OMEGA 3-6-9 YAĞ ASİTLERİ
Transkript
OMEGA 3-6-9 YAĞ ASİTLERİ
OMEGA 3-6-9 YAĞ ASİTLERİSAĞLIK ETKİLEŞİMİ Doç. Dr. Gamze AKBULUT Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü [email protected] • • • • • • • Omega ve Yağ Asitlerinin Tanımlanması Yağ Asitlerinin Adlandırılması/Sınıflandırılması Esansiyel Yağ Asitleri ve Fizyolojik Rolleri Omega 3 Yağ Asiti - Sağlık Etkileşimi Omega 6 Yağ Asiti - Sağlık Etkileşimi Omega 9 Yağ Asiti - Sağlık Etkileşimi Sonuç ve Öneriler “Omega, Yunan alfabesinin son harfidir ve son" anlamına gelmektedir. http://omega.nedir.com/#ixzz40FNFFt96 YAĞ ASİTLERİ Yağ asitleri, hidrokarbon zincirli karboksilik asitlerdir. (Cn 4 – 36) Genel Formül: CH3-(CH2)n-COO-(H) Yağ Asitleri Vücutta İki Önemli Bileşende Yer Alır: 1.Karmaşık yapıdaki membran lipidlerinin bileşenidir. 2.Triaçilgliserol şeklinde depolanan yağların en önemli bileşenlerinden birisidir. YAĞ ASİTLERİNİN ADLANDIRILMASI Karbon sayılarına göre; • Kısa Zincirli Yağ Asitleri: 2-4 C atomlu • Orta Zincirli Yağ Asitleri: 6 – 10 C atomlu • Uzun Zincirli Yağ Asitleri: 12 – 28 C atomu YAĞ ASİTLERİNİN ADLANDIRILMASI • Standart adlandırma: 20:4 n6 n-tanımlama yada w-tanımlama Karbon zincir uzunluğu Çift bağların sayısı Çift bağların pozisyonu 20:4 ∆5,8,11,14 ∆-tanımlama C Atomları arasındaki bağlara göre; I. Doymuş yağ asitleri II. Doymamış yağ asitleri 1. Tekli doymamış yağ asitleri 2. Çoklu doymamış yağ asitleri a. n-6 (ω-6) serisi b. n-3 (ω-3) serisi DOYMUŞ YAĞ ASİTLERİ (Sature Fatty Acids) SFA Doymuş yağ asitlerinin zincirlerinde çift bağlar veya başka fonksiyonel gruplar bulunmaz. "Doymuş" terimi hidrojenle ilişkili olarak kullanılır. Doymuş yağlar çoğunlukla hayvansal kaynaklı besinlerde bulunurlar ve oda sıcaklığında genellikle katıdırlar. DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİ • Doymamış yağ asitlerinin zincirlerinde çift bağlar ve bazı fonksiyonel gruplar bulunur. • Oda sıcaklığında sıvıdır ve bitkisel yağlar, zeytin ve yağlı balıklarda bulunurlar. DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİ • Doymamış yağ asitleri yapılarında bulunan çift bağ sayısına göre 4 grupta incelenir. Bunlar; • Monoetilenik asitler (1 çift bağ) • Dietilenik asitler (2 çift bağ) • Trietilenik asitler (3 çift bağ) • Tetraetilenik asitler (4 çift bağ) DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİ İlk çift bağın metil grubuna en yakın bulunduğu karbona göre doymamış YA’nin sınıflanması: ω-3 veya n-3 ω-6 veya n-6 ω-9 veya n-9 n-3 3 6 n-6 9 n-9 Yağ asiti Başlıca kaynakları Dokularda bulunuşu n-3 α-Linolenik asit Kolza, keten tohumu yağı, kanola yağı, kuş üzümü yağı, yeşil yapraklar Az miktarda EPA (Eicosapentoenoik) Su ürünleri, anne sütü Az miktarda DHA (Docosahexsaenoik) Su ürünleri, anne sütü Beyin ve retinada fosfolipitlerin bileşeni Bitkisel yağlar (mısır, yer fıstığı, pamuk, soya yağı) ve bitkiler Diğerlerinden biraz daha fazla Karaciğer, beyin, et, yer fıstığı yağı Hücre zarı lipitlerinin bileşeni Zeytinyağı, fındık yağı Beynin beyaz maddesinde, miyelinde Hayvan ve bitki dokusunda çok az Elzem yağ asiti yetersizliğinde artar Miristoleik asit Süt ve balıkta az Az miktarda Palmitoleik asit Süt ve balıkta az Az miktarda (ALA) n-6 Linoleik asit Araşidonik asit n-9 Oleik asit Eicosantrienoik asit n-6 yağ asidi kaynağı: DİYET / DOKU YIKIMI Linoleik Asit (LA) 18:2 n-6 n-3 yağ asidi kaynağı: alfa-Linolenik Asit (ALA) 18:3 n-3 Delta-6-satürasyon I. grup prostaglandinlerin sentezi 18:3 n-6 18:4 n-3 Elongasyon Dihomo-gamma linoleik asit (DGLA) 20:3 n-6 Siklooksijenaz II. grup prostaglandinlerin sentezi (proinflamatuar) Siklooksijenaz Delta-5-satürasyon IV. grup lökotrienlerin sentezi (proinflamatuar) III. grup prostaglandinlerin sentezi (antiinflamatuar) Araşidonik asit (AA) 20:4 n-6 Lipooksijenaz 20:4 n-3 Eikosopentoenoik asit (EPA) 20:5 n-3 Elongasyon 22:4 n-6 22:5 n-3 Lipooksijenaz V.grup lökotrienlerin sentezi (antiinflamatuar) Elongasyon, Delta-6-satürasyon, beta-oksidasyon 22:5 n-6 Siklooksijenaz Dokazahekzaenoik asit (DHA) 22:5 n-33 OMEGA YAĞ ASİTLERİNİN METABOLİZMASI ESANSİYEL (ELZEM) YAĞ ASİTLERİ • Organizmada sentezlenemeyen, dışarıdan besinlerle alınması gereken, alınmadığı zaman yetersizliği sonucu kendine özgü semptomlar oluşturan yağ asitlerine “elzem yağ asidi” denir. • Araşidonik asit (AA) • Linoleik asit (LA) • Linolenik asit (LNA) Robert S. Goodhart and Maurice E. Shils. Modern Nutrition in Health and Disease (6th ed.). Philadelphia: Lea and Febinger. 1980,134–138 ELZEM YAĞ ASİTLERİ VE İŞLEVLERİ • n-3 yağ asitleri: α-linolenik asit (LNA) (18:3) 20:5 EPA 22:6 DHA Prostoglandin E3 (PGE3) Tromboksan A3 (TXA3) Biochemical Pharmacology 2009;77(6):937-946. Brown A. Understanding Food. Fish and Shellfish.Wadsworth /Thomson Learning, USA, 2000;299. ELZEM YAĞ ASİTLERİ VE İŞLEVLERİ • n-6 yağ asitleri: Linoleik asit (LA) (18:2) Prostoglandin E1 (PGE1) Tromboksan A1 (TXA1) Araşidonik asit (AA) (20:4) Prostoglandin E2 (PGE2) Tromboksan A2 (TXA2) Biochemical Pharmacology 2009;77(6):937-946 EİKOZANOİDLER Araşidonik asit (20 C) Prostaglandin Tromboksan Düz kasların kasılması Dokulardaki ağrı ve inflamasyonla ilişkili Kan pıhtılaşmasının düzenlenmesi Lökotrienler Pulmoner hava yolları ve trakeadaki düz kas kontraksiyonu ve stimülasyonu Biochemical Pharmacology 2009;77(6):937-946. Brown A. Understanding Food. Fish and Shellfish.Wadsworth /Thomson Learning, USA, 2000;299. ELZEM YAĞ ASİDİ EKSİKLİĞİNDE