- türksoy

Transkript

- türksoy
1
1302-6569
Sayı : 43 ●Mart 2014
Yaygın Süreli Yayın,
Üç ayda bir yayımlanır.
İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
ULUSLARARASI TÜRK KÜLTÜRÜ TEŞKİLATI Adına
Prof. Dr. Fırat PURTAŞ
Yayına Hazırlayan
Salim EZER
Danışma Kurulu
Düsen KASEİNOV
Prof. Dr. Ahmet Bican ERCİLASUN
Prof. Dr. Ülkü Çelik ŞAVK
Prof. Dr. Sema Barutçu ÖZÖNDER
Ali AKBAŞ
Yayın Kurulu
Elçin GAFARLI (Azerbaycan)
Güler FEDAİ (KKTC)
Liliya SATTAROVA (RF, Tataristan)
Timur DAVLETOV (RF, Hakasya)
Sancar MÜLAZIMOĞLU
Volkan YEŞİLAY
Şehnaz BURHANEDDİN
Fotoğraflar
Güler FEDAİ
Çeviri (Rusça-Türkçe)
Liliya SATTAROVA
Liliya KERİMOVA
Çeviri ve Redaksiyon (Türkçe-İngilizce)
Yasemin VAUDABLE
Görsel Yönetmen
KET KOLEKTİF Tasarım ve Prodüksiyon
Dergi Baskı
Orient Yayıncılık Salmat Basım Ltd. Şti
Büyük Sanayi 1.Cadde No: 95/1
İskitler Altındağ - ANKARA
Basım Tarihi: 26/09/2013
Dergi Yönetim Yeri ve Adresi
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY)
Ferit Recai Ertuğrul Caddesi No. 8
Oran 06450, ANKARA
Telefon : +90 312 491 01 00 pbx
Fax : +90 312 491 01 11
www.turksoy.org
www.facebook.com/turksoyorg
www.twitter.com/turksoyorg
www.youtube.com/turksoy93
2
Sevgili Okurlar,
Yılboyu gerçekleştirdiğimiz etkinliklerin yanı sıra, Türk dünyasının kültürel
zenginliklerini okuyucuyla buluşturan TÜRKSOY dergisinin 43. sayısıyla yeniden
karşınızdayız. 2013 yılı bizim için oldukça özel bir yıl oldu. Gerçekleştirdiğimiz yüzlerce
etkinlikle teşkilatımızın 20. yılını coşkuyla kutladık. Bugün geldiğimiz nokta itibari ile
her gün gelişiyor, kendimizi yeniliyor ve bunun sonucunda hem yönlendirici hem de
uygulayıcı bir kurum olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Dünyanın dört bir yanında
gerçekleştirdiğimiz etkinliklerle sahip olduğumuz değerlerin gün yüzüne çıkarılması ve
gelecek nesillere aktarılması için özel bir çaba sarfediyoruz.
Bu yıl, teşkilatımızın 20. yıl coşkusu ülkelerimizin sınırlarını aşarak, Avrupa ve
Amerika kıtasında da yaşandı. Yıl boyu TÜRKSOY’un gerçekleştirdiği tüm faaliyetleri
20. yılımıza ithaf ettik. Bu etkinliklerin her biri ayrı ayrı kutlama niteliğindeydi. Ancak;
bu kutlamaların arasında Azerbaycan’ın Gebele şehrinde düzenlenen Türk Konseyi
Zirvesi sırasında, devlet başkanlarımızın teşrifleriyle onurlandırdığı konserimiz ve yine
Ankara’da, TÜRKSOY üyesi ülkelerin kültür bakanlarının katılımıyla gerçekleşen, Türk
Dünyası Yıldızlarını ağırladığımız 20. yıl kutlamalarımız, öne çıkan etkinliklerimizden
bazıları oldu. TÜRKSOY’un kuruluşundan bu yana yanımızda olan devlet büyüklerimizin
güçlü desteğini bir kez daha bizlere hissettiren bu etkinlikleri dergimizin ilk sayfalarına
taşıdık.
17 Eylül 2013 tarihinde Paris’te UNESCO Genel Merkezi’nde, 19 Eylül 2013 tarihinde
Avrupa Konseyi’nin bulunduğu Strazburg’da düzenlendiğimiz 20. yıl kutlamaları ise
işbirliği yaptığımız muhataplarımızın TÜRKSOY’a gösterdiği saygıyı ve Avrupalıların
kültürümüze duyduğu hayranlığı müşahade ettiğimiz son derece başarılı faaliyetlerdi.
Azerbaycanlı dahi müzisyen Üzeyir Hacıbeyli tarafından bestelenen ünlü Arşın Mal Alan
Operası’nın, 100. yılında, TÜRKSOY tarafından karma bir sanatçı grubunun icrasıyla
sahnelenmesi etkinliğe ayrı bir anlam kattı. TÜRKSOY’u takip edenler, Türk dünyası
kültür ve sanat hayatına yön veren TÜRKSOY Daimi Konsey Toplantıları’nı artık biliyor.
Daimi Konsey Toplantılarımızın 31.si, 2 Ekim 2014 tarihinde Ankara’da gerçekleşti. Bu
toplantı’nın ev sahipliğini ise T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik yaptı. TÜRKSOY’un
çalışmalarına her daim destek olan Bakan Çelik’in konuşmasında öne çıkan başlıkları
ve TÜRKSOY Daimi Konsey’inde yaşananlara bu sayımızda ayrıntılarıyla yer verdik.
TÜRKSOY’un uygulamaya geçirdiği Türk Dünyası Kültür Başkenti programı dahilinde
biliyorsunuz ki; 2013 yılı Türk Dünyası Kültür Başkenti ünvanı Eskişehir’e verildi. Bu
özel yıl içerisinde Eskişehir, TÜRKSOY’un geleneksel faaliyetlerinden en önemlilerine
ev sahipliği yaptı. Dergimizin yeni sayısında kültür başkenti yılı kapsamında
gerçekleştirilen etkinlikleri bir başlıkta topladık. Eskişehir’de gerçekleştirilen,
uluslararası işbirliği imkanlarının ve kültürlerarası diyaloğun arttırılmasını amaçlayan
UNESCO Milli Komisyonları 4. Toplantısı’nı ise, ayrı bir dosya olarak sizlere sunuyoruz
Türk Dünyası Kültür Başkenti programının Eskişehir’e kattığı zenginliği gözler önüne
serecek olan çalışamalarımızı keyifle okuyacağınızı umuyoruz.
Geleneksel etkinliklerin yanı sıra, TÜRKSOY her yıl özel projelere de imza atmaya
devam ediyor. 2013 yılı çalışmalarını, Kazakistan müziğinin tanınmış ismi, Kazak klasik
müziğinin yaratıcısı Mukan Tölebayev’e ithaf eden teşkilatımız, bu kapsamda Samsun
Devlet Opera ve Balesi’nin iş birliğinde, “Birjan ve Sara Operası”nı Türkiye’de ilk defa
seyirci ile buluşturdu. Bu özel etkinlik, gönüllerde iz bırakan TÜRKSOY etkinliklerinden
biri oldu. Birjan ve Sara’nın geçmişten günümüze ulaşan etkileyici hikayesini ilerleyen
sayfalarımızda bulabilirsiniz.
Her sayımızda sevdiğiniz, tanıdığınız kişilerin kendi cümleleriyle sizlere ulaşması
için röportajlara da yer vermeye çalışıyoruz. Bu sayımızda Genel Sekreterimiz Düsen
Kaseinov’la, göreve gelişinin 5. yılında, kuruluşundan günümüze TÜRKSOY’u konuştuk.
Geçen yirmi yılda yaşanan zorluklardan, TÜRKSOY’un geleceğine dair pek çok konuyu
içeren röportajımızı beğeninize sunuyoruz.
Dergimizin içeriği yukarıda bahsettiklerimizle sınırlı değil elbette. İlk kez gerçekleştirilen
Türk Dünyası Müzeciler Forumu, TÜRKSOY’a destek olan kişi, kurum ve kuruluşlara
takdim edilen TÜRKSOY 20. Yıl Madalyaları ve TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılına
ithafen hazırlanan TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası’nın yeni albümü gibi pek çok farklı
konuyu daha sayfalarımızda bulabilirsiniz
Keyifle okumanızı diliyor ve yeni sayımızda buluşuncaya kadar hoşçakalın diyoruz.
TR
Дорогие читатели журнала ТЮРКСОЙ!
RU
Вы держите в руках 43-й выпуск журнала, в котором мы рассказали об
особых событиях 2013 года. Он был годом двадцатилетия Международной
организации тюркской культуры, и этот юбилей ТЮРКСОЙ ярко
отпраздновала торжественными мероприятиями в разных странах. О юбилее
ТЮРКСОЙ, вкладе Организации в распространение культурных ценностей
тюркских народов, говорилось на мероприятиях в Европе и Америке.
Одним из самых важных событий этого года стало заседание Совета
сотрудничества тюркоязычных государств в городе Габала (Азербайджан). В
честь юбилея ТЮРКСОЙ был подготовлен особый концерт, который почтили
своим присутствием главы тюркских государств. Основное торжество
двадцатилетнего юбилея состоялось в Анкаре с участием министров
культуры стран-членов ТЮРКСОЙ, которые смогли увидеть праздник
искусств тюркского мира на сцене Концертного зала Президентского
симфонического оркестра в Анкаре. Поистине, эти значимые события не
могли бы состояться без огромной поддержки правительств стран-членов
ТЮРКСОЙ.
Празднование 20-летия ТЮРКСОЙ в Европе было окрашено по-особенному.
Здесь Международная организация представила музыкальный проект,
который связан с другим замечательным юбилеем - 100-летием оперетты
«Аршин Мал Алан», созданной великим композитором Азербайджана
Узеиром Гаджибековым. Постановка бессмертного произведения,
осуществленная с участием артистов из тюркских стран 17 сентября 2013
года в штаб-квартире ЮНЕСКО в Париже и 19 сентября – в Страсбурге,
показала высокий интерес к музыкальной культуре тюркского мира и
снискала восторг взыскательной публики.
Постоянный совет министров культуры стран-членов ТЮРКСОЙ,
который принимает важнейшие решения в жизни Международной
организации, 2 октября 2013 года провел в Анкаре свое 31-е заседание
под председательством министра культуры культуры и туризма Турецкой
Республики Омера Челика. О важнейших вопросах повестки дня и принятых
решениях рассказывает специальный материал номера.
Турецкий город Эскишехир в 2013 году достойно нес титул Культурной
столицы тюркского мира. В течение года здесь прошли важные встречи и
симпозиумы, яркие концерты и многие форумы ученых и деятелей культуры
международного масштаба. На страницах журнала мы информируем о
самых интересных событиях, которые состоялись в рамках программы
культурной столицы. Специальный материал номера рассказывает об итогах
Четвёртого Совещания Национальных комиссий по делам ЮНЕСКО странчленов ТЮРКСОЙ.
Среди международных проектов ТЮРКСОЙ, приуроченных к особым датам
и связанных с именами выдающихся деятелей тюркской культуры, особое
место занимают концерты и постановки 2013 года, посвященные 100-летию
выдающегося композитора, создателя казахской классической музыки
Мукана Тулебаева. Самым ярким событием столетнего юбилея стала
постановка известной оперы «Биржан и Сара», осуществленная совместно
с Самсунским Государственным театром оперы и балета. На страницах
журнала мы делимся подробностями этого проекта.
Юбилей Международной организации является поводом к подведению
некоторых итогов и планированию целей на будущее. В специальном
интервью Генеральный секретарь Дюсен Касеинов рассказывает о своем
видении достигнутого и ставит новые задачи, рассуждает о ценностях
культуры тюркского мира и роли ТЮРКСОЙ в развитии межкультурного
сотрудничества.
Прошедший в ноябре 2013 года Первый музейный форум ТЮРКСОЙ стал
первым шагом Международной организации в реализации новой инициативы
по развитию сотрудничества между музеями разных стран. На страницах
журнала мы информируем об этой встрече, а также памятной медали
«20-летие ТЮРКСОЙ», новом альбоме Молодёжного камерного оркестра
ТЮРКСОЙ и других проектах.
Будем ждать следующей встречи с нашим читателем,
Редакция журнала ТЮРКСОЙ
Distinguished readers,
ENG
We are happy to share the 43rd issue of our journal with you. As an international organization
committed to the preservation and promotion of Turkic culture around the world, we have left
quite a special year behind us. Indeed, we have celebrated the 20th anniversary of our organization
with hundreds of events. Today, we have become an institution which does not only continuously
broaden the spectrum of its activities but also constantly renews itself, so as to be, both, a leading
and implementing organization. Since our establishment, we have been carrying out countless
events and activities to unveil and explore our rich cultural heritage in order to transmit it to future
generations.
During the past year, we have shared the joy of our 20th anniversary with Europe and the United
States of America. Throughout 2013, all activities carried out by TURKSOY were dedicated to
the celebration of its 20th anniversary. The highlights of 2013 have undeniably been our concert
attended by the Heads of States of our member countries within the framework of the Summit of
the Turkic Council held in Gabala, Azerbaijan, as well as our concerts featuring Stars of the Turkic
World who took our audiences on an unforgettable journey through colorful melodies. In the first
pages of this issue of our journal, we wanted to share some news and articles with you, which will
give you an insight into the precious support of our Heads of States and Ministers whom we owe
deep respect and gratitude therefore.
Our 20th anniversary celebrations held in UNESCO Headquarters in Paris on September 17th, 2013
and at the Council of Europe in Strasburg on September 19th, 2013 have also been extremely
successful events which allowed us to witness not only the deep respect of our cooperation
partners towards TURKSOY but also the admiration of European citizens for our culture. The
highlight of these events has undoubtedly been the performance of “Arshin Mal Alan” a unique
masterpiece by the famous Azerbaijani composer which was staged by TURKSOY with the
contribution of artists from various countries of the Turkic World on the occasion of the 100th
anniversary of its composition by U. Hacibeyli. This issue of our journal also includes an article
on this event which has been a milestone in TURKSOY’s cultural activities carried out in Europe.
Those who are following up TURKSOY and its activities are already familiar with the Meetings
of the Permanent Council of TURKSOY which determine the cultural and artistic roadmap of
TURKSOY. The 31st Term Meeting of our Permanent Council hosted by the Minister of Culture and
Tourism of the Republic of Turkey Mr. Omer Celik was held on October 2nd, 2014 in Ankara. You
may also find a detailed article on the main titles of Mr. Celik’s speech as well as on the aforementioned meeting itself.
Another traditional practice of TURKSOY is the declaration of one city of the Turkic World as
its Cultural Capital every year. Within this framework, the city of Eskisehir received the title of
Cultural Capital of the Turkic World 2013. Throughout this special year, the city of Eskisehir hosted
the most important traditional events of TURKSOY. In this issue of our journal, you will also find
an article on events held in Eskisehir.
The Fourth Meeting of National Commissions of the UNESCO held in Eskisehir with a view to
increasing opportunities of international cooperation and strengthening intercultural dialogue is
another highlight of this issue. We hope that you will enjoy reading these articles which will give
you an insight into the colorfulness of these events in Eskisehir within the framework of the
Cultural Capital of the Turkic World Programme.
Besides these traditional events held every year, TURKSOY further carries out special projects.
Within this framework, our organization which dedicated its activities to the famous composer
of Kazak classical music Mukan Tulebayev in 2013, held the Premiere of his opera “Birjan and
Sarah” performed for the first time in Turkey in cooperation with the State Opera and Ballet of
Samsun. This special event left indelible traces in the memories of our spectators. This is why we
also wanted to share an article with you on Birjan and Sarah whose story is an essential part of
Kazak cultural heritage.
As in every issue of our journal, we have again an interview for you in which we this time spoke
about TURKSOY with our Secretary General Prof. Kasseinov who has now been assuming this
duty for five years and gave us some interesting insights into the history of TURKSOY since its
foundation. We hope that you will also enjoy reading this interview covering many interesting
issues such as the challenges overcome by TURKSOY during its 20 years of existence as well as
its future perspectives.
Of course, the content of this issue of our journal is not limited to these articles. Indeed, you
may find many other interesting articles on a large variety of subjects ranging from the Forum
of Museum Experts of the Turkic World to the 20th Anniversary medals of TURKSOY awarded to
personalities and institutions in recognition of their valuable support as well as to the new album
of the Youth Chamber Orchestra of TURKSOY dedicated to the 20th anniversary of our organization.
We hope that you will enjoy reading this issue of our journal and look forward to sharing our next
issue with you.
08
18
TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN
ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ
FROM TURKSOY’S DIARY
42
TÜRKSOY 20.YIL ÖZEL KONSERİ
ЮБИЛЕЙНЫЙ КОНЦЕРТ ТЮРКСОЙ
TÜRK KONSEYİ ZİRVESİ’NE TÜRKSOY’UN 20.YIL
KUTLAMALARI DAMGASINI VURDU
ГЛАВЫ ТЮРКСКИХ СТРАН ПОЗДРАВИЛИ
ТЮРКСОЙ С ЮБИЛЕЕМ
THE SUMMIT OF THE TURKIC COUNCIL WAS MARKED
BY THE 20TH ANNIVERSARY CELEBRATIONS OF TURKSOY
20TH ANNIVERSARY CONCERT OF TURKSOY
52
TÜRKSOY’UN 20.YIL KUTLAMALARI AVRUPA’DA SES GETİRDİ
22
28
36
TÜRK DÜNYASININ UNESCO’SU TÜRKSOY,
KÜLTÜR VE TURİZM BAKANI ÖMER ÇELİK
ТЮРКСОЙ ИГРАЕТ РОЛЬ ЮНЕСКО ТЮРКСКОГО МИРА,
РЕЧЬ МИНИСТРА КУЛЬТУРЫ И ТУРИЗМА ТУРЦИИ
TURKSOY: THE UNESCO OF THE TURKIC WORLD,
MINISTER OF CULTURE AND TOURISM OF THE
REPUBLIC OF TURKEY MR.OMER CELIK
TÜRKSOY GENEL SEKRETERİ DÜSEN KASEİNOV’LA
KURULUŞUNDAN GÜNÜMÜZE TÜRKSOY
ИНТЕРВЬЮ ГЕНЕРАЛЬНОГО СЕКРЕТАРЯ ТЮРКСОЙ
ДЮСЕНА КАСЕИНОВА; КУЛЬТУРА –
ОБЩИЙ ЯЗЫК ГРЯДУЩИХ ПОКОЛЕНИЙ
INTERVIEW WITH THE SECRETARY GENERAL OF TURKSOY,
MR.DUSEN KASEINOV: TURKSOY FROM PAST TO PRESENT
TÜRKSOY DAİMİ KONSEYİ 31.DÖNEM TOPLANTISI
XXXI ЗАСЕДАНИЕ ПОСТОЯННОГО СОВЕТА ТЮРКСОЙ
31ST TERM MEETING OF THE PERMANENT
COUNCIL OF TURKSOY
ПРАЗДНОВАНИЕ 20-ЛЕТИЯ ТЮРКСОЙ В ЕВРОПЕ
GREAT SUCCESS OF 20TH ANNIVERSARY CELEBRATIONS OF
TURKSOY IN EUROPE
56
TÜRKSOY 20.YIL HEYKELİNİN YARATICISI SAİT RÜSTEM’LE
RÖPORTAJ
БЕСЕДА СО СКУЛЬПТОРОМ САИТОМ РУСТЕМОМ
INTERVIEW WITH THE SCULPTOR OF THE 20TH ANNIVERSARY
STATUE OF TURKSOY
42
58
22
TÜRKSOY ÜYESİ ÜLKELER UNESCO MİLLİ
KOMİSYONLARI 4.TOPLANTISI
IV СОВЕЩАНИЕ НАЦИОНАЛЬНЫХ КОМИССИЙ ПО
ДЕЛАМ ЮНЕСКО СТРАН-ЧЛЕНОВ ТЮРКСОЙ
4TH MEETING OF UNESCO NATIONAL COMMISSIONS OF
TURKSOY MEMBER COUNTRIES
62
68
72
78
84
2013 TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR BAŞKENTİ
ESKİŞEHİR
ЭСКИШЕХИР – КУЛЬТУРНАЯ СТОЛИЦА
ТЮРКСКОГО МИРА 2013 ГОДА
ESKISHEHIR, THE CULTURAL
CAPITAL OF THE TURKIC WORLD 2013
BİRJAN VE SARA OPERASI
ОПЕРА “БИРЖАН И САРА”
THE BIRJAN AND SARAH OPERA
62
KURULUŞ YILLARINDA TÜRKSOY
ТЮРКСОЙ В ПЕРВЫЕ ГОДЫ
THE HISTORY OF TURKSOY
TÜRK DÜNYASININ KÜLTÜREL MİRASI VE MÜZELER
МУЗЕИ И КУЛЬТУРНОЕ НАСЛЕДИЕ ТЮРКСКОГО МИРА
THE CULTURAL HERITAGE AND MUSEUMS OF THE
TURKIC WORLD
TÜRKSOY 20.YIL MADALYASI
МЕДАЛЬ «20-ЛЕТИЕ ТЮРКСОЙ»
20TH ANNIVERSARY MEDAL OF TURKSOY
68
88
YUNUS EMRE ORATORYOSU ALBÜMÜ ÇIKTI
ЗАПИСЬ ОРАТОРИИ «ЮНУС ЭМРЕ»
ВЫПУЩЕНА В ФОРМАТЕ DVD
THE ALBUM OF THE YUNUS EMRE ORATORIO
WAS RELEASED
90
58
TÜRKSOY GENÇLİK ODA ORKESTRASI YEPYENİ BİR ALBÜMLE
KARŞINIZDA
НОВЫЙ АЛЬБОМ МОЛОДЕЖНОГО КАМЕРНОГО
ОРКЕСТРА ТЮРКСОЙ
A FULLY NEW ALBUM WAS RECORDED BY THE YOUTH
CHAMBER ORCHESTRA OF TURKSOY
TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN
ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY
В ЮНЕСКО состоялась презентация альбома
«Дети рисуют мир. ТЮРКСОЙ»
С 12 по 15 ноября 2013 г. в рамках Генеральной Конференции ЮНЕСКО
в Париже состоялась презентация итогового альбома «Дети рисуют мир.
ТЮРКСОЙ». Выпуск альбома был приурочен к 20-летию Международной
организации тюркской культуры и Международному десятилетию
сближения культур 2013-2022 гг., инициированному Казахстаном и
одобренному Генеральной Ассамблей ООН. Организаторами проекта
выступили ТЮРКСОЙ, Национальная комиссия Республики Казахстан
по делам ЮНЕСКО и ИСЕСКО и Казахстанская Национальная
Федерация Клубов ЮНЕСКО.
В создании альбома приняли участие представители стран тюркского
мира: Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Алтая (РФ),
Башкортостана (РФ), АТО Гагаузии (Молдова), Турецкой Республики
Северного Кипра, Саха (Якутии) (РФ) и Татарстана (РФ).
Данная инициатива была реализована Первым клубом ЮНЕСКО в
Казахстане - Школой изобразительного искусства и технического
дизайна им. А.Кастеева, на базе которой проект развивался с 1999
года. Ежегодный фестиваль детского творчества «Дети рисуют
мир. ТЮРКСОЙ» внес свою лепту в укрепление культурных связей
тюркоязычных народов; также он способствует популяризации
ценностей ЮНЕСКО.
UNESCO’DA “ÇOCUKLAR DÜNYAYI
ÇİZİYOR. TÜRKSOY” ADLI ALBÜM
TANITILDI
PROMOTION OF TURKSOY’S ALBUM: ’’THE
WORLD SEEN THROUGH CHILDREN’S EYES”
AT THE UNESCO
“Çocuklar Dünyayı Çiziyor. TÜRKSOY” adlı albümün tanıtımı
12-15 Kasım 2013 tarihlerinde UNESCO Genel Konferansı
kapsamında Paris’te yapıldı. TÜRKSOY, Kazakistan
Cumhuriyeti UNESCO ve ISESCO Ulusal Komisyonu
ve UNESCO Kulüpleri Kazak Ulusal Federasyonu’nun
işbirliğinde hazırlanan bu resim albümü, Uluslararası
Türk Kültürü Teşkilatı’nın (TÜRKSOY) 20. yıl dönümü
ile Kazakistan’ın girişimiyle Birleşmiş Milletler Genel
Kurulunca onaylanan 2013-2022 Uluslararası Kültürlerin
Yakınlaşması On Yıllığı’na ithaf edildi.
Albümün meydana getirilmesi sürecinde; Azerbaycan,
Kazakistan, Kırgızistan, Altay (RF), Başkurdistan (RF),
Gagauz Yeri (Moldova), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti,
Saha (Yakut) (RF) ve Tataristan (RF) ‘dan katılımcılar yer
aldı.
Kazakistan’da bulunan A.Kasteyev Resim Sanatı ve Teknik
Tasarım Okulu tarafından hayata geçirilen “Çocuklar
Dünyayı Çiziyor. TÜRKSOY” Çocuk Sanatı Festivali, Türk
halklarının kültürel bağlarının pekişmesine ve UNESCO
değerlerinin tanıtılmasına katkı sağlamaktadır.
TURKSOY’s Album: ‘‘The World seen through Children’s Eyes” was
promoted within the framework of the General Conference of the
UNESCO held in Paris between November 12th-15th, 2013. The aforementioned album prepared by TURKSOY in cooperation with the National
Commissions of the Republic of Kazakhstan to the UNESCO and ISESCO
along with the Kazak National Federation of UNESCO Clubs is dedicated
to the 20th Anniversary of the International Organization of Turkic Culture
(TURKSOY) as well as to the International Decade for the Rapprochement
of Cultures 2013-2022 declared by the UN General Assembly upon
initiative of the Republic of Kazakhstan.
The above-mentioned album was published with the contribution of
the following countries of the Turkic World: Azerbaijan, Kazakhstan,
Kyrgyzstan, the Altai Republic (RF), the Republic of Bashkortostan (RF),
Gagauzia (Moldova), the Turkish Republic of Northern Cyprus, Sakha
(Yakutia) (RF) and the Republic of Tatarstan (RF).
This Festival of Children’s Art which is held every year under the
motto “The World seen through Children’s Eyes-TURKSOY” aims at the
strengthening of cultural ties among Turkic peoples as well as at the
promotion of values embraced by the UNESCO.
8
TÜRK DİLİNİN ORTAK TERMİNOLOJİ
MESELELERİ KAZAKİSTAN’DA MASAYA
YATIRILDI
“Türk Dilinin Ortak Terminoloji Meseleleri” konulu uluslararası bilimsel
konferans ve atölye çalışması, 28-30 Ağustos 2013 tarihleri arasında
Kazakistan’ın Karagandı ve Janarka kentlerinde gerçekleştirildi.
TÜRKSOY ve Uluslararası Türkoloji Merkezi’nin ortaklaşa
düzenledikleri konferansa Türkiye, Kazakistan, Kırgızistan, Almanya ve
Başkurdistan (RF)’dan çok sayıda bilim adamı katıldı. Karagandı Devlet
Üniversitesi’nde gerçekleşen etkinliğin açılış konuşmalarını TÜRKSOY
Genel Sekreteri Düsen Kaseinov ve Türk Konseyi Genel Sekreter
Yardımcısı Darhan Hıdırali yaparken konferans, Kazakça’ya çok sayıda
kelime kazandırmış, Kazak dili ve edebiyatı için önemli çalışmalar
yapmış İslam Jarılkap’ın doğumunun 95. yılı olması münasebetiyle
İslam Jarılkap’a ithaf edildi.
COMMON TERMINOLOGY ISSUES WERE
DISCUSSED IN KAZAKHSTAN
The international scientific conference on “Common Terminology
Issues of Turkic Language” took place in Karagandy and Janarka in
Kazakhstan between August 28th-30th, 2013.
The conference organized by TURKSOY in cooperation with the
International Center of Turcology Studies was attended by many
scholars from Turkey, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Germany and
Bashkortostan (RF). The opening speeches of the conference held at
the Karagandy State University were delivered by TURKSOY Secretary
General Dusen Kaseinov and the Deputy Secretary General of the
Turkic Council Darhan Hidirali. In recognition of his valuable academic
work in the field of Kazak language and literature as well as his efforts
to enrich the lexical diversity of Kazak language, the conference itself
was dedicated to Islam Jarılkap on the occasion of the 95th anniversary
of his birthday.
Международный форум «Проблемы
унификации и координации тюркской
терминологии»
28-30 августа 2013 года в городах Караганде и Жанаарке (Казахстан)
состоялась Международная научная конференция и семинар на тему:
«Проблемы унификации и координации тюркской терминологии».
В конференции, проводимой совместно ТЮРКСОЙ и Международным
тюркологическим центром, принимали участие учёные из Турции,
Казахстана, Кыргызстана, Германии, Башкортостана (РФ) и других
стран и регионов. На открытии мероприятия, в Карагандинском
Государственном университете со вступительной речью выступили
Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов и заместитель
Генерального секретаря Тюркского совета Дархан Хыдырали.
Международный тюркологический форум был посвящён 95-летию
Ислама Жарылгапова, который своими трудами внёс неоценимый
вклад в развитие казахского языка и национальной терминологии.
ULIP DESTANI ARTIK TÜRKÇE
29 Ağustos 2013 tarihinde “Rusya Federasyonu’nun Çuvaş
Özerk Cumhuriyeti’nin başkenti Çeboksarı (Çuv. Şupaşkar)’da,
TÜRKSOY’un 2013 yılında yayınladığı Şuyın Hivetiri’nin Ulıp
Destanı’nın Türkçe tercümesinin tanıtımı yapıldı. Kırklareli
Üniversitesi, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü
Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Bayram’ın Türkçe’ye çevirdiği eserin
yanı sıra Çuvaşlar hakkında yazdığı diğer eserlerin tanıtımı için
gerçekleştirilen toplantıya çok sayıda devlet adamı, bilim adamı,
sanatçı, şair ve yazar ile birlikte hatırı sayılır bir dinleyici kitlesi de
katılım gösterdi. Bu tanıtım faaliyeti sırasında, Çuvaş Milli Eğitim
ve Gençlik Bakanı Yardımcısı Sergey Kudryaşov, Çuvaşlar üzerine
yaptığı çalışmalardan dolayı Doç. Dr. Bülent Bayram’a bakanlık
adına bir takdir belgesi sundu.
THE ULYP LEGEND NOW AVAILABLE
IN TURKISH LANGUAGE
On August 29th, 2013, the translation of the Ulyp Legend written
by Shuyin Hivetiri and published by TURKSOY in 2013 was
presented in a conference held in the capital of the Chuvash
Autonomous Republic of the Russian Federation Cheboksari
(Shupashkar). The conference dedicated to the presentation of
the above-metioned translation along with many other works
on Chuvash people written by Assoc. Prof. Dr. Bulent Bayram
from the Faculty of Contemporary Turkic Dialects and Literatures
of the Kirklareli University took place in the presence of many
statesmen, scholars, artists, poets and authors.
During the conference the Deputy Minister of National Education
and Youth Affairs of Chuvashia Sergey Kudryashov handed over
a certificate of appreciation to Assoc. Prof. Dr. Bulent Bayram on
behalf of the Ministry.
Чувашский эпос “Улып” издан на
турецком языке
29 августа 2013 года в столице Чувашской Республики (РФ)
городе Чебоксары прошла презентация опубликованного
ТЮРКСОЙ турецкого перевода чувашского национального
эпоса “Улып”, записанного Хведером Сюином.
Турецкий перевод эпоса «Улып» выполнил заведующий
кафедрой современных тюркских языков и литературы
гуманитарного факультета университета г. Кыркларели доцент
Бюлент Байрам. Были презентованы и другие труды турецкого
ученого. Наряду с государственными деятелями, учеными,
художниками, поэтами и писателями, которые составили
значительную аудиторию проводимого мероприятия, также
присутствовали многие известные представители чувашской
интеллигенции.
Заместитель министра образования и молодежной политики
Чувашской Республики Сергей Кудряшов вручил доценту
Бюленту Байраму почётную грамоту министерства в знак
признательности за вклад в пропаганду чувашского наследия.
9
TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY
ŞARK PAZARI ŞARKI YARIŞMASINDA
GÜÇLÜ SESLER YARIŞTI
В конкурсе “Восточный базар” состязались
лучшие вокалисты
Uluslararası Şark Pazarı Şarkı Yarışması, 07-09 Eylül 2013 tarihleri
arasında Kırım’ın eşsiz güzellikteki kıyı şehirlerinden birisi olan
Sudak’ta gerçekleştirildi. Dokuzuncusu yapılan festivale bu yıl farklı
ülkelerden 23 sanatçı katılım gösterirken yarışmanın, TÜRKSOY
tarafından verilen büyük ödülüne Kırımlı sanatçı Fazile İbrahimova
layık görüldü.
Yarışmada dereceye giren diğer sanatçılar ise Azerbaycan’dan Akşin
Abdulayev, Rusya Federasyonu’ndan İrina Barhatova, Özbekistan’dan
Matin, Beyaz Rusya’dan Dimitriy Sergeyev, Türkiye’den Cem Gürdal
ve Romanya’dan Lidiya İsaak oldu.
С 7 по 9 сентября 2013 года в красивом крымском прибрежном
городе Судаке проходил Международный музыкальный
конкурс эстрадных исполнителей “Восточный базар”. В девятом
музыкальном фестивале приняли участие 23 исполнителя из
разных стран мира. В финале обладательницей премии ТЮРКСОЙ
стала крымская исполнительница Фазиле Ибраимова. Призёрами
конкурса стали вокалисты из Азербайджана – Акшин Абдуллаев,
Российской Федерации – Ирина Бархатова, Узбекистана – Матин,
Беларуси – Дмитрий Сергеев, Турции – Джем Гюрдал и Румынии
– Лидия Исаак.
WONDERFUL VOICES AT THE
INTERNATIONAL “SARK PAZARI” SINGING
COMPETITION
The International “Sark Pazari” singing competition was held in
Sudak, one of the most beautiful coastal cities of Crimea between
September 7th-9th, 2013. The competition which took place for the
ninth time this year featured performances of 23 artists from
various countries. The winner of the TURKSOY prize was the
Crimean artist Fazile IBRAHIMOVA.
Other prize-winning artists were Akshin Abdulayev from
Azerbaijan, Irina Barhatova from the Russian Federation, Matin
from Uzbekistan, Dimitriy Sergeyev from Bielorussia, Cem Gurdal
from Turkey and Lidiya Isaak from Romania.
ULUSLARARASI KAZAN İSLAM FİLM
FESTİVALİ TÜRKSOY ÖDÜLÜ TAKDİM EDİLDİ
Uluslararası İslam Film Festivali’nin dokuzuncusu bu yıl 05-11
Eylül 2013 tarihleri arasında, Tataristan’ın başkenti Kazan’da
gerçekleştirildi. Festival kapsamında bu yıl dünyanın çeşitli
ülkelerinden sinemacıların katılımıyla, 50 ayrı film sinema severlerin
beğenisine sunulurken TÜRKSOY Özel Ödülü’nü kazanan isim, Can
filmiyle yönetmen Raşit Çelikezer oldu. Kazan İslam Film Festivali
kapsamında, TÜRKSOY Özel Ödülü 2007 yılından itibaren verilmeye
başlanmıştır. Festivalde ayrıca, Rusya Federasyonu Sinemacılar ve
Eleştirmenler Özel Ödülü, Rusya Federasyonu Müftüler Birliği Özel
Ödülü ve Tataristan (RF) Cumhurbaşkanı Özel Ödülü gibi çeşitli
kurum ve kuruluşların da değerli yönetmenlere ve eserlerine takdim
ettiği ödüller bulunmaktadır.
TURKSOY PRIZE AT THE KAZAN
INTERNATIONAL FESTIVAL OF MUSLIM
CINEMA
This year, the 9th International Festival of Muslim Cinema took place
in Kazan, the capital of Tatarstan (RF) between September 5th-11th.
At the festival featuring 50 films from various countries of the
world this year, the TURKSOY Prize went to Mr. Rashit Chelikezer
for his film “Can”. The TURKSOY Prize has been awarded within the
framework of the Kazan International Festival of Muslim Cinema
since 2007. Other prizes awarded to distinguished cinema directors
at this festival include the Special Prize of Cinema Directors and
Critics of the Russian Federation, the Special Prize of the Muftis’
Association of the Russian Federation and the Special Prize of the
President of the Republic of Tatarstan (RF).
10
IX Казанский международный фестиваль
мусульманского кино
5-11 сентября 2013 года в столице Татарстана Казани проходил
IX Казанский международный фестиваль мусульманского кино.
В конкурсной программе фестиваля с участием кинорежиссёров
из разных стран мира любителям кино были представлены
50 фильмов. Специальный приз Международной организации
тюркской культуры был присужден фильму «Джан» режиссера
Рашита Челикэзера (Турция).
Специальный приз ТЮРКСОЙ для Казанского фестиваля
мусульманского кино был учрежден в 2007 году.
На фестивале также традиционно присуждаются специальные
призы Российской Гильдии киноведов и кинокритиков,
Федерального агентства по делам Содружества Независимых
Государств, Совета муфтиев России, а также приз Президента
Республики Татарстан (РФ).
TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY
KLASİK MÜZİĞİN GENÇ YETENEKLERİ BİR
KEZ DAHA BÜYÜLEDİ
Молодые исполнители классической музыки
снова восхитили зрителя
Birbirinden yetenekli genç sanatçılardan oluşan TÜRKSOY
Uluslararası Gençlik Oda Orkestrası, TÜRKSOY’un kuruluşunun
20. yıl kutlamaları kapsamında, yepyeni bir repertuvarla tekrar bir
araya geldi.
