e-bülten - Ankara Patent

Transkript

e-bülten - Ankara Patent
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Marka
Patent
Tasarım
Alan Adı
Her yüzeyi kaplayabilen
sıvı cam üretildi
35. Sınıfın kullanımı ile ilgili
yanıltıcı bildirimlere DİKKAT!
Ticarileşen Buluşların Gizli Kahramanı:
Ali Akurgal
Geleceğin telefonları
Dosya paylaşımı ve Copyright savaşı
142 bin Dolar kazandırdı,
"Yılın İşçisi" oldu
Airbus'tan şeffaf gövdeli uçak
Uçak parçası ürettik
SİZİN ÖNERİLERİNİZ
Önümüzdeki ay e-bültenimizde hangi konulara yer
vermemizi
istersiniz?
Hiç farkında
olmadan
kullandığımız
Yoksa cevaplanmasını istediğiniz bir sorunuz mu yüzlerce
var? Lütfen
bize
yazın; nasıl
buluşun yaşamımıza
[email protected].
girdiğini bilmek ister misiniz?
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
FİKRİ HAKLAR GÜNCEL
Tasarım
Alan Adı
35. Sınıfın kullanımı ile ilgili
yanıltıcı bildirimlere DİKKAT!
FİKRİ HAKLAR GÜNCEL
Değerli Müvekkilimiz,
Son zamanlarda 35. sınıf ile ilgili yeni düzenleme ileri sürülerek;
adınıza kayıtlı bulunan markalarınızın taşıyan ürün gruplarının ilişkin
oldukları satış hizmetlerinin ayrı olarak tescil edilmesi gerektiği ve bu
kapsamda bu yöndeki başvurularınızı en kısa sürede gerçekleştirmenizin
yerinde olacağı ile ilgili bilgilendirme yazıları alabilirsiniz.
Türk Patent Enstitüsü Markalar Dairesi Başkanlığı bünyesinde oluşturulan bir çalışma grubunca 35. sınıfta yer alan, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya
getirilmesi hizmetlerine ilişkin yeni bir uygulama önerisi hazırlanmıştır.
Hazırlanan bu yeni uygulama önerisi çerçevesinde; 35. sınıfın kapsamında yer alan “müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve
satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri” şeklindeki eski ifadenin yanı sıra, malların veya malların ait oldukları sektörlerin belirtildiği ifadelerin kabul edilmesi söz konusu olacaktır.
Ancak; söz konusu bu uygulama önerisi, henüz Türk Patent
Enstitüsü’nce kabul edilmemiş, Tebliğ’de gerekli düzenlemeler yapılmamış ve dolayısıyla yeni öneri doğrultusunda işlemler yürütülmeye başlanmamıştır. Bu önerinin kabul edilmesi durumunda, uygulama değişikliğine ilişkin tüm detaylar sizlerle derhal paylaşılacaktır.
Oluşabilecek maddi/manevi zararların önüne geçilebilmesi için; vekiliniz olarak, markalarınızın tescil kapsamları ile ilgili öneri ve yönlendirme amacı taşır görünümündeki bu ve benzeri bildirimleri dikkate almamanızı, ve bu bildirimlerden bizleri haberdar etmenizi rica ederiz.
Bilgilerinize sunar, konuyla ilgili hassasiyetiniz ve işbirliğiniz için
şimdiden teşekkür ederiz.
Ankara Patent Bürosu Limited Şirketi
WIPO Fikri Haklarla İlgili
Kanun ve Andlaşmalar
İçin Tek Araştırma
Kaynağı Olan Referans
Aracını Hayata Geçirdi
Dünya çapında bilgi eksikliğini yok etmeye kendini adayan WIPO;
20 Eylül 2010 tarihinde, fikri haklarla ilgili ulusal kanun ve andlaşmalarla ilgili güncel bilgilerin bulunduğu ve bunların içerisinde
çevrimiçi arama yapılabilen fikri haklar
referans kaynağını hayata geçirdi.
WIPO Lex şu an kullanıcı dostu
ara yüzü ve içerdiği pek çok fonksiyonel kolaylıkla 60 ülkenin yasal mevzuatını 100 hukuk sisteminin temel kapsamıyla birlikte hizmete sunuyor.
WIPO Genel Müdürü Francis
Gurry, “WIPO Lex’in genel ve üye devletlere özgü yasal bilgiye kolay ve doğrudan erişim sağlarken aynı zamanda araştırmacılar, politika belirleyiciler,
fikri haklar sisteminin kullanıcıları ve
herkes için değerli bir arama aracı olduğunu” belirtti. WIPO Lex ile, ilk kez
üye ülkelerin fikri haklarla ilgili kanunlarının, fikri haklarla ilgili sözleşmelerinin birleştirildiğini ve bunların detaylı bir şekilde tamamen aranabilir bir
formata sokulduğunu da ekledi.
WIPO Lex; yakın zamanda, hizmete sunulan teknoloji, tasarım, istatistikler, WIPO standartları ve fikri haklarla ilgili sınıflandırmalar gibi konularda hızlı ve kolay online erişim sağlayan geniş bir aranabilir fikri haklar
datası ve bu datayla ilgili araçları içeren
GOLD ile de bütünleşecek.
Daha fazla bilgi için WIPO’nun
Halkla İlişkiler Bölümü ile iletişime geçebilirsiniz.
Tel: +41 22 - 338 81 61 / 338 95 47
Faks: +41 22 - 338 82 80
Kaynak : wipo
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
AYIN BULUŞÇUSU
Tasarım
Alan Adı
Ticarileşen Buluşların Gizli
Kahramanı : Ali Akurgal
Buluş yapmak, bir müzik parçası yazmak ile çok yakın bir yaratıcılık uğraşı. Nasıl ki
bir müzik parçası bir kısım insanlara büyük haz verirken başkaları tarafından beğenilmeyebiliyorsa, buluşlar da belli pazarlara uygun olmayabiliyor. Bir buluşu doğru
pazara ve doğru özellikler ile çıkartabilmek çok önemli.
Ali Bey, bize kendinizden
bahsedebilir misiniz?
Okuyucularımıza sizi tanıtmak
istiyoruz.
kaları tarafından beğenilmeyebiliyorsa,
buluşlar da belli pazarlara uygun olmayabiliyor. Burada bir buluşu doğru pazara ve doğru özellikler ile çıkartabilmek çok önemli. Aksi durumda; gene
bir halk deyişimiz, “Müslüman mahallesinde salyangoz satar” konuma düşüyorsunuz. Kuşkusuz, buluşu pazara göre biçimlendirmek buluşçunun
işi değil. Nasıl ki, müzikte besteci ile o
besteyi “aranje eden” ve “icra eden” ayrı
ayrı kişilerse, mekanikte, elektronikte ve diğer alanlarda da buluşu pazara
uyarlayan ve onu bir fabrikanın üretim
yeteneklerine göre şekillendirenler ayrı
ayrı kişiler. Ülkemizde, zincirin bu halkalarının çoğu yerde eksik olduğunu
gözlemliyorum. Dolayısı ile buluş yapılıyor ve buluşçusunun elinde kalıyor.
