Sayı 12 - Çukurova Üniversitesi

Transkript

Sayı 12 - Çukurova Üniversitesi
“Yenilenebilir Enerji” Konferansı
gerçekleşti
nÇukurova
Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi
işbirliği ile organize edilen ve
Zahit Alüminyum Şirketi tarafından sunulan “Yenilenebilir Enerji” konulu seminer 6
Aralık 2013 tarihinde ÇÜ Mühendislik-Mimarlık Fakültesi
Konferans Salonunda gerçekleştirildi.
ÇÜ bilim insanlarından bir ilk!
nÇukurova
Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makineleri Bölümü Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Emin Güzel’in yürütücülüğünü yaptığı projede
bilim insanlarımız bir ilke
imza attı. Projede, Aflatoksinli
ürünleri tespit ederek ayıklayan bir makine icat edildi.
İlginin yoğun olduğu seminere çok sayıda akademisyen,
öğrenci ve farklı sektörlerden
firma temsilcileri katıldı. Seminer, katılımcıların sorularının
yanıtlanmasının ardından düzenlenen kokteylle sona erdi.
u2. SAYFADA
u8. SAYFADA
vSAYI: 12
vÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ KURUMSAL İLETİŞİM GAZETESİ
v01-15 ARALIK 2013
2013 YILINDA ÖNEMLİ PROJELER GERÇEKLEŞTİRDİK!
KOBİ’lere TÜBİTAK
Desteği
nYakın
döneme kadar çeşitli
programlar altında özellikle
üniversiteler bünyesinde gerçekleştirilen araştırmaları ve
üniversitelerde çalışan araştırmacıları destekleyen TÜBİTAK bu kez, çağrıya açtığı
“1601 –Yenilik ve Girişimcilik
Alanlarında Kapasite Artırılmasına Yönelik Destek Programı” ile KOBİ ölçeğindeki özel
sektör firmalarını destekliyor.
Açılan program ile KOBİ’lerin
Ar-Ge ve yenilik odaklı faaliyet yapabilme kapasitelerini
artırmaya yönelik mentörlük
mekanizmasının geliştirilmesi
ve uygulanması hedefleniyor.
TÜBİTAK’ın verdiği bilgiye göre, desteklenecek projeler iki aşamadan oluşacak:
İlk aşama mentörlük mekanizmasının oluşturulmasını;
ikinci aşama ise oluşturulan
bu mekanizmanın belli sayıda
KOBİ’de uygulanmasını içeriyor. Projenin ilk ayağında
çağrı kapsamındaki faaliyetleri gerçekleştirecek ve TÜBİTAK tarafından desteklenecek
“uygulayıcı firma” yer alırken
ikinci ayağında ise Ar-Ge ve yenilik kapasitesini geliştirmek
amacıyla mentörlük hizmeti
sağlanacak KOBİ niteliğindeki
“faydalanıcı firma” bulunuyor.
Türkiye’de yerleşik sermaye
şirketleri ve kanunla kurulmuş
vakıfların başvuruda bulunabilecekleri programda, uygun görülen projeler 400.000
TL’ye kadar destek alabilecekler. Başvurular için son tarih
7 Şubat 2014. Ayrıntılı bilgiye
http://www.tubitak.gov.
tr/ adresinden ulaşılabilir.
4 - 5D.A
SAYFA
Çukurova Üniversitesi’ne TÜBİTAK’tan destek!
Doç. Dr. Bahar
KARAKAYA TOKUR
nÇukurova
Üniversitesi ve
Mersin Üniversitesi ortaklığıyla gerçekleştirilen “Ton
Balığı Konservesi Üretiminde
Kaliteyi İyileştirmek Amacıyla Yeni Bir Tasarımın Proje
Uygulanması” başlıklı proje,
TÜBİTAK’ın 1003 kodlu “Ön-
celikli Alanlar Ar-Ge Projeleri
Destekleme Programı” kapsamında 400.000 TL’ye yakın
destek almaya hak kazandı.
Mersin Üniversitesi Gıda
Mühendisliği Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Ferruh Erdoğdu’nun katkıda bulunduğu
projenin yürütücülüğünü Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Avlama ve İşleme
Teknolojisi Bölümünden Doç.
Dr. Bahar Karakaya Tokur yapıyor. Projede, yine aynı bö-
lümden Arş. Gör. Elif Tuğçe Aksun ve yüksek lisans öğrencisi
Timuçin Tümerkan yer alıyor.
Proje kapsamında, 2 doktora
ve 1 yüksek lisans tezinin gerçekleştirilmesi hedefleniyor.
Projede; Prof. Dr. Erdoğdu
tarafından geliştirilen geometrisi değiştirilmiş kalaysız (TFS)
malzeme kullanımı ile konserve
edilecek ton balığı üretimi sayesinde; uygulama ve ticarileşme potansiyeli olan alternatif
bir üretim teknolojisi ve teknik
yaklaşımın endüstriyel üretime
kazandırılması ve ürün kalitesinin arttırılması amaçlanıyor.
Böylece, konserve geometrisinin modifikasyonu ile ısıl
işlem süresinin kısaltılması direkt olarak ürün kalite
özelliklerini etkileyecek ve
enerji kullanımının azaltılmasıyla ürün maliyeti düşürülmüş olacak. Bununla birlikte daha kısa sürede, daha
az kalite kaybı ile üretim yapılabilmesi de hedefleniyor.
2
HABER
KampüsHaber
ÇÜ 5. Geoteknik Sempozyumu’na ev sahipliği yaptı
nÇukurova
Üniversitesi Mühendislik – Mimarlık Fakültesi
İnşaat Mühendisliği Bölümü,
İnşaat Mühendisleri Odası
Adana Şubesi ve Zemin Mekaniği Temel Mühendisliği Türk
Milli Komitesince ortaklaşa
düzenlenen 5.Geoteknik Sempozyumu Adana’da yapıldı.
Mithat Özsan Amfisi’nde
gerçekleştirilen 5. Geoteknik
Sempozyumu’nun
açılışına
Adana Vali Yardımcısı Cengiz
Horozoğlu, Adana Büyükşehir
Belediyesi Başkan Vekili Zihni
Aldırmaz, Çukurova Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof.
Dr. Seyhan Tükel, Prof. Dr.
Hasan Fenercioğlu, Prof. Dr.
Azmi Yalçın, Adana Bilim ve
Teknoloji Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Adem Ersoy, Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı Mekânsal
Planlama Genel Müdürü Sel-
can Melike Öztürk, Karayolları
5. Bölge Müdürü Yakup Dost
ve çok sayıda davetli katıldı.
Prof. Dr. Tükel:
“Depremi afet
olmaktan çıkarmak
mümkün”
Sempozyumun
açılışında
konuşan Çukurova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.
Dr. Seyhan Tükel; Türkiye’nin,
başta depremler olmak üzere
pek çok afetin meydana geldiği bir coğrafyada yer aldığına
dikkat çekti ve “Yaşadığımız
yıkıcı depremlerin sonuçları ile
ilgili raporlarda, yapı ve zemin
arasındaki ilişkinin yeterince
dikkate alınmadığı bildirilmektedir. Bu durum geotekniğe
verilmesi gereken önemi göz
nÇukurova
Prof. Dr.
Seyhan TÜKEL
önüne sermektedir. Bir doğa
olayı olan depremin önüne
geçebilmek elbette mümkün
değildir. Ancak, doğa olaylarının doğal afete dönüşmesinin
önüne geçmek, yer hareketlerine uygun ve zemini sağlam
yapı üreterek, depremi afet
olmaktan çıkartmak mümkündür. Her zeminde, her şart
altında güvenli, sağlıklı, yaşanılabilir yapıların üretilmesi,
İnşaat mühendisliği uygulamalarının çok disiplinli takım çalışmaları içinde sürdürülmesi
ile mümkün olacaktır” dedi.
Abdullah Bakır:
“Medeniyet
mühendisliği
yapıyoruz!”
İnşaat Mühendisleri Odası
Adana Şube Başkanı Abdullah
Bakır da, geoteknik mühendisliğinin, inşaat mühendisliğinin
Abdullah
BAKIR
mutlak ve ayrılmaz bir parçası
olduğuna dikkat çekti. Bakır,
1998 yılında Adana-Ceyhan’da
ve 1999 yılında Kocaeli ile İstanbul’da yaşanan depremlerden sonra, inşaat mühendisliğinin daha çok depremlerle
ilintili konularda gündeme geldiğini hatırlattı ve “Medeniyet mühendisliği olarak kabul
edilen mesleki alanımızın can
ve mal güvenliği açısından bakıldığında, temel sorununun
deprem olduğu görülecektir.