2010 yılında, Türkçe konuşan halkların müzik potansiyelinin
evrensel klasik müzik diliyle yansıtılması, Türk kültürünün ve Türk
klasik müzik bestelerinin tanıtılması amacıyla TÜRKSOY tarafından
kurulan Gençlik Oda Orkestrası, Ankara’da gerçekleştirdiği
çalışmaların ardından, Ankara, 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti
Eskişehir, Bursa ve Ayvalık’ta sanatseverlerin karşına çıktı.
Kazakistan Kurmangazi Konservatuarı profesörlerinden, Uygur
kökenli ünlü maestro Anvar Akbarov şefliğinde gerçekleştirilen
konserler izleyenlerin büyük beğenisini kazandı.
Kuruluşundan bu yana Amerika, Avrupa ve Avrasya coğrafyasında
gerçekleştirdikleri onlarca konserle Türk kültürünün ortak
nağmelerini başarı ile icra ederek, dinleyicileri kendilerine hayran
bırakan ekipte bu sene Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan,
Özbekistan, Türkiye, Türkmenistan, Rusya Federasyonu’na
bağlı Başkurdistan, Hakas, Tataristan ve Saha (Yakut)
Cumhuriyetleri’nden gelen genç sanatçılar yer aldı.
Международный молодёжный камерный оркестр ТЮРКСОЙ,
состоящий из молодых одарённых исполнителей, в рамках
празднований 20-летия ТЮРКСОЙ представил свой новый
репертуар.
Молодёжный камерный оркестр был создан ТЮРКСОЙ в 2010 году
с целью отражения музыкальной культуры тюркоских народов и
популяризации тюркской культуры и классических произведений
тюркских композиторов. Оркестр встретился с ценителями искусства
в Бурсе, Айвалыке и Эскишехире – Культурной столице тюркского
мира 2013 года. Данный творческий коллектив, руководителем
которого является известный маэстро уйгурского происхождения
профессор Казахской национальной консерватории им. Курмангазы
Анвар Акбаров, навсегда завоевал сердца слушателей.
Со времени своего образования Молодёжный камерный оркестр,
великолепно исполняющий мелодии тюркской культуры, блестяще
выступил с десятками концертов в Америке и странах Евразии. В
этом году творческий коллектив состоит из молодых талантливых
исполнителей стран-членов ТЮРКСОЙ: Азербайджана, Казахстана,
Кыргызстана, Турции, Узбекистана, Туркменистана, а также
Башкортостана, Саха (Якутии), Хакасии и Татарстана (Российская
Федерация).
YOUNG TALENTS OF CLASSICAL MUSIC
ENCHANTED THE AUDIENCE ONCE AGAIN
The Youth Chamber Orchestra of TURKSOY gathering brilliant young
artists of the Turkic World came together again with a fully new
repertoire within the framework of the 20th Anniversary of TURKSOY.
The Youth Chamber Orchestra of TURKSOY which was established
in 2010 in order to promote the classical music of Turkic Speaking
Peoples thus also introducing Turkic culture and Turkic classical
music compositions around the world, came to Turkey once again
this year. Within the framework of its tour to Turkey, the orchestra
which started performing in Ankara, later took the scene in Eskisehir,
the 2013 Cultural Capital of the Turkic World, followed by Bursa
and Ayvalik. The young artists enchanted their audience under
their famous conductor of Uyghur descent Prof. Anvar Akbarov
who is also a staff member of the Kurmangazy Conservatory of
Kazakhstan.
The Youth Chamber Orchestra of TURKSOY which has been
successfully performing melodies of the Turkic World along with
other compositions of universal classical music in the United
States, Europe and Eurasian countries since its establishment,
gathered young artists from Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan,
Uzbekistan, Turkey, Turkmenistan, the Republic of Bashkortostan
(RF), the Khakas Republic (RF), the Republic of Tatarstan (RF) and
the Republic of Sakha Yakutia (RF).
11
TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY
12. ULUSLARARASI KARACAOĞLAN ŞELALE
ŞİİR AKŞAMLARINDA TÜRKSOY RÜZGARI
TURKSOY AT THE 12TH INTERNATIONAL
POEM READINGS OF KARACAOGLAN
Tarsus Belediyesi tarafından geleneksel hale getirilen ve bu sene 1720 Eylül 2013 tarihleri arasında on ikincisi gerçekleştirilen Uluslararası
Karacaoğlan Şelale Şiir Akşamları etkinliğine, her yıl olduğu gibi bu
yılda TÜRKSOY üye ülkelerinden gelen tanınmış yazar, şair ve aşıklar
katılım gösterdi.
Etkinlik için 20 farklı sanatçı, dört gün süresince dinleyicilerle eserlerini
paylaştı. Şelale Karacaoğlan Parkı’nda gerçekleşen programın son
gününde yurt dışından davet edilen şair ve aşıklar sahne aldı.
Etkinliğin açılışında Türk dünyasını Tarsus’ta buluşturmaktan dolayı
mutlu olduklarını dile getiren Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin
Kocamaz, Tarsus adına, Türk kültürü adına çok önemli bir etkinliği
devam etmenin gururunu, kıvancını yaşadıklarını dile getirdi.
The 12th International Poem Readings of Karacaoglan traditionally
organized by the Municipality of Tarsus took place between
September 17th-20th, 2013. As every year, this time again, the poem
readings gathered a large number of famous poets and minstrels
from Turkey and TURKSOY member countries.
During four days, artists from 20 different countries shared their
poems and songs with the audience. On the last day of the event
which took place at the Shelale Karacaoglan Park, poets and
minstrels from various countries of the Turkic World took the
scene.
At the opening ceremony of the 12th International Poem Readings of
Karacaoglan, the Mayor Mr. Burhanettin Kocamaz who expressed
his happiness to be gathering the Turkic World in Tarsus also said
that he was proud to pursue the organization of this traditional
event which is of particular importance for the promotion and
preservation of Turkic culture.
XII Международные поэтические вечера в
Тарсусе
17-20 сентября 2013 года в городе Тарсусе (Турция) состоялись XII
Международные поэтические вечера, посвященные известному
турецкому поэту Караджаоглану, в котором приняли участие
известные писатели и поэты-ашуги из стран-членов ТЮРКСОЙ.
В течение четырех дней двадцать поэтов читали свои произведения.
В последний день программы, который проводился в парке
Караджаоглана, на сцене выступили специально приглашённые
зарубежные поэты и ашуги.
На церемонии открытия мэр Тарсуса Бурханеттин Коджамаз горячо
приветствовал участников и выразил радость и гордость в связи с
широким международным участием в поэтическом празднике, на
котором встречаются поэтические традиции тюркских народов.
12
TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY
KAŞGAR’DAN ENDÜLÜS’E TÜRK-İSLAM
ŞEHİRLERİ SAKARYA ŞEHRENGİZİ
Тюрко-исламские города: от Кашгара до
Андалуса
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Türk Dünyası
Mühendisler ve Mimarlar Birliği, Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür
Başkenti Ajansı, Türk Dünyası Belediyeler Birliği ve Türk Dünyası
Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı iş birliğiyle, Kaşgar’dan Endülüs’e Türkİslam Şehirleri Sakarya Şehrengiz’i bu yıl 25-27 Ekim 2013 tarihleri
arasında Eskişehir’de, 28-29 Ekim 2013 tarihleri arasında ise
İstanbul’da düzenlendi.
Türk-İslam kültür ve uygarlığının, mimarisinin, sanatının,
edebiyatının, tarihinin ve manevi değerlerinin bilinmesi, gündeme
taşınması, sorunlarının giderilmesi, geliştirilip güçlendirilmesi ve
dünyaya tanıtılmasını amaçlayan Şehrengizler, daha önceki yıllarda
Bursa ve Kars’ta büyük katılımlarla ve iz bırakan etkinliklerle
düzenlenmişti. Sakarya Şehrengizi bu yıl, Türkiye Cumhuriyeti’nin
kuruluşunun 90. yılına, TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılına, Türk
Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği’nin kuruluşunun 10. yılına
ithafen gerçekleştirildi.
25-27 октября 2013 года в Эскишехире и 28-29 октября в Стамбуле
проходил международный симпозиум “Тюрко-исламские города:
от Кашгара до Андалуса”, который был совместно организован
Международной организацией тюркской культуры (ТЮРКСОЙ),
Союзом инженеров и архитекторов тюркского мира, агентством
“Эскишехир 2013 - Культурная столица тюркского мира», Союзом
муниципалитетов тюркского мира и Фондом писателей и деятелей
искусств тюркского мира.
Целью данного симпозиума является ознакомление с тюркоисламской цивилизацией, культурой, архитектурой, искусством,
литературой, историей и духовными ценностями; внесение важных
вопросов в повестку дня и их рассмотрение, разработка и донесение
до всего мира стратегий развития. В предыдущие годы симпозиум
проходил в турецких городах Бурсе и Карсе.
Симпозиум 2013 года был посвящён 90-летию создания Турецкой
Республики, 20-летию образования Международной организации
тюркской культуры и 10-летию образования Союза инженеров и
архитекторов тюркского мира.
SAKARYA FESTIVAL OF TURKIC-ISLAMIC
CITIES FROM KASHGAR TO ANDALUSIA
The Sakarya Festival of Turkic-Islamic Cities from Kashgar to
Andalusia organized in cooperation of the Union of Engineers
and Architects of the Turkic World with the Agency of Eskisehir,
the Cultural Capital of the Turkic World 2013, the International
Organization of Turkic Culture, the Union of Municipalities of the
Turkic World as well as the Foundation of Authors and Artists
of the Turkic World will take place with wonderful events held in
Eskisehir between October 25th-27th, 2013 followed by Istanbul
between October 28th-29th, 2013.
Similar festivals aiming at the worldwide promotion, preservation
and development of Turkic-Islamic culture, civilization, architecture,
arts, literature, history and spiritual values had been previously
held in Bursa and Kars and were attended by a large number of
people. This year, The Sakarya Festival of Turkic-Islamic Cities
from Kashgar to Andalusia was dedicated to the 90th Anniversary
of the foundation of the Republic of Turkey along with the 20th
Anniversary of TURKSOY and the 10th Anniversary of the Union of
Engineers and Architects of the Turkic World.
13
TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY
ASTANA’DA YUNUS EMRE COŞKUSU
TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin
kuruluşunun 90. yılı kutlamaları çerçevesinde, Ahmet Adnan Saygun
tarafından bestelenen ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk oratoryosu
olan Yunus Emre Oratoryosu, TÜRKSOY’un gerçekleştirdiği ABD ve
Türkiye konserlerinin ardından, Kazakistan’ın başkenti Astana’da
sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
Oratoryo; Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Astana
Yunus Emre Türk Kültür Merkezi, T.C Astana Büyükelçiliği ve Astana
Valiliği’nin işbirliğiyle 25 Ekim 2013 tarihinde sahnelendi.
Astana Valiliği Devlet Filarmoni Orkestrası eşliği ve İbrahim
Yazıcı’nın şefliğinde solistler Ayhan Uştuk, Şebnem Algın, Nurdan
Küçükekmekçi ve Tuncay Kurtoğlu tarafından seslendirilen eser,
seyircilerin büyük beğenisini kazandı.
Оратория «Юнус Эмре» исполнена в Астане
В рамках празднований 90-летия со дня образования Турецкой
Республики и 20-й годовщины организации ТЮРКСОЙ,
оратория «Юнус Эмре», созданная Ахметом Аднаном Сайгуном
и являющаяся первой ораторией Турецкой Республики, была
исполнена для любителей искусства в столице Казахстана городе
Астане.
Исполнение оратории было организовано 25 октября 2013 года
совместно Международной организацией тюркской культуры,
Турецким культурным центром имени Юнуса Эмре в Астане,
посольством Республики Турция в Казахстане и акиматом города
Астаны.
Зрители бурными аплодисментами одарили солистов Айхана
Уштука, Шебнем Алгын, Нурдан Кючюкэкмекчи и Тунджая
Куртоглу, исполнивших произведения в сопровождении
симфонического оркестра Государственной Филармонии акимата
г.Астаны под руководством дирижёра Ибраима Языджи.
THE YUNUS EMRE ORATORIO ENCHANTED
THE AUDIENCE IN ASTANA
Within the framework of the celebrations of the 20th Anniversary of
TURKSOY and the 90th Anniversary of the foundation of the Republic
of Turkey, the first oratorio of the Republic of Turkey composed by
Ahmet Adnan Saygun has been performed in Astana, the capital of
Kazakhstan after brilliant concerts organized by TURKSOY in the
USA and Turkey.
The event featuring this legendary oratorio of Ahmet Adnan Saygun
was held on October 25th, 2013 by the International Organization
of Turkic Culture (TURKSOY) in cooperation with the Yunus Emre
Turkish Cultural Center of Astana, the Embassy of the Republic of
Turkey in Astana and the Governorate of Astana.
Soloists who took the scene in the oratorio performed by the
State Philharmonic Orchestra of the Governorate of Astana under
Ibrahim Yazici as conductor were: Ayhan Ushtuk, Shebnem Algin,
Nurdan Kuchukekmekchi and Tuncay Kurtoglu.
The concert wich was extremely appreciated received standing
ovations from the audience.
14
TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY
FİRİDUN BEY KOÇERLİ UNUTULMADI
Azerbaycan’ın ünlü bilim adamı, edebiyatçı ve yazarı Firidun Bey
Köçerli doğumunun 150. yıl dönümünde (1863-1920), Eskişehir
Osmangazi Üniversitesi’nde gerçekleştirilen panelle anıldı.
20 Aralık 2013 tarihindeki panel, Firidun Bey Koçerli’nin hayatını
anlatan kısa film gösterimi ile başlarken, panelde konuşmacı olarak
Azerbaycan Bilimler Akademisi Şube Müdürü Prof. Dr. Zaman
Askerli, Prof. Dr. Müzeyyen Buttanrı, araştırmacı yazar Muharrem
Kubat, Cennetgül Altuntaş ve Prof. Dr. Tamilla Aliyeva yer aldı.
Anma etkinliği kapsamında Türkiye’de bulunan heyetin bir başka
durağı ise, TÜRKSOY Genel Sekreterliği oldu.
TÜRKSOY Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Fırat Purtaş’ın kabul
ettiği heyet, Firidun Bey Koçerli’nin ilk olarak 1912 yılında çocuklar
için hazırladığı “Balalara Hediye” adlı kitabın dili korunmuş ve
yeniden hazırlanmış versiyonunu Fırat Purtaş’ın nezdinde TÜRKSOY
Kütüphanesi’ne hediye etti.
COMMEMORATION OF FIRIDUN BEY
KOCERLI AT TURKSOY
Firidun Bey KOCERLI (1863-1920), the famous scholar, author and
writer of Azerbaijan was commemorated in a panel held at the
Osmangazi University in Eskisehir on the occasion of the 150th
Anniversary of his birthday.
The panel held on December 20th, 2013 started with a short film
recounting the life and work of Firidun Bey Kocerli and went on
with the contributions of Prof. Dr. Zaman Askerli, the Director of the
Academy of Sciences of Azerbaijan along with Prof. Dr. Muzeyyen
Buttanri, as well as the researcher and author Muharrem Kubat,
Cennetgul Altuntas and Prof. Dr. Tamilla Aliyeva.
The delegation which came to Turkey within the framework of the
commemoration event also visited TURKSOY Headquarters.
The scholars who were welcomed at TURKSOY by its Deputy
Secretary General Assoc. Prof. Dr. Fırat PURTAS offered the reedited
version of Firidun Bey KOCERLI’s book “Balalara Hediye” (Gift for
Children) which he had written in 1912. The afore-mentioned book
which is a new, yet, authentic publication of Firidun Bey KOCERLİ’s
“Balalara Hediye” was taken over by Prof. Dr. Purtas on behalf of
TURKSOY with a view to be included in the latter’s library.
Состоялся симпозиум, посвящённый памяти
Фиридуна бека Кочарли
20 декабря 2013 года в конференц-зале факультета науки и
искусства университета Османгази (г. Эскишехир) состоялся
симпозиум, посвящённый 150-летию со дня рождения известного
азербайджанского учёного, литературоведа и писателя Фиридун
бека Кочарли.
После демонстрации фильма о жизни Фиридуна бека Кочарли
состоялось заседание симпозиума, на котором прозвучали
доклады заведующего отделом Национальной Академии Наук
Азербайджана профессора Заман Аскерли, профессора Мюзейен
Буттанры, выступления писателя - исследователя Мухаррем Кубат,
Дженнетгюль Алтунташ, а также профессора Тамилы Алиевой.
В рамках памятного мероприятия прибывшие в Турцию учёные директор Азербайджанской Государственной детской библиотеки
имени Ф. Кочарли Шахла Гемберова и заведующий отделом
Национальной Академии Наук Азербайджана профессор Заман
Аскерли, нанесли визит в штаб-квартиру Международной
организации тюркской культуры.
Делегация, которую принял заместитель Генерального секретаря
ТЮРСОЙ Фырат Пурташ, преподнесла в подарок библиотеке
ТЮРКСОЙ новое издание книги Феридун бека Кочарли «Подарок
детям», впервые опубликованной в 1912 году.
15
TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY
Fotoğraf: Araz Adiloğlu / Azerbaycan
10. TÜRKSOY FOTOĞRAFÇILAR BULUŞMASI
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY)
ve Azerbaycan Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı iş
birliği ile 2-12 Eylül 2013 tarihleri arasında “10.
TÜRKSOY Fotoğrafçılar Buluşması” düzenlendi.
TÜRKSOY’un 20. yılına ithaf edilen, Azerbaycan’da
gerçekleştirilen buluşmaya bu yıl Kazakistan’dan
Damir Otegen, Kırgızistan’dan Kamila Esen, Aidai
Abdıaşımova, Alimjan Jorobaev, Özbekistan’dan
Hüsniddin Atoyev, Türkiye’den Sema Özevin,
İsmail Haykır, Nesrin Söylemez, Tataristan
(R.F.)’dan Rafis Zakirov, Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti’nden Giray Karahasan, Mehmet
Gökyiğit, Gagavuz Yeri’nden (Moldova) Sergey
Bordian, Kırım’dan (Ukrayna) Nara Narimanova,
Azerbaycan’dan Sevinç Aslanova, Müşfiq
Mehdiyev, Zaur Mirzoyev, Rauf Umud, Zemfira
Mahmudova ve Araz Adiloğlu katılım gösterdi.
Fotoğraf sanatçıları 2 gün boyunca Bakü ve
civarında, daha sonra dört gruba bölünerek
Azerbaycan’ın Kuzey, Kuzey-Batı, Batı ve
Güney bölgelerinde çekimler gerçekleştirdi.
16
Çekimlerin sonunda, 11 Eylül 2013 tarihinde
Bakü’de bulunan 1969 Galerisi’nde sanatçıların
eserlerinden oluşan bir fotoğraf sergisi açıldı.
Serginin açılışını gerçekleştiren Azerbaycan
Kültür ve Turizm Bakanı Yardımcısı Adalet
Veliyev, yaptığı konuşmada: “Burada yer alan
eserler Türk dünyasından gelen fotoğrafçıların
on gün süresince çektikleri fotoğrafların sadece
küçük bir bölümü. Bu eserlerle birlikte buluşmaya
katılan fotoğrafçılarımızın Azerbaycan’la ilgili
hatıraları yıllarca yaşayacak. Zaman gelecek
onların yaptıkları resimler arşive dönüşecek ve
gelecek nesiller Azerbaycan’ı öğrenmek için bu
fotoğraflara müracaat edecekler” dedi.
‘‘TÜRKSOY’un 20. Kuruluş Yılı’’ kapsamında
Azerbaycan’da düzenlenen 10. TÜRKSOY
Fotoğrafçılar Buluşması’nda çekilen fotoğraflar
önümüzdeki
günlerde
TÜRKSOY
Genel
Sekreterliği tarafından hazırlanacak albümle
ölümsüzleştirilecek.
TÜRKSOY GÜNLÜĞÜNDEN - ИЗ ДНЕВНИКА ТЮРКСОЙ - FROM TURKSOY’S DIARY
10-я встреча фотографов
ТЮРКСОЙ
10TH PHOTOGRAPHERS’ GATHERING
OF TURKSOY
2-12 сентября 2013 года в Азербайджане прошла 10-я встреча
фотографов ТЮРКСОЙ, организованная совместно Генеральным
секретариатом ТЮРКСОЙ и Министерством культуры и туризма
Азербайджанской Республики.
Во встрече, приуроченной к 20-летию ТЮРКСОЙ, принимали
участие фотохудожники: Дамир Отеген из Казахстана, Камила
Эсен, Айдай Абдыашимова, Алимжан Жоробаев из Кыргызстана,
Хусниддин Атоев из Узбекистана, Сема Озевин, Исмаил Хайкыр,
Несрин Сёйлемез из Турции, Рафис Закиров из Татарстана
(РФ), Гирай Карахасан, Мехмет Гекйигит, представлявшие
Турецкую Республику Северного Кипра, Сергей Бордиян из
Гагаузии (Молдова), Нара Нариманова из Крыма (Украина), и
наконец, фотографы Севиндж Асланова, Мушфиг Мехтиев, Заур
Мирзоев, Рауф Умуд, Земфира Махмудова и Араз Адилоглы,
представлявшие Азербайджан.
Фотографы в течение двух дней проводили фотосъемки в
Баку и городских окрестностях, а затем, разделившись на
4 группы, провели объёмную работу в северных, северозападных, западных и южных регионах Азербайджана. По
итогам работ 11 сентября в Баку в галерее «1969» открылась
выставка, для которой были отобраны лучшие фотоработы. На
открытии выставки заместитель министра культуры и туризма
Азербайджана Адалет Велиев сказал: «Представленные здесь
работы – это лишь небольшая часть фотографий, отснятых в
течение десяти дней мастерами из тюркоязычных стран. Вместе
с этими произведениями на протяжении многих лет будут жить
воспоминания наших участников, связанные с Азербайджаном.
Придёт время, когда из запечатлённых кадров создадут архивы,
и будущие поколения обратятся к ним, чтобы ознакомиться с
нашей республикой», - сказал заместитель министра.
Лучшие фотоработытия 10-ой встречи фотохудожников
ТЮРКСОЙ войдут в альбом, который готовится Генеральным
секретариатом ТЮРКСОЙ.
The 10th Photographers’ Gathering of TURKSOY organized by the
International Organization of Turkic Culture in cooperation with the
Ministry of Culture of Azerbaijan took place between September 2nd12th, 2013.
The event dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY this year took
place in Azerbaijan, gathering Damir Otegen from Kazakhstan, Kamila
Esen, Aidai Abdiashimova and Alimjan Jorobaev from Kyrgyzstan,
Husniddin Atoyev from Uzbekistan, Sema Ozevin, Ismail Haykir and
Nesrin Soykemez from Turkey, Rafis Zakirov from Tatarstan(R.F.),
Giray Karahasan and Mehmet Gokyigit from the Turkish Republic
of Northern Cyprus, Sergey Bordian from Gagauzia (Moldova), Nara
Narimanova from Crimea (Ukraine), along with Sevinch Aslanova,
Mushfiq Mehdiyev, Zaur Mirzoyev, Rauf Umud, Zemfira Mahmudova
and Araz Adiloglu from Azerbaijan.
The photographers who first spent two days taking pictures in Baku
and its surroundings, later split into four groups pursuing their
activities in the Northern, North-Western, Western and Southern
parts of Azerbaijan. On September 11th, 2013, a photography
exhibition featuring the artists’ works resulting from this gathering
was then held in the Art Galery 1969 located in Baku. In the speech
he deilvered at the opening ceremony of the exhibition, the Deputy
Minister of Culture and Tourism of Azerbaijan Mr. Adalet Veliyev said:
“The pictures displayed in this exhibition are just a few of the artistic
works realized by photographers from the Turkic World within ten
days. Nevertheless, thanks to these pictures, memories of Azerbaijan
will remain alive forever in the minds of our photographers who took
part in this gathering. The pictures they have taken will remain a
historical reference for future generations willing to learn more about
Azerbaijan”.
The pictures taken by artists who paritcipated in the 10th
Photographers’ Gathering of TURKSOY held in Azerbaijan within the
framework of the 20th Anniversary of the latter will soon be available
as an album published by the Secretariat General of TURKSOY.
17
Türk Konseyi Zirvesi’ne TÜRKSOY’un
20. Yıl Kutlamaları Damgasını Vurdu
Главы тюркских стран поздравили ТЮРКСОЙ с юбилеем
The Summit of the Turkic Council was marked by the
20th Anniversary Celebrations of TURKSOY
TR
“
Bugün bizleri aynı milletin
mensubu yapan değerler, sadece
ortak dilimiz, ortak dinimiz, ortak
tarihimiz, ortak kültürümüz veya
ata yurdumuz değil, parlak bir
geleceği hep birlikte inşa etme
arzu ve irademizdir.
Abdullah Gül
18
”
2009 yılında Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan
ve Türkiye arasında imzalanan Nahçıvan
Anlaşması’yla uluslararası bir örgüt olarak kurulan
Türk Dili Konuşan Ülkeler İş birliği Konseyi’nin
(Türk Konseyi) Üçüncü Zirvesi, “Ulaştırma ve
Bağlantı” temasıyla 15-16 Ağustos 2013 tarihinde
Azerbaycan’ın Gebele şehrinde gerçekleştirildi.
TÜRKSOY’un 20. yıl kutlamalarına da ev sahipliği
yapan zirve kapsamında Dışişleri Bakanları
15 Ağustos’ta bir araya gelirken, Devlet
Başkanları toplantısı Azerbaycan Devlet Başkanı
İlham Aliyev’in ev sahipliğinde Kazakistan
Cumhurbaşkanı Devlet Başkanı Nursultan
Nazarbayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek
Atambaev ve Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’ün iştirakiyle 16 Ağustos’ta gerçekleştirildi.
TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, zirve
kapsamında düzenlenen Dışişleri Bakanları
Toplantısı’nda TÜRKSOY’un çalışmaları hakkında
bilgi sundu. Kaseinov, Türk Cumhuriyetleri’nin
kurmuş oldukları ilk uluslararası örgüt
olan TÜRKSOY’un 20. yılını üye ülkelerinin
cumhurbaşkanlarının huzurunda kutlamaktan
dolayı büyük onur duyduğunu belirterek, bu onur ve
gururu yaşattıkları için Türk Konseyi’ne katılan ve
TÜRKSOY’un çalışmalarına kuruluşundan bu yana
koşulsuz destek sağlayan cumhurbaşkanlarına,
bakanlara ve ilişkili kurumların temsilcilerine
teşekkürlerini iletti.
TÜRKSOY’un 20. yılı, cumhurbaşkanlarının zirve
sırasında gerçekleştirdikleri konuşmalar ve
zirvenin sonuç bildirisinde de yer aldı.
TÜRKSOY’dan 20. Yıla Özel Konser
Gün boyu toplantıların yapıldığı zirvenin kapanışı,
TÜRKSOY’un 20. yıl kutlamaları kapsamında
Haydar
Aliyev
Medeniyet
Merkezi’nde
gerçekleştirilen özel konserle yapıldı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Azerbaycan
Cumhurbaşkanı
İlham
Aliyev,
Kazakistan
Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Kırgızistan
Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev’in de
teşrif ettiği konserde Azerbaycan, Kazakistan,
Kırgızistan ve Türkiye’den eserler icra edilirken,
konser sonunda cumhurbaşkanları sanatçıları
ayakta alkışlayarak beğenilerini paylaştı.
“
Bu toplantılar vesilesiyle tüm Türk
cumhuriyetleri arasındaki dayanışma,
iş birliği ve ortak projeleri hep beraber
gerçekleştirme, kültürel iş birliğimizi
güçlendirme konusunda çok önemli
kararlar alıyoruz. Çok önemli ilerlemeler
oluyor. Bundan büyük bir memnuniyet
duyuyoruz.
Abdullah Gül
”
Birlikte Dirlik Vardır
Birlik ve beraberlik mesajlarının sık sık verildiği
zirve sırasında TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen
Kaseinov, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham
Aliyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan
Nazarbayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek
Atambeyev ve Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’e, TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılı anısına,
Azerbaycanlı heykeltıraş Sait Rüstem tarafından
hazırlanan heykeli sundu.
Oğuz
Kağan
Destanı’ndan
uyarlanan
heykele işlenen ‘‘Birlikte dirlik vardır’’ mesajı
cumhurbaşkanların beğenisini kazandı.
19
RU
15-16 августа 2013 года в азербайджанском городе Габала
состоялся III Саммит Совета сотрудничества тюркоязычных
государств, который был создан в 2009 году подписанием
Нахичеванского соглашения между Азербайджаном,
Казахстаном, Кыргызстаном и Турцией. Основной темой
обсуждений в рамках третьего саммита ССТГ стали
вопросы сотрудничества в сфере транспорта и упрощения
таможенных процедур.
15 августа в рамках Саммита было проведено заседание
Совета министров иностранных дел, после чего состоялся
концерт ТЮРКСОЙ. 16 августа под председательством
президента Азербайджана господина Ильхама Алиева
прошло заседание Совета глав тюркоязычных государств,
на котором присутствовали президент Казахстана господин
Нурсултан Назарбаев, президент Кыргызстана господин
Алмазбек Атамбаев и президент Турции господин Абдуллах
Гюль.
На заседании Совета Министров иностранных дел
Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов
рассказал о деятельности организации. Господин Дюсен
Касеинов сказал, что для него большая честь праздновать
20-летие ТЮРКСОЙ – первой международной организации
тюркских республик, в присутствии президентов странчленов организации. Он выразил свою благодарность
президентам, министрам и представителям учреждений,
которые вступили в Тюркский совет и на протяжении
его существования оказывали безусловную поддержку
деятельности ТЮРКСОЙ.
В своих выступлениях главы тюркских государств
говорили о 20-летии ТЮРКСОЙ и отмечали ее вклад в
международное культурное сотрудничество, что нашло
отражение в итоговой декларации Саммита.
“
Сегодня ценностями, относящими
нас к единой нации, являются не
только наш общий язык, религия,
история,
культура
или
наше
отечество, но и совместная мечта и
воля построить светлое будущее.
Абдуллах Гюль
20
”
“
На заседаниях в рамках саммита
мы
принимаем
очень
важные
решения,
которые
способствуют
реализации совместных проектов
и
укреплению
солидарности
и
культурного сотрудничества между
тюркскими
республиками.
За
время
сотрудничества
достигнут
значительный прогресс. И это приносит
нам большое удовлетворение.
Абдуллах Гюль
Особый концерт от ТЮРКСОЙ
”
На церемонии закрытия саммита, в рамках празднования
20-летия ТЮРКСОЙ состоялся особый концерт, который
был проведён в культурном центре имени Гейдара Алиева.
На вечере присутствовали президент Турции Абдуллах
Гюль, президент Азербайджана Ильхам Алиев, президент
Казахстана Нурсултан Назарбаев, и президент Кыргызстана
Алмазбек Атамбаев. На концерте, где были исполнены
произведения тюркских композиторов, главы государств
выразили свою благодарность артистам восторженными
аплодисментами.
Мир – в единстве
Во время саммита, где часто упоминались темы единения
и единства, Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен
Касеинов вручил главам государств Азербайджана,
Казахстана, Кыргызстана и Турции скульптурный памятный
знак в честь 20-летия создания ТЮРКСОЙ. Президенты
высоко оценили выгравированную на нем надпись,
цитирующую эпос об Огуз-кагане – «Мир – в единстве».
ENG
The Third Summit of the Cooperation Council of Turkic Speaking
Countries (the Turkic Council) which was established as an
international organization upon signature of the Nakhchevan
Agreement by Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan and Turkey
in 2009, was held on August 15th-16th, 2013 in Gabala, Azerbaijan
under the title “transportation and communication”.
While the Ministers of Foreign Affairs of TURKSOY member
countries gathered on August 15th, 2013 at the summit hosted by
TURKSOY within the framework of its 20th anniversary celebrations,
the Heads of States of Kyrgyzstan, Kazakhstan and Turkey Mr.
Almazbek Atambaev, Mr. Nursultan Nazarbayev and Mr. Abdullah
Gul came together in a meeting hosted by the President of the
Republic of Azerbaijan Mr. Ilham Aliyev on August 16th, 2013.
At the meeting of the Ministers of Foreign Affairs held within the
framework of the summit, TURKSOY Secretary General Dusen
Kaseinov gave some information about TURKSOY’s activities.
Mr. Kaseinov who expressed his happiness and pride to be
celebrating the 20th anniversary of TURKSOY, the first international
organization to have ever been established by Turkic republics, in
the presence of the Presidents of its member countries, extended
his gratitude to all Presidents, Ministers and related institutions
of the Turkic Council for their unconditional support to all activities
carried out by TURKSOY since its establishment.
The speeches delivered by the Presidents of TURKSOY member
countries at the summit of the Turkic council held within the
framework of its 20th anniversary celebrations were also included
in the final declaration of the summit.
“
These meetings allow us to make
major decisions to carry out
cooperation projects all together
in order to strengthen the cultural
synergy of all Turkic republics. The
considerable progress we make
on the way to the strengthening
of cultural cooperation among
Turkic republics is a great source
of happiness for us.
Abdullah Gul
”
Concert dedicated to the 20th Anniversary of
TURKSOY
The closing ceremony of the summit which featured various
meetings throughout the day took place at the special concert
dedicated to the 20th anniversary of TURKSOY held in the Haydar
Aliyev Center.
The concert which was attended by the President of the Republic
of Turkey Abdullah Gul, the President of the Republic of Azerbaijan
Ilham Aliyev, the President of the Republic of Kazakhstan Nursultan
Nazarbayev and the President of the Republic of Kyrgyzstan
Almazbek Atambayev featured performances of pieces of music
from Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan and Turkey and received
standing ovations from the Presidents.
“
Unity For Peace and Prosperity
Today, what binds us together as
members of one and the same
nation is not only our common
language, religion, history, culture
or homeland. Much more than
that: it is our common wish and
will to build a common future of
prosperity for all of us.
Abdullah Gul
”
At the summit where several messages calling upon unity and
solidarity were communicated, TURKSOY Secretary General Dusen
Kaseinov offered the Azerbaijani artist Sait Rustem’s sculpture
symbolizing unity and strength to the President of the Republic
of Azerbaijan Ilham Aliyev, the President of the Republic of
Kazakhstan Nursultan Nazarbayev, the President of the Republic
of Kyrgyzstan Almazbek Atambayev and the President of the
Republic of Turkey Abdullah Gul in memory of the 20th anniversary
of TURKSOY.
The sculpture inspired by the Legend of Oghuz Khan and
featuring the message “Unity for peace and prosperity” was highly
appreciated by the Presidents.
21
22
Çalışmalarıyla Bölgesel
“ TÜRKSOY
Barış ve İstikrara Katkı Sağlıyor
Kültür ve Turizm Bakanı
Ömer Çelik
”
‘‘ТЮРКСОЙ вносит вклад в установление мира и стабильности в регионе’’
Министр культуры и туризма Турецкой Республики Омер Челик
‘‘TURKSOY Contributes to Regional Peace and Stability Through its Activities’’
The Minister of Culture and Tourism of the Republic of Turkey Mr. Omer Celik
23
Türk Dünyasının UNESCO’su TÜRKSOY
Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in 31. TÜRKSOY Daimi
Konseyi Dönem Toplantısı Konuşması
Международная организация ТЮРКСОЙ играет роль
ЮНЕСКО тюркского мира
Речь министра культуры и туризма Омера Челика на XXXI заседании
Постоянного совета ТЮРКСОЙ
TURKSOY: The UNESCO of the Turkic World
Opening Speech delivered by the Minister of Culture and Tourism of the Republic of
Turkey Mr. Omer Celik at the 31st Term Meeting of the Permanent Council of TURKSOY
TR
Uluslararası sistemin büyük dönüşüm
geçirdiği bir dönemde, geleceğe dönük
hedeflerin açık bir şekilde tartışıldığı
bir platformda, karşılıklı saygı ve ortak
çıkarlar temelinde çok taraflı bir iş birliği
platformu olarak TÜRKSOY’un kurulması
kararlaştırılmıştır.
YILLAR ÖNCE ATILAN TOHUM
YEŞERMİŞ VE BOY SALMIŞTIR
Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkiye,
Türkmenistan ve Özbekistan’dan oluşan altı
ülkenin bakanları 12 Temmuz 1993 tarihinde
örgütü kuran anlaşmaya imza atarken, kökleri
çok derinlere uzanan ortak kültürel miras üzerine
geleceklerini inşa etmişlerdir.
Yıllar önce atılan tohumun yeşerdiğini, boy
saldığını ve bugünlere ulaştığını görüyoruz.
Gururla söylüyoruz ki, günümüzde TÜRKSOY,
Türk dünyasının UNESCO’su olarak adlandırılacak
bir konuma gelmiştir. Geride kalan 20 yılda Türkçe
konuşan halkların birbirlerini daha yakından
tanımaları, kültürel miras değerlerinin korunması,
kültürel ortaklığımızın tüm dünyaya tanıtılması
doğrultusunda pek çok başarılı faaliyet
gerçekleştirilmiştir.
24
TÜRKSOY’UN ÇALIŞMALARI
BÖLGESEL BARIŞ VE İSTİKRARA DA
KATKI SAĞLAMAKTADIR
Bu faaliyetler dil, tarih ve kültür birlikteliğinin
yanı sıra, iş birliği konusundaki ortak irademiz
ve ortak çabalarımız sayesinde amacına
ulaşabilmiştir. Ortak kültür çatısı olarak teşkil
edilen TÜRKSOY’un hiçbir siyasi amaç gütmeden,
sadece halklarımız arasındaki kardeşliğin ve
kültürel ortaklığın güçlendirilmesi için çalışması
örgütün değerini daha da arttırmakta, misyonunu
daha da güçlendirmektedir.
