DTO`dan - Denizli Ticaret Odası
Transkript
DTO`dan - Denizli Ticaret Odası
DENIZLI TICARET ODASI IKI AYLIK HABER » FINANS » ARASTIRMA VE INCELEME DERGISI 59 DENIZLI TICARET ODASI • YIL 06 • SAYI 59 • KASIM 2009 DTO’dan Avrupa Çıkarması ALTERNATIF SEKTÖR SERACILIK INSAAT SEKTÖRÜNDE SAGLIK KOBILERE VERGI INDIRIMI KOMSUMUZ YUNANISTAN VE EKONOMISI IS SÖZLESMESININ ISCI TARAFINDAN FESHI RÖPORTAJ » OSMAN AYDINLI KASIM 2009 MERHABA Genel Yayın Yönetmeni Denizli Ticaret Odası Adına Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Özer Yazı İşleri Müdürü Ali Rıza Tekin Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Çağrı Sebzeci Yayın Kurulu Hikmet Alpaslan Ozan Özkan Argun Hadimlioğlu Mehmet Eyüpoğlu Fahri Doğramacı Gökhan Aydın Mehmet Kalkan Konsept Danışmanı İmran Eraslan Editörler Mehmet Yatkın Ozan Öner Özmen Yayın Koordinatörleri Mehtap Koç Mutlu Bayram Kreatif Direktör Mustafa Odabaşı Görsel Tasarım Moccnoz Design Studio www.moccnoz.com Yapım MÇS Fikir Sanat www.mcsfikirsanat.com Yazarlar Serpil Çoruhlu Prof. Dr. Hakan Yılmaz Adnan Kaya Av. Turan Özen Baskı Ege Basım www.egebasim.com.tr Yazışma Adresi Oğuzhan Caddesi No:1 Denizli T. 0 258 261 19 39 F. 0 258 265 17 05 Dergimiz iki ayda bir yayımlanır. Dergide bulunan yazılar aksi belirtilmedikçe Denizli Ticaret Odası’nın resmi görüşünü yansıtmaz. İmzalı makalelerdeki yazılar yazarına aittir. Dünyaya Açılmak D enizli Ticaret Odası Dergisi'nin yeni sayısı ile yeniden sizlerle birlikteyiz. Umarım beğenerek ve keyifle okuyacağınız bir çalışmaya daha imza atmışızdır. Hiç kuşkusuz küresel ekonomik kriz, ülkemizi olduğu gibi tüm dünya ekonomilerini de yakından etkiledi. Bu olumsuz tablodan kurtulmak isteyen ülkeler ve kentler de yeni alternatif sektör arayışları içerisine girdi. Ekonomisinin temelini ihracat üzerine kuran Denizli için de durum aynı. İşte bu arayış içerisinde ulusal ve ulusararası alanda ciddi girişimlerde bulunan Denizli Ticaret Odası, alternatif sektörleri Denizli ile buluşturma yönünde önemli çalışmalara imza atıyor. Bu çalışmalar kapsamında adeta dünyaya açılan Denizli Ticaret Odası ilk olarak Hollanda'ya giderek Denizli Ekonomisi açısından son derece önemli olan seracılığı yerinde inceledi. Daha sonra da sırası ile Almanya, Yunanistan ve İngiltere'ye ziyaretler gerçekleştirildi. Geride bıraktığımız aylarda Denizli olarak iki büyük kayıpla sarsıldık. Gelen acı haberlerden ilki, kentin tekstil sektöründeki mihenk taşlarından biri olan Denizli Basma ve Boya Sanayi'nin kapılarına kilit vurmasıydı. Denizli'nin en köklü şirketlerinden biri olan ve tekstil sektörünün 'amiral gemisi' olarak bilinen DEBA'nın üretimi durdurma kararı, kentteki tekstil sektörünü derinden yaraladı. Bu haber tüm Denizli'yi hüzne boğarken, ardından gelen acı haberle bir kere daha sarsıldık. Bu haber de yine aynı sektörün içinde olan bir isimdendi... Türkiye'nin 'ilk' Ufo Müzesi'ni açan ve yine Denizli'de havlu ve bornoz üretimi denilince akla ilk gelen isimlerden biri olan Funika Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Sözkesen'in vefatı hepimizi çok üzdü. Değerli iş adamımız Nuri Sözkesen'e Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Gelecek sayıda buluşmak dileği ile.. Tüm bu temasların detayları ve çok daha fazlası dergimizin ilerleyen sayfalarında sizlerle birlikte olacak. GENEL YAYIN YÖNETMENI Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 1 basyazı B A Ş YA Z I NECDET ÖZER Baskan’ın Kösesi DTO BASKANI Necdet Özer’in Kaleminden D enizli Ticaret Odası'nın siz değerli üyelerimiz için hazırlamış olduğu Denizli Ticaret Odası Dergisi'nin yeni sayısı ile yeniden sizlerle birlikte olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Geçtiğimiz 3 aylık dönem, hem bizim hem de üyelerimiz için oldukça hareketli geçti. Bu hareketli dönemin nedeni, kentimiz ekonomisi açısından son derece önemli olan uluslararası pazarlarda yapmış olduğumuz çalışmalardı. Hiç kuşkusuz, Denizli Ekonomisi'nin gelecek günlere güvenle bakması için alternatif sektörlere büyük önem vermesi gerekiyor. İşte biz de bu düşünce doğrultusunda geçtiğimiz günlerde seracılık sektörünü daha 2 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Denizli Ekonomisi'nin gelecek günlere güvenle bakması için alternatif sektörlere büyük önem vermesi gerekiyor. İşte biz de bu düşünde doğrultusunda geçtiğimiz günlerde seracılık sektörünü daha da yakından tanımak amacı ile Hollanda'ya bir ziyaret gerçekleştirdik. Bu ülkedeki izlenimlerimiz sonucunda kentimizin seracılık için gerekli tüm şartlara sahip olduğunu bir kere daha gördük. da yakından tanımak amacıyla Hollanda'ya bir ziyaret gerçekleştirdik. Bu ülkedeki izlenimlerimiz sonucunda kentimizin seracılık için gerekli olan tüm şartlara sahip olduğunu bir kere daha gördük. Denizli Ticaret Odası'nın Avrupa'ya yapmış olduğu çıkarma Hollanda ile sınırlı kalmadı elbette. Bizler, Hollanda'da seracılık sektörünü incelerken, bir diğer heyetimiz Denizli'nin en fazla ihracat yaptığı ülkelerden biri olan Almanya'daydı. Almanya'nın son dönemde yapmış olduğu teknolojik atılımı yerinde görme imkanı bulan üyelerimiz için bu ziyaret oldukça verimli geçti. Denizli Ticaret Odası olarak EMANTRA Projesi'ne büyük önem veriyoruz. Bu projenin başarılı bir şekilde gerçekleşmesi için geçtiğimiz günlerde bir diğer www.dto.org.tr KASIM 2009 heyetimiz de Yunanistan'a gitti. Burada gerçekleştirdiğimiz ziyaretler ile başta Drama Ticaret ve Sanayi Odası olmak üzere Yunan işadamları ile son derece verimli iş görüşmeleri yaptık. Tüm dünya ülkelerini etkisi altına alan küresel ekonomik krizin yansımalarının kent ticaretini ne denli sekteye uğrattığının farkındayız. Ancak şunu çok iyi bilmenizi istiyorum ki, Denizli Ticaret Odası olarak her zaman siz değerli üyelerimizin yanındayız. Sizlerle birlikte ortaya koyacağımız çözüm arayışlarımızla kentimizi yine ihracat rekorları kıran bir ekonomiye kavuşturacağımıza eminiz. Değerli üyelerimiz; yaşadığımız ekonomik sıkıntıların yanı sıra ardı ardına yaşadığımız kayıplar hepimizi derin bir kedere Tüm dünya ülkelerini etkisi altına alan küresel ekonomik krizin yansımalarının kent ticaretini ne denli sekteye uğrattığını biliyoruz. Ancak şunu çok iyi bilmenizi istiyorum ki, DTO olarak her zaman siz değerli üyelerimizin yanındayız. Sizlerle birlikte ortaya koyacağımız çözüm arayışlarımızla kentimizi yine ihracat rekorları kıran bir ekonomiye kavuşturacağımıza eminiz. B A Ş YA Z I boğdu. Tekstil sektörümüzün en köklü şirketlerinden DEBA'nın üretimi durdurma kararının ardından değerli iş adamımız Nuri Sözkesen'in kaybı haberiyle hüzne boğulduk. Nuri Sözkesen'e Allah'tan rahmet, ailesine ve yakınlarına sabırlar diliyorum. Yeni bir yılda, yeni çalışmalarımıza yer vereceğimiz gelecek sayımızda görüşmek ümidi ile. Hoşcakalın... Necdet Özer DTO BASKANI Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 3 İ Çİ N D E K İ L E R KASIM 2009 06 14 19 06 18 08 10 12 Dünya ülkelerini etkisi altına alan ekonomik krizden çıkış politikaları arasında bulunan alternatif sektörlerden biri olan seracılık ve DTO’nun sektörün en gelişmiş ülkelerinden biri olan Hollanda ziyareti. 18 19 20 21 22 REUTLİNGEN ZİYARETİ EMANTRA PROJESİ DENİZLİ İNGİLTERE PAZARINDA DTO'DAN İNGİLTERE ZİYARETİ OSMAN AYDINLI RÖPORTAJI 14 26 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 27 29 Avrupa’nın en büyük ekonomilerinden birine sahip olan Almanya ve Denizli Ticaret Odası’nın tekstil endüstrisi konusunda bir marka olan Reutlingen’e ziyareti. Denizli Ticaret Odası Heyeti’nin10 yıl öncesine kadar tekstilin önde gelen üretim merkezlerinden biri olan İngiltere seyahati ve bu seyahat kapsamında yapılan görüşmeler. Geçtiğimiz aylarda kaybettiğimiz değerli iş adamımız Nuri Sözkesen’in başarılarla dolu hayat öyküsü.. 4 DENİZLİ'DE KENT MÜZELERİ 12 SANAYİDE PARLAYAN GÜNEŞ: REUTLİNGEN 09 NURİ SÖZKESEN ANISINA DTO HEYETİ İZLENİMLERİ DTO'DAN YERİNDE İNCELEME 08 KOBİ’LERE VERGİ İNDİRİMİ 07 TEKSTİLİN MERKEZİ MANCHESTER 06 DÜNYADA SERACILIK DTO'DAN HOLLANDA GEZİSİ Kasım / Aralık 2009 www.dto.org.tr İ Çİ N D E K İ L E R 34 KASIM 2009 56 48 30 30 33 34 Denizli’de ‘mermer’ denilince akla ilk gelen yer olan Kocabaş, beldenin her geçen gün gelişen sanayisi ve Belediye Başkanı Muzaffer Taşgeldi ile yaptığımız keyifli söyleşiden öne çıkanlar. 44 48 50 52 Özellikle son yıllarda madencilik ve turizm alanlarında gelişen sınır komşumuz Yunanistan’a EMANTRA Projesi kapsamında düzenlenen ziyaret. 53 54 58 60 64 2010 YILI FUAR LİSTESİ İNŞAAT SEKTÖRÜNDE İŞÇİ SAĞLIĞI EBIC'TEN DUYURULAR HİNDİSTAN HEYETİ'NDEN ZİYARET TOBB-HABER DTO HEYETİ YUNANİSTAN'DA TÜRKİYE-YUNANİSTAN İLİŞKİLERİ HIZLA BÜYÜYEN TÜKETİM EKONOMİSİ YUNANİSTAN EKONOMİSİ İŞ SÖZLEŞMESİNİN FESHİ DTO DİJİTAL ARŞİV ÇALIŞMASI MUZAFFER TAŞGELDİ İLE SÖYLEŞİ MERMERCİLİKTE GELİŞEN KOCABAŞ 60 68 İnşaat sektöründe işverenlere, işçilerinin sağlığını koruma konusundaki yükümlülükleri. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 5 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR hazırlayan » mehmet yatkın-mehtap koç dosya HABERLER Organik Tarım Devi Hollanda'ya DTO çıkarması T ekstil ve mermer sektörleri başta olmak üzere birçok sektörde elde etmiş olduğu başarılarla tüm dünyaya adını duyurmayı başaran Denizli, son dönemde yaşanan ekonomik krize rağmen ekonomisinin temellerini dayandırdığı ihracata yönelik üretimlerine devam ediyor. Tüm dünya ülkelerinde kendisini hissetiren ekonomik darboğaz, hükümetler tarafından yapılan teşvikler ve hayata geçirilen projeler ile aşılmaya çalışılırken, sektörler de birbirinden farklı ve yeni ürünlerle tanışıyor. Hiç kuşkusuz bu süreç, ülkemizi ve Denizli’yi de yakından etkilemiş durumda. Özellikle ihracat açısından dış dünya ile yakından ilgili olan Denizli Ekonomisi, önemli ihracat kalemleri arasına yeni bir sektörü daha eklemek üzere: Organize Seracılık. 6 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Ekonominin Önemli Sektörlerinden Organize Seracılık Bugün dünyada 10 bin dönüm, Türkiye’de ise 635 dönüm jeotermal sera bulunuyor. Bu rakamlar, her geçen gün hızla artıyor. Örneğin, Şanlıurfa’daki 106 dönümlük jeotermal seradan sürekli olarak Avrupa’ya ihracat yapılıyor. Bu bile jeotermal seraların ülke ve bölge ekonomisi açısından sağlamış olduğu katkıyı açık bir şekilde gösteriyor. Bunun da en büyük nedeni, ülkemizin jeotermal enerji kullanımında Avrupa’da birinci, dünyada ise yedinci sırada bulunması. Türkiye’de Seracılık Türkiye’de seracılık, 1940’lı yıllarda Antalya’da başlamış ve bugün Samandağı’ndan Yalova’ya kadar kıyı hattı boyunca yaygınlık kazanmıştır. İlk yıllarda yavaş gelişmesine rağmen büyük Tüm dünya ülkelerinde kendisini hissetiren ekonomik darboğaz, hükümetler tarafından yapılan teşvikler ve hayata geçirilen projeler ile aşılmaya çalışılırken, sektörler de birbirinden farklı ve yeni ürünlerle tanışıyor. tüketim merkezlerine kolay ve çabuk ulaşımın sağlanması ve örtü materyali olarak plastiğin kullanılması ile hızlanan örtüaltı üretimi, 1970’li yıllarda en yüksek düzeye ulaşmıştır. TUİK verilerine göre Türkiye’de örtüaltı alanları son 25 yıl içerisinde 6 kat artmıştır. 1995-2007 yılları arasında 53.603 hektar ile en yüksek değere 2002 yılında ulaşmıştır. Bu alanların % 54’ünü plastik tünel, % 46’sını ise seralar oluşturmaktadır. Türkiye’deki 27.084 hektarlık sera alanlarının % 28’i cam seralardan, % 72’si ise plastik seralardan oluşmaktadır. 22.227 hektarlık toplam plastik tünel alanlarının ise % 29’u yüksek, % 71’i alçak tünellerdir. Türkiye’deki toplam sera alanlarının % 1’inde topraksız tarım uygulanmaktadır. Toplam 300 hektar alanın % 25’i cam sera, % 75’i plastik www.dto.org.tr D O S YA KASIM 2009 seradır. Topraksız yetiştiricilik ile üretilen ürünlerin % 60’ı domates, % 32’si biber, % 6’sı kesme çiçek, kalanı da yapraklı sebze, frambuaz, kavun ve çilektir. haline geleceği ifade ediliyor. Üstelik bu sektörün iç rekabeti yumuşatan birçok avantajı da beraberinde getireceğiz uzmanlar tarafından dile getiriliyor. Denizli’nin Seracılığa Uygun Yapısı Dünyada Seracılık Özellikle son yıllarda jeotermal seracılık konusunda Denizli’nin sahip olduğu zengin potansiyel, ülke içindeki ve dışındaki yatırımcıları Denizli’ye çekmiş durumdadır. Günümüz küreselleşen dünyasında tüm ülkeler seracılık alanında ciddi yatırımlar yapıyor. Seraların dünyadaki geniş yayılma alanlarına baktığımızda ekolojik etmenlerin ve sera teknolojilerinin oldukça farklı olduğunu görüyoruz. Bu konuda kentte çok önemli yatırımlar yapıldı ve halen de yapılmaya devam ediyor. Sera Organize Sanayi Bölgesi sadece bunlardan biri. Bu nedenle, sera yetiştiriciliği yapılan ülkeleri farklı enlem dereceleri ve farklı sera teknolojileri göz önüne alınarak şu şekilde sınıflandırmak mümkündür: Uzmanlara göre, Denizli’de jeotermal seracılığın bu kadar başarılı olmasının en büyük sebebi, seracılığın en önemli girdisi olan ve bu konuda en ucuz ve kesintisiz kaynak durumundaki sıcak suyun Denizli ve civarında bol miktarda bulunması. 1. Serin iklim kuşağındaki ülkeler, 2. Ilıman iklim kuşağındaki ülkeler, 3. İki iklimin egemen olduğu ülkeler, Seracılıkta Avrupa’nın Lider Ülkesi Hollanda Bugün seracılık konusunda öne çıkan diğer illere baktığımızda bu alandaki teknolojilerinin oldukça eskimiş olduğunu görüyoruz. Bir sanayi şehri olan Denizli’de ise akılcı bir yatırım politikası ve teknolojinin yakından takibi ile kentin gelecekte seracılık konusunda bir cennet Ö zellikle son yıllarda yaşanan kuraklık ve ve tarımsal üretimdeki dramatik düşüşler gıda fiyatlarındaki artışlara neden oluyor. Ancak dünya çapında Hollanda, serin iklim kuşağında yer almasına rağmen 1000 hektar cam sera alanı ve üretim tekniği ile seracılık alanında Avrupa’nın en büyük ülkesidir. Ürünlerin hemen hepsi yurtdışına ihraç edilmektedir bu sektörlerde son derece önemli yatırımlara sahip. Ancak Hollanda’nın ılıman iklim kuşağında yer alan seracılık işletmelerine göre şu zorlukları bulunuyor: 1. Üretim masraflarının yüksek olması, 2. Enerji giderinin fazla olması, 3. Ürün çeşidinin arttırılması. Buna rağmen ülke, yapmış olduğu başarılı yatırımlarla tüm bu sorunların üstesinden gelmiş ve bugün Avrupa’nın en büyük seracılık faaliyetlerine imza atmış durumda. Başarılı İhracat Rakamları Hollanda’da örtüaltı üretimi, toplam yaş meyve sebze üretiminin değer bazında % 50’sini oluşturuyor. En önemli örtüaltı sebze ürünleri biber, domates ve salatalık. Hollanda’daki seralarda yetiştirilen ürünlerin % 75 ile 80 arasındaki bölümü yurtdışına ihraç ediliyor. Avrupa ülkeleri arasında serin iklim kuşağında yer almasına rağmen Hollanda, 10.000 hektarlık cam sera alanı ve üretim tekniği ile seracılık alanında Avrupa’nın en büyük ülkesidir. Özellikle seracılık, bahçecilik ve çiçekçilik alanında başı çeken Hollanda, yaşanan bu olumsuz süreçten etkilenmeyen Hollanda, bugün hala tarım sektöründeki başarısından, üretiminden ve yüksek ihracat rakamlarından bahsettiriyor. Ülkenin sektördeki bu gelişimi Denizli Ticaret Odası’nı da harekete geçirdi. Denizli için alternatif sektör olarak belirlenen seracılık faaliyetleri, sektörün en başarılı isimlerinden Hollanda’da Hollanda’da yaş sebze üretimi büyük ölçekli modern seralarda gerçekleştiriliyor. Ancak ülkenin serin iklim kuşağında bulunması nedeniyle yıl içinde uzun süre sera içi ısıtma gerekli oluyor. Enerji, özelikle örtüaltı üretimde önemli bir üretim incelendi. Ülkeye yapılan ziyarette Horti Fair Uluslararası Çiçek Fuarı’na da katılarak dünyanın dört bir yanında seracılık alanına yatırım yapan isimlerin stantları ziyaret edildi. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 7 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR hazırlayan » mehmet yatkın-mehtap koç dosya HABERLER faktörü olduğu için ülkede enerji giderleri oldukça yüksek durumda. DTO’dan Yerinde İnceleme Özellikle son yıllarda tekstil ve mermer sektörünün yanı sıra seracılık sektörü de Denizli’nin gözde sektörlerinden biri haline geldi. Kentte seracılık sektörünün işler hale gelmesi ve yaygınlaşması amacıyla Mayıs ayında Hollanda’da seracılık sektöründe faaliyet gösteren 13 büyük firmanın temsilcilerini ağırlayan Denizli Ticaret Odası, bu kez sektörü yerinde incelemek amacıyla ülkeye gitti. Horti Fair Uluslararası Çiçek Fuarı Hollanda’da Amsterdam Raı Fuar Merkezi’nde çiçek, sera ve tarım teknolojilerinin sergilendiği Horti Fair Uluslararası Çiçek Fuarı’na katılan DTO Heyeti, burada katılımcıların stantlarını gezdi. Günde 10 bin kişinin geldiği Horti Fair Çiçek Fuarı’na 8 Denizli Ticaret Odası ülkemizden katılan 15 firmayı ziyaret etti. Denizli’nin yatırımlarıyla seracılık sektöründe büyük gelişme kaydedeceğini belirten üyeler, seracılık sektörüne yapılan yatırımların karşılıksız kalmayacağını ifade ettiler. Kasım 2009 Hollanda’nın büyük ölçekte modern sera üretim alanlarına sahip olması, toptancı ve ihracatçıların da dahil olduğu önemli bir zincir oluşturması ve üreticilerin pazarda oluşan eğilimlere kolayca adapte olmaları Hollanda’nın önemli avantajları arasında. Bu nedenle, Hollanda’da yeni ısıtma teknikleri kullanılıyor. Seralarda kendi elektriğini oluşturmak için büyük tesisler kuruluyor ve bu tesislerde akaryakıt ile elektrik üretiliyor. Jeneratör motorunu soğutma için kullanılan su ile buhar temin ediliyor ve buhar ile seralar ısıtılıyor. Bu seralarda modern üretim teknikleri ile gerçekleştirilen üretim ile yüksek kalite ve verim elde ediliyor. Hollanda’nın büyük ölçekte modern sera üretim alanlarına sahip olması, toptancı ve ihracatçıların da dahil olduğu önemli bir zinciri oluşturması ve üreticilerin pazarda oluşan eğilimlere kolayca adapte olmaları Hollanda’yı hem meyve sebze üretimi hem de ihracat açısından lider bir ülke konumuna getiriyor. DTO Heyeti Seracılığın Parlayan Devi Hollanda’da Denizli açısından son derece önemli olan seracılık sektörünü, sektörün en gelişmiş ülkelerinden biri olan Hollanda’da yerinde incelemek isteyen Denizli Ticaret Odası, ülkeye bir inceleme gezisi düzenledi. Geçtiğimiz aylar içerisinde gerçekleşen Hollanda gezisine, Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet www.dto.org.tr KASIM 2009 D O S YA Denizli Ticaret Odası Heyeti’nin Hollanda İzlenimleri Özer başkanlığında Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyesi Ramazan Çelikkol, Denizli Ticaret Odası Meclis üyeleri Halil Öztürk ve Cengiz Subaşı’nın yanı sıra Oda üyelerinden Aykut Gökşin, Orhan Tahtalı, Cüneyt Ülkü, Hasan Kocabay, Bayram Erbeği, İsa Dal, Mustafa Koltuksuz ve Taylan Özdere katıldı. DTO Heyeti’nden Önemli Ziyaretler Denizli Ticaret Odası Heyeti ilk olarak Hollanda’daki seraları gezerek, buradaki çalışmalar hakkında detaylı bilgiler aldı. Ziyaret süresince Hollanda’nın seracılıktaki yüksek teknoloji uzmanlığını yerinde gören heyet, özellikle seracılık deneyimlerinin Denizli’ye nasıl aktarılacağı ve işbirliklerinin nasıl kurulacağı ile ilgili görüş alışverişinde bulundu. Denizli için iyi bir alternatif sektör oluşturacağı düşünülen seracılık faaliyetlerinin yerinde incelendiği geziye katılan heyetin görüşleri ise bölgemiz için oldukça umutlandırıcı notlar içeriyor. Yapılan inceleme gezisinin ardından Denizli Heyeti, tarımsal yeniliklerin dünya çapında aktarıldığı Hollanda’nın başkenti Amsterdam’daki Uluslararası Horti Fair Fuarı’na katıldı. Çiçek, sera ve tarım teknolojilerinin sergilendiği Horti Fair Uluslararası Çiçek Fuarı’nda, katılımcı 40 ülkenin stantları gezildi ve faaliyetleri hakkında bilgiler alındı. Buradan Almanya’nın Köln şehrindeki Anuğa Gıda Fuarı’na da katılan heyet, burada stant açan Denizlili firmaları ziyaret etti. Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer, Hollanda gezisinde yaptıkları incelemelerin ardından Denizli’nin sahip olduğu iklim koşulları ile seracılık konusunda elverişli imkanlara sahip olduğunu bir kere daha gördüklerini söyledi. Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer: Hollanda’da altı serada incelemede bulunduk. Ülke, güneş enerjisinden çok fazla yararlanamadığı için seralarında ısıtma teknolojisi kullanılıyor. Antalya ilimizin ise aşırı sıcaklık nedeniyle seralarında soğutma teknolojisi kullandığını biliyoruz. Hollanda gezimiz sırasında bunları karşılaştırma fırsatı bulduk ve sonunda ilimizin ısı ve soğutmaya ihtiyacı duymadan sahip olduğu iklim koşulları sayesinde seracılık konusunda elverişli imkanlara sahip olduğunu tespit ettik. Özellikle jeotermal enerji, çok iyi bir alternatif sektör olacak. Seralarda topraklı veya topraksız üretilen ve tamamen organik domates, biber ve çiçeğin pazarı açık. Yeter ki, biz üretim yapalım. Ülkemizde yaşanan ekonomik krizin etkileri yavaş yavaş geçmeye başladı. Yatırımcı ve işadamlarımıza alternatif sektör arayışına girdiklerinde, seracılığı ve özellikle jeotermal seralarda organik domates üretimine girmelerini tavsiye ediyoruz. İlimizin coğrafyası seracılık için çok elverişli. Bunu iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Hollanda, her şeye rağmen dünyanın seracılık markası olmayı başarmış. Biz de elimizdeki imkanları kullanarak seracılıkta çok önemli bir noktaya gelebiliriz. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 9 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR hazırlayan » hamza yalınkaya dosya HABERLER Denizli Ticaret Odası Meclis üyesi Cengiz Subaşı: Seracılık açısından Hollanda’nın iklim koşulları Türkiye kadar elverişli değil. 16 milyon nüfuslu küçük bir ülkede 14 milyar euroluk domatesbiber ile 4 milyon euroluk lale-çiçek ihraç ediliyor. Seracılıktaki ısıtma maliyetleri nedeniyle yüzde 30 zarar etmelerine karşın çalışmalarına devam ediyorlar. Ülkemiz ve özellikle Denizli, iklim şartlarını iyi değerlendirerek, seracılıkta çok yüksek seviyelere ulaşabilir. Hollanda’daki seracılarla irtibata geçilip bilgi, proje ve sera kurma gibi ticari alışverişler yapılabilir. Verimli Seracılılık 10 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası Meclis üyesi Halil Öztürk: Hollanda, soğuk iklimde olmasına rağmen örtü altı üretiminde üst seviyede. Seracılığın 12 ay yapılabilmesi için çok sıcak olmayan bölgeler tercih ediliyor. Çünkü sıcak bölgelerde yaz ikliminde soğutma problemi yaşanıyor. Bunları dikkate aldığımızda Türkiye’de sera yatırımı için sıcak bölgelerden çok Denizli gibi iklimi ılıman olan bölgelerin tercih edilmesi gerektiği ortaya çıkıyor. İlimizde jeotermal kaynaklarımız var ve bunları iyi değerlendirdiğimizde seracılık için marka olabiliriz. Yazın aşırı sıcak olmaması kışın da ısıtmanın jeotermal ile Hollanda gezisi ile ülkenin seracılık konusundaki potansiyelini yerinde inceleyen ve burada önemli görüşmeler yapan Denizli Ticaret Odası Heyeti, bölgedeki seralarda yaptıkları incelemelerin yanı sıra uluslararası fuarlara da katılmayı ihmal etmedi. çözülebilecek olması bizim avantajımız. Yatırımcılarımızın bunları iyi düşünmesi gerekiyor. Denizli Ticaret Odası üyesi Orhan Tahtalı: Hollanda’da gezdiğimiz seraların patronlarının kendi işlerinin başında bulunması ve konuyla ilgili uzmanlaşmış olması çok dikkat çekiciydi. Seralarda mümkün olduğunca otomasyon sistemlerinden maksimum derecede faydalanıp, üretim maliyeti konularında ileri teknoloji kullanıyorlar. Hollandalıların, enerji üretimi konusunda ellerindeki tüm fırsatları her yönü ile denediklerini ve birçoğunu başardıklarını; bu enerjiyi de, sera ısıtma ve soğutma sistemlerinde kullandıklarını gördük. Ayrıca yüksek teknolojili tam otomasyonlu cam seralarda üretim yapıp, bu işte en iyi üretim miktarlarına sahip olduklarını ilgiyle izledim. Özellikle seralarda üretim konularının yer aldığı ve her türlü teknolojinin denendiği, bir araştırma ve geliştirme üniversitesi bulunması da çok ilginç. Seralarda üretimini yaptıkları meyve ve sebzelerin satışı için kurulan kooperatif sisteminin nasıl çalıştığını görmek, bu sistemin Geleneksel üretimde, bir dönümden alınan domates ürünü 5 ton civarında iken, Hollanda usulü camlı karbondioksit kullanımlı modern seralarda 75 tona kadar çıkabiliyor. 1 metreküp suyla, açık seralarda 18 ton ürün alınırken, modern geri dönüşümlü seralarda ise 70 tona çıkıyor. www.dto.org.tr KASIM 2009 bizler tarafından da benimsenip hayata geçirilmesini hayal etmek de çok güzeldi. Netice olarak, gördüğüm her güzelliğin arkasında bir devlet desteği olduğunu hissetmemek mümkün değildi. Denizli Ticaret Odası üyesi Cüneyt Ülkü: Meyve üreticisi olarak gittiğim Hollanda’da örtü altı üretimi konusunda oldukça yararlı bilgiler aldığımı düşünüyorum. Bu konuda da sera bölgesinde yapmayı düşündüğümüz üretim için oldukça faydalı bir gezi oldu. Hollanda’nın sebze-meyve üretiminde ve ticaretinde nasıl bu kadar başarılı olduklarını yakından inceleme fırsatı buldum. Hem sera firmalarının hem de üreticilerinin üniversitelerdeki ARGE çalışmalarına verdikleri önem sayesinde üretim miktar ve kalitelerinin nasıl artırdıklarını ve maliyetlerini nasıl düşürdüklerine şahit oldum. Sera yüksekliğini artırarak ve farklı uygulamalar ve otomasyon sistemleri ile domateste metrekarede 70 kilogramlara kadar ürün üretebildiklerini öğrendik. Eminim ki, geliştirilmiş bu üretim teknolojilerini uygulayarak bizler de bu verimliliklere ulaşabiliriz. Ancak, bizim eksik olduğumuz konunun bu ürünlerin pazarlaması olduğunu gördüm. Hollanda’daki tüm üreticiler, ürünlerini bağlı oldukları kooperatiflerin pazarlama şirketleri üzerinden yapmaktalar. Böylece ürünlerini, o anki en iyi fiyattan satabilme imkanına kavuşmuşlar. Sonuç olarak, Hollanda’dan alabileceğimiz verimlilik ve pazarlama konusunda dersler olduğunu gördüm. Bu konuda yatırım yapmak isteyenlere Hollanda’ya gitmelerini tavsiye ederim. Denizli Ticaret Odası üyesi Bayram Erbeği: Gezi sırasında Hollandalıların Türkiye ile ilgili ilginç tespitleriyle karşılaştık. Örtü altı üretimde 8 ay üretim yaptığımızı, Hollanda’da ise bu üretimin sürekli olduğunu yetkili kişilerden dinledik. Hatta, aynı bitkiden iki yıllık ve daha uzun süreli ürün almak için araştırma yaptıklarını ifade ettiler. Türkiye’de ortalama metrekare üzerinden 20 kilogram domates hasadı yapılırken bu oranın kendilerinde 70 kilogram olduğunu, bunu daha da arttırarak 130-140 kilograma ulaştırmayı hedeflediklerini söylediler. Hollanda, güneş enerjisinden fazla yararlanamamasına ve yüksek girdi maliyetlerine rağmen çeşitli teknolojilerle bunları aşmasını bilmiş. Biz de doğal kaynaklarımızla üst seviyelerde seracılık yaparsak, seracılıkta dünyada söz sahibi hale gelebiliriz. Denizli Ticaret Odası üyesi Hasan Kocabay: Hollandalı üreticiler, ürünlerinin pazarlanması ve satışı konusunda yüzde 100 ortak hareket ediyorlar. Bu yüzden çok güçlüler. Hollanda gezisinin seracılık sektöründeki gelişmeleri yakından inceleme konusunda son derece verimli geçtiğini ifade eden Ticaret Odası üyeleri, bu sektörde yatırım yapmayı düşünen yatırımcıların Hollanda’ya gitmelerini tavsiye ettiklerini söylediler. D O S YA Bizim de bir an evvel birlik olup, ortak hareket etmemiz gün gibi aşikardır. Ülkelerindeki doğa şartları oldukça kısıtlı olduğundan, geliştirdikleri teknolojiler ile verimliliği arttırmışlar. (Örneğin; suları az, damlama sulama sistemini geliştirmişler. Güneş ışıkları az, sera içine güneş ışığı ayarında ışıklandırma sistemi geliştirmişler. Çalışan kişilerin maliyeti pahalı, teknolojiyi verimli kullanmışlar ve daha da farklı örnekler verilebilir.) Demek istediğim, nedense insanoğlu içinde bulunduğu zor durumdan çıkmak istediği an verimli üretim halini hemen buluyor. Ancak bu bir kural değil, olmamalıdır. Unutmamalıyız ki, her ülkenin doğa şartları farklıdır ve biz de ülkemiz doğa şartlarını çok iyi öngörerek, yatırımlarımızı gerektiği kadar ve en akılcı düzeyde yapmalıyız. Hollanda, bahçecilik ve seracılık ürünlerinde açıkçası Avrupa’nın arka bahçesi konumundadır. Bu durumda Amerika’yı tekrar keşfe uğraşmak yerine, burada üretim olmadığı dönemlerde kaliteli ve sağlıklı ürün üreterek değerinde satmak aynı zamanda elimizdeki diğer önemli pazarları kaybetmemek için de uğraş vermek çok önemlidir. Hollanda, üretimden fiyatlandırmaya kadar makul düzeyde ama sürekli para kazanabilmeyi hazmetmiş bir ülkedir ve en kısa zamanda bizim de ülke olarak bunu uygulamamız gerekmektedir. