voice - Koç Özel Lisesi

Transkript

voice - Koç Özel Lisesi
SETUR VOICE DERGISI CON.fh11 07/01/2008 16:53 Page 1
C
Composite
M
Y
CM
MY
CY CMY
K
baflyaz› foreword
voice
voice
VKV Koç Özel ‹lkö¤retim
Okulu ve Lisesi’nde
E¤itim ve Ö¤retim
Geçen iki sene boyunca, VKV Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu ve
Lisesi’nin özünde yatan ve yatmas› gereken iki konunun
önemini özellikle vurgulad›k: Akademik program›n
yap›land›r›lmas› ve ö¤retim-ö¤renim ortam›n›n
zenginlefltirilmesi.
Teaching and Learning at The Koç School
During the past two years, we have placed a special emphasis
on that which is and should be at the very heart of The Koç
School, curriculum development and enhancing our teaching
and learning environment. .
VKV Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu ve Lisesi
Akademik Program›
Geçen sene, tüm seviye derslerinin (K-5-, 6-8, Lise
Haz›rl›k- 12. s›n›flar) yan› s›ra Aktiviteler, Yurtiçi
Üniversitelere Dan›flmanl›k, Yurtd›fl› Üniversitelere
Dan›flmanl›k gibi di¤er alanlarda toplam 41 SWOT
analizi (Güçlü Yanlar/ Zay›f Yanlar/ F›rsatlar/
Olumsuzluklar) yaparak, genel program›n kapsaml›
olarak gözden geçirilmesi aflamas›n› tamamlad›k. Bu
The Koç School Curriculum
Last year we completed a thorough review of our
overall program by conducting a total of 41 SWOT
(Strengths/Weaknesses/Opportunities/Threats)
analyses in each academic subject at each level (grades
K-5, 6-8, LP-12) as well as other areas of our program
such as Activities, Turkish College Counseling, and
Overseas College Guidance. While conducting these
analyses, we considered the feedback we had received
analizleri yaparken, 2006 y›l›nda yap›lan veli-ö¤renci
anketlerinden gelen geribildirimleri dikkate ald›k ve
kendimize temel olarak flu soruyu sorduk: “‹deal Koç
Mezunu profili nedir?” Çabalar›m›z›n ürünü olarak,
2003-2008 Stratejik Plan› ile do¤rudan ba¤lant›l› olan
ve flu anda akademik programla ilgili kararlar›m›za
rehberlik eden VKV Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu ve
Lisesi Akademik Program› 2007 Stratejik Plan›’n›
haz›rlad›k.
Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu ve Lisesi’nde Ö¤retmenlik
Sanat› ve Ö¤rencili¤in Keyfi
Bu y›l›n ilk döneminde gerçeklefltirdi¤im ders
ziyaretleri, Türk ve yabanc› ö¤retmenlerin neredeyse
tüm branfllarda K-12 seviyesinde verdi¤i dersleri
kapsayan nitelikteydi. Ö¤retim ve ö¤renim ortam›na
“hayat veren” özellikler nelerdir?
G
G
G
G
G
G
G
G
Yatay ve dikey olarak bütünlük tafl›yan akademik
program çerçevesinde etkin biçimde tasarlanm›fl
ders programlar›
Mesleki bilgisi ve özgüveni yüksek, branfl›na
tutkuyla ba¤l› ve bu tutkuyu ö¤rencilerine
hissettirebilen ö¤retmenler
Ö¤retmenin bilgi birikimi ve ö¤rencilerin konuyu
ö¤renmek için bilmeleri gerekenler aras›nda var
olan etkin “köprü”ler
Ana hatlar› net olarak belirlenmifl amaç, yön ve
sorumluluk anlay›fl›
Karfl›l›kl› güven ve sayg› ortam›na dayal›,
ö¤rencilerin merak duygular›n› ve coflkular›n›
sergileyebildi¤i, fikirlerini paylafl›p, soru sorup, risk
almaktan çekinmedikleri güvenli bir ö¤renim ortam›
Olumlu pekifltirmenin teflvik edildi¤i bir ortam
Ö¤rencilerin çoklu zekas›na yönelik çok çeflitli
aktiviteler
Espri anlay›fl›
from the 2006 parent and student surveys and asked
ourselves the essential question, “What is the profile of
our ideal Koç School graduate?” The product of our
efforts was our 2007 Strategic Action Plan for The
Koç School Curriculum which is directly tied to our
2003-2008 Strategic Plan and now serves as our guide
for curricular decisions.
Teaching and Learning
During the past two years, we have designed and
implemented our Teacher Development Model
(TDM), which is a formal, annual process involving
our Department Heads and Coordinators, Deans, and
Division Directors, intended to assess, affirm, and
enhance teacher performance in the classroom,
department, and other areas of school life. In addition,
this year I decided to establish a major goal of visiting
60 classes, because I felt it was vitally important as the
General Director to observe and connect directly with
our teachers and students at their key point, the classroom, so I could have informed meaningful dialogues
with them about teaching and learning. My visits are
by voluntary invitation of our teachers and are not tied
to the TDM. In this issue of VOICE, I want to share
some of my observations and conclusions.
The Art of Teaching and the Joy of Learning at
The Koç School
My class visits during the first half of this year have
spanned Kindergarten through the 12th grade with
Turkish and foreign teachers in almost all our subject
areas. What makes a teaching and learning
environment “come alive”?
k›flwinter2008 3
E¤itim ve Ö¤retim
Geçen iki sene boyunca, Bölüm Baflkanlar›,
Koordinatörler, Müdür Yard›mc›lar› ve Bölüm
Müdürleri’nin de dahil oldu¤u bir grubun kat›l›m›yla
ö¤retmenlerin s›n›f içindeki, bölüm içindeki ve okul
hayat›n›n di¤er alanlar›ndaki performans›n›
de¤erlendirmek ve gelifltirmek amac›yla resmi bir
süreç olan ve bir y›l› kapsayan Ö¤retmen Geliflim
Modeli’ni oluflturduk ve uygulamaya koyduk. Ayr›ca,
ben de bu sene içinde 60 s›n›f› ziyaret etmek gibi
önemli bir hedef belirledim. Genel Müdür olarak,
e¤itim ve ö¤retim konular›nda ö¤retmenlerimiz ve
ö¤rencilerimizle anlaml› diyaloglar kurmak ad›na,
onlarla ö¤retimin kilit noktas› konumundaki s›n›flarda
bir araya gelmenin ve inceleme yapman›n son derece
önemli oldu¤unu düflündüm. Gerçeklefltirdi¤im s›n›f
ziyaretlerinin, Ö¤retmen Geliflim Modeli’nden
ba¤›ms›z olarak, ö¤retmenlerin gönüllü davetine dayal›
oldu¤unu belirtmek isterim. Voice’un bu say›s›nda,
sizlerle baz› gözlemlerimi ve sonuçlar› paylaflaca¤›m.
G
G
G
G
G
G
G
Etkin teknoloji kullan›m›
Tak›m çal›flmas› ve iflbirli¤ine ba¤l›l›k
voice
1984 y›l›ndan beri ders gözlemlerinde bulunan biri
olarak, meslek hayat›mda ilk kez gördüklerimden ne
kadar etkilendi¤imi ö¤retmenlere ve ö¤rencilere ifade
etmek amac›yla, ders gözleminde bulundu¤um baz›
ö¤retmenlerin s›n›flar›na tekrar girip giremeyece¤imi
sordum. Ziyaret etti¤im ilkö¤retim ve lise s›n›flar›nda,
konular›na son derece hakim, ö¤rencilerini ustaca
yöntemlerle birlikte ö¤renme heyecan›na dahil
edebilen ö¤retmenler gördüm. Karfl›l›kl› ö¤renme
sürecinin coflkusunu yaflayan, ö¤rencileriyle beraber
fikirler üretebilen ö¤retmenler... Ö¤rencilerin kendi
ö¤renimlerinin sorumlulu¤unu tam anlam›yla
üstlenebilecekleri ve uygun koflullara sahip bir
ö¤renim ortam› sa¤layabilecek kadar yetenekli
ö¤retmenler liderli¤inde, asl›nda tüm bu ö¤renim
sürecinin ö¤retmenin do¤rudan yönlendirmesi
olmaks›z›n da gerçekleflebilecek olgunlu¤a eriflmifl
oldu¤unun da alt›n› çizmek isterim.
G
G
G
G
G
An effectively-designed course curriculum taught
in the context of a vertically and horizontallyintegrated curriculum
Highly-knowledgeable, confident teachers who are
passionate about their subject matter and
communicate this passion to their students
Effective “bridges” between the teacher’s
knowledge and what the students need to know to
master the subject matter
An explicit sense of purpose, direction, and
accountability
A safe learning environment built on mutual trust
and respect in which students exhibit curiosity and
enthusiasm and feel free to venture ideas, ask
questions, and take risks
A generous dose of positive reinforcement
A mix of activities accommodating students’
multiple intelligences
A dash of humor
Effective use of technology
A high level of teamwork and collaboration
Though I have been observing classes since 1984, this
is the first year in my career that I have asked a couple
of teachers if I could return to their classes to tell their
students and them how impressed I was by what
I saw. What I observed in these Elementary and Lise
classes was teachers who were fully knowledgeable
about their subject matter, who subtly and skillfully
“led” their students in a dance of collaborative
learning—together they became partners in the act
and joy of the learning process building on each
other’s ideas. It is also possible for this process to
happen without the teacher’s direct influence when
s/he is especially skillful in creating just the right
conditions for the students to become fully in charge
of and responsible for their own learning.
Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu ve Lisesi Akademik
Program› 2007 Stratejik Hedef Plan›’nda, genelde
s›nav odakl› bir e¤itim sisteminin yaratt›¤› ezbere
dayal› ö¤renim anlay›fl›n›n yerine, ö¤rencilerin
kendilerine hayat boyu rehberlik edecek anlaml›
beceriler gelifltirmeleri yönündeki çabalar›m›z›
vurgulam›flt›k. Ö¤rencilerimizin ÖSS, SAT ve IB
sonuçlar›yla birlikte, üniversiteye girifl, üniversite
ö¤renimi ve sonras›nda gösterdikleri baflar›lar, sürekli
olarak gelifltirmeye çabalad›¤›m›z ö¤retim ve ö¤renim
ortam›m›z›n etkinli¤inin en güçlü göstergelerinden
biridir. Dünyada küreselleflmenin gün geçtikçe artan
etkisi ve bafl döndürücü h›z›, yüksek seviyede
yetkinlik, esneklik ve uyum gibi beceriler
gerektirmektedir. Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu ve
Lisesi’nde ö¤retim ve ö¤renim ortam›m›z› gelifltirmek
ad›na kendimize sürekli olarak sordu¤umuz sorular,
Türkiye’de e¤itim reformlar› alan›nda üstlendi¤imiz
önemli liderlik rolüne büyük katk›lar sa¤layacakt›r.
In our 2007 Strategic Action Plan for The Koç
School Curriculum we highlighted our “attempts to
develop meaningful lifelong skills rather than rote
learning” that often accompanies a test-oriented
environment. These attempts are paying off as our
students’ O.S.S., S.A.T., and I.B. test results,
university placements, and performances in college
and beyond provide compelling testimony about the
effectiveness of our constantly improving teaching and
learning environment. We live in an increasingly
globalized, fast-paced world that demands a high level
of competence, flexibility, adaptability and resiliency.
At The Koç School our practice of constantly asking
ourselves how we can improve our teaching and
learning environment will contribute significantly to
our continued and very important role as the leader of
educational reform in Turkey.
Tony Paulus
Genel Müdür
Tony Paulus
General Director
Okulumuz gerçeklefltirdi¤i
etkinliklerle “farkl›l›¤›n›”
kan›tlamaya devam ediyor…
voice
Hollanda’dan
Den Haag-Dalton
Schools
okulumuzu
ziyaret etti
“2006 Volvo Adventure
Proje Yar›flmas›” dünya
birincisi ekibimiz
Tunza Gençlik
Konferans›’nda.
Okulumuz ö¤rencileri; Enes Ayaz,
Alper Öktem, Ahmed Kutalm›fl Ak›fl
ve K›vanç Öztüre ö¤retmenleri Özlem Baltal› ile birlikte 26–31 A¤ustos tarihleri
aras›nda Almanya’n›n Leverkusen kentinde gerçekleflen Tunza Gençlik
Konferans›’na kat›ld›lar. Birleflmifl Milletler Çevre Program› (UNEP) kapsam›nda
iki y›lda bir düzenlenen konferansta 85 ülkeden 180 genç kendi bölgelerindeki
çevre sorunlar›n› tart›flt›lar. Ö¤rencilerimizin kendilerine dünya birincili¤i
kazand›ran projelerini uluslararas› platformda tan›tma f›rsat› buldu¤u konferans›n
ana temas› “Çevreye Hizmet Eden Teknoloji” idi. Kat›l›mc›lar atölye ve genel
kurul çal›flmalar›nda iklim de¤iflimi, yenilenebilir enerjilerin önemi, teknoloji
transferi ve ülkelerindeki çevre çal›flmalar›n› tart›flt›lar.
Program, sosyal ve kültürel bak›mdan son derece verimli ve ülkemizin tan›t›m›
bak›m›ndan oldukça baflar›l› geçti.
Son dönemde okulumuz ile yurtd›fl›ndaki okullar
aras›nda birçok proje ve ziyaret gerçeklefltirildi.
Bunlardan biri de 17 Ekim’de Hollanda’n›n Lahey
kentinden okulumuzu ziyarete gelen Den Haag-Dalton
Schools idi. Rienk Bijlsma baflkanl›¤›nda 3 ö¤retmen ve
27 ö¤renci ile gelen grubu ilkö¤retim okulumuz
karfl›lad›. Grup, MUN Kulübü ve geçen sene
Hollanda’n›n Eindhoven flehrindeki Eckart Koleji ile
bir kültürel de¤iflim projesi gerçeklefltiren Avrupa
Gençlik Kulübü (AGK) üyesi ö¤renciler taraf›ndan
a¤›rland›.
Genel Müdürümüz Tony Paulus ve Genel Müdür
Yard›mc›m›z Jale Onur’un hoflgeldiniz konuflmas›n›n
ard›ndan okulumuzun tan›t›m filmini izleyen ö¤renciler,
Hollanda’ya yap›lan kültürel gezi ile ilgili olarak AGK
ö¤rencilerinin izlenimlerini ve an›lar›n› dinledi.
Okulumuzu gezdikten sonra Fen ve ‹ngilizce derslerine
giren ö¤renciler okulumuzdaki akademik hayat ve s›n›f
içi faaliyetler ile ilgili bilgi sahibi oldular.
Ziyaretin son bölümünde gerçeklefltirilen toplant›da
Hollandal› ö¤renciler ile AGK ve MUN ö¤rencileri
birbirlerine ülkelerini ve ülkelerindeki e¤itim sistemini
tan›tan sunumlar yapt›lar. Türkiye’nin tarihini ve
kültürel özelliklerini anlatan sunum Hazal Örnekol
taraf›ndan yap›l›rken, Asl› Karatafl ve Simin Araz
ÖSS ve IB’yi anlatt›lar. Dalton Schools ö¤rencileri de
ülkelerini, yaflad›klar› flehir Lahey’i ve okullar›n› tan›tan
bir sunum gerçeklefltirdiler ve Hollanda’daki e¤itim
sistemini aç›klad›lar.
Günün sonunda yapt›¤› teflekkür konuflmas›nda
okulumuzla kurduklar› dostluktan dolay› memnuniyetini
dile getiren Rienk Bijlsma, okulumuzun birçok
yönden Avrupa seviyesinin üstünde oldu¤unu belirtti.
Bijlsma ziyaretleri s›ras›nda kendilerine yard›mc› olan
ö¤retmen ve ö¤rencilere teflekkür edip, çeflitli hediyeler
sundu ve karfl›l›kl› ziyaretlerin devam etmesinin çok
faydal› olaca¤›n› söyledi.
k›flwinter2008 5
bizden from us
VKV Koç Özel ‹lkö¤retim
Okulu’nda Demokrasinin
‹lk Ad›mlar›
Her y›l oldu¤u gibi bu y›l da Ö¤renci
Meclisimizi yeniden belirledik. Milli
E¤itim Bakanl›¤› Demokrasi E¤itimi
ve Okul Meclisleri Yönergesi’nin 5.
maddesine göre Ö¤renci Meclisi ile
voice
“Cumhuriyetimizin demokrasi ile
güçlendirilmesi; ö¤rencileri-mizde
yerleflik bir demokrasi kültürünün
oluflturulmas›, hoflgörü ve ço¤ulculuk
bilin-cinin gelifltirilmesi, kendi kültürünü özümsemifl, milli ve manevi
de¤erlere ba¤l›, evrensel de¤erleri
benimseyen nesillerin yetifltirilmesi;
ö¤rencilere seçme, seçilme ve oy kullanma kültürünün kazand›r›lmas›;
kat›l›mc› olma, iletiflim kurabilme,
demokratik liderli¤i benimseyebilme
ve kamuoyu oluflturabilme becerilerinin kazand›r›lmas›” amaçlanmakta.
Bu amaç do¤rultusunda gerçeklefltirilen seçim sonucunda 8D s›n›f›ndan
Erman fiener 604 oyla Ö¤renci Meclisi Baflkan›, 5A s›n›f›ndan Arda Akalan
292 oyla Ö¤renci Meclisi Baflkan Yard›mc›s› seçildiler. 4 Ekim Perflembe
günü Ö¤renci Meclisi ilk toplant›s›n›
yaparak göreve bafllad›. Bu toplant›da
hedefler belirlendi, alt komisyonlar
oluflturuldu. Meclis Baflkan› Erman
fiener Genel Müdürümüz Say›n Tony
Paulus ile görüflerek Ö¤renci Meclisi’nin hedeflerini paylaflt›. Ö¤renci
Meclisimize baflar›l› bir y›l diliyoruz.
13 VKV Koç ‹lkö¤retim Okulu e¤itim için el ele…
13 Okul “Geliflim ‹çin Elele” E¤itim Program› 118 e¤itimciyi bir
araya toplad›. 22-25 A¤ustos 2007 tarihleri aras›nda okulumuzda
gerçekleflen programa, 13 Vehbi Koç Vak›f okulundan 69 ö¤retmen
ve okulumuzdan 49 e¤itmen kat›ld›.
Programda tüm kat›l›mc›lara yönelik çeflitli etkinlikler düzenlendi.
Bu y›l gerçekleflen etkinliklere branfllar da eklendi. Konular; E¤itim
Yönetimi, Rehberlik, ‹ngilizce, Görsel Sanatlar, Beden E¤itimi ve
Bilgisayar branfllar›n›n ana bafll›klar› alt›nda detayl› ve çeflitli alt
bafll›klar halinde ifllendi. Kat›l›mc›lara da¤›t›lan geri bildirim
formlar›nda yaz›lanlar, organizasyon, sunulan bilgilerin içeri¤i ve
sunum teknikleri aç›s›ndan etkinli¤in mükemmel yap›ld›¤›n›n
göstergesiydi. Form dolduran bir ö¤retmen arkadafl›m›z flöyle
diyordu: “Buradaki çal›flma sayesinde kurumunuzun e¤itim ve
ö¤retimde nas›l bir konumda oldu¤unu görme flans›n› elde ettik.
Bundan dolay› çok teflekkür ederiz. Gerçekten lider ve rakipsiz bir
kurum. Neler yap›labildi¤i konusunda önemli fikirler verdi.
Bu seminer gerçekten bize yeni y›l için moral ve enerji verdi.
Baflar›lar›n›z›n devam›n› dilerim...” Program sonunda tüm
kat›l›mc›lar, 13 Okul program›n›n devam›n› getirmek için
sab›rs›zland›klar›n› ifade ettiler.
CAS Temsilcimize Baflar›lar Diliyoruz...
CAS Koordinatörümüz Sündüs Cebecio¤lu IB Afrika, Avrupa ve
Ortado¤u bölgesinde yap›lacak CAS workshop’lar› için e¤itmen
olarak seçildi. CAS temsilcimize görevinde baflar›lar dilerken, bu
göreve seçilen ilk Türk olmas› nedeniyle de kendisini tebrik ediyoruz.
Masal Okuma Yar›flmas›
6. s›n›flar aras›nda Kültür Edebiyat ve
Yay›n Kolu taraf›ndan düzenlenen
“Masal Okuma Yar›flmas›”na; 6-A’dan
Melis Maro, 6-B’den ‹rem Özekin,
6-C’den Ça¤an Diken, 6-D’den Deniz
Sa¤naklar, 6-E’den Efecan Uzakgiden
ve 6F’den Ege Anbar kat›ld›lar. Jüri üyeli¤ini Kültür Edebiyat ve Yay›n
Kolu’ndan iki ö¤rencinin ve Türkçe Bölümü ö¤retmenlerinin yapt›¤›
yar›flmada 6-D s›n›f›ndan Deniz Sa¤naklar birinci oldu. Kendisini tebrik
eder, tüm ö¤rencilerimizin baflar›lar›n›n devam›n› dileriz.
NF Europe Gençlik
Kamp› 2007’ye
Ev Sahipli¤i Yapt›k
NF Europe Gençlik Yaz Kamp›, 9-20 Temmuz
tarihleri aras›ndan VKV Koç Özel Lisesi'nde
gerçekleflti. Gençlik Kamp›’na Avrupa’dan ve
Türkiye’den 12-18 yafl gurubu NF'li gençler ve
süpervizörleri ile yaklafl›k 100 kifli kat›ld›. Kampta,
gençlerin birey olarak güçlendirilmelerine, aileden
ba¤›ms›z hareket edebilme ve ayn› sorunlar›
paylaflan farkl› ülkeden arkadafllar edinerek sosyal
birer birey olmalar›na yönelik çal›flmalar
gerçeklefltirildi.
VKV Koç Özel Lisesi kampa kat›lan tüm
kat›l›mc›lar›n konaklama ve yiyecek-içecek sponsorlu¤unun yan› s›ra, gönüllü ö¤retmenleri ve
çal›flanlar› ile tam anlam›yla destek sa¤lad›. Kamp
çal›flmalar›na ait detayl› resimler için lütfen
afla¤›daki linki ziyaret ediniz:
http://thinksmart.be/intern/nfewww.html
NF NED‹R?
Nörofibromatozisler (NF), sinir sisteminin
çeflitli k›s›mlar›nda veya vücudun herhangi
bir yerinde tümör geliflmesine zemin
haz›rlayabilen ve bunun yan› s›ra kemik ve
cilt gibi dokular› da etkileyebilen kal›tsal
hastal›klard›r. Ayr›ca geliflimsel bozukluklara yol açabilirler. Örne¤in, NF1'li bireyler
aras›nda ö¤renme güçlükleri toplumun di¤er
bireylerine k›yasla daha s›k görülür.
Okulumuzun aç›l›fl›yla bafllayan profesyonel geliflim
sürecimiz devam ediyor. 117 ö¤retmenimiz, Üsküdar
Amerikan Lisesi’nin ev sahipli¤i yapt›¤› ATC (Autum
Teacher Conference) Sonbahar Ö¤retmenler
Sempozyumu’nda meslektafllar›yla görüflme ve bilgilerini
paylaflma f›rsat›n› yakalad›. 1996’da ‹stanbul’da
gerçekleflen ECIS (Europian Council of International
Schools) konferans›ndan sonra e¤itim yöneticilerinden
oluflan bir grup taraf›ndan her y›l ekim ay›nda ö¤retmen
ve okul yöneticilerinin kat›laca¤› çift dilli bir konferans
yap›lmas›na karar verilmiflti. ‹lk kez, John Heard ve
Cyrus Carter taraf›ndan Üsküdar Amerikan Lisesi’nde
organize edilen konferansa daha sonra Robert Kolej ev
sahipli¤i yapm›flt›. Eyübo¤lu E¤itim Kurumlar›, Enka
Okullar› ve Koç Özel Lisesi’nin de kat›l›m›yla 1997’de
cumartesi ve pazar günleri gerçekleflen konferansa ilgi
giderek artt›; konferansta 257 kifli 30 sunuma kat›ld›.
1999’daki konferanslara Koç Özel Lisesi ev sahipli¤i
yapt› ve 86 sunum ile 850 dinleyiciye hitap etti.
O günden bu yana say› art›; sunumlar›n say›s› 200’e,
dinleyicilerin say›s› ise 1000’e ulaflt›. 2009’da
gerçeklefltirilecek konferanslara bu kez ilkö¤retimin de
kat›l›m›yla Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu ve Lisesi ev
sahipli¤i yapacak. Bu konferanslar›n amac›, ‹ngilizce ve
Türkçe konuflan ö¤retmenlerin profesyonel geliflimlerini
sa¤layabilmeleri için paylafl›mlarda bulunmalar›.
Sunumlar ana s›n›f›ndan on ikinci s›n›fa kadar genifl
bir konu yelpazesinde yer al›yor. Türkiye’nin her
bölgesinden iki dilli olan tüm ö¤retmenler Sonbahar
Ö¤retmenler Sempozyumu’na kat›labiliyor.
Çocuklar›m›z›n gelece¤ini daha ayd›nl›k yar›nlara
tafl›yabilmek için bu organizasyonu gerçeklefltiren,
kat›l›mlar›yla emek harcayan tüm e¤itimcileri kutlar›z.
Oya Sak›z-Müge Okur
k›flwinter2008 7
Profesyonel geliflim
sürecimiz devam ediyor...
Gezi Notlar›:
Piyer Loti
Piyer Loti Kahvehanesi sahip
oldu¤u muhteflem manzaras›
ve güzellikleri ile Piyer Loti
gezisinde en çok be¤endi¤im
bölümdü. Masalardan birine
oturmufl kahvehaneyi
incelerken eski tafllardan
oluflturulmufl bir duvar
dikkatimi çekti. Çevreme
bakt›¤›mdaysa denizin
ortas›nda yatan iki kara parças› çok ilgimi
çekti. Gökyüzündeki bulutlar ve mart›lar›n
denize yak›n süzülüflleri manzaraya ayr› bir
güzellik kat›yor, içime huzur dolduruyordu.
Mavi deniz ve gökyüzünün rengi yüzüme
yans›m›fl, adeta ayd›nlatm›flt› beni... Bir an için kendimi farkl› bir dünyada, cennetteymifl gibi hissettim. Denizin kokusu burnuma kadar gelmifl beni kendimden
geçirebilmeyi baflarm›flt›. Ayaklar›m›n alt›ndaki Haliç bana adeta gülümsüyordu.
Tüm bu güzelliklere ra¤men Haliç köprüsü üzerinde v›z›r v›z›r giden arabalar›n
sesi, kula¤›mda u¤uldarken, karfl›mda bize do¤ru gelen bir teleferik görünce çok
flafl›rd›m. Ard›ndan ö¤retmenimizin sesini duyup düflüncelerimden s›yr›ld›m.
Manzaraya son bir kez daha bakt›¤›mda daha önce fark etmedi¤im Galata
Kulesi’ni gördüm. Adeta bana el sall›yor, hoflçakal diyordu. Önüme dönüp
yürürken “Gizli Mabet” öyküsündeki Frenk’in neden flark meftunu oldu¤unu
anlam›fl, ülkemizin güzelliklerinin derinli¤ini ancak fark edebilmeye bafllam›flt›m.
