12 Eylül ve sonuçları

Transkript

12 Eylül ve sonuçları
YIL:2 SAYI:475
35 YKR
13 EYLÜL 2007 PERÞEMBE
“Konya gündemde ama Hacýbektaþ yok”
Þakir Þenol
Hacýbektaþlýlar
projesi
Radyo
Hacýbektaþ Belediye Baþkaný
A.Rýza Salmanpakoðlu
6 -7;12 Eylül
Yakýn tarihimizde þu üç eylül günü hiç
þýk durmuyor. Eylül ayý hazan mevsimidir
aslýnda. Hazan mevsiminin de kendisine
has güzellikleri vardýr. Ancak, ben daha
doðmadan patlak veren 6-7 Eylül linç ve
yaðmalamasý..
>2 DE
internet üzerinden tüm
dünyaya sesleniyor
Ahmet Ýnsel
Camide uygulamalý
din dersi
Sorun, din derslerinin zorunlu olup
olmamasýný aþýyor. Sorun,
din ve vicdan
özgürlüðünün teminat
altýna alýndýðý iddia
edilirken, Sünni Ýslam'ýn
fiilen resmî devlet dini
haline getirilmesinde yatýyor
1982 Anayasasý' nda yer alan, "Din
kültürü ve ahlak öðretimi ilk ve ortaöðretim
kurumlarýnda okutulan zorunlu dersler
arasýnda yer alýr" hükmünün deðiþtirilmesi
veya kaldýrýlmasý tartýþmasý baþladý.
>3 DE
Meral Salman
2007 Yýlý Þap Aþýlama
Kampanyasý baþladý
Bu yýl Hacý Bektaþ Veli Anma
etkinlikleri’nin nasýl geçtiðini
sorduðumuz bazý vatandaþlar isminin
verilmesinden çekinerek etkinliklerin her
gecen yýl hem içerik olarak hemde katýlým
olarak zayýfladýðýný belirterek Belediye
Baþkaný A.Rýza Salmanpakoðlu’nu
eleþtirdiler.
Her geçen yýl etkinliklerin olumsuz
geçtiðini belirten Hacýbektaþlý vatandaþlar
etkinliðin uluslararasý etkinlik olarak
düzenlendiðini ama uluslararasý etkinlikle
dehiç bir ilgisinin olmadýðýný
>2 DE
söyleyerediler.
AÝHM, 'ZORUNLU DÝN DERSÝ' DAVASINDA
KARARA VARDI: ALEVÝLER HAKLI
ALEVÝLER HAKLI : Avrupa
Ýnsan Haklarý Mahkemesi, Alevi
babanýn, çocuðunun din dersine
girme zorunluluðunun
kaldýrýlmasýyla ilgili baþvurusunu
sonuçlandýrdý. Mahkemenin babayý
haklý bulduðu öðrenildi,
Avrupa Ýnsan Haklarý
Mahkemesi, Alevi babanýn,
çocuðunun din dersine girme
zorunluluðunun kaldýrýlmasýyla
ilgili baþvurusunu sonuçlandýrdý.
Mahkemenin babayý haklý bulduðu
öðrenildi
TÜRK MÝLLÝYETÇÝLÝÐÝ VE
ALEVÝ-BEKTAÞÝ KÝMLÝÐÝ -2
Geçen hafta, 19. yüzyýlda kültürel bir
akým olarak ortaya çýkan Türkçülüðün,
Balkan Savaþlarýnýn sonucunda siyasal
biçim almasýndan ve Ýttihat ve Terakki
Cemiyeti tarafýndan resmi bir ideoloji
olarak benimsenmesinden bahsettim. Bu
hafta ise imparatorluktan ulus-devlete
geçiþle birlikte, elde kalan Anadolu
topraklarýna ve bu topraklarda yaþayan
halklara yönelen yeni Türk
milliyetçiliðinden (milliyetçiliklerinden)
bahsedeceðim.
8’DE
>3 DE
Diyanet Müslüman’a
Ramazan Yediriyor
12 Eylül ve sonuçlarý
Türkiye de Ramazan 13. Eylül 07
Perþembe günü baþlýyor. Tüm
Müslümanlara sabýrlý,saðlýklý ve barýþ
dolu ramazanlar dilerim.
Ramazan; Suudi Arabistan da
Hilalin astronomik olarak görünmesiyle
hesap ediliyor. Türkiye de ise ; Diyanet
Rüyet üzerinden hilal’in görülmesini
esas alarak ramazanýn tarihini belirliyor.
8’DE
12 Eylül Askeri Darbesi ve
BasýnMedya gerek açýktan
gerekse de haberleri sunuþ
þekliyle darbeyi destekledi.
Darbeye veya orduya dair
herhangi bir olumsuz haber veya
yazý yayýnlayan gazeteler veya
dergiler sansür, toplatýlma veya
süresiz kapatma gibi
yaptýrýmlarla karþý karþýya kaldý.
Ýktidar mücadelesinde hangi
yönetim biçimi olursa olsun
siyaset ile iletiþim araçlarý
arasýnda iliþki her dönemde var
olmuþtur.
Þap hastalýðýna karþý; Ülke genelinde her yýl
ilkbahar ve sonbahar döneminde Aþýlama
kampanyasý düzenlendiðini açýklayan yetkililer
bu yýl Þap Aþýlama Kampanyasý’nýn 1 Eylül tarihi
itibarýyla baþladýðýný bildirdiler.
Þap aþýlama Kampanyasý’nýn 1 Eylül’de
baþlayýp 31 Ekim 2007 tarihinde sona ereceði
açýklandý.
Bu tarihler arasýnda Nevþehir ve ilçelerinde
bulunan 43.400 Büyük Baþ hayvanlarýn
aþýlanacaðý açýklandý.
Aþýlama kampanyasýnda ise Merkez ilçede
görevli saðlýk personelinin yaný sýra 7 Ýlçede
bulunan saðlik personelininde görev alaçaðý
bildirildi.
>6 DA
12 Eylül darbesi 27. yýlýnda
protesto edildi
12 Eylül darbesi, dün Ankara'da yapýlan etkinlikle 27.
yýlýnda protesto edildi.
Darbe Karþýtý Platform'un düzenlediði etkinliðe yaklaþýk
beþ bin kiþi katýldý.
Protesto eylemi Ankara Garý'dan Abdi Ýpekçi Parký'na
yürüyüþle baþladý. Yürüyüþ sýrasýnda 12 Eylül
döneminde hayatýný kaybedenlerin resimleri taþýndý.
>7 DE
GÜNEÞ ECZANESÝ
Ecz. Tel: 441 29 45
Ev Tel: 441 25 02
>4 DE
2
13 Eylül 2007 Perþembe
6 -7;12 Eylül
ülkemin Rum yurttaþlarýnca bir kara gündür.
Aslýnda bizler içinde bir kara gün olarak
algýlanmalýdýr. Yüzleþtik mi ki Selanik'teki
Atatürk'ün Evi'ni bombalayanlarla? Ne oldu o
suikastçýlarýn akýbeti? Ödüllendirildiler
herhalde? Yaðmacýlardan yakalanýp cezalanan
oldu mu? Ya rahmetlik Aziz Nesin'den ve Rum
vatandaþlarýmýzdan özür dilendi mi?
Yakýnlarýna maddi zararlarý tazmin edildi mi?
6-7 Eylül'ün muhasebesi yapýlmadýðý için
kendisini bu ülkenin sahibi varsayanlar
fütursuzca davranmaktan asla imtina
etmiyorlar…
Þakir Þenol
Yakýn tarihimizde þu üç eylül günü hiç þýk
durmuyor. Eylül ayý hazan mevsimidir aslýnda.
Hazan mevsiminin de kendisine has
güzellikleri vardýr. Ancak, ben daha doðmadan
patlak veren 6-7 Eylül linç ve yaðmalamasý
12 Eylül muhtýrasý da nasýl olsa hesap
verilmiyor, muhasebe yapýlmýyor, yapanýn
yanýnda kar kalýyor düþüncesiyle yapýlmadý
mý? 650.000 kiþi göz altýna alýnmýþ. 90 güne
varan göz altýlar yaþanmýþ. 6533 kiþiye ölüm
cezasý istenmiþ. 171 kiþi iþkenceden ölmüþ.
388.000 kiþiye pasaport verilmemiþ.(Rahmetli
Ruhi Su'da dahil). 30.000 kiþi sakýncalý
olduklarý için iþlerinden atýlmýþ. 23.667
derneðin faaliyetine son verilmiþ (þu an
örgütlenmek ve örgüt sözcüðünden korkar
olmuþ yurttaþ, partilere oy depoluðundan
gayrý bir görevleri yok). 210.000 dava açýlmýþ.
230.000 kiþi yargýlanmýþ. 14.000 kiþi
vatandaþlýktan çýkarýlmýþ.
6.533 kiþi hakkýnda idam talebinde
bulunulmuþ. 1.468 kiþi hakkýnda ölüm cezasý
verilmiþ. 517 kiþinin idam cezasý onaylanmýþ.
259 kiþinin idam dosyalarý TBMM'ne
gönderilmiþ.
50 kiþi idam edilmiþ. Ve Ateþ Düþtüðü
Yeri Yaktý…Terazinin sol kefesini boþalttýlar.
'Bizim Boyslar Baþardýlar' diye bayram edenler
kazandýlar. Onlar, 72 millet bir arada kardeþçe
yaþarlar ama bizim yurdumuzun bize dar
edilmesini alkýþladýlar. Terazi bir türlü ayar
tutmuyor. O gün bu gündür sol bir türlü var
olamýyor. Sol deðerler ayak altýna alýndý.
Solcularda uzaklaþtý geniþ halk yýðýnlarýndan
doðal olarak. Halen güzel ve doðru þeyler
söylüyorlar ancak, uygulamasýný
gösteremiyorlar.Yükselen deðer artýk dindarlýk
ve milliyetçilik. 12 Eylül ile ilgili yapýlan
sinema filmleri giþe yapmýyormuþ.
Yapýmcýlarýna para kazandýrmýyormuþ.
Arz talep iliþkisi bozulmuþ. Gençlik babasýnýn,
amcasýnýn, teyzenin, dedesinin içerde ve
dýþarýda neler çektiðini bilmiyor ki döneme ait
filmlere ilgi duysun. Ülkeye bu eziyeti edenler
yargýlansýn diye Avukat Ýlyas Danyeli ve Kazým
Genç AHÝM'e dilekçe vererek darbeci
komutanlarýn yargýlanmasýný istediler. Umarým
kazanýrlar.
Gerçekten sivil ve gerçekten demokratik
bir anayasa dileklerimle.
“Konya gündemde ama Hacýbektaþ yok”
hayata geçmemiþtir.
Balkan ülkelerinde her gece bir þehirde
“Konya ve Mevlâna Günleri” programý
gerçekleþtiren Konya Belediyesi Mevlana’ya
sýðýnmýþ ama bizim belediye baþkanýmýz Hacý
Bektaþ Veli’ye sýðýnamýyor.
Proje hazýrlamýyor. Hacý Bektaþ Veli’nin
bir derya olduðunu ne belediye baþkanýmýz
nede bizler tam olarak anlamýþ deðiliz.
Secilmeden önce Belediye baþkanýmýz bize
iki yýl içinde Hacýbektaþý tekno-kent yapacagýný
söyledi. Býrakalým tekno- kent yapmayý, her
geçen yýl Hacýbektaþ dahada yalnýzlaþýyor.
Konya Mevlana ile adýný dünyaya duyuruyor,
ama biz ilçemizin adýný duyuramýyoruz.Konya
gündemde ama Hacýbektaþ’ýn (Ýlçemizin)adý
yok. Bu olacak iþmi?
GEREKLÝ TELEFONLAR
Hacýbektaþ Belediye Baþkaný A.Rýza Selmanpakoðlu
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Bu yýl Hacý Bektaþ Veli Anma
etkinlikleri’nin nasýl geçtiðini sorduðumuz
bazý vatandaþlar isminin verilmesinden
çekinerek etkinliklerin her gecen yýl hem içerik
olarak hemde katýlým olarak zayýfladýðýný
belirttiler.
Her geçen yýl etkinliklerin olumsuz
geçtiðini belirten Hacýbektaþlý vatandaþlar
etkinliðin uluslararasý etkinlik olarak
düzenlendiðini ama uluslararasý etkinlikle dehiç
bir ilgisinin olmadýðýný söyleyerediler.
Vatandaþlar konuyla ilgili olarak þu
görüþlere yer verdiler: “2007 yýlýnda her ay
farklý ülkelerde Konya ve Mevlana Günleri
kapsamýnda etkinlikler düzenleniyor.
