Nerede Kalmalı?
Transkript
Nerede Kalmalı?
Atina Atina dediğimiz hemen şurası. Pek çok insanın işe giderken harcadığı zamandan daha kısa sürede gidebileceğiniz bir yer. Hele de yazın Bodrum, adalar gezip, kışın camdan dışarı sıkıntılı sıkıntılı bakanların durdukları kabahat. O haftasonu senin, bu haftasonu benim demeden sık kaçabileceğiniz bir yer. Bizce bir vize almanıza bakar böyle burnumuzun dibinde bir yer için. Vizenizi aldınız mı? O zaman, “bu esas bizim geleneğimiz”, “bunu bizden almışlar”, “aynı bizim gibiler”, “zaten bir İtalyanlar, bir Türkler, bir de Yunanlılar” cümlelerinizi de özenle paketleyip bavulunuza buruşmayacak şekilde yerleştirdiyseniz artık yola hazırsınız demektir. Gene de umuyoruz ki bunlara fazla ihtiyacınız olmaz ve yepyeni şeyler keşfedersiniz. Sonuçta seyahat etmenin en güzel tarafı bu, değil mi? Hadi bir koşu gidip gelelim. >>Nerede Kalmalı? En İyiler King George Palace: Saraylılığından hâlâ hiçbir şey kaybetmemiş, dekoru ve hizmet anlayışıyla aynı yaşam biçimini sunmaya devam ediyor. Atina’ya gelen kraliyet ailesi üyelerinin tercihi olması çok normal dolayısıyla. Yedinci kattaki restoranı Tudor Hall yüksek tavanları, gösterişli avizeleri ve Avrupa saraylarının salonlarını andıran dekoruyla dikkat çekiyor. Menü Akdeniz ve Fransız mutfağı 1 Atina ağırlıklı. Otelin say say bitmeyen hizmetlerinin arasında cep telefonu kiralama servisi bile bulunuyor. Hotel Grand Bretagne: Otel binası 1842 yılında inşa edilmiş ihtişamlı bir yapı. Yunanistan’ın en lüks birkaç otelinden biri sayılıyor. Gerçekten de şıklık, zarafet ve vakur tavrı köşe bucak her noktaya işlemiş durumda. Çatıdaki restoran, Akropolis dahil tarihi mekânların rahatça görüldüğü bir manzaraya hâkim. Ayrıca barı, şarap mahzeni ve puro seçenekleriyle her tür gurme deneyime hazırlar. Astir Palace: Astir Palace şehrin güneyinde, Glyfada’da bulunuyor ve merkeze biraz uzak bir otel. Akdeniz’in iyice içine sokulmuş ve denizin tek hâkimiymiş gibi bir hali, haliyle etkileyici bir manzarası var. Özellikle yazın çok tercih ediliyor. Ve de aslında iki otelden (yakında üç olacak) oluşuyor. Bunlardan Westin, biraz daha şehirli bir tatil sunuyor. Arion ise biraz daha ‘retreat hotel’ havasında. Doğayla daha iç içe, ferah ve spa seçenekleri çok daha geniş. Her ikisi de modern ve minimalist oteller. Hareketli bir tatil isteyenler Westin’e, sakinlik ve huzur arayanlar Arion’a! Divani Apollon Palace & Spa: Divani, Vouliagmeni’de bulunuyor. Şehrin biraz dışında kalan sayfiye otellerden biri. Çağdaş ve modern tasarımı ve business şıklığıyla göz alıyor. Altı tane bulunan All Sea View Suit’leri özellikle tavsiye ediyoruz. Spa’sı, havuzu ve kumsalıyla harika bir tatil vaat ediyor. Marina ve golf sahası da çok yakınında bulunuyor. Restoranları Anemos ve Mythos yemekleri kadar manzaralarıyla da etkiliyor. Pelagos Bar ve Atlantis Lounge ise bir şeyler içip soluklanmak için düşünülmüş. 