Bu
özelliğiyle
TÜRKSOY’un
çalışmaları
kültürlerarası
yakınlaşmaya,
medeniyetler
arası diyaloğa, bölgesel barış ve istikrara da
katkı sağlamaktadır. Örgütün, her üyenin
ulusal kültürünün gelişmesinde oynadığı rol de
yadsınamaz bir olgudur.
Ressamlardan müzisyenlere, edebiyatçılardan
tiyatroculara, sanatın her alanında TÜRKSOY’un
sağladığı
ortam,
kültürel
gelişmeyi
ve
zenginleşmeyi
beraberinde
getirmektedir.
Bizler bu çatı altında, en değerli hazinemiz olan
kültürel zenginliklerimizi, paylaşmak suretiyle
çoğaltıyoruz, zenginleştiriyoruz ve hep beraber
halklarımız için kazanıyoruz.
TÜRK DÜNYASI, SADECE
BİR COĞRAFYADAN VE
DEVLETLERDEN İBARET
DEĞİLDİR
TÜRKSOY’un 20’nci yılını kutlarken, geçen
süre zarfında örgütün bugünlere ulaşmasını
sağlayan herkese teşekkürlerimi sunarım.
Türk dünyası, kültürel nitelikli bir kavramdır.
Türk dünyası, sadece bir coğrafyadan ve
devletlerden ibaret değildir. Kültürel birikimi,
felsefesi, hayata bakış açısı, estetik anlayışı,
değerler sistemi itibariyle özgün bir yapıdır.
Bu yönüyle Türk dünyası en az Arap, Slav,
İspanik dünya kadar kendine has özellikler
taşıyan bir varlıktır.
Türk dünyası kendi içinde çeşitlilik taşımakta,
diğer yandan bir bütün oluşturmaktadır.
Türk dünyasına, esasen Türklerle uzun yıllar
birlikte yaşamış diğer halklar ve bu halkların
bulunduğu coğrafyalar da dâhildir.
TOPLUMLARIN RUHUNA
DOKUNAN ÇALIŞMALAR
ÖNYARGILARIN VE KALIPLAŞMIŞ
DÜŞÜNCELERİN KIRILMASINA DA
VESİLE OLMUŞTUR
Nitekim
bugün
aramızda
Rusya
Federasyonu Kültür Bakanlığı’nın temsilcileri
de bulunmaktadır. Bu, kültürel temelli iş
birliğimizin geniş bir kavramla ele alındığını
gösteren bir durumdur. Bu fırsattan
yararlanarak ifade etmek isterim ki, Rusya
Federasyonu’nun parçası olan özerk
cumhuriyetlerin TÜRKSOY çalışmalarına
katılmaları, Türkiye ve Rusya arasındaki
kültürel
ilişkilerin
bugünkü
boyuta
ulaşmasına önemli katkılar sağlamıştır.
Toplumların ruhuna dokunan çalışmalar,
ön yargıların ve kalıplaşmış düşüncelerin
kırılmasına vesile olmuş, soğuk savaşın sona
ermesiyle de halklarımızın birbirini daha
yakından tanıma imkânı bulmaları önem
kazanmıştır. Bu çalışmalara da katkısıyla
ülkelerimiz arasında bölgesel sahiplenme ve
ortak çıkarlar zemininde gelişen ilişkilerimiz,
2010 yılında kurduğumuz üst düzey iş birliği
konseyiyle kurumsallaşmıştır.
Halklarımızın kardeşliğinin güçlendirilmesi,
ortak kültürümüzün daha da derinleştirilmesi
ve iş birliği imkânlarının arttırılması, hoşgörü
anlayışının
yerleştirilmesi,
kültürlerin
yakınlaştırılması amaçları doğrultusunda
TÜRKSOY’a nice başarılı yıllar diliyorum.
25
RU
Решение о создании ТЮРКСОЙ было принято в
период великих преобразований международной
системы посредством открытого обсуждения целей
на будущее, на основе взаимоуважения и общих
интересов.
Посаженное семя принесло плоды творчества
12 июля 1993 года министры Азербайджана, Казахстана,
Кыргызстана, Турции, Туркменистана и Узбекистана,
подписав соглашение о создании организации ТЮРКСОЙ,
заложили основу своего будущего на базе общего культурного
наследия, корни которого уходят в далёкое прошлое.
Сегодня мы видим, что посаженное много лет назад семя
проросло и принесло свои плоды. Мы с гордостью можем
сказать, что в настоящее время ТЮРКСОЙ – это ЮНЕСКО
тюркского мира. За прошедшие 20 лет на пути возрождения
духовного общения тюркоязычных стран с большим успехом
была осуществлена деятельность, направленная на
сохранение и распространение на международном уровне
общих культурных ценностей тюркского мира.
Деятельность ТЮРКСОЙ способствует миру и
стабильности
Общая цель этой деятельности была достигнута благодаря
единству языка, истории и культуры, а также в результате
наших совместных усилий. ТЮРКСОЙ, созданная на основах
общей культуры, ведёт свою деятельность ради укрепления
братства между народами, не преследуя политических
целей, что придаёт ей ещё большую ценность, возвышает
миссию организации. Вместе с тем, многопрофильная
работа организации способствует установлению культурного
взаимообмена, стабильного мира, диалога и солидарности
между всеми людьми доброй воли.
Осуществляя творческое взаимодействие музыкантов и
художников, литераторов и артистов театра, ТЮРКСОЙ
способствует культурному развитию во всех направлениях
искусства. Обмениваясь богатствами нашей культуры, нашим
самым драгоценным сокровищем, мы постоянно обогащаемся,
добиваемся новых успехов ради наших народов.
Тюркский мир не ограничивается лишь своей
географией
Празднуя 20-летие ТЮРКСОЙ, хочу выразить благодарность
всем тем, кто внёс свой вклад в развитие организации за
весь период её существования. Тюркский мир – это понятие
культурного характера. Тюркский мир не ограничивается
лишь своей географией.
В первую очередь, это структура, включающая культурные
знания, философию, взгляды на жизнь, понятие эстетики,
систему ценностей. В этом отношении, тюркский мир
обладает своими уникальными особенностями, также как
и арабский, славянский и испаноговорящий мир. Тюркский
мир несёт в себе великое разнообразие, но в то же время,
26
представляет неразделимую целостность. Тюркский мир
включает географические регионы, населенные также и
другими народами, в течение долгих лет проживающими
вместе с тюрками.
Деятельность, коснувшаяся души народа,
способна развеять все сложившиеся стереотипы и
предрассудки
Сегодня здесь с нами находятся представители Российской
Федерации. Концепция нашего культурного сотрудничества
широко принимается во внимание. Воспользовавшись
случаем, хочу отметить, что участие субъектов Российской
Федерации в деятельности ТЮРКСОЙ внесло огромный
вклад в достижение культурных взаимоотношений между
Россией и Турцией, которые мы наблюдаем сегодня.
Деятельность, коснувшаяся души народа, способна развеять
все сложившиеся стереотипы и предрассудки. В этом
контексте, очень большое значение имела возможность
наших народов ближе познакомиться друг с другом по
окончании холодной войны.
Совместные усилия в развитие отношений между нашими
государствами на основе общих интересов и региональной
принадлежности были закреплены в 2010 году созданием
Совета сотрудничества тюркских государств.
Желаю ТЮРКСОЙ долгих лет успешной деятельности на пути
достижения целей к созданию более тесного культурного
сотрудничества, дальнейшему укреплению братства народов
и развитию нашей общей культуры.
ENG
The decision to establish TURKSOY as a multilateral cooperation
platform based on mutual respect and common interests was made
in a period of deep changes and transformation processes of the
international system in order to openly discuss future goals.
THE TURKIC WORLD IS NOT ONLY COMPRISED
OF A CERTAIN GEOGRAPHICAL REGION WITH A
CERTAIN NUMBER OF STATES
THIS IS THE RESULT OF AN INITIATIVE TAKEN
MANY YEARS AGO
“While congratulating TURKSOY on its 20th anniversary, I would
like to thank all those who contributed to the development of this
organization and brought it to its current status.
The Turkic World is a concept of cultural nature. Thus, it is not only
comprised of a certain geographical region with a certain number
of countries. It is much more, a unique structure characterized by
a cultural heritage, philosophy, aesthetics and values of its own.
As such, the Turkic World is just as unique as the Arab, Slavic or
Hispanic World.
As it bares a unique diversity in itself as a whole, the Turkic World
does also include other peoples which lived together with Turkic
peoples for many years as well as their geographical territories.”
“When the Ministers of Culture of Azerbaijan, Kazakhstan,
Kyrgyzstan, Turkey, Turkmenistan and Uzbekistan signed the
founding agreement of TURKSOY on July 12th, 1993, they in fact
based their future on a common cultural heritage deeply rooted in
history.
Now, we are proud to see that this initiative has brought about
fruitful results with TURKSOY as an international organization which
can be considered as the UNESCO of the Turkic World. Within the
past 20 years, many activities have been carried out by TURKSOY for
the rapprochement of Turkic speaking peoples, the preservation of
our cultural heritage and common values as well as the promotion
thereof around the world.”
TURKSOY’S ACTIVITIES ALSO CONTRIBUTE TO
REGIONAL PEACE AND STABILITY
“These activities have brought about fruitful results thanks to not
only our common language, history and culture but also our common
endeavour and efforts. As an international organization, TURKSOY
carries out its activities to strengthen the cultural ties between our
peoples without pursuing any political aim whatsoever, as this is
precisely what adds value to our organization and strengthens it in
the realization of its mission.
Thus, TURKSOY is also contributing to intercultural dialogue and
rapprochement as well as to regional peace and stability. Therefore,
the International Organization of Turkic Culture does also play a key
role in the development of each member country’s national culture.
Ranging from Painters’ Gatherings to concerts of musicians and
performances of theatre actors as well as authors, the common
cultural platform created by TURKSOY in all fields of art through
its activities is a unique contribution to cultural development and
enrichment. TURKSOY is the home of Turkic Culture where we share
our common cultural heritage and make it matter.”
APPEALING TO THE FEELINGS OF PEOPLE HELP
DISMANTLING PREJUDICES AND STEREOTYPES
“As a matter of fact, today, we are also welcoming Representatives
of the Ministry of Culture of the Russian Federation. This proves
that our cultural cooperation is based on open-mindedness and
tolerance. I would therefore like to take this opportunity to stress that
autonomous republics of the Russian Federation which contributed
to the activities of TURKSOY played a key role in reaching the current
status of cultural ties between Turkey and Russia.
Activities whic appeal to the feelings of people have always helped
dismantling prejudices and stereotypes. Thus, the end of the Cold
War has also been a great step forward as this allowed our peoples
to get acquainted with eachother. Our ties which develop on the
basis of regional cooperation for our mutual benefits have become
institutionalized through the establishment of a High Cooperation
Council in 2010.
The strengthening of brotherhood among our peoples as well as
a deeper exploration of our culture along with the development of
cooperation opportunities are key to the rapprochement of cultures
as well as mutual tolerance. I wish many years of successful
activity ahead to TURKSOY which has assigned itself these precious
missions.”
27
TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov’la;
Kuruluşundan Günümüze TÜRKSOY
Интервью Генерального секретаря ТЮРКСОЙ Дюсена Касеинова;
Культура – общий язык грядущих поколений
Interview with the Secretary General of TURKSOY, Mr. Dusen Kaseinov;
TURKSOY from Past to Present
TR
Türk dünyasının somut olmayan kültür mirası, dünya medeniyetleri
arasında önemli bir yere sahiptir ve onun vazgeçilmez bir parçasını
oluşturmaktadır. Geçmişten günümüze uzanan ortak kültürün ve
dostluğun güçlü geleneklerini taşıyan kadim Türk milleti, yakın tarihi
dönemi de göz önüne alırsak, dünya medeniyetleriyle sıkı bir etkileşim
içerisindedir. Kuruluşundan bu yana Türkçe konuşan milletleri
çatısı altında birleştiren TÜRKSOY, bu kültürel işbirliğini daha da
güçlendirerek Türk dünyası kültür mirasının korunması ve tanıtımı
adına çalışmalarını sürdürmektedir. Tüm faaliyetlerinde barışın ve
istikrarın korunmasını hedefleyen, 2013 yılında kuruluşunun 20.
yılını kutlayan TÜRKSOY’un geçtiğimiz beş yıldır genel sekreterliğini
yürütmekte olan sayın Düsen Kaseinov ile yaptığımız özel röportajı
sizlere sunmaktan mutluluk duyuyoruz.
Sayın Genel Sekreterim TÜRKSOY’u yakından takip ediyoruz, göreve geldiğiniz günden bu yana geçen süre içerisinde
karşılaştığınız sıkıntılara ve bu sıkıntıların üstesinden başarıya gelişinize şahit olduk. Göreviniz sırasında karşılaştığınız
zorlukları ve kazanımları bizimle paylaşır mısınız?
Sıkıntı kelimesi anlam bakımından çok güçlü bir kavram. Şöyle
bir dönüp baktığımda çok da büyük sıkıntılarla karşılaştığımızı
söyleyemem. Sadece birbirimizi iyi tanımamamızdan kaynaklı bir
bocalama dönemi yaşadık. Bu bocalama, TÜRKSOY’un kurulduğu
ilk yıllarda daha çok hissedildi. Kazakistan Devlet Başkanı,
Cumhurbaşkanımız Sayın Nursultan Nazarbayev bu durumu şu
cümlelerle çok güzel açıklıyor: “Biz, birbirimizden çok uzaklaştırıldık…
Fakat, bugün biz Türkler için, dünyada bütünleşmek ve birliğimizi
sağlamak için son bir şansımız var. Günümüzde bu imkanın bizlere
sunulması, tarih sahnesindeki gelişmeleri torunlarımıza aktarma
sorumluluğunu da bizlere yüklüyor. Türk kültürü, keşfedilmemiş
manevi değerleriyle, okyanus misali uçsuz bucaksız zenginlikleri
içinde barındırmaktadır. Bu hazineyi tüm dünyaya açmanın zamanı
gelmiştir”.
Benim için TÜRKSOY, Türk dünyasının en büyük atılımını ifade
etmektedir. Tabii ki bu yolda zorluklar ve sorunlar yaşanmadı değil.
Dünyadaki konjonktürel değişimler ve koşullar ister istemez birtakım
izler de bırakıyor. Fakat çalışmalarımız, TÜRKSOY’un işlevselliğini ve
28
rekabet gücünü arttırarak bizleri sadece bölgesel düzeyde değil, aynı
zamanda uluslararası düzeyde de etkin bir aktör konumuna taşıyor.
Bizler TÜRKSOY’da aynı ortak dil kökenlerine sahip olan ülkeler
ve milletler arasında karşılıklı anlayışın geliştirilmesi için çaba
göstererek, genç kuşaklara zengin kültürümüzün temellerini
tanıtmaya çalışıyoruz.
Ben, yetiştirildiğim ortam itibariyle farklı geleneklerle yoğruldum.
Öncesinde Sovyet geleneklerine göre sonrasında ise post-Sovyet
gelenekleri altında büyüdüm. TÜRKSOY’a geldiğimde karşılaştığım
ve görüştüğüm diplomatlar, genç-tecrübeli sanatçılar, yazarlar ve
tanınmış politikacılar sayesinde pek çok yeni deneyim kazandım.
Tabii ki her insan kendi dünya görüşüne göre bir vizyona sahip
oluyor. Fakat ben bu aşamaya kadar, kendim için pek çok kazanım
elde ettiğimi söyleyebilirim.
TÜRKSOY, son beş yıldır farklı alanlardaki çalışmalarını büyük bir
hızla sürdürüyor. Artık ‘TÜRKSOY’ sadece ‘TÜRKSOY için’ değil, bütün
ülkeler ve bütün milletler için fedakâr çabalarla çalışmalarını devam
ettiren bir teşkilat konumuna geldi.
20 yıl öncesine dönüp baktığımızda TÜRKSOY epey bir yol kat etti. Sizce bundan sonraki süreçte atılması gereken adımlar
nelerdir?
Geniş Türk coğrafyasını ve ünlü Türk temsilcilerini yeteri kadar
tanımadığımız bir noktadayız. Bu alandaki tanıtım için somut
sonuçlar elde etmeye çalışıyoruz. Bizim sahip olduğumuz değerlerin
tüm dünyada tanınması, en nihayetinde ortak faydamızadır.
İnsanlar, birbirlerini daha yakından tanıma fırsatı bulduklarında
birbirlerine daha fazla ilgi gösteriyorlar. Saygı çerçevesinde gelişen
bu ilişkilerde hoşgörülü yaklaşımlar sergileniyor. Özgürlük hissiyle
karşılıklı şüphelerin giderildiği bu tanıma süreçleri, dostluk ve barış
için sağlam bir zemin oluşturuyor.
Bu duruma en güzel örnek, Kazakistan tarafından ‘‘Kültürler Arası
Yakınlaşma 10 Yılı’’ ilan edilmesi oldu. Bu ilan, sosyal ve kültürel
diyalog için dünyaya yapılan bir çağrı niteliğindeydi. Biliyorsunuz ki,
bütün faaliyetlerimiz kültürel birlikteliğin geniş alanlara yayılması
doğrultusunda ilerliyor. Bunu yapmak için imkânlarımız mevcut:
mesleki deneyimimiz, potansiyel gücümüz, TÜRKSOY üye ülkelerinin
desteği ve en önemlisi de cumhurbaşkanlarımızın desteği.
Geçtiğimiz yılı Kazak müziğinin kurucularından milli besteci, eğitimci
ve sosyal bir aktivist olan Mukan Tölebayev’e ithaf etmiştik. Onun
100. doğum yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlediğimiz
etkinliklerde, ülkelerimizdeki binlerce insana, onu tanıtmaya
çalıştık. Düzenlediğimiz kutlama etkinliklerini bir ülkeyle sınırlı
tutmadık. Benzeri etkinlikleri geleneksel olarak her yıl düzenliyoruz.
TÜRKSOY’un özellikle son dönemde ilgisini arttırdığı alanların
başında sahne sanatları geliyor.
Türkiye’deki tiyatro oyunlarına sahnelenen operalara bakacak
olursanız, çok az Türk eseriyle karşılaşırsınız. Bizler geçtiğimiz
günlerde bir Kazak operasını ilk olarak Türkiye repertuvarına soktuk.
Uluslararası bir ekiple gerçekleştirdiğimiz ‘‘Birjan ve Sara Operası’’nı
izleyen Samsunlu sanatseverler beğenilerini, sanatçılarımızı
dakikalarca ayakta alkışlayarak ifade etti. Bundan önce ilan ettiğimiz
Ahundov yılı sayesinde, Ahundov’un eserleri ilk kez Türkçe’ye çevrildi.
Bu çeviriler sonrasında ise Adana’da Ahundov’un eserleri yine ilk kez
Türk seyircilerle buluştu. O güne kadar Türkiye’deki hiçbir tiyatronun
Ahundov’u sahnelemediğini ve hiçbir Türk oyun yazarının bu konuda
bir girişimde bulunmadığını görünce gerçekten şaşırmıştım.
TÜRKSOY anma yılları vesilesiyle, Türk kültür ve
sanat yaşamına katkı sağlamış değerli şahsiyetleri
hatırlatmakla kalmıyor, yeni nesillere de tanıtıyor. 2014
yılı TÜRKSOY etkinliklerini ithaf etmeyi düşündüğünüz
isimler bulunuyor mu ?
Pek tabi ki 2014 yılında da bu uygulamamız devam edecek. Ekim
ayında TÜRKSOY üyesi ülkelerin kültür bakanlarının iştiraki ile
toplanan 31. Dönem TÜRKSOY Daimi Konsey Toplantısında alınan
karar doğrultusunda, 2014 yılını Mahtumkulu Firaki ve Toktagul
Satılganov yılı olarak ilan ettik.
18’inci yüzyılda yaşamış ünlü Türkmen bilgini ve şairi Mahtumkulu,
Türkmen kültürü ve sosyal yaşamında büyük izler bırakan, fikir
ve düşünce dünyasının akıl hocası olarak bilinen bilge bir kişidir.
Toktagul Satılgonov ise Kırgız edebiyatının en önemli şairlerinden
birisidir.
Sizin de belirttiğiniz gibi Türk kültür ve sanatına emeği geçmiş yazar,
şair, bilim adamı ve sanatçıların anılmaları, yeni yetişen nesillere
tanıtılmaları, onların isimleri etrafında Türk halkları arasında ortak
bir kültür ortamının oluşturulması kurulduğu günden itibaren
TÜRKSOY’un önemli çalışma alanlarından biri olmuştur.
“
Biz, kültürlerarası diyaloğun ve
karşılıklı anlayış politikalarının
şekillendirilmesi
için
bütün
gayretimizle katkıda bulunmaya
çalışıyoruz.
”
29
Görevinizle birlikte Türkiye’de yeni bir yaşam kurdunuz, hayatınızda ne gibi değişiklikler oldu?
TÜRKSOY’da yürüttüğüm bu görev benim hayatımla bütünleşti.
Hayatımla işim arasında hiç bir fark yok desem doğru olur. Şunu
söyleyebilirim ki; Türk kültürünü koruyarak gelecek nesillere aktarma
konusunda çalışmalar yürütürken, kendimi dünya kültürüyle hep iç
içe hissettim, hiçbir zaman ayırmadım.
Teşkilatımız isminden de anlaşılacağı üzere tüm dikkatleri Türk
kültürüne, sanatına ve tarihine çekmeyi amaç edinmiştir. Bizim
teşkilatımızın yanı sıra dünyada, başka milletlerin tarihini, edebiyatını
ve sanatını tüm insanlığa tanıtmayı amaç edinen birçok teşkilat var.
Bizler ister istemez ortaya çıkan bu boşluğu doldurmakla mükellefiz.
Bunun pek çok sebebi var, ama en önemlisi bu bir zorunluluk.
İdeolojik, ekonomik ve sosyal kalkınma açısından geri kalmamak için
bu tür koruyucu ve geliştirici çalışmalara ihtiyacımız var.
Kültürel alanda yapılan tüm çalışmalar büyük zorlukları da
beraberinde getirmektedir. Kültürü, günümüzdeki ticarileşme
etkisinden nasıl kurtarabiliriz? Kültür, günümüz şartlarında nasıl
geliştirebilir? Bu sorulara sürekli cevap aradığımızı söylemek
isterim. Her gün farklı alanlarda yeni yeni sorunlar ortaya çıkıyor. Bu
İmkânlarınız sınırlı olmasaydı TÜRKSOY başka hangi
alanlarda çalışmalar gerçekleştirirdi?
Yatırımlarımızın büyük bir kısmını şüphesiz çeviri çalışmalarına
ayırırdım. Klasik edebiyatımızı nasıl tanıtabileceğimiz açık.
Çağdaş yazarlara gelince durum farklı oluyor tabi. Çağdaş hayatın
mantalitesini bilmeden bir ülkeyi nasıl tanıyabilirsiniz? Eskiden
çevirmenlerin çalışmalarını nasıl sistematik bir şekilde yürüttüğünü
hatırlıyorum. Yaratıcılıklarını çevirilerine katan tercümanlar, bazen
çevirdikleri eserlerin üzerine çıkıyordu. Bu insanlar o kadar güzel
çeviriler yapıyordu ki, eser yayınlandıktan sonra bir anda ün sahibi
oluyorlardı.
Ne yazık ki günümüzde böyle değil. Çok sayıda yeteneksiz çevirmen
ve kötü çeviriler mevcut. Bu alanda uğraş gösterenlerin düzgün
eğitim almaları birinci öncelik olmalıdır. TÜRKSOY olarak bizler
tercümanlar için çeşitli konferanslar düzenliyoruz, çeviri eserler
yayınlıyoruz, yaptığımız tüm çalışmaları ise ücretsiz olarak
okuyuculara sunuyoruz.
Son olarak, TÜRKSOY’un geleceğine dair neler söylemek
istersiniz?
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı için yirmi sene oldukça kısa bir
süre. Geçen bu süre zarfında gösterdiğimiz tüm çabalar, faaliyet
alanımızı ve personel yelpazemizi genişletme yönünde oldu. Biz
bütün adımlarımızı karşılıklı anlayış zemininde ve dünyadaki kültürler
arası diyalog politikalarının gelişimi için atıyoruz. Şu ana kadar
TÜRKSOY, dünyadaki Türk dilini konuşan milletlerin kültür ve sanat
entegrasyonunu sağlaması adına başarılı bir kurumsallaşmanın ilk
ve tek örneği olmuştur.
Bu arada benim gözlemlediğim kadarıyla önceden ‘Türk dili konuşan
ülkeler’ ya da ‘Türk dünyası ülkeleri’ gibi ifadeler kullanılırken
günümüzde kısaca, medya mensupları da dahil olmak üzere,
‘TÜRKSOY ülkeleri’ tabirini kullanmaktadır. Bu söylem de diğerleriyle
aynı anlamı ifade etmektedir ve bizleri fazlasıyla memnun
etmektedir.
Tüm kalbimle inanıyorum ki ‘TÜRKSOY’, Türk kültürü tarihinde
kendine özel bir yer bulur ve bu yeri ilelebet korur.
30
sorunların kültür ve sanat alanına giren bölümüne çözüm üretmek
de bizlerin sorumluluğu. Örneğin, TÜRKSOY’da göreve başladıktan
kısa süre sonra, bütün opera evlerini ve orkestra repertuvarlarını
inceledim. Türk bestecilerinin çağdaş müzik içerisindeki payının
yüzde beşi geçmediğini üzülerek gördüm. Sürekli kültürel ve insani
entegrasyonun önemi üzerinde duruyor, birbirimizin müziğini
icra etmemizin gerekliliğinden bahsediyoruz. Fakat, ne yazık ki
yapmıyoruz. Bunun sebebi eserlerin hoşumuza gitmemesi mi,
yoksa erişim imkânı mı bulamıyoruz? Ya da acaba istemiyor muyuz?
İkinci seçeneği kimse kabullenmek istemez sanıyorum. Mesela,
Kazakistan’daki orkestra şeflerimizden Türk bestecilerinin müziklerini
araştıran kaç kişi vardır sizce? Niye sahip olduğumuz bu eserler diğer
Türk cumhuriyetlerinde, Avrupa’da Amerika’da icra edilmiyor? Neden
orkestralarımız Türk dünyasının önde gelen şeflerini konserlerine
davet etmiyor? Alan Buribayev’i davet eden Avrupa orkestraları
İldar Abdrazakov gibi Türk coğrafyasının eşssiz sanatçılarını neden
görmezden geliyor? Bu soruları daha da çoğaltabilirim.
“
İdeolojik, ekonomik ve sosyal
kalkınma
açısından
geri
kalmamak için koruyucu ve
geliştirici çalışmalara ihtiyacımız
var.
”
RU
2013 год был юбилейным для ТЮРКСОЙ. Духовное
наследие тюркского мира – часть мировой
цивилизации. Издревле тюркские страны были
исторически близки, действовали давние традиции
дружбы и общности культур, сохранялось тесное
взаимодействие в искусстве, в литературе, в судьбах
народов. Все это составляло полномасштабную
программу
деятельности
ТЮРКСОЙ
со
дня
основания.
Двадцатилетний
юбилей
Международной организации широко отмечался во
многих странах и, конечно, в Турецкой Республике,
в столице которой находится штаб-квартира
ТЮРКСОЙ. Прошедшие выставки и встречи,
конкурсы и концерты, семинары и конференции
показали, как много удалось совершить за эти
годы. О достижениях, проблемах и перспективах, наш разговор с Генеральным секретарем ТЮРКСОЙ
Д.К.Касеиновым.
Дюсен Курабаевич, в течение пяти лет вы являетесь Генеральным секретарем ТЮРКСОЙ, всем ли Вы
удовлетворены, или может быть есть потрясение от количества проблем?
Это нельзя назвать потрясением. Удивление – вот точное
слово. Меня поразило, как плохо мы знаем людей и культуру
тюркского мира. Напомню верные слова Президента
Казахстана Нурсултана Назарбаева: «Мы слишком
отдалились друг от друга... Но сегодня мы, тюрки, имеем,
наверное, последний шанс в истории прийти к единству
нашего мира… Мы ответственны перед потомками, мы
не имеем права потерять эту последнюю возможность
объединения. Тюркская культура - это океан неизведанных
духовных ценностей, она хранит в себе великие богатства.
И настало время открыть эту сокровищницу всему миру».
Для меня самого ТЮРКСОЙ - драгоценное и постоянное
открытие неповторимой тюркской культуры.
Ни проблемы, ни трудности, конечно, не обошли стороной
ТЮРКСОЙ. Ошибочно предполагать, что все принятые
решения были немедленно реализованы. Многое пришлось
перенести на более поздние сроки. Ведь реальная жизнь –
это перемены в экономике, политические потрясения и т.п.
И все же, на мой взгляд, все эти обстоятельства не смогли
помешать ТЮРКСОЙ успешно действовать как в границах
тюркского мира, так и за его пределами.
Мое поколение воспитали традиции советской эпохи.
Традиции хорошие, но в последнюю четверть века, когда
сознание менялось, волна за волной наплывала информация,
многократно увеличилось общение! Придя в ТЮРКСОЙ, я
встречался с дипломатами, с начинающими литераторами
и прославленными писателями, с маститыми и юными
музыкантами, с новичками в политике и с деятелями
политического Олимпа. Мои собеседники обладали
собственным взглядом на события, своим пониманием
происходящего в мире. Очень много почерпнул я из этого
огромного общения; этот разносторонний опыт и сейчас
серьезно помогает мне.
Именно такой обширный опыт позволил крупно обозначить
современные задачи Международной организации тюркской
культуры: не «ТЮРКСОЙ для ТЮРКСОЙ», а созидательное
объединение культур всех стран, всех народов. Хочется
внести важное уточнение в слова классика: «Культура спасет
мир!». Мы стараемся, например, использовать празднование
великого начала весны – Навруза, максимально показываем
всему миру литературу и музыку, песни и танцы, классику
и фольклор наших народов. Это и есть генеральное
направление многосторонней деятельности ТЮРКСОЙ.
Нельзя забывать, что ценность единства – в многообразии.
Как Вы полагаете, что необходимо предпринять в первую очередь?
Мы должны настойчиво действовать там, где люди еще
недостаточно знакомы с историей и культурой тюркских
народов, где мало знают о выдающихся деятелях тюркского
мира. Уже есть заметные результаты. Чем они важны?
Люди лучше узнают друг друга, еще больше интересуются
искусством, культурой, историей, традициями. Так возникает
уважение, признание. А там, где есть уважение, забывают
о конфликтах, вместо столкновений возникает понимание,
дружба, мирная совместная жизнь, свобода от войн и
взаимных подозрений.
Радостно осознавать, что моя страна – инициатор
многих важных начинаний. Так, Казахстан предложил
объявить Десятилетие сближения культур. Это - призыв
к мирному сосуществованию, приглашение к культурному
и общественному диалогу. Такова программа и нашей
организации, поскольку взаимное сближение культур
можно считать «дорожной картой» ТЮРКСОЙ. Для
осуществления этой программы у нас накоплен серьезный
профессиональный опыт, есть кадровый потенциал, мы
пользуемся поддержкой государств – членов ТЮРКСОЙ, нам
31
помогает общественность, деятели культуры и искусства и,
разумеется, мы всегда можем рассчитывать на внимание глав
государств и регионов. ТЮРКСОЙ, уделяя первоочередное
внимание явлениям культуры тюркского мира, одновременно
обращается к опыту коллег из Института Гёте, Института
Сервантеса, Британского Совета, много помогает нам
сотрудничество с ЮНЕСКО, ИСЕСКО, МФГС.
Нас действительно тревожит то, что молодое поколение
мало знает о культуре тюркских народов. Позволю себе
привести пример результативности наших инициатив. Трудно,
наверное, представить себе, что в советский период – время
провозглашенной дружбы народов и «взаимодействия
культур» - в репертуаре театров тюркских народов страны
не было спектаклей по драматургии Мирзы Фатали Ахундова.
Но вот 2012 год стал Годом Ахундова в странах ТЮРКСОЙ,
и его прославленные пьесы поставили в Карагандинском
драматическом театре имени Сейфуллина. Прошла премьера
в Турции, в Адане, специально для этого спектакля,
получившего хорошую прессу, классика азербайджанской
литературы перевели на турецкий и казахский языки.
Объявляя год памяти выдающихся деятелей
культуры тюркских народов, ТЮРКСОЙ тем самым
доносит их творческий вклад до широкого круга
людей. Чем в этом плане будет примечателей 2014
год?
Прошедший год в пространстве тюркской культуры проходил
под знаком столетнего юбилея Мукана Тулебаева, одного
из
основоположников
казахской
профессиональной
музыки, композитора, педагога, общественного деятеля. Мы
старались, чтобы о нем узнали во многих странах. Встречи,
художественные экспозиции и фотовыставки, концерты,
оперные премьеры, публикации ... ТЮРКСОЙ предоставляет
огромный массив информации с тем, чтобы год, посвященный
тому или иному деятелю культуры, запомнился в разных
странах.
В соответствии с решением, принятым в октябре 2013 года
на 31-м заседании Постоянного совета министров ТЮРКСОЙ,
2014 год объявлен Годом Токтогула Сатылганова и
Махтумкули Фраги. Наследие поэта и мыслителя 18 столетия
Махтумкули является основополагающим в культуре
туркменского народа. Творчество Токтогула Сатылганова,
кыргызского народного акына, - одно из самых ярких явлений
в кыргызской поэзии. Жизнь этих выдающихся людей –
пример служения своему народу.
“
Мы всей своей деятельностью
стараемся внести вклад в
формирование
политики
межкультурного диалога и
взаимопонимания в мире
”
Вас, как музыканта, конечно же, не в последнюю очередь заботят взаимный обмен и контакты в сфере
музыкального искусства?
Здесь действительно есть над чем задуматься. Мы изучили
репертуар филармонических и оперных коллективов, и
оказалось, что музыка современных тюркских композиторов
занимает в нем менее трех процентов. При этом много
говорится о том, что необходимо исполнять музыку татарских
композиторов в Кыргызстане, а турецких – в Якутии. Но
положение не меняется, и в чем причина, - неинтересная
музыка, или нет нотного материала, или отсутствует желание?
Наши крупнейшие оркестры пока не приглашают дирижеров
и солистов тюркских стран. Талантливого молодого
дирижера Алана Бурибаева наперебой зовут прославленные
европейские коллективы, но за пультом азербайджанского,
или турецкого оркестра его не увидишь. Та же самая
история с великолепным баритоном, башкирским артистом,
обладателем премии «Грэмми» Ильдаром Абдразаковым.
В этом смысле Молодежный камерный оркестр ТЮРКСОЙ
– успешный проект, в котором удалось соединить ярких
молодых музыкантов, представителей разных народов и
школ, для совместной работы. Они учатся слушать и слышать
друг друга, разные музыкальные традиции, это – хорошая
32
основа для их будущего сотрудничества. Оркестр шесть раз
концертировал в Германии, США, Турции, записал два диска,
которые представляют музыку композиторов тюркского
мира. На каждом концерте оркестр исполняет в том числе
мировую классику. Нам пришлось повторить тираж CD с
концертами оркестра – всего 4 тысячи экземпляров, что мы
считаем свидетельством высокой востребованности этого
проекта.
В свой юбилейный год мы осуществили ряд проектов с
целью более полно представить в разных странах музыку
современных тюркских композиторов. Прошли концерты
камерной музыки – с участием авторов (!) – в Астане,
Караганде, Алматы, Бишкеке. Состоялся проект «Шедевры
тюркских композиторов», завершившийся уникальным
концертом
в
Большом
зале
Санкт-Петербургской
академической филармонии имени Д.Д.Шостаковича, где
мелодии тюркских авторов XX-XXI столетия впервые звучали
в исполнении Государственного академического Русского
оркестра имени В.В.Андреева.
На Ваш взгляд, в каком направлении работа
ТЮРКСОЙ должна быть усилена в первую
очередь?
Очень нужны новые переводы тюркских классиков,
современных поэтов и прозаиков. Без знания сегодняшней
жизни, ее интеллектуального и духовного содержания
познать страну и ее народ не представляется возможным.
В прежние времена шла планомерная работа по воспитанию
переводческого корпуса, поскольку нередко талантливые
переводчики помогали расширять территорию современной
культуры. К сожалению, сейчас мало кто над этим
задумывается, в то время как специалисты в области
художественного перевода крайне востребованы. Это
слабое звено, которое должно стать сильным и надежным.
Наш ответ – конференции переводчиков стран ТЮРКСОЙ
и ежегодные конгрессы главных редакторов литературных
журналов.
“
Есть большая необходимость в
такой работе по сохранению и
продвижению культуры, чтобы
не отстать в идеологическом,
экономическом,
общественном
развитии.
”
Тема культурного сотрудничества поистине
бескрайняя. Каковы дальнейшие шаги ТЮРКСОЙ
в этом направлении?
Двадцать лет – сравнительно короткий срок для
международной организации. Все это время мы стремились
расширить сферу деятельности ТЮРКСОЙ, привлечь
новых участников. Сегодня ТЮРКСОЙ – единственная и
во многом успешная модель интеграционного инструмента
в сфере искусства и культуры тюрксоязычных стран мира.
Кстати, приятно признать, что в последнее время все чаще
говорят не «тюркоязычные» или «тюркоговорящие» или
просто тюркские страны, а именно «страны ТЮРКСОЙ». Эти
знаковые коррективы внесла сама действительность. Очень
хочется верить, что в истории культурных взаимоотношений
тюркских народов ТЮРКСОЙ занимает и, надеюсь, сохранит
особое, истинно важное место.