GÖRÜLEN SEMPTOM VE KLİNİK BULGULAR • • • • • • • • • • • • • • Hafıza ve mental fonksiyonlarda zayıflama Görme fonksiyonunda azalma Pıhtılaşma eğiliminde artma İmmun fonksiyonlarda azalma Trigliserid ve kolesterol seviyesinde artma Membran fonksiyonlarında bozukluk İnfantlarda ve çocuklarda büyüme geriliği Ekzema Seboreik dermatit Saç dökülmesi Erkeklerde infertilite Kan dolaşımında olumsuz etki Kan basıncında artma Yara iyileşmesinde yavaşlama OMEGA YAĞ ASİTLERİ KAYNAKLARI n-6 kaynakları: ayçiçek yağı mısır yağı pamuk çiğiti yağı yalancı safran yağı, ceviz, balkabağı çekirdeği n-3 kaynakları: balık yağı, somon,diğer balıklar keten tohumu yağı n-6, n-3 kaynakları: kanola yağı soya yağı n-9 kaynakları: zeytinyağı fındık yağı kanola yağı aspir yağı avokado, badem, yer fıstığı, susam yağı, pecan fındığı, antep fıstığı, mahun cevizi Bazı Yağların Omega-3 ve Omega-6 Oranları Yağlar Keten tohumu Ceviz Soya Ayçiçeği Mısır Zeytin Safran Omega-3 (%) 50-60 5-10 5-10 0.5 0.5 0.5 0.5 Omega-6 (%) 15- 20 20-30 40 65 60 10 70 OMEGA YAĞ ASİTLERİSAĞLIK ETKİLEŞİMİ OMEGA-3 (n-3) GELENEKSEL BESLENME KÜLTÜRÜ: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE NE DEĞİŞTİ? ATALARIMIZ GÜNÜMÜZ İNSANI • Atalarımız besinleri doğal (çiğ •Rafine, liften fakir besin tüketiminin artması ile fermente besinlerin ve balık başta olmak üzere deniz ürünlerinin az tüketimi ya da mayalanmış) şekliyle tüketiyorlardı. 500’den fazla bitkisel besinleri vardı. • Onların besinleri lifli antioksidanlardan, omega-3-yağ asitlerinden, bakteri ve mayalardan oldukça zengindi. • Onlar yiyeceklerini toprağa açtıkları kuyularda saklıyorlardı. •Çevresel kirlilik, kimyasal bulaş • Antibiyotik ve diğer ilaç kullanımındaki artış •Hijyenik yaşam Kolon florasındaki yararlı bakteri (Lactobacilli ve Bifidobacteria) dengesini bozmaktadır. Özden A. Güncel Gastroenteroloji 2013; 17(1):22-38 Tarım Endüstriyel C vitamini Toplam yağ E vitamini Doymuş yağ Trans ya. n-6 n-3 Yıl Mg/gün YAĞDAN GELEN ENERJİ (kkal) Avcılık GELENEKSEL BESLENME KÜLTÜRÜ: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE NE DEĞİŞTİ? • Geleneksel beslenme tarzımızdan uzaklaştıkça çok büyük bir bölümümüzde n-3 eksikliği gelişti. • Günümüzdeki geleneksel diyetlerde yaklaşık olarak n-6 yağ asitleri, n-3 yağ asitlerinden 15- 20 kez daha fazla bulunmaktadır. AVRUPA ÜLKELERİNDE NE DEĞİŞTİ? • Batı diyetinde son 20 yılda; • Hayvansal kaynaklı yağ tüketimi ↓ • %50 oranında Linoleik asit (n-6) tüketimi ↑(10→15 g/gün) • Alfa linolenik asit tüketimi ↑ (1 → 1.9 g/gün) • n-6 / n-3: 15/1- 20/1 Blasbarg T, et al. Am J Clin Nutr 2011;93:950–62. Simopoulos AP. Biomed Pharmacother 2006;60:502–7. Sanders TA. Am J Clin Nutr 2000;71:176–8. Balık / Balık yağı her derde deva mı?? OMEGA-3 ÜZERİNE YAPILAN İLK ARAŞTIRMALAR OMEGA-3 ÜZERİNE YAPILAN İLK ARAŞTIRMALAR • Balıkyağı, ilk kez 1752 yılında Dr. Samuel Kay tarafından romatizmal ağrılar ve kemik hastalıkları tedavisinde kullanıldı. • Viktorya döneminde gut, verem, bronşit, kronik cilt hastalıkları ve raşitizm gibi hastalıkların iyileşmesinde etkili olduğu saptandı. OMEGA-3 ÜZERİNE YAPILAN İLK ARAŞTIRMALAR • 1912 yılında vitaminlerin sağlığımız üzerindeki önemi keşfedildikten sonra önemi net olarak ortaya konuldu. • Balık yağının en zengin A ve D vitaminleri kaynağı olduğu anlaşıldıktan sonra bu konuda araştırmalar hızlandı. Chang JPC, et al. Omega-3 polyunsaturated fatty acids (n-3 PUFAs) in cardiovascular diseases (CVDs) and depression: The missing link?. Cardiovascular Psychiatry and Neurology 2009. OMEGA-3 ÜZERİNE YAPILAN İLK ARAŞTIRMALAR • 1976 yılında aşırı hayvansal yağla beslendikleri halde Grönland Eskimolarının koroner kalp hastalıkları, kanser ve romatoit artrid hastalıklarının oranı diğer toplumlara göre ↓. • 1980'lerin ortalarında balıktaki kolesterol düşürücü maddelerden birinin n-3 yağ asitleri olduğu kesinleşti. Chang JPC, et al. Cardiovascular Psychiatry and Neurology 2009. Poultry Science 2000; 79:961–970 İNSAN SAĞLIĞINDA OMEGA-3YAĞ ASİTLERİNİN YERİ I. VE III. GRUP PROSTAGLANDİNLER, V. GRUP LÖKOTİRİENLER •Antiinflamatuar •Analjezik (ağrı azaltıcı) •Antitrombotik (pıhtı önleyici) •Antimitojenik (kanser önleyici) α-LİNOLENİK ASİT (ALA) • α-linolenik asit, EPA ve DHA’ya metabolize olur. • ALA özellikle kanola yağında bulunur. • Kuş üzümü yağında da bulunmaktadır. GAMMA LİNOLENİK ASİT (GLA) • Sağlıklı bir organizma LA’den GLA oluşturabilmektedir. • GLA, güçlü antiinflamatuar ve vazodilatör etkileri olan, kanamayı azaltan eicosanoidleri (1,2) üretmek için kullanılır. • En zengin doğal GLA kaynağı borage (yıldız çiçeği) yağıdır. EİKOSAPENTAENOİK (EPA) VE DOKOSAHEXAENOİK ASİT (DHA) • EPA ve DHA balıklarda bulunan iki büyük yağ asidi grubudur. • EPA; retina, serebral korteks, testis ve spermde yüksek konsantrasyonda bulunur. • EPA, vücutta birçok yararlı etkileri olan eikosanoidleri üretmektedir. OMEGA-3 YAĞ ASİTLERİHASTALIKLAR Omega-3 yağ asitleri, koroner kalp hastalığından inflamasyona kadar birçok hastalığın önlenmesinde ve tedavisinde gerekli olan önemli bir yağ asididir. OMEGA-3 YAĞ ASİTLERİ-HASTALIKLAR • • • • • • • • • • • • • • • • • • Akne Akıl hastalıkları AIDS Alerjiler Alzheimer Anjina pektoris Artrit Damar sertliği Davranış bozuklukları Demans Diyabet Egzama Enfeksiyon Enflamatuvar hastalıklar Felçler Görme bozuklukları Hipertansiyon Hiperaktivite • • • • • • • • • • • • • • • • • • • İmmün yetersizlikler Kalp