Depremler medeniyetlere zarar vermekte, medeniyetlerin
izlerini ortadan kaldırmaktadır. Biz mühendisler, insan için,
uygarlığın geleceği için, güvenli
ve huzurlu bir yaşam için medeniyet oluşturmaya ve medeniyetlerin izlerini taşıyan köprüleri, yolları, binaları geleceğe
taşımaya çalışmaktayız” dedi.
İki gün süren sempozyumda
gerçekleştirilen 16 oturumda toplam 97 bildiri sunuldu.
“Yenilenebilir Enerji” Konferansı gerçekleştirildi
nÇukurova
Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi
işbirliği ile organize edilen ve
Zahit Alüminyum Şirketi tarafından sunulan “Yenilenebilir Enerji” konulu seminer 6
Aralık 2013 tarihinde ÇÜ Mühendislik-Mimarlık Fakültesi
Konferans Salonunda gerçekleştirildi. İlginin yoğun olduğu
seminere çok sayıda akademisyen, öğrenci ve farklı sektörlerden firma temsilcileri katıldı.
Seminerde konuşan ve enerjinin tanımıyla sözlerine başlayan Zahit Alüminyum Şirketi Genel Müdür Yardımcısı
Mehmet Çatalbaş, enerji üretim kaynakları, fosil yakıtların
çevre üzerindeki etkileri, yeKAMPÜS HABER
Sahibi
Prof. Dr. Mustafa KİBAR
(Rektör)
nilenebilir enerji kaynakları,
kaynakların daha etkin kullanılması ve gelecek nesillere
daha iyi bir dünya bırakmak
için yapılması gerekenler hakkında katılımcıları bilgilendirdi.
Son yıllarda yenilenebilir
enerji kaynakları içinde, üzerinde çok çalışılan enerji kaynağı olarak Güneş enerjisini
ele alan Çatalbaş, Güneş enerji
sistemlerinin
üstünlüklerinden bahsederek, “Güneş enerjisi, küresel ısınmaya neden
olmayan, çevreye ve canlılara
zararsız, artık içermeyen enerjidir. İhtiyaç halinde sisteme
havale edilebilir” dedi. Seminer, katılımcıların sorularının
yanıtlanmasının ardından düzenlenen kokteylle sona erdi.
Mesleki eğitim
mezunları işsiz
kalmayacak
NEDEN GÜNEŞ ENERJİSİ?
Güneş enerjisi sonsuz ve
ücretsizdir. Ses, zararlı atıklar veya kirletici gazlar olmaksızın en temiz ve çevreye
zararsız enerji üretir. Güneş
elektriği sistemleri oldukça
güvenilir ve uzun ömürlüdür.
Güneş elektriği panelleri geri
dönüştürülebilir ve üretim
projesi için tekrar kullanılabilir. Her bölge veya noktaya
kurulabildiğinden, üretildiği
yerde tüketilir ve hatta tüketim fazlası üretim şebekesine
beslenebilir. Bu sayede iletim
hatlarının yükünü azaltarak,
Avrupa’nın da gelecek için
hedef gördüğü “dağınık enerji” sistemlerini yaratır. Çok az
bakım gerektirir. Kurulumu
çok hızlı ve kolaydır. Elektrik
üretimimizin % 73’ü ithal
kaynaklara bağlı olduğundan
ülkemizde üretilecek Güneş
elektriği, enerjide dışa bağımlılığı azaltacaktır. Her türlü ev,
bina, işyeri, fabrika çatılarına kurulabildiğinden, küçük
yatırımlarla ülke çapında
çok geniş bir kitlenin elektrik üretmesine imkân verir
ve elektrik piyasasının halkla iletişim kurmasını sağlar.
Üniversitesi Adana Meslek Yüksekokulu koordinatörlüğünde yürütülen
Avrupa Birliği Bakanlığı AB
Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı tarafından desteklenen “Aday
Mesleki Eğitim Mezunlarının
İstihdamı için Kaynak e-Portfolyo Sistemi Projesi”nin tanıtım toplantısı yapıldı. Yükseköğrenime devam eden ve
mezun olan öğrencilerin istihdamının amaçlandığı proje Ekim 2015’te sona erecek.
Adana Massel Otel’de gerçekleştirilen proje tanıtım toplantısı Çukurova Üniversitesi
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Fenercioğlu’nun açılış konuşmasıyla başladı. ÇÜ Adana
Meslek Yüksekokulu Müdürü
Prof. Dr. Haydar Şengül, e-portfolyo projesiyle, yükseköğrenime devam eden ve mezun olan
öğrencilere ulaşmayı amaçladıklarını belirterek, projenin
aynı zamanda mesleki eğitim
çatısı içerisinde bulunan öğretim elemanları, eğiticiler, idareciler, program planlayıcıları,
şirket idarecileri ve danışmanları, iş başvurusunda şirket içi
oryantasyonu sağlayan eğitim
danışmanı ve uygulayıcıları,
iş yerindeki gençleri denetleyip yöneten diğer tüm personeli de kapsadığını vurguladı.
Proje,
genç mezunların
yeteneklerini ortaya
çıkaracak
Müdür Yardımcısı Öğretim
Görevlisi Dr. Mesut Özonur ise
proje ortağı ülkelerin (Türkiye,
Macaristan, Polonya, İspanya,
Portekiz) dillerinde ve İngilizce
olarak rehber kullanım kılavuzu oluşturulacağını ifade etti.
Proje Yürütücüsü Okutman
Çetin İlin ise projenin, Avrupa’da ve proje ortağı ülkeler
içerisinde belirgin bir ihtiyaç
olan, öğrencilerin ve mezunların öğrenimleri boyunca elde
ettikleri becerilerini, gelecekteki kalifiye işgücü ile önemli
ölçüde etkileşim içerisinde
bulundurarak güçlendirmelerine cevap vereceğini belirtti.
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Haber Editörü
Tasarım Koordinatörü
Dil Editörü
Doç. Dr. Nüket ELPEZE ERGEÇ
Yrd. Doç. Dr. Murat Ertan DOĞAN
Öğr. Gör. Aydın ÇAM
Dr. Tülay GÖRÜ DOĞAN
Yrd. Doç. Dr. Yeter TORUN
Çukurova Üniversitesi İletişim Fakültesi Masaüstü Yayıncılık Uygulama Biriminde hazırlanmış ve Çukurova Üniversitesi Basımevinde 2000 adet basılmıştır.
Masaüstü Yayıncılık
Uygulama Birimi
(322) 338 67 77 / 413
[email protected]
Fotoğraf: Engin ESENDEMİR, Fatih ERAY, Kadir PUSLU
Muhabirler: Emine ALTAN, Sevim CELEPOĞLU
Jean Monnet
ÇÜ’de!
nAnkara
Üniversitesi Jean
Monnet Konferans Dizisi’nin
beşincisi olan “Krizdeki Avrupa
Birliği: Türkiye ve Avrupa Birliği İlişkileri” konulu konferans 6
Aralık Cuma günü MühendislikMimarlık Fakültesi Konferans
Salonu’nda
gerçekleştirildi.
Konferansa Çukurova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Azmi
Yalçın, ÇÜ Stratejik Araştırmalar Merkezi Müdür Yardımcısı
Yrd. Doç. Dr. Aslı Bilgin, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü Avrupa Birliği ve
Uluslararası Ekonomik İlişkiler Anabilim Dalı Başkanı Prof.
Dr. Belgin Akçay, ÇÜ Öğretim
üyeleri ve öğrenciler katıldı.
ÇÜ Stratejik Araştırmalar
Merkezi’nin ev sahipliğinde
gerçekleşen konferansın açılış konuşmasını yapan Ankara
Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü Avrupa Birliği ve
Uluslararası Ekonomik İlişkiler Anabilim Dalı Başkanı Prof.
Dr. Belgin Akçay, Jean Monnet
Kürsüsü’nün, dünya ölçeğinde
Avrupa bütünleşmesinin çeşitli yönleriyle akademik ortamda tartışılmasını sağlamak
ve bilimsel düzeyde yapılan
tartışmaları sürekli kılmak,
Avrupa Birliği (AB) konusunda çalışanlar arasında ilişkiler
sağlamak, Avrupa bütünleşmesi konusunda yapılan araştırmaları desteklemek gibi çeşitli
hedeflerinin olduğunu belirtti.
Konferansta söz alan Rektör
Yardımcısı Prof. Dr. Azmi Yalçın
ise Türkiye’nin AB üyesi olması sürecine değindi ve “İnanıyoruz ki Türkiye, müzakereleri tamamlayarak AB’ye üye
olacaktır. Gerek AB’nin içinde
bulunduğu sorunlar, gerekse
üyelik sürecinde karşılaştığımız sıkıntılar konusunda bilgilendikçe tam üyelik yolunda
atılması gereken adımların
netleşeceği ve bu yolda hızla
ilerleme imkânına kavuşacağımıza inanmaktayım” dedi.