Sezgi ‹yigün / 7
TÜB‹TAK VISIT
TÜB‹TAK, Marmara
Researching Center was
established in 1972. It is located
in Gebze. Since there are seven
institutes in TÜBITAK, there
are a lot of people with
different jobs such as chemical
engineers, and food engineers.
In the institutes they have
education opportunities. They also test and analyze certain substances. We have
visited only two laboratories since the other ones like the microbiology laboratory are
sterile. They couldn’t welcome us into several of the laboratories because of similar
reasons.
We visited the Food Institute and saw two laboratories, the lipid laboratory and the
industrial analysis laboratory. In the lipid laboratory they search the lipid
percentage of the foods, how much lipid they have. For example they look to see how
much cholesterol an egg has. In the industrial laboratory they have HBLC machines
which they use to indicate the amount of glucose, toxin and caffeine in foods. By a
method called chromatography, they figure out the amount of afro toxin in foods as
well.
Other than doing analyses, TÜB‹TAK also makes researches and inventions.
One of their inventions is the edible plastic. Once they put it on the market, we will
be eating plastics. They also invented a plastic that dissolves in the environment.
This invention will hopefully prevent the habitat from getting damaged more and
more day by day.
voice
Ceren Dizbay / 11
Koç School History
Project 1988-2008
A major anniversary is an
opportunity to look back at the
founders and their founding
values, seek out stories from
major constituent groups, gather
historic documents, and strengthen
community identity through a
collaborative endeavor. From
these reminiscences will emerge a
collective community of memory
that will educate and inform
current and future generations.
It’s a teachable moment, reminding
us of the special ethos, core
values and academic excellence
envisioned by the founders and
implemented by faculty, staff and
students. This bilingual collection
of unforgettable narratives paired
with historic images will be a
tangible gift to our stakeholders
attending the 20th anniversary
celebration in September, and
enhance the spirit of institutional
memory. Guided by Tony
Paulus, this project is being
funded through the generosity of
the Vehbi Koç Foundation.
Marnie Paulus,
Project Coordinator
8A s›n›f› ö¤rencisi Müje Selek, Yüzme Federasyonu
taraf›ndan aral›k ay›nda düzenlenen
"Türkiye Senkronize Yüzme fiampiyonas›"nda
3 dalda madalya kazand›. Kendisini tebrik ediyor
baflar›lar›n›n devam›n› diliyoruz.
“Ö¤retmenin zevki…”
O küçücük çocuklara
bir fleyler verebilmek,
verdiklerimizi alabildiklerini görmek bizi
çok mutlu etti. Normal
flartlarda gördükleri
dersleri biz teknolojik
donan›mlar›m›z, resimli, renkli kartlar ve flark›larla çok daha zevkli
ve ak›lda kal›c› biçimde
anlatt›k.
3 haftan›n sonunda bize öyle
ba¤lanm›fllard› ki, sabahlar› okul
kap›s›nda bizi bekliyor, geldi¤imizi görünce de “ö¤retmenler
gelliiiyooo” diye ba¤›rarak
havalara uçuyorlard›.
Bizi en fazla etkileyen olay,
kursun bitifl gününde ö¤rencilerimizden Damla’n›n sordu¤u
soruydu: “Seneye de gelecek
misiniz?” Ça¤›l ile yan›t›m›z
“Bilmiyoruz Damlac›m, ama sen
yine bu kursa gelmek ister miydin?” oldu. Ö¤renmek arzusuyla
dolu gözlerinin içi de gülüyordu.
Almanya’dan Bir Kardefl
Okulumuz Oluyor
VKV Koç Özel ‹lkö¤retim ve Lisesi olarak amac›m›z
ö¤rencilerimizin mükemmel ‹ngilizce’nin yan› s›ra iyi
bir ikinci yabanc› dili edinmeleri. Bu do¤rultuda ders
içi çal›flmalar›m›z›n yan› s›ra ders d›fl›nda da lisanlar›n›
kullanabilecek ve gelifltirebilecek ortamlar yaratmay›
hedefliyoruz. Almanca’n›n ana dil olarak konufluldu¤u
ülkelerden birini ziyaret etmek, o dili yaflayarak
yerinde gelifltirmek, dil ö¤renimine büyük katk›
sa¤layacak. Bu düflünceden yola ç›karak Almanya’n›n
“Albert Einstein Gymnasium - Niederpleis” okulu
ö¤rencileri ile kardefl okul olma yolunda ilk
ad›mlar›m›z› atm›fl bulunmaktay›z. Ö¤rencilerimiz,
derslerde ö¤rendikleri Almanca’y› kullan›p
gelifltirebilmek amac›yla yafllar›na ve okul düzeylerine
uygun Alman ö¤rencilerle yaz›flmaya bafllad›lar ve k›sa
zamanda kendilerini hedef dilde ne kadar çok ifade
edebildiklerini görme flans› buldular. Hedefimiz,
ö¤rencilerimizin onlar› ziyaret etmesi, derslerine
kat›lmalar›, kültür, bilgi ve yetenek al›flveriflinde
bulunabilmeleri. Bu sayede ö¤rencilerimiz ülkemiz
insan›n›, kültürünü ve yaflant›s›n› yans›tarak bir
anlamda kültür elçilerimiz olacaklar.
http://www.albert-einstein-gymnasium.de/
Serpil Al›r
Yan›t› bizi hem flafl›rtt›, hem de
çok mutlu etti: “Siz kalk›p taa
‹stanbul’dan geliyorsunuz, ben
neden gelmeyeyim? Yeni fleyler
ö¤renece¤im, ‹ngilizcemi gelifltirece¤im, bundan iyisi ne olur ki?”
O son günümüzde ö¤rencilerimiz
yan›m›zdan bir an bile ayr›lmam›fllard›. Sonuç: Bu kursu
vermek hem çevremizde olan
bitenin fark›nda olmam›z› sa¤lad›,
hem de böyle parlak çocuklara
ders verdi¤imiz için bizi
onurland›rd›.
Begüm Ersan / 11
Ça¤›l Okumufl / 11
Bolu’da Kitap fienli¤i
22-25 Ocak tarihleri aras›nda gerçeklefltirece¤imiz “10.
Kitap fienli¤i”ne haz›rl›k amac›yla “Sosyal
Yard›mlaflma Kulübü”müzün de deste¤ini alarak,
Bolu’daki VKV Bolu Koç ‹lkö¤retim Okulu’nda bir
“Kitap fienli¤i” düzenledik Sanatç› sohbeti, karikatür
sergisi, masal okuma etkinlikleri ve karagöz gösterisinden oluflan bu flenlik içersinde bir de “Kitap Ba¤›fl›
Kampanyas›” yer ald›. Kampanyada 16.000 YTL’lik
kitap sat›fl› yapt›k. Toplam 1655 yeni kitap, 447 adet
ise az kullan›lm›fl kitap ayn› ay içinde bahsi geçen
okula teslim edildi. Bu seneki kitap flenli¤imizin temas› “Çocuk ve
Hayallerimiz”di. Bu etkinliklerle amac›m›z ö¤rencilerimize
“yard›mlaflma, kardefllik, sosyalleflme, sevgi ve iletiflim” özelliklerini
verebilmek ve onlara kitap sevgisini kazand›rabilmek.
Saadet Barlas / Müdür Yard›mc›s›
Hakan Karakullukçu / Türkçe Koordinatörü
E¤itimde Drama
Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu ve Lisesi’nin ilkö¤retim
bölümünde “Yarat›c› Drama” çal›flmalar› devam ediyor.
Drama dersleriyle amac›m›z; ö¤rencilerimize, farkl› yaflant›lar
sunarak yarat›c›l›klar›n›n geliflmesine, sa¤l›kl› iletiflim kurma
becerisi kazanmalar›na, do¤açlamalarla farkl› rollerin içerisine
girerek empati kurabilmelerine destek sa¤layabilmek. Bu
amaçla perflembe günleri s›n›f ö¤retmenlerimizle uygulamal›
drama etkinlikleri yap›lmaktad›r.
Zerrin Tekefl / S›n›f Ö¤retmeni
k›flwinter2008 9
Bu yaz ben ve arkadafl›m Ça¤›l,
sosyal sorumluluk projesi için
Ayd›n’a ba¤l› Didim ilçesindeki
Atatürk ‹lkö¤retim Okulu’ndayd›k. ‹lkö¤retim dördüncü s›n›fa
geçmifl 15 ö¤renciye üç hafta
boyunca ‹ngilizce dersi verdik.
Projeye bafllamadan önce Didim
Kaymakaml›¤›’ndan ve ilçe milli
e¤itim müdürlü¤ünden izin
almam›z gerekti. Sündüs
Han›m’›n ve Nefle Han›m’›n da
yard›mlar›yla projemizi gelifltirdik. Çeflitli prosedürleri hallettikten sonra, 6 A¤ustos’ta derslerimize bafllad›k. Ö¤rencilerimiz o
kadar hevesli ve sevimlilerdi ki,
yaz s›ca¤›nda sabah
erkenden kalk›p okula gitmek
zorunda kalsak da, bunu mutlulukla ve heyecanla yap›yorduk.
Do¤rusu bu kurs bafllay›ncaya
kadar ö¤retmenli¤in ne demek
oldu¤unu bilmiyorduk. Ancak
kurs sonunda bu kutsal mesle¤in
ne denli önemli ve zevkli
oldu¤unu anlad›k.
We were presented at the 4th
International Conference on
Environment in Ahmadabad, India.
Biology and Environmental Systems teacher Dr.
Selime Çimen was the only presenter from Turkey
amongst the 1500 participants. The 4th International Conference on Environ-mental Education
(EE) was organized by UNESCO and The Centre
for Environmental Education. This year’s
International Conference on Environmental
Education theme was on Sustainable Development.
This conference was the fourth and final
conference of a series that have been held every ten
years over the last forty years.
In the conference researchers and policy makers
from around the globe come together to share and
discuss with each other the findings of their
research. Following that this information is being
published for all UNESCO countries in a
Conference Declaration to be used as a guideline in
regards to policy making and in bettering the
societies of lesser wealthy countries. Dr. Selime
Çimen who worked on Teacher Development on
this project and was very satisfied of her
participation at the conference, said “As a Biology and
Environmental Systems teacher, I plan to integrate
the concepts of Sustainable Development into our
high school Biology program without interfering
with MEB and The Koç School requirements. “.
Newcomers 2007-2008
Oryantiring’e
Haz›rlan›yoruz
Oryantiring, koflarak veya
yürüyerek hedef bulmak
anlam›na geliyor. Her türlü
arazide yap›labilen bir do¤a
sporudur. Kat›l›mc›lar,
harita ve pusula yard›m›yla,
en k›sa zamanda kontrol
noktalar›na ulaflmaya
çal›fl›rlar. Bunu yaparken
takip edilecek bir lider
veya iflaretlenmifl bir parkur
olmamas› bu sporun bir
özelli¤idir. Okulumuzda
dokuz ö¤retmen taraf›ndan
al›nan bu e¤itim,
önümüzdeki sezon ilgili
ö¤rencilerimize
sunulacakt›r.
Last August we welcomed twentythree new foreign teachers, four
spouses, five children and one feline
to our school. This dynamic group all
arrived one week prior to our
Orientation Program; so that they
could set up their homes, learn the
public transport system and get to
know each other. We had a lot of
fun spending the week buying
electronics, house wares and school
supplies in mass quantity.
On August 20, 2007, with an
incoming group of fifty-three new
staff, representing nine countries and
fourteen departments of our school,
we began our Orientation program.
Our welcome team consisted of more than fifty people who volunteered their time to help
our new staff acclimate to our school. The focus of that week was a general introduction
to the country, culture and educational system that is unique to Koç. The highlight of the
week was the Welcome Dinner that was held at the Paulus Residence. By the end of the
week this group was ready to be inducted into the halls of Koç. After experiencing The
Koç School for themselves, six weeks later we came together for our retreat.
Our destination was historical Polonezköy nestled in the mountains of Beykoz. The goal
was to reflect and give feedback to our administration. The best part of the Retreat was
joining in a sing along lead by our two new music teachers, ‹lker Toker and Gürsel
Türker. Afterwards a group of us danced the night away Turkish style followed by a
swim at the hotel pool. With each new group comes excitement, talent and energy that
help our organization take another step forward. Before long, this group will help to
mentor a new group of teachers next year. It is a privilege to be a part of this process.
voice
‹leyn Dadak
mesaj...mesaj...mesaj
Sevgili Voice okurlar›,
Bazen Koç Özel ‹lkö¤retim
Okulu’nun 10. y›l›n› idrak
etmekte oldu¤umuza inanmakta
zorlan›yorum. Ancak geriye
dönüp bakt›¤›mda ne çok ifller
baflar›lm›fl oldu¤unu hat›rl›yor ve
flaflk›nl›kla zaman›n h›zla ak›p
gitti¤ini fark ediyorum.
Geçen cumartesi günü iki ayr›
velimizin benimle paylaflt›klar›n›
ben de sizinle paylaflmak
istiyorum. Her iki velimizin de ilk
çocuklar› art›k mezunlar›m›z
aras›ndalar. Biri geçen y›l mezun
olmufl, flimdi Koç Özel Lisesi 9.
s›n›f›nda ö¤renci, di¤eri ise
evvelki y›l mezun olmufl ve bir
Frans›z okulunda haz›rl›k
okuduktan sonra 9. s›n›fta
okuyormufl. Her iki
mezunumuzun da kardeflleri
bizim okulumuzda 4. s›n›f
ö¤rencisi! ‹lk velimiz befl y›l
arayla ayn› s›n›flardan geçen iki
çocu¤unun yaflant›lar›n› paylaflma
sürecinde, ikinci çocu¤u ile
birlikte okuldaki e¤itimö¤retimde yaflanan geliflmenin ne
denli olumlu ve etkili oldu¤unu
fark etti¤ini belirtti. Milli
E¤itim’in ö¤retim programlar›nda
yap›lan olumlu de¤iflikliklerin
yan› s›ra okulumuzun
ö¤rencilerimize ve
ö¤retmenlerimize sundu¤u
olanaklar›n kalitesinin art›r›lmas›
ve bu olanaklar›n iyi kullan›m›
sonucu ulafl›lan ö¤renme
ortamlar› sayesinde böyle
memnuniyet verici bir konuma
ulaflt›¤›m›z› velimizle birlikte
de¤erlendirdik.
Geliflme devam edecek tabii ki,
hem de hiç durmadan!
Di¤er velimiz ise mezunumuzun
flimdiki ö¤retmenlerinin
onun hakk›nda yapt›¤›
de¤erlendirmeler vas›tas›yla
okulumuzun ona kazand›rm›fl
oldu¤u bilgi ve becerilerin somut
sonuçlar›n› daha iyi fark ederek
okulumuzla gurur duydu¤unu ve
ikinci çocu¤unun da bizimle
olmas›ndan dolay› mutlu
oldu¤unu paylaflt›.
Okulumuz hâlâ çok genç bir
okul! ‹lk on y›lda
baflard›klar›m›zdan daha fazlas›n›
gelecek on y›llarda baflarmay›
hedefliyoruz. Ö¤rencilerimiz ve
mezunlar›m›z, Koç’lu olman›n,
akademik ve sosyal becerileriyle
nitelikli gençler olmakla efl anlaml›
oldu¤unu birlikte oluflturdu¤umuz geleneklerle ve s›k›
s›k›ya ba¤l› oldu¤umuz de¤erlerimizle anl›yorlar. Bunu davran›fllar›nda gözlemliyoruz ya da
gözlemleyenlerden duyuyoruz.
Say›lar› her y›l artan ö¤rencilerimizin ve mezunlar›m›z›n okulda
ve okuldan sonraki yaflamlar›nda
birer y›ld›z gibi parlayarak ve
çevrelerini ayd›nlatarak kendileri
ve insanl›k için iyi fleyler yapmalar›
hepimizin hedefi ve bu hedefe
ulaflacak potansiyele sahip
oldu¤umuzu biliyoruz.
Sayg›lar›mla.
Mesrure Tekay
VKV Koç Özel ‹lkö¤retim
Okulu Müdürü
k›flwinter2008 11
“Geliflme devam edecek, hem de hiç durmadan.”
mesaj...mesaj...mesaj
BAfiKALARI ‹Ç‹N NELER YAPIYORUZ?
VKV KOÇ Özel Lisesi, birçok
özelli¤i ile “özel” s›fat›n› hak
ediyor. Bu yaz›da sizlere bu
özelliklerinden belki de en
çarp›c›s›ndan, sosyal sorumluluk
çal›flmalar›m›zdan bahsetmek
istiyorum. Bu çal›flmalar›n temel
hedefi, kendimizde olan tecrübe,
bilgi ve beceriyi gereksinimi olan
kifli ya da gruplara karfl›l›ks›z
olarak aktarmak ve böylece
ulaflabildi¤imiz her noktada
sosyal geliflime destek
verebilmektir. Bu etkinlikler ayn›
zamanda kendi ö¤rencilerimizin,
yaflad›klar› ülke hakk›ndaki
fark›ndal›klar›n›n geliflmesine de
hizmet etmektedir. Afla¤›da bu
çal›flmalardan birkaç›n› sizlere
sunuyorum.
Yurtiçi Üniversite Dan›flmanl›k
Ofisimizin geleneksel etkinli¤i
olan üniversite tan›t›m fuar›,
her y›l yirminin üzerinde üniversitenin temsilcilerini okulumuz
çat›s› alt›nda buluflturarak ö¤rencilerin üniversite seçim sürecine
destek olur. Üniversite temsilcileri iki tam gün boyunca okulumuzdaki tan›t›m köflelerinde hem
okulumuz ö¤rencileri taraf›ndan
hem konuk ö¤renciler taraf›ndan
ziyaret edilerek onlar›n sorular›n›
cevaplar ve kendilerini tan›t›rlar.
Bu etkinlik böylece bir yandan da
üniversitelerin nitelikli ö¤renciye
ulaflma çabalar›na katk› sa¤lar.
Okulumuz bu etkinli¤i önce
kendi ilçemizdeki di¤er okullara
sonra da yak›n çevredeki di¤er
okullara açarak, benzer
olanaklara sahip olmayan ö¤rencilerin bu etkinlikten yararlanmalar›na f›rsat vermekten
mutludur. Gururla belirtmek
isterim ki ö¤rencilerimiz okulda
y›llar içinde ald›klar› e¤itimle,
bireysel düzeyde de, çevrelerinde
gereksinimi olan ö¤rencilere
kendi bilgilerini aktarma
al›flkanl›¤› edinmifl durumdalar.
Gerek okul içinde, gerek okul
d›fl›nda bu davran›fl›n birçok
örne¤ine rastlamak gerçekten
k›vanç verici.
Bilindi¤i gibi okulumuzdaki her
ö¤renci bir diploma koflulu
olarak, e¤itiminin 9, 10 ve 11.
s›n›flar›nda toplam 75 saatlik
Sosyal Hizmet çal›flmas› yapmakla yükümlü. Bu y›l Ulusal
Program’a kay›tl› 23 ö¤rencimiz
ile CAS çal›flmalar› çerçevesinde
50 kadar ö¤rencimiz TEGEV
‹stanbul birimlerindeki huzurevlerinde okul sonras› zamanlar›nda
etkin olarak görev yap›yor. 20
kadar ö¤rencimiz, yine okul sonras› zamanlar›nda Ça¤dafl Yaflam›
Destekleme Derne¤i, TEGEV ve
TED bünyesinde gönüllü
çal›fl›yorlar. 16 ö¤rencimiz çocuk
yuvalar›nda yaflayan kimsesiz
çocuklar›n derslerine yard›mc›
oluyor, e¤itim veriyorlar. Yat›l›
ö¤rencilerimizden bir k›sm› hafta
sonu evlerine döndüklerinde
kendi flehirlerindeki ö¤rencilerle
benzer çal›flmalar yap›yor. Devlet
hastanelerinde hasta yönlendirme
görevi yapan 7 ö¤rencimiz var.
Hafta sonu, spor, sanat ve müzik
alanlar›nda özel yetkinlikleri olan
ö¤rencilerimiz, kendi alanlar›nda
çal›flt›r›c›l›k yapmakta. Resmi
ilkö¤retim okullar›nda, özellikle
‹ngilizce, Matematik ve
Bilgisayar alanlar›nda etüt dersleri yapan ö¤rencilerimiz de di¤er
bir örnek. Bir grup ö¤rencimiz
bu y›l Güneydo¤u Anadolu’da
belirlenen 5 okul için kitap ve
k›rtasiye yard›m› toplamaktalar.
Di¤er bir grup ö¤rencimiz ise biri
t›p fakültesi, di¤eri güzel sanatlar
e¤itimi alan iki yüksek ö¤renim
ö¤rencisine burs olarak verilmek
amac›yla, yiyecek sat›fl› yaparak
kaynak temin ediyorlar.
Benzer yöntemle, Çevre Kulübü
ö¤rencileri fidan sat›n alarak,
TEMA taraf›ndan gösterilen bir
alanda a¤açland›rma çal›flmas›
yapacaklard›r.
Uluslararas› Bakalorya Diploma
Program› çerçevesindeki CAS
(Yarat›c›l›k, Etkinlik, Hizmet)
çal›flmalar› da bu türden
etkinlikler için okulumuza f›rsat
yaratmakta. 2002’den beri her y›l
yap›lan CAS gezileri ile ülkenin
çeflitli yerlerinde (flimdiye dek
Urfa, Van, Gaziantep, Bitlis,
Antalya, Elaz›¤, Bursa olmak
üzere), olanaklar› bize göre daha
k›s›tl› olan okullara ulafl›yoruz.
Okulumuza ulaflan bu yöndeki
talepleri de¤erlendirerek belirledi¤imiz yerlerde yarat›c›l›k
gerektiren etkinlikler planl›yor ve
bu yolla sosyal hizmet bilincinin
prati¤e geçmesini sa¤l›yoruz.
Ö¤rencilerimiz bu çal›flmalar için
dönem tatillerini kullan›yor ve
di¤er okul ö¤rencileri ile birlikte
üretme-paylaflma-farkl›l›klar
hakk›nda bilinçlenme odakl›
çal›flmalar yap›yorlar. Bu noktada
sözü bir ö¤rencimize b›rakmak
istiyorum. Son CAS gezisinin
ard›ndan 11- J ö¤rencisi Emir
Beriker’in sat›rlar›...
voice
‹lkin Özyurt
VKV Koç Özel Lisesi Müdürü
Geçti¤imiz hafta CAS Alanya Proje gezisine
kat›ld›m. Bir grup arkadafllar›m›zla birlikte
De¤irmendere ‹lkö¤retim Okulu’ndaki çocuklarla
çeflitli etkinlikler yapt›k. Ben Sündüs Hoca’n›n
ricas›yla bir arkadafl›mla birlikte çal›flmalar›
resmedecektim. Bunun çok s›k›c› olabilece¤i
hakk›nda düflünüp duruyordum. Yafllar› 7 ila 12
aras›nda de¤iflen çocuklar için bizim oraya gitmemiz
sanki y›l›n olay›yd›. ‹ki günümüzü burada geçirecektik. ‹lk gün havas›zl›ktan nefes alamayaca¤›n›z
bir derslikte Sarp ve Su arkadafllar›m›z›n çocuklar
için haz›rlad›¤› müzikli dansl› e¤lenceli bir etkinli¤i
resmedecektim. Hepsi o kadar mutluydular ki...
Dans yar›flmalar› yapt›k, ödüller da¤›tt›k.
‹flte tam o esnada 2. s›n›f ö¤rencilerinden biri
dikkatimi çekti. Tüm arkadafllar› müzikle göbek ata
dursun o tahtaya “Cumhuriyet Çocu¤uyuz Bis”
yazd›. Çok hofluma gitmiflti. Yanl›fl yazd›¤› son
harfi düzelttim. Bana bakt› ve güldü. Ad›n›
sordum: “Ömer” dedi. Üstünde belki de dört
gündür ç›karmad›¤› önlü¤ü duruyordu ama bence
ac›nacak bir durumu yoktu. Neden mi?
Belki onun her sabah okula gitmek için bindi¤i
s›cac›k bir servisi yoktu, belki elinde Starbucks
barda¤› ve üstüne örtebilece¤i THY battaniyesi de
yoktu. Ama o kartopu oynayarak gidiyordu okula
ve eminim ki hepimizden daha çok e¤leniyordu.
Hatta onu bir anda öylesine k›skanm›flt›m ki...
Hani “Gözlerinin içi gülüyordu” derler ya…
Ömer’in gözlerinin içi gerçekten gülüyordu ve bana
bu deyimin gerçek bir anlam tafl›d›¤›n›
kan›tl›yordu. Çünkü önüne ö¤le yeme¤i geldi¤inde
“Yine ayn› yemek mi ya!” demeyi bilmiyordu.
Sadece ama sadece “Yaflas›n, bugün yemek var!”
demesini biliyordu. Onun bu masumiyetini
k›skan›yordum aç›kças›. Ömer nereden bilsin
kahve barda¤›yla battaniyeyle okula gidildi¤ini?
Nerden bilsin Louvre müzesi gibi bir yerde disko
flark›lar›yla teneffüsün geçti¤ini? O halinden o
kadar memnundu ki!
O gün böylece sona erdi ve otelimize çekildik.
Ertesi günün nas›l olaca¤› hakk›nda fikrim yoktu.
Belki de Ömer hakk›nda bilmedi¤im daha bir sürü
fley ö¤renecektim. Ertesi gün bakkaldan sat›n
ald›¤›m›z balonlar›n içine boya doldurduk ve
ufakl›klardan duvarda patlatmalar›n› istedik.
Sanatsal aç›dan yürek hoplatan bir görüntü ortaya
ç›kt›. Bunu yaparken ne kadar büyük haz
ald›klar›n› da kelimeler anlatmaya yetmez.
Ard›ndan ö¤len oldu ve baz› ö¤rencilerin anneleri
gözleme yapt›lar bizlere. Üstümüz bafl›m›z boya
olmufl vaziyette bir bankta oturmufl soluklan›rken
Ömer yan›ma geldi ve elimi tuttu. ‹flte o anda
kafama bir fley dank etti. Küçükken babam›n elini
kavrayamad›¤›m için baflparma¤›n› tutard›m. Bunu
bana ilk defa Ömer yapm›flt›. Hiçbir fley diyemedim
ama içime de bir güzel oturuverdi. Peki o gülen
gözler hâlâ niye gülüyordu? Galiba sebebini
biliyordum. O, hayat› yaflad›¤› gibi kabul ediyor
ve mutlu olmay› biliyordu. Biz Koç Özel Lisesi
gibi bir okula gitti¤imiz için ne kadar flansl›ysak, o
da tahtaya baflparma¤› ancak kavrayabilecek
büyüklükteki elleriyle ezbere “Cumhuriyet
Çocu¤uyuz Bis” yazabildi¤i için flansl›yd›.