ENG
The intangible cultural heritage of the Turkic World is an essential part
of world civilization. The strong traditions inherent to the common
culture and ties of the Turkic nation which date back to thousands of
years do have a strong impact on today’s world. Through its strong
vision and commitment to mutual tolerance, the International
Organization of Turkic Culture (TURKSOY) which has been gathering
Turkic Speaking Peoples under its auspices since its foundation, is
further strengthening its activites of cultural cooperation to preserve
and promote the cultural heritage of the Turkic World. All activities
carried out by the International Organization of Turkic Culture which
celebrated its 20th anniversary in 2013, aim at the preservation of
peace and stability. Here is our special interview with Prof. Kasseinov
who has been the Secretary General of TURKSOY for the last 5 years.
“
We are doing all our best to
contribute to the shaping of
intercultural dialogue and policies
of mutual understanding.
”
33
Dear Secretary General, we have been closely following up TURKSOY since its establishment, and we have also witnessed
how you have successfully overcome various challenges you have been facing since your appointment as Secretary
General of the organization. Could you tell us a bit more about these challenges and how you have turned these into
major achievements?
I think the term “difficulty” is quite a harsh one to qualify this process.
Honestly, I must say that we have not faced so many difficulties.
We just felt a bit confused from time to time, as we did not know
eachother well enough. This confusion was more perceptible
during the first years following the establishment of TURKSOY. Our
President Mr. Nursultan Nazarbayev perfectly describes this process
with the following words: “We have been estranged from eachother
to a great extent … Nevertheless, there remains a last chance for us
Turks today to come together in the world and unite. Indeed, it is our
responsibility to transmit our history to our grand children. As such,
Turkic culture is incredibly rich in spiritual values which have not
been discovered yet. Now, the time has come to unveil this precious
treasure of ours to the entire world”.
I consider TURKSOY as the greatest breakthrough for the Turkic
World. Of course, it would be wrong to say that we have not faced
any difficulties or problems in this process. It is true however
that many unexpected economic changes have constantly been
reshaping the world, but we have focused our activities on increasing
the functionality and competitivity of TURKSOY as an efficient
international organization, not only in regional terms but also on a
worldwide basis.
We have been focusing on the strengthening and development of
mutual understanding among countries and nations which share
common ethnic roots and languages with a view to introducing the
fundaments of our national culture to young generations.
I grew up in an environment where I had the opportunity to get
acquainted with various traditions. Indeed, while I have been
surrounded with soviet traditions in my early childhood, I witnessed
a different environment during the post-sovietic period. Diplomats,
young musicians, experienced musicians, authors and famous
politicians whom I met with when I came to TURKSOY, have helped
me broaden my experience. Of course, each individual has its own
perception of the world. What I can certainly say is that I have reached
many achievements in terms of my own personal development.
During the last five years, TURKSOY has been carrying out its
activities in a wide variety of fields with great motivation and
commitment. That is to say, “TURKSOY” is not exclusively working
for itself anymore. Today, TURKSOY has become an organization
which does not only work for itself but pursues its activities with
great devotion for all countries and nations.
TURKSOY has realized major achievements since its foundation 20 years ago. What should the future of TURKSOY look
like, and which steps should be taken according to you?
I think we still do not know the Turkic World and its famous
representatives well enough yet. What we are trying to do is to
obtain concrete results in terms of the promotion thereof. In the end,
the promotion of our common cultural values throughout the world
is of particular interest to all of us.
As a matter of fact, people are more interested in one another’s
culture when they have the opportunity to get acquainted with
eachother. Such ties which develop in mutual respect of eachother
do also contribute to mutual tolerance. Thus, thanks to the
disappearing of mutual fears, people perceive eachother without
prejudices, and this builds a strong basis for long-lasting ties of
friendship and sustainable peace.
The best example thereof is the initiative of the Republic of
Kazakhstan which resulted in the declaration of the International
Decade for the Rapprochement of Cultures by the United Nations.
This declaration truly called upon the entire world to engage in
social and cultural dialogue. As you know, all our activities aim at the
world-wide promotion of cultural cooperation, and we have all what
it takes to achieve this goal: our professional experience, our strong
potential, the support we get from TURKSOY member countries and,
of course, above all, the support we get from the Presidents of our
member countries.
We dedicated the year 2013 to Mukan Tulebayev, who was not only
one of the professional founders of Kazak music but also a brilliant
composer, teacher and social activist. Our aim was to introduce
him as well as his artistic legacy to thousands of people through
various events we organized to celebrate the 100th anniversary of
his birthday. That is to say, the scope of these events was not limited
to one country. As a matter of fact, we have been organizing similar
events every year since our establishment. In the recent past, we
have put a particular emphasis on some areas, more particularly on
34
performing arts.
If you look at theatre plays and operas performed in Turkey, you will
see that very few of them are actually works written or composed
by Turkic authors and composers. We have recently included “Birjan
and Sarah”, a Kazak opera in the repertoire of Turkish operas. The
Premiere of this opera performed by an international team of artists
was an unprecedented success and it received standing ovations
from the audience. The previous year was declared as Year of M. F.
Ahundov, and thanks to this initiative, Ahundov’s works have been
translated into Turkish and performed in Adana, Turkey, for the
first time. In fact, I was really surprised to notice that until then, no
theatre in Turkey had ever staged Ahundov’s plays and no Turkish
playwright had ever taken an initiative in that respect.
“
We need to carry on with our
activities to preserve and develop
Turkic culture in order not to fade
into the background in terms of
ideological, economic and social
development.
”
Through its commemoration activities, TURKSOY does not only pay tribute to illustrious intellectuals and artists of the
Turkic World but also introduces them to new generations. Whom will TURKSOY’s activities be dedicated in 2014?
Of course, we will continue dedicating our activities to famous
intellectuals and artists of the Turkic World in 2014 as well. In
accordance with the decision made by the Ministers of Culture of
TURKSOY Member Countries who came together at the 31st Term
Meeting of the Permanent Council of TURKSOY, we have declared the
year 2014 as Year of Magtymguly Pyragy and Toktogul Satylganov.
The Turkmen poet and scholar was a great philosopher who left a
considerable cultural and social heritage behind him, and Toktogul
Satylganov is one of the most important poets of Kyrgyz literature.
As you also mentioned, the commemoration of authors, poets,
scholars and artists who enriched the cultural heritage of the Turkic
World with their valuable work has been one of the most important
fields of activity of TURKSOY which has carried out many projects to
introduce these illustrious personalities to young generations and
bring about the cultural rapprochement of Turkic peoples.
You settled in Turkey upon your appointment as Secretary General of TURKSOY. What kind of changes has this brought
about in your life?
In fact I have fully dedicated myself to this function as it is an
essential part of my life. I can say that I have never abstracted myself
from universal culture. On the contrary, I have always felt myself as
part of it while working towards the preservation and transmission
of Turkic culture to young generations.
As its name suggests it, our organization is dedicating all its efforts
to raise awareness about Turkic culture, art and history. Of course
there are many other organizations in the world which also aim at
promoting other nations’ history, literature and art on a global scale.
So, it is our duty to introduce our culture, art and history to other
nations of the world. There are of course many reasons for this, but
the most important ones are probably of ideological, economic and
social nature as we cannot afford fading into the background. This is
why we have to carry on with our activities to preserve and develop
Turkic culture.
All cultural activities face great difficulties to be overcome. How can
we preserve culture from the negative effects of commercialization?
How can culture be developed today? There are many other issues
which arise every day in many different fields of life and we are
constantly working on how to respond to these issues. Our duty
is to find solutions to the cultural and artistic dimensions of the
latter. Shortly after I was appointed Secretary General of TURKSOY,
I started examining all opera houses and repertoires, and I was
quite upset by the fact that Turkic composers only account for 5%
of composers of contemporary classical music. We always insist
on the importance of cultural and human integration and we keep
stressing the fact that we must perform eachother’s music. But we
unfortunately do not do it. I actually wonder why we do not do it.
Don’t we like eachother’s music? Is it difficult for us to have access to
eachother’s music? Or are we just unwilling to do so? I guess, no one
would like to answer this last question. Just to give you an example:
how many of our conductors in Kazakhstan, do you think, are really
trying hard to find works by Turkish composers and work on them?
Why aren’t these works being performed in other Turkic Republics,
in Europe or in America? Why don’t we invite prominent conductors
of the Turkic World to our orchestras? Why do European orchestras
invite Alan Buribayev and not any artist of the Turkic World such as
Ildar Abdrazakov who is just as talented and unique? I could ask
many other questions like these.
Which other areas would TURKSOY’s activities focus on if it had sufficient resources?
The greatest part of our budget would undoubdtedly be allocated
to translation activities. When we look at the situation today, we
see that literature classics are of course known to the entire world.
But when it comes to contemporary authors and their work, things
look a bit more complicated. However, contemporary literature is a
cornerstone of a country’s culture and mentality as it opens the door
to the latter. I remember how professional translators used to be in
their work. Some of them were even so creative, that their names
became at least as famous as those of the authors of the original
works. Many authors became famous thanks to these excellent
translators’ work.
Unfortunately, this is no longer the case today. There are a lot of
translators today, but not all of them do really good work. I think
that those who want to become translators should receive proper
vocational training and education. This should be the priority par
excellence. TURKSOY organizes various conferences for translators
and publishes translated works. All these publications can be
acquired free of charge by our readers.
What would you like to say about TURKSOY’s future?
20 years are a relatively short period of time, not only in historical
terms in general but also for the International Organization of Turkic
Culture as such. During these 20 years, all our efforts have been
invested in the enlargement of our field of activity as well as of our
staff, and no issue was left untackled. Indeed, we are fully dedicated
to the development of policies for intercultural dialogue on the basis
of mutual understanding. Up to now, TURKSOY has been and still
is the only example of successful institutionalized action aiming
at the cultural and artistic integration of Turkic speaking nations of
the world.
As a matter of fact, while one formerly used to talk about “Turkic
Speaking Countries” or “Countries of the Turkic World”, now, everyone,
including journalists, refers to these countries as “TURKSOY Member
Countries”. Yet, this term is fully equivalent with the two others.
Nevertheless, it is of course a great source of hapiness for us to see
that it is the primary term used when talking about “Countries of the
Turkic World”.
I am deeply convinced that TURKSOY will enter the history of Turkic
culture and remain a reference per se forever.
35
TÜRKSOY Daimi Konseyi
31. Dönem Toplantısı
XXXI Заседание Постоянного совета ТЮРКСОЙ
31st Term Meeting of The Permanent Council of TURKSOY
TR
Türk Dili Konuşan Ülkeler Kültür Bakanları 31. Dönem Daimi Konsey
Toplantısı, 1-2 Ekim 2013 tarihlerinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin
başkenti Ankara’da gerçekleştirildi.
ve selamlamaktan çok mutluyum. TÜRKSOY’un 20. yıl kutlamaları
çerçevesinde düzenlediğimiz 31. Dönem Daimi Konsey Toplantımıza
hoş geldiniz.’’ sözleriyle toplantının açılışını yaptı.
TÜRKSOY Dönem Koordinatörü ve T.C. Kültür ve Turizm Bakanı
Ömer Çelik’in ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya, TÜRKSOY’a üye
ülke temsilcilerinin yanı sıra Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan,
Türkmenistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Başkurdistan (RF),
Tataristan (RF), Tıva (RF) ve Gagavuz Yeri’nin (Moldova) Kültür
Bakanları ile Türk Konseyi, Aksakallar Konseyi, TÜRKPA, MFGS ve
Türk Akademisi Başkanları da katılım gösterdi.
Toplantıda yaptığı konuşmada, TÜRKSOY’un 20. yıl kutlamaları ve
TÜRKSOY Daimi Konseyi vesilesiyle konuk bakanları ve heyetlerini
TÜRKSOY’da ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu dile getiren
TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov: ‘’Bu kutsal mekanda,
TÜRKSOY Genel Sekreterliği toplantı salonunda sizleri görmekten
‘BUGÜN BİZİM MUTLU GÜNÜMÜZ’’
36
Genel Sekreter Düsen Kaseinov sözlerine şu şekilde devam
etti: ‘’Bugün bizim en mutlu günümüz. 20. yılımızı TÜRKSOY’a
emek veren, gönül veren, destek olan dostlarımızla hep birlikte
kutluyoruz. Dün muhteşem bir konserle kutlamalarımız başladı.
Bugün ise toplantımızı gerçekleştireceğiz. Öncelikle toplantımıza
başkanlık eden ve bizleri ağırlayan Türkiye Cumhuriyeti Kültür
ve Turizm Bakanı Sayın Ömer Çelik’e teşekkürlerimi sunmak
istiyorum. Türkiye, TÜRKSOY’un ev sahibi ülkesi ve üyelerimiz
arasında yükümüzü en fazla taşıyan taraf. Sayın Çelik göreve geldiği
günden itibaren bakanlığının bütün birimleri ile TÜRKSOY’a destek
vererek 20. yıl etkinliklerimizde yanımızda olmuştur. Sayın Çelik’e
Dönem Koordinatörü olarak bugünkü toplantının hazırlık sürecinde
yapmış olduğu katkılar ve göstermiş olduğu yüksek konukseverlik ve
samimiyet için minnettarlığımı arz ediyorum.’’
‘‘TÜRKSOY’UN 20. YILINI COŞKUYLA KUTLUYORUZ’’
Yıl boyunca gerçekleştirilen tüm faaliyetlerimizi 20. yılımıza ithaf ettik
ve her biri bizim için ayrı değere sahip. Ancak, Gebele’de Azerbaycan,
Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet Başkanlarının
katılımıyla gerçekleştirdiğimiz kutlama bizler için çok özel bir önem
taşımaktadır. 15-16 Ağustos 2013 tarihinde Azerbaycan’ın Gebele
şehrinde düzenlenen Türk Konseyi Zirvesi sırasında, Azerbaycan
Kültür Bakanlığı tarafından hazırlanan ve cumhurbaşkanlarımızın
tümünün onurlandırdığı ‘‘TÜRKSOY’un 20. Yılı Konseri’’ hepimiz için
gurur vesilesidir.
‘‘TÜRK DÜNYASI’NIN 2014’DEKİ BULUŞMA NOKTASI:
KAZAN’’
20. yaşına girerken, TÜRKSOY’un faaliyetleri özellikle Astana ve
Eskişehir’de yoğunlaştı. Bunun en önemli nedeni ‘‘Türk Dünyası Kültür
Başkenti’’ uygulamasıdır. 2012 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti
olan Astana yıl boyunca Türk dünyası sanatçılarını ağırladı ve onlarca
etkinliğe ev sahipliği yaptı. Yıl sonunda da yapılan muhteşem kapanış
töreni ile bayrağı Eskişehir’e teslim etti. 2013 Eskişehir Türk Dünyası
Kültür Başkenti açılışını ise, bizzat Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı
Recep Tayyip Erdoğan yaptı. Eskişehir düzenlediği başarılı projelerle
çıtayı daha da yükseltti. Önümüzdeki yıl ise, Tataristan’ın başkenti
Kazan bu ünvanı taşıyacak. Bu yıl üniversite oyunlarına ev sahipliği
yapan Kazan, 2014’de Türk Dünyası Kültür Başkenti olarak buluşma
noktamız olacak.
‘‘TÜRKSOY ÜYE ÜLKELERİ MEDENİYETE, İNSANLIĞA
VE BARIŞA HİZMET EDİYOR’’
‘’Özellikle belirtmek isterim ki; üye ülkelerimizin medeniyete, insanlığa,
barışa yapmış olduğu katkılar sadece TÜRKSOY’daki faaliyetlerinden
ibaret değildir. Türkiye, Birleşmiş Milletler Medeniyetler Diyaloğu
Girişimini yürütüyor. Kazakistan’ın girişimi ile de, 2013-2022 yılları
Birleşmiş Milletler tarafından ‘‘Kültürlerarası Yakınlaşma 10 Yılı’’
olarak ilan edildi. Azerbaycan iki kez Dünya Kültür Forumu’na ev
sahipliği yaptı. Kırgızistan, Aytmatov’un başlattığı Issık Göl Forumu’nu
canlandırmaya çalışıyor. Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY),
diyaloğu, hoşgörüyü, kültürel paylaşımı yerleştirmeye çalışan tüm bu
girişimlerin de en aktif destekçisidir.’’
KÜLTÜR BAKANLARI 31. KEZ BİR ARADA
TÜRKSOY’un kuruluşundan bu yana gerçekleştirilen Türk Dili Konuşan
Ülkeler Kültür Bakanları Daimi Konseyi bu yıl 31. kez düzenlendi.
1-2 Ekim 2013 tarihleri arasında, konuk bakan ve heyetlerin iştiraki
ile TÜRKSOY Genel Sekreterliği’nde gerçekleştirilen toplantılarda
TÜRKSOY çalışmalarına dair önemli kararlar alındı.
Toplantı sırasında ayrıca, Daimi Konsey üyeleri TÜRKSOY Teşkilatı’nın
kuruluşunun 20. yılı münasebetiyle dünya çapında ses getiren önemli
etkinliklere imza atan TÜRKSOY Genel Sekreterliği’ne ve bu faaliyetlerin
gerçekleşmesinde katkılarını esirgemeyen üye ülke kültür bakanlıkları
ile tüm kurum kuruluşlara, bilim ve sanat insanlarına teşekkürlerini
sundu.
DAİMİ KONSEY TOPLANTISI SONUÇ
BİLDİRİSİNDE ÖNE ÇIKAN BAŞLIKLAR
Daimi Konsey, Türkmen Şairi Mahtumkulu
Firaki’nin doğumunun 290. yılı münasebetiyle
Türkmenistan Kültür Bakanlığı’nın teklifiyle 2014
yılının TÜRKSOY tarafından Mahtumkulu yılı olarak ilan
edilmesini kararlaştırmıştır.
Daimi Konsey, Kırgız şairi Toktogul
Satılganov’un doğumunun 150. yılı münasebetiyle
Kırgızistan Kültür, Bilgi ve Turizm Bakanlığı’nın teklifiyle,
2014 yılının TÜRKSOY tarafından Toktogul yılı olarak
ilan edilmesini kararlaştırmıştır.
Daimi Konsey, 32. Dönem Toplantısı
koordinatörlüğünün Tataristan (RF) Kültür Bakanlığı
tarafından üstlenilmesini ve toplantının, 2014 Kazan
Türk Dünyası Kültür Başkenti yılı kapanış etkinlikleri
kapsamında Kazan’da yapılmasını kararlaştırmıştır.
Ankara / Türkiye, 2 Ekim 2013
37
RU
1-2 октября 2013 года в столице Турецкой Республики
Анкаре состоялось 31-е Заседание Постоянного Совета
министров культуры тюркоязычных стран.
Челику. Турция – принимающая страна ТЮРКСОЙ, на которую
возлагается наибольшая доля ответственности среди всех
членов организации. Господин Омер Челик со дня вступления
в должность министра всеми подразделениями министерства
оказывал поддержку ТЮРКСОЙ и был рядом с нами на всех
мероприятиях 20-й годовщины. Хочу поблагодарить господина
министра, в качестве Временного координатора внёсшего
вклад в подготовку сегодняшнего заседания, проявившего
высокое гостеприимство и радушие».
В заседании, которое проводилось под председательством
Временного координатора ТЮРКСОЙ - министра культуры
и туризма Турецкой Республики Омера Челика, приняли
участие министры культуры стран-членов организации Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Туркменистана,
Башкортостана (РФ), Татарстана (РФ), Тывы (РФ), АТО
Гагаузии (Молдова), Турецкой Республики Северного Кипра,
а также главы и представители Тюркского Совета, Совета
Старейшин, ТюркПА, МФГС и Тюркской Академии.
Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов искренне
приветствовал официальные делегации, прибывшие в Анкару
по случаю Заседания Постоянного Совета и празднования
20-летия ТЮРКСОЙ.
«Я рад видеть и приветствовать вас в этом значимом месте
- зале заседаний Генерального секретариата ТЮРКСОЙ.
Добро пожаловать на наше 31-е Заседание Постоянного
Совета, организованного в рамках празднования 20-летия
ТЮРКСОЙ», - сказал господин Генеральный секретарь.
«Все плоды своей деятельности, осуществляемой в течение
этого года, мы посвятили нашему двадцатилетию. Каждый
год для нас несёт определённую ценность. Кроме того,
проведённое в Габале празднование вместе с участием
глав Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана и Турецкой
Республики, имеет для нас особое значение. Концерт
20-летия ТЮРКСОЙ, проведённый 15-16 августа 2013 года
во время Саммита Тюркского Совета в городе Габала со
стороны министерства культуры Азербайджана, является
для нас предметом гордости».
«Радостный для нас день»
Казань - место встречи тюркского мира 2014
«Сегодня для нас радостный день. Это 20-летие мы
празднуем вместе с нашими друзьями, которые всем сердцем
вкладывают свой труд в развитие организации и всячески
оказывают свою поддержку. Вчера все мы стали свидетелями
великолепного музыкального подношения юбилею - концерта
артистов ТЮРКСОЙ. Приветствуя участников и гослей
сегодняшнего заседания, я прежде всего, хочу выразить свою
благодарность председателю нашего собрания, министру
культуры и туризма Турецкой Республики господину Омеру
«На грани своего двадцатилетия организация ТЮРКСОЙ
обогатила свою деятельность иниуиативой программы
“Культурная столица тюркского мира”, которыми стали Астана
и Эскишехир. Объявленная в 2012 году культурной столицей
тюркского мира Астана приветствовала у себя множество
артистов и провела десятки мероприятий. На церемонии
закрытия она передала флаг ТЮРКСОЙ городу Эскишехир.
Открытие Культурной столицы тюркского мира Эскишехира
в 2013 году прошло с высоким участием премьер-министра
38
Волнующее празднование 20-летия ТЮРКСОЙ
Турецкой Республики Реджепа Тайипа Эрдогана.
В 2014 году право носить это звание переходит к
столице Татарстана (РФ) городу Казани, которая в
2013 году стала хозяйкой Универсиады - Всемирных
Студенческих игр. Казань станет местом наших
встреч в 2014 году».
Страны - члены ТЮРКСОЙ служат на благо
всего человечества
«Особенно я хочу отметить, что наши страны-члены
служат на благо мира не только через их деятельность
в ТЮРКСОЙ. Турция поддерживает инициативу
Диалога Цивилизаций под эгидой Организации
Объединённых Наций. А по инициативе Казахстана
период 2013-2022 годов был провозглашён ООН
Международным
десятилетием
сближения
культур. Азербайджан два раза проводил у себя
Всемирный форум по межкультурному диалогу.
Кыргызстан работает над воплощением в жизнь
идеи Иссык-Кульского Форума Чингиза Айтматова.
Международная организация тюркской культуры
оказывает активную поддержку в воплощении этих
и других инициатив по расширению культурного
обмена, толерантности и диалога».
Министры культуры 31-й раз собираются
вместе
Заседание Постоянного Совета министров культуры
тюркоязычных стран, которое регулярно проводится
с начала образования ТЮРКСОЙ, в этом году
состоялось 31-й раз. На заседаниях, которые
проводились 1-2 октября 2013 года в Генеральном
секретариате ТЮРКСОЙ с участием министров
и делегаций, были приняты важные решения по
поводу дальнейшей деятельности организации.
Члены
Постоянного
Совета
провозгласили
принятые решения и выразили свою благодарность
Генеральному секретариату ТЮРКСОЙ, который в
рамках 20-летия со дня организации подписал указы
о проведении важных мероприятий всемирного
масштаба; а также министрам культуры странчленов, всем учреждениям, учёным и артистам,
которые оказали свой вклад в реализацию
культурных программ.
ИТОГИ ЗАСЕДАНИЯ ПОСТОЯННОГО
СОВЕТА
Постоянный Совет по инициативе
Министерства культуры Туркменистана принял
решение об объявлении в 2014 году Года
Махмуткули Фраги в честь 290-летия со дня
рождения туркменского поэта.
Постоянный Совет по инициативе
Министерства культуры, информации и туризма
Кыргызстана принял решение об объявлении в
2014 году Года Токтогула Сатылганова в честь
150-летия со дня рождения кыргызского поэта.
Постоянный Совет принял решение о
проведении 32-го заседания Постоянного Совета
министров культуры стран-членов ТЮРКСОЙ
в столице Республики Татарстан (Российская
Федерация) Казани в рамках заключительных
мероприятий программы «Казань - Культурная
столица тюркского мира».
2 октября 2013 года - Анкара, Турция.
39
ENG
The 31st Term Meeting of the Permanent Council of Ministers of
Culture of Turkic Speaking Countries took place in Ankara, the
capital of the Republic of Turkey on October 1st-2nd, 2013.
The meeting hosted by the Term Coordinator of TURKSOY and
Minister of Culture of the Republic of Turkey Omer Celik was
attended by Representatives of TURKSOY member countries along
with the Ministers of Culture of Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan,
Turkmenistan, the Turkish Republic of Northern Cyprus, the Republic
of Bashkortostan (RF), the Republic of Tatarstan (RF), the Tyva
Republic and Gagauzia (Moldova) as well as the Chairmen of the ile
Turkic Council, the Wisemen’s Council, TURKPA, the Foundation for
Humanitarian Cooperation of the Commonwealth of Independent
States and the Turkic Academy.
TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov who expressed his
happiness to welcome the guest ministers and their delegations
on the occasion of the 31st Term Meeting of the Permanent Council
of Ministers of Culture of Turkic Speaking Countries and the 20th
Anniversary Celebrations of TURKSOY, said: “It is a great honour
for me to greet you in the meeting hall of TURKSOY Headquarters,
the home of the Turkic World. I would like to welcome you all to the
31st Term Meeting of the Permanent Council of Ministers of Culture
of Turkic Speaking Countries held within the framework of the 20th
Anniversary Celebrations of TURKSOY.”
“THIS IS OUR HAPPY DAY”
“This is our happiest day. Indeed, we are celebrating our 20th
Anniversary together with all our friends who have been supporting
us through their valuable contribution to our activities dedicated
to the promotion and preservation of Turkic Culture. Yesterday,
our celebrations started with a wonderful concert. Today, we are
going to hold our meeting. On this occasion, I would like to extend
my gratitude to our host chairing this meeting, Mr. Omer Celik, the
Minister of Culture of the Republic of Turkey. As host country of
TURKSOY, Turkey is the strongest contributor to our activities among
40
all our member countries. Since the first day of his appointment as
Minister of Culture of the Republic of Turkey, Mr. Omer Celik has
been supporting TURKSOY with all departments of his ministry
and accompanied us in the realization of our 20th Anniversary
celebrations. Let me therefore once again express my gratitude to
Mr. Celik as our Term Coordinator for his valuable contribution to
the preparation of this meeting as well as his sincere and warmhearted hospitality.”
WE ARE CELEBRATING TURKSOY’S 20TH
ANNIVERSARY WITH GREAT ENTHUSIASM
“In fact we have dedicated all our activities carried out this year to
our 20th Anniversary and each of these activities are very important
for us. However, the celebration event which we held in Gabala in
the presence of the Heads of States of Azerbaijan, Kazakhstan,
Kyrgyzstan and the Republic of Turkey is of particular importance.
Indeed, the 20th Anniversary Concert of TURKSOY organized by
the Ministry of Culture of Azerbaijan within the framework of the
Summit of the Turkic Council held in Gabala on August 15th-16th, 2013
and attended by all Presidents of our member countries has been a
great achievement which we are proud of.
THE MEETING POINT OF THE TURKIC WORLD IN
2014: KAZAN
TURKSOY’s 20th anniversary events primarily took place in Astana
and Eskisehir. The most important reason therefore is the fact that
Astana was the Cultural Capital of the Turkic World in 2012. Within
this framework, the city of Astana hosted several events featuring
artists of the Turkic World throughout the year 2012. At the end of the
year, Astana gave over the title of Cultural Capital of the Turkic World
to Eskisehir for 2013. The opening ceremony of Eskisehir the Cultural
Capital of the Turkic World 2013 was held by the Prime Minister
of the Republic of Turkey Mr. Recep Tayyip Erdogan in person,
and Eskisehir raised the bar even higher through
countless successful projects. Next year, this title
will be born by Kazan, the capital of Tatarstan. The
city of Kazan which hosted University Olympics this
year, will be our meeting point as Cultural Capital of
the Turkic World 2014.
TURKSOY MEMBER COUNTRIES SERVE
CIVILIZATION HUMANITY AND PEACE
“I would like to especially stress the fact that our
member countries’ contributions to civilization,
humanity and peace are not limited to their activities
in TURKSOY. Indeed, Turkey is also committed to
the development of the United Nations’ Dialogue of
Civilizations. Upon initiative of Kazakhstan, the years
2013 to 2022 have been declared as International
Decade for the Rapprochement of Cultures by the
United Nations. The Republic of Azerbaijan hosted
the World Culture Forum twice. The Republic of
Kyrgyzstan pursues its activities to carry out the
Issyk Kul Forum initiated by Chinghiz Aitmatov.
The International Organization of Turkic Culture is
the most active supporter of all these initiatives
aiming at the development and consolidation
of intercultural dialogue, tolerance and cultural
exchanges.”
MINISTERS OF CULTURE CAME
TOGETHER FOR THE 31ST TIME
The Term Meeting of the Permanent Council of
Ministers of Culture of Turkic Speaking Countries
which has been held since the establishment of
TURKSOY took place for the 31st time this year.
During the meeting held at TURKSOY Headquarters
on October 1st-2nd, 2013 with the contribution of
guest ministers and delegations, major decisions
concerning future activities of the International
Organization of Turkic Culture.
Members of the Permanent Council extended their
gratitude to the Secretariat General of TURKSOY for
major events it held throughout the world within
the framework of its 20th anniversary celebrations
and thanked the Ministers of Culture of TURKSOY
member countries as well as all institutions and
organizations for their valuable contribution thereto.
MAIN HEADLINES OF THE FINAL
DECLARATION OF THE PERMANENT
COUNCIL MEETING
Upon suggestion of the Ministry of Culture
of Turkmenistan, the Permanent Council decided
that TURKSOY shall declare the year 2014 as year
of Mahtumkulu FIRAGI on the occasion of the 290th
anniversary of the birthday of the Turkmen poet.
Upon suggestion of the Ministry of Culture
Information and Tourism of Kyrgyzstan, the Permanent
Council decided that TURKSOY shall declare the year
2014 as year of Toktogul SATILGANOV on the occasion
of the 150th anniversary of the birthday of the Kyrgyz
poet.
The Permanent Council decided that the 32nd
Term Meeting of the Permanent Council of Ministers of
Culture of Turkic Speaking Countries shall be coordinated
by the Ministry of Culture of the Republic of Tatarstan
(RF) and that the above-mentioned meeting shall take
place in Kazan within the framework of events to be
held there on the occasion of the closing ceremony of
Kazan, the Cultural Capital of the Turkic World 2014.
Ankara / Turkey, October 2nd, 2013
41
42
43
44
TR
RU
ENG
TÜRKSOY’UN YİRMİ YILINDA
20-ЛЕТИЕ ТЮРКСОЙ
ON THE 20TH ANNIVERSARY OF TURKSOY
Hoş geldiniz Türkiye’ye,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
Şanı yayıldı dünyaya,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
Добро пожаловать в Турцию
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
Пошла слава по миру
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
Welcome to Turkey
On the 20th Anniversary of TURKSOY.
TURKSOY’s fame is now known worldwide,
As its glory reached its 20th anniversary.
Türklüğe sallanan beşik,
Herkes sana olmuş âşık,
Asya’dan parlayan ışık,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
Тюркского мира колыбель качается,
Каждый, познавши тебя, влюбляется.
Азия лучом золотым озаряется
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
For TURKSOY is the cradle of Turkic culture,
Everyone is in admiration,
While watching this bright star of Asia,
As its glory reached its 20th anniversary.
TÜRKSOY Türk’ün varlığıdır,
TÜRKSOY Türk’ün dirliğidir,
TÜRKSOY Türk’ün birliğidir,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
ТЮРКСОЙ – смысл существования,
ТЮРКСОЙ – нашей жизни призвание,
ТЮРКСОЙ – единства воспевание
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
TURKSOY is the existence of Turks,
TURKSOY is the liveliness of Turks,
TURKSOY is the unity of Turks,
As its glory reached its 20th anniversary.
Azerbaycan, Kazakistan,
Kırgızistan, Türkmenistan,
Tataristan, Başkırdistan,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
Азербайджан, Казахстан,
Кыргызстан, Туркменистан,
Татарстан, Башкортостан
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
With Azerbaijan, Kazakhstan,
Kyrgyzstan, Turkmenistan,
Tatarstan, Bashkortostan,
As its glory reached its 20th anniversary.
Kuzey Kıbrıs, Gagavuzya,
Altay, Hakas, Yakut, Tıva,
Bu birlik bizlere yuva,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
Северный Кипр, Гагаузия,
Алтай, Хакассия, Якутия, Тыва.
В единстве – тепло родного очага
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
With Northern Cyprus, Gagauzia,
Altai, Khakassia, Yakutia, Tyva,
This unity is our family,
As its glory reached its 20th anniversary.
Nevruz ateşleri yandı,
Sevgi duygusu uyandı,
Adı her yana dayandı,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
Зажглись Невруза огни,
Проснулось чувство светлой любви.
Имя твоё на слуху любой страны
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
Nevruz fires were lit,
Love and tolerance united,
To make TURKSOY’s name be heard all over,
As its glory reached its 20th anniversary.
Türk kültürü geldi dile,
Kardeşler girdi kol kola,
Birlikte çıktık bu yola,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
Про тюркскую культуру в мире узнали,
Братья друг друга за руки взяли.
Вместе все путь непростой избрали
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
Turkic culture brought together,
Its kindred peoples forever,
To make TURKSOY’s name be heard all over,
As its glory reached its 20th anniversary
Neşeyle yüzümüz güldü,
Yüreklere sevgi doldu,
Görkemli şenlikler oldu,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
Улыбка радости на лицах расцвела,
Любовью необъятною наполнились сердца.
Красками пестрят наши торжества
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
TURKSOY is our joy,
Filling our hearts with love,
To rejoice in worlwide festivity,
As its glory reached its 20th anniversary.
Tanıtıldı ören ören,
Hayran kaldı bunu gören,
Her yanda yapıldı tören,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
Раскрылись пред нами новые места,
Увидевший их – восхищён навсегда.
Праздник открыл свои ворота
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
Its name has been announced all over,
To be heard and praised
In ceremonies, feasts and meetings,
As its glory reached its 20th anniversary.
ŞEREF der ki yazan kalem,
Bunu duysun bütün âlem,
Bizden size sevgi selam,
TÜRKSOY’un yirmi yılında.
Шереф пером своим пишет:
Пусть новость эту весь мир услышит.
Наш вам привет любовью дышит
В 20-летие ТЮРКСОЙ.
SHEREF is my name,
And I call upon the entire world,
To hear the greetings of TURKSOY,
As its glory reached its 20th anniversary.
Âşık Şeref Taşlıova
1 Ekim 2013 Cumhurbaşkanlığı
Senfoni Orkestrası Salonu
(TÜRKSOY’un 20. Yılı Töreni)
Ашуг Шереф Ташлыова
1 октября 2013 года
Концертный зал Президентского
симфонического оркестра (Торжественная
церемония 20-летия ТЮРКСОЙ)
Minstrel Sheref Tashliova
October 1st, 2013 – Concert Hall of the
Presidential Symphony Orchestra
(20th Anniversary Celebrations of TURKSOY)
45
TR
Uluslararası
Türk
Kültürü
Teşkilatı
(TÜRKSOY), 20. yılını birbirinden özel
etkinliklerle, coşkuyla kutladı. Teşkilatın,
böyle konser 20 yılda bir gelir diyerek
duyurduğu, “Türk Dünyası Yıldızları” konseri,
yıl boyu gerçekleştirilen tüm kutlamalardan
bir adım öne çıkarak, hafızalarda özel bir yer
edindi.
Bundan 20 yıl önce, TÜRKSOY’un kuruluş
anlaşmasına imza atan kültür bakanlarının
yanısıra TÜRKSOY üyesi ülkelerin bugünkü
kültür bakanlarının da yer aldığı, farklı
ülkelerden 7’den 70’e TÜRKSOY dostlarını
bir araya getiren, Türk Yıldızları Konseri’nde
Azerbaycan,
Kazakistan,
Kırgızistan,
Türkmenistan,
Türkiye,
Altay
(RF),
Başkurdistan (RF), Gagavuz Yeri (Moldova),
Hakas(RF), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti,
Kırım (Ukrayna), Saha (Yakut) (RF), Tataristan
46
(RF) ve Tıva Cumhuriyeti (RF)’nin en yetenekli
sanatçıları, Ankara’da bir araya geldi.
01 Ekim 2013 tarihinde Cumhurbaşkanlığı
Senfoni Orkestrası Konser Salonu’nda
düzenlenen, folklorik ezgilerin senfonik
orkestra müziğiyle canlandığı konserde,
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü
Rengim Gökmen’in yanı sıra Azerbaycan’dan
Rauf Abdullayev, Kazakistan’dan Anvar
Akbarov ile Kanat Ahmetov, Rusya’dan
Yevgeniy Hohlov ve Türkiye’den Tolga Taviş
şef olarak yer aldı. Uluslararası Türk Kültürü
Teşkilatı (TÜRKSOY) nın kuruluşunun 20. yılı
kutlamaları kapsamında düzenlenen gecede
yoğun bir katılım vardı. Salonda bulunan
tüm izleyiciler Türk dili konuşulan diyarlarda
unutulmaz bir yolculuğa çıktı.
