DTO`dan - Denizli Ticaret Odası

Transkript

DTO`dan - Denizli Ticaret Odası
DENIZLI TICARET ODASI IKI AYLIK HABER » FINANS » ARASTIRMA VE INCELEME DERGISI
59
DENIZLI TICARET ODASI • YIL 06 • SAYI 59 • KASIM 2009
DTO’dan
Avrupa
Çıkarması
ALTERNATIF SEKTÖR SERACILIK
INSAAT SEKTÖRÜNDE SAGLIK
KOBILERE VERGI INDIRIMI
KOMSUMUZ YUNANISTAN VE EKONOMISI
IS SÖZLESMESININ ISCI TARAFINDAN FESHI
RÖPORTAJ » OSMAN AYDINLI
KASIM 2009
MERHABA
Genel
Yayın
Yönetmeni
Denizli Ticaret Odası Adına
Yönetim Kurulu Başkanı
Necdet Özer
Yazı İşleri Müdürü
Ali Rıza Tekin
Genel Yayın Yönetmeni
Mehmet Çağrı Sebzeci
Yayın Kurulu
Hikmet Alpaslan
Ozan Özkan
Argun Hadimlioğlu
Mehmet Eyüpoğlu
Fahri Doğramacı
Gökhan Aydın
Mehmet Kalkan
Konsept Danışmanı
İmran Eraslan
Editörler
Mehmet Yatkın
Ozan Öner Özmen
Yayın Koordinatörleri
Mehtap Koç
Mutlu Bayram
Kreatif Direktör
Mustafa Odabaşı
Görsel Tasarım
Moccnoz Design Studio
www.moccnoz.com
Yapım
MÇS Fikir Sanat
www.mcsfikirsanat.com
Yazarlar
Serpil Çoruhlu
Prof. Dr. Hakan Yılmaz
Adnan Kaya
Av. Turan Özen
Baskı
Ege Basım
www.egebasim.com.tr
Yazışma Adresi
Oğuzhan Caddesi No:1 Denizli
T. 0 258 261 19 39
F. 0 258 265 17 05
Dergimiz iki ayda bir yayımlanır.
Dergide bulunan yazılar aksi
belirtilmedikçe Denizli Ticaret
Odası’nın resmi görüşünü
yansıtmaz. İmzalı makalelerdeki
yazılar yazarına aittir.
Dünyaya Açılmak
D
enizli Ticaret Odası
Dergisi'nin yeni sayısı
ile yeniden sizlerle
birlikteyiz. Umarım
beğenerek ve keyifle
okuyacağınız bir
çalışmaya daha imza atmışızdır.
Hiç kuşkusuz küresel ekonomik
kriz, ülkemizi olduğu gibi tüm dünya
ekonomilerini de yakından etkiledi. Bu
olumsuz tablodan kurtulmak isteyen
ülkeler ve kentler de yeni alternatif
sektör arayışları içerisine girdi.
Ekonomisinin temelini ihracat üzerine
kuran Denizli için de durum aynı.
İşte bu arayış içerisinde ulusal ve
ulusararası alanda ciddi girişimlerde
bulunan Denizli Ticaret Odası, alternatif
sektörleri Denizli ile buluşturma
yönünde önemli çalışmalara imza atıyor.
Bu çalışmalar kapsamında adeta
dünyaya açılan Denizli Ticaret Odası
ilk olarak Hollanda'ya giderek Denizli
Ekonomisi açısından son derece önemli
olan seracılığı yerinde inceledi. Daha
sonra da sırası ile Almanya, Yunanistan
ve İngiltere'ye ziyaretler gerçekleştirildi.
Geride bıraktığımız aylarda Denizli
olarak iki büyük kayıpla sarsıldık. Gelen
acı haberlerden ilki, kentin tekstil
sektöründeki mihenk taşlarından biri
olan Denizli Basma ve Boya Sanayi'nin
kapılarına kilit vurmasıydı. Denizli'nin en
köklü şirketlerinden biri olan ve tekstil
sektörünün 'amiral gemisi' olarak bilinen
DEBA'nın üretimi durdurma kararı,
kentteki tekstil sektörünü derinden
yaraladı.
Bu haber tüm Denizli'yi hüzne boğarken,
ardından gelen acı haberle bir kere
daha sarsıldık. Bu haber de yine aynı
sektörün içinde olan bir isimdendi...
Türkiye'nin 'ilk' Ufo Müzesi'ni açan ve
yine Denizli'de havlu ve bornoz üretimi
denilince akla ilk gelen isimlerden biri
olan Funika Holding Yönetim Kurulu
Başkanı Nuri Sözkesen'in vefatı
hepimizi çok üzdü. Değerli iş adamımız
Nuri Sözkesen'e Allah'tan rahmet,
yakınlarına başsağlığı diliyorum.
Gelecek sayıda buluşmak dileği ile..
Tüm bu temasların detayları ve çok daha
fazlası dergimizin ilerleyen sayfalarında
sizlerle birlikte olacak.
GENEL YAYIN YÖNETMENI
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
1
basyazı
B A Ş YA Z I
NECDET ÖZER
Baskan’ın
Kösesi
DTO BASKANI
Necdet Özer’in
Kaleminden
D
enizli Ticaret Odası'nın
siz değerli üyelerimiz için
hazırlamış olduğu Denizli
Ticaret Odası Dergisi'nin
yeni sayısı ile yeniden
sizlerle birlikte olmanın
mutluluğunu yaşıyoruz.
Geçtiğimiz 3 aylık dönem, hem bizim hem
de üyelerimiz için oldukça hareketli geçti.
Bu hareketli dönemin nedeni, kentimiz
ekonomisi açısından son derece önemli olan
uluslararası pazarlarda yapmış olduğumuz
çalışmalardı.
Hiç kuşkusuz, Denizli Ekonomisi'nin gelecek
günlere güvenle bakması için alternatif
sektörlere büyük önem vermesi gerekiyor.
İşte biz de bu düşünce doğrultusunda
geçtiğimiz günlerde seracılık sektörünü daha
2
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Denizli
Ekonomisi'nin
gelecek günlere
güvenle bakması
için alternatif
sektörlere büyük
önem vermesi
gerekiyor. İşte biz
de bu düşünde
doğrultusunda
geçtiğimiz günlerde
seracılık sektörünü
daha da yakından
tanımak amacı
ile Hollanda'ya
bir ziyaret
gerçekleştirdik.
Bu ülkedeki
izlenimlerimiz
sonucunda
kentimizin seracılık
için gerekli tüm
şartlara sahip
olduğunu bir kere
daha gördük.
da yakından tanımak amacıyla Hollanda'ya
bir ziyaret gerçekleştirdik. Bu ülkedeki
izlenimlerimiz sonucunda kentimizin seracılık
için gerekli olan tüm şartlara sahip olduğunu
bir kere daha gördük.
Denizli Ticaret Odası'nın Avrupa'ya yapmış
olduğu çıkarma Hollanda ile sınırlı kalmadı
elbette. Bizler, Hollanda'da seracılık
sektörünü incelerken, bir diğer heyetimiz
Denizli'nin en fazla ihracat yaptığı ülkelerden
biri olan Almanya'daydı. Almanya'nın son
dönemde yapmış olduğu teknolojik atılımı
yerinde görme imkanı bulan üyelerimiz için
bu ziyaret oldukça verimli geçti.
Denizli Ticaret Odası olarak EMANTRA
Projesi'ne büyük önem veriyoruz. Bu
projenin başarılı bir şekilde gerçekleşmesi
için geçtiğimiz günlerde bir diğer
www.dto.org.tr
KASIM 2009
heyetimiz de Yunanistan'a gitti. Burada
gerçekleştirdiğimiz ziyaretler ile başta
Drama Ticaret ve Sanayi Odası olmak üzere
Yunan işadamları ile son derece verimli iş
görüşmeleri yaptık.
Tüm dünya ülkelerini etkisi altına alan
küresel ekonomik krizin yansımalarının
kent ticaretini ne denli sekteye uğrattığının
farkındayız. Ancak şunu çok iyi bilmenizi
istiyorum ki, Denizli Ticaret Odası olarak her
zaman siz değerli üyelerimizin yanındayız.
Sizlerle birlikte ortaya koyacağımız çözüm
arayışlarımızla kentimizi yine ihracat rekorları
kıran bir ekonomiye kavuşturacağımıza
eminiz.
Değerli üyelerimiz; yaşadığımız ekonomik
sıkıntıların yanı sıra ardı ardına yaşadığımız
kayıplar hepimizi derin bir kedere
Tüm dünya
ülkelerini etkisi
altına alan küresel
ekonomik krizin
yansımalarının kent
ticaretini ne denli
sekteye uğrattığını
biliyoruz. Ancak
şunu çok iyi
bilmenizi
istiyorum ki,
DTO olarak her
zaman siz değerli
üyelerimizin
yanındayız.
Sizlerle birlikte
ortaya koyacağımız
çözüm
arayışlarımızla
kentimizi
yine ihracat
rekorları kıran
bir ekonomiye
kavuşturacağımıza
eminiz.
B A Ş YA Z I
boğdu. Tekstil sektörümüzün en köklü
şirketlerinden DEBA'nın üretimi durdurma
kararının ardından değerli iş adamımız Nuri
Sözkesen'in kaybı haberiyle hüzne boğulduk.
Nuri Sözkesen'e Allah'tan rahmet, ailesine
ve yakınlarına sabırlar diliyorum.
Yeni bir yılda, yeni çalışmalarımıza yer
vereceğimiz gelecek sayımızda görüşmek
ümidi ile. Hoşcakalın...
Necdet Özer
DTO BASKANI
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
3
İ Çİ N D E K İ L E R
KASIM 2009
06
14
19
06
18
08
10
12
Dünya ülkelerini etkisi
altına alan ekonomik
krizden çıkış politikaları
arasında bulunan
alternatif sektörlerden
biri olan seracılık ve
DTO’nun sektörün en
gelişmiş ülkelerinden
biri olan Hollanda
ziyareti.
18
19
20
21
22
REUTLİNGEN
ZİYARETİ
EMANTRA
PROJESİ
DENİZLİ İNGİLTERE
PAZARINDA
DTO'DAN İNGİLTERE
ZİYARETİ
OSMAN AYDINLI
RÖPORTAJI
14
26
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
27
29
Avrupa’nın en büyük
ekonomilerinden birine
sahip olan Almanya ve
Denizli Ticaret Odası’nın
tekstil endüstrisi
konusunda bir marka
olan Reutlingen’e
ziyareti.
Denizli Ticaret Odası
Heyeti’nin10 yıl öncesine
kadar tekstilin önde gelen
üretim merkezlerinden biri
olan İngiltere seyahati ve bu
seyahat kapsamında yapılan
görüşmeler.
Geçtiğimiz aylarda kaybettiğimiz
değerli iş adamımız Nuri Sözkesen’in
başarılarla dolu hayat öyküsü..
4
DENİZLİ'DE
KENT MÜZELERİ
12
SANAYİDE PARLAYAN
GÜNEŞ: REUTLİNGEN
09
NURİ SÖZKESEN
ANISINA
DTO HEYETİ
İZLENİMLERİ
DTO'DAN
YERİNDE İNCELEME
08
KOBİ’LERE
VERGİ İNDİRİMİ
07
TEKSTİLİN MERKEZİ
MANCHESTER
06
DÜNYADA
SERACILIK
DTO'DAN
HOLLANDA GEZİSİ
Kasım / Aralık 2009
www.dto.org.tr
İ Çİ N D E K İ L E R
34
KASIM 2009
56
48
30
30
33
34
Denizli’de ‘mermer’ denilince
akla ilk gelen yer olan Kocabaş,
beldenin her geçen gün gelişen
sanayisi ve Belediye Başkanı
Muzaffer Taşgeldi ile yaptığımız
keyifli söyleşiden öne çıkanlar.
44
48
50
52
Özellikle son yıllarda madencilik
ve turizm alanlarında gelişen
sınır komşumuz Yunanistan’a
EMANTRA Projesi kapsamında
düzenlenen ziyaret.
53
54
58
60
64
2010 YILI FUAR
LİSTESİ
İNŞAAT SEKTÖRÜNDE
İŞÇİ SAĞLIĞI
EBIC'TEN
DUYURULAR
HİNDİSTAN
HEYETİ'NDEN ZİYARET
TOBB-HABER
DTO HEYETİ
YUNANİSTAN'DA
TÜRKİYE-YUNANİSTAN
İLİŞKİLERİ
HIZLA BÜYÜYEN
TÜKETİM EKONOMİSİ
YUNANİSTAN
EKONOMİSİ
İŞ SÖZLEŞMESİNİN
FESHİ
DTO DİJİTAL ARŞİV
ÇALIŞMASI
MUZAFFER TAŞGELDİ
İLE SÖYLEŞİ
MERMERCİLİKTE
GELİŞEN KOCABAŞ
60
68
İnşaat sektöründe
işverenlere, işçilerinin
sağlığını koruma
konusundaki
yükümlülükleri.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
5
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
hazırlayan » mehmet yatkın-mehtap koç
dosya
HABERLER
Organik Tarım Devi
Hollanda'ya DTO çıkarması
T
ekstil ve mermer sektörleri
başta olmak üzere birçok
sektörde elde etmiş olduğu
başarılarla tüm dünyaya
adını duyurmayı başaran
Denizli, son dönemde
yaşanan ekonomik krize rağmen
ekonomisinin temellerini dayandırdığı
ihracata yönelik üretimlerine devam
ediyor.
Tüm dünya ülkelerinde kendisini
hissetiren ekonomik darboğaz,
hükümetler tarafından yapılan teşvikler
ve hayata geçirilen projeler ile aşılmaya
çalışılırken, sektörler de birbirinden
farklı ve yeni ürünlerle tanışıyor. Hiç
kuşkusuz bu süreç, ülkemizi ve Denizli’yi
de yakından etkilemiş durumda. Özellikle
ihracat açısından dış dünya ile yakından
ilgili olan Denizli Ekonomisi, önemli
ihracat kalemleri arasına yeni bir sektörü
daha eklemek üzere: Organize Seracılık.
6
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Ekonominin Önemli Sektörlerinden
Organize Seracılık
Bugün dünyada 10 bin dönüm,
Türkiye’de ise 635 dönüm jeotermal
sera bulunuyor. Bu rakamlar, her geçen
gün hızla artıyor. Örneğin, Şanlıurfa’daki
106 dönümlük jeotermal seradan sürekli
olarak Avrupa’ya ihracat yapılıyor. Bu
bile jeotermal seraların ülke ve bölge
ekonomisi açısından sağlamış olduğu
katkıyı açık bir şekilde gösteriyor. Bunun
da en büyük nedeni, ülkemizin jeotermal
enerji kullanımında Avrupa’da birinci,
dünyada ise yedinci sırada bulunması.
Türkiye’de Seracılık
Türkiye’de seracılık, 1940’lı yıllarda
Antalya’da başlamış ve bugün
Samandağı’ndan Yalova’ya kadar kıyı
hattı boyunca yaygınlık kazanmıştır. İlk
yıllarda yavaş gelişmesine rağmen büyük
Tüm dünya
ülkelerinde
kendisini
hissetiren
ekonomik
darboğaz,
hükümetler
tarafından
yapılan
teşvikler
ve hayata
geçirilen
projeler ile
aşılmaya
çalışılırken,
sektörler de
birbirinden
farklı ve yeni
ürünlerle
tanışıyor.
tüketim merkezlerine kolay ve çabuk
ulaşımın sağlanması ve örtü materyali
olarak plastiğin kullanılması ile hızlanan
örtüaltı üretimi, 1970’li yıllarda en
yüksek düzeye ulaşmıştır.
TUİK verilerine göre Türkiye’de örtüaltı
alanları son 25 yıl içerisinde 6 kat
artmıştır. 1995-2007 yılları arasında
53.603 hektar ile en yüksek değere
2002 yılında ulaşmıştır. Bu alanların
% 54’ünü plastik tünel, % 46’sını ise
seralar oluşturmaktadır.
Türkiye’deki 27.084 hektarlık sera
alanlarının % 28’i cam seralardan, %
72’si ise plastik seralardan oluşmaktadır.
22.227 hektarlık toplam plastik tünel
alanlarının ise % 29’u yüksek, % 71’i
alçak tünellerdir. Türkiye’deki toplam
sera alanlarının % 1’inde topraksız tarım
uygulanmaktadır. Toplam 300 hektar
alanın % 25’i cam sera, % 75’i plastik
www.dto.org.tr
D O S YA
KASIM 2009
seradır. Topraksız yetiştiricilik ile üretilen
ürünlerin % 60’ı domates, % 32’si biber,
% 6’sı kesme çiçek, kalanı da yapraklı
sebze, frambuaz, kavun ve çilektir.
haline geleceği ifade ediliyor. Üstelik bu
sektörün iç rekabeti yumuşatan birçok
avantajı da beraberinde getireceğiz
uzmanlar tarafından dile getiriliyor.
Denizli’nin Seracılığa Uygun Yapısı
Dünyada Seracılık
Özellikle son yıllarda jeotermal seracılık
konusunda Denizli’nin sahip olduğu
zengin potansiyel, ülke içindeki ve
dışındaki yatırımcıları Denizli’ye çekmiş
durumdadır.
Günümüz küreselleşen dünyasında tüm
ülkeler seracılık alanında ciddi yatırımlar
yapıyor. Seraların dünyadaki geniş
yayılma alanlarına baktığımızda ekolojik
etmenlerin ve sera teknolojilerinin
oldukça farklı olduğunu görüyoruz.
Bu konuda kentte çok önemli yatırımlar
yapıldı ve halen de yapılmaya devam
ediyor. Sera Organize Sanayi Bölgesi
sadece bunlardan biri.
Bu nedenle, sera yetiştiriciliği yapılan
ülkeleri farklı enlem dereceleri ve farklı
sera teknolojileri göz önüne alınarak şu
şekilde sınıflandırmak mümkündür:
Uzmanlara göre, Denizli’de jeotermal
seracılığın bu kadar başarılı olmasının
en büyük sebebi, seracılığın en önemli
girdisi olan ve bu konuda en ucuz ve
kesintisiz kaynak durumundaki sıcak
suyun Denizli ve civarında bol miktarda
bulunması.
1. Serin iklim kuşağındaki ülkeler,
2. Ilıman iklim kuşağındaki ülkeler,
3. İki iklimin egemen olduğu ülkeler,
Seracılıkta Avrupa’nın Lider
Ülkesi Hollanda
Bugün seracılık konusunda öne çıkan
diğer illere baktığımızda bu alandaki
teknolojilerinin oldukça eskimiş olduğunu
görüyoruz. Bir sanayi şehri olan
Denizli’de ise akılcı bir yatırım politikası
ve teknolojinin yakından takibi ile kentin
gelecekte seracılık konusunda bir cennet
Ö
zellikle son yıllarda
yaşanan kuraklık ve ve
tarımsal üretimdeki
dramatik düşüşler gıda
fiyatlarındaki artışlara neden
oluyor. Ancak dünya çapında
Hollanda,
serin iklim
kuşağında
yer almasına
rağmen
1000 hektar
cam sera
alanı ve
üretim
tekniği
ile seracılık
alanında
Avrupa’nın
en büyük
ülkesidir.
Ürünlerin
hemen hepsi
yurtdışına
ihraç
edilmektedir
bu sektörlerde son derece önemli
yatırımlara sahip.
Ancak Hollanda’nın ılıman iklim
kuşağında yer alan seracılık işletmelerine
göre şu zorlukları bulunuyor:
1. Üretim masraflarının yüksek olması,
2. Enerji giderinin fazla olması,
3. Ürün çeşidinin arttırılması.
Buna rağmen ülke, yapmış olduğu
başarılı yatırımlarla tüm bu sorunların
üstesinden gelmiş ve bugün Avrupa’nın
en büyük seracılık faaliyetlerine imza
atmış durumda.
Başarılı İhracat Rakamları
Hollanda’da örtüaltı üretimi, toplam
yaş meyve sebze üretiminin değer
bazında % 50’sini oluşturuyor. En
önemli örtüaltı sebze ürünleri biber,
domates ve salatalık. Hollanda’daki
seralarda yetiştirilen ürünlerin % 75 ile
80 arasındaki bölümü yurtdışına ihraç
ediliyor.
Avrupa ülkeleri arasında serin iklim
kuşağında yer almasına rağmen
Hollanda, 10.000 hektarlık cam sera
alanı ve üretim tekniği ile seracılık
alanında Avrupa’nın en büyük ülkesidir.
Özellikle seracılık, bahçecilik ve
çiçekçilik alanında başı çeken Hollanda,
yaşanan bu olumsuz süreçten
etkilenmeyen Hollanda, bugün
hala tarım sektöründeki
başarısından, üretiminden ve
yüksek ihracat rakamlarından
bahsettiriyor. Ülkenin
sektördeki bu gelişimi Denizli
Ticaret Odası’nı da harekete
geçirdi. Denizli için alternatif
sektör olarak belirlenen seracılık
faaliyetleri, sektörün en başarılı
isimlerinden Hollanda’da
Hollanda’da yaş sebze üretimi
büyük ölçekli modern seralarda
gerçekleştiriliyor. Ancak ülkenin
serin iklim kuşağında bulunması
nedeniyle yıl içinde uzun süre sera içi
ısıtma gerekli oluyor. Enerji, özelikle
örtüaltı üretimde önemli bir üretim
incelendi. Ülkeye yapılan
ziyarette Horti Fair Uluslararası
Çiçek Fuarı’na da katılarak
dünyanın dört bir yanında
seracılık alanına yatırım yapan
isimlerin stantları ziyaret edildi.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
7
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
hazırlayan » mehmet yatkın-mehtap koç
dosya
HABERLER
faktörü olduğu için ülkede enerji giderleri
oldukça yüksek durumda.
DTO’dan Yerinde İnceleme
Özellikle son yıllarda tekstil ve
mermer sektörünün yanı sıra
seracılık sektörü de Denizli’nin
gözde sektörlerinden biri
haline geldi. Kentte seracılık
sektörünün işler hale gelmesi ve
yaygınlaşması amacıyla Mayıs
ayında Hollanda’da seracılık
sektöründe faaliyet gösteren
13 büyük firmanın temsilcilerini
ağırlayan Denizli Ticaret Odası,
bu kez sektörü yerinde incelemek
amacıyla ülkeye gitti.
Horti Fair Uluslararası Çiçek Fuarı
Hollanda’da
Amsterdam Raı
Fuar Merkezi’nde
çiçek, sera
ve tarım
teknolojilerinin
sergilendiği Horti
Fair Uluslararası
Çiçek Fuarı’na
katılan DTO
Heyeti, burada
katılımcıların
stantlarını
gezdi. Günde
10 bin kişinin
geldiği Horti Fair
Çiçek Fuarı’na
8
Denizli Ticaret Odası
ülkemizden
katılan 15
firmayı ziyaret
etti. Denizli’nin
yatırımlarıyla
seracılık
sektöründe
büyük gelişme
kaydedeceğini
belirten üyeler,
seracılık
sektörüne yapılan
yatırımların
karşılıksız
kalmayacağını
ifade ettiler.
Kasım 2009
Hollanda’nın
büyük
ölçekte
modern
sera üretim
alanlarına
sahip olması,
toptancı ve
ihracatçıların
da dahil
olduğu önemli
bir zincir
oluşturması
ve üreticilerin
pazarda
oluşan
eğilimlere
kolayca
adapte
olmaları
Hollanda’nın
önemli
avantajları
arasında.
Bu nedenle, Hollanda’da yeni ısıtma
teknikleri kullanılıyor. Seralarda kendi
elektriğini oluşturmak için büyük tesisler
kuruluyor ve bu tesislerde akaryakıt ile
elektrik üretiliyor. Jeneratör motorunu
soğutma için kullanılan su ile buhar temin
ediliyor ve buhar ile seralar ısıtılıyor. Bu
seralarda modern üretim teknikleri ile
gerçekleştirilen üretim ile yüksek kalite
ve verim elde ediliyor.
Hollanda’nın büyük ölçekte modern sera
üretim alanlarına sahip olması, toptancı
ve ihracatçıların da dahil olduğu önemli
bir zinciri oluşturması ve üreticilerin
pazarda oluşan eğilimlere kolayca adapte
olmaları Hollanda’yı hem meyve sebze
üretimi hem de ihracat açısından lider bir
ülke konumuna getiriyor.
DTO Heyeti Seracılığın
Parlayan Devi Hollanda’da
Denizli açısından son derece önemli
olan seracılık sektörünü, sektörün
en gelişmiş ülkelerinden biri olan
Hollanda’da yerinde incelemek
isteyen Denizli Ticaret Odası,
ülkeye bir inceleme gezisi düzenledi.
Geçtiğimiz aylar içerisinde
gerçekleşen Hollanda gezisine,
Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet
www.dto.org.tr
KASIM 2009
D O S YA
Denizli Ticaret Odası Heyeti’nin
Hollanda İzlenimleri
Özer başkanlığında Denizli Ticaret Odası
Yönetim Kurulu üyesi Ramazan Çelikkol,
Denizli Ticaret Odası Meclis üyeleri Halil
Öztürk ve Cengiz Subaşı’nın yanı sıra
Oda üyelerinden Aykut Gökşin, Orhan
Tahtalı, Cüneyt Ülkü, Hasan Kocabay,
Bayram Erbeği, İsa Dal, Mustafa
Koltuksuz ve Taylan Özdere katıldı.
DTO Heyeti’nden Önemli Ziyaretler
Denizli Ticaret Odası Heyeti ilk olarak
Hollanda’daki seraları gezerek, buradaki
çalışmalar hakkında detaylı bilgiler
aldı. Ziyaret süresince Hollanda’nın
seracılıktaki yüksek teknoloji uzmanlığını
yerinde gören heyet, özellikle seracılık
deneyimlerinin Denizli’ye nasıl
aktarılacağı ve işbirliklerinin nasıl
kurulacağı ile ilgili görüş alışverişinde
bulundu. Denizli için iyi bir alternatif
sektör oluşturacağı düşünülen seracılık
faaliyetlerinin yerinde incelendiği geziye
katılan heyetin görüşleri ise bölgemiz
için oldukça umutlandırıcı notlar içeriyor.
Yapılan inceleme gezisinin ardından
Denizli Heyeti, tarımsal yeniliklerin dünya
çapında aktarıldığı Hollanda’nın başkenti
Amsterdam’daki Uluslararası Horti Fair
Fuarı’na katıldı. Çiçek, sera ve tarım
teknolojilerinin sergilendiği Horti Fair
Uluslararası Çiçek Fuarı’nda, katılımcı 40
ülkenin stantları gezildi ve faaliyetleri
hakkında bilgiler alındı.
Buradan Almanya’nın Köln şehrindeki
Anuğa Gıda Fuarı’na da katılan heyet,
burada stant açan Denizlili firmaları
ziyaret etti.
Denizli Ticaret
Odası Başkanı
Necdet Özer,
Hollanda
gezisinde
yaptıkları
incelemelerin
ardından
Denizli’nin
sahip
olduğu
iklim
koşulları ile
seracılık
konusunda
elverişli
imkanlara
sahip
olduğunu
bir kere
daha
gördüklerini
söyledi.
Denizli Ticaret Odası Başkanı
Necdet Özer: Hollanda’da altı serada
incelemede bulunduk. Ülke, güneş
enerjisinden çok fazla yararlanamadığı
için seralarında ısıtma teknolojisi
kullanılıyor. Antalya ilimizin ise aşırı
sıcaklık nedeniyle seralarında soğutma
teknolojisi kullandığını biliyoruz. Hollanda
gezimiz sırasında bunları karşılaştırma
fırsatı bulduk ve sonunda ilimizin ısı ve
soğutmaya ihtiyacı duymadan sahip
olduğu iklim koşulları sayesinde seracılık
konusunda elverişli imkanlara sahip
olduğunu tespit ettik. Özellikle jeotermal
enerji, çok iyi bir alternatif sektör olacak.
Seralarda topraklı veya topraksız üretilen
ve tamamen organik domates, biber ve
çiçeğin pazarı açık. Yeter ki, biz üretim
yapalım. Ülkemizde yaşanan ekonomik
krizin etkileri yavaş yavaş geçmeye
başladı. Yatırımcı ve işadamlarımıza
alternatif sektör arayışına girdiklerinde,
seracılığı ve özellikle jeotermal seralarda
organik domates üretimine girmelerini
tavsiye ediyoruz. İlimizin coğrafyası
seracılık için çok elverişli. Bunu
iyi değerlendirmemiz gerekiyor.
Hollanda, her şeye rağmen dünyanın
seracılık markası olmayı başarmış.
Biz de elimizdeki imkanları kullanarak
seracılıkta çok önemli bir noktaya
gelebiliriz.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
9
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
hazırlayan » hamza yalınkaya
dosya
HABERLER
Denizli Ticaret Odası Meclis üyesi
Cengiz Subaşı: Seracılık açısından
Hollanda’nın iklim koşulları Türkiye kadar
elverişli değil. 16 milyon nüfuslu küçük
bir ülkede 14 milyar euroluk domatesbiber ile 4 milyon euroluk lale-çiçek ihraç
ediliyor. Seracılıktaki ısıtma maliyetleri
nedeniyle yüzde 30 zarar etmelerine
karşın çalışmalarına devam ediyorlar.
Ülkemiz ve özellikle Denizli, iklim
şartlarını iyi değerlendirerek, seracılıkta
çok yüksek seviyelere ulaşabilir.
Hollanda’daki seracılarla irtibata geçilip
bilgi, proje ve sera kurma gibi ticari
alışverişler yapılabilir.
Verimli
Seracılılık
10
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası Meclis üyesi
Halil Öztürk: Hollanda, soğuk iklimde
olmasına rağmen örtü altı üretiminde üst
seviyede. Seracılığın 12 ay yapılabilmesi
için çok sıcak olmayan bölgeler tercih
ediliyor. Çünkü sıcak bölgelerde yaz
ikliminde soğutma problemi yaşanıyor.
Bunları dikkate aldığımızda Türkiye’de
sera yatırımı için sıcak bölgelerden çok
Denizli gibi iklimi ılıman olan bölgelerin
tercih edilmesi gerektiği ortaya çıkıyor.
İlimizde jeotermal kaynaklarımız var ve
bunları iyi değerlendirdiğimizde seracılık
için marka olabiliriz. Yazın aşırı sıcak
olmaması kışın da ısıtmanın jeotermal ile
Hollanda
gezisi ile
ülkenin
seracılık
konusundaki
potansiyelini
yerinde
inceleyen ve
burada
önemli
görüşmeler
yapan
Denizli
Ticaret
Odası Heyeti,
bölgedeki
seralarda
yaptıkları
incelemelerin
yanı sıra
uluslararası
fuarlara da
katılmayı
ihmal
etmedi.
çözülebilecek olması bizim avantajımız.
Yatırımcılarımızın bunları iyi düşünmesi
gerekiyor.
Denizli Ticaret Odası üyesi Orhan
Tahtalı: Hollanda’da gezdiğimiz
seraların patronlarının kendi işlerinin
başında bulunması ve konuyla ilgili
uzmanlaşmış olması çok dikkat
çekiciydi. Seralarda mümkün olduğunca
otomasyon sistemlerinden maksimum
derecede faydalanıp, üretim maliyeti
konularında ileri teknoloji kullanıyorlar.
Hollandalıların, enerji üretimi
konusunda ellerindeki tüm fırsatları
her yönü ile denediklerini ve birçoğunu
başardıklarını; bu enerjiyi de, sera ısıtma
ve soğutma sistemlerinde kullandıklarını
gördük. Ayrıca yüksek teknolojili tam
otomasyonlu cam seralarda üretim
yapıp, bu işte en iyi üretim miktarlarına
sahip olduklarını ilgiyle izledim. Özellikle
seralarda üretim konularının yer aldığı
ve her türlü teknolojinin denendiği, bir
araştırma ve geliştirme üniversitesi
bulunması da çok ilginç. Seralarda
üretimini yaptıkları meyve ve sebzelerin
satışı için kurulan kooperatif sisteminin
nasıl çalıştığını görmek, bu sistemin
Geleneksel üretimde, bir dönümden alınan domates ürünü 5 ton civarında iken, Hollanda usulü
camlı karbondioksit kullanımlı modern seralarda 75 tona kadar çıkabiliyor. 1 metreküp suyla,
açık seralarda 18 ton ürün alınırken, modern geri dönüşümlü seralarda ise 70 tona çıkıyor.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
bizler tarafından da benimsenip hayata
geçirilmesini hayal etmek de çok güzeldi.
Netice olarak, gördüğüm her güzelliğin
arkasında bir devlet desteği olduğunu
hissetmemek mümkün değildi.
Denizli Ticaret Odası üyesi Cüneyt
Ülkü: Meyve üreticisi olarak gittiğim
Hollanda’da örtü altı üretimi konusunda
oldukça yararlı bilgiler aldığımı
düşünüyorum. Bu konuda da sera
bölgesinde yapmayı düşündüğümüz
üretim için oldukça faydalı bir gezi oldu.
Hollanda’nın sebze-meyve üretiminde
ve ticaretinde nasıl bu kadar başarılı
olduklarını yakından inceleme fırsatı
buldum. Hem sera firmalarının hem
de üreticilerinin üniversitelerdeki
ARGE çalışmalarına verdikleri önem
sayesinde üretim miktar ve kalitelerinin
nasıl artırdıklarını ve maliyetlerini
nasıl düşürdüklerine şahit oldum.
Sera yüksekliğini artırarak ve farklı
uygulamalar ve otomasyon sistemleri ile
domateste metrekarede 70 kilogramlara
kadar ürün üretebildiklerini öğrendik.
Eminim ki, geliştirilmiş bu üretim
teknolojilerini uygulayarak bizler de
bu verimliliklere ulaşabiliriz. Ancak,
bizim eksik olduğumuz konunun bu
ürünlerin pazarlaması olduğunu gördüm.
Hollanda’daki tüm üreticiler, ürünlerini
bağlı oldukları kooperatiflerin pazarlama
şirketleri üzerinden yapmaktalar.
Böylece ürünlerini, o anki en iyi fiyattan
satabilme imkanına kavuşmuşlar. Sonuç
olarak, Hollanda’dan alabileceğimiz
verimlilik ve pazarlama konusunda
dersler olduğunu gördüm. Bu konuda
yatırım yapmak isteyenlere Hollanda’ya
gitmelerini tavsiye ederim.
Denizli Ticaret Odası üyesi Bayram
Erbeği: Gezi sırasında Hollandalıların
Türkiye ile ilgili ilginç tespitleriyle
karşılaştık. Örtü altı üretimde 8 ay
üretim yaptığımızı, Hollanda’da ise
bu üretimin sürekli olduğunu yetkili
kişilerden dinledik. Hatta, aynı bitkiden
iki yıllık ve daha uzun süreli ürün
almak için araştırma yaptıklarını ifade
ettiler. Türkiye’de ortalama metrekare
üzerinden 20 kilogram domates hasadı
yapılırken bu oranın kendilerinde
70 kilogram olduğunu, bunu daha
da arttırarak 130-140 kilograma
ulaştırmayı hedeflediklerini söylediler.
Hollanda, güneş enerjisinden fazla
yararlanamamasına ve yüksek girdi
maliyetlerine rağmen çeşitli teknolojilerle
bunları aşmasını bilmiş. Biz de doğal
kaynaklarımızla üst seviyelerde seracılık
yaparsak, seracılıkta dünyada söz sahibi
hale gelebiliriz.
Denizli Ticaret Odası üyesi Hasan
Kocabay: Hollandalı üreticiler,
ürünlerinin pazarlanması ve satışı
konusunda yüzde 100 ortak hareket
ediyorlar. Bu yüzden çok güçlüler.
Hollanda
gezisinin
seracılık
sektöründeki
gelişmeleri
yakından
inceleme
konusunda
son derece
verimli
geçtiğini
ifade eden
Ticaret
Odası üyeleri,
bu sektörde
yatırım
yapmayı
düşünen
yatırımcıların
Hollanda’ya
gitmelerini
tavsiye
ettiklerini
söylediler.
D O S YA
Bizim de bir an evvel birlik olup, ortak
hareket etmemiz gün gibi aşikardır.
Ülkelerindeki doğa şartları oldukça kısıtlı
olduğundan, geliştirdikleri teknolojiler
ile verimliliği arttırmışlar. (Örneğin;
suları az, damlama sulama sistemini
geliştirmişler. Güneş ışıkları az, sera içine
güneş ışığı ayarında ışıklandırma sistemi
geliştirmişler. Çalışan kişilerin maliyeti
pahalı, teknolojiyi verimli kullanmışlar
ve daha da farklı örnekler verilebilir.)