Bu yüzden ö¤retmenlere teflekkür etmeyi borç
bildim. Adresimi okul müdürüne verdim ve
Ömer’den “Cumhuriyet” fliirinin devam›n›
yazmas›n› ve bize yollamas›n› istedim. Gidece¤imizi
anlad›¤›nda üzüldü ve a¤lamakl› oldu... Ama kendi
dört a¤abeyinden baflka mektuplaflaca¤› bir a¤abeyi
daha oldu¤unu düflündükçe eminim yine
gözlerinin içi gülmüfltür.
Emir Beriker/11
k›flwinter2008 13
Peki ya Koç Özel Liseli Olmayanlar ?
Moving Beyond
Our Success
genifl ufuklar wide horizons
Gautam Sen
voice
By most conventional standards
of success, we are a successful
school. Our graduates enter some
of the best universities in Turkey
or abroad. Most of them find jobs
in some of the best paying
professions, including business,
engineering, finance, medicine
and law. And this record of
success ensures a steady stream
of parents beating a path to our
door. We are acknowledged to be
among the best private schools in
Turkey. We have the backing of
the most powerful business name
in Turkey. Surely we should be
proud of this accomplishment
within the twenty short years of
our institutional life?
Indeed we should.
G
How can we encourage our
students to become more
active learners, capable of
probing questions?
While many are accustomed
to having answers to
standardized questions fed to
them by textbooks, teachers,
and other adults, our students
are also quite capable of
learning on their own how to
use Facebook or make a movie
for YouTube and use other
kinds of technology unfamiliar
to many adults. But what can
we do to harness this curiosity
and potential to learn, so that
they are able to pose
significant questions in an area
of academic knowledge they
are interested in, and conduct
inquiry to address those
questions?
G
How can students be made
even more aware of the means
by which they learn and
construct understanding?
How do we encourage all
our students to become
self-motivated and effective
learners who value learning
intrinsically?
G
What can we do as a school to
counter the obsession with
grades, even among our most
successful students? How can
students be encouraged to
overcome their dread of
failure, and come to regard
mistakes as learning
opportunities?
G
Our students are capable of
collaboration in smaller
groups. But how can we
encourage this throughout the
But I believe it is now time we
asked ourselves the question: are
we doing enough to educate our
students for the world that they
will live in? What can we do to
move beyond our success as a
university preparatory institution,
and become a school dedicated to
the promotion of life-long learning?
In order to address this question,
it seems necessary to raise a few
more. For instance: Are the
knowledge, skills and dispositions
that we think our students are
learning relevant and adequate
for their lives in the first half
of the 21st century? Are we
reasonably certain that our
students are in fact learning
them? Are we assessing them for
these abilities?
Furthermore: Do we know what
it means to be an educated person
for the times and the world our
students will live in as adults?
Are schools (including our own)
well-designed to develop
educated persons?
I happen to have the privilege
and the pleasure of teaching some
of the brightest minds in the
school. My own experience of
teaching here suggests that we
need more research within the
school about how successful we
are in terms of “educating” our
students, provided we agree what
it means to be educated. (That we
are very successful in terms of the
university entry of our graduates
is unquestionable.) Here are
some possible areas of inquiry
through examining the findings
of current research on learning,
voice
both in school and in the
community, and applying them in
action research within our school:
school, so that students
can display the discipline of
collaborating and communicating on a common task?
How can we find ways of
valuing disciplined
communication and
collaboration in the assessment
of our students’ work?
Students often seem to have
strong opinions, but what can
we do to accustom them
to examining ideas while
absorbing them, so that they
develop the ability to defend
them rationally against criticism?
G
Many of our students travel
extensively. How can we
exploit this opportunity to
provide them with a more
nuanced appreciation of who
they are, and how they relate
to people different from
themselves?
The answers to all of these
questions are already implicit in
the school’s profile of a graduate
that a group of us wrote up in
1998, as well as in the IB Learner
Profile that we have had since
2006. Both profiles are mutually
consistent, and provide us with
what is surely a good description
of an educated person of our
times. I should add that an active
commitment to the IB Learner
Profile does not require
fulfillment of each of the
characteristics as outcomes in
every single lesson, course or
student. They are meant to
indicate a direction to inform our
practice rather than a
condition to be realized. It would
be enough if we all shared this
direction in our actions as
teachers and learners.
As a community of teachers, we
need to consciously explore how
we can embody the
characteristics in our classrooms.
It is only through deliberate
school-wide design of curriculum
and assessment that we can
systematically build in
opportunities in our lessons for
fostering these characteristics.
This, I would urge, is imperative
if we wish to see most of our
students excited about their
ability to connect what they learn
in school with the world outside
by applying their
understanding, be proud of their
work, and capable of developing
their own ideas on how to
improve it. (Please visit for more
information about IB Learner
Profile
http://www.kocschool.k12.tr/enUS/HighSchool/IBDiploma/Som
e+Facts+about+the+IB+Diploma+
Program.htm)
I believe that these questions
need our continuing and
sustained attention, because as a
school, we need to adapt
ourselves to changes that are
occurring globally, and to work
out their implications for our
curriculum and pedagogy.
Organizationally, we need to
become learners ourselves.
As reasons why, consider just the
following two trends.
G
In the world of work, routine
tasks are being increasingly
performed by robots or
machines, while the human
worker’s role is shifting
to research, design and
problem-solving activities.
These are inherently more
dependent on collaborative,
cognitive and problem-solving
skills, with a much greater role
for imagination, innovation
and social interaction.
As economies undergo
the structural shift from
manufacture to services, the
knowledge economy is
increasing in importance, and
the role of intellectual capital
in it is becoming much more
salient. This in turn demands
a life-long capacity for learning
and unlearning as well.
G
For the first time in human
history, we have more access
to more information and
knowledge than any previous
generation. Yet we have no
greater capacity to make sense
of what it all means; in many
cases, we understand even less.
Life often seems chaotic and
absurd.
If we are educating our students
to survive and flourish in a world
that is changing before our eyes,
then each of these trends has
particular implications about the
direction that we need to take in
terms of imparting the
knowledge, skills and habits of
mind and heart. Education must
not only serve as a means of
knowledge transmission, but also
aid the discovery of new meaning
and values for each succeeding
generation.
At the Koç School, we are
fortunate in having the support of
the Koç Holding and particularly
the Vehbi Koç Foundation, which
has already made important
k›flwinter2008 15
G
contributions to education, health
and culture in the country.
I propose that as a part of the
process of educating our students
for the 21st century, our school
should seek the support of the
Foundation, and of parents and
the growing body of alumni, for
the following:
G
G
G
voice
G
Consider introducing the
Primary Years Program of the
IB. Its focus on inquiry based
learning lays some of the
foundations for fostering more
effectively the abilities
required for the future. It also
happens to be compatible with
the new emphases in the
national primary school
curriculum on learning and
understanding instead of
simply recall.
Create mechanisms of
collaboration with a reputable
graduate school of education in
Turkey and/or abroad to study
and adapt current trends in
education, especially in
curriculum and assessment
design, student learning,
teacher training and development, interdisiplinarity, school
design and improvement, and
educational technology. These
collaborations could also
promote expertise and
excellence in dialogue with
schools supported by the
Foundation, and help
modernize the teacher training
and teaching practice in this
school as well as in the country.
Continue the dialogue with the
Ministry of Education on
modernizing and liberalizing
educational policy in the
country. If TÜS‹AD and
similar bodies have influenced
the government to liberalize
the business environment in
the country, the education
system that produces the
resources for businesses to
innovate and grow cannot
remain sequestered from the
winds of change.
Develop the Koç School as a
model school where good
educational practices and
reform initiatives are
show-cased.
The World of College
Admissions Essay Advising
By Roger Field / English Department Head
When I was recruited in 2003 to come to The Koç School as an
English teacher, I learned that part of my assignment would be
to work with senior students on their college admissions essays.
Even though, as a Canadian, I had little idea about what these
essays were, I was excited at the prospect of working with
students to improve their writing skills. This was not just
because I love to write and to work with students on writing, but
also because I believe that learning to write better helps students
to know themselves better, to think better, and to understand
better.
When I arrived here at Koç, I learned that the College Essay
Advisor program was just being introduced and that it was
intended to provide extra support from the English Department
for students applying to US colleges and universities. It was
then that I learned the meaning of the phrase, “Common App”,
as well as what a Personal Statement essay was, an Activity
essay, the various Supplemental essays, and even the Babson
College letter to a future room-mate (I have worked with many
truly delightful future room-mates for some lucky Babson
College students!).
We schedule our conference times during lunch hours and activity periods, as well as after school hours, and spend our time
doing close readings of the essays, asking the students whether
that was what they wanted to say or whether there might be a
better way to say it, and sending them off with pencilled notes
and comments to prepare their next drafts. Sometimes it is
crazy, as things can often get crazy when there are deadlines fast
approaching, but it is also fun and rewarding for those of us who
advise the students, as well as for the students themselves,
especially when their acceptances start to arrive! As Selen
Ayd›no¤lu, one of last year’s college essay advisors, said, “The
best moments come after they hear from the universities. How
wonderful it feels for a teacher to give them a big hug as they are
holding the acceptance letters in their hands.”
This year the English Department has six college essay advisors:
Robert Butcher, Dawn Gunderson, Dee Kanzler, Jerry Lovett,
Michael Michell, and myself. With the Overseas College
Guidance Office we assign advisors to students and work in
parallel with the OCGO counsellors. Their job is to guide the
whole application process, and ours is to make sure that the
essay writing is as strong as it can be so that the student can say
advising here, how the process
has been for him. Michael
compared it to the work he did
as director of the Writing
Centre at Graded International
School in Sao Paolo, Brazil just
before coming to Koç and
pointed out that the college
essay work he does here is the
best part of his assignment.
He talked about the opportunity of working on a one-to-one
basis with students to help them
improve their writing and how
it is by far the most rewarding
work he does at Koç. It is the
focus on language, and what we
can do with language, that
makes it so immediate and so
important.
Over the college Christmas
break, I will be hoping to see
students I have taught or
known over the past four years,
many of them my former college
essay students. It won’t be their
college admissions essays we
will talk about – they have
probably forgotten about the
writing and meeting and revising and panicking they did over
those – but rather what they are
doing, how they are doing, and
what today’s world looks like to
them as undergrads or
graduating students at the
colleges and universities they
have gone to from Koç.
However, somewhere in that
conversation, I will hold a
picture in my mind of us sitting
in the English Department’s red
chairs, me with my pencil in my
hand, and us going over word
by word and sentence by
sentence those essays they
sweated over (and perhaps
swore about) and how those
essays may have helped get
them to where they are today.
And that picture will make me
happy!
k›flwinter2008 17
best what s/he wants to say to
the admissions officers of all the
places s/he is applying to.
Every student who wants one
has an essay advisor, but the
use of this service is entirely
voluntary; however, those who
choose to use us can work us
pretty hard! I have in my
2006-2007 folder a total of 233
essay drafts, sometimes with as
many as ten different revised
versions of single essays. This
year, the school has given us the
flexibility to allot more teaching
time to college essay advising,
so we have been able to include
more faculty members in this
important work, with the result
that we are able to consult with
fewer students, even though the
work is often just as intense,
especially as we approach the
final application deadlines!
I asked Michael Michell, who is
in his third year of essay
Dinamizmimizi “ö¤renen bir
kurum” olmam›za borçluyuz.
geliflim development
Jale Onur
voice
Sevgili Voice Okurlar›,
voice
Okul tabii ki içinde ö¤renme
etkinliklerinin yer ald›¤› bir
mekan, ancak ö¤renme sadece
okul içinde yer alan bir eylem
de¤il; evde, sokakta, her yerde
daima ö¤renme olanaklar› var,
yeter ki insanda ö¤renme merak›
olsun. Geliflen teknoloji, ça¤a
Bilgi Ça¤› denmesine neden
oldu¤u gibi sanal e¤itim f›rsatlar›
de¤iflen akademik ihtiyaçlar›n
cevab› gibi görünebilir. Herkes
teknolojik geliflmelerin gerisinde
kalmamak için büyük bir çaba
içinde. Okulumuzda da hep en
yeni bilgisayarlar› öncelikle
labrotuvarlarda ö¤rencinin
hizmetine verme, bölümlerin talep
ettikleri e¤itim programlar›n›
ivedilikle temin etme gibi
prensiplerimizi sürdürüyoruz.
Buna ek olarak iki y›ld›r tüm
ö¤retmenlerimize dizüstü
bilgisayar vererek teknolojik
becerilerini gelifltirmelerini ve
derslerinde teknolojiyi daha fazla
kullanmalar›n› özendirme
çabalar›m›z da devam etmekte.
Tüm bunlar, ö¤retmen ve
ö¤rencilerimizin ça¤›n de¤iflen
gereksinmelerine ayak
uydurabilmeleri için yap›l›yor.
Dünyam›z giderek daha da
karmafl›k bir hal al›rken ve
yüksek teknolojinin günlük
hayat›m›zdaki yeri devaml›
artarken insanlar bir yandan da
yaflam›n daha sade, daha basit
oldu¤u günlere özlem duymaktalar. Okullar›m›z› en yeni bilgisayarlarla ve teknolojiyle
donatmay›, bunlar› ö¤retim
amaçl› en verimli flekilde
kullanmay› amaçlarken bir
yandan da daha düflük seviyede
e¤itim ve ölçme yöntemlerini
kullanmam›z için bask›larla
karfl›laflabilmekteyiz. Bazen bir
üst kuruma geçifl için yap›lan
s›navlar›n türü ö¤retmen ve
ailelerce daha klasik yöntemlerin
kullan›m› için neden olarak
gösterilebilmekte. Fink (2000)
bir ö¤retmenin velisine
“Çocu¤unuzu sizin geçmifliniz
için mi yoksa onun gelece¤i için
mi haz›rlamam› istersiniz?” diye
sordu¤undan bahseder. Çok h›zl›
ilerleyen bilgi ça¤› ihtiyaçlar› ile
daha yavafl de¤iflebilen merkezi
kurumlar›n, örne¤in ÖSS s›nav
sisteminin gerekleri aras›nda
kalma, e¤itimin planlanmas›nda
s›k›nt›lara bazen de yukar›daki
örnekteki gibi çat›flmalara neden
olabilmekte.
Elbette teknoloji kullan›m›
hayat›n bir parças› ve
ö¤rencilerimizi bu hayata
haz›rlarken bunu dikkate
almam›z gerekiyor. Ancak,
yüksek teknoloji kullan›m›
insanlar›n s›k s›k birbirleriyle
kiflisel temas kurarak dengeli,
devaml›l›¤› olan, duygusal
ba¤lar›n kurulabildi¤i, de¤erler
e¤itiminin verilebildi¤i okul
ortamlar›nda mümkün olan sosyal
geliflimden daha fazla önem
tafl›mamakta. Okulumuzdaki
Ö¤retmen de ö¤renendir.
3. kez ev sahipli¤i yapacak.
Ekim ay›nda Hollanda’n›n
Lahey flehrinde bulunan
Den Haag-Dalton Schools’tan
bir grubun okulumuzu ziyareti.
Ö¤retmenleri Rienk Bijlsma,
3 ö¤retmen ve 27 ö¤renci ile
gelen grup, okulumuzun
birçok yönden Avrupa
seviyesinin üstünde oldu¤unu
ve bu ziyaretlerin karfl›l›kl›
devam etmesinden memnuniyet
duyacaklar›n› söylediler.
G 26 – 31 A¤ustos 2007 tarihleri
aras›nda okulumuz ö¤rencileri
Enes Ayaz , Alper Öktem,
Ahmed Kutalm›fl Ak›fl ve
K›vanç Öztüre’nin, ö¤retmenleri Özlem Baltal› ile beraber
Birleflmifl Milletler Çevre
Program› ( UNEP )
kapsam›nda, Almanya’n›n
Leverkusen kentinde
düzenlenen Tunza Gençlik
Konferans›’na kat›l›m›.
Daha bunlar gibi pek çok proje
dinamik bir ortamda yak›n ve
uzak çevremizle etkileflim içinde
yukardaki ö¤renen profilini
gelifltirmemize yard›mc›
olmaktad›r. 21. yüzy›l›n global
dünyas›na insan yetifltirirken
çocuklu¤umuzun 20. yüzy›l
yöntemleri ile yetinemeyece¤imiz
ortada. E¤itim programlar› çok
yönlü düflünen, her fleyden önce
ö¤renmeyi ö¤renmifl, disiplinler
aras› ba¤lant›lar kurabilen, etik
de¤erleriyle, sosyal sorumluluk
anlay›fl›yla ve teknik becerilerinin
yard›m›yla çevresinin sorunlar›n›
çözebilecek insanlar
yetifltirmelidir. Ama bu kompleks
ifl ancak tüm paydafllar›n
katk›s›yla mümkün olabilir.
Bunun için okul, aile ve ö¤renci
hep birlikte çabalamam›z gerek
ve ben bunun okulumuzda
yap›lmaya çal›fl›ld›¤›na ve hep
daha iyisini yapmak için
çabalamaya devam etmemiz
gerekti¤ine inan›yorum..
e¤itim etkinlikleri planlan›rken
sosyal sorumluluk bilincinin
yerleflmesine de büyük önem
verilmektedir. Sosyal sorumluluk
bilinci sadece kendi içimizde
kalarak geliflmez, bunun için
kabu¤umuzun d›fl›na ç›k›p okul
d›fl›ndaki gerçek dünya ile
etkileflim içinde olmak ve
çevremizin ihtiyaçlar›na da
duyarl›l›kla yaklaflmak
zorunday›z.
Bu bilinçle yola ç›k›ld›¤›nda
yap›labilecek pek çok proje
ortaya ç›kmakta ve büyük bir
dinamizm içinde istedi¤imiz
ö¤renci profilini yaratmak için
ö¤retmenlerin ö¤rencilerine
liderlik etmek yerine model
olabilmeleri, onlarla birlikte
çal›fl›rken ö¤rencileri ön plana
ç›karabilmeleri, kolaylaflt›r›c› rolü
oynayabilmeleri onlarda ça¤a
uygun özelliklerin geliflmesi için
gerekli.
Okulumuzun son iki y›l›nda
sunulan Uluslararas› Bakalorya
Program› ana s›n›f›ndan 12. s›n›fa
kadar olan tüm programlar› için
bir Ö¤renen Profili ( IB Learner
Profile ) belirlemifl. Bu özellikler
flöyle: Araflt›rmac›, bilgili,
düflünen, iletiflimde iyi, prensipli,
aç›k fikirli, baflkalar›n›n
duygular›na de¤er veren, risk
almas›n› bilen, dengeli ve
ö¤renmeyi bilen.
Dikkatinizi bafll›kta kullan›lan bir
kelimeye çekmek istiyorum,
ö¤renci ya da ö¤retmen profili
de¤il, “Ö¤renen Profili”.
IB Diploma Program›’n›n
gelifltirilmesinden sorumlu kifliye
ayr› bir ö¤retmen profili var m›
ya da yarat›lmas› düflünülüyor mu
diye sordu¤umda ald›¤›m cevap
ö¤retmenin de bir ö¤renen
oldu¤u yolundayd›.
Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu ve
Lisesi olarak “ö¤renen bir
kurum” oldu¤umuza inan›yorum.
Dinamizmimizi buna borçluyuz.
Ö¤retmenimizle, ö¤rencimizle ve
çevremizle ö¤renmeye ve sosyal
sorumluluklar›m›z› yerine
getirmeye, bunlardan ö¤renmeye
ve ö¤rendiklerimizi paylaflmaya,
paylaflt›kça daha iyiye gitmeye
devam ediyoruz.
Size bu y›l yapt›¤›m›z farkl›
etkinliklerden birkaç örnek
vermek istiyorum. Hepsiyle ilgili
detayl› bilgileri dergimizin Bizden
bölümünde okuyabilirsiniz.
Bunlarda sosyal sorumluluk ve
ö¤renme ö¤eleri ve yukar›da sözü
edilen profildeki özellikler
kolayca fark edilebilir.
G 9 - 20 Temmuz 2007 tarihleri
aras›nda gerçekleflen NF
Europe Gençlik Yaz Kamp›.
Kamp çal›flmalar›na ait detayl›
resimler için afla¤›daki linki
ziyaret edebilirsiniz.
http://thinksmart.be/intern/
nfewww.html
G 22 - 25 A¤ustos 2007 tarihleri
aras›nda, okulumuzda 118
ö¤retmenin kat›l›m›yla 6. s›
gerçekleflen 13 Okul “Geliflim
için Elele” program›.
G 117 ö¤renmenimizin kat›l›m›yla,
bu y›l Üsküdar Amerikan
Lisesi’nde gerçekleflen
Sonbahar Ö¤retmenler
Sempozyumu. Koç Özel
‹lkö¤retim Okulu ve Lisesi, bu
sempozyuma 2009 y›l›nda
"Fink, D. (2000) Learning to Change and
Changing to Learn, In: Managing
International Schools, eds. S. Blandford
and M. Shaw, London, NY: Routledge
and Falmer"
k›flwinter2008 19
G
“Plan yap›n, eksikliklerinizi
görün, üzerine gidin.”
geliflim development
Nurçin Ça¤lar
voice
voice
2007 ÖSS sonuçlar› okulumuz için
gurur vericidir. Okul
birincimiz O¤uzhan Atay Eflit
A¤›rl›kl› puan türünde Türkiye 10.su,
okul ikincimiz Ça¤r› Berk Onuk
Sözel Puan türünde Türkiye 2.si
olmufl, 22 mezunumuz çeflitli puan
türlerinde ilk 1000’de 55 derece elde
etmifllerdir. ÖSS haz›rl›k sürecinin
böyle baflar›larla sonlanmas›, flu anda
bu sürecin içinde olan ö¤rencilerimizin
do¤al olarak en büyük hayali.
Deneyimlerimizle biliyoruz ki,
hedeflerine giden yolda onlara bizim
dan›flmanl›¤›m›z kadar, bu süreci
baflar›yla tamamlam›fl
arkadafllar›n›n önerileri de ›fl›k
tutacakt›r. Bu amaçla, ÖSS
baflar›s›n›n yan› s›ra al›nabilecek en
yüksek IB diploma puan›n› da alan
O¤uzhan Atay’dan deneyimlerini
bizimle paylaflmas›n› istedik.
“Okul, IB ve ÖSS, dershane ve
haz›rl›k sürecini bir sayfada
anlatmak imkans›z olsa gerek…
Hele benim için. Son sene
yaflad›¤›m duygusal çalkant›lar›,
hayat›m›n en güzel ama en zor
senesini anlatmak, bir de tüm
bunlar› bir sayfaya s›¤d›rmak çok
zor. Hatta bu, haks›zl›k
yaflad›klar›ma. Ayr›ld›¤›m
okulumda gördü¤üm de¤iflime
çeflitli yollarla karfl› ç›kmaya
çal›flt›¤›m, buna üzüldü¤üm bir
sene… IB’nin gereksiz birçok
ayr›nt›s›yla zaman kaybederken,
bir yandan okul derslerini, bir
yandan extended essayi, bir
yandan dershane ve ÖSS’yi
ÖSS’ye haz›rlan›rken…
Daha objektif yaklaflmak
gerekirse, IB ve ÖSS’yi bir arada
götürmek, her ne kadar do¤ru
planlamayla teoride gayet
mümkün gözükse de, uygulamada
tam anlam›yla bir sinir harbi.
Benim içinse, bu, çok önceden
planlanm›fl bir dönemin son
senesiydi. Haz›rl›k, ‹ngilizce’yi en
iyi flekilde ö¤renmeye çal›flt›¤›m;
dokuzuncu s›n›f, okula ve sisteme
al›flt›¤›m, kendi ders çal›flma
yöntemlerimi belirledi¤im;
onuncu s›n›f, ÖSS’yi tamamen
bitirdi¤im; on birinci s›n›f,
SAT’lere, IB’ye odakland›¤›m; on
ikinci s›n›fsa, üniversite
baflvurular›n› en mükemmel
flekilde tamamlay›p IB’yi en iyi
flekilde bitirece¤im y›l olacakt›.
Ancak, ÖSS sistemindeki
de¤ifliklik nedeniyle, son sene
hem ÖSS hem IB “k›skac›na” ben
de girdim. Her ne kadar ÖSS’nin
benim için prestijden, bir de belki
para ödülünden baflka hiçbir
anlam› olmasa da, bu bile
fazlas›yla yorucuydu. Bir yandan
üniversite baflvurular›m› tamamlarken, bir yandan tütünlerimle
u¤raflmak, dünya edebiyat› ödevini düzeltmeye çal›flmak, her hafta
birden fazla deney raporu
yazmak, matematik portfolyosuna
saatler harcamak, gereksiz kapak
sayfalar›n› IB’ye içimden
hakaretler ederek haz›rlamak, bir
di¤er yandan da dershane,
deneme s›navlar›, testler derken
tamamen farkl› bir boyutta,
anlay›flta, bak›fl aç›s›nda hafta
sonlar›n› geçirmek, plans›z biri
için hiç de kolay de¤il. Hele buna
yurtd›fl› baflvuru sürecinin ald›¤›
zaman eklenince.
Benim aç›mdan sonuçlar›na
gelirsek…
IB’de baflar›l›yd›m, tüm
s›navlardan özgüvenim artarak
ç›kt›m. IB’ye zaman harcad›¤›m
için hiçbir zaman piflman
olmad›m. IB, her zaman daha
önemliydi, ÖSS’nin kal›p
sorular›ndan. Sonuç da beni
hayal k›r›kl›¤›na u¤ratmad›.
Sonuç, o sene ald›¤›m tüm
haberlerden daha mutluluk
vericiydi. Princeton ve Yale’den
iki dakika ara ile kabul ald›¤›m o
gün bile bu kadar sevinmemifltim.
ÖSS’de ise hiçbir zaman baflar›l›
oldu¤umu düflünmedim. ÖSS,
kaybetti¤im bir flans oyunuydu.
‹lk yüze giren herkesin, birinci
olmak için eflit flans› vard› belki
de. Benim iki fl›k aras›nda
kald›¤›m üç soru da yanl›fl ç›kt›,
birinci olan›n belki de ayn› sorusu
di¤er fl›kla do¤ru. Ama yanl›fl
anlafl›lmas›n, ÖSS bir flans oyunu
de¤il, ÖSS’de birincilik öyle.
ÖSS, eksikliklerin üzerine
gidildi¤inde, erken bafllan›l›p
planl› bir flekilde çal›fl›ld›¤›nda,
her gün yüzlerce soru çözmek
yerine tek bir konuyu do¤ru ve
detayl› bir flekilde anlamaya önem
verip bu konu, o hafta içinde
birkaç testle pekifltirildi¤inde,
kolay bir sistem. Her konuyu
çal›fl›p tekrar etmek benim
çal›flma yöntemimdi. Bir de, her
konudan, farkl› kaynaklardan
birer test. Deneme s›nav›ndan
deneme s›nav›na gidip ayn›
eksiklikleri yeniden ve yeniden
görmektense…
Hayat›n› ÖSS’ye aday›p son
seneyi robot gibi test çözerek,
soru bankalar› bitirerek
geçirmektense… Ne yapaca¤›n›
bilemeyip saatlerini bofla
harcamaktansa… Plan yap›n,
eksikliklerinizi görün ve üzerine
gidin… Bir de unutmay›n, klifle
olacak ama: ÖSS, bir son de¤il
bafllangݍ. Lisenin son senesi her
anlam›yla çok güzel.