Konya Belediyesi Romanya’nýn üç farklý
þehrine gidiyor, Konya kültürünü tanýtýcý
etkinlikler yapýyor. Bizim Belediyemiz ve
Belediye Baþkanýmýz neden bu gibi giriþim
lerde bulunmuyor.
Bükreþ, Köstence ve Mecidiye’de Konya
Belediyesi etkinlikler yapýyor. Yapýlan etkinlik
orada Romanya Devlet Televizyonu tarafýndan
da yayýnlanýyor.
Ýþte gazetelerden okuyoruz Konya Belediye
Baþkaný dünyanýn dört biryanýnda gerçekleþtir
diklerini söyledikleri etkinliklerle milyonlarca
insana ulaþtýklarýný söylüyor.
Bizim Belediyemiz ve Belediye Baþkaný
mýz neden HacýBektaþ Veli Anma Etkinliði’ni
dýþarýya taþýmýyor.
ABD’den, Japonya’ya, Fransa’dan,
Romanya’ya kadar birçok deðiþik ülkede hem
Konya’nýn hemde ülkemizin tanýtýmýna katký
saðladýðýný okuduðumuz Konya Belediyesi’nin
yaptýðýný bizim belediyemiz neden yapmýyor,
anlamýyoruz.
Konya Büyükþehir Belediyesi 2007 yýlýnýn
þehrin tanýtýmý ve dünyaya açlýmý konusunda
önemli etkinlikler yapýyor. Birileri beðenir
birileri beðenmez. Ama istenirse yapýlýyor.
Ama biz iþ yapmayý sevmiyoruz. Proje
üretmiyoruz.
Hacý Bektaþ Veli’nin inancý,felsefesi
dünyaya yayýlmýþ durumda. Bugün
Amarika,Kanada,Japonya,Balkanlar ve
dünyanýn bir çok ülkesinde bektaþi tekkeleri
ve Bektaþileri bulabiliriz. Ama bizim anma
etkinliðimizin uluslararasý boyutu buna raðmen
Kaymakam
Kaymakamlýk Yazý Ýþ.
Sos. Yar. ve Day.
Özel Ýdare
Nüfus
Belediye Baþkanlýðý
Milli Eðitim Müd.
Halk Eðitim Müd.
Askerlik Þubesi
Kapalý Spor Salonu
Devlet Hastanesi
Ýlçe Saðlýk Grup Bþk.
Tapu Sicil
C.Savcýlýðý
Adliye
Adliye
Kütüphane
H.B.V Kültür Merkezi
Müze
Turizm Danýþma
Emniyet Amirliði
Karakol Amirliði
Jandarma
Ýlçe Tarým
Lise
Kýz Meslek Lisesi
Mal Müdürlüðü
Kadastro
Karaburna Belediye
Kýzýlaðýl Belediye
PTT.
T.M.O.
Ziraat Bankasý
Þoförler Cemiyeti
Esnaf Odasý
Tarým Kredi Koop.
TEDAÞ
Çiftci M.K.Baþkanlýðý
Sulucakarahöyük Gzts
Taþýyýcýlar koop
Nevþehir Seyahat
Þanal
Seyahat
Mermerler Seyehat
441 30 09
441 34 10
441 39 77
441 31 01
441 31 02
441 37 44
441 30 16
441 30 48
441 30 10
441 35 20
441 30 15
441 36 32
441 32 49
441 30 18
441 35 38
441 30 18
441 30 19
441 33 94
441 30 22
441 36 87
441 26 97
441 36 66
441 30 52
441 30 20
441 37 74
441 31 08
441 30 56
441 35 37
453 51 30
455 61 29
441 35 55
441 30 11
441 33 26
441 30 74
441 37 42
441 32 76
441 31 42
441 36 80
441 39 47
441 20 06
441 30 43
441 33 59
441 21 73
13 Eylül 2007 Perþembe
AÝHM, 'ZORUNLU DÝN DERSÝ' DAVASINDA
KARARA VARDI ALEVÝLER HAKLI
ALEVÝLER HAKLI : Avrupa
Ýnsan Haklarý Mahkemesi, Alevi
babanýn, çocuðunun din dersine girme
zorunluluðunun kaldýrýlmasýyla ilgili
baþvurusunu sonuçlandýrdý.
Mahkemenin babayý haklý bulduðu
öðrenildi,
Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi,
Alevi babanýn, çocuðunun din dersine
girme zorunluluðunun kaldýrýlmasýyla
ilgili baþvurusunu sonuçlandýrdý.
Mahkemenin babayý haklý bulduðu
öðrenildi
Belma Akçura
Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi
(AÝHM), Alevi bir ailenin çocuðunun
din dersine girme zorunluluðunun
kaldýrýlmasýyla ilgili davayý karara
baðladý. AÝHM kararýnda Alevilerin
lehine karar çýktýðý anlaþýldý.
Önümüzdeki günlerde açýklanacak
mahkemenin gerekçeli kararýna, Büyük
Daire'nin iki ay önce karara baðladýðý
Folgero davasýnýn emsal teþkil ettiði
öðrenildi.
Büyük Daire 29 Haziran'da,
Hýristiyanlýðý temel alan ve Hýristiyan
bakýþ açýsýyla diðer dinlere atýfta
bulunulduðu gerekçesiyle açýlan bir
davayý karara baðladý. Büyük Daire,
Folgero Norveç'e karþý davasýnda
AÝHM'nin dinle devlet iþlerine
karýþmadýðýný belirterek, "Ýlgili devlet
(Norveç) eðitimle ilgili sorumluluðu
yerine getirirken, ders programýndaki
bilgileri objektif, eleþtirel ve çoðulcu
bir þekilde verilmesini mi saðlýyor?
Yoksa endoktrini yani bir görüþü
empoze etme, dayatma amacýný mý
güdüyor?" sorusuna yanýt aradý.
Kararda, söz konusu ders
programýnda diðer dinlere atýfta
bulunulsa da, bu dinlerin Hýristiyanlýk
üzerinden anlatýldýðý, Hýristiyan
yetiþtirmeye yönelik bilgilerin yer aldýðý
belirtilerek, "Devletin bütün dinlere
eþit, çoðulcu ve eleþtirel
yaklaþmadýðýna" vurgu yapýldý.
Sözleþme ihlal edildi
Büyük Daire, "Hiç kimse eðitim
hakkýndan yoksun býrakýlamaz. Devlet,
eðitim ve öðretim alanýnda yükleneceði
görevlerin yerine getirilmesinde, ana
ve babanýn bu eðitim ve öðretimin kendi
dini ve felsefi inançlarýna göre
yapýlmasýný saðlama haklarýna saygý
gösterir" þeklinde düzenlenen
sözleþmenin 2. maddesinin de ihlal
edildiðine karar verdi.
Alevilerin zorunlu din dersi
davasýyla büyük benzerlik gösteren
Folgero davasýnda Daire, Norveç'in
Eðitim Kanunu'nda Ýncil ve
Hýristiyanlýðýn Protestan inancýna uygun
olarak verilmesi yönündeki amacýný da
zaten açýkça belirttiðini hatýrlattý.
Kararda, Norveç'in
söz konusu ders
programýnda diðer
dinlere çoðulcu ve eþit
bir þekilde yer
vermediði, eþit vurgu
yapmadýðý,
Hýristiyanlýðý öne
çýkardýðý ve
ebeveynlere çok aðýr
þartlar getirdiði için
muafiyetin yeterli
olmadýðý vurgulandý.
Tek dini öðretemez
Mahkeme; Alevilerin zorunlu din
dersi ile ilgili þikâyeti ile ilgili kabul
edilebilirlik gerekçesini yazarken de
Sünni Ýslama dayalý bir öðretimin
dayatýldýðýný söyleyen davacýlarýn,
"Devlet, kamu okullarýnda tek bir dini
öðretemez, bu devletin tarafsýzlýðý
ilkesine de aykýrýdýr" þeklindeki
görüþlerine yer vermesi, esasa iliþkin
karar konusundaki tavrýnýn ne
olacaðýnýn da ipuçlarýný vermiþti.
Önemli sonuçlarý olacak
Karar uyarýnca, Türkiye'de
Anayasa'nýn ilgili maddesinin deðiþmesi
(24. madde), Milli Eðitim Temel
Kanunu'nun "Din Kültürü ve Ahlak
Eðitimi Ýlköðretim okullarýnda
zorunludur" þeklindeki 12. maddesi ve
Talim ve Terbiye Kurulu'nun 19/9/2000
tarih ve 373 sayýlý kararýyla kabul edilen
Ýlköðretim Okulu Din Kültürü ve Ahlak
Bilgisi dersi öðretim programýnýn
deðiþmesi gerekecek.
Davanýn seyri
2001'de Hasan Zengin adlý Alevi
bir vatandaþ, 7. sýnýfa giden kýzý E.Z.'nin
Alevilikle ilgili bilgilerin yer almadýðý
din derslerine girme zorunluluðunun
kaldýrýlmasý için önce Ýstanbul
Valiliði'ne, ardýndan Ýstanbul Ýdare
Mahkemesi'ne, son olarak da Danýþtay'a
baþvurdu.
Baþvurularýndan olumsuz yanýt alan
Zengin, iç hukuk yollarýný tükettikten
sonra 2 Ocak 2004'te Avrupa Ýnsan
Haklarý Mahkemesi'ne gitti.
? AÝHM'ye yapýlan baþvuruda,
devletin Alevi olan bir öðrenciye Sünni
inancýnýn öðretildiði Din Kültürü ve
Ahlak Bilgisi dersini zorunlu olarak
okutmasýnýn, Avrupa Ýnsan Haklarý
Sözleþmesi'nin (AÝHS) din ve vicdan
özgürlüðünü düzenleyen 9'uncu
maddesinin ihlali olduðu görüþü
belirtildi.
? Kasým 2004'te baþvuruyu
gündemine alan AÝHM, 15 Kasým
2004'te Türkiye'ye zorunlu din dersiyle
ilgili sorular yöneltti.
? Nisan 2005'te Türkiye 20
maddelik savunmasýnda, davanýn
reddini istedi ve "Ders tarafsýzdýr. Anne
babalar, devletin yetkisine karþý
çýkamaz" denildi.
? Mahkeme, Türkiye'nin
savunmasýný deðerlendirdikten sonra
þikâyet hakkýnda kabul edilebilirlik
kararý verdi ve dosyayý esastan
görüþmek üzere 3 Ekim tarihine
duruþma günü verdi.
? Türkiye savunmasýnda, Aleviler
ile Sünniler arasýnda ayrýmcýlýk
yapýlmadýðýný, derslerin de din dersi
deðil, din ve ahlak konusunda genel
kültür dersi olduðunu belirtti.
Milliyet
AHMET ÝNSEL
Görüldüðü gibi, sorun din derslerinin zorunlu olup
olmamasýný aþýyor; sorun, din ve vicdan özgürlüðünün
teminat altýna alýndýðý iddia edilirken, Sünni Ýslamýn fiilen
resmî devlet dini haline getirilmesinde yatýyor. Ýþte burada,
görünüþteki büyük tepiþmeye zýt düþen, Diyanet Ýþleri
Baþkanlýðýnýn konumunu da içeren çok güçlü bir zýmni
ittifak kendini gösteriyor.
Camide uygulamalý din dersi.
Sorun, din
derslerinin zorunlu
olup olmamasýný
aþýyor. Sorun, din ve
vicdan özgürlüðünün
teminat altýna alýndýðý
iddia edilirken, Sünni
Ýslam'ýn fiilen resmî
devlet dini haline
getirilmesinde yatýyor
1982
Anayasasý'nda yer
alan, "Din kültürü ve
ahlak öðretimi ilk ve
ortaöðretim kurumlarýnda okutulan zorunlu dersler arasýnda
yer alýr" hükmünün deðiþtirilmesi veya kaldýrýlmasý
tartýþmasý baþladý. Bu da, yürürlükteki uygulama
hakkýndaki gerçeklerin bir kez daha çarpýtýlmasýna yeniden
vesile oldu. Çarpýtmayý özetleyelim: "Bu dersler, öðretmen,
içerik ve haftalýk ders saati açýsýndan 'din dersi' özelliðine
sahip deðildir." Bu iddiayý desteklemek için genellikle iki
kanýt öne sürülüyor:
1) Müfredatýn ve ders kitaplarýnýn düzenleniþ þekli,
dini öðretmek ve bazý konularda din eðitimi vermek
amacýndan uzaktýr. Daha çok vatandaþlýk bilgileri, genel
ahlak kurallarý ve sosyal konularý içeriyor.
