AZERBAYCAN 1988-1995: SANCI, KARGAŞA VE İKTİDAR

Transkript

AZERBAYCAN 1988-1995: SANCI, KARGAŞA VE İKTİDAR
AZERBAYCAN 1988-1995: SANCI, KARGAŞA VE İKTİDAR
Ömer Faruk ÜNAL
[email protected]
Qafqaz Üniversitesi
İ.İ.B.F Kamu Yönetimi
Bakü/Azerbaycan
ÖZET
Sovyetler Birliği’de seksenli yıllarda başlatılan reformlar, diğer cumhuriyetlerde olduğu gibi Azerbaycan’da da birlikten
ayrılma faaliyetlerine hız vermiştir. Halk Cephesinin kurulmasıyla başlayan süreçte Karabağ sorunun getirmiş olduğu toplumsal
çalkantı ortamında bağımsızlık ilan edilmiş, fakat ülkede siyasi istikrar sağlanamamıştır. Bu dönemde kısa aralıklarla yönetim
değişiklikler yaşanmıştır. Haydar Aliyev’in yönetime tam olarak hakim olmasına kadar geçen süre içinde özellikle dış güçlerin
kışkırtmasıyla yönetime karşı bir çok silahlı kalkışma düzenlenmiştir. Bu makalede, Halk Cephesi’nin kurulmasından ülkenin
tam olarak istikrara kavuştuğu 1995 yılına kadar geçen süredeki siyasi olaylar incelenmiştir.
Anahtar kelimeler: Azerbaycan, Azerbaycan Halk Cephesi, darbe, istikrar
ABSTRACT
AZERBAIJAN 1998-1995: PAIN, DISORDER, AND AUTHORITY
When reforms began in Soviet Union, Azerbaijan like other Soviet Republics began the struggle to obtain independence
from the Soviet State. With the process of the foundation of the People’s Front and in the atmosphere of agitation in the
Karabagh conflict, independence was declared but the political stability could not be established and frequent administrative
changes occurred. There were a number of externally induced armed rebellions against the legitimate authority Until Haydar
Aliyev gained full control on the administration. In this article the political events in the period from the foundation of People’s
Front to 1995 when full political stability was established is studied.
Key words: Azerbaijan, Azerbaijan People’s Front, Coup d’ĕtat, stability
I. Yeniden Yapılanma Dönemi ve Halk Cephesi’nin Kurulması
Mihail Gorbaçov’un, Sovyetler Birliği’nin başına geçmesi ile başlattığı açıklık ve yeniden
yapılanma siyaseti Birlikteki bütün cumhuriyetleri olduğu gibi Azerbaycan’ı da etkilemiştir. Gorbaçov
reformlara başladığında Azerbaycan, Brejnev sonrası geçiş dönemini yaşamaktaydı.1 Brejnev’e yakın
olarak bilinen K. Bağırov’un yerine Abdurrahman Vezirov, Azerbaycan Komünist Partisinin Birinci
Sekreterliğine getirilmiş, Haydar Aliyev de Polit Büro’dan uzaklaştırılmıştı.
1988 yılı başlarında Azerbaycan halkının karşılaştığı Karabağ sorunu önceleri siyasetle
ilgilenmeyen yüz binlerce insanı siyasi mücadeleye sevk etti. Karabağ sorunu ve bu sorunun ortaya
çıkarmış olduğu başka sorunlar Azerbaycan’da olaylara yön veren en önemli faktör olarak ortaya çıktı.
SB’den ayrılma fikrini ileri süren ilim adamları Baltık ülkelerindeki halk cephelerine benzer Azerbaycan
Halk Cephesi kurmak için Teşebbüs Grubu’nu (TG) oluşturdu. 1988 yılının yazından itibaren
Azerbaycan’da onlarca yasadışı teşkilat oluştu. Bunların en önemlisi daha sonra TG ile birleşerek
AHC’nin temelini oluşturan Azerbaycan’ın doğal kaynaklarının korunmasını ve tarihinin ve dilinin
öğretilmesini savunan “Varlık” grubuydu.
TG, Bakü’de mitingler ve gösteriler düzenleyerek AHC’nin kurulmasına çaba harcadı. Bu
dönemde ülkede çeşitli kurumlar ve teşkilatlar bazında iki yüzden fazla AHC’ye destek grupları oluştu.
Fakat halk cephesi kurulması fikri henüz kamuoyundan gereken desteği toplayamamıştı, tepkiler gelişi
güzel özellik taşımakta ve Karabağ olaylarıyla sınırlı kalmaktaydı. 5 Ocak 1989 tarihinde yürüyüş
askerler tarafından dağıtıldıktan sonra, harekatın bir çok liderine karşı başlatılan takip ve tutuklamalar
sonucu halk cephesi kurma gayretleri bir müddet sonra durakladı. Şubat ayının sonlarında TG ile Varlık
Cemiyeti arasındaki görüşmeler anlaşmayla neticelendi ve AHC Geçici Teşebbüs Merkezi (GTM)
kuruldu.
13 Mart 1989 tarihinde GTM, Azerbaycan SSC Ali Soveti’ne AHC’nin tescil edilmesi için
müracaat etti. Azerbaycan’ın ileri gelenleri toplumun daha demokratikleşmesi için mücadelede AHC
etrafında toplanmaları için halka çağrıda bulundu. Aynı zamanda AHC’yi desteklemek için binlerce
vatandaş Azerbaycan Komünist Partisi Başkanı A. Vezirov’a mektup göndererek tepkilerini gösterdiler.
Halkın gösterdiği tepkiler neticesinde ülke yöneticileri GTM’nin üyeleri ile görüşmek mecburiyetinde
1
Shiren T. HUNTER, “Azerbaijan Searching New Neighbors”, New States, New Politics: Building The Post Soviet Nations,
Edited by Ian Bremner and Ray Taras, Cambridge University Press, Cambridge-1997, s. 442
1
kaldı. Fakat Vezirov AHC ve AKP’nin amaçlarının benzer olduğu söyleyerek AHC’nin kurulmasına
gerek olmadığını ileri sürmüştür.
16 Haziran 1989 tarihinde Bakü’de AHC’nin kuruluş konferansı yapıldı. Konferans on beş kişiden
oluşan yönetim kurulu üyeleri ve başkanlığa Azerbaycan İlimler Akademisi üyesi Ebulfez Aliyev
(Elçibey) seçildi. Konferansta AHC’nin program ve nizamnamesi kabul edildi. Programda AHC kendini
ülke hayatının bütün alanlarında yeniden yapılanma ve demokratikleşme için faaliyet gösteren sosyal
teşkilat ilan etti.
1989’un temmuz ve ağustos aylarında Azerbaycan milli hareketi yeni bir devreye girdi. Bu
dönemde gösteriler ülke çapına yayıldı ve genel nitelik kazandı. Yönetimin, halkın taleplerine tepkisiz
kalması ülke çapında grevlere yol açtı. Bütün bunlar AHC’nin halk arasında nüfuzunu artırdı.
AHC, Karabağ Özel Yönetim Komitesi’nin kaldırılmasını, Azerbaycan’ın bağımsızlığı konusunda
kanun kabul edilmesini, Nahçivan’ı ablukada tuttuğu ve Azerbaycan’dan toprak talebinde bulunduğu için
Ermenistan ile tüm ekonomik ilişkilerin kesilmesini ve AHC’nin resmiyetinin tanınmasını istiyordu.
Grevlerin etkisi ve halktan gelen tepkiler sonucunda, 5 Ekim 1989 tarihinde Azerbaycan SSC
Bakanlar Kurulu AHC’yi tescil etti. Bu demokratikleşme ve bağımsızlık savaşının resmi nitelik
kazanması anlamına gelmekteydi. AHC’nin kurulmasıyla birlikte yoğun bir grev ve gösteri dalgası ülkeyi
sarmaya başladı. Bu mitingler Azerbaycan’da milli ruhun canlanmasına yardım etti.2 Ülkeyi
Ermenistan’ın saldırılarından korumak ve bağımsızlığına kavuşturmak isteyen insanlar siyasi parti ve
teşkilatlar olmadığı için Cephe etrafında toplandılar. Bunlar arasıda eski komünistler, İslamcılar, solcular,
sağcılar vardı. Milliyetçi çizgide geniş tabanlı siyasi teşkilat olan AHC, kurulduğu dönemde halkın siyasi
anlayışına ve isteklerine uygun olarak, anti-müstemlekecilik, anti-totaliterizim, demokrasi ve bağımsızlık
mücadelesinin temsilcisiydi.3
AHC birlikten ayrılma ve bağımsızlık talepleri yönüyle Baltık cumhuriyetlerindeki halk
hareketlerine benzemekteydi.4 Ancak AHC bir çok ilim ve fikir adamını (ikinci ve üçündü tabaka
aydınları5) içine almasına rağmen elit olmayan,6 halkın tüm tabakalarından ve ülkenin dört bir yanından
taraftar bulmuş bir hareketti.