Demek istediğim, nedense insanoğlu
içinde bulunduğu zor durumdan çıkmak
istediği an verimli üretim halini hemen
buluyor. Ancak bu bir kural değil,
olmamalıdır. Unutmamalıyız ki, her
ülkenin doğa şartları farklıdır ve biz de
ülkemiz doğa şartlarını çok iyi öngörerek,
yatırımlarımızı gerektiği kadar ve en
akılcı düzeyde yapmalıyız. Hollanda,
bahçecilik ve seracılık ürünlerinde
açıkçası Avrupa’nın arka bahçesi
konumundadır. Bu durumda Amerika’yı
tekrar keşfe uğraşmak yerine, burada
üretim olmadığı dönemlerde kaliteli
ve sağlıklı ürün üreterek değerinde
satmak aynı zamanda elimizdeki diğer
önemli pazarları kaybetmemek için
de uğraş vermek çok önemlidir.
Hollanda, üretimden fiyatlandırmaya
kadar makul düzeyde ama sürekli
para kazanabilmeyi hazmetmiş bir
ülkedir ve en kısa zamanda bizim
de ülke olarak bunu uygulamamız
gerekmektedir.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
11
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
haberler
HABERLER
12
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
www.dto.org.tr
SPOR
KASIM 2009
ARAŞTIRMA
Acı kaybımız...
1956 yılında başlayan ve 2009 yılına kadar birçok
önemli başarıya imza atan 53 yıllık bir yaşam hikayesidir Osman Nuri Sözkesen’in hayatı...
Yaşamı boyunca tek hedefi; üretmek ve yeniliklere imza atmaktı. Öyle de yaptı... Hayatı boyunca yeniliklere
açık, üretmeyi seven ve yenilikler ortaya koyan “icatcı”
kimliği ile tanındı. Bu kimliğini de birçok farklı ürünle
ve yenilikle tescilledi.
O’nunla birlikte hayatımıza birçok farklı ürün girdi.
Önceleri hayretle karşılayıp sonradan alıştığımız ürünlerdi bunlar... Püfür ve Püfüre, Menepoz Pijaması ve
özellikle Robot Norbi, yediden yetmişe tüm insanlara büyük kolaylıklar sağladı. Bununla da yetinmedi
Osman Nuri Sözkesen... Yerel basının kent için taşıdığı
önemi bilerek medya sektörüne girdi ve bu sektörde de
önemli başarılar elde etti.
Hayata geçirdiği başarılı projelerle kısa bir zaman içerisinde insanların gönlünde taht kuran Osman Nuri
Sözkesen, yaşamı boyunca hep doğrunun yanında ol-
du. Çevresi tarafından da çok sevilen ve saygı duyulan biriydi. Renkli kişiliği ile girmiş olduğu her ortamda dikkat çekmeyi başarırdı. Her zaman güleryüzlüydü. Etrafındaki insanlara neşe saçmayı kendine bir görev bilmişti sanki...
Bu kadar hayat dolu bir insandan gelecek en son haber
geldi Denizli halkına... O’nu tanıyan hiç kimse inanamadı, inanmak istemedi. Çünkü ölüm hiç kimseye yakışmadığı gibi Osman Nuri Sözkesen’e de yakışmadı.
Ölüm haberini alan sevenleri bir anda yıkıldı. Nasıl
olur da böylesine hayat dolu bir insanın yokluğuna alışılırdı? Sevenleri fabrikaya adeta akın etti. Ve maalesef olayın doğruluğu yerinde öğenildi... Osman Nuri
Sözkesen, sevdiklerini arkasında bırakarak ebediyet
yolculuğuna çıkmıştı...
Denizli Ticaret Odası olarak, Denizli’ye büyük katkılar sağlamış ve birçok başarılı projeye imzasını atmış
Osman Nuri Sözkesen’i rahmetle anıyor, sevenlerine sabır diliyoruz... Mekanı Cennet olsun...
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
13
röportaj
HABERLER
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
EKONOMİ
GEZİ
MARKA
E -T İ C A R E T
GAMATEKS
YÖNETiM KURULU
BASKANI
hazırlayan » mehtap koç - serpil çoruhlu
OSMAN
AYDINLI
Ayakta kalmak
için çesitlilik
sart!
B
u sayımızda ‘Denizli’ denilince
akla ilk gelen sektör olan
tekstilde önemli başarılara imza
atmış Gamateks Tekstil’deyiz. Özellikle
son dönemde zor günler geçiren tekstil
sektörünü, bugünkü durumunu ve
sorunlarını Gamateks Tekstil Yönetim
Kurulu Başkanı Osman Aydınlı ile
konuştuk. Fabrika binasındaki sade
odasında bizleri ağırlayan Osman Aydınlı
ile yaptığımız söyleşide kah gözlerimiz
doldu, kah umutla aydınlandı. İşte
röportajımızdan öne çıkan detaylar.
D
enizlili olduğunuzu ve
Gamateks Tekstil’in Yönetim
Kurulu Başkanı olduğunuzu
biliyoruz. Peki, bunun dışında kimdir
Osman Aydınlı?
S
izin de söylemiş olduğunuz gibi,
Denizliliyim. 1945 yılında Tavas
Kızılcabölük’te dünyaya geldim.
İlk, orta ve lise tahsilime Denizli’de
devam ettim. Girişim ruhu o yıllarda da
benimle olmalı ki, öğrenimime Ankara
14
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
YILLARIN TECRÜBESi iLE iLK GÜNÜN HEYECANI
64 yıllık
yaşantım
bana pek
çok şey
öğretti.
Ancak hiçbiri
paylaşmanın
hazzını
tattırmadı.
Mutluluğumu,
hüznümü,
öfkemi,
heyecanımı
paylaşarak
yaşadım
bugüne
kadar.
Bugün de
işçilerimizle
birlikte
fabrikamızı
paylaşıyoruz.
B
ugün tekstilde yaşanan sorunlara rağmen üretimine
hız kesmeden devam eden bir firma olarak karşımıza
çıkıyorsunuz. Bize Gamateks Tekstil’i anlatır mısınız?
Gamateks Tekstil olarak, 1999 yılından beri personel kıyafetleri ve tekstil
promosyon ürünleri alanında üretim ve pazarlama faaliyetleri yürütüyoruz.10
yılımızı geride bıraktığımız bugün pek çok ülkeye ürünlerimizi göndermekteyiz.
Üniversitesi’nde İşletme Bölümü’nde
devam ettim. Okulumu bitirdikten sonra
15 ay kadar Ankara’da bir şirketin
planlama departmanında çalıştım. İlk
iş tecrübemi edindikten sonra vatani
görevimi yerine getirmek amacıyla
askere gittim. Ardından memleketim
olan Denizli’ye döndüm. Profesyonel
anlamdaki bütün iş hayatım Denizli’de
şekillendi diyebilirim.
E
ğitim hayatınızın ve
askerliğinizin ardından
Denizli’ye geldiğinizde iş
hayatına nasıl bir başlangıç yaptınız?
Z
aten biz Kızılcabölüklüler
olarak tekstile ve dolayısıyla
ticarete yabancı değiliz. Tabi
memleketimi de tanıyordum. Bu nedenle
çok büyük zorluklar yaşamadım. Ancak
iş hayatına biraz farklı bir noktadan
başladım. İlk olarak otobüs işletmeciliği
yaptım ve bir seyahat acentesi kurdum.
Ardından ‘bildiğim işi yapayım’ diyerek
ihracat işine başladım. Bu alanda
da bir kuruyemiş şirketi kurdum. Bu
şirket vasıtası ile Denizli’den Ürdün’e,
Hindistan’a ve Kuveyt’e ihracata
başladım. Bildiğim işte kendimi daha
mutlu hissediyordum. İlk ihracatımı hala
unutmam. 1 tır elma ve 1 tır soğandı.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
Emekçilerin
basarısı
R Ö P O R TA J
Eğer ortada bir başarı varsa bu bizim değil, emekçilerimizin başarısıdır. Benim de bugün hala
bu koltukta oturup çalışmamın tek nedeni budur. Yoksa onlarca yılını çalışmaya adayan biri
olarak rahat bir emeklilik hayatı sürebilirim. Ancak Gamateks Tekstil’e emek veren insanların
akşam işlerinden çıkıp evlerine ekmek götürebilmeleri bana tükenmez bir enerji veriyor.
P
E
eki gıda sektörünün ardından
tekstil sektörüne geçişiniz nasıl
oldu? Biraz da bu süreçten
bahseder misiniz?
llbette. İhracata kendimi adapte
etmeye başlayınca buradaki
firmalardan aldığım örneklerle
yurtdışının yolunu tuttum. Öncelikli
olarak hedefim Hollanda’ydı. Çünkü
orada ciddi bir potansiyel vardı. Bir
miktar para biriktirip elime de bir kaç
tane numune alıp Hollanda’nın yolunu
tuttum ve müşteri aramaya başladım.
Hollanda’da geçen her gün benim için
çok önemliydi. Çünkü orada çok önemli
müşteriler bulma şansım oldu. İlk ofisim
Belediye İşhanı’ndaki 20 m2 lik bir
ofisti. Oysa Hollanda’daki sipariş aldığım
firmalar benim fabrikalarımın olduğunu
düşünüyorlardı. İnanır mısınız, Denizli’ye
gelmemeleri için çok dua ettim ve duam
kabul oldu. Oradaki müşterilerim beni
hep fabrika sahibi olarak bildi.
İ
D
şlerinize bu şekilde devam ederken
fabrika sahibi olmak fikri nasıl
gelişti ve gerçeğe dönüştü?
enizli’de tekstilin tekstil olduğu
yıllarda yani1980’li yıllarda
rahmetli Turgut Özal ile birlikte
tekstilde ciddi bir hareketlenme oldu.
Tekstil ve ihracat iddialı olduğum bir
alandı. Bu sebepten ötürü hiç terettüd
etmeden bu mesleğe atıldım.
T
ekstilin tekstil olduğu yıllar
dediniz. Son yıllarda global
ekonomik krizin yansımalarıyla
sektörün ciddi oranda sekteye
uğradığı ortada. Peki Gamateks
Tekstil olarak bu süreçten siz nasıl
etkilendiniz?
S
ektörün sorunlar yaşamaya
başladığı ilk yıllarda biz de
etkilendik elbette. 2002 yılında
Gamateks Tekstil olarak borçlarımız
arttı ancak verimliliğimiz devam etti.
Çeşit çokluğumuzdan dolayı ayakta
kalmayı başardık diyebilirim. Bugün
bünyemizde 1.700 kişinin istihtamını
sağlıyoruz. Dışarıdan da yaklaşık 20
fason ekibi ile çalışıyoruz. Yaklaşık 1.500
kişi de onlarda var. Yani Gamateks
Tekstil olarak üretimlerimizle 3.000’in
üzerinde kişiye istihdam sağlıyoruz. Bu
emeklerin karşılığında 50 ile 60 milyon
dolar arasında bir ciromuz var. Geçen
yıl ilk 1000 firmanın içinde yer aldık.
Bu başarı, emekçilerimizin başarısıdır.
Benim de bugün hala bu koltukta
oturup çalışmamın tek nedeni budur.
Yoksa onlarca yılını çalışmaya adayan
biri olarak rahat bir emeklilik hayatı
sürebilirim. Ancak Gamateks Tekstil’e
emek veren insanların akşam işlerinden
çıkıp evlerine ekmek götürebilmeleri
bana tükenmez bir enerji veriyor.
İ
şçilerimizden enerji alıyorum
dediniz. Bugün tekstil sektörüne
emek veren pek çok işçi emeğinin
karşılığını alamamaktan şikayetçi.
Pek çoğu sosyal güvenceden mahrum
olduğunu söylüyor. Birçoğu da yapılan
düzensiz ödemelerden muzdarip. Bu
mevcut durum ile ilgili olarak neler
söylemek istersiniz?
B
inlerce kişinin istihdam edildiği bir
üretim ve pazarlama tesisinin
başındasınız. Bize, biraz da üretimden
ve iş politikanızdan bahseder misiniz?
G
amateks Tekstil olarak, ‘‘ekonomik krizin
etkilerinden tamamıyle sıyrıldık’’ dememiz
yanlış olur. Elbette biz de düşük kur ve yüksek
faiz nedeniyle ihracaat sektörünün yaşadığı bütün
sıkıntıları bire bir yaşadık. Ama bu süreçte üretimi
durdurmak yerine, işçilerimizle daha sıkı sıkıya
kenetlendik ve üretimimize tam gaz devam ettik.
Çeşitliliğimizi koruyarak yaptığımız üretimlerimiz
aylık ortalama, 150.000 bornoz, 100 ton havlu,
700.000 adet penye (t-shirt, sweat shirt) ve
15.000 - 18.000 adet çeşitli önlük, tulum, etek, aşçı
ceketi, ceket ve yelek gibi giyim eşyası ve aksesuarı
civarında. Eğer bu rakamlara bir başarı deniliyorsa
bu işçilerimizle birlikte hepimizin başarısıdır. Çünkü
bugün işçilerim olmasa ben de burada duramam. Bu
fabrika benim değil onların. Kendi iş yerleri kendi alın
terleri ve kendi kazançları...
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
15
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
hazırlayan » mehtap koç - serpil çoruhlu
röportaj
HABERLER
Müşteri ihtiyaçlarına cevap verebilmek ve ihracaat pastasından
pay alabilmek için, üretimde çeşitlenmeye gitmemiz gerekiyor.
Üretimde Çeşitlilik Temel Şart
G
amateks Tekstil Yönetim
Kurulu Başkanı Osman
Aydınlı’ya tekstilin önemini
soruyoruz, o da tekstilin ekonomiden
çok daha fazla anlamlar ifade
ettiğini söylüyor. Osman Aydınlı;
“Tekstil bugün en çok kazandıran
sektörlerin başında geliyor. Tekstilin
her aşamasında biz varız. İpliği biz
üretiyoruz, iplikten kumaş yapıyoruz,
kumaşı işliyoruz ve tekstil ürünlerini
ortaya çıkarıyoruz. Uzakdoğu
ürünleri gibi kalitesiz üretimler de
yapmıyoruz. Çünkü biz bu işi biliyoruz.
Bakın; tekstil sektörü ülkemize
yılda ortalama 2 Milyar Dolar döviz
kazandırıyor. ‘Döviz’ demek ‘ekonomi’
demek, ‘ekonomi’ demek de ‘özgürlük’
demek. Dolayısıyla döviz demek
‘Kurtuluş Savaşı’ demek. Bu denli
önemli bir sektör, bu kadar büyük bir
darboğaz içindeyse, yöneticiler bu
değerin farkında değillerdir anlamı
çıkartmamız yanlış sayılmaz” diyerek
önemli bir tespitte bulunuyor.
Söz yeniden Gamateks Tekstil’e ve
‘El ele vererek kazanıyoruz’
dediği işçilere gelince gözlerinin
içi gülen Osman Aydınlı, altını
çizerek üretimde çeşitlilikten yana
olduğunu belirtiyor ve; “Tekstil
sektörü sürekli kendini yenileyen
bir sektör. Her geçen gün yeni
teknolojiler, modeller ve ihtiyaçların
ortaya çıktığı bir iş kolu. Günümüz
global ekonomik şartlarında bu
gelişmenin gerisinde kalmamak
amacıyla yeniliklerin takipçisi olup,
ürün çeşitliliğini sağlamak zaruri bir
hale geliyor. Ne kadar az ürününüz
varsa pazarınız da o denli daralıyor.
Biz, ev tekstili az olmakla birlikte dış
giyim üzerinde faaliyet gösteriyoruz.
Ürünlerimizin tamamını ihracata
yönelik pazarlıyoruz. Bu durum
sırtımıza çeşitlilik ve kalite standartı
gibi bir yük bindirse de bundan
muzdarip değiliz” diyor.
AYDINLIOGULLARI’NDAN GAMA’YA YOLCULUK
D
enizli’ye baktığımız zaman genellikle fabrikalar kendi
soyadlarını markaları olarak kullanıyor. Gamateks Tekstil
olarak ‘Gama’ adı nereden geliyor?
Aslına bakarsanız öyle özel bir hikayesi yok. Bildiğiniz Alfa, Beta, Gama’dan geliyor.
Benim de ilk şirketimin adı soyadımızdan geliyordu; Aydınlıoğulları. Ancak ihracat
yaptığımız yabancılar bu ismi söylemekte zorlandıkları için ‘Gama’ adını buldum.
16
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
EKONOMİ
GEZİ
Bizim işçimiz
işini ve işyerini
sahiplenip,
çok büyük
özverilerde
bulunarak
üretimde
alın terini
ortaya
koyuyor.
Biz de
işverenler
olarak
işçilerin
alınlarındaki
o ter
kurumadan,
onların
emeklerinin
karşılığını
vermeliyiz.
Denizlililer
olarak son
dönemde
aldığımız acı
haberlerle
sarsıldık. Bu
haberlerden
ilki geçtiğimiz
haftalarda
kapısına
kilit vurmak
zorunda
kalan DEBA
ve hemen
ardından da
meslektaşımız
Nuri
Sözkesen’in
kaybı oldu.
MARKA
E -T İ C A R E T
B
izim işçimiz gerçekten de çok
özverili çalışıyor. ‘İşçi’ demek,
‘alın teri’ demek. Bu insanların
terleri kurumadan hakları verilmeli
bence. Bizler onlar olduğu sürece
var olup ayakta kalabiliriz. Ben bu
müessesede işçilerim için onları sokağa
dökmemek için çalışıyorum. Herşey dört
dörtlük mü tabi ki hayır. Ama benim
vicdanım rahat ve bu da bana yetiyor.
D
enizli olarak geçtiğimiz ay
DEBA’nın kapanma kararını
aldık. Sektörün içinde olan bir
isim olarak bu konudaki görüşlerinizi
alabilir miyiz?
D
EBA, kurulduğu ilk günden
bu güne Denizli’nin tekstil
sektörünün mihenk taşıydı. Bu
firma, hem tecrübesi, hem de yaptığı
iş ile gerçekten de bir numaraydı.
Boya terbiyesi ve baskısı yapılan tek
firma idi. Yine Esat Sivri de çok iyi bir
insandı. Ama neticede insandı ve
bir yere kadar mücadele edebilirdi.
Bize ve şehrimizdeki sivil toplum
kuruluşlarına ona sahip çıkmak
yakışırdı. Ya da bir kaç sanayici ile
görüşüp acil eylem planı yapmaları
gerekirdi. Eğer bana bunun için
gelselerdi emin olun gözümü bile
kırpmadan kabul ederdim. Orada var
olan bacayı tüttürmek için herşey
yapılmalıydı. Ticari oyunlar ile
firmaya yeniden hayat verilmeliydi.
Orada çalışan işçiler sıfır parasız
ortada bırakılmamalıydı. Yeni teşvik
yasaları çıkarılacağına, önce var olan
işletmelerin bacası tüttürülmeli. Bu işin
oluru budur. Sivil toplum kuruluşları da
birlik içinde olarak en azından işçilerin
parasının ödenmesinde yardımcı
olmalıydı. Ama ne yazık ki olmadı. Ancak
hala DEBA için bir şeyler yapılabilir. Ben
buna inanıyorum.
G
eçtiğimiz günlerde aldığımız
bir acı haber de Funika
Yönetim Kurulu Başkanı
Osman Nuri Sözkesen’in kayıbı idi. Bu
acı kaybımızla ilgili neler söylemek
istersiniz?
K
entimiz, tekstil sektöründe
ciddi kayıplar veriyor. DEBA ile
başlayan kaybımız geçtiğimiz
haftalarda Nuri Sözkesen’in kaybı ile
devam etti. Sektörün içinden, bire bir
tanıdığım bir insandı. Bu acı haber
hepimizi şok etti diyebilirim. Herşeyin
www.dto.org.tr
KASIM 2009
güllük gülistanlık yaşandığı bir süreçte
bu iki olay ardı arkasına gelmez. Demek
ki bir yerlerde çözümü bekleyen ciddi
sorunlar var. Ancak konunun ele alınması
ve çözüm yoluna gidilmesi için daha kaç
canın yanması gerekiyor? Bütün Denizli
ve iş dünyası için Nuri Bey gerçekten
büyük bir kayıp oldu. Kendisine Allah’tan
rahmet, yakınlarına da sabır diliyorum.
Tekstil
sektörünün
yaşadığı
sorunların
başında,
firmaların
çeşitliliği az
tutması yer
alıyor. Biz
Gamateks
olarak, 2002
yılından
günümüze
uzanan
dönem
içerisinde
bu sürecin
etkilerini bu
şekilde en aza
indirmeyi
başardık.
B
ir yerlerde büyük bir
sorun var dediniz. Sizce
bu sorun nasıl çözülmeli,
tekstil sektörü nasıl eski parlak
dönemlerine döner?
A
rtık o iş bitti. Tekstil
sektörü öldü. Bu sektörden
bence artık canlanma
beklenmemeli. Petrol yatağı olan bir
ülke yerine üreten bir ülke olmayı tercih
etmeliyiz. Denizli, tekstilin altyapısı
için çok para harcadı, ancak, bence
bunun karşılığı istihdam sağlayarak
olmalı. İnsan gücü olarak gelişmiş tek
ülke biziz. Ama 20 yıl sonra herşey
değişecek. Avrupalılar biz, biz ise
Avrupalılar olacağız. Bu acı gerçekle artık
yüzleşmemiz gerekiyor.
P
T
eki tekstil sektörü neden ilk
geliştiği dönemdeki parlaklığını
sergileyemiyor, bunu hangi
nedenlere bağlıyorsunuz?
ekstil sektörüne baktığımızda,
geriye itilmiş, azat edilmiş bir
meslek olduğunu görüyoruz.
Son 5-6 yıl içerisinde yıpranmasının
ise birçok nedeni var. Aslında iki yönlü
R Ö P O R TA J
Sektördeki
öncelikli
sorunlarımız
arasında
kalifiye
eleman
eksikliği
geliyordu. Biz
de bu soruna
bir çözüm
bulabilmek
amacıyla
Dazkırı’da
meslek
sahibi
olmayanlara
yönelik bir
Çıraklık Eğitim
Merkezi açtık.
bir yıpranma süreci bu. Hem
firmalar olarak bizlerin, hem
de para politikaları ile devletin
pek çok hatası var. Öncelikle
firmalarımızın çeşitliliği az tutması
bugünkü durumu tetikledi. Bunun
yanında düşük kur ve yüksek faiz
oranları cabası. Türkiye’de işçi
maliyetlerinin yüksek olması da bir
başka bir etken. Bu kadar yüksek
maliyeti bu sektör kaldıramaz. Devletin
başında bulunanların bunu düşünmesi
gerekir bence. Bu sektörde çalışan
işçilerin %80'i başka bir iş yapamaz .
S
ektörün sağladığı istihdamla
büyük oranda işsizlik sorununu
çözdüğünü söylüyorsunuz. Peki
sektörün istihdam ettiği işçiler için
başka neler yapılabilir?
İ
şçilere yapılabilecek en iyi şey, onları
yaptıkları iş alanında geliştirmek ve
istihdam etmektir. Ben de bu inançla
Dazkırı’da bir Çıraklık Eğitim Kursu
açarak bu insanları belge sahibi yapmaya
çalışıyorum. Burada yaklaşık 200 kişi
çalıştırıyorum. Bünyemizde de çalışan bu
kişiler, haftada 1 gün bu okulda eğitim
alıyorlar.
B
urada verilen eğitimle
işçileriniz hem sosyal alanda
daha fazla yer ediniyor, hem
de mesleklerinde daha fazla bilgi
sahibi oluyorlar. Öyle değil mi?
K
esinlikle öyle. Böylesine küçük
yerlerde sosyal aktivitelerden
yoksun insanlar, kurslarda
biraraya gelerek hem bilgi sahibi
oluyorlar, hem de sosyal bir aktivite
içinde buluyorlar kendilerini. Eğitimleri
sonucunda aldıkları sertifikalar ile de
sektörde daha kolay iş bulabilme şansına
sahip oluyorlar.
S
B
izi bu anlamda bir patrondan
ziyade bir ‘işçi ağabeyi’ olarak
görebiliriz. Son olarak bize bir
anınızı anlatır mısınız?
ir gün Başmakçı Bölük Komutanı
ile tanışma şansı buldum. Bana
söylediği şey şuydu. “Siz buraya
gelip bu kursu açtıktan sonra burası
çok değişti. Daha önce yaşanan tatsız
olaylar sizinle birlikte son buldu. Çoğu
da bu kursların ardından kazandıkları ile
sofralarında zeytin gördü’’ dedi. Benim
için tarifi zor bir mutluluktu.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
17
hazırlayan » mehmet yatkın-mehtap koç
ekonomi
HABERLER
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
EKONOMİ
GEZİ
MARKA
E -T İ C A R E T
DTO
Ingiltere'de
DTO Heyeti’nden Ingiltere çıkarması
B
irleşik Krallığı meydana
getiren dört devletten en
büyük olanıdır İngiltere. Bir
tarafta krallık ihtişamı ile
görkemli mimarisi, diğer
tarafta Sanayi Devrimi’nin ilk ülkesi olması avantajıyla güçlü ekonomisi...
önemli ayağını oluşturuyor. Öyle ki, ülkedeki özel sektör yatırımları, üretim ve
istihdamın 5/4’ünü sağlıyor, bu da ekonominin öncelikli olarak özel teşebbüse
dayandığını gösteriyor.
Avrupa Birliği’nin en büyük ekonomilerinden biri olan İngiltere, çalışan nüfusun
%40’ını sanayi kollarında istihdam
ediyor. Ülkede sanayi, 18. yüzyılın ikinci
yarısında zengin taş kömürü yataklarının
işletilmesiyle başlamış olsa da günümüzde taşkömürü üretiminin azalmasıyla
birlikte ülkenin bu özelliği rafa kalkmış
durumda. Ancak bu durum, ülkenin ekonomik açıdan sahip olduğu gücü ciddi
oranda etkilememiş.
İngiliz Ekonomisi’nin geçmişine baktığımızda tekstilin bu ekonomi içerisindeki
yerini açık bir şekilde görürüz. Öyle ki,
13. yüzyılla birlikte giderek artan nüfus
ve emek yoğun sektörler İngiltere’de
de baş göstermiş ve ülkede var olan
sektörlerin başında dokuma gelmiştir.
Aynı yüzyıllarda Preston’dan başlayarak
ülkenin dört bir yanına yayılan dokuma,
İngiltere’nin o yıllarda kumaş dokuma merkezi olarak büyümesini sağlamıştır.
Dünyanın ilk endüstrileşmiş ekonomisine
sahip ülkesi İngiltere, köklü bir sanayi
geleneğinin sürekliliğini bugün de yaşıyor. Zaman içerisinde özelleştirme
politikalarının yerleşmesiyle özel sektör
canlanarak ülkenin ekonomik yapısının en
18
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
İngiltere’deki Tekstil Sektörü
17. yüzyıl ve 18. yüzyıldaki sanayi devrimi öncesi
hızla gelişip büyüyen ülke,
19. yüzyılda ise Sanayi
Devrimi’nin sayılı merkez-
90’lı yıllara
kadar tekstil
sektörünün
en önemli
üretim
merkezi
olan
İngiltere,
ekonomi
politikalarının
değişmesi
ile farklı
sektörlere
yöneldi.
lerinden biri olarak gelişip ün yapmıştır.
Ülkede tekstil sektörü de aynı hızla
ilerlemiş ve ülke tekstil makinaları yapım
merkezlerinden biri olmuştur.
Üretimin Azalması
90’lı yılların ilk yarısına kadar binlerce
İngilizin ve göçmenin istihdam edildiği
tekstil sektörü o yıllarda iktidara gelen
Blair Hükümeti’nin, üretimden hizmet ve
finans sektörlerine kaymayı hedefleyen
ekonomik politikaları sonrasında giderek
yavaşlamıştır.
Değişen ekonomi politikalarıyla 20.
yüzyılda çökmeye başlayan tekstil
sanayi, özellikle daha düşük ücretleri kabul ettikleri için Türkiye ve
iş gücünün ucuz olduğu eski Doğu
bloku ülkelerinden Hindistan ve
Pakistan gibi ülkelere kaymıştır.
Ülkede üretimin eski şaşaalı günlerinin durması tüketimi de sekteye uğratmamıştır. Bugün dün-
www.dto.org.tr
KASIM 2009
EKONOMİ
AVRUPA YÖNETİM EĞİTİMİ PROJESİ KAPSAMINDA
İNGİLTERE’YE GİDEN denizli ticaret odası
HEYETİ, BİR ZAMANLARIN TEKSTİL BAŞKENTİ
olan ÜLKEDE BİR DİZİ GÖRÜŞMELER YAPTI.
yanın en gelişmiş ülkelerinden biri olan
İngiltere, giyim sektörüne büyük paralar
harcamaya devam etmektedir.
Ülkede üretimin azalmasıyla birlikte
sektördeki ihtiyaçlar ithalat yoluyla
karşılanmaktadır. Ülke ile ticari ilişkilerimizin son 10 yılda giderek artmasıyla
birlikte Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı
ülkelerin arasında yer alan İngiltere,
tekstil ithalatında da ülkemizin kapılarını
aralıyor.
Geçtiğimiz yıl, Türkiye’nin İngiltere’ye
yaptığı 6.8 milyar dolarlık ihracatın içinde, tekstil ve hazır giyimin payı 2.6 milyar dolar olarak karşımıza çıkıyor.
Ülkemizde ‘tekstil’ denilince akla ilk gelen şehirlerden olan Denizli de, İngiltere
tekstil pazarında kendini gösteriyor ve
ülkenin ithalat pastasından payına düşeni
alıyor.
Denizli, İngiltere Pazarında
İhracatı 2,2 milyar doları bulan Denizli,
2009 yılının ilk 8 ayında 613 milyon 90
bin TL’lik tekstil ihracatı gerçekleştirmiş
durumda. Denizli’nin en iyi pazarlarından
biri olan AB’ye yapılan ihracat rakamı ise
yılın aynı döneminde 492 milyon 434
bin TL. Denizli’nin tekstil alanında en çok
alışverişte bulunduğu ülkelerin başında
gelen İngiltere’ye yaptığı ihracat ise
Denizli
Ticaret Odası
Heyeti
Denizli’nin
tekstil
sektöründeki
en fazla
ihracat
yaptığı
ülkelerden
olan
İngiltere’yi
ziyaret etti.
yüzde 31,4. Bu oran, iki ülke arasındaki
ilişkileri güçlendiriyor.
İngiltere’nin tekstil alanındaki ihtiyacı
ile Denizli’nin bu sektördeki üretimi göz
önüne alındığında İngiltere ile ticari ilişkilerin daha da iyi olması amacıyla yapılan
görüşmeler hız kesmeden devam ediyor.
Denizli Ticaret Odası İngiltere’de
İngiltere ile Denizli arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesine büyük önem veren
Denizli Ticaret Odası, Avrupa Birliği
Merkezi Finans ve İhale birimi tarafından
desteklenen “EMANTRA:Avrupa Yönetim
Eğitimi” projesi kapsamında İngiltere’nin
Manchester kentine gitti.
Ingiltere'de hazır giyime olan büyük ilgi
İngiltere’de 20.
yüzyılın ikinci
yarısından itibaren
moda ve hazır giyim
endüstrisinin üretim
ayağı yurtdışına
doğru kaymaya
başlamıştır.
Bunun nedenleri
arasında; üretimin
yurtdışında daha
düşük olması,
globalleşme ile
kazancı artıracak
dış pazar bilgilerine
rahatça ulaşılması,
ve markalaşma ilk
sıralarda yer alır.
Ancak üretimin
sekteye uğraması,
İngilizlerin
tekstil tüketimini
azaltmamıştır.
Tüketim kültürünün
oldukça yaygın
olduğu bu ülkede
İngilizlerin yıllık
harcamaları 249
milyar sterlin
dolayındadır. Türk
insanının yaklaşık 6
katı fazla harcama
yapan İngilizler
gıdadan sonra en
çok parayı giyime
harcamaktadır.
Bu ülkenin tekstil
ürünlerini ithal
etmesine neden
olmaktadır.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
19
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
EKONOMİ
GEZİ
MARKA
E -T İ C A R E T
hazırlayan » mehmet yatkın-mehtap koç
ekonomi
HABERLER
İngiliz Ekonomisi, Avrupa’nın en güçlü ekonomileri arasında yer almaktadır.
Bir Dönemin Tekstil Merkezi
Manchester
Manchester Ticaret ve Sanayi Odası’nın
daveti üzerine organize edilen ziyarete,
Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu
Başkan Yardımcısı İmran Eraslan,
Meclis üyeleri Ahmet Özkan Haybat,
Zeki Erdem, Mehmet Kalkan ve Sadık
Başeren, Oda Genel Sekreteri Ali Rıza
Tekin ile EBIC Ege Proje ve Dış İlişkiler
Birimi’nden Salih Seçkin Erol katıldı. Gezi
kapsamında, Birmingham’da düzenlenen
Uluslararası İnterbuild Yapı Fuarı’na katılan Denizli Ticaret Odası Heyeti, fuarda
İngiltere’deki inşaat sektörüyle ilgili yenilikleri yakından takip etti.
İngiltere’nin Birmingham şehrinde
NEC fuar alanında gerçekleştirilen ve
İngiltere’nin inşaat malzemeleri alanında
en önemli fuarı olarak kabul edilen fuar
ziyaretinin ardından heyet, Liverpool’da
düzenlenen ‘Expoint-İhracata Giriş’ konulu seminere katıldı.
Denizli Ticaret Odası Heyeti, düzenlenen
bu seminer sırasında Liverpool Ticaret
ve Sanayi Odası Uluslararası Ticaret
Merkezi Başkanı Bayan Alison R. Fisher
ile bir görüşme gerçekleştirdi. Karşılıklı
işbirliğine hazır olduklarını ileten taraflar,
Avrupa Birliği projelerinde beraber çalışmaktan son derece mutlu olacaklarını
belirttiler.
EMANTRA Projesi ile Gelişen
Karşılıklı Ticari İlişkiler
İngiltere’de
çeşitli
temaslarda
bulunan
Denizli
Ticaret
Odası,
burada
düzenlenen
uluslararası
fuarların
yanı sıra,
Manchester
Ticaret ve
Sanayi
Odası ile
Liverpool
Ticaret ve
Sanayi
Odası’nı
da ziyaret
etti.
Liverpool’daki seminer sonrasında
Manchester Ticaret ve Sanayi Odası’na
geçen heyet, Oda Başkanı Bayan Angie
Robinson ile bir süre sohbet etti.
Toplantı öncesinde Manchester Ticaret
ve Sanayi Odası’na Denizli Ticaret
Odası’nın kısa bir tanıtımı yapıldıktan
sonra Denizli Ticaret Odası Yönetim
Kurulu Başkan Yardımcısı İmran Eraslan
tarafından Angie Robinson’a ilimizin
simgesi olan ve üzerinde DTO isim ve
amblemi bulunan gümüş bir horoz hediye
edildi. Ayrıca, Robinson’a, Buldan yapımı
el işi şal hediye edildi. Bayan Robinson
kendisine verilen hediyeleri görünce çok
mutlu oldu.
İngiltere’nin Manchester kentinin geçmişte Sanayi Devrimi’ni yaşamış, dünyanın
en önemli tekstil ve dokuma merkezlerinden biri olduğunu ifade eden Oda
Başkanı Angie Robinson, şimdilerde ise
mühendislik, müşavirlik ve hizmet sektörlerinin yaygınlık arz ettiğini,
bu nedenle de kentin ekonominin merkezi haline geldiğini
söyledi.
Odalar arasında EMANTRA
projesi ile başlayan işbirliğinin
gelişerek sürdürülmesi temennisinde bulunan Oda Başkanı
İmran Eraslan, Robinson ile görüşmesinde Denizli’nin simgesi gümüş horoz hediye etti.
20
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
www.dto.org.tr
KASIM 2009
EKONOMİ
Robinson, bu konuda ellerinden geleni
yapmaya hazır olduklarını söyledi.
“Tekstilin merkezi Manchester,
bugün hizmet sektörünün kalbi”
İngiltere’nin ikinci büyük
kenti Manchester’a giden ve
burada önemli görüşmeler
yapan Denizli Ticaret Odası
Heyeti üyeleri, yıllarca Denizli
gibi bir tekstil merkezi
olan Manchester kentinin
günümüzdeki sektörel
ağırlığının başka alanlara
doğru kaydığını ve tekstil
sektörünün yerine şimdilerde,
moda, mühendislik, müşavirlik,
hizmet sektörü, tarım ve
hayvancılık gibi ekonomik
faaliyetlerin aldığını
ifade ettiler.