TÜRKSOY’un 20. Yılına Özel Besteler
UNESCO yaşayan kültür mirası payesine sahip aşık Şeref Taşlıova’nın
özel olarak hazırladığı selamlamasıyla başlayan TÜRKSOY 20. Yıl
Kutlamaları Özel Konseri, Azerbaycanlı Besteci Serdar Farakov’un
TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılına ithafen yazdığı Türk Şöleni
Uvertürü ile devam etti. Türk dünyası yıldızlarının Cumhurbaşkanlığı
Senfoni Orkestrası eşliğinde tek tek sahne aldığı gecede, Türk
bestecilerin 20. yıla özel besteleri ilk kez icra edildi.
Vivaldi’den Mukan Tölebayev’e Müzik Ziyafeti
TÜRKSOY’un düzenlediği bu müzikal ziyafete katılan dinleyiciler,
Üzeyir Hacıbeyli’nin Köroğlu Operası, Mukan Tölebayev’in Birjan
ve Sara Operası gibi ünlü Türk operalarından bölümlerin yanı sıra,
saygın müzik okullarında eğitim gören Türk dünyasından genç
yeteneklerin icrasıyla dünya klasiklerini de dinleme fırsatı yakaladı.
Bir çok kişinin belki de, adını dahi bilmediği enstrümanların
kullanıldığı özel performansların da bulunduğu konser, iki bölüm
olarak gerçekleştirildi. Son bölümde tüm sanatçılar aynı sahneyi
paylaşarak TÜRKSOY’un 20. yılını hep beraber coşkuyla kutladı.
Yıldızlar Geçidi
Bu özel gecede kimler yoktu ki. TÜRKSOY Opera Günleri’ne katılarak,
dinleyicilerin büyük beğenisini kazanan eşsiz sesler; Damırak
Monguş, Tuğrul Enver Töre, Rigina Valiyeva, Jupar Gaptulina, Serkan
Kocadere; Türkçe Konuşan Ülkelerarası Ses Yarışması’nda derece
sahibi olan Yuliana Krivoşapkina, Elmira Canabergenova, Ruslan
İvakin; Azerbaycan’ın tanınmış mugam üçlüsü Buta; Kırgızistan’ın
ünlü ses sanatçısı Roza Amanova; TÜRKSOY’un Londra’da
gerçekleştirdiği Nevruz etkinliklerinde dinleyicileri kendisine
hayran bırakan gırtlak müziği sanatçısı Çeyneş Baytuşkina; yöresel
enstrümanlarıyla mücizeler yaratan sanatçılar Azat Bikçurin,
Ondar Mongun-ool, İgor Podgoreanu, Meylis Goçmuradov ve Emine
Djevdetova, TÜRKSOY’un 20. yıl kutlamalarını unutulmaz kılan eşsiz
yeteneklerden sadece bazılarıydı.
47
RU
Международная
организация
тюркской
культуры (ТЮРКСОЙ) отпраздновала свою
20-ю годовщину проведением торжественных
мероприятий. Знаменательный концерт «Звёзды
тюркского мира», затмив все прошедшие
праздничные мероприятия, надолго остался
в памяти слушателей. Такой музыкальный
праздник бывает лишь раз в 20 лет.
На
концерте
звёзд
тюркского
мира
присутствовали многие министры культуры,
которые 20 лет назад подписали Соглашение о
создании Организации, действующие министры
стран-членов ТЮРКСОЙ, а также почетные гости
из разных стран. Самые талантливые артисты
Азербайджана,
Казахстана,
Кыргызстана,
Турции, Алтая (РФ), Башкортостана (РФ),
Татарстана (РФ), Тывы (РФ), Саха (Якутия,
РФ), Хакасии (РФ), Татарстана (РФ), Крыма
(Украина), Турецкой Республики Северного
Кипра, а также АТО Гагаузии (в составе
Республики Молдова) прибыли в Анкару для
участия в праздничном концерте.
Концерт состоялся 1 октября 2013 года в зале
48
Президентского симфонического оркестра.
В этот особый вечер в прозвучали мелодии
тюркских народов, исполненные Президентским
симфоническим оркестром под руководством
председателя Совета директоров театров
оперы и балета маэстро Ренгима Гёкмена, а
также под руководством дирижёров Рауфа
Адуллаева (Азербайджан), Анвара Акбарова и
Каната Ахметова (Казахстан), Евгения Хохлова
(Российская Федерация) и Толги Тавиша
(Турция).
Многочисленные зрители, заполнившие зал,
отправились в незабываемое путешествие по
землям тюркского мира. Каждая композиция,
порой представлявшая невиданное доселе
сочетание
симфонического
исполнения,
народной мелодии на курае или горлового пения,
звучала неожиданно и оставляла неизгладимое
впечатление.
Мастерское
выступление
талантливых музыкантов, оперных певцов и
знаменитых артистов привело всех в полное
восхищение.
Музыка, сочиненная в честь 20-летия ТЮРКСОЙ
Торжественный концерт, посвящённый 20-летнему
юбилею ТЮРКСОЙ, начался приветствием ашуга
Шерефа Ташлыова, творчество которого было признано
живым культурным наследием ЮНЕСКО. Вслед за этим
была исполнена торжественная увертюра, сочиненная
к этому событию азербайджанским композитором
Сердаром Фараком. Выступления звёзд тюркского
мира, которые один за другим выходили на праздничную
сцену, а также музыкальные произведения тюркских
композиторов, посвящённые 20-летию ТЮРКСОЙ,
были исполнены под аккомпанемент Президентского
симфонического оркестра. Произведения, написанные
к 20-летию ТЮРКСОЙ, прозвучали на сцене в первый
раз.
Музыкальный букет - от Вивальди до Мукана
Тулебаева
Гостям
ТЮРКСОЙ
представилась
возможность
услышать лучшие музыкальные фрагменты сочинений
тюркских композиторов 20 столетия - оперы Узеира
Гаджибекова «Кёроглы», оперы Мукана Тулебаева
«Биржан и Сара», а также мировых классиков в
исполнении молодых талантов, получивших образование
в лучших музыкальных школах тюркского мира.
Концерт, состоявший из двух отделений, представил
разнообразие тюркских музыкальных инструментов
- от Сибири до Анатолии. Слушателей поразило
неожиданное сочетание экзотических инструментов и
классических композиций. Артисты, вышедшие на сцену
для заключительного выступления, были встречены
заслуженной овацией.
Звёздный парад
Буквально каждый музыкальный номер незабываемого
концерта был “звездным”! Симпатию слушателей
завоевали
участники
Дней
оперы
ТЮРКСОЙ,
обладатели уникальных голосов: Дамырак Монгуш,
Ригина Валиева, Тугрул Энвер Тёре, Жупар Гаптулина,
Серкан Коджадере; призёры Международного конкурса
эстрадной музыки тюркоязычных стран: Юлиана
Кривошапкина, Эльмира Джанабергенова, Руслан
Ивакин; известное трио азербайджанского мугама
«Бута»; знаменитая певица из Кыргызстана Роза
Аманова; исполнительница алтайского горлового пения
Чейнеш Байтушкина, которая на проводимом в Лондоне
мероприятии, приуроченном к Наврузу, оставила всех
слушателей в полном восторге; артисты, которые творят
чудеса своей игрой на традиционных музыкальных
инструментах: Азат Бикчурин, Ондар Монгун-оол, Игорь
Подгореану, Мейлис Гочмурадов и Эмине Джевдетова.
И это лишь одни из немногих талантов, которые
сделали празднование 20-й годовщины ТЮРКСОЙ
незабываемым.
49
ENG
The International Organization of Turkic
Culture (TURKSOY) celebrated its 20th
anniversary with several colourful events.
The “Stars of the Turkic World” concert
announced by the organization as an
exceptional event to take place once every
twenty years was the highlight of all
celebrations held throughout the year.
The “Stars of the Turkic World” concert
attended by the current Ministers of
Culture of TURKSOY member countries
and their predecessors who signed the
founding agreement of TURKSOY 20 years
ago along with TURKSOY friends from
various countries, took place in Ankara
with the contribution of the most talented
artists from Azerbaijan, Kazakhstan,
Kyrgyzstan,
Turkmenistan,
Turkey,
the Altai Republic(RF), the Republic of
Bashkortostan (RF), Gagauzia (Moldova),
the Khakas Republic (RF), the Turkish
Republic of Northern Cyprus, Crimea
(Ukraine), the Republic of Sakha Yakutia
(RF), the Republic of Tatarstan (RF) and the
50
Tyva Republic.
The concert held at the Concert Hall of the
Presidential Orchestra of the Republic of
Turkey on October 1st, 2013, featured folk
melodies interpreted by artists of the
Presidential Symphony Orchestra of the
Republic of Turkey under its conductor
Prof. Rengim Gokmen, the Director General
of the State Opera and Ballet along with
guest conductors Rauf Abdullayev from
Azerbaijan’dan, Anvar Akbarov and Kanat
Ahmetov from Kazakhstan, Yevgeniy
Hohlov from Russia and Tolga Tavish from
Turkey.
The event held within the framework of
the 20th Anniversary of the International
Organization of Turkic Culture (TURKSOY)
was attended by a large number of artlovers who had the opportunity to witness
an unforgettable concert featuring
melodies of Turkic speaking countries.
Special Compositions Dedicated to the 20th
Anniversary of TURKSOY
The concert dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY started with a
welcoming performance by Sheref Tashliova, the living cultural heritage
of the UNESCO, followed by the “Turkic Celebration Ouverture” especially
composed on this occasion by the Azerbaijani artist Serdar Farakov.
At the concert featuring stars of the Turkic World who took the scene
together with the Presidential Symphony Orchestra of the Republic
of Turkey, the audience also had the opportunity to hear the premiere
performances of various works by artists of the Turkic World dedicated
to the 20th Anniversary of TURKSOY.
A Feast of Universal Music from Vivaldi to Mukan
Tulebayev
Art-lovers who attended this musical feast organized by TURKSOY had
the opportunity to listen to a large variety of works ranging from Uzeyir
Hacibeyli’s Koroghlu Opera, and Mukan Tulebayev’s Birjan and Sarah
Opera to world classics performed by young talents from the Turkic
World pursuing their studies at prestigious music schools of the world.
The concert which also featured performances by artists playing
traditional instruments of the Turkic World, which many people had not
even heard the name of before, was structured in two different
parts. In the second part of the concert, all artists took the scene
together to celebrate the 20th anniversary of TURKSOY with an
impressive final performance.
Stars of the Turkic World
This special event featured performances of famous artists of
the Turkic World such as singers who took the scene within the
framework of the Opera Days of TURKSOY, Damyrak Mongush,
Tugrul Enver Tore, Rigina Valeyeva, Jupar Gaptulina, Serkan
Kocadere along with award winners of the International Singing
Competition of Turkic Speaking Countries, Yuliana Krivoshapkina,
Elmira Canabergenova, Ruslan Ivakin, the famous Mugham Trio
from Azerbaijan Buta, the famous singer from Kyrgyzstan Roza
Amanova, the throat singer who enchanted the audience with
her performance at Nevruz Celebrations of TURKSOY in London
Cheynesh Baytushkina, the talented musicians Azat Bikchurin,
Ondar Mongun-ool, Igor Podgoreanu, Meylis Gochmuradov
and Emine Djevdetova masterfully playing their traditional
instruments along with many others who turned this 20th
anniversary concert of TURKSOY into an unforgettable event.
51
Arşın Mal Alan
Аршин мал алан
Arshin Mal Alan
19 Eylül 2013
Paris UNESCO
Genel Merkezi
21 Eylül 2013
Strasburg Avrupa Konseyi
Genel Sekreterliği
52
TÜRKSOY’un 20. Yıl Kutlamaları
Avrupa’da Ses Getirdi
Празднование 20-летия ТЮРКСОЙ в Европе
Great Success of 20th Anniversary Celebrations of TURKSOY in Europe
TR
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY)
nın kuruluşunun 20. yıl kutlamalarının tek adresi
Türkiye değildi. Dünyanın farklı bölgelerinde
gerçekleştirilen TÜRKSOY etkinlikleriyle, binlerce kişi
bu coşkuya ortak oldu. Ankara’dan Paris’e, Bakü’den
St. Petersburg’a uzanan kutlamalar, Türk dünyasını
bir araya getirirken aynı zamanda kültürlerarası
etkileşime de katkı sağladı.
Arşın Mal Alan Opereti 100. Yılında
UNESCO Sahnesi’nde
2011 yılında, UNESCO Genel Merkezi’nde
yüzlerce sanatçının katılımıyla gerçekleştirilen
TÜRKSOY Nevruz kutlamalarının ardından, Parisli
sanatseverler bir kez daha TÜRKSOY sanatçılarını
izleme şansına sahip oldu.
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY)
nın kuruluşunun 20. yılı kapsamında planlanan
turnede; Azerbaycan müziğinin yaratıcısı ve ilk
profesyonel bestecisi olan Üzeyir Hacıbeyli’nin
ünlü eseri “Arşın Mal Alan” opereti, TÜRKSOY’un
düzenlediği organizasyonla, bestelenişinin 100.
yılında UNESCO Genel Merkezi’nde sanatseverlerin
beğenisine sunuldu.
İlk kez aynı sahneyi paylaşma şansı yakalayan
Türkiye, Azerbaycan, Kırgızistan ve Kazakistanlı
sanatçılar, performansları ile izleyenleri kendilerine
hayran bırakırken, UNESCO Genel Sekreteri İrina
Bokova’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilen bu özel
gösterime katılan tüm seyirciler, Türk kültüründen
önemli bir sanat eserini UNESCO sahnesinde
izlemenin mutluluğunu yaşadı.
TÜRKSOY; Türk Dünyasının
Avrupa’daki Sesi
Kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği etkinliklerle
Türk dili konuşulan halkların sesi olmaya devam
eden TÜRKSOY, 19 Eylül 2013 tarihindeki Paris
temsilinin ardından, Arşın Mal Alan Opereti’ni
Strazburg’da da seyircilerle buluşturdu. 20. yıl
kutlamalarının coşkusunu Strasburg’a taşıyan
bu özel konser, 21 Eylül 2013 tarihinde, Avrupa
Konseyi Genel Sekreter Yardımcısı Gabriela Battaini
Dragoni’nin katılımıyla gerçekleşti. Konserlere
katılan misafirler TÜRKSOY’un kuruluşundan bu
yana gerçekleştirdiği etkinliklerden fotografların yer
aldığı, ‘TÜRKSOY’un 20 Yılı’ isimli fotograf sergisini
gezerek, TÜRKSOY ve çalışmaları hakkında bilgi
alma fırsatı da yakaladı.
Her iki şehirde de gerçekleştirilen kutlamalara
kültür sanat insanlarının yanı sıra politikacılar,
büyükelçiler ve bürokratlar da yoğun ilgi gösterdi.
Türk Cumhuriyetleri’nin yanı sıra farklı ülkelerin
yabancı misyon şeflerinin katılım gösterdiği
kutlamalar öncesinde, TÜRKSOY Genel Sekreteri
Düsen Kaseinov, UNESCO Genel Konferansı
Başkanı Katalina Boguaya’ya bir ziyarette bulundu.
Sıcak bir atmosferde geçen görüşmede TÜRKSOY
Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, TÜRKSOY’un
kuruluşunun 20. yılı anısına özel olarak hazırlanan,
TÜRKSOY 20. yıl madalyasını Sayın Boguaya’ya
takdim etti.
UNESCO ve TÜRKSOY arasındaki mevcut iş birliğini
daha da güçlendirmek adına atılabilecek adımların
konuşulduğu görüşme sırasında, TÜRKSOY Genel
Sekreteri Düsen Kaseinov, teşkilatın geçmiş yıllarda
gerçekleştirdiği projeler hakkında da çeşitli bilgiler
verdi.
Genel Sekreter Kaseinov ayrıca, UNESCO Genel
Sekreterliği’nde gerçekleştirilen konsere katılarak,
UNESCO Genel Sekreteri İrina Bokova’nın adına
bir konuşma gerçekleştiren, UNESCO Genel
Sekreter Yardımcısı Françesko Bandarin’e günün
anısına TÜRKSOY 20.yıl heykelini takdim etti.
Kaseinov, TÜRKSOY’un çalışmalarına her daim
destek olan Azerbaycan Kültür ve Turizm Bakanı
Ebulfes Garayev’i temsilen Paris’te bulunan bakan
yardımcısı Sevda Mamedaliyeva’ya ise TÜRKSOY
20. Yıl Madalyası takdim ederek teşekkürlerini iletti.
53
RU
Двадцатилетие Международной организации тюркской
культуры (ТЮРКСОЙ) было отмечено мероприятиями в
разных странах мира. Концерты в Анкаре и Париже, Баку
и Санкт-Петербурге, собравшие творческие силы со всего
тюркского мира, способствовали в то же время развитию
межкультурного диалога и взаимообмена.
Столетие оперетты «Аршин мал алан» на сцене
ЮНЕСКО
Вслед за празднованием Навруза с участием сотен артистов,
состоявшимся в штаб-квартире ЮНЕСКО в 2011 году,
Международная организация ТЮРКСОЙ вновь подарила
парижанам встречу с искусством тюркских стран.
В рамках турне, запланированном ТЮРКСОЙ в юбилейном
году, на сцене штаб-квартиры ЮНЕСКО в Париже была
представлена оперетта «Аршин мал алан» основателя
азербайджанской музыкальной школы Узеира Гаджибейли.
Следует отметить, что 100-летие произведения первого
профессионального азербайджанского композитора вошло в
календарь знаменательных дат ЮНЕСКО.
Международный проект ТЮРКСОЙ, соединивший на сцене в
Париже артистов из Турции, Азербайджана, Кыргызстана и
Казахстана, с восторгом был встречен публикой.
Заместитель Генерального директора ЮНЕСКО Франческо
Бандарин, выступая от имени Ирины Боковой, приветствовал
участников мероприятия и поздравил ТЮРКСОЙ с юбилеем,
высказал огромное удовольствие по поводу представления
в штаб-квартире Организации знаменитого произведения
музыкального искусства тюркских стран.
ТЮРКСОЙ – голос тюркского мира в Европе
С момента своего создания организация ТЮРКСОЙ взяла
на себя миссию донести до международного зрителя и
слушателя голос искусства тюркоязычных народов.
После успешного показа оперетты «Аршин мал алан» 19
сентября 2014 года в Париже, юбилейные мероприятия были
продолжены в Страсбурге. На представлении, состоявшемся
21 сентября, с приветственным словом выступила заместитель
Генерального секретаря Совета Европы Габриэла Баттаини
54
Драгони.
Многочисленные
гости
смогли
познакомиться
с
фотовыставкой «20 лет ТЮРКСОЙ», на которой были
представлены важнейшие события из жизни организации и
самые значимые мероприятия.
Высокий интерес официальных лиц к празднованию
20-летия ТЮРКСОЙ
Политики, послы иностранных государств и официальные
лица Франции проявили высокий интерес к мероприятиям
20-летия ТЮРКСОЙ в Париже и Страсбурге.
Накануне
мероприятий,
отмеченных
участием
глав
дипломатических миссий разных стран, Генеральный
секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов встретился с
Президентом Генеральной конференции ЮНЕСКО Каталин
Богйай и вручил ей памятную медаль в честь 20-летия
ТЮРКСОЙ. В ходе встречи были обсуждены возможности
активизации сотрудничества ЮНЕСКО и ТЮРКСОЙ и
необходимые шаги в этом направлении. Генеральный
секретарь ТЮРКСОЙ Д.Касеинов проинформировал г-жу
Богйай о совместных проектах, осуществленных двумя
организациями за прошедший период.
В ходе торжества накануне концерта Генеральный секретарь
ТЮРКСОЙ вручил заместителю Генерального директора
ЮНЕСКО Франческо Бандарину памятную стауэтку,
символизирующую неразрывные связи тюркских стран.
Он также выразил особую благодарность за поддержку
мероприятия заместителю министра культуры и туризма
Азербайджана Севде Мамедалиевой, принимавшей участие
в празднованиях от имени министра Абульфаса Караева, и
вручил ей памятную медаль ТЮРКСОЙ.
Концерт в Страсбурге прошел с большим успехом, артисты
тюркоязычных стран буквально покорили публику. Активным
был интерес зрителей к фотовыставке ТЮРКСОЙ, которая
открылась с участием заместителя Генерального секретаря
Совета Европы Габриэлы Баттаини Драгони. По окончании
представления Дюсен Касеинов вручил г-же Баттаини
Драгони медаль «20-летие ТЮРКСОЙ» и декоративную
тарелку ТЮРКСОЙ в память о юбилейном праздновании.
ENG
The 20th Anniversary of the International Organization of Turkic
Culture (TURKSOY) were celebrated with various events raising great
enthusiasm throughout the world. The celebrations which took
place in Ankara, Paris, Baku and St. Petersburg amongst other cities
did not only bring together the entire Turkic World but were also a
great contribution to cross-cultural interaction.
U. Hacibeyli’s operetta “Arshin Mal Alan” performed
in UNESCO Headquarters on the occasion of the
100th Anniversary of its composition
Following the 2011 Nevruz celebrations held in UNESCO Headquarters
by TURKSOY with the contribution of hundreds of artists, art-lovers
of Paris have once again got the opportunity to attend a performance
of artists from TURKSOY member countries.
Within the framework of the tour organized on the occasion of
the 20th Anniversary of the International Organization of Turkic
Culture (TURKSOY), “Arshin Mal Alan”, the famous operetta of
Uzeyir Hacibeyli, the first professional composer of Azerbaijan
was performed at UNESCO Headquarters to celebrate the 100th
anniversary of its composition.
Artists from Turkey, Azerbaijan, Kyrgyzstan and Kazakhstan who
had the opportunity to take the scene all together on this occasion
enchanted the audience with their brilliant performance.
All art-lovers who came to attend the performance of this
masterpiece of Turkic culture hosted by the Secretary General of
the UNESCO Mrs. Irina Bokova within the framework of the 20th
Anniversary Celebrations of TURKSOY strongly appreciated the
event.
TURKSOY – The Voice of the Turkic World in Europe
Since its foundation, the International Organization of Turkic Culture
has been promoting the culture of Turkic speaking peoples around
the world through various events.
Following the successful performance of Uzeyir Hacibeyli’s famous
operetta “Arshin Mal Alan” on September 19th, 2013 in Paris, the 20th
Anniversary Celebrations of TURKSOY went on in Strasburg where a
concert was held on September 21st, 2013 in the presence of senior
guests such as the Deputy Secretary General of the Council of Europe
Mrs. Gabriela Battaini Dragoni.
Guests attending the concert also had the opportunity to visit the
photography exhibition of TURKSOY displaying pictures of major
activities carried out by the organization since its foundation.
20th Anniversary celebrations of TURKSOY raised
great interest among European bureaucrats
Both celebration events were attended by artists as well as
politicians, ambassadors and bureaucrats of the European Union.
Prior to the celebrations attended by diplomats of Turkic Republics
as well as of various other countries, TURKSOY Secretary General
Dusen Kaseinov paid a courtesy visit to the President of the General
Conference of the UNESCO Katalina Bogyay during which he handed
over the 20th Anniversary Medal of TURKSOY to her.
At the meeting where TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov
and the President of the General Conference of the UNESCO Katalina
Bogyay discussed future steps to be taken in order to further
strengthen the present cooperation between the UNESCO and
TURKSOY, Prof. Kaseinov also informed Mrs. Bogyay about projects
carried out by TURKSOY.
The Secretary General of TURKSOY Prof. Kaseinov also handed
over the sculpture of TURKSOY especially made for this occasion
to Mr. Francesco Bandarin who attended the concert at UNESCO
Headquarters and delivered a speech on behalf of the Secretary
General of the UNESCO Mrs. Irina Bokova. Prof. Kaseinov also
expressed his gratitude to the Deputy Minister Sevda Mamedaliyeva
who came to Paris to represent the Minister of Culture and Tourism
of the Republic of Azerbaijan Mr. Ebulfes Garayev.
The performance of artists from the Turkic World who took the scene
in Strasburg after their successful concert in Paris enchanted the
audience once again. The 20th Anniversary Photography Exhibition
of TURKSOY which was inaugurated in the presence of Deputy
Secretary General of the Council of Europe Mrs. Gabriela Battaini
Dragoni also raised great ineterst among the guests attending the
event. Following the concert, TURKSOY Secretary General Dusen
Kaseinov offered the 20th Anniversary Medal of TURKSOY as well as
the souvenir plate of TURKSOY to the Deputy Secretary General of
the Council of Europe Mrs. Gabriela Battaini Dragoni.
55
Birlikte Dirlik Vardır
TÜRKSOY 20. Yıl Heykeli’nin yaratıcısı Sait Rüstem’le Röportaj
Мир – в единстве
Беседа со скульптором Саитом Рустемом
Unity Brings Peace and Prosperity
Interview with the sculptor of the 20th Anniversary Statue of TURKSOY
TR
Sait Bey TÜRKSOY’la tanışmanız nasıl gerçekleşti ?
Uzun yıllardır TÜRKSOY çalışmalarının içerisindeyim. Tanışıklığım
TÜRKSOY’un ilk Genel Sekreteri Sn. Polat Bülbüloğlu zamanına
dayanıyor.
Teşkilatımızın 20. yılı için özel bir heykel tasarladınız,
bu eserin tasarım aşamasından nihai haline gelene
kadar geçen süreci ve teknik özelliklerini bize kısaca
anlatır mısınız ?
Benim açımdan bu süreçte en önemlisi fikir aşaması. Bir
tasarım, bir düşünce aklıma geldiğinde öncelikle kağıt üzerinde
eskiz çalışmaları yaparım. Sonrasında ise kağıttaki düşünceyi
boyutlandırarak maketini hazırlarım ve hayal ettiğim ölçüde
büyüterek, istediğim malzemeyle ona can veririm. TÜRKSOY 20.
Yıl Heykelini’ni oluştururken de bu adımları takip ettim. Önce kara
kalem olarak tasarladım. Daha sonra küçük bir maketini hazırlayıp
TÜRKSOY çalışanlarının ve Genel Sekreterin beğenisine sundum.
Maketin beğenilmesinin ardından ise gerçek boyutta uygulamasını
yaptım.
Tasarım aşamasında nelerden ilham aldınız?
Sayın Genel Sekreterimiz Düsen Bey TÜRKSOY için bir amblem,
heykel tasarlamamı istemişti. Konu üzerinde çalışmaya
başladığımda kendisi bir öneride bulundu; heykelin Türk birliğine
hitap etmesini arzu ettiğini belirtti. Böylece çıkış noktam ‘‘Türk
Birliği’’ oldu. TÜRKSOY’u tanıyan ve çalışmalarını yakınen takip
eden biri olarak ilham alabileceğim o kadar çok şey vardı ki.
Dedelerimiz biz küçükken bir masal anlatırlardı. Bu masala göre,
babası oğluna ince bir dal vererek, dalı kırmasını ister. Oğlan dalı
kolayca kırar. Baba bunun üzerine yedi adet aynı daldan verir ve
oğlundan hepsini birlikte kırmasını ister. Oğlan çok uğraşır ama
dalları kıramaz.
Bu hadisenin sonunda babası oğluna şöyle der: ‘‘Ey oğul, birlikten
güç doğar, bunu aklında tutasın. Birlikte dirlik vardır’’. Bu hikayeyi
yıllar sonra TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov’dan tekrar
dinledim. TÜRKSOY 20. yıl heykelini oluşturma sürecinde de,
bu hikayeyi referans alarak birliğin, bir arada olmanın önemini
vurguladım.
56
Son olarak usta bir heykeltraş olarak, mesleki
hayatınızda gerçekleştirmek isteyip, şu ana kadar
gerçekleştiremediğiniz bir proje var mı?
Elbette. Her sanatçının hayatında isteyip gerçekleştiremediği projeler
vardır. Yapmak istediğim o kadar çok şey var ki, korkarım ömrüm
yetmez.
ENG
Mr. Rustem, how did you get acquainted with TURKSOY?
Yes, I have been part of TURKSOY’s activities for many years now. In
fact, I got acquainted with TURKSOY at the time of its First Secretary
General Polat Bulbuloglu.
You have made a sculpture especially designed for the
20th Anniversary of our organization. Could you tell us
more about the design process and characteristics of
this sculpture?
RU
Вы не первый год участвуете в деятельности
ТЮРКСОЙ.
Что
послужило
поводом
к
сотрудничеству?
Действительно, я начал работать с Международной
организацией несколько лет назад, после знакомства с ее
первым Генеральным диретором Поладом Бюльбюль оглы.
Вы сделали к 20-летию ТЮРКСОЙ памятную
настольную скульптуру. Расскажите подробнее об
этапах ее создания.
В работе над скульптурой самым важным представляется этап
творческого замысла. Идея скульптуры, символизирующей
культурное единство тюрков, была высказана Генеральным
секретарем ТЮРКСОЙ. Немедленно возник образ, который
вылился в эскиз на бумаге, затем был переведен в пластику
соответствующих размеров. Получившийся образ был
принят, и это очень воодушевило меня.
Что именно
скульптуры?
вдохновляло
Вас
при
создании
Когда Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ сказал мне о
необходимости разработки некой памятной скульптуры,
символизирующей ТЮРКСОЙ, он поделился со мной своим
видением ее основной идеи. Она должна была напоминать
о культурном единстве тюркского мира. Это и послужило
отправной точкой художественного замысла. В принципе, для
меня, знающего о деятельности ТЮРКСОЙ не понаслышке,
это многое значило.
Какую основную идею Вы вложили в свой замысел?
Все мы помним услышанную в детстве от старших сказку,
этот сюжет есть у многих тюркских народов: отец дал
своему сыну тонкий прут и попросил сломать его. Прут легко
сломался. Тогда отец дал сыну семь прутьев и велел сыну
переломить их вместе. Сын тщетно пытался это сделать,
ничего у него не вышло. Тогда отец напутствовал сына: «В
единстве рождается сила, не забывай об этом, сын. Мир и
Согласие – в единстве, - вот о чем эта скульптура.
To me, the most important part of de design process is the idea
behind it. When a design or a particular idea comes to my mind, I first
draw various sketches on paper. Then, I prepare a three-dimensional
scale model which I enlarge until it reaches the size I would like it to
have. The next step is to choose the material I would like to use to
make the sculpture. This is also the way I proceeded when preparing
the 20th Anniversary sculpture of TURKSOY. I first prepared charcoal
sketches of it. Then I made a little scale-model of it which I have
shown to the Secretary General as well as the staff members of
TURKSOY. As they all approved the scale model, I started working
on it to prepare the real size sculpture. The material I used for the
sculpture is gold-plated polyester.
What were your sources of inspiration while designing
the sculpture ?
Our Secretary General Mr. Kaseinov wanted me to prepare a sculpture
to be used as emblem of TURKSOY. When I started working on the
project, Mr. Kaseinov made a suggestion saying that he wanted this
sculpture to symbolize the unity of Turkic peoples. This was actually
my starting point. Of course, knowing TURKSOY and having been
following up its activities since its establishment, I must say I had
many sources of inspiration.
Our grandfathers used to tell us a tale when we were children: a
father gives his son a thin branch and tells him to break it, which
he easily does. So the father gives his son seven thin branches and
tells him to break them all at once, but this time he cannot break
them despite all his efforts. So the father says: ‘‘Son, unity brings
peace and prosperity.You shall never forget this.” Years later I heard
this tale again from TURKSOY Secretary General Dusen Kaseinov
and it has been my main source of inspiration while doing this
sculpture which stands for the importance of unity and solidarity
and is dedicated to the 20th Anniversary of TURKSOY .
One last question: as an experienced sculptor, is there
any project which you couldn’t realize yet but wanted to?
Of course. Each artist’s mind is full of projects he or she wants
to realize but has not done so yet. I am afraid, there are so many
projects I would like to realize that my entire life would probably not
last long enough for me to carry them out.
57
TÜRKSOY Üyesi Ülkeler
UNESCO Milli Komisyonları
4.Kez Bir Araya Geldi
Сотрудничество в формате (под эгидой) ЮНЕСКО:
IV Совещание Национальных комиссий по делам ЮНЕСКО
стран-членов ТЮРКСОЙ
4th Meeting of UNESCO National Commissions of TURKSOY
Member Countries
TR
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) üyesi ülkelerin katıldığı
UNESCO Milli Komisyonları 4. Toplantısı, 2-3 Eylül 2013 tarihleri
arasında, 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Eskişehir’de gerçekleşti.
Toplantının açılış konuşmasını UNESCO Türkiye Milli Komisyonu
Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz yaparken, Başkan Oğuz’un ardından
TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen KASEINOV, Eskişehir Valisi Güngör
Azim TUNA ve Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanı Nabi AVCI
açılış konuşmalarını gerçekleştirdi.
Toplantı kapsamında, 2010 yılında ilki Ankara’da ardından
Tataristan’ın başkenti Kazan ve Kazakistan’ın başkenti Astana’da
gerçekleştirilen buluşmanın önceki toplantılarında alınan kararlar
ve konular doğrultusunda genel değerlendirmelerde bulunulurken
uluslararası iş birliği ve kültürlerarası diyalog ve yakınlaşma
imkanlarının da arttırılabilmesi için çeşitli çalıştaylar düzenlendi.
Açılış konuşmaları sırasında Bakan Avcı, “Bugün, Eskişehir’in 91 yıl
önce düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünü kutluyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanı olarak Eskişehir’e teşrifleriniz
için ayrıca teşekkür ediyorum. İlki Ankara’da, ikincisi Kazan’da,
üçüncüsü Astana’da düzenlenen UNESCO Milli Komisyonları
Toplantısı’nın, dördüncüsünün 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti
Eskişehir’de düzenlenmiş olmasından kıvanç duyuyoruz.
Çalışmalarınızın başarılı geçmesini diliyorum” dedi.
Eskişehir Valisi ve 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı Yönetim
Kurulu Başkanı Güngör Azim Tuna ise yaptığı konuşmada şu
ifadelere yer verdi: “Eskişehir’de, 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti
ve UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Başkentliği vesilesiyle
çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Bu etkinliklerde gönlümüzden
geçen, dünyanın dört bir yanından gelen hemşehrilerimizle gönül
birliği etmek, aynı zamanda ise Türk dünyasının buluşma noktası
olmak. Eskişehirliler olarak 2013 yılında çifte başkentlik heyecanı
yaşamaktan dolayı çok memnunuz.”
TÜRK DÜNYASI’NIN UNESCO’SU TÜRKSOY
Toplantının ev sahipliğini yapan TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen
Kaseinov; 4. toplantının, zengin kültürel mirasımızın korunmasında
58
duyarlılık kazandırılması açısından faydalı olması temennisinde
bulunarak, “TÜRKSOY, UNESCO ile aynı amaçları ve ilkeleri paylaşan
bir kültürel iş birliği örgütüdür, TÜRKSOY üye ülkelerinin yanı sıra,
UNESCO üyesi olan her bir ülke ile de yakın iş birliği içerisindedir” dedi.
TÜRKSOY’un ortak amaçları doğrultusunda ulusal ve uluslararası
kuruluşlarla yapmış olduğu iş birliklerine de değinen Genel Sekreter
Kaseinov, toplantıların niteliğinin her geçen sene daha da arttığını
vurguladı.
TÜRKSOY üyesi ülkelerin UNESCO Milli Komisyon Başkanları’nın
yanı sıra, Rusya Federasyonu UNESCO Milli Komisyonu başkan
ve temsilcileri, Tataristan (RF) Kültür Bakanı, alanında uzman
akademisyen ve gençlik temsilcilerinin yer aldığı dördüncü toplantı
da Somut Olmayan Kültürel Miras, Kültürel ve Doğal Zenginlikler,
Dünya Hafızası ve Eğitim konu başlıklarında paralel seminerler
yapıldı.
TÜRKSOY GENÇLİK ODA ORKESTRASI
KULAKLARDAKI PASI SİLDİ
TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılı kutlamaları kapsamında
gerçekleştirilen turne vesilesiyle TÜRKİYE’de bulunan TÜRKSOY
Gençlik Oda Orkestrası, toplantının son gününde verdiği mini
konserle kulaklardaki pası sildi. Bu özel konserlerde TÜRKSOY Genel
Sekreteri Düsen Kaseinov’da genç sanatçılara eşlik etti.
Birbirinden yetenekli genç sanatçılardan oluşan TÜRKSOY
Uluslararası Gençlik Oda Orkestrası 2010 yılında, Türkçe konuşan
halkların müzik potansiyelinin evrensel klasik müzik diliyle
yansıtılması, Türk kültürünün ve Türk klasik müzik bestelerinin daha
yakından tanınmasının sağlanması ve popülerleştirilmesi amacıyla
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) tarafından kuruldu.
Kuruluşundan bu yana Amerika, Avrupa ve Avrasya coğrafyasında
gerçekleştirdikleri onlarca konserle Türk kültürünün ortak
nağmelerini başarı ile icra ederek, dinleyicileri kendilerine hayran
bırakan ekip 2013 yılı Türkiye turnesi sırasında 10 farklı milleti temsil
eden genç yeteneklerden oluştu.
RU
2-3 сентября в турецком городе Эскишехире, объявленном
культурной столицей тюркского мира 2013 года, проходило
Четвертое Совещание Национальных комиссий по делам
ЮНЕСКО стран-членов Международной организации тюркской
культуры (ТЮРКСОЙ).
Пленарное заседание открыли приветствия губернатора
Эскишехира Гюнгёра Азима Туна, Генерального секретаря
ТЮРКСОЙ Дюсена Касеинова, председателя Национальной
комиссии Турецкой Республики по делам ЮНЕСКО Оджала
Огуза, министра национального образования Турции Наби
Авджи.
В рамках форума, с целью укрепления международного
сотрудничества и межкультурного диалога, ускорения процесса
сближения культур, прошла работа семинаров по различным
сферам деятельности ЮНЕСКО, на которых предварительно
была проведена оценка принятых решений и рассмотренных
вопросов предыдущих Совещаний Национальных комиссий.