2) Bu ders haftada sadece iki saat verilebiliyor. Bu
dar sürede deðil din eðitimi vermek, din hakkýnda
ansiklopedik bilgi aktarýmý bile mümkün deðildir. Bu iki
iddianýn da gerçeði yansýtmadýðýnýn kanýtlarýný biraz ileride
ele alacaðýz (ayrýca bu konuda bkz. 17.4.2005 ve 5.6.2005
tarihli Radikal Ýki'lerdeki yazýlarým). Önce Türkiye'de
Cumhuriyet tarihi içinde ilk ve orta eðitimde din dersinin
statüsünde yaþanan deðiþiklikleri hatýrlayalým.
Zorunlu seçmeli
Din dersleri, 1924'te Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun
yürürlüðe girmesinin ardýndan, "Kuran'ý Kerim ve Din
Dersleri" adý altýnda ilkokulun 2. ve 3. sýnýflarýnda haftada
iki saat, 4. ve 5. sýnýflarda bir saat, ortaokulun ilk iki
yýlýnda ise "Din Bilgisi" adý altýnda haftada bir saat
okutulmaya baþlandý. 1927'de din dersine katýlma, öðrenci
velilerinin onayýna baðlandý. 1931'de ortaokullardan,
1935'te ilkokullardan din dersi kaldýrýldý. 1948'de,
ilkokullarýn son iki sýnýfýna, isteðe baðlý olarak ve program
dýþý "Din Bilgisi" dersi yeniden konuldu. Demokrat Parti
hükümeti, 1950'de bu dersi program içine aldý. O zamana
kadar velinin istek dilekçesiyle verilen dersi, bütün
öðrencilere verilir hale getirildi. Çocuklarýnýn din dersi
okumasýný istemeyenler, dilekçe vererek bu dersten
muafiyet elde edebiliyorlardý. "Zorunlu ama seçmeli"
uygulamasý böylece baþladý. 1956'da, bugünkü 6. ve 7.
sýnýflara seçmeli din dersi kondu. 1967'de bu dersler lise
1. ve 2. sýnýf programýnda da yer almaya baþladý. Ardýndan
1982 Anayasasý'yla, din ve ahlak bilgisi dersleri ilk ve
ortaöðretimde zorunlu ders mertebesine yükseldi. Ahlak
bilgisi dersiyle din dersi birleþtirildi. Ýlköðretimde 4.
sýnýftan baþlayarak 8. sýnýfa kadar haftada iki saat, liselerin
bütün sýnýflarýnda ise haftada birer saatlik zorunlu ders
olarak okutulmaya baþlandý. Ýki yýl önce MEB, liselerde
de bunun haftada iki saate çýkarýlmasýna teþebbüs etti.
Yanýlmýyorsam, hayata geçiremedi.
Geçtiðimiz yýllarda, Süryani bir ailenin çocuðunun
bu dersten muaf tutulmasý için açtýðý davayý karara baðlayan
Danýþtay, Müslüman olmayan ailelerin çocuklarýnýn
zorunlu din dersine tabi olmayacaðýna karar verdi. Bunun
için, çocuðun din hanesinde Ýslam'dan baþka bir din yazýyor
olmasý veya bu hanenin boþ olmasý kuralý uygulanmaya
baþlandý. Buna karþýlýk, Alevi bir aile, iç hukuk yollarý
tükendiði için, 2004'de ayný konuda AÝHM'de dava açtý
ve davayý 2006'da kazandý. Kararda zorunlu din derslerinin
AÝH Sözleþmesi'nin 9. maddesine aykýrý olduðu
belirtiliyordu ama herhangi bir dinsel doktrinin eðitim
müfredatýnda yer alamayacaðý iddia edilmiyordu. Karar,
"farklý inançlarýn kendi dinlerini öðrenme hakkýnýn ortadan
kalkmasý"na vurgu yapýyordu. Önümüzdeki günlerde
zorunlu din dersleri konusunda AÝHM nezdinde yapýlan
baþka müracaatlarýn da karara baðlanmasý bekleniyor.
Diyanet Ýþleri Baþkaný, bu konuda þimdiden önlemini aldý:
"Ýki gün sonra AÝHM Atatürk ilke ve inkýlaplarý dersini
de insan haklarýna aykýrý görebilir. Tek bir tarih okutun
diyebilirler. Ne zamana kadar insan haklarý deyince akan
sularý durduracaðýz?" Ýki dersin ayný düzlemde ve birbirini
destekler biçimde savunma hattýna yerleþtirilmesi, sizce
anlamlý deðil mi?
Ýlahiyatçý öðretmenler
YÖK'ün aldýðý kararý takiben, 1998'de 11 ilahiyat
fakültesinde ilköðretim din kültürü ve ahlak bilgisi
öðretmenliði bölümleri açýldý. Ýlköðretim okullarýnda
Anayasa'nýn öngördüðü zorunlu derslerin bu bölümlerden
mezun kiþiler tarafýndan okutulmasýna baþlandý. Bugün
13 bin civarýnda "Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi" öðretmen
kadrosu var. Bazý çevrelere göre 30 binin üzerinde branþ
öðretmeni açýðý olduðu iddia ediliyor. Görüldüðü gibi,
yeterli kadro oldukça, öðretmenlerinin sadece Ýlahiyat
Fakültesi bünyesinden yetiþtiði bir eðitim bu. Nasýl Milli
Güvenlik dersini subaylar yapýyorsa, zorunlu "Din Kültürü
ve Ahlak Bilgisi" dersini de ilahiyatçýlarýn yapmasýndan
daha doðal ne olabilir laik ve dahi demokratik Türkiye
Cumhuriyeti'nde?
Gelelim müfredata. 2517 sayýlý Tebliðler Dergisi, söz
konusu dersin bireysel, toplumsal, ahlaki, kültürel ve
evrensel açýlardan amaçlarýný özetlerken, müfredatýn aþaðý
yukarý yarýsýný genel ahlak konularýna ve biraz da dinlerle
ilgili genel bilgilere ayýrýyor. Diðer yarýsýný ise özetle,
Ýslam'ýn iman, ibadet ve ahlak esaslarýný tanýyabilmeleri
ve öðrenebilmelerine. Buna karþýlýk, söz konusu derslerin
kitaplarýna, derslerin planlarýna, iþlenen konularýn
detaylarýna, sýnavlarda sorulan sorulara bakýldýðýnda ise,
dersin çoðunlukla Sünni Ýslam þeraitinin öðretilmesine
ayrýldýðýný görüyoruz. Çoðunlukla kelimesi önemli. Bazý
okullarda bu dersin programlarýna, sýnav sorularýna
bakýldýðýnda genel bir din ve ahlak bilgisi dersinin
yapýldýðýný da görebiliyoruz. Ama büyük çoðunluk, sekiz
yýla yayýlan bu zorunlu dersi, esas olarak Sünni Ýslam'ýn
ilkelerini ve ibadet kurallarýný öðretmeye hasrediyor. Bu
konuda çok somut örnekleri gerekirse bir baþka yazýda
sunabilirim.
Bu programlarda elbette "Kutsal kitaplarý tanýyalým"
veya "Budizm, Hinduizm", "Günümüzde yaþayan büyük
dinleri tanýyalým" gibi genellikle bir iki haftayý geçmeyen
konular da var. Ailenin öneminin yanýnda, "meleklere
iman, imanýn þartlarýndandýr" bilgisi de öðretiliyor. Sýnav
sorularý da genellikle yukarýdaki müfredata denk düþüyor.
Bu müferadata raðmen, bugün bazý Müslüman kanaat
önderleri, "Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri, Aleviler
için ne ise Sünniler için de odur. Yani ikisi için de din
dersi deðildir. Çocuðunu Ýslam ile ilgili konularda bilgili
ve dindar yetiþtirmek isteyen aileler için bu dersin -bu
haliyle- çok fazla deðeri yoktur" iddiasýnda bulunuyorlar.
Bu iddia sahiplerine göre, Ýslam dini eðer tüm okullarda
gerçek þekilde öðretilecekse bunun için, seçmeli de olsa,
Kuran dersi ve hadis, siyer, akaid gibi eðitim boyutu güçlü
diðer dersler de okutulmalýdýr. Aksi takdirde buna "din
dersi" demenin bir anlamý olmaz.
Dýþiþleri Bakaný Gül, 2006 yazýnda, AÝHM kararý
tartýþýlýrken, zorunlu din dersi konusunda, "Benim fikrim,
hiçbir þeyin zorunlu olmamasýdýr. Ama benim çocuðum
da din bilgilerini düzgün bir þekilde öðrensin diyen ailelerin
çocuklarýna okullarda en düzgün þekilde öðretilmelidir
ki, ortaya düzgün bir þey çýksýn" deðerlendirmesini
yapmýþtý. Bu deðerlendirmeden hareketle, zorunlu din
dersi uygulamasýnýn kaldýrýlmasýnýn, okullarda seçmeli
bir "doðru düzgün din dersi" uygulamasýna geçme kapýsýný
açabileceði düþünülebilir. Bunu Kur'an kurslarýnýn
camilerden okullara aktarýlmasý olarak tanýmlamak da
mümkün. Ama bu konuda hemen Gül'ü taþlamayalým.
Türkiye'de laik Cumhuriyet Anayasasý, din ve ahlak eðitim
ve öðretiminin devletin gözetim ve denetimi altýnda
olmasýný zorunlu kýlýyor. Bu durumda, devletin denetim
ve gözetimi altýnda din eðitimi verilir gibi laikliðe
bütünüyle aykýrý veya bizimki gibi kendine özgü laikliðe
yaraþýr bir ilkenin, en sonunda Kur'an kurslarýnýn okullara
taþýnmasýna karþý da diyecek bir sözü kalmýyor.
Görüldüðü gibi, sorun din derslerinin zorunlu olup
olmamasýný aþýyor; sorun, din ve vicdan özgürlüðünün
teminat altýna alýndýðý iddia edilirken, Sünni Ýslam'ýn fiilen
resmî devlet dini haline getirilmesinde yatýyor. Ýþte burada,
görünüþteki büyük tepiþmeye zýt düþen, Diyanet Ýþleri
Baþkanlýðý'nýn konumunu da içeren çok güçlü bir zýmni
ittifak kendini gösteriyor. Önümüzdeki anayasa deðiþikliði
tartýþmalarý, muhafazakâr ve otoriter cumhuriyetçilerin
devlet gücünü elinde tutarak toplum üzerinde hegemonya
oluþturma merkezli reflekslerinin birbirine nasýl benzediðini
bir kez daha görmemizi saðlayacak. Ýleride bu iki tarafýn
anlaþýp birleþtiðini görürsek, þaþýrmayacaðýz.
13 Eylül 2007 Perþembe
12 Eylül Askeri Darbesi ve BasýnMedya
gerek açýktan gerekse de haberleri sunuþ þekliyle
darbeyi destekledi. Darbeye veya orduya dair
herhangi bir olumsuz haber veya yazý
yayýnlayan gazeteler veya dergiler sansür,
toplatýlma veya süresiz kapatma gibi
yaptýrýmlarla karþý karþýya kaldý.
Ýktidar mücadelesinde hangi yönetim biçimi
olursa olsun siyaset ile iletiþim araçlarý arasýnda
iliþki her dönemde var olmuþtur. Çünkü her
iktidar kendi varlýðýný sürekli meþru kýlmak
zorundadýr. Ýktidarlar, iletiþim araçlarýyla bir
yandan kendi meþruluðunu saðlamaya
çalýþýrken, diðer yandan politikalarýnýn
kamuoyunca desteklenmesini ve uygulanmasýný
amaçlar. Siyasi otoriteler veya iktidarlar belirli
konularýn kamuoyuna açýklanmasý ve toplum
fikirlerinin yönlendirilmesi için medyayý
kullanýr.
Medya politikasý oluþurken kimi zaman
sansür, toplatma, yasaklama ve kapatma gibi
baský politikalarý uygulanýr, kimi zaman da
kaba müdahaleler deðil, uygun çizgide düþünen
personelin seçilmesi ve editörler ile çalýþan
gazetecilerin kurum politikasýyla uyumlu
öncelikleri ve haber deðeri kriterlerini
içselleþtirmeleri saðlanmaya çalýþýr. Medya
devletin sözde amaçlarýný gerçek diye kabul
eder, devletin politikasýnýn ve eylemlerinin
gerçek nedenlerini ender olarak araþtýrýr.
Medya ve siyaset arasýndaki bu iliþki
Türkiye siyasi tarihi içinde de karþýmýza çýkýyor.