Ticaret Odası
Ingiltere’de
Manchester Ticaret ve Sanayi Odası
olarak, 200 yıldan fazla süredir faaliyette olduklarını ve 5 bin üyeye hizmet
verdiklerini dile getiren Bayan Robinson,
İngiltere’nin en büyük ticaret ve sanayi
odası olan Manchester Ticaret ve Sanayi
Odası’nın sektör bazlı üyelik hizmetleri ile her ölçekteki firmaya ihtiyaçları
doğrultusunda iş desteği, danışmanlık,
uluslararasılaştırma gibi hizmetler sunduğunu söyledi.
İngiltere’deki tüm odalar ağı içerisinde
en büyük çalışma takımına sahip olduklarını ve bu takımın 10 yetki bölgesindeki
üyelerin nakliye, çevre, beceri ve ekonomi özelliklerini araştırmakta ve temsil
görevini icra etmekte olduğunu belirten
Robinson, yerel ve merkezi yönetim
üzerinde üyeleri adına lobileştiklerini de
sözlerine ekledi.
DTO Başkan Yardımcısı İmran Eraslan, Manchester Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Robinson ile
görüşmesinde, iki şehri bir noktada buluşturan ortak değerin tekstil ve dokuma olduğunu ifade
ederek bu ortaklığın ilişkilerin geliştirilmesi ve devamı bakımından büyük önem taşıdığını söyledi.
DTO Başkan Yardımcısı İmran
Eraslan’ın Gezi İzlenimleri
DTO Heyeti,
Enterprise
Europe
Network-İş
geliştirme ve
Yenilik
Merkezi
tarafından
düzenlenen
‘Türkiye’de İş
Fırsatları’
konulu
etkinliğe de
katıldı.
Burada, Türk
firmaları ile
ticari işbirliği
yapmak
isteyen
İngiliz
firmaları
ile verimli
görüşmeler
yapıldı.
Amerika Birleşik Devletleri gibi küresel
ekonomik krizin çıkış noktalarından biri
olan İngiltere’de de ekonomik durgunluğun izlerine rastlamak mümkün. Adım
başı caddelerde “To Let” tabelaları görülebiliyor. Bunlar hem işyerlerinde hem de
evlerde çok sayıda vardı. Ancak, İngiltere
bilhassa dil eğitimi noktasında adeta
ticari bir merkez olmuş. Bunu ülkenin
hemen hemen tüm kentlerinde görmeniz
mümkün. Önemli bir ticari sektöre dönüşen bu alanda her mevsim ülkeye dil
eğitimi, üniversite eğitimi, lisans üstü ve
diğer alanlarda eğitim için gelen yabancı
insanları görüyorsunuz. Söylendiği üzere
İngiltere, bizim ülkemize göre daha pahalı bir ülke. Adı yıllarca Denizli gibi tekstil
ve dokuma ile anılan Manchester’da
ise şimdi farklı sektörlerin yer aldığını
görmek mümkün. Halen sanayi, ticaret,
moda, sanat, gençlik, kültür ve spor
alanlarında üst seviyelerde olan bu kent
ile benzer noktamız tekstil üzerineydi.
Denizli Ticaret Odası olarak yapmış olduğumuz bu gezi bize, Denizli’nin de farklı
sektörlere yönelerek ekonomik canlılığını
ayakta tutabileceği kanısını uyandırdı.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
21
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
EKONOMİ
GEZİ
MARKA
E -T İ C A R E T
hazırlayan » prof. dr. hasan ali özcan
ekonomi
HABERLER
Kobilere
Vergi Indirimi
KRiZiN ETKiLERiNi AZALTMAK iÇiN KOBiLERE BÜYÜK DESTEK
Y
aşanan ekonomik krizle birlikte ortaya çıkan ‘Büyük balık
küçük balığı yer’ gerçeği karşısında tek çözüm yolu olarak
‘büyümek’ karşımıza çıkıyor.
Ancak söylemesi bu kadar basit olsa
da bu konuda uygulamaya geçmek her
zaman kolay olmuyor. Özellikle günümüz
ekonomik koşulları göz önünde bulundurulduğunda büyümek geçmiş dönemlere
göre oldukça zor.
yer verilemeyeceği için güçlü bir yönetim
de olamaz. Özellikle büyük şirketlerin
geçmişlerine bakıldığında bu gerçek açık
bir şekilde ortadadır.
Kar Elde Etmenin Yolu: Büyümek
Hiç kuşkusuz büyümek; sermaye artırımını ve çeşitliliği beraberinde getiren bir
süreçtir. Bu ise yanında likiditeyi/krediyi
ve varolandan daha büyük bir riski peşinden sürüklüyor. Her ne kadar ayakta kalmanın ve kar elde etmenin tek yolu gibi
görünse de büyümek her zaman cazip bir
seçenek olarak karşımıza çıkmıyor.
Büyüme yaşayan her canlı varlık için
doğal bir gelişmedir. İşletmeler de canlı
bir organizmaya benzediğine göre, kurulmaları ve büyüme sürecine girmeleri
doğaldır. Bu süreç içerisinde gerçekleşecek ‘büyüme’ bir işletmenin varlığı açısından son derece önemlidir. Çünkü büyüme
olmayan bir işletmede yaratıcı faaliyete
Peki ama en realist çözüm büyümeyi
sağlamak için büyük risklere yada likidite
sorununa katlanmak zorunda mıyız? Bu
sorunun cevabı ‘hayır’ olarak karşımıza
çıkıyor. Sermaye artırımı için tek başınıza çözüm aramak zorunda değilsiniz.
Birleşerek de büyüme eylemeni işletmeniz için yapılabilir kılmanız mümkün.
Krizle mücadelede
KOBI'lere büyük destek
Krizle mücadele etmeye yönelik yapılan düzenlemelerden biri de TBMM’de
kabul edilen 5904 sayılı “Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun”dur. Bu Kanun KOBİ’leri önemli ölçüde rahatlacak.
22
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
KOBİ’lerde Birleşme Kararı
5904 Sayılı
Kanun’un
İkinci
maddesi ile
küçük ve
orta
büyüklükteki
işletmelerin
birleşmeleri
halinde bu
birleşmeden
doğan
kazançların
üzerinden
alınacak
Kurumlar
Vergisi
oranını yüzde
75’e kadar
indirilebilme
konusunda
Bakanlar
Kurulu’na
yetki
verildi.
Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler
için günümüz koşullarında olabilecek en
fazla kar elde etme yolu ‘birleşmek’ olarak gözüküyor. ‘Birlikten kuvvet doğar’
sözündeki gibi, rekabet etmek yerine tek
bir çatı altında toplanmak, yüksek kazanç
faktörünü daha fazla tetikliyor.
Hükümet tarafından yapılan son düzenleme ile birlikte 31 Aralık tarihine kadar
yapılacak birleşmeler ise KOBİ’lerin
yüzünü güldürmeyi başarıyor.
KOBİ’lerin, 31 Aralık’a kadar yapacakları
birleşme işlemlerinden doğan kazançları
Kurumlar Vergisi’nden indirime tabi tutulacak. Bakanlar Kurulu’nun, birleşecek
kurumun birleşme tarihinin içinde bulunduğu son hesap döneminde elde ettiği
kazançları ile birleşilen kurumun birleşme işleminin gerçekleştiği hesap dönemi
dahil olmak üzere üç hesap döneminde
elde edilen kazançları üzerinden alınacak
kurumlar vergisine ilişkin oranı yüzde
75’ine kadar indirme yetkisi olacak.
Böylece bu tarihe kadar yapılacak birleşmeler KOBİ’lerin ciddi kazançlar elde
etmesini sağlayacak.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
Birleşmeye Yasa ile Teşvik
Yasayla sunulan bu avantajdan yararlanabilmek için, yine aynı yasa tarafından
belirlenen KOBİ tanımına uygunluk şartı
aranıyor. Sözü edilen maddenin üçüncü
fıkrasında, söz konusu vergisel özendirme ilkesinden yararlanması öngörülen
KOBİ’lerin tanımı şu şekilde yapılıyor:
Kurumlar
Vergisi
Kanunu
uyarınca
genel vergi
oranı
yüzde 20
iken,
Kanun’un
Geçici
5. Maddesi
ile söz
konusu
birleşme
neticesinde
birleşen
kurumun
karına yüzde
5 oranına
kadar
vergi
uygulanma
imkanı
getiriliyor.
1. Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre
kurulan,
2. 2008 yılının Aralık ayına ilişkin olarak
verilen sigorta bildirgesine göre 10 ile
250 kişi çalıştıran,
3. 2008 yılı hesap döneminin sonu itibariyle yıllık net satışları toplamı 25 milyon
TL’yi geçmeyen veya aktif toplamı 25
milyon TL’den az olan ticari işletmeler.
Bu bağlamda 2008 yılının Aralık ayına
ilişkin olarak verilen sigorta bildirgesine
göre 10’dan az veya 250’den fazla işçi
çalıştıran işletmeler KOBİ’lerin birleşmesinde uygulanması öngörülen vergisel
özendirmeden yararlanamıyor.
Yine bu konu ile ilgili bir başka kıstas
da şirketin kuruluş yılına dayanıyor.
01.01.2009 tarihinden sonra kurulan
işletmeler uygulama açısından Kurumlar
Vergisi Yasası’nın geçici 5’inci maddesi
kapsamı dışında bırakılıyor.
Ayrıca bir işletme 250’den az işçi çalıştırmakla birlikte, 2008 hesap dönemi
sonu itibariyle yıllık net satışları veya net
aktif toplamı 25 milyon TL’den fazla ise
yine KOBİ olarak değerlendirilmiyor.
2008’in
Aralık
ayında
verilen
sigorta
bildirgesine
göre 250’den
az işçi
çalıştıran ve
2008 hesap
döneminin
sonu
itibariyle,
yıllık net
satışlar
toplamı
25 milyon
TL’yi
geçmeyen
veya aktif
toplamı
bundan az
olanlar
KOBİ olarak
sayılacak.
EKONOMİ
KOBİ’lerin birleşmelerine teşvik amacıyla çıkarılan düzenlemede
birleşen şirketler büyük kar elde ediyor.
Binlerce TL’lik Vergi İndirimi
K
OBİ’lerin
yüzünü
güldüren
karar,
birleşmeyle doğan
işletmelerin de
kasasını sevindiriyor.
Yapılan düzenlemeyle
birlikte yüzde 5
olarak uygulanacak
indirimli
Kurumlar Vergisi
oranı, KOBİ’lerin
birleşmesine çok
büyük bir avantaj
sağlıyor. Devralan
KOBİ, 3 sene boyunca
Kurumlar Vergisi’ni
yüzde 20 yerine, artık
yüzde 5 ödeyecek.
Buna göre, birleşme
kararı alan iki KOBİ’yi
ele alalım. 25
Ağustos 2009
tarihinde iki
KOBİ’nin birleştiğini
varsayalım. Devreden
KOBİ’nin 1 Ocak
ile 25 Ağustos
arasındaki karı yüzde
5 vergiye tabi olacak.
Devralan KOBİ’nin ise
25 Ağustos ile 31
Aralık dönemindeki
karı ve 2010 yılı karı
ile 2011 yılı karı
yüzde 5 olarak
vergilendirilecek.
Devralan KOBİ 25
Ağustos ve 31 Aralık
tarihleri arasında
40 bin lira, 2010
yılında 100 bin lira ve
2011’de de 100 bin
lira kar etsin. Toplam
kar 240 bin lira
olacağından yüzde
20 Kurumlar Vergisi
ile ödemesi gereken
vergi 48 bin lira
iken, bu uygulamayla
ödeyeceği vergi 12
bin liraya inecek.
Böylece 36 bin liralık
bir avantaj sağlıyor.
Sabit ve diger kıymetler
bütün halinde devralınacak
KOBİ’lerin birleşmeleri halinde, birleşilen kurum tarafından dağılan
kurumun birleşme tarihindeki sabit kıymetlerinin rayiç bedelle, diğer
kıymetlerinin ise Vergi Usul Kanunu’nun değerleme hükümlerine göre
değerlemek suretiyle bir bütün halinde devralınması zorunlu olacak..
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
23
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
hazırlayan » prof. dr. hasan ali özcan
ekonomi
HABERLER
Kurumlar Vergisi Yasası’nın geçici 5’inci
maddesinde tanımı yapılan KOBİ’lerin
birleşmelerine yönelik düzenleme, özel
bir düzenleme olarak karşımıza çıkıyor.
Yasadan Yararlanabilme Şartları
1. Birleşilen kurum tarafından münfesih
kurumun birleşme tarihindeki sabit kıymetlerinin rayiç bedelle, diğer kıymetlerin ise Vergi Usul Yasası değerleme
hükümlerine göre değerlendirilmesi
suretiyle bir bütün halinde devralınması
ve bilançoya kaydedilmesi,
2. Birleşmeden doğan kazançların tamamen birleşme tarihi itibariyle birleşen
şirketin sermayesine eklenmesi,
3. Birleşilen kurumun, münfesih kurumun
tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine
getireceğini; münfesih kurumu, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edildiği
tarihten itibaren otuz gün içinde birleşme nedeniyle vereceği Kurumlar Vergisi
beyannamesine ekli bir taahhütnameyle
taahhüt etmesi,
4. Birleşme sonrası üç yıl süreyle aylık
ortalama bazda birleşilen kurum ile
münfesih kurum tarafından 01.04.2009
tarihinden önce verilen son aya ilişkin
sigorta bildirgelerine göre istihdam edilenlerin toplamından az olmamak üzere
aylık istihdam sağlanması.
Yukarıda sayılan koşullarla gerçekleşen
birleşme işlemlerinden doğan kazançlar
Kurumlar Vergisi’nden bağışık tutulacak.
Söz konusu istisna kazançlar, kurum
kazancına dahil edildikten sonra yıllık
Kurumlar Vergisi beyannamesinin “zarar
olsa dahi indirilecek istisna ve indirimler”
bölümünde ilgili satıra yazılmak suretiyle
beyan edilecek.
Ancak yapılan düzenleme gereği olarak
münfesih kurumun birleşme tarihine
kadar olan faaliyet kazançları ise istisna
kapsamında olmayacak, eğer varsa bu
kazançlar vergiye tabi tutulacak.
Tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin, tasfiye
öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin ola-
Birlesen sirketlerde
aynı faaliyete devam sartı
Birleşen şirketlerin istihdamın veya faaliyetin kaydırılması gibi sadece
teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan işlemlerin bulunması halinde,
Kurumlar Vergisi indiriminden yararlanılamayacak.
24
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
EKONOMİ
Birleşilen
kurumun
indirimli
Kurumlar
Vergisi
uygulaması
sona
erdiği yılı
izleyen
üçüncü yılın
sonuna kadar
tasfiye
edilmemesi,
devir,
bölünme,
hisse
değişimi
ve sermaye
azaltımı
işlemlerine
tabi
tutulmaması
da bir diğer
şart
durumunda.
Buna
göre tam
mükellef iki
veya daha
fazla
KOBİ’nin
birleşerek
yeni bir
anonim
şirket
oluşturmaları
ya da tam
mükellef
bir veya
birkaç
KOBİ’nin
tam mükellef
olan ve
anonim
şirket
statüsündeki
diğer bir
KOBİ’ye
devrolunması
gerekiyor.
GEZİ
MARKA
E -T İ C A R E T
rak yapılacak her türlü vergi tarhiyatı ve
kesilecek cezalar, müteselsilen sorumlu
olmak üzere, tasfiye öncesi dönemler için
kanuni temsilcilerden, tasfiye dönemi için
ise tasfiye memurlarından herhangi biri
adına yapılacak.
Limited şirket ortakları, tasfiye öncesi
dönemlerle ilgili bu kapsamda doğacak
amme alacaklarından şirkete koydukları
sermaye hisseleri oranında sorumlu
olacak.
Tasfiye dönemi için tasfiye memurlarının
sorumluluğu, tasfiye sonucu dağıtılan
tasfiye artığı tutarıyla sınırlı olacak.
Anılan hüküm, maddenin yürürlüğe girdiği 3 Temmuz 2009 tarihinden itibaren
konu ile ilgili olarak yapılan her türlü
vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında uygulanacak.
Bölünme İşlemlerinde Hisse Devri
Türk Ticaret Kanunu’nun 404’üncü maddesine eklenen fıkra ile Kurumlar Vergisi
Kanununun 19’uncu maddesine göre
yapılacak bölünmelerde anılan 404’üncü
madde hükmü uygulanmayacak.
Gelir Kanunu’nda yapılan bu düzenleme ile birlikte, 6762 sayılı Kanun’un
404’üncü maddesinde yer alan ayın
karşılığı olan hisse senetlerinin şirketin
tescilinden itibaren iki yıl geçmeden başkalarına devrine izin vermeyen sınırlama,
5904 sayılı Kanun’un yürürlük tarihi
olan 3 Temmuz 2009 tarihinden itibaren
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19’uncu
maddesine göre yapılacak bölünmelerde
uygulanmayacak.
Ürün Senetlerinin Elden
Çıkarılmasından Doğan Kazanç
2015’e Kadar Vergiden İstisna
Edilecek
5904 sayılı Kanun ile Gelir Vergisi
Kanunu’na eklenen ve 3 Temmuz tarihinde yürürlüğe giren geçici 76’ncı maddeyle, tarım ürünleri ticaretini kolaylaştırmak
ve geliştirmek üzere oluşturulan tarım
ürünleri lisanslı depoculuk sisteminin
teşvik edilmesi amacıyla, ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar 31 Aralık 2014 tarihine kadar gelir
ve kurumlar vergisinden istisna ediliyor.
Bu da tarım ürünleri üreticilerini ciddi
oranda olumlu yönde etkileyecek.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
EKONOMİ
R
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
25
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
EKONOMİ
GEZİ
MARKA
E -T İ C A R E T
DTO ile Reutlingen
arasında ticari köprü
hazırlayan » serpil çoruhlu-mutlu bayram
ekonomi
HABERLER
G
ünümüz dünyasının sanayi
ve üretim alanında en gelişmiş ülkelerinden biri olan
ve bu konuda ilk 3’e giren
Almanya, 82,4 milyonluk
nüfusuyla da Avrupa Birliği’nin en büyük
ve en önemli pazarı konumunda. Birçok
farklı sektörde önemli yatırımları bulunan
Almanya, Avrupa Birliği’nin lokomotif
ülkelerinin başında geliyor.
Almanya Ekonomisi’ne yakından baktığımız zaman ülke, 2.423 milyar Avro’luk
Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) rakamına
ulaşarak kişi başına düşen milli geliri
29.455 Avro’ya ulaştırmayı başar-
26
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
mış durumda. Bu da ülkenin ABD ve
Japonya’nın ardından en büyük ulusal
ekonomiye sahip olmasını sağlıyor.
İhracatta Lider Ülke: Almanya
Almanya’nın ekonomide göstermiş olduğu bu başarılı performansın arkasındaki
nedenlere baktığımızda bunun özellikle
dış ticaret sayesinde elde edildiğini görüyoruz. Gerçekten de 969 milyar Avro’luk
ihracat hacmiyle Almanya, dünyadaki
toplam mal ihracatı açısından en yüksek
rakama ulaşarak “dünya ihracat şampiyonu” olmayı başarmış bir ülke. Ekonomide
elde edilmiş olan bu ciddi başarılar,
Almanya,
her geçen
gün gelişen
teknolojisi ve
sanayisiyle
ihracatta
rekorlar
kırıyor.
Üretim
alanındaki
yatırımları
ile pek çok
ülkeye
makine ve
techizat
ihracatı
yapan ülke,
Denizli’ye
yaptığı 57
milyon
dolarlık
ithalat ile
ilk sırada
yer alıyor.
Almanya’nın günümüzün ekonomik gerçeği olan küresel ticarete çoğu ülkeden
daha yoğun bir şekilde yöneldiğini ve
dünya ekonomisiyle daha fazla iç içe
geçtiğinin de en önemli göstergelerinden
biri durumunda.
Almanya Ekonomisi’nin Önemli
Kalemleri
Eldeki rakamlar, Almanya’nın kazandığı
her dört Avro’dan birinin mal ve hizmet
ihracatından geldiğini gösteriyor. Adeta
bir üretim makinesi işlerliğine sahip
ülkenin en önemli sanayi sektörleri ise
sırasıyla otomotiv (227 milyar Avro ciro,
777.000 çalışan), elektro-teknik (152
milyar Avro ciro, 799.000 çalışan),
makine sanayi (142 milyar Avro ciro,
868.000 çalışan) ve kimya sanayi. (113
milyar Avro ciro, 429.000 çalışan).
Gelişmiş teknolojisinin üretime yansıyan
haliyle Almanya pek çok sektörde kısa
zamanda daha çok birim mal ve hizmet
üretmeyi başararak ihracat rekorları
kırıyor. Ülkenin ihracat kalmelerinde
ise; otomotiv (154.124 Milyar Avro),
makine sanayi (114.111 Milyar Avro),
www.dto.org.tr
KASIM 2009
EKONOMİ
kimya sanayi (104.815 Milyar Avro) ve
elektroteknik sanayi ürünlerini (40.387
milyar Avro) sayabilmemiz mümkün.
Türkiye’nin
en büyük
ticari
ortaklarından
biri olan
Almanya,
Denizli için
de aynı
önemi
ifade ediyor.
Tekstil kenti
Denizli’de
sektörün
gelişmesi,
Almanya’dan
ithal edilen
makinelerle
sağlanırken,
üretilen
ürünlerin ilk
sıralardaki
pazarı ise
yine aynı
ülke oluyor.
Ülkede konuşlanan pek çok merkezden
yürütülen sanayi faaliyetleri bölgesel
kalkınmaya da hız katıyor. Tek bir merkez
anlayışının aksine bölgelere ayrılan bir
gelişimle ülke, pek çok sektörde dünyaya
açılan bir marka olmayı başarıyor. Bu da
belli şehirlerin değil, ülkenin tümünün
ekonomide söz sahibi olmasını sağlıyor.
Almanya ile Denizli Arasındaki
Sıkı Ekonomik Bağ
Denizli deyince akla ilk gelen sektörlerden olan tekstil sektörünün gelişiminde
de yine aynı ülkenin adıyla karşılaşıyoruz.
Denizli’de özellikle 1980’lerden sonra
hız kazanan tekstil sanayinin gelişmesini
Almanya’dan alınan makinelere bağlayabilmemiz mümkün.
Sektörel bazda tekstili ithal eden ancak
teknoloji bazında ihracını gerçekleştiren
Almanya, tekstildeki en önemli ticaret kapılarımızdan birini oluşturuyor.
Rakamlara baktığımız zaman da bunu
görebilmemiz mümkün.
4000 öğrencinin eğitim gördüğü Reutlingen Üniversitesi, bünyesinde yapılan
uygulamalı araştırmalar sonucunda ülkenin tekstil endüstrisinin ve
teknolojisinin başkenti konumunda yer alıyor.
Baden-Württemberg Eyaleti’nin
sanayideki parlayan günesi: Reutlingen
A
lmanya’nın BadenWürttemberg
Eyaleti’nin güneyinde yer
alan Reutlingen, ülkedeki
tekstil endüstrisinin ve
özellikle makine, deri
eşyaları ve madenciliğin
merkezi olarak karşımıza
çıkıyor. Gelişmiş
sanayisinin yansımaları
ile tekstil sektörüne
büyük yatırımlar yapan
Reutlingen’de yaklaşık
220 tekstil firması
bulunuyor. Birçoğu
teknik tekstil sektöründe
uzmanlaşmış olan bu
firmalar, bölgede bulunan
üniversiteler bünyesinde
gerçekleşen çalışmalarla
her geçen gün kendisini
yeniliyor. Bu gelişimi,
kentteki hemen her tekstil
firmasında görmeniz
mümkün. Sektörel
bazda büyük atılımlar
gerçekleştiren Reutlingen
ile tekstilin kalbi Denizli
arasındaki ortak nokta,
iki şehrin karşılıklı
ticaretine de yön veriyor.
Bu konu ile ilgili iki ülke
arasında yapılan karşılıklı
görüşmelerin ardından
Almanya ile Türkiye
arasında yapılan Ticaret
ve Ödeme Anlaşmaları
(1952), Yatırımların
Karşılıklı Teşviki ve
Korunması Anlaşması
(1962), Teknik İşbirliği
Anlaşması (1970),
Çifte Vergilendirmenin
Önlenmesi Anlaşması
(1985) ve İşbirliği
Konseyi IX. Dönem
Protokolü (2003), Denizli
ile Reutlingen arasındaki
ilişkilerin daha sıcak bir
ortamda gerçekleşmesini
sağlıyor.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
27
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
EKONOMİ
GEZİ
MARKA
E -T İ C A R E T
hazırlayan » serpil çoruhlu-mutlu bayram
ekonomi
HABERLER
Bugün Denizli’den yurtdışına ihraç
edilen ürünlerin en fazla yer aldığı ülke
konumundaki Almanya ile son 10 yılda
ihracatımız neredeyse iki kat artmış
durumda.
2005 yılında Türkiye’den Almanya’ya
330 milyon dolarlık ihracat yapılırken,
2007 yılında bu rakam 412 milyon
dolara ulaştı. 2009 yılı rakamlarına bakıldığında ise bunun 600 milyon dolar
civarında olduğu görülüyor.
makinelerde işlenen ürünler daha sonra
tekstil ve konfeksiyon malları olarak
Denizli’den Almanya’ya ihraç ediliyor. Bu
ticaret köprüsü karşılıklı yapılan ticari
anlaşmalarla gün be gün katlanarak sağlamlaşıyor.
Almanya’nın Tekstil Merkezi
Reutlingen
Almanya’da tekstil endüstrisi deyince akla ilk gelen kent ise Reutlingen.
Ortalama 110 bini bulan nüfusu ile
Baden-Württemberg Eyaleti’nin güneyinde yer alan Reutlingen adeta teknolojinin başkenti durumunda. Bunu kentin
sınırlarından içeriye girer girmez hemen
görmeniz mümkün.
Bugün dünyanın birçok ülkesine ihracat
yapan ve özellikle tekstil konusunda bir
dünya markası olan Denizli, tekstil sektöründeki ürünlerini Almanya’dan ithal
ettiği makinelerle üretiyor. Ancak çok
ilginçtir ki, Almanya’dan ithal edilen bu
Bölgede 1855 yılında kurulan Reutlingen
Uygulamalı Bilimler Üniversitesi bu gelişime ayna tutan başlıca etkenlerden biri
olarak karşımıza çıkar. Bu da ekonomi ile
bilimin ne denli birbirine bağlı olduğunu
açık bir şekilde gösteriyor.
Denizli Ticaret Odası Heyeti
Reutlingen’de
Reutlingen
Ticaret
ve Sanayi
Odası’nın
girişimleri
ile Denizli,
Gaziantep,
Kayseri
ve Bursa
illerinden
toplam
17 firma
temsilcisi
Almanya’ya
gitti. Yapılan
bu ziyaret
son derece
verimli
geçti.
Almanya’nın gelişmiş kentlerinden biri
olan Reutlingen, özellikle tekstil endüstrisinin, makine, deri eşyaları ve madenciliğin merkezi olarak sağlam temeller üzerinde ayakta durmayı başarmış bir kent.
Sahip olduğu bu özellikler ile Denizli için
de büyük bir pazar potansiyeli yaratıyor.
Uluslararası pazara büyük önem veren
ve üyelerini bu yönde yönlendiren Denizli
Ticaret Odası da Denizli sanayisine katkı
sağlayacak bu şehre düzenlediği inceleme gezisi ile kentteki teknolojik uygulamaları yerinde inceleme fırsatı buldu.
Reutlingen Ticaret ve Sanayi
Odası’nın girişimleri ve Stuttgart
Başkonsolosluğu’nun yardımlarıyla
Denizli, Gaziantep, Kayseri ve Bursa
illerinden toplam 17 tekstil firması temsilcisi, Almanya’da çeşitli temaslarda
bulundu.
Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği’nin önderliğinde gerçekleştirilen geziye Denizli’den, Denizli
Ticaret Odası Başkan Yardımcısı
Hüseyin Memişoğlu, Denizli Sanayi
Odası Meclis Başkanı Mehmet
Tosunoğlu ve bazı şirketlerin temsilcileri katıldı. Geziye katılan temsilciler, bölgedeki üretim yerleri, tekstil
müzesi ve Reutlingen Üniversitesi’ni
gezerek, Almanya’daki yeni makineleri ve işletmeleri yakından görme
şansına sahip oldu.
28
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
www.dto.org.tr
KASIM 2009
Almanya
gezisinde
Reutlingen
Üniversitesi'ni
ziyaret
eden Türk
Heyeti,
buradaki
öğrencilerin
öğrenim
şartları ve
aldıkları
eğitim
konusunda
bilgiler
aldı.
Reutlingen Üniversitesi, Alman Ekonomisi’nin beyni durumunda.
Kentin Sahip Olduğu Önemli
Üretim Merkezleri
Reutlingen’in Önemli Simgesi
Tekstil Müzesi
Heyet tarafından gezinin birinci gününde
1853 yılından bu yana örme makineleri
üzerine üretim yapan Groz Beckert firması ve Reutlingen Tekstil Müzesi ziyaret edildi. İlk olarak ziyaretin başlangıç
noktası olan Groz Beckert’i gezen heyet,
daha sonra üretime geçtiği günden bu
güne dünyanın önde gelen iğne imalatçısı
olan bir firmanın üretim merkezini gezdi.
Reutlingen kentine gelen insanların mutlaka geldikleri Reutlingen Tekstil Müzesi,
kentin özellikle tekstil konusundaki geçmişini ve bugünkü gelmiş olduğu noktayı
açık bir şekilde ortaya koyuyor. Bu özelliği ile de kentin önemli simgeleri arasında
gösteriliyor.
10.000 çeşit iğne üretimi ve 5.600
istihdam kapasitesiyle son derece büyük
bir şirket olan Alman firmasının temsilcileri, Denizli, Gaziantep, Kayseri ve
Bursa’dan gelen ziyaretçileri ağırlayarak
pazar ve üretim aşamasında kendilerine
yöneltilen soruları yanıtladı.
Firma ziyaretine katılan Denizli Ticaret
Odası Başkan Yardımcısı Hüseyin
Memişoğlu, “Groz Beckert firmasında,
örme makinelerinde kullanılan iğnelerin
ve parçaların yapılışıyla ilgili incelemelerde bulunduk. Gelişmiş teknolojisi ile hız
kesmeden üretim yapan bu tesisle ilgili
olarak firma yetkililerinden bilgiler aldık”
dedi. Firmaya yapılan ziyaretin ardından
heyet kentin en önemli simgelerinden
biri olan Tekstil Müzesi’ne geçti.
Yerinde
gözlem
Reutlingen Tekstil Müzesi’ni ziyaretinde
on yıllar önce üretilen makinelerin hala
işlerliğini koruduğunu ifade eden Denizli
Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Hüseyin
Memişoğlu; ‘‘Albstadt şehrindeki tekstil
müzesini gezdikten sonra orada verilen
brifinge katıldık. Brifingte ikili iş görüşmeleri de yapma şansını yakaladık. Bu
müzede o günden bugüne gelen bütün
makineler ve bu makinelerin terbiyesinde kullanılan aletlerin halen çalışır
vaziyette olduklarını gördük. Bu gerçekten hem çok şaşırtıcı hem de hayran
bırakıcıydı bizim için. Tekstil makinesi
üretiminde kendisini ispatlayan ülke,
bunu müzesi ile de sergiliyor” şeklinde
konuştu.
DTO Başkan
Yardımcısı
Hüseyin
Memişoğlu,
Almanya’daki
ileri
teknolojinin
Denizli
tekstil
sektörüne
nasıl
adapte
edileceği
konusunda
bilgi sahibi
olduklarını
ifade etti.
EKONOMİ
ziyaret edildi. Bu ziyaretlerde de bilimle
ticaret arasındaki sıkı bağ bir kere daha
görüldü. Özellikle tekstil alanında teknolojinin son imkanlarını kullanan Alman
firmaların başarısı, Türk Heyet tarafından
takdirle karşılandı.
Hüseyin Memişoğlu: ‘‘Gezi, Son
Derece Verimli Geçti’’
Yapılan ziyaretlerin ardından Türkiye’deki
eğitim koşulları ile Almanya’daki eğitim
koşullarını karşılaştırma imkanı bulduklarını ifade eden Denizli Ticaret Odası
Başkan Yardımcısı Hüseyin Memişoğlu;
“Bu inceleme gezisi, birçok açıdan son
derece verimli geçti. Burada sadece
tekstil alanında yapılan çalışmaları değil,
üniversitede okuyan öğrencilerin öğrenim şartlarını gördük. Mastır ve lisans
çalışmaları üzerine bilgiler aldık. Sonra
öğrencilerin çalışma ve deneme sahalarına giderek, harman-hallaçtan boya
aşamasına kadar yaptıkları çalışmaları izledik. Daha sonra Opel, BMW, Mercedes,
Audi gibi Alman firmalarına teknik tekstil
üzerine üretim yapan bir firmayı ziyaret
ettik” dedi.
Denizli’ye döndükten sonra Denizli
Ticaret Odası Yönetimi ile birlikte gezinin değerlendirmesini yapacaklarını
ifade eden Başkan Yardımcısı Hüseyin
Memişoğlu; “Gezi sayesinde özellikle ilimize teknik tekstil konusunu
nasıl adapte edebileceğimizi gördük.
Reutlingen Üniversitesi ile işbirliği içine
girerek, oradaki tecrübeleri Pamukkale
Üniversitesi’ne nasıl kazandırabileceğimiz ile ilgili olarak önümüzdeki günlerde
bir çalışma yapacağız” dedi.
Gezinin ikinci gününde ise Türk heyeti tarafından Reutlingen Üniversitesi ve teknik tekstil üzerine üretim yapan bir firma
Sanayi alanındaki yatırımları ile dünyanın önde gelen üretim ülkelerinden biri olan Almanya,
Denizli, Gaziantep, Kayseri ve Bursa’dan 17 firma temsilcisini ağırladı. Geziye katılan
temsilciler teknik üretim tesislerini yerinde inceleme fırsatı buldu.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
29
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
hazırlayan » mehtap koç - serpil çoruhlu
arastırma
haberler
HABERLER
DÜNYA MERMER SEKTÖRÜNDE
EMiN ADIMLARLA iLERLEYEN
KOCABAS
D
enizli’de yaşayanlar
sıklıkla duyarlar
Kocabaş ismini. Özellikle
sınırları içinde yer alan
hapishanesiyle basında
sıklıkla kendisinden
söz ettirir. Ancak madalyonun diğer
tarafında büyük bir başarı hikayesi yatar.
Sahip olduğu eşsiz cevherler sayesinde
bugün Kocabaş tüm Türkiye'ye örnek
durumdadır.
30
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Hiç kuşkusuz Denizli ihracatı açısından
mermer ve üzümün yeri bir başkadır.
Denizli'den çıkartılan mermer ve üretilen
üzüm, dünyanın birçok ülkesi ile tanışır.
İşte bu önemli iki ürünün memleketidir
bu topraklar. Bir yanı son derece zengin
rezervlere sahip mermer ocakları,
diğer yanı Anadolu'nun birçok kentinde
bulunmayan üzüm bağları. Bu özelliği ile
gecesi de gündüzü de bir başka renge
bürünür Kocabaş’ın.
Kocabaş’tan Yükselen
‘Beyaz İnci’
Son yıllarda
mermer ve
üzüm
yetiştiriciliği
alanlarında
emin
adımlarla
ilerleyen
Kocabaş,
sektörün
önde gelen
isimlerinin
arasında
yer almak
için mermer
üretimine
hız kesmeden
devam ediyor.
Ükemizde ‘mermer’ ve ‘Denizli’ denilince
akla ilk gelen yerlerden biri olan Honaz
İlçesi’ne bağlı Kocabaş, aynı zamanda
çok eskilere dayanan köklü tarihi ile de
adeta göz kamaştırır.