hastalığı Kanser Kistik fibroz Kronik Yorgunluk sendromu Lösemi Lupus Malnütrisyon Menopoz meme kanseri Memenin kistik hastalığı Metastaz Multipl Skleroz Otoimmün hastalıklar Otizm Öğrenme bozuklukları Reye Sendromu Şişmanlık Sedef Hastalığı Şizofreni OMEGA-3 YAĞ ASİTLERİ-SAĞLIK İLİŞKİLİ ÇALIŞMALAR KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAR KANSER DİABETES MELLİTUS GEBELİK KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAROMEGA-3 OMEGA-3’ÜN KARDİYOVASKÜLER SİSTEM ÜZERİNE OLAN BAŞLICA ETKİLERİ • • • • • • • • Antiaritmik Antitrombotik Antiaterosklerotik Anti-inflamatuar Endotel fonksiyonunu düzenleme Hafif düzeyde hipotansif etkili Trigliserid düzeylerini düşürme Aterosklerotik plak oluşumunu geciktirme Process Biochemistry 2005;40:3627–3652 DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ (WHO) VERİLERİ 2020 yılında tüm ölümlerin; %36’sını kalp damar hastalıklarının oluşturacağını göstermektedir. Türkiye’de önümüzdeki 10 yılda koroner kalp hastalığı sayısının iki kat artış göstererek 5.6 milyona ulaşması beklenmektedir. Güleç S. Kalp damar hastalıklarında global risk ve hedefler. Türk Kardiyol Dern Arş 2009; 37:1-10. KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAROMEGA-3 • Doğal (rafine edilmemiş) ve omega-3’ten zengin besinlerle beslenen Grönland Eskimolarında KKH çok nadir görülmektedir. (Günde ortalama 400 g yağlı balık (8-10 g ↑ n-3) ve deniz ürünleri tük.) • Fakat Batı Tipi beslenmeye başladıktan sonra hastalık görülme sıklığı en az beyaz ırk kadar artmaktadır. KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAROMEGA-3 Avrupa/ABD Japon Eskimo Araşidonik asit (20:4 n-6) %26 %21 %8.3 Eikosapentaenoik asit (20:5n-3) %0.5 %1.6 %8.0 n-6/n-3 oranı 50:1 12:1 1:1 Kalp-damar hastalıklarından ölüm oranı %45 %12 %7 KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAROMEGA-3 • Yaşam tarzı değişikliğine ek olarak, 20 hafta süre ile 3 g balık yağı (360 mg DHA, 540 mg EPA) tüketen yetişkin bireylerin; • Bel çevresinde (%1,3), trigliserid düzeylerinde (%27,3), sistolik ve diastolik kan basıncında (%33,3) ve metabolik sendrom görülme sıklığında (%29) azalma olduğu belirlenmiştir. Journal of Functional Foods 2015;19:922-928. KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAROMEGA-3 Bir çalışmada, erkeklere verilen balık yağı takviyelerinin nitrik oksit üretimini %43 arttırdığı; böylece endotel disfonksiyondan koruduğu gösterilmiştir. Amer J of Clin Nutr 1997;65:459-64. Başka bir çalışmada, EPA ve DHA’nın hiperkolesterolemiyi ve trombosit fonksiyonlarını düzelttiği; Biosci Biotechnol Biochem 1999;63: 111-9. Bir başka çalışmada da, kan yağlarını düşürmekle beraber lenfosit fonksiyonlarını baskılayarak aterosklerozdan koruduğu gösterilmiştir. Lipids 1996;31:737-45. KANSER- OMEGA-3 KANSERDE n-6/n-3 DENGESİNİN ÖNEMİ • Diyet yağı kanser gelişimini ve ilerlemesini etkilemektedir (n-6’lar uyarıcı, n-3’ler ise baskılayıcı etki). • Diyette n-6/n-3 oranının yüksek olmasının kanser oluşumu ve ilerlemesi üzerine olumsuz etkileri bulunmaktadır. n-6 ve n-3 metabolizmasının tümör biyolojisine olan etkileri Linoleic asid 18:2n-6 Alfa-linolenic asid 18:3n-3 D6-desaturase Gamma linolenic acid 18:3n-6 elongase PG-1 seri LT-4,PG-2 TX-2 serisi Dihomo-gammaLinolenic acid20:3n-6 D5-desaturase Eicosapentaenoic Acid 20:5n-3 Arachidonic asid (20:4n-6) LT-5 PG-3 TX-3 elongase Docosapentoneic acid 22:5n-3 PGE2 tümör hücre proliferasyonunu uyarır TXA2 metaztazı artırır. D6-desaturase Docosahexaenoic asid 22:6n-3 Tümör büyümesi azalır Apoptosis artar KANSER OLUŞUM MEKANİZMALARIOMEGA YAĞ ASİTLERİ Mekanizma n-6 n-3 Kanser hücrelerin üreme hızı ↑ ↓ Yeni tümör oluşumunun başlaması ↑ ↓ Tümör büyüme hızı ↑ ↓ Tümör yayılımı ↑ ↓ KANSERDE n-3/n-6 DENGESİNİN ÖNEMİ • Balık yağlarının kanser üzerinde direkt tedavi edici etkisinden çok, hastalıklardan korunma ve ağrı dindirici etkileri daha yaygın olarak bulunmaktadır. J. Nutr.(2003) 133:3794S-3799S J. Clin Oncol(2004) 22,2469-2476. British Journal of Nutrition(2007) 97,823-831. KANSERDE n-3’ÜN ÖNEMİ • Ağırlık kaybı olan hastalara önerilmeli (1) • Özellikle pankreas ve üst sindirim sistemi kanserlerinde olumlu etki (1) • Çeşitli solid tümörlerde ağırlık korunumu veya artışı (2) • Ağırlıkta, iştahta ve yaşam kalitesinde artış, cerrahi sonrası morbiditede azalma (3) 1) J. Nutr.(2003) 133:3794S-3799S 2) J. Clin Oncol(2004) 22,2469-2476. 3) British Journal of Nutrition(2007) 97,823-831. KANSERLİ HASTALARDA n-3 GEREKSİNMESİ Erişkin dozu : 1-1.5 g/gün Çocuk dozu : 1.0 g/gün Tedavi dozu : 3 g/gün • • • • Güvenilir alım dozu 1,5-2 g EPA/gün (1) En az 1.5 g/gün (2) < 2 g/gün avantajı yok (3) ALA: erkek:1.6 g/gün, kadın:1.1 g/gün Yapılan birçok çalışmada 1,5 g/gün’ün üstüne çıkılmamış olsa da, bazı çalışmalarda yüksek dozlarda (1,5-4 g/gün) yararının arttığını göstermiştir. Sonuç olarak 1,5 g/gün altında EPA tüketimi hemen hemen hiç etki göstermezken daha fazla tüketimi sonuçları güçlendirmesi için önerilebilir (1). 1)J. Nutr.2003,133:3794S-3799S 2)J. Clin Oncol(2004) 22,2469-2476. 3)Nutrition (1996) 12(suppl.1),S27-S30. Dewey A, et al. Cochrane Database 2007. KANSERLİ HASTALARDA n-3 GEREKSİNMESİ • EPA/DHA 2:1 (1) • EPA/DHA 3:1 (2) • En iyi tolerans düşük yağ içerikli formulalar ile alım (3) • En az 8 hafta (4) • Toksisite ??? 1)Gut 2002, 52(10),1479-1486 2)J. Nutr.2003,133:3794S-3799S 3)Gut (2003),52(10),1479-1486. 