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 11 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ haberler HABERLER 12 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 www.dto.org.tr SPOR KASIM 2009 ARAŞTIRMA Acı kaybımız... 1956 yılında başlayan ve 2009 yılına kadar birçok önemli başarıya imza atan 53 yıllık bir yaşam hikayesidir Osman Nuri Sözkesen’in hayatı... Yaşamı boyunca tek hedefi; üretmek ve yeniliklere imza atmaktı. Öyle de yaptı... Hayatı boyunca yeniliklere açık, üretmeyi seven ve yenilikler ortaya koyan “icatcı” kimliği ile tanındı. Bu kimliğini de birçok farklı ürünle ve yenilikle tescilledi. O’nunla birlikte hayatımıza birçok farklı ürün girdi. Önceleri hayretle karşılayıp sonradan alıştığımız ürünlerdi bunlar... Püfür ve Püfüre, Menepoz Pijaması ve özellikle Robot Norbi, yediden yetmişe tüm insanlara büyük kolaylıklar sağladı. Bununla da yetinmedi Osman Nuri Sözkesen... Yerel basının kent için taşıdığı önemi bilerek medya sektörüne girdi ve bu sektörde de önemli başarılar elde etti. Hayata geçirdiği başarılı projelerle kısa bir zaman içerisinde insanların gönlünde taht kuran Osman Nuri Sözkesen, yaşamı boyunca hep doğrunun yanında ol- du. Çevresi tarafından da çok sevilen ve saygı duyulan biriydi. Renkli kişiliği ile girmiş olduğu her ortamda dikkat çekmeyi başarırdı. Her zaman güleryüzlüydü. Etrafındaki insanlara neşe saçmayı kendine bir görev bilmişti sanki... Bu kadar hayat dolu bir insandan gelecek en son haber geldi Denizli halkına... O’nu tanıyan hiç kimse inanamadı, inanmak istemedi. Çünkü ölüm hiç kimseye yakışmadığı gibi Osman Nuri Sözkesen’e de yakışmadı. Ölüm haberini alan sevenleri bir anda yıkıldı. Nasıl olur da böylesine hayat dolu bir insanın yokluğuna alışılırdı? Sevenleri fabrikaya adeta akın etti. Ve maalesef olayın doğruluğu yerinde öğenildi... Osman Nuri Sözkesen, sevdiklerini arkasında bırakarak ebediyet yolculuğuna çıkmıştı... Denizli Ticaret Odası olarak, Denizli’ye büyük katkılar sağlamış ve birçok başarılı projeye imzasını atmış Osman Nuri Sözkesen’i rahmetle anıyor, sevenlerine sabır diliyoruz... Mekanı Cennet olsun... Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 13 röportaj HABERLER S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J EKONOMİ GEZİ MARKA E -T İ C A R E T GAMATEKS YÖNETiM KURULU BASKANI hazırlayan » mehtap koç - serpil çoruhlu OSMAN AYDINLI Ayakta kalmak için çesitlilik sart! B u sayımızda ‘Denizli’ denilince akla ilk gelen sektör olan tekstilde önemli başarılara imza atmış Gamateks Tekstil’deyiz. Özellikle son dönemde zor günler geçiren tekstil sektörünü, bugünkü durumunu ve sorunlarını Gamateks Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Osman Aydınlı ile konuştuk. Fabrika binasındaki sade odasında bizleri ağırlayan Osman Aydınlı ile yaptığımız söyleşide kah gözlerimiz doldu, kah umutla aydınlandı. İşte röportajımızdan öne çıkan detaylar. D enizlili olduğunuzu ve Gamateks Tekstil’in Yönetim Kurulu Başkanı olduğunuzu biliyoruz. Peki, bunun dışında kimdir Osman Aydınlı? S izin de söylemiş olduğunuz gibi, Denizliliyim. 1945 yılında Tavas Kızılcabölük’te dünyaya geldim. İlk, orta ve lise tahsilime Denizli’de devam ettim. Girişim ruhu o yıllarda da benimle olmalı ki, öğrenimime Ankara 14 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 YILLARIN TECRÜBESi iLE iLK GÜNÜN HEYECANI 64 yıllık yaşantım bana pek çok şey öğretti. Ancak hiçbiri paylaşmanın hazzını tattırmadı. Mutluluğumu, hüznümü, öfkemi, heyecanımı paylaşarak yaşadım bugüne kadar. Bugün de işçilerimizle birlikte fabrikamızı paylaşıyoruz. B ugün tekstilde yaşanan sorunlara rağmen üretimine hız kesmeden devam eden bir firma olarak karşımıza çıkıyorsunuz. Bize Gamateks Tekstil’i anlatır mısınız? Gamateks Tekstil olarak, 1999 yılından beri personel kıyafetleri ve tekstil promosyon ürünleri alanında üretim ve pazarlama faaliyetleri yürütüyoruz.10 yılımızı geride bıraktığımız bugün pek çok ülkeye ürünlerimizi göndermekteyiz. Üniversitesi’nde İşletme Bölümü’nde devam ettim. Okulumu bitirdikten sonra 15 ay kadar Ankara’da bir şirketin planlama departmanında çalıştım. İlk iş tecrübemi edindikten sonra vatani görevimi yerine getirmek amacıyla askere gittim. Ardından memleketim olan Denizli’ye döndüm. Profesyonel anlamdaki bütün iş hayatım Denizli’de şekillendi diyebilirim. E ğitim hayatınızın ve askerliğinizin ardından Denizli’ye geldiğinizde iş hayatına nasıl bir başlangıç yaptınız? Z aten biz Kızılcabölüklüler olarak tekstile ve dolayısıyla ticarete yabancı değiliz. Tabi memleketimi de tanıyordum. Bu nedenle çok büyük zorluklar yaşamadım. Ancak iş hayatına biraz farklı bir noktadan başladım. İlk olarak otobüs işletmeciliği yaptım ve bir seyahat acentesi kurdum. Ardından ‘bildiğim işi yapayım’ diyerek ihracat işine başladım. Bu alanda da bir kuruyemiş şirketi kurdum. Bu şirket vasıtası ile Denizli’den Ürdün’e, Hindistan’a ve Kuveyt’e ihracata başladım. Bildiğim işte kendimi daha mutlu hissediyordum. İlk ihracatımı hala unutmam. 1 tır elma ve 1 tır soğandı. www.dto.org.tr KASIM 2009 Emekçilerin basarısı R Ö P O R TA J Eğer ortada bir başarı varsa bu bizim değil, emekçilerimizin başarısıdır. Benim de bugün hala bu koltukta oturup çalışmamın tek nedeni budur. Yoksa onlarca yılını çalışmaya adayan biri olarak rahat bir emeklilik hayatı sürebilirim. Ancak Gamateks Tekstil’e emek veren insanların akşam işlerinden çıkıp evlerine ekmek götürebilmeleri bana tükenmez bir enerji veriyor. P E eki gıda sektörünün ardından tekstil sektörüne geçişiniz nasıl oldu? Biraz da bu süreçten bahseder misiniz? llbette. İhracata kendimi adapte etmeye başlayınca buradaki firmalardan aldığım örneklerle yurtdışının yolunu tuttum. Öncelikli olarak hedefim Hollanda’ydı. Çünkü orada ciddi bir potansiyel vardı. Bir miktar para biriktirip elime de bir kaç tane numune alıp Hollanda’nın yolunu tuttum ve müşteri aramaya başladım. Hollanda’da geçen her gün benim için çok önemliydi. Çünkü orada çok önemli müşteriler bulma şansım oldu. İlk ofisim Belediye İşhanı’ndaki 20 m2 lik bir ofisti. Oysa Hollanda’daki sipariş aldığım firmalar benim fabrikalarımın olduğunu düşünüyorlardı. İnanır mısınız, Denizli’ye gelmemeleri için çok dua ettim ve duam kabul oldu. Oradaki müşterilerim beni hep fabrika sahibi olarak bildi. İ D şlerinize bu şekilde devam ederken fabrika sahibi olmak fikri nasıl gelişti ve gerçeğe dönüştü? enizli’de tekstilin tekstil olduğu yıllarda yani1980’li yıllarda rahmetli Turgut Özal ile birlikte tekstilde ciddi bir hareketlenme oldu. Tekstil ve ihracat iddialı olduğum bir alandı. Bu sebepten ötürü hiç terettüd etmeden bu mesleğe atıldım. T ekstilin tekstil olduğu yıllar dediniz. Son yıllarda global ekonomik krizin yansımalarıyla sektörün ciddi oranda sekteye uğradığı ortada. Peki Gamateks Tekstil olarak bu süreçten siz nasıl etkilendiniz? S ektörün sorunlar yaşamaya başladığı ilk yıllarda biz de etkilendik elbette. 2002 yılında Gamateks Tekstil olarak borçlarımız arttı ancak verimliliğimiz devam etti. Çeşit çokluğumuzdan dolayı ayakta kalmayı başardık diyebilirim. Bugün bünyemizde 1.700 kişinin istihtamını sağlıyoruz. Dışarıdan da yaklaşık 20 fason ekibi ile çalışıyoruz. Yaklaşık 1.500 kişi de onlarda var. Yani Gamateks Tekstil olarak üretimlerimizle 3.000’in üzerinde kişiye istihdam sağlıyoruz. Bu emeklerin karşılığında 50 ile 60 milyon dolar arasında bir ciromuz var. Geçen yıl ilk 1000 firmanın içinde yer aldık. Bu başarı, emekçilerimizin başarısıdır. Benim de bugün hala bu koltukta oturup çalışmamın tek nedeni budur. Yoksa onlarca yılını çalışmaya adayan biri olarak rahat bir emeklilik hayatı sürebilirim. Ancak Gamateks Tekstil’e emek veren insanların akşam işlerinden çıkıp evlerine ekmek götürebilmeleri bana tükenmez bir enerji veriyor. İ şçilerimizden enerji alıyorum dediniz. Bugün tekstil sektörüne emek veren pek çok işçi emeğinin karşılığını alamamaktan şikayetçi. Pek çoğu sosyal güvenceden mahrum olduğunu söylüyor. Birçoğu da yapılan düzensiz ödemelerden muzdarip. Bu mevcut durum ile ilgili olarak neler söylemek istersiniz? B inlerce kişinin istihdam edildiği bir üretim ve pazarlama tesisinin başındasınız. Bize, biraz da üretimden ve iş politikanızdan bahseder misiniz? G amateks Tekstil olarak, ‘‘ekonomik krizin etkilerinden tamamıyle sıyrıldık’’ dememiz yanlış olur. Elbette biz de düşük kur ve yüksek faiz nedeniyle ihracaat sektörünün yaşadığı bütün sıkıntıları bire bir yaşadık. Ama bu süreçte üretimi durdurmak yerine, işçilerimizle daha sıkı sıkıya kenetlendik ve üretimimize tam gaz devam ettik. Çeşitliliğimizi koruyarak yaptığımız üretimlerimiz aylık ortalama, 150.000 bornoz, 100 ton havlu, 700.000 adet penye (t-shirt, sweat shirt) ve 15.000 - 18.000 adet çeşitli önlük, tulum, etek, aşçı ceketi, ceket ve yelek gibi giyim eşyası ve aksesuarı civarında. Eğer bu rakamlara bir başarı deniliyorsa bu işçilerimizle birlikte hepimizin başarısıdır. Çünkü bugün işçilerim olmasa ben de burada duramam. Bu fabrika benim değil onların. Kendi iş yerleri kendi alın terleri ve kendi kazançları... Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 15 S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J hazırlayan » mehtap koç - serpil çoruhlu röportaj HABERLER Müşteri ihtiyaçlarına cevap verebilmek ve ihracaat pastasından pay alabilmek için, üretimde çeşitlenmeye gitmemiz gerekiyor. Üretimde Çeşitlilik Temel Şart G amateks Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Osman Aydınlı’ya tekstilin önemini soruyoruz, o da tekstilin ekonomiden çok daha fazla anlamlar ifade ettiğini söylüyor. Osman Aydınlı; “Tekstil bugün en çok kazandıran sektörlerin başında geliyor. Tekstilin her aşamasında biz varız. İpliği biz üretiyoruz, iplikten kumaş yapıyoruz, kumaşı işliyoruz ve tekstil ürünlerini ortaya çıkarıyoruz. Uzakdoğu ürünleri gibi kalitesiz üretimler de yapmıyoruz. Çünkü biz bu işi biliyoruz. Bakın; tekstil sektörü ülkemize yılda ortalama 2 Milyar Dolar döviz kazandırıyor. ‘Döviz’ demek ‘ekonomi’ demek, ‘ekonomi’ demek de ‘özgürlük’ demek. Dolayısıyla döviz demek ‘Kurtuluş Savaşı’ demek. Bu denli önemli bir sektör, bu kadar büyük bir darboğaz içindeyse, yöneticiler bu değerin farkında değillerdir anlamı çıkartmamız yanlış sayılmaz” diyerek önemli bir tespitte bulunuyor. Söz yeniden Gamateks Tekstil’e ve ‘El ele vererek kazanıyoruz’ dediği işçilere gelince gözlerinin içi gülen Osman Aydınlı, altını çizerek üretimde çeşitlilikten yana olduğunu belirtiyor ve; “Tekstil sektörü sürekli kendini yenileyen bir sektör. Her geçen gün yeni teknolojiler, modeller ve ihtiyaçların ortaya çıktığı bir iş kolu. Günümüz global ekonomik şartlarında bu gelişmenin gerisinde kalmamak amacıyla yeniliklerin takipçisi olup, ürün çeşitliliğini sağlamak zaruri bir hale geliyor. Ne kadar az ürününüz varsa pazarınız da o denli daralıyor. Biz, ev tekstili az olmakla birlikte dış giyim üzerinde faaliyet gösteriyoruz. Ürünlerimizin tamamını ihracata yönelik pazarlıyoruz. Bu durum sırtımıza çeşitlilik ve kalite standartı gibi bir yük bindirse de bundan muzdarip değiliz” diyor. AYDINLIOGULLARI’NDAN GAMA’YA YOLCULUK D enizli’ye baktığımız zaman genellikle fabrikalar kendi soyadlarını markaları olarak kullanıyor. Gamateks Tekstil olarak ‘Gama’ adı nereden geliyor? Aslına bakarsanız öyle özel bir hikayesi yok. Bildiğiniz Alfa, Beta, Gama’dan geliyor. Benim de ilk şirketimin adı soyadımızdan geliyordu; Aydınlıoğulları. Ancak ihracat yaptığımız yabancılar bu ismi söylemekte zorlandıkları için ‘Gama’ adını buldum. 16 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 EKONOMİ GEZİ Bizim işçimiz işini ve işyerini sahiplenip, çok büyük özverilerde bulunarak üretimde alın terini ortaya koyuyor. Biz de işverenler olarak işçilerin alınlarındaki o ter kurumadan, onların emeklerinin karşılığını vermeliyiz. Denizlililer olarak son dönemde aldığımız acı haberlerle sarsıldık. Bu haberlerden ilki geçtiğimiz haftalarda kapısına kilit vurmak zorunda kalan DEBA ve hemen ardından da meslektaşımız Nuri Sözkesen’in kaybı oldu. MARKA E -T İ C A R E T B izim işçimiz gerçekten de çok özverili çalışıyor. ‘İşçi’ demek, ‘alın teri’ demek. Bu insanların terleri kurumadan hakları verilmeli bence. Bizler onlar olduğu sürece var olup ayakta kalabiliriz. Ben bu müessesede işçilerim için onları sokağa dökmemek için çalışıyorum. Herşey dört dörtlük mü tabi ki hayır. Ama benim vicdanım rahat ve bu da bana yetiyor. D enizli olarak geçtiğimiz ay DEBA’nın kapanma kararını aldık. Sektörün içinde olan bir isim olarak bu konudaki görüşlerinizi alabilir miyiz? D EBA, kurulduğu ilk günden bu güne Denizli’nin tekstil sektörünün mihenk taşıydı. Bu firma, hem tecrübesi, hem de yaptığı iş ile gerçekten de bir numaraydı. Boya terbiyesi ve baskısı yapılan tek firma idi. Yine Esat Sivri de çok iyi bir insandı. Ama neticede insandı ve bir yere kadar mücadele edebilirdi. Bize ve şehrimizdeki sivil toplum kuruluşlarına ona sahip çıkmak yakışırdı. Ya da bir kaç sanayici ile görüşüp acil eylem planı yapmaları gerekirdi. Eğer bana bunun için gelselerdi emin olun gözümü bile kırpmadan kabul ederdim. Orada var olan bacayı tüttürmek için herşey yapılmalıydı. Ticari oyunlar ile firmaya yeniden hayat verilmeliydi. Orada çalışan işçiler sıfır parasız ortada bırakılmamalıydı. Yeni teşvik yasaları çıkarılacağına, önce var olan işletmelerin bacası tüttürülmeli. Bu işin oluru budur. Sivil toplum kuruluşları da birlik içinde olarak en azından işçilerin parasının ödenmesinde yardımcı olmalıydı. Ama ne yazık ki olmadı. Ancak hala DEBA için bir şeyler yapılabilir. Ben buna inanıyorum. G eçtiğimiz günlerde aldığımız bir acı haber de Funika Yönetim Kurulu Başkanı Osman Nuri Sözkesen’in kayıbı idi. Bu acı kaybımızla ilgili neler söylemek istersiniz? K entimiz, tekstil sektöründe ciddi kayıplar veriyor. DEBA ile başlayan kaybımız geçtiğimiz haftalarda Nuri Sözkesen’in kaybı ile devam etti. Sektörün içinden, bire bir tanıdığım bir insandı. Bu acı haber hepimizi şok etti diyebilirim. Herşeyin www.dto.org.tr KASIM 2009 güllük gülistanlık yaşandığı bir süreçte bu iki olay ardı arkasına gelmez. Demek ki bir yerlerde çözümü bekleyen ciddi sorunlar var. Ancak konunun ele alınması ve çözüm yoluna gidilmesi için daha kaç canın yanması gerekiyor? Bütün Denizli ve iş dünyası için Nuri Bey gerçekten büyük bir kayıp oldu. Kendisine Allah’tan rahmet, yakınlarına da sabır diliyorum. Tekstil sektörünün yaşadığı sorunların başında, firmaların çeşitliliği az tutması yer alıyor. Biz Gamateks olarak, 2002 yılından günümüze uzanan dönem içerisinde bu sürecin etkilerini bu şekilde en aza indirmeyi başardık. B ir yerlerde büyük bir sorun var dediniz. Sizce bu sorun nasıl çözülmeli, tekstil sektörü nasıl eski parlak dönemlerine döner? A rtık o iş bitti. Tekstil sektörü öldü. Bu sektörden bence artık canlanma beklenmemeli. Petrol yatağı olan bir ülke yerine üreten bir ülke olmayı tercih etmeliyiz. Denizli, tekstilin altyapısı için çok para harcadı, ancak, bence bunun karşılığı istihdam sağlayarak olmalı. İnsan gücü olarak gelişmiş tek ülke biziz. Ama 20 yıl sonra herşey değişecek. Avrupalılar biz, biz ise Avrupalılar olacağız. Bu acı gerçekle artık yüzleşmemiz gerekiyor. P T eki tekstil sektörü neden ilk geliştiği dönemdeki parlaklığını sergileyemiyor, bunu hangi nedenlere bağlıyorsunuz? ekstil sektörüne baktığımızda, geriye itilmiş, azat edilmiş bir meslek olduğunu görüyoruz. Son 5-6 yıl içerisinde yıpranmasının ise birçok nedeni var. Aslında iki yönlü R Ö P O R TA J Sektördeki öncelikli sorunlarımız arasında kalifiye eleman eksikliği geliyordu. Biz de bu soruna bir çözüm bulabilmek amacıyla Dazkırı’da meslek sahibi olmayanlara yönelik bir Çıraklık Eğitim Merkezi açtık. bir yıpranma süreci bu. Hem firmalar olarak bizlerin, hem de para politikaları ile devletin pek çok hatası var. Öncelikle firmalarımızın çeşitliliği az tutması bugünkü durumu tetikledi. Bunun yanında düşük kur ve yüksek faiz oranları cabası. Türkiye’de işçi maliyetlerinin yüksek olması da bir başka bir etken. Bu kadar yüksek maliyeti bu sektör kaldıramaz. Devletin başında bulunanların bunu düşünmesi gerekir bence. Bu sektörde çalışan işçilerin %80'i başka bir iş yapamaz . S ektörün sağladığı istihdamla büyük oranda işsizlik sorununu çözdüğünü söylüyorsunuz. Peki sektörün istihdam ettiği işçiler için başka neler yapılabilir? İ şçilere yapılabilecek en iyi şey, onları yaptıkları iş alanında geliştirmek ve istihdam etmektir. Ben de bu inançla Dazkırı’da bir Çıraklık Eğitim Kursu açarak bu insanları belge sahibi yapmaya çalışıyorum. Burada yaklaşık 200 kişi çalıştırıyorum. Bünyemizde de çalışan bu kişiler, haftada 1 gün bu okulda eğitim alıyorlar. B urada verilen eğitimle işçileriniz hem sosyal alanda daha fazla yer ediniyor, hem de mesleklerinde daha fazla bilgi sahibi oluyorlar. Öyle değil mi? K esinlikle öyle. Böylesine küçük yerlerde sosyal aktivitelerden yoksun insanlar, kurslarda biraraya gelerek hem bilgi sahibi oluyorlar, hem de sosyal bir aktivite içinde buluyorlar kendilerini. Eğitimleri sonucunda aldıkları sertifikalar ile de sektörde daha kolay iş bulabilme şansına sahip oluyorlar. S B izi bu anlamda bir patrondan ziyade bir ‘işçi ağabeyi’ olarak görebiliriz. Son olarak bize bir anınızı anlatır mısınız? ir gün Başmakçı Bölük Komutanı ile tanışma şansı buldum. Bana söylediği şey şuydu. “Siz buraya gelip bu kursu açtıktan sonra burası çok değişti. Daha önce yaşanan tatsız olaylar sizinle birlikte son buldu. Çoğu da bu kursların ardından kazandıkları ile sofralarında zeytin gördü’’ dedi. Benim için tarifi zor bir mutluluktu. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 17 hazırlayan » mehmet yatkın-mehtap koç ekonomi HABERLER S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J EKONOMİ GEZİ MARKA E -T İ C A R E T DTO Ingiltere'de DTO Heyeti’nden Ingiltere çıkarması B irleşik Krallığı meydana getiren dört devletten en büyük olanıdır İngiltere. Bir tarafta krallık ihtişamı ile görkemli mimarisi, diğer tarafta Sanayi Devrimi’nin ilk ülkesi olması avantajıyla güçlü ekonomisi... önemli ayağını oluşturuyor. Öyle ki, ülkedeki özel sektör yatırımları, üretim ve istihdamın 5/4’ünü sağlıyor, bu da ekonominin öncelikli olarak özel teşebbüse dayandığını gösteriyor. Avrupa Birliği’nin en büyük ekonomilerinden biri olan İngiltere, çalışan nüfusun %40’ını sanayi kollarında istihdam ediyor. Ülkede sanayi, 18. yüzyılın ikinci yarısında zengin taş kömürü yataklarının işletilmesiyle başlamış olsa da günümüzde taşkömürü üretiminin azalmasıyla birlikte ülkenin bu özelliği rafa kalkmış durumda. Ancak bu durum, ülkenin ekonomik açıdan sahip olduğu gücü ciddi oranda etkilememiş. İngiliz Ekonomisi’nin geçmişine baktığımızda tekstilin bu ekonomi içerisindeki yerini açık bir şekilde görürüz. Öyle ki, 13. yüzyılla birlikte giderek artan nüfus ve emek yoğun sektörler İngiltere’de de baş göstermiş ve ülkede var olan sektörlerin başında dokuma gelmiştir. Aynı yüzyıllarda Preston’dan başlayarak ülkenin dört bir yanına yayılan dokuma, İngiltere’nin o yıllarda kumaş dokuma merkezi olarak büyümesini sağlamıştır. Dünyanın ilk endüstrileşmiş ekonomisine sahip ülkesi İngiltere, köklü bir sanayi geleneğinin sürekliliğini bugün de yaşıyor. Zaman içerisinde özelleştirme politikalarının yerleşmesiyle özel sektör canlanarak ülkenin ekonomik yapısının en 18 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 İngiltere’deki Tekstil Sektörü 17. yüzyıl ve 18. yüzyıldaki sanayi devrimi öncesi hızla gelişip büyüyen ülke, 19. yüzyılda ise Sanayi Devrimi’nin sayılı merkez- 90’lı yıllara kadar tekstil sektörünün en önemli üretim merkezi olan İngiltere, ekonomi politikalarının değişmesi ile farklı sektörlere yöneldi. lerinden biri olarak gelişip ün yapmıştır. Ülkede tekstil sektörü de aynı hızla ilerlemiş ve ülke tekstil makinaları yapım merkezlerinden biri olmuştur. Üretimin Azalması 90’lı yılların ilk yarısına kadar binlerce İngilizin ve göçmenin istihdam edildiği tekstil sektörü o yıllarda iktidara gelen Blair Hükümeti’nin, üretimden hizmet ve finans sektörlerine kaymayı hedefleyen ekonomik politikaları sonrasında giderek yavaşlamıştır. Değişen ekonomi politikalarıyla 20. yüzyılda çökmeye başlayan tekstil sanayi, özellikle daha düşük ücretleri kabul ettikleri için Türkiye ve iş gücünün ucuz olduğu eski Doğu bloku ülkelerinden Hindistan ve Pakistan gibi ülkelere kaymıştır. Ülkede üretimin eski şaşaalı günlerinin durması tüketimi de sekteye uğratmamıştır. Bugün dün- www.dto.org.tr KASIM 2009 EKONOMİ AVRUPA YÖNETİM EĞİTİMİ PROJESİ KAPSAMINDA İNGİLTERE’YE GİDEN denizli ticaret odası HEYETİ, BİR ZAMANLARIN TEKSTİL BAŞKENTİ olan ÜLKEDE BİR DİZİ GÖRÜŞMELER YAPTI. yanın en gelişmiş ülkelerinden biri olan İngiltere, giyim sektörüne büyük paralar harcamaya devam etmektedir. Ülkede üretimin azalmasıyla birlikte sektördeki ihtiyaçlar ithalat yoluyla karşılanmaktadır. Ülke ile ticari ilişkilerimizin son 10 yılda giderek artmasıyla birlikte Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülkelerin arasında yer alan İngiltere, tekstil ithalatında da ülkemizin kapılarını aralıyor. Geçtiğimiz yıl, Türkiye’nin İngiltere’ye yaptığı 6.8 milyar dolarlık ihracatın içinde, tekstil ve hazır giyimin payı 2.6 milyar dolar olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemizde ‘tekstil’ denilince akla ilk gelen şehirlerden olan Denizli de, İngiltere tekstil pazarında kendini gösteriyor ve ülkenin ithalat pastasından payına düşeni alıyor. Denizli, İngiltere Pazarında İhracatı 2,2 milyar doları bulan Denizli, 2009 yılının ilk 8 ayında 613 milyon 90 bin TL’lik tekstil ihracatı gerçekleştirmiş durumda. Denizli’nin en iyi pazarlarından biri olan AB’ye yapılan ihracat rakamı ise yılın aynı döneminde 492 milyon 434 bin TL. Denizli’nin tekstil alanında en çok alışverişte bulunduğu ülkelerin başında gelen İngiltere’ye yaptığı ihracat ise Denizli Ticaret Odası Heyeti Denizli’nin tekstil sektöründeki en fazla ihracat yaptığı ülkelerden olan İngiltere’yi ziyaret etti. yüzde 31,4. Bu oran, iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendiriyor. İngiltere’nin tekstil alanındaki ihtiyacı ile Denizli’nin bu sektördeki üretimi göz önüne alındığında İngiltere ile ticari ilişkilerin daha da iyi olması amacıyla yapılan görüşmeler hız kesmeden devam ediyor. Denizli Ticaret Odası İngiltere’de İngiltere ile Denizli arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesine büyük önem veren Denizli Ticaret Odası, Avrupa Birliği Merkezi Finans ve İhale birimi tarafından desteklenen “EMANTRA:Avrupa Yönetim Eğitimi” projesi kapsamında İngiltere’nin Manchester kentine gitti. Ingiltere'de hazır giyime olan büyük ilgi İngiltere’de 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren moda ve hazır giyim endüstrisinin üretim ayağı yurtdışına doğru kaymaya başlamıştır. Bunun nedenleri arasında; üretimin yurtdışında daha düşük olması, globalleşme ile kazancı artıracak dış pazar bilgilerine rahatça ulaşılması, ve markalaşma ilk sıralarda yer alır. Ancak üretimin sekteye uğraması, İngilizlerin tekstil tüketimini azaltmamıştır. Tüketim kültürünün oldukça yaygın olduğu bu ülkede İngilizlerin yıllık harcamaları 249 milyar sterlin dolayındadır. Türk insanının yaklaşık 6 katı fazla harcama yapan İngilizler gıdadan sonra en çok parayı giyime harcamaktadır. Bu ülkenin tekstil ürünlerini ithal etmesine neden olmaktadır. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 19 S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J EKONOMİ GEZİ MARKA E -T İ C A R E T hazırlayan » mehmet yatkın-mehtap koç ekonomi HABERLER İngiliz Ekonomisi, Avrupa’nın en güçlü ekonomileri arasında yer almaktadır. Bir Dönemin Tekstil Merkezi Manchester Manchester Ticaret ve Sanayi Odası’nın daveti üzerine organize edilen ziyarete, Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İmran Eraslan, Meclis üyeleri Ahmet Özkan Haybat, Zeki Erdem, Mehmet Kalkan ve Sadık Başeren, Oda Genel Sekreteri Ali Rıza Tekin ile EBIC Ege Proje ve Dış İlişkiler Birimi’nden Salih Seçkin Erol katıldı. Gezi kapsamında, Birmingham’da düzenlenen Uluslararası İnterbuild Yapı Fuarı’na katılan Denizli Ticaret Odası Heyeti, fuarda İngiltere’deki inşaat sektörüyle ilgili yenilikleri yakından takip etti. İngiltere’nin Birmingham şehrinde NEC fuar alanında gerçekleştirilen ve İngiltere’nin inşaat malzemeleri alanında en önemli fuarı olarak kabul edilen fuar ziyaretinin ardından heyet, Liverpool’da düzenlenen ‘Expoint-İhracata Giriş’ konulu seminere katıldı. Denizli Ticaret Odası Heyeti, düzenlenen bu seminer sırasında Liverpool Ticaret ve Sanayi Odası Uluslararası Ticaret Merkezi Başkanı Bayan Alison R. Fisher ile bir görüşme gerçekleştirdi. Karşılıklı işbirliğine hazır olduklarını ileten taraflar, Avrupa Birliği projelerinde beraber çalışmaktan son derece mutlu olacaklarını belirttiler. EMANTRA Projesi ile Gelişen Karşılıklı Ticari İlişkiler İngiltere’de çeşitli temaslarda bulunan Denizli Ticaret Odası, burada düzenlenen uluslararası fuarların yanı sıra, Manchester Ticaret ve Sanayi Odası ile Liverpool Ticaret ve Sanayi Odası’nı da ziyaret etti. Liverpool’daki seminer sonrasında Manchester Ticaret ve Sanayi Odası’na geçen heyet, Oda Başkanı Bayan Angie Robinson ile bir süre sohbet etti. Toplantı öncesinde Manchester Ticaret ve Sanayi Odası’na Denizli Ticaret Odası’nın kısa bir tanıtımı yapıldıktan sonra Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İmran Eraslan tarafından Angie Robinson’a ilimizin simgesi olan ve üzerinde DTO isim ve amblemi bulunan gümüş bir horoz hediye edildi. Ayrıca, Robinson’a, Buldan yapımı el işi şal hediye edildi. Bayan Robinson kendisine verilen hediyeleri görünce çok mutlu oldu. İngiltere’nin Manchester kentinin geçmişte Sanayi Devrimi’ni yaşamış, dünyanın en önemli tekstil ve dokuma merkezlerinden biri olduğunu ifade eden Oda Başkanı Angie Robinson, şimdilerde ise mühendislik, müşavirlik ve hizmet sektörlerinin yaygınlık arz ettiğini, bu nedenle de kentin ekonominin merkezi haline geldiğini söyledi. Odalar arasında EMANTRA projesi ile başlayan işbirliğinin gelişerek sürdürülmesi temennisinde bulunan Oda Başkanı İmran Eraslan, Robinson ile görüşmesinde Denizli’nin simgesi gümüş horoz hediye etti. 20 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 www.dto.org.tr KASIM 2009 EKONOMİ Robinson, bu konuda ellerinden geleni yapmaya hazır olduklarını söyledi. “Tekstilin merkezi Manchester, bugün hizmet sektörünün kalbi” İngiltere’nin ikinci büyük kenti Manchester’a giden ve burada önemli görüşmeler yapan Denizli Ticaret Odası Heyeti üyeleri, yıllarca Denizli gibi bir tekstil merkezi olan Manchester kentinin günümüzdeki sektörel ağırlığının başka alanlara doğru kaydığını ve tekstil sektörünün yerine şimdilerde, moda, mühendislik, müşavirlik, hizmet sektörü, tarım ve hayvancılık gibi ekonomik faaliyetlerin aldığını ifade ettiler. Ticaret Odası Ingiltere’de Manchester Ticaret ve Sanayi Odası olarak, 200 yıldan fazla süredir faaliyette olduklarını ve 5 bin üyeye hizmet verdiklerini dile getiren Bayan Robinson, İngiltere’nin en büyük ticaret ve sanayi odası olan Manchester Ticaret ve Sanayi Odası’nın sektör bazlı üyelik hizmetleri ile her ölçekteki firmaya ihtiyaçları doğrultusunda iş desteği, danışmanlık, uluslararasılaştırma gibi hizmetler sunduğunu söyledi. İngiltere’deki tüm odalar ağı içerisinde en büyük çalışma takımına sahip olduklarını ve bu takımın 10 yetki bölgesindeki üyelerin nakliye, çevre, beceri ve ekonomi özelliklerini araştırmakta ve temsil görevini icra etmekte olduğunu belirten Robinson, yerel ve merkezi yönetim üzerinde üyeleri adına lobileştiklerini de sözlerine ekledi. DTO Başkan Yardımcısı İmran Eraslan, Manchester Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Robinson ile görüşmesinde, iki şehri bir noktada buluşturan ortak değerin tekstil ve dokuma olduğunu ifade ederek bu ortaklığın ilişkilerin geliştirilmesi ve devamı bakımından büyük önem taşıdığını söyledi. DTO Başkan Yardımcısı İmran Eraslan’ın Gezi İzlenimleri DTO Heyeti, Enterprise Europe Network-İş geliştirme ve Yenilik Merkezi tarafından düzenlenen ‘Türkiye’de İş Fırsatları’ konulu etkinliğe de katıldı. Burada, Türk firmaları ile ticari işbirliği yapmak isteyen İngiliz firmaları ile verimli görüşmeler yapıldı. Amerika Birleşik Devletleri gibi küresel ekonomik krizin çıkış noktalarından biri olan İngiltere’de de ekonomik durgunluğun izlerine rastlamak mümkün. Adım başı caddelerde “To Let” tabelaları görülebiliyor. Bunlar hem işyerlerinde hem de evlerde çok sayıda vardı. Ancak, İngiltere bilhassa dil eğitimi noktasında adeta ticari bir merkez olmuş. Bunu ülkenin hemen hemen tüm kentlerinde görmeniz mümkün. Önemli bir ticari sektöre dönüşen bu alanda her mevsim ülkeye dil eğitimi, üniversite eğitimi, lisans üstü ve diğer alanlarda eğitim için gelen yabancı insanları görüyorsunuz. Söylendiği üzere İngiltere, bizim ülkemize göre daha pahalı bir ülke. Adı yıllarca Denizli gibi tekstil ve dokuma ile anılan Manchester’da ise şimdi farklı sektörlerin yer aldığını görmek mümkün. Halen sanayi, ticaret, moda, sanat, gençlik, kültür ve spor alanlarında üst seviyelerde olan bu kent ile benzer noktamız tekstil üzerineydi. Denizli Ticaret Odası olarak yapmış olduğumuz bu gezi bize, Denizli’nin de farklı sektörlere yönelerek ekonomik canlılığını ayakta tutabileceği kanısını uyandırdı. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 21 S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J EKONOMİ GEZİ MARKA E -T İ C A R E T hazırlayan » prof. dr. hasan ali özcan ekonomi HABERLER Kobilere Vergi Indirimi KRiZiN ETKiLERiNi AZALTMAK iÇiN KOBiLERE BÜYÜK DESTEK Y aşanan ekonomik krizle birlikte ortaya çıkan ‘Büyük balık küçük balığı yer’ gerçeği karşısında tek çözüm yolu olarak ‘büyümek’ karşımıza çıkıyor. Ancak söylemesi bu kadar basit olsa da bu konuda uygulamaya geçmek her zaman kolay olmuyor. Özellikle günümüz ekonomik koşulları göz önünde bulundurulduğunda büyümek geçmiş dönemlere göre oldukça zor. yer verilemeyeceği için güçlü bir yönetim de olamaz. Özellikle büyük şirketlerin geçmişlerine bakıldığında bu gerçek açık bir şekilde ortadadır. Kar Elde Etmenin Yolu: Büyümek Hiç kuşkusuz büyümek; sermaye artırımını ve çeşitliliği beraberinde getiren bir süreçtir. Bu ise yanında likiditeyi/krediyi ve varolandan daha büyük bir riski peşinden sürüklüyor. Her ne kadar ayakta kalmanın ve kar elde etmenin tek yolu gibi görünse de büyümek her zaman cazip bir seçenek olarak karşımıza çıkmıyor. Büyüme yaşayan her canlı varlık için doğal bir gelişmedir. İşletmeler de canlı bir organizmaya benzediğine göre, kurulmaları ve büyüme sürecine girmeleri doğaldır. Bu süreç içerisinde gerçekleşecek ‘büyüme’ bir işletmenin varlığı açısından son derece önemlidir. Çünkü büyüme olmayan bir işletmede yaratıcı faaliyete Peki ama en realist çözüm büyümeyi sağlamak için büyük risklere yada likidite sorununa katlanmak zorunda mıyız? Bu sorunun cevabı ‘hayır’ olarak karşımıza çıkıyor. Sermaye artırımı için tek başınıza çözüm aramak zorunda değilsiniz. Birleşerek de büyüme eylemeni işletmeniz için yapılabilir kılmanız mümkün. Krizle mücadelede KOBI'lere büyük destek Krizle mücadele etmeye yönelik yapılan düzenlemelerden biri de TBMM’de kabul edilen 5904 sayılı “Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”dur. Bu Kanun KOBİ’leri önemli ölçüde rahatlacak. 22 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 KOBİ’lerde Birleşme Kararı 5904 Sayılı Kanun’un İkinci maddesi ile küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin birleşmeleri halinde bu birleşmeden doğan kazançların üzerinden alınacak Kurumlar Vergisi oranını yüzde 75’e kadar indirilebilme konusunda Bakanlar Kurulu’na yetki verildi. Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler için günümüz koşullarında olabilecek en fazla kar elde etme yolu ‘birleşmek’ olarak gözüküyor. ‘Birlikten kuvvet doğar’ sözündeki gibi, rekabet etmek yerine tek bir çatı altında toplanmak, yüksek kazanç faktörünü daha fazla tetikliyor. Hükümet tarafından yapılan son düzenleme ile birlikte 31 Aralık tarihine kadar yapılacak birleşmeler ise KOBİ’lerin yüzünü güldürmeyi başarıyor. KOBİ’lerin, 31 Aralık’a kadar yapacakları birleşme işlemlerinden doğan kazançları Kurumlar Vergisi’nden indirime tabi tutulacak. Bakanlar Kurulu’nun, birleşecek kurumun birleşme tarihinin içinde bulunduğu son hesap döneminde elde ettiği kazançları ile birleşilen kurumun birleşme işleminin gerçekleştiği hesap dönemi dahil olmak üzere üç hesap döneminde elde edilen kazançları üzerinden alınacak kurumlar vergisine ilişkin oranı yüzde 75’ine kadar indirme yetkisi olacak. Böylece bu tarihe kadar yapılacak birleşmeler KOBİ’lerin ciddi kazançlar elde etmesini sağlayacak. www.dto.org.tr KASIM 2009 Birleşmeye Yasa ile Teşvik Yasayla sunulan bu avantajdan yararlanabilmek için, yine aynı yasa tarafından belirlenen KOBİ tanımına uygunluk şartı aranıyor. Sözü edilen maddenin üçüncü fıkrasında, söz konusu vergisel özendirme ilkesinden yararlanması öngörülen KOBİ’lerin tanımı şu şekilde yapılıyor: Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca genel vergi oranı yüzde 20 iken, Kanun’un Geçici 5. Maddesi ile söz konusu birleşme neticesinde birleşen kurumun karına yüzde 5 oranına kadar vergi uygulanma imkanı getiriliyor. 1. Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulan, 2. 2008 yılının Aralık ayına ilişkin olarak verilen sigorta bildirgesine göre 10 ile 250 kişi çalıştıran, 3. 2008 yılı hesap döneminin sonu itibariyle yıllık net satışları toplamı 25 milyon TL’yi geçmeyen veya aktif toplamı 25 milyon TL’den az olan ticari işletmeler. Bu bağlamda 2008 yılının Aralık ayına ilişkin olarak verilen sigorta bildirgesine göre 10’dan az veya 250’den fazla işçi çalıştıran işletmeler KOBİ’lerin birleşmesinde uygulanması öngörülen vergisel özendirmeden yararlanamıyor. Yine bu konu ile ilgili bir başka kıstas da şirketin kuruluş yılına dayanıyor. 01.01.2009 tarihinden sonra kurulan işletmeler uygulama açısından Kurumlar Vergisi Yasası’nın geçici 5’inci maddesi kapsamı dışında bırakılıyor. Ayrıca bir işletme 250’den az işçi çalıştırmakla birlikte, 2008 hesap dönemi sonu itibariyle yıllık net satışları veya net aktif toplamı 25 milyon TL’den fazla ise yine KOBİ olarak değerlendirilmiyor. 2008’in Aralık ayında verilen sigorta bildirgesine göre 250’den az işçi çalıştıran ve 2008 hesap döneminin sonu itibariyle, yıllık net satışlar toplamı 25 milyon TL’yi geçmeyen veya aktif toplamı bundan az olanlar KOBİ olarak sayılacak. EKONOMİ KOBİ’lerin birleşmelerine teşvik amacıyla çıkarılan düzenlemede birleşen şirketler büyük kar elde ediyor. Binlerce TL’lik Vergi İndirimi K OBİ’lerin yüzünü güldüren karar, birleşmeyle doğan işletmelerin de kasasını sevindiriyor. Yapılan düzenlemeyle birlikte yüzde 5 olarak uygulanacak indirimli Kurumlar Vergisi oranı, KOBİ’lerin birleşmesine çok büyük bir avantaj sağlıyor. Devralan KOBİ, 3 sene boyunca Kurumlar Vergisi’ni yüzde 20 yerine, artık yüzde 5 ödeyecek. Buna göre, birleşme kararı alan iki KOBİ’yi ele alalım. 25 Ağustos 2009 tarihinde iki KOBİ’nin birleştiğini varsayalım. Devreden KOBİ’nin 1 Ocak ile 25 Ağustos arasındaki karı yüzde 5 vergiye tabi olacak. Devralan KOBİ’nin ise 25 Ağustos ile 31 Aralık dönemindeki karı ve 2010 yılı karı ile 2011 yılı karı yüzde 5 olarak vergilendirilecek. Devralan KOBİ 25 Ağustos ve 31 Aralık tarihleri arasında 40 bin lira, 2010 yılında 100 bin lira ve 2011’de de 100 bin lira kar etsin. Toplam kar 240 bin lira olacağından yüzde 20 Kurumlar Vergisi ile ödemesi gereken vergi 48 bin lira iken, bu uygulamayla ödeyeceği vergi 12 bin liraya inecek. Böylece 36 bin liralık bir avantaj sağlıyor. Sabit ve diger kıymetler bütün halinde devralınacak KOBİ’lerin birleşmeleri halinde, birleşilen kurum tarafından dağılan kurumun birleşme tarihindeki sabit kıymetlerinin rayiç bedelle, diğer kıymetlerinin ise Vergi Usul Kanunu’nun değerleme hükümlerine göre değerlemek suretiyle bir bütün halinde devralınması zorunlu olacak.. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 23 S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J hazırlayan » prof. dr. hasan ali özcan ekonomi HABERLER Kurumlar Vergisi Yasası’nın geçici 5’inci maddesinde tanımı yapılan KOBİ’lerin birleşmelerine yönelik düzenleme, özel bir düzenleme olarak karşımıza çıkıyor. Yasadan Yararlanabilme Şartları 1. Birleşilen kurum tarafından münfesih kurumun birleşme tarihindeki sabit kıymetlerinin rayiç bedelle, diğer kıymetlerin ise Vergi Usul Yasası değerleme hükümlerine göre değerlendirilmesi suretiyle bir bütün halinde devralınması ve bilançoya kaydedilmesi, 2. Birleşmeden doğan kazançların tamamen birleşme tarihi itibariyle birleşen şirketin sermayesine eklenmesi, 3. Birleşilen kurumun, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini; münfesih kurumu, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde birleşme nedeniyle vereceği Kurumlar Vergisi beyannamesine ekli bir taahhütnameyle taahhüt etmesi, 4. Birleşme sonrası üç yıl süreyle aylık ortalama bazda birleşilen kurum ile münfesih kurum tarafından 01.04.2009 tarihinden önce verilen son aya ilişkin sigorta bildirgelerine göre istihdam edilenlerin toplamından az olmamak üzere aylık istihdam sağlanması. Yukarıda sayılan koşullarla gerçekleşen birleşme işlemlerinden doğan kazançlar Kurumlar Vergisi’nden bağışık tutulacak. Söz konusu istisna kazançlar, kurum kazancına dahil edildikten sonra yıllık Kurumlar Vergisi beyannamesinin “zarar olsa dahi indirilecek istisna ve indirimler” bölümünde ilgili satıra yazılmak suretiyle beyan edilecek. Ancak yapılan düzenleme gereği olarak münfesih kurumun birleşme tarihine kadar olan faaliyet kazançları ise istisna kapsamında olmayacak, eğer varsa bu kazançlar vergiye tabi tutulacak. Tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin, tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin ola- Birlesen sirketlerde aynı faaliyete devam sartı Birleşen şirketlerin istihdamın veya faaliyetin kaydırılması gibi sadece teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan işlemlerin bulunması halinde, Kurumlar Vergisi indiriminden yararlanılamayacak. 24 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 EKONOMİ Birleşilen kurumun indirimli Kurumlar Vergisi uygulaması sona erdiği yılı izleyen üçüncü yılın sonuna kadar tasfiye edilmemesi, devir, bölünme, hisse değişimi ve sermaye azaltımı işlemlerine tabi tutulmaması da bir diğer şart durumunda. Buna göre tam mükellef iki veya daha fazla KOBİ’nin birleşerek yeni bir anonim şirket oluşturmaları ya da tam mükellef bir veya birkaç KOBİ’nin tam mükellef olan ve anonim şirket statüsündeki diğer bir KOBİ’ye devrolunması gerekiyor. GEZİ MARKA E -T İ C A R E T rak yapılacak her türlü vergi tarhiyatı ve kesilecek cezalar, müteselsilen sorumlu olmak üzere, tasfiye öncesi dönemler için kanuni temsilcilerden, tasfiye dönemi için ise tasfiye memurlarından herhangi biri adına yapılacak. Limited şirket ortakları, tasfiye öncesi dönemlerle ilgili bu kapsamda doğacak amme alacaklarından şirkete koydukları sermaye hisseleri oranında sorumlu olacak. Tasfiye dönemi için tasfiye memurlarının sorumluluğu, tasfiye sonucu dağıtılan tasfiye artığı tutarıyla sınırlı olacak. Anılan hüküm, maddenin yürürlüğe girdiği 3 Temmuz 2009 tarihinden itibaren konu ile ilgili olarak yapılan her türlü vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında uygulanacak. Bölünme İşlemlerinde Hisse Devri Türk Ticaret Kanunu’nun 404’üncü maddesine eklenen fıkra ile Kurumlar Vergisi Kanununun 19’uncu maddesine göre yapılacak bölünmelerde anılan 404’üncü madde hükmü uygulanmayacak. Gelir Kanunu’nda yapılan bu düzenleme ile birlikte, 6762 sayılı Kanun’un 404’üncü maddesinde yer alan ayın karşılığı olan hisse senetlerinin şirketin tescilinden itibaren iki yıl geçmeden başkalarına devrine izin vermeyen sınırlama, 5904 sayılı Kanun’un yürürlük tarihi olan 3 Temmuz 2009 tarihinden itibaren Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19’uncu maddesine göre yapılacak bölünmelerde uygulanmayacak. Ürün Senetlerinin Elden Çıkarılmasından Doğan Kazanç 2015’e Kadar Vergiden İstisna Edilecek 5904 sayılı Kanun ile Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen ve 3 Temmuz tarihinde yürürlüğe giren geçici 76’ncı maddeyle, tarım ürünleri ticaretini kolaylaştırmak ve geliştirmek üzere oluşturulan tarım ürünleri lisanslı depoculuk sisteminin teşvik edilmesi amacıyla, ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar 31 Aralık 2014 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden istisna ediliyor. Bu da tarım ürünleri üreticilerini ciddi oranda olumlu yönde etkileyecek. www.dto.org.tr KASIM 2009 EKONOMİ R Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 25 S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J EKONOMİ GEZİ MARKA E -T İ C A R E T DTO ile Reutlingen arasında ticari köprü hazırlayan » serpil çoruhlu-mutlu bayram ekonomi HABERLER G ünümüz dünyasının sanayi ve üretim alanında en gelişmiş ülkelerinden biri olan ve bu konuda ilk 3’e giren Almanya, 82,4 milyonluk nüfusuyla da Avrupa Birliği’nin en büyük ve en önemli pazarı konumunda. Birçok farklı sektörde önemli yatırımları bulunan Almanya, Avrupa Birliği’nin lokomotif ülkelerinin başında geliyor. Almanya Ekonomisi’ne yakından baktığımız zaman ülke, 2.423 milyar Avro’luk Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) rakamına ulaşarak kişi başına düşen milli geliri 29.455 Avro’ya ulaştırmayı başar- 26 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 mış durumda. Bu da ülkenin ABD ve Japonya’nın ardından en büyük ulusal ekonomiye sahip olmasını sağlıyor. İhracatta Lider Ülke: Almanya Almanya’nın ekonomide göstermiş olduğu bu başarılı performansın arkasındaki nedenlere baktığımızda bunun özellikle dış ticaret sayesinde elde edildiğini görüyoruz. Gerçekten de 969 milyar Avro’luk ihracat hacmiyle Almanya, dünyadaki toplam mal ihracatı açısından en yüksek rakama ulaşarak “dünya ihracat şampiyonu” olmayı başarmış bir ülke. Ekonomide elde edilmiş olan bu ciddi başarılar, Almanya, her geçen gün gelişen teknolojisi ve sanayisiyle ihracatta rekorlar kırıyor. Üretim alanındaki yatırımları ile pek çok ülkeye makine ve techizat ihracatı yapan ülke, Denizli’ye yaptığı 57 milyon dolarlık ithalat ile ilk sırada yer alıyor. Almanya’nın günümüzün ekonomik gerçeği olan küresel ticarete çoğu ülkeden daha yoğun bir şekilde yöneldiğini ve dünya ekonomisiyle daha fazla iç içe geçtiğinin de en önemli göstergelerinden biri durumunda. Almanya Ekonomisi’nin Önemli Kalemleri Eldeki rakamlar, Almanya’nın kazandığı her dört Avro’dan birinin mal ve hizmet ihracatından geldiğini gösteriyor. Adeta bir üretim makinesi işlerliğine sahip ülkenin en önemli sanayi sektörleri ise sırasıyla otomotiv (227 milyar Avro ciro, 777.000 çalışan), elektro-teknik (152 milyar Avro ciro, 799.000 çalışan), makine sanayi (142 milyar Avro ciro, 868.000 çalışan) ve kimya sanayi. (113 milyar Avro ciro, 429.000 çalışan). Gelişmiş teknolojisinin üretime yansıyan haliyle Almanya pek çok sektörde kısa zamanda daha çok birim mal ve hizmet üretmeyi başararak ihracat rekorları kırıyor. Ülkenin ihracat kalmelerinde ise; otomotiv (154.124 Milyar Avro), makine sanayi (114.111 Milyar Avro), www.dto.org.tr KASIM 2009 EKONOMİ kimya sanayi (104.815 Milyar Avro) ve elektroteknik sanayi ürünlerini (40.387 milyar Avro) sayabilmemiz mümkün. Türkiye’nin en büyük ticari ortaklarından biri olan Almanya, Denizli için de aynı önemi ifade ediyor. Tekstil kenti Denizli’de sektörün gelişmesi, Almanya’dan ithal edilen makinelerle sağlanırken, üretilen ürünlerin ilk sıralardaki pazarı ise yine aynı ülke oluyor. Ülkede konuşlanan pek çok merkezden yürütülen sanayi faaliyetleri bölgesel kalkınmaya da hız katıyor. Tek bir merkez anlayışının aksine bölgelere ayrılan bir gelişimle ülke, pek çok sektörde dünyaya açılan bir marka olmayı başarıyor. Bu da belli şehirlerin değil, ülkenin tümünün ekonomide söz sahibi olmasını sağlıyor. Almanya ile Denizli Arasındaki Sıkı Ekonomik Bağ Denizli deyince akla ilk gelen sektörlerden olan tekstil sektörünün gelişiminde de yine aynı ülkenin adıyla karşılaşıyoruz. Denizli’de özellikle 1980’lerden sonra hız kazanan tekstil sanayinin gelişmesini Almanya’dan alınan makinelere bağlayabilmemiz mümkün. Sektörel bazda tekstili ithal eden ancak teknoloji bazında ihracını gerçekleştiren Almanya, tekstildeki en önemli ticaret kapılarımızdan birini oluşturuyor. Rakamlara baktığımız zaman da bunu görebilmemiz mümkün. 4000 öğrencinin eğitim gördüğü Reutlingen Üniversitesi, bünyesinde yapılan uygulamalı araştırmalar sonucunda ülkenin tekstil endüstrisinin ve teknolojisinin başkenti konumunda yer alıyor. Baden-Württemberg Eyaleti’nin sanayideki parlayan günesi: Reutlingen A lmanya’nın BadenWürttemberg Eyaleti’nin güneyinde yer alan Reutlingen, ülkedeki tekstil endüstrisinin ve özellikle makine, deri eşyaları ve madenciliğin merkezi olarak karşımıza çıkıyor. Gelişmiş sanayisinin yansımaları ile tekstil sektörüne büyük yatırımlar yapan Reutlingen’de yaklaşık 220 tekstil firması bulunuyor. Birçoğu teknik tekstil sektöründe uzmanlaşmış olan bu firmalar, bölgede bulunan üniversiteler bünyesinde gerçekleşen çalışmalarla her geçen gün kendisini yeniliyor. Bu gelişimi, kentteki hemen her tekstil firmasında görmeniz mümkün. Sektörel bazda büyük atılımlar gerçekleştiren Reutlingen ile tekstilin kalbi Denizli arasındaki ortak nokta, iki şehrin karşılıklı ticaretine de yön veriyor. Bu konu ile ilgili iki ülke arasında yapılan karşılıklı görüşmelerin ardından Almanya ile Türkiye arasında yapılan Ticaret ve Ödeme Anlaşmaları (1952), Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması (1962), Teknik İşbirliği Anlaşması (1970), Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması (1985) ve İşbirliği Konseyi IX. Dönem Protokolü (2003), Denizli ile Reutlingen arasındaki ilişkilerin daha sıcak bir ortamda gerçekleşmesini sağlıyor. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 27 S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J EKONOMİ GEZİ MARKA E -T İ C A R E T hazırlayan » serpil çoruhlu-mutlu bayram ekonomi HABERLER Bugün Denizli’den yurtdışına ihraç edilen ürünlerin en fazla yer aldığı ülke konumundaki Almanya ile son 10 yılda ihracatımız neredeyse iki kat artmış durumda. 2005 yılında Türkiye’den Almanya’ya 330 milyon dolarlık ihracat yapılırken, 2007 yılında bu rakam 412 milyon dolara ulaştı. 2009 yılı rakamlarına bakıldığında ise bunun 600 milyon dolar civarında olduğu görülüyor. makinelerde işlenen ürünler daha sonra tekstil ve konfeksiyon malları olarak Denizli’den Almanya’ya ihraç ediliyor. Bu ticaret köprüsü karşılıklı yapılan ticari anlaşmalarla gün be gün katlanarak sağlamlaşıyor. Almanya’nın Tekstil Merkezi Reutlingen Almanya’da tekstil endüstrisi deyince akla ilk gelen kent ise Reutlingen. Ortalama 110 bini bulan nüfusu ile Baden-Württemberg Eyaleti’nin güneyinde yer alan Reutlingen adeta teknolojinin başkenti durumunda. Bunu kentin sınırlarından içeriye girer girmez hemen görmeniz mümkün. Bugün dünyanın birçok ülkesine ihracat yapan ve özellikle tekstil konusunda bir dünya markası olan Denizli, tekstil sektöründeki ürünlerini Almanya’dan ithal ettiği makinelerle üretiyor. Ancak çok ilginçtir ki, Almanya’dan ithal edilen bu Bölgede 1855 yılında kurulan Reutlingen Uygulamalı Bilimler Üniversitesi bu gelişime ayna tutan başlıca etkenlerden biri olarak karşımıza çıkar. Bu da ekonomi ile bilimin ne denli birbirine bağlı olduğunu açık bir şekilde gösteriyor. Denizli Ticaret Odası Heyeti Reutlingen’de Reutlingen Ticaret ve Sanayi Odası’nın girişimleri ile Denizli, Gaziantep, Kayseri ve Bursa illerinden toplam 17 firma temsilcisi Almanya’ya gitti. Yapılan bu ziyaret son derece verimli geçti. Almanya’nın gelişmiş kentlerinden biri olan Reutlingen, özellikle tekstil endüstrisinin, makine, deri eşyaları ve madenciliğin merkezi olarak sağlam temeller üzerinde ayakta durmayı başarmış bir kent. Sahip olduğu bu özellikler ile Denizli için de büyük bir pazar potansiyeli yaratıyor. Uluslararası pazara büyük önem veren ve üyelerini bu yönde yönlendiren Denizli Ticaret Odası da Denizli sanayisine katkı sağlayacak bu şehre düzenlediği inceleme gezisi ile kentteki teknolojik uygulamaları yerinde inceleme fırsatı buldu. Reutlingen Ticaret ve Sanayi Odası’nın girişimleri ve Stuttgart Başkonsolosluğu’nun yardımlarıyla Denizli, Gaziantep, Kayseri ve Bursa illerinden toplam 17 tekstil firması temsilcisi, Almanya’da çeşitli temaslarda bulundu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin önderliğinde gerçekleştirilen geziye Denizli’den, Denizli Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Hüseyin Memişoğlu, Denizli Sanayi Odası Meclis Başkanı Mehmet Tosunoğlu ve bazı şirketlerin temsilcileri katıldı. Geziye katılan temsilciler, bölgedeki üretim yerleri, tekstil müzesi ve Reutlingen Üniversitesi’ni gezerek, Almanya’daki yeni makineleri ve işletmeleri yakından görme şansına sahip oldu. 28 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 www.dto.org.tr KASIM 2009 Almanya gezisinde Reutlingen Üniversitesi'ni ziyaret eden Türk Heyeti, buradaki öğrencilerin öğrenim şartları ve aldıkları eğitim konusunda bilgiler aldı. Reutlingen Üniversitesi, Alman Ekonomisi’nin beyni durumunda. Kentin Sahip Olduğu Önemli Üretim Merkezleri Reutlingen’in Önemli Simgesi Tekstil Müzesi Heyet tarafından gezinin birinci gününde 1853 yılından bu yana örme makineleri üzerine üretim yapan Groz Beckert firması ve Reutlingen Tekstil Müzesi ziyaret edildi. İlk olarak ziyaretin başlangıç noktası olan Groz Beckert’i gezen heyet, daha sonra üretime geçtiği günden bu güne dünyanın önde gelen iğne imalatçısı olan bir firmanın üretim merkezini gezdi. Reutlingen kentine gelen insanların mutlaka geldikleri Reutlingen Tekstil Müzesi, kentin özellikle tekstil konusundaki geçmişini ve bugünkü gelmiş olduğu noktayı açık bir şekilde ortaya koyuyor. Bu özelliği ile de kentin önemli simgeleri arasında gösteriliyor. 10.000 çeşit iğne üretimi ve 5.600 istihdam kapasitesiyle son derece büyük bir şirket olan Alman firmasının temsilcileri, Denizli, Gaziantep, Kayseri ve Bursa’dan gelen ziyaretçileri ağırlayarak pazar ve üretim aşamasında kendilerine yöneltilen soruları yanıtladı. Firma ziyaretine katılan Denizli Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Hüseyin Memişoğlu, “Groz Beckert firmasında, örme makinelerinde kullanılan iğnelerin ve parçaların yapılışıyla ilgili incelemelerde bulunduk. Gelişmiş teknolojisi ile hız kesmeden üretim yapan bu tesisle ilgili olarak firma yetkililerinden bilgiler aldık” dedi. Firmaya yapılan ziyaretin ardından heyet kentin en önemli simgelerinden biri olan Tekstil Müzesi’ne geçti. Yerinde gözlem Reutlingen Tekstil Müzesi’ni ziyaretinde on yıllar önce üretilen makinelerin hala işlerliğini koruduğunu ifade eden Denizli Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Hüseyin Memişoğlu; ‘‘Albstadt şehrindeki tekstil müzesini gezdikten sonra orada verilen brifinge katıldık. Brifingte ikili iş görüşmeleri de yapma şansını yakaladık. Bu müzede o günden bugüne gelen bütün makineler ve bu makinelerin terbiyesinde kullanılan aletlerin halen çalışır vaziyette olduklarını gördük. Bu gerçekten hem çok şaşırtıcı hem de hayran bırakıcıydı bizim için. Tekstil makinesi üretiminde kendisini ispatlayan ülke, bunu müzesi ile de sergiliyor” şeklinde konuştu. DTO Başkan Yardımcısı Hüseyin Memişoğlu, Almanya’daki ileri teknolojinin Denizli tekstil sektörüne nasıl adapte edileceği konusunda bilgi sahibi olduklarını ifade etti. EKONOMİ ziyaret edildi. Bu ziyaretlerde de bilimle ticaret arasındaki sıkı bağ bir kere daha görüldü. Özellikle tekstil alanında teknolojinin son imkanlarını kullanan Alman firmaların başarısı, Türk Heyet tarafından takdirle karşılandı. Hüseyin Memişoğlu: ‘‘Gezi, Son Derece Verimli Geçti’’ Yapılan ziyaretlerin ardından Türkiye’deki eğitim koşulları ile Almanya’daki eğitim koşullarını karşılaştırma imkanı bulduklarını ifade eden Denizli Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Hüseyin Memişoğlu; “Bu inceleme gezisi, birçok açıdan son derece verimli geçti. Burada sadece tekstil alanında yapılan çalışmaları değil, üniversitede okuyan öğrencilerin öğrenim şartlarını gördük. Mastır ve lisans çalışmaları üzerine bilgiler aldık. Sonra öğrencilerin çalışma ve deneme sahalarına giderek, harman-hallaçtan boya aşamasına kadar yaptıkları çalışmaları izledik. Daha sonra Opel, BMW, Mercedes, Audi gibi Alman firmalarına teknik tekstil üzerine üretim yapan bir firmayı ziyaret ettik” dedi. Denizli’ye döndükten sonra Denizli Ticaret Odası Yönetimi ile birlikte gezinin değerlendirmesini yapacaklarını ifade eden Başkan Yardımcısı Hüseyin Memişoğlu; “Gezi sayesinde özellikle ilimize teknik tekstil konusunu nasıl adapte edebileceğimizi gördük. Reutlingen Üniversitesi ile işbirliği içine girerek, oradaki tecrübeleri Pamukkale Üniversitesi’ne nasıl kazandırabileceğimiz ile ilgili olarak önümüzdeki günlerde bir çalışma yapacağız” dedi. Gezinin ikinci gününde ise Türk heyeti tarafından Reutlingen Üniversitesi ve teknik tekstil üzerine üretim yapan bir firma Sanayi alanındaki yatırımları ile dünyanın önde gelen üretim ülkelerinden biri olan Almanya, Denizli, Gaziantep, Kayseri ve Bursa’dan 17 firma temsilcisini ağırladı. Geziye katılan temsilciler teknik üretim tesislerini yerinde inceleme fırsatı buldu. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 29 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR hazırlayan » mehtap koç - serpil çoruhlu arastırma haberler HABERLER DÜNYA MERMER SEKTÖRÜNDE EMiN ADIMLARLA iLERLEYEN KOCABAS D enizli’de yaşayanlar sıklıkla duyarlar Kocabaş ismini. Özellikle sınırları içinde yer alan hapishanesiyle basında sıklıkla kendisinden söz ettirir. Ancak madalyonun diğer tarafında büyük bir başarı hikayesi yatar. Sahip olduğu eşsiz cevherler sayesinde bugün Kocabaş tüm Türkiye'ye örnek durumdadır. 