Başbakan Viktor Orban bankalarda hesaplara sahipler. Uluslararası kuruluşların yönetimi altında yargının ve diğer demokratik kurumların Kıbrıs’a önerisiyle zorunlu olarak mevduat hesaplarından bağımsızlığıyla ilgili endişelerini dile getiriyor. AB ile Macaristan vergi alınması bazı yetersizliklerin kanıtıdır. Bu Kıbrıs’ta müm- arasındaki gerginliklerin son halkası, Macaristan’ın bu ay künse İspanya, İtalya ve mali sorun yaşayan diğer ülkelerde anayasasında yaptığı tartışmalı değişiklikler olmuştu. de neden olmasın? Yarın orada mevduatlara da el konulabilir. OECD ÇİN’DE YENİ REFORM İVMESİ GEREKİYOR MACARİSTAN’DAN AB’NİN YARGI ELEŞTİRİLERİNE TEPKİ 40 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı OECD, Çin’de uzun vadeli büyümenin devamı açısından “yeni reform ivmesi” gerektiğini vurguladı. DÖVİZ DERGİSİ HABERLER OECD finans sektörü, kentleşme, devlet mülkiyeti ve teknolojik Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ta gerçekleşen görüşmenin buluşları reform yapılması gereken temel alanlar olarak öne ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, müzakerenin sürdü. gündemde olan tüm konular üzerinde tam bir fikir birliğinin elde edildiğini kaydeden Gurbangulı Berdımuhamedov, “Afganistan Çin’in küresel mali krizi diğer teşkilat üyelerinden daha iyi üzerinden Tacikistan’a gidecek demiryolu, bize ve bölgenin göğüslediğini ifade eden OECD, fiyat farklılıkları bertaraf diğer ülkelerine, dünya piyasalarına çıkmak için ek bir fırsat edildiğinde Çin’in 2016’da dünyanın en büyük ekonomisi olma sağlayacak.” dedi. yolunda ilerlediğini belirtti. Afganistan lideri Hamid Karzai, demiryolu anlaşması için, “Üç OECD raporunda Çin’in son dönemlerde yaşanan yavaşlamayı devlete yarar sağlamak dışında bölge ülkelerin ekonomik aşarak yeniden hızlı bir ekonomik büyüme yoluna girdiğine ve manevi yakınlaşmasını sağlayacak çok önemli bir adım” dair işaretler görüldüğü vurgulandı. sözlerini kullandı. Ancak “enerjik ve sosyal bakımdan kapsayıcı büyümenin uzun Tacikistan Devlet Başkanı Emomali Rahmon, projenin başarılı vadede devamı açısından yeni bir reform ivmesi” gerektiği bir şekilde uygulanması için Asya Kalkınma Bankası ve İslam ifade edildi. Kalkınma Bankası’nın bu projeye katılımını sağlamak gerekiyor, dedi. OECD Çin ekonomisinin toparlanmakla birlikte hala bazı risklerle karşı karşıya olduğunu vurguladı. Dış etken olarak küresel ekonomide yavaşlama, iç etken olarak ise yeni balonlara yol açma riski taşıyan ve bankaları ve yerel hükümetleri bilanço dışı finansmana iten artan emlak fiyatları bu riskler arasında görülüyor. Gelir dengesizliği ve toplumun yaşlanması ise uzun vadede gerginliğe neden olabilecek etkenler olarak sıralandı. Ancak kilit sektörlerde reformlar yoluyla bu sorunların aşılabileceği belirtildi. PUTİN RUSYA VE ÇİN ARASINDAKİ İLİŞKİLER KÜRESEL ÖNEMDE Rusya’nın başkenti Moskova’ya resmi ziyarette bulunan Çin Cumhurbaşkanı Şi Jinping’i kabul eden Devlet Başkanı Vladimir Putin, iki devlet arasındaki ilişkilerinin, dünya politikasının en önemli faktörü olduğunu ifade etti. Putin, “Geçtiğimiz yıllarda, ilişkilerimizi kurmak için çok fazla çalıştık. Rusya-Çin ilişkileri, dünya politikasının en önemli faktörüdür.” dedi. ORTA ASYA’DA DEV BİR DEMİRYOLU PROJESİ Rusya lideri, Şi Jinping’i, Çin Cumhurbaşkanı olarak seçilme- Türkmenistan, Afganistan ve Tacikistan’ın ülkelerarası si nedeniyle tebrik etti ve ilk ziyaretini Rusya’ya yapmak demiryolu hattı inşa edecekleri açıklandı. kararından dolayı teşekkür etti. Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbangulı Berdımuhamedov, Putin, “Bu, Çin ve Rusya’nın, ikili ilişkilerin inşasına ne denli Afganistan Cumhurbaşkanı Hamid Karzai ve Tacikistan lideri büyük önem verdiğini gözler önüne seriyor.” diye kaydetti. Emomali Rahmon, “Türkmenistan-Afganistan-Tacikistan” demiryolu hattı inşası konusunda anlaşmaya vardı. Çalışmalar önümüzdeki temmuz ayında başlayacak. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 41 DÖVİZ DERGİSİ HABERLER Analistler Rus işadamanını dillendirdiği hissiyatı doğrular nitelikte tahminler yapıyor. Paragone Danışma Grubu’ndan Alexsandır Zaharov “Memnuniyetsizliği büyük olan Ruslar, paralarını başka yerlere götürecektir.” diyor. Paraların dışarıya kaçmaması için Kıbrıs’ta önlemler alınıyor. Büyük miktarda paranın halihazırda dışarıya çıktığını söyleyenler de var: Vergi Danışmanlığı UK adlı İngiltere merkezli RUS PARALARI KIBRIS’TAN KAÇAR MI ? şirketten Edward Savulyak, “Kıbrıs’ta hala parası olan tek bir Rus milyoner bile bilmiyorum.” diyor. Kıbrıs’ta Rusya vatandaşlarına ait banka hesaplarının başka ülkelere kaydırılacağı endişesi yaşanıyor. Savulyak, bireysel yatırımcı olan çok sayıda Rus’un ise yüzbinlerce dolarla ifade edilen mevduatlarını Kıbrıs’ta tut- Bu durum, bankaların halihazırda var olan sorunlarını maya devam ettiklerini ama milyonluk mevduatların çıktığını derinleştirebilir. söylüyor. Euro Bölgesindeki krizle paralel olarak sorunlar yaşayan Savulyak, söz konusu Rusların paralarını bir yıl kadar önce bankacılık sistemini kurtarmaya çalışan Kıbrıs, tek sefer- başka yerlere transfer ettiklerini; bunu yaptıkları sırada Kıbrıs lik mevduat vergisi uygulayacağını açıklamış; halktan tepki bankalarındaki krizin işaretlerinin ortaya çıktığını söylüyor. gelmiş, paketin ayrıntıları Avrupa Birliği’nin de dahil olduğu bir Kaynak : BBC tartışmaya yol açmıştı. Hükümet, mevduatlardan belli bir oranda tahsilat yapmak istiyor; bu yöndeki yasal hazırlık tepki topluyor. Kesinti yapılacak mevduat hesapları arasında Rus vatandaşlarına ait olanlar da var. 31 MİLYAR DOLAR Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’e göre Rusların Kıbrıs’ta 31 milyar dolar nakiti bulunuyor; bunun 12 milyar doları Rusya merkezli bankalara, 19 milyar doları ise işadamları ve bireysel RUSÇA İNTERNETTE KULLANILAN 2.YAYGIN DİL W3Techs şirketinin yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre müşterilere ait. Rus dili Almanca’yı biraz geride bırakarak internette Bu paraların Rusya’dan kaçırılan ve kayıt dışı faaliyetlerin kullanılan ikinci yaygın dil oldu. ürünü olduğu iddiası özellikle Almanya’da kimilerince dile getiriliyor. Alman dış istihbarat servisinin sızdırılan bir belge- Dünya çapında ağın en popüler dilleri listesinin birinciliğini sini kaynak gösteren Der Spiegel dergisi, Kıbrıs’a gelmesi büyük bir puan farkıyla İngilizce koruyor. İnternette yer alan gündemde olan kredilerden en çok Rus vatandaşlarının sayfa ve belgelerin toplam sayısının yüzde 54,7’si İngiliz dil- yararlanacağını iddia etti. indedir. Rusça ve Almanca yüzde 5,9 oranına sahip, ama Rus dili kullanım alanı yine de biraz daha geniş. İki ülke