4)British Journal of Nutrition,2007,97,823-831. DİABETES MELLİTUSOMEGA-3 DİABETES MELLİTUS -OMEGA YAĞ ASİTLERİ • Yapılan son araştırmalar, balıkta bulunan n-3 yağ asitlerinin insülinin işlevini artırdığı ve özellikle de tip II diyabetlilerde hastalığın oluşumunu geciktirdiği ortaya konulmuştur. GEBELİK- OMEGA-3 GEBELİK-OMEGA-3 • Gebelik sırasında anneden bebeğe aktif olarak n-3 transferi olmaktadır. • Bu durum, annenin n-3 depolarını ciddi olarak tüketmekte ve yeterli alım sağlanamazsa bebeğin beyin gelişimini ve fetusun sağlıklı büyümesini etkilemenin yanı sıra annenin doğum sonu depresyonuna sebep olmaktadır. GEBELİK-OMEGA-3 • Gebelik sırasında düşük veya prematüre doğumu önlemenin yanı sıra bebeğin doğum ağırlığını artırmaktadır. • Ayrıca, fetusun sinir sistemi ve damar gelişiminin çok yoğun olduğu, gebeliğin son 3 ayında DHA ihtiyacının çok arttığı bilinmektedir. Gordon DT, Ratliff V. The implications of omega-3fatty acits in human healhty, Advances in Seafood Biochemistry Composition and Quality, Ed. By George L. Flick. 1992; 406. GEBELİK-OMEGA-3 • Omega-3 yağ asitlerinin erken doğumu önleme üzerine etkisini değerlendiren sistemik bir derlemede, konu ile ilgili yapılan randomize çalışmaların analizi yapılmıştır. • Omega-3 kullanımı ile erken doğum (early preterm) (<34 hafta) riskinin %58, erken doğum (<37 hafta) riskinin %17 oranında azaldığı saptanmıştır. European Journal of Obstetrics & Gynecology and Reproductive Biology 2016;198:40–46. GEBELİK-OMEGA-3 • İtalya’da 114 gebe kadının balık tüketim alışkanlıkları ile doğum özellikleri arasındaki ilişki incelenmiştir. • Gebelerin %91,2’sinin ayda 4.7 kez balık tükettiği, %8,8’inin ise hiç balık tüketmediği belirlenmiştir. • Gebeliğe bağlı gelişen hipertansiyon görülme sıklığının balık tüketmeyenlerde daha fazla olduğu saptanmıştır. • Bebeğin doğum ağırlığı ve baş çevresi annenin küçük yağlı balık tüketimi ile pozitif ilişki; yağsız balık ve kabuklu deniz ürünleri tüketimi ile negatif ilişki göstermiştir. • Küçük yağlı balıkların, olumlu etkilerinden dolayı diğer balıklara göre tercih edilmesi önerilmiştir. Women Birth (2016), http://dx.doi.org/10.1016/j.wombi.2015.12.005 DİĞER HASTALIKLAR: KORUNMA VE TEDAVİDE OMEGA-3 DESTEĞİ Balık yağının • Romatoid artrit, • Sistemik Lupus Eritamatosus, • Bronşial astım, • Osteoporoz, • Demans, • İrritabl bağırsak sendromu, • Böbrek hastalıkları, • Organ naklinde Tedavi edici etkileri zayıf olmakla beraber, metabolik hastalıkların ortaya çıkmasını önleme, ağrı, yangı vb. anomalilikleri azaltma etkisi bulunmaktadır. Kaya Y, Duyar HA, Erdem ME. Balık yağ asitlerinin insan sağlığı için önemi. Ege Üniv. Su Ürünleri Derg. 2004; 21 (3/4): 365-370. OMEGA-3: GEREKSİNME HASTALIKLARDA KORUNMA VE TEDAVİSİNDE OMEGA-3 GEREKSİNMESİ “Mayo Klinik”, “American Heart Association-AHA” “National Institutes of Health-NIH” Yıllardan beri en az haftada 2 kez n-3 yağ asitlerinden zengin balık tüketimini önermektedir. Koroner arter hastalığı olan özellikle yüksek trigliserid seviyeli hastalarda “American Heart Association-AHA” EPA ve DHA suplemantasyonunu önermektedir. Turkiye Klinikleri J Cardiol-Special Topics 2010;3(2):53-8. AMERİKAN KALP DERNEĞİ (AHA) ÖNERİLERİNE GÖRE; • Sağlıklı yetişkin bireyler için; haftada en az 2 kez balık tüketimi (Haftada 2-3 kez yağlı balık tüketerek günde 0.5-1 g kadar n-3 alınabilir). • KVH öyküsü olan bireyler için; 1 g EPA+DHA • Hipertrigliseridemisi olan bireyler için; 2-4 g EPA+DHA (≈%20-40 ↓TG) Arterioscler Thromb Vasc Biol. 2003;23(2):151-2. AMERİKA TIP ENSTİTÜSÜ ÖNERİLERİNE GÖRE; • Kadın ve erkekler için n-3 tüketiminin toplamda 1,6 g olması gerektiğini; • Bu miktarın; • 1.1 g’ının ALA’dan, • %10’unun EPA/DHA’dan gelmesini tavsiye etmektedir. Process Biochemistry 2005;40:3627–3652 TÜRKİYE’YE ÖZGÜ BESLENME REHBERİ’NE GÖRE; Kadın 19-50 yaş Erkek 19-50 yaş Gebelik Emziklilik n-3 (g/gün) n-6 (g/gün) 1,1 12 1,6 1,4 1,4 17 13 13 BEBEK VE ÇOCUKLARA OMEGA-3 SUPLEMANTASYONU YAPILMALI? • Bebek sadece anne sütü alıyorsa (ilk altı ay) ve anne yeteri kadar balık tüketiyor/ balık yağı alıyorsa takviyeye gerek yoktur. • Fakat bebek mama ile besleniyorsa mama n-3 içermelidir • Bebekler için günlük önerilen doz 250-500mg arasında değişir. • Büyük çocuklar için günlük önerilen doz 500-1000mg arasında olmalıdır. OMEGA-3 KAYNAKLARI Omega-3 kaynakları hayvansal ve bitkisel olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. BİTKİSEL KAYNAKLARI • Keten Tohumu Yağı • • • • • • • Kanola Yağı Soya Fasulyesi Ceviz Balkabağı Çekirdeği Kenevir Tohumu Yağı Semizotu Kuru Baklagiller Kolza Tohumu ÇEŞİTLİ BİTKİSEL TOHUMLARIN YAĞ İÇERİKLERİ Doymuş yağ % Badem Kanola Kakao yağı H.cevizi Mısır Keten tohumu Fındık Zeytin Palmiye Ayçiçeği Susam Soya Ceviz 8.2 7.1 59.7 86.5 12.7 4 7.4 13.5 49.3 9.6 14.2 14.4 9.1 Tekli doymamış yağ % 69.9 58.9 32.9 5.8 24.2 22 78.0 73.7 37.0 12.6 39.7 23.3 22.8 Çoklu doymamış yağ % 17.4 29.6 3.0 1.8 58.7 74 10.2 8.4 9.3 73.4 41.7 57.9 63.3 Linolenik Linoleik asit asit (n-6) (n-3) 0.0 17.4 9.3 20.3 0.1 2.8 0.0 1.8 0.7 58.0 57 17 0.0 10.1 0.6 7.9 0.2 9.1 0.2 73.0 0.3 41.3 6.8 51.0 10.4 52.9 BİTKİSEL KAYNAKLARI • Keten tohumu diyetsel n-3 yağ asitlerinin ana maddesi olan alfa-linolenik asit (ALA) açısından zengindir. • Fakat bunun ancak küçük bir bölümü (%10-15’i) EPA ve DHA’ya dönüşür. • Bu nedenle, keten tohumu ve diğer bitkisel kaynaklar, DHA ve EPA içeren balık yağları kadar iyi n-3 kaynağı değillerdir. BİTKİSEL