30 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Hiç kuşkusuz Denizli ihracatı açısından mermer ve üzümün yeri bir başkadır. Denizli'den çıkartılan mermer ve üretilen üzüm, dünyanın birçok ülkesi ile tanışır. İşte bu önemli iki ürünün memleketidir bu topraklar. Bir yanı son derece zengin rezervlere sahip mermer ocakları, diğer yanı Anadolu'nun birçok kentinde bulunmayan üzüm bağları. Bu özelliği ile gecesi de gündüzü de bir başka renge bürünür Kocabaş’ın. Kocabaş’tan Yükselen ‘Beyaz İnci’ Son yıllarda mermer ve üzüm yetiştiriciliği alanlarında emin adımlarla ilerleyen Kocabaş, sektörün önde gelen isimlerinin arasında yer almak için mermer üretimine hız kesmeden devam ediyor. Ükemizde ‘mermer’ ve ‘Denizli’ denilince akla ilk gelen yerlerden biri olan Honaz İlçesi’ne bağlı Kocabaş, aynı zamanda çok eskilere dayanan köklü tarihi ile de adeta göz kamaştırır. M.Ö. 5. Yüzyıl’ın ötesine uzanan yerleşim yeri olma özelliği ile kayıtlara geçen belde, günümüzde beyaz inci travertenin de kentteki mihenk taşı konumunda. Türkiye ve dünyanın traverten rezervindeki en önemli bölgesi olan Denizli’nin bu alandaki büyük bir pastası bu şirin beldeye ait. Bu da beldeyi ekonomik açıdan oldukça önemli bir duruma getiriyor. Öyle ki, beldenin sınırlarından içeriye girer girmez mermer ocaklarını ve bu mermer ocaklarından çıkan büyük araçları görmeniz mümkün. www.dto.org.tr KASIM 2009 ARAŞTIRMA sektöründe ciddi bir başarı elde eden beldenin en önemli özelliği Denizli ihracatına yapmış olduğu büyük katkı. Türkiye’nin En Kaliteli Travertenleri Kocabaş’tan Çıkıyor Denizli’nin İhracattaki Başarısına Kocabaş’ın Büyük Katkısı Bugünkü gelinen noktada mermer üretimi yapan büyük ve güçlü firmalar, Kocabaş’ta faaliyet gösteriyor. Çünkü burada Türkiye’nin en kaliteli travertenleri üretiliyor. Denizli’nin bu alandaki rezervlerinin büyük bir bölümünü kapsayan Kocabaş’ın bugün sahip olduğu tahmini rezervi 320 milyon m3 civarında. Gerek iç gerekse dış pazarda yoğun bir talep bulan Kocabaş’ta çıkartılan mermerin yıllar bazındaki ortalama üretim miktarları da hiç de azımsanacak rakamlarda değil.. Dünya ekonomi pazarında güçlü bir ülke olmanın temel şartlarından biri de zengin maden rezervlerine sahip olmaktır. Bu anlamıyla Türkiye zengin coğrafyasında barındırdığı hazineleri ile dünya pazarına ‘Ben de varım’ derken, Ege Bölgesi’nin göz bebeği olan Denizli bu seslenişte teksil ve mermer gibi sektörleri ile ilk sıralarda yer alıyor. Yıllar Tahmini Üretim 2006 2007 2008 2009 390.000 m3 400.000 m3 360.000 m3 190.000 m3 (ilk yarı) Zengin traverten rezervleri ile ünü sınırları aşıp kendisine yurtdışı pazarında ciddi bir yer edinen Denizli’nin bu başarısında Kocabaş’ın ciddi bir katkısı söz konusu. Bu nedenle de Kocabaş’ın başarı hikayesi, diğer yerlerden biraz farklı. Tarım ve hayvancılık dışında mermer Kocabaş topraklarından çıkan ve buradan tüm dünyaya ihraç edilen traverten mermer, tarım sektörü ile birlikte beldenin en önemli ekononomik gücü. 1980’li yılların sonunda keşfedilen traverten mermer, hızla gelişerek beldenin ardı arkasına açılan mermer fabrikalarına ve istihdama kavuşmasını sağladı. Traverten Mermerlerin Tüm Dünya ile Buluşması Kocabaş topraklarından yeni doğan gün ile çıkartılmaya başlanan traverten mermer, yüzeye çıkmasının ardından yeni serüvenlere doğru yelken açar. Aslında bu hikayenin Denizli’deki tekstil ürünlerinin dış dünya ile buluşmasından hiçbir farkı yoktur. Öyle ki, Kocabaş’ta işlenip kullanıma hazır hale gelen traverten mermerler, aynı tekstil ürünleri gibi kısa süre içerisinde ihracata hazır hale getirilir. 1980’li Yıllarda Ortaya Çıkan Zengin Maden Yatakları Kocabaş’ta çıkartılan traverten mermerlerin dış dünya ile buluşması bundan sadece 15 yıl öncesine dayanır. Bu anlaşılması zor durumun nedeni ise gayet basit: Madeni tanımayan belde halkının topraklarında barındırdığı bu köklü mirasın farkına uzun yıllar varamaması ve bunu ekonomik bir değere dönüştürememesi. 1980’li yılların sonuna kadar kimi zaman üzerinde çocukların koşturup oynadığı, kimi zaman da taşlık kurak arazi olarak Denizli sınırları içerisinde yer alan Kocabaş, birçok farklı kültürü içinde barındırır. Kocabaş Y üzyıllar boyunca önemli ticaret yolları üzerinde bulunan Kocabaş’taki yerleşim, Haçlı Seferleri, akınlar ve savaşlar yüzünden sıklıkla sekteye uğramıştır. Cumhuriyet’in ilanı ile birlikte Anadolu’da istikrar yeniden sağlanmış ve tarım arazileri ekilip biçilir bir hale gelmiştir. Bu durum da düz ve verimli bir ovada kurulu Kocabaş’a olan ilgiyi artırmıştır. Bu tarihte güzel, verimli bir bölgeye yerleşenlere ‘akıllı’ anlamında ‘kocabaşlılar’ denilmiş ve daha sonra da bu bölgenin ismi Kocabaş olarak anılmaya başlamıştır. Akdeniz’e yakın olan Eksere Yöresi ile Büyük Menderes ve Çürüksu Havzaları; Akdeniz ve Ege ikliminin etkisi altındadır. Bu ise bölgede yetiştirilen üzümlerin kalitesini artırmıştır. Topraklarındaki bu nimet, traverten ile adeta taçlanmıştır. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 31 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ arastırma haberler HABERLER MAKALE hazırlayan » mehtap koç - serpil çoruhlu İnsanoğlunun ilk tanıdığı meyvelerden biri olan üzümün 15.300 çeşidinin bulunduğu biliniyor. Anavatanı Anadolu olan üzümün Türkiye’de ise 100’e yakını üretiliyor. Üretilen bu üzüm çeşitlerinden 50 - 60 türü dış ticarette kendisine yer buluyor. D Ü N YA EKONOMİ SPOR şey öğretmiş. İlk olarak deneme yanılma yoluyla başlayan üzüm yetiştiriciliği, edinilen tecrübelerle birlikte bugün iki çeşit üzerinde karar kılınmasına neden olmuş. Bu çeşitlerden biri, Sofralık Çekirdeksiz Sultaniye, diğeri ise Red Globe. Beldede Yıllarla Birlikte Üzüm Üretim Miktarı da Artıyor Kocabaş Kasabası’nda yıllar geçtikçe artan bağ miktarı, yine aynı ivmeyle artan üzüm üretimi ile taçlanmış durumda. Öyle ki, bugün Kocabaş halkının büyük bir çoğunluğu üzüm üretimi ile geçimini sağlıyor. Yüzlerce kilo ile başlayan yetiştirilen üzüm miktarı, bugün 40.000 ton olarak kayıtlara geçiyor. Bu üzümlerin 30.000 tonu Sofralık Çekirdeksiz Sultaniye, (Taneleri çekirdeksiz, sulu, etli, kabuk ince, gevrek, açık sarı renklidir.); 10.000 tonu ise Red Globe (Taneleri çok iri, rengi pembemsi kırmızı ve taneleri çok iridir) çeşididir. bir başına bırakıldığı bu değerli alanlar şimdilerde belde halkının güçlü bir ekonomiye sahip olmasını sağlıyor. Bugünkü gelinen noktada, Kocabaş’taki zengin maden rezervlerini farkeden çok sayıda Denizlili ve Denizli dışından gelen yatırımcı, onlarca maden ocağını Kocabaş topraklarının üzerinde kurmuş durumda. Salkım Salkım Üzümler Kocabaş’ın Rengini Değiştiriyor Kocabaş’ı ekonomide yukarılara taşıyan bir başka önemli özelliği de üzüm üretimi olarak karşımıza çıkıyor. Üzümün yetişmesi için gerekli bütün koşulları belde halkına sağlayan Kocabaş toprakları, planlı üretimle ilk kez 1985 yılında tanışmış. 1985’li yıllardan günümüze kadar geçen süre içerisinde belde halkı tarafından kabul gören üzüm üretimi katlanarak artmış ve bugün 20 bin dekar alanda Ihracattaki Basarı 32 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 üretilen salkım salkım üzümler Kocabaş’a ayrı bir renk katıyor. İlk kez Mehmet Kaya ile kardeşi Yusuf Kaya, Kocabaş topraklarının üzüm yetiştiriciliğinde verimini keşfetmiş. Ardından da geçmişi M.Ö. 5.000 yılına kadar uzanan üzümün bereketli elleri Kocabaş’ta kendini göstermiş. Bağlar, salkımların ağırlığı ile başlarını yerlere eğerken, Kocabaşlılar hasat zamanında kararını vermişler: Artık Kocabaş, üzümün memleketi olarak anılacak ve bu bereketli topraklar lezzetli üzüm taneleri ile coşacak.O yıllardan günümüze uzanan üzüm yetiştiriciliği Kocabaş’ta yaşayan belde halkına çok Kocabaş Topraklarından Dünyaya... Kocabaş Beldesi’nde planlı üretime geçilmesinin ardından 2 çeşit üzüm boy veriyor. Bunlardan ilki Sofralık Çekirdeksiz Sultaniye Üzüm, diğeri ise Red Globe türü üzümdür. Onbinlerce kilo üretime geçen Kocabaş üzümü de tıpkı mermeri gibi uzun bir yolculuğa hazırlar kendini. Yıllık yetiştirilen Sofralık Çekirdeksiz Sultaniye üzümün %90’ı Kocabaş topraklarından çıkıp dünyanın dört bir yanına ulaşır. Bu ülkeler arasında %70 ile Rusya başta gelir. Ardından sofralık üzüm olarak ihraç edilen %30’luk oran da Avrupa ve Arap ülkelerinde kendine yer bulur. Kocabaş’ta 100 yıllık bir geçmişin 25 yıl öncesinde planlı yetiştiricileğe başlanmasıyla sınırları aşan üzüm, her geçen gün alanında yenilenerek bağları doldurmaya devam ediyor. Kocabaş Kasabası’nda 20.000 dekar alanda, yıllık tahmini 40.000 ton üzüm yetiştirilmektedir. Yetiştirilen üzümlerin tahmini 30.000 tonu Sofralık Çekirdeksiz Sultaniye Üzüm’dür. Bu çeşidin yüzde 90’ı başta Rusya olmak üzere Avrupa ve Arap ülkelerine ihraç edilmektedir. www.dto.org.tr KASIM 2009 ARAŞTIRMA olmadı. Bu lider bu beldenin yöneticileri olmalıydı, ama olmadı işte. İnşallah bu olumsuz durum kısa süre içerisinde ortadan kalkacak ve Kocabaş ismine layık bir yer haline gelecek. Kocabaş’ın sahip olduğu zenginlikleri ancak son 15 yıl içerisinde keşfettiğini görüyoruz. Bu çok garip bir durum değil mi? "Kocabas’a yeniden hayat verecegiz" U zun yıllar öğretmenlik ve okul müdürlüğü yapan ardından da geçtiğimiz yerel seçimlerde doğup büyüdüğü Kocabaş’ın Belediye Başkanlığı için adaylığını koyarak başkanlık koltuğuna oturan Muzaffer Taşgeldi ile beldenin dünü, bugünü ve yarını üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. İşte mermeri ve üzümüyle öne çıkan Kocabaş’ın Belediye Başkanı Muzaffer Taşgeldi ile yaptığımız röportajdan öne çıkan detaylar... Çok sevdiğiniz öğretmenliği bırakarak Kocabaş Beldesi’ne Belediye Başkanı oldunuz. Nereden çıktı bu fikir? Bu beldede doğdum, bu belde de büyüdüm ben. Memleketim Kocabaş’a bir şeyler kazandırmak sürekli gönlümde olan bir düştü. Bu düşümü gerçekleştirmek amacıyla geçtğimiz yerel seçimlerde belediye başkanlığına adaylığımı koydum. Sağolsun belde halkı da beni bu yolda yalnız bırakmadı. Onların güvenine layık olmak için gece gündüz çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu beldede doğan ve büyüyen biri olarak Kocabaş’ın dünü ve bugününü bizimle paylaşır mısınız? Ne yazık ki yıllar boyunca yerinde saymış bir beldeyiz. Şimdiki köylerde bile yol varken, bizim beldemizde ne yazık ki yok. Bizim belde olarak hakettiğimiz konum bu değil. Burada yaşayan halk da bu durumdan memnun değil ama ellerinden gelen birşey yok. Çünkü bazı şeyler için onlara ön ayak olacak bir liderleri hiç Evet, sizin de belirttiğiniz gibi bu ilerleme son yıllarda mümkün oldu. Bu da bizim için büyük bir kayıp. Mermer rezervlerimiz ve kaliteli üzümler yetiştiren topraklarımızın olduğunun son 15 yılda farkına vardık. Taşımızı ilk olarak beldemize yerleşen Sinoplu bir aile, üzüm yetiştiriciliğini de Denizler Köyü’nden gelen bir aile keşfetti. Biz de yine onların ön ayak olduğu yoldan gittik. Şu anda bulunduğumuz nokta ise tam bir başarı hikayesidir. Özellikle ihracat açısından Kocabaş, Denizli’nin önemli merkezlerinden biri oldu. İnşallah bu başarımızı artırarak devam ettireceğiz. Kocabaş olarak, beldemizin en büyük sorunu istihdam. Kocabaş Belediyesi olarak bu soruna çözüm bulmak amacı ile beldemizde meslek edindirme kursları açmayı hedefliyoruz. Bu konudaki çalışmamızı Denizli Ticaret Odası ile de paylaştık. Sağolsunlar bizi kırmadılar ve en büyük destekçimiz oldular. Göreve geldiğiniz günden itibaren belediyecilik konusunda ne gibi çalışmalar yaptınız? Kocabaş Belediyesi olarak, Beldemizin en büyük sorunları olan içme suyu, kanalizasyon, eğitim ve sosyal belediyecilik hizmetlerinin tümünü sağlayabilmek amacıyla kolları sıvadık. Önümüzdeki dönem için yoğun bir çalışma bizleri bekliyor. Ancak bu zorlu yolculuk bizleri korkutmuyor, bilakis Kocabaş insanının layık olduğu yaşam standartına kavuşacağı günlere yaklaştıkça daha çok çalışma enerjisine sahip oluyoruz. Denizli Ticaret Odası’nın çalışmaları hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? Necdet Bey gerçekten büyük başarılara imza atan öncü bir Başkan. Eğer bir sorun varsa çözüm yollarını araştırıp hemen uygulamaya koyuyor. Bizim de en büyük sorunumuz olan istihdam sorunumuza yardımcı olarak ortak bir projeye imza atmayı hedefliyoruz. Burada meslek edindirme kursları açmayı düşünüyoruz. Bu konudaki en büyük destekçimiz de Denizli Ticaret Odası oldu. Kendilerine teşekkür ediyorum. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 33 hazırlayan » ozan öner özmen haberler HABERLER R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR DTO'da Dijital Arsiv Dönemi Denizli Ticaret Odası Dijital Arsive Geçiyor H er geçen gün daha fazla hayatımızın içinde yer alan teknoloji, hayatımızı kolaylaştırmaya devam ediyor. Binlerce yıl ötesinden günümüze eklenerek ulaşan pek çok sistem, adeta biz insanoğluna ihtiyaç duyduğu bütün konforu sağlamak amacıyla ileriye doğru hızla koşuyor. Hayatımızın her alanına giderek yayılan yenilikler, sadece gündelik hayatında değil, iş hayatında da ayrılmaz bir parçamız oluyor. Bundan 3.000 yıl önce atası olarak kabul edilen abaküslerin bilgisayara, bilgisayarların ise çeşitli model ve sistemlere göre ilerlemesi serüveninde, hayaller teker teker gerçeğe dönüşüyor. Gelişen Teknoloji İş Dünyasının İhtiyaçlarına Çözüm Sunuyor Teknolojinin gelişmesi ile birlikte bir önceki verilerin geliştirilerek bir sonrakini ortaya çıkarma işlemi ihtiyaçlara cevap sunabilmek amacıyla yineleniyor. Her geçen gün bitmek tükenmek bilmeyen iş dünyasının ihtiyaçlarına yine aynı hızla gelişen yazılımlar cevap veriyor. Hal böyleyken en iyi yardımcımız gerek masa üstü, gerekse diz üstü olarak nitelendirilen bilgisayarlar. Her geçen gün gelişen teknoloji, iş dünyasında pek çok kolaylığı da beraberinde getiriyor. Bu gelişimlerin en önemli katkısı ise zaman tasarrufu. Bilgisayarlar kimi zaman en önemli verilerimizin deposu, kimi zaman en içinden çıkılmaz hesaplarımızın çözüm ortağı olarak baş köşelerde yerini alıyor. Zaptettikleri yerden çok daha ötesinde işleri başaran bu cihazlar ve gelişen programlar sayesinde gözümüzde çığ gibi büyüyen bütün işlemler dakikalar hatta saniyeler içinde yapılır oldu. Zaman Kaybı Dijital Arşiv Sistemi ile Sona Eriyor Günümüzün en büyük değerlerinden biridir zaman kıstası. Öyle ki, günlere bölünen işler, herhangi bir ayağın sekteye uğramasıyla haftalara uzar. TEKNOLOJi iLE GELEN KONFOR G ünümüz ekonomik şartları çerçevesinde hızla gelişen teknoloji, iş dünyasında takipçilerine büyük bir konfor sağlıyor. Her ihtiyaca farklı çözüm alternatifleri 34 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 sunmayı amaçlayan teknoloji yerinde durmazken, zaman kavramı hala aynı önemi ile karşımıza çıkıyor. Hal böyleyken günler, saatler hatta dakikalar daha büyük değer kazanıyor. Teknolojik imkanlar beraberinde yeni avantajları da getiriyor. İşlemler için gerekli evrak takipleri kimi zaman haftalar alıyor. Bu soruna en realist çözüm ise dijital arşiv sistemi ile yine teknolojiden geliyor. www.dto.org.tr KASIM 2009 DTO FARKI iLE ÜYELERE SUNULAN BÜYÜK AVANTAJ Dijital Arşiv Sistemi; fizibilite çalışmaları sonucunda tanımlanan belge türleri doğrultusunda dökümanların barkodlanarak içindeki belgelerin tek tek taranıp dijital ortama aktarılması ve indekslenmesi işlemlerinin tamamlanması ile işler hale geliyor. Dijital Arşivleme Sistemi ile belgelere kolay erişim, dosyaları kullanma, kopyalama, yayınlama; birden fazla kullanıcının aynı anda bilgi edinmesi ve kayıtları inceleyip kullanmasını sağlama; belgelerin yıpranmasını önleme; işgücü verimini artırıp, maliyetleri düşürme; zaman ve yer kayıplarını önleme İşin içine bir de evrak takibi ve beraberinde gelen bürokrasi girdi mi, aylara bile sarkabilir bu süreç. Ancak gelişen teknoloji ile birlikte bu zaman kaybı sona eriyor. Nasıl mı? ‘Dijital Arşiv Sistemi’ ile... ‘Dijital Arşiv Sistemi’nin amacı, bilgilerin ve dökümanların elektronik avantajlarını da beraberinde getiriyor. Bütün bu kolaylıkları şimdilerde Denizli Ticaret Odası’nın sisteme geçmesi ile Oda üyeleri de yaşıyor. bir ortamda tek bir noktadan kolay erişilebilir bir biçimde kullanılmasını sağlamaktır. Amaç; çalışmalarda kullanılan veya kullanılacak tüm dökümanların kolay bulunur, kolay güncellenir ve hızla erişilir halde bulunmasıdır. Bu noktada verimlilik dökümanların kağıda basılması, kopyalanması, Günümüz teknoloji çağının en modern arşivleme sistemi olan dijital arşiv sistemi, kullanıcılara ve sistemi kullanan kurumlara arşiv giderlerinden tasarruf, dökümanlara zaman ve mekandan bağımsız kolay ulaşım, sağlamlık ve güvenilirlik kazandırıyor. HABERLER dosyalanarak arşivlenmesi işlemlerinde harcanan emek, zaman ve masrafların en aza indirgenmesi, her türlü dökümanın gelecek nesillerce sağlıklı bir şekilde kullanması sağlanmaktadır. Geleneksel arşivlerin aksine Dijital Arşiv Sistemleri sayesinde dijital ortamda saklanan belgelere ulaşmak için arşiv mekanına gidilmesi, dökümanın arşivdeki fiziksel yerinin tespit edilmesi gibi kullanıcıları zaman kaybına uğratan süreçler artık yok denebilecek kadar kısalmıştır. Geleneksel arşivlerin aksine dijital ortamda saklanan dökümanlarda zamanla yıpranma sorunu da ortadan kalkıyor. Sistemin yedeklenmesi CD veya DVD gibi maliyeti düşük araçlarla yüzyıllarca güvenli olarak saklanabiliyor. Geleneksel arşivler fiziksel olarak çok yer kaplar ve genellikle çalışma alanı kaybına sebep olurlar. Ayrıca arşivlenecek olan evraklar için gereken fotokopi, dosya gibi kırtasiye giderleri yıllık olarak ölçüldüğünde çok yüksek rakamlara tekabül eder. Dijital Arşiv Sistemi’nde söz konusu masraflar olmadığından sisteme geçen kurumlar ilk günden itibaren bu giderlerden tasarruf ederler. Özetle çağımızın en modern arşivleme sistemi olan Dijital Arşiv Sistemi, kullanıcılara arşiv giderlerinden tasarruf, dökümanlara Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 35 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR hazırlayan » ozan öner özmen haberler HABERLER zaman ve mekandan bağımsız kolay ulaşım, sağlamlık ve güvenilirlik kazandırır. DTO Dijital Arşiv Sistemi ile Üyelerine Hizmet Veriyor Günümüz teknoloji çağının bu en modern arşivleme sistemi şimdi Denizli Ticaret Odası’nda da kullanılıyor. 83 yıllık tarihi ile gelişimlerin takipçisi olan DTO, yeni bir çalışmaya daha imza atarak Dijital Arşiv Sistemi’ne geçti. Mayıs ayında başlayan çalışmalar, Eylül ayında start verdi ve yeni sistem 1 Eylül 2009 tarihinde faaliyete geçirildi. Şu anda Denizli Ticaret Odası’nın 10 bini aktif olmak üzere toplam 13 bin üyesine ait değişik boy ve nitelikteki arşivlenen evrakların, elektronik ortama aktarılma işi devam ediyor. Daha güvenli bir arşiv oluşturması hedeflenen çalışmada, 1 milyonun üzerinde evrağın dijital ortama aktarılması bekleniyor. 1 milyon evrak dijital arsivde 36 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Başkan Özer: ‘‘İşlemler Büyük Bir Hızla Gerçekleştirilecek’’ Hayata geçirdikleri Dijital Arşiv Sistemi ile ilgili açıklamalarda bulunan Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer, yedeklemesi mümkün olmayan fiziksel arşivin yangın, su baskını, deprem, çalınma, kayıp, yıpranma gibi durumlarda korunamayacağını ifade ederek, “Bu çalışmayla yaşanabilecek muhtemel olumsuzlukların önüne geçmiş ve yedekleme işinde güvenliği artırmış olacağız” dedi. Dijital Arşiv Sistemi ile birlikte üyelerinin ihtiyaçlarına daha hızlı çözüm sunulacağını ifade eden Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer, “Yeni sistemle tüm üyelerimize verdiğimiz hizmet kalitemiz ve hızımız artacak. Böylece bürokrasi de azalacak” diye konuştu. Dijital arşiv çalışmasının sadece dosyaların elektronik ortamda durmasını değil, Sicil Memurluğu’na gelen üyelerin işlem sürecini hızlandıracağını da anlatan Başkan Necdet Özer, “Çalışanlarımız, üyelerimizle ilgili bilgiye daha çabuk erişeceği için işlemlerin hızı da aynı paralelde artacak. Üyelerimize verdiğimiz hizmetin kalitesi ve hızını artırarak, doğru bilgi ve belge akışını sağlayacağımız bu çalışmayla, gelecekte kurumlar arası elektronik imza ile yapılacak işlere de altyapı oluşturacağımızı düşünüyoruz” şeklinde konuştu. Arşiv çalışmasının bürokrasiyi azaltacağına da işaret eden Başkan Özer, “Üye dosyalarının dijital ortama aktarılmasıyla, kağıt-kırtasiye gibi birtakım malzemelerden de tasarruf sağlanacak. Tüm dokümanlarda içerik araması yapılabilmesi ve üyelere verilen hizmet kalitesinin ve hızının artırılması düşüncesiyle yola çıkılan dijital arşiv çalışmasıyla, kurumlar arası yapılacak yazışma ve hizmet sunumlarıyla bürokrasiyi de azaltmayı hedefliyoruz” açıklamasını yaptı. Üyelerine en hızlı ve güvenilir hizmeti sunmak amacıyla Dijital Arşiv Sistemi’ne geçen DTO, yeni sistemle birlikte 13 bin üyesinin evraklarını arşive aktarıyor. Çalışmaların tamamlanmasının ardından 1 milyonun üzerinde evrak digital ortamda yer alacak. www.dto.org.tr KASIM 2009 ARAŞTIRMA R Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 37 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR IS DÜNYASINDAN KISA KISA hazırlayan » adnan kaya haberler HABERLER Denizli’de Verimliligi Arttırma Projesi’ne start verildi Denizli’de verimlilik seferberligi basladı D enizli’de Verimliliği Artırma Projesi’ne (VAP) start verildi. Denizli Valiliği, Denizli Ticaret Odası ve Denizli Sanayi Odası işbirliği ile yürütülecek proje kapsamında kentteki verimlilik sorunları araştırılarak, bu sorunların giderilmesi için öneriler sunulmasını sağlayacak. Proje ile MPM, Denizli’de verimliliği artırmaya yönelik ölçme ve değerlendirme, araştırma, danışmanlık, eğitim, tanıtım ve yayın çalışmalarını gerçekleştirecek. Verimlilik sorunlarının teşhisi, swot analizi, iş düzenleme ve iş ölçümü, maliyet muhasebesi, toplam kalite yönetimi, e-iş, e-ticaret, e-kurum, gibi geniş bir danışmanlık hizmet yelpazesine sahip olan MPM, kadrosundaki 80’e yakın tecrübeli uzmanını Denizli’de seferber edecek. İş yaşamında gerilim ve stres, öğretmenlere verimlilik kültürü, kişilerarası iletişim ve çatışma, zaman yönetimi gibi 40 ayrı konferans konusuyla ilde sanayicisinden kamu 38 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Hayata geçirilen proje ile MPM tarafından Denizli’de verimlilik yönetimi, insan kaynakları, sistem geliştirme, üretim yönetimi, maliyet muhasebesi ve tüketici hakları gibi 93 ayrı konuda eğitim sunulacak. çalışanına, öğretmeninden öğrencisine, akademisyeninden askerine kadar tüm sosyal kesimlere ulaşacak. VAP tanıtımı ve protokolü Denizli Ticaret Odası toplantı salonunda yapılan törenle imzalandı. Törene katılım oldukça yoğundu. MPM, Denizli’de verimlilik yönetimi, insan kaynakları, sistem geliştirme, üretim yönetimi, maliyet muhasebesi, tüketici hakları ve tüketicinin korunması gibi 93 ayrı konuda eğitim sunarken, engellilerin istihdama katılabilmesi için projeler ortaya koyacak. Proje için toplam 1.5 milyon TL harcanacak. MPM Ege Bölge Müdürü ve Denizli VAP Koordinatörü Canan Arıtman’ın VAP tanıtım sunumu ardından protokol konuşmalarına geçildi. Törende bir konuşma yapan Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer, son yıllarda dünya ticareti hızla artarken, ulusal ekonomilerin birbirine entegre olduklarını gördüklerini söyledi. Dünyadaki bu hızlı değişimin gerisinde kalmanın mümkün olmadığını ifade eden Özer, “Ülkemiz ekonomisi de son 30 yılda gelişerek dünya ekonomisine entegre olmuştur. Türkiye’de ve bölgemizdeki her türlü ekonomik faaliyetin dünya piyasalarından soyutlanarak yönetilmesi ve yönlendirilmesi mümkün değildir. Firmalarımız dünya ve ülke gerçekleriyle hareket etmeli ve geleceklerini planlamalıdırlar. ” dedi. www.dto.org.tr KASIM 2009 Sanayilesip zengin olmus 30 ülkenin üyesi oldugu Ekonomik Isbirligi ve Kalkınma Örgütü (OECD), Ekonomik Görünüm Raporu’nu güncelledi. Türkiye, büyüme sampiyonu olacak OECD tarafından yayımlanan rapora göre, Türkiye reel gayri safi yurtiçi hasıla artışında, 2011-2017 arasındaki altı yıllık dönemde yılda ortalama yüzde 6,7 büyüyecek ve bu rakamla OECD ülkeleri arasında ilk sırada yer alacak. Türkiye’de bu yıl ise yüzde 6,5 küçülme görülecek. Türkiye’deki Yatırımlar Hızlanabilir Raporda Türk Ekonomisi hakkında şu değerlendirme yapıldı: “Küresel toparlanma daha güçlü olur ve Türk Ekonomisi’nin iyileşeceğine yönelik güven sürerse, yatırımlar hızlanabilir ve toplam talep daha güçlü bir şekilde artabilir. Aksi yönde, makroekonomik politikanın güvenilirliğine ilişkin belirsizlikler yükselir ya da ekonominin uluslararası rekabet gücü zayıflarsa, toparlanma adımları yavaşlayabilir.” Türkiye’de enflasyon oranının 2011’de yüzde 5,4, 2017’de ise yüzde 4,6 olması bekleniyor. İşsizlik 2011’de yüzde 15, 2017’de ise yüzde 8,8 düzeyinde olacak. Uzun vadeli faiz oranlarının 2011 için yüzde 8,8, 2017 yılı için ise yüzde 9,4 olacağı düşünülüyor. Çalışma Bakanı Ömer Dinçer, ekonomideki daralmanın pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de istihdamın azalmasına yol açtığını ve bu yıl işsizlik oranının yüzde 14.8 olacağını söyledi. AB Komisyonu, Türkiye’nin 2002 yılından itibaren bankacılık ve mali sektörde hayata geçirdiği reformlar sayesinde, şu ana kadar kapsamlı bir finansal kriz yaşamadığını bildirdi. Raporda 2007 yılında ihracatının yüzde 56’sını AB pazarına yapan Türkiye’nin geçen yıl doğu ve güneyindeki ülkelerin payını artırarak bu oranı yüzde 48’e düşürdüğü de vurgulandı. KISA-KISA Ihracatta bu yılın rakamları geçtigimiz yıla oranla yüz güldürüyor Çaglayan: “Yıl sonu ihracat 100 milyar doları bulacak” Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Ekim ayı ve 1-12 Kasım dönemindeki rakamların, ihracatta toparlanma eğilimine işaret ettiğini ve bu yılı hedefin üzerinde 100 milyar dolarla kapatacaklarını söyledi. T BMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Dış Ticaret Müsteşarlığı ile İhracatı Geliştirme Etüt Merkezi Bütçesi’nin sunuşunu yapan Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, 1-11 Kasım arasında gerçekleşen ihracatın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7 artarak 3.1 milyar dolar olduğunu, 1-12 Fiyatlar Düştü İhracat Geriledi kaynaklanmaktadır. Bu konu ile almış olduğumuz ihracatçı birlikleri kaynaklı veriler bu trendin şimdiden kırılmaya başladığını göstermektedir" dedi. Bakan Zafer Çağlayan, küresel ekononik krizle birlikte Türkiye'nin dış ticaretinde de gerileme olduğunu vurgulayarak, "İhracattaki gerilemenin büyük bölümü fiyatlardaki düşüşten Kendisine yöneltilen sorular üzere Bakan Çağlayan, yeni hazırladıkları Dış Ticaret Stratejisi'ni ise önümüzdeki hafta açıklayacaklarını kaydetti. Kasım arasında ise geçen yıla göre yüzde 9.5 oranında bir artış gerçekleştiğini söyledi. El jeli üreten firmalarda rekor artıs Tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de saran domuz gribi paniği, antibakteriyel el temizleme jellerine talebi artırınca şirketler bu alana yatırım için sıraya girdi. Bu konuda önemli bir ticari sektör oluşmuş durumda. E l jeli üretimi konusunda yıllar önce üretime başlayan Pürel’in ardından son dönemde Eczacıbaşı Selin, Dalin, Vi-Vet ve Viking gibi pek çok büyük firma da üretime başladı. Son olarak kolonyada en çok bilinen markalardan Eyüp Sabri Tuncer, el dezenfektanları pazarına girdi. Şirket, EST 1923 markası el temizleme jeli, sprey ve mendili piyasaya sundu. Ürünler, sadece eczanelerde satılacak. EST 1923 Yönetim Kurulu Başkan Vekili Engin Tuncer, büyük bir üretim kapasitesi ile yola çıktıklarını, iç pazarın dışında kendi markaları ile ihracata da ağırlık vereceklerini söyledi. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 39 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ Basbakan Yardımcısı Ali Babacan, 2010 yılını, krizin yaralarının tamir edilmeye baslanacagı bir yıl olarak beklediklerini söyledi. Ali Babacan: 2010’da yaralar tamir edilecek A ctive Academy tarafından düzenlenen 7. Uluslararası Finans Zirvesinin açılışında konuşan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türk bankacılık sektörünün son 7 yılda büyük mesafeler kaydettiğine işaret ederek, 2002 yılı sonunda yüzde 44 olan toplam aktiflerin krediye dönüşme oranının eylül sonu itibariyle yüzde 81'e ulaştığını söyledi. D Ü N YA EKONOMİ SPOR Küresel krize karşı alınan tedbirlere değinen Bakan Ali Babacan, “Adeta nakış işler gibi ilgili kurumlarımız tam bir koordinasyon içerisinde tedbirleri zamanında aldı ve bu tedbirler finansal sektörümüzü güçlü kılıyor” dedi. Ekonomik verilerden hareketle dünyanın her yerinden toparlanma işaretlerinin gelmeye başladığını ancak, Avrupa'da toparlanmanın çok Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, batık bankaların TMSF’ye faturasının 30 milyar dolar olduğunu, geçen sürede ekonomiye yarattığı toplam maliyetin de yaklaşık 65 milyar dolar olduğunu söyledi. Yeni yılla birlikte vergi zammı için de geri sayım basladı B akanlar Kurulu, kanunların kendisine tanıdığı yetkiyi kullanmazsa, çeşitli vergi, harç ve cezalar, yeni yılda yüzde 2.2 oranında artacak. Maliye Bakanlığı’nca belirlenen yeniden değerleme oranına esas teşkil eden Türkiye İstatistik Kurumu’nun üretici fiyat endeksi, Ekim ayı sonunda, 12 aylık ortalamalara göre yüzde 2,2 oranında artış gösterdi. Vergi Usul Kanunu uyarınca her yıl yeniden değerleme oranını TÜİK'in üretici fiyatı genel endeksine göre açıklayan Maliye Bakanlığı, 2009'un oranını da bu ay içinde ilan edecek. Kurumlar Arasındaki Büyük Uyum 40 MAKALE IS DÜNYASINDAN KISA KISA hazırlayan » adnan kaya haberler HABERLER geriden geleceğini, Avrupa'nın önümüzdeki yıl ortalama büyümesinin belki sıfır belki sıfırın biraz üzerinde gerçekleşeceğini belirten Bakan Ali Babacan, “Özellikle Avrupa bizi yakından ilgilendiriyor. Çünkü en önemli ihracat pazarımızdır. Avrupa'daki toparlanma ne kadar erken başlarsa, ne kadar güçlü olursa, ihracatımızı da o kadar etkileyecektir. Dolayısıyla Türkiye ekonomisinin de bundan sonraki büyüme hızı tamamen olmasa da bir ölçüde Avrupa'daki toparlanma hızıyla bağlantılı olacaktır” şeklinde konuştu. Önümüzdeki Yıl Daha Kolay Geçecek Türkiye açısından 2010 yılının daha kolay geçeceğini ifade eden Bakan Babacan, muhtemel bir ekonomik krize karşı hazır olduklarını ve şimdiden hazırlıklarını tamamladıklarını sözlerine ekledi. Türk Hava Yolları (THY), Türkiye’nin ilk mobil havayolu uygulaması olan Mobil THY’yi kullanıma açtı. Bu uygulamaya göre, yolcular THY’nin internet sitesi üzerinden yaptıkları tüm işlemleri cep telefonu üzerinden de gerçekleştirebilecek. Bakanlar Kurulu’na Kanunlarla Tanınan Yetki İlgili düzenlemeye göre çeşitli vergi ve harçlarla ilgili kanunlarda, vergi, harç ve ceza tutarlarının her yıl yeniden değerleme oranı kadar artması öngörülüyor. Kanunlarda, Bakanlar Kuruluna belirli limitler içinde bu tutarlarda değişiklik yapma yetkisi de tanınıyor. Örneğin Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununda, “Her takvim yılı başından geçerli olmak üzere önceki yılda uygulanan vergi miktarları, o yıl için yeniden değerleme oranında artırılır. Bakanlar Kurulu, yeniden değerleme oranının yüzde 50 fazlasını geçmemek ve yüzde 20'sinden az olmamak üzere yeni oranlar tespit etmeye yetkilidir” hükmüne yer veriliyor. www.dto.org.tr KASIM 2009 Issizlikteki düsüse fren Şubat'tan bu yana aylık bazda düşüş gösteren işsizlik oranı, Ağustos ayında yüzde 13.4'e yükseldi. İşsiz sayısı 3.5 milyona yaklaştı. Ş ubat ayında yüzde 16.1'le rekor kırdıktan sonra düşüşe geçen işsizlik oranı yeniden yükseldi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, işsizlik oranı Ağustos'ta yüzde 13.4 olarak gerçekleşti. İşsizlik geçen yılın aynı dönemine göre 3.2 puan, Temmuz'a göre de 0.6 puan artış gösterdi. Eldeki verilere göre kentsel yerlerde işsizlik oranı 4.3 puanlık artışla yüzde16.5 olurken, kırsal yerlerde ise 1.3 puanlık artışla yüzde 7.4 oldu. Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği, Türkiye’de 5 Aralık’tan itibaren inşa edilecek binalarda merkezi ısıtma sistemini zorunlu hale getiriyor. Bu uygulama ile yıllık 2 milyar Dolar tasarruf sağlanacağı tahmin ediliyor. S anayi üretiminin öncü göstergesi niteliğindeki kapasite kullanımı Ekim ayında da toparlanmaya devam etti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Ekim'de kapasite kullanım oranı (KKO) geçen yılın aynı ayına göre 4.9 puan azalırken, geçen aya göre 1.7 puan artarak 71.8 seviyesine yükseldi. KKO 2008 yılının Haziran ayında yüzde 82.3 ile son iki yılın en yüksek seviyesine ulaşmış, 2009 yılının Ocak ve Şubat aylarında ise yüzde 63.8 ile en düşük seviyelerini görmüştü. Kapasite kullanımı Ağustos ayında yüzde 69.7, Eylül'de yüzde 70.1 olmuştu. Sanayi Bakanı Nihat Ergün, imalat sanayisinde kapasite kullanım oranının Ekim ayında yüzde 71,8 seviyesine yükseldigini belirtti Ergün: Kapasitede istikrarlı bir çıkıs var İ Sanayide yeniden toparlanma sinyalleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun bu yıl sonunda 31 milyar 776 milyon lira açık vereceğini söyledi. Dinçer açıklamasında emeklilik ve sağlık prim gelirlerinin emekli maaşı ile sağlık harcamalarını karşılama oranlarının da düşeceğini belirtti. KISA-KISA malat sanayisi Kasım ayı kapasite kullanım oranı verilerini değerlendiren Sanayi Bakanı Nihat Ergün, dün sanayi üretim endeksi ile ilgili rakamların, bugün de kapasite kullanım oranı ile ilgili rakamların açıklandığını hatırlattı. Nihat Ergün, imalat sanayisinde kapasite kullanım oranlarının Kasım ayında, geçen aya göre 1,7 oranında bir artış gösterdiğini vurgulayarak, şöyle dedi: “Dolayısıyla iki türlü değerlendirme yapmak mümkün; bir önceki aya göre krizden çıkış sürecinde hangi noktadayız, çıkış devam ediyor mu? İkinci olarak normal zamanlara göre bir önceki yıla göre değerlendirmek. Bu tabii daha doğru, büyüme, ilerleme budur. Kapasite kullanım oranlarında da, sanayi üretim endeksi ve diğer gelişmelerde de...” Bakan Ergün: ‘Mart’ta Çıkış Trendi Başladı’ devam ediyor mu diye görmek için. Ancak, bugünkü beklentiler ise farklı; Türkiye, geçen yıla ya da 2007 yılına göre ekonomik büyümede hangi noktada, gelişmede, milli gelir artışında, kapasite kullanımında, sanayi üretiminde hangi noktadan ziyade, Türkiye, ekonomik krizden çıkıyor mu, ekonomik krizin Türkiye'ye etkileri ne zamana kadar sürdü, Türkiye bu etkilerden ne zamandan itibaren çıkmaya başladı? Esas cevabını aradığımız soru Sanayi Bakanı Nihat Ergün, 2009 yılının Şubat ayında hem sanayi üretimi hem de kapasite kullanım oranlarında dip noktanın bulunduğunu ifade ederek, “Mart ayından itibaren bir çıkış trendi başladı. Bu çıkışın çok hızlı bir çıkış olmasını beklemiyoruz. Ama istikrarlı bir çıkış olmasını bekliyoruz. Önemli olan budur. Bu istikrarlı çıkışı da görüyoruz. Mart ayından Kasım ayına kadar olan süreçte trend yukarı istikamettedir. Kasım ayı kapasite kullanım oranları rakamı istikrarlı çıkışa işaret etmektedir” diye konuştu. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 41 hazırlayan » ozan öner özmen haberler fuarlar HABERLER R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ FUARLAR GELENEKSEL AGAC iSLEME MAKiNASI VE iNTERMOB FUARI DTO Istanbul’da AHSAP MOBiLYA SANAYiNiN KALBi iSTANBUL’DA ATTI A hşap sektörünün önde gelen firmaları, TÜYAP’ın her yıl organize ettiği Ağaç İşleme Makinası ve Intermob Fuarı’nda bir araya geldi. 22 yıldır düzenlenen fuarlar, hem yurtdışından hem de yurtiçinden büyük ilgi gördü. Fuar Binlerce Ziyaretçiyi Ağırladı Her ülkede sadece bir fuar etkinliğini destekleyen Avrupa Ağaç İşleme Makinesi İmalatçıları Federasyonu EUMABOIS’in de yer aldığı fuara, bu yıl da başta Amerikan Keresteciler Birliği olmak üzere yurtdışındaki sektör dernekleri ve firmalardan geniş bir katılım sağlandı. 1988 yılından bu yana, istikrarlı bir şekilde düzenlenen Ağaç İşleme Makinası ve İntermob Fuarı, Türkiye ve Avrasya bölgesinin en kapsamlı organizasyonu olması ile yurt içindeki ve yurt dışındaki profesyonellerin en önemli iş platformu oldu. Ağaç İşleme Makinası ve Intermob Fuarı’nda yok yok Avrupa’nın ağaç işleme makinaları sektöründeki en önemli imalatçılarının bulunduğu ve 13 dernek ve 800 üyeden oluşan Avrupa Ağaç İşleme Makinası İmalatçıları Federasyonu’nun Türkiye’den tercih 42 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 ettiği fuar Ağaç İşleme Makinası 2009 Fuarı’nda bu yıl da çeşitli ülkelerden mobilya aksesuarları, laminat, parke, mdf, ahşap kapı, pencere, kimyasallar, boya, vernik gibi ürünler sergilendi. Geleneksel olarak düzenlenen ve dünya ahşap sanayinin nabzını tutan Ağaç İşleme Makinesi ve İntermob Fuarlarına her yıl olduğu gibi bu yıl da katılım oldukça üst düzeydeydi. Fuara, Denizli Ticaret Odası öncülüğünde Denizli ahşap sektöründe faaliyet gösteren firmalar da katıldı. Geçtiğimiz yıl 70 ülkeden 902 firma ve 38.814 902 ziyaretçiyi ağırlayan fuar, bu yıl da 65 ülkeden 714 firma ve 32 bin 627 ziyaretçiyi bir araya getirdi. DTO Öncülüğünde Fuara Ziyaret Denizli’nin ahşap sektöründe faaliyet gösteren firmaları da fuara, Denizli Ticaret Odası öncülüğünde katıldı. Ekonomik daralmaların yaşandığı bugünlerde sektörün birlikteliği ve gücüne katkı sağlamayı hedefleyen fuar, Denizlili firma temsilcileri için kendi sektörleri ile ilgili görüş alışverişinde bulunma imkanı sağladı. Düzenlenen fuarın, sektördeki gelişmeleri bir ayna gibi yansıttığını ifade eden Denizli Ticaret Odası Meclis üyesi Kıvanç Mazı, “Bu yıl Ağaç İşleme Makinesi 2009 Fuarı’ndaki katılımcılar, kendi stantlarında sundukları en son teknolojiler ile sektörün ihtiyacı olan verimli ve esnek çözümleri biz sanayici ve imalatçılara sundular. Adeta onlarca fabrika kurarak, son teknoloji ürünlerini sergiledikleri stantlarında bir fabrikanın kuruluş ve çalışma aşamalarını bizlerin gözleri önüne serdiler” dedi. www.dto.org.tr KASIM 2009 FUARLAR Ağaç İşleme Makinesi ve Intermob Fuarı’na katılan firmalar ilginç ürünlerini sergilediler. Fuarın bu yılki ziyaretçi ve katılımcı sayısının geçen yılki rakamların altında kaldığına dikkat çeken Denizli Ticaret Odası Meclis üyesi Kıvanç Mazı; “Bu seneki fuar geçtiğimiz yıllara oranla daha az hareketli idi. Öyle tahmin ediyorum ki; içerisinde bulunduğumuz ekonomik tablo bunda etkili oldu. Fuarı gezerken en çok dikkatimi çeken husus, aksesuar ve yan sanayinin olduğu salonların, makinaların olduğu salonlara göre çok daha hareketli olmasıydı. Bu da bizlere şunun sinyallerini veriyor: Herkes ürün çeşitliliği veya aynı ürünü daha uygun maliyete nasıl yaparım arayışının yanı sıra, rakiplere göre farklılık yaratıp bir adım öne nasıl çıkarım çabası içinde. Dolayısıyla bu dönemde firmalar yatırımdan daha çok AR-GE çalışmasına yönelmiş durumda” şeklinde konuştu. “İmalatçılarımız Yatırıma Uzak” Ahşap ve mobilya sektörünün öncülerini bir araya getiren fuarda yer alan stantlardan önümüzdeki yılların trendini Fuarı başta 160 alım heyeti ile İran olmak üzere, Arnavutluk, Kosova, Hırvatistan, Makedonya, Sırbistan Bosna Hersek, Karadağ, Kuzey Afrika ülkeleri, Bulgaristan, Yunanistan, Gürcistan, Irak ve Suriye gibi sektörün önemli pazarlarından birçok ziyaretçi ve alım heyeti ziyaret etti. de tahmin edebilmek mümkün. Önümüzdeki yıllarda doğal ahşap malzemelerin daha çok talep göreceğini ifade eden Denizli Ticaret Odası Meclis üyesi Kıvanç Mazı; “Dünyada ve ülkemizdeki mobilya sektöründe trend doğal ahşap malzeme ve lake mobilya durumunda. Bu tespitimde en önemli etken, parlak PVC ve akrilik malzemelerin yoğun bir şekilde görücüye çıkmış olması. Ayrıca doğal ahşap malzemelerin yanı sıra kağıt, PVC ve benzer kaplama malzemelerinde doğal yüzey elde edebilme çabası tüm tedarikçilerde hakim bir durumda. Bu da önümüzdeki yıllarda tüketicinin doğal veya doğala en yakın malzemeye yöneleceğini gösteriyor. Yapı sektöründe keresteden yapılan ürünlerin kullanım oranı her geçen sene düşüyor. İhracattaki gerilemenin neticesi olarak da, yurtdışına mermer ve benzeri ürünleri ihraç eden firmaların, keresteden yapılan ambalaj (palet-kasa) talepleri düşüyor. Bu sebeplerin neticesi olarak ülke genelindeki ve Denizlimizdeki kereste imalatçıları yeni makine yatırımlarına uzak görünüyor. Bu konudaki sıkıntının en kısa zamanda aşılması gerekiyor” şeklinde açıklamalarda bulundu. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 43 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ makale haberler HABERLER MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR hazırlayan » av. turan özen Denizli'nin ihracat kalemleri arasında ilk sıralarda yer alan mermercilik, özellikle son yıllarda başta Denizli olmak üzere birçok şehirde büyük şirketlerin yatırım yaptığı bir alan haline gelmiş durumda. Is Kanunu’na göre iscinin is sözlesmesini feshi Is Sözlesmesinin Isci tarafından feshi K anun koyucu tarafından işçinin haklı nedenle iş sözleşmesini derhal feshetme hakkı İş Kanunu’nun 24. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir. sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa. 1. Sağlık Sebepleri a) İşveren iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri hakkında yanlış a) İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir 44 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa. 2. Ahlak ve İyi Niyet Kurallarına Uymayan Haller ve Benzerleri İster belirli süreli, isterse belirsiz süreli bir iş sözleşmesi olsun, işçi Kanun’da belirtilen hallerin varlığında sözleşmeyi derhal fesih edebilir. vasıflar veya şartlar göstermek, yahut iş sözleşmesinde gerçeğe uygun olmayan bilgiler vermek veya işçiye sözler söylemek suretiyle işçiyi yanıltırsa. b) İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa. c) İşveren işçiye veya ailesi üyelerinden birine karşı sataşmada bulunur veya gözdağı verirse, yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden birini kanuna karşı davranışa www.dto.org.tr KASIM 2009 özendirir, kışkırtır, sürükler, yahut işçiye ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi gerektiren bir suç işlerse yahut işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır isnad veya ithamlarda bulunursa. d) İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından işyerinde cinsel tacize uğraması ve bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemler alınmazsa. e) İşveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse, f) Ücretin parça başına veya iş tutarı üzerinden ödenmesi kararlaştırılıp da işveren tarafından işçiye yapabileceği sayı ve tutardan az iş verildiği hallerde, aradaki ücret farkı zaman esasına göre ödenerek işçinin eksik aldığı ücret karşılanmazsa, yahut çalışma şartları uygulanmazsa. Yapılan işin, işçinin sağlığını bozduğu ispatlanırsa, iş akdini fesih yetkisi tanınmaktadır. Ayrıca yine aynı maddeye göre çalışanın, aynı işyerinde çalışan arkadaşlarının ya da işvereninin bulaşıcı bir hastalığa tutulması da haklı nedenle feshi doğurur. 3. Zorlayıcı Sebepler İşçinin çalıştığı işyerinden bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa. Kanun ile İşçilerin Hakları Korunuyor İster belirli süreli, isterse belirsiz süreli bir iş sözleşmesi olsun, işçi maddede belirtilen ciddi ve önemli nedenlerin varlığında sözleşmeyi derhal fesih yoluyla sona erdirebilir. Derhal fesih nedenleri, eski metinde olduğu gibi, üç grupta toplanmış; içerikte ise çok küçük değişiklikler yapılmıştır. Sağlık sebepleri ile yapılacak fesihlerde, işin yapılmasının işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olması yeterli görülmüş; bu durumun sözleşme sırasında bilinmemesi koşulu kaldırılmıştır. Sözleşme yapılırken bilinsin ya da bilinmesin, işçinin yaptığı iş, işin niteliğinden kaynaklanan bir nedenle, işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa, işçi bildirim sürelerini beklemeksizin veya belirli süreli sözleşmelerde, süre dolmadan önce sözleşmeyi feshedebilecektir. İş sözleşmesi işçi tarafından fesih edilirse kıdem tazminatına hak kazanılması için sözleşmenin bir haklı sebeple veya İş Kanunu uyarınca kıdem tazminatını gerektirir bir sebeple sonlanması gerekir. MAKALE Derhal fesih hakkını kullanırken dikkat! Bir haklı sebep olmaksızın veya sebep gösterilmeksizin yapılan fesihlerde işçi issizlik sigortasından da yararlanamamaktadır. Bu sebeplerle, fesih bildiriminde bulunmadan önce, fesih gerekçesi ve sonuçları son derece iyi düşünülerek hareket edilmelidir. 1475 sayılı Kanun, işçinin işverenin evinde oturması durumunda, belirli koşullarda işçiye iş sözleşmesini derhal fesih yoluyla sona erdirme hakkını tanımaktadır. Ne var ki, zamanımızda işçinin işverenin evinde oturması gibi bir olguya rastlamak hemen hemen söz konusu değildir. Bu nedenle, bu fıkra madde metninden çıkarılmıştır. koşullarla çalışma şartlarında değişiklik yapabileceği (m.23) kabul edilmiştir. Bu nedenle, ‘iş şartlarının esaslı bir tarzda değişmesi veya başkalaşması’ nın bir derhal fesih nedeni oluşturması artık söz konusu olamayacaktır; dolayısıyla bu ifade madde metninden çıkarılmıştır. Buna karşılık, çalışma şartlarının ‘uygulanmaması’ maddedeki yerini korumuştur. Maddeye ‘cinsel taciz’ e ilişkin olarak yeni bir fıkra eklenmiştir. Buna göre, işçinin işyerinde başka bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından cinsel tacize uğraması ve bu durumu işverene bildirmesine rağmen onun gerekli önlemleri almaması durumunda, işçi sözleşmeyi haklı nedenle feshedebilecektir. İş Sözleşmelerinde Fesih Sonuçları 2 numaralı maddenin e bendinin alt bendinde ücretin ödenmemesine ilişkin düzenlemede, iş sözleşmesi şartları ifadesinden ‘iş’ sözcüğü çıkartılarak; ücretin sadece iş sözleşmesi değil, toplu iş sözleşmesi şartları gereğince hesap edilmemesi veya ödenmemesi olgusunun da işçiye derhal fesih hakkı verdiği öngörülmüştür. Kanunda yapılan yeni bir düzenleme ile işverenin belirli Belirli süreli hizmet sözleşmesi süre dolduğu için sona ermişse tarafların hiçbir tazminat yükümlülüğü ve talep hakkı yoktur. Kuşkusuz bu sonucun doğabilmesi için belirli süreli sözleşmenin geçerli olması, zincirleme bir nitelik nedeniyle belirsize dönüşmemiş olması gerekir. Belirli süreli sözleşmenin orta yerde (süre dolmadan) sona ermesine gelince; fesih işçi tarafından haklı nedenle yapılmışsa kıdem tazminatı hakkı doğar. İşveren tarafından yapılmış ise haklı nedenle fesih ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan davranışlar için haklı neden dışında feshedilmişse Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 45 HABERLER R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ hazırlayan » av. turan özen makale haberler İşçinin Derhal Fesih Hakkında Kıdem Tazminatı işçinin kıdem tazminatı hakkı doğar. Belirli süreli sözleşmelerde sözleşmenin süre dolmadan ve bir haklı neden olmadan işveren tarafından feshedilmesi halinde işçi, Kanunun 325’inci maddesine dayanarak bakiye sürenin ücreti tutarında bir tazminat talep edebilir. Uygulamada bu duruma sıklıkla rastlanılmaktadır. Böyle bir davada mahkeme, işçinin bakiye sürede kazandığı veya kazanmaktan kasten kaçındığı miktarları tazminattan düşer. Belirli süreli sözleşmede taraflar çoğu kez sözleşmenin süre dolmadan ve bir haklı neden olmadan feshinde 1 cezai şart öngörülebilir. Yargıtay belirli süreli hizmet sözleşmesindeki cezai şartın tek yanlı öngörülmüş olması halinde bunu geçersiz kabul eder. Yüksek mahkeme bu içtihada bir istisna getirmekte, işveren için öngörülen tek yanlı cezai şart işçiye yapılmış bir masraf nedeniyle öngörülmüşse bunu geçerli kabul edebilir. İşçi tarafından fesih bildiriminin açık, anlaşılır ve kesin olması gerekir. Ayrıca ihbar öneline uyulup uyulmadığının tesbiti açısından sözleşmesinin ne zaman feshedileceği belirtilmelidir. İşçinin haklı sebeple iş akdini derhal feshetmesi halinde; işveren, işçiye çalıştığı her tam yıl için 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödemek zorundadır. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinde kıdem tazminatı ödenmesi gerekir. (4857 sayılı İş Kanununun geçici 1. maddesi ile halen yürürlükte bulunan eski İş Kanununun 14. maddesi hükmü gereğince) Kıdem tazminatının hesaplanması, işçinin almış olduğu son ücret üzerinden yapılır. Parça başı, akort, götürü veya yüzde usulü gibi ücretin sabit olmadığı hallerde son bir yıllık süre içinde ödenen ücretin o süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama ücret bu tazminatın hesabına esas tutulur. Kıdem tazminatı ile ilgili 30 günlük süre hizmet sözleşmesi veya toplu iş sözleşmeleri ile işçi lehine değiştirilebilir. İşçinin ölümü halinde, yukarıdaki hükümlere göre doğan kıdem tazminatı tutarı, kanuni mirasçılarına ödenir. Haklı nedenle fesihten söz edebilmek için kanunda sayılan haklı nedenlerden birinin bulunması gerekir. Feshi ihbar yolu ile fesihte bir ihbar nedeni bulunması şart değil. Buna 46 SPOR Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 www.dto.org.tr karşılık yeni düzenlemede geçerli bir sebebin bulunması gerekir. Feshi ihbar yolu ile sözleşmeyi sona erdirme hem belirli hem belirsiz süreli sözleşmeler için söz konusudur. KASIM 2009 Kasım 2009 MAKALE Denizli Ticaret Odası 47 HABERLER S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J EKONOMİ GEZİ MARKA gezi Avrupa Ekonomisi’nin Yükselen Pazarı Yunanistan hazırlayan » mutlu bayram Yunanistan Yunanistan, Balkan Yarımadası’nın güney ucunda üç tarafı denizlerle çevrili olan küçük bir ülkedir. Avrupa ve Afrika kıtalarının en çok birbirine yaklaştığı yerlerden birinde bulunur. ‘Avrupa – Kıbrıs Ortadoğu’, ‘Avrupa - Süveyş - Hind Okyanusu’ ve ‘Rusya – Boğazlar - Ege Denizi – Akdeniz’ su yollarını kontrol edebilecek bir coğrafi özelliğe sahiptir. Yunanistan iklimi, yazları kurak ve sıcak, kışları ise ılık ve serin geçer. Genel olarak Akdeniz ikliminin tesiri altındadır. Ülke toprakları küçük olmasına rağmen, oldukça girintili çıkıntılı olan kıyı kesimlerinde, adalarda ve iç kesimlerde değişik iklim şartları görülür. Kuzeye doğru gidildikçe kış ayları soğuk, yaz ayları daha sıcak geçer. Ülkede maden yatakları alüminyum yönünden zengindir; ancak bu madeni çıkartma bedeli diğer ülkelere kıyasla çok yüksektir ve bu sebeple ülkenin enerji ihtiyacı gittikçe artmaktadır. Yunanistan’ın enerji üretim kaynakları ise kısıtlıdır. Yunanistan’daki yapı endüstrisinin gelişimi, Atina’da düzenlenen olimpiyat oyunları ve AB fonları ile güçlenmiştir. Fonlar ve çerçeve programlarından sağlanan desteğin yanı sıra özel sektörün de işbirliğinde büyük projelere imza atılmıştır. 48 Denizli Ticaret Odası E -T İ C A R E T Kasım 2009 www.dto.org.tr KASIM 2009 Yunanistan’ın önemli ihracat atagı Yunanistan ihracatının % 50’sine yakın bir bölümünü sanayi ürünleri ve özellikle kimyevi maddeler teşkil eder. Diğer ihraç ürünleri ise; işlenmemiş veya yarı yarıya işlenmiş maden cevherleri, tütün, zeytinyağı, kuş üzümü, pamuk, narenciye ürünleri, tekstil ürünleri, kuru üzüm ve balıktır. GEZİ Yunanistan Nüfusu 10.688.058 Başkenti Atina Yüzölçümü 131.957 km2 Resmi Dili Yunanca Para Birimi Euro Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 49 hazırlayan » mutlu bayram gezi HABERLER S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J EKONOMİ GEZİ MARKA E -T İ C A R E T Yunanistan’ın kıyılarında ‘Vira’ sesleri çınlıyor Yunanistan Yunanistan balıkçılıkta oldukça gelişmiş bir ülkedir. Özellikle kıyı bölgelerinde çeşitli türlerde balık avlanır ve yetiştirilir. Açık denizlerde avlanan balıkçı filosu, ülkeye dondurulmuş balık temin etmektedir. Yunanistan’ın üretim kapasitesi birçok AB ülkesine göre daha dardır. En geniş pazar payına sahip sektörler ise tarım, madencilik ve turizm olarak karşımıza çıkar. A ntik tanrıları, efsaneleri ve kurduğu muhteşem kentlerle Dünya Tarihi’nde farklı bir yere sahip olan Yunanistan, coğrafi özellikleri ile de diğer Avrupa ülkelerinden oldukça farklıdır. Bunu, Yunanistan tarihine baktığınızda da rahatlıkla görebilirsiniz. Öyle ki, Yunanistan, tarih boyunca tek devlet sistemini hayata geçirmek konusunda ciddi sıkıntılar yaşamıştır. Bunun da nedeni sürekli savaş halinde olmasıdır. Yunanistan, yeraltı madenleri bakımından çok zengin bir ülkedir. Bunların arasında boksit, krom, beyaztaş, mermer, demir, nikel, amyant, magnezyum, bakır, kurşun, linyit, sülfür, alüminyum başta yer alır. Bu yıpranma elbette ülkeyi tepeden tırnağa sarmış ve sosyal yaşamdan ekonomiye kadar her alana yayılmıştır. Bu sıkıntılı dönem oldukça uzun sürmüş ve bundan ülke ciddi şekilde etkilenmiştir. Turizm ülkesi 50 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Hızla Büyüyen Tüketim Ekonomisi Yunanistan’daki ekonomik mucize terimi, 1950’lerden 1970’lerin ortalarına kadar etkili olan sosyal ve ekonomik gelişmeyi belirtmek için kullanılmaktadır. Özellikle Avrupa Birliği ülkeleri ile kurduğu ekonomik ilişkiler ülkeyi ekonomik açıdan olumlu yönde etkilemiştir.1950 ve 1973 yılları arasında ülkenin ortalama ekonomik büyümesi %7 ile aynı dönemde Japonya’dan sonra ikinci olmuştur. Yunanistan’ın büyüme oranları,1950’ler boyunca, çoğu zaman %10’ları aşıp modern ‘kaplan ekonomi’ye (sanayi üretimi de özellikle 1960’lı yıllarda %10 oranında artmıştır) yaklaşarak en yüksek konuma gelmiştir. Buna rağmen ‘mucize’ terimi, Yunanistan’da pek yaygın değildir. Bunun nedeni, Yunan toplumunun kendisiyle alakalıdır. 1970’lerdeki savaş sonrası dönem 1967-1974 yılları arasında ağır anlaşmazlıkların olduğu bir dönemdir. Yunanlılar için bu çeyrek yüzyılı olumlu görmek pek mümkün değildir. Ekonomik büyüme açısından Yunanistan, 1950’den sonra (1980’lerdeki ekonomik durgunluk dışında) yıllık büyüme açısından birçok Avrupa ülkesinden daha iyi bir performans sergilemiştir. Bu performans Yunanistan’ı, gelişmiş bir ekonomi haline getirmiştir. Yunanlılar bugün, AB ülkelerinden Fransa ve Almanya’dakine yakın seviyedeki kişi başına düşen gelir seviyelerinin keyfini yaşamaktadır. Turizm, Yunan Ekonomisi’nde önemli bir yer tutmaktadır. Sektör, GSYİH’nin %15’ini oluşturmaktadır. Sektörün ekonomideki büyük payının yanı sıra istihdam sorununu da önemli ölçüde azaltmaktadır. Son yıllarda Yunanistan’a kendi nüfusundan daha fazla turist gelmiştir. www.dto.org.tr KASIM 2009 GEZİ Antik Dönem’den bu yana Yunanistan Yunanistan tarihten bugüne ticareti, sosyal yaşantısı ve mitolojisiyle olduğu kadar sanatıyla da adından söz ettirir. Yunan Sanatı olarak isimlendirilen ve M.Ö. 2000 yıllarının başlarına kadar uzanan sanat anlayışı ile ülke adeta tarihi bir cevherdir. Son yıllarda giderek iyileşen Türkiye ile Yunanistan ilişkileri ekonomiye de hız vermiştir. 2008 yılında Yunanistan’a yapılan ihracat % 600 artarak 2.43 milyar Doları aşmıştır. Avrupa Birliği Üyeliğinin Ekonomiye Olumlu Yansımaları Milyarlarca Dolarlık İhracat ve Önemli İhracat Kalemleri Yunanistan, AB üyeliğinin ardından uygulamaya başladığı istikrar politikalarıyla ekonomisini yeniden düzenlemiştir. Bu çalışmalar kapsamında AB pazarında rekabet edebilmek için ekonomik-ticari düzenlemelerini ve uygulamalarını serbestleştirmek zorunda kalmıştır. Son yıllara baktığımız zaman da Yunan ekonomisi 1994’ten beri sürekli büyümektedir ve 1996’dan itibaren AB ortalamasının üzerindedir. Yunanistan’ın 2008 - 2009 yılı toplam ihracatı yaklaşık 26 milyar dolardır. İhracatında en önemli kalemleri, tarım ürünlerinden meyve ve sebze, tütün, pamuk, kısmen petrol ürünleri, bitkisel yağlar, tekstil iplikleri ve mamulleri, demir dışı metallerden alüminyum, demir-çelik ürünleri oluşturmaktadır. 