Bir Başka İstanbul Masalı

Transkript

Bir Başka İstanbul Masalı
BİR BAŞKA İSTANBUL MASALI
Televizyon filmlerinde izlediğimiz hayatlar çoğu zaman bizim gibi sıradan insanların
hayatlarından farklıdırlar. Filmlerle birlikte başka alemlere gideriz, hayallerimizdeki ve
rüyalarımızdaki şeyleri yaparız, yaşarız. Kısacası filmleri popüler yapan şey onların
gerçeküstü olmasıdır. Yıllar önce bizim televizyonlarda süregelen “Bir İstanbul
Masalı” adlı bir film izlemiştik. 2011 yılın Ağustos ayında İstanbul’da bir başka masal
yaşandı. Bu sefer durum farklı oldu. Sonunda kız oğlanla evlenmedi çünkü masaldaki
kız da oğlan da zaten başkaları ile evliydiler, aşklarına gelince, aşk da bu masalda
farklı bir aşk oldu.
Genç kadın hastalanmıştı, uzun yıllardan beri sürdürdüğü klasik müzik flüt kariyerinin
sonuna geldiğini hissettiği bir anda bir başka flüt müziğini keşfetti. Hastalığı sırasında
dinlediği albümler içerisinde bir Latin jazz flütçüsünün albümü de vardı, Latin jazz'cı
uzak bir ülkede yaşıyordu, kadın albümü çok sevdi, defalarca ve günlerce dinledi.
Sonra eli flütüne gitti, dudakları flütüne değdi ve albümdeki müzikleri çalmaya
başladı. Çaldıkça jazz müziğini daha çok sevdi. O güzel müzikleri yaratan erkeğe
ulaşmak istedi…
Erkek de klasikten jazz müziğine geçmiş bir flütçü idi, o da hayatının bir döneminde
hayat ve ölüm arasında gitmiş gelmişti, kadının sesini duydu, mesajı getiren eski
masallardaki gibi bir güvercin olmadı, Internet’teki web sayfası üzerinden tanıştılar,
“Skype” üzerinden buluştular, erkek kadının kendi müziğini çalışından büyülendi.
Skype üzerinden dinlediği ve kendi eserlerini çalan kadının flüt çalma tekniğini,
müzikalitesini, ses tonunu, ve eserleri yorumlamasını çok beğendi ve ona bir albüm
yaptırmak istedi. Öyle bir albüm ki içinde adamın parçaları olacak ve prodüktörlüğünü
de düzenlemelerini de kendisi yapacak. Beyaz atların devri geçmiş olduğu için adam
beyaz gövdeli bir tarifeli uçakla büyülü şehir İstanbul’a geldi. Ortak aşkları olan müziği
o güzel şehirde yeni bir albüm ile taçlandırdılar, bu sefer gökten üç elma değil bir
albüm düştü, “Mihriban Aviral- My Favorite Songs from Nestor Torres” elinizdeki
güzel albüm…
Genç kadınımızın adı Mihriban Aviral, Ankara Devlet Konservatuarı flüt ve
kompozisyon bolumu mezunu, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasında, 1980-2005
yılları arasında Flüt sanatçısı olarak çalıştı ve bundan sonra caz ve Latin caz müziği
yapmak için erken yaşta emekli oldu.
Genç adamımızın adı Nestor Torres, Porto Rico asilli Amerika’li, ünlü Latin jazz flüt
sanatçısı Miami’de yaşıyor. 2001 yılında Latin Grammy Ödülü almış bir müzik adamı,
ayni zamanda bir çok farklı ödülleri var.Mesleğinin doruk noktasında, Ricy
Martin, Herbie Hancock, Tito Puente, Wayne Shorter,Gloria Estefan gibi
müzisyenlerle de çalışmış. Miles Davis’ten, Herbie Man’den, Ian Andersen’den çok
etkilenmiş.
Evrensel müzik dili ta Amerika’daki ünlü bir flüt sanatçısı ile ülkemizde çağdaş Atatürk
Türkiye’sinin Konservatuarlarında eğitim almış, ülkemizde yetişmiş bir kadın flüt
sanatçısını yan yana getiriyor. Ortak dil müzik… Ayrıca CD de Nestor Torres’in özel
bestelediği ve Mihriban hanım ile birlikte seslendirdikleri bir düet te yer alıyor.
İşte size bir başka İstanbul Masalı, ama bu sefer masal beyaz perdede değil müzik
dünyasında anlatılıyor.
1
Her masalın içinde gerçek hayata dair bir ders de vardır, benim bu sihirli flüt
masalından çıkardığım ders’te şu oldu:
Mihriban hanımın öyküsü hayatın kendisine getirdiği zorluklara boyun eğmeyen,
küsmeyen ve mücadele eden bir insanın öyküsü.
“İnsan her zaman kendi kaderine hükmedebilir, yeter ki çevresinde olan güzel şeylerin farkında
olsun, ondan ilham almayı bilsin”.
Tunçel Gülsoy
2

Benzer belgeler

30 Nisan UNESCO Uluslararası Caz Günü

30 Nisan UNESCO Uluslararası Caz Günü artırmayı hedeflemektedir. Buna ek olarak, ırksal gerilimlerin ve toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin ortadan kaldırılmasına yönelik kültürlerarası diyalogu desteklemektedir. Caz müziğini özgürlüğ...

Detaylı

şehrin bittiği yerde / where the cıty ends

şehrin bittiği yerde / where the cıty ends How did this all begin? It began with a love story, as always… actually two love stories. The first one was the deep-rooted love of Yunus Büyükkuşoğlu for art. The self-made teenager started busine...

Detaylı

EMO_K2M79 cumhuriyetin ilk kadın bilimcileri_CBT_261007

EMO_K2M79 cumhuriyetin ilk kadın bilimcileri_CBT_261007 göstermesi etik açısından gerekli ve zorunludur. Kaynak gösterilmesinde kullanılan çalışmanın adı ve yazarıyla birlikte belgenin URL adresi (http://bbm.emo.org.tr/genel/katalog_detay.php?katalog=2&...

Detaylı