Türkiye toplumunda siyaset odaklý deðiþim
1960, 1971 ve 1980 askeri darbeleri ile
kesintilere uðramýþ ve genelde basýn siyasetin
askeri çözümlerle belirlenen çizgileri karþýsýnda
destekleyici oldu. Zira iktidarlarýn basýn
üzerindeki kontrolü, basýn yasalarý ila, kâðýt
fiyatlarý, resmi ilan ve reklam gelirleri, ucuz
maliyetli kredi kullandýrma ve daðýtým gibi
alanlarda belirleyicidir. Aksi halde, medya
sansür, toplatma ve kapatma cezalarý ile ilan
ve reklâm gelirlerinden pay gibi yaptýrýmlarla
karþý karþýya kalabilir. Dolayýsýyla gündem
yaratma, kanaat ve tutum oluþturma, kamuoyu
oluþturma, siyasallaþtýrma gibi iþlevleri bulunan
medya, askeri darbelerin ve iktidarlarý
meþruiyetlerini saðlama aracý olur. Özellikle
12 Eylül 1980 darbesi ve darbeyle oluþturulan
yeni yönetimin meþruluðunun saðlanmasýnda
medya önemli bir araç oldu.
Darbeyi gerçekleþtirenler, darbenin ilk
gününden itibaren radyo televizyon ve gazeteler
aracýlýðýyla propaganda çalýþmalarý yürüttü ve
darbenin meþruluðunu ileri sürmeye çalýþtý.
Genel Kurmay Baþkaný Orgeneral Kenan Evren,
oluþturulan Milli Güvenlik Konseyi'nin kararýyla
sýk sýk TRT ekranlarýna çýktý ve darbenin
gerekçelerini sýralayarak kamuoyunu darbenin
meþruluðu konusunda ikna etmeye çalýþtý.
Darbe öncesinde tirajý en yüksek olan
gazeteler, Hürriyet, Milliyet, Cumhuriyet ve
Tercüman'da yayýnlanan haberlerde ve köþe
yazýlarýnda ülkenin içinde bulunduðu kaos sýk
sýk büyük puntolarla okuyucuya sunuldu ve
kaosun mevcut hükümetçe sona erdirilemediði
belirtildi. Gazetelerde hemen her gün manþet
sayfada sunulan haberlerden bazýlarý þöyleydi:
"Anarþik olaylarda 25 kiþi öldü" (27 Aðustos
1980-Milliyet), "Ocak'tan Eylül'e Anarþi
Raporu: 8 ayda 1606 ölü. Son aylarda günde
ortalama 10 kiþi terör olaylarýnda hayatýný
kaybediyor" (2 Eylül 1980-Milliyet),
"Demirel'in 170 günlük iktidarýnda 1361 kiþi
öldü" (12 Mayýs 1980-Cumhuriyet), "Terör
eylem için pilot iller seçti" (9 Eylül 1980Hürriyet)
TBMM'de Cumhurbaþkaný'nýn 100'den fazla
oylama yapýlmasýna karþýn seçilemediði,
"Meclis'te yine havanda su dövüldü", "Meclis
aday, vatandaþ iþ bekliyor" baþlýklý haberlerle
kamuoyuna yansýtýldý. Sonuçta ülkenin bir kaos
içinde olduðu ve bu kaosa TBMM'nin son
veremeyeceði mesajý verildi. Hürriyet
gazetesinin 10 Eylül'den itibaren yayýnlamaya
baþladýðý "Lider" isimli araþtýrma yazýsý orduya
davetiye olarak deðerlendirilebilir. Saldun
Tanjun imzalý araþtýrma yazýsýnda "Liderlerin
sinirleri çelik gibi olmalý. Lider kendisini
izlemekten piþman olmayacaðýmýz Mustafa
Kemal gibi sabýrlý, akýlcý, insaný ve toplumu
12 Eylül Ve sonuçlarý
bilmeli. Lider iç tehlikeleri saptamasýný bilmeli.
Lider halkýn bütününü zafere ulaþtýran adamdýr"
deniliyordu.
Diðer yandan, Tercüman gazetesi de
"Fikirler, Görüþler, Düþünceler" adlý yazý
dizisiyle mevcut sorunlarýn Anayasa'dan
kaynaklandýðýný, 1961 Anayasasý'nýn
deðiþtirilmesi gerektiðini aktardý. "Siyasi Hayat
ve Anayasa Uygulamalarý" baþlýklý Prof. Dr.
Orhan Aldýkaçtý imzalý yazý, "Bizim gülmeye
takatýmýz kalmamýþtýr... Gülemiyoruz, fakat
seyrediyoruz... Katlanýyor... Bekliyoruz... (7
Eylül 1980)", "Terörle Mücadelede Metod
Meselesi" baþlýklý Mehmet Demir imzalý yazý
da "Ýtalyan usulünün benimsenmesi, ülke
þartlarýna uygun bir mücadele programýnýn
yapýsal bir çözüm olarak düþünülmelidir." (9
Eylül 1980) sözleriyle bitirildi. Tercüman
gazetesi ayný zamanda "Türkiye'de en büyük
300 firma yöneticilerinin görüþleri" baþlýðý
altýnda düzenlenen anketin sonuçlarý, "Devlet,
otorite boþluklarýný giderip, yasalarý hakim
kýlmadýkça, çalýþma barýþý saðlanamaz"
mesajýyla verildi.
Darbeyi meþrulaþtýran haberler ve köþe
yazýlarý, 12 Eylül Askeri Darbesi'nin ardýndan
da devam etti. Askeri darbe, Milliyet gazetesinde
12 Eylül tarihinde "Silahlý Kuvvetler yönetime
el koydu", Tercüman gazetesinde 13 Eylül
tarihinde "Silahlý Kuvvetler yönetime el koydu.
MGK Baþkaný Org. Evren Açýkladý: Yeni
Anayasa Hazýrlanacak", Hürriyet gazetesinde
13 Eylül tarihinde "Terörün sonucu: Yönetim
Milli Güvenlik Konseyi'nde - Atatürk yolunda
devam" baþlýðýyla okuyucuya sunuldu. Hürriyet
gazetesi darbe yönetiminin kullandýðý argümana
uygun olarak, darbe haberine Atatürk'ün
posterini ekleyerek, "Ne sað, ne de sol../ Atatürk
Türkiyesi doðrultusunda bir ülkenin haysiyetli
kiþileri olarak birlik içinde, dipdiri ve senin
yolundayýz / Þuna asla þüphen olmasýn; Senin
emanetin Cumhuriyet, ilelebet payidar olacaktýr
/ Hainler, gafiller, tüm iç ve dýþ düþmanlar
hakkettiklerini bulacaktýr / Müsterih ol Atam"
þiirini yayýnladý.
Gazeteler darbe haberlerini verirken, dýþ
basýnda darbeye iliþkin olumlu
deðerlendirmeleri de yayýnlayarak, Avrupa'nýn
dahi darbeyi desteklediði mesajýný verdi.
Tercüman, "Dýþ Dünya: TSK'nýn yönetime el
koymasý basýn ve yayýn araçlarý tarafýndan ilk
olarak duyuruldu: Ordu Mecbur kaldý. (13 Eylül
1980)", Milliyet "Ordunun yönetime gelmesi
dýþta olumlu karþýlandý (13 Eylül 1980),
Hürriyet, "Observer: Teröristleri temizleyip
yönetim sivillere devredilecek. (15 Eylül 1980)
baþlýklý haberlerle dýþ dünyanýn darbeyi
desteklediðini ileri sürdü. Darbenin gerçekleþtiði
haberlerinin yaný sýra "Ýstanbul Üniversitesi,
Türk Silahlý Kuvvetleri'nin ülkede bütünlüðü
saðlamak amacýyla tüm yurtta yönetime el
koymasýný kutladý. (15 Eylül 1980 - Hürriyet)"
þeklindeki haberlerle akademik dünyanýn da
darbeyi desteklediði mesajlarý verildi.
Kanaat önderi kabul edilen köþe yazarlarý
da darbeyi destekleyen açýklamalar yaptý.
Hürriyet gazetesi yazarý Oktay Ekþi 17 Eylül
1980 tarihli köþe yazýsýnda, "Türkiye tam bir
onarým yönetimi altýna girmiþ bulunmaktadýr.
Bu yönetim, özgürlükçü demokratik sisteme
ve Atatürk ilkelerine baðlý olanlarý tatmin edecek
bir tutum içindedir" diyerek darbe yönetimine
destek çaðrýsý yaptý. Darbe öncesinde sýk sýk
Org. Kenan Evren'in "Anarþi yaratýcýlarý
Ordu'nun yumruðu altýnda ezilecektir. Türk
ulusu baðrýndan doðan Türk Silahlý
Kuvvetleri'nin yarattýðý güven ortamý içinde
sonsuza kadar birçok bayramlarý refah ve
mutluluklarla kutlayacaktýr (30 Aðustos 1980)"
benzeri açýklamalarýna manþette veya ilk
sayfada yer veren Tercüman gazetesinin tüm
köþe yazarlarý darbeyi desteklemiþtir. Sadece
Nazlý Ilýcak 10 Eylül 1980 tarihli "Bindik bir
alamete gidiyoruz kýyamete..." içerikli yazýsýný
14 Eylül 1980 tarihinde "Kýyamet koptu.
Dünyanýn sonu deðilse bile, demokrasinin sonu
geldi..." sözleriyle devam ettirmiþ ancak hemen
ardýndan 16 Eylül tarihindeki yazýsýnda
"Ümidimiz memleketimizin birlik ve
beraberliðimizin son þansý olan Türk Silahlý
Kuvvetleri harekatýnýn baþarýsý ile
neticelenmesidir" diyerek darbeyi meþru
gösterdi. Basýnýn darbeyi meþru gösteren
yaklaþýmý darbenin birinci yýlýnda da sürdü.
Darbenin birinci yýlýnda Milliyet'in manþeti
"Saðol Mehmetçik", Tercüman'ýn manþeti
"Huzur, 1 yaþýnda", Hürriyet'in manþeti "El ele,
kol kola mutlu günlere gidiyoruz... Ve evet!
Düzlüðe çýkýyoruz" oldu.
Medya gerek açýktan gerekse de haberleri
sunuþ þekliyle darbeyi destekledi. Zaten darbeye
veya orduya dair herhangi bir olumsuz haber
veya yazý yayýnlayan gazeteler veya dergiler
sansür, toplatýlma veya süresiz kapatma gibi
yaptýrýmlarla karþý karþýya kaldý. Ýlk olarak
Arayýþ Dergisi ile Demokrat, Hergün ve
Aydýnlýk gazeteleri temelli kapatýldý. Türkiye
Gazeteciler Sendikasý Ankara Þubesi Genel
Sekreteri Mehmet Genç gözaltýna alýndý ve
TGS Ankara Þubesi 9 Aralýk 1980'e kadar
kapatýldý. Ýstanbul'daki sekiz gazeteden Milli
Gazete dört kez toplam 72 gün, Cumhuriyet
dört kez toplam 41 gün, Tercüman iki kez 29
gün, Günaydýn iki kez 17 gün, Güneþ ve Milliyet
birer kez toplam 10'ar gün, Tan bir kez 9 gün,
Hürriyet iki kez toplam yedi gün kapatýldý. Bu
gazetelerin yetkilileri ve yazarlarýnýn defalarca
ifadeleri alýndý, her biri hakkýnda birçok dava
açýldý, birçoðu mahkûm oldu, tutuklandý.
Darbeden sonraki dört yýlý kapsayan bir
araþtýrmanýn sonuçlarýna göre; gazete ve dergiler
41 kez toplatýldý veya yayýmý durduruldu veya
kapatýldý. Bazý sýkýyönetim komutanlýklarý, kimi
gazetelerin, kendi sorumluluk bölgelerine
sokulmasý ve satýþýný yasaklamýþlardýr. Yarýya
yakýný Bakanlar Kurulu'nca olmak üzere 927
yayýn yasaðý getirildi. Bu dönemde basýn dýþý
suçlananlar hariç, gazeteci, yazar, çevirmen ve
sanatçýlara verilen mahkumiyet kararlarýnýn
toplamý 316 yýl, 4 ay, 20 güne ulaþtý.
Yeni Anayasa'nýn onaylatýlmasý
12 Eylül'ün ardýndan hazýrlýk çalýþmalarý
çok öncesinden baþlatýlan ve sürekli gündemde
tutulan anayasa tartýþmalarý sonuca ulaþmaya
baþladý. 1961 Anayasasý'nýn "anarþi" ve "terör"e
neden olduðuna iliþin baþlatýlan kampanyaya
Türkiye Ýþveren Sendikalarý Konfederasyonu
(TÝSK) gibi ekonomi kuruluþlarý da açýktan
destek verdi. Tercüman gazetesince hazýrlanan
bir dizi Anayasa semineriyle birlikte daha
otoriter ve baskýcý bir anayasanýn ideolojik
temelleri atýldý. Bu seminerlerde oluþturulan
"yeni anayasa"ya iliþkin önerilerin birçoðu 1982
Anayasasý'nda yer aldý. Darbenin ardýndan bu
kez SÝSAV tarafýndan düzenlenen ve Tercüman
gazetesi yazarlarý ile Aydýnlar Ocaðý
yöneticilerinin danýþman ve konuþmacý olarak
katýldýklarý seminerlerde dile getirilen
düþünceler yeni anayasanýn ideolojik çatýsýný
oluþturdu.