1969 ODTÜ Elektronik mezunuyum. Çalıştığım yerler, Brown Boveri, İsviçre; Exar, Silikon Vâdisi gibi yurt
dışı, 17 sene TÜBİTAK 15 sene Netaş
gibi yurt içi yerler oldu. Ayrıca Profilo ve
Teknim’de de görev aldım. 41 seneyi geride bıraktığım meslek yaşamımda 20 sene
bizzat tasarımcı olarak, 10 sene tasarımı
yöneten olarak, kalan sürede de tasarımı yönlendiren olarak çalıştım. Son 6 senedir emekliyim ve kendi şirketimi yürütüyorum. Burada hem tasarım yapıyor,
hem de tasarımı yönlendiriyorum.
AYIN BULUŞÇUSU
Patenti alınan her buluş
ticarileştiriliyor mu?
Patenti alınan her buluş ticarileşmez. Hatta patenti alınan bir buluşun
çalışacağı da garantili değildir. Silikon
Vadisi ortalamalarına bakacak olursak,
20 fikirden ancak birinin ürüne dönüştüğünü, bunlardan da ancak altıda birinin ticari başarı yakaladığını görürüz.
Ben fikri başarısızlığa uğrayan bir gence, “Bu birincisi. Ticari başarıyı yakalamana kadar daha 119 tane daha buluşa
ihtiyaç var!” diye takılırım. Olaya patenti alınmışlar açısından bakarsak, ülkemizde patent alma alışkanlığı gelişmediği için ticarileşme oranı daha yüksek görünecektir ama, Silikon Vadisi
rakamlarına göre oran 120’de 1.
Patent almış ancak henüz buluşu
ticarileştirmemiş kişiler nelerle
karşılaşıyorlar? Bu konuda uzman
biri olarak bize gözlemlerinizi
anlatır mısınız?
Bizde fikri olan insanların, bu fikirlerini bir kısım bilgilere dayandırmak gibi alışkanlıkları zayıf olduğundan, çoğu patent “çalışmaz” olarak alınıyor. Ancak kurumsallaşmasını tamamlamış büyük ArGe’lerdeki çalışmalar bir patent taraması ve ayrıca akademik esaslara dayanarak gelişiyor. Buradaki “çalışmama” olasılığı çok
çok düşük.
Gene karşılaşılan bir güçlük, buluş sahibi, buluşunun prototipini yapsa
bile bu, üretilebilir olmayabiliyor. Halk
deyişimiz “Ben yaptım, oldu”, çoğu yerde bir sonraki adımda buluşçusunu
“Fabrikaya verdik yapamadı” sonucu
ile karşı karşıya bırakabiliyor.
Buluş yapmak, bir müzik parçası
yazmak ile çok yakın bir yaratıcılık uğraşı. Nasıl ki bir müzik parçası bir kısım insanlara büyük haz verirken baş-
Ticarileştirme aşamasında
yaşadığınız ilginç bir olayı bizimle
paylaşır mısınız?
Plazma neşteri olarak adlandırabileceğimiz bir ameliyat cihazının patenti bir Türk’e ait: Ertürk Tanrısever.
Bunu seri üretime hazırlayacağız. Patent belgesindekileri aynen yapıyoruz,
cihaz çalışmıyor. Deliniyor, çatlıyor
ya da hiç çalışmıyor. Üniversitelerimizi dolaştım, plazma fiziği konusunda uzman akademisyenlerle kafa patlattım, nedenini bulamadık. Sonunda bir kaynak makinesi üreticisinde
aradığım bilgiyi buldum. Meğer gaz
kanallarının geometrisini öyle ayarlayacakmışsınız ki, gaz hep hızlanarak (daralan kesit) yol alacak, plazma
oluşmasını istediğiniz yerde genişleyen geometriden ötürü yavaşlayacakmış. Bunu yaptık, delinme sorunu ortadan kalktı. Meğer, her gazın bir ateş-
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
AYIN BULUŞÇUSU
Tasarım
Alan Adı
leme gerilimi varmış, o gerilimin altında bir enerji varsa, plazma oluşsa
bile sürdürülemeyip çökebilirmiş. Gerilimi gerekli düzeye çıkarttık, bizim
plazma neşteri “çakar çakmaz çakan
çakmak” oluverdi.
Sözün özü, işin teorisi kadar pratiğine, deneyime, birikime de ihtiyaç var.
AYIN BULUŞÇUSU
Yeni teknolojilerin Türkiye’ye
gelişi bu teknolojiyi üreten
ülkelerdeki kullanımından
çok sonra oluyor. Örneğin
dünyada 3G kullanımından 5G
teknolojisine geçilirken, Türkiye’ye
3G teknolojisine yeni geldi. Sizce
Türkiye teknolojiyi bu kadar
geriden takip etmemek için neler
yapmalı?
Her teknolojiyi bir edinme bedeli
vardır. Bu teknolojiyi kendiniz de geliştirseniz, başkasının geliştirdiğini de satın alsanız, bu bedeli bir şekilde ödersiniz. Tıpkı modeli eskiyen taşıt araçlarının satın alma bedellerinin azalması gibi teknolojinin eskisi de ucuz olur.
Eğer maddi gücünüz varsa, bir teknolojiyi ilk kullanan siz olabilirsiniz. Ama
bu durumda tüm geliştirme giderleri
(ve buna ek olarak bir kısım kârı) ödemek zorunda kalırsınız. Türkiye üçüncü kuşak cep telefonu teknolojisini
(3G) aldığı zaman, dünyada bu teknolojiyi alacak çok sayıda ülke kalmamıştı. Dahası, Türkiye pazarı büyüklüğünde hiç ülke kalmamıştı. Tıpkı; akşam,
semt pazarının toplanma vakti, en ön
sıradaki “mostralık” sebze-meyvenin
en ucuz bedelle satın alınması gibi biz
de 3G’yi olabilecek en düşük bedelle aldık.