arasında sıkı parasal ilişkiler Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra ortaya çıkan ve oligarklar olarak anılan Bu dilleri yaklaşık yüzde 1 farkıyla İspanyolca (Katalonya zengin Rusların paralarını merkezi denetimnden uzaklaştırmak lehçesi ise beraber), Fransızca, Çince ve Japonca takip için Kıbrıs’a göndermeye başlamalarıyla ortaya çıkmıştı. ediyor. .ru alan adı daha 2011 yılının Eylül ayında .com ve .net alanlarından sonra üçüncü popüler alan adı olmuştu. .ru “SİNGPUR YA DA DUBAİ” alanının yanısıra .su alan adının genişlemesi de gözlenmek- BBC’den Ekaterina Drobinina ile konuşan bir Rus işadamı, tedir. Rusça, Ukrayna, Beyaz Rusya, Kazakistan, Özbekistan arkadaşları ya da çalışma arkadaşlarının paralarını derhal gibi eski büyük SSCB ülkelerinin internet alanlarında da Sİngapur ya da Dubai’ye aktaracaklarını söyledi. popülerliğini koruyor 42 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com DÖVİZ DERGİSİ HABERLER RUS HALKI TÜKETİME SUSAMIŞ Rusya pazarının eskisi kadar da olmasa da halen büyüme meyilli olduğuna değinen Türk yönetici, “Rusya pazarında dünyanın diğer pazarlarla karşılaştırıldığında genel olarak gerek bizim sektörde, gerek diğer sektörlerde fiyatlar oldukça yüksek. Büyüyen Rusya pazarı, karlı bir pazar ve yüksek ciroların yapılabildiği bir pazar. 1991’e kadar yaşayamamış. 80 RUSLARIN ALIM GÜCÜ AMERİKALILARDAN DAHA YÜKSEK yıllık bir tüketim birikimi var. İnsanlarda bir tüketim eğilimi var. Avrupa’da bir insan 100 lira kazanıyorsa, muhtemelen bunun 30 lirasını biriktiriyor. Rusya’da ise insanların birikim eğilimleri çok yüksek değil. İleride tabii ki tüketimin aynı şekilde devam Rusya’da Türk iş adamları ile sohbete katılan Procter&Gamble; etmesini beklemiyoruz. Ama diğer pazarlarla kıyasladığınız Rusya Satış Direktörü Celal Artuz, Rusların alım gücünün takdirde bu değerlerin 10-15 sene içinde devam etmesini bekli- Amerikan vatandaşlarından çok daha yüksek olduğunu söyle- yoruz.” değerlendirmesinde bulundu. di. Rusya’nın 2013’te yüzde 4 büyümesini bekleyen Artuz’a göre, Avrupa pazarının geleceği parlak değil. RUSYA BU YIL YÜZDE 4 BÜYÜR Artuz Rusya büyüme rakamları ile ilgili şu tahminde bulun- Rusya gündemi ile Türkçe yayın yapan www.haberrus.com du: “Daha önce Rusya’nın GSMH’si yüzde 8 büyürken, portalında yer alan haberde, Rusya pazarının küresel piyas- 2008 krizinde pazarda yüzde 8 daralma yaşandı. 2010’da alarda en cazip durumda olduğuna değinen Türk yönetici, büyüme yüzde 4, 2011 yüze 4, 2012’de yüzde 6, bu sene ise “Amerika’daki bir kişi senede 60 bin dolar kazanıyorsa, beklediğimiz büyüme rakamı yüzde 4.” Rusya’da yılda 24 bin dolar kazanıyor. Ancak gerçek vergi oranlarının düşük olması ve diğer etkilerle 60 bin dolar RUSYA’DA YATIRIMCIYA DESTEK ARTIYOR kazanan adamın eline kalan para 7 bin 200 dolar. Rusya’da Türk yöneticiye göre faiz oranları önümüzdeki dönemde ise 24 bin dolar alan insanın elinde kalan para 12 bin dolar. Bu yüzde 10’lardan yüzde 6’lara kadar düşebilir. Diğer taraftan çok önemli bir avantaj ve Rusya’da hala alım gücünün neden yatırımcıya destekleyen gelişmeler yaşanıyor. Bununla bera- devam ettiğinin göstergesi.” tespitinde bulundu. ber bazı bürokratik aşılması gereken ciddi sıkıntılar büyük yatırımcıları etkileme riski taşıyor. Ancak çeşitli reformlarla Rus-Türk İşadamları Birliği’nin (RTİB) “Türk Profosyonelleri ve şu anki yönetimin uygulamaları ile piyasanın daha cazip Gözünde Rusya” başlığı ile düzenlenen sohbete konuşmacı hale geleceği bekleniyor. İşsizlik oranları 2009’da yüzde olarak katılan Artuz, 18 yıldır Amerika, Orta Asya ve 8’lerdeyken, şu anda bu oranlar yüzde 5’lere düşmüş durum- Kazakistan’da şirketin çeşitli kademelerinde görev yaptı. Artuz, da. Bu da pazarın aktif bir şekilde istihdam sağladığını gösteri- ürünlerini 4,4 milyar tüketiciye ulaştıran şirketin2,5 yıldır Rusya yor. Artuz’a göre, bir süredir pazarın sıkıntısı olan devalüasyon satış direktörlüğü görevini üstleniyor. da şu anda durulmuş durumda. Dolar 30-31 ruble dolaylarında seyrediyor ve enflasyon riski yok. AVRUPA 3-5 YIL İÇİNDE ZOR CANLANIR Avrupa pazarının önümüzdeki 3-5 yıl içinde canlanma ihti- RUSYA PAZARINDA REKABET ARTACAK mali olmadığı değerlendirmesinde bulunan Artuz, “Amerika Küresel firmaların BRIC (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin) pazarında da ciddi sıkıntılar var. Çünkü,Amerika pazarında ülkelerine ilgi gösterdiğine değinen Artuz şu tespitlerde bulun- hep geleceğe satışlar yapılarak bir büyüme sağlandı. 30 du: “BRIC ülkelerinde büyüme olmasına rağmen, kimisinde senelik evler alındı, evler alındıktan sonra, bunların değeri 100 karlılık yok, kimisinde alım gücü yok. Dolayısıyla Rusya liradan 300 liraya çıktı. Bu artışlar gösterilerek ekstra krediler pazarı bunların içinde ön plana çıkıyor. Ve dünyadaki tüm alındı. büyük oyuncular bunu gayet iyi biliyor. Bu pazara daha çok globalleşme bekleyebilirsiniz. Hangi iş kolunda çalışıyorsanız Dolayısıyla Amerikan tüketim pompalama zihniyeti artık sona daha büyük bir rekabet, daha çok oyuncunun gelmesini erdi. Bununla beraber mortgage krizinin yaşanması ile birlikte bekleyebilirsiniz. Ve bu oyuncuların sizin bulunduğunuz sek- Amerikan pazarının eskiye geri dönüşü ile ilgili hiç bir pozitif törün marjları üzerinde baskı oluşturabileceğini beklemek sinyal yok. Çin pazarı cazip bir pazardı, fakat Çin pazarında gerçekçi olur. Ama bununla beraber Rusya pazarının diğer da maliyetler ciddi anlamda artmaya başladı. Bunun da cazi- pazarlara göre yüksek olan marjlarının da göreceli olarak beleri bundan 5 sene önce konuşulandan daha da azalmış devam etmesini bekliyoruz. Bir anda bu pazardaki marjların durumda.” dedi. yok olacağını da beklemiyoruz.” Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 43 DÖVİZ DERGİSİ HABERLER ÖZEL YETKİLERİ BULUNUYOR Koval, Rönesans Holding’in sponsorluğunda gerçekleşen toplantıda belirlenen yol haritasıyla ilgili şunları söyledi: “Yasalarımızı yeniden düzenliyoruz, bu sayede Rusya’da iş yapmanın kolaylaşacağını umuyoruz. Rusya’da yabancı ülkelerin yaptıkları yatırımların korunması bakımından çok önemli tedbirler alıyoruz. Şimdi bir yatırım ombudsmanı oluşturduk. RUSYA HİTO’YLA DİYALOG KURMAYACAK Bu ombudsman Rusya’da yapılmış yabancı yatırımcıların karşılaştığı sorunları ele alıyor. Herhangi bir Rus veya yabancı şirket, bu özel yetkileri olan kişiye giderek sorunlarını anlata- Rusya’nın, Suriye dış muhalefeti tarafından sözde geçici bilecekler.” TÜSİAD Başkan Yardımcısı Tayfun Bayazıt da, hükümet başkanlığına atanan Gassan Hito’yla diyalog TÜSİAD’ın SPIEF’in Türkiye’deki tek bölgesel ortağı konu- kurmayacağı açıklandı. munda olduğnu hatırlatarak, 20-22 