Hazýrlanan 1982 Anayasasý'nýn propagandasý
gerek ekonomi kuruluþlarý gerekse de bizzat
darbeyi gerçekleþtirenler tarafýndan basýn
aracýlýðýyla yapýldý. Kenan Evren TRT'de ve
gazetelerde yeni Anayasa'yý tanýtýcý açýklamalar
yaptý. Evren'e göre "Anayasa'ya Hayýr" diyenler
vatan hainleri, dýþ güçlerden emir alan anarþist
ve teröristlerdi. Evren'in tanýtým faaliyetleri
kapsamýnda Adana'da yaptýðý konuþmada þu
sözleri dikkat çekicidir: "Nusuh ile uslanmayaný
etmeli tekdir/Tekdir ile uslanmayanýn hakký
kötektir. Gençler belki bilmez, bizde bu beyit
çok yaygýndýr. Yani önce nasihat et, sonra ikaz
et, en sonunda döversin. Biz önce iþi nasihatle
halletmeye çalýþýyoruz".
Ayný günlerde sýkýyönetim komutanlarý da
"Anayasa'ya Hayýr" diyen "anarþist" ve
"teröristlerin" yakalanacaðýný açýkladý. Anayasa
halk oyuna sunuluncaya kadar, gazetelerde ve
televizyonda Genelkurmay Baþkaný Orgeneral
Kenan Evren'in açýklamalarý, haberlerde ve
köþe yazýlarýndaki mesajlar, seminerlerde
yapýlan konuþmalar, ekonomi kuruluþlarý
temsilcilerinin açýklamalarý yeni anayasanýn
propagandasýný oluþturdu. Aksini savunanlar
ise gözaltý ve tutuklamalarla karþý karþýya kaldý,
gazeteler sansürlendi veya kapatýldý. Sonuç
olarak referanduma sunulan yeni Anayasa,
halkýn yüzde 91,27'sinin katýlýmýyla yüzde 91,37
kabul oyuyla kabul edildi.(EK/EÜ)
* Bu yazý Marmara Üniversitesi Radyo-TV
bölümü yüksek lisans öðrencisi Evin
Katurman'ýn hazýrladýðý "12 Eylül ve Basýn:
Toplumsal Rýza Nasýl Saðlandý?" baþlýklý
makalesinden kýsaltýlarak alýndý.
Sýkýyönetim uygulamasýnýn kaldýrýlmasý
Sýkýyönetim uygulamasýnýn tarihlere göre
kaldýrýldýðý iller:[3]
19 Mart 1984 Bilecik, Bitlis, Burdur,
Çanakkale, Çankýrý, Gümüþhane, Isparta,
Kastamonu, Kýrklareli, Kýrþehir, Kütahya, Muþ,
Sinop
19 Temmuz 1984 Afyon, Amasya, Aydýn,
Balýkesir, Bolu, Çorum, Muðla, Nevþehir,
Niðde, Rize, Sakarya, Tekirdað, Yozgat
19 Kasým 1984 Denizli, Giresun, Kayseri,
Konya, Manisa, Uþak
18 Mart 1985 Antalya, Bursa, Eskiþehir,
Hakkari, Ýçel, Kocaeli, Malatya,
Kahramanmaraþ, Samsun, Sivas, Tokat,
Zonguldak
19 Temmuz 1985 Ankara, Artvin, Edirne,
Erzincan, Ýzmir, Ordu
19 Eylül 1985 Trabzon
19 Kasým 1985 Adana, Adýyaman, Aðrý,
Erzurum, Gaziantep, Hatay, Ýstanbul, Kars
19 Mart 1986 Bingöl, Elazýð, Tunceli,
Þanlýurfa
19 Mart 1987 Van
19 Temmuz 1987 Diyarbakýr, Mardin, Siirt
Darbenin sonuçlarý
650.000 kiþi göz altýna alýndý
1 milyon 683 bin kiþi fiþlendi.
Açýlan 210 bin davada 230 bin kiþi
yargýlandý.
7 bin kiþi için idam cezasý istendi.
517 kiþiye idam cezasý verildi.
Haklarýnda idam cezasý verilenlerden 50'si
asýldý (26 siyasi suçlu, 23 adli suçlu, 1'i Asala
militaný).
Ýdamlarý istenen 259 kiþinin dosyasý Meclis'e
gönderildi.
71 bin kiþi TCK'nin 141, 142 ve 163.
maddelerinden yargýlandý.
98 bin 404 kiþi örgüt üyesi olmak suçundan
yargýlandý.
388 bin kiþiye pasaport verilmedi.
30 bin kiþi sakýncalý olduðu için iþten atýldý.
14 bin kiþi yurttaþlýktan çýkarýldý.
30 bin kiþi siyasi mülteci olarak yurtdýþýna
gitti.
300 kiþi kuþkulu bir þekilde öldü.
171 kiþinin iþkenceden öldüðü belgelendi.
937 film sakýncalý bulunduðu için
yasaklandý.
23 bin 677 derneðin faaliyeti durduruldu.
3 bin 854 öðretmen, üniversitede görevli
120 öðretim üyesi ve 47 hâkimin iþine son
verildi.
400 gazeteci için toplam 4 bin yýl hapis
cezasý istendi.
Gazetecilere 3 bin 315 yýl 6 ay hapis cezasý
verildi.
31 gazeteci cezaevine girdi.
300 gazeteci saldýrýya uðradý.
3 gazeteci silahla öldürüldü.
Gazeteler 300 gün yayýn yapamadý.
13 büyük gazete için 303 dava açýldý.
39 ton gazete ve dergi imha edildi.
Cezaevlerinde toplam 299 kiþi yaþamýný
yitirdi.
144 kiþi kuþkulu bir þekilde öldü.
14 kiþi açlýk grevinde öldü.
16 kiþi kaçarken vuruldu.
95 kiþi çatýþmada öldü.
73 kiþiye doðal ölüm raporu verildi.
43 kiþinin intihar ettiði bildirildi.
13 Eylül 2007 Perþembe
Metallica mükemmelin peþinde
basçýlarý olarak aralarýna katýlýyor. Ulrich o
Kind of Monster'ý izlediyseniz 'HQ'yu
ve Cliff Burton'ýn da aralarýna katýlmasýyla grup
korkunç olaydan sonra bile grubu hiçbir þekilde
görmüþsünüzdür. 'HQ'nun mutfaðýnda grubun
tamamlanýyor.
daðýtmayý düþünmediklerini söylüyor. Ýþte bu
sorunlarýnýn tartýþýldýðý bir masa var. Burada
yüzden Metallica 26 yýldýr ayakta ve dünyanýn
grubun terapisti Phil Towle ile oturup
noktasý oluyor ve iþlerine daha sýký sarýlýyorlar.
en iyi rock gruplarý arasýnda.
konuþuyorlar. Grubun zor dönemleri aþmasýnda
Ýþte bu dönemde Hetfield ve Ulrich arasýndaki
Towle'nin katkýsý ve emeði inkâr edilemez.
çekiþme de baþlýyor. Ýkisi de ilginin kendi
Ulrich-Hetfield sürtüþmesi
Burton'ýn ölümü hayatlarýnda bir dönüm
üzerinde olmasýný istiyor. 1996 yýlýnda grup
Elbette bu 26 yýllýk sürecin sorunsuz
Grup içindeki en büyük sorunlardan bir
olduðunu söylemek mümkün deðil. Alkol ve
tanesi de Ulrich ve Hetfield arasýndaki sürtüþme.
daðýlmanýn eþiðine geliyor. 1997 yýlýnda olaylar
uyuþturucu, kavgalar, bunalýmlar grup üyelerini
Aslýnda Ulrich ve Hetfield tam anlamýyla
biraz biraz duruluyor. Ancak 2000 yýlýnda baþka
zaman zaman iþlerinden alýkoyuyor. Bu büyük
birbirlerine zýt karakterler. Hetfield 3 Aðustos
bir kriz daha yaþýyorlar. Hâlâ üzerinde çalýþtýklarý
hazýrlýðýnda. Grup üyeleri 2003 yýlýnda
grubun prova ve çalýþmalarýný yaptýðý kýsaca
1963'te Downey City'de doðmuþ. Hem annesi
'I Dissapper' isimli þarkýyý radyoda
yayýmladýklarý son albümlerinden çok daha iyi
'HQ' olarak adlandýrdýklarý bir yer var.
hem de babasý çok dindar ve iyileþmenin ancak
dinlediklerinde biri bizimle dalga geçiyor heralde
bir albüm hazýrladýklarýný söylüyor. Q dergisi
Kaliforniya'da San Rafael'daki bir banliyöde
ruhani olabileceðine inanan bir mezhebe üye.
diye düþünüyorlar. Daha sonra bu konu ile ilgili
albüm hazýrlýðýndaki Metallica'nýn her yerde
yer alan bu mekânda þu an 2008'de çýkaracaklarý
Bu yüzden týbbi müdahaleye karþýlar. Hetfield'in
yasal bir savaþ baþlatýyorlar. Ama kimse onlara
rastlayamayacaðýnýz iç dünyasýný yazdý
albüm için hazýrlanýyorlar. Ýki haftada bir Los
küçükken fizyoloji derslerine girmesini bile
inanmýyor.
Angeles'a gidip yapýmcý Rick Robin ile yeni
engelliyorlar.
Metallica 2008'de çýkaracaklarý albümün
ÝSTANBUL - Yýl 1986, aylardan eylül...
Metallica'nýn popülaritesi giderek artýyor.
þarkýlar üzerinde çalýþýyorlar.
2004'te Metallica'nýn küllerinden yeniden
Metallice'nýn beþ yýldýzý, deyim yerindeyse
Ulrich ise 1963'te Gentoffe'de doðmuþ.
2001 yýlýnda her þey daha da kötüye gidiyor,
Newsted ayrýlýyor. Lars ile James'in aralarýndaki
Zengin bir ailenin tek çocuðu olduðu için
anlaþmazlýk ekrana da yansýyor. Berlinger ve
müzik camiasýný kasýp kavuruyor. Aslýnda
doðmasý, zaaflarý, güçlü yönleri ve müthiþ serveti
oldukça rahat ve özgür bir ortamda büyüyor. 13
Sinofsky'nin kameralarý önünde kavga ediyorlar.
basýnda fazla yer almýyorlar. Yollarýna sesiz
hakkýnda hazýrlanan bir belgesel olan 'Some
yaþýndayken büyükannesi ona bir davul hediye
Ulrich'in suçlamalarýnýn üstüne Hetfield
sakin devam etmelerine raðmen üçüncü
ediyor. Ayný yaþlarda Hetfield'in babasý hiçbir
stüdyoyu terk ediyor. Hetfield mayýs ayýnda iki
albümleri 'Master of Puppets' 1 milyon satýyor.
þey söylemeden evini terk ediyor. Üç yýl sonra
haftalýk bir geziye çýkýyor ve ne yazýk ki burada
Ancak 27 Eylül sabahý hayatlarýnda hiç
da annesi kanserden ölüyor. Ýnançlarý yüzünden
bazý kötü alýþkanlýklarýna geri dönüyor. Bu sýrada
beklenmedik bir olay yaþanýyor. Tek gecelik bir
tedaviyi reddeden annesinin gözleri önünde
karýsýyla da sorunlar yaþamaya baþlýyor. Daha
iþ için Kopenhag'a giderken arabalarý birdenbire
öldüðünü belirten Hetfield gördüklerinin
sonra 11 haftalýk bir rehabilitasyona giriyor. 11
kaymaya baþlýyor ve takla atýyorlar. Gitarist
etkisinden uzunca bir süre kurtulamadýðýný
haftalýk aradan sonra Hetfield deðiþmiþ bir adam
Kirk Hammett aniden gürültüyle uyandýðýný ve
söylüyor.
olarak geri dönüyor. Ýniþ ve çýkýþlarla dolu bir
yerinden fýrladýðýný hatýrlýyor. Kendine
Daðýlmanýn eþiðindeydi
sürecin ardýndan sonunda 2003 yýlýnda
geldiðinde basçý arkadaþý Cliff Burton'ýn
Ulrich ve Hetfield ilk olarak 1981 yýlýnda
albümlerini çýkarmayý baþarýyorlar.