ÖSS’de 250 gibi bir puandan
280 gibi bir puana bir ayl›k do¤ru
–afl›r› de¤il- bir çal›flmayla
ç›k›labilir. Umudunuzu
kaybetmeyin. Önünde sonunda, o
195 dakikal›k hiç de belirleyici ve
ölçücü olmayan s›navdan
ç›kt›¤›n›zda, her fley bitecek.
Ve bu seneyi nas›l
hat›rlayaca¤›n›z size ba¤l›.
Ben ÖSS sürecini unuttum; ama
yaflad›klar›m› ömrüm boyunca
hat›rlayaca¤›m…”
k›flwinter2008 21
yürütmeye çal›fl›rken, bir yandan
da hayat›m›n en anlaml› an›lar›n›
yaflad›¤›m bir sene... Günlerin
yetmedi¤i, zaman›n göreceli¤ini
daha da net anlad›¤›m bir sene...
Özleyece¤im, de¤er verdi¤im her
fleyi geride b›rakaca¤›m›n
bilincinde oldu¤um bir sene…
voice
2007 YURT ‹Ç‹ ve YURT DIfiI ÜN‹VERS‹TELERE YERLEfiME SONUÇLARI ( SOYADI SIRALI )
DEN‹Z ADALI
EZG‹ AGUDAY
BURCUA⁄MA
AHMET O⁄UZ AKAL
AYDIN AKALTAN
Y‹⁄‹T AKAR
AL‹ CAN AKDA⁄
CEM AKfiEH‹RL‹O⁄LU
SERKAN ALD‹fi
MURAT CAN ALTUN
AR‹ AREVYAN
CAN ARICAN
GÖZDE ARI⁄
ECE ARSLAN
O⁄UZHAN ATAY
NAZLI GÜNER BABALO⁄LU
ONUR BALABAN
SEL‹N BASMACI
ZEYNEP BATU
BEGÜM NAZ BAYIRBAfi
ASLI BAYKAL
AD‹L MERT BAYKAL
ASLI BAYRAK
AYfiEN BAYRAKTAR
ALP BEBASA
M‹LES BERG
DUYGU BEYAZO
EM‹R CEM B‹LGE
S‹NAN BOLAK
MEHMET BERK BOSTANCI
PEL‹NSU BULUT
ZAFER BÜYÜKKEÇEC‹
HAL‹L BÜYÜKKIDIK
IRAZ CANDAfi
S‹NAN CENG‹Z
HAT‹CE M‹NE ÇAKMAK
BERK ÇAPUTÇU
BATUR ÇAVDAR
ÖZBEK ÇAVUfiO⁄LU
EMRE Z‹YA ÇET‹N
KAD‹R ÇEV‹KBAfi
EBRU Ç‹ZMEC‹
MEHMET CAN ÇOLAKO⁄LU
MAC‹T ÇOLAKO⁄LU
GÖZDE ÇÖREKÇ‹O⁄LU
ORÇUN ÇULCUO⁄LU
SEL‹N DAV‹DYAN
SERCAN VAH‹TT‹N DEDE
‹BRAH‹M ARDA DEM‹RC‹O⁄LU
MEHMET BERK DEN‹Z
MEL‹SA DEN‹ZER‹
N‹LÜFER NAZLI DEREL‹
SADEL SERAD‹LMENER
MEBRURE EYLÜL D‹ZDAR
AYfiE SU DO⁄RU
ZEYNEP DÖLAY
ASLI DÖLAY
CR‹ST‹ANA DUCA
DEN‹ZHAN DURAN
NATHAL‹E NEOM‹ELVAfiV‹L‹
B‹RSEN IfiIN EMEÇ
BURCU EM‹NO⁄LU
MERVE ERAYDIN
F‹GEN SENA ERCAN
ÖZGE ERDO⁄AN
VOLKANEREN
M‹LA ERER
M‹NA GÜL ERGENEL‹
M‹NE ER‹fi‹R
N‹YAZ‹ Y‹⁄‹T ERKUT
FAHRETT‹N ERO⁄LU
EZG‹ ERSARAÇ
EMRE ERSOY
ECEM ERfiEKER
ÖMER FARUK ERTEK‹N
BARIfi ERTUFAN
DEN‹Z EV‹N
MERT GENCEL
GÖRKEM ÖZHAN GEYLAN‹
AHMET BURAK GÖKÖZ
IfiIK GÖKfi‹N
BURCU GÜÇÜK
BERKAY GÜL
MELDA GÜL
MEHMET KEREM GÜLfiEN
ZEL‹HA DEN‹ZGÜNAY
ZEYNEP NURGÜNAY
MEHMET CHARLESGÜNAY
CENK GÜNER
EGE GÜRDEN‹Z
fiEYMA GÜRLEY‹K
EGE GÜROCAK
CAN GÜRSES
HAL‹L GÜRHAN HAN‹F
ALP AV‹ HARA
EM‹NE BEGÜMHARMANCI
ABDULLAH EN‹S HAfi‹M
FEH‹M HAT‹PO⁄LU
TUNA HINÇAL
MEHMET BERK ‹ÇL‹
NAZLI ‹LMEZ
HASAN BATUHAN‹LYEM
JENN‹FER‹PEKEL
MERVE‹fiER‹
PEL‹N KAHRAMAN
FEYZA FAYE KA‹NO
EL‹F CANSU KARAAHMETO⁄LU
D‹LA KARABEK‹R
ÇA⁄IL KARAHASANO⁄LU
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
IB
NIB
NIB
NIB
IB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
IB
IB
NIB
NIB
IB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
IB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
IB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
IB
IB
NIB
NIB
IB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
TM
FEN
TM
TM
FEN
FEN
TM
FEN
FEN
FEN
FEN
FEN
TM
TM
FEN
TM
FEN
TM
FEN
TM
TM
FEN
TM
TM
TM
FEN
TM
FEN
FEN
FEN
TM
FEN
FEN
FEN
TM
TM
FEN
FEN
TM
FEN
TM
FEN
FEN
FEN
TM
FEN
TM
FEN
TM
TM
TM
FEN
FEN
TM
TM
TM
TM
TM
TM
TM
TM
TM
TM
TM
FEN
FEN
TM
FEN
D‹L
FEN
FEN
FEN
TM
TM
TM
TM
TM
TM
TM
FEN
FEN
TM
FEN
FEN
TM
TM
TM
FEN
FEN
FEN
TM
FEN
TM
TM
FEN
TM
FEN
FEN
FEN
TM
TM
TM
TM
FEN
TM
TM
FEN
TM
TM
EA
SAY
EA
EA
SABANCI Ü.
YED‹TEPE Ü.
SABANCI Ü.
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
SAY
EA
SAY
EA
SABANCI Ü.
KOÇ Ü.
KOÇ Ü.
KOÇ Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
ECZACILIK
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
HUKUK
SAY
EA
EA
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
SOSYOLOJ‹ ( ‹NG. )
ELEKTR‹K-ELEKTRON‹K MÜH. ( ‹NG. )
EKONOM‹ ( ‹NG. )*
East Anglia (UK)
University of Warwick (UK)
Northwestern University
Northwestern University
London College of Fashion (UK)
SABANCI Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
Princeton University
KOÇ Ü.
ULUSLARARASI ‹L‹fiK‹LER ( ‹NG. )
City Mary University (UK)*
SABANCI Ü.
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
Central St. Martins School of Art (UK)
YED‹TEPE Ü.
D‹fi HEK‹ML‹⁄‹
KOÇ Ü.
HUKUK ( ‹NG.) ( DESTEK BURSLU )
New York University Tisch
KOÇ Ü.
‹fiLETME ( ‹NG. )
ODTÜ
SOSYOLOJ‹
MARMARA Ü.
‹fiLETME ( ALM. )
Georgetown University
University of Virginia
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
HUKUK
BO⁄AZ‹Ç‹ Ü.
ENDÜSTR‹ MÜH.
New York University
M‹MAR S‹NAN GÜZEL SANATLAR Ü. M‹MARLIK
New York University
‹TÜ
ÇEVRE MÜH.
SABANCI Ü.
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
‹TÜ
‹Ç M‹MARLIK
KOÇ Ü.
‹fiLETME ( ‹NG. ) ( DESTEK BURSLU )
Columbia University
KOÇ Ü.
B‹LG‹SAYAR MÜH. ( ‹NG. )
IfiIK Ü.
SAYISAL PROGRAMLAR
KOÇ Ü.
‹fiLETME ( ‹NG. )
SABANCI Ü.
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
GALATASARAY Ü.
HUKUK
Columbia University
SABANCI Ü.
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG. ( ONUR BURSU )
SABANCI Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
KOÇ Ü.
EKONOM‹ ( ‹NG. ) ( BAfiARI BURSLU )
EA
SAY
EA
EA
ODTÜ
‹STANBUL T‹CARET Ü.
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
SAY
KOÇ Ü.
EA
EA
SAY
SAY
EA
EA
EA
EA
EA
SAY
SAY
SAY
SAY
SAY
EA
SAY
SAY
EA
SAY
EA
EA
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
EA
EA
SABANCI Ü.
KOÇ Ü.
EA
EA
EA
EA
SAY
SAY
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
KOÇ Ü.
YED‹TEPE Ü.
‹TÜ
EA
D‹L
SAY
SAY
SAY
EA
SABANCI Ü.
BO⁄AZ‹Ç‹ Ü.
BO⁄AZ‹Ç‹ Ü.
‹TÜ
SABANCI Ü.
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
EA
EA
EA
EA
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
SABANCI Ü.
‹STANBUL T‹CARET Ü.
‹STANBUL T‹CARET Ü.
SAY
KOÇ Ü.
EA
SAY
EA
EA
EA
MARMARA Ü.
YILDIZ TEKN‹K Ü.
KOÇ Ü.
‹STANBUL Ü.
KOÇ Ü.
SAY
‹TÜ
EA
EA
SABANCI Ü.
KOÇ Ü.
SOSYOLOJ‹
B‹LG‹SAYAR MÜH.
HUKUK
‹fiLETME
Parsons New York
B‹LG‹SAYAR MÜH. ( ‹NG. ) ( DESTEK BURSLU )
Duke University
‹fiLETME
London College of Fashion (UK)*
University of Westminister (UK)
SANAT VE SOSYAL B‹L‹MLER PROG.
‹fiLETME ( ‹NG. )
University of Westminister (UK)
Middlebury College
UPENN
‹fiLETME
‹fiLETME - EKONOM‹*
University of Westminister (UK)
EKONOM‹ ( BURSLU )*
Boston University
ULUSLARARASI ‹L‹fiK‹LER ( ‹NG. ) ( DESTEK BURSLU )
D‹fi HEK‹ML‹⁄‹
‹NfiAAT MÜH.
Carnegie Mellon University*
Columbia University
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
ÇEV‹R‹B‹L‹M
K‹MYA MÜH.*
University of Bath (UK)
‹NfiAAT MÜH.
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
HUKUK
Swarthmore College
HUKUK
SANAT VE SOSYAL B‹L‹MLER PROG.
‹fiLETME
ULUSLARARASI T‹CARET
Penn State University
K‹MYA-B‹YOLOJ‹ MÜH. ( ‹NG. )
Chapman University
HUKUK
K‹MYA MÜH.
SOSYOLOJ‹ ( ‹NG. )
HUKUK
EKONOM‹ ( ‹NG. ) ( DESTEK BURSLU )University of Chicago*
Penn State University
MAK‹NE MÜH.
Yale University
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
‹fiLETME ( ‹NG. )
Boston Universcity*
University of Sussex (UK)
Babson College
EA
KOÇ Ü.
EA
SAY
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
SABANCI Ü.
HUKUK ( ‹NG.)
Queen's University (Canada)
EKONOM‹
Purdue University
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
London College of Communication(UK)
SOSYOLOJ‹ ( ‹NG. )
REKLAMCILIK
Parsons New York
Architectural Ass. School of Architecture
EA
EA
MARMARA Ü.
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
EA
SAY
KOÇ Ü.
YED‹TEPE Ü.
‹fiLETME ( ‹NG. )
TIP
EA
KOÇ Ü.
HUKUK ( ‹NG. )
Parsons New York*
Fashion Institute of Technology
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
IB
NIB
NIB
IB
IB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
IB
NIB
IB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
IB
NIB
IB
IB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
IB
IB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
IB
IB
NIB
IB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
IB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
NIB
IB
NIB
* iflareti ö¤rencilerin tercihini göstermektedir...
TM
FEN
FEN
TM
TM
FEN
FEN
FEN
TM
TM
TM
FEN
TM
FEN
TM
FEN
FEN
SOS
TM
FEN
TM
FEN
FEN
FEN
FEN
FEN
TM
TM
TM
D‹L
TM
FEN
FEN
TM
FEN
FEN
FEN
TM
FEN
TM
FEN
FEN
TM
FEN
FEN
FEN
TM
TM
TM
FEN
FEN
TM
TM
FEN
FEN
TM
TM
FEN
FEN
TM
TM
FEN
TM
TM
TM
FEN
TM
FEN
FEN
FEN
TM
FEN
FEN
TM
FEN
FEN
FEN
TM
FEN
TM
TM
FEN
TM
FEN
TM
FEN
FEN
TM
TM
FEN
FEN
FEN
FEN
TM
TM
TM
TM
FEN
TM
FEN
TM
TM
FEN
SOS
TM
TM
EA
EA
SAY
EA
SAY
EA
New York University
Purdue University
McGill University (Canada)
SABANCI Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG. ( BAfiARI BURSU )
BO⁄AZ‹Ç‹ Ü.
S‹YASET B‹L‹M‹ VE ULUSLARARASI ‹L‹fiK‹LER
BO⁄AZ‹Ç‹ Ü.
‹fiLETME
SABANCI Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
UPENN
Boston College
ODTÜ
KÜRESEL VE ULUSLARARASI ‹L‹fiK‹LER ( UOLP-SUNY B‹NGHAMTON )
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
ULUSLARARASI F‹NANS
Northwestern University
Harvard University
George Washington University
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
ULUSLARARASI T‹CARET VE ‹fiLETMEC‹L‹K
KOCAEL‹ Ü.
TIP
SABANCI Ü.
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
S‹NEMA VE TELEV‹ZYON
BO⁄AZ‹Ç‹ Ü.
SOSYOLOJ‹
Carnegie Mellon University
Connecticut College
SABANCI Ü.
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
Duke University
KOÇ Ü.
ENDÜSTR‹ MÜH. ( ‹NG. )
Brandeis University
YED‹TEPE Ü.
B‹YOMED‹KAL MÜH.
School of the Museum of Fine Arts
SABANCI Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
Boston College
BAHÇEfiEH‹R Ü.
AMER‹KAN KÜLTÜRÜ VE EDEB‹YATI ( BURSLU )
SABANCI Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
‹fiLETME
Syracuse University
SABANCI Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.Brown University*
‹TÜ
‹NfiAAT MÜH.
Princeton University
KOÇ Ü.
FELSEFE ( BAfiARI BURSLU ) Princeton University*
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
‹fiLETME
Columbia University
SABANCI Ü.
SANAT VE SOSYAL B‹L‹MLER PROG.
UPENN
KOÇ Ü.
MATEMAT‹K ( ‹NG. ) ( BAfiARI BURSLU )
Parsons New York
Syracuse University
‹TÜ
‹fiLETME MÜH.
BO⁄AZ‹Ç‹ Ü.
MATEMAT‹K
BO⁄AZ‹Ç‹ Ü.
‹fiLETME
New York University (GSP Florence)
Bucknell University
SABANCI Ü.
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
SABANCI Ü.
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG. ( BAfiARI BURSLU )
KOÇ Ü.
PS‹KOLOJ‹ ( ‹NG.)
BO⁄AZ‹Ç‹ Ü.
FELSEFE
University of Texas Dallas
B‹LKENT Ü.
MOLEKÜLER B‹YOLOJ‹ VE GENET‹K
New York University
London College of Fashion (UK)
SABANCI Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
ODTÜ
ELEKTR‹K-ELEKTRON‹K MÜH.
KOÇ Ü.
‹fiLETME ( ‹NG. )
SABANCI Ü.
SANAT VE SOSYAL B‹L‹MLER PROG.
YED‹TEPE Ü.
ELEKTR‹K-ELEKTRON‹K MÜH.
KOÇ Ü.
‹fiLETME ( ‹NG. )*
Bentley College
B‹LKENT Ü.
FELSEFE ( BURSLU )
KOÇ Ü.
HUKUK ( ‹NG. ) ( DESTEK BURSLU )
Penn State University
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
HUKUK
Columbia University
Williams College
Tufts University
Pratt Institute
YED‹TEPE Ü.
D‹fi HEK‹ML‹⁄‹
KOÇ Ü.
B‹LG‹SAYAR MÜH. ( ‹NG. )
SABANCI Ü.
SANAT VE SOSYAL B‹L‹MLER PROG.
Johns Hopkins University
Central St. Martins School of Art (UK)
KOÇ Ü.
‹fiLETME ( ‹NG. )
Vassar College
Drexel University
GALATASARAY Ü.
SOSYOLOJ‹*
University of Nottingham
SABANCI Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.* Camberwell College of Arts
‹TÜ
MAK‹NE MÜH.
SABANCI Ü.
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
SABANCI Ü.
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG. ( BAfiARI BURSLU )
KOÇ Ü.
‹fiLETME ( ‹NG. )
SOAS - University of London*
EA
EA
KOÇ Ü.
BAHÇEfiEH‹R Ü.
EKONOM‹ ( ‹NG. )
‹fiLETME
SAY
ODTÜ
K‹MYA MÜH.
SAY
SAY
BO⁄AZ‹Ç‹ Ü.
SABANCI Ü.
EA
EA
EA
EA
EA
EA
EA
SAY
SAY
SÖZ
EA
SAY
SAY
SAY
EA
D‹L
EA
EA
EA
SAY
EA
EA
EA
SAY
SAY
SAY
EA
SAY
SAY
EA
EA
SAY
EA
SAY
EA
EA
SAY
EA
EA
EA
EA
SAY
SAY
EA
EA
Michigan State University
EA
GALATASARAY Ü.
SAY
EA
EA
‹TÜ
‹TÜ
SABANCI Ü.
EA
SAY
SÖZ
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
SABANCI Ü.
YED‹TEPE Ü.
EA
‹STANBUL B‹LG‹ Ü.
Tufts University
MOLEKÜLER B‹YOLOJ‹ VE GENET‹K
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
University of Southern California
Bentley College
SOSYOLOJ‹
Syracuse University
JEODEZ‹ VE FOTOGRAMETR‹ MÜH.
‹fiLETME ( UOLP-SUNY NEW PALTZ ) ( %50 BURSLU )
EKONOM‹-YÖNET‹M B‹L‹MLER‹ PROG.
HUKUK
MÜHEND‹SL‹K VE DO⁄A B‹L‹MLER‹ PROG.
RADYO, S‹NEMA VE TELEV‹ZYON ( BURSLU )
George Washington University
HUKUK
k›flwinter2008 23
ALARA KARAKAfi
BERKE KARAKUfi
EMRE KARAMANCI
NUR KARATOPRAK
AYCAN KATITAfi
CANSARP KAYA
YAMAN KAYABALI
BURCUKEMENT
NAZKESK‹N
HAKAN KILIÇ
HÜSEY‹NKIN
CAN KISAGÜN
PEL‹N KIVRAK
JOYK‹M
BATUR KOCAG‹L
BURCUKOCAMIfi
EMRE KOÇ
ASLI KOLCU
DEN‹Z PINARKONUK
LAT‹FE FEYZA KÖKSAL
IRAZ KÖREZL‹O⁄LU
GÜL KURTAR
BENG‹SU KUfiÇU
MERVE KÜÇÜKER
BUM SEOKLEE
SELEN MANDEL
ELÇ‹N MARAfiLI
TALAR MARKARO⁄LU
BURAK MEM‹fi
TURGUN ‹D‹L MEfiE
EL‹F MIHÇIYAZGAN
L‹SA MOL‹NA
YASEM‹N NAHUM
CANSU OÇAK
MEHMET KUTALMIfi OKUR
OKAN OKUTGEN
ÇA⁄RI BERK ONUK
KA⁄AN ORAL
GÜRCAN KEREM ORAL
CAN ORMAN
Y‹⁄‹T SITKI OSKAY
SERDAR ÖNAL
DEFNE ÖNEN
O⁄LULCAN ÖYMEN
BAfiAR ÖZBENT
MERVE ÖZÇAKIR
SEV‹NÇ ÖZÇEL‹K
EZG‹CAN ÖZDEM‹R
HALUK ÖZEK
MURAT DERYA ÖZEN
MUSTAFA CAN ÖZER
G‹ZEM ÖZKAN
MERVE MISRA ÖZKUfi
SARP ÖZTÜRE
DEN‹Z GÜLFEM ÖZTÜRK
EZG‹ ÖZTÜRK
ZEYNEP ECE ÖZYURT
GÖRKEM PANCAR
EL‹F PARLAK
AYCAN PATIR
G‹ZEM P‹LAVCI
YAKUP AL‹ SAATÇI
SEL‹N SAPORTA
SEL‹M CAN SAZAK
SERRA SEPK‹N
SERKAN S‹LAHDARO⁄LU
G‹ZEM S‹RER
KLODYA SORYANO
ERDEM fiAH‹N
KEREM fiAH‹N
ZEHRA fiEN
S‹MGE fiENALP
ZEYNEP fiENÇELEB‹
MÜGE fi‹MfiEK
CEYLAN ECE TANES
SERRA TANSEL
BERK TANYÜ
NAGEHAN TARIM
TULU TEKMEN
YAEL TELV‹
YAMAN TERZ‹O⁄LU
SELÇUK TEVRÜZ
MUHAMMET YUSUF TOPÇU
BEGÜM TOPÇUO⁄LU
MEL‹S TOPLUTEPE
AHMET TOSUN
MEHMET REHA TU⁄CU
EFE CAN TUNCAY
BULUT TUNCEL
EK‹N GÜNEfi TUNÇAY
SUZAN AYfiE TUSAVUL
AYfiE BERRAK U⁄UR
MERT AL‹ ULUF‹
HAL‹M UMUR
VEDAT UZD‹L
MERVE UZUNOSMAN
‹REM YAMAN
IRMAK YAMANER
CANSU YEMEN‹C‹LER
MERT CAN YENER
KEMAL YEfi‹L
BURAK YEfi‹LALTAY
CAN YILDIZ
GÜL‹N YOLAÇ
MUTULLAH CAN YOLBULAN
AL‹ S‹NAYURTSEVER
geliflim development
OCGO
voice
In this issue of VOICE, we
would like to talk about the
Overseas College Guidance
Office involvement in
international organizations. The
Koç School is a well respected
member and an active participant
in CIS (Council of International
Schools) which is the premier
organisation in International
Education for the accreditation of
schools and Best Practice
development. It is a non-profit
organisation of a truly worldwide
international educational
community comprising over
500 member schools and 400
colleges/universities. It has
experience in K–12 education in
more than 100 countries and
many of the Council's officers
and consultants are former heads
of international schools.
voice
The central purpose of CIS is to
enable member organisations to
achieve and deliver the highest
standards in international
education and continually
improve the outcome of student
learning. To reach this goal,
CIS organizes many professional
development events for
postsecondary admissions and
recruitment officers and secondary school guidance counselors.
Student Recruitment Fairs
These events, each organized by
leading non-profit educational
organizations, have a twenty-five
plus year history of introducing
US admissions officers to well
qualified students from
all over the world. The Koç
School has been the local
organizer of this event in ‹stanbul
for the past 8 years, supervised
by Asuman Okman. CIS
Education Day takes place at the
Hilton Hotel every year in the fall
and this year it attracted a record
of 71 selective universities from
the U.S.A, Canada, the U.K. and
Europe. Students and parents are
encouraged to visit and ask
questions of the college representatives, collect brochures, and fill
in contact information which the
universities use later to send
Workshops and conferences
These events are an excellent
opportunity to engage in dialogue
regarding the admission process,
learn about current trends in
postsecondary admission and
network with one's admissions
and guidance colleagues.
The Koç School counseling team
attended the annual CIS
conference in Madrid, Spain, on
November 22, 2007;
118 universities and 133 high
schools were represented.
Following the registration and the
general assembly, the attendees
divided into rooms for various
sessions. The Koç School
counselors attended a session on
Canadian universities to hear the
latest updates, and to share ideas
on issues of common interest with
other counselors, as well as
representatives from leading
Canadian universities. After the
coffee break the Koç group
divided into various sessions on
“Worldwide Recognition of
Canadian Degrees,” “Implications
of Communication Technologies,”
and “American colleges outside of
the U.S.A.” After lunch, all the
attendees divided into
preassigned groups to interact in
discussion sessions. Each
minigroup consisted of an
equal number of university
representatives and college
counselors. The aim was to refine
the quality of information shared
and advance the exchange of
information between school
counselors and university
admissions officers with the
ultimate goal of improving ability
to match students to appropriate
postsecondary options.
The final round was the school
fair, followed by the university
fair. All the participating schools,
including the Koç School,
presented school profiles and
business cards to university
representatives; offering Turkish
Delight to visitors made our
stand extra popular. Then the
roles changed and the university
representatives answered
questions about their schools and
offered printed materials.
Throughout the conference there
were also evening events.
Koç School counselors attended
formal dinners hosted by Suffolk
University, Bryant University,
Vanderbilt University and an
informal dinner by Boston
University.
The representation of the
Koç School, already a widely
respected entity, at these
international events helps
increase awareness and
recognition of our school
in a larger arena.
k›flwinter2008 25
additional information and
documents about their
institutions. This fair is a great
opportunity for students to
directly connect with
administrators who will
likely be evaluating their
applications. The fair, which took
place on October 7th, attracted
10th, 11th and 12th grade
students interested in overseas
university education from all over
Istanbul as well as from Ankara
and Izmir. The university
representatives and college
counselors from Turkish high
schools enjoyed a dinner party
hosted by the Koç School,
represented by Tony and Marnie
Paulus and Larry Turns, at the
home of the latter.
Günümüzde Ruh Sa¤l›¤›
Hizmetleri ve E¤itim
geliflim development
Ayça Baysal Özbat›r / Serkan Kahyao¤lu
voice
voice
Günümüzde psikoloji her alanda
oldu¤u gibi e¤itim alan›nda da
son derece önem kazanm›flt›r.
Yetiflkinlerin, hem kendilerinin
hem çocuklar›n›n ruh sa¤l›klar›
ve baflar›l› bir e¤itim hayat› için
“kimden, nas›l, ne kadar” bir
psikolojik destek/hizmet alacaklar›n› bilmeleri gerekmektedir.
Sonuç olarak e¤itimcilerin, anne
babalar›n, çocuklar›n (ö¤renciler)
ruh sa¤l›¤› alan›nda çal›flan
profesyonellerden uygun düzeyde
ve türde hizmet almalar› son
derece önem kazanm›flt›r. Bu
ba¤lamda, alanda çal›flan kiflilerin
unvanlar› ve mesleki tan›mlar›
k›saca belirtilmifltir:
Psikiyatrist: T›p kökenli olup ak›l
ve ruh sa¤l›¤› uzmanlar›d›r.