Haziran 2013 tarihlerinde 17’ncisi gerçekleştirilecek olan zirvede kurumsal olarak yer Konuyla ilgili açıklama yapan Rusya Dışişleri Bakanlığı alacağını söyledi. Sözcüsü Aleksandr Lukaşeviç, “Sizin de fark ettiğiniz gibi, ben, bu yeni seçilmiş başbakanın yemin töreninden bazı Bayazıt, “Dünyanın en önde gelen iş dünyası temsilcilerini bir- anahtar açıklamalarına atıfta bulundum. Bu başbakan, mevcut araya getiren B-20 Zirvesi nedeni ile bu yıl SPIEF’in iş dünyası yönetimle herhangi bir diyalog ihtimalini kesinlikle reddediyor açısından ayrıca özel bir önemi bulunuyor. Burada sunulanyan ve Suriye’nin iç işlerine acil dış müdahale için çağrıda bulu- G-20 Zirvesi’nde liderlere iletilecek” diye konuştu. nuyor. Bu durumda ne söylenebilir ki?” dedi. CİTİ İLE YAZIN İMZA ATARIZ Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, Citibank Türkiye’nin bireysel bankacılık biriminin satışına talip olmalarıyla ilgili, “İnşallah yaz aylarında bu işi halledeceğiz” dedi. Bunun bir süreç olduğunu ve her iki tarafın da elinden geleni yaptığını aktaran Ateş, görüşmelerini sürdürdüklerini, ancak işin teknik boyutları olduğunu ifade etti. Citibank’ın Türkiye’den gitmediğini, sadece bireysel faaliyetlerinin satışının söz konusu olduğunu vurgulayan Ateş, “Mevcut yapıdaki bir şeyi almak, bir yapıyı tümüyle almaktan daha zordur. O çerçevedeki teknik çalışmalar biraz daha sürecek. Dolayısıyla imzaya biraz daha RUSYA İLE TİCARET İÇİN 15 YENİ YOL vakit var dedi. Rusya Federasyonu Ekonomik Kalkınma Bakanlığı Yatırım Politikası ve Kamu-Özel Sektör Ortaklığı Geliştirme Müdürü Igor Koval, Rusya ve Türkiye arasında karşılıklı ticaret ve yatırım ilişkilerinin geliştirilmesine büyük önem verdiklerini belirterek, bunun için 15 yol haritası belirlediklerini söyledi. Rusya’nın Davos’u olarak bilinen Saint Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu’nun (SPIEF), Türk Sanayicileri ve İşadamları RUSYA VE ÇİN BAŞLICA STRATEJİK ORTAKLAR Derneği (TÜSİAD), tarafından Rusya ile karşılıklı ekonomik Çin ve Rusya en büyük ve en önemli stratejik ortaklardır. ilişkilerin artırılması amacıyla, Türk iş adamlarına tanıtıldığı Bununla ilgili açıklama devlet başkanı olarak salı günü ilk dem- toplantıda konuşan Koval, Rusya’daki yabancı yatırımcıların ecini veren Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’den geldi. Çin lideri sorunlarının giderilmesi için yatırım ombudsmanı konumu “Benim göreve geldikten hemen sonra Rusya’ya gitmem Çin’in oluşturduklarını kaydetti. Rusya ile ilişkilerine verdiği önemi göstermektedir” dedi ve 22-24 Mart tarihleri arasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve diğer Rus yetkililerle gerçekleştireceği görüşmeleri sabırsızlıkla beklediğini sözlerine ekledi. 44 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com DÖVİZ DERGİSİ HABERLER Bu durumda dönmem gerekecek. Görev için. Yalnızca Fransa için’ dedi. Beş yıllık tek cumhurbaşkanlığı döneminin ardından mağlup olan Sarkozy, eşi ve yeni doğan kızıyla daha fazla zaman geçirmek istediğini söyleyerek siyasetten çekilmişti. Sarkozy’nin, o dönemden bu yana bir lider bulmakta zorlanan partisi UMP ise geçtiğimiz yıl eski Başbakan François Fillon ile RUSYA VE ÇİN DOĞALGAZ KONUSUNDA ANLAŞTI parti Başkanı Jean-François Cope arasındaki çekişme sebebiyle dağılmanın eşiğine gelmişti. Rusya’nın