Bugünlerde Metallica yeni bir albüm hazýrlýðý
bacaklarýný görüyor. Yanýna gidiyor ama artýk
karþýlaþýyorlar. Gazetedeki 'Müzisyen aranýyor'
çok geç. Çünkü Cliff çoktan ölmüþ.
ilanýna gelen Ulrich, Hetfield'in pek ilgisini
içerisinde. Mükemmelin peþinde olduklarýný
çekmiyor ve ikisi de ayrý ayrý yollarýna devam
söyleyen Hetfield bu albümün 2003 yýlýndaki
grubunun daðýlmasýna neden olabilir. Çünkü
ediyor. Birkaç ay sonra Ulrich gazeteci bir
albümlerinden çok daha farklý ve güzel olduðunu
aralarýndan biri öldüðünde iliþkileri hiçbir zaman
arkadaþýnýn yardýmýyla bir þarkýsýný yayýnlatýyor
söylüyor. Çünkü Hetfield'a göre, 2003 yýlýndaki
eskisi gibi olmaz. Ve yola nasýl devam
ve yine Hetfield'i arýyor. Bu sefer yollarý
albüm o dönemde duyduklarý öfkenin bir çeþit
edeceklerine bir türlü karar veremezler ama
kesiþiyor ve birbirlerini tamamladýklarýný fark
dýþavurumu ve þu an ise öyle bir durum yok.
Metallica böyle bir ikileme hiç düþmüyor.
ediyorlar. 14 Mart 1982'de Kaliforniya'da bir
Aksine bu yeni albüm onlara heyecan veriyor.
Kazadan bir ay sonra Jason Newsted yeni
radyoda ilk çýkýþlarýný yapýyorlar. Kirk Hammett
Böyle bir trajedinin yaþanmasý çoðu müzik
Sen Söylemeden De Biliyorum
Seziyorum ki kaçacaksýn...
Yalvaramam koþamam
Ama sesini býrak bende
Biliyorum ki kopacaksýn
Tutamam saçlarýndan
Ama kokunu býrak bende
Anlýyorum ki ayrýlacaksýn
Çok yýkkýným yýkýlamam
Ama rengini býrak bende
Duyumsuyorum ki yiteceksin
En büyük acým olacak
Ama isini býrak bende
Ayrýmsýyorum ki unutacaksýn
Acý kurþun bir okyanus
Ama tadýný býrak bende
Nasýl olsa gideceksin
Hakkým yok durdurmaya
Ama kendini býrak bende
Aziz Nesin
(Radikal)
Bunlarý Biliyor musunuz?
ünlü besteci Beethoven'ýn son bestesini,
saðýr olarak yaptýðýný
Paris'teki Versailles sarayýnýn 1300 odasý
olduðunu ve hiç tuvaletinin olmadýðýný
bir çift sineðin sadece nisan-mayýs
aylarýnda býraktýklarý yumurtalrýn
tamamýndan sinek çýksa idi, dünyayý 14
metre kalýnlýðýnda bir sinek tabakasý
kaplayacaðýný
bir insanda ki toplam damar uzunluðu
150 bin km ve dünya il güneþ arasýnda ki
mesafenin 150 milyon km olduðunu
bir futbolcunun topa her kafa vuruþunda
beyninden 1000 hücrenin öldüðünün
ortalama bir insanda 30.000-100.000
adet saç olduðunu, hergün yaklaþýk 100
tanesinin döküldüðünün
ibni sina'nýn göz maeliyatý yaptýðýný
kirpiler suda yüzer
salatalýðýn yüzde 96 sý sudur
uranüs çýplak gözle görülen bir
gezegendir.
dünyada ki ýsý 1900 yýlýnda 0.7 derece
arttý.
günümüzde evlenenlerin %50 si
boþanmaktadýr.
Macar Yanosh Voven ve eþi Sara
dünyada en uzun aile hayatý sürmüþler. 147
sene beraber yaþamýþlar. Yanosh 172, Sara
164 sene yaþamýþtýr. öldüklerinde en küçük
çocuklarýnýn yaþý 116 yaþý varmýþ.
Aþýk olduðumuzda beynimiz
"phenylethylamine" üretir. bu kalp atýþýmýzý
hýzlandýrýr ve sizi mutlu yapar.
bal bozulmayan tek gýdadýr
üzüm mikrodalga fýrýnda patlar
insan yýlda en az 1460 rüya görür
hiç bir kaðýt 7 defadan fazla 2'ye
katlanamaz
Türkiye'de mehmet adýnda 1 milyon
229 kiþi var
Sabahlarý elma kahveden daha fazla
uykunuzu açar
sadece diþi sivrisinekler ýsýrýr.
fil zýplamayan tek memelidir.
sineklerin 5 tane gözü vardýr
fareler kusmaz
develerin 3 tane kaþý vardýr
kelebekler ayaklarý ile tat alýrlar
atlar 1 ay kadar ayakta durabilirler
2600 kadra kurbaða cinsi var
deniz kobrasý dünyanýn en zehirli
yýlanýdýr
karýnca kendi aðýrlýðýnýn 50 katýný
taþýyabilir.
çekirgenin kulaðý dizindedir
dünyada en eski üniversitesi 989 yýlýnda
ki Mýsýr'ýn El-Ezher üniversitesidir.
boðalar renk körüdür. bundan dolayý
matadorun elindeki bezin rengi ne olursa
olsun saldýrýlar.
13 Eylül 2007 Perþembe
ÝHALE ÝLANI
NEVÞEHÝR ÝL KÜLTÜR VE TURÝZM MÜDÜRLÜÐÜ
2007 Yýlý Þap Aþýlama
Kampanyasý baþladý
Nevþehir Hacýbektaþ Müzesi (Arkeoloji ve Etnoðrafya Müzesi) Onarýmý ve Teþhir Tanzimi Yapýmý Ýþi açýk ihale usulü ile ihale
edilecektir.
Ýhale Kayýt No : 2007/138758
1. Ýdarenin
a ) Adresi
: Yeni Mahalle Yeni Kayseri Caddesi No:14 NEVÞEHÝR
b ) Telefon - Faks Numarasý
: 0.384 213 42 60 - 0.384 213 70 45
c ) Elektronik Posta Adresi (varsa) : [email protected]
2. Ýhale konusu yapým iþinin
a ) Niteliði, Türü ve Miktarý
b ) Yapýlacaðý Yer
c ) Ýþe Baþlama Tarihi
iþe baþlanacaktýr.
d ) Ýþin Süresi
3. Ýhalenin
a ) Yapýlacaðý Yer
b ) Tarihi - Saati
: Müze Onarýmý ve Teþhir Tanzimi.
: Nevþehir Ýli Hacýbektaþ Ýlçesi.
: Sözleþmenin yapýldýðýnýn teblið tarihinden itibaren 5 gün içinde yer teslimi yapýlarak
: Yer tesliminden itibaren 60 (Altmýþ ) takvim günüdür.
: Nevþehir Valiliði Ýl Kültür ve Turizm Müdürlüðü Þb.Müd.Odasý NEVÞEHÝR
: 20.09.2007 Perþembe günü saat: 14,00
4. Ýhaleye katýlabilme þartlarý ve istenilen belgeler ile yeterlik deðerlendirmesinde uygulanacak kriterler:
4.1. Ýhaleye katýlma þartlarý ve istenilen belgeler:
4.1.1. Tebligat için adres beyaný; ayrýca irtibat için telefon numarasý ve faks numarasý ile elektronik posta adresi.
4.1.2. Mevzuatý gereði kayýtlý olduðu Ticaret ve/veya Sanayi Odasý Belgesi.
4.1.2.1. Gerçek kiþi olmasý halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içerisinde bulunduðu yýlda alýnmýþ, ilgisine göre Ticaret ve/veya
Sanayi Odasýna veya ilgili Meslek Odasýna kayýtlý olduðunu gösterir belge,
4.1.2.2. Tüzel kiþi olmasý halinde, mevzuatý gereði tüzel kiþiliðin siciline kayýtlý bulunduðu Ticaret ve/veya Sanayi Odasýndan,
ilk ilan veya ihale tarihinin içerisinde bulunduðu yýlda alýnmýþ , tüzel kiþiliðin sicile kayýtlý olduðuna dair belge,
4.1.2.3. Ýhale konusu iþin yapýlmasýna iliþkin olarak ilgili mevzuatý gereði alýnmasý zorunlu olan belge;
4.1.3. Teklif vermeye yetkili olduðunu gösteren Ýmza Beyannamesi veya Ýmza Sirküleri.
4.1.3.1. Gerçek kiþi olmasý halinde, noter tasdikli imza beyannamesi.
4.1.3.2. Tüzel kiþi olmasý halinde, ilgisine göre tüzel kiþiliðin ortaklarý, üyeleri veya kurucularý ile tüzel kiþiliðin yönetimindeki
görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi veya bu hususlarý tevsik eden belgeler ile tüzel kiþiliðin noter tasdikli
imza sirküleri.
4.1.4. 4734 sayýlý Kanunun 10 uncu maddesinin (a), (b), (c), (d), (e), (g) ve (i) bentlerinde sayýlan durumlarda olunmadýðýna iliþkin
yazýlý taahhütname,
4.1.5. Þekli ve içeriði Ýdari Þartnamede belirlenen teklif mektubu.
4.1.6. Þekli ve içeriði Ýdari Þartnamede belirlenen geçici teminat.
4.1.7. Ýhale konusu iþin tamamý veya bir kýsmý alt yüklenicilere yaptýrýlamaz.
4.1.8. Ýhale dokümanýnýn satýn alýndýðýna dair belge.
4.1.9. Ortaðý olduðu veya hissedarý bulunduðu tüzel kiþilere iliþkin beyanname.
4.1.10. Tüzel kiþi istekli tarafýndan sunulan iþ deneyim belgesinin, ayný tüzel kiþinin yarýsýndan fazla hissesine sahip ortaðýna ait
olmasý halinde sunulacak iþ deneyim belgesinin baþka bir tüzel kiþiye kullandýrýlmayacaðýna iliþkin taahhütname.
4.2. Ekonomik ve mali yeterliðe iliþkin belgeler ve bu belgelerin taþýmasý gereken kriterler
4.2.1. Bankalardan temin edilecek belgeler:
Teklif edilen bedelin % 10'undan az olmamak üzere, istekli tarafýndan belirlenecek tutarda bankalar nezdindeki kullanýlmamýþ
nakit kredisini veya kullanýlmamýþ teminat mektubu kredisini ya da serbest mevduatýný gösterir yerli veya yabancý bankalardan
alýnacak belgeler,
4.3. Mesleki ve Teknik yeterliðe iliþkin belgeler ve bu belgelerin taþýmasý gereken kriterler
4.3.1. Ýþ deneyim belgeleri:
Ýsteklinin, son on beþ yýl içinde yurt içinde ve yurt dýþýnda kamu veya özel sektörde sözleþme bedelinin en az % 70'i oranýnda
gerçekleþtirdiði veya % 50'si oranýnda denetlediði veyahut yönettiði idarece kusursuz kabul edilen ihale konusu iþ veya benzer
iþlerle ilgili deneyimini gösteren ve teklif edilen bedelin % 75 oranýndan az olmamak üzere tek sözleþmeye iliþkin iþ deneyim
belgesi,
(B 304)
( DEVAMI 7.SAYFADA)
KURBANLIK
KURBANLIK SATIÞLARIMIZDA
KREDÝ KARTI GEÇERLÝDÝR
WORLD CARD’INIZA ÖZEL
PEÞÝN FÝYATINA
+5
WORLD TAKSÝT
VE
KUZU KESÝLMÝÞ BÜTÜN 1 KÝLOSU : 9 YTL
KUZU CANLI PASKÜL 1 KÝLOSU
: 4 YTL
KOYUN KESÝLMÝÞ BÜTÜN 1 KÝLOSU : 7 YTL
KOYUN CANLI PASKÜL 1 KÝLOSU : 3,5 YTL
Kamil ÖNTAÞ
CEP: 0536 599 84 40
Adres: ÝLÝCEK KÖYÜ
HACIBEKTAÞ/NEVÞEHÝR
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Burcu Ceren Altuð
Þap hastalýðýna karþý; Ülke genelinde her yýl ilkbahar ve sonbahar
döneminde Aþýlama kampanyasý düzenlendiðini açýklayan yetkililer
bu yýl Þap Aþýlama Kampanyasý’nýn 1 Eylül tarihi itibarýyla baþladýðýný
bildirdiler.