Azerbaycan halkının, Moskova’nın yapmış olduğu ekonomik ve siyasi haksızlıklara karşı açık
tavrı ve bağımsızlık istekleri Moskova’yı oldukça tedirgin etti. Bu hareketin diğer milletlere de örnek
olacağından çekinen Moskova, 20 Ocak 1990 tarihinde Ermenilerin provokasyonlarıyla Sumgayt’ta
ortaya çıkan etnik çatışmaları bahane ederek, Gorbaçov’un emriyle Bakü’de büyük bir katliam
gerçekleştirdiler. Bu olaylardan sonra ülke çapında sıkı yönetim ilan edildi. Bu gelişmeler neticesinde
toplumda hiçbir itibarı kalmayan Vezirov görevinden alındı.
II. Mutalibov Dönemi
Vezirov’dan sonra Tat asıllı Ayaz Mutalibov’un liderliğinde küçük bir grup yönetime hakim oldu.
Mutalibov, KGB ve Bakü mafyası içinde ağırlığı bulunan bir grup tarafından destekleniyordu.7 Mutalibov
döneminde uygulanan sıkı yönetimle birlikte AHC’ye baskılar da devam etti. AHC 2 Eylül 1990 tarihinde
yapılacak olan seçimlerde muhalefet güçleri arasında koordinasyonu arttırmak için Demokratik
Azerbaycan Seçim Bloku’nun (Demblok) kurulmasına öncülük etti. Bu bloka Azerbaycan’ın
bağımsızlığı, kişi hakları ve siyasal çoğulculuk ilkelerini kabul eden elliden fazla teşkilat katıldı.
Demblok 10 Temmuz 1990 tarihinde bir bildiri yayınlayarak, Azerbaycan’ın bağımsızlığını ilan
edilmesi, insan haklarının yerleştirilmesi, Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün ve halkın güvenliğinin
sağlanması, halka kendini savunma imkanlarının tanınması, ekonomik ve siyasal hayatta gerçek
çoğulculuğun sağlanması konusunda bir kısım öneriler ileri sürdü.
Seçimler süresince de iktidarın AHC’ye olan baskısı bütün şiddeti ile devam etti. AHC teşkilat
sorumlusu ve iki adayı katledildi, çok sayıda üyesi tutuklandı. Muhalefetin televizyon aracılığı ile
2
“Azerbaycan Respublikası Prezidenti Heydar Eliyev’in 1994-cü İl Noyabrın 28-de Xalqa Nümayendelerinin Umumrespublika
Toplantısında Yekun Sözü”, Qurtuluş, Me’sul Redaktor: Murtuz Eleskerov, A.R. Milli Meclisinin Neşri, Bakı-1998, s. 142
3
Qabil HÜSEYİNLİ, “Azerbaycanda Partiya Quruculuğu Praktikasından”, Azerbaycanda Çoxpartiyalı Sistemin Formalaşma
Prosesi: Problemler ve Perspektivler, İnam Pluralizm Merkezi Yayını, Bakü-1997, s 31. “Biz Hakimiyyete Gelmeye Mecbur
İdik”, Heyat, 1992, http://www.isagambar.az/dercolunmushlar/heyat.htm
4
Şule KUT, “Yeni Türk Cumhuriyetlerinin Dış Politikası”, Bağımsızlığın İlk Yılları (Azerbaycan Kazakistan Kırgızistan
Özbekistan Türkmenistan), (Hazırlayan: Büşra Ersanlı Behar) 1994-Ankara, s. 248
5
“Émékdaşlıq Danılmaz Héqiqétdir”, Elm, 16 Sentyabr 199l, N 37(193),
http://www.isagambar.az/dercolunmushlar/elm16989.htm
6
Audrey L. ALTSTADT, The Azerbaijani Turks, HooverInstitution Press, California-1992, s. 205
7
İrfan ÜLKÜ, Bağımsızlıktan Sonra Azerbaycan, Doğan Kitabevi, İstanbul-2000, s. 45
2
propaganda yapmasına izin verilmediği gibi AHC ve Demblok’un diğer liderleri halk düşmanı olarak ilan
edildiler. Bütün bunlara rağmen Demblok Ali Sovet’te 30 sandalye kazandı.
2 Şubat 1991 tarihindeki Ali Sovet’in ilk toplantısı Demblok ve komünistler arasında şiddetli
tartışmalara sahne oldu. Demblok’un karşı çıkmasına rağmen Ali Sovet, SB’nin yeni bir federasyon
olarak devam etmesi konusunda referandum yapılması kararını aldı. 7 Mart 1991 tarihinde
gerçekleştirilen referandum neticesinde halkın %95’i SSCB’nin devamından yana oy kullandı, fakat
AHC’nin iddialarına göre oy verme hakkı olan halkın yalnızca %15-20 oylamaya katıldı.
Ali Sovet, 8 Eylül 1991 tarihinde cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılması kararını aldı. 8 eylülde
yapılan cumhurbaşkanlığı seçimini alternatifi olmayan Mutalibov kazandı. 3 ekimde Mutalibov ve AHC
arasında bir takım görüşmeler yapıldı. Görüşmeler sonucunda geçiş dönemi için yeni yasama organı
oluşturulması kararlaştırıldı. 8 ekimde Ali Sovyet’in olağanüstü toplantısında AHC “Geçici Milli Meclis”
kurulması için kanun tasarısı önerdi. Bu kanun tasarısı yeni seçimlere kadar geçiş dönemi ilan edilmesi ve
bu dönemde yasama organı olarak “Geçici Milli Meclis”in faaliyet göstermesini kapsıyordu. 30 ekimde
tasarı önemli değişikliklere uğrayarak kanunlaştı. Kanun’a göre Milli Meclis Ali Sovet’in yerine değil
onun bir organı olarak kuruluyordu. AHC, 1991 yılı sonuna kadar olan dönemde Milli Meclis’te ülke için
çok önemli kanunların çıkmasında etkili oldu. Bunların en önemlisi de Azerbaycan Devletinin
Bağımsızlığı İle İlgili Anayasa Kanunun çıkarılmasıdır.
Azerbaycan, istiklal mücadelesi yolunda AHC mücadelesini sürdürürken SB dağılma sürecine
girmişti. Sovyetlerin dağılmasını engellemek isteyen güçlerin gerçekleştirdiği başarısız darbe girişiminin
ardından Azerbaycan Meclisi Mutalibov’un Başkanlığında bağımsızlık kararı aldı. 18 Ekim 1991
tarihinde yapılan halk oylamasıyla Azerbaycan’ın bağımsızlığı kesinleşmiş oldu.
Azerbaycan’ın problemleri bağımsızlık ilan edildikten sonra hızla artmağa başladı. Mutalibov’un,
Moskova yanlısı siyaseti, Sovyetlerin Azerbaycan’ın istiklal hareketine karşı tavrını değiştirmedi.8
Mutalibov ile AHC arasındaki zıtlaşma giderek tırmanıyordu. Mutalibov yönetimi bağımsızlığın ilk
yıllında Karabağ’ın işgalini önleyeceğine Bakü’deki iktidarını pekiştirmenin peşindeydi. Karabağ’da
durumun kötüleşmesine rağmen Mutalibov milli ordunun kurulmasını bütün gücüyle geciktiriyordu.
Ordunun kurulmasından altı ay geçmesine rağmen asker sayısı beş yüz civarında idi.9 Bunun yerine
Mutalibov kendisi için “Qaqdaşlıq” adlı silahlı bir grup kurmuştu.10
5 Şubat 1992 tarihinde Ali Sovet’de Karabağ’daki son olaylarla ilgili görüşmeler yapıldı. Ali
Sovet’te yapılan görüşmelerde AHC Mutalibov’un istifasını talep etti. Ali Sovet’in 6 Mart olağanüstü
toplantısında Mutalibov’un istifası kabul edildi. Ardından Başbakan H. Hasanov ile AHC Başkanı E.
Elçibey arasında koalisyon hükümeti kurulması konusunda protokol imzalandı ve Y. Memmedov Ali
Sovyet’in başkanı seçildi. Aslında AHC savaş durumunu öne sürerek seçim istemiyordu. Ülkenin içinde
bulunduğu vaziyetten çıkması için ülkedeki muhalif güçleri de içine alan bir koalisyon üzerinde
duruluyordu. Fakat Y. Memmedov seçime gidilmesinden yana tavır koydu.
25 Mart’ta Ali Sovet Cumhurbaşkanı seçimlerinin 7 Haziran 1992’de yapılması için karar aldı.
a. Mutalibov’un Sivil Darbe Girişimi
Karabağ’da çatışmaların sürdüğü ve seçim kampanyalarının devam ettiği bir ortamda Mutalibov
darbe girişimiyle yeniden iktidara gelmeyi planladı. Ali Sovet, muhalefet milletvekillerinin büyük
çoğunluğunun katılımı olmadan çoğunluktaki eski komünist milletvekilleriyle 14 mayısta olağanüstü
toplantı yaparak Mutalibov’u yeniden Cumhurbaşkanı seçti.