2004’te Yunan Ekonomisi % 4.7 büyüme oranı ile AB ülkelerindeki en belirgin yükselmeyi göstermiştir. Bunun bir bölümü, 2004’te Atina’da gerçekleştirilen Yaz Olimpiyat Oyunları altyapısına yapılmış olan yatırımlara dayanmaktadır. Bunun sonucunda net gelir, 1997’de AB ortalamasının %85’ne denk düşerken, 2007’de %100 ’üne tekabül etmektedir. Bu ürünlerin arasında önemli düzeyde artış gösterenlerden ilki pamuktur. Son 5 yıllık dönemde Yunanistan’ın pamuk ihracatı önemli ölçüde artmıştır. Bunda AB fonlarından pamuk üreticilerine sağlanan yardımların büyük etkisi olduğu düşünülmektedir. Ülke grupları itibariyle Yunanistan’ın AB’ye yönelik ihracatı %45-60 düzeyinde değişmektedir. Bu grup içinde önemli sayılabilecek ülkeler sırasıyla Almanya, İtalya ve İngiltere’dir. İhracatıyla büyük bir atak sergileyen ülke yabancı yatırımları ile de dikkat çeker. Bugün ülkedeki toplam yabancı yatırım tutarı 24 milyar Euro’nun üzerindedir. Son 10 Yılın Olumlu Yansımaları Türkiye ile Yunanistan arasındaki ekonomik ve ticari ilişkiler AB ile Türkiye arasındaki Gümrük Birliği Anlaşması çerçevesinde yürütülmektedir. Antik Dönem’den bugüne adını duyuran Yunanistan, o yılların bütün hazinelerini bünyesinde barındırıyor. İki ülke arasındaki tarihsel temeller ve siyasi problemler, ilişkilerin uzun yıllar sınırlı kalmasına neden olmuş; 1999 yılından itibaren ikili ilişkiler farklı bir boyut kazanmıştır. Son dönemlerde Türkiye’de yatırım yapan Yunan şirketlerinin sayısında ve yapılan yatırımlarda önemli artışlar kaydedilmektedir. Türkiye’de 250’den fazla Yunan firması 6 milyar Euro’ya yakın yatırım gerçekleştirmiştir. Buna karşılık Yunanistan’da faaliyet gösteren 10 adet Türk şirketi bulunmaktadır. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 51 hazırlayan » mutlu bayram gezi HABERLER S E K TÖ R D O S YA MEKAN R Ö P O R TA J EKONOMİ GEZİ MARKA E -T İ C A R E T Iki Ülke Arasındaki Olumlu Iliskiler Ekonomiye de Yansıyor Yunanistan Türk Dış Politikası’nın önemli ayaklarından birini de Yunanistan ile olan ilişkiler oluşturmaktadır. İki ülke arasındaki ilişkiler, tarih boyunca inişli çıkışlı dalgalanmalar yaşasa da Türk- Yunan dostluğu, uluslararası ticarette önemli avantajlar sağlıyor. 18 yıldır AB üyesi olan Yunanistan, geçtiğimiz aylarda hayata geçen EMANTRA Projesi kapsamında Denizli Ticaret Odası ile işbirliği yapıyor. İşbirliği kapsamında Denizli’de Avrupa Yönetim Sistemleri başlığı altında gerçekleşen bir dizi seminerin ardından DTO uzman ve üyelerinden oluşan bir heyet, Yunanistan’da Drama Ticaret ve Sanayi Odası’nın konuğu oldu. 52 Denizli Ticaret Odası Tüm bu gelişmeler neticesinde 1999 yılında 694 milyon Dolar olan toplam hacim 2008 sonunda yaklaşık 5 kat artarak yıl sonu itibariyle 3.6 milyar dolar olmuştur. 2008 sonunda ihracatımız ise 2.43 milyar doları aşmıştır. 1981 yılında Avrupa Birliği’ne üye olan Yunanistan, ekonomisindeki istikrar politikalarının temellerini bu tarihten itibaren atmaya başlamıştır. 18 yıldır AB üyeliği çerçevesinde ticari ilişkilerini kuran Yunanistan, çok sayıda Avrupa Birliği ülkesi ile ortaklaşa hayata geçirdiği projelerle ekonomisine büyük güç katmıştır. Denizli Ticaret Odası’ndan EMANTRA Projesi Uluslararası alanda yapılan çalışmalara büyük önem veren ve bu konuda birçok sivil toplum örgütüne örnek olan Denizli Ticaret Odası, liderliğini yürüttüğü Avrupa Yönetim Sistemleri Eğitimi (EMANTRA) Kasım 2009 kapsamında AB mevzuatı ve kapasite geliştirme eğitimleri alanında önemli çalışmalara imza atıyor. Denizlili sanayici ve iş adamlarının AB ülkeleriyle devamlı irtibat ve işbirliği içinde ticaret yapmalarından doğan ihtiyaçla start verilen proje, Türkiye’de faaliyet gösteren oda ve borsaların, Avrupa’daki muhataplarıyla karşılaştırmalar yaparak ve onların teknik bilgilerinden faydalanarak, üyeleri için katma değer sağlayacak hizmetleri gerçekleştirme becerilerini artırmayı hedefliyor. Bu çalışmalar kapsamında yapılan AB mevzuatı ve kapasite geliştirme eğitimleriyle Avrupa Topluluğu ve Türkiye arasındaki ilişkilerin geliştirilerek entegrasyonun kolaylaştırılması amaçlanıyor. DTO’nun Avrupa Yönetim Sistemleri Eğitimi projesi kapsamında ortakları ise; Nazilli Ticaret Odası, Manchester Ticaret Odası-Chamberlink, Pécs-Baranya ile Drama Ticaret ve Sanayi Odaları oldu. Bu da projenin ne kadar önemli olduğunu gösteren önemli bir gösterge. AB ile Türk iş dünyasının bütünleşmesini desteklemek amacıyla start verilen bu projeden, bölgesel ve uluslararası düzeyde yönetim ve hizmet kalitesi geliştirilmesi, uzun vadede ise Türk ve Avrupalı iş çevrelerinin yakın işbirliği ve entegrasyonunun sağlanması bekleniyor. Geçtiğimiz aylarda startı verilen ve bir yıl süreyle oda üyelerine uluslararası Avrupa Birliği mevzuatı ve kapasite geliştirme eğitimlerinin verileceği proje kapsamında pek çok çalışma DTO üyeleri ile buluştu. Mart ayında İngiltere Manchester Ticaret Odası, Yunanistan Drama Ticaret Odası, Danimarka Ticaret Odası ve proje ortağı NTO yetkilileri DTO’da biraraya geldi. Bu buluşmanın peşinden gelen günlerde birbiri ardına düzenlenen seminerlerle Oda üyelerine çeşitli eğitimler verildi. www.dto.org.tr KASIM 2009 GEZİ Iki ülke arasında hızla gelisen ticari iliskiler 1992 yılında 243 milyon dolar olan Türkiye ile Yunanistan arasındaki ticaret hacmi 2008 yılında 3 milyar 541 milyon dolara ulaştı. İki ülke arasındaki özel ve kurumlar arası anlaşmalarla, önümüzdeki yıllarda bu rakamın katlanarak artması bekleniyor. DTO Heyeti’nin Drama Ticaret ve Sanayi Odası’na düzenlediği ziyarette Oda yöneticileri ve proje çalışanları ile karşılıklı bilgi alışverişinde bulunuldu. DTO Heyeti Yunanistan’da Denizli Ticaret Odası’nda düzenlenen bir dizi etkinliğin ardından EMANTRA Projesi kapsamında, proje ortağı olan Yunanistan’daki Drama Ticaret ve Sanayi Odası’na geçtiğimiz aylarda Denizli Ticaret Odası tarafından bir çalışma ziyareti düzenlendi. Ziyarete proje koordinatörü olarak Denizli Ticaret Odası uzmanlarından Yankı Akar, DTO Meclis Üyeleri Halil Öztürk, İskender Damgacı ve Yılmaz Yalım katıldı. Ziyaret kapsamında öncelikle Drama Ticaret ve Sanayi Odası ziyaret edildi. ve Sanayi Odası kendi çalışmalarını karşılıklı olarak anlattı.Yunanistan ziyareti kapsamında sektör mensuplarıyla da görüşmeler yapan heyet, sektörün içinde bulunduğu süreçte fikir alışverişinde bulundu. Karşılıklı tanıtıcı dökümanlar eşliğinde mevcut ticari faaliyetler ve gelecekteki işbirliği olanakları da incelendi. ‘‘İki Ülke Arasındaki İlişkiler Her Geçen Gün Güçleniyor’’ Odalar Kendilerini Tanıttı Karşılıklı iki ülke insanlarının hem kültürel hem de ticari paylaşımlarıyla faydalı olan bu ziyarette Drama Ticaret ve Sanayi Odası ve işadamlarından oluşan bir heyet de Denizli’ye davet edildi. Yapılan ziyarette önce yönetim ve proje çalışanlarıyla bir tanışma toplantısı düzenlendi. Daha sonra da her iki ticaret odasının faaliyetleri hakkında detaylı bilgiler edinildi. Yapılan görüşmelerde Denizli Ticaret Odası ve Drama Ticaret Ziyaretin her iki tarafa da olumlu sonuçlar doğurduğunu ifade eden Yankı Acar, “Tarihten bugüne kadar yaşanan gelişmelere baktığımız zaman Yunanistan’la aramızda ayrılmaz bir bağ olduğunu görüyoruz. Bu bağ bizi geçmişte yaşadığımız olumsuz olayların etkisinden sıyrılıp bugüne odaklanmamızı sağlıyor. Bugün yaşanan dostluk çerçevesinde ekonomimizde de olumlu gelişmeleri izliyoruz. Denizli’ye baktığımız zaman da tablo aynı. Geçtiğimiz yıl, ilk ilk sertifikalı tohum ihracatını Yunanistan’a yaptık. Denizli, Yunanistan’a tekstil ve konfeksiyon ürünleri, elektrolitik bakır tel, enerji kablosu, mermer ve traverten ihraç ediyor. 2007 yılında, Denizli’den Yunanistan’a 37 milyon 857 bin dolarlık ihracat yapıldı. Yunanistan’dan Denizli’ye yapılan ithalat ise 10 milyon 104 bin dolar düzeyinde. Bu rakamlar bizi daha da ayrılmaz kılıyor. Denizlili ve Yunanlı işadamları arasındaki ilişki de her geçen gün güçleniyor” açıklamalarında bulundu. DTO Heyeti, Yunanistan’daki temaslarının ardından Türk Büyükelçiliği sınırları içerisinde yer alan Selanik’teki Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu evi ziyaret etti. Kasım 2009 Avrupa Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği ile TOBB iş birliği çerçevesinde Denizli Ticaret Odası’nın liderliğini yürüttüğü EMANTRA Projesi kapsamında proje ortakları ile birlikte hayata geçirilen çalışmalar hızla devam ediyor. Denizli Ticaret Odası 53 haberler HABERLER R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR TOBB HABER hazırlayan » hamza yalınkaya TOBB Baskanı Rifat Hisarcıklıoglu: "Devletin borç yükü sırtımızda" Ankara’da Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği 3. Genel İstişare Kurulu Toplantısı’nda konuşan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, “Devlet hem borçlandı hem de sırtımızdaki yükü artırdı” şeklinde konuştu. A nkara'da Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) 3. Genel İstişare Kurulu Toplantısı'nda konuşan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, ülkemizi derinden etkileyen ekonomik krizde en çok parayı bankaların kazandığını söylerken, "Birileri ağlarken birilerinin gülmesi adalet değil" dedi. Başkan Rifat Hisarcıklıoğlu, banka kârları konusunda şu değenlendirmeyi yaptı: "Bankalar en büyük parayı nereden kazandı biliyor musunuz? Devlet son 8 ayda kantarın topuzunu kaçırdı, harcamaları artırdı. Harcamalar artınca da açık verdi ve bankalara borçlandı. Bu sayede bankalar kar patlaması yaşadı, herkes ağlarken. Devlet bir taraftan bankalara borçlandı, diğer taraftan vergilerle sırtımızdaki yükü artırdı. Dünyada ham petrolün fiyatı düşerken bizde ne yazık ki benzin fiyatları yükseldi. Bunun bedelini biz ödüyoruz. Onun için devlete 'harcamayın' diyoruz. Yapılan harcamanın 3'te 2'si boşa gidiyor, ancak 3'te 1 oranında hizmet alabiliyoruz." Ekonomik kriz en çok KOBİ’leri Vurdu Tüm dünyada etkisini gösteren küresel ekonomik krizin Türkiye'de en çok küçük işletmeleri etkilediğini vurgulayan Rifat Hisarcıklıoğlu, "Açıklanan işsizlik rakamı yüzde 10 civarında ama gerçeği yüzde 12. Bunun işletmelerin niteliklerine göre dağılımına baktığımızda 99 kişi çalıştıran bir işletmede krizin ardından iş kaybı yüzde 12, 100 ile 499 kişi çalıştıran bir işletmede yüzde 5.2, 500 ve daha fazla kişi çalıştıran işletmede ise 2.5. Yani büyük işletmeler krizden etkilenmemiş. Bu devletin resmi rakamları. Darbeyi yiyen küçük işletmeler. Ülke geneline bakarsanız özellikle İstanbul'da ciddi bir daralma var. Batı Trakya'da, Ege'de ve Doğu Karadeniz'de de daralma var ama Diyarbakır ve Şanlıurfa krizi daha az hissediyor. Bunda da petrol ve doğalgaz üretimi yapan komşu ülkelerle yapılan ticaret etkili." şeklinde konuştu. TOBB Baskan Yardımcısı Halim Mete, tasımacılıgı sadece kara yoluyla sınırlandırmamaya dikkat çekti BSEC-URTA ve IRU Genel Kurulları Cenevre’de yapıldı T ürkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin onursal üye olarak yer aldığı Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Karayolu Taşımacıları Birliği (BSECURTA) ve üyesi bulundu- 54 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 ğu Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği (IRU) Genel Kurulları, TOBB Başkan Yardımcısı Halim Mete’nin katılımıyla 4-6 Kasım 2009 tarihlerinde Cenevre'de gerçekleştirildi. Genel Kurulda söz alan Halim Mete, Karadeniz bölgesindeki ülkelerin Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan avantajlı konumundan söz ederek, Karadeniz kıyısındaki limanların kapasitelerinin modernize edildiğini ifade etti. www.dto.org.tr Genel Kurulda konuşma yapan Mete, ulaştırmaya ilişkin fiziksel ve yasal altyapısının iyileştirilmesi amacıyla Türk özel sektörünün üzerine düşeni yaptığını ifade etti. TOBB KASIM 2009 IKT Iç Ticaretinin, Dünya Ticaretinin Yüzde 25'i Seviyesine Çıkartılmasını Hedef Almak Zorundayız ''2008 sonu itibariyle dünya ticaretinin yüzde 16'sı İKT ülkeleri arasında gerçekleştirilmiştir. Bu tablo, dünya nüfusunun yüzde 22'sini oluş- turan ve ortak kültüründe çalışmanın, insanlara faydalı olmanın, büyük bir erdem sayıldığı İKT'ye üye ülkeler için yetersiz bir tablodur'' Türkiye Odalar ve Borsalar Birligi: Türkiye'nin en büyük sorunu 'issizlik' I rek; “Türkiye zenginleşecekse, gelişecekse girişimci sayısını artırması gerekli. Ülke nüfusunun yarısını kadınların oluşturmasına rağmen kadın girişimci sayısı çok az. Nüfusun yaş ortalaması da 28 yaş grubunda. Önümüzdeki dönemde Türkiye'nin zenginleşmesi Törene katılmak için Isparta'ya genç ve kadın girişimcilere bağlı. Türkiye'de resmi rakamgelen Türkiye Odalar ve lara göre 6 milyon 300 bin Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, işsiz var. Türkiye'nin en önemli sorunu işsizlik, bunu çözecek Vali Ali Haydar Öner'i ziyaret etti. Vali Öner'den Isparta'nın olan husus da girişimci sayısıekonomisi hakkında bilgi alan nın artmasıdır” dedi. Hisarcıklıoğlu, Isparta'nın üç önemli tarım ürününe sahip olduğunu ve bunları markalaştırması gerektiğini söyledi. Hisarcıklıoğlu, “Gül, elma ve kiraz Isparta ve bölgesi için çok önemli. Bu ürünleri markalaştırabildiği takdirde Isparta daha da gelişecek ve zenginleşecektir” dedi. sparta Ticaret Borsası (ITB) tarafından düzenlenen, ''5. Yayla Şartlarında Tarım ve Hayvancılık Fuarı'' kapsamında en fazla tescil işlem hacmine ulaşan firma temsilcileri için ödül töreni düzenlendi. Sanayi ve üretim alanlarının tüm illere yayılmaya başladığına ve 1 milyar doların üzerinde ihracat yapan 12 ilin bulunduğuna dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, “Kendisini geliştirmiş, kalkınmayı sağlamış illerden alacağımız en güzel ders kendilerini markalaştırmalarıdır. Bunun yanı sıra o illerdeki birlik ve beraberlik örneğidir. Başarılarının arkasında o illerde valiler, belediye başkanları, milletvekilleri, oda başkanları, sivil toplum örgütleri, hepsi farklı görüş- ten olsa bile memleketleri ön plana geldiğinde o farklılıkları bir kenara bırakarak bir araya geliyorlar. Gelişememişlikte başkalarında bahane aramak yersizliktir. Birçok yerde insanlar birbirleriyle şikayet içinde. Oysa ki bunlar ne kadar anlamsız. Görevde olan herkesle iyi ilişkiler içinde olunmalı ve bu doğrultuda doğru hizmetler üretilmesi gerekmektedir. Birlikte rahmet, ayrılıkta azap var. Bu söze dikkat edin” diye konuştu. Isparta'nın bereketli topraklara sahip olduğunu ve gül, elma ve kirazın iyi değerlendirmesi gerektiğini anlatan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Farklı bir iş yapacaksınız. Aykırı ve farklı iş üretenler tarihe imzalarını atarlar ve parayı da onlar kazanırlar. Aynı işi yapanlar ne para kazanır ne de tarihte vardır. Bu gerçeği hiçbir zaman gözardı edemeyiz” şeklinde açıklamalarda bulundu. Daha sonra, ITB'nin düzenlediği ödül törenine katılan Hisarcıklıoğlu, konuşmasında işsizlik sorununa da değine- “Dogru Dersleri Çıkarabilirsek, Küresel Krizi Avantaja Çevirebiliriz” “Krizin ardından ekonomik istikrarı saglayabiliriz” D ünya Fahri Konsoloslar Federasyonu’nun 80 farklı ülkeden fahri konsolosları bir araya getirdiği Ekonomik ve Sosyal Refah için İşbirliği temalı ‘9. Dünya Fahri Konsoloslar Kongresi’nde konuşma yapan Hisarcıklıoğlu ana hedefin makro ekonomik istikrarın sağlanması olan son dönemde Türkiye ekonomisinin yapısının tamamen değiştiğini belirtti. Konuşmasında Türkiye’nin de birçok ülke gibi yaşanan ekonomik krizden etkilendiğini dile getirerek, iç talebin artırılması gerektiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, “Kriz gerçek bir sektör krizi. Küresel ticarette büyük düşüş yaşandı. Olumlu gidişat varmış gibi görünüyor, bunun devamını umut edelim. Türkiye kriz sonrasında doğru dersleri çıkarabilirse, küresel ekonomik durumumuzu daha istikrarlı hale getirebiliriz” dedi. Isparta Ticaret Borsası tarafından düzenlenen firma temsilcileri ödül törenine katılan Hisarcıklıoğlu Türkiye’nin zenginleşmesinin genç ve kadın girişimcilere bağlı olduğunu ifade etti. Kongrenin açılışında sunum yapan Hisarcıklıoğlu, dünyanın değiştiğini belirterek, diplomasinin de artık değişim geçirdiğini, küresel politikaların ön plana çıktığı günümüzde, istikrarın önem kazandığını söyledi. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 55 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR TOBB HABER Basarılı Isadamı Ali Sabancı: "Düsünen degil, yapan kazanır" hazırlayan » hamza yalınkaya haberler HABERLER G hayalperestlik olmadığını insanlara aşılamak istiyoruz. Girişimcilik oranı ne kadar yüksekse ülkelerin refah düzeyi o kadar yüksek oluyor” dedi. ençleri girişimciliğe teşvik etmek amacıyla tüm dünyada kutlanan Global Girişimcilik Haftası kapsamında, TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Ali Sabancı, TOBB Plaza binasında düzenlediği basın toplantısında, girişimciliği, ekonomiye katkısı olacağını düşündükleri için desteklediklerini belirtti. Sabancı, Goldman Sachs'ın 2050 yılında Türkiye'nin dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri haline geleceğini ve böyle bir potansiyeli olduğunu söylediğini hatırlatarak,”Bu kulağa çok hoş gelen bir şey. Buraya gelebilmek için bugün nerede olduğumuzu iyi anlamamız lazım. Türkiye'nin, temmuz ayı itibariyle işsizlik oranı yüzde 12,8. Gençler arasında işsizlik oranı ise yüzde 23,2. Türkiye'de girişimcilik oranı yüzde 6. Bunun yüzde 80'i mecburen, yüzde 20'si kendiliğinden girişimci oluyor. Türkiye'de 1,3 milyon erkek girişimci var. Ama Türkiye'de sadece 80 bin kadın girişimci var, nüfus yüzde 50-50 olmasına rağmen. Girişimcilik ne kadar yüksekse o ülkelerin kişi başına düşen gelirini artırmaya katkıda bulunuyor. Ülkeler geliştikçe girişimciliğin ekonomiye katkısından dolayı ekonomi hızla büyüyor. Bizim hedefimiz öncelikle Türkiye'deki girişimcilik oranını artırmak. Bu, bugünden yarına olacak bir hedef değil” dedi.Girişimcilik konusunda insanların farkındalığını artırmak ve girişimciliğin önündeki engellerin nasıl aşılacağını anlatmayı amaçladıklarını belirterek, “Girişimciliğin bir Girişimci olduğunu düşünen insanların sayısının çok yüksek olduğunu, ancak gerçek manada girişimcilerin çok az bulunduğunu dile getiren Sabancı, bürokratik boyutta da birtakım sıkıntılar olduğunu ama bürokrasinin veya finansmansızlığın arkasına saklanmaktansa, girişimciliğin bir zavallılık olmadığını hissettirmek gerektiğini söyledi. TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Ali Sabancı, “Türkiye'de de kriz ortamında genç girişimcilere daha fazla ihtiyacımız var. Çünkü girişimci sayısı ne kadar artarsa, istihdam oranı da o ölçüde artar. Girişimci sayısının artması ile toplumsal refah düzeyi ve insanların hayat standartları da yükselecektir” ifadelerini kullandı. ‘‘Cezaların uygulanmaması, son derece yanlıs bir tutumdur’’ TOBB’dan kayıt dısına sert tepki V akıf 2000 tarafından düzenlenen ‘’Vergi İdaresi, Vergide Adalet ve Reform’’ paneli, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nde yapıldı. Panele, Maliye Bakanı Mehmet 56 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Şimşek, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkan Yardımcısı Faik Yavuz ve çok sayıda davetli katıldı. Panelin açılışında bir konuşma yapan TOBB Başkan Yardımcısı Yavuz: “Yan komşusunun veya rakip firmanın sürekli vergi kaçırmasına rağmen hiç cezaya muhatap olmadığını gören mükellefe vergi kaçırma hastalığı bulaşmaktadır. Kanuna aykırı bir eylemin, Kanuna uygun davranmaktan daha avantajlı olduğu ortamda suç işleme eğilimi artarak vergi kaçırma fiili “bulaşıcı” hale gelir. Bu konuda başta devlet olmak üzere herkese büyük görevler düşmektedir” şeklinde konuştu. www.dto.org.tr Global Girişimcilik Haftası‘nda, düzenlenen toplantıda konuşan TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Ali Sabancı, Türkiye’nin 2050 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri haline geleceğini belirtti. Hisarcıklıoğlu, odaların ABTürkiye sivil toplum diyaloguna katkısının ele alındığı toplantıda AB-Türkiye Oda Forumu Projesi’nden AB tarafından 5 milyon avro hibe sağlandığını ifade etti. TOBB KASIM 2009 TOBB Baskanı Rifat Hisarcıklıoglu: ‘‘Ekonomik krizden dogru sonuçlar çıkarmamız gerek’’ ‘’Kriz gerçek bir sektör krizi. Küresel ticarette büyük düşüş yaşandı. Olumlu gidişat varmış gibi görünüyor, bunun devam edeceğini umut edelim. Türkiye kriz sonrasında doğru dersleri çıkarabilirse, küresel ekonomik durumumuzu daha istikrarlı hale getirebiliriz.’’ olduğunu kaydeden Başkan Rifat Hisarcıklıoğlu, proje kapsamında AB tarafından 5 milyon avro hibe sağlandığını, projeden 80 oda ve borsanın faydalandığını, 30 oda tarafından 11 Avrupa ülkesi ile 22 proje gerçekleştirildiğini anlattı. ‘‘Bozuk Seslere Kulak Asmayın’’ T TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk kamuoyunun özellikle Avrupa’dan gelen bozuk sesleri dinlememeleri tavsiyesinde bulunarak, ‘’Esas olan bizim kendi ev ödevimizi yapabilmemiz. Eğer biz kendi hazırlığımızı yaparsak, bu süreci tamamlayacak bütün unsurları yerine getirirsek ister AB bizi alsın, ister almasın’’ dedi. Hisarcıklıoğlu, odaların ABTürkiye sivil toplum diyaloguna katkısı konusunun ele alındığı ‘’AB-Türkiye Oda Forumu Projesi’’nin kapanış toplantısındaki konuşmasında, TOBB’un AB sürecine sağlayacağı katkılara yönelik planlamalar yaptıklarını söyledi. Kendilerini AB yolunda sistemli bir şekilde dönüştürebilmek için üç konuyu gündeme aldıklarını belirten Hisarcıklıoğlu, bunları kendi bünyelerinde bir kapasite inşa süreci başlatmaları, görev alanlarına giren Avrupa kuruluşlarında Türkiye’yi temsil etmek ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) ile TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (ETÜ) kurmak olarak sıraladı. Türkiye’nin AB’ye üyelik süreci devam etmeli Türkiye’nin AB katılım sürecinin devam etmesi gerektiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, iş dünyası olarak bu sürece hazırlık için üzerlerine düşen görevi yerine getirmeye çalıştıklarını ifade etti. AB-Türkiye Oda Forumu Projesi’nin 2001 yılından bu yana sürdürdükleri çalışmaların en kapsamlısı Türkiye’nin 1963’ten bu yana AB’ye tam üye olma yolunda 4 kez teyit aldığını kaydeden Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin tam üyelik dışında başka bir çözümü kabul etmesinin mümkün olmadığını söyledi. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu sözlerine şöyle devam etti: ‘’Kamuoyumuza özellikle Avrupa’dan gelen bozuk sesleri çok dinlememelerini tavsiye ediyorum. Esas olan bizim kendi ev ödevimizi yapabilmemiz. Biz bu sürece hazır mıyız değil miyiz, buna karar vermemiz lazım. Eğer biz kendi hazırlığımızı yaparsak bu süreci tamamlayacak bütün unsurları yerine getirirsek ister AB bizi alsın, ister almasın, çok da önemli değil’’. TOBB Baskanı Hisarcıklıoglu, “2010 Türkiye’de Japon yılı olacak” dedi. Japonlar yatırım fırsatı arastıracak H isarcıklıoğlu, dünyada en fazla Greenfield yatırımını Japonya’nın yaptığını söyleyerek, Japonya’ya odaklanmalarının ilk nedeninin, istihdam artışını sağlayan bu tür yatırımlar yapılması olduğunu belirtti. Geçen yıl turizm rakamlarının ikiye katlandığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, 2010’un Türkiye’de Japon Yılı olduğunu ve buna ilişkin olarak toplantı yaptıklarını söyledi. Japonya’daki yeni hükümetin hedefinin, ülke ekonomisini yeniden yükselişe geçirmek olduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin Japonya’da her türlü sektörde mal satabilme şansı bulunduğunun altını çizdi. Hisarcıklıoğlu, Japon Yılı kapsamında Kasım 2010’da, Türkiye’deki yatırım fırsatlarının anlatıldığı Japon İş Konseyi Toplantısı düzenleneceğini bildirdi. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu demokratik açılım çalışmaları konusunda herkesin, ülkenin birlik ve beraberliğinin sağlanması konusunda elinden gelen katkıyı göstermesi gerektiğini belirtti. Hisarcıklıoğlu, Vietnam’da düzenlenen İSEDAK İş Forumu’nun ardından Japon yatırımcıların Anadolu’da hem Türkiye’nin potansiyelini göreceğini hem yatırım fırsatlarını araştıracağını söyledi. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 57 HABERLER R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE Z İ YA R E T EKONOMİ SPOR ziyaret dosya Hindistan Heyeti’nden hazırlayan » mehmet yatkın DTO ZIYARETI E kim 2008’de hizmete giren Denizli Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi (ABİGEM), kuruluş amacına uygun olarak KOBİ’lerin ulusal ve uluslararası pazarda rekabet edebilirliğini sağlamak amacıyla yerli ve yabancı uzman kadrosu ile çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Çalışmalar kapsamında ABİGEM tarafından Denizli’ye davet edilen Hindistan heyeti, Denizli Ticaret Odası’nda ev tekstili üzerine faaliyet gösteren firmalarla ikili görüşmeler yaptı. ‘Alternatif Pazar Arayışında Asya’yı Değerlendirmeliyiz’ Mignesh Parekh önderliğindeki heyet, ilk olarak DTO Başkanı Necdet Özer’i makamında ziyaret etti. Başkan Özer, Asya ekonomilerine ihracat yapılması gerektiğine işaret ederek, “Denizli, ihracatçı yapısı ile ABD ve AB ülkelerine ürün gönderiyor. Fakat dünyada yayılan 58 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası’nda faaliyet gösteren ABİGEM, KOBİ’lerin iş geliştirme çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. ekonomik kriz, belirli ülkelerle sınırlı kalmayıp alternatif pazarlar bulmamız gerektiğini ortaya çıkardı. Özellikle Asya ülkelerinin ekonomilerinde büyük gelişme var. Örneğin; Çin herkes tarafından bilinirken, Hindistan adeta sessiz büyüyor” dedi. akabinde de 60 Hindistanlı ile ilimizde ikili görüşmeler yapmıştık. İnşaat, gıda, tekstil ve mermer üzerine yapılan bu görüşmelerin halen devam ettiğini biliyoruz. Ticaret Odası olarak ilimize ve Türkiye’ye katma değer sağlamak bizi mutlu ediyor” diye konuştu. ‘DTO Olarak Denizli’ye Katma Değer Sağlıyoruz’ ‘İkili Görüşmeler İhracatta Oldukça Önemli’ 1.2 milyarlık nüfusu ile dünyanın ikinci en büyük nüfuslu ülkesi olan Hindistan’ın toplam nüfusunun yaklaşık yüzde 10’unu oluşturan orta ve üst düzey gelir grubunun kaliteli ürün tercih ettiğini ifade eden Başkan Özer; “Ülkemizin iki misli kadar kaliteli ürün tercih edecek kitleye sahip Hindistan’a, geçtiğimiz yıl bir gezi düzenlemiş ve bunun ABİGEM tarafından Denizli’ye davet edilen Hindistanlı misafirlerin ev tekstili alımı yapmak üzere Denizli’ye geldiklerini de anlatan DTO Başkanı Necdet Özer, “Denizli’de tekstil üzerine faaliyet gösteren firmaların özellikleri doğrultusunda Hindistanlı firmalarla eşleştirmeleri yapıldı. Denizlili firmalar görüşmeler sırasında ürünlerini tanıtacaklar ve fiyatta fikir birliği olursa fabrika ziyaretleri olacak. İhracatın daraldığı ve ekonomik krizin ciddi anlamda hissedildiği bu günlerde yapılan bu ikili görüşmeler, ihracat açısından önemli ve iyi olacaktır” şeklinde konuştu. www.dto.org.tr Z İ YA R E T KASIM 2009 Denizli Ticaret Odası’nda Denizlili firmaların, Hindistanlı heyete ürünlerini tanıttıkları ikili görüşmelerde fiyatta fikir birliği sağlandığı takdirde kentteki tekstil pazarına bir yol daha açılmış olacak. ‘Hindistan’da Halkın Alım Gücü Her Geçen Gün Artıyor’ Görüşmeler sonrasında değerlendirme yapan Britindia Retail Socutions LTD sahibi Velasamy Kumar, “Hindistan ve Çin, Asya’nın büyük ve halen büyümekte olan ekonomileridir. Bunun paralelinde de halkın alım gücü artıyor. Orta sınıf ve orta yaşlardakiler evlerinin daha güzel ve konforlu olmasını istiyor. Dolayısıyla da para harcamayı seviyorlar. Büyük tüketim olduğu için ülkemize büyük mağazalar geliyor. Amerika ve Avrupa’da kriz yaşanmasına rağmen Asya ekonomileri herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmadı” dedi. ‘Kaliteli Ürünler Almak İçin Denizli’deyiz’ Kendi ülkelerinde de tekstil ürünleri olduğunu ancak orta sınıfın kaliteli ürünler satın almak istediklerini anlatan Kumar, “Kaliteli ürünler almak için buraya geldik. Denizli’deki ikili görüşmelerimiz son derece olumlu geçti ve çok mutlu oldum. Burada ABİGEM ve Denizli Ticaret Odası tarafından yapacağımız görüşmeler için çok iyi bir ortam hazırlanmış. Aynı yerde birçok üretici ile buluşmak çok güzel. Burada görüşme yaptığımız firmaların bilgilerini aldık. Bunları en kısa zamanda liste yapıp kalite ve fiyatlarını değerlendireceğiz” diye konuştu. ‘Ekonomik Kriz Yeni Fırsatlar Oluşturabilir’ Fiyat konusunda anlaşılması durumunda tekrar Denizli’ye geleceğini de dile getiren Kumar, fabrikaları gezip ürün almak için nihai karara varacağını söyledi. Ekonomik krizin yeni fırsatlar da oluşturabileceğine işaret eden Hintli işadamı, “Her ekonomik kriz, firmalarda yeniden yapılandırma oluşturur. Çünkü geriye dönük hatalar araştırılır ve buna göre önlemler alınarak krizden çıkış yolları aranır. Bu azim sonrasında da yeni müşteriler aranır ve yeni pazarlara Hindistan ile Ticaret Zincirinin İlk Halkaları Hindistan’da tekstil üretimi olmasına karşın, kaliteli ürünler almak ve kendi pazarlarında bu ürünleri satmak için Denizli’ye gelen Hindistan Heyeti, Denizli Ticaret Odası’nda yapılan eşleştirmenin ardından Denizlili firmalarla görüştü. Bornoz ve jakarlı ipliklerin yoğun olarak talep edildiği görüşmeler, birçok firma açısından son derece olumlu geçti. ulaşılır. Denizli’deki ev tekstili üreticileri için bu yolun izlenmesi gerektiğini düşünüyorum” açıklamasını yaptı. Hindistan Heyeti, Denizli’de üretilen ürünlerin kalitesinden dolayı İtalyan ürünleri yerine Türk tekstilini tercih edeceklerini, bunun için de firmalarla ikili görüşmeler yaptıklarını ifade etti. Hindistanlı Heyetten Bornoz ve Jakarlı İpliğe Talep Hindistanlı heyetle görüşme yapan Denizlili firmalardan Makroteks Tekstil San. Tic. Ltd. Şti Pazarlama Müdürü İsmail Aktım da görüşmelerin son derece olumlu geçtiğini belirterek, “Buraya gelen Hindistanlı heyetle görüşmelerimizi önümüzdeki günlerde de devam ettireceğiz. Heyet, özellikle bornoz ve üretimi zor olan jakarlı iplikler üzerinde durdu. Umarım, bu organizasyon her iki taraf için de iyi bir fırsat olur ve yeni bir ülke ile çalışma fırsatı yakalanır” dedi. ABİGEM, görüşmeler sonrasında Denizlili katılımcı firmalarla anket yaptı. Ankette görüşmelerin faydalı olduğu, bu tür çalışmaların devam ettirilmesi gerektiği vurgulandı. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 59 HABERLER R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE EBIC-EGE EKONOMİ SPOR hazırlayan » mehmet yatkın ebic-ege haberler DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC Ege Bilgi ve Yenilik Merkezi DUYURULARI Dıs etkenlerden kaynaklanan sinir yaralanmaları için yeni tedavi yöntemleri ve ürünler - REF: 09 SE 67CM 3FA1 Kuzey İsveç’de medikal teknolojiler alanında çalışan bir firma, bir üniversite hastanesi ile birlikte biyolojik olarak parçalanabilen ve hücrelerle bütünleşen bir sinir sargısı geliştirdi. S argı, geniş ölçekli sinir yaralanmaları durumunda yapılan operasyonlarda uygulanmaktadır. Firma bu ürünü bio-plastik malzemeden üretebilecek ve medikal ürün olarak satış ve pazarlamasını yapabilecek ISO sertifikalı ortaklar aramaktadır. Firma, ayrıca ürünün geliştirilmesi için finans sağlayacak yatırımcılarla da ortaklığa açıktır. Kuvvetli ve basit tasıma arabası - REF: 09 SE 67BY 3F8S İsveçli bir firma ağır ve büyük mobilyaları hareket ettirmek için kuvvetli ve basit bir taşıma aracı geliştirdi. G eliştirilen bu araç sayesinde bir kişi tek başına büyük yatakları ve masaları kaldırabilmektedir. Bu teknolojiyle insan kuvvetine nazaran daha etkili taşımacılık yapılabilmekte ve ağır mobilyalar daha kolay hareket ettirilmektedir. Firma, lisans ve ticari anlaşmalar yapmak için ortaklar aramaktadır. 60 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Ultrasonik nebülizörler ve kolloidler gibi cerrahi aletler konusunda uzmanlaşmış bir Macar firma, ticari aracılık hizmetleri ve ortak yatırım için ortaklar aramaktadır. Firma ayrıca şirketin tamamının veya bir kısmının satışı ile de ilgileniyor. Yenilenebilir enerji alanında aktif olup, yel değirmeni ve parçaları üreten Polonyalı firma, ticari temsilciler ile iletişime geçmek istemektedir. Firma ayrıca içinde yer aldıkları sektör için taşeronluk teklif etmektedir. Kalıcı boya katmanlarını çıkaran sıvı - REF: 09 PL 64BD 3DOL Polonyalı bir firma, boyalı katmanları çatı, konteynır gibi karmaşık şekilli alanların yüzeyinden çiziksiz olarak çıkarabilen bir kimyasal sıvı geliştirdi. P iyasada uygulanan sıvının, özellikle temizlik, yapı ve diğer endüstrilerde kullanılması son derece kolaydır. Polonyalı firma, kimyasal ve yüzey işleme endüstrisinde faaliyet gösteren ve bu teknolojiyi geliştirecek ortaklar aramaktadır. Soguk metal püskürtme sistemleri - REF: 09 NL 60AH 3E67 M etal püskürtme sistemlerinde uzmanlaşmış Hollandalı bir firma, bu alanda yeni bir teknoloji geliştirmiştir. Teknoloji, iş parçasının ve metal seramik tozları gibi kaplama malzemesinin kısmen soğuk kaldığı yerlerde yüksek hızda hareket eden erimemiş partiküllerle yüzey etkileşimini mümkün kılmaktadır. Firma teknik işbirliği ve teknolojinin geliştirilmesi için ortaklar arıyor. www.dto.org.tr KASIM 2009 DENiZLi EBIC BiLGi VE BASVURULARINIZ iÇiN EBIC-EGE Denizli DENİZLİ TİCARET ODASI Gıda maddelerinin raf ömrünü uzatmak için çevre dostu bir paketleme teknolojisi - REF: 09 ES 23D2 3F13 Bir grup İspanyol araştırmacı, paketlerin yol açtığı çevresel kirlenmeyi azaltan ve gıdaların daha kaliteli korunmasını sağlayan bir aktif paketleme teknolojisi geliştirdi. B u teknolojinin temel avantajı, işlenmiş gıdalara katılan koruyucu maddeleri kısıtlayarak, gıdaların raf ömrünü uzatmasıdır. Teknoloji, gıda endüstrisi ve doğal katkı maddesi üreticileri için uygundur. Grup, formülasyonları pilot bir fabrikada uygulamak ya da bu ürünü daha da geliştirmek için ortaklar aramaktadır. Endüstriyel alanlar nano teknolojik yüzey kaplama ve korozyon karsıtı sistem - REF: 09 DK 201A 3DXM Danimarkalı bir firma, kamu ve endüstriyel alanların yüzey kaplamasında kullanılacak teknolojik bir sistem geliştirmiştir. K amu ve endüstriyel alanlarda kullanılacak bu yenilikçi teknoloji; anti korozyon önleyici, kolay temizlik, anti bakteriyel ve/ veya çok düşük CO2 emilimi ile önemli grafiti koruma özellikleri taşımaktadır. Danimarkalı firma, bu alanda teknik işbirliği, ticari ve üretim antlaşmaları ile ilgilenmektedir. EBIC-EGE Adres » Denizli Ticaret Odası Binası Oğuzhan Caddesi No.5 K.4 20100 DENİZLİ T. +90 258 241 17 37 Macaristanlı bir KOBİ, alkit boyaların ve cilaların kurumasını hızlandıran ve aynı zamanda kobalt ve kurşun içermeyen bir katkı maddesi geliştirdi. Firma deneme, uygulama ve toplu üretim antlaşmaları için ortaklar aramaktadır. Ağacın ısıl işlemle işlenmesinde uzmanlaşmış bir Fransız firması, tekstil ve kağıt sanayindeki renklendirme proseslerini büyük miktardaki kerestelerin boyanmasına uyarlayacak bir teknoloji hususunda teknolojik işbirliğine açıktır. Hidrolik aktivatör teknolojisi - REF: 09 DE 1375 3F6Z Alman bir firma, hidroliği mekanik olarak düzenleyen ve elektronik kontrol sistemi içermeyen doğrusal bir sistem geliştirdi. G eliştirilen bu sistem, çok çeşitli uygulamalara olanak tanımaktadır. Patent başvurusu yapılmış olan bu sistem şu anda piyasada satılmaktadır. Alman firma tarafından bu sistemin çeşitli üretim süreçlerine entegre edilmesi ve yeni uygulamaların geliştirilmesi hususunda ortaklar aranmaktadır. Isı enerjisini elektrik enerjisine dönüstüren yüksek verimli termo çip - REF: 08 SE 67CI 0J2G G üney İsveçli bir firma, yeni bir soğutma ve enerji çipi üzerinde çalışmaktadır. Çip, ısı enerjisini elektrik enerjisine etkin bir şekilde dönüştürebilmektedir. Firma, teknik işbirliği, üretim antlaşmaları ya da teknik destekli ticari işbirlikleri ile ilgilenmektedir. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 61 HABERLER R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE EBIC-EGE EKONOMİ SPOR ebic - ege haberler DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC DENiZLi EBIC hazırlayan » mehmet yatkın Ege Bilgi ve Yenilik Merkezi DUYURULARI Orman yangınlarını en fazla 5 dk içinde tespit eden teknoloji - REF: 09 PT 65BN 3F5L Portekizli bir firma, orman yangınlarını başladıktan sonra 5 dakika içinde tespit edebilen bir erken uyarı sistemi geliştirdi. 1 5 km uzaklığa kadar yangınları tespit edebilen bu sistem, benzer sistemlere göre daha etkin ve güvenilir bir sistemdir. Firma, teknik destekli ticari antlaşmalar için ortaklar aramaktadır. Mobil bilet platformu - REF: 09 PT 65BN 3DIR Portekiz firması, SMS görüntü biletlerinin basımı için taşınabilir otomatik biletleme makinesi geliştirmiştir. B u sistemde, online ortamda satın alınan biletin görüntüsü SMS olarak cep telefonuna (PDA) gönderiliyor. Aynı anda sisteme gelen görüntü gidilen yerdeki sisteme de gösteriliyor. Sistem tarafından tanınan görüntü ile bilet basımı gerçekleşiyor. Firma, teknik işbirliğinin yanında ticari antlaşmalar için ortak arayışındadır. 62 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Ses ve hi-fi araçlarının dağıtım, tasarım ve üretimini yapan Danimarkalı bir firma, özellikle zincir mağazalara yönelik profesyonel dağıtım ağını kurabilecek ve yönetecek yabancı firmalarla uzun süreli bir ortaklık aramaktadır. Boru bükme alanında uzman olan bir Alman firması, Avrupa’da lazer teknolojisi, bükme, kesme ve boruları şekillendirme alanında aktif olan ve hizmetlerini genişletmek isteyen firmalarla ticari ortaklık aramaktadır. Yüksek verimli meyve ve sebze konsantresi üretmek için arayıs - REF: 09 PL 63BC 3EUE G ıda sektöründe üretim, ticaret ve servis alanlarında faaliyet gösteren Polonyalı bir firma, sebze konsantresi ve malt özütü üretimi için yeni üretim alanına uyacak teknoloji ve makine aramaktadır. Firma, teknik destekli üretim ya da ticari anlaşmaları tercih etmektedir. Tanıtım ve reklam ürünleri - REF: 20091030009 P romosyon, tanıtım ve reklam ürünleri servisi sunan İspanyol paketleme ve ambalajlama firması, sticker (etiket), kart ve mıknatıs gibi 2D ve 3D tanıtım ürünlerinin basımını yapabilmektedir. Firma, reklam pazarlama ajansları, gıda ve yayımcı firmalara kendi promosyon ürünlerini ve hizmetlerini sunmak için ortaklar aramaktadır. www.dto.org.tr KASIM 2009 DENiZLi EBIC BiLGi VE BASVURULARINIZ iÇiN EBIC-EGE Denizli DENİZLİ TİCARET ODASI Kozmetik ürünlerin üretilmesi için otonom ve çevre dostu teknoloji - REF: 20090914020 Fransız bir firma, kozmetik ürünlerin üretimi için otonom ve çevre dostu bir teknoloji geliştirdi. S u arıtma, bileşenlerin karıştırılması, dozaj doldurma ve temizleme fonksiyonlarına sahip olan makine, aktif doğal bileşenlerin korunması için oda sıcaklığında işlem yapmaktadır. Yenilenebilir enerjiye dayalı, şarj edilebilen iki pille çalışan makine kolaylıkla taşınabilmektedir. Firma teknik destekli ticari antlaşmalara ve ürünü daha da geliştirecek firmalarla işbirliğine açıktır. Yenilikçi ürünler elde edebilmek için cam destekli plastiklerin geri dönüstürülmesi - REF: 09 IT 56Z6 3F5Y İtalyan bir firma, üretim süreçlerinde açığa çıkan toz ve atık malzemeleri, palet, plastik bileşenler ya da beton dolgu malzemesi gibi alternatif ürünleri hammaddeye dönüştürmek isteyen firmalarla teknik işbirliği aramaktadır. O rta büyüklükteki, cam takviyeli plastik- kompozit malzemeler (GRP) alanında çalışan bir İtalyan firması, kimya sektörünün endüstriyel tesislerinde kullanılmak üzere borular ve basınç malzemeleri üretimi yapmaktadır. EBIC-EGE Adres » Denizli Ticaret Odası Binası Oğuzhan Cad. No.5 K.4 20100 DENİZLİ T. +90 258 241 17 37 İşletmelere IT çözümler sunan bir İtalyan firması, fabrikalara yönelik endüstriyel otomasyon hizmetleri için taşeronluk ve fason üretim antlaşmaları ile ilgileniyor. İsveç’te online satış yapan bir perakendeci, firmalara bayan iç çamaşırı ve çorap distribütörlüğü teklif etmektedir. Dağıtım hakkını elinde bulunduran Danimarkalı pazarlama firması, geliştirdikleri LED aydınlatma tüpleri için Avrupa ülkelerinde distribütörler aramaktadır. Yüksek kalitede alüminyum sekillendirmesi için teknoloji arayısı - REF: 09 PL 61AJ 3F3Q Polonya merkezli bir firma, özel amaçlı aydınlatma armatörleri üretimi üzerine uzmanlaşmıştır. F irma, yenilikçi aydınlatma armatürlerinin üretim ve dizayn uygulamalarını geliştirmek ve genişletmek için yüksek hassasiyetli teknolojiye ihtiyaç duymaktadır. Firma özellikle yüksek kalitedeki alüminyumun şekillendirilmesi için hassas teknoloji aramaktadır. Metalleri galvenizleme ile sudan korumak için yeni bir yöntem - REF: 09 HU 50S5 3EO9 M acar bir KOBİ, yüzey işleme süreçleri için galvanizleme kullanarak çevre dostu bir metal koruma teknolojisi geliştirdi. Bu teknoloji, kaplama süreçlerinde üretilen atık metalin ekonomik olarak geri kazanılmasını ve üretilen atık metalin galvaniz sürecine kazandırılarak metal kaybını % 1-2 lere düşürülmesini sağlamaktadır. Bu yöntem galvanizleme sunan firmalar için kullanışlıdır. Firma, lisans ve ticari anlaşmalar ile ilgilenmektedir. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 63 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ SPOR hazırlayan » prof. dr. hakan yılmaz makale haberler HABERLER Denizli Ticaret Odası Dijital Arsive Geçiyor Insaat Sektörü'nde Is ve Isci Güvenligi İ şçi sağlığı ve iş güvenliği ülkemizdeki inşaat sektörü için son yıllarda önem kazanan bir konudur. Bunun en önemli nedeni, ülkemizin Avrupa Birliği (AB)’ne üyelik süreci ve inşaat sektörünün gün geçtikçe daha fazla sayıda uluslararası yükümlülüklere girerek yabancı firmalarla işbirliği yapmasıdır. Bu nedenle işçi sağlığı ve iş güvenliği konusundaki ilgili standart ve yönetmeliklerin gelişmiş ülkeler seviyesine çıkartılması zorunlu bir hale gelmiştir. Ülkemizde iş kazaları ve meslek hastalıkları çok sayıda işçinin hastalanmasına, yaralanmasına, sakat kalmasına ve hatta hayatlarını 64 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 kaybetmesine yol açmaktadır. Bu tip olaylar özellikle de inşaat sektöründe daha fazla yaşanmaktadır. Bunun en önemli sebebi, inşaat sektörünün kendine özgü çalışma koşullarındandır. İnşaat sektörünün diğer sektörlerden farklı olmasının başlıca nedeni her projenin birbirinden farklı olması ve her projede değişik çalışma koşullarıyla ve farklı risklerle karşı karşıya kalınmasıdır. İnşaat sektöründe faaliyet gösteren işçiler, endüstriyel sektördeki gibi tek bir fabrikada çalışma imkanı bulamadıkları gibi sürekli bir projeden başka projeye hareket halindedirler. Aynı zamanda inşaat sektörü, tehlikeli ve bir sürü risk Özellikle son 10 yıl içerisinde ülkemizde hızlı bir gelişme gösteren inşaat sektörü, aynı yıllarda Denizli’de de etkisini göstererek, gözde bir iş kolu olmuş, tekstil ve mermer sektörlerinin yanında yerini almıştır. içeren faaliyetlerden oluşmaktadır. Bu nedenle de bu sektörde çalışmak için tecrübeli ve fiziksel zorluklara alışık olmak gerekir. Ayrıca bir inşaat projesinde aynı anda birden fazla işçi grubu da çalışabilir ki bu da tehlike ve riskleri daha da artırır. İşte bu nedenlerden dolayı inşaat sektörü diğer sektörlere göre daha büyük bir risk altındadır. Bu sorunu, düzenlenen kanunlarla aşabilmek mümkündür. İnşaat Sektörü ile Gelişen İş ve İşçi Güvenliği Bugün ülkemizdeki birçok büyük inşaat firması, uluslararası alanda iş yapmaktadır. Bu durum da inşaat firmalarının işçi sağlığı ve iş güvenliği konusuna önem vermesini zorunlu bir hale getirmiştir. Bunu sağlayan ise, inşaat sözleşmelerindeki ağır yükümlülüklerdir. İşçi sağlığı ve iş güvenliği açısından ülkemizdeki inşaat sektörüne göre daha ileride olan gelişmiş yabancı ülkeler, Türk www.dto.org.tr KASIM 2009 firmalarının işçi sağlığı ve iş güvenliğini sistematik olarak inşaat sahalarında sağlamalarını istemektedirler. Ancak birçok firmamız buna daha hazır değildir ve bu konuda ciddi çalışmalar yapmaları gerekmektedir. Hukuki Düzenlemeler Işığında İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Modern iş hukuku açısından işçi sağlığı ve iş güvenliği son derece önemlidir. İş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması aynı zamanda Anayasa’nın sosyal devlet ilkesi ile de doğrudan ilişkilidir. Anayasa’nın 56. maddesinde, devletin herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içerisinde sürdürmesini sağlamakla yükümlü olduğunu düzenlemiştir. Şüphesiz, devletin bu kapsamda işçilerin işyerinde sağlık ve güvenliklerini sağlamak için gerekli tedbirleri almak zorunda olduğu söylenebilir. İş sağlığı ve güvenliğinin korunması konusunda Kanun koyucu, 4857 sayılı İş Kanunu ile genel bir çerçeve çizerken, konuların ayrıntılı bir şekilde düzenlenmesi tüzüklere ve yönetmelik hükümlerine bırakılmıştır. Türk Hukuk Sistemi’nde iş sağlığı ve güvenliği konusu sürekli gelişme gösteren bir konudur. Özellikle 4857 sayılı İş Kanunu’nda yürürlükten kalkan 1475 sayılı eski İş Kanunu’na göre önemli ve faydalı değişiklikler kabul edilmiştir. Hiç kuşkusuz iş sağlığı ve güvenliği kavramının sınırlarının belirlenmesi oldukça zordur. Bu konuda devletin ve işverenin yükümlülükleri, alınması gereken önlemler, işyerinin denetimi, iş sağlığı ve güvenliği örgütlenmesi, özel işçi grupları ile ilgili hükümler bu üst başlık altında incelenebilecek konuların belki de sadece bir kısmını oluşturmaktadır. İş Kazalarının Bir Ülkeye Maliyeti Yılda 40 Milyar Dolar Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik süreci, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusuna olumlu yönde etki yapmış ve standartların gelişmiş ülkelerin standartları seviyesine getirme zorunluluğunu ortaya çıkarmıştır. Bu sebepten dolayı özellikle son beş yıllık Is Kazalarında Birinci Türkiye Ülkemizde hem iç hem de dış pazara yönelik faaliyet gösteren yüzlerce inşaat şirketi var. Üretimin aşamalarında karşılaşılan zorluklar, önlemler alınmadığı takdirde iş kazalarını da beraberinde getiriyor. Türkiye’de her yıl ortalama 70 bin iş kazası, 500 bin meslek hastalığı tespit ediliyor. Bu iş kazalarının 800’ü ölümle sonuçlanıyor. 2 bin kişi ise sürekli iş göremez hale geliyor. İş kazaları ve meslek hastalıklarına bağlı olarak bugüne kadar dönem içerisinde işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda ülkemizde bir çok adım atılmıştır. İş Sağlığı ve Güvenliğinin Sınırları İnşaat sektöründe işçi sağlığı ve güvenliğinin korunması ile ilgili olarak işverene çeşitli zorunluluklar öngörülmüş, bunlara uyulmaması yaptırımlara bağlanmıştır. MAKALE ABD’de kazaların ve hastalıkların ekonomik maliyeti yıllık 10-40 milyar dolar arasında değişmektedir. Bu rakam ülkemizde de ortalama 10 milyar dolar civarındadır. Bu gerçekten de çok önemli bir rakamdır. İnşaat Sektöründe İşçi Sağlığı ve Güvenliği İnşaat sektöründe işçi sağlığı ve güvenliğinin korunması ile ilgili olarak işverenin çeşitli yükümlülükleri bulunmaktadır. Özellikle inşaat sektöründe yaşanan bazı ölümlerin ve ağır yaralanmaların nedeni düşen cisimlerin kafaya çarpmasıdır. Bu tür kazalara karşı inşaat sahası içerisinde sürekli olarak baş koruyucu donanımlar olan baretler, başlıklar ve 1 milyon 831 bin 252 işgücü kaybedildi. Sonuç olarak bu durumdan ülke ekonomisi ciddi şekilde etkileniyor. kasklar kullanılmalıdır. Bu konuda işveren tarafından işçilere her türlü malzeme temin edilmelidir. Aksi halde işverenin sorumluluğuna gidilir. İnşaat sektöründe çalışan işçiler zamklar, yapıştırıcılar, tutkallar, asfalt, katran ve solvanlar gibi kimyasallara sunuk kalmakta bunlarla birlikte silika ve asbest içeren tozlar ve kumların içinde çalışmaktadırlar. Bütün bu tehlikelere karşı solunum koruyucu donanımlar olan maskeler ve respiratörler (solunum cihazları) kullanılmalıdır. Tersi durumda, silikoz ve asbestoz gibi son derece tehlikeli hastalıklara yakalanılabilir. Bu nedenle tozlara ve gazlara sunuk kalınan ortamlarda ölçümler yaptırılmalıdır. Gürültü, inşaat sektöründe kullanılan makinaların sayısının artması ile önemli tahribatlara yol açmaya başlamıştır. Özellikle binaların yıkımı sırasında Ülkemizde her geçen gün meydana gelen iş kazası oranları artıyor ve Türkiye bu oranlar doğrultusunda ne yazık ki Avrupa ülkelerinde ilk sıralarda yer alıyor. Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de her yıl yaklaşık 300 bin iş kazası meydana geliyor. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 65 HABERLER R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE haberler makale hazırlayan » prof. dr. hakan yılmaz EKONOMİ SPOR İlk yardım malzemesi ve sedye bulundurma zorunluluğu GÜN GEÇTİKÇE İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ TEDBİRLERİ ARTIYOR kullanılan makinalar, vinçler, grayderler ve kepçeler sadece bu makinaları kullanan işçiler için değil, çevredeki işçiler ve diğer insanlar için de işitme sorunlarına neden olmaktadır. Bu nedenle kulak koruyucu donanımlar olan kulaklıklar ve kulak tıkaçları kullanılmalıdır. Gürültü yönetmeliğinde belirtilen önlemler alınmalı ve ölçümler yaptırılmalıdır. İnşaat işleri soğuk, sıcak, kuru ve nemli ortamlarda yapılabilmektedir. Bu nedenlerle ortama uygun koruyucu elbiseler kullanılmalıdır. Sıkça yapılan kaynak işleri sırasında çapaklardan ve iyonize olmayan mor ötesi ışınımdan (UV radyasyonundan) korunmak için göz koruyucu gözlükler, maskeler İ ş kazaları ile ilgili olarak yapılan araştırmalar, günümüzde pek çok gelişmiş ülkelerde bile inşaat işkolunda kaza oranlarının artığını ortaya koymaktadır. İşkolunda taşeronlaşmanın artması ile işçi devrinin yükselmesi ve iş sağlığı güvenliği eğitiminin yok denecek düzeye inmesi, şantiyeleri en 66 D Ü N YA Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 ve kalkanlar kullanılmalıdır. Ayrıca inşaatlarda çalışılırken görülen kazaların bir kısmı da düşmelerden kaynaklanmaktadır. Düşmeler son derece tehlikedir ve sonunda sakatlıklar ve ölümler meydana gelebilir. Bunun için yüksekte çalışırken mutlaka emniyet kemerleri kullanılmalıdır. Bu konudaki sorumluluk da yine işverenlere aittir. İşverenin Diğer Yükümlülükleri Her işveren, yapı işlerini, fenni yeterliği bulunan kişilerin, teknik gözetimi ve sorumluluğu altında yürütecektir. Bu sorumlu kişi ya da kişiler ilgi alanlarına giren işlerin yapıldığı zamanlarda inşaat sahasında bulunmak ve işi yönlendirmek zorundadırlar. tehlikeli iş alanları haline getirmektedir. Tehlikeler sadece bu kadarla da sınırlı kalmayıp, bir yandan en kısa zamanda en düşük maliyetle işi bitirme baskısı, bir yandan da taşeronlara bölünmüş şantiyede, işi yönetmenin zorluğu iş kazalarını artıran bir öge olmaktadır. Bütün bunlara ek olarak inşaat işçisinin geçici ve mevsimlik çalışması, işkolunda kayıt dışı çalışmanın yaygınlığı, kaçak göçmen işçi istihdamı, kaza İnşaat işlerinde çalışacak işçilerin işe girişlerinde veya işin devamı süresince bu işe dayanıklı oldukları Kanun’da belirtilmiş kurumlar tarafından verilmiş sağlık raporları ile belgelenmek zorundadır. İnşaat işleri, soğuk, sıcak, kuru ve nemli ortamlarda yapılabilir. Bu nedenle ortama uygun koruyucu elbiseler kullanılmalı, gerekli olan işlerde maskeler tedarik edilmelidir. İşverenler tarafından işyerlerinde içinde (tentürdiyot, alkol, sargı bezi, pamuk, yanık pomadı, suni teneffüs cihazı vb.) ilk yardım levazımı bulunan ilk yardım dolabı ile bir sedye ve bir battaniye bulundurulması zorunludur. İşçilerin sağlık raporu alması zorunluluğu İnşaat işlerinde çalışacak işçilerin işe girişlerinde veya işin devamı süresince bedence bu işlere elverişli ve dayanıklı oldukları; işyeri hekimi işçi sağlığı dispanserleri, bunların bulunmadığı yerlerde sırası ile en yakın Sosyal Sigortalar Kurumu, sağlık ocağı, hükümet ya da belediye doktorları tarafından verilmiş örneğine uygun sağlık raporları olmadıkça bu kişilerin işe alınmaları veya işte çalıştırılmaları yasaktır. Yetkili memurlar isteyince, bu raporları işveren kendilerine göstermek zorundadır. Bu nedenle bu raporların şantiyeden uzaktaki bir büroda değil, şantiyede bulundurulması gereklidir. Bu raporlar her türlü resim ve harçtan muaftır. Kişisel koruyucuların temin edilmesi zorunluluğu Alet, parça, malzeme gibi cisimlerin düşmesi muhtemel yerlerde çalışacak işçilere koruma başlığı verilecektir. Yüksekliği tabandan itibaren 3 metreden daha fazla olan ve düşme veya kayma tehlikesi bulunan yerlerde çalışanlarla, kiremit döşeyicilerine, oluk ve her türlü riskini artıran ögeler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu tür istihdam koşulları, işçileri uzun saatler boyunca yoğun çalışmaya itmekte; işçiler güvenli olmayan koşullarda çalışmayı reddetme gücüne sahip olamamakta ve iş kazalarını önleyecek bir iş güvenliği eğitimi alma fırsatı bulamamaktadır. İnşaat işkolunda işverenlerin örgütlenme haklarına saygı göstermemeleri ve sendikalaşma oranlarının düşmesi de sektörde kaza riskini artıran, iş güvenliği sağlığı mevzuatı uygulanmalarını izlemeyi olanaksız kılan ek ögeler olmuştur. Bu olumsuz durumların ortadan kalkması gerekmektedir. www.dto.org.tr KASIM 2009 MAKALE Yapılan bir araştırmaya göre iş kazalarının daha çok sabah saatlerinde ve en çok maden, inşaat, tekstil ve kimya işkollarında oluştuğu ortaya çıkıyor. Bu nedenle sayılan sektörlerde denetimler sıklaştırılıyor. dış boya işleri yapanlara, gırgır vinçlerini çalıştıranlara ve kuyu, lağım, galeri ve benzeri derinliklerde çalışanlara emniyet kemerleri verilecek ve işçiler de verilen bu kemerleri kullanacaklardır. Su içinde çalışmayı gerektiren hallerde, işçilere, uygun lastik çizmeler verilecektir. Diz boyunu aşan suların yenilmesi için ayrıca gerekli tedbirler alınacaktır. Uyarı levhalarının konulması zorunluluğu Yapı alanı içindeki tehlikeli kısımlar, açıkça sınırlandırılacak ve buralara görünür şekilde yazılmış uyarma levhaları konulacaktır. Döşeme kenarına korkuluk konulması zorunluluğu Betonarme platformlarının döşeme kenarlarına düşmeyi önleyecek korkuluk yapılacaktır. Bu mümkün olmadığı hallerde, serbest çalışmayı sağlamak Dünyada her yıl Brezilya’da yüzde 19.5, Güney Kore’de yüzde 19, Türkiye’de yüzde 18.7, Meksika’da yüzde 9, Rusya’da yüzde 14.4, Bulgaristan’da yüzde 8.3 ve Japonya’da binde 1 oranında iş kazaları meydana geliyor. İnşaat sektörü iş kazalarının en fazla görüldüğü sektörlerden biridir. Ülkemizde işgücünün %5’i inşaat sektöründe çalışırken, meydana gelen iş kazaları sonucu ölümlerin %15’i inşaat sektörüne aittir. için döşeme kenarına korkuluklu iskele yapılacaktır. Basamakları yapılmamış betonarme merdiven döşemelerine kayma veya düşmeyi önleyecek ahşap basamaklar ve kova boşluğu kenarlarına ise uygun korkuluklar yapılacaktır. Tavan veya döşemelerdeki boşluk ve deliklere , asansör boşluklarına, korkuluk yapılacak veya bu deliklerin üstleri geçici bir süre için uygun şekilde kapatılacaktır. Yapı işyerinde kazaya sebep olacak veya çalışanları tehlikeli durumlara düşürecek şekilde malzeme istif edilmeyecek ve araçlar gelişi güzel yerlere bırakılmayacaktır. Yapının devamı süresince sivri uçları veya keskin kenarları bulunan malzeme ve artıklar, gelişi güzel atılmayacak ve ortaklıkta bulundurulmayacaktır. Buna uyulmaması halinde söz konusu olabilecek zararlardan işveren sorumlu olacaktır. Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 67 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE D Ü N YA EKONOMİ FUARLAR 2010 YILI Fuar Listesi hazırlayan » ozan öner özmen fuarlar haberler HABERLER BİTİŞ FUARIN ADI YER ŞEHİR BAŞLAMA BİTİŞ FUARIN ADI YER ŞEHİR 8 Ocak 9 Ocak 3. Hac ve Umre Turizm Fuarı 2010 Hilton Otel 8 Ocak 10 Ocak Antalya’2010 Evlilik Hazırlıkları Sabancı KFM İstanbul 2 Mart 2 Mart Educaturk Yurtdışı Eğitim Fuarı Sheraton Ankara Antalya 2 Mart 7 Mart Çukurova Otoshov 2010 (4.) TÜYAP Adana 12 Ocak 17 Ocak Çukurova 3.Kitap Fuarı 12 Ocak 17 Ocak Çukurova Eğitim 2010 TÜYAP Adana 3 Mart 6 Mart Mersin 5.Uluslararası Tarım Fuarı Yenişehir Fuar Alanı Mersin TÜYAP Adana 3 Mart 7 Mart Bursa 6. Yurt İçi ve Yurt Dışı Eğ. Fuarı TÜYAP Bursa 16 Ocak 16 Ocak 17 Ocak 17 Ocak Akare Yurtdışı Üniv. ve Dil Okulları Sheraton Ankara 3 Mart 7 Mart Bursa Sağlık Hizmetleri Fuarı TÜYAP Bursa Akare Yurtdışı Üniv. ve Dil Okulları The Marmara Oteli İstanbul 3 Mart 7 Mart I-DECO İSTANBUL Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 20 Ocak 21 Ocak 23 Ocak Anfaş Hotel Equipment Antalya Fuar Merkezi Antalya 4 Mart 4 Mart Educaturk Yurtdışı Eğitim Fuarı İzmir Hilton Oteli İzmir 23 Ocak IFF 2010 9. İstanbul Moda Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 4 Mart 6 Mart 2.Sağlık Spa&Wellness Fuarı Antalya Fuar Merkezi Antalya 21 Ocak 24 Ocak Gapshoes OFM Gaziantep 4 Mart 7 Mart 6.Boru ve Ek Parçaları Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 21 Ocak 24 Ocak 27.İzmir Ayakkabı Fuarı İzmir Fuar Alanı İzmir 4 Mart 7 Mart Gıda İşleme Teknolojileri Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 21 Ocak 24 Ocak EF Endüstri 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 4 Mart 7 Mart Havuz 2010 Lütfi Kırdar İstanbul 21 Ocak 24 Ocak Subconist 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 4 Mart 7 Mart Çatı & Cephe 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 28 Ocak 30 Ocak IF Uluslararası İstanbul Haz. Giy. Fuarı TÜYAP İstanbul 10 Mart 14 Mart Ticari araçlar Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 2 Şubat 6 Şubat IMOB 2010 6. İstanbul Mobilya Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 10 Mart 14 Mart Sanayi Tedarik Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 3 Şubat 7 Şubat Makine Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 10 Mart 14 Mart KOBİ Destek Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 4 Şubat 7 Şubat Umre ve Alternatif Turizm Feshane İstanbul 11 Mart 13 Mart Educaturk İzmir İzmir Fuar Alanı İzmir 4 Şubat 7 Şubat Jewex Takı Fuarı İzmir Fuar Alanı İzmir 11 Mart 14 Mart 11.Uluslararası Pencere &Cam Fuarı TÜYAP İstanbul 4 Şubat 7 Şubat Win Welding ‘10 (10.) TÜYAP İstanbul 11 Mart 14 Mart 3.Güneş Enerjisi Teknolojileri Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 4 Şubat 7 Şubat Win Surface Treatment ‘10 (4.) TÜYAP İstanbul 11 Mart 14 Mart LIGHTECH 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 4 Şubat 7 Şubat Win Materials Handling ‘10 (9.) TÜYAP İstanbul 11 Mart 14 Mart Güzellik & Bakım 2010 Lütfi Kırdar İstanbul 4 Şubat 7 Şubat Win Machinery ‘10 (15.) TÜYAP İstanbul 13 Mart 17 Mart İstanbul Jewelry Show Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 5 Şubat 7 Şubat ’2010 Evlilik Hazırlıkları Fuarı Lütfi Kırdar İstanbul 17 Mart 21 Mart Konya Tarım 2010 Fuarı KTO Tüyap Konya 10 Şubat 11 Şubat İnsan Kaynakları Fuarı 2010 (13.) Lütfi Kırdar İstanbul 18 Mart 20 Mart Anfaş Fresh Antalya 2010 Antalya Fuar Merkezi Antalya 10 Şubat 13 Şubat 17.Uluslararası Yiyecek ve İçecek Fu. Antalya Fuar Merkezi Antalya 18 Mart 20 Mart Antalya Eğitim Fuarı Sabancı Fuar Merkezi Antalya 11 Şubat 14 Şubat EMITT 2010 TÜYAP İstanbul 18 Mart 21 Mart EKSPOMED 2010 TÜYAP İstanbul 12 Şubat 21 Şubat Avrasya Boat Show 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 18 Mart 21 Mart LABTEK 2010 TÜYAP İstanbul 18 Şubat 21 Şubat Adana İnşaat 2010 4.Yapı Fuarı TÜYAP Adana 18 Mart 21 Mart Motoshow 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 18 Şubat 21 Şubat IHS 2010 TÜYAP Adana 18 Mart 21 Mart Photo Digital 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 18 Şubat 21 Şubat GOLDİSTANBUL (3.) TÜYAP İstanbul 18 Mart 21 Mart HSS 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 18 Şubat 21 Şubat Anne Bebek Çocuk Ürünleri Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 18 Mart 21 Mart PhotoPlus Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 18 Şubat 21 Şubat 11.Gayrımenkul Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 18 Mart 21 Mart SERVEX Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 21 Şubat 24 Şubat IF Wedding Fashion İzmir İzmir Fuar Alanı İzmir 18 Mart 21 Mart Pro-Show 2010 Lütfi Kırdar İstanbul 24 Şubat 28 Şubat Turizm Kültür ve Sanat Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 18 Mart 21 Mart Hotel, Bar, Cafe & Restaurant 2010 Lütfi Kırdar İstanbul 24 Şubat 28 Şubat 6. Ege Tarım Sera ve Hayvancılık Fuarı EGS Fuar Merkezi Denizli 23 Mart 23 Mart HİT Yurtdışı Eğitim Dedeman Oteli Ankara 25 Şubat 28 Şubat 1.Tarım, Hayvancılık ve Gıda Fuarı OFM Gaziantep 23 Mart 28 Mart 17. Mesir Sanayi ve Ticaret Fuarı Belediye Fuar Merkezi Manisa 25 Şubat 28 Şubat Educashow Eğitim Gereçleri Fuarı Lütfi Kırdar İstanbul 24 Mart 27 Mart Marex 2010 Club Pineta Hotel Marmaris 25 Şubat 28 Şubat Educaturk Eğitim Fuarı Lütfi Kırdar İstanbul 24 Mart 27 Mart Marble 16 İzmir Fuar Alanı İzmir 25 Şubat 28 Şubat MotoPlus Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 24 Mart 28 Mart 22.Yapı ve Yaşam Fuarı ve Kongresi TÜYAP Bursa 25 Şubat 28 Şubat Win Otomasyon ‘10 (17.) TÜYAP İstanbul 24 Mart 28 Mart Bursa 5.Isıtma. TÜYAP Bursa 25 Şubat 28 Şubat Win Electrotech ‘10 (11.) TÜYAP İstanbul 24 Mart 28 Mart Dayanıklı Tüketim Malları Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 25 Şubat 28 Şubat Win Hydraulic & Pneumatic’10 (7.) TÜYAP İstanbul 24 Mart 28 Mart Mobilya- Ev Dekorasyon Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 27 Şubat 7 Mart Bursa 8. Kitap Fuarı TÜYAP Bursa 24 Mart 28 Mart Beyaz Eşya, Elektronik Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum BAŞLAMA 68 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 www.dto.org.tr FUARLAR KASIM 2009 BAŞLAMA BİTİŞ FUARIN ADI YER ŞEHİR BAŞLAMA BİTİŞ FUARIN ADI YER ŞEHİR 25 Mart 25 Mart Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları Kervansaray Oteli Bursa 9 Nisan 11 Nisan Farmavizyon 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 25 Mart 27 Mart FMCG 2010 3.Hızlı Tüketim Ürünleri Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 10 Nisan 11 Nisan IEFT Yurtdışı Eğitim Hilton Otel İstanbul 25 Mart 27 Mart Private Label İstanbul Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 14 Nisan 17 Nisan Anfaş Cityexpo 2010 Antalya Fuar Merkezi Antalya 25 Mart 28 Mart BUSWORLD TURKEY 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 14 Nisan 18 Nisan Art Bosphorus-Çağdaş Sanat Fuarı Askeri Müze Kültür Sitesi İstanbul 25 Mart 28 Mart Çukurova Gıda-Gıda Tek 2010 (4.) TÜYAP Adana 14 Nisan 18 Nisan Kırtasiye 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 25 Mart 28 Mart Ambalaj Plastik 2010 (4.) TÜYAP Adana 14 Nisan 18 Nisan Tarım Hayvancılık 2010 Tüyap Diyarbakır Diyarbakır 25 Mart 28 Mart Maden Türkiye 2010 (4.) TÜYAP İstanbul 15 Nisan 18 Nisan 4. Proje Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 25 Mart 28 Mart Bahçe Dünyası 2010 (5.) TÜYAP İstanbul 15 Nisan 18 Nisan 10. Uluslararası Zemin Kaplama Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 25 Mart 28 Mart İBEXpo Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 15 Nisan 18 Nisan İBATECH ‘2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 25 Mart 28 Mart 4.İdeal Home Ev Eşyaları TÜYAP İstanbul 17 Nisan 18 Nisan 3. A Plus Gayrimenkul Fuarı Hilton Otel İstanbul 25 Mart 28 Mart Türkiye Turizm Fuarı ANFA Ankara 17 Nisan 25 Nisan 15. İzmir Kitap Fuarı İzmir Fuar Alanı İzmir 27 Mart 28 Mart Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları Hilton Otel İstanbul 21 Nisan 25 Nisan Ankara Boat Show 2010 AKM 1.Nolu Alan Ankara 27 Mart 28 Mart 3.Lüks Markalar Fuarı Hilton Otel İstanbul 22 Nisan 25 Nisan Konfeksiyon Makinesi 2010 TÜYAP İstanbul 30 Mart 30 Mart Yurtdışı Üniversite ve Dil Okulları Sheraton Ankara 22 Nisan 25 Nisan Bursa Gıda-Gıda Tek 2010 TÜYAP Bursa 31 Mart 4 Nisan Antalya Boat Show Antalya Fuar Merkezi Antalya 22 Nisan 25 Nisan HOREKA 2010 TÜYAP Bursa 31 Mart 4 Nisan Ortadoğu Üretim Makineleri Fuarı Tüyap Diyarbakır Diyarbakır 22 Nisan 25 Nisan Mersin 4.Yapı ve Emlak Fuarı Yenişehir Fuar Alanı Mersin 1 Nisan 1 Nisan Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları Hilton Oteli İzmir 22 Nisan 25 Nisan Domotechnica İstanbul Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 1 Nisan 4 Nisan Evlilik ve Düğün Hazırlıkları Fuarı Sabancı Fuar Merkezi Antalya 22 Nisan 25 Nisan 1. Avrasya Digitech Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 1 Nisan 4 Nisan Mersin Fooddays Yenişehir Fuar Alanı Mersin 22 Nisan 25 Nisan Tabela Ve Reklam Çözümleri Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 1 Nisan 4 Nisan Villa Decor Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 29 Nisan 2 Mayıs İPAF ‘2010 İzmir Fuar Alanı İzmir 1 Nisan 4 Nisan Prefabrik Fuarı Türkiye Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 30 Nisan 2 Mayıs 6.Çukurova Altın ve Mücevherat OFM Gaziantep 1 Nisan 4 Nisan GAS TURKEY 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 4 Mayıs 7 Mayıs 3.İnsan Kaynakları Fuarı Belediye Fuar Merkezi Manisa 1 Nisan 4 Nisan Agromach 6.Tarım Fuarı Temav Fuar Alanı Şanlıurfa 5 Mayıs 8 Mayıs ISK-SODEX 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 1 Nisan 4 Nisan Diyet ve Doğal Ürünler Fuarı Askeri Müze Kültür Sitesi İstanbul 5 Mayıs 9 Mayıs 33.Uluslararası Yapı İstanbul Fuarı TÜYAP İstanbul 1 Nisan 4 Nisan KAY TARIM 2010 Kayseri DTM Kayseri 5 Mayıs 9 Mayıs Bayim Olurmusun Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 3 Nisan 3 Nisan Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları Sheraton Voyager Antalya 5 Mayıs 9 Mayıs Restoran Tedarikçileri Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 4 Nisan 11 Nisan MODEF 2010 Mobilya ve Dekorasyon İnegöl Fuar Merkezi Bursa 5 Mayıs 9 Mayıs MOYAF 2010 İnegöl Fuar Merkezi Bursa 5 Nisan 5 Nisan IEFT Yurtdışı Eğitim Sheraton Ankara 6 Mayıs 9 Mayıs YAZA MERHABA 2010 TÜYAP Adana 6 Nisan 6 Nisan IEFT Yurtdışı Eğitim HiltonSA Oteli Adana 6 Mayıs 9 Mayıs Ambalaj-Plastik 2010 TÜYAP Bursa 6 Nisan 11 Nisan Bursa Otoshow 2010 TÜYAP Bursa 6 Mayıs 9 Mayıs Bursa Ototeknik 2010 TÜYAP Bursa 7 Nisan 10 Nisan OTEL ‘ 2010 Belediye Merkez Alanı Muğla 6 Mayıs 9 Mayıs Kalıp Avrasya 2010 TÜYAP Bursa 7 Nisan 10 Nisan İDEX 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 6 Mayıs 9 Mayıs Marmara Tarım Fuarı Kuva-yi Milliye Meydanı Balıkesir 7 Nisan 11 Nisan UNICERA TÜYAP İstanbul 6 Mayıs 9 Mayıs İzmir Organik Ürünler Fuarı İzmir Fuar Alanı İzmir 7 Nisan 11 Nisan MODEKO 2010 İzmir Fuar Alanı İzmir 6 Mayıs 9 Mayıs Eğitim Ekipmanları ve Teknolojileri Askeri Müze Kültür Sitesi İstanbul 7 Nisan 11 Nisan Santek Yapı, Dekor ve Doğalgaz Süleyman Demirel KSS Isparta 6 Mayıs 9 Mayıs Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı Kahramanmaraş FM 7 Nisan 11 Nisan PIPEXPO 2010 TÜYAP İstanbul 12 Mayıs 14 Mayıs 16.Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı WOW Kongre Merkezi İstanbul 7 Nisan 11 Nisan Mobilya ve Dekorasyon 2010 ANFA Ankara 12 Mayıs 14 Mayıs CARDIST Lütfi Kırdar İstanbul 8 Nisan 8 Nisan IEFT Yurt Dışı Eğitim Hilton Oteli İzmir 12 Mayıs 15 Mayıs Anfaş Stonexpo Antalya Fuar Merkezi Antalya 8 Nisan 10 Nisan 3.Gastro Buluşması Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 12 Mayıs 15 Mayıs Hasyurt Tarım Fuarı Hasyurt Belediyesi KM Finike 8 Nisan 11 Nisan 7. Yapı Malzemeleri Fuarı KTO Tüyap Konya 12 Mayıs 16 Mayıs 2.İnegöl Tarım Gıda Hayvancılık Fuarı İnegöl Fuar Merkezi Bursa 8 Nisan 11 Nisan Konya 7.Isıtma Fuarı KTO Tüyap Konya 12 Mayıs 16 Mayıs 3.Trakya Yapı ve İş Makineleri Fuarı Lüleburgaz KSFM Kırklareli 8 Nisan 11 Nisan Konya Kent 2010 KTO Tüyap Konya 12 Mayıs 16 Mayıs 2.Trakya Otoshow Fuarı Lüleburgaz KSFM Kırklareli 8 Nisan 11 Nisan NALBURİYE 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 13 Mayıs 16 Mayıs KONMAK 2010 KTO Tüyap Konya 8 Nisan 11 Nisan 4.Yapıdecoor Ankara 2010 Atatürk Kültür Merkezi Ankara 13 Mayıs 16 Mayıs KONELEX 2010 KTO Tüyap Konya 8 Nisan 11 Nisan Bahçe 2010 Lütfi Kırdar İstanbul 13 Mayıs 16 Mayıs İSKON 2010 KTO Tüyap Konya 8 Nisan 11 Nisan İç Mimari & Dekorasyon 2010 Lütfi Kırdar İstanbul 13 Mayıs 16 Mayıs Umre ve Alternatif Turizm Feshane İstanbul 8 Nisan 11 Nisan TUNING 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 13 Mayıs 16 Mayıs Cami Donanımları Fuarı Kayseri DTM Kayseri 8 Nisan 11 Nisan 3.Avrasya Lastik ve Jant Show 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 13 Mayıs 16 Mayıs Spor Dünyası Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 8 Nisan 11 Nisan Aysaf 4.Ayakkabı Yan Sanayi Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 13 Mayıs 16 Mayıs Safety İstanbul Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul Kasım 2009 K.Maraş Denizli Ticaret Odası 69 hazırlayan » ozan öner özmen fuarlar haberler HABERLER 70 R Ö P O R TA J ARAŞTIRMA D O S YA GEZİ MAKALE FUARIN ADI YER ŞEHİR BAŞLAMA BİTİŞ 16 Mayıs Su, İçecek ve Teknolojileri Fuarı ANFA Ankara 24 Ağustos 18 Mayıs 7.Uluslararası İstanbul İplik Fuarı TÜYAP İstanbul 26 Ağustos 15 Mayıs 18 Mayıs TEXPO EURASIA 2010 (27.) TÜYAP İstanbul 27 Ağustos 15 Mayıs 18 Mayıs HIGHTEX 2010 TÜYAP İstanbul 2 Eylül 15 Mayıs 19 Mayıs Diyarbakır Kitap Fuarı Tüyap Diyarbakır Diyarbakır 10 Eylül 15 Mayıs 19 Mayıs Diyarbakır Eğitim Fuarı Tüyap Diyarbakır Diyarbakır 14 Eylül 15 Mayıs 23 Mayıs MOF’10 Yenişehir Fuar Alanı Mersin 19 Mayıs 23 Mayıs EVTEKS 2010 16.İstanbul Ev Tekstili Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 20 Mayıs 22 Mayıs 7. Hayvancılık ve Teknolojileri Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi 20 Mayıs 23 Mayıs Expo Gateway to Middle East - OFM 21 Mayıs 23 Mayıs INELEX 27 Mayıs 30 Mayıs EKODÜNYA / YEMyeşil 2010 27 Mayıs 30 Mayıs 27 Mayıs 30 Mayıs 27 Mayıs 29 Mayıs D Ü N YA EKONOMİ FUARLAR FUARIN ADI YER ŞEHİR 24 Ağustos Yurtdışı Üniversite ve Dil Okulları Sheraton Ankara 26 Ağustos Yurtdışı Üniversite ve Dil Okulları The Marmara Oteli İstanbul 5 Eylül İzmir Enternasyonal Fuarı (79.) İzmir Fuar Alanı İzmir 5 Eylül GOLDİSTANBUL (4.) TÜYAP İstanbul 19 Eylül Auto-Moto Show Ankara AKM 1.Nolu Alan Ankara 19 Eylül Evimiz’10 Manisa Fuar Merkezi Manisa 16 Eylül 18 Eylül 5.Uluslararası Su Ürünleri Fuarı İzmir Fuar Alanı İzmir 16 Eylül 19 Eylül İstanbul Ambalaj (16.) TÜYAP İstanbul İstanbul 16 Eylül 19 Eylül ZOW 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul Gaziantep 16 Eylül 19 Eylül Z-TEC Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul İzmir Fuar Alanı İzmir 18 Eylül 26 Eylül İstanbul Tasarım Haftası Eski Galata Köprüsü İstanbul Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 22 Eylül 26 Eylül 5.Tarımtech 2010 Lüleburgaz Fuar Mer. Kırklareli DLG-ÖÇP Tarla Günleri 2010 Karaevli Köyü Açık Alan Tekirdağ 23 Eylül 26 Eylül Konya Gıda KTO Tüyap Konya VINOLIVE İzmir Fuar Alanı İzmir 23 Eylül 26 Eylül Konya Ambalaj 2010 KTO Tüyap Konya 30 Mayıs Aymod 4.Ayakkabı Moda Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 23 Eylül 26 Eylül 2.Animalexpo İzmir Fuar Alanı İzmir 2 Haziran IPT İSTANBUL 2010 (3.) TÜYAP İstanbul 23 Eylül 26 Eylül 6.Uluslararası Tarım Fuarı İzmir Fuar Alanı İzmir TÜYAP İstanbul BAŞLAMA BİTİŞ 13 Mayıs 15 Mayıs 29 Mayıs 6 Haziran PRINTTEK 2010 23 Eylül 26 Eylül RENEX Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 2 Haziran 6 Haziran ÇUTEK 2010 TÜYAP Adana 23 Eylül 26 Eylül PAINTİSTANBUL 2010 Lütfi Kırdar İstanbul 2 Haziran 6 Haziran 3.Otomasyon Fuarı TÜYAP Adana 23 Eylül 26 Eylül Helal Ürünler Fuarı 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 3 Haziran 6 Haziran Kapı Fuarı (4.) Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 23 Eylül 26 Eylül GIDA 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 3 Haziran 6 Haziran Bursa Doğa, Av 2010 (2.) TÜYAP Bursa 23 Eylül 26 Eylül IPACK 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 3 Haziran 6 Haziran AIREX 2010 Atatürk HA İstanbul 23 Eylül 26 Ekim 23.Uluslararası Yapı Fuarı ANFA Ankara 7 Haziran 13 Haziran GOF’10 OFM Gaziantep 24 Eylül 27 Eylül 21.Uluslararası Züchex TÜYAP İstanbul 9 Haziran 13 Haziran 1. Avrasya Belist Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 25 Eylül 3 Ekim Denizli Kitap Fuarı EGS Fuar Merkezi Denizli 9 Haziran --- Ankomak 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 30 Eylül 3 Eylül Çukurova Tıp 2010 (2.) TÜYAP Adana 10 Haziran 12 Haziran TEXBRIDGE Tekstil ve Aksesuarları Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 30 Eylül 3 Ekim 3.Halı, Mobilya, Ev Tekstili Fuarı OFM Gaziantep 10 Haziran 13 Haziran İntermodal Taşımacılık Fuarı Formula 1 / İstanbulPark İstanbul 30 Eylül 3 Ekim 14.Uluslararası Isaf Güvenlik Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 10 Haziran 13 Haziran Moge 2010 Yenişehir Fuar Alanı Mersin 30 Eylül 3 Ekim LED ve NEON Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 10 Haziran 13 Haziran REW İstanbul 2010 TÜYAP İstanbul 30 Eylül 3 Ekim Renergy Yenilenebilir Enerji Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 10 Haziran 13 Haziran Agro Pro Avrasya Tarım Fuarı AKM 1. Nolu Alan Ankara 30 Eylül 3 Ekim BUILD IST Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 12 Haziran 17 Haziran 4.Otomobil-Otomotiv ve Yan Sanayi Ordu Fuar Alanı Ordu 30 Eylül 3 Ekim Gayrımenkul 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 15 Haziran 17 Haziran Restate Gayrımenkul ve Yatırım Fuarı, Lütfi Kırdar İstanbul 30 Eylül 3 Ekim PROMOTURK 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 17 Haziran 19 Haziran Beauty Eurasia TÜYAP İstanbul 30 Eylül 3 Ekim Aysaf 5.Ayakkabı Yan Sanayi Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 17 Haziran 20 Haziran İstanbul Hazır Giyim Fuarı TÜYAP İstanbul 5 Ekim 10 Ekim CeBIT Bilişim Eurasia TÜYAP İstanbul 28 Haziran 4 Temmuz 6.Yapı Dekorasyon Ürünleri Fuarı Ordu Fuar Alanı Ordu 6 Ekim 10 Ekim Burtarım 2010 TÜYAP Bursa 28 Haziran 4 Temmuz 14. Karadeniz Sanayi ve Ticaret Fuarı Ordu Fuar Alanı Ordu 6 Ekim 10 Ekim Bursa 3.Hayvancılık ve Ekipmanları TÜYAP Bursa 1 Temmuz 4 Temmuz Ayakkabı Kış İzmir Fuar Alanı İzmir 6 Ekim 10 Ekim Anadolu Hayvancılık Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 14 Temmuz 18 Temmuz 18. Malatya Fuarı Mişmiş Park Fuar Alanı Malatya 6 Ekim 10 Ekim Anadolu Tarım Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 15 Temmuz 18 Temmuz 5.Bebe ve Çocuk Hazır Giyim Fuarı TÜYAP Bursa 6 Ekim 10 Ekim Anadolu Tavukçuluk Fuarı Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 19 Temmuz 25 Temmuz İŞ’TE BİZ İSTANBUL 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 6 Ekim 10 Ekim Manisa Otomobil Fuarı Belediye Fuar Merkezi Manisa 22 Temmuz 25 Temmuz 25.Konya Ayakkabı Fuarı KTO Tüyap Konya 6 Ekim 10 Ekim Broadcast, Cable & Satellite Eurasia TÜYAP İstanbul 22 Temmuz 25 Temmuz Gapshoes OFM Gaziantep 7 Ekim 10 Ekim 3.Lojistik Mersin Lojistik Fuarı Yenişehir Fuar Alanı Mersin 22 Temmuz 25 Temmuz Toplu Konut, Konut ve Emlak Fuarı Kayseri DTM Kayseri 7 Ekim 10 Ekim TURKCHEM 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 28 Temmuz 1 Ağustos Agrithrace 18.Trakya Tarım Fuarı Çorlu - Orion Çorlu 7 Ekim 10 Ekim Florist Pet Show 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 28 Temmuz 1 Ağustos Çorlu Tarımtech 2010 Çorlu Emlak Konutları Çorlu 7 Ekim 10 Ekim MÜSİAD 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 4 Ağustos 8 Ağustos International Bodrum Yacht Show Doğuş Turgutreis Marina Bodrum 7 Ekim 10 Ekim İnşaat 2010 Tüyap Diyarbakır Diyarbakır 11 Ağustos 20 Ağustos 21.Dini Yayınlar ve Kitap Fuarı Mişmiş Park Fuar Alanı Malatya 7 Ekim 10 Ekim Ortadoğu Belediye İhtiyaçları Fuarı Tüyap Diyarbakır Diyarbakır 17 Ağustos 5 Eylül 29. Kitap ve Kültür Fuarı Sulltanahmet Camii İstanbul 7 Ekim 11 Ekim Kurumsal Hediye Günleri Lütfi Kırdar İstanbul 17 Ağustos 5 Eylül 29.Kitap ve Kültür Fuarı Kocatepe Camii Avlusu Ankara 9 Ekim 17 Ekim Mobilya ve Dekorasyon 2010 ANFA Ankara Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 www.dto.org.tr KASIM 2009 BAŞLAMA BİTİŞ FUARIN ADI YER ŞEHİR FUARLAR FUARIN ADI YER ŞEHİR 7 Kasım Akare Yurtdışı Üniversite ve Dil Okulları Hilton Otel İstanbul 9 Kasım 9 Kasım Akare Yurtdışı Üniversite ve Dil Okulları Sheraton Ankara 9 Kasım 14 Kasım İzmir Otoshow İzmir Fuar Alanı İzmir 11 Kasım 14 Kasım 6.İstanbul Kalıp ve Teknolojileri Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 11 Kasım 14 Kasım TURKCAST 2010 TÜYAP İstanbul 11 Kasım 14 Kasım Annofer 2010 TÜYAP İstanbul 11 Kasım 14 Kasım Kauçuk 2010 TÜYAP İstanbul 11 Kasım 14 Kasım Securtech 2010 İstanbul (9.) TÜYAP İstanbul 11 Kasım 14 Kasım Compex 2010 Lütfi Kırdar İstanbul 11 Kasım 14 Kasım Yayla Şartlarında Tarım Fuarı Süleyman Demirel KSS Isparta 25 Kasım 27 Kasım İstanbul 5.Deri Fuarı TÜYAP İstanbul 25 Kasım 28 Kasım 4.Belediye İhtiyaçları Fuarı TÜYAP Adana Manisa BAŞLAMA BİTİŞ 6 Kasım 9 Ekim 17 Ekim Arts&Crafts 2010 Atatürk Kültür Merkezi Ankara 12 Ekim 17 Ekim TATEF 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 13 Ekim 17 Ekim KONDÖKÜM 2010 KTO Tüyap Konya 13 Ekim 17 Ekim Konya 4.Yan Sanayileri 2010 KTO Tüyap Konya 14 Ekim 15 Ekim 2.Yangın ve Güvenlik Fuarı WOW Kongre Merkezi İstanbul 14 Ekim 17 Ekim İstanbul Jewelry Show-II Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 14 Ekim 17 Ekim Adana İdeal Ev-Ofis 2010, TÜYAP Adana 14 Ekim 17 Ekim 16.Uluslararası Yapı 2010 İzmir Fuarı İzmir Fuar Alanı İzmir 14 Ekim 17 Ekim Pencere 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 14 Ekim 17 Ekim Windtech İstanbul Lütfi Kırdar İstanbul 16 Ekim 17 Ekim Educaturk Yurtdışı Eğitim Fuarı Askeri Müze Kültür Sitesi İstanbul 16 Ekim 20 Ekim Ağaç İşleme Makinesi 2010 TÜYAP 16 Ekim 20 Ekim INTERMOB 2010 TÜYAP İstanbul 16 Ekim 24 Ekim MEÇEF ‘10 Yenişehir Fuar Alanı Mersin 16 Ekim 24 Ekim MERBİLİŞİM ‘10 Yenişehir Fuar Alanı Mersin 25 Kasım 28 Kasım Ak Akçe Yatırım Fuarı Manisa Belediyesi Fuar Merkezi 17 Ekim 17 Ekim IEFT Yurtdışı Eğitim Sheraton Ankara 25 Kasım 28 Kasım Toyzeria Oyuncak Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 19 Ekim 19 Ekim IEFT Yurt Dışı Eğitim Hilton Oteli İzmir 25 Kasım 28 Kasım 13.Perakendecilik Fuarı TÜYAP İstanbul 19 Ekim 19 Ekim Educaturk Yurtdışı Eğitim Fuarı Sheraton Ankara 25 Kasım 28 Kasım Sign İstanbul-2010 TÜYAP İstanbul 20 Ekim 21 Ekim 9.İstanbul Perakende Fuarı Lütfi Kırdar İstanbul 25 Kasım 28 Kasım Natural Stone 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 20 Ekim 23 Ekim 3.Yapı Malzemeleri ve Yapı Yenileme Belediye Fuar Alanı Bodrum 25 Kasım 28 Kasım MEDIST 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 21 Ekim 21 Ekim IEFT Yurt Dışı Eğitim Kervansaray Oteli Bursa 26 Kasım 5 Aralık Çorum Autoshow Çorum TSO Fuar Merkezi Çorum 21 Ekim 21 Ekim Educaturk Yurtdışı Eğitim Fuarı İzmir Hilton Oteli İzmir 26 Kasım 5 Aralık El Sanatları ve Hediyelik Eşya Fuarı Atatürk Kültür Merkezi Ankara 21 Ekim 24 Ekim 3.Lüks Tüketim Ürünleri Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 2 Aralık 5 Aralık Plast Eurasia İstanbul 2010 TÜYAP İstanbul 21 Ekim 24 Ekim EURO EMLAK 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 2 Aralık 5 Aralık Tekstil Makineleri ve İplik Fuarı TÜYAP Bursa 23 Ekim 24 Ekim IEFT Yurtdışı Eğitim Hilton Otel İstanbul 2 Aralık 5 Aralık Bursa 3.Tekstil Kimyasalları Fuarı TÜYAP Bursa 25 Ekim 26 Ekim 6.İstanbul Çağrı Merkezi Fuarı Lütfi Kırdar İstanbul 2 Aralık 5 Aralık 3T ‘ 2010 İzmir Fuar Alanı İzmir 28 Ekim 31 Ekim 18.Uluslararası Baucon Yapex Antalya Fuar Merkezi Antalya 2 Aralık 5 Aralık Aymod 5.Ayakkabı Moda Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 28 Ekim 31 Ekim 7.Yapex Windoor Antalya Fuar Merkezi Antalya 2 Aralık 5 Aralık Growtech Eurasia 2010 Antalya Fuar Merkezi Antalya 28 Ekim 31 Ekim 7.Yapex Tadilat Antalya Fuar Merkezi Antalya 8 Aralık 9 Aralık Pazarlama Fuarı 2010 (11.) Lütfi Kırdar İstanbul 28 Ekim 31 Ekim 4.Yapex Seramik & Banyo Antalya Fuar Merkezi Antalya 8 Aralık 12 Aralık Contemporary İstanbul Lütfi Kırdar İstanbul 28 Ekim 31 Ekim 4.Kablo & Tel Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 9 Aralık 12 Aralık Optik 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 29 Ekim 7 Kasım AUTOSHOW 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 9 Aralık 12 Aralık KENT 2010 TÜYAP İstanbul 30 Ekim 30 Ekim Dünya MBA ve Yüksek Lisans Fuarı Hilton Otel İstanbul 30 Ekim 7 Kasım 29.İstanbul Kitap Fuarı TÜYAP İstanbul 9 Aralık 12 Aralık TÜYAP İstanbul 30 Ekim 7 Kasım Artist 2010 20.İstanbul Sanat Fuarı TÜYAP İstanbul SPOR 2010 15.Spor Tesisleri Yapım, Bakım, Onarım, Spor Malzemeleri, Spor Giyimi ve Modası, Yüzme Havuzları, Spor Sağlığı Ve Ürünleri, 1 Kasım 7 Kasım MODEF 2010 Mobilya ve Dekorasyon İnegöl Fuar Merkezi İnegöl / Bursa 9 Aralık 12 Aralık WATECO 2010 5.Su, Atık Su, Çevre Teknolojileri, Altyapı ve Tesisat TÜYAP İstanbul 2 Kasım 7 Kasım Diyarbakır Ticaret Fuarı 2010 Tüyap Diyarbakır Diyarbakır 9 Aralık 12 Aralık Travel Turkey İzmir İzmir Fuar Alanı İzmir 3 Kasım 6 Kasım Yadex 2010 Muğla Belediyesi KFTA Muğla 3 Kasım 7 Kasım 9.Metal İşleme Teknolojileri Fuarı TÜYAP Bursa 9 Aralık 12 Aralık 8.Bayim Olurmusun? Franchising ve Markalı Bayilik Fuarı 2010 Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 3 Kasım 7 Kasım ELECO 2010 TÜYAP Bursa 9 Aralık 12 Aralık Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 3 Kasım 7 Kasım Bursa 2.Sac İşleme Teknolojileri 2010 TÜYAP Bursa Cafe World İstanbul 2010 3.Çay, Kahve, Sıcak ve Soğuk İçecekler Fuarı 3 Kasım 7 Kasım 4.Tarım Gıda ve Hayvancılık Fuarı Belediye Fuar Merkezi Manisa 9 Aralık 12 Aralık Vending Expo 2010 (4.) Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 4 Kasım 4 Kasım Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları Hilton Oteli İzmir 9 Aralık 12 Aralık Otomotiv 2010 (16.) Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 4 Kasım 5 Kasım IWES WOW Kongre Merkezi İstanbul 16 Aralık 19 Aralık Avrasya Tarım 2010 (5.) TÜYAP İstanbul 4 Kasım 7 Kasım Adana Tarım 2010 (4.) TÜYAP Adana 16 Aralık 19 Aralık EXPO FRESH 2.İstanbul Yaş Sebze ve Meyve, Depolama ve Lojistik Fuarı TÜYAP İstanbul 4 Kasım 7 Kasım Adana 4.Sera-Bahçe 2010 TÜYAP Adana 4 Kasım 7 Kasım WEM Elektrik Makine Fuarı Yeşilköy Fuar Merkezi İstanbul 16 Aralık 19 Aralık İstanbul Gıda-Tek 2010- 6.Gıda Teknolojileri ve Gıda Güvenliği Fuarı TÜYAP İstanbul 5 Kasım 8 Kasım Art Forum Ankara 6.Sanat Fuarı Atatürk Kültür Merkezi Ankara İstanbul Kasım 2009 Denizli Ticaret Odası 71 Sube 72 Denizli Ticaret Odası Kasım 2009 Tel : Erenler Mh. Fatih Sultan Mehmet Blv. No:18/9 Servergazi :www.dto.org.tr 0258 374 11 77 DENİZLİ