Jean Monnet
Kürsüsü Nedir?
AB Eğitim, Görsel İşitsel ve
Kültür Ajansı aracılığı ile yürütülen “Yaşam Boyu Öğrenim, Jean Monnet Programı”
kapsamında Ankara Üniversitesi’ne Jean Monnet Kürsüsü
verilmiştir. Bu proje ile Ankara
Üniversitesi ve yeni kurulmuş
bazı Anadolu üniversiteleri
arasında işbirliğinin geliştirilmesi ve bu üniversitelerde AB
konularında derslerin verilmesi ve AB konusunda çalışan
akademisyenler arasında bir ağ
kurulmasını amaçlamaktadır.
3
HABER
KampüsHaber
Prof. Dr. Gürbüz Baytok Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği açıldı
nÇukurova Üniversitesi Balca-
lı Hastanesi bünyesinde Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim
Dalı’nın kurucusu Prof. Dr. Gürbüz Baytok’un adının verildiği
Ortopedi ve Travmatoloji Kliniğinin açılış töreni 13 Aralık
Cuma günü Balcalı Hastanesi
Hippokrat Salonu’nda gerçekleştirildi. Törene Rektör Prof.
Dr. Mustafa Kibar’ın yanı sıra
Kurucu Rektör Prof. Dr. Mithat
Özsan, Çukurova Üniversitesinde Rektörlük görevinde bulunmuş olan Prof. Dr. Yalçın Kekeç
ve Prof. Dr. Can Özşahinoğlu,
fakülte dekanları, Tıp Fakültesi Anabilim Dalı Başkanları,
çok sayıda öğretim üyesi ve Tıp
Fakültesi öğrencileri katıldı.
“Sistematik bir
bilim adamı,
başarılı bir cerrah”
Rektör Prof. Dr. Kibar, Prof.
Dr. Baytok’un ömrünü ortopedi camiasına adayan, modern ve bilimsel düşünceye
sahip, organizasyon yeteneği
mükemmel olan, sistematik
bir bilim adamı, başarılı ve titiz bir cerrah olduğunu ifade
ederek, “Prof. Dr. Gürbüz Baytok, Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı’nı kurmakla
kalmamış, aynı zamanda ortopedi alanında branşlaşmaya önem vererek, Çukurova
Üniversitesinin
Türkiye’de
ve Dünyada daha fazla tanınmasında emeği geçecek genç
bilim insanlarının yetişmesinde önderlik etmiştir.” dedi.
insanların yaşamlarına ve bilgilerine nasıl katkıda bulunabildiğimizdir. Prof. Dr. Baytok
bunu başarmış ender insanlardan birisidir. Prof. Dr. Baytok
bana, anestezist olarak çok şey
öğretmiştir. Öğrenme yolunda
bana ve arkadaşlarıma sağladığı katkıdan ve kurumumuza
adadığı 28 yıldan dolayı kendisine teşekkür ediyorum” dedi.
Prof. Dr. Baytok’un bölgede
birçok ortopedistin yetişmesine katkıda bulunduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Kibar,
Prof. Dr. Baytok’un yıllar önce
El Cerrahisi Bilim Dalı’nı Ortopedi Anabilim Dalı içinde
kurarak, Türkiye’de kopan
parmak ve ekstremiteleri replante eden ilk merkezlerden
biri olma gururunu üniversitemize kazandırdığını belirtti.
Prof. Dr. Baytok yaptığı konuşmada, Anabilim Dalı Başkanı olarak kurulmasında ve gelişmesinde büyük katkısı olan
ve 28 yıl aralıksız hizmet ettiği
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği’ne kurumsal olarak
adının verilmesinden duyduğu
onur ve mutluluğu dile getirdi.
Açılışta konuşan Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim
Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmet
Tan da Prof. Dr. Baytok’un Tıp
Fakültesi için olan önemine
dikkat çekti ve “Bize, nitelikli bir insan olmanın en büyük
güç olduğunu öğretti ve bunu
kanıtladı. Prof. Dr. Baytok’un
1973 yılında hayalini kurduğu
Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği, 2001 yılında emekli olup
ayrılmasından sonra da aynı
ilkelerle yaşıyor. Baki kalan
bu kubbede hoş bir seda, Prof.
Dr. Baytok bu kubbede çok
unutulmaz izler bıraktı” dedi.
“Bina inşa etmek
kadar binanın
nasıl inşa edildiği de
önemlidir!”
Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Dilek Özcengiz ise yaptığı konuşmada bir binayı inşa etmek
kadar, bunun nasıl yapıldığının da önemli olduğuna dikkat
çekerek “Binalar yapabiliriz,
binaların içini çok üstün teknolojilerle donatabiliriz ve bu binalara Üniversite adını verebiliriz. Ancak önemli olan bizim
bu işi nasıl yaptığımız, başka insanları nasıl yetiştirdiğimiz ve
Prof. Dr. Gürbüz BAYTOK
Kimdir?
Prof. Dr. Gürbüz Baytok,
16.6.1934 yılında Çorum’un
Alaca ilçesinde doğmuştur.
Orta ve lise öğrenimini Eskişehir lisesinde tamamladıktan sonra, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde
öğrenim görmüştür. 1963 yılında Hacettepe Tıp Fakültesi’nde Ortopedi ve Travmatoloji ihtisasını tamalayan
Prof.Dr. Baytok, İngiltere’de
bilimsel araştırmalar yapmıştır. 1973 yılında Çukurova Üniversitesinde Doçent
ünvanı alan Prof.Dr. Baytok,
1978 yılında Profesörlüğe
yükselmiştir. 2001 yılında
Çukurova Üniversitesinden
emekli olan Prof.Dr. Baytok,
evli ve iki çocuk sahibidir.
Üniversitemiz uluslararası çalışmalara öncülük etmeye devam ediyor
nÇukurova
Üniversitesi Tıp
Fakültesi Deneysel Tıp Araştırma ve Uygulama Merkezi (DETAUM) uluslararası bir çalışmaya ev sahipliği yaptı. Avusturya
Salzburg Üniversitesi, Amerika
Jhons Hopkins Üniversitesi ve
Çukurova Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden bilim insanları, çene cerrahisinde çığır
açması beklenen yeni teknikleri araştırmak ve uygulamak
için, deney hayvanları üretip
deneysel araştırmaların hizmetine sunan DETAUM’da bir
araya geldi. Yürütülen araştırmalarda deney hayvanları üzerinde ilk defa denenen tekniklerde başarı sağlanırsa insan
üzerinde de uygulamaya geçilecek ve bu yeni teknik çene üst
kırıkları, orta yüz deformiteleri, ortopedi ile estetik cerrahisinde insanların umudu olacak.
DETAUM Müdürü Yrd. Doç.
Dr. Dağlıoğlu, domuz üreten ve
deneysel araştırmalara sunan
tek merkez olmalarından dolayı Türkiye’nin ve Dünya’nın
çeşitli üniversitelerinden bilim
insanlarıyla zaman zaman ortak çalışmalara imza attıklarını ifade ederek: “Avusturya ve
Amerika üniversitelerinden gelen cerrah arkadaşlarımızla bir
çalışma gerçekleştiriyoruz. Bugüne kadar denenmemiş tekniklerin kullanıldığı çalışmalar
aralıksız olarak her bir hayvanda 5-6 saat sürüyor. Başarılı
olunabilirse estetik cerrahisinde yeni bir sayfa açılabilir.” dedi.
Hastalar için umut
olacak!
Çalışmaların önemini vurgulayan ÇÜ Diş Hekimliği Fakültesi Çene Cerrahisi Anabilim
Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr.
Emre Benlidayı, “Uluslararası bir çalışma yürütmekteyiz.
Eğer bu çalışma başarılı olursa ilerleyen dönemlerde çene
üst kırıklarında, orta yüz deformitelerinde fonksiyon ve
estetik açısından insanlar için
çok büyük bir başarı elde edilecek. Bu çalışmadaki amaç,
dünyadaki çalışmalardan farklı
olarak, damarlı uyluk kemiği
kullanarak, atar damarı atar
damara bağlamaktan ziya-
de, toplardamarı atardamara
bağlayarak kemiği yaşatmak.
Böylece ölü kemiğin yaşayan
kemik üzerindeki etkisini de
göreceğiz. Estetik ve ortopedi için çok önemli çığır açacak
bir araştırma olacak. Hayvan
üzerinde denenen bu çalışma
uygun sonuç verirse insan üzerinde de uygulanacak” dedi.