başkenti Moskova’ya resmi ziyarette bulunan Çin Cumhurbaşkanı Şi Jinping’in Devlet Başkanı Vladimir Bir yandan göreve gelmesinden bu yana Hollande’a verilen Putin’le Kremlin’deki görüşmenin ardından iki ülkenin kamuoyu desteği giderek düşerken Sarkozy, kendi partisinin önde gelen doğalgaz şirketleri arasında, doğu rotasındaki içinde popülerliğini de koruyor. boru hatları üzerinden Çin’e doğalgaz sağlanmasına ilişkin muhtıranın imzalandığı açıklandı. Öte yandan Hollande’ın göreve gelmesinden dokuz ay sonra Paris’ten, Türkiye’nin katılım müzakerelerine karşı tavırda Anlaşmayı, Rus doğalgaz devi Gazprom Başkanı Aleksey yumuşama sinyalleri gelmişti. Fransa geçtiğimiz ay, Sarkozy Miller ve Çin doğalgaz şirketi CNPC Başkanı Zhou Jiping döneminde bloke edilen beş müzakere başlığından biri üzerin- imzaladı. İmza töreninde iki devlet lideri de bulundu. deki engelini kaldıracağını açıklamıştı. Muhtıra, fiyat üzerindeki mutabakata yol açacak sözleşmenin 22. temel parametrelerini tanımlıyor. Gazprom’un başlık Bölgesel Politikalar ve Yapısal Araçların yaptığı Koordinasyonu faslının, Temmuz ayına kadar sürecek olan açıklamaya göre, sene sonuna kadar imzalanması gereken İrlanda dönem başkanlığında katılım müzakerelerine açılması doğalgaz anlaşması 30 yıllık olacak. bekleniyor. Yakutistan’da başlayacak “Sibirya’nın Gücü” doğalgaz boru hattı, Vladivostok şehrine kadar uzanacak. Burada, sıvı doğalgaz üretimi organize edilecek. SIRBİSTAN VE KOSOVALI LİDERLERİN GÖRÜŞMESİNDEN ANLAŞMA ÇIKMADI Sırbistan ve Kosova liderleri, aralarındaki başlıca SARKOZY “SİYASETE DÖNMEK ZORUNDA KALABİLİRİM” anlaşmazlık unsuru olan Kuzey Kosova konusunu çöze- Geçtiğimiz Mayıs ayında cumhurbaşkanlığı yarışını Görüşmelere aracılık yapan AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Sosyalist aday François Hollande’a kaybeden Sarkozy, Catherine Ashton, önümüzdeki ay nihai bir anlaşmaya Valeurs Actuelles dergisine yaptığı açıklamalarda, ‘siya- varılabileceğini söyledi. Sırp ve Kosovalı liderler ise daha sete dönmek zorunda kalabileceğini’ söyledi. temkinli konuştu. Sarkozy, ‘Maalesef sorulacak sorunun ‘İstiyor musun?’ değil, Sırbistan Başbakanı Ivica Daçiç ve Kosova Başbakanı Haşim ‘Başka seçeneğin var mı?’ olacağı bir an gelecek. Bu durumda Taçi arasındaki görüşmelere Brüksel’de ev sahipliği yapan ben de ‘Mutluyum, kızımı okula götürüyorum, tüm dünyada Ashton, görüşmelerin 2 Nisan’da devam edeceğini ve bu konferanslara katılıyorum’ demeye devam edemeyeceğim. görüşmede bir anlaşmaya varılmasını umduğunu söyledi. medi. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 45 DÖVİZ DERGİSİ HABERLER Sırbistan Cumhurbaşkanı Tomislav Nikoliç, geçtiğimiz hafta AB yetkilileri, dokuz ay sonra yürürlüğe girecek Ortak Tarım yaptığı açıklamalarda iki taraf arasındaki anlaşmazlıkların Politikası’nı yetiştirmek için zamanla yarışıyor. AB Konseyi, üstesinden gelmeye her zamankinden daha yakın olduklarını Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Komisyonu yetkilileri, nihai söylemişti. metin üzerinde görüşmelere 11 Nisan’da başlayacak. Daçiç ise, Çarşamba günkü görüşmelerin ardından ‘Bir Coveney, ‘Belli başlı kaygıları, her ülkenin, bu değişikliklerle çözüme yakın yakın mıyız, uzak mıyız söyleyemem. Durum önemli bir şeyler elde ettiğinden emin olacağı şekilde sürekli değişiyor. Hala bazı