2 Atina The Margi: Atina’nın ‘riviera’sının en gözde noktalarından biri olan Vouliagmeni’de bulunuyor. Gittikçe popülerleşen bölge, adaların tahtını fena sallıyor. Ortak alanlarda bir Fas rüzgârı esiyor. Odalarda ve süitlerde ise tam bir Ege havası var. Geniş alanlara uygulanmış olan beyaz ve açık renk ahşap malzeme çok ferah bir ortam yaratıyor. Restoran menüsü çok geniş değil ama gene de seçim yaparken zor anlar yaşanıyor. Bunlara Da Bakmaya Değer Electra Palace: Söz konusu Yunanistan olunca, isimler genelde mitolojiden ve tiyatrodan seçiliyor. Electra, babasına olan aşkı dolayısıyla Freud’un da ilgisini çekmiş bir karakter. Electra otellerinin Yunanistan’da dört, Atina’da iki şubesi bulunuyor. Şehirdeki iki Electra da, merkezi konumları ve ses geçirmeyen camlarıyla bir anda gönüllerin sultanı oluyor. İç mekân tasarımında klasik stili zarif bir biçimde uygulamaya geçirilmiş. Semiramis: Semiramis şehirde bir neon bombası gibi patlıyor ve tıkış pıkış tarih dolu bir şehre gelecekten düşmüş gibi görünüyor. Kifisya’daki otelin tasarımı Karim Rashid’e ait. Rashid’i biraz tanıyanlar, otelin neye benzediğine dair az çok bir tahmin yürütebilirler. Rashid’in tasarımı, Su-En Wong’un eserleriyle tamamlanmış. Otelin dış görünümünden odaların banyolarına kadar 3 Atina aynı oyunlu ve renkli tasarımı tutarlı bir şekilde takip etmek mümkün. Kapılarda numara yerine semboller olması da bu oyunlardan ilk göze çarpanı. Otelin restoranı DJ’leri ve kokteylleriyle hatırı sayılır bir kalabalığı başına topluyor. Şehrin genç ve enerjik otellerinden biri olduğu kesin. Twenty One: 21, Kifisya’da bulunan diğer bir butik otel. Kapı numarası 21, 21 odası var ve restoranının adı 21. Son yıllarda oteller kapı numaralarıyla ilgili espriler yapmadan duramıyorlar malumunuz. Twenty One da bunların Atina şubesi oluyor. Odaların duvarlarını çarpıcı freskolar süslüyor. Bu duvar eserleri, odanın geri kalanının neredeyse tamamı beyaz olduğundan hiç göz yormuyor. İtalyan ve Yunan mutfağı ağırlıklı restoranı genç ve stil sahibi bir kitleyi bir araya getiriyor. Hemen giriş kattaki mekânın otelinkinden farklı bir girişi var. Önünden geçip gitmeyin, içeri de buyurun. Periscope Hotel: Endüstriyel donuklukta ve minimallikte bir görünümü var. Grinin elli değilse de birkaç tonu, beyaz ve buz mavisi ağırlıklı. Gözünüz korkmasın ama. Tüm bu monokrom havalar Periscope’u soğuk ve itici yapmaktan çok uzak, tersine sakin ve rahatlatan bir etkisi var. Otelde sık sık karşılaşacağınız sanat eserlerinde ise konu mankeni, Atina’nın geçmişten ve bugünden panoramik görüntüleri. Ayrıca otelin çatısına konmuş olan özel yapım 2 periskop da şehirden aldıkları görüntüleri, giriş kattaki bara yansıtıyor. Böylece otelin her yerinden şehri gözetleyebiliyorsunuz. Restoranda otururken de etrafınızdaki raflara dizilmiş olan 4 Atina malzemelere göz gezdirerek mutfakta neler kullandıklarını öğrenebilirsiniz. New Hotel: New Hotel kullandığı her malzemeyi kırparak kullanmış gibi görünüyor. Koltukları farklı