Gerekti¤inde hastalar›na t›bbi
müdahalede bulunup, ilaç tedavisi
uygularlar.
Klinik Psikolog: Psikopatolojiden
harekete geçerek kendisine
baflvuran kiflilerdeki psikolojik
bozukluklar› iyilefltirmeyi esas
al›r.
Psikolojik Dan›flman: Gelifltirici
ve önleyici ruh sa¤l›¤›
uzmanlar›d›r. Bu konuda dan›flan
kiflilerin psikolojik durumlar›n›n
güçlendirilmesini amaçlarlar.
Pedagog/Özel E¤itim Uzman›:
Çocuk e¤itimi konusunda genel
ve özel alanlarda uzmanlaflm›fl
e¤itimcilerdir. Uzman› olduklar›
alanlarda okulla iflbirli¤i halinde
çal›flarak ö¤rencileri özellikle
akademik alanda desteklerler.
Bu uzmanlar›n tümü ya da
birkaç› birlikte ve iflbirli¤i halinde
de çal›flabilir. Deneyimler, al›nan
profesyonel yard›m›n okulla
eflgüdüm halinde götürülmesinin,
sorunun çözümünü
h›zland›rd›¤›n› göstermifltir.
Detayl› bilgiye web sayfam›zdan
ulaflabilirsiniz.
Ruh Sa¤l›¤›
Hizmeti
Ö¤renciyi
Gelifltirici
Olmal›
Günümüzde, dünyada ve
Türkiye’de özellikle okul
temelli düflündü¤ümüzde ruh
sa¤l›¤› hizmetleri
nas›l gerçeklefltiriliyor?
Bildi¤im Avrupa ülkelerinde
okulun içine tafl›nan ruh sa¤l›¤›
hizmetleri yok. Ö¤retmenlerin
rehberlik görevlerini üstlendi¤i
yaklafl›mlar var. Ancak onlar›n
ortalama e¤itim düzeyleri ve
e¤itim ortamlar›ndaki olanaklar›
(en basitinden ö¤renci ö¤retmen
oran›) bizden çok iyi durumda.
Buna karfl›n, Avrupa’n›n e¤itim
alan›nda izledi¤i yaklafl›mlar›n
bizden ileri oldu¤unu varsaymamam›z laz›m. Özellikle f›rsat
eflitli¤i ba¤lam›nda onlardan
daha ileri durumday›z. Ancak
genel olarak onlardaki sa¤l›k
hizmetleri bizden daha eriflilebilir
durumda, yani okulda hizmet
alamayan bizde oldu¤u gibi
d›flar›dan yard›m almakta
zorlan›yor de¤il.
Amerikan gerçe¤i ise büyük
ölçüde özel e¤itimin tan›
sistemine dayal›. Okula devletin
verece¤i hizmet için gerekli ek
para tan›ya ba¤l›. Yasalara göre
nedeni ne olursa olsun okullar›n
(ister ö¤renme güçlü¤ü, ister
davran›fl bozuklu¤u) s›n›fta
yeterince yarar göremeyenlere
etkili e¤itim vermek üzere
giriflimde bulunma zorunlulu¤u
var. Bu da de¤erlendirme ve tan›
yapmakla yükümlü okul
psikologlar›n›n varl›¤›n› zorunlu
k›l›yor. Bir sorun varsa önce
normal s›n›f ö¤retmeni müdahale
çal›flmalar› yap›p durumu
de¤ifltirmeye çal›fl›yor.
O yetmezse ö¤renciyi
de¤erlendirmeye gönderiyor ve tan›
alma durumunda hizmet götürme
zorunlulu¤u olufluyor ki bu ilgili bir
dizi meslek insan›n›n varl›¤›n›
öngörüyor. Örne¤in, özel e¤itim
ö¤retmeni, sosyal hizmet uzman›,
fizik terapisti, ifl terapisti gibi.
Bu hizmeti alan veliler/aileler,
ö¤renciler, bireyler nelere
dikkat etmeli?
Hizmetin ö¤renciyi gelifltirici
olmas›na dikkat etmek gerekir
derim. Hizmetlerin ö¤rencinin ruh
sa¤l›¤›n›n yerinde oldu¤unun iki
önemli göstergesi olan okul baflar›s›
ve sosyal iliflkilerine olumlu
yans›malar› var m›, yok mu ona
bakmak laz›m.
Okullar›m›zda dan›flmanlar ya bire
bir görüflme ya da koordinasyon
gibi iki uç hizmete afl›r› odaklanmaya e¤ilimli. Oysa bireysel
görüflme az say›da ö¤renciye hizmet
tafl›yabilir, dolay›s›yla gerçekten
di¤er hizmetler ifle yaramad›¤› ya
da uygun olmad›¤›nda
kullan›lmal›d›r. Koordinasyon ise
do¤rudan bir hizmet olmad›¤› ve
dan›flman›n bire bir katk›s›n›
yans›tamad›¤› ve de k›sa sürede
sonuç vermedi¤i için etkinli¤i
k›s›tl›d›r.
Bizde grup rehberli¤i mutlaka daha
etkili hale getirilmeli, bu da
rehberlik saati uygulamalar›n›n
etkin ve etkili k›l›nmas› anlam›na
gelir. Küçük grup dan›flmanl›¤›
hemen hiç yap›lm›yor, oysa hele
önleyici düzeyde mutlaka yap›lmas›
laz›m. Akran deste¤i çal›flmalar› ise
yeni yeni bafll›yor ve parlay›p
sönüyor, oysa gelenek haline
dönüflmeli. Ö¤retmenler ve velilerle
konsültasyon da c›l›z, daha fazla
a¤›rl›k kazanmal›.
Okul terapi yeri de¤ildir ama okul
dan›flmanl›¤›n›n terapötik etkisi
olmas› beklenir. Bu etki do¤rudan
çal›fl›lan (kriz ya da sorun nedeniyle
servise gönderilen ya da gelen)
ö¤rencilerle k›s›tl› kal›yor, oysa
dan›flmanlar›n okul atmosferini
daha olumluya dönüfltürmeye
katk›lar› bulunmal›. Dan›flmanlar›n
baflvurusu ya da "sorunu"
olmayabilen tüm ö¤renci ve veliler
için daha s›cak ve kucaklay›c› hale
dönüfltüren sistem de¤iflikliklerine
katk›da bulunabilecek konumlarda
olmalar› laz›m. Böylece daha
kalabal›k gruplar›n yaflam
niteli¤inin yükselmesine katk›da
bulunabilirler. Yani okulda
dan›flmanl›k kültürünün
yayg›nlaflmas› laz›m.
Bu da yetkinlik, yarar, gizlilik ve
sorumluluk gibi etik ilkelere dayal›
olarak yükselebilir. Bu çerçeve
içinde yap›lmayan hizmetler yarar
yerine zarar getirebilir.
Bizde moda, gösterifl çok önde.
Dostlar al›flveriflte görsün misali bir
fleyler yap›yor gibi görünmek
istiyoruz. Reklam›n, görüntünün
alt› bofl ç›k›yor. Bu özellikle özel
okullar için geçerli. Devlet
okullar›nda ise genel bir
vurdumduymazl›k var, zaten
say›lar› az olan dan›flmanlar da
umutsuzlu¤a kap›l›p genel okul
kültürü içinde bo¤ulup gidiyorlar.
Nitelikli hizmet her ortamda ancak
uzun süreli çaba ve yat›r›mla
sa¤lanabilir.
Hizmetlerin amaçlar›n›n
gerçekleflmesi ancak okul
dan›flmanl›¤›nda yap›lanlar›n
okulun di¤er ortamlar›nda ve evde
desteklenmesiyle mümkündür.
Ortak ve birlikte çal›flman›n, okul
içi personel ve okul-ev iletifliminin
aç›k olmas›n›n dayana¤› budur.
‹letiflimin etkileflime dönüflmesinin
yollar› aç›k tutulmal›d›r.
Yani yaln›zca sorun oldu¤unda
de¤il, her zaman ortak
çal›fl›lmal›d›r. Gösterilmesi gereken
tutum da personelin birbirini, ev ve
okulun birbirini suçlamas› de¤il,
pekifltirip tamamlamas›d›r.
Doç. Dr. Deniz Albayrak Kaymak
Bo¤aziçi Üniversitesi
Ö¤retim Üyesi
k›flwinter2008 27
Bizde ise okul dan›flman› ABD’deki
di¤er yard›m mesleklerinin ifllerini
de yapma durumunda. Kimi zaman
ö¤retmen, kimi zaman test veren
psikolog, kimi zaman sosyal yard›m
sa¤layan görevli, kimi zamansa
dan›flman oluyor. Roller iç içe
geçiyor, neredeyse s›n›r yok. Ruh
sa¤l›¤› hizmetlerinin acilinden
geliflimseline her düzeyiyle karfl›
karfl›ya. Ö¤rencinin özel bir yard›m
alma olana¤› yoksa baflvuru
yapaca¤› rehberlik araflt›rma
merkezleri ve hastaneler d›fl›nda
seçene¤i olmuyor. Bu kamu
kurulufllar› k›s›tl› olanaklarla
çal›flt›¤›ndan ne denli etkili
olabiliyorlar tart›flma konusu.
Aile e¤itimli, bilinçli ve olanakl›ysa
çocu¤unu hizmetlere tafl›yor ya da
hizmetleri ona getirtiyor. Ama
ailelerimizin kaç› bu durumda ki?
Ayr›ca tafl›mal› destek ne denli
verimli olabilir? Önemli olan
ö¤renciye bulundu¤u do¤al
ortamlarda destek olabilmek. Bizde
kaynaflt›rma programlar›yla özel
e¤itim grubu için bir ad›m at›ld›
ama sistemsel deste¤e bütün
ö¤rencilerin gereksinimi var.
‹yi e¤itimin hedefi, ö¤rencileri
“birey” olarak kabul etmektir.
yüzyüze face to face
Ça¤an fianad
voice
Koç Holding fieref Baflkan› Rahmi
Koç ile deneyimlerini paylaflt›k.
Bir süredir, y›llard›r süren yo¤un
çal›flma temponuzu yavafllatt›n›z
ve hayallerinizi gerçeklefltirmeye,
geldi¤iniz noktan›n sa¤lad›¤›
imkanlarla zevklerinize,
hobilerinize vakit ay›rmaya
bafllad›n›z. Bunu her ifl adam›
baflaram›yor. Siz nas›l
baflarabildiniz? Tam da yaflamdan
keyif al›nacak y›llar› do¤ru
zamanda yakalay›p, hayallerinizi
gerçeklefltirebildiniz…
Bu karar› vermenizde
ne etkili oldu?
‹nsanlar›n hele hele çok çal›flan
insanlar›n mutlaka bir hobisi
olmas› laz›m. Bu hobi gerek ifl
hayat›nda hafta sonlar›, tatil ya da
bofl vakitlerde sürdürülebilir;
gerekse emeklilikte bir meflgüle
olarak ele al›n›r.
voice
Benim de çocuklu¤umdan beri
arzu etti¤im fakat ifl hayat›m›z›n
temposundan yapamad›¤›m ve
gönlümde uzun seneler yatan baz›
projelerim vard›. ‹flte bunlar›,
emekli olduktan sonra teker teker
yerine getirdim ve getirmeye de
devam ediyorum.
Koç Toplulu¤u Türkiye’nin en
kurumsal flirketidir diyebilirim.
Hiçbir zaman bir kiflinin varl›¤›
veya yoklu¤u ile yolundan büyük
ölçüde sapmaz. Gayet iyi seçilmifl
ve kendi içinden yetifltirilen
profesyoneller bu gemiyi
götürdüler, götürüyorlar ve
götürmeye devam edecekler.
Ne var ki iyi atamalar yap›ls›n.
fiansl›y›m ki bu kadar sene hayal
etti¤im arzumu yerine getirdim.
Dahas› da var. Onlar üzerinde
çal›fl›yorum. Siz gençlere
tavsiyem, mutlaka bir hobiniz
olsun, spor olabilir, koleksiyonculuk olabilir, seyahat olabilir,
okuma olabilir…..
Dünya turu yaflama bak›fl›n›z›
nas›l etkiledi?
Yapt›¤›m dünya turu en çok
memleketimize bak›fl aç›m›
etkiledi. Pek çok ülke, pek çok
yer gördük, çok insan tan›d›k.
Çeflitli kültürleri gördük, çeflitli
mutfaklar› tatt›k. Ama gördük ki,
memleketimizin yeri bambaflka.
‹nsan›m›z›n da öyle. Bize has
önemli meziyetlerimiz var.
Do¤al güzelliklerimiz, insan›m›z,
tarihimiz her yerden farkl› ve
özel. K›sacas› dünyay› gördük
ama iyi ki Türkiye’de yafl›yoruz
diye döndük. Dünyaya
kesinlikle kendimizi daha iyi
anlatmak zorunday›z, zira bizi
do¤ru dürüst tan›m›yorlar.
Bu yönümüzü kesinlikle
gelifltirmeliyiz.
Bir de, denizde bu kadar uzun bir
yolculuk yaparken, ekip çal›flmas›
ve dayan›flman›n önemini bir kez
daha anl›yorsunuz. Dar bir alan›
paylafl›yorsunuz, herkesin
harfiyen yerine getirmesi gereken
önemli yükümlülükleri var.
Neticede insan faktörü çok
mühim. Dolay›s› ile benim
yaflama bak›fl›mda önemli bir yeri
oldu. Denizde, bilhassa insan ve
ekip çal›flmas›n›n önemi çok
büyük.
Gelece¤e yönelik baflka
hayalleriniz var m›?
Bundan sonra bizi sizle ilgili
hangi sürprizler bekliyor?
Öncelikle flunu belirteyim, Koç
Toplulu¤u olarak uzun vadeli ve
önemli projelerimiz, ülkemiz için
hayallerimiz var. Hayaller elbette
insanlar yaflad›¤› müddetçe
bitmez. Sosyal sorumluluk
projelerimiz ve müzelerimiz ile
ilgili daha pek çok fley yapmak ve
onlar› gelifltirmek istiyorum.
Mesela, Ankara’da dünya kültür
miras›n›n en de¤erli
parçalar›ndan biri olan Çukur
Han’› onar›yoruz. Onun bitimini
heyecan ile bekliyorum. Birkaç
y›l sonra yeniden denizlere
aç›lmak ile ilgili birkaç projem
var. Sizlere de flunu söylemek
isterim ki; “hayal etmek
baflarman›n yar›s›d›r” . Mutlaka
hayalini kurdu¤unuz bir fley
olsun ve onun peflinden gidin.
Normal olarak projelerimiz
tamamlanmadan, onlardan flu ya
da bu flekilde bahsetmek adetimiz
de¤ildir.
Ankara’daki Çukurhan’› misal
olarak gösterebilirim. 2009’da
restorasyonu bitecek olan
k›flwinter2008 29
“Mutlaka bir hobiniz olsun.”
befl parma¤› ile gösterilirdi.
Bunlar ‹ngilizce, Almanca,
Frans›zca bir miktar da ‹talyanca
ö¤reten okullard›. Babam›z, o
zamanlar ki harp devresiydi, en
iyi okullar› seçti.
Okulda ah›m flah›m bir ö¤renci
de¤ildim. Bütün aktivitelere
kat›l›rd›m. Spor olsun, sahne
olsun, müzik olsun, resim olsun,
hiçbir sosyal faaliyeti ihmal
etmezdim. Derste ise bütün
dikkatimle ö¤retmeni dinler, çok
iyi not tutard›m.
Ödül ve cezayla ilgili
görüfllerinizi alabilir miyiz?
Ceza ve ödül, havuç ve de¤neye
benzer. (Amerikal›lar›n dedi¤i
gibi, carrot ve stick)
Nas›l ki her zaman tatil
yaparsan›z tatilin manas› kalmaz.
Ayn› mant›kla hiç tatil yapmadan
çal›flman›n da bir faydas› olmaz.
Çukurhan’› ve bitifli¤indeki
Çengelhan’› mutlaka görmenizi
tavsiye ederim.
‹lk e¤itim ailede bafllar.
Siz üç erkek çocuk babas›
olarak, o¤ullar›n›z› e¤itirken
özellikle nelere dikkat ettiniz?
Onlara okul yaflam›nda yard›mc›
olur muydunuz?
Anne ve baban›n çocuklar›na
yapacaklar› en büyük yat›r›m, iyi
bir e¤itim görmelerini
sa¤lamakt›r. Bunu, ne pahas›na
olursa olsun temin etmektir.
Çocuklar›n tam yo¤urulaca¤›
zaman bu e¤itim verilmez ise
sonradan ya imkans›z ya da çok
zor olur.
voice
Benim üç o¤lumun e¤itimleri ile
babam›z rahmetli Vehbi Koç
dahil bütün halalar› çok yak›ndan
ilgilendiler. Hepsi de ayr› ayr›
maddi ve manevi katk›da
bulundular. Zaten e¤itim, Vehbi
Koç’un çok inand›¤›, büyük
yat›r›m yapt›¤›, yak›ndan takip
etti¤i bir konuydu. Yaln›z bizim
çocuklar için de¤il, memleket
sath›nda böyleydi.
Çocuk e¤itirken, yetifltirirken
›srarc› olmayacaks›n, z›t
gitmeyeceksin, bir aç›k kap›
b›rakarak yol göstereceksin, her
zaman telkinde bulunacaks›n.
Do¤ru karar vermelerinin ne
kadar önemli oldu¤unu
ö¤reterek, son karar› kendilerine
b›rakacaks›n. Bu felsefe küçükten
büyü¤e do¤ru daha da
geniflleyecektir.
Siz nas›l bir ö¤renciydiniz?
Disiplinli, sorumluluk sahibi?
Size aileniz okul yaflam›n›zda
nas›l destek olurdu?
Bizim zaman›m›zda yabanc› dil
e¤itimi veren iyi okullar, bir elin
Gençlere gerek e¤itim hayatlar›,
gerekse ifl yaflamlar› ile ilgili
alt›n ö¤ütleriniz neler?..
Gençlere ö¤ütlerim flunlar olacak;
Hayatta prensiplerinizden taviz
vermeyin.
Ne pahas›na olursa olsun öz ve
aç›k sözlü olun.
Tenkit yapmaktan korkmay›n,
tenkit edilince de ezilmeyin,
bundan yararlanmas›n› bilin.
Hiçbir insan kusursuz de¤ildir,
olumlu taraflar› ile
de¤erlendirilmelidir.
Hata yapmaktan korkmay›n.
Yapt›¤›n›z hatalar moralinizi
bozmas›n. Tersine bu, size kuvvet
versin, h›rs versin ve sizi teflvik
etsin.
Karfl›n›zdakinin en az sizin kadar
ak›ll› olabilece¤ini akl›n›zdan
ç›karmay›n.
Sab›rl› ve temkinli olun, acelecilik
zarar verebilir.
Örf ve adetlerimize sad›k olun.
Hangi ülkeye giderseniz gidin
memleketi ve ailenizi unutmay›n.
Baflar›l› bir ifladam›/iflkad›n›nda
olmazsa olmaz özellikler sizce
nelerdir?
Yukar›da söylediklerim yan›nda
hayatta, acil ile önemliyi ay›rt
edebilmek laz›md›r.
‹nsan›n kendisiyle bar›fl›k olmas›
gerekir. ‹nsanlar ile iyi diyalog
kurman›z, mutlak ve mutlak mali
durumunuzu disipline etmeniz
flartt›r. Bunlar›n d›fl›nda da
tercihan sevdi¤iniz ifli yapman›z,
yapt›¤›n›z ifli de sevmeniz gerekir.
Konfüçyüs der ki; “Sevdi¤i ifli
yapan insanlar, bir gün bile
çal›flm›fl olmazlar.”
Son y›llarda aç›lan özel okullar›n
say›s›nda ciddi bir art›fl
görülüyor. Siz olsan›z
çocu¤unuzu özel okula
verirken hangi kriterlere dikkat
ederdiniz? VKV Koç Özel
‹lkö¤retim Okulu’nu niye
seçerdiniz?
Okul, ham bir elmas› al›p, onu
iflleyip p›rlanta yapmaya benzer.
Nas›l ki dikkatlice kesilmifl bir
p›rlantan›n de¤eri çok fazla ise,
iyi e¤itilmifl bir ö¤rencinin de¤eri
de o kadar büyüktür.
Bunu nas›l ölçersiniz; ilkö¤retimden
sonra girece¤i lise ve üniversitede
gösterece¤i baflar›yla ölçülür.
Okullarda ezberden ziyade zihin
çal›flt›racak, hangi bilgiyi nereden
bulaca¤›n› ö¤retecek, sistematik
çal›flma tekni¤ini gösterecek bir
yetifltirme tarz› çok önemlidir.
Bunun yan›nda da e¤itimin
günlük hayat›m›za uyum
sa¤lamas›n› gözden kaç›rmamak
gerekir.
Bir e¤itim kurumundaki ö¤retim
üyelerinin kalitesi, yetiflecek
ö¤renciler ile do¤rudan ilgilidir.
Bu felsefeden hareket ederek,
VKV Koç Özel ‹lkö¤retim okulu
olarak, Türkiye’nin en iyisini
yapmaya çal›fl›yoruz.
Eksikliklerimiz olabilir ama her
y›l bunlar› azaltmak için yat›r›m
yap›yoruz.
‹yi e¤itimin bir numaral› hedefi,
ö¤rencileri birer “birey” olarak
kabul etmesidir.
k›flwinter2008 31
Karar vermekten çekinmeyin.
En kötü karar dahi,
karars›zl›ktan daha iyidir.
Ne ifl yaparsan›z yap›n, ama
mutlaka severek ve en iyisini
yapmaya çal›fl›n.
Yapt›¤›n›z ifl ile iftihar edin.
‹flinizi sevmek baflar›n›z›n önemli
bir parças›d›r.
Sa¤l›¤›n›za dikkat edin, sa¤l›k
demokrasi gibidir. Elden
gitmeyince k›ymeti takdir
edilemez. ‹nsan vücudu da
makine gibidir. Genç yaflta hor
kullan›l›rsa ileriki yafllarda
sorunlardan kurtulamazs›n›z.
Her türlü ortamda çal›flmay›,
psikolojik olarak kendinize kabul
ettirin.
Kötüyü görmeyen, iyiyi takdir
edemez.
Bulundu¤unuz topluma,
ülkenize ve insanl›¤a karfl›
sorumluluklar›n›z› unutmay›n.
S›radan biri olmay›n, fark yaratan
bir insan olmaya çal›fl›n.
‹çinde yaflad›¤›n›z çevreye sayg›l›
olun. Baflkalar›n›n da sayg›l›
olmas›n› sa¤lay›n ki torunlar›n›za
yaflanabilir bir dünya
b›rakabilesiniz.
Baflkalar›n›n tecrübelerinden
yararlan›n. Amerika’y› ikinci kez
keflfetmek yerine, var olan
deneyimlerden yararlan›p yeni
ufuklara aç›l›n.
Dünyadaki geliflmeleri yak›ndan
izleyin. Art›k herkes dünya
vatandafl› olma yolunda. Baflar›l›
olmak için küresel geliflmeleri
izlemeniz ve o ölçekte yarat›c›
olman›z gerek.
“Mutlu olmak için o kadar
neden var ki…”
kültür sanat arts & culture
voice
“Bir Türk, Bir ‹ngiliz ve 3 Kuruflluk
Dünya”n›n yazar› Koç Özel Lisesi ’92
mezunu Alim Ergino¤lu ile yaflam
üzerine “anlaml›” bir söylefli…
voice
Bir Türk, Bir ‹ngiliz ve 3 Kuruflluk
Dünya adl› bir kitap yazd›n›z.
Neden yazma ihtiyac› hissettiniz?
Ne anlat›yorsunuz kitab›n›zda?
Öncelikle flunu flöylemeliyim ki,
iyi ya da kötü, insan
yaflad›klar›n›, tecrübelerini
paylaflabildi¤i zaman hayat anlam
kazan›yor. Yazmamdaki ilk itici
güç buydu. Her zaman sözle
duygular›n›z› iyi ifade edemiyorsunuz. Hep bir eksiklik kal›yor
sanki. ‹flte o eksikli¤i yaz›
dolduruyor. Ben yazd›kça
kendimi iyi hissettim. Kitapta
hayalleri, umutlar›, umutsuzluklar›, batan günefli, hayat dolu
sabahlar› ve ölüm kokan geceleri,
korkular›m›z›,
bahanelerimizi,
büyüttü¤ümüz
küçük dertlerimizi
anlat›yorum.
Piyangodan büyük
ikramiye ç›k›nca
hepimizin delicesine yapmak istedi¤i fleyin, piyangodan para
ç›kmadan nas›l yap›labilece¤ini
anlat›yorum!
Genç yaflta, hiç hesapta yokken
kanser ile mücadele ettiniz,
hayat› flimdi öncesi ve sonras›
diye ay›r›yor musunuz? Daha
do¤rusu hastal›ktan önce
hayat›n›z nas›ld›?
‹nsan bu tür hastal›klar›n seksenli
yafllarda kendisini bulaca¤›na
inan›yor. Dedi¤iniz gibi benim
hesaplar›mda bu yoktu. Eee
hayat bu; hesaplar de¤ifliyor,
çareniz yok. Rilke’nin sözü
buraya çok güzel oturuyor
asl›nda: “Bizden beklenen yegane
cesaret asl›nda flu: Bir gün karfl›
karfl›ya kalabilece¤imiz en garip,
en tekil, en esrarengiz fley için
gereken yüreklilik.”
Kanser öncesinde, sosyoekonomik hayat›n üzerimize
biçti¤i e¤reti giysiyi inanarak
tafl›d›m. Toplumun bekledi¤i
flablona uygun olmaya özen gösterdim. ‹yi e¤itim ald›ktan sonra,
iyi flirketlerde çal›fl›p ileride genel
müdür olaca¤›m safsatas›na
inand›m. Kariyer, sahip
oldu¤umuz pozisyonlar; kötü
anlamda söylemiyorum bunu,
yanl›fl anlafl›lmas›n. Esas mesele
bunlara verdi¤imiz de¤erin katsay›s›… Hayat›n “para, pul, yat,
kat, kariyer” formülasyonundan
ibaret olmad›¤›n› ancak kansere
yakalan›nca idrak ettim.
Peki, insan kanser oldu¤unu ilk
duydu¤unda ne hissediyor?
Kabullenmesi güç bir durum.
Büyük bir travma. Bir
saniyeli¤ine düflünün, karfl›n›za
biri oturmufl ve düpedüz
kansersiniz diyor.
Ne hissederdiniz?
‹lk günler öylece oturup bofl bofl
duvarlara bak›yorsunuz;
kulaklar›n›z u¤ulduyor, idrak
edemiyorsunuz, s›f›rlan›yorsunuz,
bitiyorsunuz. Sonra herfley gibi
al›fl›l›yor. ‹nsan temelde zay›f gibi
gözükse de güçlü bir yarat›k.
Adaptasyonu kuvvetli.
Mücadele mekanizmas› devreye
giriyor. Hani bu bir zamanlar›n
efsane GalatasarayNeuchatel
maç› gibi; deplasmanda
3 yemiflsiniz, turu geçmek için
kendi sahan›zda 5 atman›z
laz›m.