sorunlar var’ dedi. anlaşmaya dahil etmeye çalıştık’ dedi. Taçi, ‘Doğru yönde ilerliyoruz. Önümüzdeki günlerde içinde Varılan anlaşma, başta şeker olmak üzere bazı kotaları koruy- bazı çözümler bulmayı planlıyoruz’ ifadelerinde bulundu. or. Ancak bunları, Avrupa Parlamentosu’nun istediğinden iki yıl önce, 2017 yılında kaldırıyor. AB, Sırbistan’ın katılım müzakerelerini başlatmak için Priştine ile Belgrad arasındaki ilişkilerin normalleşmesini şart koşuyor. BEKLENENDEN DAHA AZ ÇEVRECİ Ashton’ın Nisan ortasında yayımlayacağı bir rapor, müzak- Çevreciler ise varılan anlaşmayı, Avrupa Komisyonu’nun erelerin Haziran ayında başlayıp başlamayacağı konusunda zorunlu ‘çevrecileştirme’ standartları getirme çabalarına aykırı belirleyici olacak. olduğu gerekçesiyle kınadı. Kosova ile Sırbistan arasındaki anlaşmazlıkların merkezinde, Bağımsız bir örgüt olan Avrupa Çevre Bürosu, ‘Konsey’i Kosova’nın kuzeyinde, ağırlıklı olarak Sırp azınlığın yaşadığı onayladığı karmaşık ve maliyetli mekanizma, çoğu çiftçiye bölge bulunuyor çevre için hiçbir şey yapmama imtiyazı tanıyor. Avrupa Parlamentosu buna net bir şekilde karşı çıkmıştı’ dedi. BirdLife Avrupa’dan AB Tarım ve Biyoenerji Politikaları yetkilisi Trees Robijns ise, ‘Yeşil’ Ortak Tarım Politikası dediklerinin göz boyamadan ibaret olduğu net bir şekilde görülmüş oldu’ dedi. Komisyon’un ilk kez 2011’de sunduğu teklifteki çevreyle ilgili zorunlu önlemleri kaldırmaya yönelik girişimler, Avrupa Parlamentosu’nun 13 Mart’ta onay verdiği versi- SLOVAKYA VE SLOVENYA AB ORTAK TARIM POLİTİKASI ANLAŞMASINA KATILMADI yondan kaldırılmıştı. Daha önceki anlaşmaların aksine ise şeker pancarı üreticileri için kotalar ve üzüm yetiştiricilerinin imtiyazları korunmuştu. 2014-2020 Ortak Tarım Politikası için en çok anlaşmazlığa sebep olan konular çevre açısından alınan önlemler, AB yetkilileri, İrlanda dönem başkanlığında tam bir anlaşmaya çiftçilere dönüm başına yapılacak tek tip ödemeler ve varılabileceğini, ancak yeni yasaların 2015’e kadar tam olarak şeker ve şarap üreticilerine getirilen korumaların ne yürürlüğe girmeyeceğini söylüyor. olacağı. Coveney, ‘Eğer Avrupa Parlamentosu ve Komisyon arasında İrlanda Tarım Bakanı Simon Coveney, iki gün boyunca Haziran ayına kadar bir kurumlar arası anlaşma sağlamak gecenin geç saatlerine kadar süren tartışmaların ardından ‘Bu istiyorsak, Konsey’de genel bir yaklaşım üzerinde anlaşmamız süreç kolay olmadı. Ancak sonunda ortak bir anlaşmaya vara- gerekiyor. Parlamento kendi rolünü üstlenmeye hazır olduğunu bildik’ dedi. Slovakya ve Slovenya ise kendilerine adil şartlar gösterdi. Konsey’in de şimdi öyle yapması gerekiyor’ dedi. sunulmadığını öne sürerek, anlaşmada yer almadı. 27 AB ülkesinden 25’inin desteğinin, kendisine müzakerelerde bir sonraki aşamaya geçmek ve bu süreci sonlandırmak için önemli bir yetki verdiğini söyleyen Coveney, ülkesinin AB dönem başkanlığının sona ereceği 30 Haziran’a kadar Ortak Tarım Politikası’nda bir anlaşmaya varılacağı sözü verdi. 