O tarihte Nahçivan’da bulunan H. Aliyev Mutalibov’un bu girişiminin Rus yanlısı bir darbe
olduğunu ve Mutalibov’un da Rusların değişmez adamları olduğunu radyodan yaptığı bir konuşmada
duyurarak Mutalibov’un Cumhurbaşkanlığını tanımadığını ilan etti.11
Darbeden bir gün sonra AHC halkın büyük çoğunluğunun desteğini alarak Cumhurbaşkanlığı
binasını ele geçirerek Mutalibov’u görevden uzaklaştırdılar. Mutalibov Rus askeri uçağı ile Moskova’ya
kaçtı ve KGB’ni misafirhanesine yerleşti.
Gerçekleştirilen bu karşı darbe ile Mutalibov döneminde seçilen Ali Sovyet dağıtıldı. Bunun
yerine içinde AHC’nin de bulunduğu Demokratik Bloktan yirmi beş kişi, KP’den yirmi beş kişinin yer
8
Mehmet SARAY, Yeni Türk Cumhuriyetleri Tarihi, Ankara-1996, s. 65
Tadeusz SWIETOCHOWKI, Russian and Azerbaijan, Colombia University Press, New York-1995, s. 218-219
10
“Azerbaycan Respublikası Prezidenti Heydar Eliyev’in 1994-cü İl Noyabrın 28-de Xalqa Nümayendelerinin Umumrespublika
Toplantısında Yekun Sözü”, s. 146
11
ÜLKÜ, a.g.m, s. 57
9
3
aldığı Milli Meclis kuruldu.12 Moskova yanlılarının ve İran’ın, AHC aleyhine yürüttüğü kampanyalara
rağmen 1 Haziran 1992 tarihinde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı seçimlerini oyların %59.4’ünü alan
Elçibey kazandı.
Milyonları coşturan bağımsızlık hareketi Türk Cumhuriyetlerinden yalnız Azerbaycan’da
görülmüştür. Bunun tarihsel sebepleri vardır; Azerbaycan’daki sosyo-ekonomik gelişmeler öteki Türk
Cumhuriyetlerine göre daha önce başlamıştır. Ceditçilik adlı milliyetçi aydın hareketi, diğer Türk
toplumlarından daha önce ve daha yaygın bir şekilde Azerbaycan’da yaşanmıştır. Milyonlarca insanın
coşkulu hareketleriyle bağımsızlık isteyen ve bunun mücadelesini veren Azerbaycan, Asya’daki eski
Sovyet toplulukları arasında bu bakımdan tektir.
III. Halk Cephesi İktidarı
AHC, Elçibey’in Cumhurbaşkanı seçilmesi ile iktidara gelmiş oldu. Elçibey başlangıçta
Cumhurbaşkanlığına adaylığını koymak istememiştir. O, Gandi gibi yeni cumhuriyetin ideologu olmak
istiyordu. Onun iktidara ikna edilmesinde devreye Alpaslan Türkeş ve Süleyman Demirel’in bile girdiği
ileri sürülmektedir.13 Aslında AHC de iktidara gelmeye mecbur olmuştur.14 O zaman ki siyasi konjonktür
Komünist yönetimi iktidardan uzaklaştıran AHC’den başka alternatif bırakmıyordu. Seçim kampanyası
Azerbaycan’a pahalıya mal oldu. Kampanyalar zamanı oluşan boşluktan yararlanan Ermeniler, Şuşa ve
Laçin’i işgal ettiler ve Karabağ tamamen Ermenilerin eline geçti.
Halk Cephesi iktidarı döneminde gerçekleştirilen en önemli başarılardan birisi ülkede bulunan Rus
Ordusu’nun çıkarılması olmuştur. Seksen bin askerden oluşan Rus ordusu ülkenin bağımsızlığına karşı
önemli bir tehdit oluşturmaktaydı. Azerbaycan bu konuda eski Sovyetler Birliği ülkeleri arasında ilk
olmuştur. Aynı zamanda Yeni Bağımsız Devleler arasında kendi sınırlarını korumak için ilk defa
Azerbaycan sınır muhafaza birlikleri oluşturuldu ve milli ordunun temeli atıldı.15
Yeni iktidar bir yandan ekonomide liberalleşme ve dışa açılma (piyasa ekonomisi), diğer yandan da
demokratik ilkeler üzerine kurulu yeni bir devlet kurma hedefine yönelik adımlar atmağa çalışıyordu.
Mecliste başta siyasi partiler, sosyal birlikler, basın yayın gibi birçok alanda kanun çıkarılarak
bağımsızlığın yasal temeli oluşturuldu. Yine bu dönemde yaklaşık otuz siyasi parti, iki yüz sosyal amaçlı
örgüt kuruldu. Azerbaycan, dış siyaset alanında yapılan çalışmalarının sonucunda Birleşmiş Milletler,
CSCE, İslam Konferansı Örgütü gibi bazı uluslararası örgütlere üye oldu.
a. Kaosa Doğru
AHC’nin toplum içinde imajının yükselmesi Karabağ sorununda Mutalibov yönetiminin göstermiş
olduğu başarısızlıkla yakından ilgiliydi. Karabağ sorununda durumun Azerbaycan’ın aleyhine daha da
kötüleşmesi AHC iktidarını sarsmaya başladı. Kelbecer ve Laçın’in işgali Mutalibov iktidarının sonunu
çağrıştırıyordu. Bundan başka AHC iktidara geldiğinde mevcut Meclis’in geçici olduğunu ve en kısa
sürede seçimlere gidileceğini ilan etmesine rağmen, savaş ve ekonomik sorunlar yüzünden itibar
kaybettiğini fark eden AHC’nin liderleri seçimleri geciktirmekteydi.16 Seçimlerin sürekli ertelenmesi
krize dönüştü. İktidar kanadı savaşı öne sürerek Anayasanın varolan Milli Meclis tarafından yapılmasını
ve referanduma gidilmesini istiyordu. Buna karşın, Muhalefet, “Azerbaycan’ı bu elli kişi temsil edemez”
diyerek seçimlere gidilmesini ve yeni Anayasanın seçimle oluşturulacak bir parlâmento tarafından
yapılmasını, demokrasi için vatanın kurtulmasının beklenmemesini savunuyordu.
Azeri-Ermeni savaşının Azerbaycan’ın aleyhine gelişmesi, Meclisin meşruiyetine gölge düşürmesi
yanında petrol sorununun Rusya’da yarattığı endişeler AHC iktidarının sonunu hazırladı ve Rusya’nın
gizli eli Azerbaycan’a müdahale etti.17
b. Gence Olayı ve AHC’nin Sonu
Albay Suret Hüseyinov’un, Sovyet döneminde bir yün fabrikasının müdürlüğünü yaparken, önce
fabrikayı ele geçirdiği daha sonra da bir kısım kaçakçılık ve narkotik işlerle uğraşarak büyük servetler
12
Nihal İNCİOĞLU, “Yeni Türk Cumhuriyetlerinde Toplumsal Siyasi Güçler ve Yeni Siyasal Yapılanma”, Bağımsızlığın İlk
Yılları (Azerbaycan Kazakistan Kırgızistan Özbekistan Türkmenistan) 1994-Ankara, s. 116-117
13
ÜLKÜ, a.g.m, s. 117
14
“Biz Hakimiyyete Gelmeye Mecbur Olduq”, Millet, 19 Sentyabr 1992,
http://www.isagambar.az/dercolunmushlar/millet_1.htm. R. Gluyev, Mübarizemizin Meqsədi,
http://www.gouliev.com/az/books/2_2.html#4
15
Abulfazl ELCHIBEY, “Indipendence: Second Attemp”, December 1993, http://scf.usc.edu/~baguirov/azeri/hhz4.htm
16
İNCİOĞLU, a.g.m., s.109
17
Günay GÖKSU ÖZDOĞAN, “Sovyetler Birliği’nden Bağımsız Cumhuriyetler’e: Uluslaşmanın Dinamikleri”, Bağımsızlığın
İlk Yılları (Azerbaycan Kazakistan Kırgızistan Özbekistan Türkmenistan) Ankara-1994, s. 96
4
edindiği ileri sürülmektedir.18 Hüseyinov, Çerkez Ethem tipi asker-çete karışımı iki bin kişilik19 paralı
orduya20 sahipti. Hüseyinov, KGB ajanı olduğu gerekçesiyle Milli Savunma Bakanlığı’ndan alınan R.
Gaziyev’in yakın adamlarındandı. Bu ikilinin de eski Cumhurbaşkanı Mutalibov’a bağlı olduğu ileri
sürülmektedir. Hüseyinov çok yüksek görevlere getirilmişti; Cumhurbaşkanı’nın Dağlık Karabağ
temsilcisi, Başbakan Birinci yardımcısı, Karabağ Ordusu Kumandanı olarak görev yapmasının yanında
milletvekiliydi. Meclis tarafından kendisine Milli Kahraman unvanı verilmişti.