M.Ö. 5. Yüzyıl’ın ötesine uzanan
yerleşim yeri olma özelliği ile kayıtlara
geçen belde, günümüzde beyaz inci
travertenin de kentteki mihenk taşı
konumunda. Türkiye ve dünyanın
traverten rezervindeki en önemli bölgesi
olan Denizli’nin bu alandaki büyük
bir pastası bu şirin beldeye ait. Bu da
beldeyi ekonomik açıdan oldukça önemli
bir duruma getiriyor. Öyle ki, beldenin
sınırlarından içeriye girer girmez mermer
ocaklarını ve bu mermer ocaklarından
çıkan büyük araçları görmeniz mümkün.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
ARAŞTIRMA
sektöründe ciddi bir başarı elde eden
beldenin en önemli özelliği Denizli
ihracatına yapmış olduğu büyük katkı.
Türkiye’nin En Kaliteli Travertenleri
Kocabaş’tan Çıkıyor
Denizli’nin İhracattaki Başarısına
Kocabaş’ın Büyük Katkısı
Bugünkü gelinen noktada mermer
üretimi yapan büyük ve güçlü firmalar,
Kocabaş’ta faaliyet gösteriyor. Çünkü
burada Türkiye’nin en kaliteli travertenleri
üretiliyor. Denizli’nin bu alandaki
rezervlerinin büyük bir bölümünü
kapsayan Kocabaş’ın bugün sahip
olduğu tahmini rezervi 320 milyon m3
civarında. Gerek iç gerekse dış pazarda
yoğun bir talep bulan Kocabaş’ta
çıkartılan mermerin yıllar bazındaki
ortalama üretim miktarları da hiç de
azımsanacak rakamlarda değil..
Dünya ekonomi pazarında güçlü bir ülke
olmanın temel şartlarından biri de zengin
maden rezervlerine sahip olmaktır. Bu
anlamıyla Türkiye zengin coğrafyasında
barındırdığı hazineleri ile dünya pazarına
‘Ben de varım’ derken, Ege Bölgesi’nin
göz bebeği olan Denizli bu seslenişte
teksil ve mermer gibi sektörleri ile ilk
sıralarda yer alıyor.
Yıllar
Tahmini Üretim
2006
2007
2008
2009
390.000 m3
400.000 m3
360.000 m3
190.000 m3 (ilk yarı)
Zengin traverten rezervleri ile ünü
sınırları aşıp kendisine yurtdışı pazarında
ciddi bir yer edinen Denizli’nin bu
başarısında Kocabaş’ın ciddi bir katkısı
söz konusu.
Bu nedenle de Kocabaş’ın başarı
hikayesi, diğer yerlerden biraz farklı.
Tarım ve hayvancılık dışında mermer
Kocabaş
topraklarından
çıkan ve
buradan tüm
dünyaya
ihraç edilen
traverten
mermer,
tarım sektörü
ile birlikte
beldenin
en önemli
ekononomik
gücü.
1980’li
yılların
sonunda
keşfedilen
traverten
mermer, hızla
gelişerek
beldenin ardı
arkasına
açılan mermer
fabrikalarına
ve istihdama
kavuşmasını
sağladı.
Traverten Mermerlerin Tüm Dünya
ile Buluşması
Kocabaş topraklarından yeni doğan
gün ile çıkartılmaya başlanan traverten
mermer, yüzeye çıkmasının ardından
yeni serüvenlere doğru yelken açar.
Aslında bu hikayenin Denizli’deki tekstil
ürünlerinin dış dünya ile buluşmasından
hiçbir farkı yoktur. Öyle ki, Kocabaş’ta
işlenip kullanıma hazır hale gelen
traverten mermerler, aynı tekstil ürünleri
gibi kısa süre içerisinde ihracata hazır
hale getirilir.
1980’li Yıllarda Ortaya Çıkan
Zengin Maden Yatakları
Kocabaş’ta çıkartılan traverten
mermerlerin dış dünya ile buluşması
bundan sadece 15 yıl öncesine dayanır.
Bu anlaşılması zor durumun nedeni ise
gayet basit: Madeni tanımayan belde
halkının topraklarında barındırdığı
bu köklü mirasın farkına uzun yıllar
varamaması ve bunu ekonomik bir
değere dönüştürememesi.
1980’li yılların sonuna kadar kimi zaman
üzerinde çocukların koşturup oynadığı,
kimi zaman da taşlık kurak arazi olarak
Denizli sınırları içerisinde yer alan Kocabaş,
birçok farklı kültürü içinde barındırır.
Kocabaş
Y
üzyıllar boyunca
önemli ticaret yolları
üzerinde bulunan
Kocabaş’taki yerleşim,
Haçlı Seferleri, akınlar
ve savaşlar yüzünden
sıklıkla sekteye uğramıştır.
Cumhuriyet’in ilanı ile
birlikte Anadolu’da istikrar
yeniden sağlanmış ve
tarım arazileri ekilip biçilir
bir hale gelmiştir. Bu
durum da düz ve verimli
bir ovada kurulu Kocabaş’a
olan ilgiyi artırmıştır. Bu
tarihte güzel, verimli bir
bölgeye yerleşenlere ‘akıllı’
anlamında ‘kocabaşlılar’
denilmiş ve daha sonra
da bu bölgenin ismi
Kocabaş olarak anılmaya
başlamıştır. Akdeniz’e
yakın olan Eksere Yöresi
ile Büyük Menderes
ve Çürüksu Havzaları;
Akdeniz ve Ege ikliminin
etkisi altındadır. Bu ise
bölgede yetiştirilen
üzümlerin kalitesini
artırmıştır. Topraklarındaki
bu nimet, traverten ile
adeta taçlanmıştır.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
31
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
arastırma
haberler
HABERLER
MAKALE
hazırlayan » mehtap koç - serpil çoruhlu
İnsanoğlunun
ilk tanıdığı
meyvelerden
biri olan
üzümün
15.300
çeşidinin
bulunduğu
biliniyor.
Anavatanı
Anadolu
olan üzümün
Türkiye’de ise
100’e yakını
üretiliyor.
Üretilen
bu üzüm
çeşitlerinden
50 - 60 türü
dış ticarette
kendisine yer
buluyor.
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
şey öğretmiş. İlk olarak deneme yanılma
yoluyla başlayan üzüm yetiştiriciliği,
edinilen tecrübelerle birlikte bugün iki
çeşit üzerinde karar kılınmasına neden
olmuş. Bu çeşitlerden biri, Sofralık
Çekirdeksiz Sultaniye, diğeri ise Red
Globe.
Beldede Yıllarla Birlikte Üzüm
Üretim Miktarı da Artıyor
Kocabaş Kasabası’nda yıllar geçtikçe
artan bağ miktarı, yine aynı ivmeyle
artan üzüm üretimi ile taçlanmış
durumda. Öyle ki, bugün Kocabaş
halkının büyük bir çoğunluğu üzüm
üretimi ile geçimini sağlıyor.
Yüzlerce kilo ile başlayan yetiştirilen
üzüm miktarı, bugün 40.000 ton olarak
kayıtlara geçiyor. Bu üzümlerin 30.000
tonu Sofralık Çekirdeksiz Sultaniye,
(Taneleri çekirdeksiz, sulu, etli, kabuk
ince, gevrek, açık sarı renklidir.); 10.000
tonu ise Red Globe (Taneleri çok iri, rengi
pembemsi kırmızı ve taneleri çok iridir)
çeşididir.
bir başına bırakıldığı bu değerli alanlar
şimdilerde belde halkının güçlü bir
ekonomiye sahip olmasını sağlıyor.
Bugünkü gelinen noktada, Kocabaş’taki
zengin maden rezervlerini farkeden
çok sayıda Denizlili ve Denizli dışından
gelen yatırımcı, onlarca maden ocağını
Kocabaş topraklarının üzerinde kurmuş
durumda.
Salkım Salkım Üzümler Kocabaş’ın
Rengini Değiştiriyor
Kocabaş’ı ekonomide yukarılara
taşıyan bir başka önemli özelliği de
üzüm üretimi olarak karşımıza çıkıyor.
Üzümün yetişmesi için gerekli bütün
koşulları belde halkına sağlayan Kocabaş
toprakları, planlı üretimle ilk kez 1985
yılında tanışmış.
1985’li yıllardan günümüze kadar geçen
süre içerisinde belde halkı tarafından
kabul gören üzüm üretimi katlanarak
artmış ve bugün 20 bin dekar alanda
Ihracattaki
Basarı
32
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
üretilen salkım salkım üzümler Kocabaş’a
ayrı bir renk katıyor.
İlk kez Mehmet Kaya ile kardeşi Yusuf
Kaya, Kocabaş topraklarının üzüm
yetiştiriciliğinde verimini keşfetmiş.
Ardından da geçmişi M.Ö. 5.000 yılına
kadar uzanan üzümün bereketli elleri
Kocabaş’ta kendini göstermiş.
Bağlar, salkımların ağırlığı ile başlarını
yerlere eğerken, Kocabaşlılar hasat
zamanında kararını vermişler: Artık
Kocabaş, üzümün memleketi olarak
anılacak ve bu bereketli topraklar lezzetli
üzüm taneleri ile coşacak.O yıllardan
günümüze uzanan üzüm yetiştiriciliği
Kocabaş’ta yaşayan belde halkına çok
Kocabaş Topraklarından Dünyaya...
Kocabaş
Beldesi’nde
planlı
üretime
geçilmesinin
ardından 2
çeşit üzüm
boy veriyor.
Bunlardan
ilki Sofralık
Çekirdeksiz
Sultaniye
Üzüm, diğeri
ise Red
Globe türü
üzümdür.
Onbinlerce kilo üretime geçen Kocabaş
üzümü de tıpkı mermeri gibi uzun
bir yolculuğa hazırlar kendini. Yıllık
yetiştirilen Sofralık Çekirdeksiz Sultaniye
üzümün %90’ı Kocabaş topraklarından
çıkıp dünyanın dört bir yanına ulaşır. Bu
ülkeler arasında %70 ile Rusya başta
gelir. Ardından sofralık üzüm olarak ihraç
edilen %30’luk oran da Avrupa ve Arap
ülkelerinde kendine yer bulur.
Kocabaş’ta 100 yıllık bir geçmişin
25 yıl öncesinde planlı yetiştiricileğe
başlanmasıyla sınırları aşan üzüm, her
geçen gün alanında yenilenerek bağları
doldurmaya devam ediyor.
Kocabaş Kasabası’nda 20.000 dekar alanda, yıllık tahmini 40.000 ton üzüm yetiştirilmektedir.
Yetiştirilen üzümlerin tahmini 30.000 tonu Sofralık Çekirdeksiz Sultaniye Üzüm’dür. Bu çeşidin
yüzde 90’ı başta Rusya olmak üzere Avrupa ve Arap ülkelerine ihraç edilmektedir.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
ARAŞTIRMA
olmadı. Bu lider bu beldenin yöneticileri
olmalıydı, ama olmadı işte. İnşallah bu
olumsuz durum kısa süre içerisinde
ortadan kalkacak ve Kocabaş ismine
layık bir yer haline gelecek.
Kocabaş’ın sahip olduğu zenginlikleri
ancak son 15 yıl içerisinde keşfettiğini
görüyoruz. Bu çok garip bir durum
değil mi?
"Kocabas’a yeniden
hayat verecegiz"
U
zun yıllar öğretmenlik ve
okul müdürlüğü yapan
ardından da geçtiğimiz
yerel seçimlerde doğup
büyüdüğü Kocabaş’ın
Belediye Başkanlığı için adaylığını
koyarak başkanlık koltuğuna oturan
Muzaffer Taşgeldi ile beldenin dünü,
bugünü ve yarını üzerine keyifli bir
söyleşi gerçekleştirdik. İşte mermeri ve
üzümüyle öne çıkan Kocabaş’ın Belediye
Başkanı Muzaffer Taşgeldi ile yaptığımız
röportajdan öne çıkan detaylar...
Çok sevdiğiniz öğretmenliği bırakarak
Kocabaş Beldesi’ne Belediye Başkanı
oldunuz. Nereden çıktı bu fikir?
Bu beldede doğdum, bu belde de
büyüdüm ben. Memleketim Kocabaş’a
bir şeyler kazandırmak sürekli
gönlümde olan bir düştü. Bu düşümü
gerçekleştirmek amacıyla geçtğimiz
yerel seçimlerde belediye başkanlığına
adaylığımı koydum. Sağolsun belde
halkı da beni bu yolda yalnız bırakmadı.
Onların güvenine layık olmak için gece
gündüz çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Bu beldede doğan ve büyüyen biri
olarak Kocabaş’ın dünü ve bugününü
bizimle paylaşır mısınız?
Ne yazık ki yıllar boyunca yerinde saymış
bir beldeyiz. Şimdiki köylerde bile yol
varken, bizim beldemizde ne yazık ki yok.
Bizim belde olarak hakettiğimiz konum
bu değil. Burada yaşayan halk da bu
durumdan memnun değil ama ellerinden
gelen birşey yok. Çünkü bazı şeyler için
onlara ön ayak olacak bir liderleri hiç
Evet, sizin de belirttiğiniz gibi bu
ilerleme son yıllarda mümkün oldu. Bu
da bizim için büyük bir kayıp. Mermer
rezervlerimiz ve kaliteli üzümler
yetiştiren topraklarımızın olduğunun
son 15 yılda farkına vardık. Taşımızı ilk
olarak beldemize yerleşen Sinoplu bir
aile, üzüm yetiştiriciliğini de Denizler
Köyü’nden gelen bir aile keşfetti. Biz de
yine onların ön ayak olduğu yoldan gittik.
Şu anda bulunduğumuz nokta ise tam
bir başarı hikayesidir. Özellikle ihracat
açısından Kocabaş, Denizli’nin önemli
merkezlerinden biri oldu. İnşallah bu
başarımızı artırarak devam ettireceğiz.
Kocabaş
olarak,
beldemizin en
büyük
sorunu
istihdam.
Kocabaş
Belediyesi
olarak
bu soruna
çözüm
bulmak
amacı ile
beldemizde
meslek
edindirme
kursları
açmayı
hedefliyoruz.
Bu konudaki
çalışmamızı
Denizli
Ticaret
Odası ile de
paylaştık.
Sağolsunlar
bizi kırmadılar
ve en büyük
destekçimiz
oldular.
Göreve geldiğiniz günden itibaren
belediyecilik konusunda ne gibi
çalışmalar yaptınız?
Kocabaş Belediyesi olarak, Beldemizin
en büyük sorunları olan içme suyu,
kanalizasyon, eğitim ve sosyal
belediyecilik hizmetlerinin tümünü
sağlayabilmek amacıyla kolları sıvadık.
Önümüzdeki dönem için yoğun bir
çalışma bizleri bekliyor. Ancak bu
zorlu yolculuk bizleri korkutmuyor,
bilakis Kocabaş insanının layık olduğu
yaşam standartına kavuşacağı günlere
yaklaştıkça daha çok çalışma enerjisine
sahip oluyoruz.
Denizli Ticaret Odası’nın çalışmaları
hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
Necdet Bey gerçekten büyük başarılara
imza atan öncü bir Başkan. Eğer bir
sorun varsa çözüm yollarını araştırıp
hemen uygulamaya koyuyor. Bizim de
en büyük sorunumuz olan istihdam
sorunumuza yardımcı olarak ortak
bir projeye imza atmayı hedefliyoruz.
Burada meslek edindirme kursları açmayı
düşünüyoruz. Bu konudaki en büyük
destekçimiz de Denizli Ticaret Odası
oldu. Kendilerine teşekkür ediyorum.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
33
hazırlayan » ozan öner özmen
haberler
HABERLER
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
DTO'da
Dijital Arsiv
Dönemi
Denizli Ticaret Odası Dijital Arsive Geçiyor
H
er geçen gün daha fazla
hayatımızın içinde yer
alan teknoloji, hayatımızı
kolaylaştırmaya devam
ediyor. Binlerce yıl
ötesinden günümüze
eklenerek ulaşan pek çok sistem, adeta
biz insanoğluna ihtiyaç duyduğu bütün
konforu sağlamak amacıyla ileriye doğru
hızla koşuyor.
Hayatımızın her alanına giderek yayılan
yenilikler, sadece gündelik hayatında
değil, iş hayatında da ayrılmaz bir
parçamız oluyor. Bundan 3.000 yıl önce
atası olarak kabul edilen abaküslerin
bilgisayara, bilgisayarların ise çeşitli
model ve sistemlere göre ilerlemesi
serüveninde, hayaller teker teker
gerçeğe dönüşüyor.
Gelişen Teknoloji İş Dünyasının
İhtiyaçlarına Çözüm Sunuyor
Teknolojinin gelişmesi ile birlikte bir
önceki verilerin geliştirilerek bir sonrakini
ortaya çıkarma işlemi ihtiyaçlara cevap
sunabilmek amacıyla yineleniyor. Her
geçen gün bitmek tükenmek bilmeyen
iş dünyasının ihtiyaçlarına yine aynı
hızla gelişen yazılımlar cevap veriyor.
Hal böyleyken en iyi yardımcımız gerek
masa üstü, gerekse diz üstü olarak
nitelendirilen bilgisayarlar.
Her geçen
gün gelişen
teknoloji, iş
dünyasında
pek çok
kolaylığı da
beraberinde
getiriyor. Bu
gelişimlerin
en önemli
katkısı ise
zaman
tasarrufu.
Bilgisayarlar kimi zaman en önemli
verilerimizin deposu, kimi zaman en
içinden çıkılmaz hesaplarımızın çözüm
ortağı olarak baş köşelerde yerini alıyor.
Zaptettikleri yerden çok daha ötesinde
işleri başaran bu cihazlar ve gelişen
programlar sayesinde gözümüzde çığ
gibi büyüyen bütün işlemler dakikalar
hatta saniyeler içinde yapılır oldu.
Zaman Kaybı Dijital Arşiv
Sistemi ile Sona Eriyor
Günümüzün en büyük değerlerinden
biridir zaman kıstası. Öyle ki, günlere
bölünen işler, herhangi bir ayağın
sekteye uğramasıyla haftalara uzar.
TEKNOLOJi iLE GELEN KONFOR
G
ünümüz ekonomik şartları
çerçevesinde hızla gelişen
teknoloji, iş dünyasında takipçilerine
büyük bir konfor sağlıyor. Her
ihtiyaca farklı çözüm alternatifleri
34
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
sunmayı amaçlayan teknoloji yerinde
durmazken, zaman kavramı hala
aynı önemi ile karşımıza çıkıyor.
Hal böyleyken günler, saatler hatta
dakikalar daha büyük değer kazanıyor.
Teknolojik
imkanlar
beraberinde yeni
avantajları da
getiriyor.
İşlemler için gerekli evrak takipleri
kimi zaman haftalar alıyor. Bu
soruna en realist çözüm ise dijital
arşiv sistemi ile yine teknolojiden
geliyor.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
DTO FARKI iLE ÜYELERE SUNULAN BÜYÜK AVANTAJ
Dijital Arşiv Sistemi; fizibilite çalışmaları sonucunda tanımlanan
belge türleri doğrultusunda dökümanların barkodlanarak
içindeki belgelerin tek tek taranıp dijital ortama aktarılması ve
indekslenmesi işlemlerinin tamamlanması ile işler hale geliyor.
Dijital Arşivleme
Sistemi ile belgelere
kolay erişim, dosyaları
kullanma, kopyalama,
yayınlama; birden
fazla kullanıcının aynı
anda bilgi edinmesi
ve kayıtları inceleyip
kullanmasını sağlama;
belgelerin yıpranmasını
önleme; işgücü verimini
artırıp, maliyetleri
düşürme; zaman ve
yer kayıplarını önleme
İşin içine bir de evrak takibi ve
beraberinde gelen bürokrasi girdi mi,
aylara bile sarkabilir bu süreç. Ancak
gelişen teknoloji ile birlikte bu zaman
kaybı sona eriyor. Nasıl mı? ‘Dijital Arşiv
Sistemi’ ile...
‘Dijital Arşiv Sistemi’nin amacı,
bilgilerin ve dökümanların elektronik
avantajlarını da
beraberinde getiriyor.
Bütün bu kolaylıkları
şimdilerde Denizli
Ticaret Odası’nın
sisteme geçmesi ile
Oda üyeleri de yaşıyor.
bir ortamda tek bir noktadan kolay
erişilebilir bir biçimde kullanılmasını
sağlamaktır. Amaç; çalışmalarda
kullanılan veya kullanılacak tüm
dökümanların kolay bulunur,
kolay güncellenir ve hızla
erişilir halde bulunmasıdır. Bu
noktada verimlilik dökümanların
kağıda basılması, kopyalanması,
Günümüz
teknoloji
çağının en
modern
arşivleme
sistemi olan
dijital arşiv
sistemi,
kullanıcılara
ve sistemi
kullanan
kurumlara
arşiv
giderlerinden
tasarruf,
dökümanlara
zaman ve
mekandan
bağımsız
kolay ulaşım,
sağlamlık ve
güvenilirlik
kazandırıyor.
HABERLER
dosyalanarak arşivlenmesi işlemlerinde
harcanan emek, zaman ve masrafların en
aza indirgenmesi, her türlü dökümanın
gelecek nesillerce sağlıklı bir şekilde
kullanması sağlanmaktadır.
Geleneksel arşivlerin aksine Dijital Arşiv
Sistemleri sayesinde dijital ortamda
saklanan belgelere ulaşmak için arşiv
mekanına gidilmesi, dökümanın arşivdeki
fiziksel yerinin tespit edilmesi gibi
kullanıcıları zaman kaybına uğratan
süreçler artık yok denebilecek kadar
kısalmıştır.
Geleneksel arşivlerin aksine dijital
ortamda saklanan dökümanlarda
zamanla yıpranma sorunu da ortadan
kalkıyor. Sistemin yedeklenmesi CD
veya DVD gibi maliyeti düşük araçlarla
yüzyıllarca güvenli olarak saklanabiliyor.
Geleneksel arşivler fiziksel olarak çok yer
kaplar ve genellikle çalışma alanı kaybına
sebep olurlar. Ayrıca arşivlenecek olan
evraklar için gereken fotokopi, dosya
gibi kırtasiye giderleri yıllık olarak
ölçüldüğünde çok yüksek rakamlara
tekabül eder. Dijital Arşiv Sistemi’nde
söz konusu masraflar olmadığından
sisteme geçen kurumlar ilk günden
itibaren bu giderlerden tasarruf
ederler.
Özetle çağımızın en modern
arşivleme sistemi olan Dijital
Arşiv Sistemi, kullanıcılara arşiv
giderlerinden tasarruf, dökümanlara
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
35
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
hazırlayan » ozan öner özmen
haberler
HABERLER
zaman ve mekandan bağımsız kolay
ulaşım, sağlamlık ve güvenilirlik
kazandırır.
DTO Dijital Arşiv Sistemi ile
Üyelerine Hizmet Veriyor
Günümüz teknoloji çağının bu en modern
arşivleme sistemi şimdi Denizli Ticaret
Odası’nda da kullanılıyor. 83 yıllık tarihi
ile gelişimlerin takipçisi olan DTO, yeni
bir çalışmaya daha imza atarak Dijital
Arşiv Sistemi’ne geçti.
Mayıs ayında başlayan çalışmalar, Eylül
ayında start verdi ve yeni sistem 1 Eylül
2009 tarihinde faaliyete geçirildi. Şu
anda Denizli Ticaret Odası’nın 10 bini
aktif olmak üzere toplam 13 bin üyesine
ait değişik boy ve nitelikteki arşivlenen
evrakların, elektronik ortama aktarılma
işi devam ediyor.
Daha güvenli bir arşiv oluşturması
hedeflenen çalışmada, 1 milyonun üzerinde evrağın dijital ortama aktarılması
bekleniyor.
1 milyon evrak
dijital arsivde
36
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Başkan Özer: ‘‘İşlemler Büyük Bir
Hızla Gerçekleştirilecek’’
Hayata geçirdikleri Dijital Arşiv Sistemi
ile ilgili açıklamalarda bulunan Denizli
Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer, yedeklemesi mümkün olmayan fiziksel arşivin yangın, su baskını, deprem, çalınma,
kayıp, yıpranma gibi durumlarda korunamayacağını ifade ederek, “Bu çalışmayla
yaşanabilecek muhtemel olumsuzlukların
önüne geçmiş ve yedekleme işinde
güvenliği artırmış olacağız” dedi.
Dijital Arşiv
Sistemi ile
birlikte
üyelerinin
ihtiyaçlarına
daha hızlı
çözüm
sunulacağını
ifade eden
Ticaret Odası
Başkanı
Necdet Özer,
“Yeni
sistemle tüm
üyelerimize
verdiğimiz
hizmet
kalitemiz
ve hızımız
artacak.
Böylece
bürokrasi de
azalacak”
diye konuştu.
Dijital arşiv çalışmasının sadece dosyaların elektronik ortamda durmasını
değil, Sicil Memurluğu’na gelen üyelerin
işlem sürecini hızlandıracağını da anlatan
Başkan Necdet Özer, “Çalışanlarımız,
üyelerimizle ilgili bilgiye daha çabuk
erişeceği için işlemlerin hızı da aynı
paralelde artacak. Üyelerimize verdiğimiz
hizmetin kalitesi ve hızını artırarak, doğru
bilgi ve belge akışını sağlayacağımız bu
çalışmayla, gelecekte kurumlar arası
elektronik imza ile yapılacak işlere de
altyapı oluşturacağımızı düşünüyoruz”
şeklinde konuştu.
Arşiv çalışmasının bürokrasiyi azaltacağına da işaret eden Başkan Özer, “Üye
dosyalarının dijital ortama aktarılmasıyla,
kağıt-kırtasiye gibi birtakım malzemelerden de tasarruf sağlanacak. Tüm
dokümanlarda içerik araması yapılabilmesi ve üyelere verilen hizmet kalitesinin
ve hızının artırılması düşüncesiyle yola
çıkılan dijital arşiv çalışmasıyla, kurumlar arası yapılacak yazışma ve hizmet
sunumlarıyla bürokrasiyi de azaltmayı
hedefliyoruz” açıklamasını yaptı.
Üyelerine en hızlı ve güvenilir hizmeti sunmak amacıyla Dijital Arşiv Sistemi’ne geçen DTO,
yeni sistemle birlikte 13 bin üyesinin evraklarını arşive aktarıyor. Çalışmaların
tamamlanmasının ardından 1 milyonun üzerinde evrak digital ortamda yer alacak.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
ARAŞTIRMA
R
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
37
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
IS DÜNYASINDAN
KISA KISA
hazırlayan » adnan kaya
haberler
HABERLER
Denizli’de Verimliligi Arttırma Projesi’ne start verildi
Denizli’de verimlilik
seferberligi basladı
D
enizli’de Verimliliği
Artırma Projesi’ne
(VAP) start
verildi. Denizli
Valiliği, Denizli Ticaret Odası
ve Denizli Sanayi Odası
işbirliği ile yürütülecek
proje kapsamında kentteki
verimlilik sorunları
araştırılarak, bu sorunların
giderilmesi için öneriler
sunulmasını sağlayacak.
Proje ile MPM, Denizli’de
verimliliği artırmaya yönelik
ölçme ve değerlendirme,
araştırma, danışmanlık,
eğitim, tanıtım ve
yayın çalışmalarını
gerçekleştirecek. Verimlilik
sorunlarının teşhisi, swot
analizi, iş düzenleme ve iş
ölçümü, maliyet muhasebesi,
toplam kalite yönetimi, e-iş,
e-ticaret, e-kurum, gibi
geniş bir danışmanlık hizmet
yelpazesine sahip olan MPM,
kadrosundaki 80’e yakın
tecrübeli uzmanını Denizli’de
seferber edecek.
İş yaşamında gerilim
ve stres, öğretmenlere
verimlilik kültürü,
kişilerarası iletişim
ve çatışma, zaman
yönetimi gibi 40 ayrı
konferans konusuyla ilde
sanayicisinden kamu
38
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Hayata
geçirilen
proje ile
MPM
tarafından
Denizli’de
verimlilik
yönetimi,
insan
kaynakları,
sistem
geliştirme,
üretim
yönetimi,
maliyet
muhasebesi
ve tüketici
hakları
gibi 93 ayrı
konuda
eğitim
sunulacak.
çalışanına, öğretmeninden
öğrencisine,
akademisyeninden
askerine kadar tüm sosyal
kesimlere ulaşacak.
VAP tanıtımı ve protokolü
Denizli Ticaret Odası
toplantı salonunda yapılan
törenle imzalandı. Törene
katılım oldukça yoğundu.
MPM, Denizli’de verimlilik
yönetimi, insan kaynakları,
sistem geliştirme,
üretim yönetimi, maliyet
muhasebesi, tüketici
hakları ve tüketicinin
korunması gibi 93
ayrı konuda eğitim
sunarken, engellilerin
istihdama katılabilmesi
için projeler ortaya
koyacak. Proje için
toplam 1.5 milyon TL
harcanacak.
MPM Ege Bölge Müdürü ve
Denizli VAP Koordinatörü
Canan Arıtman’ın VAP
tanıtım sunumu ardından
protokol konuşmalarına
geçildi.
Törende bir konuşma
yapan Denizli Ticaret
Odası Başkanı Necdet
Özer, son yıllarda dünya
ticareti hızla artarken,
ulusal ekonomilerin
birbirine entegre
olduklarını gördüklerini
söyledi. Dünyadaki
bu hızlı değişimin
gerisinde kalmanın
mümkün olmadığını ifade
eden Özer, “Ülkemiz
ekonomisi de son 30
yılda gelişerek dünya
ekonomisine entegre
olmuştur. Türkiye’de ve
bölgemizdeki her türlü
ekonomik faaliyetin
dünya piyasalarından
soyutlanarak yönetilmesi
ve yönlendirilmesi
mümkün değildir.
Firmalarımız dünya ve
ülke gerçekleriyle hareket
etmeli ve geleceklerini
planlamalıdırlar. ” dedi.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
Sanayilesip zengin olmus 30
ülkenin üyesi oldugu Ekonomik
Isbirligi ve Kalkınma Örgütü
(OECD), Ekonomik Görünüm
Raporu’nu güncelledi.
Türkiye, büyüme
sampiyonu olacak
OECD tarafından yayımlanan rapora
göre, Türkiye reel gayri safi yurtiçi
hasıla artışında, 2011-2017
arasındaki altı yıllık dönemde yılda
ortalama yüzde 6,7 büyüyecek ve
bu rakamla OECD ülkeleri arasında
ilk sırada yer alacak. Türkiye’de bu yıl
ise yüzde 6,5 küçülme görülecek.
Türkiye’deki Yatırımlar
Hızlanabilir
Raporda Türk Ekonomisi hakkında
şu değerlendirme yapıldı: “Küresel
toparlanma daha güçlü olur ve
Türk Ekonomisi’nin iyileşeceğine
yönelik güven sürerse, yatırımlar
hızlanabilir ve toplam talep daha
güçlü bir şekilde artabilir. Aksi
yönde, makroekonomik politikanın
güvenilirliğine ilişkin belirsizlikler
yükselir ya da ekonominin
uluslararası rekabet gücü zayıflarsa,
toparlanma adımları yavaşlayabilir.”
Türkiye’de enflasyon oranının
2011’de yüzde 5,4, 2017’de ise
yüzde 4,6 olması bekleniyor. İşsizlik
2011’de yüzde 15, 2017’de ise
yüzde 8,8 düzeyinde olacak. Uzun
vadeli faiz oranlarının 2011 için
yüzde 8,8, 2017 yılı için ise yüzde
9,4 olacağı düşünülüyor.
Çalışma
Bakanı
Ömer Dinçer,
ekonomideki
daralmanın
pek çok
ülkede
olduğu gibi
Türkiye’de de
istihdamın
azalmasına
yol açtığını
ve bu yıl
işsizlik
oranının
yüzde 14.8
olacağını
söyledi.
AB
Komisyonu,
Türkiye’nin
2002 yılından
itibaren
bankacılık ve
mali sektörde
hayata
geçirdiği
reformlar
sayesinde,
şu ana kadar
kapsamlı bir
finansal kriz
yaşamadığını
bildirdi.
Raporda
2007 yılında
ihracatının
yüzde 56’sını
AB pazarına
yapan
Türkiye’nin
geçen yıl
doğu ve
güneyindeki
ülkelerin
payını
artırarak
bu oranı
yüzde 48’e
düşürdüğü de
vurgulandı.
KISA-KISA
Ihracatta bu yılın rakamları geçtigimiz yıla oranla yüz güldürüyor
Çaglayan: “Yıl sonu ihracat
100 milyar doları bulacak”
Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Ekim ayı
ve 1-12 Kasım dönemindeki rakamların, ihracatta toparlanma
eğilimine işaret ettiğini ve bu yılı hedefin üzerinde 100 milyar
dolarla kapatacaklarını söyledi.
T
BMM Plan
ve Bütçe
Komisyonunda,
Dış Ticaret
Müsteşarlığı ile İhracatı
Geliştirme Etüt Merkezi
Bütçesi’nin sunuşunu
yapan Dış Ticaretten
Sorumlu Devlet Bakanı
Zafer Çağlayan,
1-11 Kasım arasında
gerçekleşen ihracatın
geçen yılın aynı
dönemine göre yüzde
7 artarak 3.1 milyar
dolar olduğunu, 1-12
Fiyatlar Düştü
İhracat Geriledi
kaynaklanmaktadır.
Bu konu ile almış
olduğumuz ihracatçı
birlikleri kaynaklı veriler
bu trendin şimdiden
kırılmaya başladığını
göstermektedir" dedi.
Bakan Zafer Çağlayan,
küresel ekononik krizle
birlikte Türkiye'nin dış
ticaretinde de gerileme
olduğunu vurgulayarak,
"İhracattaki gerilemenin
büyük bölümü
fiyatlardaki düşüşten
Kendisine yöneltilen
sorular üzere Bakan
Çağlayan, yeni
hazırladıkları Dış
Ticaret Stratejisi'ni
ise önümüzdeki hafta
açıklayacaklarını
kaydetti.
Kasım arasında ise
geçen yıla göre yüzde
9.5 oranında bir artış
gerçekleştiğini söyledi.
El jeli üreten firmalarda rekor artıs
Tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de saran domuz gribi paniği,
antibakteriyel el temizleme jellerine talebi artırınca şirketler bu
alana yatırım için sıraya girdi. Bu konuda önemli bir ticari sektör
oluşmuş durumda.
E
l jeli üretimi
konusunda
yıllar önce
üretime
başlayan Pürel’in
ardından son dönemde
Eczacıbaşı Selin, Dalin,
Vi-Vet ve Viking gibi
pek çok büyük firma da
üretime başladı. Son
olarak kolonyada en
çok bilinen markalardan
Eyüp Sabri Tuncer, el
dezenfektanları pazarına
girdi. Şirket, EST 1923
markası el temizleme
jeli, sprey ve mendili
piyasaya sundu. Ürünler,
sadece eczanelerde
satılacak. EST 1923
Yönetim Kurulu Başkan
Vekili Engin Tuncer,
büyük bir üretim
kapasitesi ile yola
çıktıklarını, iç pazarın
dışında kendi markaları
ile ihracata da ağırlık
vereceklerini söyledi.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
39
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
Basbakan Yardımcısı Ali Babacan, 2010 yılını, krizin yaralarının
tamir edilmeye baslanacagı bir yıl olarak beklediklerini söyledi.
Ali Babacan: 2010’da yaralar
tamir edilecek
A
ctive Academy
tarafından
düzenlenen 7.
Uluslararası Finans
Zirvesinin açılışında
konuşan Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı
Ali Babacan, Türk
bankacılık sektörünün
son 7 yılda büyük
mesafeler kaydettiğine
işaret ederek, 2002 yılı
sonunda yüzde 44 olan
toplam aktiflerin krediye
dönüşme oranının eylül
sonu itibariyle yüzde
81'e ulaştığını söyledi.
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
Küresel krize karşı
alınan tedbirlere
değinen Bakan Ali
Babacan, “Adeta
nakış işler gibi ilgili
kurumlarımız tam bir
koordinasyon içerisinde
tedbirleri zamanında aldı
ve bu tedbirler finansal
sektörümüzü güçlü
kılıyor” dedi.
Ekonomik verilerden
hareketle dünyanın
her yerinden
toparlanma işaretlerinin
gelmeye başladığını
ancak, Avrupa'da
toparlanmanın çok
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
TMSF Başkanı
Ahmet
Ertürk, batık
bankaların
TMSF’ye
faturasının
30 milyar
dolar
olduğunu,
geçen
sürede
ekonomiye
yarattığı
toplam
maliyetin de
yaklaşık 65
milyar dolar
olduğunu
söyledi.
Yeni yılla birlikte vergi zammı
için de geri sayım basladı
B
akanlar Kurulu, kanunların
kendisine tanıdığı yetkiyi
kullanmazsa, çeşitli vergi,
harç ve cezalar, yeni yılda yüzde 2.2
oranında artacak.