4
HABER
KampüsHaber
40. YILINDA ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ
nKuruluşundan bu yana kendini yenileyen, daha iyiyi hedefleyen, daha büyük baProf. Dr.
Mustafa KİBAR
Rektör
şarılar için yeni projeleri yapılandıran ve bir dünya üniversitesi olmayı amaç edinen Çukurova Üniversitesi 2012-2013 akademik yılında birçok yeniliğe imza attı.
2012-2013 akademik yılında Çukurova Üniversitesi
bir yandan fiziki alt yapısını
güçlendirirken diğer yandan
insan kaynaklarını geliştirme
ve uluslararasılaşma alanlarında büyük atılımlar gerçekleştirdi. Çeşitli kullanım
alanlarında yapılan bakım ve
onarım faaliyetleri, yerleşke ağaçlandırma çalışmaları
ve yeni inşaat çalışmaları ile
üniversitemizin çehresi ye-
Üniversitemiz Diploma
Eki Etiketi sağlayan 19
Yükseköğretim kurumu
arasında!
Çukurova
Üniversitesi
XVII. Akdeniz Oyunları ve
KOÇFEST gibi sportif etkinliklerin yanı sıra, Üniversite
Hastaneleri Birliği Toplantısı, Kamu- Üniversite- Sanayi
İşbirliği Bölgesel Toplantısı
gibi birçok önemli kurum
ve kuruluşun gerçekleştirdiği toplantı, konferans ve
sempozyumlara başarılı bir
şekilde ev sahipliği yaptı.
40. yılını kutluyor olmanın
gururunu yaşayan üniversitemiz, bilim, sanat ve kültür
birikimiyle Çukurova Bölgesine ve Türkiye’ye hizmet
vermenin sevincini yaşıyor.
Balcalı Araştırma ve Uygulama Hastanesi 600 bin
kişiye tedavi hizmeti sundu
140 bini aşkın mezun vermiş köklü bir üniversite!
Çukurova Üniversitesi tarafından, 2006-2010 yılları
arasında ilk kez alınan Diploma Eki Etiketinin (DE) yenilenmesi için 2012 yılının
Eylül ayında yaptığı başvurusu, Avrupa Komisyonu tarafından
değerlendirilerek
onaylandı. Çukurova Üniversitesi Diploma Eki Etiketi
Ödülü sunulan 19 yükseköğretim kurumundan biri oldu.
Türkiye ve Avrupa’da sayılı
üniversitenin sahip olduğu
Diploma Eki Etiketi, öğrencilerin diplomalarına ek olarak
verilen tamamlayıcı bir belge niteliğinde olup, uluslararası akademik ve mesleki
tanınırlığı sağlıyor. Özellikle
Avrupa bölgesinde bir prestij
göstergesi olan ve akademik
tanınma, kabul görme ve Üniversitelerarası hareketliliği
artırıcı, öğrenci ve akademik
personel değişimi konusunda kolaylıklar sağlayan bu
şeffaflık araçlarının önemi
dünya akademik çalışmalarında da giderek artmaktadır.
nilenirken, yönetmeliklerde
yapılan değişiklikler ve kütüphane hizmetlerinin geliştirilmesi ile bilimsel çalışmalara verilen destek artırıldı.
Çukurova
Üniversitesinde 14- 27 Haziran 2013 tarihleri arasında düzenlenen
törenlerle 12 Fakülte, 3 enstitü, 3 yüksekokul ve 9 meslek yüksekokulundan 7404
öğrenci mezun oldu. Üniversitemizin kuruluşundan
bugüne kadar verdiği mezun sayısı 140 bin kişiyi aştı.
Yeni öğrencilerimize
merhaba dedik!
Çukurova
Üniversitesine
2013-2014 eğitim öğretim
yılında fakültelere 4 bin 700,
yüksek okul ve meslek yüksekokullarına 3 bin 773 kişi
olmak üzere toplam 8 bin
473 öğrenci kayıt yaptırdı.
Üniversitemizde
13.044’ü
ön lisans, 30.448’i lisans ve
5.033’ü ise lisansüstü olmak
üzere yaklaşık 48.500 öğrencimiz eğitim görüyor. Ayrıca,
üniversitemizde 342’si lisans, 177’si lisansüstü eğitim
alan 570 kayıtlı uluslararası
öğrencimiz bulunuyor. Değişim programlarıyla gelen öğrenciler eklendiğinde ise bu
sayı 650’ye ulaşıyor.
Hastanemizde, günlük yaklaşık 2.000-2.500 hastaya
poliklinik, 43 klinikte 1.200
servis yatağı ve % 90 doluluk oranı ile yatan hastaların
tedavi hizmetleri gerçekleştirildi. Hastanemize yılda
yaklaşık 600 bin poliklinik,
Engelsiz üniversite!
Merkezi dersliklerde, amfilerde, fakülte binalarında gerçekleştirilen tadilatların yanı
sıra üniversitemizi engelsiz
mekân haline getirmek için
gerekli çalışmalar sürdürülüyor. Engelli öğrencilerimizin
Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksinde
17. Sıraya Yükseldik
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’nun
(TÜBİTAK) hazırladığı üniversitelerin 23 farklı gösterge baz alınarak girişimcilik
ve yenilikçilik performanslarına göre sıralandığı, 2012
yılına ait verilere göre hazırlanan “2013 yılı Girişimci ve
Yenilikçi Üniversite Endeksi” çerçevesinde 2012 yılında 20. Sırada olan Çukurova
Üniversitesi 2013 yılı değer-
lendirmesinde 3 sıra yukarı
çıkarak 17. sıraya yükseldi.
Çukurova Üniversitesi, şimdiye kadar TÜBİTAK’tan en
fazla sayıda proje alan 5’inci
üniversite konumunda. Üniversitemiz,
Türkiye’deki
181 üniversite içerisinde
öğretim üyesi başına düşen yayın sayısında 10’uncu,
yıllık toplam yayın sayısında ise 13’üncü sıradadır.
50 bin klinik hastası başvurmuş ve tedavileri gerçekleştirilmiştir.
Hastanemizde yaklaşık 60 bin ameliyat
(A,B,C,D,E grubu ameliyatlar
toplamı), iki bin civarında doğum gerçekleştirildi.
daha iyi koşullarda eğitim alabilmelerine destek olabilmek
amacı ile birçok bina yeniden
düzenlendi. Bu kapsamda,
kaldırım ve yollarda da gerekli düzenlemeler yapıldı.
İnşaatlar Hızla Devam Ediyor!
Üniversitenin 22 ayrı noktasına doğalgaz arzı sağlayacak
orta ve alçak basınç doğalgaz
hattı altyapı ihalesini gerçekleştirerek işe başlayan Çukurova Üniversitesi, alt yapı
çalışmalarına da start verdi.
Üniversitemiz yerleşkesinde
Yurt-Kur’a ait 2.900 öğrenci
kapasiteli yurtlara ilaveten
1.000 öğrenci kapasiteli yeni
yurt binaları da hizmete girdi.
2013
yılının
başlarında
Merkez Yerleşkede bulunan
İletişim Fakültesine ait ek
stüdyo binalarının ve Yumurtalık Meslek Yüksekokulu binasının temeli atıldı.
Ayrıca henüz faaliyete geçmemiş birçok fakülte, bilimsel
araştırma merkezleri ve ikinci
bir yemekhane Mimari Fikir
ve Tasarım Komisyonumuzun
hazırladığı projeyle kampüsümüzde yürüme ve bisiklet yolları inşaatı müjdesi de verildi.
5
HABER
KampüsHaber
YENİLİKLERLE YOLUNA DEVAM EDİYOR!
Proje Geliştirme ve
Koordinasyon Birimi
kuruldu
Uluslararası proje desteklerini üniversitemize çekmek, özellikle araştırma desteklerini tek bir çatı altında
toplayarak, ulusal ve uluslararası destek fırsatlarının
duyurusu, başvurusu, takibi
ve mali yönetimlerinin yürütülmesi konusunda öğretim
üyelerimize destek sağlamak amacıyla Proje Geliştirme ve Koordinasyon Birimi
kuruldu. Birim, seminer ve
bilgilendirme toplantıları düzenlerken, projelere destek
veren ulusal ve uluslararası
fonların üniversite personeline duyurulmasını sağlıyor.
İletişim Fakültesi, Radyo,
Televizyon ve Sinema bölümü tarafından Üniversitenin
kurumsal kimliğine hizmet
etmek amacıyla Çukurova
Üniversitesi Haber Merkezi ve Masaüstü Yayıncılığı
Uygulama Birimi kuruldu.
Her iki birimin yapmış olduğu çalışmalarla Çukurova Üniversitesinin iç ve dış
hedef kitlesinde görünürlüğü ve bilinirliği 10 kat arttı.