şekillerde kesilmiş deri malzemelerden veya yamuk kesilmiş kumaşlardan yapılmış. Ahşap duvarlar ve koltuklar tahta parçaların birbirine tesadüfen eklenmesiyle oluşturulmuş. Aynalar sanki daha büyük bir aynanın içinden yamuk yumuk oyularak çıkarılmış. Metal levhalardan oyulmuş Karagiozis figürleri asılmış. Hepsi de hesaplı kitaplı özensiz-miş gibi görünme halleri yaratıyor. Bir şeyi hesaplayarak tesadüfî göstermek çok zordur. Arkasındaki ince hesap bir yerden mutlaka kendisini belli eder. Ancak New Hotel ilginç bir şekilde inandırıcı olmayı başarıyor. >>Nerede Yemeli? Öğle Alternatifleri P Box: Kifiya’da bulunan restoran öğlen gidenler için New York usulü bir deli servisi sunuyor. Güne mola verip sandviçler ve frappe’lerle tazelenmek mümkün. Severseniz bir sefer de akşam gelin; bu defa da Michelin yıldızlı şefin elinden çıkmış gurme tabaklarla karşılanacaksınız. Kuzina: Hem Fransız, hem Yunan bistro kulağa biraz garip gelse de, Kuzina’ya gidince bunun ne kadar iyi bir fikir olduğunu kendi 5 Atina gözlerinizle göreceksiniz. Ön sıradaki masalardan birinden yer kapabilirseniz, sokaktan gelip geçenleri ve biraz arkada da gezip görmek isteyebileceğiniz tarihi mekânları seyredebilirsiniz. Tabii lokmalarınız devamlı bir “mmm” eşliğinde gözünüzü kapamaya zorlamadığı zamanlarda... Gazi College: Günlük uğrağınız olabilecek rahat ve stil sahibi bir kafe. Tam bir New Yorklu gibi yaşıyor. Menü sandviç ağırlıklı ama pizza, salata gibi başka seçenekler de var. Paket servisi de bulunuyor. Sandviçini paketletip, şehrin beğendiğiniz bir noktasında piknik yapabilirsiniz. Ama burada kahve eşliğinde atıştırmanın zevki de bir başka. Hele fiyatlar da bu kadar makul olunca daha da bir zevkli oluyor. Margaro: Mavi bacaklı hasır sandalyelerden ibaret mütevazı bir dekoru, dikkat çekmeyen bir tavrı var. Müdavimleri arasında şehrin orta ve orta üstü yaşlıları bulunuyor. Bu manzaraya bakıp, hip yerlere doğru kaçışan gençlere sesleniyoruz. Bu yaşını başını almış insanların tecrübesine kulak verin! Ancak o zaman Ortadoğu ve Balkanlar’ın en iyi karideslerini yiyebilirsiniz! Akşama Ne Yesek? Spondi: Spondi, bıkmadan usanmadan altı kere üst üste Yunanistan’ın en iyi restoranı seçilmiş, 2 Michelin yıldızlı bir restoran. Bahçe içinde müstakil bir yapıda hizmet veriyor. Taş avluda yaratılan sofistike salon ortamı etkileyici. Bir Fransız restoranı olan Spondi, tanıdık 6 Atina bildik Fransız yemeklerini farklı sunumuyla yeniden keşfetmenizi sağlıyor. Şarap menüsünde de 1300 farklı şarap üreticisinin adına rastlamak mümkün. Varoulko: Restoranın şefi ve sahibi Lefteris Lazarou, 15 yaşında mutfağa adımını atmış. Babası da gemi şefiymiş ve Lefteris ilk olarak babasıyla çalışmaya başlamış. Şimdi ise bu kendi el emeği göz nuru restoranı Varoulko, Michelin yıldızlı bir restoran. Deniz ürünlerini füzyon tarifleriyle hazırlayıp sunan şefin yemeklerini tadan eleştirmenler bir yıldızın buraya az olduğunu söylüyorlar. Bir tadın, bakalım