Yaflama sanat›
yöneticilerle karfl›laflt›m. Yani
insano¤lunun tarih boyunca en
büyük güdüleri olan keflfetmek,
gezmek, görmek nas›l olur da
b›kk›nl›k ile özdefllefltirebilir?
O zaman dünya tarihinin en
b›kk›n adam› Kristof Kolomb'du,
Rahmi Koç da Nazenin’e atlad›
dünyay› turlad›, o da b›km›fl
demek ki! Bu tur ç›kar›mlara
gülmemek elde de¤il.
Ve bir gün, her fleyi b›rakmaya
yani hayat›n›z› de¤ifltirmeye karar
verdiniz...
‹nsan görünmez bir kalkan›n
ço¤u zaman kendisini
korudu¤una inan›yor. Yani,
hastal›klar, kazalar, trajediler size
hiç u¤ramazm›fl gibi geliyor.
Bir gün bafl›n›za geldi¤inde ise
öncelikleriniz bir anda de¤ifliyor.
Hayat›n›z da... Engellenemez bir
de¤iflim rüzgar› ile yeni ufuklara
yelken aç›yorsunuz. Sizin “b›rakmak” olarak adland›rd›¤›n›z
olguya, ben içsel yolculuk demeyi
tercih ediyorum.
Nas›l ald›n›z bu karar›? B›çak
kemi¤e dayan›nca m›?
‹çsel yolculuk bafllad›ktan sonra
durdurulmas› güç duygular sizi
g›d›klamaya bafll›yor. Genelde
lafta kalan “hayat› yakalamak”
söylemi ilk defa uygulamaya
geçiyor. Tabii eski al›flkanl›klardan s›yr›lmak vakit al›yor.
Can›n›z yand›kça, bu de¤iflim
flekilleniyor.
Bu fikir kimden ç›kt›? Eflinizin
rolü ne bu kararda?
Bu seyahat ikimizin ortak hayaliydi. Eflimin rolü burada hiç
kuflkusuz çok büyük. Birçok
kad›n›n arzulad›¤› bol flatafatl› bir
hayat yerine, hayallerin gerçekleflti¤i, fedakarl›¤›n sevgiyi
yeflertti¤i bir hayat› tercih etti.
S›rt çantas›yla Asya'n›n tozlu
yollar›nda sefalet çekmek, her
kad›n›n harc› de¤il. Kuflkusuz,
eflimin farkl› bir kültürden gelmesi de bunda büyük bir etken.
Peki ya endifleler? Hayat›n›z›
idame ettirememekten
korkmad›n›z m›?
Aç›kças› bu karar› al›rken hiç
endiflelenmedik. Sa¤l›¤›n›z› yitirip
tekrar kazan›nca klasik endifleler
kalm›yor. Sa¤l›kl›yken inan›n
insan bir flekilde para kazan›yor.
Önce sa¤l›k!
Çevrenizden nas›l tepki
gördünüz?
Yak›n çevremizden çok büyük
destek gördük. Çektiklerimizi
bilmeyenler, benzer tecrübeleri
yaflamam›fl olanlar eminim bize
“deli” bile demifllerdir. Bu arada
seyahat sonras›nda gitti¤im ifl
görüflmelerinde “194 günlük
Güneydo¤u Asya ekspedisyonunu” ve yazd›¤›m kitab›,
b›kk›nl›¤›n d›fla vurumu olarak
yorumlayan üst düzey
Peki gitmek nas›l bir his? Ve
insan kalanlara nas›l bak›yor?
‹yi bir amaç için gitti¤imizden,
bizim için çok keyifli bir
duyguydu. Gitmeyi çok isteyip de
yapamayanlar›n geride kald›¤›n›
bilmek üzücü olan. Bir süre için
varolan hayat düzeninden
uzaklaflmak her fleyi, hatta
kendinizi sorgulaman›z için size
f›rsat veriyor. Kendinizi de
keflfediyorsunuz. Dünyada bizim
bildiklerimizden farkl› hayat
düzenleri de olabildi¤ini,
yarat›labilece¤ini fark
ediyorsunuz.
‹nsan hayat de¤ifltirdikten sonra
piflmanl›k hissediyor mu?
Geriye dönüp bakt›¤›mda en ufak
bir piflmanl›k duymuyorum.
Ancak flunu söylemeliyim ki,
k›flwinter2008 33
Mücadeleniz boyunca, ölüm
ihtimali hiç akl›n›za geldi mi?
Tüm canl›lar›n kaç›n›lmaz sonu
ölüm… Ölece¤iz diye bafllarsak o
zaman yaflayamay›z öyle de¤il
mi? Ben de her canl› gibi tabii ki
ölümü düflündüm. Sadece kanser
meselesine ba¤l› olarak de¤il,
genç yaflta kaybetti¤im
arkadafllar›m›n cenazelerinde,
izledi¤im savafl görüntüleri
sonras›nda, yaflanan do¤al afetleri
görünce… Kanser maalesef,
ölümle öyle özdefllefltirilmifl ki,
ister istemez hem siz hem de
toplum o saçma “etiketi” aln›n›za
yap›flt›r›yor: “Kanserli.” Mesela,
yüksek tansiyon sorunu olanlar›n
bu psikoloji ile yüz yüze geldiklerini zannetmiyorum. Oysa,
yüksek tansiyondan ölme
olas›l›¤›, kanserden ölme
olas›l›¤›ndan daha az de¤il.
‹fli gücü b›rak›p seyahate ç›kacak
kadar zengin misiniz?
Biz bu karar› al›rken aya¤›m›z›
yorgan›m›za göre uzatt›k.
Günde iki kifli 31 USD harcama
ortalamas› ile gezdik. Çevirirsek,
bu para adam bafl› 19 YTL'ye
denk gelir. Günde 19 YTL
harcayan zengin s›n›f›na girer mi
bilemiyorum, ama cebine günlük
19 YTL'yi koyan herkes de böyle
bir geziye ç›kamaz. Biz birikimimizi bu hayalimize kanalize ettik.
Hayat sadece gezmekle geçmez.
Zaten ekonomik olarak gücünüz
de buna yetmez. Hem bir sürü
sorumlulu¤unuz var. Önünde
sonunda iflimize gücümüze biz de
döndük, ama hayata bak›fl›m›z
tümden de¤iflti. Hem emekli
olmadan hayatta arzu etti¤im bir
fleyi, sevdi¤im kad›nla
gerçeklefltirmifl oldum. Bundan
daha büyük bir mutluluk
olabilir mi?
en önemlisi addedip, bunun
arkas›na rahatl›kla s›¤›n›p birçok
fleyden kaçabilirdim. Ancak
kanseri bir bahane de¤il de, hep
iyi bir f›rsat olarak gördüm.
Umar›m, kitab›m insanlar›n kötü
tecrübelerinin iyiye
çevrilebilece¤ini gösteren bir ›fl›k
olur. Hem de ayn› tecrübeleri
bizzat kendisi, aile ferdi ya da
arkadafl› yaflam›fl olanlara yaln›z
olmad›klar›n› hissettirir.
hayat›n› de¤ifltirmek isteyenlerin
benim yapt›¤›m›n ayn›s›n›
yapmas› gerekir diye bir iddiam
yok. Hayat basit ayr›nt›larda
sakl›. Küçük bir hobi bile
hayat›n›z› de¤ifltirmeye yetebilir.
Ne kadar de¤ifltiniz? Daha m›
hafifsiniz art›k?
Daha mutluyum bir kere.
Eskiden mutsuzluklar›m çoktu.
Basit meseleleri büyütmek
konusunda epey baflar›l›yd›m.
Mutsuz olmak için çok sebebim
vard›, flimdi ise mutlu olmak
için... Art›k daha rahatl›kla “aman
boflver” diyebiliyorum. Daha
umursar oldum, ama gerçekten
umursanmas› gereken meseleleri.
Bu dört y›ll›k süreçten ç›kan en
önemli ders nedir?
Sa¤l›kl›yken fark etmiyoruz, ama
hayattaki en önemli konu sa¤l›k.
‹nsan ancak bunu kaybedip
tekrar kazan›nca anl›yor.
Bu, hayattaki derslerden en
önemlisi bence. Hayalleri
kovalamak için çaba sarf etmek
sizi hayata ba¤l›yor. Paylaflman›n
gücünün büyüklü¤ünü yaflayarak
ö¤reniyorsunuz. Üretmek de ayr›
bir ilaç. Hayat ne yaz›k ki çok
adil de¤il. Ama küçük tatlardan
zevk alabilmek tahmininizden
daha fazla sizi hayata ba¤l›yor.
Size bahfledilen yaflam›,
bedeninizi, akl›n›z› hor
kullanmamak o kadar önemli ki.
voice
Hayat›n›za kanserin girmifl olmas›
nas›l bir fley? Hayat›n›z›n bir
parças›? Düflman?
Kanseri hayattaki bahanelerimin
Kitab›n›z Bir Türk Bir ‹ngiliz ve
Üç Kuruflluk Dünya, MB Yay›nevi
tarafindan yay›nland› ve flimdi
kitapç›larda… Bize bir de kitab›n
oluflum hikayesini anlat›r m›s›n›z?
Yo¤un bir ifl yaflant›s›ndan kopup
kendimi yollara at›nca, bunun bir
de ürünü olmal› diye düflünmeye
bafllad›m. O zaman kitap mitap
ortada yok. Elimde kalem, defter
her gitti¤im yerde notlar tutmaya,
gözlemlerimi, duygular›m› ka¤›da
aktarmaya bafllad›m. Sadece yaz›
da de¤il, tren biletleri, broflür vs.
ne varsa defter yapraklar› aras›na
s›k›flt›rd›m. Türkiye’ye
döndü¤ümde elimde hat›r› say›l›r
bir yaz› malzemesi vard›. O
dönemde Aktüel dergisinde ç›kan
bir röportaj›mda kitap projemden
bahsettim. K›sa bir süre sonra bir
yay›nevi benimle irtibat kurdu ve
kitab› yay›nlamak istediklerini
söyledi. Ortada kitap yok o
zaman. Toplad›m p›l›m› p›rt›m›
Datça’ya indim ve befl ay her gün
denize karfl› bafllad›m yazmaya.
Befl ay›n sonunda kitap flekillendi,
üzerine iki ay daha çal›flt›m ve
yedi ayda kitap ortaya ç›kt›.
Kitab›n ilk bask›s› 2005’de
yay›nland› ve k›sa sürede tükendi.
O dönemki yay›nc›m ile baz›
pürüzler yaflad›m, kitap bir sürü
yanl›fl ve eksikle yay›nland›.
Yeni geniflletilmis bask›y› MB
Yay›nevi ile ç›kard›k. Editör
Mürflit Balabanl›lar gerçekten bir
üstat, çok keyifli cal›flt›k. Sadece
benim kitab›m için de¤il
yay›nevinin di¤er kitaplar› için de
mutlaka www.mbyayinevi.com
adresine bakman›z› öneririm.
Gezi, tarih ve kültüre merakl›
olanlar için enfes kitaplar mevcut.
Suna K›raç Baflar›
Öyküleri Yar›flmam›z
‹çin “Start” Ald›k
Baflar›, herkesin ulaflmay› arzulad›¤›
ama kimi zaman tan›mlamakta zorluk
çekti¤i bir kavram. Baflar›l› insan
deyince hep devasa ifllerin alt›ndan
kalkm›fl, flöhret olmufl kiflileri akl›m›za
getiririz de “kahramanlar”›m›z›n sahip
oldu¤u imkanlar›, onlara verilen f›rsatlar› ve flanslar›n› göz önüne almay›z.
“Baflar›”da mutlaka bir mucize, bir
ola¤anüstülük veya yayg›nl›k ve ün
aramam›z da bundand›r. Sahip oldu¤u
küçücük imkanlarla, kendi
oluflturdu¤u f›rsatlarla, baflarmak
zorunda oldu¤u için baflaran belki de
gerçek kahramanlar gözümüzden
kaçar veya çok yak›n›m›zda olduklar›
için onlar› ve baflar›lar›n› ço¤u zaman
fark etmeyiz. Farkl› alg›lanan ve
zamanla de¤iflen baflar› kavram›
hakk›nda ö¤rencilerimizi
düflündürmek, etraf›m›zda h›zla
yaflanan de¤iflme ve geliflme içinde fark
edemedi¤imiz baflar› öykülerini bulup
ç›karmak ve paylaflmak, ideallerimize
ulaflma yolunda karfl›m›za ç›kan
engelleri aflmak için cesaret kazanmak
ve kazand›rmak... Tüm bu amaçlar›
gözeterek bir öykü yar›flmas›
düzenliyoruz. ‹stiyoruz ki ö¤rencilerimiz baflar›n›n çok boyutlu oldu¤unu,
sadece maddeye ve statüye ba¤l›
olmad›¤›n›, her insan›n baflar›l› olmak
için yeterli imkana ve f›rsata sahip
oldu¤unu fark edebilsinler. Bir aile
büyü¤ünün ya da ders kitaplar›ndan
tan›d›klar› bir bilim insan›n›n baflar›ya
giden yolda ne kadar çaba sarf etti¤ini
görebilsinler. Gerekli emek
harcanmadan gelen günübirlik
baflar›lar›n geçicili¤ini ve faydas›zl›¤›n›
anlas›nlar. Kendi ideallerini ve
ellerindeki f›rsatlar› de¤erlendirsinler.
Sonra da kalemi ellerine alarak tüm
bu düflüncelerini ve duyumsamalar›n›
edebiyat lezzeti de katarak öykü
niteli¤inde ka¤›da döksünler ve
yar›flmam›za kat›ls›nlar.
Bu yar›flmaya Suna K›raç ismini
vermemizdeki en büyük etken
“Ömrümden Uzun ‹deallerim Var”
sözündeki baflar›n›n süreklili¤ini
vurgulayan ve baflar›ya teflvik eden
anlam. Özünde bu anlam› bar›nd›ran,
birbirinden güzel birçok öykünün
yar›flmam›za gönderilece¤ini umuyor
ve onlar›n aras›nda bir seçim
yapman›n çok zor olaca¤›n› biliyoruz.
Emre Erkorkmaz, Sibel Kunter,
Hatice Onaran, Dilek Ça¤layan
Ö¤rencilerimizin etkinlikleri ve yetenekleri ile gurur duyuyoruz…
Live@Koç hayata geçirildi
Böylece okuldaki tüm ö¤renciler aras›nda birlik ve
beraberlik sa¤lan›yor, Koç’lu olan her bireyin farkl›
konularda yetenekli olmalar›n›n anlafl›lmas› sonucundaysa ö¤rencilerin birbirlerine ayn› zamanda sayg› da
duymalar›n› sa¤l›yor. Live@Koç'a kat›lan her ö¤renciyi
kutluyorum, bu organizasyonun düzenlenmesinde
büyük katk›lar› olan Kubilay Yalç›n, Aylin Demirhan,
Seda Alpay'a ve yar›flma süresince jüride yer alan
herkese çok teflekkür ediyorum. Live@Koç'un her y›l
daha da güzel olaca¤›na da hiç flüphem yok. Okula
böyle bir gelenek kazand›rmaksa bemim için gerçekten
onur verici bir fley. Eme¤i geçen herkese tekrar
teflekkür ediyorum.”.
Upcoming Photography Exhibition!
This is an image from a series Body/Field by Lorraine Field that will be
shown at the Leica Photography Center in Istanbul March 13, 2008.
Lorraine Field, wife of English Department Head Roger Field, works as
Librarian Assistant of The Koç School. She has a BFA and an MA in
Art Ed from NSCAD. She has been a grant recipient of the Canada
Council, the Nova Scotia Art Council, the Banff Centre, and the Barbara
Spohr Award for Contemporary Photography. Her work has been shown
nationally and internationally and is in the following collections: the Art
Bank of Nova Scotia, the Canadian Department of Foreign Affairs and
International Trade, Halifax Harbour Commission, and Government
House, Halifax.
Okulumuz
ö¤rencilerinden
Ece Bozkurt (5B)
ayn› zamanda bir
konservatuar
ö¤rencisi. Kendisi,
geçti¤imiz Aral›k
ay›nda, ünlü
Rus besteci
Mussorgsky’nin
Kad›köy ve
Taksim ‹fl
Sanat’ta
sergilenen
"Bir Sergiden
Tablolar" adl›
eserinde rol ald›.
Çocuklar için
bestelenen bu
oyunlu klasik
müzik eserinde
görev alan
ö¤rencimizi
tebrik ederiz.
k›flwinter2008 35
16 Kas›m’da ilkö¤retim okulumuzda gerçeklefltirilen
Live@Koç büyük ilgi ve coflkuyla izlendi. Talent Show
ve Koçvizyon kar›fl›m› olan Live@Koç’da ö¤renciler
farkl› sanat dallar›ndaki yeteneklerini sergilediler.
Ö¤renci Birli¤i Baflkan› Erman fiener’in önerisi ile
“okul ruhunu” gelifltirmek amac›yla gerçeklefltirilen
Live@Koç projesi bu y›l ilk defa gerçeklefltirildi. Bu
projeyle ilgili olarak Dans Ö¤retmeni Seda Alpay,
“Ö¤renciler bu yar›flmaya 2 hafta gibi k›sa bir sürede
haz›rland›lar, ama seneye daha erken bafllayarak daha
fazla zaman ay›rabilecekler. Bu kadar k›sa zamanda
bile harika bir ifl ç›kartt›lar” dedi.
Ö¤renci Birli¤i Baflkan› Erman fiener de etkinlik ile
ilgili duygular›n› ve projenin amac›n› flöyle dile getirdi:
“Ö¤rencilerin kendi bafllar›na veya bir tak›m halinde
yaratt›klar› her çal›flman›n, okul ruhumuzu gelifltirdi¤i
fikrinden ortaya ç›kt› Live@Koç (koçCANLI). Birçok
sanat dal›nda ö¤rencilere özgürce yeteneklerini
sergileme flans› vermek, ö¤rencilere özgüven
kazand›rmas›n›n yan›nda ayn› zamanda onlar›n daha
güçlü arkadafll›k kurmalar›na, harcad›klar› zaman ve
emekleri karfl›l›¤›nda tüm okul ö¤rencileri ve ö¤retmenleri taraf›ndan kutlanman›n verdi¤i güzel duygular›
yaflamalar›nda yard›mc› oluyor. Okul ruhunun
oluflmas›n›n ilk basama¤› da budur zaten. Bunun yan›
s›ra, farkl› yafl gruplar›ndaki ö¤rencilerin birbirlerini
tan›malar›na, birbirlerini birer a¤abey-kardefl ya da
yafl›t bir arkadafl gibi görmelerine de katk› sa¤l›yor.
VKV Koç Özel ‹lkö¤retim
Okulu Cevherleri
Mücevher Yap›yor.
kahve sohbeti coffee talk
P›nar Çelikörslü, Nazan Erkmen
voice
voice
Okulumuz ö¤rencilerinden Hazal
Bulut’un anne ve babas› P›nar
Afflar Bulut ve Talat Bulut ile
ö¤rencilik y›llar›, sanat ve
okulumuz ile ilgili bir söylefli
gerçeklefltirdik.
VKV Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu
hakk›ndaki düflünceleriniz
nelerdir? Bir cümle ile
tan›mlayacak olsan›z VKV Koç
Özel ‹lkö¤retim Okulu’nu nas›l
tan›mlard›n›z?
P›nar Afflar Bulut & Talat Bulut:
Can›m›z Hazal›m›z henüz
bebekken VKV Koç Özel
‹lkö¤retim Okulu’nu düfllüyorduk. T›pk› flimdi Koç Üniversitesi’ni düflledi¤imiz gibi.
Okulumuzu tan›mlamaya gelince
-ki vizyon ve misyon itibar›yla
okul-veli olarak çok senkronizeyizönemli olsa da kimli¤iniz, de¤erli
olmal› kiflili¤iniz. ‹flte bu ''katma
de¤erde'' okulumuzun ciddi rolü
oldu¤unu düflünüyoruz.
VKV Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu
''cevherleri'' ''mücevher “ yapabilecek bir okul. Biz flimdi veli
olarak okulumuzla övünürken,
ileride okulumuzun da ''‹flte bizim
ö¤rencimiz, bizim mezunumuz''
diyerek Hazal’›m›zla övünece¤ini
düfllüyorum. Eee ‹onescu ne
demifl? ''Hayalsiz insan olmaz.''
Kurtulufl Savafl› sonras› “ç›lg›n”
olarak etiketlendirilen insanlar
bugün çevreci olarak
onurland›r›l›yor. Daha 1950’lerde
çevrecilik bilincine varm›fl olan
Manisa Tarzan’› bugünlerde
yaflasa sizce mesaj› ne olurdu?
Talat Bulut: Daha Green Peace
kavram› oluflmadan Manisa
Bu say› kahvemizi Bulut Ailesi ile içtik...
Talat Bulut
Esin Afflar
Türkiye’nin ilk diplomatik
pasaportlu sanatç›s› olan Esin Afflar, Ankara Devlet Konservatuar›
piyano bölümünü bitirdi. Maria Callas ve Leyla Gencer’in hocas› olan
Madam Hidalgo ve Madam Böhm’den flan dersleri ald›. Muhsin
Ertu¤rul’un genel müdür oldu¤u s›rada piyanist olarak girdi¤i devlet
tiyatrolar›nda onun önerisi ve s›nav› ile 12 y›l tiyatro
oyunculu¤u yapt›. Daha sonra Ruhi Su ile çal›flarak folk müzi¤e
yöneldi. Ça¤dafl folk müzi¤i yaparak bu ak›m› yeniden bafllatt›.
Sanatç› pek çok uluslararas› ödülün de sahibidir.
Kerim Afflar
Devlet Konservatuvar› Tiyatro Bölümü Mezunu olan Kerim Afflar,
1953 y›l›nda Devlet Tiyatrosu'na kat›ld›. ‹stanbul fiehir
Tiyatrolar›'nda ve Ankara Sanat Tiyatrosu’nda önemli roller üstlenen
sanatç›, 1980 y›l›nda Peter Stein yönetiminde Berlin Oyuncular› ile
Berlin Schaubühne Tiyatrosu'nda Türk Projesi olarak gerçeklefltirilen
“Giden Tez Geri Dönmez”, “Keflanl› Ali Destan›” ve “Kurban” oyunlar›nda oynad›. 1983 y›l›nda Devlet Tiyatrolar›’nda Orhan Veli'nin
fliirlerinden ve Sait Faik'in öykülerinden oluflturdu¤u “Yaflas›n
Edebiyat” adl› tek kiflilik gösteriyi sergiledi. 1988 y›l›nda Tiyatrom'da
“Bir Ceza Avukat›'n›n An›lar›” ve “Suçsuzlar ve Suçlular” adl› oyunlar› hem yönetti hem de oynad›. Çeflitli oyunlarda yönetmenli¤inin
yan› s›ra, dublaj çal›flmalar› da yapan Kerim Afflar, sinema filmlerinde
de rol ald›. Sanat yaflam›n›n her döneminde baflrollerin oyuncusu olan
Kerim Afflar, Ankara Uluslararas› Tiyatro Festivali'nde Onur Ödülü
ve 39. Antalya Alt›n Portakal Film Festivali'nde Y›ld›r›m Önal Özel
An› Ödülü'nü ald›. Sanatç›y› 2003 y›l›nda kaybettik.
Tarzan’› Ahmet Bedevi tüm
çevrecili¤i ve do¤a aflk›yla vard›.
Bugün yaflasayd›, küresel
›s›nman›n ciddiyetini, boyutlar›n›
anlatmaya ilkokul ö¤rencilerinden bafllard›, ki yeni
müfredata nihayet ders olarak
girece¤ini duydum.
Sanatç› bir anne ve baban›n k›z›
olarak dünün Hababam S›n›f›
filmleri ile bugünün yayg›nlaflan
okul dizileri aras›nda sizin
gözünüzle ne farklar var?
P›nar Afflar Bulut: ''Düne ait ne
varsa dünde kald› canca¤›z›m,
bugün yeni bir gün, yeni fleyler
söylemek laz›m.'' Mevlana y›l›nda
onunla cevaplad›k sorunuzu.
Düne ait okullardaki disiplin
kurallar›, ö¤renci-ö¤retmen
iliflkileri daha kat› ve
tart›flmas›zd›. Ö¤retmenin
mimikleri yeterdi, soru
sorulmazd›. Bugünün ö¤rencileri
tart›flmay› ö¤renmifl, haklar›n›
savunabilen, itiraz edebilen,
kiflili¤i bast›r›lmayan, bilakis
karakter sahibi bireyler.
Diziler de bu paralelde. Ama
terminolojileri argo a¤›rl›kl›.
Hal ve tav›rlarda komiklik de¤il
''avaml›k” var. Bu tehlikeli
''samimiyet'' ile ''laubalilik''
aras›nda çok ciddi kalite ve de¤er
farklar› vard›r.
k›flwinter2008 37
Talat Bulut, sanat yaflam›na 1975’te
Ankara Sanat Tiyatrosu’nda (AST)
bafllad›. Uzun bir süre Ankara Sanat
Tiyatrosu bünyesinde oyunculuk
yapan Bulut, 1979’da Ali
Özgentürk’ün yönetti¤i “Hazal” adl›
filmde Türkan fioray’la birlikte
oynayarak sinemaya geçti. “Y›lan›
Öldürseler ”, “Göl”, “Çayda Ç›ra”,
“Karanfilli Naciye”, “Firar”, “Fidan”,
“Kuyucakl› Yusuf”, “Kurba¤alar”,
“Her fleye Ra¤men”, “Manisal›
Tarzan” ve “”Mutluluk” gibi Türk
sinemas›n›n seçkin örneklerinde rol
ald›. 1983’te 20. Antalya Film Festivali’nde “Derman” adl› filmle “En ‹yi
Yard›mc› Erkek Oyuncu”, 1988’de
Orhan O¤uz’un “Her fieye Ra¤men”
adl› filmiyle I. Antalya Film Festivali’nde “En ‹yi Erkek Oyuncu” seçildi. Talat Bulut’un rol ald›¤› son
sinema filmi “Mutluluk” ise 44. Alt›n Portakal Film Festivali’nde elde
etti¤i ödüllerin yan› s›ra Avrupa Konseyi’nden de “‹nsan Haklar›”
ödülü ald›.
öncelikli. fiimdiki
gençler c›v›l c›v›l, çok
özgür, ama ''sayg›”
nosyonundan biraz
uzak yetifliyorlar.
Ö¤rencilik y›llar›n›zla
ilgili unutamad›¤›n›z bir
an›n›z var m›?
''Ça¤dafl modernite'' yükselirken,
görgü ve terbiye gibi de¤erlerle
homojenize edilmeli, yoksa ciddi
anlay›fl farklar› kavram
kargaflalar›na yol aç›p kuflak
çat›flmalar›na sebep olacak.
Ben anne olarak biricik k›z›m›n
bu dizileri seyretmesini hiç ama
hiç istemiyorum. Bu dizilerdeki
diyaloglar›n düflüncesizce, reyting
kayg›s›yla yaz›lm›fl, sonuçta
kültür kirlili¤ine yol açan diziler
oldu¤una inan›yorum.