Olumsuz tarafından baktığınızda geriden takip etme olarak görünen
bu yaklaşım, bir finansçı gözüyle baktığınızda, mostrayı normal bedelden
ucuza almak gibi büyük bir başarı olarak da görülebilir. Yeri gelmişken; “4G
olarak adlandırılmaya çalışılan LTE
(long time evolution) acaba gerçekten 4G mi?”, “5G ne olacak?” sorularının yanıtları çok berrak değil. Birinci kuşak, bizim “mobil telefon” adıyla
bildiğimiz analog bir sistemdi ve bunun standardı da İskandinav ülkeleri
tarafından oluşturulmuş NMT (Nordic Mobile Telephone) idi. Ardından
1968 yılında benim otomobilimde, günümüzde çoğu araçta “standart
donanım” içerisinde yer alan yağmur yağınca silecekleri kendinden çalıştıran bir sistem vardı. Elbette kendim yapmıştım. Aracı benden üçüncü el
olarak alan kişi telefon edip “Bu silecekleri nasıl kapatıyoruz?” diye sorduğunda “O kendi kapanır” dediğimde kulaklarına inanamamıştı.
Avrupa Telekomünikasyon Standartları Enstitüsü’nün (ETSI) kurulmasıyla GSM çalışmaları başladı. NMT ile
birinin analog diğerinin sayısal olması dışında birçok benzer yanı olan bu
ikinci sisteme bu nedenle ikinci kuşak (2G) denildi. Aslında ETSI, 2G ve
3G’yi birlikte tasarladı. Araya sonradan, GPRS olarak bilinen 2.5G konuldu. GSM çıkınca NMT’nin kaybolup
gitmesinden alınan ders, 2G yatırımının 3G karşısında aynı akıbete uğramaması için böyle bir genişletilmiş yetenek ile uzatılmış ömür çözümüne
yönlendirdi bizi.
Kuşkusuz; teknolojiye ucuzladıktan sonra değil, daha yeni kullanıma
sunulmuşken siz de sahip olmak istiyorsanız ve ne yapacağınızı bilemediğiniz kadar çok paranız yoksa, en akıllıca
yapılacak girişim, teknolojiyi oluşturan
ekipte rol almak. 2G ve 3G tasarlanırken, ülkemizin de katkıları olmadı değil. Böyle kapsamlı bir sistemin birçok
işlevi, birçok alt sistem yapısı vardır.
Örneğin, bir cep telefonundan çekilen
bir SMS günümüzde gerekli donanımı
olan bir telli telefondaki alıcısına ulaştırılabiliyor. GSM gibi modern bir sistemin bir özelliğini, 50 sene öncesinin
teknolojisi ile çalışan telefon santrallerinden yönlendirip alıcısına ulaştırmak
kolay bir iş değil. Bunu ancak bir Türk
becerebilirdi. Öyle de oldu. Toprağı bol
olsun, Ali Rıza Akçay (Netaş), ETSI’de,
GSM’in eski sistemlerle uyumunu gözeten komisyonun başkanı olmuştu ve
bu hizmetin verilebilmesini dünya ona
borçludur.
KOSGEB patent almış ve henüz
ticarileştirmemiş KOBİ’lere,
prototipi olmak koşuluyla,
hibe vereceğini açıklamıştı.
Ticarileştirme öncesinde ve
ARGE, Buluş, Patent başvurusu
aşamalarından sonra gelen
prototipi yapmanın ne gibi
zorlukları var?
Kanımca ticari olmaya en yatkın
buluş; önce pazarı tanımlanan, karşılaması gereken gereksinmeleri belirlenen ve ardından “Bunu nasıl yapsak?” diye üzerinde kafa yorularak
bulunan buluş. Dolayısı ile işe yaramayacak buluşlara prototipi olsa bile
destek vermek çok sağlıklı olmayabilir. Bir buluşun işe yarayıp yaramayacağını kestirebilen “emprezaryo” rolü
üstlenmiş girişimciler de zaten ürünleştirme (productisation) masraflarını karşılıyorlar. Ekipte bir emprezaryo yoksa, çok ayrıntılı bir pazar araştırması satış fiyatı belirleme çalışması, buradan geriye doğru giderek maliyet bedeli belirlemesi ve buna uygun üretim yöntemi seçilmesi yapmak gerek. Sonra da, prototipi, bu
yöntem ile üretilebilir şekilde baştan
tasarlamak.
Sizin de buluşlarınız var mı?
Buluşlarınıza patent veya faydalı
model belgesi aldınız mı?
1968 yılında benim otomobilimde, günümüzde çoğu araçta “standart donanım” içerisinde yer alan yağmur yağınca silecekleri kendinden çalıştıran bir sistem vardı. Elbette kendim yapmıştım. Aracı benden üçüncü
el olarak alan kişi telefon edip “Bu silecekleri nasıl kapatıyoruz?” diye sorduğunda “O kendi kapanır” dediğimde kulaklarına inanamamıştı. O silecek sistemi, o arabanın bir el daha değiştirmesiyle herhalde sökülüp atılmıştır. Bu örnek, belki de teknolojik
başarı ile ticari başarı arasındaki ayrımı çok güzel anlatıyor. Prototipi yapmak, “ben yaptım oldu” demek yeterli değil.
Benim bu buluşu yaptığım sırada patent veya faydalı model alınamıyordu. “İhtira Beratı” alınabiliyordu ve
o tarihlere kadar verilmiş toplam ihtirâ
ber’atı sayısı yüz bile değildi belki de.
Çok zor alınırdı bu belge. Elbette almak için başvurmadım bile.
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
TASARIM DÜNYASI
Tasarım
Alan Adı
TASARIM DÜNYASI
Geleceğin telefonları
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
ANKARA PATENT BLOG
Tasarım
blog.ankarapatent.com
Alan Adı
BLOĞUMUZDAN
AYSU DERİCİOĞLU
Oscarlı film yönetmeni Jean-Luc
Godard, başı copyright davası ile belaya girmiş bir fotoğrafçıya bağışta bulundu. Fotoğrafçı James Climent ise,
13000 şarkıyı yasadışı olarak internetten indirmesi sonucunda karşılaştığı
dava ve tazminatların ardından bu işin
üstüne gitmeye kararlı.
Fotoğrafçının başı 2005 yılında Soulseek P2P’yi kullanarak paylaştığı müzik dosyaları nedeniyle belaya
girmişti. 2007 yılında; avukatının önerisi üzerine suçsuz olduğunu söyleyen
sanatçı, şimdi ise bu söyleminden pişman olduğunu dile getiriyor. Kız kardeşinden aldığı borçla, cezaları (25000
$) ve dava masraflarını ödemeye çalışan sanatçı, indirdiği şarkıların sayısını
Dosya paylaşımı ve
Copyright savaşı
30000’e çıkarmış ve şimdi Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi’ne başvurmak ve
bu duruma meydan okumak istiyor. Bu
savaş içinse ihtiyacı olan parayı toplamayı planlayan Climent’a, 79 yaşındaki
yönetmen Jean-Luc Godard’dan birkaç
gün önce 1000 Euro destek geldi.