siz de tek yıldızla haksızlık yapıldığını mı düşüneceksiniz... Istioploikos: Burası ismini bir yat kulübünden alıyor. Denize ve teknelere nazır manzarası, kerevetimsi beyaz minderli oturma yerleri, yüksek barının etrafındaki sandalyeleri, şık ortamı ve lezzetli yemekleriyle tam birinci sınıf marina restoranı. Fazla sürpriz istemeyen ve de beklentileri yüksek olanlar için harika bir tercih. Moorings Café Bar Restaurant: Vouliagmeni’deki otellerden birinde kalanların kaçırmaması gereken bir yer. Mutfağı günün her saatine uygun hizmet veriyor. Gündüz ayrı, gece ayrı güzel bir manzarası var. Menü Akdeniz mutfağı ağırlıklı. Yemekten sona teras lounge’a da bir göz atmakta fayda var. Kalabalık olduğu akşamlar hoş bir ambiansı oluyor. Vassilenas: 1920’den beri aynı adreste hizmet veriyor. A la carte menüsünün yanı sıra tadım menüsü de var. En köklü restoranlardan biri olmasına rağmen Yunan mutfağına çağdaş bir yorum getiriyor. 7 Atina Yunan yemeklerinin en gurme ve en modern sunumlarını burada tadabilirsiniz. Taverna Sigalas: 1879’dan kalma bir evde bulunan Sigalas, 100 yıldır aynı aile tarafından işletiliyor. Duvarlarda Yunan oyuncuların ve politikacıların siyah beyaz fotoğrafları var, fonda Yunan müzikleri çalıyor ve önünüzde Yunan yemekleri gelip gidiyor. Atina’nın en köklü ve en bilinen tavernası olduğundan biraz turistik bir yer. Günde yaklaşık 3000 kişiye hizmet veriyor. Ama gene de orijinal bir taverna deneyimi için iyi bir alternatif. Fiyatları da oldukça uygun. Atıştırmalıklar Da Capo: Kolonaki’deki Da Capo, küçük bir kafe. Dışarı dizi dizi dizilen sandalye ve ufak masalarıyla Paris kafelerini andırıyor. Servisi self servis, ama dikkat edin. Zar zor bulduğunuz masanızı kahve alırken kaptırmayın. Yoksa ünlü bir mankenle veya oyuncuyla kavga etmek zorunda kalabilirsiniz. Cafe Floral: Atina kafeler cenneti. Floral ise bunlardan en eğlenceli olanı. İçindeki kütüphanesinden istediğiniz kitabı alıp kahve eşliğinde okuyabilirsiniz. Kostas: Yunanlıların tutkunu olduğu pita ile servis edilen ‘souvlaki’ bir nevi bizim şiş kebabımız - denemek isteyenler için iki adres. Biri Pentelis sokağında diğeri ise Agias İrinis’te. Ayaküstü yenebilecek 8 Atina souvlaki doyurucu bir atıştırmalık. Fakat çok geç saatlere kalmayın, öğle saatindeki yoğunluktan size kalmayabilir. >>Gece Kulüpleri Baraonda: Restoran ve gece kulübü olan Baraonda için ışıl ışıl mı desek, şıkır şıkır mı bilemedik. İş dünyasından isimlerin, politikacıların ve ünlülerin de çok severek geldiği bir yer. Verandasındaki şık atmosferini ve lezzetli yemeklerini mutlaka denemelisiniz. Bios: Burayı bir etkinlik salonu olarak tanımlamak yanlış olmayacaktır. Farklı farklı salonları ve her biri ayrı bir amaç için donatılmış. Canlı müzik performansları için 2 salon, dört bar, sinema salonu ve tiyatro/performans sahneleri bunlardan belli başlı olanları. Ayrıca bir de ikinci el eşya dükkânı bulunuyor içeride. Şehrin genç nüfusunun dolup taşırdığı