Kelbecer’in Ermenilerin eline geçmesinden sonra bazı askeri görevliler tutuklandı bazıları da
görevlerinden alındı. Bu olayda doğrudan sorumlu olan Hüseyinov’da görevinden alındı. Bu MutalibovGaziyev-Hüseyinov üçlüsünün tasarladıkları plan için yalnızca bir kıvılcımdı. Hüseyinov 1993 yılı Mayıs
ayının ilk haftasında Gence’de isyan bayrağını kaldırdı.21 Gence’de bulunan Rus güçleri çekilirken
bırakmış oldukları önemli miktarda silah ve mühimmata Hüseyinov’un el koyması ve Hükümet
birliklerinin bu duruma müdahale etmesiyle gerginlik ayaklanmaya dönüştü.22 4 haziranda Gence’de
büyük bir miting düzenleyen Hüseyinov gövde gösterisinde bulundu ve Başbakan P. Hüseyinov’un istifa
etmesini istedi. Gence’yi ele geçiren Hüseyinov’a karşı hükümet birliklerinin başarısız olması ve
Elçibey’in olayların önünü alamamasından dolayı Başbakan P. Hüseyinov ve Meclis Başkanı İ. Gamber
istifa etti. Bu arada Hüseyinov, Elçibey’inde istifasını isteyerek üç bin kişilik ordusuyla Bakü’ye doğru
harekete geçti.
Muhalefetin hemen hepsinin Elçibey ve Halk Cephesi’ne karşı tavır alması siyasal kargaşaya yol
açtı. Ordu çatışmalarda tarafsızlığını ilan etti. Diğer taraftan Azerbaycan’ın güneyinde Talış, kuzeyde
Lezgi ve batıda Kürt problemleri Azerbaycan’ı parçalanma aşamasına getirmişti.23 Elçibey’in tabiriyle
“devlet
felç olmağa doğru gidiyordu”.24 Azerbaycan hasta yatağında can çekişen adama
benzetilmekteydi.25 Ülkeyi içinde bulunduğu kargaşadan çıkarmak için halkın önünde tek seçenek
kalmıştı. Halkın ve başta Elçibey olmak üzere bir kısım AHC önde gelenlerinin ısrarları üzerine tecrübeli
devlet adamı Nahçivan Meclisi ve Yeni Azerbaycan Partisi’nin Başkanı Haydar Aliyev 9 Temmuz
1993’de Bakü’ye geldi ve 15 Haziran 1993’de Milli Meclis Başkanlığı’na seçildi. Aliyev, Meclis Başkanı
seçilmesi dolayısıyla yaptığı ilk konuşmada halka, Gencelilere ve Hüseyinov’a seslenerek herkesi sağ
duyulu olmaya çağırdı26
Bu arada Hüseyinov’un birkaç defa araya adamlar koyarak Mutalibov’u Bakü’ye davet ettiği
ancak Mutalibov’un Meclisin güvenliğine garanti vermeden geri dönmek istemediği de ileri sürülmüştür.
Bunun sebebi ise Mutalibov’un, on dört mayıs yenilgisinden ders çıkarması ve artık Aliyev’in Meclis
Başkanı olması olabilir. Mutalibov’un dönüşünden ümidini kesen Hüseyinov, Aliyev’in gelmesinden
rahatsız olmadığını, onun Azerbaycan’ın siyasi hayatında önemli bir yeri olduğunu ve eğer halk
desteklerse iktidara dönmemesi için bir sebep olmadığını belirtmiştir.27
Aliyev’in isteğiyle Milli İstiklal Partisi lideri İtibar Memmedov Gence’de Hüseyinov ile görüşerek
onun Bakü’ye saldırıya geçmesini geciktirmiş ve Aliyev’in istediği bir haftalık zaman kazanılmıştı. 17
haziranda Suret’in adamları Bakü’ye girmeye başladılar. 17 haziranı 18 hazirana bağlayan gece içeriği bu
güne kadar açıklanmayan Aliyev-Elçibey görüşmesinden sonra Elçibey, Nahçivan’a, doğduğu Keleki
köyüne döndü. Elçibey’in Keleki köyüne dönmesinin gerekçesi, onun siyasi hırsının olmaması, zaten
göreve yakın çevresinin teşvikiyle gelmiş olması ve eğer ısrar ederse bunun kardeş kanının dökülmesine
sebep olacağı ve Rusların karışıklıkları bahane ederek Azerbaycan’a doğrudan müdahale edeceği olabilir.
Elçibey’in köyüne dönmesiyle Aliyev, Hüseyinov ile baş başa kaldı. Aliyev’in, elinde silahlı bir
grubu olan Hüseyinov’u Başbakan tayin etmekten başka seçeneği yoktu28. Hüseyinov, Aliyev için
18
Haydar ALİYEV’in TBMM’de 1997 Yılında Yaptığı Konuşma, T.B.M.M. Tutanak Dergisi, Cilt 26, 89. Birleşim, 6.5. 1997,
http://www.tbmm.gov.tr/tutanak/donem20/yil2/bas/b089m.htm
19
ÜLKÜ, a.g.e., 129
20
Henrik BISCHOF, “Transkafkasya Üzerindeki Rus Eli”, Çeviren: Özcan Soysal,
http://members.aol.com/xsoysal/index.html/page3.html
21
Hüseyionov 75 asker ve üç tankla isyanı darbeyi gerçekleştirdiği ileri sürülmektedir. Yeni Müsavat, 1 Fevral 2002,
http://www.yenimusavat.com/1604/musahibe.htm.
22
Michel P. CROISSANT, “Transkafkasya’da Petrol ve Rus Emperyalizmi”, Avrasya Etüdleri, Cilt 3, Sayı 1, İlkbahar 1996,
s.16-17
23
Reyhan MİRZEZADE, Azerbaycanı Dünyaya Saydıran İnsan, Bakü-1998, s. 93
24
Fatma ABDULLAZADE, Heyder Eliyev, “XXI” Neşriyyatı, Bakı-1998, s. 75
25
İldırım Qasımov, Ucal İldırım, Heyder Eliyevin Biografiyası, Dünya Neşriyyatı, Bakı-1998, s. 95
26
“Azerbaycan Respublikası Ali Sovetinin Sedri Heydar Elirza Oğlu Eliyevin Azerbaycan Respublikası Milli Meclisinin 1993cü İl 15 iyun Tarixli İcalasında Çıxışı”, Qurtuluş, s. 22
27
ÜLKÜ, a.g.e., s. 134
28
ALİYEV’in TBMM’de 1997 Yılında Yaptığı Konuşma,
5
zamanla çözülecek bir problemdi. Nitekim Hüseyinov, Aliyev’in Başbakanlık ve İçişleri Bakanlığı
teklifine razı olmak zorunda kalacak ve zamanla onun elinde rehine durumuna gelecektir.29
Hüseyinov, istemeyerek Aliyev’e Elçibey’den sonra iktidar yolunu açan ikinci yeşil ışığı yakmak
zorunda kalmıştır.30 25 haziranda Parlâmento Elçibey’in Cumhurbaşkanlığı yetkilerini Aliyev’e verdi.
Böylece Aliyev fiilen Cumhurbaşkanı oldu. Elçibey’e göre İran ve Rusya tarafından31 gerçekleştirilen bu
darbenin amacı, Azerbaycan’da yeniden “Komünist Nomenklatura”yı işbaşına getirmektir.32 Sonuç olarak
kim tarafından gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin, ülkenin düşman işgaline maruz kaldığı bir ortamda
ordunun cepheden çekilip başkente yürümesi ancak düşmanların emeline hizmet etmiştir. Üçüncü dünya
ülkelerinde olduğu gibi yanına birkaç silahlı adam toplayan bir albayın çizmiş oluğu görünüm ülkeye
telafisi güç zararlar vermiştir.
c. AHC’nin İktidarı Kaybetmesinin Sebepleri
AHC iktidarı uzun süreli olmadı. Bunun sebeplerini şu şekilde sıralayabiliriz;
- Azerbaycan’da Elçibey’le birlikte iktidara gelen milliyetçiler devlet geleneğine ve idari
alışkanlıklara sahip değildiler. 33 Elçibey’in en yakınları bile onu devlete ve olaylara hakim olamamakla
suçlamaktadırlar.34
- Piyasa ekonomisine geçiş kararıyla pek çok kimse yolsuzluk ve rüşvet bataklığına dalmış, bu
durum Halk Cephesi’ni ve Elçibey’i yıpratmıştır.35 O zaman için hem bazı makamları tutan eski
komünistler hem de siyasi ve sosyal dalgalanmalar zamanı hak etmediği halde çeşitli makamlara gelen
insanlar makamlarının geçiciliği psikolojisiyle tez elden zengin olmağa çalışmışlardır.36
- Milli ordunun kuruluşunda başarılı olunamamıştır. Ülkenin, bir kısmı İçişleri Bakanlığı, Savunma
Bakanlığı ve Müdafaa Şurası gibi kurumlara bağlıyken bir kısmı da hiçbir yere bağlı olmayan deste
olarak adlandırılan çete benzeri gruplar tarafından savunulmaktaydı.37
- Ülke yurt dışında iyi tanıtılamamış ve Ermenistan’ın menfi propagandası engellenememiştir.38
- İçerde yıpranan Elçibey siyaseti, dış politikada Türkiye’ye bağlanan ümitlerin gerçekleşmemesi
ile ağır bir darbe almıştır. 39
- Bununla birlikte iktidar-muhalefet ilişkilerinde de bazı olumsuzluklar yaşanmıştır. AHC iktidarı
döneminde iktidar-muhalefet ilişkilerinde “zor modelinin” uygulanması istenmeyen sonuçlar
doğurmuştur. Azerbaycan Milli İstiklal Partisi’nin karargahına el konulmak istenmesi, gazetecilere karşı
fiziki güç kullanılması bunlara örnek olarak verilebilir.40
- İktidar kendi icraatlarını ve Azerbaycan’ın içinde bulunduğu zorlukların sebebini halka anlatmada
radyo ve televizyondan yeterince istifade etmemiştir. Bu da halkın iktidara karşı inancını yitirmesine
sebep olmuştur.41
- Aynı zamanda iktidar mensuplarının makam için kendi aralarında siyasi çekişmeye girmesi
iktidarın zayıflamasına sebep olmuştur.42
- Cephede Ermenilere karşı yaşanan bozgunlar iktidardaki Halk Cephesine olan inancı büsbütün
sarstı. Bakü’nün yolu Ermenilere açıldı. Azerbaycan bağımsızlığını ilan ettikten sonra en tehlikeli duruma
düştü.