Maliye Bakanlığı’nca belirlenen
yeniden değerleme oranına esas
teşkil eden Türkiye İstatistik
Kurumu’nun üretici fiyat endeksi,
Ekim ayı sonunda, 12 aylık
ortalamalara göre yüzde 2,2
oranında artış gösterdi. Vergi
Usul Kanunu uyarınca her yıl
yeniden değerleme oranını TÜİK'in
üretici fiyatı genel endeksine göre
açıklayan Maliye Bakanlığı, 2009'un
oranını da bu ay içinde ilan edecek.
Kurumlar Arasındaki
Büyük Uyum
40
MAKALE
IS DÜNYASINDAN
KISA KISA
hazırlayan » adnan kaya
haberler
HABERLER
geriden geleceğini,
Avrupa'nın önümüzdeki
yıl ortalama
büyümesinin belki
sıfır belki sıfırın
biraz üzerinde
gerçekleşeceğini
belirten Bakan Ali
Babacan, “Özellikle
Avrupa bizi yakından
ilgilendiriyor. Çünkü
en önemli ihracat
pazarımızdır.
Avrupa'daki toparlanma
ne kadar erken başlarsa,
ne kadar güçlü olursa,
ihracatımızı da o
kadar etkileyecektir.
Dolayısıyla Türkiye
ekonomisinin de bundan
sonraki büyüme hızı
tamamen olmasa da
bir ölçüde Avrupa'daki
toparlanma hızıyla
bağlantılı olacaktır”
şeklinde konuştu.
Önümüzdeki Yıl Daha
Kolay Geçecek
Türkiye açısından
2010 yılının daha
kolay geçeceğini
ifade eden Bakan
Babacan, muhtemel bir
ekonomik krize karşı
hazır olduklarını ve
şimdiden hazırlıklarını
tamamladıklarını
sözlerine ekledi.
Türk Hava
Yolları (THY),
Türkiye’nin ilk
mobil
havayolu
uygulaması
olan Mobil
THY’yi
kullanıma
açtı. Bu
uygulamaya
göre,
yolcular
THY’nin
internet
sitesi
üzerinden
yaptıkları
tüm işlemleri
cep telefonu
üzerinden de
gerçekleştirebilecek.
Bakanlar Kurulu’na Kanunlarla
Tanınan Yetki
İlgili düzenlemeye göre çeşitli
vergi ve harçlarla ilgili kanunlarda,
vergi, harç ve ceza tutarlarının her
yıl yeniden değerleme oranı kadar
artması öngörülüyor. Kanunlarda,
Bakanlar Kuruluna belirli limitler
içinde bu tutarlarda değişiklik
yapma yetkisi de tanınıyor. Örneğin
Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununda,
“Her takvim yılı başından geçerli
olmak üzere önceki yılda uygulanan
vergi miktarları, o yıl için yeniden
değerleme oranında artırılır.
Bakanlar Kurulu, yeniden değerleme
oranının yüzde 50 fazlasını
geçmemek ve yüzde 20'sinden az
olmamak üzere yeni oranlar tespit
etmeye yetkilidir” hükmüne yer
veriliyor.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
Issizlikteki düsüse fren
Şubat'tan bu yana aylık bazda
düşüş gösteren işsizlik oranı,
Ağustos ayında yüzde 13.4'e
yükseldi. İşsiz sayısı 3.5
milyona yaklaştı.
Ş
ubat ayında yüzde 16.1'le
rekor kırdıktan sonra düşüşe
geçen işsizlik oranı yeniden
yükseldi. Türkiye İstatistik Kurumu
(TÜİK) verilerine göre, işsizlik oranı
Ağustos'ta yüzde 13.4 olarak
gerçekleşti. İşsizlik geçen yılın aynı
dönemine göre 3.2 puan, Temmuz'a
göre de 0.6 puan artış gösterdi.
Eldeki verilere göre kentsel yerlerde
işsizlik oranı 4.3 puanlık artışla
yüzde16.5 olurken, kırsal yerlerde
ise 1.3 puanlık artışla yüzde 7.4
oldu.
Binalarda
Enerji
Performansı
Yönetmeliği,
Türkiye’de
5 Aralık’tan
itibaren inşa
edilecek
binalarda
merkezi ısıtma
sistemini
zorunlu hale
getiriyor. Bu
uygulama ile
yıllık 2 milyar
Dolar tasarruf
sağlanacağı
tahmin
ediliyor.
S
anayi üretiminin öncü
göstergesi niteliğindeki
kapasite kullanımı Ekim ayında
da toparlanmaya devam etti. Türkiye
İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine
göre Ekim'de kapasite kullanım oranı
(KKO) geçen yılın aynı ayına göre
4.9 puan azalırken, geçen aya göre
1.7 puan artarak 71.8 seviyesine
yükseldi. KKO 2008 yılının Haziran
ayında yüzde 82.3 ile son iki yılın en
yüksek seviyesine ulaşmış, 2009
yılının Ocak ve Şubat aylarında ise
yüzde 63.8 ile en düşük seviyelerini
görmüştü. Kapasite kullanımı
Ağustos ayında yüzde 69.7, Eylül'de
yüzde 70.1 olmuştu.
Sanayi Bakanı Nihat Ergün, imalat sanayisinde kapasite kullanım
oranının Ekim ayında yüzde 71,8 seviyesine yükseldigini belirtti
Ergün: Kapasitede istikrarlı bir çıkıs var
İ
Sanayide yeniden
toparlanma sinyalleri
Çalışma
ve Sosyal
Güvenlik
Bakanı Ömer
Dinçer, Sosyal
Güvenlik
Kurumu’nun
bu yıl sonunda
31 milyar 776
milyon lira
açık vereceğini
söyledi. Dinçer
açıklamasında
emeklilik ve
sağlık prim
gelirlerinin
emekli maaşı
ile sağlık
harcamalarını
karşılama
oranlarının
da düşeceğini
belirtti.
KISA-KISA
malat sanayisi
Kasım ayı
kapasite kullanım
oranı verilerini
değerlendiren
Sanayi Bakanı Nihat
Ergün, dün sanayi
üretim endeksi ile ilgili
rakamların, bugün de
kapasite kullanım oranı
ile ilgili rakamların
açıklandığını hatırlattı.
Nihat Ergün, imalat
sanayisinde kapasite
kullanım oranlarının
Kasım ayında, geçen
aya göre 1,7 oranında
bir artış gösterdiğini
vurgulayarak, şöyle
dedi: “Dolayısıyla iki
türlü değerlendirme
yapmak mümkün; bir
önceki aya göre krizden
çıkış sürecinde hangi
noktadayız, çıkış devam
ediyor mu? İkinci olarak
normal zamanlara
göre bir önceki yıla
göre değerlendirmek.
Bu tabii daha doğru,
büyüme, ilerleme
budur. Kapasite kullanım
oranlarında da, sanayi
üretim endeksi ve diğer
gelişmelerde de...”
Bakan Ergün: ‘Mart’ta
Çıkış Trendi Başladı’
devam ediyor mu diye
görmek için. Ancak,
bugünkü beklentiler
ise farklı; Türkiye,
geçen yıla ya da 2007
yılına göre ekonomik
büyümede hangi
noktada, gelişmede,
milli gelir artışında,
kapasite kullanımında,
sanayi üretiminde
hangi noktadan ziyade,
Türkiye, ekonomik
krizden çıkıyor mu,
ekonomik krizin
Türkiye'ye etkileri ne
zamana kadar sürdü,
Türkiye bu etkilerden
ne zamandan itibaren
çıkmaya başladı? Esas
cevabını aradığımız soru
Sanayi Bakanı Nihat
Ergün, 2009 yılının
Şubat ayında hem
sanayi üretimi hem
de kapasite kullanım
oranlarında dip noktanın
bulunduğunu ifade
ederek, “Mart ayından
itibaren bir çıkış trendi
başladı. Bu çıkışın çok
hızlı bir çıkış olmasını
beklemiyoruz. Ama
istikrarlı bir çıkış
olmasını bekliyoruz.
Önemli olan budur.
Bu istikrarlı çıkışı da
görüyoruz. Mart ayından
Kasım ayına kadar olan
süreçte trend yukarı
istikamettedir. Kasım
ayı kapasite kullanım
oranları rakamı istikrarlı
çıkışa işaret etmektedir”
diye konuştu.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
41
hazırlayan » ozan öner özmen
haberler
fuarlar
HABERLER
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
FUARLAR
GELENEKSEL AGAC iSLEME MAKiNASI VE iNTERMOB FUARI
DTO Istanbul’da
AHSAP MOBiLYA SANAYiNiN KALBi iSTANBUL’DA ATTI
A
hşap sektörünün önde
gelen firmaları, TÜYAP’ın
her yıl organize ettiği Ağaç
İşleme Makinası ve Intermob
Fuarı’nda bir araya geldi. 22
yıldır düzenlenen fuarlar, hem yurtdışından hem de yurtiçinden büyük ilgi gördü.
Fuar Binlerce Ziyaretçiyi Ağırladı
Her ülkede sadece bir fuar etkinliğini
destekleyen Avrupa Ağaç İşleme
Makinesi İmalatçıları Federasyonu
EUMABOIS’in de yer aldığı fuara, bu
yıl da başta Amerikan Keresteciler
Birliği olmak üzere yurtdışındaki sektör
dernekleri ve firmalardan geniş bir katılım
sağlandı.
1988 yılından bu yana, istikrarlı bir
şekilde düzenlenen Ağaç İşleme Makinası
ve İntermob Fuarı, Türkiye ve Avrasya
bölgesinin en kapsamlı organizasyonu
olması ile yurt içindeki ve yurt dışındaki
profesyonellerin en önemli iş platformu
oldu.
Ağaç İşleme Makinası ve
Intermob Fuarı’nda yok yok
Avrupa’nın ağaç
işleme makinaları
sektöründeki en
önemli imalatçılarının
bulunduğu ve 13
dernek ve 800
üyeden oluşan
Avrupa Ağaç İşleme
Makinası İmalatçıları
Federasyonu’nun
Türkiye’den tercih
42
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
ettiği fuar Ağaç
İşleme Makinası
2009 Fuarı’nda
bu yıl da çeşitli
ülkelerden mobilya
aksesuarları, laminat,
parke, mdf, ahşap
kapı, pencere,
kimyasallar, boya,
vernik gibi ürünler
sergilendi.
Geleneksel
olarak
düzenlenen
ve dünya
ahşap
sanayinin
nabzını tutan
Ağaç İşleme
Makinesi ve
İntermob
Fuarlarına
her yıl olduğu
gibi bu yıl
da katılım
oldukça üst
düzeydeydi.
Fuara,
Denizli
Ticaret Odası
öncülüğünde
Denizli
ahşap
sektöründe
faaliyet
gösteren
firmalar da
katıldı.
Geçtiğimiz yıl 70 ülkeden 902 firma ve
38.814 902 ziyaretçiyi ağırlayan fuar,
bu yıl da 65 ülkeden 714 firma ve 32
bin 627 ziyaretçiyi bir araya getirdi.
DTO Öncülüğünde Fuara Ziyaret
Denizli’nin ahşap sektöründe faaliyet
gösteren firmaları da fuara, Denizli
Ticaret Odası öncülüğünde katıldı.
Ekonomik daralmaların yaşandığı
bugünlerde sektörün birlikteliği ve
gücüne katkı sağlamayı hedefleyen fuar,
Denizlili firma temsilcileri için kendi
sektörleri ile ilgili görüş alışverişinde
bulunma imkanı sağladı.
Düzenlenen fuarın, sektördeki
gelişmeleri bir ayna gibi yansıttığını
ifade eden Denizli Ticaret Odası Meclis
üyesi Kıvanç Mazı, “Bu yıl Ağaç İşleme
Makinesi 2009 Fuarı’ndaki katılımcılar,
kendi stantlarında sundukları en son
teknolojiler ile sektörün ihtiyacı olan
verimli ve esnek çözümleri biz sanayici
ve imalatçılara sundular. Adeta onlarca
fabrika kurarak, son teknoloji ürünlerini
sergiledikleri stantlarında bir fabrikanın
kuruluş ve çalışma aşamalarını bizlerin
gözleri önüne serdiler” dedi.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
FUARLAR
Ağaç İşleme Makinesi ve Intermob Fuarı’na katılan firmalar ilginç ürünlerini sergilediler.
Fuarın bu yılki ziyaretçi ve katılımcı
sayısının geçen yılki rakamların altında
kaldığına dikkat çeken Denizli Ticaret
Odası Meclis üyesi Kıvanç Mazı; “Bu
seneki fuar geçtiğimiz yıllara oranla daha
az hareketli idi. Öyle tahmin ediyorum
ki; içerisinde bulunduğumuz ekonomik
tablo bunda etkili oldu. Fuarı gezerken
en çok dikkatimi çeken husus, aksesuar
ve yan sanayinin olduğu salonların,
makinaların olduğu salonlara göre çok
daha hareketli olmasıydı. Bu da bizlere
şunun sinyallerini veriyor: Herkes ürün
çeşitliliği veya aynı ürünü daha uygun
maliyete nasıl yaparım arayışının yanı
sıra, rakiplere göre farklılık yaratıp bir
adım öne nasıl çıkarım çabası içinde.
Dolayısıyla bu dönemde firmalar
yatırımdan daha çok AR-GE çalışmasına
yönelmiş durumda” şeklinde konuştu.
“İmalatçılarımız Yatırıma Uzak”
Ahşap ve mobilya sektörünün öncülerini
bir araya getiren fuarda yer alan
stantlardan önümüzdeki yılların trendini
Fuarı başta
160 alım
heyeti ile
İran olmak
üzere,
Arnavutluk,
Kosova,
Hırvatistan,
Makedonya,
Sırbistan
Bosna
Hersek,
Karadağ,
Kuzey Afrika
ülkeleri,
Bulgaristan,
Yunanistan,
Gürcistan,
Irak ve Suriye
gibi sektörün
önemli
pazarlarından
birçok
ziyaretçi ve
alım heyeti
ziyaret etti.
de tahmin edebilmek mümkün.
Önümüzdeki yıllarda doğal ahşap
malzemelerin daha çok talep göreceğini
ifade eden Denizli Ticaret Odası
Meclis üyesi Kıvanç Mazı; “Dünyada
ve ülkemizdeki mobilya sektöründe
trend doğal ahşap malzeme ve lake
mobilya durumunda. Bu tespitimde
en önemli etken, parlak PVC ve akrilik
malzemelerin yoğun bir şekilde görücüye
çıkmış olması. Ayrıca doğal ahşap
malzemelerin yanı sıra kağıt, PVC
ve benzer kaplama malzemelerinde
doğal yüzey elde edebilme çabası tüm
tedarikçilerde hakim bir durumda. Bu
da önümüzdeki yıllarda tüketicinin
doğal veya doğala en yakın malzemeye
yöneleceğini gösteriyor. Yapı sektöründe
keresteden yapılan ürünlerin kullanım
oranı her geçen sene düşüyor. İhracattaki
gerilemenin neticesi olarak da, yurtdışına
mermer ve benzeri ürünleri ihraç
eden firmaların, keresteden yapılan
ambalaj (palet-kasa) talepleri düşüyor.
Bu sebeplerin neticesi olarak ülke
genelindeki ve Denizlimizdeki kereste
imalatçıları yeni makine yatırımlarına
uzak görünüyor. Bu konudaki sıkıntının
en kısa zamanda aşılması gerekiyor”
şeklinde açıklamalarda bulundu.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
43
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
makale
haberler
HABERLER
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
hazırlayan » av. turan özen
Denizli'nin
ihracat
kalemleri
arasında ilk
sıralarda
yer alan
mermercilik,
özellikle
son yıllarda
başta Denizli
olmak üzere
birçok
şehirde
büyük
şirketlerin
yatırım
yaptığı bir
alan haline
gelmiş
durumda.
Is Kanunu’na göre iscinin is sözlesmesini feshi
Is Sözlesmesinin
Isci tarafından feshi
K
anun koyucu tarafından
işçinin haklı nedenle
iş sözleşmesini
derhal feshetme
hakkı İş Kanunu’nun
24. maddesinde
düzenlenmiştir. Buna göre; süresi
belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda
yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin
bitiminden önce veya bildirim süresini
beklemeksizin feshedebilir.
sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için
tehlikeli olursa.
1. Sağlık Sebepleri
a) İşveren iş sözleşmesi yapıldığı
sırada bu sözleşmenin esaslı
noktalarından biri hakkında yanlış
a) İş sözleşmesinin konusu olan işin
yapılması işin niteliğinden doğan bir
44
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
b) İşçinin sürekli olarak yakından ve
doğrudan buluşup görüştüğü işveren
yahut başka bir işçi bulaşıcı veya
işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa
tutulursa.
2. Ahlak ve İyi Niyet
Kurallarına Uymayan Haller ve
Benzerleri
İster belirli
süreli, isterse
belirsiz
süreli bir iş
sözleşmesi
olsun, işçi
Kanun’da
belirtilen
hallerin
varlığında
sözleşmeyi
derhal fesih
edebilir.
vasıflar veya şartlar göstermek, yahut iş
sözleşmesinde gerçeğe uygun olmayan
bilgiler vermek veya işçiye sözler
söylemek suretiyle işçiyi yanıltırsa.
b) İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden
birinin şeref ve namusuna dokunacak
şekilde sözler söyler, davranışlarda
bulunursa veya işçiye cinsel tacizde
bulunursa.
c) İşveren işçiye veya ailesi
üyelerinden birine karşı sataşmada
bulunur veya gözdağı verirse,
yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden
birini kanuna karşı davranışa
www.dto.org.tr
KASIM 2009
özendirir, kışkırtır, sürükler, yahut işçiye
ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi
gerektiren bir suç işlerse yahut işçi
hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız
ağır isnad veya ithamlarda bulunursa.
d) İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü
kişiler tarafından işyerinde cinsel
tacize uğraması ve bu durumu işverene
bildirmesine rağmen gerekli önlemler
alınmazsa.
e) İşveren tarafından işçinin ücreti kanun
hükümleri veya sözleşme şartlarına
uygun olarak hesap edilmez veya
ödenmezse,
f) Ücretin parça başına veya iş tutarı
üzerinden ödenmesi kararlaştırılıp da
işveren tarafından işçiye yapabileceği
sayı ve tutardan az iş verildiği hallerde,
aradaki ücret farkı zaman esasına göre
ödenerek işçinin eksik aldığı ücret
karşılanmazsa, yahut çalışma şartları
uygulanmazsa.
Yapılan işin,
işçinin
sağlığını
bozduğu
ispatlanırsa,
iş akdini
fesih yetkisi
tanınmaktadır.
Ayrıca yine
aynı maddeye
göre çalışanın,
aynı işyerinde
çalışan
arkadaşlarının
ya da
işvereninin
bulaşıcı bir
hastalığa
tutulması da
haklı nedenle
feshi doğurur.
3. Zorlayıcı Sebepler
İşçinin çalıştığı işyerinden bir haftadan
fazla süre ile işin durmasını
gerektirecek zorlayıcı sebepler
ortaya çıkarsa.
Kanun ile İşçilerin
Hakları Korunuyor
İster belirli süreli, isterse belirsiz
süreli bir iş sözleşmesi olsun, işçi
maddede belirtilen ciddi ve önemli
nedenlerin varlığında sözleşmeyi derhal
fesih yoluyla sona erdirebilir.
Derhal fesih nedenleri, eski metinde
olduğu gibi, üç grupta toplanmış; içerikte
ise çok küçük değişiklikler yapılmıştır.
Sağlık sebepleri ile yapılacak fesihlerde,
işin yapılmasının işin niteliğinden doğan
bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı
için tehlikeli olması yeterli görülmüş; bu
durumun sözleşme sırasında bilinmemesi
koşulu kaldırılmıştır.
Sözleşme yapılırken bilinsin ya da
bilinmesin, işçinin yaptığı iş, işin
niteliğinden kaynaklanan bir nedenle,
işçinin sağlığı veya yaşayışı için
tehlikeli olursa, işçi bildirim sürelerini
beklemeksizin veya belirli süreli
sözleşmelerde, süre dolmadan önce
sözleşmeyi feshedebilecektir.
İş sözleşmesi
işçi tarafından
fesih edilirse
kıdem
tazminatına
hak
kazanılması
için
sözleşmenin
bir haklı
sebeple veya
İş Kanunu
uyarınca
kıdem
tazminatını
gerektirir
bir sebeple
sonlanması
gerekir.
MAKALE
Derhal fesih hakkını
kullanırken dikkat!
Bir haklı sebep olmaksızın veya sebep gösterilmeksizin yapılan fesihlerde
işçi issizlik sigortasından da yararlanamamaktadır. Bu sebeplerle,
fesih bildiriminde bulunmadan önce, fesih gerekçesi ve sonuçları son
derece iyi düşünülerek hareket edilmelidir.
1475 sayılı Kanun, işçinin işverenin
evinde oturması durumunda, belirli
koşullarda işçiye iş sözleşmesini
derhal fesih yoluyla sona erdirme
hakkını tanımaktadır. Ne var ki,
zamanımızda işçinin işverenin
evinde oturması gibi bir olguya
rastlamak hemen hemen söz konusu
değildir. Bu nedenle, bu fıkra madde
metninden çıkarılmıştır.
koşullarla çalışma şartlarında değişiklik
yapabileceği (m.23) kabul edilmiştir. Bu
nedenle, ‘iş şartlarının esaslı bir tarzda
değişmesi veya başkalaşması’ nın bir
derhal fesih nedeni oluşturması artık
söz konusu olamayacaktır; dolayısıyla
bu ifade madde metninden çıkarılmıştır.
Buna karşılık, çalışma şartlarının
‘uygulanmaması’ maddedeki yerini
korumuştur.
Maddeye ‘cinsel taciz’ e ilişkin olarak yeni
bir fıkra eklenmiştir. Buna göre, işçinin
işyerinde başka bir işçi veya üçüncü
kişiler tarafından cinsel tacize uğraması
ve bu durumu işverene bildirmesine
rağmen onun gerekli önlemleri almaması
durumunda, işçi sözleşmeyi haklı
nedenle feshedebilecektir.
İş Sözleşmelerinde Fesih Sonuçları
2 numaralı maddenin e bendinin alt
bendinde ücretin ödenmemesine ilişkin
düzenlemede, iş sözleşmesi şartları
ifadesinden ‘iş’ sözcüğü çıkartılarak;
ücretin sadece iş sözleşmesi değil,
toplu iş sözleşmesi şartları gereğince
hesap edilmemesi veya ödenmemesi
olgusunun da işçiye derhal fesih hakkı
verdiği öngörülmüştür. Kanunda yapılan
yeni bir düzenleme ile işverenin belirli
Belirli süreli hizmet sözleşmesi süre
dolduğu için sona ermişse tarafların
hiçbir tazminat yükümlülüğü ve
talep hakkı yoktur. Kuşkusuz bu
sonucun doğabilmesi için belirli
süreli sözleşmenin geçerli olması,
zincirleme bir nitelik nedeniyle belirsize
dönüşmemiş olması gerekir.
Belirli süreli sözleşmenin orta yerde
(süre dolmadan) sona ermesine gelince;
fesih işçi tarafından haklı nedenle
yapılmışsa kıdem tazminatı hakkı
doğar. İşveren tarafından yapılmış ise
haklı nedenle fesih ahlak ve iyi niyet
kurallarına uymayan davranışlar için
haklı neden dışında feshedilmişse
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
45
HABERLER
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
hazırlayan » av. turan özen
makale
haberler
İşçinin Derhal Fesih Hakkında
Kıdem Tazminatı
işçinin kıdem tazminatı hakkı
doğar. Belirli süreli sözleşmelerde
sözleşmenin süre dolmadan ve bir
haklı neden olmadan işveren tarafından
feshedilmesi halinde işçi, Kanunun
325’inci maddesine dayanarak bakiye
sürenin ücreti tutarında bir tazminat
talep edebilir. Uygulamada bu duruma
sıklıkla rastlanılmaktadır. Böyle bir
davada mahkeme, işçinin bakiye sürede
kazandığı veya kazanmaktan kasten
kaçındığı miktarları tazminattan düşer.
Belirli süreli sözleşmede taraflar çoğu
kez sözleşmenin süre dolmadan ve bir
haklı neden olmadan feshinde 1 cezai
şart öngörülebilir.
Yargıtay belirli süreli hizmet
sözleşmesindeki cezai şartın tek
yanlı öngörülmüş olması halinde
bunu geçersiz kabul eder. Yüksek
mahkeme bu içtihada bir istisna
getirmekte, işveren için öngörülen
tek yanlı cezai şart işçiye yapılmış
bir masraf nedeniyle öngörülmüşse
bunu geçerli kabul edebilir.
İşçi
tarafından
fesih
bildiriminin
açık, anlaşılır
ve kesin
olması
gerekir.
Ayrıca ihbar
öneline
uyulup
uyulmadığının
tesbiti
açısından
sözleşmesinin
ne zaman
feshedileceği
belirtilmelidir.
İşçinin haklı sebeple iş akdini derhal
feshetmesi halinde; işveren, işçiye
çalıştığı her tam yıl için 30 günlük ücreti
tutarında kıdem tazminatı ödemek
zorundadır. Bir yıldan artan süreler için
de aynı oran üzerinde kıdem tazminatı
ödenmesi gerekir. (4857 sayılı İş
Kanununun geçici 1. maddesi ile halen
yürürlükte bulunan eski İş Kanununun
14. maddesi hükmü gereğince)
Kıdem tazminatının hesaplanması, işçinin
almış olduğu son ücret üzerinden yapılır.
Parça başı, akort, götürü veya yüzde
usulü gibi ücretin sabit olmadığı hallerde
son bir yıllık süre içinde ödenen ücretin
o süre içinde çalışılan günlere bölünmesi
suretiyle bulunacak ortalama ücret bu
tazminatın hesabına esas tutulur.
Kıdem tazminatı ile ilgili 30 günlük
süre hizmet sözleşmesi veya toplu
iş sözleşmeleri ile işçi lehine
değiştirilebilir.
İşçinin ölümü halinde, yukarıdaki
hükümlere göre doğan
kıdem tazminatı tutarı, kanuni
mirasçılarına ödenir.
Haklı nedenle
fesihten söz
edebilmek
için kanunda
sayılan haklı
nedenlerden
birinin
bulunması
gerekir. Feshi
ihbar yolu ile
fesihte bir
ihbar nedeni
bulunması şart
değil. Buna
46
SPOR
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
www.dto.org.tr
karşılık yeni
düzenlemede
geçerli bir
sebebin
bulunması
gerekir. Feshi
ihbar yolu ile
sözleşmeyi
sona erdirme
hem belirli hem
belirsiz süreli
sözleşmeler
için söz
konusudur.
KASIM 2009
Kasım 2009
MAKALE
Denizli Ticaret Odası
47
HABERLER
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
EKONOMİ
GEZİ
MARKA
gezi
Avrupa Ekonomisi’nin Yükselen Pazarı
Yunanistan
hazırlayan » mutlu bayram
Yunanistan
Yunanistan, Balkan Yarımadası’nın
güney ucunda üç tarafı denizlerle
çevrili olan küçük bir ülkedir.
Avrupa ve Afrika kıtalarının en
çok birbirine yaklaştığı yerlerden
birinde bulunur. ‘Avrupa – Kıbrıs Ortadoğu’, ‘Avrupa - Süveyş - Hind
Okyanusu’ ve ‘Rusya – Boğazlar
- Ege Denizi – Akdeniz’ su
yollarını kontrol edebilecek
bir coğrafi özelliğe sahiptir.
Yunanistan iklimi, yazları kurak
ve sıcak, kışları ise ılık ve serin
geçer. Genel olarak Akdeniz
ikliminin tesiri altındadır. Ülke
toprakları küçük olmasına rağmen,
oldukça girintili çıkıntılı olan kıyı
kesimlerinde, adalarda ve iç
kesimlerde değişik iklim şartları
görülür. Kuzeye doğru gidildikçe
kış ayları soğuk, yaz ayları daha
sıcak geçer.
Ülkede maden yatakları
alüminyum yönünden zengindir;
ancak bu madeni çıkartma
bedeli diğer ülkelere kıyasla çok
yüksektir ve bu sebeple ülkenin
enerji ihtiyacı gittikçe artmaktadır.
Yunanistan’ın enerji üretim
kaynakları ise kısıtlıdır.
Yunanistan’daki yapı endüstrisinin
gelişimi, Atina’da düzenlenen
olimpiyat oyunları ve AB fonları
ile güçlenmiştir. Fonlar ve çerçeve
programlarından sağlanan
desteğin yanı sıra özel sektörün
de işbirliğinde büyük projelere
imza atılmıştır.
48
Denizli Ticaret Odası
E -T İ C A R E T
Kasım 2009
www.dto.org.tr
KASIM 2009
Yunanistan’ın önemli
ihracat atagı
Yunanistan ihracatının % 50’sine yakın bir bölümünü sanayi ürünleri ve
özellikle kimyevi maddeler teşkil eder. Diğer ihraç ürünleri ise; işlenmemiş
veya yarı yarıya işlenmiş maden cevherleri, tütün, zeytinyağı, kuş üzümü,
pamuk, narenciye ürünleri, tekstil ürünleri, kuru üzüm ve balıktır.
GEZİ
Yunanistan
Nüfusu
10.688.058
Başkenti
Atina
Yüzölçümü
131.957 km2
Resmi Dili
Yunanca
Para Birimi
Euro
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
49
hazırlayan » mutlu bayram
gezi
HABERLER
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
EKONOMİ
GEZİ
MARKA
E -T İ C A R E T
Yunanistan’ın kıyılarında
‘Vira’ sesleri çınlıyor
Yunanistan
Yunanistan balıkçılıkta oldukça gelişmiş bir ülkedir. Özellikle
kıyı bölgelerinde çeşitli türlerde balık avlanır ve yetiştirilir.
Açık denizlerde avlanan balıkçı filosu, ülkeye dondurulmuş
balık temin etmektedir.
Yunanistan’ın
üretim
kapasitesi
birçok AB
ülkesine
göre daha
dardır. En
geniş pazar
payına sahip
sektörler ise
tarım,
madencilik
ve turizm
olarak
karşımıza
çıkar.
A
ntik tanrıları, efsaneleri
ve kurduğu muhteşem
kentlerle Dünya Tarihi’nde
farklı bir yere sahip
olan Yunanistan, coğrafi
özellikleri ile de diğer
Avrupa ülkelerinden oldukça farklıdır.
Bunu, Yunanistan tarihine baktığınızda
da rahatlıkla görebilirsiniz. Öyle ki,
Yunanistan, tarih boyunca tek devlet
sistemini hayata geçirmek konusunda
ciddi sıkıntılar yaşamıştır. Bunun da
nedeni sürekli savaş halinde olmasıdır.
Yunanistan,
yeraltı
madenleri
bakımından
çok zengin
bir ülkedir.
Bunların
arasında
boksit, krom,
beyaztaş,
mermer,
demir, nikel,
amyant,
magnezyum,
bakır, kurşun,
linyit, sülfür,
alüminyum
başta yer alır.
Bu yıpranma elbette ülkeyi tepeden
tırnağa sarmış ve sosyal yaşamdan
ekonomiye kadar her alana yayılmıştır. Bu
sıkıntılı dönem oldukça uzun sürmüş ve
bundan ülke ciddi şekilde etkilenmiştir.
Turizm
ülkesi
50
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Hızla Büyüyen Tüketim Ekonomisi
Yunanistan’daki ekonomik mucize terimi,
1950’lerden 1970’lerin ortalarına kadar
etkili olan sosyal ve ekonomik gelişmeyi
belirtmek için kullanılmaktadır. Özellikle
Avrupa Birliği ülkeleri ile kurduğu
ekonomik ilişkiler ülkeyi ekonomik açıdan
olumlu yönde etkilemiştir.1950 ve
1973 yılları arasında ülkenin ortalama
ekonomik büyümesi %7 ile aynı dönemde
Japonya’dan sonra ikinci olmuştur.
Yunanistan’ın büyüme oranları,1950’ler
boyunca, çoğu zaman %10’ları aşıp
modern ‘kaplan ekonomi’ye (sanayi
üretimi de özellikle 1960’lı yıllarda %10
oranında artmıştır) yaklaşarak en yüksek
konuma gelmiştir. Buna rağmen ‘mucize’
terimi, Yunanistan’da pek yaygın değildir.
Bunun nedeni, Yunan toplumunun
kendisiyle alakalıdır. 1970’lerdeki savaş
sonrası dönem 1967-1974 yılları
arasında ağır anlaşmazlıkların olduğu bir
dönemdir. Yunanlılar için bu çeyrek yüzyılı
olumlu görmek pek mümkün değildir.
Ekonomik büyüme açısından Yunanistan,
1950’den sonra (1980’lerdeki ekonomik
durgunluk dışında) yıllık büyüme
açısından birçok Avrupa ülkesinden
daha iyi bir performans sergilemiştir. Bu
performans Yunanistan’ı, gelişmiş bir
ekonomi haline getirmiştir. Yunanlılar
bugün, AB ülkelerinden Fransa ve
Almanya’dakine yakın seviyedeki kişi
başına düşen gelir seviyelerinin keyfini
yaşamaktadır.
Turizm, Yunan Ekonomisi’nde önemli bir yer tutmaktadır. Sektör, GSYİH’nin %15’ini
oluşturmaktadır. Sektörün ekonomideki büyük payının yanı sıra istihdam sorununu da önemli
ölçüde azaltmaktadır. Son yıllarda Yunanistan’a kendi nüfusundan daha fazla turist gelmiştir.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
GEZİ
Antik Dönem’den bu yana
Yunanistan
Yunanistan tarihten bugüne ticareti, sosyal yaşantısı ve mitolojisiyle
olduğu kadar sanatıyla da adından söz ettirir. Yunan Sanatı olarak
isimlendirilen ve M.Ö. 2000 yıllarının başlarına kadar uzanan sanat
anlayışı ile ülke adeta tarihi bir cevherdir.
Son yıllarda
giderek
iyileşen
Türkiye ile
Yunanistan
ilişkileri
ekonomiye de
hız vermiştir.
2008 yılında
Yunanistan’a
yapılan
ihracat
% 600
artarak 2.43
milyar Doları
aşmıştır.
Avrupa Birliği Üyeliğinin Ekonomiye
Olumlu Yansımaları
Milyarlarca Dolarlık İhracat ve
Önemli İhracat Kalemleri
Yunanistan, AB üyeliğinin ardından
uygulamaya başladığı istikrar
politikalarıyla ekonomisini yeniden
düzenlemiştir. Bu çalışmalar kapsamında
AB pazarında rekabet edebilmek için
ekonomik-ticari düzenlemelerini ve
uygulamalarını serbestleştirmek zorunda
kalmıştır. Son yıllara baktığımız zaman da
Yunan ekonomisi 1994’ten beri sürekli
büyümektedir ve 1996’dan itibaren AB
ortalamasının üzerindedir.
Yunanistan’ın 2008 - 2009 yılı toplam
ihracatı yaklaşık 26 milyar dolardır.
İhracatında en önemli kalemleri, tarım
ürünlerinden meyve ve sebze, tütün,
pamuk, kısmen petrol ürünleri, bitkisel
yağlar, tekstil iplikleri ve mamulleri, demir
dışı metallerden alüminyum, demir-çelik
ürünleri oluşturmaktadır.
2004’te Yunan Ekonomisi % 4.7
büyüme oranı ile AB ülkelerindeki
en belirgin yükselmeyi göstermiştir.
Bunun bir bölümü, 2004’te Atina’da
gerçekleştirilen Yaz Olimpiyat Oyunları
altyapısına yapılmış olan yatırımlara
dayanmaktadır. Bunun sonucunda net
gelir, 1997’de AB ortalamasının %85’ne
denk düşerken, 2007’de %100 ’üne
tekabül etmektedir.
Bu ürünlerin arasında önemli düzeyde
artış gösterenlerden ilki pamuktur. Son
5 yıllık dönemde Yunanistan’ın pamuk
ihracatı önemli ölçüde artmıştır. Bunda
AB fonlarından pamuk üreticilerine
sağlanan yardımların büyük etkisi olduğu
düşünülmektedir.
Ülke grupları itibariyle Yunanistan’ın
AB’ye yönelik ihracatı %45-60
düzeyinde değişmektedir. Bu grup içinde
önemli sayılabilecek ülkeler sırasıyla
Almanya, İtalya ve İngiltere’dir. İhracatıyla
büyük bir atak sergileyen ülke yabancı
yatırımları ile de dikkat çeker. Bugün
ülkedeki toplam yabancı yatırım tutarı 24
milyar Euro’nun üzerindedir.