Türkiye’de sanat ile u¤raflmak,
sanatç› olmak meflakkatli bir ifl.
Kolay para kazan›lamayan bir
sektör. Bugünkü flartlarda sizce
sanat alan›nda iyi e¤itim veriliyor
mu? Bu konuda gençlere
önerileriniz nelerdir?
voice
P›nar Afflar Bulut & Talat Bulut:
Ülkemizde sanatla u¤raflmak
delilik. Sadece ''hobi'' olarak
yap›labilinir, yoksa aç kal›rs›n›z.
Çünkü, Servet -i Fünun’cular
gibi, sanat sanat içindir, reyting
için de¤il. Sanat tabana hitap
etmez. Hedef kitlesi rafine bir
kesimdir. Entelektüel insanlar
aras›nda soylu bir iletiflim
yoludur ayn› zamanda. Sanat
''yarat›lan''d›r. ''Taklit'' edilen
de¤il. Sanatla zanaat fena halde
kar›flt›r›lmakta popüler kültürün
yayg›n ortam›nda. Sanat alan›nda
''do¤ru'' e¤itim veren çok az
kurum ve kurulufl var.
Gençlerimize önerimizse;
öncelikle e¤itim ve ö¤renimde son
noktaya kadar ulaflmalar›, ondan
sonra ekstra donan›mlar
edinmeleri ve bunu entelektüel
birikimlerle pekifltirmeleridir.
Kendinizi bugünkü ö¤renciler ile
k›yaslay›nca ne gibi farkl›l›klar
görüyorsunuz?
Siz nas›l bir ö¤renciydiniz?
P›nar Afflar Bulut: Bugünkü
ö¤renciler çok daha flansl›lar.
Hazal’›n annesi olarak Hazal'a
çok imreniyorum, çok isterdim
Koç Özel ‹lkö¤retim Okulu’nda
okumak. Veli olarak bile bu
havay› solumak çok hofl.
''Kendini bulan ve bilen''
çocuklar›n yetifltirildi¤i
demokratik bir ortamda düzenin
ifllerli¤ine harika bir model bizim
okulumuz.
Kendimizi k›yaslay›nca Talat
Bulut çok haflar›ym›fl. Ben tam
prototip ö¤renciydim. Jane Eyre
gibi sessiz ama normatif.
Eteklerim uzun, saçlar›m daima
toplu, ''vazifeleri”
P›nar Afflar Bulut:
Sait Faik -Orhan Veli
edebiyat dönem
ödevimizdi. Ö¤retmenimiz de -ve ayn› zamanda okul müdürü- son
derece sert bir kiflilikti.
Çok k›sa süremiz vard›.
Küçük akl›mla kolay
yolu seçtim. Rahmetli
babam Kerim Afflar'›n
TRT'ye haz›rlad›¤›
metni bir güzel ald›m,
iftiharla teslim ettim. Program
ben ödevi teslim etmeden bir gece
önce, geç bir saatte yay›nlanm›fl.
Benim bundan haberim olmad›¤›
için ödevimi rahat rahat
utanmadan teslim edebilmifltim.
Armut pifl, a¤z›ma düfl derken ve
en yüksek notu beklerken
müdürü elinde cetvel
okulun giriflinde beni
beklerken buldum. Uyan›kl›¤›n
utanca dönüfltü¤ü inan›lmaz bir
yaflam dersi olmufltu.
Sanat yaflam›n›za Ankara
Sanat Tiyatrosu’nda bafllad›n›z.
Sinemaya ilk ad›m›n›z› “Hazal”
filmiyle att›n›z. Bu filmin sizde
özel bir yeri oldu¤u için mi
k›z›n›z›n ad›n› da Hazal koydunuz?
Talat Bulut: Evet .Tiyatrodan
sonra ilk sinema filmim Hazal.
Bir bak›ma '' milad'', yaflam›mda
ayr› bir evre, radikal bir de¤iflim.
Yavrumuzun do¤umu,
Hazal'›m›z da bizim ciddi
anlamda milad›m›z; bafllang›c›m›z,
yeniden bu kez çok daha sorumlu
yaflama sar›lmam›z. Lay›k›yla bir
insan yetifltirmenin
sorumlulu¤unu iliklerimizde
duymam›z. Çok yafla Hazal, çok
yaflay›n tüm çocuklar. Ülkemizin
size çok ihtiyac› var.
Dubrovnik insan›, sevecen,
yard›msever ve de konuflkan.
gezi travel
Alim Ergino¤lu ‘92
voice
“Çocukken beraber oynad›k, ayn›
okula gittik, sonra birbirimizle
evlendik ve bir gün geldi birbirimizi
öldürdük. ‹flte Yugoslavya'n›n bütün
hikayesi budur…”
Pencereyi açt›¤›mda önce
Adriyatik'in mavili¤i karfl›lad›
beni. ‹ki senedir güneye, denize,
Akdeniz'e hasretim... Uzun uzun
usulca k›r›lan dalgalar› seyrettim.
‹nsan ilk görüflte sadece bir
kad›na afl›k olamaz, bazen o
kimya bir flehire do¤ru h›zla akar.
Kafam› mavilikten kald›r›p,
kiremit k›rm›z›s›n›n uçuk sar›ya
kar›flt›¤› Dubrovnik'in duvarlar
içinde yükselen eski flehri ile göz
göze geldi¤imde, iflte olan buydu:
‹lk görüflte aflk.
Bu flehir resimlerde
gördü¤ümden daha güzel ve daha
narindi. Akdeniz'in akl›mda yer
eden bütün flehirlerinden izler
tafl›yordu sanki. Etraf›n›
çevreleyen sar› beyaz tondaki
duvarlar› ile biraz Valetta,
katedrali ve tafltan döflenmifl
meydanlar› ile biraz Floransa,
çeflmeleri ile Roma...
voice
‹nsan bu kadar etkileyici, bu
kadar güzel bir flehrin bundan
sadece 16 y›l önce savafl›n alçak
yüzüyle karfl› karfl›ya geldi¤ine
inanam›yor. Yine bu kadar k›sa
sürede, savafl›n izlerinin sanki hiç
olmam›fl gibi silinebilmesine de
flafl›yor.
Güzellik ve savafl yanyana
geldi¤inde kafam kar›fl›yor.
Güzelli¤i yaratabilen insano¤lu,
bir gün gelip de ruhunu
çirkinlefltiriyor.
Dubrovnik; Balkanlar›n belki de
Balkan olmayan tek flehri.
Hani uçaktan inip pasaport
kontrolünden geçmemifl olsam
neredeyse ‹talya’da oldu¤uma
inanaca¤›m. fiehrin tarih boyunca
birçok kez Venedik yönetimi
alt›na girmesinin yan›s›ra, her
daim yüzünü ‹talya’ya dönmüfl
olmas›nda bunun çok büyük bir
pay› var. Dubrovnik’in can
damar› Stradun. Kale içinde
insanlar›n piyasaya ç›kt›¤›,
birbirini gözlemledi¤i, kahve
içti¤i, Katedral’den yay›lan
ilahileri dinledi¤i bir buluflma
noktas›. Stradun’u kesen sa¤l›
sollu ufak sokaklara girince flehir
dar ve dik basamaklarla sizi kale
duvarlar›na do¤ru ç›kar›yor.
Tepeden bak›nca birbiri ile
uyumlu k›rm›z› bir kiremit denizi
ve de uçsuz bucaks›z bir
mavilikle sar›p sarmalan›yorsunuz. Sokaklar›n köflelerine
gizlenmifl küçük mutfaklardan
yay›lan kalamar ve midye
kokular› insan› her an aç
hissettirtecek cinsten…
fiehir bir aç›khava müzesi olsa da,
belli yap›lar› sadece d›flar›dan
görmek yetmiyor. Tepeden
bak›ld›¤›nda büyük kubbesi ile
flehrin sembolü olan Dubrovnik
Katedrali bunlardan biri.
Hikayeye göre, Aslan Yürekli
Richard bir sefer sonras›nda
Dubrovnik aç›klar›nda geçirdi¤i
deniz kazas›nda ölümden k›l pay›
kurtulmufl. Hayat›n›n kurtulmas›
flerefine flehir yöneticilerine
ba¤›fllad›¤› alt›nlar ile bu katedral
yap›lm›fl. fiehrin tüm önemli
yap›lar› gibi bu ibadethanenin
mimar› da yine ‹talyan. Bence
Dubrovnik’in en güzel yap›s›
havas› koklanmadan geçilmemesi
gereken Sponza Pallace. Sponza
Pallace, Stradun’a Pile kap›s›ndan girince sa¤ kolda kendini
saklam›fl duruyor. 16. yüzy›lda
infla edilmifl bu yap›, y›l boyunca
flehirdeki önemli sanat sergilerine
ev sahipli¤i yap›yor.
Yine de bu küçük ‹talya gerçek
H›rvatistan de¤il. Dubrovnik’in
eski flehrine büyük bir aflkla ba¤l›
halk kale duvarlar›n›n d›fl›ndaki
mahallelerde, Pile ve Ploce’de
yafl›yor. Eski flehirdeki ‹talya
havas› d›fl mahallelere girdikçe
bizim Ege kasabalar›n›
an›msat›yor. Kap› önlerine at›lm›fl
tahta iskemlelerde ufka dalm›fl
yafll› teyze ve amcalar unutmak
istedikleri, unutmaya çal›flt›klar›
savafl› uslar›ndan atamam›fllar
sanki.
Dubrovnik insani, sevecen,
yard›msever ve de konuflkan.
Ancak bir tek konu var ki kimse
bunu a¤z›na almak istemiyor:
Savafl. ‹flte o zaman suratlar
ekfliyor, gözler bu¤ulan›yor.
Bu havay› da¤›tman›n en iyi yolu
“Rakija”dan bahsetmek, o vakit
gözler ›fl›ld›yor ve insan›n genzini
yakan o sert H›rvat brandy’si
raflardan indiriliyor. ‹smi bizim
“rak›”y› ça¤r›flt›rsa da bu iki
içkinin birbiriyle hiçbir akrabal›¤›
yok. Madem içkiden söz açt›k,
biraz da yemeklere de¤inmeli.
Dubrovnik halk› denizden ne
ç›ksa yiyor. Sebzeli bal›k çorbas›
yemeklerden önce ifltah aç›c›
olarak sunuluyor. H›rvatlar da
bizim gibi hamur ifline merakl›.
Hatta böre¤in ismi bile “Burek”.
Bu hiç kuflkusuz Osmanl› ile kimi
zaman içiçe kimi zaman da komflu
olarak yaflamalar›n›n mutfa¤a
etkisi. Kapal› börekler, etle ve de
peynirle f›r›nlarda pifliriliyor.
Bir de “Cevapcici” var ki bu
bizim köftenin uzaktan akrabas›.
Dubrovnik, Venedik’e gitmeden
az da olsa Venedik’i yaflamak
isteyenler için iki üç günlü¤üne
her mevsim gidilmesi keyifli bir
kent. fiehir, yaz›n deniz ve yelken
keyfi olsa da, kalacak yer
problemi ve de i¤ne atsan yere
düflmeyecek cinsten turist
kalabal›¤› sebebiyle özellikle
temmuz-a¤ustos aylar›nda insan›
çileden ç›karabiliyor.
Bahar aylar› Dubrovnik için hem
s›cakl›k hem de fiyat olarak en
uygun dönem. Haz›r H›rvatistan
AB’ye girmemiflken ve de
Türkler’den vize istemiyorken bu
güzel flehri görmeli.
Hadi ne duruyorsunuz!
k›flwinter2008 41
Dubrovnik: Küçük ‹talya…
Dünya Bankas›’nda dan›flmanl›k
görevini sürdüren Asl› Ceren
Erdo¤an ile söylefli yapt›k.
mezun profili alumni profile
Nazan Erkmen
voice
‘99 mezunlar›m›zdan Asl› Ceren
Erdo¤an, Bo¤aziçi Üniversitesi
Uluslararas› ‹liflkiler’den mezun
olduktan sonra Avrupa Birli¤i Bilgi
Merkezi’nde çal›flt›. JHU School of
Advanced International Studies'de
Uluslaras› ‹liflkiler ve Ekonomi
Master'› yapt›. Bir y›ld›r Dünya
Bankas›’nda çeflitli projelerde
dan›flman olarak görev al›yor.
Koç Özel Lisesi seni nas›l etkiledi?
Koç Lisesi bana genifl bir vizyon
kazand›rd›. MUN(Model United
Nations) sayesinde uluslararas›
ortam› tan›m›fl oldum. Ö¤retmenler her zaman ö¤rencilerle çok
ilgiliydi, bu da akademik aç›dan
geliflmemi sa¤lad›.
Birleflmifl Milletler’de
çal›fl›yorsun, nas›l bir
görevdesin?
Dünya Bankas›’nda Dan›flmanl›k
görevindeyim. Development
Economics, Poverty Reduction
and Economic Management ve
Independent Evaluation Group'ta
de¤iflik projelerde görev ald›m.
Bu arada IFC'de bir
projede çal›fl›yorum.
voice
Son projeden bahseder misin?
Ayn› zamanda Youth 2 Youth
Communite’sinin Steering
Committee’sindeyim. En son,
25 Ekim’de, Birleflmifl Milletler
haftas›nda Dünya Bankas›'nda
bir konferans düzenledim:
UN Week Conference.
Dünyan›n de¤iflik yerlerinden
genç liderleri toplad›k. Burada
amaç politikay› etkileyen,
de¤iflimi sa¤layan
gençleri bir araya getirmekti ve
baflar›l› da oldu. 300 kat›l›mc›n›n
yer ald›¤› konferansta, 20 farkl›
uluslararas› gençlik organizasyon
lideri prezantasyon yapt›.
Üç konu tart›fl›ld›: Gençli¤in
politikaya kat›l›m›, gençli¤in
deneyimi, tecrübesi ve gençli¤in
karfl›laflt›¤› sorunlar. Tüm gün
süren konferansta ayn› zamanda
Dünya Bankas› Gençlik
Komitesi’nin en önemli
projelerinden biri Youth
Innovation Fund'› kazanan
projeler sunum yapt›.
Asl› Ceren Erdo¤an’›n
iletiflim adresi:
IEG WORLD BANK
Asl› Ceren Erdogan
Independent IEGKE
Knowledge & Evaluation
Capacity Evaluation Group
Development
Telephone: 202 458-1314
Fax: 202 522-3125
[email protected] www.worldbank.org/ieg
Mezun Alumni
Bugün iklim de¤iflikli¤i
gelece¤imizi tehdit eden en
önemli küresel sorunlardan biri.
Bu konuda at›lan ilk ad›mlardan
olan ve Birleflmifl Milletler Iklim
De¤iflikli¤i Çerçeve Sözleflmesi
içinde 2005 y›l›nda imzalanan
Kyoto Protokolü, atmosfere
sal›nan sera gaz› yo¤unlu¤unun
iklime tehlike oluflturmayacak
seviyelerde dengelenmesini
amaçlamakta. Kyoto
Protokolü'nü imzalayan ülkeler,
karbondioksit ve di¤er sera
gazlar›n›n sal›n›m›n› düflürmeye
veya sal›n›m ticareti yoluyla
emisyon haklar›n› art›rmaya söz
verdiler. Sal›n›m ticareti
arac›l›¤›yla emisyonun en yo¤un
oldu¤u geliflmifl ülkeler karbon
kredisi ya da baflka bir deyiflle
karbon sal›n›m hakk›n›
geliflmekte olan ülkelerden sat›n
alabilmekteler. Kyoto Protokolü,
tüm geliflmekte olan ülkelerin
ortaya ç›kan bu karbon finans
pazar›ndan yararlanmas› için
olanak sa¤l›yor olsa da, bugün
maalesef karbon kredilerinin
büyük bir ço¤unlu¤u Hindistan,
Çin, Brezilya ve Meksika gibi
say›l› ülkeler taraf›ndan geliflmifl
ülkelere sat›lmakta.
Karbon pazar›n›n yararlar›n›
yoksullara ve geliflmekte olan
ülkelerden oluflan daha genifl bir
yelpazeye yönlendirmek için
Birleflmifl Milletler Kalk›nma
Program› (UNDP) bu sene
Biny›l Kalk›nma Hedefleri
Karbon Tesisi (MDG Carbon
Facility)'ni kurdu. Tesis, karbon
bankac›l›¤› konusunda büyük rol
oynayan ve bankac›l›k
sektöründe lider isimlerden biri
olan Fortis bankas› ile UNDP'nin
ortakl›k oluflturarak, karbon
pazar›n›n do¤urdu¤u
yararlar›n ona en çok
ihtiyac› olan yoksullara ulaflmas›n›
amaçl›yor. Ortakl›k
gere¤ince, UNDP
geliflmekte olan
ülkelere sera gaz›
sal›n›mlar›n› azaltacak projeler tasarlamalar›nda gerekli
teknik yard›m›
sa¤l›yor ve bu projelerin Kyoto
Protokolü standartlar›na uygunlu¤unu
teyid ediyor. Önde
gelen pek çok
yat›r›m bankas›n›n
ilgi gösterdi¤i ve
UNDP'nin büyük
bir ihale sonucu
karbon kredisi
bafl›na önerilen fiyat
ve teknik deneyim
de¤erlendirmesine
göre seçti¤i Fortis
Bankas› ise bu
projeler taraf›ndan
ortaya ç›kan karbon kredilerine
al›c› oluyor ve bu kredileri daha
sonra global bir pazarda sat›fla
ç›kar›yor. Geliflmekte olan
ülkelerin Fortis'e olan karbon
kredisi sat›fl›ndan elde edilen
kazanç, sürdürülebilir kalk›nma
için yeni bir finans kayna¤›
sa¤lamay› amaçl›yor.
5 Haziran 2007 Dünya Çevre
Günü’nde, Berlin'de benim de
içinde bulundu¤um UNDP ve
Fortis Bankas›'n›n temsilcilerinden oluflan bir grup olarak
UNDP-Fortis ortakl›¤›n› bir
bas›n toplant›s› ile dünyaya
aç›klad›k. Önümüzdeki iki seneyi
kapsayacak olan bu anlaflman›n
ard›ndan UNDP emisyon
azaltmay› amaçlayan projeler
portfoliosunu bir araya getirmek
için çal›flmalar›na bafllad›. Henüz
Türkiye Kyoto'ya imza atan
ülkeler aras›nda de¤il.
Umuyorum ki önümüzdeki
y›llarda geliflmekte olan bir ülke
olarak Türkiye de Kyoto
Protokolü'nün ortaya ç›kard›¤›
karbon finans mekanizmas›ndan
yararlanan ülkeler aras›nda yerini
alacak. Daha fazla bilgi için
www.mdgcarbonfacility.org
sayfas›na yönlenebilirsiniz.
Zeynep Baflak ile iletiflim
kurmak için:
[email protected]
k›flwinter2008 43
VKV Koç Özel Lisesi'nden mezun olduktan sonra
10 sene Amerika'da yaflay›p, bu y›l Türkiye'ye dönen
'97 mezunlar›m›zdan Zeynep Baflak UNDP New York
ofisindeki iklim de¤iflikli¤i konulu çal›flmalar›n› paylaflt›.
Maden ‹flçili¤inden Sonra
En Stresli ‹kinci Meslek:
Difl Hekimli¤i
mezun profili alumni profile
Nazan Erkmen
voice
Okulumuzun ilk difl hekimi 96
mezunu F›rat Selvi ile mesle¤i ve
VKV Koç Özel Lisesi hakk›nda
konufltuk.
voice
Okulumuz mezunlar›ndan difl
hekimi olan ilk ö¤rencimizsin.
Bu konudaki görüfllerini
alabilir miyiz?
Koç Lisesi’nden mezun olup 1997
y›l›nda ‹stanbul üniversitesi
Diflhekimli¤i Fakültesi’ne
girdi¤imde asl›nda Koç
Lisesi’nden diflhekimli¤i okumaya
bafllayan ilk mezun oldu¤umun
fark›nda bile de¤ildim. 2004
y›l›na kadar bu alanda tek bafl›ma
kalaca¤›m› da bilemezdim elbette.
Ancak son 3 y›lda lisemizden
mezun olanlar›n diflhekimli¤i
tercihlerindeki h›zl› ivmelenme
beni de aç›kças› çok memnun etti.
2004 y›l›nda ‹smail Ondur ‹.Ü.
Diflhekimli¤i Fakültesi’ne, s›n›f
arkadafl› Evin Koç Marmara
Üniversitesi Diflhekimli¤i
Fakültesi’ne, 2006 y›l›nda
Gamze-Gaye Sezgin kardefller ve
Belde Arsan Marmara
Üniversitesi Diflhekimli¤i
Fakültesi’ne, Doruk Düzenli ise
Yeditepe Diflhekimli¤i
Fakültesi’ne girdiler. Bu sürecin
son halkalar› olan Simge fienalp,
Özge Erdo¤an ve Zeynep Batu
da 2007 y›l›nda Koç Lisesi’nden
mezun olduktan sonra Yeditepe
Diflhekimli¤i Fakültesi’nde
e¤itimlerine bafllad›lar.
Ben, diflhekimli¤i e¤itimimi
tamamlad›ktan sonra yine ‹.Ü.
Diflhekimli¤i Fakültesi A¤›z Difl
Çene Hastal›klar› ve Cerrahisi
Ana Bilim Dal›’nda doktora
e¤itimime bafllad›m. fiu anda da
Çapa Çene Cerrahisi Klini¤i’ndeki en k›demli araflt›rma görevlisi
olarak görev yapmaktay›m.
Öncü olmak nas›l bir duygu?
Öncü olmak ço¤u zaman zor olsa
da asl›nda yeni yetiflen Koç
mezunu diflhekimli¤i ö¤rencilerine karfl›laflt›¤›m zorluklar›
anlatarak bunlar› onlarla
paylaflmak ve onlar›n daha az
eforla daha verimli olmalar›na
yard›mc› olmak oldukça hofluma
gidiyor. fiimdilik en yak›n›mda
oldu¤u için sadece ‹smail ile
yak›n iletiflim kurabiliyorum.
Birlikte Çapa’da s›kça beraber
hasta bak›yor, çok çeflitli ameliyatlar yap›yoruz. Ayn› kültürden
yetiflti¤imiz için de di¤er ö¤rencilerin anlama ve alg›lamada güçlük
çektikleri noktalarda ‹smail ile
ayn› frekansta h›zl›ca buluflup
etkin tedaviler yapma flans›m›z
oluyor. Operasyonlar›n olumlu
sonuçlar›n› da beraberce görmek,
mesleki motivasyonumuzu art›r›p
daha da iyi tedaviler yapmam›za
olanak sa¤l›yor. Umar›m bizim
bu güzel paylafl›m›m›z di¤er Koç
Liseli’lere de örnek olur ve onlar
da meslekleri her ne olursa olsun
birbirlerine destek olarak Koç
Özel Liseliler ailesinin
bütünlü¤ünün devam›n› sa¤lar ve
beraberce daha nice güzel günlere
ulaflabiliriz. fiu anda lisemizde
okuyan ve diflhekimi olmay› hayal
eden tüm kardefllerimize, ben ve
di¤er Koç Liseli diflhekimi
adaylar›, her zaman en büyük
deste¤i verecektir. Ancak
diflhekimli¤i oldukça pahal› bir
e¤itimdir. Gerek sarf
malzemeleri olsun gerekse
kitaplar› olsun oldukça maliyetli
bir tablo yarat›r. Bu yüzden
diflhekimli¤i okuyacak
ö¤rencilerin ailelerine de büyük
sorumluluk düflmektedir.
Diflhekimli¤inin t›p doktorlu¤una
k›yasla avantajlar› ya da
dezavantajlar› neler sence?
Diflhekimli¤i oldukça stresli bir
meslek. Yap›lan bir araflt›rmada
dünyadaki meslek gruplar›
içersinde diflhekimli¤inin, maden
iflçili¤inden sonra en stresli ikinci
meslek grubunu oluflturdu¤u
sonucuna var›lm›flt›r. Bunun en
büyük sebepleri aras›nda bire bir
insan sa¤l›¤›yla u¤rafl›yor olmak,
ço¤unlukla lokal anestezi alt›nda
çal›fl›yor olmak (hastalar›n
tedavileri s›ras›nda a¤r›
duymalar›na dayanabilmek),
sürekli her insanda subjektif olan
estetik beklentilere yan›t
verebilme sorumlulu¤unu tafl›yor
olmak ve genelde de izole, yani
di¤er meslektafllardan uzakta
çal›fl›yor olmay› sayabiliriz.
T›p doktorlar›na k›yasla mesle¤in
en zor yan›, yapm›fl oldu¤unuz
tedavinin sadece t›bbi aç›dan
yeterli olmas›n›n hastay› tatmin
etmemesi, bunun yan›s›ra estetik
beklentilerine de yan›t verebilme
gereklili¤idir. Bunun haricinde
diflhekimlerinin s›kça karfl›laflt›¤›
bir baflka s›k›nt› da girdikleri her
ortamda sohbetlerin dönüp
dolafl›p karfl›lar›ndaki bireylerin
difl rahats›zl›klar›na gelmesi ve bu
kiflilerin diflhekimine s›rf sormufl
olmak için bir dizi soruyla
diflhekimini bunaltmas›d›r!
‹nsano¤lunun herfleye al›flt›¤› gibi
biz de bunlara al›fl›yoruz ve bu
gibi küçük dezavantajlar›n›n
yan›s›ra mesle¤in hergün yeni
güzel bir yan›n› daha
keflfediyoruz.
Diflhekimli¤i asl›nda birçok
mesle¤in sentezi gibi; bir difl
implant› yaparken inflaat
mühendisi olursunuz, bir köprü
protezi haz›rlarken mimar
olursunuz, bir gömük 20 yafl
diflini kemik içinden ç›kar›rken
kaz› yapan bir arkeolog
olursunuz, ya da bir
muayenehane iflletirken bir
ifladam› ya da esnaf olursunuz.
Mesle¤i belki de en güzel ve
çekici k›lan yan› da bu zaten…
VKV Koç Özel Lisesi’nden mezun
olman›n mesle¤ine etkisi nas›l
oldu sence?
Bir diflhekimi için mesle¤ini t›bbi
aç›dan eksiksiz yap›yor olmas›,
onun ayn› zamanda çok baflar›l›
bir diflhekimi olmas›n› sa¤lamaz.
Diflhekimleri çok sosyal insanlar
olmak zorundad›r ve insanlarla
çok rahat iletiflim kurabiliyor
olmal›d›r. Siz bir diflhekimi
olarak a¤›z hastal›klar›yla ilgili
y›¤›nla tedavi seçeneklerine ve üst
düzey bilgi birikimine sahip
olsan›z da bunlar› tatbik edecek
hastaya ulaflamazsan›z ya da
ulaflt›¤›n›z hasta karfl›s›nda
yeterli güven duygusunu
uyand›ramazsan›z, bunlar›n
hiçbirinin anlam› kalmaz. ‹flte bu
yüzden Koç Özel Liseli olman›n
ayr›cal›¤›n›, di¤er birçok meslek
alan›ndaki arkadafllar›m›z gibi
bizler de fazlas›yla hissediyoruz.