KAYNAKLARI • Omega-3 yağları ısıtıldıkları zaman çabuk oksitlenirler ve besin değerleri azalır. Bu nedenle balık yağları soğuk olarak tüketilmelidir. • Aynı şey, keten tohumu için de geçerlidir. Keten tohumu kahve değirmeninde öğütüldükten sonra soğuk yemeklere, yoğurda veya salatalara serpilerek tüketilir. BİTKİSEL KAYNAKLARI • Keten tohumu günde 1-2 tatlı kaşığı tüketilebilir. • Menopoz dönemindeki kadınlar için öneri; günde 2-3 tatlı kaşığı şeklindedir (bitkisel zayıf östrojen kaynağı). HAYVANSAL KAYNAKLARI • Hayvansal omega-3 kaynakları aktif metabolit olarak EPA ve DHA içerir. • Bitkisel olanlarda aktif metabolitler değil, alfa-linolenik asit (ALA) vardır. ALA’nın %10-15’i insan vücudunda bulunan enzimler aracılığı ile aktif metabolitlere (EPA ve DHA) dönüşür. • Bebeklerde ve kronik hastalarda bu dönüşüm daha da azdır. HAYVANSAL KAYNAKLARI • Özellikle soğuk su balıkları ve yağlı balıklar, kabuklu deniz ürünleri ve az miktarda yumurtadır. • Kültür balıklarında n-3 yağ asitleri daha az bulunur. • Ayrıca anne sütünde de önemli miktarda bulunmaktadır. HAYVANSAL KAYNAKLARI • Balıkların n-3 içerikleri de farklıdır. En çok n-3 içeren balıklar soğuk su ya da derin dip balıklarıdır. • Uskumru, ringa, tuna, somon, sardalye gibi soğuk su balıkları yağlı olup, n-3’ten zengindir. • Balıklar n-3 yağ asitlerini algler ve planktonlardan sentezlerler. HAYVANSAL KAYNAKLARI 1 g balık yağı (EPA+DHA gereksinimi karşılamak ) için tüketilmesi gereken balık miktarı Taze ton balığı Sardalya Somon Orkinos Ringa Balığı Alabalık Pisi (Tarança) Balığı Mezgit Balığı Yayın Balığı Dil balığı İstiridye (pasifik/ doğuya özgü/çiftlik) İstakoz Yengeç Karides İstiridye Miktar (g/gün) 70-360 60-90 60-135 60-250 45-60 90-105 90-225 450 450 210 75/195/240 225-1275 255 330 375 Process Biochemistry 2005;40:3627–3652 BALIK TÜKETİMİ-RİSK?? • Okyanus balıkları da dahil olmak üzere Dünya’nın neredeyse bütün balıklarında civa, arsenik ve birçok diğer toksinler bulunmaktadır. • Toksinlerden daha az etkilenmek ve ağır metal zehirlenmesi riskini azaltmak için bebek balıklar tercih edilmelidir. Çünkü balıklar yaşlandıkça ağır metal ve toksin yükleri artar. • Piyasada bulunan bazı balık yağlarının içinde n-3 yağ asitlerinin haricinde A vitamini ve D vitamini de bulunabilmektedir. • DİKKAT! Hamileler, emzikli anneler ve bebeklerin güvenirli olduğu düşünülen kaynaklardan balık tüketmeleri /hiç tüketmemeleri önerilmektedir. BALIK YAĞI BALIK YAĞI TÜKETİMİ • Doğal kaynaklardan yeteri kadar n-3 alamayan kişilere – ki büyük bir çoğunluk böyledir- önerilmektedir. • Balık yağı preparatları kullanan kişiler bazı önemli noktalara dikkat etmek zorundadırlar. BALIK YAĞI TÜKETİMİ • Balık yağı tüketirken öncelikle alınan balık yağının ne kadar aktif madde (EPA+DHA) içerdiğine bakılmalıdır. • Örneğin kapsül 500 mg’dır; ancak 100 mg aktif madde içeriyor olabilir. • Sıvı preparatlar kapsüllere oranla çok daha fazla aktif madde içerirler. BALIK YAĞI TÜKETİMİ • 1 balık yağı kapsülü ≈10 kkal enerji içermektedir. 1 balık yağı tabletinde; • En az 300 mg EPA, 150 mg DHA bulunmalıdır. • EPA/DHA oranı: %60 olmalıdır. BALIK YAĞI TÜKETİMİ • Saflaştırılmamış/yoğunlaştırılmamış balık yağlarında toksik öğeler bulunabileceğinden dolayı; etiketinde “Ulusal ve Uluslararası Sağlık Kurumlarından Onaylı” olduğu ibaresi bulunanların tercih edilmesi gereklidir. • Kullanılan balık yağının ağır metal taramasından geçip geçmediği mutlaka sorgulanmalıdır. • Balık yağı preparatları sıcak ve ışık gören yerlerde tutulmamalıdırlar. Yağların opak şişelerde saklanması, ısı ve güneşe maruz bırakılmamaları gerekir. BALIK YAĞI TÜKETİMİ • Fazla miktarda poliansatüre yağ asidi tüketimi serbest radikalleri artırır. • Bu nedenle, balık yağı alanların beraberinde mutlaka E vitamini gibi bir antioksidan alması önerilmektedir. Piyasadaki balık yağı preparatlarında hepsinde antioksidan olarak E vitamini mevcuttur. BALIK YAĞI TÜKETİMİ- YAN ETKİLER • Omega- 3 yağ asidi tüketimini takiben bireylerde hafif düzeyde yan etkiler gözlenebilmektedir: • Gastrointestinal rahatsızlık durumu oluşturan miktar 1-3 g; • Ağızda balık tadı hissi bırakan miktar 1-3 g, • Bozulmuş glikoz toleransı ve diyabeti olan bireylerde glisemi düzeylerinin kötü seyretmesine neden olan miktar >3 g, • Hipertrigliseridemisi olan hastalarda LDL-K ↑ neden olan miktar 3g • n-3 yağ asidi alımının >3 g/gün: Klinik olarak kanama riskini artırma ihtimali ↓. Process Biochemistry 2005;40:3627–3652 BALIK YAĞI TÜKETİMİ • * Kan sulandırıcı ilaçların (Aspirin, Kumadin) kullanımı, Gingko Biloba ve E vitamini desteği tüketenlerin balık yağı takviyesine hekim kontrolünde başlamaları önerilmektedir. • *** BALIK YAĞI TAKVİYESİNE BAŞLAMADAN ÖNCE MUTLAKA HEKİM VE/VEYA DİYETİSYENE DANIŞILMALIDIR. n-3: ÜRÜN ZENGİNLEŞTİRME/EKLEME O.P. Ward, A. Singh / Process Biochemistry 40 (2005) 3627–3652 n-3: BEBEKLER • WHO bebek formulalarına DHA eklenmesini önermektedir. • Amerika Tıp Enstitüsü (IOM) bebekler için n-3 suplemantasyonunun 0.5 g DHA içermesini önermektedir. Process Biochemistry 2005;40:3627–3652 OMEGA-6 (n-6) OMEGA-6 • Beslenmeyle yeterli miktarda alınan n-6 yağ asitlerinin asıl etken maddesi ve kaynağı linoleik asit (LA)’dir. • Linoleik asitin metabolize olması sonucunda dihomo gamma linoleik asit (DGLA) ve araşidonik asit oluşmaktadır. Araşidonik Asit (AA) : • AA, membranda bulunur ve fosfolipidlerin % 5-15’inden sorumludur. • AA, infantlarda