В своей вступительной речи министр Наби Авджи сказал:
«Сегодня мы празднуем 91-ю годовщину со дня освобождения
Эскишехира от вражеской оккупации. Как министр
национального образования Турецкой Республики, выражаю
вам благодарность за оказанную честь городу Эскишехир.
Первое Совещание состоялось в Анкаре, Второе – в Казани,
Третье – в Астане. Мы гордимся тем, что Четвёртое Совещание
Национальных комиссий по делам ЮНЕСКО было проведено в
Эскишехире – Культурной столице тюркского мира 2013 года.
Желаю дальнейших успехов в вашей деятельности».
Губернатор провинции Эскишехир, председатель правления
агентства “Эскишехир 2013 – Культурная столица тюркского
мира» Гюнгер Азим Туна в своём выступлении отметил
следующее: «В Эскишехире мы проводим мероприятия в
связи с присвоением городу почетных званий Культурной
столицы тюркского мира 2013 года и столицы нематериального
культурного наследия ЮНЕСКО. Как жителям города
Эскишехира, нам очень приятно, что наш город в 2013 году
играет роль двойной столицы и является местом встречи
тюркского мира. Мы рады сердечно приветствовать наших
соотечественников, прибывших из разных стран мира».
ТЮРКСОЙ – ЮНЕСКО тюркского мира
Генеральный секретарь ТЮРКСОЙ Дюсен Касеинов отметил
важность проводимого Четвёртого Совещания с точки зрения
сохранения нашего богатого культурного наследия и сказал
следующее: «ТЮРКСОЙ – это организация по культурному
сотрудничеству, разделяющая те же принципы и задачи, что
и ЮНЕСКО. ТЮРКСОЙ поддерживает тесное сотрудничество
как со своими странами – членами, так и со странами, входящими
в состав ЮНЕСКО». Генеральный секретарь упомянул о
партнёрстве, созданном с национальными и международными
организациями в соответствии с общей целью ТЮРКСОЙ, а
затем подчеркнул возрастающую с каждым годом значимость
проводимых заседаний.
В рамках Четвёртого Совещания Национальных комиссий
параллельно были проведены семинары по нематериальному
культурному наследию, по культурному и природному
наследию, семинар по образованию и семинар Памяти Мира.
Четвёртое Совещание прошло с участием председателей
национальных комиссий по делам ЮНЕСКО, председателя
и представителей национальной комиссии Российской
Федерации по делам ЮНЕСКО, министра культуры
Татарстана (РФ), а также с участием широкого круга
экспертов и представителей молодёжи из стран-членов
ТЮРКСОЙ.
Молодежный камерный
восхитил зрителей
оркестр
ТЮРКСОЙ
Яркой страницей культурной программы Совещания стало
выступление Молодежного камерного оркестра ТЮРКСОЙ,
который пребывал на гастролях в Турции в рамках
празднования 20-летия со дня образования ТЮРКСОЙ. На
этом особом концерте вместе с молодыми музыкантами
выступил сам Генеральный секретарь Дюсен Касеинов.
Молодежный
камерный
оркестр
ТЮРКСОЙ,
сформированный из одарённых молодых музыкантов, был
создан в 2010 году Международной организацией тюркской
культуры с целью отображения музыкального потенциала
тюркоговорящих сран на уникальном языке классической
музыки, а также с целью популяризации тюркских
классических музыкальных произведений и тюркской
культуры в целом.
В 2013 году оркестр был сформирован из музыкантов,
представляющих 10 тюркский республик и регионов-членов
ТЮРКСОЙ. Со дня своего основания по настоящее время
молодежный камерный оркестр ТЮРКСОЙ дал десятки
концертов во многих городах Турции, станах ЕС и США.
Музыкальный коллектив вызвал необычайный восторг
слушателей успешным исполнением мелодий тюркской
культуры.
59
ENG
The Fourth Meeting of UNESCO National Commissions
attended by member countries of the International
Organization of Turkic Culture (TURKSOY) was held in
Eskisehir, the Cultural Capital of the Turkic World 2013
on September 2nd-3rd, 2013.
The opening speeches of the meeting were delivered
by the UNESCO National Commission of Turkey Prof.
Dr. Ocal Oguz followed by TURKSOY Secretary General
Dusen KASEINOV, the Governor of Eskisehir Gungor
Azim TUNA and the Minister of National Education of
the Republic of Turkey Mr. Nabi AVCI.
While issues discussed at the meeting included
decisions made in previous gatherings which took
place in Ankara in 2010 followed by Kazan the capital
of Tatarstan and Astana, the capital of Kazakhstan,
participants also exchanged views on how to
increase possibilities of international cooperation
and foster intercultural dialogue and rapprochement
opportunities.
In his opening speech, the Minister of National
Education of the Republic of Turkey Mr. Nabi AVCI
said: “Today, we celebrate the 91st anniversary of
the liberation of Eskisehir. As Minister of National
60
Education of the Republic of Turkey, I would hereby
like to express my gratitude to you for having honored
us with your presence. It is a great source of pride for
us that following the first, second and third Meetings
of UNESCO National Commissions which were
respectively held in Ankara, Kazan and Astana, the
fourth Meeting of UNESCO National Commissions is
now being held in Eskisehir, the Cultural Capital of the
Turkic World 2013. I wish you further success in all your
activities”.
The Governor of Eskisehir and Chairman of the Board
of Directors of the Agency of the Cultural Capital of the
Turkic World 2013 Mr. Gungor Azim Tuna who also took
the floor at the meeting, said: “We are holding various
events in Eskisehir on the occasion of its declaration as
Cultural Capital of the Turkic World 2013 and Intangible
Cultural Heritage of the UNESCO. Our dearest wish is of
course to come together with our kindred peoples from
all around the world and be the meeting point of the
Turkic World. As citizens of Eskisehir, it is also a great
source of happiness and enthusiasm for us to be living
in a city which has been awarded two such prestigious
titles at the same time this year.”
TURKSOY: THE UNESCO OF THE TURKIC
WORLD
The host of the meeting and Secretary General of
TURKSOY Prof. Dusen KASEINOV who expressed
his wish to see this Fourth Meeting of UNESCO
National Commissions successfully contribute
to
the preservation and promotion of our rich cultural
heritage, added: “TURKSOY is an organization of cultural
cooperation which shares the same goals and principles
as those of the UNESCO. Thus, besides its own member
countries, TURKSOY does also work in close cooperation
with each and every member country of the UNESCO”.
Prof. Kaseinov who also talked about cooperation
activities carried out by TURKSOY with national and
international organizations according to their common
aims, stressed the fact that the quality of the meetings
is improving every year, both in terms of participants as
well as in terms of issues discussed.
Other issues discussed at the Fourth Meeting of UNESCO
National Commissions attended by representatives of
TURKSOY member countries as well as Chairpersons
of UNESCO National Commissions along with the
Chairman and Representatives of the UNESCO National
Commission of the Russian Federation, the Minister
of Culture of Tatarstan (RF) and scholars as well
as representatives of youth organizations included
Intangible Cultural Heritage, Cultural and Natural
Diversity, World Memory and Education.
BRILLIANT PERFORMANCE BY THE
YOUTH CHAMBER ORCHESTRA OF
TURKSOY
Within the framework of its tour to Turkey on the occasion
of the 20th Anniversary Celebrations of TURKSOY, the
Youth Chamber Orchestra of TURKSOY gave a brilliant
performance featuring a short concert on the last day
of the meeting. During these special concerts. TURKSOY
Secretary General also took the scene together with the
young artists.
Gathering young talents of the Turkic World who perform
in different countries, the International Youth Chamber
Orchestra of TURKSOY was established by the latter
in 2010 to promote Turkic culture and music through
the universal language of classical music composed by
artists of Turkic speaking countries.
Through their devotion, talent and zealous work, the
artists of this orchestra who have performed in countless
concerts in the USA, Europe and accross Eurasia since
its establishment have ever since then been enchanting
their audiences. During its tour in Turkey in 2013, the
Youth Chamber Orchestra of TURKSOY took the scene
with young talents from 10 different nations.
61
2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti
Eskişehir
Эскишехир – Культурная столица
тюркского мира 2013 года
Eskishehir, The Cultural Capital Of
The Turkic World 2013
Prof. Dr. Fırat PURTAŞ
TÜRKSOY Genel Sekreter Yardımcısı
2012, Türk Dünyası
Kültür Başkenti ASTANA
2013, Türk Dünyası
Kültür Başkenti ESKİŞEHİR
2014, Türk Dünyası
Kültür Başkenti KAZAN
TR
Bu yıl TÜRKSOY’un kuruluşunun 20. yılını ilan ettik. 20 yıl önce büyük
ideallerle kurulan TÜRKSOY, günümüzde Türk dünyasının UNESCO’su
olarak sadece Türkiye’de ve diğer üye ülkelerde değil, tüm dünyada
başarılı çalışmalara imza atıyor. 20. yılını kutladığımız teşkilatımızın
geçmişine baktığımızda, bizler için gurur kaynağı olan pek çok başarı
görüyoruz. Türk Dünyası Kültür Başkenti uygulaması, sonuçları
itibariyle gurur duyduğumuz TÜRKSOY çalışmalarından sadece biri.
2012 yılında ilk olarak Kazakistan’ın Astana şehrini taçlandıran,
ardından ise Eskişehir’in devralarak 2013 yılında gururla taşıdığı
Türk Dünyası Kültür Başkenti ünvanı, şehirlerimizin kültür ve sanat
yaşamına getirdiği solukla bugün herkesin takdirini kazanıyor.
7 Ekim 2010 tarihinde Ankara’da bulunan, önünde 14 üye ülkenin
bayrağının dalgalandığı, Türk dünyasının ortak kültür çatısı ve
Türk dünyası kültür ve sanat insanlarının buluşma noktası olarak
adlandırdığımız TÜRKSOY Genel Sekreterliği toplantı salonunda,
62
TÜRKSOY’a Üye Ülkeler UNESCO Milli Komisyonları Toplantısı
düzenledik. UNESCO Milli Komisyonları ilk defa bir araya gelmişlerdi.
Bu toplantının mimarı ve ev sahibi, o dönemde UNESCO Türkiye
Milli Komisyonu Başkanı olan Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi
Avcı’ydı. Aslında Eskişehir’in Somut Olmayan Kültür Başkenti ve
Türk Dünyası Kültür Başkenti olma süreci işte böyle başladı. Sayın
bakanımız, Kazakistan’ın başkenti Astana’dan sonra Eskişehir’in
bu ünvana aday olması konusunu ilk olarak TÜRKSOY Bakanlar
Konseyi gündemine, daha sonra Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan
ve Türkiye cumhuriyeti devlet başkanlarının yer aldığı Türk
Konseyi Zirvesi’nin gündemine taşıdı, dahası Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nde yasa çıkarılmasını sağlayarak Eskişehir’in Türk Dünyası
Kültür Başkenti olması için büyük çaba sarfetti. Yıl boyunca gerek
TÜRKSOY tarafından, gerekse Kültür Başkenti Ajansı tarafından
düzenlenen yüzlerce etkinliği, bizzat teşrifleriyle onurlandırarak
sürecin aynı zamanda uygulayıcısı ve takipçisi oldu. Bu yönüyle
kendisi sürecin mimarı, en büyük emektarıdır. Eskişehir, kültür
başkenti olarak yıl boyunca pek çok etkinliğe ev sahipliği yaptı. Bu
etkinliklerin gerçekleşmesinde Kültür Başkenti Ajansı’nın katkılarını
da unutmamak gerekir. Tüm bu çaba ve katkılar Türk halkları, dost
ve akraba topluluklar ve komşularımız arasındaki gönül bağlarının,
kardeşliğin güçlendirilmesi açısından geleceğe yönelik yapılmış
yatırımlardır. Kısacası, kültür başkenti çerçevesinde insana yatırım
yapılmaktadır. Yunus’un torunları, yunusca gönüller yapmakta;
hiçbir ayrım gözetmeden insan onurunu yüceltmektedir.
Eskişehir’de kültür başkenti yılı açılışı, baharın habercisi Nevruz’la
başlamıştı. TÜRKSOY olarak ‘‘20. Yılımızda 20 Farklı Şehirde Nevruz’’
sloganıyla ilk ateşi İstanbul’da yakmıştık. Eskişehir, farklı ülkelerden
250’ye yakın sanatçının katılımıyla 21 Mart’ta resmi kutlamaların
adresi oldu. Daha sonra Nevruz coşkusu TÜRKSOY’la İngiltere’ye
kadar ulaştı. Cambridge Üniversitesi ve Londra’daki Westminster
Salonu’nda düzenlenen konserler, hem İngiltere’de yaşayan Türk
dilli halkların bir araya gelmesi, hem de İngilizlerin Türk kültürü
ile tanışması açısından büyük fayda sağladı. 2013 Eskişehir Türk
Dünyası Kültür Başkenti yılına anlam katan bir başka çalışmamız
ise 1 Haziran 2013 tarihinde düzenlenen Yunus Emre Oratoryosu
konseridir. Yunus Emre’nin diyarı Eskişehir’de, TÜRKSOY’un
davetiyle Amerikalılardan oluşan 120 kişilik Jonathan Griffith
Korosu, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası eşliğinde Yunus Emre
Oratoryosu’nu seslendirmiştir. Eskişehir’in ardından Ankara ve
İstanbul’da da son derece başarılı geçen konserler, Yunus Emre’nin
evrensel hoşgörü mesajlarının tüm dünyada yankılanmasına
imkan sağlamıştır. Böylece 2012’de, New York ve Washington’da
gerçekleştirilen Yunus Emre Oratoryosu projesinin Türkiye ayağı da
başarıyla tamamlanmıştır.
Bu özel yıl içerisinde Eskişehir, TÜRKSOY’un geleneksel faaliyetlerinden
en önemlilerine de ev sahipliği yapmıştır. TÜRKSOY Ressamlar
Buluşması’nın 16.sı , 18 ülkeden gelen 20 tanınmış ressamın
katılımıyla 1-15 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Yine
TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası yeniden ve yeni bir repertuvarla
Eskişehir’de bir araya gelmiş, 10 ülkeden 22 parlak konservatuvar
öğrencisi Türk dünyası bestecilerinin eserlerinden oluşan konserler
vermişlerdir. Bu buluşma vesilesiyle orkestranın stüdyo kaydı
yapılarak bir albüm de hazırlanmıştır. TÜRKSOY’un 20. yılına ithaf
edilen bu albüm, Türk dünyasının çağdaş klasik müzik bestecilerini
bir araya getiren ilk çalışmadır.
Eskişehir’in ev sahipliği yaptığı bir başka büyük TÜRKSOY etkinliği
ise, IV. TÜRKSOY Üyesi Ülkeler UNESCO Milli Komisyonları Toplantısı
olmuştur. 2-3 Eylül tarihleri arasında T.C. Milli Eğitim Bakanı Nabi
AVCI’nın katılımıyla düzenlenen toplantıda; somut kültürel miras,
somut olmayan kültürel miras, dünya belleği, eğitim başlığı altında
dört paralel seminer gerçekleştirilmiştir. Gençlerin de katıldığı
seminerlerde eğitim ve gençlik üzerinde ağırlıklı olarak durulmuştur.
Eskişehir Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı Başkanlığı görevini
özveriyle yürüten Eskişehir Valisi’nin ve tüm ekibinin başarılı
çalışmaları ve göstermiş oldukları yapıcı iş birliği, içten bir teşekkürü
hak etmektedir.
Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti ve TÜRKSOY’un
kuruluşunun 20. yılı kapsamında gerçekleştirmiş olduğumuz ve
burada bahsetmediğimiz daha pek çok sergi, konferans ve festival
bulunmaktadır. Bunlara ilişkin bilgileri üç dilde yayınladığımız
internet sayfamızda bulabilirsiniz.
Kısa adı TÜRKSOY olan ve kısaca Türk dünyasının UNESCO’su
olarak adlandırılan Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı, İpekyolu
güzergahında bulunan kültürlerin tanışması, yakınlaşması, hoşgörü
ve barış kültürünün yerleşmesi amacıyla, çalışmalarını sürdürmeye
devam edecektir.
“
Kültür başkenti çerçevesinde insana
yatırım
yapılmaktadır.
Yunus’un
torunları, yunusca gönüller yapmakta;
hiçbir ayrım gözetmeden insan onurunu
yüceltmektedir.
”
63
Фырат Пурташ
Заместитель генерального секретаря ТЮРКСОЙ, профессор
RU
В этом году мы отметили 20-летие со дня организации
ТЮРКСОЙ. Созданная 20 лет назад на основе высоких
идеалов, исполняя роль ЮНЕСКО тюркского мира, ТЮРКСОЙ
продолжает в наши дни вести успешную деятельность
не только в Турции и других странах-членах, но и во всем
мире. Заглядывая в прошлое нашей организации, мы видим
множество достигнутых побед, и это является источником
нашей гордости. «Культурная столица тюркского мира» - это
лишь одна из немногих программ, реализованных ТЮРКСОЙ.
В 2012 году столица Казахстана Астана впервые была
коронована титулом Культурной столицы тюркского мира.
В 2013 году это почётное звание перешло к Эскишехиру
и сегодня получило широкую признательность жителей,
поскольку город наполнился новой культурной и творческой
жизнью.
7 октября 2010 года в Анкаре в конференц-зале Генерального
секретариата ТЮРКСОЙ, не случайно называемой обителью
культуры тюркского мира, перед которой гордо развеваются
14 флагов стран-членов, состоялось Первое Совещание
Национальных комиссий по делам ЮНЕСКО. Инициатором
проведения этого совещания выступил председатель
Национальной комиссии по делам ЮНЕСКО Турецкой
Республики, а ныне министр национального образования
Турции господин Наби Авджи.
Становление города Эскишехир культурной столицей
тюркского мира и столицей нематериального культурного
наследия ЮНЕСКО произошло следующим образом.
Инициатива присуждения этого почётного звания Эскишехиру
была впервые выдвинута уважаемым министром на заседании
Совета министров ТЮРКСОЙ и была поддержана. Затем она
была внесена в повестку дня Саммита Тюркского совета, на
котором присутствовали главы государств Азербайджана,
Казахстана, Кыргызстана и Турецкой Республики. Кроме
64
того, Наби Авджи содействовал принятию соответствующего
постановления на заседании Великого Национального
Собрания Турции и, таким образом, приложил большие усилия
для провозглашения Эскишехира культурной столицей
тюркского мира. Он был одновременно наблюдателем и
участником всех необходимых процедур, оказывая честь
своим личным присутствием на мероприятиях, проводимых
ТЮРКСОЙ и Агентством культурной столицы. Господину
министру принадлежат самые высокие заслуги в реализации
данной программы.
В течение года Эскишехир как культурная столица
проявил своё гостеприимство при проведении множества
мероприятий. Также не стоит забывать о большом вкладе,
оказанном Агентством культурной столицы. Все эти усилия
и вклады – это инвестиции, предназначенные для будущего
укрепления братства, дружественных и родственных связей
между тюркскими народами. Кратко говоря, в рамках
проведения программы «Культурная столица» основные
инвестиции вкладывают в человека. Потомки Юнуса Эмре
объединяют сердца, возвышают человеческое достоинство
без разграничений между людьми.
Одним из особых мероприятий, проведённых ТЮРКСОЙ в
течение 2013 года, было открытие Года культурной столицы в
Эскишехире, которое началось с приходом праздника Навруз
– вестника весны. С лозунгами Навруза от организации
ТЮРКСОЙ, мы в своё 20-летие отправились по двадцати
разным городам, и первый праздничный огонь зажгли в
Стамбуле. А 21 марта Эскишехир был назначен официальным
местом празднования, куда прибыли около 250-ти артистов из
разных стран. После этого весеннее настроение Навруза мы
перенесли даже в Англию. Яркие концерты, проведённые в
Кембриджском университете и зале Вэстминстер в Лондоне,
подарили возможность вместе собраться тюркоговорящим
народам, проживающим в Англии, а также ознакомить
местных жителей с тюркской культурой.
Другое важное мероприятие, которое привнесло смысл в
программу «Эскишехир 2013 - Культурная столица тюркского
мира», – это исполнение 1 июня 2013 года оратории «Юнус
Эмре». Она была исполнена в Эскишехире, на земле Юнуса
Эмре, в сопровождении Президентского симфонического
оркестра и американского хора Джонатана Гриффита из ста
двадцати исполнителей. Концерты также успешно прошли
в Анкаре и Стамбуле, и уникальное послание Юнуса Эмре
о толерантности вызвало большой общественный резонанс
во всем мире. Наконец, проект первой оратории Турецкой
Республики с успехом завершился в Нью-Йорке и Вашингтоне.
В течение этого особого года в Эскишехире также провели
одно из важных традиционных мероприятий ТЮРКСОЙ.
С 1 по 15 июля проходила XVI встреча художников, в
которой приняли участие двадцать известных художников
из восемнадцати стран. Молодёжный камерный оркестр
ТЮРКСОЙ, состоящий из 22 ярких исполнителей из десяти
стран, с новым репертуаром выступил в Эскишехире.
Музыканты восхитили зрителей своими концертами, исполнив
произведения композиторов тюркского мира. В связи с этой
встречей в честь 20-летия ТЮРКСОЙ был выпущен первый
альбом с произведениями современной классической музыки
композиторов тюркского мира.
Важным событием года стало также IV Совещание
Национальных комиссий стран-членов ТЮРКСОЙ по делам
ЮНЕСКО. 2-3 сентября в рамках Совещания, с участием
министра национального образования Турецкой Республики
Наби Авджы параллельно были проведены семинары по
нематериальному культурному наследию, по культурному
и природному наследию, семинар по образованию и
семинар Памяти Мира. В ходе работы семинаров, где также
участвовали представители молодёжи, обсуждения были
сосредоточены на темах молодёжи и образования.
Кроме перечисленных проектов, в Культурной столице
состоялись Конгресс литературных журналов тюркского мира
и симпозиум на тему: «Тюркские диалекты: современное
состояние и проблемы перевода». За успешную работу
в атмосфере конструктивного сотрудничества, самой
искренней благодарности заслуживают губернатор провинции
Эскишехир, занимающий должность председателя правления
агентства «Эскишехир – культурная столица тюркского мира»
и вся его команда, проявившая самоотверженный труд.
Осталось ещё много не упомянутых конференций, выставок
и фестивалей, которые проводились в рамках программ
20-летия ТЮРКСОЙ и Культурной столицы тюркского мира
2013 года. Соответствующую информацию, опубликованную
на трёх языках, вы можете найти на сайте нашей организации.
Международная организация тюркской культуры, называемая
ЮНЕСКО тюркского мира, будет продолжать свою
деятельность по сближению культур на маршруте Шёлкового
пути и установлению культуры мира и толерантности.
“
В рамках программы «Культурная
столица» инвестиции вкладываются
в человека. Потомки Юнуса Эмре
объединяют сердца людей, возвышают
человеческое достоинство.
”
65
Prof. Dr. Fırat PURTAS
TURKSOY Deputy Secretary General
ENG
This year, we have celebrated the 20th Anniversary of TURKSOY.
As an international organization founded 20 years ago with great
expectations, TURKSOY which has now become the UNESCO of the
Turkic World is carrying out successful activities not only in Turkey
as well as in other TURKSOY member countries but also in the
entire world. Looking back at the history of our organization which
celebrates its 20th anniversary this year, we see many success stories
which we can be proud of. As such, the declaration of one city of the
Turkic World as its cultural capital every year, is just one of the many
initiatives of TURKSOY which are a great source of contentment for
us in terms of their results.
Thus, through the impetus it lends to the artistic and cultural life of
our cities, the title of “Cultural Capital of the Turkic World” which was
first awarded to the city of Astana in Kazakhstan in 2012 followed
by Eskisehir in 2013, has not only gained worldwide recognition but
is also appreciated as such by everyone.
On October 7th, 2010, the Meeting of National Commissions for
UNESCO was held in Ankara at the Headquarters of the International
Organization of Turkic Culture (TURKSOY) gathering 14 member
states. This was the first time that National Commissions for
UNESCO came together under the common cultural roof and home
of artists and intellectuals of the Turkic World upon initiative of Mr.
Nabi Avci, our Minister of National Education who was then the
President of the Turkish National Commission for UNESCO. In fact,
this is also what led Eskisehir to be declared as Capital of Intangible
Cultural Heritage and as Cultural Capital of the Turkic World later on.
Our Minister who suggested to propose Eskisehir as the next city to
be declared as Cultural Capital of the Turkic World after Astana, the
capital of Kazakhstan during the Meeting of the Council of Ministers
of TURKSOY for the first time, reiterated this proposal at the Summit
of the Turkic Council gathering the Heads of States of Azerbaijan,
Kazakhstan, Kyrgyzstan and the Republic of Turkey. As part of his
particularly strong commitment to the promotion of Turkic culture,
Mr. Nabi Avci also took all the initiatives necessary for a law to be
66
voted by the Grand National Assembly of the Republic of Turkey
allowing the city of Eskisehir to be declared Cultural Capital of the
Turkic World. Thus, Mr. Avci who honoured us with his presence
at hundreds of events and activities held throughout the year by
TURKSOY as well as by the Agency of the Cultural Capital of the
Turkic World has not only been a strong contributor to this process
but also followed it up closely.
As Cultural Capital of the Turkic World, the city of Eskisehir hosted
many events throughout the year. Of course, the contribution of the
Agency of the Cultural Capital of the Turkic World to these events
should not be forgotten. Indeed, all these efforts and contributions
are precious investments in the future of cultural ties among
Turkic peoples and kindred communities. In other words, declaring
one city of the Turkic World as its cultural capital every year is a
unique investment in human development. With their generous
commitment to universal peace, the Grandchildren of Yunus
Emre devote themselves to the exaltation of human self-esteem
regardless of ethnic origins or religious beliefs.
Various special events were realized by TURKSOY or with its support
in 2013 within the framework of the declaration of Eskisehir as the
Cultural Capital of the Turkic World, namely the Opening Ceremony
of Eskisehir the Cultural Capital of the Turkic World 2013 which
started with Nevruz Celebrations, as a messenger announcing the
arrival of spring. Within the framework of Nevruz Celebrations,
TURKSOY had lit the first Nevruz Fire in Istanbul, announcing 20
Nevruz Celebrations in 20 different cities for our 20th Anniversary.
The city of Eskisehir hosted the official Nevruz Celebrations featuring
performances of nearly 250 artists from various countries on March
21st, 2013. Thanks to TURKSOY, the joy of Nevruz celebrations
reached out to Great Britain later on: the concerts which took place
at the Cambridge University and the Westminster Hall were not only
a unique opportunity for Turkic speaking peoples living in England
to come together but also a strong contribution to the promotion of
Turkic culture in England.
Another significant event we held within the framework of Eskisehir,
the Cultural Capital of the Turkic World 2013 was the Yunus Emre
Oratorio performed on June 1st, 2013. As the hometown of Yunus
Emre, the city of Eskisehir hosted a marvelous concert featuring the
American Jonathan Griffith Singers’ Choir gathering 120 artists who
came to Turkey upon invitation of TURKSOY to perform the Yunus
Emre Oratorio in accompaniment of the Presidential Symphony
Orchestra. The Jonathan Griffith Singers who then performed in
Ankara and Istanbul, conveyed Yunus Emre’s message of universal
tolerance to the whole world, thus successfully accomplishing the
second phase of the Yunus Emre Oratorio project which started in
New York and Washington in 2012.
During this special year, the city of Eskisehir also hosted the most
important traditional activities of TURKSOY such as the 16th Painters’
Gathering of TURKSOY which took place with the contribution of
twenty famous painters from eighteen countries between July 1st15th, 2013. Another key event hosted by Eskisehir in 2013 was the
unforgettable concerts of the Youth Chamber Orchestra of TURKSOY
which came together once again in Eskisehir with a new repertoire
this time. Within the framework of their tour to Turkey, the 22
young talents from 10 countries also recorded a CD featuring works
of Turkic composers. This CD dedicated to the 20th Anniversary of
TURKSOY is also the first CD ever recorded to promote composers of
contemporary classical music of the Turkic World.
Another major event of TURKSOY hosted by Eskisehir, was the
Fourth Meeting of UNESCO National Commissions of TURKSOY
Member Countries. The meeting held on September 2nd-3rd, 2013 in
the presence of the Minister of National Education of the Republic
of Turkey Mr. Nabi AVCI, featured four parallel seminars dealing
respectively with “tangible cultural heritage”, “intangible cultural
heritage”, “memory of the world” and “education”. At the seminars
attended by a large number of young people, the key subjects dealt
with were education and youth issues.
Apart from these projects, Eskisehir, the Cultural Capital of the
Turkic World, also hosted various other cultural events such as
the Congress of Literature Journals of the Turkic World and the
Workshop on the Translation of Turkic Dialects. As Chairman of the
Agency of the Cultural Capital of the Turkic World, the Governor of
Eskisehir and his entire staff who assume their duties with great
devotion undoubtedly deserve great respect and recognition for
their successful work.
Of course, many exhibitions, conferences and festivals which I have
not mentioned here were also held within the framework of the
declaration of Eskisehir as the Cultural Capital of the Turkic World
as well as on the occasion of the 20th Anniversary of TURKSOY. You
may visit our website published in three languages to access this
information.
With its acronym which stands for the International Organization
of Turkic Culture, also known as the UNESCO of the Turkic World,
“TURKSOY” will pursue its activities aiming at the rapprochement of
cultures of Silkroad countries with a view to enhancing tolerance and
contributing to peace.
“
As one city of the Turkic World is
declared as its cultural capital every year,
various activities are being organized to
contribute to human development. With
their generous commitment to universal
peace, the Grandchildren of Yunus devote
themselves to the exaltation of human
self-esteem regardless of ethnic origins
or religious beliefs.
”
67
Birjan ve Sara
Sıradan bir aşk hikayesinin çok
ötesinde bir baş yapıt
Опера «Биржан и Сара»:
гимн любви и поэзии
Birjan and Sarah
Much more than an
ordinary love story
68
TR
2013 yılında, Kazakistan müziğinin tanınmış ismi, Kazak klasik
müziğinin yaratıcısı Mukan Tölebayev’in doğumunun 100 yılı ve
Uluslararası Türk Teşkilatı (TÜRKSOY)’nın 20. yılı birbirinden özel
etkinliklerle kutlandı. Samsun Devlet Opera ve Balesi ve TÜRKSOY
iş birliği ile 18 Kasım 2013 tarihinde Türkiye’de ilk defa seyirci ile
buluşan “Birjan ve Sara” Operası gönüllerde iz bırakan TÜRKSOY
etkinliklerinden sadece biriydi.
Samsun
Devlet
Operası’nın
yetenekli
sanatçıları,
Türk
Cumhuriyetleri’nden konuk sanatçıların eşliğinde 3 temsil
gerçekleştirdi. Daha önce “Köroğlu” ve “Alpamıs” gibi, Türk
dünyasına ait pek çok ortak projeyi hayata geçiren Prof. Dr. Eflatun
Niemetzade’nin rejisörlüğünü yaptığı temsillerde şef olarak Tolga
Taviş yer aldı.
Birjan ve Sara Operası’nın Türkiye’deki son temsili 6 Ocak 2013
tarihinde gerçekleşirken, izleyiciler temsillerde Birjan ve Sara’nın
hikayesinin yanı sıra, o dönemin yaşam şartlarına da tanık oldu.
İzleyenlerin ayakta alkışladığı, Türkiye’de ilk kez seyirci karşısına
çıkan bu muhteşem eserin yazarı Mukan Tölebayev’i daha yakından
tanımaya ne dersiniz?
MUKAN TÖLEBAYEV: KAZAK KLASİK MÜZİĞİNİN
YARATICISI
1913 yılında, Kazakistan’ın Taldıkogren bölgesi (günümüzde
Almaatı), Karagaşan kasabasında dünyaya gelen Mukan, küçük
yaşta babasını kaybetmiş, annesi Tajibala Hanımın şiirlerini,
şarkılarını dinleyerek büyümüştür. Annesinin şarkılarından, şiir ve
milli danslarından etkilenen Mukan, henüz küçük yaşta besteler
yaparak şarkılar yazmış, halasının yazmış olduğu şarkıları ve şiirleri
yarışmalara göndermiş olması, ünlü sanatçıların dikkatini çekmiştir.
Mukan Tölebayev, besteci Ahmet Jubanov, Yevğeniy Brusolovski
ve Kurmanbek Jandarbekov gibi isimlerin önerileriyle eğitim almak
üzere Moskova’ya gönderilir. Kazakistan’daki eğitiminin ardından
1947-1951 yılları arasında Moskova Devlet Konservatuarı’nda
eğitim gören Mukan, Prof. E. Brusolovski, Prof. Reinhold Gliere
ve Prof. Nikolay Myaskovski gibi tanınmış bestecilerden eğitim
alır. Eğitiminin yanı sıra, o yıllardaki Moskova’daki sanat ortamı
sanatçının sosyo-kültürel estetik zevkinin gelişmesinde müstesna
rol oynar. Verdi, Çaykovski, Borodin gibi ünlü isimlerin çalışmaları
genç sanatçıya ilham verirken, özellikle A. Borodon’in “Prens İgor”
operası ve deha besteci Beethoven’in senfonilerinden esinlenerek
kendini geliştiren Mukan, muhteşem eserlere imza atar. Daha çok
lirik, romantik, evrensel eserler yazan sanatçı, tıpkı Verdi’nin İtalyan
müziğini Wagner’in romantik cereyanından koruması gibi, Kazak
klasik müziğini geliştirmiş ve uluslararası düzeye taşımıştır. “Birjan
ve Sara Operası” sanatçı’nın baş yapıtlarından biri olarak görülür.
Tarih boyunca Kazak halkı kendi duygularını, aşklarını, arzu ve
isteklerini dombıra ile ifade etmiştir. Kazak halk müziği, dombıra
ile halkın sevgisini, beğenisini kazanmıştır. Bu yönüyle dombıranın
Kazak milli musikisinde özel bir yeri vardır. Orta Çağ zihniyetine göre
halkın bir ortamda toplanması yasaktı. Çünkü toplanmalar, ileride
kopmalara, direnişlere sebep olabilmekteydi. Operanın kahramanları
Birjan ve Sara halk arasında, düğün ve şan yarışmalarında aşklarını
dombıra ile ifade ediyorlardı. Fakat dönemin zalim hanı Janbota, Rus
Çarı’nın sert ve acımasız kurallarını, Kazak diyarında uygulamaktaydı.
Birjan dombırasıyla halka kendini sevdirirken, etrafında toplanan
insanlar zulme ve işkenceye maruz kalıyordu. Ancak; bu durum dahi
sonucu değiştirmiyor, en nihayetinde halkın iradesi, isteği zaferle
son buluyordu.
Birjan’ın Sara’ya olan aşkını dombıra ile halka kabul ettirmesinin
mecazi bir anlamı da mevcuttur elbette. Zulüm ve işkencelere maruz
kalan, zamanın sert, acımasız, gaddar kurallarından kurtulmayı arzu
eden köy insanlarının mücadelesini konu alır ‘‘Birjan ve Sara Operası’’.
Bu iki kutup arasındaki karşı durmalar, sıradan insanların vermiş
olduğu mücadeleler temsil içerisinde zaman zaman bizleri dramatik
anlarla başbaşa bıraksa da, sonuçta Kazak halkı huzura kavuşur.
Fakat bu yolda nice Birjan’lar, nice Sara’lar canlarını kaybetmiştir.
TÜRKSOY ve Samsun Devlet Opera ve Balesi iş birliği sonucunda,
TÜRKSOY’un 20. yılında ilk kez Devlet Opera ve Balesi repertuvarına
alınan “Birjan ve Sara Operası”nda, Tataristan (RF), Azerbaycan,
Özbekistan ve Kazakistan’dan konuk sanatçılar yer aldı.
Performanslarıyla göz dolduran sanatçıları, her temsilin sonunda
ayakta alkışlayan izleyiciler, uluslararası sanatçı kadrosunun katmış
olduğu zenginlikle, ilk kez, bir Kazak operasını izlemenin keyfini
yaşadılar.
BİRJAN VE SARA
Konusu tarihi şahsiyetlerin yaşam öyküleri üzerine olsa da, ‘‘Birjan
ve Sara Operası’’ ile besteci kendi tahayyül ve fantezisi, kendi
üslubu, yeteneği sayesinde bir baş yapıt ortaya çıkarmıştır. Besteci
ve şair Birjan Sal Kojagulov ile ünlü kadın şair Sara Tastanbekova
arasındaki ozan atışmasını ve ikilinin birbirlerine olan aşklarını konu
alan eser, Kazak operasının en güzel eserlerinden biri olarak dünya
sahnelerinde yıllardır perdelerini açmaktadır.
69
RU
100-летие известного казахского композитора, основателя
национальной оперной школы Мукана Тулебаева и
двадцатилетие ТЮРКСОЙ были отмечены в 2013 году
особыми мероприятиями. Одно из них – состоявшаяся 18
ноября 2013 года в Самсунском государственном театре
оперы и балета премьерная для турецкого зрителя постановка
оперы «Биржан и Сара», которая вызвала большой интерес
публики.
Осуществленная совместно с артистами и оркестром
Самсунской государственной оперы и солистами из
тюркоязычных стран постановка была показана в Турции
трижды. Режиссером спектакля выступил Эфлатун
Ниметзаде, который ранее осуществил постановки
спектаклей «Кёроглу» и «Алпамыс», за дирижерским пультом
был шеф Самсунской оперы Толга Тавиш.
Опера «Биржан и Сара», последний показ которой в Турции
состоялся 6 января 2014 года, представила зрителям историю
любви Биржана и Сары на фоне борьбы казахского народа за
социальное равенство и справедливость.
Мукан Тулебаев (1913-1960) принадлежит замечательной
плеяде основоположников казахской современной музыки.