Þap aþýlama Kampanyasý’nýn 1 Eylül’de baþlayýp 31 Ekim 2007
tarihinde sona ereceði açýklandý.
Bu tarihler arasýnda Nevþehir ve ilçelerinde bulunan 43.400 Büyük
Baþ hayvanlarýn aþýlanacaðý açýklandý.
Aþýlama kampanyasýnda ise Merkez ilçede görevli saðlýk
personelinin yaný sýra 7 Ýlçede bulunan saðlik personelininde görev
alaçaðý bildirildi.
aþýlama kampanyasýnýn tüm hayvan yetiþtirici vatandaþlar tarafýndan
önemle sahiplenilmesi konusunda yetkililer vatandaþlarý uyardý.
Yapýlan uyarýda Þap Hastalýðýnýn hala dünyada çok ciddi olumsuz
sonuçlar doðuran bir hastalýk olduðuna dikkat çekildi.
31 Ekim’e kadar tüm vatandaþlarýn bu kampanyanýn olanaklarýndan
yararlanmasý gerektiðini açýklayan yetkililer hastalýðýn bulaþýcý
olduðunu ve virüsler tarafýndan meydana geldiðini belirttiler.
Çok hýzlý bir þekilde yayýlan hastalýðýn ise; görülen hayvan
yetiþtiriçiliði iþletmelerinde ölümlere yol açtýðý vurgulandý.
Hastalýðýn sadeçe ülkemizde deðil, çok sayýda ülkenin önemli
gündemini oluþturduðunu açýklayan yetkililer, Þap Hastalýðý ný hayvan
saðlýðýný global olarak etkileyen bir hastalýk olarak tanýmladýlar.
Þap hastalýðý ile ilgili olarak yetkililer þu bilgileri verdiler:
“Dünyada çok ciddi bir hastalýk olarak önemini sürdüren “Þap
Hastalýðý” virüsler tarafýndan meydana getirilen, oldukça bulaþýcý,
hýzla yayýlan ve görüldüðü iþletmelerde ölümlere yol açan bir
hastalýktýr. Hastalýk hem ekonomik boyutuyla, hem de hayvan saðlýðýný
global olarak etkilemesi nedeniyle çok sayýda ülkenin gündemini
oluþturmaktadýr. Bu hastalýk sýðýr, manda, koyun, keçi, ve domuzlar
yanýnda yabani çift týrnaklý hayvanlarda da görülür.”
Aþýlama kampanyasýnda Hayvancýlýk yapan vatandaþlarýnn aþýlama
çalýþmalarýnda saðlýk ekiplerine yardýmcý olmalarýný önemle vurgulayan
yetkililer, hayvan yetiþtiricilerinin hayvanlarýný mutlaka aþýlatmalarý
gerektiði bildirilerek iþletmelerinde hastalýðýn görülmemesi
bakýmýndan bu uyarýnýn dikkate alýnmasý gerektiðni önemle
vurguladýlar.
SATILIK EV
Toki 1’ nci Etapta
3+1 ev satýlýktýr.
Müracat:
Zafer Öcal
Tel: 0538 324 56 57/
0384 441 39 48
7
13 Eylül 2007 Perþembe
4.3.2. Ýsteklinin organizasyon yapýsý ve personel durumu ile kaliteye iliþkin belgeler
E Y L Ü L
4.3.2.1 Aþaðýda belirtilen personel Anahtar Teknik Personel olarak istenmektedir.
Sýra
1
Mesleki Ünvaný
Mimar
Pozisyonu
Mesleki Özellikler
Genel sorumlu
En az 5 yýl deneyimli
Al bastý
tenimde akan çýðlýklarý.
Yaralý
eylül akþamlarý,
dilsiz çaðlayanlar dökülür içime.
Bu personelin en az beþ yýl deneyimli ve isteklinin bünyesinde bu iþin ihale tarihinden önce çalýþýyor olmasý þarttýr.Deneyim
süresi, ilgili meslek odasý üyesi kayýt belgesiyle, isteklinin bünyesinde halen çalýþmakta olduðu, sosyal güvenlik kurumu onaylý
prim ödeme belgeleri ile tevsik edilir.
Bu niteliklere sahip gerçek kiþi isteklilerden, þahýs þirketi ortaklarýndan ve limited þirketlerde müdürlük görevini yürüten ortaklar
ile anonim þirketlerin yönetim kurulu baþkaný, yönetim kurulu üyeleri, murahhas üyeleri ve genel müdürü ortaklarýndan tüzel
kiþi isteklide çalýþtýðýna dair belge aranmaz.
Ýhale dokümanýnda istenen '' Teknik Personel Taahhütnamesi''bu kriter kapsamýnda deðerlendirilemez ve anahtar teknik
personel ayný zamanda '' Teknik Personel Taahhütnamesi''nde yer almaz.
Ýþ ortaklýðýnda, ortaklýk oranýna bakýlmaksýzýn, pilot ve diðer ortaklara ait anahtar personelin tamamý deðerlendirilir.
Bu iþe ait idari þartnamede belirtilen sayýda olmak üzere yukarýda nitelikleri belirtilen anahtar teknik personele iliþkin
bilgi ve belgeler verilecektir.
Gözlerim,
kundaklanmýþ
yanýk çýðlýk kokusudur.
Her acý,
düþük yapar kendi rahmine.
Kirpiklerime
dar aðaçlarý kuruluyor.
Eritip dilimi,
buruk mevsimlerle
eþeliyorum kendimi.
4.3.2.2 Teknik Personel Taahhütnamesi
Aþaðýda belirtilen nitelikte ve sayýda teknik personelin çalýþtýrýlýyor ise SSK onaylý son prim bordrosunun verilmesi veya istekli
bünyesinde çalýþtýrýlmýyor ise ihale üzerinde kaldýðý takdirde bu personelleri istihdam edeceðine dair taahhütnamenin verilmesi
zorunludur.
Adet
Pozisyonu
Mesleki Ünvaný
Mesleki Özellikleri
1
Þantiye Sorumlusu
Ýç Mimar
En az 5 yýl deneyimli
1
Þantiye Mühendisi
Makine Mühendisi
En az 5 yýl deneyimli
1
Þantiye Mühendisi
Elektrik Mühendisi
En az 5 yýl deneyimli
Ýncinmiþ
ayak seslerimi,
yaralý yaðmurlarla sarýyorum.
Kaldýrýp
içimdeki göçü,
helalleþiyorum
büzülmüþ bütün mevsimlerle.
4.3.2.3
Ýnþaat iþini kapsayan,ihale tarihi itibariyle geçerlilik süresini doldurmamýþ TS-EN-ISO 9001:2000 (Kalite Yönetim
Sistemi ) ve akreditasyon belgesini sunmak zorundadýr.Ýþ ortaklarýnda pilot ortaðýn bu belgeleri saðlamasý yeterlidir.
4.4. Bu ihalede benzer iþ olarak , Müze onarýmý ve /veya restorasyonu ve teþhir tanzimi" iþleri benzer iþ olarak kabul edilecektir.
ve ihale konusu iþ veya benzer iþe denk sayýlacak mühendislik veya mimarlýk bölümleri; Bu iþ için mimarlýk bölümüdür.
Ve
mahzun bir yara gibi,
kanatýp yitik acýlarýmý,
yaralarýma güneþ damlatýyorum.
5. Ýhaleye sadece yerli istekliler katýlabilecektir.
6. Ýhale dokümaný Nevþehir Valiliði Ýl Kültür ve Turizm Müdürlüðü NEVÞEHÝR adresinde görülebilir ve 75.00 YTL / karþýlýðý
ayný adresten temin edilebilir. Ýhaleye teklif verecek olanlarýn ihale dokümanýný satýn almalarý zorunludur.
7. Teklifler ihale saatine kadar Nevþehir Valiliði Ýl Kültür ve Turizm Müdürlüðü NEVÞEHÝR adresine verilebileceði gibi, iadeli
taahhütlü posta vasýtasýyla da gönderilebilir.Postada meydana gelebilecek gecikmelerden idare sorumlu deðildir.
8. Ýstekliler tekliflerini, iþ kalemleri için teklif edilen birim fiyatlarýn çarpýmý sonucu bulunan toplam bedel üzerinden teklif birim
fiyat þeklinde vereceklerdir. Ýhale sonucu, üzerine ihale yapýlan istekliyle birim fiyat sözleþme imzalanacaktýr.
9. Ýstekliler teklif ettikleri bedelin %3 'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir.
10. Verilen tekliflerin geçerlik süresi, ihale tarihinden itibaren en az 90 takvim günü olmalýdýr.
11. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif veremezler.
( B 304 )
Aranmasýn küllerim,
küllerimi
kanýma döküyorum.
Aydýn Þimþek
12 Eylül darbesi 27. yýlýnda protesto edildi
adýna basýn
açýklamasýný
okuyan 78'liler
Derneði Sözcüsü
Ruþen
Sümbüllüoðlu, "80
darbesi sadece
ülkedeki emek ve
demokrasi
güçlerinin yarattýðý
toplumsal
muhalefeti yok
etmenin bir aracý
deðil, bir yandan da
emperyalizmin
bölgedeki pozisyon
tutma çabasý için
görevini iyi yapan
12 Eylül darbesi, dün Ankara'da yapýlan
etkinlikle 27. yýlýnda protesto edildi.
Darbe Karþýtý Platform'un düzenlediði etkinliðe
yaklaþýk beþ bin kiþi katýldý.
Protesto eylemi Ankara Garý'dan Abdi Ýpekçi
Parký'na yürüyüþle baþladý. Yürüyüþ sýrasýnda
12 Eylül döneminde hayatýný kaybedenlerin
resimleri taþýndý.
"Yaþasýn Halklarýn Kardeþliði", "Darbeciler
Halka Hesap Verecek", "Bu Ülke Bu Halk
Satýlýk Deðil" sloganlarýnýn atýldýðý yürüyüþte
"12 Eylül Darbecileri Yargýlansýn" þeklinde
pankartlar açýldý.
Abdi Ýpekçi Parký'ýnda 12 Eylül döneminde
hayatýný kaybedenler için saygý duruþunun
ardýndan baþlayan mitingde etkinliðe katýlanlar
SATILIK EV
103 Evler’de 470 m2 arsalý
kuyusu olan bahçeli ev
satýlýktýr.
Müracaat:
Kasap Sadýk Altýnsoy
Çarþý içi
Tel: 0384 441 33 09
GMS: 0542 681 01 25
SATILIK ARSA
103 Evler Mahallesi’nde
400m2 arsa
satýlýktýr.
Müracaat:
Muhsin Berkil
GMS: 0543 324 11 90
bir jandarma oldu" dedi.
Yapýlmýþ bütün darbelerin nihai hedefinin
emek ve demokrasi güçleri olduðunu belirten
Sümbüllüoðlu, "Bugün emekçi halklarýn
yaþadýðý yokluk ve yoksulluk tesadüfi deðildir.
O günlerin eseridir" þeklinde konuþtu.
Mitingde, etkinliðin, Yýlmaz Güney'in ölüm
yýldönümü olan 9 Eylül'e denk gelmesi
nedeniyle Güney için de þiirler okundu.
12 Eylül protesto etkinliðine, KESK Ankara
Þubeleri Platformu, Ankara 78'liler Derneði,
Pir Sultan Abdal Kültür Derneði, Halkevleri,
Ezilenlerin Sosyalist Platformu, EMEP, ÖDP
SDP, EHP ve TKP gibi siyasi parti ve çok
sayýda sivil toplum örgütü temsilcisi de katýldý.
SATILIK MANDIRA
Kangallý Mevkii’nde 19.000m2 üzerinde biriket yapýlý
150m2 kapalý alan
250m2 yarý açýk mandýra
2 dekar bað ve 150 adet meyve aðacý bulunan mandýra satýlýktýr.
Müracat:
Emin Türkmen
Tel: 0 542 785 93 67
Parçalý Bulutlu
En Yüksek 0C 26
En Düþük 0C 12
TÜRK MÝLLÝYETÇÝLÝÐÝ VE ALEVÝ-BEKTAÞÝ KÝMLÝÐÝ -2
Geçen hafta, 19. yüzyýlda kültürel bir
akým olarak ortaya çýkan Türkçülüðün, Balkan
Savaþlarýnýn sonucunda siyasal biçim
almasýndan ve Ýttihat ve Terakki Cemiyeti
tarafýndan resmi bir ideoloji olarak
benimsenmesinden bahsettim. Bu hafta ise
imparatorluktan ulus-devlete geçiþle birlikte,
elde kalan Anadolu topraklarýna ve bu
topraklarda yaþayan halklara yönelen yeni Türk
milliyetçiliðinden (milliyetçiliklerinden)
bahsedeceðim.