Yeterince demokratik tecrübesi olmayan ve çok sayıda siyasi partinin ve gruplaşmanın ortaya
çıktığı Azerbaycan’da, AHC döneminde ihtiyaç duyulan istikrar sağlanamamış, ülke belirsizliğe doğru
sürüklenmiştir. Ülkeyi bu çıkmazdan kurtaran ise, tecrübeli devlet adamı Aliyev olmuştur.
29
ÜLKÜ, a.g.e., 140
Eynulla FETULLAYEV, “Facieli Suret”, Yeni Musavat, 06.01.2000, http://suret-huseyinov.euweb.cz/yenimusa1.htm
31
Ebulfez ELÇİBEY’in SARA TV’de Kontak Programı’ndaki konuşması (28 Mayıs 1999)
32
ELCHIBEY, a.g.m
33
Taha AKYOL, Azerbaycan Sovyetler ve Ötesi, İstanbul-1994, s. 257
34
ÜLKÜ, a.g.e., s. 158. Şləx Peremogi, 28 noyabr 2001, http://www.gouliev.com/az/interv6.html
35
AKYOL, a.g.e., s. 257
36
“Biz Hakimiyyete Gelmeye Mecbur Olduq”
37
“Müxalifetden Milli Şuraya İsa Qemberovla Müsahibe”, Azadlıq, 24 Yanvar 1992,
http://www.isagambar.az/dercolunmushlar/azad_7.htm
38
ELCHIBEY, a.g.m
39
AKYOL, a.g.e., s. 257
40
Seyyad ARAN, “Azerbaycanda Siyasi Partiyalar ve Dövlet Münasibetleri”, Azerbaycanda Çoxpartiyalı Sistemin
Formalaşma Prosesi: Problemler ve Perspektivler, İnam Pluralizm Merkezi, Bakü-1997, s. 28
41
"Bizim Sehvlerimiz Bizim Müsbet Cehetlerin Davamından İreli Gelirdi”, 525-ci Qezet, 1994, http://www.isagambar.az/
42
Aynı yerde
30
6
VI. Aliyev Dönemi
Aliyev’in, petrol paylaşımındaki sınırlı tavizleri, Rusya’yı Transkafkasya’da hakim güç olma
arayışında fazla memnun etmemiştir. Moskova, 1994 yazında Dağlık-Karabağ sorununda saldırgan bir
arabuluculuk girişimi başlattı. Bu durumda Bakü için ödenecek bedel aynıydı: Bu, ülkede büyük bir Rus
barış gücü varlığının kabulü anlamına gelmekteydi. Aliyev, Rusya’nın talepleri karşısında, Rus
ordusunun Azerbaycan’a girebilmeleri için önce kendi cesedinin üzerinden geçmeleri gerektiğini,
belirterek bu konuda taviz verilemeyeceğini göstermiştir.43
Aliyev’in, ülkenin başına geçmesinden sonra Azerbaycan’ın geleceğini etkileyen üç önemli olay
yaşanmıştır. Bu üç olayın ortak noktası yurt dışında planlanmış olması ve yönetime karşı silah
kullanılmasıdır.
a. Alikram Hümbetov Olayı
Alikram Hümbetov, önceden AHC üyesi idi. Savunma Bakanı R. Gaziyev Silahlı Kuvvetlerin
büyük bir kısmını Hümbetov’a teslim etmişti.44 Hümbetov, kendisine bağlı kanunsuz silahlı guruplarla
Lenkeran, Astara, Masallı, Lerik, Yardımlı, Celilabad ve Bilesuvar rayonlarında, halkı baskı altına alarak,
devlet organlarını kendisine bağlamağa çalışmıştır. İsteklerini yerine getirilmeyen Rayon Emniyet
Müdürü’nü ve Savcılığın bir kısım çalışanlarını tutuklamıştır.
Milli Meclis sorunun halledilmesi için gereken önlemleri almak üzere Başbakan Hüseyinov’u
görevlendirmiştir. Aynı zamanda Milli Meclis olaylarla doğrudan ilgili gördüğü Savunma Bakanı
Gaziyev’in, milletvekilliğinin düşürülmesine ve hakkında soruşturma açılmasına karar vermiştir.
18-19 ağustosta Gence’de Başbakan Hüseyinov, icra hakimlerinin, bazı bakanların ve devlet
yetkililerinin de katıldığı bir toplantı düzenlemiş ve toplantıya Hümbetov’u da çağırmış, fakat yapılan
toplantı her hangi bir sonuç vermemiştir. Hümbetov, Lenkeran’a döndükten sonra hakkındaki Meclis
kararının iptal edilmesini isteyerek Talış Mugan Cumhuriyeti’nin kurulacağını bildirmiştir. Bununla da
yetinmeyerek kendisini sözde Talış-Mugan Cumhuriyeti’nin, Yüksek Baş Kumandanı ilan etmiş ve icra
hakimlerini görevden alarak yerlerine kendi adamlarını yerleştirmiştir. Hüseyinov’un, müzakerelerden
sonra kargaşanın halledileceğini söylemesine rağmen Hümbetov’un, saldırganlıkta daha da ileri gitmesi
olaylarda Hüseyinov’un da parmağının olabileceği ihtimalini güçlendirmektedir.
Aliyev, görüşmelerden müspet sonuç alınmadığını gördükten sonra bölge halkının ayrılıkçılara
karşı çıkmasını istemiştir. Aliyev, televizyon konuşmasında bölge halkına seslenerek halkın mevcut
vaziyetten çıkmak için insanlık ve vatandaşlık tepkilerini göstermelerini, kendi namus ve şereflerini
korumalarını istemiştir.45 Bunun yanında bazı pratik önlemler de alınmıştır. Milli Demokratik çizgideki
partiler olan AHC ve Müsavat, Hümbetov hareketini kınamışlardır. Halk ve bölgenin ileri gelenleri,
merkezi yönetimi desteklemiş ve ayrılıkçılar devlet güçleri tarafından dağıtılmışlarladır.46
b. Elçibey’in Başkanlıktan Uzaklaştırılması
Hüseyinov’un gerçekleştirdiği darbe girişiminin ardından Elçibey görünürde
Cumhurbaşkanı olsa da bütün yetkiler Aliyev’in elindeydi. Üstelik onun Keleki’ye her ne şekilde
olursa olsun gitmesi ve Aliyev’in geri çağırmasına rağmen dönmemesinden47 dolayı halk
üzerinde inanılırlığını kaybettirmişti. Cumhurbaşkanının demokratik yolla değiştirilmesi ve
kimsenin buna itiraz etmemesi için Aliyev, Elçibey’in görevde kalıp kalmaması konusunda
Referandum önerdi. 29. Ağustos 1993 tarihinde Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansının
gözetiminde yapılan referandumda seçmenlerin % 97,5’i Elçibey’in başkanlık görevinden
uzaklaştırılması yönünde oy kullandı. Böylece 3 Ekim 1993’de yapılacak başkanlık seçimleri
için yol açılmış bulunuyordu. Ekimde yapılan Başkanlık seçimlerine üç aday katıldı. Halk
Cephesi’nin boykot ettiği seçimleri Aliyev, kullanılan oyların %98.8’ini alarak kazandı ve 10
Ekim 1993 tarihinde resmen başkanlık görevini üstlendi.