Kurulan Fakülteler ve Akademik Birimler ile Gücümüze Güç Kattık!
2012-2013 eğitim öğretim
yılında
üniversitemizde yeni fakülte ve
akademik birimlerin kurulmasıyla birlikte yerleşkeye yeni
binalar ve bilimsel çalışma
merkezleri kazandırıldı. Üniversitemiz Kozan İşletme Fakültesi, Ceyhan Veteriner Fakültesi ile bina sayısını arttırdı.
Türkçe Öğretimi Araştırma ve Uygulama Merkezi’ ni
(TÖMER) kurarak yabancı
öğrencilere dilimizin daha
iyi öğretilmesi sağlanıyor.
Bununla birlikte, öğretim üyesi ihtiyacı olan diğer
Yükseköğretim
kurumlarının araştırma görevlilerine
lisansüstü eğitim verilmesi
ile öğretim üyesi yetiştirilmesine ilişkin esas ve usulleri
düzenleyen Öğretim Üyesi Yetiştirme Ofisi kuruldu.
Yabancı öğrencilerin üniversitemize uyumuyla ilgili çalışmaları yürüten ve
ilk olarak Mevlana değişim programıyla gelen 5
öğrenciyle Mevlana Ofi-
si
faaliyetlerine
başladı.
Ayrıca tüm dünyada geçerli olan diploma eki etiketi ile
birlikte gelen AKTS sistemiyle konulan alan dışı seçmeli
dersler için “Alan Dışı Seçmeli
Dersler Koordinatörlüğü” ve
“Öğrenci Faaliyetleri Koordinatörlüğü” kuruldu.
Aday Öğrenci Ofisi öğrenci
adaylarına ücretsiz tercih danışmanlığı hizmeti verdi.
Öğrencilerle iç içe bir üniversite
Öğrencilerine her yıl sosyal,
kültürel, sanatsal ve sportif
değerler kazandırmayı amaçlayan Çukurova Üniversitesi,
yıl boyunca kazandırılan bu
değerlerin kutlaması olarak
gördüğü 22. Bahar Şenlikleri
kapsamında birçok etkinlik düzenledi. 2013 Mayıs ayında düzenlenen etkinliklerde baharın
gelişini karşılayan Çukurova
Üniversitesi öğrencileriyle birlikte yarışlardan konserlere,
tiyatrodan söyleşiye kadar birçok eğlence düzenlenerek festival tadında bir hafta yaşadı.
2013 yılı Nisan ayında 11. Çukurova Yüksek Öğrenim Tanıtım Günleri gerçekleştirildi. Ta-
nıtım etkinlikleri kapsamında
Çukurova Bölgesinde Lise ve
dengi okullarda öğrenim gören
13.700 civarında öğrenci kurulan stantları gezerek bilgi aldı.
Ayrıca üniversiteye yeni başlayan öğrencilerin üniversiteyi
ve şehri hızlı bir şekilde tanımalarını sağlayan oryantasyon
programları gerçekleştirildi.
Bilişim Hizmetlerinde
Yapılan Yenilikler!
Çukurova Üniversitesi Web
sayfası yenilenerek üniversite hakkında her şeye kolaylıkla ulaşılması sağlandı.
Bu kapsamda Merkez ağ
omurgası, sunucu ve sistem
alt yapısı güçlendirildi. Ayrıca ÇÜ Bilimsel Araştırma
Projeleri Birimi Otomasyon Yazılımları yenilendi.
1915 yılında Çanakkale
Savaşı’nda tüm askerleri şehit olan 57. Alay’ın temsili
sancağı, her yıl başka bir üniversitenin öğrenci konseyine emanet ediliyor. 57. Alay
Sancağını 2013 yılında Çukurova Üniversitesi Öğrenci
Konseyi gururla muhafaza
etti. Sancak, 29 Nisan 2013’te
üniversitemiz yerleşkesinde
düzenlenen törenle Marmara
Üniversitesi Öğrenci Konseyine devredildi.
40. yılımızı gururla
kutladık!
Kuruluşunun 40. Yılını
da öğrencileriyle kutlayan
Üniversitemiz, 40. Yıl Etkinlikleri kapsamında çeşitli etkinliklere yer verdi.
Kütüphaneye Kolay
Erişim
Yeniliklerine devam eden
Çukurova Üniversitesi, Üniversite mensuplarının çalışma saatleri dışında ve
tatil günlerinde elektronik
kaynaklara erişmeleri için
mevcut sistemi yeniledi. Ayrıca Kütüphaneye kablosuz İnternet erişim sistemi kuruldu.
Üniversite-sanayi işbirliği
gerçekleştiriliyor
Kamu, sanayi ve Üniversite sanayi iş birliği toplantısı
Çukurova Üniversitesi ev sahipliğinde yapıldı. Bu işbirliğini geliştirmek amacıyla
Teknoloji Transfer Ofisi Başvurusu yapıldı. 2. Etap Teknokent’in yapımına başlandı.
57. Alay Sancağını
muhafaza ettik!
Yemyeşil Bir Yerleşke!
Akdeniz Oyunları ve KOÇFEST Spor Oyunları ÇÜ’de Düzenlendi!
Üniversite gençlerini geleceğe hazırlayan Çukurova Üniversitesi, 2013 yılının Haziran
ayında XVII. Akdeniz Oyunlarına ev sahipliği yaptı. Akdeniz
Oyunları çerçevesinde Sağlık
Kültür ve Spor Daire Başkanlığına bağlı iktisadi işletmelerini
ve spor tesislerini de yenileyen
Çukurova Üniversitesi bu kapsamda, ÇÜ Kayıkhanesini yeniden inşa etti. Türkiye’nin Olim-
piyatlarda başarılı sporcular
yetiştirmesi için, ÇÜ Kayıkhanesinde Türkiye Olimpiyatlara
Hazırlık Merkezi (TOHM) açıldı.
Akdeniz oyunları kapsamında kayıkhane tesislerinin
yeniden yapılanmasının yanı
sıra Lütfullah Aksungur Spor
Salonunda büyük bakım onarım gerçekleştirildi. Ayrıca
Sakıp Sabancı Spor ve Sergi
Sarayında da yenilikler yapıldı.
2013 yılının Mayıs ayı başında ülkemizdeki tüm üniversitelerden yaklaşık 5.000
öğrencinin katıldığı 20 bin
sporcunun 44 branşta mücadelesine de sahne olan, spor, müzik ve eğlenceyi bir araya getiren KOÇFEST Üniversite Spor
Oyunları final müsabakaları
da Çukurova Üniversitesinin
ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Doğal park olma özelliği ile
kuruluşundan bu yana dikkat
çeken Çukurova Üniversitesi
yerleşkesi içerisinde öğrenciler fidan dikimi gerçekleştirdi. Proje kapsamında
yaklaşık 110 dekar araziye 5
bin öğrenci adına 5 bin fidan
dikildi. Gönüllü öğrencilerin
diktikleri fidanlar her gün
sulanarak üniversitemizi yeşillendirmeye
hazırlanıyor.
2013 Yılında
Gerçekleştirilen Diğer
Hizmetler
2013-2014 öğretim yılında öğrenci sayısı artan
üniversitemizde ücretsiz yemek verilen öğrenci sayısı
1600’ den 2000’ e çıkarıldı.
6
HABER
KampüsHaber
Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesinde Ödüllü Araştırmalar
Cuma Toplantıları
devam ediyor!
nÇukurova
nÇukurova
Üniversitesi Balcalı Hastanesi, Hemaferez, Kök
Hücre ve Kriyoprezervasyon
Ünitesi’nde görev yapmakta
olan Hemşire Özlem Yaran ve
ekip arkadaşları tarafından
gerçekleştirilen
“Çukurova
Üniversitesi Hemaferez Ünitesi Trombosit Aferezi Bağışçılarının TV Program Seçimleri”
başlıklı çalışma, 27 Kasım-1
Aralık 2013 tarihleri arasında
Antalya’da düzenlenen VI. Ulusal Kan Merkezleri ve Transfüzyon Tıbbı Kongresi’nde poster bildiri olarak sunuldu ve
ödül komitesi tarafından Jüri
Özel Ödülü’ne layık bulundu.
Aralık 2012 ile Temmuz 2013
tarihleri arasında aferez bağı-
şı için merkezimize başvuran
603 verici ile gerçekleştirilen
çalışmada, işlem başladıktan
hemen sonra katılımcılara TV
kumandası verildi ve diledikleri kanalı/programı izleyebilecekleri söylendi. Kayıt altına
alınan bağışçı seçimleri geriye
dönük olarak analiz edildi. Çalışmada, neredeyse tamamı erkek olan bağışçıların TV kanalı
seçimlerinde spor, haber ve kadın kuşağı programlarının öne
çıktığı belirlendi. Çoğunluğun
erkek olmasına rağmen, kadın
kuşağı programlarının %17,6
oranında tercih edilmesi ve bu
programların lise/üniversite
mezunu vericiler tarafından da
izlenmesi dikkat çekici bulundu.