1919–1923 dönemi, modern ulus-devlet
kurma çabasýnýn sonuçlandýðý bir dönem oldu.
Türk milliyetçiliðinin kesin biçimde
tanýmlanmadýðý bu savaþ döneminde padiþahlýk
ve halifelik kurumlarýyla olan iliþki henüz
ayrýþtýrýlmýþ deðildi. 1923-4’ten sonra Kemalist
önderler, Müslüman milliyetçilik fikrini deðil,
laiklik ve milliyetçilik fikrini gütmeye baþladýlar.
Bu kopuþun nedeni, Zürcher’e göre savaþ
sýrasýnda aciliyetini kaybetmiþ olan bütünlüklü
bir siyasi kimlik bulma sorununun tekrar
gündeme gelmesi ve ‘Avrupa’yý yakalama’
fikriydi. Avrupa’nýn ulus-devletleriyle rekabet
edebilmek için gerekli tutarlýlýðý ancak bir ulusdevlet saðlayabilirdi ve dinin egemenliði ulusdevlete uygun deðildi. Modernleþme için ideal
koþullar laik Türk milliyetçiliði ile saðlanacaktý.
Bu doðrultuda, 1923 yýlý Cumhuriyet Halk
Fýrkasý tüzüðünün üçüncü maddesinde, her Türk
ve Türk milliyetini ve kültürünü kabul eden
yabancýnýn Halk Fýrkasýna girebileceðini
belirtildi. 1925 yýlýnda ise, Kürt, Laz, Çerkez,
Kürdistan, Lazistan gibi terimlerin
kullanýlmasýný yasaklandý. 1927 tarihli parti
programýnýn beþinci maddesinde rehber ilkenin
Türk dili ve kültürünün yaygýnlaþtýrýlmasý
olduðunu söylendi. 1931 yýlýndaki parti
kongresinde Halk Fýrkasýnýn temel ilkeleri
arasýna milliyetçilik eklendi. Ortaokul tarih
kitaplarýndaki Türk tanýmýna göre Türkiye
Cumhuriyetinde yaþayan, inancý ne olursa olsun
Türkçe konuþan, Türk kültürüyle büyüyen ve
Türk idealini benimseyen her birey Türk’tü.
Kemalist milliyet kavramý dil, kültür ve ortak
amaç üzerine kurulmuþtu.
Orhangazi, Kemalist önderlerin millet
ve milliyetçilik konusundaki uygulama ve
düþüncelerinin 1928’e kadar Türkçü ideologlar
ve Türk Ocaklarý aracýlýðýyla yürütüldüðünü
belirtiyor. 1920’li yýllarda Türk ocaklarýnda
toplanan milliyetçi edebiyatçýlar, tarihçiler
Türklerin etnik kökeni, milli duygularýn
sosyalizasyonu konusunda çalýþmalar yapýyordu.
1930’lu yýllarda milliyetçilik konusunda söz
söyleme hakký Türk Ocaklarý ve Türkçü
önderlerden Kemalist önderlere geçti.
1929–1938 yýllarý arasýnda, Türk Tarih Tezi ve
düzenlenen tarih ve dil konferanslarýyla
Kemalist ideologlar tarafýndan Türk ulusunun
kendine özgü etno-ýrki bir tanýmý geliþtirildi.
Ersanlý’nýn aktardýðý bilgiye göre, Mustafa
Kemal önderliðinde tarih çalýþmalarý baþlatýlmýþ,
1928–29 yýllarý arasýnda bazý tarih çalýþmalarý
yayýmlanmýþtý. Kurumsal düzeyde çalýþma ise
Türk Ocaklarýna baðlý Türk Ocaðý Türk Tarih
Heyetinin kurulmasýyla baþladý. Haziran
1930’da Türk Ocaklarý kapatýlýp Cumhuriyet
Halk Fýrkasý içinde eritilince heyet Türk Tarihi
Tetkik Cemiyeti adýný aldý. Yapýlan çalýþmalar
Türk Tarihinin Anahatlarý kitabýnda ve lise ve
ortaokullar için hazýrlanmýþ tarih kitaplarýnda
yayýnlandý. Bu kitaplardaki Türk Tarih Tezine
iliþkin önermeler þunlardý: Türkler sarý ýrkýn
mensubu deðildir, Aryan ýrktandýr ve Türklerin
Moðollarla etnik, ýrksal bir irtibatý yoktur.
Anadolu’daki Türkler Orta Asya’dan
gelmiþlerdir, göç iklim þartlarý nedeniyle
gerçekleþmiþtir. Türklerin kökü ve adý milattan
önce 20000 yýlýna kadar gider. Türklerin dili
diðer diller üzerinde etki yapmýþtýr. Türklerin
tarihi Osmanlý egemenliði ile baþlamamýþtýr ve
Türklerin Osmanlý ve Ýslam öncesi siyasal
varlýklarý kurduklarý 18 devleti ile sabitleþmiþtir.
Osmanlý yanlýþ idaresi çok eski çaðlardan
medeniyet sahibi olan Türklere zarar vermiþtir.
Bu önermelere sahip Türk Tarih Tezi ile
oluþturulmaya çalýþýlan Türk kimliði, Birinci
ve Ýkinci Tarih Kongreleri ile güçlendirildi.
Birinci Kongrede tezin önermeleri sunuldu ve
teze yönelik eleþtiriler arasýnda, Fuad
Körpülü’nün tezin yöntemine yönelik eleþtirisi
de vardý. Ýkinci Kongre’de ise tezin
kanýtlanamayan önermeleri daha güçlü biçimde
savunulmaya çalýþýldý.
Copeaux, süreklilik ve köklendirmenin
tüm modern milliyetçiliklerin ortak fikri
olduðunu belirtir. Türk Tarih Tezi de, Hititlilere
Türk kökeni atfediyor, bu iddia ile Türklerin
Anadolu’daki varlýðýnýn Yunan ve Ermeni
varlýðýndan daha eski olmasýna dayanarak
Türkleri Anadolu’ya ilk yerleþenler olarak
meþrulaþtýrýyordu. Mustafa Kemal’in
reformlarýný milletin Asyalý geçmiþinde
köklendiriyor, bu reformlarýn kendini Antik
Yunan’ýn mirasçýsý olarak gören Batý’dan
kopyalanmadýðýný da gösteriyordu. Geçmiþin
Türk toplumlarý bugünden geriye doðru laik,
hoþgörülü, demokratik, eþitlikçi ve kadýna geniþ
bir yer tanýyan topluluklar olarak sunuluyordu,
yani Kemalizm’in ilkeleri Türklerde önceden
de mevcuttu.
1930’lu yýllar boyunca Türk Tarih Tezi
ve Güneþ Dil Teorisiyle Türklerin þanlý bir ulus
olduðu düþüncesi önem kazandý. Mustafa
Kemal’in ölümüyle birlikte Kemalizm’in bir
dönemi sona erdi ve Ýnönü dönemi yeni bir
Meral Salman
Kemalist milliyetçilik anlayýþýný da beraberinde
getirdi. Osmanlý son dönemleri ve erken
Cumhuriyet dönemi milliyetçilikleri bahsini
burada sonlandýrýp, gelecek haftaki yazýda Ýttihat
ve Terakki döneminde baþlayýp, 1930’larýn
sonuna kadar geçen süre içinde Türk
milliyetçiliði etkisinde yapýlan AlevilikBektaþilik araþtýrmalarýna deðineceðim. AleviBektaþilere Türk etnik kökeni atfeden bu “ilk”
çalýþmalar, sonraki dönemlerdeki çalýþmalarýn
da temelini oluþturdu…
(Kaynaklar: Zürcher, Jan Eric (2004) “
‘Fundamentalizm’ (Ýrtica): Kemalist Türk
Milliyetçiliðinin Dýþlama Aracý” Orta Asya ve
Ýslam Dünyasýnda Kimlik Politikalarý 20.
Yüzyýlda Milliyetçilik, Etnisite ve Emek
Ýstanbul: Ýletiþim yay; Ertekin, Orhangazi (2002)
“Cumhuriyet Döneminde Türkçülüðün
Çatallanan Yollarý” Milliyetçilik Modern ve
Siyasi Düþünce 4. Cilt sf. 355-356 Ýstanbul:
Ýletiþim Yay. ; Ersanlý, Büþra (2002) “Bir Aidiyet
Fermaný: “Türk Tarih Tezi” ” Milliyetçilik
Modern ve Siyasi Düþünce 4. Cilt. Ýstanbul:
Ýletiþim Yay. ; Copeaux, Etienne (2002) “Türk
Milliyetçiliði: Sözcükler, Tarih, Ýþaretler”
Milliyetçilik Modern ve Siyasi Düþünce 4. Cilt.
Ýstanbul: Ýletiþim Yay. )
Diyanet Müslüman’a Ramazan Yediriyor
Türkiye de Ramazan 13. Eylül 07 Perþembe
günü baþlýyor. Tüm Müslümanlara
sabýrlý,saðlýklý ve barýþ dolu ramazanlar dilerim.
Ramazan; Suudi Arabistan da Hilalin
astronomik olarak görünmesiyle hesap ediliyor.
Türkiye de ise ; Diyanet Rüyet üzerinden
hilal’in görülmesini esas alarak ramazanýn
tarihini belirliyor.
Dini kitaplarda Þehr-i Ramazan diye geçer.
Þehr-i 30 demektir. Kýsacasý Ramazan 30
gündür. Ama Türkiye’de bu yýl 29 gün
tutulacaktýr.
Kaynak kitaplara göre (Raphael’s,
Astronomical Ephemeris for 2007)
Hacýbektaþ
TÜRKÝYE
E= Fe 380 56ý
20ýý K
G.M.T göre 3 saat
B= Fe 340 38ý 55ýý D
YUKARI DEÐER : ‘X 40. 011. 750
SAÐA DEÐER : Y 6. 35. 400
SATILIK DAÝRE
Zir Mahallesi Bengiler
mevkiinde 120 m2 üzerine
3 katlý daire satýlýtýr.
Müracaat:
Mustafa Tiflis
Karaburna Kasabasý
Tel: 0384 453 52 48
ederi 55 bin euro
Nirengi Noktasý : Cin Ali Tepesi 1398 m.
Buna göre
G. M. T. Göre farký
2h. 18d. 12s
Yeni Ay : G. M. T. Göre 11 Eylül 12.h.
44m.
+ G.M.T . farký 2. 18
______________________
14.62
11 Eylül
15.02 de Hacýbektaþ’ta
Ramazan ayýnýn baþlamasý lazým
------------------- /----------------------11 Eylül
12.h. 44m.
Türkiye Saati
3. 00
+_____________________
15.44 Ramazanýn baþlamasý lazým.
Dolayýsýyla 11 Eylül akþamý niyetlenmek 12
Eylülün bir (1.) Ramazan olmasý lazým. Bu yýl
29 gün tutuyorlar, ve 13 Eylül’ü bir ramazan
yiyorlar. Diyanet Rüyat’i esas alýyor,
Matematiði kullanýrken yanlýþ yapýyorlar.
Teoman GÜRE Tel: 0312 241 63 14
ÖZEL KIRÞEHÝR BÝREY DERSHANESÝ
“Baþarmak Ýçin Bir’e Bir”
Saygýdeðer Hacýbektaþlýlar
Birey Dershanesi bu yýl da OKS ve ÖSS de Kýrþehir de eriþilmesi güç bir baþarýya imza attý.
OKS de 46 öðrencimiz Fen lisesi, Anadolu Öðretmen lisesi ve Anadolu lisesi’ne kaydolmaya hak kazanmýþtýr.
ÖSS de ise 164 öðrencimiz 310 ve yukarýsý puan almýþ olup öðrencilerimizin %87 si tercih yapma hakkýný
elde etmiþtir.
Sevgili Gençler
Birey Dershanesi’nin deneyimli öðretmenlerinin anlattýðý derslerle, etütlerle, özellikle BÝRE BÝR çalýþmalarýyla
, Türkiye’nin en kaliteli yayýnlarýndan komple
BÝREY yayýnlarýyla kazananlar kervanýna katýlmak istiyorsanýz
sizleri de BÝREY dershanesi’ne bekliyoruz.
-20 Temmuz 2007 pazartesi günü saat 09:00’da derslerimiz baþlayacaktýr.
-Servisimiz Has Hacýbektaþ Tur aracýlýðý ile yapýlacaktýr.
Birey Dershanesi
“Baþarmak Ýçin BÝRE BÝR”
Adres: Medrese Mah. Cacabey cami Yaný Cacabey Ýþ Merkezi kat:1-2-3 Kýrþehir
Tel:0386 213 44 48 fak: 213 44 20

Benzer belgeler