c. Ermenistan’la Ateşkes
Ermeni silahlı kuvvetleri karşısında müteşekkil bir kuvvet yoktu. Ayrı ayrı guruplar veya bataryalar
tarafından yapılan çarpışmalardan sonuç alınması imkansızdı. Bu guruplar düşmanla çarpışmak yerine
43
CROISSANT, a.g.m., s.16-17
“Azerbaycan Respublikası Prezidentinin Selahiyetlerini Heyata Keçiren Azerbaycan Respublikası Ali Sovetinin Sedri Heydar
Eliyev’in 1993-cü İl Avgust 23-de Televiziya İle Xalqa Mürecieti”, Qurtuluş, s. 38
45
Ak., s. 31-45
46
Rasim MUSABEYOV, “Azerbaycan’daki Etnik Azınlıklar”, Avrasya Dosyası, Cilt 7, Sayı 1, İlkbahar 2001, s. 190
47
Thomaz GOLTZ, Azerbaijan Diary, M.E. Sharpe, New York, London-1998, s. 407
44
7
bir birleriyle savaşmakta bazen de yağma ve bozgunculukla uğraşmaktaydılar.48 Bazı bölgelerde askerler
tek kurşun bile atmadan, sivil ahaliden de önce geri çekilmişlerdir.49 Devlet otoritesinin zayıflaması ve
parçalanması ordu üzerinde etkisini göstermiş, ordu Karabağ, Lenkeran ve Gence bölgeleri olmak üzere
ayrılmıştı. Yönetimde olan kargaşa ordunun kurulması sürecini aksattığı gibi mevcut olanında
parçalanmasına ve bir kısım insanların eline geçmesine sebep oldu. Ayrıca askere almada ciddi
adaletsizlikler ve yolsuzluklar yaşanmaktaydı.50
Aliyev’in, iktidarı ele almasından sonra ordu kuruculuğunda yapılan faaliyetler hemen sonuç
vermeye başladı. Azerbaycan ordusu suretle cephe hattında düşmana ağır kayıplar verdirerek bir kısım
toprakları geri aldı ve düşmanı geri çekilmeye mecbur etti. Ancak uzun süren savaştan dolayı ülkenin
maddi kaynakları tükenme aşamasına gelmişti. Bu nedenle yeni kurulan bir ordu ile kesin başarının
kazanılması imkansız gibiydi. Sorun sadece Ermenilerin cephede mağlup edilmesinden ibaret değildi.
Ermenilerin bu saldırganlığının arkasında Rusya’nın Azerbaycan’ı BDT’ye sokmak için kışkırtması
yatmaktaydı. Aliyev’in, yönetime geldiği ilk 18 aylık dönemde Karabağ sorununda önemli bir ilerleme
olmamıştı, Ermeniler Azerbaycan topraklarının 1/5’ini işgal etmişler ve işgal İran sınırına ulaşmıştı. Bu
durumda Azerbaycan’ın BDT’ye girmesinden başka alternatif kalmıyordu.
8-9 Mart 1994 tarihinde Azerbaycan-Ermenistan cephe hattında ateşkes ilan edildi. Böylece Dağlık
Karabağ sorununun barış yoluyla çözülmesi için fırsat doğdu. Ayrıca Ermenistan ile ateşkesin sağlanması
Aliyev’e dahildeki problemlerle ilgilenmesi için daha geniş imkan sağlayacaktı. Azerbaycan’ın bütün
siyasi atmosferine tesir eden faktör Karabağ problemi olmasaydı 90’lı yılların başlarındaki yoğun iktidar
değişiklikleri olmayacaktı. Karabağ faktörü iktidar üzerindeki etkisi Aliyev tarafından
iyi
değerlendirilmiş. Ne barış, ne savaş konumu kabul edilerek iktidar için tehlikeli olan bir kısım silahlı
güçleri, Hüseyinov ve Cavadov gibi, etkisiz hale getirilmiş ve Azerbaycan’ın devletçilik kurumlarını
güçlendirilmiştir.51
d. Suret Hüseyinov’un Kansız Tasfiyesi
20 Eylül 1994 tarihinde Azerbaycan ve batılı büyük petrol şirketleri arasında imzalanan “asrın
anlaşması” Rusya’yı rahatsız etmişti. Anlaşmanın imzalanmasının hemen ardından Rusya Dışişleri
Bakanı Kozirev, anlaşmayı tanımadığını ilan etti. Bunun ardından Azerbaycan’a Rusya’nın görünmeyen
eli yine müdahale etti, tabii ki yine içteki “satkınların” eliyle. 21 eylülde gözaltında tutulan Rahim
Gaziyev ve yardımcısı Baba Nazırlı, Alikram Hümbetov ve Şusa ve Laçin’i Ermenilere teslim etmekle
suçlanan A. Paşayev Bakü MTN’nin (Milli Tehlikesizlik Nazırlığı) nezarethanesinden kaçtılar. Bu olayın
hemen ardından Aliyev’in ABD ziyareti sırasında Milli Meclis Başkanı’nın birinci muavini A. Celilov ve
Hususi İdarenin Reisi S. Rehimov katledildiler. Bu arada Hüseyinov, asrın anlaşmasını eleştiren bir
demeç verdi. Bu davranışı olan olayların arkasında Hüseyinov’un olduğu ihtimalini iyice artırmıştı. 2
Ekim 1994’te Celilov ve Rehimov cinayeti ile ilgili olarak arkadaşlarının haksız yere tutuklandıkları
iddiasıyla ÖGPB52 elemanları Respublika Prokulorluğunu (Cumhuriyet Baş Savcılığı) ve dokuz polis
karakolunu basarak aralarında Başsavcı A. Ömerov’un da olduğu 40 kişiyi rehin aldılar.
R. Cavadov, Başsavcılık binasını ele geçirdikten sonra Hüseyinov’u arayarak harekete geçmesini
istediği de ileri sürülmektedir. Ancak bu sırada Aliyev, R. Cavadov ile telefon görüşmesi yapmış ve
akabinde rehinelerin bırakılmaları karşılığında ÖGPB elemanlarının binadan ayrılmalarına izin
verilmiştir. R. Cavadov serbest kaldıktan sonra yaptığı açıklamada Aliyev’in kendisine olayın bir yanlış
anlamadan kaynaklandığını söylediğini belirterek Meclis Başkanı R. Guliyev ve Başbakan Hüseyinov’un
istifasını istemiştir. Aliyev, Nahçivan’dan Bakü’ye gelirken Guliyev’in isteği üzerine korumasını R.
Cavadov yapmışlardır. R. Cavadov, Guliyev’e yakınlığıyla bilinmektedir. Aslında Elçibey’inde
Cavadovların kanunsuz hareketlerinden dolayı oldukça rahatsız olduğu, fakat bir önlem alamadığı ileri
sürülmektedir.53 Bütün bunlar Hüseyinov-Guliyev-Cavadov kardeşler arasında karışık bir ilişkiler ağının
olduğunu göstermektedir.54 Cavadov açıklamalarına devam ederek Milli Meclisi toplantıya çağırır.
48
“Azerbaycan Respublikası Prezidenti Heydar Eliyev’in 1994-cü İl Noyabrın 28-de Xalq Nümayendelerinin Umumrespublika
Toplantısında Giriş Sözü”, Qurtuluş, s. 135
49
“Azerbaycan Respublikası Prezidenti Heydar Eliyev’in 1993-cü İl Noyabrın 2-de Televiziya ve Radio İle Xalqa Mürecieti”,
Qurtuluş, s. 76,77, 81
50
Memmed ELİZEDE, Tarixe Yaddaş Ömür, Qanun Neşriyyatı, Bakı-2002, s.221-226
51
Xaleddin İBRAHİMLİ, “Yeni Avrasiya Qafqazı”, http://bridge.aznet.org/bridge/caucasus_euroasia.htm
52
OMON diye de adlandırılan Özel Görevli Polis Bölümü, İçişleri Bakanlığına bağlı sekiz yüz kişilik bir birim olarak 1990
yılında kurulmuştur. Başlangıçta Karabağda Ermeni saldırılarına karşı savaşmışlardır. Fakat zamanla bu birim İçişleri Bakan
Yardımcısı R. Cevadov ve kardeşi M. Cavadov’un özel amaçlarına hizmet eden ve onu koruyan güvenlik kurumu haline
gelmiştir. Cevadov kardeşler maddi güçlerini kullanarak etraflarına olukça fazla yandaş toplamışlardır.
53
“Qesd”, Azerbaycan, 20 Mart 2002
54
ÜLKÜ, a.g.e., s.225
8
Bakü’de gergin bekleyiş sürerken Gence’de Başbakan’a bağlı birlikler Havaalanı, Valilik, polis
karakolları ve MTN binalarını işgal ettiler.
Bu sırada Savunma Bakanlığı bir açıklama yaparak ordunun Cumhurbaşkanı’nın yanında yer
aldığını bildirmiştir. Artık Aliyev elindeki en etkili silahı kullanmalıydı. Aliyev, halka seslenerek kendi
yanında yer almalarını istedi. Halk gecenin geç saatlerinde Cumhurbaşkanlığı ve Bakü’ye 8 km. uzaklıkta
bulunan ÖGPB karargahının etrafında toplanmaya başladılar. Tam bu sırada R. Cavadov, Hüseyinov ile
yaptıkları anlaşmayı bozarak Aliyev tarafına geçmiş Hüseyinov’a bağlı birlikler ÖGPB tarafından etkisiz
hale getirilmiştir. Aynı zamanda R. Cavadov, Gence’de ayaklanmaya liderlik eden Cefihanov’a telefon
ederek kendilerinin ayaklanmayı durduklarını ve onların da buna uymalarını istemişlerdir.55 R.