Son 10 Yılın Olumlu Yansımaları
Türkiye ile Yunanistan arasındaki
ekonomik ve ticari ilişkiler AB ile Türkiye
arasındaki Gümrük Birliği Anlaşması
çerçevesinde yürütülmektedir.
Antik
Dönem’den
bugüne adını
duyuran
Yunanistan, o
yılların bütün
hazinelerini
bünyesinde
barındırıyor.
İki ülke arasındaki tarihsel temeller
ve siyasi problemler, ilişkilerin uzun
yıllar sınırlı kalmasına neden olmuş;
1999 yılından itibaren ikili ilişkiler
farklı bir boyut kazanmıştır. Son
dönemlerde Türkiye’de yatırım yapan
Yunan şirketlerinin sayısında ve
yapılan yatırımlarda önemli artışlar
kaydedilmektedir. Türkiye’de 250’den
fazla Yunan firması 6 milyar Euro’ya yakın
yatırım gerçekleştirmiştir. Buna karşılık
Yunanistan’da faaliyet gösteren 10 adet
Türk şirketi bulunmaktadır.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
51
hazırlayan » mutlu bayram
gezi
HABERLER
S E K TÖ R
D O S YA
MEKAN
R Ö P O R TA J
EKONOMİ
GEZİ
MARKA
E -T İ C A R E T
Iki Ülke Arasındaki Olumlu
Iliskiler Ekonomiye de Yansıyor
Yunanistan
Türk Dış Politikası’nın önemli ayaklarından birini de Yunanistan ile
olan ilişkiler oluşturmaktadır. İki ülke arasındaki ilişkiler, tarih
boyunca inişli çıkışlı dalgalanmalar yaşasa da Türk- Yunan dostluğu,
uluslararası ticarette önemli avantajlar sağlıyor.
18 yıldır
AB üyesi
olan
Yunanistan,
geçtiğimiz
aylarda
hayata
geçen
EMANTRA
Projesi
kapsamında
Denizli
Ticaret Odası
ile işbirliği
yapıyor.
İşbirliği
kapsamında
Denizli’de
Avrupa
Yönetim
Sistemleri
başlığı
altında
gerçekleşen
bir dizi
seminerin
ardından
DTO uzman
ve üyelerinden
oluşan
bir heyet,
Yunanistan’da
Drama
Ticaret ve
Sanayi
Odası’nın
konuğu
oldu.
52
Denizli Ticaret Odası
Tüm bu gelişmeler neticesinde 1999
yılında 694 milyon Dolar olan toplam
hacim 2008 sonunda yaklaşık 5 kat
artarak yıl sonu itibariyle 3.6 milyar dolar
olmuştur. 2008 sonunda ihracatımız ise
2.43 milyar doları aşmıştır.
1981 yılında Avrupa Birliği’ne üye olan
Yunanistan, ekonomisindeki istikrar
politikalarının temellerini bu tarihten
itibaren atmaya başlamıştır. 18 yıldır
AB üyeliği çerçevesinde ticari ilişkilerini
kuran Yunanistan, çok sayıda Avrupa
Birliği ülkesi ile ortaklaşa hayata geçirdiği
projelerle ekonomisine büyük güç
katmıştır.
Denizli Ticaret Odası’ndan
EMANTRA Projesi
Uluslararası alanda yapılan çalışmalara
büyük önem veren ve bu konuda birçok
sivil toplum örgütüne örnek olan Denizli
Ticaret Odası, liderliğini yürüttüğü Avrupa
Yönetim Sistemleri Eğitimi (EMANTRA)
Kasım 2009
kapsamında AB mevzuatı ve kapasite
geliştirme eğitimleri alanında önemli
çalışmalara imza atıyor.
Denizlili sanayici ve iş adamlarının
AB ülkeleriyle devamlı irtibat ve
işbirliği içinde ticaret yapmalarından
doğan ihtiyaçla start verilen proje,
Türkiye’de faaliyet gösteren oda ve
borsaların, Avrupa’daki muhataplarıyla
karşılaştırmalar yaparak ve onların
teknik bilgilerinden faydalanarak, üyeleri
için katma değer sağlayacak hizmetleri
gerçekleştirme becerilerini artırmayı
hedefliyor.
Bu çalışmalar kapsamında yapılan
AB mevzuatı ve kapasite geliştirme
eğitimleriyle Avrupa Topluluğu ve
Türkiye arasındaki ilişkilerin geliştirilerek
entegrasyonun kolaylaştırılması
amaçlanıyor. DTO’nun Avrupa Yönetim
Sistemleri Eğitimi projesi kapsamında
ortakları ise; Nazilli Ticaret Odası,
Manchester Ticaret Odası-Chamberlink,
Pécs-Baranya ile Drama Ticaret ve Sanayi
Odaları oldu. Bu da projenin ne kadar
önemli olduğunu gösteren önemli bir
gösterge.
AB ile Türk iş dünyasının bütünleşmesini
desteklemek amacıyla start verilen
bu projeden, bölgesel ve uluslararası
düzeyde yönetim ve hizmet kalitesi
geliştirilmesi, uzun vadede ise Türk ve
Avrupalı iş çevrelerinin yakın işbirliği ve
entegrasyonunun sağlanması bekleniyor.
Geçtiğimiz aylarda startı verilen ve bir yıl
süreyle oda üyelerine uluslararası Avrupa
Birliği mevzuatı ve kapasite geliştirme
eğitimlerinin verileceği proje kapsamında
pek çok çalışma DTO üyeleri ile buluştu.
Mart ayında İngiltere Manchester Ticaret
Odası, Yunanistan Drama Ticaret Odası,
Danimarka Ticaret Odası ve proje ortağı
NTO yetkilileri DTO’da biraraya geldi. Bu
buluşmanın peşinden gelen günlerde
birbiri ardına düzenlenen seminerlerle
Oda üyelerine çeşitli eğitimler verildi.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
GEZİ
Iki ülke arasında hızla
gelisen ticari iliskiler
1992 yılında 243 milyon dolar olan Türkiye ile Yunanistan arasındaki
ticaret hacmi 2008 yılında 3 milyar 541 milyon dolara ulaştı. İki ülke
arasındaki özel ve kurumlar arası anlaşmalarla, önümüzdeki yıllarda
bu rakamın katlanarak artması bekleniyor.
DTO
Heyeti’nin
Drama
Ticaret
ve Sanayi
Odası’na
düzenlediği
ziyarette
Oda
yöneticileri
ve proje
çalışanları
ile karşılıklı
bilgi
alışverişinde
bulunuldu.
DTO Heyeti Yunanistan’da
Denizli Ticaret Odası’nda düzenlenen
bir dizi etkinliğin ardından EMANTRA
Projesi kapsamında, proje ortağı olan
Yunanistan’daki Drama Ticaret ve Sanayi
Odası’na geçtiğimiz aylarda Denizli
Ticaret Odası tarafından bir çalışma
ziyareti düzenlendi.
Ziyarete proje koordinatörü olarak Denizli
Ticaret Odası uzmanlarından Yankı Akar,
DTO Meclis Üyeleri Halil Öztürk, İskender
Damgacı ve Yılmaz Yalım katıldı. Ziyaret
kapsamında öncelikle Drama Ticaret ve
Sanayi Odası ziyaret edildi.
ve Sanayi Odası kendi çalışmalarını
karşılıklı olarak anlattı.Yunanistan ziyareti
kapsamında sektör mensuplarıyla da
görüşmeler yapan heyet, sektörün içinde
bulunduğu süreçte fikir alışverişinde
bulundu. Karşılıklı tanıtıcı dökümanlar
eşliğinde mevcut ticari faaliyetler
ve gelecekteki işbirliği olanakları da
incelendi.
‘‘İki Ülke Arasındaki İlişkiler
Her Geçen Gün Güçleniyor’’
Odalar Kendilerini Tanıttı
Karşılıklı iki ülke insanlarının hem kültürel
hem de ticari paylaşımlarıyla faydalı olan
bu ziyarette Drama Ticaret ve Sanayi
Odası ve işadamlarından oluşan bir heyet
de Denizli’ye davet edildi.
Yapılan ziyarette önce yönetim ve proje
çalışanlarıyla bir tanışma toplantısı
düzenlendi. Daha sonra da her iki ticaret
odasının faaliyetleri hakkında detaylı
bilgiler edinildi. Yapılan görüşmelerde
Denizli Ticaret Odası ve Drama Ticaret
Ziyaretin her iki tarafa da olumlu
sonuçlar doğurduğunu ifade eden
Yankı Acar, “Tarihten bugüne kadar
yaşanan gelişmelere baktığımız zaman
Yunanistan’la aramızda ayrılmaz bir
bağ olduğunu görüyoruz. Bu bağ bizi
geçmişte yaşadığımız olumsuz olayların
etkisinden sıyrılıp bugüne odaklanmamızı
sağlıyor. Bugün yaşanan dostluk
çerçevesinde ekonomimizde de olumlu
gelişmeleri izliyoruz. Denizli’ye baktığımız
zaman da tablo aynı. Geçtiğimiz yıl, ilk ilk
sertifikalı tohum ihracatını Yunanistan’a
yaptık. Denizli, Yunanistan’a tekstil ve
konfeksiyon ürünleri, elektrolitik bakır
tel, enerji kablosu, mermer ve traverten
ihraç ediyor. 2007 yılında, Denizli’den
Yunanistan’a 37 milyon 857 bin dolarlık
ihracat yapıldı. Yunanistan’dan Denizli’ye
yapılan ithalat ise 10 milyon 104 bin
dolar düzeyinde. Bu rakamlar bizi daha
da ayrılmaz kılıyor. Denizlili ve Yunanlı
işadamları arasındaki ilişki de her geçen
gün güçleniyor” açıklamalarında bulundu.
DTO Heyeti, Yunanistan’daki temaslarının
ardından Türk Büyükelçiliği sınırları
içerisinde yer alan Selanik’teki Ulu Önder
Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu evi
ziyaret etti.
Kasım 2009
Avrupa
Ticaret
ve Sanayi
Odaları Birliği
ile TOBB
iş birliği
çerçevesinde
Denizli
Ticaret
Odası’nın
liderliğini
yürüttüğü
EMANTRA
Projesi
kapsamında
proje
ortakları
ile birlikte
hayata
geçirilen
çalışmalar
hızla devam
ediyor.
Denizli Ticaret Odası
53
haberler
HABERLER
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
TOBB HABER
hazırlayan » hamza yalınkaya
TOBB Baskanı Rifat Hisarcıklıoglu:
"Devletin borç yükü sırtımızda"
Ankara’da
Tüm Sanayici
ve İşadamları
Derneği
3. Genel
İstişare
Kurulu
Toplantısı’nda
konuşan TOBB
Başkanı
M. Rifat
Hisarcıklıoğlu,
“Devlet hem
borçlandı hem
de sırtımızdaki
yükü artırdı”
şeklinde
konuştu.
A
nkara'da Tüm
Sanayici ve
İşadamları Derneği
(TÜMSİAD) 3. Genel İstişare
Kurulu Toplantısı'nda konuşan TOBB Başkanı M. Rifat
Hisarcıklıoğlu, ülkemizi derinden etkileyen ekonomik krizde
en çok parayı bankaların
kazandığını söylerken, "Birileri
ağlarken birilerinin gülmesi
adalet değil" dedi.
Başkan Rifat Hisarcıklıoğlu,
banka kârları konusunda
şu değenlendirmeyi yaptı:
"Bankalar en büyük parayı
nereden kazandı biliyor musunuz? Devlet son 8 ayda kantarın topuzunu kaçırdı, harcamaları artırdı. Harcamalar artınca
da açık verdi ve bankalara
borçlandı. Bu sayede bankalar
kar patlaması yaşadı, herkes
ağlarken. Devlet bir taraftan
bankalara borçlandı, diğer
taraftan vergilerle sırtımızdaki
yükü artırdı. Dünyada ham
petrolün fiyatı düşerken bizde
ne yazık ki benzin fiyatları
yükseldi. Bunun bedelini biz
ödüyoruz. Onun için devlete
'harcamayın' diyoruz. Yapılan
harcamanın 3'te 2'si boşa
gidiyor, ancak 3'te 1 oranında
hizmet alabiliyoruz."
Ekonomik kriz en çok
KOBİ’leri Vurdu
Tüm dünyada etkisini gösteren küresel ekonomik krizin
Türkiye'de en çok küçük işletmeleri etkilediğini vurgulayan
Rifat Hisarcıklıoğlu, "Açıklanan
işsizlik rakamı yüzde 10
civarında ama gerçeği yüzde 12. Bunun işletmelerin
niteliklerine göre dağılımına
baktığımızda 99 kişi çalıştıran
bir işletmede krizin ardından
iş kaybı yüzde 12, 100 ile
499 kişi çalıştıran bir işletmede yüzde 5.2, 500 ve daha
fazla kişi çalıştıran işletmede
ise 2.5. Yani büyük işletmeler
krizden etkilenmemiş. Bu
devletin resmi rakamları.
Darbeyi yiyen küçük işletmeler. Ülke geneline bakarsanız özellikle İstanbul'da
ciddi bir daralma var. Batı
Trakya'da, Ege'de ve Doğu
Karadeniz'de de daralma var
ama Diyarbakır ve Şanlıurfa
krizi daha az hissediyor.
Bunda da petrol ve doğalgaz
üretimi yapan komşu ülkelerle
yapılan ticaret etkili." şeklinde
konuştu.
TOBB Baskan Yardımcısı Halim Mete, tasımacılıgı sadece kara yoluyla sınırlandırmamaya dikkat çekti
BSEC-URTA ve IRU Genel Kurulları Cenevre’de yapıldı
T
ürkiye Odalar ve
Borsalar Birliği’nin
onursal üye olarak yer
aldığı Karadeniz Ekonomik
İşbirliği Teşkilatı Karayolu
Taşımacıları Birliği (BSECURTA) ve üyesi bulundu-
54
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
ğu Uluslararası Karayolu
Taşımacılığı Birliği (IRU)
Genel Kurulları, TOBB Başkan
Yardımcısı Halim Mete’nin katılımıyla 4-6 Kasım 2009 tarihlerinde Cenevre'de gerçekleştirildi. Genel Kurulda söz
alan Halim Mete, Karadeniz
bölgesindeki ülkelerin Asya ve
Avrupa’yı birbirine bağlayan
avantajlı konumundan söz
ederek, Karadeniz kıyısındaki
limanların kapasitelerinin modernize edildiğini ifade etti.
www.dto.org.tr
Genel
Kurulda
konuşma
yapan Mete,
ulaştırmaya
ilişkin fiziksel
ve yasal
altyapısının
iyileştirilmesi
amacıyla
Türk özel
sektörünün
üzerine
düşeni
yaptığını
ifade etti.
TOBB
KASIM 2009
IKT Iç Ticaretinin, Dünya Ticaretinin Yüzde 25'i Seviyesine
Çıkartılmasını Hedef Almak Zorundayız
''2008 sonu itibariyle dünya ticaretinin yüzde
16'sı İKT ülkeleri arasında gerçekleştirilmiştir.
Bu tablo, dünya nüfusunun yüzde 22'sini oluş-
turan ve ortak kültüründe çalışmanın, insanlara faydalı olmanın, büyük bir erdem sayıldığı
İKT'ye üye ülkeler için yetersiz bir tablodur''
Türkiye Odalar ve Borsalar Birligi:
Türkiye'nin en büyük sorunu 'issizlik'
I
rek; “Türkiye zenginleşecekse,
gelişecekse girişimci sayısını
artırması gerekli. Ülke nüfusunun yarısını kadınların oluşturmasına rağmen kadın girişimci
sayısı çok az. Nüfusun yaş
ortalaması da 28 yaş grubunda. Önümüzdeki dönemde
Türkiye'nin zenginleşmesi
Törene katılmak için Isparta'ya genç ve kadın girişimcilere
bağlı. Türkiye'de resmi rakamgelen Türkiye Odalar ve
lara göre 6 milyon 300 bin
Borsalar Birliği (TOBB)
Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, işsiz var. Türkiye'nin en önemli
sorunu işsizlik, bunu çözecek
Vali Ali Haydar Öner'i ziyaret
etti. Vali Öner'den Isparta'nın olan husus da girişimci sayısıekonomisi hakkında bilgi alan nın artmasıdır” dedi.
Hisarcıklıoğlu, Isparta'nın üç
önemli tarım ürününe sahip
olduğunu ve bunları markalaştırması gerektiğini söyledi.
Hisarcıklıoğlu, “Gül, elma
ve kiraz Isparta ve bölgesi
için çok önemli. Bu ürünleri
markalaştırabildiği takdirde
Isparta daha da gelişecek ve
zenginleşecektir” dedi.
sparta Ticaret Borsası
(ITB) tarafından düzenlenen, ''5. Yayla Şartlarında
Tarım ve Hayvancılık Fuarı''
kapsamında en fazla tescil
işlem hacmine ulaşan firma
temsilcileri için ödül töreni
düzenlendi.
Sanayi ve üretim alanlarının
tüm illere yayılmaya başladığına ve 1 milyar doların
üzerinde ihracat yapan 12 ilin
bulunduğuna dikkati çeken
Hisarcıklıoğlu, “Kendisini geliştirmiş, kalkınmayı sağlamış
illerden alacağımız en güzel
ders kendilerini markalaştırmalarıdır. Bunun yanı sıra o
illerdeki birlik ve beraberlik
örneğidir. Başarılarının arkasında o illerde valiler, belediye
başkanları, milletvekilleri,
oda başkanları, sivil toplum
örgütleri, hepsi farklı görüş-
ten olsa bile memleketleri ön
plana geldiğinde o farklılıkları
bir kenara bırakarak bir araya
geliyorlar. Gelişememişlikte
başkalarında bahane aramak
yersizliktir. Birçok yerde
insanlar birbirleriyle şikayet
içinde. Oysa ki bunlar ne kadar anlamsız. Görevde olan
herkesle iyi ilişkiler içinde
olunmalı ve bu doğrultuda
doğru hizmetler üretilmesi gerekmektedir. Birlikte rahmet,
ayrılıkta azap var. Bu söze
dikkat edin” diye konuştu.
Isparta'nın bereketli topraklara sahip olduğunu ve gül,
elma ve kirazın iyi değerlendirmesi gerektiğini
anlatan TOBB Başkanı
Rifat Hisarcıklıoğlu,
“Farklı bir iş yapacaksınız.
Aykırı ve farklı iş üretenler
tarihe imzalarını atarlar ve parayı da onlar kazanırlar. Aynı
işi yapanlar ne para kazanır ne
de tarihte vardır. Bu gerçeği
hiçbir zaman gözardı edemeyiz” şeklinde açıklamalarda
bulundu.
Daha sonra, ITB'nin düzenlediği ödül törenine katılan
Hisarcıklıoğlu, konuşmasında
işsizlik sorununa da değine-
“Dogru Dersleri Çıkarabilirsek, Küresel Krizi Avantaja Çevirebiliriz”
“Krizin ardından ekonomik istikrarı saglayabiliriz”
D
ünya Fahri
Konsoloslar
Federasyonu’nun
80 farklı ülkeden fahri konsolosları bir araya getirdiği
Ekonomik ve Sosyal Refah için
İşbirliği temalı ‘9. Dünya Fahri
Konsoloslar Kongresi’nde
konuşma yapan Hisarcıklıoğlu
ana hedefin makro ekonomik
istikrarın sağlanması olan son
dönemde Türkiye ekonomisinin yapısının tamamen değiştiğini belirtti. Konuşmasında
Türkiye’nin de birçok ülke gibi
yaşanan ekonomik krizden
etkilendiğini dile getirerek, iç
talebin artırılması gerektiğine
işaret eden Hisarcıklıoğlu,
“Kriz gerçek bir sektör krizi.
Küresel ticarette büyük düşüş
yaşandı. Olumlu gidişat varmış
gibi görünüyor, bunun devamını umut edelim. Türkiye kriz
sonrasında doğru dersleri çıkarabilirse, küresel ekonomik
durumumuzu daha istikrarlı
hale getirebiliriz” dedi.
Isparta
Ticaret
Borsası
tarafından
düzenlenen
firma
temsilcileri
ödül törenine
katılan
Hisarcıklıoğlu
Türkiye’nin
zenginleşmesinin genç
ve kadın
girişimcilere
bağlı
olduğunu
ifade etti.
Kongrenin
açılışında
sunum yapan
Hisarcıklıoğlu,
dünyanın
değiştiğini
belirterek,
diplomasinin de
artık değişim
geçirdiğini,
küresel
politikaların ön
plana çıktığı
günümüzde,
istikrarın önem
kazandığını
söyledi.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
55
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
TOBB HABER
Basarılı Isadamı Ali Sabancı:
"Düsünen degil, yapan kazanır"
hazırlayan » hamza yalınkaya
haberler
HABERLER
G
hayalperestlik olmadığını
insanlara aşılamak istiyoruz.
Girişimcilik oranı ne kadar
yüksekse ülkelerin refah düzeyi o kadar yüksek oluyor” dedi.
ençleri girişimciliğe
teşvik etmek amacıyla tüm dünyada kutlanan Global Girişimcilik Haftası
kapsamında, TOBB Genç
Girişimciler Kurulu Başkanı Ali
Sabancı, TOBB Plaza binasında düzenlediği basın toplantısında, girişimciliği, ekonomiye
katkısı olacağını düşündükleri
için desteklediklerini belirtti.
Sabancı, Goldman Sachs'ın
2050 yılında Türkiye'nin dünyanın ilk 10 ekonomisinden
biri haline geleceğini ve böyle
bir potansiyeli olduğunu söylediğini hatırlatarak,”Bu kulağa
çok hoş gelen bir şey. Buraya
gelebilmek için bugün nerede
olduğumuzu iyi anlamamız
lazım. Türkiye'nin, temmuz
ayı itibariyle işsizlik oranı
yüzde 12,8. Gençler arasında
işsizlik oranı ise yüzde 23,2.
Türkiye'de girişimcilik oranı
yüzde 6. Bunun yüzde 80'i
mecburen, yüzde 20'si kendiliğinden girişimci oluyor.
Türkiye'de 1,3 milyon erkek
girişimci var. Ama Türkiye'de
sadece 80 bin kadın girişimci
var, nüfus yüzde 50-50 olmasına rağmen. Girişimcilik
ne kadar yüksekse o ülkelerin
kişi başına düşen gelirini
artırmaya katkıda bulunuyor.
Ülkeler geliştikçe girişimciliğin ekonomiye katkısından
dolayı ekonomi hızla büyüyor.
Bizim hedefimiz öncelikle
Türkiye'deki girişimcilik oranını artırmak. Bu, bugünden
yarına olacak bir hedef değil”
dedi.Girişimcilik konusunda
insanların farkındalığını artırmak ve girişimciliğin önündeki
engellerin nasıl aşılacağını
anlatmayı amaçladıklarını
belirterek, “Girişimciliğin bir
Girişimci olduğunu düşünen
insanların sayısının çok yüksek olduğunu, ancak gerçek
manada girişimcilerin çok
az bulunduğunu dile getiren
Sabancı, bürokratik boyutta
da birtakım sıkıntılar olduğunu ama bürokrasinin veya
finansmansızlığın arkasına
saklanmaktansa, girişimciliğin
bir zavallılık olmadığını hissettirmek gerektiğini söyledi.
TOBB Genç Girişimciler
Kurulu Başkanı Ali Sabancı,
“Türkiye'de de kriz ortamında genç girişimcilere daha
fazla ihtiyacımız var. Çünkü
girişimci sayısı ne kadar
artarsa, istihdam oranı da o
ölçüde artar. Girişimci sayısının artması ile toplumsal refah
düzeyi ve insanların hayat
standartları da yükselecektir”
ifadelerini kullandı.
‘‘Cezaların uygulanmaması, son derece yanlıs bir tutumdur’’
TOBB’dan kayıt dısına sert tepki
V
akıf 2000 tarafından
düzenlenen ‘’Vergi
İdaresi, Vergide
Adalet ve Reform’’ paneli,
TOBB Ekonomi ve Teknoloji
Üniversitesi’nde yapıldı.
Panele, Maliye Bakanı Mehmet
56
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Şimşek, Türkiye Odalar ve
Borsalar Birliği Başkan
Yardımcısı Faik Yavuz ve çok
sayıda davetli katıldı. Panelin
açılışında bir konuşma yapan
TOBB Başkan Yardımcısı
Yavuz: “Yan komşusunun veya
rakip firmanın sürekli vergi
kaçırmasına rağmen hiç cezaya muhatap olmadığını gören
mükellefe vergi kaçırma hastalığı bulaşmaktadır. Kanuna
aykırı bir eylemin, Kanuna
uygun davranmaktan daha
avantajlı olduğu ortamda suç
işleme eğilimi artarak vergi
kaçırma fiili “bulaşıcı” hale
gelir. Bu konuda başta devlet
olmak üzere herkese büyük
görevler düşmektedir” şeklinde konuştu.
www.dto.org.tr
Global
Girişimcilik
Haftası‘nda,
düzenlenen
toplantıda
konuşan TOBB
Genç
Girişimciler
Kurulu
Başkanı Ali
Sabancı,
Türkiye’nin
2050 yılında
dünyanın ilk
10 ekonomisinden biri
haline geleceğini belirtti.
Hisarcıklıoğlu,
odaların ABTürkiye sivil
toplum
diyaloguna
katkısının ele
alındığı
toplantıda
AB-Türkiye
Oda Forumu
Projesi’nden
AB tarafından
5 milyon
avro hibe
sağlandığını
ifade etti.
TOBB
KASIM 2009
TOBB Baskanı Rifat Hisarcıklıoglu:
‘‘Ekonomik krizden dogru sonuçlar çıkarmamız gerek’’
‘’Kriz gerçek bir sektör krizi. Küresel ticarette
büyük düşüş yaşandı. Olumlu gidişat varmış
gibi görünüyor, bunun devam edeceğini umut
edelim. Türkiye kriz sonrasında doğru dersleri
çıkarabilirse, küresel ekonomik durumumuzu
daha istikrarlı hale getirebiliriz.’’
olduğunu kaydeden Başkan
Rifat Hisarcıklıoğlu, proje
kapsamında AB tarafından 5
milyon avro hibe sağlandığını,
projeden 80 oda ve borsanın
faydalandığını, 30 oda tarafından 11 Avrupa ülkesi ile
22 proje gerçekleştirildiğini
anlattı.
‘‘Bozuk Seslere Kulak Asmayın’’
T
TOBB Başkanı Rifat
Hisarcıklıoğlu, Türk
kamuoyunun özellikle
Avrupa’dan gelen bozuk sesleri dinlememeleri tavsiyesinde
bulunarak, ‘’Esas olan bizim
kendi ev ödevimizi yapabilmemiz. Eğer biz kendi hazırlığımızı yaparsak, bu süreci
tamamlayacak bütün unsurları
yerine getirirsek ister AB bizi
alsın, ister almasın’’ dedi.
Hisarcıklıoğlu, odaların ABTürkiye sivil toplum diyaloguna katkısı konusunun ele
alındığı ‘’AB-Türkiye Oda
Forumu Projesi’’nin kapanış
toplantısındaki konuşmasında,
TOBB’un AB sürecine sağlayacağı katkılara yönelik planlamalar yaptıklarını söyledi.
Kendilerini AB yolunda
sistemli bir şekilde dönüştürebilmek için üç konuyu
gündeme aldıklarını belirten
Hisarcıklıoğlu, bunları kendi
bünyelerinde bir kapasite inşa
süreci başlatmaları, görev
alanlarına giren Avrupa kuruluşlarında Türkiye’yi temsil
etmek ve Türkiye Ekonomi
Politikaları Araştırma Vakfı
(TEPAV) ile TOBB Ekonomi ve
Teknoloji Üniversitesi (ETÜ)
kurmak olarak sıraladı.
Türkiye’nin AB’ye üyelik
süreci devam etmeli
Türkiye’nin AB katılım sürecinin devam etmesi gerektiğine
işaret eden Hisarcıklıoğlu,
iş dünyası olarak bu sürece
hazırlık için üzerlerine düşen
görevi yerine getirmeye çalıştıklarını ifade etti. AB-Türkiye
Oda Forumu Projesi’nin 2001
yılından bu yana sürdürdükleri
çalışmaların en kapsamlısı
Türkiye’nin 1963’ten bu yana
AB’ye tam üye olma yolunda
4 kez teyit aldığını kaydeden
Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin tam
üyelik dışında başka bir çözümü kabul etmesinin mümkün
olmadığını söyledi.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu
sözlerine şöyle devam etti:
‘’Kamuoyumuza özellikle
Avrupa’dan gelen bozuk
sesleri çok dinlememelerini tavsiye ediyorum.
Esas olan bizim kendi ev
ödevimizi yapabilmemiz.
Biz bu sürece hazır mıyız
değil miyiz, buna karar vermemiz lazım. Eğer biz kendi hazırlığımızı yaparsak bu süreci
tamamlayacak bütün unsurları
yerine getirirsek ister AB bizi
alsın, ister almasın, çok da
önemli değil’’.
TOBB Baskanı Hisarcıklıoglu, “2010 Türkiye’de Japon yılı olacak” dedi.
Japonlar yatırım fırsatı arastıracak
H
isarcıklıoğlu,
dünyada en fazla
Greenfield yatırımını Japonya’nın yaptığını
söyleyerek, Japonya’ya odaklanmalarının ilk nedeninin,
istihdam artışını sağlayan bu
tür yatırımlar yapılması olduğunu belirtti. Geçen yıl turizm
rakamlarının ikiye katlandığını
vurgulayan Hisarcıklıoğlu,
2010’un Türkiye’de Japon
Yılı olduğunu ve buna ilişkin
olarak toplantı yaptıklarını
söyledi. Japonya’daki yeni
hükümetin hedefinin, ülke
ekonomisini yeniden yükselişe geçirmek olduğuna
işaret eden Hisarcıklıoğlu,
Türkiye’nin Japonya’da her
türlü sektörde mal satabilme
şansı bulunduğunun altını
çizdi. Hisarcıklıoğlu, Japon Yılı
kapsamında Kasım 2010’da,
Türkiye’deki yatırım fırsatlarının anlatıldığı Japon İş
Konseyi Toplantısı düzenleneceğini bildirdi.
TOBB
Başkanı
Hisarcıklıoğlu
demokratik
açılım
çalışmaları
konusunda
herkesin,
ülkenin birlik
ve beraberliğinin
sağlanması
konusunda
elinden gelen
katkıyı
göstermesi
gerektiğini
belirtti.
Hisarcıklıoğlu,
Vietnam’da
düzenlenen
İSEDAK İş
Forumu’nun
ardından
Japon
yatırımcıların
Anadolu’da
hem
Türkiye’nin
potansiyelini
göreceğini
hem yatırım
fırsatlarını
araştıracağını
söyledi.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
57
HABERLER
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
Z İ YA R E T
EKONOMİ
SPOR
ziyaret
dosya
Hindistan Heyeti’nden
hazırlayan » mehmet yatkın
DTO ZIYARETI
E
kim 2008’de hizmete
giren Denizli Avrupa Birliği
İş Geliştirme Merkezi
(ABİGEM), kuruluş amacına
uygun olarak KOBİ’lerin
ulusal ve uluslararası
pazarda rekabet edebilirliğini sağlamak
amacıyla yerli ve yabancı uzman
kadrosu ile çalışmalarına hız kesmeden
devam ediyor. Çalışmalar kapsamında
ABİGEM tarafından Denizli’ye davet
edilen Hindistan heyeti, Denizli Ticaret
Odası’nda ev tekstili üzerine faaliyet
gösteren firmalarla ikili görüşmeler
yaptı.
‘Alternatif Pazar Arayışında
Asya’yı Değerlendirmeliyiz’
Mignesh Parekh önderliğindeki heyet,
ilk olarak DTO Başkanı Necdet Özer’i
makamında ziyaret etti. Başkan Özer,
Asya ekonomilerine ihracat yapılması
gerektiğine işaret ederek, “Denizli,
ihracatçı yapısı ile ABD ve AB ülkelerine
ürün gönderiyor. Fakat dünyada yayılan
58
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Denizli
Ticaret
Odası’nda
faaliyet
gösteren
ABİGEM,
KOBİ’lerin iş
geliştirme
çalışmalarına
hız kesmeden
devam
ediyor.
ekonomik kriz, belirli ülkelerle sınırlı
kalmayıp alternatif pazarlar bulmamız
gerektiğini ortaya çıkardı. Özellikle
Asya ülkelerinin ekonomilerinde büyük
gelişme var. Örneğin; Çin herkes
tarafından bilinirken, Hindistan adeta
sessiz büyüyor” dedi.
akabinde de 60 Hindistanlı ile ilimizde
ikili görüşmeler yapmıştık. İnşaat, gıda,
tekstil ve mermer üzerine yapılan bu
görüşmelerin halen devam ettiğini
biliyoruz. Ticaret Odası olarak ilimize ve
Türkiye’ye katma değer sağlamak bizi
mutlu ediyor” diye konuştu.
‘DTO Olarak Denizli’ye
Katma Değer Sağlıyoruz’
‘İkili Görüşmeler İhracatta
Oldukça Önemli’
1.2 milyarlık nüfusu ile dünyanın ikinci
en büyük nüfuslu ülkesi olan Hindistan’ın
toplam nüfusunun
yaklaşık yüzde 10’unu
oluşturan orta ve
üst düzey gelir
grubunun kaliteli ürün
tercih ettiğini ifade
eden Başkan Özer;
“Ülkemizin iki misli
kadar kaliteli ürün
tercih edecek kitleye
sahip Hindistan’a,
geçtiğimiz yıl bir gezi
düzenlemiş ve bunun
ABİGEM tarafından Denizli’ye davet
edilen Hindistanlı misafirlerin ev
tekstili alımı yapmak üzere Denizli’ye
geldiklerini de anlatan DTO Başkanı
Necdet Özer, “Denizli’de tekstil üzerine
faaliyet gösteren firmaların özellikleri
doğrultusunda Hindistanlı firmalarla
eşleştirmeleri yapıldı. Denizlili firmalar
görüşmeler sırasında ürünlerini
tanıtacaklar ve fiyatta fikir birliği olursa
fabrika ziyaretleri olacak. İhracatın
daraldığı ve ekonomik krizin ciddi
anlamda hissedildiği bu günlerde yapılan
bu ikili görüşmeler, ihracat açısından
önemli ve iyi olacaktır” şeklinde konuştu.
www.dto.org.tr
Z İ YA R E T
KASIM 2009
Denizli
Ticaret
Odası’nda
Denizlili
firmaların,
Hindistanlı
heyete
ürünlerini
tanıttıkları
ikili
görüşmelerde
fiyatta fikir
birliği
sağlandığı
takdirde
kentteki
tekstil
pazarına
bir yol
daha
açılmış
olacak.
‘Hindistan’da Halkın Alım Gücü Her
Geçen Gün Artıyor’
Görüşmeler sonrasında değerlendirme
yapan Britindia Retail Socutions LTD
sahibi Velasamy Kumar, “Hindistan ve
Çin, Asya’nın büyük ve halen büyümekte
olan ekonomileridir. Bunun paralelinde
de halkın alım gücü artıyor. Orta sınıf ve
orta yaşlardakiler evlerinin daha güzel
ve konforlu olmasını istiyor. Dolayısıyla
da para harcamayı seviyorlar. Büyük
tüketim olduğu için ülkemize büyük
mağazalar geliyor. Amerika ve Avrupa’da
kriz yaşanmasına rağmen Asya
ekonomileri herhangi bir olumsuzlukla
karşılaşmadı” dedi.
‘Kaliteli Ürünler Almak İçin
Denizli’deyiz’
Kendi ülkelerinde de tekstil ürünleri
olduğunu ancak orta sınıfın kaliteli
ürünler satın almak istediklerini anlatan
Kumar, “Kaliteli ürünler almak için buraya
geldik. Denizli’deki ikili görüşmelerimiz
son derece olumlu geçti ve çok
mutlu oldum. Burada ABİGEM ve
Denizli Ticaret Odası tarafından
yapacağımız görüşmeler için çok iyi bir
ortam hazırlanmış. Aynı yerde birçok
üretici ile buluşmak çok güzel. Burada
görüşme yaptığımız firmaların bilgilerini
aldık. Bunları en kısa zamanda liste yapıp
kalite ve fiyatlarını değerlendireceğiz”
diye konuştu.