“Copyright bir olanak değil. Yazarın hakları yok, benim haklarım yok,
sadece görevlerim var” diye açıklama
yapan Godard, dosya paylaşımı ile ilgili Hadopi yasasına da karşı olduğunu ifade etti.
En az iki yıl süreceği düşünülen
davanın sonuçları tüm dünyayı etkileyecek nitelikte. Belli ki; günümüz dünyasında ne sanatçıların hakları korunması gerektiği gibi korunuyor, ne de takipçilerinin eserlere ulaşma özgürlüğü çağımızla uyumlu bir şekilde sağlanabiliyor ve artık haklarını elde edemediklerini ifade eden sanatçılar, özgürce
paylaşıma destek veriyor.
Kaynak: torrentfreak
ANKARA PATENT BLOG
Twitter markasını ve logosunu
kullanıma açıyor ama şartları var
Twitter’dan kullanıcılarını destekleyici ve haksız rekabet adına oluşabilecek problemleri engelleyici bir açıklama geldi. Twitter ile birlikte oluşmuş açık platforma ve ekosisteme verdikleri değeri belirtip kullanıcılarına da teşekkür
ederek başlayan açıklamada, Twitter markasının ve logosunun ne şekilde kullanılıp kullanılamayacağı detaylı bir şekilde ifade ediliyor. Bu örnek davranış; halkın fikri haklar
alanında bilgilenmesini sağlarken, kullanıcıların bilgisizlikleri nedeniyle başlarına hukuki bir dert açmalarının da önüne geçmiş oluyor.
Kendi sayfanızın tanıtımını yaparken; yayınlarda, televizyonda ve konferanslarda Twitter’dan bahsederken; Twitter ile ilgili bir kitap yazarken; Twitter ismini veya logosunu ticarette ve ürünlerde kullanmak istediğinizde; reklamlarınızda ve pazarlama faaliyetlerinizde kullanırken neleri yapabilirsiniz,
neleri yapamazsınız öğrenmek için:
twitter.
Ankara Patent
Twitter’dan sesleniyor
Bilim, teknoloji ve fikri haklar
alanındaki son haberleri ve Ankara Patent
duyurularını artık Twitter sayfamızdan da
takip edebilirsiniz.
http://twitter.com/ankara_patent
sayfamıza
hepinizi bekliyoruz.
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
BULUŞLAR GEÇİDİ
Tasarım
Alan Adı
Fabrikasına 142 bin Dolar
kazandırdı, "Yılın İşçisi" oldu
KUŞLAR ÇARPMASIN DİYE
UV DESENLİ CAM ÜRETİLDİ
BULUŞLAR GEÇİDİ
Denizli’nin köklü kuruluşlarından
olan Erbakır Elektrolitik Bakır Mamülleri A.Ş’.den 32 yıldır işçi olarak çalışan
ilkokul mezunu Recep Uz, Milli Prodüktivite Merkezi tarafından ‘Yılın işçisi’ seçildi.
Erbakır’ın Denizli Gümüşler
Mahallesi’ndeki fabrikasında çalışan 55
yaşındaki Recep Uz, makine mühendislerinin bile düşünemediği çözümü
üreterek firmasının yılda 142 bin dolar
tasarruf etmesini sağladı. Bakır mamulünün dinlendirilmek için bekletildiği tesisteki, Almanya’dan ithal edilen özel borunun üzerine dökme yaparak tuğla şeklinde çıkış borusu yapan
Uz, “Fırının çıkış borusunu değiştirmek için daha önce iki gün boyunca fırının soğumasını bekliyorduk. Günde
750 ton ürünün işlendiği fabrikamızda
1500 ton ürünün işlemesinden oluyorduk. Fikir babası olduğum icatla bu soruna son verdik. 24 saat çalışan fırınımız artık hiç dinlenmeden üretime devam ediyor” dedi.
Ödülünü, kasım ayında Ankara’da
düzenlenecek törenle alacak olan Uz,
“32 yılımı verdiğim fabrikam için bugüne kadar yüzlerce proje ürettim.
Dünya markası haline gelen dev tesisin
her karışında izim vardır. Türkiye’nin
dünya markası haline gelmesi için işçisinden, mühendisine, işvereninden
devletine kadar hepimiz çok çalışmalıyız, sürekli üretmeliyiz, devamlı kendimizi yenilemeliyiz. İlkokul mezunuyum ama çok okur çok araştırırım. Yılın işçisi seçildiğim için de çok mutlu
ve gururluyum.” diye konuştu.
Kaynak: milliyet
BİLİŞİM 2010 YENİLİKÇİ UYGULAMA ÖDÜLÜ İNTENGO’NUN
Türkiye Bilişim Derneği tarafından bu yıl 27’incisi düzenlenen Ulusal Bilişim Kurultayı’nda Hizmet
Ödülleri sahipleri belirlendi. İntengo
E-Satınalma uygulaması “Yenilikçi Uygulama Ödülü”nü aldı.
Intengo Genel Müdürü Murat
Talu, 25 Eylül Cumartesi akşam Rixos Otel’de düzenlenen ödül töreninde yaptığı konuşmada; “Her zaman
yeniliklerin öncüsü olan Intengo için
çok anlamlı olan “Yenilikçi Uygulama Ödülü” bizi çok gururlandırdı. Bugüne kadar olduğu gibi bundan
sonra da E-Satınalma alanında yeniliklerin öncüsü olmaya devam edeceğiz. Bu yolculukta her zaman bizim ile beraber olan müşterilerimize
ve iş ortaklarımıza çok teşekkür ederiz.” dedi
Ödül listesi için bilisim.org.tr
Kaynak : intengo
Her yıl binlerce kuş kazara camlara çarparak ölüyor. Sonunda bir şirket bu soruna bir çözüm bulmaya karar vererek yeni
bir ürün piyasaya sürdü. Glaswerke Arnold isimli Alman firması,
desenleri sadece kuşlar tarafından
görülebilen UV ışık desenli bir
cam üretti. Bu cam standart camlara göre kuşları çarpmaya karşı
75% daha fazla koruyor.
Kaynak: discovery.com
AIRBUS’TAN ŞEFFAF
GÖVDELİ UÇAK
Airbus yakın zamanda yaptığı duyuruyla şeffaf gövdeli uçak
üretmeyi planladığını açıkladı. Uçağın pilotu bir tuşa basarak
son teknoloji ile üretilmiş seramik
gövdeye elektrik akımı yolladığında gövde bir anda şeffaf hale gelecek. Bu teknoloji sayesinde yolcular binlerce metre yükseklikten altlarındaki değişik manzaraları izleme zevkini yaşayabilecekler. Airbus’un kendi kendini tamir
eden uçak gövdesi gibi geliştirmeyi planladığı başka projeler de bulunmakta.