beyin gelişimi için gereklidir. • AA, et, yumurta ve kabuklu deniz hayvanlarında bulunmaktadır. • AA, vücutta Linoleik Asit’den sentezlenmektedir. OMEGA-6 • Omega 6 yağ asitlerinin cilt sağlığını koruduğu, vücut sıcaklığı ve su kaybını düzenlediği görülmüştür. • Omega 6 yağ asitlerinin kanda fazla olması sonucu; arterioskleroz, tromboz, romatizmal artrit veya görme problemleri oluşmaktadır. İNSAN SAĞLIĞINDA OMEGA-6 YAĞ ASİTLERİNİN YERİ II. GRUP PROSTAGLANDİNLER, IV. GRUP LÖKOTRİENLER •İnflamatuar •Hiperaljezik (ağrı yapıcı) •Trombotik (pıhtı yapıcı) •Mitojenik (kanser yapıcı) OMEGA-6 YAĞ ASİTLERİNİN DİYETİMİZDEKİ YERİ • Taş devrinde yaşayan insanların diyetlerinde n-6: n-3 oranı yaklaşık 1:1 idi. • Fakat son 50-100 yılda, serum kolesterol düzeylerini düşürmek (!) amacı ile mısır, soya, pamuk, ayçiçeği gibi yağların aşırı kullanılması, • Buna karşılık özgür beslenen hayvanlardan kaynaklanan proteinler (et, balık, süt, yumurta) ve lahana, marul ve semizotu gibi yeşil sebzelerin daha az tüketilmesi ile bu oran kadar çıkmıştır. 20-50:1’e Simopoulos AP. The importance of the omega-6/omega-3 fatty acid ratio in cardiovascular disease and other chronic diseases. Exp Biol Med (Maywood) 2008;233:674-88. DİYETTE n-6/n-3 ORANININ ARTMASININ TEMEL NEDENLERİ • Hayvanların n-6’dan zengin yemlerle beslenmesi • Özgür dolaşan tavuk ve yumurta tüketiminin azalması • Un ve basit karbonhidratlardan zengin besinlerle beslenme • Balık tüketiminin azalması • Koyu yeşil yapraklı sebzelerin tüketiminin azalması • n-6 (ayçiçeği, mısır vb) yağların tüketiminin aşırı artması • Zeytinyağı ve hayvansal doymuş yağların tüketiminin azalması • n-6/n-3 İÇİN ÖNERİLEN İDEAL DENGE Son önerilere göre n-6/n-3 oranının 3:1 olması yönünde görüş birliğine varılmıştır. • Ancak, n-6 yağ asitleriyle, n yağ asitleri arasındaki kritik dengeyi 4:1’den küçük tutabilecek mevcut bir diyet biçimi henüz bulunmamaktadır. Simopoulos AP. The importance of the omega-6/omega-3 fatty acid ratio in cardiovascular disease and other chronic diseases. Exp Biol Med (Maywood) 2008;233:674-88. DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ (WHO) TARAFINDAN ÖNERİLEN İDEAL DENGE • Her 5-10 gram n-6 yağ asidine karşılık, 1 gram n-3 yağ asidi şeklindedir. • n-6/n-3: 5/1-10/1 • Linoleik Asit: erkekler: 17 g/gün kadınlar: 12 g/gün Food, Nutrition Board. Dietary reference intakes for energy, carbohydrate, fiber, fat, fatty acids, cholesterol, protein and amino acids. Washington, DC: The National Academies Press; 2005. OMEGA-9 (n-9) OMEGA-9 • Oleik Asit, Omega-9 grubu yağ asitlerinin öncüsüdür. • Omega-9 kaynakları; Rafine edilmemiş ham zeytinyağı, zeytin, avokado, badem, yer fıstığı, susam yağı, pecan fındığı, antep fıstığı, mahun cevizi, fındık, fındık yağında bulunmaktadır. OMEGA-9 • Genel olarak doymamış yağlar, doymuş yağlara göre daha sağlıklı kabul edilmektedir. Fakat her doymamış yağın sağlık etkisinin aynı olmadığı bilinen bir gerçektir. • Özellikle doymamış yağların rafinasyonu sırasında yağa özgü fenolik bileşenler gibi miktar olarak az fakat etkisi önemli olabilecek bileşenlerin kaybı söz konusudur. • Zeytinyağı sadece fiziksel işlemlerle elde edilen bir yağ türü olduğu için diğer bitkisel yağlardan bu özelliği ile ayrılmaktadır. AKDENİZ BESLENME MODELİ • Beslenmeye bağlı sağlık sorunları üzerinde yapılan araştırmalar dikkatleri değişik bölge veya ülkelerdeki beslenme alışkanlıklarına çekmiş ve “AKDENİZ BESLENME MODELİ” gibi bazı tanımlamalara yol açmıştır. AKDENİZ BESLENME MODELİ • Akdeniz diyetinin terapötik etkisine Amerikalıların ilgisi, 1950’li yılların sonunda diyete bağlı kalp hastalıklarının ortaya çıkmasına bağlı olarak, tıbbi araştırmalar çerçevesinde başlamıştır. Keys, A. 1954. On Serum Cholesterol and Other Characteristics on Clinically Healthy Men in Naples. Arc. Int. Med, 93-328. Keys, A., 1970. Coronary Disease in Seven Countries. Circulation, 41:1-211. AKDENİZ BESLENME MODELİ • Keys’in “Yedi Ülke Çalışması” olarak adlandırılan araştırması şimdiye kadar yapılmış olan en büyük epidomiyolojik çalışmalardan birisidir. • Bu araştırmada, kalp hastalıkları ve potansiyel nedenleri üzerine Yunanistan, Finlandiya, Hollanda ve ABD’den 13.000’e yakın erkek birey (10 yıl süre) izlenmiştir. • Akdeniz insanlarının tüm yaş grupları içinde kalp hastalıkları bakımından daha düşük ölüm oranına sahip olduğu belirlenmiştir. Çalışma aynı zamanda, Akdeniz diyetinin yağ içeriğinin yüksek olduğunu ve diyet enerjisinin% 40’ının yağdan sağlandığını ortaya koymuştur. Keys, A. 1954. On Serum Cholesterol and Other Characteristics on Clinically Healthy Men in Naples. Arc. Int. Med, 93-328. Keys, A., 1970. Coronary Disease in Seven Countries. Circulation, 41:1-211. AKDENİZ BESLENME MODELİ Ersoy, G., Özdemir, G. Akdeniz diyetinin sağlığa yararları. Türkiye Klinikleri Cardiovascular Sciences, 2010;22(1), 75-84. ZEYTİNYAĞI • Zeytinyağı, Akdeniz diyetinin ana yağ bileşeni ve ‘‘ALTIN DAMGASI’’ olarak kabul edilmektedir. • Zeytinyağının majör bileşenleri triaçilgliseroller olup toplam yağ ağırlığının yaklaşık %98’ini oluşturmaktadır. ZEYTİNYAĞI Zeytinyağının Bileşimi; • %55-83’ü tekli doymamış yağ asidi (TDYA) • %4-20’si çoklu doymamış yağ asidi (ÇDYA) • %8-14’ü doymuş yağ asitlerinden meydana gelir. • Tekli doymamış yağ asidi olan oleik asit, zeytinyağındaki yağ asitlerinin %70-80’ini oluşturmaktadır. Gönder M. Hafif Şişman Ve Şişman Kadınlarda Akdeniz Diyet