bir yer. Programına internetten bir göz atıp, belirlediğiniz günlere biletlerinizi hemen alabilirsiniz. Six D.O.G.S: Atina’nın en popüler mekânlarından biri. DJ’ler dans pistini tıklım tıklım dolduruyorlar. Zaman zaman yurt içinden ve dışından indie, elektronik ve punk müzik yapan gruplar da sahne alıyor. Genç ve stil sahibi bir kitlesi var. 9 Atina >>Ya Başka? Alışveriş Syntagma Meydanı şehrin önemli meydanlarından biri. Politik gösterilere sık sık şahit oluyor. Daha sıradan bir günde ise alışveriş çılgınlığına ev sahipliği yapıyor. Diğer bir alternatif ise Kolonaki. Şehrin hip bölgelerinden biri. Etrafta gezinirken ilginizi çeken butikler ve antikacılar bulmak hiç de zor değil. Bu küçük dükkânlar hızla açılıp hızla da kapanıyorlar. Sevdiğiniz yeri bir daha bulamamak üzücü olabilir ama her seferinde yeni bir yerler keşfetmek de fena değil. Dünyanın en pahalı altıncı alışveriş caddesi olarak belirlenmiş Tsakalof caddesi. Ama gözünüz korkmasın burada her şeyden biraz bulabilirsiniz. Prada ve Dolce & Gabbana da burada Zara ve Morgan da. Tek tük moda tasarımcılarına ait butikler de var. Lak: Tasarımcı Lakis Gavalas’in mağazası. Kadın, erkek ve aksesuar koleksiyonları çıkarıyor. Spor ve günlük bir çizgisi var. Katerina Karoussos: Karoussos, 1920’lerin ve 30’ların moda akımlarından etkilenmiş bir tasarımcı. Koleksiyonlarında vintage dokunuşlar yakalamak mümkün. En çok da şapkalarıyla meşhur olmuş bir tasarımcı. Melissinos Art: Melissinos, Antik Yunan stilinde takılar ve sandaletler üretiyor. Çok rahatlıkla tarihi filmlere kostüm üretebilecek bir yer. Size özel yapılacak sandaletinizi almak için mutlaka uğrayın. 10 Atina Korres: Korres, doğal kişisel bakım ve banyo malzemeleri üreten bir isim. Yüz ve saç için bakım malzemeleri, makyaj malzemeleri, güneş kremleri, nemlendiriciler bulabileceğiniz bir yer. Bir de koca karı ilaçları köşesi var. Burada da bitkisel şuruplar, pastiller ve çaylar bulmak mümkün. Aristokratikon: 1928’den beri doğal ürünlerle ve geleneksel tarifleriyle el yapımı çikolata üretiyorlar. Çikolata, şeker, lokum, hamur işleri, baklava, reçel çeşitleri alabileceğiniz bir yer. Mastiha Shop: Damla sakızlı çeşit çeşit ürün bulabileceğiniz bir dükkân. Hem kendiniz için hem hediye almak için gidebileceğiniz bir yer. Müzeler National Archaeological Museum of Athens: Yunanistan ve arkeoloji bir arada. Bu müzeyi gez gez bitmeyecek gibi görünüyor. Tarihöncesi zamanlardan başlayarak farklı dönemlere ait binlerce parça var. İnsan gezerken yoruluyor ve bunları nasıl katalogladılar kim bilir diye de düşünmeden edemiyor. Benaki Museum: Antonis Benakis, babasının anısına aile yadigârı evlerini müze haline getirmiş. Tüm Helenistik kültürlerden arkeolojik eserler görmek mümkün. Christian and Byzantine Museum:3. yüzyıldan 15. yüzyıla kadar uzanan geniş bir koleksiyonu var. Eserlerin büyük çoğunluğu 11 Atina resimler, el yazmaları, freskolar ve toprak araç gereçlerden oluşuyor. Bizans sanatına