Он родился 13 марта 1913 года в местности Карашаган колхоза
Улге Талдыкорганской области (ныне Алматинской). Рано
лишившись отца, молодой Мукан начинает самостоятельную
трудовую жизнь. Будущего композитора с детства окружала
богатая
музыкально-поэтическая
среда.
Природные
творческие склонности он унаследовал от матери Тажибалы.
Она славилась в окрестности как прекрасная песенница и
сказительница. От матери Мукан усвоил множество народных
песен, умел свободно импровизировать на заданную тему,
легко вступал со сверстниками в поэтические состязания,
придумывал незатейливые песенки и мелодии.
Природная одарённость М.Тулебаева была замечена
Ахметом Жубановым, Евгением Брусиловским, Курманбеком
Жандарбековым, и в числе талантливой молодёжи он был
направлен на учёбу в Казахскую студию при Московской
консерватории. Решающее значение в формировании
эстетического и художественного мировоззрения Мукана
Тулебаева сыграли видные советские композиторы –
профессора Рейнгольд Глиэр и Николай Мясковский,
под руководством которых в разные годы он постигал
основы русской и зарубежной классики, повышал своё
композиторское мастерство в Московской государственной
консерватории по классу композиции в 1947-1951 годы.
Опера «Біржан – Сара»
Опера «Біржан – Сара» стала самой значительной страницей
творческой биографии замечательного композитора. В этом
произведении наиболее глубоко и многозначно проявился
его удивительный мелодический дар, отличающийся особым
лиризмом и национальной почвенностью музыкального
языка. Хотя прошли десятилетия после премьеры, опера
всё ещё продолжает восхищать слушателей и привлекает
внимание исследователей.
Либретто оперы основано на реальном историческом событии
– знаменитом состязании между выдающимся композитором,
70
поэтом и исполнителем Биржан-салом Кожагуловым (18341897) и известной поэтессой Сарой Тастанбековой (18531907). Содержание оперы раскрывает тему социального
неравенства, оно выдержано в лиро-эпическом плане с
трагической развязкой. На знаменитой Кояндинской ярмарке
должны были состязаться знаменитый акын Арки – Биржан и
юная поэтесса Семиречья – Сара. Победившего ждут богатые
вознаграждения. В кульминационный момент айтыса Биржан
напоминает о женской доле Сары, засватанной за калым
горбатому Жиенкулу... Биржан и Сара полюбили друг друга,
но волостной правитель Жанбота, пустив слух о сумасшествии
Биржана, заточает его в темницу, приковывает к скале
цепями. Опера завершается трагически – Биржан погибает,
его оплакивает мать, передавшая домбру певца Саре.
На протяжении всей истории казахского народа домбра была
инструментом, выражающим его чувства и желания, любовь
и неприязнь. Через домбру казахская народная музыка
снискала народную любовь. Поэтому домбра занимает
особое место в национальной музыкальной культуре казахов.
Как и во времена средневековья, народу было запрещено
собираться вместе, чтобы предупредить возможные
недовольства и восстания. Герои оперы Биржан и Сара
выражали свою любовь через домбру, на народных свадьбах
и торжествах, народ отвечал им своей любовью. С другой
стороны, жестокое правление и издевательства богача
Жанботы заставляло простых людей страдать. Однако, воля
народа к свободе и справедливости должна в конечном итоге
победить.
Сквозь повествование оперы проходит история любви
Биржана и Сары и одновременно противостояния двух миров
– богатых правителей и попранного народа. Некоторые
сцены оперы делают зрителей свидетелями их столкновений
и борьбы. Сколько еще жертв она потребовала!
В результате совместной работы ТЮРКСОЙ и Самсунского
государственного театра оперы и балета опера «Биржан
и Сара» впервые заняла место в репертуаре турецкого
оперного театра. Ведущие партии в премьерном спектакле
на турецкой сцене исполнили солисты Ригина Валиева
(Татарстан, РФ), Шахимардан Абилов (Казахстан), Феруза
Ажиметова (Узбекистан). Великолепное сольное исполнение
и замечательный хор под руководством Михаила Искрова
(Россия), прекрасная сценография и костюмы Ерлана Туякова
(Казахстан) обеспечили восторженную реакцию публики,
ставшую свидетельством большого успеха международного
проекта ТЮРКСОЙ.
ENG
The 100th Anniversary of the famous Kazak composer Mukan
Tulebayev and the 20th Anniversary of the International
Organization of Turkic Culture (TURKSOY) have been celebrated
with colourful events throughout the year 2013. The “Birjan and
Sarah” opera which was performed for the first time in Turkey
by the State Opera and Ballet of Samsun in cooperation with
TURKSOY on November 18th, 2013 was just one of the many
unforgettable events organized by TURKSOY.
Talented musicians of the State Opera and Ballet of Samsun
took the scene in three performances featuring guest artists
from Turkic Republics. The orchestra accompanying the singers in
these performances directed by Prof. Dr. Eflatun Neimetzade who
is known for having realized many projects in the Turkic World
such as the “Koroghlu” and the “Alpamis” operas was conducted
by Tolga Tavish.
While the last performance of the “Birjan and Sarah” opera in
Turkey took place on january 6th, 2013, the audience has not only
had the opportunity to get acquainted with the story of Birjan
and Sarah but also witnessed the struggle of the Kazak people
fighting for its independence.
Here are some more details about Mukan Tulebayev, the composer
of this masterpiece which was performed for the first time in
Turkey and received standing ovations from the audience…
THE FATHER OF KAZAK CLASSICAL MUSIC:
MUKAN TULEBAYEV
Mukan Tulebayev who was born in 1913 in the borough of
Karagashan located in the Taldıkogren region of Kazakhstan (the
current city of Almaty), and lost his father when he was a child,
grew up listening to his mother Mrs. Tajibala’s poems and songs.
Inspired by the latter as well as by Kazak poems and folk dances,
Mukan started composing songs and attracted the attention of
famous artists as he was sending songs and poems written by
his aunt to various competitions. So, upon recommendation of
the famous composers of that time such as Ahmet Jubanov,
Yevgeniy Brusilovski and Kurmanbek Jandarbekov, Mukan
was sent to Moscow to study music. Following his studies in
Kazakhstan, Mukan Tulebayev went to the State Conservatory of
Moscow where he took classes under famous composers of that
time such as Prof. E. Brusolovski, Prof. Reinhold Gliere and Prof.
Nikolay Myaskovski between 1947-1951. Besides his studies at
the above-mentioned State Conservatory, the artistic milieu of
Moscow played a key role in forging the composer’s social and
cultural sense of asethetics. Mukan Tulebayev was inspired
by famous composers such as Verdi, Tchaikovsky and Borodin.
The latter’s famous opera “Prince Igor” as well as Beethoven’s
symphonies were also masterpieces of classical music which
helped Mukan perfectioning his art, thus composing wonderful
pieces of music himself. Tulebayev’s rather lyrical style features
a Verdi-like Italian romanticism typically distinguishing itself from
the Wagnerian influence. Thus, it can easily be said that Mukan
Tulebayev’s work is a cornerstone in Kazak classical music as it
has contributed to the latter’s development going along with a
universal recognition thereof. As such, the “Birjan and Sarah
Opera” is considered as one of the artist’s masterpieces.
BIRJAN AND SARAH
Although its plot deals with the course of life of historical
figures, the Birjan and Sarah Opera remains a cornerstone of
Kazak classical music as it features its composer’s colourful
imagination, creativity, and talent as part of a unique style of
his own. In “Birjan and Sarah”, the composer and poet who dealt
with Birjan Sal Kojagulov and the famous female composer Sara
Tastanbekova who fall in love with eachother and express this
during a so-called “aitis” where they compete in improvising
verses, has undoubtedly created one of the most beautiful
Kazak operas which has been performed around the world for
many years.
Throughout history, the Kazak people has been expressing its
feelings and wishes by playing the dombra and singing. As
Kazak folk music gained the recognition and appreciation of its
people through the dombra its key element, this instrument is
particularly important when it comes to its meaning and role
in Kazak folk/national music. In the Middle Ages, people were
not allowed to come together in one particular place, as such
gatherings were considered as a potential threat to the unity of
the people through mutinies or insurrection. As opposed to this
frame of mind, the protagonists of this opera, Birjan and Sarah,
were publicly expressing their mutual love among the crowds
of people during singing competitions or marriage celebrations.
However, Janbota, the cruel Khan who was ruling the country at
that time was enforcing the merciless laws of the Russian Tsar
in Kazakhstan. While Birjan gained the sympathy of the people
through his dombra playing, people who were gathering around
him were violently tortured mistreated. Despite the ruthless
domination of the Khan, the story ends with the triumph of the
people’s will.
Of course, the fact that Birjan succeeds in getting his love for
Sarah approved by the people through his dombra does have
a symbolic meaning. Indeed, this opera primarily deals with
the struggle of the village people against violence, torture and
ruthless laws of that time. It is first and for most the story of
people wanting to break free from tyranny and oppression.
Although the tension between the oppressed people and their
cruel rulers brings about some quite dramatic moments in the
scenery, peace finally prevails for the Kazak people. However,
Birjan and Sarah are just symbolic figures of the play, as they
indeed stand for countless people who lost their lives on their
way to freedom.
The “Birjan and Sarah” opera by the legendary Kazak composer
Mukan Tulebayev which became part of the Turkish repertoire
for the first time as a result of TURKSOY’s cooperation with
the State Opera and Ballet of Samsun within the framework of
the celebration of its 20th Anniversary was performed with the
contribution of guest artists from Tatarstan (RF), Azerbaijan,
Uzbekistan and Kazakhstan. Thus, art-lovers of Turkey who
gave standing ovations to the artists at the end of each of their
performances had the opportunity to watch a Kazak opera
masterfully premiered in Turkey by an international cast of
briliant artists.
71
Kuruluş Yıllarında TÜRKSOY
ТЮРКСОЙ в первые годы
The History of TURKSOY
Kamil GÜNERİ
TÜRKSOY Çalışanı
TR
22 yıl öncesine dönüyorum, o zamanki ismiyle Türk Kültür ve
Sanatları Ortak Yönetimi (TÜRKSOY)’nin kuruluşuna…
Türk Dili konuşan ülkeler devlet başkanlarının yüksek himayelerinde;
Azerbaycan,
Kazakistan,
Kırgızistan,
Özbekistan,
Türkiye
Cumhuriyetleri ve Türkmenistan kültür bakanlarının, 12 Temmuz
1992’de Almatı’da imzaladıkları anlaşma, bugünkü TÜRKSOY’a
hayat verdi. Henüz o yıllarda bağımsızlıklarının ilk günlerini
yaşayan ülkelerin de yer aldığı toplamda 6 bağımsız ülkenin kültür
bakanlarının imzasıyla, Türk cumhuriyetleri için tarih sahnesinde
yepyeni bir sayfa açıldı. TÜRKSOY’un kuruşuyla, kök, dil, tarih ve
kültür birliği olan, uçsuz bucaksız mekanlarda yaşayan halklarımız,
sahip oldukları ortak değerlerin yeniden farkına vararak, yepyeni bir
yolculuğa çıktılar.
Kültürel özleri bir olan halkların kültür ve sanat çatıları da sağlam
olur ve birlik içindeki yolculukları sonsuza dek devam eder. Nitekim
geçen yirmi yılda bu birliktelik her geçen gün daha da güçlendi.
Ankara, bu özel teşiklatın ev sahipliğini geçen yıllar içerisinde tüm
misafirperverliği ile yaptı. Kuruluşun ardından toplanan ilk bakanlar
konseyi ilerleyen dönemde hizmetleriyle sık sık anılacak olan
Azerbaycan Cumhuriyeti Kültür Bakanı Sayın Polat BÜLBÜLOĞLU’nu
TÜRKSOY’ a genel müdür olarak atadı. Türkiye Cumhuriyeti Kültür
Bakanlığının kiraladığı Yenişehir, Ataç 1 Sokak No:19’daki 3 katlı
binada çalışmalarına başlayan teşkilatın, henüz bütçesi olmadığı için
çalışanlarının maaşlarının yanı sıra kira, elektrik, su, yakıt ve temizlik
malzemeleri gibi giderleri de, yine bakanlık tarafından karşılanıyordu.
Ben o yıllarda TÜRKSOY’da çalışan 8 personel’den biriydim. 1992-93
yılları yerleşim planları ve program hazırlıklarıyla geçti. Bilgisayarın
bulunmadığı, Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı’nın vermiş olduğu
2 daktilo ile yürütülen çalışmalarda, tüm personel kendi kaynaklarını
bu özel teşkilat için seferber etmişti. O yılları hatırlıyorum da; her
birimiz şahsi araçlarımızı kurumumuzun işlerinde kullanmaktan
72
çekinmezdik. Nitekim ilerleyen dönemde teşkilattaki personel sayısı
arttırılmaya başlandı. İlk makam aracımızı 1995 yılında aldık. Pek
çok zorlukla mücadele ediyorduk ancak; Altay Dağları eteklerinden
ulu Tuna Nehri’ne kadar olan geniş topraklar üzerinde ezgileriyle,
türküleriyle, gelenek ve görenekleriyle ortak kültür ve sanatlarıyla
yaşayan bu yüce topluma hizmet vermekten daha güzel ne olabilirdi
ki.
Ortak medeni mirasımızı güçlü kılmak, değerlerini araştırmak,
bulmak ve tanıtmakla birlikte bu tanıtımı yaygınlaştırmak evrensel
boyutlara taşımak birinci önceliğimiz oldu. Bunu için Türk Dili
konuşan ülkelerdeki edebi eserlerin örneklerini, üye ülkelerimiz
ve dünya çapında tanıtılmasını amaçladık. TÜRKSOY olarak kültür
köprülerini oluşturma görevini üstlendik. Bu hedefler doğrultusunda
kısa sürede; Manas Destanı (Türkiye Türkçesi-Kırgız Türkçesi),
Türkmen Şiir Antolojisi (Türkmen Türkçesi-Türkiye Türkçesi), Başkurt
Halk Destanı (Başkurt Türkçesi-Türkiye Türkçesi), Abay (Kazakistan
Türkçesi-Türkiye Türkçesi), Büyük Bolgar Tatar Tarihi (Tatar TürkçesiTürkiye Türkçesi), KATANOV (Hakas Türkçesi- Türkiye Türkçesi) gibi
çeşitli eserleri okuyucularla buluşturduk.
Gerekli iş bölümünü arkadaşlarımızın arasında gerçekleştirdiğimiz
için çalışmalarımız planlandığı gibi gidiyordu. Kültür ve sanat
planının yazılı kaynağı arşivdir. Bu nedenle bir sonraki adımımız,
arşiv oluşturma çalışmalarına ağırlık vermek oldu. Üye ülkelere
yazılar yazılarak kültür sanat, tarih ve turizm değeri olan fotoğraf
ve slaytlar istenildi. Slayt diyorum çünkü; o dönemin teknolojisi
bu yöndeydi. Elçilikleri ziyaret ederek kütüphanelerinde bulunan
kaynak kitaplardan kopyalar aldık. Antikacılar arkadaşlarımız
tarafından sık sık ziyaret edildi ve orada tespit ettiğimiz kültür
varlıklarını belgeledik. Tabi bu aşamada en çok Kültür Bakanlığı
arşivinden yararlandık. Daha sonra topladığımız içeriklerden albüm
çalışmaları gerçekleştirdik. O zamanki teknoloji, bugünkü gibi iyi
değildi. Dijital çalışma yoktu. Çekilen slaytlar taranır, tepegöz denilen
baskı aletlerinden küçük küçük fotoğraflar çıkarılır; katalog, broşür,
kitap taslakları hazırlanırken buralara aktarılırdı. Slayt ve fotoğraf
arşivinden çok sonra CD arşivlerine geçildi.
İlk yıllarda üye ülkelerimizle iletişim konusunda çeşitli zorluklar da
yaşadık. Üye ülkelere gönderilen yazıların tercümesi, yeminli tercüme
bürolarında yapılıyordu. Bu durum, TÜRKSOY’a ülke temsilcileri
geldikten sonra değişti. Birbirimizle daha sık iletişim kurmaya ve
çalışmalarımızı beraberce şekillendirmeye başladık. Günden güne
TÜRKSOY’da ki personel artıyor, gelişiyor ve çalışmalar da disiplinli
bir şekilde yürütülüyordu.
TÜRKSOY’un çalışmaları sayesinde kısa süre sonra asırlardır
adeta bir perdeyle örtülmüş olan ortak değerlerimiz yeniden
gün yüzüne çıkmaya başladı. Kardeşlerimiz arasında hasretle
karışık, sevgi rüzgârları esiyordu. Kalemler susmuyor, kültür, sanat
ve sevgi köprülerini bir bir inşa ediyordu. Bu dönemde pek çok
yayını okuyucularla buluşturmaya devam ettik. Ayrıca, festivaller,
sempozyumlar, konferanslar, anma günleri, ünlü şair ve yazarların
doğum günü kutlamaları gibi etkinlikler tarafımızca gerçekleştirildi.
Ortak Türk Tarihi ve Medeniyeti Takvimi’nin 1997-2002, 2002-2007
yıllarının kapsayan TÜRKSOY çalışmaları, daha da planlı ve programlı
yürütülmeye başlandı. Yapılan her faaliyette Türk dili konuşan ülke
ve halkların sanatının ve kültürünün tanıtımına yer veriliyordu.
Şimdi şöyle dönüp geçmişe baktığımda, yüzümde bir tebessüm
beliriyor ve bugün, TÜRKSOY teşkilatının ulaştığı noktayı
gördüğümde, bu başarıda payı olan arkadaşlarım ve kendim adına
gururlanıyorum. Türk cumhuriyetlerinin kültür bakanlarının iradeleri
ve teşkilatta çalışanların özverisi sayesinde bugün ölümsüz bir
TÜRKSOY teşkilatı var. Emeği geçen herkese saygılarımı sunuyor,
vefat edenlere Allah’tan rahmet diliyorum.
73
RU
Камиль Гюнери
сотрудник ТЮРКСОЙ
Возвращаюсь в прошлое, когда 22 года назад было
создано «Совместное управление тюркской культурой и
искусством»… Так называлась тогда организация ТЮРКСОЙ.
12 июля 1992 года в Алматы под патронатом глав государств
тюркоязычных стран министрами культуры Азербайджана,
Казахстана, Кыргызстана, Узбекистана, Турецкой Республики
и Туркменистана было подписано соглашение, которое
положило начало существования сегодняшней организации
ТЮРКСОЙ. Это соглашение, подписанное министрами
культуры шести независимых государств, открыло новую
страницу в истории тюркских республик. Наши народы,
проживающие на обширной территории и объединённые
общей культурой, историей, языком и корнями, ещё раз
обозначили свои общие ценности и отправились в новый путь.
Народы, окружённые общим культурным пространством,
имеют надёжную культурную опору, и их совместный путь
будет длиться вечно. За прошедшие двадцать лет с каждым
днём это единство укреплялось всё сильней.
Анкара в течение всех этих лет принимала у себя эту
особую организацию со всем гостеприимством. Созванный
после образования организации первый Совет министров
назначил на должность генерального директора ТЮРКСОЙ
министра культуры Азербайджанской Республики господина
Полата Бюльбюль-оглы, чьи высокие заслуги в последующий
период будут не раз упомянуты. ТЮРКСОЙ начала свою
деятельность в Анкаре в трёхэтажном здании, которое
было выделено под аренду Министерством культуры, по
адресу: Енишехир, улица Атач-1, №19. В связи с отсутствием
сформированного бюджета ТЮРКСОЙ, Министерство
культуры Турции оплачивало все расходы организации,
связанные с арендой здания, электричеством, платой за
воду, отопление и некоторые другие расходы. На первом
этапе существования ТЮРКСОЙ в штат сотрудников было
зачислено восемь человек. В течение 1992-1993 годов
проходили подготовительные работы по формированию
программы и плана размещения организации. Вначале работы
не было даже компьютеров, а только лишь две пишущих
машинки, которые выделило Министерство культуры. Весь
персонал сконцентрировал свои усилия для обеспечения
деятельности этой особенной организации. Я помню те годы,
когда каждый из нас без всяких колебаний использовал
74
личные средства при выполнении корпоративных работ. В
последующий период штат сотрудников начал расширяться.
В 1995 году в ТЮРКСОЙ сформировался аппарат управления.
Сталкивались со многими трудностями, но что может
быть лучше служения этому великому обществу людей,
проживающих от подножия Алтайских гор до реки Дунай
в единстве с общей культурой, искусством, традициями и
обычаями, песнями и мелодиями.
Первым приоритетом стало воссоздание общего культурного
наследия; вместе с поиском и исследованием общих
ценностей - содействовать их распространению и вознести их
до всеобщих масштабов. ТЮРКСОЙ поставила цель донести
всему миру самые выдающиеся литературные произведения
тюркоговорящих стран и создать новые культурные мосты.
Для достижения поставленных задач читателям были
предоставлены разные произведения, изданные ТЮРКСОЙ
на тюркских языках: эпос «Манас» (киргизский - турецкий),
«Антология туркменской поэзии» (туркменский - турецкий),
«Башкирский народный эпос» (башкирский - турецкий),
«Абай» (казахский - турецкий), «Великая история булгар»
(татарский - турецкий), «Катанов» (хакасский - турецкий) и
другие.
Благодаря разделению обязанностей среди сотрудников, вся
работа организации шла в соответствии с планом. Письменный
источник культурных и художественных мероприятий – это
архив. Именно поэтому большое значение придавалось его
составлению. В страны-члены организации отсылали письма
с просьбой выслать фотографии, которые представляют
культурную, историческую и туристическую ценность. В
библиотеках посольств проводили поиск необходимых
книГ и делали их снимки. Благодаря совместной работе
с обладателями антикварных изделий было проведено
документирование обнаруженных культурных ценностей. На
данном этапе огромное значение сыграл архив Министерства
культуры. Позднее весь материал был собран в отдельный
альбом.
В те времена уровень технологий не достиг таких высот, как
в наши дни. Не было цифровой съёмки. Сделанные снимки
сканировались. Небольшие изображения каталогов, брошюр,
книг проецировались на экран с помощью механического
устройства, так называемого кодоскопа. Весь фотоархив со
временем был преобразован в CD- архив.
В первые годы мы столкнулись с трудностями поддержания
связи со странами-членами. Перевод всех писем заверяли
в переводческих бюро. После прибытия в ТЮРКСОЙ
представителей стран, эта ситуация изменилась. Мы начали
налаживать более тесные связи и вместе формировать
совместные работы. Изо дня в день штат сотрудников
ТЮРКСОЙ расширялся, изменялся, вся работа в организации
проводилась очень дисциплинированно.
Благодаря проводимой деятельности ТЮРКСОЙ, на
протяжении веков закрытая занавесом единая культура и
искусство начали возрождаться. Между нашими братскими
народами возникла атмосфера взаимного доверия и
симпатии. Начался беспрерывный процесс культурного
обмена и общения. Создавались мосты любви, искусства и
культуры. Продолжались работы по выпуску периодических
изданий. Проводились встречи, фестивали, симпозиумы,
конференции, дни памяти, празднования дней рождений
известных поэтов и писателей. В периоды 1997-2002
годов и 2002-2007 годов в рамках программы «Совместная
тюркская история и цивилизация» работы ТЮРКСОЙ стали
ещё более насыщенными. В каждой сфере деятельности
особое место уделялось популяризации искусства и культуры
тюркоговорящих стран и народов.
Сейчас, оглядываясь в прошлое, на лице моём появляется
улыбка. И сегодня, когда видно всё достигнутое организацией
ТЮРКСОЙ, я испытываю чувство гордости за то, что в этом
есть моя заслуга и заслуга моих друзей. Благодаря усилиям
министров культуры тюркских республик и самоотверженной
работе сотрудников, сегодня существует бессмертная
организация ТЮРКСОЙ. Всем, кто привнёс свой вклад, хочу
выразить глубокое уважение.
75
ENG
Kamil GUNERI
Former Staff Member of TURKSOY
Thinking back to the establishment of the Joint Administration
of Turkic Culture and Art (TURKSOY) 22 years ago, I remember the
signature of its founding agreement by the Ministers of Culture of the
Republics of Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Uzbekistan, Turkey
and Turkmenistan who gathered in Almaty under the auspices of the
Heads of States of Turkic Speaking Countries on July 12th, 1992.
This historical agreement signed by the Ministers of Culture of six
independent countries of the Turkic World was undoubdtedly an
unforgettable moment in the history of our peoples as it marked the
beginning of our journey towards the discovery of our common ethnic
roots, language, history and culture. The strong founding principles
of the Joint Administration of Turkic Culture and Art (TURKSOY)
which later became the International Organization of Turkic Culture
are deeply rooted in the common cultural roots of Turkic peoples.
Pursuant to the above-mentioned founding agreement signed
in Almaty, TURKSOY’s Headquarters are based in Ankara. In
accordance with Article 3 of this agreement, the Minister of Culture
of the Republic of Azerbaijan Mr. Polat BULBULOGLU was appointed
Director General of TURKSOY by the latter’s Council of Ministers. The
Ministry of Culture of the Republic of Turkey rented a three storey
building to be allocated to the Directorate General of TURKSOY in
Yenisehir, Atac 1 Street, 19. As TURKSOY did not have its own budget
yet at that time, not only the salaries of TURKSOY’s personnel but
also rental, electricity, water, fuel and cleaning expenses were paid
for by the Ministry of Culture of the Republic of Turkey. I used to
be one of eight staff members of TURKSOY at that time. The
settlement plan and programme of activities foreseen to be carried
out were prepared in 1992-1993. The only technical equipment the
organization had at that time were two typing machines provided
76
by the Ministry of Culture of the Republic of Turkey. There was no
computer. Neither did the organization have its own cars. Every one
of us used their personal cars to carry out the activities of TURKSOY.
Later on, the number of TURKSOY’s staff members increased. Our
first official car was purchased in 1995. There were many challenges
for us to be overcome, but we had fully devoted ourselves to the
preservation and promotion of the rich cultural heritage of the Turkic
World and its colourful music, traditions and arts ranging from the
Altai mountains to the Danube river …
We had assigned ourselves one goal: strengthening our common
cultural heritage, exploring and promoting our common cultural
values throughout the world. To do this, TURKSOY initiated various
activities aiming at the establishment of cultural bridges through
the world-wide promotion of the best authors and artists of Turkic
speaking countries. Thus various works such as The Epic Legend of
Manas (in Turkish and Kyrgyz language), The Anthology of Turkmen
Poetry (Turkmen and Turkish language), The Legend of the Bashkort
People (Bashkort and Turkish language), Abay (Kazak and Turkish
language), The Great History of the Bolgar Tatar People (Tatar and
Turkish language), KATANOV (Khakas and Turkish language) and
Common Cultural Features from the Altai Mountains to the Danube
River were published.
The utmost priority was given to archives, as these allow the
traceability of cultural and artistic activities. Member countries
were requested to provide photographs and slides of touristic and
historical sites as well as artistic works of the Turkic World. Slides
were also prepared based on books in the libraries of the Embassies
of TURKSOY member countries as well as on items of cultural heritage
which we found in various antiquaries. A slides’ archive as well as
photo albums were prepared based on the archives of the Ministry
of Culture which was our main source of reference. Of course, there
were no digital technologies at that time. So slides were scanned to
print small photographs with overhead projectors. All pictures used
for the printing of draft catalogues, brochures and books were first
stored in this manner. These were archived in CD format much later.
In the first years following TURKSOY’s establishment, we also faced
various difficulties in terms of communication with our member
states. Articles sent to member countries were translated by sworn
translation offices. Once Representatives of member countries were
appointed to TURKSOY, these translations started being made inhouse. Day by day, the communication among TURKSOY member
states started being more and more efficient as the number of
our staff members was growing, thus ensuring a systematic and
efficient functionning of the organization.
Through an increased number of activities, our common culture and
art which remained unknown for centuries began to be unveiled, thus
reviving the cultural ties among our kindred peoples. More and more
cultural bridges were being built through artistic activities, literary
publications, festivals, symposia, conferences and commemoration
events dedicated to the anniversaries of famous authors’ and poets’
birthdays. TURKSOY’s activities started being carried out in an even
more comprehensive manner between 1997-2002 and 2002-2007
wthin the framework of the Agenda of the Common Turkic History
and Civilization. Every activity carried out by TURKSOY was dedicated
to the promotion of the art and culture of Turkic speaking countries
and peoples.
Now, looking back at the history of TURKSOY, I see great achievements
which we have realized all together with my colleagues. Today, we
can proudly say that the motivation of our Ministers of Culture and
the strong commitment of all staff members of TURKSOY have
brought about the creation of a strong and eternal organization:
TURKSOY.
It is therefore our duty to extend our gratitude to all those who
contributed to the realization of this precious achievement and to
express our deepest condolences to those among the latter who
passed away.
77
Türk Dünyasının
Kültürel Mirası ve Müzeler
Музеи и культурное наследие тюркского мира
The Cultural Heritage and Museums of the Turkic World
Liliya Sattarova
(RF) Tataristan Kültür Bakanlığı Temsilcisi
TR
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) kuruluşunun 20.
yılında, Türk dünyasının ortak kültürel mirasının korunması, bu
alanda çalışmaların gerçekleştirilmesi ve yaygınlaştırılması için
TÜRKSOY, Müzeler Birliği’nin kurulması gibi çok önemli bir misyon
üstlenmiştir. 2013 yılında gerçekleştirilen ‘’Türk Dünyasının Kültürel
Mirası ve Müzeler’’ başlıklı uluslararası forum, bu birliğin kuruluşunun
başlangıcını teşkil etmektedir.
Şunu belirtmek gerekir ki, başarılı bir şekilde gerçekleştirilen bu
forum Bursa Belediye’sinin, TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığının,
aynı derecede Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür
Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün iradesi ve ev sahipliği
olmadan gerçekleştirilemezdi. 8-10 Kasım tarihleri arasında Bursa’da
düzenlenen ve 11-12 Kasım tarihlerinde İstanbul’da devam eden
buluşmaya, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Türkiye, Gagavuz
Yeri (Moldova), Rusya Federasyonu’ndan özerk cumhuriyetler;
Başkurdistan, Tataristan, Saha [Yakut], Tıva ve Hakasya; ayrıca
Moğolistan, Tacikistan ve Kırım’dan (Ukrayna) müzeciler katıldı.
TÜRKSOY’un foruma iştirakleri için daveti üzerine, Türk halk sanatı ve
etnografya alanında büyük koleksiyonlara ve önemli araştırmalara
sahip olan Rusya müzelerinden, Kunskamera Müzesi, Doğu Devlet
Müzesi, Rusya Etnografya Müzesi’nin temsilcileri de forumda yer
aldı.
Forumun gerçekleşeceği yer olarak, köklü tarihi geçmişe sahip olan
Bursa şehrinin seçilmesi tesadüfi değildir. Bursa, geçmişinin kanıtı
olan çok sayıda değerli eseri barındırmakta ve ihtiyatla muhafaza
78
ederek her geçen gün uluslararası alanda da kabul gören yeni
müzelere ev sahipliği yapan örnek bir kent olmuştur.
Müzecilik alanındaki bu özel şehirde, Bursa Kent Müzesi, Karagöz
Müzesi, Merinos Tekstil Sanayi Müzesi, Enerji Müzesi gibi farklı 22
müze bulunur. Bursa’da bulunan Osmanlı Mimari komplekslerinden,
ilk dönem Osmanlı anıt mezar örneğini temsil eden Muradiye
Kompleksi, bu müzelerin arasında en çok ilgi çekenlerden biridir.
Bursa’nın müzelerle ve tarihi mirasla iç içe olması, kuşkusuz ki
‘’Türk Dünyasının Kültürel Mirası ve Müzeler’’ isimli uluslararası
forumumuzun katılımcıları için eşsiz bir tecrübe olmuştur. Bursa
Belediyesi kültürel turizmin gelişmesine, eserlerin restorasyon
projelerine büyük önem vermekte ve bir zamanlar dünyanın en
büyük ticaret merkezi olan İpek Yolu’nun şehrin kültürel mirası
olarak yaygınlaştırılması yönünde destek sağlamaktadır. Forumun
oturumları, restorasyon sonrası 2008 yılında açılarak kültür ve sanat
merkezi işlevi gören, 15 asırlık tarihi Osmanlı Hamamı’nda yapılmıştır.
Belediye Başkanı Recep Altepe’nin Uluslararası Müzeler Konseyi’ni,
Ördekli Hamam Kültür Merkezi’nde bizzat ağırlaması, müzelerin
gelişimine olan ilgisinin açık bir göstergesiydi. Avrasya coğrafyasında
yer alan müzelerin geliştirilmesi hususunda karşılaşılan sorunlar,
farklı ülkelerdeki müzeciler arasındaki iletişimin kuvvetlendirilmesi
ve tecrübe paylaşımının arttırılması forumda üzerinde en çok
durulan konulardan bazıları olmuştur. Katılımcılar tarafından,
Kazakistan’da yapılacak yeni müze inşaatı (D.Mınbay), Kırgızistan
Devlet Tarih Müzesi’nin düzenlenmesi (A. İsiraliyeva), Azerbaycan’ın
Yeni Şafak Gazetesi
Ulusal Akademik Tarih Müzesi’nin iç yapısı (H.Aliyeva) ve Bahçesaray
Müzesi’nin Bilimsel Merkez olarak işlevselliği (Y. Naumenko) gibi
konularda gündeme getirilmiştir.
Etnografya, arkeoloji ve nümizmatik alanlardaki birikimlerden
ve yazılı kaynaklardan oluşan kapsamlı koleksiyonlar tarafından
belirlenmiş, ulusal müzelerin çağdaş misyonları hakkında
S.İzmaylova (Tataristan,RF), E. Şişigin (Saha-Yakut,RF), B. Çigjit
(Tıva,RF) bildirilerini sunmuştur. Türk koleksiyonların tarihsel
oluşumları ve çalışmaları hakkında A. Gotlib (L.R. Kızlasova Hakasya
Milli Bölge Müzesi), Y. Kupina (Büyük Petro Antropoloji ve Etnografya
Müzesi (Kunskamera)), V. Dmitriyev (Rusya Etnografya Müzeleri),
M. Kullanda (Doğu Devlet Müzesi) bilgi paylaşımı yapmıştır.
Tacikistan (A. Şaripov), Moğolistan (U. Sarantuya), Gagavuzya (L.
Marin), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (B. Kanlı), Başkurdistan RF
(G. Muratova)’ın müzeleri ile ilgili sunulan bildiriler de katılımcıların
büyük ilgisini çekmiştir. Sunulan bildiriler, gündeme getirilen ortak
sorunlar ve paylaşılan iyi uygulamalar sonrasında ise sonuç bildirisi
hazırlanmıştır. Farklı ülkelerden gelen meslektaşlar arasındaki
fikir alışverişi, Osmanlı takılarının ve kostümlerinin yer aldığı ve
koleksiyoncunun isminin taşıyan Esat Uluumay Müzesi’nde devam
etmiştir. Forum katılımcıları Esat Uluumay’la bir araya gelerek, hem
beğenilerini ifade etmiş, hem de sanatçıya merak ettikleri alanlarda
sorular sormuşlardır. Bursa Kent Müzesi’nin tarih ve etnografya yeni
koleksiyonlarından, Bosna’da görev yapan 500 yıllık Osmanlı Cengiz
Beyler soyunun tarihini anlatan sergiyi görme fırsatı yakalayan forum
katılımcıları, eşsiz bir sergiye tanık olarak verimli bir gün geçirmiştir.
Forumun İstanbul ayağı ise Dolmabahçe Sarayı’nda devam etmiştir.
Forum kapsamında, 11 Kasım 2013 tarihinde Dolmabahçe Sarayı’nın
Resim Galerisi Salonu’nda, Türkiye’de bulunan büyük müzelerin
yöneticilerinin katılımıyla bir toplantı gerçekleştirilmiştir. TBMM
Genel Sekreter Yardımcısı, Milli Saraylar Daire Başkanı Yasin
Yıldız, Topkapı Sarayı Müzesi Başkanı Haluk Dursun, İstanbul
Arkeoloji Müzeleri Müdür Yardımcısı Rahmi Asal, bu toplantıda
bilinen müzelerin tarihi ve gelişim süreçleri hakkında paylaşımda
bulunmuştur. Gerçekleştirilen toplantılar sonrasında ise; Topkapı
Sarayı Müzesi, Ayasofya Müzesi, Saray Koleksiyonları Müzesi,
Dolmabahçe Depo Müzesi ve son olarak yakın zamanda açılan Deniz
Müzesi ziyaret edilmiştir.
Bursa’daki toplantıya katılan yöneticiler tarafından kurulan
‘‘TÜRKSOY Müzeler Birliği’’, zengin tarihi ve kültürel mirasa sahip Türk
dili konuşan ülkeler ve bölgelerinin müzeleri arasında, daha etkili ve
yaratıcı bağların ortaya çıkmasına büyük fayda sağlayacaktır. Forum
katılımcıları, benzeri tematik buluşmaların, ortak seminerlerin,
eğitim programlarının, müzecilik alanındaki yeniliklerin paylaşılacağı
konferansların her yıl düzenlenmesi ve müze uzmanları arasında
değişim fırsatlarının yaratılarak, ortak sergilerin açılması, sanat
eserlerinin ülkeler arasında dolaşımda bulunması gibi faaliyetler
konusunda fikir birliğine varmışlardır.
79
Лилия Саттарова
Представитель Министерства культуры Республики
Татарстан (РФ) в ТЮРКСОЙ
RU
В год своего двадцатилетия Международная организация
ТЮРКСОЙ выступила с инициативой объединения музеев
тюркских стран и регионов ради большой миссии –
сохранения, изучения и популяризации общего наследия
тюркских народов. Международный форум «Культурное
наследие тюркского мира и музеи» стал значимым событием
в календаре 2013 года, положив начало Ассоциации музеев
ТЮРКСОЙ.