Kaynak: infoniac.com
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
BULUŞLAR GEÇİDİ
Tasarım
Alan Adı
Uçak parçası ürettik
Uçak motorları konusunda dünyanın önde gelen üreticileriyle rekabet
ederek faaliyetlerini sürdüren TUSAŞ
Motor Sanayi AŞ (TEI), Türkiye’nin ilk
yekpare kompresör pale ve disk parçası
(blisk) üretimini başarıyla tamamladı.
Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar, yaptığı konuşmada, TEI’de
gördüklerinin kendilerini mutlu ettiğini belirterek, TEI’nin tasarım ve mühendislik alanında yaptığı atılımları,
gerçekleştirdiği gelişmeleri incelediklerini söyledi.
TEI’nin son derece memnuniyet
verici gelişmelere imza attığını ifade
eden Bayar, "Gelecekte insansız uçaklarımızın, helikopterlerimizin, eğitim
uçaklarımızın motorları burada tasarlanıp, burada üretilecek. Bugüne kadar
imalat anlamında yeteneklerini ispatlayan TEI, bunu tasarım yetenekleriyle
birleştirdiğinde Türkiye’nin geleceğine
ve havacılığına büyük hizmet yapan bir
şirket olacak. Bu projede Türkiye olarak iyi bir strateji takip ettiğimizi düşünüyorum" diye konuştu.
TEI’nin, GE ve Rolls-Royce işbirliğiyle devam eden F136 motor programında yekpare pale ve diğer diskler
grubunun imalatı için seçilen tek tedarikçi olduğunu anlatan TEI Genel Müdürü Akın Duman şunları kaydetti:
BULUŞLAR GEÇİDİ
Alpay Kasal ve Sam Ewen'in
ortak buluşu: İnteraktif Ayna
Lit Studios dokunmatik yanıt veren bir interaktif ayna üretti. Lit Studios, “LaserGames” projesi ile hemen
hemen aynı teknoloji temeli kullanarak oluşturduğu İnteraktif
Ayna resim görüntülemek,
resim çizmek ve metinlerle etkileşimli çalışmak ve
kıyafetleri denerken sanal
deneme imkanı sağlamak
gibi özelliklere sahip.
İnteraktif Ayna fikrini
bulan, Lit Studios için çalışan görsel tasarımcı ve aynı
zamanda da Yaratıcı COW
üyesi (Yaratıcı Dünya Toplulukları) Alper Kasal ve geliştiren Interference isimli bir pazarlama şirketinin CEO’su Sam Ewen. Özellikle gece
kulüpleri, eğlence ve perakende sektörü için geliştirilen ayna; gerçek bir ayna
gibi ama gerçek bir aynanın sahip olamayacağı pek çok özelliğe sahip. Kullanımı iPhone kullanımına benziyor ve
resim, metin görüntüleyebileceği gibi
resim çizilebiliyor, yazı yazılabiliyor. Kasal, İnteraktif Ayna’yı basit bir yapıya
sahip olacak şekilde tasarlanmış, böylece teknolojiyle
çok yakından ilgilenmeyen
kişiler tarafından da kolayca kullanılabiliyor. Aynanın
kendi oyunları, yakınlık algılayıcı sensörleri, aynaya görüntü yansıtmaya yarayan arka projeksiyonları,
giysi denemeleri yaparak alışveriş yapmak için programı ve ayrıca son arama
tercihlerinize bakarak size öneriler sunan bir yardım sistemi de var.
Kaynak: mahalo
"Pale ve disklerin tek bir dövme
parçadan işlendiği bu imalat yöntemi sayesinde motorda önemli miktarda ağırlık ve dayanım avantajları sağlamaktadır. Yekpare pale-disk grupları ve disk grupları üretimi daha önce
TEI’de yoktu. Dünyada sadece 5-6 ana
motor üreticisi tarafından uygulanıyordu. GE imzalanan anlaşma ile havacılık sektöründe en gelişmiş teknolojilerden biri olan blisk ve spool üretim teknolojisinin TEI’ye aktarımı sonucu, anlaşmada belirtilen parçalarda
TEI, dünyada tek kaynak ya da birincil kaynak durumuna gelmekte. TEI,
havacılık sektöründe şirketlerin devamlılığının güvenilirlik, rekabetçilik
ve yeni ürün devreye alma başarılarına
bağlı olduğunun bilinciyle yatırımlarına devam ediyor. Yüksek teknoloji uygulamalarını rekabet avantajı yaratacak şekilde kullanıyoruz."
Kaynak: haberturk
INTERBRAND’IN 2010 EN İYİ
MARKALAR LİSTESİ AÇIKLANDI
Interbrand’in 1999’dan bu
yana her yıl açıkladığı “En İyi Markalar Listesi”nde, bu yıl yaşadığı felaket sonrası ilk kez BP yer almıyor.
BP’nin bu çöküşü geçen sene 92. sırada yer alan Shell’i 81. sıraya yükseltiyor.
Bu yıl geçen yıllarda olduğu gibi Coca Cola birinci olurken, IBM ikinci, Microsoft üçüncü, Google dördüncü sırada yer alıyor. Apple 37%’lik marka değeri artışıyla bu yıl 20.’likten 17.’liğe yükseliyor.
Sprite (61), Santander (68),
Barclays (74), Jack Daniel’s (78),
Credit Suisse (80), Corona (85),
3M (90), Johnnie Walker (92), Heineken (93), and Zurich (94) ise
listeye bu yıl ilk kez girmeye hak
kazanan markalar olarak göze çarpıyorlar.
Kaynak: brandchannel
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
BULUŞLAR GEÇİDİ
Tasarım
Alan Adı
Güneş enerjisiyle saatte 98 km
Selçuk Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü son sınıf öğrencileri, Ar-Ge ve Girişimcilik Topluluğu adı
altında kurdukları ekiple bir yılda güneş enerjisiyle çalışan otomobil üretti.
Bakıldığında adeta uzay aracını andıran ‘’Umay’’ın bir arabada bulunması gereken birçok özelliğe de sahip olduğu ifade edilen açıklamada, 3
tekerlek üzerinde hareket edebilen ara-
cın, ihtiyacı olan enerjiyi ise yüzeyinde
bulunan 16 adet güneş panelinden sağladığı bildirildi.
Hareket etmeden önce üzerinde
bulunan güneş panelleri sayesinde şarj
edilebilen aracın, özel bir akü sayesinde güneşten gelen ışığı elektrik enerjisine dönüştürdüğü ve hareket esnasında da bu enerjiyi kullandığı dile getirilen açıklamada; şoförsüz ağırlığı 205
kilogram olan Umay’ın, saatte 98 kilometre hıza ulaşabildiği kaydedildi.