‘Ekonomik Kriz Yeni Fırsatlar
Oluşturabilir’
Fiyat konusunda anlaşılması durumunda
tekrar Denizli’ye geleceğini de dile
getiren Kumar, fabrikaları gezip ürün
almak için nihai karara varacağını
söyledi. Ekonomik krizin yeni fırsatlar
da oluşturabileceğine işaret eden Hintli
işadamı, “Her ekonomik kriz, firmalarda
yeniden yapılandırma oluşturur. Çünkü
geriye dönük hatalar araştırılır ve buna
göre önlemler alınarak krizden çıkış
yolları aranır. Bu azim sonrasında da
yeni müşteriler aranır ve yeni pazarlara
Hindistan ile Ticaret
Zincirinin İlk Halkaları
Hindistan’da tekstil üretimi
olmasına karşın, kaliteli ürünler
almak ve kendi pazarlarında bu
ürünleri satmak için Denizli’ye
gelen Hindistan Heyeti, Denizli
Ticaret Odası’nda yapılan
eşleştirmenin ardından Denizlili
firmalarla görüştü. Bornoz ve
jakarlı ipliklerin yoğun olarak
talep edildiği görüşmeler,
birçok firma açısından son
derece olumlu geçti.
ulaşılır. Denizli’deki ev tekstili
üreticileri için bu yolun izlenmesi
gerektiğini düşünüyorum” açıklamasını
yaptı.
Hindistan
Heyeti,
Denizli’de
üretilen
ürünlerin
kalitesinden
dolayı
İtalyan
ürünleri
yerine Türk
tekstilini
tercih
edeceklerini,
bunun için de
firmalarla
ikili
görüşmeler
yaptıklarını
ifade etti.
Hindistanlı Heyetten Bornoz ve
Jakarlı İpliğe Talep
Hindistanlı heyetle görüşme yapan
Denizlili firmalardan Makroteks Tekstil
San. Tic. Ltd. Şti Pazarlama Müdürü
İsmail Aktım da görüşmelerin son derece
olumlu geçtiğini belirterek, “Buraya gelen
Hindistanlı heyetle görüşmelerimizi
önümüzdeki günlerde de devam
ettireceğiz. Heyet, özellikle bornoz ve
üretimi zor olan jakarlı iplikler üzerinde
durdu. Umarım, bu organizasyon her iki
taraf için de iyi bir fırsat olur ve yeni bir
ülke ile çalışma fırsatı yakalanır” dedi.
ABİGEM, görüşmeler sonrasında Denizlili
katılımcı firmalarla anket yaptı. Ankette
görüşmelerin faydalı olduğu, bu tür
çalışmaların devam ettirilmesi gerektiği
vurgulandı.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
59
HABERLER
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
EBIC-EGE
EKONOMİ
SPOR
hazırlayan » mehmet yatkın
ebic-ege
haberler
DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC
Ege Bilgi ve
Yenilik Merkezi
DUYURULARI
Dıs etkenlerden kaynaklanan sinir yaralanmaları
için yeni tedavi yöntemleri ve ürünler - REF: 09 SE 67CM 3FA1
Kuzey İsveç’de medikal teknolojiler alanında çalışan bir firma, bir
üniversite hastanesi ile birlikte biyolojik olarak parçalanabilen ve
hücrelerle bütünleşen bir sinir sargısı geliştirdi.
S
argı, geniş ölçekli sinir yaralanmaları durumunda yapılan operasyonlarda
uygulanmaktadır. Firma bu ürünü bio-plastik malzemeden üretebilecek
ve medikal ürün olarak satış ve pazarlamasını yapabilecek ISO sertifikalı
ortaklar aramaktadır. Firma, ayrıca ürünün geliştirilmesi için finans sağlayacak
yatırımcılarla da ortaklığa açıktır.
Kuvvetli ve basit
tasıma arabası - REF: 09 SE 67BY 3F8S
İsveçli bir firma ağır ve büyük mobilyaları
hareket ettirmek için kuvvetli ve basit bir
taşıma aracı geliştirdi.
G
eliştirilen bu araç sayesinde bir
kişi tek başına büyük yatakları
ve masaları kaldırabilmektedir.
Bu teknolojiyle insan kuvvetine nazaran
daha etkili taşımacılık yapılabilmekte
ve ağır mobilyalar daha kolay hareket
ettirilmektedir. Firma, lisans ve ticari
anlaşmalar yapmak için ortaklar
aramaktadır.
60
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Ultrasonik
nebülizörler
ve kolloidler
gibi cerrahi
aletler
konusunda
uzmanlaşmış
bir Macar
firma,
ticari
aracılık
hizmetleri
ve ortak
yatırım için
ortaklar
aramaktadır.
Firma ayrıca
şirketin
tamamının
veya bir
kısmının
satışı ile de
ilgileniyor.
Yenilenebilir
enerji
alanında
aktif olup,
yel değirmeni
ve parçaları
üreten
Polonyalı
firma, ticari
temsilciler ile
iletişime
geçmek
istemektedir.
Firma ayrıca
içinde yer
aldıkları
sektör için
taşeronluk
teklif
etmektedir.
Kalıcı boya katmanlarını
çıkaran sıvı - REF: 09 PL 64BD 3DOL
Polonyalı bir firma, boyalı
katmanları çatı, konteynır
gibi karmaşık şekilli alanların
yüzeyinden çiziksiz olarak
çıkarabilen bir kimyasal sıvı
geliştirdi.
P
iyasada uygulanan sıvının,
özellikle temizlik, yapı ve diğer
endüstrilerde kullanılması
son derece kolaydır. Polonyalı
firma, kimyasal ve yüzey işleme
endüstrisinde faaliyet gösteren ve
bu teknolojiyi geliştirecek ortaklar
aramaktadır.
Soguk metal püskürtme
sistemleri - REF: 09 NL 60AH 3E67
M
etal püskürtme
sistemlerinde uzmanlaşmış
Hollandalı bir firma, bu
alanda yeni bir teknoloji geliştirmiştir.
Teknoloji, iş parçasının ve metal
seramik tozları gibi kaplama
malzemesinin kısmen soğuk kaldığı
yerlerde yüksek hızda hareket
eden erimemiş partiküllerle yüzey
etkileşimini mümkün kılmaktadır.
Firma teknik işbirliği ve teknolojinin
geliştirilmesi için ortaklar arıyor.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
DENiZLi
EBIC
BiLGi VE BASVURULARINIZ iÇiN
EBIC-EGE Denizli
DENİZLİ TİCARET ODASI
Gıda maddelerinin raf ömrünü uzatmak için
çevre dostu bir paketleme teknolojisi - REF: 09 ES 23D2 3F13
Bir grup İspanyol araştırmacı, paketlerin yol açtığı çevresel
kirlenmeyi azaltan ve gıdaların daha kaliteli korunmasını
sağlayan bir aktif paketleme teknolojisi geliştirdi.
B
u teknolojinin temel avantajı, işlenmiş gıdalara katılan koruyucu
maddeleri kısıtlayarak, gıdaların raf ömrünü uzatmasıdır. Teknoloji,
gıda endüstrisi ve doğal katkı maddesi üreticileri için uygundur.
Grup, formülasyonları pilot bir fabrikada uygulamak ya da bu ürünü daha da
geliştirmek için ortaklar aramaktadır.
Endüstriyel alanlar nano teknolojik yüzey kaplama ve
korozyon karsıtı sistem - REF: 09 DK 201A 3DXM
Danimarkalı bir firma, kamu
ve endüstriyel alanların
yüzey kaplamasında
kullanılacak teknolojik bir
sistem geliştirmiştir.
K
amu ve endüstriyel
alanlarda kullanılacak
bu yenilikçi teknoloji;
anti korozyon önleyici, kolay
temizlik, anti bakteriyel ve/
veya çok düşük CO2 emilimi ile
önemli grafiti koruma özellikleri
taşımaktadır. Danimarkalı
firma, bu alanda teknik işbirliği,
ticari ve üretim antlaşmaları ile
ilgilenmektedir.
EBIC-EGE
Adres » Denizli Ticaret Odası Binası
Oğuzhan Caddesi No.5 K.4 20100 DENİZLİ
T. +90 258 241 17 37
Macaristanlı
bir KOBİ,
alkit
boyaların
ve cilaların
kurumasını
hızlandıran
ve aynı
zamanda
kobalt
ve kurşun
içermeyen
bir katkı
maddesi
geliştirdi.
Firma
deneme,
uygulama
ve toplu
üretim
antlaşmaları
için ortaklar
aramaktadır.
Ağacın
ısıl işlemle
işlenmesinde
uzmanlaşmış
bir Fransız
firması,
tekstil ve
kağıt
sanayindeki
renklendirme
proseslerini
büyük
miktardaki
kerestelerin
boyanmasına
uyarlayacak
bir teknoloji
hususunda
teknolojik
işbirliğine
açıktır.
Hidrolik aktivatör
teknolojisi - REF: 09 DE 1375 3F6Z
Alman bir firma, hidroliği mekanik
olarak düzenleyen ve elektronik
kontrol sistemi içermeyen
doğrusal bir sistem geliştirdi.
G
eliştirilen bu sistem, çok
çeşitli uygulamalara olanak
tanımaktadır. Patent
başvurusu yapılmış olan bu sistem
şu anda piyasada satılmaktadır.
Alman firma tarafından bu sistemin
çeşitli üretim süreçlerine entegre
edilmesi ve yeni uygulamaların
geliştirilmesi hususunda ortaklar
aranmaktadır.
Isı enerjisini elektrik enerjisine
dönüstüren yüksek verimli
termo çip - REF: 08 SE 67CI 0J2G
G
üney İsveçli bir firma, yeni
bir soğutma ve enerji çipi
üzerinde çalışmaktadır. Çip,
ısı enerjisini elektrik enerjisine etkin
bir şekilde dönüştürebilmektedir.
Firma, teknik işbirliği, üretim
antlaşmaları ya da teknik destekli
ticari işbirlikleri ile ilgilenmektedir.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
61
HABERLER
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
EBIC-EGE
EKONOMİ
SPOR
ebic
- ege
haberler
DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC
hazırlayan » mehmet yatkın
Ege Bilgi ve
Yenilik Merkezi
DUYURULARI
Orman yangınlarını en fazla 5 dk içinde
tespit eden teknoloji - REF: 09 PT 65BN 3F5L
Portekizli bir firma, orman yangınlarını başladıktan sonra 5 dakika içinde
tespit edebilen bir erken uyarı sistemi geliştirdi.
1
5 km uzaklığa kadar yangınları tespit edebilen bu sistem, benzer
sistemlere göre daha etkin ve güvenilir bir sistemdir. Firma, teknik
destekli ticari antlaşmalar için ortaklar aramaktadır.
Mobil bilet platformu - REF: 09 PT 65BN 3DIR
Portekiz firması, SMS görüntü biletlerinin basımı için taşınabilir otomatik
biletleme makinesi geliştirmiştir.
B
u sistemde, online ortamda satın alınan biletin görüntüsü SMS olarak
cep telefonuna (PDA) gönderiliyor. Aynı anda sisteme gelen görüntü
gidilen yerdeki sisteme de gösteriliyor. Sistem tarafından tanınan
görüntü ile bilet basımı gerçekleşiyor. Firma, teknik işbirliğinin yanında ticari
antlaşmalar için ortak arayışındadır.
62
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Ses ve hi-fi
araçlarının
dağıtım,
tasarım ve
üretimini
yapan
Danimarkalı
bir firma,
özellikle
zincir
mağazalara
yönelik
profesyonel
dağıtım
ağını
kurabilecek
ve yönetecek
yabancı
firmalarla
uzun süreli
bir ortaklık
aramaktadır.
Boru bükme
alanında
uzman olan
bir Alman
firması,
Avrupa’da
lazer
teknolojisi,
bükme,
kesme ve
boruları
şekillendirme
alanında
aktif olan ve
hizmetlerini
genişletmek
isteyen
firmalarla
ticari ortaklık
aramaktadır.
Yüksek verimli meyve ve
sebze konsantresi üretmek
için arayıs - REF: 09 PL 63BC 3EUE
G
ıda sektöründe üretim,
ticaret ve servis alanlarında
faaliyet gösteren Polonyalı
bir firma, sebze konsantresi ve
malt özütü üretimi için yeni üretim
alanına uyacak teknoloji ve makine
aramaktadır. Firma, teknik destekli
üretim ya da ticari anlaşmaları tercih
etmektedir.
Tanıtım ve reklam
ürünleri - REF: 20091030009
P
romosyon, tanıtım ve reklam
ürünleri servisi sunan İspanyol
paketleme ve ambalajlama
firması, sticker (etiket), kart ve
mıknatıs gibi 2D ve 3D tanıtım
ürünlerinin basımını yapabilmektedir.
Firma, reklam pazarlama ajansları,
gıda ve yayımcı firmalara kendi
promosyon ürünlerini ve hizmetlerini
sunmak için ortaklar aramaktadır.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
DENiZLi
EBIC
BiLGi VE BASVURULARINIZ iÇiN
EBIC-EGE Denizli
DENİZLİ TİCARET ODASI
Kozmetik ürünlerin üretilmesi için otonom ve
çevre dostu teknoloji - REF: 20090914020
Fransız bir firma, kozmetik ürünlerin üretimi için otonom ve
çevre dostu bir teknoloji geliştirdi.
S
u arıtma, bileşenlerin karıştırılması, dozaj doldurma ve temizleme
fonksiyonlarına sahip olan makine, aktif doğal bileşenlerin korunması
için oda sıcaklığında işlem yapmaktadır. Yenilenebilir enerjiye dayalı,
şarj edilebilen iki pille çalışan makine kolaylıkla taşınabilmektedir. Firma
teknik destekli ticari antlaşmalara ve ürünü daha da geliştirecek firmalarla
işbirliğine açıktır.
Yenilikçi ürünler elde edebilmek için cam destekli
plastiklerin geri dönüstürülmesi - REF: 09 IT 56Z6 3F5Y
İtalyan bir firma, üretim süreçlerinde açığa çıkan toz ve atık malzemeleri,
palet, plastik bileşenler ya da beton dolgu malzemesi gibi alternatif
ürünleri hammaddeye dönüştürmek isteyen firmalarla teknik işbirliği
aramaktadır.
O
rta büyüklükteki, cam takviyeli plastik- kompozit malzemeler (GRP)
alanında çalışan bir İtalyan firması, kimya sektörünün endüstriyel
tesislerinde kullanılmak üzere borular ve basınç malzemeleri üretimi
yapmaktadır.
EBIC-EGE
Adres » Denizli Ticaret Odası Binası
Oğuzhan Cad. No.5 K.4 20100 DENİZLİ
T. +90 258 241 17 37
İşletmelere
IT çözümler
sunan bir
İtalyan
firması,
fabrikalara
yönelik
endüstriyel
otomasyon
hizmetleri
için taşeronluk ve fason
üretim
antlaşmaları
ile ilgileniyor.
İsveç’te
online satış
yapan bir
perakendeci,
firmalara
bayan iç
çamaşırı ve
çorap
distribütörlüğü teklif
etmektedir.
Dağıtım
hakkını elinde
bulunduran
Danimarkalı
pazarlama
firması,
geliştirdikleri
LED
aydınlatma
tüpleri için
Avrupa
ülkelerinde
distribütörler
aramaktadır.
Yüksek kalitede alüminyum
sekillendirmesi için teknoloji
arayısı - REF: 09 PL 61AJ 3F3Q
Polonya merkezli bir firma, özel
amaçlı aydınlatma armatörleri
üretimi üzerine uzmanlaşmıştır.
F
irma, yenilikçi aydınlatma
armatürlerinin üretim ve
dizayn uygulamalarını
geliştirmek ve genişletmek için
yüksek hassasiyetli teknolojiye
ihtiyaç duymaktadır. Firma özellikle
yüksek kalitedeki alüminyumun
şekillendirilmesi için hassas teknoloji
aramaktadır.
Metalleri galvenizleme ile
sudan korumak için yeni bir
yöntem - REF: 09 HU 50S5 3EO9
M
acar bir KOBİ, yüzey işleme
süreçleri için galvanizleme
kullanarak çevre dostu bir
metal koruma teknolojisi geliştirdi.
Bu teknoloji, kaplama süreçlerinde
üretilen atık metalin ekonomik
olarak geri kazanılmasını ve üretilen
atık metalin galvaniz sürecine
kazandırılarak metal kaybını % 1-2
lere düşürülmesini sağlamaktadır. Bu
yöntem galvanizleme sunan firmalar
için kullanışlıdır. Firma, lisans ve ticari
anlaşmalar ile ilgilenmektedir.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
63
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
SPOR
hazırlayan » prof. dr. hakan yılmaz
makale
haberler
HABERLER
Denizli Ticaret Odası Dijital Arsive Geçiyor
Insaat Sektörü'nde
Is ve Isci Güvenligi
İ
şçi sağlığı ve iş güvenliği
ülkemizdeki inşaat sektörü için son
yıllarda önem kazanan bir konudur.
Bunun en önemli nedeni, ülkemizin
Avrupa Birliği (AB)’ne üyelik
süreci ve inşaat sektörünün gün
geçtikçe daha fazla sayıda uluslararası
yükümlülüklere girerek yabancı firmalarla
işbirliği yapmasıdır. Bu nedenle işçi
sağlığı ve iş güvenliği konusundaki ilgili
standart ve yönetmeliklerin gelişmiş
ülkeler seviyesine çıkartılması zorunlu
bir hale gelmiştir.
Ülkemizde iş kazaları ve meslek
hastalıkları çok sayıda işçinin
hastalanmasına, yaralanmasına,
sakat kalmasına ve hatta hayatlarını
64
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
kaybetmesine yol açmaktadır. Bu tip
olaylar özellikle de inşaat sektöründe
daha fazla yaşanmaktadır. Bunun
en önemli sebebi, inşaat sektörünün
kendine özgü çalışma koşullarındandır.
İnşaat sektörünün diğer sektörlerden
farklı olmasının başlıca nedeni her
projenin birbirinden farklı olması ve her
projede değişik çalışma koşullarıyla ve
farklı risklerle karşı karşıya kalınmasıdır.
İnşaat sektöründe faaliyet gösteren
işçiler, endüstriyel sektördeki gibi tek bir
fabrikada çalışma imkanı bulamadıkları
gibi sürekli bir projeden başka projeye
hareket halindedirler. Aynı zamanda
inşaat sektörü, tehlikeli ve bir sürü risk
Özellikle
son 10 yıl
içerisinde
ülkemizde
hızlı bir
gelişme
gösteren
inşaat
sektörü,
aynı yıllarda
Denizli’de
de etkisini
göstererek,
gözde bir
iş kolu
olmuş,
tekstil ve
mermer
sektörlerinin
yanında
yerini
almıştır.
içeren faaliyetlerden oluşmaktadır.
Bu nedenle de bu sektörde çalışmak
için tecrübeli ve fiziksel zorluklara
alışık olmak gerekir. Ayrıca bir inşaat
projesinde aynı anda birden fazla işçi
grubu da çalışabilir ki bu da tehlike
ve riskleri daha da artırır. İşte bu
nedenlerden dolayı inşaat sektörü
diğer sektörlere göre daha büyük bir
risk altındadır. Bu sorunu, düzenlenen
kanunlarla aşabilmek mümkündür.
İnşaat Sektörü ile Gelişen
İş ve İşçi Güvenliği
Bugün ülkemizdeki birçok büyük
inşaat firması, uluslararası alanda
iş yapmaktadır. Bu durum da inşaat
firmalarının işçi sağlığı ve iş güvenliği
konusuna önem vermesini zorunlu
bir hale getirmiştir. Bunu sağlayan
ise, inşaat sözleşmelerindeki ağır
yükümlülüklerdir.
İşçi sağlığı ve iş güvenliği açısından
ülkemizdeki inşaat sektörüne göre daha
ileride olan gelişmiş yabancı ülkeler, Türk
www.dto.org.tr
KASIM 2009
firmalarının işçi sağlığı ve iş güvenliğini
sistematik olarak inşaat sahalarında
sağlamalarını istemektedirler. Ancak
birçok firmamız buna daha hazır değildir
ve bu konuda ciddi çalışmalar yapmaları
gerekmektedir.
Hukuki Düzenlemeler Işığında
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği
Modern iş hukuku açısından işçi sağlığı
ve iş güvenliği son derece önemlidir. İş
sağlığı ve güvenliğinin sağlanması aynı
zamanda Anayasa’nın sosyal devlet ilkesi
ile de doğrudan ilişkilidir. Anayasa’nın
56. maddesinde, devletin herkesin
hayatını, beden ve ruh sağlığı içerisinde
sürdürmesini sağlamakla yükümlü
olduğunu düzenlemiştir. Şüphesiz,
devletin bu kapsamda işçilerin işyerinde
sağlık ve güvenliklerini sağlamak için
gerekli tedbirleri almak zorunda olduğu
söylenebilir.
İş sağlığı ve
güvenliğinin
korunması
konusunda
Kanun
koyucu,
4857 sayılı
İş Kanunu
ile genel bir
çerçeve
çizerken,
konuların
ayrıntılı
bir şekilde
düzenlenmesi
tüzüklere ve
yönetmelik
hükümlerine
bırakılmıştır.
Türk Hukuk Sistemi’nde iş sağlığı
ve güvenliği konusu sürekli gelişme
gösteren bir konudur. Özellikle 4857
sayılı İş Kanunu’nda yürürlükten kalkan
1475 sayılı eski İş Kanunu’na göre
önemli ve faydalı değişiklikler kabul
edilmiştir.
Hiç kuşkusuz iş sağlığı ve güvenliği
kavramının sınırlarının belirlenmesi
oldukça zordur. Bu konuda devletin
ve işverenin yükümlülükleri, alınması
gereken önlemler, işyerinin denetimi,
iş sağlığı ve güvenliği örgütlenmesi,
özel işçi grupları ile ilgili hükümler
bu üst başlık altında incelenebilecek
konuların belki de sadece bir kısmını
oluşturmaktadır.
İş Kazalarının Bir Ülkeye
Maliyeti Yılda 40 Milyar Dolar
Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik
süreci, işçi sağlığı ve iş güvenliği
konusuna olumlu yönde etki yapmış
ve standartların gelişmiş ülkelerin
standartları seviyesine getirme
zorunluluğunu ortaya çıkarmıştır. Bu
sebepten dolayı özellikle son beş yıllık
Is Kazalarında
Birinci Türkiye
Ülkemizde hem iç hem de dış pazara yönelik faaliyet gösteren yüzlerce
inşaat şirketi var. Üretimin aşamalarında karşılaşılan zorluklar,
önlemler alınmadığı takdirde iş kazalarını da beraberinde getiriyor.
Türkiye’de her yıl
ortalama 70 bin
iş kazası, 500 bin
meslek hastalığı
tespit ediliyor. Bu
iş kazalarının 800’ü
ölümle sonuçlanıyor.
2 bin kişi ise sürekli iş
göremez hale geliyor.
İş kazaları ve meslek
hastalıklarına bağlı
olarak bugüne kadar
dönem içerisinde işçi sağlığı ve iş
güvenliği konusunda ülkemizde bir çok
adım atılmıştır.
İş Sağlığı ve Güvenliğinin Sınırları
İnşaat
sektöründe
işçi sağlığı ve
güvenliğinin
korunması
ile ilgili
olarak
işverene
çeşitli
zorunluluklar
öngörülmüş,
bunlara
uyulmaması
yaptırımlara
bağlanmıştır.
MAKALE
ABD’de kazaların ve hastalıkların
ekonomik maliyeti yıllık 10-40 milyar
dolar arasında değişmektedir. Bu rakam
ülkemizde de ortalama 10 milyar dolar
civarındadır. Bu gerçekten de çok önemli
bir rakamdır.
İnşaat Sektöründe İşçi Sağlığı
ve Güvenliği
İnşaat sektöründe işçi sağlığı ve
güvenliğinin korunması ile ilgili
olarak işverenin çeşitli yükümlülükleri
bulunmaktadır.
Özellikle inşaat sektöründe yaşanan bazı
ölümlerin ve ağır yaralanmaların nedeni
düşen cisimlerin kafaya çarpmasıdır.
Bu tür kazalara karşı inşaat sahası
içerisinde sürekli olarak baş koruyucu
donanımlar olan baretler, başlıklar ve
1 milyon 831
bin 252 işgücü
kaybedildi. Sonuç
olarak bu durumdan
ülke ekonomisi ciddi
şekilde etkileniyor.
kasklar kullanılmalıdır. Bu konuda işveren
tarafından işçilere her türlü malzeme
temin edilmelidir. Aksi halde işverenin
sorumluluğuna gidilir.
İnşaat sektöründe çalışan işçiler zamklar,
yapıştırıcılar, tutkallar, asfalt, katran
ve solvanlar gibi kimyasallara sunuk
kalmakta bunlarla birlikte silika ve
asbest içeren tozlar ve kumların içinde
çalışmaktadırlar.
Bütün bu tehlikelere karşı solunum
koruyucu donanımlar olan maskeler
ve respiratörler (solunum cihazları)
kullanılmalıdır. Tersi durumda, silikoz
ve asbestoz gibi son derece tehlikeli
hastalıklara yakalanılabilir. Bu nedenle
tozlara ve gazlara sunuk kalınan
ortamlarda ölçümler yaptırılmalıdır.
Gürültü, inşaat sektöründe kullanılan
makinaların sayısının artması ile önemli
tahribatlara yol açmaya başlamıştır.
Özellikle binaların yıkımı sırasında
Ülkemizde her geçen gün meydana gelen iş kazası oranları artıyor ve Türkiye bu oranlar
doğrultusunda ne yazık ki Avrupa ülkelerinde ilk sıralarda yer alıyor. Yapılan araştırmalara
göre, Türkiye’de her yıl yaklaşık 300 bin iş kazası meydana geliyor.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
65
HABERLER
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
haberler
makale
hazırlayan » prof. dr. hakan yılmaz
EKONOMİ
SPOR
İlk yardım malzemesi ve sedye
bulundurma zorunluluğu
GÜN GEÇTİKÇE İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ TEDBİRLERİ ARTIYOR
kullanılan makinalar, vinçler, grayderler
ve kepçeler sadece bu makinaları
kullanan işçiler için değil, çevredeki
işçiler ve diğer insanlar için de işitme
sorunlarına neden olmaktadır. Bu
nedenle kulak koruyucu donanımlar
olan kulaklıklar ve kulak tıkaçları
kullanılmalıdır.
Gürültü yönetmeliğinde belirtilen
önlemler alınmalı ve ölçümler
yaptırılmalıdır.
İnşaat işleri soğuk, sıcak, kuru ve
nemli ortamlarda yapılabilmektedir.
Bu nedenlerle ortama uygun koruyucu
elbiseler kullanılmalıdır. Sıkça yapılan
kaynak işleri sırasında çapaklardan ve
iyonize olmayan mor ötesi ışınımdan
(UV radyasyonundan) korunmak için
göz koruyucu gözlükler, maskeler
İ
ş kazaları ile ilgili olarak
yapılan araştırmalar,
günümüzde pek çok
gelişmiş ülkelerde bile
inşaat işkolunda kaza
oranlarının artığını
ortaya koymaktadır.
İşkolunda taşeronlaşmanın
artması ile işçi devrinin
yükselmesi ve iş sağlığı
güvenliği eğitiminin
yok denecek düzeye
inmesi, şantiyeleri en
66
D Ü N YA
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
ve kalkanlar kullanılmalıdır. Ayrıca
inşaatlarda çalışılırken görülen
kazaların bir kısmı da düşmelerden
kaynaklanmaktadır.
Düşmeler son derece tehlikedir
ve sonunda sakatlıklar ve ölümler
meydana gelebilir. Bunun için yüksekte
çalışırken mutlaka emniyet kemerleri
kullanılmalıdır. Bu konudaki sorumluluk
da yine işverenlere aittir.
İşverenin Diğer Yükümlülükleri
Her işveren, yapı işlerini, fenni yeterliği
bulunan kişilerin, teknik gözetimi ve
sorumluluğu altında yürütecektir. Bu
sorumlu kişi ya da kişiler ilgi alanlarına
giren işlerin yapıldığı zamanlarda
inşaat sahasında bulunmak ve işi
yönlendirmek zorundadırlar.
tehlikeli iş alanları haline
getirmektedir. Tehlikeler
sadece bu kadarla da sınırlı
kalmayıp, bir yandan en
kısa zamanda en düşük
maliyetle işi bitirme
baskısı, bir yandan da
taşeronlara bölünmüş
şantiyede, işi yönetmenin
zorluğu iş kazalarını
artıran bir öge olmaktadır.
Bütün bunlara ek olarak
inşaat işçisinin geçici
ve mevsimlik çalışması,
işkolunda kayıt dışı
çalışmanın yaygınlığı, kaçak
göçmen işçi istihdamı, kaza
İnşaat
işlerinde
çalışacak
işçilerin işe
girişlerinde
veya işin
devamı
süresince
bu işe
dayanıklı
oldukları
Kanun’da
belirtilmiş
kurumlar
tarafından
verilmiş
sağlık
raporları ile
belgelenmek
zorundadır.
İnşaat işleri,
soğuk, sıcak,
kuru ve nemli
ortamlarda
yapılabilir.
Bu nedenle
ortama
uygun
koruyucu
elbiseler
kullanılmalı,
gerekli olan
işlerde
maskeler
tedarik
edilmelidir.
İşverenler tarafından işyerlerinde içinde
(tentürdiyot, alkol, sargı bezi, pamuk,
yanık pomadı, suni teneffüs cihazı vb.)
ilk yardım levazımı bulunan ilk yardım
dolabı ile bir sedye ve bir battaniye
bulundurulması zorunludur.
İşçilerin sağlık raporu alması
zorunluluğu
İnşaat işlerinde çalışacak işçilerin işe
girişlerinde veya işin devamı süresince
bedence bu işlere elverişli ve dayanıklı
oldukları; işyeri hekimi işçi sağlığı
dispanserleri, bunların bulunmadığı
yerlerde sırası ile en yakın Sosyal
Sigortalar Kurumu, sağlık ocağı, hükümet
ya da belediye doktorları tarafından
verilmiş örneğine uygun sağlık raporları
olmadıkça bu kişilerin işe alınmaları veya
işte çalıştırılmaları yasaktır.
Yetkili memurlar isteyince, bu raporları
işveren kendilerine göstermek
zorundadır. Bu nedenle bu raporların
şantiyeden uzaktaki bir büroda değil,
şantiyede bulundurulması gereklidir.
Bu raporlar her türlü resim ve harçtan
muaftır.
Kişisel koruyucuların temin
edilmesi zorunluluğu
Alet, parça, malzeme gibi cisimlerin
düşmesi muhtemel yerlerde çalışacak
işçilere koruma başlığı verilecektir.
Yüksekliği tabandan itibaren 3 metreden
daha fazla olan ve düşme veya kayma
tehlikesi bulunan yerlerde çalışanlarla,
kiremit döşeyicilerine, oluk ve her türlü
riskini artıran ögeler olarak
karşımıza çıkmaktadır.
Bu tür istihdam koşulları,
işçileri uzun saatler
boyunca yoğun çalışmaya
itmekte; işçiler güvenli
olmayan koşullarda
çalışmayı reddetme gücüne
sahip olamamakta ve iş
kazalarını önleyecek bir
iş güvenliği eğitimi alma
fırsatı bulamamaktadır.
İnşaat işkolunda
işverenlerin örgütlenme
haklarına saygı
göstermemeleri ve
sendikalaşma oranlarının
düşmesi de sektörde
kaza riskini artıran, iş
güvenliği sağlığı mevzuatı
uygulanmalarını izlemeyi
olanaksız kılan ek ögeler
olmuştur. Bu olumsuz
durumların ortadan
kalkması gerekmektedir.
www.dto.org.tr
KASIM 2009
MAKALE
Yapılan bir
araştırmaya
göre iş
kazalarının
daha çok
sabah
saatlerinde
ve en çok
maden,
inşaat, tekstil ve kimya
işkollarında
oluştuğu ortaya çıkıyor.
Bu nedenle
sayılan
sektörlerde
denetimler
sıklaştırılıyor.
dış boya işleri yapanlara, gırgır vinçlerini
çalıştıranlara ve kuyu, lağım, galeri ve
benzeri derinliklerde çalışanlara emniyet
kemerleri verilecek ve işçiler de verilen
bu kemerleri kullanacaklardır. Su içinde
çalışmayı gerektiren hallerde, işçilere,
uygun lastik çizmeler verilecektir. Diz
boyunu aşan suların yenilmesi için ayrıca
gerekli tedbirler alınacaktır.
Uyarı levhalarının konulması
zorunluluğu
Yapı alanı içindeki tehlikeli kısımlar,
açıkça sınırlandırılacak ve buralara
görünür şekilde yazılmış uyarma
levhaları konulacaktır.
Döşeme kenarına korkuluk konulması
zorunluluğu
Betonarme platformlarının döşeme
kenarlarına düşmeyi önleyecek korkuluk
yapılacaktır. Bu mümkün olmadığı
hallerde, serbest çalışmayı sağlamak
Dünyada her
yıl Brezilya’da
yüzde 19.5,
Güney Kore’de
yüzde 19,
Türkiye’de
yüzde 18.7,
Meksika’da
yüzde 9,
Rusya’da
yüzde 14.4,
Bulgaristan’da
yüzde 8.3 ve
Japonya’da
binde 1
oranında iş
kazaları
meydana
geliyor.
İnşaat sektörü iş
kazalarının en fazla
görüldüğü sektörlerden
biridir. Ülkemizde
işgücünün %5’i inşaat
sektöründe çalışırken,
meydana gelen iş
kazaları sonucu
ölümlerin %15’i inşaat
sektörüne aittir.
için döşeme kenarına korkuluklu iskele
yapılacaktır.
Basamakları yapılmamış betonarme
merdiven döşemelerine kayma veya
düşmeyi önleyecek ahşap basamaklar
ve kova boşluğu kenarlarına ise uygun
korkuluklar yapılacaktır.
Tavan veya döşemelerdeki boşluk ve
deliklere , asansör boşluklarına, korkuluk
yapılacak veya bu deliklerin üstleri geçici
bir süre için uygun şekilde kapatılacaktır.
Yapı işyerinde kazaya sebep olacak veya
çalışanları tehlikeli durumlara düşürecek
şekilde malzeme istif edilmeyecek
ve araçlar gelişi güzel yerlere
bırakılmayacaktır.
Yapının devamı süresince sivri uçları
veya keskin kenarları bulunan malzeme
ve artıklar, gelişi güzel atılmayacak
ve ortaklıkta bulundurulmayacaktır.
Buna uyulmaması halinde söz konusu
olabilecek zararlardan işveren sorumlu
olacaktır.
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
67
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
D Ü N YA
EKONOMİ
FUARLAR
2010 YILI Fuar Listesi
hazırlayan » ozan öner özmen
fuarlar
haberler
HABERLER
BİTİŞ
FUARIN ADI
YER
ŞEHİR
BAŞLAMA
BİTİŞ
FUARIN ADI
YER
ŞEHİR
8 Ocak
9 Ocak
3. Hac ve Umre Turizm Fuarı 2010
Hilton Otel 8 Ocak
10 Ocak
Antalya’2010 Evlilik Hazırlıkları
Sabancı KFM
İstanbul
2 Mart
2 Mart
Educaturk Yurtdışı Eğitim Fuarı
Sheraton
Ankara
Antalya
2 Mart
7 Mart
Çukurova Otoshov 2010 (4.)