Öncelikle lisemizin bize
kazand›rd›¤› birey olma bilinci,
kendine güven, toplum içersinde
konuflabilme-ifade etme gibi
yetilere sahip oldu¤umuz için
hastalara karfl› çok kolay otorite
kurabiliyor, büyük bir güven
duygusu uyand›rabiliyoruz.
Ayr›ca okulumuzun bi-lingualizm
ilkesi do¤rultusunda özellikle
‹ngilizce’yi çok iyi ö¤rendi¤imiz
için de mesleki ana kaynaklara
daha rahat ulafl›yor, uluslararas›
mesleki kongrelere daha verimli
kat›labiliyor, uluslararas›
platformdaki meslektafllar›m›zla
güncel mesleki bilgi al›flveriflinde
bulunabiliyor, gerek textbook’lar›, gerekse de yabanc›
dildeki uluslararas› literatürleri
çok daha rahat okuyup
özümseyebiliyoruz. Tüm bunlar
sayesinde ülkemiz için daha
yararl›, hastalar›m›z için de daha
faydal› hekimler olarak
yetiflti¤imizi düflünüyorum.
Atatürk’ün de dedi¤i gibi “Beni
Türk hekimlerine emanet ediniz”
sözünü bofla ç›karmamak flu anda
oldu¤u gibi ileride de en büyük
gayemiz olacakt›r.
Diflhekimi olmak isteyen
ö¤rencilerimiz için biraz bu
mesle¤i tan›t›r m›s›n?
Diflhekimli¤i hakk›nda k›sa bir
bilgi vermek gerekirse ülkemizde
lise e¤itimi sonras›nda 5 y›l
süren bir üniversite e¤itimi
gerektirdi¤ini ve bunun sonunda
da yüksek lisans diplomas› ile
eflde¤er olan diflhekimi unvan›n›n
al›nd›¤›n› söyleyebiliriz. Amerika
Birleflik Devletleri’nde ise durum
biraz daha farkl›d›r; diflhekimli¤i
e¤itimi öncesinde 4 y›l bir college
okunup daha sonras›nda 4 y›l
sürecek dental school’a gidilmektedir. Herfley bununla da
bitmemektedir. Art›k günümüzde
uzmanlaflma her alanda oldu¤u
gibi t›p ve diflhekimli¤inde de
büyük bir gereklilik halini
alm›flt›r. Özellikle metropollerde
yaflayan ve sa¤l›¤›na daha çok
özen gösteren insanlar›n, t›bbi
tedavi gereksinimlerinde uzman
hekimleri tercih etmeye
bafllamas›, diflhekimli¤inin de
uzmanl›k dallar›n› giderek daha
popüler k›lmaya bafllam›flt›r.
Bu sebeple her türlü a¤›z içi
ameliyatlar›n›n ve dental
implantlar›n yap›ld›¤› oral ve
maksillofasiyal cerrahi, dental
bozukluklar›n ortodontik teller ve
apareylerle düzeltildi¤i ortodonti,
difleti tedavilerinin yap›ld›¤›
periodontoloji baflta olmak üzere
difllerin protezlerinin yap›ld›¤›
protetik tedavi, difl ve oral
dokular›n hastal›klar›n›n radyolojik teflhislerinin kondu¤u oral
diagnoz, dolgu ve kanal tedavilerinin yap›ld›¤› konservatif ve
endodonti tedavi gibi birçok
de¤erli dal, diflhekimli¤i ö¤rencilerinin ilgisini çekmeye
bafllam›flt›r. Ço¤u diflhekimi,
mezun olur olmaz izole bir hayat
yaflamaya bafllayaca¤› muayenehanecilik fikrinden vazgeçerek
az önce sayd›¤›m dallardan
birinde doktora yaparak
uzman doktor olmaya
yönelmektedir. Bu ba¤lamda da
muayenehaneler yerine
art›k adlar›n› s›kça
duymaya bafllad›¤›m›z özel
poliklinikler, a¤›z difl sa¤l›¤›
merkezleri ve difl hastaneleri
kurulmaya bafllanm›flt›r.
k›flwinter2008 45
Mezun Alumni
Mezunlardan K›sa K›sa...
Tunç Ekinci ‘92
fiu anda Areva T&D
Enerji Endüstrisi A.fi.’de
çal›fl›yor.
‹letiflim için: AREVA
T&D Enerji End.A.fi.
ADH-S1
Tel: +90 (262) 648 37 82
Faks: +90 (262) 642 19 86
e-mail: [email protected]
Aysun Terzio¤lu ‘92
Aysun ikinci k›z› Alya
dünyaya geldikten sonra
ifl hayat›na ara verdi.
fiimdilerde büyük
bir keyifle onlarla
ilgileniyor. Büyük k›z›
Mina 7, Alya ise
2 yafl›nda. Güle güle büyüt Aysun.
Selim Sezer ‘93
Selim Sezer 20 Eylül
günü Londra’da baba
oldu. Kosta Rika’l› efli
Kristine 3 kg 54 cm
olan Bora’y› sezaryenle
dünyaya getirdi. YES
grubu üyeleri Emin ve
Yal›n da Selim’in
yan›ndayd›. Onlar›n da bu sene
içinde birer o¤ullar› oldu.
Kristine and
Selim Sezer
(KOL ’93)
became proud
parents of Bora
Sezer on
September 20,
2007. Selim went
to Babson College, MA for his
undergraduate degree after high
school. He then started working for
JP Morgan Chase in NY where he
met his future wife, Kristine, also a
Babson graduate. After working for 4
years, they did their MBA together at
NYU Stern Business School. They
then had two weddings; December
2004 in Costa Rica and July 2005 in
Istanbul. Currently they are living in
London, Selim is working at GE
Capital, and Kristine at IBM. Didem
Epikmen, a college counselor at The
Koc School, is the older sister of
Selim Sezer, and the proud aunt of
Bora.
Zeynep Yazgan Ak›alp ‘93
3 yafl›nda Emre ad›nda bir o¤lu olan
Zeynep 6 ay önce de k›z› Selin’i
dünyaya getirdi. Kendisini kutluyor
ve tüm Ak›alp Ailesi’ne mutluluklar
diliyoruz.
voice
Can Ayd›no¤lu ’94
Mezunlar›m›zdan Can Ayd›no¤lu’nun
efli Selen Ayd›no¤lu okulumuzda
‹ngilizce hocas›. Selen’in ve Can’›n
Asya ad›nda bir k›zlar› var. Asya’n›n
amcas› Onur Ayd›no¤lu ve halas›
Duygu Yenal da okulumuz
mezunlar›ndan. Kuzeni Nazl›
Ö¤ütücü ise ö¤rencimiz. Asya için
flimdiden, “O tam bir Koç’lu”
diyebiliriz.
‹rem Baltac› ‘95
‹rem’in 29
Eylül'de,
Dubai'de
Ege ad›nda bir
k›z› oldu.
‹yi ki do¤dun
Ege.
‹pek Kotan ‘95
Rhode Island
School of Design'da
seramik okuyor.
Didem Devrano¤lu '97
Didem, 11.09.2007’de Erkut Gökgöz
ile evlendi. ‹ç mimarl›k çal›flmalar›n›
Niflantafl›'ndaki kendi ofisinde
yürütüyor. ‹letiflim için:
MOG Design Lab Tasar›m &
‹ç Mimarl›k
Adres: Valikona¤› Cad. Hac› Emin
Efendi Sok. No:45/1 U¤ur Apt. D:1
Niflantafl› 34365, ‹stanbul
Tel: (0 212) 233 27 37
Faks: (0 212) 219 02 60
Cengiz Kara ‘04
3 ay önce ITU-SUNY New Paltz'tan
mezun oldu. fiu an, Minneapolis’te,
Caterpillar firmas›n›n pazarlama
departman›nda çal›fl›yor.
Ahmet Özc›b›r’96
10 Haziran 2007’de
evlenen Ahmet,
‹stanbul'da yafl›yor.
Brisa Bridgestone
Sabanc› Lastikleri
A.fi.’de Yold›fl›
Hizmet Lastikleri
Sat›fl fiefi olarak
çal›fl›yor. ‹letiflim
için: Brisa
Bridgestone Sabanc›
Tyre Manufacturing And Trading
INC.
Off-The-Road Tires Sales Chief
Marketing And Sales Office
Phone: +9(0)216 544 35 50
GSM: +9(0)533 290 84 41
K›s›kl› Caddesi, fiehit Te¤men ‹smail
Moray Sokak, No:2/1 34662
Altunizade ‹stanbul
HÜSEY‹N YAVUZ ‘02
2002’de Koç Özel Lisesi’nden
mezun olduktan sonra VKV Koç
Üniversitesi Makine Mühendisli¤i’ne girdim ve 2007 y›l›nda
mezun oldum. fiu an kendi firmam›z olan ‹nanç D›fl Ticaret
Hizmetleri Grubu’nda Yönetim
Kurulu Asistan› olarak çal›fl›yorum. 2008 y›l›nda Dubai’ye
gidip orda kendimi gelifltirmeyi
ve tecrübe sahibi olmay› düflünüyorum. Koç Lisesi’nin bana
katt›¤› art›lar› gerek üniversite
y›llar›nda akademik ve sosyal
aç›dan, gerekse ifl hayat›nda
insani iliflkiler aç›s›ndan görmezden gelmem imkans›z. Bunun
sebebi Koç Lisesi’nde olaylar›n
madde madde s›ralanmas›ndan
çok; Neden? Niçin? ve Nas›l?
gibi sorulara cevap bulmam›z
oldu¤una inan›yorum. Ö¤renci
arkadafllar›m›za ›srarla münazara s›n›flar›n› tavsiye ederim çünkü ileride tahmin edemeyecekleri kap›lar› bu sayede açabilirler.
Ben bütün mezun ve flu anda
okuyan ö¤renci arkadafllar›m›za
‹nanç Grubu olarak Voice dergisi arac›l›¤›yla gümrükleme, ithalat &ihracat, hava ve deniz kargo, kara nakliyat ve AIG sigorta
olarak hizmet verdi¤imizi ve
gerekli bütün deste¤i sizlere
vermekten mutluluk duyaca¤›m›z› belirtmek isterim. Ayr›ca
belirli dönemlerde verdi¤imiz
ücretsiz d›fl ticaret kursuna ilgilenen herkesi bekleriz. Ücretsiz
e¤itimle ilgili gerekli bilgileri
www.ihracatklubu.com internet
sitemizden ve (0 212) 630 40 50
numaral› telefonumuzdan,
flirketimizle ilgili bilgileri de
www.inancgroup.com internet
sitemizden temin edebilirsiniz.
TEBR‹KLER EGE GÜRDEN‹Z
‘07 mezunlar›m›zdan Ege Gürdeniz, ABD’de Yale
Üniversitesi’nde e¤itim hayat›n› sürdürüyor. Ege, okullar
aras› flampiyonada 50 Yard serbestte yapt›¤› 20.97'lik
derecesi ile birinci olarak flampiyona rekoru k›rd›. Ege’nin
bu baflar›s› Yale Üniversitesi’ne ait internet sitesinde de
haber oldu. Mezunumuz ve sporcumuz Ege Gürdeniz'i
tebrik ediyor, baflar›lar›n›n devam›n› diliyoruz.
Dernek Alumni Association
Beliz'e Viyana yolculu¤unda efllik eden efli Ercan,
burada kurucusu oldu¤u magnificientdocs@
yahoogroups.com grubu üyelerinden ‘01 mezunu
Erol Ak›n'› da ziyaret etti.
Koç Özel Liseliler Derne¤i Yönetim
Kurulu Üyesi olan Ercan Cihandide
‘95 ve efli Beliz Demircio¤lu
Cihandide ’00, kas›m ay›nda
Lizbon’da gerçekleflen Tedance
Festivali’ndeydiler. Burada interaktif
bir enstelasyonunu sergileyen Beliz,
2-9 Aral›k tarihleri aras›nda
Viyana’da yap›lan “Absent
Interfaces” konulu sanatç›
laboratuar›na davet edildi. Beliz
sanat çal›flmalar›ndan baz›lar›n› ocak
ay›nda Kasa Galeri’de, may›s ay›nda
‹talya’daki Bienal’de sergileyecek.
Beliz ve Ercan seyahatlerinde Koç
Özel Lisesi mezunu arkadafllar›yla da
bir araya geldiler. Beliz’in baflka
sanatç›lar ve efli Ercan ile beraber
oluflturduklar› BODIG (Body based
digital arts) derne¤i ile ilgili bilgilere
www.bodig.org, kendi özel
çal›flmalar› ile ilgili bilgilere
www.belizd.com
adreslerinden ulaflabilirsiniz.
Ders D›fl› Etkinlik
çal›flmas› olan
“Mezunlarla ‹letiflim”
Komitesi Koç Özel
Lisesi mezunlar›yla
okulda okuyan
ö¤renciler aras›nda etkili
iletiflimi en üst seviyeye
ç›karmay› amaçl›yor.
Mezunlarla ‹letiflim
Komitesi’nin ana hedefi
Koç Özel Liseliler
Derne¤i taraf›ndan
aç›lan kocozel.com ve
di¤er iletiflim araçlar›n›
kullanarak, tüm mezunlar› iletiflimin birer parças› yapmak ve bu duygular›
okuldaki arkadafllar›na afl›lamak. Toss Shop’›n aç›l›fl›na katk›da bulunmak,
logolu ürünleri okulda tan›tmak, mezun kutlamalar›nda etkin görev almak,
dernek ile ilgili baz› çal›flmalar› sürdürmek ise komitenin görevleri
aras›nda yer al›yor.
TOSS SHOP AÇILDI!
Kas›m ay›nda okul revirimizin
yan›nda aç›lan Toss Shop’›n isim
ve logosu 2006 mezunlar›m›za ait.
Sat›fla sunulan logolu
ürünlerimizin geliri
Koç Özel Liseliler Derne¤i’nin
burs fonuna aktar›lacak.
Toss Shop e-store olarak da
mezunlar›m›z›n hizmetinde.
New York Buluflmas›
17 fiubat 2008’de,
saat 19:00’da
Pera Mediterranean
Brasserie’de bulufluyoruz.
York
303 Madison Avenue, New
Mediterranean
Önemli not: 17 fiubat’ta Pera › için aç›k
Brasserie sadece Koç Mezunlar
tatil olaca¤›ndan
olacakt›r. 18 fiubat ABD’de gelecek mezunlar›n
en
rlerd
flehi
r
di¤e
ve
on
Bost
ndurmalar›n›
bu durumu göz önünde bulu
rica ederiz.
31 MAYIS 2008’DE
OKULUMUZDA
Mezunlar K›fl Buluflmam›z
27 Aral›k’ta Conrad Otel’de
gerçekleflti. 1280 kiflinin
kat›ld›¤› gecede Toss Shop
ürünlerimiz ra¤bet gördü,
çekilifller yap›ld› ve derne¤imiz
31 üye daha kazand›.
93 mezunlar› 15. y›l
98 mezunlar› 10. y›l
uzda
buluflmalar› için okulum
.
ruz
›yo
lan
top
Ajandalar›n›za not etmeyi
unutmay›n!
Londra Buluflmas›
02 fiubat 2008’de,
saat 19:00’da,
Melia White House’da
bulufluyoruz.
Park
Albany Street, Regents
London NW1 3 UP
‘94 mezunlar›m›zdan,
Bo¤aziçi Üniversitesi
ç,
ö¤retim görevlisi Ebru Ata
ak
olm
il
dah
evlerde, ilkö¤retim
ce,
iliz
‹ng
iye
üzere her sev
Matematik, ayr›ca
iyor.
TIEFL ve SAT dersleri ver
89 05
‹letiflim için: 0533 265
k›flwinter2008 47
HER ZAMAN, HER YERDE,
HEP B‹RL‹KTELER…
Aidiyet duygumuz giderek büyüyor, gelifliyor!
voice
Bu say›m›zda Koç Özel Liseliler
Derne¤i Yönetim Kurulu Üyeleri
olarak sizlerden gelen sorular
do¤rultusunda dernekle ilgili
çal›flmalar›m›z›, sorumluluklar›m›z› ve yapt›¤›m›z iflleri anlatal›m
istedik. Yönetim Kurulu Üyesi
olan de¤erli çal›flma arkadafllar›m
Eda Baflak’92, Burçin Aksoy’93
ve Pelin Bingöl’95’ün yan›tlar›na
geçmeden önce, sorular›n›zla ilgili
kendi görüfllerimi aktarmak
istiyorum. “Koç Özel Liseliler
Derne¤i ne yapar” diyorsunuz.
Koç Özel Liseliler Derne¤i, üye
kayd› yap›p aidat gelirleri
toplaman›n yan›nda okuldaki
ö¤rencilere liderlik yaparak
okulda görünür olmak ve okul
faaliyetlerine maddi katk›da
bulunmak, dernek burs program›n› gelifltirmek, 10 ve 15. y›l
burs fonlar›n› iyi de¤erlendirmek
ve mezun portal› sayesinde iletiflimi daha da pekifltirmek gibi
sorumluluklar üstlenmifltir.
Okulumuz ve derne¤imiz çok
yeni kurumlar olup mezunlar›m›z
da genç kitlelerdir.
2200 mezunumuzdan
750 tanesi derne¤e
üyedir. Bu da 1/3 oran
oluflturmaktad›r.
20 y›ll›k okul ve
derne¤imizin en yafll›
mezunu grubu ise
15 y›ll›kt›r. Bu son derece baflar›l› bir orand›r. “Koç Özel Liseliler Derne¤i’nin çal›flmalar› nelerdir?” diye
soruyorsunuz. Dernek
2007 y›l› bafl›nda
iktisadi iflletmesini
kurmufl olup, amac›
dernek tüzü¤ü do¤rultusundad›r.
‹ktisadi iflletmenin
temel ilkeleri; üyeler
aras›nda dayan›flma ve
Koç’lu olma bilincini
art›rmak, okula yönelik kaynak oluflturmak, üyelerin sosyal ve moral
gereksinimlerini karfl›lamakt›r.
Örnek vermek gerekirse, okulda
dernek iktisadi iflletmesine ba¤l›
olarak çal›flan TOSS Shop aç›ld›;
ayn› zamanda e- shop
olarak da çal›flmakta. Geliri burs
fonuna aktar›lacak olan bu
çal›flma yeni bir oluflum.
Beyo¤lu’nda mezunlara bir lokal
kazand›rma çabalar› da dernek
taraf›ndan sürdürülmekte. Sonuç
olarak: Koç Özel Liseliler
Derne¤i gerek tüm Koç
mezunlar› ve dernek üyeleri,
gerekse okul camias› içinde en
etkili iletiflimi sürdürme çabalar›na, mezunlar›n okulu sahiplenme,
okulun bir parças› olma duyarl›l›¤›n› gelifltirmelerine yönelik
programlar›n› yürütmeye ve
yenilikler getirmeye devam
edecek. Sözü genç arkadafllar›ma
b›rakmadan önce belirtmek
istedi¤im bir fley daha var:
Derne¤imizin her geçen y›l
güçlendi¤ini, geliflti¤ini görmek
bizleri gerçekten çok mutlu
ediyor. Sorular›n›za ve her
türden deste¤inize
daima a盤›z. Sevgiyle kal›n…
Eda Baflak’92
Koç Özel Liseliler Derne¤i ne yapar?
Koç Özel Liseliler Derne¤i, Koç
Özel ‹lkö¤retim Okulu ve Lisesi
mezunlar›n›n okulda edindikleri
camia ruhunun yaflat›lmas›n› ve
gelifltirilmesini hedefler.
Bu do¤rultuda, mezunlar›n okulla
ve di¤er mezunlarla aras›ndaki
iletiflimin sürekli ve en üst
seviyede olmas› için çal›fl›r.
Yönetimde olmak nas›l bir duygu,
neler yap›yorsunuz, sorumluluklar›n›z
neler?
Dernek yönetim kurulu olarak,
okul tatil dönemleri hariç ayda
bir kere toplan›yoruz. Mevcut
gündeme göre mezun buluflmalar›n› konufluyoruz, mezun iliflkilerini kuvvetlendirmek için neler
yapabilece¤imizi tart›fl›yoruz,
görev da¤›l›m› yap›yoruz, zaman
zaman okuldan derne¤e gelen
talepleri de¤erlendiriyoruz.
Mezunlar ofisiyle birlikte her y›l
biri y›lbafl›na yak›n, biri de yaz›n
olmak üzere iki büyük mezun
buluflmas› düzenliyoruz. Yaz
buluflmalar›n› okulda yaparak
mezunlar›m›z›n okulla ba¤›n›
tekrar kuruyoruz. Her iki etkinli¤e de kat›l›m yüksek oluyor.
Bu da mezunlar aras›ndaki iletiflimi pekifltiriyor. Bu etkinlikler
sayesinde derne¤in mezun bilgi
bankas›n› da büyük ölçüde
yeniliyor ve geniflletiyoruz.
10., 15. ve 20. y›l mezuniyet
kutlamalar›n›, o sene kutlama
yapacak olan mezun s›n›f›n
temsilcileriyle birlikte organize
ediyoruz. Ayr›ca, mezun olacak
Koç Özel Lisesi ve civar okul
ö¤rencilerini davet ederek,
üniversite seçenekleriyle karfl›laflt›rabilmek için her y›l Yurtiçi
Üniversite Dan›flmanl›k Ofisi’ne
Dernek Alumni Association
Koç Özel Liseliler Derne¤i’nin
çal›flmalar› nelerdir?
Derne¤in son çal›flmas› büyük
çaba ve özveriyle ortaya ç›kan
www.kocozel.com mezunlar
portal›m›z. Bu, iletiflimi destekleyece¤ine çok inand›¤›m›z bir
projemiz. Buray› canl› tutabilmek
için mezunlar›m›z›n deste¤i
gerekiyor tabii. Mezunlar›n hem
kendi bilgilerini güncellemeleri
için portal› ziyaret etmeleri, hem
de yay›nlanmas›n› istedikleri
duyurular için bizlerle bilgi
paylaflmalar› gerekiyor. Biz
platformu uzun bir çal›flma
neticesinde oluflturduk, bu
imkandan faydalanmak da
mezunlar›m›za kal›yor art›k.
Pelin Bingöl’96
Koç Özel Liseliler Derne¤i ne yapar?
Koç Özel Liseliler Derne¤i
okulda oluflturdu¤umuz ba¤lant›-
lar›n ve kültürün
sürüdürülmesi için
çeflitli çal›flmalar
yapar. VKV Koç
Özel Lisesi ö¤rencilerine maddi ve
okul ruhunu
gelifltirici katk›larda
bulunur.
Yönetimde olmak
nas›l bir duygu, neler
yap›yorsunuz,
sorumluluklar›n›z
neler?
Burçin Aksoy’93
Her ne kadar son dönemde master derslerim dolay›s›yla
devams›zl›klar›m olduysa da
3 dönemdir Koç Özel Liseliler
Derne¤i yönetim kurulu üyesiyim. Sorumlulu¤umuz çok büyük.
Yaz›l› ifade edilen somut
görevlerden daha önemlisi tafl›d›¤›m›z bayrak. Bizler, biz ö¤renciyken velilerimiz taraf›ndan
kurulan bu derne¤in yönetimini
mezunlar olarak devral›p
derne¤in etki alan›n› geniflleterek
bayra¤› bizden sonraki dönemlere
daha da güçlü bir flekilde devretmekle yükümlüyüz. Bu yükümlülü¤ün a¤›rl›¤›n› yapt›¤›m›z tüm
toplant›larda hissediyoruz ve
kararlar›m›z› bu do¤rultuda almaya çal›fl›yoruz. Bu görevin yerine
getirilmesindeki en temel nokta
mezun üye say›m›z›n art›r›lmas›.
Bunun için çeflitli etkinlikler
düzenliyor, bu etkinliklerde di¤er
mezunlar ve mezun olmaya aday
ö¤renciler ile bir araya gelerek
kurmaya çal›flt›¤›m›z bu a¤›n
öneminden bahsediyoruz.
Özellikle son senelerde
ö¤renci-mezun buluflmalar›n›n
baflar›l› oldu¤unu düflünüyorum.
Dernek yönetim kurulu üyelerinden 3 tanesinin de okul bünyesinde çal›fl›yor oluflu bu hedefimize
ulaflmakta önemli katma de¤erlerden bir tanesi bence.
Burçin Aksoy’93
Koç Özel Liseliler Derne¤i ne yapar?
Koç Özel Liseliler Derne¤i
öncelikle bilgi merkezli olmay›
hedefler. Bunun için tüm mezunlar› içeren bir bilgi bankas› olufl-
Eda Baflak’92
turmufltur ve sürekli mezunlarla
iletiflim içindedir. Derne¤in üyelerine, okulumuza sundu¤u hizmetler en hayati gelir kayna¤› olan
üye kayd›na ve aidatlara ba¤l›
oldu¤u için, ana görevi üye kayd›
yap›p aidat toplamakt›r diye düflünebiliriz. Aidatlar›n düzenli
toplanabilmesi dernek ve okulun
camias›n› güçlendirmek için
yapmakta oldu¤umuz çal›flmalara
en büyük katk›y› oluflturmakta.
Derne¤imizin en önemli iletiflim
araçlar›ndan olan kocozel.com’da
yer alan Koç Holding ve EG
Dan›flmanl›k ‹nsan Kaynaklar›
sitesine mezunlar›n ulaflabilme
kolayl›¤› da derne¤in sundu¤u f›rsatlardan birkaç›. Bunun yan› s›ra
dernek, mezunlara yeni f›rsatlar
sunma projeleri gelifltirmektedir.
Yönetimde olmak nas›l bir duygu,
neler yap›yorsunuz, sorumluluklar›n›z
neler?
Ben yaklafl›k 3.5 y›ld›r dernek
yönetimindeyim. Yönetimde
bizler oylarla seçilerek gönülülük
duygusu ile göreve talip olup
geldik ve çal›fl›yoruz. Gönüllülük,
kiflinin maddi bir beklentiye
girmeden okulda ve dernekte
çal›flmas›d›r. Yönetim kurulu
olarak düzenli gündem haz›rlayarak toplan›yor ve oyçoklu¤u ile
karar al›yoruz. Gündemdeki
maddeleri titizlikle inceliyor
mutlaka konusu mezunlara ve
ö¤rencilere yönelik olan, okulun
ve derne¤in yarar›na kararlar
alma konusunda titizlikle
duruyoruz. Hedeflerimiz daima
misyonumuz do¤rultusunda
olmaktad›r.
k›flwinter2008 49
destek vererek üniversite fuar›
düzenliyoruz. Bu görevin en iyi
taraflar›ndan biri okulla daima
ba¤lant›da olmak, toplant›lar›m›za
kat›lan okul yönetimindeki en
yetkin kifliler arac›l›¤›yla okuldaki
geliflmeleri yak›ndan takip
edebilmek. Yani okuldaki
geliflmelerden pek çok eski
mezuna göre daha önce haberdar
oluyoruz. Vakit ay›rabildi¤imiz
ölçüde derne¤i ilgilendiren aktivitelerde okula giderek de¤iflimi
gözlemleme imkan› da buluyoruz;
tabii bu vesileyle okul an›lar›m›z
da canlan›yor!

Benzer belgeler