Proje yürütücüsü Ar-Ge ve Girişimcilik Topluluğu Başkanı Sezer Pıçak,
yaptığı açıklamada, Umay’ın toplam 26
bin liraya mal olduğunu söyledi.
Kaynak: ntvmsnbc
"Türkiye süper beyinlerini ABD'den geri alıyor"
BULUŞLAR GEÇİDİ
TÜBİTAK, Türk beyin gücünü yurda döndürmek için Aralıkta
ABD’ye çıkarma yapacak. ‘’Destination
Turkey’’ sloganıyla düzenlenecek büyük çaplı etkinlikte, AB ve TÜBİTAK fonlarıyla ülkeye geri dönmesi hedeflenen süper beyinlere, Türkiye’nin üniversite ve sanayi kuruluşlarının
imkanları sunulacak.
AB fonlarıyla bugüne kadar 100’e
yakın Türk araştırmacı yurda dönmüştü, bu etkinlik sayesinde yüzlerce sü-
per beynin daha ülkenin stratejik araştırmalarında çalışması bekleniyor. Etkinlik, Avrupa Komisyonu’nun, beyin
göçünü azaltmak amacıyla ABD’de destek vereceği programların ilki olma
özelliği taşıyor.
TÜBİTAK 7. ÇP Ulusal Koordinatörü Okan
Kara, AB Komisyonu’nun
"Araştırmacıların Dolaşımı" fonu kapsamında araştırmacılara sağlanan maddi ve diğer imkanların elverişliliği sayesinde şu ana kadar 96 Türk araştırma-
cının yurda döndüğünü bildirdi.
TÜBİTAK’ın bu yıl içinde başlattığı "Doktora Sonrası Geri Dönüş Burs Programı" ile bilim insanları için cazip imkanlar sağlandığına işaret eden Kara, buna göre ilgili alanlarda doktorasını tamamlamış olanlar, halen yurt dışında ikamet edenler ve alanıyla ilgili bir işte en az 2 yıl çalışanların, Türkiye’de araştırma yaptıklarında
TÜBİTAK’tan aylık 2 bin 750 TL burs
alabileceğini anımsattı.
Kaynak: cumhuriyet
2 Yıl Dayanabilen Ekmek
TÜBİTAK Gebze Yerleşkesi Marmara Araştırma Merkezi (MAM), Türk Silahlı Kuvvetleri’nin
ihtiyacı doğrultusunda yürütülmüş olan proje çalışmaları kapsamında 2 yıl dayanabilen, vitamin
ve minerallerce zenginleştirilmiş ekmek formülasyonu geliştirdi.
Bu projenin hayata geçirilmesindeki en
büyük etken; başta doğal afet ve savaştan etkilenen insanlar olmak üzere ülke savunmasında görev alan ordunun savaşta veya karargah dışı hiz-
met durumunda günlük tüketilen ekmek dışında
dayanıklı ekmeğe ihtiyaç duyması.
İlk sırada Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerinde konu ile ilgili
araştırmalara uzun yıllar önce başlandığı belirtilirken, büyük bir askeri güç barındıran Türkiye’de
bilimsel verilere dayalı ayrıntılı bir çalışmanın
daha önce yapılmadığına dikkat çekildi.
Kaynak: hurriyet
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
BULUŞLAR GEÇİDİ
Tasarım
Alan Adı
Müşterilerimizden Turkcell
buluşlarıyla güçleniyor
Türkiye’ye teknoloji alanında değer üretmenin yollarını bulmak için
çalışan 360 mühendis Turkcell Teknoloji çatısı altında, 3 milyon saatte hepsi
birbirinden etkileyici 622 proje üretti.
Türkiye’nin teknolojiye en çok yatırım yapan şirketi Turkcell’in ar-ge ve
inovasyon üssü Turkcell Teknoloji, 3
milyonuncu ar-ge saatini basın mensuplarıyla beraber kutladı. Turkcell
Teknoloji’nin global teknoloji ekosisteminin neresinde yer aldığı ve ülke ekonomisine sağladığı katkının anlatıldığı toplantıda;Turkcell Teknoloji’de ça-
lışan 360 mühendisin ürettiği projeler,
Türkiye’de ilk kez 3 boyutlu basın toplantısı ve canlı demolarla desteklenerek aktarıldı.
Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Turkcell Teknoloji’nin yerli iş gücüyle teknoloji ürettiğine dikkat çekerek “Teknoloji alanındaki bilgi birikimini ülkemizde üretip geliştirerek dışa bağımlılığı asgariye indiriyoruz,” dedi. Ciliv, bugüne dek 622
proje üreten, 5 Avrupa Birliği projesi
ve 200’ü aşkın iş ortağımızla çıtayı gittikçe daha da yukarı taşıyan Turkcell
Teknoloji’nin geliştirdiği yazılımların odağında ise müşterinin olduğunu vurguladı.
Turkcell Teknoloji Genel Müdürü
Semih İncedayı ise; “Turkcell Teknoloji
olarak biz, müşteri için değer yaratacak
yeni teknolojilere odaklanıyoruz. 2009
yılında kendi alanımızda Türkiye’de alınan tüm patentlerin yüzde 53’ü Turkcell Teknoloji’ye ait. 3 yılda alınan patent sayısı 31’e ulaştı. Her ay en az 1 patent başvurusu yapmaya çalışıyoruz ve
bu hedefi her zaman aşıyoruz” dedi.
Kaynak : hurriyet
HER YÜZEYİ KAPLAYABİLEN
SIVI CAM ÜRETİLDİ
BULUŞLAR GEÇİDİ
Boeing SolarEagle:
İnsansız uçak
Zephyr güneş uçağının iki haftadan daha uzun süre gökyüzünde
kalması büyük bir başarıydı. Hatta bu
nedenle Zephyr “ebedi uçak” ismiyle
taçlandırıldı. Ancak yakın zamanda
Zephyr’in güçlü bir rakibi olacak gibi
gözüküyor çünkü Boeing firması, güneş enerjisiyle çalışan bir uçak geliştirmek üzere ABD Savunma Bakanlığı İleri Araştırma Projeleri Ajansı’yla
89 milyon dolarlık bir sözleşme imzaladı.
Adı SolarEagle olan bu pilotsuz ve
güneş enerjisiyle çalışan uçak, üzerin-
deki güneş panelleri sayesinde beş yıl
boyunca yere hiç inmeden uçabilecek.
Boeing, Solar Eagle’ın 30 gün
sürmesi planlanan ilk deneme uçuşunu
2014 yılında gerçekleştirerek Zephyr’in
rekorunu da kırmayı deneyecek (tabi
bu sırada Zephyr yeni bir rekor kırmazsa!) ve çok daha düşük maliyetlerle, yörüngeye uydu gönderilmesinin
gerekmediği çeşitli askeri ve sivil araştırmaların yürütülmesini sağlayacak.