Cavadov’un böyle yapmasının nedeni yüz yıllardır halkın bilinç altına yerleşen “satkınlık” olgusuyla
açıklanmaya çalışılsa da gerçek sebep bilinmemektedir. Aliyev’e göre, kendisinin halka müracaatı ve
yardım istemesi Cavadovları geri çekilmek zorunda bırakmıştır. Ancak iki düşman arasında kalan
Aliyev’in, öncelikle düşmanları teker teker ortadan kaldırmayı düşünmesi ihtimal dışı değildir.
R. Cavadov’un Aliyev’in yanında yer alması, Hüseyinov’u panikletmiştir. Başbakanlıkta yaptığı
basın toplantısında Gence olaylarıyla ilgisinin olmadığını, kendisinin bu olayların içine çekilmek
istendiğini ileri sürmüştür. Bu arada Cumhurbaşkanı, Hüseyinov’a ilginç bir teklif yapar ve onu Azatlık
Meydanı’nda yapılacak mitinge davet eder. Hüseyinov, olaylarla ilgisi yokmuş gibi davranmaktadır.
Ancak mitingde bir anda MTN elemanları tarafından sarıldığını fark eder. Aliyev mitingde Hüseyinov’un
yönetime karşı darbe girişiminde bulunduğunu ve ordunun bu darbeyi bastırdığını söyler. 7 ekimde
Hüseyinov Başbakanlık görevinden alınır ve milletvekilliği düşürülür. Ardından tutuklanarak
yargılanmak üzere hapse atılır, fakat kısa bir süre sonra Rusya Federasyonu’na kaçar. Aliyev’e göre;
MTN nezaret hanesinden mahkumların kaçırılmasıyla başlayan darbe girişimi ve ardından gelen olaylar
planlanmış ve birbirleriyle ilişkilidir. Bu olayın arkasında eski KGB’nin oyunlarını devam ettiren MTN
vardır.56
Hüseyinov, Moskova’da Aliyev yönetimine karşı mücadelesini devam ettirerek Mutalibov’la
birlikte “Vatandaş Birliği” adında bir parti kurmuştur. Hüseyinov, Rusya’dan alacağı askeri ve siyasi
destek ile Aliyev yönetimini devirebileceğini düşünmektedir. Ancak “Mutalibov-Hüseyinov birliği” belki
Mutalibov’un iddia ettiği gibi Hüseyinov’un başkanlık arzusundan belki de Rusya’nın, bölgeye yönelik
siyasetinde taktik değiştirmesinden uzun sürmemiştir. Ancak Hüseyinov Ruslar tarafından Azerbaycan’a
iade edileceği tarihe kadar Rus istihbaratının desteğini de alarak Azerbaycan’da darbe yapma
girişiminden vazgeçmemiştir.
Küçük bir yün fabrikasının müdürlüğünden Başbakanlık kürsüsüne çok hızlı bir yükseliş yapan
Hüseyinov yılların siyasetçisi Aliyev ile siyasi kavgaya girişti. Aliyev, Başbakanlık yaptığı 1.3 yıllık süre
zarfında Hüseyinov’u kendi tabiriyle terbiye etmek istemiş, ancak bunda muvaffak olamamıştır.57
Böylece devlete karşı isyan etmeği alışkanlık haline getiren Hüseyinov, Aliyev’den siyaset dersini
öğrenmiştir.
d. Cavadov Olayı
Daha önce Hüseyinov ile birlikte Moskova yanlısı bir darbe girişimine kalkışan R. Cavadov,
Ferman Demirkol’un organizatörlüğünde “Strateji Araştırmalar Merkezi” adı altında Mutalibovcular diye
adlandırılan grupla işbirliği yaparak yeni bir darbe girişimini için hazırlık yapmaya başlamıştır. Darbe
girişimin yapılacağı ile ilgili Moskova basınında haberler çıkmaktadır. Mutalibov ve Suret Hüseyinov
darbeyle ilgili röportajlar vermektedirler. Cavadov, basına verdiği röportajlarda Azerbaycan’da iç savaş
pahasına da olsa mevcut yönetimi devirerek hakimiyeti ele geçirerek ve bütün siyasi partilerin
katılacakları bir siyasi şura oluşturacağını ileri sürmektedir. Bu arada Cavadov sık sık Türkiye’ye de
giderek devlet içinde odaklanan bazı güçlerin desteğini almıştır. Kamu oyunda darbe girişimiyle ilgili
söylentilerin yaygınlaşması üzerine T.C Büyükelçisi Altan Karamanoğlu’nun teklifi ile Aliyev, R.
Cavadov ile görüşmek ister, fakat R. Cavadov bu davete iki defa olumlu yanıt vermesine rağmen
görüşmeye gelmemiştir.
Hüseyinov’un, başarısız darbe girişiminin ardından İçişleri Bakanı R. Usubov, bakanlığı
bünyesindeki ÖGPB mensuplarından suç işleyen iki yüz kişinin görevine son vermiştir. 12-13 mart
tarihlerinde Qazax, Ağstafa rayonlarında bazı silahlı gruplar ve görevden uzaklaştırılmış ÖGPB
elamanları, devlet organlarının zaptedip polislerin silahları alınmış ve diğer yerleşim birimleriyle iletişimi
55
“Azerbaycan Respublikası Prezidenti Heydar Eliyev’in 1995-cü İl Martın 15-de Televizya ve Radio ile Xalqa Mürecieti”,
Qurtuluş, s. 184
56
“Azerbaycan Respublikası Prezidenti Heydar Eliyev’in 1994-cü İl Noyabrın 28-de Xalqa Nümayendelerinin Umumrespublika
Toplantısında Yekun Sözü”, s. 150-151
57
Aynı yerde
9
kesmişlerdir. Bu silahlı gruplar mart ayının 13 ve 14’ünde Tovuz ve Gence bölgelerini ele geçirmek için
Tovuz’da bulunan askeri birliklere hücum edilmişler, fakat amaçlarına ulaşmamışlardır. Alınan tedbirler
sonucunda Qazax ve Ağstafa rayonlarındaki olaylar lokalleştirilmiştir. 14 martta İçişleri Bakanlığı
ÖGPB’yi lağvetti. Bu tarihlerde Aliyev, Kopenhag’da bulunmaktaydı. Kopenhag dönüşü hava alanı
yolunda ona karşı bir suikast planı hazırlanmıştı. S. Demirel bu konuda Aliyev’i uyarmış ve Aliyev’in
Bakü’ye planlanandan daha önce gelmesiyle suikast tehlikesi atlatılmıştır.58 Bunun üzerine bir gurup
ÖGPB üyesi R. Cavadov başkanlığında 8. km Kasabasındaki ÖGPB üssünde toplanmışlar ve 50 kişilik
bir grup Nizami Rayonu Emniyet Müdürlüğü’ne silahlı baskın yapmışlardır.
Mart ayının 15’nde Cumhurbaşkanı televizyondan halka yaptığı çağrıda darbecilerin güvenliği için
devletin gerekli tedbirleri alacağını vaat etmiş ve ÖGPB üyelerinin silah bırakmaları halinde
affedileceklerine dair ferman vermiştir. Buna rağmen Cavadov’un adamları 17 mart gecesi saldırıya
geçmişler, fakat alınan önlemler neticesinde bulundukları üsten dışarı çıkamamışlar ve beyaz bayrak
kaldırarak teslim olmak istemişlerdir. Çıkan çatışmalarda R. Cavadov öldürülmüş, ancak M. Cavadov’un
yanına yirmi kadar adamını alarak ÖGPB karargahından ayrılmasına nasıl olup ta izin verildiği ve
üstekilerin beyaz bayrak kaldırarak teslim olmalarına rağmen niçin ateş açıldığı59 şüphe altında kalmağa
devam etmektedir.
Cavadovların bu darbe girişimi 1994 yılındaki darbe girişiminin bir devamı olarak kabul
edilmektedir. Bu darbe girişiminde yine Moskova’nın ve onun kuklaları Mutalibov ve Hüseyinov’un eli
vardır. Tek fark ise bu darbe girişimine Türkiye’deki bazı odakların çekilmiş olması. Eğer R. Cavadov’un
darbe girişimi başarılı olsaydı bunu Türkiye’nin yaptığı ilan edilecek ve Rusya kolay yoldan maksadına
ulaşmış olacaktı. Kurulacak Milli Şura’da görev yapacak olan Mutalibov, Moskova’nın direktifleri
doğrultusunda petrol anlaşmalarını askıya alacak ve boru hatlarının güzergahının belirlenmesinde
Rusya’nın talepleri yerine getirilmiş olacaktı.60 Bu neo-bolşevik yöntemlerle iktidarı ele geçirme
teşebbüslerinin sonuncusu olmuştur.61
V. Sonuç
Sovyetler Birliği’nde başlatılan reformlarla birlikte Azerbaycan’da bağımsızlık çabaları artmış ve
Karabağ sorununun yaratmış olduğu ortam içinde ülkede bir çok sivil toplum örgütü oluşmuştur. Bu
örgütler Halk Cephesi’nin temelini oluşturdular. Azerbaycan’ın bağımsızlığını ilanının ardından mevcut
yönetimin Karabağ sorununa çözüm bulamaması ve Ermenilere karşı sürekli yenilginin getirmiş olduğu
psikolojik ortam AHC’yi iktidara taşımıştır. Ancak AHC’nin Karabağ sorununa çözüm bulamaması ve
yönetimde göstermiş olduğu iktidarsızlık neticesinde ülke büyük bir kargaşa ortamına sürüklenmiş ve
ülkeyi bu kargaşadan çıkarması için Aliyev, Meclis Başkanlığına getirilmiştir. Aliyev’in yönetime
gelmesinden sonra üç önemli kriz yaşanmıştır; Hümbetov, Hüseyinov ve Cavadov olayları. Büyük ölçüde
dış güçlerle bağlantısı olan bu olayları Aliyev’in devlet adamlığı becerisiyle atlatılmış ve ülke siyasi
istikrara kavuşmuştur.