yakından bakmak için iyi bir fırsat. Acropolis Museum: Akropolis’te bulunan arkeolojik eserlerin sergilendiği bir müze. Yaklaşık 4000 parça eser bulunuyor müzede. Museum of the History of the Greek Costume: Yunan, Roma ve Bizans kostümlerinin, takılarının sergilendiği bir müze. 25.000’den fazla parçayı bir araya getirmişler. Hem kadınların hem erkeklerin günlük ve resmi kıyafetlerinden örnekler görmek mümkün. Goulandris Museum: Nicholas ve Dolly Goulandris çiftinin zaman içinde topladığı antik eserlerin sergilendiği müze. Koleksiyonun çoğunluğu Kiklad sanatının örneklerinden oluşuyor. Gitmeden Göz Atılacaklar ‘My Big Fat Greek Wedding’:Otuzlarına gelmiş fakat hâlâ evlenemediği için ailenin başarısız üyesi kabul edilen Toula sonunda evlenebileceği biriyle tanışır. Ancak orta sınıf ve geleneklerine bağlı ailesi düğünü Toula için ızdıraba, seyirci için ise tam bir komediye dönüştürür. ‘Bir Tutam Baharat’:Bir astrofizik profesörünün dedesiyle İstanbul’da geçirdiği çocukluğunu hatırlamasının konu edildiği bir film. Theo Angelopoulos:Türkiye’de çok sevilen bir yönetmen. Kendi ülkesinin tarihini ve kültürünü şairane üslubuyla anlatıyor. ‘Eternity 12 Atina and the Day’ ve ‘The Dust of Time’ yönetmenin en ses getiren filmlerinden ikisi. ‘My Life in Ruins’:Amerika’dan veya Avrupa’dan gelen gezgin bir kadının Yunanistan kadınlarından ne kadar farklı olduğunu ve bu batılı kadınların Yunanistan’a ve Yunan erkeklerine nasıl âşık olduğunu anlatan filmlerden yalnızca biri. ‘Zorba The Greek’:Unuttuysanız, hatırlatalım diye yazdık. Unutmak hiç mümkün mü, diyorsunuz, haklısınız! ‘Courtesans and Fishcakes’:Atina’yla ilgili yazılmış en ilginç kitaplardan biri. Kolay kolay bulamayacağınız detaylar ve bilgiler harika bir şekilde toparlanıp derlenmiş. ‘Apartment in Athens’:Atina’nın Nazi işgali altında olduğu bir dönemde evlerini bir Alman askeriyle paylaşan Atinalı bir çiftin hikâyesi anlatılıyor. Aman Aman! Yaz döneminde kiliseleri şort tişörtle ziyaret etmemeye özen gösterin. Gittiğiniz tavernada havaya girer de sirtaki yapmak isterseniz, hiç çekinmeden çıkın piste. Birileri mutlaka birkaç hareket gösterecektir. Sıkıcı Bilgiler 13 Atina Havaalanından şehir merkezine gelmek taksiyle 30 dakika sürüyor ve 35€ tutuyor. Genellikle dükkânlar 13:30-14:30 arası bir saatte kapatıyor, 16:00-17:00 gibi tekrar açılıyor. Restoranlarda akşam yemekleri 21.00’dan önce başlamıyor. Mağazaların ve restoranların açık olduğu günler ve saatler çeşitlilik gösteriyor. Önceden kontrol etmenizde fayda var. Otelinizin konsierj servisi varsa, onlardan yardım alabilirsiniz. %15 oranında bahşiş bırakmanız bekleniyor. İngilizce bilen çalışanların sayısı fazla değil. Birkaç kelime öğrenmek iyi olabilir. 14
Benzer belgeler
pdf - Wings
daha iç içe, ferah ve spa seçenekleri çok daha geniş. Her ikisi de modern ve minimalist oteller. Hareketli bir tatil isteyenler Westin’e, sakinlik ve huzur arayanlar Arion’a! Divani Apollon Palac...
Detaylı