Skoru İle Antropometrik Ölçümler Ve Biyokimyasal Parametreler Arasındaki İlişkinin Belirlenmesi, Gazi Üniv. Y. Lisans Tezi,2015 Ersoy, G., Özdemir, G. Akdeniz diyetinin sağlığa yararları. Türkiye Klinikleri Cardiovascular Sciences, 2010;22(1), 75-84. DÜNYADA ÜLKELER BAZINDA ZEYTİNYAĞI ÜRETİMİ Türkiye’de üretilen zeytinin büyük bir kısmı (%65-70 ) yağlık, geri kalan miktarı da sofralık olarak değerlendirilmektedir. Kaynak: Uluslararası Zeytinyağı Konseyi DÜNYADA ÜLKELER BAZINDA ZEYTİNYAĞI TÜKETİMİ • • • • • • Zeytinyağı üreticisi ülkelerde yıllık zeytinyağı tüketimi: Yunanistan’da 21 kg, İtalya’da 11,5 kg, İspanya’da 10,4 kg, Tunus’ta 9,8 kg, Libya’da 7 kg, Portekiz’de 4,8 kg • Ülkemizde kişi başına 0,8kg’la Akdeniz ülkeleri içerisinde en az zeytinyağı tüketen ülke durumundayız. ZEYTİNYAĞI KULLANIMI NEDEN TERCİH EDİLMELİDİR?? • Pek çok bitkisel yağın temel çoklu doymamış yağı olan linoleik asit yüksek miktarda alındığında biyokimyasal reaksiyonlarda, n-3 yağ asitleri ile rekabete girebilir ve kanın pıhtılaşma eğilimini artırır. • Bazı araştırmalar, tekli doymamış yağ bakımından zengin diyetlerin LDL oksidasyonuna sebep olmadığını ve bunun arterosklerosiz oluşumunu azaltabileceğini göstermiştir. • Hayvanlar üzerindeki pek çok araştırmada, yüksek oranda çoklu doymamış yağ içeren diyetler tümör oluşumunu teşvik etmiştir. • Zeytinyağı, tekli doymamış yağ asitlerinden başka bazı bileşikler, E vitamini ve bilinen sağlık etkisine katkıda bulunabilen diğer bazı öğeleri içerir. • Tüm bitkisel yağlar arasında ham olarak yani rafinasyona tabi tutulmaksızın tüketilebilen hemen hemen tek yağ özelliğindedir. Günlük tüketilen yağlar içinde 15-20 gram zeytinyağı bulunması özellikle damarların sağlıklı olması için gerekli görülmektedir. ZEYTİNYAĞININ SAĞLIK ÜZERİNE POTANSİYEL ETKİLERİ • Zeytinyağında bulunan bileşenlerin koroner kalp rahatsızlıkları başta olmak üzere, kolon kanseri, erkeklerde hipertansiyon ve prostat kanseri, kadınlarda meme kanseri gibi hastalıkları önleyici etkisi yapılan araştırmalar sonucunda ortaya konmuştur. Harwood, J. L., Yaqoob, P. Nutritional and Health Aspects of Olive Oil. Eur. J. Lipid Sci. Technol., 2002;104, 685-697. Tuck, K. L., Hayball, P. J. Major Phenolic Compounds in Olive Oil: Metabolism and Health Effects. Journal of Nutritional Biochemistry, 2002;13, 636-644. AKDENİZ DİYETİNİN SAĞLIK ÜZERİNE POTANSİYEL ETKİLERİ • Akdeniz piramidine uygun beslenmenin sağlığa yararlı etkileri daha çok Tip 2 DM, KVH, şişmanlık, bazı nörodejeneratif hastalıklar ve kanser riskinin azalması ile ilişkilendirilmektedir. Ersoy, G., Özdemir, G. Akdeniz diyetinin sağlığa yararları. Türkiye Klinikleri Cardiovascular Sciences, 2010;22(1), 75-84. OLEİK ASİT-OBEZİTE OLEİK ASİT- OBEZİTE • Yağlar midenin boşalma süresini uzatarak acıkma duygusunu geciktirirler; ancak zeytinyağının da yüksek enerji içermesi nedeniyle vücut ağırlığı artışı gibi potansiyel yan etkileri hakkında kaygılar bulunmaktadır. Baysal, A. (2004). Beslenme (Yenilenmiş 10. Baskı). Ankara: Hatiboğlu OLEİK ASİT- OBEZİTE • İspanya’da 2 yıl takipli yapılan bir çalışmada, zeytinyağı tüketimi ile vücut ağırlığı artışı arasında ilişki bulunmamıştır. • Hafif şişman ve şişman erkekler üzerinde 4 hafta süresince yapılan bir başka çalışmada, diyetteki doymuş yağların TDYA ile yer değiştirilmesi sonucunda vücut ağırlığı ve vücut yağ kütlesinde anlamlı azalmanın olduğu saptanmıştır. Kien, C. L., Bunn, J. Y., Ugrasbul, F. Increasing dietary palmitic acid decreases fat oxidation and daily energy expenditure. The American Journal of Clinical Nutrition,2005;82(2):320-326. OLEİK ASİT- OBEZİTE • Abdominal şişmanlığı olan kadınlarda yapılan bir çalışmada, diyetle zeytinyağı tüketimi ile birlikte postprandiyal yağ oksidasyonu ve diyet indüklü termogenezin arttığı saptanmıştır. Piers, L. S., Walker, K. Z., Stoney, R. M., Soares, M. J. and O'Dea, K. Substitution of saturated with monounsaturated fat in a 4-week diet affects body weight and composition of overweight and obese men. The British Journal of Nutrition, 2003;90(3), 717-727. • Bu durum, zeytinyağının fizyolojik olarak vücut ağırlığı artışı üzerinde daha az etkili olduğu görüşünü açıklamaktadır. Soares, M. J., Cummings, S. J., Mamo, J. C., Kenrick, M. and Piers, L. S. The acute effects of olive oil v. cream on postprandial thermogenesis and substrate oxidation in postmenopausal women. The British Journal of Nutrition, 2004;91(2),245-252. OLEİK ASİT-DİABETES MELLİTUS OLEİK ASİT- DİABETES MELLİTUS • Oleik asidin insülin direncini azalttığına dair çalışmalar bulunmaktadır. • Kas ve karaciğer gibi doku membranlarında oleik asit konsantrasyonu yüksektir ve bu organlar insülin aktivitesinde önemlidirler. • (n-9) yağ asitleri insülin duyarlılığı ile ilişkili gen ekspresyonunu regüle edebilmektedir. • Tekli doymamış yağ asitleri periferal insülin duyarlılığını artırabilmektedir; ancak konu ile ilgili mekanizmalar tam olarak The Journal of Nutritional Biochemistry, 2007;18(3), 149-160. netleşmemiştir. European Journal of Endocrinology / European Federation of Endocrine Societies, 2004;150(1), 33-39. The Quarterly Journal of Medicine, 2000;93(2), 85-91. OLEİK ASİT- DİABETES MELLİTUS • Yapılan bir çalışmada, (n-6) içeriği zengin olan bir diyet, n9’dan zengin bir diyetle yer değiştirdiğinde; insülin direncinin azaldığı görülmüştür. Bu durum oleik asitten zengin membranın daha az akışkan olmasıyla ve