58
ALİYEV’in TBMM’de 1997 Yılında Yaptığı Konuşma
Azer HÜSEYİNBALA, “İran Hemin İrandı Amma Mahir Cavadov Çox Değişip”,
http://www.yenimusavat.com/1584/yazarlar.htm
60
ÜLKÜ, a.g.e., s. 261
61
ABUDLLAZADE, age., s. 111
59
10
KAYNAKÇA
− ABDULLAZADE, F., Heyder Eliyev, “XXI” Neşriyyatı, Bakı-1998
− AKYOL, T., Azerbaycan Sovyetler ve Ötesi, İstanbul-1994
− ALİYEV’in TBMM’de 1997 Yılında Yaptığı Konuşma, T.B.M.M. Tutanak Dergisi, Cilt 26, 89. Birleşim, 6.5. 1997,
http://www.tbmm.gov.tr/tutanak/donem20/yil2/bas/b089m.htm
− ALTSTADT, A. L., The Azerbaijani Turks, HooverInstitution Press, California-1992
− ARAN, S., “Azerbaycanda Siyasi Partiyalar ve Dövlet Münasibetleri”, Azerbaycanda Çoxpartiyalı Sistemin Formalaşma
Prosesi: Problemler ve Perspektivler, İnam Pluralizm Merkezi, Bakü-1997
− “Azerbaycan Respublikası Ali Sovetinin Sedri Heydar Elirza Oğlu Eliyevin Azerbaycan Respublikası Milli Meclisinin 1993cü İl 15 iyun Tarixli İcalasında Çıxışı”, Qurtuluş, Me’sul Redaktor: Murtuz Eleskerov, Azerbaycan Respublikası Milli
Meclisinin Neşri, Bakı-1998
− “Azerbaycan Respublikası Prezidenti Heydar Eliyev’in 1993-cü İl Noyabrın 2-de Televiziya ve Radio İle Xalqa Mürecieti”,
Qurtuluş, Me’sul Redaktor: Murtuz Eleskerov, Azerbaycan Respublikası Milli Meclisinin Neşri, Bakı-1998
− “Azerbaycan Respublikası Prezidenti Heydar Eliyev’in 1994-cü İl Noyabrın 28-de Xalqa Nümayendelerinin Umumrespublika
Toplantısında Yekun Sözü”, Qurtuluş, Me’sul Redaktor: Murtuz Eleskerov, A.R. Milli Meclisinin Neşri, Bakı-1998
− “Azerbaycan Respublikası Prezidenti Heydar Eliyev’in 1994-cü İl Noyabrın 28-de Xalqa Nümayendelerinin Umumrespublika
Toplantısında Giriş Sözü”, Qurtuluş, Me’sul Redaktor: Murtuz Eleskerov, Azerbaycan Respublikası Milli Meclisinin Neşri,
Bakı-1998
− “Azerbaycan Respublikası Prezidenti Heydar Eliyev’in 1995-cü İl Martın 15-de Televizya ve Radio ile Xalqa Mürecieti”,
Qurtuluş, Me’sul Redaktor: Murtuz Eleskerov, Azerbaycan Respublikası Milli Meclisinin Neşri, Bakı-1998
− “Azerbaycan Respublikası Prezidentinin Selahiyetlerini Heyata Keçiren Azerbaycan Respublikası Ali Sovetinin Sedri Heydar
Eliyev’in 1993-cü İl Avgust 23-de Televiziya İle Xalqa Mürecieti”, Qurtuluş, Me’sul Redaktor: Murtuz Eleskerov,
Azerbaycan Respublikası Milli Meclisinin Neşri, Bakı-1998
− “Biz Hakimiyyete Gelmeye Mecbur İdik”, Heyat, 1992, http://www.isagambar.az/dercolunmushlar/heyat.htm
− “Biz Hakimiyyete Gelmeye Mecbur Olduq”, Millet, 19 Sentyabr 1992,
http://www.isagambar.az/dercolunmushlar/millet_1.htm.
− "Bizim Sehvlerimiz Bizim Müsbet Cehetlerin Davamından İreli Gelirdi”, 525-ci Qezet, 1994, http://www.isagambar.az/
− BISCHOF, H., “Transkafkasya Üzerindeki Rus Eli”, Çeviren: Özcan Soysal,
http://members.aol.com/xsoysal/index.html/page3.html
− CROISSANT, M. P., “Transkafkasya’da Petrol ve Rus Emperyalizmi”, Avrasya Etüdleri, Cilt 3, Sayı 1, İlkbahar 1996
− ELCHIBEY, A., “Indipendence: Second Attemp”, December 1993, http://scf.usc.edu/~baguirov/azeri/hhz4.htm
− ELÇİBEY’in SARA TV’de Kontak Programı’ndaki konuşması (28 Mayıs 1999)
− ELİZEDE, M., Tarixe Yaddaş Ömür, Qanun Neşriyyatı, Bakı-2002
− “Émékdaşlıq Danılmaz Héqiqétdir”, Elm, 16 Sentyabr 199l, N 37(193),
http://www.isagambar.az/dercolunmushlar/elm16989.htm
− FETULLAYEV, E., “Facieli Suret”, Yeni Musavat, 06.01.2000, http://suret-huseyinov.euweb.cz/yenimusa1.htm
− GOTLZ, T., Azerbaijan Diary, M.E. Sharpe, New York, London-1998
− GÖKSU ÖZDOĞAN, G., “Sovyetler Birliği’nden Bağımsız Cumhuriyetler’e: Uluslaşmanın Dinamikleri”, Bağımsızlığın İlk
Yılları (Azerbaycan Kazakistan Kırgızistan Özbekistan Türkmenistan) 1994-Ankara
− Hunter, S. T., “Azerbaijan Searching New Neighbors”, New States, New Politics: Building The Post Soviet Nations, Edited
by Ian Bremner and Ray Taras, Cambridge University Press, Cambridge-1997
− HÜSEYİNBALA, A., “İran Hemin İrandı Amma Mahir Cavadov Çox Değişip”,
http://www.yenimusavat.com/1584/yazarlar.htm
− HÜSEYİNLİ, Q., “Azerbaycanda Partiya Quruculuğu Praktikasından”, Azerbaycanda Çoxpartiyalı Sistemin Formalaşma
Prosesi: Problemler ve Perspektivler, İnam Pluralizm Merkezi Yayını, Bakü-1997
− İBRAHİMLİ, X., “Yeni Avrasiya Qafqazı”, http://bridge.aznet.org/bridge/caucasus_euroasia.htm
− İNCİOĞLU, N., “Yeni Türk Cumhuriyetlerinde Toplumsal Siyasi Güçler ve Yeni Siyasal Yapılanma”, Bağımsızlığın İlk
Yılları (Azerbaycan Kazakistan Kırgızistan Özbekistan Türkmenistan) 1994-Ankara
− KUT, Ş., “Yeni Türk Cumhuriyetlerinin Dış Politikası”, Bağımsızlığın İlk Yılları (Azerbaycan Kazakistan Kırgızistan
Özbekistan Türkmenistan), (Hazırlayan: Büşra Ersanlı Behar) 1994-Ankara
− MİRZEZADE, R., Azerbaycanı Dünyaya Saydıran İnsan, Bakü-1998
− MUSABEYOV, R., “Azerbaycan’daki Etnik Azınlıklar”, Avrasya Dosyası, Cilt 7, Sayı 1, İlkbahar 2001
− “Müxalifetden
Milli
Şuraya
İsa
Qemberovla
http://www.isagambar.az/dercolunmushlar/azad_7.htm
Müsahibe”,
Azadlıq,
− QASIMOV, İ., İLDIRIM, U., Heyder Eliyevin Biografiyası, Dünya Neşriyyatı, Bakı-1998
− “Qesd”, Azerbaycan, 20 Mart 2002
− GLUYEV, R., Mübarizemizin Meqsədi, http://www.gouliev.com/az/books/2_2.html#4
11
24
Yanvar
1992,
− SARAY, M., Yeni Türk Cumhuriyetleri Tarihi, Ankara-1996
− SWIETOCHOWKI, T., Russian and Azerbaijan, Colombia University Press, New York-1995
− Şləx Peremogi, 28 noyabr 2001, http://www.gouliev.com/az/interv6.html
− ÜLKÜ, İ., Bağımsızlıktan Sonra Azerbaycan, Doğan Kitabevi, İstanbul-2000
− Yeni Müsavat, 1 Fevral 2002
12

Benzer belgeler