Kaynak:
treehugger.com
mahalo.com
Türkiye’de icat edilen ve Nanopool firması tarafından patenti alınan sprey sıvı cam nanoteknoloji alanındaki en kullanışlı buluşlardan biri olarak görülüyor.
Saarbrücken Institute for New Materials’da
test edilen ürün şeffaf
ve zehirli hiçbir madde içermiyor. Sıvı cam
her tür yüzeyi; suyun,
UV radyasyonunun, kirin, sıcaklığın ve bakterilerin olumsuz etkilerinden koruma özelliğine sahip. Esnek ve nefes aldırır özellikte olduğu için bitki ve tohumlarda da kullanılması mümkün. Ürünün test edildiği üzüm bağlarında bitkilerin mantar enfeksiyonuna dirençlerinin gözle
görülür şekilde arttığı gözlenirken, araştırmalarda spreylenen tohumlarınsa daha hızlı büyüdüğünü gözlemlenmiş.
Büyük yankı uyandıran devrim niteliğindeki buluş şimdilik İngiltere’de bir tren firması ve
bir otel tarafından kullanılıyor, ayrıca Almanya’da
bir Hamburger şirketi de bu ürünü değişik alanlarda kullanmakta. Araştırmacılar spreyin etkisinin bir yıl boyunca sürdüğünü söylüyor. Ürünün
piyasa sürülme fiyatının İngiltere de 8 GBP civarı
olacağı düşünülüyor.
Kaynak: infoniac.com
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
ANKARA PATENT GÜNDEM
Tasarım
Alan Adı
Tedbirsiz Yayın Sonuçlarının Buluşun Yeniliğini
Etkilememesi İçin “Hoşgörü Süresi”
e-bülten yazıları
ANKARA PATENT GÜNDEM
EMRAH TAŞ
Bir buluşa patent verilebilmesi
için temel gerekliliklerden biri yeniliktir. Avrupa Patent Sözleşmesine (EPC)
göre, bir buluş tekniğin bilinen durumunu oluşturan parçalara dahil değilse yenidir. Buluşu toplumca ulaşılabilecek hale getiren başvuru ya da rüçhan tarihinden önceki bütün yayınlar, buluşun yeniliğini dolayısıyla patent verilebilirliğini ortadan kaldırmaktadır. Rüçhan tarihinden önce yapılan sözlü ve yazılı açıklamalar ya da
buluşun kullanımı, buluşa ilişkin yeniliğin ortadan kalkması için yeterli olmaktadır.
Türkiye, Birleşik Devletler ve Japonya gibi bazı ülkelerde buluşun acele ya da tedbirsiz yayın sonuçlarının
buluşa ilişkin yeniliği etkilememesi için başvuru/buluş sahibine “hoşgörü süresi” adı verilen belirli bir süre tanınmaktadır. Hoşgörü süresi, buluş ya
da başvuru sahibi tarafından yapılan
buluş açıklamasına karşın belirli bir
süre içerisinde başvuru yapılabilmesine olanak sağlamaktadır. Bunun sonucunda yenilik ortadan kalkmamış olmakta ve diğer patent verilenebilirlik
şartları (tekniğin bilinen durumunun
aşılması ve sanayiye uygulanabilirlik)
sağlanırsa buluş patent alma hakkı kazanmaktadır.
Özellikle üniversite ve kamu
araştırma kurumlarındaki buluş sahipleri ve bilim adamları sıklıkla patent verilebilirlik kriterlerinden biri
olan “yenilik” kriterine ilişkin sorun
yaşamaktadır. Her araştırmacının birincil amacı, bilimsel bilginin artmasına katkıda bulunmaktır. Bu sebepten
dolayı, araştırma çalışması ve araş-
Türkiye, Birleşik Devletler ve Japonya gibi bazı
ülkelerde buluşun acele ya da tedbirsiz yayın
sonuçlarının buluşa ilişkin yeniliği etkilememesi
için başvuru/buluş sahibine “hoşgörü süresi” adı
verilen belirli bir süre tanınmaktadır.
tırma sonuçlarının yayınlanması bir
araştırmacının bilimsel aktivitelerinin
en önemlisidir. Yayınlar, ortaya çıkarılan bilginin değerlendirilmesinin ve
dağıtılmasının en önemli yoludur. Ayrıca, yayınlar araştırmacının akademik kariyerinin ve bilim dünyasındaki tanınırlık seviyesinin temel belirleyicileridir.
Bilimsel tartışmalara katılmak ve
yayının başarısını tehlikeye atmamak
için araştırmacılar, genellikle araştırma sonuçlarını hızlıca yayınlamaktadır. Buluşa ilişkin ticari yarara dayalı sorular araştırmacılar için genellikle ikinci sırada kalmaktadır. Bu durum
da; araştırmacıların, öncesinde patent başvurusu yapmadan hızlıca yayın yapmalarına ve bütün patent haklarının geriye dönüşü olmayacak bir
şekilde kaybolmasını görmezden gelmelerine neden olmaktadır. Bu durum
her ne kadar değerli olsa da üniversiteler ve araştırma kurumlarında geliştirilen buluşların nadiren patent ile korunmasına ilişkin temel sorunlardan
biridir.
Araştırma ve bilime ilişkin konu
ile, düzgün bir patent başvurusu gereklilikleri arasındaki bir diğer temel
ayrılık ise buluşun patent verilebilirliği ile araştırma sonuçlarının yayınının imkanı arasındaki zamansal farklılıktır. Bir buluşa ancak ve ancak sanayiye uygulanabilirse patent verilebilmektedir. Söz konusu gereklilik genellikle araştırmanın en son sonuçları ile sağlanabilmektedir. Araştırmaya
ilişkin ilk ya da ilerleyen sonuçlar her
ne kadar bilimsel yayınlar için değerli olsalar da patent verilebilirlik koşu-
lu olan sanayiye uygulanabilirlik kriterini yerine getirememektedir Bunun
sonucunda buluş yayınlanabilir ancak
henüz patent verilemez durumda olmaktadır.
Yukarıda bahsedilen hızlı yayın yapma gereksinimi araştırmacıların yeniliği ortadan kaldıracak sonuçlar doğurmasına rağmen araştırmaya
ilişkin ilk ya da ilerleyen sonuçları yayınlamalarına neden olmaktadır. Hoşgörü süresi araştırmacıların ve bilim
insanlarının hem araştırma sonuçlarını mümkün olduğu kadar erken yayınlamalarına hem de daha sonra belirli
bir zaman dilimi içerisinde yayınlanan
sonuçların kullanılabileceği bir patent
başvurusu yapabilmelerine imkan sağlamaktadır. Ayrıca, eğer buluşun ticari değeri yayından sonra ortaya çıkarsa hoşgörü süresi sayesinde buluşa ilişkin patent başvurusu yapılması mümkün olmaktadır.