böylece insülinin daha iyi aktivite gösterebilmesiyle ilişkilendirilmiştir. Ryan, M., et al. Diabetes and the Mediterranean diet: a beneficial effect of oleic acid on insulin sensitivity, adipocyte glucose transport and endothelium-dependent vasoreactivity. The Quarterly Journal of Medicine, 2000; 93(2), 85-91. • Diyette n-3 yağ asit miktarının artması da periferal insülin duyarlılığını artırabilmektedir. Soriguer, F., et al. Oleic acid from cooking oils is associated with lower insulin resistance in the general population (Pizarra study). European journal of endocrinology / European Federation of Endocrine Societies, 2004;150(1), 33-39. OLEİK ASİTKARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAR OLEİK ASİT- KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAR • Zeytinyağının özellikle koroner kalp hastalıklarında önemli olan önleyici etkisi büyük oranda içerdiği fenolik bileşenlerden kaynaklanmaktadır. • Covas ve ark. tarafından yapılan bir çalışmada, düşük, orta ve yüksek oranda fenolik bileşen içeren zeytinyağları kullanılmış ve bireylerin HDL-K, LDL-K, TK düzeyleri karşılaştırılmıştır. • Bu çalışmanın sonucunda kalp damar hastalıklarındaki risk faktörlerini azaltmada zeytinyağındaki fenolik bileşen içeriğinin etkili olduğu tespit edilmiştir. Covas, M., et al. Annals of Internal Medicine, 2006;145, 333-341. OLEİK ASİT- KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLAR • Akdeniz ülkelerinde en çok tüketilen yağ TDYA’nden zengin zeytinyağıdır. Çoklu doymamış yağ asitleri alımı ise yüksek düzeyde değildir. Toplam yağ alımı yüksek olmasına rağmen (toplam enerjinin ≥ % 40’ı) TDYA’nin doymuş yağa göre daha yüksek oranda bulunması bu diyetin kalp koruyucu özelliklerindendir. Panagiotakos, D. B, et al. Association between the prevalence of obesity and adherence to the Mediterranean diet: the ATTICA study. Nutrition,2006; 22(5), 449-456. • Tekli doymamış yağ asitlerinin plazma HDL-K seviyesini artırabildiği ve TG seviyesini azaltabildiği saptanmıştır. Kris-Etherton, P., et al. High-monounsaturated fatty acid diets lower both plasma cholesterol and triacylglycerol concentrations. The American Journal of Clinical Nutrition,1999;70(6), 1009-1015. • Balık ve deniz ürünlerinde bulunan n-3 yağ asitleri de TG, TK ve LDL-K seviyelerini azaltabilmekte, HDL-K seviyesini ise artırabilmektedir. Jung, J. U., et al. n3 Fatty acids and cardiovascular disease: mechanisms underlying beneficial effects1. The American Journal of Clinical Nutrition, 2008;87, 2003-2009. OLEİK ASİT- KAN BASINCI • Zeytinyağının, hücre membranındaki yağ asit profilini ve dolayısı ile membran fonksiyonlarını etkileyerek kan basıncında azalma sağladığı bilinmektedir. • Omega-3 yağ asitlerinden üretilen eikosanoidler, n-6 yağ asitlerinden üretilen eikosanoidlere göre daha güçlü vazodilatör etkiye sahiptir ve kan basıncının düşürülmesinde etkilidir. Perona, J. S., Cabello-Moruno, R. and Ruiz-Gutierrez, V. The role of virgin olive oil components in the modulation of endothelial function. The Journal of Nutritional Biochemistry, 2006;17(7), 429-445. OLEİK ASİT-KANSER OLEİK ASİT- KANSER • Zeytinyağındaki hidrokarbonlardan olan skualenin, kanser riskini azaltıcı temel bir faktör olduğu düşünülmektedir. Armutcu, F., et al. Zeytinyağı ve sağlık: Biyoaktif bileşenleri, antioksidan özellikleri ve klinik etkileri. Konuralp Tıp Dergisi, 2013;5(1), 60-68. • Oleik asit antioksidan özelliklere sahiptir ve proinflamatuar moleküllerin oluşumunu azaltarak hücrelerin oksidasyona yatkınlığını azaltmaya yardımcı olmaktadır. Kwan, H. Y., et al. The anti-cancer and anti-obesity effects of mediterranean diet. Critical Reviews in Food Science and Nutrition. 2015. OLEİK ASİTGASTROİNTESTİNAL SİSTEM HASTALIKLARI OLEİK ASİT- GASTROİNTESTİNAL SİSTEM • Zeytinyağının mide asidini azaltarak gastrit ve ülsere karşı mide çeperini yani mukozayı koruduğu belirlenmiştir. • Bağırsaklardan posanın geçişini kolaylaştırarak kabızlığa engel olabileceği, bebeklerde ve çocuklarda da kabızlığın tedavisinde kullanılabileceği söylenmektedir. • Zeytinyağı aynı zamanda iyi bir laksatiftir ve içeriğindeki oleik asit safra salgılanmasını uyararak hazmı kolaylaştırıp, safra taşı riskini azaltabilmektedir. Arslan E. Zeytinyağının beslenmedeki önemi. I.Ulusal Zeytin Öğrenci Kongresi 2008. YETERLİ-DENGELİ BESLENME İLKELERİ DİYET YAĞI; %25-35 Doymuş yağ: %7-8 (LDL-K>100 mg/dL; < %7) Diyet kolesterolü 300 mg/gün (LDL-K>100 mg/dL;,<200 mg) PUFA: %7-8 MUFA: %12-15 Trans yağlar: (%1↓) Haftada 2-3 kez BALIK TÜKETİMİ YETERLİ-DENGELİ BESLENME • • • • • • • • • • Diyetle yeterli protein alımı (%15) Diyetle Çeşitliliğinin Sağlanması (4 yapraklı yonca modeli) Meyve ve sebze tüketimi ↑ (5 ve ↑ porsiyon/gün) Tam tahıl ürünlerinin tüketimi ↑ (6 ve ↑ porsiyon/gün) Düşük yağlı ya da yağsız süt ve ürünleri tüketilmelidir. Balık, baklagil, tavuk eti derisiz ve kırmızı et yağsız tüketilmelidir. Günde 2 g’dan fazla doymuş yağ tüketilmemelidir. Günde en az 30 dak fiziksel aktivite yapılmalıdır. Alkollü içeceklerden kaçınılmalıdır. Günde 5 g’ın altında tuz tüketilmelidir. YETERLİ-DENGELİ BESLENME • Sağlıklı bir yaşam için EPA ve DHA’nın esansiyel yağ asitleri olarak alınması gerekmektedir. • Tüketimi yaygın besinlerin EPA ve DHA ile zenginleştirilmesi yoluyla çözülmeye çalışılmaktadır. • Bu besinlerden biri de süt ve işlenmiş süt ürünleri olarak son yıllarda giderek önem kazanmaktadır.