Bununla beraber, Hemaferez, Kök Hücre ve Kriyoprezervasyon Ünitesi Medikal Direktörü Prof. Dr. Birol Güvenç
ve Teknik Sorumlusu Biyolog
Ferda Tekin Turhan’ın Çocuk
Hematoloji/Onkoloji ve Erişkin
Hematoloji Bilim Dallarında
görevli hekimlerle (Barbaros
Ş. Karagün, Can Acıpayam, A.
Bülent Antmen, Atila Tanyeli
ve Süleyman L. Dinçer) gerçekleştirdikleri ortak çalışmanın sonuçları, “Comparison of
Cobe Spectra and Spectra Optia
Cell Separators for Red Blood Cell Exchange in Sickle Cell
Disease Patients” başlıklı bir
bildiri olarak Amerikan Aferez
Derneği’nin 34. Yıllık Kongresi’ne gönderilmişti. Bu çalışma,
ödül komitesi tarafından “ASFA
Yardımcı Sağlık Çalışanı En İyi
Bildiri Ödülü”ne layık bulundu.
“ASFA Yardımcı
Sağlık Çalışanı En
İyi Bildiri Ödülü”
Ünitenin Teknik Sorumlusu
Biyolog Ferda Tekin Turhan,
çalışmayı sunmak ve ödülü almak üzere, 22-25 Mayıs
2013 tarihleri arasında Amerika Birleşik Devletleri’nde
düzenlenen 34. ASFA Yıllık
Kongresi’ne davet edilmiştir.
Üniversitesi Tıp
Fakültesi tarafından Sürekli
Mesleki Gelişim etkinlikleri
kapsamında düzenlen Cuma
Toplantıları’nın konuğu, “Bilim ve Felsefe” başlıklı sunumuyla Hacettepe Üniversitesi
Felsefe Bölüm Başkanı Prof.
Dr. Cemal Güzel oldu. Çukurova
Üniversitesi Balcalı Hastanesi
Hippokrat Salonunda gerçekleştirilen etkinliğe çok sayıda
akademisyen ve öğrenci katıldı.
Bilim Felsefesi, Sağduyu Filozofu Popper, Bir Bilgi Anarşisti:
Feyerabend, Çoğulculuğun Kuramcısı: Lakatos, Silinen Yüzler Karşısında Terör ve Dünya
Problemleri Karşısında Bilim
ve Felsefe gibi çok sayıda eseri
bulunan Prof. Dr. Güzel sunumunda, bilimin konumu, gelişimi ve içyapısını değerlendirdi.
Konferans sonunda Prof.
Dr. Güzel’e plaket ve teşekkür belgesi takdim edildi.
Şiddet ve Mobbing
Prof. Dr.
Hamit
HANCI
AIDS’SİZ BİR TOPLUM VAR OLABİLİR
n1
Aralık Dünya AIDS Günü
dolayısıyla Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı
Yrd. Doç. Dr. Aslıhan Candevir
Ulu AIDS ve HIV hastalığı hakkında açıklamalarda bulundu.
“AIDS en çok
gençleri tehdit
ediyor”
İlk olarak 1 Aralık 1981 tarihinde fark edilen ve 1982
yılında tanımı yapılan AIDS
hastalığının ülkemizde görülme sıklığının gençlerde giderek yaygın hale geldiğini ifade
eden Yrd. Doç. Dr. Candevir
Ulu, enfekte olan bireylerin
yanı sıra milyonlarca genç erişkinin de risk altında olduğunu
ifade ederek, “Gençler, erişkin-
lere göre daha düşük olasılıkla
HIV açısından test edilmekte,
bunun yanında tedaviye uyum
ve gerekli bakımın sağlanması
konusunda daha fazla desteğe
ihtiyaç duymaktadırlar. Genç
erişkinler, yaş dönümleriyle
ilgili değişikliklerin yanında
kronik bir hastalık ile yaşam
ve HIV pozitifliklerini aile ve
arkadaşlar ile paylaşarak cinsel partnerlerine geçişi önleme
konusunda büyük zorluklar
yaşamaktadırlar. Yüksek risk
altında olan bu grup, bu zorlukların yanında damgalanma
ve ayrımcılık gibi nedenlerden
dolayı test yaptırma, önlem
alma ve tedavi konusunda geri
planda kalmaktadır ve bu bariyerler ortadan kalkmaz ise
AIDS’siz bir nesil rüyasının gerçekleşmesi zor görünmektedir” diye sözlerine devam etti.
“AIDS’e bağlı
ölümler artmaya
devam ediyor”
Günümüzde, çoğu ihtiyaç
duydukları bakım ve destekten
yoksun iki milyonu aşkın 10-19
yaş arasındaki genç HIV pozitif
olarak yaşamakta. 2005 yılın-
dan 2012 yılına kadar dünya
genelinde AIDS ilişkili ölümler
%30 oranında azalırken bu
yaş grubunda %50 artış bildirilmekte. Günümüzde HIV ile
yeni enfekte olan hasta sayısı
azalmaktadır. Gelişmiş ülkelerde ve Sahra Altı Afrika’da HIV
enfeksiyonu ve AIDS’in önemi
anlaşılmış, test etme politikaları ile HIV enfekte bireylerin
tespit edilerek bu kişilere gerekli bakım ve tedavi sağlanmaya başlamıştır. Ancak Doğu
Avrupa ve Orta Asya gibi AIDS
ile savaşın iyi yapılamadığı
bölgelerde yeni enfekte olan
bireyler ve AIDS’ ye bağlı ölümler artmaya devam etmektedir.
“Gençlerin
eğitilmesi çok
önemli”
Bizim kliniğimizdeki verilerimiz de ülke verileri ile benzerlik
göstermektedir diyen Yrd. Doç.
Dr. Candevir Ulu, HIV pozitif
hastalarının yaş ortalamasının
gittikçe düştüğüne dikkat çekiyor: “Genç erişkinler dünyanın
sorunu olduğu gibi bizim ülkemizin de sorunu olma yolunda görülmektedir. Bu nedenle
gençlerin hastalık konusunda
eğitimi çok önemlidir ve bu
amaçla kliniğimiz tarafından
bu konuyla ilgili Sağlık Müdürlüğü ile iletişime geçilmiştir.”
“AIDS’in kesin
tedavisi yok, fakat
önlem alınabilir”
Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları kliniğinde HIV
pozitif hastalarının takip ve
tedavisi gerçekleştiriliyor. Bununla birlikte test yaptırmak
isteyen kişilere gerekli danışmanlık hizmeti de veriliyor.
Hastalığın kesin tedavisinin
bulunmadığını aktaran Yrd.
Doç. Dr. Candevir Ulu, bununla
birlikte uygulanan ilaç tedavileri ile HIV/AIDS hastalığından
ölümlerin azaldığına dikkat
çekerek, “Önlenebilir bir hastalık olan HIV /AIDS ile mücadelenin en etkili yolu korunma
önlemlerini uygulamak. Tek
eşliliğin yanı sıra, riskli cinsel
temasta doğru kondom kullanımı hastalığın cinsel yolla bulaşmasına karşı en güvenli ve
basit korunma yollarıdır” dedi.
nÇukurova
Üniversitesi Tıp
Fakültesi tarafından düzenlenen Cuma Toplantıları’nın
konuğu Şiddet ve Mobbing
başlıklı bir konuşma gerçekleştiren Ankara Üniversitesi
Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.
Dr. İ. Hamit Hancı oldu.
Mobbingi açıklayarak sözlerine başlayan Prof. Dr. Hancı,
mobbingin üst düzey yöneticilerde bir meslek hastalığı olarak sıklıkla görüldüğünü dile
getirerek “Mobbing, ‘sistematik
bir şekilde ve bilinçli baskı yapmak’ anlamına gelmekte ve karşı tarafı etkisizleştirmek amacını taşımaktadır. Mobbing kişiyi
iş yaşamından dışlama amacıyla kasıtlı olarak yapılır” dedi.
Toplantıda söz alan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim
Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Gülseren Ağrıdağ ise psikolojik tacizin gözle görülmeyen
ancak kişinin ruhsal ve fiziksel sağlığını tehdit eden ciddi
bir olay olduğunu ifade etti.
Toplantı, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilek Özcengiz’in,
Prof. Dr. Hancı’ya teşekkür
belgesi takdimi ile sona erdi.