Araştırmacıların ve özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin, başvuru öncesinde gizlilik anlaşması ya da
lisans anlaşmalarında buluşlarını açıklamak zorunda kalmaları da bir başka sorundur. Çünkü araştırmacılar ya
da sözü edilen işletmeler patent başvurusu için yeterli maddi kaynağa sahip olamayabilir. Bu sebepten dolayı
üçüncü kişiler tarafından maddi destek sağlanabilmesi için buluşa ilişkin
teknik ve ticari potansiyel üçüncü kişilere açıklanmaktadır. İki taraf arasında gizlilik anlaşması yapılmış olsa
dahi, iki taraftan biri tarafından buluşa ilişkin yapılabilecek bir açıklama yeniliğin ortadan kalkmasına neden olabilmektedir.
Marka
e-bülten
2010 Ekim Sayı: 10
Patent
ANKARA PATENT GÜNDEM
Tasarım
ANKARA PATENT GÜNDEM
Alan Adı
na rağmen, Çin Patent OfiTürkiye, Birleşik Devletler ve
Japonya’nın aksine Avrupa Patenti 3 Aylık Hoşgörü Süresi 12 Aylık Hoşgörü Süresi si kötü niyetle açıklanan buluşlar, daha önceden belirleSözleşmesi’nde hoşgörü süresi yer
Türkiye
Arjantin
nen akademik ya da teknoloalmamaktadır. Ancak, EPC madde
Amerika
jik konferanslarda açıklanan
55’te iki özel durum için hoşgörü
Avustralya
Japonya
buluşlar ve Çin Hükümetinin
süresi uygulanabileceğinden bahBrezilya
sponsor olduğu ya da onaysedilmektedir.
Rusya
ladığı uluslararası sergilerde
Avrupa Patent Sözleşmesi
Kanada
Tayvan
sergilenen buluşlar için altı
kapsamında Avrupa Patent başvuMalezya
Güney Kore
aylık hoşgörü süresi uygularusu yapılmadan önceki altı ay içemaktadır2.
risinde:
Meksika
Avrasya Patent Sistemi
a) Üçüncü kişiler tarafından
Sonuç olarak; bazı ülkeyın yapmaları durumunda da etkili olkötü niyetli ve başvuru sahibinin
lerde uygulanan hoşgörü süresi, özelmaktadır.
haklarına zarar verecek şekilde bululikle üniversite ve kamu araştırma kuYukarıda “b” maddesinde belirşun açıklanması,
rumlarında görev alan bilim adamlatilen durumda ise başvuru sahibinin
b) Başvuru sahibinin, buluşu
rının ve araştırmacıların buluşa ilişAvrupa Patent başvurusu yapılırken
Uluslararası Sergiler Sözleşmesinde
kin araştırma sonuçlarını ya da makabuluşu sergilediğine dair resmi bir bel(Convention on international exhibilelerini yayınladıktan sonra belirli bir
geyi Avrupa Patent Ofisi’ne sunması
tions) belirtilen bir sergide sergilemesi
süre içerisinde buluşlarına ilişkin pagerekmektedir.
durumunda buluşun açıklanmış olmatent başvurusu yapabilmelerine imkan
Altı aylık hoşgörü süresi hesapsı dikkate alınmamaktadır.
sağlamaktadır. Bu sayede üniversite
lanırken Avrupa Patent başvurusunun
Yukarıda “a” maddesinde belirve kamu araştırma merkezlerinde geyapıldığı gerçek tarih esas alınmaktatilen hoşgörü süresi gizlilik anlaşmaliştirilen buluşların, buluş sahiplerine
dır. Eğer buluş başvurudan önceki altı
sı yapılmasına karşın yapılan yayınlar
ve buluşun geliştirildiği kuruma ticari
aydan önce açıklanmışsa buluşun yedolayısıyla ortaya çıkabilecek sorunkatkı yapması sağlanmaktadır.
niliği ortadan kalkmaktadır1.
ları çözmeyi sağlamaya yöneliktir. Bu
KAYNAKLAR:
madde ayrıca hizmet karşılığı çalışan
Yukarıdaki tablo, bazı ülkeler[1] ipr-helpdesk
[2] mewburn
araştırmacıların bağlı oldukları kurude uygulanan hoşgörü sürelerini gösmun isteği ya da onayı olmadan yatermektedir. Tabloda yer almaması-
MUCİDİN SADIĞI
Başımıza icat çıkarın!
Pamuk Toplama Makinesi
Ramazan Hıçkıran tarafından
geliştirilen pamuk toplama makinesi, onlarca işçinin yaptığı işi çok
daha kısa sürede ve çok daha ucuza
yapabiliyor. Elektrik süpürgesinin
çalışma ilkesinin benzeri bir teknikle çalışan araç, enerjisini mazottan
sağlıyor. Ramazan Hıçkıran, 300 kilogram kapasiteli toplama tankına
bağlı 6 hortumu ile ahtopotu andı-
ran pamuk toplama makinesinin,
normal yöntemlerle 8-10 Bin TL'ye
mal olan 100 dönümlük bir tarladaki ürünü sadece 1000 TL'lik masrafla kaldırabildiğini belirtiyor. Pamuk
toplama robotu işgücü tasarrufunun yanı sıra zamandan da tasarruf
sağlıyor ve iki hafta sürecek işi 4-5
günde bitiriyor.
Kaynak: patentmuzesi
Hiç farkında olmadan kullandığımız
yüzlerce buluşun yaşamımıza nasıl
girdiğini bilmek ister misiniz?
www.patentmuzesi.com

Benzer belgeler

e-bülten - Ankara Patent

e-bülten - Ankara Patent Dosya paylaşımı ve Copyright savaşı 142 bin Dolar kazandırdı, "Yılın İşçisi" oldu Airbus'tan şeffaf gövdeli uçak Uçak parçası ürettik SİZİN ÖNERİLERİNİZ Önümüzdeki ay e-bültenimizde hangi konulara ...

Detaylı

teknolojik girişimcilikte patent

teknolojik girişimcilikte patent Dosya paylaşımı ve Copyright savaşı 142 bin Dolar kazandırdı, "Yılın İşçisi" oldu Airbus'tan şeffaf gövdeli uçak Uçak parçası ürettik SİZİN ÖNERİLERİNİZ Önümüzdeki ay e-bültenimizde hangi konulara ...

Detaylı