46 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com DÖVİZ DERGİSİ HABERLER TÜRKİYE İSVEÇ İLE ORTAKLAŞA İLK SAVAŞ UÇAĞINI ÜRETMEK NİYETİNDE Hurriyet Daily News gazetesi bu konuda şöyle yazıyor: Türkiye Dışişleri Bakanı Recep Tayyip Erdoğan müteakip kereler silah bakımından başka ülkelere bağımlı olmaktan kurtulmak için savaş uçakları da dahil yerli malı silah üretilmesi gerektiğini açıklamıştı. Hükümet başkanının talimatlarını uygulayan devlet görevlileri bu amaca ulaşma konusunda yardımcı olacak bir şirket buldular. Bu dördüncü nesil savaş uçağı JAS 39 Gripen’leri üreten İsveçli SAAB. Gazete Türkiye’nin 2023’de ilk savaş uçağını üretmiş olmayı planlandığını ancak “bunun realist olmayan bir hedef olduğunu” yazıyor. TWİTTER KULLANICILARI MESAJ ARŞİVLERİNİ İNDİREBİLİR Son dönemlerde önemli hamleler yapan Twitter, bugünlerde de kullanıcılarına mesaj arşivlerini indirme özelliğini destekleyen dil sayısını arttırdı. Eskiden kullanıcılar, sadece son birkaç bin mesajını görebiliyordu, ancak 2012 Aralık ayında Twitter, arşivlerini indirmesine olanak sağlayan özelliğini kullanıma sunmuştu. Sayfanızda ayarlara giderek tüm arşivi indirme butonuna tıkladığınızda, Twitter mail gönderiyor ve gerekli indirme bağlantılarını sunuyor. Mail içerisindeki indirme linkine tıklandığında zip dosyası şeklinde arşiv indiriliyor. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 47 YASAL UYARI Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapor ABD’de dağıtılmak için hazırlanmamıştır. Döviz piyasasındaki ticaretin sabit vadeleri ve garantileri yoktur ve bu da likiditeyi ve her an hareket etme olanağını piyasanın ana karakteristiği yapmaktadır. Buna yüksek oynaklık ve özellikle de şeffaflık eklenebilir. Döviz veya yabancı para ticaretindeki temel unsur ise ”kaldıraç etkisi” ile işlem yapma olanağıdır. Başka bir deyişle çok az sermayeyle çok daha yüksek bir miktarı hareket ettirmek mümkündür. Döviz ticaretinde ki normal kaldıraç oranı 1:100’dür. Başka bir deyişle, işlem yapmak istediğiniz döviz miktarının %1’i kadar bir teminat ile işlem yapabilirsiniz. Örneğin; 1.000 Euro yatırarak 100.000 Euro değerinde işlem gerçekleştirebilirsiniz. Bu durumda satın aldığınız döviz sizin lehinizde sadece yüzde 0.5 oranında bir hareket gerçekleştirdiğinde pozisyonu kapatırsanız 500 Euro’luk bir gelir elde edersiniz. 1.000 Euroluk yatırımınızda göz önüne alındığında, bu yüzde 50 oranında bir gelir demektir. Döviz kurları genellikle gün içinde yüzde 1 oranında aşağı veya yukarı dalgalanma gösterirler. Döviz işlemlerinin çekiciliği, küçük fiyat hareketlerinde bile anında önemli kazançlar elde edebilme şansında yatmaktadır. Ancak bu kazanç şansının yanı sıra aynı oranda kaybetme riski de vardır ve bunu, daha önce de altını çizdiğimiz gibi, kesinlikle unutmamalısınız.Gerekli finansal koşullara sahip ”spekülatif kişiler” için döviz işlemleri; hızı, yüksek likiditesi ve özellikle de kaldıraç etkileriyle eşsiz bir ortam oluşturmaktadır. Şeffaflık ve günün 24 saati güncel koşullara cevap vermek de diğer avantajları arasındadır. Kaldıraçlı spot parite ve vadeli işlemler piyasaları doğaları gereği yatırımcıların hesaplarında bulunan teminatların ortalama 50 kattı büyüklüğünde pozisyonların açılmasına olanak verir. Yatırım yaparken kaybetmeyi göze alabileceğiniz büyüklükteki sermayelerle çalışmalısınız. Hiçbir suretle borç alarak bu piyasalarda işlem yapmamalı veya hayat standardınızı etkileyecek büyüklükte riskler almamalısınız Dergimizde Altın, Gümüş analizleri paylaşılmamaktadır. Bu analizlerimize www.dovizgazetesi.com’dan günlük olarak ulaşabilirsiniz. 48 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com