Eski Adana’mı
geri istiyorum!
7
HABER
KampüsHaber
Diş Hekimliği Fakültesi önemli projelere imza atmaya devam ediyor
nHer
hafta seçkin isimlerin
konuk konuşmacı olarak katıldığı Çukurova Üniversitesi Ramazanoğlu Konağı Kültür Merkezi Cumartesi Konferansları,
Adana’nın tanınmış simalarını
ağırlamaya devam ediyor. Bu
hafta Ekspres Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Bülent Yardımcı’nın konuk olduğu
konakta Adana’nın tarihi masaya yatırıldı. “Eski Adana’mı İstiyorum” başlıklı konuşmasında Yardımcı, Adana’yı anlattı.
Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz,
Orhan Ramazanoğlu, Evsen
Medya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Evsen, Ak
Ajans Yönetim Kurulu Başkanı
Efsun Erkemen, Gazeteci-Yazar Yüksel Mert, muhtarlar ve
Adanalı kanaat önderlerinin
katıldığı konferansta zaman
zaman duygulu anlar yaşandı.
Eski Adana’yı anlatan ve
salondaki herkese duygulu
anlar yaşatan Yardımcı’nın
konuşması konuklar tarafından dakikalarca alkışlandı.
Yardımcı, konuşmasının ardından salonu dolduran dinleyicilerin sorularını yanıtladı.
Siyer ve Kur’an
İlişkisi Konferansı
nİstanbul
Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Adnan Demircan, Çukurova Üniversitesi İlahiyat
Fakültesi’nin davetlisi olarak
geldiği üniversitemizde “Siyer ve Kur’an İlişkisi” hakkında bir konferans verdi.
İlahiyat Fakültesi Konferans
salonunda düzenlenen etkinliğe, İlahiyat Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Ali Osman Ateş, öğretim üyeleri ve çok sayıda öğrenci dinleyici olarak katıldı.
Siyer Nedir?
Sunumuna Siyer’i anlatarak
başlayan Prof. Dr. Demircan:
“Hz. Peygamber’in doğumundan vefatına kadar hayatını
konu alan ilme ‘Siyer’denildiği gibi, Hz. Peygamber’in
hayatı ile ilgili hadisler ve
bu hadisleri konu edinen
hadis dalı da ‘Siyer’ olarak
adlandırılmaktadır”
dedi.
Konuşmasının
ardından
katılımcıların sorularını yanıtlayan İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Demircan’a,
ÇÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Ateş tarafından teşekkür plaketi takdim edildi.
Prof. Dr. Hasan
FENERCİOĞLU
nÇukurova
Üniversitesi Diş
Hekimliği Fakültesi, Adana
Sosyal Hizmetler Vakfı, Adana
Valiliği, Adana Büyükşehir Belediyesi, Çukurova Üniversitesi
Diş Hekimliği Fakültesi, Adana
Kamu Hastaneler Birliği, Zihinsel Engelli Çocuklar Eğitim
Vakfı Adana Şubesi ve ÇÜ Diş
Hekimliği Mezunlar Derneği’nin ortaklığı ile yürütülen
“Gülmeye Engel Yok” adlı proje,
hibe desteği almaya hak kazandı. Hibe almaya hak kazanan
projenin tanıtım toplantısı Diş
Hekimliği Fakültesi Toplantı Salonunda gerçekleştirildi.
Toplantıda açılış konuşmasını yapan ÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Fenercioğlu
“Gülmeye Engel Yok” Projesine
katkı sağlayan tüm paydaşlara
Çukurova Üniversitesi Rektörlüğü adına teşekkür etti.
Engellilerin diş
sağlığı problemleri
çözülüyor
Konuşmasında 2013 yılı içerisinde kendilerine ağız ve diş
sağlığı konusunda tedavi için
Prof. Dr. Serdar
TOROĞLU
1150 engellinin başvurduğunu,
ancak bu zamana kadar toplam
300 hastanın tedavisinin gerçekleştirildiğini
vurgulayan
Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Serdar Toroğlu, “Söz
konusu hastaların tedavisi Tıp
Fakültesinden alınan destekle
yapılıyordu ve haftada bir veya
iki güne denk geliyordu. Bu
projeyle en azından fakültemize veya Adana’da diğer kamu
hastanelerine başvuran hastaların 600’ünün çok hızlı bir
şekilde tedavi görmesini amaçlıyoruz. Hedefimiz kısa sürede
bu sayıya ulaşmaktır” dedi.
Proje kapsamında 13 diş
hekiminin İngiltere ve İsveç’e
giderek bu konuda uzmanlaşmış kliniklerde eğitim alacaklarını ifade eden Prof. Dr.
Toroğlu, döndükten sonra bu
hekimlerin diğer arkadaşlarını
bilgilendireceklerini belirtti.
Çukurova Kalkınma Ajansı’nın
destekleriyle hastanelerinde
yeni bir ameliyathane oluşturulduğunu ifade eden Dekan
Prof. Dr. Toroğlu, “Ameliyathanemiz bitmek üzere. Bütün
araç ve gereçlerini aldık. Bir
anestezi teknisyeni, bir anestezi uzmanının yanı sıra, yakın bir gelecekte bu konuda
Nusrettin
İLHAN
tecrübeli bir hemşire de bu
ameliyathanede görevlendirilecek. Dolayısıyla 2014 yılında
engelli hastaların diş tedavisine yönelik hizmetimiz haftada 5 güne çıkmış olacak” dedi.
“... tüm Türkiye’de
ciddi bir problem”
Toplantıda söz alan Adana
Sosyal Hizmetler Vakfı Başkanı Nusrettin İlhan ise zihinsel
engellilerin diş sağlığının tüm
Türkiye’de ciddi bir problem
olduğunu söyledi. Sorunun çözümü için yerel çapta birkaç
fedakâr ve özverili diş hekimi
tarafından proje geliştirildiğini
dile getiren İlhan, “Bu proje ile
birlikte hem zihinsel engelli bi-
reylerin diş tanı ve tedavilerini
gerçekleştirerek ailelerini bu
konuda bilinçlendirmek hem
de diş hekimlerimizin, ilgili
kurumların ve kamuoyunun
farkındalığını arttırarak, zihinsel engellilerin ağız ve diş sağlığı problemlerinin çözümüne
katkı sağlamak istiyoruz” dedi.
Engellilerin Toplumsal Entegrasyonunun Geliştirilmesi
Hibe Programı kapsamında
hazırlanan ve Türkiye genelinde 550 başvuru arasından
hibe almaya hak kazanan 23
projeden biri olan “Gülmeye
Engel Yok” projesi ile zihinsel
engellilerin diş tedavisinin,
konusunda uzman hekimler
tarafından daha hızlı şekilde yapılması hedefleniyor.
Proje, ağız ve diş sağlığı konusunda bölgede yaşayan
zihinsel engelli hastaların
yaşadığı tedavi sırası bekleme gün sayısının en aza indirilmesini, zihinsel engelli
bireye sahip ailelerin ağız ve
diş sağlığı konusunda bilinçlendirilmesini, bölgede konusunda uzman ve gönüllü diş
hekimlerinin zihinsel engelli
hasta tedavisi konusunda deneyim kazanmasını amaçlıyor.
Proje Geliştirme ve Koordinasyon Birimi Proje Duyuruları
nProje
Geliştirme ve Koordinasyon
Birimi
tarafından
03-31
Ocak
tarihleri arasında başvuru yapılabilecek projeler bildirilmiştir:
Belgesel, Kısa ve Animasyon
Film Yapım Desteği
Kültür ve Turizm Bakanlığı,
Sinema Genel Müdürlüğü “Belgesel, Kısa ve Animasyon Film
Yapım Desteği” başlığı altında,
Senaryo ve Diyalog Yazım Geliştirme, Kurgu Film Geliştirme, Belgesel Film Geliştirme
projelerini çağrıya açtı. Son
başvuru tarihi 03 Ocak 2014
olan çağrı ile ilgili ayrıntılı bilgiye http://www.sinema.gov.
tr adresinden ulaşabilirsiniz.
Ulusal Yetişkin Öğrenenler
Kısa Film Yarışması
Milli Eğitim Bakanlığı Hayat
Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nün düzenlediği “Ulusal
Yetişkin Öğrenenler Kısa Film
Yarışması”nın son başvuru
tarihi 31 Ocak 2014. Bu yarışma ile ilgili ayrıntılı bilgiye ise
http://yetiskinproje.meb.gov.
tr adresinden ulaşabilirsiniz.
Doğal Afet ve Savaş Fotoğrafı
Yarışması
Days Japan’ın “Doğal Afet
Ve Savaş Fotoğrafı Yarışması” başvuruları devam ediyor.