TÜYAP
Adana
12 Ocak
17 Ocak
Çukurova 3.Kitap Fuarı
12 Ocak
17 Ocak
Çukurova Eğitim 2010
TÜYAP
Adana
3 Mart
6 Mart
Mersin 5.Uluslararası Tarım Fuarı
Yenişehir Fuar Alanı
Mersin
TÜYAP
Adana
3 Mart
7 Mart
Bursa 6. Yurt İçi ve Yurt Dışı Eğ. Fuarı TÜYAP
Bursa
16 Ocak
16 Ocak
17 Ocak
17 Ocak
Akare Yurtdışı Üniv. ve Dil Okulları
Sheraton
Ankara
3 Mart
7 Mart
Bursa Sağlık Hizmetleri Fuarı
TÜYAP
Bursa
Akare Yurtdışı Üniv. ve Dil Okulları
The Marmara Oteli
İstanbul
3 Mart
7 Mart
I-DECO İSTANBUL Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
20 Ocak
21 Ocak
23 Ocak
Anfaş Hotel Equipment
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
4 Mart
4 Mart
Educaturk Yurtdışı Eğitim Fuarı
İzmir Hilton Oteli
İzmir
23 Ocak
IFF 2010 9. İstanbul Moda Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
4 Mart
6 Mart
2.Sağlık Spa&Wellness Fuarı
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
21 Ocak
24 Ocak
Gapshoes
OFM
Gaziantep
4 Mart
7 Mart
6.Boru ve Ek Parçaları
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
21 Ocak
24 Ocak
27.İzmir Ayakkabı Fuarı
İzmir Fuar Alanı
İzmir
4 Mart
7 Mart
Gıda İşleme Teknolojileri Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
21 Ocak
24 Ocak
EF Endüstri 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
4 Mart
7 Mart
Havuz 2010 Lütfi Kırdar
İstanbul
21 Ocak
24 Ocak
Subconist 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
4 Mart
7 Mart
Çatı & Cephe 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
28 Ocak
30 Ocak
IF Uluslararası İstanbul Haz. Giy. Fuarı TÜYAP
İstanbul
10 Mart
14 Mart
Ticari araçlar Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
2 Şubat
6 Şubat
IMOB 2010 6. İstanbul Mobilya Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
10 Mart
14 Mart
Sanayi Tedarik Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
3 Şubat
7 Şubat
Makine Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
10 Mart
14 Mart
KOBİ Destek Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
4 Şubat
7 Şubat
Umre ve Alternatif Turizm
Feshane
İstanbul
11 Mart
13 Mart
Educaturk İzmir
İzmir Fuar Alanı
İzmir
4 Şubat
7 Şubat
Jewex Takı Fuarı
İzmir Fuar Alanı
İzmir
11 Mart
14 Mart
11.Uluslararası Pencere &Cam Fuarı
TÜYAP
İstanbul
4 Şubat
7 Şubat
Win Welding ‘10 (10.) TÜYAP
İstanbul
11 Mart
14 Mart
3.Güneş Enerjisi Teknolojileri
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
4 Şubat
7 Şubat
Win Surface Treatment ‘10 (4.)
TÜYAP
İstanbul
11 Mart
14 Mart
LIGHTECH 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
4 Şubat
7 Şubat
Win Materials Handling ‘10 (9.)
TÜYAP
İstanbul
11 Mart
14 Mart
Güzellik & Bakım 2010 Lütfi Kırdar
İstanbul
4 Şubat
7 Şubat
Win Machinery ‘10 (15.)
TÜYAP
İstanbul
13 Mart
17 Mart
İstanbul Jewelry Show
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
5 Şubat
7 Şubat
’2010 Evlilik Hazırlıkları Fuarı
Lütfi Kırdar
İstanbul
17 Mart
21 Mart
Konya Tarım 2010 Fuarı
KTO Tüyap
Konya
10 Şubat
11 Şubat
İnsan Kaynakları Fuarı 2010 (13.)
Lütfi Kırdar
İstanbul
18 Mart
20 Mart
Anfaş Fresh Antalya 2010
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
10 Şubat
13 Şubat
17.Uluslararası Yiyecek ve İçecek Fu.
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
18 Mart
20 Mart
Antalya Eğitim Fuarı
Sabancı Fuar Merkezi
Antalya
11 Şubat
14 Şubat
EMITT 2010
TÜYAP
İstanbul
18 Mart
21 Mart
EKSPOMED 2010 TÜYAP
İstanbul
12 Şubat
21 Şubat
Avrasya Boat Show 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
18 Mart
21 Mart
LABTEK 2010 TÜYAP
İstanbul
18 Şubat
21 Şubat
Adana İnşaat 2010 4.Yapı Fuarı
TÜYAP
Adana
18 Mart
21 Mart
Motoshow 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
18 Şubat
21 Şubat
IHS 2010 TÜYAP
Adana
18 Mart
21 Mart
Photo Digital 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
18 Şubat
21 Şubat
GOLDİSTANBUL (3.)
TÜYAP
İstanbul
18 Mart
21 Mart
HSS 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
18 Şubat
21 Şubat
Anne Bebek Çocuk Ürünleri Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
18 Mart
21 Mart
PhotoPlus
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
18 Şubat
21 Şubat
11.Gayrımenkul Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
18 Mart
21 Mart
SERVEX
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
21 Şubat
24 Şubat
IF Wedding Fashion İzmir
İzmir Fuar Alanı
İzmir
18 Mart
21 Mart
Pro-Show 2010
Lütfi Kırdar
İstanbul
24 Şubat
28 Şubat
Turizm Kültür ve Sanat Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
18 Mart
21 Mart
Hotel, Bar, Cafe & Restaurant 2010
Lütfi Kırdar
İstanbul
24 Şubat
28 Şubat
6. Ege Tarım Sera ve Hayvancılık Fuarı
EGS Fuar Merkezi
Denizli
23 Mart
23 Mart
HİT Yurtdışı Eğitim
Dedeman Oteli
Ankara
25 Şubat
28 Şubat
1.Tarım, Hayvancılık ve Gıda Fuarı
OFM
Gaziantep
23 Mart
28 Mart
17. Mesir Sanayi ve Ticaret Fuarı
Belediye Fuar Merkezi
Manisa
25 Şubat
28 Şubat
Educashow Eğitim Gereçleri Fuarı
Lütfi Kırdar
İstanbul
24 Mart
27 Mart
Marex 2010
Club Pineta Hotel
Marmaris
25 Şubat
28 Şubat
Educaturk Eğitim Fuarı
Lütfi Kırdar
İstanbul
24 Mart
27 Mart
Marble 16
İzmir Fuar Alanı
İzmir
25 Şubat
28 Şubat
MotoPlus
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
24 Mart
28 Mart
22.Yapı ve Yaşam Fuarı ve Kongresi
TÜYAP
Bursa
25 Şubat
28 Şubat
Win Otomasyon ‘10 (17.)
TÜYAP
İstanbul
24 Mart
28 Mart
Bursa 5.Isıtma.
TÜYAP
Bursa
25 Şubat
28 Şubat
Win Electrotech ‘10 (11.)
TÜYAP
İstanbul
24 Mart
28 Mart
Dayanıklı Tüketim Malları Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
25 Şubat
28 Şubat
Win Hydraulic & Pneumatic’10 (7.)
TÜYAP
İstanbul
24 Mart
28 Mart
Mobilya- Ev Dekorasyon Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
27 Şubat
7 Mart
Bursa 8. Kitap Fuarı
TÜYAP
Bursa
24 Mart
28 Mart
Beyaz Eşya, Elektronik Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
BAŞLAMA
68
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
www.dto.org.tr
FUARLAR
KASIM 2009
BAŞLAMA
BİTİŞ
FUARIN ADI
YER
ŞEHİR
BAŞLAMA
BİTİŞ
FUARIN ADI
YER
ŞEHİR
25 Mart
25 Mart
Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları
Kervansaray Oteli
Bursa
9 Nisan
11 Nisan
Farmavizyon 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
25 Mart
27 Mart
FMCG 2010 3.Hızlı Tüketim Ürünleri
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
10 Nisan
11 Nisan
IEFT Yurtdışı Eğitim
Hilton Otel İstanbul
25 Mart
27 Mart
Private Label İstanbul Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
14 Nisan
17 Nisan
Anfaş Cityexpo 2010
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
25 Mart
28 Mart
BUSWORLD TURKEY 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi
İstanbul
14 Nisan
18 Nisan
Art Bosphorus-Çağdaş Sanat Fuarı
Askeri Müze Kültür Sitesi İstanbul
25 Mart
28 Mart
Çukurova Gıda-Gıda Tek 2010 (4.)
TÜYAP
Adana
14 Nisan
18 Nisan
Kırtasiye 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
25 Mart
28 Mart
Ambalaj Plastik 2010 (4.)
TÜYAP
Adana
14 Nisan
18 Nisan
Tarım Hayvancılık 2010
Tüyap Diyarbakır
Diyarbakır
25 Mart
28 Mart
Maden Türkiye 2010 (4.)
TÜYAP
İstanbul
15 Nisan
18 Nisan
4. Proje Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
25 Mart
28 Mart
Bahçe Dünyası 2010 (5.)
TÜYAP
İstanbul
15 Nisan
18 Nisan
10. Uluslararası Zemin Kaplama Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
25 Mart
28 Mart
İBEXpo
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
15 Nisan
18 Nisan
İBATECH ‘2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
25 Mart
28 Mart
4.İdeal Home Ev Eşyaları
TÜYAP
İstanbul
17 Nisan
18 Nisan
3. A Plus Gayrimenkul Fuarı
Hilton Otel İstanbul
25 Mart
28 Mart
Türkiye Turizm Fuarı
ANFA
Ankara
17 Nisan
25 Nisan
15. İzmir Kitap Fuarı
İzmir Fuar Alanı
İzmir
27 Mart
28 Mart
Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları
Hilton Otel İstanbul
21 Nisan
25 Nisan
Ankara Boat Show 2010 AKM 1.Nolu Alan
Ankara
27 Mart
28 Mart
3.Lüks Markalar Fuarı
Hilton Otel İstanbul
22 Nisan
25 Nisan
Konfeksiyon Makinesi 2010 TÜYAP
İstanbul
30 Mart
30 Mart
Yurtdışı Üniversite ve Dil Okulları
Sheraton
Ankara
22 Nisan
25 Nisan
Bursa Gıda-Gıda Tek 2010 TÜYAP
Bursa
31 Mart
4 Nisan
Antalya Boat Show
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
22 Nisan
25 Nisan
HOREKA 2010
TÜYAP
Bursa
31 Mart
4 Nisan
Ortadoğu Üretim Makineleri Fuarı
Tüyap Diyarbakır
Diyarbakır
22 Nisan
25 Nisan
Mersin 4.Yapı ve Emlak Fuarı
Yenişehir Fuar Alanı
Mersin
1 Nisan
1 Nisan
Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları
Hilton Oteli
İzmir
22 Nisan
25 Nisan
Domotechnica İstanbul
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
1 Nisan
4 Nisan
Evlilik ve Düğün Hazırlıkları Fuarı
Sabancı Fuar Merkezi
Antalya
22 Nisan
25 Nisan
1. Avrasya Digitech
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
1 Nisan
4 Nisan
Mersin Fooddays
Yenişehir Fuar Alanı
Mersin
22 Nisan
25 Nisan
Tabela Ve Reklam Çözümleri Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
1 Nisan
4 Nisan
Villa Decor Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
29 Nisan
2 Mayıs
İPAF ‘2010 İzmir Fuar Alanı
İzmir
1 Nisan
4 Nisan
Prefabrik Fuarı Türkiye
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
30 Nisan
2 Mayıs
6.Çukurova Altın ve Mücevherat
OFM
Gaziantep
1 Nisan
4 Nisan
GAS TURKEY 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
4 Mayıs
7 Mayıs
3.İnsan Kaynakları Fuarı Belediye Fuar Merkezi
Manisa
1 Nisan
4 Nisan
Agromach 6.Tarım Fuarı
Temav Fuar Alanı
Şanlıurfa
5 Mayıs
8 Mayıs
ISK-SODEX 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
1 Nisan
4 Nisan
Diyet ve Doğal Ürünler Fuarı
Askeri Müze Kültür Sitesi İstanbul
5 Mayıs
9 Mayıs
33.Uluslararası Yapı İstanbul Fuarı
TÜYAP
İstanbul
1 Nisan
4 Nisan
KAY TARIM 2010
Kayseri DTM
Kayseri
5 Mayıs
9 Mayıs
Bayim Olurmusun
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
3 Nisan
3 Nisan
Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları
Sheraton Voyager
Antalya
5 Mayıs
9 Mayıs
Restoran Tedarikçileri Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
4 Nisan
11 Nisan
MODEF 2010 Mobilya ve Dekorasyon
İnegöl Fuar Merkezi
Bursa
5 Mayıs
9 Mayıs
MOYAF 2010 İnegöl Fuar Merkezi
Bursa
5 Nisan
5 Nisan
IEFT Yurtdışı Eğitim
Sheraton
Ankara
6 Mayıs
9 Mayıs
YAZA MERHABA 2010 TÜYAP
Adana
6 Nisan
6 Nisan
IEFT Yurtdışı Eğitim
HiltonSA Oteli
Adana
6 Mayıs
9 Mayıs
Ambalaj-Plastik 2010 TÜYAP
Bursa
6 Nisan
11 Nisan
Bursa Otoshow 2010 TÜYAP
Bursa
6 Mayıs
9 Mayıs
Bursa Ototeknik 2010 TÜYAP
Bursa
7 Nisan
10 Nisan
OTEL ‘ 2010
Belediye Merkez Alanı
Muğla
6 Mayıs
9 Mayıs
Kalıp Avrasya 2010 TÜYAP
Bursa
7 Nisan
10 Nisan
İDEX 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
6 Mayıs
9 Mayıs
Marmara Tarım Fuarı
Kuva-yi Milliye Meydanı
Balıkesir
7 Nisan
11 Nisan
UNICERA TÜYAP
İstanbul
6 Mayıs
9 Mayıs
İzmir Organik Ürünler Fuarı
İzmir Fuar Alanı
İzmir
7 Nisan
11 Nisan
MODEKO 2010 İzmir Fuar Alanı
İzmir
6 Mayıs
9 Mayıs
Eğitim Ekipmanları ve Teknolojileri
Askeri Müze Kültür Sitesi İstanbul
7 Nisan
11 Nisan
Santek Yapı, Dekor ve Doğalgaz
Süleyman Demirel KSS
Isparta
6 Mayıs
9 Mayıs
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı
Kahramanmaraş FM
7 Nisan
11 Nisan
PIPEXPO 2010
TÜYAP
İstanbul
12 Mayıs
14 Mayıs
16.Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı
WOW Kongre Merkezi İstanbul
7 Nisan
11 Nisan
Mobilya ve Dekorasyon 2010
ANFA
Ankara
12 Mayıs
14 Mayıs
CARDIST
Lütfi Kırdar
İstanbul
8 Nisan
8 Nisan
IEFT Yurt Dışı Eğitim
Hilton Oteli
İzmir
12 Mayıs
15 Mayıs
Anfaş Stonexpo
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
8 Nisan
10 Nisan
3.Gastro Buluşması Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
12 Mayıs
15 Mayıs
Hasyurt Tarım Fuarı
Hasyurt Belediyesi KM
Finike
8 Nisan
11 Nisan
7. Yapı Malzemeleri Fuarı
KTO Tüyap
Konya
12 Mayıs
16 Mayıs
2.İnegöl Tarım Gıda Hayvancılık Fuarı
İnegöl Fuar Merkezi
Bursa
8 Nisan
11 Nisan
Konya 7.Isıtma Fuarı
KTO Tüyap
Konya
12 Mayıs
16 Mayıs
3.Trakya Yapı ve İş Makineleri Fuarı
Lüleburgaz KSFM
Kırklareli
8 Nisan
11 Nisan
Konya Kent 2010 KTO Tüyap
Konya
12 Mayıs
16 Mayıs
2.Trakya Otoshow Fuarı
Lüleburgaz KSFM
Kırklareli
8 Nisan
11 Nisan
NALBURİYE 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
13 Mayıs
16 Mayıs
KONMAK 2010 KTO Tüyap
Konya
8 Nisan
11 Nisan
4.Yapıdecoor Ankara 2010
Atatürk Kültür Merkezi Ankara
13 Mayıs
16 Mayıs
KONELEX 2010 KTO Tüyap
Konya
8 Nisan
11 Nisan
Bahçe 2010 Lütfi Kırdar
İstanbul
13 Mayıs
16 Mayıs
İSKON 2010 KTO Tüyap
Konya
8 Nisan
11 Nisan
İç Mimari & Dekorasyon 2010
Lütfi Kırdar
İstanbul
13 Mayıs
16 Mayıs
Umre ve Alternatif Turizm
Feshane
İstanbul
8 Nisan
11 Nisan
TUNING 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
13 Mayıs
16 Mayıs
Cami Donanımları Fuarı
Kayseri DTM
Kayseri
8 Nisan
11 Nisan
3.Avrasya Lastik ve Jant Show 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
13 Mayıs
16 Mayıs
Spor Dünyası Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
8 Nisan
11 Nisan
Aysaf 4.Ayakkabı Yan Sanayi Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
13 Mayıs
16 Mayıs
Safety İstanbul
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
Kasım 2009
K.Maraş
Denizli Ticaret Odası
69
hazırlayan » ozan öner özmen
fuarlar
haberler
HABERLER
70
R Ö P O R TA J
ARAŞTIRMA
D O S YA
GEZİ
MAKALE
FUARIN ADI
YER
ŞEHİR
BAŞLAMA
BİTİŞ
16 Mayıs
Su, İçecek ve Teknolojileri Fuarı
ANFA
Ankara
24 Ağustos
18 Mayıs
7.Uluslararası İstanbul İplik Fuarı
TÜYAP
İstanbul
26 Ağustos
15 Mayıs
18 Mayıs
TEXPO EURASIA 2010 (27.)
TÜYAP
İstanbul
27 Ağustos
15 Mayıs
18 Mayıs
HIGHTEX 2010
TÜYAP
İstanbul
2 Eylül
15 Mayıs
19 Mayıs
Diyarbakır Kitap Fuarı
Tüyap Diyarbakır
Diyarbakır
10 Eylül
15 Mayıs
19 Mayıs
Diyarbakır Eğitim Fuarı
Tüyap Diyarbakır
Diyarbakır
14 Eylül
15 Mayıs
23 Mayıs
MOF’10
Yenişehir Fuar Alanı
Mersin
19 Mayıs
23 Mayıs
EVTEKS 2010 16.İstanbul Ev Tekstili
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
20 Mayıs
22 Mayıs
7. Hayvancılık ve Teknolojileri Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi 20 Mayıs
23 Mayıs
Expo Gateway to Middle East -
OFM
21 Mayıs
23 Mayıs
INELEX 27 Mayıs
30 Mayıs
EKODÜNYA / YEMyeşil 2010
27 Mayıs
30 Mayıs
27 Mayıs
30 Mayıs
27 Mayıs
29 Mayıs
D Ü N YA
EKONOMİ
FUARLAR
FUARIN ADI
YER
ŞEHİR
24 Ağustos
Yurtdışı Üniversite ve Dil Okulları
Sheraton
Ankara
26 Ağustos
Yurtdışı Üniversite ve Dil Okulları
The Marmara Oteli
İstanbul
5 Eylül
İzmir Enternasyonal Fuarı (79.)
İzmir Fuar Alanı
İzmir
5 Eylül
GOLDİSTANBUL (4.)
TÜYAP
İstanbul
19 Eylül
Auto-Moto Show Ankara
AKM 1.Nolu Alan
Ankara
19 Eylül
Evimiz’10
Manisa Fuar Merkezi
Manisa
16 Eylül
18 Eylül
5.Uluslararası Su Ürünleri Fuarı
İzmir Fuar Alanı
İzmir
16 Eylül
19 Eylül
İstanbul Ambalaj (16.)
TÜYAP
İstanbul
İstanbul
16 Eylül
19 Eylül
ZOW 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
Gaziantep
16 Eylül
19 Eylül
Z-TEC Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
İzmir Fuar Alanı
İzmir
18 Eylül
26 Eylül
İstanbul Tasarım Haftası
Eski Galata Köprüsü İstanbul
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
22 Eylül
26 Eylül
5.Tarımtech 2010
Lüleburgaz Fuar Mer.
Kırklareli
DLG-ÖÇP Tarla Günleri 2010
Karaevli Köyü Açık Alan
Tekirdağ
23 Eylül
26 Eylül
Konya Gıda
KTO Tüyap
Konya
VINOLIVE
İzmir Fuar Alanı
İzmir
23 Eylül
26 Eylül
Konya Ambalaj 2010 KTO Tüyap
Konya
30 Mayıs
Aymod 4.Ayakkabı Moda Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
23 Eylül
26 Eylül
2.Animalexpo
İzmir Fuar Alanı
İzmir
2 Haziran
IPT İSTANBUL 2010 (3.)
TÜYAP
İstanbul
23 Eylül
26 Eylül
6.Uluslararası Tarım Fuarı
İzmir Fuar Alanı
İzmir
TÜYAP
İstanbul
BAŞLAMA
BİTİŞ
13 Mayıs
15 Mayıs
29 Mayıs
6 Haziran
PRINTTEK 2010
23 Eylül
26 Eylül
RENEX
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
2 Haziran
6 Haziran
ÇUTEK 2010 TÜYAP
Adana
23 Eylül
26 Eylül
PAINTİSTANBUL 2010
Lütfi Kırdar
İstanbul
2 Haziran
6 Haziran
3.Otomasyon Fuarı
TÜYAP
Adana
23 Eylül
26 Eylül
Helal Ürünler Fuarı 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
3 Haziran
6 Haziran
Kapı Fuarı (4.)
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
23 Eylül
26 Eylül
GIDA 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
3 Haziran
6 Haziran
Bursa Doğa, Av 2010 (2.)
TÜYAP
Bursa
23 Eylül
26 Eylül
IPACK 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
3 Haziran
6 Haziran
AIREX 2010 Atatürk HA
İstanbul
23 Eylül
26 Ekim
23.Uluslararası Yapı Fuarı
ANFA
Ankara
7 Haziran
13 Haziran
GOF’10
OFM
Gaziantep
24 Eylül
27 Eylül
21.Uluslararası Züchex
TÜYAP
İstanbul
9 Haziran
13 Haziran
1. Avrasya Belist
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
25 Eylül
3 Ekim
Denizli Kitap Fuarı
EGS Fuar Merkezi
Denizli
9 Haziran
---
Ankomak 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi
İstanbul
30 Eylül
3 Eylül
Çukurova Tıp 2010 (2.)
TÜYAP
Adana
10 Haziran
12 Haziran
TEXBRIDGE Tekstil ve Aksesuarları
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
30 Eylül
3 Ekim
3.Halı, Mobilya, Ev Tekstili Fuarı
OFM
Gaziantep
10 Haziran
13 Haziran
İntermodal Taşımacılık Fuarı
Formula 1 / İstanbulPark
İstanbul
30 Eylül
3 Ekim
14.Uluslararası Isaf Güvenlik Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
10 Haziran
13 Haziran
Moge 2010
Yenişehir Fuar Alanı
Mersin
30 Eylül
3 Ekim
LED ve NEON Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
10 Haziran
13 Haziran
REW İstanbul 2010 TÜYAP
İstanbul
30 Eylül
3 Ekim
Renergy Yenilenebilir Enerji Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
10 Haziran
13 Haziran
Agro Pro Avrasya Tarım Fuarı
AKM 1. Nolu Alan
Ankara
30 Eylül
3 Ekim
BUILD IST
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
12 Haziran
17 Haziran
4.Otomobil-Otomotiv ve Yan Sanayi
Ordu Fuar Alanı
Ordu
30 Eylül
3 Ekim
Gayrımenkul 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
15 Haziran
17 Haziran
Restate Gayrımenkul ve Yatırım Fuarı,
Lütfi Kırdar
İstanbul
30 Eylül
3 Ekim
PROMOTURK 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
17 Haziran
19 Haziran
Beauty Eurasia
TÜYAP
İstanbul
30 Eylül
3 Ekim
Aysaf 5.Ayakkabı Yan Sanayi Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
17 Haziran
20 Haziran
İstanbul Hazır Giyim Fuarı TÜYAP
İstanbul
5 Ekim
10 Ekim
CeBIT Bilişim Eurasia
TÜYAP
İstanbul
28 Haziran
4 Temmuz
6.Yapı Dekorasyon Ürünleri Fuarı
Ordu Fuar Alanı
Ordu
6 Ekim
10 Ekim
Burtarım 2010 TÜYAP
Bursa
28 Haziran
4 Temmuz
14. Karadeniz Sanayi ve Ticaret Fuarı
Ordu Fuar Alanı
Ordu
6 Ekim
10 Ekim
Bursa 3.Hayvancılık ve Ekipmanları
TÜYAP
Bursa
1 Temmuz
4 Temmuz
Ayakkabı Kış
İzmir Fuar Alanı
İzmir
6 Ekim
10 Ekim
Anadolu Hayvancılık Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
14 Temmuz
18 Temmuz
18. Malatya Fuarı
Mişmiş Park Fuar Alanı
Malatya
6 Ekim
10 Ekim
Anadolu Tarım Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
15 Temmuz
18 Temmuz
5.Bebe ve Çocuk Hazır Giyim Fuarı
TÜYAP
Bursa
6 Ekim
10 Ekim
Anadolu Tavukçuluk Fuarı
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
19 Temmuz
25 Temmuz
İŞ’TE BİZ İSTANBUL 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
6 Ekim
10 Ekim
Manisa Otomobil Fuarı
Belediye Fuar Merkezi
Manisa
22 Temmuz
25 Temmuz
25.Konya Ayakkabı Fuarı
KTO Tüyap
Konya
6 Ekim
10 Ekim
Broadcast, Cable & Satellite Eurasia
TÜYAP
İstanbul
22 Temmuz
25 Temmuz
Gapshoes
OFM
Gaziantep
7 Ekim
10 Ekim
3.Lojistik Mersin Lojistik Fuarı
Yenişehir Fuar Alanı
Mersin
22 Temmuz
25 Temmuz
Toplu Konut, Konut ve Emlak Fuarı
Kayseri DTM
Kayseri
7 Ekim
10 Ekim
TURKCHEM 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
28 Temmuz
1 Ağustos
Agrithrace 18.Trakya Tarım Fuarı
Çorlu - Orion
Çorlu
7 Ekim
10 Ekim
Florist Pet Show 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
28 Temmuz
1 Ağustos
Çorlu Tarımtech 2010
Çorlu Emlak Konutları
Çorlu
7 Ekim
10 Ekim
MÜSİAD 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
4 Ağustos
8 Ağustos
International Bodrum Yacht Show
Doğuş Turgutreis Marina
Bodrum
7 Ekim
10 Ekim
İnşaat 2010
Tüyap Diyarbakır
Diyarbakır
11 Ağustos
20 Ağustos
21.Dini Yayınlar ve Kitap Fuarı
Mişmiş Park Fuar Alanı
Malatya
7 Ekim
10 Ekim
Ortadoğu Belediye İhtiyaçları Fuarı
Tüyap Diyarbakır
Diyarbakır
17 Ağustos
5 Eylül
29. Kitap ve Kültür Fuarı
Sulltanahmet Camii
İstanbul
7 Ekim
11 Ekim
Kurumsal Hediye Günleri
Lütfi Kırdar
İstanbul
17 Ağustos
5 Eylül
29.Kitap ve Kültür Fuarı
Kocatepe Camii Avlusu
Ankara
9 Ekim
17 Ekim
Mobilya ve Dekorasyon 2010
ANFA
Ankara
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
www.dto.org.tr
KASIM 2009
BAŞLAMA
BİTİŞ
FUARIN ADI
YER
ŞEHİR
FUARLAR
FUARIN ADI
YER
ŞEHİR
7 Kasım
Akare Yurtdışı Üniversite ve Dil
Okulları
Hilton Otel İstanbul
9 Kasım
9 Kasım
Akare Yurtdışı Üniversite ve Dil
Okulları
Sheraton
Ankara
9 Kasım
14 Kasım
İzmir Otoshow
İzmir Fuar Alanı
İzmir
11 Kasım
14 Kasım
6.İstanbul Kalıp ve Teknolojileri
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
11 Kasım
14 Kasım
TURKCAST 2010
TÜYAP
İstanbul
11 Kasım
14 Kasım
Annofer 2010
TÜYAP
İstanbul
11 Kasım
14 Kasım
Kauçuk 2010 TÜYAP
İstanbul
11 Kasım
14 Kasım
Securtech 2010 İstanbul (9.)
TÜYAP
İstanbul
11 Kasım
14 Kasım
Compex 2010 Lütfi Kırdar
İstanbul
11 Kasım
14 Kasım
Yayla Şartlarında Tarım Fuarı
Süleyman Demirel KSS
Isparta
25 Kasım
27 Kasım
İstanbul 5.Deri Fuarı TÜYAP
İstanbul
25 Kasım
28 Kasım
4.Belediye İhtiyaçları Fuarı
TÜYAP
Adana
Manisa
BAŞLAMA
BİTİŞ
6 Kasım
9 Ekim
17 Ekim
Arts&Crafts 2010
Atatürk Kültür Merkezi
Ankara
12 Ekim
17 Ekim
TATEF 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
13 Ekim
17 Ekim
KONDÖKÜM 2010 KTO Tüyap
Konya
13 Ekim
17 Ekim
Konya 4.Yan Sanayileri 2010
KTO Tüyap
Konya
14 Ekim
15 Ekim
2.Yangın ve Güvenlik Fuarı
WOW Kongre Merkezi İstanbul
14 Ekim
17 Ekim
İstanbul Jewelry Show-II Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
14 Ekim
17 Ekim
Adana İdeal Ev-Ofis 2010,
TÜYAP
Adana
14 Ekim
17 Ekim
16.Uluslararası Yapı 2010 İzmir Fuarı
İzmir Fuar Alanı
İzmir
14 Ekim
17 Ekim
Pencere 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
14 Ekim
17 Ekim
Windtech İstanbul
Lütfi Kırdar
İstanbul
16 Ekim
17 Ekim
Educaturk Yurtdışı Eğitim Fuarı
Askeri Müze Kültür Sitesi İstanbul
16 Ekim
20 Ekim
Ağaç İşleme Makinesi 2010 TÜYAP
16 Ekim
20 Ekim
INTERMOB 2010 TÜYAP
İstanbul
16 Ekim
24 Ekim
MEÇEF ‘10
Yenişehir Fuar Alanı
Mersin
16 Ekim
24 Ekim
MERBİLİŞİM ‘10
Yenişehir Fuar Alanı
Mersin
25 Kasım
28 Kasım
Ak Akçe Yatırım Fuarı
Manisa Belediyesi Fuar
Merkezi
17 Ekim
17 Ekim
IEFT Yurtdışı Eğitim
Sheraton
Ankara
25 Kasım
28 Kasım
Toyzeria Oyuncak Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
19 Ekim
19 Ekim
IEFT Yurt Dışı Eğitim
Hilton Oteli
İzmir
25 Kasım
28 Kasım
13.Perakendecilik Fuarı
TÜYAP
İstanbul
19 Ekim
19 Ekim
Educaturk Yurtdışı Eğitim Fuarı
Sheraton
Ankara
25 Kasım
28 Kasım
Sign İstanbul-2010 TÜYAP
İstanbul
20 Ekim
21 Ekim
9.İstanbul Perakende Fuarı
Lütfi Kırdar
İstanbul
25 Kasım
28 Kasım
Natural Stone 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
20 Ekim
23 Ekim
3.Yapı Malzemeleri ve Yapı Yenileme
Belediye Fuar Alanı
Bodrum
25 Kasım
28 Kasım
MEDIST 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
21 Ekim
21 Ekim
IEFT Yurt Dışı Eğitim
Kervansaray Oteli
Bursa
26 Kasım
5 Aralık
Çorum Autoshow
Çorum TSO Fuar Merkezi
Çorum
21 Ekim
21 Ekim
Educaturk Yurtdışı Eğitim Fuarı
İzmir Hilton Oteli
İzmir
26 Kasım
5 Aralık
El Sanatları ve Hediyelik Eşya Fuarı
Atatürk Kültür Merkezi
Ankara
21 Ekim
24 Ekim
3.Lüks Tüketim Ürünleri Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
2 Aralık
5 Aralık
Plast Eurasia İstanbul 2010 TÜYAP
İstanbul
21 Ekim
24 Ekim
EURO EMLAK 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
2 Aralık
5 Aralık
Tekstil Makineleri ve İplik Fuarı
TÜYAP
Bursa
23 Ekim
24 Ekim
IEFT Yurtdışı Eğitim
Hilton Otel İstanbul
2 Aralık
5 Aralık
Bursa 3.Tekstil Kimyasalları Fuarı
TÜYAP
Bursa
25 Ekim
26 Ekim
6.İstanbul Çağrı Merkezi Fuarı
Lütfi Kırdar
İstanbul
2 Aralık
5 Aralık
3T ‘ 2010 İzmir Fuar Alanı
İzmir
28 Ekim
31 Ekim
18.Uluslararası Baucon Yapex
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
2 Aralık
5 Aralık
Aymod 5.Ayakkabı Moda Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
28 Ekim
31 Ekim
7.Yapex Windoor
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
2 Aralık
5 Aralık
Growtech Eurasia 2010 Antalya Fuar Merkezi
Antalya
28 Ekim
31 Ekim
7.Yapex Tadilat
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
8 Aralık
9 Aralık
Pazarlama Fuarı 2010 (11.)
Lütfi Kırdar
İstanbul
28 Ekim
31 Ekim
4.Yapex Seramik & Banyo
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
8 Aralık
12 Aralık
Contemporary İstanbul
Lütfi Kırdar
İstanbul
28 Ekim
31 Ekim
4.Kablo & Tel
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
9 Aralık
12 Aralık
Optik 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
29 Ekim
7 Kasım
AUTOSHOW 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
9 Aralık
12 Aralık
KENT 2010 TÜYAP
İstanbul
30 Ekim
30 Ekim
Dünya MBA ve Yüksek Lisans Fuarı
Hilton Otel İstanbul
30 Ekim
7 Kasım
29.İstanbul Kitap Fuarı
TÜYAP
İstanbul
9 Aralık
12 Aralık
TÜYAP
İstanbul
30 Ekim
7 Kasım
Artist 2010 20.İstanbul Sanat Fuarı
TÜYAP
İstanbul
SPOR 2010 15.Spor Tesisleri Yapım,
Bakım, Onarım, Spor Malzemeleri,
Spor Giyimi ve Modası, Yüzme
Havuzları, Spor Sağlığı Ve Ürünleri,
1 Kasım
7 Kasım
MODEF 2010 Mobilya ve Dekorasyon
İnegöl Fuar Merkezi
İnegöl /
Bursa
9 Aralık
12 Aralık
WATECO 2010 5.Su, Atık Su, Çevre Teknolojileri, Altyapı ve Tesisat
TÜYAP
İstanbul
2 Kasım
7 Kasım
Diyarbakır Ticaret Fuarı 2010
Tüyap Diyarbakır
Diyarbakır
9 Aralık
12 Aralık
Travel Turkey İzmir
İzmir Fuar Alanı
İzmir
3 Kasım
6 Kasım
Yadex 2010
Muğla Belediyesi KFTA
Muğla
3 Kasım
7 Kasım
9.Metal İşleme Teknolojileri Fuarı
TÜYAP
Bursa
9 Aralık
12 Aralık
8.Bayim Olurmusun? Franchising ve
Markalı Bayilik Fuarı 2010
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
3 Kasım
7 Kasım
ELECO 2010
TÜYAP
Bursa
9 Aralık
12 Aralık
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
3 Kasım
7 Kasım
Bursa 2.Sac İşleme Teknolojileri 2010
TÜYAP
Bursa
Cafe World İstanbul 2010 3.Çay,
Kahve, Sıcak ve Soğuk İçecekler Fuarı
3 Kasım
7 Kasım
4.Tarım Gıda ve Hayvancılık Fuarı
Belediye Fuar Merkezi
Manisa
9 Aralık
12 Aralık
Vending Expo 2010 (4.)
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
4 Kasım
4 Kasım
Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları
Hilton Oteli
İzmir
9 Aralık
12 Aralık
Otomotiv 2010 (16.)
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
4 Kasım
5 Kasım
IWES
WOW Kongre Merkezi İstanbul
16 Aralık
19 Aralık
Avrasya Tarım 2010 (5.)
TÜYAP
İstanbul
4 Kasım
7 Kasım
Adana Tarım 2010 (4.)
TÜYAP
Adana
16 Aralık
19 Aralık
EXPO FRESH 2.İstanbul Yaş Sebze ve
Meyve, Depolama ve Lojistik Fuarı
TÜYAP
İstanbul
4 Kasım
7 Kasım
Adana 4.Sera-Bahçe 2010
TÜYAP
Adana
4 Kasım
7 Kasım
WEM Elektrik Makine Fuarı
Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul
16 Aralık
19 Aralık
İstanbul Gıda-Tek 2010- 6.Gıda
Teknolojileri ve Gıda Güvenliği Fuarı
TÜYAP
İstanbul
5 Kasım
8 Kasım
Art Forum Ankara 6.Sanat Fuarı
Atatürk Kültür Merkezi
Ankara
İstanbul
Kasım 2009
Denizli Ticaret Odası
71
Sube
72
Denizli Ticaret Odası
Kasım 2009
Tel
: Erenler Mh. Fatih Sultan Mehmet Blv.
No:18/9 Servergazi
:www.dto.org.tr
0258 374 11 77 DENİZLİ

Benzer belgeler