Надо признать, что плодотворная работа форума не могла
бы состояться без доброй воли и гостеприимства партнеров
в лице Мэрии Бурсы и Управления Национальных дворцов
при Парламенте Турции, а также поддержки Генеральной
дирекции культурных памятников и музеев Министерства
культуры и туризма Турецкой Республики. Форум, который
состоялся 8-10 ноября 2013 года в Бурсе и продолжил работу
11-12 ноября 2013 года в Стамбуле, собрал музейщиков из
Азербайджана, Казахстана, Кыргызстана, Туркменистана,
Турции, Гагаузии (Молдова), субъектов Российской
Федерации (Башкортостана, Татарстана, Саха (Якутии),
Тувы, Хакасии), а также Монголии и Таджикистана, Крыма
(Украина). По приглашению ТЮРКСОЙ в форуме приняли
участие представители Кунсткамеры, Государственного
музея Востока и Российского этнографического музея –
российских музеев, хранящих и исследующих крупнейшие
собрания по искусству и этнографии тюркских народов.
Местом проведения форума неслучайно была выбрана Бурса,
старинный город, в котором не только бережно сохраняются
многочисленные памятники - свидетельства великого
исторического прошлого, но активно создаются музеи,
80
получившие международное признание. В городе действуют
22 музея, из них Музей города, Музей теневого театра
«Карагез», Музей текстильной промышленности «Меринос»,
Музей энергетики были организованы в течение последнего
десятилетия; из шести активно посещаемых османских
архитектурно-благотворительных
ансамблей
Бурсы
музейный статус придан комплексу Мурадийе, сохранившему
образцы раннеосманских мавзолеев. Знакомство с музеями
и историческим наследием Бурсы стало для участников
Форума опытом, который навсегда останется в памяти. Мэрия
Бурсы придает большое значение развитию культурного
туризма, реставрации памятников, поддерживает проекты,
направленные на популяризацию богатого культурного
наследия города, бывшего некогда важнейшим торговым
центром на Великом Шелковом пути. Поддержка музейного
развития – неотъемлемая часть этой политики, которую
продемонстрировал глава муниципалитета Реджеп Алтепе,
пришедший
лично
поприветствовать
международное
музейное сообщество в культурном центре «Ордекли
Хамам». В этом историческом здании османской бани-хамам
15 столетия, открывшемся после реставрации в 2008 году,
проходили заседания Форума.
Актуальность и своевременность встречи работников музеев
разных стран и регионов, необходимость постоянного обмена
информацией и опытом были отмечены во всех 19 докладах,
прозвучавших на Форуме. В них были рассмотрены общие
проблемы развития музеев на географически обширном
пространстве Евразии, касалось ли это нового музейного
строительства в Казахстане (Д.Мынбай), проблем создания
экспозиции
Государственного
исторического
музея
Кыргызстана (А.Исиралиева), структуры академического
Национального музея истории Азербайджана (Х.Алиева),
функционирования Бахчисарайского музея-заповедника
как научного центра (Е.Науменко). Комплексные коллекции,
включающие
собрания
по этнографии,
археологии,
нумизматике,
письменные
источники,
обусловили
особенности работы Национальных музеев, о миссии
которых на современном этапе рассказали С.Измайлова
(Татарстан, РФ), Е.Шишигин (Саха-Якутия, РФ), В.Чигжит
(Тува, РФ). Историей формирования и изучения тюркских
коллекций поделились А.Готлиб (Хакасский национальный
краеведческий музей имени Л.Р. Кызласова), Ю.Купина
(Музей антропологии и этнографии им. Петра Великого
(Кунсткамера), В.Дмитриев (Российский Этнографический
музей), М.Кулланда (Государственный музей Востока).
Большой интерес вызвали сообщения о музеях Таджикистана
(А.Шарипов), Монголии (У.Сарантуйа), Гагаузии (Л.Марин),
Северного Кипра (Б.Канлы), Башкортостана, РФ (Г.Муратова).
В результате обсуждения докладов и обмена мнениями,
подтвердивших важность встречи, была выработана
Резолюция Форума. Общение с коллегами в Бурсе было
продолжено в Музее османского костюма и украшений, так называется собрание коллекционера Эсада Улуумая,
которому участники форума высказали свое восхищение
и задали много вопросов. Незабываемым было знакомство
с выставкой новой историко-этнографической коллекции
Городского музея Бурсы, рассказывающей о 500-летней
истории османского знатного рода Ченгич Беев, служивших
в Боснии.
Стамбульская программа Форума проходила во Дворцемузее Долмабахче, любезно предоставившем свои залы для
делового заседания и ознакомления с музеем и коллекциями.
11 ноября в зале Художественной галереи Долмабахче
состоялась встреча с руководителями крупнейших музеев
Турции. Заместитель Генерального секретаря Парламента
– руководитель Национальных дворцов Йасин Йылдыз,
директор Дворца-музея Топкапы Халюк Дурсун, заместитель
директора Стамбульских Археологических музеев Рахми
Асал рассказали об истории и перспективах развития
прославленных музейных комплексов. Вслед за этим
состоялось знакомство с Дворцом-музеем Топкапы, Музеем
Айя-София, Музеем дворцовых коллекций и хранилищами
Дворца-музея Долмабахче, а также недавно открывшимся
Морским музеем.
Ассоциация музеев ТЮРКСОЙ, учрежденная участниками
встречи в Бурсе, будет способствовать более активному
межкультурному обмену и творческим связям между
музеями тюркоязычных стран и регионов, хранящими
богатейшее историческое и культурное наследие. Участники
Форума единодушно отметили целесообразность ежегодных
тематических встреч, совместных семинаров, тренингов
и конференций с целью обмена новейшими тенденциями
в сфере музейного дела, музейными специалистами,
сотрудничество в организации совместных и обменных
выставок.
81
Lilia Sattarova
Representative of the Ministry of Culture,
of the Republic of Tatarstan (RF) to TURKSOY
ENG
For twenty years since its establishment, the International
Organization of Turkic Culture (TURKSOY) has been assuming the
honourable duty to carry out and promote activities aiming at the
preservation of the common cultural heritage of the Turkic World.
Within this framework, TURKSOY founded the Association of
Museums of Turkic Countries and Regions in 2013 as a result of the
international forum on ‘’The Cultural Heritage and Museums of the
Turkic World’’.
It should of course be mentioned that it would not have been
possible to hold this successful forum without the valuable support
and hospitality of the Municipality of Bursa, along with that of the
Head of Department of National Palaces of the Grand National
Assembly of the Republic of Turkey as well as that of the Directorate
General of Cultural Heritage and Museums of the Ministry of
Culture and Tourism of the Republic of Turkey. This forum which
started on November 8th-10th, 2013 in Bursa and went on in Istanbul
between November 11th-12th, 2013, gathered museum experts from
Azerbaijan, Kazakhstan, Turkmenistan, Turkey, Gagauzia (Moldova),
Autonomous Republics of the Russian Federation (Bashkortostan,
Tatarstan, Sakha [Yakutia], Tyva, and the Khakas Republic), Mongolia,
Tajikistan and Crimea (Ukraine). Upon invitation by TURKSOY,
representatives of Russian Museums such as the Kunskamera
Museum, the Eastern State Museum and the Russian Ethnographic
Museum which have a large collection of ethnographic and artistic
works of Turkic peoples as well as major research documents
thereon also took part in the symposium.
It is no coincidence that the venue of the Forum was the city of Bursa.
Indeed, as a city which has been the cradle of various civilizations
throughout its history, Bursa does not only feature many ancient
82
monuments as well as works of art, which have been and are still
being carefully preserved, but also welcomes new internationally
recognized museums.
There are precisely 22 museums in Bursa, namely: the Bursa City
Museum, the Karagoz Museum, the Merinos Museum of Textile
Industry and the Museum of Energy which has been renewed
according to the latest developments of the past ten years. Apart
from these museums, the city of Bursa also features the Muradiye
Complex which is a model of mausoleum of the early Ottoman
Empire and is considered as one of the six most visited Charitable
Architectural Complexes of the Ottoman Empire. The Muradiye
Complex has also been recently awarded the status of museum. As
a city which has a rich cultural and historical heritage, Bursa and its
museums always remain a unique experience for forum participants.
The Municipality of Bursa which attaches great importance to the
development of cultural tourism as well as to projects aiming at
the restoration of historical monuments, also actively supports
the promotion of its cultural heritage as a city located on the
Silkroad which once used to be the greatest route of commercial
exchanges. As a testimony of the city’s cultural policy in terms of
the development and promotion of museums, the Mayor of Bursa
Mr. Recep Altepe hosted a meeting of the International Council of
Museums at the Ordekli Hamam Cultural Center which took place in
this wonderful historical site dating back to the Ottoman Empire and
reopened after its restoration in 2008.
All 19 participants of the forum stressed the importance of continuous
exchange of information and experience among museum experts
and said that it is necessary to regularly organize such activities.
The speeches delivered by the participants dealt with a wide range
of issues including the new museum to be built in Kazakhstan (D.
Minbay), the organization of an exhibition at the State Museum of
History of Kyrgyzstan (A. Isiraliyeva), the internal structure of the
National Academic Museum of History in Azerbaijan (H. Aliyeva) and
the Functionality of the Bakhchisaray Museum as Scientific Center
(Y. Naumenko).
Other presentations made at the forum were “The Contemporary
Missions of National Museums based on Comprehensive Collections
and Manuscripts on Ethnography, Archeology and Numismatics” by
Mrs. S.Izmaylova (Tatarstan, RF), E. Shishigin (Sakha-Yakutia, RF),
B. Chigjit (the Tyva Republic, RF). “The Historical Evolution of Turkic
Collections and Research Thereon” was dealt with by A. Gotlib (L.R.
Kizlasova National Museum of the Khakas Republic (RF), Y. Kupina
(The Peter the Great Museum of Anthropology and Ethnography
(Kunskamera)), V. Dmitriyev (Ethnographic Museums of Russia)
and M. Kullanda (Eastern State Museum). The papers presented
by experts from Tajikistan (A. Sharipov), Mongolia (U. Sarantuya),
Gagauzia (L. Marin), the Turkish Republic of Northern Cyprus (B.
Kanli), Bashkortostan (RF) (G. Muratova) about the museums of
their respective countries of origin also raised great interest among
the audience. The forum ended with a Final Declaration stating the
conclusions drawn from it as well as the importance of the academic
information exchanged by the experts. The museum experts who
gathered in Bursa went on exchanging their ideas at the Museum
named after the collector Esat Uluumay and featuring Ottoman
jewellry and garments. Within this framework, the experts also had
the opportunity to express their admiration of Esat Uluumay and ask
many questions about the collector. Another highlight of the forum
was the exhibition on the history of the five century-old Ottoman
Dynasty of Cengiz Beyler in Bosnia displayed as part of the new
history and ethnography collections of the Bursa Kent Museum.
The Forum went on in Istanbul at the Museum of the Dolmabahce
Palace which kindly opened its doors to the experts.
On November 11th, 2013, a meeting gathering the Curators of
Major Museums of Turkey was held at the Painting Gallery of the
Dolmabahce Palace. At the meeting, the Deputy Secretary General
of the Grand National Assembly of the Republic of Turkey and head
of Department of National Palaces Mr. Yasin Yildiz, the Curator
of the Museum of the Topkapı Palace Mr. Haluk Dursun and the
Deputy Director of Archeology Museums of Istanbul Mr. Rahmi
Asal gave some information on the history and future development
perspectives of famous museums of the city. Later on, the experts
visited the Museum of the Topkapi Palace, the Haghia Sophia
Museum, the Museum of Palace Collections and the Dolmabahce
Museum as well as the recently inaugurated Naval Museum of
Istanbul.
The Museums’ Association of TURKSOY founded by the participants
of the forum held in Bursa stressed the importance of a more efficient
and creative cooperation among museums of Turkic Speaking
Countries and Regions which play a key role in the preservation of
a percious historical and cultural heritage. Thus, all experts who
took part in this activity acknowledged the necessity of thematic
meetings, joint seminars, educational programmes and conferences
aiming at the sharing of innovations in the field of museums as
well as exchange programmes of museum experts including jointly
organized exhibitions.
83
Beraber Geçen 20 Yılın Gururu
TÜRKSOY 20. Yıl Madalyası
В память о служении тюркской культуре
Медаль «20-летие ТЮРКСОЙ»
The Pride of 20 Years Together
20th Anniversary Medal of TURKSOY
TR
TÜRKSOY 20. Yıl Özel Madalyaları yıl içerisinde düzenlenen farklı
etkinliklerle sahiplerine takdim edildi.
20. yılını birbirinden renkli etkinliklerle kutlayan teşkilatımız, sadece
bu yıl içerisinde değil, TÜRKSOY’un kuruluşundan itibaren yanımızda
olan, desteğini her zaman hissettiren kişi, kurum ve kuruluşlara
‘‘TÜRKSOY 20. Yıl Madalyası’’ takdim ederek şükranlarını sundu.
Yıl boyu gerçekleştirilen madalya törenleri, farklı ülke ve şehirlerde
düzenlenen TÜRKSOY etkinlikleri sırasında, pek çok defa bir araya
geldiğimiz dostlarımız ve gönüldaşlarımız ile tekrar bir arada olma
fırsatı da yarattı.
TÜRKSOY 20. Yıl Madalyası ilk olarak, 2 Ekim 2013 tarihinde
TÜRKSOY’un ev sahibi ülkesi Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı
Sayın Abdullah Gül’e takdim edilmişti. Sayın Cumhurbaşkanı, aynı
tarihlerde, teşkilatımızın 20. yılı münasebetiyle Ankara’da toplanan
TÜRKSOY Daimi Konsey Üyesi Kültür Bakanlarını makamında kabul
ederek bizleri bir kez daha onurlandırmıştı.
Bu özel buluşmanın takibinde ise, TÜRKSOY’u kuran ve bugünlere
gelmesinde emekleri geçen eski ve şimdiki kültür bakanlarımıza,
devlet adamlarımıza ve önde gelen sanatçılarımıza TÜRKSOY 20. Yıl
Madalyası takdim edildi.
Gerçekleştirilen takdim törenleri sırasında, TÜRKSOY 20. yıl
madalyasının sembolik anlamına dikkat çeken TÜRKSOY Genel
Sekreteri Düsen Kaseinov; ‘‘Yirminci yıl madalyasının manevi değeri
çok büyük. Özellikle Türk dünyasının birlikteliği için gayret eden,
Türk kültürünün yüceltilmesi için çaba gösteren, hayatını milletine
ve insanlığa hizmete adamış insanlar için değerli bir armağan. Bu
teşekkür nişanını verdiğimiz dostlarımız, bunu fazlasıyla hak eden ve
onun kıymetine haiz kişilerdir.’’ diyerek, kısıtlı imkanlarla etkinliklerini
gerçekleştiren teşkilatın en büyük zenginliğinin ve en büyük
sermayesinin Türk dünyasının yetiştirmiş olduğu kıymetli hocalar,
sanatçılar, entellektüeller, iş adamları, diplomatlar ve Türk kültürüne
84
“
TÜRKSOY 20. Yıl Madalyası, Türk
dünyasının birlikteliği için gayret
eden, Türk kültürünün yüceltilmesi
için çaba gösteren, hayatını milletine
ve insanlığa hizmete adamış insanlar
için değerli bir armağandır.
”
gönül vermiş yurttaşların olduğunu belirtmiştir.
Madalya sahiplerini; TÜRKSOY’un sahibi, hamisi, emekçisi olan
insanlar olarak gördüğünü de belirten Genel Sekreterimiz; ‘’Yirmi
yıl önce atılan tohum, büyümüş, serpilmiş ve bu gün genç bir fidan
olmuştur. TÜRKSOY artık rüştünü ispat etmiş bir kurumdur. Tüm
dünyada tanınan, saygı gören ve takdir edilen bir kültürel işbirliği
örgütüdür. Türk dünyası dendiğinde, medeniyetler arası diyalog
dendiğinde, Türk kültürü, sanatı, edebiyatı dendiğinde ilk akla gelen
kuruluşlardan biridir. Kardeşliğimizden, zengin medeniyetimizden
ve teşkilatımızın başarılarından sevinç ve gurur duyuyorum.
Bu başarı hepimizin.’’ sözleriyle tüm dostlarımızı bu mutluluğu
paylaşmaya davet etmiştir.
TÜRKSOY gibi eşsiz bir eseri ortaya çıkaran, bu gurur tablosunun
mimarları, siz değerli dostlarımıza bir kez daha teşekkür ediyoruz.
RU
Особая медаль «Двадцатилетие ТЮРКСОЙ»
была
подготовлена специально к юбилею Международной
организации.
Эта юбилейная медаль стала выражением признания заслуг
и благодарности за вклад в деятельность Международной
организации ТЮРКСОЙ и многолетнюю поддержку, которую
оказали государственные и общественные деятели,
организации и институты в разные годы. Почетные медали
были вручены на юбилейных торжествах организации,
а также на специальных церемониях в штаб-квартире
ТЮРКСОЙ в Анкаре.
Медаль №1 в честь 20-летия ТЮРКСОЙ была вручена
2 октября 2013 года Президенту Турецкой Республики
господину Абдуллаху Гюлю. В эти же дни Президент Турции
принял делегацию Постоянного совета министров культуры
ТЮРКСОЙ, которые прибыли в Анкару для торжественного
празднования юбилея Организации.
Вручая медаль ТЮРКСОЙ министрам тюркоязычных стран,
Генеральный секретарь Дюсен Касеинов подчеркнул ее
высокий символический смысл: «Значение этой медали
для нас очень велико. Это знак признания заслуг людей,
которые не жалели сил для объединения тюркского мира,
прославления тюркской культуры, которые посвятили себя
служению своему народу и человечеству. Это выражение
благодарности тем, чья служба
тюркской культуре
заслуживает самых высоких наград». Он отметил, что
главное богатство ТЮРКСОЙ – это деятели науки и культуры
тюркского мира, интеллектуалы, бизнесмены, дипломаты и
все граждане разных стран, которые стремятся внести вклад
в общее дело развития тюркской культуры.
Все, кто был удостоен медали ТЮРКСОЙ, по выражению
Д.К.Касеинова, - могут быть названы заслуженными
работниками ТЮРКСОЙ. «Сегодня мы видим молодую
поросль как результат посеянных двадцать лет назад зерен.
ТЮРКСОЙ – организация, доказавшая свою зрелость. Она
стала известной в мире, снискала уважение и признательность
как организация культурного сотрудничества. Теперь, когда
говорят о тюркском мире, межцивилизационном диалоге,
тюркской культуре, искусстве, литературе, то одной из
первых на ум приходит ТЮРКСОЙ. Я испытываю радость
и гордость по поводу нашего братства, богатства нашей
культуры и успехов нашей Организации. Это наш общий
успех, - сказал он.
Мы благодарим всех тех, кто стоял у истоков создания
ТЮРКСОЙ и своим вкладом содействовал успешной
деятельности Международной организации.
“
Эта юбилейная медаль стала выражением
признания заслуг и благодарности за
вклад в деятельность Международной
организации ТЮРКСОЙ и многолетнюю
поддержку,
которую
оказали
государственные
и
общественные
деятели, организации и институты в
разные годы
”
85
ENG
artists, intellectuals, businessmen and diplomats of the Turkic World
are the most precious treasure of TURKSOY which carries out its
activities with limited resources.
Our Secretary General who also expressed that he considers the
owners of this medal as patrons and maecenases of TURKSOY,
added: ‘The seed which was planted twenty years ago has grown
and become a young sapling today. TURKSOY is now an institution
which has proven itself as an organization of cultural cooperation
world-wide and is being respected as such. Indeed, TURKSOY is one
of the first organizations which comes into one’s mind in terms of
not only the Turkic World but also intercultural dialogue as well as
Turkic culture, art and literature. It is a great source of happiness and
pride for me to see that our ties of brotherhood and our rich cultural
heritage are thriving through successful activities carried out by our
organization. This success belongs to all of us.’’ and called upon all
our friends to share this happiness with us.
We would hereby like to once again express our gratitude to all our
valuable friends for their precious contribution to the establishment
of such a unique organization as TURKSOY which we are proud of.
The 20th Anniversary medals of TURKSOY were handed over to their
owners at various events held throughout the year.
In recognition of their valuable support and contribution to TURKSOY’s
activities since its foundation, our organization which celebrated
its 20th Anniversary with a series of colorful events throughout the
year, handed over its 20th Anniversary Medal to scholars, artists and
intellectuals of the Turkic World. The award ceremonies which took
place throughout the year have also been an opportunity for us to
once again come together with our friends and colleagues whom we
already gathered with several times on the occasion of TURKSOY
events held in various countries and cities.
The first 20th Anniversary Medal of TURKSOY had been awarded to
Mr. Abdullah Gul, the President of the Republic of Turkey, the host
country of TURKSOY, on October 2nd, 2013. Mr. Gul had then honored
us once again, hosting a reception of the Ministers of Culture of the
Permanent Council of TURKSOY at his office on the occasion of their
visit to Ankara within the framework of our 20th Anniversary.
Following this special reception, our former and present Ministers
of Culture as well as Heads of States and artists who contributed to
the foundation and development of TURKSOY were awarded with
the 20th Anniversary Medal of TURKSOY.
Our Secretary General Prof. Dusen Kaseinov who stressed the
symbolic meaning of this medal at various award ceremonies held
on the occasion of the 20th Anniversary of TURKSOY, said: ‘‘The 20th
Anniversary Medal of TURKSOY is a unique award of particular
importance for those who work towards the unity of the Turkic World
and the promotion of Turkic culture, thus committing themselves to
the development of their nation as well as of humanity. Our friends
whom we hand over this medal are valuable personalities who more
than fully deserve it as they also are perfectly aware of its value
and importance.’’, and once again underlined the fact that scholars,
86
“
The 20th Anniversary Medal of TURKSOY
is a precious award offered to those who
work for the unity of the Turkic World
and the promotion of Turkic culture,
thus committing themselves to the
development of their nation as well as
of humanity.
”
87
Yunus Emre Oratoryosu
Albümü Çıktı
Запись оратории «Юнус Эмре» выпущена в формате DVD
The Album of the Yunus Emre Oratorio Was Released
TR
Yunus Emre, Türkçe’ye aşk elbisesini giydiren, kendisini aşkla
yoğuran; hatta aşkın kendisi olan ulu bir isim. Doğduğu mekanı,
öldüğü tarihi ve yeri bilmesek de; düşündürdükleri, hissettirdikleri
ile her dönem yeniden doğan, zaman ve yer kavramının kendisinde
önemi olmayan bir derviş.
Dünyadaki bütün renkleri ve şekilleri aynı potada eriterek, kıymetli
bir cevhere dönüştürecek gizemli iksiri arayanlara;
Gelin tanış olalım,
İşi kolay kılalım.
Sevelim sevilelim,
Dünya kimseye kalmaz.
Sözleriyle cevap veren, ölümü dahi,
“Ölümden ne korkarsın,
korkma ebedî varsın.
Ten fânidir can ölmez,
ölenler geri gelmez,
ölür ise ten ölür,
canlar ölesi değil..”
diyerek tasvir etmiş, sonsuzluğu simgeleyen bir kişidir.
Kültürümüzün en değerli yapı taşlarından biridir Yunus Emre.
Bütün şiirlerinde farklılıkları anlayışla karşılamış, bütünleşmeyi,
hoşgörmeyi, sevmeyi öğretmeye çalışmıştır.
Bu düşüncelerle, 13. yüzyılda Anadolu’da yaşamış Türkmen Dervişi
Yunus Emre’nin, çağları, sınırları aşan hümanizmini ve evrensel
hoşgörü mesajını dünyaya duyurmak için, 2012 yılında çalışmalara
başlayan Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Yunus
Emre Oratoryosu projesi kapsamında iki ülke ve beş farklı şehirde
unutulmaz konserlere imza attı.
New York, Washington DC, 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti
Eskişehir, Ankara ve İstanbul şehirlerinde gerçekleştirilen
konserlerde, Amerika Birleşik Devletleri’nin farklı eyaletlerinden
amatör ve profesyonel ses sanatçılarının katılımıyla oluşturulan 80
kişilik Jonathan Griffith Korosu eseri Türkçe seslendirdi. Konserlerde
ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve
Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası da yer aldı.
Yunus Emre Oratoryosu konserlerinde pek çok özel an yaşanırken,
Türkiye konserlerinin dinleyicileri, iki Grammy ödüllü Amerikalı
sanatçı Christopher Tin’in Yunus Emre Oratoryosu’nun New
York konserinden ilham alarak bestelediği ve kuruluşun 20. yılı
münasebetiyle TÜRKSOY’a hediye ettiği “Haktan Gelen Şerbeti“
isimli eserinin dünya prömiyerine’de tanık oldu. Bu özel eserin
88
solo bölümü, aynı zamanda keman sanatçısı olan TÜRKSOY Genel
Sekreteri Düsen Kaseinov tarafından icra edildi.
Yunus Emre Oratoryosu Projesi’nin tüm konserlerinde solo vokaller
olarak yer alan Türk operasının önemli solistleri :Esin Talınlı, Ferda
Yetişer, Şenol Talınlı ve Tuncay Kurtoğlu muhteşem performanslarıyla
göz doldurdu.
Yunus Emre Oratoryosu DVD’si, TÜRKSOY’un 20. yılı anısına
hazırlanmış olup, proje hakkındaki bilgilerin yanısıra, 7 Haziran 2013
tarihinde İstanbul Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda gerçekleştirilen
konserin tamamı bu özel DVD’de yer almaktadır.
RU
Международный
проект
«Оратория
«Юнус
Эмре»,
осуществление которого было начато ТЮРКСОЙ в 2012 году,
призван донести до всего мира послание толерантности и
гуманизма туркменского дервиша, жившего в Анатолии в 13
столетии.
Исполнение оратории Аднана Сайгуна состоялось в пяти
городах двух стран – США и Турции: Нью-Йорке, Вашингтоне,
Культурной столице тюркского мира-2013 турецком
Эскишехире, Анкаре и Стамбуле. Главными участниками
проекта можно назвать американский хор Джонатан
Гриффит Сингерс из 80 человек, собравший наряду с
профессиональными певцами любителей пения из разных
городов США, а также Президентский симфонический
оркестр Турецкой Республики и Симфонический оркестр
имени Джемаля Решита Рея.
Турецкие слушатели смогли стать свидетелями премьеры
преподнесенного к 20-летию ТЮРКСОЙ музыкального
произведения, сочиненного дважды лауреатом премии
«Грэмми» американским музыкантом Кристофером Тином,
который был вдохновлен, в свою очередь, услышанной
в Америке ораторией Аднана Сайгуна. Соло на скрипке
исполнил Дюсен Касеинов, известный музыкант, Генеральный
секретарь ТЮРКСОЙ.
Сольные партии оратории «Юнус Эмре» исполнили известные
артисты турецкой государственной оперы – Эсин Талынлы,
Ферда Йетишер, Шенол Талынлы, Тунджай Куртоглу.
Музыкальный альбом ТЮРКСОЙ, представляющий запись
исполнения оратории «Юнус Эмре» в стамбульском
концертном зале имени Джемаля Решита Рея 7 июня
2013 года, содержит сведения о проекте ТЮРКСОЙ и его
участниках.
ENG
Yunus Emre is an illustrious spiritual philosopher known for
masterfully using the Turkish language to explore the depths of
divine love. Although neither his place of birth nor the date and
place of his death are known to us, his legacy is undoubtedly eternal
and will always remain contemporary at any time as he was an
exceptional dervish transcending the notions of time and place.
Indeed, as a unique spiritual philosopher embracing all colours and
shapes of the world, his name stands for eternity as he calls upon
humanity for universal peace saying:
Let us come together,
To make things easier.
Let us love and be loved,
As this world belongs to none of us.
And even describing death with the following words:
“Why should thou be afraid of death,
Do not worry,
For you are eternal.
Thy body is not eternal, but thy soul never dies,
Those who die will not come back,
But what dies is the body,
Not the soul…”
Thus, Yunus Emre is one of the most precious personalities of our
cultural heritage. All his poems teach us to be open-minded and to
unite in tolerance and unconditional love.
To introduce the timeless universal spiritual legacy and humanism
of this Turkmen dervish who lived in Anatolia in the 13th century to
the world, the International Organization of Turkic Culture (TURKSOY)
organized unforgettable concerts in two countries and five different
cities in 2012 within the framework of a large-scale project carried
out in 2012.
During these concerts held in New York, Washington DC, Eskisehir,
the Cultural Capital of the Turkic World 2013, as well as in Ankara
and Istanbul, this legendary masterpiece of the Turkish composer
A. A. Saygun was performed in Turkish language by the Jonathan
Griffith Singers gathering 80 amateur and professional singers
from various states of the USA. At the concerts held in Turkey, the
Jonathan Griffith Singers were accompanied by the Presidential
Symphony Orchestra of the Republic of Turkey and the Cemal Reshit
Rey Symphony Orchestra. While the concerts featuring the Yunus
Emre Oratorio were particularly successful, music-lovers of Turkey
who attended the performances also had the opportunity to witness
the world Premiere of a masterpiece by the American composer
and holder of two Grammy Awards, Christopher Tin: “Haktan Gelen
Şerbeti”. While composing this piece of music which he dedicated
to the 20th Anniversary of TURKSOY, Christopher Tin was inspired
by the performance of the Yunus Emre Oratorio in New York. The
highlight of this Premiere was a solo performance by TURKSOY
Secretary General Dusen KASEINOV who is also a violinist.
The vocal soloists who took the scene in all performances of the
Yunus Emre Oratorio and enchanted the audience with their brilliant
virtuosity were famous lyrical artists of Turkey, Mrs. Esin Talinli, Mrs.
Ferda Yetisher, Mr. Shenol Talinli and Mr. Tuncay Kurtoglu.
To keep a record of this unique project it has realized on the occasion
of its 20th anniversary, TURKSOY has released a DVD featuring the
Yunus Emre Oratorio performed at the Cemal Reshit Rey Concert
Hall in Istanbul on June 7th, 2013 along with detailed information on
the project.
89
TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası
Yepyeni Bir Albümle Karşınızda
Новый альбом Молодежного камерного оркестра ТЮРКСОЙ
Brand New Album recorded by the Youth Chamber Orchestra of TURKSOY
TR
Müzik; Türk dili konuşan halkların milli kültürünün ayrılmaz
bir parçasıdır. Nesillerimizin akıllarında unutulmayacak
izler bırakan müzik, manevi dünyamızı yansıtan ilham
kaynağımızdır. Türk dünyasının yetenekli müzisyenleri,
köklü müzik geleneği sayesinde, dünya müzik hazinesine
büyük katkılarda bulunan, tanınmış orkestra şefleri ve ünlü
besteciler yetiştirmiştir.
1993 yılında kurulan Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı
(TÜRKSOY), Türk dünyasının kültür ve sanatının
gelişmesi ve tanıtılmasına yönelik birçok önemli projenin
gerçekleştirilmesine öncülük ve önderlik etmiştir. 2010
yılında, TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov’un
girişimleri sonucu kurulan TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası,
kuruluşundan bu yana, farklı zamanlarda 6 kez bir araya
gelerek, yaklaşık 30 solo konser gerçekleştirmiş, Türk
dünyası müzik kültürünü Amerika, Avrupa ve Avrasya
coğrafyasının önemli kültür merkezlerinde sahneye çıkarak,
başarılı bir biçimde temsil etmiştir.
Teşkilatımızın kuruluşunun 20. yılı kapsamında, yeniden
bir araya getirdiğimiz TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası, bu
yıl ilk kez, 10 farklı Türk Cumhuriyeti’nden genç sanatçıyı
bir araya getirdi. TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası’nın ikinci
albümüyle, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan,
Türkiye, Türkmenistan, Başkurdistan (RF), Hakas (RF), Saha
(Yakut) (RF) ve Tataristan (RF)’dan gelerek orkestramıza
değer katan genç sanatçılar ile siz sanatseverleri bir araya
getirmekten sevinç ve mutluluk duyuyoruz.
TÜRKSOY Gençlik Oda Orkestrası’nın ikinci albümüyle Türk
diyarlarında unutulmaz bir yolculuğa çıkacaksınız. Sadece
Türk bestecilerin eserlerinin yer aldığı albümde özel olarak
seçilmiş 14 eser yer alıyor.
Türk dili konuşan halkların yetenekli, genç sanatçılarını
birleştiren projemizin; Birleşmiş Milletler tarafından 2013
yılı için ilan edilen ‘‘Kültürler Yakınlaşmasının On Yılı’’
çerçevesinde Türk dünyası ve bütün dünya halklarının
müzik mirasının tanıtımına, kültürlerarası barış, dostluk ve
diyaloğun pekiştirilmesine hizmet edeceğine inanıyoruz.
90
RU
ENG
Музыка является неотъемлемой частью национальной
культуры
тюркских
народов;
музыкальные
произведения разных жанров отражают духовное
богатство нашей культуры, становятся источником
вдохновения современных творцов. Композиторы
тюркского мира продолжают вносить свой вклад в
сокровищницу культуры человечества.
Международная организация тюркской культуры
с момента своего основания в 1993 году стала
инициатором разнообразных важных проектов,
воплощенных в жизнь. Так, в 2010 году по
инициативе Генерального секретаря ТЮРКСОЙ
Дюсена Касеинова был создан Молодежный
камерный оркестр ТЮРКСОЙ, который с первых
дней существования провел более 30 концертов,
представивших музыкальную культуру тюркского
мира в культурных центрах Америки, Азии и Европы.
Собравшийся вновь по случаю 20-летия ТЮРКСОЙ
Молодежный камерный оркестр впервые соединил
молодых музыкантов из 10 стран и регионов тюркского
мира. В записи второго альбома оркестра приняли
участие таланты из Азербайджана, Казахстана,
Кыргызстана, Узбекистана, Турции, Туркменистана,
субъектов России – Башкортостана, Хакасии, Саха
(Якутии) и Татарстана.
Во втором музыкальном альбоме Молодежного
камерного оркестра ТЮРКСОЙ представлено
четырнадцать
произведений
современных
композиторов тюркского мира. Альбом представляет
поистине незабываемое путешествие в мир
музыкальной культуры тюркских народов.
Проект
ТЮРКСОЙ,
объединяющий
молодый
талантливых музыкантов тюркского мира, как
мы надеемся, станет достойным вкладом в
популяризацию музыкального наследия народов
мира, развитие межкультурного диалога и согласия
в
рамках
Десятилетия
сближения
культур,
объявленного ООН.
Music is an essential part of the national culture of Turkic
speaking peoples. As such, it is not only a reflection of our
spiritual world but also our source of inspiration which
remains alive throughout generations. Thanks to its rich
cultural heritage, the Turkic World has brought forward
many talented musicians, composers and conductors.
Since its foundation in 1993, the International Organization
of Turkic Culture (TURKSOY), has been playing a pioneer role
in carrying out countless projects and activities contributing
to the development and promotion of Turkic culture and
art. The Youth Chamber Orchestra of TURKSOY which was
founded in 2010 upon initiative of the Secretary General of
TURKSOY, has given 30 concerts throughout the world since
then, thus promoting Turkic music culture in key cultural
venues of America, Europe and Eurasian countries.
The Youth Chamber Orchestra of TURKSOY which came
together once again this year within the framework of the
20th Anniversary of our organization gathered musicians
from 10 different Turkic Republics for the first time since
its establishment. We are happy to present you the
second album recorded by the Youth Chamber Orchestra
of TURKSOY gathering young talents from Azerbaijan,
Kazakhstan, Kyrgyzstan, Uzbekistan, Turkey, Turkmenistan,
Bashkortostan (RF), the Khakas Republic (RF), the Republic
of Sakha Yakutia (RF) and Tatarstan (RF) this year.
This second album of the Youth Chamber Orchestra of
TURKSOY will take you on an unforttable journey to Turkic
countries. The album which is exclusively comprised of
works by Turkic composers features 10 selected tracks.
We believe that this project of ours which brings together
young talented artists of Turkic Speaking Countries will
be a unique contribution not only to the promotion of the
music heritage of the Turkic World as well as of all peoples
of the world but also to the strengthening of intercultural
peace, friendship and dialogue within the framework of the
International Decade for the Rapprochement of Cultures
declared by the United Nations in 2013.
91
92

Benzer belgeler

www.apanel.com.tr

www.apanel.com.tr Eskisehir de 4.000 m2 kapalı toplam 8.000 m2 de yeni tesislerin de en son teknoliji kullanılarak üretilen ürünler Avrupa, Asya ve Afrika da bugüne kadar toplam 32 ülkeye ihraç edilmiştir. PVC Sandv...

Detaylı

12 42 33 is sn 2415-8437 haber / yorum dergi̇si̇

12 42 33 is sn 2415-8437 haber / yorum dergi̇si̇ TÜRKİYE İLE İSRAİL ANLAŞTI VE İLK YARDIM SEVKİYATI GAZZEYE ULAŞTI................94 GERMANY ISSUED BONDS WITH A NEGATIVE YIELD..........................................................95 THE FIRST ...

Detaylı

ULUSLARARASI FORUM TÜRK DÜNYASININ KÜLTÜREL MİRASI

ULUSLARARASI FORUM TÜRK DÜNYASININ KÜLTÜREL MİRASI Yapım / © 2015 Bursa Kültür A.Ş. Bu kitabın tüm yayın hakları Bursa Kültür A.Ş.’ye aittir. Yazılı izin olmadan kısmen ya da tamamen yeniden basılamaz. Dağıtım / Bursa Kültür A.Ş. - Merinos Atatürk ...

Detaylı