Birinciye 10.000 ABD Doları ve dijital fotoğraf makinesi
ile lens; ikinciye 3.000 ABD
Doları ve dijital fotoğraf makinesi ile lens ve diğer kaza-
nanlara ise 1.000 ABD Doları
ve dijital kompakt fotoğraf
makinesi ile lensin verileceği
yarışmanın son başvuru tarihi
15 Ocak 2014. Ayrıntılı bilgiye şu adresten ulaşabilirsiniz:
http://www.daysjapan.net.
Yaratıcı İlaçlar Girişimi
Avrupa Komisyonu ve EFPIA’nın düzenlediği “Yaratıcı İlaçlar Girişimi” programı
Avrupa ilaç sanayine yönelik
projeleri destekliyor. Son başvuru tarihi 28 Ocak 2014 olan
proje hakkında ayrıntılı bilgi
için http://www.imi.europa.
eu adresini inceleyebilirsiniz.
Avrupa Koleji Yüksek Lisans
Burs Programı
Avrupa Koleji’nin Avru-
pa Koleji Yüksek Lisans Burs
Programı (2014-2015) başvuruları başladı. Son başvuru tarihi 17 Ocak 2014 olan
program hakkında ayrıntılı
bilgiye şu adresten ulaşabilirsiniz: http://www.abgs.gov.tr.
Avrupa Gönüllü Hizmeti
Projesi
Genç Gelişim Derneği, Almanya’da 10 Ay Boyunca Sürecek Olan Avrupa Gönüllü
Hizmeti Projesi’ne genç gönüllüleri bekliyor. Son başvuru tarihi 31 Ocak 2014 olan
proje ile ilgilenen gönüllüler
Almanca hazırlayacakları özgeçmişlerini vemotivasyonmektuplarını [email protected] adresine e-posta ile gönderebilirler.
HABER
KampüsHaber
Çukurova Üniversitesi bilim insanlarından bir ilk!
Dr. Barış
ÖZLÜOYMAK
Prof. Dr. Emin
GÜZEL
nÇukurova
Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makineleri
Bölümü Öğretim Üyesi Prof.
Dr. Emin Güzel’in yürütücülüğünü yaptığı projede bilim
insanlarımız bir ilke imza attı.
Prof. Dr. M. Tunç Özcan, Doç. Dr.
Sait M. Say ve Dr. Ö. Barış Özlüoymak’ın çalışmalarıyla Aflatoksinli ürünleri tespit ederek
ayıklayan bir makine icat edildi.
Bölgemizde üretilen ve tüketilen kurutulmuş gıda maddelerinde bulunabilen; üretici,
tüketici ve ihracatçıyı zora sokan zehirli küf mantarı Aflatoksin, Çukurova Üniversitesi
bilim insanlarının çalışmalarıyla artık kâbus olmaktan çıktı. Bir üründe Aflatoksin olup
olmadığı, icat edilen makine ile
artık rahatlıkla görülebiliyor
ve hastalıklı ürünler ayrıştırılabiliyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Akyürek
Teknoloji Firması desteğiyle
Türkiye’de bir ilke imza atan
Çukurova Üniversitesi bilim
Aflatoksin nedir?
insanları, Aflatoksinli Ürün
Ayrıştırma Makinesi’nin Avrupa patentine de başvurdu.
İhracatçı firmalara ve ülke
ekonomisine darbe vuran Aflatoksin’in tespit edilebilmesi için
yıllardır farklı çözüm yollarına
başvuruluyordu. Firmalar genellikle ürünlerinde Aflatoksin
olup olmadığını anlayabilmek
için kurdukları büyük tezgâhlarda yüzlerce insan çalıştırıp
UV ışınları altında elle ayrıştırma yöntemine giderek, zaman
ve işgücü kaybına uğruyordu.
bir odaya kurulan UV lambalı
tezgâhlarda günde 8-12 saat
ayakta çalışarak bantlardan
geçen ürünlerde Aflatoksin
olup olmadığını tespit etmeye
uğraşıyorlardı. El yordamıyla yapılan bu ayırma tekniği
çalışma verimini düşürdüğü
gibi, uzun süre ışığa maruz kalan işçilerin sağlığını olumsuz
etkiliyor. Ayrıca yorgunluğun
yarattığı dikkat dağınıklığına
bağlı olarak da ayrılması gereken hastalıklı ürünler gözden
kaçabiliyor. Zehirli ürünlerin
gözden kaçmaması, daha seri
ayrıştırma yapılması ve insan gücünün az kullanılacağı
UV ışık esaslı ayrıştırma makinesi geliştirdik. Bu makine
sayesinde birçok olumsuz koşul ortadan kalkacak” dedi.
Prof. Dr. Güzel ile birlikte
çalışan ve tez konusu olarak
2009 yılında projeye başlayan
öğrencisi Dr. Özlüoymak; kamera sistemleri ve yazılımlarla
geliştirdikleri bu çalışma sonucunda gümrük kapılarından
dönen Aflotoksinli ürünlerin
ortadan kalkacağını belirterek
patent aşamasındaki makinenin çalışma prensibiyle ilgili
bilgi verdi ve “Aflatoksinli Ürün
Ayrıştırma Makinesi; gelişmiş
kameralar, görüntü işleme, otomasyon yazılımları, pnömatik
ayırma ünitesi ve ürünün taşındığı bant sisteminden oluşuyor.
Oluşturduğumuz sistemle, UV
ışıklı bant üzerinde uygun hızda ilerleyen ürünler arasından
Aflatoksin tespit edilirse cihazın ayrıştırma kolu devreye
girerek ürün banttan uzaklaştırılıyor. Böylece hata yapma oranınız sıfıra inmiş oluyor” dedi.
Aflatoksin; tarım ürünlerinin birçoğunda, kayısı,
incir ve üzüm gibi kuru yiyeceklerde görülen “kuvvetli zehir” ve “kanserojen
madde” anlamına geliyor.
Bu zehirli maddeler sadece
UV ışınlarının belli dalga
boyu altında görülebiliyor.
Sıcak hava ve rutubetle
hızla yayıldığından yurt
dışına ihraç edilmek üzere
depolarda bekleyen ürünlerde görülme olasılığı çok
daha yüksek. Durumun
ciddiyetini bilerek yurttaşlarının sağlığını tehlikeye
atmak istemeyen ülkeler
ise denetimleri sıkı tutuyor
ve ihraç edilen kurutulmuş
ürünleri gümrük kapılarında analizden geçiriyor. Eğer
ürünlerde Aflatoksin tespit
edilirse ülkeye girişlerine
kesinlikle izin verilmiyor.
Dolayısıyla ihracatçı firmalar ve ülkeler büyük bir
ekonomik kayba uğruyor.
oluşan Aflatoksin’in başta
kanser olmak üzere birçok
tehlikeli hastalığa neden
olduğuna dikkat çeken
Prof. Dr. Güzel, Türkiye’de
‘ilk’ olma özelliği taşıyan
Aflatoksinli Ürün Ayrıştırma Makinesi sayesinde bu
hastalıkların önüne geçilebileceğini ifade ediyor.
Firmalar elle
ayıklama yöntemi
kullanıyordu
Prof. Dr. Güzel de bu konuya dikkat çekerek “Aflatoksinli
ürünlerin ayrıştırılması için
günümüzde yoğun işgücü gerektiren geleneksel yöntemler
kullanılıyor. İşçiler karanlık
Makine sayesinde
zehirli ürünler
hemen ayrıştırılıyor
Aflatoksin kansere
neden oluyor!
Kuru gıda ürünlerinin
güneş ve hava temasıyla

Benzer belgeler

Sayı 19 - Çukurova Üniversitesi

Sayı 19 - Çukurova Üniversitesi temsilcileri, akademisyenler ve öğrencilerle buluşacak. Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü, Gıda Mühendisleri Odası, Ziraat Mühendisleri Odası ve Gıda, Tarım ve Hayvanc...

Detaylı

Sayı 26 - Çukurova Üniversitesi

Sayı 26 - Çukurova Üniversitesi Söz konusu projede araştırmacı olarak yer alan ÇÜ öğretim üyeleri Doç. Dr. Nigar Yarpuz Bozdoğan, Doç. Dr. M. Eren Öztekin, Doç. Dr. Nebile Dağlıoğlu ve Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Öğretim Üye...

Detaylı

Sayı 9 - Çukurova Üniversitesi

Sayı 9 - Çukurova Üniversitesi sahibi oldu. Prof. Dr. Paydaş, Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi Hippokrat Salonunda gerçekleştirilen törende ödülünü Rektör Prof. Dr. Mustafa Kibar ve Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı

Detaylı